Altýn yaldýzlý, gofreli kartona lüks baskýlý imsakiyeleriniz 80 il temsilcimize gönderilmiþtir. Ýmsakiyelerinizi temsilciliklerimizden isteyiniz.
Ayrýntýlý bilgi sayfa ‘Hafta Sonu’ ekinde
Y GERÇEKTEN HABER VERiR
ASYA’NIN BAHTININ MÝFTAHI, MEÞVERET VE ÞÛRÂDIR
YIL: 42
30 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ / 75 Kr
SAYI: 14.882
www.yeniasya.com.tr
KAZANMADIÐINI HARCAMA TÜKETÝCÝ KREDÝLERÝ VE KREDÝ KARTIYLA HARCAMALARDAKÝ ARTIÞ, BANKA YÖNETÝCÝLERÝNÝ ENDÝÞELENDÝRDÝ. VATANDAÞA TASARRUF ÇAÐRISI YAPILDI. AYAÐINI YORGANINA GÖRE UZAT
Ýþ adamý Doðu’daki fýrsatlarýn farkýnda deðil Kalkýnma Bakaný
Cevdet Yýlmaz, katýldýðý bir tv programýnda teþvik sürecini deðerlendirirken, “Bence birçok iþ adamý Doðu’daki fýrsatlarýn henüz farkýna varmýþ deðil, bu biraz da Doðu’ya dönük imajýn getirmiþ olduðu bir þey. Yeterince test edilmiþ deðil oradaki yatýrým imkânlarý’’ diye konuþtu. Haberi sayfa 5’te
Mevduat bankalarýnýn tüketici kredileri ve kredi kartlarý kullaným tutarý 2010 yýlý sonundan bu yana yüzde 19,3 artarak 200 milyar liranýn üzerine çýktýðý ve tüketici kredilerindeki artýþ oranýnýn yüzde 21,4'ü bulduðu günümüzde vatandaþlarýn krediyle borçlanýrken ve kredi kartý harcamalarý yaparken ayaðýný yorganýna göre uzatmalarý gerektiðinin altý çiziliyor.
KARÞILIKSIZ HARCAMA TEHLÝKELÝ
Albaraka Genel Müdürü Fahrettin Yahþi, ''Tüketici kredilerinin daha hýzlý artmasý, insanlarýn borçlanarak harcamalarýný gerçekleþtirdiðini gösteriyor. Bu, bir tehlikeye de iþaret ediyor. Bu, zaman zaman 'zede'ler ortaya çýkarabiliyor. O yüzden insanlarýn kendi gelirleriyle orantýlý, paralel harcama moduna gir meleri lâzým” dedi.
Haberi sayfa 11’de
Ýthalatta tüketim mallarýna yöneldik
Türkiye Ýstatistik Kurumu, Haziran ayý geçici dýþ ticaret verilerini açýkladý. Türkiye’nin ithalatý, Haziran ayýnda ortalama yüzde 41,7 artarken, ara malý ithalatýnda yüzde 37,7, sermaye malý ithalatýnda yüzde 62, tüketim mallarý ithalatýnda yüzde 42,4 artýþ yaþandý. Haberi sayfa 11’de
Kriz haberleri bile tüketimi azaltmadý
Alýþveriþ Merkezi Yatýrýmcýlarý Derneði Baþkaný Hakan Kodal, AVM cirolarýnýn 2011 Haziran ayýnda, 2010 yýlý Haziran ayýna göre metrekare bazýnda yüzde 17 arttýðýný belirterek, ‘’Tüketiciler kriz haberlerine odaklanýp tüketimi kýsmadýlar’’ dedi. Haberi sayfa 11’de
Avrupa’da yeni tehlike
Norveç’teki katliâm Avrupa’yý tedirgin etti. Konuyla ilgili Avrupa’da yeni politikalar ve tedbirler geliþtirilirken, AB Terörle Mücadele Koordinatörü’nün baþdanýþmaný Tim Jones bir tehlikenin altýný çizdi. Jones, Norveç’in baþþehri Oslo ve Utöya Adasýndaki saldýrýlarýn taklit edilebileceði ikazýnda bulundu. Haberi sayfa 7’de
ÖCALAN ÝMRALI’DAN KONUÞTU
ÝÝT SOMALÝ’YE KAYITSIZ KALMADI
Beni taþeron olarak kullanýyorlar
Afrika’ya yardým koalisyonu
Teröristbaþý Abdullah Öcalan, 27 Temmuz açýklamasýnda devlet ve PKK’ya seslenirken, “Kandil beni taþeron olarak kullanýyor. Devlet de taþeron olarak kullanýyor. Artýk benim yapacaðým birþey kalmadý” dedi. Haberi sayfa 4’te ISSN 13017748
HAFTASONU ekimizi bugün bayinizden isteyiniz.
Ýslâm Ýþbirliði Teþkilâtý (ÝÝT) Somali’ye Yardým Koalisyonu Birinci Toplantýsýnda onaylanan Ýstanbul Bil di ri sin de, So ma li’de a fet le ve halihazýrda afet þartlarý içinde veya tehlikesiyle karþý karþýya bulunan baþka ülkelerde yürütülecek insani yardýmý yönetmek için þemsiye görevini yerine getirecek ‘’ÝÝT Yardým Koalisyonu’’ kurulmasýna karar verildi. Haberi sayfa 7’de
Abdil Yýldýrým Ramazan’da Açýlan Kapýlar Süleyman Kösmene Günün Duâsý / Namaza Dair (Bir Vesvese – Bir Çözüm) Hasan Þen (Trabzon) Þiirlerle Esma-i Hüsna Þerhi Orhan Güler Bir Âyet / Bir Hadis / Bir Vecize Mustafa Öztürkçü Kâinat Kitabý Adem Pala Geçmiþ Ramazan Olur Ki
1 Aðustos’ta Y sayfalarýnda
Çubukçu ve Iðsýz iddianamesine kabul
Ýstanbul 13. Aðýr Ceza Mahkemesi, “Kamuoyunu yönlendirme amaçlý inter net siteleri kurulduðu” yönündeki hazýrlanan iddianameyi kabul etti. Sayfa 4’te
‘Þike’de 3. dalga
5 kiþi gözaltýna alýndý “Futbolda þike soruþturmasý” operasyonunda 3’üncü dalga baþladý. Fenerbahçe Asbaþkaný Osman Murat Özaydýnlý, sarý-lacivertli kulübün idari menajeri Hasan Çetin kaya, Ýstanbul Büyükþehir Belediyesporlu oyuncu Can Arat, eski hakem Zafer Önder Ýpek ve Sivassporlu kaleci Korcan Çelikay’ýn aðabeyi Ýlhan Çelikay gözaltýna alýndý. Haberi SPOR’da
2
LÂHÝKA
30 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ
Y
Nurlara hayatýný feda ettin -Seyfeddin Gültekin'e rahmet vesilesiyle...-
‘Kanaat, tükenmez bir hazinedir’
‘‘
“Kanaat, tükenmez bir hazinedir” hadîsinin sýrrýyla, kanaat bir define-i hüsn-ü maiþet ve rahat-ý hayattýr. Hýrs ise, bir mâden-i hasâret ve sefalettir.
sraf, hýrsý intaç eder. Hýrs üç neticeyi verir: Birincisi: Kanaatsizliktir. Kanaatsizlik ise sa’ye, çalýþmaya þevki kýrar. Þü kür yerine þekvâ ettirir, tembelliðe atar. Ve meþrû, helâl, az malýHÂÞIYE-1 terk edip, gayr-ý meþrû, külfetsiz bir malý arar. Ve o yolda izzetini, belki haysiyetini feda eder. Hýrsýn Ýkinci Neticesi: Haybet ve hasârettir. Maksudunu kaçýrmak ve istiskale mâruz kalýp teshilât ve muavenetten mahrum kalmak, hattâ “El-harîsu hâibun hâsirun” yani, “Hýrs, hasâret ve muvaffakiyetsizliðin sebebidir” olan darb-ý mesele mâsadak olur. Hýrs ve kanaatin tesiratý, zîhayat âleminde gayet geniþ bir düsturla cereyan ediyor. Ezcümle, rýzka muhtaç aðaçlarýn fýtrî kanaatleri, onlarýn rýzkýný onlara koþturduðu gibi, hayvânâtýn hýrsla meþakkat ve noksaniyet içinde rýzka koþmalarý, hýrsýn büyük zararýný ve kanaatin azîm menfaatini gösterir. Hem zayýf umum yavrularýn lisan-ý halleriyle kanaatleri, süt gibi lâtif bir gýdanýn, ummadýðý bir yerden onlara akmasý ve canavarlarýn hýrsla noksan ve mülevves rýzýklarýna saldýrmasý, dâvâmýzý parlak bir surette ispat ediyor. Hem semiz balýklarýn vaziyet-i kanaatkârânesi, mükemmel rýzýklarýna medar olmasý ve tilki ve maymun gibi zekî hayvanlarýn hýrsla rýzýklarý peþinde dolaþmakla beraber kâfi derecede bulmamalarýndan cýlýz ve zayýf kalmalarý, yine hýrs ne derece sebeb-i meþakkat ve kanaat ne derece medar-ý rahat olduðunu gösterir. Hem Yahudi milleti hýrs ile, ribâ ile, hile dolabý ile rýzýklarýný zilletli ve sefaletli, gayr-ý meþrû ve ancak yaþayacak kadar rýzýklarýný bulmasý ve sahrâniþinlerin, yani bedevîlerin, kanaatkârâne vaziyetleri, izzetle yaþamasý ve kâfi rýzký bulmasý, yine mezkûr dâvâmýzý kat’î ispat eder. Hem çok âlimlerinHAÞIYE-2 ve ediplerinHAÞIYE-3 zekâvetlerinin verdiði bir hýrs sebebiyle fakrý hâle düþmeleri ve çok aptal ve iktidarsýzlarýn, fýtrî kanaatkârâne vaziyetleriyle zenginleþmeleri kat’î bir surette ispat eder ki, rýzk-ý helâl, acz ve iftikara göre gelir, iktidar ve ihtiyar ile deðil. Belki o rýzk-ý helâl, iktidar ve ihtiyar ile mâkûsen mütenasiptir. Çünkü, çocuklarýn iktidar ve ihtiyarý geldikçe rýzký azalýr, uzaklaþýr, sakilleþir. “Kanaat, tükenmez bir hazinedir.” (Fethu’l-Kebîr, 2:309.) hadîsinin sýrrýyla, kanaat bir define-i hüsn-ü maiþet ve rahat-ý hayattýr. Hýrs ise, bir mâden-i hasâret ve sefalettir. Hâþiye - 1: Ýktisatsýzlýk yüzünden müstehlikler çoðalýr, müstahsiller azalýr. Herkes gözünü hükûmet kapýsýna diker. O vakit hayat-ý içtimaiyenin medarý olan san’at, ticaret, ziraat tenakus eder. O millet de tedennî edip sukut eder, fakir düþer. Haþiye - 2: Ýran’ýn âdil padiþahlarýndan Nuþirevân-ý Âdil’in veziri, akýlca meþhur âlim olan Büzürcmehr’den (Büzürg-Mihr) sormuþlar: “Neden ulema, ümera kapýsýnda görünüyor da, ümera ulema kapýsýnda görünmüyor? Halbuki, ilim emâretin fevkindedir.” Cevaben demiþ ki: “Ulemanýn ilminden, ümeranýn cehlindendir.” Yani, ümera, cehlinden ilmin kýymetini bilmiyorlar ki, ulemanýn kapýsýna gidip ilmi arasýnlar. Ulema ise, marifetlerinden, mallarýnýn kýymetini dahi bildikleri için, ümera kapýsýnda arýyorlar. Ýþte Büzürcmehr, ulemanýn arasýnda fakr ve zilletlerine sebep olan zekâvetlerinin neticesi bulunan hýrslarýný zarif bir surette tevil ederek nâzikâne cevap vermiþtir. (Hüsrev) Hâþiye - 3: Bunu teyid eden bir hadise: Fransa’da ediplere, iyi dilencilik yaptýklarý için dilenci lik vesikasý veriliyor. Lem’alar, 19. Lem’a, 7. Nükte LÛGATÇE:
sa’y: Gayret, çalýþma, emek. haybet: Elde edemeyiþ, mahrumluk. sahrâniþin: Çadýrda yaþayan, göçer, bedevi. mâkûsen mütenasip: Ters orantý. müstehlik: Tüketici.
müstahsil: Üretici. define-i hüsn-ü maiþet: Ýyi geçinme kaynaðý, hazinesi. mâden-i hasâret: Kaybetmenin sebebi, aslý. haybet: Elde edemeyiþ, yokluk, mahrumluk.
Allah rahmet eylesin sana. Merhum Seyfeddin Gültekin. Sana duâ etmek düþer bana. Herkes bu duâya desin “âmin.”
Seyfeddin gençliðini feda etti. Feda edenler beka bulur. Aramýzdadýr o, demeyin ”gitti.” Ýnþâallah Cennetü'l-Firdevs'te yeri olur.
Ýstirahat yerini ben de gördüm. Mezarý bir aðacýn altýnda. “Bu cennette bir yer mi?” Kendime sordum. Mezarý babasýnýn mezarýnýn yanýnda.
O hizmetlerin unutulur mu? Seni rahmetle yâd ederiz. Kardeþ kardeþi býrakýr mý? Duâlar sana, duâmýza duâ ekleriz.
Emr-i hak vaki oldu. Ölüm deðil, tebdil-i mekân. Ecelin geldi vaadin doldu. Seni bekliyordu hadimü'l-Kur'ân.
Dünyada gözü görmez oldu. O hâline hep þükreder. Kalp gözüyle Mevlâ'yý buldu. Ki o, Seyfeddinmiþ meðer.
Arkandan duâlar okundu. Duâlar, hatimler ve Yasinler. Dillerden Fatihalar döküldü. Gözler sende, semaya açýlan eller.
Nurlardaki kardeþlik bambaþka. Ancak bunu yaþayan bilir. Eðer hizmette gelirsen aþka. Nefsin hortumu ihlâsla bükülür.
Seni sevenler de pek çoktur. Nurlara ömrünü vakfetmiþ. Masumlarda günah yoktur. O bizden þimdilik ayrýlmýþ.
Ýnebolu'da düðünün vardý. Etrafýnda kardeþlerin. Eller üstündeki tabutuyla cemaati yardý. Yerin cennet olsun, bin kere aferin.
Selâm sana ey Seyfeddin. Nurlara hayatýný feda ettin. Sen vakýflarýn aðabeyi idin. Baþýmýzdan uçtun cennete gittin.
Hz. Resulullah'ýn (asm) sancaðý altýnda, Ya Rabbi bizleri birleþtir. Hz. Bediüzzaman'ýn (ra) yanýnda, Oraya gidenleri, cennetinde kavuþtur.
TEVFÝK BOZ
HABER
Y
Genel Yayýn Müdürü
Yayýn Koordinatörü
Haber Müdürü Recep BOZDAÐ Ankara Temsilcisi Mehmet KARA Reklam Koordinatörü Mesut ÇOBAN Görsel Yönetmen: Ýbrahim ÖZDABAK
Kâzým GÜLEÇYÜZ
Abdullah ERAÇIKBAÞ
Abone ve Daðýtým Koordinatörü: Adem AZAT
Yeni Asya Gazetecilik Matbaacýlýk ve Yayýncýlýk Sanayi ve Ticaret A.Þ. adýna imtiyaz sahibi
Mehmet KUTLULAR Genel Müdür
Recep TAÞCI
Yazý Ýþleri Müdürü (Sorumlu) Mustafa DÖKÜLER Ýstihbarat Þefi Mustafa GÖKMEN Spor Editörü Erol DOYURAN
Yeni Asya basýn meslek ilkelerine uymaya söz vermiþtir.
Merkez: Gülbahar Cd., Günay Sk., No: 4 Güneþli 34212 Ýstanbul Tel: (0212) 655 88 59 Yazýiþleri fax: (0212) 515 67 62 Kitap satýþ fax: (0212) 651 92 09 Gazete daðýtým: Telefax (0212) 630 48 35 ÝlânReklam servisi fax: 515 24 81 Caðaloðlu: Cemal Nadir Sk., Nur Ýþhaný, No: 1/2, 34410 Ýstanbul. Tel: (0212) 513 09 41 ANKARA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Meþrutiyet Cad. Alibey Ap. No: 29/24, Bakanlýklar/ANKARA Tel: (312) 418 95 46, 418 14 96, Fax: 425 03 36 ALMANYA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Zeppelin Str. 25, 59229 Ahlen, Tel: 004923827668631, Fax: 004923827668632 KKTC TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Avni Efendi Sok., No: 13, Lefkoþa. Tel: 0 542 859 77 75 Baský: Yeni Asya Matbaacýlýk Daðýtým: Doðan Daðýtým Sat. ve Paz. A.Þ.
Yayýn Türü: Yaygýn süreli
ISSN 13017748
30 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ
NAMAZ VAKÝTLERÝ Hicrî: 29 Þaban 1432 Rumî: 17 Temmuz 1427
Cuma vaazlarý artýk yüz yüze olacak KARS Müftülüðü, Türkiye genelinde uygulamaya geçilen yüz yüze vaaz uygulamasý kapsamýnda din görevlilerinin vaaz becerilerini geliþtirme seminerinin ilkini gerçekleþtirdi. Seminer sonrasý artýk Cuma vaazlarýný cami imamlarý kürsüden yapacak. Kars Müftüsü Ýlyas Gümüþ, Türkiye genelinde uygulamaya geçilen yüz yüze vaaz çalýþmalarý için il genelinde camilerinde vaaz yapabilecek din görevlilerine yönelik seminerler düzenlemeye baþladýklarýný söyledi. Türkiye genelinde yüz yüze vaaza geçilmesinde, 24 ile 25 Mart tarihlerinde Ankara’da bir araya gelen il müftülerinin kararý bir baþlangýç oldu. Müftüler; camilerde vaaz hizmetlerinin merkezi sistem aracýlýðýyla yürütülmesinin olumsuzluklarýný ele alarak, bu sistemin cami görevlilerinin mesleki bilgi ve tecrübelerini zaman içerisinde olumsuz yönde etkilediði kararýna varmýþlardý. Bu sebeple, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý’nýn gerekli tedbirleri almasý karara baðlanmýþtý. Kars / cihan
‘Yetim hastalýklar’a tek çatý geliyor SAÐLIK Bakanlýðý, iki binde 1’den az görülen ‘yetim hastalýklar’ için birim kuruyor. Çalýþmalarý sürdürülen yetim hastalýklarý birim ile hastalarýn tedavi amaçlý yurt dýþýna gidiþ geliþlerinde karþýlaþtýklarý bürokratik sorunlarýn çözülmesi de hedefleniyor. Bu birimlerde sosyal hizmet uzmaný ile bir psikolog da bulunacak. Saðlýk Bakanlýðý Tedavi Hizmetleri Genel Müdürü Ýrfan Þencan, ‘yetim hastalýklar’ý, 2 binde 1’den az görülen hastalýklar olarak tanýmladý. Bu hastalýklarýn pek çoðunun týbbi net bir tedavisinin olmadýðýný ya da yoka yakýn olduðunu söyleyen Þencan, “Çoðu ya organ nakline gidiyor veya kas hastalarýnda olduðu gibi sadece bakýmla insanlarýn sýkýntýlarý azaltýlabiliyor” bilgisini verdi. Ankara / cihan
Ýller Adana Ankara Antalya Balýkesir Bursa Diyarbakýr Elazýð Erzurum Eskiþehir Gaziantep Isparta
Ýmsak 3.57 3.53 4.17 4.15 4.07 3.34 3.34 3.20 4.03 3.49 4.13
Güneþ 5.35 5.38 5.54 5.58 5.52 5.13 5.15 5.04 5.47 5.26 5.52
Öðle 12.52 13.02 13.11 13.22 13.17 12.33 12.37 12.28 13.11 12.44 13.11
Ýkindi 16.39 16.54 16.57 17.13 17.09 16.21 16.26 16.20 17.03 16.31 16.59
Akþam 19.57 20.14 20.16 20.33 20.30 19.40 19.46 19.41 20.23 19.49 20.18
Yatsý 21.26 21.50 21.44 22.08 22.06 21.11 21.18 21.16 21.58 21.18 21.49
Ýller Ýstanbul Ýzmir Kastamonu Kayseri Konya Samsun Þanlýurfa Trabzon Van Zonguldak Lefkoþa
Ýmsak 4.03 4.24 3.41 3.49 4.05 3.32 3.43 3.20 3.18 3.49 4.13
Güneþ 5.50 6.04 5.30 5.30 5.44 5.20 5.21 5.08 4.59 5.38 5.46
Öðle 13.18 13.25 12.58 12.52 13.04 12.48 12.38 12.35 12.20 13.06 13.00
Ýkindi 17.11 17.14 16.52 16.41 16.52 16.42 16.25 16.28 16.09 17.00 16.43
Akþam 20.33 20.34 20.14 20.01 20.11 20.04 19.44 19.50 19.29 20.22 20.01
3 Yatsý 22.11 22.05 21.54 21.33 21.41 21.43 21.13 21.28 21.01 22.02 21.26
Mýsýr’da 12 Eylül’e tepki
irtibat@yeniasya.com.tr
undan üç hafta önce bu köþede yayýnlanan “12 Eylül Mýsýr’da” baþlýklý yazýmýzda, Mübarek sonrasý kurulan yeni hükümetin bizdeki 12 Eylül anayasasýný Arapçaya çevirip Mýsýr halkýna tanýtma ve benimsetme çalýþmalarý baþlattýðýndan bahsetmiþ ve “Dileyelim, Mýsýr halký bir an önce olayýn vahametini fark edip tavrýný koysun” demiþtik (8.7.11) Bu yazýnýn üzerinden iki hafta geçmeden, Mýsýr’ýn “yarý resmî” El Ehram gazetesinde Ýbrahim El Beyumi Ganim imzalý ve “Türkiye anayasasý bize örnek olabilir mi?” baþlýklý bir yazý çýktý. 24 Temmuz günü yayýnlanan bu yazýnýn 27 Temmuz’da Radikal’de çýkan Türkçe tercümesi, ertesi günkü Yeni Asya’nýn hem Medya-Politik sayfasýnda iktibas edildi, hem de manþeti oldu. Bazý önemli bölümlerini buraya da alalým: “Ýsam Þeref hükümetinde baþbakan yardýmcýsý olan bir anayasa hukukçusunun, Türkiye’de 80 darbesinin liderlerinin vesayeti altýnda hazýrlanan 1982 anayasasýna olan hayranlýðýný göstermesi etkileyiciydi. Hatta bu hukukçu, 25 Ocak devriminden sonra halkýmýzýn istediði yeni Mýsýr anayasasý taslaðýnýn oluþturulmasýnda, Türk anayasasýndan istifade edilmesi çaðrýsý yapýyor. (...) “Türk anayasasý, hâlâ demokratik kriterlerden ve insan haklarýndan uzak. Bu hayranlýðýn peþinden gidersek, en az 30 yýl geriye gideriz. (...) “Bu anayasayý, Atatürkçü-laik CHP dahil olmak üzere bütün Türk siyasî partileri reddediyor. (...) “TC anayasasý ‘baskýcý otoriter rejimlerin anayasalarý’ kapsamýnda yer alýyor. Bunun sebebi, bugün Türklerin çoðunun dediði gibi, felsefesinin olumsuz laiklik olmasý deðil sadece, ayný zamanda ‘donuk anayasalardan’ biri olmasý; yani esnek olmamasý, ihtiyaç anýnda deðiþim ve düzeltmelere kolaylýkla cevap verememesi. (...) “TC anayasasýndaki deðiþtirilemez maddelerin içeriðini öðrenmeden önce þunu söylemeliyim ki, ‘deðiþtirilemez’ ilkesi hiç de demokratik deðil ve hatta laiklik dýþý bir ilke. Her anayasa,
B
Sýnava girilecek dersler, 15-23 Aðustos 2011 tarihleri arasýnda öðrenci velileri tarafýndan dilekçe ile okul müdürlüklerine bildirilecek.
Kimse sýnýfta kalmasýn diye! MEB, ORTALAMA YÜKSELTME VE SORUMLULUK SINAVLARINDA DA BAÞARI GÖSTEREMEYEN ÖÐRENCÝLERE 4 DERSTEN EK SINAV HAKKI TANIDI. MÝLLÎ Eðitim Bakanlýðý (MEB), ortalama yükseltme ve sorumluluk sýnavlarýnda da baþarýlý olamayan öðrencilere 4 dersten ek sýnav hakký tanýdý. MEB’den yapýlan açýklamada, ortalama yükseltme ve sorumluluk sýnavlarýnda da baþarý gösteremeyen öðrencilere 4 dersten ek sýnav hakký tanýndýðý bildirildi. Ortaöðretim Kurumlarý Sýnýf Geçme ve Sýnav Yönetmeliði gereðince ders kesimini takiben yapýlan Ortalama Yükseltme ve Sorumluluk Sýnavlarý’nýn tamamlandýðý belirtilerek, konuyla ilgili yapýlan deðerlendirmede az da olsa bir kýsým öðrencinin sýnavlarda istenilen baþarýyý gösteremediðinin tesbit edildiði kaydedildi. Bunun üzerine Millî Eðitim Bakaný Ömer Dinçer’in genelge yayýnlayarak bu öðrencilerin 2010-2011 eðitim ve öðretim yýlýna mahsus olmak üzere baþarýsýz olduklarý 4 dersten sýnava alýnabileceklerinin duyurulduðu belirtildi. Ankara / aa
KPSS AÇIKLANDI ÖSYM, 9-10 Temmuz tarihlerinde yapýlan 2011KPSS A Grubu ve Öðretmenlik sýnavýna toplam 920 bin 168 aday katýldýðýný, bunlardan 919 bin 754 adayýn sýnavýnýn geçerli sayýldýðýný bildirdi. ÖSYM’den yapýlan açýklamaya göre, 9-10 Temmuz 2011 tarihlerinde her oturumu farklý alanlarda bilgileri ölçmek üzere düzenlenen 2011KPSS Lisans Düzeyi A Grubu ve Öðretmenlik Sýnavý 4 ayrý oturumdan oluþtu. Bütün hafta sonu süren sýnavlara toplam 920 bin 168 aday katýldý. Bunlardan 919 bin 754 adayýn sýnavý geçerli sayýldý. Öte yandan, ÖSYM, 2011 KPSS A Grubu ve Öðretmenlik Sýnavý’nda, Ýstatistik alt alan testinin ana soru kitapçýðýndaki 12. ve 26. sorular ile, Uluslar arasý iliþkiler alt alan testinin 21. sorusunun iptal edildiðini duyurdu. Ankara / cihan
Dünya barýþý için kâðýttan kanatlar 6 AÐUSTOS Dünya Çocuk Barýþ Günü için bugün ve yarýn Ýstanbul’da anlamlý bir kutlama düzenlenecek. 12 yaþýnda hayata gözlerini yuman Sadako Sasaki ve atom bombasýna maruz kalan binlerce Japon çocuðunun kaderi bu buluþma ile yeniden hatýrlanacak. Tudem Yayýnlarý ve Doða Koleji iþbirliðiyle hayata geçirilecek olan origami atölyelerinde, origami ustasý Nazan Tacer tarafýndan, barýþa ve nükleer silahsýzlanmaya karþý bir dizi atölye çalýþmasý düzenlenecek. Bugün ve yarýn 12.0015.00 saatleri arasýnda Pera Müzesi’nin eðitim salonunda gerçekleþtirilecek. 9-12 yaþ arasýndaki çocuklarýn ücretsiz olarak katýlabilecekler. Ýstanbul / Yeni Asya
belli bir zaman dilimi için yazýlýr. Onu deðiþtirmek, halkýn iradesinden geçer. Ýnsan, deðiþmezlerle deðil, deðiþkenlerle iliþki kurar. Deðiþmez metinlerin olmasý, kutsal olduklarý anlamýna gelir ve sür’atle baþkalarý üzerinde egemenlik kurmaya ve farklý düþünenlerin uzaklaþtýrýlmasýna dönüþür. Türkiye’de yaþanan da bu oldu. (...) “Baþlangýç metni ve üç maddeden sonra gelen 4. madde, önceki üç maddenin deðiþtirilemeyeceðini ve bunun teklif dahi edilemeyeceðini öngörüyor. Sanki laik bir metin deðil de kutsal bir deðiþmez karþýsýndaymýþýz izlenimi veriyor. “Bu anayasanýn kendisinden birþeyler öðrenmek için önünde diz çökmemize uygun olmadýðýný ifade ederken, þunu belirtmeliyim ki sorun sadece TC anayasasýnýn laikliðinde deðil; ideolojik metodla tasarlanmýþ hukuk dýþý, ötekileþtirmeci ve egemenlikçi bir anayasa oluþunda. Bu, ülke nüfusunun üçte birini oluþturan Kürtlerin ötekileþtirilmesi ve Türkiye devleti içinde tam vatandaþlýk haklarýnýn inkâr edilmesi demek. Zira anayasa maddeleri, Türk milliyetçiliðini vatandaþlýðýn tek kriteri olarak görüyor. Dahasý, toplumun içindeki farklý kimlikleri inkâr ederken, uluslararasý sözleþmelerin teminat altýna aldýðý insan haklarýndan da mahrum býrakýyor. “Týpký Mýsýr’ýn iptal edilmiþ anayasasý gibi eski bir paçavradan ibaret olan TC anayasasý, olumsuz laiklik ve ötekileþtirmeci otoriterlik ilkesiyle zehirlenmiþ bir kap. Türk halkýnýn da nefret ettiði en kötü anayasal metinlerden biri. 1987’den 2010’a kadar 17 kez deðiþtirilmesi ve deðiþikliklerin 194 maddenin 100 tanesine kadar uzanmasýndan sonra, hâlâ ötekileþtirmeci-otoriter yapýnýn hegemonyasýndan muztarip. Türkler, bu anayasayý tarihin çöp sepetine atma ve evrensel deðerlerle demokratik bir anayasaya gitme kararý aldý þimdi. Peki biz Mýsýrlýlar, birþeyler öðrenmek için Türk anayasa deneyiminin çöplüðünü mü eþeleyeceðiz? Kesinlikle ‘hayýr’ diyorum.” Biz de Ehram yazarý Ýbrahim El Beyumi Ganim’e “Eline, yüreðine, kalemine saðlýk” diyoruz.
4
HABER
30 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ
Y
cakir@yeniasya.com.tr
Irkçýlýk eken katliâm biçer ünya bir defa daha gördü ki, ýrkçýlýk ile bir yere varmak mümkün deðil. Üstelik ýrkçýlýk, en baþta bu hastalýðý yayan ülkeleri vuruyor. Norveç’te yaþanan katliâmýn temellerinde de ýrkçýlýðýn olduðu her geçen gün ortaya çýkan yeni bilgi ve belgelerle anlaþýlýyor. 22 Temmuz’da, Oslo’daki seri cinayete imza atan katil zanlýsýnýn yýllardan beri ýrkçýlýkla beslendiði, yazdýðý ve çizdiðini biyografisi ortaya koyuyor. Hatýrlanacaðý üzere ýrkçýlýðýn bedelini ödeyen ülkelerden biri de Almanya. Buna raðmen, ödenen bedellerden ders ve ibret almayýp; genç nesillere yeniden ve tekraren ýrkçýlýðýn aþýlanmasý kabul edilebilir bir davranýþ deðil. Ülkemiz de bu yanlýþ anlayýþtan çok çekti, çekmeye de devam ediyor. Hem öyle bir ýrkçýlýk anlayýþý ki, hiç olmamasý gereken inançlý insanlarý bile teslim almýþ. Bir de ‘milliyetçilik’ kisvesi giydirilmiþ ki ayýrdetmek ne mümkün! Nitekim “Ýstiklâl Marþý”mýzý yazan merhum Mehmed Âkif Ersoy, yýllar önce cemiyeti kemirmeye baþlayan ‘ýrkçýlýk’ hastalýðýndan þikâyetle þöyle seslenmiþ: “Arabýn Türke; Lazýn Çerkeze yahut Kürde / Acemin Çinliye üstünlüðü mü varmýþ? Nerde! / Müslümanlýk da ‘anasýr’ mý olurmuþ ne gezer / Fikr-i kavmiyeti tel’in ediyor peygamber” (Safahat, Üçüncü Kitap; “Hakkýn sesleri”) Bir yanda “Bir Türk dünyaya bedeldir” anlayýþý ve öte yanda da “Üstünlük ancak takva iledir” anlayýþý... Kýyaslanmasý bile mümkün deðil, ama yine de soralým: Hangisi insanlýðýn huzur ve saadetini temin edebilir? Bakýnýz, Kâinatýn Efendisi, Peygamberimiz Hz. Muhammed (asm) “Veda Hutbesi”nde ne buyurmuþ: “Arabýn Arap olmayana, Arap olmayanýn da Arap üzerine üstünlüðü olmadýðý gibi; kýrmýzý tenlinin siyah üzerine, siyahýn da kýrmýzý tenli üzerine bir üstünlüðü yoktur. Üstünlük ancak takvada, Allah’tan korkmaktadýr.” (http://www.diyanet.gov.tr) Malûm, Bediüzzaman Hazretleri “Tabiat Risâlesi”nde “Ýnsanlarýn aðzýndan çýkan ve dinsizliði iþmam eden dehþetli kelimeler var; ehl-i imân bilmeyerek istimal ediyor (kullanýyor)” der ve “Esbab bu þeyi icad ediyor”, “Kendi kendine teþekkül ediyor, oluyor, bitiyor” ve “Tabiîdir, tabiat iktiza edip icad ediyor”u misâl verir. Bunun gibi “ýrkçýlýðý” hatýrlatan, akla getiren, hissettiren her türlü hâl ve hareketten de kaçýnmak lâzým. Ne yazýk ki Türkiye’yi idare edenler buna hiç dikkat etmiyor. Ýþi gücü perdeli ýrkçýlýk yapanlar bir yana, mütedeyyin olanlar da ýrkçýlýk tehlikesinin farkýnda deðil. Sanki inancýmýz ýrkçýlýðý tasvip ediyormuþ gibi hâl ve hareketlerde bulunuyorlar ki insan en çok buna þaþýyor. Þimdiye kadar örtülü ya da açýk ýrkçýlýk eken ülkeler artýk katliâm ve terör biçmeye baþladý. Norveç’teki terör saldýrýlarýnýn ardýndan aþýrý sað tehditleri gündemine alan Avrupa Birliði, üye ülkelerden terör uzmanlarýný Brüksel’de toplayýp çare arayýþýna girmiþ. Toplantýda, Oslo ve Ütoya Adasýndaki “korkunç olaylarýn” derinlemesine analiz edilmesine, kilit iþbirliði alanlarýnýn belirlenmesine çalýþýlacakmýþ. Almanya Ýçiþleri Bakaný Hans-Peter Friedrich de, yaptýðý açýklamada, Norveç’tekine benzer aþýrý sað saldýrýlarýn Almanya’da da gerçekleþebileceði uyarýsýnda bulunmuþ. Yani tehlike sadece Norveç ile sýnýrlý deðil. Bütün dünya ýrkçýlýk karþýsýnda uyarýlmaya, ikaz edilmeye muhtaç. Ýslâmýn ýrkçýlýðý kökten reddettiðini anlatabilirsek, bu vesile ile zihinler yeniden Ýslâma teveccüh edebilir. Türkiye’yi idare edenler asýl bu noktalarda yapacaklarý çýkýþlarla Avrupa’nýn ve belki de dünyanýn dikkatini çekebilir ve çekmelidir. Bunun için önce içeride ‘ýrkçýlýk anlayýþý’nýn ekilmesinden vazgeçilmesi lâzým. Ýlkokuldan, son okula kadar; her kademede!
D
Çubukçu ve Iðsýz iddianamesine kabul ÝSTANBUL 13. Aðýr Ceza Mahkemesi, ‘’Kamuoyunu yönlendirme amaçlý internet siteleri kurulduðu’’ yönündeki iddialara iliþkin soruþturma kapsamýnda 22 kiþi hakkýnda hazýrlanan iddianameyi kabul etti. Ýstanbul 13. Aðýr Ceza Mahkemesi, Tümgeneral Hýfzý Çubuklu ile eski 1. Ordu Komutaný emekli Orgeneral Hasan Iðsýz’ýn da aralarýnda bulunduðu 22 kiþi hakkýnda hazýrlanan iddianame üzerindeki incelemelerini tamamladý. Mahkeme heyeti, iddianamenin oy birliðiyle kabulüne karar verdi. Bazý sanýklar hakkýnda yakalama emri çýkarýlmasý ve davanýn ‘’Ýrtica ile Mücadele Eylem Planý’’ iddialarýna iliþkin dava ile birleþtirilmesi yönündeki taleplerin ise daha sonra deðerlendirileceði öðrenildi. Ýstanbul / aa
43 GENERAL VE AMÝRAL TUTUKLU
14 orgeneralin olduðu Türk Silâhlý Kuvvetleri’nde, aralarýnda YAÞ’ýn tabiî üyesi Harp Akademileri Komutaný Orgeneral Bilgin Balanlý’nýn da bulunduðu 43 general ve amiral tutuklu. Bu durum 1 Aðustos’ta toplanacak YAÞ’taki hesaplarý karýþtýrýyor.
YAÞ Pazartesi toplanýyor PAZARTESÝ GÜNÜ BAÞBAKAN ERDOÐAN BAÞKANLIÐINDA TOPLANACAK YAÞ’TA TERFÝLER, GÖREV SÜRELERÝNÝN UZATILMASI VE EMEKLÝLÝK ÝÞLEMLERÝ ÝLE DÝSÝPLÝNSÝZLÝK VE AHLÂKÎ DURUMLARI DOLAYISIYLA TSK’DAN AYRILACAK PERSONEL GÖRÜÞÜLECEK. YÜKSEK Askerî Þûrâ (YAÞ), Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan’ýn baþkanlýðýnda Pazartesi günü toplanacak. YAÞ’ýn Aðustos ayý olaðan toplantýsý Genelkurmay Baþkanlýðý Karargâhý Çakmak Salonu’nda yapýlacak. Toplantýya Baþbakan Erdoðan’ýn yaný sýra, Genelkurmay Baþkaný Orgeneral Iþýk Koþaner, Millî Savunma Bakaný Ýsmet Yýlmaz, kuvvet ve ordu komutanlarý katýlýrken, ‘’Balyoz Planý’’ soruþturmasý kapsamýnda tutuklu bulunan Harp Akademileri Komutaný Orgeneral Bilgin Balanlý ise toplantýya katýlamayacak. Yüksek Askeri Þura’nýn Kuruluþ ve Görevleri Hakkýndaki Kanun’a göre Þûrâ bütün üyelerin katýlmasý ile toplanýyor. Þûrâ kapsamý dýþýndaki orgeneral ve oramiral atamalarýnda Kara Kuvvetleri Ko-
mutanlýðý, Deniz Kuvvetleri Komutanlýðý ve Hava Kuvvetleri Komutanlýðý görevleri için yeni komutanlar belirlenecek. Deniz Kuvvetleri Komutaný Oramiral Eþref Uður Yiðit ile Hava Kuvvetleri Komutaný Orgeneral Hasan Aksay’ýn 30 Aðustos 2011 itibarýyla görev süreleri dolarken, Kara Kuvvetleri Komutaný Orgeneral Erdal Ceylanoðlu’nun da yaþ haddinden emekli olmasý bekleniyor. EDOK Komutaný Orgeneral Saldýray Berk de orgenerallik rütbesindeki bekleme süresini yine ayný tarih itibarýyla tamamlýyor. Genelkurmay Baþkaný Orgeneral Iþýk Koþaner ise görevini iki yýl daha sürdürecek. Atamalarýn ardýndan boþalacak orgeneral ve oramiral rütbeleri için korgeneraller ve koramiraller arasýndan terfiler yapýlacak.
4 AÐUSTOS’TA SONA ERECEK YÜKSEK Askerî Þûrâ Aðustos ayý olaðan toplantýlarýnda terfi sýrasýnda bulunan albay, general ve amirlerin bir üst rütbeye yükseltilmesi, general ve amirallerin görev sürelerinin uzatýlmasý ve emeklilik iþlemleri ile disiplinsizlik ve ahlâkî durumlarý dolayýsýyla Türk Silâhlý Kuvvetleri’nden (TSK) ayrýlacak personel ve TSK’yý ilgilendiren öteki konular görüþülüyor. Genelkurmay Baþkaný, kuvvet komutanlarý ile diðer general ve amiral atama iþlemleri Yüksek Askerî Þûrâ dýþýnda özel kanunlarla belirlenen esas ve usullere göre yapýlýyor. TSK Personel Kanunu’na göre kuvvet komutanlarý ve Genelkurmay Ýkinci Baþkanýnýn atamalarý Genelkurmay Baþkanýnýn teklifi, Millî Savunma Bakanýnýn inhasý, Baþbakanýn imzalayacaðý ve Cumhurbaþkanýnýn onaylayacaðý kararname ile yapýlýyor. Jandarma Genel Komutanýnýn atamasý için de Genelkurmay Baþkanýnýn teklifi, Ýçiþleri Bakanýnýn inhasý, Baþbakanýn imzalayacaðý ve Cumhurbaþkanýnýn onaylayacaðý kararname gerekiyor. YAÞ toplantýsý 4 Aðustos Perþembe günü sona erecek. Þûrâ’da alýnan kararlar Cumhurbaþkaný Abdullah Gül’e sunulduktan sonra kamuoyuna açýklanacak. Ankara / aa
HABERLER
Roth: Dink cinayeti aydýnlatýlamadý
Askerî araç devrildi: 4 yaralý
SÝÝRT'ÝN Kurtalan ilçesinde askerî aracýn devrilmesi sonucu, 4 asker yaralandý. Alýnan bilgiye göre, Kurtalan Ýlçe Jandarma Komutanlýðý’na ait askerî araç, Kurtalan-Batman karayolunun 10. kilometresinde devrildi. Kazada yaralanan ve kimlikleri açýklanmayan 4 asker, Batman ve Kurtalan’daki hastanelerde tedavi altýna alýndý. Kurtalan / aa
Aktütün’de çatýþma
Alman Yeþiller Partisi Eþbaþkaný Claudia Roth, Hrant Dink cinayetine iliþkin, ‘’Katilin cezalandýrýlmasýyla dâvâ sona ermedi. Cinayet aydýnlatýlamadý. Sorumlular hâlâ mahkeme önünde deðil’’ dedi. Roth, Agos gazetesinin Þiþli’deki binasýnda, Dink ailesinin avukatý Fethiye Çetin ve gazetenin genel yayýn yönetmeni Rober Koptaþ ile görüþtü. Roth, binaya girmeden önce Dink’in öldürüldüðü yere bir süre baktý. Basýna kapalý gerçekleþen görüþmenin ardýndan gazetecilere açýklama yapan Roth, 4 yýl önce Türkiye’nin en barýþçýl insanlarýndan birinin burada öldürüldüðünü söyledi. Roth, Dink’in barýþ ve uzlaþma insaný olduðunu belirterek, onun, Türkiye’de çeþitli dinlere mensup insanlarýn bir arada yaþamasý için cesur bir elçi olduðunu kaydetti. Dink’in dostlarý olduðunu ifade eden Roth, ‘’Hrant’ý çok özledik. Türkiye’nin Hrant Dink gibi insanlara ihtiyacý var. Dink cinayetinin arkasýnda olanlarýn açýða çýkartýlmasý için sürekli talepte bulunacaðýz ve bunun için Türkiye’ye devamlý olarak geleceðiz. Onu hiçbir zaman unutmayacaðýz. Onun baþlattýðýný sürdürmeye çalýþacaðýz’’ diye konuþtu. Roth, Dink cinayetinin yarýnki duruþmasýna katýlacaðýný aktararak, ‘’Katilin cezalandýrýlmasýyla dâvâ sona ermedi. Cinayet aydýnlatýlamadý. Sorumlular hâlâ mahkeme önünde deðil. Avrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesinin kararý Türkiye hükümeti tarafýndan hâlâ uygulanmadý. Bütün Türklerin, Hrant’ý çok özlediklerini ve önemli bir arkadaþlarýný kaybettiklerini söylemesi gerekir’’ dedi. Claudia Roth, daha sonra elindeki ‘’Hrant’ý çok özledik’’ yazýlý dövizle, Dink’in öldürüldüðü yerde gazetecilere poz verdi. Ýstanbul / aa
Öcalan: Beni taþeron olarak kullanýyorlar
Korucubaþý öldürüldü, Bingöl Karlýova karýþtý
PKK lideri Abdullah Öcalan, “Kandil beni taþeron olarak kullanýyor. Devlet heyeti de taþeron olarak kullanýyor. Her iki taraf da beni taþeron olarak kullanýyorlar” dedi. PKK lideri Öcalan, 27 Temmuz Çarþamba günü yaptýðý görüþmesinde çok önemli açýklamalarda bulundu. Ýçinde bulunduðu þartlarda pratik önderlik yapamayacaðýný belirten Öcalan açýklamasýna þunlarý söyledi: “Ben burada pratik önderlik yapamayacaðýmý, bu þartlarda bunu sürdüremeyeceðimi söylemiþtim. Her iki taraf da bana bir þeyler söylüyorlar. Devletin-AKP’nin zaten ne yaptýðý ortada. Her iki taraf da beni idare ediyor. Aslýnda bu bir þantajdýr. Kandil beni taþeron olarak kullanýyor. Devlet de heyeti taþeron olarak kullanýyor. Her iki taraf da beni taþeron olarak kullanýyorlar.” Her iki tarafýn taþeron olarak kullanmasýna son verdiðini ifade eden Öcalan þunlarý söyledi: “Bugün itibariyle buna son veriyorum. Benim yapacaklarým bitti. Bundan sonra benim rolümü sürdürmem için saðlýk, güvenlik ve özgür hareket alanýnýn saðlanmasý gerekiyor. Artýk bunlar olmadan hiçbir þey yapmýyorum. Bu þekildeki pozisyonum devlete de, Kürtlere de zarar veriyor. Bazýlarý da ‘Öcalan bu þartlarda orada yönetemez, yapamaz, içeriden pratik önderlik yapýlamaz’ diyordu. Doðru söylüyorlar. Bu koþullarda barýþ görüþmesi yapýlamaz.” Haber Merkezi
BÝNGÖL'ÜN Karlýova ilçesinde Korucubaþý Hacý Alan’ýn ilçe merkezinde öldürülmesinden sonra kentte büyük olaylar çýktý. Karlýova ilçesindeki Fatih caddesinde öncki gün saat 15.00 sýralarýnda meydana gelen olayda, Taþlýçay Köyü Korucubaþý Hacý Alan vefat etti. Kafasýndan 3 kurþun alan Korucu Alan yere düþtükten sonra saldýrganýn 4 kez daha ateþ açtýðý belirtildi. Korucular sýk sýk havaya ateþ açtý. Olayýn ardýndan ilçe merkezinde esnaf kepenk kapatýrken, korucular ve özel harekât timleri ara sokaklara girerek operasyon baþlattý. Korucularýn ara sokaklara girmesi ile silah seslerinin geldiði duyuldu. Bu arada ilçe merkezine gelen korucularýn, BDP Karlýova Ýlçe Baþkaný Þemsettin Özen’in evini ateþe verdiði, Özen’in eþiyle çocuklarýnýn da o sýrada evde bulunduðu iddia edildi. Taþlýçay Köyü Korucubaþý Hacý Alan’ýn bire
süredir PKK tarafýndan tehdit edildiði öne sürülüyor. Bingöl Valiliði tarafýnda yapýlan yazýlý açýklamada ise, emniyet birimlerinden alýnan ilk bilgilere göre 28 Temmuz günü saat 15.20 sularýnda Karlýova ilçesinde yoðunluklu olarak Taþlýçay köylülerinin kullandýðý kahvehane önünde, Taþlýçay köyü köy korucularýndan Hacý Alan’ýn kimlikleri tespit edilemeyen iki kiþi tarafýndan tabancayla vurularak yaralandýðý belirtildi. Açýklamada, saldýrganlarýn ilçe merkezinden kaçarak uzaklaþtýklarý, olayýn ardýndan, bölgeye gelen kiþilerin olayýn etkisiyle ilçe merkezinde taþkýnlýk yaptýklarý, bu sýrada bir ev ve bir iþ yerinin kýsmi olarak ateþe verilmek suretiyle hasara uðratýldýðý, 18 kadar iþ yerinin camlarýnýn kýrýldýðýný belirlendiði ifade edildi. ntv.com
HAKKÂRÝ'NÝN Þemdinli Ýlçesi Aktütün Köyü kýrsalýnda bir grup PKK’lý terörist ile güvenlik güçleri arasýnda çatýþma çýktý. Çatýþmada 1 uzman çavuþ yaralandý. Þemdinli Ýlçesi’nin Irak sýnýrýnda bulunan Aktütün Köyü’nün Mehende Mevkii’nde, önceki gün 2 aracýn ateþe verilerek yakýldýðý alanda, bugün güvenlik güçleri inceleme yaptýðý sýralarda bir grup terörist tarafýndan ateþ açýldý. Açýlan ateþe karþýlýk verilmesi üzerine çýkan çatýþmada 1 uzman çavuþ yaralandý. Yaralý uzman çavuþ helikopterle Hakkari Asker Hastanesine kaldýrýldý. Bölgede operasyon sürüyor. Hakkâri / aa
Polis merkezine havaî fiþekle saldýrdýlar
DÝYARBAKIR'IN Kayapýnar ilçesinde bulunan polis merkezine havai fiþekli saldýrý düzenlendi. Alýnan bilgiye göre, Þanlýurfa yolunda bulunan Aliþan Erol Polis Merkezine kimliði belirlenemeyen kiþi veya kiþilerce havaî fiþekli saldýrý düzenlendi. Olayda herhangi bir can ve mal kaybý olmadý. Olay sonrasý havaî fiþekleri attýklarý gerekçesiyle 3 kiþi gözaltýna alýndý. Diyarbakýr / aa
Anayasa hazýrlýðýna 1 Ekim’de baþlayacaðýz
AKP Genel Baþkan Yardýmcýsý Hüseyin Tanrýverdi, sivil anayasa hazýrlýklarýna 1 Ekim’den itibaren baþlayacaklarýný söyledi. Salihli Kulalýlar ve Kulayý Sevenler Derneði tarafýndan düzenlenen yemeðe katýlan Tanrýverdi, yaptýðý konuþmada, ‘’Biz bu ustalýk döneminde sivil anayasanýn hazýrlanmasý için gerekli çalýþmalara 1 Ekim’den itibaren baþlayacaðýz’’ dedi. Sivil toplum örgütlerinin gereken desteði göstereceðine inandýðýný ifade eden Hüseyin Tanrýverdi, þöyle konuþmasýna þöyle devam etti: ‘’Demokratik özerklik adýna hareket edenlere buradan sesleniyorum. Buyurun meclise. Sivil anayasa için ne yapýlmasý gerekiyorsa birlikte yapalým. Demokrasi uzlaþý rejimidir. Millî birlik ve kardeþlik projemiz devam ediyor. Halkýmýz bizlerden sivil anayasanýn hazýrlanmasýný istiyor. AKP olarak bizler sivil, demokratik, özgürlükçü bir anayasanýn hazýrlanmasý için çalýþmalara baþlayacaðýz.’’ Salihli / aa
6 Avrupa ülkesinden 400 genç Türkiye’ye geldi GENÇLÝK ve Spor Genel Müdürlüðü (GSGM) Gençlik Hizmetleri Dairesi Baþkanlýðýnýn ‘’Avrupa’da Yaþayan Türk Gençliði Kendi Kültürü ve Tarihiyle Buluþuyor’’ projesi kapsamýnda, 6 Avrupa ülkesinden 400 Türk genci Türkiye’ye geldi. Konuyla ilgili yapýlan yazýlý açýklamaya göre, Danimarka, Finlandiya, Ýsveç, Norveç, Fransa ve Hollanda’dan gelen Türk gençlerini, Gençlik Hizmetleri Daire Baþkaný Adnan Gül karþýladý. Kafilelerin Ýstanbul’a varmasýnýn ardýndan bir konuþma yapan Gül, geçen yýl baþlatýlan projenin bu yýl daha da geliþtirildiðini belirterek, þunlarý kaydetti: ’’Farklýlýk, kaynaþma, hoþgörüyle yaþanýr bir dünyayý hedefliyoruz. Gelecek yýllardaki projelerde farklý coðrafyalardan gençlerimizi de Türkiye’ye getirmeyi planlýyoruz.’’ Ýstanbul’da baþlayan kültür ve tarih turunun ilk günü tamamlandý. Projenin ilk ayaðý olan Ýstanbul’da Süleymaniye Camii, MiniaTürk, Kapalýçarþý, Kýz Kulesi ve Çamlýca Tepesi’ni gezen Türk gençleri, Ýstanbul programý dahilinde Ayasofya ve Panorama 1453 Fetih müzeleri, Sultanahmet Camii, Topkapý ve Dolmabahçe saraylarý ve Yerebatan Sarnýcý’ný ziyaret edecek. Ýstanbul’dan sonra Edirne, Çanakkale, Bursa, Bilecik, Afyon, Konya, Nevþehir ve Ankara’nýn kültürel ve tarihî mekânlarýný gezerek, kültürleri ve millî deðerleriyle ilgili bilgi sahibi olacak gençler, 8 Aðustos’ta Türkiye’den ayrýlacak. Ýstanbul / aa
‘Yeminsiz’ vekiller Silivri’de buluþtu! CHP’DE yemin etmeyen tek milletvekili olan Ýsa Gök, Silivri’de Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal’ý ziyaret etti. CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ile Mehmet Haberal’ýn mahkeme tarafýndan tahliye edilmemeleri, yemin krizine sebep olmuþtu. CHP, Meclis’te milletvekili yemini etmemiþ, kriz, AKP ile varýlan mutabakatla aþýlmýþtý ancak CHP Mersin Milletvekili Ýsa Gök yemin etmeme kararýný sürdüren tek isim olmuþtu. Gök önceki gün Silivri’ye gitti, Balbay ile Haberal’ý ziyaret etti ve çýkýþta açýklamalarda bulundu. Silivri Ceza ve Ýnfaz Kurumlarý Yerleþkesi’nde 4 saat kalan Gök, ‘’Tabiî üzücü olan þey þu, milletvekillerinin çalýþma yeri, görüþme yeri TBMM’dir. Ben arkadaþlarýmla Silivri Cezaevi’nde görüþtüm. Bu son derece üzüntü verici’’ dedi. Her ikisini de iradeli ve dirayetli gördüðünü ifade eden Gök, Haberal ve Balbay’ýn bütün seçmenlerine ve kamuoyuna saygýlarýný ve hürmetlerini ilettiklerini aktardý. Ýstanbul / aa
HABER
Y
30 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ
HABERLER
Yeni anayasa teminatý… cevher@yeniasya.com.tr
erörist baþýnýn savurduðu “Silvan’ýn on katý olur ve þehirlerde týrmanýr” terör tehdidine karþý, Meclis’i boykot eden BDP’nin son dönemde “yeni sivil anayasa” ve “özgürlükler” talebini âdeta bir kenera býrakýp þiddet ve terör üzerinden dayatmada bulunmasý, düþündürücü. Bu vaziyet, terör örgütü ve sivil uzantýlarýnýn Türkiye’de artýk milletin âdeta “millî tâlebi” haline gelen “demokratik anayasa”yý istemediði ve darbe dönemlerinden kalma mevcut antidemokratik ortamý istismara devam etme emelinde olduðu yönündeki yorumlara kuvvet kazandýrýyor. Gerçek þu ki aklý selim sahibi herkes 100’den fazla maddesinin deðiþmesine raðmen antidemokratik karakterden kurtulamayan “darbe anayasasý”ndan kurtulmanýn tek çâresinin yeni bir anayasa olduðunda hem fikir. Türkiye’nin müzâkere sürecinde olduðu AB reformlarý için de “yeni anayasa” þart. Türkiye’de siyasetin demokratikleþmesi, e-
T
saslý bir yargý reformu, eðitim demokratikleþmesi ve eðitim sisteminin düzeltilmesi için öncelikle baþtan sona uyumlu ve demokratik bir anayasa gerekiyor. Bunun içindir ki baþta Güneydoðu’daki çoðunluðu temsil eden sivil toplum kuruluþlarý olmak üzere, sivil toplum, milletin ortak deðerleri ve vatandaþlaký baðlarý üzerinde inþa edilecek birlik ve bütünlük için toplumsal mutâbakatla hazýrlanmýþ “yeni anayasa”yý en baþta gelen demokratik temel olarak görüyorlar. PROVOKASYONLARA GELÝNMEMELÝ… Oysa “özerklik” ve benzeri çýkýþlar, öncelikle diyalog zeminini tahrip edip, provoke etmekte; demokratikleþme ve “yeni anayasa” sürecini dinamitlemekte. Sorunlarý ortak bir zeminde tartýþýp çözümler bulmak yerine, iletiþimsizliði, etnik ve bölgesel farklýlýklarla ayrýþmayý, çatýþmayý getirmekte. Bediüzzaman’ýn tesbitiyle, “hürriyetteki hasene-i uzmayý (büyük hayrý ve güzellikleri)” zehirlemekte. “Hasene-i uzma-i hürriyet ve ittihad-ý millete (milletin birlik ve beraberliði), iftirak (ayrýlýk) zenb-i azimiyle (büyük günâhýyla) hâtime çekmekte (son verip bitirmekte.) Zira çeþitli istibdatlarla mulallel antidemokratik sistem, “ittihad-ý mille ârýz (musallat olmuþ meyl-i iftirak
‘‘
Bu vaziyet, terör örgütü ve sivil uzantýlarýnýn Türkiye’de artýk milletin âdeta “millî tâlebi” haline gelen “demokratik anayasa”yý istemediði ve darbe dönemlerinden kalma mevcut antidemokratik ortamý istismara devam etme emelinde olduðu yönündeki yorumlara kuvvet kazandýrýyor.
marazýný izâle ve tevkif etmez. (Eski Said Dönemi Eserleri, 184) Bu açýdan özellikle en son Mardinli sivil toplum kuruluþlarýnýn sivil anayasa talebinde ýsrarlý olduklarýný deklere etmeleri, dikkate deðer. Bölgede artýþ gösteren þiddet olaylarý ve BDP’nin Demokratik Özerklik ilâný üzerine, merkezde aktif olan 47 dernek, sendika ve odanýn biraraya gelerek oluþturduðu yapýlan ortak açýklamada, hükûmetin, prova-
katif ve sarsýcý olaylarýn etkisinde kalarak demokratikleþme, sivilleþme ve özgürlükler alanýnda yapacaðý çalýþmalardan asla vazgeçmemesi çaðrýsý oldukça önemli. TAAHHÜDÜNÜN ARKASINDA DURMALI Gerçek þu ki terör, vesâyetçi ve demokrasi dýþý baskýcý ortamdan beslenmekte. Kavga, kan, gözyaþý, sefalet, terörün iþine yaramakta. Kaos ve þiddet en evvel demokratikleþmeyle, hak ve özgürlüklerin geliþtirilmlesine darbe vurmakta. Sivil anayasa ve demokratikleþme çalýþmalarýný gündemden düþürüp, barýþ ve kardeþliði baltalamakta… Bunun içindir ki bir nevi “milletin tâlimatý” haline gelen ve siyasî iktidarýn taahhüd ettiði “yeni sivil anayasa”yý yine yamalarla geçiþtirmesi, yeniden ihmal edip, rafa kaldýrýp erteleyip ötelemesi, öncelikle terör örgütünün iþine gelir. Siyasî iktidar, hükûmet ve iktidar partisi sözcülerinin dile getirdiði, en son Baþbakan Yardýmcýsý Bekir Bozdað’ýn verdiði “Yeni dönemde dayatacaðýmýz bir anayasa taslaðý hazýrlamýyoruz; Yeni anayasanýn “önyargýlarýn, ön kabullerin, ideolojik reflekslerin belirleyeceði bir konu olmamasý gerektiði” teminatýnýn arkasýnda durmalý. Türkiye’nin çâresi demokratikleþme ve “yeni sivil anayasa”da…
ÝþadamlarýDoðu’nunfarkýndadeðil KALKINMA BAKANI YILMAZ, “BENCE BÝRÇOK ÝÞ ADAMI DOÐUDAKÝ FIRSATLARIN HENÜZ FARKINA VARMIÞ DEÐÝL, BU BÝRAZ DA DOÐUYA DÖNÜK ÝMAJIN GETÝRMÝÞ OLDUÐU BÝR ÞEY’’ DEDÝ. BÝRÇOK iþ adamýnýn doðudaki fýrsatlarýn henüz farkýna varmadýðýný savunan Kalkýnma Bakaný Cevdet Yýlmaz, terör olaylarýnýn yatýrýmcýyý caydýrdýðýný belirtti. Sky Türk televizyonunda katýldýðý bir programda sorularý cevaplayan Yýlmaz, ‘’Doðuya gitmesi için yatýrýmcý nasýl ikna edilecek?’’ þeklindeki soru üzerine, iþ adamlarýnýn doðuya hayýr yapmak için deðil, kâr etmek için gitmesi gerektiðini söyleyerek, þunlarý belirtti: ‘’Bence birçok iþ adamý doðudaki fýrsatlarýn henüz tadýna varmýþ deðil,bu biraz da
doðuya dönük imajýn getirmiþ olduðu bir þey. Yeterince test edilmiþ deðil oradaki yatýrým imkanlarý. Bir kere doðu Türkiye ortalamasýnýn da üzerinde genç nüfusa sahip. Ortadoðu, Kafkaslar gibi birçok yeni pazarlara eriþim imkâný var. Ayrýca son derece önemli tabi zenginliklere sahip. Diðer yandan muazzam bir turizm potansiyeline sahip. Gidip görmek lazým, muazzam bir tarihi ve kültürel zenginliði olan bir bölge. Mardin, Urfa, Diyarbakýr birçok medeniyete ev sahipliði yapmýþ, muazzam tarihi birikimi olan bölgeler. Bazý yatýrýmcýlar bu potansiyeli deðerlendiriyor. Oralara artýk 5 yýldýzlý otellerin yapýldýðýný görüyoruz. Özel sektör bir þeyler yapýyor. Batman’da, Van’da tekstil konusunda önemli geliþmeler var. Özel sektör bir canlanma içerisinde. Ama biz tabi ki çok daha fazlasýný bekli-
yoruz. Daha fazlasý olmalý. Özellikle profesyonelliði ve sanayi kültürünü taþýmak açýsýndan daha büyük markalarýn o bölgelere gitmesi gerektiðini düþünüyorum. Önümüzdeki dönem için ben umutluyum. Hayýrseverlikten deðil, daha fazla kar etmek için firmalar gidecek.’’ ÖZEL SEKTÖR DOÐUYA GÝTMEKTEN ENDÝÞE DUYUYOR Özellikle güvenlik açýsýndan özel sektörün bazý endiþeleri bulunduðunu ve doðuya gitmediðini de anlatan Yýlmaz, terör olaylarýnýn bölgeyi bilmeyen insanlarý tedirgin ettiðini dile getirdi. Yýlmaz, ‘’Terörün en büyük bedeli can kaybý. Ama bunun yaný sýra maddî açýdan da ciddi bedelleri var. Bu bedelleri de en fazla terörün yaþandýðý bölgelerdeki insanlar ödüyor. Ya-
týrýmlarýn olumsuz etkilenmesi, iþ makinelerinin yakýlmasý orada bedel oluþturuyor. Geçenlerde bir saðlýk memuru kaçýrýldý ve bir ambulans þoförü gece geç vakit diye bir yere gitmek istemedi. Ýþte mikro ve makro düzeyde bölge halký ciddî maliyetler ödüyor’’ dedi. Terör olaylarýndan kimsenin bir fayda elde etmediðini ifade eden Yýlmaz, bu nedenle Türkiye’de yaþayan herkesin el birliði ile bu þiddet atmosferine karþý olmasý gerektiðini bildirdi. Yýlmaz, ‘’Herkes fikrini, eleþtirisini söylesin. Tartýþalým, konuþalým her þeyi. Türkiye bu demokratik ortama sahiptir. Türkiye zenginleþiyorken, Türkiye’nin uluslararasý itibarý artýyorlar bir anda bu olaylar yaþanýyor. Bu gerçekten çok kuþku verici bir þey’’ diye konuþtu. Ankara / aa
Elektrikteki özelleþtirme, çiftçiyi olumsuz etkiledi ELEKTRÝKTE daðýtým þirketlerinin özelleþtirilmesi, çiftçiyi olumsuz etkiledi. Önceden, tarýmsal sulamada kullandýðý elektrik borcunu hasat sonunda ödeyen çiftçi, özelleþtirmeden sonra aylýk elektrik faturasýyla karþý karþýya geldi. Ürününü satmadan milyonlarca liralýk elektrik faturasý ile karþý karþýya kalan çiftçi, ürününe ve tarlasýna icra gelmesinden endiþe ediyor. Türkiye Sulama Kooperatifleri Merkez Birliði (TÜSKOOPBÝR) Genel Baþkaný Halis Uysal, elektrikte daðýtým þirketlerinin özelleþtirilmesinden sonra, bu þirketlerin çiftçiye aylýk olarak fatura göndermeye baþladýðýný söyledi. Önceden, tarýmsal sulamada kullanýlan elektriðin borcunun,
Yargý mensuplarý baðýmsýz ve tarafsýz olmalý
ADALET Bakaný Sadullah Ergin, hakim ve savcý adaylarýna hitaben yaptýðý konuþmada, ‘’Hukuk devletinde yargý mensuplarýndan beklenen en önemli nitelik baðýmsýz ve tarafsýz olmalarýdýr. Bu anlamda hakim ve savcý arkadaþlarýmýzýn her türlü güç merkezlerinden gelecek olan yönlendirme ve etkilere karþý baðýmsýz ve tarafsýz olmalarý gerekmektedir’’ dedi. Meslek öncesi eðitim sürelerini tamamlayýp mesleðe kabullerine karar verilen 11. Dönem 344 adli yargý hakim ve savcý adayýnýn ad çekme töreni, Milli Eðitim Bakanlýðý Þura Salonu’nda gerçekleþtirildi. Törene, Yargýtay Baþkaný Nazým Kaynak, Danýþtay Baþkaný Hüseyin Karakullukcu, YSK Baþkaný Ali Em, yüksek yargý organlarýnýn temsilcileri, hakim ve savcý adaylarý ile aileleri katýldý. Bakan Ergin, törenden ayrýlýrken bir gazetecinin ‘’tutukluluk sürelerine yönelik bir çalýþma içerisinde olup olmadýklarý’’ yönündeki sorusu üzerine, ‘’Genel bir çalýþma yaptýðýmýzý söyledik. Bir konuya özgü bir çalýþma deðil, ceza mevzuatýnýn genelinin 5-6 yýllýk uygulamasýnda ortaya çýkan bir takým tespitlerimiz var. Onlarý telafi edici genel bir çalýþma’’ cevabýný verdi. Ankara / aa
Yasadýþý organ naklinde 20 gözaltý
YASA dýþý organ nakli yapýldýðý iddiasýna iliþkin düzenlenen operasyonda 20 kiþi gözaltýna alýndý. Alýnan bilgiye göre, Ýstanbul Mali Suçlarla Mücadele Þube Müdürlüðü Göçmen Büro Amirliði ekiplerince gerçekleþtirilen operasyonda, aralarýnda doktorlarýn da bulunduðu 20 kiþi yakalandý. Gözaltýna alýnan kiþiler Haseki Eðitim ve Araþtýrma Hastanesinde saðlýk kontrolünden geçirildikten sonra Ýstanbul Emniyet Müdürlüðüne götürüldü. Operasyonun devam ettiði, gözaltýna alýnanlarýn sayýsýnýn artabileceði bildirildi. Ýstanbul / aa
ORMAN ve Su Ýþleri Bakaný Veysel Eroðlu, DSÝ Genel Müdürlüðünce Etiyopya, Sudan, Burkina Faso ve Nijer’de yaklaþýk 350 bin kiþiye içme suyu temin edildiðini bildirdi. Bakan Eroðlu, yaptýðý yazýlý açýklamada, su sýkýntýsýnýn çok ciddi boyutlara ulaþtýðý Afrika’da binlerce insanýn temiz suya ulaþamadýðýný belirterek, kýta genelinde kiþi baþýna kullanýlan su miktarýnýn dünya ortalamasýnýn dörtte birinden de az olduðuna dikkati çekti. Yaþanan su sýkýntýlarýna çözüm bulunmasý amacýyla Türkiye’nin insani yardým projeleri çerçevesinde Etiyopya, Sudan, Burkina Faso ve Nijer’de yaklaþýk 350 bin kiþiye içme suyu temin edilmesine öncülük ettiðini ifade eden Eroðlu, “Somali’de 40 kuyu açmayý planlýyoruz. Kýsa sürede Somali’de sondaj çalýþmalarýna baþlamayý hedefliyoruz’’ dedi. Bakan Eroðlu, bunlarýn yanýnda Mali, Senegal, Gine, Gambia, Gana, Benin ve Togo’da yaþanan su sýkýntýsýna çözüm bulmak amacýyla bu ülkelerde 30’ar kuyu açmayý planladýklarýný bildirdi. Ankara / aa
hasat sonrasýnda, Kasým ayýnda ödendiðini hatýrlatan Uysal, þimdi þirketlerin aylýk olarak gönderdiði elektrik faturasýný ödeyemeyen çiftçinin, tarlasýnýn icraya düþmesinden endiþe ettiðini belirtti. TÜS-KOOPBÝR’de 27 bölge birliðinin bulunduðunu, bu birliklere 2500 sulama kooperatifi, bu kooperatiflere ise 600 bin çiftçinin üye olduðunu anlatan Uysal, þimdi çiftçilerin gelen milyonlarca liralýk elektrik faturasý nedeniyle maðdur hale geldiðini kaydetti. Uysal, tarýmsal sulama kooperatiflerinin 4 bin 300 adet elektrik aboneliðinin bulunduðunu ve yýllýk elektrik tüketim bedelinin 2 milyar liraya yakýn olduðunu kaydetti. Ankara / aa
Terör, destekleyenleri de vurdu malýdýr ki bu ülkede ve diðer ülkelerdeki terör ile mücadele edilebilsin. Bugün fevkalâde üzülerek okudum; o cani insanýn yazdýklarýný o kötü zehirli düþüncelerini Ýtalya’da Kuzey Ligi partisinin milletvekilleri alkýþlýyor. Belçika veya bir baþka ülkedeki, Danimarka’daki Türklük ve Müslümanlýk düþmaný milletvekilleri ‘ne kadar ileri düþünceler’ diyerek bu cani fikirleri destekleyebiliyor. O zaman birlikte mücadele etmezsek bugün Türkiye’yi yakan bu terör ateþi yarýn mutlaka o ülkelerin gözünü yaþartacak ve aðlatacaktýr.’’ Edremit / aa
Bakan Sadullah Ergin, gazetecilerin sorularýný cevapladý.
Afrika’da, 350 bin kiþiye içme suyu temin edildi
Baþbakan Yardýmcýsý Arýnç: BAÞBAKAN Yardýmcýsý Bülent Arýnç, ‘’Türkiye’de terör olurken bundan sevinç duyanlar, þimdi kendi içlerinde otomatik tüfeklerle kuþ avlar gibi 90 tane kiþiyi avlayan, 90 kiþinin hayatýna mal olan bir caninin yeþermesi karþýsýnda herhalde düþünmeleri gerekir’’ dedi. Balýkesir’in Edremit ilçesinde Kuzey Ege Gazeteciler Cemiyeti hizmet binasýnýn açýlýþýna katýlan Arýnç, batýda Ýslam karþýtlýðý, düþmanlýðýnýn birileri tarafýndan sürekli teþvik edildiðini savundu. “Türkiye’de terör olurken bundan sevinç duyanlar þimdi kendi içlerinde otomatik tüfeklerle kuþ avlar gibi 90 tane kiþiyi avlayan, hayatýna mal olan bir caninin yeþermesi karþýsýnda herhalde düþünmeleri gerekir’’ diyen Arýnç, terörün insanlýk suçu olduðunu, dini, imaný, milliyeti, rengi ve etnik kökeni olmadýðýný vurgulayarak, terörle mücadele edilmesi gerektiðini ancak bir ülkenin tek baþýna terörle mücadelede baþarýlý olamayacaðýný vurguladý. Arýnç, þöyle devam etti: ‘’Mutlaka ortak bir mücadele platformu ol-
5
Ramazan, yoksulluðun anlaþýlmasýna vesile oluyor KAYSERÝ Ýl Müftüsü Ali Maraþlýgil, Ramazan ayýnýn dolu dolu yaþanmasý gerektiðini belirterek, “Ramazan, açlýk, susuzlukla birlikte toplumdaki fakir ve yoksullarýn sýkýntýlarýnýn yaþanarak anlaþýlmasýna vesile oluyor” dedi. Ali Maraþlýgil, yaptýðý yazýlý açýklamada, evveli rahmet, ortasý maðfiret sonu da cehennemden azat olarak müjdelenen Ramazan ayýna girmek üzere olunduðunu ifade etti. ‘Ýnsan oruç vasýtasýyla Rabbi’ne itaat etmeyi öðrenir’ diyen Maraþlýgil açýklamasýna þöyle devam etti: “Kazancýnýn ürünü iftar sofrasýnda vakit gelmeden bir lokma yiyemez, sanki Allah’ýn ‘Buyurun kullarým yiyin’ emrini bekler ve esas itibarý ile her þeyin malikinin âlemlerin Rabbi olduðunu öðrenir. Açlýk, susuzlukla birlikte toplumdaki fakir ve yoksullarýn sýkýntýlarýnýn yaþanarak anlaþýlmasýna vesile olur ki bu uygulama; insanýn þefkat ve merhamet duygularýný doruk noktaya ulaþtýrarak toplumsal dayanýþmayý, yardýmlaþmayý, paylaþmayý yaygýn ve kalýcý bir hale getirir. Bu davranýþ zekât ve fýtýr sadakalarýnýn zenginlerden fakirlere akýþýyla toplumun her kesiminde ekonomik bir canlýlýðýn yaþanmasýna sebep olur.” Kayseri / cihan
AB, çalýþmalarýna hýz kazandýrýlmalý
DEMÝRTAÞ Organize Sanayi Bölgesi Sanayici ve Ýþadamlarý Derneði (DOSABSÝAD) Baþkaný Selim Yedikardeþ, AB çalýþmalarýna hýz kazandýrýlmasý gerektiðini söyledi. DOSABSÝAD Baþkaný Yedikardeþ ve bazý yönetim kurulu üyeleri Vali Yardýmcýsý Ahmet Hamdi Usta’yý ziyaret ederek projeleriyle ilgili bilgiler verdi. Bir taraftan sanayici ve iþadamlarýna yönelik çalýþmalar yaparken diðer yandan da gelecek kuþaklarýn yetiþtirilmesine büyük önem verdiklerini, bu yüzden AB çalýþmalarýna hýz kazandýrýlmasý gerektiðini belirten Yedikardeþ, Avrupa Birliði’nde akredite olmuþ ilk SÝAD olarak bu konuda hem bilgi akýþýný aktarmak hem de bundan sonra yapacaklarýný anlatmak için ziyarette bulunduklarýný kaydederek “Geçmiþte olduðu gibi bundan böyle de AB konusunda DOSABSÝAD olarak her türlü yardýma hazýrýz. AB ile ilgili bilgilendirici seminerler düzenliyoruz” dedi. Bursa / cihan
6
30 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ
HABERLER
YURT HABER
Y
Sürücülere ‘Ramazan' uyarýsý RAMAZAN’DA SÜRÜCÜLERÝN BÝRBÝRÝNE DAHA HOÞGÖRÜLÜ OLMASINI ÝSTEYEN TÞOF BAÞKANI APAYDIN: ÝFTARA YETÝÞMEK ÝÇÝN ACELE EDÝP, KENDÝNÝZÝ VE TRAFÝK GÜVENLÝÐÝNÝ TEHLÝKEYE DÜÞÜRMEYÝN.
Bayrampaþa Belediyesi'nin Bereket Konvoyu törenle uðurlandý.
Bereket Konvoyu Balkanlar’a uðurlandý
BAYRAMPAÞA Belediyesi tarafýndan Ramazan ayý dolayýsýyla oluþturulan ‘’Bereket Konvoyu’’, Balkanlar’a uðurlandý. Bosna-Hersek, Bulgaristan, Makedonya, Kosova, Sýrbistan, Karadað, Yunanistan, Arnavutluk ve Romanya’dan oluþan 9 Balkan ülkesine gidecek konvoy için Bayrampaþa Belediyesi önünde tören düzenlendi. Törene, AKP Ýstanbul Milletvekili Hüseyin Bürge, Arnavutluk’un Ýstanbul Baþkonsolosu Ermal Muça, Makedonya’nýn Ýstanbul Baþkonsolosu Zerrin Abbas, Sýrbistan’ýn Ýstanbul Baþkonsolosu Miroslav Prcovic, Bayrampaþa Kaymakamý Abdulkadir Yazýcý, Bayrampaþa Belediye Baþkaný Atilla Aydýner, Ýstanbul Ýl Millî Eðitim Müdürü Muammer Yýldýz, Bayrampaþa Ýlçe Millî Eðitim Müdürü Kenan Kýrali, Bayrampa þa Ýlçe Emniyet Müdürü Kemal Alkan ve Bayrampaþa Müftüsü Ýzzet Þener katýldý. Törende konuþan Bayrampaþa Belediye Baþkaný Aydýner, Türkiye’nin yurttaþlarý ve soydaþlarý için çok anlamlý olduðunu belirterek, ‘’Bu organizasyon tüm halkýmýz tarafýndan büyük destek gördü. Amacýmýz, baþka yerlerde yaþayan kardeþlerimizi unutmamak, onlarla beraber olduðumuzu göstermek’’ dedi. Organizasyona katýlan 150 kiþilik gönüllü ekip, 4 TIR, 2 otobüs, 4 minibüs, 1 jeneratör aracý ve 1 canlý yayýn aracýndan oluþan konvoy, alkýþlarla Balkanlar’a uðurlandý. Ýstanbul / aa
TÜRKÝYE Þoförler ve Otomobilciler Federasyonu (TÞOF) Baþkaný Fevzi Apaydýn, Ramazan’da sürücülerin birbirine daha hoþgörülü ve saygýlý olmasý gerektiðini belirterek, ‘’Ýftara yetiþmek için acele edip, kendinizi ve trafik güvenliðini tehlikeye düþürmeyin’’ uyarýsýnda bulundu. Fevzi Apaydýn, yaptýðý yazýlý açýklamada, Ramazan ayýnýn yaklaþmasýyla birlikte tatil dönüþlerinin hýzlanacaðýna dikkati çekti. Türkiye’de trafik kazalarýnda ölen insan sayýsýnýn halen çok fazla olduðunu ifade eden Apaydýn, eðitim ve altyapý çalýþmalarýyla, kazalarýn azaltýlmasý için daha yoðun çalýþmalar yapýlmasý gerektiðini bildirdi. Ramazanda oruç nedeniyle çoðu kiþinin kan þekerinin düþtüðünü belirten Apaydýn, açlýk, susuzluk ve yorgunluða baðlý olarak reflekslerin yavaþlamasý ve dikkat daðýlmasýna karþý sürücülerin her zamankinden fazla dikkatli, sabýrlý ve duyarlý olmasý gerektiðini vurguladý. Apaydýn, açýklamasýnda, ‘’Ýftara yetiþmek için acele ederek, kendinizi ve trafik güvenliðini tehlikeye düþürmeyin. Hiç deðilse Ramazan ayý boyunca trafik kazalarýndan dolayý üzücü haber almamak için acele etmeden, trafik kurallarýna uyarak ve daha dikkatli þekilde araçlarýnýzý sürün. Bu mübarek ayda sürücüler birbirlerine karþý daha hoþgörülü ve saygýlý olmalý. Aksi halde
beklenmedik can yakan kazalarýn olmasý kaçýnýlmazdýr’’ görüþüne yer verdi. TATÝL DÖNEMLERÝNDE GÜNDE 35 KÝÞÝ KAZALARDA ÖLÜYOR Ramazan ayý dolayýsýyla tatilden erken dönenlerin aþýrý sür'at yapmamasý, uykusuz ve yorgun araç kullanmamasýný isteyen Apaydýn, þunlarý kaydetti: ‘’Bu hafta sonunda tatilden dönüþler yoðunlaþacak ve trafik artacaktýr. Geçen yýlýn yaz aylarýnda toplam 38 bin 494 trafik kazasý meydana geldi. Bu kazalarda 1371 kiþi ölürken, 58 bin 57 kiþi de yaralandý. Ölümlü kaza oraný düþmesine raðmen, günlük ortalama 14 vatandaþýmýzý kazalarda kaybediyoruz. Tatil dönemlerinde ise günde 30-35 vatandaþýmýzýn hayatýný kaybettiðini görüyoruz. Bu kazalarýn en büyük sebebi, sýcaktan ve nem oranýnýn artmasýndan etkilenen sürücülerin dikkatlerinin daðýlmasýna baðlý olarak trafik kurallarýna uymamak ve aþýrý hýz olarak görülüyor. Bu yýlýn ilk altý ayýnda meydana gelen 143 bin 740 ölümlü ve yaralanmalý kazada 1552 vatandaþýmýzý kaybetmemize neden olan sürücü kusurlarýnýn baþýnda ise yüzde 30 gibi yüksek oranda araç hýzýný yol, hava durumu ve trafiðin gerektiði þartlara uydurmamak geliyor. Sabýrsýzlýk ve yorgunluktan dolayý, yolculuðun sonuna doðru varýlacak noktala-
‘’UYKUSUZ VE YORGUN ARAÇ KULLANILMAMALI’’ Sürücülerin trafik kurallarýna uyarak araç kullanmalarýnýn hem kendileri hem
de diðer sürücüler açýsýndan hayatî önem taþýdýðýna iþaret eden Apaydýn, hýz limitlerine, trafik kural ve iþaretçilerine uyulmasýný, geç saatlere kadar uyumayan vatandaþlarýn kesinlikle uzun yola çýkmamasýný istedi. Ankara / aa
Çaðrýcý: Namazlar
Ýþçilerin metal kirlilik oraný yüksek çýktý
tadil-i erkânla kýlýnmalý
SAÐLIK Bakanlýðý, Kütahya Tavþanlý Eti Gümüþ tesislerinde 7 Mayýs 2011’de meydana gelen çamur padoklarýndaki çökmenin ardýndan, iþçiler ve bölgede oturan vatandaþlar üzerinde yapýlan analizlerde siyanürle ilgili zehirlenme belirlenmediðini bildirdi. Saðlýk Bakanlýðýndan yapýlan yazýlý açýklamada, çökme nedeniyle bölgenin, Bakanlýk tarafýndan çok sýký gözlem altýna alýndýðý belirtildi. Açýklamada, konu ile ilgili oluþturulan Bilimsel Komisyonun, bakanlýk yetkilileri ile bölgeyi iki kez ziyaret ettiði, gerekli incelemeleri yaptýðý ve alýnmasý gereken tedbirleri ilgililere ilettiði kaydedildi. Komisyon üyelerinin hem fabrikada çalýþan hem de yakýn çevrede yaþayan vatandaþlarýn saðlýðý konusunda ‘’En küçük riski dahi deðerlendirdiðinin’’ vurgulandýðý açýklamada, þu bilgilere yer verildi: ‘’Bilimsel kurulun önerileri doðrultusunda içme ve kullanma sularý günlük olarak incelenmiþ, iþçilerden ve ayný yerleþkede oturan vatandaþlarýmýzdan kan ve idrar örnekleri alýnmýþtýr. Ayrýca çevresel örneklerden (atýk su, çamur) numuneler toplanmýþtýr. Tüm numunelerin analizleri Refik Saydam Hýfzýssýhha Merkezi Baþkanlýðý laboratuvarlarýnda yapýlmýþ, bir kýsým analizler ise halen devam etmektedir. Yapýlan analizlerde siyanürle ilgili zehirlenme saptanmamýþtýr. Ancak bazý iþçilerde, baþta kurþun olmak üzere aðýr metal lerde normal deðerlerin üzerinde sonuçlar tesbit edilmiþtir. Bu iþçilerle ilgili Meslek Hastalýklarý Hastanemiz gerekli önlemleri almýþ, tedavi ihtiyacý olanlarýn tedavi planlamasýný yapmýþtýr.’’ Ankara / aa
ÝSTANBUL Müftüsü Prof. Dr. Mustafa Çaðrýcý, ‘Jet imam’ olarak ün salan din görevlilerine, “Herkes namazýný tadil-i erkâna uygun güzel güzel kýldýrsýn” dedi. Ramazan’a birkaç gün kala, sorularý cevaplayan Mustafa Çaðrýcý, geçtiðimiz yýllarda normalden hýzlý bir þekilde kýldýrdýklarý teravih namazýyla halk arasýnda ‘Jet imam’ olarak adlandýrýlan imamlara uyarýda bulundu. Ýbadette esas olanýn Allah rýzasý olduðunu söyleyen Prof. Dr. Çaðrýcý, “Ýbadet cemaat razý olsun diye yapýlmaz. Allah razý olsun diye yapýlýr. Siz cema ate iyilik edecekseniz baþka türlü edin. Mihrabiyeyi, ezaný, kameti uzatmayýn. Bunlar zorunlu deðildir. Ama namazý Allah’ýn istediði þekilde kýlmak bizim boynumuzun borcudur. Namaz farzdýr ve usûlüne uygun olarak kýlýnmak zorundadýr. Ýmamlarýmýzýn ‘cemaat memnun olsun, karþý mahallenin camisinden daha çabuk çýkarayým ben cemaati’ diye böyle namaz kýlýnmaz, ibadet olmaz.” diye konuþtu. Teravih namazýnýn hýzlý kýldýrýlmasýnýn din adamýna yakýþmayacak bir davranýþ
Ankara’da korkutan yangýn
ANKARA’DA Yýldýz Oto Sanayi Sitesi’nde oto yedek parçalarý ve hurdalarýn bulunduðu 3 katlý binada çýkan yangýn söndürüldü. Yýldýz Oto Sanayi Sitesi 1575. sokakta bulunan otomobil hurdalarý ve yedek parçalarýnýn bulunduðu 3 katlý binada saat 01.00’da baþlayan yangýna, Ankara Büyükþehir Belediyesi Ýtfaiyesi, çok sayýda ekiple müdahale etti. Ýtfaiye ekiplerine Büyükþehir, Keçiören ve Yenimahelle belediyesine ait tankerler aralýksýz su taþýdý. Alevlerin metrelerce yükseldiði yangýnda, çok sayýda hurda otomobildeki LPG tanklarý ile iþ yerindeki oksijen tüpleri patladý. Çevik kuvvet ekipleri yanan iþ yerinin çevresinde güvenlik çemberi oluþturdu. Ýþ makinelerinin de destek verdiði söndürme çalýþmalarý sýrasýnda iki itfaiye eri dumandan etkilendi, biri de bacaðýndan yaralandý. Ýtfaiye er leri olay yerinde bekleyen ambulanslarla hastaneye kaldýrýldý. Çevredeki LPG dönüþüm sistemi yapýlan iþ yerlerine ve hurda malzemelere sýçramasýndan endiþe edilen yangýn, yaklaþýk 5 saat sonra kontrol altýna alýndý. Alevler, 3 katlý binayý ve içindeki çok sayýda oto yedek parçasýný kullanýlamaz hale getirdi. Yangýnýn çýkýþ nedeni araþtýrýlýyor. Ankara / aa
ra yakýn yerlerde daha çok kaza yapýlýyor.’’
olduðunu dile getiren Ýstanbul Müftüsü, namazýn da bir edebi olduðunu belirterek bunun aksinin ‘edepsizlik’ olacaðýný dile getirdi. Herkesin namazýný tadil-i erkânýna uygun ve diðer rükûnleriyle kýldýrmasý gerektiði uyarýsýnda bulunan Çaðrýcý, “Namaz sûreleri okuduðunu dinleyen anlayacak gibi kýlýnmalý. Birbirimizle Türkçe konuþuyoruz ve birbirimizi anlýyoruz. Muhatabýn saðlýklý bir þekilde anlayabileceði þekilde konuþulan Türkçe doðrusudur. Allah’ýn kelâmýný konuþurken biz öyle yaygaraya getirmek þeklinde deðil, okunun ca cemaatin anlayacaðý þekil de o ku ma lý yýz. Rü kû nun, secdenin gayet güzel yapýlmasý, tahiyyatýn gerektiði þekilde yapýlmasý gerekmektedir.” ifadesini kullandý.
duðunu belirtti. Müftü Çaðrýcý þöyle konuþtu: “Bundan çok rahatsýz olduðum için çeþitli camileri ziyaret ettiðimde saat tutuyorum. Hýzlý kýlýnan namaz ile yavaþ kýlýnan teravi arasýnda 7-8 daki kayý geçmez, asla 10 dakikayý bulmaz. Ortalama 5 dakika dýr. Yani hýzlý kýlarsanýz diyelim ki 20 dakikada kýldýrýrsýnýz, yavaþ kýlarsanýz 25 dakika. Bu kadardýr. 5 dakika için ce ma a tin de i mam o la rak kendimizin de namazýný zayi etmek aptalca bir þeydir.” Ramazan ayýndan önce namazlarýn gereðine göre kýldýrýlmasý konusu da dahil bütün din görevlilerine ilçe müftü lükleri aracýlýðýyla toplu bir u yarý gönderdiklerini aktaran Mustafa Çaðrýcý, ‘Jet imam’ sorununun da eskisi kadar çok yaþanmadýðýný aktardý. Cami cemaatine da çaðrýda bulunan Ýstanbul Müftüsü, MÜFTÜDEN TERAVÝHTE “Cemaatimizin abuk sabuk CAMÝLERE DENETLEME Geçen sene Ramazan bo- þeylere itibar edecek kadar yunca farklý camilerde tera- yüzeysel olmamasý gerekiyor. vih namazý kýldýðýný ve daki- ‘Falan imam hýzlý kýldýrýyor’ ka tuttuðunu bildiren Çaðrý- Siz o camiye Allah rýzasý için cý, hýzlý kýlýnan namaz ile ya - gidiyorsunuz. Çarçabuk ora vaþ kýlýnan namaz arasýndaki dan gitmek için çýkmýyorsufarkýn ortalama 5 dakika ol- nuz.” dedi. Ýstanbul / cihan
Ormanlar 24 saat izleniyor
Sýcaklar bunaltacak
TEMMUZ ayýnýn sonunda mevsim normallerinin üzerine çýkan sýcaklar, Ramazan ayýnda da yüksek seyredecek. Devlet Meteoroloji Ýþleri Genel Müdürlüðünden alýnan bilgiye göre, sýcaklar, Ramazan ayýnýn ilk günlerinde yurdun kuzey ve iç kesimlerinde 3 ila 5 derece düþecek. Aðustos ayý ile birlikte baþlayacak olan Ramazan ayýnýn ilk günlerinde yaþanacak sý caklýklarýn; uzun yýllar ortalamalarýnýn üzerinde an cak ekstrem deðerlerin altýnda olacaðý tahmin ediliyor. Ramazan’ýn ilk günlerinde kuzey kesimlerde saðanak yaðýþ geçiþleri bekleniyor. Ülke genelinde mev sim normallerinin 5 ila 7 derece üzerinde seyredecek olan hava sýcaklýðý; Ramazan’ýn ilk günlerinde kuzey ve iç kesimlerde 3 ila 5 derece azalacak. Ankara / aa
ORMAN Genel Müdürü Mustafa Kurtul muþlu, 767 adet kuleyle 24 saat boyunca ormanlarý izlediklerini belirterek, ‘’Çýkan herhangi bir dumaný 15-20 saniye içinde tesbit ederek Orman Ýþletme Müdürlüðü, Orman Bölge Müdürlüðü ve Yangýn Harekât Merkezlerine bildiren görmeye dayalý bir sistem geliþtirdik’’ dedi. Orman yangýnlarýnýn yüzde 90’ýnýn insandan, yüzde 10’unun ise yýldýrým gibi tabiî sebeplerden kaynaklandýðýný belirten Kurtulmuþlu, anýz yakma, bahçe temizliði, piknik ateþi ve sigaranýn sebep olduðu dikkatsizliklerin orman yangýnlarýna sebep
olduðunu ifade etti. Özellikle Hatay’dan baþlayýp Akdeniz ve Ege sahil bölgelerinden Ýstanbul’a kadar uzanan kýyý bandýnýn yangýnlar açýsýndan en riskli bölge olduðunu dile getiren Kurtulmuþlu, Türkiye’nin ormanlarýnýn yaklaþýk yüzde 60’ýný oluþturan 12 milyon hektarlýk kýsmýnýn yangýna çok hassas bölgelerde yer aldýðýný anlattý. Yangýnla mücadelede erken müdahalenin önemine dikkati çeken Kurtulmuþlu, þunlarý söyledi: ‘’767 adet kuleyle 24 saat boyunca ormanlarý izliyoruz. Çýkan herhangi bir dumaný 15-20 saniye içinde tesbit ederek Orman Ýþletme
Müdürlüðü, Orman Bölge Müdürlüðü ve Yangýn Harekât Merkezlerine bildiren görmeye dayalý bir sistem geliþtirdik. Bu sistemi, yangýnlarý birinci derecede hassas bölgelere kuruyoruz. Orman yangýnlarý ile hýzlý ve etkin mücadele için, son 6 yýlda, ormanlar i çerisine her 5 kilometrede bir olacak þekilde 1500 adet havuz ve gölet yaptýk. Ayrýca, önceden 40-60 dakikayý bulan ilk müdahale süresini 10-20 dakikaya düþürdük.’’ Kurtulmuþlu, yangýnlarýn aðýrlýklý olarak Mayýs ve Ekim aylarý arasýnda çýktýðýný ifade ederek, þöyle konuþtu: ‘’Bu yýl toplam 47 hava
aracýyla yangýnlara müdahale ediyoruz. 7 gün 24 saat, 11 bin yangýn iþçisi, 2 bin 500 teknik eleman ve 5 bin memurun yaný sýra bin 250 arazöz, 377 su tankeri, 168 dozer, 25 loder, 132 greyder, 129 treyler, 438 arazi aracý, 686 motosiklet, 497 su tanký ve 230 karavanla orman yangýnlarýyla mücadelede ediyoruz.” Geçen yýl Türkiye’de çýkan 2 bin 200 yangýnda 3 bin 317 hektar alanýn yandýðýný belirten Kurtulmuþlu, Tür kiye’nin yanan orman alanlarý açýsýndan Yunanistan, Suriye ve Rusya’ya göre çok iyi durumda olduðunu söyledi. Ankara / aa
DÜNYA
Y
30 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ
7
ABD’den ‘uzlaþýn’ baskýsý ABD DIÞÝÞLERÝ BAKANI HÝLLARY CLINTON’UN ÝSRAÝL SAVUNMA BAKANI EHUD BARAK’A ‘TÜRKÝYE ÝLE UZLAÞMA ÝÇÝN BÝR YOL BULUNMASININ’ ÖNEMÝNÝ VURGULADIÐI BÝLDÝRÝLDÝ. JERUSALEM Post gazetesinin “Amerika, Türkiye ile uzlaþma için Ýsrail’e baský yapýyor” baþlýðýyla verdiði haberinde, ayný konunun Savunma Bakaný Ehud Barak’ýn, ABD Baþkan Yardýmcýsý Joe Biden ve Ulusal Güvenlik Danýþmaný Tom Donion ile görüþmelerinde de dile geldiði kaydedildi. Haberde, “güçlü bir ABD, Ýsrail ve Türkiye iliþkisinin, Ortadoðu’da istikrar için önemli olduðuna inanan Washington’un, Mavi Marmara dolayýsýyla oluþan krizi sonlandýrmalarý için hem Türkiye’ye hem de Ýsrail’e baský yaptýðý” belirtildi. Söz konusu haberde Barak’ýn, Ýsrail iç kabinesinde, Türkiye ile baðlarýn normalleþtirilmesi için Ýsrail’in gereken adýmlarý atmasýný savunan kilit unsur olarak ortaya çýktýðý ifade edildi.
ÖZÜR YERÝNE ÜZÜNTÜ
Bakan Faruk Çelik 4. Filistin Kültür Haftasý dolayýsýyla konuþtu: Filistin denince akla sadece bir ülke, bir coðrafya gelmiyor.
“FÝLÝSTÝN, KANAYAN YARA” ÇALIÞMA ve Sosyal Güvenlik Bakaný Faruk Çelik, Filistin’in günümüz dünyasýnýn en uzun süreli kanayan yarasý olduðunu söyledi. Bakan Çelik, ‘’4. Filistin Kültür Haftasý’’ faaliyetlerinin Þanlýurfa programýnýn açýlýþý dolayýsýyla Balýklýgöl Yerleþkesi’ndeki amfi tiyatroda düzenlenen törende, ‘’Bu buluþmanýn Þanlýurfa’da olmasýný çok anlamlý buluyorum’’ dedi. Þanlýurfa’nýn Hz. Ýbrahim’in þahsýnda zulme direniþle sembolleþen bir mekân olduðunu, Nemrut’un zulmüne karþý Hz. Ýbrahim’in, Firavun’un zulmüne karþý da Hz. Musa’nýn
imanlý duruþunun bütün mazlûmlarýn ilham kaynaðý olduðunu ifade eden Çelik, Filistin halkýnýn Hz. Ýbrahim’in ve Hz. Musa’nýn haklý dâvâsýnýn bayraktarlýðýný yaptýðýný söyledi. “Onun için bu mücadelede Filistin halkýnýn yanýnda olmak, bir insanlýk görevidir’’ diyen Faruk Çelik, ‘’Filistin’den bahsederken akýllara bir ülke, bir coðrafya, bir halk yerine dinmeyen bir sancý, kurumayan gözyaþý, yanan yürekler gelmektedir. Bunun içinde Filistin’i konuþmaya günler, haftalar, aylar, hatta yýllar dar geliyor” diye konuþtu. Þanlýurfa / aa
HABERLER
Mýsýr’da ‘Ýstikrar Cumasý’ MISIR'IN baþþehri Kahire’de birçok siyasî parti, gençlik hareketi ve sivil toplum örgütünün gösteri çaðrýsý halktan cevap buldu. Çaðrýnýn ardýndan önceki akþam saatlerinden itibaren binlerce muhalif Tahrir Meydaný’na akýn ederken, meydan ve çevresinde asker ve polislerin bulunmadýðý gözlendi. Çoðunluðunu Müslüman Kardeþler örgütü ile Selefi oluþumuna mensup kiþilerin meydana getirdiði göstericilerin, kendi oluþturduklarý komiteler aracýlýðýyla meydandaki güvenliði saðladýklarý görüldü. Mýsýr’da Müslüman Kardeþler ve Selefiler daha önce yaptýklarý açýklamalarda, bu günü “Ýstikrar Cumasý” ilân etmiþlerdi. Müslüman Kardeþler’den Muhammed El Bedii gösterilerin, ülkede yönetimde bulunan Yüksek Askerî Konsey’e reformlar yapmasý ve iyileþtirmelere gitmesi yönünde destek verme amacý taþýdýðýný belirtti. Kahire / aa
Haaretz gazetesi de ABD Savunma Bakaný Leon Panetta ile görüþmesinde Barak’ýn, “Ýsrail’in, Mavi Marmara’da ölen 9 Türk için özür dilemek yerine, üzüntülerini ifade edecek ‘yaratýcý bir formül’ bulmasý gerektiðine” iþaret ettiðini kaydetti. Barak’ýn “Yaratýcý bir formül bulma ihtiyacýndayýz” dediði, Amerikalýlarýn da bu tavra destek verdiði ve “resmî bir özür olmaksýzýn bir üzüntü belirtmenin”, Ýsrailli subay ve askerlerin hukuki sorunlarýný da önleyeceði þeklinde deðerlendirildiði belirtildi. Ehud Barak’ýn, Ýsrail ve Türkiye iliþkilerini tamir ve müzakerelere devam edebilmeleri amacýyla da BM’nin Mavi Marmara gemisiyle ilgili soruþturmanýn bulgularýný içeren Palmer raporunun bütününün yayýmlanmasý yerine, BM’nin genel bir açýklama yapmasýný tercih edeceðini söylediði vurgulandý. Ýsrail’i Amerika’nýn en önemli müttefiki olarak tanýmlayan Panetta’nýn, bu ülkenin güvenliðinin kendileri için önemli olduðunu belirttiði ve Ekim ayýnda Ýsrail’i ziyaret edeceðini söylediði kaydedildi. Tel Aviv / aa
Terör uzmanlarý, benzer saldýrýlarýn olmasý ihtimalini deðerlendiriyor. FOTOÐRAF:AA
“Norveç’teki saldýrýlar taklit edilebilir” uyarýsý! AB Terörle Mücadele Koordinatörü Gilles de Kerchove’un baþdanýþmaný Tim Jones, Norveç’in baþþehri Oslo ve Utöya adasýnda 22 Temmuz’da meydana gelen saldýrýlarýn taklit edilebileceði uyarýsýnda bulundu. AB ve Norveçli terör uzmanlarýnýn Brüksel’deki deðerlendirme toplantýsýnýn ardýndan açýklamalar yapan Jones, Norveç’tekine benzer saldýrýlarý önlemek için farklý tedbirler üzerinde çalýþtýklarýný belirterek, ‘’Açýkçasý birileri, (Norveçli saldýrgan Anders Behring Breivik’e) destek gösterisi için taklit ya da benzer saldýrýlar gerçekleþtirmeyi deneyebilir’’ dedi. Jones, muhtemel saldýrýlarýn tesbit edilerek önlenmesinde AB üyeleri arasýnda daha etkin ve hýzlý istihbarat paylaþýmýnýn, radikalleþme ve þiddete yönelim üzerine yeni çalýþmalar yapýlmasýnýn ve gübre gibi patlayýcý yapýmýnda kullanýlabilen kimyasallarýn satýþýnýn denetlenmesinin önemini vurguladý. Bu arada AB polis teþkilâtý Europol, Norveç’teki terör soruþturmasýna destek için uzmanlarýný seferber etti. Norveç, Danimarka, Finlandiya, Almanya, Polonya, Ýsveç ve Ýngiltere polis teþkilâtlarýndan da katýlýmlarla oluþturulan birimin, Avrupa genelindeki aþýrý sað tehditleri deðerlendireceðini bildirdi. Brüksel / aa
Kosova’da kargaþa
Tahrir Meydaný'nda toplanan kalabalýk ülkede 'istikrar' istedi.
KOSOVA'NIN kuzeyinde çýkan þiddet olaylarýnýn ardýndan, Kosova’da güvenlikten sorumlu uluslar arasý barýþ gücü KFOR, Yarina ve Býrnyak sýnýr geçiþlerini kontrol altýna aldý. KFOR Komutaný Alman General Erhard Bühler, yaptýðý yazýlý açýklamada, Kosova’nýn bütün bölgelerinde yaþayanlara sükuneti koruduklarý için teþekkür ederek, “þiddet ve iþgal” olaylarýna karýþmadýklarý için onlarla gurur duyduðunu ifade etti. Sýnýr kapýlarýnda komuta emrinin KFOR Komutanýnýn yetkisine geçtiði, Yarine sýnýr geçiþinin kapatýldýðý, Býrnyak sýnýr geçiþindeyse güvenlik gerekçesiyle sýký kontrol uygulandýðý kaydedildi. Öte yandan KFOR’un barýþ, güvenlik ve hareket özgürlüðünün saðlanmasý amacýyla birliklerini kuzeye kaydýrmaya devam ettiði belirtilirken, Kosova’da ve özellikle ülkenin kuzeyinde bütün sivillerin serbest hareket etmelerine saygý gösterilmesi istendi. KFOR, çýkan þiddet olaylarýyla ilgili soruþturma baþlatýlacaðýný da bildirdi. Öte yandan Kosova Meclisinde milletvekilleri bulunan Sýrp partisi Baðýmsýz Liberal Parti (SLS), Kosova’nýn kuzey kesiminde çýkan son þiddet olaylarýný sert bir dille kýnadý. Priþtine / aa
Yunan polisinden kalaþnikoflu açýklama! YUNANÝSTAN Polis Teþkilâtý Baþkaný Lefteris Ýkonomu, ülkede þiddetin hýzla týrmandýðýný belirterek, “Yunanistan’ýn, her gün kalaþnikoflu saldýrý düzenlenen yegâne Avrupa ülkesi olduðunu” söyledi. Kurumlar ve Þeffaflýk Daimî Komisyonu’na ülkede son zamanda yaþanan þiddet olaylarý hakkýnda bilgi veren Ýkonomu, bu olaylarýn ardýndan genellikle aþýrý sað ve anarþist gruplarýn bulunduðunu belirtti. “Polise karþý bir tavýr içindeki bu gruplarýn genellikle yabancýlarýn bulunduðu bölgelerde faaliyet gösterdiklerini ve garip bir þekilde ortak yönde hareket ettiklerini” ifade eden Ýkonomu, “Eminim ki bunlarýn temel amacý insan ölmesi” dedi. Atina / aa
Amerika’daki borç kirizi sürüyor ABD’DEKÝ borç krizine çözüm bulma çabalarý çerçevesinde Temsilciler Meclisi Baþkaný John Boehner tarafýndan sunulan plan teklifine iliþkin Meclis’te yapýlmasý planlanan oylama ertelendi. Cumhuriyetçi Parti içinde özellikle muhafazakâr Çay Partisi baðlantýlý bazý milletvekillerinin plana yönelik itirazlarý, planýn geçmesi için gereken 217 oyu önceden garantilemek isteyen Boehner’ýn oylamayý önce birkaç saat arayla ertelemesine sebep oldu. Boehner, bu süre içerisinde, plana itiraz eden milletvekilleriyle yoðun bir görüþme trafiði yürüterek, onlarý oylamada “evet” oyu kullanmaya çaðýrdý. Ancak, bütün bu ikna görüþmelerine raðmen, planýn Meclis’ten geçebilmesi için yeterli oya ulaþýlamayacaðý anlaþýlýnca, Cumhuriyetçiler oylamayý yapmaktan vazgeçti. Washington / aa
Güney Somali'deki 1,25 milyon çocuk için yardým çaðrýsýnda bulunuldu. FOTOÐRAF:AA
UNICEF: Somali’deki çocuklarýn durumu acil BM Çocuklara Yardým Fonu (UNICEF), kuraklýðýn pençesindeki Somali’de, güneydeki çocuklarýn öncelikli olmasý gerektiðini bildirdi. Güneydeki 1,25 milyon çocuk için yardým çaðrýsýnda bulunan UNICEF’in Somali Temsilcisi Rozanne Chorlton, “bu bölgedeki birçok çocuðun öldüðünü, hemen yardým edilmezse çoðunun hayatýnýn ciddî tehlikeye gireceðini” vurguladý. Ölen çocuklarýn sayýsýna iliþkin bilgi vermeyen Chorlton, “Yiyecek bulmak için aileler evlerini terk etmemeli, anne ve çocuklar günlerce yürümemeli” ifadesini kullandý. BM’ye göre Afrika Boynuzu’ndaki kuraklýk yaklaþýk 12 milyon kiþiyi etkiliyor. Onbinlerce kiþinin komþu Kenya ve Etiyopya’daki mülteci kamplarýna kaçtýðý Somali’de durumun, insanî yardýmýn büyük bölümünün ulaþmasýný engelleyen çatýþmalar dolayýsýyla kötüleþtiði belirtiliyor. Nairobi / aa
ÝÝT YARDIM KOALÝSYONU KURULUYOR ÝSLÂM Ýþbirliði Teþkilâtý (ÝÝT) Somali’ye Yardým Koalisyonu Birinci Toplantýsýnda onaylanan Ýstanbul Bildirisinde, Somali’de afetle ve halihazýrda afet þartlarý içinde veya tehlikesiyle karþý karþýya bulunan baþka ülkelerde yürütülecek insanî yardýmý yönetmek için þemsiye görevini yerine getirecek ‘’ÝÝT Yardým Koalisyonu’’ kurulmasýna karar verildi. Bildiride, birçok Ýslâm ülkesinde, Somali’de ve Doðu Afrika’daki diðer ÝÝT üyesi ülkelerin halihazýrda içinde bulunduðu afet þartlarýnýn incelendiðini ifade edilerek, ÝÝT Genel Sekreteri Ekmeleddin Ýhsanoðlu’nun dâvetiyle Ýstanbul’da toplanan insanî yardým kurumlarý temsilcilerinin aldýðý kararlara yer verildi. Ýstanbul / aa
8
MEDYA POLÝTÝK
30 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ
Y
ÖLÜYORUZ EY ÝNSANLIK! AFRÝKA’NIN Etiyopya-Somali-Kenya kuþaðý son elli yýlýn en büyük kuraklýðýný ve iklim þartlarýnýn yol açtýðý kýtlýðý yaþýyor. Birleþmiþ Milletler Somali’nin belli bölgelerini ‘kýtlýk bölgesi’ ilan etti bile. Kýtlýðýn harici dünyadaki varlýðý ile BM’nin resmi söylemine yansýmasý arasýnda genellikle altý aylýk bir zaman ve binlerce insanlýk bir can farký vardýr. BM bir bölgeyi ‘kýtlýk bölgesi’ ilan ettiyse, o bölgede büyük bir insanlýk ayýbý yaþanmaya baþlanmýþ demektir. Bu ilanýn kendisi geç kalýnmýþ olduðu anlamýna gelir. ‘Son elli yýlýn en büyük kuraklýðý ve kýtlýðý’ ifadesi þu anlama geliyor: Bu defa 1971-73 yýllarýnda Etiyopya’da yaþanan kýtlýktan daha büyük bir felaketle karþý karþýyayýz. Oysa o kýtlýk 1,5 milyon can almýþ ve milyonlarca çocukta geri kazanýmý mümkün olmayan büyüme ve geliþme kayýplarýna yol açmýþtý. BM, halihazýrda üç ülkede
Stalinist milliyetçilik! BDP Eþ Baþkaný Selahattin Demirtaþ Milliyet ’e yaptýðý açýklamada yüreklere su serpti; Türkiye’den ayrýlmak istemiyorlarmýþ, “demokratik özerlik” Türkiye’nin bütünlüðünün teminatý olacakmýþ. Meðer eskiden sýk sýk söyledikleri “üniter devlet içinde” söylemini býrakmalarý, ekonomiyi bile ayýracaklarý, ayrý “öz savunma gücü” kuracaklarý, ayrý iç sýnýr çizecekleri “demokratik özerklik” hep Türkiye’nin bütünlüðünü garantilemek içinmiþ! BDP’li Bengi Yýlmaz da Taraf ’ta sevgili Neþe Düzel’e “devlete vergi vermeyeceðiz, devletten alacaðýz” anlamýnda laflar etmiþti de pek üzülmüþtük... Sonra açýklama yaptý, o da yüreklerimize su serpti; meðer tam öyle dememiþ imiþ! 19 Temmuz tarihli ‘Demokratik Özerklik Bildirgesi’ de yüreðimize böyle su serpmiþti; orada da aynen “tekelci devlet sistemine vergi vermemek, kendi özerk ekonomik sistemini esas almak” ilkesini ilan etmiþlerdi. Demek ki vergi vermeyecekleri, Türkiye devleti deðilmiþ, “tekelci devlet sistemi” imiþ!
10 milyon civarýnda insanýn açlýkla karþý karþýya olduðunu ve kýsa zamanda bu sayýnýn 40 milyona kadar çýkabileceðini söylüyor. Kýtlýðýn en fazla etkileyeceði iki ülke (Somali ve Etiyopya) ayný zamanda BM’nin en az geliþmiþ ülkeler listesinde bulunuyor. Bu da Türkiye’yi yaþanmakta olan insanlýk dramýna karþý daha bir sorumlu hale getiriyor. Çünkü on yýlda bir yapýlan En Az Geliþmiþ Ülkeler Konferansý’nýn sonuncusuna bu yýl içinde ev sahipliði yapmýþ olan Türkiye önümüzdeki on yýl boyunca bu ülkelerin geliþme süreçlerine müzahir olma görevini üstlenmiþ durumda. Ne var ki bu konferans vesilesiyle kalkýnmýþ kuzeyde az geliþmiþ güneyin sözcüsü olma taahhüdünde bulunmuþ olan Türkiye henüz üzerine düþeni yapabilmiþ deðil. Bir defa Ramazan’ýn kutlu iklimine girmekte olan Ýslam dünyasýnýn konuyla
alakalý bilinçlendirilmesi, harekete geçirilmesi için yapýlmýþ elle tutulur hiçbir þey yok. Sivil toplum örgütlerinin baþlattýðý insani yardým kampanyalarýnýn sesi de felaketin büyüklüðü karþýsýnda çok cýlýz çýkýyor. Oysa Ramazan vesilesiyle açlýðýn muvakkat bir nüvesini tadan Müslümanlar kýtlýk coðrafyasýný çok daha iyi anlayabilmeliydiler. Komþusu açken tok yatmayý ümmet-i Muhammed’den olmama emaresi olarak gören bir kültürün evlatlarý, tarihini Sanki Yedim Camii gibi hayýrseverlik levhalarýyla donatmýþ bir milletin evlatlarý açlýk ve kýtlýk söz konusu olduðunda çok daha hýzlý, çok daha kararlý bir þekilde harekete geçebilmeliydiler. Açlýk ve ölüm istatistiðe döküldükleri zaman anlamlarýný kaybediyor. “Bir kiþi ölmüþ,” demekle “Bin kiþi ölmüþ,” demek arasýndaki fark bir harfin kuyruðunu uzatmak kadar. Oysa ölen
için, ölenin arkasýnda kalan için her bir ölüm bütün bir âlemin ölümü demek. Þairin “Þeb-i yeldâyý müneccimle muvakkit ne bilir. Mübtelâ-yý gama sor kim geceler kaç saat?” dediði gibi, ölmeyen için, ölüm hanesini baþýna yýkmayan için, açlýk gözlerini karartmayan için, kýtlýk yaþam enerjisini yutmayan için anlamsýz rakamlardan öteye geçmiyor bu istatistikler. Sarkozy “Afrika’da kýtlýk skandal olur,” demiþ ya; iþte öyle. Canýný sadece skandallarda sýkan bir adam için açlýðýn ne anlamý olabilir? Hangi skandaldan bahsediyorsun ey karný tok, sýrtý pek dert anlamaz; ölüyoruz biz! Ölüyoruz ey insanlýk! Teker teker, biner biner, çocuk, kadýn, yaþlý demeden ölüyoruz. Ýnsanlýk ölüyor... Her þeyi devletten bekleyenler, hiçbir þey yapmamaya kararlý olan tembellerdir. Þimdilik sesi cýlýz da çýksa niyetleri ve hedefleri itibarýyla
Afrika’da 800 milyon aç (...) Dünyada yaklaþýk 800 milyon kiþi açlýktan mustarip. Kapitalizmin pompaladýðý gýda fiyat artýþý ve tarlalarýn yakýta ayrýlmasýna ek olarak bir de periyodik kuraklýk, gýdanýn dünyanýn lanetlileri için ulaþýlmaz fiyata çýkmasýna neden oluyor. Dikkat etmeli, teþbih yapmýyorum, burada tahlil bile yok, doðrudan tasvir. Ýnsanlar açlýktan ölüyor. Þu anda özellikle Somali, Etiyopya ve Kenya’da son 60 yýlýn en korkunç kuraklýðý yaþanýyor. Zaten el yakan gýda fiyatlarý, kuraklýkla birleþince 11 milyon insan önüm üzdeki iki hafta içerisinde ölüm sýnýrýna yaklaþacak. Olmamýþ bir þey deðil, Afrika’da daha 1991’de 250 bin kiþi açlýktan ölmüþtü. 20 yýl sonra insaniyet yeni bir acý rekorla karþýlaþabilir. Birleþmiþ Milletler acil yardým çaðrýsý yaptý. Ancak aðýr bürokrasi, hantal ve kibirli ‘birinci dünya’yla karþýlaþýnca, sonuç vahim oldu. Henüz somut adým yok.
OBEZLER DAHA KALABALIK Avustralya merkezli Uluslararasý Tarým Ekonomistleri Birliði geçen hafta dünyadaki obez sayýsýnýn aç sayýsýný geçtiðini açýkladý. Saðlýksýz üretilmiþ, GDO’lu veya þekeri fazla kitlesel fabrikasyon gýdalarýn vücuda yakamayacaðý kadar gýda yüklemesi obezliði yaygýnlaþtýrýyor.
Bir taraftan reklamlarla pompalanan tüketim kampanyalarý, diðer taraftan büyüyen buzdolaplarýmýz, evlerimizi gýda deposuna dönüþtürüyor. Buzdolaplarýmýza depoladýðýmýz gýdanýn bir bölümünü her hafta çöpe atýyoruz. Yerde ekmek bulup baþýmýza götürdüðümüz günler geride kaldý. Bedenlerimiz de bir çeþit depoya dönüþüyor. Bizi her yere taþýyorlar. AVM’lerde yürüyen merdivenler, arabalar, uçaklar her an bedenleri bir yerden bir yere götürüyor. Elimizde olsa elektrikli sandalyeyle dolaþacaðýz. Batý’da birçok kentte insanlar günde 3000 adýmdan az atýyor, sonra bazýlarý gidip yarým saat spor salonunda (Cim diyorlar) televizyon seyrederek koþuyor. Ama yemeye geldiðimizde her öðün süper benzin, euro öðün. Bolca þekerli ekmek, þekerli içecek... Sonuç ortada: Türkiye’nin de içinde olduðu geliþmiþ ve geliþmekte olan ülkelerde obezlik dünya tarihinde ilk kez genel bir saðlýk sorununa dönüþmüþ durumda. Bir yanda gýda bulamadýðý için çocuðunu besleyemeyen ebeveynler, diðer yanda tarlalara biyodizel üretmek için ekilip yakýlan mýsýrlar. Tarihçiler uygarlýðýmýzýn halini 200 sene sonra yazarken bize ne ad verecekler acaba? ‘Ahmaklar Medeniyeti’ derlerse hiç kimse alýnmasýn. Koray Çalýþkan, Radikal, 29 Temmuz 2011
EKONOMÝYÝ BÝLE AYIRMAK Latife bir kenara, nasýl bir ideoloji ve proje ile karþý karþýya olduðumuzun minik bir numunesi bu “tekelci devlet sistemi” lafý. Piyasa ekonomisiyle yönetilen ve dünya demokrasilerince de piyasa ekonomisi olarak kabul edilen bir ekonomiye “tekelci devlet sistemi” denilmesi, çok þeyin þifresidir: Hem Stalinist bir ekonomi anlayýþýný ifade ediyor, hem ekonomiyi bile ‘ayýrmak’ isteyen bir etnik milliyetçiliði... Kültüre, sanata kadar uzanan bu totalitarizm bakýn nasýl bir jargonla sunuluyor: “Büyük sermayenin toplumu uyuþturma aracý olarak kullandýðý spor ve sanat gibi alanlarda, daha doðru temellerde toplumun ihtiyaçlarýna cevap olacak, saðlýklý ve dinç bir toplumu geliþtirmeyi önüne koyan bir anlayýþý etkili kýlmak...” Yeryüzünde bir siyaset bilimci çýksýn, Demokratik Özerklik Bildirgesi’ndeki bu satýrlarýn dünyaca bilinen anlamda demokratik olduðunu söylesin! Stalinist jargondan farklý olduðunu izah etsin! Kürþat Bumin’in teþhisine katýlýyorum: “Ultra milliyetçi ve hiper goþist” bir ideolojinin yansýmasýdýr bu... Yani hem aþýrý milliyetçi, hem hiper aþýrý sol bir ideoloji.
DEMOKRATÝK OLSAYDI... Galip Ensarioðlu, “komünlere, kooperatiflere, sermaye düþmanlýðýna” dayalý bu modelin bölge için nasýl bir ekonomik felaket olacaðýný anlatmýþtýr. Siyasi alanda ise, “komün, mahalle, semt, þehir komiteleri” ne dayalý bir ‘cemahiriye’ totalitarizmi... ÇEKA iþlevini de “öz savunma güçleri” yapacak! Amaç böyle bir model olduðu için “Avrupa Özerklik Belgesi” ni reddediyorlar. Evet, Kürt hareketi bir yönüyle sosyolojik bir uluslaþma hareketidir. Sorun, siyasi yönüyle demokratik deðil, totaliter olmasýdýr. Hatta sorun, özünde ayrýlýkçý olmasý da deðildir. Evrensel hukuku ve evrensel demokrasiyi benimseyen bir hareket olsa, konuþarak, kan dökmeden, makul çözümler geliþtirilir. Sorun totaliter ve silahlý olmasýdýr. Daha büyük sorun, piyasa ekonomisi, özgürlükçü demokrasi ve açýk toplum içinde yaþamak isteyen milyonlarca Kürt vatandaþýmýza “hain” gözüyle bakmasýdýr. Totalitarizmin tarihindeki felaketlerden biri kitlevi göçler deðil midir? Bu tehlikeyi Kürt siyasetçiler de görmelidir. Hiçbirimizin ýlýmlý ve makul olmaktan baþka çaresi yok. Taha Akyol, 29 Temmuz 2011
Petar Pismestrovic, Kleine Zeitung / Avusturya
Maskesi düþen þikeci futbol âlemi! HATIRLIYOR musunuz?.. Televizyonlarda, gazete köþelerinde, seminerlerde, eþ dost sohbetlerinde edilen þu türden laflarý hatýrlýyor musunuz? Hani kirli futboldan söz ederken... “Arkadaþým adamlar Juventus’u düþürdü ama Ýtalyan futbolu öldü mü? Nerede bizde öyle kararlar alacak adamlar!” diye konuþuyorlardý. “Büyük takýmlara büyük cezalar veremiyorsan, bu lig temizlenmez” diyorlardý. Nasýl da havalýydýlar! Nasýl da dürüst ve ahlaklý gözüküyorlardý! Þimdi aðlýyorlar! Mahkemeye uzanan þike operasyonu sürecini yönetenlerin; ceza kararlarýný alacak federasyon kurullarýnýn karþýsýna geçmiþ “yapmayýn, etmeyin aðabeyler” diye aðlýyorlar! Hiç utanýp sýkýlmadan “bir yönetici þike yaptýysa kulüp bundan ceza almamalý, ceza sadece o yöneticiye verilmeli” diyebiliyorlar.
Ve dün gördüðüm þey þu ki... Bu mantýk maalesef Kulüpler Birliði ve Federasyon’u da etkisi altýna almaya baþlamýþ! Bu adamlar... Bir yandan aðlýyorlar, bir yandan da aba altýndan sopa göstererek tehdit ediyorlar: “Bakýn, futbol biterse, yalnýz biz deðil, çok insan aç kalýr!” Gazetelerinden çok kulüplerine baðlý bir meslek hayatý geçiren bazý yorumcu ve muhabirler var ki, felaket! Þike operasyonunu “futbolun ve kulüplerin yok edilme” süreci olarak gösterecek kadar ahlaki bariyerleri aþmýþ durumdalar! Belli ki, þikeye dünden razýymýþlar! Dahasý... Meðer, ruhen þikeciymiþler! “Kirli olsun, tozlu olsun, yeter ki torba dolsun” mantýðýyla yaþarlarmýþ meðer! Maskeleri þimdi düþüyor. Haþmet Babaoðlu, Sabah, 29 Temmuz 2011
gür bir insanlýk çaðrýsý olan Kimse Yok mu Derneði’nin Afrika Gýda Yardýmý Kampanyasý www.kimseyokmu.org.tr adresinde bu Ramazanlarýný kardeþlik ayýna dönüþtürmek isteyen dertli gönülleri bekliyor. Cenab-ý Allah Þâfi isminin tecellisi için hastalýklarý yaratmýþ; ama bu tecelli doktorlarýn, eczacýlarýn duasý makbul büyüklerin üzerinden oluyor. Rezzak isminin tecellisi için de açlýklarý, kýtlýklarý yaratýyor Allah. Bu tecelli de ancak eli bol, gönlü geniþ, ateþ nereye düþerse düþsün beni yakar diðergamlýðýný hayat felsefesi edinmiþ insanlar üzerinden olabilir. Ýstemez misiniz Rezzak isminin tecelligahý olmayý? O’nun rahmetine ayinedarlýk yapmayý istemez misiniz? Kimse Yok mu, ben varým diyen gönül erlerini bekliyor. Yoksa, ölüyoruz ey insanlýk! Ýnsanlýk, biz sahip çýkmazsak, ölüyor... Kerim Balcý, Zaman, 29 Temmuz 2011
Barýþ bir yana, savaþý bile bilmemek! SÝLVAN komutanlarý görevden alýndý! Tamam. Peki ama neden? Görülen lüzum ne? 13 þehit ailesine, sýralý tabutlarda kahrolan insanlara, 20 insanýn daha can verdiði bir cehennemin yeniden kavurduðu bu ülkeye ne anlatacaksýnýz? Yapýlan hata ne? “Hata’’ böyle basit bir þey mi? Onca ölüye karþýlýk görev yeri deðiþtirmek bir cezaysa, yeterli mi? Haksýzlýksa, göstermelik mi? Barýþ saðlamasýný, barýþ yapmasýný bilmeyenler yoksa savaþ yapmasýný da mý bilmiyor! Yoksa, barýþýn hep uzak kalmasý; böyle savruk, ihmal ve bazen ihanet dolu harekâtlar; kalleþ pusulara, neredeyse haberli baskýnlara yoksul çocuklarý sürüp duran yanlýþ savaþlarýn da mý sayesinde! Aþaðýda, “savaþýn içinden” birisinin mektubu ile benim sorum var. Orada deðilim; o þartlar ve tehditler altýnda deðilim; öldürmüyor ve ölmüyorum. Bunlar üstüne bilgiçlik taslamak haddim de deðil; barýþ ve huzur isterken, kanýn bitmesini dilerken, bunun için doðru ya da yanlýþ hissedip yazarken bir de “daha iyi savaþsýn þartlarý üstüne de konuþmam, konuþamam, Ama madem bu insanlarý 30 yýllýk savaþlara sürüyorsunuz ve “ihmal de var” deyip 13 þehidinizin ruhunu ebediyen huzursuz kýlýyorsunuz... O zaman siz iyice düþünün! “Sayýn Talu; jandarma personeliyim. Bir tehlikeyi anlatmayý görev biliyorum. Terörle mücadelede jandarma Özel Harekât Taburlarý var. Son zamanlarda þu yapýldý: Bu taburlarda görevli 35 yaþýný aþmýþ uzman çavuþlarý komando birliklerine tayin ettiler. Bunlar yaþlý ise komandoda ne iþi var! Bir uzman çavuþ bir üsteðmenden, yüzbaþýdan bu konuda daha tecrübeli olunca, subayýn yanlýþýný söyleyince hazmedememe durumu ortaya çýkýyordu. Bunlarý bertaraf etmek istediler ve en üst kademeler de bunu kabul etti. Hiçbir arazi ve çatýþma bilgisi olmayan, özel eðitimden geçirilmeyen gençler, sadece kýtada basit göstermelik eðitimle Özel Harekât timlerine atandý. Karakollarda sadece nöbet tutarak askerlik yapan, arazi görmemiþ 22-23 yaþýnda sýfýr tecrübeli gençler bu timlere yollandý. Çok bilmiþ yöneticiler, eðitimleri masraflý buluyormuþ! Ama bu çocuklarýn o timlerde yok olmalarýna sebep olacaklar. Bunlarý bir helikoptere bindirip çatýþmanýn ortasýna atacaklar. Allah korusun, yeni Daðlýcalar, Aktütünler, Silvanlar yaþanabilir! Sanki istenen bu: Kendileri araziyi bilmez zaten; kendi çocuklarý da buralarda görev yapmaz! Bunlarý karalamak için deðil, dikkat çekmek için yazýyorum size. Ayrýca, devletimizin her türlü imkâný varken biz birçok gerekli malzemeyi kendi paramýzla dýþarýdan ya da polis özel harekâttaki arkadaþlardan temin ediyoruz. Polisteki malzemeler bizde neden yok? O kadar kaynak nereye kullanýlýyor? Üstüne bir de amirler tarafýndan insanlýk dýþý uygulamalar. Bunlara duyarsýz kalmayacaðýnýzý umuyoruz.” Sivil ve asker yetkililere elden veriyorum bu mektubu! Benim sorum da þu: Doðru mu bunlar? (Jandarma Ýçiþleri’ne baðlý ise, muhatabý da o.) Umur Talu, Haberturk, 29 Temmuz 2011
MAKALE
Y
30 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ
9
Her þeye raðmen Avrupa dönüþüm yaþýyor
afersadoglu@hotmail.com
oðumuz görüyoruz ki, Avrupa eski Avrupa, batý eski batý deðil. Týpký, Müslümanlarýn da, 50-60 sene önceki Müslümanlar olmadýklarý gibi. Köprülerin altýndan çok sular akmýþ. Psikososyal tarih gösteriyor ki, toplumlar da deðiþir. Ne ki, bazý Müslümanlar zihinlerinde hâlâ eski çaðlarýn vahþi Avrupa’sýnýn izlerini silemediðinden önyargýlarýný yýkamamýþ. Kendisini yenileyemediði için de Batýya o eski gözle bakýyor. Avrupa dönüþmüþ. Batý medeniyetinin bunalýma düþmesinin asýl sebebi, fazîlet ve hüda üzerine deðil, beþ menfî esas üzerine oturmuþ olmasýydý.
Ç
Batý medeniyetinin sefih kýsmýnýn (II. Avrupa’nýn) dayanak noktasý “kuvvet”, hedefi “menfaat”tir. Hayatý “mücadele” olarak görür. Kitleler arasýndaki baðý, “menfî milliyet ve ýrkçýlýk”, çekici ve sihirleyici hizmeti, “hevâ ve hevesi harekete geçirmek, kötü arzularý tatmin etmek ve kolaylaþtýrmak”týr. Bunlar güçlülerin zayýflarý ezmesini, kavgayý, çatýþmayý, boðuþmayý, haksýzlýðý, zulmü, sefaheti, sefaleti getiriyor. Fakat, artýk Avrupa, düþünce, kültür, kanun, eðitim ve sistem açýsýndan bu menfî esaslarý deðiþtirmiþ, dönüþtürmüþtür. Tamamýyla I. Avrupa’ya inkýlâb ettiðini söylemiyoruz. Ama, sistem olarak hükümran olan I. Avrupa’dýr. Artýk büyük bir dönüþüm yaþayarak, “Haklý olan güçlüdür” anlayýþýna geldi. Hukuk, adalet ve demokratik sistemini oturtmuþ. Alkollü iken araba kullanana ceza, yanlýþ yere park edene ceza, kemer takmayana ceza, bir kâðýdý veya çekirdek kabuklarýný yola atana aðýr para cezalarý veriliyor! Kimi Batý ülkelerinde Müslümanlarýn nüfu-
su, daha doðrusu yabancýlarýn nüfusu yüzde 3 veya yüzde 5’tir. Hâkim olan, güçlü olan onlardýr. Ama, hiç kimse kimsenin ibadetine, giyimine, kuþamýna karýþmýyor. Karýþanlar veya hor bakanlar olursa þiddetle cezalandýrýlýyor. Batýda yaþayanlar din, inanç olmak üzere, her türlü hürriyetin tadýný çýkarýyor alabildiðine. Temel insan hak ve hürriyetleri, demokrasisi, hukuk kurallarýna sadakati, adaleti gerçekten övgüye deðer. Biz bile, kendi mahkemelerimizden bulamadýðýmýz hak ve adaleti, eþitliði AÝHM’de aramýyor, orada bulmuyor muyuz? Batý, menhus felsefesinin hayattaki en büyük prensibi olan “cidali, çarpýþma”yý durdurmaya çalýþýyor. 65 yýldýr iç savaþ yaþamýyor artýk. Dýþ savaþlarý, çatýþmalarý da bitirmeye çalýþýyor. Ve AB projesi, çatýþmalarýn olmadýðý, hürriyet ve barýþ içinde yaþanýlan bir dünyadýr. Önceleri kitleler arasýndaki baðý olan “baþkasýný yutmakla beslenen ýrkçýlýk, menfî milliyet” deðiþiyor, dönüþüm yaþýyor. Meselâ, çalýþma ha-
yatýnda Batýda eþitlik ilkesi benimsenmiþtir. Din, dil, ýrk, cinsiyet ayrýmý yapýlmaksýzýn herkes çalýþma ve geçimini temin etme hakkýna sahiptir. Yabancýlar, eðer çalýþabilecekleri bir iþ bulamazlarsa, devlet onlara yardýmcý oluyor. Yine de buna imkânlarý yoksa, devlet iþsizlik parasý verir. Bu ailelerini geçindirecek bir meblâðdýr. Ayrýca aileler çocuk parasý da alýrlar. Ýþsizlik maaþý alan aileler, devlete olan ödemelerinde indirim görürler. Meselâ, emlâk, otomobil vergilerinde, elektrik, su, telefon faturalarýnda, ulaþým giderlerinde önemli oranda indirimler uygulanýr. Avrupa Konseyi bünyesinde kurulan “Irkçýlýkla Mücadele Komisyonu”, ýrkçýlýða, milliyetçiliðe dayalý çatýþmalarý önlemek için çaba harcýyor. Ýþte buna benzer pekçok âdil, hakperest, eþitlikçi uygulamalar, Avrupa’nýn (Batý medeniyetinin) dönüþümünü gösterir. Gayet tabiî ki, çýkarcý II. Avrupa’nýn etkisi bütünüyle silinmiþ deðil. Ama, þimdi büyük çapta hâkim olan ve sistem olarak yerleþen I. Avrupa anlayýþýdýr.
mehmet0cetin@gmail.com
Hizmetkârýz ayatýn içerisinde günlük iþlerle meþguli yet zaman zaman asýl vazifenin unutulmasýna sebep olmakta. Aslýnda ne kadar haklý mazeret de olsa, gerekçe de olsa, asla asýl vazifenin deðil iptaline, ertelenmesine bile haklýlýk kazandýrmaz, kazandýrmamalý da. Hayatýn bütünü, yaþadýðýmýz hallerin hepsi nihayetinde bulunduðumuz imtihanýn farklý farklý kýsýmlarý ve sahneleridir. Her sahne imtihanýn son kýsmýdýr. Zira þimdiki zaman ile imtihan olmaktayýz. Mazi zaten geçti, gelecek zaman ise henüz gelmedi ve zaten bizim irademiz haricindedir. O halde þimdiki zamaný ve hatta âný, kesinlikle imtihanýmýzýn son âný olarak bilmeli, tekrarý olmayacak olan sýnavdaki talebe hassasiyet ve ciddiyeti ile iþimize dikkat etmeliyiz. Dikkatle hayata devam ederken dünyevî ihtiyaçlar, evlâd ve eþ zaman zaman imtihanýmýzýn zorlaþmasýna vesile olmakta. Sorulan zor sorunun çeldiricili, yanýltýcýlý cevaplarý gibi hata yapabilmeye sebep olmaktalar. Yanýltýcýlarýn bir kýsmý dýþarýda olduðu gibi esas tehlikeli olaný içeridedir. Nefis bunlarýn en büyüðü ve en tehlikeli olanýdýr. Ýçimizden yani nefsimizden üretilen güya ciddî bir gerekçe ile her an farkýnda olarak-olmayarak hata yapýp asýl vazifemizden sapma durumunda kalabiliyoruz. Gemide dümencilik vazifesinde bulunan adamýn hangi haklý mazereti olabilir dümenciliði býrakmaya? Acaba dile getirmeye çalýþtýðý gerekçeleri, geminin batmasýna haklýlýk kazandýrabilir mi? O adamýn dümencilik vazifesi, hayatýnýn vazifesi deðil mi idi? Ýþte biz de; “sahil-i selâmet olan Dârüsselâma ümmet-i Muhammediyeyi (asm) çýkaran bir sefine-i Rabbâniyede çalýþan hademeleriz.” 1 Hademeyiz, ama kime? Ümmet-i Muhammed’e (asm). Yani o geminin içerisinde elbette yolcuyuz, elbette ümmete dahiliz, ama asýl iþi miz hademeliktir. O halde bu vazifenin ertelenmesine hiçbir sebep haklýlýk kazandýramaz. Aksatýlmamasýna azamî dikkat göstermemiz gerekir. Kendimizi tevcih ettiðimiz gibi arkadaþ ve kardeþlerimizi de bu istikamette teþvik etmek gerekir. Bu baþlý baþýna hizmettir. Beyþehir’e sohbete gittiðimde Ömer Has, emekli müftü Yusuf Görmez Hoca ile olan bir hatýrasýndan bahsetti. Yusuf Hoca kendisine; “Kardeþim, sen kendini Beyþehir’de bir ve tek kalmýþ Nur Talebesi görerek hizmete ait herþeyi omuzlayacak, ‘Bütün iþler bana bakýyor ve ben hizmetkârým’ düþünce ve niyetiyle hareket edeceksin…” Elhak doðrudur, Yusuf Hocamýn dedikleri. Bu satýrlarda kendisine teþekkür ederim, zira bu hakikatlarin yeniden hatýrlanmasýna vesile oldu. Ümmetin rahatý, selâmeti bizden sorulur. Biz hizmetkârýz. Ümmetin rahatýný kendimizde tatbikine mezun deðiliz. Biz rahata deðil hizmete talibiz. “Biraz kenarda emekliliðimi yaþayayým”, bizim iþimiz olmamalý. Emekliliðimi zi, tatilimizi hizmete vesile edip, bulunduðu muz yerde ümmetin imanýnýn ihyasýna, selâmetine vasýta yapmalýyýz. Hidayete erenlerin hatýralarýnýn derinlerinde tatilde iken tanýþtýklarýný hatýrlýyoruz. Belki de tatil bu hizmet için ayrý fýrsat. Öncesinden kar þýlaþmadýðýmýz insanlara burada ulaþýp hizmetimizi yapmalýyýz. Hizmetin büyüðüne küçüðüne bakmayýp her þeklin bir vasýta olmasýna çalýþmalýyýz. Al lah’ýn rýzasýnýn nerede olduðunu bilemediðimiz gibi hidayete neyin vesile olacaðýný da bilemeyiz. O halde durmak, duraklamak yok, hizmete devam. Hizmet, ehl-i hizmetin þiârýdýr, vesselâm.
H
Dipnot: 1- Lem’alar, sh. 392.
Hizmet ehlinin tatil kriterleri ur Risâlelerindeki hakikatler içinde mevcut olan ‘vecize’leri çocukluk yýllarýnda ezberlemenin oldukça büyük fâideleri, ileriki yýllarda görülür. Hayatýmýzý tanzim ederken uymamýz gereken hususlarda bize her birisi birer iþaret feneri gibi yön verir. Bu güzel alýþkanlýðý mutlaka daha küçük yaþlarda çocuklarýmýza kazandýrmalýdýr. Bizim çocukluðumuzda Nurun satýr aralarýnda mevcut þu gelen vecizeyi ezberlemenin faidesini, birkaç gündür bulunduðumuz bir tatil (!) mekânýnda, bizi birtakým olumsuzluklardan muhafaza etmesi yönüyle daha iyi görüp idrak ettik. Vecize þöyleydi: “Hayatýn lezzetini ve zevkini isterseniz, hayatýnýzý iman ile hayatlandýrýnýz, ferâizle [farzlarla] zînetlendiriniz [süsleyiniz] ve günahlardan çekinmekle muhafaza ediniz.” (Sözler, s. 134) Hizmet ehlinin tatil (!) kriterleri arasýnda olan kendini günahlardan muhafaza adýna en saðlýklý istinad noktalarýdýr þu hakikatler. Bu kriterlere uymasý ölçüsünde insanýn kendini muhafazasý mümkün olur. Ehl-i dünyanýn birçok maddî imkâný seferber ederek gerçekleþtirdiði tatil keyfi (!) ile uhrevî hizmetlerle hayatýna anlam katan hizmet ehlinin tatili (!) arasýnda büyük uçurumlar olduðunu, çýktýðýmýz bir tatil beldesinde yaþayarak görenlerden olduk.
N
þu hususlar müvacehesinde hareketi esas almak doðru olur kanaatindeyim: Öncelikle, gitmek istediðimiz mekâna tatil (!) anlayýþýndan ziyade “hizmete vesile olsun inþâallah” niyetiyle gitmeliyiz. Gideceðimiz yerin fizikî ve toplum hayatý bakýmýndan þartlarý m.ozturkozturkcu@hotmail.com ne olursa olsun, önceden yapýlan bir plan dahilinde “okuma programý”ný yapmak düþünceUzun yýllardýr küçük kardeþimin çok ýsrarla- si içinde olunmalýdýr. Bulunacaðýnýz mekân, rýna raðmen gidemediðimiz Foça’daki yazlýðýna meþrû olmayan tutum ve davranýþlara çokça ‘kardeþ hukuku’ adýna vâsýl olduðumuzda bir- sahne olan bir yerse, etrafta bulunan kýrlar, kaç gün zarfýnda þahit olduklarýmýz, bu duygu daðlar ve denize nazýr tepeler mekân ittihaz eve düþünceleri ifade etmemize vesile oldu. dilebilir. Üstadýn zaman zaman kýrlara çýkarak Evet, hizmet ehlinin tatil kriterleri çok daha sakin ve tenha yerleri tercihi manidardýr. farklý olmalýdýr. Cenâb-ý Hakk’ýn Risâle-i Nur’la Gözleri haramdan muhafazaya çalýþmalýihsan buyurduðu o geniþ ve muazzam mânevî dýr. Baþlarda ifade edilen vecizede geçen atmosferin saðlýðýna halel gelmemesi adýna “günahlardan çekinmekle muhafaza ediniz” “meþrû daireyi” intihap etmeliyiz. Zira “Meþrû noktasýnda hassasiyet içerisinde olmalýdýr. daire keyfe kâfîdir’’ diyor Üstadýmýz… Tatile çýkmadan evvel “Allahým hizmete Yaþadýðýmýz bir haftalýk tatilde (!) niyeti- vesile kýl” diye duâ edilmelidir. miz tatilden ziyade baþlamýþ olduðumuz Ýçinde bulunduðumuz manevî mesuliyetin bir ki tap ça lýþ ma sý ný ta mam la mak i di. bir zýrh olduðu ve sizi doðru davranýldýðý süreHamdolsun ki, niyetimiz böylesi bir hede- ce muhafaza edeceði inancýný muhafaza ediniz. fin tahakkuku içindi. Yoksa sadece ehl-i Ýhlâs Risâlesi’nde zikredilen “þiddetli mesul dünyanýn düþündüðü anlamdaki bir karar- oluruz” kaidesini asla unutmamalýyýz. lýlýk olsaydý, baþýmýza gelen ufak tefek çi Hizmet ehlinin tatilinde bu ve buna benzer ziklerin faturasý çok daha aðýr olacaktý diye kriterlere uyulduðu müddetçe, inþâallah, odüþünüyorduk. Uhrevî hizmetler içinde o- lumsuzluklardan kurtulmuþ olarak asýl mekâlup hayatýný Nurlarla özdeþleþtiren hizmet na saðlýklý bir biçimde dönülebilecektir. ehlinin tatil kriterlerini deðerlendirirken, Kalýn saðlýcakla...
GÜN GÜN TARÝH
Turhan Celkan
turhancelkan@hotmail.com
fikihgunlugu@yeniasya.com.tr www.fikih.info (0 505) 648 52 50
Kabir ziyaretinin hikmetleri
Katre rumuzlu okuyucumuz: “Duâlarýmýz ölenlerimize ulaþýyor mu? Nasýl ulaþýyor? Kabir ziyaretinin hikmetleri nelerdir?”
abirde hayat vardýr. Ölenlerimiz yaþýyorlar. Yalnýzca cisim gömleðinden soyulmuþlardýr. Ruhlarý hayattadýr, bâkîdirler, hissederler, duyarlar, görürler, üzülürler ve sevinirler. Onlara gönderdiklerimiz ve baðýþladýklarýmýz takdim edilir, onlarýn feyizleri bize getirilir. Biz hissetmesek de. Onlar bizden uzakta deðildirler. Sadece perde ötesindedirler. Biz onlarý görmüyoruz diye sakýn onlarý unutmayalým. Kabir ziyareti sünnettir. Resul-i Ekrem Efendimiz (asm) önceleri hurafelere mesnet teþkil etmesin diye kabir ziyaretini yasaklamýþsa da, daha sonra, ölülere duâ edilmesi ve ölümden ibret alýnmasý hikmetlerine binaen bu yasaðý kaldýrmýþ ve kabir ziyaretini teþvik etmiþtir. Bizzat kendisi de kabir ziyaretlerinde bulunmuþtur. Muhterem annesinin kabrini ziyaret ettiði, duâ ettiði ve hislenerek gözyaþlarý döktüðü çok vaki olmuþtur. Ýbni Ebî Melike diyor ki: “Hz. Âiþe’yi (ra) mezarlýktan dönerken gördüm. “Nereden geliyorsun?” diye sorduðumda Hz. Aiþe (ra): “Kardeþim Abdurrahman’ýn kabrini ziyaretten dönüyorum.” dedi. “Resulullah (asm) mezar ziyaretini menetmedi mi?” diye sordum. Mü’minlerin annesi (ra): “Evet!” dedi, “Fakat sonradan bu yasaðý kaldýrdý.” Kabir ziyaretinin belli baþlý bir zamaný yoktur. Mezarlýklar her zaman ziyaret edilebilir ve oradaki ölmüþ ehl-i imana duâlar gönderilebilir. Cuma ve Arefe günleri ölülere duâ okumanýn daha faziletli olduðuna dair rivayetler vardýr. Resulullah’ýn (asm) beyanýna göre, kabir ziyaretinde mühim hikmetler vardýr. Ebû Zerr’in (ra) rivayetinde Resul-i Ekrem Efendimiz (asm) þöyle buyurmuþtur: “Mezarlarý ziyaret et ki, âhireti hatýrlayasýn! Ölüleri yýka! Çünkü düþmüþ bedenle uðraþmak insana öðüttür. Cenaze namazýný kýl ki, kalbine hüzün getirsin. Hüzünlü insanlar Allah’ýn himayesindedir.” 1 Kur’ân’da “geçmiþ insanlar” için yapýlan duâ örneði vardýr: “Onlardan sonra gelenler: ‘Rabbimiz! Bizi ve bizden önce imanla geçmiþ olan kardeþlerimizi baðýþla!...’ derler.” 2 Yine bir hadis-i þerifte Resulullah (asm), “Ýnsanoðlu öldüðünde ameli kesilir. Ancak üç þey müstesna: Sadaka-i cariye (akan, kesilmeyen sadaka), kendisinden faydalanýlan ilim ve kendisine duâ eden sâlih bir evlât (bý rakýrsa amel defteri kapanmaz; bu hayýr ve duânýn sevabý gelmeye devam eder.)” 3 Buraya kadar aldýðýmýz âyet ve hadislerin ýþýðýnda diyebiliriz ki, ölenlerimize duâlarýmýz ulaþýr, üstelik ölenlerimize duâ etmek sünnettir. Bu ameleyi, Kur’ân da teþvik eder. Bedîüzzaman (ra) ölenlerimize duâ meselesini, akla bir kapý açarak þöyle îzah eder: Að zýmýzdan çýkan kelimelerin her biri, nasýl ki havanýn her bir zerresince teksir edilir ve zerreden zerreye anýnda ulaþtýrýlýr. Meselâ radyo vasýtasýyla bir ezan okunsa bütün dünya ayný sesi, ayný ses tonuyla iþitir. Ve, elinizdeki lambanýn mukabiline binlerce ayna tutsanýz, her bir aynaya tam bir ýþýk, tam bir nur eksiksiz, tecezzîsiz, bölünmeden girer. Öyleyse, Cenâb-ý Hakk’ýn, dünyamýzda insanlar arasý iliþkilerde “maddî havaya” verdiði vazifeyi, ölenlerimiz ile aramýzdaki irtibatý saðlamak üzere manevî âlemde “manevî havaya” da vermiþ olmasý, gayet mâkuldür. Ve duâlarýmýzýn, ölenlerimizin tamamýna baðýþladýðýmýzda, hepsine eksiksiz, bölünmeden götürülüp takdim olunma sý, aklen dahi kabul edilebilir bir gerçektir.4 An la þý lý yor ki ber za ha du â nak le den manevî radyo yayýndadýr ve biz duâ ettikçe yayýnda kalacaktýr. Öyleyse kabirlerde yakýnlarýmýza duâ ederken, diðer ehl-i ima ný da du â la rý mý zýn kap sa mý na al ma lý; hiçbir ehl-i imaný duâlarýmýzdan nasipsiz býrakmamalýyýz. Yakýnlarýmýzýn ölümü durumunda onlara duâ göndermek, onlara gönderebileceðimiz en iyi hediyelerdendir. Onlar duâlarýmýzdan hissedar oluyorlar ve istifade ediyorlar.
K
Dipnotlar: 1- Ýbni Ebi’d-Dünyâ. 2- Haþir Sûresi: 10. 3- Tirmizî, Nesaî, Ebu Davud. 4- Þuâlar, Yeni Asya Neþ. S. 589.
10
30 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ
RANA KARA ranakara89@gmail.com
Bodrum katýna sýðmayan hakikat erede olunduðu, zamanýn hiçbir öneminin olmadýðý vb. kliþe lâflarýn mahiyetini hiç düþündünüz mü? Dört gün misafir olarak katýldýðým hýzlandýrýlmýþ programda bu lâflarýn mahiyetini aynelyakîn müþahede ettim… Saat dokuzda, bodrum katýndan hakikate ulaþan fikir ve ahlâk yolculuðu… Bazen gece yarýsýna kadar devam eden, insaný küçük dünyasýndan açýlan küçük bir kapýyla dýþarýya atan o ulvî adýmýn tadýný kalp aynalarýnda hissetme keyfiyeti… Girdiðin o kocaman hakikat âleminden kalp ve akýl hissesini alýrken, alýnan o hiç bitmesini istemediðimiz lezzet-i ruhaniye… Dört günde alýnan o lâtif cilvelerin tadýný, hele kalp ve akýl aynamda hissettiðim zahiren kýsa, hakikaten uzun, belki sonsuz bir hakikat-i âlem yolculuðu… Nedenlerin cevabýný bulduðu, hakikat kapýlarýnýn ardýna kadar açýldýðý o huzurlu ruh-u insanî… Dýþarýda olan bitenin, o açýlan kocaman hakikat-i dünyadaki hasis hâli… Müdhiþ bir ruh-i inkýlâbî… Nasýl bir ruh hâli, nasýl bir âlem bilmem anlatabildim mi? Hýzlandýrýlmýþ olarak adlandýrýlan, düþünce ufkumu hýzlandýran bir hakikat yolculuðu… Neler öðrenmedim ki dört günde… “Ya Settar!” isminin tecellisinin, atomdan da küçük olan o enerji sicimlerini baþka bir ifadeyle esir maddesini titreþtirdiðini daha önceden bilmiyordum meselâ. Bir hanýmýn, baþýný örttüðü andan itibaren, bu Settar ismini titreþtirdiði için, Esma’ya âyine olduðunu da… Baþa örtülen o örtünün, bir metrelik bir bez parçasý deðil de, âlemin bütününde yankýlanan müdhiþ hakikatin bir parçasý niteliðinde olduðunu da… “Gevþemeyin, üzülmeyin, inanýyorsanýz üstün gelecek olan sizsiniz.“ hakikatinin mahiyetini de… Cadde-i kübrâda istikametle yürümenin önemini de… Maneviyat bataryalarýmýzý Risâle-i Nur ile dolduracaðýmýzý da… Gözümüzü çýkaramadýðýmýz gibi harama da bakamayacaðýmýzý da… Her an, yeniden yaratýldýðýmý da... Bilmiyordum, ya da farkýnda deðildim. Bunun gibi daha neler, neler öðrendim… Nasýl geçtiðini anlamadýðýmýz, çabuk geçtiðinden yakýndýðýmýz o ilginç zaman kavramý, nasýl da tersine dönüp sonsuzluk âleminin kapýlarýný açan, adeta bereketle dolup taþan bir bast-ý zaman hâlini alýyor. Rabbim, böyle yerlerde bulunabilmeyi ve bulunduðumuz yerleri, bu gibi hallere getirmeyi nasip etsin inþaallah!
N
KÜLTÜR SANAT
Y
Ticarî reklâmcýlýk 147 yaþýnda ÝSTANBUL TÝCARET ODASI ‘’ÝLÂN-I TÝCARET’’-RESÝMLÝ ÝLÂNLAR PERSPEKTÝFÝNDE OSMANLI’DAN CUMHURÝYET’E ÝSTANBUL TÝCARET HAYATI KÝTABINI YAYINLADI. ÝLK TÝCARÎ GAZETE REKLÂMI ÝSE 1864’DE YAYINLANMIÞ. ÝSTANBUL Ticaret Odasý (ÝTO), ‘’Ýlân-ý Ticaret-Resimli Ýlânlar Perspektifinde Osmanlý’dan Cumhuriyet’e Ýstanbul Ticaret Hayatý’’ kitabýný yayýnladý. ÝTO kültür, sanat, tarih Ýstanbul gibi konulardaki prestij kitaplarý serisine eklediði yeni yayýný olan ‘’Ýlân-ý Ticaret’’ kitabýnda, okuyucusunu bir asýr öncesinden bugüne tüketici alýþkanlýklarýnýn, sosyal ve kültürel yapýnýn izlerini taþýyan reklâmlar tarihinde renkli bir geziye çýkarýyor. Döneminin ticaret hayatýnýn izlerini taþýyan kitap, neredeyse bir asýr önce uygulanan pazarlama yöntemlerinin bugünün modern satýþ stratejilerine ne kadar benzediðini de ortaya koyuyor. Eminönü’ndeki Þark Eþya Pazarý, 88 yýl önceki reklâmlarýnda, ayakkabýlarýný deneyip, memnun kalmayan
müþterisine, kullandýðý ürünü bir ay sonra geri alma vaadinde bulunuyor. Ýlânda, müþterilerin ürünlerden þikâyetçi olmalarý durumunda müdüriyete baþvurmalarýnýn istenmesi de þikâyetleri dinlemeye hazýr görevlilerin olduðunu gösteriyor. Kitapta, bankalarýn 100 yýl önce de ilgi çekici, özgün dilleri ve duygusal anonslarýyla günümüz reklâmcýlýk anlayýþýna uygun reklâm ve ilânlarýyla fark oluþturduklarýna iliþkin bilgiler yer alýyor. Günümüz reklâmcýlýk anlayýþýna uygun reklâm metinleri kullanan maðazacýlýk ve perakende sektörü de bir asýr önceki reklâmlarýnda bugünkü uzmanlaþmýþ maðazacýlýk anlayýþýnýn ilk örneklerini taþýyan dükkânlarýnýn içindeki deðiþik mallarý hedef kitlelerine tanýtýyor.
ÝLK TÝCARÎ REKLÂM TERCÜMAN-I AHVAL’DA YAYINLANDI KÝTAP tarihimizdeki ilk ticarî þekercilikte, termal kaplýcalarda gazete reklâmýnýn 1864 tarihinbugün de hayatýný sürdüren marde Tercüman-ý Ahval’de yayýnkalarýn verdiði ilânlar tarihî birer landýðýný gösteriyor. belge deðerinde. Kitapta, sayýsý bir elin parÝlân ve reklâmlar kitapta samaklarýný geçmese de bugün de dece resim ve yazýlarla deðil, hayatýný sürdüren 119, 100 ve 80 reklâm ve iktisat dünyasýnýn öyaþlarýndaki þirketlerin kuruluþ nemli yazarlarýnýn yorumlarýyla yýllarýndaki ilân ve reklâmlarý yer sunuluyor. Deðiþen tüketim analýyor. 19. yüzyýlýn sonu ve 20. layýþýndan, gittikçe daha teknoKitaptaki reklâm metinleri, sadece o yüzyýlýn ilk yýllarýnda gazete ve dönem ürün ve pazarlama yöntemlerini lojik bir nitelik taþýr hale gelen deðil, zamanýn genel algýsýna iliþkin çok dergilere en çok devletin ilân üretim tarzýmýza kadar birçok önemli veriler sunuyor. verdiði görülüyor. yenilik yazarlarýn kalemiyle irdeKitaptaki reklâmlar, Ýstanleniyor. Modadan emlâk sektöbul’da ne kadar büyük bir ticaret geleneði olduðunu rüne, tarýmdan tekstile kadar çeþitli konularda ive bugünkü bir çok ünlü markanýn o günlerde ticaret lânlarýn yer aldýðý kitap, Yrd. Doç. Dr. Rahmi Deniz hayatýna nasýl girdiðini göstermesi açýsýndan da bü- Özbay, Mario Levi ve Serdar Öztürk’ün yazýlarýyla yük bir deðer taþýyor. Tekstilde, kozmetikte, saatte, zenginleþiyor. Ýstanbul / aa
Avrupalý gençler mozaik peþinde! ANKARA'NIN bu yýlki yaz üniversitesi projesi ‘Alice in Mosaicland’’ ile Avrupa’nýn 18 farklý ülkesinden 44 genç Türkiye’ye gelerek ‘’mozaiklerin gizeminin’’ peþine düþecek. Avrupa’nýn en büyük öðrenci organizasyonlarýndan AEGEE-Europe’un (Association des Etats Generaux des Etudiants de l’Europe) yerel temsilciliklerinden AEGEE-Ankara, bu yýl Aðustos ayýnda düzenleyeceði ‘’Mozaik ve Hoþgörü’’ temalý kültürel deðiþim projesiyle, Türk kültürü ve san'atýný Avrupalý gençlere tanýtacak. Bu kapsamda Avrupa’nýn 18 farklý ülkesinden 44 genç, 12-27 Aðustos tarihleri arasýnda Ankara, Gaziantep, Hatay ve Antalya’daki programlarda çalýþtaylara katýlacak, mozaik eðitimi alacak ve dünyaca ünlü mozaikleri ziyaret edecek. Ankara / aa
Güneydoðu'da özel okullarda çalýþan öðretmenler birçok daldaki eserlerini sergiledi. FOTOÐRAF: CÝHAN
BÝTLÝS'ÝN Ahlat ilçesinde bulunan ve her biri birer san'at þaheseri niteliðindeki 8 bin 169 mezar taþýný bünyesinde barýndýran Tarihi Selçuklu Mezarlýðý’nýn çehresi deðiþiyor. Ýl Kültür ve Turizm Müdürü Hüsnü Iþýkgör, geçtiðimiz yýllarda Cumhurbaþkaný Abdullah Gül tarafýndan himaye altýna alýnan Tarihî Selçuklu Mezarlýðý’nýn, yalnýzca Anadolu’nun deðil, bütün Ýslâm dünyasýnýn en büyük mezarlýðý olma özelliðini taþýdýðýný söyledi. Mezarlýklarýn ait olduklarý dönemin inanç ve tarihî açýsýndan büyük ip uçlarý taþýdýðýný kaydeden Iþýkgör, mezarlýkta üç ana tipte mezar bulunduðunu belirtti. Ahlat / aa
Balýklýgöl’de Filistin çadýrý
ÝSTANBUL'DA baþlayan ‘’4. Filistin Kültür Haftasý’’ faaliyetlerin Þanlýurfa programý çerçevesinde, tarihî Balýklýgöl yerleþkesinde, ‘’Filistin Çadýrý’’ açýldý. Filistin’i tanýtýcý broþür ve dergilerin yaný sýra, atký, rozet ile çeþitli süs eþyalarýnýn satýþýnýn yapýldýðý çadýrýn açýlýþý, Filistin’in Ankara Büyükelçisi Nebil Maruf, Þanlýurfa Vali Vekili Bahri Tiryaki, Belediye Baþkaný Ahmet Eþref Fakýbaba tarafýndan gerçekleþtirildi. Büyükelçi Maruf, açýlýþýn ardýndan çadýrdaki standý gezen Vali Vekili Tiryaki ve Belediye Baþkaný Fakýbaba’ya haftayla ilgili hazýrlanan rozeti taktý. Ýstanbul’da baþlayan faaliyetin Þanlýurfa programýnýn açýlýþý ise akþam saatlerinde Çalýþma ve Sosyal Güvenlik Bakaný Faruk Çelik’in ka týlacaðý törenle yapýlacak. Þanlýurfa / aa
Hazýrlayan: Erdal Odabaþ (erdalodabas@mynet.com)
Sanatsever öðretmenlerden sergi GÜNEYDOÐU genelindeki birçok özel okuldaki öðretmen ve öðrenciler birçok daldaki eserlerini, Özel Nil Koleji Ýlköðretim Okulu’nda sergiledi. Öðretmenler ve sanatsever vatandaþlarýn katýldýðý sergide konuþan Nehir Eðitim Kurumlarý Genel Müdürü Yýlmaz Demir, sergide öðretmenlerin tezhip, hat, sulu boya, yaðlý boya, kaligrafi, çini ve vitray dallarýndan eserlerinin sergilendiðini söyledi. Sergide öðrencilerin ufuklarýný açabilecek eserlerin bulunduðuna dikkat çeken Demir, “Güzel bir sergi oldu. Bu eserler hocalarýmýz ta-
rafýndan yaz tatili ve eðitim yýlý içerisinden itibaren yapýldý. Bölgedeki illeri kapsýyor. Bunlar, Mardin, Þanlýurfa, Bitlis, Siirt, Þýrnak, Batman, Diyarbakýr buradaki eserler ortaya çýktý. Öðretmen arkadaþlara, bundan sonraki çalýþmalarýnda baþarýlar diliyorum” þeklinde konuþtu. Özel Bahattin Bey Ýlköðretim Okulu Görsel Sanatlar Öðretmeni Ferit Özdemir de eserlerini sergileyen öðretmenlerden. Özdemir, bu sergide Güneydoðu’daki sanat ve sanatseverlerin sesini duyurmaya çalýþtýklarýný belirtti. Diyarbakýr / cihan
1
2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12
1 2 3 4 5 6
Sinema, iki ülke arasýnda köprü
Çehresi deðiþiyor
BULMACA
TÜRK sinemasýnýn son yýllardaki önemli isimlerinden Semih Kaplanoðlu, Bosna-Hersekli yönetmen Aida Begiç ile ortak film çekecek. 17. Saraybosna Film Festivali’ne bu yýl 4’üncü kez katýlan Semih Kaplanoðlu, Türk sinemasýnýn uluslar arasý alanda önemli bir yükseliþte olduðunu ve bu tecrübesini komþularýyla da paylaþtýðýný söyledi. Türkiye’nin bu alandaki yükseliþini, Balkan ülkeleri ile doðu ve güneyindeki komþularýyla paylaþtýðýný ifade eden Kaplanoðlu, bu konuda televizyon izilerinin de önemli rol oynadýðýný kaydetti. Bosna savaþýný anlattýðý ‘’Kar’’ filmiyle çeþitli uluslar arasý ödüller kazanan, yine Bosna savaþýyla ilgili film çeken Ameriklý ünlü oyuncu Angelina Jolie’ye ilham veren genç yönetmen Aida Begiç’in ‘’Yem’’ adlý filminin ortak yapýmýna katýlacaðýný belirten Kaplanoðlu, ‘’Aslýnda Aida’nýn yönetmenliðine destek olmak için buraya geldim. Onun kadar ben de heyecanlýyým’’ dedi. Nuri Bilge Ceylan’ýn ‘’Bir Zamanlar Anadolu’da’’ filminin yapýmýnda da Saraybosna Film Festivali organizatörü Mirsad Purivatra’nýn bulunduðunu anýmsatan Kaplanoðlu, ‘’Türkiye ile Bosna-Hersek arasýnda tarihî ve kültürel köprüler bulunuyor. Ýþte bu köprülerin üze rinden bol bol gidip gelmemiz gerekiyor’’ diye konuþtu. Saraybosna / aa
9 10 SOLDAN SAÐA — 1. Yüksek zekâ, zihin açýklýðý, çabuk anlama ve kavrama yeteneði. - Kur'ân-ý Kerim’in yirminci sûresinin adý. 2. Labada. - Sýðýr, hindi vb. etinden yapýlan, genellikle dilimlenerek soðuk yenen bir yiyecek. 3. Yumurta ve irmikle yapýlan, fýrýnda kabarýp piþtikten sonra üzerine þerbet dökülen bir tür tatlý. - Yeryüzü parçasý, yerey, toprak. 4. Çeyrek kuruþ, on para deðerinde demir para. 5. “Çin'in batýsýnda özerk bir bölge.”. - Satmak fiilini iþleyen. 6. Bir düþünce veya kararý benimsemeyerek karþý çýkma. Denizin kabarmasý, yükselmesi. 7. Ýlgi. 8. Yayla atýlan, ucunda sivri bir demir bulunan ince ve kýsa tahta çubuk. - Satrançta, her yönde siyahtan beyaza ve beyazdan siyaha bir hane atlayarak L biçiminde hareket eden taþ. - Mevki, kat, yer. 9. Ýmzalamaktan emir. - Radyum elementinin simgesi. 10. Namlusu genellikle yivli, kýsa ve hafif bir tüfek. - Tuzak, kapan.
Türk sinemasýnýn önemli isimlerinden Semih Kaplanoðlu
Munzur’da Kültür ve Doða Festivali
TUNCELÝ'DE her yýl geleneksel olarak düzenlenen 11. Munzur Kültür ve Doða Festivali baþladý. Belediye ve çeþitli sivil toplum kuruluþlarýnca organize edilen festivalin, Atatürk Stadý’nda yapýlan açýlýþ töreninde konuþan Tunceli Belediye Baþkaný Edibe Þahin, festivalin, yörenin kültürüyle özdeþleþtiðini söyledi. Þahin, bundan 12 yýl önce Tunceli dýþýnda yaþayan Tuncelililer ile Tunceli’nin dostlarýnýn, ile gelerek böyle bir festivali düzenlediklerini ha-
7 8
týrlattý. Festivalin kolektif birliktelikle hazýrlandýðýný belirten Þahin, ‘’Bizler bu sene belediyeler olarak sadece il belediyesi deðil ilçe belediyeleriyle, siyasî partilerle, demokratik kitle örgütleriyle bir araya gelerek en iyi festivali nasýl organize edeceðimizi birlikte kararlaþtýrdýk. Bu birlikteliði sadece burayla sýnýrlamayacaðýz. Bu ilde yaþanan sorunlara karþý kararlarýmýzý ortaklaþtýrarak çalýþmaya devam edeceðiz’’ diye konuþtu. Tunceli / aa
YUKARIDAN AÞAÐIYA —1. BÝR ÖNCEKÝ BULMACANIN CEVABI Kendir ve pamuk karýþtýrý1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 larak dokunan keten, poplin gibi kumaþ. 2. Yiðit, ö- 1 B Ý B E R Ý Y E L A T Ý zellikle Batý Anadolu köy 2 Ý Ç E R Ý K Ý Z A H A T yiðidi, zeybek. - Köpek. 3 R E D Ý F Ý N A H Ý Y E Bir araba markasý. 3. Battal 4 A R E L U S E N Ý R E L Gazi’nin kýlýç kalkan ustasý. 5 D Ý L E K E L Ý S E R E - Mistýrýn kýsa yazýlýþý. 4. 6 E Z A L Ý C E Y A T Ý M Karýþýk renkli, çok renkli. 7 R A K E T A M Ý L A S E Erken. - Üye. 5. Nesne, þey. 8 A Z A M A N E N A T A K - Tantalýn simgesi. - Mizaç, 9 C E L E B A K Ý T A P O huy, tabiat, karakter. 6. Ekme iþi. - (Tersi) Çok deðil. - 10 A R A N E N A P A S A K Lityum elementinin simgesi. 7. Notada duraklama zamaný ve bunu gösteren iþaretin adý. - Zamanýn bölünemeyecek kadar kýsa olan parçasý, lâhza. 8. Satmaktan dilek. - Amerikyumun simgesi. 9. Gemilerde veya kalelerde, topçu mevzilerinde topun makine bölümünü ve topçularý koruyacak biçimde yapýlmýþ zýrhlý kule. - Havada beyaz ve hafif billurlar biçiminde donarak yaðan su buharý. 10. Gizlemek. 11. Altýn, gümüþ, mücevher vb. deðerli eþya yýðýný, büyük servet. - Ýki þeyi birbirinden ayýran uzaklýk, açýklýk, aralýk. 12. Bir ovamýz. - Aðýz boþluðunun tavaný.
EKONOMÝ
1 ABD DOLARI
TASARRUF Mevduatý Sigorta Fonu (TMSF) tarafýndan satýþa çýkarýlan ‘’Adabank Ticarî ve Ýktisadî Bütünlüðü’’ için GE Capital Danýþmanlýk A.Þ. en yüksek teklifi verdi. TMSF tarafýndan, amme borçlularýndan haczedilen, Adabank A.Þ’nin yüzde 99,99647 oranýndaki hisselerinden oluþturulan, Adabank Ticarî ve Ýktisadî Bütünlüðü, 75 milyon dolar muhammen bedelle TMSF Konferans Salonu’nda satýþa çýkarýldý. Kapalý zarf ve açýk arttýrma usullerinin birlikte uygulanmasý suretiyle gerçekleþtirilen ihale için Dubai merkezli GE Capital Limited’in Türkiye’de kurduðu þirket olan ve Ramsey’in sahibi Remzi Gür’ün de ortak olduðu GE Capital Danýþmanlýk A.Þ. 53 milyon dolar teklifte bulundu. Teklif, muhammen bedelin altýnda kaldýðý için pazarlýk aþamasýna geçildi. Firma, verilen aranýn ardýndan teklifini 56 milyon dolara çýkardý. GE Capital Danýþmanlýk Anonim Þirketi ortaklarýndan Remzi Gür, verilen aranýn ardýndan tekliflerini 75 milyon dolara çýkardýklarýný açýkladý. Ýstanbul / aa
Moody’s Ýspanya’yý not indirimi için izlemeye aldý ULUSLAR ARASI kredi derecelendirme kuruluþu Moody’s, Ýspanya’nýn ‘’Aa2’’ olan kredi notunu muhtemel indirim için izlemeye aldý. Moody’s yaptýðý açýklamada, Euro Bölgesi’nin Yunanistan için hazýrladýðý ikinci yardým paketinden sonra Ýspanya hükümetinin fonlama maliyetlerinin yüksek kalmaya devam etmesi ve zayýf büyüme dolayýsýyla ülkenin ‘’Aa2’’ olan kredi notunu indirime aldýðýný bildirdi. Ýspanya’nýn ‘’Aa2’’ olan kredi notundaki deðiþimin muhtemelen bir kademeyle sýnýrlý olacaðý ifade edilen açýklamada, zayýf büyüme ortamý ile bölgesel ve yerel hükümet sektörü bünyesinde devam eden malî zayýflýklarýn uzun vadeli bütçe dengesi için güçlüklerin süreceðine dikkat çekildi. Sydney / aa
ALIÞ
EFEKTÝF SATIÞ
1 ÝSVÝÇRE FRANGI 1 ÝSVEÇ KRONU
2.0813 0.26211
2.0947 0.26484
2.0782 0.26193
2.0978 0.26545
1.7618 6.0588
1.7698 6.1386
1.7553 5.9679
1.7765 6.2307
1.6690 1.8330
1.6808 1.8646
1 KANADA DOLARI
0.32268 2.4043
0.32088 2.3911
0.32342 2.4079
1 NORVEÇ KRONU
1 EURO
0.32110 2.3928
1 SUUDÝ ARABÝSTAN RÝYALÝ
0.30874 0.44671
0.31082 0.44752
0.30852 0.44336
0.31153 0.45088
1 ÝNGÝLÝZ STERLÝNÝ
2.7265
2.7408
2.7246
2.7449
100 JAPON YENÝ
2.1454
2.1597
2.1375
2.1679
1 KUVEYT DÝNARI
MEVDUAT bankalarýnýn tüketici kredileri ve kredi kartlarý kullaným tutarý 2010 yýlý sonundan bu yana yüzde 19,3 artarak 200 milyar liranýn üzerine çýktýðý ve tüketici kredilerindeki artýþ oranýnýn yüzde 21,4’ü bulduðu günümüzde vatandaþlarýn krediyle borçlanýrken ve kredi kartý harcamalarý yaparken ayaðýný yorganýna göre uzatmalarý gerektiðinin altý çiziliyor. Türkiye Bankalar Birliði Yönetim Kurulu Baþkaný ve Ziraat Bankasý Genel Müdürü Hüseyin Aydýn, insanlarýn hangi para cinsinden geliri varsa, borçlanmasýný da o para cinsinden yapmasýnýn önemine iþaret ederek, nispeten kredilerin daha ucuz ve bol olduðu bir dönemden kredilerin biraz daha pahalý ve daha kýt olduðu bir döneme girildiðini söyledi. Bugünkü süreçte borcu baþka bir borçla çevirme þansýnýn azaldýðýna dikkati çeken Aydýn, ‘’Vatandaþlarýn hiçbir zaman gelirlerinin üstünde bir borçlanma yolunu tercih etmemeleri lazým. Atalarýmýzýn çok güzel dediði bir þey var; ‘ayaðýnýzý yorganýnýza göre uzatýn.’ Aslýnda kastettiðimiz husus budur. Bu olduðu zaman hem tüketiciler için hem borç alanlar için hem borç verenler için daha net, öngörülebilir, önümüzü görebilir bir ortam saðlanacaktýr. Bu da bireysel anlamda ve kurumsal anlamda kýrýlganlýklarýmýzý asgarî düzeye indirecektir’’
diye konuþtu. Hüseyin Aydýn, tasarrufun her zaman tavsiye ettikleri bir husus olduðunu vurgulayarak, ‘’Türkiye’deki tasarruflar kýt, düþük. Ama bir þey zorunluysa onu da yapmak lâzým. Babam biz okula giderken harç lýk verdiðinde þunu söylerdi; ‘fuzuli harcama ama lâzým olandan da tasarruf etme.’ Aslýnda hayatý burada özetlemek lâzým. Gereken için, lâzým olan için elbette harcayacaðýz. Zaten ekonominin döngüsü için de gerekli olan bir þey’’ þeklinde konuþtu. BORÇLANARAK HARCAMA TEHLÝKEYE ÝÞARET EDÝYOR Türkiye Katýlým Bankalarý Birliði Yönetim Kurulu Baþkaný ve Albaraka Genel Müdürü Fahrettin Yahþi de ‘’Tüketici kredilerinin daha hýzlý artmasý, insanlarýn borçlanarak harcamalarýný gerçekleþtirdiðini gösteriyor. Bu, bir tehlikeye de iþaret ediyor. Bu, zaman zaman ‘zede’ler ortaya çýkarabiliyor. O yüzden insanlarýn kendi gelirleriyle orantýlý, paralel harcama moduna girmeleri lâzým’’ dedi. Tüketici kredilerinin hangi türde yoðunlaþtýðýnýn iyi analiz edilip, ona göre hane halkýna yönelik tedbirler almak gerekebileceðine dikkati çeken Yahþi, ‘’Özellikle kiþilerin kendi harcamalarýyla sýnýrlý borçlanabilecekleri bir modeli ortaya koymak lâzým. Ýnsanlar 10 li-
NOT : 1. Grup Pazartesi, Salý, Çarþamba 2. Grup Cuma, Cumartesi, Pazar olmak üzere 2 Grup oluþturulacaktýr. Ýrtibat : (0537) 203 22 84 - (0505) 689 36 75
AS YAYLA PANSÝYON ÝÞLETMESÝ OLTAN - AYAÞ ANKARA
EURO
ALTIN
DÜN 1,6810 ÖNCEKÝ GÜN 1,6810
DÜN 2,3970 ÖNCEKÝ GÜN 2,4010
DÜN 87,50 ÖNCEKÝ GÜN 87,45
C. ALTINI DÜN 593,38 ÖNCEKÝ GÜN 592,71
ralýk geliri varsa 20 lira borçlanmamalý. Gelirle orantýsýz þekilde borç altýna girip, ilerde bir sosyal patlamanýn önlenmesi açýsýndan da bunun önemli olduðunu düþünüyorum’’ diye konuþtu. Yahþi, bankalarýn olabildiðince kredi türü çýkarma suretiyle insanlarý cezbetme yoluna gittiklerini ifade etti. ÝTHAL YERÝNE YERLÝ MALI KULLANILMALI Þekerbank Yönetim Kurulu Baþkaný Hasan Basri Göktan da kriz beklenti modundan çýkmak gerektiðinin altýný çizdi. Alýnan tedbirlerin sonuç vermemesi halinde belki ufak tefek yapýsal düzenlemelere gitmek gerekebileceðini ifade eden Göktan, ‘’Ama þu anda bunu konuþmak erken. Mesela ithalatla ilgili düzenlemeler yapýlabilir, ama zaten þu andaki serbest kur regülasyonu bu iþi kendi kendine otomatik olarak düzeltiyor. Vatandaþlarýn bir miktar tasarruf etmelerinin faydalý olduðunu, ak akçe kara gün içindir diye düþünmeleri gerektiðine inanýyorum. Mesele bu... Bu dönemde vatandaþlarýn zorunlu ihtiyaçlarýný erteleyecek bir durum yok. Yalnýz tüketici þunu yapabilir; alternatifi olan yerliyi kullanabilir. Bu, ithalatýn azaltýlmasýna katkýda bulunur’’ þeklinde konuþtu. Ýstanbul / aa
AYD: Tüketiciler harcamalarý kýsmadý ALIÞVERÝÞ Merkezi Yatýrýmcýlarý Derne ði (AYD) Baþ ka ný Ha kan Ko dal, AVM cirolarýnýn 2011 Haziran ayýnda, 2010 yýlý Haziran ayýna göre metrekare bazýnda yüzde 17 arttýðýný belirterek, ‘’Tüketiciler kriz haberlerine odaklanýp tü ke ti mi kýs ma dý lar’’ de di. Ko dal, ‘’AYD Ýlk Yarý Yýl Deðerlendirme ve 2012’ye Ba kýþ’’ top lan tý sýn da yap tý ðý konuþmada, AYD’nin 160’ýn üzerinde kurum üyesi olduðunu, sektörün yüzde 60’ýný temsil ettiklerini söyledi. Sektörün yatýrým miktarýnýn 35 milyar do lar olduðunu, bunun 12 milyar dolarýný yabancý sermayenin oluþturduðunu ifade eden Kodal, 350 bin kiþiye istih dam saðladýklarýný kaydetti. AVM ci rolarýnýn 2011 Haziran ayýnda, 2010 yýlý Haziran ayýna göre metrekare bazýnda yüzde 17 arttýðýný ve bu yýlýn en yükse ciro deðerine ulaþtýðýný belirten Ko dal, ‘’Bu yý lýn ilk 6 a yýn da i se AVM’lerdeki cirolar metrekare bazýnda top lam da yüz de 15 art tý ve 17,4 milyar liraya ulaþtý’’ dedi. Ýstanbul / aa
ren Arslan, “Biz sürekli olmayan projelerin içinde hiçbir zaman olmadýk, olmayacaðýz. Bizim ailemizin önemli prensiplerinden biri projenin sürekliliðidir. Biz bu projenin daha da büyü mesi için bütün gay re ti gös te re ce ðiz. Bu nun ekono mik boyutu hiç önemli deðil, inþallah 1 milyon paket daðýtýrýz. Ne kadar kan verilirse bu kampanya çerçevesinde biz o kadar mutlu olacaðýz. Bunun bütçesi 1 milyon lira ya da 2 milyon lira olsa ne olur. Burada asýl amaç þirketleri kan vermeye teþvik etmek” diye konuþtu. Konuþmalarýn ardýndan Vali Yardýmcýsý Kadir Okatan ile birlikte törene katýlanlar Kýzýlay’a kan baðýþýnda bulundular. Arbella Grubu’nda çalýþan personelin de kan vererek kampanyaya destek verdiði belirtildi.
Kasaplýk hayvan ithalatýnda vergi yüzde 15’e indi
Yeni Asya Ayaþ Sosyal Tesislerinde Ramazana Özel Aile Okuma Programý yapmak isteyenler için yerimiz mevcuttur.
DOLAR
‘AYAÐINIZI YORGANINIZA GÖRE UZATIN’ ATASÖZÜNÜ HATIRLATAN BANKA YÖNETÝCÝLERÝ VATANDAÞLARA, “HÝÇBÝR ZAMAN GELÝRLERÝNÝZÝN ÜSTÜNDE BORÇLANMA YOLUNU TERCÝH ETMEYÝN” UYARISINDA BULUNDU.
MOTORLU Taþýtlar Vergisi (MTV) ikinci taksidi nin ödeme süresi 3 Aðustos Çarþamba günü mesai saati bitimine kadar uzatýldý. Konuya iliþkin duyu ru Gelir Ýdaresi Baþkanlýðýnýn (GÝB) internet site sinde yayýmlandý. Duyuruda, bununla birlikte, birden fazla yükümlülükle ilgili ödeme takviminin ayný tarihe rastladýðý dikkate alýnarak mükelleflere ödemede kolaylýk saðlanmasý bakýmýndan, 2011 yýlý Motorlu Taþýtlar Vergisi ikinci taksitinin ödeme süresinin 3 Aðustos 2011 Çarþamba günü mesai saati bitimine kadar uzatýldýðý bildirildi.
ÝLAN
SERBEST PÝYASA
Kazanmadýðýný harcama
MTV’de ödeme süresi 3 Aðustos’a uzatýldý
KASAPLIK hayvan ithalatýnda gümrük vergisi, yüzde 30’dan yüzde 15’e indirildi. Kasaplýk hayvan ithalatýnda gümrük vergisinin düþürülmesine iliþkin Ýthalat Rejimi Kararý’nda deðiþiklik yapan bakanlar kurulu kararý, Resmî Gazete’nin dünkü sayýsýnda yayýmlanarak yürürlüðe girdi. Et fiyatlarýndaki artýþý dengelemek amacýyla, kasaplýk hayvan ithalatýnda gümrük vergisi oraný, geçen yýl önce yüzde 40’a, daha sonra yüzde 30’a düþürülmüþtü. Ancak, ihracatçý ülkelerdeki fiyat artýþlarý ve dolar kurundaki artýþ dolayýsýyla, ithalat maliyetini düþürmek ve Ramazan öncesi et fiyatlarýnda spekülasyon yapýlmasýný önlemek amacýyla, kasaplýk hayvan ithalatýndaki gümrük vergisi dün yüzde 15’e çekildi. Yine et fiyatlarýndaki spekülasyonu önlemek ve ithal maliyetini düþürmek amacýyla, et ithalatýndaki referans fiyat, bu ay içinde, kg baþýna 5 dolardan 3,5 dolara indirilmiþti. Ankara / aa
SATIÞ
1.6783 1.8535
1 DANÝMARKA KRONU
Uzanlar’ýn bankasýna Remzi Gür talip
DÖVÝZ SATIÞ
EFEKTÝF ALIÞ
1.6702 1.8415
1 AVUSTRALYA DOLARI
Adabank'a en yüksek teklifi GE Capital verdi.
ALIÞ
DÖVÝZ SATIÞ
ALIÞ
11
Cinsi
Cinsi
28 TEMMUZ 2011
MERKEZ BANKASI DÖVÝZ KURLARI
HABERLER
30 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ
Y
Kan verene makarna TÜRK Kýzýlayý, Mersin merkezli dünyaca ünlü Arbella Makarna iþbirliði ile hazýrlanan proje kapsamýnda kan baðýþlayanlara makarna verecek. Proje, Arbella Makarna Fabrikasý’nda düzenlenen toplantý ile kamuoyuna duyuruldu. Toplantýya Mersin Vali Yardýmcýsý Kadir Oktan, Kýzýlay Genel Baþkaný Tekin Küçükali, Kýzýlay Genel Müdürü Nurettin
Hafýzoðlu, Arbel Grubu CEO’su Hüseyin Arslan, Arbella Makarna Genel Müdürü A. Kadir Külahçýoðlu katýldý. Projenin tanýtým toplantýsýnda konuþan Arbel Grubu CEO’su Hüseyin Arslan, bu projenin kendileri açýsýndan en önemli bir sosyal sorumluluk projesi olduðunu belirtti. Kýzýlay ile böyle bir ortak projede yer aldýklarý için gerçekten çok mutlu olduðunu dile geti-
GEÇMÝÞ OLSUN
‘GÝT BÝRKAÇ KÝÞÝ BUL, KAN ALACAÐIZ’ DÖNEMÝ BÝTTÝ Kýzýlay Genel Baþkaný Küçükali de, birkaç yýl öncesine kadar yakýnlarý hastaneye yatan kiþilere ‘Git birkaç kiþi bul, kan alacaðýz’ denildiðini, 2005 yýlýnda baþlattýklarý kan baðýþý kampanyasý sayesinde bu dö ne min ge ri de kal dý ðý ný söy le di. Türkiye’nin yýlda 1 milyon 800 bin ünite kana ihtiyaç duyduðunu, bunun baðýþ yoluyla saðlanmasý için kamuoyunda farkýndalýk oluþturan projeler yaptýklarýný da dile getiren Küçükali, kan baðýþlarý ve kan stokundan elde edilecek ürünler sayesinde Türkiye’nin yýllýk 500 milyon dolarý bulan ilâç masrafýndan da kurtulacaðýný kaydetti. ‘Senin kalbin kimin için çarpýyor?’ sloganý ile hazýrlanan proje kapsamýnda üretilen 200 bin paket makarnanýn Türk Kýzýlayý tarafýndan bölgelere daðýtýldýðý, makarnalarýn 15 bin paketinin kan baðýþçýlarýna, kalan kýsmýnýn ise afet bölgelerindeki ihtiyaç sahiplerine verileceði kaydedildi. Mersin / Ümit Kýzýltepe
TEBRÝK
Gazetemizin eski yönetim kurulu üyelerinden, daha önce Bursa'da muhtelif görevlerde bulunmuþ halen Erzincan Terzi Baba Camii Ýmam-Hatibi
Mehmet Erdoðan
'ýn
baþarýlý bir ameliyat geçirdiðini öðrendik. Geçmiþ olsun dileklerimizi bildirir. Cenâb-ý Hak'tan acil þifalar dileriz.
Bursa Yeni Asya Okuyucularý
Muhterem
Rahmi ve Emine Ulu kardeþlerimizin kýzý
Vesilenur ile Süleyman Kurnaz'ýn izdivaçlarýný tebrik eder, Allah'tan iki cihanda saadetler dileriz.
Mustafa ve Halide Demirci GAZÝANTEP
Haziran ayýnda ithalat beklentinin üstünde arttý.
Dýþ açýk rekor kýrdý DIÞ ticaret açýðý Haziran ayýnda, ithalatta beklentilerin üzerinde artýþ sonucu yüzde 79.2 artýþla aylýk bazda yeni rekor olan 10.2 milyar TL seviyesine yükselirken, Ocak-Haziran’da ise yüzde 88.2 artýþla 53.98 milyar dolar olarak gerçekleþti. Türkiye Ýstatistik Kurumu (TÜÝK) verilerine göre ihracat Haziran’da yüzde 19.3 artarak 11.39 milyar dolar, Ocak- Haziran’da yüzde 19.9 artarak 65.63 milyar dolar oldu. Ýthalat ise Haziran’da yüzde 41.7 artarak 21.59 milyar dolar, Ocak-Haziran’da yüzde 43.4 artarak 119.61 milyar dolar olarak gerçekleþti. Mevsim ve takvim etkilerinden arýndýrýlmýþ seriye göre Haziran ayýnda ihracat bir önceki aya göre yüzde 2.9, ithalat ise yüzde 0.8 artýþ gösterdi. TÜÝK verilerine göre 2010 Haziran’da yüzde 62.6 olan ihracatýn ithalatý karþýlama oraný 2011 Haziran’da yüzde 52.8’e geriledi. Haziran ayýnda enerji ithalatý geçen yýlýn ayný ayýna göre yüzde 37.3 artýþla 4.28 milyar dolar olurken, yýlýn ilk beþ ayýnda ise yüzde 41 artarak 24.83 milyar dolar olarak gerçekleþti. TÜÝK verilerine göre Haziran ayýnda enerjinin ardýndan en yüksek ithalat 2.82 milyar dolar ile kazanlar, makine ve cihazlar, aletler ve bunlarýn aksam- parçalarý, 1.76 milyar dolar ile demir ve çelik, 1.7 milyar dolar ile motorlu kara taþýtlarý ve 1.53 milyar dolar ile elektrikli makine ve cihazlar, bunlarýn aksam-parçalarý izledi. Avrupa Birliði’nin (AB) Haziran 2010’da yüzde 43.8 olan ihra cattaki payý 2011 Haziran ayýnda yüzde 48.3’e çýktý. Haziran ayýnda en fazla ihracat yapýlan ülke Almanya oldu. Bu ülkeye yapýlan ihracat 2010 Haziran ayýna göre yüzde 40.2 artarak 1.18 milyar dolar olurken, Almanya’yý 725 milyon dolar ile Ýtalya, 673 milyon dolar ile Ýngiltere, 667 milyon dolar ile Irak ve 576 milyon dolar ile Fransa takip etti. Ankara / aa
12
MAKALE
30 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ
Y
TBMM Kütüphanesinde Yeni Asya okumak osmanzengin@yeniasya.com.tr
nkara’da bulunduðumuz bir aydýr, vaktimizi dolu dolu deðerlendiriyoruz elhamdülillah. Müfritane irtibatýn tezâhürlerini müþâhede ettiðimiz faaliyetlere iþtirak ediyoruz. (Kýrþehir ve Çorum kýr buluþmalarý gibi) Bu arada iki üzücü hadiseye de þahid olarak, onlarýn üzüntülerine de ortak olmak için yanlarýnda bulunduk. Bunlardan biri, Ankara Maltepe dershanesinin hizmet erlerinden Seyfeddin Gültekin kardeþimizin þehîden vefatý hadisesinden dolayý cenaze merasimine iþtirak etmemiz. Diðeri de, yine fedakâr, gayretli ehl-i hizmet kardeþimiz Mehmed Yýlýk’ýn dört katlý maðazalarýnýn yanmasý hadisesinde onlarýn yanýnda bulunmamýz oldu. Bunlarýn dýþýnda ders ve sohbetlere iþtirak ediyoruz. Bu arada, kýrk yýllýk kadîm dost ve hukukumuzun bulunduðu aðabeylerimizden, Hatay eski milletvekillerinden olan Nureddin Tokdemir, Ankara’ya geldiðimiz günden beri bizi yalnýz býrakmayarak, bazý faaliyetlere birlikte iþtirak etmemizi saðladý. Her hafta Salý akþamlarý Yeni Asya’nýn Ankara bürosunda yapýlan sohbetlere ve diðerlerine beraber iþtirak ediyoruz. Nureddin Aðabeyimiz, maþâallah, Zübeyir Aðabeyin yanýnda yetiþtiðinden meselelerin müdriki bir aðabeyimiz. Yarým asra yaklaþan cemaatî hayatýnda, dâvâsýnda hiç inhiraf etmemiþ ve taviz vermemiþ, meselelere þuurla yaklaþan ve bilen bir aðabeyimiz. Geçtiðimiz hafta Perþembe akþamý telefon ederek, Cuma günü Meclisin kapýsýnda buluþarak, hem Cuma namazýný Meclis camiinde kýlýp, hem de orada yemek yiyerek sohbet etmemizi teklif etti. Zahmet etmemesini söylediysek de, yine de onu kýramayarak gittik. Gerçekten, Mecliste daha önce de Millî Eðitim komisyon baþkanlýðý yaptýðýndan, orada tanýnan ve sevilen birisi. Her girdiðimiz bölümde, her gezdiðimiz kýsýmda kendisine hürmet gösteriliyor. Namaz, yemek ve sohbetten sonra bize Meclisin bir çok birimini gezdirdi Nureddin Aðabey. Bunlardan beni en çok memnun eden iki þey oldu. Birisi; bir partinin genel baþkan yardýmcýsýnýn odasýnýn önünden geçerken, o þahýsla yýllar önce hukuklarýnýn olduðunu, talebe iken Ýstanbul’da yanlarýna bir kaç defa ge-
A
lerek sohbette bulunduklarýný söyleyerek, ziyaret etmemizi teklif etti. Biz de, on sene önce Ecevit sürgünü yediðimiz zaman, o zatýn Bakanlýðý zamanýnda, kendisinin bize sahip çýkarak sýkýntýmýzý giderdiðini söyleyip, ziyaretimizin iyi olacaðýný söyledik ve yanýna girdik. Bizi güzel bir þekilde karþýladý. Nureddin Aðabey ona geçmiþte beraber olduklarý anlarý hatýrlattý ve biraz maziye doðru gittiler. Yanýndan ayrýlmadan önce o zata, “Sizin partideki arkadaþlarýn çoðu Üstad Bediüzzaman Hazretlerini gereði gibi tanýmýyorlar veya yanlýþ tanýyorlar. Siz, lütfen onlara Bediüzzaman Hazretlerinden bahsedin” deyince, bu diyaloða çok sevindik ve takdirle karþýladýk. Daha sonra, bizi TBMM Kütüphanesine götürdü. Orayý da gezerken bazý izahatlarda bulundu. Oradaki arþivden, çeþitli meseleler hakkýnda araþtýrma yapabilecek arkadaþlarýmýzýn gelerek çalýþma yapmalarýný arzu ettiðini söyledi. Sonra gazete okuma odasýna girdik. Baktým orada, bir kaç masa üzerinde bol miktarda çeþitli gazete var, milletvekillerinin vs.’nin okumasý için. Masanýn birinde Yeni Asya’yý görünce heyecanlandým. Sanki bir yerde çocuðunu veya yakýnýný görünce sevinen bir baba gibi. Sonra dikkat ettim, hemen hemen her masa üzerinde Yeni Asya vardý. Demek bir çok vekil tarafýndan gazetemiz orada okunup inceleniyordu. Bu bize daha çok þevk verdi, sevindirdi. Sabahleyin okuduðumuz gazetemizi orada da okuyarak, TBMM Kütüphanesinde Yeni Asya okumanýn güzel bir þey olduðunu anlayarak, Meclis ziyaretimizi tamamlayýp, oradan ayrýldýk. Not: Bu arada, bu vesileyle bütün kardeþlerimize þunu hatýrlatayým; Ramazan ayýnda gazetemizin vereceði Kur’ân hediyesi dolayýsýyla yapýlacak kampanyada, insanlarla yapýlan diyalog ve münasebette çok güzel haller müþahede ettik. Kiminle muhatap olduysak, menfî bir durum görmediðimiz gibi, bir çok kimse gazeteye abone oldu. Memleketin her yerinde bulunan arkadaþlarýmýz, bu çeþit ziyaretleri, bilhassa esnafa yaptýklarýnda, yýlmadan, býkmadan onlarý ziyaret ettiklerinde, güzel neticeler alýnacaðýný tahmin ediyoruz. Gazetemizin bir çok kimseye tanýtýlmasý açýsýndan büyük bir hizmet olacaðýný ve herkesin buna dikkat etmesini arzu ediyoruz.
Bizler inþâallah üç yüz seneden sonraki Aziz’ler, Can’lar, Furkan’lar, Ahmet’ler, Enes’ler, Bekir’ler, Emre’ler vesâireleriz. Baþýmýzý kaldýrýyor ve Geyve ormanlarýndan “Sadakte Üstadým” diyoruz.
25 farklý bahçenin 50 farklý gülü AZÝZ MUHAMMED AKKAYA iz “Elestü bi Rabbikum” cemaat-i azamýnda verdiðimiz “Kalû belâ” ahdini yenilemek için 25 farklý bahçeden Geyve ormanlarýna kadar kopup gelen 50 farklý gülüz. Buraya, Risâle-i Nur topraðýnda, tefekkür ziyasýyla, tesbihat âb-ý hayatýyla büyümek, geliþmek için rengimizi, kokumuzu ve güzelliðimizi arttýrmaya geldik. Evet, bu sene ikincisi düzenlenen Geyve Külliyat Bitirme programýndan bahsediyorum. Bu program hakkýnda gazetemizde birçok yazý çýktý. Bu yüzden program muhtevasýný deðil de, bu programýn içinden biri olarak kendi gözlemlerimi aktarmak istiyorum. Programa gelmeden önce çoðumuz ilk olarak nefsimizle ve daha sonra muzýr haþerât diyebileceðimiz birçok engelle savaþmak zorundaydýk. Dýþarýnýn bin bir çekiciliðine ve cazibesine raðmen Allah’ýn inayetiyle buraya gelmeyi baþardýk. Çoðumuz burayý görünce biraz þaþýrdýk. Çünkü burasý tabiatýn içinde tam bir okuma alanýydý. Dýþ dünyadan uzakta nefsimizle baþ baþa kalabileceðimiz bir yerdi.
B
Geyve ormanlarýyla olan tanýþma faslýndan sonra odalarýmýza yerleþtik ve 50 farklý mizacýn tanýþma faslýna geçildi. Birbirimizle tanýþmak kolay olmadý, ama bu engeli gönlümüzdeki Nur baðlarýyla aþtýk. Ýlk baþlarda Külliyat’ý nasýl bitireceðim telâþý vardý. Bu telâþý da Muhittin, Furkan, Faruk, Ali, Melih, Ýsmail, Abdullah, Mehmet, Nurullah Aðabeylerimizin bize her gün verdikleri azim ve þevkle giderdik. Buradaki aðabeylerimiz, Üstadýmýzýn önerdiði “nâsihlik” görevini en iyi þekilde yaparak bizim hýrsýmýzý çok hayýrlý bir iþ olan “Külliyat Bitirme” iþine yönlendirmeyi baþardýlar. Aþçýmýz Muammer Aðabeyin namazlardan sonra söylediði þiirler þevkimize þevk kattý. Ara ara bizi ziyarete gelen aðabeylerimiz de bize ayrý bir þevk verdiler. Burada gündüz okuduðunu yeterli bulmayýp sabahlara kadar okuyanlardan, yemek sýrasý beklerken eline kitap alýp okuyanlara kadar ve hatta yemek yerken dahi okuyarak büyük bir azim ve sebat gösteren kardeþlerimiz var. Hepimiz bu çabalarýmýzýn semerelerini yavaþ yavaþ almaya baþladýk. Birçoðumuz Külliyatlarýný bitirdi. Artýk arta kalan zamanlarda Kur’ân okunuyor. Ayrýca burada yaptýðýmýz tesbihatlarla birlikte kuþlarýn, böceklerin ve aðaçlarýn zikirlerine ortak oluyor ve sanki onlarýn zikirlerini kalbimizde hissediyoruz.
Y se ri i l â n l a r Uygun Fiyata Satýlýk DEVREMÜLK Afyon Hilal Termal Tatil Köyünde 17-27 Eylül arasý kullanýma hazýr, 14.000TL satýlýk Not: Araba ile takas olunur. Gsm: 0542 240 03 42
Fuar Organizasyonunda çalýþmýþ, yönetici ve elemanlar aranýyor Cv için : Tel : 0212 474 63 49 Fax : 0212 474 09 07
bizimletur@gmail.com
ELEMAN Takým arkadaþlarý arýyoruz. Pazarlama departmanýna yetiþtirilmek üzere elemanlar alýnacaktýr. 0(212) 655 88 59
Otomotiv Sektöründe Yetiþtirilmek üzere 4 yýllýk üniversite mezunu bayan sekreterler alýnacaktýr. DORA OTOMOTÝV Tel: 0(212) 422 22 23
Beyaz Eþya tamir ustasýyým 12 senedir. 0545 771 76 23 Barýþ Akça Bahçelievler Topkapý'daki okulumuza resim, müzik, beden eðitimi ve çocuk geliþimi öðretmenlerine ihtiyaç duyulmaktadýr. 0532 605 00 02 0506 836 89 00 Web Ofsette çalýþacak makina ustasý ve yardýmcýlarý aranýyor. (0535) 278 52 18 saidaydin@yeniasya.com.tr Kýrtasiye sektöründe deneyimli pazarlama elemaný araç kullanabilen Tel : 0(212) 544 19 20 Gsm: (0506) 860 95 68 Grafik ve Tasarým elemaný aranýyor. Tel : 0(212) 544 19 20 Gsm: (0506) 860 95 68 Özel Duyu Özel Eðitim ve Rehabilitasyon Merkezine Ýþitme Engeliler Öðretmeni alýnacaktýr. Ücret Dolgundur. (0532) 374 68 07 (0505) 778 34 39 Antakya/Hatay Sultanahmet bölgesinde ki otelimiz için Ýngilizce bilen bay resepsiyon elemaný aramaktayýz. Ýrtibat tel : 0(212) 528 95 32
E Ehliyetli Kamyon Þoförü aranýyor. 0(212) 671.51.71
KÝRALIK DAÝRE
Sahibinden Denizli'de Kiralýk zemin dükkân Bayrampaþa Ulu Cami Yaný Ulu Çarþý Ýþhanýnda zemin 11 nolu dükkân Kaloriferli-Kapalý Otoparklý Ýþyeri 300 TL (0533) 712 48 06 Sahibinden Denizli Mehmetçik mahallesi Diþ Hastanesi yanýnda Kombili Daire 100m2 2+1 Yeni Bakýmdan çýkmýþ 280 TL (0533) 712 48 06 75 m2, 1+1, 4 katlý, 1.KAT, Bina yaþý 5-10 yýl arasý, 500 TL depozit, kira 350 TL 0(212) 640 58 88 3+1, kombili, masrafsýz, orta kat, 120 m2, bina yaþý 5-10 yýl arasý, 3 katlý, 2.kat, kat kaloriferli, krediye uygun 700 TL (0536) 313 81 79 90 m2, 2+1, bina yaþý 5-10 yýl arasý, 3 katlý, 3.kat, doðalgaz sobalý kiralýk daire 500 TL kira, 1000 TL depozit (0536) 313 81 79
SATILIK DAÝRE
Sahibinden Satýlýk Daire Ankara Aydýnlýkevler 1. Durak da 3+1 Full yapýlý Ýrtibat: 535 810 81 11 BARLADA Göl manzaralý 3 kat saðlýk ocaðýnýn önünde 0537 464 41 31 0536 599 39 40 Kemal Karta Sahibinden Eyüpsultan Akþemsettin Mah. ÝETT Son duraðý Ülker Ýlköðretim Okulu yanýnda kombili cadde üstü iki tarafý açýk 80m2
yeni 2+1 acil ihtiyaçtan satýlýk 115.000TL 0505 374 41 70 Ankara Hilal 92 Arsa ve konut kooperatifindeki 180m2 'lik daire, iþ merkezi ve arsa hisselerim ihtiyaçtan devren satýlýktýr. 0533 761 46 80 SAHÝBÝNDEN DENÝZLÝ Pýnarkent'te satýlýk Dubleks villa 214 m2 bahçeli 115.000 TL Tel: (0535) 423 83 79 Sahibinden DENÝZLÝ'de daire üçlerde 800.yüzyýl konutlarýnda 3+1 kaloriferli 120 m2 (0533) 712 48 06 ASYA TERMAL KIZILCAHAMAM Tatil Köyü'nde SATILIK Devre mülk. 15.Dönem TemmuzAðustos (Sayran Konaklarý B2-2-15) ve 19.Dönem Aðustos-Eylül(Park Evleri C1-065-19) Müracaat Tel:0532-2637221 Kumburgaz 'da Sahibinden satýlýk dubleks daire 180m2 130.000TL Krediye Uygun 0542 512 54 28 Þirinevler 'de Hürriyet mahallesinde Sahibinden satýlýk kombili asansörlü 120m2 daire 115.000TL 0542 512 54 28 Satýlýk Triplex 350m2 kapalý alan 500m2 müstakil bahçe, deniz manzaralý. Beylikdüzü, Kavaklý, Ýstanbul 0532-2366370 400 TL Taksitle Tamamý 39.300 TL'den baþlayan fiyatlarla Samsun Panorama Evlerinde Site içerisinde % 82 yeþil alan, yarý olimpik açýk havuzu, fitness saðlýk kabini, oyun merkezi, çocuk oyun parký, 24 saat güvenlik,
kamelyalar, otoparklar hayalinizdeki yaþama merhaba demek için Arsa Bizim Ýnþaat Bizim Ev Sizin Erken Gelen Kazanýyor Kampanyasýný Kaçýrmayýn. Çekiliþsiz kurasýz istediðiniz daireyi seçme imkaný Ön Kayýt Ýçin: Satýþ Ofisi:0362 428 07 65 Gsm: (0532) 494 85 00 www.alangayrimenkul.com.tr Sahibinden Denizli'de Üçler 800. yüzyýl Belediye Toki Konutlarýnda 3+1 Asansörlü Isý Ýzalasyonlu 120 m2 çevre düzenlemesi ve sosyal tesisleri faal 82.000 TL (0533) 712 48 06
SATILIK ARSA
Arnavutköy 'de Çardak-
tepe'de 301m2 imarlý, ,frazlý 90.000TL 0532 344 26 71 Yalova 'da Þok fiyata 3 adet imarlý arsa 0532 243 28 85 Yalova Fevziye köyünde asfalt cepheli 4200m2 85.000TL 0532 631 12 25 Yalova 'da Sahibinden 2300m2 arazi 80.000TL 0532 631 12 25 Arnavutköy 'de Sahibinden yerleþim içerisinde elektriði, suyu çekilebilir. 500m2 tamamý 22.000 Yarý peþin yarýsý vadeli Hemen tapulu arsa, 0(212) 597 99 21 (0532) 552 5973 Trakya'nýn muhtelif yerlerinde sanayi-tarým hayvancýlýk veya kýsa ve uzun vadeli yatýrýmlýk imarlý, imarsýz arsa ve tarlalar için arayýn. Abdullah Gürman (0532) 323 94 27 - 0(282) 653 66 67 0(282) 651 66 40 www.gurmanarsaofisi.com
Burada (Geyve’de) Üstadýmýzýn þu sözleriyle bizlere seslendiðini hisseder gibi oluyorum: “Ey üç yüz seneden sonraki yüksek asrýn arkasýnda gizlenmiþ ve sakitane Nur’un sözünü dinleyen ve bir nazar-ý hafî-i gaybî ile bizi temaþa eden Said’ler, Hamza’lar, Ömer’ler, Osman’lar, Tahir’ler, Yusuf’lar, Ahmet’ler vesaireler!..” Bizler inþâallah üç yüz seneden sonraki Aziz’ler, Can’lar, Furkan’lar, Ahmet’ler, Enes’ler, Bekir’ler, Emre’ler vesâireleriz. Baþýmýzý kaldýrýyor ve Geyve ormanlarýndan bütün dünyaya avazýmýzýn çýktýðý kadar “Sadakte Üstadým” diyoruz. Cennetâsâ bir köþe olan Geyve ormanlarýndan Risâle-i Nur’un telsiz telgrafýyla Üstadýmýzý dinliyoruz. Programýmýzýn sonunda gideceðimiz Barla gezisinde aðabeylerimizin elleriyle “50 farklý bahar hediyesi” olarak sunulmayý büyük bir sabýrsýzlýkla bekliyoruz. Bu duygular içinde son sözlerimi söyleyip yazýmý bitirmek istiyorum. Biz burada nesl-i cedid olma yolunda büyük bir adým attýk. Diðer bütün kardeþlerime de bu programý öneriyorum. Arkadaþlar! Kaybedeceðiniz tek þey günahlarýnýz olacaktýr. Bu programda fikir dünyanýzý ikiye katlayacaðýnýzý garanti ediyorum. Son olarak sizlerden ricam, bize fazla nazar etmeden bizlere bol bol duâ etmeniz.
SERÝ ÝLANLARINIZ ÝÇÝN email: reklam@yeniasya.com.tr Fax: 0 (212) 515 24 81 Çorlu/Tekirdað
VASITA
2006 GAZELLE sobol
çok temiz 44.500 km de vade ve takas olur, gaz 2752 model, 44500 km de, motor hacmi 18.012.000 cm3, motor gücü 101125 arasý, beyaz renk, manuel vites, dizel yakýt, takaslý, ikinci el 10.000 TL. 0(212) 640 58 88 2003 model Transit connect 160,000 km 12.000 TL kapalý kasa (0532) 365 06 37 /Ankara 2005 model Transit connect 151,000 km 14.000 tl kapalý kasa (0532) 365 06 37 /Ankara
ÇEÞÝTLÝ
Gebze Abdi Ýpekçi Mahallesinde (Tren Ýstasyonu Yaný) bulunan "Ucuzluk Japon Pazarý" Dükkânýmý Uygun Þartlarda Devretmek Ýstiyorum. (0537) 334 58 94 Acele Devren Satýlýk veya Kiralýk Pastane (0539) 260 53 08/Fatih Kuyumcukent Yanhizmet'de 33m2 Hazýr kiralýk ofis 650 TL (aidat dahil) 0532 344 26 71
ZAYÝ
Ýstanbul Üniversitesi'nden almýþ olduðum öðrenci pasomu kaybettim. Hükümsüzdür. Yavuz Topalcý Niðde Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü'nden almýþ olduðum öðrenci kimliðimi kaybettim. Hükümsüzdür. Yusuf Öbelik
AÝLE - SAÐLIK
Y
30 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ
13
Uykuya yenik düþüp sahuru ihmal etmeyin DÝYET UZMANI CEMAL AYTAÇ AK, PEK ÇOK ÝNSANIN GECE SAHURA KALKMADAN ORUÇ TUTMAYI YEÐLEDÝÐÝNÝ, ANCAK BU DURUMUN VÜCUT ÝÇÝN SAKINCALI OLDUÐUNU SÖYLEDÝ. RAMAZAN ayýnýn bu yýl sýcak ve uzun yaz günlerine denk gelmesinin, doðru beslenmenin önemini daha da arttýrdýðý belirtildi. Anadolu Saðlýk Merkezi Beslenme ve Diyet Uzmaný Diyetisyen Cemal Aytaç Ak, iftarla sahur arasýnda dört öðün beslenmek gerektiðine vurgu yaparak, mutlaka sahura kalkýlmasý gerektiðine dikkat çekti. Ramazan ayýnda mide sorunlarýndan etkilenmemek ve daha rahat oruç tutmak isteyenler için beslenme büyük önem taþýyor. Diyet Uzmaný Cemal Aytaç Ak, pek çok insanýn gece sahura kalkmadan oruç tutmayý yeðlediðine ancak bu durumun vücut için sakýncalý olduðuna iþaret etti. Ak, “Ramazan’da zaten uzun olan açlýk süresi, gece sahura kalkýlmazsa daha da uzar ve halsizlik, tansiyon düþmesi, konsantrasyon bozukluðu, hipoglisemi (þeker düþmesi) gibi bir takým saðlýk sorunlarý görülebilir. Bu nedenle sahura kalkýlmalý ve besin seçimi konusunda dikkatli davranýlmalý” dedi. Sahurda çok yaðlý, tuzlu ve aþýrý tatlý besinlerden kaçýnmak gerektiðini aktaran Diyetisyen Ak, þu tavsiyelerde bulundu: “Sýcak havalarda, oruç esnasýnda aþýrý sývý kaybýna baðlý olarak görülebilecek saðlýk problemlerini önlemek için sývý alýnmasý gereklidir. Bu nedenle sahurda su, komposto, hafif tuzlu ayran, meyve sularý, açýk
Diyetisyen Cemal Aytaç Ak
Hipertansiyon ve þeker hastalarýna Ramazan uyarýsý POLATLI Duatepe Devlet Hastanesi Beyin Cerrahisi Uzmaný Op. Dr. Rýfat Akdað, yaklaþan Ramazan ayý dolayýsýyla özelilikle hipertansiyon ve þeker hastalarýna önemli uyarýlarda bulundu. Beyin cerrahisinde hipertansiyon ve þeker hastalarýnýn riskli bir grup olduðunu anlatan Op. Dr. Rýfat Akdað, “Hipertansiyon, þeker hastalarý çok dikkat edecekler. Sýcak havalarda saat 12.00–16.00 arasýnda kesinlikle dýþarý çýkmayacaklar. Bol bol sývý alacaklar. Þemsiye yardýmý ile de güneþten kendilerini koruyacaklar. Ama yapýlabilecek en büyük tedbirde dýþarýya çýkmamak” dedi. Ankara / cihan
çay gibi içecekler aðýrlýklý olarak tüketilmeli. Sahur sofrasýnda yumurta, süt, yoðurt, peynir, baklagiller, zeytin, peynir, esmer ekmek, çið sebzeler, süt veya yoðurt, meyve veya taze sýkýlmýþ meyve sularý, reçel, komposto, baklagil çorbalarý, etli veya etsiz sebze yemeði, esmer ekmek bulunmalý.” Gün boyu oruç tutulduktan sonra iftar sofralarýnda da dikkatli olmak gerektiðini vurgulayan Cemal Aytaç Ak, iftar yemeðinin yavaþ yavaþ ve küçük porsiyonlar halinde yenmesi gerektiðini dile getirdi. Diyetisyen Ak, “Metabolizmayý çalýþtýrmak ve birden yemek yemenin boþ midede yol açabileceði saðlýk sorunlarýný engellemek için, saatler süren açlýk sonrasýnda mideye yüklenmemek gerekir. Oruç açýldýktan sonra kan þekerini bir anda yükseltmeyecek, sývý içeren hafif bir öðün tercih edilmeli ve 20–30 dakika dinlenilmelidir. Örnek olarak 1 bardak suyla oruç açýldýktan sonra 1 kâse çorba ve birkaç dilim tam tahýllý ekmek tüketildikten sonra 20-30 dakika dinlenerek ana yemeklere geçilmelidir. Ýftar sofrasýnda ýzgara veya fýrýnda yaðý alýnmýþ et veya derisiz tavuk, hindi, balýk, bunun yanýnda sebze yemeði, ekmek grubundan bulgur pilavý veya bakliyatlar, mutlaka salata. Günde en az 2–3 su bardaðý yoðurt, ayran veya süt. Ana yemekten 1–2 saat sonra meyve bulunmalý.” diye konuþtu. Sakarya / cihan
Çocuk yaþta camiye ve namaza alýþan çocuklar büyüyünce de bu güzel ibadetleri terk etmiyor. FOTOÐRAF: CÝHAN
Çocuklarýnýzý da camiye götürün RAMAZAN AYINDA, KIZ VE ERKEK ÇOCUKLARININ CAMÝYE ALIÞTIRILMASININ ÖNEMÝNE DEÐÝNEN PALANDÖKEN MÜFTÜSÜ MUSTAFA BAYTAR, CAMÝ ÝMAM HATÝPLERÝYLE VATANDAÞLARDAN NAMAZA GELÝP YARAMAZLIK YAPAN ÇOCUKLARA KARÞI HOÞGÖRÜLÜ OLMALARI ÇAÐRISINDA BULUNDU. ERZURUM Palandöken Müftüsü Mustafa Baytar, camilerde Ramazan hazýrlýklarýnýn tamamlandýðýný açýkladý. Müftü Baytar, bu Ramazan’da kadýn ve çocuklara cami teþviðine önem verdiklerini söyledi. Ramazan ayýna sayýlý günler kaldý. Palandöken Müftülüðü, bütün camileri elden geçirdi. 8 caminin halýlarý deðiþtirilirken, Palandöken Belediyesi’nin desteði ile camilerin temizliði yapýldý. Teknik aksamlardaki arýzalar giderilip, Ramazan öncesinde imam açýðý bulunan bütün camilere imam atamasý yapýldý.
ÇOCUKLARIMIZLA CAMÝYE GÝDELÝM Ramazan ayýnda, kýz ve erkek çocuklarýnýn camiye alýþtýrýlmasýnýn önemine de deðinen Palandöken Müftüsü Mustafa Baytar, cami imam hatipleriyle vatandaþlardan na-
maza gelip yaramazlýk yapan çocuklara karþý hoþgörülü olmalarý çaðrýsýnda bulundu. Müftü Baytar, gelecek adýna çocuklarýn camiye alýþtýrýlmasýnýn büyük bir öneme sahip olduðunu vurguladý. Vakit namazlarý ve teravih namazlarýna ebeveynlerin, çocuklarýnýn ellerinden tutarak camiye gitmelerini isteyen Baytar, “Camiye giderken, ‘Çocuðum yaramazlýk yapar’ endiþesine kapýlmadan ebeveynler çocuklarýyla camiye gitsin. Çocuk yaþta camiye ve namaza alýþan çocuklarýmýz büyüyünce de bu güzel ibadetleri terk etmiyor” diye konuþtu. Müftü Mustafa Baytar, kadýnlarýn normal zamanlarda sunulan din hizmetlerinden geri kaldýðýný ifade etti. Baytar, Ramazan süresince kadýnlara camilerin en güzel ve rahat yerlerinden olan mahfillerin tahsis edildiðini kaydetti.
JET ÝMAMLARA MÜSAMAHA YOK Vatandaþlarýn teravih namazlarýný huþu içerisinde kýlabilmesi için imam hatiplerin uyarýldýðýný ve Ramazan öncesinde hizmet içi eðitiminden geçirildiðini de hatýrlatan Müftü Baytar, “Ýmamlarýmýz, teravih namazýný kýldýrýrken tadil-i erkâna riayet edecekler ve hýzlý namaz kýldýrmaktan kaçýnacaklar. Teravih namazlarýnda zamm-ý sûre olarak namaz sûreleri okunacak. Teravih namazýný hýzlý kýldýran imamlara müsamaha edilmeyecek. Vatandaþlarýmýz, namazlarýný huþu içerisinde rahatça kýlabilecekler” þeklinde konuþtu. Erzurum / cihan
Gece ýslatmasýndan çok gündüz ýslatmasýnda altta daha çok baþka organik sebepler aranmalýdýr.
Alt ýslatma problemi doðru alýþkanlýkla yenilir YOZGAT Bozok Kadýn Doðum ve Çocuk Hastalýklarý Hastanesi Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Dr. Veli Kurt, çocuklarýn sýkça görülen altýný ýslatma probleminin ancak doðru alýþkanlýk kazanmasý ile yenebileceðini söyledi. Çocuklarda görülen altýný ýslatma sorunu dolayýsýyla ailelere dikkat etmesi gereken hususlar hakkýnda tavsiyelerde bulunan Dr. Kurt, küçüklükten beri kesintisiz gece ýslatmasý olan çocuklarýn tedavisinde çocuðun iþeme alýþkanlýklarýnýn gözden geçirilmesi ve doðru iþeme alýþkanlýklarý kazanmasýnýn önemli olduðunu belirtti. Dr. Kurt, “Altýný ýslatma sorunu mesane kontrolünün kazanýlmýþ olmasý gereken bir yaþta istemsiz olarak idrar kaçýrýlmasýdýr ve çocuk için utanç,
aile için ise öfke kaynaðý olabilmektedir. Yüzlerce yýldýr bilinen ve çocukluk döneminde sýk görülen bir sorundur. Çocuklarda alerjik hastalýklarýn yanýnda en sýk görülen kronik problemdir. Özellikle gece ýslatmasýnýn yüzde 97-98’inde altta herhangi bir hastalýk bulunmaz. Ortaya çýkýþ nedenleri arasýnda genetik, organik, psikososyal ve geliþimsel faktörler, uyku- uyanýklýk sistemini kontrol eden merkezler ile mesane çalýþmasý arasýndaki düzensizlikler ve de hormonal faktörler sorumlu tutulmaktadýr. Gece ýslatmasýndan çok gündüz ýslatmasýnda altta daha çok baþka organik nedenler aranmalýdýr. Gündüz ýslatmasý olan bir çocukta altta yatan bir mesane bozukluðu olasýlýðý akýlda tutulmalýdýr” dedi.
KARDEÞ KISKANÇLIÐI ETKÝLÝ ANNE ve babanýn çocuðuna altýný ýslatmadan dolayý sert tepki göstermesi çocuk üzerinde olumsuzluklarý da beraberinde getireceðinin altýný çizen Dr. Kurt, þunlarý ifade etti: “Anne ve babanýn bu iþlemi çocuktan çok sert bir biçimde istemesi, çocukta korku, hiddet ve endiþe uyandýrýr, bu konuda daha sonra ortaya çýkabilecek inatlaþmalarýn nedeni olabilir. Gece mesane fonksiyonlarýnýn kazanýlmasýnda hassas bir dönem olan hayatýn 2 ile 4’üncü yýllarý arasýnda, kýsa ve uzun süreli kaygýya yol açan faktörlerin devreye girmesiyle çocukta sonrada alt ýslatma oluþabilir. Aileden ayrýlma, anne veya babadan birinin ölmesi, bir kardeþin doðumu, yeni bir eve taþýnma, aile geçimsizliði, çocuða kötü muamele alt ýslatmayý kolaylaþtýran en sýk faktörlerdendir. Ruhsal nedene baðlanan alt ýslatmanýn en açýk örneði, kardeþ kýskançlýðýna baðlý olanýdýr. “ Yozgat / cihan
T. C. BURDUR 2. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ'NDEN (KAMULAÞTIRMA ÝLANI)
T. C. BURDUR 2. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ'NDEN (KAMULAÞTIRMA ÝLANI)
T. C. BURDUR 2. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ'NDEN (KAMULAÞTIRMA ÝLANI)
ESAS NO: 2011/157 Davacý BOTAÞ A.Þ. Vekili tarafýndan açýlan Kamulaþtýrma Bedelinin Tespiti ve Tescil davalarýnda; Burdur ili, Merkez ilçesi, Gökçebað köyü 998 parsel nolu taþýnmazýn; maliki Maliye Hazinesi Burdur Milli Emlak Müdürlüðü adýna kayýtlý taþýnmazýn 2942 S.Y.Kanun gereðince kamulaþtýrma kararý verilen taþýnmazla ilgili olarak mahkemece yapýlan tebligat gününden itibaren 30 gün içinde kamulaþtýrma iþlemine karþý idari yargýda iptal ve adli yargýda maddi hatalara karþý davalýlarýn düzeltim davasý açmasý (Kamulaþtýrma Kanunun 14. maddesi), açýlacak olan davada husumetin Botaþ A.Þ.'ye yöneltilmesi, 30 günlük süre içinde kamulaþtýrma iþlemine karþý idari yargýda iptal davasý açanlarýn dava açtýk larýný ve yürütmeyi durdurma kararý aldýklarýný belgelendirmedikleri takdirde kamulaþtýrma iþleminin kesinleþerek mahkemece tespit edilen kamulaþtýrma bedeli üzerinden taþýnmaz malýn kamulaþtýrmayý yapan idare adýna tescil edileceði, mahkemece tespit edilen kamulaþtýrma bedelinin Burdur Vakýflar Bankasý'na yatýrýlacaðý, konuya ve taþýnmaz malýn deðerine iliþkin tüm savunma ve delillerin dava dilekçesinin tebliðinden itibaren 10 gün içinde mahkememize yazýlý olarak bildirilmesi, aksi takdirde yokluðunda yargýlamaya devam olunarak karar verileceði Kamulaþtýrma Kanunun 10. maddesi gereðince ÝLAN olunur. 23/05/2011 www.bik.gov.tr B: 36623
ESAS NO: 2011/153 Davacý BOTAÞ A.Þ. Vekili tarafýndan açýlan Kamulaþtýrma Bedelinin Tespiti ve Tescil davalarýnda; Burdur ili, Merkez ilçesi, Halýcýlar köyü 200 ada, 77 parsel nolu taþýnmazýn; maliki Mehmet oðlu Ahmet Yaman adýna kayýtlý taþýnmazýn 2942 S.Y.Kanun gereðince kamulaþtýrma kararý verilen taþýnmazla ilgili olarak mahkemece yapýlan tebligat gününden itibaren 30 gün içinde kamulaþtýrma iþlemine karþý idari yargýda iptal ve adli yargýda maddi hatalara karþý davalýlarýn düzeltim davasý açmasý (Kamulaþtýrma Kanunun 14. maddesi), açýlacak olan davada husumetin Botaþ A.Þ.ye yöneltilmesi, 30 günlük süre içinde kamulaþtýrma iþlemine karþý idari yargýda iptal davasý açanlarýn dava açtýklarýný ve yürütmeyi durdurma kararý aldýklarýný belgelendirmedikleri takdirde kamulaþtýrma iþleminin kesinleþerek mahkemece tespit edilen kamulaþtýrma bedeli üzerinden taþýnmaz malýn kamulaþtýrmayý yapan idare adýna tescil edileceði, mahkemece tespit edilen kamulaþtýrma bedelinin Burdur Vakýflar Bankasý'na yatýrýlacaðý, konuya ve taþýnmaz malýn deðerine iliþkin tüm savunma ve delillerin dava dilekçesinin tebliðinden itibaren 10 gün içinde mahkememize yazýlý olarak bildirilmesi, aksi takdirde yokluðunda yargýlamaya devam olunarak karar verileceði Kamulaþtýrma Kanunun 10. maddesi gereðince ÝLAN olunur. 23/05/2011 www.bik.gov.tr B: 36618
ESAS NO: 2011/165 Davacý BOTAÞ A.Þ. Vekili tarafýndan açýlan Kamulaþtýrma Bedelinin Tespiti ve Tescil davalarýnda; Burdur ili, Merkez ilçesi, Halýcýlar köyü 197 ada, 75 parsel nolu taþýnmazýn; maliki Ali oðlu Hüseyin Saðlýk adýna kayýtlý taþýnmazýn 2942 S.Y.Kanun gereðince kamulaþtýrma kararý verilen taþýnmazla ilgili olarak mahkemece yapýlan tebligat gününden itibaren 30 gün içinde kamulaþtýrma iþlemine karþý idari yargýda iptal ve adli yargýda maddi hatalara karþý davalýlarýn düzeltim davasý açmasý (Kamulaþtýrma Kanunun 14. maddesi), açýlacak olan davada husumetin Botaþ A.Þ.'ye yöneltilmesi, 30 günlük süre içinde kamulaþtýrma iþlemine karþý idari yargýda iptal davasý açanlarýn dava açtýklarýný ve yürütmeyi durdurma kararý aldýklarýný belgelendirmedikleri takdirde kamulaþtýrma iþleminin kesinleþerek mahkemece tespit edilen kamulaþtýrma bedeli üzerinden taþýnmaz malýn kamulaþtýrmayý yapan idare adýna tescil edileceði, mahkemece tespit edilen kamulaþtýrma bedelinin Burdur Vakýflar Bankasý'na yatýrýlacaðý, konuya ve taþýnmaz malýn deðerine iliþkin tüm savunma ve delillerin dava dilekçesinin tebliðinden itibaren 10 gün içinde mahkememize yazýlý olarak bildirilmesi, aksi takdirde yokluðunda yargýlamaya devam olunarak karar verileceði Kamulaþtýrma Kanunun 10. maddesi gereðince ÝLAN olunur. 23/05/2011 www.bik.gov.tr B: 36631
14
SPOR
30 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ
2014 kur’a çekimi bugün
Þikede 3. dalga
BREZÝLYA’DA düzenlenecek 2014 Dünya Kupasý
elemelerinin kur'a çekimi Rio De Janeiro’da yapýlýyor. (A) Millî Takým, TSÝ 21.00’de baþlayacak kur'a çekiminde Avrupa elemelerinde 2. torbada yer alýyor. Türkiye kendisi gibi 2. torbada yer alan Fransa, Karadað, Rusya, Ýsveç, Danimarka Slovenya, Sýrbistan ve Slovakya ile eþleþemeyecek. Kura çekiminde Avrupa elemelerinde ilk torbada seri baþý olan, Ýspanya, Hollanda, Almanya, Ýngiltere, Portekiz, Ýtalya, Hýrvatistan, Norveç ve Yunanistan bulunuyor.
ARALARINDA FENERBAHÇE ASBAÞKANI MURAT ÖZAYDINLI’NIN DA BULUNDUÐU FUTBOL DÜNYASINDAN ÝSÝMLER GÖZALTINA ALINDI. FUTBOLDA þike iddialarýna yönelik soruþturma kapsamýnda Fenerbahçe Spor Kulübü Yönetim Kurulu üyesi Murat Özaydýnlý diðer 3 kiþi, Ýstanbul Emniyet Müdürlüðüne geldi. Vatan Caddesi’ndeki Ýstanbul Emniyet Müdürlüðü yerleþkesine gelen Özaydýnlý, basýn mensuplarýnýn sorularýný cevapsýz býraktý. Murat Özaydýnlý daha sonra Ýstanbul Organize Suçlarla Mücadele Þube Müdürlüðü’ne çýktý. Ýstanbul Emniyet Müdürlüðüne geldikten sonra Haseki Eðitim ve Araþtýrma Hastanesine sevk edilerek burada saðlýk kontrolünden geçirilen Özaydýnlý ile Fenerbahçe Futbol Takýmý idari menajeri Hasan Çetinkaya, Ýstanbul Büyükþehir Belediyesporlu futbolcu Can Arat, eski hakem ve eski Gençlerbirliði Kulübü Genel Müdürü Zafer Önder Ýpek’in saðlýk kontrolleri tamamlandý. Özaydýnlý ve diðer 3 kiþi, daha sonra tekrar Ýstanbul Emniyet Müdürlüðüne götürüldü. Gözaltýna alýnanlarýn ifadesine baþvuruldu.
Sarvan ve Ersoy gözlemcilik yapacak
ANKARAGÜCÜ’NDEN ÝKÝ ÝSÝM ÝFADE VERDÝ Futbolda þike soruþturmasý kapsamýnda Ankaragücü kalecisi Stefan Senecky ve Uður Uçar’ýn ifade verdiði öðrenildi. Baþþehir temsilcisinin Slovak kalecisi Senecky ve geçen sezon Galatasaray’dan transfer edilen Uður Uçar, ifadelerine baþvurulmak üzere Ýstanbul Emniyet Müdürlüðü’ne çaðrýldý. Bunun üzerine iki futbolcu da önceki akþam saatlerinde uçakla Ýstanbul’a gitti. Uður Uçar, Ýstanbul Emniyet Müdürlüðü’nde alýnan ifadesinin ardýndan sabah uçakla tekrar Ankara’ya dönerek, takýmýnýn idmanýna katýlýrken, kaleci Senecky’nin ifade verdikten sonra ülkeside döndüðü bildirildi.
OÐUZ Sarvan ve Erol Ersoy, UEFA tarafýndan gözlemci olarak görevlendirildi. Futbol Federasyonundan alýnan bilgeye göre, Oðuz Sarvan, UEFA Avrupa Ligi 3. ön eleme turunda Ýsrail temsilcisi Maccabi Tel Aviv ile Bosna-Hersek takýmý Zeljeznicar arasýnda 4 Aðustos Perþembe günü oynanacak rövanþ maçýnda gözlemcilik yapacak. Erol Ersoy ise UEFA Þampiyonlar Ligi 3. ön eleme turu rövanþýnda 2 Aðustos Salý akþamý, Atina’da Yunanistan’dan Panathinaikos ile Danimarka’dan Odense arasýndaki maçta gözlemci olacak.
ÞAKAR DA ADLÝYEDE
Trabzonspor Asbaþkaný Nevzat Þakar
Futbolda þike iddialarýna yönelik soruþturma kapsamýnda Trabzonspor Asbaþkaný Nevzat Þakar ifadesine baþvurulmak üzere Beþiktaþ’taki Ýstanbul Adliyesine geldi. Beþiktaþ’taki Ýstanbul Adliyesi’ne gelen Þakar’ýn soruþturma kapsamýnda ifadesi alýndý. Nevzat Þakar, soruþturma kapsamýnda Atatürk Havalimaný’nda 11 Temmuz’da gözaltýna alýnmýþ, 12 Temmuz’da rahatsýzlanmasý üzerine hastaneye kaldýrýlmýþtý. Þakar, gözaltý süresinin dolmasýnýn ardýndan 15 Temmuz’da hastaneden taburcu edilmiþti.
Y
Arjantin’e yeni teknik adam
ARJANTÝN Millî Futbol Takýmý’nda Sergio Batista’nýn yerine teknik direktörlüðe Alejandro Sabella getirildi. Arjantin Futbol Federasyonunun açýklamasýnda, 2009’da Estudiantes takýmýný Libertadores kupasý þampiyonluðuna taþýyan 56 yaþýndaki Sabella ile anlaþmaya varýldýðý belirtildi. Futbolcuyken River Plate, Sheffield United ve Leeds United takýmlarýnda oynayan Sabella, bir aydýr Birleþik Arap Emirliklerinin El Cezire takýmýný çalýþtýrýyordu.
Bir nehir, üç þehir Özaydýnlý, Vatan Caddesi'ndeki Emniyet'te ifade verdi. FOTO: AA
EYOF’ta rekor kýrdý, madalya alamadý TÜRK yüzücü Alpkan Örnek, 11. Avrupa Gençlik Olimpik Oyunlarý’nda (EYOF) madalya kazanamamasýna karþýn, 19 ve 11 yýldýr kýrýlamayan iki Türkiye rekorunu kýrmayý baþardý. Oyunlarýn ilk günü yapýlan yüzme finallerinde, 15-16 yaþ grubunda 200 metre ferdi karýþýk kategorisinde 2:10.39’luk derecesiyle, 19 yýldýr Derya Büyükuncu’ya ait olan 2:10.77’lik rekoru kýran Örnek, ikinci gün eleme yarýþlarýnda erkekler 200 metre kurbaðalamada Cenk Aktaþ’ýn 11 yýldýr kýrýlamayan 2.23.12’lik derecesini 2.22.82 ile geçerek rekorun yeni sahibi oldu. Baþarýsýný disiplinli çalýþmaya borçlu olduðunu, yüzmeyi çok sevdiðini ifade eden Alpkan, ‘’Ýstikrarýmý madalyalarla taçlandýrmak istiyorum’’ dedi.
TÜRKÝYE, Bulgaristan ve Yunanistan arasýndaki dostluk ve kardeþliði geliþtirmek amacýyla klasik otomobiller turu bugün düzenlenecek. Edirne Belediye Baþkan Yardýmcýsý Murat Muratoðlu, Edirne Belediyesi, Plovdiv Antika Otomobiller Kulübü, Trakya Klasik Otomobilciler Derneði ve Dedeaðaç Klâsik Otomobilciler Derneði iþbirliði ile ‘’Bir Nehir 3 Þehir’’ projesi kapsamýnda Plovdiv-Edirne-Dedeaðaç arasýnda düzenlenen klâsik otomobil turuna katýlacak Bulgaristan gelecek konuklarý bu sabah Kapýkule’de karþýlayacaklarýný söyledi. Klâsik otomobillerinin daha sonra Saraçlar Caddesi’nde sergileneceðini ve þehrin tarihi turistik bölgelerinin gezdikten sonra Yunanistan’a hareket edileceðini vurgulayan Muratoðlu, Plovdiv, Edirne ve Dedeaðaç arasýndaki bu turun her üç þehrin halkýnýn dost, kardeþlik ve barýþ içinde yaþamasýna katkýda bulunacaðýný ifade etti.
Baþarýlý savunmacýyla Ýtalyan devi Juventus ilgileniyor.
Emenike’den sonra Lugano da mý yolcu? K. KARABÜKSPOR’DAN transfer edilen ve hiçbir maçta forma giymeyen Emenike’yi S. Moskova takýmýna satan F. Bahçe’de Lugano ile ilgili iddialar da konuþuluyor. Ýtalya’nýn ünlü spor gazetelerinden ‘’La Gazzetta dello Sport’’, Fenerbahçe’nin Uruguaylý futbolcusu Diego Lugano’nun Juventus’un transfer listesindeki birinci isim olduðunu yazdý. Gazetenin haberinde, Juventus Sportif Direktörü Giuseppe Marotta ile 30 yaþýndaki Lugano’nun menajeri Juan Figer’in Milano’da bir araya gelerek, ilk buluþmanýn saðlandýðý ve sürecin devam edeceði bildirildi. Ýtalyan gazetesinin haberine göre, þike soruþturmasý sebebiyle sýkýntýlý günler geçiren Fenerbahçe’nin muhtemel bir küme düþme cezasýna karþý, oyuncunun bedelsiz gitme ihtimalini göz önüne alarak, tecrübeli defans oyuncusunu 3 buçuk milyon avroya Ýtalyan kulübüne verebileceði ifade edildi.
Pedro’ya THY’den sürpriz
TÜRK Hava Yollarý (THY), resmî sponsoru ve resmî havayolu taþýyýcýsý olduðu Barcelona’nýn yýldýz futbolcusu Pedro Rodriguez Ledesma’ya uçakta sürpriz doðum günü partisi verdi. THY’den yapýlan açýklamada, Almanya’da katýldýðý hazýrlýk turnuvasýnýn finalinde ev sahibi Bayern Münih’i 2-0 yenerek þampiyon olan Barcelona’nýn, yine THY’nin isim sponsoru olduðu ‘’US Tour 2011’’ kapsamýnda oynayacaðý hazýrlýk maçlarý için ABD’ye gittiði belirtildi. Barcelona kafilesinin THY’nin B-777-300 tipi özel uçaðýyla Münih’ten direkt uçuþla Washington’a geçtiði ifade edilen açýklamada, takýmýn yýldýzlarýndan Pedro Rodriguez Ledesma’nýn doðum gününün kutlandýðý bildirildi.
SPOR
Y
Terim memnun LIVERPOOL SINAVI TECRÜBELÝ HOCANIN YÜZÜNÜ GÜLDÜRDÜ. GALATASARAY Teknik Direktörü Fatih Terim, Liverpool karþýsýnda takýmýnýn aldýðý 3-0’lýk galibiyetten dolayý memnun olduðunu belirterek, takýmýn bu kadar sürede üstüne koyarak gidiþinin, ilerisi için önemli bir mesaj olduðunu söyledi. Fatih Terim, hem kendisi için hem de bazý oyuncular için Liverpool maçýnýn Türk Telekom Arena’da bir ilk olduðunu anlatýrken, ‘’Oyuncularým güzel bir gece yaþattýlar’’ dedi. Galatasaray takýmýnýn kýsa zaman içinde yükselen bir grafik yakalamasýyla ilgili yöneltilen sorular üzerine Terim,’’Çok demoralize olmuþ, morali bozuk, hýrpalanmýþ bir takým olduðu açýk. Ancak bütün arkadaþlarýmýn olaðanüstü çabasýyla ve oyuncularýn buna istekli oluþuyla bugüne geldik. Takýmýn bu kadar kýsa sürede üstüne koyarak gidiþi, ilerisi için önemli bir mesaj. Ancak her þey olmuþ deðil. Mükemmel deðiliz. Daha çok sýkýntýlý günler bekliyor bizi. Güzel günler de gelecek. Ýn-
Kafkas tura inanýyor UEFA Avrupa Ligi 3. Ön Eleme turu ilk maçýnda sahasýnda Legia Varþova’ya 1-0 yenilerek avantaj kaybeden Gaziantepspor’da Teknik Direktör Tolunay Kafkas, alýnan sonucun önemli olmadýðýný belirterek, ‘’Turu atlayacak gücümüz var’’ dedi. Kafkas, oyunun genelinde hakim olduklarýný ve 90 dakika boyunca üstün oynadýklarýný söyledi. Son paslarý iyi veremediklerinden, kale önünde de fýrsatlarý deðerlendiremediklerinden yakýnan Kafkas, ‘’0-0’a üzüleceðimiz bir maça ne yazýk ki 0-1’lik sonuçla Varþova’ya gidiyoruz. Önemli deðil, turu atlayacak gücümüz var. Ben inanýyorum, Gaziantepspor turu atlayacak. Biz takým olarak kazanýp, takým olarak kaybederiz’’ ifadelerini kullandý.
san kendi yuvasýna gelince daha coþkulu, þevkli oluyor. Ýnanýyorum ki üstüne koyarak gidecekler’’ ifadelerini kullandý. SORUNLAR KULÜP ÝÇÝNDE HALLEDÝLMELÝ Terim, yönetimde Felipe Melo’nun transferi sebebiyle oluþan görüþ ayrýlýklarý sonrasý istifa kararý aldýðý þeklinde basýna yansýyan haberlerin hatýrlatýlmasý üzerine, özellikle yönetim toplantýlarýnda konuþulanlarýn abartýlarak medyaya yansýmasýndan þikâyet etti. Galatasaray’ýn kendisine ihtiyacý olduðu günlerde görevinin baþýnda olduðunu aktaran Terim, ‘’Benim aðzýmdan duymadýðýnýz sürece de bu tip haberlere itimat etmeyin. Bu sýkýntýlar olacaktýr ama bize yakýþan, sorunlarý kendi içimizde halletmektir. Yönetim kurulu masasýna 15-20 kiþi oturursa yapacak bir þeyimiz yok. Yönetim masasýnda toplantýlar devam ederken, birkaç gazeteci var gibi. Kendi içimizde halletmeliyiz bazý þeyleri.’’
“Rövanþ daha rahat geçer” BURSASPOR Teknik Direktörü Ertuðrul Saðlam, UEFA Avrupa Ligi 3. Ön Eleme turu ilk maçýnda 2-1 kazandýklarý FC Gomel maçýna iliþkin olarak, ‘’Rakip, kendi liginde aldýðý 10 beraberlikle defansif kaliteye sahip. O yüzden bu maçýn kolay olmayacaðýný biliyorduk’’ dedi. Saðlam, koþan, mücadele eden, disiplinli bir takýma karþý oynadýklarýný, maçýn bekledikleri gibi zorlu geçtiðini söyledi. Saðlam, ‘’Ýkinci maçýn daha rahat geçeceðini düþünüyorum. Ancak rakip çok mücadele ediyor o yüzden kolay derken çok sýkýntýlý bir 90 dakika da olabilir. Rakibimizi mücadelelerinden dolayý tebrik ediyorum. Ayrýca ikinci yarýdaki tempolarý ve oyunu geriden getirip lehimize çevirdikleri için oyuncularýmý kutluyorum’’ dedi.
30 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ
15
ÜMÝTVÂR OLUNUZ: ÞU ÝSTÝKBAL ÝNKILÂBI ÝÇÝNDE EN YÜKSEK GÜR SADÂ ÝSLÂMIN SADÂSI OLACAKTIR
Y 30 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ
Ýki bin kiþinin ibadet edebileceði Dubai'deki El Faruk Camii, yabancýlar tarafýndan 'Blue Mosque - Mavi Cami' olarak bilinen Sultanahmet Camii'nden ilham alýnarak inþa edildi.
Dubai’nin Sultanahmet’i EL FARUK CAMÝÝ, DÜN KILINAN CUMA NAMAZI ÝLE BÝRLÝKTE KAPILARINI ÝBADETE AÇTI. ÝSTANBUL’DAKÝ Sultanahmet Camii’nden ilham alýnarak inþa edilen ve Dubai’nin en büyük camisi olacak El Faruk Camii ve Ýslâmî Merkezi Cuma namazý ile kapýlarýný ibadete açtý. Birleþik Arap Emirlikleri’nin ticarî merkezinde yer alan camide ayný anda iki bin kiþi ibadet edebilecek. Merkez ile beraber toplam 8 bin 700 metre karelik alana yayýlan cami, Dubai’nin El Safa bölgesinde inþa edildi. 70’er metre yülseklikte dört minareye sahip caminin alaný 4 bin 200 metrekareyi buluyor. Mer-
kez kubbenin yüksekliði 30 metreye ulaþýyor ve 21 adet küçük kubbe Türk mimarisinin özelliklerini taþýyor. Yabancýlar tarafýndan ‘Blue Mosque – Mavi Cami’ olarak bilinen 17’nci yüzyýl Sultanahmet Camii’nden ilham alýnarak inþa edilen caminin masrafýný Dubaili iþadamý Halef El Habtur karþýladý. Osmanlý ve Endülüs stili taþýyan caminin ilk olarak 1988’de inþa edildiði, 2000’de geniþletildiði ve bu yýl emirliðin en büyük camisi olabilmesi için tekrar geniþletildiði öðrenildi. Dubai / cihan
ÝÇÝNDE 4 BÝN ESERÝN OLDUÐU KÜTÜPHANE DUBAÝ’NÝN ‘Mavi Cami’inde 4 bin Ýslâmî eserin bulunduðu bir kütüphane ve dinler arasý diyalog ve anlayýþýn geliþtirilmesine yönelik seminerlerin verileceði konferans salonu da ziyaretçilerin istifadesine sunulacak. Ramazan boyunca teravih namazlarýný kýldýrmasý için dünyanýn farklý yerlerinden sekiz din adamý getirilecek, her akþam iftar yemekleri verilecek ve ünlü din âlimleri tarafýndan halka açýk seminerler düzenlenecek. El Faruk Camii, Birleþik Arap Emirlikleri’nde gayri müslimlerin ziyaret edebildiði üçüncü cami olacak. Yabancýlarýn içeriye girerek Ýslâm dini hakkýnda bilgi alabildiði diðer camiler ise Abu Dabi’deki Þeyh Zayid Ulu Camii ve yine Dubai’de ayný bölgedeki Jumeyra Ulu Camii.
Uçaklarda ‘pil’ tedbiri
ÇÝN Sivil Havacýlýk Ýdaresi, yüksek enerjili lityum pillerin kontrolünü sýklaþtýrarak uçuþtan önce bu pillerin havayolu þirketin den onay almasý gerektiðini bildirdi. Þanghay Günlüðü gazetesinin haberine göre, bu uygulamanýn sebebi olarak bu tür pillerin güvenlik riski doðurabileceði gösterildi. Haberde, 25 Mayýs’ta Çin Havayollarý’nýn (Air China) Pekin-Þanghay uçuþunda bir kameranýn alev almasý hatýrlatýldý. Yolcular, bu tür pilleri lityum oraný 2 gramý aþmama þartýyla (100 Watt-saat) el bagajýna alabiliyor. Yeni uygulamayla birlikte enerji oraný 100 watt-saat ile 160 watt-saat arasýndaki pilleri taþýyan yolcularýn havayollarý þirketlerinden onay almasý gerekecek. Þanghay / aa
Kilo almak, G. Doðu Asya’da daha tehlikeli!
KÝLO almanýn, Avrupalýlara oranla Güneydoðu Asya kökenlilerde daha tehlikeli olabileceði belirtildi. Kanada’daki araþtýrmaya imza atanlardan Sonia Anand, Avrupa ve G. Doðu Asya kökenliler arasýndaki baþlýca farkýn yaðlarýn depolandýðý yerler olduðunu belirtti. Anand, G. Doðu Asyalýlarýn deri altýnda yað toplayacak daha az yerlerinin olduðunu, yað fazlalarýnýn karýn ve karaciðerde biriktiðini vurguladý. Bu durumun, hastalýk riskini arttýrabileceði belirtildi. Washington / aa
Hýrsýz, girdiði eve para býraktý
RUSYA’DA komedi filmlerini arýtmayacak bir hýrsýzlýk olayý yaþandý. Yaþlý bir kadýnýn evine giren hýrsýz, ihtiyar kadýnýn çok fakir yaþadýðýný fark edince masasýna 500 ruble (20 dolar) býrakarak kaçtý. Kirovski bölgesinin Sosnovka köyünde yaþayan Zinaida Makarova isimli yaþlý kadýn, hýrsýzýn evin her tarafýný karýþtýrdýðýný, fakat hiç bir þeye dokunmadýðýný söyledi. Makarova, “Eve girdiðimde birilerin eve girdiðini fark ettim. Tüm çekmece ve sandýkar açýlmýþtý, çiçekler yere düþmüþtü. Polise haber vermek istedim. Fakat bu sý rada duvarda 500 ruble ve üzerinde bir kaðýt gördüm. Kaðýtta ‘Babuþka’ (nine) bu size geçiminiz için” þeklinde bir not gördüm “dedi. Yaþlý kadýn Makarova, “Anlaþýlan benim fakir yaþadýðýmý gören hýrsýz, bana acýmýþ” ifadesini kullandý. Moskova / cihan