Ramazan’da intiharlar azalýyor / 3’TE Roma’dan sonra Milano’ya da cami/ 7’DE Gençlik oruçlu, sabýrlý ve mutlu / 10’DA Çocukluðumun Ramazan’larý / 15’TE
Y GERÇEKTEN HABER VERiR
BUGÜN BAÞLADIK Faruk Çakýr’ýn gezi notlarý sayfa 13’te
ASYA’NIN BAHTININ MÝFTAHI, MEÞVERET VE ÞÛRÂDIR
YIL: 42
SAYI: 14.893
10 AÐUSTOS 2011 ÇARÞAMBA / 75 Kr
www.yeniasya.com.tr
ÝMDAT ÇIÐLIÐI DAVUTOÐLU ESAD'LA GÖRÜÞTÜ— Dýþiþleri Bakaný Ahmet Davutoðlu ile Suriye Devlet Baþkaný Beþþar Esad hem heyetlerle birlikte, hem de baþbaþa görüþtü. Davutoðlu, Esad’a operasyonlarý durdurmasý, orduyu çekmesi ve reformlarý yerine getirmesi mesajlarýný iletti. FOTOÐRAF: AA
ÞAM REJÝMÝNÝ YIKMAK SON DERECE ZOR
Suriye Mýsýr’a benzemez
ORSAM Müdürü Doç. Dr. Gökhan Bacýk, Suriye’deki rejimin Arap baharýnýn yaþandýðý diðer ülkelerin hiçbirine benzemediðine dikkat çekerek, “Arkasýndaki yapýlar çözülen Mýsýr’ý yýkmak çok kolaydý. Suriye’yi yýkmak son derece zor. Çünkü arkasýnda Rusya var, Ýran var, Hizbullah var” dedi. Haberi sayfa 4’te
KAYSERÝ TÝCARET ODASI BAÞKANI HASAN ALÝ KÝLCÝ:
Kriz teðet geçecek gibi deðil
Kayseri Ticaret Odasý Baþkaný Hasan Ali Kilci, ABD'de ve AB ülkelerinde yaþanan sýkýntýlarýn Türkiye’yi de etkileyeceðini belirterek, ‘’Bu kriz, pek teðet geçecek gibi görünmüyor’’ þeklinde konuþtu. Haberi sayfa 11’de
DOLAR 1.79’U GÖRDÜ / 11’DE
Yardýmlar 30 milyon TL’yi geçti
SOMALÝ BAÞBAKANINDAN ÝSLÂM DÜNYASINA ÇAÐRI: YARDIMLAR GECÝKÝRSE ÇOK DAHA FAZLA ÝNSAN ÖLÜR, ELÝNÝZÝ ÇABUK TUTUN.
DURUM ÇOK KRÝTÝK SEVÝYEDE
Somali Baþbakaný Muhammed Abdullahi Muhammed, Ýslâm Ýþbirliði Teþkilâtý (ÝÝT) Genel Sekreteri Ekmeleddin Ýhsanoðlu'na gönderdiði mektupta, “Bugün biz Somali halký olarak ÝÝT üyesi ülkelere çok âcil çaðrýda bulunuyoruz. Durum çok kritik seviyede ve yardýmlar gecikirse çok daha fazla can kaybý olabilir” dedi.
Diyanet Ýþleri Baþkanlýðýnýn (DÝB) ‘Her Evden Bir Fitre, Bir Ýftar Afrika’ya’ sloganýyla baþlattýðý yardým kampanyasý kapsamýnda DÝB ve Türkiye Diyanet Vakfý hesaplarýnda biriken nakdî yardým miktarý 25 milyon TL’yi aþarken, bu rakam 1 milyon SMS ile birlikte toplam 30 milyon TL oldu. Haberi sayfa 6’da
RAMAZAN'DA ELÝNÝZÝ UZATIN
Muhammed, “Lütfen mübarek Rama zan ayýnda çok âcil olarak Somali'ye yardým elinizi uzatýn. Yapýlacak her yardým, daha fazla Somaliliyi açlýðýn ve sefaletin pençesinden kur taracaktýr. Aksi takdirde çok daha büyük miktarda hayat kaçýnýlmaz olarak bu topraklarda son bulacaktýr” ifadelerini kullandý.
Haberi sayfa 7’de
Ýftarlar Afrika’ya
Türkiye’nin 12. büyük þirketi Petkim A.Þ. yönetimi ve çalýþanlarý, þirketin her Ramazan'da düzenlediði iftar yemeklerinin parasýný ve çalýþanlarýn gönüllü katkýlarýný birleþtirip Diyanet’in eliyle Kýzýlay’a teslim edecek. Haberi sayfa 6’da
SOMALÝ HALKI 10 YILDAN BERÝ AYNI ÞARTLAR ALTINDA
Felâket 10 senedir ayný
Somali ile komþu olan Etiyopya’da bulunan ÝHH Mütevelli Heyeti Üyesi Osman Atalay, ‘’Ben 10 sene önce de bu bölgeye gelmiþtim. Deðiþen hiçbir þey yok. Bu insanlar 10 senedir ayný konumdalar’’ diyerek acý gerçeði gözler önüne serdi. Haberi sayfa 5’te
YILDA 160 MÝLYAR DOLAR HARCANIYOR Londra Ýtfaiyesi, þehirdeki isyan sebebiyle tarihteki en yoðun gecesini yaþadý. FOTOÐRAF: AA
LONDRA'DAKÝ OLAYLAR ÜÇ ÞEHRE DAHA SIÇRADI
Ýngiltere’de isyan büyüyor
ISSN 13017748
Ýngiltere’nin baþkenti Londra’da geçen Perþembe baþlayan isyan, Manchester, Birmingham ve Liverpool þehirlerine de sýçradý. Þehirlerde binalardan alevler yükseliyor, arabalar ate þe veriliyor ve iþyerleri yaðmalanýyor. Haberi sayfa 7’de
Andýççý albaya tutuklama
Andýç dâvâsýnda, hakkýnda yakalama emri çýkarýlan emekli Albay Fuat Selvi, Ýstanbul 13. Aðýr Ceza Mahkemesince tutuklandý. Haberi sayfa 4’te
Güzelliðe giden parayla 100 Somali kurtulur
Kýzýlay Genel Baþkaný Tekin Küçükali, Afrika’da 90 günde 29 bin çocuðun açlýktan öldüðünü hatýrlatarak, “Ýnsanlarýn bir yýlda sadece güzelleþmek için salonlarda harca dýðý para 160 milyar dolar. 100 tane Somali’yi ayaða kaldýrýr” dedi. Haberi sayfa 6’da
Kýzýlay’a yardým çeki / 6’da
2
LÂHÝKA
10 AÐUSTOS ÇARÞAMBA
‘‘ Sabýrsýzlýðýn bir ilâcý da oruçtur
‘‘
Ramazan-ý Þerifteki oruç, on beþ saat, sahursuz ise yirmi dört saat devam eden bir müddet-i açlýða sabýr ve tahammül ve bir riyazettir ve bir idmandýr. Demek, beþerin musîbetini ikileþtiren sabýrsýzlýðýn ve tahammülsüzlüðün bir ilâcý da oruçtur.
R
SEKÝZÝNCÝ NÜKTE amazan-ý Þerif, insanýn hayat-ý þahsiyesine baktýðý cihetindeki çok hikmetlerinden bir hikmeti þudur ki: Ýnsana en mühim bir ilâç nev’înden maddî ve mânevî bir perhizdir. Ve týbben bir hýmyedir ki, insanýn nefsi yemek, içmek hususunda keyfemâyeþâ hareket ettikçe, hem þahsýn maddî hayatýna týbben zarar verdiði gibi, hem helâlharam demeyip rastgelen þeye saldýrmak, adeta mânevî hayatýný da zehirler. Daha kalbe ve ruha itaat etmek, o nefse güç gelir, serkeþâne dizginini eline alýr. Daha insan ona binemez; o insana biner. Ramazan-ý Þerifte, oruç vasýtasýyla bir nev’î perhize alýþýr, riyazete çalýþýr ve emir dinlemeyi öðrenir. Biçare zayýf mideye de, hazýmdan evvel yemek yemek üzerine doldurmakla hastalýklarý celb etmez. Ve emir vasýtasýyla helâli terk ettiði cihetle, haramdan çekinmek için akýl ve þeriattan gelen emri dinlemeye kabiliyet peydâ eder. Hayat-ý mâneviyeyi bozmamaya çalýþýr. Hem insanýn ekseriyet-i mutlakasý açlýða çok defa müptelâ olur. Sabýr ve tahammül için bir idman veren açlýk, riyazete muhtaçtýr. Ramazan-ý Þerifteki oruç, on beþ saat, sahursuz ise yirmi dört saat devam eden bir müddet-i açlýða sabýr ve tahammül ve bir riyazettir ve bir idmandýr. Demek, beþerin musîbetini ikileþtiren sabýrsýzlýðýn ve tahammülsüzlüðün bir ilâcý da oruçtur. Hem o mide fabrikasýnýn çok hademeleri var. Hem onunla alâkadar çok cihazat-ý insaniye var. Nefis, eðer muvakkat bir ayýn gündüz zamanýnda tatil-i eþgal etmezse, o fabrikanýn hademelerinin ve o cihazatýn hususî ibadetlerini onlara unutturur, kendiyle meþgul eder, tahakkümü altýnda býrakýr. O sair cihazat-ý insaniyeyi de, o mânevî fabrika çarklarýnýn gürültüsü ve dumanlarýyla müþevveþ eder. Nazar-ý dikkatlerini daima kendine celb eder. Ulvî vazifelerini muvakkaten unutturur. Ondandýr ki, eskiden beri çok ehl-i velâyet, tekemmül için riyazete, az yemek ve içmeye kendilerini alýþtýrmýþlar. Fakat Ramazan-ý Þerif orucuyla o fabrikanýn hademeleri anlarlar ki, sýrf o fabrika için yaratýlmamýþlar. Ve sair cihazat, o fabrikanýn süflî eðlencelerine bedel, Ramazan-ý Þerif’te melekî ve ruhanî eðlencelerde telezzüz ederler, nazarlarýný onlara dikerler. Onun içindir ki, Ramazan-ý Þerif’te mü’minler derecâtýna göre ayrý ayrý nurlara, feyizlere, mânevî sürurlara mazhar oluyorlar. Kalb ve ruh, akýl, sýr gibi letâifin o mübarek ayda oruç vasýtasýyla çok terakkiyat ve tefeyyüzleri vardýr. Midenin aðlamasýna raðmen, onlar mâsumâne gülüyorlar. Mektubat, s. 682 LÛGATÇE:
cülûs-u hümayun: Padiþahýn tahta çýkýþý. mukteza-yý hikmet: Hikmetin gereði. ekmel: En mükemmel, olgun, tam. muharremat: Haram kýlýnan þeyler. mâlâyâniyat: Abes, boþ, mânâsýz þeyler. ubudiyet: Kulluk, ibadet. hýmye: Perhiz, yeme-içmeye dikkat
etmek. keyfemâyeþâ: Keyfine göre. serkeþâne: Emir dinlemeyerek, isyan ederek. riyazet: Nefsi kýrma, fani þeylerden nefsini çekerek kanaat içinde yaþamak. cihazat-ý insaniye: Ýnsana ait cihazlar, organlar, duygular. tatil-i eþgal: Meþguliyete ara verme.
[Rüyamda] ümmetimden bir adam gördüm ki, susuzluktan dili dýþarýya sarkmýþ soluyordu. Tuttuðu Ramazan orucu geldi ve ona su ikram etti. Câmiü's-Saðîr, No: 1456 / Hadis-i Þerif Meâli
Rabbânî geminin hademeleri sami_cebeci@hotmail.com
A
Y
sr-ý Saadet öncesi döneme “Cahiliye devri” deniliyordu. Ýnsanlýk âlemi karanlýk bir zaman dilimini yaþýyordu. Kuvvetli olanlar zayýflarý eziyor, kabileler arasý kan dâvâlarý bir türlü bitmiyordu. Nice babalar kocaya vermekten utandýklarý kýzlarýný diri diri topraða gömüyor, ama vicdanlarý hiç rahatsýz olmuyordu. Her taraf putlarla doluydu. Onlara duâlar ediliyor, kurbanlar kesiliyor ve onlardan yardým bekleniyordu. Âlemlerin Rabbine ibadet unutulmuþtu. Ýnsanlýk yoldan çýkmýþtý. Bir rehber, bir kurtarýcý ve bir yol göstericinin gelmesi beklenir olmuþtu. Ve nihayet o kurtarýcý gönderildi. Hira Maðarasý’ndayken gelen Hz. Cebrail (as), Kâinatýn Efendisini (asm) peygamberlikle müjdeledi. Son Peygamber (asm) insanlýðýn ufkunda bir güneþ gibi doðmuþtu. Kendisine inanan bir avuç sahabesiyle Ýslâm dinini teblið vazifesini yürüten Sevgili Peygamberimizin (asm) münkir ve müþriklerle yaptýðý iman mücadelesi yirmi üç yýl sürdü. Meþakkat ve çilelerle geçen zorlu bir mücadeleydi. “Anam babam sana feda olsun ya Resûlullah!” diyen sahabeleri tam bir ihlâs, sadakat ve istikamet âbideleriydi. Hiçbir þey onlarý inandýklarý kudsî dâvâdan döndüremedi. Canlarý pahasýna Allah Resûlüne (asm) ve onun getirdiði hak dine sonuna kadar sahip çýktýlar. Yirmi üç sene bittiðinde, Ýslâm dini bütün Arabistan’a hâkim olmuþtu. Nice azýlý Ýslâm düþmanlarý bile bu yeni dine teslim oldular. Resûlullah (asm) ve sahabeleri, Ýslâm dinine hizmet etmenin güzel neticelerini bizzat gördüler ve tarihe en mükemmel örnek dâvâ adamlarý olarak geçtiler. Bu tarihî olayýn üzerinden asýrlar geçti ve nihayet âhirzamana gelindi. Bu dönemde dehþetli bir din yýkýcýlýðý hükmediyordu. Eskiden dinin himayesini devlet üstlenmiþken, þimdi doðrudan devlet gücü dini ortadan kaldýrmak için kullanýlýyordu. Kur’ân-ý Kerim yasaklanmýþ, camiler depo ve ahýr yapýlmýþtý. Din adamlarý susturulmuþ ve birçoðu asýlmýþtý. Okullardan din dersleri kaldýrýlarak din ile alâkasý olmayan bir neslin oluþmasý hedeflenmiþti. Köy Enstitüleri adý altýnda kurulan okullardan yetiþen öðretmenler Anadolu’ya gönderiliyor ve Marksist bir anlayýþla eðitilen bu insanlar, körpe dimaðlarý zehirleyerek dinsiz bir nesle zemin hazýrlýyorlardý. Müstebit devlet korkusu daða taþa sinmiþti. Milletin kolu kanadý kýrýlmýþ, geleceðe ait ümitleri sönmüþtü. Yeni bir rehbere ihtiyaç vardý. Mehmet Âkif “O nuru gönder Ýlâhî asýrlar oldu yeter. / Bunaldý milletin afaký bir sabah ister.” beytiyle bu genel ihtiyaca tercümanlýk yapýyordu. Her derde lâyýk devayý yaratan Cenâb-ý Hak, Nur Risâleleriyle Bediüzzaman’ý bu millet-i Ýslâmiyenin imdadýna gönderdi. Barla gibi bir nahiyeden doðan bu manevî güneþ, tamamen Kur’ân ve Sünneti esas almýþtý. Bediüzzaman, etrafýna toplanan bir avuç dâvâ arkadaþlarýyla
bu kudsî hizmetin baþýna geçti. Fikir zemininde kýran kýrana bir iman ve inkâr mücadelesi yapýlýyordu. Bu mukaddes dâvâya sahabe misâl sahip çýkan talebelerine Bediüzzaman “Sizler ve bizler öyle bir insan-ý kâmil ismine lâyýk bir þahs-ý manevînin azalarýyýz. Ve hayat-ý ebediye içindeki saadet-i ebediyeyi netice veren bir fabrikanýn çarklarý hükmündeyiz. Ve sahili selâmet olan dârüsselâma ümmet-i Muhammediyeyi (asm) çýkaran bir sefine-i Rabbaniyede çalýþan hademeleriz. Elbette dört fertten bin yüz on bir kuvvet-i manevîyeyi temin eden sýrr-ý ihlâsý kazanmakla tesanüd ve ittihad-ý hakikiyeye muhtacýz ve mecburuz.” (Lem’alar s: 292) diyordu. Bu düsturlarý nazara alýp hayata tatbik eden Üstad ve Nur Talebeleri nihayet fikren galip, muarýzlarý ise maðlûp düþtüler. Ýslâm’ýn alâmetlerinden olan Ezan-ý Muhammedî’nin serbest býrakýlmasý, okullara din dersi konulmasý ve din adamý yetiþtiren okullarýn açýlmasý gibi nice geliþmeler bu galibiyetin delilleriydi.
‘‘
Bediüzzaman "..sahil-i selâmet olan dârüsselâma ümmet-i Muhammediyeyi (asm) çýkaran bir sefine-i Rabbaniyede çalýþan hademeleriz" diyordu. Onun bâkî âlemlere göç etmesinden sonra, ümmeti sahil-i selâmet olan darüsselâma götüren Rabbanî geminin kaptanlýðýný Nur Talebelerinin þahs-ý manevîsi aldý.
Bediüzzaman’ýn bâkî âlemlere göç etmesinden sonra, ümmeti sahil-i selâmet olan darüsselâma götüren Rabbanî geminin kaptanlýðýný Nur Talebelerinin þahs-ý manevîsi aldý. Kur’ân ve Sünnete dayanan Risâle-i Nur sayesinde rotamýz zaten belliydi. Yola kalabalýk olarak devam ediyorduk. Ancak, vukua gelen sosyal olaylar sonucu gemiyi terk edenler oldu. Her on senede bir gelenek haline gelen ihtilâl, muhtýra, darbeler veya içtimaî ve siyasî olaylar bir kýsým arkadaþlarý etkiliyordu. Önce þahs-ý manevîyi temsil durumunda olan bazý þahýslara hüsn-ü zanlarýn kýrýlmasý, arkasýndan su-i zanlarýn baþlamasý, daha sonra cemaatin gidiþatýný ve rotasýný beðenmemek gibi sebeplerle bazý arkadaþlar grup halinde gemiyi terk ediyordu. Fakat bu Rabbanî gemi de her hal ve þart altýnda yoluna devam ediyordu. Bazen rüzgâr arkadan estiðinde hýzlý gidiyor, önden estiði zaman yavaþ da olsa rotasýndan þaþmadan yol alýyordu. Okyanusun ortasýnda gemiden atlayanlarýn hâli meçhuldü. Rabbanî gemi ve hademeleri ise, sapasaðlam olarak yoluna devam ediyor. Bu netice “Merak etmeyin kardeþlerim. Biz, bir inayet altýndayýz.” diyen Bediüzzaman Hazretlerinin bir müjdesiydi.
Hüccet-i Nur bir aðabeyimiz: Seyfeddin Gültekin ergenekonya42@yahoo.com
eyfeddin Aðabeyimizin vefatý hepimizi müteessir etti. Bu teessür, bu güzide aðabeyimizden fani dünyada uzak kalacaðýmýz için, yoksa aðabeyimizin o nurlu hizmetlerinin meyvelerini gittiði o âlemde göreceðine bütün kalbimizle inanýyoruz. Seyfeddin Aðabeyle beraber çok yaþayanlardan deðilim. Yalnýz bazý kimseler olur ki, ona ünsiyet edip sevmeniz için bir an yeter. Seyfeddin Aðabeyin adýný duyardýk önceleri, daha sonra Konya’ya Ankara’dan 2 haftalýðýna okuma programýna gelmiþlerdi. Burada tanýþmýþ ve aðabeyimizin farklý olduðunu hissetmiþtim. Ýhlâsý hem okuyor, hem de yaþýyordu, yaþayan bir ihlâs abidesi olmuþtu aðabeyimiz. Seyfeddin Aðabeyimiz hakkýnda Ömer Faruk Topçu, Mesud Nurver ve Ahmet Tahir Uçkun Aðabeylerimizin yazdýðý dokunaklý yazýlar, aðabeyimizi tanýtmaya ve anmaya yetmiþti aslýnda. Ama bizi de kalem ile hizmet etmeye sevk eden bir aðabeyimizi bir yazý ile zikredeyim istedim. (Bu arada, Ömer Faruk Topçu Aðabeylerimizin, Seyfeddin Aðabeyle ilgili vefa ve veda yazýlarýný bir kitapta toplama fikirlerini tebrik ediyoruz. Bu tür derli-toplu dosya çalýþmalarýna ihtiyacýmýz var.) Seyfeddin Aðabeyimiz, neþriyat hizmetini iman hizmeti ile bütünleþtirmiþti. Konya’daki programda yarým saat yapýlan “gazete okuma saati”, iman hizmetinin ayrýlmayan hizmet çeþitlerinden oluþtuðunu anlamamýzý saðlamýþtý. O yýllarda Yeni Asya’da “Bir anahtardýr Zübeyir” adlý bir makalem çýkmýþtý. Bu yazý, Yeni Asya’da yayýnlanan ilk yazým idi. Seyfeddin Aðabeyimizden yazý çalýþmalarýmýz için büyük teþvik görmüþtük. Bu yazýmý da, yayýnlandýðý gün “gazete okuma saatinde” sesli bir þekilde okutmuþtu Seyfeddin Aðabey. Seyfeddin Aðabeyin sesi, hitabeti, meseleleri çözme yaklaþýmý hemen dikkat çekiyordu. Ýnsan hemen ýsý-
S
nýveriyordu. Kur’ân okumasý, namazdan sonra uzun tuttuðu duâ vakitleri, tatlý sesi ile kardeþler ile yaptýðý imanî müzakereler… Seyfeddin Aðabeyimizin bizi en çok sevindiren hizmetlerinden birisi de camiamýzdaki “vakýf hizmeti” üzerine çalýþmalarý olmuþtur. Daima ebedî meyveler veren bu hizmeti, onun üzerinde diðer âlemde bir Nur gibi parlayacaktýr diye inanýyorum. Bu ehemmiyetli, ama akamete uðramýþ hizmetin yolunu açmak için uðraþmak, bunu da ilk önce kendi hayatýný feda ederek yapmak… Evet aðabey, sen bir tohumdun, manen çürüdün… Nice Seyfeddinler açýyor ve açacak inþâallah… Seyfeddin Aðabeyimize “Zübeyir Aðabey” benzetmesi yapýlmasýnda da, hem hayatýný vakfetmesinin hem de hizmetlerin
hepsini bir görmesinin etkisi var diye düþünüyorum. Birleþtiriciliði, herkesin fýtratýna göre muamelede bulunup ona göre hizmet yollarý göstermesi, hep þevk içinde olup hiç þikâyette bulunmamasý da onu Zübeyrî yapan özelliklerdendi. Muhterem ve muallâ Üstadýmýz Bediüzzaman Hazretleri’nin Nurlarda Ýmam-ý Gazali için þöyle bir tanýmlamasý var: “Hüccet-i Ýslâm”. Seyfeddin Aðabey vefat ettiðinde bu tamlama ve tanýmlama aklýma geldi. Seyfeddin Aðabeyimiz de “Hüccet-i Risâle-i Nur ve Üstad” idi. Kim ki nurlarýn makbuliyetinden emin olmak ister, bu aðabeyimize baksýn yeter… Sanýyorum onun ile kýsa-uzun, az-çok mülâki olan her zat bunu tasdik edecektir. Bazý zatlar vardýr ki, hayatlarý gibi ölümleri de hizmete vesile olur. Seyfeddin Aðabeyin vefatý da þimdiden bir çok hayýrlý hizmetlere medar oldu. Melek sesli, nur yüzlü aðabeyim… Ebedî cennette buluþmak ümidi ile…
HABER
Y
Genel Yayýn Müdürü
Yayýn Koordinatörü
Haber Müdürü Recep BOZDAÐ Ankara Temsilcisi Mehmet KARA Reklam Koordinatörü Mesut ÇOBAN Görsel Yönetmen: Ýbrahim ÖZDABAK
Kâzým GÜLEÇYÜZ
Abdullah ERAÇIKBAÞ
Abone ve Daðýtým Koordinatörü: Adem AZAT
Yeni Asya Gazetecilik Matbaacýlýk ve Yayýncýlýk Sanayi ve Ticaret A.Þ. adýna imtiyaz sahibi
Mehmet KUTLULAR Genel Müdür
Recep TAÞCI
Yazý Ýþleri Müdürü (Sorumlu) Mustafa DÖKÜLER Ýstihbarat Þefi Mustafa GÖKMEN Spor Editörü Erol DOYURAN
Yeni Asya basýn meslek ilkelerine uymaya söz vermiþtir.
Merkez: Gülbahar Cd., Günay Sk., No: 4 Güneþli 34212 Ýstanbul Tel: (0212) 655 88 59 Yazýiþleri fax: (0212) 515 67 62 Kitap satýþ fax: (0212) 651 92 09 Gazete daðýtým: Telefax (0212) 630 48 35 ÝlânReklam servisi fax: 515 24 81 Caðaloðlu: Cemal Nadir Sk., Nur Ýþhaný, No: 1/2, 34410 Ýstanbul. Tel: (0212) 513 09 41 ANKARA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Meþrutiyet Cad. Alibey Ap. No: 29/24, Bakanlýklar/ANKARA Tel: (312) 418 95 46, 418 14 96, Fax: 425 03 36 ALMANYA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Zeppelin Str. 25, 59229 Ahlen, Tel: 004923827668631, Fax: 004923827668632 KKTC TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Avni Efendi Sok., No: 13, Lefkoþa. Tel: 0 542 859 77 75 Baský: Yeni Asya Matbaacýlýk Daðýtým:Doðan Daðýtým Sat. ve Paz. A.Þ.
Yayýn Türü: Yaygýn süreli
ISSN 13017748
10 AÐUSTOS 2011 ÇARÞAMBA
NAMAZ VAKÝTLERÝ Hicrî: 10 Ramazan 1432 Rumî: 28 Temmuz 1427
Ýller Adana Ankara Antalya Balýkesir Bursa Diyarbakýr Elazýð Erzurum Eskiþehir Gaziantep Isparta
Ýmsak 4.11 4.09 4.30 4.30 4.23 3.48 3.49 3.35 4.19 4.02 4.27
Güneþ 5.44 5.48 6.03 6.08 6.03 5.22 5.25 5.14 5.58 5.35 6.01
Öðle 12.51 13.01 13.10 13.21 13.16 12.32 12.36 12.27 13.10 12.43 13.10
Ýkindi 16.36 16.49 16.54 17.09 17.05 16.17 16.22 16.16 16.58 16.27 16.56
Akþam 19.46 20.02 20.05 20.21 20.18 19.29 19.34 19.28 20.11 19.38 20.07
Yatsý 21.11 21.33 21.29 21.51 21.49 20.55 21.02 20.59 21.41 21.03 21.33
Ýller Ýstanbul Ýzmir Kastamonu Kayseri Konya Samsun Þanlýurfa Trabzon Van Zonguldak Lefkoþa
Ýmsak 4.19 4.38 3.59 4.03 4.19 3.49 3.56 3.37 3.33 4.06 4.25
Güneþ 6.01 6.14 5.41 5.40 5.53 5.31 5.30 5.18 5.09 5.49 5.54
Öðle 13.17 13.24 12.57 12.51 13.03 12.47 12.37 12.34 12.19 13.05 12.59
Ýkindi 17.06 17.10 16.47 16.37 16.48 16.37 16.22 16.23 16.05 16.55 16.40
Akþam 20.20 20.22 20.01 19.49 19.59 19.51 19.33 19.37 19.17 20.10 19.51
3 Yatsý 21.53 21.49 21.35 21.17 21.26 21.25 20.58 21.10 20.45 21.44 21.12
Ýntiharýn panzehiri iman ALMAN SOSYOLOG KRONENTHALER, ÝNTÝHARLARIN RAMAZAN'DA EN AZ SEVÝYEYE DÜÞTÜÐÜNÜ BELÝRTEREK, ÝNTÝHARIN PANZEHÝRÝNÝN SAÐLAM ALLAH VE AHÝRET ÝNANCI OLDUÐUNU KAYDETTÝ. ALMANYA Karlsruhe Üniversitesi Sosyal Bilimler Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öðretim Üyesi Doç. Dr. Andrea Kronenthaler (Hatice Özdemir), Ýslâm ülkelerinde Ramazan ayýnda intihar vak'alarýnýn en az seviyeye düþtüðünü belirterek, intiharýn panzehirinin saðlam Allah ve ahiret inancý olduðunu kaydetti. Ramazan ayýnda Antalya’nýn Manavgat ilçesine baðlý Side’ye gelen Kronenthaler, 3 yýldýr Ýslâm ülkelerinde intihar üzerine yaptýðý araþtýrmada intiharlarýn yüzde 90’ýnýn inanç boþluðundan meydana geldiðini
belirtti. Andrea Kronethaler, Ramazan’da intiharlarýn çok az olmasýnýn, manevî duygularýn en üst seviyede olmasýndan kaynaklandýðýný belirtti. Ýslâm’ýn intihara kesin bir dille karþý çýktýðý için muhtemel intihar olaylarýna inanç bakýmýndan set çektiðinin altýný çizen Kronenthaler, kültür erozyonun yüksek, ahlâkî çöküntünün dibe vurmasý, inanç zayýflýðý, bencillik, aile içi iletiþim kopukluðu ve kendisi için yaþama isteði olan insanlarda istedikleri gerçekleþmediðinde intihara meyil ettiklerini aktardý. Antalya / cihan
RAMAZANDA ÝNTÝHARLAR EN AZ SEVÝYEYE ÝNÝYOR
Allah ve ahiret inancý intiharý engelleyen en önemli güç.
KRONENTHALER, “Yaptýðým araþtýrmaya göre, Ýslâm ülkelerinde intihar vak'alarý Ramazan ayýnda en az seviyeye iniyor. Genelde intiharý da inanç boþluðu ve bir sorunu olduðununda çýkýþ yolu bulamayan insanlar yapýyor. Allah ve ahiret inancý intiharý engelleyen en önemli güç. Saðlam Allah inancý olan insanlarda genelde intihar giriþimi olmuyor. Ramazan ayýnýnda manevî hava yüksek olduðu için Ýslâm ülkelerinde intihar vak'alarý çok az oluyor.” diye konuþtu. Dünyanýn her yerinde gençliðin sür'atle yalnýzlaþmaya doðru gittiðinin altýný çizen Kronenthaler, bunun da ruhsal çöküntü, içine kapanma ve kendini ispat etmeye yönelik eylemlerin intiharla son bulduðunu kaydetti.
10 numara yað, ölüme sebep oldu GÝRESUN’UN Görele ilçesinde 8 Haziran’da 9 kiþinin ölümü, 33 kiþinin de yaralanmasýyla sonuçlanan otobüs kazasýyla ilgili soruþturma kapsamýnda bilirkiþi tarafýndan yapýlan incelemede, araçta yakýt olarak motorin yerine 10 numara yað ve solvent karýþýmý kullanýldýðý belirlendi. Görele Cumhuriyet Savcýlýðý’nca sürdürülen soruþturma kapsamýnda ODTÜ Petrol Araþtýrma Merkezi uzmanlarý bölgeye gelerek, otobüsten alýnan numuneleri inceledi. Uzmanlarýn yaptýðý inceleme sonucu hazýrlanan raporda, otobüste motorin yerine yasak olmasýna raðmen 10 numara yað ve solvent karýþýmýnýn yakýt olarak kullanýldýðý tesbit edildi. Giresun / cihan
Þehit olan polisin baba evinde yas var HAKKÂRÝ’DE kimliði henüz belirlenemeyen kiþinin silâhlý saldýrýsý sonucu þehit olan polis memuru Bayram Göde’nin (27) baba evinde yas var. Ýstanbul’da görevli iken bir ay önce Hakkâri’ye tayini çýkan 6 yýllýk polis memuru Bayram Göde’nin 7 aylýk hamile eþi Ayþe ile 6 yaþýndaki oðlu Cihan’ý Ýstanbul’da býrakarak, Hakkâri’ye gittiði bildirildi. Göde’nin ev bulduktan sonra da ailesini yanýna alacaðý öðrenildi. Mersin’in Erdemli ilçesine baðlý Pýnarbaþý Köyünde ikamet eden baba Ramazan ile anne Gülperi Göde acý haber üzerine gözyaþlarýný tutamadý. Baba Ramazan Göde ise, ‘’Bir Bayram günü doðdu bir Ramazan günü aramýzdan ayrýldý. Þehitlik herkese nasip olmaz. Bu benim oðluma nasipmiþ. Takdiri Ýlâhinin önüne geçilmez’’ diyerek gözyaþlarýný tutamadý. Mersin / aa
irtibat@yeniasya.com.tr
Suriye ile nereye? eçtiðimiz Mart ayýnda Þam’daki Hutbe-i Þamiye konulu Risale-i Nur Kongresinin masa çalýþmalarý için gittiðimiz Suriye, o günlerde Tunus, Mýsýr, Yemen ve Libya gibi Arap ülkelerinde olup bitenlerle kýyaslandýðýnda nisbeten sakin görünüyordu, ama Þam dahil, bazý yerlerde kýpýrdanma iþaretleri baþlamýþtý. Ama kongre ekibi Türkiye’ye döndükten kýsa bir zaman sonra olaylar týrmanýþa geçti. Yönetimi protesto eylemleri ve Suriye ordusunun operasyonlarý, çok sayýda can kaybýyla sonuçlandý. Sýnýra yakýn yerlerdeki gerginlik, Türkiye’ye doðru bir göç dalgasý baþlattý. Gelenler için Hatay’da çadýrkentler kuruldu. Sonrasýnda gelenlerin bir kýsmý geri döndü, 7 bin kadarý hâlâ orada. Ramazan arefesinde Hama’da baþlayýp Deyr ez Zor ve Humus’ta devam eden operasyonlar ise giderek týrmanan gerginliði zirveye taþýdý. Ve Türkiye baþta olmak üzere dünyanýn dikkati Suriye’ye çevrildi, Þam’a yapýlan ikazlar sertleþti. Olaylar patlak verdikten sonra ve artarak devam ettiði süreçte Beþþar Esad’ýn müteaddit defalar verdiði reform sözleri, ilk baþta kýsmen de olsa olumlu yankýlar bulduysa da, sonrasýnda etkisini kaybetti. Genel af, çok partili sisteme geçiþ ve yýl sonunda seçim sözleri dahi kaale alýnmadý. Arkasý gelmeyen operasyonlar ve akmaya devam eden kan, sözlerin inandýrýcýlýðýný yok etti. Bir yerden sonra, ABD yönetimi zaten baþýndan beri soðuk baktýðý Þam rejimi ve Esad yönetimi için “Meþruiyetini kaybetti” hükmü verdi. Ýngiltere ise Libya benzeri bir müdahalenin Suriye’ye karþý da gündeme gelebileceðini ima etti. Herþeye raðmen diyalogu sürdürmeye çalýþan Ankara ise, bilhassa Hama olaylarý sonrasýnda bu tutumunu deðiþtirip mesajlarýný sertleþtirdi. Ve Davudoðlu’nun Þam ziyareti, bir anlamda Ankara’nýn Þam’a son uyarýsý niteliðini kazandý. Bütün bunlar tehlikeli bir gidiþin iþaretleri. Daha düne kadar adeta can ciðer kuzu sarmasý olduðumuz, vizeleri kaldýrma sürecinin ilk adýmýný attýðýmýz, karþýlýklý gidiþ geliþlerdeki artýþla sevindiðimiz, son olarak sýnýrda ortak bir baraj inþasýna baþladýðýmýz Suriye ile iliþkilerimizde yeniden eski gergin günlere mi döneceðiz? Hattâ daha ötesinde, çatýþmaya mý gireceðiz? Libya gibi Suriye’ye de bir NATO operasyonu yapýlacak olursa, ittifak üyesi bir komþu ülke olarak tavrýmýz ne olacak? Bu harekâta da canla baþla katýlarak her türlü desteði verecek miyiz? “Suriye halkýný Esad rejiminden kurtarma” gerekçeli bir operasyon, Irak’ta olduðu gibi bir iþgale dönüþür veya Libya’da görüldüðü üzere kanlý iç savaþý daha da kýzýþtýrýrsa, Türkiye böyle birþeye de ortak olmanýn vebalini taþýyabilir mi? Olaylarýn geldiði nokta, Suriye’nin de, Türkiye’nin de son derece tehlikeli ve çok boyutlu bir tuzakla karþý karþýya olduðunu düþündürüyor. Diðer Arap ülkelerini olduðu gibi, Suriye’yi de karýþtýran olaylarda Ýsrail ve ABD parmaðý olduðuna dair önemli ipuçlarý var. Hadiseleri tetikleyen Wikileaks belgeleri baþlý baþýna bir ipucu. Muhalefete alýþýk olmayan Þam rejiminin, barýþçý protesto gösterilerini dahi isyan olarak görüp zor kullanarak bastýrma refleksiyle hareket etmesi, sonuçta tuzakçýlarýn iþini kolaylaþtýrýyor. Baþlangýçta rejmin genel af ilânýný olumlu bir adým olarak desteklemek suretiyle ýlýmlý bir tavýr sergilemiþ olan Ýhvan-ý Müslimîn’in, bilâhare “Esad rejimi artýk gitmeli” noktasýna kaymasý da. Olayýn bir iktidar mücadelesine dönüþmesi, Suriye gibi bir ülkede çok kanlý bir iç savaþa yol açabilir. Ve Türkiye’nin de katýlacaðý bir NATO müdahalesi, böyle bir tabloyu iyice içinden çýkýlmaz bir hale getirebilir. Ýþin o noktaya varmamasý için taraflarýn çok dikkatli davranmasý þart. Suriye ile yakýn iliþkileri olan Ýran’ýn da iþin içine girmesi halinde ise ateþ tüm bölgeye yayýlýr. Muhtemel sonuçlarýnýn tasavvuru dahi tüyler ürpertici olan böyle bir felâkete meydan vermemek için, Suriye’deki gerginlik bir an önce yatýþtýrýlmalý ve barýþçý geçiþ süreci hýzlandýrýlmalý. “Sýfýr sorun” kanlý bir fitneye kurban gitmesin.
G
10
4
HABER
10 AÐUSTOS 2011 ÇARÞAMBA
Y
Dünya, medeniyet kriziyle karþý karþýya cakir@yeniasya.com.tr
Amerika ‘ah’a çarptý! zun yýllardan beri, ekonomik ve siyasî anlamda dünyaya nizamat veren Amerika ciddî bir ekonomik kriz içinde. Þimdiye kadar “Siyasette bir gün uzundur” denilirdi, ama görüldü ki ‘bir gün’ sadece siyasette deðil, yeri ve zamaný geldiðinde ‘ekonomi’de de uzundur. Nitekim, bir ekonomi derecelendirme kuruluþu olan S&P’un yaptýðý bir açýklama baþta ABD olmak üzere bütün dünyayý vurdu, sarstý, yaraladý. Sarsýntý sonrasý dünya borsalarý toplamda 4 trilyon dolar deðer kaybederken, bu rakam Ýstanbul Menkul Kýymetler Borsasý (ÝMKB) için 30 milyar TL’ye yaklaþmýþ. Yani, borsalarda kazanmak isteyen ‘oyun’cular, ciddî para kaybetmiþ. Bu rakamlarý ‘zarar’ hanesine yazmak kolay, ama neticelerini hazmetmek kolay mý? Tabiî ki sarsýntýnýn nerede duracaðýný tahmin etmek de zor. Ünlü spekülatör Jim Rogers, ABD’nin borcunu ödeyebilmesinin muhtemel olmadýðýný söylemiþ. Rogers, “ABD’nin borcunu ödemesi bana fizikî, insanî olarak imkânsýz geliyor. Borcu çevirebilirler ve saçmalýðý oynamaya devam edebilirler, ancak ABD aslýnda iflâsta” demiþ. (Sabah, 9 Aðustos 2011) Dikkat edelim, ‘iflâsta’ olduðu ifade edilen ülke Sudan, Somali ya da Eritre deðil! Düne kadar sarsýlmaz, devrilmez, iflâs etmesi deðil akla; hayale bile gelmez olan Amerika! Elbette seviniyor deðiliz, ama bütün yöneticilerin düþünmesi gereken bir nokta var: Amerika bu hale nasýl düþtü? Baþka sebepler de vardýr, ama en büyük sebep ‘demokrasi ihraç etme’ iddiasýyla çýktýðý yolda bütün dünyaya zulmetmesidir. Bunun en çarpýcý misalleri, Afganistan ve Irak’ta yaþananlardýr. Nitekim, Irak ve Afganistan savaþlarýnýn ABD ekonomisine çok pahalýya mal olduðu ve Amerika Hazinesinin bu iki savaþýn maliyetini karþýlayamadýðý ifade ediliyor. (Bkz.: Süleyman Yaþar’ýn yazýsý, Sabah, 9 Aðustos 2011) Elbette bu tesbit, hadisenin maddî yönünü ortaya koyuyor. Bir de para ile ölçülemeyen yön var ki, kanaatimizce Amerika’yý batýran, iflâsa sürükleyen asýl sebep odur. Amerika, uzun yýllardan beri mazlûmlarýn ‘ah’ýný aldý. Haddizatýnda, tarih þahittir ki bu ‘ah’lar ABD’nin kuruluþu sýrasýnda ‘yerli’ halklardan da alýnmýþtý. Sonrasýnda da “Ben zenginim, ben dünyanýn jandarmasýyým, ben ne istersem onu yaparým” düþüncesi ve bu düþünceye uygun ‘yanlýþ’ davranýþlar dünya devini uçuruma sürükledi. Gerek Irak ve gerekse Afganistan’da yapýlanlar sýrasýnda da bütün dünya Amerika’ya itiraz etti. Afganistan ve Irak baþta olmak üzere dünya ‘insan’lýðý her fýrsatta ABD’ye ‘ah’ gönderdi. Ne yazýk ki Amerika, bu ‘ah’larý ve ‘vah’larý duymadý, dinlemedi ve kulak týkadý. Oysa “Alma mazlûmun ‘ah’ýný, çýkar aheste aheste” diye; hadiselerin tasdik ettiði bir atasözü var. Ayrýca, “Mazlûmun ‘ah’ý, yýkar padiþahý” da yine tasdik edilen bir sözdür. Mazlûmlarýn ‘ah’larýný alan Amerika, gelip iflâs duvarýna dayanmýþtýr. Çok deðil, bir yýl önce “Amerika bu gidiþle ‘ah’a çarpacak” diyenlere kimse kulak vermiyordu. Ýþte sosyal hadiseler böyledir. Biriken ‘ah’larýn ne zaman ve nerede hangi ‘zalim’i yýkacaðý belli olmaz. Amerika’nýn yaþadýðý kriz de aslýnda böyle bir krizdir. Maddî anlamda bu krize çare bulunsa bile, yanlýþlardan ve zulümlerden vazgeçemezse gelip dayanacaðý yer yine yýkýmdýr, krizdir. Fert ve devlet olarak ‘ah’ almamaya çalýþalým, vesselâm.
U
TEBRÝK 2011-2012 Eðitim-Öðretim Yýlýnda Bilecik Üniversitesini kazanan öðrencilerimizi tebrik eder, Erkek öðrencilerimiz için kalacak yer temin edileceðini duyururuz.
Ýrtibat Tel: (0505) 266 60 36
HAS Parti Genel Baþkaný Numan Kurtulmuþ, dünyanýn küresel ölçekte bir krizle karþý karþýya olduðunu belirterek, ‘’Yeni bir paradigmayý ihdas etmeden, yeni bir medeniyet ortaya koymadan sorunlarýn çözümü üzerinde duramayýz. Herkes bizim içinde bulunduðumuz coðrafyadan, bu düþünce ikliminden, medeniyet havzamýzdan bunu bekliyor’’ dedi. Anadolu Aslanlarý Ýþadamlarý Derneði’nce (ASKON) Ýstanbul Büyükþehir Belediyesi Topkapý Sosyal Tesisleri’nde verilen iftar yemeðinde konuþan Kurtulmuþ, ‘’Bugün dünya küresel ölçekte bir krizle karþý karþýya. Bu kriz ne sadece ekonomik krizdir, ne sadece finansal krizdir, ne de sadece bir siyasi krizdir. Bu kriz son 3 asýrdýr dünyaya bütün kurum ve kuruluþlarýyla egemen olan uygarlýðýn, batý medeniyetinin, modern düþüncenin dünyada gelmiþ olduðu bir krizdir. Ve bu kriz bütün
dünyayý kuþatmýþtýr’’ diye konuþtu. Dünyayý yöneten küresel finansal kapitalizmin birkaç yüz bin insanýn eline dünya ekonomisini verdiðini ve þimdi bu güçlerin Amerikan ekonomisini de köþeye sýkýþtýrdýðýný belirten Kurtulmuþ, küresel sistemin nimetlerinin daha fazla tüketilmesinin istendiðini vurgulayarak þöyle devam etti: ‘’Yeni bir paradigmayý ihdas etmeden, yeni bir medeniyet ortaya koymadan sorunlarýn çözümü üzerinde duramayýz. Herkes bizim içinde bulunduðumuz coðrafyadan, bu düþünce ikliminden, medeniyet havzamýzdan bunu bekliyor. Burada problem yok. Problem, bizim medeniyet havzamýzýn hakim insanlarý son 3 asýrdýr olduðu gibi hala küresel sistemin iþleyiþinde buna nasýl çözüm üretilir, onun üzerinde duruyor. Bizim esas odaklanmamýz gereken yer budur.’’
‘’SORUNA BÝZÝM MEDENÝYETÝMÝZ ÇÖZÜM BULUR’’ NUMAN Kurtulmuþ, kuraklýk nedeniyle açlýk yaþayan Somali’ye Türkiye’den yardýmlarýn yapýldýðýna da iþaret ederek, þunlarý söyledi: ‘’Ama dünyaya þunu soracaðýz; ‘Niçin 40 yýl önce dünyada, Afrika’da, Asya’da bir tek Allah’ýn kulu açlýktan ölmedi de þimdi her bir dakikada bir insan ölüyor. Cevabý son derece basittir. Dünyayý bugün krizler yumaðýnýn içine sokan dünyanýn egemen düþüncesi. Sadece elde etmek, sömürmek ve dünyanýn zenginliklerinden kendileri istifade etmek için bir sistem kurdular ve o sistemi bütün dünyaya yaydýlar. Þimdi bu sistem bir kriz içinde. Bu sistemin kurallarý ve düþünce sistematiðiyle bu sorunun çözülmesi mümkün deðil, içinde paylaþma, dayanýþma, dostluk, vefa, yardýmlaþma, dünyanýn nimetlerinden eþit ortaklar olarak hep birlikte istifade etme olan ancak bizim medeniyetimiz çözüm bu lur. Onun için biz bu yardýmlarý yapacaðýz.” Ýstanbul / aa
Sendikal kanunlara düzenleme
“Kamuoyunu yönlendirme amaçlý internet siteleri” davasý kapsamýnda haklarýnda yakalama emri çýkartýlan 14 sanýktan biri olan emekli Albay Fuat Selvi’nin (gözlüklü), Beþiktaþ’taki Ýstanbul Adliyesinde tutuklanmasýna karar verildi.
‘Ýnternet Andýcý’na
ÝLK TUTUKLAMA ÝSTANBUL 13. Aðýr Ceza Mahkemesi, ‘’kamuoyunu yönlendirme amaçlý internet si te le ri’’ da va sý kap sa mýn da haklarýnda yakalama emri çýkartýlan 14 sanýktan biri olan emekli Albay Fuat Selvi’nin tutuklanmasýna karar verdi. Beþiktaþ’taki Ýstanbul Adliyesine gelen Selvi, iþlemlerinin yapýlmasý amacýyla Silivri’de bulunan Ýstanbul 13. Aðýr Ceza Mahkemesine gönderildi. Silivri Ceza ve Ýnfaz Kurumlarý Yerleþkesi’ndeki duruþmada Selvi, ‘’Ben bu suçlarý iþlemedim, ancak takdir mahkemenindir’’
dedi. Görüþü sorulan Ýstanbul Cumhuriyet Savcýsý Mehmet Ali Pekgüzel ise ‘’kuvvetli suç þüphesi’’ gözününe alýnarak Selvi’nin tutuklanmasýný istedi. Delil durumu, kuvvetli suç þüphesini gözününe alarak, adli kontrol uygulamasýnýn yetersiz kalacaðýný belirten mahkeme heyeti, Selvi’nin ‘’Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldýrmak’’ ve ‘’silahlý örgüt üyesi olmak’’ suçlarýndan tutuklanmasýna karar verdi. Ýstanbul 13. Aðýr Ceza Mahkemesi, 22 sanýklý davada YAÞ kararýyla Kara Kuv-
vetleri Eðitim ve Doktrin Komutanlýðýna atanan Orgeneral Hüseyin Nusret Taþdeler, eski 1. Ordu Komutaný emekli Orgeneral Hasan Iðsýz, Koramiral Mehmet Otuzbiroðlu, korgeneraller Mehmet Eröz, Ýsmail Hakký Pekin, tümgeneraller Hýfzý Çubuklu, Mustafa Bakýcý, Tuðamiral Alaettin Sevim, Albay Sedat Özüer, emekli Albay Fuat Selvi, Hulusi Gülbahar, Cemal Gökçeoðlu, Mehmet Bülent Sarýkahya ile Ziya Ýlker Göktaþ hakkýnda yakalama emri çýkartmýþtý. Ýstanbul / aa
Kürtçe savunma reddedildi YARGITAY Kürtçe savunma talebi Türkçe bildiði için reddedilen sanýk hakkýnda verilen karara ‘’savunmanýn kýsýtlandýðý’’ gerekçesiyle yapýlan itirazý kabul etmedi. Yargýtay 9. Ceza Dairesi, Diyarbakýr 4. Aðýr Ceza Mahkemesinde görülen, TCK’nýn ‘’örgüt üyesi olma’’, ‘’patlayýcý madde bulundurma’’ ile ‘’ni telik bakamýndan vahim olan silah veya mermi taþýma’’ suçlarýndan 18 yýl 6 ay hapis cezasýna çarptýrýlan sanýk Süphan Delen’le ilgili incelemesini tamamladý. Kararda, sanýðýn ‘’savunmanýn kýsýtlandýðý’’ yönündeki bozma düþüncesine iþtirak edilmediði belirtilerek, þu ifadelere yer verildi: ‘’Avrupa Ýnsan Hak la rý Söz leþ me si’nin 6/3-e ve CMK’nýn 202. maddesinde düzenlenen bir tercümanýn yardýmýndan yararlanma hakký nýn sanýðýn mahkemenin kullandýðý dili anlamadýðý veya konuþamadýðý durumlarda gerekli olacaðý, dosya kapsamýna göre Türk va tandaþý olup Türkiye’de doðan, Türkçe dilinde yeterli eðitim gören ve soruþturma aþamasýnda, kolluk, savcýlýk ve Sulh Ceza Mahkemesindeki müdafi eþliðinde alýnan ifadelerinde Türkçe olarak ifade veren sanýðýn kovuþturma aþamasýnda Türkçe dilini anlamak ve konuþmakta bir engelinin bulunmamasý ve meramýný anlatabilecek ölçüde Türkçe bildiðinin anlaþýlmasý karþýsýnda savunmanýn kýsýtlandýðý yönündeki bozma düþüncesine iþtirak edilmemiþtir.’’ Yargýtay 9. Ceza Dairesi, mahkemenin verdiði 18 yýl 6 ay ha pis cezasýyla ilgili olarak da ‘’bir isabetsizlik görülmediði’’ gerekçesiyle hükmün onanmasýna karar verdi. Diyarbakýr / aa
ÇALIÞMA ve Sosyal Güvenlik Bakaný Faruk Çelik, 2821 ve 2822 sayýlý sendikal kanunlarýný, Uluslararasý Çalýþma Örgütü (ILO) ve AB normlarýný dikkate alarak, yeniden düzenlemeyi hedeflediklerini söyledi. Çelik’in baþkanlýðýndaki Üçlü Danýþma Kurulu toplantýsýna Türk-Ýþ Baþkaný Mustafa Kumlu, Hak-Ýþ Baþkaný Mahmut Aslan, TÝSK Genel Baþkaný Tuðrul Kutatgobilik, DÝSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, bakanlýk bürokratlarý ve sendika uzmanlarý katýldý. Toplantý öncesinde açýklama yapan Çelik, çalýþma hayatýnýn önündeki sorunlarýn deðerlendirilmesiyle ilgili, 61. hükümet kurulur kurulmaz ilk olarak 12 Temmuz’da Üçlü Danýþma Kurulu’nu bir araya getirdiklerini hatýrlattý. Yaptýklarý toplantýda bir yol haritasý belirlediklerini ifade eden Çelik, bu kapsamda ilk toplantýnýn bugün yapýldýðýný söyledi. 12 Temmuz’daki toplantýda ilk olarak ele alýnacak konularý, 2821 sayýlý Sendikalar Kanunu ve 2822 sayýlý Toplu Ýþ Sözleþmesi Grev ve Lokavt Kanunu olarak belirlediklerini dile getiren Çelik, 2821 ve 2822 yasalarýn yaklaþýk 30 yýldýr tartýþýldýðýný kaydetti. Çelik, ‘’Demokrasiyi özümseyen, sendikalarýn önünü açan, çalýþma hayatýnýn tüm dinamiklerini kucaklayan yeni bir sendikal mevzuata ihtiyaç olduðu bütün kesimler tarafýndan kabul edilmektedir. Hükümet olarak, 2821 ve 2822 sayýlý kanunlarý ILO ve AB normlarýný dikkate alarak, yeniden düzenlemeyi hedefliyoruz. 61. hükümet programýnda da bu bakýþ açý mýzý paylaþtýk’’ dedi. Ankara / aa
CHP, yerel seçim startýný Eylül'de veriyor
CHP Genel Baþkan Yardýmcýsý Gürsel Tekin, Eylül ayýnda yerel seçim startý vereceklerini belirterek, ‘’Yarýn seçim varmýþ gibi herkes alanda çalýþacak’’ dedi. CHP Genel Baþkan Yardýmcýlarý Gürsel Tekin ve Volkan Canalioðlu, CHP il merkezinde ilçe baþkanlarýyla toplantý yaptý. CHP Genel Baþkan Yardýmcýsý Alaaddin Yüksel’in de katýldýðý toplantý çýkýþýnda gazetecilere açýklama yapan Tekin, çok saðlýklý bir toplantý yaptýklarýný söyledi. Ýzmir’de ilçe baþkanlarý ve belediye baþkanlarýnýn dayanýþma içinde çalýþtýklarýný belirten Tekin, Ýzmir’de herhangi bir sorun olmadýðýný dile getirdi. Toplantýda Türkiye’nin sorunlarýný da konuþtuklarýný kaydeden Tekin, ‘’Neler konuþmadýk ki; ekonomik kriz var, siyasal sorunlar var, terör sorunu var, örgütlerimizin önümüzdeki seçimle ilgili yapacaklarý çalýþmalar var, onlarý konuþtuk, baþka ne bekliyordunuz?’’ dedi. Ýlçe baþkanlarýnýn taleplerini de aldýklarýný ifade eden Tekin, þöyle devam etti: ‘’Elbette arkadaþlarýmýzýn talepleri vardý, Genel Merkez olarak bizim yapmamýz gereken bazý sorunlar var, onlarý yapacaðýz. Bizim arkadaþlarýmýzdan beklentimiz yarýn seçim varmýþ gibi herkes alanda çalýþacak. Baþta bizler, Sayýn Genel Baþkanýmýz ve genel baþkan yardýmcýlarý, milletvekilleri, parti meclis üyeleri dahil olmak üzere önümüzdeki günlerde bütün CHP kadrolarýný sokakta göreceksiniz. Eylül ayýnda Türkiye’nin 81 ilinde yerel seçim startý verilecek. Tarih daha belli deðil. Sayýn Genel Baþkanýmýzýn büyük olasýlýkla 8 Eylül’de Ýzmir programý var, bilahare tekrar Ýzmir’de olacak.’’ Ýzmir / aa
“Kayýt Parasý Timi” de çözüm getirmedi Ortadoðu Stratejik Araþtýrmalar Merkezi Müdürü Doç. Dr. Gökhan Bacýk
Suriye, Mýsýr'a benzemez ZÝRVE Üniversitesi Öðretim Üyesi ve Ortadoðu Stratejik Araþtýrmalar Merkezi (ORSAM) Müdürü Doç. Dr. Gökhan Bacýk, Suriye’deki rejimin Arap baharýnýn yaþandýðý diðer ülkelerin hiçbirine benzemediðine dikkat çekerek, “Mýsýr’ý yýkmak çok kolaydý. Çünkü arkasýndaki yapýlar çözülmüþtü. Suriye’yi yýkmak son derece zor. Çünkü arkasýnda Rusya var, Ýran var, Hizbullah var” dedi. Komþu ülkede yaþanan son geliþmeleri deðerlendiren ve Türkiye ile iliþkilerin geldiði durumla ilgili deðerlendirmelerde bulunan Bacýk, “Þüphesiz düþük bir ihtimal olsa bile ipler kopmaya gidiyor. Son bir haftada olup bitenlere bakacak olursak ortada makul ölçüde ümitvar olacak tablo olmadýðý kanaatindeyim” ifadelerini kullandý. Suriye’dekilerin olaylar çýktýktan sonra uluslararasý sistemi test ettiðini anlatan Bacýk, “Ben bunlarý yaparsam uluslararasý sistemden nasýl bir karþýlýk görebilirim’ demiþtir. Sonucunda bir karþýlýk çýkmamýþtýr. Suriye’deki rejim de 40 yýldýr bu tür dengeleri çok iyi hesaplamak tecrübesine sahip. Dolayýsýyla bir tepkinin gelmeyeceðini düþünerek son muhalifin de canýný alarak bir düzen kurmaya çalýþýyor” þeklinde konuþtu.
SURÝYE’NÝN ARKASINDA RUSYA VE ÝRAN VAR SURÝYE'DE 40 yýldýr oluþmuþ mezhep idaresine dikkat çeken Bacýk, burada birbirini dengeleyen birimlerin olduðuna dikkat çekti. Bacýk, “Burada birkaç istihbarat vardýr. Birkaç ordu vardýr. Birisi birine baðlýdýr. Öbürü öbürünü dengeler.Dolayýsýyla Suriye hükümetine bunu yapýn deseniz, bunlarý yapmaktan zorlanacaktýr. Bugüne kadar Arap baharýyla, yani insanlarýn sokaða çýktýðý ülkeler nokta-i nazarýyla Suriye diðer hiçbir ülkeye benzememektedir. Mýsýr’ý yýkmak çok kolaydý. Çünkü arkasýndaki yapýlar çözülmüþtü. Suriye’yi yýkmak son derece zor. Çünkü arkasýnda Rusya var, Ýran var, Hizbullah var. Suriye, otoriter, biraz daha böyle Sünni olmayan bir tür sosyalizmden esinlenen Pazar karþýtý Rusya’ya yakýn olan ülkeler topluluðu olan bir hattýn parça sý. Bunun içinde bir parça Hizbullah var, Ýran var. Dolayýsýyla Suriye’nin ayaðýna bastýðýnýz zaman Ýran’dan ses gelecektir” deðerlendirmesinde bulundu. Gaziantep / cihan
OKULLARDA kayýt parasý ve zorunlu baðýþ þikâyeti üzerine baþlatýlan “Kayýt Parasý Timi” uygulamasýnýn soruna çözüm getirmediði belirtildi. Demokrat Eðitimciler Sendikasý (DES) Genel Baþkaný Gürkan Avcý, okul kayýtlarýnýn baþlamasýyla çok sayýda velinin kayýt parasý ve zorunlu baðýþ þikâyeti üzerine harekete geçen Milli Eðitim Bakanlýðýný yapýlan ihbarlar üzerine okullarda denetim ve idarecileri hakkýnda inceleme baþlatan “Kayýt Parasý Timi” uygulamasýnýn ye ni so run lar ve kar ga þa mey da na ge tir di ði ni savundu. Avcý, “Kayýt parasý ve zorunlu baðýþ sorunun çözümü Milli Eðitim Bakanlýðý’nýn her okula bütçe ayýrarak, eðitim öðretim dönemi baþlamadan okullara göndermesidir” dedi. Okullara verilecek bütçe ile okullarda para toplanmasýna son verileceðini ve okul idarecileri ile öðretmenlerin tahsildarlýktan kurtulacaðýný söyleyen Gürkan Avcý, “Aksi halde okullar hizmetli, güvenlik görevlisi, bakým onarým gibi zorunlu ihtiyaçlarýný karþýlamak için velilerden baðýþ istemek zorunda kalmaktadýr. Her yýl okul idarecileriyle veliler zorunlu baðýþlar nedeniyle karþý karþýya gelmektedir” diye konuþtu. Sendikalarýna baðlý düþünce kuruluþu olan DESAM’ýn (DES Stratejik Araþtýrmalar Merkezi) yaptýðý alan incelemesine göre okullarda yýl boyunca velilerden tam 40 isim adý altýnda para toplandýðýný söyleyen Gürkan Avcý, Milli Eðitim Bakaný Ömer Dinçer’in kayýt parasý ve zorunlu baðýþlarý engellemek için yayýnladýðý genelgenin okullara bütçe ayrýlmamasý durumunda çözüm getirmeyeceðini savundu. Ankara / Fatih Karagöz
HABER
Y
10 AÐUSTOS 2011 ÇARÞAMBA
5
Ramazan’da “Libya plâný” cevher@yeniasya.com.tr
ütün gözlerin çevrildiði Suriye belli ki daha çok konuþulacak. Ancak Ramazan ayýnda Libya’daki karýþýklýk ve iç çatýþmanýn daha da derinleþip, NATO’nun “yanlýþlýk”la yaptýðý saldýrýlarda sivillerin katledilmesi, “Bu ülkede neler oluyor?” sorusunu sorduruyor. Bilindiði gibi Mart ayýndan bu yana aylardýr süren ve gittikçe þiddeti artan çatýþma ve saldýrýlara raðmen, bir türlü Kaddafi’yi “deviremeyen” NATO güçlerini Ramazan öncesi “telâþ” sarmýþ; Ramazan ayýnda Müslüman bir ülkeyi bombalamanýn tepkisinden çekinen ecnebiler, “Ramazan’a kadar Trablus’un iþinin bitirilmesi”nde karar kýlýp operasyona hýz verilmesinde anlaþmýþlardý. Ne var ki Ramazan geldiði halde, Libya’da operasyonlara ara verilmedi. Askerî üslerin ve ülkenin can damarý petrol tesislerinin yanýsýra sivil yerleþimlere saldýrýlar devam ediyor; her iki taraftan da siviller katlediliyor.
B
Lâle baþýna biner lira ceza
DÜNYADA sadece Erzurum’da yetiþen bir tür ters lalenin son kalan 57 adet soðanýný yurt dýþýna götürmeye çalýþýrken yakalanan 2 Hollandalý’ya 56 bin 980 lira cezasý verildi. Kapýkule Gümrük Muhafaza ekipleri, yaklaþýk 2 ay önce Kapýkule sýnýr Kapýsýndan yurt dýþýna çýkýþ yapmak isteyen Hollandalý Franciscus Johannes Linschoten’in (60) kullandýðý 78 BKGF plakalý araçta arama yapmýþ, aramada çoðu endemik 160 türe ait 5 bin 236 adet bitki tohumu, bitki kökü ve fidesi ele geçirilmiþti. Ayrýca Hollandalý kaçakçýlarýn dünyada sadece Erzurum Karayazý’da yetiþen bir tür ters lale olan çiçeðin son kalan 57 adet soðanýný sökerek yurt dýþýna götürmeye çalýþtýklarý ortaya çýkmýþtý. Olayla ilgili soruþturma baþlatýlýrken Hollandalý Johannes Linschoten ve yanýnda yolcu olarak bulunan Micheal Hubertus Klok (29) ifadelerinin alýnmasýnýn ardýndan serbest býrakýlmýþtý. Edirne Çevre ve Orman Müdürü Abdullah Bülbül,endemik bitkileri yurt dýþýna kaçýrmak isterken yakalanan Linschoten ve Klok’a 2872 Sayýlý Çevre Kanunu’na muhalefet suçundan kiþi baþýna 28 bin 490 lira para cezasý verildiðini belirtti. Edirne / aa
Üstelik daha önce Fransýz gazetesi Le Figaro’da açýkan “Ramazan’a kadar iþi bitirme” senaryosuna raðmen, “iþi bitiremeyen” yabancý güçlerin Libya’ya yönelik bombardýmanlarý Ramazan ayýnda da sürdürmeyi plânladýklarý açýklanýyor. AMAÇ, ÜLKEYÝ BÖLMEK… Aslýnda Trablus’un beklenenin ötesinde NATO’nun hava saldýrýsýna aylardýr direnmesi, NATO destekli doðudaki Bingazi merkezli muhaliflerin yer yer ilerlemelerine raðmen yeniden gerilemeleri ve bir türlü ülkenin batýsýný kontrol altýna alamamalarý, ülkeyi kargaþa ve iç savaþla bölünmenin eþiðine getirmekte. “Ramazan’a kadar operasyon bitmeli” denmesinin Ýslâm dünyasýndan gelecek tepkileri azaltmaya ve dünya kamuoyunu oyalamaya dönük bir taktik söylemden ibâret olduðu, NATO Genel Sekreteri Rasmussen’in daha 1 Haziran günü “NATO güçlerinin Kaddafi güçlerine karþý operasyonlarýnýn en az 90 gün daha süreceði”ni söylemesiyle de sabit. Neticede NATO’dan verilen sinyaller de hedefin Kaddafi deðil, ülkenin bölünmesi olduðunu ele veriyor. Otuz yýlý aþkýndýr demokrasi dýþý bir rejimi dayatan, her fýr-
satta “Batýya kafa tutma” þovlarýný yapan ve “Ýslâm sosyalizmi”nden Irak iþgali sonrasý koyu “Amerika ve Batý dostluðu”na kadar her türlü ipte oynayan Kaddafi’yi evvelemirde tasfiyeye yanaþmamasý, bu tesbiti kuvvetlendiriyor. Yine NATO sözcüsünün 2 Aðustos’taki brifingte, “Kaddafi’nin gitmesi”nden bahsetse de cümlelerinin arasýna “Mesele Kaddafi’nin gidip gitmeyeceði deðildir” demesi, “Kaddafi’yi ýskat” paravanýndaki asýl niyeti açýða çýkarýyor. Libya’yý bombalamanýn maksadýnýn, emperyalist küresel güçlerin egemenlik ve çýkarlarý hesâbýna bu ülkeyi ikiye bölmek olduðunu gösteriyor. Ülkenin Batýsý bir yana daha doðusunu bile kontrol edemeyen muhalefetin karýþýk ve kendi içinde bölünmüþ olmasý, tefrikada ecnebilerin “iþi”ni kolaylaþtýrýyor… Zira her ne kadar zaman zaman “Kaddafi’nin Libya’nýn baþýndan alýnmasý”ndan dem vurulsa da, asýl amacýn Libya’nýn iç savaþ kýrýlganlýðýnda Irak gibi bölünüp parçalanmasý olduðu netleþiyor ANKARA’NIN ÝTÝRAZI YOK! Neticede týpký Irak ve Afganistan iþgali ve istilâsýnda olduðu gibi Libya saldýrýsýnýn
da amacýnýn bu ülkeye “demokrasi ve insan haklarý” olmadýðý açýkça sýrýtýyor. Libya operasyonunun, 42 yýldýr diktatör Kaddafi’nin tek baþýna ülkeyi keyfî yönetmesine arka çýkan söz konusu iþgalci Batýlý ülkelerin týpký Sudan’ýn göz göre göre parçalanmasý benzeri, bu ülkeyi kargaþa, kaos ve iç savaþla tüketip bölmeyi hedeflediðini te’yid ediyor. Diðer saldýrý ve savaþlarda olduðu gibi “kara kýt’a” Afrika’nýn petrol ve maden rezevlerinin, yeraltý ve yerüstü kaynaklarýnýn paylaþýmý uðruna, “uluslararasý hukuk” perdesinde “uluslararasý hukuk” resmen çiðneniyor. Büyük stratejik plân bu… Ve Türkiye’nin, NATO içinde askerî operasyona “hami/koruyucu güç” olarak tam destek veren tek Müslüman ülke olarak, bu süreçte en azýndan “mübârek Ramazan’da askerî operasyonlara ve bombalamaya ara verilmesi” önerisini iletmemiþ olmasý; Müslümanlarýn Ramazan’da bombalanmasýna hiçbir çekince koymamasý, düþündürücü… Ýþin ilginç yaný, Baþbakan baþta “NATO’nun Libya’da ne iþi var?” resti çekmiþken, Ankara þimdi Libya’nýn bölünmesine hiçbir itirazda bulunmuyor! Neden acaba?
10 senedir ayný durumdalar ETÝYOPYA’DA YARDIM DAÐITAN ÝHH MÜTEVELLÝ HEYETÝ ÜYESÝ ATALAY, 10 SENE ÖNCE DE BU BÖLGEYE GELDÝÐÝNÝ BELÝRTEREK, “O ZAMAN DA AYNI MANZARA VARDI. BU ÝNSANLAR 10 SENEDÝR AYNI KONUMDALAR’’ DEDÝ.
MEB, 11 bin 544 öðretmen atayayacak
MÝLLÎ Eðitim Bakanlýðý (MEB), Aðustos ayýnda yapacaðý 11 bin 544 kadrolu öðretmen atamasýna iliþkin baþvuru þartlarýnýn ve tercih iþlemlerinin düzenlendiði ‘’Öðretmenlik Ýçin Atama ve Baþvuru Kýlavuzu’’nu yayýmladý. Atama baþvurusu yapacak adaylar kýlavuza, MEB Personel Genel Müdürlüðünün internet sitesinden ulaþabilecek. Bakanlýk, kýlavuzda yer alan ve boþ býrakýlan çizelgelerdeki bilgilerin, il millî eðitim müdürlükleriyle halen yürütülmekte olan çalýþmalar tamamlandýkça baþvurularýn ilk günü olan 18 Aðustos 2011 tarihine kadar girileceðini belirtti. Bu nedenle, kýlavuzun güncel durumunun adaylarca takip edilmesinin gerektiði belirtildi. MEB, 26 Aðustos 2011 tarihinde 11 bin 544 kadrolu öðretmen atamasý yapacak. Baþvurular 18-24 Aðustos 2011 tarihleri arasýnda alýnacak. Adaylar, baþvurularýný ‘’http://personel.meb.gov.tr’’ internet adresindeki Elektronik Baþvuru Formu’nu kullanarak yapacak. Ankara / aa
MAZLUMDER’den ABD’li yetkililere suç duyurusu
ÝNSAN Haklarý ve Mazlumlar için Dayanýþma Derneði (MAZLUMDER), 1945 yýlýnda Japonya’nýn Hiroþima ve Nagazaki þehirlerine atýlan atom bombalarýyla ilgili olarak ABD yetkilileri ve askeri görevlileri hakkýnda savcýlýða suç duyurusunda bulundu. Bakýrköy Adliyesi önünde toplanan MAZLUMDER üyeleri adýna açýklama yapan MAZLUMDER Ýstanbul Þubesi Yönetim Kurulu üyesi Mehmet Ali Devecioðlu, 1 ve 2. dünya savaþlarýnýn birçok ölüme, drama ve vahþete sahne olduðunu, Amerika’nýn 2 Japon þehri Hiroþima ve Nagazaki’de unutulmaz bir vahþet yaþattýðýný belirtti. Devecioðlu, MAZLUMDER’in her yýl birçok vahþeti anarken bu olayý da hatýrladýðýný ifade ederek, ‘’66 yýldýr bu vahþet sürmektedir. Ýnsan haklarýndan öte insanýn varlýðýnýn yok sayýldýðý Hiroþima’da ortaya konan unutulmaz vahþet her doðan sakat çocukla, her yeni kanser vakasýyla nesilden nesile tazelenmektedir’’ diye konuþtu. MAZLUMDER üyeleri, basýn açýklamasýnýn ardýndan hazýrlanan suç duyurusu dilekçesini, Bakýrköy Cumhuriyet Baþsavcýlýðýna sundu. Dilekçede, 1945 yýlýnda Japonya’nýn Hiroþima ve Nagazaki þehirlerine atom bombasý atan Amerika Birleþik Devletleri yetkilileri ve askerî görevlileri hakkýnda ‘’soykýrým’’ ve ‘’insanlýða karþý suçlar’’ suçundan cezalandýrýlmalarý talep edildi. Ýstanbul / aa
ÝHHÝnsanîYardýmVakfý,açlýkvekuraklýðýndayandýðýEtiyopya’daki350çocuðabayramlýkhediyeetti.ÝHHYönetimKuruluÜyesiOsmanAtalay(solda)çocuklarahediyelerverdi.
ÝHH Mütevelli Heyeti Üyesi Osman Atalay, Türkiye’de toplanan yardýmlarý daðýtmak için bulunduðu Etiyopya’da 10 senedir deðiþen bir þey olmadýðýný belirterek, ‘’Ben 10 sene önce de bu bölgeye gelmiþtim. O zaman da ayný manzara vardý. Deðiþen hiçbir þey yok. Bu insanlar 10 senedir ayný konumdalar’’ dedi. Etiyopya’dan telefonla bilgi veren Atalay, Etiyopya Somalisi’nin Baþkenti Ciciga’dan Hartshek bölgesine geçtiklerini, bu bölgenin 5 kilometre ötesinin Somali topraklarý olduðunu anlattý. Etiyopya Somalisi’nin 4,5 milyon, Ciciga’nýn nüfusunun ise 350 bin olduðunu ifade eden Atalay, ‘’Bulunduðumuz Hartshek, 10 sene önce Somali’de çok büyük kuraklýktan sonra göç eden yaklaþýk 1 milyon 200 bin insanýn yaþadýðý bölge. Farklý mülteci kamplarý var. Bu bölgede 3 bin ailenin kaldýðý kampta daðýtým yaptýk. Kamp deyince, Kýzýlay’ýn kurduðu çadýrlara benzer çadýr-
lardan oluþan kamplar gelmesin aklýnýza. Çalý çýrpý ve sopalardan oluþturulan ve üzeri mukavva, naylon, poþet, karton gibi malzemelerle çevrilerek yapýlmýþ, normal bir insanýn adýmlarýyla 6-7 adým uzunluðunda, 2-3 adým geniþliðinde barýnaklardan oluþuyor kamplar’’ diye konuþtu. Bu kamplardan birinde 3 bin aileye hurma, yað ve mýsýrdan oluþan iki kamyon malzeme daðýttýklarýný dile getiren Atalay, her aileye yüzer kilo gýda malzemesi vermeye çalýþtýklarýný belirterek, þunlarý söyledi: ‘’Gördüðümüz manzara içler acýsý. Bu insanlar 10 yýldýr burada, bu þekilde yaþýyor. Gýdasýzlýktan kaynaklanan hastalýklarla yaþýyorlar. Özellikle çocuklarda karýn þiþliði, saçlarýnda renklilik gibi belirtilere yol açmýþ açlýk. Orta yaþ ve üstü insanlarla gençlerde katarakt çok yaygýn. Daðýtýmda izdiham oluþuyor. Toplanan yardýmlarýn hemen hemen tamamýna yakýný gýda malzemesi olarak daðýtýlýyor.
Oysa burada susuzluk da çok büyük sýkýntý. Yardýmlarýn bir bölümüyle su kuyularý açmak da gerekiyor. Bu çadýrlarda, barýnaklarda kalanlara küçük baþ hayvanlar daðýtmak gerekiyor. Yoksa, bir-iki ay sonra bölgedeki insanlarýn durumunun unutulma tehlikesi var. Bu kampanya aylarca, yýllarca sürmeyecek. Ben 10 sene önce de bu bölgeye gelmiþtim. O zaman da ayný manzara vardý. Deðiþen hiçbir þey yok. Bu insanlar 10 senedir ayný konumdalar. Ayný yerlerde kalýyorlar. Sadece doðum oraný yükseliyor. Ama çok sayýda çocuk 4 yaþýna gelmeden ölüyor. Her 10 yýlda bir meydana gelen kuraklýktan kaynaklanan açlýk aslýnda önlenebilir bir þey, eðer projeye dönüþtürülebilirse. Bizlerin bunun için de bir þeyler yapmamýz lazým. Gýda kampanyalarýnýn yanýnda, su kuyularý açarak, insanlara küçük baþ hayvanlar daðýtarak bu insanlarýn ayakta durmalarýný saðlamak lazým.’’ Ankara / aa
Konvoya saldýran terörist ele geçirildi BAÞBAKAN Recep Tayyip Erdoðan’ýn Kastamonu’daki mitingi sonrasý konvoya yapýlan saldýrýda yer aldýðý belirtilen teröristlerden birinin Ordu’da çýkan çatýþmada etkisiz hale getirildi. Alýnan bilgiye göre, ilçeye baðlý Çavdar ve Çardaklý Köyleri arasýndaki arazide arama tarama faaliyetinde bulunan jandarma timleri, bir teröristle karþýlaþtý. Güvenlik güçlerinin “teslim ol” çaðrýsýna ateþle karþýlýk verilmesi üzerine çýkan çatýþmada, terörist silâhýyla birlikte etkisiz hale getirildi. Yapýlan incelemede teröristin “Koçer” kod adlý Yýlmaz S. olduðu tesbit edildi. Etkisiz hale getirilen teröristin yanýnda kalaþ-
nikof marka tüfek, 2 el bombasý, mühimmat, telsiz, radyo, dürbün ve hayat malzemesi bulundu. Ordu Vali Vekili Erdem Kýyak, termal kamera görüntülerinde teröristlerin iki kiþi olduðunun görüldüðünü, ikinci teröristi arama çalýþmalarýnýn sürdürüldüðünü belirterek “Etkisiz hale getirilen teröristin örgüte 2003’te katýldýðý bilgisi var. 1983 doðumlu. Elazýð Kovancýlar nüfusuna kayýtlý. Öldürülen teröristin Baþbakanýmýzýn Kastamonu’daki mitingi sonrasý konvoya yapýlan saldýrýda yer aldýðý bilgisi var. Güvenlik güçlerimizce aranmaktaydý. Tarama sýrasýnda çýkan çatýþmada ölü ele geçirildi” dedi.
ARDAHAN’DA 1 TERÖRÝST ETKÝSÝZ HALE GETÝRÝLDÝ Ardahan Valiliðinden yapýlan yazýlý açýklamaya göre, Senemoðlu Yaylasý Akyol mevkiinde arazi arama tarama faaliyeti yapan Ýl Jandarma Komutanlýðýna baðlý özel hareket timleri, bölgede 3 teröristle karþýlaþtý. Jandarmanýn ‘’dur’’ ihtarýna ateþle karþýlýk verilmesi üzerine çýkan çatýþmada, ‘’Erdal Koçer’’ kod adlý terörist etkisiz hale getirildi. Etkisiz hale getirilen teröristin 19 Kasým 2008’de Aðrý ilinde Jandarma Binbaþý Süleyman Can’ýn þehit edilmesi olayýna katýldýðý ve kanas keskin niþancý tüfeðini kullandýðý belirtildi. Ordu - Ardahan / aa
m.ozturkozturkcu@hotmail.com
Teröre çare üzerine ir meselede tesbit ve teþhisin önemi oldukça mühimdir. Mevcut olay bir hastalýksa, önce tesbiti yapýlarak teþhis edilir, sonra da dermaný uygulamaya konulur. Bu misâlden hareketle diyoruz ki: Ülkemizin Doðu ve Güneydoðu bölgelerinde uzun yýllardýr bir terör belâsý, dolayýsýyla bir hastalýk mevcut. Ayný zamanda bir belâ ve musîbet olan bu hâle, saðlýklý çareler bulunursa, izalesi mümkün olabilir. Peki nedir bunun çaresi? Yýllardýr süren bu hastalýðýn izalesi yönünde köklü çareler neden getirilemiyor? Aslýnda sözkonusu problemlerin izalesinin yollarýndan birisi de, saðlýklý düþünüp köklü çareler bulmaktan geçiyor. Bölgedeki problemler konuþulurken bir takým deðerlendirmeler yapýlýr: Dýþ güçler, bölgenin yýllardýr ihmal ediliþi, yörede yaþayan insanlarýn iki arada bir derede kalýþý sonucu yaþanan problemler, yönetimin saðlýklý kararlar alamayýþýndan doðan eksiklikler, devletin þefkat elinin eksikliði, yöre insanýnýn kendi üzerine düþenleri yapamamasý zaafiyeti, Marksizme dayalý bir hareket oluþundan dolayý terör örgütünün din mefhumuna karþý beslediði ve gösterdiði kin ve düþmanlýða mukabil doðru Ýslâmýn ve Ýslâm’a lâyýk doðruluðun yaþanmasýnda görülen eksiklikler, coðrafî sebepler, bölgenin ekonomik durumunun iyileþmemesi, insanýmýzýn tam ve saðlýklý eðitilememesi gibi hususlar hep konuþulanlar arasýndadýr. Bu konuþulanlarda elbette oldukça gerçeklik payý vardýr. Bütün bu deðerlendirmelerin yaný sýra, uzun yýllar bölgede bulunan ve devletin çeþitli kademelerinde görev yapan insanlarýn bu hususlardaki tesbit ve intibalarý da önem arz etmektedir. Bölgede uzun yýllar görev yapan bir eðitimci ve eðitim idarecisi olarak bizim tesbitlerimizle örtüþen, çeþitli branþlarda görev yapan devlet görevlilerinden bazýlarýnýn intibalarýný sizlerle paylaþmak istiyorum. Doðu’nun bir sýnýr ilçesinde eðitim idarecisi olarak görev yaptýðýmýz yýllarda, yine bölgenin bir baþka ilçesinde kaymakam olarak görev yapan bir dostumla, yýllar sonra büyük bir ilimizde vali yardýmcýsý olarak görev yaptýðý sýrada terörün çaresi üzerine sohbet etmiþtik: Ýkimizin de görüþleri aþaðý yukarý ayný paralelde birleþen dostumuzla þu intibalarý paylaþýyorduk: - Yönetime ve yörede yaþayan insanlara düþen vazifelerin olduðu, - Yöre insanýnýn tahkikî imaný elde etmesi faaliyetlerine yoðunluk verilmesi. Bu hususta Kur’ânî eserler olan Risâle-i Nur Külliyatý’ndan yararlanýlmalýdýr. - Bediüzzaman Hazretlerinin, terörün izalesi ve yörenin cehaletten sýyrýlmasýna yönelik görüþleri oldukça mühimdir. Çözüme yönelik reçetelerini dikkate almak lâzýmdýr. - Bölgede bir “Kürt sorunu” olmadýðý, asýl problemin terör problemi olduðu iyice anlatýlmalýdýr. Ýntibalarýmýzý paylaþtýðýmýz bir diðeri de, bölgede üst kademede görev yapan bir muazzaf askerdi. Ziyaretimizde çare olarak Bediüzzaman’ýn fikirlerini aktardýðýmýz saatler süren sohbetimizde, komutan: “Neden olmasýn, Bediüzzaman’ýn fikirleri oldukça cazip ve güzeldir. Bölgeyi çok iyi tahlil etmiþtir.” diyordu. Evet, bölgedeki terör belâsýndan kurtulmanýn yollarýný ararken, Bediüzzaman’ýn fikirlerine kulak verilmeli. Bu baðlamda onun Kur’ânî yaklaþýmlarýný ele alarak, geniþ çaplý projeler ve çareler üretilmeli.
B
Bakanlar yolsuzlukla mücadele için toplandý TÜRKÝYE’DE Saydamlýðýn Arttýrýlmasý ve Yolsuzlukla Mücadelenin Güçlendirilmesi Komisyonu, Baþbakan Yardýmcýsý Beþir Atalay baþkanlýðýnda toplandý. Yeni Baþbakanlýk binasýndaki toplantýya Adalet Bakaný Sadullah Ergin, Ýçiþleri Bakaný Ýdris Naim Þahin, Maliye Bakaný Mehmet Þimþek, Çalýþma ve Sosyal Güvenlik Bakaný Faruk Çelik ile Gümrük ve Ticaret Bakaný Hayati Yazýcý katýldý. Toplantýda ilgili kurum ve kuruluþlar ile sivil toplum kuruluþlarýndan oluþan çalýþma gruplarýnýn raporlarýnýn deðerlendirilmesi sonucunda Türkiye’de Saydamlýðýn Arttýrýlmasý ve Yolsuzlukla Mücadelenin Güçlendirilmesi Yürütme Kurulu tarafýndan kabul edilen öneriler deðerlendirilerek karara baðlandý. Ankara / aa
6
YURT HABER
10 AÐUSTOS 2011 ÇARÞAMBA
Diyanetin baþlattýðý kampanyada 30 milyon TL toplandý.
Toplanan yardým 30 milyon lirayý geçti
DÝYANET Ýþleri Baþkanlýðý’nýn ‘Her Evden Bir Fitre Bir Ýftar Afrika’ya’ sloganýyla baþlattýðý yardým kampanyasýnýn rakamlarý netleþmeye baþladý. Ramazan’ýn ilk Cuma namazýnda bütün camilerden toplanan yardýmlarla bu rakam rekor bir seviyeye ulaþtý. 8 A ðustos 2011 tarihi itibarý Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý ve Türkiye Diyanet Vakfý hesaplarýnda biriken nakdi yardým miktarý 25 milyon Türk Lirasý’ný aþarken, son verilere göre 1 milyonu bulan SMS’lerle birlikte yardýmlarýn toplam miktarý 30 milyon TL oldu. Öte yandan, önümüzdeki günlerde yurt dýþýnda toplanan yardýmlarýn da ulaþmasýyla bu rakamýn 50 milyon lirayý bulmasý bekleniyor. Ankara / cihan
Y
GÜZELLÝÐE GÝDEN PARAYLA 100 SOMALÝ KURTULUR
KIZILAY’A YARDIM ÇEKÝ
AYAKKABICILAR ODASI, KAMPANYA BAÞLATTI
KIZILAY Genel Baþkaný Tekin Küçükali ise Afrika’da 90 günde 29 bin çocuðun açlýktan öldüðünü hatýrlatarak, “Ýnsanlarýn bir yýlda sadece güzelleþmek için salonlarda harcadýðý para 160 milyar dolar. 100 tane Somali’yi ayaða kaldýrýr” diye konuþtu. Memur Sen’in 40 bin TL’lik yardým çekini, Kýzýlay’a teslim töreninde konuþan Baþkan Küçükali, Afrika özellikle de Somali’de yaþanan açlýk sýkýntýsýnýn boyutlarýna dikkat çekti. Kendini dünya devi olarak ilan eden ülkelerden sadece birinin yýlda evcil hayvanlar için harcadýðý paranýn 40 milyar dolar olduðuna dikkat çeken Küçükali, “Bu para 30 tane Somali’yi ayaða kaldýrýr. Ýnsanlarýn bir yýlda sadece güzelleþtirmek için salonlarda harcadýðý para ise 160 milyar dolar. 100 tane Somali’yi ayaða kaldýrýr” dedi. Ankara / cihan
SELÇUKLU Belediyesince Somali’ye 100 bin lira baðýþta bulunuldu. Selçuklu Belediye Baþkaný Uður Ýbrahim Altay, Somali’de büyük bir insanlýk dramýnýn yaþandýðýný belirterek, yaklaþýk 10 milyon kiþinin açlýk ve susuzluk tehlikesiyle karþý karþýya olduðunu vurguladý. Belediye Meclis üyelerinin, bir oturum ücretinin, Somali’ye yardým kampanyasý için verilmesi kararý aldýklarýný ifade eden Altay, þunlarý kaydetti:’’Selçuklu Belediyesi olarak da kurumsal anlamda 100 bin lira yardýmda bulunduk. Bunun için Kýzýlay ile protokol imzaladýk. Bizim de çorbada bir tuzumuz olsun istiyoruz.’’ Altay, 100 bin liralýk yardým çekini, Kýzýlay Konya Þube Baþkaný Kemal Gödeneli’ye teslim etti. Konya / aa
KURAKLIK ve açlýk felâketiyle karþý karþýya kalan Afrika’ya sivil toplum kuruluþlarýnýn yaný sýra esnaf odalarý da yardýmda bulunmak üzere harekete geçti. Ankara Umum Ayakkabýcýlar ve Çantacýlar Odasý, Somali’ye gönderilmek üzere yardým kampanyasý baþlattý. Oda Baþkaný Hüseyin Uzun, Uzun,’’Açlýktan insanlar ve çocuklar ölmemeliler. Sivil toplum kuruluþlarý, esnaf ve sanatkârlarýmýzý bu insanlara yardým eli uzatmaya çaðýrýyoruz.’’ dedi. Uzun, toplanan yardýmlarýn Kýzýlay vasýtasýyla Somali'ye ulaþtýrýlacaðýný bildirdi. Ýzmir Ayakkabýcýlar Odasý Baþkaný Tahsin Güzel, Afrika’da açlýkla mücadele eden ülkelere de yardým kampanyasý düzenleyeceklerini ifade etti. Ankara - Ýzmir / aa
Ýptal edilen iftar paralarý Somali’ye
PETKÝM A.Þ. yönetimi ve çalýþanlarý, örnek bir sosyal sorumluluk projesine imza atarak, 40 milyon insanýn kronik açlýk tehlikesiyle karþý karþýya olduðu Afrika’ya yardým eli uzatýyor. Þirketin her ramazanda düzenlediði iftar yemekleri iptal edilerek, bunlara harcanacak paralar, çalýþanlarýn gönüllü katkýlarýyla birleþtirilip Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý eliyle Kýzýlay’a teslim edilecek. Memur Sen Genel Baþkaný Ahmet Gündoðdu, Memur Sen’in genel merkez ile il ve ilçelerindeki iftarlarýný iptal ederek, Ýnsanlýk Ölmedi Yardýmlar Afrika’ya kampanyasý baþlattýðýný hatýrlattý. Gündoðdu, “200 bin TL’lik bir iftar maliyeti ile baþlattýðýmýz Afrika’ya yardým kampanyasý il ve ilçelerimizden gelen haberlerle þu anda 450 bin TL’yi geçmiþ durumda” diye konuþtu. Gündoðdu bu rakamýn bayrama kadar 1 milyon TL’nin üzerine çýkmasýný beklediklerini dile getirdi. Ankara / aa
ÝHH ekipleri, Afrika'da yardým faaliyetlerini sürdürüyor.
Ýþ dünyasýndan Afrika’ya yardým eli TÜRKÝYE Odalar ve Borsalar Birliði (TOBB) ve Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý’nýn kýtlýk ve kuraklýk felâketi yaþayan Afrika için baþlattýðý destek çaðrýsýna ilk cevap Ýstanbul Ticaret Odasý’ndan geldi. ÝTO Yönetim Kurulu, Doðu Afrika’ya 300 bin Türk Lirasý maddî yardýmda bulunmayý kararlaþtýrdý. ÝTO Baþkaný Murat Yalçýntaþ, bütün Ýstanbul iþ âlemini Somali’ye yardým yapmaya çaðýrdý. Ege Bölgesi Sanayi Odasý (EBSO), Afrika’daki açlýk ve kuraklýk tehdidinin yaralarýnýn sarýlabilmesi amacýyla yardým kampanyasý baþlattý. Türkiye Ziraat Odalarý Birliði (TZOB), kuraklýk ve açlýk felâketi yaþayan Afrikalýlar için “Ekmeðimizi Afrika Ýle Paylaþýyoruz” sloganýyla yardým kampanyasý baþlattý. Ýstanbul-Ankara / aa
Birleþmiþ Milletlerin tesbitlerine göre kuraklýðýn vurduðu Batý Afrika 11 milyon kiþi açlýðýn pençesinde kývranýrken dünyanýn zengin ülkeleri drama seyirci kalýyor. Türkiye ise dört bir kolda yardým seferberliði baþlatmýþ durumda. FOTOÐRAFLAR: AA
Kara kýt'a için seferberlik BATI AFRÝKA’DA KURAKLIKTAN ZARAR GÖREN AFETZEDELER ÝÇÝN HÜKÜMET, YEREL YÖNETÝMLER VE SÝVÝL TOPLUM KURULUÞLARI TARAFINDAN GIDA YARDIMI SEFERBERLÝÐÝ BAÞLATILDI. BAÞBAKANLIK Afet ve Acil Durum Yönetimi Baþkanlýðý’nýn ulusal koordinasyonunda, Afrika kýt'asýnýn doðusunda yaþanan kuraklýktan zarar gören afetzedelere yardým kampanyasý düzenlenecek. Bakanlar Kurulunun, baþta Somali olmak üzere Afrika’nýn doðusunda kuraklýktan etkilenenlere yönelik yardým kampanyasýna iliþkin kararý, Resmî Gazete’nin dünkü sayýsýnda yayýmlandý. Ankara Büyükþehir Belediye Meclisi, Somali’ye yardým gönderme kararý aldý. Mecliste ayrýca, belediye bütçe imkânlarý nispetinde yapýlacak yardýmlara sýnýrlama getirilmemesi de kararlaþtýrýldý. Büyükþehir Belediye Meclisi Aðustos ayý olaðan toplantýsýnda Somali’ye ‘’yardým eli’’ uzatma kararý alýndý. Orucunu Keçiören’deki iftar çadýrýnda vatandaþlarla birlikte açan Ankara Valisi Alaaddin Yüksel, Afrika’da baþlayan açlýðýn etkisini giderek arttýrdýðýný dile getirdi. Yüksel, þunlarý kaydetti: ‘’Hepimiz bu durumu yüreklerimiz kan aðlayarak izledik. Dolayýsýyla Afrika’nýn neresinde olursa olsun gözünden tek damla yaþ düþen çocuk Türkiye’deki her insanýn yüreðini elbette yaralayacaktýr. Türkiye Cumhuriyeti bu
þartlara bütün ülkelerden önce müdahale ederek, Esenboða Havalimanýndan uçaklar göndererek yardým hamlesini yaptý. Ben de Ankara Valisi olarak ilçe kaymakamlarýmýza, STK’lara, kamu kurum ve kuruluþlarýna gönderdiðim genelgeyle aziz Ankaralýlarý yardýma dâvet ettim. Öyle zannediyorum ki tüm Ankara halký önümüzdeki günlerde buna destek saðlayacaktýr. Eminim saðduyulu Ankaralýlar orada bulunan, aðlayan her çocuðun acýsýnýn yanýnda olacaktýr.’ Ayakdaþ firmasýnýn Iþýkkent Ayakkabýcýlar Sitesi’nde verdiði iftara katýlan Ýzmir Valisi Cahit Kýraç, Baþbakanlýk tarafýndan baþlatýlan Somali’ye yardým kampanyasýna katýlacaklarýný bildirdi. Ýzmir Büyükþehir Belediye Meclisi’nin AKP’li Meclis üyeleri, Aðustos ayý toplantýlarý için aldýklarý oturum huzur haklarýný, Somali’ye gönderme kararý aldý. Ankara - Ýzmir / aa
GEYVE ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ'NDEN (TAÞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA ÝLANI) Dosya No: 2010/95 Talimat Bir borçtan dolayý hacizli/ipotekli olup satýlmasýna karar verilen Sakarya Ýli - Geyve Ýlçesi - Gazi Süleyman Paþa Mahallesi - 32 Ada- 9 Parselde kayýtlý bulunan 447,02 m2 Yüzölçümlü Bahçeli Ahþap Ev ve Ahýr niteliðinde olup taþýnmazýn tamamý 176.452,00 TL bedel üzerinden açýk artýrma suretiyle satýlacaktýr. ÝÝK. 127. Mad. GÖRE SATIÞ ÝLANININ TEBLÝÐÝ : Adresleri tapuda kayýtlý olmayan alakadarlara, gönderilen tebligatlarýn teblið imkânsýzlýðý halinde iþbu satýþ ilaný teblið yerine kaim olmak üzere ilanen teblið olunur. TAÞINMAZIN ÝMAR DURUMU : Taþýnmaz Ýlçe Ýmar planý içersinde kalmaktadýr. TAÞINMAZIN HALÝHAZIR DURUMLARI: Sakarya Ýli - Geyve Ýlçesi - Gazi Süleyman Paþa Mahallesi - 32 Ada- 9 Parselde kayýtlý bulunan taþýnmaz 447,02 m2 Yüzölçümlü olup Tapu kayýtlarýnda Bahçeli Ahþap Ev ve Ahýr niteliðinde olup üzerinde zeminde de betonarme üç katlý ev, iki katlý ahþap ev ve bahçesi bulunmaktadýr. Taþýnmaz üzerinde 90,00 m2 taban alanlý iki+ çatý katlý betonarme bina, 75,00 m2 taban alanlý iki katlý ahþap bina bulunmaktadýr. Taþýnmaz üzerinde bulunan betonarme bina 9,00x 10,00 m ebatlarýnda 90,00 m2 taban alanýna sahip kullaným alaný çýkmalarla beraber 250,00 m2 dir. Binanýn dýþ kapý ve pencere doðra malarý Ahþap doðramadýr. Binanýn dýþ cephesi sývalý ve boyalýdýr. Binanýn yakýt cinsi katý yakýtlý sobalýdýr. Bina zemin katý depo üst katý ise 2 katlý daire olarak kullanýlmaktadýr. Kuru zeminler ahþap, ýslak zeminler seramik olarak inþa edilmiþtir. Ýç sývasý ve boyasý yapýlmýþtýr. Çatýsý ahþap çatý olup kaplamasý Marsilya tipi kiremit kaplamadýr. Taþýnmazýn özellikleri nazara alýnarak toplam deðeri 176.452,00 TL dir. SATIÞ ÞARTLARI : I- Yukarýda açýk tapu kaydý, imar ve hâlihazýr durumu ve kýymeti belirtilen taþýnmazýn 1. AÇIK ARTIRMASI :227.09.2011 günü saat 14:00-14:10 Geyve Hükümet konaðý önünde yapýlacaktýr. Bu açýk arttýrmada taþýnmazlara taktir edilen deðerin % 60'ýný bulmasý ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan diðer alacaklýlar varsa alacaklarý toplamýný, ayrýca satýþ ve paylaþtýrma masraflarýný geçmesi þartý ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alýcý çýkmadýðý taktirde en çok arttýranýn taahhüdü saklý kalmak kaydýyla;
2. AÇIK ARTIRMASI : 07.10.2011 günü saat 14:00-14:10 Geyve Hükümet konaðý önünde yapýlacaktýr. Bu açýk arttýrmada satýþý isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklar varsa bu alacaklar toplamýný, satýþ ve paylaþtýrma masraflarý ile takdir edilen deðerin % 40'ýný geçmesi þartýyla en çok arttýrana ihale olunur. 2- KDV, ihale damga pulu, tapu harcýnýn 1/2'si satýn alana ait olacaktýr. Tellaliye resmi ve birikmiþ emlak ve vergi borçlarý ile satýcý adýna tahakkuk edecek tapu harçlarý, satýþ bedelinden ödenir. 3- Açýk arttýrmaya katýlmak isteyenlerin takdir edilen kýymetin % 20'si nispetinde nakit pey akçesi ya da bu miktar kadar milli bir bankanýn kesin ve süresiz teminat mektubunu vermesi gerekmektedir. Satýþ peþin para iledir. Alýcý istediði taktirde kendisine 10 günü geçmemek üzere mehil verilir. 4- Taþýnmazý satýn alanlar, ihaleye alacaðýna mahsuben iþtirak etmemiþ olmak kaydý ile ihalenin feshi talep edilmiþ olsa bile satýþ bedelini derhal veya ÝÝK. 130. mad. göre verilen süre içinde nakden ödemek zorundadýr. Gayrimenkul kendisine ihale olunan kimse müddetinde parayý vermezse ihale kararý fesih olunarak kendisinden evvel en yüksek teklifte bulunan kim ise arz etmiþ olduðu bedelle almaya razý olursa ona, razý olmaz veya bulunmazsa hemen artýrmaya çýkarýlýr. Bu artýrma ilgililere teblið edilmeyip, yalnýzca satýþtan en az yedi gün önce yapýlacak ilanla yetinilir. Bu artýrmada teklifin ÝÝK.129. mad. hükümlere uymasý þartýyla taþýnmaz en çok artýrana ihale edilir. 5- Haciz alacaklýlarý ile, diðer ilgililerin, varsa irtifak sahipleri de dahil olmak üzere bu gayrimenkul üzerindeki haklarýný, faiz ve masrafa dair olan iddialarýný dayanaðý belgeler ile 15 gün içinde Müdürlüðümüze bildirmeleri gerekir. Aksi taktirde, haklarý tapu sicili ile sabit olmadýkça, paylaþmadan hariç býrakýlacaktýr. 6- Satýþ bedeli hemen ya da verilen süre içinde ödenmezse Ý.Ý.K. 133 maddesi gereðince ihale feshedilir. Ýki ihale arasýndaki farktan ve temerrüt faizinden alýcý ve kefilleri sorumlu tutulacak, fark hiçbir hükme gerek kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 7- Þartname ilan tarihinden itibaren Müdürlüðümüzde herkesin görebilmesi için açýk olup, masrafý verildiði taktirde isteyen alýcýya bir örnek gönderilebilir. 8- Satýþa iþtirak etmek isteyenlerin þartnameyi görmüþ ve münderecatýný kabul etmiþ sayýlacaklarý, baþkaca bilgi almak isteyenlerin dosya numarasý ile Müdürlüðümüze baþvurmalarý ilan olunur. 28.07.2011 www.bik.gov.tr B: 51219
ÝHH VE KAYMAKAMLIK'TAN ORTAK YARDIM KAMPANYASI SOMALÝ’DE yaþanan açlýk için Ýnsan Hak ve Hürriyetleri Ýnsanî Yardým Vakfý (ÝHH) Düzce Þubesi ve Yýðýlca Kaymakamýðý yardým kampanyasý baþlattý. Ýnsan Hak ve Hürriyetleri Ýnsanî Yardým Vakfý (ÝHH) Düzce Þubesi Baþkaný Ali Kasým, Afrika’da kuraklýk ve açlýðýn yaþanmýþ olduðu bugünlerde özellikle Somali için ülke çapýnda yardým kampanyalarý baþlatýldýðýný hatýrlattý. Bu kampanyalardan birinin de Düzce’de düzenlendiði belirten Kasým, derneðin bu yöndeki çalýþmalarýnýn yoðun bir þekilde devam ettiðini söyledi. Kasým, yardým kampanyasý kapsamýnda Cedidiye Camii önünde stant açtýklarýný belirterek, ‘’Bu yardým kampanyamýzý ilçelere de kaydýracaðýz. Vatandaþlarýmýz her türlü fedakârlýðý göstererek, yardým yapýyorlar. Katýlýmýn yoðun olmasý, hem bizim hem de derneðimize hizmet veren kardeþlerimizin þevkini arttýrýyor. Bundan dolayý çalýþmalarýmýzýn geniþlemesini istiyoruz’’ diye konuþtu. Kampanyanýn 13 Aðustos’a ka dar süreceðini belirten Kasým, þu an itibarýyla yaklaþýk 30 bin lira topladýklarýný ilerleyen zamanlarda bu rakamýn çok daha üstüne çýkacaklarýný tahmin ettiklerini söyledi. Yýðýlca Kaymakamý Nuri Gezici de Afrika’da yaþanan açlýk ve kuraklýk felâketi için yardým kampanyasý baþlattýklarýný bildirdi. Gezici, “Tüm Yýðýlca halkýnýn Doðu Afrika ve Somali’de açlýk felâketiyle mücadele eden kardeþlerimize yardým etmek için seferber olacaðýna olan inancýmýz sonsuzdur.’’ Düzce / aa
T. C. GEBZE. 3. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ (TAÞINMAZ SATIÞ ÝLANI) DOSYA NO: 2009/2206 Talimat. Ýpotekli olup satýþýna karar verilen aþaðýda tapu kaydý, adedi, cinsi, evsafý, kýymeti ve önemli özellikleri ile satýþ þartlarý belirtilen taþýnmaz Müdürlüðümüzde açýk arttýrma suretiyle satýlarak paraya çevrilecektir. TAÞINMAZIN TAPU KAYDI: Kocaeli Ýli, Çayýrova Ýlçesi, Þekerpýnar2 mah. Kayin Tapunun 640 ada, 3 parsel sayýlý, 2970,40 m2 miktarlý arsa vasýflý taþýnmazýn tamamý satýlarak paraya çevrilecektir. TAÞINMAZIN ÝMAR DURUMU : Çayýrova Belediye Baþkanlýðý'nýn 14.09.2009 tarih ve 5850 sayýlý yazýsýnda; 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planýnda söz konusu taþýnmazýn Küçük Sanayi alanýnda kaldýðý TAKS: 0,40, KAKS: 0,80, H.max: 15,50 m, Yoldan çekme: 10,00 m, Komþu ve Arka Bahçe Çekme: 5,00 m, olduðu belirtilmiþtir. TAÞINMAZIN HALÝ HAZIR DURUMU : Satýþý yapýlacak olan taþýnmaz Akse Köyü Yerleþim merkezine yakýn bir sanayi bölgesinde, imar uygulamasý görmüþ sanayi parselidir. D. 100 ve TEM Otoyollarýna yakýn bir konumda çevresinde konut ve sanayi tipi yapýlaþma yoðun bir þekilde devam etmektedir. Ýmar durumu itibarý ile üzerinde ekonomik sanayi inþaatý yapýmýna uygundur. 640 ada, 4 parsel ile birlikte etrafý tel çit ile çevrili olarak bir petrol ürünleri firmasý tarafýndan kullanýlmaktadýr. Üzerinde muhtelif cins ve ebatlarda temelsiz taþýnabilir prefabrik yapý bulunmaktadýr. Taþýnabilir olmasý nedeniyle bu yapýlara deðer verilmemiþtir. TAÞINMAZIN KIYMETÝ: Satýþa çýkarýlan arsanýn deðeri 742.600,00 TL (Yediyüzkýrkikibinaltýyüzlira)'dýr. SATIÞ ÞARTLARI: 1. Satýþ: 04/10/2011 tarihinde 14:00 - 14:10 saatleri arasýnda 2. Satýþ: 14/10/2011 tarihinde 14:00 - 14:10 saatleri arasýnda GEBZE 3. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜNDE açýk artýrma suretiyle yapýlacaktýr. Birinci artýrmada tahmin edilen kýymetin % 60'ýný ve rüçhanlý alacaklýlar varsa alacaklarý toplamýný ve satýþ ve paylaþtýrma masraflarýný geçmek þartý ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alýcý çýkmazsa en çok artýranýn taahhüdü baki kalmak þartýyla artýrma 10 gün daha uzatýlarak ikinci satýþ yukarýda
belirtilen tarih ve saatte tekrar yapýlacaktýr. Bu artýrmada da tahmin edilen kýymetin % 40'ýný, rüçhanlý alacaklýlarýn alacaklarý mecmuunu, satýþ ve paylaþtýrma masraflarýný geçmesi þartý ile en çok artýrana ihale olunur. Böyle bir bedelle alýcý çýkmazsa satýþ düþecektir. 2- Artýrmaya iþtirak edeceklerin tahmin edilen kýymetin % 20 nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanýn teminat mektubunu vermeleri lazýmdýr. Satýþ peþin para iledir, alýcý istediðinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Damga vergisi, tapu alým harcý ve masraflarý ile KDV alýcýya aittir. Tellaliye resmi, tapu satým harcý ve birikmiþ vergiler satýþ bedelinden ödenir. Tahliye ve teslim masraflarý alýcýya aittir. 3- Ýpotek sahibi alacaklýlarla diðer ilgililerin (ilgililer tabirine irtifak hakký sahipleri de dahildir) bu gayrimenkul üzerindeki haklarýný hususi ile faiz ve masrafa dair olan iddialarýný dayanaðý belgeler ile onbeþ gün içinde, dairemize bildirmeleri lazýmdýr. Aksi halde haklarý tapu sicili ile sabit olmadýkça paylaþmadan hariç býrakýlacaklardýr. 4- Satýþ bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmez ise ÝÝK'nun 133. maddesi gereðince ihale feshedilir. Ýhaleye katýlýp daha sonra ihale bedelini yatýrmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alýcýlar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasýndaki farktan ve diðer zararlardan ve ayrýca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardýr. Ýhale farký ve temerrüt faizi ayrýca hükme hacet kalmaksýzýn Dairemizce tahsil olunacak, bu fark varsa öncelikle teminat bedelinden alýnacaktýr. 5- Þartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açýk olup, masrafý verildiði takdirde isteyen alýcýya bir örneði gönderilebilir. 6- Satýþa iþtirak edenlerin þartnameyi görmüþ ve münderecatýný kabul etmiþ sayýlacaklarý baþkaca bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasý ile Müdürlüðümüze baþvurmalarý, teblið edilemeyen alakadarlara bu ilanýn teblið yerine geçeceði ilan olunur. Yönetmelik Örnek No: 27* (ÝÝKm. 126) (*) Ýlgililer tabirine irtifak hakký sahipleri de dahildir. NOT: Ýþ bu taþýnmaz satýþ ilaný, tebligat yapýlamayan tüm taraflara (haciz koyduran, takyidatý olan, alacaklý, borçlu, 3. þahýslara) ilanen tebligat yerine geçerlidir. 05.07.2011 www.bik.gov.tr B: 51160
DÜNYA
Y
10 AÐUSTOS 2011 ÇARÞAMBA
7
HABERLER
Tanklar, sýnýra yakýn Binniþ kasabasýnda
SURÝYE’DE tanklar, Türkiye sýnýrýna 30 kilometre uzaklýktaki Binniþ kasabasýna girdi. Görgü þahitleri, Binniþ kasabasýna zýrhlý araçlarýn girdiðini bildirdi. Reuters ajansýnýn sorularýný cevaplayan bir kasaba sakini, bütün kasabanýn teravih namazýndan sonra gösterilere katýldýðýný, zýrhlý araçlarýn bu yüzden kasabaya girdiðini söyledi. Bu arada, zýrhý araçlarýn Suriye’nin petrol üretim bölgesi olan Deyr Ez Zor þehrinin merkezine de girdiði ifade edildi. Askerlerin evlere baskýn düzenlediði, tutuklamalar yaptýðý kaydedildi. Amman / aa
Milano’ya büyük cami projesi
ÝTALYA'NIN Milano Belediyesi yetkilileri ve Milano Müslüman Toplumu’nun aldýðý karara göre, þehirde bir yýl içinde her semte kültür merkezi açýlmasý ve ardýndan büyük cami projesinin hayata geçirilmesi hedefleniyor. Milano Belediyesi yetkilileriyle Müslüman Toplumu yöneticilerinin bir araya geldiði toplantýda, kente büyük bir cami yapýlmasý konusunda anlaþmaya varýldýðý, bunun öncesinde de her semte içinde mescitlerin bulunduðu kültür merkezlerinin açýlmasýnýn kararlaþtýrýldýðý bildirildi. Marino Sarayý’ndaki toplantýya katýlan belediye üst yönetiminin refah iþlerinden sorumlu üyesi Chiara Bisconti yaptýðý açýklamada, “Kent yönetiminin görevlerinden biri de þehir içindeki semtlerde kültür merkezleri oluþturmaktýr. Milano gibi bir þehre geçici, tampon çözümler yakýþmaz” dedi. Bisconti’nin, Ramazan ayý olmasý dolayýsýyla ibadet yeri sorununun öncelik taþýdýðý görüþüne, Milano Müslüman Toplumu yöneticisi Jenner Abdel Hamid Shaari de destek verdi. “Bu geliþmeyi 20 yýldýr bekliyorduk. 20 yýl sonra bugün tam vatandaþ oluyoruz” diyen Shaari, öncelikle semtlerde ibadet edilebilecek kültür merkezlerinin açýlmasý gerektiðini, ardýndan büyük cami projesinin düþünüleceðini söyledi. Roma / aa
Rumsfeld’e dâvâ açýlmasýna onay
ABD'DEKÝ 7. Bölge Temyiz Mahkemesi, Irak’taki bir þirkette çalýþtýklarý sýrada kendilerine iþkence yapýldýðýný iddia eden iki ABD vatandaþýnýn, olayda kiþisel sorumluluðu bulunduðu gerekçesiyle ABD’nin eski Savunma Bakaný Donald Rumsfeld hakkýnda dâvâ açýlmasý yönündeki yaptýðý baþvuruyu haklý buldu. ABD’nin Chicago kentindeki mahkeme, Donald Vance ve Nathan Ertel’in ABD güçlerince 2006 yýlýnda gözaltýna alýnarak kötü muamele ve iþkenceye maruz kaldýklarý gerekçesiyle açtýklarý dâvânýn görülmesine karar verdi. Bir alt mahkemenin aldýðý kararý bire karþý iki oyla onaylayan mahkeme, Rumsfeld’in kabinede bakan olarak görev yapmasý dolayýsýyla kendisine açýlan dâvâlardan muaf tutulmasý gerektiði yönündeki savunmayý ise reddetti. Chicago / aa
Afrika'daki kuraklýk ve açlýðýn en çok etkilediði ülkelerin baþýnda gelen Somali'de baþbakan Abdullahi Muhammed, içinde bulunulan durumun ciddiyetini belirttiði mektubunda ÝÝT'den yardým talebinde bulundu. FOTOÐRAF: AA
Somali’den imdat çýðlýðý SOMALÝ BAÞBAKANI MUHAMMED, ÝÝT’DEN YARDIM TALEP ETTÝ: DURUM ÇOK KRÝTÝK SEVÝYEDE VE YARDIMLAR GECÝKÝRSE ÇOK DAHA FAZLA CAN KAYBI OLABÝLÝR. SOMALÝ Baþbakaný Muhammed Abdullahi Muhammed’in, Ýslâm Ýþbirliði Teþkilâtý (ÝÝT) Genel Sekreteri Ekmeleddin Ýhsanoðlu’na yolladýðý mektupla ülkesindeki büyük kýtlýk ve felâketle ilgili yardým talebinde bulunduðu bildirildi. ÝÝT’den yapýlan yazýlý açýklamaya göre, Somali Baþbakaný Muhammed gönderdiði acil mektupta Genel Sekreter Ýhsanoðlu’na, Somali ve Somaliler için bugüne kadar uluslar arasý kamuoyunda yapmýþ olduðu yardým ve gösterdiði büyük destek için teþekkür etti. Baþbakan Muhammed, ÝÝT’ye üye ülkelerin Somali’deki felâkete
ilk günden beri büyük yardýmlarýnýn olduðunu belirterek, Somali’deki insanî drama dikkati çekti. Somalililerin son 50 yýldýr kuraklýk, açlýk ve terörizmin pençesinde çok acý çektiðine iþaret eden Muhammed, “Bütün bunlarýn yanýnda son 6 ayda gýda fiyatlarýndaki yüzde 400’lük artýþ Somali’de yaþayan insanlara son darbeyi de vurmuþtur” ifadesini kullandý. Somali nüfusunun yüzde 43’ünün, yani 3 milyon 200 bin Somali vatandaþýnýn çok zor þartlar altýnda yaþadýðýný belirten Muhammed, bu insanlarýn acilen yardým beklediðini vurguladý.
“ACÝLEN YARDIM ELÝNÝZÝ UZATIN”
Somali Baþbakaný Muhammed Abdullahi Muhammed, Ýslâm Ýþbirliði Teþkilâtý Genel Sekreteri Ekmeleddin Ýhsanoðlu’na yolladýðý mektupla ülkesindeki büyük kýtlýk ve felâketle ilgili yardým talebinde bulundu.
ÜLKEDEKÝ olumsuz þartlar yüzünden hayvancýlýðýn ve tarýmýn yapýlamaz hale geldiðini kaydeden Muhammed, bugüne dek birçok uluslar arasý ve yerel yardým kuruluþunun Somali’deki durumu yerinde incelediðine dikkati çekerek, bu kuruluþlarýn görevlilerinin milyonlarca Somalilinin kuraklýðýn pençesindeki bölgelerden daha güvenli bölgelere yaptýðý büyük göçe kendi gözleriyle þahit olduðunu belirtti. Muhammed, þöyle devam etti: “Ne yazýktýr ki binlerce insan bu büyük göçe dayanamamýþ ve vefat etmiþtir. Bugün milyonlarca Somalili ülkenin içinde ve dýþýnda farklý bölgelerdeki mülteci kamplarýnda çok zor þart-
larda hayatlarýný sürdürmeye çalýþmaktadýrlar. Bütün bunlarý göz önüne aldýðýnýzda yaþadýðýmýz büyük felâketin boyutlarý daha iyi ortaya çýkmaktadýr. Bugün biz Somali halký olarak ÝÝT üyesi ülkelere çok acil çaðrýda bulunuyoruz. Durum çok kritik seviyede ve yardýmlar gecikirse çok daha fazla can kaybý olabilir. Lütfen mübarek Ramazan ayýnda çok acil olarak Somali’ye yardým elinizi uzatýn. Yapýlacak her yardým daha fazla Somaliliyi açlýðýn ve sefaletin pençesinden kurtaracaktýr. Aksi takdirde çok daha büyük miktarda hayat kaçýnýlmaz olarak bu topraklarda son bulacaktýr.” Ankara / aa
Türkiye Ýsrail’i kýnadý TÜRKÝYE, Ýsrail hükümetinin Doðu Kudüs’teki Har Homa yerleþi minde 900’ün üzerinde yeni konut inþa edilmesine yönelik kararýný kýnadý. Dýþiþleri Bakanlýðýndan yapýlan açýklamada, bir yandan Filistin tarafýyla müzakerelere dönülmesi çaðrýsýnda bulunan Ýsrail hükümetinin diðer yandan tüm uluslar arasý çaðrýlarý dikkate almayarak yasa dýþý yerleþimlere devam etmesi ve taraflar arasýnda tesis edilmesine çalýþýlan güven ortamýný daha da zayýflatmasýnýn kabul edilemez bulunduðu bildirildi. Ankara / aa Ýngiltere'nin baþþehri Londra'da baþlayan isyan, gittikçe yayýlýyor. FOTOÐRAF: AA
Saldýrgan Breivik uyuþturucu almýþ NORVEÇ’TE 77 kiþinin öldürüldüðü çifte saldýrýyý düzenleyen Anders Behring Breivik’in, katliâmý yaparken uyuþturucunun etkisi altýnda olduðu bildirildi. Polis, kan örnekleri üzerinde yapýlan incelemelerin sonuçlarýna dayanarak yaptýðý açýklamada, “uyuþturucu aldýðýný teyit edebileceklerini, bunlarýn ne tip maddeler olduðu konusunda yorum yapmak istemediklerini, ancak bu maddeleri kullandýðýný” belirtti. Psikiyatrlar da Breivik’in ruhsal durumunu incelemeye baþladý. Oslo / aa
ABD temsilcisi Nagasaki’de ABD'NÝN Ýkinci Dünya Savaþý sonun da Ja pon ya’nýn Na ga za ki þehrine atom bombasý atmasýnýn 66. yýlýnda, Nagazaki’de savaþýn acýlarý bir kez daha hatýrlandý. Japonya Baþbakaný Naoto Kan ile Nagazaki Belediye Baþkaný Tomihisa Taue’nun hazýr bulunduðu törene katýlan Amerikan Masla hatgüzarý James P. Zumwalt, Nagazaki’de düzenlenen anma törenlerine katýlan ilk ABD’li resmî temsilci oldu. Tokyo / aa
Londra’da isyan sürüyor Londra’da üçüncü gününde de devam eden isyan þehrin yeni bölgelerine sýçradý. Gelecek yýl düzenlenecek olan Olimpiyat Oyunlarýnýn yapýlacaðý siteye yakýn olan Londra’nýn doðusundaki Hackney ile güneyindeki Peckham ve Lewisham’da polis ile göstericiler arasýnda çatýþma çýktýðý, Peckham ve Lewisham’da binalardan alevlerin yükseldiði, arabalarýn ateþe verildiði belirtiliyor. Söz konusu bölgelerde çetelere üye gençlerin sokaklarda baþýboþ þekilde dolaþtýklarý ifade ediliyor. Bu arada, Londra’da devam eden olaylarýn Birmingham’a sýçradýðý kaydediliyor. Batý Midland Polisi tarafýndan yapýlan açýklamada, Londra’nýn kuzeyindeki Birmingham þehrinde maðazalarýn camlarýný kýran saldýrganlarýn vitrinde sergilenen mallarý çaldýklarýný bildirdi. Açýklamada, ‘’Merkezde olan birçok iþyeri saldýrýya uðradý ve birçok bölgede çok sayýda maðazanýn camlarý kýrýlmak suretiyle vitrinlerde sergilenenler çalýndý’’ denildi. Belirtilerin taþkýnlýðýn Londra’dan Birmingham’a da sýçradýðý yönünde olduðu ifade ediliyor. Londra / aa
ÝNGÝLÝZ BASINI: “LONDRA YANIYOR” ÝNGÝLTERE'DEKÝ þiddetli isyan, Ýngiliz basýnýnda “Orman Kanunu”, “Londra-Ýngiltere Yanýyor” baþlýklarýyla yer aldý. Yaðmalamalar ve kundaklamalarýn yapýldýðý isyaný Independent gazetesi, “Londra alevler altýndayken” polisin ve siyasetçilerin olaylar karþýsýnda yetersiz kaldýklarý yorumuyla duyurdu. Times gazetesinde de “polis sokaklara teslim oldu” deðerlendirmesi dikkati çekti. Gazetenin “Londra yanýyor” baþlýklý baþyazýsýnda, olaylarýn Cumartesi günü polise karþý bir siyasi protesto olarak baþladýðý, ancak fýrsatçýlarýn kundaklama ve maddî kazancýna dönüþtüðü kaydedildi. Independent gazetesindeki yazýda, 1980’lerde Londra’da Brixton semti ile Livepool ve Birmingham þehirlerindeki siyahilerin isyan hareketleriyle son olaylar karþýlaþtýrýlarak, ayaklanmalarýn çoðunun þehirlerin yoksul semtlerinde olduðuna iþaret edildi. Financial Times ise olaylarda sosyal medyanýn rolünün araþtýrýldýðýný belirtti.
8
10 AÐUSTOS 2011 ÇARÞAMBA
Teþhis KAPÝTALÝST sistemin patronu obur olmanýn bedelini ödüyor. Bu oburluk yalnýzca obezlik yapan bir sindirim sistemi oburluðu deðil, ayný zamanda politik, ekonomik, sosyal ve ahlaksal bir oburluktur. Batý’nýn 150-200 yýllýk kapitalizm tarihine bakanlar bunu net olarak görebilir. Tabii onlar da obur deðilse! Emperyalist Batýlý ülkeler kapitalizm uðruna ve onun yolunda baþka ülkeleri iþgal etmiþ ve sömürerek kendileri zenginleþmiþti. Bu zenginlik onlara yetmemiþ olacak ki Batýlý ülkeler sömürgeleþtirdikleri ülke halklarýný da oburlaþtýrmaya çalýþarak psikolojik tatmin peþinde koþtular. Bu ülkelerde oburlaþarak kapitalist dünyanýn politik sistemiyle bütünleþenler göbeklenirken, geri kalanlar oburlaþmak isteseler de Somali’de olduðu gibi sefaletten yalnýzca karýnlarý þiþiyor. Amerikan silah ve petrol tekelleri 100 yýldýr sistemin tüm gücünü kullanarak ülkeleri dolaylý-dolaysýz iþgal ediyor ve kendi oburluðunu karþýlamak için her türlü pis oyuna baþvuruyor. Nefret edip öldürmek de bir oburluktur. Yoksa ABD, Afganistan ve Irak’ý iþgal etmezdi. Yoksa ABD ve onun geleneksel kapitalist-emperyalist müttefik ve yandaþlarý batmak üzereyken bile Libya’yý bombalamazdý. Böyle olmasaydý iflasýn eþiðinde iki ülke Ýtalya ve Ýspanya en ateþli Libya düþmaný kesilmezdi. Üstelik birinin baþbakaný aylar önce Kaddafi’nin elini öpmüþ diðeri ise Baþbakan Erdoðan ile birlikte Medeniyetler Ýttifaký projesinin ortaðý. Ama onlarýn suçu yok. Suç hep Batý’nýn oyununa gelen bizim insanlarýmýzda. Batma derdinde olan ABD ve müttefiði Avrupalýlar ‘Mademki biz batýyoruz bari nefret ettiðimiz halklarý da batýralým’ diyor ve coðrafyamýzý karýþtýrýyor.
MEDYA POLÝTÝK
Y
‘Kemalist ordu’ ne iþ yapar? ASKER hem siyasete karýþmasýn hem de Kemalist kalsýn diyorsanýz olmaz. Ordu Kemalist bir ‘devrim muhafýzý’ ise siyasete de karýþýr, topluma da. Ordunun kýþlasýna çekilmesini, halký fiþlemeyi býrakmasýný, darbecilikten vazgeçmesini istiyorsanýz orduyu Kemalizm’den arýndýrmak zorundasýnýz. Baþka alternatif yok... Neden mi? Ordunun siyasete bulaþmasýnýn en önemli nedenlerinden birisi Kemalizm’in bir devlet ideolojisi olarak anayasal, yasal ve kurumsal konumudur. Ordu, bu ‘devlet ideolojisi’ni korumak ve kollamakla görevli saymaktadýr kendini. Resmi ideolojisi olan bir devlette bu resmi ideolojinin bir sahibi de olacaktýr. Türkiye’de bu, ordudur. ‘Kemalizm tehlike’ye düþtüðünde de ‘görevi’ni yapmakta; ya doðrudan ya da vesayet araçlarýyla müdahale etmektedir. Yeni anayasa yapma sürecindeyiz. Bu anayasa sivil, demokratik ve özgürlükçü olacak, öyle mi? O zaman ‘ideolojisi olmayan bir anayasa’ geliyor demektir. Peki, anayasasýnda resmi ideoloji olmayan devletin ordusunun resmi ideolojisi olur mu? Hayýr, açýk konuþalým, anayasanýn bir ideolojisi olmayacaksa TSK da Kemalist olamaz, olmamalý; ordunun ideolojisi olmaz çünkü.
Bu, ‘radikal bir liberal’in ‘ütopya’sý falan deðil; tam demokrasinin þartýdýr. ‘Askerî vesayet’in bitmesini istiyorsanýz askeri, ideolojisinden yani Kemalizm’den arýndýrmanýz gerekir. Ýnsanlar tabii ki teker teker istediði düþünce sistemine inanabilir. Bu ister Kemalizm, ister sosyalizm, ister Ýslamizm olsun, fark etmez. Ama bir ordunun kurumsal kimliði belli bir ideoloji üzerine inþa edilemez. O zaman bir ‘devrim muhafýzý’ yaratýrsýnýz, ordu deðil. Türkiye’de olan buydu. Böyle olunca da ‘sözde’ demokrasi adý altýnda ‘askerî vesayet’ diye bir ucube yaratýldý. Vesayetin yasal, kurumsal ve kültürel kodlarý üretildi. Bütün bunlarý mümkün, meþru ve normal gösteren ise askeri, belli bir ‘düzen’in koruyucusu ve kollayýcýsý yapan ideolojiydi. Onun da adý, Kemalizm. Adý bazen ‘rejim’, bazen ‘cumhuriyet’ oldu; askerin ‘iþ’i de bu ‘düzen’i korumak ve kollamak. Siz eðer vesayet rejimini deðiþtirip tam demokrasiyi (hadi buna AK Parti gibi ‘ileri demokrasi’ diyelim) getirecekseniz askerin kurumsal olarak hâlâ Kemalist bir dünya görüþü ve zihniyet çerçevesinde kalmasýna imkân yoktur.
‘‘
Bu ülke askerî vesayet rejimini yýkarak tam iþleyen bir demokrasi kuracaksa TSK da Kemalizmin babasý ve hamisi rolünü oynayamaz.
Kemalizm ülkenin kimliðini, siyasetin içeriðini ve sýnýrlarýný, aktörlerin meþruluðunu tepeden tanýmlar. Askerin kurumsal kýlavuzu Kemalizm ise eðitime de karýþýr, ekonomiye de, Kürt meselesine de müdahale eder, baþörtüsüne de. Siyasetin dýþýnda kalmaz, kalamaz. Kemalizm, inananlarý için sosyal, kültürel ve siyasal hayatý düzenleyen ‘kurucu bir prensip’tir. Kemalizm’e baðlý bir ‘kesin inançlý’nýn çoðulculuk, demokrasi, hukukun üstünlüðü gibi ‘deðerler’e nasýl baktýðý sýr deðil. Halka güvenilmez; ‘inanç’ý aydýnlanmýþ öncü kadrolar ve kurumlar koruyacak ve kollayacaktýr. 1960 sonrasý bu ‘misyon’ orduda kaldý. Ordunun ne yaptýðý ve
‘‘
Baþbakan’ýn takýmý
Her G-8 zirvesinde Afrika halklarýna milyarlarca dolarlýk yardým kararý alan Batýlýlar, hiçbir zaman bir kuruþ vermediler. ABD, Irak ve Afganistan’ý ‘demokratikleþtirmek’ yani batýrmak için bu savaþlarda 2 trilyon dolar harcadý. Ama ayný ABD’nin hazine ve bankalarýnda 2 trilyon dolarlýk Suudi ve Körfez ülkelerinin paralarý yatýyor. Ayný ABD ve müttefiði Batýlý ülkeler son 50 yýlda Ortadoðu ülkelerine 2 trilyon dolarlýk silah sattý ve bu ülkelerdeki çaðdýþý anti-demokratik yönetimleri hep sevdi! Çünkü bu ülke yönetimleri bu kadar parayý silah yerine hayýr iþlerine harcamýþ olsaydý baþta Somali olmak üzere dünyada hiç yoksul insan kalmazdý. Bu ise savaþ peþinde olan silah tekellerinin iþini zorlaþtýrýrdý. Ama boþuna. Örneðin 1993’te Somali’yi iþgale yeltenen sonra da iç savaþa sürükleyen Batýlýlar, geçen yýl Somalili korsanlarla savaþmak için bölgeye onlarca savaþ gemisi gönderdi. Þimdi ise herkes Somali’deki açlýk ve sefalleten söz ediyor. Oysa her G-8 zirvesinde Afrika halklarýna milyarlarca dolarlýk yardým kararý alan Batýlýlar, hiçbir zaman bir kuruþ vermediler ve Afrika’da savaþ çýkarmak, halklarý birbirine kýrdýrmak ve bu kara kýtanýn sefalet içinde kalmasý için geleneksel çabalarýna hep devam ettiler. Ýngiltere, Fransa ve Ýtalya diðer Afrika ülkelerini olduðu gibi Somali’yi de 1850 yýlýndan bu yana sömürmek için nöbetleþe görev yaptý. ABD yakýn zamanda onlara katýldý. Ama sonunda Somali paramparça edildi ve iç savaþýn pençesine býrakýldý. 30 yýldýr iç savaþla cebelleþen Somaliler doðal olarak aç ve sefil olacaklardýr. Ýþte bu nedenle Somali’ye yardým edelim diyenler daha öncesinde ‘Somali neden bu hallere düþtü’ diye insanlarý aydýnlatmalýdýr. Ýnsani anlamda çok önemli olmasýna raðmen bir kurbanlýk parasýyla yardýma katýlmak birkaç Somalili çocuðun bir aylýk yaþamýný kurtarabilir ama sonrasýnda ne olacaðý belli. Bu çocuklar ya ölür ya da Batýlýlarýn kýþkýrttýðý iç savaþlara malzeme olur. Ýnsanlara gerçekleri en çýplak, net ve provokatif bir þekilde anlatmalýyýz. Yoksa safra kesesi patlamýþ bir hastaya ‘üþütmüþsün al þu aspirini, hiçbir þeyin kalmaz’ diyen doktor durumuna düþeriz. Þöyle bir etrafýnýza bakýn. Batý her tarafýmýzý mýncýklýyor ama biz yalnýzca apandist ya da safra kesemiz patlayýnca hastalandýðýmýzý sanýyoruz. Doktorumuz kapitalist- emperyalist sistem olduðu sürece ne ölür ne de yaþarýz. Son anda torpille ameliyata alýnsak bile asla uzun yaþamayýz. Çünkü nefes almak her zaman yaþamak demek deðildir. Hüsnü Mahalli, Akþam, 9.8.2011
neden yaptýðýna bakarsanýz 27 Mayýs’tan beri ‘halkýn, ülkenin ve hatta devletin ordusu’ fikrinden çok ‘rejimin’, yani ‘Kemalizm’in ordusu’ fikrinin aðýrlýkta olduðunu görürsünüz. Ee, Kemalist bir ordu da, halkýn iktidar yaptýðý siyasal güçlere karþý rejimi ‘korumak ve kollamak’ adýna her þeyi yapabilir, buna doðrudan darbe kadar, andýçlama, fiþleme, kara propaganda da dahildir! Sadede gelirsek; bu ülke askerî vesayet rejimini yýkarak tam iþleyen bir demokrasi kuracaksa TSK da Kemalizm’in babasý ve hamisi rolünü oynayamaz. Böyle bir rolü varsa, olduðunu sanýyorsa veya siz bu misyonu ona veriyorsanýz tabii ki ‘Kemalizm tehlikede’ olduðunda darbe de yapar, kara propaganda da, Balyoz da planlar, Kafes de... Ordunun sosyalisti, Ýslamisti veya Kemalisti olmaz. Olursa zaten ordu olmaz... Yeni anayasa sözü veren ve son YAÞ toplantýsýndaki fotoðrafla demokratlarý heyecanlandýran Baþbakan Erdoðan’a duyurulur; orduyu siyaseti vazife edinen bir ‘Kemalist devrim muhafýzý’ olmak yerine profesyonel bir güce dönüþtürmek istiyorsa... Ýhsan Daðý, Zaman, 9.8.2011
Kap, La Vanguardia / Ýspanya
Vesayet rejimi ne zaman bitecek? BUGÜNLERDE en çok tartýþýlan sorulardan biri þu: “Vesayet Rejimi sona erdi mi, ermedi mi?” Toplumsal ve siyasal süreçlere, baþlangýç ve bitiþ tarihleri koymak zordur. Biz ancak hukuki bir konuda bunu yapabiliriz. Hiç kuþku yok: Atanmýþ askerlerin, seçilmiþlerin iktidarýna ortak olup önemli konularda son sözü söylediði Vesayet Rejimi ciddi bir erozyona uðradý. Ancak bir bitiþten söz edebilmemiz için bu durumun hukuken de tescil edilmesi gerekir. Yani Anayasa ve yasalarda yapýlacak deðiþikliklerle Vesayet Rejiminin bittiði apaçýk gösterilmeli. Bu türden deðiþiklikler yapýldý mý? Genelkurmay Baþkanlýðý, Milli Savunma Bakanlýðý’na baðlandý mý? Hayýr! Darbelere gerekçe oluþturan ünlü 35’inci madde yeniden yazýldý mý? Hayýr! Yargý sistemini iki baþlý hale getiren askeri yargý mekanizmasý, demokratik hukuk devleti normlarýna uyduruldu mu? Hayýr! O halde pratik etkisi azalsa da... Hukuksal açýdan Vesayet Rejimi aynen devam ediyor. Bugün AK Parti yüzde 50 oy aldýðý için askerler bir adým
‘‘
Vesayet rejiminin gerçekten bitip bitmediðini bize müstakbel Anayasa gösterecek.
geri atýp durdu. Askerlerin ciddi bir bölümü fýrtýnanýn geçmesini bekliyor. “Devran dönecek, YAÞ masasýnda GK Baþkanýmýz, yine Baþbakan ile yan yana oturacak” diyorlar. Gerçekten de gün gelecek, AKP iktidardan inecek. Hükümeti baþka bir parti kuracak. Peki, o zaman ne olacak? Süheyl Batumlu, Emine Ülker Tarhanlý, Nur Serterli muhayyel bir CHP iktidarý döneminde, askerin biti kanlanmayacak mý? Vesayet Rejiminin gerçekten bitip bitmediðini bize müstakbel Anayasa gösterecek. Emre Aköz, Sabah, 9.8.2011
BÝZÝM medyada yeni bir kadro açýldý anlaþýlan. “Baþbakan’ýn gazetecileri” kadrosu. “Paþa kükredi” gazeteciliðinden, “Recep Tayyip Erdoðan kükredi” gazeteciliðine geçiþ yapýyoruz. Bu “Baþbakan’ýn gazetecilerine” göre Baþbakan Erdoðan ne yaparsa muhteþem yapar. Baþbakan’a elleþmeyin, eleþtirmeyin, laf söylemeyin. Erdoðan askerle mi çatýþtý, “Dik durdu, askeri geriletti”, Baþbakan iki gün sonra ayný askerle mi anlaþtý, “Baþbakan gereðini yaptý”. Ýki gün önce niye çatýþtý, iki gün sonra niye anlaþtý? Bu yeni “komuta kademesi” ile Baþbakan birlikte çalýþacaðý için bu kadro “Baþbakan’ýn takýmý” imiþ, onun için “yeni kadronun” istediklerini yapmasý çok doðruymuþ. Daha geçen gün YAÞ toplantýsýnda Baþbakan’ýn ayný masaya oturduðu “yeni takýmýndan” bir orgeneral için mahkeme “yakalama” kararý çýkarttý. Çünkü Baþbakan’ýn bu yeni takýmýnýn parçasý olan orgeneral, ayný baþbakaný devirmek ve aleyhinde kamuoyu oluþturmak için yalanlar yazýp, iftiralar atan internet siteleri kurmuþ. Aferin Baþbakan’a, kendine iyi takým seçmiþ. Birlikte masaya oturmasýnýn üstünden üç gün geçmeden “takým arkadaþý” hapishaneye gidiyor. Ne olacak þimdi? Baþbakan, bir paket sigara alýp “takým arkadaþýný” ziyarete mi yollanacak? Savcýnýn hakkýnda “tutuklama” isteðinde bulunduðu orgenerali sen “açýða almak” yerine yeni bir göreve atarsan, daha senin imzanýn mürekkebi kurumadan atamasýna imza attýðýn adamý tutuklarlar. Bizim baþbakan fazla pragmatik. Hadi diyelim ki o bir siyasetçidir, suda balýk gibi âni manevralarla bir o yana, bir bu yana hamle eder, peki medyaya ne oluyor? Bizim köþe yazarlarý da mý pragmatik? Hep birlikte balýk sürüsü gibi Baþbakan ne yana dönerse onlar da o yana mý dönecek? Eðer öyle yaparlarsa, kim Baþbakan’a “bir de düz git kardeþim” diyecek? Kim eleþtirecek Baþbakan’ý? Kim “tutarlý” davranmasýný isteyecek? Türkiye deðiþiyor ama bu deðiþimi “sistemleþtirmeyi” bir türlü beceremiyor. Bu sistemsiz ve kuralsýz deðiþim içinde bir yerden bir yere kaymak çok kolay, medyanýn ciddi ve tutarlý önerilerine, düþmanlýktan deðil en iyiyi bulmak isteðinden kaynaklanan eleþtirilerine çok ihtiyaç var. Medya bu rolünden vazgeçerse politikacýlarýn kaygan zeminde savrulmalarýný denetleyecek hiçbir güç kalmaz ortada. Ahmet Altan, Taraf, 9.8.2011
MAKALE
Y
10 AÐUSTOS 2011 ÇARÞAMBA
9
Teblið ve irþadda ispat metodu fersadoglu@yeniasya.com.tr
man ve Ýslâm esaslarý anlatýlýrken muhatabýný iyi tanýma; kime, neyi, nasýl ve hangi üslûpla anlatma yanýnda, tebliðcinin üslûp ve metodu da fevkalâde önem arz eder. Ýslâmiyet’te ruhbanlýk, Müslümanlýkta ruhban sýnýfý yoktur. Öyleyse, teblið ve irþad görevini “her mü’min” ifa edecektir: “Sizler insanlar için çýkarýlmýþ en hayýrlý ümmetsiniz. Ýyiliði emreder, kötülükten nehyedersiniz.” 1
Ý
“Peygamberler dedi ki: ‘Rabbimiz biliyor ki, biz size gönderilmiþ elçileriz... Vazifemiz, size hakký bildirmekten ibarettir.” 2 “Peygamber’e düþen ancak teblið etmektir” 3 þeklinde, benzer birçok âyet ve hadiste vurgulanýr, bu husus. Takip edilmesi gereken üslûbun çerçevesi de, “Ýnsanlarý Rabbinin yoluna hikmetle ve güzel öðütlerle çaðýr ve onlarla olan mücadeleni en gü zel þe kil de yap. Þüp he siz ki Rab bin, O’nun yolundan sapanlarý en iyi bilendir; doðru yolda olanlarý en iyi bilen de yine O’dur” 4 â yetiyle çizilir. Âyette geçen “hikmet, güzel öðüt ve mücadele,” tehdit/cebir/zor yolunu deðil, ikna metodunu/yumuþak üslûbu nazara verir. Peygamberimiz (asm) bu hakikatleri fiilen ve hâl diliyle yaþayýp açýklarken, “Kolaylaþtýrýn, zor-
‘‘
Ýman ve Ýslâm esaslarýný anlatmada en etkili metotlardan birisi, ispat ve izah ederek iknadýr.
laþtýrmayýn; müjdeleyin, nefret ettirmeyin” 5 tarzýnda yorumlar. Ýkna ve ispat; tergip, yani raðbeti arttýrma; terhip/sakýndýrma; tebþir/müjdeleme ve korkutma da dengeli olmayý gerektirir. Hiç þüphesiz, bu hakikatlerden çýkan sonuç, i-
man ve Ýslâm esaslarýný anlatmada en etkili metotlardan birisi, ispat ve izah ederek iknadýr. Ýkna, uyma/ittiba etmede önemli rol oynar ve üç esas söz konusudur: • Tebliði verenin, • Mesajýn mahiyetinin • Ve mesajý alanýn özellikleri... Dâî/tebliðci sahasýnda otorite, güvenilir, güzel/düzgün, hoþ bir görünümü yanýnda en önemli özelliði þudur: Mesajý akla yatkýn, ispat edilir, kalp ile vicdanlarý tatmin edici ve ayrýntýlý bilgiyi ihtiva etmelidir. Dipnotlar: 1- Âl-i Ýmran Sûresi: 110., 2- Yasin Sûresi: 16., 3Ankebut Sûresi: 18., 4- Nahl Sûresi: 125., 5- Buhârî, Ýlim: 12, Müslim, Eþribe: 70.
Post-Mýsýr günlükleri rasityucel-19@hotmail.com
Bir vedanýn getirdikleri
Mal ve mülkler Bir çok kavga, mal ve mülk nizasýndan çýkýyor. Kimi alýyor, kimi ise vermiyor. Eskiden mirastan kadýn bir hisse, erkek iki hisse alýyordu. Cumhuriyet idaresi bu Ýslâm hükmünü uygulamadan kaldýrarak, kadýn ve erkeðin hisselerini eþitledi. Halbuki, bir hisse alan kýz çocuðu ile iki hisse alan erkek çocuðu evlenince zaten eþitleniyordu. Ýnsanlarýn mal ve mülke karþý zayýflýklarý dillere destandýr. Kardeþler birbirine girer, küslükler ve dargýnlýklar uzar gider. Bir çok miras dâvâlarý böyle geliþti. Ama kimse malýný omuzlayýp götüremedi. “Mal da yalan, mülk de yalan, var biraz da sen oyalan” denildi. En cahiller bile mal-mülkte âlimlerden âlimdir. Menfaattir zira. Kim o nun hak ký na mü da he le e der se, kavga çýkardý. Özellikle günümüzde imkânlar önemli. Olmasa da olmuyor. En azýndan bir evi ve daimî bir geliri olmasý gerekli. Ama, bunu bir hastalýk haline getirmek yanlýþtýr. Dünyayý çalýþma yönüyle deðil kalben terk etmelidir. Bir çok kargaþalar, huzursuzluklar, sýnýr ve mal anlaþmazlýklarý sürüp gidiyor. Muhtaç olmak zor bir þeydir. Ne merde, ne de nâmerde, ne de baþkasýna… Ama bir de muhtaçlar ve bitkinler var. Onlar ihmal edilmemeli. Dün ya ni met le ri ne a de ta ta par ca sý na baðlanmak da bir çeþit hastalýktýr. Maneviyatta geri olanlar, maddiyata yönelir. Elindekileri kimseler ile paylaþmazlar. Adlarý cimridir, adlarý pintiliktir. Halbuki hadis-i þerifte: “Ýyi insan elinde mal ne iyidir” buyurulur. Ýyi insan mal ve mülkü iyi kullanýr. Onun bir emanet olduðunu, hayýrlý iþlerde kullanýlmasý gerektiðini bilir. Eski insanlar öyle idi. Hayatlarýndan sonra, hayýr hanelerine katký yapacak eserler býrakmýþlardý. Günümüzde bu hisler oldukça zayýfladý. Öyle deðil mi?
VECÝZE Herbir þehir kendi ahalisine geniþ bir hanedir. Eðer iman-ý âhiret o büyük aile efradýnda hükmetmezse, güzel ahlâkýn esaslarý olan ihlâs, samimiyet, fazilet, hamiyet, fedakârlýk, rýza-yý Ýlâhî, sevab-ý uhrevî yerine garaz, menfaat, sahtekârlýk, hodgâmlýk, tasannu, riya, rüþvet, aldatmak gibi haller meydan alýr. Zâhirî âsâyiþ ve insaniyet altýnda anarþistlik ve vahþet mânâlarý hükmeder; o hayat-ý þehriye zehirlenir. Þuâlar, s. 205
nurzengin@gmail.com
azmayý býrakmak çok kötü birþey. Okumayý-yazmayý öðrendiðimden beri düzenli bir þekil de yazý ya zan ben, neredeyse son 5 aydýr ne gazetedeki köþeme, ne günlüðüme, ne internetteki bloðuma hiçbir þey yazmadým. Yazdýðým-yazmaya fýrsat bulduðum tek þey 140 satýrlýk tweetlerden ibaretti, ne acý. Bunlarýn sebeplerini düþünürken birinci sebebin bütün vaktimi alan yeni iþ hayatým olduðunu biliyordum. Tabiî baþta Kahire olmak üzere dünyanýn çeþitli noktalarýndaki gözlemlerimi yansýtmak ne kadar keyifli ve zenginlik doluysa, Ankara’nýn siyasetten baþka pek de birþey vaad etmeyen havasýnda birþeyler yazmak o kadar zor ve ilham dan uzaktý. Ben ve baþta babam olmak üzere, beni ve yazma aþkýmý bilenler, sürekli yazmam gerektiði konusunda telkinlerde bulunuyorlardý, benim de isteðim buydu zaten, ama istediðim bir ortam yoktu. Gazetedeki köþeme yazdýðým ilk acemi yazýmý kaleme aldýðým, keþmekeþin, korna seslerinin ve Kahire’nin ortasýndaki Starbucks kafe, Ankara’daki þubeleriyle ayný deðildi. Bunu biraz geç fark ettim. Yazabilmek için saatimi sabahýn erken vaktine kurdum, evden erken çýkýp, kafeye koþtum, sabah güneþiyle birlikte birkaç satýr yazabileyim diye, olma dý. Öðle yemeðimi paydos öncesi yedikten sonra, bir saatlik öðle aramda kafeye koþtum: Olmadý. Anladým ki yoðun iþ hayatý buna hiç müsaade etmeyecek. Ben de çareyi kaçmakta buldum. Kâðýda, kaleme, yazamadýðým yazýlarýma, okuyamadýðým kitap-
Y
la ra doð ru. As lýn da çok þe yin bi rik ti ði ni ben de biliyordum içten içe; sadece onlarý yazabilmenin zorluðu ve mekânsal, zaman sal, ruhsal elveriþsizliklerdi beni alýkoyan! Kahire’de, Ocak ayýnda baþlayan ve beni þaþýrtýp, beklenmedik kararlar almaya iten devrim süreci, iki haftalýk tatil için kapýsýný kilitleyip, Türkiye’ye döndüðüm evimi topla mak ü ze re son kez Ka hi re’ye git me me sebep oldu. Beþ yýlýmý birbirinden farklý ve güzel anýlarla geçirdiðim bu ülkeye veda ettiðimin farkýnda olmamanýn tek sebebi ise, þehirdeki devrim ve olaðanüstü hâl ruhuy-
‘‘
Beþ yýlýmý birbirinden farklý ve güzel anýlarla geçirdiðim Mýsýr'a veda ettiðimin farkýnda olmamanýn tek sebebi ise, þehirdeki devrim ve olaðanüstü hâl ruhuydu. Gece uçaðýmýz havaalanýna indiði andan itibaren, polisin ve gümrük görevlilerinin yumuþak tavrý, birþeylerin eskisi gibi olmadýðýný gösteriyordu.
du. Gece uçaðýmýz havaalanýna indiði andan itibaren, polisin ve gümrük görevlilerinin yumuþak tavrý, birþeylerin eskisi gibi olmadýðýný gösteriyordu. Sokaða çýkma yasaðýný delmiþ olduðumuzdan, daha az dikkat çekmek için 30 km hýzla yolumuza devam ederken, saðlý sollu sýralanmýþ tanklar, artýk Mübarek’in olmadýðýný doðruluyordu. Bütün uçuþlarýný gözden geçirip, bir kýs-
GÜN GÜN TARÝH
Turhan Celkan
mý ný ip tal e den THY’nin, ül ke de so ka ða çýkma yasaðý saatleri olan 00:00 ve 06:00’yý görmezden gelip, bizi gece 02:30’da havaalanýna inen uçaða transfer etme saçmalýðýnýn neticesinde, yasak saatlerinin tam orta sýnda havaalanýna ulaþmýþtýk. Yasak saatlerinde eve gideceðimizi öðrenen ve ‘80 ihtilâlini yaþayýp, o zorluklarý görmüþ olan annem, askerin bu saatlerde istediðini yapma yetkisi olduðunu söyleyip duruyordu. Tür kiye’deki hadiselerde sadece sokaða çýkma yasaðýný ihlâl etmek bile bir kurþuna hedef olmaya yeterliymiþ o zamanlarda. Bizi havaalanýndan almaya gelen Mýsýrlý arkadaþýmýn, durumun Mýsýr’da böyle olmadýðýný, askerle halkýn çok iyi anlaþtýðýný ve en fazla kimlik kontrolü yapýlacaðýný söyleyerek annemi ikna etmeyi baþarmasýnýn ardýndan, evimize doðru yola çýktýk. Evime girdiðimde hiçbir yaðmanýn olma dýðýný gördüm. Herþey yerli yerindeydi ve altý gün içinde beþ yýlýmý sýðdýrdýðým ülkeye apar topar veda etmek zorunda olduðum için, yoðun tempolu bir maratona baþladým. Ýþyerimde bitiremediðim iþler, tamamlanmamýþ evrak iþleri, görülecek ve vedalaþýlacak mekânlar ve arkadaþlar... Hepsini tamamladým, ama mekânlar ve arkadaþlarla vedalaþamadým. Zaman yetmedi, olmadý, görüþemedim hepsiyle. Aklýma geldikçe, gece Nil’in görüntüsü, güneþi selâmlayan Piramitler, Fiþavi’den yükselen naneli çay ve nargile dumanlarý, üniversite sýralarýndaki dostuklar, altý saat hiç durmadan ders anlatan hocam ve o ders anlattýðý anfi, hâlâ sýzlýyor burnumun direði. Bazen istese de, yapabilecek olsa da gidemediðini anlýyor insan. Bir þekilde Mýsýr’a veda etmek zorunda kaldýðýný anladýðý gibi. Bundan sonra elimden geldikçe birikenleri yazacaðým ve bundan sonra biriktirmeden yazmaya çalýþacaðým, ucunda Ankara’dan kaçmak olsa bile...
turhancelkan@hotmail.com
fikihgunlugu@yeniasya.com.tr www.fikih.info (0 505) 648 52 50
Allah Vehhab’dýr “Ýz” rumuzlu okuyucumuz: “Mektûbât’ta geçen ‘Vermek istemeseydi, istemek vermezdi’ sözünü açýklar mýsýnýz?” enâb-ý Allah, Vehhab’dýr. Yani kullarýna cömertçe veren, mahlûkâtýnýn her ihtiyâcýný umulmadýk yerlerden bedelsiz ihsan eden, her isteyene karþýlýksýz, bol, bereketle ve cömertçe ikrâm edendir. Cenâb-ý Hak hastaya þifâ, dertliye devâ verir, musîbete düþene âfiyet hîbe eder, dalâlette olana hidâyet lütfeder, her duâ edenin dileklerini, hikmeti mûcibince yerine getirir. Cenâb-ý Hak Kur’ân’da: “Yoksa Azîz ve Vehhâb olan Rabb’inin rahmet hazîneleri onlarýn yanýnda mýdýr?” 1 buyurur. Bir diðer âyette Hazret-i Süleyman’ýn (as) þu dileði nakledilir: “Rabb’im, bana maðfiret et. Bana benden sonra hiç kimsenin ula þa ma ya ca ðý bir hü küm rân lýk hî be et (ver). Þüphesiz Sen Vehhâb’sýn.’ demiþti.” 2 Þu âyette, duâ lâfzý içinde Vehhâb ismi de zikredilir: “Rabbimiz! Bize hidâyet lütfettikten sonra kalplerimizi eðrilt me. Katýndan bize rahmet hîbe et (ver). Muhakkak Sen Vehhâb’sýn.”3 Üstad Bedîüzzaman Hazretlerine göre, insan kendisine hayatý veren Allah’ý tanýmalý, O’nun bütün kâinâtýn hâkimi olduðunu bilmeli, varlýðýna ve birliðine þehâdette bulunmalý, isimlerinin bütün kâinâttaki cilvelerini tefekkür etmeli, ubûdiyetini hiçbir zaman eksik etmemelidir. Bunlar insan hayatýnýn en mühim gâyeleridir. Bu gâyeleri insan, kendi hayatýna verilen cüz’î ilim, küçücük kudret ve azý cýk irâde gibi mikro ölçüdeki sýfat ve hallerini, Cenâb-ý Hakk’ýn mutlak, nihâyetsiz ve kâmil sýfatlarýna ve mukaddes þuû nâtýna birebir ölçü ve mukayese yapmak sûretiyle kavrayabilir. Meselâ küçücük gücüyle, irâdesiyle ve bilgisiyle evini binâ eden adam, kâinatý halk eden Cenâb-ý Allah’ýn nihâyetsiz kudretini, küllî irâde sini ve sonsuz ilmini kolaylýkla idrâk eder. Baþkalarýna cömertçe vermeyi ve ihsân etmeyi seven insan, Cenâb-ý Hakk’ýn bütün kâinâtýn üstündeki Vehhâb ismini anlamakta güçlük çekmez.4 Üstad Saîd Nursî’ye göre, maddî-mânevî lezîz nîmetlerini ihsân eden, her istediðini ikrâm eden, her dilediðini hîbe eden Cenâb-ý Hakk’a karþý insan; fiiliyle, hâliyle, sözüyle ve hattâ bütün duygularýyla þükür ve hamd ü senasýný eksik etmemelidir. Gani-i Mutlak olan Cenâb-ý Allah’ýn, sonsuz bir cömertlikle nihâyet siz servetini ve hazînelerini insanýn önü ne serdiðinde þüphe yoktur. Öyleyse insan tazim ve senâ içinde, fakrýný ve aczini tam hissederek Cenâb-ý Hak’tan hem istemeli, hem de O’na þükretmelidir.5 Yeryü zünün bütün sâkinleriyle, Hâ lýk’ý nýn Vâ ci bü’l-Vü cud ve Veh hâb-ý Rezzâk olduðuna þehâdet ettiðini beyan e den Üs tad Haz ret le ri, dört yüz bin muhtelif bitki ve hayvan türlerine hayatî önemi hâiz bulunan ayrý ayrý cihâzlarýn ve duygularýn verilmesinin ve hiçbirinin hiçbir zaman ihmal edilmemesinin, Cenâb-ý Hakk’ýn Rubûbiyetinin haþmetine ve kudretinin her þeye yetiþtiðine delâlet ettiðini kaydeder. Bedîüzzaman’a göre, hadsiz canlýlarýn rýzýklarýnýn, vakti vaktine kuru ve basit bir topraktan rahîmâne ve kerîmâne ve rilmesi, Allah Teâlâ’nýn rahmetinin her þeye þümûlünü ve hâkimiyetinin her þeye ihâtasýný gösterir. 6 Öyle ki, biz fakîriz, Cenâb-ý Hak ise Ganî-i Mutlak’týr. Fakrý mýzýn eline, elimizin yetiþmediði bir gýnâ ve zenginlik verilmektedir. Veren, Ganî o lan, son suz zen gin o lan Ce nâb-ý Hak’tan baþkasý deðildir. Nîmetlerini ihsân eden, arzû ettiklerimizi hîbe eden ve duâlarýmýza cevap veren Cenâb-ý Hak’týr. Çünkü biz istiyoruz; istedikçe arzûlarýmýzýn yerine geldiðini görüyoruz. 7 Biz duâ ediyoruz, maðfiret talep ediyoruz; Vehhâb olan Cenâb-ý Hak günahlarýmýzý baðýþlýyor; günahlarýmýzýn yerine bize hi dâyet, sevap, fazîlet ve feyiz lütfediyor.8
C
Dipnotlar: 1- Sâd Sûresi: 9. 2- Sâd Sûresi: 35. 3- Âl-i Ýmrân Sûresi: 8. 4- Sözler, s. 118. 5- Sözler, s. 298. 6- Lem’alar, s. 353. 7- Mektûbât, s. 234. 8- Mesnevî-i Nûriye, s. 113.
10
syasar33@yahoo.com
Ýstanbul da Ýstanbul ahis Ýstanbul’dan açýlýnca hemen kapanmamasý çok normal. Malûm Ýstanbul’un konuþulacak çok boyutu var. Geçtiðimiz aylar içinde unutulmaz bir Ýstanbul hatýrasý yaþadýk. Hafta sonu, iki gün, Risâle-i Nur Enstitüsü’nün yayýn kurulu toplantýsý çerçevesinde katýldýðýmýz program, kendi içindeki zenginlik ve yoðunluk kadar, gezdiðimiz Ýstanbul mekânlarý hayatýmýza apayrý bir güzellik kattý. Durum onu gösteriyor ki, albümü sürekli yenilemek lâzým. Daha önce hayatlarýnýn deðiþik dönemlerinde Ýstanbul’da yaþamýþlardan olan sayýn Yargýcý, sayýn Ölmez’le, sayýn Battal hocalar ile birlikte, gündüzün toplantýlarýnýn ardýndan akþam saatlerini, kendi çapýmýzda ve imkânlarýmýzda Ýstanbul ve Boðaz sefasý ile geçirdik. Sultan Ahmet’te sabah namazlarý, yeri baþka bir þekilde hayatýmýzda hiç doldurulamayacak bir manevî ikram idi. Doðrusu, Ýstanbul maneviyatýyla Ýstanbul’dur. O yönünü bir kenara býraksanýz; Ýstanbul, Ýstanbul olmaktan çýkar ve bir cadý kazanýna döner. Onun için Ýstanbul’a gideceklerin, önce bu ruhen hazýrlýðý yaparak gitmeleri, onlarýn istifadelerini arttýracaktýr. Yoksa, þu an Ýstanbul’da yaþayýp da ‘off, puff’larla Ýstanbul’u yaþayanlar gibi olursunuz. Yani, Ýstanbul’da yaþamak ayrý, Ýstanbul’u yaþamak ayrýdýr. Ýstanbul’un, tarihten gelen ruhunu göremeyenler için Ýstanbul, çekilmesi güç, taþýnmasý imkânsýz, problemler yumaðý bir þehir tanýmlamasýný aþamayacaktýr. Üç kýymetli hocamla, Sultan Ahmet civarýnda gezerken geçmiþteki on yýllarý bulan Ýstanbul hatýralarýný canlandýrdýk. Adeta o günleri yeniden yaþadýk. Biraz da keyiflendik, hani bizim de Ýstanbul ile böyle bir yakýnlýðýmýz var, o bizi tanýr, biz onu kabilinden. Ama ne Ýstanbul eski Ýstanbul, ne de biz eski biziz. Olsun, hatýralarýn tatlý kalmasý ve sair zamanlarý da tatlandýrmasý önemlidir. Eh yani, Ýstanbul’da yaþadýðý halde, bir hafta sonu þöyle bir, ilk kez Ýstanbul’u görüyor gibi boðaz turuna katýlmayan, vapurlarýn etrafýnda uçuþan martýlara, kendisi için aldýðý simitin bir parçasýný atmayan, gözlerini Boðaziçi sahillerine býrakýrken, nerede nelerin olduðunu bilerek, kimlerin nerede neleri yaþadýðýný bilerek muhasebe gözlemi yaptýrmayan ve bu gözlemlerden de kendince bir ders çýkarmayan için yaþadýðýn yer ha Ýstanbul olmuþ, ha bir baþka mekân ne fark eder. Yaþanan mekân neresi olursa olsun, zaman zaman bakýþ açýsý yenilemeleri yapmak önemlidir. Þehrin, mekânýn, insanlarýn gözümüzde eskimemesi gerekiyor. Ýlk kez görüyor gibi, ilk kez yaþýyor gibi, ilk kez duyuyor gibi, ilk kez seviyor gibi… Yenilikler, bakýþ monotonluðunu kýracak, duyuþ monotonluðunu bozacak, hissediþ monotonluðunu sarsacak adýmlar olarak kiþi hayatý için vazgeçilmezdir. Bir dönem Ýstanbul’da yaþamýþlar olarak, kýymetli hocalarla, Gülhane parkýndan geçip, Sarayburnu’nda þöyle bir Üsküdar’ý, Kadýköy’ü, Boðaz’ýn sularýnýn günbatýmý görüntülerini kaydetmek çok özel oturumlardý. Ve tabiî sonrasýnda Yeni Cami’de bir akþam namazý kýlmak, yatsý namazýný Sultan Ahmet’te idrak etmek, her zaman olmasa da fýrsatý bulunduðunda kaçýrýlmayacak nimetlerdir. Þükür. Hatýralarýn, yaþayan üzerindeki izlerinin güzel olmasý ve yeniden yaþanýlasý arayýþ içinde olmasý ne güzel. Bir de bunun aksini düþünün. ** Ýstanbul’u çok seviyor olduðumu þimdi daha iyi anlýyorum. Ýstanbul’da yaþayýp da, ona özel zaman ayýramayanlarýn dert yanmalarý çok da sevgi alâmeti deðil. Seven, sevdiðinin derdine katlanýr ve ona özel zamanlar ayýrýr. Her Ýstanbul’a gittiðimizde, yaptýðýmýz gezileri anlattýkça, tek kelimelik cümlelerle karþýmýza çýkýp, ‘þuradan þuraya bir adým atamýyoruz’ diyenleri alýþkanlýklarýný bozmaya, ezberlerini terk etmeye dâvet ediyorum. Yoksa bir faaliyet yapmamanýn tanýmý olan bu cümlelerin kimseye bir faydasý yok. Sizi de böyle cümleler kurtarmayacaktýr. Özellikle de çocuklarýnýz, gençleriniz yarýn ki zamanlarda sizden hesap soracaklardýr. Benden söylemesi. Ýstanbul’da yaþayan beyefendinin gencine, Ýstanbul üzerine bizim konuþmamýz, olacak þey deðil. Haksýz mýyým, ‘bir zaman Ýstanbul’da yaþamýþ’ hocalarým. Haksýzsam, ‘haksýzsýn’ diyorsunuz da, neden haklýysam, ‘haklýsýnýz’ demiyorsunuz. Neyse, saða sola fazla sataþtýk. Biliyorum bunun acýsý çýkar da, nasýl çýkar onu bilmiyorum. Haydin hayýrlýsý bakalým. Hani Ýstanbul’da zaman geçmiþse biraz, bir satýr açmamak eksiklik olacaktýr. Risâle-i Nur Enstitümüze de teþekkürlerimizi sunmamak olmaz. Belki anlattýðýmýz güzellikler, toplantýlardaki manevî ikramlarýn ve yoðun çalýþmalarýn ikramýdýr. Zahmetsiz rahmete ulaþýlmýyor.
B
KÜLTÜR SANAT
10 AÐUSTOS 2011 ÇARÞAMBA
‘Ýsmail El Cezeri ve Otomasyon Sistemleri’ kitabý çýktý
Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Öðretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Abdullah Uzun’un kaleme aldýðý Büyük Türk bilgini El Cezeri’nin çalýþmalarýný konu edinen ‘Ýsmail El Cezeri ve Otomasyon Sistemleri’ isimli kitap, Konya Kültür AÞ yayýnlarý arasýndan çýktý. 1136–1206 yýllarýnda yaþamýþ büyük Türk bilgini, mühendis, sibernetik biliminin ve otomasyon sisteminin bilimsel geliþmesinin de öncüsü El Cezeri’nin çalýþmalarýndan günümüze aktarýlan kitap Yrd. Doç. Dr. Abdullah Uzun’un kalemiyle Konya Kültür A.Þ. yayýnlarý arasýnda çýktý. 96 sayfadan oluþan kitap, 8 bölümden oluþuyor. Sakarya / cihan
Gençlik oruçlu, sabýrlý ve mutlu AYLARIN en güzeli Ramazan’dayýz. Sahiplendiklerimizin aslýnda bizim olmadýðýný Ramazanda daha iyi anlýyoruz. Sosyal mesafelerin yaþandýðý toplumumuzda, aslýnda her zaman olmasý gereken birlik ruhunu nasýl da idrak ediyoruz. Zengin ile fakir birbirine deðmeden yaþarken nasýl da aklýmýzý baþýmýza getiriyor oruç. Ve nasýl bir güç ki, seni o güzel atmosferine katýyor. Önüne en güzel sofralar kurulsa O’nun emri gelmeden miden açlýktan kasýlýrken ruhun nasýl da bir doyuma ulaþýyor… Birçoðumuz ilk defa bu kadar sýcak ve uzun bir Ramazan geçireceðiz. Acizliðimizi ve zayýflýðýmýzý daha çok hissedeceðimizi düþününce bize verilen bu fýrsatý en iyi þekilde deðerlendirmek hepimizin önceliði olmalý. Gençliðimizin baharýnda o sýnýr bilmez isteklerimiz, duygularýmýz belki de taþkýnlýklarýmýz, ancak ibadetlerle doðru yönlendirilebilir. Oruç da þüphesiz bu ibadetlerin baþýnda geliyor. Gençliðimizin verdiði heyecanla dünya nimetleri bizi çaðýrýrken orucun bizi nasýl tuttuðunu görmek ne kadar güzel. Günlük meþguliyetleri-
mizden kurtulup o manevî havayý hissetmek ne kadar güzel. Bu ay Genç Yaklaþým’da; EðitimciYazar Bestami Çiftçi, sýcak yaz aylarýnda tutacaðýmýz orucun bize sabýr eðitimi için sunulan bir fýrsat olduðunu örneklerle anlatýyor. Ýyi bir sabýr terapisi örneði. Eðitimci-Yazar Sebahattin Yaþar “Günahlarý yakma zamaný” baþlýklý yazýsýnda orucun, insan için baþlý baþýna bir irade eðitim programý olduðunu ifade ediyor. Bu irade eðitim programýna hepimizin ihtiyacý var. Ýlahiyatçý-Yazar Süleyman Kösmene ise sabýrlý gençlerin Ramazan halini anlatýyor kapak dosyasýnda. Dergideki diðer baþlýklardan bazýlarý ise þöyle: Gençliðe yatýrým yapmak þart, Norveç’te yaþanan olaylar ve Ýslamofobya, Nerede o yepyeni Ramazanlar, sana dün bir minareden baktým aziz Ýstanbul ve Onbirinci Söz’ün sarayýnda Üstad Said Nursî Ramazana dair farklý konu baþlýklarýný da bulabileceðiniz Genç Yaklaþým’ýn Aðustos sayýsý oldukça doyurucu.
BULMACA Hazýrlayan: Erdal Odabaþ (erdalodabas@mynet.com)
1
2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 SOLDAN SAÐA— 1. Genellikle süt çocuklarýna süt ve sulu yiyecekleri içirmekte kullanýlan emzikli þiþe. - Ýbadet eden kul. 2. Tekrarlamak. - Yapan, iþleyen, meydana getiren. 3. Zahmet, sýkýntý. - Bir þeyin kesici ve delici son noktasý. Kripton elementinin simgesi. 4. Bayrak. - Hindistan’da prenslere verilen unvan. - El bilekleri iltihabý. 5. Aðýz suyu. - Amonyak. 6. Bir þeyin eksiðini tamamlamak için ona katýlan parça. - Anlamlý ses veya ses birliði, söz, sözcük. Bir gazete veya derginin günlük yayýmýndan ayrý ve ücretsiz olarak verdiði parça, ilâve 7. Gerçekten, gerçek olarak. - Güney bölgemizde bir akarsuyumuz. 8. Deniz veya göl sularý ile çevrilmiþ küçük kara parçasý, cezire. - Ýnanç. - Bir soru eki. 9. Kiþi, dönüþlülük, gösterme, soru ve belirsizlik kavramlarý vererek varlýklarýn yerini tutan söz. - Saatin kýsa yazýlýþý. - Bir heceyi veya harfi uzatarak okuma. 10. Çýplak. - Baþþehri Tahran olan ülke. - Büyük, yetiþkin, yaþlý, kart. YUKARIDAN AÞAÐIYA— 1. Çaresiz, zavallý kimse. - Üye. 2. Ýki deðiþik kullanýmý veya uygulamasý olma durumu. - Ýçine alacaðý þeye oranla ölçüleri yetersiz olan, geniþ ve bol karþýtý. 3. Elle kolun, ayakla bacaðýn birleþtiði bölüm. - Hz. Nuh’un oðlu Sam’dan türediklerine inanýlan beyaz ýrkýn Arapça, Asurca, Ýbranice ve Habeþçe konuþan çeþitli kavimlerinin toplandýðý kol. 4. Acý, üzüntü, dert, keder. - Kilo Amperin BÝR ÖNCEKÝ BULMACANIN CEVABI kýsa yazýlýþý. 5. Renyum elementinin simgesi. - Gün1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 düzlü. 6. Omurga içinde bulunan kanal boyunca u- 1 M E D Ý N E Ý M A D A M zanan, boz madde ve ak 2 A R A K Ý Y E A Y A M A maddeden oluþan sinir do- 3 R A M A Y A N A A K A N kusu, murdarilik. 7. Habeþ Ý D A M E L A N E T Z Ý 4 hükümdarlarýnýn ünvaný. Ý N E T E M E R Ý L N Y Ölülere geçici hayat rengi 5 veren peygamber. 8. Çap- 6 E N T R Ý T R M K L A N raz düðmeli, ipek veya sýr- 7 A M Y A D A S Ý L O P Ý ma iþlemeli bir tür kýsa ye8 E E O S A K A N A S Ý Y lek. 9. Arsenik elementinin simgesi. - Kas. 10. Baryum 9 M Ý G H M A F A T A N E elementinin simgesi. - Me- 10 Ý S A B E T B B A Y A T tabolik enerjinin kýsa yazýlýþý. 11. Yaptýðý bir iþi, söylediði sözü veya þahit olduðu bir þeyi yapmadýðýný, bilmediðini, görmediðini söylemek. 12. Yaþamakta olan, yaþayan, canlý. - Kural.
Beþir Ayvazoðlu Küllük’ü anlatacak YAZAR Beþir Ayvazoðlu, bir zamanlar edebiyatçýlarýn ve kültür san'at çevrelerinin buluþtuðu tarihî mekân Kül lük’ü an la ta cak. Top lan tý, bu gün sa at 18.00’de Beyazýt’taki “Ramazan Sohbetleri” çerçe vesinde gerçekleþecek. Ayvazoðlu, konuþmasýnda 1950’li ve 60’lý yýllarýn edebiyat ve kültür mahfili olan meþhur Küllük’ün kuruluþunu, müdavimlerini ve bu mekânda konuþulanlarý anlatacak. Küllük’e devam edenler arasýnda Mükremin Halil Yinanç, Ahmet Hamdi Tanpýnar, Peyami Safa ve devrin diðer meþhur þahsiyetleri de bulunuyor. Türkiye Diyanet Vakfý’nýn, Edebiyat Sanat ve Kültür Araþtýrmalarý Derneði’nin (ESKADER) desteðiyle Beyazýt’ta düzenlediði “Beyazýt Ramazan Sohbetleri” vatandaþlar tarafýndan ilgi görüyor. Kültür Sanat Servisi
Y
sliha87@hotmail.com
Kapitalist sistemin maðduru çocuklarýmýz ve biz irkaç gün evvel gazetelerde yer alan ilginç bir haber vardý, baþlýðýný görür görmez afalladýðým. Okudukça, içlendiðim; kasavet bulutlarýnýn fevc fevc ruhuma çöktüðü… Tuhaf ama gerçek, sonunda bu da oldu, modern zamanlarýn dünyasýnda. 10 yaþýndaki Thylane Loubry Blondeau, adeta yetiþkin bir kadýn gibi giydirilmiþ, son derece abartýlý bir makyaja bulanmýþ ve fotoðraflanarak bir moda dergisi Vogue Paris’in sayfalarýný süslemiþ (!). Yayýnlanan fotoðraflar bütün dünyada tartýþma baþlatýrken, feministler ve çocuk istismarýna karþý savaþan örgütler ataða geçerek ailenin cezalandýrýlmasý ve fotoðraflarýn kaldýrýlmasý için giriþimde bulunmuþlar. Thylane’nin fotoðraflarýndan birini ben de gördüm. Ürkütücüydü. Bir sabiye yakýþmayan þuh bakýþlarýnýn ardýnda çocuk ruhunun eprimeye yüz tutan izleri vardý. 10 yaþýnda bir kýz çocuðu deðil de bir kadýn gibiydi; yapmacýk, sahte, mübalâðalý… *** Kimse kalkýp da bu fotoðrafýn ardýndan “sanatsal özgürlük”ten bahsedemez. Her þeyin pazarlandýðý ve kâr aracý olarak görüldüðü bir sistem, meftunlarýný ve maðdurlarýný acýmasýzca yetiþtirmekten çekinmezken, olan “insanlýðýmýza” oluyor. Ýnsanlýk, fýtratýna aykýrý hareket ederken, anbean deðerlerinden taviz verdiðini ve aðýr bir bedel ödediðini, ilelebet ödeyeceðini unutuyor. *** Çocukluðu çalýnmýþ bir kýzýn psikolojisini, çevresindekilerce þekillendirilen “bayaðý” hayat anlayýþýný ve ne ile deðer kazandýðýný bir düþünün! Yaþýtlarý gibi parklarda oyun oynamak yerine sahnelerde/podyumlarda göz kamaþtýran ýþýklarýn altýnda yürüyor. Dört yapraklý yonca aramadý çimenlerin arasýnda belki hiçbir zaman. Oyuncak bebeklerine annelik yapmaya vakti olmadý. Onlara kâðýttan, kumaþtan elbiseler dikemedi. Mahsusçuktan yemek yapamadý; topraktan ve bitkiden. Salýncakta sallanmak için bekleyerek sabrý öðrenmeye fýrsatý olmadý. Bir çörek parçasýný paylaþamadý oyun arkadaþlarýyla. Bir seksek taþýnda mutluluðu yakalayamadý. Çünkü bunlarýn hiçbirini yapmaya imkân bulamadan, daha 5 yaþýndan itibaren modellik yapmaya, büyüklerin dünyasýnda yaþamaya baþladý. Hâlâ yaþýyor, yaþadýðýný zannederek… Ne kadar korkunç Allah’ým!
B
EKONOMÝ 8 AÐUSTOS 2011
MERKEZ BANKASI DÖVÝZ KURLARI Cinsi 1 ABD DOLARI
ALIÞ
DÖVÝZ SATIÞ
ALIÞ
EFEKTÝF SATIÞ
Cinsi 1 ÝSVÝÇRE FRANGI 1 ÝSVEÇ KRONU
ALIÞ
DÖVÝZ SATIÞ
EFEKTÝF ALIÞ
SATIÞ
2.3606 0.27073
2.3758 0.27355
2.3571 0.27054
2.3794 0.27418
1.7723 6.4110
1.7803 6.4954
1.7657 6.3148
1.7871 6.5928
1.7629 1.7832
1.7753 1.8139
1 KANADA DOLARI
0.33742 2.5139
0.33908 2.5260
0.33718 2.5121
0.33986 2.5298
1 NORVEÇ KRONU
1 EURO
1 SUUDÝ ARABÝSTAN RÝYALÝ
0.32048 0.47182
0.32264 0.47267
0.32026 0.46828
0.32338 0.47622
1 ÝNGÝLÝZ STERLÝNÝ
2.8843
2.8994
2.8823
2.9037
100 JAPON YENÝ
2.2810
2.2962
2.2726
2.3049
1 AVUSTRALYA DOLARI 1 DANÝMARKA KRONU
1 KUVEYT DÝNARI
DOLAR
EURO
ALTIN
DÜN 1,7670 ÖNCEKÝ GÜN 1,7470
DÜN 2,5190 ÖNCEKÝ GÜN 2,4840
DÜN 99,70 ÖNCEKÝ GÜN 95,80
Kriz teðet geçecek gibi görünmüyor
DÜN 669,02 ÖNCEKÝ GÜN 643,24
ASYA BORSALARINDA YÜZDE 9'A VARAN DÜÞÜÞ OLURKEN, ABD'DE KAYIP YÜZDE 7'YE YAKLAÞTI. ÝMKB'DE ÝLK SEANSTA YÜZDE 3.47 DÜÞÜÞ YAÞANDI. DOLAR ÝÇERÝDE 1,79'U GÖRÜRKEN, ALTIN REKOR YENÝLEDÝ.
KAYSERÝ Ticaret Odasý (KTO) Baþkaný Hasan Ali Kilci, ABD ve AB ülkelerinde yaþanan sýkýntýlarýn Türkiye’yi de etkileyeceðini ileri sürerek, ‘’Bu kriz, pek teðet geçecek gibi görünmüyor’’ dedi. Kilci, basýn mensuplarýnýn, ABD ve AB ülkelerinde yaþanan ekonomik sýkýntýlarla ilgili sorularýný cevapladý. ABD ve Avrupa Birliði (AB) ülkelerinde yaþanan ekonomik olumsuzluklarýn, Türkiye’yi de etkileyeceðini her fýrsatta dile getirdiklerini belirten Kilci, ‘’Bunu söylemek için kahin olmaya gerek yok. O ülkelerin ekonomik göstergelerine baktýðýnýzda bunu görüyorsunuz zaten. ABD ekonomisinin kredi notunun düþürülmesi, oradaki sýkýntýnýn boyutunun çok ciddi olduðunu gösteriyor. Almanya ve Hollanda dýþýndaki AB ülkelerinde de çok büyük sýkýntýlar yaþanýyor’’ diye konuþtu. ABD ve AB ülkelerinde yaþanan ekonomik sýkýntýlarýn Türkiye’yi de etkileyeceðini ifade eden Kilci, þöyle devam etti: ‘’Bu kriz pek teðet geçecek gibi görünmüyor. Önümüzdeki dönemlerde sýkýntý yaþanmamasý için gerekli tedbirlerin zaman kaybedilmeden alýnmasý gerekiyor. Hükümet, krizin bizi etkilememesi için her türlü tedbirin alýndýðýný söylüyor, ama tedbirlerin ne olduðunu söylemiyor.’’ Kilci, ayrýca dolar ve euronun aþýrý deðer kazanmasýnýn, carî açýðý artýracaðý için ekonomik dengeler açýsýndan bir baský unsuru oluþturacaðýný söyledi. Kayseri / aa
Ýrlanda endiþeli Euro Bölgesi’ne yayýlan borç krizi ve uluslar arasý kredi derecelendirme kuruluþu Standard&Poor’s’un ABD’nin kredi notunu düþürmesi, ekonomisini toparlamaya çalýþan Ýrlanda’da da kaygýlara sebep oldu. Ýrlanda Maliye Bakaný Michael Moonan, devlet kanalý RTE’ye yaptýðý açýklamada, nispeten küçük bir ülke olan Ýrlanda’nýn küresel düzeydeki malî çalkantýlardan etkilenmeye müsait olduðunu belirterek, dýþarýdan gelen herhangi bir etkiyle aþaðý çekilebilecekleri uyarýsýnda bulundu. Öte yandan, yüksek tirajlý Irish Times gazetesinin ekonomi muhabiri Simon Carswell de, Euro Bölgesi’nde Ýtalya ve Ýspanya’ya yayýlan borç kriziyle ABD’nin durumunun, Ýrlanda’nýn özellikle ihracat sektörü üzerinde olumsuz etkileri olabileceðine dikkati çekti. Dublin / aa
MB’den yeni hamle Merkez Bankasý taraflý iþlemlerde borç verme faiz o ra ný nýn ABD do la rý i çin yüz de 5,5’ten yüz de 4,5’e, euro için yüzde 6,5’ten yüzde 5,5’e düþürülmesine karar verildi. Bankanýn, Döviz ve Efektif Piyasalarý ve Döviz Depo Piyasasý’na iliþkin duyurusunda, Para Politikasý Kurulu toplantýsýnda be lirlenen strateji çerçevesinde, dünden geçerli olmak üzere Merkez Bankasý taraflý iþlemlerde borç verme faiz oranýnýn ABD dolarý için yüzde 5,5’ten yüzde 4,5’e, euro için yüzde 6,5’ten yüzde 5,5’e düþürülmesine karar verildiði bildirildi. Duyuruda, ‘’Önümüzdeki dönemde de döviz piyasasýna iliþkin geliþmeler yakýndan takip edilecek, gerekli görülen önlemler gereken zamanda alýnmaya devam edilecektir’’ ifadesine yer verildi. Ankara / aa
Fýndýkta ‘altýn yýl’ beklentisi
GEÇEN sezon kilogramý 3,50 liraya kadar gerileyen fýndýk fiyatlarýnýn, yeni sezonda düþük rekoltenin de etkisiyle 5,50-6,00 lira arasýnda iþlem görmesi bekleniyor. Trabzon Ticaret Borsasý Meclis Baþkaný Mehmet Cirav, yeni sezon fýndýk rekoltesinin düþük olacaðýnýn tahmin edildiðini belirterek, rekoltenin geçen sezonun yüzde 20-30 altýnda olacaðýný beklediklerini, buna baðlý olarak da fiyatlarýn geçen yýla göre oldukça yüksek olacaðýný söyleyebileceklerini bildirdi. Bu yýlki sezon açýlýþ fiyatý beklentisinin kesin olmamakla birlikte 5,50 veya 6,00 liranýn üzerinde olacaðýný tahmin ettiklerini vurgulayan Cirav, ‘’Fýndýkta bu sezon altýn yýl yaþanabilir. Üreticinin fýndýðý satma konusunda çok inatçý olmadan iyi fiyatlarý deðerlendirmesi lazým’’ diye konuþtu. Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) elinde yaklaþýk 140 bin ton fýndýk bulunduðu bildirilirken, Trabzon’da fýndýk toplanmasýna bugün baþlanacak. Trabzon / aa
ABD’NÝN kredi notunun kýrýlmasý sonrasýnda piyasalarda yaþanan depremin artçý larý dün de sürdü. Dünü yüzde 7.08 düþüþle kapatan ÝMKB güne yatay seyirle baþladý. ABD vadeli hisse senedi piyasalarýnýn artýya dönmesinin yaný sýra ucuz fiyatlardan alým yapan yatýrýmcýlar borsanýn yükseliþe geçmesini saðladý. Ancak endeksteki artýþ kýsa sürdü ve borsadaki kayýp dakika dakika arttý. Avrupa borsalarýnda artan satýþlar ve ÝMKB’deki yerli oyuncularýn kredili pozisyonlarýný kapatma eðilimiyle baskýlanan ÝMKB’de düþüþ yüzde 4’ün üzerine çýktý ve 50 bin seviyesinin altýna inerek Þubat 2010’dan bu yana en düþük seviyesine geriledi. Endeks ilk seansý yüzde 3.47 düþüþle 50 bin 469 puandan tamamladý.
mamlayan Avrupa borsalarýnda da açýlýþ sonrasý görülen artýþ yerini düþüþe býraktý. Piyasalar bu sabaha da ABD ve Asya’dan gelen kötü haberlerle baþladý. Asya borsalarý, politikacýlarýn Avrupa ve ABD’deki borç krizlerine çare bulmada baþarýsýz olduðuna dair endiþelerinin doðurduðu küresel bozgunda yatýrýmcýlarýn riskli varlýk lardan çýkmasýyla bugün de düþtü. Asya genelindeki baþlýca endeksler yüzde 4 ile 9 arasýnda deðiþen oranlarda düþüþ kaydetti.
ABD’DE YÜZDE 7’YE YAKIN KAYIP ABD borsalarý ülkenin AAA olan kredi notunun düþürülmesi sonrasý ilk seansta artan resesyon endiþeleriyle dün önemli düþüþ kaydetti. Panik satýþlarý dolayýsýyla S&P 500 endeksi dünkü seansta Aralýk 2008’den bu yana en kötü günü geride býraktý. S&P 500 içinde yer alan bütün hisAVRUPA DA EKSÝYE DÖNDÜ Dünü yüzde 3’ün üzerinde kayýpla ta - seler günü ekside tamamlarken gösterge
Gümrükçülere rüþvet baskýný
ATATÜRK Havalimaný Kargo Gümrük Müdürlüðünde görevli 2 muayene memuru, rüþvet alýrken Gümrük Muhafaza ekiplerince suçüstü yakalandý. Bir firmanýn ithalat iþlemlerini gerçekleþtirmek için 6 bin dolar rüþvet aldýklarý tespit edilen 2 muayene memuru, çýkarýldýklarý mahkemece tutuklandý. Ýstanbul Kaçakçýlýk Ýstihbarat Gümrük Muhafaza Müdürlüðü ekipleri, Atatürk Havalimaný Kargo Gümrük Müdürlüðünde görevli muayene memurlarý K. K. ve H. Ö’nün, bir firmanýn gümrük iþlemlerini yapmak için rüþvet istediði yönünde ihbar aldý. Bunun üzerine gümrük muhafaza ekipleri, seri numaralarýný aldýklarý 6 bin dolarý, ithalat iþlemlerini gerçekleþtirmek üzere ilgili firmanýn iþ takipçisine verdi. Ýþ takipçisinin ithalat iþlemlerini gerçekleþtirmek üzere muayene memurlarýna parayý vermesiyle harekete geçen ekipler, seri numaralarý alýnan 5 bin 700 dolarý muayene memurlarý K. K ve H. Ö’nün ortak kullandýklarý masa ile duvar arasýna gizlenmiþ durumda ele geçirdi. Mahkemeye sevk edilen gümrük muayene memurlarý tutuklanarak Paþakapýsý cezaevine gönderildi. Ankara / aa
endeksteki düþüþ yüzde 6’yý aþtý. Dow Jones yüzde 5.5, Nasdaq da yüzde 6.9 düþüþ kaydetti. New York Borsasý ve Nasdaq’da 17.89 milyar hisse senedi iþlem görürken, hacim 6 Mayýs 2010’daki hýzlý düþüþten bu yana görülen en yoðun seviyede gerçekleþti. Washington’un artan borçlar ve yavaþlayan büyüme sorunlarýna çözmede baþarýsýz olduðu yönündeki görüþler ABD borsalarýndaki satýþlarda etkili olurken, Avrupa’da ECB’nin (Avrupa Merkez Bankasý) Ýspanyol ve Ýtalyan tahvili almasý krize çözüm olarak yeterli olmadý.
kur 1,76’ya geriledi.
DOLAR 1,79’U GÖRDÜ Küresel piyasalarda düþüþ sürerken dolar içeride yükselmeye devam ediyor. Dünü 1,76 liranýn üzerinde tamamlayan dolar güne 1,79’un üzerinde baþladý. Dolar 1,7920 TL’ye kadar çýktý. ABD vadeli hisse senedi piyasalarýnýn artýya geçmesi sonrasý
PETROL 100 DOLARIN ALTINDA Brent ham petrolünün varil fiyatý, enerji talebinde düþüþ görülebileceði yönündeki endiþelerle dün 99 dolarýn altýna düþerek altý ayýn en düþük seviyesini gördü. ABD ham petrolü de 78 dolara kadar geriledi.
ÇEYREK ALTIN 164 LÝRAYA ÇIKTI Altýn küresel borsalardaki düþüþün ardýndan rekor yükseliþini bugün de sürdürerek ons baþýna yüzde 2’nin üzerinde deðer kazandý. Altýn 1771 dolarý aþarak yeni rekor kýrdý. Ancak bu seviyeden gelen satýþlarla altýnýn onsu 1740 dolarýn altýna kadar gevþedi. Kapalý çarþýda da 22 ayar altýnýn fiyatý tarihinde ilk kez 100 lirayý görürken, önceki gün 155 lirayý aþan çeyrek altýn dün 164 liraya çýktý.
Bakan Ergün: Bu faizle 10 ekonomiden biri olamayýz
GEÇMÝÞ OLSUN Muhterem aðabeyimiz 'in
rahatsýzlanarak tedavi gördüðünü öðrendik. Geçmiþ olsun der, Cenâb-ý Hak'tan acil þifalar dileriz.
Y
C. ALTINI
Piyasalar durulmuyor
KTO Baþkaný Kilci, gazetecilerin sorularýný cevaplandýrdý.
Cemal Serim
1.7726 1.8031
SERBEST PÝYASA
1.7641 1.7914
11
HABERLER
10 AÐUSTOS 2011 ÇARÞAMBA
Y
BÝLÝM, Sanayi ve Teknoloji Bakaný Nihat Ergün, Türkiye’de faiz oranlarýnýn hala çok yüksek olduðunu belirterek, “Bu faiz oranlarý ile 10 büyük ekonomiden biri olma þansý elde edemeyiz” dedi. Bakan Nihat Ergün, NTV televizyonunda katýldý ðý bir prog ram da Tür ki ye ve dünyadaki son ekonomik geliþmele ri de ðer len dir di. Av ru pa ve ABD’deki geliþmelerin konjonktür olarak Türkiye üzerinde bazý olumsuz etkileri olabileceðine iþaret eden Ergün, bu etkileri sýnýrlý tutmaya çalýþ týklarýný vurguladý. Ergün, döviz kurunun þu anda bulundu ðu dü ze yin çok ra hat sýz e di ci bulunmadýðýný fakat bunun üzerindeki düzeylerin rahatsýz edici olabileceði yönünde piyasada bir algýlama bulunduðunu anlattý. Türkiye’de faiz oranlarýnýn hala çok yük sek ol du ðu nu i fa de e den Ba kan Er gün, þun la rý kay det ti: ‘’Keþke daha düþük olsa bizim faiz oranlarýmýz. Bugün itibarýyla buna imkan olmayabilir. Bugün en büyük problemi yaþayan Avrupa ülke-
lerine, ABD’ye bakalým, faiz oranlarý ne? Yüzde 1 bile deðil bir kýsmýnda. Ama nasýl problem yaþýyorlar. Bu problemin içinden çýkmak için faiz temel argüman deðil. Bir unsur ama temel unsur deðil. Bizde yýllarca faiz en temel unsur olarak görüldü. Para politikasýnda en belirleyici unsur olarak görüldü ama dünya ekonomisine baktýðýmýzda, iyi ekonomiler sorun yaþadýklarý zaman hemen faiz argümanýna sarýlmýyorlar. Biz de dünyanýn en büyük 10 ekonomisinden biri olmak, iyi ekonomilerden biri olmak istiyorsak, bu istikamette ilerliyorsak, bu faiz oranlarýyla olmaz. O ekonomilerle mukayese ettiðimizde çok yukarýlarda bir yerde duruyor. Bu faiz oranlarý ile 10 büyük ekonomiden biri olma þansý elde edemeyiz. Faiz paradan para kazanma yoludur ama bi zim gi bi e ko no mi ler, hat ta dünya ekonomisi aðýrlýklý olarak üre tim den ka zan ma lý dýr. Doð ru su budur zaten. Dünya ekonomisi mal ve hizmet üretimi üzerinden dönmelidir.’ Ankara / aa
ASKON: Büyüme stratejisi deðiþmeli ANADOLU Aslanlarý Ýþadamlarý Derneði (ASKON) Genel Baþkaný Mustafa Koca, “Hem istihdamý destekleyecek, hem kalkýnmayý saðlayacak, hem de müzmin açýklarýn þerrinden bizi koruyacak bir büyüme stratejisi bulunmalý ve devreye sokulmalýdýr” dedi. ASKON’un Ýstanbul Büyükþehir Belediyesi Topkapý Sosyal Tesisleri’nde verilen iftar yemeðinde konuþan ASKON Genel Baþkaný Koca, krizinin þokunun dünya egemenlerine yeteri kadar uyarýcý olmadýðýný, ayný temel politikalarýn devam ettirildiðini ve yeniden kriz biriktirilmeye baþlandýðýný söyledi. Koca, ülkenin yaklaþýk 126 milyar dolarlýk ihracatta 100 milyar dolar dýþ açýk veren bir ekonomik konuma geldiðini, carî açýðýn þimdiden 40 milyar dolarý aþtýðýný ve yýl sonu beklentisinin de 70-80 milyar dolar civarýnda olduðunu belirterek, þunlarý söyledi: ‘’Bu, 735 milyar dolarlýk bir ekonomi için gerçek anlamda büyük risk. Enerji açýðýmýz çok önemli bir
yer tutuyor, ama artýk ithal aramalý daha büyük bir risk haline gelmiþtir. Faizin arttýrýlmasý yerine dövizin arttýrýlmasý fikrinin cazip geldiði bir politika devrededir. Hem istihdamý destekleyecek, hem kalkýnmayý saðlayacak, hem de müzmin açýklarýn þerrinden bizi koruyacak bir büyüme stratejisi bulunmalý ve devreye sokulmalýdýr. Sadece kamu rakamlarýnýn dengede olduðu, sadece finans dengesinin sürekli olarak tutulduðu bir ekonomi saðlamdýr demek mümkün deðildir. Kalýcý bir büyüme, reel sektörün üretim ve ihracat kapasitesinin diðer dengeleri kontrol ettiði bir süreçtir. Buna doðru gitmeliyiz. Büyümeden herkesin dengeli pay aldýðý bir sisteme doðru gitmeliyiz. ’’ Ýftara, bazý AKP milletvekilleri, TUSKON Genel Baþkaný Rýzanur Meral ile TÜMSÝAD Genel Baþkaný Hasan Sert’in de aralarýnda bulunduðu sivil toplum örgütü temsilcileri ve ASKON üyeleri katýldý. Ýstanbul / Mücahit Çakýr
12
10 AÐUSTOS 2011 ÇARÞAMBA
GEBZE 1. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ'NDEN GAYRÝMENKUL SATIÞ ÝLANI DOSYA NO: 2011/1458 Talimat. Bir borçtan dolayý ipotekli bulunan ve aþaðýda tapu kaydýnda adeti, cinsi, evsafý, kýymeti ve önemli özellikleri ile satýþ þartlarý belirtilen taþýnmaz Müdürlüðümüzce açýk artýrma suretiyle satýlarak paraya çevrilecektir. TAPU KAYDI : Satýþa konu taþýnmaz Kocaeli ili, Gebze Ýlçesi, Çayýrova Mah., Mudurnutepe mevkii, 1382 ada, 3 parselde kayýtlý, 3.358,00 m2 miktarlý, arsa vasýflý ana taþýnmazýn, 96/3358 arsa paylý B Blok, 3.Kat (17) Baðýmsýz Bölüm nolu çatý piyesli meskenin tamamýdýr. ÝMAR DURUMU : Gebze Belediye Baþkanlýðý Plan ve Proje Müdürlüðü'nün 16.06.2011 tarih, 1107 sayýlý imar durum yazýlarýnda; Gebze, Çayýrova Mahallesi, 1382 ada, 3 nolu parselin Gebze Belediye Meclisi'nin 28.02.2001 tarih ve 104 nolu kararý ile onaylanan, 1/1000 Ölçekli Ýmar Planýnda, konut alanýnda kalmakta olduðu, Ayrýk Nizam 4 kat, H=12,50 m ve TAKS=0,40 olduðu bildirilmiþtir. HALÝHAZIR DURUMU VE EVSAFI : Satýþa konu taþýnmaz Kocaeli ili, Gebze Ýlçesi, Çayýrova Mah., Mudurnutepe mevkii, 1382 ada, 3 parselde kayýtlý, 3.358,00 m2 miktarlý, arsa vasýflý ana taþýnmazýn, 96/3358 arsa paylý B Blok, 3.Kat (17) Baðýmsýz Bölüm nolu çatý piyesli meskenin tamamýdýr. Satýþa konu taþýnmazýn üzerinde bulunduðu parselin, þehir merkezinden uzakta, çevresinde az yoðunlukta yapýlaþmalar mevcuttur. Çayýrova Ýlçesi, Yeni Mahalle, 2335/5 sokak ile 2335/6 sokaklarýn arasýnda bulunan parsel üzerinde blok nizamý 3 adet bina mevcuttur. Henüz inþaatý tamamlanmamýþ binalarda, B Blok, Papatya Apartmaný, (4) nolu bina, 5 katlý betonarme türünden binada 3.kat (17) nolu meskendir. Binada, bodrum kat+zemin kat+üç normal kat mevcuttur. Bodrumda iki daire, diðer katlarda dört daire mevcuttur. Gebze Tapu Sicil Müdürlüðündeki bu binaya ait kat irtifak projesi incelenmiþ, satýþa konu mesken bu binada 3.katýn KuzeyDoðu cephesinde kalmaktadýr. Çatý piyesli olan bu dairenin kapýsý kilitli olduðundan inceleme yapýlamamýþ, ancak ayný binalarýn alt katlardaki daireler pencere camlarýndan incelenmiþ ve binalarda çalýþma olmadýðý görülmüþtür. Binalarýn kabasý bitmiþ, dairelerin iç ve dýþ sývalarý tamamlanmýþ, zemin þaplarý dökülmüþ, alçý sývalý, kartonpiyerli, dýþ plastik ahþap görünümlü ýsýcamlý doðramalar takýlmýþ ve elektrik kablolarý çekilmiþ, dairelerin çelik kapýlarý takýlmýþtýr. Daire, dört oda, salon, mutfak, banyo, tuvalet, hol ve antreden ibarettir. 210,91 m2 büyüklüktedirler. Satýþa konu dairenin bulunduðu binanýn inþaatýnda kullanýlan malzeme ve iþçilik kalitesi, özetle yapýsal özellikleri dikkate alýnarak, T.C. Bayýndýrlýk ve Ýskân Bakanlýðý'nýn yapý yaklaþýk maliyet cetveline göre III.Sýnýf (B) Grubu yapý türünde olduðu kanaatine varýlmýþtýr. KIYMETÝ : Taþýnmaza bilirkiþi tarafýndan 120.000.TL (yüzyirmibin Türk Lirasý) deðer takdir edilmiþtir. SATIÞ ÞARTLARI: 1- Satýþ 12/09/2011 günü saat 11:20 den 11:25'e kadar Gebze 1.Ýcra Müdürlüðü'nde açýk artýrma suretiyle yapýlacaktýr. Bu artýrmada tahmin edilen deðerin % 60'ýný ve rüçhanlý alacaklýlar varsa alacaklarý toplamýný ve satýþ giderlerini geçmek þartý ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alýcý çýkmazsa en çok artýranýn taahhüdü saklý kalmak þartiyle 22/09/2011 günü ayný yer ve ayný saatlerde ikinci artýrmaya çýkarýlacaktýr. Bu artýrmada da rüçhanlý alacaklýlarýn alacaðýný ve satýþ giderlerini geçmesi þartýyla en çok artýrana ihale olunur. Þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40'ýný bulmasý ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasý ve bundan baþka paraya çevirme ve paylaþtýrma masraflarýný geçmesi lazýmdýr. Böyle bir bedelle alýcý çýkmazsa satýþ talebi düþecektir. 2- Artýrmaya iþtirak edeceklerin, tahmin edilen deðerin % 20'si oranýnda pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lâzýmdýr. Satýþ peþin para iledir, alýcý istediðinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Katma Deðer Vergisi, Ýhale bedeli üzerinden damga resmi, tapu alým harcý ve tahliye masraflarý alýcýya ait olup, birikmiþ vergiler, tapu satým harcý ve tellaliye satýþ bedelinden ödenir. 3- Ýpotek sahibi alacaklýlarla diðer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarýný özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarýný dayanaðý belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazýmdýr; aksi takdirde haklarý tapu sicil ile sabit olmadýkça paylaþmadan hariç býrakýlacaktýr. 4- Satýþ bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse Ýcra ve Ýflas Kanununun 133'üncü maddesi gereðince ihale feshedilir. Ýki ihale arasýndaki farktan ve temerrüt faizden alýcý ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5- Þartname, ilân tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açýk olup gideri verildiði takdirde isteyen alýcýya bir örneði gönderilebilir. 6- Satýþa iþtirak edenlerin þartnameyi görmüþ ve münderecatýný kabul etmiþ sayýlacaklarý, baþkaca bilgi almak isteyenlerin yukarýda dosya numarasýyla müdürlüðümüze baþvurmalarý ile satýþ ilanýnýn teblið edilemeyen alakadarlara teblið yerine kaim olacaðý ilân olunur. 19.07.2011 (*) Ýlgililer tabirine irtifak hakký sahipleri de dahildir. ÝÝK m.126 (*) Ýlgililer tabirine irtifak hakký sahipleri de dahildir www.bik.gov.tr B: 51128
GEYVE ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ'NDEN (TAÞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA ÝLANI) Dosya No: 2009/937 Talimat. Bir borçtan dolayý hacizli/ipotekli olup satýlmasýna karar verilen Sakarya Ýli - Geyve Ýlçesi - Orhaniye Mahallesi -Pirinç Çeþme Mevkii - 64 Ada- 134 Parselde kayýtlý bulunan 302,82 m2 Yüzölçümlü Arsa vasfýnda üzerinde iki katlý kargir bina bulunan taþýnmazýn tamamý 113.666,60 TL bedel üzerinden açýk artýrma suretiyle satýlacaktýr. ÝÝK. 127. Mad. GÖRE SATIÞ ÝLANININ TEBLÝÐÝ: Adresleri tapuda kayýtlý olmayan alakadarlara, gönderilen tebligatlarýn teblið imkânsýzlýðý halinde iþbu satýþ ilaný teblið yerine kaim olmak üzere ilanen teblið olunur. TAÞINMAZIN ÝMAR DURUMU: Taþýnmaz Ýlçe Ýmar planý içerisinde kalmaktadýr. TAÞINMAZIN HALÝHAZIR DURUMLARI: Sakarya Ýli - Geyve Ýlçesi - Orhaniye Mahallesi - Pirinç çeþme Mevkii - 64 Ada- 134 Parselde kayýtlý bulunan 302,82 m2 Yüzölçümlü Arsa vasfýnda üzerinde iki katlý kargir bina bulunan taþýnmaz üzerinde bulunan bina 9,00x11,00m ebatlarýnda 99,00 m2 taban alanýna sahip olup kullaným alaný çýkmalarla beraber 230,00 m2 dir. Binanýn dýþ kapý ve pencere doðramalarý Ahþap doðramadýr. Binanýn dýþ cephesi sývalý ve boyalýdýr. Binanýn yakýt cinsi katý yakýtlý sobalýdýr. Bina 2 ayrý daire olarak kullanýlmaktadýr. Kuru zeminler ahþap, ýslak zeminler seramik olarak inþa edilmiþtir. Ýç sývasý ve boyasý yapýlmýþtýr. Çatýsý ahþap çatý olup kaplamasý Marsilya tipi kiremit kaplamadýr. Binada % 8 yýpranma bulunmaktadýr. Taþýnmazýn özellikleri nazara alýnarak toplam deðeri 113.666,60 TL dir. SATIÞ ÞARTLARI : I- Yukarýda açýk tapu kaydý, imar ve hâlihazýr durumu ve kýymeti belirtilen taþýnmazýn 1. AÇIK ARTIRMASI : 27.09.2011 günü saat 14:20-14:30'da Geyve Hükümet konaðý önünde yapýlacaktýr. Bu açýk arttýrmada taþýnmazlara taktir edilen deðerin % 60'ýný bulmasý ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan diðer alacaklýlar varsa alacaklarý toplamýný, ayrýca satýþ ve paylaþtýrma masraflarýný geçmesi þartý ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alýcý çýkmadýðý taktirde en çok arttýranýn taahhüdü saklý kalmak kaydýyla; 2. AÇIK ARTIRMASI : 07.10.2011 günü saat 14:20-14:30'da Geyve Hükümet konaðý önünde yapýlacaktýr. Bu açýk arttýrmada satýþý isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklar varsa bu alacaklar toplamýný, satýþ ve paylaþtýrma masraflarý ile takdir edilen deðerin % 40'ýný geçmesi þartýyla en çok arttýrana ihale olunur. 2- KDV, ihale damga pulu, tapu harcýnýn 1/2'si satýn alana ait olacaktýr. Tellaliye resmi ve birikmiþ emlak ve vergi borçlarý ile satýcý adýna tahakkuk edecek tapu harçlarý, satýþ bedelinden ödenir. 3- Açýk arttýrmaya katýlmak isteyenlerin takdir edilen kýymetin % 20'si nispetinde nakit pey akçesi ya da bu miktar kadar milli bir bankanýn kesin ve süresiz teminat mektubunu vermesi gerekmektedir. Satýþ peþin para iledir. Alýcý istediði taktirde kendisine 10 günü geçmemek üzere mehil verilir. 4- Taþýnmazý satýn alanlar, ihaleye alacaðýna mahsuben iþtirak etmemiþ olmak kaydý ile ihalenin feshi talep edilmiþ olsa bile satýþ bedelini derhal veya ÝÝK.130. mad. göre verilen süre içinde nakden ödemek zorundadýr. Gayrimenkul kendisine ihale olunan kimse müddetinde parayý vermezse ihale kararý fesih olunarak kendisinden evvel en yüksek teklifte bulunan kim ise arz etmiþ olduðu bedelle almaya razý olursa ona, razý olmaz veya bulunmazsa hemen artýrmaya çýkarýlýr. Bu artýrma ilgililere teblið edilmeyip, yalnýzca satýþtan en az yedi gün önce yapýlacak ilanla yetinilir. Bu artýrmada teklifin ÝÝK.129. mad. hükümlere uymasý þartýyla taþýnmaz en çok artýrana ihale edilir. 5- Haciz alacaklýlarý ile, diðer ilgililerin, varsa irtifak sahipleri de dahil olmak üzere bu gayrimenkul üzerindeki haklarýný, faiz ve masrafa dair olan iddialarýný dayanaðý belgeler ile 15 gün içinde Müdürlüðümüze bildirmeleri gerekir. Aksi taktirde, haklarý tapu sicili ile sabit olmadýkça, paylaþmadan hariç býrakýlacaktýr. 6- Satýþ bedeli hemen ya da verilen süre içinde ödenmezse Ý.Ý.K. 133. maddesi gereðince ihale feshedilir. Ýki ihale arasýndaki farktan ve temerrüt faizinden alýcý ve kefilleri sorumlu tutulacak, fark hiçbir hükme gerek kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 7- Þartname ilan tarihinden itibaren Müdürlüðümüzde herkesin görebilmesi için açýk olup, masrafý verildiði taktirde isteyen alýcýya bir örnek gönderilebilir. 8- Satýþa iþtirak etmek isteyenlerin þartnameyi görmüþ ve münderecatýný kabul etmiþ sayýlacaklarý, baþkaca bilgi almak isteyenlerin dosya numarasý ile Müdürlüðümüze baþvurmalarý ilan olunur. 28.07.2011 www.bik.gov.tr B: 51218
ÝLAN SAKARYA 1. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ'NDEN (TAÞINMAZ SATIÞ ÝLANI) Dosya No: 2009/465 Talimat. Bir borçtan dolayý hacizli olup satýlmasýna karar verilen Sakarya ili Serdivan ilçesi Yazlýk Beldesi Yazlýk mevkiinde kain; tapunun 780 parselde kayýtlý 2.290,00 m2 yüzölümlü kargir ev vasýflý taþýnmaz açýk artýrma suretiyle satýlacaktýr. ÝÝK. 127. Mad. GÖRE SATIÞ ÝLANININ TEBLÝÐÝ: Adresleri tapuda kayýtlý olmayan alakadarlara, gönderilen tebligatlarýn teblið imkânsýzlýðý halinde iþbu satýþ ilaný teblið yerine kaim olmak üzere ilanen teblið olunur. TAÞINMAZIN ÝMAR DURUMU: Taþýnmaz Ýl Ýmar planý içersinde kalmaktadýr. TAÞINMAZIN HALÝHAZIR DURUMLARI: Sakarya ili Serdivan ilçesi Yazlýk beldesi Yazlýk mevkiinde kain: tapunun 780 parsel numarasýnda kayýtlý, kayden "kargir ev" vasýflý taþýnmazdan ibarettir. Taþýnmaz üzerinde üç katlý bir bina bulunmaktadýr. Parselin alaný 2290 m2'dir. Taþýnmaz, Yazlýk beldesi Vatan mahallesi 4222 nolu sokak No: 22 adresinde yer almaktadýr. Konum olarak yerleþim alanýnýn orta-kuzey kesimlerinde yer almaktadýr. Yazlýk çekirdek merkezine yaklaþýk 2 Km. mesafededir. Topografik olarak düz bir arazide yer almaktadýr. Etrafý seyrek konutlar þeklinde yapýlaþmýþtýr. Yol, su, elektrik, haberleþme vs. gibi altyapý ve belediye hizmetleri mevcuttur. Yerleþim alanýnda yer aldýðýndan ulaþým sorunu yoktur. Mevcut imar durumuna göre taþýnmaz imar planlarýnda Ýskan Sahasý olarak ayrýlan alanda kalmakta ve ayrýk nizamda iki katlý (A-2) yapý iznine tabidir. Parsel kuzeyi ve batýsýndan 7.00 metrelik imar yollarýna cephelidir. Diðer cephelerinde komþu parseller vardýr. Sayýlan bu özelliklerinin yaný sýra büyüklüðü, konumu, geometrik þekli, etrafý ve yakýn çevresinde benzeri taþýnmazlara olan talep, emlak alým-satým rayiçleri vs. hususlar da göz önüne alýnmýþtýr. Parsel üzerinde üç katlý bir yapý mevcuttur. Betonarme olarak inþa edilen yapýnýn dýþ cepheleri sývalý ve boyalýdýr. Üzerinde çatý bulunmayýp açýk teras þeklindedir. Yapýnýn her katýnda benzer özelliklere sahip ayrý birer mesken bulunmaktadýr. Her biri üç oda. bir salon mutfak, banyo, lavabo-wc'den ibarettir. Ayrýca birer balkonlarý vardýr. Meskenlerde hol zemini marley, oda zeminleri þap betonu üzeri halýfleks kaplýdýr. Tüm duvar ve tavanlar sývalý ve badanalý, iç kapý ve dýþ pencere doðramalarý ahþap ve yaðlý boyalýdýr. Mutlaklarda mermer tezgâh ve mobilyalý dolaplarý mevcuttur. Banyolarda duvarlar yarý yüksekliðe kadar seramik kaplý, bu mekânlarda sadece duþ yeri bulunmaktadýr. Soba ýsýtmalý olan bina 95 m oturma alanýna sahiptir. Böylece tamamý borçluya ait 780 numaralý parsel, üzerinde yer alan bina ile birlikte =297.670,00 TL muhammen bedelle satýþa çýkarýlacaktýr. SATIÞ ÞARTLARI : I- Yukarýda açýk tapu kaydý, imar ve halihazýr durumu ve kýymeti belirtilen taþýnmazlarýn 1. AÇIK ARTIRMASI : 19.09.2011 günü saat 14.30-14.40 Adalet Sarayý Ýcra Müdürlükleri Mezat Salonunda yapýlacaktýr. Bu açýk arttýrmada taþýnmazlara taktir edilen deðerin % 60'ýný bulmasý ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan diðer alacaklýlar varsa alacaklarý toplamýný, ayrýca satýþ ve paylaþtýrma masraflarýný geçmesi þartý ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alýcý çýkmadýðý taktirde en çok arttýranýn taahhüdü saklý kalmak kaydýyla; 2. AÇIK ARTIRMASI: 29.09.2011 günü, ayný saat ve ayný yerde yapýlacaktýr. Bu açýk arttýrmada satýþý isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklar varsa bu alacaklar toplamýný, satýþ ve paylaþtýrma masraflarý ile takdir edilen deðerin % 40'ýný geçmesi þartýyla en çok arttýrana ihale olunur. 2- Vergi Dairesi tarafýndan bildirilecek orandaki KDV, ihale damga pulu, tapu harcýnýn 1/2'si satýn alana ait olacaktýr. Tellaliye resmi ve birikmiþ emlak ve vergi borçlarý ile satýcý adýna tahakkuk edecek tapu harçlarý, satýþ bedelinden ödenir. 3- Açýk arttýrmaya katýlmak isteyenlerin takdir edilen kýymetin % 20'si nispetinde nakit pey akçesi ya da bu miktar kadar milli bir bankanýn kesin ve süresiz teminat mektubunu vermesi gerekmektedir. Satýþ peþin para iledir. Alýcý istediði taktirde kendisine 10 günü geçmemek üzere mehil verilir. 4- Taþýnmazý satýn alanlar, ihaleye alacaðýna mahsuben iþtirak etmemiþ olmak kaydý ile ihalenin feshi talep edilmiþ olsa bile satýþ bedelini derhal veya ÝÝK.130. mad. göre verilen süre içinde nakden ödemek zorundadýr. Gayrimenkul kendisine ihale olunan kimse müddetinde parayý vermezse ihale kararý fesih olunarak kendisinden evvel en yüksek teklifte bulunan kim ise arz etmiþ olduðu bedelle almaya razý olursa ona, razý olmaz veya bulunmazsa hemen artýrmaya çýkarýlýr. Bu artýrma ilgililere teblið edilmeyip, yalnýzca satýþtan en az yedi gün önce yapýlacak ilanla yetinilir. Bu artýrmada teklifin ÝÝK.129. mad. hükümlere uymasý þartýyla taþýnmaz en çok artýrana ihale edilir. 5- Haciz alacaklýlarý ile diðer ilgililerin, varsa irtifak sahipleri de dahil olmak üzere bu gayrimenkul üzerindeki haklarýný, faiz ve masrafa dair olan iddialarýný dayanaðý belgeler ile 15 gün içinde Müdürlüðümüze bildirmeleri gerekir. Aksi taktirde, haklarý tapu sicili ile sabit olmadýkça, paylaþmadan hariç býrakýlacaktýr. 6- Satýþ bedeli hemen ya da verilen süre içinde ödenmezse Ý.Ý.K. 133. maddesi gereðince ihale feshedilir. Ýki ihale arasýndaki farktan ve temerrüt faizinden alýcý ve kefilleri sorumlu tutulacak, fark hiçbir hükme gerek kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 7- Þartname ilan tarihinden itibaren Müdürlüðümüzde herkesin görebilmesi için açýk olup, masrafý verildiði takdirde isteyen alýcýya bir örnek gönderilebilir. 8- Satýþa iþtirak etmek isteyenlerin þartnameyi görmüþ ve münderecatýný kabul etmiþ sayýlacaklarý, baþkaca bilgi almak isteyenlerin dosya numarasý ile Müdürlüðümüze baþvurmalarý ilan olunur. 27/07/2011 www.bik.gov.tr B: 51157
T. C. IÐDIR ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ (TAÞINMAZ AÇIK ARTIRMA ÝLANI) Dosya No:2011/152 Talimat. Örnek No: 27 Satýlmasýna karar verilen gayrimenkullerin cinsi, kýymeti, adedi, evsafý: TAPU KAYDI: Iðdýr, Merkez, Karaaðaç mahallesi, Büyük ark altý mevkii, 821 ada, 2 parselde kayýtlý 485.00 m2 yüzölçümlü arsa. Tam hisse. TAÞINMAZIN CÝNSÝ VE VASIFLARI: Satýþýna karar verilen taþýnmaz, Iðdýr ili Merkez, Karaaðaç mahallesinde Iðdýr-Tuzluca yolu üzerinde bulunan Bike restorana varmadan yaklaþýk 100 metre geride sað tarafta bulunan yoldan yaklaþýk 50 metre ileride sol tarafta bulunmaktadýr. Ara yola cephelidir. Parsel üzerinde 20 m2 alanlý, çatýlý, briket duvarlý araba garajý bulunmaktadýr. Ýmar Durumu : Belediye Baþkanlýðý imar sýnýrlarý içindedir, imar planýnda mesken bölgesi olup, ayrýk nizam 3 kata tahsislidir. KDV oraný % 18'dir. Taþýnmazýn muhammen bedeli: 98.360,00 TL 1) TAÞINMAZIN EVSAFI VE ÞARTLARI : Iðdýr, Merkez, Karaaðaç mahallesi, Büyük ark altý mevkii, 821 ada, 2 parselde kayýtlý 485.00 m2 yüzölçümlü arsa Toplam Deðeri 98.360,00 TL üzerinden BÝRÝNCÝ ARTIRMA IÐDIR ADLÝYE SARAYI GÝRÝÞ KAPISI ÖNÜNDE 03.10.2011 PAZARTESÝ GÜNÜ SAAT 14:00 - 14:10'da Açýk artýrma yolu ile satýþý yapýlacaktýr. Bu artýrmada tahmin edilen kýymetin % 60'ýný ve rüçhanlý alacaklýlar varsa alacaklarý mecmuunu ve satýþ masraflarýný geçmek þartý ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alýcý çýkmazsa en çok artýranýn taahhüdü baki kalmak þartýyla 13.10.2011 PERÞEMBE günü ayný yer ve saatler arasýnda ikinci artýrmaya çýkarýlacaktýr. Bu artýrmada da bu miktar elde edilememiþse gayrimenkul en çok artýranýn taahhüdü saklý kalmak üzere artýrma ilanýnda gösterilen müddet sonunda en çok artýrana ihale edilecektir. Þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40'ýný bulmasý ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasý ve bundan baþka, paraya çevirme ve paylaþtýrma masraflarýný geçmesi lazýmdýr. Böyle fazla bedelle alýcý çýkmazsa satýþ talebi düþecektir. 2)- Artýrmaya iþtirak edeceklerin, tahmin edilen kýymetin % 20'si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanýn teminat mektubunu vermeleri lazýmdýr. Satýþ peþin para iledir, alýcý istediðinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tapu alým harç ve masraflarý, Teslim masraflarý, Damga vergisi ile KDV alýcýya aittir. Tapu Satým Harcý, Taþýnmazýn aynýndan doðan birikmiþ vergi borcu ile Tellaliye resmi satýþ bedelinden ödenir. 3)- Ýpotek sahibi alacaklýlarla diðer ilgililerin bu gayrimenkul üzerindeki haklarýný hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarýný dayanaðý belgeler ile on beþ gün içinde dairemize bildirmeleri lazýmdýr. Aksi takdirde haklarý tapu sicili ile sabit olmadýkça paylaþtýrmadan hariç býrakýlacaklardýr. 4)- Ýhaleye katýlýp daha sonra ihale bedelini yatýrmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alýcýlar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasýndaki farktan ve diðer zararlardan ve ayrýca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardýr. Ýhale farký ve temerrüt faizi ayrýca hükme hacet kalmaksýzýn Dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alýnacaktýr. 5) Þartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açýk olup masrafý verildiði takdirde isteyen alýcýya bir örneði gönderilebilir. 6)- Satýþa iþtirak edenlerin Þartnameyi görmüþ ve münderecatýný kabul etmiþ sayýlacaklarý, baþkaca bilgi almak isteyenlerin 2011/152 talimat sayýlý dosya numarasýyla Müdürlüðümüze baþvurmalarý ilan olunur. 25.07.2011 (Ýc. Ýfl. K. 126) (*) Ýlgililer tabirine irtifak hakký sahipleri de dâhildir. Bu Örnek, bu yönetmelikten önceki uygulamada kullanýlan Örnek 64'e karþýlýk gelmektedir. Adlarýna tebligat yapýlamayan ilgililere gazete ilaný tebligat yerine geçerlidir. www.bik.gov.tr B: 51251
Y
T. C. KARTAL 2. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ (GAYRÝMENKUL AÇIK ARTIRMA ÝLANI) DOSYA NO: 2011/116 Tal. Ýcra takibi dolayýsý ile satýþýna karar verilen aþaðýda tapu kaydý, adedi, cinsi, evsafý, kýymeti ve önemli özellikleri ile satýþ þartlarý belirtilen taþýnmaz Müdürlüðümüzde açýk arttýrma suretiyle satýlarak paraya çevrilecektir. TAÞINMAZIN TAPU KAYDI : Ýstanbul Ýli, Kartal Ýlçesi, Çavuþoðlu Mahallesi, Pendik Caddesi Mevkii, 676 ada, 82 pafta, 91 parsel sayýlý, 2.600,00 m2 yüzölçümlü, gayrimenkul üzerine kurulu bulunan apartmanýn kat irtifakýna ayrýlmýþ olan 112/7200 arsa paylý, zemin kat 5 no'lu baðýmsýz bölüm numaralý dükkân. TAÞINMAZIN ÝMAR DURUMU : Kartal Belediye Baþkanlýðý Ýmar ve Þehircilik Müdürlüðü Durum Proje Onay Ýskân Þefliðinin, 11.01.2011 tarih ve M.34.6.KAR.0.17.01-2011/372 sayýlý imar durumu yazýsýnda; Kartal, 82 pafta, 676 ada, 91 parsel sayýlý yer, 1/5000 ölçekli,18.12.2009 T.T.'li Kartal Alt Merkez Nazým Ýmar Planýnda kalmakta olduðu 1/1000 ölçekli planlar onandýktan sonra imar durumu verilebileceði belirtilmektedir. TAÞINMAZIN HALÝHAZIR DURUMU VE EVSAFI : Ýþleme esas gayrimenkul incelemesinde, Ýstanbul ili Kartal Ýlçesi, Kordonboyu Mahallesi, Ankara Caddesine cepheli, 173 nolu yerde bulunan betonarme karkas sistemde yapýlý, bir bodrum+yüksek katlý zemin+on normal katlý, apartmanýn Ankara caddesi cephe alýndýðýnda arka sol yan cephesine bakan yerde bulunan zemin kat 5 nolu dükkân olduðu tespit edilmiþtir. Yerinde yapýlan incelemeler sonucunda, dükkânýn depo olarak kullanýldýðý tespit edilmiþtir. Dükkânýn kapý ve pencereleri demir doðrama olup, kepenkleri bulunmaktadýr. Yer döþemeleri mozaik olup, içerde tuvalet bulunmaktadýr. Dükkân asma katlý olup takriben 105 m2.1ik kullaným alanýna sahiptir. Bina vasatýn üzerinde malzeme ve iþçilikle inþa edilmiþ olup, binada su, elektrik ve kalorifer ve asansör tesisatlarý bulunmaktadýr. Binanýn arka cephesinde açýk otopark alanlarý vardýr. Bina her türlü belediye hizmetlerinden yararlanmakta olup, ulaþýmý kolay bir konumdadýr. TAÞINMAZIN KIYMETÝ : Gayrimenkulün bulunduðu semt, semt içindeki yeri, imar durumu, inþa tarzý, halihazýr vaziyeti, bu civardaki dükkân alým satým rayiçleri, kullanýlan malzeme ve iþçilik kalitesi, binanýn yýpranma payý kýymetine etki eden tüm hususlar ile günün iktisadi koþullarý da göz önünde bulundurularak dükkânýn tamamýnýn 105.000,00 TL (yüzbeþbinTL) edebileceði kanaatine varýlmýþtýr. SATIÞ ÞARTLARI : 1.Satýþ: 20.09.2011 günü 14:00-14:20 saatleri arasýnda, 2.Satýþ: 30.09.2011 günü 14:00-14:20 saatleri arasýnda, KARTAL 2. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ'NDE açýk artýrma suretiyle yapýlacaktýr. Birinci artýrma da tahmin edilen kýymetin % 60'ýný ve rüçhanlý alacaklýlar varsa alacaklarý toplamýný, satýþ ve paylaþtýrma masraflarýný geçmek þartý ile ihale olunur. Bu bedellerle alýcý çýkmazsa en çok artýranýn taahhüdü baki kalmak þartýyla artýrma 10 gün daha uzatýlarak ikinci satýþ yukarýda belirtilen tarih ve saatte tekrar yapýlacaktýr. Bu artýrmada da tahmin edilen kýymetin % 40'ýný, rüçhanlý alacaklýlarýn alacaklarý mecmuunu, satýþ ve paylaþtýrma masraflarýný geçmesi þartý ile en çok artýrana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alýcý çýkmazsa satýþ talebi düþecektir. 2- Artýrmaya iþtirak edeceklerin tahmin edilen kýymetin % 20 nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanýn teminat mektubunu vermeleri lazýmdýr. Satýþ peþin para iledir, alýcý istediðinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Damga vergisi, tapu alým harcý ve masraflarý ile KDV alýcýya aittir. Tellaliye resmi, Tapu satým harcý ve birikmiþ vergiler satýþ bedelinden ödenir. Tahliye ve teslim masraflarý alýcýya aittir. 3- Ýpotek sahibi alacaklýlarla diðer ilgililerin (ilgililer tabirine irtifak hakký sahipleri de dahildir) bu gayrimenkul üzerindeki haklarýný hususi ile faiz ve masrafa dair olan iddialarýný dayanaðý belgeler ile onbeþ gün içinde, dairemize bildirmeleri lazýmdýr. Aksi halde haklarý tapu sicili ile sabit olmadýkça paylaþmadan hariç býrakýlacaklardýr. 4- Ýhaleye katýlýp daha sonra ihale bedelini yatýrmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alýcýlar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasýndaki farktan ve diðer zararlardan ve ayrýca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardýr. Ýhale farký ve temerrüt faizi ayrýca hükme hacet kalmaksýzýn Dairemizce tahsil olunacak, bu fark varsa öncelikle teminat bedelinden alýnacaktýr. 5- Þartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açýk olup, masrafý verildiði takdirde isteyen alýcýya bir örneði gönderilebilir. 6- Satýþa iþtirak edenlerin þartnameyi görmüþ ve münderecatýný kabul etmiþ sayýlacaklarý, baþkaca bilgi almak isteyenlerin 2011/116 Tal. sayýlý dosya numarasý ile Müdürlüðümüze baþvurmalarý, teblið edilemeyen alakadarlara bu ilanýn teblið yerine geçeceði ilan olunur. Yönetmelik Örnek No: 27 04.08.2011 www.bik.gov.tr B: 51161
DENÝZLÝ 1. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜNDEN (TAÞINMAZ MAL AÇIK ARTIRMA ÝLANI) Dosya No: 2010/8784 Esas. Satýlmasýna Karar verilen Taþýnmazýn Cinsi, Niteliði, Kýymeti ve Önemli Özellikleri: TAPU KAYDI : Denizli Ýli Merkez Ýlçesi Çaybaþý mahalle/köyü Mevkii 1927 Ada 9 Parsel 272 m2 Depolu iþ yeri Vasfýyla Kayýtlý Taþýnmaz. ÖZELLÝKLER : Taþýnmaz Çay baþý mahallesi 834 sokak no: 15/E adresindedir. Bizim ýzgara çiðköfte dükkâný adlý üst köþe iþyeridir. 1927 ada, 9 parsel zemin katta 9 baðýmsýz bölüm numaralý depolu dükkân zemin katta projesine göre 29.70 m2 aliminyum doðramalý zemini pvc kaplanmýþ duvarlarý kýsmen seramik kýsmen plastik badanalý arka bölümünde ýzgara ocaðý mevcut iç merdivenden bodrum kata inildiðinde bodrum katý 29.70 m2 alanýnda zemini seramik kaplý bodrum katýda ýzgara aile salonu þeklindedir. Bina yapým olarak yaklaþýk 20 yýllýktýr. Taþýnmaz Çözüm Dersanesi karþýsýnda Çaybaþý camii aþaðýsýndadýr. Melek pazarý mevkiindedir. Gençlerin ve öðrencilerin hareketli olduðu bir mevkiidir. Taþýnmaz Çaybaþý meydanýnda camiye, çarþýya, Delikli Çýnar Meydanýna ve Belediye Sarayýna yakýndýr. TEK, PTT hizmetleri mevcuttur. Belediye hizmetleri ve ulaþým durumu rahattýr. ÝMAR DURUMU : Denizli Belediyesi 1/1000 ölçekli 04/04/2011 tarihli imar planýnda ticari alanda blok nizam kat adedi 4 mevcut bina vardýr. Kýymeti : 60.000,00 TL Satýþ Baþl. Saati : 14:20:00 Satýþ Bitiþ Saati: 14:30:00 TAPU KAYDI : Denizli Ýli Merkez Ýlçesi Ýstiklal mahalle/köyü Mevkii 198 Ada 24 Parsel 235 m2 taþýnmaz 3. kat 94/470 arsa paylý, 4 baðýmsýz bölüm mesken. Vasfýyla Kayýtlý Taþýnmaz. ÖZELLÝKLERÝ : Taþýnmaz Ýstiklal mahallesi Ýnönü cad. Göksel apartmaný no: 83 adresindedir. 3. katta 4 baðýmsýz bölüm mesken. Antre kýrma kapýlý salon iki oda bir mutfak banyo ve tuvalet þeklindedir. 130 m2 alanýnda iç kapýlar ahþap doðramalý dýþ doðramalarý desenli pvc doðramalý odalar tabaný cilalý rabýta ýslak zemin kýsmen mozaik kýsmen seramik kaplý duvarlarý plastik badanalý kalorifer ýsýtmalý binada asansör yok merdivenleri mozaik kaplý bina yaþýna göre bakýmlýdýr. Bina yaklaþýk 25 yýllýk olup doðalgaz baðlantýsý mevcut Ýnönü caddesinde semt Pazar yerine okullara camiye fazla uzak olmayýp ulaþým durumu rahattýr. TEK, PTT, belediye hizmetlerinden yararlanmaktadýr. ÝMAR DURUMU : Denizli Belediyesi 04/04/2011 tarihli ve 1/1000 ölçekli imar planýnda konut alanýnda bitiþik nizam kat adedi 5 mevcut bina vardýr. KIYMETÝ : 80.000,00 TL Satýþ Baþl. Saati : 14:40:00 Satýþ Bitiþ Saati: 14:50:00 1- Satýþ 20.09.2011 günü yukarýda yazýlý saatler arasýnda Adliye Sarayý Kat: 1, 101 Nolu Satýþ Odasý DENÝZLÝ adresinde yapýlacaktýr. Bu artýrmada tahmin edilen kýymetin % 60'ýný ve rüçhanlý alacaklýlar varsa alacaklarý mecmuunu ve satýþ masraflarýný geçmek þartý ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alýcý çýkmazsa en çok artýranýn taahhüdü baki kalmak þartýyla 30.09.2011 günü yukarýda yazýlý saatler arasýnda Adliye Sarayý Kat: 1,101 Nolu Satýþ Odasý DENÝZLÝ ikinci artýrmaya çýkarýlacaktýr. Bu artýrmada da bu miktar elde edilememiþse gayrimenkul en çok artýranýn taahhüdü saklý kalmak üzere artýrma ilanýnda gösterilen müddet sonunda en çok artýrana ihale edilecektir. Þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40'ýný bulmasý ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasý ve bundan baþka, paraya çevirme ve paylaþtýrma masraflarýný geçmesi lazýmdýr. Böyle fazla bedelle alýcý çýkmazsa satýþ talebi düþecektir. 2)- Artýrmaya iþtirak edeceklerin, tahmin edilen kýymetin % 20'si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanýn teminat mektubunu vermeleri lazýmdýr. Satýþ peþin para iledir, alýcý istediðinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Yüzde 18 KDV, Tellaliye harcý, ihale Damga pulu, tapu satým harç ve masraflarý alýcýya aittir. Birikmiþ vergiler satýþ bedelinden ödenir. 3)- Ýpotek sahibi alacaklýlarla diðer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarýný hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarýný dayanaðý belgeler ile on beþ gün içinde dairemize bildirmeleri lazýmdýr. Aksi taktirde haklarý tapu sicili ile sabit olmadýkça paylaþtýrmadan hariç býrakýlacaklardýr. 4)- Ýhaleye katýlýp daha sonra ihale bedelini yatýrmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alýcýlar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasýndaki farktan ve diðer zararlardan ve ayrýca temerrüt faizinden müteselsilen 5)- Þartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açýk olup masrafý verildiði taktirde isteyen alýcýya bir örneði gönderilebilir. Adlarýna tebligat yapýlamayan ilgililere gazete ilaný tebligat yerine geçerlidir. 6)- Satýþa iþtirak edenlerin Þartnameyi görmüþ ve münderecatýný kabul etmiþ sayýlacaklarý, baþkaca bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasýyla Müdürlüðümüze baþvurmalarý ilan olunur. 01.08.2011 (ÝÝK. M. 126 Yönetmelik Örnek No.: 27 (*) Ýlgililer tabirine irtifak hakký sahipleri de dahildir. www.bik.gov.tr B: 51108
GEZÝ
10 AÐUSTOS 2011 ÇARÞAMBA
13
SANCAK, TAM BÝR ANADOLU ÞEHRÝ Sýrbistan sýnýrlarý içerisindeki “Sancak” bölgesine bu ismin verilmesi, Osmanlý Devletinin Avrupa’daki son sancaðýnýn burada kalmýþ olmasýymýþ. ‘Otonomi’ isteyen bölgenin yarýsý Sýrbistan’da, diðer yarýsý ise Karadað topraklarý içinde. Sancak, fiilen ikiye bölünmüþ. Nüfusun çoðunluðu Müslüman. Baþþehir “Novi Pazar”da 41 tane cami var ve cemaatin çoðunluðunu gençler oluþturuyor.
FARUK ÇAKIR
1
cakir@yeniasya.com.tr
asip oldu, bu seneki ilk teravih namazýný Sancak’ta ‘Altun Alem’ Camiinde kýldýk. Sancak, Balkanlarda Sýrbistan ile (Eski Yugoslavya) Karadað arasýndaki koridorda, merkezi ya da baþþehri “Yeni Pazar” (Novi Pazar) olan ve Boþnak Müslüman nüfusun çoðunluðunu teþkil eden bir bölge. Ýnsan Hak ve Hürriyetleri ÝnsanîYardým Vakfý’nýn (ÝHH) dâvetine icabet ederek vakýf temsilcisi Mustafa Ýnce ile birlikte 30 Temmuz Cumartesi günü öðle sonrasý THY ile Ýstanbul’dan Sýrbistan’ýn baþþehri Belgrad’a uçtuk. Tabiî ki Sýrbistan, tarih bakýmýndan iyi hatýrlatmalar yapmýyor. Sýrbistan denince aklýmýza “Sýrp Sýndýðý Muharebesi” geliyor.
N
SIRBÝSTAN’IN HATIRLATTIKLARI Madem aklýmýza geldi, kýsaca hatýrlayalým: Sýrp Sýndýðý Muharebesi, 1364 yýlýnda, Sýrp prensliði, Macar krallýðý, Bulgar krallýðý, Bosna prensliði ve Eflak prensliðinden (Romanya) oluþan Ýttifakýn, Osmanlýlar’ý Balkanlar’dan atmak için baþlattýklarý bir savaþýn adýdýr. Balkanlarda bulunan Hýristiyan devletler olan Macar ve Sýrp kralýklarý ile Eflâk ve Bosna prenslikleri birleþik olarak bir Haçlý seferi yapmaya karar verdiler ve Osmanlý devletine karþý ilk kez Haçlý ittifaký oluþturuldu. 1364 yazýnda Macar Kýralý I. Lajos, Prilep bölgesinin Sýrp kökenli beyi ve Eflak Prensi idaresindeki birliklerden oluþan 30.000 kiþilik bir Haçlý ordusu kurup Macaristan Kralý Lajos komutasýnda Edirne üzerine yürümeye baþladý. Trakya’daki Osmanlý birlikleri Lala Þahin Paþa idaresindeydi ve 12.000’i geçmiyordu. Neticede Haçlý ordusu Meriç Nehrini Ýslimye’de geçmiþ, Meriç Irmaðý kýyýsýnda kampa girmiþ ve Edirne’nin hemen ellerine geçeceðini umarak rahatlarýna bakmaya düþmüþlerdi. 26 Eylül 1364 gecesi Hacý Ýlbeyi komutasýndaki Osmanlý kuvvetleri gece karanlýðýndan yararlanarak Haçlý kampýna saldýrdý. Paniðe kapýlan Haçlý ordusunun çoðu Meriç Nehrinde ya da çevresindeki bataklýklarda boðuldu. Sýrp Sýndýðý Savaþý’nýn kazanýlmasýyla, Edirne ve Batý Trakya, Osmanlý için daha güvenli hale geldi. Balkanlardaki Macar üstünlüðü kýrýldý. Bulgaristan vergiye baðlandý. Osmanlý ilk kez Haçlý ordusunu yendi. (wikipedia.ogr)
"Novi Pazar" Sancak'ýn bir anlamda baþþehri. Köyleri ile birlikte 120 bin nüfusu var ve büyük çoðunluðu Müslüman. Þehrin ortasýndan geçen 'dere,' havanýn nisbeten ýlýman olmasýna sebep oluyor. Þehirde çok sayýda tarihî cami var.
NÜFUS YOÐUNLUÐU OLMAYAN ÜLKE Yol boyunca dikkatimizi çeken bir nokta da, Sýrbistan’da nüfus yoðunluðu, kalabalýk þehirler ve yollarýn olmamasýydý. Her taraf mýsýr tarlasýydý ki bu özellikle dikkat çekiyor. Ülkenin tarým ve hayvancýlýk konusunda geliþtiði, diðer þehirleri gezdiðimizde de anlaþýlýyordu. Bir baþka husus da, göz önünde fazla asker ve polis olmamasýydý. Yol boyunca bir iki yerde polis kontrolü vardý, ama bizi durdurmadýlar. Bir iki yerde de askerî araç gördük, o kadar.
SANCAK, ANADOLU ÞEHRÝ Ýkindi sonrasý Sancak’ýn merkezi olan “Novi Pazar/ Yeni Pazar”a ulaþtýk. Kalacaðýmýz “Atlas Otel”in önünde Mirsad Bey bizi bekliyordu. Mirsad Bey, Ýlahiyatçý ve o-
Belgrad’da daðýnýk bir þekilde 100 bin Müslüman olduðu halde “Müslüman mezarlýðý” yokmuþ. Ýsa Bey Medresesi, “Meþihat-i Ýslâmiye” ile ayný yerde. Okulun duvarlarýnda mezun olanlarýn ve hocalarýnýn fotoðraflarý var. Mihmandarýmýz Mirsad Bey de ayný zamanda bu okulda dersler veriyor.
TUTÝN, YAYLA MI ÞEHÝR MÝ? Sancak’ýn büyük illerinden biri de Tutin. Merkez nüfusu 15 bin. Ama Sancak’ýn en fazla köyü olan ili burasý. Nüfusun yüzde 97’sinin Müslüman olduðu Tutin’in 91 tane de köyü varmýþ. Dolayýsýyla köy nüfuslarýyla birlikte hesaplandýðýnda nüfus 25 bini aþýyor. Tutin’deki Merkez Camii’nin imamý Cavit Prelyeviç de ilahiyat fakültesini Türkiye’de, Bursa’da okumuþ. 1998 yýlýnda Bursa Ýlahiyattan mezun olan Cavit Bey,
NÝÇÝN GELDÝNÝZ? Bu düþüncelerle Belgrad Havaalaný’na indik ve doðrudan pasaport kontrolü için sýraya girdik. Sýrbistan, Türkiye’den gidenlere vize uygulamýyor, bu bakýmdan rahattýk. Fakat pasaport polisinin kýsa süreli bir sorgulamasýna maruz kaldýk. Sýrbistan’a niçin geldiniz? Ne zaman döneceksiniz? Hangi otelde kalacaksýnýz? Yanýnýzda ne kadar para var? gibi sorularla biraz bekletildik. Sonunda ülkeye giriþ izni verildi ve bagajlarýmýzý alarak havaalaný dýþýna çýktýk. Daha önce kararlaþtýrýldýðý üzere dýþarda bizi bekleyenler vardý. “Hýzlý þoför” Ferit ve arkadaþý Ferhat’ýn yardýmýyla eþyalarýmýzý arabaya yerleþtirdik ve Sancak’a doðru hareket ettik. Belgrad ile Sancak’ýn merkezi Novi Pazar yaklaþýk 400 km uzaklýkta. Novi Pazar’a doðru yaklaþtýkça yollar daralýyor. Bol virajlý yolda, tecrübeli ve hýzlý þoförümüz sayesinde hýzla ilerledik. Yolda, öðle namazýný kýlmak için bir benzin istasyonunda mola verdik ve bir miktar dinlendik. Ayný istasyonda çok sayýda ‘gurbetçi’mizin mola verdiðine de þahit olduk. Bir kýsmý Türkiye’ye geliyor, bir kýsmý da izinlerini tamamlayýp yeniden gurbete dönüyordu.
Sancak'ýn önemli þehirlerinden biri de Tutin. Minarelerden yükselen ezan sesleri buralarýn Ýslâm beldesi olduðuna þahitlik ediyor.
"Yeni Pazar"daki "Altun Alem" camii yeni restore edilmiþ. Ramazan arefesinde açýlýþý yapýlan bu camide ilk teravihimizi kýlmak nasip oldu. 8 rekât kýlýnan teravih namazýnda her akþam bir cüz Kur'ân okunuyor. Caminin minaresinde dalgalanan yeþil bayrak da ilgi çekici...
ÝLK TERAVÝH, ÝLK SAHUR BU YIL ilk teravih ve ilk iftar heyecaný Sancak’ta ‘Novi Pazar’da yaþamak nasip oldu. Sancak’ta da Ramazan canlý bir þekilde hissediliyor. Ýlk teravihi Sancak’ýn merkezi kabul edilen (bir anlamda baþþehir) ‘Yeni Pazar’daki ‘Altun Alem’ Camii’nde kýldýk. “Altun Alem” Camii, Osmanlý’dan miras kalmýþ, sade, küçük ve tarihî bir cami. Caminin restorasyonu yapýlmýþ ve bu yýl kýlýnan “ilk teravih” ile yeniden ibadete açýlmýþ oldu. “Yeni Pazar”da bazý camilerde ‘hatim’le teravih kýlýnýyor. Yalnýz bir farkla: Hatimle kýlýnan yerlerde teravih namazý 8 rekât olarak kýlýnýyor. 8 rekât olarak kýlýnýyor, ama imam efendi, her
rek’âtte 2.5 sayfa olmak üzere 8 rek’âtte bir cüz Kur’ân okuyor. Böylelikle 30 günde, 30 teravihde bir “hatim” tamamlanmýþ oluyor. Biz de ilk teravihimizi bu camide, ‘hatimli’ olarak kýlmýþ olduk. “Altun Alem”ndeki teravihe gençlerin kalabalýk bir þekilde iþtirak etmesi Sancak adýna sevindirici bir durum. Ayný þekilde kendilerine ayrýlan bölümde namaz kýlan ‘tam tesettürlü’ hanýmlarýn çokluðu da dikkat çekiciydi. “Novi Pazar”ýn merkezindeki meydanýn gece geç saatlere kadar kalabalýk ve hareketli olmasý, ‘Taksim’deki hareketliliði hatýrlattý. Ýlk sahurumuzu da kaldýðýmýz “Atlas Otel”de yaptýk.
Yeni Pazar'ýn merkez meydaný günün her saatinde kalabalýk oluyor. Bazý meraklýlar, meydandaki 'satranç alaný'nda birbirleriyle yarýþýyor. Tutin'deki ziyaretimiz esnasýnda görüþtüðümüz cami imam hatibi Cavit Prelyeviç (soldan ikinci) ilahiyatý Bursa'da okumuþ.
kulunu Ýzmir’de okumuþ. Bu bakýmdan hem Türkiye’yi her zaman Türkiye’yi hayýrla yad ettiðini söyledi. Tubiliyor, hem de Türkçeyi. Sancak ve Sýrbistan gezimiz tin’in merkezi bile neredeyse ‘yayla’ gibi. Suyu ve havasý boyunca bize yardýmcý oldu. Görüþtüðümüz bazý kiþi- çok temiz maþallah. Hele köyleri! Bana, Karadeniz’in lerle yaptýðýmýz kýsa röportajlar için tercümanlýk da yap- yaylalarýný hatýrlattý. Her yer yemyeþil, ovalarda ot bitý. çenler var ve kýþ hazýrlýklarý hýzlý bir þekilde sürüyor. Tarihî kayýtlara göre buraya “Sancak” denmesinin se- Her adýmda havyancýlýðýn en temel geçim kaynaðý oldubebi, Osmanlý Devletinin Avrupa’daki son sancaðýnýn ðu ve hýzla geliþtiði görülüyor. burada kalmýþ olmasýymýþ. ‘Sancak’ bölgesinin yarýsý MERKEZDE 5, TOPLAMDA 44 CAMÝ VAR Sýrbistan’da, diðer yarýsý ise Karadað topraklarý Diðer Sancak illerinde olduðu gibi içinde. 2002 nüfus sayýmýna göre 530.000 Sýrbistan'da rastladýðýmýz 'haç Tutin’de de çok sayýda cami var. olan nüfus ve büyük olmayan toprak anýt'larýndan biri. Merkezdeki 5, toplamda 44 cami parçasý ikiye bölünmüþ durumda. olduðunu ifade eden Tutin MerSancak’ýn nüfusunun yüzde 85’i kez Camii imam hatibi Cavit Müslüman. Baþþehir kabul edilen Prelyeviç, cemaatin çoðunun Yeni Pazar’da 41 tane cami var ve gençlerden oluþtuðunu da seçoðunu da gençler dolduruyor. vinçle ifade ediyor. Tutin’deki Otele yerleþtikten sonra kýsa caminin yanýnda Meþihat’a bir þehir turu yaptýk ve Yeni Pabaðlý bir aþevi de hizmet verizar’ýn 550 yýl önce kurulduðunu, yor. Ayný þekilde ‘Meclis’leri var bu yýlýn 550’inci yýl olmasý ve düzenli olarak orada toplanadolayýsýyla kutlamalar yapýldýðýný da rak meselelerini konuþuyorlar. Meöðrendik. Sancak þehirleri; yemyeþil zarlýklar da Tutin’in ‘Müslüman þehri’ ve tertemiz. Þehirler camilerle, minareolduðuna þehadet ediyor. Tabiî mezarlýklerle ve ezan sesleriyle süslenmiþ. Kendinizi lar Türkiye’dekine göre biraz farklý. Ýlk bakýþta þirin bir Anadolu kasabasýnda ya da ilçesinde hisAvrupaî bir görüntü veriyor. Temiz, düzenli ve epey sedebilirsiniz. masraf edildiði anlaþýlýyor. Mezar taþlarýnýn yanýnda ÝSA BEY MEDRESESÝ mermerden küçük ‘minare’lerin yapýlmýþ olmasý da ayYeni Pazar’daki Ýsa Bey Medresesi, devrin idarecile- rýca dikkat çekici. rince 1945 yýlýnda kapatýlmýþ. Ancak 20 sene önce yeniTutin’in köylerini gezerken Leskova Köyü’nde mola den tamir edilerek hizmete açýlmýþ. Þu anda Ýmam Ha- verdik ve oradaki Boþnaklarýn sýcak ilgisiyle karþýlaþtýk. tip Lisesi olarak hizmet veriyor. 10 yýl öncesine kadar bu Ýkram ettikleri kahveyi içerken, Avrupa’da iþçi olarak okuldan mezun olanlar doðrudan camilerde imam ha- çalýþan ev sahibinin oðlunun anlattýklarýný tercümanýtip olarak görev alabiliyormuþ, ancak þimdi bu okuldan mýz vasýtasýyla dinledik. ‘Meþihat’ýn bazý ihtiyaçlarýný mezun olanlarýn þehirdeki “Ýlahiyat Fakültesi”ni de bitir- karþýlamak için Avrupa ülkelerine seyahatler yapýlmasýmesi gerekiyormuþ. Devlet bu okullarý tanýyor. Bu arada ný teklif ediyordu. Bizi de Türkiye’den geldiðimiz için sohbet esnasýnda öðreniyoruz ki, Sýrbistan’ýn baþþehri tebrik etti ve Türkiye’ye selâmlar gönderdi.
ÝHH, Sancak'ýn bazý þehirlerinde fakir ve muhtaçlara yemek daðýtýmý gerçekleþtirdi.
HER GÜN YEMEK YARDIMI Sancak’ýn hemen her þehrinde bir ‘aþevi’ var ve buradan muhtaçlara yemek yardýmý yapýlýyor. Sancak ‘fakir’ bir yer deðil, ama her ülkede, þehirde olduðu gibi burada da acezeler, fakirler, sakatlar ve yardýma muhtaç insanlar var. Ýþte, ‘Meþihat’ýn kurduðu bu aþevleri insanlarýn ihtiyacýna bir nebze olsun merhem oluyor. ÝHH da Ramazan ayý boyunca bu aþevlerinde daðýtýlan yemeðin bir kýsmýný karþýladý. Nova Pazar ve Tutin’deki daðýtýmda biz de hazýr bulunduk.
AZÝZE ABOBVÝÇ TEYZE’NÝN DUÂSI
Azize Teyzenin duâlarýný getirdik.
YOL üzerinde ilerlerken öðle namazý kýlmak için bir köy camisinde mola verdik. Kameþniça Köyü’ndeki bu camide abdest alýp namaz kýldýktan sonra bizi bir teyze karþýladý. Halinden, bize duâ ettiðini anladýk. Mihmandarýmýz vasýtasýyla durumunu öðrenmeye çalýþtýk. Azize Abobviç isimli bu teyzemiz, hiçbir karþýlýk beklemeden bu köy camisinin temizliðini yapýyormuþ. Türkiye’den geldiðimizi öðrenince samimî duâlarýný arttýrdý.
14
10 AÐUSTOS 2011 ÇARÞAMBA
SPOR
Y HABERLER
TürkiyeBasketbolLigi NBA'densonraeniyisi
‘‘
A Millî Basketbol Takým Menajeri Harun Erdenay, "BEKO Basketbol Ligi ufak bir NBA olma yolunda gidiyor" dedi.
2011 Avrupa Basketbol Þampiyonasý hazýrlýklarýný sürdüren A Milli Takým'ýn menajeri Harun Erdenay, ''Hedefimiz hep üst sýralar, Avrupa Basketbol Þampiyonasý'nda da amacýmýz bu olacak'' dedi. Harun Erdenay, yaptýðý açýklamada, 2011 Avrupa Basketbol Þampiyonasý öncesinde özellikle Ýtalya kampýnýn çok verimli geçtiðini, 15 gün boyunca yaptýklarý antrenmanlarla takýmýn belli bir seviyeye ulaþtýðýnýsöyledi. Takýmda Semih ve Ömer Aþýk'ýn daha önceden sakatlýklarýnýn bulunduðunu, bu oyunculara Sinan ve Kerem Gönlüm'ün de eklendiðini kaydeden Erdenay, Sinan ve Ömer Aþýk'ýn iyileþme sürecinde olduðunu ifade etti. Erdenay, Litvanya'daki Avrupa Þampiyonasý'nda öncelikli hedeflerinin olimpiyat vizesini elde etmek olduðunu belirterek, ''Olimpiyat
vizesini elemelere gitmeden elde etmek istiyoruz. Þampiyonaya dünya ikincisi olarak gidiyoruz. Güçlü bir takýmýz. Geçen seneki kadroya Furkan, Enes, Emir gibi isimlerin eklenmesi, bize güç kattý. Artýk hedefimiz hep üst sýralar, Avrupa Basketbol Þampiyonasý'nda da amacýmýz bu olacak'' dedi. NBA'DEKÝ LOKAVT Türk Milli Takýmý'nýn Dünya Þampiyonasý'nda ABD ile final oynamasýnýn ardýndan bütün dünyanýn Türk basketboluna kilitlendiðini kaydeden Erdenay, ABD'deki bazý gazetecilerin Beko Basketbol Ligi'ni NBA'den sonraki en iyi lig olarak gördüklerini söyledi. Erdenay, Yunanistan ve Ýtalyan'ýn mali krizde olmasýndan dolayý buradaki takýmlarýn fazla yatýrým yapmadýðýný belirterek, þunlarý kaydetti: ''Bu durum bütün oyuncularý Türkiye pazarýna çekiyor. Beko Basketbol Ligi ufak bir NBA olma yolunda gidiyor. Mesela Ersan Anadolu Efes'le imzaladý. Benim tahminim Hidayet, Semih, Enes, Ömer, Mehmet Okur önümüzdeki günlerde Türk takýmlarý ile sözleþme imzalayacaklardýr. Bir oyuncunun basketbol oynamasý gerekiyor, NBA'de olmazsa Türkiye'de olur, Euroleague'de olur. Oyuncu mutlaka basketbol oynamak isteyecektir.''
12 DEV ADAM ÝMZA DAÐITTI: Spor Toto World Cup 10 için Ýzmir'de bulunan A Milli Basketbol takýmý oyuncularý, Ýzmirli sporseverlere imza daðýttý.Forum Bornova'daki Ahmet Piriþtina Meydaný'nda kurulan platformda özel olarak bastýrýlan posterleri imzalayan milli basketbolcular, yoðun ilgiyle karþýlandý.Ýmza töreninden önce platformun önünde uzun kuyruk oluþturan basketbolseverler, yaklaþýk 45 dakika süren etkinlikte Ýzmir kadrosunda yer alan 17 milli basketbolcudan tek tek imza aldýlar. FOTOÐRAF: A.A
Erman Toroðlu ve Ercan Saatçi Ýstanbul Adliyesi'nde ESKÝ hakem ve futbol yorumcusu Erman Toroðlu, futbolda þike iddialarýna yönelik soruþturmayý yürüten savcýyla görüþmek üzere Beþiktaþ'taki Ýstanbul Adliyesine geldi. Toroðlu, adliyeye geliþi sýrasýnda basýn mensuplarýnýn ''Neden geldiniz?'' sorusuna karþýlýk, ''Akþam saat 22.30'da polis aradý, savcýlýða gelmemi istedi. Ben de geldim. Ne olduðunu bilmiyorum'' dedi. Öte yandan futbol yorumcusu Ercan Saatçi, futbolda þike iddialarýna yönelik soruþturma kapsamýnda Beþiktaþ'taki Ýstanbul Adliyesine geldi. Adliyeye geliþinde basýn mensuplarýnýn sorularý üzerine Saatçi, savcýlýk tarafýndan bilgisine baþvurulacaðýný söyledi.
Murat Özaydýnlý 2. defa adliyede ifade verdi 88 YILDA 481 MAÇ OYNADIK: Türk Milli Takýmý, 88 yýllýk tarihinde, 253'ü resmi, 228'i özel olmak üzere geride kalan toplam 481 maçta, 172 galibiyet, 114 beraberlik alýrken, 195 kez de rakiplerine yenildi. Ay-yýldýzlý ekip, bu maçlarda
toplam 622 gol atarken, kalesinde ise 723 gol gördü. Türkiye, son randevusunda, 3 Haziran 2011 tarihinde Brüksel'de oynadýðý EURO 2012 elemeleri maçýnda Belçika ile 1-1 berabere kalmýþtý. FOTOÐRAF: A.A
Estonyaileoynuyoruz A MÝLLÝ TAKIM BUGÜN TÜRK TELEKOM ARENA'DA ESTONYA ÝLE KARÞILAÞACAK. KANAL D SAAT 21.30'DA BAÞLAYACAK MÜCADELEYÝ CANLI YAYINLAYACAK. A MÝLLÝ Futbol Takýmý, bugün Estonya Milli Takýmý ile hazýrlýk maçýnda karþý karþýya gelecek. Türk Telekom Arena'da saat 21.30'da baþlayacak karþýlaþmayý Ýngiliz hakem Lee Probert yönetecek. Probert'in yardýmcýlýklarýný Mike Mullarkey ve Jake Collin yapacak. Maçýn dördüncü hakemi ise Hüseyin Göçek olacak. Karþýlaþma Kanal D'den canlý yayýnlanacak. Türk Milli Takýmý, ayný zamanda Brezilya'da düzenlenecek 2014 FIFA Dünya Kupasý finalleri öncesi Avrupa elemelerinde ayný grupta yer alan Estonya ile daha önce 5 kez karþýlaþtý. Ýki ülke A milli futbol takýmlarý arasýnda geride kalan maçlardan 2'sini Türkiye kazanýrken, diðer 3'ü berabere sonuçlandý. Üçü Estonya'nýn baþkenti Tallinn'de, 1'i tarafsýz saha olarak Almanya'nýn Hamburg kentinde, 1'i de Kayseri'de yapýlan, 3'ü özel, 2'i resmi toplam 5 maçta Türkiye'nin 9 golüne, Estonya 4 golle cevap verdi. Her iki ülke milli takýmlarý 2010 Dünya Kupasý elemelerinde de ayný grupta yer alýrken, Tallinn'de sürpriz biçimde 0-0 biten maç Türkiye'ye puan açýsýndan büyük darbe vurmuþtu.
88 YILDA TOPLAM 228 ÖZEL MAÇ YAPTI A Milli Futbol Takýmý, son 27 özel maçýndan 13'ünü kazanýrken, 7'sini yitirdi, 7'sinde ise berabere kaldý. 20'si yurt dýþý, 7'si Türkiye sýnýrlarý içindeki son 27 özel maçta, 20'si Fatih Terim, 4'ü Oðuz Çetin, 3'ü de Guus Hiddink yönetiminde rakiplerine toplam 34 gol atan Türk Milli Takýmý, kalesinde ise 21 gol gördü. 88 yýllýk tarihinde oynadýðý toplam 481 maç içinde 228'ini özel karþýlaþmalar oluþturdu. Milliler özel karþýlaþmalarda 77 galibiyet, 63 beraberlik alýrken, 88 kez de rakiplerine yenildi. Ay-yýldýzlý ekip, özel maçlarda toplam 280 gol atýp, 338 golü kalesinde gördü. HÝDDÝNK 10. MÝLLÝ SINAVA ÇIKACAK A Milli Futbol Takýmý, teknik direktör Guus Hiddink yönetiminde 10. sýnavýný verecek. Hollandalý teknik adam, ay-yýldýzlý ekibin baþýnda þimdiye dek 9 maça çýkarken, Türk Milli Takýmý bunlardan 4'ünü kazandý, 3'ünü yitirdi, 2'sinde de berabere kaldý. 6'sý resmi, 3'ü özel bu 9 maçta Türkiye 11 gol atarken, kalesinde ise 8 gol gördü.
FUTBOLDA þike iddialarýna yönelik soruþturma kapsamýnda Fenerbahçe Spor Kulübü Asbaþkaný Murat Özaydýnlý'nýn savcýlýkça ifadesine baþvuruldu. Avukatlarýyla Beþiktaþ'taki Ýstanbul Adliyesine gelen Murat Özaydýnlý, burada futbolda þike iddialarýna yönelik soruþturmayý yürüten özel yetkili Ýstanbul Cumhuriyet Savcýsý Mehmet Berk ile görüþtü. Savcýlýkta 2 saat süresince ifadesine baþvurulan Özaydýnlý, daha sonra adliyeden ayrýldý. Basýn mensuplarýnýn ýsrarlý sorularýný cevaplamayan ve avukatlarýyla özel otomobiline binerek adliyeden ayrýlan Aydýnlý'nýn avukatlarýndan biri, gazetecilere ''Savcý, Murat Aydýnlý'nýn bilgisine baþvurdu'' dedi.
Trabzonspor da Somali'ye yardýmda bulunacak TRABZONSPORLU futbolcular ve teknik heyetin açlýk, kýtlýk, yoksulluk nedeniyle milyonlarca insanýn ölümle karþý karþýya olduðu Somali'ye yardýmda bulunacaðý öðrenildi. Kulüp idari menajeri Caner Çuvalcýoðlu, yaptýðý açýklamada, bordo-mavili takýmýn, kaptan Tolgan Zengin ve Serkan Balcý'nýn önderliðinde Somali'ye yardým yapma kararý aldýðýný, teknik heyetin de buna katýlacaðýný söyledi. Bordomavili takým olarak Somali'de yaþanan açlýða duyarsýz kalamayacaklarýný ifade eden Çuvalcýoðlu, ''En kýsa sürede toplayacaðýmýz rakam ile Somali'ye katkýda bulunarak onlara yardým eli uzatacaðýz'' dedi.
Y Bu kitap, bilen bir topluluk için, Allah’ýn rahmetiyle müjdeleyici ve O’nun azabýndan sakýndýrýcý olmak üzere, âyetleri açýklanýp ayýrt edilmiþ Arapça bir Kur’ân olarak Rahman ve Rahîm olan Allah tarafýndan indirilmiþtir. Fakat onlarýn çoðu yüz çevirdiler; artýk hakka kulak vermezler. (Fussýlet/41:2-4)
Üzerinizdeki mal borcunu, zekâtýný verdiðin zaman ödemiþ olursun. (Ýbni Mâce, Zekât: 3)
Derleyen: ORHAN GÜLER
10 RAMAZAN 1432 / 10 AÐUSTOS 2011 ÇARÞAMBA
Hediye ve rüþvet
Ziyan olmasýn HAYATIN ÝÇÝNDEN
BÝR HADÝS - BÝR YORUM
NEVÝN ALAN
þçý teyzemiz iþ baþýnda. Eh öðrenci oðluþlarýna hazýrladýðý yemeklerin güzel ve lezzetli olmasýnýn telâþýný yaþýyor. Kýrmýzý mercimek çorbasý piþmiþ, blendýrdan geçiriyor. Bu arada kenarda çay bardaðýnýn yarýsýna yakýnýný dolduran zeytinyaðýna gözü iliþiyor. “Ziyan olmasýn, onu da katayým” diyor. Bu düþüncesinin ardýn-
A
ÇOCUKLUÐUMUN RAMAZANLARI EKREM KILIÇ
lk sahûrda biz çocuklar çok heyecanlý olurduk. Yazýn sokaklarda oynamaktan, kýþýn okul yollarýnda yorulmaktan dolayý erkenden uyurduk. Sahûrda çalýnan davulu duyamamak, çocuklarýn kalkmasýný pek de istemediklerinden þöyle dudak ucuyla “Hadi, sahûra kalk!” diyen ebeveyni iþitememek korkusundan tedirgin yatardýk. Evin erkekleri çoðunlukla akþam yemeðinden sonra acele ile evi terk ederlerdi. Bunlardan dindar olanlar yatsý ve terâvih namazýný câmide kýldýktan sonra adý “kýrâathâne” olan, bildiðimiz kahvehânelerde eþ – dostla oturur, geç vakitlere kadar sohbet ederlerdi. Namaz – niyazla pek arasý olmayanlar ise, içtimâî mevkiîne göre ya memur ve hatýrlý eþrâfýn gittiði “kulüp”te veyâ kahvehânelerde oyunla vakit geçirirlerdi. Evdeki hanýmlar akþam yemeðinin bulaþýðýný yýkamak, ortalýðý toplamak, sahûrda yenecek yemeklerin bir kýsým hazýrlýklarýný yapmaktan vakit bulurlarsa, ya te-
Ý
dan bardaktaki sývýyý çorbaya döküyor. Fakat bir gariplik var. “Zeytinyaðý hemen akardý, bu yavaþ döküldü” diye düþünürken þüpheleniyor. Bardaðýn kenarýna sýzan sývýnýn tadýna bakýnca þoke oluyor. Eyvah bardaktaki zeytinyaðý deðilmiþ, deterjanmýþ. Küçük bir ölçüdeki yaðý kurtarma düþüncesinin bedeli olarak tenceredeki çorbayý lavabo içiyor.
Sahurlar râvih kýlýnan yakýn bir câmiye veyâ eþ – dost ziyaretine giderler; beyler eve gelmeden geri dönerlerdi. Sahûr, imsâka saatler kala baþlardý. Ýftar vaktini ve sahûrun baþlangýcý ile sonunu kasabaya duyurmak için önceleri havâî fiþek atýlýrdý. Sonraki yýllarda kaledeki bir eski topun kuru – sýký salvosu bu iþi saðlýyordu. Mahalleleri gezen davul – zurna ekibi, bütün kasabayý dolaþacaklarýndan, gece yarýsýndan îtibâren icrâ-yý faâliyete baþlarlardý. Her evin önünde bir miktar gürültü yaparak, evin ýþýklarý yandýktan sonra, sokaðý boydan boya bitirir ve baþka bir tarafa giderlerdi. Iþýklar, belediyece iþletilen santraldan verilen elektrik cereyaný saat 23.00’de iki kere iþaret verdikten sonra artýk ertesi akþam gün batýmýna kadar kesildiðinden, gazyaðý lambasý ve feneri ile veyâ daha zengin evlerde, pompalý bir düzenekle hava basýlarak gazyaðýný buharlaþtýran ve bu sûretle daha parlak ýþýk veren “lüks”ün yakýlmasý ile saðlanýrdý.
Ebediyen çürümeyen kemik olarak Acbü’z–Zeneb
YRD. DOÇ. DR. ATÝLLA YARGICI
ACBÜ’Z-ZENEB DR. BAHRÝ TAYRAN
“Ýdarecinin hediye almasý haramdýr. Hakimin rüþvet almasý küfürdür.” (Müsned; Camiüssaðir, I, s. 107) urada idareciden kasýt herhangi bir idarî görevde bulunan demektir. Özellikle para musluklarýný elinde bulunduran idarecilerin bu konuda çok daha fazla titiz davranmasý gerekir. Ýdarecinin makamý yükseldikçe hediyesi de büyür. Ýdareciler önce hediye ile baðlanýr, istek ve arzular ise sonradan gelir. Hediye veren kiþiler, kendilerine herhangi bir iþ hususunda torpil geçilmesini isterler. Ýdareci aldýðý hediyenin altýnda ezilmemek için devletin imkânlarýný bu hediye sahiplerine peþkeþ çeker. Böylelikle bazý kimselerin kýsa bir süre içinde haksýz bir þekilde palazlandýðý ve zengin olduðu görülür. Bu yüzden Allah’ý bilen, Allah’tan korkan kimseler baþkalarýnýn verdikleri hediyelere tenezzül etmezler. Kendileri idareci olmasalardý herhangi bir hediye kendilerine elbette gelmeyecekti. Ýdareci olup bazý musluklar ellerinde olunca hediyeler yaðmur gibi yaðmaya baþlar. Bu yüzden kalbinde iman bulunan bir insan bu adaletsizliðe ve haksýzlýða sebep olacak davranýþtan onun “haram” olduðunu düþünerek uzak kalmasý gerekir. *** Hadiste hakimlerin rüþvet almasýnýn “küfür” olduðunu bildiriliyor. Buradaki küfür, inkâr anlamýnda deðil, nankörlük anlamýndadýr. Görevi kötüye kullanmak nankörlük olarak nitelendiriliyor. Rüþvet alan bir hakim haksýz bir dâvâyý haklý, ya da haklý bir dâvâyý
B
haksýz bir þekilde sonuçlandýrýr. Böylece adalet daðýtmasý gerekirken zulüm daðýtmýþ olur. Bu da kul hakkýna girer. Üç kuruþluk dünya menfaati için, adil olmasý gereken mahkemelere gölge düþürerek mahkemelere karþý insanlarýn güvenini sarsmýþ olur. Böyle bir durumda zalimler ellerini kollarýný sallayarak dolaþýrlarken, mazlûmlar da hapishane köþelerinde çile çekerler. Böylece cemiyetin huzuru, ahengi bozulur. Ýdarecinin ve hakimin hediye ve rüþvet almasýný ve bu sebeple zulmetmelerini önlemenin tek bir yolu vardýr. O da iyi bir din eðitimidir. Ýyi bir din eðitimi almayan bir kimse, Allah’ý bilmeyen, Allah’ýn büyük mahkemesinden haberdar olmayan, bu inanç kalbine ve duygularýna tam yerleþmeyen bir kimse, “Ben idareciyim, ben hakimim, kim beni sorgulayabilir, ben istediðimi yaparým” der ve zulüm yapmaktan kaçýnmaz. Ama Allah’ý bilen, O'nun büyük mahkemesinde hesap vereceðinin bilincinde olan bir idareci ve bir hakim, kýlý kýrk yararcasýna dikkatli olur. Devletin malýný kimseye peþkeþ çekmez, basit menfaatleri için haksýzlýk yapmaz, zulüm yapmaz. Böylece toplum da huzurlu ve mutlu olur. Zaten böyle iyi bir din eðitimi almýþ toplumlarda halk da idarecisine hediye, hakimine rüþvet götürmez. Dini önemsemeyen insanlar, aslýnda oturduklarý dalý kesiyorlar da farkýnda deðiller.
Hak olaný ararken... NURDAN BÝR VECÝZE BÂKÝ ÇÝMÝÇ
“Mübtýl, bâtýlý hak nazarýyla alýr Ýnsandaki fýtratý mükerrem olduðundan, kasden hakký arýyor. Bâzan gelir eline, bâtýlý hak zanneder; koynunda saklýyor… Hakîkatý kazarken ihtiyarý olmadan dalâl düþer baþýna; hakikattýr zanneder, kafasýna geçirir.” (Lemaat) nsanýn fýtratý ve yaratýlýþý mükerrem, þerefli, kýymetli olduðundan insan kasýtlý olarak, gerçekte ve hakîkatte isteyerek hakký arýyor. Çünkü hakký arama meyli insanýn yaratýlýþýna Allah tarafýndan istidat olarak konulmuþtur. Bu fýtrî isteme arzusu dolayýsýyla insan bazen hakký ararken eline batýl geçer ve hak zanneder, koynunda saklar ve o fikre deðer verir, baðlanýr. Ýnsan fýtratýnda bulunan hakký arama arzusu dolayýsýyla hakîkati ararken ve kazarken ihtiyarý ve kendi seçimi olmadan doðru yoldan onu çýkaracak bir hâl gelir baþýna. Bu dalâlý hakîkat zanneder ve bulduðu fikri geçirir aklýna. Yani aklen hak zannederek batýl bir
Ý
fikre sahip çýkar ve hata eder, batýl bir fikre doðru sapmaya gider. Ýnsan aradýðý hakta isâbet etmesi için o hak zannettiði fikri Kur’ân ve sünnet mihengine vurmak durumundadýr. Ya da “Eðer o meseleyi Peygambere ve mü’minlerden ihtisas ve salâhiyet sahibi kimselere havale etselerdi, elbette o kimselerden hüküm çýkarmaya ehliyetli olanlar iþin doðrusunu bilirlerdi.” (Nisâ Sûresi, 4:83) ve “Halbuki o âyetlerin tefsirini Allah’tan ve ilimde derinlik ve istikamet sahibi olanlardan baþkasý bilemez.” (Âl-i Ýmrân Sûresi, 3:7.) âyetleri gereðince ehil olan, ihtisas sahibi veya müceddid olan insanlara sorulmasý gerekir ki hakký ararken batýla sapýlmasýn. Öyleyse son olarak Üstad’ýn þu cümlesi ile bitirelim: “Ýnsan fýtraten mükerrem olduðundan hakký arýyor. Bazan bâtýl eline gelir, hak zannederek koynunda saklar. Hakîkati kazarken ihtiyarsýz dalâlet baþýna düþer; hakîkat zannederek baþýna giydiriyor.” (Mesnevî-i Nuriye – Nokta)
ur’ân’da çürüyen kemik ile insanlarýn tekrar yaratýlacaklarý konusunda pek çok âyet bulunmaktadýr. Bunlardan üç tanesini aþaðýda kýsaca inceleyeceðiz: - “Ýnsan sanýr mý ki, derleyemeyiz kemiklerini (necme’e izame)?” (Kýyamet 75/3) “Kemiklerin toplanmasý (necme’e izame) ” ifadesinde birinci muhatap yine Mekke ve Medine halkýdýr. Onlar “bu çürümüþ kemiklerin tekrar nasýl canlanacaðý” þeklinde sorularýný soruyorlardý. Çünkü insan cesedinin kemik iskeletin dýþýnda kalan yumuþak dokusu mezarda kolay çürüyüp kemiklerden ayrýlýnca geride kemik iskelet kaldýðýný biliyorlardý. Hatta Arabistan yarýmadasýnýn sýcak ve çok az yaðýþlý bir coðrafî bölge olmasý dolayýsýyla ölümünden sonra bir insanýn kemik iskeleti çok uzun seneler çürümeden kalabilmektedir. Onun için öldükten sonra insanlar bu ikinci yaratýlýþla ilgili âyetler vahyedilip açýklanmaya baþlanýnca, bir Arap çürümekte ve daðýlmakta olan bir kemikle Hz. Muhammed’e (asm) gelir ve alaylý bir tarzda parmak uçlarýnda ezip un-ufak ettiði kemiði göstererek “Bunlar mý tekrar canlanacak?” diye sorar. Kur’ân’ýn meþhur Yasin Sûresi’nde, Allah’ýn verdiði cevap çok ilgi çekicidir: “Yaratýlýþýný unutarak bize misâl getirdi: ‘Kim diriltir o kemikleri onlar çürümüþken?’ (Men yuhyi’l-izame ve hiye ramim) (36/78)” “De ki: ‘Onlarý ilk defa inþa eden diriltir ve O her yaratmayý bilir.’” (Yasin: 36/79) Görülüyor ki ikinci yaratýlýþta tartýþma kemikler üzerinden yapýlmýþtýr. Bu iki âyette birinci yaratýlýþ olan bu dünyadaki vücudumuz, ikinci yaratýlýþýmýza, ayný zamanda bir delil olarak da gösterilmektedir. Âyette kemiklerin (izame) çürümesi (ramim) açýkça ifade edilmektedir. Ancak insanýn tekrar yaratýlmasý tartýþmasý “çürüyen kemiklerin tekrar yaratýlmasý” þeklinde yürütülmüþtür. Onun için “acbü’z-zeneb”in çürümeyen kemik olarak ifade edilmesinin irþad boyutunda deðerlendirilmesinin önemli olduðu kanaatindeyiz. Çok dikkat çeken bir baþka husus, parmak uçlarýnda kemiði un-ufak edip “Bunlar mý tekrar dirilecek?” diyen Mekkeli’ye verilen Ýlâhî cevapta ölen insanlarýn bütün detaylarýnýn korunacaðý ve tekrar yaratýlacaðýnýn parmak uçlarýna varýncaya kadar dikkate verilerek delillendirilmiþ olmasýdýr. Þüphesiz bu Mekkeli ve o dö-
K
nemdeki Mekkelilerin hiçbirisi parmak uçlarýnýn her bir insana özgü çizgiler taþýdýðýný bilmiyordu. Çünkü; Kur’ân’ýn dikkate sunduðu bu büyük özelliði, ancak 1884 yýlýnda polisiye olaylarýn açýklanmasýnda uygulamaya konulmak üzere bilimsel anlamda tesbit edilmiþ oluyordu. Bir baþka âyette ise insanýn bu dünyadaki yaratýlýþýna göre ikinci yaratýlýþýn daha kolay olacaðý ortaya konur: “Sizin tekrar iâde edilmeniz (yuîduhu), dünyadaki yaratýlýþýnýzdan (yani ilk yaratýlýþýnýzdan) (hüvellezî yebdeu’l-halk) daha kolaydýr (ve hüve ehvenü aley)” (Rum suresi 30/27) Âlim-i Mutlak ve Kudret-i Mutlak olan Yüce Yaratan için dünyadaki ilk yaratýlýþýmýza göre nasýl oluyor da ikinci yaratýlýþýmýz daha kolay olabilir? Allah (cc)—hâþâ—deneme yanýlma gibi bir âdet ve usul içinde deðil ki... Buna raðmen neden ikinci yaratýlýþ daha kolay olarak ifade edilmiþtir? Bu sorularý Muhyiddin-i Arabî de sormaktadýr. Cevabý ise Bediüzzaman’dan þöyle verilmektedir: “Her bir zerrenin manevî alnýnda hizmetleri kader kalemiyle kaydedilmektedir”, “zerreler eðitim almaktadýr her bir canlýnýn vücudunda”. Ayrýca “eðitim görmüþ askerlerin istirahat için daðýldýklarýnda bir boru sesiyle kolay toplanmalarý gibidir” der ve sonucu “Ýsrafil’in Sur’u askerin borazanýndan daha geri kalmaz, zerreler toplanýr” diye verir. Kur’ân’a ait yukarýdaki tesbitlerden sonra bu baþlýk altýnda inceleyeceðimiz yine “Acbü’z-Zeneb”le ilgili aþaðýdaki hadis metinlerini görelim: 1- “Ýnsanýn çürümeyecek hiçbir yeri yoktur, yalnýz bir kemik müstesna ki, o da Acbü’z-Zeneb’dir. Kýyamet gününde yaratýlýþ ondan terkip olunacaktýr.” (Sahih-i Müslim. Fiten/2955–141) 2- “Gerçekten insanda bir kemik vardýr ki, onu ebediyen toprak yemez. Kýyamet günüde insan o kemikten terkip olunacaktýr.”(Müslim 2955/143) 3- Ýnsanýn “Acbü’z-Zeneb” dýþýnda her parçasý çürür. Ýþte bu Acbu’z-Zeneb’den terkip edilir. (Buhari, Hadis No 1957) Bu üç hadisin ortak ifadesi þudur: “Ölen insanýn her yeri çürür, fakat bir kemik hariç ve o da ‘Acbü’z-Zeneb’dir. Bu ise ebediyen çürümeyecektir. Bütün insanlar ölüm sonrasý tekrar yaratýlýþlarýnda ondan (Acbü’z-Zeneb) yaratýlacaklardýr.” Bu ifadenin açýklamasýnda üç noktayý ele alacaðýz.
Y
Ey Vedud-u Rahîm! Sevgimizi meþrû kýl, haram kýlma! Sevincimizi meþkûr kýl, þükürsüz kýlma! Muhabbetimizi makbul kýl, matrud kýlma! Aþkýmýzý makul kýl, aklýmýzý giderme! Þefkatimizi maðfur kýl, kalbimizi giderme! Öfkemizi þecaatten eyle, fecaatten eyleme! Amelimize salâhat ver, fesadat verme! Bizi kendine kul eyle, baþkasýna kul eyleme! Âmin!
10 RAMAZAN 1432 10 AÐUSTOS 2011 ÇARÞAMBA
Evin içinde kovalarýn, leðenlerin her tarafa serpiþtirildiðini gören Temel: “Kýz Fadime, yaðmur yaðmýyor, bacalar mý delundu da bu kovalarý, leyenleru böyle ortaluða serpiþtirmiþsun, yaðmura mu hazýrluk yapeysun?” der. Bunu iþiten Fadime: “Haçan haberun yok midur, Ramazan’da bereket yaðar, leyenleru dolsin diye býraktum daa.” SEMA CEYHAN
SÜLEYMAN KÖSMENE
Âlem-i melekût nuru
Tilâvet kapýsý
NUR ÂYETÝNÝN TEFSÝRÝ
RAMAZAN’DA AÇILAN KAPILAR
M. ALÝ KAYA
ki çeþit göz vardýr. Birincisi bedenin gözü, ikincisi ise kalp gözüdür. Birincisi maddidir; ikincisi manevidir. Birincisi zahirî ve mülk âlemini algýlayan ve gören gözdür; ikincisi melekût âlemini gören bâtýnî gözdür. Mülk âlemini gören zahiri göz güneþ ýþýðý ile görür, ikinci göz olan kalp gözünün güneþi, aydýnlýðý ve nuru ise “Vahy-i Ýlâhi”dir. Bu görünen “Âlem-i Þahadet” dediðimiz âlem, âlem-i melekût üzerinde tenteneli bir perde gibidir. (Mektubat, 2004, Hakikat Çekirdekleri, s. 794) Yüce Allah zatýný gizlemiþ, esmâ ve sýfatlarýnýn tecellisi olan varlýklarý öne çýkarmýþtýr. Tâ ki insan gibi akýl ve þuur sahibi olan—cin ve melekler dâhil—varlýklar Allah’ýn eserlerine ve þuunât dediðimiz en ince iþlerine kadar her þeyde Allah’ýn ilim, irade ve kudretini görerek varlýðýný ve birliðini, azametini ve saltanatýný anlayýp idrak ederek zatýna kâmil manada iman etsinler. Bu görünen ve görünmeyen âlemlerin tamamýna “mâsivâ” denilmektedir. Zira Allah bu âlemlerden müstaðnî olduðu gibi zatý ile bütün âlemlerin ötesindedir. Zatý âlemlerin içinde deðildir. Varlýk ile münasebeti hâlýkýyeti, yani yaratmasýdýr. Kâinat bütün varlýk ve þuûnâtý ile mânay-ý harfî olup O’nun esma ve sýfatlarýna ve esma ve sýfatlarý da Zatýna delâlet ederler. Bu sebeple Bediüzzaman “Cenâb-ý Hakk’ýn mâsivasýna (yani kâinata) manay-ý harfiyle ve O'nun hesabýna bakmak lâzýmdýr. Mânay-ý Ýsmiyle ve esbab hesabýna bakmak hatadýr. Evet, her þeyin iki ciheti vardýr. Bir ciheti Hakka bakar, diðer ciheti halka bakar. Halka bakan cihet, Hakka bakan cihete tenteneli bir perde veya þeffaf cam parçasý gibi, altýnda hakka bakan cihet-i isnadý gösterecek bir perde gibi olmalýdýr. Binâenaleyh, nimete bakýldýðý zaman Mün’im, san’ata bakýldýðý zaman Sani’, esbaba nazar edildiði vakit Müessir-i Hakiki zihne ve fikre gelmelidir” (Mesnevî-i Nuriye, 2006, s. 84) demektedir.
Ý
ABDÝL YILDIRIM
amazan ayýnýn bir adý da “Kur’ân Ayý”dýr. Kur’ân-ý Kerim bu ayda, Kadir Gecesinde dünya semasýna inmiþ, Kur’ân kâinatý okurken, kâinat da Kur’ân okumaya baþlamýþtýr. Allah’ýn iki elçisi, Hz. Muhammed (asm) ile Hz Cebrail (as) her Ramazan’da bir araya gelir, karþýlýklý Kur’ân okurlardý. “Mukabele” diye bilinen bu karþýlýklý okuma, mü’minler arasýnda da bir sünnet o-
R
larak her Ramazan ayýnda büyük bir coþku ile devam ettirilir. Yedi yaþýndaki çocuklardan, yetmiþ yaþýndaki dedelere ve ninelere kadar, pek çok kimse, mukabele günlerini heyecanla bekler. Sonra da Kur’ân’ýný alan camilere mukabeleye koþar. Genellikle hoca efendi veya hafýzlar tarafýndan okunan Kur’ân, cemaat tarafýndan da takip edilir. Böylece “Þu kitab-ý kebir-i kâinatýn bir tercüme-i ezeliyesi.. Ve âyât-ý tekviniyeyi okuyan mütenevvî dillerinin tercüman-ý ebedîsi..” olan Kur’ân-ý Kerim, mü’minler tarafýndan da tilâvet edilerek güzel bir sünnet yerine getirilir. Ramazan ayý, herkesi tilâvet kapýsýndan içeri dâvet eder ve Kur’ân’ýn nurundan istifade etmeye çaðýrýr.