İnsan nedir

Page 1

İNSAN NEDİR? Öztürk Aydın 2017 DÜNYA İnsan hep kendini geçmeye çalışmalıdır.

İÇİNDEKİLER:


Giriş: Biz insanlar nasıl oluştuk? İnsanların karekteri ve başlıça özellikleri: Zenofobi nedir? Örnek Devlet Başkanı Jose Mujica İnsanın Hayvandan Farkı Nedir? İnsan nedir biliyor musun? İnsanlar kaça ayrılır? Yönetme ve yönetilme algısı nedir? Sonuç:

___________________________________________________________Giriş:

Biz insanlar nasıl oluştuk?

Kökenimiz nedir? İlk canlılar nasıl çoğaldı insanlar ve diğer canlılar nasıl çoğalırlar? “İnsanlar, kurtçuklar gibi sulardan çıktılar en önce… İlk ceddimiz balıktır. İşler daha daha ilerledikçe o insanlar, primat zümresinden türediler. “Biz maymunlarız”; düşüncelerimiz insandır.” Ruşen Eşref Ünaydın, Atatürk T. ve D. K. H. s.53 Hayat, her hangi bir tabiat harici etkenin müdahalesi olmaksızın dünya üzerinde tabii ve zaruri bir kimya ve fizik seyri neticesidir. Prof. Dr. A. Afet inan (Atatürk’ün manevi kızı), Atatürk Hakkında Hatıralar ve Belgeler, sayfa 267.


İnsanların karekteri ve başlıça özellikleri:

İnsan: Yanlış, bağımlızı olduğu alışkanlıklarıyla başa çıkmaya, onlarla savaşmaya, karar verebilir mi?! İnsan daha ziyade duygular ve egosuyla hareket eder; zeka ve aklını kullanmaktan sürekli kaçınır. Zeka ve akıl onu toplumsallaşma olgusuna götürür. Arzu ve duygularla yaşayan insanlar sürekli didişirler. Aklını kullanan insan barış ve sükunete kavuşur. Bu nedenle insandaki bencil duyguları, akıl ve zeka aracılığıyla diğergam hale getirmek zorunludur. Korku: Bir belirsizlik karşısında tehdit algısı ile tetiklenen, rahatsız edici ve olumsuz bir his. Korku bazen alışkanlığa dönüşe biliyordu? Zevk: Sürekli yapılan, sonrada alışkanlığa dönüşen, sonrada ihtiyaç gibi alğılanan her tür iş alışkanlıklardır. Alışkanlık: Tekarar edilen zevk alınan şeylerdir. Çoğu alışkanlık zevk almadan doğmuştur. İhtiyaç: Gerekli olandır Yiyecek gibi su gibi okumak bilgi gibi hava gibi giyecek gibi, Yavru yapmak için çiftleşmek gibi… Uyku durumu gibi.


Savaş: Ve sonra insan denen bu varlık türü. Bu alışkanlıklarının zevklerinin hislerinin, duygularının, içgüdülerinin, doyumunu kaybetmeme adına savaş verir, bunu gerekli olduğuna kendisini inandırırda…

İnsanın; Söz de kar etme, ele geçirme, kazanma, sahiplenme, çıkar- menfaat, hırs, kibir, çalma, egosal duyguların hepsi kendisini üstün görme hastalığından, bu pis alışkanlıkları negatif olumsuz duygu, arzu ve algıları besler. Savaşın, cinayetin, tecavüzün, öldürmenin arkasında bu "adi kötü duyguları" tatmin etme güdüsü yatar… İnsan gerçektende düşmüştür.! Tutarsızlık, tereddüt, şüphe, acı, batıl inanç, gelecekte hatta öldükten sonra bile neler yaşayacağımıza ilişkin kaygılar, hırs, açgözlülük, kıskançlık, çekememezlik, azgınlık; delice, iflah olmaz arzular, savaş, yalanlar, sadakatsizlik, dedikodu, merak.. Biz insanlar bunlarla donatılmışız. Vasat düzeydeki tutarsız mantığımızla, öğrenme ve yargılama kapasitemizle övünüp duruyoruz; oysa ne gariptir ki bunlar karşılığında ödediğimiz bedel haddinden fazla... Michel de Montaigne


Doğadaki canlı türleri sadece yavru yapacakları zaman seks ilişkisi cinsellikte bulunurlar. İnsanoğlu bunu zevkden tekrar ede ede alışkanlığa dönüştürmüş ve her alışkanlığı artık gerekli ihtiyaçmış gibi zanneder oldu… Ve buna inandı kendisini heder edecek boyuta kadar işi vardırdı. Onsuz bir iş yapmaz oldu olmadığında bu alışkanlıklarını zevklerini doyuma ulaştırmadığı zamanlarda ya içkiye ya ölüme kadar işi vardırdı.. Bir çok iş bu zevk için elde etme adına yapılır oldu. Erkekler cinsel birleşme olmasın kadınlarla evli kalmıyor kadına bir saniye dahi değer vermiyor çoğu kadın cinayetinin altındaki nedenlerden biride budur. Sahiplenme alışkanlık güdüleri tatmin hisler ve duygulardır. Şarkıların sözlerin şiirlerin edebiyatın konusu olmuştur bu hal kültür olmayıp iç güdülerin duygu hislerin dışa akmasıdır. Acı verir yerine olması gerekeni koyamayan sıradan cahil hakın ezberi budur. Ve bunun ile sınırlıdır. İşte bunun için bu tür toplumlarda savaş var cinayet var canlı kıyımı vardır. Gerçek sevgi gecek insanlık yoktur .. İşte bu tür yerlerden ne felsefe ne bilim insanı ne icat ne keşif çıkmamaktadır. Bir çok yiyeceği tekrar ede gelmiş zevklerin alışkanlıkların sonucu edinmiştir. Süt, et, balık, bal, gibi canlıları yiyecek olarak görmesi daha sonra bunu alışkanlığa dönüştürmesi sonuçu ihtiyaç gibi algıladı. İnsan korkuya alışırsa korkak olur.İnsan yalana alışırsa yalancı olur. İnsan sürekli insan öldürse, bunu meslek haline dönüştürür, ihtiyaç gibi görebiliyordu?!! Diğer alışkanlıklarıda böyledir… Diğer alışkanlıklarını terk etmesi onlarla bilgi ile savaşmazsa baş edemez altında kalır ezilir acı çeker cesareti olmaz korkak olur zaafların esiri odlumu rahatlıkla bu kişi kullanılır kandırılır aldatılır…


İnsan gerçekten düşmüştür.! Yılların yanlış eğitimleri ezberleri sonuçu şu an silik bir canlı türüne vahşi tehlikeli bir robotlara makinelara dönümüş vaziyettedir. Maalesef durum bu bu türle iletişieme geçmek zordur. Bu türle hiçbir konuyu aklı selim konuşamazsın. Dinlemez, anlamaz, düşünmze görmez.Hatta bir Dakka durmaz yerinden izlemez bile… Hep işi vardır deli danalar gibidir ordan oraya ordan oraya at koşturur durur manasız davranışlar, anlamsız sözler, içinde peşindedir. Tüketir artık o tüketicidir o insan değildir…!!! Anlamı kaybetmiştir. Rotası pusulası yoktur. Ölcüsüde yoktur kaide kural dinlemez. Canlı ama nasıl bir canlı türüdür? Bu duruma nasıl getirildi kaç yılı aldı hem düştü hem düşürüldü… Artık Tv ekranlarından baş ağrısına tedavi uyğulacak hastaneye ilaça doktora gerek kalmıyacak oku üfle kütük ağladı inan moduna girmiş vaziyette bir çokları akıl yoktur mantık bitmiştir yalan altın çağına görmüştir tutuyor havada kapılıyor gerçek kabul edilmiyor dışlanılıyor.. O zevk sahibi güdüsel olgularla hareket alanını sınırlanmıştır. Hissi davranışları bekleyin saldırgan olur düşünmez kırar üzer acı verir verdirir ve kendiside acılar içinde kıvranır bunun farkında değildir. Tek hedefi amacı bu hisleri duyguların zevkinin peşine düşmüştür. İnsan olma özelliğini kaybetmiştir. Hiç güvenilir olur mu bu tipler. Olmaz bu durumdan çıkış kurtuluş aşmak nasıl olur? Sorun sıkıntı derin çok temel çocukken verilmiştir alınmıştır çoğu kişilik gibi şartlanmışlığa dönüştü ihtiyaç gibi kabullenildi kemikleşti belki yeni nesillere yeni bilinçle eğitimle aşılabilirdi ki felsefe şarttı bunada çıkarcı gruplar izin vermezler. Vermiyorlarda. Din bezirganları tacirler din tüccarları en başta buna şiddetle karşı çıkarlar sonra uyanmış aklını kullanmış toplum olursa kendilere tapan mürit bulamazlar! O acıdan politiacılarından hakeza beklentileri bu yöndendir. Onlarda izin vermezler. İnansın sömürsün isterler… Ne yazıkki inanç modu toplumların hemen hepsi böyle durumdadır. İnsan böyle bir varlıktı en çok ne yapıyorsa öyle kalıyor o kişiliğine karekterine yansıyor. Almaya alışan birisi vermek istemez. Cimrilik yapar beklenti içinde olur. Vermeyi paylaşmayı kayıptan sayar zararlı görür ve hiç vermek paylaşmak istemez… Bu insanlar yığar biriktirir güvenleri yoktur ne kendilerine ne başkasıne ne doğaya karşı… Evlilikler ihtyaç değilde tüketilen bir alışkanlığa dönüştü zevk alma kurumları oldu çocuk yapma bilinçi artık zevk tohumları oldu. İnsanlar neyi ne olduğunu ne sorguluyor ne düşünerek yapıyor, sadece herkes yaptığı için adetten yapıyor sıradan robotlara dönüşmüş vaziyetteler. Nikah nedir evlilik nedir ilişki nedir? zevk alma nedir? ihtiyaç nedir? alışkanlık nedir? bilmiyor kara düzen son sürat makinelar gibi işliyorlar, düşünmeden yapıyorlar, düşünmeden aklını, mantığını, kullanamıyorlar artık… Bu sürüleşmenin evcilleşmenin bir boyutuydu. buradan kuklalar makinelar çıkar insan çikmaz insan olmak vardı doğmak başka olmak başkaydı. Bazı şeyler doğuştan bazı şeyler sonradan elde edilirdi. Artık gördüklerimizin çoğu insan olma özelliğini kaybetmiştir. Hislerin, duyguların, iç güdülerin esiri mahkumu tutsağı olmuş varlıklara dönüştürüldü dönüştüler… Yemek içmek ciftleşmek üç geninde kalmışlar ve buna alıştırıldılar. Yaşamı hayatı varlığı bununla sınırladılar…!!!


Zenofobi nedir? Kişinin yabancılardan ya da bir şekilde kendisinden farklı olan insanlardan korkmasına ve nefret etmesine verilen isim. Değişik olanın tehlikeli olduğu düşüncesiyle oluşan bir korku bu. Bir topluluğun içinde olan ama o topluluğun bir parçası sayılmayan bir gruba karşı duyulan korku. Irkçılıktan tutun ta bilimkurguda dünya-dışı varlıklardan korkmaya kadar gider bu. Bir lider uzun yıllar halkına bu korkuyu yaştır. O halkı mutsuzdur. Umutsuzdur sıkışmıştır. milyonlara dayatılan bu korkularla nereye kadar ya enerjini topla gerçekle yüzleş.. Yada bunu başından at...Soru Bir takım başkanı neden uzun yıllar takım başında kalır? Ya arkadaş sıkıldım gel kardeşim gel genç sen geç yerime demez? Bir parti başkanı neden yerini kendinden birisine neden devretmez ölene kadar gitmek istemez? Erbakan ölene kadar partinin başında idi neden? Erdoğan 15 yıl daha falzası gündemden hiç düşmek istemez neden? Kılıçtaroğlu neden istifa edip yerine bir gençi atamaz? Bahçeli daha ne kadar kalacak orada? yerine adam kalmadı mı? insan kendi istegiyle ayrılsa daha iyi bir insan gözüyle bakılmaz korkusu mu var? Nedir bu koltuğunu tapulamışcasına oraya yapışanlardan insanların çektiği? Siz bunları alkışladıkça bunlar ölene kadar gitmezler öyle gözüküyor? Nefret ettim paradan, şöhretten, makamdan, nefret ettim liderden iktidardan parti başkanlarından nefret... Arkadaş iyi insan en fazla iki yıl yapar çeker gider... Yada insan gütmek meslek olabilir mi? Onu kim güdecek peki? Saçmalıktır bu…

Örnek Devlet Başkanı Jose Mujica ÖRNEK Mİ İSTİYORSUNUZ? Uruguay eski Devlet Başkanı Jose Alberto Mujica Cordano, önemli mesajlar verdi.Nobel Barış Ödülü'nü reddetmesine ilişkin görüşleri sorulan Mujica, "Bu kadar savaş dolu bir dünyada ne yüzle Nobel Barış Ödülü veriyorlar? İşte bu yüzden şöyle düşündüm: 'Ben bunu reddedeyim, başkası alsın'. Çünkü dünyanın her köşesinde savaş var. Bu aslında bir depresyondur. Bugün teknolojik gelişme karşısında bile savaş var ve savaşın en büyük maliyeti hiç de savaşta sorumluluğu olmayan taraflara çıkıyor. Burada kimsenin kafa karışıklığı yaşadığını düşünmüyorum. Kavga etmenin başka türlü de yöntemleri vardır. Modern şekillerde, insanları organize ederek, onların gücünü, beynini kullanarak da mücadele mümkün. Böylece acılara da neden olmazsınız. Çünkü teknolojik gelişmeler ve ilerlemeler sadece zengin olanlara ve hükümetlere yarıyor. Bence dünyanın tüm halkları barış için, umut için bir araya gelmeli, savaşa hayır demeli" dedi. "Zamanı satın alamazsınız"


İnsanın Hayvandan Farkı Nedir?

Hayvanlar insanlar arasnıdaki tek fark insanın düşünme yetisi hayvanların aklı vardır fikri yoktur. Acıma Enpati dostluğun doğduğu yer karşı canlıya duyduğu arkadaşlık dostluk verisinde yatar çocuk gibi olmak oradan bakmak lazım. İnsan dostuna kıyarmı? İnsan dostunu öldürüp yer mi? Insan kan akıtır mı? İnsan acı çektirir mi? Merhamet vicdanssız olunca oluyor alışkanlıklar zevkler damak tadı ihtiyaça dönüşmüş olursa oluyor. Kurtuluş şu çocuğun yaklaşımında gizlidir. Resme dikatlice bir kaç dakka bak yine bak gör düşün anla. Boynu kopmuş bir canlıya canlansın diye su ikram ediyor. Vicdanı merhameti dışar vuruyordu. Onu o yiyecek hiç bir zaman görmiyordu olması gerekende buydu. Büyürken annesi babası cevresi gibi yapacak o da yiyecek olarak zannedecek alıştırılacak o da bu


temiz özelliğini verilen yanlış ögretiler sonuçu bozacak kirletecekti kendisini temeller orda başlıyordu. Eğitim okulla eğitim anne baba çevrenin yaptıkları olacaktı kimi zaman...İnsanoğlu gerçekten düşmüştür peki kim elinden tutacak kim onu düzlüğe çıkaracak? Zevk sahibi makina robot olmuş anneler babalar mı? Ezberci toplum mu inanç modunda kalmış sürüler mi? Kim kim?? Bir hayvanın gözlerine baktığımda ben bir hayvan görmüyorum. Ben yaşayan bir varlık görüyorum. Ben bir arkadaş görüyorum. Ben bir can hissediyorum.İnsan seksi zevk için yapması gibi....

İnsan nedir biliyor musun?

İnsan; "Başka gezegenlerde hayat var mı diye milyarlarca dolar harcarken," "Kendi gezegenindeki hayatı öldürmek için trilyonlarca dolar harcayan bir canlıdır."


Ă–zgĂźr olmayan insan nedir?


Eşit değilse eşitlenmeli eşit olmalılardır. Sağlıkta, sevinçte, neşede, bilinçte, özgürlükt,e düşünce, ifade etmede, hizmet almada, vs... Üç çeşit insan vardır: Bilgisever, ünsever, parasever. (Platon) Üstün insan taraf tutmayan insandır. (Konfüçyüs) İnsan her şeye alışabilen bir varlıktır. (Dostoyevski) İnsan insanın efendisi olamaz. (Epiktetos) İnsan toplumsal bir hayvandır. (Spinoza)


İnsan kendine anlam arayan tek varlıktır. (Camus)


İnsan nedir biliyor musun? Ağaçları kesip kağıt yapan, sonra o kağıda "ağaçları koruyun" yazandır. Oğuz Atay

Bozulduğu zaman, insandan daha korkunç yaratık yoktur. (Sophokles) Yarın bambaşka bir insan olacağım diyorsun. Niye bugünden başlamıyorsun? (Epiktetos) Sadece eğitimli olanlar özgürdür. ( Epiktetos)


İki Resim arasındaki fark nedir? Doğada her canlı yavru yapmak için yumurtasını bırakır. Başkasına yiyecek olsun diye değil.


İnsan nedir? Onunla doğadaki tüm diğer hayvanlar arasındaki fark nedir? Kesinlikle hiç fark yoktur. Acı duyma yeme içme zevk bakımından yaşama hakkı bakımından... İnsan diğer varlıkların acımasız yok edicisi olduğu sürece sağlık ya da barış nedir bilmeyecektir. İnsanlar hayvanları katlettiği sürece birbirlerini öldürecekler. Cinayet ve acı tohumları eken sevinç ve sevgi biçemez. (Pisagor)


İnsan bu dünyada her şeyi üretti bir çok keşif buluş yaptı ne varki doğaya en çokda o zarar verdi. Kendini üstün gördü canlıları ağaçları yok etti şehirleri şantiyeylere çevirdi, sürekli savaşlar yaptı halen de yapıyor. Hala gerçek manada evrimini tamamlayamadı eski mitelojik akımlar ile gerçekleri karıştırdı masala inanır oldu kan akıtmaya denizdeki ürünleri yiyerek bir çok hastalıklara düşer oldu. Dengeyi kuramadı ya şehvetinin esiri ya dinlerin kurbanı ya hükümetlerin ölümcül öldürücü timlerine düştü. Huzuru mutlu olmayı başaramadı. Yenmeyecek şeyleri yedi israfın dibine gitti. Kadına taptı tanrılar üretti kadına düşman kesildi kan akıttı cinayetler işledi insanlar akıllı bir tasarım değildi mükemmel varlık hiç bir zaman olmadı doğada kaos karğaşa hakimdir. Düzen eşitlik adalet olmadı Dünya güvenli bir yer olmaktan çıkmıştır. Bunda insanın en büyük payı vardır. Sınırsız arzularının tutkularının zebunu oldu hırsa kapıldı şerefini izzetini onurunu degersiz şeylere verip harcadı tüketti esir oldu kendisini özgür sandı. Oysa tutsaktı oysa bozulmuştu hala canlıları öldürüyor kan akıtıyor bedelinide ağır bir şekilde hastalıklarla savaşlarla ödüyordu. Bütün topluluklar kendi içerisinde bir hıpnoz halinde, sürü halide yaşıyorlar. Çünkü; İnsan demek? Kendi sürüsü içerisinde yaşayana denemez. İnsan öteki sürüyle diyalog kurana ‘insan’ denir.


İnsan nedir? Sadece gördü, eğitim ve bilgidir. (Alois Vojtech Smilovsky) Bir insanın ilk işi nedir? Cevap açık, kendisi olmak.(Tevfik Fikret)


İnsanlar kaça ayrılır?

İnsan nedir bilir misin? -Nedir? “Ağaçları kesip onlardan kağıt yapan sonra da o kağıtlara 'ağaçları koruyunuz' yazandır.” Oğuz Atay


Yönetme ve yönetilme algısı nedir? İnsanlarda akıl varsa yöneticiye ihtiyaç yoktur! İnsan insanı yönecetecekse yöneticiyi kim yönetecek? O zaman bu akıl ne işe yarar insan insana kul köle olamaz insan özgür olmalıdır hepsi bu!

Bütün topluluklar kendi içerisinde bir hıpnoz halinde, sürü halide yaşıyorlar. Çünkü; İnsan demek? Kendi sürüsü içerisinde yaşayana denemez. İnsan öteki sürüyle diyalog kurana ‘insan’ denir. SALTANAT NEDİR? Devlet, hükümet. ihtişam, tantana, debdebe, bolluk, zenginlik. Hakimiyet, otorite. Saltanat geldi mi başa ; gözler görmez, kulaklar duymaz olur. kalp gözü kapanır, vicdan yok olur. Hatta insan tad almaz koku duymaz, sadece ve sadece ihtişam


ve debdebe içinde kaybolur. Akıl sağlığı bozulur, ahlak dumura uğrar. Tahta yapışır kalır ... _________________________________________________________________________SONUÇ Bir Hıristiyana sorunuz: Dünyanın kökeni nedir? Size cevap olarak, "Kainatı yaratan Allah'tır" diyecek. Allah nedir? Bu konuda hiçbir şey bilinmez. Yaratmak nedir? Bu konuda hiçbir fikre sahip olunmaz. Vebanın, koleranın, kıtlıkların, savaşların, kuraklıkların, su baskınlarının, depremlerin nedenleri nedir? "Allah'ın gazabı". Bu felaketlere karşı ne çareye başvurulmalı? Duaların, namazların, kurbanların, hacların, adakların, tanrısal gazabı yatıştırmak için gerçek çareler olduğunu bize söylerler. Ancak, Allah neden gazaba gelmiştir? Çünkü insanlar kötüdür. İnsanlar neden kötüdür? Avrupalı bir teoloji bilgini size hemen der ki; "İlk kadın tarafından aldatılan ilk erkek, Allah'ın dokunmayı yasakladığı bir elmadan yedi". Bu kadını böyle bir budalalık yapmaya kim yöneltti? "Şeytan". Ancak şeytanı kim yarattı? "Allah". İnsan türünü bozmaya özgü bir şeytanı Allah neden yarattı? Bu konuda bilinen hiçbir şey yoktur. -Sağduyu Aylar sonra beni yataktan kaldırıp, hiç uyutmayıp yazmaya iten bir şeyler var. Ya da içimden uğurlamam gereken, vedalaşmam gereken tonlarca kelimem. hanginiz hak etti yaşayanlarının sevgisini? hanginiz af dilemedi ölülerinden? hanginiz katıksız sevdi birini? Ülke tımarhaneye döndü, delirdik topluca.


“İnsana mutluluktan önce, sağlık ve akıl gerek ki, mutlu olunca bunu anlayabilsin.Sağlığı ve düşüncesi yerinde olmayan insan, ne hazzı ne mutluluğu tadabilir. “ Michel de Montaigne Bütün CANLILAR masumiyet, sevgiyle doğarlar. Ya sonra? Mülkiyet sahibi olur. Sahiplenmeye başlar din, adet, zevk, his, duyguları, iç güdüleri ile gelenek vs. “alışkanlıkları ihtiyaç gibi görür, kan akıtır, düşünemez, bir makine olur!” Acıların nedeni tutkulardır, arzulardır. İnsanın hiç bitmeyen tutkuları ve arzuları. Sınırsız mülkiyet edinme, daha fazlasına en çoğuna sahip olma hırsı. Acı verir insana, elde edememe, sahip olamama duygusu, arzuların karşılanmaması elem verir, acı çeker insan. Barış içinde kardeşce birbirimizi öldürmeden birbirimizi yemeden ezmeden sömürmeden dost olabiliriz paylaşabiliriz para var oldukca paylaşmayı ögrenemeyeceğiz galiba gerçek sevgiyi karşılık olmadan bilemeyeceğiz gaiba. Sonu ne ? Acı üzüntü kaos hastalık kan gözyaşıdır. Sorunu çözen sorun olmuştur


bunun farkına var ve hastalığın nedenini ortadan kaldır kendine tapınak inşa etme kendine putlar dikme kendine zulüm biçme kendini yok etme. SAVAŞMA HIRSIN EGONUN ISTEK VE ARZULARININ ZEBUNU OLMA. TEK BIR ŞEY YAP, DÜŞÜNEN BIR BIREY BIR CANLI OL, VE DIĞER CANLILAR ARASINDA KENDINE MAKAM KOYMA, AYRI ÜSTÜN -GÖRME, KAYNAŞ, KARIŞ, DOĞAL OL, BU ÇOK ZOR DEĞIL KI.. KIBRINI TANRILIK ÇIKIŞINI KIR, ŞU BÜYÜK OLMA APTALLIĞINA SON VER, ÖLECEKSIN HEPSI BU, KABULLEN BUNU................ SONSUZLUK YOK KI! ÇIKAR ÇIKAR SONU GELIR BITER..... HEPSI ZEVK ZEVK YINE BITER.... AKLINI KULLAN, SINIRLARINI BIL, ISRAFI HIRSINI KIR, EGONU KIR, ARZULARININ TUTSAĞI OLMA, ÖZGÜR OL AKILLI OL Akıllı olan savaşmaz! kan akıtmaz, masum canına kıymaz ...! Korkularını yenmiş güven içinde huzuru bulmuş paylaşmasından mutlu olan bireyler olduğumuz gün o gün dirileceğiz yeniden doğacağız... Yeniden göreceğiz işte o gün geldiğinden sen dünyasın herşeyi seversin içinde bu seviçler doğduğunda yaşadığını anlarsın bilirsin farkında olursun. Bunu tatmak bir günde bir binyılda birdir. Yeterki yaşayarak öl dirilerek öl bilerek öl çok insan yaşamadan ölür.dur izle dinle oku izlemek okumaktır düşünmek anlamaktır. Anlamak bilmektir bilmek özgürlüktür.!

İnsan hayvan öldürür. Fakat her hayvan insan öldürmez.! Öldürmek zalimliktir. Yaşatmak asıl olandır. Öldürmek yanlış* Yaşatmak doğru* Doğal ölüm istersin kendine, Başkasına neden bu hakkı vermezsin?


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.