Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021 by Turkish British Magazine

Ocak- Şubat - Mart 2021 / 12

tbmag.co.uk

Türkçe Versiyon

#GüvendeKal #StaySafe

TurkishBritish

Scan the QR code for English version

Türk ve İngiliz iş insanlarının dergisi

HABERLER

İngiltere 2021’e mutasyon haberleriyle başladı Ulusal Aşı kampanyası hızlandırıldı

ARAŞTIRMA

BUSINESS

KÜLTÜR SANAT

2021’e salgının ekonomik etkisi damgasını vuracak Yaşamsal risk sonuçları ekonomik risk oluşturuyor

SPACE Studies’den mimari ve tasarıma akademik güç Ant Yapı’nın İngiltere’deki 6. projesi; Park Modern

Türkiye’den Birleşik Krallık’a Göç Hikayeleri Londra Yunus Emre Enstitüsü 10. yaşında

GÜNDEM

Brexit Final

• Nihai anlaşma imzalandı Brexit bitti, Birleşik Krallık “özgürlüğünü” eline aldı!

Türkiye ile STA

• Birleşik Krallık ve Türkiye arasında Serbest Ticaret Anlaşması

• İngiltere Başbakanı Boris Johnson; “Ekonomimizi yeniden inşa etmenin en iyi yolunun Covid19’u yenmek olduğunu biliyoruz”

• Dünya’da 2021’e salgının ekonomik etkisi damgasını vuracak

• ECAA - Ankara Anlaşmalıların SosyoEkonomik Durumu Araştırması

• İş Dünyası 2021 yılında büyümeye hazırlanıyor

• Ankara Anlaşması rekorla son buldu

• Koronavirüs nedeniyle dünya yılda 3,4 trilyon dolar kaybediyor

• Birleşik Krallık ve Türkiye “English Together” projesinde buluştu

ISSN 2633-8297

772633

829006

#TurkishBritishMag

istanbul/london

Stratejik Planlama, İş Geliştirme ve Pazarlama

Birleşik Krallık'ta iş yapmayı konuşalım... İşletmenizin uluslararası pazarlara açılmasına yardımcı oluyoruz... Ocak 2021 de başlayacak Brexit ile 68 Milyonluk ülkede Türkiye firmaları için büyük fırsatlar doğuyor. Bugün İletişime Geçin...

afscomms / afişiletişim

Dünyaya Bağlan

afscomms.com 3 www.tbmag.co.uk +90 535 711 41 37 / +44 74 7117 9662 / contact@afscomms.com

DERGİDE BU AY

32 16 08 I HABERLER

• İngiltere 2021’e mutasyon haberleriyle başladı • Mutasyona uğramış bir tür daha California’da hızla yayılıyor • İngiltere’de üçüncü kez ülke genelinde sokağa çıkma kısıtlaması ilan edildi • Ulusal Aşı kampanyası hızlandırıldı • İngiltere’de seyahat koridorları kapatıldı • HSBC’den Covid-19 tedbiri: Maske takmayan müşterilerin banka hesapları kapatılacak • ABD’nin 46. Başkanı Joe Biden • İngiltere’de çalışma vizesi için puana dayalı sisteme geçildi • İngiltere Başbakanı Boris Johnson; “Ekonomimizi yeniden inşa etmenin en iyi yolunun COVID-19’u yenmek olduğunu biliyoruz”

16 I GÜNDEM

• Brexit bitti, Birleşik Krallık “özgürlüğünü” eline aldı! Avrupa Birliği’nin en güçlü üyelerinden Birleşik Krallık, 4 yıl süren zorlu Brexit sürecinin ardından 31 Aralık 2020 itibariyle AB’den tamamen ayrıldı. • Değişim yaşanacak en önemli 7 başlık • Brexit Anlaşması’nın Kritik Noktaları Neler?

22 I BUSINESS

• Birleşik Krallık ve Türkiye arasında Serbest Ticaret Anlaşması tamam / ARAŞTIRMA • ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması • Ankara Anlaşması rekorla son buldu • Dünya’da 2021’e salgının ekonomik etkisi damgasını vuracak • Covid-19 yaşamsal risk, sonuçları ekonomik risk oluşturuyor • 2020’de Sürdürülebilirliği farkettik ama sürdüremedik!

/ AKTÜEL HABER • Ant Yapı’nın İngiltere’deki 6. Projesi; Park Modern • İstanbul Havalimanı’na İki Kere “5 Yıldız” • Yıldız Holding’te hem dijital hem kültürel dönüşüm yaşanıyor • Transfergo, Silicon Valley ile Büyüyecek • Her 5 kişiden biri ‘FinTech“ uygulaması kullanıyor • Longevita, İngiltere’nin En Hızlı Büyüyen 31’inci Şirketi / EĞİTİM • Birleşik Krallık ve Türkiye “English Together” Projesi’nde Buluştu

/ EKONOMİ • İş Dünyası 2021 Yılında Büyümeye Hazırlanıyor • Koronavirüs nedeniyle dünya yılda 3,4 trilyon dolar kaybediyor

/ BUSINESS WOMEN NETWORK • Haremlique Istanbul, İngilizlerin Kalbini Fethetti

/ 5 ÇAYI • SPACE Studies’den Mimari ve Tasarıma Akademik Güç

• Zanaat ve Tasarım, MINOVA’da Buluştu

/ E-TİCARET • 2021’de Online

66 I ŞEHİR VE YAŞAM

/ KÜLTÜR SANAT • Türkiye’den Birleşik Krallık’a Göç Hikayeleri

Satışa Başlanır mı?

Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

• 2020’nin En İyi Gelinlik Tasarımcısı; Emine Tarın

• Londra Yunus Emre Enstitüsü 10. Yaşında • 2,5 yaş ve üzeri sanat eğitimi için; Qbicart • Osmanlı Mutfak Mirası Kitaplaştı

/ EDİTÖRDEN

Değerli okurlar, Yeni bir yılda yeni sayımızla karşınızdayız... 2020 yılı tüm dünya için inanılması zor bir yıl oldu. Çok acılar yaşandı ve yaşanmaya devam ediyor. Büyük küçük demeden ekonomiler altüst oldu. 2020 yılı, I. ve II. Dünya Savaşı’ndan daha yüksek sayıda insan ölümü ve ekonomik çöküşün yaşandığı bir yıl olarak tarihe geçti. Biz Turkish British Magazine olarak Birleşik Krallık’ta yaşayan iş insanlarını temsilen hem Birleşik Krallık hem de Türkiye’deki gelişmeleri takip ediyoruz, haberlerimizi de bu çerçevede hazırlıyor ve sizlerle paylaşıyoruz. Pandemi dolayısıyla dergimizi 2020’de 3 ayda bir yayınladık. Ancak, www.tbmag.co.uk web sitemizde önemli ve günlük haberleri sürekli sizlerle paylaşmayı sürdürmeye devam ediyoruz. Hiç kuşkusuz ki 2020’nin en önemli gündem maddesi Covid-19’du... Covid-19 ile ilgili haberleri her yerde görmeniz mümkün. Biz ise yeni sayımızda Covid-19’un en çok ekonomiye olan etkilerini ve 2021’de yaşanacak gelişmeleri sizlerle paylaşmak istedik. Bu alanda yapılmış detaylı araştırmalar, alınan tedbirler, ekonomi gündemine dair ayrıntılı pek çok habere dergimizin yeni sayısında yer verdik. Birleşik Krallık’ın en önemli 2. gündem maddesi ise hiç şüphesiz Brexit idi. Brexit, 31 Aralık 2020’de tamamen bitti. Son dakikada bile olsa, 24 Aralık gece yarısında Başbakan Boris Johnson “En büyük ticaret anlaşmasını sonunda imzaladık” diye tweet attı ve 47 yıl süren İngiltere’nin Avrupa Birliği ile olan ortaklığı nihayet sonuçlanmış oldu. Dergimizin kapak konusunda her yönüyle Brexit finali... Brexit ile birlikte Türkiye vatandaşlarına Birleşik Krallık’ta iş sahibi olma imkanı sunan Ankara Anlaşması da 31 Aralık 2020 tarihinde sona erdi. Ankara Anlaşması başvuruları son güne kadar devam etti ve rekor bir sayı ile sona ulaştı. Peki bugüne kadar Birleşik Krallık’a gelenler neler yaşadı? Biz de TB MAG ekibi olarak Ankara Anlaşmalıların Birleşik Krallık’taki yaşamlarına ilişkin oldukça detaylı bir araştırma yaptık ve araştırma sonuçlarını sizler için yazdık. Geçtiğimiz haftalarda İngiltere Başbakanı Boris Johnson; “Ekonomimizi yeniden inşa etmenin en iyi yolunun COVID-19’u yenmek olduğunu biliyoruz” diye bir tweet paylaştı. Tweetin detaylarına incelediğimizde Covid-19 sonrası ekonomik iyileşme ve gelecekteki büyüme planlarını desteklemek için hükümetle birlikte çalışmak üzere yeni iş konseyi ”Build Back Better Council” kurulduğunu gördük ve bu gelişmeye de dergimizde yer verdik. 2020’nin son günlerinde Birleşik Krallık’ta Covid-19’un mutasyon haberi de önemli bir gündem oldu. Ülkede 3. en büyük kapanma başladı. Sınarlar, uçuşlar, işyerleri ve okullar kapandı. Birleşik Krallık şu anda kapalı bir ada ülkesi. Umuyoruz ki en kısa zamanda her şey eski haline döner...

Londra @aylatorun

ABD’nin 46. Başkanı seçilen Joe Biden, 20 Ocak 2021 Çarşamba günü yemin edip görevi devraldı. Dünyanın normalleşme sürecine katkısı olacak bir adım olmasını beklediğimiz bu haberi de sizlerle paylaşıyoruz. Yeni umutlarla başladığımız 2021’in nelere gebe olduğunu hep birlikte yaşayıp göreceğiz. Güzel ve sağlıklı bir yıl olması dileğiyle, keyifli okumalar. Lütfen bize yorum ve görüşlerinizi yazın. Sağlıcakla kalın, Dr. Ayla Torun Genel Yayın Yönetmeni

www.tbmag.co.uk

Birleşik Krallık’ta Türkçe konuşan toplumun iş ve yaşam dergisi “Turkish British” İngiltere’deki Türk girişimci iş insanlarının görünürlüklerine katkı sunuyor ve iki ülke arasındaki ekonomik köprüyü güçlendiriyoruz.

İngiltere için: Yıllık Abonelik: £60 Türkiye için Yıllık Abonelik:

•

Mayıs 2019’da yayın hayatına başlayan dergi hem Türkçe konuşan toplumu, hem de entegre olduğu diğer toplulukları hedef kitlesinde bulunduruyor.

•

Türkçe ve İngilizce olarak 2 ayrı dilde yayınlanıyor. 2 ayda bir yayınlanan dergi, ingilizce olrak basılıyor ve dağıtımı yapılıyor. İsteyenler QR kod sistemi ile Türkçe versiyonunu ulaşabiliyor.

•

Kısa sürede aylık ortalama 50 binin üzerinde tekil ziyaretçiye, 200 binin üzerinde sayfa gösterimine ulaşan derginin dijital platformu, her geçen gün okuyucu sayısını arttırmaya devam ediyor.

•

Derginin her ay ücretsiz evinize veya işyerinize ulaşması için 2020’den itibaren abonelik sitemini açıyoruz. Abone olmak için aşağıdaki veya web sitemizdeki formu doldurarak bize ulaştırabilirsiniz.

120₺

Abenelikleri web sitemizden yapabilirsiniz. www.tbmag.co.uk I @: hello@tbmag.co.uk

Ocak- Şubat - Mart 2021 / 12

Türkçe Versiyon

Yayıncı

tbmag.co.uk

TurkishBritish

Scan the QR code for English version

Türk ve İngiliz iş insanlarının dergisi

HABERLER

İngiltere 2021’e mutasyon haberleriyle başladı Ulusal Aşı kampanyası hızlandırıldı

ARAŞTIRMA

BUSINESS

KÜLTÜR SANAT

2021’e salgının ekonomik etkisi damgasını vuracak Yaşamsal risk sonuçları ekonomik risk oluşturuyor

SPACE Studies’den mimari ve tasarıma akademik güç Ant Yapı’nın İngiltere’deki 6. projesi; Park Modern

Türkiye’den Birleşik Krallık’a Göç Hikayeleri Londra Yunus Emre Enstitüsü 10. yaşında

Genel Yayın Yönetmeni Dr. Ayla Torun

GÜNDEM

Brexit Final

Yayın Direktörü

• Nihai anlaşma imzalandı. Brexit bitti, Birleşik Krallık “özgürlüğünü” eline aldı!

Fevzi Kemal Torun

Türkiye ile STA

• Birleşik Krallık ve Türkiye arasında Serbest Ticaret Anlaşması

• İngiltere Başbakanı Boris Johnson; “Ekonomimizi yeniden inşa etmenin en iyi yolunun Covid19’u yenmek olduğunu biliyoruz”

• Dünya’da 2021’e salgının ekonomik etkisi damgasını vuracak

• ECAA - Ankara Anlaşmalıların SosyoEkonomik Durumu Araştırması

• İş Dünyası 2021 yılında büyümeye hazırlanıyor

• Ankara Anlaşması rekorla son buldu

Haber Koordinatörü Kevser Devecioğlu

Editörler

• Koronavirüs nedeniyle dünya yılda 3,4 trilyon dolar kaybediyor

• Birleşik Krallık ve Türkiye “English Together” projesinde buluştu

Ebru Atlan Tecirlioğlu Ö. Naz Çelik (Stajer)

ISSN 2633-8297

772633

829006

#TurkishBritishMag

editor@tbmag.co.uk

2021/01 Sayı: 11_TR ISSN 2633-8297

Reklam Danışmanları

+44 74 7117 9662 +44 74 9322 9001 +90 535 711 41 37 tbmag.co.uk I contact@tbmag.co.uk tbmag.co.uk

Fevzi Kemal Torun @unsplash.com

Çevrimenler

Devlet Yazgan Deniz Çetecioğlu Nil Aksoy

Irmak Cankul Taylan Durmuş Ö. Naz Çelik

advertising@tbmag.co.uk

/turkishbritishmag/

Fotoğraflar

Sıla Türkpençesi

Haydons Road, 240c, SW19 8TT,London, UK

Barış Çimen Murat Buyurgan Dr. Pınar Engincan Doç. Dr. Tuncay Bilecan Prof. Dr. İbrahim Sirkeci Prof. Dr. Mustafa Durmuş Prof. Dr. Onur Başer Mine Ovacık

Kapak

Reklam Koordinatörü

Turkish British Magazine

Katkıda Bulunanlar

Doruk Ltd. - UK Afiş İletişim

#GüvendeKal #StaySafe

/turkishbritishmag/

Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

Hukuk Danışmanları Hakan Lamper Ecem Gündüz Umut Gündüz

Tasarım ve Uygulama AFS Communication contact@afscomms.com

www.afscomms.com © Turkish British Magazine, Doruk Ltd. tarafından Birlieşik Krallık’ta 2 dilde hazırlanmakta ve yayınlanmaktadır. Dergi’nin Tükçe versiyonu online, İngilizce versiyonu hem online hem de baskılıdır. Dergi UK yasalarına uygun olarak yayımlanmaktadır. Turkish British Magazine’in isim ve yayın hakkı Doruk Ltd.’ye aittir. Turkish British Magazine’de yayımlanan yazı, fotoğraf, karikatür ve illüstrasyonların her hakkı saklıdır. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. İmzalı yazılardaki görüşler yazarlarına aittir.

/turkishbritishmag/

istanbul/london

Creative Marketing Agency

We Help Businesses Evolve & Adapt. Leading Integrated Multi-Channel Marketing Experts, Contact Today For Brand New Thinking. Digital Marketing. Social Media Campaigns. Strategy And Planning. Media Planning And Buying.

afscomms / afişiletişim

Brand New World

afscomms.com +90 535 711 41 37 / +44 74 7117 9662 / contact@afscomms.com

HABERLER

İngiltere 2021’e mutasyon haberleriyle başladı

Dünya 2020 yılını koronavirüsle geçirirken, 2021 de Covid19’un mutasyona uğramış yeni varyantı haberleriyle başladı.

oel ve yılbaşı tatili için hareketliliğin başladığı İngiltere’ye pek çok ülke hızla seyahat kısıtlamaları getirdi. Peki yüzde 70 daha bulaşıcı olduğu belirtilen koronavirüsün yeni varyantı ile ilgili neler biliyoruz?

Covid-19’un mutasyona uğramış yeni türünde ne farklar var? Avrupa’da İtalya’dan sonra Covid-19 kaynaklı en çok ölümün görüldüğü ülke konumundaki İngiltere’nin Sağlık Bakanı Matt Hancock ilk olarak 14 Aralık’ta Avam Kamarası’nda yaptığı açıklamada, Londra ve güneydoğu İngiltere’de koronavirüsün mutasyona uğramış bir versiyonu olduğunu duyurdu. “İlk analiz, bu versiyonun mevcut virüsten daha hızlı yayıldığını gösteriyor” diye uyaran Hancock, 60 farklı yerel yönetim alanında binden fazla vaka tespit edildiğini söyledi. Yine 14 Aralık’ta Londra ile Essex ve Hertfordshire’ın bazı bölgelerinin sıkı önlemlerin yer aldığı 4’üncü kademeye geçeceğini açıklayan Hancock, bu yerlerde görülen artışta yeni türün ne kadar et8

Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

kili olduğunu henüz bilmediklerini de ifade etti. 31 Aralık’ta İngiltere’nin neredeyse tamamında 4’üncü kademe önlemler uygunlanmaya başlandı. Virüsün sadece gençler değil 60 yaş üstündekiler arasında da yayıldığına dikkati çeken Hancock, “Gidişatı değiştirmek için şimdi harekete geçmeliyiz çünkü boşa harcayacak bir an yok” şeklinde konuştu. İngiliz hükümetinin bilim danışmanı Sir Patrick Vallance, Covid-19’un yeni türünün son günlerde artan vaka oranları dikkate alındığında baskın bir tür haline geldiği konusunda uyardı. Vallance ayrıca yeni varyantın “çoğu virüsün yaptığı protein değişiklikleriyle alakalı” 23 farklılığı olduğunu söyledi. Bu tür ilk olarak ülkede Eylül ayında ortaya çıktı ve Kasım ayında Londra’daki Covid-19 vakalarının yüzde 28’inden sorumluydu. Yetkililer, 9 Aralık haftasında ise Londra’daki vakaların yüzde 62’sinden fazlasının mutasyon geçiren virüsle enfekte olduğunu açıkladı. Vallance tüm bu bilgilerin ışığında yaptığı son açıklamada, “Öyleyse bunun bize gösterdiği şey, bu yeni varyantın yalnızca hızlı hareket etmekle kalmayıp, iletim kabiliyeti açısından gelişmesi, aynı zamanda da baskın tür haline gelmesidir. Aktarım açısından diğerlerini yeniyor” şeklinde konuştu.

Bu yeni varyant daha ciddi hastalıklara neden olur mu, ne kadar tehlikeli? İngiliz yetkililer, yeni varyantın daha ciddi hastalıklara veya daha fazla ölüme neden olduğunu düşünmediklerini, ancak çok daha hızlı yayıldığı için vaka sayılarında büyük sorunlara neden olabileceğini belirtiyor. İngiltere’nin baş tıp görevlisi Profesör Chris Whitty yaptığı açıklamada, “Yeni türün daha yüksek bir ölüm oranına neden olduğunu ya da aşılar ile tedavileri etkilediğini gösteren hiçbir mevcut kanıt yok, fakat bunu doğrulamak için çalışmalar ivedilikle devam ediyor” dedi.

Vallance da, bu varyantın daha fazla hastaneye yatışa neden olduğuna dair hiçbir kanıt olmadığını, şimdilik bunun bir bulaşma sorunu olduğunu söylemişti.

Peki virüsler nasıl ve neden değişime uğruyor? Virüsler genetik seçimin bir sonucu olarak sürekli şekilde değişim geçiriyor. Hafif genetik değişimler mutasyon (değişim) sonrası gerçekleşirken, büyük genetik değişimler rekombinasyon (yeniden birleşme) üzerine yaşanıyor. Mutasyon virüsün genomu yani genetik materyelinde bir hata oluşması üzerine gerçekleşiyor. Rekombinasyon ise eş zamanlı enfekte olan virüslerin genetik bilgi değişimi sonrasında yeni bir tip virüs olarak ortaya çıkmasına neden oluyor. Örneğin Covid-19 pandemisine neden olan SARS-Cov-2’nin, yarasalarda bulunan bir virüsün aracı bir hayvandaki başka bir virüsle yeniden birleşmesi yani rekombinasyonu sonrasında ortaya çıktığı ve insanı etkileyebilecek genetik materyele sahip olduğu biliniyor.

Avrupa alarma geçti İngiltere Başbakanı Boris Johnson’ın 2020’nin son günlerinde Londra ve ülkenin güneydoğusunda Covid-19’un daha hızlı yayılan yeni bir türünün keşfedildiğini açıklamasının ardından Avrupa Birliği (AB) ülkeleri alarma geçti. Fransa, Almanya, İtalya, Belçika, Avusturya, Hollanda ve İrlanda, İngiltere ile uçuşları durdururken, Çekya ise bu ülkeden gelenler için daha katı karantina önlemleri uygulanacağını açıkladı. Uçuşları tekrar başlatan ülkeler, yolcuların Covid-19 testi yaptırmasını şart koştu, seyahat etmesi zorunlu olan belirli kişilerin yolculuklarına izin verildi.

Türkiye tüm uçuşları askıya aldı İngiltere’de tespit edilen koronavirüsün daha bulaşıcı varyantının Türkiye’de de görülmesi üzerine İngiltere’den Türkiye’ye tüm uçuşlar askıya alındı. İngiltere’den ülkeye giriş yapan 15 kişide koronavirüsün yeni türüne rastlanması üzerine Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, bir açıklama yaparak bu kişilerin izolasyon altında olduğunu aktardı. İki ülke arasında hava trafiği ihtiyaçlar doğrultusunda tek yönlü olarak sürdürülüyor.

Mutasyona uğramış bir tür daha California’da hızla yayılıyor ABD’nin California eyaletinde, koronavirüsün mutasyona uğramış yeni bir türünün hızla yayıldığı bildiriliyor.

an Francisco Chronicle gazetesinin haberine göre L452R olarak adlandırılan virüs varyantı, İngiltere’de görülen ve virüsün mutasyona uğramamış haline kıyasla daha hızlı yayıldığı belirtilen B.1.1.7’den farklı. California Üniversitesi’nden viroloji uzmanı Prof. Dharles Chiu, San Francisco ve Santa Clara’da görülen varyantın, pandeminin başlangıcında Danimarka’da ortaya çıktığını ve daha sonra California ve diğer bazı eyaletlerde görüldüğünü söyledi. Kamu sağlığı uzmanları, bu varyantın California’da hızlı bir şekilde yayıldığı uyarısında bulundu.

‘Örneklerin yüzde 25’inde bu varyant görüldü’ Prof. Chiu, Aralık ortasındaki araştırmalarında üzerinde çalıştıkları örneklerin % 4’ünde bu varyantı tespit ettiklerini, Ocak ayı başlarında bu oranının yüzde 25’e çıktığını söyledi. Chiu, “California’da gerçek bir sistemli virüs izleme programı bulunmadığı için” örneklemenin yanıltıcı olabileceğini ama varyantın hem kentsel hem de kırsal kesimde eskiye göre daha yaygın olduğunu belirtti. Uzmanlara göre L452R hakkında açıklığa kavuşturulması gereken pek çok nokta var. Chiu, bu varyantta virüsün hücrelere tutunmak için kullandığı dikensi proteinlerin mutasyona uğradığını söylüyor. Bu mutasyonların koronavirüs aşılarının etkinliğini azaltabileceği endişesi var. Fakat uzmanlar bu sonuca varmak için daha fazla çalışma yapılması gerektiğine dikkat çekiyor. Ancak B.1.1.7 varyantında da dikensi proteinin mutasyona uğradığını belirten uzmanlar, bunun aşının etkinliğine zarar vereceğini düşünmüyor. www.tbmag.co.uk

HABERLER

İngiltere’de üçüncü kez ülke genelinde sokağa çıkma kısıtlaması ilan edildi İngiltere’de, Covid-19’un daha hızlı yayılan bir türünün ortaya çıkması ve vakaların artırmasının ardından üçüncü kez karantina ilan edildi

ngiltere Başbakanı Boris Johnson, ülkede artış gösteren koronavirüs vakalarını kontrol altına almak için bir kez daha ulusal düzeyde sokağa çıkma kısıtlaması ilan edildiğini duyurdu. Başbakan Johnson, bilim insanlarının yeni koronavirüs varyantının bir önceki dalgaya göre yüzde 50 ile 70 arasında daha hızlı yayıldığına inandığını belirterek, bunun hastane kapasiteleri üzerinde baskı yarattığını kaydetti. Johnson, virüsün mutasyonunun yayılma hızını görmenin hem moral bozucu hem de endişe verici olduğunu söyledi. Hastanelerin üzerindeki yükü azaltmak için yeni önlemler almaya yöneldiklerini belirten Johnson, herkese “evde kalma” çağrısı yaptı ve “Endişe verici rakamlar göz önüne alındığında hızla yayılan Covid-19 türünü kontrol altına almak ve

10 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

ülkede aşılamanın yaygınlaşmasına yardımcı olmak için daha fazlasının yapılması gerektiğinin netleşti” ifadesini kullandı. Gelecek haftaların “zor geçeceği” uyarısını yapan Johnson, aşı çalışmaları hakkında, “İnanıyorum ki mücadelenin son aşamasına giriyoruz” dedi. Bu kapsamda yeniden karantinaya gitme kararı aldıklarını duyuran Johnson, insanların alışveriş, evden çalışılamaması durumunda işe gitmek, tıbbi yardım almak, egzersiz gibi temel sebepler haricinde dışarıya çıkmamalarını istedi. Başbakan, ilk ve orta dereceli okulların yeni dönemde uzaktan eğitim yapacağını ve ulusal çaptaki sınavların da erteleneceğini ve karantinanın Şubat ayı ortasına kadar devam edeceğini bildirdi. Mevcut önlemlere göre ülkenin yaklaşık yüzde 75’inde restoran, bar ve temel ürünlerin satılmadığı tüm ticarethaneler kapalı.

Günlük vaka sayısı 50 binlerin üzerinde İngiltere’de vaka sayısı son haftalarda 50 binlerin üzerine çıktı. Aynı sürede yaşamını yitirenlerin sayısı da binlerle ifade edilir oldu. Koronavirüs nedeniyle hastaneye başvuran kişi sayısı, bahar aylarındaki birinci dalganın üzerine çıktı. Ülkede toplam vaka sayısı 3 milyon 316 bin 19’a yükseldi. 75 binden fazla kişinin Covid-19 nedeniyle hayatını kaybettiği ülke genelinde, daha önce Mart ve Kasım aylarında karantina uygulanmıştı.

Aşı kampanyasında belirlenen ilk dört kategori şu grupları kapsıyor: Bakımevlerinde yaşayanlar ve bakımevi çalışanları, sağlık çalışanları, sosyal hizmet çalışanları ve 70 yaş üzerindeki herkes.

Ulusal Aşı kampanyası hızlandırıldı İngiltere’de koronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında Aralık ayı başında başlatılan aşılama kampanyası hızlandırıldı. Dördüncü öncelik grubu olan “70 yaş ve üzeri ile sağlık durumları aşırı kırılgan olanların” aşılanmasına başlandı.

lusal Sağlık Hizmetleri (NHS) Sözcüsü Sir Simon Stevens, İngiltere’de halen her bir dakika içinde tespit edilen Covid vaka sayısının dört katı aşı yapıldığını açıkladı. Sir Simon Stevens bazı hastanelerin günün 24 saati ve haftanın her günü aşılamaya geçeceğini, bunun 10 gün süreyle deneneceğini duyurdu. Stevens aşılamadaki hız ve başarıya karşın sağlık hizmetlerinin hiç bu kadar tehlikeli bir noktada olmadığına, şu anda hastanelerde geçen yıl Nisan ayındaki birinci dalganın en yüksek noktasına kıyasla yüzde 75 daha fazla hasta bulunduğuna dikkat çekti. Başbakan Boris Johnson ise İngiltere’de halen tespit edilen Covid vaka sayısından çok daha fazla kişiye aşı yapılmasının salgınla mücadelede dönüm noktası olduğunu vurguladı.

‘En büyük aşı kampanyası’ Başbakan Johnson, ülkede devam eden koronavirüs aşısı kampanyasının “tarihin en büyük aşı çalışması” olduğunu belirterek, bunun umut vadettiğini kaydetti. Johnson, İngiltere’nin Avrupa Birliği’nin tamamından daha çok aşı yaptığını da ekledi. Johnson, eğer planlar yolunda giderse, Şubat ortası itibarıyla öncelik taşıyan ilk dört kategorinin tamamına koronavirüs aşısının ilk dozunu yapmayı başaracaklarını söyledi.

Ülkede ilk olarak 8 Aralık’ta Pfizer-BioNTech aşısı kullanıma sokuldu. İngiltere’de üretilen Oxford-AstraZeneca aşısı da riskli grupların kullanımı için hastanelere gönderildi. İlk aşı 82 yaşındaki Brian Pinker’a yapıldı. Sağlık Bakanı Matt Hancock bunu ülkenin koronavirüsle mücadelesinde çok önemli bir an olarak tanımladı. İngiltere’de şu ana kadar Covid-19 aşısı yapılanların kişilerin sayısı 3,8 milyona ulaştı. Koronavirüs salgınının başından bu yana tespit edilen resmi vaka sayısı ise 3,4 milyon.

Öncelikli gruplar aşılanıyor İlk iki öncelik grubundaki bakım evlerinde kalanlar ve çalışanlar, 80 yaş ve üzerindekiler ile sağlık çalışanlarının aşılanması sürüyor. Şu ana kadar 80 yaş üzeri nüfusun yarısının, en az birinci doz aşılarının yapıldığı açıklandı. Ülkenin farklı yerlerinde açılan 10 yeni kitlesel aşılama merkezi de kampanyanın hızlandırılmasına katkıda bulunacak. Daha önce hastaneler, aile hekimlikleri ve bazı eczanelere ek olarak, ülkenin farklı yerlerinde kilise, spor merkezi, stadyum, fuar alanı gibi yerlerde 7 kitlesel aşılama merkezi açılmıştı. Hükümet 15 Şubat tarihine kadar ilk dört öncelik grubundaki 15 milyon kişinin tamamının, Mayıs ayına kadar 9 öncelikli grubun tümünün, Eylül ayına kadar da bütün yetişkin nüfusun aşılanmasını hedefliyor.

www.tbmag.co.uk 11

HABERLER

İngiltere’de seyahat koridorları kapatıldı İngiltere, ‘yeni türlerin yarattığı risk nedeniyle’ ülkeye girişlerde negatif test zorunluluğu getirdi.

ngiltere Başbakanı Boris Johnson, yeni tip koronavirüsün (Covid-19) yeni türlerinin ülkeye girişini engellemek için ek tedbirler aldıklarını, bu kapsamda “seyahat koridorları” listesini askıya alarak ülkeye gelecek tüm yolculara 10 günlük karantina şartının getirileceğini duyurdu. İngiltere, 18 Ocak Pazartesi gününden itibaren bazı ülkelerden gelen yolcuların karantinadan muaf tutulduğu seyahat koridoru uygulamasına son verdi ve seyahatten 72 saat önce negatif Covid-19 testi zorunluluğu getirdi. İngiltere hükümeti 15 Ocak’tan itibaren, ülke çapında uygulanan sıkı kapatma önlemlerine ek olarak yaz aylarında onlarca ülkeyle açılan seya-

HSBC’den Covid-19 tedbiri: Maske takmayan müşterilerin banka hesapları kapatılacak İngiltere’de HSBC Bank maske takmadan şubelere gelen müşterilerin banka hesaplarını kapatabileceğini açıkladı.

hat koridorlarını da, “henüz keşfedilmemiş yeni virüs mutasyonlarının ülkeye giriş riskini azaltmak amacıyla” en az 15 Şubat’a kadar kapattı. İlan edilen yeni kurallara göre başka ülkelerden İngiltere’ye gelecek herkes belli bir süre karantinada kalacak. Ayrıca yurt dışından gelenlerin İngiltere’ye girebilmeleri için, son 72 saatte Covid testi yaptırılması ve sonucun negatif çıkması gerekiyor. Johnson, kararın ‘yeni Covid türlerinin yarattığı tehlikeye karşı koruma amaçlı’ olduğunu ifade etti. Johnson, “Nüfusu korumak için her gün yeni adımlar attığımız bu dönemde böylesine ek önlemler almak hayati önem taşıyor” dedi. Johnson açıklamasında, sınırlarda güvenliği artırıcı önlemler alınacağını da sözlerine ekledi. İngiltere, Brezilya’da tespit edilen yeni tür Covid-19 nedeniyle 15 Ocak’tan itibaren geçerli olmak üzere Güney Amerika ülkeleri ile Portekiz’den de uçuşları durdurmuştu. İngiltere ve İrlanda vatandaşları ile oturum sahibi yabancıların seyahat edebileceği, ancak İngiltere’ye varınca 10 günlük karantinaya girmeleri gerektiği belirtildi.

ovid-19 salgınından en ağır etkilenen İngiltere’de pandeminin ikinci türünün yayılması ve vaka sayısının artışta olması, HSBC’nin İngiltere kolunu radikal bir karar almaya itti. Bundan böyle şubeye maskesiz gelen veya maske takmayı reddederek şube çalışanlarının sağlığını riske atan müşterilerin hesaplarının kapatılabileceği duyuruldu. “Bazı kişiler çalışanlarımızı riske atıyorsa, hesaplarını kapatma hakkını kendimizde saklı tutuyoruz” diyen HSBC’nin İngiltere Şube Ağı Başkanı Jackie Uhi, “Müşterilerimizin finansal işlemlere ulaşabilmesi için her gün şubelere giden meslektaşlarımız bizim kilit çalışanlarımız. Onlara saygı gösterilmesini hakediyorlar ve kendilerini riske sokacak durumlarla karşılaşmamalılar” dedi.

Diğer bankalardan HSBC’ye destek HSBC’nin bu açıklamasının ardından Barclays, Nationwide ve Halifax dahil olmak üzere birçok banka müşterilerine aynı yönde uyarılarda bulundu. Barclays benzer bir kılavuz yayınlayarak tüm müşterileri maske takmaya çağırdı. Marks & Spencer Bankası da şubelerine maskesiz giren müşterilerin, tıbbi olarak muaf olmadıkları sürece hesaplarının kapatılabileceğini ve bu müşterilere hizmet verilmeyeceğini duyurdu.

12 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

ABD’nin 46. Başkanı Joe Biden ABD’nin 46. Başkanı seçilen Joe Biden 20 Ocak 2021’de yemin edip görevi devraldı.

eni Başkan Joe Biden Delaware kentinde ABD halkına seslendi. Biden, bölen değil birleştiren bir Başkan olacağını söyleyerek, “Bizim amacımız ahlakı, adaleti, bilimi ve umudu üstte tutmaktır. Virüsle mücadelemiz, ekonomi ile mücadelemiz önde olmalıdır. Irkçılıkla mücadele bizim önceliğimiz olacaktır” dedi.

Joe Biden Kimdir? Cumhuriyetçi aday Donald Trump ile bir hayli çekişmeli süren başkanlık yarışında zafer Joe Biden’ın oldu. 2009 ile 2017 yılları arasında Başkan

Yardımcısı olarak görev yapan Biden aynı zamanda ABD tarihinde seçilen en yaşlı başkan oldu. Biden, 2009’dan 2017’ye kadar Birleşik Devletler’in 47. başkan yardımcısı olarak görev yapmış olan politikacı, eski bir avukat. 1970 yılında New Castle County Meclisi’ne seçildi, 1972 yılında da Senato’ya seçildi ve ABD tarihinin altıncı en genç senatörü oldu. Demokrat Partili Biden, 1973’ten 2009’a kadar Delaware Senatörü olarak görev yaptı. Biden, senatörlük yaptığı dönemin önemli bir bölümünde, Senato Dış İlişkiler Komitesi’nin üyeliğini ve başkanlığını yaptı. 23 Ağustos 2008 tarihinde Demokratik Parti’nin başkan adayı Barack Obama tarafından başkan yardımcılığına aday gösterildi. 4 Kasım 2008’de yapılan başkanlık seçimlerini Demokratik Parti kazanınca, 20 Ocak 2009’da, devlet başkanlığına seçilen Obama’nın yanında Başkan Yardımcısı olarak göreve başladı. 2020’de Demokratların başkan adayı olarak, Trump’a başkanlık seçimlerinde rakip oldu. Biden, 20 Kasım 1942’de Scranton, Pensilvanya’da İrlanda kökenli Katolik bir ailede dünyaya geldi. Babası Joseph Robinette Biden Sr., annesi ise Catherine Eugenia Finnegan’dı. Üç kardeşi olan Biden 1953’te ailesiyle beraber Claymont, Delaware’ye taşındı. İlk, orta, ve lise eğitimini Claymont’da 1961’de bitirdi. 1965’te Delware Ünivesitesi’nden politika bilimi, ardından Syracuse Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden avukat olarak 1969’da mezun oldu. Wilmington Hukuk firmasında çalışmaya başladı. Biden, 27 Ağustos 1966 tarihinde Neilla Hunter ile evlendi, 1972 yılında eşi vefat etti. Beau, Hunter, Naomi adlarında 3 çocukları oldu. 1977 yılında Jill Jacobs ile evlendi. Ashley B. adında bir çocuğu oldu.

İngiltere’de çalışma vizesi için puana dayalı sisteme geçildi 1 Ocak’tan itibaren Avrupa Birliği’nden tamamen çıkan İngiltere’ye çalışmaya geleceklerin puana dayalı vize başvuruları için online başvurular açıldı.

eni yılla birlikte yeni vize sistemine geçen Birleşik Krallık’ın, AB ülkeleriyle serbest dolaşımı 31 Aralık’ta sona erdi. İngiltere’ye çalışma amaçlı gelen Avrupa Birliği vatandaşlarının da artık yeni vize kategorilerine başvuruda bulunması gerekiyor. Puan tabanlı vizede, kalifiye işçi vasfıyla iş başvurusu yapacakların iyi derecede İngilizce bilmesi ve yılda asgari 25 bin 600 sterlin (34 bin 200 dolar) kazanmaları şartları aranıyor. Bu tarihte hali hazırda İngiltere’de olan AB vatandaşları ve ailelerinin yeni sisteme tekrar başvurması gerekmeyecek.

Göçmenlik konusunda ne değişecek? Kalifiye işçi vizesi için, Avustralya’da da uygulanan puan sistemi kullanılacak. İhtiyaç duyulan belli mesleklerdeki işler için beceri seviyesine göre puanlar verilecek. İyi derecede İngilizce bilmek ve yılda en az 25 bin 600 sterlin ücret alıyor olma şartı aranacak. Başvuru yapanların, kendilerini geçindirecek gelirleri olduğunu kanıtlamaları istenecek. 610 ila 1408 sterline mal olacak başvuruların sonuçlanması üç hafta kadar sürecek. www.tbmag.co.uk 13

HABERLER

İngiltere Başbakanı Boris Johnson; “Ekonomimizi yeniden inşa etmenin en iyi yolunun COVID-19’u yenmek olduğunu biliyoruz” Covid-19 sonrası ekonomik iyileşme ve gelecekteki büyüme planlarını desteklemek için hükümetle birlikte çalışmak üzere yeni iş konseyi ”Build Back Better Council” kuruldu.

algının insan sağlığına en çok zarar verdiği ülkelerden olan İngiltere bir yandan pandeminin etkilerini azaltmaya uğraşırken diğer yandan da Hükümet, Covid-19 salgınının ekonomiye verdiği zararın biran önce normale çevirmek için çalışıyor. Başbakanı Boris Johnson ve ekibi yatırımları ve iş yaşamını yeniden yükseltmek üzere yeni bir iş konseyi oluşturdu. “Build Back Better Council” adıyla ilan edilen yeni iş konseyi adından da anlaşılacağı gibi “Daha İyiyi Yeniden İnşa Etmeyi” hedefliyor. İş Konseyi’nin amaçları yatırımlardaki tıkanıklığı açmak, yeni iş imkanları yaratmak ve tüm Birleşik Krallık’ın seviye atlatmak olarak sıralanıyor. Build Back Better Council’in ilk toplantısına başkanlık eden Başbakan Johnson “Ekonomimizi yeniden inşa etmenin en iyi yolunun Covid-19’u yenmek olduğunu biliyoruz, bu nedenle gelecekte ekonomiyi mümkün olan en kısa sürede güvenli bir şekilde yeniden açabilmemiz için yeni aşılara ve ulusal test operasyonuna milyarlarca dolar yatırım yaptık.”dedi.

14 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

Johnson; “Ancak buna rağmen biz -diğer birçok ülke gibi- büyük bir ekonomik zorlukla karşı karşıyayız ve bu krizden kurtulduğumuzda, normale dönmek yeterli olmayacak” diyerek ekledi: “Sözümüz, Birleşik Krallık’taki insanlar ve işletmeler için ekonomimizi Daha İyi Bir Şekilde Yeniden Oluşturmak ve fırsatların seviyesini yükseltmek olacak.” Build Back Better Council, hükümet ve işletmelerin birlikte yakın çalışmaya devam etmesini sağlayacaktır. Kurtarma planlarımızla ilgili samimi geri bildirimler için önemli bir forum sağlayacak ve attığımız adımların doğru adımlar olmasını sağlamaya yardımcı olacaktır. “Bugün, Build Back Better Council’in ilk toplantısına Rishi Sunak, Liz Truss, Nadhim Zahawi ve Kwasi Kwarteng ile birlikte başkanlık ettim. Bu grup, yatırımın kilidini açmak, istihdam yaratmayı artırmak, Küresel Britanya’yı tanıtmak ve Birleşik Krallık’ın tamamının seviyesini yükseltmek için hükümetle ortak çalışmak üzere Birleşik Krallık ekonomisinden çok çeşitli iş liderlerini bir araya getiriyor.” diye tamamladı. COVID-19 sonrası ekonomik iyileşme ve gelecekteki büyüme planlarını desteklemek için hükümetle birlikte çalışmak üzere kurulan yeni İş Konseyi, İngiliz ekonomisinden çok çeşitli iş liderlerini bir araya getiriyor. Build Back Better Council, perakende ve otelcilikten finans, bilim ve teknolojiye kadar tüm sektörleri temsil eden 30 üyeden oluşacak. Toplantıya Başbakan ve Şansölye Rishi Sunak eş başkanlık edecek, İş Bakanı daimi üye olacak ve diğer Kabine Bakanları gerektiği ölçüde katılacak. İş Konseyi üç ayda bir toplanacak, her üye 12 aylık bir süre için Konsey’e atanacak.

İngiliz ekonomisi salgından derin yara aldı İngiltere’de hükümet, salgının ekonomik etkileriyle mücadele için şimdiye kadar 280 milyar sterlin harcadı. Yaklaşık 2,8 trilyon dolarlık (2,06 trilyon sterlin) ekonomisinin yüzde 80’i hizmet sektörüne dayalı olan İngiltere, yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınından derin yara aldı. İngiliz hükümeti, salgının ekonomik etkileriyle mücadele etmek ve istihdamı destekleyebilmek için şimdiye kadar 280 milyar sterlin harcadı. Söz konusu tutarın 73 milyar sterlini, salgın süresince çalışamayacak durumda olanların maaşlarının yüzde 80’inin ödenmesi için kullanıldı. Salgın döneminde en büyük yükü çeken sağlık hizmetlerine ise 127 milyar sterlin ek maddi destek sağlandı. Salgın süresince kepenk kapatmak zorunda kalan işletmelere de 66 milyar sterlin kredi ve hibe olarak verildi.

Salgın nedeniyle beklenmeyen söz konusu giderler, İngiliz hükümetinin hesaplarının değişmesine yol açtı. Normal şartlarda, salgın öncesi bir yıllık vergi döneminde (Nisan 2020-Nisan 2021) 55 milyar sterlin seviyesinde kamu borçlanması yapmayı planlayan hükümet, bu dönemin sonunda 394 milyar sterlin seviyesinde borçlanmış olacak. Bu durum, savaş dönemleri dışında İngiliz hazinesi tarafından yapılmış en büyük borçlanma olacak. Ağustos 2020 itibarıyla ülkenin toplam borcu 2 trilyon sterlini aşmış durumda.

Kemer sıkmanın ardından gelen salgınla hazinenin kasası yeniden açıldı İngiltere’de 2010 yılından beri iktidarda olan Muhafazakar Parti, küresel finans krizinden çıkış yolunu kamu harcamalarında yaklaşık 10 yıl boyunca ciddi kesintiler yapmakta bulmuştu. Son dönemde “artık kemer sıkmanın sonuna gelindiği” sıklıkla ifade edilirken, İngiliz hükümeti yıllar süren kemer sıkma programının ardından, Mart ayından itibaren hissedilen salgının ekonomik etkilerini azaltmak amacıyla hazinenin kasasını yeniden açmak zorunda kaldı. Halihazırda birçok ülkeye göre yaklaşık yüzde 0,32 gibi çok düşük faiz oranıyla 10 yıl boyunca borçlanabilen hükümet, bunun avantajını bu dönemde sonuna kadar kullandı. Gelecek dönemde bu denli yüksek kamu borçlanmasının artan vergilerle halka yansıtılması bekleniyor. Merkezi Londra’da bulunan Mali Çalışmalar Enstitüsü’nün (IFS) tahminlerine göre, İngiliz ekonomisinin 2024-2025 döneminde salgın öncesine kıyasla yüzde 5 daha küçük olması öngörülüyor. Bu da İngiltere’nin yaklaşık 100 milyar sterlin daha düşük vergi geliri elde etmesi anlamına geliyor. 2025 yılında İngiliz ekonominin toplam borcunun GSYH’sinin yüzde 110’una yükselmesi bekleniyor. IFS’nin tahminlerine göre, vergilerin artırılmasıyla ek 40 milyar sterlin elde edilse bile toplam borcun GSYH’ye oranının yüzde 100’ün altına çekilmesi mümkün olmayacak.

2020’de yüzde 11’den fazla daralma Mart ayı öncesi, İngiltere’de geçen yıl için yüzde 1,1 büyüme bekleyen Bütçe Sorumluluk Ofisi (OBR), 2020 sonunda ülkenin yüzde 11,3 daralacağı öngörüsünde bulundu. Hazine’nin Aralık 2020 tahminlerine göre, ülkenin 2020 sonunda yüzde 11,1 seviyesinde daralması, 2021’de ise yüzde 5,4 büyümesi bekleniyor Merkez Bankası ise 2020’deki yüzde 11 daralmanın ardından bu yıl yüzde 7,25 ile daha güçlü bir büyüme öngörüyor.

Salgının yaralarının sarılması tahmin edilenden uzun sürebilir İngiltere Merkez Bankası, bozulan ekonomiyi desteklemek için gerekli her adımın atılacağını belirterek, Kasım ayında varlık alım programını 745 milyar sterlinden 895 milyar sterline çıkardığını duyurdu. İngiltere’de resmi tahminlerin bu yıl için ekonomik büyümeye, toparlanmaya işaret etse de salgının yaralarının sarılmasının tahmin edilenden uzun sürebileceği belirtiliyor.

İlk yarıda 2,9 milyonluk bir “işsizler ordusunun” oluşması bekleniyor Citibank’ın tahminlerine göre, İngiltere’de işsizliğin bu yılın ilk yarısında yüzde 8-8,5 civarına yükselmesi bekleniyor. Böylece ülkede 1990’lı yıllardan bu yana görülmemiş, 2,9 milyonluk bir “işsizler ordusunun” oluşması bekleniyor. İngiltere Merkez Bankası’na göre, 2021’in ilk 6 ayında işsizliğin yüzde 4,5’lerden yüzde 7,75 seviyesine yükselmesi öngörülüyor.

İﬂasa sürüklenen perakendeciler İngiltere’de, salgından korunma amacıyla zaruri görülmeyen ürünlerin satıldığı perakende mağazaların kapatılması, restoran, kafe ve eğlence mekanlarının uzun süre kapalı kalması ve ödenmesinde zorluk yaşanan kiralar, perakendecileri iflasa sürüklüyor. Peacocks and Jaeger, Edinburgh Woollen Mill, DW Sports, Oliver Sweeney Trading, Bensons for Beds, TM Lewin, Lee Longlands, Monsoon, Victoria’s Secret’in İngiltere’deki kolu, Oasis and Warehouse Group, Debenhams, Cath Kidston ve Laura Ashley gibi önde gelen perakende zincirleri salgın döneminde iflaslarını açıklamıştı. Son olarak, ülkenin en büyük hazır giyim zincirlerinden olan ve bünyesinde Top Shop, Burton, Dorothy Perkins gibi pek çok ünlü markayı barındıran Arcadia Group, Kasım ayında iflas ettiğini duyurmuştu. Kaynak: AA

www.tbmag.co.uk 15

GÜNDEM

Brexit bitti, Birleşik Krallık “özgürlüğünü” eline aldı! Avrupa Birliği’nin en güçlü üyelerinden Birleşik Krallık, 4 yıl süren zorlu Brexit sürecinin ardından 31 Aralık 2020 itibariyle AB’den tamamen ayrıldı. 2021 yılına yepyeni bir başlangıç yapan Birleşik Krallık, II. Dünya Savaşı’ndan sonra Avrupa ülkelerinin ekonomik ve politik ittifakıyla kurulan Avrupa Birliği’nden 47 yıl sonra ayrılan ilk ülke oldu. İngiltere Başbakanı Boris Johnson, yeni yıl konuşmasında “Özgürlüğümüzü elimize aldık ve bunu en iyi şekilde değerlendirmek artık bize kalmış” dedi.

irleşik Krallık’ın 2016’dan bu yana en önemli gündem maddesi olan Brexit sonunda finale ulaştı ve AB, 2021 yılına bir eksik ve en önemlisi de, en güçlü üyelerinden biri olmadan başladı. 2016’da yapılan referandumda %52-48 oranında AB’den ayrılma kararı çıkan Birleşik Krallık, 4 yıldır AB ile zorlu müzakereler sürdürüyordu. Birleşik Krallık ile AB arasında, ayrılık sonrası ilişkileri düzenleyen ticaret ve güvenlik anlaşması 24 Aralık 2020’de imzalandı ve Birleşik Krallık 31 Aralık 2020’de AB’den tamamen ayrıldı. İngiltere Başbakanı Boris Johnson, Brexit sürecinin tamamlanmış olması ile ilgili olarak “muhteşem bir

16 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

an” değerlendirmesinde bulundu. Birleşik Krallık hala pek çok aday ülkenin kabul edilmek için uzun yıllardır müzakerelere devam ettiği AB’den ayrılan ilk ülke oldu. İngiltere Başbakanı Johnson, yeni yıl konuşmasında, “Özgürlüğümüzü elimize aldık ve bunu en iyi şekilde değerlendirmek artık bize kalmış” dedi. Birleşik Krallık’ın bundan böyle olayları “farklı ve gerekirse AB‘deki dostlardan daha iyi ele alabileceğini” belirten Johnson, ülkenin dünyanın her tarafında kendi ticari anlaşmalarını yapabileceğini ifade etti. Birleşik Krallık’ın bir üyesi olarak İngiltere ile birlikte AB’den ayrılan İskoçya’dan ise Johnson’ın aksine bir açıklama geldi. İskoçya’da hükümet en kısa sürede yeniden Birlik üyesi olabilmeyi hedefliyor. İskoçya Başbakanı Nicola Sturgeon, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “İskoçya yakında yine Avrupa’da olacak” ifadesini kullandı.

İngiltere ve AB sonunda anlaştı 2021 yılının ilk ayını neredeyse geride bıraktık ve AB ile Birleşik Krallık arasında imzalanan anlaşmanın maddeleri 1 Ocak itibariyle uygulanmaya başlandı bile. Peki bu anlaşma neler getirdi? Anlaşma, İngiltere Başbakanı Boris Johnson ve Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula Von der Leyen arasındaki uzun ve zorlu görüşmelerin sonunda geldi. Johnson ‘kapsamlı Kanada tipi bir serbest ticaret anlaşması’ yapıldığını aktardı. yapılan açıklamalara göre “Sıfır gümrük vergisi ve sıfır kota öngören AB içindeki en büyük ticaret anlaşması” gerçekleştirildi. Ancak görüşmeler tamamen sonlanmış değil. Yaklaşık 2.000 sayfa uzunluğundaki anlaşma İngiltere parlamentosunun yanı sıra 27 AB üyesi ülkede de onay sürecinden geçecek.

668 Milyar sterlin değerinde anlaşma İngiltere ve Avrupa Birliği’nin (AB) üzerinde uzlaştığı ticaret anlaşması, 1 Ocak 2021’den itibaren tarafların gümrüksüz ve herhangi bir kesinti olmaksızın ticaret yapabilmesine imkan tanıyor. Yaklaşık 2 bin sayfalık tam metni henüz yayımlanmayan ticaret anlaşmasına ilişkin Londra ve Brüksel’den yapılan ilk açıklamalara göre, anlaşma, toplam hacmi 668 milyar sterlin (747 milyar avro) olan karşılıklı ticaretin gümrüksüz, kesintisiz ve kotasız şekilde devamını teminat altına alıyor. Anlaşmaya ilişkin İngiliz hükümeti tarafından yayımlanan özet metinde, taraflar arasında “yüzde 100 gümrüksüz ticaret” vurgusu yapıldı. İngiliz hükümeti ise, yaptığı açıklamada “İngiliz halkına 2016’daki referandumda ve geçen

/ BREXIT FİNAL

yıl yapılan seçimde söz verilen her şey, bu anlaşmayla sağlanmış oldu” ifadeleri kullanıldı. Açıklamada anlaşma şu sözlerle duyuruldu: “Paramızın, sınırlarımızın, ticaretimizin ve balıkçılık yapılacak sularımızın kontrolünü geri aldık. Bu anlaşma, İngiltere’nin her köşesinde aileler ve iş yerleri için mükemmel bir haber. AB ile bugüne kadar varılmadığı şekilde sıfır tarife ve sıfır kota üzerinde uzlaşıya varılan ilk ticaret anlaşmamızı imzaladık. Anlaşma iki tarafın da bugüne kadar imzaladığı en büyük ticaret anlaşması, 2019’da yapılan 668 milyar poundluk ticaretin tümünü kapsıyor. Artık AB’nin yörüngesinde olmadığımızı, AB kurallarına bağlı kalmak zorunda olmadığımızı, Avrupa Adalet Divanı’nın artık bizim için bir rolü olmadığını ve egemenliğe dönüş için kırmızı çizgi niteliğinde olan tüm taleplerimize eriştiğimizin kanıtı bu anlaşmadır. 1 Ocak 2021 itibarıyla siyasi ve ekonomik egemenliğimizi tam anlamıyla kazanıyoruz. Puana dayalı göçmenlik sistemi de İngiltere’ye giren herkesin kontrolünü elimize almamızı sağlayacak ve serbest hareketliliği sona erdirecek.” Anlaşma, mal ve hizmetlerle birlikte yatırım, rekabet, kamu destekleri, vergi, ulaşım, enerji, balıkçılık, veri güvenliği ve sosyal güvenlik gibi alanları da kapsayacak. Avrupa Adalet Divanı’nın yeni anlaşma kapsamında bir rolü olmayacak. Tarafların anlaşmazlık durumunda AB hukuku yerine uluslararası hukuka bağlı kalınacak farklı bir sistem üzerinde anlaştığı belirtiliyor

“İngiltere ve AB omuz omuza hareket etmeye devam edecek”

ğişikliği, enerji, güvenlik ve ulaşım gibi iki tarafın da çıkarına olan meselelerle ilgili İngiltere ve AB işbirliği yapmaya devam edecek. Hâlâ birbirimizden ayrı yapabileceklerimizden daha fazlasını birlikte başarabiliriz. Tüm bu tartışmalar her zaman egemenlik üzerine oldu. Bugün kendimize dönüp 21. yüzyılda egemenliğin ne anlama geldiğini sormalıyız. Bugün egemenlik, gücümüzü birleştirmek ve büyük güçlerin yer aldığı dünyada birlikte konuşarak hareket etmektir. Kriz zamanı tek başımıza ayakta durmaya çalışmaktansa birbirimize destek olmaktır. AB de bunun pratikte nasıl işe yarayacağını göstermiştir. Biz, uzun zamandır müttefikiz. Birçok konuda ortak çıkarlarımız var. İngiltere ve AB omuz omuza hareket etmeye devam edecek.”

İngiltere Erasmus’tan çıktı

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula Von der Leyen ise, anlaşmanın imzalanmasının ardından düzenlediği basın toplantısında “Ticarette AB kurallarına saygı gösterileceğini” söyledi ve adil rekabet hakkı engellenirse başvurulacak etkili araçlar üzerinde de uzlaşıldığını belirtti. İngiliz yetkililerin üzerinde durduğu “egemenlik” meselesiyle ilgili de konuşan Von der Leyen, küresel güçlerin birlikte hareket etmesinin her tarafın çıkarına olduğu vurgusu yaptı: “İklim de-

İngiltere, anlaşmayla birlikte AB’nin düzenlediği uluslararası öğrenci değişim programı Erasmus’tan da kendi talebiyle çıktı. İngiltere Başbakanı Boris Johnson, İngiliz üniversite öğrencilerinin tüm dünyada eğitim görmesini sağlayacak “Turing” isimli yeni bir değişim programının oluşturulacağını belirtti. Programa, 1912-1954 yıllarında yaşayan ve 2. Dünya Savaşı’nda Alman kodlarını kırarak savaşın seyrini değiştiren ünlü İngiliz matematikçi Alan Turing’in soyadı verilecek.

İngiltere Başbakanı Boris Johnson

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula Von der Leyen www.tbmag.co.uk 17

GÜNDEM 1 OCAK’TAN İTİBAREN DEĞİŞİM YAŞANACAK EN ÖNEMLİ 7 BAŞLIK 1 Ocak’tan itibaren Birleşik Krallık ile AB arasındaki insanların, malların ve hizmetlerin serbest dolaşımı sona erdi. Bu, insanların yaşama, çalışma ve seyahat etme şekillerinde de önemli farklılıklar oluşması anlamına geliyor.

İşte değişimin yaşanacağı en önemli başlıklar

Gümrüksüz alışveriş geri dönecek

Avrupa seyahat kuralları değişiyor

Ocak ayından itibaren, Birleşik Krallık vatandaşları herhangi bir 180 günlük süre içinde yalnızca 90 güne kadar Schengen Bölgesi ülkelerine vizesiz seyahat edebilecekler. Ancak bu seyahatleri gerçekleştirirken de dikkat etmeniz gereken kurallar var: • İrlanda gezileri hariç, pasaportunuzun en az altı ay daha süresi olmasına dikkat edin. • Sağlık sigortalı seyahat sigortası yaptırın. Mevcut EHIC kartınız son kullanma tarihine kadar geçerli olacak ve gelecekte yeni bir programla değiştirilecek. Ancak hükümet yine de sağlık sigortalı seyahat sigortası yaptırmanızı tavsiye ediyor. • Ücretsiz dolaşım garantisi sona ereceğinden, mobil sağlayıcınızla dolaşım ücretlerini kontrol ettiğinizden emin olun. • Seyahatinizden en az 10 gün önce eğer evcil hayvanınızla seyahat ediyorsanız, Büyük Britanya’dan Kuzey İrlanda’ya kadar veterinerinizden bir hayvan sağlığı sertiﬁkası alın. Mevcut AB evcil hayvan pasaportu planı artık geçerli olmayacak. • Sınır kontrolünde AB, AEA ve İsviçre vatandaşlarından ayrı şeritleri kullanın. • Önemli bir şekilde, Covid-19 salgını nedeniyle, AB dışındaki ülkelerden gelen yolcular İngiltere de dahil olmak üzere belirli bir dizi temel neden dışında şu anda AB’yi ziyaret edemeyecekler.

18 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

• Birleşik Krallık AB üyesi olduğunda, satın aldığınız ülkede gümrük vergisi ödendiği ve ispatlayabildiğiniz sürece, sınırda herhangi bir vergi ödemeden bir AB ülkesinden kendi kullanımınız için sınırsız miktarda alkol ve tütün getirmenize izin veriliyor. • 2021’den itibaren, AB’ye seyahat ederseniz gümrüksüz alışveriş mümkün olacak, ancak artık AB dışı ülkelerden gelenler için olduğu gibi AB’den gümrüksüz olarak getirebileceğiniz miktarın sınırları olacak. Bununla birlikte, izin verilen gümrüksüz tütün ve alkol miktarı artacaktır.

AB’ye taşınmak isteyen İngiltere vatandaşları için kurallar değişiyor

• Zaten bir AB ülkesinde yaşıyorsanız, çekilme anlaşması kapsamında belirli korumalara sahip olacaksınız. Ancak o zaman bile, o ülkenin belirli kurallarını kontrol etmelisiniz. • İkamet için kayıt olmanız veya başvurmanız, yeni belgeler almanız veya iş sahibi olmak gibi belirli gereksinimleri karşılamanız gerekebilir. Örneğin, Fransa’da yaşayan Birleşik Krallık vatandaşlarının yeni oturma izni almaları gerekecek. • 2021’de AB’ye taşınmayı planlıyorsanız, artık orada otomatik olarak yaşama, çalışma, veya emekli olma hakkınız olmayacak. Turizm dışında herhangi bir nedenle gidiyorsanız vizeye ihtiyacınız olacak. • Kurallar, gitmek istediğiniz ülkeye ve taşınmanızın nedenine bağlı olacaktır. Taşınmayı düşündüğünüz ülkenin kurallarını kontrol etmelisiniz. • İrlanda’ya taşınmayı planlayan insanlar büyük ölçüde etkilenmeyecek.

/ BREXIT FİNAL

Birleşik Krallık’taki AB vatandaşları için yeni kurallar geliyor

• 31 Aralık 2020 tarihine kadar İngiltere’de veya İzlanda, Lihtenştayn, Norveç veya İsviçre’de yaşayan bir AB vatandaşıysanız, haklarınız 30 Haziran 2021’e kadar aynı kalacak. • Ama bundan sonra kalıp kalamayacağınızı kontrol etmelisin. Genellikle bir İngiltere vatandaşı olmanız veya AB Uzlaşma Programına başvurmanız gerekir. • Yine Ortak Seyahat Alanı nedeniyle vatandaşlarının hakları değişmeyecek.

İrlanda

Yeni bir Birleşik Krallık göçmenlik sistemi olacak

• Ocak ayından itibaren, Birleşik Krallık’a taşınmak isteyen yabancı vatandaşlar (İrlanda vatandaşları hariç) için puan temelli yeni bir sistem olacak. • Hükümet, AB vatandaşlarına ve AB üyesi olmayan vatandaşlara eşit davranacağını ve İngiltere ekonomisine katkıda bulunabilecek insanları çekmeyi hedeﬂeyeceğini söylüyor. • Birleşik Krallık’a çalışmak, yaşamak veya okumak için taşınmak isteyen kişilerin vize başvurusu ve ödeme yapması gerekecek. Birleşik Krallık dışından öğrenci vizesine başvurmak £348 veya Birleşik Krallık içinden bir vizeyi uzatmak veya değiştirmek için £475 tutarında olacak. • Nitelikli bir işçi olarak vize başvurusu, kişi başına £610 ile £1.408 arasında bir maliyete mal olacaktır. • Vize için başvuran kişiler, sağlık çalışanı olmadıkları sürece, kişi başına yılda £624 sağlık ek ücreti ödemek zorunda kalacak.

AB ile alım satım yapmak için yeni kurallar uygulanacak

• İngiltere ve AB, sınırları geçtiklerinde birbirlerinin mallarına vergi uygulanmayacağı ve ticareti yapılabilecek şeylerin miktarına sınır getirilmeyeceği konusunda anlaştılar. Bununla birlikte, İngiltere, Galler ve İskoçya’daki tüccarların gümrük beyannameleri vermeleri gerekecek. • Bitkiler, canlı hayvanlar ve bazı yiyecekler dahil olmak üzere bazı ürünlerin özel lisans ve sertiﬁkalara ihtiyacı olacak. Diğerlerinin belirli şekillerde etiketlenmesi gerekecek. • Artık mesleki niteliklerin otomatik olarak tanınması olmayacak. İnsanların, niteliklerinin hala tanındığından emin olmak için her ülkenin kurallarını kontrol etmesi gerekecek. • Birleşik Krallık hükümeti tam kontrollerin uygulanmasını altı ay ertelemeyi seçerken, AB kontrolleri 1 Ocak’tan itibaren gerçekleştirecek. • AB ile ticaret daha karmaşık hale gelse de, İngiltere, ABD gibi diğer ülkelerle kendi ticaret anlaşmalarını müzakere etmekte özgür. Brexit destekçileri, bunun uzun vadede ekonomiye fayda sağlayacağını söylüyor, ancak eleştirmenler AB’ye yakın kalmanın daha önemli olduğu görüşünde...

Kuzey İrlanda bir istisna haline gelebilir

• Birleşik Krallık ve AB, Kuzey İrlanda ve İrlanda Cumhuriyeti (AB’de kalan) arasında kontrol noktaları olmaksızın tamamen görünmez bir sınır tutmayı kabul etti. • Kuzey İrlanda, AB kurallarının çoğuna uymaya devam edecek, bu da kamyonların denetlenmek zorunda kalmadan sınırı geçmeye devam edebileceği anlamına geliyor. • Et, balık ve yumurta gibi gıda ürünlerinin AB standartlarına uygun olduklarından emin olmak için kontrol edilmesi gerekecek. Bununla birlikte, herhangi bir olası aksaklığı azaltmak için, süpermarketlere, Kuzey İrlanda’ya getirdikleri yiyeceklere kuralların uygulanmayacağı ilk üç aylık bir “ödemesiz süre” verilecek. Bazı et ürünleri daha uzun, altı aylık bir ödemesiz süreye sahip olacak. Bu dönemden sonra ne olacağı ise belirsiz. Bu başlık gelecekteki müzakerelerin konusu olacak. • Büyük Britanya (İngiltere, İskoçya ve Galler) ve Kuzey İrlanda arasındaki çoğu ticaret için gümrük tarifelerini, mallara uygulanan ekstra masraﬂarı kaldırmak için de bir anlaşmaya varıldı. Yine de 1 Ocak’tan itibaren bazı yeni evrak işleri için işletmelerin değişikliklere hazır olması gerekecek. www.tbmag.co.uk 19

GÜNDEM

BREXIT ANLAŞMASI’NIN KRİTİK NOKTALARI NELER? Birlikte yaşamak, çalışmak ve ticaret yapmak için yeni kurallar içeren İngiltere-AB ticaret anlaşması, 31 Aralık gecesi saat 23:00’den itibaren yürürlüğe girdi. Tam kapsamlı anlaşma 2000 sayfadan uzun. Biz de sizler için anlaşmadaki tüm taraﬂar için kilit noktaları derledik...

➢ TİCARET Anlaşmaya göre; 1 Ocak’tan itibaren Birleşik Krallık ile AB arasında mallar üzerinde herhangi bir vergi veya ticareti yapılabilecek miktar üzerinde sınırlar olmayacak. Sınırlarda güvenlik kontrolleri ve gümrük beyannameleri gibi bazı yeni kontroller uygulanacak. Birleşik Krallık’taki belirli hayvansal gıda ürünlerinde bazı yeni kısıtlamalar vardır. Örneğin, sosis ve hamburger gibi pişmemiş etler -18C’ye kadar dondurulmadıkça AB’ye giremeyecek.

Bu ne anlama geliyor? Anlaşmanın olması, bazı malların daha pahalı hale gelebileceği korkusunun önlendiği anlamına geliyor. Bununla birlikte, işletmelerin yine de limanlarda yeni prosedürler için hazırlanmaları gerekecek ve yeni evraklar eksikse, aksaklıklara yol açabilecek.

20 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

➢ HİZMETLER VE KALİFİKASYONLAR Anlaşmaya göre; bankacılık, mimari ve muhasebe gibi hizmetler sunan işletmeler, AB pazarlarına otomatik erişim haklarını kaybedecek ve bazı kısıtlamalarla karşılaşacak. Artık doktorlar, şefler ve mimarlar gibi kişiler için mesleki niteliklerin otomatik olarak tanınması olmayacak.

Bu ne anlama geliyor? AB’nin tamamı için bir dizi kurala uymak yerine, Birleşik Krallık’taki işletmelerin her bir ülkedeki düzenlemelere uyması gerekecek. Birleşik Krallık’ta kazanılmış niteliklere sahip kişilerin hizmetlerini AB’de satmaları daha zor olacak. Bireylerin, niteliklerinin hala tanındığından emin olmak için her ülkenin kurallarını kontrol etmeleri gerekecek. Bununla birlikte, İngiltere ve AB, gelecekte hizmet sektörüne erişimi iyileştirmeye çalışmak için konuşmaya devam etme sözü verdiler.

➢ SEYAHAT Anlaşmaya kapsamında Birleşik Krallık vatandaşları, 180 günlük süre içinde AB’de 90 günden uzun süreli kalışlar için vizeye ihtiyaç duyacaklar. AB evcil hayvan pasaportları artık geçerli olmayacak. Avrupa Sağlık Sigortası Kartları (EHIC) kartları sona erene kadar geçerliliğini koruyacak. Her iki taraf da operatörleri dolaşım için “şeffaf ve makul ücretler” almaya teşvik etse de, Birleşik Krallık artık ek dolaşım ücretleri yasağına tabi olmayacak.

Bu ne anlama geliyor? İngiltere Hükümeti, EHIC’nin yeni bir İngiltere Küresel Sağlık Sigortası Kartı ile değiştirileceğini söyledi, ancak tüm ayrıntılar henüz açıklanmadı. AB’de evcil hayvanlara yine de izin verilecek, ancak sahiplerin yaptıkları her yolculuk için bir hayvan sağlığı sertifikası almaları gerekeceğinden bu daha karmaşık bir süreç olacak. İngiltere’deki cep telefonu operatörleri dolaşım için ücret alabilecekler, bu nedenle insanlar seyahate çıkmadan önce cep telefonu şirketlerine danışmalılar.

/ BREXIT FİNAL

➢ BALIK TUTMA Önümüzdeki beş buçuk yıl içinde Birleşik Krallık yavaş yavaş kendi sularından balıktan daha büyük bir pay alacak. İngiltere, 2026’dan itibaren AB balıkçı teknelerini yasaklamayı seçebilir, ancak AB’nin buna karşılık olarak İngiliz balıklarına vergi getirmesine izin verilecek.

Bu ne anlama geliyor? Balıkçılık, müzakerede çözülmesi gereken en zor ve son konuydu ve bazı İngiliz balıkçılar düzenlemeden memnun olmadılar. Örneğin İskoç Balıkçılar Federasyonu, anlaşmanın İngiltere’ye suları üzerinde yeterince kontrol sağlamadığını söylüyor. 2026’dan başlayarak, İngiltere ve AB, balıkçılığa erişim konusunda düzenli görüşmeler yapılacak. ➢ AVRUPA ADALET MAHKEMESİ VE

DİĞER İHTİLAFLAR

Divanı’nın (ECJ) Birleşik Krallık’ta rolü olmayacak. İngiltere ile AB arasında çözülemeyen anlaşmazlıklar bunun yerine bağımsız bir mahkemeye sevk edilecek.

Bu ne anlama geliyor? Brexit destekçileri, İngiltere’nin kendi yasalarının “kontrolünü geri almasına” izin vereceğini söylediği için, ABAD rolünün sona ermesi İngiltere’nin temel talebiydi. ABAD, bazı AB ticaret kurallarına uymaya devam ettiği için Kuzey İrlanda’da hala bir role sahip olabilir. Her iki taraf da ürün standartları ile ilgili mevcut kurallardan çok uzaklaşırsa, gelecekte bazı mallara tarifeler (ithalata uygulanan ücretler) uygulanabilir.

➢ GÜVENLİK VE VERİ Birleşik Krallık artık güvenlik veritabanlarına otomatik erişime sahip olmayacak, ancak talep üzerine erişim sağlayabilecek. Birleşik Krallık, AB’nin kanun uygulama kurumu Europol’un bir üyesi olmayacak, ancak genel merkezinde bir varlığı olacak. Birleşik Krallık artık AB veri koruma standartlarına uymak zorunda değildir, ancak Birleşik Krallık veri koruma kurallarını değiştirmediği sürece veriler en az dört ay boyunca aynı şekilde paylaşılmaya devam edecektir.

Bu ne anlama geliyor? İngiltere’nin Europol ile yaptığı anlaşma, şu anda ABD’nin sahip olduğu anlaşmaya benzer olacak. Verilerin depolanması ve işlenmesi ile ilgili kuralların çoğuna hala karar verilmesi gerekiyor. ➢ EĞİTİM Birleşik Krallık, öğrencilerin diğer ülkelerde eğitim görmelerine yardımcı olan bir AB programı olan Erasmus değişim programına artık katılmayacak. Kuzey İrlanda’daki üniversitelerdeki öğrenciler, İrlanda Hükümeti ile yapılan anlaşmanın bir parçası olarak Erasmus’a katılmaya devam edecekler.

Bu ne anlama geliyor? AB’de kurslara başlamış olan öğrenciler, ücretler için destek almaya devam edecekler. Matematikçi Alan Turing’in adını taşıyan yeni bir program Eylül 2021’de başlayacak. Hükümet, Erasmus’a benzer olacağını ancak dünyanın dört bir yanından ülkeleri kapsayacağını söylüyor.

www.tbmag.co.uk 21

GÜNDEM “İş insanlarımız gönül rahatlığıyla ticaretlerini sürdürebilirler” Anlaşma ile ilgili açıklamada bulunan Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, “Gümrük Birliği’nin 25 yılda getirdiği kazanımları korurken, ilişkilerimizi daha da derinleştirme yönünde ilk adımı atıyoruz” dedi. İngiltere ile ticari ilişkilerin başta otomotiv, televizyon, hazır giyim ve beyaz eşya alanlarında olmak üzere Türkiye için büyük önem taşıdığını vurgulayan Pekcan, Türkiye’de Birleşik Krallık kaynaklı yatırımların da 11,6 miyar doların üzerinde olduğunu ifade etti. Pekcan “Geçen yıl Birleşik Krallık ile ihracatımız 11.2 milyar dolar, ithalatımız 5.6 milyar dolar olarak gerçekleşmişti. Almanya’dan sonra ikinci sırada yer alıyorlar. STA’nın karşılıklı yatırımlara da olumlu yansıyacağını düşünüyoruz. İş insanlarımız gönül rahatlığıyla bizim için her açıdan kritik bir pazar olan İngiltere ile ticaretlerini sürdürebilirler” açıklamasında bulundu.

Birleşik Krallık ve Türkiye arasında Serbest Ticaret Anlaşması tamam... İngiltere, Brexit sonrası Avrupa Birliği ile ilişkileri düzenleyen anlaşmanın ardından, ilk serbest ticaret anlaşmasını Türkiye ile imzaladı. İki ülke arasında imzalanan serbest ticaret anlaşması 1 Ocak 2021 tarihi itibariyle yürürlüğe girdi.

ürkiye ve İngiltere’deki iş dünyası, uzun zamandır iki ülke arasında serbest ticaret anlaşması imzalanması gerektiğini dile getiriyordu. Ve sonunda İngiltere, Brexit’in ardından Avrupa Birliği ile ilişkileri düzenleyen anlaşmanın ardından, ilk serbest ticaret anlaşmasını Türkiye ile imzaladı. STA, 1 Ocak 2021 tarihi itibariyle yürürlüğe girdi. Türkiye ve İngiltere arasındaki ticari ilişkileri düzenleyen Gümrük Birliği anlaşması da İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden çıkmasıyla ilgili geçiş dönemini tamamladığı 31 Aralık 2020’de geçersiz hale geldi.

22 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

Otomotiv ve imalat sektörleri güvence altına alındı 1 Ocak 2021’de yürürlüğe giren STA, gelecekte daha iddialı bir İngiltere - Türkiye ticaret ilişkisinin temelini oluşturuyor. İngiltere-Türkiye Serbest Ticaret Anlaşması, Uluslararası Ticaret Bakanı Liz Truss ve Türkiye Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’ın video görüşmesinde bir araya gelmesiyle imzalandı. Anlaşma, 2019’da Türkiye’ye mal ihraç eden 7.600 İngiliz işletmesi için mevcut tercihli tarifeleri güvence altına alacak, malların tarifesiz akışının devam etmesini sağlayacak ve otomotiv ve imalat sektörlerindeki hayati İngiltere-Türkiye tedarik zincirlerini koruyacak. Her iki ülke de gelecekte, mevcut anlaşmanın ötesine geçecek ve Birleşik Krallık ekonomisine uygun hale getirilecek daha iddialı bir serbest ticaret anlaşması için çalışmayı taahhüt etti. Bugünkü anlaşma, 2019’da Türkiye’ye 1 milyar sterlin değerinde makine ve 575 milyon sterlin değerinde demir-çelik ihracatı yapan İngiliz işletmeler için tercihli ticaret koşulları da sağlayacak.

www.tbmag.co.uk 23

ARAŞTIRMA

ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması Brexit geçiş sürecinin tamamladığı 2021 yılına girilmesiyle birlikte Ankara Anlaşması da sona erdi. Türkiye’den Birleşik Krallık’a özellikle son 5 yılda önemli bir göç hareketine neden olan ECAA Türk İş İnsanı vizesi, daha çok bilinen adıyla Ankara Anlaşması vizesi 31 Aralık’ta son buldu. Brexit’in geçiş dönemi olan son bir yılda anlaşmanın bitecek olması İngiltere’de iş kurarak göç etmek isteyenlerin pandemiye rağmen vize başvurusuna akın etmesine yol açtı. Peki bu kadar yoğun ilgiye mashar olan Ankara Anlaşması ile Birleşik Krallık’a göç eden Türk iş insanları nelerle karşılaştı, işlerini nasıl kurdu, aradıklarını buldu mu? Turkish British Dergi olarak yaptığımız “ECAA Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması”, şimdiye kadar Birleşik Krallık’a yerleşerek işini kuran Türk iş insanları ve ailelerinin beklenti ve gerçekleştirdiklerini ortaya koydu.

1 Aralık 2020, bir yılın sonu olduğu gibi İngiltere’nin Avrupa Birliği ve Türkiye ilişkilerinde de bir dönemin sonu oldu. 1963 yılından bu yana yürürlükte olan ECAA (European Union Association Agreemen-Avrupa Birliği Ortaklık Anlaşması) Ankara Anlaşması’nın da sonunu getiren bu tarih, İngiltere’de iş kurmak isteyen girişimcilerin ve işçi olarak çalışmak isteyenlerin başvurduğu önemli bir vize kategorisi olan ECAA Türk İş İnsanı vizesinin daha da ön plana çıkmasını sağladı. Özellikle son 10 yılda daha bilinir hale gelen AA vizesi, Brexit geçiş sürecinin tamamlanacağı 2020 yılında, şimdiye kadar olan başvuruların toplamı kadar yeni başvuru yapılmasına yol açtı. 31 Aralık 2020’de başvurular son ererken ülkede şimdiye kadar vizesini alarak Birleşik Krallık’a yerleşmiş, işini kurmuş, süresiz oturma izni hatta vatandaşlık haklarını elde etmiş durumda olan hatırı sayılır miktarda bir Türk işadamı kitlesi de oluştu. Biz de ECAA Ankara Anlaşması vize kategorisinin sona erdiği bu günlerde, bu vizeyle ülkeye yerleşen vatandaşların sosyal ve ekonomik uyum süreci hakkında yaklaşık 350 kişinin katıldığı bir araştırma yaparak, vize kategorisinin yeni ülkedeki iş yaşamına katkıları hakkında bir durum tespiti yapmaya çalıştık.

1. BÖLÜM

ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması

SurveyMonkey

“Demografik Bilgiler ve Göçe Neden Olan Etkenler”

S3 Birleşik Krallık'ta vize / oturum durumunuz aşağıdakilerden hangisine uygundur? Yanıtlanan: 347

90.20% 90.20%

80%

Atlanan: 2

Ankara Anlaşması’nın varlığı öncelikli göç nedeni

Birleşik Krallık’ta işletme sahibi olanlar

100%

60% 40% 20%

3.75% 3.75% 2.59% 2.59% Araştırması 2.59% 2.59% ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu 0%

Ankara Anlaşması (ECAA Turkish Business...

Ankara Anlaşması (ECAA Turkish Worker...

Ankara Anlaşması ile (ILR) süresiz oturum hak...

Ankara Anlaşması ile vatandaşlık hakkı...

0.86% 0.86%

SurveyMonkey

Diğer

S9 İngilizce dil Seviyeniz nedir? Yanıtlanan: 344

YANIT SEÇENEKLERI

Atlanan: 5

YANITLAR

İngilizce dil Seviyesi

100%

Ankara Anlaşması (ECAA Turkish Business Person vizesi)

90.20%

313

Ankara Anlaşması (ECAA 80%Turkish Worker vizesi)

3.75%

Ankara Anlaşması ile (ILR) süresiz oturum hakkı kazandım

2.59%

60%

40.70% 40.70%

Ankara Anlaşması ile vatandaşlık hakkı kazandım 40%

Diğer

17.73% 17.73%

TOPLAM

20%

26.16% 26.16%

0.86% 11.34% 11.34%

4.07% 4.07%

0% LÜTFEN BELIRTINIZ

Vatandas

Az, yeni öğreniyor

Orta

İyi

İleri seviye

2 tier 2 sponsorship YANIT SEÇENEKLERI

YANITLAR

Az, yeni öğreniyor

4.07%

Orta İyi İleri seviye

Mesleki ingilizce

3 347

DATE 12/28/2020 1:39 PM

Öncelikle araştırmaya katılanlara neden İngiltere’yi tercih ettiklerini sorduk. Araştırmaya katılanların %86’sı bu vizenin koşullarının uygulanabilir, kolay, hızlı ve az maliyetli olduğunu dile getiriyor. İş insanlarının göç etmek için Birleşik Kralllık’ı tercih etmesinde en önemli etken %72 oranıyla yine Ankara Anlaşması vizesinin varlığı olarak görülüyor. Yaygın bir dil olarak İngilizce’nin biliniyor olmasının sağladığı dil kolaylığı İngiltere’nin tercih edilmesinde %55 etken olurken, ülkenin refah ve demokratik koşulları ile eğitim imkanları bunu izliyor. İş yaşamına yönelik olarak ise; iş bulmanın daha kolay olacağı beklentisi ve ülkenin ekonomik vaadinin yeterliliği ile işini uluslararası alana taşıma isteği önemli etkenler arasında. İngiltere’nin tercih edilmesinde daha önce ülkeyle iş ilişkileri kurmuş veya bulunmuş/yaşamış olmak, uçuş mesafesi olarak Türkiye’ye yakınlığı da etken oluyor.

12/26/2020 5:10 PM 14

24 Turkish British Magazine I 26.16% Ocak - Şubat - Mart90 2021 17.73%

40.70%

140

/ ECAA - Ankara Anlaşmalılar

ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması

SurveyMonkey ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması

S5 Ailenizde bağımlı (dependant) kişi sayısı kaçtır? Yanıtlanan: 344

S2 Eğitim durumunuz?

Atlanan: 5

Yanıtlanan: 346

Ankara Anlaşmalıların ailelerindeki kişi sayısı

100% 80%

80%

57.51% 57.51%

60%

35.47% 35.47%

40% ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması

22.09% 22.09%

20.64% 20.64%

20%

2.33% 2.33%

35.55% 35.55%

SurveyMonkey

17.15% 17.15%

1.45% 1.45%

40%

ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması 20%

0.87% 0.87%

S3 Birleşik Krallık'ta vize / oturum durumunuz aşağıdakilerden hangisine 0% Eş + 1 0 Eş + 2 Sadece Eş Eş + 3 Eş + 4 Eş yok, uygundur? çocuk (hiçkimse çocuk çocuk çocuk sadece )

Yanıtlanan: 347

YANIT SEÇENEKLERI Eş + 1 çocuk

90.20% 90.20%

80%

Atlanan: 2

Eş + 2 çocuk 60%

Eş + 3 çocuk

40%

Eş + 4 çocuk

20%

Eş yok, sadece çocuk TOPLAM

Ankara Anlaşması (ECAA Turkish Business...

0.58% 0.58%

2.31% 2.31%

İlköğrenim

Lise

Lisans

4.05% 4.05%

Yüksek Lisans

SurveyMonkey

Doktora

S6 Ne kadar zamandır Birleşik Krallık'ta yaşıyorsunuz? (üniversite)

çoc k

YANITLAR

122 İlköğrenim

20.64%

71 Lisans (üniversite) 59 Yüksek Lisans

2.33%

Doktora

3.75% 3.75%

2.59% 2.59%

Ankara Anlaşması (ECAA Turkish Worker...

Ankara Anlaşması ile (ILR) süresiz oturum hak...

Ankara Anlaşması ile vatandaşlık hakkı...

YANIT SEÇENEKLERI

80% 60%

0.86% 0.86%

10.09% 10.09%

8.93% 8.93%

YANITLAR

1-3 yıl

57.51%

199 123

6 ay 1 yıl arası

6 aydan az

3-5 yıl

14 346

3 0%

3.46% 3.46%

2.59% 2.59%

1.44% 1.44%

1.15% 1.15%

5+ yıl

6+ yıl

Diğer Diğer (ECAA vizes...

10 yıl ve üzeri

YANIT SEÇENEKLERI

YANITLAR

Gelenlerin çoğu meslek sahibi, evli ve çocuklu

Ankara Anlaşması (ECAA Turkish Business Person vizesi)

90.20%

Ankara Anlaşması (ECAA Turkish Worker vizesi)

3.75%

2.59%

Ankara Anlaşması ile vatandaşlık hakkı kazandım

2.59%

Diğer

0.86%

TOPLAM

1 2

313

47.26%

25.07%

3-5 yıl

ECAA Ankara Anlaşması ile iş kurarak Birleşik Krallık’a göç edenlerin büyük çoğunluğunu eğitim seviyesi yüksek, meslek sahibi, 28-45 yaş grubunda, evli ve çocuklu kişiler oluşturuyor. Vize alanların %90’i iş insanı vizesi sahibi, küçük bir oranda işçi vizesi kullanıyor. Ankete katılanların %76’sı vizeye başvuran, %24’ü bağımlı vize sahiplerinden oluşuyor. ECAA vizesi ile İngiltere’de iş kuranların %22’si yalnız kişilerden, %58’i evli ve 1-2 çocuklu ailelerden oluşuyor. Çocuksuz çift oranı ise %17,5 civarında... Birleşik Krallık’a Ankara Anlaşması vizesi ile göçün özellikle son 5 yılda yapıldığı görülüyor. İş insanlarının %47,5’u 1-35 /yıl, %25’i 3 ila 5 yıldır ülkeye yerleşmiş durumdalar.2 Son 1 yıl içinde gelenlerin 55 / 55 oranı %19 ve bunun yarısı da son 6 ayda gelmiş. Yani aslında Brexit ile İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden ayrılığının gündeme gelmesiyle birlikte, Ankara Anlaşması vizesinden yararlanma isteğinin anlaşmanın bitiş tarihi yaklaştıkça arttığı görülüyor. 5 yıl ve üzeri süredir ülkede olan, süresiz oturum ve vatandaşlık alan kitlenin toplamı %9 civarında seyrediyor.

Ankara Anlaşması ile (ILR) süresiz oturum hakkı kazandım

1-3 yıl

9 6 ay - 1 yıl arası

DATE

10.09%

164 87 35

9 6 aydan az

8.93%

3.46%

5+ yıl 6+ yıl

LÜTFEN BELIRTINIZ

2 8

35.55% 4.05%

25.07% 25.07%

20%

344

Diğer

YANITLAR

47.26% 47.26%

40%

TOPLAM 5

Atlanan: 2

0.58% Birleşik Krallık’ta yaşayan Türkiye’liler 2.31% Ne kadar zamandır Birleşik Krallık’ta yaşıyor

100%

Lise

17.15%

1.45% 2.59% 2.59% 0.87%

Yanıtlanan: 347

YANIT SEÇENEKLERI

35.47% Birleşik Krallık’ta yaşayan 22.09% Türkiye’lilerin vize kategorisi

100%

Sadece Eş

Atlanan: 3

Ankara Anlaşmalıların Eğitim durumu

100%

60%

0 (hiçkimse)

SurveyMonkey

347

Diğer Diğer (ECAA vizesi dışında UK'de yaşadığınız süre varsa yazınız)

Vatandas

12/28/2020 1:39 PM 10 yıl ve üzeri

tier 2 sponsorship

TOPLAM 12/26/2020 5:10 PM

2.59%

1.44%

1.15%

DIĞER (ECAA VIZESI DIŞINDA UK'DE YAŞADIĞINIZ SÜRE VARSA YAZINIZ)

DATE

10 sene öğrenci vizesi

12/28/2020 4:30 PM

1998-2000

12/28/2020 2:22 PM

7ay

12/27/2020 1:51 PM

2.5 Yil

12/26/2020 7:27 PM

6 ay

12/25/2020 2:11 PM

ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması

IT, danışmanlık ve iletişim meslekleri ön planda 3 / 55

4 347

SurveyMonkey

S8 İşletmenizinAnkara / şirketinizin ana faaliyet alanı nedir? Anlaşmalıların Mesleki dağılımları 6 / 55

Yanıtlanan: 326

Bilişim ve Teknoloji

Türk iş insanı vizesi sahibi olanların %78,5’u kendi işletmesinde çalışırken, %21,5’i başka işyerlerinde çalışıyor. İş alanında en büyük oranı %37,5 ile bilişim ve teknoloji alanında çalışanlar oluşturuyor. IT sektörünü %17,5 ile danışmanlık, %10 ile medya, marketing ve reklamcılık, %5 ile mühendislik izliyor. Mimarlık ve eğitim sektörleri bunları izliyor. Meslek sahibi Ankara Anlaşmalı kitlenin yeni ülkede dil sorunu yaşamadığı ifade ediliyor. Katılımcıların %40’i ileri, %26’sı iyi seviyede İngilizce biliyor.

Atlanan: 23

37.42% 37.42% 17.48% 17.48%

Danışmanlık Diğer (lütfen belirtin)

11.66% 11.66%

Medya, Marketing,...

10.12% 10.12%

Mühendislik hizmetleri

5.21% 5.21% 3.99% 3.99%

Sağlık Sanat, Kültür ve Eğitim

3.68% 3.68%

Gıda

3.68% 3.68%

E-Ticaret

3.37% 3.37%

Mesleki (Berber,...

1.84% 1.84% 1.53% 1.53%

Finans

ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması 0%

10%

20%

30%

40%

50%

60%

70%

80%

SurveyMonkey

90% 100%

S7 Birleşik Krallık’ta bir işletme sahibi misiniz? Yanıtlanan: 348 Atlanan: 1 Birleşik Krallık’ta İşletme sahibi olanlar 100%

78.45% 78.45% 80% 60% 40%

21.55% 21.55%

20% 0%

YANIT SEÇENEKLERI

Evet

Hayır

8 / 55

YANITLAR

Evet

78.45%

Hayır

21.55%

TOPLAM

273 75 348

www.tbmag.co.uk 25

ARAŞTIRMA ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması

SurveyMonkey

S12 Hangi şehirde/bölgede yaşıyorsunuz?

Yaşam Londra merkezli şekilleniyor

Ankara Anlaşmalılar nerelerde yaşıyor? Yanıtlanan: 348 Atlanan: 1

Büyük Londra (Greater...

Gelenlerin yerleşim istatistiklerine baktığımızda Londra ve çevresinde yaşamın ağır bastığı görülüyor. %65’lik kesim Londra ve Büyük Londra bölgesinde yaşıyor. Katılımcı topluluğun %23’ü Ada’nın güney, güneydoğu ve güneybatısında Londra’ya yakın bölgelerde yaşıyor. Kalan %10’luk kesim orta ve kuzey bölgelerine yerleşmiş durumda. İskoçya, Galler, Kuzey İrlanda’nın tercih edilmediği, göç eden iş insanlarının genellikle İngiltere’de yaşamayı seçtiği anlaşılıyor. Katılımcıların %66’sı ehliyet ve araba almamışlar. Aynı kitlenin Londra’da yaşadığı göz önüne alındığında şehrin toplu ulaşıma uygunluğu teyit ediliyor. Londra civarında yaşayan kitle aylık 1000 ile 2000 sterlin aralığında ev kirası ödüyor. %15’in kirası ise £ 2000’in üzerinde. %6’sı oda kiralamış ve %7,5’u ise ev sahibi olmuşlar.

64.66% 64.66%

Güney Doğu İngiltere...

9.20% 9.20%

Güney Batı İngiltere...

13.51% 13.51%

Batı Midlands (West Midlands)

4.02% 4.02%

Kuzey-Batı İngiltere...

3.45% 3.45%

Kuzey Doğu İngiltere...

2.30% 2.30%

Yorkshire ve Humber... Doğu Midlands (East Midlands)

0.86% 0.86%

Doğu İngiltere (East of...

1.72% 1.72%

0.29% Galler (Wales) 0.29% İskoçya (Scotland) Kuzey İrlanda (North Ireland) 0%

10%

20%

30%

40%

50%

60%

70%

80%

90% 100%

ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması

SurveyMonkey

S14 Göç etmenize yol açan en önemli motivasyonunuz nedir? Yanıtlanan: 348

Motivasyon kaynağı gelecek kaygısı ve eğitim

80%

59.77% 59.77% 49.43% 49.43%

60%

Ankara Anlaşması vizesi ile İngiltere’ye yerleşip iş kuran toplumun, göç etmesinde etken olan en önemli motivasyon kaynağı olarak yaşadıkları ülkenin genel sorunları, gelecek kaygısı ve çocuklarının eğitimi ön plana çıkıyor. Eğitimli, beyaz yakalı, dil sorunu pek olmayan bu kitlenin öne çıkan beklentilerinin toplamını daha iyi bir yaşam arayışı olarak tanımlamak mümkün. %20’ler oranında Türkiye’de yürüttüğü işini yurt dışında da geliştirmek ve daha genç yaştakiler için kariyerini yurt dışında kurma isteği etken oluyor. Ankara Anlaşması koşullarının elverişli görünmesi ve daha az oranda Brexit gerçekleşmeden bunu değerlendirmek motivasyonu etkileyen faktörler arasında yer alıyor.

Atlanan: 1

Ankara Anlaşmalıların göç etmesine yol açan en önemli motivasyonu

100%

49.14% 49.14%

15 / 55

40%

19.83% 19.83%

18.97% 18.97%

17.53% 17.53% 7.76% 7.76%

20% 0%

Ülkenin genel sorunlar ı

Gelecek kaygısı

Çocuklar ımın eğitimi

Türkiye' deki işimi yurtd...

Yaşım henüz genç ve kariy...

Ankara Anlaşmas ı koşul...

YANIT SEÇENEKLERI

Brexit nedeniyl e bir an evvel...

4.31% 4.31% Diğer (lütfen belirtin )

YANITLAR

Motivasyon kaynağının detaylarına girildiğinde, eğitim ihtiyacının ağır basan bir faktör olduğu görülüyor. Özel okula ödenen bedel yerine İngiltere’de devlet okulunda çocuğunu okutmak, şahsi yüksek öğrenim, uzmanlık ve dil eğitimleri gibi faktörler de eğitim başlığı altındaki etkenler olarak sıralanıyor. LGBTQ+ gibi bireysel haklar, refah koşulları, siyasi ortam, işsizliğin tehlike arz etmesi gibi etkenlerin yanı sıra pasaport gücü de motivasyonu etkiliyor.

Ülkenin genel sorunları

59.77%

208

Gelecek kaygısı

49.43%

172 171

Çocuklarımın eğitimi

49.14%

Türkiye'deki işimi yurtdışında da geliştirmek

19.83%

Yaşım henüz genç ve kariyerimi yurtdışında kurmak istedim

18.97%

Ankara Anlaşması koşullarının kolay görünmesi

17.53%

Brexit nedeniyle bir an evvel harekete geçmek

7.76%

Diğer (lütfen belirtin)

4.31%

Toplam Yanıtlayan: 348

2. BÖLÜM

“Ankara Anlaşmalıların İş Yaşamı”

ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması

SurveyMonkey

18 / 55

Ankara Anlaşması’yla kurulan işler yürüyor

S17 Ankara Anlaşması iş planına göre kurduğunuz işiniz ile geçiminizi sağlayabiliyor İş planına göre musunuz? kurulan işler geçiminizi Yanıtlanan: 254

Ankara Anlaşması iş planı ile İngiltere’de kendi işini kuran iş insanlarının yarıdan çoğu bu işin gelirleri ile yeni ülkede yaşamını sürdürüyor. Araştırmaya katılanların %54’ü gelirlerinin geçimini sağlamaya yettiğini, %33’ü ise kurduğu şirket gelirlerinin yanı sıra daha önceki birikimleri veya çalışma hakkı olan bağımlı eşinin katkılarıyla geçimini sağlayabildiğini ifade ediyor. Bu iki veriye dayanarak, iş öncelikli bu vize kategorisinin amaca hizmet ettiğini söylemek mümkün. Ancak bunun yanı sıra %9’a yakın bir kesim, iş planı ile kurduğu işinin yürümediği için birikim veya ek gelirleriyle yaşamını sürdürdüğünü belirtirken, iş insanlarının %5’i yeni bir alana yönelerek iş kurduğunu veya iş planı dışında geçici işlerle yaşamını sürdürdüğünü belirtiyor.

Atlanan: 95

sağlayabiliyor mu?

100% 80% 60%

53.54% 53.54%

40%

16.93% 16.93%

16.14% 16.14%

20% 0%

Evet, şirket gelirleri ile...

Evet/kısmen , ama birikimleri mden de...

Evet/kısmen , ama eşimin (veya...

8.66% 8.66%

Hayır, işlerimiz bizi geçindir...

YANIT SEÇENEKLERI

3.15% 3.15% İş planı dışındaki başka bir alana...

1.57% 1.57% İş planı dışındaki alanlarda geçiçi...

YANITLAR

Evet, şirket gelirleri ile geçimimizi sağlıyor

53.54%

Evet/kısmen, ama birikimlerimden de kullanmam gerekiyor

16.93%

136 43

Evet/kısmen, ama eşimin (veya dependant) desteği ile geçinebiliyoruz

16.14%

26 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat8.66% - Mart222021

Hayır, işlerimiz bizi geçindirmeye uygun olmuyor, birikimlerimi/ek gelirlerimi kullanıyorum İş planı dışındaki başka bir alana yönelerek iş kurdum

3.15%

/ ECAA - Ankara Anlaşmalılar

ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması

SurveyMonkey

S18 Koronavirüs ve pandemi koşulları işlerinizde ne gibi aksamalara neden oldu? Yanıtlanan: 253

Pandemiye rağmen iş yapmaya devam

Atlanan: 96

Koronavirüs ve pandemi koşulları Ankara Anlaşmalılar işlerini nasıl etkiledi?

100% 80% 60%

Her ne kadar AA iş vizesiyle kurulan işlerin amaca hizmet ettiği belirlense de tüm dünyayı etkisi altına alan ve İngiltere’nin de çok etkilendiği Covid-19 pandemisinin katılımcı iş insanlarını da etkilediği görülüyor. İş insanlarının %25,5’inin işleri pandemi nedeniyle tamamen durmuş durumda. %30,5’u işlerinin azaldığını ama çalışmaya devam ettiğini, %22’si işlerini online olarak devam ettirebildiklerini belirtiyor. İşi sorunsuz devam eden kitlenin oranı ise sadece %19. Pandemi nedeniyle başka bir iş yapmak zorunda kalanların oranının %2 olduğu görülüyor. Bu verilere göre Türk iş insanlarının yarıdan fazlası pandemiden etkilense de iş yapmaya devam ediyor. Sorunsuz devam eden kitlenin genellikle IT sektöründe kontratlı çalışmalarını online olarak sürdürebilen çalışanlar olduğu anlaşılıyor.

40%

30.43% 30.43%

25.30% 25.30%

21.74% 21.74%

18.97% 18.97%

İşim online olarak devam...

İşim devam ediyor

20% 0%

İşlerim azaldı ama çalışmaya devam...

İşim durdu

1.98% 1.98%

1.58% 1.58%

Salgın nedeniyle başka bir işe...

Diğer (lütfen belirtin)

YANIT SEÇENEKLERI

YANITLAR

İşi tamamen sürdürülemez hale gelen 1/4’lik bir kesimin varlığı, iş yaşamının sürdürülemez hale gelmesinin yeni bir ülkede yaşam kuran kişi veya ailelerin yaşayabileceği zorlukları hatırlatıyor. Ankara Anlaşmalı iş insanları pandemi koşulları nedeniyle iş planı dışında başka alanlarda çalışma ihtiyacı hissetmiyor. %60,25’lik büyük çoğunluk var olan işini sürdürmeye devam edecek. Kalan %40’ın yarısı olan %20.5’luk kesim başka bir iş alanına geçmeyi planlıyor. Diğer yarısı %18,5 ise başka bir işe geçmek istese de bununla planlama yapmamışlar. ECAAilgili - Ankarabir Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması SurveyMonkey

İşlerim azaldı ama çalışmaya devam ediyorum

30.43%

İşim durdu

25.30%

İşim online olarak devam ediyor

21.74%

İşim devam ediyor

18.97%

Salgın nedeniyle başka bir işe yöneldim

1.98%

Diğer (lütfen belirtin)

1.58%

TOPLAM

DIĞER (LÜTFEN BELIRTIN)

253

DATE

İşim durdu ama online olarak devam ettirmeye başlıyorum

12/29/2020 12:10 AM

Geldigimizde pandemi başladı. O nedenle artamadan çok yavaş ilerliyor.

12/28/2020 4:25 PM

British aldim beni etkilemedi

12/25/2020 6:30 PM

Henüz başlamadım

12/25/2020 2:25 PM

S19 Koronavirüs ve pandemi koşullarından dolayı ekonomik olarak zor durumda kalırsanız Türkiye’ye geri dönmeyi düşünür müsünüz?

Pandemi eve dönüşün yolunu açar mı?

Koronavirüs ve pandemi koşullarından dolayı 23256 / 55 Atlanan: 93 Yanıtlanan: Türkiye’ye geri dönmeyi düşünenler var mı?

100%

Peki iş insanları, pandemi koşulları ve ard arda gelen karantinaların yarattığı ekonomik zorluklar nedeniyle Türkiye’ye geri dönmeyi düşünüyorlar mı? Büyük çoğunluğun cevabı “Hayır!” Katılımcıların %56’sından fazlası böyle bir ihtimali hiç düşünmüyor. Yaklaşık %32’lik kesim yani 1/3’ü bu ihtimali bir seçenek olarak göz önünde bulunduruyor. %12’lik kesim, yani işleri tamamen durmuş olanların yarısı ise evet, geri dönmeyi ya da

80%

56.25% 56.25% 60%

31.64% 31.64%

40%

12.11% 12.11%

20% 0%

Evet

Hayır

Belki

YANIT SEÇENEKLERI

YANITLAR 12.11%

Evet

Hayır

Belki

bir süreliğine dönmeyi düşünüyor ve halihazırda -geçici veya kalıcı olarak- dönmüş olanlar da ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması SurveyMonkey var. 56.25%

31.64%

TOPLAM

144 81 256

S21 İşinize ve UK'deki iş yaşamına uyum sağladınız mı? (azdan çoğa doğru 1 ile 5 arası puanla değerlendiriniz)

İş yaşamına uyum yüzde 72 Göç sonrası deneyimlerde en önemli odaklardan birinin iş ve sosyal yaşama uyum olarak ele alındığı araştırmada, katılımcıların büyük bölümü iş yaşamına uyum sağladığını düşünüyor. İş insanlarının %72,16’sı yeni işlerini ve İngiltere’deki iş yaşamına iyi derecede, %21,18’i orta derecede uyum sağladıklarını ifade ediyorlar. %4,71 az uyum sağlarken yaklaşık %2’lik kesim uyum sağlayamadığını belirtiyor. Uyum konusunda karşılaşılan engeller incelendiğinde destek olacak, yönlendirecek kişi veya kurumlar bulamamanın en önemli eksiklik olduğu anlaşılıyor. İş insanlarının %42’sinin ifade ettiği bu eksiklik, yeni bir ülkede iş kurarken dayanışmanın önemli bir ihtiyaç olduğunu gösteriyor. Bu sorunu %36 ile dil sorunu, %32,5 ile iş kültüründeki farklılıklar izliyor. Yatırım gerektiren işler için sermaye yetersizliği %20,66, dil dışındaki genel uyum ve iletişim problemleri %18,78 ile sıralanı-

İşinize ve UK’deki iş yaşamına uyum Yanıtlanan: 255 Atlanan: 94 *1 ile 5 arası puanla değerlendirilmiştir

100% 80% 60%

36.08% 36.08% 40%

36.08% 36.08%

21.18% 21.18%

20%

4.71% 4.71%

1.96% 1.96% ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması 0%

SurveyMonkey 5

S22 İşinizle ilgili uyum konusunda karşılaştığınız engeller nelerdir? YANITLAR

YANIT SEÇENEKLERI

Yanıtlanan: 213 Atlanan: 136 Ankara Anlaşmalıların işleri ile ilgili uyum 4.71% konusunda24karşılaştığı engeller neler? / 55 21.18% 1.96%

1 2

100%

80%

60%

TOPLAM

36.08% 41.78% 41.78%

54 92

36.08% 36.15% 36.15%

40%

5 12

32.39% 32.39%

255 20.66% 20.66%

18.78% 18.78%

Sermaye yetersizliği

Dil dışındaki uyum ve iletişim...

20% 0%

Destek ve yönlendirecek kişi ve/veya kurumlar...

Dil sorunu

YANIT SEÇENEKLERI

İş kültüründeki farklılıklar

YANITLAR

yor. Aslında tüm bunların, yeni bir ülkede iş kurarken uyum ve gelişmeyi hatırı sayılır miktarda etkileyen faktörler olduğu görülüyor.

Destek ve yönlendirecek kişi ve/veya kurumlar bulamamak

41.78%

Dil sorunu

36.15%

İş kültüründeki farklılıklar

32.39%

Sermaye yetersizliği

20.66%

Dil dışındaki uyum ve iletişim problemleri

18.78%

Toplam Yanıtlayan: 213

www.tbmag.co.uk 27

ARAŞTIRMA

ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması

SurveyMonkey

S17 Ankara Anlaşması iş planına göre kurduğunuz işiniz ile geçiminizi sağlayabiliyor musunuz?

İhtiyaç anında konsolosluk değil network grupları tercih ediliyor

Yanıtlanan: 254 Atlanan: 95Konsolosluk ile ilgili Ankara Anlaşmalıların temasları

100% 80%

53.54% 53.54%

İş insanlarının ticari faaliyetleriyle ilgili ihtiyaçlarında Türkiye Konsolosluğu ile temas kurma- ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması SurveyMonkey dıkları da görülüyor. Katılımcıların %36’sı Konsolosluk’a hiç gitmemiş veya temas kurabileceğini S31 Türk iş insanları tarafından kurulan aşağıdaki kurumları duydunuz düşünmemiş. Gidenlerin %19’u gösterilen ilgidenmu? Bu kurumlar arasında üye olduğunuz veya üye olmayı düşündüğünüz gruplar var mı? memnun kaldığını, %17’si ise ilgi gösterdiklerini ancak sonuç alamadığını belirtiyor. %10’luk keİş amaçlı organizasyon ve gruplarla ilişkiler sim iş alanıyla ilgili bilgileri olmadığını, %9 yeteri kadar ilgili olmadıklarını, diğer %10 ise memnun kalmadığını ifade ediyor. Gitmeyenlerin ise %17’si daha sonra gitmeyi düşünüyor. %72,5’i SurveyMonkey işinin Konsolosluk’un yardımcı olabilecekleri bir ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması konu olmadığını ifade ediyor. S25 Türkiye ve İngiltere ile ilgili yapılan iş forumları, Webinarlar ve konferanslardan en çok ilginizi çeken konular nelerdir? İş konusundaki engellerde destek ve yönlendirici kişi-kurum bulamadığını ifade eden topAnkara Anlaşmalıların networking yöntemleri luluğun, iş ilişkilerini geliştirmek için genellikle networking grupları ve serbest buluşmalara katılmayı tercih ettikleri görülüyor. Türkiye kökenli az sayıdaki mesleki sivil toplum kuruluşlarının adı genellikle duyulmamış veya bilenler de üyelik ilişkisi kurmamışlar. Satır aralarında görünen ise 22 / 55 iş ilişkisi geliştirmeye dair yeterince birikim oluşmadığı yönünde. 60%

40%

16.93% 16.93%

16.14% 16.14%

8.66% 8.66%

20% 0%

Evet/kısmen , ama eşimin (veya...

Evet/kısmen , ama birikimleri mden de...

Evet, şirket gelirleri ile...

YANIT SEÇENEKLERI

Yanıtlanan: 153

3.15% 3.15%

1.57% 1.57%

İş planı dışındaki başka bir alana...

Hayır, işlerimiz bizi geçindir...

İş planı dışındaki alanlarda geçiçi...

YANITLAR

Atlanan: 196

53.54%

Evet, şirket gelirleri ile geçimimizi sağlıyor 100%

16.14%

Hayır, işlerimiz bizi geçindirmeye uygun olmuyor, birikimlerimi/ek gelirlerimi kullanıyorum 60%

8.66%

İş planı dışındaki başka bir alana yönelerek iş kurdum

3.15%

1.57%

80%(veya dependant) desteği ile geçinebiliyoruz Evet/kısmen, ama eşimin

58.82% 58.82%

40%

İş planı dışındaki alanlarda geçiçi işlerle geçimimi sağlıyorum 20%

TOPLAM

16.34% 16.34%

20.92% 20.92%

254

3.27% 3.27%

0.65% 0.65%

DIĞER (LÜTFENAvrupalı BELIRTIN)Türk

DATE Meetup/N 12/28/2020 1:44 PM etworking grupları (ÇATI b) 12/28/2020 1:05 PM

Diğer MÜSİAD TBCCI Türk UK Gecici olarak /Turkish Yatımcılakaldim. Bankacıla Koronadan dolayiTürk islerimi askiya almak zorunda baska bir(lütfen iste belirtin) British r ve r Birliği Markalar calisiyorum Ticare... Müteah... Birliğ...

2 bir iş yerinde çalısıyoruz YANIT SEÇENEKLERI

YANITLAR

Yanıtlanan: 215

Avrupalı Türk Markalar Birliği (ATMB)

Atlanan: 134

Türk Bankacılar Birliği100%

0.00%

Türk Yatımcılar ve Müteahhitler Birliği 80%

0.65%

MÜSİAD UK

3.27%

60%

40.93% TBCCI /Turkish British Ticaret40.93% Odası 35.81% 35.81%

Diğer (lütfen belirtin)

40%

29.77% 29.77%

25.58% 25.58%

19.07% 19.07% 19.07% 19.07%

Meet-up/Networking grupları 20% (ÇATI vb)

13.49% 13.49%

16.34%

20.92%

7.44% 7.44%58.82% 6.98% 6.98%

TOPLAM

E-Ticar et

Kültür Sanat Etkinli kleri

Türkİngiliz Yatırım Topl...

Fuarlar

Yatırım cı ortaklı kları

YANIT SEÇENEKLERI

Yaratıc ı Endüstr iler

Gıda / Peraken de / Hazı...

Diğer (lütfen belirti n)

Enerji ve Sürdüre bili...

YANITLAR 40.93%

E-Ticaret

Kurumlarla ilişki kuramayan iş insanları, işlerini geliştirmek üzere bağlantılarını çoğunlukla sosyal medya üzerinden kuruyorlar. Linkedin %27,32 ile öne çıkarken, genel olarak sosyal medya kullaECAAnımı - Ankara%49,2, Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması SurveyMonkey WhatsApp ve Telegram grupları %45

oranında tercih ediliyor. Birebir iletişim kuranların oranı % 46,34. İş insanlarının %32,5 etkinlikleri takip ederken, %21’i ise marketing çalışmalarıyla işini geliştirmeyi seçiyor. %8,5’luk kesim ise networking çalışması yapmıyor. 35.81%

Kültür Sanat Etkinlikleri

Türk- İngiliz Yatırım Toplantıları

29.77%

25.58%

Yatırımcı ortaklıkları

19.07%

Yaratıcı Endüstriler

19.07%

Gıda / Perakende / Hazır yemek sektörü

Enerji ve Sürdürebilirlik

40 / 55

13.49%

7.44%

6.98%

S28 Türkiye’de şirketiniz var mı? Var ise Türk Ticaret Bakanlığı’nınToplam yurtYanıtlayan: 215 dışı teşvikleri hakında bilginiz var mı? Teşviklerden faydalanıyor musunuz?

80%

Yurt dışı teşviklerden habersizler

Atlanan: 98

Ankara Anlaşmalıların Türk Ticaret Bakanlığı’nın yurt dışı teşvikleri hakkında bilgileri 84.06% 84.06%

60% 40% 20% 0%

Hayır yok

10.76% 10.76%

9.56% 9.56%

Teşviklerde n faydalanmıy orum

Evet var

4.38% 4.38% Şirketimiz teşvik edilen alanlara...

YANIT SEÇENEKLERI

1.59% 1.59%

0.80% 0.80%

Diğer (lütfen belirtin)

Teşviklerde n faydalanıyo rum

YANITLAR

Hayır yok

84.06%

Teşviklerden faydalanmıyorum

10.76%

Evet var

9.56%

211

Şirketimiz teşvik edilen alanlara uymuyor

4.38%

Diğer (lütfen belirtin)

1.59%

Teşviklerden faydalanıyorum

0.80%

Toplam Yanıtlayan: 251 #

DIĞER (LÜTFEN BELIRTIN)

DATE

Hayir yok. Zaten teşviklerin bana verileceğini de zannetmiyorum!

12/29/2020 10:34 AM

tesviklerden faydalandim, simdilik askiya alindi

12/25/2020 5:40 PM

Kapadim geldim.

12/25/2020 4:18 PM

Henuz yok ama tesviklerden faydalanmak icin gerektigi noktada acacagim

12/25/2020 11:46 AM

37 / 55

28 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

Fuarlar

Diğer (lütfen belirtin)

Yanıtlanan: 251

153

100%

136

16.93%

Evet/kısmen, ama birikimlerimden de kullanmam gerekiyor

İngiltere’de iş kuran Türk iş insanlarının % 84’ünün Türkiye’nin verdiği yurtdışı teşviklerinden haberdar olmadığı anlaşılıyor. Haberdar olan %10’luk grubun yararlanma oranıysa %1’in altında. % 4,5’u iş alanının teşviklere uymadı32 / 55 ğını belirtiyor. Yurtdışına doğrudan iş kurmak amacıyla iş vizesiyle giden Ankara Anlaşmalıların, Türkiye’nin yurtdışı ticari temas noktaları ve desteklerinden daha çok haberdar olması için bilgilendirme ve ilişkilerin geliştirilmesi gerektiği anlaşılıyor. İngiltere’nin koronavirüsun ekonomik etkilerini azaltma amacıyla verdiği iş kredisinden, Ankara Anlaşmalı iş insanlarının yararlanma oranı % 40. Araştırmaya katılanların % 60’ı bu krediyi almadıklarını belirtiyor.

/ ECAA - Ankara Anlaşmalılar

ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması

SurveyMonkey

S33 Genel olarak UK'e ve yaşadığınız bölgeye sosyal anlamda uyum sağladığınızı düşünüyor musunuz?

3. BÖLÜM

Yanıtlanan: 247 Atlanan:sosyal 102 Ankara Anlaşmalılar yaşama ne kadar uyum sağladı?

100%

76.52% 76.52%

“Sosyal Uyum”

80% 60% 40%

Sosyal hayata uyum, büyük oranda “Tamam”

21.46% 21.46%

20%

2.02% 2.02%

ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması 0%

Evet

Kısmen

YANIT SEÇENEKLERI

İngiltere’ye yerleşen Ankara Anlaşması vizeli topluluk, koronavirüs salgını döneminin engelleri olmasına rağmen genellikle ülkeye uyum sağladıklarını düşünüyor. Araştırmaya katılanların %76,5’i uyum sağladığını ifade ederken, sağlayamadığını belirtenlerin oranı %2. Kısmen uyum sağlamış olan %21,5’luk kesimin tam uyum sağlamaktaki engeli, pandemi koşullarının kısıtlı bir çevrede hareket etme zorunluluğu yaratması ile birlikte; Türklerin yoğun olduğu bölgelerde yaşamak ya da Ankara Anlaşmalı kişilerle daha sık ilişkiler kurmak olarak sıralanıyor. Türkiye kökenliler dışındaki toplumla sosyal ilişkiler kuranların oranı %70 civarında. Uyum sorusuna paralel bir şekilde yine %22,27’lik kesim kısmen cevabı verirken, % 8’i ise ilişki kurmadığını belirtiyor. Sosyal uyumun en önemli etkenlerinde olan dil konusundaki göstergelerden biri olarak cep telefonunun dilini İngilizce olarak kullananların oranı neredeyse %85, Türkçe kullanmaya devam edenlerin oranı %15. Yine ülkeye uyum sağlamak üzere dil etkeni dikkate alındığında, telefon ve bilgisayarının dil seçeneğini İngilizce olarak kullananların oranı % 61,5 olurken, özellikle haber takibi, televizyon veya film izleme edimlerini İngilizce yapıldığı görülüyor. Öte yandan evde ve sokakta İngilizce dilini tercih edenlerin oranının %32 olduğu görünüyor. Çocuklu ailelerin yüksek oranı dikkate alındığında, uyum süreci için çocuğunun eğitimiyle ilgili ortamlara ve okul gruplarına katılım oranı %35’i aşıyor. %15,5’luk kesim sosyal organizasyonlar ve yardım kuruluşlarında görev alırken, dil okulları ve kütüphane gruplarında ilişki kuranla-

Evet

SurveyMonkey

Hayır

YANITLAR

S34 Türkiyeli toplum dışında sosyalleşmek veya farklı amaçlar ile farklı 76.52% 189 toplumlardan insanlar ile tanıştınız mı? Arkadaşlarınız var mı? 21.46%

100%

TOPLAM

Ankara Anlaşmalıların Türkiye kökenliler Yanıtlanan: 247 Atlanan: 102 2.02% dışındakiler ile sosyal ilişkileri nasıl?

Kısmen

Hayır

69.64% 69.64%

80%

5 247

AÇIKLAYINIZ

Pandemi nedenile yeterince sosyallik yaşayamadik.

12/28/2020 4:28 PM

DATE

12/28/2020 11:52 AM

60%

Çoğu kez evdeyiz, yakın çevre dışında gezip aşina olma fırsatımız olmadı. Sosyalleşme de çok kısıtlı olduğu içşn Türkler dışında çok çevre edinemedim.

22.27% 22.27% cok etkili oldu Bir sorun yasamiyorum daha iyi olmamasinda pandemi

Londra'da20% uygun saglayamama durumu olabilecegini dusunmuyorum

40%

12/28/2020 11:29 AM 8.10% 8.10%

12/25/2020 4:14 PM

dükkanAnlaşmalıların sahiplerinşn etkinSosyo-Ekonomik olduğu bir bölgede olmamız hayatımızı kolaylaştırıyor. Ama ECAA Türk - Ankara Durumu Araştırması 0% ingiliz tanıdığımız / görüştüğümüz aile yok Evet

Kısmen

12/25/2020 2:30 PM SurveyMonkey

Hayır

12/25/2020 1:35 PM

Ankara anlaşması ile gelen çok dostumuz var. Ancak İngiltere kökenli vatandaşlarla sosyal iletişim pek kuramadık YANIT SEÇENEKLERI YANITLAR

7 Evet 8 Kısmen

S35Korona Cep telefonunuz dil uygulamasını hangi dilde kullanıyorsunuz? etkisi sosyalliği azalttı 12/25/2020 1:07 PM 69.64%

100%

Hayır TOPLAM

172

Yanıtlanan: 248 Atlanan:cep 101 telefonlarındaki Ankara Anlaşmalılar dil 11:50 AM 55 12/25/2020 22.27% tercihleri 8.10% 20

NHS covid volunteer’im

80%

247

84.68% 84.68%

60% 40%

15.32% 15.32%

20%

ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması 43 / 55 0%

İngilizce

SurveyMonkey

Türkçe

S36 Birleşik Krallık'a uyum süreciniz için aşağıdakilerden hangilerini YANITLAR yapıyorsunuz? 84.68%

YANIT SEÇENEKLERI

İngilizce

Ankara Anlaşmalılar Birleşik Krallık’a uyum için Yanıtlanan: 244 Atlanan: 105 15.32% neler yapıyor?

Türkçe TOPLAM

100% 80%

43.03% 43.03%

40%

35.25% 35.25% 31.97% 31.97% 21.31% 21.31%

20%

Cep telefon u ve bilg...

Sadece profesy onel/iş iliş...

Çocuğum un eğitimi yle...

Evde 44İlişkil / 55 erimi ve sokakta Türkiye li... İngi...

YANIT SEÇENEKLERI

Birleşik Krallık’a Türklerle ilişkiler Atlanan: 107

100%

66.53% 66.53% 57.02% 57.02% 45.04% 45.04%

40%

16.94% 16.94%

14.88% 14.88%

13.64% 13.64%

Whatsapp grupları ndan haber...

Sosyal medya sayfalar ını...

Çevremde yaşadığ ım

İş amaçlı etkinlik lere...

Sadece sosyalle şme amaçl...

Kültürel / sanatsal etkin...

YANIT SEÇENEKLERI

10.74% 10.74%

Görüşmüy orum / katılmıy orum ...

Yukarıd akilerd en hiçbiri

61.48%

rın oranı da %15’e yaklaşıyor. Ankara Anlaşmalı Türk topluluğunun %43’lük önemli bir kesimi dış çevreyle sadece profesyonel iş ilişkileri kurmayı tercih ediyor. %21,3’ü ise Türk toplulukla ilişki kuruyor. Uyum konusunda özel bir gayret göstermeyen az sayıda kişi de bulunuyor.

7.02% 7.02%

İlgi alanıma göre seçerek

YANITLAR

Whatsapp gruplarından haber alıyorum

66.53%

161

Sosyal medya sayfalarını takip ediyorum

57.02%

138 109

Çevremde-yaşadığım semtte olanlarla arkadaşlık ediyorum

45.04%

İş amaçlı etkinliklere katılıyorum

16.94%

Sadece sosyalleşme amaçlı meet-up / buluşmalara katılıyorum

14.88%

Kültürel / sanatsal etkinliklere katılıyorum

13.64%

150 105

35.25%

31.97%

İlişkilerimi Türkiyeli topluluklarla sürdürüyorum

21.31%

Sosyal organizasyonlarda / yardım kuruluşlarında görev alıyorum

15.57%

Dil okulları/kütüphane gibi gruplardaki göçmenlerle ilişki kuruyorum

14.34%

Diğer (lütfen belirtin)

5.74%

4.10%

45 / 55

İletişimde WhatsApp bir numara

SurveyMonkey

S37 Birleşik Krallık'taki Türkiyeli toplulukla ilişkileriniz ne düzeyde?

20%

4.10% 4.10%

Diğer (lütfen belirti n)

Çocuğumun eğitimiyle ilgili ortamlara / Okul gruplarına katılıyorum

Yukarıdakilerden hiçbiri

60%

Dil okullar ı/kütüp hane...

Evde ve sokakta İngilizce konuşuyorum

Toplam Yanıtlayan: 244

80%

Sosyal organiz asyonla rda ...

5.74% 5.74%

43.03%

Sadece profesyonel/iş ilişkileri kuruyorum

Yanıtlanan: 242

15.57% 15.57% 14.34% 14.34%

YANITLAR

Cep telefonu ve bilgisayarımı İngilizce dil seçeneği ile kullanıyorum

ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması

38 248

61.48% 61.48%

60%

210

Birleşik Krallık’ta yerleşik Türkiye kökenlilerle ilişkiler incelendiğinde genellikle sosyal medya üzerinden temasta olunduğu görülüyor. En çok tercih edilen sosyal medya kanalı olarak WhatsApp öne çıkıyor. WhatsApp gruplarından haber alanların oranı %66,5, sosyal medya sayfalarının takip oranıysa 46 / 55 %57. %45’i çevresinde ve yaşadığı semtteki Türklerle arkadaşlık ediyor. İş amaçlı etkinliklere katılanların oranı %17 olurken, sadece sosyalleşme amaçlı buluşmalara katılım %15, kültürel ve sanatsal etkinliklere katılım %13,6, ilgi alanına göre seçerek katılım sağlayanlarsa %7. Hiçbir etkinliğe veya gruba katılmayan, takip etmeyen %10,7’lik bir kesim bulunuyor. Türkçe yayınlardansa BBC Türkçe %75 ile başı çekerken, Londra Haber, Turkish British Dergi, Londra Gündem en çok takip edilen yayınlar olarak sıralanıyor. www.tbmag.co.uk 29

ARAŞTIRMA Ankara Anlaşmalılar İngiltere’de yaşamaktan memnun İngiltere, Türk iş insanlarının çoğunluğunun başka bir ülkeye göç etmekteki beklentilerini karşılamış durumda. İngiltere’de bulunmaktan memnun olanların oranı %57,85, kısmen memnun olanlar % 35,5, kararsızların oranı %5,8, memnun değilim diyenlerin oranı ise %0,8. Memnuniyeti etkileyen çekinceler ise; göç dönemlerinin pandemiye denk gelmesi nedeniyle iş ve düzenlerini kuramamak, pahalılık ve bu pahalılık nedeniyle eğitim imkanlarından yeterince yararlanamamak, hizmet ve sağlık sektörlerinin tatmin etmemesi, Brexit, IR35 gibi özel çalışma kuralları, dört yılda süresiz oturum hakkının beş yıla çıkması gibi beklenmedik kural değişiklikleri ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması SurveyMonkey ve seyahat kısıtlamaları olarak sıralanıyor. S38 Birleşik Krallık'ta bulunmaktan memnun musunuz? UK'deki yaşamınız Ankara Anlaşmalılar başka bir ülkeye göç etmekteki beklentilerinizi karşıladı mı?

Birleşik Krallık’taAtlanan: bulunmaktan memnun mu? Yanıtlanan: 242 107

100% 80%

57.85% 57.85% 60%

35.54% 35.54% 40% 20% 0%

5.79% 5.79%

Evet, çok memnunum

Kısmen memnunuz

0.83% 0.83%

Kararsızım

YANIT SEÇENEKLERI

Hayır, hiç memnun değilim

YANITLAR

Evet, çok memnunum

57.85%

Kısmen memnunuz

35.54%

Kararsızım

5.79%

0.83%

“Geri dönüş” planlar arasında yok

Hayır, hiç memnun değilim TOPLAM

140

242

Memnuniyet seviyesinin yarıyı aştığı katılımcılar Türkiye’ye geri dönme fikrine de mesafeli bakıyor. Yaklaşık %40 geri dönmeyi kesinlikle düşünmüyor. %10,7 kararsız olduğunu ifade ediyor. Kesinlikle geri döneceğini söyleyenlerin oranı sadece %2,5. Bu ihtimali göz önünde bulunduranlarsa süresiz oturum ve vatandaşlık hakkına bağlı olarak; yaklaşık %10 süresiz oturum aldıktan sonra belki, %2 alınca ve yaklaşık %26’sı vatandaşlık hakkı elde ettikten sonra belki, %2,5’sa alınca döneceğini söylüyor. Diğer seçeneğindeki %6,5 49 / 55 emeklilik planları içinde bu seçeneği değerlendiriyor veya iş ilişkilerini iki ülkede de sürdürerek ECAA - Ankara Anlaşmalıların Sosyo-Ekonomik Durumu Araştırması SurveyMonkey devam etmek istiyor.

Ankara Anlaşması’na 1 Ocak 2010 - 30 Eylül 2020 tarihleri arasında 18 bin 976 başvuru yapıldı. Bu başvuruların yaklaşık 10 bini 2020 yılının ilk dokuz ayında gerçekleşti. Başvurulan 4 bin 54’ü reddedilirken 9 bin 202 başvuru kabul edildi. Diğerlerinin incelenmesine ise devam ediliyor.

S39 Türkiye'ye geri dönmeyi düşünüyor musunuz?

Ankara Anlaşmalılar Yanıtlanan: 243 Atlanan: 106 Türkiye’ye geri dönmeyi düşünmüyor!

100% 80% 60%

39.92% 39.92%

40% 20% 0%

25.93% 25.93% 2.47% 2.47% Evet, kesinlik le

Hayır, asla

10.70% 10.70%

9.88% 9.88%

Kararsız ım

Süresiz oturum aldıktan sonra...

2.47% 2.47%

2.06% 2.06% Süresiz oturum aldıktan sonra...

Vatandaş lık hakkı elde...

YANIT SEÇENEKLERI

Vatandaş lık hakkı elde...

6.58% 6.58%

Diğer (lütfen belirtin iz)

YANITLAR

Evet, kesinlikle

2.47%

Hayır, asla

39.92%

Kararsızım Süresiz oturum aldıktan sonra belki 30 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021 Süresiz oturum aldıktan sonra döneceğim

Ankara Anlaşması rekorla son buldu

10.70%

9.88%

2.06%

25.93%

zun süre Birleşik Krallık ve dünya gündemini meşgul eden Brexit geçiş süreci 31 Aralık 2020 tarihi itibariye tamamlandı. 2021 yılı ile birlikte İngiltere için yepyeni bir dönem başladı. 2019 yılı sonunda Birleşik Krallık’ın Avrupa Birliği’nden ayrılık koşullarını belirleyen Brexit Anlaşması’nın imzalanması ve 2020 yılı sonunda geçiş sürecinin de sona ermesiyle, İngiltere’nin Avrupa Birliği Ortaklık Anlaşmaları ve dolayısıyla Ankara Anlaşması’na karşı yükümlülükleri de sona erdi. Böylece ECAA Ankara Anlaşması Türk İş İnsanı ve Türk İşçi vizeleri de ortadan kalkmış oldu.

/ ECAA - Ankara Anlaşmalılar 2020’nin ilk 9 ayında yaklaşık 10 bin başvuru Bu süreçte Ankara Anlaşması’na son başvuru tarihinin 31 Aralık 2020 olarak açıklanması büyük hareketliliğe neden oldu. İngiltere İçişleri Bakanlığı’nın verilerine göre, 2020’nin ilk dokuz ayında ülke dışından yapılan başvurular 10 bine yaklaştı. Yılın ilk çeyreğinde 1.877 kişi başvururken ikinci çeyrekte pandeminin etkisiyle bu sayı 442’ye geriledi. Üçüncü çeyrekte ise büyük artışla 6 bin 913’e çıktı. Henüz 2020 yılında dair toplam başvuru sayısı açıklanmadıysa da yaklaşık 12 bin civarında başvuru yapıldığı öngörülüyor. Böylece 2020’nin yalnızca üçüncü çeyreğinde İngiltere dışından yapılan başvurular, 2020 öncesindeki 10 yılda yapılan başvuruların toplamını aştı. İngiltere ile Türkiye ilişkilerinde bir dönemin sonu olan 31 Aralık 2021 tarihine kadar vize başvurusunu yapanlar da şimdiye kadar geçerli olan ECAA koşullarına göre haklarını alacaklar.

10 yılda yaklaşık 19 bin başvuru yapıldı 1 Ocak 2010 - 30 Eylül 2020 tarihleri arasında Ankara Anlaşması’na 18 bin 976 başvuru yapıldı. Aynı dönemde 4 bin 54 başvuru reddedilirken 9 bin 202 başvuru kabul edildi. Ankara Anlaşması’na başvuran kişilerin eşleri ve çocuklarının oturma ve çalışma izinleri bulunduğu için pek çok kişi eş ve çocuklarıyla birlikte taşınıyor. Aileleriyle birlikte toplamda yaklaşık 40 bin kişinin bu anlaşmadan yararlandığı tahmin ediliyor. İngiltere İçişleri Bakanlığı verilerine göre, 2020’nin üçüncü çeyreğinde 1.428 kişinin başvurusu reddedildi. Bu, son 10 yıldaki toplam retlerin üçte birinden daha fazlasını oluşturuyor.

Ankara Anlaşması 57 yıl yürürlükte kaldı İki ülke arasında böyle bir yoğunluğa neden olan Ankara Anlaşması, AB’nin ilk ortaklık anlaşmalarında biri. ECAA (European Union Association Agreement) Avrupa Birliği Ortaklık Anlaşması, Avrupa Birliği üyesi olmayan komşu ülkelerin AB ile ilişkilerini düzenlemek amacıyla yapılmış bir işbirliği anlaşması. “Ortaklık Anlaşmaları”, Avrupa Topluluğu / Avrupa Birliği’nin ikili ilişkileri yürütmek için her şeyi kapsayan bir çerçeve oluşturmak amacıyla üçüncü ülkelerle imzaladığı uluslararası anlaşmaları ifade ediyor. Serbest Ticaret Bölgesi, Gümrük Birliği gibi anlaşmalar ticaretin aşamalı olarak serbestleştirilmesini sağlarken bazı anlaşmalar da aday ülkeleri gelecekteki Avrupa Birliği üyeliğine hazırlıyor. 2020 sonu itibariyle İngiltere ile sona eren Ankara Anlaşması da, ortaklık anlaşmalarının ilklerinden. İlk ortaklık anlaşması 1961’de Yunanistan ile imzalandı.

Binlerce Türk vatandaşı göç etti Türkiye’nin o zamanki adı Avrupa Ekonomik Topluluğu (AET) olan Avrupa Birliği ile 1963 yılında imzaladığı ortaklık anlaşması Ankara Anlaşması adıyla anılıyor. Türkiye ile anlaşmayı imzalayan taraf ülkeler Belçika, Federal Almanya, Fransa, İtalya, Lüksemburg, Hollanda ile Avrupa Ekonomik Topluluğu Konseyi. Bunu 1970 yılında imzalanan Katma Protokol izledi. Bu iki belge, hâlen devam etmekte olan süreçte Türkiye-AB ilişkilerinin hukuki dayanaklarını oluşturuyor. Anlaşmanın iki ülke arasındaki ticari ve ekonomik ilişkileri güçlendirmeye yönelik maddelerinin yanı sıra, iş insanlarının İngiltere’de işlerini kurmaları ve oturum hakkı elde etmeleriyle ilgili serbesti getiren maddeler de içeriyor. Çeşitli yasal girişimler ve mahkeme kararlarıyla bugünkü şekline ulaşan Ankara Anlaşması vizesi kapsamında ilgili şartları sağlayabilen Türkiye vatandaşları İngiltere’de yeni bir iş kurmak veya İngiltere’de mevcut bir işletmede çalışmak üzere vize ve aileleriyle birlikte oturum hakkı alabiliyorlardı. Başvuru sahibinin, işi kurmak için yeterli sermayeyi getirmesi, işletmeyi yönetme maliyetlerinden kendi payına düşeni ödeyebilmesi, başka bir işe ihtiyaç duymadan kendini ve ailesinin yaşamını sürdürebilmesi gibi kuralları bulunuyordu. Bu anlaşma kapsamında binlerce Türkiye vatandaşı İngiltere’ye göç etti, iş kurdu ve yaşamına Birleşik Krallık’ta devam etti. Ankara Anlaşması kapsamında son başvurular da 2020 yılı içinde kabul edildi ve bu alternatif Brexit ile sona erdi.

www.tbmag.co.uk 31

BUSINESS

Dünya’da 2021’e salgının ekonomik etkisi damgasını vuracak Atradius tarafından hazırlanan “Ödeme Alışkanlıkları Barometresi” araştırmasına göre; 2020’de dünya genelinde %4,3 daralma bekleniyor. 2021’de Avrupalı şirketlerin karlılık açısından karşılaşacağı en büyük zorluklar talepteki düşüş ve giderlerin düşürülmesi olacak.

tradius tarafından küresel olarak hazırlanan “Ödeme Alışkanlıkları Barometresi” araştırması tamamlandı. Araştırma covid-19’un ilk dalgası sırasında Doğu ve Batı Avrupa’dan 13 ülkenin katılımıyla gerçekleştirildi. Atradius ekonomistleri, 2020 yılında dünya genelinde %4,3 oranında bir daralma yaşanacağını öngörüyor. Bu da covid-19’un 2008/2009 ekonomik krizinden daha büyük bir olumsuz etkiye yol açtığını gösteriyor. Pek çok ülkenin vaka sayılarının yeniden artışa geçmesiyle birlikte karantina tedbirlerini sıkılaştırmasıyla birlikte iflasların hızlanması beklendiği için beklentilerde aşağı yönlü risk söz konusudur.

32 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

Avrupa yıprandı ama salgına yenilmedi 2020 salgınının ekonomik etkileri şiddetli ve hızlı olsa da son yayınlanan Atradius Ödeme Alışkanlıkları Barometresi araştırmasında Avrupa’nın virüs nedeniyle yıpranmasına karşın virüse yenik düşmediği görülüyor. Öte yandan salgın, Euro Bölgesi’nde ciddi bir ekonomik durgunluğa yol açtı ve bu nedenle şirketler önümüzdeki yıl daha fazla devlet desteğine ihtiyaç duyabilir.

/ ARAŞTIRMA

Bölgede araştırmaya katılan tüm ülkeler, gecikmiş ödemelerde ve alacak tahsilat süresinde salgın öncesi dönemle karşılaştırıldığında artış görüldüğünü bildirdi. Birleşik Krallık ve Hollanda’da vadesi geçmiş faturalarda yıllık bazda sırasıyla %81 ve %75 oranında bir artış tespit edildi. Doğu Avrupa ülkelerinde ise ortalama %88’lik bir artış görüldü. Özellikle Bulgaristan ve Slovakya’da şirketlerin büyük bir kısmı, nakit akışları ve gelirleri üzerinde olumsuz bir etkinin söz konusu olduğunu bildirdi.

Şirketler ödeme vadelerini uzattı Şirketlerin ekonomik gerilemeyi dengelemek için ödeme alışkanlıklarını değiştirmesiyle beraber gözle görülür yeni eğilimler ortaya çıktı. Pek çok şirket ödeme vadelerini uzattı. Çoğu şirket bu hamleyi rekabet güçlerini ve satışlarını artırmak için yaptı. Bununla birlikte, şirketlerin önemli bir kısmı müşterilerine kısa vadeli finansman desteği sunabilmek için satışlarda vade tanıdıklarını bildirdi. Geç ödemelerdeki ciddi artışa ve likidite sıkıntısı yaşadığını bildiren önemli sayıdaki şirkete rağmen iş dünyasındaki güvenin bir hayli yüksek olduğu görülüyor. Pek çok ülke ikinci bir karantina sürecine giriyor olsa da şirketlerin önemli bir bölümü, önümüzdeki yılın genel görünümüne ilişkin iyimserliğini koruyor.

Devlet destekleri şirket için hayati önem taşıyor İş dünyasındaki bu güvenin büyük bir kısmı devlet desteğinden kaynaklanıyor. Araştırmanın yapıldığı ülkelerin çoğunda hükûmetler, iş dünyası için yaklaşımları ve kapsamları birbirinden farklı olan çeşitli destek programlarını hayata geçirdi. Bu desteğin sürekli olması, önümüzdeki yıl pek çok şirket için hayati öneme sahip olacaktır. İflasların artması beklenirken seyahat, turizm ve konaklama sektörlerinin bu durumdan en çok etkilenen sektörler olacağı öngörülüyor. Bununla birlikte, virüs konusunda olduğu gibi bu konu hakkında da pek çok belirsizlik söz konusu. Virü-

sün evrimi ve geliştirilecek aşının etkinliği birçok şeyi değiştirecektir. Bu sırada şirketler ise nakit akışlarını korumak için çeşitli alacak yönetimi tekniklerinden yararlanmayı planlamaktadır.

2021’de ekonomiler şirket iﬂaslarıyla başa çıkmaya çalışacak Atradius Pazarlama Kurulu Başkanı Andreas Tesch, “Dünya ticaretinin bu yıl yaklaşık %15 oranında daralması bekleniyor. Avrupa’da araştırmaya katılan istisnasız her ülke, gecikmiş ödemelerde artış görüldüğünü bildirdi. Bölgenin genelinde salgından önceki dönemle karşılaştırıldığında gecikmiş ödemelerde ortalama üçte ikilik bir artış yaşandığı görülüyor. Dünya ekonomisi ve yerel ekonomiler, önümüzdeki birkaç yıl boyunca, şirket iflasları üzerinde önemli bir etkiye sahip olacağı öngörülen bu krizin etkileriyle başa çıkmak zorunda kalacak” dedi. Andreas Tesch değerlendirmelerine şöyle devam etti: “Öte yandan, Avrupa’da yaptığımız araştırma, bölgedeki şirketlerin zorlu ekonomik koşullara sağlam bir şekilde karşılık verdiğini ve alacaklarını iflas riskinden stratejik bir şekilde koruduğunu ortaya koymaktadır. Araştırmaya katılan şirketlerin önemli bir bölümü, salgın sırasında alacak sigortası yaptırdıklarını ve gelecek yıl da yaptırmayı planladıklarını belirtti. Bu, şirketlerin mücadele ettiğini, ticareti mümkün olduğunca canlandırmaya çalıştığını ve gelecek hakkında iyimser olduğunu açıkça göstermektedir. Pek çok şirketin gelecek hakkındaki iyimserliğini koruduğunu görmek, 2021’i sabırsızlıkla beklediğimiz bu günlerde iyimserliğimizi artırıyor.” www.tbmag.co.uk 33

BUSINESS

Covid-19 yaşamsal risk sonuçları ekonomik risk oluşturuyor Cigna Sağlık Hayat ve Emeklilik’in ortaklarından Cigna Global, pandeminin sağlık ve iyi yaşam algıları üzerindeki etkilerini araştırdı. Araştırma sonuçlarında göre; mevcut pandemi koşulları ve kısıtlı yaşam şartları, tüm dünyada bireylerin ﬁnansal kaygı ve streslerini artırdı. Koşullara uyum sağlamayı kolaylaştıran en önemli itici güçler ise aile ve arkadaşlar.

ürkiye’de sağlık sigortacılığına Tamamlayıcı Sağlık Sigortası ürünü ile giriş yapmaya hazırlanan Cigna Sağlık Hayat ve Emeklilik’in ortaklarından biri olan Cigna Global, tüm dünyadaki sağlık ve iyi yaşam algılarını ortaya çıkarmak üzere gerçekleştirdiği ‘360 İyi Yaşam Anketi’nin bir parçası olan üçüncü “Cigna COVID-19 Küresel Etki Araştırmasının” sonuçlarını yayınladı. Araştırma kapsamında, covid-19 salgınının tüm dünyadaki insanların üzerindeki iyi yaşam etkisini daha iyi anlamak için, Çin, Singapur, İspanya, Birleşik Arap Emirlikleri, Birleşik Krallık ve Amerika Birleşik Devletleri’nin de dahil olduğu 11 ülkeden 20.000’den fazla kişinin görüşü alındı.

34 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

Salgın ve kısıtlamalar finansal kaygıyı ve stresi artırıyor Cigna Global’in geniş bir zamana ve çeşitli coğrafyalara yayılan etki araştırmasını değerlendiren Cigna Sağlık Hayat ve Emeklilik A.Ş. Genel Müdürü Pınar Kuriş, “Araştırma bize tüm dünyada covid-19 salgınının, insanların sağlık, iyi yaşam ve mesleklerine yönelik değişen tutumlarını nasıl etkilediğini yakından gözlemleme şansı verdi. Salgın, yıl dönümünde bile hala insanların finansal geleceklerine dair algıları üzerinde çok etkili. Global olarak katılımcıların yaklaşık yarısının (%49), ekonomik ortamın finansal durumları ve planlamaları üzerinde olumsuz etkisi olacağını söylüyor. Bu, tüm dünyanın refahını riske sokan, geleceğe dair motivasyon ve umutları olumsuz yönde etkileyen bir sonuç” dedi. Değerlendirmelerine devam eden Pınar Kuriş “Global bir sigorta şirketi perspektifiyle bu krizden daha güçlü ve dirençli çıkmak istiyorsak, sadece iş sonuçlarına odaklanmak yerine, insanların günlük hayatlarında kendilerini desteklenmiş hissetmelerini ve sevdikleriyle kaliteli zaman geçirmelerini sağlamamızın kritik önem taşıdığını biliyoruz. Cigna Global’den aldığımız köklü sigortacılık tecrübemizle Cigna Türkiye olarak Türkiye’de faaliyette bulunduğumuz sigorta branşlarında, tüm bu göstergeleri dikkate alarak, hayat

/ ARAŞTIRMA

boyu birlikte olma sözümüzle müşterilerimize hassasiyetle yaklaşıyoruz. Yakın zamanda müşterilerimizin hizmetine sunacağımız Tamamlayıcı Sağlık Sigortası ürünümüzü bu bakış açısıyla geliştirdiğimizi ve bu ürünle birlikte sunacağımız hizmetlerimizi de pandemiyle birlikte değişen müşteri ihtiyaçlarını kapsayacak şekilde düzenlediğimizi söyleyebilirim” açıklamalarında bulundu.

Ev masraﬂarını ödeyebileceklerin oranı düşüyor Araştırma özellikle, salgının finansal konularda uzun vadeli etkileri olacağına dair tüm dünyada bir kabul duygusu geliştiğini gösteriyor. Kuzey yarımküre kışa girerken, kısıtlamaların tekrarlanması ve enfeksiyonların artmasıyla birlikte, güven ve iyimserlik ortamının yeniden yavaşladığı, bunun da iş ve sosyal hayatta önemli etkileri olduğu gözlemleniyor. Araştırmaya göre; pek çok hükümet ekonomilerini virüs ve kısıtlamalarla birlikte dengede tutmaya çalışırken, insanlar ise ev harcamalarını karşılama konusunda giderek daha fazla endişe duyuyorlar. Dünya genelinde insanların sadece %27’si rutin ödemelerine devam edebileceklerinden emin olduklarını söylüyor. Pandemiden en çok etkilenen ülke olan ABD’de, insanların ev masraflarını ödeyebileceklerine duydukları güven son çeyrekte %36’ya düşerken, Hong Kong’da, mali durumlarının daha da kötüye gideceğini düşünen insanların oranı %63’e, Singapur’da %52’ye, Birleşik Krallık’ta ise %43’e ulaştığı ve artışta olduğu görülüyor.

Online çalışma stresi arttırdı İnsanların yıl boyunca covid-19’a verdiği tepkilerle ilgili veriler, sıklıkla stresin varlığına işaret edebilecek bir dizi faktörü ortaya koyuyor. Araştırmaya göre, küresel stres seviyeleri yüksek oranlarda seyrediyor ve katılımcıların %83’ü stresli olduklarını belirtiyor. “Sürekli online olma” hali arttığı için insanların %79’u, mesai saatlerinden sonra veya hafta sonları da iş için müsait olduklarını ve e-postalarını kontrol etmeye devam ettiklerini ifade ediyor. Araştırma, özellikle kişisel stresin en büyük itici güçlerinden birinin ise kişinin yakınlarında gözlenen stres olduğunu gösteriyor. Kişinin eşi ya da partnerinde yaşadığı konsantrasyon problemi, negatif bakış açısı veya üretkenlikten yoksun olması stres kaynaklarından biri olarak ortaya çıkıyor. Çalışmada, online çalışma şekli yüksek oran-

larda olduğu için insanların kişisel yaşamlarında birden fazla baskı ile karşı karşıya kaldığı belirtiliyor. Ayrıca, şirketlerin değişen davranışlar ve ihtiyaçlara göre yeni geliştirmeler yapması ve pandeminin uzun dönemli etkilerine hazırlıklı olması gerektiği ön plana çıkan bir diğer gösterge. Araştırmada aşırı stres yüklerini belirleyebilmek, bu yükleri hafifletmek ve yönetebilmenin, ekip üyelerinin kendilerini desteklenmiş hissetmelerine ve bunun karşılığında işletmelerin daha iyi sonuçlar elde etmelerine yardımcı olacağı ifade ediliyor. Bu noktadan yola çıkarak iş istikrarı, iyi kariyer gelişimi ve iyi iş-yaşam dengesi gibi stresin etkisini hafifletmeye yardımcı olan değişkenlerin, işverenlerin ekiplerini desteklemek için değerlendirebileceği açık fırsatlar olarak görüldüğü belirtiliyor. Yerleşik hale gelen evden çalışma tercihlerinde, katılımcıların %56’sı gelecekte de zamanın en az yarısında evden çalışmaya devam etmek istediğini söylüyor. En büyük artış ise yaz aylarında görülüyor.

Salgına karşı aile ve arkadaş desteği Araştırma, salgının iyi yaşam algısına ciddi etkileri olduğunu gösterse de insanlar koşullara aile ve arkadaşları sayesinde daha iyi uyum sağlıyorlar. Katılımcıların %53’ü aile ve arkadaşları dayanıklılığın ana kaynağı olarak gösteriyor. Bunu, %43 ile hükümetler, %36 ile sağlık hizmetleri ve %26 ile işverenler izliyor. Aileler birlikte geçirdikleri zamanın uzunluğu, kalitesi arttıkça, sevdiklerinin ve çocuklarının iyi yaşamı konusunda daha olumlu hissediyor. www.tbmag.co.uk 35

BUSINESS değişiklikleri analiz etti. Rapor hazırlanırken 14 ülkede gerçekleştirilen 13.005 online görüşme esas alındı. Anket; Avustralya, Brezilya, Kanada, Çin, Fransa, Almanya, Hindistan, İtalya, Meksika, Suudi Arabistan, İspanya, Birleşik Arap Emirlikleri, İngiltere ve ABD’de 18 yaş ve üstü genel nüfus arasında düzenlendi.

2020’de sürdürülebilirliği farkettik

ama sürdüremedik! ‘2021 Geleceğe Bakış’ trend raporu pandeminin hakim olduğu 2020 yılına dair şaşırtıcı sonuçlar ortaya koydu. Rapora göre; tüketicilerin %69’u kendisini bunalmış hissediyor. İlk günlerde ortaya çıkan iyilik ve çevreye duyarlılık etkisini kaybetmiş durumda. Küresel ölçekte Z kuşağı çalışanların % 46’sı pandeminin bizi daha savurgan hale getirdiğini, %47’si ise pandeminin uzun vadede çevreyi olumsuz etkileyeceğini söylüyor.

020, hiç kimsenin öngöremediği bir yıl oldu. Ekonomik, politik ve duygusal kaosa yol açan Covid-19, bireylerin, ailelerin, sağlık sistemlerinin ve toplumdaki her sektörün sınırlarını test etti. Bununla birlikte pandemi, insanların başa çıkma ve uyum sağlama yolları bulma konusunda ne kadar başarılı olabileceğini de gösterdi. Ford, bu yıl dokuzuncusunu yayınladığı ‘2021 Geleceğe Bakış’ trend raporunda, pandemi süreciyle yaşanan değişikliklerin 2021’de ve sonrasında dünyamızı nasıl etkileyebileceğini anlamak için tüketici davranışlarındaki ve tutumlarındaki

36 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

2020 yılındaki değişikliklerden bunaldık Rapora göre, pandemi döneminde küresel ölçekte tüketicilerin %69’u dünyada yaşanan değişiklikler karşısında kendisini bunalmış hissettiğini belirtirken, pandemi sırasındaki değişikliklere ise ne kadar iyi adapte oldukları sorulduğu zaman, %47’si bunun ‘hayal ettiklerinden daha kolay’ olduğunu söylüyor. Covid-19’a yakalanma korkusu ve pandeminin eğitim, istihdam ve diğer alanları nasıl etkileyeceğine dair kaygılar sebebiyle dünya çapında endişe oldukça yüksek. Yetişkinlerin %63’ü bir yıl öncesine kıyasla daha stresli hissettiklerini, 5 kişiden 4’ü duygusal sağlık durumlarıyla daha çok ilgilenmeleri gerektiğini söylüyor. Salgının ruh sağlığı üzerindeki etkilerininin son derece farkında olan insanlar, bu durumla başa çıkmak ve bağlantı kurmak için yenilikçi yollar buluyor. Pandemi dönemindeki değişime direnç ve uyum sağlama konusunda kuşaklar arasında şaşırtıcı farklılıklar olduğu görülüyor. Z Kuşağı katılımcıların %63’ü uyum sağlamanın düşündüklerinden daha zor olduğunu söylerken Boomer kuşağında bu oran %42.

Evden sıkılanlar aracına kaçtı İş ve özel hayat arasındaki sınırlar kaybolmaya başladıkça “Bugün günlerden ne?” herkesin sorduğu ortak bir soru haline geldi. Tüketiciler, pandeminin ve evde kapalı kalmanın tekdüzeliğini aşmak için yeni kaçış yolları ararken pek çoğu kaçış için araçlarına sığınıyor. Küresel ölçekte

/ ARAŞTIRMA

aracı olan her 4 yetişkinden 1’den fazlası aracını rahatlamak için kullandığını söylüyor. Her 5 kişiden yaklaşık 1’i aracını yalnız kalmak, %17’si ise çalışmak için kullandığını ifade ediyor.

Yalnızlık hisseden Z kuşağı ailesine yaklaştı Pandemi, tüketicilerin arkadaşlığa duydukları ihtiyacı öne çıkarırken aile olma hissini de yeniden şekillendirdi. Yalnızlık, dünya çapında çok yaygın, her iki kişiden biri düzenli olarak kendisini yalnız hissettiğini söylüyor. Bunu en yoğun hissedenler ise genç kuşaklar. Kendisini düzenli olarak yalnız hissettiğini söyleyen Z kuşağının oranı Boomer kuşağının yaklaşık 2 katı (%64 ve %34). Sonuç olarak, pek çoğu nerede yaşayacağını yeniden düşünüyor, ailesine yakınlaşıyor ve çevrimiçi ya da çevrimdışı olsun arkadaş edinmenin yeni yollarını buluyor.

Küresel ölçekte yetişkinlerin % 75’i pandemi başladığından beri şirketlerin alışveriş deneyiminde yaptıkları iyileştirmeleri beğendiğini, % 41’i ise pandemi öncesindeki alışveriş yöntemlerine geri dönmek istemediklerini söylüyor.

Otonom araçlara merak arttı

Dünyadaki eşitsizlik ve dengesizlik büyüdü Pandeminin özellikle az gelirli topluluklar, etnik azınlıklar ve kadınlar üzerindeki orantısız olumsuz etkisi ile dünya genelindeki eşitsizliklerde ve dengesizliklerde uçurumlar büyüyor. Tüketicilerin bu uçuruma karşı farkındalığı arttıkça markalar aktivist ve girişimci duruşlarını ön plana çıkarıyor. Küresel ölçekte yetişkinlerin %76’sı markaların sosyal konularda bir duruş sergilemesini beklediklerini, %75’i ise markaların günümüzde doğru şekilde hareket etmeye çalıştıklarını düşünüyor.

Yeni normal değil yeni alışveriş yöntemleri sevildi Neyi nasıl satın aldığımız pandemi döneminde ciddi bir dönüşüm geçirdi. Büyük veya küçük ölçekli olsun, şirketler baş döndürücü bir hızla bu dönüşüme uyum sağlarken pek çok tüketici yeni normali benimsiyor ve keyfini çıkarıyor.

Pandemi eve sıkışıp kalmışız gibi hissettirmiş olsa da aslında yerimizde durmadık. Pandemiyle birlikte bireysel ulaşım da gelişiyor. Bisiklet satışları sıçrama yaparken şehirler bisikletçilere yer açmak için sokakları kapatıyor. İnsanlar kendi ortamlarını kontrol edebildikleri için otomobil alımına yöneliyor. Akıllı kent planlamalarıyla otonom sürüşün daha kapsamlı uygulanması ivme kazanıyor. Dünya çapında yetişkinlerin % 67’si “otonom araçların geleceği konusunda umutlu” olduklarını söylerken ebeveynlerin % 68’i çocuklarını bir yabancı yerine sürücüsüz bir otomobile emanet etmeyi tercih ettiklerini ifade ediyor.

Pandemi savurganlığı arttırdı Pandeminin ilk günlerinde dünya çapında sokağa çıkma kısıtlamaları uygulanırken hava kalitesindeki iyileşme “sürecin olumlu yanı” olarak kendini gösterdi. Ancak, plastik ve diğer tek kullanımlık malzeme tüketimi arttıkça bu iyimserlik hızla azaldı ve sürdürülebilir olmanın ve sürdürülebilir kalmanın her zaman eş zamanlı ilerlemediği görüldü. Özellikle genç kuşaklar bu durumdan kaygı duyuyor. Küresel ölçekte Z kuşağı çalışanların % 46’sı pandeminin bizi daha savurgan hale getirdiğini, %47’si ise pandeminin uzun vadede çevreyi olumsuz etkileyeceğini söylüyor. www.tbmag.co.uk 37

BUSINESS

İş Dünyası 2021 Yılında

Büyümeye Hazırlanıyor Türkiye dahil olmak üzere 39 ülkede 10 binden fazla şirketin görüşleriyle, HSBC Grubu’nun hazırladığı ‘Navigator Raporu’na göre iş dünyası 2021’den umutlu... Türkiye’deki şirketlerin %68’i önümüzdeki yıl gelirlerinde artış öngörüyor. Yurt dışına açılacak şirketler için Avrupa ve Asya-Pasiﬁk Bölgesi en çekici pazarlar.

SBC Grubu’nun hazırladığı ‘Navigator Raporu’, iş dünyası liderlerinin Covid-19 pandemisi ile birlikte kısa ve orta vadede iş görünümüne ve uluslararası ticarete ilişkin görüş ve beklentilerini ortaya koyuyor. Türkiye dahil olmak üzere 39 ülkede 10 binden fazla şirketin görüşleriyle oluşturulan rapora göre; Türkiye’deki şirketlerin %68’i 2021 yılında gelirlerinde artış kaydedeceklerini öngörürken, yarısı gelirlerindeki bu artışın %5’ten fazla olmasını bekliyor. Bununla birlikte; şirketlerin büyüme fırsatlarını yakalamak ve potansiyel güçlüklerin üstesinden gelmek için kullanacakları en önemli stratejiler arasında yeni pazarlara açılma, maliyetlerin azaltılması ve nakit akışının iyileştirilmesi yer alıyor. Küresel çapta hazırlanan Navigator Raporu ile ilgili değerlendirmelerde bulunan HSBC Türkiye Genel Müdürü Selim Kervancı, “Türkiye iş dünyası pandeminin getirdiği zorlukların aşılmasında güçlü bir direnç gösterdi. Şirketler, bu dö-

38 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

nemde potansiyellerini en üst düzeye çıkaracak, yeni ortama uyum sağlamalarını, büyümelerini ve beklenmedik durumlara karşı hazırlıklı olmalarını destekleyecek sürdürülebilir çözümlere odaklanıyorlar” dedi.

Avrupa ve Asya Pasifik Türk şirketlerinin hedefinde Rapora göre; Türkiye’deki şirketlerin %73’ü uluslararası ticaretin son dönemde zorlaştığını ve 2021’de de yeni güçlüklerle karşılaşılacağını düşünse de, %66’sı gelecek 1-2 yıllık dönemde uluslararası ticaret görünümünün olumlu olmasını bekliyor. Gelecek dönemde Avrupa ve ardından AsyaPasifik Bölgesi, yurt dışına açılmayı hedefleyen Türkiye şirketleri için en çekici pazarlar olmayı sürdürecek. Şirketlerin; %60’i artan tüketici talebinin, %52’si yeni tedarikçi ve iş ortaklarına erişimin, %47’si ise ürün ve hizmetlerinin bu pa-

/ EKONOMİ

HSBC Türkiye Genel Müdürü

Selim Kervancı zarlardaki mevcut ürün ve hizmetlere göre daha rekabetçi olmasının ve bu pazarların inovasyon merkezi özelliği taşımasının Avrupa ve Asya-Pasifik’le ticareti genişletmeyi hedeflemelerinde etkili olduğunu ifade ediyor.

2021’de şirketler tedarik zincirlerini güçlendirecek Rapor da ayrıca, tedarik zincirinin Türkiye şirketleri için ortak bir endişe kaynağı olduğuna işaret ediliyor. Türkiye’deki şirketlerin %97’si 2020 yılında maliyetlerdeki artış, tedarik zinciri istikrarı ve tedarikçilerin hedef tüketici veya kendi işletmelerinden uzak olması ile ilgili sorunları gidermek için çeşitli aksiyonlar aldıklarını belirtiyorlar. Rapora göre; Türkiye şirketlerini tedarik zincirini güçlendirmek için 2021 yılında Teknolojinin etkin kullanımına, Tedarikçilerin olası yeni pandemilerle mücadele için etkili mekanizmalara sahip pazarlardan seçilmesine ve son olarak da teda-

rikçilerin operasyonel direnç ve hızlı teslimat yetkinliklerine göre seçilmesine öncelik verecekler. Şirketler tedarik zincirlerindeki bu değişimlerle maliyetlerin azaltılması, pazar bağımlılığının azaltılarak risklerin dağıtılması, pazar erişiminin hızlandırılması ve güvenliğin artırılmasını hedefliyor.

Sürdürülebilirlik, satışları artıracak Navigator Raporu’nda ortaya çıkan bir başka sonuca göre; Türkiye şirketlerinin %86’sı sürdürülebilirliğe daha fazla odaklanılmasının 2021 yılında satışlarda artışı destekleyeceğini düşünüyor. Türkiye’deki şirketlerin %70’den fazlası çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) alanlarında kapsamlı hedefler belirlediklerini belirtiyor. Bununla birlikte sürdürülebilirliğin kurumsal itibarın güçlendirilmesi, yeni çalışma şekillerinin benimsenmesi ve devlet desteklerinden yararlanmaya hak kazanma gibi çeşitli fırsatlar barındırdığını ifade ediyorlar. www.tbmag.co.uk 39

ŞEHİR VE YAŞAM hazırlık yapıldığını söyledi. Aşı üretimlerinde tüm aşamaların ardından olumlu sonuç alma oranının sadece yüzde 30 olduğuna ifade eden Başer, “Bizde umutlar faz 3’ü henüz tamamlanmamış, etkili olduğu sadece Çin Hükümeti tarafından kontrol edilen Global Gazetesi’nde yayınlanmış bir aşıya bağlı. Sonraki planımız Faz 1’i henüz tamamlanmış Nisan’da üretilmesi planlanan yerli aşıda ve bu aşının da olumlu sonuçlar vereceğini umuyoruz. Bir an önce Moderna ile Nisan sonrası da olsa bir ön anlaşma imzalamamız gerektiğine inanıyorum. Bizim aşımız çalışsa bile hastalığın daha hızlı kontrol altına alınması için ekstra stokların olması daha iyi olmaz mı? ABD, Kanada, Avrupa Birliği nüfuslarından daha fazla doz aşı ısmarladı” dedi.

Koronavirüs nedeniyle dünya yılda

3,4 trilyon dolar kaybediyor Koronavirüs pandemisinin damga vurduğu 2020 yılı kısıtlamaların, karantinaların gölgesinde geçti. Tüm dünyadaki ekonomilerin zorlandığı bir yılın ardından 2021 yılına aşı tartışmalarıyla girdik. MEF Üniversitesi İktisat Bölüm Başkanı Prof. Dr. Onur Başer, pandeminin dünya ekonomisi üzerindeki etkileri ve aşı tartışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.

oronavirüs dünya ekonomisinde derin izler bırakmayı sürdürüyor. Sağlık ekonomisi uzmanı ve MEF Üniversitesi İktisat Bölüm Başkanı Prof. Dr. Onur Başer, “Dünya bu salgın nedeniyle yılda 3.4 trilyon dolar kaybediyor. Üretim kapasitesine göre tüm dünyanın 2024’ün sonuna kadar aşılanabileceği tahmin ediliyor. Aşının önümüzdeki sene özelikle büyük ekonomilere yaygınlaşması ile kayıpların 1.2 trilyon dolara düşeceği tahmin ediliyor” dedi. Başer, sözlerini şöyle sürdürdü: “Eğer aşı eşit şekilde dağıtılır ve az gelişmiş ülkelere de ulaşması sağlanırsa, bu kayıpların dünya genelinde 153 milyar dolara kadar düşeceği tahmin ediliyor. Nüfuslarının üzerinde aşı satın alan gelişmiş ülkeler, ekonomilerini canlandırmak ve ekonomik kayıplarını azaltmak için diğer ülkelere de yardım edecektir.”

Moderna ile ön anlaşma yapılsın Aşılama başlamasına rağmen Şubat ortalarında ABD’deki ölüm sayılarının 600 bini geçeceği öngörüldüğünü belirten Başer, ABD’de en kötüsüne 40 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

Çin imajını geri kazanmak istiyor Başer, Çin’in 2020’de kaybettiği imajını geri kazanmak istediğini ve aşıyı bularak Batı ülkelerinin aşılarına hemen ulaşamayacak ülkelere dağıtmayı planladığını vurgulayarak, “Bu sayede Çin, 2021’de büyük bir diplomatik imaj toparlanması yaratmayı umut ediyor. Çin, aşı için Endonezya, Meksika, Pakistan, Türkiye gibi ülkelerle anlaşma sağladı. Kamboçya ve Malezya gibi ülkelere de aşıları göndereceklerini açıkladılar” diye konuştu.

/ AKTÜEL HABER Aşılar mutasyona karşı etkili mi? İngiltere’de tespit edilen mutasyonun aşıların etkisiz olacağı anlamına gelmediğini vurgulayan Başer, “Herhangi bir virüsün mutasyonla bağışıklık sistemini atlatması en hızlı değişen virüslerde bile 5-7 yıl alır, o zamana kadar da yeni aşılar çıkacaktır. Pfizer ve Moderna’nın aşıları da değişen virüse karşı kolay bir şekilde uyum sağlayarak değiştirilebilir. Görünen o ki; dünya grip aşısı gibi yıllık covid-19 aşılarına doğru gidiyor. Aşılamayı artırıp testleri maksimize edersek, virüs kontrol altına alınacaktır. Ülkelerarası ulaşımın engellenmesi şu aşamada çok doğru ve yerinde bir karar. Geçen yıl bunu geç yapmanın faturasını tüm dünya hala ödüyor” dedi.

AB, ABD’den daha ucuza anlaştı Bu tip mutasyon değişmelerine yeni tip aşıların uyum oranı dana yüksek olduğu için Türkiye’nin mRNA aşıları için de sipariş vermesini öneren Başer, açıklamalarına şöyle devam etti: “Avrupa Birliği bu hafta içinde Pfizer-Biontech aşılarını kullanmaya başlayacak. AB, ABD’ye göre daha uygun bir fiyata anlaştı. Pfizer-Biontech aşısının 200 milyon doz siparişini yaklaşık doz başına 5 dolar daha ucuza alarak, ABD’den 1milyar dolar

daha az fiyat ödeyecekler. Moderna da AB ile 18 dolara anlaştı, firma diğer ülkeler için 25 ile 37 dolar arasında fiyat belirleyeceğini açıkladı. ABD, Moderna’ya üretim aşamasında yaklaşık 2.5 milyar dolar yardımda bulunduğu için dozunu 15.5 dolardan satın alacak.”

Tek doz aşının pandemiyi kısaltması mümkün Pfizer-Biontech aşısının İngiltere’de ve ABD’de uygulanmasının geri dönüşlerinin çok olumlu olduğunu ifade eden Başer, “ABD’de ilk başta yüzde 55 oranındaki aşı karşıtlarının düzeyi yüzde 25’lere düştü” diye konuştu. Tek doz aşının pek çok hayatı kurtarabileceğini dile getiren Başer, “Özellikle 65 yaş altı, ekonominin yürümesi için gerekli görülen işlerde çalışan kişilere eğer tek doz da etkili ise bu aşı uygulanmasını iki kat artırabilir, ikinci doz için soğuk dolap kullanımını da azaltabilir. Türkiye aşı çalışmalarına bu grubu şimdiden ekleyebilir ve Nisan ayında birkaç sonucu aynı anda görebiliriz. Eğer önümüzdeki yıl sonuçlar iki doz aşının tek doza inmesini sağlar veya ikinci dozun 3 hafta değil de kızamık aşısı gibi yıllar sonra verilmesi gerekirse pandemi süresi çok daha kısalabilir” şeklinde konuştu.

Prof. Dr. Onur Başer kimdir? 1994 yılında ODTÜ Ekonomi Bölümü’nden mezun olan ve aynı üniversitede İktisat Yüksek Lisansı’nı tamamlayan Onur Başer, daha sonra ABD Michigan Üniversitesi’nde Ekonometri ve İstatistik Master’ı yaptı. Doktorasını ekonometrinin sağlık verileri hakkında hazırlayan Başer, sağlık ekonomisi alanında uzmanlaştı. Harvard Üniversitesi’nde kamu sağlığı programıyla akciğer kanserinin devlete yıllık maliyetlerinin hesaplanmasıyla ilgili ekonometri modelleri geliştirdi. IBM’ın sağlık araştırmaları bölümünde 5 yıl boyunca baş ekonomist olarak görev yapan Başer, bugün ABD’de sağlık sisteminde kullanılan Hastane Kalite

Endeksi’ni hazırlayanlar arasında yer aldı. 2007 yılında ABD’de ilaç firmalarına danışmanlık veren StatinMed’i kuran Başer, ilaç maliyet hesapları, değere bağlı fiyatlandırma gibi konularda sektörel araştırmalar yürüttü. İki yıl önce StatinMed’i ABD’li bir yatırım fonuna satan Başer, New York’ta Michigan ve Columbia Üniversitelerinde misafir profesör olarak araştırma ve projelerine devam ediyor. Aynı zamanda MEF Üniversitesi İktisat Bölüm Başkanı olan Başer, New York merkezli Columbia Data Analytics’in Analitik Bölüm Başkanlığı’nı yapıyor.

www.tbmag.co.uk 41

BUSINESS

SPACE Studies’den Mimarlık ve Tasarıma Akademik Güç Dr. Pınar Engincan’ın Londra’da kurduğu SPACE Studies, mimarlık, kent planlaması ve kentsel tasarım alanlarında, akademik bağımsız bir platform olarak bilimsel ve organizasyonel hizmetler sunuyor. Bugüne kadar mimarlık ve tasarım bağlamında pek çok özgün çalışmaya ve etkinliğe imza atan SPACE Studies, 2021 yılında 15 uluslararası konferans düzenlemeye hazırlanıyor.

PACE Studies of Planning and Architecture’in kurucusu ve direktörü Dr. Pınar Engincan, 1974’te İstanbul’da doğdu. Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümü’nden mezun olan Engincan aynı üniversitede Mimarlık Yapı Anabilim dalında yüksek lisanını ardından da, doktorasını tamamladı. Engincan’ın uzmanlığı “konut ve konut politikası”... Yüksek lisans ve doktora tezleri dışında pek çok makale ve araştırması çeşitli dergilerde yayınlanan Engincan, 2003-2010 yılları arasında Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi, İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü’nde öğretim görevlisi, 2010-2019 yılları arasında da Maltepe Üniversitesi Mimarlık

42 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

ve Tasarım Fakültesi, Mimarlık Bölümü’nde öğretim üyesi olarak çalıştı. Maltepe Üniversitesi’nde Mimarlık Bölüm Başkanı, Mimarlık Anabilim Dalı Başkanı, Uluslararası Ofis Koordinatörü olarak çeşitli yönetim düzeylerinde de hizmet veren Engincan, 2017 Haziran’da SPACE Studies’i kurdu. Akademik çalışmalarına SPACE Studies Bağımsız Akademik Platform üzerinden devam eden Dr. Pınar Engincan ile mimarlığı, covid-19’un mimari tasarıma etkisini ve tüm detaylarıyla SPACE Studies’i konuştuk. SPACE Studies’i anlatır mısınız? Ne zaman ve neyi hedeﬂeyerek kuruldu? 2017 Haziran’da kurulan SPACE Studies, mimarlık, kent planlaması ve kentsel tasarım alanları ile bu alanlarla interdisipliner olarak çalışılan alanlardaki akademisyen ve araştırmacılara yönelik hizmet veren bağımsız bir akademik platform. Platformumuzun amaçlarını bilimsel ve organizasyonel olmak üzere iki farklı düzeyde tanımlayabiliriz. Bilimsel düzeyde amaçları; mimarlık ve tasarım alanlarında yapılan araştırmaların sayısını ve niteliğini arttırmak, yürütülen bilimsel çalışmaların toplumla entegrasyonunu desteklemek, bireysel akademik oluşumların akademik kurumlar ile bağlantı kurmasını sağlamaktır. Organizasyonel düzeyde amaçları ise; üniversite merkezli araştırmaların topluma ulaşmasına aracı olmak, çeşitli etkinlikler düzenleyerek araştırma fikir ve sonuçlarının paylaşılmasına olanak sağlamak, araştırma sonuçlarının yayınlanması suretiyle daha geniş kitlelere duyurulmasına yardımcı olmak, çeşitli kurum ve kuruluşlar ile ortak araştırma projeleri üretmek olarak sıralayabiliriz. SPACE Studies’de bugüne kadar neler yapıldı? SPACE Studies çalışmalarına düzenlediği konferans ve atölyelerle başladı ve bunları düzenlemeye de devam ediyor. Kuruluşundan itibaren her yıl giderek artan ve mimarlık ve tasarım disiplinlerinin çalıştığı hemen her konuyu kapsayabilecek şekilde ve sayıda konferans düzenledi. SPACE Studies Publications, Platform’un düzenlediği konferanslara ait bildiri kitaplarını yayınladı. 2021 Şubat sonu itibariyle akademik dergisinin kurulumu tamamlanmış ve ilk sayısını da yayınlamış olacak. Süreçte pek çok kurum ve kuruluş ile ortak çalışmalar yürütmeye başladı. Bu çalışmaların büyük kısmını araştırma projeleri oluşturmakla birlikte, ortak etkinlik düzenlemek, ortak yayın yapmak gibi çalışmalar için de arayışımız devam ediyor. Bunların yanı sıra akademisyenlere ve tüm üyelerimize verdiğimiz hizmetleri her geçen

/ 5 ÇAYI

gün arttırmaya ve hizmetlerimizin kalitesini de yükseltmeye çalışıyoruz. Örneğin; 2020 yılında SPACE Online mağazamızı kurduk ve konferans kitaplarımız buradan da satılmaya başlandı. 2020’nin son günlerinde online mağazamıza el yapımı ürünlerimizi eklemeye başladık, ürün çeşitliliğimizi zamanla arttırmayı planlıyoruz. Ayrıca, yine 2020 Aralık’ta akademik yayınların kalitesini arttırmak, akademisyenlerin araştırma ve makalelerinin yayınlamalarını planladıkları dergilerin dil ve format standartlarına gelebilmeleri için Proofreading ve Editing servisimiz aktif olarak çalışmaya başladı. 2021’in sonuna kadar online kütüphanemizi açmaya çalışacağız. Ayrıca yayınevimizde kendi bünyemizde yapılmamış araştırma projelerinin kitaplarını da yayınlamaya karar verdik ve bu nedenle kitap önerileri tarafımıza nasıl yapılacak ve bu öneriler nasıl değerlendirilecek, bu konuları kesinleştirmeye çalışıyoruz. Uluslararası konferanslar ve workshoplar düzenleyen SPACE Studies, ayrıca sergi, seminer ve kurs gibi etkinlikler de yapıyor. Bu kapsamda 2018 yılında 3 konferans, 2019 da 6 konferans ve 2 workshop serisi yapıldı. 2020 yılında yapılması planlanan 10 konferansı COVID-19 nedeniyle online olarak gerçekleştirdi. Konferanslara kimler katılıyor? Katılımcı ve dinleyici olmak için neler yapılması gerekiyor? Konferanslarımız akademik konferans. Bu nedenle büyük çoğunluğunu akademik araştırmaların sunulduğu ve tartışıldığı ortamlar olarak düşünebilirsiniz. Bu konferanslar mimarlık ve planlama disiplinleri ile ortak çalışmalar yürüten alanlarda gerek akademisyen ve gerekse de profesyonel olarak çalışan tüm paydaşların bir araya geldiği ve tartışmaların yürütüldüğü platformlar. Sunum yapabilmek için bir araştırmanızın olması, araştırmanın özeti ile web sitemiz üzerinden başvuru yapmanız gerekiyor. Araştırmanız, hakemlerimiz tarafından kabul edilirse, konferansımıza konuşmacı olarak kaydolabilirsiniz. Dinleyici olmak için ise konferanslarımıza kayıt yaptırmanız yeterli. Tüm kayıtlarımız web sitemiz üzerinden gerçekleştiriliyor. Konferanslarınıza hangi ülkelerden katılımcı ve dinleyici aldınız? Bugüne kadar konferanslarımızda dünyanın çeşitli ülkelerinden 75’in üzerinde farklı üniversiteden toplam 200’e yakın akademisyen araştırmalarını sundu ve 400’den fazla dinleyici katıldı. 40’ın üzerinde ülkeden akademisyen ve dinleyici katılım sağladı. Bu ülkeler arasında Afganistan, Angola, Avustralya, Belçika, Brezilya, Çin, Da-

nimarka, Ekvador, Mısır, Macaristan, Almanya, Yunanistan, Hindistan, İran, Irak, İsrail, İtalya, Japonya, Ürdün, Meksika, Myanmar, Hollanda, Kuzey Kıbrıs, Umman, Filistin, Polonya, Portekiz, Romanya, İskoçya, Güney Afrika, Güney Kore, İspanya, Sudan, İsviçre, Tayland, Birleşik Arap Emirlikleri, Birleşik Krallık, Amerika Birleşik Devletleri ve Türkiye’yi sayabilirim. Covid-19, inşaat ve mimarlık sektörünü nasıl etkiledi? Bir akademisyen olarak geleceğe nasıl bakıyorsunuz? Covid-19’la birlikte aslında yeni bir yaşam kurgusunda bulduk kendimizi; özellikle de mekanlarımızın tanımları ve kullanım biçimleri ile ilgili olarak. Pandemi öncesinde farklı mekanlarda gerçekleştirdiğimiz pek çok eylemi konutun içine sığdırdık ya da sığdırmaya çalıştık, çalışıyoruz. Açıkçası bu bana Sanayi Devrimi öncesindeki konutun mekansal yapılanmasını hatırlatıyor. Öyle ki; o dönemde henüz iş merkezi kavramı gelişmemiş olduğunu aklımızda tutarsak, kent içinde ticaret ve üretim konutun birer parçası idi. Genel konut tipolojisi yapının alt katında sokağa cephesi olan bir satış mekanı ve onun arkasındaki üretim mekanı – yani iş mekanlari– ile çoğunlukla bu üretim alanının içinden çıkılan üst kattaki konut mekanı şeklindeydi. Konut mekanları deyince aklımıza fonksiyonel olarak özelleşmiş konut içi mekanlar gelmesin. Üst katta çoğunlukla iki üç odanın bulunduğu konut birimi yer alırdı. Bu odalar gündüz oturmak için gece de yatmak için kullanılırdı. Su tesisatının henüz konut içine girmediği bir dönemden bahsettiğimizden mutfak ve wc-banyo alanlarının çoğunlukla bahçedeki yapı eklerinde yer aldığını söylemek doğru olur. Dolayısıyla konuta ait mekanlar yani özel alanımız sanayi öncesinde yarı kamusal ve kamusal mekanlar ile birlikteydi. Elbette bugün farklı teknolojik bir düzeyde insanoğlu ama bugün yine de konut içi mekanlarına işini, okulunu vb. sığdırmaya çalıwww.tbmag.co.uk 43

BUSINESS şarak evlerimizi aslında kimi zaman yarı kamusal kimi zamanda kamusal hale getirmiş olduk. Bu benzerliğin beni şaşırttığını söylemem gerek. Pandemi ile birlikte yapılan pek çok konut tasarımı denemelerinde sanayi devrimi sonrasında yani tüm modern zaman deneyimimizde ayrıştırdığımız ve özelleştirdiğimiz fonksiyonların nasıl da yeniden topmaya başladığını, bir araya geldiğini ve ‘Bir mekanı hem özel hem de kamusal olarak nasıl kullanırız?’ sorusunu düşünmeye başladığımızı görüyoruz. Dolayısıyla mimarlık ve inşaat alanında ürünlerin tasarımları konusunda pek çok değişiklik ve denemelere gebe olduğumuzu düşünüyorum.

anlamlı kılabildiği kadar yok da edebilen ve bu seçimin sorumluluğunu da taşıyan bir bilim dalı, meslek alanı. Hatta profesyonelleri için bir yasam biçimi. O sorumluluğu bireysel olarak da taşıyabilmek için inanıyorum ki; mimarlık alanını çok sevebilmek, interdisipliner yapısı gereği başkalıklara açık ve anlama çabasında olabilmek, yürekten emek verebilmek ve en önemlisi de bunu bir yaşam biçimi haline getirebilmek gerekiyor. Ben mimar ve akademisyen olarak hep mimarlığı bir yasam biçimi olarak yaşadım ve gençlere de bunları hep akıllarında ve yüreklerinde tutmalarını tavsiye ediyorum. Detaylı bilgiler aşağıdaki web sitesinde... https://spacestudies.co.uk/

Mimarlık ile ilgili kişiler ve öğrenciler için tavsiyeleriniz nelerdir? Mimarlık benim için, mimar olmasaydım da hayalini kuracağım meslek olurdu. Hayatin her alanına değen yaşamın içinden geçen, değdiği ve geçtiği yerleri güzelleştirebildiği, hatta daha da

2021 yılında 15 uluslararası konferans düzenlenecek... SPACE Studies’un bu yıl düzenleyeceği konferanslar: • Architectural Design and Theory; • Arts, Design and Architecture; • Computer Aided Design in Architecture and Urban Planning; • Architecture, Building and Construction; • Architecture and Design Education; • Sustainable Architecture, • Planning and Urban Design; • Gender, Space and Architecture, • Refugee Crisis, Architecture and Urbanism; • City Planning and Urban Design; • Cities, Architecture and Cinema; • Architectural Culture and Society; • Architecture and Literature; • Architectural History and Theory; • Architectural Conservation and Restoration ve Housing. Bu konferansların yanı sıra birçok workshop yapılacak ve yakında ilan edilecek. Yeni etkinlikler SPACE Studies web sitesinden ve sosyal medya hesaplarından takip edilebilir. 44 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

DESIGN

www.tbmag.co.uk 45

BUSINESS ne alınarak düzenlenen yapının içinde, özel araç parkı, 25 metrelik havuz, spor salonu, SPA, sinema salonu ve güzellik-bakım merkezi yer alıyor. Restoran, kafe, sağlık merkezi, ağız ve diş sağlığı merkezi gibi üst düzey ticari alanların bulunacağı Park Modern, bu yıl Londra’nın West End Bölgesinde verilen lüks konut-ticari sınıfındaki en büyük tek aşamalı inşaat anlaşması olma özelliğini de taşıyor.

Park Modern en yüksek bedelle rekor kırdı

Ant Yapı’nın İngiltere’deki 6. Projesi;

Park Modern Ant Yapı, İngiltere’de gerçekleştirdiği Belgravia Gate, Apex House, Harcourt House, 13 Eaton Place ve 20-22 Eaton Place projelerinin ardından 2020’nin son günlerinde Londra’da 100 milyon sterlin kontrat bedelli Park Modern Projesi’nin sözleşmesini imzaladı.

luslararası alanda en çok iş yapan 100 müteahhitten biri olan Ant Yapı, yurt dışındaki faaliyetlerine hız kesmeden devam ediyor. Geçtiğimiz aylarda Rusya’nın en kalabalık üçüncü büyük şehri olan Novosibirsk’te bulunan uluslararası Tolmaçevo Havaalanı’nın inşaatına başlayan Ant Yapı, yılın son günlerinde de Londra’da lüks konut projesi Park Modern’in inşası için 100 milyon sterlin kontrat bedelli bir anlaşma imzaladı.

Londra’da bu yılın en büyük tek aşamalı anlaşması Londra’da Kensington Palace Garden’a bakan ve 17 bin 650 metrekare alana sahip Park Modern, 55 apartman dairesi ve 2 adet Town-House olmak üzere toplam 57 ultra lüks konuttan oluşuyor. Proje sakinlerinin tüm ihtiyaçları göz önü46 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

İngiltere’de altıncı projenin hayata geçirilmesinden ötürü son derece memnun olduklarını belirten Ant Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Okay, “2020 yılı tüm dünyada ezberlerin bozulduğu bir yıl oldu. Ant Yapı olarak pandemi sürecinde dahi çalışanlarımızın sağlığını ve güvenliğini ön planda tutmak şartıyla yurt içi ve yurt dışında gerçekleştirdiğimiz projelerimize hız kesmeden devam ettik. Bugün Rusya, Amerika ve İngiltere’de pek çok projede Ant Yapı imzasını görmek mümkün… Yurt dışında iş yapma koşulları, yasal gereklilikleri ve rekabet ülkemizden çok farklı. Biz yüksek kaliteli işçiliğimiz, inşaat, malzeme kalitemiz ve yurt dışında iş yapmanın bütün gerekliliklerine hızla uyum sağlama becerimizle, buralarda var olmayı ve sürdürülebilir bir büyüme yakalamayı başardık” ifadelerini kullandı.

/ AKTÜEL HABER

“Daha önce İngiltere’de gerçekleştirdiğimiz, Belgravia Gate, Apex House, Harcourt House, 13 Eaton Place ve 20-22 Eaton Place projelerimizin ardından 2020’nin son günlerinde kontratını imzaladığımız Park Modern bizim için ayrı bir

öneme sahip” diyen Mehmet Okay “Park Modern 100 milyon sterlin kontrat bedeliyle İngiltere’deki en büyük projemiz olma özelliğini taşıyor. Satışların ilk aşamasında dahi metrekaresi 49.500 sterline varan değerlerde alıcı bulan Park Modern’in, Hyde Park’ın kuzeyinde kalan evler arasında en yüksek bedelle rekor kırdığını söyleyebiliriz. İngiltere’nin merkezi Londra’da bu denli büyük bir projenin anlaşmasını sağlamak bizim için son derece gurur verici” şeklinde konuştu.

“Bodrum Anthaven projemizin yeni etaplarını hayata geçireceğiz” “2021 yılında da ilk olarak çalışanlarımızın sağlığına yönelik gerekli tüm tedbirleri alıp, yurt içi ve yurt dışındaki projelerimizi taahhüt ettiğimiz sürede teslim etmek için var gücümüzle çalışacağız” diyen Okay sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’de ise Bodrum Anthaven projemizin yeni etaplarını hayata geçireceğiz. Ayrıca Anthaven projemizin içerisinde yer alan ve Türkiye’de dünyanın en büyük otel zincirlerinden Radisson Hotel Group ile işbirliği yaptık. Radisson Hotel Group’un premium markası Radisson Collection’ın, 2021 yazında Anthaven’da faaliyete geçmesini hedefliyoruz. Bunun yanında İstanbul’da da yeni projeler hedefliyoruz. Hayata geçirmeyi planladığımız yeni projelerle de büyümemizi sürdüreceğiz.” www.tbmag.co.uk 47

BUSINESS

İstanbul Havalimanı’na iki kere “5 Yıldız”

aklaşık 2 yıl önce hizmete açılan Türkiye’nin dünyaya açılan kapısı İstanbul Havalimanı, dünya çapında kazandığı ödüllere bir yenisini daha ekledi... Yakın zaman önce dijital alt yapısı ve teknolojik gelişmişliği sayesinde Uluslararası Havalimanları Konseyi (ACI) tarafından düzenlenen “16th ACI Europe Awards” kapsamındaki Dijital Dönüşüm kategorisinde “En İyi Havalimanı” olarak tescillenen İstanbul Havalimanı, Londra merkezli havacılık enstitüsü Skytrax tarafından “5 Yıldızlı Havalimanı” ödülüne layık görüldü. Dünyada bu unvanı alma başarısı gösteren 8 global aktarma merkezi arasına katılan İstanbul Havalimanı, ayrıca, Kovid-19 salgını sürecine özel olarak verilen “5 Yıldızlı Kovid-19 Önlemli Havalimanı” ödülünü de almaya hak kazandı. İstanbul Havalimanı’nın; Roma’daki Fiumicino Havalimanı’nın, Doha’daki Hamad Uluslararası Havalimanı’nın ve Bogota’da bulunan El Dorado Havalimanı’nın ardından bu unvana erişen dünyadaki dördüncü havalimanı olduğu belirtildi. Bu başarılarının yanı sıra İstanbul Havalimanı dünyada ‘5 yıldız’ alan en büyük terminale sahip havalimanı olma başarısını da gösterdi.

48 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

İstanbul Havalimanı aynı anda uluslararası 2 ödüle birden layık görüldü... En önemli havacılık kuruluşlarından Skytrax’in değerlendirmesine göre “5 Yıldızlı Havalimanı” ödülü verilen İstanbul Havalimanı, Kovid-19 salgınına karşı aldığı önlemler sayesinde “5 Yıldızlı Kovid-19 Önlemli Havalimanı” ödülünün de sahibi oldu.

İstanbul Havalimanı 800’e yakın kriterden tam not aldı Uluslararası hava taşımacılığı araştırma kuruluşu olan Skytrax, 1989 yılından bu yana havalimanı ve havayollarına kalite denetimi, yıldız derecelendirmesi ve kalite kıyaslama hizmetleri sağlıyor. Kapsamlı düzenlemeler ve detaylı hazırlık süreci sonrasında 3 gün süren yoğun fiziki denetimlerin sonucunda, İstanbul Havalimanı uluslararası bir kurum tarafından “5 Yıldız” ile onaylanmış oldu. Denetmenler, İstanbul Havalimanı’nda giden yolcu, transfer yolcu ve gelen yolcu deneyimini etkileyen otopark, toplu ulaşım, web sitesi, mobil uygulama, güvenlik/pasaport kontrol, temel yolcu hizmetleri, mağazalar, yeme içme alanları, bagaj alım gibi her temas noktasını deneyimleyerek; bu noktalarda sunulan hizmeti, hizmete erişim kolaylığını, yolcu konforunu titizlikle inceledi. Detaylı şekilde değerlendirilen 800’e yakın kritere ek olarak, salgına yönelik alınan tedbirler de notlamaya tabi tutuldu. Yolcu seyahat deneyimini etkileyen her noktanın, kapsamlı şekilde değerlendirildiği denetimlerde güvenlik, check-in, pasaport, gümrük, temizlik,

/ AKTÜEL HABER

eşine benzerine az rastlanan bir durum. İGA olarak, biz bunu İstanbul Havalimanı’nda başardık. Havalimanımızda müşteri odaklı bir kültür oluşturduk, bunu daha da ilerleteceğiz, bu yöndeki çalışmalarımıza hızla devam ediyoruz” dedi.

bagaj alım gibi temel süreçlerle beraber temel hizmetler, yeme içme alanları, alışveriş noktaları, lounge gibi misafirlere dokunan her nokta detaylı şekilde uzmanlar tarafından incelendi. Pandemi süreciyle beraber pandemiye yönelik alınan tedbirler de kalite denetiminde ek olarak ele alındı. Skytrax uzmanlarının uzun denetimleri sonucu 2 önemli ödüle kavuşan İstanbul Havalimanı, yolcu deneyimindeki mükemmelliğe verdiği önemi tescillemiş oldu.

“Hayali gerçeğe, gerçeği de liderliğe taşıdık!” İstanbul Havalimanı’nın dünyaca ünlü havacılık değerlendirme kuruluşu Skytrax tarafından iki büyük ödüle lâyık görülmesi hakkında değerlendirmelerde bulunan İGA Havalimanı İşletmesi İcra Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kadri Samsunlu, “Henüz açılışının üstünden 2, tam kapasite operasyonlara başlamasının üstündense 1.5 yıl geçmiş bir havalimanın Skytrax gibi dünya çapında önemli bir havacılık otoritesi tarafından hem ‘5 Yıldızlı Havalimanı’ hem de ‘5 Yıldızlı Kovid-19 Önlemli Havalimanı’ olarak değerlendirilmesi

İstanbul Havalimanı’nın, global aktarma merkezi havalimanları arasında Doha, Hong Kong, Münih, Seul Incheon, Şanghay, Singapur ve Tokyo’nun ardından dünyada ‘5 Yıldız’ alan 8. hub havalimanı olduğuna dikkat çeken Samsunlu “Havalimanlarında uygulanan Kovid-19 tedbirleri açısından da ‘5 Yıldızlı Kovid-19 Önlemli Havalimanı’ ödülünü alan dünyada dördüncü havalimanı olduk. Her iki ünvanı dünyada aynı anda taşıyabilense ikinci havalimanıyız. İstanbul Havalimanı diğer tüm özelliklerinin yanı sıra ‘5 Yıldız’ alan havalimanları arasında en büyük terminale sahip olanı. İGA olarak, İstanbul Havalimanı’nda önce hayali gerçeğe, şimdi de gerçeği liderliğe taşıdık. Böylesi bir başarıyı gerçekleştirebildiğimiz için ülkemiz adına gururlu ve de mutluyuz” şeklinde konuştu.

“Bu, hak edilmiş bir başarı!” Verilen ödülleri değerlendiren Skytrax’in CEO’su Edward Plaisted ise “İstanbul Havalimanı’nın prestijli 5 Yıldızlı Havalimanları arasına katılmasından büyük bir mutluluk duyuyoruz. Bu, İstanbul Havalimanı’ndaki yüksek standartların sağlanmış olduğunu gösteren hak edilmiş bir başarıdır. İstanbul Havalimanı, 3 buçuk yılda tamamlanan 90 milyon yolcu kapasitesine sahip terminaliyle dikkat çeken bir mühendislik başarısı. Bu büyük havalimanının yolcu olanakları etkileyici çeşitlilikte ve farklı terminal bölgelerine erişim oldukça kolay” ifadelerini kullandı. İstanbul Havalimanı’nın 5 Yıldızlı Kovid-19 Havalimanı Güvenlik Derecelendirmesini de almaya hak kazandığını belirten Edward Plaisted şöyle devam etti: “Bu derecelendirme, havalimanının koronavirüs yayılımını azaltmak için aldığı kapsamlı önlemlerin yanı sıra tüm bu protokollerin uygulanmasını sağlayacak ayrı bir Hijyen Takımının hayata geçirilmesi gibi kapsamlı önlemlerden oluşmaktadır.” www.tbmag.co.uk 49

BUSINESS

Yıldız Holding’te hem dijital hem kültürel dönüşüm yaşanıyor Pandeminin getirdiği yeni normalle birlikte iş dünyası kendini yepyeni bir dünyanın içinde buldu. Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ülker, bu yeni dünyaya uyum sağlarken aynı zamanda “kültürel bir dönüşüm” olarak tanımladığı “dijital dönüşüm” sürecinde yaşadıkları değişimi, yenilikleri ve gelecek planlarını anlattı.

üm dünya bir taraftan pandemi ile mücadele etmek için yöntemler geliştirmeye, hastalığın yaygınlaşmasını yavaşlatmaya yönelik karantinalar uygulamaya koyarken pandemi dünyayı yeniden şekillendirmeye devam ediyor. Özellikle iş dünyası pandeminin zorunlu kıldığı geleceğin teknolojilerine oldukça hızlı uyum sağlamakiçi çalışıyor. Türkiye’de iş dünyasının önemli temsilcilerinden Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali

50 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

Ülker de pandemi döneminde yaşadıkları değişim süreçleriyle ilgili açıklamalarda bulundu. Yıldız Holding ve şirketlerinin dijitalleşme çalışmalarına ilişkin bilgi veren Ali Ülker, Covid-19 pandemisinin iş dünyasını, şirketleri, iş yapma şekillerini tümüyle değiştirirken, hızlı bir biçimde tam bir dijital dönüşümü de zorunlu kıldığını ifade etti. Ülker, birçok sektörün Covid-19’dan olumsuz etkilendiğini, değişime hızlı adapte olan ve bu süreci iyi yöneten firmaların bu krizden başarıyla ve daha güçlü biçimde çıkabildiğini söyledi. Dijital dönüşümü aynı zamanda kültürel bir dönüşüm Yıldız Holding’de dijitalleşme süreci pandemiden çok önce başlamış olsa da pandeminin bu geçiş sürecini hızlandırdığını ifade eden Ülker, “Biz Yıldız Holding için bu dijital dönüşümü kültürel bir dönüşüm olarak düşünüyoruz. Yıkmadan yeniyi keşfetmek zor oluyor. Mevcut sistemleri yıkmamız gerektiğini düşünüyoruz ki; yeni sistemlere yer açılsın” şeklinde konuştu. Geçen yıl Murat Ülker’in, Yıldız Holding’de disruption ekipleri projesini hayata geçirdiğini

/ AKTÜEL HABER

ifade eden Ülker “Bu ekipler, gönüllü çalışanlarımızdan oluşuyor. Disruption gruplarından faaliyet alanlarımıza pozitif etkisi olacak yeni iş fikirleri geliyor. Bu fikirleri işimizin geleceği açısından dikkatle inceliyor ve uygun olanları hayata geçiriyoruz. Bu anlamda ‘disruption’a sürekli devam ettiğimizi, çalışma modellerimizi gerekirse altüst ederek daha verimli modellere ulaşmak için çalıştığımızı söyleyebiliriz” dedi. Bahsettiği kültürel dönüşümü sağlamak ve dijital farkındalık yaratmak için uzun yıllardır aynı şekilde iş yapmaya alışmış olan üst yönetime de dijital eğitimler verdiklerine dikkat çeken Ülker süreci anlatmaya şöyle devam etti: “Aynı zamanda orta kademedeki iş süreçlerini yürüten, operasyonel kararları alan yöneticilerimiz için Koç Üniversitesi ile iş birliğine giderek derinlemesine bir eğitim programı oluşturduk. Bu eğitim programını da ‘Data Navigator’ olarak isimlendirdik.”

Yeni nesil çok daha donanımlı Dijitalleşme süreçlerini anlatmaya devam eden Ali Ülker, veriyi iyi kullanabilmenin bilincinde olduklarını, şirket içinde bu konuyla ilgili iyi bir mühendislik çalışması yapmaları gerektiğini söyledi. Yeni neslin bu konuda çok daha donanımlı olduğunu aktaran Ülker, “Bu nedenle yeni mezunlara bu konuda fırsat vermek istiyoruz ve bununla ilgili de bir program başlattık. Genç üniversite mezunlarını, özellikle de yazılım alanındaki genç yetenekleri bünyemize katıyoruz” dedi. Ali Ülker “Gençlerden alacağımız katkıyı kendi kurumsal uzmanlık ve deneyimimizle birleştirdiğimizde ortaya güzel bir çalışma çıkacağına inanıyoruz. Yani yazılım ve programlama faaliyetlerini üniversite mezunu genç arkadaşlar sürüklerken, içerideki yöneticilerin deneyiminden de istifade edecekler. Böylece birbirini destekleyen ve tamamlayan iki grubun sinerjisiyle verimli, farklı bir sistem ve dijital platform oluşturmuş olacağız” ifadelerini kullandı.

Ofis otomasyonu üzerinde çalışıyoruz Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ülker, mevcut performans sistemlerinin yeni dün-

ya düzeninde yetersiz kaldığını belirterek, mesai kavramında da değişiklik olduğunu anlattı. “Eskiden saat 08.30-17.30 arasında iş yerinde olmak mesai için yeterliydi” diyen Ülker, evden çalışma sistemiyle verimlilikte de artış beklentisi oluştuğunu kaydetti. Ofis otomasyon sistemlerinde Endüstri 4.0 kavramının daha çok fabrikalardaki verimliliği artırma odaklı geliştiğini aktaran Ülker, “Fabrika kadar ofiste de otomasyon önemli. Şu ana kadar ofiste otomasyon çalışmaları ağırlıkla data işlemeye yönelikti. Fakat veri analitiği dediğimiz raporlama sistemleri ve karar mekanizmalarını etkileyen, hatta sizin adınıza karar verebilen süreç ve mekanizmalar da mutlaka ofis otomasyonuna dahil edilecektir. Bu otomasyon çalışmalarını geliştirmek üzere de çalışmalarımız bulunuyor” şeklinde konuştu. Genç yönetim kurulu üyesi Yahya Ülker’in Yıldız Ventures adında bir girişimi olduğunu belirte Ali Ülker, şöyle devam etti: “Onlar da start-up’larla ‘İşteki dönüşümü acaba start-up’ın gücünü kullanarak nasıl değerlendiririz?’ konusuna odaklanarak çalışmalara devam ediyor. Konuyla ilgili başka alt stratejilerimiz de mevcut ama ana odağımız kütlesel değişim. Dijital dönüşüme ağırlıklı olarak Data Navigator sistemi ve otomasyon, performans otomasyonu ve ofis otomasyonu konuları ekseninde bakıyoruz.”

www.tbmag.co.uk 51

ŞEHİR VE YAŞAM Global boyutta faaliyet gösteren bir şirket olduklarına vurgulayan Ülker, “Çin’deki ekiple de bazı işleri yürütmemiz gerekiyor. Amerika, İngiltere, Nijerya veya Hindistan’daki fabrikalardaki iş ve süreçlerle ilgili konular da ortaya çıkabiliyor. Bu farklı ülke ve kıtalardaki birimlerin birbiriyle interaktif olarak çalışabilmesi, iş süreçlerini tanımladıktan sonra bu süreçlerin sistematik ve dijital olarak sisteme aktarılması çok önemli. Sistem otomasyonu sayesinde fiziki engelleri, mesafeyi ve zaman engelini ortadan kaldırıyoruz. Bunu başarabilmek için de iyi bir süreç yönetimi gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Çalışanların sadece üçte biri ofiste Pandeminin getirdiği ‘yeni normal’le birlikte çalışma ortamının da çok fazla değiştiğine dikkat çeken Ali Ülker “Şu anda çalışan arkadaşlarımızın yalnızca üçte biri ofiste bulunuyor. Diğerleri uzaktan çalışıyor. Bu noktada sosyal aidiyet konusu önem arz ediyor. Çünkü eskiden yüz yüze görüştüğümüz, her gün gördüğümüz arkadaşlarımızı haftada bir, ayda bir görür hale geldik” dedi. Uzaktan çalışma ile yüz yüze yapılan toplantıların yerini dijital toplantıların aldığını aktaran Ülker, buna bağlı olarak toplantı sürelerinin de kısaldığını söyledi. “Eskiden 90 dakikada bitirdiğimiz toplantılar, daha odaklı gittiğimiz için şimdi 45 dakikaya düştü. Dijital dönüşümle beraber toplantıları daha hedef odaklı ve kısa tutmak, uzun vadede ise mümkün olduğu kadar toplantıları azaltmak gerekiyor” diyen Ülker yeni toplantı düzenini şöyle anlattı: “Artık dijital ortamda görev dağılımının farklı şekilde platformlar üzerinden yapılması ve iş yapma kültürünün buna göre şekillendirilmesi önemli. Eski düzendeki gibi sabit olarak belli saatlerde, belli konular hakkında toplantı yapmak gerekmiyor. Fikir üretmek, konsept geliştirmek için toplanmaya tabii ki ihtiyaç var ancak yeni düzende işleri görüşmek için toplanmaya gerek olmaması gerektiğini, toplanılsa bile 5-10 dakikalık çok kısa seanslarla işi sonuçlandırmak gerektiğini düşünüyorum.”

Dijitalleşmenin önündeki engel; Alışkanlıklar Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ülker, dijitalleşmenin önündeki en önemli ve en büyük kültürel engellerden birinin geçmişteki iş yapma alışkanlıkları olduğuna dikkat çekti. Alışılmışlıkları inovasyonla aşmanın mümkün olabileceğini vurgulayan Ali Ülker, inovasyonda süreç otomasyonuna büyük önem verdiklerini söyledi. 52 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

Dijitalleşmenin planlamalara da büyük katkısı olduğunu belirten Ülker “Yurt dışıyla birlikte 61 fabrikamız bulunuyor. Bunların tedarik zincirini birbirine entegre edebilmek, üretim planlarının üstesinden gelebilmek, işleri global olarak yürütebilmek, yönetebilmek, ürünlerin pazara zamanında doğru şekilde ulaşmasını sağlamak ve dağıtım ağımızı kontrol etmek ancak dijital planlamayla söz konusu olabiliyor. Sistem otomasyonumuz sayesinde iyi bir değer zinciri yönetimi gerçekleştiriyor ve bütün bu global ölçekteki faaliyetlerimizi verimli ve sorunsuz şekilde yürütüyoruz” dedi.

Tüm şirketleri birbirine entegre edeceğiz Holding şirketlerinde Godiva ile Pladis’in de kendi arasında yeni bir platform, ortak bir veri havuzu üzerinden nasıl iletişim kurabileceği ve yönetebileceği üzerine bir çalışma yapacaklarını belirten Ali Ülker, çelışmayı şöyle özetledi: “Godiva ile Pladis’ten başlayarak tüm şirketlerimiz için Master Data planlaması yapacağız. Tüm şirketleri birbirine entegre edecek bu projemiz, minimum 2 sene sürecek ve global ölçekte bir çalışma olacak. Önümüzdeki dönemde tüm şirketlerin belli bir platform üzerinde birbiriyle bütünleşmiş bir sinerji ortamı oluşturması, Master Data ile anında veri akışını sağlayabilmek çok önemli.” e-ticaret platformlarının ticari hayatı tamamen farklı bir boyuta çektiğini aktaran Ülker, Yıldız Holding olarak Türkiye’de yine bir ilke imza attıklarını ve e-Star adı altında e-ticaret platformlarına hizmet götüren bir satış örgütü kurduklarını açıkladı. Ülker “Bu satış örgütü, sadece dijital şirketlere hizmet veriyor ve pazarlama olarak konvansiyonel perakendeye göre oldukça farklı yöntemlerle çalışıyor. Ürün gamını da klasik perakendede satılan ürün gamından farklılaştırmaya çalışıyoruz. Dolayısıyla e-Star oluşumu, yine sektöre yenilik kazandırdığımız çalışmalardan biri oldu” şeklinde konuştu.

BUSINESS

2021’de Online Satışa Başlanır mı? Benim online satışa başlayacaklara tavsiyem her zaman için kendi web siteleri, Amazon, eBay ve ETSY gibi pazaryerleri ve sosyal medyayı birlikte kullanmaları.

u köşede yayınlanması için 2019 yılında kaleme aldığım son yazımda herkes gibi benimde Çin’de başlayan Corona virüs sorununun dünya’yı ne şekilde etkileyeceğinden haberim yoktu. Daha sonraki yazılarımda da vurguladığım gibi; pandemi süreci daha fazla insanın online alışverişe yönelmesi sonucunu doğurdu. İnsanların tüm ihtiyaçlarını internetten gidermeye alışmasıyla birlikte geri dönüşü olmayan bir dönemin başladığını söyleyebiliriz.

Murat Buyurgann muratbuyurgan.com

Pandeminin bir sonucu olarak bazı mağazalar geçici bazı mağazalar ise kalıcı olarak kapanmaya başladı. Mağazalar açık olduğu dönemde ise başka sorunlarla karşılaştı; tedarik zinciri ve stok sorunlarının yanı sıra kapalı yerleden uzaklaşmak isteyen insanların alışverişlerini internete kaydırması.

ve düşük yatırım sermayesi ile işe başlamak isteyenler için Amazon’un sunduğu bir çok fırsat var. Shopify gibi hazır yazılımlarla oluşturulacak online web siteleri satışa başlamak başlangıçta daha cazip gözükse bile, web sitesine çekilecek potansiyel müşteriler için harcanması gereken Google reklam bütçeleri çoğu zaman karlılık konusunda sıkıntı yaratabiliyor. Bu sebeple benim online satışa başlayacaklara tavsiyem her zaman için kendi web siteleri, Amazon, eBay ve ETSY gibi pazaryerleri ve sosyal medyayı birlikte kullanmaları. Her bir kanalın kendi içinde avantajları ve dezavantajları olmakla birlikte; tüm bu kanalları bir uyum içerisinde yönetebildiğinizde, bir yıl içerisinde karlı bir iş modeli oluşturmak çok da zor değil. Örneğin bazı ürün grupları için Amazon’un FBA iş modeli uygun olmuyor. Bazı ürünler ETSY gibi pazaryerine kabul edilmiyor veya ürüne o pazaryerinin kullanıcıları tarafından talep olmuyor. Online satışa yeni başlayacak birisinin ilk yapması gereken satış yapacağı kanalları incelemeye başlaması ve mümkünse bir eğitim alması. Bütçesi müsait olanların ise işe ilk başladıkları birkaç ayı bir danışmanla yürütmelerinde fayda var. Amazon, eBay, ETSY, Shopify, SEO, Google Adwords gibi konularda internette ücretli ve ücretsiz bir çok eğitim bulunabiliyor. Bu eğitimler arasından size en uygun olanını seçip kendinizi geliştirebilirsiniz. Bizim şirketimizin de uzun zamandır üzerinde çalıştığı online kurslarımız çok yakında başlayacak. Turkish British okuyucuları bu kurslara katılmak isterse, özel indirimlere sahip olacaklar. Daha önceki yazılarıma www.muratbuyurgan. com adresinden ulaşabilir, sosyal medya hesaplarımdan Amazon FBA ve Ebay satıcılığı deneyimlerimi takip edebilir ve sorularınız varsa bana iletebilirsiniz. 2021 yılının herkese önce sağlık sonra başarı getirmesi dileğiyle...

Tedarik zincirinde oluşan sıkıntılar online satıcıları da etkilemiş olmakla birlikte Pandemi sürecini Amazon çok iyi yönetti ve yönetmeye devam ediyor. Vu bu süreç Amazon’a kullanıcı kaybettirmediği gibi, yeni üyelere sahip olmasını ve mevcut kullanıcılarının daha fazla alışveriş hacmi yaratmasını sağladı. Online satıcılar için Amazon tek satış olanağı olmamakla birlikte; özellikle bir deposu olmayan www.tbmag.co.uk 53

BUSINESS

Transfergo, Silicon Valley ile büyüyecek Yurt dışında yaşayanların banka işlem ücretleri ödemeksizin ülkelerindeki yakınlarına para göndermelerini sağlayan para transfer şirketi TransferGo, yenilikçi şirketlerin yatırımcılarına cesur ﬁkirlerini hızla ileri taşımaları için destek veren Silicon Valley’den 4 milyon sterlin ﬁnansman sağladı.

ünyanın en hızlı büyüyen para transfer şirketlerinden biri olan TransferGo, 2021 yılına büyüme hızına hız katacak bir ortak ile başladı... TransferGo, dünyanın en yenilikçi şirketlerinin bankası olarak tanınan Silicon Valley Bank’in (SVB) Birleşik Krallık şubesinden 4 milyon sterlin finansman sağladığını duyurdu.

En mükemmel ortak; SVB Bu önemli gelişmeyi değerlendiren TransferGo’nun CEO’su ve Kurucu Ortağı Daumantas Dvilinskas “Bugün, Silicon Valley Bank ile kurduğumuz, iki taraf içinde kazançlı ve çok değerli olacak bir ilişkinin başladığı gündür. Silicon Valley Bank, start-up şirketlere destek olma ve inovasyon şirketlerine destek ve danışmanlık sağlama alanındaki mirasıyla salgın sürecinde ve yeni büyüme dönemimizde bize eşlik edecek en mükemmel ortak” şeklinde konuştu. Silicon Valley Bank’in Direktörü Craig Fox ise “TransferGo daha fazla 54 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

sayıda müşterinin, dünyanın bir yerinden başka bir yerine para gönderebilmesini sağlamayı hedefliyor. Bu nedenle, daha hızlı, daha ucuz ve daha erişilir bir çözüm sunmak için inovasyon döngüsünü genişletiyor. Bu süreçte onların büyüme hikâyesinin bir parçası haline gelmeyi sabırsızlıkla bekliyor, TransferGo ile ortaklığımızı güçlendirmekten büyük heyecan duyuyoruz” dedi. TransferGo bu işbirliği sayesinde gerçek zamanlı ödemeler platformunu tüketiciler, küçük ve orta ölçekli işletmeler ve kurumsal müşteriler için daha da geliştirecek ve genişletecek.

Milyonlarca göçmene düşük maliyetli hizmet İnovasyon şirketleriyle ortaklık kurma alanında 35 yıllık deneyimi olan SVB’nin finansal uzmanlığı TransferGo’nun dijital ödeme dönüşümü konusunda hızlı bir program izlemesini sağlayacak. Para transferleri salgın ortamında bile finansal katılımın başlıca dayanak noktasını oluşturuyor ve bu ortaklık, TransferGo ve SVG’nin, ülkelerine hızla, güvenle ve düşük maliyetle para göndermek isteyen milyonlarca göçmene hizmet verme konusundaki kararlılığını gösteriyor. Piyasada yıl boyunca süren dalgalanmalara rağmen, kendi kanalları aracılığıyla gerçekleştirilen yurt dışı transferlerin son mali yılda %117’yi aşan oranda büyüyen TransferGo, bu doğrultuda adımlar atmaya devam ediyor. Sağlanan finansman TransferGo’nun gerçek zamanlı transferler hizmeti ve dünya üzerindeki 2,5 milyon müşterinin yurt dışına TransferGo aracılığıyla saniyeler içinde düşük maliyetle para göndermesine olanak tanıyan kendi özel “local-in, local-out” modeli için kullanılacak.

/ AKTÜEL HABER

Her 5 kişiden biri ‘FinTech“ uygulaması kullanıyor Finansal teknolojiler ya da kısa adıyla FinTech çözümleri, covid-19 pandemisinin de büyüyen etkisiyle hayatımızda giderek daha fazla rol almaya başladı. Siber güvenlik kuruluşu ESET’in araştırmasına göre dünya genelinde tüketicilerin yüzde 40’ı en az bir ﬁnansal teknoloji uygulaması kullanıyor.

er tür parasal transfer ve değişim odaklı hizmet sağlayan finansal teknoloji çözümlerinin doğru şekilde korunması her zamankinden çok daha büyük bir öneme sahip. Siber güvenlik kuruluşu ESET, bu teknolojilerin bu denli öne çıkması nedeniyle İngiltere, Amerika, Avustralya, Japonya, Meksika ve Brezilya’dan 10 bini aşkın tüketici ve kıdemli şirket liderinin katıldığı bir FinTech araştırması gerçekleştirdi. ESET bu araştırmayla, koronavirüs kısıtlamalarını göz önünde bulundurarak dünyamızda finansal teknolojinin ve siber güvenliğin finans güvenliği üzerindeki etkilerini irdelemeyi hedefliyor.

Bir uygulama kullananlar yüzde 40 ESET, tamamı 2021 yılının başlarında açıklanacak araştırmanın ortaya çıkan ilk verilerini paylaştı. Buna göre dünya genelinde tüketicilerin yüzde 40’ı, 1 ila 3 FinTech uygulaması kullanıyor. Dört veya daha fazla finansal teknoloji çözü-

münü düzenli kullanan tüketiciler ise ‘FinTech kullanıcıları’ olarak nitelendiriliyor. Bunların oranı ise yüzde 22 düzeyinde. Yani dünya genelinde her 5 kişiden biri ‘FinTech“ yazılım ve uygulamalarını oldukça yoğun kullanıyor. FinTech kullanıcılarının yüzde 63’ü güvenlik yazılımı ile cihazlarının tümünü koruma altına alıyor. Bir veya üç çözüm kullanan yüzde 40’lık bölümün ise yalnızca yarısı, kişisel cihazlarında güvenlik yazılımı bulunduruyor.

Gelişen teknoloji siber güvenliği zorunlu kıldı Yaşamımız gittikçe daha dijital hale gelirken ve covid-19’un olumsuz etkilerini yenmeye uğraşırken, en hassas finansal bilgilerimizi paylaştığımız cihazların ve teknolojilerin en yüksek standartlarla korunması daha da büyük önem kazanıyor. ESET Global İş Geliştirme Direktörü Ignacio Sbampato, “Dünya genelindeki finansal teknoloji araştırmamız sayesinde yeni ve mevcut teknolojilere karşı yaklaşımları inceleme fırsatı bulacağız“ yorumunda bulundu. Teknoloji kullanımının kişisel ve profesyonel anlamda getireceği riskleri anlama ve bu risklerle mücadele etme konusunda insanlara yardımcı olmak istediklerimi belirten Sbampato, “Bu amaç doğrultusunda küresel teknoloji alanındaki akımların nabzını tutuyoruz. Ayrıca her zaman en yüksek standartlarda güvenliğe sahip olduklarından emin olmak amacıyla tüketicileri ve şirketleri, ürünlerimiz ve hizmetlerimiz konusunda bilgilendirme olanağına sahip olacağız“ dedi. www.tbmag.co.uk 55

BUSINESS

Longevita, İngiltere’nin en hızlı büyüyen 31. şirketi Sağlık turizminde başarılı yükselişini her yıl arttırarak devam eden Longevita, Birleşik Krallık’ta son üç yıldaki satışlarıyla İngiltere’nin en prestijli iş dünyası listesi “The Sunday Times Virgin Atlantic Fast Track 100”e 31’inci sıradan girdi. Longevita aynı zamanda listede yer alan tek Türk şirket!

012 yılında Londra merkezli kurulan Longevita, İstanbul ve İzmir’deki ofisleriyle sağlık turizm hizmeti sunuyor. Ağırlıklı olarak Birleşik Krallık, İrlanda, ABD, Kanada, Fransa ve Avustralya’dan gelen hastalara, işlem öncesi ve sonrası için danışmanlık veriliyor. Gerekli incelemelerin ardından uygun görüldüğü takdirde hastalar Türkiye’de uluslararası akreditasyona sahip özel hastanelerde saç ekimi, plastik cerrahi, diş estetiği ve göz cerrahisi işlemleri yapan alanında uzman cerrahlara yönlendiriliyor. Son üç yılda Birleşik Krallık’ta yerleşik 10.000’e yakın hastayı ameliyat etmiş olan, Londra ve Türkiye’deki Longevita son 3 yılda satışlarında ortalama %74,37’lik büyüme başarısı gösterdi. Longevita bu başarılı büyüme hızı ile İngiltere’nin en prestijli iş dünyası listesi “The Sunday Times Virgin Atlantic Fast Track 100”e 31’inci sıradan girdi. Longevita aynı zamanda listedeki tek Türk şirket olma ünvanını da taşıyor.

56 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

Ödül törenine Başbakan Boris Johnson da katılacak The Sunday Times Virgin Atlantic Fast Track 100 ödül töreni 19 Mayıs 2021’de Başbakan Boris Johnson, Maliye Bakanı Rishi Sunak ve Sir Richard Branson’ın yanı sıra Huel, Gymshark, Boxpark, BrewDog ve diğer Fast Track 100 şirketlerinin kurucularının katılımıyla gerçekleştirilecek. Longevita bu gecede ödülünün sahibi olacak. Listenin açıklanmasının ardından değerlendirmelerde bulunan Longevita’nın kurucusu ve CEO’su Kağan Seymenoğlu, “Bizi Türkiye’ye sağlık turizminde bir numaralı tercihleri yapan hastalarımıza, ve tüm emekleri için Londra, İstanbul ve İzmir’deki ekiplerimize teşekkür etmek isterim. Küresel çapta seyahat kısıtlamaları, sokağa çıkma yasakları ve karantina kuralları uygulanan Covid19 pandemisine rağmen, Longevita’nın sunduğu hizmetlere karşı sürekli artan bir taleple karşılaştık. Bu, Birleşik Krallık’taki hastaların kaliteli ancak uygun fiyatlı kozmetik işlem arayışında olduklarının bir kanıtıdır. Onlara #bethebestversionofyourself (#kendinineniyiversionuol) mottomuz ile hizmet vermekten mutluluk duyuyoruz” şeklinde konuştu. Seymenoğlu, “Longevita kısa süredeki bu başarısıyla yoluna devam edecek, Fast Track 100 tablosundaki tek Türk şirketi olma onurunu taşırken şirket politikası haline getirdiği saygın hizmet anlayışını her zaman sürdürecektir” dedi.

/ AKTÜEL HABER İngiltere’de 24 yıldır en hızlı büyüyen şirketler açıklanıyor Fast Track, son 24 yıldır The Sunday Times ile İngiltere’nin en iyi performans gösteren özel şirketlerinin lig tablolarını yayınlıyor. Şirketler, son üç mali yılda satışlarında bileşik yıllık büyüme oranına göre sıralanıyor. Başvuran şirketlerin Birleşik Krallık’ta kayıtlı olmaları ve bağımsız, borsa kaydı olmayan ve nihai holding şirketleri olmaları şart. Yıllık satışların baz yılda 250 bin sterlini ve son yılda 5 milyon sterlini aşması ve satışlarda sondan bir önceki yıla kadar bir artış gerekiyor. Firmaların 10 veya daha fazla çalışanı olmalı ve işletme kârı mevcut en son hesaplarında en az 500 bin Sterlin olmalı. Araştırma, 2020 yılında Ağustos-Kasım ayları arasında Fast Track tarafından gerçekleştirildi. Şirketlerin çoğu Fast Track araştırma ekibi tarafından telefonla veya video görüşmeleriyle röportaja tâbi tutuldu.

Başarının sırrı; Yüksek düzeyde profesyonellik, kalite ve uzmanlık Longevita’nın, zaman sıkıntısı olan hastaları için işlem öncesi süreci olabildiğince rahat ve ulaşılabilir hale getirmek için, Birleşik Krallık’ta Londra, Manchester, Birmingham, Leeds, Bristol ve Nottingham gibi şehirlerde görüntüleme merkezleri bulunuyor. Hastalar Türkiye’ye gelmeden önce en doğru tedavi planlaması için bu merkezlerde röntgenlerini ücretsiz olarak çektirebiliyor. Longevita’nın ayrıca Londra’daki merkezinde botoks, dolgu uygulamaları, ameliyatsız burun estetiği, ameliyatsız yüz germe ve PRP dahil olmak üzere bir dizi işlem de yapılıyor.

Longevita hastalarının, baştan sona tüm süreç boyunca kendilerini en doğru şekilde yönlendirecek deneyimli takıma güvendiklerini vurgulayan Kağan Seymenoğlu “Longevita takımının karşılıklı iletişimde uyum ve başarısı, yıl boyunca sıklıkla aldığı profesyonel ve üst düzey eğitimle sağlanıyor. Süreç ve sonuçlarından memnun olan hastalar, bu güne kadar bağımsız yorum platformlarında Longevita için 1500’den fazla memnuniyet bildiren yorum bıraktılar” ifadelerini kullandı. Seymenoğlu sözlerini şöyle tamamladı: “Longevita’yı rekabette öne çıkaran ve tıbbi prosedürler için yurt dışına seyahat etmek isteyen hastaların ilk tercihi haline getiren unsurlar, şirketin ödün vermediği politikası; yüksek düzeyde profesyonellik, kalite ve uzmanlıktır. İşletmenin adından söz ettiren büyümesi, sundukları hizmetin kusursuzluğunun ve estetik doktorlarının iş kalitesi ve deneyiminin kanıtıdır. 2

The Sunday Times December 6, 2020

FAST TRACK 100 BRITAIN’S FASTEST-GROWING PRIVATE COMPANIES Rank Rank Company 2020 2019 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98

13 11

10 43 90

21 23

42 48 59

44 25 22 64 89 27 73 24 35 85 18

58 68 28 39

30 37 57 65 2 20 32

99 88

Glencar Construction Kubrick Group National Care Group Safe Fence Lounge Underwear Chilly’s Bottles Huel So Energy Astrid & Miyu Biotiful Dairy Halkin Performance54 PIB Group RIXO Bluefin Trading Oak Security Services Helios Medical Communications Oh Polly One Retail Group VetPartners Source Group International GAP Vehicle Hire Gymshark Transmission Identity Hilltop Honey Kisaco Research Bluebella Saloni MNB Precision Longevita Otto Car South Cliff Dental Group Improveasy Ignition Technology Lazer Lamps Sixty Stores Ooni Milexa Group Apollo Home Healthcare Retearn FinTrU Character.com Total Tiles Tattu Reassured Vanilla Underground Lifeline24 Tropic Skincare Northern Gas & Power Pareto Facilities Management Boxpark Tile Mountain Task Consumer Products BrandAlley Lusso Stone Red Industries Candour Logistics Business Waste Revolution Beauty Prime Global Brisant Secure Harrison Bathrooms Easy Bathrooms Beavertown Brewery OMG How Cheap Cult Beauty Symprove Grenade White Stores Davies Group Technoworld EU Automation Clarity Environmental Vegware Anthesis Group Velocity Commerce Media Zoo Real Wrap Co. BrewDog ME+EM Nurture Landscapes Junkyard Golf Club Bambino Mio CField Construction Manière De Voir Stiltz Fairfax & Favor Precision Resource Group Sykes Holiday Cottages James and James Fulfilment SIAN Wholesale Matchroom Sport Estella Bartlett Sigma Sports Airline Component Services AnTech Aspens Services

Activity

HQ location

Construction contractor Data specialists provider Care provider Security fencing supplier Online lingerie retailer Reusable bottles brand Nutrition brand Energy supplier Jewellery designer and retailer Kefir products maker Serviced offices provider Golf marketing agency Insurance broker Fashion retailer Sports equipment supplier Security guarding services Healthcare communications agency Online fashion retailer Online retailer Veterinary practices Recruitment consultancy Vehicle hire provider Online fitness clothing brand Marketing agency Events agency Honey manufacturer Business events organiser Lingerie retailer and wholesaler Fashion retailer and wholesaler Precision engineering services Cosmetic surgery provider Vehicle hire provider Dental practice operator Energy efficiency consultancy Software distributor Automotive LED lights-maker Online retailer Pizza oven manufacturer Wallpaper and flooring supplier Homecare provider Procurement consultancy Financial regulations consultancy Online merchandise retailer Tile retailer Chinese restaurant chain Life insurance broker Online merchandise retailer Personal alarm systems supplier Beauty products manufacturer Energy management consultancy Facilities maintenance provider Retail and leisure developer Tile retailer Toilet paper manufacturer Flash sales site Bathroom supplier Waste management services Logistics services provider Waste management broker Beauty products retailer Healthcare communications group Lock and handle supplier Bathroom wholesaler Bathroom retailer Brewery Online stationery retailer Online beauty retailer Gut health drinks-maker Sports nutrition brand Garden furniture retailer Specialist professional services Online computer retailer Machine parts supplier Environmental compliance services Compostable packaging maker Sustainability consultancy Online marketplace specialist Creative digital agency Food-to-go manufacturer Brewery Fashion retailer Landscape maintenance Crazy golf course operator Reusable nappy supplier Construction contractor Online fashion retailer Home lift manufacturer Footwear and accessories retailer Recruitment consultancy Holiday cottage rental agency E-commerce fulfilment provider Consumer goods wholesaler Sporting events promoter Jewellery wholesaler and retailer Sports goods retailer Aircraft parts supplier Oil drilling products manufacturer Contract caterer

St Albans Central London Accrington West Bromwich Solihull Central London Hertfordshire Central London South London West London Central London Surrey Central London West London West Yorkshire East London Cheshire Glasgow North London York Central London Glasgow Solihull East London East Sussex Powys Central London Central London Central London Coventry West London West London Crawley Manchester Farnborough Harlow Stratford-upon-Avon Edinburgh Liverpool Staffordshire Central London Belfast Swansea Ipswich Manchester Basingstoke Tamworth Norwich Croydon Gateshead Oxfordshire Brighton Stoke-on-Trent Wolverhampton Central London Middlesbrough Newcastle-under-Lyme Warrington York Kent Knutsford West Yorkshire West Yorkshire West Yorkshire North London Colchester Central London Farnham Solihull Essex Central London Northwest London Stafford Brighton Edinburgh Central London Cambridge Southwest London Bristol Aberdeenshire West London Surrey Manchester Northampton Central London Manchester West Midlands Norfolk Bristol Chester Northampton Surrey Essex Southeast London Kingston upon Thames Braintree, Essex Exeter Worcestershire

Year end Sep 20 Jun 20 Mar 20 Apr 20 Mar 20 Jul 20 Jul 20 Mar 20 Dec 19 Mar 20 Dec 19 Apr 20 Dec 19 Jun 20 Dec 19 Jul 20 Dec 19 Apr 20 Dec 19 Jun 20 Dec 19 Mar 20 Jul 20 Dec 19 Aug 20 Aug 20 Dec 19 Dec 19 Sep 19 Feb 20 Mar 20 Mar 20 Mar 20 Mar 20 Apr 20 Jun 19 Aug 20 Dec 19 Dec 19 Dec 19 Jun 20 Mar 20 Jul 19 Nov 19 Dec 19 Jan 20 Dec 19 Mar 20 Jun 20 Dec 19 Sep 19 Apr 20 Dec 19 Dec 19 Dec 19 Sep 20 Dec 19 Mar 20 Dec 19 Dec 19 Dec 19 Dec 19 Dec 19 Nov 19 Mar 20 Feb 20 May 20 Dec 19 Dec 19 Aug 20 Jun 20 Sep 20 Mar 20 Dec 19 Jan 20 Dec 19 Dec 19 Mar 20 Mar 20 Dec 19 Jan 20 Mar 20 Mar 20 Nov 19 Dec 19 Dec 19 Dec 19 Feb 20 Apr 20 Sep 19 Dec 19 Dec 19 Jun 19 Mar 20 Dec 19 Mar 20 Aug 19 Apr 20

Annual sales Latest sales growth over (£000) three years 441.02% 96,532† 209.50% 18,729* 183.36% 60,763* 182.33% 8,865* 162.20% 13,833* 159.24% 44,141* 130.62% 71,640* 129.35% 202,286* 123.27% 7,612* 121.29% 10,917* 120.72% 15,125 111.37% 12,662* 107.04% 123,321 104.03% 10,516* 101.63% 13,608* 98.48% 7,121* 97.43% 10,974* 94.84% 39,662* 87.80% 39,177* 86.80% 349,000* 86.56% 24,514* 86.14% 23,526 85.98% 260,674* 85.91% 10,468* 83.06% 20,351* 79.11% 11,670* 78.13% 6,880* 77.08% 8,662* 75.66% 11,637* 75.64% 19,778* 74.37% 5,492* 73.39% 20,377* 71.69% 7,096* 69.92% 13,841* 69.73% 28,681 68.89% 7,850* 68.76% 23,273* 67.70% 13,744* 65.21% 5,352* 65.09% 17,708 64.79% 5,651* 63.42% 17,015* 62.42% 27,773 61.48% 7,318 61.07% 14,340* 60.75% 65,113* 60.75% 7,836* 59.60% 6,345 59.40% 51,325* 59.15% 43,978 58.51% 14,131* 57.68% 15,900* 57.66% 34,344* 57.01% 52,695 56.91% 59,420* 56.84% 16,667* 56.50% 41,663 56.49% 80,525* 55.37% 10,190* 54.59% 152,428* 53.55% 21,519 52.99% 12,700* 50.14% 18,610† 49.98% 33,349 49.42% 35,162* 48.73% 9,501 48.57% 123,436* 47.64% 7,518* 46.89% 52,500 46.32% 23,333* 45.18% 168,457* 45.13% 84,434* 45.00% 66,136* 44.73% 35,524 44.58% 45,908 44.40% 27,663* 44.26% 21,542* 44.25% 12,627* 44.16% 10,870* 44.08% 214,896 43.57% 16,667* 43.29% 78,960* 42.86% 17,053* 42.83% 9,317* 42.21% 77,478 41.69% 10,302* 41.68% 27,472* 41.45% 8,450* 41.38% 31,345* 40.73% 76,021 40.62% 17,240 40.58% 49,114 39.87% 192,882 39.81% 6,539* 39.67% 33,770 39.61% 7,090* 39.23% 5,938* 38.96% 69,546*

Staff

Founded

60 335 2,189 11 44 19 120 129 61 21 36 28 1,202 42 10 160 60 209 27 5,422 43 78 455 185 75 51 49 23 34 140 37 45 150 35 32 32 22 50 35 160 26 384 51 30 291 564 24 87 234 390 118 165 239 90 73 16 240 27 61 205 186 43 69 217 131 37 188 32 60 40 3,750 18 237 21 86 454 25 127 210 1,767 74 1,170 265 56 75 28 200 33 122 596 104 34 87 28 117 13 20 3,100

2016 2016 2016 2016 2016 2010 2015 2015 2012 2012 2014 2015 2015 2015 2013 2015 2015 2015 2013 2015 2015 2014 2012 2013 2001 2011 2014 2005 2011 1980 2012 2013 2015 2011 2015 2010 2011 2012 2010 2014 2016 2013 2009 2006 2015 2009 2010 2013 2011 2013 2014 2010 2013 2007 2009 2014 2006 2015 2015 2014 1997 2011 2013 2013 2011 2011 2008 2002 2009 2008 1968 1995 2009 2002 2006 2013 2013 2003 2012 2007 2009 2008 2015 1997 2011 2013 2010 2013 2009 1991 2010 2003 1982 2012 1992 2005 1992 2008

RULES OF ENGAGEMENT

Interesting fact Is constructing the UK’s Covid-19 Vaccine Manufacturing and Innovation Centre in Oxfordshire Plans to have five training programmes running by the new year, more than before the pandemic Provided skincare packs to its 2,000-plus care staff to deal with issues arising from wearing facemasks Provided fencing to NHS Nightingale Hospitals and test centres during the pandemic Says it has recruited 30 new employees since April as sales have tripled Donated £250,000 worth of its insulated bottles to NHS frontline workers in June Has recruited more than 30 staff since March, and launched its new “Hot & Savoury” range in September Began installing solar panels and batteries in customers’ homes in June Offered a 30% discount to NHS staff and teachers during the first national lockdown Says demand has increased during the pandemic as consumers have become more health-conscious Has installed fogging machines and contactless visitor sign-in at its eight London sites Promoted Saudi Arabia’s first ever ladies professional golf tournament, which took place last month Made its 35th acquisition in December — the eleventh this year — since being founded five years ago A third of its order book was cancelled when Covid-19 hit, with sales shifting completely online Sales have spiked during the pandemic and it has doubled its headcount to 21 Saw demand increase from the retail sector during the pandemic Staff worked from home in February due to an office move, coincidentally preparing them for lockdown Provided 6,000 facemasks to Cambodians associated with its charity in the country Dispatches more than 4,000 orders a day to customers in 60 countries Temporarily closed a quarter of its 500 clinics at the start of the pandemic Has recruited 480 new staff for its clients during the pandemic Its 4,500-strong fleet of vehicles is used by utility providers and emergency services Sold a 21% stake to US investor General Atlantic in August, valuing it at more than £1bn Expects sales to double to £20m this year as its clients have increased their digital ad spend Gained experience hosting virtual events when Storm Dennis hit the UK in February Demand quintupled when the pandemic struck and consumers stocked up on honey Has been running virtual events during the pandemic on topics such as artificial intelligence Claims to have held the world’s biggest virtual fashion show in May Released an archive collection instead of its planned clothing lines due to the pandemic Produced parts for the development of Dyson’s ventilators to help treat coronavirus patients Bookings trebled after the first lockdown flight ban to Turkey was lifted in July Offered private-hire drivers a 50% discount on car rental from March to August Four of its practices became urgent care hubs treating emergency dental patients during the spring Is helping homeowners claim the Green Homes Grant for energy-efficiency improvements Achieved record sales for its remote-access software when the country was first asked to work from home Motorsports teams such as McLaren and Toyota use its range of LED vehicle lights Cleared one year’s stock from its warehouse during the first three months of lockdown Bruce Willis, Drew Barrymore and Jake Gyllenhall all showed off their Ooni ovens on social media this year Supplied murals for Netflix’s headquarters in Silicon Valley this year Provided home care for NHS patients at the start of the pandemic, freeing up hospital beds Helped clients source home-working equipment and PPE, and to prepare for the reopening of sites Has hired 250 new employees since March to help clients navigate increased market volatility Donated £3 to NHS charities from every Paw Patrol key workers T-shirt it sold Hired 17 more staff under the first lockdown as business customers renovated their premises Temporary closure of its four restaurants due to lockdown will result in sales falling to £12m this year Has doubled its number of offices, opening four since June to make a total of eight Opened its warehouse on weekends to cope with demand between April and June Calls 1,000 ambulances a month on behalf of its vulnerable users Produced 50,000 conditioning hand sanitisers and 20,000 “calm balms” for key workers In the spring it launched an online energy price comparison service for businesses Donated 1,000 food parcels to the staff of London zoo and Whipsnade zoo over Easter Closed its three sites during the national lockdowns, but was open between July and October Opened its third showroom in June, in Birmingham Had manufacturing capacity and stock available to support clients during the panic-buying of toilet paper Says it has added more than 1,000 new customers daily during the pandemic, and now has 575,000 Its baths, sinks and showers can be found in high-end hotels such as Claridge’s in Mayfair In April, it launched a service to deep-clean industrial premises and help dispose of used PPE Shipping from China and Vietnam posed challenges during their lockdowns earlier this year Has gained more than 3,000 clients for its waste management services since April Online sales have soared by 250% since the coronavirus outbreak began, to £55m Has been providing communications support to clients for Covid-19 treatment and vaccine programmes Furloughed 95% of staff in the spring, but when they returned in July the company had its best sales week ever Its July sales reached an all-time high as housebound customers invested in home improvements Opened nearly 20 new showrooms after the initial lockdown restrictions were lifted in June Opened its new 129,000 sq ft brewery in August, capable of producing 90 million pints a year Has increased staff numbers by 20 since March to cope with extra demand Saw sales of bath soaks and oils soar by 527% during the spring lockdown Reported a record 50% rise in customers in May compared with 2019 Provided energy bars to frontline and NHS staff during the first national lockdown Opened a new warehouse in September and took on an additional 40 people Its claims division continued to operate during lockdown with 90% of staff working from home Set up four new depots to cope with increased demand for laptops during the first national lockdown Has hired 32 staff in the UK, Chicago and Frankfurt since June despite the pandemic Donated £17,000 to charities affected by the pandemic, including the Care Workers Charity Its eco-friendly catering disposables are in demand from businesses becoming Covid-secure Says it has lost no contracts during the pandemic, and that it secured 30 new clients Has handled 2.7 million orders since 2013, sent to 111 countries around the world Wrote and distributed 100 press releases for charities to help Covid-affected communities Provided recipe boxes for low-income households during national and local lockdowns Became carbon-negative in August, and is planting a million trees in the Scottish Highlands Began targeting overseas customers at scale for the first time during the pandemic Set up a zero-interest loan fund during the pandemic for employees in financial difficulty Hopes to launch a sixth crazy golf venue, in Newcastle, next year Experienced a 400% increase in UK online sales of its reusable nappies in April Is transforming the Grade II-listed Bodmin jail, in Cornwall, into a luxury hotel Holds six to nine months’ stock, so was able to safely satisfy demand in lockdown Launched a nationwide recruitment drive and moved into a new HQ in July, despite the pandemic Has donated more than £100,000 to NHS Charities Together during the Covid-19 crisis Helped local authorities hire public-health specialists during the pandemic Has helped house 275 key workers under the NHS Homes scheme Hired 90 full-time staff this year, and its new fulfilment centre went live in November Chose not to raise the price on hand soap and sanitiser — its most sought-after products Its Covid-secure “Fight Camp” in August attracted professional boxers such as Dillian Whyte and Katie Taylor Its online sales have soared, offsetting falling onboard purchases after planes were grounded Opened a second store in September and has hired 30 new full-time employees since March Saw its main market — supplying aircraft spares to airlines — heavily impacted from the spring Saudi Aramco, one of the world's most valuable companies, has been an investor since 2013 Supplied meals to vulnerable families when the first national lockdown closed schools

The Sunday Times Virgin Atlantic Fast Track 100, published annually since 1997, is the definitive league table of Britain’s private companies with the fastestgrowing sales. Companies are required to be in profit, and it excludes technology firms, which are featured in our Tech Track 100 sister table. Criteria: Companies have to be registered in the UK and be independent, unquoted and ultimate holding companies. Sales growth is measured by compound annual growth rate (CAGR) over the latest three financial years. Twentysix of the 100 companies have year-ends after Covid-19 struck in March. Annualised sales have to exceed £250,000 in the base year and not show a drop from the penultimate to the latest year, in which total sales must exceed £5m. Firms have to have 10 or more employees and be making an operating profit of at least £500,000 in their latest available accounts. Recruitment firms, payroll services providers, energy firms and media agencies must show gross profits of at least £5m in their latest accounts. Recruiters’ sales represent the gross sum invoiced to clients. Companies that do not meet the criteria are considered for our 10 Fast Track Ones to Watch programme (page 8). For detailed qualification criteria, see fasttrack.co.uk. Exclusions: Excluded companies include pure property developers, financial trading companies, LLPs and firms with turnover of £500m or more. Data collection: Sources used include Bureau van Dijk’s Fame, Companies House, Experian’s MarketIQ and SimilarWeb. Many companies were nominated by themselves or advisers; others were identified through our research. Where accounts are not available at Companies House, we use draft accounts provided by the companies. Incomplete data: Most small firms file abbreviated accounts. For this reason, sales figures for many companies are not available. Disclaimer: Featured companies are not endorsed or recommended by the sponsors or Fast Track; nor are they necessarily the bestrun companies. The league table is based on historical data and is not necessarily an indicator of present or future performance. Some exceptions were made to the qualification criteria. The compiler’s decision is final and no correspondence will be entered into. Sponsors: Fast Track’s sole source of revenue is from sponsors. We would like to thank Virgin Atlantic, our title sponsor for 13 years, and our main sponsors BDO, DHL Express and N+1 Singer; as well as awards event sponsors Charles Russell Speechlys, The Office Group and BMW.

www.tbmag.co.uk 57 Send nominations for next year or sponsorship inquiries to fasttrack.co.uk or info@fasttrack.co.uk

BUSINESS

Birleşik Krallık ve Türkiye “English Together” Projesi’nde buluştu Millî Eğitim Bakanlığı, British Council ve Sabancı Vakfı ile İngilizce öğretmenlerinin mesleki ve bireysel gelişimlerine destek olmak için kolları sıvadı, “English Together” Projesi’ni başlattı. Üç yılda 37 bin İngilizce öğretmeni ile yaklaşık 16 milyon öğrenciye ulaşılması planlanan projesinin hedeﬁ, 81 ildeki İngilizce öğretmenleri...

illî Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü, British Council ve Sabancı Vakfı iş birliğinde İngilizce öğretmenlerinin sürekli mesleki gelişimlerinin desteklenmesi amacıyla “English Together” Projesi hayata geçirildi. Üç yılda 37 bin İngilizce öğretmeni ile yaklaşık 16 milyon öğrenciye ulaşılması hedeflenen proje, Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Birleşik Krallık Ankara Büyükelçisi Sir Dominick Chilcott, Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürü Adnan Boyacı, Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, Sabancı Vakfı Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan, British Council Eğitim Direktörü Ayşen Güven ve öğretmenlerin katıldığı toplantı ile duyuruldu.

58 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

Projenin hedefi tüm Türkiye... Proje, ortaokullarda görev yapan İngilizce öğretmenlerinin mesleki ve bireysel gelişimlerini destekleyerek modern dil öğretim yöntem ve tekniklerini teşvik etmeyi ve yabancı dil öğretiminin etkinliğini artırmayı amaçlıyor. Ankara’da 19 ilçede 550 İngilizce öğretmeni ve 50 binden fazla öğrenciye ulaşılan ve pilot aşaması tamamlanan projenin tüm Türkiye’de yaygınlaştırılması ve üç yılda 37 bin İngilizce öğretmeni ile yaklaşık 16 milyon öğrenciye ulaşılması hedefleniyor. Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, projenin tanıtım programında gerçekleştirdiği konuşmasında, “Yabancı bir dil bilmek bireysel, ulusal ve uluslararası boyutlarıyla ele alınması gereken bir ihtiyaç ve eğitimin tartışmasız bir unsuru. Biz yabancı dil eğitiminin; ekonomik kalkınmamız, bilim ve teknolojide ilerlememiz, kültür ve sanatta gelişmemiz için kısacası hayalini kurduğumuz geleceğimiz için olmazsa olmaz olduğunun bilincindeyiz. Bu saiklerle eğitimin her kademesinde yabancı dil becerilerine gerekli yatırımı yapmak, stratejiler geliştirmek bizim için millî bir ödev.” dedi. Yabancı dil eğitimindeki dönüşümü yeni bir bakış açısıyla ele alarak yol haritasını 2023 Vizyon Belgesi’nde ortaya koyduklarını belirten Selçuk, öncelikli hedeflerinin, dil öğretim standartlarının ve sınıf içi uygulamaların geliştirilmesi olduğuna dikkat çekti. “Ülkemizdeki çok sayıda uygulama ve tecrübeyi destekleyecek kendi öğrenme kültürümüze, okul iklimimize, ihtiyaçlarımıza yönelik işlevsel bir model oluşturmak istiyoruz” diyen Bakan Selçuk, “İngilizce Öğretmenlerinin Sürekli Gelişimi Programı” ve bu kapsamda yürütülen “English Together” projesiyle bu modele yönelik oldukça önemli bir adım attıklarını, Türkiye’ye özgü bir model geliştirdiklerini vurguladı. “Öncelikle literatürü değil, sahayı esas aldık. Sahadan literatüre gittik.” diyen Bakan Selçuk, “Mesleki dayanışmayı, iş birliğini, örnek uygulama ve etkinlikleri içeren pratik ve işlevsel, kendimize özgü bir model ortaya koyduk” ifadesini kullandı.

/ EĞİTİM “Birleşik Krallık ve Türkiye arasındaki en değerli iş birliği” Proje kapsamında Bakanlık olarak öğretmenlerin mesleki süreçlerini ve gelişimlerini kendilerinin değerlendirip geliştirebilmeleri için Türkiye’de ve Birleşik Krallık’ta Edinburgh College’de eğitimler düzenlediklerini ifade eden Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, bu süreci desteklemek için pilot uygulamanın yapıldığı Ankara ilinde “Mesleki Öğrenme Toplulukları”nı kurduklarını söyledi. “Ankara’nın 19 ilçesinden İngilizce öğretmenlerimizin yer aldığı 9 gruptan oluşan bu topluluklar, yüz yüze ve çevrim içi toplantılarla bir araya geldi; yaşadıkları zorlukları, çözüm yollarını, tecrübeleri paylaşarak birbirlerine destek oldular, ayna tuttular. Müfredatı destekleyen sınıf dışı aktiviteler yaptılar, bunları paylaştılar, birbirlerine örnek ve ilham kaynağı oldular.” diyen Selçuk, projenin yayılımı için pilot uygulamayı genişlettiklerini, 23 ilde eğitimleri başlattıklarını ifade etti. Tanıtım Programına katılan Birleşik Krallık Ankara Büyükelçisi Sir Dominick Chilcott, “Bu projenin binlerce İngilizce öğretmeni ve milyonlarca öğrenci için önemini düşündüğümde, bu çalışmayı Birleşik Krallık ve Türkiye arasındaki en değerli iş birliği olarak gördüğümü de belirtmek isterim” dedi.

“Dil öğrenimi gençlerin dünyaya açılan penceresidir.” Törende konuşma yapan Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, “İngilizce, bugün küresel iletişim dili olarak kabul ediliyor. Tüm dünyada bilimsel çalışmaların yüzde 90’a yakını İngilizce dilinde yapılıyor. Dil öğrenimi gençlerin dünyaya açılan penceresidir. Ülkemizde nitelikli İngilizce eğitimi yaygın olarak sağlandığı takdirde, gençlerimiz dünyanın her yerinden bilimsel kaynaklara birinci elden ulaşabilecekler. Ve bu sayede dünya ile bağları daha da kuvvetlenecek” ifadelerini kullandı. “Sabancı Vakfı olarak, yıllardır desteklediğimiz projelerden biliyoruz ki; sosyal değişim zaman istiyor, birliktelik ve iş birliği gerektiriyor” diyen Sabancı konuşmasını şöyle sürdürdü: “Sivil toplum, özel sektör ve kamu kurumları arasındaki iş birliklerine her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Ben buna başarı üçgeni diyorum. Dünyanın pek çok ülkesinde eğitim ve kültür alanında çalışan, İngilizce öğretiminde otorite kabul edilen British Council’ın varlığı bu projeye güven veriyor ve güç katıyor. Öğretmeni her zaman merkeze koyan ve eğitim vizyon belgesindeki hedefleri bir bir hayata geçiren Sayın Bakanımızın da bu projeye liderlik etmesi hepimiz

için çok kıymetli. Ülkemizin her yerinde eğitim ve öğretmenlerle ilgili pek çok proje gerçekleştiren Sabancı Vakfı olarak “English Together” projesinin paydaşı olmaktan gurur duyuyoruz” dedi. “English Together Projesi’ni planlarken, British Council’un İngilizce alanında dünya çapında yürütmüş olduğu büyük çaplı projelerden edindiğimiz tecrübelerden yararlandıklerini belirten British Council Eğitim Direktörü Ayşen Güven “Küresel bir bakış açısıyla harmanlanmış ulusal bir model kurgulamak üzere yola çıktık. Önceliğimiz projemizin 81 ile yayılımını sağlayacak uzun vadeli bir iş birliği modeli kurgulamak ve öğretmenlerimizin mesleki gelişimlerini desteklemek” şeklinde konuştu.

www.tbmag.co.uk 59

BUSINESS

Özel Tasarımlar, Haremlique Istanbul Köşesi’nde

Haremlique Istanbul, İngilizlerin kalbini fethetti Mart ayından itibaren dünyaca ünlü Harrods’da ürünleri sergilenen Haremlique Istanbul, pandemi döneminde Harrods. com üzerinden satışlarına devam etti. Haremlique Istanbul ürünlerine olan ilgiyi değerlendiren Caroline N. Koç “İngiltere’de Harrods müşterilerinin ilgisi ve olumlu geri dönüşleri bizi son derece mutlu etti” dedi.

ünya çapında seçkin satış noktalarında ürünleri yer alan Haremlique Istanbul, geçtiğimiz Mart ayında beri tasarımlarını İngiltere’nin başkenti Londra’da bulunan Harrods Mağazası’nda müşterilerin beğenisine sunuyor. Dünyanın önde gelen lüks mağazalarından biri olan Harrods’ın “Yatak Odası ve Banyo” bölümünde açılan Haremlique Istanbul Köşesi, markanın farklı tasarımlarına ev sahipliği yaparken, mağazanın web sitesi üzerinden de ürünlerine ulaşılabiliyor.

60 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

Harrods’daki Haremlique Istanbul Köşesi’nde müşterilerin beğenisine sunulan ürünler arasında toile de jouy tekniği ile hazırlanmış, mistik bir görünüme sahip Gates of Paradise koleksiyonundan yatak örtüsü ve dekoratif yastıklar, markanın inisyalinden ilham alınarak monogram deseniyle tasarlanmış Tünel koleksiyonu, zarif dantel işlemesi ile süslenmiş Esma ve kusursuz bir nakışa sahip Pierre Loti nevresim takımı yer alıyor. Markanın imza tasarımlarından biri olan ve toile de jouy tekniği ile yaratılmış desenler içeren Hasbahçe ve Secret Garden koleksiyonlarının da bulunduğu Haremlique Istanbul Köşesi’nde ayrıca kaşmir throw, havlu, kapitone ipek yatak örtüsü ve dekoratif yastık gibi ürünler de sergileniyor.

/ BUSINESS WOMEN NETWORK “Hedefimiz; İngiltere pazarındaki etkinliğimiz arttırmak” Tüm dünyayı etkileyen Covid-19 salgını nedeniyle, mağazaların kapalı olduğu dönemde Harrods. com üzerinden İngiltere’deki müşterilerine hizmet vermeye devam eden Haremlique Istanbul, kısa sürede ilgi topladı. İngiltere pazarındaki tecrübelerinden memnun olduklarını ifade eden Haremlique Istanbul markasının kurucusu Caroline N. Koç “Ev tekstilinde güçlü bir stratejiyle dünyaya açılmaya devam eden bir Türk markası olarak en kaliteli malzemeleri kullanarak yerel üretimi destekliyoruz” dedi. Haremlique Istanbul, yurt dışında ilk mağazalarını Kuveyt ve Riyad’da açtı. Daha sonra ABD pazarına, 5. Cadde’de bulunan 118 yıllık bir marka olan New York’un ünlü çok katlı mağazası Bergdorf Goodman’da girdi. Haremlique Istanbul, ürünlerimiz aynı zamanda Bloomingdale’s Dubai’de satışa sunuluyor. Yaklaşık üç sene önce Miami’de Four Seasons at the Surf Club Oteli’nin içinde bir mağaza açtıklarını belirten Koç, sözlerine söyle devam ediyor: “Son olarak, bu yılın Mart ayında İngiltere’nin en seçkin mağazalarından Harrods’ın üçüncü katında bulunan ‘Yatak Odası ve Banyo’ bölümünde kurulan Haremlique Istanbul köşesinde tasarımlarımızı beğeniye sunduk. Ürünlerimiz harrods. com’da da satılıyor. Müşterilerin ilgisi ve olumlu geri dönüşleri bizi son derece mutlu ederken, aynı zamanda İngiltere pazarındaki etkinliğimizi arttırma hedefimiz doğrultusunda bizi gelecek dönem için cesaretlendirdi. Türk tekstil markalarının geçmişte olduğu gibi gelecekte de dünya

pazarlarında büyük bir potansiyeli olduğuna ve katma değeri yüksek işler yaratabileceğine inanıyorum. Yeter ki ‘sürdürülebilir ve yeşil üretim’ gibi makro trendleri ve son yıllarda hızla değişen müşteri beklentilerini doğru okumaya devam edelim.”

www.tbmag.co.uk 61

ŞEHİR VE YAŞAM

“Gelinlik yeni bir dünyaya açılan kapının üniformasıdır”

2020’nin en iyi gelinlik tasarımcısı;

Emine Tarın Londra’da kendi markasını kuran moda ve gelinlik tasarımcısı Emine Tarın, Amazon Kraliçesi Smyrna’dan esinlenerek hazırladığı gelinlik ile “British Fashion Festival” yarışmasında 2020’nin “En İyi Gelinlik Tasarımcısı” seçildi.

oda ve gelinlik tasarımcısı Emine Tarın, Ekim 2020’de Londra’da kendi markasını kurdu. Tarın, şirket kuruluşunun henüz ikinci ayında “British Fashion Festival” yarışmasında 2020’nin “En İyi Gelinlik Tasarımcısı” ödülünü aldı. Kazandığı ödülün kendisi için hem mutluluk hem de gurur verici olduğunu belirten Emine Tarın, bu ödülü aynı zamanda son dönemde Türkiye’den İngiltere’ye gelen ve Türkiye’deki başarısını dünya standartlarına taşımak için kendi şirketini kuran tüm güçlü kadınlar adına aldığını ifade etti. 62 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

Emine Tarın, British Fashion Festival’inde ödül alan gelinlik tasarımlarını Amazon Kraliçesi Smyrna’dan esinlenerek hazırladı. Koleksiyonun çekimleri ise İzmir’in antik dokusuna uygun aynı zamanda Tarın’ın doğduğu yer olan Kadifekale’de gerçekleştirildi. Londra’da başlangıç noktası olarak neden gelinlik seçtiğini “Gelinlik yeni bir dünyaya açılan kapının üniformasıdır” sözleriyle açıklayan Tarın, kadınlar için evlilik günlerinin özel bir gün olduğunu gelinlere kendilerini özel hissettirmenin verdiği manevi tatminin tarifinin ise ifade edilemez olduğunu belirtti.

/ BUSINESS WOMEN NETWORK

“Gerçeküstü formlara sahip olan giysiler ilgimi çekti” Ege Üniversitesi Sahne Kostüm Tasarımı mezunu olan Emine Tarın, profesyonel kariyerine İzmir Devlet Opera ve Balesi’nde Kostüm Maker olarak başladı. Zamanla hazır giyim endüstrisine kıyafet hazırlamaktansa, özel anlam taşıyan sıradışı formlara sahip kıyafetler hazırlamanın kendisi için bir tutkuya dönüştüğünü söyleyen Tarın “Gerçeküstü formlara sahip olan giysiler ilgimi çekti hep, onları keşfe çıkan genç bir seyyah gibiyim. Bu sebeple gündelik kıyafetleri tasarlamaktan üretmekten uzak durdum” dedi. Emine Tarın’ın ayrıca Türk Pazenini kullandığı “La Bella Turca” ismini verdiği kostümü 2018 Venedik Maske ve Kostüm Festivali’nde de ödül aldı. Tarın’ın diğer bir favori kostümü ise 2017 yılında Cosplay (İzmircon2016) yarışmasında ödül alan, kumaş ile gerçek hayvan kemiklerini kombine ettiği şaman kadını kostümü; shaman woman...

www.tbmag.co.uk 63

BUSINESS

Zanaat ve Tasarım,

MINOVA’da Buluştu 2019 yılında yerleştiği Londra’da MINOVA DESIGN’ı kuran endüstriyel tasarımcı ve iç mimar Mine Ovacık, çalışmalarında “zanaat ve tasarım” alanına odaklandı. Keçe yapım teknikleriyle yaptığı tasarımlarını online kanallarda satışa sunan, iç mekan projelerine danışmanlık yapan Ovacık, Tasarım Koçluğu ve Yaratıcı Koçluk yapmaya hazırlanıyor.

INOVA DESIGN’ın kurucusu Mine Ovacık kendini “Araştırma odaklı bir endüstriyel tasarımcı, iç mimar ve uygulamacı bir akademisyen” olarak tanımlıyor. 25 yıldır çevresel ve sosyal bilince sahip nesneler, ticari ürünler, iç mekânlar, katılımcı ve işbirlikçi projeleri yapan, kullanıcı-merkezli tasarımdan kaynaklanan yayınlar gerçekleştiren Mine Ovacık , 1971 yılında İstanbul’da doğdu. 1992 yılında İstanbul’da Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde İç Mimarlık Bölümü’nü, 1996’da Amerika’da Rochester Teknoloji Enstitüsü’nde yüksek lisansını ve 2002 yılında İstanbul’da aynı üniversitede Endüstriyel Tasarım alanında doktorasını tamamlayan Ovacık, 2004 yılında yardımcı doçent ve 2017’de doçent oldu. 1997 yılından itibaren, Türkiye’de; İstanbul, Mersin ve İzmir’de çeşitli üniversitelerde akademisyen olarak çalışan Ovacık, Post-Endüstriyel Tasarım alanında, “Sorumlu Tasarım” ya da “Sağduyulu Tasarım” konusunda yüksek lisans dersleri verdi ve birçok ulusal ve uluslararası sergide tasarım işlerini sergiledi. Akademisyenlikle birlikte, yurt içi ve yurt dışında iç mekân, mobilya, fuar, satış stantları, ürün ve araç tasarımları yapan Ovacık, 2012 yılına kadar Yaşar Üniversitesi, Sanat ve Tasarım Fakültesi’nde Endüstriyel Tasarım Bölüm Başkanı olarak çalıştı.

Merakı hayatını değiştirdi Uzun yıllar Türkiye’de çeşitli alanlardaki pek çok tasarıma imza atan Mine Ovacık, 2019 yılında 14 yaşındaki oğluyla birlikte Londra’ya yerleşti. “19. yüzyılda Endüstrileşme Devrimi’yle mesleğimin doğduğu İngiltere’de tasarımcı olsam neler yapabilirim?” merakıyla yola çıkan Ovacık, Londra’ya geliş fikrinin nasıl ortaya çıktığını şöyle anlatıyor: “Türkiye’de endüstriyel tasarımcılık yaparken deneyimlerim bana “Müslüman mahallesinde salyangoz satmak” sözünü sıkça hatırlattı. Ülkeme batıdan ithal edilmiş, 1971 yılından beri eğitimi veriliyor olsa da 90’lı yılların sonunda filizlenmeye başlayan bir mesleğin üyesi olarak; endüstrileşmenin başladığı ve bittiği bu koca adada, 21.yüzyılın ilk çeyreğinde yaşarken “veri dünyasının” yaratıldığı, “yapay zekanın” geliştirildiği ekonominin “sanal paraya” yöneldiği bu büyük değişim döneminde bir tasarımcı olmak nasıl bir şey olur? Neler yaratabilirim ve deneyimleyebilirim? Sistemin büyük değişimine nasıl eşlik edebilirim? Soruları aklımda dans eden ve bana ivme veren etkenler oldu.”

MINOVA’nın odağında “zanaat ve tasarım” var Ovacık İngiltere’de karşılaştığı dünyayı ise; “ Yu-

64 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

/ BUSINESS WOMEN NETWORK

val Noah Harari’nin “Homo Deus” adlı kitabında söz ettiği “Veri Dini”nin yarattığı online ağırlıklı profesyonel hayatı, sanal ruhlu yaşamı, şimdi kapitalizmin kalbinde, Londra’da deneyimliyorum. Her birimizin kaçınılmaz oyuncusu olup göbekten bağlı olduğumuz dijital dünyanın nimetlerinden faydalanan bir tasarımcı olarak neler yapabilirim? diye araştırmalar yaparken, bir yandan da ürünler geliştirip tasarım ve yaratıcılıktan kaynaklanan hizmetler veriyorum” sözleriyle özetliyor. Londra’da, MINOVA DESIGN markasını kuran Ovacık, MINOVA markası altında, “zanaat ve tasarım” alanına odaklandı. Ev-atölye ortamında tasarımlarını keçe yapım teknikleriyle üreten online kanallarda satışa sunan Ovacık, bir taraftan iç mekan projelerine danışmanlık yapıyor. MINOVA markasıyla tasarım ve yapma kültürüne (craft, maker culture) dayalı, sanatsal, yaratıcılık değeri yüksek, yenilikçi ürünler ve hizmetler yaratmayı ve bunları ticarileştirmeyi hedefleyen Ovacık’ın nihai hedefi ise; İngiltere’den başlayıp dünyaya açılmak.

Amacım; insanların doğasındaki yaratıcılığı uyandırmak 2020 yılında Londra’da bir “Kişisel Performans Koçluk” eğitimini tamamlayan Ovacık, Tasarım Koçluğu ve Yaratıcı Koçluk yapmaya hazırlanıyor. “Yeni edindiğim bir beceri olan “koçluk” hizmetim için, 25 yılık tasarımcılık, akademisyenlik, inovasyon ve yaratıcı düşünce tekniklerinde verdiğim ders deneyimlerimi harmanlayarak bir program hazırlıyorum” diyen Ovacık programın detaylarını şöyle anlatıyor: “Tasarım Koçluğu ya da Yaratıcı Koçluk diye adlandırdığım bu hizmet, özellikle sanat ve tasa-

rım gibi yaratıcılık gerektiren bir eğitim almamış meslek insanlarına yönelik olacak. Pandeminin eşlik ettiği büyük değişimin içinden kolaylıkla geçebilmek ve kendimizi dönüştürebilmek için insanın doğasında olan yaratıcılığı uyandırmak ve etkin hale getirmek amacım. Koçluğun en çok sevdiğim özelliği, kişilere kendi sorunlarını kendilerinin çözmesi için eşlik ediyorsunuz. Şimdiye kadar yaptığım 80’e yakın seans oldu ve seanslar sırasında kişilerdeki mucizevi değişime tanık olmak, çözülme, dönüşme ve rahatlamalarını görmek benim çok keyif aldığım bir konu. Şimdiye kadar danışanlarım, özellikle kariyerlerinde yaratıcı bir şeyler yapma çabasında olan kişiler oldu. Tasarım Koçluğu hizmetimle ise tasarımcı, sanatçı gibi yaratıcı endüstrilerde çalışan kişiler veya gruplara, inovasyon yapabilmeleri için süreçlerinde tıkanıklık yaşadıklarında koçluk yapmayı hedefliyorum.”

Küçük işletmelere “İnsana dayalı Ekonomi” modeli 25 yıldır tasarımlar yapan ve farklı sektörlere hizmet veren Ovacık, yaratıcılık konusunda küçük işletmelere de önemli tavsiyelerde bulunuyor. Derslerinde anlattığı “İnsana Dayalı EkonomiHuman Economy” kavramından bahseden Ovacık “Kişilerin birikim, hikâye, özgün farklılıklarının, etnik niteliklerin, deneyim ve yeteneklerinin değerli olup ekonomiye dönüştürülmesinden söz eden bir kavram bu. Özellikle genç tasarımcıların yolunu çok açabilecek bu kavramın uygulamalarına İngiltere’de çok tanık oluyorum. Micro ya da küçük ölçekli iş yapma biçiminin burada ticari olarak çok desteklendiğini gözlemliyorum. Tasarım ve zanaat bu konuya çok uygun alanlar” şeklinde konuşuyor. Bu çapta iş yapabilmek için donanım ve olanakların çok yaygın olduğunu ifade eden Ovacık, “ Ben de bu olanakları öğreniyor ve uyguluyorum. İnternetin, sanal dünyanın nimetleri dediğim şey; insanların birikim ve yeteneklerinin bir girişimcilik konusunda bir işe dönüştürebilme imkânı...” diyor. www.tbmag.co.uk 65

ŞEHİR VE YAŞAM Sakarya Üniversitesi’nde tamamladı. 2013’te YÖK bursuyla Londra’ya gelen Bilecen, Westminster Üniversitesi’nde misafir araştırmacı olarak Birleşik Krallık’ta yaşayan Türkiyeli göçmenlerin siyasal katılımları üzerine bir araştırma yaptı. 2014-2015 yılları arasında TÜBİTAK 2219 doktora sonrası araştırma bursuyla Regent’s University London’a gelen Bilecen Prof. Dr. İbrahim Sirkeci’nin danışmanlığında Türkiyeli göçmenlerin İngiltere ve Türkiye siyasetine yönelik ilgi ve katılım düzeyleri ve Ankara Anlaşması üzerine çalışmalar gerçekleştirdi. 2019 - 2020 yılları arasında yine aynı bursla ve aynı üniversitede Türkiyeli göçmenlerin geri dönüş eğilimleri üzerine bir alan araştırması gerçekleştiren Bilecen’in 2017 yılında İbrahim Dizman’la birlikte derlediği “Aşrı Memleket Trakya” ve 2018’de “Gri Yeşil: İzmit” kitapları yayınlandı.

Türkiye’den Birleşik Krallık’a Göç Hikayeleri Türkiye’den insanlar çeşitli nedenlerle yıllardır Birleşik Krallık’a göç ediyor. Politik, siyasi, ekonomik vs., neden ne olursa olsun her göçmen kendi hikayesini yaşıyor. Bugüne kadar göçmenlik üzerine pek çok bilimsel araştırma yapan Doç. Dr. Tuncay Bilecen bu kez göçmenlerin hikayelerini, son kitabı “Türkiye’den Birleşik Krallığa Göçler”de okuyucularla buluşturdu.

zun yıllardır Birleşik Krallık’taki Türkiyeli göçmen varlığına ilişkin araştırmalar yapan, Doç. Dr. Tuncay Bilecen, bugüne kadar biriktirdiği göçmen hikayelerini “Türkiye’den Birleşik Krallığa Göçler” kitabından topladı. Kitaptaki her bir göç hikayesi, hikayenin kahramanı göçmenlerin ağzından anlatılıyor. Kitapta yer alan göçmenlerin her biriyle tek tek görüşen Bilecen, Kocaeli Üniversitesi’nde öğretim üyesi. Yüksek lisans tezinde Balkan Savaşları sonrasında oluşan göç hareketlerinin Osmanlı Devleti’nin iç siyasetine yansımalarını irdeleyen Bilecen, doktorasını 66 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

Londra’ya son olarak 2019’un Ocak ayında yine TÜBİTAK bursuyla Regent’s Üniversitesi’nde misafir araştırmacı olarak çalışmaya gelen Bilecen, Türkiyeli toplumun geri dönüş eğilimi ve yine Ankara Anlaşmalılar üzerine alan araştırmaları yaptı. TP London tarafından 2016’da yayımlanan “Little Turkey in Great Britain ve Göç”, 2019’da yayınlanan “Kültür ve Yazın” kitaplarını derleyenler arasında yer alan Bilecen, aynı zamanda Göç Dergisi’nin de bilim kurulunda yer alıyor. Göç konusu ağırlıklı olmakla birlikte, demokrasi teorisi, kent çalışmaları, göç ve edebiyat üzerine çeşitli gazete, dergi ve kitaplarda yayınlanmış yazı ve makaleleri bulunan Doç. Dr. Tuncay Bilecen ile kendi hikayesini, İngiltere’de kurduğu Bisikletli Gazete’yi, son kitabını ve Türkiye’den İngiltere’ye göçün simgesi haline gelen Ankara Anlaşması’nı konuştuk. Ankara Anlaşması ve göçmenlik üzerine yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz? 2014 - 2015 döneminde alanda çalışma yaparken Ankara Anlaşması yoluyla vize alanların çoğaldığını fark ettim. Londra’da hatırı sayılır bir Ankara Anlaşmalı nüfus oluşmaya başlamıştı. 2015’te Home Office’ten Ankara Anlaşmalılara ilişkin istatistikleri alarak bu konuda görüşmeler gerçekleştirdim. Bu yıllarda toplumdaki spekülasyonun aksine, şirket sponsorluğunda gelenler hariç anlaşma yapanlar 5 bin kişiyi geçmiyordu. Bu konu başlığına ilişkin ilk çalışmamın sonuçlarını 2015’de Prag’da gerçekleştirilen Göç Konferans’ında paylaştım. 2019’da Londra’ya üçüncü defa geldiğimde dışarıdan bakan birisi olarak toplumun genel görünümünün biraz değiştiğini fark ettim. Ankara Anlaşmalıların sayısı çoğalmış, artık onlar da

/ KÜLTÜR SANAT Türkiyeli toplumun bir parçası haline gelmişti. Özellikle Türkiye’deki politik çatışma ortamından kaçmak isteyenler yoğun olarak bu anlaşma ile vize alma yolunu tercih ediyordu. Göç yavaş yavaş orta sınıf, orta yaş, aile göçü karakterine bürünmeye başlamıştı. Nitekim Home Office’ten aldığım datada Ankara Anlaşmalı göçmen nüfusunun katlanarak arttığını gördüm. Ankara Anlaşmalıların geri dönüş eğilimleri, Covid-19 salgınından nasıl etkilendikleri ve Türkiyeli etnik ekonomi içindeki konumlarına ilişkin çalışmalar gerçekleştirdim. “Politik Sığınmacılardan Ankara Anlaşmalılara, Türkiye’den Birleşik Krallık’a Göçler” başlıklı kitabımda bütün çalışmalara ilişkin bölümler yer alıyor. Son yayınlanan kitabınızda sadece Ankara Anlaşmalılar mı var? Genel olarak kitabınızın içeriği hakkında bilgi verir misiniz? Kitapta, sadece Ankara Anlaşmalılar yok. Öncelikle Türkiye’den İngiltere’ye göçün tarihinden söz ediyorum. Bildiğiniz gibi, yoğun olarak 1980’lerin sonunda politik sığınmacı akınıyla başlayan göç, yerini son dönemde Ankara Anlaşması yoluyla oturum almaya bıraktı. Kitapta bunu “birinci göç akını” ve “ikinci göç akını” olarak ayırıyorum. Tabii arada kategoriler de mevcut. Örneğin 1990’ların sonunda 2000’lerin başında bir dönem çocuk bakıcılığı veya öğrenci vizesi almak çok revaçtaydı. Kitabın ikinci bölümünde genel olarak göçmenlerin Birleşik Krallık’taki yaşamlarına odaklanıyorum. Birleşik Krallık’ta yaşayan Türkiyeli göçmenlerin sosyalleşme biçimleri nasıldır? Uyum süreçleri nasıl geçiyor? Irkçılık ya da ayrımcılık yaşıyorlar mı? Bu gibi sorular üzerinde yoğunlaşırken, bu bölümün sonunda göçmenlerin çalışma koşullarına bakıyorum. Burada da özellikle etnik ekonomi içindeki ilişkiler öne çıkıyor. Son-

raki kısımlarda da göçmenleri geri dönmeye iten sebepler nelerdir? Dönen göçmenler neler yaşıyorlar? Dönen göçmenleri tekrar Birleşik Krallık’a göç etmeye iten sebepler nelerdir? Bu sorulara yanıt vermeye çalışıyorum. Bütün bu başlıklarda bol bol göçmenlerin sesine yer veriyorum. Bir başka deyişle, bu kitaba bir “göçmen hikâyeleri” toplamı olarak bakılabilir. Ankara Anlaşması aslında içinde girişimcilik barındıran bir iş vizesi... Elbette mültecilikle ilişkisi olmayan, gönüllü bir göç var. Yararlandıkları haklar oldukça kısıtlı vs. Bunu yine de göçmenlik olarak değerlendiriyor musunuz? Tabii tam anlamıyla göçmen olarak değerlendiriyorum. Sanırım buradaki kavram kargaşası gönüllü göçü, göç olarak kabul etmemekten kaynaklanıyor. Ankara Anlaşmalı bir görüşmeciye “ne zaman göç ettiniz?” diye sormuştum. “Ben göç etmedim ki, göçmen de değilim. Göçmenler ilticacılar değil mi?” diye sormuştu. Oysa kendisi de bir göçmen. Kısaca ister girişimcilik nedeniyle olsun, ister kariyerinde yeni bir sayfa açmak ya da politik bir çatışmadan kaçmak için bütün bu insani hareketliliği biz “göç” olarak tanımlıyoruz. Ankara Anlaşmalılar başlarda ne gibi zorluklar yaşıyorlar? Bir kişinin göç edebilmesi için üç sermayeden en az birine sahip olması gerekir. Bunlar beşeri sermaye (eğitim ve vasıf), sosyal sermaye (tanıdık, bağlantı) ve finansal sermayedir. Buna yaş, fiziksel engel vs. gibi birçok ara faktör ekleyebiliriz. Yaşayacağınız zorluk bu üçüne ne ölçüde sahip olduğunuzla ilgili oluyor. Son dönemlerde gelen bazı Ankara Anlaşmalıların “Hele bir gidelim bakarız. Kervan yolda düzülür” gibi bir mantıkla hareket ettiklerini görüyorum. Oysa göç kararının enine boyuna düşüwww.tbmag.co.uk 67

ŞEHİR VE YAŞAM söylemek mümkün. Birinci göç akınıyla gelenlerin %80’i Kuzey Londra’da kümelenmişken bugün Ankara Anlaşmalılar sadece Londra’da değil Birleşik Krallık’ın her yerine yayılmış durumdalar. Dolayısıyla, Ankara Anlaşmalılar arasında sınıfsal, sosyal, kültürel ve mekânsal birçok ayrışmalar mevcut ve bu da çok doğal.

nülmeden alınmaması gerekiyor. Üstelik İngiltere hem pahalı bir ülke hem de buradaki sosyo-ekonomik yapı Türkiye’den çok farklı. Buna bir de Covid-19 salgınının ekonomide yarattığı tahribatı ekleyelim. Hal böyle olunca, kısa süren bir iyimserliğin ardından acı gerçeklerle karşılaşılıyor. Bu sefer acilen iş bulma, gelir yaratma ihtiyacı hasıl oluyor. Böylece Türkiye’de orta sınıf mensubu olan kişi burada sınıf düşerek “ne iş olsa yaparım, yeter ki iş olsun” şeklinde bir hayata adım atıyor. Tabii herkes böyle değil, örneğini işini ayarlayan, dil bilen kişiler bu saydığım zorluklardan en fazla kültür çatışması yaşıyorlar. Ankara Anlaşmalılar arasında bir ayrışma var mı? Ankara Anlaşması ile gelenlerde bu vize türüyle gelmek dışında bir birliktelik içinde olduğunu düşünmüyorum. Olması da gerekmiyor. İngiltere’de yaşayan akrabalarının yanına gelmek için Ankara Anlaşması yapan da var, son kuruşunu anlaşma yapmaya harcayan da... Burada büyük yatırımlar yapmak niyetinde olan iş insanları da var. Dolayısıyla kategorik olarak ayrışma çok doğal. Aynı ayrışmanın mekânsal olarak da gerçekleştiğini

2020 salgın nedeniyle birçok göçmen için olduğu gibi Ankara Anlaşmalılar içinde kötü bir yıl oldu. 2021 yılı Ankara Anlaşmalılar için sizce nasıl olacak? Covid-19’ın Ankara Anlaşmalıları nasıl etkilediğine ilişkin bir alan araştırması yaptım. Buna göre Birleşik Krallık hükümetinin Covid-19 destek paketinden yararlananların oranı %42, geri kalanları bu paketten yararlanamamış. Salgın süresince çalışmaya devam ettiniz mi? sorusuna %75’i “hayır” cevabı veriyor. Covid-19 salgını sürecinde gelir kaybına uğradınız mı? sorusuna ise Ankara Anlaşmalıların %88’i “evet” diyor. Bütün bu cevaplar özellikle anlaşmanın ilk yıllarında olanlar açısından bu dönemin hiç de iyi geçmediğini gösteriyor. Ekonomik olarak sürdüremedikleri için bazı Ankara Anlaşmalılar geri dönmek zorunda kaldı, bazıları da böyle giderse geri dönmeyi düşünüyor. Ancak biz basında ve sosyal medyada daha çok gelenlerin hikâyelerini okuyoruz. Bisikletli Gazete adıyla kurduğunuz online gazeteden bahseder misiniz biraz? Gazeteyi bir restorana benzetirsek, gazetenin mutfağı muhabirliktir. Eğer muhabirlik yapmıyorsanız ya da orijinal içerik üretmiyorsanız başkasından aldığınız yemekleri restoranınızda allayıp pullayıp servis ediyorsunuz demektir. Maalesef son zamanlarda sayıları hızla artan online platformlarda böyle bir tembellik var. Birkaç nitelikli yayını saymazsak; tıklanma sayısına odaklanan, özensiz, kopyala yapıştır içeriklere dayanan bir çöplüğe dönüştü online gazetecilik mecrası. Bisikletli Gazete’de bir gazete gibi haber üretmiyor sadece göçmenlerle ilgili içeriklere yer veriyorum. Sürekli sahada olduğum, görüşmeler yaptığım için içerik üretmem de kolay oluyor. Bu içerikler arasında yaptığım görüşmeler önemli bir yer tutuyor. Ayrıca bu görüşmeleri YouTube’ta ve Spotify gibi podcast kanallarında yayınlıyorum. Bu bakımdan üretilen tüm içeriğin “organik” olduğunu söyleyebilirim. Bütün bunları da tamamen gönüllü olarak, göçmenlere ilişkin yaptığım çalışmaların akademik camiayla sınırlı kalmaması amacıyla yapıyorum. Güzel geri dönüşler almak beni mutlu ediyor. Türkiye’den Birleşik Krallığa Göçler başlıklı kitabı https:// pressdionysus.com/product/turkiyeden-birlesik-krallikagocler/ adresinden edinebilirsiniz.

68 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

www.tbmag.co.uk 69

ŞEHİR VE YAŞAM Bugüne kadar 2 binin üzerinde öğrenciye Türkçe öğreten Londra Yunus Emre Enstitüsü Türkçe öğretimi faaliyetlerine hem fiziki hem de dijital ortamda devam ediyor. Türkçe Öğretim Portalı ile bine yakın öğrenci Türkçe öğrenirken, pandemi sırasında Londra Yunus Emre Enstitüsü kapsamında açılan çevrim içi Türkçe kurslarına kaydolan 2 yüze yakın öğrenci de eğitimine devam ediyor.

Kültürler arasında dostluk ve sevgi köprüleri kuruluyor

Londra Yunus Emre Enstitüsü

10. Yaşında Türk dilini ve kültürünü İngiltere’de tanıtmak için eğitim programları, birçok sanatsal ve kültürel etkinlik düzenleyen Londra Yunus Emre Enstitüsü 10 yaşına girdi

ürk dili öğretimi yanında kültür sanat faaliyetleriyle Türk kültürünü İngiltere’de tanıtan Londra Yunus Emre Enstitüsü, bu yıl 10’uncu yaşını kutluyor. 9 Kasım 2010 tarihinde kurulan Enstitü, Londra’nın en önemli kültürel merkezlerinden British Museum’a, British Library’ye ve üniversitelere yakın önemli bir noktada bulunuyor. Londra Yunus Emre Enstitüsü, düzenlediği etkinliklerle ve eğitim için sunduğu imkânlarla dikkat çekiyor. Fiztrovia’daki merkezinde 5 Türkçe sınıfı, 1 sergi salonu, 1 konferans salonu bulunan Enstitü, 10 binin üzerinde kitaba sahip kütüphanesiyle okurlara ve araştırmacılara hizmet veriyor.

70 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

Londra Yunus Emre Enstitüsü, kültür sanat faaliyetleriyle Türk kültürünü tanıtırken, kültürler arasında dostluk ve sevgi köprüleri de kuruyor. 10 yılda 76 farklı mekânda 545’ten fazla kültür sanat faaliyeti düzenleyen Enstitü, 143 kurs, 80 atölye, 40 sergi, 153 söyleşi, 63 konser, 86 film gösterimi, 47 iş birliği ve ortaklık ve 200’ün üzerinde toplantıya ev sahipliği yaptı. Londra Yunus Emre Enstitüsü, Karagöz ve Hacivat Projesi ile İngiltere’de çok sayıda ilkokul ve kurumda İngilizce ve Türkçe olmak üzere 30’u aşkın gösteri ile somut olmayan kültürel mirasın tanıtımına katkı sağladı. “Bir Tutam Anadolu Projesi” kapsamında dünyaca ünlü Şef Musa Dağdeviren ile Şef Ömür Akkor’un tadım menüsü ve söyleşileriyle Türk mutfağından farklı lezzetler tanıtıldı. Ayrıca Londra Yunus Emre Enstitüsünden eğitim alan 35 öğrenci Türkçe Yaz Okulunda burslu olarak eğitim görme fırsatına sahip oldu.

/ KÜLTÜR SANAT

Projeler farklı kültürleri yakınlaştırıyor Londra Yunus Emre Enstitüsü kültür sanat, bilim, sosyal sorumluluk alanlarında ve Türkiye ile iş birliği yapan ülkelerle ortak projeler de gerçekleştiriyor. Tüm bu etkinler toplumlara arasında kardeşlik bağlarını güçlendiriyor ve kültürlerarası diyaloğa geniş bir perspektif ve derinlik sağlıyor. Türk Sineması Haftası, Misafirimiz Olun Projesi, Genç Akademisyenler Programları, Türk Toplumu Sanat Sergisi, Sanatçılarla Söyleşiler, Londra El Sanatları Haftası, Londra Kitap Fuarı, birçok alanda açılan kurslar ve Global Somali Diasporası ile düzenlenen zirveler, kültürlerarası ilişkileri güçlendiren çok sayıda etkinlik arasında yer alıyor.

Uluslararası kurumlarla eğitime devam 10 yıl içinde pek çok önemli etkinliği ve işbirliğine imza atan Londra Yunus Emre Enstitüsü son olarak Trinity College Dublin ve Cambridge Üniversitesi Dil Merkezi ile iş birliği protokolü imzalayarak eğitim ve kültür faaliyetlerini yaygınlaştırmak yönünde önemli adımlar attı. İrlanda’nın başkenti Dublin’de bulunan ve dünyanın en etkin 100 üniversitesi arasında bulunan Trinity College ile imzalanan iş birliği protokolü kapsamında üniversite bünyesinde kurulan kürsü, Türk dili ve kültür tarihi çalışmalarını yürütüyor. Enstitünün irtibat ofisinin bulunduğu üniversitede, her yıl “Türkiye Konferansı”nın yanı sıra Türkiye ile İrlanda arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilmesi için birçok etkinlik gerçekleştiriliyor. Dünyanın en önemli üniversitelerinden Cambridge Üniversitesi’nde bulunan Dil Merkezinde Türkçe kursları düzenleniyor. www.tbmag.co.uk 71

ŞEHİR VE YAŞAM

2,5 yaş ve üzeri sanat eğitimi için;

QBICART Qbicart Dijital Sanat, Bilim, Teknoloji Okulu, çocuklara ve yetişkinlere yönelik gerçekleştirdiği yaratıcı sanat ve teknoloji atölyelerinde, çok yönlü düşünebilen, özgüvenli, yaratıcı bireylerin yetişmesine katkı sağlıyor

bicart Dijital Sanat, Bilim, Teknoloji Okulu’nda gerçekleştirilen programlara katılan çocuklar ve yetişkinler kendi hayal dünyalarında hiçbir engelleme ve sınırlama olmadan yolculuk etme fırsatı yakalıyor. Qbicart’ta düzenlenen, 2,5 yaş ve üzeri her yaşa yönelik atölye ve buluşma içeriklerinden oluşan programların amacı; katılan her çocuk ya da yetişkinin yarattığı, kurguladığı çalışmanın ya da eserin kendisine ait, benzersiz ve biricik olduğunu fark etmesini ve eseri ile kendinden bir bağ kurmasını sağlamak...

72 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

İngiltere merkezli bir sanat okulu olan Qbicart’ta sanat ve teknoloji’nin yanı sıra yakında blim atölyeleri de başlayacak. Qbicart ekibi “Sanat, Teknoloji ve Bilim; bireyin farkındalığını güçlendirerek, empati kurabilen, farklı bakış açısı yaratabilen, analitik ve problem oluşturup-çözebilen, çok yönlü düşünebilen, kendini daha doğru ve özgürce ifade edebilen, merak eden, soru sorabilen, özgüvenli, cesurca yaratabilen, hayal gücü geniş, entellektüel kişiler olmalarını sağlıyor” açıklamasında bulunuyor. Qbicart’da üç ay düzenli bir atölye çalışmasında yer alan kişilere katılımcının, kendi çalışmalarının temasından yaratılmış “İlham Belgeleri” veriliyor.

Yaratıcı atölyeler Çocuk Hakları ve Dijital Animasyon Oyunları Atölyeleri, Qbicart bünyesinde gerçekleştirilen atölyelerden sadece bir kaçı... Atölyelerin çocuklara katkısını ise eğitmenler anlatıyor: Qbicart’ta Çocuk Hakları Eğitmeni Aslı Yıldırım “Her çocuğun haklarını öğrenmeye, bunları hayatlarında uygulamaya ve kendilerini bu doğrultuda geliştirmeye hakkı vardır. Çocuklara doğal oyun ortamı sağlayarak düzenlediğimiz atölyelerde birbirinden ilginç sorular sorarak düşünmeye başlıyoruz. Düşündükçe sorguluyor, sorguladıkça fark ediyoruz” şeklinde konuşuyor. Dijital Oyun Tasarımcısı ve Eğitmeni N. Ömer Carus ise çocukların geleneksel (analog) sanat eğitimi temelinde bir dijital sanat eğitimi almalarının onlara kişisel, sanatsal ve gelecekteki mesleki gelişimlerinde çok büyük katkı sağlayacağına inandığını ifade ediyor.

/ KÜLTÜR SANAT

Osmanlı Mutfak Mirası Kitaplaştı Osmanlı İmparatorluğu’ndaki yaşamı aydınlatan kitapta, Osmanlı mutfağının, Orta Asya Türk mutfağının yanı sıra Bizanslılardan, Safeviler ve Abbasilerden miras alınan yemek kültürlerinin bir sentezi olarak ortaya çıktığı belirtiliyor. Kitapta “Osmanlı mutfağı 15’inci yüzyıldan itibaren kendine özgü bir kimlik kazandı ve Mısır’dan Balkanlara kadar uzanan geniş bir coğrafyanın mutfaklarını kalıcı olarak etkiledi” deniliyor.

Yetenekli aşçılar ödüllendirilirdi

Priscilla Mary Işın’ın yazdığı “Bereketli İmparatorluk: Osmanlı Mutfağı Tarihi” kitabında, saray mutfağından tatlılara, aşçılardan kutlama yemeklerine, kahve kültüründen adabı muaşeret geleneklerine kadar Osmanlı mutfağı tüm detaylarıyla yer alıyor.

Kitapta yer alan bilgiler göre; Osmanlılar yemek kültürüne büyük önem verirdi. Bundan dolayı da minyatürler, mutfak hesapları, kutlama tasvirleri, tıp kitapları, fiyat listeleri, mahkeme kayıtları ve şiirler gibi çeşitli kaynaklar yemekle ilgili bilgi açısından oldukça zengin. Kitapta da bu zengin mirasa yer verildi. Bu kaynaklardaki bilgilere göre; Osmanlılarda yetenekli aşçılar, saray ve ileri gelenler tarafından özellikle aranıp ödüllendirildi. Kitapta da yer verilen 1503-1504’e ait saray mutfağı kayıtlarında birçok saray aşçısına 400 ile 3000 akçe arasında ikramiye verildiği yazar. Bazı saray aşçıları da cami yaptıracak kadar zenginleşmişti.

Osmanlının kahvesi de pidesi de meşhur

utfak kültürü ve tarihi üzerine önemli çalışmalar ortaya koyan Priscilla Mary Işın’ın yazdığı “Bereketli İmparatorluk: Osmanlı Mutfağı Tarihi” VakıfBank Kültür Yayınları’ndan (VBKY) çıktı. Osmanlı İmparatorluğu’nda tarih boyunca gelişen yemek kültürünü okurla buluşturan kitapta, Osmanlıların tatlı-tuzlu lezzetleri, adabımuaşeret gelenekleri, öğün detayları, aşçılık, kutlama ve yeme-içme kuralları tüm incelikleriyle anlatılıyor.

Kitapta Osmanlı Dönemi’ndeki pideciler de yer alıyor. Tarihi kayıtlara göre müşterilerin kendilerinin hazırlayıp getirdiği içlerle pide pişirilirdi. Saraydaki ekmekçiler de pideleriyle ünlüydü. Sultan II. Mehmed için peynirli veya kabaklı, bazen de üzerine yumurta kırılan pide yapılırdı. Ayrıca 16’ncı yüzyıl saray belgelerinde ıspanaklı pidenin de bahsi geçiyor. Osmanlının dünyaca bilinen kahve kültürüne de kitapta yer verildi. Kitapta “Osmanlı hacıları, gezgin dervişler ve tüccarlar, Arabistan ve Mısır’da kahve içme alışkanlığı edindi. 16’ncı altıncı yüzyılın ilk yarısında İstanbul’a getirdikleri kahve, kısa zaman sonra sevilen bir içecek oldu. Kahve, payitahtta alışkanlık haline geldikten sonra hızla yayılarak 1579’da Macaristan’a kadar ulaştı” denildi. www.tbmag.co.uk 73

Professional translation and language services

Ares Translation Specialising in the Turkish/English language pair, ARES T&C LTD provides premium translation & interpretation services in multiple languages by adopting a 360° service principle

Consultancy Services Language Services

provide translation and “ We consultancy services for your commercial activities and personal needs in the UK

”

ARES T&C LTD Flawless and affordable solutions with 100 % customer satisfaction... Your language Solution "Always online alway on time" Partner... +44 20 8704 1304 /+44 7500 668 914

info@arestnc.com

www.arestnc.com

TRANSFORM YOUR BUSINESS WITH PROFESSIONAL MANAGEMENT

UNUVAR & CO LEGAL CONSULTANCY

tailor made support from experienced advisors Call us for ﬁnancial advice on services below and more: •

FINANCIAL ADVISORY

•

FINANCIAL PERFORMANCE MEASUREMENT

•

PROFIT & COST IMPROVEMENT

•

FINANCIAL SOLUTIONS SUPPORT

Rain Management Consultancy Limited www.rainconsult.com +44 0777 123 1422

74 Turkish British Magazine I Ocak - Şubat - Mart 2021

Hem İngiltere hem de Türkiye’de avukatlık, hukuki işlem ve uyuşmazlıkların takibi. Ankara Antlaşması başvurusu ve danışmanlık hizmetleri.

Av. Ruken Suphandag Unuvar T: +44 7828 111 323 I E: info@unuvar.co.uk www.unuvar.co.uk I www.lexlegal.com

Software & Testing Solutions We help our customers deliver quality software faster, more effectively, and more frequently.

We can support you with any software testing needs allowing you to concentrate on your core development activities while we handle the validation work independently. https://rodosto.co.uk info@rodosto.co.uk