Kemalpaşa Aktüel Say-4

Page 1

Kemalpaşa Belediye Başkanı Arif Uğurlu "Türkiye'nin en yatırımcı ilçelerinden biriyiz" /18

Rahim Sağ, Kemalpaşa’nın dünya çapındaki en büyük tarihsel ve arkeolojik marka değerini kaleme aldı /54

KEMALPAŞA KASIM-ARALIK 2018

Sayı: 4

Ak Parti'nin aday adayları dosyalarını teslim etti /12

CHP Kemalpaşa İlçe Örgütü, Belediye Başkan Aday Adaylarını tanıttı /50

Fiyatı: 10 TL

Kemalpaşa Yörükler Derneğinin kongresinde, 2 aday başkanlık için yarışacak /59

aktüel

KEMALPAŞA HAK ETTİĞİ DEĞERİ BİZİMLE BULACAK Cumhuriyet Halk Partisi Kemalpaşa Belediye Başkan Aday Adayı

MHP İlçe Başkanlığı’nda Belediye Başkanlığı ve Belediye Meclis Üyesi adaylık başvuruları devam ediyor /22

MUHARREM BAYRAKTAR




KÜNYE KEMALPAŞA

aktüel Kasım - Aralık 2018 Yıl:1 Sayı:4

.....................içindekiler Geleceğin basketbolcuları yetişiyor

Sayfa 6

Halil Hamarat adaylık dosyasını teslim etti

Kemalpaşa Aktüel Dergisi İmtiyaz Sahibi Fadime Filiz EROĞLU Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Fadime Filiz EROĞLU Yayın Türü 2 Aylık Yerel Süreli Yayın Yönetim Merkezi Sekiz Eylül Mh. 131.Sk. No:38 D:4 Kemalpaşa - İZMİR Tel: 0 533 426 20 60 Hukuk Danışmanı Av. Zafer BİNİCİ

Sayfa 10

Ahmet Cemil Balyeli "Kemalpaşa'da turizm kuşağı oluşacak"

Sayfa 16

Kemalpaşalı Özken "Gelişim ve değişim başlayacak"

Sayfa 24

Bayraktar Ailesinden büyük Yatırım

Sayfa 36

Makale Yazarları Bülent ORAY Halil Şenol HAMARAT Av.Zafer BİNİCİ Av. Ayşe UNGANER Recai DENİZ Basım Yeri Şener Ofset Matbaacılık 1202/2 Sk. No:99 Z - 06 Yenişehir / İZMİR 0 232 449 00 02

Av.Ayşe Unganer yazdı; Zorunlu geçit hakkı davaları

Sayfa 38

Yakup Karaca adaylık dosyasını teslim etti

Sayfa 46

Çetin Kayalı meclis üyeliği başvurusunu yaptı

Baskı Tarihi 10 Aralık 2018 Bu dergide yer alan yazılar eser sahiplerine aittir. İzinsiz kullanılması ve yayınlanması yasaktır.

Sayfa 47

Bülent Oray yazdı; Zeytin ve zeytinyağı

Sayfa 57

Kemalpaşa'nın tarihi eserleri

Sayfa 60


KEMALPAŞA aktüel F.Filiz Eroğlu Kemalpaşa Aktüel Dergisi İmtiyaz Sahibi

SEÇİM GÜNDEMİ MUHTARLAR YARIŞIYOR

Yaklaşan 2019 yerel seçimleri öncesi Kemalpaşa’da en çok dikkatimi çeken konu muhtar adayları oldu. Tabiri caiz ise aday bolluğu yaşanıyor. Daha önceki seçimlerde muhtarlık seçimleri daha sönük geçerdi. Bu seçimlerde ise kıran kırana geçecek seçimler bizleri bekliyor. Her bir muhtar adayı, bir belediye başkanı iddiasında seçimlere hazırlanıyor. Muhtar adayları, billboardlar, el ilanları, yazılı basın, sosyal medya reklamları birçok mecrada kendilerini tanıtmaya çalışıyorlar. Hatta bazı muhtar adayları siyasi partiler gibi seçimler öncesi koordinasyonu sağlayabilmek için seçim ofisleri ile de çalışmalar yapacak. Merkez mahallelerimiz olan Atatürk, Mehmet Akif Ersoy ve Soğukpınar mahallelerinde 10’ar kişi, Sekiz Eylül Mahallesinde ise 12 aday bulunuyor. Vizyonu sağlam olan, seçmenleri ile birebir görüşüp kendisini ifade eden, reklamını güzel yapan ve azaları da kuvvetli olan adayların seçimleri kazanacaklarını düşünüyorum.

AK PARTİ’DE SEÇİM SÜRECİ

Kemalpaşa Ak Parti’de Belediye Başkanlığı adaylığı için 3 isim başvuru yaptı. Bu isimler Eski Başkan Yakup Karaca, Emekli Öğretmen Yunus Gökduman, İş Adamı Necati Yazar. Ve mevcut Belediye Başkanı Arif Uğurlu. İlçe Başkanlığından edindiğim bilgiye göre Belediye Meclis Üyeliği için 81 kişi başvuru yapmış ve bu kişilerden 2 tanesi bayan aday. Partide başvuru süreci tamamlandı. Yüksek Seçim Kurulu sürecinde başvuru yapılabileceği göz ardı etmemeliyiz. Bu yüzden kamuoyuna açıklanmayan ve basına sız-

dırılmayan sürpriz meclis üyeleri adayları olabileceğini düşünmekteyim. Ak Parti Kemalpaşa İlçe Başkanlığı, tarafından 81 kişinin meclis üyeliği için dosya teslim aldığı bilgisini verdi. Partinin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımları da takip etmekteyim. Bu sayfadan yapılan paylaşımlarda 28 meclis üyesinin başvurusu paylaşılmış. Bu adaylar; Mehmet Ali Kadıoğlu, Veysel Akpınar, Okan Bildirici, Sebahattin Öztürk, Remzi Derdiyok, Mustafa Derdiyok, Dursun Murat Dilek, Tuncel Cark, Abdulkadir Dursun, Necati Eroğlu, Halil Bülbül, Engin Karakaya, Hakan Orhan, Faruk Avcı, Osman Bulut, Özer Küçükmorkoç, Ali Naci Erdem, Okan Dursun, Ziya Balta, Bünyamin Aydın, Halil Karabudak, Halil Şenol Hamarat, Mine Akkuş, Çile Özkul, Necip Dumlu, İzzettin Güler, Şeğmuz Er, Enis Kırkılıç.

CHP’DE GÜNCEL ADAY LİSTESİ Bu yerel seçimde Kemalpaşa CHP’de aday bolluğu yaşanıyor. Hani neredeyse Belediye Başkan aday adaylarının sayısı meclis üyeliği için başvuran aday adaylarını sollayacak. Belediye Başkan aday adayları(alfabetik sıra ile) Ahmet Cemil Balyeli, Ahmet Hamdi Palandöken, Ahmet Özken, Bülent Oray, Metin Aras, Muharrem Bayraktar, Rıdvan Karakayalı, Sibel Bezci, Talat Özışık, Taner Doğan, Ünsal Atmaca, Vedat Uğur. Seçimlerden aylar öncesi aday adayıyım diyen Kemalpaşa Belediyesi Kubilay Aslan ve bir ara kulislerde ismi geçmesine rağmen aradığı sinerjiyi yakalayamayan Dr. Erol Pektaş memurların istifa etmesi gereken süre içerisinde istifa etmedikleri için bu yerel seçimlerde aday

adayı olmayan iki isim. CHP’de Belediye Meclis Üyeliliği için 29 kişi başvurdu. Bunlardan 8’i bayan aday adayı. İsimleri ise; Mükremin Kars, Kerim Kurnaz, Musa Bıçak, Özali Değer, Serdar Mermer, Ahmet Yıldırım, Lütfü Aydoğan, Yüksel Çelik, Mehmet Önlü, Rıdvan Üreten, Şahin Özdemir, Rıza Dinçkurt, Nejat Özden, Emrah Fahri Hakvar, Çetin Kayalı, Ahmet Yaşar Pektaş, Atıf Kaya, Tevfik Uğur, Mustafa Sarıbaşak, Abidin Güneş, Barış Uçar, Türkiz İlkcoşkun, Semra Arık, Arzu Külahcıoğlu, Ayşe Tırtak, Sevim Dalgıç, Aslı Subaşı Demirören, Sevinç Gönülbağı ve Nilay Özcan.

MHP’DE ADAYLIK SÜRECİ DEVAM EDİYOR

Kemalpaşa MHP’de aday adayı başvuru süreci devam ediyor. Hasan Şen ve Mehmet Kırkpınar şu ana kadar belediye başkan aday adaylığı için başvuran isimler. 3 kişinin daha başvurması bekleniyor. MHP Belediye meclis üyesi aday adaylığı için 43 başvuru yapıldı bunlardan 3’ü bayan.

MEHMET TÜRKMEN’İN KRİZİ

Kemalpaşa’nın önemli siyasetçilerinden Mehmet Türkmen’in siyasi anlamda attığı her adım gündeme bomba gibi düşüyor. Bu yerel seçimlerde de siyasete devam

etme kararı aldığını biliyoruz. Hatta parti ismi vermeden kendi söylemi ile “Kemalpaşa Belediye Başkanı Adayıyım” diyerek seçimlere güçlü bir şekilde gireceği bilgisini şahsım ile paylaştı. Türkmen, beklenen istifalarını ise ardı ardına gerçekleştirdi. Seçimde aday olmayı düşündüğü için önce Kemalpaşa Belediye Başkan Yardımcılığı görevinden, ardından noter kanalıyla Ak Parti üyeliğinden istifa etti. Bu istifalar Kemalpaşa’da büyük yankı uyandırdı. Mehmet Türkmen’in hangi partiden aday olacağı ise halen merak konusu. Türkmen’in bu istifaları, Ak Parti’de krize sebep olduğu kadar, isminin CHP ile anılmasından dolayı CHP ilçe örgütünde de etki yarattı.

ARİF UĞURLU

Ve mevcut Belediye Başkanı Arif Uğurlu. Ak Parti kulislerinde kendisinin Belediye Başkan adaylığına kesin gözüyle bakılıyor. Kemalpaşa’da seçim gündemi oldukça yoğun. Şimdiden kıran kırana bir seçim yarışı olacağı görünüyor. Henüz saflar netleşmiş değil. Önümüzdeki günlerde taşlar yerine oturacak, tablo daha net bir şekilde ortaya çıkacak. İşte o zaman seçimde hangi partinin iddiasının yüksek olduğunu göreceğiz.


6

SPOR

KEMALPAŞA aktüel

GELECEĞİN BASKETBOLCULARI YETİŞİYOR Kemalpaşa Basketbol Kulübü tarafından düzenlenen birlik ve beraberlik kahvaltısında sporcular, veliler ve kulüp yöneticileri bir araya geldi.

D

üzenlenen etkinlikte konuşan Basketbol Antrenörü Gülşah Özgül öncelikli hedeflerinin yönetim kurullarının da destekleri ile Kemalpaşa’da basketbol sporunu yaygınlaştırmak olduğunu belirterek “spor bir ekip işidir. Ben basketbol antrenörüyüm. Bu güne kadar azimli ve çalışkan yönetim kurulumuz ile birlikte kısa zamanda büyük bir yol kat ettik. Kuruluşumuzun daha ilk yılında 80 sporcumuz oldu. Küçük bir takım olabiliriz ancak hedeflerimiz oldukça büyük. Önü-

müzdeki yıl lig müsabakalarına katılmayı amaçlıyoruz. İlçemizi basketbol dalında en iyi şekilde temsil etmek istiyoruz. Kulübümüzün amacı Kemalpaşa’da ki basketbola yetenekli çocuklarımızı

bularak, onlara önce sporu sevdirmek daha sonra iyi basketbolcular olarak yetişmelerini sağlamaktır. 7-14 yaş aralığındaki kız ve erkek çocuklarımıza basketbol eğitimi veriyoruz. Antrenmanlarımızı Kemalpaşa-Sütçüler yolunda, Cennet mezarlığı karşısında bulunan kapalı spor salonunda gerçekleştirmekteyiz. Çocuklarımızın geleceği için çıktığımız bu yolda inanarak yürüyüp, her geçen gün daha da büyüyoruz” dedi. Kırmızı Değirmen Restoran’da verilen kahvaltıda bir araya gelen sporcu çocuklar ve veliler Kemalpaşa Basketbol Spor Kulübünü tanıtan slaytı izlediler. Sporcu çocuklar Türk bayrakları ile marşlar, şarkılar söyleyip eğlendiler.

Kemalpaşa Basketbol Spor Kulübü Yönetim Kurulu: Gülşah Özgül, Derya İlkim Öztek, Saliha Özgümüştaş Binici, Sevcan Özkocabaş Nuzumlaer, Ayşe Tuba Bilgin, Leyla Altun Sayar



ARTVİNLİLER GENÇLİK KOLLARINI YENİDEN HAREKETE GEÇİRİYOR Kemalpaşa Artvin Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği geçtiğimiz yıllarda kurduğu gençlik kollarını tekrar güncelliyor. “Yine yeniden gençlik” sloganı ile aktif gençleri dernek çatısı altında bir araya getiriyor.

G

eçtiğimiz günlerde Sütçüler Mahallesinde bir toplantı gerçekleştiren Dernek Yönetimi, dernek üyesi aktif gençleri bir araya getirmek için start verdi. Yardımlaşma ve dayanışma bilinci oluşturmak, kaynaşma sağlamak, çeşitli sosyal ve kültürel faaliyetler ile sosyal projelerde yer almalarını sağlamak için gençlik kollarını yeniden oluşturuyor. Sütçüler Mahallesinde yapılan toplantı Dernek Başkanı İlker Yıldız, Yönetim Kurulu Üyeleri Şenol Özen, Ayhan Gökdemir, Osman Aydemir, Şahin Çelik ve Hüseyin Erdem’in katılımı ile Sütçüler Mahallesi gençlik kolları temsilciliği ev sahipliğinde gerçekleşti. Gençlik Kolları Başkanı İsrafil Emin İpek, Gençlik Kolları Başkan Yrd. Mesut Özbek , Kemalpaşa

İlçe Köyleri Başkanı: Hakan Yıldız, MEDYA ve Tanıtım Başkanı: Köksal Ergin İlköğretim Düzeyi Öğrenci Birliği Başkanı: Ali Kahya – Alper Bayram, Liseler Düzeyi Öğrenci Birliği Başkanı: Burak Pehlivan – Semih Kaya – Utku Gökdemir, Üniversiteler Düzeyi Öğrenci Birliği Başkanı: Ömer Faruk Anadol ve Sütçüler Mahallesi’nde ikamet eden gençler katılım sağladı. Dernek Başkanı İlker Yıldız gençlere hitaben “Bizleri kırmayıp toplantıya iştirak eden bütün genç kardeşlerimiz teşekkür ediyorum. Sizler bizim yarınlarımızsınız. Sizler geleceğin abileri, başkanlarısınız. Sizlerin yapacak olduğunuz bütün projeleri biz dernek yönetimi olarak her zaman destekleyeceğiz. Elimizden gelenin fazlasını yapmaya çalışacağız” dedi.


Yeni yılın tüm vatandaşlarımızın sağlık, mutluluk, bolluk, bereket, kardeşlik ve refah içinde geleceğe yürüdüğü bir yıl olmasını temenni ediyor, aziz milletimizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.


SİYASET

10

KEMALPAŞA aktüel

HALİL HAMARAT, AK PARTİ’YE ADAYLIK DOSYASINI TESLİM ETTİ Kemalpaşa’nın tanınmış isimlerinden Mali Müşavir ve Kemalpaşa Kocatürk Koleji Kurucu Ortağı Halil Şenol Hamarat, AK Parti Kemalpaşa Belediye meclis üyeliği için adaylık müracaatında bulundu. AK Parti Kemalpaşa İlçe Başkanı Mehmet Ali Demirtaş’a dosyasını teslim eden Hamarat, “Doğup, büyüdüğüm, vefa borcum olan Kemalpaşamız’a hizmet etmek ve borcumu ödemek için Belediye Meclis Üyeliği müracaatında bulundum” ifadelerini kullandı. Kemalpaşa’ya ve Kemalpaşalılara hizmet etmek ve milletin sesi olabilmek için böyle bir karar aldığını belirten Hamarat, “AK Parti'de her şey hizmet esaslıdır. Maksadımız vitrini süslemek değil, millete hizmet etmektir. Bizim anlayışımızda millete efendilik yoktur, millete

hizmet etmek vardır. Her şeyin sahibi millettir. Nereden geldiğine bakmayız, rengi, dili, dini, kökeni bizi asla farklı bir davranışa sevk etmez. Biz siyaseti amaç değil hizmet için araç olarak görüyoruz. Bu anlayışla, Kemalpaşa’da AK Belediyecilik anlayışıyla yapılan hizmetlere bizde katkı sunmak istiyor ve milletimize hizmet etmek için bu yola girmiş bulunuyoruz” dedi. AK Parti’nin yerel yönetimlerle ilgili politikalarının temelinde insana ve millete hizmet olduğunu vurgulayan Hamarat, AK Parti'nin yerel yönetimlerle milletin gönlünü kazandığını kaydetti. Hamarat, “Millete hizmet dışında hiçbir amaç ve gaye için görev talebinde bulunmuyoruz. Gerçekleşmesi halinde Belediye Başkanımız başta olmak üzere Meclis Üyeleri ve İlçe Başkanımızla birlikte AK Parti çatısı altında milletimi-

ze hizmet etme gayesi içerisindeyim. Çıktığım bu yolda şahsıma güvenip destek olan, dualarıyla güç veren başta ailem olmak üzere herkese ve tüm Kemalpaşalılara en kalbi duygularımla teşekkür ediyor, şükranlarımı sunuyorum” diye konuştu. AK Parti Kemalpaşa İlçe Başkanı Mehmet Ali Demirtaş ise, “AK Parti’de makam yarışı yoktur.! AK

Parti’de “Halka ve Hakka” hizmet yarışı vardır. Bu anlayışıyla yerel yönetimlerin bir parçası olup, hemşehrilerimize hizmet etmek adına Belediye Meclis Üyeliği için başvuruda bulunan kıymetli meslektaşım Halil Şenol Hamarat’ın başvuru dosyasını teslim aldık. Kendisine teşekkür ediyor, muvaffakiyetler diliyorum” ifadelerini kullandı.



12

SİYASET

KEMALPAŞA aktüel

KEMALPAŞA AK PARTİ'DE BAŞVURU SÜRECİ TAMAMLANDI Kemalpaşa’da Ak Parti’den Belediye Başkanı ve meclis üyesi olamak isteyen adaylar başvuru dosyalarını teslim etti. İlçe Başkanı Mehmet Ali Demirtaş, AK Belediyecilik anlayışı ile Kemalpaşa’ya hizmet etmek isteyen aday adaylarının, partiye ilgisinin yoğun olduğunu söyledi. AK Parti’de 31 Mart 2019’da yapılacak yerel seçimler öncesi, belediye başkanlığı ve meclis üyelikleri için aday adaylık sürecinde, 3 Belediye başkan aday adayı ve 81 belediye meclis üyesi aday adayı dosyasını teslim edildi. AK Parti’de, Kemalpaşa Belediye Başkanlığı adaylığı için müracaat eden isimler; 20042009 yılları arasında görev yapan eski Belediye Başkanı yapan Yakup Karaca, Emekli Öğretmen Yunus Gökduman ve İş Adamı Necati Yazar oldu. Ak Parti Genel Merkezi mevcut başkanlar için başvuruya gerek olmadığını duyurmuştu. Bu yüzden Kemalpaşa Belediye Başkanı Arif Uğurlu, aday adaylık başvurusu yapmadı. Belediye Meclis üyeliği için 81 aday adayı AK Parti İlçe Başkanlığından dosya alarak, müracaatlarını yaptı. Bu müracaatlardan ikisi bayan. Aday adaylığı sürecinde birbirinden değerli aday adaylarının müracaatlarını kabul ettiklerini söyleyen, AK Parti Kemalpaşa İlçe Başkanı Mehmet Ali Demirtaş “ Ak Parti’de makam yarışı yoktur. AK Partide “Halka ve Hakka” hizmet yarışı vardır. Bu anlayışla, yerel yönetimlerin bir parçası olup, hemşerilerimize hizmet etmek adına, 3 belediye başkan aday adayı ve 81 belediye meclis üyesi aday adayı partimize başvurdu. Yoğun başvurunun olduğu bu süreçte kapı-

mız herkese açık oldu. Tüm aday adaylarımıza eşit mesafede yaklaştık. Genel Merkezimiz mevcut başkanlar için adaylık başvurusuna gerek olmadığını duyurmuştu. Bu sebeple mevcut Kemalpaşa Belediye Başkanımız Arif Uğurlu’nun başvuru yapmasına gerek kalmadı. Bu süreçte kendisi de vardır. Belediye Başkan adayımız ve meclis üyesi adaylarımı açıklandığı gün, aday olamayan diğer aday adaylarımız ile birlikte hedefe kilitlenip, tek yumruk olacağız. Belediye Başkan adayımız, meclis üyesi adaylarımız, ana kademe yönetimimiz, kadın kollarımız, gençlik kollarımız ve Ak Parti sevdalıları ile birlikte seçim kampanyamızı yürütüp, seçimi en yakın rakibimize fark atarak kazanacağımıza inanıyorum. Kemalpaşa’nın makûs talihi son 4,5 yılda Ak Belediyecilik ile değişmiştir. Kemalpaşa’da bugüne kadar yapılmayan, devrim niteliğinde büyük projelere imza atılmıştır. Belediyemiz bugüne kadar yapmış olduğu projeler ile Türkiye’de ‘ilkleri ve enleri’ başarmıştır. 31 Mart yerel seçimlerinden sonra da, daha iddialı projeler Kemalpaşa’yı bekliyor” dedi.



KEMALPAŞA aktüel Zafer BİNİCİ Avukat

YABANCI PARA İLE ÖDEME YASAĞI ve İSTİSNALARI İrade özerkliği ve sözleşme yapma özgürlüğüne dayanan hukuk sistemimizde kural olarak ifa biçimi, sözleşmenin tarafları bakımından özgürce kararlaştırılmaktaydı.Ancak ülkemizde yaşanan kur artış ve dalgalanmaları nedeniyle “Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair” Cumhurbaşkanlığı kararı ile Türkiye'de yerleşik kişilerin kendi aralarında yaptıkları bazı sözleşmeler bakımından sözleşme bedeli veya bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılması yasaklanmıştır. Sözleşmeler kapsamında düzenlenecek kıymetli evraklarda (çek, bono, poliçe vs.) yer alan bedellerin de döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak belirlenmesi mümkün değildir. İlgili Cumhurbaşkanlığı kararı, 13 Eylül 2018 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Dolayısıyla da 13 Eylül 2018 tarihi dâhil olmak üzere işbu karar kapsamına giren sözleşmelerdeki ödeme yükümlülüğü sadece Türk Lirası üzerinden kararlaştırılması gerekmektedir. 13 Eylül 2018 tarihinden önce imzalanmış ve yürürlükte olan yasak kapsamındaki sözleşmelerdeki döviz cinsinden kararlaştırılmış bedeller, 15 Ekim 2018tarihine kadar tarafların anlaşarak belirleyeceği kur üzerinden Türk Lirası olarak kararlaştırılması gerekmekteydi. Sözleşme taraflarının, Türk Lirası üzerinden belirlenecek bedel üzerinde anlaşamaması/ anlaşmayı ihmal etmesi durumunda döviz veya dövize endeksli olarak belirlenen bedeller, söz konusu bedellerin 2 Ocak 2018 tarihli gösterge niteliğindeki Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) efektif satış kuru (USD/TL: 3.78; EUR/TL: 4.55) kullanılarak hesaplanan Türk Lirası karşılığının, bedelin yeniden belirlendiği tarihe kadar tüketici fiyat endeksi (TÜFE) aylık değişim oranları esas alınarak artırılması suretiyle belirlenir. Yeniden belirleme tahsili

yapılmış veya gecikmiş alacaklar için uygulanmaz. Yukarıda bahsedilen yasaklara aykırılık durumunda Türk Parasının Kıymetini Koruma Kanunu’na göre idari para cezası öngörülmektedir. İşbu idari para cezasının 2018 yılı için alt sınırı 6306 TL, üst sınırı ise 52.601 TL olacaktır. Kabahatler Kanunu gereğince yasağa aykırı her bir sözleşme,sözleşmenin tarafları açısından ayrı ayrı idari para cezasıyla cezalandırılacaktır. YASAK KAPSAMI: 6 Ekim 2018 tarihinde yayımlanan Hazine ve Maliye Bakanlığı tebliği ile söz konusu sınırlama detaylandırılmış ve istisnalar getirilmiştir. Yasak sadece Türkiye'de yerleşik kişiler arasındaki sözleşmeler bakımından uygulanacaktır. Sözleşmenin tarafları arasında "Türkiye'de yerleşik olmayan" bir gerçek veya tüzel kişi olması durumunda sözleşmedeki bedeller döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılabilecektir. "Türkiye'de yerleşik kişiler" yurtdışında işçi, serbest meslek ve müstakil iş sahibi Türk vatandaşları dâhil Türkiye'de kanuni yerleşim yeri bulunan gerçek ve tüzel kişiler olarak tanımlanmıştır. Türkiye'de yerleşik kişilerin yurt dışındaki; şube, temsilcilik, ofis, irtibat bürosu, işlettiği veya yönettiği fonlar, %50 ve üzerinde pay sahipliklerinin bulunduğu şirketler ile doğrudan ya da dolaylı olarak sahipliklerinde bulunan şirketler söz konusu yasak kapsamında "Türkiye'de yerleşik" olarak değerlendirilir.Türkiye'de ikamet eden yabancılar da "Türkiye'de yerleşik" olarak değerlendirilir. YASAK KAPSAMI: Serbest bölge dâhil tüm konut ve işyeri dâhil tüm yurt içi gayrimenkul satış sözleşmeleri, konut ve işyeri dahil tüm yurt içi gayrimenkul kiralama sözleşmeleri, iş makineleri dahil taşıt satış sözleşmeleri, 13.09.2018 tarihinden önce akdedilmiş taşıt kiralama sözleşmeleri ha-

riç olmak üzere tüm iş makineleri dahil taşıt kiralama sözleşmeleri yasak kapsamındadır. Yurt dışında görevlendirilecek çalışanlar ile yabancı çalışanlarla yapılacakiş sözleşmeleri hariç olmak üzere yapılacak tüm iş sözleşmeleri yasak kapsamındadır. Türkiye'de yerleşik yabancıların taraf olduğu hizmet sözleşmeleri, ihracat, transit ticaret, ihracat sayılan satış ve teslimler ile döviz kazandırıcı hizmet ve faaliyetler kapsamında yapılan hizmet sözleşmeleri, yurt dışında gerçekleştirilecek faaliyetler kapsamında yapılan hizmet sözleşmeleri, Türkiye'de başlayıp yurt dışında sonlanan ve yurt dışında başlayıp Türkiye'de sonlanan elektronik haberleşme ile ilgili hizmet sözleşmeleri haricindeki tüm danışmanlık / aracılık ve taşımacılık gibi hizmet sözleşmeleri yasak kapsamındadır. Gemilerin inşası, tamiri ve bakımı için yapılan sözleşmeler hariç olmak üzere tüm eser sözleşmeleri de yasak kapsamındadır. Yasağın İstisnaları: Türkiye’de yerleşik sayılmayan bir kişi / şirketin taraf olduğu sözleşmeler genel olarak yasak kapsamında değildir. Bu kapsamda yukarıda sayılan istisnaları dahil etmeden yasak kapsamında olmayan sözleşmeler genel olarak şöyledir. • Yurt dışında yerleşik kişi/şirketlerin Türkiye'de bulunan şube, temsilcilik, ofis, irtibat bürosu, doğrudan veya dolaylı olarak %50 ve üzerinde pay sahipliklerinin bulunduğu şirketlerin taraf olduğu iş ve hizmet sözleşmeleri, • Serbest bölgedeki faaliyetleri kapsamında serbest bölgelerdeki şirketlerin taraf olduğu iş ve hizmet sözleşmeleri, • Taşıt satış sözleşmeleri dışındaki menkul satış sözleşmeleri, • Taşıt kiralama sözleşmeleri dışında-

ki menkul kiralama sözleşmeleri, • Finansal kiralama (leasing) sözleşmeleri (32 sayılı Kararın 17 ve 17/A Maddelerinde sayılan döviz borçlanma sınırlamalarına tabi olarak), • Bilişim teknolojileri kapsamında yurt dışında üretilen yazılımlara ilişkin satış sözleşmeleri ve donanım ve yazılımlara ilişkin lisans ve hizmet sözleşmeleri, • Sermaye piyasası araçlarının oluşturulması, ihracı, alımı satımı ve bunlarla ilgili işlemlere ilişkin yükümlülükler, • Gemilere ilişkin finansal kiralama (leasing) sözleşmeleri, • (i) Yolcu, yük veya posta taşıma faaliyetinde bulunan ticari havayolu işletmeleri; (ii) hava taşıma araçlarına, motorlarına ve bunların aksam ve parçalarına yönelik teknik bakım hizmeti veren şirketler; (iii) havalimanlarında yer hizmetleri yapmak üzere çalışma ruhsatı alan veya yetkilendirilen şirketler; (iv) yukarıda sayılan kuruluşların kurdukları şirketler ile doğrudan veya dolaylı olarak sermayelerinde en az %50 hisse oranına sahip oldukları şirketlerin taraf olduğu (gayrimenkul satış, gayrimenkul kiralama ve iş sözleşmeleri haricindeki) sözleşmeler, • Kamu finansmanı işlemleriyle ilgili olarak bankaların taraf olduğu sözleşmeler, • Kamu kurum ve kuruluşları ile Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı şirketlerinin taraf olduğu (gayrimenkul satış ve gayrimenkul kiralama dışındaki) sözleşmeler, • Kamu kurum ve kuruluşlarının taraf olduğu döviz cinsinden veya dövize endeksli ihaleler, sözleşmeler ve milletlerarası antlaşmaların ifası kapsamında iş yapan yüklenicilerin üçüncü taraflarla akdedeceği (gayrimenkul satış, gayrimenkul kiralama ve iş sözleşmeleri dışındaki) sözleşmeler.



16

SİYASET

KEMALPAŞA aktüel

SANAYİ VE TARIM KENTİ OLARAK BİLİNEN İLÇE İÇİN FARLI PROJELERLE YOLA ÇIKAN

CHP ADAY ADAYI BALYELİ: ‘KEMALPAŞA’DA TURİZM KUŞAĞI OLUŞACAK’ Gelişmiş sanayisi ve verimli topraklarıyla bilinen Kemalpaşa’da Cumhuriyet Halk Partisi Kemalpaşa Belediye Başkan Aday Adayı Avukat Ahmet Cemil Balyeli, ilçenin farklı bir özelliğini ön plana çıkaracak projeleri olduğunu açıkladı.

B

alyeli, “Kemalpaşa gerek doğası, gerek tarihi, gerekse de dini motifleri ile turizm cenneti olmaya aday bir yer. Önceliğimiz doğa, tarih ve din turizmi hareketini başlatmak olacak. Oluşturulacak turizm alanı ve kuşağı ile Kemalpaşa merkez ve köyleri birer turizm alanı olarak ele alınacak ve bu şekilde Kemalpaşa Turizm Kuşağı oluşturacağız” dedi.

Yıllardır Kemalpaşa’da avukatlık yapan, halkın her kesimine verdiği destekle avukat olarak gönülleri fetheden ve Kemalpaşa’da CHP bayrağını dalgalandırmak için yola çıkan CHP Kemalpaşa Belediye Başkan Aday Adayı Av. Ahmet Cemil Balyeli, alan çalışmalarını farklı STK’larla yaptığı toplantılar ve fikir alışverişleri ile de destekliyor. Bu çalışmalardan çıkan bir sonucu paylaşan Balyeli, Kemalpaşa’nın farklı bir özelliğini ön plana çıkaracak çalışmaların bilgisini verdi. “Kemalpaşa’da

sanayi ve tarımdan önce turizme önem verilmeli” diyen Balyeli, “Kemalpaşa gerek doğası, gerek tarihi, gerekse de dini motifleri ile turizm cenneti olmaya aday bir yer. Ancak bu güne kadar bu yönde herhangi bir adım atılmadığı gibi herhangi bir yatırım da yapılmamış. Bu nedenle, önceliğimiz doğa, tarih ve din turizmi hareketini başlatmak olacak. Oluşturulacak turizm alanı ve kuşağı ile Kemalpaşa merkez ve köyleri birer turizm alanı olarak ele alınacak ve bu şekilde Kemalpaşa Turizm Kuşağı oluşturacağız. Kemalpaşa’ya turlar düzenlenmesi ve diğer tur güzergâhlarına Kemalpaşa’nın dâhil edilmesi sağlanacak. Gelen turlara rehber-

lik etmek üzere, yerel rehberler yetiştirilecek. Gelen misafirlerin her türlü ihtiyaçlarını karşılayacak mekânlar yapılarak, halkımızın turizmden gelir elde etmesi sağlanacak. Böylece Kemalpaşa’nın da tanınması ve adından söz ettirerek hak ettiği değere kavuşması sağlanacak” açıklamasını yaptı. Kemalpaşa’nın olmazsa olmazının tarım olduğunu ve özellikle ilçe ile birlikte anılan tarım ürünü kirazın markalaşması için çalışmalar yürüteceğini anlatan CHP Aday Adayı Balyeli, şu bilgileri verdi: “Tarımın, özellikle kirazın hak ettiği değere kavuşması, üreticinin emeğinin karşılığını alması birinci önceliğimiz olacak. Bunun için, içinde soğuk hava deposu da bulunan kiraz işleme tesisi kurulacak, kirazın sapı ve çekirdeği de değerlendirilecek ve kirazdan elde edilen katma değer arttırıla-

cak. Gelişen teknoloji ve buluşlardan yararlanılarak ancak bunu yaparken de insana ve doğaya zarar vermeyen doğal ürünlerle kirazın dayanma süresi artırılarak ve üreticinin doğrudan dünya pazarlarına erişimi sağlanacak, ihracat teşvik edilecek. Kemalpaşa’nın tümünü kapsayacak organizasyon yapısı ile mevcut üretici kooperatifleri tek çatı altında toplanacak, kiraz, zeytin, zeytinyağı, et ve süt ürünleri ile diğer tarım ürünlerinde markalaşma sağlanacak. Kemalpaşa’da üretilen kiraz, zeytin, zeytinyağı, et ve süt ürünleri ile diğer tarım ürünlerinin aracısız halka ulaştırılması için, duyarlı belediyelerle işbirliğine gidilerek Türkiye çapında Tüketici Kooperatifleri kurulması sağlanacak, böylece üretici emeğinin karşılığını aldığı gibi, halkımızın da daha ucuz ve sağlıklı ürünler tüketmesi sağlanacak.”



BELEDİYE

18

KEMALPAŞA aktüel

Kemalpaşa Belediye Başkanı

Arif UĞURLU

TÜRKiYE’NiN EN YATIRIMCI

iLÇELERiNDEN BiRiYiZ Kemalpaşa Belediye Başkanı Arif Uğurlu, görevde oldukları 4,5 yıl boyuncu Kemalpaşa’da yaptıkları hizmetleri anlattı. Uğurlu, Kemalpaşa Belediyesi’nin bütçesine göre Türkiye’nin en yatırımcı ilçe belediyelerinden birisi olduğunu söyledi. Arif Uğurlu, 2014 yılında görevi devraldıklarında İzmir ilçeleri içerisinde bütçesine göre en borçlu belediyelerden birinin Kemalpaşa Belediyesi olduğunu ifade etti. Uğurlu konuşmasının devamında “Biz şunu biliyoruz. Bir şehre hizmet etmek istiyorsanız hiçbir şey sizin hizmet etmenize engel olamaz. Hacı Bektaşi Veli’nin güzel bir sözü var. Gönlü taş olanın şehri taş, gönlü aşk olanın şehri gülistan olur. Biz bu şehre liderimiz Recep Tayyip Erdoğan’dan aldığımız aşk ile şevk ile 4,5 yıl hizmet ettik. Öyle bir dönem yaşadık ki şu 4,5 yılda altı seçim ve bir hain darbe girişimine rağmen hamdolsun nüfusumuza ve bütçemize göre Türkiye’nin en yatırımcı ilçelerinden bir tanesi olduk” dedi.

15 TEMMUZ KÜLTÜR SARAYI

BİNALİ YILDIRIM MİLLET BAHÇESİ

15 TEMMUZ KÜLTÜR SARAYI

Belediye Başkanı olarak göreve başladığı 2014 yılından bu yana Kemalpaşa’da gerçekleştirdikleri hizmetleri anlatan Kemalpaşa Belediye Başkanı Arif Uğurlu “110 Bin nüfusumuz var ve bir sinema salonumuz yoktu. Şimdi 900 koltuk kapasiteli sinema salonlarımızın olduğu, konferans salonlarımızın, güzel sanatlar merkezimizin olduğu, kütüphanesiyle, kafesiyle İzmir’in en nitelikli kültür merkezlerinden birisini inşa ettik.

BİNALİ YILDIRIM MİLLET BAHÇESİ

Meclis Başkanımız Binali Yıldırım’a vefamızı

BİNALİ YILDIRIM MİLLET BAHÇESİ

göstermek, bir proje yapıp, adını vermek istedik. 40 bin metrekaresi Devlet Su İşleri’ne ait olan yeri rehabilite etmek üzere yola çıktık. 40 dönümle başladığımız Millet Bahçesi çalışmalarında 550 dönüme ulaştık. İçerisinde birçok tesisin olduğu Binali Yıldırım Millet Bahçesi’nde; 7 bin kişilik amfi tiyatro, iki iskele, restoran, kafeterya, 16 bin metrekare yürüyüş parkuru, bin 200 metre yapay dere, iki adet saltanat kayığı, dört şelale, ilçenin ilk dört minareli camisi, iki binden fazla bitki türü ve geniş bir çim alan yer alıyor. Merkeze 15 dakikalık mesafedeki projemiz tüm İzmir’e ait bir proje oldu”


BELEDİYE

aktüel KEMALPAŞA

SEVGİ YOLU

19

KAPALI PAZARYERLERİ

SEVGİ YOLUNU AÇTIK

Ardından İzmir’in en iyi sokak sağlıklaştırma çalışmasını tamamen yayaların kullandığı ışıl ışıl, pırıl pırıl bir sevgi yolunu inşa ederek vatandaşlarımızın hizmetine sunduk.

YARI OLİMPİK KAPALI YÜZME HAVUZU VE KINA KONAĞI

Engelli kızı olan bir annemizin ‘Başkanım benim kızımda cam kemiği hastalığı var. Yüzmesi lazım. Rica etsek bize etrafımızda otellerden bize yardımcı olur musunuz? Kışın bir hafta gidip yüzebilsin’ dedi. Peki, sonrasında ne yapacaksınız dedim. Sonrasını bizde pek bilmiyoruz dedi. O annemizin sözünü görev ve emir kabul ettik. Kemalpaşamızın ilk kapalı, ısıtmalı, yarı olimpik yüzme havuzunu ve kına konağını bitirdik. İsmine de merhum Muhsin Yazıcıoğlu’nun ismini verdik.

ARMUTLU VE BAĞYURDUNA YARI OLİMPİK YÜZME HAVUZULARI İLE SOSYAL YAŞAM KOMPLEKSLERİ KAZANDIRDIK

İlçe merkezimize bu kapalı yüzme havuzlarını yaparken eski beldelerimizden Armutlu ve Bağyurdu mahallelerimize içerisinde yarı olimpik açık yüzme havuzunun da bulunduğu sosyal yaşam komplekslerini inşa ettik ve bu yaz boyunca o tesislerimiz o bölgemizin insanlarına ücretsiz bir şekilde hizmet verdi.

14 KÖYÜMÜZE DÜĞÜN SALONU

14 köyümüzün düğün salonlarını komple inşa ettik. Köylerimizin hizmetine sunduk. 5 spor kompleksimizi bitirip gençlerimizin hizmetine sunduk.

OLİMPİK YÜZME HAVUZU

ARMUTLU MEYDANI

YUKARIKIZILCA, ÖRNEKKÖY VE ARMUTLU’YA KAPALI PAZAR YERİ

Yukarıkızılca ve Örnekköy kapalı pazaryerlerimizi bitirdik. Şimdi de Armutlu kapalı pazaryerimizin ihalesini yaptık. İnşallah Mart ayı sonuna kadar Armutlu kapalı pazaryerimizi bitirip hemşehrilerimizin hizmetine sunacağız.

HER MAHALLEYE MODERN MEYDANLAR YAPTIK

Her zaman şunu ifade ettik. Şehirler meydanları ile anılır. Biz dedik ki her mahallemizin meydanı güzel olsun. Beldelerimizin tamamının meydanlarını pırıl pırıl yenileyerek İzmir’in en modern meydanlarından birileri haline getirdik. 29 köyümüzün 19 tanesinin de meydanlarını baştan aşağıya yeniledik. İnşallah geriye kalanları da yenilemeye devam edeceğiz.

SOSYAL YAŞAM KOMPLEKSLERİ

PARK ORMAN KEMALPAŞA TESİSLERİ

Kemalpaşa İzmir’in saklı bir bahçesi… Biz millet bahçesini inşa etmeden önce 220 Bin metrekare alan üzerine Park Orman Kemalpaşa tesislerini yaptık. İçerisinde kıl çadır restoran paintball alanı, kafeteryalar, atv parkuru ve el sanatları çarşısı gibi her biri kendi içerisinde açılışı yapılabilecek onlarca tesisi barındırıyor. Bu 220 Bin metrekarelik alanı 2,5 yıl önce Kemalpaşa halkımıza kazandırdık.

PARK ORMAN KEMALPAŞA 14 YENİ DÜĞÜN SALONU


BELEDİYE

20

KEMALPAŞA aktüel

KONGRE MERKEZİ İNŞAASI SÜRÜYOR

6 BİLGİ EVİ

KONGRE MERKEZİ

Kemalpaşa için olduğu kadar İzmir için de önemli bir kazanım olan Kongre Merkezi proje çalışmalarımız hızla devam ediyor. Toplamda 18 bin metre kare alana inşa ettiğimiz Kongre Merkezi'nin bünyesinde; 3 adet çok amaçlı kongre salonu, 2 adet açık sergi ve kokteyl alanı, düğün salonu, toplantı salonları, otopark yer alıyor. Pek çok etkinlikle önemli bir boşluğu dolduracak olan merkez, modern yapısı ile tüm İzmirlilere hizmet verecek.

ALTINCI BİLGİ EVİ ÇALIŞMAMIZA BAŞLADIK

İlçe merkezinde yapılan 15 Temmuz Kültür, Sanat ve Spor Merkezi'nin yanı sıra, eksiden belde ve 1 MİLYON 230 BİN köy olan yeni maMETREKARE hallelerde de açılan YOL Bilgi Evleri yerleşim yerlerinin sosyal ve kültürel hayatlarına önemli bir ivme kazandırıyor. Ulucak, Örnekköy ve Yukarıkızılca mahallelerinde hizmete açılan Bilgievleri'nin yanı sıra, Bağyurdu, Armutlu ve Ören mahallelerinde de yapımına başlanan Bilgievleri'nin kısa bir süre sonra hizmete açılacak.

EVDE BAKIM VE SAĞLIK HİZMETLERİ

“İnsanı yaşat ki devlet yaşasın anlayışı hizmet

EVDE SAĞLIK VE BAKIM HİZMETLERİ

siyasetimizin temel noktasıdır” diyen Kemalpa- larımız Kemalpaşa’mıza nasıl değer kattıysa, şa Belediye Başkanı Arif Uğurlu, evde bakım yol yapım çalışmalarımızla da adeta ilçemizi ve sağlık merkezinin çok önemli bir görev yü- nakış nakış işledik. rüttüğünü vurguladı. Uğurlu, “Günlük yaşam faaliyetlerini tek ba- YILDA 18 BİN AİLEYE HİZMET VERİYOR şına sürdüremeyen, evde 2016 yılının Eylül ayınbakım hizmetine ihtiyaç da hizmete açtığımız duyan; yaşlı, engelli ve yasosyal marketimiz bugün talak vatandaşlarımızın kişi2. yılını doldurdu. Gerisel bakımları ile yaşadıkları ye dönüp baktığımızda evin temizlik ihtiyaçlarını sosyal marketimiz kapagidermeye devam ediyoruz. sitesinin çok çok üstünde Bunların yanında vatandaşvatandaşlarımıza hizmet larımıza koruyucu ve vermiş. Sayısal verilere iyileştirici sağbaktığımızda gördük ki SOSYAL MARKET lık hizmeti, kuruluşumuz yılda 18 tam dobin aileye hizmet verinanımlı yor. Bu hizmeti verirken ambulanslarımızla üc- de bütün ayrıntılar titizlikle incelenmiştir. Gerretsiz hasta nakil hiz- çek ihtiyaç sahiplerine ulaşmak için gerekli meti ve tıbbi danışma bütün çalışmalar yapılmış olup vatandaşlarımıhizmeti de veriyoruz. zın siyasi görüşü ne olursa olsun bu hizmetBelediyecilik sadece ten yararlandıklarını gönül rahatlığı ile ifade alt yapı, binalar, yol- edebiliriz. lar, parklar yapmak değil. Bunun yanında TOKİ gönüller de yapmamız İlçemizde yapımına başlanan TOKİ projesinin gerekiyor. Bir insanımızın 679 konut, 22 iş yeri, 1 cami, 16 derslikli dahi derdini hafifletiyorsak 1 ortaokul ve 16 derslikli 1 ilkokuldan oluşan ne mutlu bize” ifadelerini kulilk etap alan çalışmaları hızla devam ediyor. landı. Bizim ve Kemalpaşalı hemşerilerimizin hayali olan bir projenin daha hayata geçmesi bizleri KEMALPAŞA TARİHİNİN EN BÜYÜK oldukça mutlu edecek. Mahalle konseptinde YOL YAPIM ÇALIŞMASI tasarlanan projeyle konutların yanı sıra iş yerBaşta İZSU tarafından yapılan çalışmalar ol- leri, okulları, spor ve oyun alanları, parkları, mak üzere alt yapı çalışmaları tamamlanan ve peyzajıyla kaliteli bir yaşam alanı oluşturuluçeşitli nedenlerde bozulan yollarımız dâhil ol- yor. mak üzere göreve geldiğimiz günden bu yana yaptığımız yol çalışmaları ilçe tarihinin en büyük yol yapım çalışmasıdır. Kemalpaşa Belediyesi olarak yol medeniyettir şiarıyla ilk günden TOKİ bugüne kadar 1 Milyon 230 bin metrekare yol yapım çalışması gerçekleştirdik. Bunları yaparken de hiçbir zaman siyaset yapmadık. Kurum ve kuruluşları bahane ederek hizmetten kaçınmadık. Biz Kemalpaşa’ya hizmet için çıktığımız yola koltuk sevdasıyla değil hizmet sevdasıyla çıktık. Yaptığımız diğer bütün çalışma-



YEREL

22

KEMALPAŞA aktüel

MHP Kemalpaşa İlçe Başkanı Mustafa GÖZÜTOK

"KEMALPAŞA’DA İTTİFAK OLURSA, YA AK PARTİ ADAY ÇIKARACAK, YA DA MHP" Kemalpaşa MHP İlçe Başkanlığı’nda Belediye Başkanlığı ve Belediye Meclis Üyesi adaylık başvuruları devam ediyor. İlçe Başkanı Mustafa Gözütok, MHP’nin yerel seçimlerde Kemalpaşa’daki en iddialı parti olduğunu söyledi.

M

illiyetçi Hareket Partisinde meclis üyeliği aday başvuruları Yüksek Seçim Kurulunun belirlediği tarihe kadar, belediye başkanlığı için başvurular ise 5 Ocak 2019’a kadar sürecek. MHP Kemalpaşa’da bugüne kadar belediye başkanı adaylığı için 2 isim başvuru yaptı. Bu isimler Hasan Şen ve Mehmet Kırkpınar. Meclis üyeliği için 43 başvuru yapılırken bu isimlerden 3 tanesi bayan.

HEDEFE KİLİTLENDİK Milliyetçi Hareket Partisi Kemalpaşa İlçe Başkanlığını kapısının herkese sonuna kadar açık olduğunu ifade eden İlçe Başkanı Mustafa Gözütok “ MHP üyesi olabilir, olmayabilir. MHP’den belediye başkan adayı, meclis üyesi adayı olmak isteyen herkese kapımız açık. Parti olarak bu seçimlere inanarak hazırlanıyoruz. Her daim olduğu gibi yine iddialıyız. 31 Mart yerel seçimlerine iyi hazırlandık, hedefe kilitlendik. Sıkı bir şekilde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 31 Mart’ta Kemalpaşa’yı MHP Belediyesi ile buluşturacağız. Bu seçimde diğer partiler Kemalpaşa’da MHP’nin farkını hissedecek. Seçimin kaderi

MHP’nin ellerindedir. Kemalpaşa MHP’de başvuru süreci devam ediyor. Aday adaylık başvurusu yapıp, dosya teslimi alan 2 adayımız var. Hasan Şen ve Mehmet Kırkpınar. Her ikisi de birbirinden değerli, ülkücü, sonuna kadar partili, dava arkadaşlarımız. Kamuoyuyla henüz paylaşılmayan 3 adayımız daha var. Bu adaylarımız da en kısa sürede başvurularını yapacaklar. Belediye Başkan adayları için başvuru süre 5 Ocak’a kadar devam ediyor. Belediye Meclis üyelikleri başvurusu ile Yüksek Seçim Kurulu’nun belirlediği tarihe kadar devam edecek. Bugüne kadar ilçe teşkilatımıza başvuru yapmış 43 tane belediye meclis aday adayımız var, 3 tanesi bayan.

MHP’NİN KAPISI HERKESE AÇIK, MEHMET TÜRKMEN’E DE AÇIK Mehmet Türkmen’in MHP’den adaylığı söz konusu mu sorusunu cevaplayan MHP İlçe Başkanı Mustafa Gözütok, “2014 yerel seçimlerinde Mehmet Türkmen MHP’nin adayıydı. MHP’nin kapısı herkese açık olduğu gibi, Mehmet Türkmen’e de açıktır. İsteyen aday adaylık formunu alıp,

başvurusunu yapabilir. Biz MHP’de isimlere takılmış değiliz. Çünkü bizim adayımızın adı MHP soyadı da MHP’dir. Biz Kemalpaşa’da MHP nasıl seçimi alırız, onun hesabını yapıyoruz. MHP’nin yerel seçimlerinde iddiası vardır” dedi.

MHP, BELEDİYE SEÇİMLERİNDE EN İDDİALI PARTİ AK Parti- MHP İttifakının Kemalpaşa ayağı hakkında bilgi veren İlçe Başkanı Mustafa Gözütok, “Geçen hafta Ankara’daydık. Liderimiz, Genel Başkanımız Devlet Bahçeli’nin bizlere söylediği büyükşehirlerde aday çıkarmayacağız. Ancak ilçelerde ittifak söz konusu değil. İlçelerde Belediye Başkan adayı çıkaracağız. Cumhur İttifakını göz ardı etmeyen liderimiz ittifaka devam etmemiz gerektiğini de söyledi. Seçimlere daha uzun bir süre var. İttifak olabilir de olmayabilir de.

Liderimiz, partimiz ne derse bizde onu uygulayacağız. Eğer Kemalpaşa’da ittifak olursa iki ayrı şekild olabilir. AK Parti aday çıkarır, MHP destekler. Ya da MHP aday çıkarır Ak Parti destekler. Bu şekilde de seçime gidilebilir. Yani Kemalpaşa’da ittifak, adayını AK Parti’den de çıkarabilir, MHP’den de çıkarabilir. Biz şunun farkındayız. Kemalpaşa’da AK Parti Belediyesi var. Olabilir. Evet, geçen yerel seçimde oy oranları bizden de fazla olabilir. Ama biz MHP Kemalpaşa olarak bu yerel seçimde çok iddialıyız.İttifak olur, olmaz ama Kemalpaşa MHP, belediye seçimlerini kazanmak istiyor. Bunu da herkes bilsin. İttifakla ilgili genel merkezden bir talimat gelmediği için, biz yerel seçimi kazanma çalışmaları yapıyoruz. İttifak olursa Aday illa Ak Parti adayı olacak diye bir şey yok, bu aday MHP’den de olabilir” dedi.



SİYASET

24

KEMALPAŞA aktüel

KEMALPAŞALI ÖZKEN:

"GELİŞİM VE DEĞİŞİM BAŞLAYACAK" 7 kuşak Kemalpaşalı olan CHP Kemalpaşa Belediye Başkan Aday Adayı Dr. Ahmet Özken, "Modern, çağdaş, huzurlu ve tertemiz bir Kemalpaşa için geliyoruz. Artık gelişim ve değişim zamanı" dedi. CHP Kemalpaşa Belediye Başkan Aday Adayı Dr. Ahmet Özken, bugüne kadar 75 ilde 25 bin kişiye verdiği dış ticaret eğitimleriyle dikkat çekti. Eğitim verdiği kentler, ihracatın yıldızı olurken Dr. Özken, öğrencileri için kurduğu gümrük müşavirliği ve danışmanlık şirketiyle de işsizliğe savaş açtı. Doktorası sonrası alanında Türkiye'nin ilk Doktor ünvanlı gümrük müşaviri olan Özken, memleketi Kemalpaşa'dan CHP Belediye

Başkan Aday Adayı oldu. Geçtiğimiz gün grup toplantısı sonrasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile de bir araya gelen Dr. Özken, "Gelişim için geliyoruz. Değişim için geliyoruz ve diyoruz ki Kemalpaşa, Türkiye'nin yıldızı olacak. Siyasetin içinden gelmiyorum ama ekonominin içinden geliyorum. Kemalpaşa'da icraat başlayacak. Ekonomik kalkınma başlayacak" diye konuştu.

Kemalpaşa’da yaşayanların derdini, sorunlarını bildiğini çünkü tüm bunları kendisinin de yaşadığını ifade eden Özken "CHP'nin kuruluş felsefesine inanıyorum. Genel Başkanımızın 'Yeni yüzlere ihtiyacımız var' söyleminin ardından yola çıktım. Günümüz koşullarında mutlaka elimizi taşın altına koymamız gerekiyor. Ülkemiz ve kentimizin hak ettiği refah seviyesine ulaşması adına daha yapacak çok işimiz var. İki kız çocuk sahibi bir baba olarak, çocuklarımıza aydınlık bir gelecek bırakmamız gerektiğini düşünüyorum. Bu anlayışla yola çıktım" dedi.

HEDEF MUTLU KEMALPAŞA

Dr. Ahmet Özken, Kemalpaşa"da "Birlikte Yönetim" modeliyle çalışacaklarını belirterek "Biz sadece seçim için değil, doğduğumuz günden beri CHP'nin felsefesini benimsemiş insanlarız. Yurdun dört yanında bunun için çalıştık. Tecrübe edindik. Bu tecrübeyi Kemalpaşa için kullanmak istiyoruz" dedi. Kemalpaşa'nın en önemli talebinin "mutluluk" olduğunu söy-

leyen Dr. Özken, "Kemalpaşalıyı mutlu edecek, refaha kavuşturacak projelerle geliyoruz. Evdeki çocukların yüzünü güldürmek için geliyoruz. Anne babaların huzurla geleceğe bakabilecekleri bir Kemalpaşa için geliyoruz. Benim kapım hiç bir zaman kapalı olmayacak. Herkese, her zaman açık olacak. Çat kapı içeri girip derdini anlatan Kemalpaşalıyla birlikte sorunların çözümü için çalışacağız" diye konuştu.

KEMALPAŞA'DA İCRAAT DÖNEMİ

Kemalpaşa için hazırladıkları projelerin "Kağıt" üzerinde olmadığını her birinin "Uygulama" aşamasına getirildiğini belirten Özken şöyle devam etti: "Kemalpaşa bizi layık gördüğü dakikadan itibaren bunları hayata geçireceğiz. Bu kabiliyete ve ekibe sahibiz. Belediye yönetimi demek tek adam işi değil ekip işidir, icraat işidir. Biliyorsunuz, Kemalpaşalıların yüzde 80'inin geçim kaynağı tarım, hayvancı-


SİYASET

KEMALPAŞA aktüel lık ve sanayiden oluşur. Ama bu geçim kaynaklarını imkanlarımız dahilinde kullanamıyoruz. Oysa Kemalpaşa, belediyecilikte Türkiye'ye örnek bir model olmalı. Kökleri Kemalpaşa'ya dayanan bir ailenin ferdiyim. Ata toprağına hizmet için, Kemalpaşa’ya borcumuzu ödemek yola çıktık. İyi projelerle ve iyi bir ekiple, kentimizi kalkındırmak istiyoruz. Bunu için projelerimizi uygulanma noktasına getirdik. Hangi işi ne zaman yapacağımız belli"

KİRAZ ARAŞTIRMA MERKEZİ KURULACAK

Kemalpaşa'da kiraz ve zeytin üretiminin merkezi olmasına karşın üreticinin durumunun ortada olduğuna dikkat çeken Özken, "Kiraz ihracatı yapan bir tane firmamız yok, soğuk hava depomuz yeterli değil. Bizim izleyeceğimiz yol belli. Bir ürünü katma değerli hale getirip satmadığınız takdirde kazanma şansınız yok. Bunun için tanıtım çalışmaları yapılacak, üretici desteklenecek. Üretici özellikle gerçek alıcılarla buluşturulacak. Kemalpaşa’nın kiraz üreticisini kimseye ezdirmeyeceğiz. Üretici ile tüketici arasındaki fiyat farkı, üretici lehine çoğalacak. Yerel yönetim olarak kiraz araştırma merkezi kuracağız" diye konuştu.

BEDAVA ELEKTRİK

Kemalpaşa'nın doğal potansiyellerini Kemalpaşalıya en uygun şekinde sunmak için çalışacaklarını söyleyen Özken, "Bunlardan bir tanesi de enerjidir. Ege Bölgesi, Almanya'dan 12 kat daha fazla güneş alıyor. Bölgemizde güneşten daha fazla yararlanacağız. Güneş Enerjisi panellerinden oluşan enerji tarlaları oluşturacağız. Kemalpaşa’nın elektrik ihtiyacı

25

böylece bedava karşılanacak. Fazlası satılarak belediyeye ek gelir sağlanacak" dedi.

İŞ GARANTİLİ ÜNİVERSİTE

Kemalpaşa'da geleneksel ürün ve tarımla ilgili üniversite eğitimini çok önemsediklerini söyleyen Ahmet Özken, "Fakülte ve enstitü kurulması için çalışmalarımız olacak. Bu üniversite, fakülte veya enstitü kesinlikle iş garantili olacak. Okuyan öğrencimizin işi hazır olacak" diye konuştu. Özken diğer projelerini de şöyle anlattı:

lirsiniz. Bunun için tüm çalışma yapılacak. Neden bugüne kadar yapılmadı, neden başarılamadı biliyor musunuz? Çünkü işi bilen işin başında değildi. Biz bu işin nasıl yapıldığını üniversitelerde anlatıyoruz. Sanayicilere, işadamlarına anlatıyoruz. Bizi dinleyen yaptı. Şimdi sıra Kemalpaşa’da.

ÇOCUKLARIMIZIN DEDİĞİ OLACAK

Her okuldan birkaç çocuk temsilci seçeceğiz ve Çocuk Meclisi kuracağız. Bu meclis ile çocuklarımızın sorunları dile gelecek ve çözüm yolları aranacak.

LOJİSTİK ÜS HAYATA GEÇECEK

Lojistik Üs projelerini önemsiyorum. Avrupa'da pek çok örneği var ancak ülkemizde yok. Kemalpaşa'ya bir lojistik üs kurulabileceğine inanıyoruz. Bu öyle bir üs olacak ki Kemalpaşa’yı Türkiye’nin vitrini haline getirecek.

KADINLAR ÜRETİME KATILACAK

İlçemizde kadınlarımıza ve çocuklarımıza pozitif ayrımcılık yapacağız. Bizim, evinde oturan Fatma anamız harikalar yaratabilir. Evde oturan kadınlar, ekonomiye katkı sağlayabilir. Bu doğrultuda sosyal projelerimiz olacak.

KEMALPAŞA MARKA OLACAK

Değerlerimizi, potansiyelimizi biliyoruz. Ama sadece bizim bilmemiz yeterli değil. Bunu herkesin bilmesi gerekiyor. Nazarköy’ümüzü, kirazımızı, temiz havamızı, insanlarımızın yüzündeki gülümsemeyi, sanayimizin gücünü herkes bilmeli. Ancak o zaman bir marka oluşturabi-

İŞLEYEN KENT KONSEYİ

Kent konseyleri günümüzde var. Ancak işlerliği tartışılıyor. Kemal-

paşa’da bu olmayacak. Kemalpaşa Kent Konseyi, tam anlamıyla işleyen, Kemalpaşa’ya yön verip, kalkınmanın önünü açan, tarımdan sanayiye, eğitimden sanata, spordan soluduğumuz havaya kadar her işin içinde olacak.

KEMALPAŞA’NIN BÜYÜKLERİ

Biz Kemalpaşalıyız. Anne babalarımız, dedelerimiz, babaannelerimiz bize emanet. Onlar için Kemalpaşa’yı daha yaşanılır hale getireceğiz. Kaldırımlar bile onlara göre düzenlenecek. Bugün bir kaldırım var, 70 yaşındaki anneannelerimizi bırakın, biz bile inip çıkarken zorlanıyoruz. Hayatı onlar için kolaylaştıracağız. Bu bizim namus sözümüzdür.

DR. AHMET ÖZKEN KİMDİR? 7 kuşaktır Kemalpaşalı olan Ahmet Özken, ön lisans eğitimini Gazi Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Maliye Meslek Yüksek Okulu “Gümrük İşletme” bölümünde tamamladı. Anadolu Üniversitesi “Maliye ” bölümünde lisans eğitimi alan Özken, yüksek lisansını ise Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dış Ticaret bölümünde “E-gümrük Uygulamaları ve Dış Ticarete Etkileri” konulu tezi tamamladı ve Türkiye'nin doktoralı en genç gümrük müşaviri ünvanını aldı.

25 BİN KİŞİYE EĞİTİM VERDİ

1996 yılından itibaren dış ticaret ve gümrük sektöründe çalışan Dr. Özken 2002 yılında Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı tarafından açılan sınavlarda başarılı olarak “Gümrük Müşavirliği İzin Belgesi’ni aldı. Özken Gümrük Müşavirliği Ltd.Şti. ve Özken Akademi & Da-

nışmanlık Ltd.Şti’nin kurucu ortağı olan Özken, Ekonomi Bakanlığı’nın düzenlemiş olduğu seminerler başta olmak üzere, ticaret ve sanayi odaları, ihracatçı birlikleri ile gümrük müşavirleri ve yeminli mali müşavirlerin hazırlık kurslarında bugüne kadar 75 farklı ilde 25 binden fazla kişiye seminer ve eğitim verdi. Öğretim görevlisi olarak da Dokuz Eylül Üniversitesi ve Yaşar Üniversitesi’nde Dış Ticaret ve Gümrük Mevzuatı üzerine dersler vermektedir. Ortak yazarlarla yazılmış olan Gümrük ve Dış Ticaret ile ilgili 8 ulusal kitabı mevcuttur. EBSO 60. Komite Başkanlığı, KİTVAK Mütevelli Heyeli Üyeliği, BATÜDER Yönetim Kurulu Üyeliği ile birlikte önemli sivil toplum kuruluşlarındaki görev ve sorumlulukları devam ediyor. Yedi kuşaktır Kemalpaşalı olarak aileden gelen tarım ve hayvancılığı da aktif olarak sürdüren Dr. Özken evli ve iki çocuk babasıdır.


26

EĞİTİM

KEMALPAŞA aktüel

KOCATÜRK’TE ANLAMLI PROGRAM

Kemalpaşa’nın lider eğitim kurumu Özel Kocatürk Koleji’nde 24 Kasım Öğretmenler Günü programı düzenlendi.

K

Kutlama programında konuşan Okul Müdürü Gülay Engin, öğretmenlerin geleceği şekillendiren birer mimar olduğunu belirterek, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün, Millet Mektepleri Başöğretmenliğ'ini kabul ettiği 24 Kasım'ın 38 yıldır Öğretmenler Günü olarak kutlandığını hatırlattı. Engin, öğretmenliğin dünyanın en saygın ve kutsal meslekleri arasında yer aldığını söyleyerek “Yüklendiğimiz sorumluluğun bilinciyle, Türkiye'nin aydınlık geleceğini yetiştirmek için çaba sarf ediyoruz” dedi.

lik mesleği çok kutsal bir iştir. Çocuklarımızı, gençlerimizi gelecek nesiller için en iyi şekilde yetiştiriyorsunuz. Hepimiz işimizi en iyi şekilde yapmanın bilincindeyiz. Çocukları kendi çocuklarımız gibi görerek onların güzel bir geleceğe sahip olmaları yolunda hep birlikte yürüyoruz. 24 Kasım 1928 yılında Mustafa Kemal Atatürk, Millet Mektepleri Başöğretmenliği’ni kabul etti. 1981 yılından beri Öğretmenler Günü'nü kutlamaktayız. Her gün bizimdir. Her gün geleceğimiz adına bu emeği sarf ediyoruz. Başta Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere ebediyete intikal etmiş tüm öğretmenlerimizi huzurlarınızda saygı ve minnetle anıyor, emekli olmuş meslektaşlarımıza da sağlık ve afiyetler diliyorum” ifadelerini kullandı.

Öğretmenlik mesleğinin kutsal bir meslek olduğunu ve kendisinin de geçmişte öğretmenlik yaptığını vurgulayan Kocatürk Koleji Kurucu Ortağı Halil Şenol Hamarat ise, “Sizlerden aldığımız güçle her geçen zaman daha da büyüyoruz. Öğretmen-

Yapılan konuşmaların ardından kolej öğrencileri, büyük bir özveri ve hoşgörü ile kendilerini yarınlara hazırlayan öğretmenlerine minnet duygularını hazırladıkları gösteri ile ifade ettiler.

emalpaşa Kocatürk Koleji’nde 24 Kasım Öğretmenler günü kutlama programı düzenlendi. Okulun konferans salonunda düzenlenen tören, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.



28

KEMALPAŞA

KEMALPAŞA aktüel

AiLE BOYU

HUKUKÇULAR Dayı, yeğen ve gelinin bir arada çalıştığı Güneş & Oray Hukuk Bürosunda aile boyu avukatlık hizmeti veriliyor. Avukat Burhan Güneş, Osman Oray ve Sedef Demirtaş Oray aile olarak birlikte çalışmaktan gurur ve mutluluk duyduklarını söylediler. Kemalpaşa Halilbeyli doğumlu olan Burhan Güneş Avukatlık mesleğine 1974 yılında başlamış. 44 yıldan beri mesleğini icra eden Burhan Güneş Kemalpaşa’nın en eski avukatlarından olmasının yanı sıra, ilçenin siyasetteki duayen isimlerinden birisi. 1972 yılında Ankara Hukuk Fakültesini bitiren Güneş, mesleğe başladığı yıl olan 1974 yılında henüz 34 yaşındayken Kemalpaşa CHP ilçe başkanlığı görevini üstlenmiş ve bu görevi 12 Eylül 1980 darbesine kadar yürütmüş. CHP çatısı altında Belediye Meclisi ve İl Genel Meclisi üyeliği görevleri de yapan Güneş’in siyasi anlamda da Kemalpaşa’ya önemli hizmetleri bulundu. Uzun yıllardan beri sürdürdüğü İzmir Barosu Kurultay Delegeliği görevini ise halen devam ettiriyor. Burhan Güneş,

Avukatlık mesleğinin yanında siyasi tecrübeleri ile Kemalpaşa’nın önemli şahsiyetlerinden olması sebebiyle tecrübelerinden oldukça çok faydalanılan bir isim. Avukat Burhan Güneş’in yeğeni Avukat Osman Oray aynı zamanda Ören’in eski belediye başkanlarından Başkan Osman Oray’ın torunu. 2010 yılında mesleğe başlayan Avukat Osman Oray, aynı zamanda CHP İlçe Sekreterliği görevini icra etmektedir. Eşi Sedef Demirtaş Oray ile üniversite yıllarında tanışıp 2013 yılında evlenmiştir. Konya/Ereğlili olan Avukat Sedef Demirtaş Oray , Ereğli’ de kendisine ait Avukatlık ofisini evlendikten sonra Kemalpaşa’ ya taşımış. 2013 yılından beri Güneş & Oray

Hukuk bürosu çatısı altında mesleğini icra etmekte. 44 yıllık meslek hayatında ağırlıklı olarak İzmir genelinde Avukatlık hizmeti verdiğini söyleyen Avukat Burhan Güneş, Oray ailesinin 2010 yılında Güneş Avukatlık Bürosuna dahil olmasıyla birlikte Kemalpaşa, İzmir merkez ile İzmir ilçelerinde de hukukun her alanında dava dosyaları bulunduğunu söyledi. Güneş, “siyaset ve iş alanında gençlere her zaman önem vermişimdir. Gençler bizim geleceğimiz. Yeğenim Osman Oray ile gelinim Sedef Demirtaş Oray’ın aramıza katılması ile genç ve dinamik bir ekip olduk. Böylece aile çatısı altında bir hukuk büro-

sunu kurmuş olduk. Yeğenlerimin üzerinde bir yol göstericisi olarak, tecrübelerimi katarak, onların da yoğun emekleriyle çalışmalarımızı büyük bir şevk ve heyecanla sürdürüyoruz” dedi. Yıllarını mesleğine adamış duayen bir avukat olan Burhan Güneş’le birlikte aynı ofisi paylaşmanın mutluluğunu ve gururunu yaşadıklarını söyleyen Oray çifti “ Dayımızın tecrübelerinden ve mesleki başarılarından her zaman yararlanırız. Güneş & Oray Hukuk Bürosu olarak aile boyu avukatlık yapıyoruz. Dayı yeğen ve karı koca aynı mesleği aynı ofiste yapmak bizi güçlü ve başarılı kılıyor” dedi.





RÖPORTAJ

32

KEMALPAŞA aktüel

Röportaj: Muharrem BAYRAKTAR

GELECEĞiN KEMALPAŞA'SI iÇiN

CHP BELEDiYECiLiĞi

Dergimizin bu sayısında Cumhuriyet Halk Partisi Kemalpaşa Belediye Başkan Aday Adayı Muharrem Bayraktar ile samimi bir röportaj gerçekleştirdik. Bir asırı aşkın süredir Kemalpaşa’da önemli işlere imza atan, kazancını yatırıma dönüştürerek ilçenin gelişimine ve vizyonuna olumlu katkılar sunan, sağladığı istihdam olanakları ile örnek olan, Bayraktar ailesinin iş yaşamındaki önemli ismi Muharrem Bayraktar, doğduğu, büyüdüğü ve yaşadığı memleketine hizmet için çıktığı yolda, yaşanabilir bir Kemalpaşa için hedeflerini anlattı. Muharrem Bayraktar “Nüfus yapısı itibariyle bir Türkiye mozaiği olan güzel ilçemiz Kemalpaşa’yı sen ben demeden, her kesimi kucaklayıp ortak akılla yönetmek için adayım. Doğru projeler, doğru insanlar ve şeffaf bir yönetim anlayışı ile Kemalpaşamız hak ettiği değeri bizimle bulacak” dedi.

MUHARREM BEY, ÖNCELİKLE BİRAZ KENDİNİZDEN BAHSEDER MİSİNİZ?

1969 Kemalpaşa doğumluyum. İlkokulu Kemalpaşa Cumhuriyet İlkokulunda, orta ve lise eğitimimi Kemalpaşa Lisesinde tamamladım. Aile mesleğimiz zeytinyağı üreticiliği olduğu için üniversite eğitimimde Gıda Mühendisliğini tercih ettim ve Ege Üniversitesi İngilizce Gıda Mühendisliği bölümünden mezun oldum. Aldığım

bu üniversite eğitimi sayesinde halen iyi derecede İngilizce bilmekteyim. Üniversiteden arkadaşım Sevgi Hanım’la 1994 yılında evlendim ve 2 çocuğumuz oldu. Kızım Macaristan’da Diş Hekimliği eğitiminin ikinci yılında, oğlum ise lise son sınıf öğrencisi ve üniversite sınavlarına hazırlanıyor. Yaklaşık 100 yıldan bu yana ticaret ile uğraşan bir ailenin ferdi olarak devamlı ticaretin, üretimin içinde bulundum.

Muharrem BAYRAKTAR

BU GÜNE KADARKİ TİCARİ FAALİYETLERİNİZDEN BAHSEDER MİSİNİZ?

Mevsimlik işlerimiz olduğundan harman zamanları gece gündüz çalıştım. Çocukluk yıllarımdan beri okul saatleri dışında hep iş hayatının içerisinde oldum. Top-

lanmış zeytinleri bahçelerden, evlerden fabrikaya getirir çıkan yağları da sahiplerinin evlerine götürür dökerdim. Bu sayede Kemalpaşa’da girmediğim ev azdır. Bayraktar ailesi olarak kiraz sezonlarında 30-40 yıl boyunca kiraz komisyonculuğu işi yaptık. Bu vesileyle İzmir, İstanbul, Ankara,


KEMALPAŞA aktüel

RÖPORTAJ

33

Mersin ve Samsun halleri ile hep iç içe bulundum. Kirazdan sonra salamura tesisimize bağ yaprağı alımları için Kavakalan’dan başlayıp Alaşehir’e kadar devam ederdik. Geceleri bu aldığımız yaprakların kuyulara basımlarını kendimiz yapardık. Sonra biraz tatil. Ardından yaz sonu kuru üzüm tüccarlığı yapardık. Dededen gelen bu mesleğimizde kuru üzüm alımları başlardı. Fabrikamızın önünde 1-2 ay sürekli üzüm alımı devam ederdi. Üzüm alımı biter zeytinyağı fabrikası çalışmaya başlardı. Kendimi bildim bileli evimizin de bu fabrikamızın yanında olmasından dolayı hep bu işler ile büyüdük. Rahmetli babam çalışkan ve disiplinli yapısıyla bizi pek oturtmaz, boş bırakmazdı. Bizlerde yaşamımız boyunca bu onurlu mirasa layık olmaya çalıştık.

lerini yaptık. Mühendisim deyip masa başında oturmadan kamyon direksiyonunda sabahlara Gençlik yıllarımda beyaz eşya kadar tarla tarla dolaştım. Türve mobilya dükkânımız devreye kiye’nin ve sektörün geldiği sügirdi. Üniversite eğitimim reçlerden ötürü, 2006 sırasında turşu üretimiyılında turşu ve sane başladım. Ünilamura işini bıversite bitince o Ciddi bir tarım, rakarak 2007 dönem presli sanayi ve turizm potanyılında şu an sistem fabrisiyelimiz var. Her yerde hala devam kamız vardı. inşaatlar var. Devamlı etmekte olan 1996 yılınbüyüyoruz ama giderek akaryakıt da İtalya’ya istasyonunu fakirleşiyoruz. Burada giderek bir açtık. AçtığıKemalpaşa milliyetçiliği ay araştırmız günden yapmamız gerekli. Kema yaptım. beri bu tesisi Ve son sismalpaşa’nın parasını, geliştirerek, tem zeytindeğerlerini dışarılara yanına Kemalyağı üretim kaptırmayacağız. paşa’nın kültürel makine hattını hayatına büyük bir getirip kurdum. Bu katkısı bulunduğunu süreçte turşu, sofralık düşündüğümüz Zeytin restozeytin üretimi hızlandı. Senelik 3-4 bin ton üretime kadar çıktık. ran ve düğün salonunu ekledik. Kipa’da, Migros’ta, Anadolu’da Bu yılda şehir içinde kalan Zeyki bayiliklerde, Köln’de ürünleri- tinyağı fabrikamızı istasyonun mizin satışı yapılırken, İzmir gıda arkasına taşıdık. Aile şirketi olaçarşısında dükkânlar da açarak rak Sanayi Odası, Ticaret Odası, pazarlama yaptık. İhracatlar ger- İzmir Ticaret Borsası üyeliklerimiz çekleştirdik. İstihdam sağladık. uzun zamandan beri sürmekte. Turşu üretimlerimizi yaparken Şahsen bunların yönetimlerinde hammadde olan zirai mahsulleri ve meslek gruplarında zaman zaTire, Ödemiş ve Afyon’daki çift- man bulundum. Yüzyıllardan beri çiye verip ekimlerini sağlayarak süre gelen onurlu ve haysiyetli takiplerini kendimiz yaptık. Daha ticaret anlayışımız ile üretken bir sonra kamyonla sabahlara kadar şekilde ilçemize ve insanımızda tarla tarla gezerek yaz boyunca hizmet ediyor, istihdam sağlıyor, alımları yapıp tesisimizde üretim- memleketimiz adına hayırlı işler

yapmak için çalışmaya devam ediyoruz. Halkımız da buna şahittir.

BELEDİYE BAŞKANLIĞI ADAYLIĞI İÇİN KARAR VERME SÜRECİNİZİ ANLATIR MISINIZ?

Kendimden bahsederken de söylediğim gibi, tüm ailem Kemalpaşa’da yaşadı. Bende bundan sonraki ömrümde Kemalpaşa’da yaşamaya devam etmek istiyorum. Son zamanlarda hep içimizdeki eski Kemalpaşa özlemini dile getiriyoruz. Bir şeyler yapılması gerektiğini dillendiriyoruz. İlçemiz sürekli gelişiyor. Bu gelişmeler, vizyonsuz, ranta yönelik ve hep tüketim adına oluyor. Bu sebeple, ilçemize sahip çıkmak adına vicdani bir sorumlulukla bunu kendimde bir görev gördüm. Bu yüzden taşın altına elimizi koyalım dedik.

SİZE GÖRE KEMALPAŞA’NIN EN ÖNEMLİ SORUNLARI NELER? SİZİN BU SORUNLAR İÇİN ÇÖZÜM ÖNERİLERİNİZ NELER?

Kemalpaşa bugüne kadar kep merkez, belde, köy gibi ayrımlarla yönetildi. Kemalpaşa öncelikle bir bütün olarak ele alınmalı. En büyük sorunu şu. Eskiden İzmir’in en zengin ilçesiyken şimdi fakirleştik. Ciddi bir tarım, sanayi ve turizm potansiyelimiz var. Her

yerde inşaatlar var. Devamlı büyüyoruz ama giderek fakirleşiyoruz. Burada Kemalpaşa milliyetçiliği yapmamız gerekli. Kemalpaşa’nın parasını, değerlerini dışarılara kaptırmayacağız. İlçemize para girişini sağlayacağız. İlçemizin nüfusu yaklaşık 110 bin, gündüzleri bu rakam 200 binleri buluyor. Dışarıdan gelenler 5-10-15 Bin TL maaşlar alırken, asgari ücret Kemalpaşalıya. Böyle bir şey yok. Sosyalleşmek isteyen halkımız, özellikle gençler İzmir’e Kordon’a Küçükpark’a gidiyor. Alışveriş yapmak isteyen vatandaş İzmir’deki AVM’lere gidiyor. Paralar dışarıya akıyor. Kemalpaşalı kazanmıyor. Turizm dediğimiz bu. İzmir buraya gelecek. Biz sosyalleşmek için oraya gitmeyeceğiz. Bu kadar inşaat yapılırken, yeni bir şehir oluşturulurken, herkes kafasına göre siteler kurarken, şehircilik nerede? Belediye nerede? Bir şehir kuracaksınız. Ama Avrupa şehirleri gibi değil. Onların yaptıkları hataları yapmadan daha da mükemmeli, daha iyisi olmalı. Bu vizyonsuzlukların sonucu sanki yeni oluşmakta olan bölgeleri çok becerebilmiş gibi, eski şehri yıkıp kentsel dönüşüm adı altında bir şeyler yapılmaya çalışılıyor. Halk seçtiği belediyenin icraatını durdurmak için dernek kuruyor, örgütleniyor. Vatandaşı beledi-


34 yesine karşı böyle bir tezadın içerisinde olabilir mi? Ama durum böyle. Derhal durdurulmalı. Yerinde çözüm ve yeni bir imar planı ile bölge ekonomik olarak elverişli hale getirilmeli. Halk arsasını istediği müteahhide verebilmelidir. Kemalpaşa’nın en önemli sorunlarından birisi de herkesin malumu olan trafiktir. Son yıllarda artık iyice içinden çıkılmaz bir hal alan Kemalpaşa’nın trafik sorunu, en öncelikli olarak çözülmesi gereken sorunlardan birisidir. Bu sorunu halletmek için yeni otopark alanları ve planlar yapılmalıdır.

ÖZ KEMALPAŞALI BİR ADAY OLARAK SİZCE BU DURUM SEÇİMLERE NASIL YANSIR?

Öz Kemalpaşalı dediğimiz noktada öz, yarım, sonradan gibi kavramların karmaşasını kaldırmamız gerektiğini düşünüyorum. Bu noktada bir Kemalpaşalı tanımı yapma gerekli. Düğününü Kemalpaşa’da yapan, bayramını Kemalpaşa’da kutlayan, cenazesini Kemalpaşa’da kaldıran, hüznünü, neşesini Kemalpaşa’da yaşayan, kendini buraya ait hisseden, herkes Kemalpaşa’nın yerlisidir. Kemalpaşalı olan bu hemşerilerimizin hepsinin de, Kemalpaşa milliyetçisi olarak, dışarıdan gelip ilçemizi sömürüp gidecek olanlara bir tepki olarak Kemalpaşalının yanında yer alacaklarını düşünüyorum.

KEMALPAŞA’DA SAADET PARTİSİ DÖNEMİNDE MECLİS ÜYESİ OLARAK GÖREV YAPTINIZ.

RÖPORTAJ

KEMALPAŞA aktüel

BU KİMİ ZAMAN ELEŞTİRİLDİ KİMİ ZAMAN İSE TECRÜBE DENİLDİ. SİZ NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ?

Mehmet Ali Özüdoğru ilçemize çok büyük hizmetler vermiş, halkımızın takdir ve sevgisini kazanmış, kendini her anlamda ispatlamış, efsane bir başkan olarak 2003 yılında beni, ilçeme hizmet için göreve çağırdı. Bende bunu kabul ettim. Belediyecilik ve siyaset olarak çok büyük tecrübeler edindim. Çok değerli dostluklarım oldu. Bu vesile ile kendisine ve tüm saadet partisi camiasına selam ve teşekkürlerimi iletmek isterim. Seçim anlamında da tecrübe ve dostlukların ne zararı olabilir ki. Tabi ki bir katkıdır diye düşünüyorum amaç memlekete, hizmetse niyetler ve hedefler aynı.

ADAY ADAYI GÖZÜNDEN DEĞİL DE, SADE BİR VATANDAŞ GÖZÜYLE KEMALPAŞA BUGÜN HAK ETTİĞİ YERDE Mİ?

Eski Kemalpaşa özlemi dediğimizde, hep geride kalmışız ki özlem duyuyoruz. Tabi ki Kemalpaşa hak ettiği yerde değil. Gençlerimiz sahipsiz. Spor anlamında yapılması gereken çok şey var. Sosyal tesisler yetersiz. Alkol ve uyuşturucun batağında birçok gencimiz var. Vatandaşlarımız için sosyal yaşam alanları çok kısıtlı. Gençler asgari ücretli işlere muhtaç bırakılmış durumda. Eskiden 10 dönüm kiraz bahçesi olan bir aile geçimini sağlardı.

Çocuğunu okutabilirdi. Şimdi herkes bir işte çalışıp tarımı yan gelir yapma çabasında. Bu durum haliyle tarımın gelişmesinin önündeki büyük engellerden birisi. Arazilerin imara girmesi beklenir oldu memlekette. Şehir sıkıştı yaşanamaz hale geldi.

HAYALİNİZDEKİ KEMALPAŞA NASIL OLMALI?

Avrupa’da Kemalpaşa gibi bölgeler, insanların daha çok yaşamayı tercih ettiği, daha sakin, daha yeşil, nefes alınabilen, huzurlu ve nispeten daha zengin ve yatay şehirleşme özelliğine sahip bölgelerdir. Kemalpaşa’yı tarımın ve sanayinin bir arada olduğu, sanayinin ilçe tarımına zarar vermediği, kültür seviyesi yüksek, insanları huzurlu olduğu, tüm ülkenin gıpta ile baktığı, Kemalpaşalıların gururla Kemalpaşalıyım diyebilece-

ği bir ilçe olarak hayal ediyorum.

KEMALPAŞA İÇİN PROJELERİNİZ NELER? BELEDİYE BAŞKANI OLURSANIZ NELER YAPACAKSINIZ?

Çok detaylandırmadan belli başlıklar altında anlatayım. Bizim önceliğimiz önce insan. Eğitim başlığı altında; okul öncesi eğitim merkezleri, kreşler, TEOG ve Üniversite sınavına hazırlık etüt merkezleri açacağız ve mesleki eğitimler düzenleyeceğiz. İşsizliğe çare olacağı aşikâr olan Meslek Yüksek Okulu ve Üniversite için çalışmalar yapacağız. Trafik ve otopark sorunları çözülecek. Gerekli imar düzenlemeler yapılacak. Tarım başlığı altında; kiraz alım ve işleme merkezlerinin kurulması, kooperatifleşmenin sağlanması, kiraz için ödeme garantisi sistemleri, hem tarım hem turizm


KEMALPAŞA aktüel

RÖPORTAJ

adına, İzmir pazarlarında birçok Kemalpaşalı pazarcı olduğunu göz önüne alırsak, İzmir halkını Kemalpaşa’ya çekmek için organik pazaryerlerinin kurulması. Hayvancılık konusunda Halilbeyli mahallesini İzmir’in merkezi konumuna getirmek. Hayvan pazarı ve et işleme merkezi kurarak, hayvancılık fuarları düzenlemek.

mızın ekonomik olarak zenginleşmesi adına Kemalpaşa esnafı desteklenecek, Belediye Kemalpaşa esnafı ile çalışacak. Sanayicinin de esnafımıza öncelik vermesi teşvik edilecek.

Turizm başlığı altında; İzmir halkını Kemalpaşa’ya çekmek adına her kesime hitap eden işletmelerin desteklenmesi, imar yönünden önlerinin açılması, cazibe merkezleri oluşturulması, etkinlik ve festivaller düzenlenmesi, Türkiye’nin en eski festivallerinden birisi olan kiraz festivalinin hak ettiği değere ulaşması. Turların ve turizm acentelerinin teşviki gibi birçok uygulama devreye alınacak.

Tüm bu hizmetlerin halkla buluşması adına, her mahallede semt evleri kurulup belediye halkın ayağına gidecek tüm bu eğitim faaliyetleri ve diğer etkinlikler bu merkezler yolu ile yapılacak, her merkezin başına o mahalleden bir müdür halk tarafından atanıp, mahallenin muhtarı ve halk ile birlikte sorunlar yerinde çözülecek, hizmet kesintisiz sürecek. Belediye hizmetleri seçime 6 ay kala değil 5 yıl boyunca devam edecek.

Kemalpaşa milliyetçiliği bilincinin yerleşmesi ile ilçemiz ve halkı-

35 Düğününü Kemalpaşa’da yapan, bayramını Kemalpaşa’da kutlayan, cenazesini Kemalpaşa’da kaldıran, hüznünü neşesini Kemalpaşa’da yaşayan, kendini buraya ait hisseden, herkes Kemalpaşa’nın yerlisidir.

Merkez ve beldelerde halkın sosyalleşeceği aile çay bahçeleri ve parklar oluşturulacak.

BELEDİYE BAŞKANI OLDUĞUNUZ TAKDİRDE, SİZDE İŞÇİ ÇIKARACAK MISINIZ?

Bu işçi çıkarma olayları Belediye çalışanlarını siyasallaşmaya mecbur bırakıyor. Liyakat ile işini yapan niçin çıkarılsın. Bu yaşıma kadar yanımda yüzlerce, binlerce insan çalıştı. İş hayatımda Kemalpaşa’da insanların siyasi görüşüne, ırkına, inancına göre işçi seçimi yapmış mıyım ki bundan sonra yapayım. Liyakatle işine bağlı olanın, hakkıyla işini yapanın başımızın üstünde yeri vardır. Hiç kimse bir başkasının ekmeği ile oynayamaz.

SON OLARAK NELER SÖYLEMEK İSTERSİNİZ?

Belediye başkanını neden seçiyoruz diye soracak olursak, belediye sadece şehircilik olsaydı Ankara’dan tek tip bir proje çizilir,

merkezi ihale ile daha da ucuza yaptırılırdı. Bu tek tip şehirler kaymakam ile vali ile yönetilirdi. İçimizden birini seçiyoruz ki bizim bireysel olarak yetişemediğimize belediye yetişsin. Bölgesel olarak, her bölge kendi derdini kendisi bilir. Seçilecek olan başkan vatandaşının derdini en iyi anlayan kişidir. Bu yüzden Belediye Başkanı seçiyoruz. Peki, sadece bizden olması yeterli mi? Bu kadar çalışanı olan ve kendi bütçesi olan bir teşekkülü yönetecek kişinin şirket yönetimine, ekonomi ve ticarete de hâkim olması, tahsil ve tecrübesinin de yeterli olması gerektiğini düşünüyorum. 110 bin nüfuslu Kemalpaşa’nın kendi içinden, derdine derman bulabileceğini umuyorum.


İŞ DÜNYASI

36

KEMALPAŞA aktüel

BAYRAKTAR'DAN BÜYÜK YATIRIM Tarım ilçesi olan Kemalpaşa’ya, bu anlamda önemli bir yatırım yapan Bayraktar ailesi, Bayraktar Zeytinyağı fabrikasının inşaatını kısa sürede tamamlayarak, hizmete açtı. Yeni sezonun ilk zeytinleri fabrikada işlenerek zeytinyağına dönüştü.

Y

eni kurulan fabrika, gerek mimari yapısı gerekse fiziksel özellikleri ile Kemalpaşalıların büyük beğenisini topladı. Kemalpaşa Zeytin Restaurant’ın hemen yanında bulunan Bayraktar ailesine ait olan arazide, 3 Bin metrekare üzerine inşa edilen Bayraktar Zeytinyağı Fabrikası, günlük 160 tonluk zeytinyağı üretim kapasitesine sahip. Kemalpaşa’da zeytin ve zeytinyağını marka haline getiren Bayraktar Ailesinin sahibi olduğu Bayraktar Zeytinyağı Fabrikası, Kemalpaşalı zeytin üreticilerinin ilk tercihi olmaya devam ediyor.

BİR ASIRLIK DEDE MESLEĞİ

1924 yılından günümüze 4 nesildir zeytinyağı işi yapan Bayraktar ailesinin, Girit topraklarında başlayan ticari yaşamı bugün Kemalpaşa’da halen devam ediyor. Bayraktar ailesine ve Kemalpaşa’ya yakışır bir yatırım yapmış olmaktan dolayı gurur duyduklarını ifa-

Taner BAYRAKTAR

ze ve Kemalpaşa’ya yakışır bir yatırım olan yeni fabrikamızla perçinledik. Yeni yaptığımız bu fabrikanın mimarı projesi ve inşaatın tamamına yakın kısmıyla bizzat ilgilendim. Aile mirası işimize verdiğimiz saygıyla, böyle büyük bir yatırım yaparak Kemalpaşa tarımına da sahip çıkarak, marka değeri yarattık” dedi.

Hasan BAYRAKTAR de eden Hasan Bayraktar “Dede toprağımız Girit’te babamın dedesi Ahmet, zeytin sıkımı yapıyordu. Mübadele ile geldiğimiz, memleketimiz Kemalpaşa’da dedem Hasan Bayraktar ve babam Muhsin Bayraktar’da zeytin işi yapıyordu. Bende 13 yaşımdan beri aile mesleğimi yapıyorum. İşimizi, ailemi-

Hasan BAYRAKTAR

Muharrem BAYRAKTAR

MÜSTAHSİLLERİN İLK TERCİHLERİNDEN BİRİYİZ

Yeni Zeytinyağı Fabrikası ile zeytinyağı kalitesini de artırdıklarını söyleyen Hasan Bayraktar, “Fabrikamızı son sistem makinelerle donattık.Tabii bizlerde önemli hatıraları olan emektar makinelerimize de sahip çıkarak gerekli bakımlarını yaptık. Bayraktar Zeytinyağı Fabrikasını gören

Kemalpaşalılar ile müşterilerimizden çok olumlu tepkiler alıyoruz. Yeni binamız büyük beğeni topladı. Kemalpaşa merkez ve civar köylerdeki zeytin üreticilerinin bugüne kadar ilk tercihlerinden birisi olduk. Zeytinyağı fabrikamız, zeytinyağının kalitesine güvenmekte. Dede mesleği olan zeytinyağı işinde yılların tecrübesiyle zeytinyağı gurmeliği de yapmaktayız. Kendi markamız olan Bayraktar Zeytinyağlarını farklı boy ve çeşitli ambalajlarda satışa sunuyoruz. Asit derecelerine göre sızma ve natürel zeytinyağlarımız bulunmakta. 12 ay boyunca hizmet verecek olan yeni fabrikamızda yılın her günü farklı boylarda çeşitli ambalajlarda zeytinyağı satışı yapmaktayız. Bölgemizin zeytinyağı sezonu olanKasım, Aralık, Ocak hatta Şubat aylarında haftanın her günü hizmet vererek, tam kapasite zeytin işliyor ve yağ çıkartıyoruz” dedi.

Bayraktar Zeytinyağı Fabrikasından 1964 yılına ait bir fotoğraf



KEMALPAŞA aktüel AYŞE UNGANER Avukat av.ayseunganer@gmail.com

ZORUNLU GEÇİT HAKKI DAVALARI İ

lçemizin önemli geçim kaynaklarından biri de tarımsal araziler. Arazilerdeki ağaçların bakımı ve ürün kaldırma zamanında rahat taşıyabilmek için yola ulaşabilmek önemli. Taşınmaz mülkiyetinin sınırlamalarından biri de geçit haklarıdır. Zorunlu hallerde mal sahibinin rızası olmasa da mahkeme kararıyla mülkiyet hakkı sınırlanabilmektedir. Yola ihtiyacı olan arazi sahibi kendi parseli lehine bedeli karşılığında komşu parsellerden araç geçecek kadar bir yol yeri alarak genel yola ulaşır ve bu yol, yol alan parselin lehine yol veren parselin aleyhine olarak her iki taşınmazın da tapu kütüğüne kaydedilir ve hem taşınmaz maliklerini hem de onun mirasçılarını ve daha sonra taşınmazı alacak her mal sahibini bağlar. Onlar da bu yol geçişine uymak zorunda kalır. Türk Medeni Kanunu 747. maddede aynen “Taşınmazından genel yola çıkmak için yeterli geçidi bulunmayan malik, tam bir bedel karşılığında bir geçit hakkı tanınmasını komşularından isteyebilir. Bu Hak, ilk önce kendisinden bu geçidin istenmesi önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun düşen komşuya karşı ve daha sonra bundan en az zarar görecek olana karşı kullanılır. Zorunlu geçit iki tarafın menfaati gözetilerek belirlenir.” Denmektedir. Şunu

belirtmek önemli ki uygulamada bazen dava açıp yol isteyen taraf davalıları daha bilirkişi raporu ellerine gitmeden telefonla duruşmadan haberdar ediyor,“Siz de bizim alacağımız yoldan geçin biz sizi geçiririz ama duruşmaya gelin bedel istemeyin” diyorlar böyle bir sözün garantisi yoktur davacı taraf bu beyan üzerine bedelsiz olarak geçit aldıktan sonra davalıları buradan geçirmeyebilir bu konuda yapılacak yazılı sözleşmeler de geçersiz olup geçit hakkı sınırlı ayni haktır ancak tapuda kurulabilir ve tapuda kurulursa daima geçerli olur. Hisseli tapularda tapuda paydaşların hisseleri belli ise her paydaş tek başına taşınmaz için geçit hakkı davası açabilir. Tapu iştirak halinde ise örneğin arazi maliki öldükten sonra tapuda mirasçılarının değil arazi malikinin ismi yazılı ise tüm mirasçıların birarada dava açması veya açılan davaya diğerlerinin de mahkemede muvafakat etmesi gereklidir. Geçit güzergâhı üzerinde önceden kurulmuş bir geçit hakkı var ise o geçidi alan tapu maliki de davaya dâhil edilmelidir. Geçit hakkı ancak tapulu taşınmazlarda mümkündür. Tapuya kayıtlı olmayan taşınmazlar lehine veya aleyhine geçit hakkı kurulamaz. Taşınmaz müşterek mülkiyete tabi ise paydaşlar fiilen araziyi paylaşmışlar ve arazinin yola cep-

hesi varsa yola cephesi olmayan paydaşlar geçit hakkı isteyemezler. Aralarındaki yararlanma anlaşmasına göre durumun çözümlenmesi gerekir. Taşınmazın yolu var fakat taşınmazın kullanış biçimine göre yetersizse bu durumda da geçit istenebilir. Taşınmazın kullanım amacı, üzerinde tesis olup olmadığı ve onun ihtiyacı da önemlidir. Geçit Hakkı verilirken geçit isteyen taşınmazın kesintisiz olarak genel yola ulaşımı sağlanmalıdır. Buradaki genel yol tabiri yetkili kamu idareleri tarafından umumun kullanılmasına tahsis edilen ve herkesin yararlanmaya hakkı olduğu, paftada genel yol olarak görülen yollardır. Zeminde fiil olarak kullanılan yol varsa da eğer paftada resmi yol olarak görülmüyorsa o yola bağlantı olmaz. Genel yola ulaşana kadar geçit isteyen aynı malike ait başkaca taşınmazlar varsa öncelikle bunların olduğu güzergâhlardan geçit kurulmalıdır.

Arazi kenarında köy meydanı, köy boşluğu, mera, kumsal gibi kamunun kullanımına ait yerler varsa bunlar özel mülkiyete konu olamayacağı için buralardan da geçit hakkı verilemez. Ancak tabii ki herkes buradan geçip genel yola çıkma hakkına sahiptir. Yine tapulama harici bırakılmış gayrimenkulden de Geçit Hakkı kurulamaz. Kanun tam bedel karşılığında Geçit Hakkından bahsetmektedir. Buradaki tam bedel geçit olarak bırakılan yerin değeri, taşınmazın tümünde olacak değer düşüklüğü


KEMALPAŞA aktüel ve uğranılan zarar yani geçit güzergâhından kaldırılacak olan ağaç, bina, tel örgü gibi muhdesatlara biçilecek değerden oluşur. Taşınmazda keşif yapılarak Bilirkişilerce belirlenecek değer mahkemece mahkeme veznesine yatırtılır ve karar kesinleştiğinde aleyhine geçit hakkı kurulan taşınmaz maliklerine ödenir. Geçit güzergâhını belirlerken kanuni düzenleme ve Yargıtay Kararları ışığında oluşmuş gözönüne alınacak birtakım ilkeler vardır. Kanun metninde önceki mülkiyet ve yol durumundan bahsedilmiştir. Buna göre tapuda aynı bütünden bölünmüş taşınmazlara öncelikle birbirlerinden geçit hakkı verilir. Uygulamada görüldüğü üzere taşınmaz sahipleri (örneğin mirasçılar) büyük bir taşınmazı ifraz ederek birden fazla parsel oluştururken bu parsellerin yollarını da ayırmak durumundadırlar. Aksi halde 3. kişilerin taşınmazlarından geçit isteyemezler. İtiraz halinde daha önce bir bütün oldukları taşımazdan geçit verilir. Yine davacının daha önce yola cepheli taşınmazı varken bunu satıp yola cepheli olmayan taşınmazı için diğer komşulardan geçit istemesi de iyiniyetle bağdaşmaz ve önceden sattığı gayrimenkulden geçit verilir. Diğer bir göz önüne alınacak ilke önceki yolların varlığına değer vermedir. Önceden kullanılan fiili bir yol varsa diğer şartlar da

MAKALE

elverdiği ölçüde bu yoldan geçit hakkı verilebilir. Yine diğer bir şart En az zarar verme koşuludur. Buna göre aleyhine geçit hakkı verilecek taşınmazın ekonomik ve geometrik kullanma bütünlüğü bozulmamalıdır. Geçit hakkı parsel sınırlarından kurulur. Parseli ikiye bölecek şekilde geçit hakkı kurulamaz. Yine aynı malike ait yan yana 2 parsel fiiliyatta bir bütün olarak kullanılıyorsa onların bu ekonomik bütünlüğünü de bölmemek gerekir. Ancak şunu belirtmek gerekir ki geçit hakkı komşuluk hukukundan doğan bir kısıtlama olup hem hukuken hem de şahsen iyi niyetin önemli olduğunu düşünüyorum. Buradaki ekonomik bütünlük dava açıldığı tarihteki ekonomik bütünlük olmalı, dava sırasında davalı taraf kendi parsellerinden geçit hakkı verilmesin diye gayrimenkulleri tapuda tevhit edip bir bütün olarak kullanmaya başlıyor ki bu durum iyi niyet kuralları ile bağdaşmamaktadır. Yine en uygun güzergâh en kısa ve en ucuz güzergâh demek değildir. Birçok Yargıtay Kararında yer aldığı üzere Geçit hakkı isteyene en uygun olan değil, geçit yoluna katlanacak olan taşınmaza en az zararı veren Geçit Hakkı güzergâhı tercih edilir. Bu nedenle geçit güzergâhı verilirken davacının sübjektif isteği aslında çok önem taşımamalıdır. Uygulamada görülen durum taşınmaz sahipleri bütün geçit hakkı esaslarını bir tarafa bırakarak sadece gözlerine kestirdikleri boşluktan veya husumetli oldukları komşulardan geçit hakkı almaya çalışıyorlar. Bu durumda Mahkemelerinde bu sübjektif istekleri değil, genel geçer kuralları esas

alması gerektiğini düşünüyoruz ki herhangi bir itiraz halinde göz önüne almaktadırlar. Geçit hakkı kurulurken taşınmazların yüzölçümü de göz önüne alınır. Yüzölçümü küçük olan taşınmazlar yerine yüzölçümü büyük ve yola geniş cepheli taşınmazlardan geçit hakkı verilir. Dikkat edilecek olursa geçit hakkı davaları birçok kuralı ve ilkesi olan davacı ve davalı tarafından birçok açıdan ele alınabilecek davalardır. İlçemiz hem verimli toprakları, hem sanayi bölgesi olması, hem yeni yapılan yollar sebebiyle değerlenmekte taşınmaz m2 fiyatları artmakta geçit bedelleri yüksek rakamlara ulaşmaktadır. Mahkemeler konulara vakıf olmakla birlikte kendini koruma görevi taraflara aittir. Mahkemeler tarafsız olup bir tarafı diğer tarafa karşı savunamazlar. Bazen vatandaşların geçit hakkı davalarını kendi başlarına açtıklarını veya davalı olanların kendi başlarına duruşmaya çıktıklarını görüyoruz. Bu davalar gerçekten Avukat Tutulması gereken davalardır. Yapılan hatalar avukat masrafından daha masraflı olmaktadır. Geçit hakkı genel yola kadar kesintisiz kurulur arada tescil harici yer bırakılamaz. İmar uygulaması yapılmış ve imar planında taşınmazın yolu gözüküyor olsa da bu imar yolunun fiilen açılması ve hukuken de yol olarak kaydedilmesi gerekir. Aksi takdirde yine de Geçit Hakkı istenebilir. Davacı parseline yakın daha önceden verilmiş geçit hakkı var ise öncelikli olarak bu geçit hakkına bağlanacak alternatifler değerlendirilir. Diğer bir ilke de fedakârlığın denkleştirilmesi ilkesidir. Geçidin 2 parselden müştereken eşit genişlikte kurulmasıdır. Geçit Hakkı Parsel sınırlarından geçerken her iki parselden mesela 2,5 metrelik yol için 1.25 ‘er cm’lik ölçüm yapılmasıdır. Ağaçlar gerçekten emekle yetişmektedir. Bu nedenle az ağaç kesilecek güzergâhlar tercih sebebi olmaktadır. Dava bittikten ve karar kesinleştikten sonra icra ile yol açmaya

39 gidilir fakat fiilen yolun açılması yetmez. Kararın mutlaka tapuya işlenmesi ve geçit hakkını gösterir tapu suretinin de alınması gerekir. Geçit hakkı davalarında tüm güzergâh seçenekleri tespit edilmelidir. Acil geçit hakkı ihtiyacı olan (Ağaçların Bakımı, ürünün toplanması gibi) taşınmaz sahipleri tedbiren geçit hakkı isteyerek dava açabilirler. Ancak bu durumda esas geçit hakkı için tekrar keşif yapılması gereklidir. Bazen Tedbir talepleri iyiniyetli kullanılmıyor sadece istenen yerden geçit hakkı alabilmek için özellikle belirli parsellerden dava açılıp mahkemeler de talebi karşılamak adına tedbiri bu güzergâhtan veriyorlar. Fakat dava sürdükçe daha yakında çokdaha uygun güzergâhlar tespit edilebiliyor. Bu bakımdan artık mahkemelerimiz tedbir verirken de bedel yatırtmaktadırlar ki biz de doğrusunun bu olduğunu düşünüyoruz. Bir gayrimenkul parçası kullanılıyorsa onun bedelinin mahkeme veznesine yatırılması adaletlidir. Daha önce alınan geçit haklarında bu geçide katılım payının arazisinden 2. kez geçilecek arazi sahibine mi yoksa daha önce geçit hakkını aynı yerden ilk kez alan geçit sahibine mi ödeneceği hususu tartışmalı olup mahkemelerin bazıları arazi sahibi bazıları önceki geçit sahibine vermektedir. Bu konuda Yargıtay içtihatları arazi sahibi lehine olup istinaf uygulamalarıyla da yeni düzenlemeler gerektiğini düşünüyoruz. Tarafların itirazları doğrultusunda mahkemelerin ve üst mahkemelerin konuyu çeşitlendireceğini düşünüyoruz. Kendilerine tebligat yapılmadan keşfe gidilen davalıların hukuki dinlenilme hakkı gereğince öncelikli itiraz hakları da vardır.


DERNEK

40

KEMALPAŞA aktüel

ÖZCAN BULUT, KEMALPAŞA YÖRÜKLER DERNEĞİNE BAŞKAN ADAYI OLDU Kemalpaşa Yörükler Derneğine Başkan Adayı olan Özcan Bulut, mevcut yönetimin ve muhtarların katıldığı bir kahvaltı düzenledi.

N

azarköy Ali Baba’nın Yeri işletmesinde, kahvaltıda bir araya gelen Yörükler ve muhtarlar 16 Aralık’ta yapılacak olan kongrede, Kemalpaşa Yörükler Derneği başkan adaylarına başarılar diledi. Dernek başkanlığına aday olan Özcan Bulut, toplantıda kendisini tanıtarak, dernekle ilgili yapmayı planladığı projelerini anlattı.

BİR OLALIM, BİRLİK OLSUN, DİRLİK OLSUN

16 Aralık’ta yapılacak Kemalpaşa Yörükler Derneği kongresi öncesi destek isteyen Özcan Bulut, Yörük kardeşlerine hizmet

için yola çıktığını söyledi. Bulut, “bugüne kadar yönetimde olalım ya da olmayalım her daim derneğimizin yanında olduk. Şimdi de bir buçuk iki seneden beri başkanlığa soyunduk. Mevcut başkanımıza destek verdik, o da bizim yanımızda, Allah razı olsun. Bugüne kadar başkanlık yapan İsmail Savran, Mehmet Taşhan ve Osman Cengiz başkanlarıma teşekkür ediyorum. Bu derneğimizde eski başkanlarımızın ve yöneticilerimizin emeği var. Derneği-

mizi yaşatalım. Benim başkan olmam, olmamam önemli değil. Ama Yörükler Derneği yaşasın, çığ gibi büyüsün, bu ateş sönmesin. 16 Aralık’ta yapılacak olan kongrede tüm üyelerimizin gelip oy kullanmasını istiyorum. Büyük bir ilgi ve yoğunluğun yaşandığı derneğimizin kongresi Yörüklere yakışır olmalı. Her köyde bir Yörükler Derneği olmasın, bölünmeyelim. Bir olalım, birlik olsun, dirlik olsun. Bir olursak güçlü olabiliriz. Kemalpaşa’da yönetilen değil, yöneten olalım. Yürüyün harman olmaz yürüyün alay olmaz diye Kemalpaşalı Yörükler bugüne kadar hep avutuldu. Bu

algıyı yıkalım. Boşnağım, Pomağım, Giritliyim diyoruz. Hâlbuki herkes Yörük, orta Asya’dan çıkmışız. Kimi Samsun’da kalmış, kimi Van’da kalmış, kimi Bolu’ya gitmiş, kimi Adapazarı’na, kimi Erzurum’a gitmiş, kimisi Makedonya’ya Bulgaristan’a gitmiş. Herkes Yörük. Orta Asya’dan gelmişiz. Bu yüzden hepimiz bu dernek çatısı altında toplanıp, bu derneğe sahip çıkmalıyız. Davetlim olarak katılan muhtarlara, Yörük başkanlarıma, yönetim kurulu üyelerine, herkese teşekkür ederim. Desteğinizi bekliyorum” dedi.



42

YAŞAM

KEMALPAŞA aktüel

NESiLDEN NESiLE

ECZACILAR

Kemalpaşa’nın en eski eczacılarından olan Mustafa Kemal Türk’ün oğlu Onur Türk babasının izinden gidiyor.

İ

ş hayatında ikinci nesil hatta üçüncü nesil olarak sürdürülen meslekleri yaşatan ailelere bir örnekte Kemalpaşa’dan. Eczacı Mustafa Kemal Türk’ün Eczacı oğlu Onur Türk küçük yaşlardan beri eczacılık mesleğinin içerisinde olduğunu belirterek “hem alaylı hem de fakülteli eczacıyım. Hatta kız kardeşim de eczacı. Babamızın izinden giderek bizler de bu mesleği seçtik” dedi.

2004 yılında Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesinden mezun olan Onur Türk, o tarihten bu yana serbest eczacı olarak hizmet vermekte. Çocukluğundan beri eczane ile iç içe olduğunu söyleyen Türk “ Ben eczane’de büyüdüm. Dünyaya geldiğimde babam Mustafa Kemal Türk, eczacılık fakültesinde okuyordu. Çünkü genç yaşta evlenmişti. Babam eczacılık fakültesinde 2. Sınıftan 3’e geçerken evlenmiş. 3. Sınıftan 4. Sınıfa geçerken de ben doğmuşum. Tabiri caiz ise fakülte tozunu yutarak büyüdüm. Doğduk babamızın fakültesini gördük, büyüdük Eczacılık Fakültesini kendim bitirdim. Hatta benim kız kardeşimde Eczacı. Aramızda 3 yaş olmasından dolayı aynı fakültede okuduk. Eczacılık mesleği içerisinde büyümüş olmamızdan dolayı, mesleğin avantajlarını ve dezavantajlarını bilerek bu mesleğe atıldık. Mesleğimizin en güzel yanı halkla iç içe olmamız. Babamın bir lafı vardır. Eczacı “mahalle’nin okumuşudur” der. Temas halinde olduğumuz hastalar eczacılara danışır. Tabi bu durum eskiden daha çoktu. İnsanlar, hukuki bir problemi olduğunda, siyasi sohbet etmek istediğinde, danışacak

bir sorunu olduğunda, sağlık sorunları olduğunda eczacıdan bilgi alabileceği yargısıyla yaklaşırlar. Kemalpaşa merkezinde 17 tane eczane var. Mahallelerimizdeki eczaneler ile 30 eczanemiz Kemalpaşa’ya hizmet veriyor. Sağlık sektöründe verdiğimiz bu hizmet kutsal bir meslektir” dedi. Damlacık köyünde dünyaya gelen Mustafa Kemal Türk, Kemalpaşa halen hizmet vermeye devam ediyor. Kemalpaşa’nın en eski Eczacılarından olan Türk, yarım asırlık Eczacılık mesleğini anlattı. İlkokulu tek sınıflı tek öğretmenli, elektriği olmayan Damlacık köy okulunda tamamladığını söyleyen Türk “İlkokulu bitirmemizin ardından babam bizim eğitim alabilmemiz için İzmir’e taşındı. Ortaokul ve Liseyi İzmir’de tamamladıktan sonra, Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesinden 1981 yılında mezun oldum. Eczanesi olmayan Isparta Gönen’de sağlık hizmeti verebilmek adına 10 yıl çalıştım. Çocuklarımın eğitim durumlarından dolayı kendi memleketim olan Kemalpaşa’ya geldim. Biri

kız biri erkek iki evladım da benim izimden giderek Eczacılık mesleğini tercih ettiler. 1994 yılından beri Kemalpaşa’da eczacıyım. Sağlık hizmeti bir amme hizmetidir. Nöbetiyle, hasta bilgilendirmesi ile iyi ki bu mesleği seçmişim diyorum. İnsan mesleğini sevmezse zaten çocuklarına tavsiye etmez” dedi.



YEREL

44

KEMALPAŞA aktüel

HÜSEYİN ÖZ, SOĞUKPINAR MAHALLESİNE MUHTAR ADAYI OLDU Kemalpaşa’da matbaa, dijital baskı ve reklam uygulamaları sektöründe hizmet veren ÖzmatMatbaa’nın sahibi Hüseyin Öz, Soğukpınar Mahallesine muhtar adayı oldu.

3

2 yaşında olan Hüseyin Öz, Soğukpınar Mahallesinin en genç muhtar adayı.

İş yaşamındaki başarısı, genç ve dinamik kişiliği ile uzun zamandır Soğukpınar Mahallesinde esnaflık yapan Hüseyin Öz, Soğukpınar mahallesini ve Soğukpınarlılar’ın sorunlarını çok iyi bildiğini belirtti. Mahallede yapılması gereken birçok iş olduğunu söyleyen Muhtar Adayı Hüseyin Öz, “Bir belediye başkanı, bir meclis üyesi veduyarlı bir vatandaş gibi mahalleme hizmet edeceğim. Mahallemizin sorunlarını yerel yönetim ve tüm ilgili kurumlara taşıyıp, hassasiyet ve ivedilikle çözümlerini sağlayacağım. Tüm

siyasi partilere eşit mesafede durup, Soğukpınar mahalle sakinlerinin tamamıyla bir bütün olarak hareket edeceğim. Yaklaşık 8 bin seçmeni bulunan Soğukpınar Mahallemizin seçmenlerinin oylarına talibim. Hedefimiz yaşanabilir bir Soğukpınar’da, tüm sorulara cevap değil çözüm üretmek. Mahallemizin eksiklerini ve sorunlarını tek tek biliyorum. Çünkü Soğukpınar benim mahallem. Yüksek kaliteli standartlarında yaşayabileceğimiz mahallemiz için projelerimiz hazır. Çıktığım bu yolda, mahalle sakinlerinin destekleri ile başarılı olacağıma inanıyorum. Tüm komşularıma saygı ve selamlarımı iletiyorum” dedi.



YEREL

46

KEMALPAŞA aktüel

YAKUP KARACA, ADAY ADAYLIK MÜRACAATINI YAPTI 2004-2009 dönemi Kemalpaşa Belediye Başkanı Yakup Karaca yerel seçimlerde tekrar aday olabilmek için Ak Parti Kemalpaşa İlçe Başkanlığı’na dosyasını teslim etti.

A

k Parti Kemalpaşa İlçe binasındaki dosya teslim törenine bir grup Kemalpaşalı ile gelen Yakup Karaca, dosyasını İlçe Yöneticisi Fatih Dursun’a teslim etti.

KALDIĞIMIZ YERDEN HİZMETE DEVAM ETMEK İSTİYORUZ

2004-2009 yılları arasında 5 yıl boyunca Kemalpaşa’ya hizmet ettiğini söyleyen Eski Belediye Başkanı Yakup Karaca, bu süre zarfında Kemalpaşa’yı Kemalpaşalılar ile el ele, gönül günüle yönettiklerini ifade ederek Başkanlığı boyunca derneklerle, diğer partilerle, kurum ve kuruluşlarla ortak hareket ettiklerini ifade etti. Karaca konuşmasını şöyle sürdürdü “ Şunları yaptık, bunları yaptık yerine kısaca sıralarsak mevcutta kullanılan belediye başkanlığı binası, doğalgaz, Kemalpaşa-Torbalı arası duble yol, pazaryeri, Hastane, 4 tane okul, Sosyal Aktive Merkezi binası, çarşı cami meydan genişletmesi ile birlikte restore edilen hamam, eski belediye binası, kız kulesi gibi daha birçok projeyi yapmayı Allah bize nasip etti. Kemalpaşa’nın kanalizasyonu olamayan so-

kakları vardı. Hatta biz göreve başladığımızda çöpleri eşeklerle topluyorlardı. Araba ile çıkılamayan sokak ve caddelerimiz vardı. Bu sorunların hepsini çözdük. Şimdi diyoruz ki kaldığımız yerden hizmete, göreve devam etmek istiyoruz”

PAYLAŞIMCI BİR ANLAYIŞ İLE YÖNETECEĞİZ

Bu yola Kemalpaşalılar ile birlikte çıktığını ifade eden Karaca “ biz Kemalpaşa’yı merhametle, adil bir çalışma düzeni ile, vatandaşın canını yakmadan mutlu ederek, kibirlenmeden yöneteceğiz. Belediye Başkanlığı havasına girmeden

mütevazı bir şekilde yöneteceğiz. Başkanlığın kapısı hep açık olacak. Arkadan bir kapısı olmayacak. Makama gelen vatandaşlarımıza toplantıdayım dedirtmeden, eski samimiyetimiz ile Belediyeyi yönetmek istiyoruz. Bu niye söylüyorum, eğer kendini güçlü, kuvvetli, iktidar sahibi olduğunu zannediyorsan Firavun’a bak. Firavunun sonu ne oldu. Ya da ben şöyle zenginim böyle zenginim diyorsan Karun’a bak. Karun’un durumu ne oldu. Ya da diyorsan ki şu kadar kalabalık oyum var, şuyum var buyum var diyorsan Ebu Leheb’e bak. Peygamber efendimizin en çok karşısında olan biriydi Ebu Leheb, ona bak zelil oldu. Ya da ben böyle iyi düşünürüm ya da fikirlerim var, ya da böyle ilim adamıyım diyorsan Şeytan’a bak. Şeytan’ın durumu ne oldu. Bunu şunun için söylüyorum. Herkes bulunduğu hizmette AK Parti’nin anlayışı ile hizmet etmek durumunda. Reisimiz ne diyor “kesinlikle kibir istemiyorum” zaten kibir bir Müslüman’da bulunmaz. Tevazu sahibi olması

lazım. Bunları düşünerek yola çıkıyoruz. Ve hiçbir zaman da yola çıktıklarımız yolda bulduklarımızla değiştirmiyoruz. Hazreti Âdem’den günümüze süre gelen bir çatışma var insanoğlunda. Hz Adem’in ilk iki oğlunun anlaşmazlığı günümüze kadar geliyor. Habil’le Kabil’i olayını biliyorsunuz. Kabil, hırslı, enaniyeti, kibri, kendine çalışmayı temsil ediyor. Habil ise tevazuu, ortak yaşamayı, paylaşmayı, insanlarla iyi ilişkiler kurmayı temsil ediyor. Onun için biz bu yolda Habil’i seçmiş, Habil taraftarı, Habil gibi olmaya çalışan insanlarız. Nasip olursa bu inancımız hiçbir zaman kaybetmeyeceğiz. Toplumda adil hizmet etmek için birine az hizmet öbürüne çok hizmet böyle bir paylaşım olmaz. Partisi ne olursa olsun. Belediye Başkanı seçildiği gün, partisi biter Belediye başkanlığı başlar. Bizim bir sloganımız var, Ufku görmek yetmez yani ufku herkes görür, bütün mesele ufkun ötesini görmek, ufkun ötesini düşünebilmek. Biz projelerimizde hep ufkun ötesini gördük” dedi.


KEMALPAŞA aktüel

YEREL

47

ULUCAK’LI ÇETİN KAYALI MECLİS ÜYELİĞİ BAŞVURUSUNU YAPTI Ulucaklı Çetin Kayalı, Kemalpaşa Belediyesi meclis üyeliği için Cumhuriyet Halk Partisi’nden adaylık başvurusu yaptı. 2009-2014 yılları arasında CHP’den Kemalpaşa Belediye Meclis üyesi olan Merhum Ahmet Burhan Kayalı’nın oğlu olan Çetin Kayalı, babasının izinden giderek

meclis üyesi olmak için geçtiğimiz günlerde adaylık başvurusu yaptı. Çetin Kayalı, dosyasını CHP Kemalpaşa İlçe Başkanı Mehmet Ayçil’e teslim etti. Öncelikli olarak Ulucak ve Kemalpaşa halkına hizmet etmek için bu yola çıktığını ifade eden CHP Belediye Meclis Üyesi aday adayı Çetin Kayalı “Ulucak’ın yerli ailelerindeniz. Kısmet olurda meclis üyesi olursam doğduğum, büyüdüğüm mahallem Ulucak’ın istek ve sorunlarını Kemalpaşa Belediye Meclisinde sonuna kadar savunacağım. Kemalpaşa Yörükler Derneği yö-

neticisi olarak, hemşerilerimin tüm dertleriyle dertlenip, bugün olduğu gibi mecliste de savunacağım. Rahmetli babam Ahmet Burhan Kayalı gibi bende CHP’den meclis üyeliğine talibim. Çevremden meclis üyesi olmam yönünde baskılar gelince başvurumu yaptım. Ulucak mahallesinin bugünkü sorunlarını çok iyi biliyorum. Ulucak’taki imar ile ilgili problemleri çözmek ilk hedefimdir. Ulaşım ve altyapı sorunlarını da meclisin ilk haftalarında gündeme getirip bu konudaki tartışmaları bitireceğiz

CHP Kemalpaşa Belediye Meclis Üyesi A. Adayı

ve üretmeye gececeğiz. Ulucak'a doğalgaz gelmesi için gerekli girişimlerde bulunacağız. Belediyelerinin kapatılmasına alışamayan biz Ulucaklıların, Kemalpaşa Belediyesinde sesi soluğu olarak, son beş yıldan bu yana ötelenen sorunları ivedilikle çözüme kavuşturmak için canla başla çalışacağım” dedi. Ulucaklı Çetin Kayalı, 1982 yılında Ulucak’ta doğdu. Kendi işyerinde gayrimenkul danışmanlığı yapmakta.


KEMALPAŞA aktüel Halil Şenol HAMARAT Mali Müşavir

SEZAR’ IN HAKKI SEZAR’ A ! Bu kış soğuk geçmeyecek eminim, siyasetin nabzı ve hareketi ısıtacak gözüküyor. Kemalpaşa’da doğup, büyüyüp, yıllarca yaşayan bir vatandaş olarak duygularımı ve gözlemlerimi paylaşmak istedim sizlerle. Farklı görüşte, farklı partilere oy vermek demokrasi içinde yer alıyorsa, Sezar’ın hakkını Sezar’a vermekte vicdan içinde yer almalı bence. Kemalpaşa, Büyükşehir yasası çıktıktan sonra bu 2.dönemi yaşadı. 1.Dönemde ne yapıldığını yazmak çok kolay. Bu dönem yani Arif Uğurlu döneminde ise hizmetleri saymaya, yazmaya kalksam birçoğunu yazmaya zaman yetmez. Kemalpaşa’ da belediye başkanlığı yapmak Türkiye’ de birçok ilden daha zor olduğu gerçekTaşkahve’ den Halilbeyli’ ye diğer

taraftan Bayramlı’dan Beşpınar’a uzanan uzun ve geniş bir alan. Daha önce belediyelik olan 5 belde ve ayrı ayrı 30 aşkın köyler buna rağmen Arif Uğurlu başkanın çok iyi performans gösterdiğini söyleyebiliriz. Genç, dinamik, vizyonu geniş, istemesini bilen bir başkan olarak Kemalpaşa’ da birçok hizmetlere imza attı. Şöyle baktığımızda; Gölet projesi ile yalnız ilçede değil ülke çapında bir proje olduğudur. Gölet- Binali Yıldırım Millet bahçesi sadece Kemalpaşa’nın en gözde yerinden öte İzmir ve ilçelerinin gelip göreceği yer olacak önümüzdeki yıllarda. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın her ile millet bahçesi yapılmasını istediği 24 Haziran öncesi seçim çalışmalarında, Kemalpaşa Belediyesi buna daha önce başlamış ve bitirmiş oldu. Bu önceden Belediye

Başkanı Arif Uğurlu’nun ne kadar geleceği görebilen bir başkan olduğunun göstergesi değil midir?

kısı olmadığını söylemek mümkün mü?

Bunun yanında Park Orman (düzenlemesi) Kültür Merkezi, Kına Konağı ve Olimpik yüzme havuzu, başlanan Kongre Merkezi, parklar, meydanlar, spor kompleksleri, bilgi evleri, düğün salonları ve pazar yerleri. Yapılan yol düzenlemeleri, döşenen taşların hesabını yaparken alkışlamamak elde değil.

Yapılan her hizmet kimin tarafından gelmesi önemli olmasından ziyade, halka sunulması olmalı. Her belediye başkanının mutlaka hizmetleri olmuştur ve olacaktır. Önemli olan en iyisini bulmak olmalı, daha çok çalışmak ve daha çok hizmet edeni, hak ettiği yere getirmek.

Şu söylenebilir, efendim hepsi belediye kasasından mı oldu, devlet yaptı, o yaptı bu yaptı- Bunlar halkın hizmetine sunulması için istenmesi de hizmet değil midir? TOKİ bir belediye hizmeti olmasa da, bu devlet hizmetini Kemalpaşa’ ya getirmek için Arif başkanın kat-

Belki şu an yazılarımı okuyan okurlarım mutlaka taraf olduğumu söyleyeceklerdir. Evet, ben tarafım. Ben hizmetin ve halkın tarafındayım.


YENÄ° YILINIZ KUTLU OLSUN


SİYASET

50

KEMALPAŞA aktüel

CHP’DE ADAY ADAYLARI TANITILDI CHP Kemalpaşa İlçe Başkanlığı, 2019 yerel seçimleri öncesi aday adaylıklarını açıklayan CHP’li isimleri tanıtmak üzere parti binasında toplantı düzenledi. CHP Kemalpaşa ilçe yöneticileri, aday adayları, partililer ve basın mensuplarının katılımı ile gerçekleşen toplantıda Belediye Başkanlığı için aday adayı olan isimler kendilerini tanıttılar. Toplantı öncesinde bir konuşma yapan CHP Kemalpaşa İlçe Başkanı Mehmet Ayçil, hedeflerinin Cumhuriyet Halk Partisi bayrağını yeniden Kemalpaşa Belediyesinde dalgalandırmak olduğunu belirtti. Kemalpaşa Belediye Başkanlığı için 11 aday adayının partilerine başvuru yaptığını ifade eden Mehmet Ayçil “adayımız kim olursa olsun bizim tek hedefimiz Kemalpaşa’da seçim almak. Adaylarımızın hepsi birbirinden değerli, saygıdeğer insanlar. Biz ilçe yönetimi olarak her birine eşit mesafedeyiz. Kemalpaşa’da elbirliği ile tek vücut olarak, kırılmadan, darılmadan bölünmeden, bir bütün olarak Cumhuriyet Halk Partisi bayrağını Kemalpaşa Belediyesine dikmek için yola çıktık. Tüm aday adayı arkadaşlarımızın bu hedefe ulaşılması için canı gönülden çalışacaklarına inanıyorum. Hedef 2019, hedef Kemalpaşa’da Cumhuriyet Halk Partisi” dedi. Metin ARAS

CHP Kemalpaşa Belediye Başkan Aday Adayı Metin Aras tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada “Cumhuriyet Halk Partisi’nin başarısı için hepimizin el ele hizmet yarışında olduğunu, çatısı altında bulunduğumuz Cumhuriyet Halk Partisi’nden bir kere daha haykırıyoruz. 2014 yılında aday adayı olduğum dönemde Aday gösterilen Rıdvan Karakayalı’yı ilk tebrik edenlerden birisi de bendim. Tüm çalışmalarında da destek verdik. Ben 1967 Ardahan doğumluyum. 28 yıldır Kemalpaşa’da oturuyorum. Atatürkçü Düşünce Derneği disiplin kurulu başkanıyım. TÜMSİAD İnşaat

komisyon başkanlığı yaptım. Altın kalpler derneği kurucusuyum. Kemalpaşa Ardahanlılar Derneğinin kurucusuyum ve başkanlığını yaptım. Kemalpaşa Emlak Müşavirleri Derneği’nin hem kurucusuyum hem yönetim kurulu başkanıyım. İzmir Emlakçılar odası şube başkanlığı görevini de yürütmekteyim. 22 yıl pepsi kola fabrikasında yönetim kadrosunda çalıştım. DSP ilçe başkanlığı yaptım. Daha sonra CHP’ye geçtim. Emaneten verdiğimiz görevi CHP olarak tekrar geri alacağız. El birliği ile kazanacağız. Tüm arkadaşlarımızın önünde söz veriyorum. Kim aday olursa olsun canı gönülden çalışacağım” dedi.

şa halkına hizmet için yola çıkmış bulunmaktayım. Kemalpaşa’nın bütün sorunlarını biliyorum. Bu sorunları rantçı değil halkçı bir yaklaşımla çözmek üzere yola çıktım. Halkımızın bütün sorunlarında bugüne kadar yanlarında oldum, bundan sonrada yanlarında olmaya devam edeceğim. 2019 yılında da ilk hedefimiz Cumhuriyet Halk Partisi’ni Kemalpaşa’da iktidara getirmek. Ondan sonra da Türkiye’de partimizin bayrağını dalgalandırmaktır. Bunun için, kim belediye başkanı adayı olursa olsun onunla birlikte hareket edeceğime söz veriyorum. Bütün arkadaşlarıma başarılar diliyorum” dedi.

Ahmet Cemil BALYELİ

Sibel BEZCİ

CHP Kemalpaşa Belediye Başkan Aday Adayı Av. Ahmet Cemil Balyeli tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada “1973 Şanlıurfa Siverek doğumluyum. 1978 yılından beri İzmir’de yaşıyorum. Atatürk Lisesi mezunuyum. Daha sonrasında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdim. 20 yıldan beri kurucusu olduğum Balyeli Hukuk bürosunda serbest avukatlık yapmaktayım. Kemalpa-

CHP Kemalpaşa Belediye Başkan Aday Adayı Sibel Bezci tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada “1969 Kütahya doğumluyum. 2014 seçimlerinde CHP’ye katıldım. O dönemde yedek olarak meclis üyesi oldum. O günden bugüne neler yaptık dersek, kadınlarımız ile birlikte özverili bir şekilde çalıştık. Belediyeyi aldığımızda da kadınlarla yöneteceğimizi düşünmekteyim.

Çünkü onların emekleri daha fazla. Bu süreçte daha çok çalıştılar. Kadınlarımız ile beraber bu işi başaracağım düşüncesindeyim. Tabi arkadaşlarımla el ele, kol kola başaracağız. Sanayiciyim. Parti ile sanayi işlerimi beraber yürütüyorum. İzmir’in ve Türkiye’nin ilk kadın tornacısıyım. 2 kadın arkadaşımı da yetiştirdim. Eğer seçilirsem kadınlarımızı sanayiye yönlendirmeyi hedeflemekteyim” dedi.

Rıdvan KARAKAYALI

CHP Kemalpaşa Belediye Başkan Aday Adayı Rıdvan Karakayalı tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada “1958 Kemalpaşa Parsa doğumluyum. 1979 yılında Buca Eğitim Fakültesinden mezun oldum. Kemalpaşa Lisesinde görev yaptım. Daha sonra Tokat’a tayin oldum. 1993 yılında Ulucak Lisesi Müdürü oldum. 1998 -2002 yılları arasında da İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yaptım. Amatör ve Profesyonel olarak futbol oynadım. 2002 yılında AKP Hükümeti’nin göreve gelmesinden sonra tabi bizi hemen görevden aldılar. Tekrar Ulucak Lisesi’ne döndüm. 2005’te emekli oldum. 2005-


KEMALPAŞA aktüel 2009 yılları arasında da özel sektörde dershanecilik yaptım. 2009 seçimlerinde Kemalpaşa Belediye Başkanı adayı oldum ve tüm partili arkadaşlarımızın özverili çalışması ve el birliği ile seçimi kazandık ve 5 yıl Kemalpaşa Belediye Başkanlığı yaptım. Sosyal Belediyecilik anlamında birçok işe imza attık. Nerede kalmıştık diyerek göreve tüm arkadaşlarımız ile birlikte talibiz. Kim olursa olsun hep beraber destekleyeceğiz. Tarumar edilen bir Kemalpaşa Belediyesi’ni toparlamak ve halkımıza hizmet etmek için hep beraber çalışacağız. Hepimize büyük işler düşüyor. Partimiz içerisinde birlik beraberlik ve el birliği olduğu sürece farklı partilere şans tanınacağını ummuyorum. Kemalpaşalı vatandaşlar bir 15 yılı gördü. 1 dönem AKP, 1 dönem CHP ve tekrar AKP Belediyesi gördü. Ben her gün sokaktayım. Vatandaşlarımız neyin ne olduğunu gördü. Önümüzde önemli bir fırsat var. CHP olarak alacağımız Kemalpaşa Belediyesi’ni bir daha teslim etmeyeceğiz” dedi.

Vedat UĞUR

CHP Kemalpaşa Belediye Başkan Aday Adayı Vedat Uğur tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada “1964 Kemalpaşa Armutlu doğumluyum.1987 yılında Ankara Hukuk Fakültesi’ni bitirdim. O tarihten bu yana Avukatlık yapmaktayım. Siyasal yaşantım Kemalpaşa Sosyal Demokrat Halkçı Parti’de başladı, birleşmeden sonra 2003 yılında CHP ile devam etti. Şu an Konak Belediyesi’nde meclis üyeliği ve imar komisyonu başkanlığı yapıyorum. Bizim amacımız 2014 yılında vermiş olduğumuz belediyeyi halkımız ve CHP’lilerle birlikte tekrar almaktır” dedi.

ÜNSAL ATMACA

CHP Kemalpaşa Belediye Başkan Aday Adayı Ünsal Atmaca tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada “1972 yılında Erzurumlu

SİYASET

51 seçimleri sonrası il genel meclisi üyeliği yaptım. 2014 yılından beri İzmir Büyükşehir ve Kemalpaşa Belediyesi meclis üyesiyim. Ticaret Odası meclis üyeliği ve hafriyatçılar dernek başkanlığını yaptım. Diğer belediye başkanı aday adayı arkadaşlarımı ile birlikte hepimiz Kemalpaşa’ya CHP bayrağını dikmek için yola çıktık” dedi.

Bülent ORAY

bir ailenin çocuğu olarak Kemalpaşa’da doğdum. 1993 yılında Kemalpaşa’da tekstil ve abiye gelinlik imalatına başladım. O yıldan beri kendi işyerimi işletiyorum. 1984-1990 yılları arasında SHP döneminde gençlik kollarında görev aldım. 2009 yılından bu yana partimin her kademesinde görevde bulundum. İlçe başkanlığı yaptım. Kemalpaşa’da amacımız tekrar CHP bayrağını dalgalandırmak. Kemalpaşa halkının rantını dışarıya yedirmemek. Tüm Kemalpaşalı hemşerilerimizle birlikte, Kemalpaşa’da tekrar eskisi gibi mutlu ve mesut yaşamak. Kim aday olursa olsun terimin son damlasına kadar çalışacağıma söz veriyorum “dedi.

Ahmet PALANDÖKEN

CHP Kemalpaşa Belediye Başkan Aday Adayı Ahmet Palandöken tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada “1963 Erzurum doğumluyum. Turizm, güvenlik ve inşaat sektörlerinde çalışmalarıma devam ediyorum. 1998-1999 yıllarında Erzurum’da CHP İl Başkanlığı görevinde bulundum. 2011 yılında Erzurum’da 1. sıra milletvekili adayı oldum. 2013 yılında İzmir’e yerleştim. Ege Bölgesi Erzurumlular Federasyonu Genel Başkan Yardımcısıyım. Sivil toplum örgütlerinde halen devam etmekte olan görevlerim var. İlçe Başkanımı 11 kişilik tek vücut olmuş bir takım oluşturduğu için tebrik ediyorum. Ben hiçbir arkadaşımı aday adayı olarak görmüyorum. Hepsi birer aday. Hepimiz beraber +1’i gerçekleştirmek için çalışıyoruz. Burada sorun bir ilçeyi almak değil. Burada hedef İzmir’i de almak değil. Bugün

yaşanan ülke gerçeğinde hepimizin farkında olduğu sıkıntıları aşmak bazında mahalli seçimlerin ilk adım olduğu bilincindeyiz. İlk adımı Kemalpaşa’dan başlatıp İzmir’de zirve oyla %40 Türkiye geneli mahalli idareler seçim sonucu almak için yola çıkmış bulunuyoruz. Bütün arkadaşlarımızla beraber bu hedeflerimizi gerçekleştireceğimize eminim. Çünkü hedefler devrimlerle başlar. Hedefler umutlarla başlar. Ben umutlu yarınlar diliyorum” dedi.

Muharrem BAYRAKTAR

CHP Kemalpaşa Belediye Başkan Aday Adayı Muharrem Bayraktar tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada “ 1969 Kemalpaşa doğumluyum. Ege Üniversitesi Gıda Mühendisliği bölümünü bitirdim. Doğduğumdan beri Kemalpaşa’da yaşıyorum. Ölene kadar da Kemalpaşa’da yaşamak istiyorum. Bu niyetle yaşadığımız ilçeyi güzelleştirmek adına bu göreve talip oldum. 100 yıldan bu yana Kemalpaşa’da ticaret ile uğraşan bir ailenin ferdiyim. Daha güzel bir Kemalpaşa için el ele hep birlikte doğru yönlere gitmek dileğiyle” dedi.

Talat ÖZIŞIK

CHP Kemalpaşa Belediye Başkan Aday Adayı Talat Özışık tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada “ 1961 Kemalpaşa doğumluyum. Çiftçilik, inşaat ve hafriyat işleri yapmaktayım. 2009

CHP Kemalpaşa Belediye Başkan Aday Adayı Bülent Oray tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada “Yaşanabilecek bir Kemalpaşa için aday oldum. 1976 Kemalpaşa doğumluyum. 12 yıldır Kemalpaşa Ziraat Odası Başkanlığı görevindeyim. Ayrıca kurulumunu 2017 yılında tamamladığımız, Kemalpaşa’nın tüm mahallelerini kapsayan Kemalpaşa Merkez Tarımsal Kalkınma Kooperatifi yönetim kurulu başkanıyım. Tarım ve ticaret ile uğraşıyorum. Bende diğer adaylarımız gibi, partimiz kimi görevlendirirse sonuna kadar yanındayım. 2014’ten bugüne kadar Kemalpaşa’nın Ak Partili bir belediye başkanı tarafından yönetilmesinin zorluklarını, sıkıntılarını birebir yaşayan kişiyim. Çiftçilerimiz adına gerekli desteği bu zamana kadar alamadık. Büyükşehir Belediyemiz her sıkıştığımız zamanda kol kanat gerdi, yardımcı oldu. Ama yeterli mi? Değil. Tarımıyla, sanayisiyle, esnafıyla ve halkıyla daha yaşanabilecek bir Kemalpaşa vaat ederek yola çıktık. Kemalpaşa’da seçimi kazanmamız zor değil. Dışarıda böyle bir algı yaratılsa da, biz birliğimizi, beraberliğimizi bozmadığımız sürece iktidara geleceğimize inanıyorum. Bu görevi aldıktan sonra her kesimi kucaklayan bir belediyecilik anlayışı ile daha uzun yıllar Kemalpaşa’yı yöneteceğimize inanıyorum” dedi. CHP Kemalpaşa Belediye Başkan Aday Adayı Ahmet Özken yurt dışında olması nedeniyle aday tanıtım toplantısına katılmadı. Parti binasında düzenlenen toplantıda konuşmaların ardından aday adayları objektiflere birlik ve beraberlik pozu verdi.


KEMALPAŞA aktüel

Söz Meydanı Recai DENİZ recaideniz25@gmail.com

İSTİŞARE VE HAYATIMIZDAKİ ÖNEMİ

İ

nsan başkalarına muhtaç bir varlıktır. İstişare de muhtaç olma gerçeğinin ortaya konulmasıdır. Hayatımızdaki önemli meselelerde daha çok ihtiyacımız vardır. İsabetli görüşün, kararların ortaya çıkması için yapılır. Bu açıdan istişare çok önemlidir. Dinimiz İslam büyük veya küçük her işte istişare ile karara varmayı emretmektedir. Ali İmran Suresi 159. Ayetinde “…Yapacağın işlerde onların görüşlerini al. Sonrada karar verince de Allah’a dayan, çünkü Allah, kendine güvenip dayananları sever” denilmektedir. Peygamberimiz efendimiz önemli meselelerde sahabe ile istişarelerde bulunmuş, Bedir, Uhud, Hendek savaşlarında ve Hudeybiye antlaşması gibi önemli konularda, sahabe ile istişare ederek karar almıştır. Akıl ve bilgi yönüyle insanların en mükemmeli olan Peygamberimiz bile, istişareye bu denili önem vermiştir. Atalarımız da “Ulu sözü dinleyen ulu dağlar aşar” “Ulu sözü dinlemeyen uluya kalır” “Akıl akıldan üstündür” “Bilmemek ayıp değil, sormamak ayıptır. ” deyiş ve söylemlerle istişarenin önemini anlatmışlardır. Eski Türklerde devlet

işlerini görürken danışmak, istişare etmek, aldıkları kararları topluma benimsetmek, doğru olanı yapmak ihtiyacını duymuşlardır. İstişareler Toy ve Kurultay denilen devlet işlerinin görüldüğü meclislerde yapılmıştır. Türk toplumunun yapısının temeli, birlik ve dayanışmaya önem veren bir toplum yapısına dayanmakla birlikte danışma istişare meclisleri ile yürütülerek kararlar alınmış alınan bu kararlar toplumun yapısına göre uygulamaya sunulmuştur. Yusuf Has Hacib’in Türk- İslam Edebiyatının meşhur eseri Kutadgu Bilig’de akıl, bilgi ve danışma çok fazla anlatılmaktadır. Kutadgu Bilig de “Akıl ve bilgiyle hareket eden iki dünyada kutlu olur” “İnsan akıl ile yükselir, bilgi ile büyür. Her ikisi ile insan itibar görür” denilerek akıl ve bilginin değeri çok güzel ifade edilmiştir. Ailede de işler istişare ile görüşülmeli, fikirler söylenmeli, istekler konuşulup karar verilmelidir. İstişare aileye işlerlik kazandırır, sıcak bir yaklaşım sağlar. Farklı iradeler istek ve talepler istişarede var olmak ister. Aile fertleri gönül hoşluğu ve şevk içinde bunu yapmalıdırlar. Ailenin dirlik ve huzu-

runun sağlanmasında istişarenin önemli bir payı vardır. İş ve planlarında kendi fikirleriyle yetinen, hatta onları zorla diğer insanlara da kabul ettirmeye çalışanlar, önemli bir dinamizmi elden kaçırdıkları gibi, çevrelerinden de sürekli nefret ve ön yargı görürler. Evet, bir insanın teşebbüs ettiği herhangi bir işinde en güzel neticelere ulaşmasının ilk şartı istişare olduğu gibi; onun kendi gücünün kat kat üstünde önemli bir kuvvet kaynağına sahip olmasının yolu da başka değil yine meşverettir. Herhangi bir işe teşebbüs etmeden evvel, her türlü danışma ve araştırma yapılmak suretiyle, sebepler bazında ve tedbir planında kusur edilmemelidir ki, neticede kaderi tenkit ve çevreyi suçlama gibi, musibeti ikileştiren zararlı davranışlara girilmesin.. Önü-arkası düşünülmeden içine girilmiş nice işler vardır ki, iki adım ileriye götürülememiş olmaktan başka, müteşebbislerin hem itibar kaybetmelerine, hem de inkisarlarına sebep olmuştur. Bir sistem olarak İslâm nizamını ayakta tutan dinamiklerin başında şura gelir. Ferde-topluma, devlete-millete, ilme-maarife, iktisadiyata ve içtimaiyata ait meselelerin

çözümünde en önemli misyon ve vazife topluluğa yanı şuraya aittir. Zaten Efendimiz de ümmetin kurtuluş ve geleceğe yürümesini, “İstişarede bulunan kaybetmez.” sözleriyle meşverete bağlamıştır. Günümüzde insanların istişareye daha çok ihtiyacı var. İnanç ve değer hükümleri giderek bozulmaktadır. Eğitim ve öğretim kurumlarında, basın ve medyada gazete ve dergilerde sokakta, parkta her yeni günde milli ve manevi değerler kaybolmaktadır. Bu nedenle insanlarımız, özellikle gençlerimiz ülkesi, ailesi, çevresi ve kendisinin geleceği ve hayatı için, bilmediklerini işin ehline, uzmanına, büyüğüne, bilenine danışarak hareket etmelidir. Bizler de en küçük bir karar alacağımız anda eşimizle, arkadaşımızla ya da bir büyüğümüzle istişare edip, o noktada yapılan istişare sonucunda karar alırsak alacağımız karar hem bizim hem de yaşadığımız toplum açısından faydalı olur.


KEMALPAŞA aktüel

EĞLENCE

53

ZEYTiN GARDEN’DA

ARiF SUSAM’LA TAVERNA GECESİ Kemalpaşa’nın tanınmış esnaflarından İsmail Er’in devraldığı, ilçenin gerek konum gerekse içerik olarak en elit mekânlarından olan “Zeytin Garden” müşterilerine yeni bir kalite ve hizmet anlayışı sunuyor.

K

emalpaşa’nın en önemli mekânlarından biri olan Zeytin Garden’da her cumartesi günü gerçekleşen müzikli eğlence programları kapsamında, taverna müziğinin usta sanatçısı Arif Susam sahne aldı. Kemalpaşa’nın yanı sıra İzmir ve Aydın çevresinden çok sayıda misafirin katıldığı gecede konuklar Zeytin Garden kalitesi ile Sanatçı Arif Susam’ı dinleme fırsatı buldular. Zeytin Garden’ın sahipleri Derya ve İsmail Er çifti, Kemalpaşa’nın en kaliteli ve tek aile eğlence mekânına, birbirinden ünlü sanatçıları misafir ederek, her cumartesi canlı müzik programları düzenledikleri söylediler. Mekânın işletmecisi İsmail Er “geceye katılan misafirlerimiz Taverna müziğin ünlü sesi Arif Susam ile birlikte unutulmaz ve dopdolu bir gece geçirdiler. Misafirlerimiz, zengin menülerimizdeki birbirinden lezzetli yemeklerini yerken, Arif Susam eşliğinde eğlendiler. Mekânımız bu özel gecede yoğun bir misafir topluluğunu ağırladı. Öyle ki, Arif Susam konserin-

den günler öncesi gelen rezervasyon taleplerini geri çevirmek zorunda kaldık. Canlı müziğin adresi Zeytin Garden ve taverna müziğin usta sanatçısı Arif Susam olunca, talep yoğun oldu. Müşterilerimizde, bizde memnun kaldık” dedi. Zeytin Garden’i Derya ve İsmail çiftinin devralması ile restoran kültürünü yeniden tesis eden işletme sahipleri, müşteri ve hizmet kalitesi ile mekâna canlılık kattılar. Müşterilerine nezih bir ortam sunduklarını belirten Er çifti, “ Zeytin Garden Kemalpaşa için önemli bir mekân. Bizde bu sebeple konumu ve içeriği açısından Kemalpaşa’nın ihtiyacı olan işletmeye sahip çıkma kararı alarak, devir aldık. Yeniden bir yapılanma gerçekleştirerek işletmeyi tekrar müşterilerine layık bir duruma getirdik. Hizmet kalitemiz ve yenilenen lezzetlerimiz ile Kemalpaşa halkının karşısına çıktık.

Zeytin Garden’ın vazgeçilmezi sabah kahvaltılarında, menülerimizi daha da zenginleştirerek hizmet veriyoruz. Öğle yemeklerinde sulu yemek ve ızgara çeşitleri ile müşterilerimizi ağırlıyoruz. Ayrıca gün boyu kilo ile taze et satışlarımıza da başladık. Kır Düğün Salonumuz, düğün, kına, sünnet gibi organizasyonlarda bizimle beraber daha kaliteli bir şekilde hizmet verecek. Esnaf, sanayici, dernek ve kulüp toplantılarını kahvaltılı ya da yemekli olarak organize edeceğiz. İlçemizin ihtiyacı olan bu nezih ve güzel mekân, artık bizim farkımız ile Kemalpaşa halkına layıkıyla hiz-

met edecek” diye konuştu. Zeytin Garden, yenilenen yüzüyle, alkollü- alkolsüz restaurant-lokanta-hafta içi ve hafta sonu sabah kahvaltısı- öğle yemekleri- yemekli ve yemeksiz iş-dernek toplantılarısünnet-düğün-kına kır düğün salonu gibi Kemalpaşa halkının tüm ihtiyaçlarını kusuruz bir şekilde karşılayarak hizmet veriyor.


TARİH

54

KEMALPAŞA aktüel

KARABEL HİTİT ANITI Karabel’deki Hitit Kaya Kabartması, Kemalpaşa’nın dünya çapındaki en büyük tarihsel ve arkeolojik marka değeridir. Bilimsel literatüre girmiş bu eşsiz eseri bütün dünya tanımakta ve eserin önemini bilmektedir, Kemalpaşalılar hariç… 1840’lı yılların başlarında, Türklerin “Nif”, Rumların ise “Nimfayo” dediği tarihî şehrin sokaklarında Frenk kıyafetli birkaç ademin o zamanki adı Sovukpınar olan mahalde dolaştıkları ve çevreyi dik-

Rahim SAĞ

katlice izlediklerine Nifli Türkler tanık oldu. Kafilenin başkanı olduğu her halinden anlaşılan, gür bıyıklı, beyaz gömlekli, alnının iki yanından saçları ara ara dökülmeye başlayan kısa kesilmiş kır saçları olan adam, etrafı diğerlerinden daha dikkatli izliyor; bir iki adım ilerledikten sonra illaki dakikalarca bakacak bir şeyler buluyor, özellikle taşlara çok yakından bakarak onlara fısıldıyormuş ya da onlarla konuşuyormuş gibi kendinden geçercesinebir hal aldıktan sonra çevresindekilere ve Fransızca bilen tercümana kendi dilinde hiç durmadan bir şeyler anlatıyordu. Sovukpınar mahallesinde böylesi bir manzara sıradan değildi; o yüzden etraftan onları önce meraklı gözlerle cumbadan izleyen evlerin erkekleri, doğuştan gelen bir merak duygusu ve kendi mahallerinde olup bitene sadece seyirci kalmama endişesiyle bir bir sokağa inmeye, Frenk kafilenin etrafını meraklı ve misafirperver bir tavırla çevrelemeye başladılar. Kafilenin başında bulunan gür

Charles Texier'in eserinde yer alan Karabel anıtı gravürü

bıyıklı kısa saçlı, orta boylu adam meraklı gözlerle sürekli çevresine bakıyor, kendi dilini hiç bilmeyen bir kalabalığa büyük bir heyecanla durmadan bir şeyler anlatıyor, ara ara tercümanının söze girmesini istediği halde daha tercüman ağzını bile açamadan heyecanla yeniden anlatmaya devam ediyordu. Çevresinde biriken Müslüman Türk kalabalık, bu her halinden önemli biri olduğu anlaşılan ama kendilerince gereksiz heyecan yapan yabancının bitmek bilmeyen uzun konuşmasından hiçbir şey anlamamakla beraber onun sadece sık sık “Kağabel” demesinden bir şey anlar gibi oluyorlardı. Gür bıyıklı ve heyecanlı adam söylediklerinin kendisini dinleyenlerce hiç anlaşılmadığını fark ettiğinde tercümanıyla göz göze

geldi. Bu, yalvarır bir bakıştı. Tercüman, orada bulunanlara kısaca her şeyi anlattı ama kısaca… Kafilesiyle gelen kişi önemli bir adamdı ve kendi dilince “Kağabel” diye bir yerde bulunan bir anıtı bilip bilmediklerini soruyor ve kendi dilince o zamanki Niflilerden yardımcı olmalarını istiyordu. O gün Sovukpınar’da kendi dilinde “Kağabel” dediği yeri arayan önemli adama serinlemesi için Nif Dağı’ndan gelen buz ile sunulanhoşaf ikram etmek için mahallenin en yetkin adamının evine götürdüler… Baktı, baktı, baktı… Gözlerine inanamadı, tekrar baktı, evet bu gerçekti… Önünde inanılmaz değerde bir tarihî eser duruyordu ve gravürcüsü haftalarca, kör olurcasına çizeceği bir gravür


KEMALPAŞA aktüel çalışmasına başlamıştı bile… Gür bıyıklı ve herkesten daha çok konuşan adam “Kağabel Kağabel” derken, gündemi birdenbire değişmişti… Ressam, bir Bizans İmparatoru’na ait lahitin parçası olan bu taşın gravürünü yaparken gür bıyıklı adam birkaç Nifli ile birlikte Karabel Derbend’ine doğru yola çıkmıştı bile. Gür bıyıklı adam o günü yıllar sonra Ravue Archeologque dergisine yazdığı yazısında şöyle anlatacaktı: “Pitoresk konumu ve kiraz ağaçlarıyla donanmış zengin vadileriyle İzmir’de zaten iyi bilinen Nif köyü, Herodot tarafından Sart’tan Efes’e giden yol üzerinde

Charles Texier olduğu belirtilmiş olan ve köye bir fersah uzaklıkta bir vadi içindeki bir kayaya kazınmış, antik çağ tarihçilerinin, Prens Sesostris’e ait olduğu ve Prens’in kendi emri üzerine kazınmış olduğu konusunda fikir birliği içinde oldukları bir duvar kabartmasının varlığını bilim dünyasına duyurmamızdan sonra, artık antika meraklıları ve turistler için zorunlu bir ziyaret yeri haline gelmiştir.” Bu satırları yazan kişi dünyaca ünlü Fransız mimar, arkeolog ve tarihçi Charles Texier’di, sözünü ettiği de büyük bir tarihsel değere sahip olan Herodot’un tarihinde bahsettiği Karabel’de bulunan kaya kabartmasıydı. Texier’in dediği gibi, bu kaya kabartması kendisi tarafından dünya bilim

TARİH

camiasına tanıtıldıktan sonraarkeoloji ve tarihle ilgili pek çok Avrupalı’nınmutlaka görmeye gittiği önemli bir ziyaret merkezi olmuştu. *** Karabel Geçidi, Kemalpaşa’nın güney doğu yönünde, Kemalpaşa-Torbalı karayolu üzerinde bulunan sarp bir geçittir. Bu geçit, yol üzerinde bulunan köyleri ve Torbalı’yı Kemalpaşa’ya bağlayan ve coğrafî olarak, iki yanını oluşturan Nif ve Torbalı Ovaları’nı birbiriyle birleştiren, 450 metrelik râkımıyla da, dikkat çekici bir yüksekliğe sahiptir. Günümüzde her ne kadar mesire alanlarıyla tanınsa da tarihte, hava karardıktan sonra hiç kimsenin geçemediği hatta buradan geçmek yerine Nif-Kemalpaşa’nın sokaklarında uyumanın bile daha güvenli olduğu için tercih edildiğine ilişkin eşkıyalık hikâyelerinin anlatıldığı ve yöre halkınca daha çok bu yönüyle tanınan bir geçittir. Karabel Geçidi, tarihî kayıtlarda “Kral yolu” olarak anılan güzergâh üzerindendeki nadir geçiş noktalarından biri olarak yer almaktadır. Bilindiği üzere Kral yolu, Anadolu coğrafyasına Pers İmparatorluğu’nun armağan ettiği bir kavramdır. M.Ö. VI. yüzyılın yarısından sonra hâkim olan Persler, bölgeye hâkim olduktan sonra burada kendi devlet anlayışlarına uygun bir idarî yapılanma içine girerler. Bu idarî yapılanmanın bir parçası olan Karal yolu, ana hatlarıyla krallıklarına bağlı tüm bölgelere ulaşmak amacı ile en uygun biçimde dizayn edilmiş, posta ve ticarrt güzergâhı olarak belirlenmiş yollardı. Karabel Geçidi, sahip oldukları ve tarihsel süreçte oynadığı önemli rolden dolayı, bağlı bulunduğu Nif’ten bağımsız, hatta onu aşan bir üne sahipti. Çünkü coğrafî anlamda sarp bir geçit, ekonomik anlamda bir ticaret yolu, askerî anlamda stratejik bir sınır ve tahkimat noktası teşkil ediyordu. Bunun yanında, yakın zamana kadar, Ege Bölgesi’nde-

ki en önemli arkeolojik eserlerinden üçünü, bin yıllardır, gözden uzak bir yerlerde, koynunda saklıyordu. İzmir şehir merkezine yaklaşık 40, Kemalpaşa’ya 6-7 kilometre uzaklıkta, Torbalı yolu üzerindeki geçidin tırmanma güzergâhı sırasında, sol yanda kalan yükseltide bulunan gizemli bir kaya kabartması vardır. Bu kaya kabartması, Ulucak’ta hâlâ yapılmakta olan kazı çalışmalarının tamamlanmadığı dikkate alınırsa, Kemalpaşa’nın tarihindeki şu ana kadar bilinen ve insan eliyle oluşan en eski izdir. Öyle ki M.Ö. 13’üncü yüzyıla ait, arkeolojik değeri yüksek olan Luwi savaşçı kabartması, Ege Bölgesi’nde Hititler’den kalma bilinen tek örnektir. Günümüzde Luwi Anıtı ya da Hitit-Karabel Anıtı olarak anılan bu gizemli kabartma, sahip olduğu arkeolojik ve tarihsel niteliği itibarıyla, dünya arkeoloji literatürüne girmiş, günümüzde sırları henüz tam olarak çözülememiş, Kemalpaşa bölgesinin en önemli eseridir. Karabel’deki -muhakkak ki yörede yaşayan halkın varlığını çok eskiden beri bildiği- bu gizemli anıttan, ilk kez Herodot tarihinde, yakın zamanda ise Fransız gezgin Charles Texier, Türkçe’ye “Küçük Asya-Coğrafyası, Tarihi ve Arkeolojisi” olarak tercüme edilen eserinde söz eder. Charles (Felix-Marie) Texier, ilki 1833

55 ve ikincisi 1843 yılında olmak üzere Anadolu’da yıllarca süren seyahatlerinde incelemelerde bulunmuş, bu sırada Anadolu’nun çok büyük bir kısmını baştanbaşa gezip dolaşmış ve değişik bölgelerde arkeolojik kazılar yapmıştır. Anadolu coğrafyası ve arkeolojisi üzerine araştırmalarda bulunmuş ve bütün bu çalışmalarının sonuçlarını, dilimize “Küçük Asya-Coğrafyası, Tarihi ve Arkeolojisi” olarak tercüme edilen eserinde yayınlamıştır. Bilindiği gibi Charles Texier’in gezdiği ve hakkında izlenimlerini detaylı olarak aktardığı en önemli yerlerden biri de Nif’tir. Texier, Nif coğrafyasından kısaca söz ettikten sonra Nif’e ilişkin notlarında en fazla üzerinde durduğu konu Karabel’deki bu Hitit anıtıdır: “Asya’nın eski eserlerini tanımak isteyen her gezgin için bu Nymphio şehrini ziyaret etme zorunluluğu, şehirden birkaç kilometre mesafedeki Karabel vadisinde bulunan bir kayanın içine kazınmış kabartma resimleri görmek isteğinden doğar. Burası 1839 yılında keşfedilmiş ve derhal ilim adamlarının dikkatini çekmiştir.” “Bu eserin ilk meydana getirdiği etki, Beyrut civarında Nehru’l-Kelb vadisindeki kabartma Asur resimlerine benzemesidir. Bu resim, çok sert ve boz renkte kalker bir kayanın içinde, sel suyundan kırk


TARİH

56 metre yukarıya kazınmıştır.” “Kapı şeklindedir ve üstünde saçak gibi çıkıntılı bir yüzey resmin çerçevesi görevini görür. Boyu iki metre elli santimetre ve aşağıdan genişliği iki metre elli, yukarıdan bir metre doksan santimetredir.” “Resim, yandan görünen ve doğuya doğru bakan silahlı bir adam portresidir. Başında koni şeklinde bir külah vardır. Bunun ön tarafında, Mısırlılar’ın fesini andırır bir başlık takılıdır. Sol elinde bir mızrak ve sağ elinde bir yay tutar. Kemerine bir sagaye geçirilmiştir. Bütün elbisesi beline eğik bir şekilde kat kat sarılmış gibi duran bir gömlektir. Ayakkabıları Asya tarzında kıvrıktır. Bu eser tamamen düz değil, yani bazı yeri kalın ve bazı yeri ince ve modelsiz olarak yapılmıştır. Yağmurların yüzeyi üzerine devamlı etkisi, taşı ham ve pürüzlü bir duruma getirmiştir. Yüzün karşısında ve başın hizasında, bazı işaretler vardır. Bunların arasında bir kuş resmi ayırt edilir. Diğerleri hiyeroglife benzer işaretlerdir.” “Bu eser, Sart’tan İzmir’e giden eski yol üzerindedir. Bu eski eseri ziyaret eden bütün ilim adamları, resmini görenler ve inceleyenler gibi, bu eserin Herodot tarafından şu şekilde tarif edilmiş olduğunda, genellikle görüş birliğine varırlar: ‘İyonya’daSesostris’in taşa kazınmış iki resmi görülür. Bunların

biri Efes’ten Foça’ya ve diğeri, Sart’tan İzmir’e giden yollar üzerindedir. Bunların her biri dört küsur arşın boyunda birer adam tasvir eder. Sağ elinde bir mızrak ve sol elinde bir yay tutar; geriye kalan elbisesiyle yarı Habeşistanlı, yarı Mısırlı kıyafeti sergiler. Bir omuzdan diğerine resmin göğsünde, Mısır harfleriyle resmedilmiş olan yazının anlamı şudur: ‘Bu kudretli omuzların bu memlekete sahip ettiği kişi benim.’ (Herodote, II. Kitap, s. 106)” “Arşının yukarıda sözü edilen küsuru, yarım arşın kadar ettiğinden bu tarife göre, resmin, altı buçuk ayak boyu olacaktır. Bu ise tamamen Karabel’dekinin uzunluğudur. Şimdi yayın, kralın sağ elinde ve mızrağın sol elinde bulunması farkı var ise de resmin incelenmesiyle bu hatanın açıklanması çok kolaylaşır. Göğüsteki yazı artık görünmez olmuştur, zamanla silinmiş olmalıdır.” Charles Texier’in kitabında söz ettiği anıt, yaklaşık elli yıl sonra İzmir’de bulunan VitalCuinet’in gezi notlarına yansıdığı biçimiyle, aynı yüzyılın sonlarında Nif’i, yeniden Avrupa’nın en önemli arkeolojik keşiflerinden biri olarak cazibe merkezi haline getirir: “1839 yılında, kasaba yakınlarındaki bir kayanın üzerinde, söylendiğine göre Sesostris’i temsil eden bir alçak kabartmanın

Reis-i Cumhur Mustafa Kemal Paşa, Karabel’deki Hitit Kaya Kabartması’nı 3 Mart 1930 Pazartesi günü ziyaret etmiş ve incelemiştir. Bu, Mustafa Kemal Paşa’nın 27 Şubat ile 5 Mart 1930 tarihleri arasında İzmir’e yaptığı on birinci gezi sırasında gerçekleşmiş olan bir incelemedir. Mustafa Kemal, 26 Şubat günü saat 18.00’da özel bir trenle Ankara’dan İzmir’e hareket etmiş ve 27 Şubat günü saat 22.00’da İzmir’e ulaşmıştır ve “gece geç vakit olmasına rağmen İzmir halkı tarafından her yerde hasret ve sevgi gösterileri yapılmıştır.” Hakimiyet-i Milliye gazetesinin 4 Mart 1930 tarihli Hilal-i Ahmer nüshasında yer alan “Gazi Hz. Kemalpaşa’da Hitit Eserlerini Tetkik Ettiler”

KEMALPAŞA aktüel

bulunmasından beri, Nif bilim dünyasında büyük ün kazanmıştır; en azından Alman bilim adamı Lepsius ve daha birçok arkeolog kabartmanın Sesostris’i temsil ettiğini düşünmektedir. Herodotos da yapıtında bu alçak kabartmadan söz eder.” Karabel’de bulunan ve hiç şüphesiz bölgede yerleşik olarak yaşayan halkın çok eskiden beri varlığından haberdâr olduğu bu gizemli Anıt’tan, yerel kaynaklarda da söz edilmiş, hakkında çok kısa da olsa bilgiler verilmiştir. Hicrî 1300 (Miladî 1884-85) tarihli Aydın Vilayeti Salnâmesi’nde “âsâr-ı atîkeden olarak nefs-i Nif’e iki saat mesâfede Mahmut Dağı Karabelnâm mevkiin cânib-ı şarkîsinde cesîm ve heybetli taşdanmâmul bir Arab heykeli” bulunduğundan söz edilir. Karabel’deki gizemli anıt üzerine en kapsamlı çalışma Alman arkeolog Han sGüterbock tarafından yapılmıştır. Bilge Umar’ın aktardığına göre Güterbock, değişik tarihlerde anıta/anıtlara gelerek bunları incelemiş ve bulgularını yayınlamıştır. Bilge Umar, “Lydia” adlı çalışmasında: “Bu kabartmaya, Hans Güterbock’a uyarak A anıtı diyelim. Bunun yakınında, vâdi tabanında, bir oyuk (niş) içinde duran A anıtına pek benzeyen ve onun gibi Luwi hiyeroglifiyle

başlıklı haberde “Reisicumhur Hz. bugün saat üçe kadar vakitlerini istirahatle geçirmişler, bilahare refakatlerinde meb’uslar olduğu halde Basmahane’ye kadar bir otomobil gezintisi yapmışlardır. Gazi Hz. buradan Halkapınar’a gelmişler ve İzmir sularının menbaını teşkil eden bu mahalli ve buradaki bahçeyi gezmişlerdir.Reisicumhur Hz. Kemalpaşa’ya da gitmişler ve buradaki Hitit harabelerini tetkik buyurmuşlardır. Saat on altıda Osman Pş. camiinde metfun bulunan validelerinin kabrini ziyaretle bir çelenk vazetmişlerdir.” denilmektedir. Ancak gazetenin haberinde herhangi bir fotoğrafa yer verilmemiştir.İzmir’de bulunduğu 3 ve 4 Mart günlerini tarih çalışmalarına ayıran Mustafa Kemal, bu süre zarfında İzmir ve Selçuk’taki

yazıtlı olan, ama hava olayları etkisiyle pek bozulmuş, aşınmış durum gösteren ikinci bir anıtın (yine Güterbock’un adlandırmasıyla, B anıtının) varlığı eskiden beri biliniyordu ve Herodotos, o yakınlarda ama başka bir yol üzerinde sandığı, ‘Mısır Firavunu Sesostris’in yapıtı’ (!) ikinci anıttan söz ederken, aslında bu B anıtı hakkında kendisine anlatılanları yanlış anlayarak aktarmaktaydı.”bilgisini veriyor. Bilge Umar, sözünü ettiği Alman arkeolog Hans Güterbock’un, anıt ve kaya yazıtlarının korunması konusundaki, yıllar önceki uyarısını dikkat çekici bir biçimde naklediyor: “Güterbock, Karabel anıtları üzerine bilgi veren yazısını kaleme alırken, oradaki dar yolun ileride genişlemesi sırasında B ve C anıtlarının fark edilmemek nedeniyle zarar görebileceğini yazısında belirtmişti. Ancak uyarının, yararı olmadı; hiçbir zaman ‘Çalıştığımız yerde tarihsel kalıntı var mı?’ araştırması yapmak zahmetine katlanmayan kara yolcularımız, yolu genişletip asfaltlarken, B ve C anıtlarını yok ettiler.” Evet maalesef Karabel’de bulunan üç anıttan ikisi bilinçsizce yok edilir, geriye kalan tek eser ise Hitit Kaya Kabartması’dır. Bu nadide esere sahip çıkmak ve korumak her Kemalpaşalı’nın aslî görevi olmalıdır.

tarihî alanlarla, daha önce yapılan kazılar ve tarihî eserlerle ilgilenmiş; Kemalpaşa kazasının Karabel mevkiinde yapılan kazıları ilgi çekici bulmuştur.


KEMALPAŞA aktüel Bülent ORAY Kemalpaşa Ziraat Odası Başkanı

ZEYTİN VE ZEYTİN YAĞI Rekoltenin düşük olduğu yıllarda fiyatlar yüksek olur tarımsal ekonominin temelinde bu vardır. Ürün az ise fiyat yüksek olur. Bu yılda beklenti bu yönde idi. Ancak bu yıl zeytinde meyve tutumu az gerçekleşti. Zeytin tanelerinde fizyolojik olarak erken olgunlaşması ve iklimsel bazı nedenlerden ötürü dökülme gerçekleşmesine rağmen bu olumsuzluklar fiyata yansımadı. Hem zeytinin hem de yağın çiftçiden alış fiyatları beklenenden daha düşük. Bunun sebeplerinden biri de işletmelerin kredi faizlerinin yüksek oluşu sonucu işlenmemiş zeytin alımlarında miktarı az tutmaları oldu. Üreticinin cebine girecek olan paraya olumsuz yansıdı. Piyasa bu

yıl 25-30 gün erken açıldı. Fiyat konusu belirsiz kaldı. Geçtiğimiz yıllarda üreticilerin tutumları şu şekildeydi, O yılın mahsulünden kazandığı parayı bir sonraki yıl alet ekipman yenilemek, sulama sistemleri kurmak, ilaç, gübre, budama ve hasat için ayırırdı. 2018- 2019 yılına borçlu giren üreticiler 40 tl olan ilacı 80 tl ye alamayacak, gübre ve ilaçtan tasarruf etmek zorunda kalacaktır. Buda bir sonraki yılın verimine yansıyacaktır. Zaten üretici girdi fiyatlarının yarın ne olacağını bilemiyor, her geçen gün değişiyor. O yıl İklimin yetiştiriciliğe uygun olup olmayacağını bilemiyor. Birde satış fiyatı başta belli olmayan bir ürün üzerinde yaşam kuruyor.

Hiç bir sektörde bu kadar belirsizlik yok. Geçen sene sofralık zeytinlerde üreticiden alım fiyatlerı 10-11 tl ye kadar çıkarken aynı kalitede ve aynı irilikteki zeytinler bu yıl 4-4.5 TL civarında piyasa fiyatı bu kadar dalgalıyken kooperatifleşmenin önemini görmezden gelemeyiz. Birlik olmanın iyi bir örneğini Marmara Birlik'te görüyoruz. Üreticiyi madur etmeyerek alıma başlamadan fiyat belirledi. Birlik Piyasadaki dalgalanmadan üreticilerinin zarar görmesine engel oldu. Bunların yanında Yağlık zeytin

fiyatlarını aşağı çekmek isteyen bir lobi var. Çeşitli spekülasyonlar çıkarıyorlar. Zeytinyağı fiyatlarının düşeceği yönünde bir algı yaratılması kötü. Her şeyin fiyatı artarken zeytin ve zeytinyağının fiyatı bu kadar girdi maliyetine rağmen nasıl düşer. İlgili kurumların bu duruma müdahalesi gerekmektedir. Aroması, tadı güzel çok kaliteli zeytin ve zeytin yağ üretiyoruz, ekonomik sorunları çözebilsek ve iyi bir şekilde pazarlayabilsek keşke. Üreticimiz kazanırsa hepimiz kazanırız.


SPOR

58

KEMALPAŞA aktüel

AHMET ÖZKEN’DEN

KEMALPAŞASPOR’A PRİM DESTEĞİ Cumhuriyet Halk Partisi Kemalpaşa Belediye Başkan Aday Adayı Ahmet Özken, İzmir Süper Amatör Lig’de şampiyonluk mücadelesi veren Kemalpaşaspor’a prim desteği sağladı.

K

emalpaşaspor, Süper Amatör Lig’in 9. Haftasında evinde ağırladığı Yamanlar Esen Spor’u 1-0 mağlup ederek zirve mücadelesini sürdürürken Cumhuriyet Halk Partisi’nden Kemalpaşa Belediye Başkan Aday Adayı olan Dr. Ahmet Özken

maç sonrası sporculara prim sürprizi yaptı. Kemalpaşa 8 Eylül stadında oynanan karşılaşmayı Kemalpaşalı taraftarlar ile birlikte takip eden Ahmet Özken alınan galibiyet sonrasında büyük bir sevinç yaşadı. Her branşta sporun ve sporcunun desteklenmesi

gerektiğini ifade eden Özken” Kemalpaşamız, 105 Bin nüfusu ile birçok il ve ilçeden daha büyük. Kemalpaşaspor, 2 yıl önce göreve başlayan yeni yönetimi ile büyük bir ivme yakaladı ve 2 sezonda Süper Amatör Lige yükseldi. Kemalpaşasporumuz’un olması gereken yer önce Bölgesel Lig, sonra 3. Lig, 2.Lig, 1. Lig ve Süper Lig’dir. Tüm bunlar ancak tesis ve altyapıya yatırımlar yapılarak gerçekleştirilebilir. Kemalpaşa genç, dinamik nüfusu ve ekonomik altyapısı ile bunu başarabilecek güçte. Yeter ki doğru yönetim devam etsin ve ilçenin ileri gelen iş adamları ve siyasetçileri bu takımı desteklesin. Bunlar olduğu zaman başarı zaten gelecektir. Kemalpaşasporumuzu elde ettiği bu önemli galibiyetten dolayı kutluyorum. Ve

ilçenin bir bütün olarak bu takımı sahiplenmesini, destek olmasını diliyorum” dedi.


KEMALPAŞA aktüel

FESTİVAL

59

BAL GiBi FESTiVALiN

DÖRDÜNCÜSÜ DÜZENLENDi Bu yıl dördüncü kez düzenlenen Dereköy Bal Festivali, Dereköy-Gökyaka Tarımsal Kalkınma Kooperatifi, köy halkı ve İzmir Büyükşehir Belediyesinin katkılarıyla gerçekleştirildi. Her yıl olduğu gibi bu yılda İzmir ve çevresinden gelen çok sayıda vatandaşın katılımı ile gerçekleştirilen festival renkli görüntülere sahne oldu. Festivale katılım gösteren vatandaşlar, köy meydanında kurulan tezgâhlar-

da satışları yapılan doğal gıda ürünlerine büyük ilgi gösterdiler. Tertemiz doğası, organik gıda ürünleri, eşsiz balı ve zeytinyağı ile her geçen gün popülerliği artan Dereköy’e gelen misafirler festival sayesinde güzel bir hafta

sonu geçirme imkânı buldular. Festivalde, Dereköy Kadın Halk Oyunları ekibinin gösterisi büyük beğeni toplarken, dolu dolu ge-

çen festival programında Senem Ersin Genç, Gonca Özdemir Ezer ve Grup Mira, Grup Sinestezi gibi sevilen sanatçılar sahne aldı.

YÖRÜKLER DERNEĞİ KONGRESİNDE İKİ ADAY YARIŞACAK 16 Aralık 2018 Pazar günü yapılması planlanan Kemalpaşa Yörükler Derneği kongresinde başkanlık için iki aday yarışacak. Sütçülerli Sigortacı Özcan Bulut ve Damlacıklı Eczacı Mustafa Kemal Türk adaylıklarını kendi sosyal medya hesaplarından duyurdular. Özcan Bulut, adaylık açıklamasında şu ifadeleri kullandı. “Kemalpaşa ve köylerinde yaşayan birbirinden değerli Yörük kardeşlerim. Kurucusu olduğum ve hiçbir zaman desteğimi esirgemediğim, göz nuru Kemalpaşa Yörükler Derneği Başkanlığına adaylığımı koymuş bulunmaktayım. Bu derneği sizlerin desteği ile en iyi şekilde yönetmek ve temsil etmek için desteklerinizi bekliyorum” dedi. Kemalpaşa Yörükler derneğine başkan adayı olduğu açıklayan Damlacıklı Eczacı Mustafa Kemal Türk, “Kemalpaşalı Yörük kardeşlerim 5 yıl önce kurucusu olmaktan onur duyduğum, derneğimizin başkanlık görevine talibim, desteklerinizi bekliyorum” dedi.


GEZİ

60

KEMALPAŞA aktüel

Hazırlayan: F.Filiz EROĞLU

KEMALPAŞA'NIN

TARİHİ ESERLERİ Dünyaca ünlü kirazı ve muhteşem doğası ile bilinen, eski adı “gelin” anlamına gelen “Nif” olan Kemalpaşa’dan geçmişten günümüze birçok medeniyet gelip geçmiş. Her gelen medeniyet ilçede önemli eserler bırakmış. Bu eserlerin bazıları zamana yenik düşerek yok olup giderken, bazıları ise günümüze kadar ulaşabilmiş. LASKARİSLER SARAYI (HALK DİLİNDEKİ ADI İLE KIZ KULESİ)

Laskarisler Sarayı, İstanbul’un Latinlerce işgalinden sonra 1204 yılında kurulan İznik Bizans Devleti döneminde ilk imparator Theodoros I. Laskaris ya da bazı

kaynaklara göre damadı Ioannes Dukas Vatatzes III. Tarafından yaptırılmıştır. Ancak sarayın bu imparatorlardan hangisi tarafından yaptırıldığı tam olarak bilinmemekte. İkliminin güzelli ile tanınan Nif’te yazlık sayfiye olarak kullanılan bu saray,

Bizans imparatorlarının severek oturduğu bir idare merkezi olarak kullanılmış. Sarayın bulunduğu Nif’in, Nikaia İmparatorluğu’nun ikinci başkenti olduğu da biliniyor. Saray ile ilgili çeşitli mitolojik efsaneler de anlatılmakta. Bir efsaneye göre sarayı İyonya prensi ile nişanlanmış olan Sard prensesi yaptırmıştır. İyonya’ya hareket eden Sard prensesi, Nif’te nişanlısı olan prensin ölüm haberini alır. Bu haber üzerine hiçbir yere gitmeyeceğini söyleyen prenses babasından maiyeti ile birlikte yaşayacağı bir saray yaptırmasını rica eder ve saray yapılır. Nif’e adını veren gelini bu gelindir. Başka bir efsane ise Bizans kralı bir sefer esnasında Nif’e yani Kemalpaşa’ya gelir. Kralın kızı burada fakir bir gence aşık olur. Gizli gizli buluşan iki gencin aşkı kralın kulağına gider ve kral genç adamı öldürtür. Her şeyden

haberi olan kız, babasından kendisi için bir saray yaptırmasını ister. Kral sarayı yaptırır. Kız ise kendisini bu saraya kapatır. Kral uzun zaman sonra kızını merak eder ve saraya gider. Ancak kızı çoktan ölmüştür. Kral yaptığı hatayı anlar ama iş işten geçmiştir. Kızı ve genç adamı yan yana kuleye gömer. Bu kulenin adı da kız kulesi kalır. Başka bir efsanede ise, Nif Kalesi’nde ve Kız Kule’sinde iki farklı kral yaşarmış. Birinin kızı diğerinin oğlu varmış. Kral çocukları birbirlerini görüp sevmişler. Nif Kalesi ve Kız Kulesi arasında gizli bir geçit bulmuşlar. Bu gizli geçitten geçerek gizli gizli buluşuyorlarmış. Bu durumu haber alan birbirine düşman iki kral ayrı ayrı plan yaparak genç adam ve kızın buluştuğu yere gitmişler. Kızın babası genç adamı, genç adamın babası da kızı öldürmüş.


aktüel KEMALPAŞA

Saray Kemalpaşa’nın en önemli tarihi eseri olması açısından ayrı bir önem taşıyor. Yüzyıllardır ayakta kalmayı başaran saray, bugün Kemalpaşa’nın en önemli tarihi simgesi konumunda. Sarayda uzun bir süre önce başlayan restorasyon çalışmaları tamamladı.

NİF KALESİ

Kemalpaşa’nın güneyinde Nif dağının eteklerinde kurulmuş olan Nif Kalesi’nin ilk olarak hangi dönemde yapıldığı kesin olarak bilinmemektedir. Nif yerleşiminin savunması için inşa edilen bu iç kale, aynı zamanda doğu yönünden İzmir’e gelebilecek saldırıları da önleme amacıyla inşa edilmiş. Kemalpaşa Kalesi Belkahve ve Karabel geçitleri arasında yer almakta olup, bu iki geçit üzerinden gelip Sardes’e ulaşan yolların kesiştiği yollara da çok yakındır. Sardes gibi oldukça önemli ve merkezi yerleşimler için Nif Kalesi, karabel ve Nif Ovası’nı kontrol edebilecek bir konumda bulunmaktadır. Kalenin bugün görülen duvarları Bizans dönemi kalıntılarıdır. Ancak Bizans döneminde yapılan kale duvarları için daha önceki

GEZİ

dönemlerde yapılan kale kalıntılarından faydalanılmıştır. Kalenin temeline yakın bölümlerde görülen kalıntılardaki dikdörtgen şeklinde kesilmiş iri taşlar, ilk çağ işçiliği izlenimi uyandırmaktadır.

HİTİT KARABEL ANITI

Bölgenin en önemli tarihi eserlerinden birisi de Luwi Anıtı ya da Hitit Karabel Anıtı olarak bilinen, tarihsel önemi sebebiyle dünya arkeoloji literatürüne giren kabartmadır. Hitit döneminde yapıldığı bilinen bu anıt, Karabel Geçidinde bir tepenin güneye bakan yamacında bulunmakta. Yaklaşık 2,5x1,5 metre boyundaki niş içine işlenmiş kabartmada sol elinde bir mızrak, sağ elinde bir yay tutan erkek figürü bulunmaktadır. Bu anıtın 100 m kadar kuzeyinde başka bir anıt daha bulunmaktaydı. Bu eser 1960’larda yapılan

61

yol çalışmaları esnasında maalesef yok edilmiştir. HALİL AĞA CAMİİ Halil Ağa Camii, Yukarıkızılca halkının yardımları ile Hacı Halil Ağa tarafından 1311 yılında yaptırılmıştır. Cami, 20. yy’da yapılan onarımlarla kısmen de olsa özelliğinden uzaklaşmıştır. Cami; kesme taş, moloz taş ve tuğladan dikdörtgen planlı olarak oldukça yüksek bir bodrum üzerine yapılmıştır. İki katlı olan caminin önünde beş bölümlü son cemaat yeri bulunmaktadır. İbadet mekânının üzeri, ahşap bir çatı ile örtülüdür. Mihrap, yuvarlak bir niş şeklindedir. İçerisinde bezene yönünden dikkat çeken bezeme unsuru bulunmamaktadır. Caminin yanında taş kaide üzerine yuvarlak gövdeli tek şerefeli minaresi bulunmaktadır.

YEDİGÖZ KÖPRÜSÜ

EMET BEY CAMİİ

Kemalpaşa merkezde eski çarşı civarında, Nif Kalesi’nin eteklerinde inşa edilmiştir. Yapıya ait bir kitabe bulunmamaktadır. Ancak, 1531 tarihli tapu tahrir defterinde,Hamza Bey isimli bir kişinin Çarşı Cami yakınlarında bir hamam yaptırdığı bilgisi vardır. Hamam yakın geçmişte restore edilmiştir.

Cami, Saruhanlılar zamanında Emet Bey tarafından 14. Yüzyılda yaptırılmıştır. 1884 yılında yanan cami 1885 yılında aslına uygun olarak yeniden inşa edilmiştir. Cami, halk arasında “Emet Bey Cami” ve “Çarşı Cami” olarak bilinmekte.

ULUCAK HÖYÜĞÜ

Kemalpaşa Ulucak mahallesinde bulunan höyük, ilk olarak 1960 yılında İngiliz araştırmacı David French tarafından bulunmuştur. O dönemde höyüğün yüzeyinden toplanan malzemeler ışığında neolitik dönemin tarihlenebileceği anlaşılmıştır. 1995 yılında başlayan sistematik çalışmalar günümüzde halen devam etmektedir. Ulucak höyük mezarlığı ve son zamanlarda burada yapılan kazılar bize Ulucak’ın tarihinin ne kadar eski olduğunu göstermektedir.

Kemalpaşa’ya 15 km. uzaklıkta Çambel köyü civarında bulunan Yedigöz Köprüsü 16. yy başlarında inşa edilmiştir. Yapının Roma dönemine ait olduğu sanılmaktadır. Günümüze köprünün sadece gört gözü ulaşabilmiştir. Nif çayı üzerine kurulan bu yapıtın, kervanların geçmesi için yapıldığı tahmin edilmektedir. Köprü, İzmir-Ankara yolundan dikkatli bakıldığında görülebilmektedir.

ESKİ HAMAM





Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.