GURURUMUZ OLDULAR
Artistik Cimnastik Dünya Şampiyonası'nda ülkemizi temsil eden Kemalpaşalı sporcular İbrahim Çolak ve Ahmet Önder elde ettikleri başarılar ile hem ülkemize hem de Kemalpaşa’ya büyük gurur yaşattılar. Sayfa/8
EYLÜL - EKİM 2019
Sayı: 9
Fiyatı: 20 TL
HOBİ BAHÇELERİ GERÇEĞİ Kemalpaşa İlçe Tarım Müdürü Ali Bal, son yılların trendlerinden birisi haline gelen Hobi Bahçeleri hakkında açıklamalarda bulundu. Sayfa/16
MOPAK ÖĞRENCİLERİ HEM MESLEK ÖĞRENİYOR HEM PARA KAZANIYOR Mopak mesleki ve teknik anadolu lisesi kimya teknolojisi ve matbaa bölümü öğrencileri hem para kazanıyor hem de meslek öğreniyor. Sayfa/60
RAHİM SAĞ YAZDI
1948 KEMALPAŞA Kemalpaşa’ya 1948 yılında gelen “meçhûl” bir gezgin olan 2. Evliya Çelebi, gözlemlerini gerçekçi bir biçimde kaleme almış; gördüklerini yer yer esprili bir biçimde anlatmış. 71 yıl önceki ile günümüzdeki Kemalpaşa’yı kıyaslamak adına okumanızı umuyorum… Sayfa/64
NiF OKULLARI KURUCUSU
SERKAN ALTINAY
KÜNYE KEMALPAŞA
aktüel Eylül - Ekim 2019 Yıl:2 Sayı: 9 Kemalpaşa Aktüel Dergisi İmtiyaz Sahibi Fadime Filiz EROĞLU Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Fadime Filiz EROĞLU Yayın Türü 2 Aylık Yerel Süreli Yayın Yönetim Merkezi Sekiz Eylül Mh. 131.Sk. No:38 D:4 Kemalpaşa - İZMİR Tel: 0 533 426 20 60 Makale Yazarları Bülent ORAY Halil Şenol HAMARAT Gülay ENGİN Arif GEMİCİ Dr. Ahmet ÖZKEN Sedanur ÖZER Rahim SAĞ Basım Yeri Şener Ofset Matbaacılık 1202/2 Sk. No:99 Z - 06 Yenişehir / İZMİR 0 232 449 00 02 Baskı Tarihi 30 Ekim 2019 Bu dergide yer alan yazılar eser sahiplerine aittir. İzinsiz kullanılması ve yayınlanması yasaktır.
02
KEMALPAŞA Aktüel
KEMALPAŞA aktüel F.Filiz EROĞLU Kemalpaşa Aktüel Dergisi İmtiyaz Sahibi
KEMALPAŞA EĞİTİMİN MERKEZİ OLMAYA ADAY Kemalpaşa’da 2 Anaokulu, 22 İlkokul (11 Birleştirilmiş Sınıf), 25 Ortaokul ve 10 Lise olmak üzere toplamda 70 devlet okulu bulunuyor. 2019-2020 Eğitim - Öğretim yılında 17 Bin 418 öğrenci devlet okullarında eğitim görüyor. İlçemizde ayrıca 5 özel Anaokulunda 206, 3 özel okul yani kolejde 515 öğrenci, toplamda 721 öğrenci öğrenim görmekte. Kemalpaşa’da son 4 yıldan bu yana özel okullar açılmaya başladı. İzmir’e yakınlığı ile bilinen güzel ilçemiz doğası ve yeşili ile özel okullar için biçilmiş kaftan. Kemalpaşa bu özellikleri ile ön plana çıkarken gün geçtikçe çoğalan özel eğitim kurumları ve gelmesini umduğumuz Üniversitesi ile İzmir’de bir eğitim merkezi olma potansiyeline sahip. Çok değil kısa bir zaman önce Kemalpaşa’da özel okul olmadığı yıllarda Kemalpaşalılar çocuklarını İzmir’deki özel okullara göndermekteydiler. Şimdi bu okullar Kemalpaşalıların ayağına geldi. Hatta ilçemizin İzmir’e ve Manisa’ya olan yakınlığından ötürü buralardan gelen birçok öğrenci bu özel okullarda eğitim görüyorlar. Özel okullar, sadece bir eğitim yuvası olmalarının yanı sıra aynı zamanda önemli istihdam alanları oluşturmaktalar. Öğretmenlere ve tüm kademelerde çalışabilecek
personellere iş imkânı sunan okullar, tedariklerini Kemalpaşa’dan yaparak ilçe esnafına kazanç kapısı olmaktalar. Özel okullarımızın aynı zamanda Kemalpaşa’nın İzmir’de ve bölgemizde tanıtımını sağlamakla birlikte ilçenin kalkınmasında da büyük rol oynadıklarını düşünüyorum. Dergimizin bu sayısında Kemalpaşa Nif Okulları’nın kurucusu Serkan Altınay ile bir röportaj gerçekleştirdik. İdealist bir Matematik Öğretmeni olan Serkan Altınay daha önce 12 yıl boyunca Bornova’da eğitim veren Son Söz Eğitim Kurumunu kurup, işletmiş ardından, özel okul hayalini hayata geçirmek istemiş ve bu hayali için Kemalpaşa’yı tercih etmiş. 2019-2020 Eğitim-Öğretim yılında açılan okul Anasınıfı, ilkokul, ortaokul, Anadolu ve Fen lisesi olarak eğitim-öğretim veriyor. Konumu ve fiziki yapısı hassasiyetle düşünülerek dizayn edilen okulda laboratuar sayısı oldukça fazla. Eğitim ve öğretimin yanında bilime, sanata, teknolojiye ayrı bir önem veriyorlar. Çift dilde eğitim, robotik kodlama ve yazılım anasınıfından itibaren başlıyor. Kemalpaşa Nif Okulları’nı kurarak önemli bir yatırım yapan Serkan Altınay’ın Kemalpaşa ve eğitim ile ilgili farklı hedefleri de var. Yaptığımız röportajda benim en çok dikkatimi
çeken konu ilçemize Nif Okullarının başarısını perçinledikten sonra açmayı istediği özel üniversite. Serkan Altınay, başka bölgelerde şubeler açmak yerine özel bir üniversite kurmayı hedefliyor. Eğitim ve edebiyat fakültelerini içerecek olan Üniversite’den mezun olan öğrencilere, yine Nif Okullarında öğretmen olma imkânı sunulacak. Serkan Altınay bu durumu “eğitimde örnek model olmak, ayrıca Nif Okulları’nın kurumsal kimliğini bilen eğitim sistemini bilen öğretmenlerle çalışmak, başarımızı daha da arttıracaktır” sözleriyle ifade ediyor. Yazımın başında da dediğim gibi, Kemalpaşa, neden İzmir’in eğitimde cazibe merkezi olmasın? Biz Kemalpaşalılar olarak bu kurumlara sahip çıkmalıyız. Yerel yöneticiler, üniversiteler, kolejler ve okullar için yeni çalışmalar yapılmalı, yeni imkânlar sunmalı diye düşünüyorum. Atatürk’ün de dediği gibi “Mektep sayesinde, mektebin vereceği ilim ve teknik sayesindedir ki Türk Milleti, Türk sanatı, ekonomisi, Türk şiir ve edebiyatı, bütün güzelliğiyle gelişir”.
Ahmet Önder Paralel aletinde dünya ikincisi oldu.
GURURUMUZ OLDULAR Almanya'nın Stuttgart kentinde düzenlenen Artistik Cimnastik Dünya Şampiyonası'nda ülkemizi temsil eden Kemalpaşalı sporcular İbrahim Çolak ve Ahmet Önder elde ettikleri başarılar ile hem ülkemize hem de Kemalpaşa’ya büyük gurur yaşattılar. Aslen Kemalpaşa Ansızcalı olan İbrahim Çolak, 23'ncüsü düzenlenen Artistik Cimnastik Dünya Şampiyonası'nda halka aletinde altın madalya alarak cimnastikte dünya şampiyonluğuna ulaşan ilk Türk spor-
cu oldu. Brezilyalı ve Fransız rakiplerini geride bırakarak Türkiye adına bir ilki gerçekleştiren 24 yaşındaki İbrahim Çolak, bu başarısıyla 2020 Tokyo Olimpiyatları'na da katılma hakkı elde etti. Şampiyonluk
sonrası Twitter hesabından bir mesaj yayımlayan Çolak, 'Bu madalyayı şehitlerimize, Mehmetçiğimize ve Türk milletine armağan ediyorum' dedi.
MADALYAYI TÜRK MİLLETİNE ARMAĞAN ETTİ
Milli Sporcu "Stuttgart'ta yapılan Dünya Şampiyonası'nda tarihimizin ilk madalyasını kazandım. Aynı zamanda altın madalya. Bunun için çok mutluyum." diyen İbrahim Çolak, "Bu madalyayı şanlı Türk ordumuza, Mehmetçiğimize ve Türk milletine armağan ediyorum." ifadelerini kullandı.
İBRAHİM ÇOLAK KİMDİR?
7 Ocak 1995 doğumlu olan İbrahim Çolak 165 cm boyunda. İzmirli olan İbrahim Çolak'ın Daha önce kendi adını taşıyan
06
KEMALPAŞA Aktüel
The Çolak hareketini cimnastikliteratürüne sokan, geçen yıl İskoçya'da yapılan Avrupa Artistik Cimnastik Şampiyonası'nda gümüş madalya kazanarak ülkemize bu branştaki ikinci ve en büyük madalyayı getiren 24 yaşındaki İbrahim, bu kez dünyanın zirvesine çıktı.
AHMET ÖNDER, DÜNYA İKİNCİSİ OLDU
Artistik Cimnastik Dünya Şampiyonası'nda mücadele eden bir diğer Kemalpaşa Yukarıkızılcalı milli sporcu Ahmet Önder paralel aletinde madalya mücadelesi verdi. Başarılı bir performans sergileyen Ahmet Önder, 14.983 puanla gümüş madalyanın sahibi oldu. Milli sporcu ayrıca Japonya'nın başkenti Tokyo'da düzenlenecek
İbrahim Çolak, 23'ncüsü düzenlenen Artistik Cimnastik Dünya Şampiyonası'nda halka aletinde altın madalya alarak cimnastikte dünya şampiyonluğuna ulaşan ilk Türk sporcu oldu.
2020 Olimpiyatları'na katılma hakkı elde etti. Ahmet Önder'in de madalya kazanmasıyla Türkiye, tarihinde ilk kez Dünya Şampiyonası'ndan iki madalyayla dönmüş oldu.
AHMET ÖNDER KİMDİR?
Ahmet Önder 12 Temmuz 1996’da İzmir’de doğdu. 2014’ten beri Milli Takım üyesi olan Önder, üç Dünya Artistik Jimnastik Şampiyonasına katıldı. 2014 Avrupa Şampiyonasında 5. oldu. 2015 World Cup’ta 3. oldu. Ahmet Önder, Ege Üniversitesi Beden Eğitimi öğretmenliği okumaktadır.
canlı bağlantı yoluyla Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım ve AK Parti İzmir Milletvekili Alpay Özalan katılarak, sporcuları tebrik etti.
"TÜRK CİMNASTİĞİ OLARAK ÇOK BÜYÜK İŞ BAŞARDIK" Programda konuşan Dünya Şampiyonu İbrahim Çolak, "Bu tarihi bir an gerçekten, çok mutluyum. Türk Cimnastiği olarak çok büyük bir iş başardık. Bunun devamının
geleceğine inanıyorum. Sırada olimpiyatlar var, en iyi başarıyı elde edeceğimize gönülden inanıyorum. Herkese teşekkür ediyorum, iyi ki varsınız, sizi çok seviyorum" ifadelerini kullandı. Programa, AK Parti İzmir Milletvekili Yaşar Kırkpınar, İzmir İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Yahşi, Gençlik ve Spor Genel Müdür Yardımcısı Murat Kocakaya ve çok sayıda vatandaş katıldı. Programın ardından sporcular, üstü açık otobüsle İzmir turuna çıktı.
COŞKUYLA KARŞILANDILAR
Artistik Cimnastik Dünya Şampiyonası'nda altın madalyaya uzanan ilk Türk sporcu olan İbrahim Çolak, şampiyonada farklı branşlarda 2. olan Ahmet Önder, 5. olan Ferhat Arıcan ve Nazlı Savranbaşı ile birlikte İzmir'e geldi. Aynı zamanda Aliağa Helvacı Ortaokulunda Beden Eğitimi Öğretmeni olan İbrahim Çolak'ı İzmir Adnan Menderes Havalimanında ailesi, öğrencileri ve çok sayıda vatandaş karşıladı. Havalimanında kurulan platformda kürsüye çıkan sporcular, kendilerini karşılamaya gelen vatandaşları selamladı. Programa
KEMALPAŞA Aktüel
07
İŞ ADAMI EMRE ÖZGÜR
YÖRÜK BEYİ OLDU KEMALPAŞA YÖRÜKLER DERNEĞİ’NİN BU SENEKİ YÖRÜK BEYİ İŞ ADAMI EMRE ÖZGÜR OLDU. 3 KASIM PAZAR GÜNÜ YAPILACAK OLAN 5. GELENEKSEL YÖRÜK TÜRKMEN VE YERLİ TOHUM TAKAS ŞENLİĞİNDE YÖRÜK BEYLİĞİ İŞ ADAMI EMRE ÖZGÜR’E TÖRENLE VERİLECEK.
Yörük Beyliği geleneğinin çok eskilerden beri süregeldiğini söyleyen Kemalpaşa Yörükler Derneği Başkanı Özcan Bulut “bizlerde Yörük beyi demek, Yörüklerin abisi demektir. Derneğimizin yetmediği yerde Yörük kardeşlerimizin bir sıkıntısı olduğunda onların sıkıntılarını gidermeye çalışan, mutlu günlerinde yanlarında olan, başları sıkıştığında başvurdukları bir yardımsever olan bir abimizdir Yörük beyi. Yörük beyliği alınmaz, verilir. Yönetim kurulu üyelerimizle birlikte ölçtük, tarttık. Bu seneki Yörük Beyi olarak Emre Özgür’ü seçtik. Yörük beyi olacak kişinin sözünün eri olması, toplumdaki saygınlığı ve sevinilirliği gibi kriterler önceliğimiz. 3 Kasım Pazar
08
KEMALPAŞA Aktüel
günü yapılacak olan 5. Geleneksel Yörük Türkmen ve Yerli Tohum Takas şenliğinde Yörük beyliğini, İş adamı Emre Özgür’e törenle teslim edeceğiz” dedi.
EMRE ÖZGÜR
kulu ve Kemalpaşalı Yörüklerin adına yakışır bir organizas-
BEYLİK GÖNÜL İŞİDİR
Yörük beyliğinin talep üzerine değil, teklif üzerine verilen bir unvan olduğunu söyleyen bu senenin Yörük Beyi Emre Özgür, “Kemalpaşa Yörükler Derneği bizi uygun görmüşler. Şahsım adıma büyük bir onur, büyük bir gururdur. Yörük beyliği bilinci ile her daim yanlarında olacağım. Aslımız Yörük’tür, neslimiz Yörük. Kültürümüzü, geleneklerimizi gençlerimize aktarabiliyorsak, o zaman biz varız. Önümüzde şenliğimiz var. Hedefimiz coş-
ÖZCAN BULUT
yon gerçekleştirmek. Bu tür kültür şenlikleri, bir topluluğun geçmişini geleceğe taşımak için oldukça önemlidir. Başta Kemalpaşalı Yörük kardeşlerimiz olmak üzere İzmir ve genelinde ki Yörüklere ev sahipliği yapacağımız şenliğimiz en iyi şekilde yapmak için dernek yönetim kurulu üyelerimizle birlikte çalışmalarımız devam ediyor. Değerlerimize sahip çıkarak bu şenliğimizden alnımızın akıyla çıkacağız. Beylik gönül işidir. Yaptığı işten mutluluk duymayan, beyliği idame ettiremez. İnşallah bana verilen görevi layıkıyla yerine getireceğim. Gerçekleştirecek olduğumuz bu büyük şenliğe tüm halkımızı davet ediyorum” dedi.
KEMALPAŞA
aktüel
SEDANUR ÖZER Avukat
ÖNALIM (ŞUFA) HAKKI Paylı mülkiyete konu taşınmazlarda, payın, paydaşlar dışında bir kişiye satılması durumunda, diğer paydaşlara o payı öncelikle satın alma yetkisini veren bir haktır. Önalım hakkı, alıcıya karşı dava açılarak kullanılır. Önalım hakkı davası, tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olduğundan, dava dilekçesinde dava değerinin (pay satış bedeli olarak) açıkça belirtilmesi gerekmektedir. Bu değer üzerinden dava harcı ödenir. Bazı durumlarda, paydaşların önalım hakkını engellemek için payın satış bedeli değerinin üstünde gösterilmektedir. Tapudaki devir bedelinin yüksek gösterildiği iddia ediliyorsa, muvazaa iddiasının yapılacak birikişi incelmesi ve diğer delillerle ispat edilmesi gerekmektedir. Önalım hakkı davasında görevli mahkeme “asliye hukuk mahkemeleri”, yetkili mahkeme “taşınmazın bulunduğu yer mahkemeleri” dir. Önalım hakkı, satışın hak sahiplerine bildirildiği tarihten itibaren 3 AYve her halükarda satış tarihinden itibaren 2 YIL geçmekle düşer. Bu süreler “hak düşürücü” niteliktedir. Hak sahiplerine bildirim, noter aracılığı ile yapılmalıdır.
10
KEMALPAŞA Aktüel
Önalım hakkını, satıcı paydaş dışındaki tüm paydaşların birlikte kullanma zorunluluğu yoktur. Fakat birden fazla paydaş önalım hakkını kullanmak isterse, önalım konusu payın mülkiyeti eşit olarak bölünür.
“satış” olarak gerçekleştirilen, para karşılığı olan temliklerde mümkündür. Aşağıdaki durumlarda önalım hakkı doğmaz;
Satın alma hakkını kullanan paydaş, satış bedeli ile harç ve masrafları ödeme sureti ile ön alım hakkını kullanabilir. Dava sürecinde, hakim tarafından belirlenen süre içerisinde satış bedeli ve alıcıya düşen tapu giderleri, davacı – önalım hakkının kullanmak isteyen paydaş tarafından nakit olarak mahkeme veznesine yatırılır.
2) Payın takas edilmesi
Önalım hakkı, sadece tapuda
1) Payın bağışlaması
3) Payın bir şirkete sermaye olarak konulması 4) Payın icra yolu ile satılması 5) Payın paydaşlar arasında satılması 6)Taşınmazın fiilen taksim edilmesi
Önalım hakkıyla taşınmaza yabancı kişilerin paydaş olarak dahil olması ve taşınmazın daha fazla parçalara bölünmesi engellenmek istenmektedir. Taşınmaz hakkında” ortaklığın giderilmesi” davası da açılmışsa, bu dava açılmış bulunan önalım hakkı davası sonucunu beklemek zorundadır.
“Adalet gücü bağımsız olmayan bir milletin, devlet halinde varlığı kabul olunamaz.” M. Kemal Atatürk Saygılarımla…
KEMALPAŞA aktüel Dr. Ahmet ÖZKEN Gümrük Müşaviri & Öğretim Görevlisi
KEMALPAŞA'DA ÜNİVERSİTE
Ü
lkemizde 129’u Devlet, 77’si Vakıf Üniversitesi olmak üzere toplamda 206 Üniversite bulunmaktadır. Bünyesinde 40 farklı Üniversite ile adeta bir “Üniversite Şehri” olan Ekonominin Başkenti konumundaki İstanbul’un hemen hemen her ilçesinde bir Üniversite kampüsü bulunmaktadır. Üniversiteler, bulunduğu kente dinamizm, canlılık ve ekonomiyi canlandırma anlamında hareketlilik getirir ve kentin çehresini “Pozitif Anlamda” değiştirir. Bilindiği üzere İzmir’de 10 farklı üniversite binlerce Üniversite öğrencisine ev sahipliği yapmaktadır. Bunlardan 6 tanesi Devlet, 4 tanesi ise Vakıf Üniversitesidir. Bugün yüz binden fazla nüfusu ile bazı illerden daha fazlanüfusa ve yüzölçümüne sahip KEMALPAŞAMIZ; Sınırları içerisinde 30.00’den fazla kişiye istihdam sağlayan 850’den fazla fabrika ve 2 OSB’si (Organize Sanayi Bölgesi) ile Ekonomiye verdiği katkı itibarıylaİzmir’in Anadolu’ya açılan kapısı olarak göze çarpmaktadır. Yaşayan insanlarımızın geçim kaynaklarını sırasıyla; Tarım, Hayvancılık ve Sanayi oluşturmaktadır. Hal böyle iken bahsi geçe alanlarda “Nitelikli Personele” ih-
12
KEMALPAŞA Aktüel
tiyaç duyulmaktadır. Nitelikli, meslek sahibi insanlara ihtiyaç duyulan yerlerde “Üniversite kampüsleri” nin olması kaçınılmazdır. Uzun zamandır gündemimizi meşgul eden “Kemalpaşa’da Üniversite” konusu işte bu yüzden ÇOK ÖNEMLİ ve de ELZEMDİR. Bir Üniversitenin başarısının ölçümlenmesi için birçok parametre değerlendirmeye alınır. Bunların başında “Mezunlarının kalitesine ve iş dünyasındaki başarılarına, akademik çalışmalarına, Akademisyenlerinin bilime koyduğu katkılara ve topluma sağladığı kazanımlara” bakılır ve değerlendirmeler yapılır. Her yıl binlerce “Üniversite Mezunu” gencimiz “İşsizler Ordusu” na katılmaktadır. İzmir’deki Üniversitelerden bir veya birden fazlasının Yüksekokulu, Fakültesi, Enstitüsü, Sürekli Eğitim Merkezi v.b. birimleri ve geçerli bölümlerisırasıyla mutlaka ilçemize kazandırılmalıdır. Ancak bu yapılırken hem bölgemiz insanına katkı koymalı hem de “Nitelikli ve İş Garantili” bölümlerin açılması planlanmalıdır. Bu doğrultuda “Anlaşma Yapılması” planlanan Üniversite ile ortaklaşa olarak yapılması gerekenler;
1) 850 Fabrika ile anket çalışması yapılmalı ve “İhtiyaç Analizi” çıkartılmalıdır. 30.00’den fazla kişiye istihdam sağlayan bu fabrikalarda sürekli bir personel ihtiyacı olmaktadır. (Kaynakçı,Tesfiyeci, Forkliftçi, Bant çalışanı, muhasebeci, lojistikçi v.b) Bu alanlar tespit edilmeli ve gelecek olan Üniversite özellikle bu alanlarda bölüm ya da sertifika programı açmayı planlamalıdır. 2) Fabrikalar, Üniversite ve Belediye ile “Üçlü Bir Sözleşme” imzalanmak suretiyle sanayicilere istedikleri gibi öğrenci yetiştirmeleri için “Derslere Girme” imkanı verilmeli ve kendilerinden dönem sonunda mutlaka mezunlardan bir veya birkaçını işe alma garantisi alınmalıdır. (Bunun örnekleri Dünyada ve ülkemizde “Co-op Eğitim Modeli” olarak geçmektedir ve uygulaması oldukça yaygın ve sonuç odaklıdır.) 3) Kemalpaşa’da ikamet edip te ilgili bölümü kazanan öğrencilere pozitif ayrımcılık yapılması sağlanmalıdır. (Burs verilmesi v.b.) 4) Üniversitenin Sürekli Eğitim Merkezinde “Meslek Edindirme Kursları” açılmalı ve yine verilen sertifikalar ile “ilko-
kul-ortaokul-lise mezunu” katılımcı Kemalpaşalılara İş İmkanı sunulmalıdır. 5) Bir AR-GE laboratuvarı kurulmalı ve görece üstün olduğumuz ürünlerimizin (Kiraz, Şeftali, Zeytin, Üzüm v.b.) daha bereketli ve verimli olması için bu laboratuvarlarda çalışmalar yapılmalı ve çiftçi/ üreticilerin kazançlarının arttırılması ve toprakla barışmaları sağlanmalıdır. Aydınlık yarınlarımızı emanet edeceğimiz evlatlarımıza bırakacağımız “DAHA GÜZEL BİR GELECEK” için tüm Kemalpaşa halkı, Kamu-Özel kurum ve Kuruluşları, Sivil Toplum Kuruluşları bu oluşuma katkı koymalı ve destek olmalıdırlar. Bu vesile ile tüm Kemalpaşalı Hemşerilerimizin 29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMINI canı gönülden kutluyor, Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK’ü ölümünün 81. yılında sevgi, saygı ve rahmetle anıyorum.
Kemalpaşa İlçe Tarım Müdürü Ali Bal, son yılların trendlerinden birisi haline gelen Hobi Bahçeleri hakkında dergimize açıklamalarda bulundu.
K
emalpaşa İlçe Tarım Müdürü Ali Bal, Hobi Bahçesi sisteminin, köyden kente göçen insanların köy yaşamını, toprağın kokusunu, dalından meyvenin nasıl koparıldığını, domatesin biberin patlıcanın yerden toplandığını bilmeyen ve sağlıklı yaşam mottosu ile hayatlarını geçirmek isteyen 4. Kuşak nesillerin bu özlemlerinin sömürüldüğü bir sistem olduğunu söyledi. İzmir’de, Kemalpaşa’da ve dahi ülkemizin diğer tüm şehirlerinde tabiatın en güzel yerlerinde bir tarım arazisi alınarak hikayenin başladığını belirten Ali Bal “Ucuz ve büyük alanlar olduğu için tercih edilen tarım arazileri şahıslar
14
KEMALPAŞA Aktüel
tarafından alınarak kooperatif kurulmak sureti ile küçük parsellere ayrılıp paylaşımları sağlanıyor. Bölünen bu parseller tel örgüler ile çevrilip girişine çıkışına allı pullu taşlar ile yollar döşenerek, konteynır veya prefabrik veya ahşap küçük barakalar yaparak bir yaşam merkezi oluşturdukları iddiası ile insanlarımızı cezbedici reklamları yapılıyor. Kooperatif paydaşlarının ellerinde üyelikleri dışında herhangi bir hisse bulunmadığı gibi konu ile ilgili hukuki hiçbir dayanakları olmayan üyeler bu tarım arazisinde hukuka aykırı şekilde yapılaşmalarda bulunuyor. Tarım arazisi üzerinde bir sürü küçük parçalara ayrılmış kısımlar ve hepsinde çeşitli yapılar ve bunlar için ödenen büyük
paralar. Hiçbiri yasal değil. Oysaki 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ve Tarım arazilerinin korunması kullanılması ve planlanmasına dair yönetmelik hükümleri; tarımsal arazilerin küçülmesini, tarım arazilerinin ekonomik verimindeki düşüklüğün asıl sebebini teşkil eden fiilî bölünmeleri engellemektedir” dedi.
Kemalpaşa İlçe Tarım Müdürü Ali Bal
Kemalpaşa İlçe Tarım Müdürü Ali Bal açıklamasının devamında “Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu’na 6537 sayılı Kanun’la eklenen tanımlara göre asgarî tarımsal arazi büyüklüğü, “üretim faaliyet ve girdileri rasyonel ve ekonomik olarak kullanıldığı takdirde, bir tarımsal arazide elde edilen verimliliğin, söz konusu tarımsal arazinin daha fazla küçülmesi hâlinde elde edilemeyeceği Bakanlıkça belirlenen en küçük tarımsal parsel büyüklüğünü ”tanımlamaktadır ve buna göre kanun uygulanmaktadır. İşte bu nedenle hobi bahçeleri tarım arazilerinin amacı dışında kullanımına neden olmakta, içerisinde oluşturulan barakalar, oyun alanları, yollar tarım arazisinin vasfını kaybetmesine yol açmaktadır. Ve bu apaçık Kanuna muhalefet etmektir. Bunun tespit edilmesi durumunda arazinin ne kadarlık kısmının tarım dışına çıkarıldığı belirlenmekte ve her bir m² için 6,60 TL idari yaptırım kararı uygulanmaktadır. Arazinin eski haline getirilmesi için de Belediye Başkanlığına bildirimde bulunulmaktadır. Belediye Başkanlığı da kendi mevzuatları çerçevesinde İdari Yaptırım Kararını uygulayarak üzerinde ki tüm yapı ve yapı elemanlarını yıkmaktadır. Sonu kötü biten bir hikaye.
Konu iki açıdan da kamu için olumsuz koşullar oluşturmaktadır.
1.Tarım arazilerinin amacı dışında kullanılması: Buradaki temel sorun zaten kısıtlı olan verimli tarım arazilerinde üretim yapmak yerine üzerinde ekili ve/veya dikili tarım varlığının daimi olarak yok edilmesidir. 2. Kamusal Düzenin Bozulması: Yapılan tüm işlemler insanların duygularının sömürülmesi ve yapılacak işlemlerin kanuni olduğu yalanının söylenmesi üzerine kurulmuştur. Cezbedici bir reklam ve algı ile bu duruma inanan kişiler mevki ve büyüklüğüne göre değişik miktarlarda para ödeyerek ve bilmeden de olsa Kanuna Muhalefet ederek buralara sahip olmaktadırlar. Kanun gereği buraların eski haline döndürülmesi durumunda da ellerinde hiçbir şey kalmadığı gibi hayalleri ve beklentileri de yok olup gitmektedir. Bu tür bir girişimde bulunacak kişiler mağduriyet yaşamamak ve konu ile ilgili detaylı bilgi almak için İl ve İlçe Tarım Müdürlükleri ile Tapu Müdürlüklerine başvurmalıdırlar. Resmi olmayan hiçbir bilgiye itibar etmemeleri; reklam, afiş, maket ve buralarda yapılan tanıtım toplantılarında belirtilen tüm vaatlerin doğru olup olmadığı ile ilgili fikir sahibi olmaları gerekmektedir” dedi.
KEMALPAŞA Aktüel
15
KADIN GİRİŞİMCİDEN KEMALPAŞA’YA DİL OKULU Çalıştığı bütün kurumlarda çalışkanlığı ile her zaman takdir edilen ve adından söz ettiren İzmirli Kadın Girişimci Funda Ersin, sonunda kendi işinin patronu oldu.
İş hayatına 20 yıl önce başlayan ve son 15 yıldır British Town Dil Okulları’nda aldığı her görevin başarı ile üstesinden gelen Ersin, çalıştığı kurumun markası ile Kemalpaşa’ya dil okulu açtı. British Town Dil Okulları Yönetim Kurulu Başkanı Melih Kahramaner’in de desteği ile kendi işini kurmanın mutluluğunu yaşayan Ersin, Kemalpaşa’da en iyi şekilde hizmet vermek için gece gündüz çalışacağını söyledi.
YİNE ÇOK ÇALIŞACAK
İş hayatında 20 yıldır iyi bir çalışan olarak emek harcadığı kurumlarda en iyisini yapmak için uğraş verdiğini, her görevi
16
KEMALPAŞA Aktüel
Funda ERSİN
kendi işiymiş gibi sahiplenerek başarılı olmayı hedeflediğini anlatan Kadın Girişimci Funda Ersin, emeklerinin boşa gitmediğini görmenin kendisini sevindirdiğini söyledi. Kemalpaşa’da dil okulu açtığını ifade eden Ersin, “Kemalpaşa’da yaşayanların da kaliteli bir yabancı dil eğitimine ihtiyacı olduğunu gördüm. Aynı zamanda burası sanayi tesislerinin de yoğun olduğu bir bölge. 20 yıllık iş hayatı tecrübelerimi, 15 yıldır birlikte çalıştığımız British Town Dil Okulları kurucusu Melih Kahramaner’in de destekleriyle birleştirerek kendi dil okulumu kurdum. Girişimciliği her zaman destekleyen
Kahramaner’e teşekkür ediyorum. Kadın girişimci olarak bugüne kadar yaptığım gibi yine çok çalışarak başarılı olmak için elimden geleni yapacağım” diye konuştu.
NİTELİKLİ EĞİTİM VERECEĞİZ
Küreselleşme ve bilgi çağının gereği olarak firmaların insan kaynaklarına yatırım yapmaları gerektiğini ve yabancı dilin ise dünyaya açılmak isteyenler için en önemli araç olduğunun altını çizen Ersin, Türkiye’de firmalara yabancı dil eğitimi veren ilk kurumlardan biri olduklarının altını çizdi. Avrupa dil eğitim kriterlerine dikkat ederek eğitim veren bir kurum olduklarını ifade eden Ersin, “Bu kriterler doğrultusunda firmalara açık ve kapalı eğitimler veriyoruz. Bu alanda uzun yıllardır hizmet veren bir kurum olarak yerel ve uluslararası firmalarla pek çok kez çalıştık. Hem mavi yaka hem de beyaz yaka eğitimine önem veriyoruz. Ayrıca Kemalpaşa sınırları içinde çok fazla köy bulunmakta ve bu köylerde yaşayan çocuklarımız eğitimi ya hiç ya da istenilen düzeyde alamıyor. Biz kurum olarak çocuklarımızı eğitimle tanıştırmak için çalışmalar yapacağız. Özel çalışma programları hazırlayarak
çocuklarımıza nitelikli eğitim vermek istiyoruz. British Town ile hazırladığımız programları destekleyerek daha geniş kitlelerin faydalanmasını sağlayacağız” dedi.
Zeki Kuaför BAYRAKLI LİDER CENTRİO’YA TAŞINDI KEMALPAŞA’NIN ÖNDE GELEN KUAFÖRLERİNDEN ZEKİ YILMAZ, YENİ KURDUĞU PATENTLİ MARKASI WEST POİNT KUAFÖR PROFESYONEL İLE BAYRAKLI LİDER CENTRİO’YA TAŞINDI.
Meslek yaşamındaki 23 yıllık deneyimini dünya markası olma yolunda attığı sağlam adımlarla taçlandırarak West Point Kuaför Profesyonel’i kuran Zeki Yılmaz bundan sonra İzmirli bayanlara hizmet verecek. Tüm Kemalpaşalı bayan müşterilerini yeni yerinde beklediğini söyleyen West Point Kuaförün sahibi Zeki Yılmaz, “2007-2019 yılları arasında Kemalpaşa’da Zeki Kuaför olarak Kemalpaşalı bayanlara hizmet verdim. Bayanlarımız burada bizleri her daim tercih etti. Birbirinden değerli müşterilerimizin ilk tercihlerinden birisi
olduk. 23 yıllık deneyimimizi West Point markamız ile taçlandırdık. Yine, güler yüzlü ekibimiz, kaliteli ve profesyonel hizmetlerimiz ile yeni yerimizde de her kişiye kendini özel hissettirmeye devam edeceğiz. Sadece iş yapmak için değil olması gerekenin en iyisini yapma düşüncesiyle yolumuza devam ediyoruz. Bu kaliteli hizmetimizi, bir dünya markası olma düşüncesiyle West Point markamız ile İzmir Bayraklı’da Lider Centrio’da hizmete açtık. Tüm Kemalpaşalı müşterilerimizi de yeni yerimizde ağırlamaktan onur duyarız” dedi.
Mansuroğlu Mahallesi 1593 sokak No: 2K Lider Centrio A Blok Bayraklı İzmir Tel: 0232 502 78 48 - 0 530 711 35 05 İnstagram: westpointhairdesign
KEMALPAŞA Aktüel
21
KEMALPAŞA aktüel Halil Şenol HAMARAT Mali Müşavir
ÇALIŞAN ANNEYE KREŞ YARDIMI BAŞLADI
A
ile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, yaptığı açıklamada, kadın istihdamını artırmak için örnek niteliğindeki ‘’Kurumsal Çocuk Bakım Hizmetleri Yoluyla Kadın İstihdamının Desteklenmesi Projesi’nin hayata geçirileceğini söylemişti. Belirlenen illerde çalışan annelerden çocuğunu kreşe gönderenlere belirli miktarda destek sağlanacak. Pilot bölge olarak seçilen Ankara, Antalya, Bursa, İzmir, Elazığ, Malatya ve İstanbul’da bulunan çalışan anneleri kapsıyor.
ÇALIŞAN ANNEYE KREŞ YARDIMI NE KADAR?
Çocuğunu kreşe gönderen çalışan annelere aylık 100 Euro destek sağlanacak.Söz konusu destekten yararlanmak için ön kayıtlar 15/10/2019 tarihinde başladı. Anneler, en fazla 24 ay bu teşvikten faydalanabilecek. Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’yla Avrupa Birliği Delegasyonu’nun birlikte yürüttüğü proje çerçevesinde, belirlenen illerde çalışan annelerden çocuğunu kreşe gönderenlere aylık 100 Euro destek sağlanacak.
Proje çerçevesindeki destekten, 0-60 ay arasında çocuğu bulunana annelerden, 4/a’lı sigortalı olarak devamlı çalışması gerekmektedir.
22
KEMALPAŞA Aktüel
SGK’YA DEKONT VERİLECEK
Destekten yararlanmaya hak kazanan anneler, en fazla 24 ay süreyle destekten yararlanabilecek. Annelere her ay 100 Euro ödenecek. Destek kapsamındaki anneler Halk Bankası’ndan Euro ve TL hesabı açtıracaklar. Kreş, anaokulu veya gündüz bakımevlerine banka kanalıyla ödeme yaptıklarına dair dekontları SGK’ ya sunmaları sonrası, yapılacak kontroller neticesinde SGK tarafından ödemeler annelerin banka hesaplarına yapılacak. SGK kontroller sonrasında ödemeleri gerçekleştirecek. 10 bin 250 anneye destek sağlanacak.
DENETİMLE KONRTOL EDİLECEK
Destekten yararlanacak annelerin Ankara, Antalya, Bursa, İzmir, Elazığ, Malatya ve İstanbul illerinden birisinde ikamet etmeleri gerekiyor. Bu illerde ikamet eden ve çocuklarını kreşe gönderen annelere destek sağlanacak. Destekten yararlanabilmek için annelerin çocuklarını MEB veya ASPB’ ye bağlı kreş, anaokulu ve gündüz bakım evlerinden birine düzenli ve tam süreli gidiyor olması gerekiyor. Dolayısıyla haftanın bazı günleri, sabahtan öğleye kadar veya düzensiz şekilde kreş veya anaokullarına giden çocuklar için değil, tam süreli, haftanın bütün günlerinde kreş, anaokulu veya gündüz
bakım evlerine giden çocuklar için destek sağlanacak. Ayrıca suistimallere karşı çocukların kreşe devam edip etmedikleri denetimlerle kontrol edilecek.
KIRTASİYE ÖDEMESİ DE VAR … Proje kapsamında destek sağlanacak ilk 13 bin anneye, ilk ay 100 Euro kırtasiye gideri ödemesi de yapılacak. Dolayısıyla ilk 13 bin anne ilave 100 Euro destekten faydalanacak. Destek sağlanan anne sayısı 13 binin üzerine çıktıktan sonra bu destek ödenmeyecek. AYLIK GELİRİ 5 BİN 116 TL’Yİ AŞMAMALI…
Başvuru yapacak annelerin http://sgkkurumsalcocukbakimi.org adresinden ön kayıt yapmaları gerekiyor. Başvuru için e-Devlet üzerinden erişim sağlanacak. Ön kayıt için gerekli bilgileri sisteme kayıt eden annelere, kesin kayıtlar için randevu verilecek. Kesin kayıt için verilen randevu tarih ve saatinde projenin yürütüleceği illerdeki proje ofislerinde kesin kayıtlar yapılacak. Kesin kayıt tarihi itibarıyla son bir yılda SGK’ ya bildirilen kazancın aylık ortalamasının, brüt asgari ücretin iki katını (5.116 TL) aşmaması gerekiyor. Kadın istihdamının desteklenmesi amacıyla Avrupa Birliği ile yapılan bu projenin önümüzdeki günlerde tüm illeri kapsayacak hale gelmesi dileğimdir.
Ülkemiz, silahlı bir müdahale içinde olduysa ülkenin menfaati ve toplumun barış içinde yaşamasını sağlamak için yapılmıştır. Bu sebeple Barış Pınarı Harekâtı’nın ülke olarak yanındayız. Şehitlerimize rahmet dilerken, Mehmetçiğimize dualarımızı yolluyorum. Bu yıl 96.yılını kutlayacağımız Cumhuriyet Bayramı’nı başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehit ve gazilerimizi rahmetle ve saygıyla anıyorum.
Cumhuriyet bayramımız kutlu olsun.
Nilay Özcan'ın
Mutfağı
Fırında Taze Fasulye Malzemeler: 1 kg taze fasulye, 1 adet orta boy soğan, 3 adet orta boy domates, 8 çorba kaşığı zeytinyağı, 1 tatlı kaşığı tozşeker, tuz Fasulyenin uçlarını temizledikten sonra bütün olarak yıkayın ve süzün. Soğanı küp şeklinde doğrayıp geniş bir kaba alın. Üzerine rendelenmiş 2 adet domates, 5 çorba kaşığı zeytinyağı, tozşeker ve tuz ilave edip karıştırın. Fırına dayanıklı tencereye bir sıra fasulye yerleştirip üzerine soğanlı domatesli karışımdan gezdirin. Aynı işlemi fasulye ve soğanlı domatesli karışım bitene dek tekrar-
layın. Kalan domatesi rendeledikten sonra üzerine gezdirin. Tencerenin kapağını kapatıp, önceden ısıtılmış 180 derece fırında yumuşayana dek pişirin. Fırından alıp kapağını açın ve yeniden fırına verip üzeri kızarana kadar 10 dakika daha pişirin. Sürenin sonunda fırından alıp, üzerine kalan 3 çorba kaşığı zeytinyağını gezdirin. Ilık veya soğuk servis yapın.
Evde Mayonez Tarifi Mutfakta çok geniş kullanım alanına sahip olan yumurta, yemeklerin yanı sıra dünya mutfağının en bilinen soslarında ve terbiyelerde de önemli rol oynar. Yumurta denince ilk akla gelen sos olan mayonez evde nasıl yapılır. Malzemeler: 2 adet yumurta, 400 ml ayçiçek yağı, 1 tatlı kaşığı limon suyu Yeteri kadar su, 1 çay kaşığı hardal, 1 tutam tuz 1. Yumurtaların aklarını ve sarılarını ayırın. aklarını başka bir yerde kullanmak üzere kapaklı bir kaba koyup dolaba kaldırın. 2. Yumurta sarılarını geniş bir kaseye alın. Üzerine limon suyu ekleyip homojen bir kıvam alana dek çırpın. 3. Bir yandan karıştırmaya devam ederken bir yandan da ayçiçek yağını damla damla karışıma eklemeye başlayın.
24
KEMALPAŞA Aktüel
4. Sürekli aynı yönde çırpmaya devam ederek, ayçiçek yağının tamamını karışıma damla damla yedirin. 5. Karışım jöle kıvamına gelinceye kadar çırpın. Daha sonra mayonez kıvamı alana dek soğuk su ilave edin. 6. Kıvamını ayarladığınız mayoneze lezzet katmak için tuz ve hardalı ilave edip bir kez daha karıştırın.
DEĞERLİSİNİZ ’Çocuklar geleceğimizin güvencesi yaşama sevincimizdir. Bugünün çocuğunu, yarının büyüğü olarak yetiştirmek hepimizin insanlık görevidir.’’
M.Kemal Atatürk Değerler, bireylerin düşünce ve davranışlarının aynı zamanda toplumdaki sosyal kontrol mekanizmalarının temelidir. Bir toplumu meydana getiren bireylerin yaşam içerisindeki davranışlarını sorgulayan, insanları olumlu yönde destekleyen ve daha güzel, yaşanabilir yarınlar için insanda bulunması gereken evrenselolgudur. İnsan yaşamında önemi ömür boyu devam ederken, değerlerin temeli erken çocukluk döneminde atılıp kişiliğin oluştuğu ergenlik dönemlerine kadar en önemli evreleri tamamlanmış olur. Değerler eğitimi ailede başlayarak, çocuğun okula başladığı dönemden itibaren aile ve
okul arasındaki iş birliği ile devamı sağlanır.
ŞİMDİ BİR TOPLUM DÜŞÜNÜN...
Sevgi dolu, saygılı, merhametli, dürüst, sorumluluk bilinci olan, çalışkan, alçak gönüllü, hoşgörülü, vatanını seven, bayrağına ve milletine sahip çıkan, Atasının açtığı yolda durmadan ilerleyen… Böyle bir toplumun oluşması için anne ve babalar olarak sormamız gereken soruların başında şunlar geliyor; -İçinde bulunduğumuz ortam ve çevre istediğimiz değerlere sahip çocukları yetiştirmek için uygun mu? -Biz herşeyi çocuklarımız adına düşünüp yaparken onlar sorumluluk sahibi olabilecekler mi? -Okullar, sadece akademik açıdan başarılı bireylerin yetiştirildiği kurumlar olarak mı düşünülmeli? -Çocuğumda kazandırmış olduğu değerler başarılı bir birey olmasında etken midir?
26
KEMALPAŞA Aktüel
BAŞARI…
Değerler eğitimi almış her çocuk doğru hedef belirleyebilen, azimli,kendine güvenen ve bu yolculukta çok çalışarak başarıya ulaşabilen bireylere dönüşür. Son dönemde yarının büyüğü çocuklarımızda hangi değer üzerinde yoğun bir şekilde durmalıyız? Hem okulun hem ailenin çocuğa verdiği değerler eğitiminde, çocuğun bağımsız hissetmesini ve toplumsal değerlerine sahip çıkmasını sağlayan en önemli değerlerden biri de vatanseverliktir. Vatanseverlik duygusunun nesillere kazandırılmasında tarih eğitimi en etkili yöntemdir. Çocuklarımıza bugün ülkede bağımsız bir şekilde yaşayabilmemizin hangi koşullarda
gerçekleştiği anlatılmalıdır. Burada en büyük görev aile büyüklerine düştüğü gibi okulada sorumluluk yüklemektedir. Şuanda üzerinde yaşadığı toprakların nasıl kazanıldığını anlatmak çocukların ülkesine olan sevgisini, saygısını ve bağlılığını arttırır. Çocuklarda vatanseverlik değerinin kazandırılması biz bilincinin oluşmasını sağlar ve buda topluma saygılı, hoşgörülü bireyler yetişmesinde önemli bir alt yapıdır. Ülkesini seven bireyler tüm dünyayı ve insanlığı seven, sayan ve anlayan bireyler olacaktır. Unutmayalım ki mutlu çocuklar yarına mutlu bir gelecek bırakacaktır. Sevgiyle kalın...
Nif Okulları Kurucusu
Serkan ALTINAY
“İdeallerimiz ve Hayallerimiz Var” "Hedefimiz Kemalpaşa’da Üniversite Kurmak" Hayallerinin peşinden koşan idealist bir eğitimci, Matematik Öğretmeni Serkan Altınay'ın eğitime yatırım serüveni, 2007 yılında kurmuş olduğu Bornova Son Söz Eğitim Kurumu ile başladı. Sonrasında bu yıl Kemalpaşa’da kurdukları “Özel Nif Okulları” ile yatırımlarını süsleyen ''Serkan Hoca''nın sonraki hedefi ise Kemalpaşa’da bir üniversite kurarak yatırımlarını taçlandırmak.
K
emalpaşa’da eğitim alanındaki iddiasıyla, eğitim camiasında biz de varız, diyen Kemalpaşa Özel Nif Okulları, kendine özgü örnek bir eğitim modeli ile Kemalpaşa’da yerini aldı. Güzel İzmir’in şirin ilçesi Kemalpaşa’da, doğa içerisinde, etrafı kiraz, zeytin ve çeşitli meyve ağaçları ile dolu, yemyeşil araziler ile çevrili ve çok geniş bir alana sahip olan Kemalpaşa Özel Nif Okulları’nın yaşam ve eğitim kampüsü bu eğitim ve öğretim sezonunda kapılarını öğrencilerine açtı.
30
KEMALPAŞA Aktüel
Yıllardan beri iyi yönetilen bir eğitim modeli oluşturma hayali ve hedefi ile gece gündüz demeden çocuklar için çalışan Kurucu Matematik Öğretmeni Serkan Altınay; Kampüs Okullar Müdürü Özge Çapalov, Nif Okullarına gönülden bağlı profesyonel öğretmenleri, velileri ve öğrencileriyle ortak bir eğitim hayaline yatırım yaptı. Sadece Matematik Öğretmeni Serkan Altınay' ın sahibi olduğu ve başka ortağı bulunmayan Kemalpaşa Özel Nif Okulları’nın Milli Eğitim Bakanlığı ve Bakanlığın
kenetlenmiş olduğu eğitim paydaşları dışında hiçbir bağlantısı ya da iştiraki olmadığını ifade eden okul yetkilileri, Atatürkçü çizgide yoluna devam ederek fikri hür, vicdanı hür bireyler yetiştirme şiarıyla hizmetlerini gerçekleştirmeyi ilke edindiklerini belirtiyorlar. Bu sayımızda kapak konuğumuz olan Kemalpaşa Nif Okulları Kurucusu Serkan Altınay ile yeni kurmuş oldukları Kemalpaşa Nif Okulları, eğitim anlayışları, geleceğe yönelik planları ve kendisi hakkında bir röportaj gerçekleştirdik.
NİF OKULLARI KURUCUSU, SERKAN ALTINAY KİMDİR? 1980 yılında İzmir’de doğdum. Fahrettin Altay Mah. Cemil Midilli İlkokulunda başlayan eğitim hayatım babamın memuriyet hayatı nedeniyle ortaokul Balıkesir, lise Manisa/Turgutlu’da olmak üzere devam etti. Daha sonra Ege Üniversitesi Matematik Bölümünü kazanarak İzmir’e dönüş yaptım. Matematik Bölümünü bitirdikten sonra özel sektörde kısa bir çalışma hayatım oldu. Türkiye’nin en genç eğitim kurumu kurucularından birisi olarak, 28 yaşındayken, Son Söz Eğitim Kurumunu açtım. 2007 yılında açtığım bu eğitim kurumunu 12 yıl işlettim. Son Söz Eğitim Kurumundan sonra özel okul hedefimizi gerçekleştirmek istedik. Eğitim sektöründeki yatırımlarımızı büyüterek Kemalpaşa Özel Nif Okullarını açtık. Son Söz Eğitim Kurumu halen Ana okulu olarak Bornova’da hizmet vermeye devam ediyor. Felsefe alanında doktora yapmakta olan eşim Çiğdem Al Özbakır Altınay da benim gibi bir eğitimci. Okulun kurucusu olarak öncelikle bir eğitimciyim ve başka hiçbir iştirakim yoktur. Eğitim konusunda ideallerimiz ve hayallerimiz var. Eğitimden kazandığımız tüm parayı tekrar eğiti-
me yatırıyoruz. Mütevazi bir kazanç ve yaşamın altında, eğitim sektöründeki büyük azmin örneği yatıyor. Eğitim kurumumuz ortaklı bir yapıya sahip değildir. Çiğdem Al Eğitim Kurumları Ticaret Anonim Şirketi eşimle birlikte şahsıma aittir. Eşim Çiğdem Al Özbakır Altınay, aynı zamanda danışma kurulumuzun bir üyesidir. 18 yıldır eğitimin içerisindeyiz, 12 yıldır da kendi kurumlarımızı işletiyoruz.
NİF OKULLARINI AÇMA FİKRİ NASIL GELİŞTİ? 13 yıllık bir geçmişe sahip olan eğitimcilik hayatımızın her anında öğrencilerimizin en üst seviyede bilgi, beceri, donanım ve eğitime sahip olmasını hedefledik. Eğitim-öğretim kadromuzu koruyup geliştirme alışkanlığı ile başarılarımızı kaldığımız yerden Nif Okulları çatısı altında devam ettirmeyi amaçladık. Başta kurduğumuz Bornova Son Söz Eğitim Kurumu aslında butik bir eğitim kurumuydu. Eğitimde elde ettiğimiz başarılar sayesinde kontenjanlarımız maksimum seviyelere ulaştı. Bu kurumda 12 yıl boyunca sadece üniversite hazırlık kursu olmadık. Hep daha fazlasını vermek için gece gündüz öğrencilerimizle
ilgilendik. Kurstan öte bir okul gibi yaklaştık öğrencilerimize. Eğitimin yanı sıra öğrencilerimizin aile ilişkilerine; psikolojik ve sosyal ve kültürel durumlarına temas ettik. Birçoğuna ekonomik destekte bulunduk. Kurumumuz bir sivil toplum kuruluşu gibi sosyal proje özverisi ile çalıştı. Eğitimi sadece Türkçe, Matemetik, Fen Bilimleri, Sosyal Bilimler ve İngilizce dersleri olarak değil her şeyi ile bir bütün olarak ele aldık. Böylece velilerin, öğrencilerin bizlere güvenleri arttı ve bir aile gibi olduk. Bu kurs, kabına sığmadı. Velilerimizin ve bizlerle yıllardır kurumumuzda çalışan öğretmenlerimizin bu eğitim kurumunun bir okulu olması yönünde talepleri oldu. Biz de okulumuzu hayal etmeye başladık. Bir okul betonarmelerin içinde değil doğa içinde olmalı, dedik. Çok büyük bir alanda olmalı, tüm fiziki ihtiyaçlara cevap vermeli, diye düşündük. Yıllar süren bir okul yeri arama sürecimiz oldu. Kemalpaşa’yı görünce, işte aradığımız yer, dedik ve hemen yatırımlarımıza başladık. Zaten İzmir’den öğrenci profilimiz hazırdı. Bu öğrencilerimizin velileri, okulumuzu açınca tekrar bizi tercih ettiler. Bunun yanı sıra eğitim kalitemizi bilen, duyan Kemalpaşalılar, Turgutlulular, çevre belde ve köylerde yaşayanlar okulumuza öğrenci kaydı yaptırmaya başladılar.
Kemalpaşa Özel Nif Okulları, 4 bin metrekare kapalı, 20 bin metrekare açık alandan oluşuyor. Toplam 60 dersliğin bulunduğu okulun kapasitesi 1000 öğrenci.
KEMALPAŞA Aktüel
31
ÖĞRENCİYE GÖRE EĞİTİM VERİYORUZ Okulumuzda ana sınıfından başlayan, İlkokul, Ortaokul, Anadolu ve Fen Lisesi'nde bizimle yürüyen öğrencilerimize bireysel ilgilerinin ön planda tutulduğu iyi bir eğitim vaadediyoruz. Bizim amacımız sosyal, kültürel alanlar ile spor, sanat ve bilim alanlarında projeler üreten, yarışmalara katılan, dereceler alan ve bu derecelerle motive olarak hayata hazırlanan öğrenciler yetiştirmek. Bu şekilde bir anlayış öğrencinin sınav baskısı altına girmeden, inanılmaz özgüvenli bir şekilde hayatın içerisine atılmasını sağlıyor. Benim için üniversite bir etiket. Meslek sahibi olmak için üniversiteye gidilmez. Üniversiteye bilim yapmak, bilimsel ürün ortaya koymak ve buna dayalı bir kariyer yapmak için gidilir. Daha doğru bir ifadeyle akademik anlamda bilimsel araştırma yapmak için üniversiteye gidilir. Bu konuda Türkiye’de yanlış bir algı var maalesef. Etiketi olmak zorunda olmaksızın, hayat başarısı çok yüksek, iletişim becerisi çok yüksek, emekleriyle, özgüveniyle, hayatın ve toplumsal yaşamın içerisinde var olan ve kendini ifade eden nesiller yetiştirmeliyiz. Akademik kariyer yapmak isteyen öğrencilere eğitim vermenin yanı sıra onların hayata da hazırlanmasını amaçlayan bir eğitim anlayışı içerisindeyiz. Biz öğrencilerimizi uygulamalı eğitimlerle hayata hazırlıyor, akademik başarı isteyenlere de bu yönde eğitimler veriyoruz. Okulumuzdaki tüm öğrencilerimizi hem ders notlarıyla hem de yetenekleriyle birlikte tanıyoruz. Biz öğrencilerimizi yetenekle-
32
KEMALPAŞA Aktüel
rine göre değerlendiriyor ve velilerimize, “Sizin çocuğunuz doktor, avukat, mühendis ya da sporcu, sanatçı olur.” diyerek herkesi aynı performans ve aynı beklenti içerisinde değerlendirmeyip doğru ve dürüst bir şekilde bilgi veriyoruz. Çocuğumuzu ne mutlu eder, ne yukarı taşır, net bir şekilde analiz ediyoruz. Her bir öğrencinin hedefine varması noktasında doğru yönlendirilmesi için doğru eğitimler veriyoruz. Birey birey dokunup nakış gibi işliyoruz. Okulumuzun amacı bu. Öğrencilerimizin tüm alanlardaki başarısı ile gurur duyuyoruz.
DEVLET OKULU VE ÖZEL OKULLARI YAN YANA KOYDUĞUMUZDA NE FARK VAR? Özel okulda okuyan bir öğrenci sosyal olarak, özgüven olarak, kendini ifade etme olarak, öğretmenin kendisine ne kadar süre ayırabildiği ve eğitim öğretim imkân ve olanakları ile ilgili bazı artılara sahiptir. Devlet okullarında mevcutlar 30’un üzerinde. Özel okullarda bu sayı en fazla 20 öğrenci. Özel okullarda fiziki imkanlar, bu fiziki bölümlerin bakımı, onarımı ve hijyen gereklilikleri sürekli denetim altındadır. Sınıf mevcutlarının az olmasından dolayı, bire bir eğitim şansı vardır. Özel okullarda sınav takvimi çok daha yoğun olduğundan, ölçme ve değerlendirme mekanizması çok daha üst seviyededir. Yine özel okullarda öğrencilere tek tek dokunulur ve çocuğun durumu yüzde yüz takip edilir. Özel okullar çalışmak istedikleri öğretmneleri gider seçer, teklif götürür ve en doğru öğretmenleri bulup okuluna getir-
meye gayret eder. Laboratuvarlar ve spor salonları gibi birçok ayrıcalıklar vardır.
AİLELER, NEDEN NİF OKULLARINI TERCİH ETMELİ? Okullarda sınıf mevcutları çok önemli bir etken. Okulumuzun sınıf mevcutları 14,15,16’dır. Ve bilingual dediğimiz sistemle, erken yaş eğitimde çift dilde eğitim veren nadir eğitim kurumlarından biriyiz. Ana sınıfından itibaren hem İngilizce hem de Almanca dil eğitimi veriyoruz. Ana yabancı dilin yanında ikinci bir yabancı dil, akademik çalışmaların başarısını artıyor. Kurumumuz robotik kodlama ve yazılım derslerine oldukça önem veriyor. Öyle ki Nif Okulları Robotik kodlama ve yazılım dersleri için önemli bir yatırım yaptı. Bu dersler için özel laboratuvar kurdu. Teknoloji ve internetin baş döndürücü gelişimini yakından takip ederek ana sınıfından itibaren her sınıf düzeyinde, geleceğin dili olan bu eğitimi öğrencilerimize sunarak onları geleceğe hazırlıyoruz. Öğrencilerimizi daha hızlı hazırlamak adına kulüpler bazında, yarışmalara katılacak projeler üretiyoruz. Her öğrencimizin okulumuzdan mezun olduğunda bir teknoloji okuryazarı profesyoneli olmasını hedefliyoruz. Geleceğin meslek koşulları ile değişen dünyanın yeni teknoloji ve bilim unsurlarıyla entegre olmamız öğrencilerimiz için çok önemli. Öğrencilerimize bilimin ışığında, Atatürk’ün çizdiği yolda, en az iki yabancı dil bilecek şekilde, sosyoekonomik yapımıza, örf ve adetlerimize, inançlarımıza uygun bir eğitim veriyoruz. Bu bizim kendi eğitim modelimiz.
NİF OKULLARINDA HANGİ BÖLÜMLER BULUNMAKTADIR? Okulumuz, 4 bin metrekare kapalı, 20 bin metrekare açık alandan oluşmaktadır. Okulumuzda toplam 60 adet derslik bulunmakta. Toplam öğrenci kapasitemiz 1000'dir. Bilime ve teknolojiye önem veren eğitim sistemimizde 10 laboratuvarımız bulunmaktadır. Ana sınıfı, İlkokul, Ortaokul, Anadolu Lisesi ve Fen Lisesi ile birlikte 5 bölümden oluşmaktadır. Ana sınıfı bölümü, okul içinde tamamen ayrı bir bölümde konumlandırılmış olup yemekhanesi, tuvaletleri, dersliği ile birlikte tamamen bağımsız durumdadır. İlkokul, Ortaokul ve Lise bölümleri de birbirlerinden tamamen bağımsız şekilde konumlandırılmıştır. 5 ayrı birimde okuyan öğrencilerimiz ortak etkinliklerin dışında, hatta tenefüslerde birbirleriyle karşılaşmamaktadırlar. Ders saatlerimizde bu duruma göre senkronize edilmiştir. Okulumuzda teneffüs zili çalmamaktadır. Bu uygulama dünyanın birçok ülkesinde olmakla birlikte Kemalpaşa’da sadece bizim okulumuzda vardır. Çünkü zil sesine şartlanmayı reddetmekteyiz. Okulumuzda öğrencilerimiz ve öğretmenlerimiz zil sesi duymadan programlarını koordine etmektedirler. Öğrencilerimizin kendi amaç ve planlarına uygun zamanlama kavramlarını geliştirmelerini hedeflemekteyiz.
KEMALPAŞA’YA ÜNİVERSİTE KURMA PLANINIZDAN BAHSEDER MİSİNİZ? Okulumuzun hacmi ne olursa olsun, yeni bir okul açmayı düşünmüyoruz. Nif Okullarının kampüsünü genişletmeyi, kaliteli eğitimin adresi olmayı hedefliyoruz. Franchise sistemi ile başka şubeler açmayı kesinlikle düşünmüyoruz. Bu şekilde eğitimden para kazanmak istemiyoruz. Amacımız doğru bir eğitim modelini oluşturmak. Eğitimde sembol, örnek bir model oluşturmak istiyoruz. Bunun devamında bir üniversite kurmayı planlıyoruz. Yine Kemalpaşa’da yine doğa içerisinde yine yeşillikler içerisinde bir üniversiteyi ilçe-
mize kazandıracağız. Üniversite sadece Eğitim ve Edebiyat Fakültelerini içerecek. Bu hedef doğrultusunda emin adımlarla ilerliyoruz. İçerisinde sadece öğretmenliğe ait bölümler ve Edebiyat, Felsefe, Psikoloji, Sosyoloji gibi alanlar olacak. Çünkü dünyanın en büyük eksiği, aklı eğitmekle ilgili sorunlar ve buna dayalı olarak iyi düşünememek. Bunu yapamadığımız zaman da eğitimi doğal bir yapı halinde sunmak yerine politize edilmiş bireyler yetiştiriyoruz. Bunu engellemek ve Türkiye’nin örnek bir modeli olmak istiyoruz. Finlandiya modeli, Çin modeli, Güney Kore modeli gibi modelleri inceleyip olumlu taraflarını almakla birlikte aslında böyle modellere gerek olmadığını düşünüyoruz. Kendi kültürümüz, habitatımız ve doğamız içerisin-
kavuşabilecek. Biz öğrencilerimizin hayatlarında alacakları tüm eğitimlerde yanlarında olmak istiyoruz. Bizim amacımız, dışarıdan öğrenci almak değil ana sınıfından üniversiteye kadar kendi okulumuzda kendi eğitim modelimizle öğrenci yetiştirip iş imkânı sunmak.
KEMALPAŞA’YI NEDEN TERCİH ETTİNİZ? Bizim temel amacımız doğa ve yeşillikler içerisinde bir okul kurmaktı. İzmir’de bu fiziki şartlara uygun bir arayışa girdik ve Kemalpaşa’nın bu iş için çok uygun bir yer olduğuna karar verdik. Ayrıca Kemalpaşa, sadece İzmir’e yakınlığı ile değil Manisa’ya olan yakınlığı ile de çok doğru bir yerdi. Okulumuz konumu itibariyle çok geniş bir kitleye hitap edebilecek durumda.
KEMALPAŞA İLE ORGANİK BİR BAĞ KURDUK, BURASI ARTIK BİZİM EVİMİZ
de, sosyokültürel, ekonomik ve bu coğrafî koşullarımız içerisinde kendi değerimizi üretmek zorundayız. Bu da ancak aklı eğitilmiş, sorgulamayı, düşünmeyi bilen bireylerden geçiyor. İyi düşünen, felsefe öğrenen, sorgulayan, soru soran, düşünmeyi bilen nesiller Kemalpaşa’yı geleceğe taşır. Hiçbir tılsımın bağımlısı olmadan, hiçbir cemaatin ve hiçbir düşüncenin esiri olmadan, Atatürk’ün çizdiği çizgide, laik demokratik Cumhuriyet’in ışığında, kendi örf ve adetlerimize uygun düşüncede üreten bir bilim insanı ya da bir öğretmen olmak istiyorum, diyen herkese sınavsız bir üniversite sunacağız. Öğrencilerimiz bilim insanı ya da öğretmen olduklarında, ana sınıfından başladıkları okullarında öğretmen olabilecek, direk iş imkânına
Okulumuzda Kemalpaşa’da yaşayan çok sayıda öğretmenimiz ve çalışanımız bulunmakta. Önemli bir istihdam sağladık. Kurumumuz bu sayede Kemalpaşa ile organik bir bağ kurmuş oldu. Burası artık bizim evimiz. Tüm tedariklerimizi Kemalpaşa esnafından temin ediyoruz. Kemalpaşalı öğrencilerimize gücümüzün yettiği kadarıyla burslar veriyoruz. Kemalpaşa’da sivil toplum kuruluşları, dernekler, kulüpler ile yakın zamanda tanışma toplantıları yapacağız. Kemalpaşa’da özel bir üniversite kurma planımızı anlatarak bu konu hakkında fikirlerine başvuracağız.
SON OLARAK NE SÖYLEMEK İSTERSİNİZ? Kemalpaşa’da köklü ve dürüst ticaret anlayışı ile herkes tarafından sevilen, sayılan İlhan Ticaret firmasının sahibi, değerli büyüğümüz İlhami Bektaş, okulumuzu açmaya karar verdiğimiz günden beri desteklerini bizlerden hiç esirgemedi. Kendisine şahsım ve kurumum adına teşekkürü bir borç biliriz.
KEMALPAŞA Aktüel
33
NİF OKULLARI KAMPÜS MÜDÜRÜ
ÖZGE ÇAPALOV NİF OKULLARI KAMPÜS MÜDÜRÜ ÖZGE ÇAPALOV’U TANIYABİLİR MİYİZ ? 1987 İzmir doğumluyum. Lise eğitimimi İzmir Atatürk Lisesinde, yükseköğretimimi Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Fen-Matematik bölümünde tamamladım. Mezun olur olmaz özel sektörde öğretmenlik görevime başladım. Bir yandan çalışma hayatımı sürdürürken diğer yandan akademik donanımımı arttırmak amacıyla yüksek lisans eğitimi almaya karar verdim. Ege Üniversitesinde başladığım tezli yüksek lisans çalışmamı 2014 yılı itibariyle tamamladım ve ardından aynı üniversitede doktora eğitimime devam ettim. Değerli kurucumuz Serkan Altınay ile yollarımız 2013 yılında Son Söz Dershanesinde kesişti. Öğretmen olarak çalışmaya başladığım kurumda 2015 yılı itibariyle idareciliğe terfi ettim ve yaklaşık 4 yıldır idarecilik görevimi sürdürmekteyim. 2019-2020 eğitim ve öğretim dönemi bizler için çok özel bir dönem. Bu yıl çalışmalarımız yeni bir boyut kazandı. Artık Özel Kemalpaşa Nif Okulları var. Yıllardır en iyi şekilde sürdürmeye çalıştığımız, öğrencilerimize, ülkemize ve geleceğimize hizmet anlayışımızı daha da yükseklere çıkarmanın sorumluluğunu omuzlarımızda taşıyoruz. Eğitimde her bireyin biricik ve keşfedilmeyi bekleyen bir cevher olduğuna inanıyor, bu inançla her öğrencinin içindeki parıltıyı ve yeteneği keşfetmek
34
KEMALPAŞA Aktüel
için uğraş veriyoruz. Öğretmenler olarak her öğrenciyi daha ileriye taşımak, öğrencilerimizi geleceğe hazırlamak bizlerin en tabii görevi. Akademik hayata hazır, donanımlı ve teknik bilgiye vakıf gençler yetiştirmenin önemli olduğuna inandığımız gibi çevresine duyarlı, sosyal becerileri gelişmiş, üreten, sorgulayan, değer katan bireylere ihtiyacımız olduğunun farkındayız. Bu vizyon ve hassasiyetle yeni öğretim yılından itibaren çalışmalarımızı her zamankinden daha istekli şekilde sürdürmekteyiz.
ÖZGE ÇAPALOV
SERKAN ALTINAY
SAADET PARTİSİ'NİN YENİ İLÇE BAŞKANI RAMAZAN BİÇEN SAADET PARTİSİ KEMALPAŞA İLÇE BAŞKANLIĞI’NIN 7. KONGRESİ GERÇEKLEŞTİRİLDİ. PARTİNİN YENİ İLÇE BAŞKANI GENÇ VE DİNAMİK YÖNETİM KADROSU İLE RAMAZAN BİÇEN OLDU.
G
örevin kendisine tebliğ edildiği andan itibaren, omuzlarına yüklenen ağır misyonun farkında olduğunu söyleyen SP Kemalpaşa yeni ilçe Başkanı Ramazan Biçen, “Bu bilinçle, çalışmalarımıza her zamankinden daha fazla gayret göstermekteyiz. Omuzlarımıza yüklenmiş bu ağır misyonun farkındayız. Merhum hocamızın İstanbul’u fethetmeye 90 yaşında gelen Ebu Eyyûb el-Ensarî’yi anlatırken, gözlerindeki kararlılığı ve yine ekmek arabasının arkasındaki yalınayak koşan çocuğu anlatırken duyduğu merhamet, yolumuza, çalışmalarımıza ışık tutmaktadır. 15 yıldır teşkilatımızın çeşitli kademelerin-
36
KEMALPAŞA Aktüel
de görev aldım. Bu görevin şahsıma tebliğ edilmesiyle beraber yaşamış olduğum heyecanı sizlerle bugün burada paylaşmanın mutluluğu içerisindeyim. 36 yıllık hayatımın en şerefli anını yaşıyorum. Üstlendiğim görev ilçe başkanlığından ziyade merhum Erbakan Hocamızın Kemalpaşa’daki temsilciliği olduğundan dolayı heyecanımı mazur görün. Milli görüşün Ege bölgesindeki en güçlü kalesi Kemalpaşa ilçe teşkilatımızın 7. Olağan kongresinde birlikteyiz. Başta peygamber efendimiz olmak üzere Erbakan Hocamız, milli görüş davasına hizmet etmiş kıymetli büyüklerimiz, tüm şehitlerimiz ve ölmüşlerimizi rahmet ve
minnetle anıyorum. Yaşanabilir bir Türkiye, yeniden büyük Türkiye, yeni bir dünya sloganından hareketle kutlu yürüyüşümüz hedefine emin adımlarla yürürken, milli görüşün ilke ve prensiplerine, milletimizin ve insanlığın ne kadar ihtiyacı olduğuna şahitlik etmekteyiz. Bugün geldiğimiz noktada dünyanın her yerinde mazlum coğrafyaların milli görüşü hasretle beklediğini görmekteyiz. Bu vesile ile 7. olağan kongremizin Kemalpaşamız’a, İzmirmiz’e ve tüm ülkemize hayırlar getirmesini temenni ediyorum” dedi.
Programda, Konya Milletvekili Abdulkadir Karaduman, Eski İlçe Başkanı Arif Gemici’ye bugüne kadarki hizmetlerinden dolayı takdir ve teşekkür plaketi verdi.
RAMAZAN BİÇEN BAŞKANLIĞINDA Kİ YENİ YÖNETİM
İsrafil Üstündağ, Ahmet Özdemir, Harun Gözütok, Kenan Üz, Mehmet Akif Gemici, Eyüp Çelebi, Caner Bozkaya, Celal Becerikli, Emre Kaya, Batuhan Yakup Gemici, Emre Özelçi, Muammer Demirel, Temel Kara, Mahmut Eryaman.
ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ KÖYLERDEKİ ATATÜRK BÜSTLERİNİ YENİLİYOR Atatürkçü Düşünce Derneği Kemalpaşa Şubesi dağ köylerindeki Atatürk büstlerini yeniliyor. Kemalpaşa Atatürk Düşünce Derneği Kemalpaşa Şube Başkanı Şahin Üstünçağ, göreve geldiği günden bu yana çalışmalarına aralıksız devam ediyor. Derneğin uzun vadeli yeni projesi dağ köylerindeki Atatürk büstlerini yenilemek. Dernek bu yöndeki çalışmalarına Yeni Kurudere köyünden başladı. Dağ köylerinde ki ilk durağın Yeni Kurudere mahallesi olduğunu söyleyen Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Şahin Üstünçağ,
YASEMİN SALAMURA’DAN EĞİTİME DESTEK Kemalpaşa’da hizmet vermekte olan Yasemin Salamura’nın sahibi İhsan Gülle’nin katkıları ile Merkez Cumhuriyet Ortaokulu’nun boya ve tadilat işleri gerçekleştirildi. Merkez Cumhuriyet Ortaokulu Müdürü İsmail Beydilli ve Atatürk Mahallesi muhtarı Mustafa Öncü okullarının boya ve tadilat işlerini gerçekleştirerek sosyal sorumluluk anlamında örnek bir davranış gösteren Yasemin Salamura’nın
38
KEMALPAŞA Aktüel
sahibi İhsan Gülle’ye teşekkür plaketi takdim ettiler. Okul Müdürü Beydilli “Milli Eğitim teşkilatı adına okul idaresi ve Okul Aile Birliği Başkanlığı olarak İhsan Gülle Beyefendiye şükranlarımızı sunuyoruz” dedi.
“Yeni Kurudere mahallesi muhtarımız Hulisi Yalçın muhtarımızın talebini değerlendiren yönetim kurulumuz, hemen hazırlıklara başladı. Kemalpaşa Belediyesi’nin de katkılarıyla tadilat ve yenileme çalışmalarını yaptık. Bundan sonra da diğer dağ köylerindeki Atatürk büstlerini yenilemeye devam edeceğiz. Dün olduğu gibi bu günde Atatürk’ü anlamak ve anlaşılır olmasını sağlamak zorundayız. Bu sebeple derneğimize çok büyük bir görev düşüyor” dedi.
BAYRAMOĞLU HAFRİYAT’TAN ARMUTLUSPOR’A DESTEK Bayramoğlu Hafriyat’ın sahibi İsmail Ablak, sosyal projelere verdiği destekle tanınan bir iş adamı. İsmail Ablak, Bayramoğlu Hafriyat olarak son olarak da Armutlu Spor’un forma sponsoru oldu.
K
emalpaşa’da gerçekleştirilen sosyal projelerin her zaman içerisinde olmaya çalışan Bayramoğlu Hafriyatın Sahibi İsmail Ablak, festivallere, kültür-sanat etkinliklerine, eğitime, spora ve birçok sosyal içerikli projeye destek vererek örnek bir firma olmaya devam ediyor.
Kemalpaşa’dan, Kemalpaşalıdan kazandığı ekmeği yine Kemalpaşalılar ile bölüşmekten mutluluk duyduğunu ifade eden Bayramoğlu Hafri-
yatın sahibi İsmail Ablak, “iş sektöründe Kemalpaşa ve köylerinde tüm hafriyat, kazı çalışmaları, bahçe ve çevre düzenlemeleri gibi tüm alt yapı işlerini yapmaktayız. Geniş bir alanda ve geniş bir müşteri kitlesinde çalışmalarımız devam ediyor. Bizden destek isteyen herkese, maddi ve manevi destek veriyoruz. Eğitimden, spora, festivalden, sosyal sorumluluk projelerine ve hayır işlerine destek vererek Kemalpaşa’nın ilerlemesi için katkı vermeye çalışıyoruz. Kazan-
dığımızı bölüşüyor, Kemalpaşa’nın faydasına yatırıyoruz. Çalıştığımız tüm bölgelerde bulunan okulların ve camilerin, bahçe ve çevre düzenlemelerini ücretsiz yapıyoruz. Köy ve mahalle muhtarlıklarımızın projelerine katkı veriyoruz. Son olarak da Armutlu
Spor’umuzun forma sponsoru olduk. Kendi oldukça iddialı bir konumda olan Armutluspor’a başarılar diliyor. Kulüp Başkanımız Gürhan Adar ve yönetim kurulunu gayretli çalışmalarından dolayı tebrik ediyorum” dedi.
KEMALPAŞA Aktüel
39
KEMiAD’IN YENi BAŞKANI AHMET iNCE Kemalpaşa Emlak Müşavirleri ve İş adamları Derneği (KEMİAD) olağan genel kurulun ikinci toplantısı gerçekleştirildi. Genel Kurul neticesinde KEMİAD’ın yeni başkanı İnce Emlak’ın sahibi Ahmet İnce oldu.
M
uhsin Yazıcıoğlu Sosyal Tesislerinde gerçekleştirilen Genel Kurula Kemalpaşa Emlak Müşavirleri ve İş adamları Derneği’nin üyeleri katılım gösterdi. Genel Kurulda KEMİAD’ın yeni Başkanı seçilen Ahmet İnce katılım gösteren tüm üyelere teşekkür ederek “Bugüne kadar yaptığı hizmetlerden dolayı önceki
KEMİAD YENİ YÖNETİM LİSTESİ Ahmet İNCE - Başkan Selahattin ÇAKTUĞ - Başkan Yardımcısı Cahit YÜZÜGÜLDÜ - Sekreter Tevfik UĞUR - Sayman Yüksel KESMECİ - Asil Üye
Başkanımız Hakan Yazar ve yönetimi ile Genel Kurul sürecinde bana destek olan herkese teşekkürlerimi sunuyorum. Bundan sonraki süreçte KEMİAD Başkanı olarak derneğimizi daha iyi yerlere getirmek adına çalışmalarda bulunacağız. Hayata geçirmeyi planladığımız projelerimiz ile daha aktif ve katılımcı bir dernek olma hedefimiz var.” dedi.
Sedat KUYUMCU - Asil Üye Kenan SAMET - Asil Üye DENETİM KURULU Erkan YAZAR - Başkan Mehmet TARHAN - Başkan Yardımcısı Mustafa İŞÇİ - Asil Üye
Ahmet İNCE
40 KEMALPAŞA
Aktüel
KEMALPAŞA aktüel Bülent ORAY Kemalpaşa Ziraat Odası Başkanı
SİVİL TOPLUM KURULUŞU (STK) NEDİR? Tanımlaması aynen şöyle: Sivil Toplum Kuruluşları ya da sivil toplum örgütleri, resmi kurumların dışında kalan ve bunlardan bağımsız olarak çalışan... Politik, sosyal, kültürel, hukuki ve çevresel amaçları doğrultusunda, ikna ve eylemlerle çalışan... Üyelerini ve çalışanlarını gönüllülük usulüyle alan, kar amacı gütmeyen ve gelirlerini bağışlar veya üyelik ödemeleriyle, yapılan etkinliklerden sağlayan kuruluşlardır. Peki, görevleri nelerdir? Devletin gücünün yetersiz kaldığı konularda araştırma, tesis ve hizmet sağlayarak açığın ve gecikmenin kapanmasına yardımcı olmak. Ülke vatandaşlarının seslerini duyurmalarını, sorumluluk almalarını ve devletle kurdukları örgütü diyoloğa geçirmeyi sağlamak. Toplumsal anlamda bilinçlendirme ve eğitim çalışmaları yapmak. Toplumun zararına olan etkenlerin ortadan kaldırılması için mücadele etmek. Halkın çıkarlarını ve haklarını korumak için çalışmalar yapmak. STK'ların amacı sadece "ihtiyacı olana yardım etmek" değildir, STK'lar değişim yaratmayı ve çözüm üretmeyi hedefler. Özetle STK'lar toplumun içinden gelip, toplumun sorun-
42
KEMALPAŞA Aktüel
larına çözüm arayan, aynı zamanda toplumla olan bağları sağlam olan kurumlardır. Adından da anlaşılabileceği gibi Sivil Toplum Örgütleri, toplum ile birlikte yaşarlar. Dernek, vakıf, sendika ve oda adı altında faaliyet gösterirler. Hepsinin dayandığı temel ” Birlikten Güç Doğar” ilkesidir. . Kuruluş konuları farklılıklar gösterse de Birey olarak baş edilemeyecek uygulamalarla STK olarak baş etmek mümkündür. 4 dönemdir başkanlığını yürüttüğüm Kemalpaşa Ziraat Odası da bir sivil toplum kuruluşudur. Kısaca odamızın sorululuklarından ve çalışmalarından da bahsedeyim. Köylerin kalkınmasına dair plan ve programların hazırlanmasında ilgili idare ve teşekküllerle işbirliği yapmak ve yardımcı olmak; Banklarda, Tarım Kredi Kooperatiflerinde ve tarımsal desteklerde kullanmak üzere Üyelerimizin çiftçilik mesleğini sürdürdüğünü gösteren çiftçi belgesini temin etmek. Fuar, festival, çiftçi gezileri düzenlemek. Çiftçi kursları açmak Ziraat mühendislerimiz aracılığı ile Zirai konularda teknik destek sağlamak, tarımsal danışmanlık hizmeti vermek. Traktör, makine ekipmanlardan operatör personellerimizin desteği ile üreticilerimizin yaralanmalarını sağlamak.
Tarımsal üretime zarar vereceğini düşündüğümüz her türlü girişime karşı örgütlenip mücadele vermek. (taş ocakları vs.) Üreticilerimizin malını daha kaliteli yetiştirip daha iyi fiyata satabilmeleri açısından, yapılan tüm girişimleri desteklemek. (iyi tarım uygulmaları, organik tarım, kooperatifleşme vs.) Girdi maliyetlerinin düşürülmesi için gerekli çabayı sarf etmek. Daha sayamadığımız bir sürü faaliyetimiz var. Ülkemizde STK’ ların bazı eksikleri olmasına ragmen bu kavram önem kazandıkça mevcutlarda iyileşmeler olacaktır. STK’lar iyi yapılandıklarında çok güven toplayabilirler. Ve öylede olmalıdır. Bu yüzden ziraat odası olarak üreticilerimizin güvenini korumak zorundayız.. Üyelerimizin kendilerini evlerinde hissetmeleri için sorunlarını bizlerle paylaşmaları ve beraber çözüme kavuşturmamız için gerek yönetim ve meclis kadromuz gerekse personel arkadaşlarımız tüm samimiyetleriyle çalışmaktadır. Tarım ürünlerimiz çok değerli onları üretenlerimizde çok değerli, onların huzurunu kaçıran her konu bizim ilgi alanımız. Mesleklerini yaparken Çiftçilerimizin karşılaştıkları sorunları çözmelerine yardımcı olmak, onların önlerine çıkan engelleri aşmalarına yardımcı olmakta bizim görevimiz.
STK'ların amacı sadece "ihtiyacı olana yardım etmek" değildir, STK'lar değişim yaratmayı ve çözüm üretmeyi hedefler.
29 eKİM
cUMHURİYET bAYRAMIMIZ
Kutlu Olsun...
Cumhuriyetimizin 96. Yılınının Necip Türk Milleti İçin Hayırlı Olmasını Diler, Tüm Aziz Şehitlerimizi ve Gazilerimizi Minnetle Yad Ederim.
CUMHURİYET BAYRAMIMIZ
KUTLU OLSUN
Lojistik avantajı ve hazır altyapısı ile Türkiye’nin en hızlı büyüyen organize sanayi bölgeleri arasında yer alan Bağyurdu Organize Sanayi Bölgesi (BAYOSB), örnek bir projeye daha imza atıyor.
BAYOSB’den örnek proje İş hayatında çeşitli sebeplerle her yıl yüzlerce çalışanın hayatına mal olan iş sağlığı ve güvenliği sorununun bölgesinde çözümü için harekete geçerek eğitim merkezi projesi hazırlayan BAYOSB, başvuru sürecini başarıyla tamamladı. Avrupa Birliği’nin de desteği ile hayata geçecek proje için 190 bin Euro’da hibe alacak olan BAYOSB; organize sanayi bölgesinde çalışma şartlarının iyileştirilmesi için İş Sağlığı ve Güvenliğinin Geliştirilmesi Hibe Programı kapsamında Sürdürülebilir Eğitim Merkezi kuracak. Proje de başvuru süreci tamamlanırken, Kasım ayında tam başvurunun gerçekleşmesi, 2020 yılı şubat ayında da merkezi hayata geçirecek imzaların atılması bekleniyor.
BAYOSB Yönetim Kurulu Başkanı Aydın TELSEREN
46
KEMALPAŞA Aktüel
BİLİNCİ ARTIRACAK, ÖRNEK OLACAK
Organize sanayi bölgesi içinde çalışma şartlarını daha da yukarı çekmek ve çalışanlarının daha güvenli bir şekilde me-
sai harcamalarını sağlamak için böyle bir projeyi başlattıklarını ifade eden BAYOSB Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Telseren, iş sağlığı ve güvenliği konusunda bilinci arttırmayı hedeflediklerini söyledi. İş kazalarının önüne geçmek için bu projelerin çok önemli olduğunu belirten Telseren, “Her yıl iş kazalarında yüzlerce çalışan ne yazık ki hayatını kaybediyor. Binlerce çalışan ise yaralanıyor. İş kazalarının azaltılarak çalışma hayatındaki bu sorunun çözülmesi gerekiyor. Bu proje ile birlikte ülkemizde yaşanan iş kazalarının azaltılması öncelikli amacımızdır. 190 bin Euro hibe ile başlattığımız bu projemizde iş kazalarının azaltılarak yatırımcıların daha güvenli bir şekilde yer almak isteyeceği bir bölge olmayı hedefliyoruz Bu projenin özellikle yabancı yatırımcıların da bölgemize ilgisini daha da artıracağını düşünüyoruz. Ayrıca iş sağlığı ve güvenliği konusunda hassas davranarak diğer organize sanayi bölgelerini de bu konuda teşvik etmek istiyoruz” diye konuştu.
Kemalpaşa F.K. Esnafgücü Spor Kulübü Başkanı Abbas Alp
“FUTBOLA DEĞER KAZANDIRACAĞIZ” Kemalpaşa’nın başarılı spor kulüplerinden, Kemalpaşa FK. Esnafgücü Spor’un yeni Başkanı Abbas Alp, tüm spor kulüplerinin birlikte hareket ederek Kemalpaşa’nın futbol ve diğer spor dallarında hak ettiği yeri bulması için çalışması gerektiğini söyledi.
K
emalpaşa F.K. Esnafgücü Spor’un Başkanı Abbas Alp Kemalpaşalı gençlerin kendisini sevdiğini belirterek “gençler beni seviyor bende onları seviyorum. Bu yüzden onlara daha yakın olmak, onlarla birlikte güzel işler başarmak için Esnafgücü Spor’un başına geçtim. Kemalpaşa’da spor camiasında bizden sonra yeni bir dönem başlayacak. Çünkü biz Kemalpaşa’nın gençlerini önemsiyoruz. Sadece başkanlığını yaptığım kendi kulübüm değil tüm kulüplere de destek vereceğiz. Hepimizin amacı Kemalpaşa’nın tanıtımına büyük katkı sağlayacağını düşündüğümüz Futbol’da başarıyı yakalayarak ilçemize faydalı olmak ve gençlerimizi spora yönlendirmek. Spor’da elde edeceğimiz başarılar ile Kemalpaşa’yı İzmir’e ve Türkiye’ye çok iyi bir şekilde tanıtabiliriz. Bu sebeple diğer spor kulüplerimizin de ileriye yönelik yapacak olduğumuz projelerde bizleri destekleyeceklerine inanıyorum” dedi.
HEDEFİMİZ BAL LİGİ
Yeni yönetim kurulu olarak göreve gelir gelmez Futbol A Takımı için ciddi çalışma ve yatırımlar yaptıklarını belirten Abbas hedeflerinin Süper Amatör Ligde şampiyon olarak BAL Ligine yükselmek olduğunu söyledi. Alp “Kulübümüz ilçemizin önde gelen kulüplerinden bir tanesi. Bu kulübün yeni başkanı ve yönetimimiz olarak bizden beklenilenlerin farkındayız. Bu
48
KEMALPAŞA Aktüel
sebeple bu yıl şampiyonluğa oynayacak bir takım oluşturmak için sezon öncesi yoğun bir transfer sürecimiz oldu. Geçtiğimiz yıl kadromuzda olan bazı oyuncularımız ile yola devam ederken, üst liglerden tecrübeli ve kaliteli futbolcuları kadromuza katarak üst düzeyde bir takım oluşturduk. Takımımız ligin en iddialı ekiplerinden birisi. Zamanla çalışmalarımızın karşılığını alacağımıza inanıyorum” dedi.
GENÇLERİMİZE ÜCRETSİZ SPOR YAPMA İMKÂNI SUNUYORUZ Kulüplerinin altyapı çalışmaları hakkında bilgi veren Abbas Alp “Son yıllarda Ke-
malpaşa’da bazı amatör kulüplerimiz ile İzmir, İstanbul takımlarının spor okulları maalesef altyapı işini paraya dökmüşler. Kulüp demek özveri demek, kulüp demek sporu sevmek demek, kulüp demek spora ve sporcuya destek vermek demektir. Kemalpaşa’da spor okullarından, altyapılardan para alınıyor, spor kulüpleri altyapıdan para kazanıyor algısını kırıp, kulübümüzün kaynakları ve imkânlarıyla, kulübüne sahip kişi ve kuruluşlar ile kulübümüzü en iyi yerlere taşıyacağız. Çocuklarımız için tek amacımız onların spor yaparak sağlıklı bireyler olarak yetişmesini sağlamak ve yetenekleri doğrultusunda geleceklerini hazırlamaktır” dedi.
İLKER YILDIZ GÜVEN TAZELEDİ Kemalpaşa Artvinliler Derneği’nin olağan kongresi gerçekleştirildi. İki adayın yarıştığı kongrede mevcut başkan İlker Yıldız güven tazeledi.
Kemalpaşa Artvinliler Derneği’nin olağan kongresinde mevcut başkan İlker Yıldız ve Başkan adayı Ali Özgüç yarıştı. 193 üyenin oy kullandığı seçimde Mevcut Başkan İlker Yıldız 110, Ali Özgüç 83 oy aldı. İlker Yıldız yeniden Kemalpaşa Artvinliler Derneği Başkanı oldu.
Ali ÖZGÜÇ
İlker YILDIZ
Kongre İstiklal Marşı ve saygı duruşu ile başladı. Her iki adayda konuşmalarında Barış Pınarı Harekâtındaki şehitlerimizi rahmetle anarak, gazilerimize acil şifalar dilediler. Adaylar kalplerinin ve dualarının istikbalimizin korkusuz bekçisi olan kahraman Mehmetçiklerimizle olduğunu söylediler. Konuşmaların ardın-
dan üyeler oy vermek için sandık başına geçtiler. Yapılan seçim sonucunda 110 oy alarak güven tazeleyen İlker Yıldız kongredeki rakibi Ali Özgüç’e teşekkür etti. Yıldız “bundan sonrada yine hep beraberiz. Biz siyasi parti değiliz, biz derneğiz. Derneğimizi hep birlikte yönetip, üyelerimize hizmet götürebilmek için canla başla çalışmaya devam edeceğiz. Bugün derneğimizde demokrasinin bir örneği yaşandı. Birlik ve beraberliğimiz bir kez daha perçinleşti. Bizlere 3 yıl daha başkanlık yetkisi veren tüm üyelerimize teşekkür ederim. Şimdi birlikte olma, çalışma zamanı” dedi.
İlker Yıldız Başkanlığındaki yeni yönetim de yer alan isimler şu şekilde; Ayhan Gökdemir, Osman Aydemir, Şenol Özen, Şahin Çelik, Deniz Kahya, Barış Uçar, Sinan Eriş, Hasan Özçelik, Talat Çelik, Ahmet Sert, Suna Aydemir, Fatma Ergül, Taner Usta, Hasan Yıldız.
50
KEMALPAŞA Aktüel
ÖZEL BAHAR ÇİÇEKLERİ ANAOKULU AİLESİ
"Kahvaltı etkinliğinde buluştu” Özel Bahar Çiçekleri Anaokulu’nun öğrencileri, okul personeli ve velilerinin kaynaşması için düzenlenen yeni yıla merhaba etkinliği kahvaltılı bir organizasyon ile gerçekleştirildi.
Ö
zel Bahar Çiçekleri Anaokulu sahipleri Sadık Güçlü, Selman Çakır ve Okul Müdürü Zeynep Harmandalı’nın ev sahipliğinde yapılan etkinliğe öğrenciler ve aileleri katıldı. Yeni eğitim ve öğretim yılında tanışma ve kaynaşma kahvaltısı okul bahçesinde yapıldı.
Öğrenci velileri ile kahvaltıda bir araya gelen Özel Bahar Çiçekleri Anaokulu Müdürü Zeynep Harmandalı yıl boyunca okullarında yapılacak olan etkinlikler hakkında velileri bilgilendirdi. Öğrenci velileri ile sürekli iletişim içerisinde olacaklarını belirten Harmandalı “Bu yıl ikincisini düzenlediğimiz tanışma kahvaltısında, yıl boyunca bir arada olacak olan çocuklarımızın tanışıp kaynaşacakları bir ortam oluşturduk. Bu sebeple ailelerimizin de tanışma-
52
KEMALPAŞA Aktüel
larını istedik. Çünkü biz, Bahar Çiçekleri Anaokulu olarak bir aileyiz. Geleceğimiz olan çocuklarımız için en iyi eğitimi vermek adına yeni eğitim öğretim yılına çok iyi hazırlandık. Bu yılda okulumuza yoğun ilgi gösteren tüm velilerimize, bizlere olan güvenlerinden ötürü teşekkür ediyoruz. Yeni eğitim öğretim sezonunda Kemalpaşalılar “bitanem”lerini yine bize teslim ettiler” dedi. Özel Bahar Çiçekleri Anaokulu’nun bu yıl ikincisi düzenlenen geleneksel kahvaltı etkinliği yoğun bir katılımla gerçekleşti. Organizasyonda ailelerin ve çocukların yüzlerindeki mutluluk fotoğraf karelerine yansıdı. Çocuklar okul bahçesindeki oyun parkında eğlenerek hoşça vakit geçirdiler.
KEMALPAŞA aktüel ARİF GEMİCİ İş Adamı
EN BÜYÜK MUSİBET KARDEŞLİĞİ BOZMAKTIR Sevgili Okuyucularım; Ekonomideki gelişmeleri zaman zaman yazıyoruz. Alternatif çözümleri ifade ediyoruz. Ancak ekonominin gelişmesi üretime dayandığını ifade etmiştik. Siyasi iradenin güçlü adımlar atması üretim seferberliğinin olması ve faizlerin aşağı çekilmesi öz güveni güçlü kılacaktır. Yöneticilerin hatalarını görmezden gelerek, kendi yaptıklarını gözden geçirmek yerine karşı tarafı suçlamak kolaycılıktır. Yazının başlığını atarken özellikle en büyük musibet toplumda kardeşliği bozmaktır yazdık çünkü kin ve nefret tohumları atmak hiç kimseye fayda getirmez. Son yerel seçimlerin sonrası toplumda gerginlik oluşturmak isteyen sosyal medyada ki kendini bilmez silahşorluk yapan, birilerine yaranmak için ahlak dışı yakışıksız yorumlarla karşılaşıyoruz. Tabi ki çok ileri gidenler hakkında hukuki yoldan yasal işlemler başlatılmış. Sevgili okuyucularım; Yerel seçimlerde kaybedenler muhalefeti suçluyor, bu kolaycılıktır. Kemalpaşa 2004 seçimlerinde Ak Parti, Saadet partisinden belediyeyi 400 oyla almıştı. Kimse neden aldı sorgulamadı. Bir Müslümana yakışmayan yalan ve dolanlarla Saadet partisinin adayı ve o dönemin mevcut belediye başkanı Mehmet Ali Özüdoğru alaşağı edildi. 10 yıl (1994-2004) hizmetleriyle efsane olan Özüdoğru’ya olmadık iftiralar atıldı. Daha sonra 5 yıl 2009’a kadar Ak Parti,2014’e kadar CHP, 2019 yılına kadar yine Ak Parti yönetimi görev yaptı şimdi 2019 da yerel seçimleri Ak Parti az farkla yaklaşık 800 oyla Chp’ye kaptırdı. Seçimden sonra Ak Partili yönetici kardeşlerimiz Saadet partisi oyları böldü Özüdoğru 6088 oy almasaydı biz kazanırdık sözleriyle kamuoyunda sosyal medyada partililer tarafından ahlak dışı kelimeler kullanıldı. Güya Özüdoğru CHP’den para almış özel getirtilmiş. Proje olduğunu çekinmeden söylüyorlar. Oysa seçimlere siyasi partiler kendi adaylarıyla girerler. Kendi yanlışlarının ne olduğunu Kemalpaşa halkı neden oylarını eksilttiğini sorgulayacaklarına kolaycılığı seçerek suçu Saadet partililere ve onun adayı Mehmet Ali
54
KEMALPAŞA Aktüel
Özüdoğru’ya atmakla sorunu çözüyorlar. Oysa Ak Parti’nin büyükşehir adayı Sayın Zeybekçi Kemalpaşa’dan 33.427 oy alıyor. İlçe belediye başkan adayı Sayın Uğurlu 30162 oy alıyor. Büyükşehir oyları ile ilçe belediye oyları arasındaki fark 3265’tir. 783 oy farkla seçimi kaybediyor. Hâlbuki Sayın Uğurlu’ya büyükşehir adayı Zeybekçi’ye atılan oylar atılmış olsa sorun yok. Saadet partisinin adayı Özüdoğru’nun aldığı 6088 oyu sorgulamayacaklardı. Seçimi kaybedince yanlış bilgilerle fanatik partilileri doldurup sonrada sosyal medyada yaptıkları ahlak dışı yorumlarla dava konusu olup zor durum yaşatıyorlar. Bu sebeple bunlar kardeşliği bozma girişimleridir. Hâlbuki yönetimdeki belediye başkanları seçime girmeden önce kamuoyu araştırması yapsa yanlış ve hatalarını görecektir. Belediye başkanlarının etrafını soran yalaka grubundan o perdeyi kırıp halka inemediklerinden gerçeklerle yüzleşemiyorlar. Yola çıktıklarını, yolda bulduklarıyla değişmeden ibarettir. Belediyeyi yönetirken tüyü bitmemiş yetimin hakkı o bütçenin içinde olduğunu kavrasak kimse yanlış yapmaz. Ancak yandaş siyasetiyle belediyeyi rant kapısı haline getirenler asla muvaffak olamazlar. Belediyeler rant kapısı olmaktan çıkarılmalıdır. Şeffaf olmalıdır. Yandaşlar kayırılmadan adil bir yönetim uygulanmalıdır. Şimdiseçim yok bir platform oluşturulsun gerçekler masaya yatırılsın. 2004 yılında Mehmet Ali Özüdoğru belediyeyi kaybettiğinde 8milyon bütçesi var, 2milyon nakitle devrediyor borç yok.Yıl2019 100 milyon borç 120 milyon bütçe yani Özüdoğru 2004 yılında borçsuz bir belediye bırakıyor. Bütçenin ¼’ü 2 milyon nakit bankada para şimdi 120 milyon bütçeyi ele alırsan ¼’ü 30milyon yapar. Yani Özüdoğru bugünkü değer ile 30 milyon kasada para bırakmıştır. 2004 ile 2019 arası 15 yılda Kemalpaşa belediyesi 100 milyona yakın borçlandırılmış yani Kemalpaşa halkı borçludur. Kemalpaşa halkımızın bu tabloların sonucunu mutlaka değerlendireceğini düşünüyoruz. Yazımızı yazarken 9 Ekim 2019 saat 16.00
Cumhurbaşkanımızın emriyle uzun süredir gündemde olan ve hazırlıkları yapılan Barış Pınarı Harekâtı için düğmeye basıldı. Ülkemiz için İslam âlemi ve komşu ülkeler için hayırlı olmasını diliyorum. Mehmetçiğimize de Rabbim güç kuvvet versin. Sınırlarımızın güneyinde bir terör koridoru oluşturulmasını engellemek DEAŞ ve PKK/KCK/PYD-YPG başta olmak üzere milli güvenliğimize tehdit oluşturan terör örgütleri ve teröristleri etkisiz hale getirmek, yerinden edilmiş Suriyelileri evlerine ve topraklarına dönüşleri için uygun şartlarısağlamak maksadıyla Barış Pınarı Harekâtı saat 16.00’da uygulanmaya başlanmıştır. Askerlerimizin bu harekâtta başarılı olması ve sağ salim evlerine dönmelerini yüce Mevla’dan temenni ediyorum. Millet olarak bu şartlarda yapılacak en önemli görev ABD’nin bu küstah tavrına karşılık ABD dolarını kullanmamaktır. Millet olarak tepkimizi ve boykotumuzu başlatmak gerekir. Her vatandaş elindeki doları TL’ye çevirmelidir. Böylece millet olarak birlik ve beraberliğimizi, kenetlendiğimizi ortaya koymamız gerekir ve söz konusu vatan ise gerisi teferruattır. Zaman fedakârlık zamanıdır. Zaman birlik olma, dayanışma zamanıdır. Sevgili Okuyucularım; Siyasette en büyük musibet kardeşliği ve özgüveni bozmaktır. Ancak yaşanabilir bir Kemalpaşa yeniden büyük İzmir ve yeni bir Türkiye istiyorsak ekonomide güven ve kardeşliği mutlaka tesis etmek zorundayız. İnsanları kutuplaştırmak ve toplumu germek hiç kimseye yarar getirmez. İnşallah önümüzde ki dönem tertemiz bir sayfa açılması ümidiyle Kemalpaşamız’ın ve İzmirimiz’in ülkemizin geleceği için güzel adımlar atılacağı günler yakındır diyorum. Tüm okuyucularımı ve aziz milletimizi Allah’a emanet ediyorum.
KEMALPAŞA DERNEKLER BİRLİĞİ
GÜMÜŞHANELİLER DERNEĞİ EV SAHİPLİĞİNDE BİR ARAYA GELDİ
K
ısa bir zaman önce Kemalpaşa Belediyesi dernekleri bir araya getirerek Kemalpaşa’da Dernekler Birliği faaliyete tekrar faaliyete geçirdi. Kemalpaşa Dernekler Birliği’nin dönemsel başkanı ise Artvinliler Derneği Başkanı İlker Yıldız oldu.
Kemalpaşa için mülke amirimiz, yerel yönetimimiz ve müdürlerimiz ile birlikte istişare içerisinde olarak birlik ve bütünlüğümüzü koruyarak birlikte hareket etmektir. Bu duygu ve düşüncelerle toplantımıza katılım sağlayan herkese teşekkürlerimi sunuyorum”dedi.
Gümüşhaneliler Derneği Başkanı İsmail Zorlu’nun ev sahipliğinde düzenlenen dernekler birliği toplantısına Kemalpaşa Belediye Başkan Yardımcısı Yusuf Kurt ve 27 dernek katıldı.
YUSUF KURT, “HERKESİN ORTAK PAYDASI KEMALPAŞA SEVDASI
Kemalpaşa Dernekler Birliği dönemsel Başkanı İlker Yıldız, dernekler birliği olarak yeniden birliktelik sağlamak istediklerini söyledi. Yıldız, “Amaç ilçemizde bulunan zengin kültürün bir araya getirilerek harmanlanması ve daha yaşanılabilir bir
Kemalpaşa Belediye Başkan Yardımcısı Yusuf Kurt toplantıda yaptığı konuşmada yaşamın en önemli mihenk taşlarından birisininsivil toplum kuruluşları olduğunu belirterek “Her ne kadar başka yörelerden de gelmiş olsak herkes karnının doymuş olduğu yaşam yerlerinde varlığını ve bütünlüğünü sürdürmek için bugüne kadar gelmişlerdir. Tabii günümüzde çok tartışma konusu yaşanıyor.Yerli yabancı
tartışması. Oysa hepimiz bu coğrafyada, bu ülkede dün başka yerde bugün başka yerdeyiz ama bir bakarız ki doyduğumuz yerdeyiz. 8 Eylül, Kemalpaşa’nın kurtuluş etkinliği hazırlıklarında bu birliğin temelleri atıldı. Ulaşabildiğimiz herkese ulaşmıştık. Verileri biz nerden alırız devletten alırız, İl dernekler müdürlüğünden almış olduğumuz kayıtlara göre Kemalpaşamızda 150’nin üzerinde dernek var. Cami derneğinden tutunda kanarya sevenlere kadar büyük bir çerçevede derneğimizin olduğunu söyleyebiliriz. Çok seslilik demokrasinin gereği olsa da birbirimizi anlamadan dinlemeden çok amaçsız noktalara savrulduğumuzu söyleyebiliriz. Çok kıymetli mihenk taşlarını ortak bir payda da buluşturabiliriz. Herkesin ortak paydası Kemalpaşa sevdası. Öyleyse bu sevdayı biz daha güçlü bir serüvene dönüştürebiliriz diye düşündük. Kemalpaşa Belediye Başkanımız Rıdvan Karakayalısivil toplum örgütleriyle buluşmamızı önerdi. Biz de bu ilk adımı 8 Eylül öncesi yaptık. Bugün de bu noktayız. Ben bunu çok önemsiyorum. Bugün de burada ciddi bir katılım var. Umarım biz bu kalabalığı daha sağlıklı günlere taşıyabiliriz. Ev sahipliği yapan Gümüşhaneliler Derneğine ve Başkan İsmail Zorlu’ya teşekkür ederim. Dönemsel de olsa bizi toparlayan bir araya getiren İlker Yıldız Başkana da teşekkür ediyorum” dedi. Toplantıda dernek başkanları, derneklerini tanıtarak, dernekler birliği hakkında düşünce ve tavsiyelerde bulundular.
56
KEMALPAŞA Aktüel
TAAHHÜT İŞLERİ
ÖĞRENCİLER HEM MESLEK ÖĞRENİYOR
HEM PARA KAZANIYOR
MOPAK MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ KİMYA TEKNOLOJİSİ VE MATBAA BÖLÜMÜ ÖĞRENCİLERİ HEM PARA KAZANIYOR HEM DE MESLEK ÖĞRENİYOR. MOPAK Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Kimya Teknolojisi ve Matbaa Bölümü okulda dikkat çeken çalışmalar gerçekleştiriyor. Okulun döner sermaye işletme bünyesinde okullar, hastaneler ve resmi kurumlara temizlik malzemesi ve matbaa baskı işlerini yaparak, öğrenciler bu işten kazanç elde ediyorlar.
OKULLARIN HASTANELERİN TEMİZLİK MALZEMELERİNİ BU OKUL TEMİN EDİYOR
Kimya Teknolojisi alan şefi Ufuk Akış ve öğrencileri kurumların temizlik ürünü ihtiyaçlarını karşılıyorlar. Öğrencileriyle birlikte el sabunu, çamaşır suyu, bulaşık deterjanı ve genel temizlik malzemesi yaptıklarını söyleyen Ufuk Akış “Mopak Mesleki Teknik ve Anadolu Lisesi Kimya Teknoloji alanında tüm temizlik maddeleri üretimi yapılmaktadır. 2008 yılından beri ilimizde bulunan okullara ve hastanelere temizlik malzemesi temin etmek-
58
KEMALPAŞA Aktüel
teyiz. Kimya teknoloji alanı öğrencilerimiz ile birlikte döner sermaye işletmesi bünyesinde ihtiyaç duyulan tüm temizlik maddelerinin üretimini yapmaktayız” dedi.
TÜM KAMU KURUMLARIN MATBAA’DA MATBU İŞLERİNİ BASMAKTAYIZ
2006 yılından beri resmi kurumların matbaa işlerini de bastıkları bilgisini veren Ufuk Akış, “İl Sağlık Müdürlüğü’nün baskı işlerini uzun yıllarca matbaa bölümü yapmıştır. Kimya teknoloji alanı ile matbaa alanı ilimiz bünyesindeki sağlık müdürlükleri ve resmi kurumlara ihtiyaçları ölçüsünde işler yapmaktadır. Yapılan her işte aktif olarak öğrenciler çalıştırılmakta. Öğrencilere çalıştıkları saat ücreti ödeme yapılmaktadır. Öğrencilerimiz bu işlerden bir kazanç elde etmektedir. Aynı zamanda da uygulamalı işi yaptığı için bir mesleği olmuş oluyor” dedi.
KEMALPAŞA aktüel SALİH TOPUK Eğitimci
CUMHURİYET BAYRAMI VE KÖY OKULLARI
İ
lkokulda okurken öğretmenimiz bize bir okul şarkısı öğretmişti. “Orada Bir Köy Var Uzakta” diye. Ahmet Kutsi TECER’in bir şiiriydi bu. Kimileri eleştirdi bunu. Gitmediğimiz köy, gitmediğimiz yer bizim olmaz diye. Ama elbet gün gelecek gidecektik o köylere. Medeniyeti, aydınlanmayı, üretimi götürecektik. 1923 yılında kurulan Cumhuriyet Rejiminin en büyük hedefiydi köyü geliştirmek, köylüyü kalkındırmak. Bunun için Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurucusu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK, köylerde eğitime büyük önem vermiştir. “Köylü milletin
efendisidir” sözüyle, o dönemde ülkenin tek üretici gücü olan köylünün önemini, değerini belirtmiştir. Vatanımızı işgalden kurtaran da köylerdeki bu yoksul, mazlum insanların ayağa kalkmasıdır. Atatürk o dönemde köylünün üretici gücünün önemini şu sözleriyle de vurgulamıştır: ”Eğer milletimizin büyük bölümü çiftçi olmasaydı, biz bugün dünya üzerinde olmayacaktık.” Atatürk, bu değerli insanları, çağdaş uygarlık yolunda aydınlatabilmek için, “Köy Enstitüleri”nin kuruluşunun temelini attı. Köy çocuklarını bu yatılı okullarda eğittik, her köye bir öğretmen göndermeye başladık. Köylere giden öğretmenler kendi
okuduğu “Köy Enstitüleri”nin inşaatında çalıştığı gibi, gittiği köylerde de köy okullarının yapımında çalıştı. Köylüyü çağdaş uygarlık yolunda aydınlatmaya, köydeki üretimi geliştirmeye, modernleşmesine katkıda bulunmaya, sağlık sorunlarını çözmeye başladı. Köylerde; devletimizin, milletimizin bağımsızlığının sembolü olan Türk Bayrağı okullarda dalgalanmaya başladı. İstiklal Marşımız okunmaya başladı. Milli bayramlar kutlanmaya başladı. Bayramlarda el ele halaylar çekilmeye, zeybekler oynanmaya başladı neşeyle, coşkuyla, gururla. İşte bunlar; birliği, beraberliği, kardeşliği, sevinç ve keder duygularını birlikte yaşamayı. Kısacası millet olmayı öğretti bize. Çağdaş uygarlığa erişmenin yolunun eğitim, bilinçlenme, üretimden geçtiğini öğretti. Yükselmenin yolunun, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün yolu olduğunu öğretti bize. Cumhuriyet kurulalı 96 yıl oldu. Biliyor musunuz? Bugün yurdumuzun belki de binlerce köyünde İstiklal Marşı okunmuyor. Milli bayramlar kutlanmıyor. Devletin, milletin bağımsızlığının sembolü olan Türk Bayrağı dalgalanmıyor. Neden mi?
60
KEMALPAŞA Aktüel
Çünkü köylerdeki okulları kapattık. Köylerdeki aydınlanmanın sembolü olan öğretmenlerimizi geri aldık. Hala daha, öğrenci sayısı 10’un altına düşse de şu köyün de okulunu kapatsak diye bakar olduk. Köylerde öğrenci sayısı 5’e düşse bile okullar açık tutulmalı, kapatılan binlerce köy okulu tekrar açılmalıdır. Yurdumuzda tarım ve hayvancılık üretiminin motor gücü olan köylülerin tekrar köylerine dönüp, toprağına, hayvanına sarılmasının yolları aranmalı. Bu konuda projeler hazırlanmalıdır. Kırsal kalkınma için tarım, hayvancılık, gıda, sağlık alanlarında;Sanayi sektörünün gelişmesi için motor, inşaat, elektrik gibi alanlarda mesleki ve teknik eğitimin yapıldığı yatılı okullar açılmalı. Bu okullarda bilhassa köy çocukları eğitilmelidir. Dinimizi öğrenmek ve öğretmek için açtığımız İlahiyat Fakülteleri gibi; tarımın, hayvancılığın öğretildiği uygulamalı üniversiteler açılmalıdır. Kurtuluşumuz Tarımda, Hayvancılıkta ve bunlara bağlı sanayidedir. Şunu biliniz ki; ithalat bize suni teneffüs olur. Yaşamamızı sağlamaz…
Cumhuriyetin 96. Yılı kutlu olsun.
KEMALPAŞASPOR’DAN BİRLİK VE BERABERLİK GECESİ İLÇEMİZİ İZMİR SÜPER AMATÖR LİG’DE TEMSİL EDEN KEMALPAŞASPOR BİRLİK VE BERABERLİK GECESİ DÜZENLEDİ. KATILIMIN OLDUKÇA YÜKSEK OLDUĞU GECEDE MİSAFİRLER GÖNÜLLERİNCE EĞLENDİ.
G
eceye Kemalpaşa Belediye Başkanı Rıdvan Karakayalı, CHP Kemalpaşa İlçe Başkan Yardımcısı Hüsamettin Saydam, İYİ Parti Kemalpaşa İlçe Başkanı Coşkun Dinçer, CHP Meclis Üyeleri Türkiz İlkcoşkun ve Nejat Özden, Kemalpaşa Tapu Müdürü Seyit Ali Çam, Denizbank Müdürü Ayhan Hüseyin Baş, Kemider Başkanı Ali Çakır, Kemiad Ahmet İnce, Kemalpaşa Beşiktaşlılar Derneği Başkanı Mehmet Kardeş ve yönetimi ile çok sayıda Kemalpaşalı katıldı. Sunuculuğunu kulüp yöneticisi Filiz Eroğlu’nun yaptığı gecede konuşan Kemal-
paşa Belediye Başkanı Rıdvan Karaaynı şekilde. Hep beraber el birliği ile Kemalpaşasporumuzu layık kayalı Kemalpaşaspor’un Kemalpaşa’nın en eski kuolduğu yere çıkartmaya çalışacağız. Hedefimiz tabii ki lüplerinden birisi olduğunu profesyonel lig. Altyapıya belirterek “KemalpaşspoKEMALPAŞASPOR rumuz’un sarı lacivert forçok önem vermemiz gerekiyor. Geceye katılan tüm masını bende çok giydim. Şampiyonluklar yaşadık hep misafirlerimize teşekkür edibirlikte. Kemalpaşa’da 18 yorum” dedi. tane kulübümüz var. Tüm kulüplerimiz bizden yardım istiKemalpaşa Spor Kulübü Başka1954 yor. Kemalpaşamızın direği önce nı Ramazan Faal, katılımlarından Kemalpaşaspor. Önce onu kabul ve desteklerinden dolayı herkese teşekkür ederek “her yıl olduğu gibi bu etmemiz lazım. Elimizden gelen destekleri sağlayacağız tabi. Tüm takımlarımıza yılda birlik ve beraberlik yemeğinde bir aradayız. Geçen sene kazaya uğradık. İstediğimiz sonuca ulaşamadık. Ama bu sene Başkanımız Sayın Rıdvan Karakayalı’nın, Kemalpaşa Belediyesi’nin de desteğini de alarak hedefe ulaşacağız. Önümüzdeki 2 yıl içerisinde bu takımı kesinlikle profesyonel liglere çıkaracağız. Başkanımızın da istekleri doğrultusunda altyapılarımızı tamamen ücretsiz yaptık. Kemalpaşamızın çocuklarını yetiştirip hep birlikte daha üst liglere çıkacağız. Katılan tüm misafirlerimize teşekkürlerimizi sunuyorum” dedi. Geceye katılan misafirler sanatçı Serra Arres’in şarkıları ile gönüllerince eğlendiler.
KEMALPAŞA Aktüel
61
1948, KEMALPAŞA – II Kemalpaşa’ya 1948 yılında gelen “meçhûl” bir gezgin olan 2. Evliya Çelebi, gözlemlerini gerçekçi bir biçimde kaleme almış; gördüklerini yer yer esprili bir biçimde anlatmış. 71 yıl önceki ile günümüzdeki Kemalpaşa’yı kıyaslamak adına okumanızı umuyorum… Otobüsümüz Belediye binasının önünde durmuştu. Burada indik. Belediye binasına girdim. Ve doğruca eski bir dost ve ahbabım olan belediye muhasebecisi Baron lakabı ile anılan Hasan Baran beyi ziyaret ettim. Bu arkadaşı Ödemiş’te bulunduğum senelerde tanımıştım. Teşkil ettiğimiz “Altın Ova” spor kulübünde bu abd-i fakir umumî kâtibi o da kulübün gözbebeği ve hücum hattının merkez muhaccimi idi. Bir birimizi görünce sarıldık, öpüştük, hal ve hatır sorduk. On yedi seneden beri bir birimizi görmemiştik. Eski bekârlık devirlerini, futbol oyunlarını yad ettik.Neden sonra ziyaretimin sebebini sordu: –Burada, Çayırlık mevkiinde aileden kalma sekiz on dönümlük bir bağ var. Hanım yengemin üzerine kayıtlıdır. Bu bağı
62
KEMALPAŞA Aktüel
satmak veya icar eylemek düşüncesiyle geldim. Senin de kıymetli yardımlarını rica edeceğim. Arkadaşım elinden gelen her yardımı esirgemeyeceğinivaad etti. Elindeki tapu kayıtlarını tetkik ederek bağın bulunduğu mahalli tesbit etti. Sonra: –“Evet” dedi, “burada harap bir bağ olacak. Evvelce burasını Yağcı Hasan isminde birisi bakar, tımar ederdi. Dört beş senedir bakılmadı, bağ iken dağ oldu.” dedi. –“Evet. Tamam” dedim. “O bağdır. Üzüm para etmeyince ve soğuklar da yakınca ortakçı burasını ihmal etti.” Bağın vaziyetine dair bir hayli görüştükten sonra şehir hakkında malûmat aldım. Kaza kaymakamı Şerif Eper imiş. Belediye reisi Ahmet Erzin Bey’dir ve (…) Partisi’ndendir. 1918 senesinde 1200 hanelik olan kasaba bu gün
785 haneye düşmüştür. Şehir; şimalde Spylus “Yamanlar” ve “Manisa” dağlariyle cenupta Golos “Nif dağı” arasında ufak tepelerle arızalanmış geniş ve uzun bir ovaya nazır olarak Nif dağı eteklerinde kurulmuştur. Zengin meşe, kayın, çam ve ardıç ağaçları ile kaplı dağ yamaçlarından inen bol ve buz gibi sularla beslenen ova cennet misalidir. Ve Kemalpaşa kasabası da baştan başa bağlar, zeytin ve kiraz ağaçları ile kaplı bu ovaya nazır bir vaziyette bol suların geçtiği ve koyu ağaç yeşillikleri ile gölgelenmiş küçük bir yamacın arasında bina edilmiştir. Şehrin üst kısmında eski Nemfiyo’nun kasaba ve kale harabeleri görülmektedir. Bir kısım caddelerden dağdan inen berrak buz gibi sular akar. Bahçelerindeki kiraz ağaçları kasabanın bu güzelliğini bir
Rahim SAĞ kat daha arttırır.Birçok yerlerden akan menba suları dağlardan inen kar suları ile karışarak eski devirlerde Kryios ıtlak olunan “NifÇayı”nı teşkil eder. Bu su, Kemalpaşa ovasını baştanbaşa sulayarak şarka doğru yürür ve nihayet Hermus (Gediz) nehrine dökülür. Buranın yumuşak ve sıhhate çok uygun temiz havası, güzel bir iklimi vardır. Bundan altı yedi yüz sene evvel bu güzel diyarın kıymetini bilen Bizanslılar her halde bu sebepler için bu şehri gezme ve eğlence mahalli yapmış olacaklardır. Fakat mateessüf zamanımızda bu kasaba mühmel kalmış
ve iktisadî şartların da zebunu olarak fakir düşmeğe yüz tutmuştur. Bu sür’at ve terakki asrında bu kasaba İzmir’in pek âlâ bir sayfiye ve eğlence yeri olabilir. İstirahat ve tebdil-i hava için en münasip ve cennet gibi bir yerdir. Amma ki kadir ve kıymetini bilen yok, belki bilenler vardır. Amma yarım saate gelinecek bir yolu böyle balık istifi misali bir seyahatle bir saat bir çeyrekte gelirsen tabii buraya kimse rağbet etmez. Sonra bu kasabada bir tek otel bulamazsınız. Evvelâ kaymak gibi bir yol sonra seyyahların eyice istirahat edeceği oteller olsa belki buraya rağbet edenler çoğalır.Böyle tabii güzelliğe, iyi hava, hafif ve buz gibi sulara mazhar olan bu cennet gibi yerin böyle bakımsız kalmasına doğrusu acıdım. Ve içimden Bizans İmparatorları’na gıpta ettim. Onlar demek bizden de akıllı imişler. Bir zamanlar Kemalpaşa kazasında 107 bin dönümden fazla bağ vardı. O vakitler yalnız bu kaza ve köyleri 6.000 ton üzüm istihsal ederdi. Fakat üzümün para etmemesi bir çok bağların -bizim bağ gibikurumasına, sökülüp yerine kiraz ağacı dikilmesine veya tarla yapılmasına sebep olmuş, üzümcülük gün geçtikçe inhitata başlamıştır.Eskiden 77
bin zeytin ağacı bulunan bu kasabada şimdi ancak halkının iaşesine yetecek kadar zeytin kalmıştır. 140 bin kiloya yakın tütün zer’iyatı da hemen hiç denecek hale düşmüştür. Bu vaziyet devam eder ve iktisadî şartlar düzelmez ise bir gün bu kazanın bir köy haline ineceğini teessürle müşahede edeceğiz. Kemalpaşa kazasında arsenik, gümüş ve altın madenleri de vardır. 47 bin kilometre murabbaını bulan ormanları çok zengindir. Arazisinin genişliği 440 bin kilo metre murabbaını bulur. 1934 senesinden evvel 21.969 nüfus vardı. Bu gün 18.000 nüfusu zor bulur. Bu da gün geçtikçe inhitata doğru yürüdüğüne alâmetti. Vakit öğle olmuştu. Kalktık, İzmir’den gelip Kemalpaşa’dan Turgutlu kasabasına giden yol üzerinde durak yeri olan ve önünden bol bir su akan bir kahvenin iri kayın ağacı altında oturduk. Suların şırıltısı hafif ve serin bir havanın gönülleri açan ferahlığı içinde bir öğle taamı yaptık. Kahvelerimizi içtikten sonra bağı görmek üzere yola çıktık. Hemen kahvenin yanından aşağı doğru inen, iki arabanın yan yana geçebileceği taşlıklı bir yola sapmıştık. Bu yolun adı da Taşlı Yol imiş. Bir çok defalar yolun taşları belediye tarafından temizlenmekte ise de birden biter gibi daima buradan taş çıkarmış. Yolun iki tarafında envai çeşit meyve ağaçları vardı. Hendek kenarlarına da kavak ağaçları dikilmişti. İki taraf bağ ve kirazlıktı. Biz de güneşin yakıcı olmasına rağmen bu ağaçların gölgesi altında serince ilerliyor, sol tarafımızdaki bir hendek içinden akan bol bir suyun şırıltısını işidiyorduk. Hasan Bey’le görüşe görüşe bağa geldik ve bağın perişan halini gördük. Cidden adam boyu otlar her tarafı kaplamıştı. Gördüğümüz yer bir
bağ değil, münbit ve sulak bir topraktan fışkıran çalılar ve tikenlerle dolu bir fundalıktı. Mevkii iyice gördükten sonra döndük. Yolda buranın satılması veya imârı hakkında fikir ve mütaâlalar beyan ederek kasabaya avdet ettik. Ben kasabayı gezmek ve halkla tanışarak dertleşmek üzere çarşıya çıktım. Arkadaşım da akşam buluşmak üzere dairesine gitti.” İkinci Evliya Çelebi’nin “İzmir’e Seyahat” adlı kitabının 77. ve 86. sayfaları arasında yer alan yer alan, Kemalpaşa gezisine ilişkin yazdıkları burada sona eriyor. Yazar, serinin ilk kitabı olarak yazdığı ve iki ayrı matbaada bastırmak zorunda kaldığını söylediği “İzmir’e Seyahat”in ardından bu seyahat serisini dört kitapta tamamlamayı ya da sürdürmeyi planlamış. Bunu, kitabın sonuna koyduğu nottan öğrenebiliyoruz.
İkinci Evliya Çelebi, serinin ikinci ve üçüncü kitabının ara başlıklarını, dördüncü kitabının ise ana konusunu okuyucusuna, ilk kitabın sonunda duyurmuş. İkinci kitapta, ilk iki başlık olarak “Kemalpaşalıların dertleri” ve “Bugünkü Kemalpaşa kazası” adlı bölümleri yazmayı tasarlamış. Hatta belki yazmış bile olabilir. Ancak, yaptığım tüm araştırmalar sonucunda bu serinin ikinci kitabının basılmış olduğuna ilişkin herhangi bir kayda ve ize ne yazık ki rastlamadım. Hiç şüphesiz İkinci Evliya Çelebi’nin, Kemalpaşa hakkında yazdıkları, Kemalpaşa’nın yakın dönemdeki tarihini ve yeni kimliğini yansıtması açısından bize önemli veriler sunabilirdi. Sunabilirdi ancak Kemalpaşa ve yakın bölgesi tarihini aydınlatacak, bu kitap ve benzeri vesikalar ne yazık ki günümüze ulaşamamıştır.
KEMALPAŞA Aktüel
63