Solarex İstanbul’da dünya buluşuyor!
4
10
Elektrik enerjisini hayatın içine taşı
20
Dünyanın en büyük güneş enerjili stadyum projesi
46
Türkiye güneş enerjisinde bölgesel güç olabilir projesi
51
Japonya golf sahalarına dev güneş panelleri
60
60 TKDK’dan yenilenebilir enerjiye
İMTİYAZ SAHİBİ İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK İÇ VE DIŞ TİC.LTD.ŞTİ. HÜSEYİN FERRUH IŞIK GENEL MÜDÜR / GENERAL MANAGER
MEHMET SÖZTUTAN mehmet.soztutan@img.com SORUMLU MÜDÜR CÜNEYT AKTÜRK cuneyt.akturk@img.com.tr EDİTÖR SİMGE GÜNDÜZ simge.gunduz@img.com.tr ART DİREKTÖR İSMAİL GÜRBÜZ ismail.gurbuz@img.com.tr
CONSEPT TASARIM SAMİ AKTAŞ sami.aktas@img.com.tr
ABONE İSMAİL ÖZÇELİK ismail.ozcelik@img.com.tr
REKLAM MÜDÜRÜ YASEMİN ALBAYRAK yasemin.albayrak@ img.com.tr
CTP - BASKI İHLAS GAZETECİLİK A.Ş. 29 Ekim Cad. No: 11 A/41 34530 Yenibosna / İSTANBUL +212 454 30 00
KURUMSAL İLETİŞİM MÜDÜRÜ EBRU PEKEL ebru.pekel@ img.com.tr DIŞ İLİŞKİLER HAKAN KURT hakan.kurt@ img.com.tr MUHASEBE VE FİNANS MÜDÜRÜ Mustafa Aktaş mustafa.aktas@img.com.tr
ADRES Polat İş Merkezi | Evren Mah. Bahar Cad. No:1 K:4 34197 Güneşli- Bağcılar | Istanbul | Turkey Tel: +90 212 604 50 50 | Fax: +90 212 604 50 51 www.solarexmagazine.com. e-mail: yasemin.albayrak@img.com.tr Solarex Magazine yer alan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu reklam verene aittir. Solarex Magazine’nin bütün yayın hakları İSTMAG Magazin San. ve Tic. A.Ş.’ye aittir. İki ayda bir yayınlanır.Yazılar kaynak
Temiz, çevre dostu, yenilenebilir enerji kaynağı “Güneş” Sürekli artan enerji ihtiyacını karşılamada içerisinde yüzde 300’den fazla artacağı tahmin ediliyor. Rapora göre, mevcut kaynakların yetersiz kalması söz konusu kurulu güç, 2019 yılında 540 gigavata ulaşacak. sonucu alternatif enerji kaynaklarını Çin, Japonya ve ABD en güçlü üç fotovoltaik piyasası olarak bulma ve geliştirme çalışmaları her geçen görülürken, Avrupa’da panel kurulumunda ilk üç ülke Almanya, gün hız kazanıyor. İklim değişikliğinin sebep İtalya ve Fransa olarak sıralandı. 28 gigavat ile Çin güneş olduğu zararlar, enerji üretim ve tüketiminden enerjisi kurulu gücünde başı çekerken, Çin’i, 23 gigavat ile kaynaklanan çevre tahribatının her geçen gün Japonya ve 19 gigavat ile Amerika Birleşik Devletleri izliyor. artması, alternatif enerji kaynaklarına yönelimimizi Türkiye’nin mevcut potansiyelinin oldukça altında olduğu arttırıyor. Bu nedenle Güneş enerjisi; potansiyeli, değerlendirilirken, sektörün asıl gelişiminin ise 2015 yılından kullanım kolaylığı, temizliği, yenilenebilirliği ve çevre sonra olması bekleniyor. dostu olması gibi nedenler ile diğer yenilenebilir enerji Ülkemizde büyük potansiyele sahip jeotermal, rüzgâr kaynaklarına göre daha kolay bir şekilde elde edilebililen ve güneş gibi yerli kaynaklarımız, enerji ihtiyacının bir alternatif kaynak olarak karşımıza çıkıyor. önemli bir kısmını karşılayabilecek durumda. Bizde Türkiye’nin güneş enerji potansiyelini kullanma derecesi ise Solarex Magazine olarak bu potansiyeli siz değerli her geçen gün artıyor. Türkiye Elektrik İletim AŞ’nin (TEİAŞ) okuyucularımız için sayfalarımıza taşımaya verilerine göre, Lisanssız güneş santrallerinin sayısı 2014 Aralık ayı devam edeceğiz. sonu itibarıyle 112 iken, bu rakam yılın ilk ayında 123 adet artarak Gelecek sayımızda görüşmek üzere. Temmuz ayı sonu itibariyle 235’e yükseldi. Lisanssız güneş enerjisi Bol güneşli günler Türkiye’nin olsun. santrallerinin toplam kurulu gücü ise 102,2 MW’lık yeni kurulu güç ilavesiyle 40,2 megavattan 142,4 megavata yükseldi. Avrupa Simge Gündüz Fotovoltaik Endüstrisinin (EPIA) raporuna göre ise, güneş
REKLAM İNDEKSİ
enerjisi kurulu gücü, 2019 yılına kadar dünya genelinde 540 gigavat olması bekleniyor. Küresel Güneş Enerjisi Piyasası Raporunda, dünya genelinde güneş paneli kurulu gücü 178 gigavat iken, bunun beş yıl
ALKA GROUP ............................25
SOLAREX 2016.........................43
BAŞOĞLU KABLO ...................... 9 HES KABLO ............................. 15 İHLAS VAKFI ............................. 63
PHOENİX................ Ö.K.İ - 1.Sayfa
VİCTRON ENERGY.....................19
MEYTEK ...................................A.K SOLAREX..................................A.K.
ZAFER AKÜ ............................ Ö.K
Fuar
Solarex İstanbul’da dünya buluşuyor! Yenilenebilir Bir Dünya İçin Solarex İstanbul, 7 – 9 Nisan 2016 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde dokuzuncu kez sektöre kapılarını açacak…
Türkiye’de 2008 yılından itibaren her yıl düzenli olarak gerçekleştirilen Solarex İstanbul Fuarı, kamu, özel sektör, akademik isimler ve finans dünyasının profesyonellerini yeniden bir araya getiriyor. İstanbul Fuar Merkezi’nin 9-10 ve 11. Salonlarında gerçekleşecek olan fuar, güneş enerjisi sektörünün en istikrarlı organizasyonları arasında anılıyor. Üç gün boyunca yerli ve yabancı ziyaretçilerini ağırlayacak olan fuar, güneş enerjisi sektörüne yönelik seminer ve panellere ev sahipliği yapacak. Seminerler, her yıl olduğu gibi önümüzdeki yıl da tüm ziyaretçilere açık olacak ve ücretsiz olarak takip edilebilecek. Bu yıl sekizincisi düzenlenen Solarex İstanbul 2015 Güneş Enerjisi ve Teknolojileri Fuarı başarılı bir şekilde gerçekleştirildi. Açılışını Türkiye Cumhuriyeti Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ve Gürcistan Enerji Bakanı Kakha Kaladze’nin yaptığı fuarda güneş enerjisi sektöründeki üreticiler, tüketiciler, yurtiçi ve yurt dışı temsilcileri ile sektörün tüm mensupları bir araya geldi. Güneş enerji sektörünün en büyük fuar organizasyonu olan Solarex İstanbul 2015’e 17 ülkeden 163’ü yurtiçi 91’i yurt dışı olmak üzere toplamda 254 firma katılım gösterdi. Fuar üç gün boyunca yerli ve yabancı 18 bin 731 kişiyi ağırladı. Başta Almanya ve Fransa olmak üzere Amerika Birleşik Devletleri, Birleşik Arap Emirlikleri, Bulgaristan, Çin, Fas, İngiltere, İspanya, İsrail, İsviçre, İtalya, Lüksemburg, Pakistan, Portekiz, Romanya ve Tayvan olmak üzere Solarex İstanbul 2015 Fuarı’nda toplamda 17 ülkeden katılımcı ve ziyaretçiler yer aldı.
Temmuz - Ağustos 2015
4
Bol Güneşli Etkinlikler… Güneş Enerjisi ve Teknolojileri Fuarı, planlanan etkinlikleri ile hem katılımcı firmalara hem de ziyaretçilerine yenilenebilir enerjinin önemini anlatmayı hedefliyor. Sempozyumların yanı sıra firma konferanslarının düzenlendiği fuarda, ziyaretçilerin de katılım göstereceği şekilde planlanan çok sayıda farklı etkinliklerden oluşuyor. Özellikle renkli seminerler gerçekleştirilecek fuarda, sektörün öncü kuruluşları verecekleri konferanslar ile sektörü aydınlatacak. Konusunda Türkiye’nin ilk ve tek ihtisas fuarı olan Solarex İstanbul Uluslararası Güneş Enerjisi ve Teknolojileri Fuarı Türkiye’nin güneş enerjisi alanında üretim merkezi olma yolunda büyük adımlar atmasına ev sahipliği yapıyor. Bu yıl birçok firmanın birleşmesine, yeni iş ortakları bulmasına, önemli anlaşmalar imzalanmasına da sahne olan fuar her yıl gerek katılımcı gerekse ziyaretçileri ile Güneş Enerji Sektörü’ne dair bilincin ve ilginin artmasına da vesile oluyor.
Dünyanın gözü, Solarex İstanbul Fuarı’nda Ülkemizin ilk ve tek güneş enerjisi konulu fuarı olan Güneş Enerjisi ve Teknolojileri Fuarı “Solarex İstanbul”, Türkiye’nin güneş enerjisi alanında üretim merkezi olması yolunda büyük adımlar atmasına fırsat tanıyan bir fuardır. Güneş enerjisi alanında dünyadaki son teknolojilerin ve Türkiye’de üretilen yeni ürünlerin bir arada sunulduğu ticari bir platform olan “Uluslararası Güneş Enerjisi ve Teknolojileri Fuarı” sektörün lider firmalarının ve temsilcilerinin buluştuğu bir organizasyon olma özelliğine sahiptir. Avrupa’nın
en güneşli ülkelerinden biri olarak kabul edilen Türkiye’de bu konuya yoğunlaşan bir fuarın olması, dünya çapında tanınmış ve Türkiye’de yatırım yapmaya gönüllü çok sayıda dünya markası tarafından da yoğun bir ilgi ile karşılanmaktadır. Güneşlenme alanı oldukça yüksek olan ülkemiz, bu coğrafi özelliği avantaja dönüştürme konusunda en büyük desteği “Solarex İstanbul” fuarı ile almaktadır. Türkiye’de hızla gelişen bir katılımcı kitlesine doğru giden, Ortadoğu ve Asya pazarları için oldukça dikkat çekici olan, “Solarex İstanbul”, planlanan seminerleri ile hem katılımcı firmalara hem de ziyaretçilerine temiz enerjinin önemini anlatmayı hedeflemektedir. Fuar, sempozyumlar ve firma konferanslarının yanı sıra ziyaretçilerin de katılım göstereceği şekilde planlanan çok sayıda farklı etkinlikten oluşmaktadır. Özellikle finansman, yatırım ve üretim konularında seminerler gerçekleştirilen fuarda, sektörün öncü kuruluşları da verdikleri seminerler ile sektörü aydınlatmaktadır. Dünya güneş enerjisi sektörünün ceoları, üst düzey yöneticileri, satınalma müdürleri, üreticiler, tüketiciler, akademisyenler, öğrenciler ile güneş enerjisi sektörünün yurt içi ve yurt dışı temsilcilerinin yer aldığı fuarda sektörün tüm mensupları bir araya gelmektedir.
Yenilenebilir bir dünya için, “Solarex İstanbul” Pek çok Avrupa ülkesinin kalkınmasına zemin oluşturan güneş enerjisi sektörü, ülkemizde de gelişimini her geçen gün sürdürmektedir. Enerji, çevre ve tasarruf kavramlarının önemini kamuoyuna duyuran fuar, sektör temsilcilerinin güneş enerjisini kullanarak yüksek teknolojiler geliştirdikleri ve bu teknolojilerini sergiledikleri bir platform konumuna gelmiştir. Güneş Enerjisi Fuarı Solarex İstanbul, gelecek senelerde en hızlı gelişen sektörlerden biri olacağının sinyallerini vermektedir. Türkiye, solar termal (güneşle su ısıtma) konusunda dünya liderlerinden biridir, aynı başarıyı güneş elektriği sektöründe de göstermektedir. Güneş paneli üretimi ve yan sanayi alanları (kablo, konnektör, ayak, cam, inverter vs) konusunda gerekli desteklerle yapılacak üretim, önümüzdeki yıllarda, hem ülkemizde değerlendirilecek hem de güneşi bol bölge ülkelerine ihraç edilecektir. Solarex İstanbul, fuar olmanın ötesinde seminerleriyle ve panelleriyle de oldukça yoğun geçen bir organizasyondur. Her yıl olduğu gibi, Solarex İstanbul 2016’da da yoğun bir seminer
programı gerçekleştirilecektir. Dünyada önemi ve gerekliliği artarak yaygınlaşan alternatif enerji kaynaklarından güneş enerjisi sektörü Avrupa’nın en güneşli ülkelerinden biri olarak kabul edilen Türkiye’de bu konuya yoğunlaşan bir fuarın olması, Dünya çapında tanınmış ve Türkiye’de yatırım yapmaya gönüllü bir çok dünya markası tarafından da yoğun bir ilgiyle karşılanıyor. Enerji sektöründen gelen beklentiler ve Voli Fuar’ın bu beklentilere cevap verebilecek niteliklere sahip olması dolayısıyla, Solarex İstanbul, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın destekleri ve sektör tarafından büyük bir mutlulukla sahiplenilmiş ve fuar büyük başarı elde etmiştir.
SOLAREX 2015’DEN NOTLAR… Katılımcı firmaların kalitelerini artırma, marka olma, yeni pazarlarla tanışma yönündeki istekleri, Voli Fuarın fuar düzenleme konusunda gösterdiği başarılar ile birleşmiştir. • 8. Uluslararası Güneş Enerjisi ve Teknolojileri Fuarı, 18.000 metrekarelik kapalı alanda gerçekleştirildi. • Fuar hazırlık süresince, sektörle ilgili pek çok araştırma yapıldı ve 300 bin adet davetiye basılarak ilgililere ulaştırıldı. • Fuar, etkin tanıtım sayesinde, çok geniş bir ziyaretçi profili oluşturmayı başarmıştır ve birbirinden farklı çok sayıda sektörün mensuplarını ağırlamıştır. • 8. Uluslararası Güneş Enerjisi ve Teknolojileri Fuarı Solarex İstanbul, 163’ü yerli, 91’i yabancı olmak üzere, toplam 254 katılımcının iştirak ettiği bir fuar olmuştur. • Ulusal ve yerel tüm TV, radyo, gazete, dergi ve sektörel yayınlar, fuar öncesinde ve fuar süresince fuarı yakından takip ettiler. • Ortadoğu ve Arap ülkelerinden özel olarak getirilen üst düzey alım heyeti, üç gün boyunca fuarı gezdi ve önemli anlaşmalara imza atıldı. • 2008 yılından itibaren her yıl düzenlenen en istikrarlı ve en güvenilir etkinlik olan Solarex İstanbul, bu yıl 9’uncu kez güneş enerjisi sektörünün devlerini ağırlamaya hazırlanıyor.
Temmuz - Ağustos 2015
5
Sektör
Baymak ve Şekerbank çatılara güneş enerjisi paneli kuracak Finansmanı Şekerbank, kurulumu ise Baymak tarafından gerçekleştirilecek sistemler sayesinde 3 kW’lık sistemi evine kuran bir aile, kalan 24 yıl boyunca bedava elektrik kullanacak, tüketimden arta kalını da devlete satabilecek
Baymak Genel Müdürü Ender Çolak - Şekerbank Perakende Bankacılık Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Ertürk
Yenilenebilir enerji alanında Baymak ile iş birliğine giden Şekerbank, ev ve iş yerinde güneş enerjisiyle elektrik üretmek isteyenlere 50 milyon lira finansman desteği sağlıyor. Güneş enerjisine geçiş yapmak isteyen apartman ve işletmeler, 60 aya varan vade ve yüzde 1’in altındaki faiz oranlarıyla Şekerbank’ın sunduğu EKOkredi’den faydalanabilecek. İş birliği kapsamında 2017’ye kadar üretilecek 30 megavatlık elektrik ile orta büyüklükteki 3 kentin yıllık elektrik tüketimi kadar enerji, güneşten sağlanmış olacak. Baymak Genel Müdürü Ender Çolak, güneşten elektrik üreten fotovaoltaik sistemin kısa sürede kendini amorti ettiğini belirterek, “Bu enerjiyi elde etmek için kurulacak sistem ile güneşten yaklaşık 6,5 megavat saat (MWh) üretim yapılacak ve ortalama 6 yılda bu sistem kendini amorti edecektir. Dolayısıyla 3 kW’lık sistemi evine kuran bir aile, kalan 24 yıl boyunca bedava elektrik kullanacak ve tüketiminden artanı devlete satabilecektir. Baymak olarak, bu sistemi hem bayilerimize hem de proje ortaklarımıza daha iyi anlatabilmek için eğitimlerimizi sürdürüyoruz. İzmir, Manisa, Aydın, Antalya, Adana, Konya, Kayseri ve Ankara’nın da aralarında bulunduğu 23 ilden gelen katılımcılar, güneş enerjisinden elektrik enerjisi üretme sürecine canlı tanık oldular” dedi. Baymak olarak Türkiye’de çatı üstü kurulumunu
Temmuz - Ağustos 2015
6
en yaygın yapan firma olduklarını dikkat çeken Çolak, sözlerini şöyle sürdürdü: “2017 yılına kadar 100 MW olması öngörülen çatı üstü kurulumlarının yüzde 30’unu, yani 30 MW’ını Baymak olarak kurmayı hedefliyoruz. Temelde hedefimiz KOBİ’ler, apartmanlar ve villalar. Çalışmalarımızın sonunda tüketicimize piyasada olmayan 7 farklı paket ve Şekerbank gibi güvenilir bir finansman desteğiyle çok uygun krediler sunduk.”
420 lira taksitle güneş paneli Şekerbank Perakende Bankacılık Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Ertürk, iş birliği kapsamında bireysel müşteriler ve işletmelere masrafsız olarak 60 aya varan vadelerle güneş enerjisi kredisi sunduklarını ifade ederek, güneş panellerine 60 ay vadede 420 liradan başlayan taksitlerle sahip olunabildiğini söyledi. Ertürk, “Türkiye genelindeki 300’ü aşkın şubemiz ve 1.000’e yakın Baymak bayisi ile 2017 yılına kadar 3.300 konut ve işyerini enerji sistemleriyle tanıştırmayı, 50 milyon TL finansman sağlamayı ve 30 MW’lik güneş enerjisi sistemi kurulumu hedefliyoruz. Böylece, her yıl elde edilecek 65.7 milyon kWh enerji tasarrufu sayesinde, kurulacak sistemler belli bir süre sonra yatırım bedelini karşılayacak, aile ve işletmeler elektrik faturasına veda ederek temiz enerji kullanabilecekler” diye konuştu.
Sektör
Baymak’tan Kıbrıs’ın en büyük güneş kolektörü Baymak, Elexus Hotel Resort Casino’ya 640 adet güneş kolektörü uygulaması gerçekleştirdi Isıtma ve soğutma ürünleriyle enerji verimliliğini her zaman ön planda tutan Baymak, Güneş enerji sistemlerindeki uygulamalarına her geçen gün bir yenisini ekliyor. Güneş kolektörleriyle Türkiye’nin pek çok yerinde uygulamalar yapan marka bu kez Kıbrıs’ta yer alan Elexus Hotel Resort Casino için 640 adet güneş kolektörü kurulumu yaparak Kıbrıs’ın en büyük güneş kolektörü kurulumuna imza attı. Baymak Kıbrıs Bayisi Elparts Enterprises ve Antalya Eşer Mühendislik tarafından gerçekleştirilen uygulama sonrası Kıbrıs’ın gözde oteli Elexus Hotel Resort Casino, temiz enerjiden yararlanarak sıcak suyunu elde etmiş olacak.
Uygulanan güneş kolektörlerinin toplamı 7 adet basketbol sahasına eşit 640 adet güneş kolektörü kurulumu sayesinde yıllık 272 bin metreküp LPG, 70 bin liralık da elektrik tasarrufu sağlanmış olacak. Bu sayede sistem kendini 7 ay gibi kısa bir sürede amorti etmiş ve güneş kolektörleri sayesinde doğaya 300 ton karbondioksit salınımı da engellenmiş olacak. Sistem, otelin toplam sıcak su ihtiyacını yaz döneminde ilave herhangi bir enerji kaynağına ihtiyaç olmadan karşılamak, kış aylarında ise ön ısıtmasını yapmak amacı ile kuruldu. Neredeyse 7 adet basketbol sahası büyüklüğünde, 2940 metrekare alana kurulan 640 adet güneş kolektörü ile kullanım sıcak suyu için gerekli ısı ihtiyacının ortalama olarak yüzde 60’ı bu sistemden karşılanacak. Proje günde yaklaşık olarak 130 metreküp sıcak su üretilmek üzere tasarlanmıştır. Yaz aylarında sistem verimliliği yüzde 80-90 civarında, kış aylarında ise yüzde 40-50 arasında değişmektedir.
Temmuz - Ağustos 2015
7
Fuar
Trakya Cam, Intersolar 2015 Fuarı’nda Türkiye’nin lider Avrupa’nın ikinci büyük düzcam üreticisi Trakya Cam, 10-12 Haziran 2015 tarihleri arasında Münih’te düzenlenen dünyanın en büyük güneş enerjisi teknolojisi fuarı İntersolar 2015’e katıldı
Şişecam Topluluğu şirketlerinden düzcam alanında faaliyet gösteren Trakya Cam Sanayii A.Ş. 10-12 Haziran 2015 tarihleri arasında Almanya’nın Münih kentinde düzenlenen Intersolar 2015 Fuarı’nda ziyaretçilerin yoğun ilgisiyle karşılaştı. Trakya Cam, fuar merkezinde kurulan standında, katılımcılara güneş enerjisi sistemlerinde kullanılmak üzere geliştirdiği yüksek performanslı enerji camlarıyla ilgili bilgi verdi. Bine yakın firmanın katıldığı yaklaşık 80 bin metrekare alana kurulu fuarı 140 ülkeden yaklaşık 40 bin kişi
Temmuz - Ağustos 2015
8
ziyaret etti. Trakya Cam, güneş pilleri (fotovoltaik panel) ve güneş kolektörü üreticilerine yüksek geçirgenliğe sahip, düşük demirli ve temperli buzlu camlarını ‘TRC Durasolar P+’ markasıyla sunuyor. Durasolar P+ camlar, güneş enerjisi sistemlerinin performansında maksimum verimlilik sağlıyor. Cam üzerine yapılan özel antireflektif kaplamalar konusunda Ar-Ge çalışmalarıyla sürekli teknoloji geliştiren Trakya Cam, sektördeki yeni gelişmelere öncülük etmeye devam ediyor.
Sektör
Elektrik enerjisini hayatın içine taşı Meytek Enerji PROFSOLAR® sürdürülebilir PV panel sistemleriyle, 1-2 kW’tan 40-50MW’a kadar kurulum yapıyor
Meytek Group Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Yücel Enerjinin verimli kullanılması, son zamanlarda pek çok duyarlı firmanın üzerinde durduğu, aynı zamanda bireysel olarak da desteklenen konuların en başında gelmektedir. Çevreyi koruma farkındalığıyla hareketlenen süreç, üretim maliyetlerinin dünya ekonomisine bağlantılı olarak artmasıyla, koşulsuz bir gereklilik haline dönüşmüştür. Kurulduğu yıldan bu yana enerjiyi verimli kullanan sistemler üzerine çalışan Meytek Group, bu koşullarda çalışmalarını hızlandırarak, yeni teknoloji takipçiliğini enerji sistemleri üzerine yoğunlaştırmıştır. Ve artık Türk Alman teknolojik işbirliği ile kurduğu “Meytek Enerji” PROFSOLAR® marka ve lisansıyla da sektörü desteklemeyi hedeflemektedir. Sıradan sistemlerle oranla %20 daha fazla enerji performans garantisi verdiklerini söyleyen Meytek Group Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Yücel geliştirdikleri ürün yelpazesi içerisinde yer alan üçü bir arada hibrit sistemleri ile düşük maliyetli, yenilikçi; “Bedava elektrik ve sıcak su üretim” ürünlerini yatırımcılarla buluşturduklarını belirtiyor.
sektör temsilcilerinin yenilenebilir enerji kaynaklarına olan ilgilerinin artması, bizler gibi teknoloji geliştiren firmaları heyecanlandırıyor. Meytek Group çatısı altında yenilenebilir enerji sistemleri Meytek Enerji A.Ş. olarak da kendimizi “elektrik enerjisi”ni hayatın tam da içine taşımak konusunda geliştiriyoruz. PROFSOLAR® markamızla fotovoltaik panel sektöründe faaliyet gösteriyor, PV panel güneş enerji sistemlerimizle hem insan hayatını kolaylaştırıyor hem de çevre dostu teknolojilerimizle doğayı koruyoruz. Bunun yanı sıra geliştirdiğimiz yelpaze içerisinde yer alan üçü bir arada hibrit sistemlerimizle, düşük maliyetli, yenilikçi, “bedava elektrik ve sıcak su üretim” ürünümüzü yatırımcılarımızla buluşturuyoruz. Gerek enerji kaynaklarının kısıtlı kullanımı gerekse iklimsel kontrolün sağlanması ve elbette ki milli gelire fayda sağlanması adına Fotovoltaik enerjinin bir gereklilik olduğuna inanıyoruz. Çalışmalarımızı da bu yönde sürdürüyoruz.
2015 yılı Firmanız ve sektör açısından nasıl geçiyor? Firmanızın yenilenebilir ve temiz enerji alanındaki çalışmaları ve projelerinden bahseder misiniz?
• Proje Planlama, • Arazi kriterleri belirleme ve seçimi, • Kanuni izinler ve lisans alma, • Mühendislik,
Pekçok alanda hizmet sunan ya da üretim gerçekleştiren farklı
Temmuz - Ağustos 2015
10
Anahtar Teslimi Projelerimizi;
• Kurulum, • İşletme ve bakım gibi başlıklarda topluyoruz.
Güneş Enerjisi Sistem Uygulamalarımızı ise; • Şebekeye bağlı (on-grid) sistemler, • Şebekeden bağımsız (off-grid) sistemler, • Güneş Enerjili sulama sistemleri, • Güneş Enerjili soğutma depoları, • GSM İstasyonları olarak belirliyoruz.
Güneş enerji sistemlerinde teknolojinin gelişmesi sektöre ne gibi avantajlar sağladı? Öncelikle Türkiye gibi güneşi bol bir coğrafyada enerjinin %75’inin yurt dışından sağlanıyor olmasını büyük bir gelir kaybı olarak görmekteyiz. Ülke olarak, PV panel teknolojisi ile elde edilebilecek potansiyelin %1’ini bile kullanamıyor olmamız gibi bir gerçekle karşı karşıyayız. Buna bir de CO2 karbon salınımı ile çevreye verilen zararlar eklenince, geleceğin ne denli tehlike altında olduğunu görmemezlikten gelmek mümkün değil. İşte biz, tam da bu noktada Meytek Enerji olarak sunduğumuz PROFSOLAR® sürdürülebilir PV panellerimizle sistemleriyle, 1-2 kW’tan 40-50MW’a kadar kurulum yapabiliyoruz. Sıradan sistemlerle oranla %20 daha fazla performans garantisi veriyoruz. Sadece güneş ile bağlantılı olarak değil, uyguladığımız yüksek teknoloji ve akıllı bileşenlerin sayesinde, kapalı havalarda veya şebeke enerjisinin olmadığı zamanlarda sistemin stokladığı fazla enerji ile tüm projenin verimliliğini koruyoruz. Öte yandan fizibilite çalışmalarımızla geliştirdiğimiz uygulama projeleri; maliyet, karlılık ve güneş potansiyelinin değerlendirilmesi anlamında kullanıcı dostu bir performans sergilemekte. Dolayısıyla güneş enerji sistemlerinde teknolojinin gelişmesi, hem sektörel bazda hem de insan yaşamı anlamında artı değer yaratmakta. Bunun da önümüzdeki yıllar
içerisinde artarak devam edeceğine inanmaktayız.
Güneş enerjisi yatırımlarında sağlanan teşvik ve destekler yeterli mi? Ülkemizde şu anda devletin de ilgili kurumları güneş enerjisini destekleyerek, lisanssız elektrik yasası kapsamında çok yönlü çalışmalarını sürdürmekte. Kurulu gücü azami 1MW’e olan yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı tesislerde üretim yapacak gerçek veya tüzel kişilerin lisans alma ve şirket kurma yükümlülüğünden muaf tutulacağı yönünde bir karar verilmiş durumda. Şu an için bu yeterli gibi görünse de toplumsal bilinçlenme çok daha üst seviyeye taşındığında, bu konuda yeniden bir düzenlenme yapılması gerektiği inancındayız.
Güneşin değerini ve ülkemizdeki potansiyelini ne kadar biliyoruz? Bu konularda size göre nasıl bir politika uygulanmalı ve ne tür sosyal sorumluluk faaliyetleri gerçekleştirilmeli? Başta da belirttiğimiz gibi ülkemizdeki potansiyelin %1’ini bile kullanmıyoruz. Ancak son yıllarda bu konudaki farkındalık artmış durumda. Dolayısıyla da alternatif enerji kullanımlarına yönelik çalışmalar sınırlı da olsa başladı. Fakat devlet desteği ile kamusal bilinçlendirmenin arttırılması, üreticilerin teşvik oranlarının arttırılması çalışmaları ne yazık ki yeterli düzeyde değil. Bu nedenle de biz Meytek Enerji olarak bu konuda her gittiğimiz fuarda, her katıldığımız etkinlikte, öğrencilerle bir araya geldiğimiz seminerlerde öncülük etmeye çalışıyoruz. Özellikle turizm tesislerinin, kamu kurum ve kuruluşlarının, özel şirketlerin yıllık enerji maliyetlerini hesaplıyoruz. Güneş enerjisi kullanmanın sağlayacağı yüksek karlılık oranını raporlayarak, talep yaratıyoruz. Ancak en büyük hedefimiz, özel konutlarda da güneş enerjisinden elektrik ve sıcak su elde eden üçlü hibrit sistem kullanım yoğunluğunun artarak çoğalmasıdır...
Temmuz - Ağustos 2015
11
Röportaj
GSR Enerji “Sektördeki Yüksek Kalite’’ GSR Enerji Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Bozkurt; “Güneş enerji sektörü önümüzdeki yıllarda ülkemizin en önemli yatırım kaynaklarından birisi olacaktır.”
GSR Enerji, 2010 yılında, enerji sektöründe yerli üretim yapmak amacıyla bir AR-GE ve teknoloji şirketi olarak %100 yerli sermaye ile kurulmuştur. GSR Enerji, güneş enerjisi sektöründe danışmanlık, projelendirme ve anahtar teslimi güneş enerji santralleri kurulumu hizmeti veriyor. 1981 yılından beri en son teknoloji ile tam otomatik üretim prosesleriyle yüksek kalitede ürünleri pazara sunan firmanın Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Bozkurt ile sektöre dair gelişmeler hakkında keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.
2015 yılı Firmanız ve sektör açısından nasıl geçiyor? Firmamız GSR Enerji için 2015 yılının ilk yarısı ağırlıklı olarak, sözleşmeye bağladığımız projelerin tamamlanması ve devreye alınarak yatırımcılara teslimi ile geçti. Projelerin başarıyla devreye
Temmuz - Ağustos 2015
12
alınması ve yatırımcılarına tesliminden sonra da yeni proje görüşmelerini tamamlama aşamasına geldik. 2015’in Firmamız için genel olarak verimli bir yıl olarak geçmekte olduğunu ifade edebiliriz. Sektör açısından ise 2015 yılında henüz beklentileri karşılayacak pazar büyüklüğüne ulaşılamaması temel veri oldu diyebiliriz. Pazarın, sektörün potansiyeline göre daha düşük kapasitede kalmasının önemli nedeni olarak da kamunun özel sektörün çok gerisinde kalması ve özel sektöre adeta frenleyici bir mekanizma olmasını söyleyebiliriz. Sektörümüz için sevindirici gelişme olarak da, yatırım finansmanı konusunda yerli bankalarımızın kaynak yaratmalarını ve proje finansmanlarının sağlanmaya başlamasını ilk sırada sayabiliriz. Bunun dışında TEDAŞ Genel Müdürlüğü bünyesinde GES Proje Müdürlüğünün kurulmasını ve proje onay süresinin makul sürelere çekilmesi yönündeki çalışmaları belirtebiliriz. Ayrıca, toplam 600 MW gücündeki ön lisans yarışmalarının tamamlanması ve bunların orta vadede yatırıma dönüşecek olması da sektörümüz adına sevindirici bir gelişme olmuştur.
Firmanızın yenilenebilir ve temiz enerji alanındaki çalışmaları ve projelerinden bahseder misiniz? Firmamız GSR Enerji, güneş enerjisi sektöründe danışmanlık, projelendirme ve anahtar teslimi güneş enerji santralleri kurulumu hizmeti vermektedir. Ayrıca, saha ve proje geliştirme faaliyetinde bulunmaktayız. 2015 yılı itibariyle altıncı Güneş enerji santrali projemizin TEDAŞ geçici kabulünü de yaptırarak işletmeye almış bulunuyoruz. Sahada, kaliteyi esas alan başarılı uygulamalarımız firmamızı sektörümüzde ‘’Yüksek Kalite’’ bilinirliğiyle ön plana çıkartmış durumdadır.
Türkiye’de Panel ve Hücre alanlarındaki son gelişmeler nelerdir? Güneş paneli ve hücre üretiminde 2012 yılından itibaren sadece ülkemizde değil, tüm dünyada Çinli firmaların büyük ağırlığı olmaya başlamıştır. 2014 yılı sonunda dünyanın 10 büyük panel üreticisinin 7 tanesi Çinli firma olmuştur. Dünyadaki bu durum ülkemize de doğrudan yansımıştır. Yerli panel üreticilerimiz olmasına rağmen, bunların hücre tedarikinde dışa bağımlı olmaları ve üretim ölçeğinin küçük olması nedeniyle Çinli firmalarla fiyat rekabeti pek mümkün değildir. Ülkemizde kurulan santrallerde kullanılan güneş panelleri neredeyse tamamen ithal ürünlerden oluşmaktadır. Ve bu durum en azından şimdilik bu şekilde sürecek gibi görünmektedir.
Güneş enerji sistemlerinde teknolojinin gelişmesi sektöre ne gibi avantajlar sağladı? Teknolojinin gelişmesi fotovoltaik güneş enerji sektörünü doğrudan etkilemektedir. Güneş panelleri aslında geçmişi çok öncelere dayanan bir teknoloji olmasına rağmen, fiyatlarının çok yüksek olması nedeniyle bundan 30 yıl öncesinde sadece uzaya gönderilen uydularda ve uzay gemilerinde enerji ihtiyacını karşılamak için kullanılabiliyordu. Teknolojinin gelişmesi ve verimlilik artışı ile birlikte güneş enerjisinden elektrik üretimi günümüzün en önemli enerji kaynakları arasında yer almaya başlamıştır. 2013 yılı sonu itibariyle güneş enerji santrallerinden üretilen elektrik dünya tüketiminin yaklaşık % 1’ini karşılama seviyelerine gelmiştir.
Türkiye ve dünyada güneş enerji sektörü nasıl şekilleniyor? Yatırımlar açısından gelecek 5 yılı nasıl değerlendiriyorsunuz? Dünyada bilinen bir gerçek var ki, gelecekte enerji kaynaklarına hâkim olan ülkeler dünyada söz sahibi olan ülkeler olacaklardır. Ucuz enerji kaynaklarına sahip olan ülkeler ise dünyanın lider ülkeleri olma potansiyeline sahip olacaklardır. Bu durum tüm ülkeleri enerji yatırımlarına ve özellikle de, sonsuz enerji kaynağı olan güneş enerji yatırımlarına yönlendirmektedir. Avrupa’da ekonomik küçülmeye bağlı olarak güneş enerji yatırımları da azalmaktadır. Ülkemizin enerji talep artışı ise dünyada ilk sıralarda yer almaktadır. Mevcut enerji yatırımlarımızın 2020 yılına doğru talebi karşılamakta yetersiz kalmaya başlayacağı bilinen bir gerçektir. Bu nedenle, güneş enerji potansiyeli bakımından dünyanın en zengin ülkelerinden olan ülkemiz için GES yatırımları hayati bir önem taşımaktadır. Bu potansiyel zenginliğin ve talep artışının bilincinde olan yerli ve yabancı yatırımcılar ülkemizde GES yatırımı için çaba sarf etmektedir. Özetle diyebiliriz ki; güneş enerji sektörü önümüzdeki yıllarda ülkemizin en önemli yatırım kaynaklarından birisi olacaktır.
Güneş enerjisi yatırımlarında sağlanan teşvik ve destekler yeterli mi? Ülkemizin güneş enerji potansiyelinin yüksekliğini göz önüne alırsak, kurulacak GES’lerin ne kadar karlı yatırımlar olduğu görülecektir. Nitekim mevcut koşullarda yerli ve yabancı yatırımcıların GES yatırımlarına gösterdiği rağbette bunu teyit etmektedir. Devletin sektöre ve yatırımcılara sağlayabileceği en büyük destek ise, bürokrasiyi azaltmak ve izin, onay süreçlerini makul sürelere indirmek olacaktır.
Güneşin değerini ve ülkemizdeki potansiyelini ne kadar biliyoruz? Bu konularda size göre nasıl bir politika uygulanmalı ve ne tür sosyal sorumluluk faaliyetleri gerçekleştirilmeli? Ülkemiz güneş enerjisi potansiyeli bakımından Avrupa’nın en verimli coğrafyalarından birisine sahiptir. Arazi bakımından da,
Temmuz - Ağustos 2015
13
Sektör
geniş yüzölçümümüz ve GES yatırımlarına çok uygun sahalarımız mevcuttur. Diğer tüm parametrelerin de bileşiminden ortaya çok zengin bir kaynak çıkmaktadır. Bu kaynağı işlemek ve ülkemize kazandırmak ancak yakın zamanda gündeme gelmiştir. Sektörün kendi iç dinamikleri ve ülkemizin müteşebbis ruhu bu potansiyeli işlemek konusunda oldukça yeterlidir. Bu zengin potansiyelin gerçeğe dönüştürülmesinde, sektörün ve yatırımcıların önünün açılması ve bürokrasiden kurtarılması en faydalı politika olacaktır.
Artan çevre problemleri ve azalan enerji kaynakları göz önünde bulundurulduğunda yenilenebilir enerji kaynaklarının ülkemizdeki kullanımı için neler yapılabilir? 1997 yılında sanayileşmiş ülkeler tarafından kabul edilen ve
Temmuz - Ağustos 2015
14
bağlayıcı sera gazı salım sınırlama ve azaltım yükümlülükleri getiren Kyoto Protokolüne Türkiye olarak biz de 2009’da yılında taraf olduk. Dolayısıyla ülke olarak bizim de bu konuda uluslararası bir yükümlülüğümüz bulunmaktadır. Hem bu uluslararası yükümlülüğümüz hem de kendi çevremizi korumak için yenilenebilir enerji yatırımları ve özelde GES yatırımları ülkemiz için büyük önem arz etmektedir.
Söyleşimizin sonunda eklemek istediğiniz bir konu, okuyucularımıza ve sektör temsilcilerine vermek istediğiniz bir mesajınız var mı? Firmamız GSR Enerji’ye görüşlerimizi ve düşüncelerimizi sizler aracılığı ile değerli Solarex Magazine okuyucularına iletmek fırsatı verdiğiniz için teşekkür ederiz.
Röportaj
Tesislerin kalitesi ve büyüklüğü artıyor Fronius Satış Müdürü Ömer Kaya; “Enerji sektöründeki zorlulukları aştığımızda Güneş’in kıymetini ve faydalarını Türk halkı daha iyi görecektir.”
Fronius İstanbul Elektronik Tic. Ve Servis Ltd. Şti Satış Müdürü Ömer Kaya
1992 yılından bu yana solar elektronik konusunda hizmet veren Fronius Türkiye yüksek kalitesi, sunduğu teknik destek ve benzersiz Fronius Service Partner Programları ile pazara yönelik teknolojilerini büyük bir titizlikle geliştiriyor, yenilikçi fikirler ve çözümler ortaya koyuyor. Fronius Satış Müdürü Ömer Kaya ile gerçekleştirdiğimiz röportajda 2016 ve 2017 yıllarının şirket için çok daha önemli olacağına dikkat çekiyor.
2015 yılı Firmanız ve sektör açısından nasıl geçiyor? Geçen yılın ikinci yarısından beri bu döneme kadar uzanan zaman diliminde sevindirici haberler alıyoruz. Bunun birkaç nedeni var tabi, birincisi gerçekleşen projeler TEDAŞ tarafından onaylanmış, şebekeye bağlanmış ve artık fatura kesilen sistemler olması. İkinci sebep ise sektörde yaşanan krizler ve dalgalanmalar ardından fiyatların biraz daha stabil olması ve geçmiş yıllara göre daha uygun olmasıdır. Yatırımcı için bugün kazanmak zamanıdır açıkçası. Bu hızla devam edersek eğer gerçekten 5 yıl sonra çok daha farklı şeyler hakkında konuşuyor olacağız. Yapılan tesislerin kalitesi ve büyüklüğü her geçen gün artıyor. Kalite olgusu baştan beri vardı ama şu an reel projelerde bunu görmeye başladık. 2016 ve 2017 yılları bizim için çok daha önemli olacaktır.
Temmuz - Ağustos 2015
16
Firmanızın yenilenebilir ve temiz enerji alanındaki çalışmaları ve projelerinden bahseder misiniz? Firmamız uzun yıllardır temiz enerji üretimi ve tüketimi üzerine Ar-Ge çalışmaları yapıyor. 2014 yılı başı ile de “24 Saat Güneş” vizyonumuzu hayata geçirmeye çalıştık ve şu an itibariyle de bunu başardığımızı söyleyebilirim. Gün içinde güneş enerjisini kullanırken, üretim fazlası elektriği depolayıp akşamları veya elektrik kesintilerinde kullanmak üzere elektrik depolama için ürünlerimiz ve çözümlerimiz mevcuttur. Ayrıca firmamızın 2001 yılından beri geliştirdiği Hidrojen yakıt pilleri de tam bağımsız enerji kullanıcısı olma yönünde ciddi bir adım sayılacaktır.
Türkiye’de Panel ve Hücre alanlarındaki son gelişmeler nelerdir? Güneş enerji sistemlerinde teknolojinin gelişmesi sektöre ne gibi avantajlar sağladı? İlk olarak tabi ki maliyetleri düşürme anlamında çok büyük bir katkısı oldu. 3-4 yıl önce verilen anahtar teslim fiyatlarla bugünün fiyatlarını karşılaştırdığınızda arada ciddi farklar oluştu. Bu da tabi ki verilen teşviklerin azalmasını ve bu sektöründe artık teşviksiz yapılabileceğini gösterdi. Bu durumdan en iyi yararlanan kişi yatırımcı oldu.
Türkiye ve dünyada güneş enerji sektörü nasıl şekilleniyor? Yatırımlar açısından gelecek 5 yılı nasıl değerlendiriyorsunuz? Açıkçası son 5 yılımız hep sancılı geçti, özellikle Türkiye’de daha yeni yeni kurulumlar oluşmaya başladı. Dünya’da da 2010 ve sonrasındaki krizler ve teşvik azalmalarıyla Avrupa Pazarı çöküş içine girdi. Bunun da sektörün geneline olumsuz bir etkisi oldu. Ama bu yıl itibariyle hem Türkiye’de hem de Dünya genelinde kurulum ve elektrik üretim rekorları kırılmaya başlandı. İnanıyorum ki solar enerji sektörü hak ettiği yere artık rahatlıkla ulaşacaktır.
Güneş enerjisi yatırımlarında sağlanan teşvik ve destekler yeterli mi? Bu tarihten 4 sene önce yenilenebilir enerji teşvik rakamları açıklandığında aslında bu sektörde olan veya olmaya çalışan herkes gibi bizde hayal kırıklığına uğradık. Avrupa’da ve diğer büyük pazarlarda bugüne kadar bu sektörün ciddi teşvikler alarak geliştiğini biliyoruz. Gelinen nokta da bugün konuşulan şey teşvik miktarından ziyade bürokratik engellemeler ve zorluklar.
Avrupa’daki birçok ülkenin teşvik rakamları şu an Türkiye’nin sahip olduğu teşviklerden daha azdır. Ama güneş enerjisi projeleri için gerekli izinlerin ve belgelerin hazırlanması ciddi bir zaman kaybına yol açıyor yatırımcı açısından. STK’lar ve özel kuruluşlar bu zorlulukların üstesinden gelmek için uzun zamandan beri çalışıyorlar. Umarım bu zorlulukları aştığımızda Güneş’in kıymetini ve faydalarını Türk halkı daha çok görecektir.
Güneşin değerini ve ülkemizdeki potansiyelini ne kadar biliyoruz? Bu konularda size göre nasıl bir politika uygulanmalı ve ne tür sosyal sorumluluk faaliyetleri gerçekleştirilmeli? Aslında Türk insanı yıllardan beri güneşin değerini ve potansiyeli direk olmasa da dolaylı yollardan kullanıyor. Güneşin en önemli ve en kritik kullanım şekli olan fotovoltaik sistemlerin yaygınlaşması gerekiyor tabi ki. Bunun için özel ve kamu kuruluşları yıllardır bir çaba içerisindeler. Son bir yıl içinde bu uygulamaların artması ise tabi ki şaşırtıcı olmadı. 5 yıldır sektörün içinden biri olarak bunu görmek hepimizi mutlu ediyor. Her türlü olumsuz koşullara rağmen güneş enerjisinden yararlanmak isteyen kişilerin sayısı artıyor. Her ne kadar teşvik az olsa da, her ne kadar yasal prosedürler zorlaştırılsa da Türk insanı Güneş’in değerini biliyor. Kamu kurumlarından başlayarak özel sektörün her bir üyesine bu bağlamda küçükte olsa yatırım teşviki vererek bu uygulamaların sayısını artırabiliriz.
Artan çevre problemleri ve azalan enerji kaynakları göz önünde bulundurulduğunda yenilenebilir enerji kaynaklarının ülkemizdeki kullanımı için neler yapılabilir? İlk başta tabi ki eğitim geliyor. Bilinçli insanlar yetiştirmemiz gerekiyor. Eğitimle beraber somut uygulamaların yaygınlaşması adına kamu kurumlarında bu uygulamaları görmemiz gerekiyor. Güneş enerjisi başta olmak üzere yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılmasını kamu ve özel sektörde teşvik etmeli yetkili merciler. Enerji verimliliği ile ilgili aynı çalışmalar yapılmalıdır.
Söyleşimizin sonunda eklemek istediğiniz bir konu, okuyucularımıza ve sektör temsilcilerine vermek istediğiniz bir mesajınız var mı? Bu imkânı verdiğiniz için çok teşekkür ediyorum. Güzel bol güneşli günler bizlerle olsun.
Temmuz - Ağustos 2015
17
Sektör
Lisanssız elektrikte onaylar hızlanacak TEDAŞ Genel Müdürü Mükremin Çepni, lisanssız güneş santrali onaylarının hızlandırılacağını ve önlerinde biriken dosyaların iki ay içinde eritileceğini açıkladı hale getirdiklerini söyledi. Çepni; “O bölümde, özellikle GES kısmında çalışan toplam 25 arkadaşımızın, hafta sonları dahil, hafta içi de saat 20:00’lere kadar çalışmalarını temin ediyoruz. Yığılmış proje dosyalarının erimesi için büyük gayret sarf ediyorlar. Ve söz konusu yığılma büyük oranda azalmaya başladı. İki ay sonra bu yığılma tamamen bitecek. Proje onay ile tesis kabul kısımlarını birbirinden ayırdık, bağımsızlaştırdık. Bu arada hem genel müdürlükten hem de bölge koordinatörlüklerinden arkadaşlarımızı görevlendirdik. Bölge koordinatörlüklerinden kabul yapılabiliyor. En geç bir hafta içinde kabule gidiyor arkadaşlarımız. Hatta talep alıp ertesi gün de kabule gittiğimiz oluyor” diye konuştu.
Özberk: GÜNDER sektöre öncülük ediyor
Türkiye’deki lisanssız elektrik üretim tesislerinin sayısı 180’i aşarken, toplam kurulu güç 115 MW’yi buldu. Enerji Günlüğü ’nün Türkiye Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi verilerinden derlediği bilgilere göre, lisanssız elektrik üretim tesislerinin sayısı ve kurulu gücü giderek artıyor. Halen 180 adet lisanssız üretim tesisi kabul alarak üretim yapmaya başlamış durumda. Bu tesislerin toplam kurulu gücü ise 115.8 MW düzeyinde.
GES’ler önde Lisanssız elektrik üretiminde hem başvuru adedi hem de kurulu güç açısından güneşe dayalı tesisler başı çekiyor. 180 lisanssız tesisin 167’si güneş santrallerinden oluşurken, bu tesislerin toplam kurulu gücü de 86 MW’nin üzerinde. Kabul alan lisanssız elektrik santrallerinden 6’sını ise trijenerasyon/kojenerasyon tesisleri oluşturuyor. Bu gruba giren tesisler, toplam 23.5 MW ile kurulu güç açısından da ikinci sırada bulunuyor.
5.6 MW’lik BES projesi Lisanssız elektriğe ilişkin en dikkat çekici noktalardan biri ise biyokütleye dayalı tesislerin durumu. Kabul alan biyokütle enerji santrallerinin (BES) sayıları 5’e ulaşırken, bu tesislerin kurulu gücü ise 5.6 MW düzeyinde. Türkiye’de toplam elektrik kurulu gücü içindeki payını hızla artıran rüzgâra dayalı santrallerin lisanssız üretim alanındaki durumu ise sönük. Bugüne kadar kabul alarak üretime geçmiş sadece iki lisanssız RES üretimde ve bunların toplam kurulu gücü 500 kW, yani yarım MW ile sınırlı.
GES bağlantıları hızlanacak TEDAŞ Genel Müdürü Mükremin Çepni, yaptığı açıklamada, güneşe dayalı lisanssız elektrik üretimi tesislerinin proje onay kısmındaki yığılmayı aşmak için proje onay bölümünü bağımsız
Temmuz - Ağustos 2015
18
Uluslararası Güneş Enerjisi Topluluğu Türkiye Bölümü GÜNDER, Avrupa solar dünyasının buluştuğu Münih’teki Intersolar 2015’e Türkiye’den katılımı ciddi ölçüde artıran bir organizasyon yaptı. Intersolar 2015’teki GÜNDER standı, sektördeki yerli oyuncuların buluşma noktası olurken, Türkiye’de güneş paneli üreten önde gelen yerli oyunculardan SolarTürk’ün Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Osman Özberk, ülkede solar sektörünün beklenen hızda gelişmediğini söyledi. Bunda tüm iyi niyetli çabalara rağmen, hala yavaş işleyen bürokrasinin büyük rolü bulunduğunu vurguladı. Özberk “Bürokrasideki kabul ve onaylanma süreçleri hızlanırsa, önümüzdeki dönemde çok rahatlıkla yılda 1000 MW’lik GES tesisi devreye girebilir. 2023 yılındaki hedefimiz olan 10-12 bin MW’ye rahatlıkla ulaşabiliriz. Bu da elektrik tüketiminin yüzde 4-5’inin güneşten karşılanabileceği anlamına gelir” dedi. Yerli ekipman üreticilerin üyesi bulunduğu GÜNDER’in, Türkiye’de sektörün gelişimi için ellerinden gelen çabayı gösterdiğini vurgulayan Özberk, “Türkiye’nin enerji bağımsızlığını elde etmesi, cari açığını kapatabilmesi için yerli ve yenilenebilir kaynakların kullanımını artırabilmesi konusunda üzerimize düşen ne varsa yapıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz” dedi.
Lisanssızda GES payı artacak GÜNDER Genel Sekreteri Faruk Telemcioğlu, lisanssız elektrik üretimi alanında önümüzdeki dönemde GES’lerin payının daha da artacağını söyledi. Halen TEDAŞ’ın elinde binden fazla kabul bekleyen tesis bulunduğunu ifade eden Telemcioğlu, şu anda inşaat aşamasına gelmemiş yaklaşık 800 proje daha bulunduğunu vurguladı. Telemcioğlu, “Yani iki yıl içinde sadece lisanssızda 2000 MW’lik güneşe dayalı santralin devreye alınması mümkün. Ve bu rakam, AB destekli özel uygulamalarla 1000 MW daha artacabilir” diye konuştu. Telemcioğlu, çok yakında devletin 3 bin MW’lik yeni bir güneşe santrali lisanslı yeni bir başvuru paketi açıklayacağı umudunu da dile getirdi.
25 kişilik TEDAŞ ekibine fuar ödülü TEDAŞ’ın lisanssız elektrik kabul ve onay ekipleri, yoğun çalışma temposunun ödülünü de aldı. TEDAŞ Genel Müdürü Mükremin Çepni, “Bu arkadaşlarımız zaten 1.5 aydır yoğun tempoyla çalışıyorlar. 25 kişilik ekibi ödül olarak Almanya’daki Intersolar 2015 etkinliğine getirdik. Hem deneyimleri artsın, hem son teknolojileri uygulamaları görsünler. Yani sadece teorik bilgiyle kalmayıp zihinlerinde bu işin pratiğini de canlandırabilsinler” diye konuştu.
Röportaj
Dünyanın en büyük güneş enerjili stadyum projesi Antalya’da kuruluyor Seiso Enerji, Antalya Stadında 1.4 MW kapasiteye sahip, Türkiye’nin en büyük çatı üzeri GES’ini hayata geçiriyor
1,4 MW kurulu güce sahip bir de güneş santrali kurulması fikri ortaya koyulmuştur. Dolayısıyla biz tasarlanmış bu projenin sahadaki uygulama projesini geliştirip, gerekli iyileştirme ve tasarım ilavelerini yaparak uygulamasını gerçekleştirmiş olduk.
Güneş enerjisinin uygulanma fikri nasıl oluştu? Aslında yaklaşık 3 yıldır TOKİ bazı önemli projelerinde güneşten faydalanmayı ilke edinmeye başladı. Özellikle Emlak Konut, TOKİ ortalığı ile geliştirilen bir çok projede binaların ortak mahal ve genel elektrik giderlerinin karşılanabilmesi için fotovoltaik panellerden faydalanıldı. Yeni projeler için aynı uygulamayı sürdüren TOKİ, Antalya Arena gibi önemli bir spor tesisi projesinde bu fikrin uygulanması gerektiğini düşünmüş. Antalya gerek yüksek ışınım potansiyeli gerekse bazı ilçelerindeki yoğun güneş santrali kurulum talebi dolayısıyla ülkemizin önde gelen güneş enerjisi yatırım bölgelerindendir. Böyle önemli bir projenin bu şehrimize kazandırılması, bu anlayışın pekişmesini sağlamıştır.
Paneller ne kadarlık bir alana uygulandı? Uygulamanın rakamsal değerleri nedir? Toplam panel uygulama alanı yaklaşık 10.000 m2’dir. Stadyumun toplam çatı alanı ise 16.000 m2 civarındadır. Bildiğiniz gibi Antalya Arena aynı zamanda dünyanın bilinen tek silindirik mimariye sahip stadyumu unvanına sahip. Böyle bir mimaride mevcut çatı alanının büyük bir kısmı tamamen güneş panelleri ile kaplanarak yine bir ilk gerçekleşmiş, ayrıca kurulu gücün bu denli yüksek olması ile dünyanın enerjisini güneşten üreten en büyük spor tesisi unvanına sahip olmuştur.
Maç olduğu günlerde enerji ihtiyacını tam karşılayacak mı? Seiso Enerji Genel Müdürü İsmail Hakkı Karaca
Yeni Antalya Stadı’nda 1,4 MWp kapasiteye sahip, Türkiye’nin en büyük çatı üzeri güneş enerjisi sistemi hayata geçiriliyor. Sistem Seiso Enerji tarafından anahtar teslim olarak kuruluyor. Silindirik biçimde inşa edilen stadın çatısına uygulama yapılacak alan ise 10.200 metrekare. Yaklaşık 6.000 adet fotovoltaik güneş paneli ve 60 adet inverter ünitesine sahip olacak sistem, Türkiye’de bu ölçekte ilk uygulama olma özelliğini taşırken, dünyada bu kapasitede güneş enerjisine sahip ilk spor kompleksi unvanını kazanmış olacak. Keyifli bir röportaj gerçekleştirdiğimiz Seiso Enerji Genel Müdürü İsmail Hakkı Karaca projenin detaylarını Solarex Magazine okuyucuları için paylaştı.
Projenin başlangıcında nasıl bir yol haritası izlediniz? Aslında proje Başbakanlık Toplu Konut İdaresi (TOKİ) tarafından geliştirilen bir proje. Stadyum projesi bir bütün olarak TOKİ tarafından geliştirilmiş ve projenin en önemli özelliği olarak toplam
Temmuz - Ağustos 2015
20
Sistem sadece maç olduğu günlerde değil, toplam yıllık ihtiyaç dikkate alındığında bile tüm sportif faaliyetlerde ihtiyaç duyulacak elektrik ihtiyacını karşılayacak güce sahip.
Fazla enerji nasıl değerlendirilecek? Bildiğiniz üzere ülkemizde halen geçerli olan Lisanssız Elektrik Yönetmeliği şartlarına göre, lisanssız kapsamda kurulan güneş santrallerinden üretilen elektrik öncelikle iç tüketimde kullanılıyor. Eğer iç tüketim yoksa ya da üretilen enerji tüketilen enerjiden fazla ile 10 yıl boyunca üretilip şebekeye verilen elektrik devlet tarafından satın alınmaktadır. Dolayısıyla burada üretilen fazla elektrik devlet tarafından, Yenilenebilir Enerji Kanunu’nda belirlenen standart tarife üzerinden satın alınacaktır.
Örnek aldığınız ya da ilk defa uygulanan detaylar neler oldu? Projede toplam 5600 adet yüksek verimli monokristalin teknolojisine sahip güneş panelleri kullanıldı. Stadyumun tam silindirik yapısı nedeniyle her bir panel sırası farklı bir açıyla güneş ışığına maruz kalıyor. Bu durumda en iyi performansı elde edebilmek için
sistem küçük parçalar halinde tasarlanarak her biri 10 kWe çıkış gücüne sahip Japon Omron marka inverterler ile montajlanmıştır. Böylece her bir 10 kWe lik parça müstakil çalışarak kendi içinde en iyi performansı sağlamaya yönlendirilmiştir. Yine çatıda hiçbir delik açılmaksızın özel bir bağlantı aparatı kullanılarak, altyapı konstrüksiyonu çatı sacının kenet kısımlarına kelepçe yöntemiyle tutturulmuştur. Bu yöntemle sistem yekpare olarak, sızıntı ihtimali ortadan kaldırılmış halde montajlanmıştır.
Proje ne kadara mal oldu? Stadyum projesinin toplam maliyeti yaklaşık 80 milyon TL’dir. Güneş santrali kısmının maliyeti toplam maliyet içinde önemli bir kalem olmakla birlikte toplam maliyetin yaklaşık %5’ini oluşturmuştur.
Projenin geri dönüşü kaç yıl sürecek? Sistemde üretilen elektrik iç tüketimde kullanıldığı takdirde proje yaklaşık 6 yılda geri dönüşünü tamamlamış olacaktır. Bu noktada güneş santrallerinin işletme maliyetlerinin sıfıra yakın olduğu unutulmamalıdır.
Üretilecek enerjinin rakamsal değeri nedir? Tesis lisanssız kapsamda olduğu için 2 parçadan müteşekkildir. Her biri 700 kWp olan bu parçaların toplam gücü 1,4 MW’tır. Yıllık toplam enerji üretim beklentimiz 2.150.000 kWh olacaktır.
Stat yapılırken Antalya’nın iklimsel özellikleri de dikkate alındı mı? Stadyum tasarımı konusu TOKİ ve mimarlara ait bir husustur. Bu konuda en doğru fikri onlar vereceklerdir. Ancak güneş enerjisi sistemi açısından düşünüldüğünde, çatı yapısı tamamen düzlemsel ve sıfır derece açıda kurulum yapmaya müsaittir. Normalde ülkemiz koşullarında en iyi verimi 25-30 derecelik kurulum açıları ile elde edebiliyoruz. Ancak bu açıları normal sanayi tesislerinin çatılarında dahi elde etmek mümkün değildir. Zira genellikle eğimli olan bu çatılarda bile açı 12 derece civarındadır. Stadyum projesinin gerek mimari tasarımı, gerekse o yükseklikte bulunan bir çatıda böyle bir eğim verilmesinin mümkün olmaması en uygun çatı tasarımını bu biçimde ortaya koymuştur.
Stat bu sistemle bir dünya rekoruna da imza atacak değil mi? Kesinlikle. Dünyada en yüksek kurulu güneş enerjisi sistemi gücüne sahip spor tesisleri; İsviçre’deki Stad De Suisse (1,3 MW kurulu güç), Tayvan’daki Kaohsiung Stadı (1 MW kurulu güç), Fransa’daki Allianz Riviera (1 MW kurulu güç) ve Brezilya’daki Mineriao Stadı (yaklaşık 1,4 MW kurulu güç) olarak sıralanmaktadır. Antalya Arena’nın toplam kurulu gücü 1,4 MW olup tüm bu spor tesislerinden daha yüksek bir kurulu güce sahiptir. Dolayısıyla bu güçle dünya rekorunu elimizde bulundurmuş olacağız. Hatta bu konuda Guiness Rekorları’na bir başvuruda bulunmak ve bu durumu tescil ettirmek istiyoruz.
Benzer projeleriniz var mı? Qatar’da gerçekleşmesi planlanan 2022 FIFA Dünya Kupası hazırlıklar kapsamında benzer bir çok spor tesisi projesi çalışılmaktadır. Bu ülkedeki spor tesislerine benzer özellikli projeleri geliştirilmesi konusunda destek vereceğiz. Bu destekle birlikte özel projeler gelişmesi halinde bu ülkedeki projelerin yapımını da üstlenmek istiyoruz. Ülkemizde birçok arazi ve çatı uygulamalı projeleri halen devam ettiriyoruz. Ancak en göz alıcı olanı yine Antalya’da yapımını sürdürdüğümüz 5 MW kurulu güce sahip tesis olacak. Bu tesis toplam alan olarak 70.000 m2 nin altında ve tek eksen takip sistemi ile tasarlanmıştır. Türkiye’de bu alanda böyle bir güce erişebilen başka bir tesis bulunmamaktadır. Dolayısıyla gerek verimlilik gerekse üretilmesi hedeflenen enerji miktarı olarak, Tükiye’de yeni bir rekora imza atacağımıza inanıyoruz. Daha önce 2013 yılında devreye aldığımız yine 2600 m2 de 500 kW kurulu güce sahip çatı üzeri tesisimizle bu yıl başında Enerji Bakanı tarafından tarafımıza tevdi edilen “2014 Yılı Türkiye’nin En İyi Güneş Santrali” ödülünü kazanmıştık. Bu tesisimizle de yeni bir ödül kazanmak için kolları sıvadık.
Resmi açılış ne zaman olacak? Stadyumun resmi açılışı Başbakan’ın katılımı ile geçtiğimiz Mayıs ayı sonunda planlanmıştı. Ancak bu tarih yoğun gündem nedeniyle ertelendi. Sanıyorum Eylül ayı içerisinde resmi açılış yapılmış olacaktır.
Temmuz - Ağustos 2015
21
Röportaj
Antak Enerji® faaliyete başladığı günden itibaren ilklere imza atıyor Antak Enerji® öncü Türk panel üreticisi olarak, büyük ölçekli lisanssız ve lisanslı fotovoltaik yatırımların mimarı olmayı hedefliyor
Antak Enerji Genel Müdürü Ziynet Devrim Yıldız Öncü Türk Panel Üreticisi olarak, büyük ölçekli lisanssız ve lisanslı Fotovoltaik Yatırımların mimarı olmayı hedefleyen Antak Enerji® Ar-GE çalışmaları, akademik işbirlikleri ile sürdürülen Anahtar Teslim Fotovoltaik projelerin takibi, kurulumu ve satış sonrası çözüm ortağı olmaya devam ediyor. Antak Enerji Genel Müdürü Ziynet Devrim Yıldız ile Sektöre dair panel üretimi, panel satışı, projelendirme ve montaj konularında keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.
2015 yılı Firmanız ve sektör açısından nasıl geçiyor? Türkiye’nin ilk güneş panel üreticisi Antak Enerji®,‘Antak Solar Modules’ markası ile 2010 yılından beri Fotovoltaik Modüller üretmektedir. 2015 yılı Fotovoltaik gelişmeler açısından son derece verimli geçmektedir; gerek kamusal desteklerin artışı (çeşitli bakanlıkların, belediyelerin, kalkınma ajanslarının verdiği finansal destek, hibe vs.) gerek özel sektörün fotovoltaik yatırımlara gösterdiği yoğun ilgisi sektörün canlanmasını sağlamıştır. Bu yıl
Temmuz - Ağustos 2015
22
Türkiye “solar enerjiyi” tanımış, fotovoltaik yatırımın faydalarını benimsemiş, 1MW üstü büyük Güneş Enerji Santralleri (GES) uygulamaları başlamıştır. Bu bağlamda Antak Enerji® GES projeleri başta olmak üzere özel ve kamusal Fotovoltaik Çözümlere ve Enerji Yatırımlarına destek vermektedir. Yılsonuna kadar hedeflemiş olduğu 15MW başarı ile ulaşacağını öngörmektedir. Öncü Türk Panel Üreticisi olarak, büyük ölçekli lisanssız ve lisanslı Fotovoltaik Yatırımların mimarı olmayı hedeflemekteyiz. Ar-GE çalışmalarını, akademik işbirlikleri ile sürdüren Antak Enerji® Anahtar Teslim Fotovoltaik projelerin takibi, kurulumu ve satış sonrası çözüm ortağı olmayı devam etmektedir.
Firmanızın yenilenebilir ve temiz enerji alanındaki çalışmaları ve projelerinden bahseder misiniz? Antak Enerji® profesyonel ekibiyle, Yerli Malı güvencesi ve bunun sağladığı avantajlar ile Fotovoltaik yatırımlara A’dan Z’ye
destek vermektedir. Antak Enerji® Üniversite-Sanayi işbirliğine, Kamu Kuruluşları ile işbirliğine ve Fotovoltaik sektöründe istihdam oluşturmaya önem vermektedir ve fotovoltaik eğitimine ve AR-GE çalışmalarına öncelik tanımaktadır. Büyük ve orta ölçekli GES projelerde yer almanın yanı sıra Antak Enerji® oluşturmuş ve güçlendirmekte olduğu bayi ağının sayesinde son kullanıcıya ve bireysel fotovoltaik projelere ulaşmaktadır. Antak Enerji® böylece geniş bir kitleye hizmet vermektedir; salt GES yatırımları, yüksek elektrik sarfiyatı olan sanayiciler, KOBİ şirketleri, tarımsal işletmeler, bireysel solar sulama sistemleri, solar aydınlatma direkleri ve benzeri özel sektörün fotovoltaik projelerini etkin, rekabetçi ve kaliteli bir şekilde sonuçlandırmanın yanında, kamusal örnek fotovoltaik projelerde de aynı itina ile çalışmaktadır ve örnek teşkil eden, kaliteli projeler gerçekleştirmiştir.
Antak Enerji® Faaliyete başladığı günden itibaren ilklere imza atmıştır; -İlk off-grid Tarım Bakanlığı destekli Solar Sulama Sistemi -İlk off-grid Orman Bakanlığı Yangın Gözetleme Kuleleri için Mobil Solar Sistem -İlk on-grid Adalet Bakanlığı Ceza İnfazı Kurumu için GES -İlk on-grid Orman Bakanlığı ait Milli Parkta GES -İlk off-grid Orman Bakanlığı ait Solar Aydınlatma Direkleri
Türkiye’de Panel ve Hücre alanlarındaki son gelişmeler nelerdir? Türkiye güneş panel üretiminde, güneş enerji ürünlerinin tedariğinde ve solar projelerinin gerçekleşmesinde son 4 yılda
önemli yol kat etmiştir. Fotovoltaik sektörünün tanınmasında ve yaygınlaşmaya başlamasında kısa zamanda hızlı gelişmeler kaydedilmiştir. Panel üretimi, panel satışı yapan firmaların sayısı her geçen gün artarken, projelendirme-montaj yapan EPC şirketleri aynı şekilde çoğalmıştır. Bu durum yan sektörleri de geliştirmektedir, örneğin alüminyum profil, çelik konstrüksiyon, enerji camı, solar kablo üretimi yapan, eğitim-danışmanlık veren firmalarda fotovoltaik sektörüne yönelmişlerdir. İleri teknoloji, “Know-How” ve güçlü finansman gerektiren solar hücre üretimi henüz Türkiye’de başlamamıştır ancak onunda yakın zamanda başlaması
Temmuz - Ağustos 2015
23
Röportaj
Türkiye’de bir köprü oluşturmaya yöneltmiştir. Böylece Türkiye’de üretim yaparaktan mevcut Avrupa pazarına ürün tedarik etmeye devam edine bilinecek, aynı zamanda Orta Doğu, Afrika vs. gibi yeni pazarlara ulaşabilmeleri kolaylaşacaktır. Türkiye fotovoltaik sektöründe stratejik önem kazanmıştır, dolayısıyla gelecek yıllarda hem tüketim hem üretimde Türkiye’nin rolü büyük olacak ve lider durumunda olma potansiyeli yüksektir.
Güneş enerjisi yatırımlarında sağlanan teşvik ve destekler yeterli mi? Yatırımlar hızla çoğalmakta, yerli üretimi verilen destekler, kalkınma ajansları tarafından verilen teşvikler ve özendirici devlet ihaleleri de paralel olarak artmaktadır ancak bu desteklerin yine de yetersiz olduğunu düşünmekteyim. Yatırımcılar finansal konuda daha fazla desteğe ihtiyaç duymaktadırlar; hibeler artmalı, desteklenen sektörler çoğalmalı, örneğin yeni inşaat projelerinde alternatif enerji desteklenmeli, bankalar kredileri daha cazip hale getirilmelidir. Finansal destek boyutunun yanı sıra GES projelerindeki TEDAŞ prosedürleri hızlı, işlevsel ve basit hale getirilmelidir. İşin prosedür boyutu aza indirilmeli ki yatırımcılar daha çok yatırıma teşvik edilsin. beklenmektedir. Panel üretiminde öncü olan Antak Enerji® hücre üretimi konusunda aynı şekilde öncü olmaya hedeflemektedir çünkü panel üreten bir firmanın mutlaka kendi hücre üretimini yapması önemli bir gereksinimdir.
Güneşin değerini ve ülkemizdeki potansiyelini ne kadar biliyoruz? Bu konularda size göre nasıl bir politika uygulanmalı ve ne tür sosyal sorumluluk faaliyetleri gerçekleştirilmeli?
Güneş enerji sistemlerinde teknolojinin gelişmesi sektöre ne gibi avantajlar sağladı?
Türkiye’deki Devlet politikaları alternatif enerji’yi ve güneş enerji
Fotovoltaik teknolojisi Türkiye’ye geç gelmiştir ancak sektörün önü
zamanda uzun mesafeler kaydedilmiştir. Yine de Fotovoltaik
açık ve parlaktır; bunu her ilde sayısı artan GES yatırımlarından
daha yaygın hale getirilmeli ve teşvik edilmelidir. Bunun ilk adımı
ve solar projelerden kolaylıkla görebiliriz. Fotovoltaik sektörü
eğitimden geçecektir: ilköğretimden başlayarak üniversitelerde
teknolojik açıdan birçok avantajlar sağlamaktadır: Panellerin
fotovoltaik eğitimleri verilerek, performans ödevleri, projeler
verimlilikleri artmakta, ürün skalasında çeşitlik artmakta, üretimde
hazırlandırılarak genç nesillerde bilinç artırılmalıdır. Aynı şekilde
kullanılan hammadde fiyatları düşmekte, amortisman süreleri
kurumların verdiği seminerlerle, konferanslarla, uygulama yeri
düşmekte, kalifiye çalışan sayısı artmakta, ürün yaygınlaşmaktadır,
ziyaretleri ile son kullanıcılara fotovoltaik faydaları iyi anlatılmalıdır.
dolayısıyla son tüketiciye daha rekabetçi fiyatlar sunulmaktadır.
Özel, kamusal tüm kurumlarda fotovoltaik yönelik sosyal sorumluluk
Fotovoltaik sektörüyle beraber gelişecek olan yeni teknolojiler
projeleri teşvik edilmelidir.
yakın bir gelecekte günlük hayatımızda sıkça görülecektir, bunların
Artan çevre problemleri ve azalan enerji kaynakları göz önünde bulundurulduğunda yenilenebilir enerji kaynaklarının ülkemizdeki kullanımı için neler yapılabilir?
yaygınlaşmasıyla beraber sektör de gelişmeye devam edecektir. Yan sektörler de gelişecek, aktörleri çoğalacak, zamanla önemli bir istihdam kolu oluşturacaktır.
Türkiye ve dünyada güneş enerji sektörü nasıl şekilleniyor? Yatırımlar açısından gelecek 5 yılı nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye’de özellikle 2015 yılı içinde çok sayıda Kamu ve Özel Fotovoltaik On-grid (şebekeye bağlı) GES Projeler gerçekleşmiştir. Yapılan yatırımlar her alanda örnek teşkil ederek geliştirilmiştir. 2 yıl önce 100kw bir yatırım gerçekleştirmek bizler için (Üretici ve EPC firmaları) hayal iken bugün 1MW ve üstü projeler konuşulmaktadır. Yatırımcılar Fotovoltaik yatırımın çok mantıklı ve ekonomik bir yatırım olduğunu kavramış, Fotovoltaik güven
potansiyelini kullanmakta biraz geç teşvik etmiş olsa da, kısa
Yatırımcıların işletmelerinde, bireylerin evlerinde güneş paneli kullanmalarını teşvik etmek için finansal kolaylıklar sunulmalıdır. Bunlar bankaların sunacağı avantajlı faizler, devletin açacağı hibe programları şeklinde olabilir. Ayrıca, Türk üretimine daha fazla destek verilmelidir. Teşvik fiyat (feed-in tariffs) oranları artmalı, bölgesel teşvikler artmalıdır. Aynı zamanda yukarıda bahsettiğim şekilde Fotovoltaik bilinç artırılmalıdır ve tüm kurumlar alternatif enerji kullanımına teşvik edilmelidir. Örneğin, siteler, kooperatifler, yapı projeleri, organize sanayiler bina üzerine belirli oranda güneş enerji paneli kullanımı şartı koşulmalıdır.
üretim ve Devlet teşvikleri devam etmektedir. Türkiye’nin Dünya
Söyleşimizin sonunda eklemek istediğiniz bir konu, okuyucularımıza ve sektör temsilcilerine vermek istediğiniz bir mesajınız var mı?
fotovoltaik sektöründe yerine baktığımız da ise gelişmeler daha
Antak Enerji® öncü Türk Panel Üreticisi olarak markasına ve
da ümit vericidir; Avrupa ve ABD’nin Çin Halk Cumhuriyeti’ne
ürünlerine güvendiği için rahatlıkla bu sloganı geliştirmiştir: “Madem
uyguladığı anti-dumping yasaları Çin panel üretici firmalarını
Antak, düşünmeden Al-Tak”
kazanmış ve ilgi arttıkça pazar büyümeye başlamıştır. Yerli
Temmuz - Ağustos 2015
24
Sektör
Prysmian Group’un güneş enerjisi çözümleri Prysmian Group, Intersolar Europe Fuarı’nda, güneş enerjisi üretim, iletim ve dağıtım kablo sistemleri ve çözümleri ile güneş enerjisi sektörü ve uygulama hizmetleri için yeni nesil kablolarını sergiledi
Dünya çapında enerji ve telekomünikasyon kabloları sektörünün lideri Prysmian Group, Münih’te düzenlenen Intersolar Europe fuarına güneş enerjisine yönelik ürettiği ürünleriyle damgasını vurdu. Prysmian Group’un sunduğu ürünler arasında, üstün izolasyon ve kılıf özellikleri sayesinde öncelikli olarak tercih edilen ve Almanya’da fotovoltaik sistemlerin kurulmaya başlandığı tarihten itibaren hiç problemsiz olarak (gerek panellerin altında gerekse toprak altında gömülü olarak) faaliyet gösteren PV1-F tipi DC kablolar, orta ve alçak gerilim MV-LV kablo sistemleri ve 1500 V DC fotovoltaik kablolar için yeni Avrupa yüksek gerilim standardına (EN 50618 standardı atında) odaklı yeni nesil H1Z2Z2-K gibi kablolar yer aldı. Intersolar Europe fuarına, Prysmian Group Türkiye’den de Özel Kablolar Satış Direktörü İlhan Öztürk ve Satış Yetkilisi Esra Bulucu katıldı.
Temmuz - Ağustos 2015
26
10-12 Haziran 2015 tarihlerinde Münih’te düzenlenen Intersolar Europe, dünya çapındaki en önemli güneş enerjisi etkinliği olmasının yanı sıra, önde gelen oyuncuların ve karar vericilerin küresel buluşma noktası oldu. Bu yıl, Intersolar Europe fuarına katılan uluslararası firma sayısı 1.000’den fazla olurken, ziyaretçi sayısı da 40.000’i aştı. Fuarda en çok fotovoltaik ürün ve üretim teknolojilerine, enerji depolama sistemlerine ve yenilenebilir ısıtmaya yer verildi. 72.000 metrekarelik toplam sergi alanında, 7 salonda düzenlenen fuara, ziyaretçilerin 145 farklı ülkeden gelmesi, uluslararası misafirlerin oranında artış olduğunu ortaya koydu. Aynı anda gerçekleşen Intersolar Europe Konferansı’nda ise fuarın ana temaları ele alındı. 2014’te olduğu gibi, bu yıl da 1.100’den fazla katılımcı ve yaklaşık 200 konuşmacı sektörün güncel konularını
tartıştı ve teknoloji, piyasa ve politika alanındaki gelişmelere ışık tuttu. Fuarda fotovoltaik ürünler ve üretim teknolojilerinin yanı sıra, ziyaretçilere elektrik pazarının karşı karşıya kaldığı en büyük zorluklardan biri olan enerji depolama sorunu için yenilikçi çözümler de sunuldu. Enerji geçişleri için siyasi koşullar, sektörde yaşanan gelişmeler ve yeni iş modelleri gerek Intersolar Europe Konferansı’nda, gerek sergide öne çıkan konular arasında yer aldı. Böylesine kapsamlı içeriğin ele alındığı ve sunulduğu Intersolar Europe, güneş enerjisi için uluslararası strateji ve bilgi forumu olmaya devam ediyor. Fuar boyunca pek çok müşteri Prysmian Group çözümlerine ilgi gösterirken, değerli bağlantılar kuruldu ve potansiyel yeni müşterilerle ilginç görüşmeler yapıldı. Başta Almanya olmak üzere, dünyada birçok ülkede en çok tercih edilen enerji türü olan güneş enerjisine yönelik çalışmalar, Türkiye’de de son hız devam ediyor. Örneğin, Kayseri Organize Sanayi Bölgesi’ne kurulan 18 MegaWatt-Peak enerji üretim kapasitesiyle, sanayi bölgesinin elektrik ihtiyacının yaklaşık %10’unu karşılayacak olan, Türkiye’nin en büyük solar parkında kullanılan kablolar, Türkiye’de ulaşımdan inşaata birçok önemli projeye kablo veren Prysmian Group Türkiye tarafından tedarik ediliyor. Önümüzdeki dönemde, benzer ve başarılı daha birçok projede Prysmian Group Türkiye’nin imzasının görüleceğini belirten Özel Kablolar Satış Direktörü İlhan Öztürk sözlerine şöyle devam etti: “Prysmian Group güneş enerjisi çözümleri, uzun yıllardır tercih edilmekte ve bu çözümlerin kullanım sonrası performansları, rakiplerine göre bir adım öne çıkmaktadır. Güneş enerjisi ürünleri konusunda dünyaya öncülük eden Almanya’nın denetim, gözetim ve standardizasyon kuruluşu TÜV’ün şartlarının çok üzerinde performans gösteren ve TÜV’ün belirlediği standart ömür süresi 25 yıldan daha uzun ömrü olan kablo çözümlerimizi, aynı
zamanda Almanya’nın test ve belgelendirme kuruluşu VDE’nin uygunluğu ile sertifikalandırıyoruz.” dedi. Konuyla ilgili olarak, Prysmian Group Türkiye CEO’su Erkan Aydoğdu ise, “Türkiye gibi güneş enerjisi potansiyeli çok yüksek bir ülkede, yurtdışından aldığımız destek ile ve ‘Türkiye’yi Yarınlara Bağlıyoruz’ misyonumuz kapsamında verdiğimiz söz dahilinde, irili ufaklı birçok projeye, Prysmian Group güneş enerjisi çözümlerini sunuyoruz. Güvenilir ve uzun ömürlü ürün ve çözümlerimizle sektörde farklılaşırken, lider konumuzu koruyor olmanın da gururunu taşıyoruz.” dedi.
Temmuz - Ağustos 2015
27
Röportaj
Yenilenebilir enerjinin temeli enerji verimliliğidir Çataklı Enerji Eğitim Yayıncılık Danışmanlık ve Ticaret Ltd. Şti. yenilenebilir enerji eğitim merkezinde alman sertifikalı fotovoltaik uzmanlık ve rüzgâr enerjisi eğitimleri veriyor. Çataklı Enerji Eğitim Yayıncılık Danışmanlık Genel Müdürü Murat Çataklı güneş enerjisi potansiyelinin yüksek olduğu ülkemizde iklim şartlarının değerlendirilmediğini, bilinçsiz yatırımcıların ise sektörün gelişimini sekteye uğrattığını söylüyor. 2015 yılında güneş enerji sektöründeki gelişmeleri Çataklı Enerji Genel Müdürü Murat Çataklı ile yaptığımız röportajda sizler için değerlendirdik.
2015 yılı Firmanız ve sektör açısından nasıl geçiyor? Sektör kaliteli eğitimin değerini anlamaya başladı, dolayısıyla eğitim ve yazılım talepleri arttı.
Firmanızın yenilenebilir ve temiz enerji alanındaki çalışmaları ve projelerinden bahseder misiniz?
Çataklı Enerji Eğitim Yayıncılık Danışmanlık Genel Müdürü Murat Çataklı
Temmuz - Ağustos 2015
28
Faaliyetlerimiz dört ana bölümden oluşuyor; 1.Alman Sertifikalı fotovoltaik uygulamalı uzmanlık eğitimileri. Bu eğitim üç modülden oluşuyor. Birinci modül beş günlük uygulamalı temel eğitim, ikinci modül üç günlük uygulamalı profesyonel bakım/onarım eğitimi, üçüncü modül ise TEDAS dosyası ve finans eğitimi. Ayrıca Rüzgar enerjisi ve Enerji Verimlilik dersleri de veriyoruz. 2.Yayıncılık eğitimlerimiz mevcut. “Fotovoltaik Sistemler” adlı kitabımız 438 sayfadan oluşuyor. Almaya da DGS yayını Türkçeye tercüme ederek Türkiye’nin ilk fotovoltaik ders kitabı olma özelliğini taşıyor.
3.PV SOL Simülasyon yazılımın Türkiye partneriyiz. PV SOL ile EPC ve yatırımcı şirketler kurmak istediği PV sistemin tasarımını gerçekleştirip sistemin ne kadar verimli çalıştığını simule edebilir. 4.Danışmanlık hizmeti ve %100 proje finansmanı ve PV sigorta eğitim desteğimiz var. Bir Alman EPC şirketi olan Proform Solar ile beraber geliştirdiğimiz bir finans çözümümüz ile yatırımcılara
destek oluyoruz. Bu çözüm ile yatırımcı kendi finans imkânlarını kullanmadan dokuz sene sonra PV sistemi sahibi oluyor.
Türkiye’de Panel ve Hücre alanlarındaki son gelişmeler nelerdir? Hücre üretimi olmadan Türkiye’de modül üretmenin hiçbir anlamı yok. Mevcut olan şirketler de Türkiye’nin iklimine göre modül üretmiyorlar.
Temmuz - Ağustos 2015
29
Röportaj
Güneş enerji sistemlerinde teknolojinin gelişmesi sektöre ne gibi avantajlar sağladı? Silisyum bazlı ürünler de seri üretime geçebilecek kayda değer bir gelişme yok ve yakın zamanda da olacağı görünmüyor. Sektörü değiştirecek gelişme, depolama çözümleri ile beraber üç dört sene sonra gelecek.
Türkiye ve dünyada güneş enerji sektörü nasıl şekilleniyor? Yatırımlar açısından gelecek 5 yılı nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye’de beş sene sonra 5.000 MW sadece lisanssız pazar oluşur, lisanslı Pazarın ise 600’MW den fazla olacağını düşünmüyorum. 50 Kwp için yönetmelik çıkarsa bölgesel yeni pazarlar oluşabilir. Türkiye dışında Avrupa da yenilenebilir çözümlere yöneliyor. Solar Termal + Isı Pompa + Fotovoltaik ve depolama birleşiyor ve enerji verimlilik çözümleri olarak müşterilere sunuluyor. Avrupa dışında Güney Amerika, Afrika, Arap Ülkelerinde de büyük pazarlar oluşmaya başladı.
Güneş enerjisi yatırımlarında sağlanan teşvik ve destekler yeterli mi? Bence yeterli. Yüksek teşvike dayanan ülkelerde sektör bitti. Bizim teşvik sistemimiz ise ürettiğin yerde tüket anlayışına dayanıyor.
Güneşin değerini ve ülkemizdeki potansiyelini ne kadar biliyoruz? Bu konularda size göre nasıl bir politika uygulanmalı ve ne tür sosyal sorumluluk faaliyetleri gerçekleştirilmeli?
Temmuz - Ağustos 2015
30
Mevzuat yeterli, 50 Kwp yürürlüğe geçerse daha da iyi olacak. Ama halka yönelik bir bilinçlendirme uygulanmıyor. Bu konuda eksik kalıyoruz. Dernekler ve benzeri kuruluşlar konferanslar düzenliyorlar ama hedef kitleler halen aynı, bu konuyu bilmeyen kesime ulaşamıyorlar. Konular aynı, amaç dernek kasasına para girsin. Güneş potansiyeli yüksek, ama halen Copy - Paste uygulamalar yapılıyor. İklim şartları hiç değerlendirilmiyor. EPC şirketleri halen daha bilinçsiz, yatırımcı da düşük fiyatlarla yatırım yaparak büyük paralar kazanmak peşinde. Bu şartlar altında güneş potansiyelinin yüksek olması maalesef bir anlam ifade edemiyor.
Artan çevre problemleri ve azalan enerji kaynakları göz önünde bulundurulduğunda yenilenebilir enerji kaynaklarının ülkemizdeki kullanımı için neler yapılabilir? Yenilenebilir enerjinin temeli enerji verimliliğidir. Yenilenebilir enerji kaynaklarına ne kadar yönelip kullansak da, bu kaynakları bilinçli bir şekilde tüketmezsek yenilebilir enerjinin gelişmesinin hiçbir anlamı yok. Boşa kürek çekmiş oluruz. Enerji verimlilik yasalarımız var, fakat uygulanmıyor.
Söyleşimizin sonunda eklemek istediğiniz bir konu, okuyucularımıza ve sektör temsilcilerine vermek istediğiniz bir mesajınız var mı? Eğitimi almadan bu işe girişmek son derece riskli. Dışarıdan göründüğü gibi basit olamayan güneş enerji sistemleri için herkesin elini taşın altına koymasını ve bu işi bilinçli bir şekilde yapmasını tavsiye ediyoruz.
Sektör
Güneş enerjisi ile süt üretimine katkı sağlanıyor Yingli Solar panelleri ve Asunim Türkiye işbirliği ile gerçekleşen Kayseri’deki Saray Çiftliği’nin çatısına kurulan sistemde 1,15 MW büyüklüğünde güneş enerjisi santrali hayata geçirildi Yingli Solar Türkiye, 2005 yılından bu yana güneş enerjisi alanında faaliyet gösteren Group Asunim’in ülkemizdeki yapılanması olan Asunim Türkiye işbirliğiyle Türkiye’nin en büyük çatı üzeri güneş enerjisi santrallerinden birine imza attı. Kayseri Develi’de Türkiye’nin en köklü kuruluşlarından biri olan Saray Halı’ya ait, ülkemizin en büyük entegre hayvan çiftliği Saray Tarım ve Hayvancılık’ın çatısına, toplam 1,15 MW gücüne sahip Yingli Solar panelleri yerleştirildi.
4 bin 675 adet Yingli Solar paneli Projede, yıllık ortalama 1.800 MW saat üretim kapasitesine sahip 4 bin 675 adet yüksek verimli Yingli Solar paneli kullanıldı. Güneş panelleri ile üretilen elektrik sayesinde Develi’deki çiftlikte bulunan yaklaşık 5 bin büyükbaş hayvanın beslenmesi ve sütünün sağılması işlemleri gerçekleştiriliyor. Ayrıca üretilen elektriğin fazlası şebekeye satılıyor. Yingli Solar Türkiye olarak yine bir ilke imza atmanın gururunu yaşadıklarını belirten Yingli Solar Türkiye Ülke Müdürü Uğur Kılıç, şunları söyledi: “Saray Çiftliği’nin bulunduğu bölgede şiddetli rüzgârlar, yazın aşırı sıcak, kışın ise yoğun kar yağışı olabiliyor. Bu projede Yingli Solar panellerinin tercih edilmesinin en önemli nedeni, panellerimizin her türlü iklim koşulunda yüksek performans gösterdiğinin uluslararası kuruluşlarca test edilip kanıtlanmış olmasıdır.”
Enerji üretildiği yerde tüketilmeli Böyle büyük çaplı bir projeyi en verimli şekilde tamamlamak için gereken güneş panellerini en hızlı şekilde tedarik ettiklerini belirten Uğur Kılıç; “Artık Anadolu’daki kurum ve kuruluşlar elektrik ihtiyaçlarının yenilenebilir enerji ile karşılamanın yollarını arıyorlar ve güneş enerjisinin getirdiği avantajların farkındalar. Gün geçtikçe daha çok firma yenilenebilir enerji imkânlarını kullanarak elektrik faturalarında orta ve uzun vadede tasarruf yapmanın yolunu arıyor ve bunun için de en verimli çözüm güneş enerjisi” dedi.
Yingli Solar Türkiye Ülke Müdürü Uğur Kılıç
Temmuz - Ağustos 2015
31
Röportaj
Güvenilir, temiz, tükenmeyen enerji kaynağı “Güneş” Zahit Enerji Genel Müdürü Zahit Balbay; “Enerjiye duyulan ihtiyaç günden güne artıyor.”
Yenilenebilir enerji dalında güneş enerjisi alanında faaliyet gösteren Zahit Enerji firmamız fotovoltaik güneş paneli üreticisidir. Solarfield markası ile güneş ışığını elektrik enerjisine dönüştüren fotovoltaik paneller üretiyoruz. 65 megawatt üretim kapasiteli Solarfield fotovoltaik panel tesisimiz ile Türkiye’nin en büyük yerli panel üreticileri arasında yer alıyoruz.
2015 yılı Firmanız ve sektör açısından nasıl geçiyor? 2015 yılı geçtiğimiz iki yıla nazaran sektör açısından hareketli geçmektedir. Artan ve bilinçlenen yatırımcı portföyü sektörün tercih edilebilir bir yatırım aracı olduğunu göstermektedir. Sektörün olması gereken hacme ulaşması konusunda halen çok fazla yol almamız gerekmektedir ancak 2015 yılının sektör açısından start yılı olduğunu düşünmekteyiz.
Firmanızın yenilenebilir ve temiz enerji alanındaki çalışmaları ve projelerinden bahseder misiniz? Güneşin değerini ve ülkemizdeki potansiyelini ne kadar biliyoruz? Siz bu kapsamda neler yapıyorsunuz? Yenilenebilir enerji dalında güneş enerjisi alanında faaliyet gösteren Zahit Enerji firmamız fotovoltaik güneş paneli üreticisidir. Solarfield markası ile güneş ışığını elektrik enerjisine dönüştüren
Temmuz - Ağustos 2015
32
fotovoltaik paneller üretiyoruz. 65 megawatt üretim kapasiteli Solarfield fotovoltaik panel tesisimiz ile Türkiye’nin en büyük yerli panel üreticileri arasında yer alıyoruz. 2014 yılı sonunda EPC hizmetleri vermek için faaliyete geçen Zahit Solar Enerji firmamız ile de solar kurulumlar gerçekleştirmekteyiz. Netleşen iş potansiyelimize baktığımızda 2015 yılını 10 MW’lık bir kurulumla tamamlamayı hedeflemekteyiz. Panel üreticisi olarak panel üretiminin yanı sıra doğru dizayn, mühendislik, montajın sistemle bir bütün olduğunu düşünmekteyiz. Zahit Solar Enerji firmamızın faaliyetleri kapsamında yenilenebilir enerji konusunda sektörde ve bölgemizde bulunan sanayici ve sektöre ilgi duyan şirket yöneticilerine düzenli olarak seminerler verilmekteyiz ve böylelikle ülkemizdeki güneş potansiyelinin farkına varılmasını ve bu yönde yatırımların artırılmasını hedeflemekteyiz. Türkiye’nin sektöründe lider kuruluşları arasında yer alan firmamız doğaya duyarlı şekilde ve sürdürülebilir bir çevrenin sorumluluklarını üstlenerek faaliyet göstermektedir. Çevre politikamız, Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesinde yer alan entegre tesislerde gerçekleşen üretim, tasarım, pazarlama ve satış süreçlerini kapsamaktadır. Çevreyi günümüzde ve gelecek nesillerin faydalanacağı önemli bir değer olarak görüyoruz ve korumak için her türlü önlemi alıyoruz. Çevre dostu bakış açıcı ile küresel anlamda da çevresel konulara duyarlı davranmaya gayret ediyoruz. Karbon ayak izini azaltmaya yönelik yöntemlerden biri olan yenilenebilir enerji alanında, güneş enerjisini elektrik enerjisine dönüştüren Solarfield güneş panellerinin üretimini gerçekleştiriyoruz. Bu çerçevede karbon salınımını azaltmak ve enerji ihtiyacını karşılayacak çevresel çözümler sunmak için faaliyetlerimizi hızla sürdürüyoruz. Doğa dostu doğalgazın yanı sıra üretim tesislerindeki enerji ihtiyacının bir bölümünü 1 mega watt kapasiteli güneş enerjisi sisteminden karşılamak sureti ile tesislerimizin yarattığı karbondioksit salınımını aza indirgemekteyiz. Güvenilir, temiz, tükenmeyen enerji kaynaklarından biri olan güneş enerjisi katma değerli, inovatif teknoloji ürünüdür. Solar enerji sektöründe yer almak firmamızın değerlerine de son
derece uymakta. Çevreye duyarlı ve dünyaya önemli bir konuda hizmet etmekte. Enerji, insanoğlu için artık neredeyse temel gıda ihtiyaçları kadar vazgeçilmez hale geldi. Günümüzde bu konu gittikçe daha kritik hale gelmekte ve enerjiye duyulan ihtiyaç günden güne artmakta. Enerji üretimi, ihtiyaçlar doğrultusunda arttırıldıkça çevresel tehditler de göz yumulamaz hale geliyor. Hâlbuki insanoğlu doğadan faydalandığında, enerji ihtiyacı çevreye zarar vermeden karşılanabiliyor. Temiz enerji dediğimizde akla ilk gelen üretim biçimi güneş enerjisi oluyor. Neyse ki ülkemiz bu konuda oldukça şanslı. Özellikle bölgemize baktığımızda güneş enerjisi konusunda hiçbir eksiğinin olmadığını görüyoruz. Dolayısıyla bu sektöre yatırım yapmak bizim için çok doğru bir hamle diyebiliriz.
Türkiye’de Panel ve Hücre alanlarındaki son gelişmeler nelerdir? Türkiye’ de panel üretimi konusunda üst seviye kalite hedeflenmiştir ve yakalanmıştır. Artan iş potansiyeli ile birlikte üretim kapasiteleri de artırılmıştır. Artan üretim kapasitesinin yanı sıra ürünlerin çeşitliliği de artırılmıştır. Türkiye’ de ne yazık ki hücre üretimi konusunda bir tesis bulunmamaktadır. Bu bizim en büyük kaybımızdır. Çok büyük bir yatırım olduğu için devlet desteği olmadan gerçekleştirmek de hayli zor olacaktır. Diğer yandan geçtiğimiz son 3 yılda hücre verimliliklerin artırma çalışmalarında az da olsa gelişme sağlanmıştır. Böylelikle aynı birim alanda daha fazla güç elde edebilmek mümkün olmuştur.
Güneş enerji sistemlerinde teknolojinin gelişmesi sektöre ne gibi avantajlar sağladı? Güneş enerji sistemlerinde teknolojinin gelişmesi ile birlikte azalan yatırım maliyetleri sektöre olan talebin artmasını sağladı. Geçtiğimiz yıllara nazaran 2015 yılı şartları yatırımcı için en cazip yıl olarak göze çarpmaktadır. Teknolojinin gelişmesi ile birlikte sistem gereksinimleri de artarak üretim kapasitelerinin de artması sağlandı. Hücre verimliliğinde yapılan gelişmeler ile birlikte birim alanda daha fazla enerji elde edebilme imkânı bulundu.
Temmuz - Ağustos 2015
33
Röportaj
Güneş enerjisi yatırımlarında sağlanan teşvik ve destekler yeterli mi? Güneş enerjisine teşvik ve destekler sağlanmaktadır. Özellikle bölgesel kalkınma ajansları aracılığı belirli zamanlarda teşvik sağlanmaktadır ancak bunlar kısıtlı olmaktadır. Özelikle üretilen enerjinin alınması konusunda teşviklerin biraz daha artırılması gerektiğini düşünmekteyiz. Teşviklerin biraz daha fazla olmasının sektörü de canlandıracağı kaçınılmaz bir gerçektir. Özellikle üreticilere sağlanması yatırım maliyetlerini daha da aşağı çekecektir. Bu bağlamda destek ve teşviklerin yeterli olmadığını düşünmekteyiz ve ilgililerden beklentimiz teşvik ve desteklerin artırılması yönündedir.
Artan çevre problemleri ve azalan enerji kaynakları göz önünde bulundurulduğunda yenilenebilir enerji kaynaklarının ülkemizdeki kullanımı için neler yapılabilir?
Yatırımlar açısından gelecek 5 yılınızı nasıl değerlendiriyorsunuz? Markamız 5 yıllık “ İnovasyon süreci “ dediğimiz stratejik planlamasından sonra uluslararası arenada sektöründe artık kalitesi ve hızlı servis süreci ile güvenilen bir değer haline gelecektir. Bu hedeflerimize ulaşmak için çok çalışıyor ve iyi ürün elde etmek adına teknolojik yatırımlar gerçekleştiriyoruz. Biz hiçbir firmayı rakip olarak görmüyoruz. Kendi firmamızı dünümüze bakarak yeri geldiğinde 1mm, gün olur 1 km ileriye taşımanın derdindeyiz. Hedefimiz dünümüzden 1mm de olsa ileride olmak. Yatırımcılar artık daha bilinçli ve artık yere sağlam basabiliyorlar. Önümüzdeki 5 yılda yatırımların daha da artarak yenilenebilir enerji alanında hızlı bir yol kat edileceğine inanmaktayız.
Temmuz - Ağustos 2015
34
Yenilenebilir enerji türleri yüzyıllardır insanlar tarafından kullanılan; güneş, rüzgar, hidroelektrik, jeotermal, biyolojik atıklar, dalga ve türevi enerji çeşitleridir. Doğanın doğal sürekliliği esnasında var olan enerji akışından elde edilen enerjidir. Yani doğal süreçlerden meydana gelir ve kaynağı süreklidir. Günümüzde güneş enerjisi sistemleri; direkt üretim tesisi olarak kurulan güneş tarlalarında (ges projeleri), konutlarda, endüstriyel üretim tesislerinde, otoparklarda, alışveriş merkezlerinde, hastanelerde, trafik sinyalizasyonlarında kısacası elektrik ihtiyacı olan her yerde güvenle kullanılmaktadır. Öncelikle toplumların fosil yakıtların doğaya verdiği zarar konusunda bilinçlenmesi ve yenilenebilir enerji kaynakları kullanımının önemli bir gereksinim olduğunu kabul etmesi gerekiyor. Daha sonra ülkelerin yönetimlerinin ikna edilmeleri gerekiyor. Doğa, çevre, gelecek gibi anında getirisi olmayan kavramlar ne yazık ki dünyanın hiçbir yerinde siyaseten alıcı bulmuyor. Sivil toplum örgütleri aracılığıyla bu konuda baskı yapılmalı. Örneğin güneş enerjisi Watt başına en yüksek istihdamı sağlayan enerji türü, bunun gibi konular siyasetin daha fazla ilgisini çekebilir. Kısacası bir an önce hızlı bir bilinçlendirme seferberliğine başlayıp yenilenebilir enerji kaynaklarını gündeme taşımak gerekiyor.
Sektör
DemirDöküm’den geleceğin enerji kaynakları eğitim çalışması DemirDöküm’den, geleceğin enerji kaynakları ile ilgili “Güneş Enerjisi Destekli Hibrit Merkezi Isıtma ve Soğutma Sistemleri” Uygulamalı Sertifika Programı başlıyor
Isıtma, su ısıtma ve iklimlendirme sektörlerinin köklü ve yenilikçi markalarından biri olan DemirDöküm, geleceğin enerji kaynakları ile ilgili eğitim çalışmalarını sürdürüyor. DemirDöküm, Türkiye için de güçlü bir alternatif olan güneş enerjisi ve güneş enerjili sistemlerle ilgili önemli bir eğitim programı başlattı. DemirDöküm’ün İzmir’de Katip Çelebi Üniversitesi ve Yaşar Üniversitesi işbirliğiyle yürüteceği Güneş Enerjisi Destekli Hibrit Merkezi Isıtma ve Soğutma Sistemleri Uygulamalı Sertifika Programı, sektörle ilgili olan herkese teorik ve uygulamalı gelecekçi bir vizyon kazandırmayı hedefliyor. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi ve Yaşar Üniversitesi akademisyenleri tarafından Selçuk Yaşar Kampüsü Bornova’da gerçekleştirilecek
uygulamalı sertifika programı 6 gün sürecek ve toplam 48 saatte tamamlanacak. Programa; akademisyenlerden mühendislere; mimar ve teknikerlerden ön lisans, lisans ve yüksek lisans öğrencilerine kadar farklı alanlardan başvuru kabul edilecek. Eğitimlerin teorik bölümü; güneş enerjili su ısıtma sistemleri, doğalgazlı yoğuşmalı cihazlar ve kaskad sistemler, kojenarasyon/ trijenrasyon, ısı pompası ve simülasyon eğitimlerini kapsayacak. Uygulama bölümünde ise Yaşar üniversitesi laboratuvarındaki mevcut deney sistemleri kullanılırken, DemirDöküm’ün aynı üniversitede kurduğu yoğuşmalı enerji sistemleri üzerinde demontaj ve uygulama eğitimleri yapılabilecek.
Temmuz - Ağustos 2015
35
Röportaj
Multi Contact’ten yenilikçi, güvenli ve kaliteli ürünler Multi Contact Satış Mühendisi Umut Özyol sektörün yükselen bir ivme grafiği ile büyüdüğünü belirtiyor
bağlantısı gerçekleştirilmiş Multi-Contact marka konnektör miktarı 1.000.000.000 ‘a ulaşmıştır. Konnektörlerimiz kurulu güç olarak toplam 103.62 GW’lık projede yer almıştır. Türkiye’de güneş enerjisi projelerinde kullanılmak üzere solar kablo, konnektör ve panel bağlantı kutusu sağlamaktayız.
Türkiye’de Panel ve Hücre alanlarındaki son gelişmeler nelerdir? Güneş enerji sistemlerinde teknolojinin gelişmesi sektöre ne gibi avantajlar sağladı? Güneş enerji sistemleri teknolojileri her geçen gün gelişmekte ve verimleri artan ürünler üretilmekte ve geliştirilmektedir.Bu sistemler kullanıcılara sınırsız enerji kaynağı olan güneşten elektrik enerjisi üretme imkanı sunmaktadır. Gelişen bu sistemler sayesinde gelecekte birim enerji yatırımları azalacak ve daha verimli sistemler oluşturmamıza olanak sağlayacaktır.
Türkiye ve dünyada güneş enerji sektörü nasıl şekilleniyor? Yatırımlar açısından gelecek 5 yılı nasıl değerlendiriyorsunuz? Yenilebilir enerji sektöründeki gelişme potansiyeli en yüksek alan güneş enerjisi sektörüdür. Güneş enerji sektörünün önümüzdeki Multi Contact 1996 senesinden günümüze güneş enerjisi sektöründe faaliyet göstermektedir. Elektrik ve elektronik konnektörlerinin lider tedarikçisi Multi-Contact güç ve data bağlantıları için yenilikçi, güvenli ve kaliteli ürünlerini sektöre sunuyor. Türkiye’de güneş enerjisi projelerinde kullanılmak üzere ise solar kablo, konnektör ve panel bağlantı kutularının bir numaralı temsilcisi konumunda. Multi Contact Satış Mühendisi Umut Özyol Solarex Magazine okuyucuları için fotovoltaik konnektör sistemleri, Solar panel ve sektörün durumuna dair değerlendirmelerde bulundu.
2015 yılı Firmanız ve sektör açısından nasıl geçiyor? Firmamız 2015 senesinde hedeflenen gelişmeyi yakalamak adına satış ekibini büyüterek, sektör paydaşlarıyla sürekli iletişim içerisinde bulunmak, sektördeki müşterilerimizin daha fazla süre ile yanında olmak, GENSED ve GÜNDER çatısı altında sektöre katkı sağlayacak projeler geliştirmek, sosyal sorumluluk kapsamında sponsorluk çalışmalarını sürdürmek gibi hedefler doğrultusunda çalışmaktadır. 2015 senesinin son çeyreğinde yeni ofis binamıza taşınacak olmamız bize yeni fırsatlar yaratacaktır. Ayrıca yerli bağlantı kutusu üretimi konusunda sektördeki gelişmeleri takip etmekteyiz.
Firmanızın yenilenebilir ve temiz enerji alanındaki çalışmaları ve projelerinden bahseder misiniz? Multi Contact 1996 senesinden günümüze güneş enerjisi sektöründe faaliyet göstermektedir. Güneş enerji sistemleri için
Temmuz - Ağustos 2015
36
yıllar içerisinde büyüyecek olması tartışılmaz bir gerçektir. Türkiye Global güneş enerjisi pazarında gelişmekte olan bir pazardır. Bürokratik engellerin azaltılmasıyla güneş enerjisi sektörü ivme kazanacaktır. TEDAŞ verilerine göre, şu ana kadar Türkiye’de yaklaşık 150 MW’lık devreye alınan lisanssız güneş enerjisi sistemi vardır. 2015 yılının sonunda ise devreye alınan güneş enerji santralinin 300 MW olacağı tahmin edilmektedir. Ayrıca 2015 yılında gelecek yeni lisans ihale haberleri ile sektörün büyümesi daha da hızlanacaktır.
Güneş enerjisi yatırımlarında sağlanan teşvik ve destekler yeterli mi? Gerek lisanslı gerekse lisanssız projelerin yoğunluğundan dolayı ülkemizde uygulanan teşvik mekanizmasının olumlu şekilde yürüdüğünü söyleyebiliriz. Lisanssız proje alanında TEDAŞ’ın son açıkladığı rakam olan 1 GW’lık lisanssız projenin onaylanması bunun bir göstergesidir.
Güneşin değerini ve ülkemizdeki potansiyelini ne kadar biliyoruz? Bu konularda size göre nasıl bir politika uygulanmalı ve ne tür sosyal sorumluluk faaliyetleri gerçekleştirilmeli? Açıkça ifade etmek gerekirse güneş enerjili sistemler Global kurulum güçlerini ülkemizdeki sayılar ile oranladığımızda konunun çok başında olduğumuzu görüyoruz. Fakat geçtiğimiz seneler ile kıyasladığımızda ise yükselen bir ivme grafiğiyle sektörün büyüdüğünü söyleyebiliriz. Gerek öz tüketim modeli gerekse üretilen elektriğin tamamının satıldığı sistemler MW’lar mertebesine ulaştı. Eksik kalan hususun, elektrik kullanıcıları olan hane halkının bu konuda yeterince bilinçlendirilmemesi olduğunu düşünüyorum. Devlet tarafından önümüzdeki süreçte cazip ödeme koşulları ve teşvikler ile 1-2 kW’lık ufak kurulumları destekleyip kullanıcıları bu konuda heveslendirmesi ülkemizdeki bilinci arttırmak ve güneş potansiyelimizi kullanmak adına etkili olacaktır.
Artan çevre problemleri ve azalan enerji kaynakları göz önünde bulundurulduğunda yenilenebilir enerji kaynaklarının ülkemizdeki kullanımı için neler yapılabilir? Birçok yatırımcı ülkemizde yenilenebilir enerji alanında yatırım yapmak istemesine rağmen lisans süreci ve prosedürler sebebiyle bu alandan uzaklaşmaktadır. Yatırımcıların bu zorluklar ile karşılaşmadan, yatırım sürecinin net şekilde belirlenip, prosedürlerin liste şeklinde belirtilmesi gerekmektedir. Bu sayede hem devlet kurumlarının istediği kıstaslar netleşmiş olur, hem de yatırımcı istenen dokümanların kendilerine daha kısa sürede temin edip bu adımları sorunsuz şekilde tamamlayıp projelerini gerçekleştirirler.
Söyleşimizin sonunda eklemek istediğiniz bir konu, okuyucularımıza ve sektör temsilcilerine vermek istediğiniz bir mesajınız var mı? Uzmanlar PV konnektörleri gibi görünüşte küçük parçaların tüm sistemin işlevselliği üzerinde büyük etkiye sahip olduğunu ve yanlış kullanım veya hatalı montaj durumunda ciddi hasara neden olabileceğini belirtiyor. Farklı kökenli sözde “uyumlu” PV konnektörleri kombine edildiğinde iletim hatalarına sebebiyet verebilir ve aşırı ısınma riski çok yüksektir, hatta yangına neden olabilir. Multi-Contact olarak biz, PV bağlantı sistemlerinde pazar lideri olarak, kopya ve taklit ürünlere karşı kullanıcıları uyarıp, farklı üreticilerin ürünlerinin bir arada kullanılması sonucunda oluşacak tüm kayıplara karşı tüm kullanıcıları uyarmaktayız.
Temmuz - Ağustos 2015
37
Röportaj
Dünyada güneş enerjisinin geleceği öz tüketime doğru kayıyor Türkiye Yönetici Ortağı Umut Gürbüz; “Sağlıklı gelişen ve sürdürülebilir büyüme gösteren bir güneş enerjisi sektörüne sahip olmak olmalıyız.” Firmanızın yenilenebilir ve temiz enerji alanındaki çalışmaları ve projelerinden bahseder misiniz? Asunim Türkiye olarak 2005 senesinden bu yana, güneş enerjisi sektöründe faaliyet gösteren Grupo Asunim’in Türkiye’deki faaliyetlerini yürütmekteyiz. Sadece ve sadece güneş enerjisine odaklanan bir kuruluş olarak, bu alanda uzmanlaşmış durumdayız. Şirketimiz; güneş enerjisi sistemlerinin projelendirilmesi, anahtar teslim kurulumu ve ürün tedariki konularında faaliyet gösteren bir EPC şirketidir. Bunun yanında dünyanın en eski ve en büyük EPC şirketlerinden Alman Phoenix Solar A.G. ile imzalamış olduğumuz ortaklık anlaşması ile Türkiye’de kurulacak olan büyük ölçekli sistemlerde birlikte çalışma kararı aldık ve hali hazırda oldukça büyük bir portföye ulaştık. Phoenix Solar A.G. gibi Alman borsasında işlem gören, 1999’dan bu yana 1500MW’ın üzerinde GES’ne imza atmış ve 4 kıtada birçok ülkede ofisleri bulunan bir grup ile ortak olmak da bizler için ayrı bir mutluluk kaynağı olmuştur. Asunim olarak ülkemizde tanınmış ve kendini ispatlamış birçok kuruluşa proje, tedarik ve kurulum hizmeti vermenin mutluluğunu ve gururunu yaşamaktayız. Kıvanç Tekstil GES, Saray Tarım GES, ODAŞ Enerji GES, Ankara Baharat GES, Yapılcanlar GES, En-Su Mühendislik GES, Solarpower GES ve 2015 senesinde hayata geçirdiğimiz projeler ile birlikte toplam referanslarımız 18MW’lara ulaşmış durumda. Ayrıca 8MW büyüklüğündeki Türkiye’nin ilk lisanslı GES ihalesi olan Elazığ bölgesi ihalesini iştirakimiz olan Solentegre Enerji Yatırımları A.Ş. kazanmıştır, bu sistemi de 2015 sonuna kadar hayata geçirmeyi planlıyoruz.
ürkiye’de Panel ve Hücre alanlarındaki son gelişmeler nelerdir? Asunim 2005 yılından beri güneş enerjisi sektöründe faaliyet gösteren Grupo Asunim’in Türkiye’deki faaliyetlerini yürütüyor. Güneş enerjisi sistemlerinin projelendirilmesi, anahtar teslim kurulumu ve ürün tedariki konularında faaliyet gösteren bir EPC şirketinin Türkiye Yönetici Ortağı Umut Gürbüz ile sektöre dair değerlendirmelerde bulunduk.
2015 yılı Firmanız ve sektör açısından nasıl geçiyor? 2012 senesinde kurulmuş ve o zamandan bu zamana Türkiye’de birçok önemli referansa imza atmış bir şirket olarak 2015 senesi bizler için oldukça yoğun ve hareketli geçiyor. Bu seneye; bir önceki sene içerisinde bağlantılarını kurmuş olduğumuz projeler ile başladık. Türk Standartları Enstitüsü Gebze Kalite Kampüsü, Afyon Atık Su Tesisi, Saray Tarım GES ve Solarpower GES projeleri ile toplamda yaklaşık 11MW’lık kapasiteyi bu yılın ilk yarısında tamamlamış durumdayız. Bu seneyi 20MW’ın üzerinde kurulum ile kapatmayı planlamaktayız. Şu anda TEDAŞ’ta onay aşamasında olan 28MW’ın üzerinde projemiz bulunmakta. İlk çeyrek ciromuz 2014 senesi toplam ciromuza yetişmiş durumda, bu da şirketimizin sektördeki büyümeye ne kadar iyi adapte olduğunun bir göstergesi.
Temmuz - Ağustos 2015
38
Bildiğimiz kadarıyla ülkemizde güneş paneli üreticisi sayısı 20’yi geçmiş durumda fakat henüz güneş hücresi üretimi adına yapılan bir yatırım bulunmamakta. Eski bir güneş paneli üreticisi olarak; güneş paneli üretimi sektörünün zaten konsolide olmuş ve yalnızca belli büyüklükteki oyuncuların pay sahibi olduğu bir sektör olduğunu söyleyebiliriz. Ülkemizde yapılan panel üretimi yatırımları da bu konsolidasyonun getirmiş olduğu zorluğu yaşamakta. Bizler de herkes gibi ülkemizde büyük ölçekli wafer, hücre, panel yatırımlarının yapılmasını arzu ediyoruz ve önümüzdeki süreci merakla bekliyoruz.
Güneş enerji sistemlerinde teknolojinin gelişmesi sektöre ne gibi avantajlar sağladı? Öncelikle güneş panellerinin verimliliklerinin artması ile aynı yüzeyde daha fazla kurulu güç sahibi olmaya başladık. Bu hem işçilik maliyetlerini düşürdü hem de bir GES’de ihtiyacımız olan yan ürün maliyetlerimizi düşürdü. Yine önemli bir teknolojik gelişme olan evsel akıllı sistemler ve depolama teknolojileri ile her birey kendi elektriğini kendisi üretip hem gündüz hem gece güneş enerjisinden gelen elektriği kullanmaya başladı. Güneş enerjisinin tabana yayılması, enerji devrimi olarak adlandırdığımız bu enerji
bağımsızlığı hareketi için son derece önemli ve kritik bir nokta. Bizler de öncelikli olarak Avrupa’da faaliyet gösteren bir şirketler grubu olarak, orada geliştirdiğimiz ve uyguladığımız teknolojileri ülkemizde de uygulamayı ilke edindik. Türkiye’nin ilk şebekeye 0 enjeksiyon sistemlerini devreye alarak; Avrupa’da bile yeni olan bu son teknoloji sistemleri ülkemize kazandırmanın mutluluğunu yaşadık. Türkiye PV sektörü için bir temel taşı niteliğinde olan bu sistemler; geliştirdiğimiz özel ekipman sayesinde tüketilen elektriğin maksimum %98’i kadar elektrik üretmeye programlanarak, şebekeye 0 elektrik enjeksiyonu prensibine dayalı çalışıyor. Hali hazırda kurmuş olduğumuz ve 7 aydan uzun bir süredir sorunsuz çalışan 8 adet sistem bulunmakta. Kendi elektriğini kendisi üretmek isteyen fakat kapasite sorunu ile karşı karşıya kalan yatırımcılar için bir çözüm teşkil eden ve sertifikalı olan bu sistemleri uygulamaya devam edeceğiz.
Türkiye ve dünyada güneş enerji sektörü nasıl şekilleniyor? Yatırımlar açısından gelecek 5 yılı nasıl değerlendiriyorsunuz? Dünyada güneş enerjisinin geleceği öz tüketime doğru kaymakta. Avrupa’da, ‘Zero İnjection’ olarak adlandırdığımız; şebekeye elektrik aktarmadan, üretimin tümünü kaynağında tüketen sistemler kurulmaya başlanmıştır. Elektrik Depolama sistemleri ile ilgili de son yıllarda heyecan verici gelişmeler yaşanmakta. Depolama sistemleri, güneş enerjisinin ‘Main Stream’ olarak adlandırdığımız ana elektrik üretim kanalları arasına girmesindeki en büyük engel olarak görülmektedir ve bu engelin yakın bir zamanda aşılacağına inanıyoruz. Avrupa’da PV sektörü, değişimine ‘Feed in Tariff’ diye adlandırdığımız teşvikli tarifeler ile başlamıştır ve evsel sistemler ile tamamlayacaktır. Türkiye, bu atılımda son derece geç kalmış bulunmaktadır. Bu gecikmeden kaynaklanan birçok dezavantajın yanında, sistem fiyatlarında son yıllarda yaşanan sert düşüş, avantaj olarak karşımıza çıkmakta. Türkiye bu değişime, endüstriyel öz tüketim sistemleri ile başlayıp, Avrupa gibi, evsel sistemler ile tamamlayacaktır. Önümüzdeki 5 sene içerisinde elektrik fiyatlarının seyrine bağlı olarak Türkiye’de birçok evsel ve büyük ölçekli endüstriyel öz tüketim sisteminin kurulmasını bekliyoruz.
Güneş enerjisi yatırımlarında sağlanan teşvik ve destekler yeterli mi? Verilen teşviklerin yeterli olup olmadığını yatırımcıların reaksiyonlarına bakarak anlayabiliriz. Şu an itibariyle 1000MW’ın üzerinde lisanssız GES projesi onaylanmış durumda. Toplam başvuru 4000MW’ın üzerinde. Nitekim lisanslı GES’lerde de 600MW’lık kurulu güç ihalesine 9000MW’lık başvuru geldi ve ihaleler yüksek olarak
nitelendirebileceğimiz fiyatlar ile alındı. Bu da GES yatırımlarının feasible olduğuna işaret etmekte. Fakat Avrupa’ya baktığımızda, orada da sektörün teşviklerle desteklendiğini ve sonrasında pazarın teşviksiz olarak hayatta kaldığını görebiliriz. Teşvikler bir uzay mekiğinin atmosfer dışına çıkması için uygulanan itici güç gibidir, atmosferin dışında çıktığında hiçbir itici güç olmadan orada kalabilmelidir. Teşviklerin de amacı bir sektör yaratmak ve daha sonra kendi ayakları üzerinde kalmasını sağlamaktır. Bizler de bu teşvikleri sektör için son derece faydalı buluyoruz fakat önemli olan sektörün sürdürülebilir olması ve teşviksiz ayakta kalabilmesidir.
Güneşin değerini ve ülkemizdeki potansiyelini ne kadar biliyoruz? Bu konularda size göre nasıl bir politika uygulanmalı ve ne tür sosyal sorumluluk faaliyetleri gerçekleştirilmeli? Güneş enerjisi konusundaki bilinç her geçen gün artmakla beraber, henüz yeterli seviyeye gelmiş durumda değil. Fotovoltaik’in su ısıtma olmadığının, güneş ışınlarının elektriğe çevrilebildiğinin gerçek uygulamalar ile gösterilmesi, bu teknolojinin tabana yayılmasında büyük rol oynayacaktır. Ülkemizde de bu konuda çalışan sivil toplum kuruluşları bulunmakta ve faydalı çalışmalar yapmaktalar. Avrupa’da ve Amerika’da olduğu gibi, devlet okullarının ve devlet dairelerinin çatılarına GES’lerin kurulması hem bu bilinci yeni nesillere aşılamakta hem de devletimizin güneş enerjisine olan desteğini göstermekte etkin olacaktır diye düşünüyoruz.
Söyleşimizin sonunda eklemek istediğiniz bir konu, okuyucularımıza ve sektör temsilcilerine vermek istediğiniz bir mesajınız var mı? Ülkemiz Avrupa’nın güneşlenme potansiyeli en yüksek ülkelerinden biridir. En düşük güneş alan ilimiz bile, birçok Avrupa ülkesinden daha fazla güneşlenme sürelerine, üretim potansiyeline sahiptir. Bu, ülkemiz için çok büyük bir lütuf ve şanstır. Bu şansı avantaja çevirmek, sağlıklı gelişen ve sürdürülebilir büyüme gösteren bir güneş enerjisi sektörüne sahip olmak hepimizin elinde. Bu yolda, son kullanıcının doğru bilgilendirilmesi, gençlerimize bu bilincin aşılanması ve en önemlisi sektörümüzün istikrarını sağlayacak, uzun yıllar boyunca beklenen verimlilik ile çalışabilen kaliteli sistemlerin ülkemize kazandırılması çok önemlidir. Ülkemize kazandırılan küçük veya büyük her güneş enerjisi sistemi dışa bağımlılığımızı azaltan, ekonomimize yapılan bir katkıdır. Bu konuda yatırımcısından kurulumcusuna, üreticisinden öğretim görevlisine kadar ilgili hepimize büyük bir sorumluluk düşmektedir.
Temmuz - Ağustos 2015
39
Röportaj
Gelecekte sürdürülebilir ve güvenli enerji kaynaklarına ihtiyaç var Solartürk Enerji & GÜNDER Yön. Kur. Bşk. Yrd. Osman Özberk; “Amacımız yerli bir sanayi kuruluşu olarak ülkemizdeki yatırımcılarımızın kaliteli, sorunsuz çalışan sistemler kurulmasında yardımcı olmaktır.”
Solartürk 2009 yılında güneş panelleri ve güneş hücreleri üretmek amacıyla kurulmuştur. Almanya’ya 12 MW Amerika’ya 4 MW, Ortadoğu ve Afrika Ülkelerine 2 MW PV panel ihracatı gerçekleştirmektedir. Ayrıca SolarTurk olarak, Avrupa standartlarında fotovoltaik panel üretiminin yanında, sektörde kalite standartlarını belirleyerek anahtar teslim proje hizmetleri de vermektedir. Solartürk Enerji & GÜNDER Yön. Kur. Bşk. Yrd. Osman Özberk ile sektöre dair sorularımızı yanıtladı.
2015 yılı Firmanız ve sektör açısından nasıl geçiyor? Firmanızın yenilenebilir ve temiz enerji alanındaki çalışmaları ve projelerinden bahseder misiniz? SolarTürk Enerji olarak, 2013 yılında işletmeye aldığımız 60 MW PV panel üretim tesisimizde yurt içi satışımız 25 MW civarında ve bu yılın sonunda 35-40 MW’lara ulaşmayı hedeflemekteyiz. Solar Enerji sektörü Ülkemizde yeni oluşmasına karşılık bu konuda
Temmuz - Ağustos 2015
40
Avrupa, Amerika, Ortadoğu ve Afrika Ülkelerine İhracat yapma gururunu yaşayan ve kalitesini tescilleyen firmayız. 2014 yılının başlarında dünyadaki solar enerji sektörünün önemli bir firması ile 42 MW satış antlaşması yapılarak yurt dışı satışlara başlamış bulunmaktayız. Bugün itibari ile Almanya’ya 12 MW Amerika’ya 4 MW, Ortadoğu ve Afrika Ülkelerine 2 MW PV panel ihracatı gerçekleştirmeye devam etmekteyiz. Ayrıca Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Ortadoğu ve özellikle Afrika ülkelerine Uluslararası yardımlar çerçevesinde bu bölgedeki ülkelerin su ihtiyacı, okullarının ve sağlık merkezlerinin enerji ihtiyaçları için komple PV sistemlerin ihracatını yapmaktayız. Önümüzdeki yılarda yükselişimiz ivmesini daha da arttırarak sektörün yerel gücü ve bölge ülkeleri arasında güçlü bir firma olmayı hedeflemekteyiz. SolarTurk olarak, Avrupa standartlarında fotovoltaik panel üretimimizin yanında, sektörde kalite standartlarını belirleyerek anahtar teslim proje hizmetlerini de vermekteyiz. Tarımsal sulamalarda ve kırsal
bölgelerde sunduğumuz sistemlerle çiftçilerimizin sulamadaki enerji sorunlarına çözümler üretmekteyiz. Amacımız Yerli bir sanayi kuruluşu olarak Ülkemizdeki yatırımcılarımızın kaliteli, sorunsuz çalışan sistemler kurulmasında yardımcı olmaktır. İleride sorun çıkması halinde anında müdahale etmek ve her zaman muhatap olma özelliğimizin devam etmesiyle yatırımcılara güven vermek en büyük özelliğimiz olacaktır. Ülkemizdeki solar sektörünün her geçen gün aradaki farkı kapatacağına inanarak sektördeki yatırımlarına devam edecek olan Solarturk olarak amacımız, ülkemizde solar sektöründe kalite ve teknoloji olarak üstün ürünlerin oluşmasını sağlamaktır. Ülkelerin gelecekte sürdürülebilir ve güvenli enerji kaynaklarına ihtiyacı vardır. Enerji Bağımsızlığımızı elde edilmesinde en büyük katkının yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması yönündeki gayretlerimiz arttırarak devam edeceğiz.
Türkiye’de Panel ve Hücre alanlarındaki son gelişmeler nelerdir? Güneş enerji sistemlerinde teknolojinin gelişmesi sektöre ne gibi avantajlar sağladı? Ülkemiz güneş enerjisi sektöründe son yıllarda çok büyük bir gelişme göstermiştir. Fotovoltaik (PV) panel üretici sayısı 17’yi, kurulu üretim kapasitesi olarak da 700-800 MW’a ulaşmış bulunmaktayız. Üretim kapasitesinde bu kadar ilerlemişken güneş enerjisinin yaygın kullanımında kat edilecek daha çok mesafe vardır ve PV panel üretiminde gerekli olan hammaddelerin ülkemizde üretilmesi gerekmektedir. Bu yılın sonu itibarıyla paneldeki hammaddeler içinde hücre hariç tamamının kendimizce üretilmesi söz konusudur. 2016 yılı Hücre üretimini ülkemizde yapmak istiyoruz. Bu yatırımın ülkemiz için önemli bir teknolojik yatırım olduğu düşüncesiyle yatırımcının ve yatırımın kaliteyi öne çıkardığı dünya standartlarında üretim yaptığı sürece bir şekilde korunması gerekmektedir. Bu yatırımlar devamlı şekilde kendini geliştirmesi ve teknolojiye ayak uydurması gerekmektedir. AR-GE nin önemi bu sektörde ilk sıradadır. Önümüzdeki yıllarda enerjinin önem katsayısının artacağı ve enerjide dışa bağımlılığımızın devam etmemesi için kendi öz kaynaklarımız olan tüm yerli ve yenilenebilir
enerji kaynaklarının kullanılması önemlidir. Güneş’in bu kaynaklar içinde en önemli yerli bir kaynak olduğunu unutmamak gerekir.
Türkiye ve dünyada güneş enerji sektörü nasıl şekilleniyor? Yatırımlar açısından gelecek 5 yılı nasıl değerlendiriyorsunuz? Dünya’da güneş elektriği kurulu gücü 200 GW düzeyindedir. Almanya’da 40 bin MW, İtalya ve İspanya`da 20 bin MW’ a yaklaşıldı. Bu da pazarda ciddi bir doygunluğa ulaşıldığı anlamına geliyor. Ülkemize ise şu anda kurulu gücümüz yaklaşık 130 MW düzeyinde olup yılsonu itibarıyla 250-300 MW kapasitesine ulaşacaktır. Ülke olarak hedefimiz, 2023 yılında 10.000 – 12.000 MW kapasiteye ulaşarak, toplam enerji üretiminin yüzde 4 ile 5’ini solar enerjiden elde etmek. Ülkemizde güneş enerji yatırımlarında Lisansız başvuruların 4000 MW’ı aşmış olup enerji alt yapımızın tamamlanması ve izin süreçlerin makul seviyeye gelmesiyle güneş enerji yatırımlarının, ciddi şekilde artacağı ve önümüzdeki 10 yılda ülkemizin önemli yerli enerji kaynağı olacağı yönündedir. Güneş enerjisi ve diğer yenilenebilir enerji kaynakları sadece ülkemizin değil tüm dünyanın gündeminde olan konulardır. Önümüzdeki yıllarda ABD, Hindistan, Çin, Japonya ve Ortadoğu Ülkelerinde ciddi kapasitede GES kurulumlarını göreceğiz. Ayrıca ülkemiz, Avrupa’da İspanya’dan sonra en verimli yerlerden biridir. Sabah doğup, akşam batan herhangi bir vana ve şalteri olmayan bir enerji kaynağımı kullanarak elektrik elde edebilmek tartışmasız gelecek için önemli bir etken olacaktır. Ülkemizde yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması önemli bir istihdam yaratacak, cari açığımıza azalmasına ve Enerji bağımsızlığımızı elde etmemizi sağlayacaktır.
Güneş enerjisi yatırımlarında sağlanan teşvik ve destekler yeterli mi? Avrupa ülkelerinde solar yatırımları yavaşlıyor. Bu azalışın bir nedeni, Avrupa’da kurulan ilk solar sistemlerde devletin verdiği yüksek alım fiyatı garantisinin hükümetleri sıkıntıya düşürmesi. Bu yüzden alım
Temmuz - Ağustos 2015
41
Röportaj
fiyatı garantileri çok aşağılara çekildi ya da kaldırıldı. Ülkemizde ise, 10 yıl 13,3 $ cent/watt alım garantisi verilen GES yapılabilir ve ekonomik bir yatırım özelliğine sahiptir. Ülkemizde 62. Hükümet’in enerji politikasında yer alan en az 3 bin megavatlık güneş enerjisi santrali kurulacağına dair açıklamaları ve TÜBİTAK’ın güneş enerjisi hücre ve modül geliştirilmesine yönelik proje desteği, tarım ve kırsal kalkınma yatırımlarının desteklenmesi programı hem sektör, hem ülke, hem de çevre açısından önemli bir gelişmedir. Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi, Türkiye de güneşin gücünü görmeye başlamıştır. Türkiye’de bürokratik süreçlerdeki tıkanma ve yavaşlık aşılabilirse teşvik ve destek olmadan serbest piyasa ekonomisi içinde çok hızlı bir yol alacağımızı düşünüyorum.
Güneşin değerini ve ülkemizdeki potansiyelini ne kadar biliyoruz? Bu konularda size göre nasıl bir politika uygulanmalı ve ne tür sosyal sorumluluk faaliyetleri gerçekleştirilmeli? Türkiye Avrupa’nın en az 3 misli güneş ışınımına ve yıllık ortalama günde 7,2 saat güneşlenme süresine sahipken, Almanya ve Avrupa’nın kuzey ülkelerinde güneş enerjisinin kurulu gücü Türkiye’den çok fazla. Dünyada güneşten elektrik üretiminde kurulu gücün ise 2015 yılı sonunda 220.000 MW ‘ı aşması bekleniyor. Artan farkındalık ve bilinçlenme ile önümüzdeki günlerde ülkemizin dört tarafında güneş enerjisinin çok daha yaygın kullanılacağını düşünüyorum. Türkiye’nin teknoloji üreten, katma değer yaratan, bu katma değeri dünyaya pazarlayan güneş enerjisi sektörüne de daha fazla yatırım yapılacağı ve bu alanda öncü olacağı bir dönem olacaktır. Hem istihdama hem de ihracat potansiyeli ile birlikte ülke ekonomisine katkısı da önemlidir. Türkiye’nin fosil kaynakları yok denecek kadar az. Bugün enerji ihtiyacının yüzde 95’i de fosil yakıtlardan karşılanmaktadır. Buna ulaşım sektörü de dâhildir. Böyle olunca her güneş ışığını ülke ekonomisine kazandırmak, hepimizin sorumluluğudur.
Temmuz - Ağustos 2015
42
Artan çevre problemleri ve azalan enerji kaynakları göz önünde bulundurulduğunda yenilenebilir enerji kaynaklarının ülkemizdeki kullanımı için neler yapılabilir? Avrupa`da kömür kullanımını azaltacak şekilde, çevre konusunda yeniden bir hareketlenme ve emisyon rakamlarını azaltma çabası ortaya çıkarılabilirse, yeni bir yeşil rüzgar temiz enerjiye dönüş yaratılabilirse solar yatırımları tekrar toparlanabilir, yeni bir ivme kazanabilir. İklim değişikliğiyle mücadele konusuna Avrupa başkentleri üzerindeki baskılar azalmıyor. Güneş enerjisi ve diğer yenilenebilir enerji kaynakları sadece ülkemizin değil tüm dünyanın gündeminde olan konulardır. Yenilenebilir enerji kaynaklarından biri olan güneş enerjisi temiz, sürdürülebilir ve tükenmeyen bir kaynak oluşundan dolayı tercih edilmelidir. Fosil kaynaklar bakımından zengin ülkeler dahi, önümüzdeki dönem dünyamızın geleceği ve çevremizin korunması bakımından yenilenebilir çevre dostu enerji kaynaklarının kullanılması yönünde kararlar almaktadırlar. Ülkemiz ekonomisi için çok önem verdiğimiz tarımda, sulamada, özellikle Tarımsal sulama Kooperatiflerinde Güneş enerjinin kullanımının daha kolay ve uygulanabilir olması, sanayide kullanımın artırılması, Kobiler ve evsel küçük uygulamalarda izin süreçlerinin kolaylaştırılması gerekmektedir. Bu tedbirlerin yanında şebeke altyapısının da hızla bu tesislerin kurulumuna imkân verecek hale getirilmesi ülke ekonomisi için önem arz etmektedir.
Söyleşimizin sonunda eklemek istediğiniz bir konu, okuyucularımıza ve sektör temsilcilerine vermek istediğiniz bir mesajınız var mı? Gelecek nesillerimizin temiz bir dünyada yaşayabilmesi için, Dünya ülkelerinin temiz ve yeşil enerjiye yönelmesi dileğiyle… ‘’Türkiye’nin Güneşi Enerji’miz Olsun’’
Sektör
Tekno Ray Solar’dan, Türkiye’de örnek teşkil edecek yeni bir proje Fotovoltaik Güneş Enerjisi Sektörünün en prestijli firmalarından biri olan Tekno Ray Solar, Konya – Karapınar’da 4.400 kWp kapasiteli güneş enerjisi santrali uzaktan izlenebilme özelliği ile üretim değerlerini anlık izleme fırsatı sağlayarak, yatırımcılara büyük avantajlar sağlıyor Konya Karapınar’da toplamda 82.500 m2’lik alana kurulan ve
yılda 7.181.600 kWh elektrik üretecek. Direkt şebekeye bağlı olarak
4.4 MWp kapasiteli olan GES, Tekno Şirketler Grubu’nun ilk yatırımı
kurulan santral, ürettiği elektriğin tamamının satışını gerçekleştirmeyi
olma özelliğini taşıyor. Uzaktan izleme sistemi ile üretim değerlerine
planlıyor. Santralin daha güvenli ve daha verimli çalışmasının
anlık ulaşabilme imkânı sağlayan Karapınar Güneş Enerjisi Santrali,
en önemli unsurlarından biri olan altyapı çalışmaları, Tekno Ray
Temmuz - Ağustos 2015
44
Solar’ın deneyimli ekibi tarafından gerçekleştirildi. Tekno Şirketler Grubu yatırımı olan Karapınar GES, dizayn çalışmaları ve santralin üretim değerlerini anlık izleme fırsatı veren özel uzaktan izleme sistemi ile, Türkiye’de örnek teşkil edebilecek “En donanımlı” proje olarak öne çıkıyor. Tekno Ray Solar, Dünya çapında yapmış olduğu 220 MW’ın üzerinde çalışma tecrübesi ve hali hazırda devam eden 265 MW’lık toplam santral inşaatı, ortaya koyduğu özel tasarımları ile santrallerin üretim değerlerinin maksimum düzeyde olmasını sağlıyor. Yapılan tasarımın en önemli noktalarından biri olan santral altyapısı sayesinde, bakım ve işletme maliyetleri minimuma iniyor ve santralin çok daha verimli çalışması sağlanmış oluyor. Uzaktan müdahale yeteneğine sahip özel uzaktan izleme altyapısı ve bilgisayar programları ile de, santralin çalışması esnasında oluşabilecek arızalar önceden tespit edilebiliyor. Yenilenebilir ve sınırsız enerji kaynağı güneş enerjisinin, teknolojik alt yapı ve Tekno Ray Solar’ın uzman tasarım ekibiyle birleştiği bu proje ile yıllık 15.000’in üzerinde ağacın kurtarılması ve yıllık ortalama 5000 ton CO2 salınımının engellenmesi hedefleniyor. En kaliteli santraller, en iyi ürünler ve en verimli tasarım stratejisiyle yola çıkan Tekno Ray Solar, Türkiye’nin her noktasında deneyimli kadrosu ile hizmet veriyor. 30.000 m2’ye varan depo alanları ve anlık uzaktan izleme, raporlama hizmetleri ile satış sonrası hizmet desteğinde de Türkiye’de sektöre liderlik ediyor.
Temmuz - Ağustos 2015
45
Sektör
Türkiye güneş enerjisinde bölgesel güç olabilir GÜNDER Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Kemal Gani Bayraktar 21 Haziran Dünya Güneş Günü ile ilgili yaptığı açıklamada;” Türkiye Güneş enerjisi alanında bölgesel bir güç olabilir.” dedi
GÜNDER Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Kemal Gani Bayraktar 21 Haziran Dünya Güneş Günü ile ilgili yaptığı açıklamada, Türkiye’nin güneşten elektrik enerjisi üretim potansiyelinin en az
Temmuz - Ağustos 2015
46
500 bin megavat olduğunu belirterek, “Bu ülkemizin yenilebilir enerji kaynakları içinde erişilebilir en yüksek potansiyel kaynaktır. Türkiye’nin toplam elektrik enerjisi kurulu gücünün 71 bin 430 megavata ulaştığı göz önünde bulundurulursa ülkemizde güneş enerjisinden elektrik üretme potansiyelinin önemi, hem ülkemize hem de bölgemize sunabileceği fırsatlar daha da iyi anlaşılmaktadır. Türkiye bu alanda bölgesel bir güç olabilir” dedi. Toplam 790 km’lik bir alana yayılacak güneş modülleriyle Türkiye’nin şu andaki elektrik ihtiyacının tamamını karşılamanın mümkün olduğunu söyleyen Bayraktar, “2050 yılında Türkiye’nin elektrik ihtiyacının tamamını karşılamak için güneş enerjisi teknolojisine dair en ılımlı tahminler çerçevesinde bile, Türkiye’nin toplam alanının on binde 25’inden daha dar bir alanın diğer bir deyişle ile bin 600 km ’lik bir alanı güneş modülleriyle kaplamak yeterli olmaktadır. Türkiye’de güneşten ısı üretiminde 16 milyon m2 ‘i aşan monte edilmiş güneş kollektörleri ile çatılarda ısı enerjisinin toplandığımı ve sıcak su elde edildiğini hatırlatan Bayraktar, “Bu çerçevede ülkemizde kurulu güneşten ısı üreten gücümüzün de yaklaşık 3,2 milyon ton karbondioksit azaltımına ve en az 1 milyon TEP tasarrufa katkı sağladığı öngörülebilir” şeklinde konuştu. 21 Haziran Dünya Güneş Günü dolayısıyla bir açıklama yapan, Uluslararası Güneş Enerjisi Topluluğu Türkiye Bölümü (GÜNDER) Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Kemal Gani Bayraktar, yıllık yaklaşık 2 bin 460 saat güneşlenme süresi ile güneş enerjisi açısından zengin olan Türkiye’nin bu potansiyelini henüz yeterince kullanamadığını söyledi. Türkiye’nin Almanya’dan yüzde 60 daha fazla güneş ışınımına ve yıllık ortalama günde 7,2 saat güneşlenme süresine
sahip olmasına rağmen 2014’ü Almanya’nın Kurulu gücünün binde 1’ine erişen güçte tamamladığına dikkat çeken Bayraktar, “Dünyada güneşten elektrik üretiminde kurulu güç ise 177 bin megavat’ı aşarken ülkemizde 84 megavata henüz ulaştı” dedi. Türkiye’nin coğrafi konumu gereği güneş açısından çok önemli bir potansiyele sahip olduğuna dikkat çeken Bayraktar, Türkiye’nin ve Bölge’nin geleceğinde güneş enerjisinin çok önemli bir rol oynayacağına dikkat çekti. “Hızlı ve kolay erişilebilirliği ve uygulanabilirliği, ısıdan elektriğe depolama dahil teknolojik erişilebiliriğin mümkünlüğü ve uygunluğu, çok yönlü sektörel entegrasyon ve istihdama katkısı güneş ve güneş enerjisini ayrıcalıklı kılmaktadır” diyen Bayraktar, özellikle kentsel dönüşümü hızla uygulamaya almış olan Türkiye’nin, yeniden yapılaşma sürecini enerji etkin tasarımlı, güneş odaklı binalar ve yerleşim alanları ile sürdürebilme fırsatını kaçırmaması gerektiğini ifade etti. Türkiye’nin güneşten elektrik enerjisi üretim potansiyelinin en az 500 bin megavat olduğuna değinen Bayraktar, bunun yenilebilir enerji kaynakları içinde erişilebilir en yüksek potansiyel kaynak olduğunu belirtti. Güneşten elektrik enerjisinin en yakın takipçisinin 87 bin megavat ile rüzgar enerjisi olduğunu kaydeden Bayraktar, “Bugün itibariyle Türkiye’nin toplam elektrik enerjisi kurulu gücünün 71 bin 430 megavata ulaştığı göz önünde bulundurulursa ülkemizde güneş enerjisinden sadece elektrik üretme potansiyelinin önemi ve hem ülkemize hem de bölgemize sunabileceği fırsatlar daha da iyi anlaşılmaktadır” dedi.
Düşük karbon ekonomisine geçişte yüzde 100 yenilenebilir enerji Türkiye’nin 500 bin megavatı aşan güneşten elektrik enerjisi üretim potansiyelini henüz değerlendirmemiş olmasına rağmen, güneş enerjisi sanayinin tüm yönleriyle gelişmekte ve bilinçlenmekte olduğuna dikkat çeken Bayraktar, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Yerli üreticilerimiz kendilerini sürekli geliştirmektedir. Hücre ve güneş takip sistemi dışında, tüm sistem bileşenlerini üretiminin yapılabildiği ülkemizde; 100’ü aşkın EPC firması ve halihazırda üretim yapabilen 17 fotovoltaik modül üreticisinin kapasiteleri ile bin 500 megavatı aşan fotovoltaik panel üretim gücüne sahip güneş zengini ülkemiz güneş enerjisi teknolojilerinde üretimden tasarım ve taahhüde önemli bir bölgesel güç olmaktadır. Güvenli, temiz, uygun maliyetli ve düşük karbonlu enerji üretimine geçmesi için her şeye sahip, güneş kuşağında bulunan ülkemizin daha yüksek hedefler belirlemesi ise, yatırımların gerçekleşmesini ve sektörün çok yönlü ve sağlıklı gelişimini sürdürülebilir ve rekabetçi kılacaktır. Ülkemiz için küresel ısınma ile mücadelede salımlarını azaltma ve düşük karbon (sıfır karbon) ekonomisine geçiş süreçlerinde yüzde 100 yenilenebilir enerjiden ve özellikle güneşten yararlanmayı hedefleme; istihdama, üretime ve ihracata önemli katkı yanında, etkin bir kalkınma rol modeli olarak da örnek teşkil edebilecektir.” dedi.
çeken Bayraktar, bu değerin Dünya rüzgâr enerjisi kurulu gücü olan 370 bin megavattan da yüksek olduğuna dikkat çekti. “Güneşten elektrik üretiminde kurulu güç 84 megavatı henüz aşarken, ülkemiz güneş enerjisinden ısı üretilmesinde 11 bin megavat kurulu güç ile dünyada dördüncü, Avrupa’da ise ikinci sırada bulunmakta ve yıllık yeni kurulum kapasitesi açısından ise Çin’in ardından dünyada ikinci sıradadır diyen Bayraktar, dünya toplam kurulu kapasitesinden 341 TWh’lık güneş enerjisi ile sıcak su elde edilmesinin, 36,7 milyon TEP (ton eşdeğeri petrol) tasarrufa ve 118,6 milyon ton karbondioksit salım azaltımına eşdeğer olduğunu ve dünya genelinde 460 bin kişilik istihdam sağladığını belirtti.
Türkiye bölgesel güç olabilir Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi, Türkiye de güneşin gücünü görmeye başladığını belirten Bayraktar, “Kurulu üretim kapasiteleri ve enerjide risk teşkil eden dış bağımlılık göz önünde bulundurulursa, belirlenen hedeflerin büyütülmesi ve verilen desteklerin artmasıyla hızlı bir büyüme içinde olan güneş enerjisi sektörünün mevcudiyeti kuvvetlenecek, teknolojik yetkinliği ve dünyada rekabet gücü daha da artacaktır. Güneş dünyayı kısıtlama getirmeden aydınlattığı gibi, güneş enerjisinden yararlanmada da herhangi bir gerek ve yeter şart aranmamalı, ülkemiz gerçekleri çerçevesinde ulaşan enerjiden mümkün olduğunca yararlanma hedeflenmelidir. Büyüme beraberinde ölçek ekonomisi faydalarını da sunacaktır. Güneş enerjisinin hem istihdama hem de ihracat potansiyeli ile birlikte ülke ekonomisine katkısı önemlidir. “Güneş girmeyen eve doktor girer” atasözümüzden hareketle, güneşten yararlanmayan kaynakları sınırlı gelişmekte olan toplumlarda da enerji bağımlılığı artar. Güneşe yönünü dönerek her alanda yararlanacak şekilde bilimi uygulayacak ve sonunda edinilecek tecrübe ile teknolojiye dönüştürecek güneş ülkesi Türkiye, jeostratejik önemi olan bölgedeki enerji üssü olma niteliğini de daha kuvvetlendirecektir” diyerek sözlerini tamamladı.
Enerji bağımsızlığı için güneş enerjisi WWF Güneş Atlası’na göre, toplam 790 km²’lik bir alana yayılacak güneş modülleriyle Türkiye’nin şu andaki elektrik ihtiyacının tamamını karşılamanın mümkün olduğunu söyleyen Bayraktar, Nüfus ve kişi başına düşen elektrik tüketiminin artacağı göz önüne alındığında, 2050 yılında Türkiye’nin elektrik ihtiyacının tamamını karşılamak için güneş enerjisi teknolojisine dair en ılımlı tahminler çerçevesinde bile, Türkiye’nin toplam alanının on binde 25’inden daha dar bir alanın diğer bir deyişle ile bin 600 km²’lik bir alanı güneş modülleriyle kaplamak yeterli olmaktadır. Türkiye’nin fosil kaynakları yok denecek kadar az. Bugün enerji ihtiyacının yüzde 95’i de fosil yakıtlardan karşılanmaktadır. Enerji ithalatı toplam ithalatın yüzde 25’ini teşkil ederken, cari açığımızda da önemli etkisi bulunmaktadır. Böyle olunca enerji bağımsızlığında her güneş ışığını ülke ekonomisine kazandırmak, hepimizin sorumluluğudur” diye konuştu.
Güneşten ısı enerjisi üretimi kurulu gücünde Dünya dördüncüsü Türkiye Güneşten 2014 yılı itibariyle dünyada güneşten ısı enerjisi üretiminde kurulu kapasitenin 406 bin megavatı aştığına dikkat
Temmuz - Ağustos 2015
47
Fuar
Avrupa Solar Dünyası İntersolar 2015’te buluştu GÜNDER’in hedefi Türkiye’nin solar enerjide bölgesel güç olması toplantı da yatırımcıların sorunları dört başlık altında toplandı. Buna göre, güneş enerjisinde en çok proje teknik değerlendirme sorunları yaşandığı gözlenirken, bunu proje onay süresinin uzunluğu, proje tadilat sürecinde yaşanan sorunlar, projelerin onay bedelleri ve maliyet sorunları takip etti.
Güneşte 3 bin proje, 211 santral
GÜNDER’in organizasyonu ile, 10-13 haziran günleri düzenlenen Avrupa’nın en büyük güneş enerjisi etkinliği kabul edilen, Almanya Münih’teki Intersolar 2015 Fuarı ve Kongresine, Türkiye’den Kamu’dan ve sektördeki yerli oyunculardan oluşan ekibi Münih’te buluştu. Türkiye’den Uluslararası Güneş Enerjisi Topluluğu Türkiye Bölümü GÜNDER de Fuar’da bir stantla yer aldı. ABB, First Solar, IBC Solar, CW Enerji ve Solartürk Enerji sponsorluğu ile gerçekleşen organizasyonunda Solar yatırımcıların yanında Enerji ve Tarım Bakanlığı ile İller bankası, GAP idaresi, TSE gibi kurumlardan teknik ekiplerin katılımı ile Almanya’da kurulu GES’ler incelenmiş ve yatırım süreçleri ve sistem kurulumları hakkında bilgiler alındı. Fuarın ilk günü ‘’Türkiye’nin Güneşi’’ oturumunda Münih konsolosu Selçuk EKE, Ticaret Ataşesi İsmet Salihoğlu, TEDAŞ genel müdürü Mükremin Çepni, İSES Başkanı David Renne’nin açılış konuşmalarının devamında Kamudan ve özel sektörden konuşmalar ile Ülkemizdeki güneş enerjisinin bugünü ve gelecekteki fırsatlar konuşuldu. Oturumun devamında GÜNDER standında yabancı katılımcı ve ziyaretçilerin yoğun ilgisi eşliğinde ile kokteyl verildi. Avrupa’nın en büyük solar pazarı konumundaki Almanya’da faaliyet gösteren şirketler ciddi katılımı ile gerçekleşen kokteylde bilgi alışverişi ve Türkiye solar enerjinin geleceği ve yatırımlar konusunda görüşmeler gerçekleştirildi.
GÜNDER solar sektörünü TEDAŞ’la buluşturdu Uluslararası Güneş Enerjisi Topluluğu - Türkiye Bölümü (GÜNDER), güneş enerjisi sektör oyuncularını TEDAŞ üst yönetimiyle buluşturdu GÜNDER, ev sahipliğinde gerçekleşen “TEDAŞ ve GES Projeleri Firmaları Arasında Eşgüdüm Toplantısı” Ankara’da gerçekleştirildi. GÜNDER Genel Sekreteri Faruk Telemcioğlu’nun moderatörlüğünü yaptığı toplantıya, Türkiye Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi (TEDAŞ) Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Taşdemir ve güneş sektörü firmaları katıldı.Yeni oluşan güneş piyasasında kamu ve özel sektör sorunlarını dile getirmek için yapılan toplantı yaklaşık 4 saat sürdü. EPC firmalarının ağırlıklı katılım sağladığı
Temmuz - Ağustos 2015
48
TEDAŞ Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Taşdemir, güneş enerjisi proje sayısının her geçen gün artış gösterdiğini belirterek, “Şu ana kadar güneş enerjisinden elektrik üretimi için yaklaşık 3 bin proje başvurusu oldu ve 211 güneş santrali devreye girdi. Bu sayı güneş enerjisine hızlı bir giriş yaptığımızın göstergesidir” dedi. Taşdemir, Türkiye’nin güneş enerjisi üretiminde iki yıllık bir geçmişi olduğunun altını çizerek, İngiltere ve Almanya’daki düzenleyici kurumların mevzuatlarını beş ile yedi yılda oluşturduğunu hatırlattı. Taşdemir, yeni oluşan güneş piyasasında kamu ve özel sektör sorunlarını dile getirmek için ilk kez toplanıldığını, böylelikle güneş enerjisi yatırımcılarının sorunlarını dinleyip ona göre çözüm önerileri üzerinde çalışacaklarını söyledi. Taşdemir, TEDAŞ’ta 850 projenin değerlendirildiğini, bunun hızla gerçekleşmesi için ilgili birimlerin hafta sonu da çalıştığını söyledi. TEDAŞ Güneş Enerjisi Sistemleri Proje Müdürü Bilal Şimşek ise lisanslı ya da lisanssız güneş enerjisi sistemlerinde her kapasite için ayrı bir mevzuat gerektiğinin altını çizerek, “Proje başvurularında 1 kilovat da olsa, 1 megavat da olsa yatırımcı aynı işlemi görüyor. Bu da yatırımcı için zorluk teşkil ediyor, bir standardın yakalanması gerekli. TEDAŞ olarak bu sorunlara da çözüm bulacağız” diye konuştu.
GÜNDER Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Osman Özberk; “Ülkede solar sektörünün beklenen hızda gelişmiyor, GES Projeleri başvuru takibi şeffaf olmalı. Hedefimiz, çok kısa zamanda Kamudaki sorumlu yöneticilerin destekleri ile güneş enerjisinin önündeki sıkıntılı sürecin sonlanacağı inancındayız” Bunda tüm iyi niyetli çabalara rağmen, hala yavaş işleyen bürokrasinin büyük rolü maalesef önümüzdeki en büyük engel gözükmektedir. “Bürokrasideki kabul ve onaylanma süreçleri hızlanırsa, önümüzdeki dönemde çok rahatlıkla yılda 1000 MW’lık GES tesisi devreye girebilir. 2023 yılındaki hedefimiz olan 10-12 bin MW’a rahatlıkla ulaşabiliriz. Bu da elektrik tüketiminin yüzde 4-5’inin güneşten karşılanabileceği anlamına gelir” diyen GÜNDER Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Osman Özberk, yerli ekipman üreticilerinin üyesi olduğu GÜNDER’in, Türkiye’de sektörün gelişimi için ellerinden gelen çabayı göstereceklerini belirtti. “Türkiye’nin enerji bağımsızlığını elde etmesi, cari açığını kapatabilmesi için yerli ve yenilenebilir kaynakların kullanımını artırabilmesi konusunda üzerimize düşen ne varsa yapıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz. TEDAŞ ve GES projeleri firmaları arasında eşgüdüm toplantılarının yeni oluşan güneş sektöründe özel sektör ve kamu arasında oluşan sorunları çözmek adına yapıldığını söyleyen Özberk, güneş yatırımlarına bu kadar yoğun ilginin beklenmediğini bu sebeple kamunun bu yoğunluğa hazırlıksız yakalandığını işaret etti. Özberk, “Biriken projelerin biran önce çözüm sürecine ulaşması adına yatırımcı firmaları, proje firmaları ve TEDAŞ üst yönetimi bu toplantıyı yapıyor. Amaç süreci nasıl hızlandırabiliriz sorunları nasıl hızlıca
çözebiliriz” dedi. Toplantıya katılan firmaların profile bakıldığında; “GÜNDER yönetimi dışında proje firmaları, EPC firmaları ve ürün satan firmalar TEDAŞ’tan proje sürelerini kısaltmak istiyor.” Diyen Özberk Solar sektörü oyuncularının güneş yatırımlarında tıkanan süreci kısaltmak için bunun gibi toplantılarla sorunlarını çözümüne fayda sağlayacağı inancında olduklarını belirtiyor.
Toplantı sonrası İftar yemeği verildi GÜNDER, ev sahipliğinde gerçekleşen “TEDAŞ ve GES Projeleri Firmaları Arasında Eşgüdüm Toplantısı” sonrası TEDAŞ GENEL MÜDÜRÜ Mükremin Çepni ve Genel müdür yardımcıları, Ege Üniversitesi Güneş enstitüsü Başkanı Profesör Dr. Günnur Koçar, YEGM, TSE, İLLER BANKASI, diğer STÖ ve KAMU üst yöneticileri ve sektörün yatırımcılarını, EPC firmalarını, proje firmalarını ve üreticilerini buluşturan iftar yemeği verilerek sektörlerin kaynaşması sağlandı.
Dağıtım Şirketleri ile istişare toplantısı yapılacak Uluslararası Güneş Enerjisi Topluluğu - Türkiye Bölümü (GÜNDER) faaliyetlerine değinen Özberk, yakın zamanda dağıtım şirketleriyle de bir benzeri toplantı yapacaklarını söyledi. Özberk, “GÜNDER, güneş sektörünün en önemli STK’sıdır. Üniversiteler, özel ve kamu sektörü işbirliği ile sektörün tanıtımı için elimizden geleni yapıyoruz. Solar sektörü sıkıntıları için de bu toplantıyı yaparak, sektörü TEDAŞ’la bir araya getirdik. Yakın zamanda da dağıtım şirketleriyle de bir benzeri toplantı yapılacak. Çalışmalarımıza devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Türkiye güneş enerjisinde bölgesel güç olur Güneş enerjisi alanındaki çalışmalarına her alanda devam eden GÜNDER Ülkemizin, Kuzey Afrika, Orta Doğu, Kafkaslar ve Avrupa Ülkelerinin merkezi konumunda olup bu Ülkelere yakınlığı ve lojistik üstünlüğümüz nedeniyle büyük avantajımızın yanında sahip olduğumuz yüksek güneş potansiyeli ile “Güneşin Merkez Ülkesi’’ olacağız mesajını verdi. Bugün neredeyse herkes, güneşin öneminin farkındadır. Ancak hem kurulu kapasite çok düşük hem de dışa bağımlılık yüksek. Kurulu kapasite, dışa bağımlılığı
azaltarak arttırılabilirse, güneş sektörü ülke ekonomisi için ciddi bir itici güç haline gelebilir. Bu güneş elektriği sayesinde hem üretim maliyetlerinin düşürülmesi hem de istihdamın artırılması sayesinde rahatlıkla gerçeğe dönüştürülebilir. GES’ler, jeotermal, biokütle, rüzgâr, nükleer ve kömüre kıyasla yaklaşık 4-5 kat daha fazla istihdam gerektiriyor. Özellikle ara eleman ihtiyacı giderek artıyor. Sonuç olarak, sektörümüzün bir dönüm noktasına geldiğini, önemi her gün artan ‘’ Güneş Enerjisi Türkiye’nin vazgeçilmez enerji kaynağıdır ‘’ diyen GÜNDER bu ihtiyacı karşılamaya yönelik çalışmalar ve bilgilendirme toplantılarına devam edeceklerini belirtti.
GÜNDER sektöre öncülük ediyor Ülkemizde yerli ve yenilenebilir enerji alanda faaliyet gösteren kişi ve kuruluşların üyesi bulunduğu en önemli sivil toplum örgütü konumundaki Uluslararası Güneş Enerjisi Topluluğu Türkiye Bölümü GÜNDER’in amaçlarının önümüzdeki dönemde daha aktif olarak bu yılın başında açıklanan 2013-2023 yılları arasındaki Ülkenin enerji politikası için, “Türkiye Ulusal Yenilenebilir Enerji Eylem Planı’’nın bir an önce hayata geçirilmesi olduğunu belirtiyor. Ülkemizde yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması önemli bir istihdam yaratacağı, cari açığın azalmasına ve enerji bağımsızlığının elde edilmesini sağlayacağını vurgulayan GÜNDER, Belediyeler, Üniversiteler, tarımsal sulamalar başta olmak üzere Kamunun yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanmasında ve yatırımların yapılmasındaki çalışmalarda aktif olarak her türlü desteği vermeyi görev edindiklerini belirtiyor. GÜNDER güneş enerjisi ile ilgili konularda, bilim ve teknolojinin geliştirilmesi, araştırma ve geliştirmenin özendirilmesi, güneş enerjisinin yaygın kullanımının teşvik edilmesi, güneş enerjisi ile ilgili alanlarda bilgilenmenin ve farkındalığın artması, eğitimin özendirilmesi gibi konularda faaliyetlerde bulunarak, güneş enerjisi sistemlerinin üretimi ve uygulamalarının yaygınlaştırılması yönünde çalışmalarda, sektörel gelişim ve bilgilendirme toplantıları, çeşitli sempozyum, çalıştay, kongreler yapılarak güneş enerjisi ile ilgili farkındalığın artması ve bu konudaki çabaların etkili hale gelmesi çalışmalarına ise devam ediyor.
Temmuz - Ağustos 2015
49
Dünya
Çin’in Yenilenebilir Enerji atağı devam ediyor Çin, Gobi Çölü’ne 1 milyon evin enerji ihtiyacını karşılayabilecek güneş tesisi kuruyor
Çin yenilenebilir enerjiye olan yöneliminin bir diğer ayağında, ilk büyük ölçekli ticari güneş tesisinin inşasına Gobi Çölü’nde başladı. Delingha diye adlandırılan devasa tesis, Qinghai Eyaleti’nde 25 kilometre karelik boş bir alana yayılacak ve bir dizi güneş aynasına bağlı, altı dev güneş kuleye sahip olacak. Tesis tamamlandığında ise 200 MW’lık elektrik üretebilecek. Bu da yıl boyunca Qinghai eyaletindeki 1 milyon evin elektrik ihtiyacını karşılayabilmesi anlamına geliyor. Qinghai GüneşTermal Güç Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Wu Longyi basına verdiği demeçte, “Tesisin 15 saat ısı depolaması yapabilecek şekilde tasarlanması sebebiyle, sürekli ve stabil elektrik üretimini garantiliyor” diyor. Svati Kirsten Narula’nın Quartz’taki haberine göre, tesis, Oakland, Kaliforniya tabanlı Bright Source Energy ve Çin’deki Shanghai
Temmuz - Ağustos 2015
50
Electric Grubu tarafından ortak geliştiriliyor. İnşaatın ilk aşaması ise iki güneş kulesini tamamlamak olacak. Böylece 452 bin evin enerji ihtiyacı karşılanabilecek. Geri kalan dört kulenin tamamlanmasının ardından ise en az 1 milyon evin elektriği üretilebilecek. Ayrıca Bright Source Kaliforniya’daki Mojave çölündeki, 393 MW’a kadar elektrik üretebilen ve dünyanın en büyük yoğunlaştırılmış güneş gücü (CSP) tesisinin de ortağı. Ayrıca tesise, Çin elektrik şebekesinden 5 GW güneş enerjisi ekleyecek ve 2015 yılı sonuna kadar güneş fotovoltaik teknolojisinden 17,8 GW kapasitede elektrik üretme hedefine doğru ilerlemesine yardımcı olacak. Yenilenebilir enerji için harcanan meblağlar dolar üzerinden değerlendirildiğinde, günümüzde yenilenebilir enerji yatırımlarıyla Çin en önde giden ülke durumunda.
Dünya
Japonya, terk edilen golf sahalarına dev güneş panelleri kuruyor Japonya, ülkede çok sayıda bulunan terk edilmiş golf sahalarına güneş panelleri kurarak enerji üretiyor
Fukuşima’da yaşanan felaketin ardından nükleer enerji konusunda endişelerin arttığı Japonya, alternatif enerji kaynaklarına yöneliyor. Daha çok farklı projelerin açıklandığı Japonya’da bu kez güneş enerjisi öne çıkıyor. Japonya terk edilen golf sahalarına dev güneş panelleri kuruyor. Business Insider’ın haberine göre Japonya, ülkede çok sayıda bulunan terk edilmiş golf sahalarına güneş panelleri kurarak enerji üretiyor. Japonya’da yaklaşık 35 yıl önce golfe ilgi bir anda patlamıştı. Milyonlarca kişinin golf oynaması nedeniyle Japonya’da binlerce golf sahası inşa edildi. Ancak bu spora olan ilginin azalmasıyla birçok sahada kullanılmaz hale geldi. Şimdilerde ise bu sahalar dev güneş panellerine ev sahipliği yapıyor. Golf sahalarına kurulan dev paneller ile 2017 yılında 8 bin 100 hanenin ihtiyacının karşılanacağı belirtiliyor.
Temmuz - Ağustos 2015
51
Sektör
Esnek cihaz bağlantısı Kullanıcıların çoğu makineleri, üniteleri ve cihazları için esnek ve ekonomik elektrikli bağlantı sistemleri arayışındadırlar. Bu noktada sunulan seçenekler o kadar çoktur ki, sistemlerin seçiminde kullanıcı zorlanabilir. Bu kapsamda kullanılacak güç kontağı fişleri birbirinin aynı olması kullanıcıya avantaj sağlar (manşet resmi). Projelerde, genellikle, kalite, termin ve maliyet baskısı başroldedir. Uygun fiş konnektörü seçilirken adet de önemlidir.
Konstrüksiyondan, yüksek miktarlarda seri üretime Üç örnekte gösteriyor ki, bir kontrol panosu veya küçük bir seri için bir prototip imal edilirken, bağlantı teknolojisi açısından azami ölçüde esnekliğe dikkat edilmesi gerekiyor. Bağlantı yapılacak kesit alanının mümkün olduğunca büyük olması ve gerektiğinde iki - üç iletkenin de klemens yuvalarına birlikte takılması gerekiyor. Hatta dünya çapında faaliyet gösteren çeşitli kullanıcıların da, uygulamaya güvenli bir şekilde erişebilmesi gerekiyor. Bu durumda, kuruşuna kadar hesap yapılmayıp, daha çok güvenirlik, işlevsellik ve esnekliğe dikkat ediliyor. Bu örnekte, insanın aklına klasik vidalı bağlantı elemanları geliyor. İkinci örnek, başka bir durumu gözler önüne seriyor. Geliştirme departmanı, küçük seri üretim işini bitirmiş, fakat şimdi de konstrüksiyon departmanının prosesleri optimize etmesi ve bunu yaparken de, maliyetleri en aza düşürmesi gerekiyor. Serinin bütün komponentleri belirlenmiştir. Parça büyüklüğü ve maliyetlerin, esneklikten daha önemli olduğu düşünülmektedir ve kalite açısından da taviz verilmemesi gerekmektedir. Bu noktada çözüm olarak, krimp bağlantı teknolojisi bulunuyor: Küçük adetlerde kablo sıkma işlemi manuel krimpleme aleti yardımıyla yapılırken büyük adetlerde otomatik krimpleme makinaları kullanılıyor. Üçüncü örnek: Uygulama, seri üretime doğru yaklaşıyor. Veriler,
Temmuz - Ağustos 2015
52
sinyaller ve güç kabloları artık elle bağlanmıyor, onun yerine sistem, devre kartının üzerine lehimleniyor. Fişli konnektörle, devre kartı arasındaki bağlantının verimli hale getirilebilmesi için, fiş konnektörlerin, montaj panelini geçerek, doğrudan doğruya panoya temas etmesi ve diğer bütün PCB komponentleriyle birlikte, mümkün olduğunca tek çalışma aşamasında, düzgün ve verimli olacak şekilde lehimlenmesi gerekiyor.
Her şey için bir tane Uygun bir fiş konnektörün seçiminde yaşanabilecek en büyük zorluk, henüz kaç adet gerektiğinin bilinmemesine rağmen, herhangi bir modelin alınmasına karar verilmesi gerekmesi durumunda yaşanır. Çünkü daha sonra uygulamada, değişiklikler de yapılabilir. Fakat kullanıcılara giden arayüzlerde, yani fiş konnektörlerde, istendiği gibi değişikliklerin yapılması o kadar kolay değildir. Phoenix Contact, programına, bu noktada kullanıcının işini kolaylaştırmak amacıyla, güç konnektörleri alanında, genel geçer bir çözüm sunuyor: Vida, kirmp ve devre kartı bağlantısının bulunduğu taraf için dört veya beş kutuplu, 630 V kontak fişleri. Variocon ürün programına ait bu güç kontağı fişleri, bu genel geçerlilik olanağına sahip olan ilk güç kontağı fişleridir (resim 1). Variocon, bütün veriler, sinyaller ve güçlerin çok çeşitli bir şekilde kombine edilebildiği modüler bir fiş konnektörü programıdır. Özellikle de, fiş konnektörü tarafında yer alan vidalı bağlantı sistemi, çoğu zaman zor koşulların hakim olduğu sahada, çok kolay bir kablolama işine izin vermektedir. Variocon fiş konnektörler, endüstriyel ortamların gerekliliklerine uygun bir şekilde, darbelere karşı dayanıklı poliamid ve basınçlı metal döküm malzemeden imal edilmiş ve hepsi iletken bir EMV contaya sahiptir. Fiş konnektörler, ayrıca, cihaz paneli üzerinde sızdırmazlığı da sağlamaktadır. Bu
özellik sayesinde, fiş konnektörler için normalde gerekli olan harici bir montaj muhafazasına gerek kalmamaktadır. Muhafazalar, bir asma kilide kıyasla aşağıda belirtilen avantajları sunan bir vida kilidine sahiptir: • az yer gerektirir • daha sağlamdır • yüksek koruma sınıfına sahiptir • yanlışlıkla elle açılabilmesi mümkün değildir Variocon fiş konnektörü sisteminin vida kilidinin üç tipi bulunuyor: Silindirik başlı paslanmaz çelik vida olarak, alet kullanılmasını gerektirmeyen, tırtıllı, nikelajlı pirinç vida olarak ve düz kablo çıkışlı yeni plastik gromette, paslanmaz çelik, alyen vida olarak.
Çeşitli tiplerde kontak fişleri 16 mm ye kadar iletken kesitlerinde kullanılan dört, beş ve yedi kutuplu güç kontağı fişleri, 690 V’de, 70 A’ya kadar akım taşıyabiliyor: Krimp bağlantılarda ise, 50 A ile sınırlı. Diğer kontak fişleri de, 10 A - 160 V için sekiz kutuplu, 10 A - 250 V için altı kutuplu, 20 A - 400 V için iki kutuplu ve optik veri aktarımında kullanılan polimer fiberler için iki kutuplu fişlerden oluşuyor. Devre kartı, montaj duvarına paralel veya dik açılı olarak durabiliyor. Muhafazaları ve kontak fişleri kombine edilebildiğinden, Variocon kontak fişleri, özellikle sürücü sistemlerinde ve son zamanlarda da solar invertörlerde kullanılıyor. Fiş konnektörün içinde, kablo tarafında bulunan vida bağlantısı sistemi, özel alet kullanılmasına gerek kalmadan, dünyanın neresinde olursa olsun, her elektrikçi tarafından yapılabilecek konforlu bir saha kablolama işlemini olanaklı kılıyor. Yeni power-krimpli fişin avantajını, normalde gerekli olan iki bağlantı flanşı ile bağlantı şasisinin gerektirmemesi oluşturuyor. Kilitlemeli kontak bandı, sadece arka taraftan duvar boşluğuna geçirilerek takılıyor - montaj için başka bir şey yapılmasına gerek kalmıyor. 4 16 mm iletken kesitlerinde kullanılan delikli ve kilitlemeli power-krimpli kontakları da yine aynı şekilde kontak bandına takılıyor ve kilitleri, standart bir düz tornavidayla açılabiliyor. Kontak bandının içinde bulunan kare şeklindeki iki somun, montaj duvarının üzerindeki sızdırmazlığı, harici bir montaj muhafazasına gerek kalmaksızın sağlayan grometli fiş konnektöre ait iki adet M4 kilitleme cıvatasında kullanılıyor. Düz kablo çıkışlı ve entegre kablo boru bağlantısına sahip olan siyah plastik gromet ise, bir ilki oluşturuyor. 10 İla 25 mm çapındaki kablolar IP68 koruma sınıfına sahip sızdırmazlık contası sayesinde, sızdırmaz bir şekilde bağlanabiliyor
Hepsi için bir birleştirme yüzeyi Vidalı, pabuçlu ve baskılı devre kartı bağlantısı IP67 Koruma sınıfına ait modüler fiş konnektör sistemi Variocon, farklı bağlantı sistemleri sayesinde, en küçük seriden en büyük seriye kadar her türlü elektrik tesisatında kullanılmak üzere uygundur. Vidalı ve pabuçlu bağlantı sistemi, küçükten büyük serilere kadar uygundur ve devre kartının direkt bağlanabilmesi sayesinde, büyük serilerde maliyet ve proses optimizasyonu sağlanabiliyor. Hepsinin birleştirme yüzeyi aynıdır. O güne kadar kullandığı fiş konnektör de olmak üzere, kullanıcının, bağlantı sisteminin üzerinde ileride herhangi bir değişiklik yapmasına gerek kalmıyor. Kontak fişlerinin modüler yapıları ve çeşitliliği sayesinde, Variocon fiş konnektör sistemleri, sinyallerden güç bağlantılarına kadar çok sayıda kullanım imkanı tanıyor. Hande Kongaz Baştürk Elektrik Yük. Mühendisi Cihaz & Saha Bağlantı Sistemleri Ürün Yönetmeni Phoenix Contact Elektronik Tic. Ltd. Şti. hkbasturk@phoenixcontact.com www.phooenixcontact.com.tr
Temmuz - Ağustos 2015
53
Dünya
Yenilenebilir enerji herkese yeter Yeni Zelanda’nın enerji kuruluşu Genesis Energy, ülkedeki son 2 termik jeneratörü 2018 yılının sonuna kadar kapatacaklarını duyurdu
Yeni Zelanda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Simon Bridges
Huntly Enerji Santrali
Temmuz - Ağustos 2015
54
Genesis Energy’nin yaptığı duyuruda, ülkenin kuzeyinde kalan Huntly Enerji Santrali’ndeki son iki kömürle çalışan jeneratörün 2018 yılına kadar kapatılacağı belirtildi. Bu kararla birlikte ülkede kömürle çalışan herhangi bir enerji santrali kalmayacak. Yılda 5 bin kilotonluk karbon salımı yapan santral, ülkedeki toplam karbon salımı payının yüzde 5’ine sahip. Yeni Zelanda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Simon Bridges yaptığı açıklamada; “Tarihsel olarak ele aldığımızda, özellikle ülkede yaşanan kuraklıktan kaynaklanan hidroelektrik üretiminin azaldığı dönemlerde, kömür ülke enerjisi için önemli bir rol oynamıştı. Ancak son yıllarda yenilenebilir enerji alanında yaşanan büyük teknolojik gelişmeler, kömüre artık bir son vermemiz gerektiğini bize anlatıyor” dedi. Enerji ihtiyacının yüzde 80’lik kısmının yenilenebilir enerjiden karşılandığı Yeni Zelanda için bu karar aslında çok da şaşırtıcı değil. Biyogaz, rüzgâr ve hidroelektrik santrallerinden üretilen elektrik pek çok ülkeye ilham olurken, ülke yetkilileri 2050 yılına kadar tüm enerji ihtiyacının yenilenebilir enerjiden karşılanmasını hedefliyor.
Sektör
Ezinç yeniliklerine devam ediyor Ezinç’ten ısısı azalmayan, enerji tasarrufu yüksek yeni boyler
Ürün gamı ve çeşitliliğine her geçen gün yenilerini eklemeye devam eden Ezinç Grup’un yeni K Serisi Boylerleri ile güneş kollektörlerinde üretilen ısı enerjisiyle hem su daha çabuk ısınacak, hem de uzun süreli tüketimde bile sıcak su azalmadan kesintisiz konfor sağlanacak. Konutlarda kullanılan 500 litre hacminde bir K Serisi Boyler ile yıllık, 5 bin 524 kWh elektrik enerjisi tasarrufu sağlanacak. Bu durumda, yıllık yaklaşık 3 bin 679 kg karbondioksit salınım tasarrufu sağlanırken, bu 5 adet yetişkin ağaç kapasitesine denk gelecek. Ezinç’ in yeni K Serisi boylerleri ile güneş kolektörlerinde üretilen ısı enerjisi ile aynı anda hem kullanım sıcak suyu elde edilecek, hem de ısıtma sisteminin desteklenmesi sağlanacak. Daha önceki sistemlerle kıyaslandığında çok daha avantajlı olan bu sistem sayesinde, hazneli boylerli sistemlerdeki geç ısıtmanın önüne geçilirken, uzun süreli tüketimlerde de problem oluşmayacak. İç hazne yerine yüksek ısıtma yüzey alanına sahip boru tipi Cr-Ni Paslanmaz Çelik kullanılan yeni K Serisi Boylerler ile hızlı ve kesintisiz konfor şartlarında sıcak
su kullanımı sağlanacak. Katı sıvı veya gaz yakıtlı kazanlar tarafından ısıtılan sistemlerin yanı sıra, ısı pompaları tarafından desteklenen yüksek olmayan sıcaklıklarda ısıtılan sistemlerde bile ideal performans sağlayabilmek için tasarlananan K serisi boylerler, 500 - 800 ve 1000 litre kapasitelerde üretiliyor. K Serisi boylerler de çepeçevre uygulanan, CFC içermeyen, yüksek etkili ısı izolasyonu uygulanıyor.
Bir konut yılda 5 yetişkin ağaç kurtarıyor Genellikle konutlarda kullanılan 500 lt. Hacminde bir K Serisi Boyler ile 6 Adet Ezinç Superline L USB Güneş kolektörü kullanılan bir sistemde yılda 4,3 MWh ısı enerjisi tasarrufu elde ediliyor. Bu sistemden elde edilen ısı enerjisinin karşılığı yıllık doğalgaz 593 m3 şeklinde. Bu sistemde doğalgaz yerine ısı pompası kullanılması durumunda ise yıllık 5524 kWh elektrik enerjisi tasarrufu sağlanıyor. Bu durum da yıllık yaklaşık 3 bin 679 kg CO2 salınım tasarrufu elde ediliyor. Bu sayıda 5 adet yetişkin ağaç kapasitesine denk geliyor.
Temmuz - Ağustos 2015
55
Makale
Uno Power güç kaynakları Kompakt kontrol panolarında kullanılan güç kaynaklarının güvenilir olması istenir ancak çok fonksiyonel olmasına gerek yoktur. Bu güç kaynaklarının az yer kaplaması ve enerji verimliliğinin de yüksek
Yüksek güç yoğunlukları ile yeni Uno Power güç kaynakları, 100 W’a kadar 24VDC veya 12VDC ile güvenilir şekilde besleme gereken yerler için tasarlanmışlardır. Çok düşük stand-by kayıpları ile yüksek verim, maksimum enerji verimliliğini sağlamaktadır
olması başlıca gereksinimlerdendir. Phoenix Contact, bu ihtiyaçları karşılayan yeni bir ürün grubu geliştirdi
-Dünya Çapında Güvenilir Güç Kaynakları Kötü bir elektrik şebekesi veya enerji temin kurumlarının transfer işlemleri, alternatif akımda geçici kesintilere yol açabilmektedir. Bunun sonucunda tam veya yarım dalga atlanabilmektedir veya sürekli kesintiler olabilmektedir. Bu tür hatalar belirlenemeyeceği için kabul edilemezler. Bu nedenle regülesiz güç kaynakları sorun çıkartırlar, zira giriş gerilimindeki salınımlar, bu teknolojide doğrudan çıkış gerilimine yansımaktadır. Buna karşın Uno Power gibi primer anahtarlamalı güç kaynakları, 600V’luk DC link’i kapasitörlerle besleyerek kesilmeleri tolere etmektedir. Bu güç kaynakları tam yükte 135ms’lik kesintileri tamponlayabilmektedir. Böylece yük kesintisiz ve gerilim dalgalanması olmadan çalışmaya devam eder. Uno Power, tüm dünyada kullanımı için CE, UL 508 ve UL 60950 onay belgelerine sahiptir. 85VAC ile 264VAC arasında giriş gerilimlerini kabul etmesi sayesinde bu aralıktaki şebekede dalgalanmalarında da çalışmaya devam eder – Bu güç kaynakları son derece güvenilirdir. MTBF değeri 500.000 saatin üzerindedir, bu da yüksek işletim güvenliği sağlamaktadır. -25°C ila 70°C geniş sıcaklık aralığı, güç kaynaklarının dış mekanda da kullanımını mümkün kılmaktadır.
Enerji Tasarruflu Çalışma Uno Power ürün grubundaki cihazlar, bunların yanı sıra enerji
Temmuz - Ağustos 2015
56
QUINT POWER
TRIO POWER
MİNİ POWER
UNO POWER
S T E P P O W E R
●
●
●
●
●
●
●
●
●
●
Yüksek işletim güvenliği Yüksek MTBF ile > 500.000 saat
●
●
●
●
●
Yüksek işletim güvenliği Uzun elektrik kesintisi köprüleme süreleri >20 ms
●
●
●
●
●
Paralel bağlanabilir Güç arttırımı ve yedeklilik için
●
●
●
●
●
Kolaylaştırılmış devreye alma LED sayesinde fonksiyon izleme
●
●
●
●
●
Dış mekan kullanımına uygun Geniş çalışma sıcaklık aralığı
●
●
●
●
Üniversal kullanılabilir Geniş giriş aralığı ve uluslararası onaylar
Kompakt Tasarım
Ayarlanabilir çıkış gerilimi Servis dostu bağlantı tekniği COMBICON konnektörler ile (10 A’ e kadar )
●
●
●
●
Aktif fonksiyon denetimi Uzaktan izleme için
●
●
Büyük yüklerin güvenilir şekilde devreye alınması POWER BOOST güç rezervi ile
●
●
●
●
ABD Çevre Koruma Ajansı EPA (Environmental Protection Agency) 1992’ de, enerji tasarruflu ofis cihazlarını teşvik etmek amacıyla “Energy Star” uygulamasını başlattı. Tüketiciler bu ürün işareti ile, hangi bileşenlerin çok veya az enerji tasarrufu yaptığını hemen anlamaktadır. Enerji tasarruf programı, 2003’ te Avrupa Birliği (EU) tarafından da imzalanmıştır. Enerji tasarruflarına bağlı olarak I ile V arasında gruplanmış olan harici güç kaynakları da, isteğe bağlı olarak işaretleme kapsamına girmektedir. Denetçiler tarafından göz önüne alınan değerlendirme kriterlerinden biri de boşta çalışma kayıplarıdır. Burada sınıf V yüksek bir enerji tasarrufu, sınıf I ise düşük bir enerji tasarrufuna karşılık gelmektedir. Uno Power güç kaynakları sınıf V’e dahildir, zira gücü 60W’a kadar olan modüller boşta çalışmada sadece 0,3 W tüketmektedir. Gücü 100 W olan cihaz, 0,5W boşta çalışma kayıplarıyla kendi güç sınıfında en iyi yerlerden birine sahiptir.
Uno Power güç kaynakları, her biri 90mm yükseklikte ve 84mm derinlikte olan 22,5mm, 35mm ve 55mm‘lik üç gövde genişliğiyle, kontrol panosundaki yer gereksinimini azaltmaktadır. 12VDC yükler için 30W ve 55W kullanılabilmesinin yanı sıra, 24VDC çıkış gerilimli güç kaynakları 30W, 60W ve 100W olarak temin edilebilmektedir. Modüllerin derinliği, sık kullanılan 120mm‘lik kontrol panosu kutularında kullanılmaya uygundur
Kusursuz fonksiyon 3 fazlı cihazlarda bir fazın sürekli devre dışı kalması durumunda da çalışmaya devam etme Önleyici fonksiyon denetimi Kritik işletim durumlarını, hata oluşmadan önce bildirir Hızlı sigorta attırma SFB-Teknolojisi sayesinde ile standart devre açıcılarını güvenle açtırma
tasarruflu olmalarıyla da dikkat çekmektedir. Boşta çalışma kayıplarının 0,3W‘ ın altında olması ve verimliliğiyle büyük enerji tasarrufu sağlamaktadır. Bu durum özellikle, elektrik beslemesinin 24 saat boyunca elektrik şebekesine bağlı olması, ancak nadiren yüklenmesi halinde önemlidir. Etkin çıkış gücünün etkin giriş gücüne bölünmesiyle elde edilen verim, yüzde 90’ a yakın olan değeriyle piyasadaki muadil cihazlardan oldukça yukarıda kalmaktadır. Sonuç olarak bu güç kaynakları daha az ısı üretmekteler. Bu da sadece elektrik tüketimini düşürmekle kalmayıp, ayrıca komponentlerin çalışma ömrünü de arttırmaktadır.
Yüksek güç yoğunlukları sayesinde yeni Uno Power güç kaynakları, özellikle kompakt kontrol panolarında 100W‘ a kadar yükler için ideal çözüm olarak dikkat çekmektedir.
Sigorta entegreli yıldırım arestörü Phoenix Contact’ın Flashtrab-SEC Hibrit yıldırım arestörleri hat art akımsız teknolojiye sahip ve entegre sigortalı yapısıyla ; bu özelliklere sahip ilk geçmeli tip 1 yıldırım arestörüdür. Ürünler Güvenli Enerji Kontrolünü (SEC) baz alır ve yüksek deşarj akımlarının kontrol altında tutulmasını sağlar. Yeni push-pull mekanizmasıyla taban elemanına takıldıktan sonra koruma fişlerinin sökülmesi ve kilit mekanizması sayesinde titreşimlere karşı kilitlenmesi kolaydır. Entegre sigortası sayesinde yıldırım arestörü uygulamalarda kolay ve esnek bir şekilde monte edilebilir. Yeni cihazlar ayrı sigortalı montaja kıyasla %60 yer kazandırır, kablaj işçiliğini azaltır ve montaj konumunu serbestçe seçmeyi sağlar. Yeni tip 1 yıldırım arestörü 230/400 V enerji hatlarında sigortasız kullanılabilir. Kerem KÖKEL, Endüstriyel Elektronik Ürün Grubu Yönetmeni, Phoenix Contact Türkiye kkokel@phoenixcontact.com www.phoenixcontact.com.tr
Temmuz - Ağustos 2015
57
Dünya
Güneş enerjisiyle çalışan havaalanı Dünyanın tamamen güneş enerjisiyle çalışan ilk havaalanı, Hindistan’ın kuzeybatısındaki Kerala eyaletinin Kochi bölgesinde hizmete sunuldu
Hindistan çevrecilik konusunda tüm dünyaya örnek olacak bir ilki gerçekleştiriyor. Dünyanın tamamen güneş enerjisiyle çalışan ilk havaalanı, Hindistan’ın kuzeybatısındaki Kerala eyaletinin Kochi bölgesinde, bir açılış töreniyle dünyaya sunuldu. Cochin Havaalanı, inşaata 2013 yılında tesisin çatılarına ufak güneş panelleri yerleştirerek başladı ve bu sistem genişledikçe bir süre sonra güneş enerjisi ile şebekeden aldığı elektriği bir arada kullanan bir tesis haline gelen terminal nihayetinde enerji ihtiyacının tamamını kendi güneş panellerinden karşılayabilecek bir hale geldi.
48,000 birim enerji sağlanacak Eyaletin en geniş ve yolcu trafiği en yoğun havaalanı Kochi, böylece dünya çapında enerjisini tamamen güneş aracılığıyla üretebilen ilk havaalanı statüsüne kavuştu. Uluslararası Kochi Havaalanı, bu projeyle günlük ihtiyacı olan 48,000 birim enerjiyi, alana daha önce kurulmuş olan 1.10 megavatlık güneş enerjili elektrik santralinin de desteğiyle sağlayabilecek.
Karbon salımı azalacak Santral, havaalanının kargo bölmesinin yanındaki yaklaşık 200 bin metrekarelik alana konumlandırıldı. Havaalanının yeni güneş enerjisi sistemi, önümüzdeki 25 yıl içinde 3 milyon ağaç yeni ağaç dikmeye ya da 750 milyon millik sürüş yapmamaya karşılık gelen karbon salımı azaltacak.
Temmuz - Ağustos 2015
58
Makale
Güneş enerji sektörünün Türkiye’deki ortak sorunları ve çözümleri neler? uyguluyor. Bu uygulamalar, ülkelerin kendi sanayicilerini korumak zorunda olduklarını gösteriyor. Türkiye’deki güneş enerjisi yatırımcılarının gelecekte sorun yaşamamaları için, ‘’doğru ve kaliteli’’ ürünleri gerçek fiyattan almalarını sağlamak adına, yerli fotovoltaik sektörünün desteklenmesi gerekiyor. Uzak Doğu firmalarının indirimli fiyatlardan Türkiye’de satış yapan Uzak Doğulu bazı fotovoltaik firmalarının daha sonra ülkelerine dönerek ürünlerinin arkasında durup duramayacakları tartışma konusudur. Ayrıca, bu firmaların ürünlerinde orta ve uzun vadede oluşacak aksaklık nedeniyle, Türkiye’deki yatırımcıların karşılaşacağı zorluk ve sıkıntıları üstlenip üstlenmeyeceği, anlaşmazlıkların hangi ülkenin hangi mevzuatına göre çözümlenip çözümlenmeyeceği de belli değildir. Bu nedenle yasakçı zihniyetten çok, kalitenin öne çıkarıldığı, yatırım ve yatırımcıların korunması önemlidir. Her ülkenin kendi sanayicisini, vatandaşını korumak için önlemlerini alması gerekiyor. Ülkemiz için önemli gördüğüm uzak doğudan gelecek, PV modülleri üretimi yapan şirketlerin geleceğinin ne olacağı belirsiz ve kalitesiz panellerinin ileride vatandaşlarımıza sıkıntı yaşatmaması için nasıl bir güvenceye alacağımız dahi belirsizliğini koruyor. Bu nedenle toplumun Osman Özberk GÜNDER & Solarturk Enerji Yönetim Kurulu Başkan Yrd.
aydınlatılmasında, yön verilmesinde fayda görüyorum.
Güneş enerjisinden elektrik üretimine gelecek üç yıl içerisinde
GES yatırımında bulunan insanların kendilerini güvende
3 milyar Avroluk ve 2023 yılı hedefimiz ise 10-12 GW kapasite ile
hissetmeleridir sektörümüzün geleceği ve Ülke ekonomisi
10-12 milyar Avroluk bir yatırım bekleniyor. Bu yatırımların ülkeye
için çok önemlidir. Türkiye’de enerji sektöründeki firmaların
hiçbir engelle karşılaşmadan girmeye devam etmesi ise niteliksiz
her türlü servis ve bayi ağının oluşturmuş durumda. Uzak
Uzakdoğu güneş panellerinin gelecekte onarımı olanaksız sorunlar
Doğu PV firmalarının Türkiye’de doğrudan yatırım yapmaları,
yaratacağı aşikar. Şu an bu niteliksiz ürünlerin ülkeye girişini
depo açmaları, bölge müdürlükleri oluşturmaları ülkemiz
önleyecek hiçbir kontrol mekanizması, hiçbir kısıtlama, hiçbir
yatırımcılarına güven verecektir. Yatırımlarda bir sorun çıkması
standart bulunmuyor. Daha önce Avrupa ve dünyada monte
ürünün sorunlu olması halinde çözümü kendi ülkemizde
edilmiş, fakat gerekli garantiyi karşılamadığı için sökülmüş paneller
giderilmelidir. Uzak Doğu firmalarının bu şekilde davranması,
dahi ülkemize giriyor.
ülkemize yatırım yapmaları halinde, Türkiye ekonomisine ve
GES projelerinde kullanılan ürünler için dünyada yaklaşık 25 yıllık
istihdama katkıda bulunmaları sağlanmış olacaktır. GÜNDER
bir performans garantisi veriliyor. Bizde de aynı garantinin geçerli
ve şirketim olarak bu şekilde ülkemizde yatırımda bulunacak
olması gerekiyor. Ancak 5-10 yıl sonra bir sıkıntı doğduğunda bu
tüm yurt dışı firmalara her türlü desteği vereceğimizi her
Uzakdoğu firmasının yerinde olup olmayacağı dahi belli değil. EPC
platformda yanlarında olacağımızı bilinmesini isterim.
(Mühendislik, Temin ve İnşaat) sözleşmesi kapsamında iş yapan bir yüklenici veya bir uygulayıcı firma, kullanacağı Çin malı modülde ilerde bir sorun çıktığında bu nasıl onarılacak, yaşanabilecek ihtilaf nerede ve nasıl giderilecek sorularının yanıtını ne yazık ki veremiyor. Avrupa bu sıkıntıyı yaşadı, bedelini de ağır ödedi. 100’e yakın Avrupalı firma bu yüzden batmış durumda. O nedenle Avrupa ülkeleri - DTÖ’ye üye olmalarına rağmen, Çin ürünlerine anti-damping vergisi koydular. Benzer bir önlemi ABD de aldı. Biz ise bunu yapmıyor, yapamıyoruz. Türkiye Gümrük Birliği’ne dâhil ama Avrupa Birliği üyesi değil. Bu durumda Avrupa’nın engellediği Çin ürünlerinin tek pazarı biz olacağız. Avrupa geç de olsa önlem almaya yönelirken biz Türkiye olarak bırakın o tür bir önlemi, gelen
Sanayimizi ve yatırımcılarımızı korumak için; • İhtisas gümrüğü kurulmalıdır. Amerika ve Avrupa Ülkelerinin, Uzakdoğu Ülkelerinden gelen kalitesiz ve sorunlu firmalarda üretilen güneş paneline anti-damping getirilmiş olup, Ülke ekonomisi için önlemlerin alınması sağlanmalıdır. • Solar panellerin TSE tarafından kontrol edilmesi, TSE tarafından gerekli talimatın verilmesi ve biran önce alt yapının oluşturulması sağlanmalıdır. • Ülkemizde GES yatırımında bulunacak yatırımcılarımızın ileride ne olacağı belirsiz firmaların ürünlerini alma lüksünde olmaması gerekir. Bu konuda Kamunun, vatandaşlarımızı
paneli nasıl kontrol edeceğimize dahi karar vermiş değiliz.
korumak amacıyla önlem alması gerekmektedir.
Türkiye önlem alınmazsa Çin ürünlerinin tek pazarı olacak
genelgeleri ile yerli sanayicileri korumak amacıyla Kamu alım
Dünyada birçok ülkenin fotovoltaik sektörünü geliştirebilmek ve
ihalelerinde yerli sanayi ürünleri, kaliteli ve gerekli sertifikalara
korumak amacıyla Uzak Doğu ürünlerine karşı anti-damping vergisi
haiz yerli ürünlerin kullanması için daha aktif olmalıdır.
• Ülke sanayi ve sanayicisini korumak amacıyla Başbakanlık
Temmuz - Ağustos 2015
59
Sektör
TKDK’dan yenilenebilir enerjiye destek TKDK Türkiye’de güneş enerjisi potansiyelinin en yüksek olduğu illerin başında gelen Karaman’da, yenilenebilir enerji sistemleri için destek verecek
2015 yılında en az 1,2 milyar TL hibe ödemesi yapmayı planlayan TKDK, yeni destek alanları ve daha yüksek hibe oranları ile yatırıma devam etmek için çalışmalarını sürdürüyor. Kurum, 2015 yılında toplam 10.000 kişiye daha istihdam sağlamayı hedefliyor. TKDK, 2020 yılında sonlanacak IPARD-II Programı ile yenilenebilir enerji sektöründe de ülkemize ciddi bir girdi sağlamayı hedefliyor. Ayrıca TKDK, IPARD-II kapsamında, biyo-yakıt, biyo-gaz, biyokütle, konsantre güneş enerjisi, jeotermal, güneş enerjisi, termal güneş enerjisi, rüzgar pompaları, rüzgar türbinleri ve bunların kombinasyonlarını da destekliyor. Konu ile ilgili açıklama yapan Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) Karaman İl
Temmuz - Ağustos 2015
60
Koordinatörü Mustafa Bozkurt, şu bilgileri paylaştı: “Türkiye’de güneş enerjisi potansiyelinin en yüksek olduğu illerin başında gelen Karaman’da, ülkemiz, bölgemiz ve il ekonomisi için oldukça önem arz eden projeler hedeflenmektedir. Bu anlamda ilimizde güneş enerjisinden elektrik üretimine yönelik olarak 1 MW’a kadar kurulacak yatırımlara TKDK İl Koordinatörlüğü tarafından yüzde 65 oranında hibe desteği sağlanacaktır. Ayrıca işletmelerin kendi elektriklerini üretmelerine yönelik destekler de verilecektir. Bu konuda yatırım yapmak isteyen tüm potansiyel yatırımcılarımızı bu desteklerden faydalanmaya çağırıyoruz.” dedi.
Fuar
Aksa Jeneratör, Afrika Enerji Forumu’na sponsor oldu Enerji sektörünün oyuncularını bir araya getiren Afrika Enerji Forumu, 08-11 Haziran 2015 tarihlerinde Dubai’de gerçekleşti. Türkiye’nin jeneratör üretiminde lider markası Aksa Jeneratör, bu yıl 17.’si düzenlenen Afrika Enerji Forumu’nun sponsoru oldu
Enerji konusuna odaklanmış tek uluslararası forum olan Afrika Enerji Forumu, enerji sektörünün temsilcilerini bu yıl Dubai’de bir araya getirdi. Aksa Jeneratör; bin 200’den fazla sektör paydaşını, hükümet temsilcilerini ve yatırımcıları ağırlayan enerji forumuna sponsor olarak destek verdi. Enerji arayışındaki Afrika ülkelerini
her yıl bir araya getiren Afrika Enerji Forumu, mevcut müşterilerle tanışmak ve yeni iş fırsatları yakalamak için iyi bir fırsat oldu. Enerji sektörünün yaşadığı zorlukların konuşulduğu enerji forumunda, Afrika’daki enerji sektörünün geleceğini şekillendirecek adımlar atıldı.
Temmuz - Ağustos 2015
61
Sektör
Adıyaman’a Güneş Enerji Santrali kuruluyor Adıyaman’da sulama projelerinde enerji giderlerini azaltmak amacıyla DSİ 20. Bölge Müdürlüğü ile ilgili firma arasında Güneş Enerji Santrali kurulması için sözleşme imzalandı
Adıyaman Valisi Mahmut Demirtaş
Temmuz - Ağustos 2015
62
Türkiye’de yıllık güneş ışığından en fazla faydalanan iller arasında yer alan Adıyaman’a Güneş Enerjisi Santrali kuruluyor. Türkiye’de yenilebilir enerji potansiyelini ekonomiye kazandırmaya yönelik çalışmalar yoğun bir şekilde sürdürülürken, Adıyaman’da sulama projelerinde enerji giderlerini azaltmak amacıyla DSİ 20. Bölge Müdürlüğü ile ilgili firma arasında Güneş Enerji Santrali kurulması için sözleşme imzalandı. Yıllık güneş ışığından faydalanma süresi uzun olan Adıyaman’ın güneş enerjisinden elektrik üretmek için oldukça avantajlı bir konumda olduğunu söyleyen Vali Mahmut Demirtaş, “Bu proje ile enerji giderlerinden dolayı çalışamayan pompa istasyonlarının yeniden devreye alınması planlanmakta. Adıyaman merkez Doyran Köyü sınırlarında kamulaştırılan tarım niteliği bulunmayan 50 bin metrekarelik alana inşa edilecek Güneş Enerji Santrali, 2 MW kurulu gücündeki GES ile tam kapasitede 3.500.000 kWh/yıl elektrik enerjisi üretilecektir. Büyük önem verdiğimiz bu proje ile 1 MW+1MW gücündeki fotovaltik panel kapasitesine sahip GES’in projelendirilmesi, kurulumu ve montajı, Enerji İletim Hattı yapılması, sistemin devreye alınması, 2 yıl işletilmesi ve bakım ve onarımının yapılması bulunuyor. GES’in kurulumu için yer teslimi yapılmış olup, 4 ay içerisinde işin bitirilmesi hedeflenmektedir” dedi.