Solarex Magazine - Ekim/Kasim'15

Page 1




Solarex İstanbul 2016’da buluşuyoruz

4

14

Baymak rotasını yenilenebilir enerjiye çevirdi

16

Power Elektroniğin 16 yıllık müşteri memnuniyeti

22

Yiğit Akü 5 kıtada 72 ülkeye ihracat yapıyor

42

Greenpeace 2015 Enerji devrimi raporu

52

Phoenix Contact ile geleceğin teknolojisi geleceğe hazırlanıyor

İMTİYAZ SAHİBİ İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK İÇ VE DIŞ TİC.LTD.ŞTİ. HÜSEYİN FERRUH IŞIK GENEL MÜDÜR / GENERAL MANAGER

MEHMET SÖZTUTAN mehmet.soztutan@img.com SORUMLU MÜDÜR CÜNEYT AKTÜRK cuneyt.akturk@img.com.tr EDİTÖR SİMGE GÜNDÜZ simge.gunduz@img.com.tr ART DİREKTÖR İSMAİL GÜRBÜZ ismail.gurbuz@img.com.tr

CONSEPT TASARIM SAMİ AKTAŞ sami.aktas@img.com.tr REKLAM MÜDÜRÜ YASEMİN ALBAYRAK yasemin.albayrak@ img.com.tr KURUMSAL İLETİŞİM MÜDÜRÜ EBRU PEKEL ebru.pekel@ img.com.tr MUHASEBE VE FİNANS MÜDÜRÜ Mustafa Aktaş mustafa.aktas@img.com.tr ABONE İSMAİL ÖZÇELİK ismail.ozcelik@img.com.tr

CTP - BASKI İHLAS GAZETECİLİK A.Ş. 29 Ekim Cad. No: 11 A/41 34530 Yenibosna / İSTANBUL +212 454 30 00 ADRES Polat İş Merkezi | Evren Mah. Bahar Cad. No: 3 K: 1 34197 Güneşli- Bağcılar | Istanbul | Turkey Tel: +90 212 604 50 50 | Fax: +90 212 604 50 51 www.solarexmagazine.com. e-mail: yasemin.albayrak@img.com.tr Solarex Magazine yer alan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu reklam verene aittir. Solarex Magazine’nin bütün yayın hakları İSTMAG Magazin San. ve Tic. A.Ş.’ye aittir. İki ayda bir yayınlanır.Yazılar kaynak


Güneş için akılcı ve faydalı çözümler üretilmeli

REKLAM İNDEKSİ

Ülkemizin birçok ülkeyi imrendirecek arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde, güneş enerjisinin dev firmalarını kadar büyük güneş enerjisi potansiyeli var. bir araya getirmeye hazırlanıyor. Avrupa’nın en güneşli ülkelerinden Ancak bu potansiyelin değerlendirilmesi biri olarak kabul edilen Türkiye’de, güneş enerjisi konusuna konusunda yasal, kurumsal, bürokratik ve yoğunlaşan tek bir fuarın olması, Dünya çapında tanınmış altyapısal sorunlardan gelen yavaşlığımız ve Türkiye’de yatırım yapmaya gönüllü çok sayıda dünya maalesef sürüyor. Bu durum güneşten elektrik markası tarafından da yoğun bir ilgi ile karşılaşıyor. enerjisi üretim sistemlerinin kurulu güç olarak artışını Sektörle ilgili farklı ve güncel haberlerimiz ile güneşiniz yavaşlatırken aynı zamanda enerji temininin güç olmaya devam edeceğiz. olduğu birçok projede güneşi kullanan çözümlerin Bir sonraki sayımızda görüşmek dileği ile. gelişmesini de etkiliyor. Güneşe akılcı ve planlı bir şekilde yaklaşıp elde edilebilecek faydaları arttırabiliriz. Bunun için doğrudan ve dolaylı bir şekilde güneşin ve alternatif enerji Saygılarımızla kullanımının çeşitli yollarla desteklenmesi gerekiyor. Bunun Editör Simge Gündüz yollarından biri de enerji ihtiyacı olan projelerde alternatif enerjili uygun çözümler üzerinde kafa yorup, bunların geliştirilmesi ve uygulanması için çaba göstermektir. Temiz enerjinin geliştirilmesi için Türkiye’de hızla gelişen bir katılımcı kitlesine doğru giden Güneş Enerjisi ve Teknolojileri Fuarı “Solarex İstanbul”, gerek yurt içi gerekse yurt dışı firmaların yoğun ilgisi ve katılımıyla 7 – 9 Nisan 2016 tarihleri

ABB................................... 15 - 41 ALKA GROUP.............................37

NORM ENERJİ............................27 PHOENİX................................ Ö.K.İ

BAŞOĞLU KABLO......................37 BİA..............................................45 MEYTEK....................................A.K

SOLAREX 16...........................A.K.İ ZAFER AKÜ.............................. Ö.K


Fuar

Dünya Solarex İstanbul 2016’da buluşuyor! Yenilenebilir bir dünya için Solarex İstanbul, 7 – 9 Nisan 2016 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde dokuzuncu kez sektöre kapılarını açmaya hazırlanıyor Türkiye’de 2008 yılından itibaren her yıl düzenli olarak gerçekleştirilen Solarex İstanbul Fuarı, kamu, özel sektör, akademik isimler ve finans dünyasının profesyonellerini yeniden bir araya getiriyor. İstanbul Fuar Merkezi’nin 9-10 ve 11. Salonlarında gerçekleşecek olan fuar, güneş enerjisi sektörünün en istikrarlı organizasyonları arasında anılıyor. Üç gün boyunca yerli ve yabancı ziyaretçilerini ağırlayacak olan fuar, güneş enerjisi sektörüne yönelik seminer ve panellere ev sahipliği yapacak. Seminerler, her yıl olduğu gibi önümüzdeki yıl da tüm ziyaretçilere açık olacak ve ücretsiz olarak takip edilebilecek. Bu yıl sekizincisi düzenlenen Solarex İstanbul 2015 Güneş Enerjisi ve Teknolojileri Fuarı başarılı bir şekilde gerçekleştirildi. Açılışını Türkiye Cumhuriyeti Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ve Gürcistan Enerji Bakanı Kakha Kaladze’nin yaptığı fuarda güneş enerjisi sektöründeki üreticiler, tüketiciler, yurtiçi ve yurt dışı temsilcileri ile sektörün tüm mensupları bir araya geldi. Güneş enerji

Ekim - Kasım 2015

4

sektörünün en büyük fuar organizasyonu olan Solarex İstanbul 2015’e 17 ülkeden 163’ü yurtiçi 91’i yurt dışı olmak üzere toplamda 254 firma katılım gösterdi. Fuar üç gün boyunca yerli ve yabancı 18 bin 731 kişiyi ağırladı. Başta Almanya ve Fransa olmak üzere Amerika Birleşik Devletleri, Birleşik Arap Emirlikleri, Bulgaristan, Çin, Fas, İngiltere, İspanya, İsrail, İsviçre, İtalya, Lüksemburg, Pakistan, Portekiz, Romanya ve Tayvan olmak üzere Solarex İstanbul 2015 Fuarı’nda toplamda 17 ülkeden katılımcı ve ziyaretçiler yer aldı.

Bol Güneşli Etkinlikler… Güneş Enerjisi ve Teknolojileri Fuarı, planlanan etkinlikleri ile hem katılımcı firmalara hem de ziyaretçilerine yenilenebilir enerjinin önemini anlatmayı hedefliyor. Sempozyumların yanı sıra firma konferanslarının düzenlendiği fuarda, ziyaretçilerin de katılım göstereceği şekilde planlanan çok sayıda farklı etkinliklerden


oluşuyor. Özellikle renkli seminerler gerçekleştirilecek fuarda, sektörün öncü kuruluşları verecekleri konferanslar ile sektörü aydınlatacak. Konusunda Türkiye’nin ilk ve tek ihtisas fuarı olan Solarex İstanbul Uluslararası Güneş Enerjisi ve Teknolojileri Fuarı Türkiye’nin güneş enerjisi alanında üretim merkezi olma yolunda büyük adımlar atmasına ev sahipliği yapıyor. Bu yıl birçok firmanın birleşmesine, yeni iş ortakları bulmasına, önemli anlaşmalar imzalanmasına da sahne olan fuar her yıl gerek katılımcı gerekse ziyaretçileri ile Güneş Enerji Sektörü’ne dair bilincin ve ilginin artmasına da vesile oluyor.

Dünyanın gözü, Solarex İstanbul Fuarı’nda Ülkemizin ilk ve tek güneş enerjisi konulu fuarı olan Güneş Enerjisi ve Teknolojileri Fuarı “Solarex İstanbul”, Türkiye’nin güneş enerjisi alanında üretim merkezi olması yolunda büyük adımlar atmasına fırsat tanıyan bir fuardır. Güneş enerjisi alanında dünyadaki son teknolojilerin ve Türkiye’de üretilen yeni ürünlerin bir arada sunulduğu ticari bir platform olan “Uluslararası Güneş Enerjisi ve Teknolojileri Fuarı” sektörün lider firmalarının ve temsilcilerinin buluştuğu bir organizasyon olma özelliğine sahiptir. Avrupa’nın en güneşli ülkelerinden biri olarak kabul edilen Türkiye’de bu konuya yoğunlaşan bir fuarın olması, dünya çapında tanınmış ve Türkiye’de yatırım yapmaya gönüllü çok sayıda dünya markası tarafından da yoğun bir ilgi ile karşılanmaktadır. Güneşlenme alanı oldukça yüksek olan ülkemiz, bu coğrafi özelliği avantaja dönüştürme konusunda en büyük desteği “Solarex İstanbul” fuarı ile almaktadır. Türkiye’de hızla gelişen bir katılımcı kitlesine doğru giden, Ortadoğu ve Asya pazarları için oldukça dikkat çekici olan, “Solarex İstanbul”, planlanan seminerleri ile hem katılımcı firmalara hem de ziyaretçilerine temiz enerjinin önemini anlatmayı hedeflemektedir. Fuar, sempozyumlar ve firma konferanslarının yanı sıra ziyaretçilerin de katılım göstereceği şekilde planlanan çok sayıda farklı etkinlikten oluşmaktadır. Özellikle finansman, yatırım ve üretim konularında seminerler gerçekleştirilen fuarda, sektörün öncü kuruluşları da verdikleri seminerler ile sektörü aydınlatmaktadır. Dünya güneş enerjisi sektörünün ceoları, üst düzey yöneticileri, satınalma müdürleri, üreticiler, tüketiciler, akademisyenler, öğrenciler ile güneş enerjisi sektörünün yurt içi ve

Ekim - Kasım 2015

5


Fuar

yurt dışı temsilcilerinin yer aldığı fuarda sektörün tüm mensupları bir araya gelmektedir.

Yenilenebilir bir dünya için, “Solarex İstanbul” Pek çok Avrupa ülkesinin kalkınmasına zemin oluşturan güneş enerjisi sektörü, ülkemizde de gelişimini her geçen gün sürdürmektedir. Enerji, çevre ve tasarruf kavramlarının önemini kamuoyuna duyuran fuar, sektör temsilcilerinin güneş enerjisini kullanarak yüksek teknolojiler geliştirdikleri ve bu teknolojilerini sergiledikleri bir platform konumuna gelmiştir. Güneş Enerjisi Fuarı Solarex İstanbul, gelecek senelerde en hızlı gelişen sektörlerden biri olacağının sinyallerini vermektedir. Türkiye, solar termal (güneşle su

Ekim - Kasım 2015

6

ısıtma) konusunda dünya liderlerinden biridir, aynı başarıyı güneş elektriği sektöründe de göstermektedir. Güneş paneli üretimi ve yan sanayi alanları (kablo, konnektör, ayak, cam, inverter vs) konusunda gerekli desteklerle yapılacak üretim, önümüzdeki yıllarda, hem ülkemizde değerlendirilecek hem de güneşi bol bölge ülkelerine ihraç edilecektir. Solarex İstanbul, fuar olmanın ötesinde seminerleriyle ve panelleriyle de oldukça yoğun geçen bir organizasyondur. Her yıl olduğu gibi, Solarex İstanbul 2016’da da yoğun bir seminer programı gerçekleştirilecektir. Dünyada önemi ve gerekliliği artarak yaygınlaşan alternatif enerji kaynaklarından güneş enerjisi sektörü Avrupa’nın en


güneşli ülkelerinden biri olarak kabul edilen Türkiye’de bu konuya yoğunlaşan bir fuarın olması, Dünya çapında tanınmış ve Türkiye’de yatırım yapmaya gönüllü bir çok dünya markası tarafından da yoğun bir ilgiyle karşılanıyor. Enerji sektöründen gelen beklentiler ve Voli Fuar’ın bu beklentilere cevap verebilecek niteliklere sahip olması dolayısıyla, Solarex İstanbul, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın destekleri ve sektör tarafından büyük bir mutlulukla sahiplenilmiş ve fuar büyük başarı elde etmiştir.

Solarex 2015’den Notlar…

Katılımcı firmaların kalitelerini artırma, marka olma, yeni pazarlarla tanışma yönündeki istekleri, Voli Fuarın fuar düzenleme konusunda gösterdiği başarılar ile birleşmiştir. • 8. Uluslararası Güneş Enerjisi ve Teknolojileri Fuarı, 18.000 metrekarelik kapalı alanda gerçekleştirildi.

• Fuar hazırlık süresince, sektörle ilgili pek çok araştırma yapıldı ve 300 bin adet davetiye basılarak ilgililere ulaştırıldı. • Fuar, etkin tanıtım sayesinde, çok geniş bir ziyaretçi profili oluşturmayı başarmıştır ve birbirinden farklı çok sayıda sektörün mensuplarını ağırlamıştır. • 8. Uluslararası Güneş Enerjisi ve Teknolojileri Fuarı Solarex İstanbul, 163’ü yerli, 91’i yabancı olmak üzere, toplam 254 katılımcının iştirak ettiği bir fuar olmuştur. • Ulusal ve yerel tüm TV, radyo, gazete, dergi ve sektörel yayınlar, fuar öncesinde ve fuar süresince fuarı yakından takip ettiler. • Ortadoğu ve Arap ülkelerinden özel olarak getirilen üst düzey alım heyeti, üç gün boyunca fuarı gezdi ve önemli anlaşmalara imza atıldı. 2008 yılından itibaren her yıl düzenlenen en istikrarlı ve en güvenilir etkinlik olan Solarex İstanbul, bu yıl 9’uncu kez güneş enerjisi sektörünün devlerini ağırlamaya hazırlanıyor.

Ekim - Kasım 2015

7


Sektör

Enerji sektöründeki inovatif çözümler Teksan Jeneratör Yönetim Kurulu üyesi Burak Başeğmezler Enerji Zirvesi’nde konuştu

Sanayileşme, kentleşme ve nüfus artışı gibi nedenlere bağlı olarak dünyadaki enerji kaynakları hızla tükeniyor. Ülkeler arasında mevcut enerji kaynaklarının kontrolü ve potansiyel kaynakların paylaşımı için anlaşmalar yapılıyor, hatta savaşlar çıkıyor. Son yıllarda enerji yatırımlarında atağa geçen Türkiye, enerjide lider ülkelerden biri olmak istiyor. Büyük Kulüp Genç Girişimciler

Ekim - Kasım 2015

8

Komitesi’nin düzenlediği “Türkiye’nin Geleceğinde ENERJİ Sektörünün Yeri” Zirvesinde, enerji sektörüne getirdikleri çözüm ve yeniliklerle fark yaratan isimler buluştu. Zirvenin konuşmacıları arasında bulunan Teksan Jeneratör Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Burak Başeğmezler, sürdürülebilir yaşamın vazgeçilmez unsurlarından olan enerji için acil çözümlere ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Enerji Zirvesi’nde yaptığı konuşmada Türkiye ve dünyada kişi başına düşen enerji tüketimi ve ihtiyacına yönelik istatistikleri paylaşan Teksan Jeneratör Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Burak Başeğmezler, “Ülkemizdeki mevcut enerji kaynakları ihtiyaç duyduğumuz enerjiyi üretmek için yetersiz. Bugün toplam enerjimizin yüzde 70’ni ithal ediyoruz. Cari açığın büyük bir kısmı enerji ithalinden kaynaklanıyor. Yapılan araştırmalar Türkiye’nin nüfusunun 2050 yılında 100 milyona yaklaşacağını gösteriyor. Enerji talebinin artışına yönelik beklentiler paralelinde enerjide dışa bağımlılığı azaltmak için potansiyel enerji kaynaklarını ortaya çıkarmamız ve yenilenebilir enerji kaynaklarından daha fazla yararlanmamız gerekiyor. Bu noktada alternatif çözümler büyük önem taşıyor” dedi. Türkiye’nin enerjide dışa olan bağımlılığından kurtulması için yerli sanayicilerin mutlaka Ar-Ge ve inovasyona yatırım yapması gerektiğinin altını çizen Burak Başeğmezler, “Globalleşen dünyada tüm sektörlerin yoğun bir rekabet baskısı altında olduğunu görüyoruz. Bu zorlu rekabet ortamında ancak Ar-Ge ve inovasyona yatırım yapan şirketler ayakta kalabiliyor. Bu iki alana yapılan yatırım şirketlerin olduğu kadar ülkemizin geleceği açısından da büyük önem taşıyor. Kaynakları son derece sınırlı bir sektörde hizmet veren bir şirket olarak yatırımımızın ciddi bir bölümünü Ar-Ge’ye ayırıyoruz. Ar-Ge departmanımız geliştirdiği yeni ürünler ve TÜBİTAK projeleri ile ulusal ArGe sıralamasında ilk 250 şirket arasında yer alıyor” şeklinde konuştu.



Sektör

Türkiye güneş enerjisi yatırımı için biçilmiş kaftan Zorlu Holding CEO’su Ömer Yüngül, Türkiye’nin enerji yatırımlarında güneşe yönelmesi gerektiğini belirterek “Gelişmekte olan pazarlara olan yakınlığı, teknolojisi ve kaynaklarıyla Türkiye biçilmiş kaftan” dedi

Zorlu Enerji, alanında dünyanın sayılı uzman araştırma kuruluşlarından biri olan Bloomberg New Energy Finance ile yaptığı işbirliği kapsamında imza attığı ‘Güneş Enerjisi Raporu’nun ilk bulgularını açıkladı. Türkiye’de ve dünyadaki yenilenebilir enerji ve güneş enerji potansiyelinin anlatıldığı raporda; hedefler, yeni teknolojiler, atılması gereken adımlara yer verildi. Toplantıda konuşan Zorlu Holding CEO’su Ömer Yüngül, güneş enerjisi yatırımlarının Türkiye’de hızla artması gerektiğini belirtti. Türkiye’nin 2023 yılı hedeflerinde 12 bin 700 Megavat (MW) güneş enerjisi yatırımı planı olduğuna değinen Yüngül, mevcut kurulu gücün ise 100 MW bile olmadığının altını çizdi. Türkiye’nin güneş enerjisi yatırımları konusunda çok müsait olduğunu söyleyen Yüngül “Gelişmekte olan pazarlara olan yakınlığı, teknoloji konusundaki tecrübesi ve doğal kaynak zenginliği ile dünya ülkelerinden bir adım öne çıkıyor. Güneş enerjisi yatırımında Türkiye biçilmiş kaftan” diye konuştu. 2023

Ekim - Kasım 2015

10


hedeflerinin tutması için her yıl 2 bin MW güneş enerjisi yatırımı yapmak gerektiğini ve bunun da yılda 2 milyar dolar anlamına geldiğini belirten Yüngül şunları söyledi; “Güneş artık bir sektör. Nasıl telefon bir dönemin başlangıcı ise güneşte önümüzdeki dönemde dünyaya damga vuracak. Biz grup olarak bu alana çok önem veriyoruz. Avrupa Birliği enerji tüketiminin yüzde 39’unu solar enerjiden karşılıyor. Almanya’da kurulu güç 20 bin MW, Türkiye bu noktada hızlı yol almalı.”

Malezya ve Çin’den pahalı değiliz Zorlu Enerji Genel Müdürü Sinan Ak ise Türkiye’nin önümüzdeki

dönemde ağırlıklı olarak kömür, nükleer ve yenilenebilir enerji konusunda yatırım planları olduğunu belirterek “Güneşe önem vermek gerekiyor. Bu eylem planı değişmeli. Hükümetin 13 bin MW’lık güneş yatırım planı 20 bine çıkarılabilir” dedi. Türkiye’de güneş enerjisi yatırımının sanıldığından daha karlı bir iş olduğuna vurgu yapan Ak “Türkiye’de solar enerjisi yatırımları yapılmalı. Biz Grup olarak bu konu üzerinde çalışıyoruz ve yatırımlarımız da var. Türkiye’de panel üretim maliyeti Çin ve Malezya ile aynı seviyede. Güneş panellerinin dünya genelinde yüzde 60’ını ise Çin üretiyor. 500 MW’lık bir fabrika için 500 milyon dolar yatırım gerekiyor. Güneş enerjisi yatırımı güvenli liman” diye konuştu.

Ekim - Kasım 2015

11


Sektör

Hes Kablo, 130 ülkeye ihraç yapıyor Kayseri’nin önemli markalarından biri olan Hes Kablo, 40 yılı aşan tecrübesiyle enerji alanında faaliyetine devam ediyor

Kayseri’nin önemli markalarından biri olan Hes Kablo, 40 yılı aşan tecrübesiyle enerji alanında faaliyetine devam ediyor. İSO 500 listesinde 11 yıldır sektöründe üst sıralarda yer alan Hes Kablo bugün, 130 ülkeye 152 milyon dolarlık ihracat gerçekleştiriyor. Boydak Holding çatısı altında faaliyetlerine devam eden Hes Kablo, Holding’in yönetim değerleri ve kuralları altında organizasyon yapısını şekillendiriyor. 1974 yılında enerji kabloları üretmek üzere kurulan marka, sektördeki 40 yılı aşan tecrübesiyle ve yaptığı yatırımlarla bugün fiber optik kablo, bakır haberleşme kablosu, enerji kablosu, yüksek gerilim enerji kablosu, alüminyum iletken, emaye bobin teli üretimiyle kablo ve tel sektörüne hizmet veriyor. Hes Kablo, sektörün ihtiyaçlarını yakından takip ederek uygun ve kaliteli ürünleri müşterilere sunuyor. Firma, kablo üretiminin temel hammaddelerinden olan bakır ve alüminyum filmaşin üretimini, PVC ve HFFR granül üretimini, ambalaj için kullanılan makara, sandık, palet gibi malzemeleri kendi entegre Hes Kablo Genel Müdür Ticari Yardımcısı Şükrü Kakillioğlu

Ekim - Kasım 2015

12


tesislerinde üretiyor. Hes Kablo uluslararası geçerliliği olan sistem ISO 9000, ISO 10002, ISO 14000, ISO 17025, ISO 50001, TS 18001 gibi kalite ve yönetim sistemleri sertifikalarına sahip kurumsal bir firma olmanın yanı sıra; Hes Kablo EsHes tesislerinde üretilen ürünler, ulusal ve uluslararası gözetim firmalarının periyodik olarak yaptığı denetimler sonucu ISO, TSE, VDE, GOST, UKRSEPRO ve KEMA gibi kalite belgelerinin sahibi konumunda. Son yayınlanan İSO 500 listesinde 68’inci sırada yer alan Hes Kablo, Türkiye kablo üreticisi liderliğini bu liste ile tescillemesinin yanı sıra 2004 yılından bu yana 11 yıldır üst üste kablo sektörünün lideri olarak da İSO listesindeki yerini koruyor.

Şükrü Kakillioğlu; “Her yıl istikrarlı büyüyoruz” Yılın ilk 3 çeyreği dikkate alındığında geçen yılın biraz üzerinde ciro sağladıklarını belirten Hes Kablo Genel Müdür Ticari Yardımcısı Şükrü Kakillioğlu, “Yakın bölgemizdeki olumsuzluklardan dolayı ihracat hedefinde bazı sapmalar yaşamış olsak da pazardaki liderliğimizi ve istikrarımızı sürdürmek için yeni yatırımlarımızla birlikte her yıl büyümeye devam ediyoruz. Hes Kablo olarak ürünlerimizi dünyanın her kıtasından 130 ülkeye ihraç ediyoruz. Bölgemizde ve komşu ülkelerde yaşanan savaş ve istikrarsızlıklara rağmen geçen yıl 152 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. Her yıl olduğu gibi 2015 yılını da hedeflerimize yakın veriler ile kapatacağımızı düşünüyoruz” dedi.

Ekim - Kasım 2015

13


Sektör

Fosil yakıtların azalması rotayı yenilenebilir enerjiye çevirdi tamamlandı. Saha ziyaretleri sırasında, İller Bankası’nın hibe destek programında yer alan, 2012 yılı itibarıyla nüfusu 10.000’in altında olan belediyeler de ziyaret edildi. İller Bankası (İLBANK) ve Tarımsal Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu’nun (TKDK), yenilenebilir

2017 sonuna kadar Türkiye’deki çatı üstü fotovoltaik kurulumunun %30’unu gerçekleştirmeyi hedefleyen Baymak, Tuzla’daki fabrikasında uygulamalı olarak eğitimler veriyor

Baymak Genel Müdürü Ender Çolak

enerjiden elektrik üretimi hibe desteği kapsamında seçilmiş olan belediyeler, tüm elektrik tüketimlerini sağlayan PV sistem kurulumunu %100 hibe desteği ile alabilecekler.

‘Fabrikaya 10kW’lik PV sistemi kuruldu’ Türkiye’de 2017 sonuna kadar 100 megavata ulaşması beklenen çatı üstü fotovoltaik (PV) kurulumunun %30’unu gerçekleştirmeyi hedefleyerek yenilenebilir enerjiye büyük katkı sağlayan Baymak, bu hedefini gerçekleştirmek için bayilerini eğitmeye devam ediyor. Son olarak Şekerbank’la yaptığı iş birliğiyle PV kurulumları konusunda büyük bir atılıma imza atan Baymak, belirlediği 23 ilde Mayıs ayından bu yana 110’dan fazla bayiye eğitim verdi. Eğitimler, Antalya, Sivas, İzmir, Adana, Gaziantep, Kahramanmaraş, Ankara, Kayseri, Konya, Çorum, İstanbul ve Sakarya illerinden gelen bayiler ve bayi potansiyeli olan firmalar ile

Ekim - Kasım 2015

14

Baymak Genel Müdürü Ender Çolak, üretimde de temiz enerjinin öncülüğünü yaparak alternatif enerji kaynaklarının kullanımının yaygınlaşmasının sürdürülebilir bir gelecek için şart olduğunu belirterek; “Güneş enerjisinden elektrik üreten sistemlerin ülkemizde yaygınlaşması için oluşturduğumuz paket sistemleri ürün gamımıza ekleyerek, sistem hakkında bilgilendirme eğitimlerine başladık. Bu önemli konuyu hem bayilerimize hem de proje ortaklarımıza daha iyi anlatabilmek için fabrikaya 10 kW’lik (kilovat) bir PV sistemi kurduk. Sistem sayesinde, 4 adet kombi üretim bandımızın elektrik tüketiminin yüzde 80’ini güneş enerjisinden karşılayabiliyoruz” dedi.



Röportaj

16 yıllık müşteri memnuniyeti Aykut Akdemir; “Uzun vadede hedefimiz, 16 yıldır elde ettiğimiz müşteri memnuniyetini devam ettirerek, müşterilerimize en iyi enerji çözümlerini sunmak”

Firmanızın enerji alanındaki çalışmaları ve projelerinden bahseder misiniz? Power Elektronik olarak kesintisiz güç kaynakları üretimi yaparak enerji sürekliliğinin gerekli olduğu ihtiyaçlara çözüm üretmektedir. Standart üretimin yanı sıra müşterilerden gelen özel ihtiyaçlara yönelikte üretim sağlamaktayız. Power Solar firmamızla birlikte 17 senedir elde ettiğimiz müşterilerimize saha uygulamaları yaparak ülkemizin enerjide dışa bağımlılığını azaltmayı düşünüyoruz.

Firmanızın ürün yelpazesinde neler yer alıyor? Pazara hangi markaları sunuyorsunuz? Power Elektronik olarak ürün yelpazemizde, KGK, redresör, akü forklift şarj cihazları bulunmaktadır. Redresör cihazları konusunda lider global şirketlere OEM ürün üretmekte olup üretim aralığımızdaki cihazlarla Avrupa’nın en iyi üreticilerinden birisi konumundayız. Power Solar olaraksa güneş enerjisi tesislerinde anahtar teslim proje uygulaması ve bakım hizmetlerini yaparak müşterilerimize hizmet sunuyoruz.

Güç Kaynağı / İnverter / Akü / sektöründeki son gelişmeler hakkında bilgi verir misiniz? Kontrol ve otomasyon üniteleri ile kesintisiz güç kaynakları entegra çalışarak 7/24 uzaktan izlenerek, sürekli tam verimde maksimum ömürü sağlayacak şekilde tasarımlar yapılmaktadır. 3-level IGBT teknolojisi ile verimliliğin daha üst seviyelere çıktığı yapı oluşmuştur. Eco mode özelliği ürünlerde standart beklenti haline gelmiştir. Aküler de ise daha uzun ömürlü, daha az bakım gerektiren aküler geliştirilmiş olup, özellikle belirli standart ve sertifikasyonlara sahip olan aküler kullanılmaya başlanmıştır. Alternatif yenilenebilir enerji çözümlerinin öneminin arttığı günümüz dünyasında güneş enerjisi çözümleri önem kazanıyor. Bu enerji kaynaklarından güneş ve rüzgar, ülkemizde çok iyi değerlere sahip olması, sınırsız, temiz, çevreyi kirletmeyen bir enerji kaynağı olması nedeniyle öne çıkıyor. Dolayısıyla güneş ve rüzgar enerjisi çözümleri ile birlikte ihtiyaç duyulan malzemelerde giderek artıyor. Solar Power olarak, yenilenebilir enerji alanında yatırımlar yapan müşterilerimize anahtar teslim projeler sunuyor. Güneş enerjisi ve rüzgar enerjisi başta olmak üzere, alanında uzman kadrosu ile tüm yenilenebilir ve sürdürülebilir enerji uygulamalarında; projelendirme, ürün temini, montaj, entegrasyon ve işletme hizmeti veWriyor. Solar Projeler Yöneticisi Aykut Akdemir Power Solar’ın çalışmaları ve projeleri hakkında sorduğumuz soruları yanıtladı.

Firmanızın kuruluşu ve gelişim süreci hakkında bilgi verir misiniz? Power Elektronik olarak firmamız 1999 yılında kurulmuş olup her geçen gün büyümekle beraber, piyasaya sunmuş olduğu ürünlerle sektörün önde gelen firmalarından birisi olmuştur. Enerji alanındaki yatırımlar için 2013 yılında Power Solar grup firması kurulmuş olup, solar firmamız her geçen gün büyümesini sürdürmektedir.

Ekim - Kasım 2015

16

2015 yılı firmanız ve sektör açısından nasıl geçiyor? 2016 yılından beklentileriniz neler? 2015 yılı sektör açısından durağan geçmesine rağmen, firmamız açısından çok iyi geçmektedir. 2016 yılından beklentilerimizi ise, özellikle taahhüt uygulamaları ve solar sektöründe merdiven basamaklarını 3’er 3’er çıkacak şekilde, şimdiden tasarlayama başladığımızı söyleyebiliriz.

Panel ve hücre alanındaki gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu konudaki çalışmalarınız nelerdir? Küresel ölçekte gelişmeleri değerlendirmemiz gerekirse, verimlilik değerleri standart kullanılan ürünlerde %16 değerlerine ulaşmış olup bu değer günden güne artmaktadır. Yakın zamanda bu verimlilik değerlerinin daha da artacağı aşikardır. Firmamızın bu konudaki çalışmalarını değerlendirmemiz gerekirse, güç elektroniği esaslı bir firma oluşumuz sebebiyetiyle yerli solar invertör üzerinde çalışmalarımıza devam etmekteyiz. Seri üretim aşamasında tamamıyla yerli solar inverterin üretiminde birçok yol katettiğimizi söyleyebiliriz. Kısa ve uzun vadedeki hedef ve projelerinizden bahseder misiniz? Kısa vadedeki hedeflerimizi özetlemek gerekirse, yerli solar


inverterimizi en yüksek verimlilik değeri ile en kısa sürede piyasaya sürmek istiyoruz. Uzun vadedeki hedeflerimizden bahsetmek gerekirse, 16 yıldır elde ettiğimiz müşteri memnuniyetini devam ettirerek, müşterilerimize en iyi enerji çözümlerini sunmayı hedeflemekteyiz. Uzun vadedeki en büyük projemiz ise, enerjiye kim nerede hangi miktarda ihtiyaç duyuyorsa maksimum verimlilik ile taleplerini karşılamak istiyoruz.

Türkiye’de ve dünyada güneş enerjisi sektörü nasıl şekilleniyor? Türkiye yenilenebilir enerji yatırımlarında yol aldı mı? Türkiye’nin yenilenebilir enerji kaynaklarının bugünkü halini nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye açısından değerlendirmek gerekirse, özellikle lisanssız yönetmeliğinde yapılan değişiklikle(üst limitin 1MWe çıkarılması) sektör kendi kendini ayağa kaldırmış bulunmaktadır. Önceden enerji piyasası tekel firmalarda iken özellikle güneş enerjisi ile birlikte evinin çatısına 1KWp’lik panel kurulumu yaptırarak şebekeyle pararel çalışan kişiler bile elektrik enerjisi üreticisi konumuna geçmiştir. Yatırımlarda yol alma konusunda ise, lisanslı ve lisanssız projelerde €/TL ve $/TL paritesindeki değişiklikler ve yatırımcıların değişik sorunlarından dolayı sürekli gecikmektedir. Ülkemiz oldukça çok yenilenebilir enerji kaynağına sahip ki, biz bunlardan oldukça minimum değerlerde faydalanmaktayız. Umarım bir gün bizlerde, puant saatte tükettiğimiz elektriğin tamamını yenilenebilir enerji kaynaklarından elde etmiş oluruz. Ama unutmayalım ki, tabi ki düzgün fizibilitelerle bu tesislerin kurulması gerekmektedir.

Azalan enerji kaynakları ve artan çevre problemlerinin çözümü güneş enerjisi olabilir mi? Güneş enerjisinin geleceğini nasıl buluyorsunuz? Fosil kaynaklı azalan enerji kaynakları ve çevre problemlerine sadece güneşi alternatif göstermenin yanlış olacağını düşünüyorum. Tüm yenilenebilir enerji kaynaklarından olabildiğince fazla düzeyde yararlanarak enerji çeşitliliği sağlanarak şebekenin sürekliliğini sağlamamız gerekmektedir. Güneş enerjisinin geleceği ise bu hızla gelişmeye ve büyümeye devam ederse, yakın zamanda enterkonnekte sisteme bağlı bir çok tesisin olacağını göstermektedir.

Söyleşimizin sonunda eklemek istediğiniz bir konu, okuyucularımıza ve sektör temsilcilerine vermek istediğiniz bir mesajınız var mı? Yaptığımız ürün ve tesislerde sürdürülebilir enerji üzerine tasarımlarımızı yapmış olup, dikkat edilmesi gereken en önemli hususun birim, alan ya da hacim de kurulu güç değil, elde edilebilecek en yüksek verimlilik olduğunun altını özellikle çizmek isteriz.

Ekim - Kasım 2015

17


Sektör

Ege Sarıoğlan GES Kayseri’de hizmete girdi Solar Frontier ve Smart Energy Group Türkiye’deki ilk CIS güneş enerjisi santralini kurdu

Solar Frontier ve Smart Energy Group Türkiye’de ilk güneş enerjisi santralini üretti ve işletime aldı. “Ege Sarıoğlan GES”, Kayseri şehrinde yer alıyor ve bir Megawatt (MW) toplam güç üretebiliyor. CIS güneş enerjisi santrali, Güneydoğu Avrupa’da şubeleri olan öncü bir yatırım ve makine imalatı şirketi olan Smart Energy Group tarafından geliştirildi. Türkiye’nin en büyük ve tanınmış bankalarından biri olan Yapı Kredi tarafından ise finansmanı sağlandı. Smart Energy Group genel müdürü Halil Demirdağ, “Bu açık alan projesinin Türkiye’nin ilk CIS güneş enerjisi santrali olarak işletime alınmasından gurur duyuyoruz. Türkiye’deki güneş enerjisi santrallerinin verimliliğine yeni bir ölçek koyduk. Bu durum, CIS

Ekim - Kasım 2015

18


teknolojisinin avantajları ve diğer teknolojilere kıyasla verimi, ekonomikliği ve kalitesi sayesinde sağlanmıştır.” dedi. Üç ay içerisinde kurulan santrali Turkish Electricity Distribution Inc. “TEDAŞ” ve Its Vicinity Electricity Turkish Inc “KCETAŞ” Ağustos 2015’te devraldı. Güneş enerjisi santralinin bakımından ise Smart Energy Group sorumlu olacak. Solar Frontier’in CIS modülleri, konvansiyonel kristal modüllere kıyasla gerçek koşullar altındaki yüksek enerji verimliliği sayesinde tatmin ediyor. Bu özellik bir dizi teknolojik avantaj sayesinde sağlanıyor ve yüksek sıcaklıklarda bile Türkiye’de çok iyi enerji randımanı elde ediliyor. Solar Frontier Avrupa şirket müdürü Wolfgang Lange; “Türkiye’deki iklim ve ortam koşulları, bilhassa Smart Energy Group’un Ege Sarıoğlan GES gibi en iyi şekilde tasarlanmış santrallerinde etkili olan CIS verim avantajlarını öne çıkarıyor. Smart Energy Group ile Türkiye’de bir CIS güneş enerjisi santralinin ilk kez işletime alınmasını gerçekleştirdiğimiz için gurur duyuyoruz ve Türkiye’nin temiz, yenilenebilir ve ekonomik enerji talebini karşılamaya devam edeceğiz.” dedi. Ege Sarıoğlan GES’in, 170 kW kapasiteli 6.768 Solar Frontier modülden ve yaklaşık 20.000 m2 alan üzerinde iki merkezi 500 kW invertörden meydana geliyor. Smart Energy Group, Ege Sarıoğlan GES’i yüksek kalitede PV bileşenleri kullanarak ve maksimum enerji verimliliği için yazın ve kışın güneş enerjisi alanlarını etkin eğim açısını tatbik ederek tasarladı. İlk yıl Ege Sarıoğlan GES’ten 1,9 GWh değerinde elektrik üretimi bekleniyor.

Ekim - Kasım 2015

19


Makale

Temiz enerji

Temiz enerji kendini sınırsız tekrarlayan, yenilenebilir ve hammadde bağımlısı olmayan enerji olarak tanımlanabiliyor. Temiz enerji kaynaklarının kullanımı için önemli olan diğer kriterler ise taşınabilirlik, bakım ihtiyacı olmaması, ihtiyacın olduğu yerde üretim, hiçbir atık çıkmaması, sessiz üretim olarak sıralanabilir. Türkiye hem güneş, hem de rüzgâr bakımından oldukça zengin bir ülke. Bu zenginliği boşa harcama lüksüne sahip olmayan yurdumuz için tükenmeyen bir kaynak olan rüzgâr ve güneş ise önümüzdeki yılların temel ısıl enerji ve elektrik kaynağı olmaya aday. Güneş panelleri güneş kolektörlerinden farklı olarak sıcak su değil, elektrik enerjisi üretiyor. Panel yüzeyine gelen güneş ışığı, panellerin yapıldığı özel yarı iletken malzeme sayesinde elektrik üretmesini ve dönüştürmesini sağlıyor. Sistemin çalışması için direk güneş ışığı almasına ise gerek yok, aydınlık da yeterli. Bu sayede bulutlu havalarda dahi üretim yapılabiliyor.

Temiz enerji sistem birimleri; • Üretim Elemanı (güneş paneli ya da rüzgâr türbini) • Akü / Batarya (üretilen enerjiyi depolayabilmek için -opsiyonel) • Şarj Kontrol Cihazı (akülerin şarj seviyesini ayarlayabilmek için) • İnverter (doğru akımı alternatif akıma çevirebilmek için)

Ekim - Kasım 2015

20

• Metal Konstrüksiyon • PV Konnektör, Solar Kablo ve diğer… Güneş panelleri yüksek verimli, kaliteli, belgeli, garantili ve uzun ömürlü olmalıdır. İnvertör ve regülatör gibi ürünlerde de verimin yüksek olması çok önemlidir. Akümülatörler ise solar uygulamalara uygun yapıda, uzun işletme ömrüne ve yüksek döngü (şarj-deşarj) sayısına haiz olmalıdır. Markası, üreticisi ve menşei belli ürünler tercih edilmelidir. Çok uzun yıllar boyunca kullanacağınız güvenilir ekipmanlar ile uzun vadede ilk yatırım ve bakım-işletme maliyetiniz çok daha ucuza gelecektir. Güneş paneli (PV, Solar Modüle, Solar Panel, Güneş Pili) üzerinde güneş enerjisini soğurmaya yarayan birçok güneş hücresi bulunduran bir enerji kaynağıdır. Örneğin bir grup güneş panelinden oluşan sistem, ihtiyaç olan yerlerde normal bir evin tüm elektrik ihtiyacını karşılayabiliyor. Endüstri uygulamaları veya elektrik santralleri için binlerce güneş panelinin kullanıldığı büyük sistemler, santraller kuruluyor. Bir güneş hücresinin performansı ise verimi ile ölçülüyor. Aldığı enerjinin yüzde kaçını kullanılabildiğini, elektriğe dönüştürdüğü verimi belirliyor. Sadece belli dalga boylarındaki ışık elektriğe dönüştürülebiliyor, geri kalan büyük miktar hücreyi oluşturan madde tarafından ya emiliyor ya da


yansıtılıyor. Panellerden, mevsimlere bağlı olarak farklı açılarla güneşe doğru yönlendirilerek her mevsimde azami verim alınması mümkün oluyor. Türkiye için genelde geçerli olan 60º kış eğimi sayesinde ve panel camlarının özelliği nedeni ile buzlanma veya kar birikmesi engelleniyor. Güneş panellerinin çıkışına takılan özel güneş regülatörleri ( solar charge controller ) ile 12 ay boyunca en optimal koşullarda akü şarjı yapma imkanı mevcut. Akülerde depolanan enerji yüksek verimli tam sinüs dalga çıkışlı DC / AC (doğru akım – alternatif akım) çeviriciler ( inverter / invertör ) ile 220 Volt AC akıma çevrilebiliyor. Güneş panellerini, rüzgar türbinleri ile birlikte ( güneş enerjisi & rüzgar enerjisi ) hibrid enerji kullanma imkanı da mevcut. Günümüzde şebeke elektriğinin hiç olmadığı yerlerde olduğu gibi, elektriğin olduğu her yerde çalışabilen sistemler kurulu.

Solar Pv Konnektörler Konnektörler PV güneş panellerin kurulumda zaman kazanma, seri veya paralel bağlama, kurulum maliyetini düşürmesi gibi özelliklerinden dolayı tercih ediliyor. Su geçirmez, UV yalıtımlı, aşınmaya, ozona, çürüme ve paslanma ile atmosferin olumsuz etkilerine ve hidrolize, doğal yağlara, kimyasallara ve kemirgenlere

karşı son derece dayanıklı. Ayrıca yüksek ısılarda bile yüksek performasla çalışabiliyorlar. Halogen içermeyen fotovoltaik solar kablolar ise, Fotovoltaik sistemlere ilişkin harici / dış ortam uygulamaları için özel olarak geliştiriliyor. Çift izolasyonlu, tek damarlı - çok telli özel bir kablo çeşitleri bulunuyor. Bu kablolar dayanıklı ve uzun ömürlü olmaları ile öne çıkıyor. Aynı zamanda iklim, doğa, sıcak - soğuk farkı gibi çevre etkenlerine karşı dayanıklı ve yüksek yalıtımlı olmaları ile diğer kablo çeşitlerinden ayrılıyor. Kısa sürelerde sistemler için kablo yenileme problemi olmamalıdır. PV sistemlerinin uzun ömürlülüğü, verimliliği ve karlılığı için ürün garantisi hayatı önem taşıyor. Solar kablolar VDE 0295 / IEC60228 sınıf 5´ e uygun kalaylanmış bakır iletken tel içerir. Kablonun iç kısmı ise elektronik ortamda ışınlar ile birleştirilmiş özel bir copolymer´den ve etrafını saran ikinci bir polyolefine copolymer tabakadan oluşmaktadır. Aynı zamanda halojenden arınmış, yanmaz, düşük toksin içeren, fevkalade UV yalıtımlı, aşınmaya, ozona, çürümeye ve paslanmaya, atmosferin olumsuz etkilerine ve hidrolize, doğal yağlara, kimyasallara ve kemirgenlere karşı son derece dayanıklıdır. Son derece pratik işçiilik ve montaj´ının yanı sıra, çok yüksek çalışma ısılarında bile yüksek performans gösterebilmelidir.

Ekim - Kasım 2015

21


Röportaj

5 kıtada 72 ülkeye ihracat Yiğit Akü ’nün yıllık üretim kapasitesi 7 milyon adede ulaştı

üretebilmek için Plastik Üretim Fabrikamızı kurduk. Şu anda kullandığımız tüm plastik ürünleri %90’ından fazla bir oranında kendi iç tedarikimiz ile sağlamaktayız. Her yıl plastik üretim kapasitesini artırma yönünde yatırımlar yapıyoruz. Önümüzdeki yıl yine konuda yatırımlarımız devam edecek. Yine 2012 yılında seri üretimine başlamış olduğumuz VRLA Jel Derin Deşarj yüksek çevrim yeteneğine sahip akülerimiz ile enerji depolama alanında dünyada konuda kaliteli üretim yapabilen yegâne firmalar arasındayız. Yeni modeller ve geliştirmeler ile konuda en ileri teknolojiyi takip ederek güncel ve rekabetçi kalmak için çalışmalarımız sürmektedir. Elektrikle çalışan forklift, personel yükseltici, temizlik makinaları vb. iş makinalarına yönelik üretimini yaptığımız Traksyoner Akülerimiz, hızlı teslimat, noktada servis, günlük uzun servis süresi ve uzun ömür avantajlarımız ile pazarda kısa sürede kendini kabul ettirmiştir.

Firmanızın enerji alanındaki çalışmaları ve projelerinden bahseder misiniz? Kullanılmayan elektriğin boşa gitmesi, ihtiyaç olmadığı zaman enerjinin fazlalığı, ihtiyaç halinde enerjinin yetersizliği nedenleriyle enerji depolama sistemlerinin geliştirilmesi zorunluluk haline geldi. Suyun daha yüksek rakımlara basılması ile potansiyel halde enerjinin depolanması ihtiyaç halinde türbinlere suyun gönderilerek

Endüstriyel Akü ve Plastik Ürünler Fabrika Müdürü Eyyüp Erdem

35 yılı aşan üretim hayatı boyunca, Ar-Ge çalışmaları sonucunda geliştirdiği inovatif ürünleriyle sektörde fark yaratan Yiğit Akü bugün 5 kıtada 72 ülkeye ihracat yapan global bir şirket olmayı sürdürüyor. Yıllık 7 milyon adet akü üretim kapasitesine sahip olan firma, Türkiye içinde 100 ana bayi ve 6000 tali bayi ile hizmet veriyor. Endüstriyel Akü ve Plastik Ürünler Fabrika Müdürü Eyyüp Erdem ile sektörün nabzını değerlendirdiğimiz keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.

Firmanızın kuruluşu ve gelişim süreci hakkında bilgi verir misiniz? YİĞİT AKÜ, 1976 yılında kuruldu. Halen, Ankara 1. Organize Sanayi Bölgesi’nde 40 bin metrekarelik alanda bulunan merkez fabrikasında üretimimizi sürdürmekteyiz. Modern makine ve ekipmanlarımızla ileri teknolojiyi kullandığımız üretim üssü niteliğindeki fabrikamızda yıllık 5 milyon adet akü kapasitesine sahibiz. Yurtdışı iş ortaklıklarımız ile İran, Azerbaycan, Fas ve Mısır’da üretim yaptığımız fabrikalarla birlikte kapasitemiz yıllık 7 milyon adede ulaştı. Geçtiğimiz yıllarda dünyanın ilk ve tek akıllı aküsü olan “Prestige” i (çipli akü) üretmenin gururunu yaşadık. Hali hazırda söz konusu akünün gelişmiş versiyonları üzerinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 2012 yılında kendi kutu kapağımızı

Ekim - Kasım 2015

22


tekrar enerji elde edilmesi, farklı cins akülerde enerjinin aküleri doldurmak suretiyle depolanması şekline iki ana yöntemle günümüzde konuda çözümler sağlanmakta ve verimlilikleri üzerinde çalışmalar devam etmektedir. Doğal kaynaklardan elde edilen enerjinin depolanması ile ilgili son 5 yıldır çeşitli kapasitelerde özel akü dizaynları yapıyoruz. Yüksek verimlilikle çalışan bu tarz akülerimiz depolanan elektriğin %95 ine kadar tekrar kullanma imkanı sunabiliyor. Verimliliği yüksek çevrim yeteneği gelişmiş Derin Deşarj VRLA akülerimizle ülkemizde öncülük yaptık ve her geçen gün yeni modeller ile ürün yelpazemizi geliştiriyoruz. Yine Türkiye’de ilk olarak Lityum Batarya üretim tesisi kurduk. Prototip üretim safhasını tamamladık. Şu an üzerinde çalıştığımız spesifik bir model ile önümüzdeki aylarda seri üretime geçeceğiz. Bu teknoloji ile daha küçük hacimlerde daha verimli ve uzun ömürlü enerji depolama kabiliyetleri gelişmiş aküler üretebileceğiz. Yurtiçinde ve dışında yenilenebilir enerji fuarlarına her yıl düzenli olarak katılıyor ve sektörde gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Konuda uzun sayılabilecek deneyimimiz ile iç ve dış pazarda ürünümüz ile iyi bir yer bulabildik, starter aküde olduğu gibi enerji depolama maksatlı bu ürünlerde de aranılan bir marka olmayı başarabildik. Off-Grid (şebeke bağlantısız) uygulamalar için akü tedariki yanında PV paneller, inverter, şarj regülatörü ve diğer ekipmanlar ile anahtar teslim projeler yapıyoruz. Ortadoğu ve Afrika ağırlıklı olarak çeşitli pazarlar için 1-3-5-8-10-12-15-20 KVA güçlerinde tak-çalıştır enerji kabinleri üretiyoruz. Yenilenebilir enerji kaynaklarını özellikle PV panellerden elektrik üretimi ile ilgileniyoruz. Orta vadede bu yönde yatırım yapmak da planlarımız arasındadır. Birden fazla farklı yerleşkelerde her biri 1 MW gücünde güneş enerjisi sistemleri kurmak için çalışmalarımız devam ediyor.

motorlu taşıtlarda kullanılan STARTER akülerimiz yanında, Yiğit Akü Endüstriyel Fabrikasında sadece YİĞİT AKÜ markasıyla sanayinin değişik alanlarında kullanılan çeşitli tasarımlarda Endüstriyel Aküler üretmekteyiz.

Firmanızın ürün yelpazesinde neler yer alıyor? Pazara hangi markaları sunuyorsunuz?

çok sayıda seçenek oluştu. Ancak karar verirken sıkı incelemek

Halen “YİĞİT AKÜ, “PLATİN AKÜ” , “TUNÇ AKÜ” , ‘MAC POWER ‘’ ve ‘HELDEN ‘’ markaları ile yurt içinde ve yurt dışında satış yapıyoruz. Ana fonksiyonu motora ilk hareketi vermek olan içten yanmalı

Üretimini yaptığımız Endüstriyel Aküler; - Jel VRLA Derin deşarj Aküler - raksyoner Aküler - Mono-Truck Aküler - Mini-Truck Aküler - FFP derin deşarj aküler - AGM aküler - Li-Ion Aküler

Bu akülerin özetle kullanım alanları; -

Elektrikli Forkliftler, Transpaletler, Reach truck makinalar Elektrikli temizlik makineleri UPS güç kaynağı sistemleri Yangın alarm ve acil aydınlatma sistemleri Jeneratörler, Engelli Araçlar, Karavanlar, Seralar, Tekne-Yatlar Yenilenebilir Enerji Sistemleri (Güneş ve Rüzgar Enerjisi Sistemleri) Askeri amaçla kullanılan araçlar (Tank, Polis Panzerleri, Toma vb.) Personel Yükselticiler ve diğer yükseltici platform makinalar

Güç Kaynağı / İnverter / Akü / sektöründeki son gelişmeler hakkında bilgi verir misiniz? Aralarında Taiwan, Çin ağırlıklı olmak üzere uzak doğu firmalarının da yer aldığı birçok yabancı kuruluş Türkiye pazarına ürünlerini sunabilmek için yoğun çabalar harcıyorlar. Özellikle “inverter” için zaruriyet oldu. Kısa zamanda hatalar veren, katalog bilgileriyle çelişen çok sayıda uygun olmayan ürün var. Akü hususunda ithal ürünlerin yanında, yerli üreticiler de konuda çalışmalar yapmaya başladılar. Biz konuda 5 yıl önce çalışmalar başlatıp

Ekim - Kasım 2015

23


Röportaj

yatırımlar yaptık. Gelinen noktada son 3 yıldır dünyanın en kaliteli markalarıyla yarışabilecek fiyatıyla rekabet edebilen derin deşarj

Panel ve hücre alanındaki gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu konudaki çalışmalarınız nelerdir?

çevrim yeteneği yüksek aküler üretiyoruz.

Şu anki planlarımız arasında PV Panel üretimi için yatırım yer

2015 yılı firmanız ve sektör açısından nasıl geçiyor? 2016 yılından beklentileriniz neler? Dünya genelinde Ar-Ge ve inovasyon faaliyetlerinde, özellikle Çin başta olmak üzere Asya ülkelerinin çok hızlı yol aldıklarını görebiliyoruz. Yaklaşık 40 yıl önce Türkiye ile benzer ekonomik profile sahip olan Güney Kore bugün dünyanın 15. büyük ekonomisi ve iş yapma kolaylığı bakımından da 8. sırasındadır. Türkiye ise Küresel Rekabet Gücü Endeksi’nde 43. İş Yapma Kolaylığı’nda 71. (175 ülke arasında), İnsani Gelişme Endeksi’nde ise 90. sırada (187 ülke arasında) bulunmaktadır. Bu tabloyu değiştirmek elbette daha fazla sayıda nitelikli insan gücünü ülkemiz sanayisine kazandırmaktan geçmektedir. Bu tablonun ötesinde Yiğit Akü olarak biz Sektörel olarak dış piyasalarda yüzde 18 oranında ihracatımızı artırırken, yüzde 13 oranında da iç piyasada büyüdük. Satışımızın yüzde 55’i, 80’in üzerinde ülkeye yaptığımız ihracatı kapsıyor. Geçen sene öngördüğümüz risklere karşın almış olduğumuz tedbirler oldukça yerinde oldu. Son dönemlerde Türkiye’ye komşu ülkeler ve Kuzey Afrika ülkelerinde yaşanan

almamaktadır. Son yıllarda konuda yatırım yapan birçok kuruluş oldu. Ancak Uzakdoğu markaları ile fiyat rekabetinde hayli zorlandılar. Henüz uygulamaya alınan bir takım ithalatı güçleştirecek ilave tedbirler ile önümüzdeki aylarda yerli üreticilerin şans bulabileceklerini düşünüyorum. Ancak üretici firmaların birçoğu %35-45 seviyelerinde yerli üretim yapmaktalar. Umudumuz bunun %100 yerli üretime dönüşebilmesidir. Türkiye’de güneş enerjsi kurulu güç, henüz Avrupa’da birçok ülke ile kıyas bile yapılamayacak düzeyde olup toplam gücün %0,2 si ile 179 MW civarındadır. Bugün Almanya’da aynı rakam 30.000 MW ’ ın üzerindedir. Türkiye’nin güneş enerjisi yatırımlarının önünü açması mutlak bir zorunluluktur ve nitekim bu yönde uygulamalar hız kazanmıştır. Tablo böyle iken Türkiye konuda bakir ve yakın gelecekte sektörde büyük bir pazar olarak tüm dünya oyuncularının iştahını kabartmaktadır.

Kısa ve uzun vadedeki hedef ve projelerinizden bahseder misiniz? Enerji, hammadde ve doğal kaynaklarımızın kullanımını mümkün olduğu kadar azaltmaya ve olabildiğince verimli kullanmaya gayret ediyoruz. Ar-Ge ekibimiz de, üretiminin ve ürün geliştirme süreçlerinin her aşamasında çevreye saygılı olarak çalışmalarını gerçekleştiriyor. Yiğit Akü, doğal kaynak tüketimini en aza indirecek ve geri dönüşüm oranları yüksek malzemeler içeren ileri teknoloji ürünleri sektöre kazandırmaya ve ülke ekonomisine katkı sağlamaya hızla devam edecektir. Tıpkı ülkemiz gibi dinamik bir insan kaynağına sahip olan şirketimizin ArGe ve inovasyon alanlarındaki çalışmalarını artan bir ivme ile devam ettirmesi ile üretime olan bakış açımızı da yeniden modelledik. Bu model ürün tasarım ve geliştirme faaliyetlerinin yanı sıra üretimde oluşan arıza kayıpları, model değişim kayıpları, takım ve kalıp değişim kayıpları, başlangıç kayıpları, küçük duruşlar, hız kayıpları, hatalı üretim kayıpları ve kapatma kayıplarının minimize edilmesi ve kalitenin yükseltilmesinde de çok önemli rol oynamıştır. Uzun döneme bakacak olursak, önümüzdeki beş yıl içinde hedefimiz elde edilen fayda doğrultusunda daha rekabetçi şartları elde edebilecek şekilde,

gelişmelerin pazar payına sahip olduğumuz bu bölgelerde bizlere olumsuz etkisi olsa da, bu gibi durumlara karşı aldığımız etkili önlemler sayesinde zarar görmedik. Otomotiv Sanayi Derneği (OSD)’nin açıkladığı son rakamlarda ihracatını arttırabilen lastik ve cam sektörünün yanında akü sektörü yer almıştır; ancak sene başında iç piyasalarda bazı belirsizlikler ve ekonomik durgunluk yaşandığını biliyoruz. İkinci 6 ayda bu durgunluğun aşıldığını biliyoruz, buna bağlı olarak yılsonu itibari ile hedeflerin üzerinde bir satış ve büyüme gerçekleştireceğimizi öngörüyoruz.

Ekim - Kasım 2015

24

bu alanda kullandığımız insan kaynağını arttırmak ve dünya ligine çıkaracağımız ürünlerle markalaşmamızın da karlılığımızın da ciromuzun da hızla yükselmesini sağlamaktır. Yiğit Akü binek araç, ağır hizmet ve ticari araçlar, deniz taşıtları ve endüstriyel kullanıma uygun tüm aküler ile ilgili Ar-Ge ve üretim faaliyetlerini artırarak sürdürecek ve önümüzdeki ilk 5 yıl içerisinde Türkiye’ deki yatırımları ile yıllık 8 milyon akü üretim kapasitesine ulaşacaktır. Enerji depolama sistemlerinin artık hayatın ve endüstrinin vazgeçilmez bir parçası olmasından hareketle, dünyada ve Türkiye’deki yeşil enerji projelerinde de başrolde


görebileceğiniz Yiğit Akü, şehir aydınlatmalarından elektrikli

Wp aralığında son kullanıcıya PV panel temini yapılabilmekte,

araçlara kadar çok geniş bir yelpazede ürünlere yönelik olarak

On-Grid 1 MW lisanssız sistem anahtar teslim uygulamalar için 0,85

stratejik yatırım ve iş birlikleri içerisinde olacaktır. İnsan kaynağımız,

– 0,90 Euro/Wp aralığında kurulabilmektedir. Anahtar teslim bu

verimlilik çalışmalarımız, bütçe disiplinimiz, inovatif ürünler ile attığımız adımlar Yiğit Akü’nün başarı hikayesinin altında yatan

fiyatlar ile 6 – 7 yılda yatırımın geri döneceği hesaplanıyor.

en büyük faktörler. 5 yıllık büyüme planımız özetle, sektörel liderlik

Söyleşimizin sonunda eklemek istediğiniz bir konu,

başta olmak üzere global pazarda 130 ülkeyi kapsayan bir ihracat

okuyucularımıza ve sektör temsilcilerine vermek istediğiniz

potansiyeline sahip olmak, markamızın değerini artırarak 350 milyon dolar üzerinde bir ciro hedefine yürümek olacaktır. 2016 ve 2017 yıllarında stasyoner tip sulu ve jel elektrolitli 2 Volt ve 12

bir mesajınız var mı? Enerji verimliliği kavram olarak çok geniş bir sahayı kapsıyor. Enerji

Volt aküler, Li-Ion bataryalarda farklı ölçülerde yeni dizaynlar ile

tasarrufu hayatımızın her alanında yapılabilir, verimlilik artırılabilir.

enerji sektöründe nüfusumuzu artırabilmek için çalışmalarımıza hızla

Endüstriyel tesislerde özellikle bakım ve enerji yönetimiyle ilgili

devam ediyoruz.

çalışanlar ve tüm personelin enerji verimliliği hususunda daha

Türkiye’de ve dünyada güneş enerjisi sektörü nasıl şekilleniyor? Türkiye yenilenebilir enerji yatırımlarında yol aldı mı? Türkiye’nin yenilenebilir enerji kaynaklarının bugünkü halini nasıl değerlendiriyorsunuz?

fazla bilinçlendirilmesine ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Bu tarz tesislerde açığa çıkan ve atılan ısı ve buhar enerjilerini kullanabilmek için projeler üretebilmek önem arz ediyor. Konuda teşvik edici uygulamalarla kayda değer sonuçlara ulaşılabilir. Lise

Yukarda belirttiğim üzere mevcut kurulu sistemler ile toplam

ve ortaokul düzeyinden başlayarak öğrencilerin projelerinde küçük

enerji ihtiyacımızın binde ikisini ancak güneşten karşılayabiliyoruz.

ölçekte bu teknolojiyle tanıştırılması, üniversitelerde konuya özel

6,6 Kwh/m2’ye ulaşabilen yıl ortalamasında 4,5 Kwh/m2 güneş

derslerin oluşturulması, sanayide teşvik edici uygulamalar yatırımın

radyasyon değerine sahip Türkiye’mizde böylesine ideal şartlarda bu nimetten yararlanmamak düşünülemez. Güneş enerjisinden

önünün açılması yenilenebilir enerji kullanımı payını artıracaktır.

elektrik üretimi üretmek amaçlı gelecek beş yıl içerisinde 4 milyar Euro civarında yatırım beklentisi var. Bu pazardan Türk firmalarının büyük paylar alabilmesi için yasal düzenlemelerin yanında girişimcilerin de uzun dönem planlarına sahip olarak adımlarında itinalı olmaları gerekiyor. Panel üreticilerinin kaliteli hücre temini ve kaliteli işçilikle Avrupa normlarında 20 yıl üzerinde verimli ömürlere sahip ve gerçek etiket değerlerinde üretim yapabilen paneller üretebilmesi, küçüklü büyüklü enerji sistemi kurmak isteyen iştirakçilerin de araştırarak kaliteli paneller kullanmaları önem kazanmaktadır. Aksi takdirde 10 yıl sonrasında dev bir PV panel çöplüğüne sahip olarak hüsrana uğrama ihtimalimiz oluşabilir. Lisansız olarak işletilen 170 MW kurulu güç önümüzdeki 3 yıl içinde binli rakamlara ulaşacaktır. Henüz faaliyete geçmeyen lisanslı güneş enerjisi sistemlerini de eklediğimizde muazzam bir pazar görünmektedir. Son 6 yıldır konuda yatırımlar yapmış yerli ve yabancı firmalardan bekleyebilenler sabır, emek ve yatırımlarının karşılığını önümüzdeki yıllarda alabileceğini düşünmekteyim.

Azalan enerji kaynakları ve artan çevre problemlerinin çözümü güneş enerjisi olabilir mi? Güneş enerjisinin geleceğini nasıl buluyorsunuz? Toplamda ülke olarak 72.000 MW kurul gücümüz var ve enerji ihtiyacımıza cevap verememektedir. Bu gücün 4300 MW’ı güneş ve rüzgar olarak yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilebiliyor. Çevreye zarar vermeden, doğal kaynakları hızla tüketmeden zaruri enerji ihtiyacımıza bir çözüm olarak düşündüğümüz güneş enerjisinden yeteri kadar faydalanmamak gelecek nesiller için düşüncesizlik olur. Işınım olarak potansiyeli çok yüksek bir coğrafyada bu lütuftan fazlasıyla yararlanmamız muhakkaktır. Bu yönde PV kurulum maliyetleri de azalıyorken yatırımcıların işlemelerini kolaylaştıracak yasal mevzuatlar ile sektöre ivme kazandırılması olumlu olacaktır. PV panel fiyatları geçtiğimiz son 5 yılda oldukça düştü. Aşağıda yıllara göre fiyat değişimi grafiği çok çarpıcı bir şekilde fiyatların ne hızda düşme seyri gösterdiğini açıkça göstermektedir. Şu anda 0,45 – 0,60 Euro/

Ekim - Kasım 2015

25


Sektör

Fosil yakıtların azalması rotayı yenilenebilir enerjiye çevirdi Türkiye’de ve dünyada önemli projelere imza atan Anel Grup, günümüzde fosil yakıtların azalmasıyla talep görmeye başlayan, temiz ve yenilenebilir bir enerji çeşidi olan, güneş enerjisi üretimine

Anel Grup; “ Güneş enerjisi üretimi yapan yerli firmalar desteklenmeli”

dikkat çekiyor. Son olarak hayata geçirdiği Malatya İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi’ndeki 5,3 MWp güneş enerjisi santrali ile, tıp merkezinin yüzde 33’lük elektriğinin karşılanmasına yönelik çalışan Anel Grup, bu gibi projelerin çoğalması için teşviklerin artması ve güneş enerjisi üretiminin yaygınlaştırılması gerektiğini vurguluyor. İnsanlık tarihinin başından bu yana kullanılan kömür, petrol, doğalgaz gibi fosil yakıtların enerjiye dönüştüğü sırada ortaya çıkardığı karbondioksit ve başka sera gazlarıyla sağlığa zararlı bazı maddeler açığa çıkıyor. Bu gibi insan sağlığını olumsuz etkileyebilen tükenebilir enerjiler artık yerini, rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir enerji çeşitlerine bırakıyor.

Ekim - Kasım 2015

26

“Güneş enerjisini kullanarak dünyaya yetecek enerjinin 4 bin katını elde edebiliriz” Anel Grup Proje Koordinatörü Enver Kır; “Günümüzde fosil yakıtların azalmaya başlamasıyla, yenilenebilir enerji kaynaklarına olan talep oldukça arttı. Güneş enerjisinin en önemli avantajı tükenmez bir kaynak olması. Etrafımızda bulunan ve sürekli tüketmekte olduğumuz, petrol, kömür, doğalgaz gibi fosil yakıt kaynaklarından çok daha fazlasını, güneş enerjisiyle elde edebiliriz. Güneş ışığı olduğu sürece, sistem çalışıp PV hücreleri elektrik üretmeye devam edecekler. Güneş enerjisi temiz bir enerjidir. Şu an için, gezegenimizde bulunan hiçbir enerji kaynağı, güneş enerjisi kadar temiz değil. Fosil yakıtları kullanarak elektrik üretimi sırasında, karbondioksit ve başka sera gazlarıyla, diğer bazı zararlı maddeler açığa çıkabiliyor. Ancak, güneş enerjisinden yararlanırken, havaya zararlı hiçbir şey karışmıyor. Güneş enerji sistemi içerisinde hareket eden hiçbir parça bulunmadığı için, güneş panelleri son derece güvenilirdir. Birçok güneş paneli, 25 yıllık performans garantisi kapsamında yer alıyor. Güneş enerjisi hücreleri, güneş enerjisi toplarken, hiçbir gürültü oluşturmaz. Diğer enerji kaynaklarına göre, tamamen sessiz bir enerji elde etme yöntemidir. Rüzgâr enerjisini kullanarak, dünyamıza yetecek enerjinin 30 katını, güneş enerjisini kullanarak ise, dünyaya yetecek enerjinin 4 bin katını elde edebiliriz.” diyor.



Sektör

DSİ elektrik ihtiyacını güneş enerjisiyle karşılıyor

Güneş Enerji Sistemleri, çevreye zararlı gazlar vermeyen, tükenmeyen bir enerji türü olarak diğer kaynaklardan ayrılıyor. Çevreye zarar vermemesi, tükenmeyen ve ucuz bir enerji kaynağı olması nedeniyle, güneş panellerinin yaygınlığı her geçen gün artıyor. Güneş pil ya da panelleriyle elektrik şebekesinden uzak bölgelerde, bedava elektrik üretmek mümkün oluyor. DSİ Genel Müdürlüğü 18. Bölge Müdürlüğü, sorumluluk alanı içerisinde, Isparta Eğirdir yolu üzerinde tesisin elektrik ihtiyacını karşılayabilmek adına çatı üzerine 175 kW gücünde bir GES yatırımı yaptı. Aksaray Enerji tarafından kurulumu gerçekleştirilen tesisin kabul işlemiyle birlikte devreye alınması için çalışmalar devam ediyor. Kurulan sistemle birlikte yaklaşık olarak yıllık 325.000 kWh elektrik enerjisi üretilmesi öngörülüyor. Projeden üretilecek elektriğin, tesisin elektrik ihtiyacını güneşten karşılayarak maliyetleri en aza indirgemeyesi planlanıyor.

Ekim - Kasım 2015

28


Sektör

Erikoğlu Sunsystem Denizli Tavas’da 2 MW projeyi daha devreye aldı

2013 yılında Denizli’de, dönemin mevcut yönetmeliklerine göre hem bölgedeki yeri hem de güç kapasitesi yönünden ilkleri taşıyan 500 kW güç kapasitesinde NER Güneş Enerji Santralini devreye alan Erikoğlu Sunsystem, projelerine son sürat devam etmektedir. Son olarak Özel Ege Akademi Göz Hastanesi ve Galata Renova Enerji şirketlerine ait 2 MW projeyi tamamlayan Erikoğlu Sunsystem, bu proje ile yılda yaklaşık 3 milyon kWh elektrik üretimi planlamaktadır. 40 bin metrekarelik alana kurulan toplam 8 bin güneş paneli ile

50 kişiye istihdam sağlayan tesis, devreye alınarak elektrik satışını yaklaşık 5 aydır gerçekleştirmektedir. Yatırımcı yönü de devam eden Erikoğlu Sunsystem’in, 2016’da toplam 10 MW gücündeki lisanssız güneş enerji santrali çalışmalarını tamamlayarak, devreye almayı planlamaktadır. Aynı zamanda TEİAŞ’ın düzenlediği yarışmada kazanılan 10 MW Denizli Renoe Acıpayam GES lisanslu projesini ise 2016’in son aylarında temelini atmayı planlamaktadır.

Ekim - Kasım 2015

29


Makale

Anti Damping ve Yenilenebilir Enerji Sektörü

Hemen hemen her yeni haftaya solar enerji sektöründe yeni bir haber yeni bir gelişmeyle başlıyoruz. Sektör henüz çok yeni gelişme ilerleme olması iyi bir şey normalde. Ancak bazı gelişmelerin sektöre ne kadar fayda sağlayacağı merakla izlenmesi gereken bir konu. Modüllerin montaj ve bakımları, Mikro çatlaklar, Verim kaybı, Yönetmelik değişiklikleri, Çantacılar, EPC firmalarının yeterlilikleri, Alman malı ekipman - Yerli mali ekipman - Ucuz uzak doğu menşeili ekipman derken bir anda sektör anti damping konusuna geldi çattı. Aslında uzun zamandır kapalı kapılar ardında konuşuluyordu. Solar enerji sektöründe özellikle de bir yerli modüle üreticisinin yoğun baskıları sonucunda kısa zaman içinde anti damping uygulamasına Türkiye’de başlayacak. Anti damping ABD ve AB’de bazı uzak doğu menşeili ekipmanlar için uygulanıyordu.

Peki nedir Anti damping? Konuyu herkesin anlayabileceği şekli ile şöyle anlatmak istiyorum. Özellikle de bazı uzak doğulu modüle üreticileri ürünlerini ölçek ekonomisi ve uluslararası fiyat farklılaştırma stratejileri ile ülkemize

Ekim - Kasım 2015

30

çok düşük fiyatlardan sokmakta. Bunun sonucu olarak yerli modüle üreticileri bu durumdan olumsuz etkileniyorlar. Buraya kadar her şey her iki taraf içinde normal. Uzak doğulu üreticiler çok yüksek bir üretim gücüne sahip ve GW’lara varan üretim kapasiteleri ile her konuda oldukları gibi solar modüle pazarında da üretim maliyetlerini ölçek ekonomisi sayesinde oldukça aşağılara çekebiliyorlar. Diğer yandan iç pazarın özellikle de ülkemizde yeni kurulmaya başlayan solar enerji sektörünün sağlıklı bir şekilde oluşması, yerli sanayinin kurulması, iş ve istihdam yaratması bir devlet politikası. Böyle de olması gerekli. Dolayısı ile iç pazarın korunmasını anlamak mümkün. Kamu yararı gözeterek iç pazarda iş istihdam ve sağlıklı bir solar endüstri pazarının oluşmasına katkıda bulunacak tedbirler almak hepimizin menfaatine olabilir. Ancak, konunun asıl önemli kısmı başka. Her konuda olduğu gibi bu konuda da maalesef kötü niyetli yaklaşımlar olduğu gün gibi ortada. Bir veya birkaç ekipman üreticisi firmanın ulusal ekonomi ve sanayi politikalarını oluşturan kurumlarda loby faaliyeti yürüterek, menfaatleri yönünde gümrük duvarlarını ve anti dampingi teşvik etmesinin ulusal menfaatleri korumaya çalışmakla


bir ilgisi yoktur. Ülkemizde önümüzdeki günlerde uygulanmaya başlayacak olan anti-damping uygulaması ABD ve AB deki temel anlayış ve perspektiften uzak olacak, hem yatırımcıları hem de EPC firmalarını zor durumda bırakacaktır. Her şeyden önce bu şekilde gelişecek olan bir pazarda yerli ekipman üreticileri fiyat rekabetinden kurtulacakları için ürün fiyatlarını haksızca yukarı çekebilirler, kalite bazlı rekabette de sorunlar ortaya çıkması kuvvetle muhtemeldir. Oluşan haksız rekabetten dolayı piyasaya girmekten vaz geçen yabancı üreticilerin ülkemize taşıyamayacakları know-how kaybımız olacaktır. Hali hazırda ülkemize ithalatı yapılan uzak doğu menşeili orjinal ekipmanların geneli üretici firmaların üst sınıf ürünleridir. Anti damping vergisi uygulanmaya başladıktan sonra ülkemize yine uzak doğu menşeili ekipmanlar gelecek, ancak bu ekipmanlar üreticilerin alt sınıf ve kalitedeki, daha düşük maliyetli ekipmanları olacaktır.

EPC firmaları açısında bakıldığında ise müşteri ve yatırımcılara sunulan ekipman ve fiyat skalası daralacaktır. Aynı ekipmanla aynı projeye teklif veren birçok EPC firması olması gibi sonuçlar ortaya çıkacaktır. Yatırımcılar açısında bakıldığında ise proje maliyetleri yükselecek, Solar Enerji Projeleri yatırım yapılabilir bir iş olmaktan çıkacaktır. Bu sonuçla lisansız üretim amaçlı santrallere olan ilgi azalacaktır. Mevcut hali ile ilk yıllarını yaşadığımız Solar Enerji piyasasının rekabete açık bir pazar olarak kalması antidamping yasasının sektörde ilk on yılı yaşadıktan sonrasına ertelenmesi gerekmektedir. Henüz olgunlaşmamış olan Solar Enerji Piyasasında uygulamaya girecek olan anti damping yasası yerli sanayiyi korumaktan çok Solar enerji piyasasında karteller oluşmasına sebep olacak bir uygulama olacaktır. Volkan Yenilenebilir Enerji Sistemleri Managment Partners İhsan kızıl

Ekim - Kasım 2015

31


Röportaj

Geri sayım başladı Voli Fuar Genel Müdürü Ahmet Kızıl 7-9 Nisan 2016 tarihleri arasında düzenlenecek olan Solarex İstanbul Fuarı’nı değerlendiriyor

buluştuğu bir arena oldu. Almanya, Fransa, ABD, BAE, Bulgaristan, Çin, Fas, İngiltere, İspanya, İsrail, İsviçre, İtalya, Lüksemburg, Pakistan, Portekiz, Romanya ve Tayvan başta olmak üzere Solarex İstanbul fuarında toplamda 17 ülkeden katılımcı ve ziyaretçi yer aldı. Yerli ve yabancı 19 bine yakın kişiyi ağırlayan Solarex İstanbul 2015, birçok firmanın birleşmesine, yeni iş ortaklıkları kurmasına, önemli anlaşmalar imzalanmasına da sahne olmuştur. Önümüzdeki yıl katılımcı sayısını artırmayı hedefliyoruz. Şimdiden fuar alanının tamamına yakını dolmuş, firmalar stand alanlarını belirlemiş durumdalar. Fuara katılım erken başladı ve ilgi oldukça yüksek. Türkiye’de güneş enerjisi yatırımlarındaki hızlanma ve buna ilişkin beklentiler, Solarex İstanbul Fuarı’nın önemini giderek artırmakta. İç pazarın yanı sıra, çevre ülkelerdeki gelişmeler de Solarex İstanbul’u küresel solar oyuncuları için önemli hale getirmekte.

Geçen yıl düzenlenen fuarda katılımcı firma ve ziyaretçi sayısı, ön plana çıkan konular hakkında bilgi vererek, bu yıl düzenleyeceğiniz fuarda hangi çalışmalar ile konuların öne çıkması bekleniyor? Konusunda Türkiye’nin ilk ve tek ihtisas fuarı olan “Uluslararası Güneş Enerjisi ve Teknolojileri Fuarı Solarex İstanbul”, 163’ü yerli 91’i yabancı olmak üzere 254 katılımcının iştirak ettiği toplamda 19 bin civarında ziyaretçinin takip ettiği profesyonellerin buluştuğu bir arena oldu. Solarex İstanbul ile sektör, gelecek senelerde en hızlı gelişen alanlardan biri olacağının sinyallerini veriyor. Enerji, çevre ve

Voli Fuar Genel Müdürü Ahmet KIZIL

7– 9 Nisan 2016 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi Yeşilköy’de düzenlenecek olan “Solarex İstanbul – Uluslararası Güneş Enerjisi ve Teknolojileri Fuarı “ bu yıl 9. Kez, sektöre ev sahipliği yapacak.

7-9 Nisan 2016 tarihleri arasında düzenleyeceğiniz Solarex İstanbul Fuarı’nın tarihsel süreci, günümüzde geldiği noktayı değerlendirir misiniz? Fuara geçen yıl katılım nasıldı? Önümüzdeki yıl düzenleyeceğiniz fuara dair, gerek firma katılımı ve gerekse ziyaretçi sayısı konusunda, beklenti ile öngörülerinizi aktarır mısınız? Konusunda Türkiye’nin ilk ve tek ihtisas fuarı olan Solarex İstanbul Uluslararası Güneş Enerjisi ve Teknolojileri Fuarı’na geçtiğimiz yıl, 163’ü yurtiçi 91’i yurtdışı olmak üzere toplamda 254 katılımcı yer aldı. Fuar, 19 bine yakın ziyaretçinin takip ettiği profesyonellerin

Ekim - Kasım 2015

32


tasarruf kavramlarının önemini kamuoyuna duyuran fuarımız, sektör temsilcilerinin güneş enerjisini kullanarak yüksek teknolojiler geliştirdikleri ve bu teknolojilerini sergiledikleri bir platform konumuna gelmiştir. Pek çok Avrupa ülkesinin kalkınmasına zemin oluşturan güneş enerjisi sektörü, ülkemizde de gelişimini her geçen gün sürdürmektedir. 2016 yılında sektörün gelişmesine paralel olarak fuarımız da gelişecek ve geçtiğimiz yıllardaki katılımcı ve ziyaretçi sayısını geçecektir.

Fuara dair gerek yurtiçi ve yurtdışında yürüttüğünüz tanıtım çalışmaları hakkında bilgi verir misiniz? Fuarın ana basın sponsoru, Solarex Magazin Dergisi olmakla beraber, çok sayıda dergi de fuara destek veren yayınlar arasında yer alıyorlar. Bu dergiler aracılığıyla, tüm Türkiye’deki sektör mensuplarına ulaşmaktayız. Solarex İstanbul Fuarı için özel tanıtım çalışmaları yapan ekibimiz, Ortadoğu’dan özel alım heyetleri için çalışmalar gerçekleştiriyor. Ayrıca sektörün en önemli dergilerinde fuara ait ilanlar yayınlanıyor, ilgili kurumlar tarafından binlerce kişiye duyurular geçiliyor. Bir çok web sitesinde ve genel – yerel medya kuruluşlarında fuara ait haberlere yer veriliyor. Sanayinin merkezi konumundaki site ve Organize Sanayi Bölgeleri’ne afişler asılarak, pano, pankart uygulamaları gibi çok çeşitli tanıtım faaliyetleri yürütülüyor. Dünyanın en önemli güneş enerjisi fuarları ziyaret edilerek ziyaretçi pazarlaması yapılıyor ve yabancı ziyaretçilere yönelik kampanyalar düzenleniyor. Yüz yüze pazarlama faaliyetleri yürütülerek katılımcılara davetiye gönderimi yapılıyor. Ve tüm bunların haricinde medya çalışması ile ulusal ve yerel tüm TV, Radyo, Gazete ve dergilerde fuar öncesi, fuar açılışı ve sonrası olmak üzere haberlerimizin ve reklamlarımızın başarılı bir şekilde yer alması amaçlanıyor.

Enerji sektörünü dünya genelinde değerlendirirsek sektörün toplam üretimi, cirosu ve pazar büyüklüğü bakımından karşımıza nasıl bir tablo çıkıyor? Türkiye bu tablonun neresinde yer alıyor? Türkiye’nin dünya genelindeki konumunu daha da güçlendirmek ve rekabet avantajını artırmak amacıyla kamu ile özel sektöre ne gibi görevler düşüyor, yapılması gerekenleri kısaca aktarır mısınız? Türkiye geçtiğimiz on yılda kaydettiği ekonomik büyümeye paralel olarak dünyanın en hızlı büyüyen enerji piyasalarından biri haline gelmiştir. Enerji dağıtımının tamamen özel sektöre devredildiği ve enerji üretim varlıkları özelleştirilmesinin önümüzdeki beş yıl içerisinde tamamlanmasının planlandığı bu dönemde başarılı bir biçimde uygulanan özelleştirme programı, ülkenin enerji sektörüne son derece rekabetçi bir yapı ve büyüme için yeni ufuklar kazandırmıştır. Türkiye, geniş bir yerel piyasaya sahip olmanın yanı sıra stratejik açıdan birçok büyük enerji tüketicisi ve tedarikçisi arasında yer alarak bölgesel bir enerji üssü konumundadır. Mevcut ve planlanan petrol/gaz boru hatları, kritik Türk boğazları ve ülkede yeni bulunan umut verici hidrokarbon rezervleri, Türkiye’nin enerji fiyatları üzerindeki kontrolünün artmasını sağladığı gibi enerji köprüsü rolünü de güçlendirmektedir. Türkiye enerji sektörü oldukça şekillenmiş ve enerji alanında cazip ülkelerden biri haline gelmiştir. Türk enerji sektörü, yatırımcı dostu düzenlemelerin uygulanması ve yüksek talep artışına paralel olarak daha canlı ve rekabetçi bir hale gelmektedir. Güneş Enerjisinin dev markaları, Solarex İstanbul’da buluşuyor Güneş enerjisi sektörünün tek spesifik organizasyonu Solarex İstanbul, 07 – 9 Nisan 2016 tarihleri arasında İstanbul Fuar

Ekim - Kasım 2015

33


Röportaj

Merkezi’nde, güneş enerjisinin dev firmalarını ağırlamaya hazırlanıyor. Dünyada ve Türkiye’de güneş enerjisi sektörünün her geçen gün büyüdüğü ve Türkiye’nin bu gelişmeleri yakından takip ettiği ülkemizde 2008 yılından itibaren her yıl düzenli olarak gerçekleştirilen Solarex İstanbul Fuarı, kamu, özel sektör, akademik isimler ve finans dünyasının profesyonellerini yeniden bir araya getirecek.

Güneşten Gelen Enerjiyle Yükseliyoruz! Solarex İstanbul, geçtiğimiz yıl, 9-10. ve 11. Salonlarda oldukça yoğun katılımlı bir organizasyona ev sahipliği yaptı. Güneş enerjisi potansiyelinin oldukça büyük olduğu Türkiye’de son yıllarda güneş enerjisinden elektrik üretimi konusunda kamuoyunun bilinç düzeyinin arttığını görüyoruz. Ülkemiz dünya üzerindeki konumu gereği oldukça önemli bir coğrafyada bulunuyor. Güneş ısı sistemleri konusunda Çin’den sonra ikinci sırada yer alan Türkiye’nin 2023 yılındaki hedefi, 10.000MW’lık güneş kurulu gücüne ulaşıyor. Bunun için yıllık 500MW yatırım yapılması gerekiyor.

Finans Kuruluşlarından Uygun Kredi Destekleri Bekleniyor… Finans kuruluşlarının uygun kredi paketleri ile fotovoltaik güneş enerjisi uygulamalarını desteklemesi bekleniyor. Piyasada çok karşılaşılan kredi tutarının tamamı için istenen teminatların yıllık ya da 3-5 yıllık gelire eş değer olması uygun koşulları sağlayacaktır. Türkiye, güneş enerjisinin

Ekim - Kasım 2015

34

faydalarını en fazla sıcak su ihtiyacını karşılamada hissediyor. Mevcut güneş enerjili sıcak su üretme sistemleri, günümüz petrol fiyatlarıyla Türkiye ekonomisine yılda yaklaşık 1 milyar ABD doları katkıda bulunuyor. Yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı olarak kurulacak elektrik üretim tesislerinin azami kapasitesinin 1MW olması sektör için


önemli bir adım. Sektöre ivme kazandıracak ve diğer ülkelerdeki başarılı stratejilerden örnek alınarak tasarlanacak yol haritaları ve politikaların benimsenmesi Türkiye’nin geleceği açısından önem arz ediyor. Bununla beraber güneş enerjisi sektöründe yerel üretim ve ar-ge’yi teşvik edecek düzenlemelerin getirilmesi, Türkiye’nin dışa olan

bağımlılığını azaltmasında ve teknolojiyi ucuza kullanmasında büyük bir kaldıraç etkisi gösterecek. Türkiye’de hızla gelişen bir katılımcı kitlesine doğru giden Güneş Enerjisi ve Teknolojileri Fuarı “Solarex İstanbul”, artık tam anlamıyla oturmuş bir organizasyon olup bundan sonraki süreçte de gerek yurt içi gerekse yurt dışı firmaların yoğun ilgisi ve katılımıyla yoluna devam ediyor.

Türkiye’de, Güneş Enerjisi Konusuna Yoğunlaşan Tek Fuar, Solarex İstanbul Avrupa’daki ve dünyadaki gelişmeleri yakından takip ettiklerini söyleyen Güneş Enerjisi ve Teknolojileri Fuarı katılımcısı pek çok firma, fuar sayesinde bir araya geldiklerini ve “Solarex İstanbul”’da yeni yatırımlar konusunda görüşebildiklerini, bu görüşmeler sonrasında da gelecek yıllarda sektör için olumlu bir takım gelişmeler yaşanacağını belirtiyorlar. Avrupa’nın en güneşli ülkelerinden biri olarak kabul edilen Türkiye’de, güneş enerjisi konusuna yoğunlaşan tek bir fuarın olması, Dünya çapında tanınmış ve Türkiye’de yatırım yapmaya gönüllü çok sayıda dünya markası tarafından da yoğun bir ilgi ile karşılaşıyor. Solarex İstanbul, güneş enerjisi sektörünü ve özellikle güneş alma bakımından zengin olan ülkemizi de, dünya çapında ön plana çıkararak, hak ettiği ilgiyi görmesine sebep oluyor. Güneşlenme alanı oldukça yüksek olan ülkemiz, bu coğrafi özelliği avantaja dönüştürme konusunda en büyük desteği Solarex İstanbul ile alıyor.

Ekim - Kasım 2015

35


Sektör

Lisanssız elektrik üretimi yönetmeliği değişiyor Lisanssız elektrik üretimi yönetmeliği değişiyor. EPDK, yayınlandığı duyuru ile taslak metni görüşe açtı. Duyuru metni şöyle; Elektrik piyasasındaki gelişmeler çerçevesinde Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretimine İlişkin Yönetmelik (Yönetmelik)’te ve Bağlantı ve Sistem Kullanım Yönetmeliği (Bağlantı Yönetmeliği)’nde değişiklik yapılması ihtiyacı hasıl olmuştur. Bu amaçla söz konusu Yönetmelikte ve Bağlantı Yönetmeliğinde değişiklik yapılmasına ilişkin taslak hazırlanmıştır. Söz konusu taslak yönetmelikler 09 Kasım 2015 günü mesai bitimine kadar kamuoyunun görüş ve değerlendirmelerine açık tutulacaktır.

Ekim - Kasım 2015

36



Makale

Lisanssız GES Raporu

Enerji sektörünün neredeyse tüm paydaşlarının yakından takip - Toplam 287 GES projesinin geçici kabulü yapılmış ve geçici ettiği ve yatırım düşündüğü güneş enerjisi santrallerinin önemi her kabulü yapılan santrallerin Türkiye toplam kurulu gücü 180 MW’a geçen gün artıyor. 21 Temmuz 2011 tarihli yönetmelikte azami 500 yaklaşmıştır. kW sınır ile kendi elektriğini üretebilme hakkı tanınmış, sonrasında - Lisanssız başvuru başına düşen güç miktarı 625 kW’a yaklaşarak, 26 Haziran 2012 Lisanssız Elektrik üreticileri için dağıtım sistemine 14 Mart 2013’te kabul edilen üst limit artışının yatırımcıyı olumlu bağlantı anlaşması ve Lisanssız Elektrik üreticileri için dağıtım sistem yönde etkilediği söylenebilir. rji sektörünün neredeyse tüm paydaşlarının yakından takip Daha ettiği ve yatırım güneş yapıldığı il sayısı 41’e ulaşmış, hala geçici kabulü yapılmış kullanım anlaşmasıyla bu süreç tamamlanmıştı. sonra bu düşündüğü - Yatırımın rjisi santrallerinin önemiGenel her geçen gün artıyor. 21 Temmuz 2011 tarihlikabul yönetmelikte azami 500 konu TBMM Kurulunda görüşülerek 14 Mart 2013’te GES yatırımı olmayan 40 ile mevcuttur. 41 ilin 10’unda birer edilen Elektrik Piyasası Kanunu ile yenilenebilir enerji bulunmakta ve bu projelerin ilerde başka yatırımcılarında sınır ile kendi elektriğini üretebilme hakkı tanınmış, sonrasında 26kaynaklarına Haziran 2012 Lisanssızproje Elektrik dayalı sistemine lisanssız elektrik üretimi kurulumları için 500 kW olan üst busistem bölgelerde yatırım yapabileceğine örnek teşkil edeceği ticileri için dağıtım bağlantı anlaşması ve Lisanssız Elektrik üreticileri için dağıtım sınır 1 MW’a yükseltilmişti. Yapılan yatırımların ardından TEDAŞ düşünülebilir. anım anlaşmasıyla bu süreç tamamlanmıştı. Daha sonra bu konu TBMM Genel Kurulunda tarafından yapılan geçici kabuller ışığında 16 Eylül 2015 tarihinde - GES Kurulu gücü ve proje sayısı açısından en çok geçici kabulün üşülerek 14 Mart 2013’te kabul edilen Elektrik Piyasası Kanunu ile yenilenebilir enerji kaynaklarına geçici kabulü yapılmış lisanssız enerji santralleri listesi yayınlandı. yapıldığı il kurulu gücün 51489 kW ile 56 santralin bulunduğu Toplam 287 GES projesinin geçici kabulü yapılmış ve geçici kabulü yapılan santrallerin Türkiye alı lisanssız elektrik üretimi kurulumları için 500 kW olan üst sınır 1 MW’a yükseltilmişti.Kayseri’dir. Yapılan Bu listedeki projeler göz önünde bulundurulduğunda yenilenebilir Kurulu güçyaklaşmıştır. bakımından sıralama Denizli, Ankara, Konya toplam kurulu gücü 180 MW’a rımların ardından TEDAŞ tarafındanlisanssız yapılanelektrik geçici kabuller ışığında 16 Eylül enerji kaynaklarından üretiminde en çok ilgiyi 2015 tarihinde ve- geçici Niğde şeklinde oluşmakta, proje sayısı açısından ise Kayseri’yi Lisanssız başvuru başına düşen güç miktarı 625 kW’a yaklaşarak, 14 Mart 2013’te kabul edilen ulü yapılmışgüneş lisanssız enerji santrallerigördüğü listesi yayınlandı. Bu listedeki projeler göz İzmir, önünde enerjisi santrallerinin açıkça ortadadır. Ankara, Denizli, Konya ile izlemektedir. üst limit artışının yatırımcıyı olumlu yönde etkilediği söylenebilir. - Liderliği sürdüren Kayseri’nin proje başına kurulu güç ortalaması undurulduğunda yenilenebilir enerji kaynaklarından lisanssız elektrik üretiminde en çok ilgiyi Yatırımın yapıldığı il sayısı 41’e ulaşmış, hala geçici kabulü yapılmış GES yatırımı olmayan 40 yaklaşık 92041kW’tır. Neredeyse geçici kabul yapılan santrallerin ile mevcuttur. ilin 10’unda birer proje bulunmakta ve bu projelerin ilerde başka yatırımcılarında bu eş enerjisi santrallerinin gördüğü açıkça ortadadır. bölgelerdeüst yatırım yapabileceğine örnekProje teşkil edeceği düşünülebilir. Geçici kabulü yapılmış GES’lerin illere göre dağılımı tamamı limite yakındır. başına kurulu gücü en yüksek il ise aşağıdaki tabloda görülmektedir. Bunun Üniversitesi Turgut Özalil Tıp Merkezi GES Kurulu gücü vesebebi proje sayısıİnönü açısından en çok geçici kabulün yapıldığı kurulu gücün Geçici kabulü yapılmış GES’lerin illere göre dağılımı aşağıdaki tabloda görülmektedir. Malatya’dır. 51489 kW ile 56 GES’in santralin bulunduğu Kayseri’dir. Kurulu güç bakımından sıralama Denizli, Ankara, Başhekimliği tek projeyle 4995,6 kabulünün yapılmasıdır. Konya ve Niğde şeklinde oluşmakta, proje sayısı açısından ise Kayseri’yi İzmir, Ankara, Denizli, Konya wGeçici kabulü yapılan santrallerin sayısının GEPA haritasında ile izlemektedir. illere göre dağılımı (www.eie.gov.tr/MyCalculator/Default. Liderliği sürdüren Kayseri’nin proje başına kurulu güç ortalaması yaklaşık 920 kW’tır. aspx) aşağıdaki gibidir. GEPA’da verimli görünen bölgelerin Neredeyse geçici kabul yapılan santrallerin tamamı üst limite yakındır. Proje başına kurulu gücü en yatırımcının dikkatini çektiği, geçici kabulü yapılan yüksek il ise Malatya’dır. Bunun sebebi İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp projelerin Merkezi Başhekimliği GES’in tek projeyle 4995,6 kabulünün yapılmasıdır. anlaşılmaktadır. Doğu Anadolu, sayısının yoğunlaştığı bölgelerden Güneydoğu Anadolu, ve İç GEPA Anadolu’nun kuzeyi Geçici kabulü yapılan Karadeniz santrallerin sayısının haritasında illere göre dağılımı (www.eie.gov.tr/MyCalculator/Default.aspx) aşağıdaki gibidir. GEPA’da ilgi verimli görünen bölgelerin yatırımcılar tarafından diğer bölgelere nazaran görmeyen yatırımcının dikkatini çektiği, geçici kabulü yapılan projelerin sayısının yoğunlaştığı bölgelerden bölgelerdir. anlaşılmaktadır. Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, Karadeniz ve İç Anadolu’nun kuzeyi yatırımcılar tarafından diğer bölgelere nazaran ilgi görmeyen bölgelerdir.

- Geçici kabulü yapılan GES’lerin kurulu göre bölgelere Geçici kabulü yapılan GES’lerin kurulu güçlerine göregüçlerine bölgelere dağılımı aşağıdaki gibidir. İç Anadolu Bölgesi’ndeki GES’ler Türkiye’de kabulü yapılmış projelerin kurulu güçlerinin %55’isini dağılımı aşağıdaki gibidir. İçgeçici Anadolu Bölgesi’ndeki GES’ler kapsıyor, birbirine yakın Akdeniz ve Ege ikinciliği ve üçüncülüğü paylaşıyor, Doğu Anadolu Bölgesi ise Karadeniz ile birlikte düşük bir kısmı oluşturmaktadır. Sayılarına göre ilk 3 bölge yerini koruyor.

Ekim - Kasım 2015

38


lisanssız GES’lerin %11 ile önemli bir paya sahiptir. Aşağıda GES güçleri vekabulü sayıları bulunan tablodan görüneceği üzere -kurulu Geri kalan geçici yapılmış 263 GES projesinin kurulu da güçlerinin dağıtım bölgelerine göre dağılımı aşağıdaki gibidir. Geçici kabulü yapılmışkorumaktadır. santralin bulunduğu 18 dağıtım bölgesinin yanı Kayseri’deki OSB’ler yine liderliği sıra 3 dağıtım bölgesi içerisinde geçici kabulü yapılmış GES bulunmamaktadır. Bu bölgelerin diğer - Geri kalan geçici kabulü yapılmış 263 GES projesinin kurulu bölgelere nazaran GES açısından daha az verimli olduğu düşünülen Doğu Anadolu ve Karadeniz güçlerinin dağıtım bölgelerine aşağıdaki gibidir. bölgelerine ait olduğu görünmektedir. Sayılarına göre göre de dağılımı Kayseri birinciliği koruyup, ikinci sırayı da Meram üstlenmiştir. Geçici kabulü yapılmış santralin bulunduğu 18 dağıtım bölgesinin

Türkiye’de geçici kabulü yapılmış projelerin kurulu güçlerinin kabulü yapılmış 287 GES’in 263 tanesi dağıtım bölgeleri kapsamında, geri kalan 24 %55’isini kapsıyor, yakın Akdeniz ve bölgeleri Ege ikinciliği ve Geçici kabulü yapılmış 287 birbirine GES’in 263 tanesi dağıtım kapsamında, geri kalan 24 B’ler kapsamındadır. OSB’lerin kapsamında olan 24 santralin kurulu gücü 20453 kW’tır. üçüncülüğü paylaşıyor, Doğu Anadolu Bölgesi ise Karadeniz ile 20453 ral ise OSB’ler kapsamındadır. OSB’lerin kapsamında olan 24 santralin kurulu gücü kW’tır. birlikte düşük bir kısmı oluşturmaktadır. Sayılarına göre ilk 3 bölge kapsamındakilerin kurulu güçleri,geçici geçici kabulü yapılan tüm lisanssız %11 ile önemli bir ndakilerin kurulu güçleri, kabulü yapılan tüm GES’lerin lisanssız GES’lerin %11 ile önemli bir yerini koruyor. a sahiptir. Aşağıda GES kurulu güçleri ve sayıları bulunan tablodan da görüneceği üzere . Aşağıda- Geçici GES kabulü kurulu güçleri ve sayıları tablodan da görüneceği üzere yapılmış 287 GES’in 263 tanesibulunan dağıtım bölgeleri eri’deki OSB’ler yine liderliğigeri korumaktadır. kapsamında, kalan 24 santral ise OSB’ler kapsamındadır. SB’ler yine liderliği korumaktadır.

Verimli bölgeler içerisinde olmasına rağmen geçici kabul sayısı az görünen bölgelerde ilerleyen yanı sıra 3 dağıtım bölgesi içerisinde geçici kabulü yapılmış GES günlerde sayının artacağına sektör paydaşlarının güveni sonsuz. Lisanssız GES’ler ile birlikte son bulunmamaktadır. Bu bölgelerin nazaran GES dönemlerde sıkça gündeme gelen lisanslı GES’lerin diğer Türkiye bölgelere kurulu gücüne katkısı her geçen gün artmaktadır. Farklıdaha sektörlerden da hızla dikkatini çeken güneş enerjisi potansiyeli ile açısından azyatırımcıların verimli olduğu düşünülen Doğu Anadolu birlikte önümüzdeki günlerde yatırımların sayısının artacağı kaçınılmazdır.

ve Karadeniz bölgelerine ait olduğu görünmektedir. de Kayseri birinciliği koruyup, ikinci sırayı da Meram üstlenmiştir. cantutasi@gmail.com | www.tutasi.com Verimli bölgeler içerisinde olmasına rağmen geçici kabul sayısı az görünen bölgelerde ilerleyen günlerde sayının artacağına sektör paydaşlarının güveni sonsuz. Lisanssız GES’ler ile birlikte son dönemlerde sıkça gündeme gelen lisanslı GES’lerin Türkiye kurulu gücüne katkısı her geçen gün artmaktadır. Farklı sektörlerden yatırımcıların da hızla dikkatini çeken güneş enerjisi potansiyeli ile birlikte önümüzdeki günlerde yatırımların sayısının artacağı kaçınılmazdır. Hazırlayan: Can Tutaşı Sayılarına göre

OSB’lerin kapsamında olan 24 santralin kurulu gücü 20453 kW’tır. OSB kapsamındakilerin kurulu güçleri, geçici kabulü yapılan tüm

Makale Can Tutaşı

Ekim - Kasım 2015

39


Sektör

Turkuaz Güneş Enerji Santrali hizmete girdi Ezinç Grup’un Kayseri’de 54 bin m2 alan üzerine kurduğu, 3,4 MWp kapasiteli Turkuaz Güneş Enerjisi Santrali ile yıllık ortalama 3 bin ton karbondioksit salınımının engellenmesi hedefleniyor

Ezinç Grup Genel Müdürü Mahmut Ezinç

Ekim - Kasım 2015

40

Kayseri’nin en köklü sanayicilerinden Nurullah Ezinç tarafından 1983 yılında kurulan ve kısa zamanda çok güçlü bir marka haline gelen Ezinç Grup, güneş enerjisi alanındaki yatırımlarını hız kesmeden sürdürüyor. Güneş kollektörü üretiminde Türkiye ve Avrupa lideri olan, Dünya’da da üçüncü sırada yer alan Ezinç Grup’un Kayseri’de 54 bin m2 alan üzerine kurduğu, 3,4 MWp kapasiteli Turkuaz Güneş Enerjisi Santrali ile yıllık ortalama 3 bin ton karbondioksit salınımının engellenmesi hedefleniyor. Böylece yıllık ortalama 250 bin ağaç doğaya kazandırılmış oluyor. Kayseri’de Avrupa’nın en büyük lavabo fabrikası için, 54 bin m2 alan üzerine kurulan, 13 bin 200 adet panelin kullanıldığı, 3 bin 432 MWp kapasiteli Turkuaz Güneş Enerjisi Santrali 100km/saat rüzgar yükü130kg/m2 kar yüküne göre tasarlanan alüminyum montaj sistemine sahip olan ve bir çok mühendislik detayının ilk kez uygulandığı proje olma özelliği taşıyor. Kayseri’de kurulan bu “güneş tarlası” ile yaz aylarında günde ortalama 3 bin USD değerinde elektrik üretimi gerçekleştirilirken, yılda ortalama 700 bin dolar kazanç sağlanması planlanıyor. Kurulan Santral, ortalama 1500 evin elektrik ihtiyacını karşılayabiliyor. Türkiye’nin güneşten yeterince yararlanamadığını söyleyen Ezinç Grup Genel Müdürü Mahmut Ezinç, yeryüzüne 6 dakikada ulaşan ışınım miktarının, tüm dünyanın 1 yıllık enerji tüketimine denk geldiğini belirterek, “Türkiye’nin 2015’te yıllık enerji tüketimi 260 milyon megawatt’tır. Bu ihtiyacı karşılayabilmek için 180 bin MW’lık kurulu güce sahip Güneş Enerji Santrali’ne (GES) ihtiyacımız vardır. Bu GES için 360 bin hektar alana ihtiyacımız vardır. 6 adet Keban Barajı büyüklüğü kadar bir alana kurulacak Güneş Enerji Santrali, Türkiye’nin toplam enerji ihtiyacını karşılayabilecektir” dedi.



Sektör

2015 Enerji Devrimi Raporu Küresel ölçekte hazırlanan Greenpeace’in 2015 Enerji Devrimi raporuna göre, 2050 yılına kadar 1.07 trilyon dolarlık yakıt tasarrufu sağlanması öngörülüyor

Greenpeace Uluslararası Genel Direktörü Kumi Naidoo; “Temiz ve güvenli bir enerji geleceği sunmak için en etkili ve adil yol olan yenilenebilir enerjiye geçişin önünde, fosil yakıt lobisinin faaliyetlerinin engel teşkil etmesine izin vermemeliyiz. Bu iş yapılamaz diyen herkese bu raporu okumalarını ve yapılabilir olduğunu, yapılması gerektiğini ve yapılmasının herkesin yararına olacağını görmesini bekliyorum” dedi.

Yenilenebilir enerjiye dönüşüm hızlanmalı Geri dönüştürülemez iklim felaketini önlemek için 2°C küresel ısı artışı limitinde durmayı hedefleyen politik ve iş dünyası liderleri aralıkta Paris 2015 İklim Konferansı’nda somut adımlar atmak için buluşacaklar. ABD merkezli Meister Danışmanlık Grubu tarafından Uluslararası Enerji Ajansı, Goldman Sachs ve ABD Enerji Bakanlığı projeksiyonlarına göre daha doğru sonuçlar verdiği belirtilen Enerji Devrimi raporu öngörülerine göre dünya enerji arzında dinamik bir dönüşüm yaşanmaya başlansa da, bu sürecin hızlanması gerekiyor. Greenpeace 2050 yılına kadar küresel çapta yüzde yüz yenilenebilir enerjiye geçmek için hazırladığı yol haritasını yeni hazırladığı 2015 Enerji Devrimi raporunda sundu. Geçtiğimiz ay Türkiye için özel hazırlanan Enerji Devrimi raporu, Türkiye’de 10 yılda yenilenebilir enerji üretimini iki katına yükseltebilmek için izlenmesi gereken adımları sunmuştu. Küresel ölçekte hazırlanan rapora göre 2050 yılına kadar fosil ve nükleer enerji kaynaklarından yenilenebilir enerjiye geçişin faturası yıllık 1 milyar dolar olarak gerçekleşirken 2050 yılına kadar 1.07 trilyon dolarlık yakıt tasarrufu sağlanacak. Çevre korunması ve toplumsal sağlık açısından tasarruf edilecek maliyetler, 20 milyon yeni iş imkanı ve dönüşüm için gerekli yatırımlar raporda detaylı olarak sunuluyor.

Ekim - Kasım 2015

42

Fosile yatırımın atıl kalma olasılığı yüksek Fosil yakıt kullanımı sonlandığında harcanmayacak sağlık ve yıkıcı iklim etkilerinin maliyetleri ile beraber temiz enerjiyle beslenen bir dünyada fosil yakıt endüstrisinin her dakikada 10 milyon dolar teşvik alamayacağı da düşünüldüğünde çözümün basit olduğunu vurgulayan Greenpeace Akdeniz Sürdürülebilir Finans Kampanyası Sorumlusu İbrahim Çiftçi; “Güneş ve rüzgar endüstrisi gerekli olgunluğa ulaştı ve maliyetler açısından dünya çapında kömür ile rekabetçi durumda. Önümüzdeki on yıl içinde yaratılan istihdam ve sağlanan enerji açısından kömür endüstrisini geride bırakmaları muhtemel. Fosil yakıtlara yapılan her yeni yatırım atıl kalma olasılığı olan yüksek riskli sermaye grubunda” dedi.


Dünya

Fas’a Afrika’nın en büyük güneş enerjisi projesi Fas, ülke nüfusunun yarısının elektrik ihtiyacını karşılayacak güneş enerji sisteminin kurulumuna başladı

Fas’ta Noor 1 adındaki 160 MegaWatt’lık güneş enerjisi alanı için proje başlatıldı. Proje tamamlandığında Noor 1 adındaki güneş enerjisi tesislerinin yanına dört benzer boyutta elektrik tesisi daha kurulacak ve toplamda 500 MegaWatt yenilenebilir enerji sağlanacak. Elde edilecek enerji, ülke nüfusunun neredeyse yarısına yetecek kapasitede. Bu enerji, 1 milyon eve veya ülkede yaşayanların neredeyse yarısına yetebilecek kapasitede. 9 milyar dolarlık Noor projesi, Ouarzazate şehrinde Fas’ın başkenti Rabat büyüklüğündeki arazinin üzerinde yer alıyor. Fas’ın Çevre Bakanı Hakima el-Haite, “Biz petrol üreticisi değiliz. Enerjimizin yüzde 94’ünü yurtdışından fosil yakıt olarak sağlıyoruz ve ülke bütçemize bunun etkisi çok ağır oluyor.” dedi. Tüm artılarına ek olarak Noor 1’in bile tek başına 25 yıl içinde ülkenin sera gazı emisyonunu çeyrek milyon tona kadar düşürmesi bekleniyor. Her biri 8 saate kadar güneş enerjisi depolayabilen Noor 2 ve Noor 3 2017 yılında devreye girdiğinde ise Sahara bölgesinin tamamının 7/24 kesintisiz güneş enerjisine erişimi olacak.

Ekim - Kasım 2015

43


Sektör

Dünya Enerji Düzenleyicileri yeni başkanı; Alparslan Bayraktar Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK) Üyesi Alparslan Bayraktar, Uluslararası Enerji Düzenleyicileri Konfederasyonu (ICER) Başkanlığına seçildi. Aynı zamanda Enerji Düzenleyicileri Bölgesel Birliği’nin (ERRA) de başkanlığını yürüten Bayraktar, ICER Başkanlığı görevini Avrupa Enerji Düzenleyicileri Konseyi (CEER) Başkanı Lord John Mogg’dan 2018 yılı Mayıs ayına kadar yürütmek üzere devraldı.

Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK) Üyesi Alparslan Bayraktar, Uluslararası Enerji Düzenleyicileri Konfederasyonu (ICER) Başkanlığına seçildi. Aynı zamanda Enerji Düzenleyicileri Bölgesel Birliği’nin (ERRA) de başkanlığını yürüten Bayraktar, ICER Başkanlığı görevini Avrupa Enerji Düzenleyicileri Konseyi (CEER) Başkanı Lord John Mogg’dan 2018 yılı Mayıs ayına kadar yürütmek üzere devraldı. ICER’ın dünyadaki enerji düzenleyicilerini bir araya toplayan çatı organizasyonu olduğunu belirten Alparslan Bayraktar, küreselleşme ile tüm ekonomilerin birbirine bağımlı hale geldiğini, bu çerçevede ICER gibi uluslararası kuruluşların öneminin,

Ekim - Kasım 2015

44

enerjide küresel ölçekte yaşanan sorunlarla mücadelede daha iyi kavranabileceğini, yeni dönemde, akıllı politikalar, şeffaf, rekabetçi piyasa ve öngörülebilir düzenlemeler ile tüketicilerin güçlendirilmesi konularında işbirliğine ağırlık verileceğini vurguladı. Bunun yanında; bölgesel birliklerle olan işbirliğinin geliştirilmesi, Uluslararası enerji yönetiminde enerji yoksulluğu ve enerjiye erişim hususları ile iklim değişikliği ile mücadelede düzenleyici kurumlarının rolünün geliştirilmesi, yetkinliklerinin arttırılmasını hedeflediklerini, Birleşmiş Milletler, Dünya Bankası, Uluslararası Enerji Ajansı ile kalkınma bankalarıyla ortak projeler gerçekleştirmeyi planladıklarını ifade etti.



Sektör

Güneş enerjisiyle çalışan ilk aile arabası İTÜ Ailesi’nin ürettiği, güneş enerjisiyle çalışan ilk aile arabası görücüye çıktı

DSC_3673.jpg Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Dursun Özbek, İTÜ Güneş Arabası Ekip Kaptanı Burak Oklar’ı tebrik etti.

İTÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca ev sahipliğinde gerçekleşen davete; İstanbul Vali Yardımcısı Engin Durmaz, ana sponsorlardan Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Dursun Özbek, Galatasaray Genel Sekreteri Fatih İşbecer ve diğer sponsor temsilcileri katıldı. Davete katılan İstanbul Vali Yardımcısı Engin Durmaz’a ve sponsorlara teşekkür eden Rektör Karaca; “Çoğu İTÜ mezunu olan saygın iş adamlarının sponsorluğunda, İTÜ’nün vizyoner akademik kadrosunun liderliğinde, İTÜ öğrencilerinin

Ekim - Kasım 2015

46

elinden çıkan, Türkiye’nin güneş enerjisiyle çalışan ilk aile arabası Aruna ile karşınızda olmaktan mutluyum. Bugün, “Aruna”ya verdiği desteklerden dolayı sponsorlarınıza teşekkür etmek üzere bir araya geldik. Üniversitemiz içinde de “Yeşil Kampüs” anlayışı ile çalışmalarımızı sürdürüyoruz. İnsana ve doğaya saygı duyan bu anlayışı bilimsel altyapımız, teknolojik olanaklarımız ve güçlü akademik kadromuz ile sürdürüyoruz ve ilkleri gerçekleştirmeye devam ediyoruz.” dedi.


Aruna, kilometrede 1 kuruşluk enerji harcıyor. Ortalama 70 kilometre hızla, 5 liraya, 500 kilometre yol gidebiliyor. Üniversite öğrencilerinden oluşan ve 11 yılda yaptığı 7 arabayla 19 kupa kazanan İTÜ Güneş Arabası Ekibi, Türkiye’nin güneş enerjisi ile çalışan, ilk 4 kişilik aile arabasını üretmenin gururunu yaşıyor. Aruna, yerli otomobil üretimine destek vermek ve alternatif enerjinin

günlük hayatta uygulanabilir olduğunu göstermek amacıyla tasarlandı. İTÜ’nün çeşitli fakültelerinde okuyan 25 kişilik ekip, üniversitenin imkânlarını kullanarak ürettiği ilk aile arabası ile önce, Türkiye turuna çıkacak ardından da Ekim ayında gerçekleşecek “World Solar Challenge” yarışmasına katılmak üzere Avustralya’ya gidecek.

Ekim - Kasım 2015 47


Sektör

Alaboyun; ‘Yenilenebilir enerjiden maksimum düzeyde yararlanmak istiyoruz.’

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Ali Rıza Alaboyun, Türkiye’nin enerji politikalarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Yenilenebilir enerji denilince iki faktörün öne çıktığını belirten Alaboyun, bunların

Ekim - Kasım 2015

48

rüzgâr ve güneş olduğuna işaret etti. Alaboyun, bir yıl içerisinde 8 bin 760 saat enerji temin etmenin gerekliliğine dikkati çekerek, şöyle konuştu; “Güneşten elde ettiğimiz enerji bin 800 saat. Rüzgârdan elde ettiğimiz 2 bin 400 saat. Geri kalan enerji açığını da bir şekilde kapatmamız lazım. Bunu da ancak; nükleer enerji, kömür ve doğalgaz santralleri ve devrede 4 bin 800 saat çalışma kapasitesi olan hidroelektrik santrallerle kapatacağız. Bakanlık olarak yenilenebilir enerjiden maksimum düzeyde yararlanmak istiyoruz. Orada kendimize bir sınır çizmedik ama hedeflerimiz var. 10 sene önce 40 megavat olan rüzgâr, şu an 4 bin megavata çıktı. 2023’te de 20 bin megavata çıkacak.” dedi. Türkiye’nin yenilenebilir enerji kapasitesini gelecek yıllarda 5 katına çıkarmayı hedeflediklerini dile getiren Alaboyun, güneş enerjisinden daha fazla yararlanmak istediklerini aktardı. Alaboyun, Karapınar’ı “Enerji İhtisas Endüstri Bölgesi” ilan ettiklerini anımsatarak; “Orada 3 bin megavat enerji üretimi kapasitesi var. Bu, iki tane Keban Barajı’na eşittir ama bu kapasite bir yıl içinde sadece bin 800 saat... Keban, 4 bin 800 saat. Bunların bilinmesinde fayda var. Bütün enerjimizi güneşten üretecekmiş gibi düşünüyoruz. Güneş olduğu sürece enerji elde edebiliriz. Karapınar’da 1,8 milyar ton kömür rezervimiz var. Açık işletmeyle 5 bin megavatlık bir santral kuracağız. Bunlar 4 veya 5 tane, ayrı ayrı kuracağız. Şu anda onun planlaması yapılıyor. Kömürümüzü daha çok kullanmak istiyoruz. Özellikle doğalgaz ve ithal kömürde bağımlılığımız toplam enerjide yüzde 72’leri buluyor. Bunu aşağı çekmek istiyoruz.”


Sektör

En dinamik sektör ‘Enerji’ Enerji sektörü birleşme ve satın almalarla Türkiye’nin en dinamik sektörü olarak öne çıkıyor

Yılın ilk 8 ayında 650 milyon doların üzerinde işlem hacmine ulaşan enerji sektörü, birleşme ve satın almalarla Türkiye´nin en dinamik sektörü olarak öne çıktı. Denetim, vergi ve danışmanlık hizmetleri şirketi KPMG´nin 2015 enerji sektörü değerlendirmesine göre iki seçim ve sıcak para baskısına rağmen, yılın ilk 8 ayında 650 milyon doların üzerinde işlem hacmine ulaşan enerji sektörü, birleşme ve satın almalarla Türkiye´nin en dinamik sektörü olarak öne çıktı. 2016´da hidroelektrik ve rüzgâr enerjisi alanında hareketlenmesi beklenen sektörün en önemli ihtiyacının ise vergilerin düzenlenmesi olduğu ifade ediliyor

2016 yenilenebilir yılı olacak KPMG Türkiye Enerji sektör değerlendirmesine göre 2016 yenilenebilir yılı olacak. KPMG Türkiye Vergi Bölümü Şirket Ortağı Ayhan Üstün, yenilenebilir enerji kaynaklarının önümüzdeki dönemde yatırımcılara cazip alternatif olacağını öngördüklerini belirtti. Enerji şirketlerinin yeni ortaklık arayışları ve enerji varlıklarının devri sürerken çeşitli yatırımcı grupları da sıfırdan enerji üretim

KPMG Türkiye Vergi Bölümü Şirket Ortağı Ayhan Üstün

tesisleri planladığını belirten Ayhan Üstün, özellikle yenilenebilir enerji kaynakları üzerinde büyük talep bulunduğunun altını çizdi.

yeni fırsatlar yarattığını belirten Üstün, devletin 10 yıl boyunca

Yatırım maliyetlerinin döviz cinsinden olması ve finansmanın

yüksek fiyattan gelir garanti etmesi ve düzenli nakit getirmesi gibi

döviz cinsi kredilerle sağlanmasının yerli ve yabancı yatırımcılara

avantajların da yatırım kararını etkilediğini ifade etti.

Ekim - Kasım 2015

49


Dünya

Daha verimli güneş otomobilleri IBM, Bilişim Teknolojisi kullanarak güneş enerjisi ile çalışan otomobillerin daha verimli hale gelmesini hedefliyor

Michigan Üniversitesi öğrencilerinden oluşan ekip, yarış parkuru

bilişsel bilişim (Cognitive Computing) uzmanlığından yararlanacak.

boyunca otomobilleri için gereken güneş enerjisi miktarının

Otomobil yalnızca güneş enerjisiyle çalıştığından daha doğru

belirlenmesinin yanı sıra bulut ve rüzgar modelleri gibi koşullarla ilgili

tahminler, Michigan Üniversitesi öğrencilerinin daha verimli bir sürüş

gerçek zamanlı öngörüler elde etmek üzere IBM Araştırma biriminin

için neyin gerekli olduğuna karar vermelerine ve kazanma şansını

Ekim - Kasım 2015

50


artırmalarına yardımcı olmayı hedefliyor. IBM araştırmacıları, sensör ağlarından ve yerel hava istasyonlarından alınan verileri, hava kameraları ve uydu gözlemlerinden alınan bulut hareketi fiziği ve birçok hava durumu modelini bir araya getirmek için bilgisayar ile öğrenme yeteneğini kullanıyor. Öte yandan en güncel tahmin teknikleri, güneş enerjisi gibi yenilenebilir enerjilerin kullanılabilirliğini etkileyen değişkenlerin daha az kapsamlı bir görünümünü sunan, ayrı ayrı hava modellerine dayanıyor. IBM, bu teknolojiyi ABD Enerji Bakanlığı’nın SunShot Girişimi tarafından desteklenen bir program aracılığıyla geliştirdi. Bu girişimin amacı, ülkenin enerji şebekesiyle giderek daha çok bütünleşen güneş enerjisi kaynaklarını optimize etmek üzere kullanılabilen güneş enerjisi tahminlerinin doğruluğunu artırmak olarak açıklandı. Son teknolojiye dayalı bilgisayar ile öğrenme yeteneğini ve diğer bilişsel bilişim teknolojilerini kullanan IBM bilim insanları, geleneksel yaklaşımlar kullanılarak oluşturulanlara göre yüzde 30’a kadar daha doğru güneş ve rüzgar tahminlerini dakikalar ya da günler öncesinden üretebiliyor.

Güneşin takibi Michigan Üniversitesi Güneş Enerjili Otomobil Ekibi, ulusal ve uluslararası alanda birçok şampiyonluğu olan, dünyanın en başarılı yarış ekiplerinden biri. Bu yıl ekip, otomobilleri Aurum ile World Solar Challenge’ta dört gün yarışırken, IBM’in güneş tahmini teknolojisinin yarış stratejisiyle ilgili daha başarılı kararlar almalarına yardımcı olacağından emin. Ekip IBM’in tahmin teknolojisinin sağladığı iki tür öngörüden yararlanacak. İkinci tahmin tekniği ise gerçek zamanlıya yakın durumlara uygulanabilecek. World Solar Challenge’ta Michigan Üniversitesi Güneş Enerjili Otomobil Ekibi, Aurum’un birkaç dakika ila bir saat ilerisinde giden iki keşif aracının

tepesine bir hava kamerası yerleştirecek. IBM tarafından geliştirilen sistem, bulutların şeffaflığını ve konumunu belirleyecek, ekip de maksimum güneş enerjisini almak için otomobillerinin alması gereken hıza karar verebilecek. Simülasyonlar bu tekniğin ekibe günde 15 dakika kazandırabileceğini gösteriyor.

Ekim - Kasım 2015

51


Makale

Geleceğin teknolojisi, geleceğe hazırlanıyor Fotovoltaik tesislerin yıldırım ve aşırı gerilime karşı korunması

Derya Tekler Elektronik ve Haberleşme Mühendisi Emniyet ve Aşırı Gerilim Koruma Ürün Grupları Ürün Yönetmeni Phoenix Contact Elektronik Tic. Ltd. Şti. dtekler@phoenixcontact.com www.phoenixcontact.com.tr

Fotovoltaik sistemler, genellikle her türlü olumsuzluğa açık bir konumda olduklarından, özellikle yıldırım düşme ve aşırı gerilim riski altındadır. En ince ayrıntılarına kadar düşünülmüş bir koruma konseptine sahip olan güneş enerjisi üretim tesisleri, kendilerini çok kısa sürede amorti eder.

Yıldırım düşme tehlikesi Bir fotovoltaik sistemi, başlıca; • Fotovoltaik modülleri • İnvertöre giden doğru akım kabloları • İnvertör • Elektrik sayacına giden alternatif gerilim kablolarından oluşur Bir fotovoltaik sisteminin sürekli ve karlı çalışması için, özellikle, aşırı gerilimlere karşı en hassas bileşenlerin korunması gerekir. Bu noktada, fotovoltaik sistemin en pahalı parçası olan invertör, en yüksek seviyede önceliklidir; invertörün ardından, diğer fotovoltaik modülleri gelir. Fotovoltaik modüller, basitleştirilmiş, büyük yüzeylere sahip, ışığa karşı hassas yarı iletkenlerdir. Bu nedenle, modüllere veya metal konstrüksiyonlara yıldırım düşmesi sonucunda tahrip olurlar. İnvertöre giden kablo hatlarının içlerinde bulunan aşırı gerilime karşı koruyucu cihazlar, her ne kadar invertörü korusalar da fotovoltaik modüllerini korumaz.

Harici paratoner

Fotovoltaik modüller düzenlenirken, VDE 0185-305-3’e göre harici paratonere tutulması gereken “S” ayırma mesafesine uyulması gerekiyor

Ekim - Kasım 2015

52

Fotovoltaik sistemler kurulurken, fotovoltaik modülleri ile taşıyıcı konstrüksiyonlarının doğrudan doğruya yıldırıma maruz bırakılmamalarına dikkat edilmelidir. Yıldırıma karşı, harici bir paratoner sistemi kullanılmalıdır Fotovoltaik sistemler, genellikle, kamuya açık binaların üzerlerinde kullanıldıklarından, inşaat mevzuatlarına tabiidir. Bu mevzuatlara göre, gökdelenler, hastaneler, okullar, satış ve toplantı yerlerinde paratoner olması zorunludur. Fotovoltaik modüller düzenlenirken, VDE 0185-305-3’e göre harici paratonere tutulması gereken “S” ayırma mesafesine uyulması gerekiyor. Bu şekilde, bir yıldırım düşmesi durumunda, elektriğin, fotovoltaik sisteme atlama yapması engellenmiş oluyor. Uygulamada, bu gerekli ayırma mesafesinin çoğu zaman tutulmadığı görülüyor: •Fotovoltaik modüllerin harici partonerin hemen yanına kurulması •Fotovoltaik modüllerin sacdan bir çatının üzerine kurulması Oysa fotovoltaik modüllerin taşıyıcı sehpalarının doğrudan doğruya harici paratonere bağlanması gerekiyor ki, bu şekilde fotovoltaik sistemin içinde bulunduğu tehlike potansiyeli belirgin oranda artıyor.

Aşırı gerilime karşı koruma Eylül 2006’dan bu yana yeni VDE paratoner standardı yürürlükte. VDE 0185-305-3’e göre, bir bina sisteminin harici bir paratonere sahip olması ve binada elektrikli bir sistem bulunması durumunda, dahili bir paratonerin (aşırı gerilime karşı koruma) mevcut olması gerekiyor. Yani, harici bir paratonere sahip olan fotovoltaik sistemlerin, ayriyeten bir aşırı gerilim korumasına sahip olmaları gerekiyor. Fotovoltaik sistemlerin aşırı gerilime karşı koruyan cihazları; •Fotovoltaik sistemin sahip olduğu harici paratonere yıldırım düşmesi •Yakın çevresine yıldırım düşmesi sonucu ortaya çıkabilecek ve •Elektrik tesisatindan kaynaklanabilecek aşırı gerilimlere karşı koruma sağlar


Aşırı gerilimlere karşı korumanın etkili olabilmesi için, invertörlerin doğru akım ve alternatif akım taraflarının korunması gerekir. Aşırı gerilime karşı uygun koruyucu cihazların, invertörün hemen yanına düzenlemesi gerekir

Sistem ve invertör arası mesafenin farklı uzunluklarda olduğu sistemlerde, aşırı gerilime karşı koruyucu cihazların düzenlenişi

Fotovoltaik modüller ile invertörün arasındaki kablolar ne kadar uzun olursa, kabloların kapasitif veya endüktif olarak aşırı gerilime maruz kalma riski de o kadar artar. Fotovoltaik modüller ile invertörün arasındaki mesafesinin 10 m’den daha uzun olması durumunda, fotovoltaik modüllerin de hemen yanlarında aşırı gerilime karşı koruyucu cihazların kurulması gerekir.

Alternatif akım tarafının korunması İnvertörlerin alternatif akım taraflarında, alternatif akıma uygun olan aşırı gerilime karşı koruyucu cihazlar kullanılır. Aşırı gerilime karşı koruyucu varistörlü cihazların Tip 2 ile, temel bir koruma elde edilir. Harici bir paratonerin mevcut olması durumunda, tip 1 yıldırımlıklar kullanılır. •Durum 1 - Elektrik tesisatının besleme noktasında bir tip 1 yıldırımlık bulunmaktadır: İnvertörün hemen yanına bir tip 2 yıldırım tutucu monte edilmelidir. •Durum 2 - Elektrik tesisatının besleme noktasında bir tip 1 yıldırımlık bulunmamaktadır: Elektrik tesisatının besleme noktasının hemen yanına bir tip 1 yıldırımlık monte edilmelidir ve invertörün hemen yanına bir tip 2 yıldırım tutucu monte edilmelidir. Bir cihazın içinde tip 1 yıldırımlık ile tip 2 yıldırım tutucu kombine edilerek, daha etkili bir koruma sağlanabilir

•Aşırı gerilimleri deşarj etmek ve dengelemek •Fotovoltaik modüller ve invertörlerin çalışma davranışlarını da göz önünde bulundurmak suretiyle, aşırı yüklenme durumunda dahi sistemin güvenli çalışmasını sağlamak Doğru akım elektrik tesisatlarında aşırı gerilime karşı koruyucu cihazların nasıl tasarlanacağı hususunda herhangi bir standart henüz mevcut değildir. Bu nedenle, piyasada, fotovoltaik sistemlerin doğru akım taraflarında kullanılmak üzere satışa sunulan aşırı gerilime karşı koruyucu cihazlar arasında, gerek fonksiyonları, gerekse yapıları açısından belirgin farklılıklar bulunmaktadır. Bugün itibariyle, her üreticinin gereklilik ve değerlendirme kriterlerini kendisi belirlemesi gerekiyor. Bu da bu bağlamda; •Aşırı gerilime karşı koruyucu cihazda ortaya çıkan düşük ve yüksek ohmlu kısa devrelerde emniyetli bir davranış sergilendiği •Doğru akım kablolarının topraklama hatalarında emniyetli bir davranış sergilendiği •Aşırı yüklenme durumunda, uygun olmayan ısı oluşumunun engellendiği •Piyasada bulunan sıradan invertörlerin doğru akım giriş devrelerinin herhangi bir hata durumunda hasar görmediği anlamına geliyor Fotovoltaik modüller ve fotovoltaik sistemlerin doğru akım kablajları, normalde kısa devreye karşı sürekli dayanıklıdır. Fotovoltaik sistemlerin bileşenlerinde ortaya çıkan hata durumlarına karşı, ilgili bileşenler devre dışı bırakılarak veya ilgili bileşene sürekli bir kısa devre sağlanarak tedbir alınabilir. Hata durumunda kısa devre yapan aşırı gerilime karşı koruyu cihazlar, fotovoltaik sistemlerin sürelerini otomatik olarak kısaltır.

Doğru akım tarafı için, aşırı gerilime karşı koruma - Phoenix Contact fotovoltaik seti

Alternatif akım tarafı için, tip 1 Paratoner ve tip 2 yıldırım tutucu: Flashtrab compact

Doğru akım tarafının korunması İnvertörlerin doğru akım tarafları da yine aynı şekilde korunmalıdır. Bu noktada, aşırı gerilimden koruyan cihazların görevleri şunlardır: •Yıldırım akımlarını geçirmek

Son yıllarda elde edilen uygulama deneyimleri, piyasada satışa sunulan sıradan invertörlerin, giriş tarafında oluşan aralıksız kısa devrelere uygun olmadıklarını göstermiştir. Bu nedenle, hata durumunda otomatik olarak devreden çıkan aşırı gerilime karşı koruyucu cihazlar kullanılmalıdır

Aşırı gerilime karşı koruyucu cihazların Y-bağlantıları Laboratuarda yapılan araştırmalarda, aşırı gerilime karşı koruyucu cihazların bütün önemli bağlantıları, bir fotofovtaik simülatöründe, gerçek fotovoltaik sistemler üzerinde test edildi. Bu testlerde, fotovoltaik sistemlerin doğru akım taraflarında,

Ekim - Kasım 2015

53


Makale

İzolasyonu hatalı toprak bağlantılı, normal çalışma modunda çalışan fotovoltaik sistemler

normal çalışma koşulları ve ortaya çıkan hata durumları taklit edildi. Bu araştırmalarda, aşırı gerilime karşı koruyucu cihazların Y şeklinde bağlanmasının (2+1 devre), fotovoltaik sistemlerin doğru akım taraflarına en iyi korumayı sağladığını anlaşıldı (resim 5). Y Bağlantıda, iki adet aşırı gerilime karşı koruma cihazı her zaman seri bağlanıyor: • L1(+) ve L2(-) • L1(+) ve toprak •L2(-) ve toprak Y Bağlantı ve uygun aşırı gerilime karşı koruma cihazlarının seçilmesi sayesinde, emniyet konusuyla ilgili bütün gereklilikler yerine getirilebiliyor. Aşırı gerilime karşı koruyucu cihazın düşük ohmlu kısa devre bağlantısında da yine her zaman bir cihaz daha seri

bağlanıyor. Y-Bağlantıya sahip aşırı gerilime karşı koruyucu cihazlar, maksimum oranda gerilimlere sürekli direnebilecek şekilde veya entegre termik ayırma düzeneklerinin, aşırı gerilime karşı koruyucu cihazları güvenli bir şekilde, cihazlarda aşırı oranda bir ısınma gelişmeksizin, doğru akımdan ayırabilecekleri şekilde tasarlanıyor. Fotovoltaik modüllerin artı ve eksi bağlantılarının toprak hatlarında da yine sürekli seri halde iki aşırı gerilime karşı koruyucu cihaz bağlantısı mevcuttur. Bu cihazlar, topraklamada oluşan aşırı gerilim yüklenmelerine karşı sürekli direnebilmektedir. Her koruyucu hattında ikişer adet aşırı gerilime karşı koruyucu bulunan, aşırı gerilime karşı koruyucu cihazların Y şeklinde bağlanması sayesinde, iki kat emniyet elde edilebildiği gibi, ayrıca yüksek oranda aşırı gerilimlere karşı da bir koruma sağlanmış oluyor.

Standart ve yönetmeliklerde yıldırıma ve aşırı gerilime karşı koruma konuları VDE 0185-305-3 Ek 2: Yıldırımdan korunma - Bölüm 3: Yapılarda fiziksel hasar ve hayati tehlike - Ek 2, Bölüm 17: Fotvoltaik sistemler •Binaların üzerindeki fotovoltaik sistemler, yıldırıma karşı mevcut önlemleri etkilememelidir. •Fotovoltaik sistemler, doğrudan doğruya yıldırım isabet etmesine karşı, DIN EN 62305-3 5.2 ve 6.3 (VDE 0185-305-3)’e göre, birbirinden ayrı düzenlenen yakalama düzenekleriyle korunur. •Direkt bir bağlantının zorunlu olduğu durumlarda, sistemin içine, yıldırım akımının bir kısmının geçeceği göz önünde bulundurulmalıdır. •Sistemin içindeki yıldırımlık potansiyeli dengelemesi, DIN EN 62305-3, bölüm 6’ya (VDE 0185-305-3) göre, enerji ve bilgi sistemleriyle yapılır.

Daha fazla bilgi için www.phoenixcontact.de/ueberspannungsschutz/237_7350

Ekim - Kasım 2015

54


Makale

Güneş Santrallerinde Kesintisiz String Akım Gerilim Ölçümü Düşük Maliyetle Yüksek Kazanç

İspanyol şirketi Grenergy Renovables megawatt mertebelerinde büyük güneş santralleri çalıştırmaktadır. Yatırımcılara yıllık garanti getirilerini ödeyebilmek için Murica santralindeki string akım ve gerilimleri Phoenix Contact’ın Solarcheck sistemiyle izlenmektedir Büyük güneş santralleri genellikle birkaç megawatt güç üretir. Bu santrallerde üretilen güç çevre dostudur. Ayrıca güneş santralleri zararlı yakıt veya hareketli parça kullanarak çevreye olumsuz etki yaratmaz ,gürültü ve koku yaymaz. Bu santrallerde gerçekleşen süreçler karmaşık değildir. Elektrik enerjisine dönüştürülmek üzere güneş ışığını alan güneş panelleri yerleştirilir. Bu basitlik güneş santrallerinin kurulup kendi kendine bırakılarak çalıştırılabileceğini düşündürebilir. Bu izlenim santrallerin uzak bölgelerde kurulup işletilmesiyle güçlenir. Bununla birlikte görünüşteki basitlik yakından incelendiğinde karmaşık hale gelir çünkü bu santrallerde çok büyük deneyim ve sofistike ekipman gerekir.

Merkezi Madrid’de yer alan Grenergy Renovables güneş ışınlarının temiz ve sonsuz bir enerji kaynağı olduğunu ortaya koymuştur. Bu tanınmış sistem entegratörü uzun yıllardır güneş santrallerinin geliştirilmesi, planlanması ve işletilmesiyle ilgili başarıyla faaliyet göstermektedir. Şirketin 25 çalışanı vardır ve servis hizmetleriyle ilgili iki firmayla çalışmaktadır. Grenergy Renovables şebekeye bağlı 45 MWp, ellerindeki projelerle birlikte toplam 100 MWp gücü yönetmektedir. Şirket fotovoltaik endüstrisindeki saygın üreticilerle ortaklığa giderek birinci sınıf uygulama ve sürdürülebilir güvenilirlik konularında sağlam adımlar atmıştır. Bu amaç doğrultusunda güneş santrallerinin sahipleri, yatırımcılar ve lokal yetkililer ile yakın işbirliği esastır. Şeffaf ilişkiler etkin bir iş modeli kurulmasında yardımcı olmaktadır. Grenergy Renovables bu görüşü güneş santrallerinin teknik tarafında da uygulamaktadır.

Ekim - Kasım 2015

55


Makale

Sorun Kaynakları Getiriyi Düşürür

sekiz akım ölçüm kanalı içermektedir. Kutu başına 16 string

2 MWp gücündeki bir güneş santrali 10,000 adet güneş paneli,

ölçülmesi için her string box kutusuna iki ölçüm modülü monte

çeşitli ölçülerde birkaç kilometre kablo ve farklı bağlantı ve

edilir. Ayrıca Solarcheck modülleri 16 string grubun gerilimini de

anahtarlama noktasından oluşur. Santralin tasarımını optimize

algılar. Kutunun açıldığını tespit etmek için ölçüm modülünün bir

etmek için paneller önce uygun bir noktada paralel olarak

dijital girişi kapı kontağına bağlanır

kombine edilen ve kollektör hatlarıyla invertörü besleyen string adı

Solarcheck modüllerinde elde edilen veriler iki kablolu kılavuz ile

verilen yapıda seri olarak bağlanır. Bu yapı Grenergy Renovables

doğrudan ilgili haberleşme modülüne aktarılır. Her haberleşme

tarafından Murcia bölgesinde de kullanılmaktadır. Bu güneş

modülü sekiz ölçüm modülünü toplar ve besler ve verileri Phoenix

santralinin nominal gücü 2 MWp olup yıllık 3.25 million kWh

Contact’ın üst seviye ILC 170 ETH 2TX Inline kontrolörüne RS485

garanti getirisi vardır. Murcia santralindeki güneş panelleri 512

arayüzü ile aktarır

string şeklinde bağlıdır, bir kollektör hattı oluşturmak üzere bir kutu içinde 16 string gruplanmıştır. Toplam 32 string box kutusu vardır, herbirinde ana invertörü besleyen bir kollektör hattı vardır. Bu İspanyol güneş santrali teknik ve ekonomik açıdan optimum şekilde kurulmuştur. Ancak yine de güneş panelleri, kablolar ve bunların bağlantı noktaları potansiyel hata kaynaklarıdır. Eskiyen paneller, hayvanların zarar verdiği kablolar ve diğer arızalar getiriyi düşüren faktörlerdir. Bu nedenle işletmenin basitliğine rağmen güneş santralleri denetimsiz kendi başlarına çalışacak şekilde bıraklılmamalıdır. Santrali işleten firma yıllık bir getiri garantisi veriyorsa santralin optimum şekilde çalışmasını sağlamaya ilgi duyması normaldir.

Web Sayfası Akım Bilgilerini Gösterir

ILC 170 ETH 2TX kontrolörü Solarcheck sisteminin verilerini işler ve RS485 bağlantısı üzerinden Modbus RTU ağına aktarır.

Güneş santrallerini izlerken ölçüm yaparken harcanan çaba ile

Dolayısıyla tüm sistem ölçüm modüllerine bağlı sadece sekiz

maliyet arasında denge kurulmalıdır. Herbir string akımının-gerilimin

haberleşme modülü ile kapsanır. Haberleşme modülleri her dört

ölçülmesi santralleri izlemenin ideal yoludur çünkü bu akımların

string box kutusu için bir kullanılır ve Phoenix Contact’ın Step-PS-

karakteristiği çeşitli faktörlerin getiriye nasıl etki ettiğinin iyi bir

1AC-24DC-0.75 güç kaynağıyla beslenir. Inline kontrolör Solarcheck

göstergesidir. Grenergy Renovables bu iş için Phoenix Contact’ın

sistemiyle Murcia güneş santralinde ölçülen tüm sinyalleri toplar.

Solarcheck sistemini kullanmaktadır. Solarcheck sisteminin ölçüm

Sonra ILC 170 ETH 2TX kullanıcın tanımladığı görselleştirme için

modüllerinin herbiri Hall sensörü ile string akımını temassız algılayan

verileri hazırlar ve santral operatörünün bilgilere her an ulaşabilmesi için bir Web sayfasına ekler

Phoenix Contact Solarcheck string izleme sisteminin ağ yapısı.

Bakım Çalışmalarını Azaltmak için Sorun Tanımlarını Olaylarla İlişkilendirmek Güneş panellerin ürettiği akım doğrudan güneş ışınlarıyla ilgilidir. Hatalardan kaynaklanan kayıplarla güneş ışığının şiddetindeki değişimleri ayırt etmek için güvenilir bir yol sağlamak amacıyla Murcia’da radyasyon sensörü kullanılmaktadır. Elektrik akımı üretimiyle ilgili sağlanan en önemli iki bilgi tipi akımın operasyonel performansı ve toplam getirinin değerlendirilmesidir. Bu noktada 16 string için string box kutusu tasarımı, iki Solarcheck SCK-M-8S-20A string akımı ölçüm cihazı ve sekiz ölçüm modülü için SCK-C-Modbus haberleşme modülü.

Ekim - Kasım 2015

56

string akım ve gerilimlerinin izlenmesi gelen enerjiyi kontrol ederek


invertörün verimini kontrol etmek için doğru bir baz oluşturur. String akımı güneş panelinden invertöre kadar çeşitli hataların göstergesidir çünkü bu sorunlar çoğunlukla stringin iletkenliğini veya temas noktalarını etkilemektedir. String modüller paralel bağlandığı için invertörde herbir string akımı değişimlerini tespit etmek mümkün değildir. Dolayısıyla string akımlarının ölçülmesi herbir stringin düzgün çalıştığını izlemek için uygun bir yol sağlar güneş santralinin çalışmasına birçok faktör etki ettiği için hata tanımlarını olaylar ve harici faktörlerle ilişkilendirmek çok önemlidir. Phoenix Contact string izleme sistemleri Grenergy Renovables’in bu alanda büyük tecrübe kazanmasını ve dolayısıyla bakım stratejisini optimize etmesini sağlamıştır. Örneğin şirket tipik hata tanımlarını ayırt edip gerekli tamir çalışmalarını belirledi. Bu bilgi şirketin tepki sürelerini kısalttı ve çeşitli sorunları yönetirken harcanan çabayı azalttı dolayısıyla bakım ve yedek parça masrafları düştü.

Ham veri değerlendirme örneği: çıkış kapasitesi düşen string.

Özet Phoenix Contact Solarcheck string izleme sistemi esnek yapısıyla İspanyol Grenergy Renovables şirketinin beklentilerini karşılamıştır. Bu sistem lokal şartlara göre düzenlenmiş güneş santrallerinin uygun ölçü ekipmanlarıyla donatılmasını sağlamıştır. Böyle bir izleme sistemi harici faktörler ve dahili hatalarla ilgili operatörün deneyimini geliştirerek bakım programı, malzeme planlaması ve insan gücünü optimize etmektedir. Dolayısıyla string akımlarının izlenmesi, çevre dostu enerji üretiminin şeffaflığını önemli ölçüde destekleyen sağlam bir operasyonel kontroldür. Alpay Samen Phoenix Contact Elektronik Tic. Ltd. Şti. Kontrol & Endüstri Çözümleri ürün grubu Pazarlama ve Teknik Servis sorumlusu asamen@phoenixcontact.com www.phoenix contact.com.tr

Ekim - Kasım 2015

57


Makale

En etkili kalıcı çözüm ‘Güneş’ Solar Kablo Sistemleri, Güncel Standartlar, Malzeme Seçimi, Uygulamadaki Problemler ve Çözüm Önerileri

Tüm dünyada olduğu gibi, ülkemizde de yenilenebilir enerjiler, enerji politikamız içinde her geçen gün daha fazla önem kazanıyor. Bunlar arasında, güneş enerjisi son yıllarda yükselen trendi ile yenilenebilir enerji kaynakları arasında önemli bir pozisyona sahip. Ve güneş enerjiisi santralinde kullanılan ve dış etkilere en çok maruz kalan solar (PV) kabloların ilgili uluslararası standartlara uygun olması, uyması gereken şartlar ve kabloların seçim kriterleri santralin ömrü ve verimliliği açısından çok önemli.

ve üretim değerlerini yükseltmek icin, son yıllarda yoğun bir çalışma yapılmaktadır. Tüm dünyada olduğu gibi, ülkemizde de yenilenebilir enerjiler enerji politikamız içinde her geçen gün daha fazla önem kazanmaktadır. Aşağıdaki tablolarda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji faaliyetlerini ve 2019 yılına kadarki hedeflerini görebiliriz.

Yenilenebilir Enerji Nedir? Yirmi birinci yüzyıl insanının sahip olduğu teknolojik gelişimler, bize daha konforlu bir geleceğin kapılarını açmaktadır. Evlerimizde kullandığımız elektronik cihazların sayısının artması, ailelerde birden fazla araba kullanılmaya başlanması ve daha birçok durum bu gelişime örnek olarak gösterilebilir. Bu gelişim, aynı zamanda geleceğini düşünen insanların, yaklaşmakta olan tehditlere karşı etkin ve kalıcı çözümler üretmesini de zorunlu kılmalıdır. Bu çözümlerin başında, alternatif yenilenebilir enerji gelmektedir. Yenilenebilir enerjiler, yakıt gereksinimlerini doğadan karşılayan, koşullu ama pratik olarak sınırsız enerji kaynaklarıdır. Yakıt olarak doğayı kullanma çeşitleri değişken olsa da, temelde bütün enerjilerin kaynağının güneş olduğu unutulmamalıdır. Yenilenebilir enerji teknolojileri her geçen gün gelişmekte ve bu kaynaklardan enerji daha verimli bir şekilde üretilmeye başlanmaktadır.

Kaynak : Bloomberg New Energy Finance, Michael Liebreic Tablo 1 : Dünyada fosil yakıt ve temiz enerji üretim kapasitesi (GW)

Türkiye Yenilenebilir Enerjide Nerede? Türkiye yenilenebilir enerji kaynakları potansiyeli yönünden, fosil kaynaklara göre, daha avantajlı durumdadır. Özellikle hidrolik, rüzgar, güneş, biyokütle ve jeotermal enerjilerin potansiyeli oldukça yüksektir. Bu enerji kaynaklarının potansiyelini belirlemek

Ekim - Kasım 2015

58

Tablo 2 : Türkiye’de yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı planlanan kurulu güç değerleri (MW) Kaynak : T.C. Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı

Tablo 3 : Türkiye’de yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı planlanan kurulu güç değerlerinin Baz Yıl(2013) – 2019 arasındaki yüzdesel değişimi. Kaynak : T.C. Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı


Tablo 4 : Türkiye yenilenebilir enerji kaynaklarının 2013 – 2019 arası kurulu güç yüzdesel değişimi Not: Güneş enerji güç değeri değişimi için Baz Yıl 2015 alınmıştır. Kaynak : T.C. Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı Yukarıdaki tablolarda görüldüğü üzere, Güneş Enerjisi son yıllarda yükselen trendi ile yenilenebilir enerji kaynakları arasında önemli pozisyona sahiptir. Bir Güneş Enerjisi Sisteminde Hangi Kablolar Bulunmaktadır ?

Tablo 5: Güneş Enerji Santrali Simülasyonu Yukarıda görüldüğü üzere, Güneş Enerji Santrali 3 (üç) tip kablo bulunmaktadır. Bunlar; 1. DC Kablolar 2. AC kablolar 3. Kontrol ve haberleşme kablolarıdır. Bir güneş enerjiisi santralinde, dış etkilere en çok maruz kalan kablolar, DC tarafındaki solar (PV – Fotovoltaik) kablolardır. Peki, bir solar (PV) kablodan hangi şartlara uygun olması beklenir? • 25 sene ömür • AC:1kV, DC:1,5kV • Yanmaya karşı direnç o EN 50618, Tablo-2’ye gore o EN 60332-1-2 standardına göre Tek Kablolu Alev Testi o EN 61034-2 standardına göre Düşük Duman Yoğunluğu (Işık geçirgenliği >%70) o EN 50525-1, Annex-B standardına göre Halojenden Arındırılmışlık • İşletme sıcaklığı (90 ºC) • Soğuğa dayanıklılık -40ºC • UV ve ozona dayanıklılık • Doğaya karşı dayanıklılık • Basınca karşı dayanıklılık • Asitlere karşı dayanıklılık • Esneklik • Kolayca ayırt edilme ve renk solmaması • Çevre dostu olması

Solar Kablo Standartlarında Güncel Durum Sistemde kullanılan kabloların tanımlı olduğu standartlar açısından konuyu incelediğimizde, ortaya ilginç bir durum çıkmaktadır. AC, Kontrol ve Haberleşme kabloları başka sistemlerde de kullanılan kablolar olduğundan, dünyada büyük ölçüde bu kablolara ait standartlar oluşmuş olmakla birlikte; sistemin en zor şartlarına maruz kalan solar (PV) kablolar için uluslararası standartlar güneş enerjisi sistemlerinin dünyada diğer enerji sistemlere göre çok daha genç olmasından dolayı– henüz yeni yeni ortaya çıkmaya başlamıştır. Bu konunun öncülüğünü Almanya yapmakta olup, uluslararası standartların temelini oluşturan “DKE AK” ve TÜV çalışma gruplarının oluşturduğu teknik dokümanlar, ilk olarak Almanya’da kullanılmaya başlanmış ve sonrasında, yeni oluşturulan EN

normunun temellerini teşkil etmişlerdir. Konunun Almanya ve Avrupa’daki gelişimini, kısaca yaşanan tecrübelerle aşağıdaki gibi özetleyebiliriz: Avrupa’da, Ağustos 2007 senesine kadar güneş enerjisi sistemlerinde kullanılan solar (PV) kablosu için bir kablo test dokümanı veya standart olmadığından, harmonize standartlarda yer alan 450/750 V PVC kablolar kullanılmaktaydı. Bu tür kabloların OZON, UV, yüksek sıcaklık Max. 120°C gibi şartlara karsı yüksek dayanıklılığı olmadığından dolayı, DKE-Deutsche Kommission Elektrotechnik (Alman Elektrik Komisyonu) standart çalışma gruplarında, fotovoltaik kablolar için AK 411.2.3 ismiyle bir standart çalışma grubu oluşturuldu. Solar (PV) kabloları tanımlayan ve AK 411.2.3 çalışma gurubunun oluşturmuş olduğu teknik döküman, daha sonra TÜV tarafından oluşturulan 2PfG 1169 numaralı dökümanın temelini oluşturmuş ve TÜV’ün 2PfG 1169 numaralı dökümanı yayımlaması sonrasında, gerek Almanya’da gerekse ülkemizde solar (PV) kablolar bu dökümana uygun olarak talep edilmeye başlanmıştır. Ayrıca solar (PV) kabloların TÜV 2PfG 1169/2007.08 dökümanında tanımlı testlere uygun olması da, başka bir kriter olarak önümüze çıkmıştır. Fakat TÜV 2PfG 1169/2007.08 dokümanının bir standart niteliği taşımamasından dolayı, solar kablolar için VDE tarafından -AK 411.2.3 çalışma grubunun ve son etapta, UK 411.2 ulusal çalışma grubunun onayı ile- 01.10.2011 tarihinde, VDE-AR-E 2283-4 dokümanı yürürlüğe girmiştir. VDE-AR-E 2283-4 dökümanı, ayni zamanda CENELEC TC20 uluslararası çalışma grubuna bir EN standardı çalışması başlatılması için sunulmuştur. Nihayetinde, Avrupa çapında dört yıldır süren bir standart çalışması sonucu, 27.10.2015 tarihinde EN 50618 Standardı yürürlüğe geçecektir. Almanya, 27.10.2015 tarihinden itibaren EN 50618 standardından önce yürürlükte olan VDE-AR-E 2283-4 ve TÜV 2PfG 116/07.2008 dokümanlarını yürürlükten kaldıracaktır. Bununla birlikte, Avrupa genelinde 27.10.2017 tarihine kadar bir geçiş süreci belirlenmiştir. En geç bu tarihe kadar Avrupa içinde bütün “ülkelere özel standartlar” yürürlükten kaldırılmış olacaktır. EN 50618 standardı İngiltere’de Ocak 2015 , Fransa ‘da Mart 2015 , İspanya’da Mart 2015, Türkiye ‘de Şubat 2015 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe sokulmuştur.

Malzeme Seçiminin Önemi Avrupa’da öncelikle 2006 senesinde, İspanya’da MW’lara ulaşan fotovoltaik tesisler, daha sonra İtalya, Almanya ve diğer Avrupa ülkelerinde kurulan tesisler ve bu tesislerin kurulması sonrası işletme sırasında yaşanan tecrübeler, sistemde tercih edilen malzemelerin sistemden elde edilecek kazanç üzerinde, çok büyük etkisinin olduğunu göstermiştir. Kaliteli malzeme kullanılan tesislerde, amortisman (ROI) zamanının çok kısaldığını ve sistemden elde edilen geri dönüşün ve verimliliğin çok yüksek olduğunu, bununla birlikte kalitesiz malzeme kullanılan tesislerde de, diğerlerinin aksine amortisman zamanlarının uzadığını, kalitesizlik maliyetlerinin çok yüksek olduğunu ve bu durumun ciddi maddi kayıplara sebebiyet verdiğini görüyoruz. Ancak, bu sistemlerde kullanılan kalitesiz malzemeler, zamanı tam olarak belli olmamakla birlikte, 3. veya 4. seneden itibaren problem yaşatmaya başlamakta ve sistemin tam olarak para kazanmaya başlayacağı zamanlarda, sistemin verimini düşürerek elde edilecek kazancı engellemekte ve buna ek olarak, ayrıca ek masraflar (değişim, zaman kayıpları, işçilik,...vs) çıkartmaktadır.Bir güneş enerjisi sistemine yatırım yapan bir yatırımcının, bugünkü maliyetlere göre, amortisman süresi yaklaşık 6-7 senedir; yani 1 MW bir sistem için, yaklaşık 1M€ yatırım yapan bir yatırımcı, 6-7 sene sonra sistemin tüm gelirini almaya başlamaktadır. Dolayısıyla, öncelikle sistemin en az 6-7 sene hiç problem çıkartmadan

Ekim - Kasım 2015

59


Makale

çalışması, sonrasında da yatırımcının maksimum geliri elde edebilmesi için maksimum ömüre sahip olması beklenmektedir; bu, sisteme yatırım yapan her yatırımcının ana beklentisidir. TÜV, EN test doküman ve standartlarında kablo için 25 sene ömür talep edilmektedir; ancak atlanmaması gereken önemli bir husus, bu ömrün garanti ile karıştırılmaması gerektiğidir. Dolayısıyla, seçilen ürünlerde ürün kalitesi bu nedenle bir kat daha önem kazanmakta ve buna ek olarak, ürünün tedarik edilmiş olduğu üreticinin de bu konuda tecrübeli, ürününün arkasında duran, uzun vadede destek verecek güvenilir bir teknik ve finansal altyapıya sahip olması, diğer bir önemli husus olarak önümüze çıkmaktadır. Bir güneş enerjisi sistemi içinde, kablonun toplam sistem maliyeti içindeki oranı %2’den daha düşüktür. Sistemin toplam maliyetinin çok küçük bir parçası olmasına rağmen, sistem performansı açısından ana işlevi gören ürünlerden birisi olan kablonun tercihinde, maalesef gerekli özen gösterilmemektedir. Kalitesiz kablo seçimi sonucunda, sistem veriminde ciddi kayıplar oluşabilmekte; üretilen enerji, tam kapasite ile sisteme taşınamamakta; dış ortamlardan olumsuz etkilenen kabloların zaman zaman değişmesi gerekmekte ve tüm bunlar, elde edilebilecek kazancın önüne engel olarak çıkmakta; ayrıca daha önce öngörülmemiş işçilik ve ek malzeme maliyetleri de ortaya çıkarmaktadır. Güneş enerjisi sistemleri ile uğraşan kişiler, bir süre sonra kablodan kaynaklı bir problemden dolayı doğabilecek olan panel arkasındaki kablo değişim maliyetlerini ve bunun zorluğunun ne anlama geldiğini, çok daha net tahmin edeceklerdir.

Ekim - Kasım 2015

60

Solar sistemlerin tarihine baktığımızda, aslında, bu sistemlerin çok genç sistemler olduğunu söyleyebiliriz. Bu sistemlere ait test dökümanlarının, yukarıda da belirttiğimiz gibi, 2008 senesinden itibaren yürürlükte olduğunu ve bir solar sistemden 25 sene ömür beklentisi olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda, aslında şu anda ömrünü doldurmuş bir sistemin olmadığı, çok net bir şekilde görünmektedir; bu yüzden, bu sistemlerde kullanılacak ürünleri üreten tedarikçilerin seçiminde, firmanın konu ile ilgili uzun süre tecrübesinin olması ve ürünlerinin sadece laboratuvarlarda değil, gerçek kullanımda da test edilmiş olması çok önemlidir. Malzeme laboratuvar testlerinde ne kadar da iyi sonuçlar alınsa da, çok farklı ortam şartlarından dolayı, ürünlerin sahada tamamen farklı performans verdiğini Avrupa’da son üç senedir görmekteyiz. Nihayetinde bu sektöre kablo üreten bazı şirketlerin, Almanya dahil olmak üzere, birçok ülkede yaşanan olumsuzluklardan dolayıtamamen sektörü bıraktığı ve bu ürünleri sistemlerinde kullanan yatırımcıların da, bir süre sonra karşılarında muhatap bulamadıkları gözlemlenmiştir; aslında, en ucuz kablo ve diğer malzemeleri tecrübesiz üreticilerden kullanan şirketlerin, Avrupa’da iflas etmesinin bir diğer sebebi de budur. Kaynakça : T.C. Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı Kaynakça : Bloomberg New Energy Finance, Michael Liebreich Hazırlayan : Prysmian Group Türkiye İlhan Öztürk, İlker Aksoy


Sektör

İnerma Enerji Zirvesi başarıyla gerçekleşti Enerji Hammaddeleri ve Enerji konusunda, dünyada ilk defa düzenlenen INERMA Uluslararası Enerji Hammaddeleri ve Enerji Zirvesi, 1-3 Ekim tarihleri arasında, İstanbul Hilton Bosphorus Convention Center’da başarıyla gerçekleşti. Enerji sektöründe dünyanın önde gelen isimleriyle, akademi ve iş dünyasını aynı çatı altında toplayan ve Enerji Bakanlığı himayesinde organize edilen INERMA, enerji sektöründe önemli gelişmelere ev sahipliği yaptı. Zirvede 2023 hedefleri doğrultusunda linyit, kömür, doğal gaz ve tüm enerji kaynaklarının aktif olarak kullanılması işletilmesi konuşulurken, enerjideki dışa bağımlılığın son bulmasına dair çalışmalardan bahsedildi. INERMA Enerji Zirvesi, T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ), İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Enerji Enstitüsü, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Maden Fakültesi tarafından desteklenirken, MİGEM (Maden İşleri Genel Müdürlüğü), TKİ (Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu), TP (Türkiye Petrolleri), EÜAŞ (Elektrik Üretim A.Ş.), EPDK (Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu), BOREN (Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü), MTA (Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü), TTK (Türkiye Taşkömürü Kurumu) ve ETİMADEN İşletmeleri Genel Müdürlüğü de zirveye katılan kamu kurumlarıydı. Zirve kapsamında değerlendirilen konu başlıklarından bazıları şöyle sıralandı; Dünyada, Türkiye’de Enerji ve Enerji Stratejileri; Enerji Hammaddeleri; Kömür ve Enerji; Petrol ve Enerji; Doğalgaz ve Enerji; Kaya Gazı ve Enerji; Hidroelektrik Enerji; Nükleer Hammadde ve Enerji; Jeotermal Enerji; Biyoyakıt Teknolojileri; Güneş ve Rüzgar Enerjisi. Clarion Events’in Türkiye Müdürü Aykut Engin

Ekim - Kasım 2015

61


Sektör

Zirvenin organizatörlerinden İngiliz fuar ve organizasyon firması Clarion Events’in Türkiye Müdürü Aykut Engin son olarak şunları söyledi; “Dünyanın 55 farklı ülkesinde 200’ü aşkın organizasyon düzenleyen Clarion Events, enerji alanındaki tecrübelerini iş ortağı Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı’nin madencilik alanındaki tecrübeleri ile birleştirerek başarılı bir organizasyona daha imza attı. Ancak buradaki en büyük pay başta Enerji Bakanlığı’mız olmak üzere İstanbul Teknik Üniversitesi ve sponsorlarımıza aitti. Ana Sponsorumuz Türkiye Kömür İşletmeleri öncelikli olmak üzere; Ciner Grup, Eti Bakır, Ercan Group, Akköy, Hidrogen, İmbat Madencilik, Adularya Enerji, Çelikler Holding ile İpek Enerji’ye ve Medya Sponsorları’mıza çok teşekkür ederiz. INERMA Zirvesi’nin tekrarının yapılması üzerinde de mutabakat sağlandığını belirtmekten gurur duyuyorum.”

(EPDK) Bölüm Başkanı Ertuğrul Yıldız Enerji Zirvesinde Konuştu Türkiye enerji piyasasının serbestleşmesi ve gelişmesi panelinde konuşma yapan Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK) Bölüm Başkanı Ertuğrul Yıldız yenilebilir enerji kaynakların önemli bir gelişme sürecinde olduğunu ve Türkiye için yeni çalışmalar yapılarak bu gelişimin devam ettirilmesi gerektiğini vurguladı.

‘Yenilenebilir kaynaklar konusunda yapılan hatalardan ders alınmalı’ Yenilenebilir kaynaklarda yapılan hatalardan ders alınarak yeni çalışmalar yapılması gerektiğini vurgulayan yıldız sözlerine şöyle devam etti; “Küresel anlamda ciddi bir güneş potansiyelimiz söz konusu. Ancak elektrik üretiminde bu potansiyelin ne kadar olduğunu tam olarak bilemiyoruz. Şu anda bu bir araştırma konusu. Biliyorsunuz Avrupa içerisinde Türkiye Isıtma anlamında güneşten

Ekim - Kasım 2015

62

oldukça yüksek seviyelerde yararlanabiliyor. Enerji ve tabii kaynaklar bakanlığımızın ilgili birimlerince yıllık 380 miyar MW saate karşılık gelen bir değer içerdiği belirtilmekte. Bununla birlikte güneş potansiyelinin ne kadarlık kısmının ekonomik olarak elektrik enerjisi üretiminde kullanılabileceği henüz tam olarak belirlenmiş değildir.” dedi.

Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK) Bölüm Başkanı Ertuğrul Yıldız yaptığı sunumda Türkiye Enerji Politikasının Esasları’nı şu şekilde belitti; . Yerli ve yenilenebilir enerji payının arttırılması . Enerji verimliliğinin arttırılması . Nükleer enerjinin sisteme dahil edilmesi . Kaynak ve güzergâh çeşitlendirilmesi . Transit ülke rolümüzün güçlendirilmesi . Avrupa’nın enerji güvenliğine katkıda bulunulması

Türkiye Birincil Enerji Potansiyeli ( Tablo şeklinde olacak) Hidroelektrik . Potansiyel Kapasite : 45.000 MW . İşletmedeki Kapasite : 23.500 MW Rüzgar . Potansiyel Kapasite : 48.000 MW . İşletmedeki Kapasite : 4.054 MW Jeotermal ,Potansiyel Kapasite : 2000 MW ,İşletmedeki Kapasite : 523 MW Güneş .Potansiyel Kapasite : ? Elektrik Piyasası Faaliyetleri ve Lisans Türleri ( Tablo şeklinde olacak) Üretim


. Önlisans / Üretim Lisansi . OSB Üretim Lisansı İletim .Türkiye Elektrik A. Ş Genel Müdürlüğü Dağıtım . 21 dağıtım şirketi . OSB Dağıtım Lisansı Piyasa İşletim .TEİDAŞ . EPİAŞ Tedarik . 21 Görevli Tedarik Şirketi İthalat ve İhracat yapabilir.

Elektrik Piyasası Faaliyetleri Önlisans Uygulaması .Üretim faaliyetleri için geliştirilmiştir. .Kaynak türüne ve kurulu güce bağlı olarak en fazla 38 ay süreli olarak verilmektedir. .Önlisans süresinde veraset ve iflas nedenleri dışında ortaklık yapısında değişiklik yapılamaz. .Rüzgâr enerjisine dayalı üretim tesisleri için yapılacak önlisans başvurularında, üretim tesisinin kurulması planlanan sahada, son üç yıl içerisinde yapılmış en az bir yıl süreli ölçüm yapılması, .Güneş enerjisine dayalı üretim tesisleri için yapılacak önlisans başvurularında, 6 ay yerinde olmak üzere, son üç yıl içerisinde yapılmış an az bir yıl süreli ölçüm yapılması. .Rüzgar ve güneş enerjisine dayalı, birden fazla üretim tesisi için yapılacak önlisans başvurularında, sisteme bağlanacak projenin

TEİDAŞ Genel Müdürlüğünce yapılacak yarışma ile belirlenmesi getirilmiştir. .Lisanssız elektrik üretiminin kapsamı genişletilmiştir. YEK’e dayalı kurulu güç üst sınırı 1MW’a arttırılmıştır. .YEK’e dayalı lisanssız faaliyette ihtiyaç fazlası elektrik 5346 sayılı Kanun çerçevesinde bir sayılı cetvelden satın alınacaktır. .Toptan / Parakende satış lisansı yerine tedarikçi lisansı getirilmiştir. Mevcut lisans sahiplerine tedarik lisansı verilmiştir. Bu lisans kapsamında elektrik ithalat ve ihracatı yapılabilmektedir.

Ertuğrul Yıldız sunumunu şu sözlerle bitirdi; .Türkiye son 15 yılda enerji piyasalarının serbestleştirilmesinde önemli mesafe kaydetmiştir. Özellikle elektrik piyasasının serbestleştirilmesi kapsamında, bir taraftan özelleştirme vasıtasıyla kamunun elindeki tesisler özel sektöre devredilmiş, diğer taraftan özel sektör eliyle yapılan yatırımlar sonucunda piyasa liberal bir yapıya kavuşmuştur. Bu kapsamda, piyasa artık fiyatları belirleyici konuma gelmiş bulunmaktadır. .Enerji piyasaları İşletme A.Ş’nin kurulması ile birlikte enerji borsasının hayata geçirilmesinde önemli bir aşama geçilmiştir. .Gelişme ve kalkınma çabasındaki ülkemizin enerji talebindeki artış oranları da dikkate alındığında, enerji arz güvenliği, bu kapsamda arz kaynaklarının çeşitliliği büyük önem taşımaktadır. . Kısıtlı enerji kaynaklarına sahip ülkemizin enerji maliyetleri ve ithal bağımlılığı da dikkate alınarak, öncelikle enerji israfının önlenmesi, var olan kaynaklarını daha etkin ve verimli kullanması için yapılması gereken yapısal reformları hayata geçirmesi büyük önem taşımaktadır.

Ekim - Kasım 2015

63


İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK YAYINCILIK İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.

Evren Mahallesi Bahar Caddesi Polat İş Merkezi B Blok No:3 Kat:1 Güneşli - Bağcılar / İSTANBUL / TURKEY Tel : +90 212 604 51 00 Fax : +90 212 604 51 35

YURTİÇİ BANKA HESAP NUMARALARIMIZ ( TL ) İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK YAYINCILIK İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. GARANTİ BANKASI GÜNEŞLİ ŞUBESİ ŞUBE KODU: 295 HESAP NO: 6293152 IBAN NO: TR02 0006 2000 2950 0006 2931 52

BANK ACCOUNT NO ( EURO ) İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK YAYINCILIK İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. TURKIYE GARANTI BANKASI GÜNEŞLİ BRANCH Bank account: 9073622 Swift code: TG BATRIS XXX Branch code: 295 IBAN NO: TR74 0006 2000 2950 0009 0736 22

BANK ACCOUNT NO ( EURO ) İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK YAYINCILIK İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. TURKIYE GARANTI BANKASI GÜNEŞLİ BRANCH Bank account: 9073622 Swift code: TG BATRIS XXX Branch code: 295 IBAN NO: TR74 0006 2000 2950 0009 0736 22




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.