Egitim rotasi 14 27

Page 1

SIYAH MA- KIRMIZISARI

SAYFA 14

14

27

İTK’lı Öğrenciler Kanada’dan Dereceleriyle Döndüler

T

ÜM dünyadan 72.687 öğrencinin katıldığı Kanada Matematik Olimpiyatları’na İTK Fen Lisesi 9. 10. ve 11. sınıf öğrencileri de katıldı. Pascal, Cayley ve Fermant Kategorileri’nde gerçekleştirilen sınavlara Pascal Kategorisi’nde 1405 okul ve 29123 öğrenci, Cayley Kategorisi’nde 1295 okul ve 23857 öğrenci, Fermant Kategorisi’nde ise 1282 okul ve 19707 öğrenci yarıştı. Eş zamanlı olarak tüm dünyada gerçekleştirilen Kanada Matematik Olimpiyatı’nda sınava giren İTK’lı öğrencilerden dördü Pascal Kategorisi’nde, sekizi Cayley Kategorisi’nde ve dört öğrenci ise Fermant Kategorisi’nde Uluslararası Onur Listesi’ne girmeye hak kazandı. İTK’lı öğrencilerden Görkem Deniz Çizmeci Pascal Kategorisi’nde 140-145 puan barajını geçerek ilk 34’e, Burak Acar Cayley Kategorisi’nde 140-

142 puan barajını geçerek ilk 21’in içine, Taha Pamuk ise Fermant Kategorisi’nde 128-134 puan barajını geçerek ilk 41’in içine girdi. İTK’lı öğrenciler hem bireysel sıralamada hem de okul sıralamasında elde ettikleri başarılı sonuçlar ile Türkiye’den Kanada Matematik Olimpiyatları’na katılan tüm okullar arasında ve tüm seviyelerde Türkiye birincisi olurken, kendi seviyelerinde de Dünya’da ilk 10’un içine girdiler. Bu sonuçlara göre, 9. sınıf öğrencileri kendi seviyelerinde Dünya yedincisi, 10. sınıf öğrencileri Dünya altıncısı ve 11. sınıf öğrencileri ise Dünya yedincisi oldular. Geçtiğimiz yıl düzenlenen Kanada Matematik Olimpiyatları’nda İTK’lı öğrencilerin 41 tanesi %25’lik dilime girmiş ve İTK’lı 6 öğrenci de Cayley, Fermant ve Pascal Kategorileri’nde madalya kazanmıştı.

Psikolog Zeynep HASEKİ

S

dikkat etmiyorsun? On beş dakikada bitecek ödevi bir saat yapıyorsun. Ne kadar da dikkatsizsin. Neden ödevinle değil, etraftaki şeylerle ilgileniyorsun? Neden? Neden? Neden? Bu yaklaşım ile çocuk kendini yetersiz hisseder, bu yaklaşımı sergileyen kişilerden uzaklaşır ve ders zamanı geldiğinde tüyleri diken diken olup dersler bir işkenceye dönüşebilir. O halde biz yetişkinler öncelikle çocuklarımızdaki dikkat sorununu kabul edip empati yapıp ona yardımcı olmanın yollarını araştırmalı ve ona olan yaklaşımımıza dikkat etmeliyiz. Tedavinin başlangıcından itibaren çocuklara olan yaklaşımımız konusunda titiz davranmalı, düşünüp planlayıp uygun bir şekilde açıklamada

bulunmalıyız. Kitaplarımda, çocuklarla ve ailelerle yaptığım görüşmelerde uyguladığım önemli bir yaklaşımı paylaşmak isterim. Çocuklarla yaptığım görüşmelerde ve DAHA DİKKATLİ OLMAK İSTER MİSİN? adlı kitaplarımın önsözünde dikkatli olmak ifadesi yerine daha dikkatli olmak ifadesine yer vermekteyim. Dikkatli olmak ve daha dikkatli olmak kavramları arasındaki fark nedir? Çocuklara yaptığımız açıklamalarda neden daha dikkatli olmak kavramını kullanmalıyız? Çocuklar zaten kendilerine ait ve kendilerine göre bir dikkat kapasitesine sahiptir. Amacımız onlara dikkat becerisini baştan öğretmek değildir. Amacımız onların sahip oldukları dikkat beceri-

sini arttırmaktır. Aileler, uzmanlar ve eğitimciler çocukların var olan dikkat becerisini arttırmak için çaba sarf etmektedir. Çocuklarla yaptığım görüşmelerde onlara yaptığım açıklama genel olarak şu şekildedir. Senin zaten kendine ait bir dikkat becerin var. Dikkatini arttırmaya, daha dikkatli olmanın yollarını öğrenmeye ne dersin? Seninle birlikte bir ekip olup daha dikkatli olmanın yollarını birlikte öğrenebiliriz. Bu açıklamayı duyan çocukların nasıl da rahatladıklarını yüzlerindeki o masum ifadeden görebiliyorum. Çocuklar bazen de çevrelerinden yanlış yorumlar duyup ama ben dikkatsizmişim gibi bir cevap verebiliyor. Bu durumda onun bu olum-

İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Dr.Berna BRİDGE Bir yılı daha bitirmeye yaklaşıyoruz. Bugünlerde çocuklarımız sınavdan sınava koşmakta… Değişen isimleriyle; OKS, SBS, OGES, TEOG, LYS, YGS, ALES, KPSS, KPDS, YDS, ülkemiz adeta bir sınav cenneti... Nüfus ve rekabet yüksek olunca, merkezi sınavlar da kaçınılmaz oluyor. Ancak, sınav düşüncesi ve tecrübesi kaygıyı da beraberinde getiriyor. Sınavlar yaşamımız içinde bitse bile çeşitli konularda kaygı yanımıza miras kalıyor. Yalnızca sınav kaygısı değil, her türlü kaygı, ülkemizde herkesi derinden etkilemekte… Kaygı tasalanmadır. Yaşamdaki baskıların uyandırdığı sıkıntıdır. Aklı zayıflatır, öğrenmeyi güçleştirir. Kaygılı öğrenciler ne kadar zeki olsalar, konuyu ne kadar iyi bilseler bile sınavlarda çok yüksek başarı gösteremezler. Az bir kaygı (optimum kaygı diyoruz) iyidir, motive eder. Ancak yüksek kaygı başarıyı olumsuz etkiler. Kaygılı, öfkeli, bunalımlı öğrenciler öğrenemezler. Bilgiyi

etkin bir şekilde alamaz, ya da onu işleyemezler, sentezleyemezler. Kaygı konsantrasyonu bastırır. Olumlu motivasyonheves, coşku, güven başarıda rol oynar. Bu nedenle çocuklarımızı motive etmemiz, onlara öğrenmeyle ilgili heves aşılamamız, coşku yaratmamız ve güven vermemiz çok önemlidir. Genelde anneler ve babalar çocuğa baskı yapılırsa daha başarılı olacağını düşünür. O nedenle çocuğa “Sen bu halinle yeterlisin. Biz seni her durumda çok seviyoruz” demek yerine çalışması için baskı yaparlar. Kırk, elli yaşlarına gelmiş, hala daha anne ve babasının gözüne girmeye çalışan, hep rekabet içinde davranan, üstün olmaya çaba gösteren ve ne yapsa pek mutlu olamayan kişiler vardır. Oysa çocuğun anne ve babası tarafından sevilmesi koşulsuz olmalı, onun başarısına endeksli olmamalıdır. Toplum olarak çocuklarımıza rekabet aşılamak yerine “Sen bu halinle yeterlisin” duygusunu aşılamak çocuklarımızın kaygı durumunu en

aza indirecektir. Bu demek değil ki tembel ve şımarık çocuklar yetiştirelim. Doğal olarak çocuklarımıza sorumluluklarını öğretmeliyiz. Ancak bunu, onları yarış atı haline getirmeden yapmak daha doğru olur. Onları yüksek bir kaygı durumuna getirmeden motive etmek, ortada bir denge kurmak huzur getirir. Başarıya olumlu etkileri olan sebat, sabır, sevgi, neşe, umut, iyimserlik gibi olumlu duyguları yaşamak, çocuklarımıza da bu duyguları yaşatmak daha huzurlu, medeni bir topluma giden yoldur. Kaygı yaşadığımızda ne yapabiliriz? Bazı pratik öneriler: Tasa düşüncelerine meydan okumak yararlı olur. Gevşeme yöntemi kullanılabilinir. Gevşeme yöntemi şöyle açıklanabilir. Ayak parmaklarından başlayarak kasları çok sıkıp, sonra gevşetmek gerekir. Önce ayak parmakları, sonra topuklar, sonra, ayak bilekleri, sonra alt bacaktaki kaslar, daha sonra dizler, daha sonra üst bacaklar. Bu şekilde başa kadar, kollar, sırt, boyun, yüzde-

Bornova Anadolu Lisesi’ne Ziyaret

Dikkat Sorunu Yaşayan Çocuklara Yaklaşımımız ON zamanlarda Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu tanısı yoğun bir şekilde karşımıza çıkmaktadır. Birçok çocukta bu tanının konulmasının ardından tedavi süreci başlamaktadır. Bu süreçte sınıf öğretmenleri, rehber öğretmenler, aileler ve uzmanlar birlikte hareket etmelidir. Tedavi sürecinde bir tanesinin olmaması, işbirliğini reddetmesi veya gereken desteği sağlamaması süreci olumsuz etkiler. Peki ya çocuklar? Çocuklara tedavi sürecinde yaklaşımımız nasıl olmalıdır? Çocuklar bu süreçte çoğunlukla etrafında olup bitenleri anlamak için çaba sarf ederler. Etraftan birçok farklı açıklama veya yorum duyup kafaları karışabilir. Neden

Sınav Kaygısı ve Çözümleri

suz düşüncesi ile çalışarak işe başlamak daha etkili oluyor. Bu noktada biz yetişkinlere çok önemli görevler düşüyor. Çocukların işbirliğini sağlayıp güvenlerini kazanmalıyız ki, onlara gerçekten yardımcı olalım. Onların sahip oldukları güzel özellikleri gözden kaçırmayıp onlarla paylaşmalıyız ki, bu zorlu süreçte onların da desteğini alalım. Yoksa çocukların işbirliği kurmadığı, istekle katılmadığı bir süreçte onlara fayda sağlamak iyice zorlaşmaktadır. Çocuklarımız bir kukla değil ki, biz istediğimiz gibi hareket ettirelim. Çocuklarımızla işbirliği için hareket etmenin önemini unutmamalıyız ki dikkat sorunları ile baş ederken daha olumlu sonuçlar elde edebilelim.

T

ÜRKİYE Voleybol Federasyonu Başkan vekili Akif ÜSTÜNDAĞ ve federasyonyönetim kurulu üyeleri Bornova Anadolu Lisesini ziyaret etti.Yeni yapılan sporsalonunu, köşk binasını ve yenilenen blokları gezen yetkililer, daha

sonra okul müdürü Necmi BEDİZ'i ziyaret ederek, BALSPOR 'unbaşarılarını tebrik ettiler. BALSPOR'un kuruluşunun 10. yılını kutlayan federasyon yetkilileri okul spor salonuna malzeme yardımında bulunacaklarını söylediler.

ki kasları çok sıkıp sonra gevşetilir. Bedendeki tüm kasları sıkıp, gevşetmek, tüm bedeni gevşetir. Çünkü kas sıkıldığında o kasa kan gitmez. Gevşetildiğinde birden kas kanlanır. Kastaki bu durum kasın gevşemesini sağlar. Kaslardaki bu gevşeme bir miktar ruhsal bir gevşeme de sağlar. Bu çalışmayı sırt üstü yatarak yapmak çok iyidir, ama derste, sınıfta, ofiste otururken de yapılabilir. Spor yapmak, yürüyüş, yoga, meditasyon da kaygıyı azaltır. Spor yaparken bedenimiz endorfin salgılar. Endorfin mutluluk hormonudur. Sıcak duş da gevşetir. Ayrıca, ağır, yağlı, kızartmalı yemekler, bol şekerli tatlılar yerine hafif, sebze yemekleri, fazla kiloların atılması, bol su içilmesi, az kafein (çay ve kahve) kaygının azaltılmasında yardımcıdır. Düzenli uyku, çok geç yatmamak, erken kalkmak stres ve kaygıyı azaltır. Yaşama olumlu bakmak, kişilerin olumlu yanlarını görmek, çok yarışmacı olmamak da kaygıya faydalıdır. Biraz da atalarımızın söylediği gibi

“Her işte bir hayır vardır” deyip, yaşamı akışına bırakmak da yardımcı olur. Bunlar gündelik hayat içinde yapılacak pratik şeyler. Ancak kaygının en iyi ilacı anne-babaların ve öğretmenlerin çocuklarımıza “Sen bu halinle yeterlisin, çalış, sorumluluklarını yerine getir ama yarışman ve üstün olman gerekli değil” mesajını vermeleri olduğunu düşünüyorum. Annesinin bir hayat boyu “Sen bu halinle yeterlisin” dediği, üstün olması için hiç yarıştırmadığı ama girdiği her türlü zor sınavı kaygı hissetmeden geçmiş bir elektronik mühendisi olarak ben, deneyimlerimden şunu söyleyebilirim: Sınav başarısı hayat başarısı değildir. Hayat başarısı sınav başarısının yanı sıra etik değerlere sahip olabilme, hırs, kıskançlık, öfke, korku, kaygı gibi zor duyguların doğru, dengeli idaresi, iyi kalplilik, doğru, hassas iletişim ve bir noktadan sonra iyi şans, atasözlerimizdeki gibi “kısmeti iyi olsun” niyeti ve dileğiyle şekillenen çok bilinmeyenli bir denklemdir…


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.