Egitim rotasi 18 23

Page 1

SIYAH MAVI KIRMIZI SARI

SAYFA 18

18

23

Minikler Parayı Öğreniyor F

İNANSAL Okur Yazarlık ve Erişim Derneği’nin (Foder) gerçekleştirdiği “Learn Money Week” – “Parayı Öğrenme Haftası Projesi Mart 2014’te Türkiye’de diğer tüm ülkeler ile eş zamanlı uygulandı. 08-11 yaş grubu öğrencilere para, tasarruf, yatırım, bağış, harcama gibi temel kavramları anlatarak, bir farkındalık kazandırmak amacıyla gerçekleşen Proje ile geleceğin yetişkinlerinin dikkatini para, tasarruf ve harcama bilincine çekmek ve davranış biçimlerini kalıcı şekilde etkilemek hedeflendi. Türkiye’de 100’ü aşan okulda 20.000 öğrenciye erişen projeye destek Ege Bölgesi’nde de İzmir’den geldi. Tüm Türkiye’nin gönüllü desteklerine kapısı açık olan Foder’e internet sitesi üzerinden ulaşılabiliyor. Foder’in Amacı Nedir? Kasım 2012 tarihinde kurulan Foder’in amacı; finansal okuryazar bir Türkiye için eko-sistem oluşturmaktır. Devlet, özel sektör ve diğer sivil toplum kuruluşları ile işbirliği yaparak ülke

Sağlık Eğitimine Büyük Yatırım

çapında bireylerin finansal okuryazarlık ve finansal erişim farkındalıklarını ve olanaklarını oluşturabilmek için, Bilinçlendirme, Eğitim, Araştırma, Uygulamalara destek, Politikalar üretil-

mesini sağlayabilmektir. Finansal Okur Yazarlık Nedir? Finansal okuryazarlık; günlük hayatta, kişinin para kullanımı ve yönetimini, bilgiyle değerlendirebilmesi ve etkili karar

vermesini sağlayan yeterlilik düzeyidir. En basit işlemlerde dahi finansal okuryazarlığın günlük hayatımızda sonuçları olmakta, geleceğimiz ve bize bağlı yaşayanların hayatları etkilenmektedir.

Yüksek Öğretime Geçiş Sınavı (YGS) Türkiye birincisi Malatya’dan çıktı

A

Üsküdar Üniversitesi I.Ulusal Otizm Günleri’ne Ev Sahipliği Yaptı

O

TİZMLİ bireylere ve ailelerine destek vermek amacıyla çalışmalar yürüten Otizm Federasyonu ile davranış bilimleri odaklı eğitim veren Üsküdar Üniversitesi işbirliğinde I. Ulusal Otizm Günleri gerçekleştirildi. Konusunda uzman akademisyenlerin ve yöneticilerin konuşmacı olarak katıldığı panel, öğleden önce ve sonra olmak üzere iki ayrı oturumla gerçekleşti. Panelde; “Hukukta Özel Eğitim”, “Otizmde Beslenme”, “Otizmde Ailelerin Sorunları”, “Otizmde Özel Eğitim” ve “Materyalleri, Otizm ve Spor” gibi konular ele alındı. Üsküdar Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Zelka, Üsküdar Üniversitesi olarak sosyal hizmet projeleri içinde yer almaktan memnuniyet duyduklarını belirtti.

TATÜRK’ÜN mikrofonundan sanal stüdyoya Yayıncılık tarihinin en eski kameralarından günümüzün sanal stüdyolarına, tarihi giysilerden Atatürk'ün kullandığı mikrofonlara, radyo tiyatrolarından tarihi filmlerde kullanılan oklara kadar birçok objenin yer aldığı trene konuk olan İzmir Üniversitesi öğrencileri, Sunucu Cüneyt Gündoğdu’dan radyo tiyatrosu seslendirmeleri, Görsel Sorumlu Aysun Erdoğmuş’tan üç boyutlu yayınlar ve Teknik Personel Ömer Pınar’dan sanal stüdyo çekim ve yayınları hakkında bilgi aldı. Blue Box teknolojisi ile deneme çekimi yapma fırsatı da bulan öğrenciler, Keloğlan simülasyonu içinde yer aldılar. Öğrencilerin sektörel bilgi ve deneyimleri üniversite yıllarından itibaren edinmesinin büyük önem taşıdığını belirten İzmir Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema ve Televizyon Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Ali Emre Bilis, “Türk yayıncılık tarihi için TRT bir ekol. TRT ile başlayan Türk tele-vizyonculuk hayatı bugün son teknolojiyi kullanan bir seviyeye geldi. Gelecekte bu yayınları hazır-

layacak, sektör içinde farklı görevlerde bulunacak öğrencilerimizin her açıdan donanım kazanması için 50. Yıl Treni Gezi’si çok faydalı oldu” derken Görsel İletişim Tasarımı Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Cem Güzeloğlu, sunulan cihazlar ve aletlerin bir devrin habercisi olduğunu belirtti ve “50. Yıl Treni günümüz teknolojisinin gelişimini görebilmek adına oldukça güzel bir retrospektif sergi” değerlendirmesinde bulundu.

B

5 laboratuar birden kuruldu. Sağlık Bilimleri Fakültesi öğrencileri için hastane ortamının canlandırıldığı 3 hemşirelik beceri, bir de anatomi laboratuarı kazandırıldı. Meslek Yüksekokulu bünyesindeki optisyenlik programı için de optisyenlik laboratuarı kullanıma sunuldu. Tamamı son teknoloji eseri cihazlarla ve eğitim araçlarıyla donatıldı, yaklaşık 1 milyon TL’ye mal oldu. Gençlere uygulamalı eğitim, araştırmacılara da bilimsel çalışma yapma ortamı sağlandı. Rektör Prof. Dr. Seyfullah Çevik, bu yatırımın eğitime verdikleri önemin bir göstergesi

ve Gediz’in farkı olduğunun altını çizdi. Prof. Dr. Çevik, her alanda iyi yetişmiş mezunlar vermeyi hedeflediklerini ve bunun gereklerini eksiksiz yerine getirmeye gayret ettiklerini dile getirdi. Gediz Üniversitesi Rektörü şunları söyledi: Dünya standartlarında“Sağlık alanında ciddi eleman ihtiyacı var. Yetişmiş işgücüne duyulan gereksinim yakın gelecekte daha da artacak. Bir yandan nüfusumuz yaşlanıyor, bir yandan da sağlıklı yaşam bilinci yaygınlaşıyor. İşte tüm bunların ışığında geçtiğimiz yıl Sağlık Bilimleri Fakültemizi kurduk, şu an hemşirelik ve

sosyal hizmet bölümlerinde eğitim veriyoruz, bu sene fizyoterapi ve rehabilitasyon da eklenecek. Meslek Yüksekokulu’ndaki optisyenlik programımızı da sektörün yoğun isteği üzerine yine geçtiğimiz yıl açtık. Geleceğin sağlık ordularını daha iyi koşullarda yetiştirmek amacıyla da uluslararası standartlarda 5 laboratuar birden kurduk. Bu yatırım bugünden çok geleceğimiz için, daha sağlıklı yarınlarımız ve toplumumuz için önem taşıyor. Sağlığımızı iyi yetişmiş ehil ellere emanet edeceğiz...”

Narkotik Polisinden ‘Zehir’ Gibi Sözler: Hayat Yakıyor!

U

Kolektif Kadın Mektupları Serisi Noktayı Koyuyor: İmza: Ben ABALARA yazılan mektuplardan oluşan “İmza: Kızın”la başlayan serüven, geçen sene bu zamanlar kocalara, eski eşlere, hayali prenslere yazılan mektuplardan oluşan “İmza: Karın” ile devam etmişti. Seri, kadınların “İmza Ben” diyerek imzaladıkları ve “son bir söz” söylemek istedikleri kişilere yazdıkları mektuplarla sona eriyor.

G

EDİZ Üniversitesi, eğitim altyapısındaki kalitesini sağlığa da taşıdı. Geleceğin sağlık ordusunun yetişeceği 5 laboratuar birden kuruldu. Rektör Prof. Dr. Seyfullah Çevik, 1 milyon TL maliyetli laboratuarların, Gediz’in uygulamalı eğitime ve araştırmalara verdiği önemin bir göstergesi olduğunu açıkladı. Gediz Üniversitesi, eğitime ve bilimsel araştırmalara yönelik yatırımlarda hız kesmiyor. Sağlıkta da Gediz’in adını öne çıkaracak ve kalite çıtasını daha yukarıya taşıyacak önemli bir hamlede bulunuldu,

Canan Tan, Cemre Birand, Çiçek Dilligil, Derya Baykal, Ece Vahapoğlu, Esra Harmanda, Nazlıcan Özkan, Sevinç Erbulak, Şafak Pavey, Yonca Tokbaş gibi 154 kadının geçmişleriyle, gelecekleriyle, kendileriyle, sevdikleriyle, sevmedikleriyle hesaplaştıkları mektupların bir araya gelmesiyle ortaya çıkan “İmza: Ben”, kitapseverler ile buluşuyor.

YUŞTURUCU bağımlılığına giden yol sigaradan geçiyor. Gençler, arkadaş çevreleri ve merak yüzünden önce sigarayla, ardından da uyuşturucuyla tanışıyor. Annebabalar çocuklarının yanında sigara içerken bir kez daha düşünmeli. Gediz Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi ve Sosyal Sorumluluk Kulübü, uyuşturucuya savaş açtı. Uyuşturucu Madde Bağımlılıkları ve Alkolizmle Mücadele Federasyonu’nun verilerine göre madde bağımlılığı yaşının 11’e kadar düşmesi, özellikle de lise ve üniversite öğrencileri arasında kullanımın artması nedeniyle “Bu Hayat Senin, Madde Kullanımına Hayır” projesi başlatıldı. Duyarlı gençlerin öncülük ettiği

kampanya kapsamında ilk olarak İzmir Emniyet Müdürlüğü Narkotik Şube Müdürlüğü’nde görevli polis memuru Bircan Birkan davet edildi. Birkan, uyuşturucuyla mücadele için kolları sıvayan gençlere, kullananları hızla ölüme götüren bu batağa nasıl düşüldüğünü anlattı, çarpıcı örnekler verdi. Deneyimli polis, uyuşturu-

cuya giden yolun sigaradan geçtiğine işaret etti. Uyuşturucu bağımlıların tamamının aynı zamanda sigara tiryakisi olduğunun altını çizen Bircan Birkan, “Çocuklar ve gençler önce tek tek sigarayla başlıyor. Sonra paket paket sigara içiliyor, ‘bir defadan ne olacak ki’ denilip uyuşturucuya geçiliyor ve insanı felakete götüren bir yola girilmiş olunuyor” dedi.

Duygulu, Ateşli ve Aşk Dolu E LLA ve Micha’nın tutkulu ve gizemli aşkı sürüyor. Ancak âşıkların bir karar vermesi gerek ve bu karar onların geleceğini etkileyecek. “Ella ve Micha’nın Geleceği” New York Times’ın en çok satan yazarlar listesindeki Jessica Sorensen’in “Sır” serisindeki ikinci kitabı. Geleceğine odaklanıp geçmişindeki karanlığı unutmak isteyen Ella okula döner. Ancak geçmişiyle

ilgili sorunlar peşini bırakmaz. Aslında onun tek istediği Micha’dır. Hayatta istediği her şeye ulaştığını düşünen Micha ise grubuyla sahne turundadır. Ancak içindeki bir düşünce onu rahatsız eder. Ella’dan uzaktadır ve ondan uzakta olmak sandığından daha zordur. Ella da Micha da bir karar vermek zorundadır. Ya sonsuza kadar birlikte olacaklar ya da birbirinden uzakta olmaya alışacaklar?


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.