iflflççinin sesi
fiÇ‹ ÖLDÜ⁄ÜNÜ B‹L‹YOR MUSUN? ‹fi KAZALARINDA YILDA 1000’DEN FAZLA ‹fiÇ
SAYI
9
ARALIK 2007 F‹YATI 1 YTL
www.iscininsesi.com
Biz Arap•Abhaz•Arnavut•Azeri Boflnak•Çeçen•Çerkes•Ermeni Gürcü•Kürt•Laz•Makedon Pomak•Roman•Rum•Süryani Tatar•Türk•Yahudi
R E L ‹ Ç fi ‹
Siz Arap•Abhaz•Arnavut•Azeri Boflnak•Çeçen•Çerkes•Ermeni Gürcü•Kürt•Laz•Makedon Pomak•Roman•Rum•Süryani Tatar•Türk•Yahudi
A R A L N O R T A P
KARfiIYIZ S‹GORTALI-GÜVENCEL‹ ÇALIfiMA ‹Ç‹N ‹NSANCA YAfiANACAK ÜCRET ‹Ç‹N PARASIZ E⁄‹T‹M ‹Ç‹N PARASIZ SA⁄LIK ‹Ç‹N SÖMÜRÜSÜZ B‹R DÜNYA ‹Ç‹N
ARALIK 2007
iflflççinin sesi
2
KULA⁄IMIZA KÜPE OLSUN EREN OSMANA⁄AO⁄LU
Y›lmaz: Ya Musti çay getir, ama bu seferki taze olsun. Mustafa: Taze koçum bizim çaylar hep. Be¤enmiyonsa evinde iç. Cemil: Y›lmaz bak haberi okudun mu, ö¤retmenin biri çocu¤un küpelerini alm›fl kula¤›ndan, okul paras› için. Y›lmaz: Geçen bizim çocuk da ka¤›t paras› istediydi sonra veririz demifltim, hemen vereyim. Zira bizim o¤lan›n küpesi de yok donunu al›rlar vallaha. Cemil: Hah hah! Aman acele et! Y›lmaz: K›na yak sen bu arada, bizim evin telefonu çal›flm›yor. Tamire de gelen yok, Grev bizi vurdu sonunda. Cemil: Bak anlad›n m› flimdi iflçiler olmazsa nas›l her fley altüst olur? Sen faturas›n› ödememifl olamazs›n de mi bu arada? Y › l m a z : Ya bi soray›m yar›n, unuttum mu acaba? Cemil: Nereden Ercan? Ercan: Cenazeden geliyorum çocuklar. Y›lmaz: Kim öldü Ercan›m? Bafl›n sa¤olsun. Ercan: Bizim uzaktan akrabam›z, ama çok severdim. ‹yi bir insand›. ‹nflaattan düflmüfl. Y›lmaz: Vah vah yaz›k. Çay içer misin iki gözüm? Ercan: ‹çerim be Y›lmaz arkadafl, iyi olur s›cak bir çay. Y›lmaz: Lan Musti taze çay varsa getir üç tane bakim. Cemil: Yafl› kaçt› rahmetlinin? Ercan: 23 galiba. Yeni evliydi bir de k›z› vard› alt› ayl›k falan, ortada kald›lar.
Cemil: ‹flyeri ne diyor bu ifle? Ercan: Sigortas›n› bile yapt›rmam›fl flerefsizler Cemil, avukatla konufltum dava açacaz. Y›lmaz: Kask falan yokmuymufl yahu kafas›nda. Ercan: Y›lmaz, çocuk 14. kattan düfltü, kask ne ifle yarayacak? Y›lmaz: Heee, yaramaz evet, tamam saçma soruydu. Ercan: Kemer takmas› gerekiyordu, ama kemerler haftaya gelecek demifller, vermemifller. Olan zavall›ya oldu. Cemil: Avukata nas›l ulaflt›n›z? Cemil: Mahallede gençlerin açt›¤› bir sendika var ya ordan. Bende bu çocuklar ne anlar bu ifller-
den derdim, biri avukatm›fl me¤er. Y›lmaz: Çok konuflan›d›r kesin. Cemil: Çok konuflmakla avukat olunsayd›, sen kesin buralarda sürünmezdin flimdi ülkenin bir numaral› avukat› olurdun. Y›lmaz: Kalbimi k›rd›n Cemil’im. Zira ben orta okulu b›rakmasam avukat da olurdum, doktor da, mühendis de, vali de, kaymakam da... Cemil: Tamam bütün meslekleri saymana gerek yok. Afedersin. Aysun akflama bal›k sözü vermiflti caymad›n›z inflallah. Y›lmaz: Yok kardeflim, ama unutturma manava u¤rayacaz.
Ercan: Ben kalk›yorum arkadafllar, size iyi akflamlar. Cemil: Sana da Ercan. Y›lmaz: Ercan, gelsenize akflam siz de. Ercan: Teflekkür Y›lmaz, misafir gelecek. Y›maz: Aman iyi ki gelmedi. Yine uzun uzun askerlik an›lar›n› anlatacakt› 199. kez! Cemil: Sen ortaokuldan ayr›ld›yd›n m›yd› at›ld›n m›yd› bu arada? Y›lmaz: Çok komik. Sanki benden baflka alt› sene üst üste kalan yok. Ben b›rakt›m. Yürü hadi Aysun k›zacak geciktik diye, çaylar› sen öde ceza sana!
BEH‹Ç PEK
iflflççinin sesi
ARALIK 2007
GÜNDEM
3
Hayat› yaratan biziz
YURTTA GREV DÜNYADA GREV Grev, iflçiler için bir s›n›f mücadelesi okulu oluyor. Kimlerin düflman, kimlerin dost oldu¤unu yaflayarak görüyorlar. Gerek Türkiye’deki gerekse Avrupa’daki bu grevler, hayat› yaratan›n biz iflçiler oldu¤unu dosta düflmana bir kez daha gösteriyor.
T ürk
Telekom iflçilerinin, 26 bin gibi yüksek bir say›da, hayat›n her alan›n› do¤rudan etkileyen iletiflim sektöründe ve ülkenin her yan›nda birden greve ç›kmas› iflçi s›n›f›n›n varl›¤›n›, biz iflçiler olmazsak hayat›n duraca¤›n› bir kez daha herkese gösterdi. Telekom yönetiminin ve hükümetin bütün baltalama çabalar›na, patron medyas›n›n karalamalar›na, tutuklamalara ra¤men grevci iflçiler eylemlerini 1,5 ay boyunca kararl›l›kla sürdürdü. Sonunda grev 29 Kas›m sabah› anlaflmayla sona erdi. Çukurova’da ise 50 bin tar›m iflçisi 23 Kas›m’da greve ç›kt›. ‹flçiler, A¤ustos ay›nda yapt›klar› ifl b›rakma eylemiyle günlük yevmiyelerinin 21,1 YTL’ye ç›kar›lmas›n› kabul ettirmifllerdi. Toprak sahiplerinin bugüne kadar bu ücretin alt›nda ödeme yapmas› üzerine greve ç›kan tar›m iflçileri, 2 gün sürdürdükleri grevle isteklerini kabul ettirdiler. Grev, sadece Türkiye’de de¤il, Fransa baflta olmak üzere tüm Avrupa’da iflçilerin gücünü gösteriyor. Fransa’da ulafl›m iflçileri Sarkozy yönetiminin iflçi haklar›n› t›rpanlayan planlar›na karfl› 13 Kas›m’da greve ç›kt›. Onlara devlet memurlar›, ö¤retmenler, ö¤renciler ve polisler de kat›l›nca Fransa’da hayat durdu. Almanya’da tren makinistleri 8 Ka-
Siyasi iktidar› elinde tutanlar Türkiye’yi “teröre karfl› s›n›r ötesi müdahale” ad› alt›nda Irak’taki ve Ortado¤u’daki batakl›¤a sürüklüyor. Bu, daha çok kan dökülecek (biz iflçi ve emekçilerin kan›) ve muazzam askeri masraflar›n yükü bizim s›rt›m›za yüklenecek demektir. s›m’dan itibaren iki günlük grevle tren ulafl›m›n› durdurmufltu. Macaristan’da ise 166 sendikaya ba¤l› çal›flanlar, hükümetin iflçi düflman› ekonomik tedbirlerini ve reformlar› engellemek için 21 Kas›m günü genel grev yapt›. Grev, iflçiler için bir s›n›f mücadelesi okulu oluyor. Kimlerin düflman, kimlerin dost oldu¤unu yaflayarak görüyorlar. Gerek Türkiye’deki gerekse Avrupa’daki bu grevler, hayat› yaratan›n biz iflçiler oldu¤unu dosta düfl-
mana bir kez daha gösteriyor. Emek cephesinde bu geliflmeler olurken, Türkiye’yi yönetenler patronlar›n ç›karlar›n› temel alan kendi gündemlerini uyguluyorlar. TBMM Adalet Komisyonu Türk Ceza Kanunu’nda baz› de¤ifliklikler yapan yasa tasar›s›n› Kas›m ay› bafl›nda kabul etti. Bu tasar› iflçilerin haklar›n› aramak için baflvurduklar› eylemler in cezaland›r›lmas›n›, grev hakk›n›n s›n›rland›r›lmas›n› içeriyor. Tasar›ya göre grev yap›lan iflyerinin
önünde grev gözcülü¤ü yapan ve onlar› ziyaret edenlerin kardan, ya¤murdan, k›zg›n güneflten korunmas›n› sa¤layacak grev çad›rlar› kurmalar› yasaklan›yor ve buna uymayanlara 6 ay hapis cezas› getiriliyor. Di¤er yandan siyasi iktidar› elinde tutanlar Türkiye’yi “teröre karfl› s›n›r ötesi müdahale” ad› alt›nda Irak’taki ve Orta Do¤udaki batakl›¤a sürüklüyor. Tayyip Erdo¤an, ABD baflkan› Bush’tan bu konuda icazet alm›fl görünüyor. Ama ABD’nin de buna karfl›l›k kendisi ‹ran’a sald›rd›¤›nda Türkiye’nin deste¤ini istedi¤i anlafl›l›yor. Ortaya ç›kan anlaflma görüntüsüne bak›l›rsa, her iki taraf da istedi¤ini az çok alm›flt›r. Bu, daha çok kan dökülecek (biz iflçi ve emekçilerin kan›) ve muazzam askeri masraflar›n yükü bizim s›rt›m›za yüklenecek demektir. Egemenlerin savafllar› biz iflçiler için sadece ölüm, sefalet ve a¤›rlaflt›r›lm›fl sömürü anlam›na gelir. ABD’nin (ve kendi egemenlerimizin) hat›r› için savaflmay› reddediyoruz. Kürt sorununun da s›n›r ötesi harekatlarla çözülemeyece¤ini, tam tersine bunun halklar›n aras›na düflmanl›k tohumlar› ekece¤ini biliyoruz. Biz iflçiler Kürt sorununun ancak halklar›n eflitli¤i ve kardeflli¤i temelinde demokratik ve bar›flç›l yöntemlerle çözülebilece¤ine inan›yoruz.
iflflççinin sesi
ARALIK 2007
POL‹T‹KA
4
Grev ve toplum: Türk Telekom grevinin düflündürdükleri
GREV TOPLUMSAL DESTEKLE KAZANILIR Telekom grevi; toplumsal destek, uluslararas› destek ve Avrupa’da grev dalgas›n›n yafland›¤› bir zamanlamayla pek çok dersi içinde bar›nd›r›yor. Grevi grev yapan baflka bir de¤er ise iflçilerin grev s›ras›nda yaflad›¤› dönüflüm. Yaflama daha farkl› gözle bakmaya bafllayan iflçiler grev sürecinde dostu düflmandan ay›r›yorlar.
‹
flçilerin en temel haklar›ndan biri olan grev yapma hakk› Türkiye’de yaflanan Telekom grevi ile toplumda yeni bir tart›flmay› bafllatt›. Grev toplumsal destek görmeksizin ne kadar devam edebilir? Sabotaj iddialar› d›fl›nda ne yaz›k ki haberlere konu olmayan grev 2 aya yak›n bir zaman boyunca Türkiye’nin Telekom flubelerinin tamam›nda 26 bin iflçi taraf›ndan sürdürüldü. Grevin neredeyse ifl b›rakma eylemi olarak alg›land›¤› bir dönemde Türkiye’nin dört bir yan›nda greve ç›kan iflçiler on binleri bulunca ve böyle kilit bir sektörde önemli hak kazançlar› söz konusu olunca, grev dalgas›n›n grev okulun-
dan yeni iflçiler mezun edece¤ine inanc›m›z art›yor. Çünkü Telekom iflçileri grev silah›n› kullanma noktas›nda çok önemli ayr›cal›klara sahip: Grevin zamanlamas› ve sektörün özel durumu grevin baflar› flans›n› ve devaml›l›¤›n› sa¤lad›.
Toplumsal destek ‹flçilerin sermaye karfl›s›ndaki en önemli silah› olan grevin etkin kullan›lmas› ve baflar›ya ulaflmas›nda en temel koflullardan biri toplumsal destektir. Grev hangi sektörde gerçekleflirse gerçekleflsin grev uygulamas› sadece iflvereni de¤il, o iflletmenin ürün ve hizmetlerinden ya-
rarlanan tüm toplum kesimlerini de etkileyecektir. Özellikle Telekom gibi, gündelik yaflam› çok yönlü etkileyecek kilit sektörlerde yap›lan grevlere toplum taraf›ndan verilen destek hayati önem tafl›makta… Grevin ilk günlerinde bir internet sitesine yazan bir vatandafl›n tepkisi, “Evet sabah cep telefonlar› çal›flm›yordu. Bu grev sayesinde alt yap›m›z›n tekele ba¤l› olmas›n›n ne kadar kötü oldu¤u ortaya ç›kt›” cümlesinde ifadesini buldu. Binlerce insan yaflayaca¤› mahrumiyetlerin faturas›n› iflçilere ç›karmaya hevesliydi. Bu da gösteriyor ki,grev gerekçelerinin topluma en iyi biçimde aktar›lmas› zorunludur. Telekom grevinin ilk günlerinde grev, sadece iflçilerin ve iflçi ailelerinin aktif deste¤ini ald›. Bu destek önemli olmakla birlikte yeterli de¤ildi. Grev ilerledikçe ö¤rencilerin ve sendikan›n deste¤iyle önemli eylemler yap›ld›. Türk Telekom iflçilerinin 14 Kas›m'da Beyaz›t Meydan›'ndan Sultanahmet'e kadar yapt›klar› yürüyüfle 2 bin kifli kat›ld›. Toplumsal deste¤i düflüren en önemli etken ise 2 aya yak›n zaman devam eden grev boyunca medyan›n ilgisizli¤iydi. Ö¤rencilerin ve tekel iflçilerinin de destek ver-
di¤i yürüyüflte grevi görmezden gelen veya çarp›tarak haber yapan medyaya yo¤un tepki vard›.
‹flçilerin birli¤i Toplumsal deste¤in yan› s›ra greve uluslararas› deste¤in sa¤lanmas› da oldukça önemli… Greve destek tüm dünyada 900 sendika ve 15 milyonun üzerinde iflçi üyesi bulunan Global Union’dan geldi. Sendika, Erdo¤an ve iki bakana mektup göndererek, çal›flanlar›n verdi¤i mücadeleyi desteklediklerini bildirdi. Global Union’›n, telekom sektöründe çal›flan üyelerinin say›s› 2 milyonu geçiyor ve bu destek dünyadaki tüm Telekom çal›flanlar›n›n Türkiye’deki grevi destekledi¤ini gösteriyor. Telekom grevi; toplumsal destek, uluslararas› destek ve Avrupa’da grev dalgas›n›n yafland›¤› bir zamanlamayla pek çok dersi içinde bar›nd›r›yor. Grevi grev yapan baflka bir de¤er ise iflçilerin grev sonras›nda yaflad›¤› dönüflüm. Yaflama daha farkl› gözle bakmaya bafllayan iflçiler grev sürecinde dostu düflmandan ay›r›yorlar. Grevdeki Ertan Akkul’un ifade etti¤i gibi “Sermaye bütün kuvvetleri ile iflçi s›n›f›na aban›yor. Ama biz art›k uyand›k ve silkelendi¤imizde hepsi savrulacaklar.”
ARALIK 2007
iflflççinin sesi
POL‹T‹KA
5
Telekom grevi 44. gününde anlaflmayla sona erdi
‹fiÇ‹ D‹REND‹, SEND‹KACI YILIfiTI 45 y›l sonra ilk defa greve ç›kan 25 bin Telekom iflçisi “5 gün sonra biter” söylemlerine, sermayenin tüm engel ve sabotajlar›na, devlet eliyle yap›lan grev k›r›c›l›¤›na, medyan›n görmezden gelmesine ve grev k›r›c› haberlerine ra¤men tüm iflçi s›n›f›na umut olabilecek bir mücadele örne¤i sergiledi. M. ÖZSEV‹NÇ-HAL‹T ELÇ‹
grevi 29 Kas›m’›n ilk T elekom saatlerinde Haber-‹fl Genel Baflkan› Ali Akcan ve Türk Telekom Genel Müdürü Paul Doany’in yan› s›ra Türk-‹fl Genel Baflkan› Salih K›l›ç ve Ulaflt›rma Bakan› Binali Y›ld›r›m’›n da kat›ld›¤›, iflçilerden ve kamuoyundan gizli yap›lan bir toplant›da anlaflmaya var›larak bitirildi. Anlaflmaya göre iflçilerin ücretlerine birinci y›l yüzde 10, ikinci y›l yüzde 6,5 art› enflasyon oran›nda zam yap›lacak. Telekom çal›flanlar› aras›ndaki ücret dengesizli¤ini gidermek için flirket 25+5 milyon YTL’lik bir kaynak kullanacak. Grev süresinde iflten ç›kar›lan iflçilere iflbafl› yapt›r›lacak. Taraflar aras›ndaki önemli anlaflmazl›k konular›ndan olan (sendika üyesi olmaya iliflkin) kapsam maddesi, idari görevlileri kapsam d›fl›nda b›rakacak flekilde düzenlenecek. Çal›flma saatleri mevcut haliyle korunacak. Anlaflma maddelerine bak›ld›¤›nda, grevci iflçilerin k›smi bir baflar› elde ettikleri görülüyor. ‹flverenin sendikalaflma kapsam›n› daraltma (sendikay› zay›flatma ve böylece iflçileri bölme) çabas› k›smen önleniyor, ifl saatlerini esnetme giriflimi engellenmifl oluyor. Ücretlerde ise daha
çok mevcut durum korunuyor. 45 y›l sonra ilk defa greve ç›kan 25 bin Telekom iflçisi “5 gün sonra biter” söylemlerine, sermayenin tüm engel ve sabotajlar›na, devlet eliyle yap›lan grev k›r›c›l›¤›na, medyan›n görmezden gelmesine ve moral bozucu haberlerine ra¤men tüm iflçi s›n›f›na umut olabilecek bir mücadele örne¤i sergiledi. Buna karfl›l›k Haber-‹fl sendi-
kas›n›n baflkan› Ali Akcan’›n özellikle anlaflma sonras›ndaki sözleri ve davran›fllar› ibret vericiydi. Akcan’›n TV haberlerindeki görüntüleri ve sözleri, iflçi s›n›f›n›n haf›zas›na bir utanç belgesi olarak kaz›nacakt›. Akcan, belli ki anlaflman›n hemen sonras›nda, bakan Y›ld›r›m, Salih K›l›ç ve Paul Doany ile birlikte bir lokantada görülüyordu. TV kameralar› karfl›s›nda Do-
Sendikay› Telekom’dan silmek isteyen, medya eliyle iflçilerin grevine karfl› karalama kampanyas› yürüten, grevci iflçileri iflten ç›karan ve tutuklatan, her türlü grev k›r›c› faaliyette bulunan Telekom patronu, ›rkç›/milliyetçi sendikac› Ali Akcan’›n “sevgili iflveren”i olabilir; ama biz iflçilerin asla affetmeyece¤imiz düflman›d›r.
any’e sar›l›p flap›r flupur öpüyor, bununla da yetinmeyip dü¤ünlerde gördü¤ümüze benzer biçimde kendi çatal›yla ona yemek yediriyordu. Ard›ndan da birlik ve beraberlik içinde Telekom’u ileriye götüreceklerini söylüyordu. Sendikay› Telekom’dan silmek isteyen, medya eliyle iflçilerin grevine karfl› karalama kampanyas› yürüten, grevci iflçileri iflten ç›karan ve tutuklatan, her türlü grev k›r›c› faaliyette bulunan Telekom patronu, ›rkç›/milliyetçi sendikac› Ali Akcan’›n “sevgili iflveren”i olabilir; ama biz iflçilerin asla affetmeyece¤imiz düflman›d›r. Bu tav›rlar›yla Ali Akcan, Telekom iflçisinin direnifline ihanet ederek, bir iflçi sendikas› baflkan›na yak›flmayan, kendi iflçisinin kazan›mlar›n› görmeyen ve sermayeden yana taraf oldu¤unu gösteren bir tutum sergiledi. Akcan, s›n›flar mücadelesini yok sayan ve dünyaya milliyetçilik penceresinden bakan bir sendikac›n›n ne hallere düflebilece¤inin canl› örne¤i oldu. Örgütlenme hakk›na ve gelece¤ine sahip ç›kan Telekom iflçisi “bu ifl burada bitmez “ diyor. Gelece¤ine ve örgütlülü¤üne sahip ç›kmaya devam ediyor.
ARALIK 2007
iflflççinin sesi
POL‹T‹KA
6
Grevdeki Telekom iflçileriyle konufltuk
GREV ÇADIRI HAYAT OKULU OLDU Biz bafl›ndan beri s›n›f mücadelesi veriyoruz. Bu grev de sermaye ile iflçi s›n›f› aras›nda yaflanan büyük bir mücadeledir.Bu önemli mücadelemizdeki kazan›mlar bütün iflçi s›n›f›n›n olacakt›r. Grevi istediklerimizi elde edinceye kadar devam ettirece¤iz. fiu ana kadar da arkadafllar›m›z grevi büyük bir coflku ve kararl›l›k içersinde dimdik devam ettirdiler ve de devam ettireceklerine olan inanc›m›z sonsuzdur. ‹flçinin Sesi: Grevin 36. gününü tamaml›yorsunuz, flu anki durumunuz nedir? Fedai Ayd›n: Hükümetle görüflmeler devam ediyor, yar›n (21 Kas›m) Celalettin Dinçer (Türk Telekom Genel Md. Yard.) ile Türk-‹fl baflkan› ve sendikam›z›n baflkan›n›n bir görüflmesi olacak. Celalettin Dinçer bu görüflmeyi güya içerdeki çal›flanlar ve grevdeki iflçiler ma¤dur durumda oldu¤u için yapacakm›fl. Oysa biz ne ma¤duruz, ne de mutsuz. Gördü¤ünüz gibi grevimiz 36. gününe gelmesine ra¤men coflkulu ve onurlu bir flekilde dimdik ayakta devam ediyor. Bir çok kurumun, sendikam›z›n ve çevredeki vatandafllar›n dayan›flmalar› sürüyor. Hiç bir ma¤duriyetimiz yok, moralimiz çok iyi. ‹flçinin Sesi: Grev çad›r›n›z epey kalabal›k, coflkulu ve s›cak. Ne gibi çal›flmalar yap›yorsunuz? Fedai Ayd›n: Grev çad›r› bizim için bir hayat okulu oldu, çok fley ö¤rendik. Grev süresince, dayan›flmay›, paylaflmay› ve birlikte mücadele etmeyi ö¤rendik. ‹flçinin Sesi: Grev devam ederken bir yandan Telekom hizmetleri az da olsa sürüyor, ayn› zamanda grevde olan iflçilere çeflitli sald›r› ve bask›lar yap›l›yor. Bu durumu nas›l de¤erlendiriyorsunuz?
Yener Ünan: Türkiye genelinde 38 bin kifli Telekom’da çal›fl›yor. Bunlar›n 26 bin 500'ü sendikal›, geri kalanlar kapsam d›fl›. Ço¤u 657'ye tabi devlet memuru, yani yönetici konumunda olan kifliler ve tafleron iflçilerdir. Bunlar sayesinde flu anda ifllerin bir k›sm› yap›l›yor. Ço¤u kifliye iflten atma bask›s› yap›ld›¤› için greve destek veremiyorlar. Ayn› zamanda 400’e yak›n tafleron iflçi ald›lar. Bu iflçilerin de akibeti belli de¤il. Düflük ücretle çal›fl›yorlar. Biz bu tafleron iflçileri de sendikal› yapmak için u¤rafl›yoruz. Grev çad›r›nda en çok onlar üzerine konufluyoruz. Çünkü bizim grevimizin k›r›lmas› için onlar kullan›l›yor. Ço¤u arkadafl›m›z bir an önce onlar›n da sendikal› olmas› için neler yap›labile-
ce¤ini tart›fl›yor. ‹flçinin Sesi: Siz sendika temsilcisi olarak neler yap›yorsunuz? Yener Ünan: Oniki kiflilik bir grev komitemiz var. Toplant›larla planlamalar yap›yoruz. Bu toplant›lar›n sonuçlar›n› grev çad›r›nda arkadafllara aktar›p her gün yar›n› düflünerek planlamalar yap›yoruz. En son toplant›m›zda grevin yasal sürecinin devam etti¤ini, ama bu grevi kendi içimizden ç›kar›p geniflletmek için neler yapabilece¤imizi konufltuk. Burada iflçi, ayd›n , sanatç›, bas›n ve dayan›flmac› kurumlarla birlikte bir platform oluflturup sesimizi d›flar›ya ve hükümete daha güçlü duyurman›n yollar›n› planl›yoruz. ‹flçinin Sesi: Di¤er sendikalar ve emek örgütlerinin dayan›flma-
s›ndan memnun musunuz? Türk‹fl'in tutumunu nas›l buluyorsunuz? Yener Ünan: Türk-‹fl bu grevi yurt çap›na yayg›nlaflt›r›p büyütme gücü olmas›na ra¤men taban›n sesine kulak vermeyerek grevin güçlü bir flekilde büyümesinde etkisiz kald›. Türk-‹fl gibi büyük emek örgütleri s›n›f ve kitle mücadelesi vererek art›k önüne grevler koymal›. Di¤er emek örgütlerinden yeterli dayan›flmay› alamasak da bizimle dayan›flan sa¤l›k emekçileri, grevdeki iflçilerin sa¤l›k taramas›n› yap›yorlar. Hukukçular grevimizi ziyarete gelecekler. ‹flçinin Sesi: Önümüzdeki görüflmelerde anlaflma sa¤lanamazsa ne yapacaks›n›z? Yener Ünan: Biz bafl›ndan beri s›n›f mücadelesi veriyoruz. Bu grev de sermaye ile iflçi s›n›f› aras›nda yaflanan büyük bir mücadeledir.Bu önemli mücadelemizdeki kazan›mlar bütün iflçi s›n›f›n›n olacakt›r. Grevi istediklerimizi elde edinceye kadar devam ettirece¤iz. fiu ana kadar da arkadafllar›m›z grevi büyük bir coflku ve kararl›l›k içersinde dimdik devam ettirdiler ve de devam ettireceklerine olan inanc›m›z sonsuzdur. ‹flflççinin Sesi/‹stanbul
ARALIK 2007
iflflççinin sesi
POL‹T‹KA
7
Bütün Türkiye’de grev var, duydunuz mu?
BU GREV HERKESE Ö⁄RET‹YOR Bu ülke, bu halk grev gerçe¤i ile karfl›laflmayal› y›llar oldu. Zonguldak madenci grevini saymazsak, 12 eylülden sonra bu kapsamda grev olmam›fl. Ya iflçi s›n›f›? O da ayn› halk gibi bak›yor grev eylemine, o da hakl› direnifline yabanc› belki de. Bu grev herkese ö¤retecek. MEVLÜT YILMAZ
T
elekom grevinin 1. günü yanlar›nda oldu¤umuz iflçileri bir ay sonra tekrar ziyaret ettik. Bu kez kapa¤a koydu¤umuz grev haberi ve foto¤raflar›yla ‹flçinin Sesi gazetesini verdik grevdeki iflçilere. ‹flçilerin ortak yak›nmas›, grevlerinin medyada yeterince yer bulamamas›. Osmanbey’deki santral müdürlü¤ünde grevdeki iflçiler, abonelere cevap yetifltirmeye çal›fl›yorlard›. Evinde telefonu çal›flmayan, ma¤azada pos makinesi ifllemeyen, nakil yapt›rmak isteyen bir çok abone sorunlar›n› anlatmak için gelmifllerdi. Evinde interneti çal›flmayan sosyetik kad›n, halk olarak hiçbir fleye itiraz etmedikleri için bu sorunlar›n kronikleflti¤ini anlat›yordu. fiikayete gelenlere verilen cevap hep ayn›yd›: “Grev var, flikayetinizi telefonla bildirin.” Bu ülke, bu halk grev gerçe¤i ile karfl›laflmayal› y›llar oldu. (Zonguldak madenci grevini saymazsak, 12 eylülden sonra bu kapsamda grev olmam›fl.) Ya iflçi s›n›f›? O da ayn› halk gibi bak›yor grev eylemine, o da hakl› direnifline yabanc› belki de. Bu grev herkese ö¤retecek. Bir ay› aflan grev, Türkiye’nin bütün il ve ilçelerinde sürüyor,
büyük medya ve siyasi iktidar bu grevi görmüyor, görmek istemiyor. Halk›n çekti¤i büyük bir s›k›nt› var ama ne Telekom yönetimi ne de hükümet anlaflmaya yanafl›yor. Telekom Karaköy Santral Müdürlü¤ü’ne ziyaretimizde, grev gözcüsü ile genç bir k›z›n konuflmas›na kulak veriyoruz. Grev gözcüsü iflçi, flikayete gelen k›z›n ”Telefonumuz bozuk, kime baflvural›m, ne yapal›m, grev ne zaman biter?” gibi yak›nmalar›na cevaben “Medya eylemimizi haber yaparsa herkes duyacak ve grev bitecek. Oysa sanki bütün gündem Kuzey Irak’a müdahale üzerine kurulu. Varsa yoksa PKK” diyor. Genç k›z flikayetini unutup, “‹flte can›m, askerlerimiz esir al›nd›, halk onu merak edince medya da do¤al olarak onu veriyor” diyor. Grev gözcüsü iflçi de ona, “Yani bizimki sorun de¤il mi? Sen flimdi gelmifl bize ar›zayla ilgili flikayet veriyorsun, seninki sorun de¤il mi? deyince, genç k›z daha fazla söyleyecek söz bulam›yor, “Ben art›k gideyim” deyip kaç›yor. Galatasaray’da tenha bir sokaktaki santral müdürlü¤ünde
ise iflçiler biraz s›k›lm›fllar. Kapsam d›fl› iflçilerin içerden kablo al›p tamire gitmelerine bir k›sm› ses ç›karm›yor, bir k›sm› ise grevin mant›¤›na ayk›r› buluyor. Bafll›yor bir tart›flma… ‹çerden kablo verilsin mi, verilmesin mi? Tahtakale Santral Müdürlü¤ü’nde grev sakin geçiyor. “‹flçinin Sesi’nden geliyoruz, iflte gazetemiz” deyip veriyoruz. Masalarda Vakit, Posta gibi gazeteler var. ‹flçiler onlarda arad›klar›n› bulamam›fl olacaklar ki bizim gazeteyi bir ç›rp›da okuyuveriyorlar. Ama bir dakika! S›k› Müslüman oldu¤u belli olan iflçi arkadafl›n tepki-
si ne olur? Zira konu kendileri de olsa, yaz›lar sol bir söylemle yaz›lm›fl! Ben kendi kendime ‘Kalksam da anlams›z bir tart›flmaya muhatap olmasam’ diyerek izin istiyorum. Çember sakall› iflçi para uzat›yor. Telekom greviyle ilgili yaz›lar›m›z› be¤enmifl anlafl›lan, gazetemizi sat›n al›yor. Ben “Protokoldü” diyorum. “Destek olal›m” diyor. Telekom grevi ö¤retiyor iflçilere; iflçi olduklar›n›, bir s›n›f olduklar›n› ve örgütlü olduklar›nda güçlü olduklar›n›. Bana da ö¤retiyor; iflçi s›n›f›n›n dini, ›rk›, mezhebi olmad›¤›n›, iflçiyle onun diliyle konufltu¤umda bir yerde buluflabilece¤imi.
ARALIK 2007
iflflççinin sesi
HABER
8
Haberler... Haberler... Haberler... Haberler... Çukurova'da 50 Bin Tar›m ‹flçisi Grev Yapt› Çukurova'da bulunan 50 bin tar›m iflçisi 23 Kas›m’da greve ç›kt›. ‹flçiler, daha önce var›lan anlaflma gere¤ince, günlük yevmiyelerinin 21,1 YTL olarak ödenmesini istiyor. Çukurova Tar›m Arac›lar› Derne¤i'nin ça¤r›s›yla tar›m iflçilerinin geçti¤imiz A¤ustos ay›nda yapt›¤› ifl b›rakma eyleminin ard›ndan günlük yevmiyeler, 21,1 YTL'ye yükseltilmiflti. Ancak, toprak sahipleri, 3 ayd›r tar›m iflçilerine 21,1 YTL'nin alt›nda yevmiye ödüyor. Eyleme iliflkin aç›klama yapan Çukurova Tar›m Arac›lar› Derne¤i Baflkan› Remzi Kaya, daha önce var›lan anlaflmaya uyulmas›n› istediklerini söyledi. A¤ustos ay›ndan bu yana iflçilerin yevmiyelerini alamad›¤›n› belirten Kaya, "Biz sadece yevmiyelerimizin ödenmesini istiyoruz" dedi. Kaya, "‹flçi s›rt›ndan geçinen firmalar, iflçileri 15–16 YTL'ye çal›flt›r›yorlar. Çünkü iflçiler ma¤dur, eve ekmek götürmek zorunda. Toprak sahipleri, iflçilerin ma¤duriyetinden faydalan›yor" fleklinde konufltu. 2 gün süren eylemin ard›ndan greve giden tar›m iflçileri kazand›lar. Adana’da toprak sahiplerinin ço¤unlu¤u belirlenen yevmiye ücreti üzerinden yevmiye ödemesini kabul ettiler. (Adana, 25 Kas›m)
lu, ifl güvenceli istihdam›n sa¤lanmas› için Dan›fltay’a dava açt›klar›n› duyurdu. “Ücretli ö¤retmenlerin yaflad›¤› ma¤duriyetlerin giderilmesi ve e¤itimde tek istihdam biçiminin kadrolu istihdam olmas›, flu anda sözleflmeli ve ücretli ö¤retmenlerin kadroya al›nmas›, atamas› yap›lmayan ö¤retmenlerin atamalar›n›n yap›lmas› için, örgütsel ve hukuksal mücadeleyi sürdürmeye” kararl› olduklar›n› ifade eden E¤itim-Sen, bu kapsamda uygulaman›n durdurulmas› için Dan›fltay’a dava açt›. (Ankara, 21 Kas›m
Türk-‹fl’e ba¤l› Türkiye Motorlu Tafl›t ‹flçileri Sendikas›’na (TÜMT‹S) yönelik gözalt› sald›r›s›n›n ard›ndan 23 Kas›m’da Ankara Nöbetçi 9. Sulh Ceza Mahkemesine ç›kart›lan sendikac›lardan 7’si tutukland›. Sendikac›lara yönelik suçlamalar aras›nda, sendikal örgütlenme faaliyetlerinin çarp›t›larak iflçiye bask› ve iflveren mal›na zarar gibi iddialara dönüfltürüldü¤ü dikkat çekti. TÜMT‹S’in 17 yöneticisinin gözalt›na al›nmalar› 22 Kas›m günü Nakliyeciler Sitesi'nde
Sa¤l›kta Tafleronlaflt›rmaya Son Türkiye’nin dört bir yan›ndan gelen sa¤l›k çal›flanlar›, 17 Kas›m’da Ankara, Kurtulufl Park›’nda bulufltu. Kurtulufl’tan bafllayarak Kolej’e ve buradan da Abdi ‹pekçi Park›’na do¤ru bir yürüyüfl gerçeklefltirildi. Yürüyüflte en önde Dev Sa¤l›k-‹fl imzal› “‹nsan ihaleyle çal›flt›r›lmaz - Sa¤l›kta tafleronlaflt›rma olmaz” pankart› tafl›nd›. Yürüyüfl esnas›nda say›lar› 600’e yaklaflan kitle “Sa¤l›ktan tafleronu süpürece¤iz”, “Sa¤l›k hakt›r sat›lamaz”, “Tafleron sa¤l›¤a zararl›d›r”, “Savafla de¤il, sa¤l›¤a bütçe” sloganlar› att›. (Ankara, 17 Kas›m)
Petkim ‹flçilerinden Eylem
PETK‹M’in Turcas-Socar-‹njaz ortakl›¤›na sat›fl›n›n onaylanmas›na karfl› PETK‹M iflçileri eylem gerçeklefltirdiler. ‹flçiler 23 Kas›m günü PETK‹M kavfla¤›nda servislerden inerek (B) kap›s›na yürüdüler. Burada Petrol-‹fl Alia¤a fiube Baflkan› Salih Mehmet Ayd›n yapt›¤› bas›n aç›klamas› ile iflçilere seslendi. Aç›klamada PETK‹M’in sat›lmas›na flafl›rmad›klar›n› söyledi ve AKP hükümetinin özellefltirme politikalar›n› elefltirdi. Ayn› zamanda PETK‹M’in E¤itim-Sen’den Ücretli sat›fl›n›n ciddi kay›plara yol açaca¤›n› da vurÖ¤retmenli¤e Karfl› Dava gulad›. E¤itim-Sen, ücretli ö¤retmenlik uygulamas›- (‹zmir, 23 Kas›m) n›n durdurulmas› ve tüm e¤itim emekçileri TÜMT‹S’li Sendikac›lara Tutuklama için ifl güvenceli istihdam biçiminin sa¤lanmas› talebiyle dava açt›. E¤itim-Sen 21 Kas›m’da Ankara’da Kas›m ay› ortalar›nda bafllayan ve yapt›¤› aç›klama ile ücretli ö¤retmenlik uygu- 17 TÜMT‹S’linin gözalt›na al›nmas›na neden lamas›n›n Anayasa’ya ayk›r›l›¤› gerekçesi ile olan polis operasyonu sonucunda 7 sendikac› uygulaman›n durdurulmas› ve e¤itimde kadro- tutukland›.
protesto edildi. Eyleme Haber-‹fl Sendikas›, Petrol-‹fl Sendikas›, 78’liler Derne¤i, Pir Sultan Abdal Derne¤i, SDP de destek verdi. TÜMT‹S Genel Baflkan› Kenan Öztürk yapt›¤› konuflmada, bask›n ve gözalt›lar›n, yükselen sendikal mücadeleyi k›rmak ve y›ld›rmak için yap›ld›¤›n› belirterek “Bu sald›r›lar› püskürtmek için dayan›flmay› ve mücadeleyi yükseltmemiz gerekiyor” dedi. TÜMT‹S Genel Sekreteri Gürel Y›lmaz, “‹flçileri düflük ücretle, sosyal haklardan mahrum ve köle koflullar›nda günde 12-14 saat çal›flt›ran iflveren iflçilerin sendikal› olmas›n› istemez. Bu nedenle örgütlenme çal›flmas› yürüttü¤ümüz pek çok ifl yerinde iflverenler, sendikam›z yöneticileri ve temsilcilerimizle ilgili as›ls›z suçlamalarda bulunarak onlar› güvenlik güçleriyle karfl› karfl›ya getirmeyi bir yöntem olarak uyguluyorlar” diye konufltu. (24 Kas›m, Ankara)
Tüm Bel-Sen’den Zam Protestosu KESK’e ba¤l› Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikas› (Tüm BelSen) ‹stanbul fiubeleri, 21 Kas›m günü yapt›k-
iflflççinin sesi
ARALIK 2007 lar› eylemle, ‹stanbul Büyükflehir Belediyesi’nin su ve ulafl›m hizmetlerine yapt›¤› zamlar› protesto etti. ‹stanbul Büyükflehir Belediyesi önünde toplanan Tüm Bel-Sen üyeleri, Büyükflehir Belediye Baflkan› Kadir Topbafl’›n istifas›n› istediler. “Emekçiyiz, hakl›y›z, kazanaca¤›z” pankart›n› açan belediye çal›flanlar›, “Su-‹ETT zamlar› geri al›ns›n”, “Topbafl istifa”, “Zamla tasarruf olmaz”, “Büyükflehir çal›flm›yor zam yap›yor” dövizlerini tafl›d›lar. (‹stanbul, 21 Kas›m)
TERSANELERDE ‹fi C‹NAYETLER‹ DEVAM ED‹YOR Yeterli ifl güvenli¤i önlemlerinin al›nmad›¤› Tuzla Tersaneler bölgesinde ifl kazalar› devam ediyor. Geçti¤imiz günlerde iki iflçinin daha ifl cinayetlerinde yaflam›n› yitirmesiyle dikkatler yeniden Tuzla tersaneler bölgesine çevrildi. 17 Kas›m'da yat üretilen Yavuz Makina'da çal›flan 22 yafl›ndaki Fatih K›l›ç, yüksekten düflme sonucu öldü. 19 Kas›m’da Dörtler Tersanesi'nde, tersanenin iflçisi olmayan, kuru yük gemisinin personelinden Sabri Yanarda¤, üzerinden vinç tutmad›¤› için tonlarca a¤›rl›ktaki blo¤un dev-
HABER
rilmesi nedeniyle öldü. Farkl› zaman dilimlerinde bölgeye gönderilen ifl müfettifllerinin haz›rlad›¤› raporlar, kurald›fl› çal›flman›n boyutlar›n› ve tersane patronlar›n›n ifl güvenli¤ini sa¤lamak için önlem almad›¤›n› bir kez daha gösteriyor. Tuzla Tersaneler bölgesinde 17 ve 19 Kas›m tarihlerinde iki iflçinin daha ölmesiyle 10 y›lda ölenlerin say›s› 75'e, son 80 günde ölenlerin say›s› da 8’e ç›kt›. Yaflanan ifl cinayetleri için patronlar ve onlar›n örgütleri iflçilerin e¤itimsizli¤ini, dikkatsizli¤ini gerekçe gösteriyor. Tabii ki kâr h›rslar›ndan, en basit önlemleri bile almad›klar›ndan hiç bahsetmiyorlar.
9
‹flçilerin e¤itimsizli¤i de¤il ama örgütsüzlü¤ü ifl cinayetlerinin artmas›na yol aç›yor. “Buraya çal›flmaya geldik ölmeye de¤il” diyerek biz iflçiler ifl koflullar›m›z› iyilefltirme mücadelesi vermedikçe bu cinayetlerin son bulaca¤› yok.
Dünyadan... Dünyadan... Dünyadan... Dünyadan... Grev Fransa'da Hayat› Durdurdu Ülke genelinde Demiryolu ve ulafl›m iflçilerinin 14 Kas›m’dan beri sürdürdü¤ü grev, emekçi memurlar›n 20 Kas›m’da yapt›¤› bir günlük genel grev ile birleflti. Emekçiler, neoliberal sald›r›lara direniflle yan›t verdi. Fransa’da hayat tamamen durdu. Kent merkezlerinde yap›lan eylemlere yüzbinler kat›l›rken, hükümet köfleye s›k›flt›. Ulafl›m iflçilerinin 'emeklilik reformu'na karfl› bafllatt›klar› grev ile üniversite ö¤rencilerinin eylemlerinin etkisi büyürken, emekçi memurlar da “ücretlerinin yükseltilmesi ve kadro a盤›n›n kapat›lmas›” talepleriyle bir günlük genel greve ç›kt›. Demiryolu iflçileri ve ö¤rencilerin devam ettirdi¤i grev dalgas›, 20 Kas›m’da doru¤a ç›kt›. Grevci emekçiler, Nicolas Sarkozy'nin neoliberal sald›r›lar›n› sokak eylemleriyle de protesto etti. Yüzbinlerce emekçi meydanlar› doldurdu. Hükümet kat›l›m oran›n› düflük göstermek için yüzde 30 civar›nda rakam aç›klarken, sendikalar greve kat›l›m›n yüzde 60'›n üstünde oldu¤unu vurgulad›. (21 Kas›m, Fransa)
gece ç›kan olaylarda toplam 77 polis yaraland›. Olaylar›n, 2005’teki “getto isyan›”ndan daha fazla etkili oldu¤u dile getirildi. Villiers-le-Bel banliyösünde önceki gece ç›kan olaylarda, tafl ve fiflekle kendilerini savunan eylemcilere, göz yaflart›c› bomba ve plastik mermiyle karfl›l›k veren polis, eylemcileri belirlemek için boya tabancas› da kulland›. ‹syanc› gençlerin ise 30 arac›, bir çöp kamyonunu ve bir polis arac›n› tahrip etti¤i belirtildi. Villiers-le-Bel banliyösüne komflu befl banliyöde de ayn› saatlerde gençlerle polis aras›nda çat›flmalar ç›kt›. (28 Kas›m, Paris)
Ukrayna’da Maden Facias›: Ölü Say›s› 88
Paris’te ‹syan Fransa’n›n baflkenti Paris’in kuzeyinde bulunan Villiers-le-Bel banliyösünde geçen pazar gecesi motosikletli iki Afrikal› gencin kuflkulu bir biçimde ölmesi üzerine bafllayan isyan, ikinci gününde de devam etti. Paris polis sendikas› taraf›ndan verilen bilgiye göre önceki
s›n emekçisi kat›ld›. Grev kapsam›nda devlet televizyonu ve özel kanallar›n yay›nlar› bir günlü¤üne durduruldu. Internet haber siteleriyse güncelleme yapmad›. Hükümete ait bas›n bürolar› da grevden etkilendi¤i için, 28 Kas›m günü Yunanistan’da gazeteler ç›kmad›. Gazetecilerin grevine, kamuda çal›flan mühendislerle doktorlar da 3 saatli¤ine destek verdi. Grev dalgas›, bununla da son bulmuyor. 12 Aral›k’ta ülke genelinde bir grev yap›lacak. ‹flçi sendikalar›, ülkenin emeklilik sisteminde düzeltmeye gidilmesini ve sisteme ayr›lan fonlar›n art›r›lmas›n› istiyor. Sendikalar düflük emekli ayl›¤› ve emeklilik yafl›n›n yükseltilmesini öngören hükümet reformuna da karfl› ç›k›yor. (28 Kas›m, Yunanistan)
Yunanistan’da Genel Grev Haz›rl›¤› Yunanistan’da hükümetin sosyal güvenlik sistemiyle ilgili reform planlar›na tepki olarak bafllayan grev dalgas› büyüyor. Ö¤retmenlerden sonra ifl b›rakma s›ras› gazetecilerdeydi. Atina’da düzenlenen eyleme 4 binden fazla ba-
Ukrayna’da bir kömür madeninde meydana gelen patlamada yaflam›n› yitirenlerin say›s› 88’e yükseldi. 12 kiflinin halen kay›p oldu¤u ve arama çal›flmalar› sürüyor. Donetski bölgesindeki Zasyadka madeninde patlaman›n meydana geldi¤i19 Kas›m günü sabah 03:00 s›ralar›nda madende 457 iflçi bulunuyordu. Aral›ks›z yürütülen çal›flmalar sonucunda 350’nin üzerinde iflçi kurtar›ld›. Kurtar›lan iflçilerden, hastanelerde tedavi alt›na al›nanlardan baz›lar›n›n durumunun a¤›r oldu¤u ö¤renildi.
ARALIK 2007
iflflççinin sesi
10
Bar›nma, temel haklar›m›zdand›r
GECEKONDULARIMIZI YIKTIRMAYACA⁄IZ Biz biliyoruz ki bu y›k›mlar gecekondu mahallelerinde yaflayan emekçilere bir sald›r›d›r. Y›llard›r elektri¤ini, suyunu, yolunu vererek ucuz iflgücü elde etti¤iniz halk, o araziler de¤erlenip de üzerinde Formula 1 pisti, Olimpiyat Stadyumu yap›ld›¤›nda ve zenginler birer birer s›raya girip kendi paylar›na düfleni istemeye bafllad›klar›nda m› iflgalci oldu? ‹flgali yapan as›l flu an sizler de¤il misiniz, ayn› y›llar önce köylerden zorla insanlar› göçe zorlad›¤›n›z gibi? SERKAN ATAK
S on 2-3 sene içinde çok s›k
gecekondu y›k›mlar›na flahit olduk. Tabii ki bu y›k›mlar›n sebeplerini aç›klama çabalar›na da. Neymifl, ‹stanbul bir marka haline gelecekmifl. Birçok metropolle yar›flabilecekmifl. Bir dünya flehri olacakm›fl. Neymifl, iflgal edilen hazine arazileri yüzünden devlet zarara u¤ruyormufl. Neymifl, gecekondular flehri çirkinlefltiriyormufl. fiehrin güvenli¤i için tehdit oluflturuyormufl. Bu flekilde Avrupa Birli¤i’ne girebilirmiflmiyiz. Ama biz biliyoruz ki bu y›k›mlar gecekondu mahallelerinde yaflayan emekçilere bir sald›r›d›r. Y›llard›r elektri¤ini, suyunu, yolunu vererek ucuz ifl gücü elde etti¤iniz halk, o araziler de¤erlenip de üzerinde Formula 1 pisti, Olimpiyat Stadyumu yap›ld›¤›nda ve zenginler birer birer s›raya girip kendi paylar›na düfleni istemeye bafllad›klar›nda m› iflgalci oldu? ‹flgali yapan as›l flu an sizler de¤il misiniz, ayn› y›llar önce köylerden zorla insanlar› göçe zorlad›¤›n›z gibi? Sizin göz kirlili¤i yap›yor dedi-
kûm edeceksiniz. Y›llarca verdi¤imiz emekleri enkaz paras›na sayacaks›n›z. Kad›nlar olarak, gençler olarak, emekçiler olarak gitmeyece¤iz evlerimizden. Y›kt›rmayaca¤›z. Aydos’ta direndik. Kurtköy’de direndik. Sar›yer’de direndik. Bugün yine direnmeye devam edece¤iz. En temel hakk›m›z olan bar›nma hakk›n› elimizden alamayacaks›n›z. ALDIRMAYACA⁄IZ. ¤iniz gecekondular› ayda 500 milyonu reva gördü¤ünüz halk yapmad› m›? Ne yapsayd›k, villa m›? Bugün hangi gecekonduda yaflayan kifli orada yaflamay› severek istiyordur? Bizi sizler mecbur b›rakmad›n›z m› flehrin d›fl›nda yaflamaya? Siz talip olmad›n›z m› kamyon kasalar›yla bizi fabrikalar›m›za götürmeye? Siz yaflayabilmemiz için su, elektrik vermediniz mi? Yoksa nas›l süreklili¤ini sa¤lard›k fabrikalar›n›zdaki üretimin? Biz flafl›rm›yoruz ey politikac›, iflveren, zengin ahali. Bize bu düzen içinde neyi reva görü-
yorsan›z yaflad›¤›m›z yerleri de ona göre tasarlayacakt›n›z. Ama biz flafl›r›yoruz ey ahali. Safl›¤›m›zdan belki, belki sizin de açgözlülü¤ünüzün bir s›n›r›n›n oldu¤unu düflünmemizden. Biz mahallemizdeki okullara bile gidemezken, siz çocuklar›n›z› Amerika’larda nas›l okutabiliyorsunuz? Biz sizin çirkin dedi¤iniz gecekondularda yaflamaya çal›fl›rken siz birbirinizle yar›fla girip yol kenarlar›ndaki a¤açlar›n arkas›na gizledi¤iniz otel ve villa inflaatlar›nda kanunu yapanlarla el ele aç›l›fllar yap›yorsunuz. Bizi TOK‹’nin evlerine mah-
ARALIK 2007
iflflççinin sesi
11
Türk, Kürt, Laz, Arap, Çerkes, Boflnak, Roman...
HER M‹LL‹YETTEN ‹fiÇ‹LER KARDEfiT‹R Hiç kimse bir baflkas›n›, dili, kültürü, inanc› farkl› diye hor görme, küçümseme ve d›fllama hakk›na sahip de¤ildir. Hele biz iflçiler içinde bu tür ayr›mc›l›klar yapmak ölümdür, s›n›f›m›za ihanettir. Çünkü bu; patronlar bizi daha iyi sömürsün, daha fazla can›m›za okusun demektir. Sofram›zdaki afl›n azalmas›, sefaletimizin artmas› demektir. Tek çaremiz var: Türk, Kürt, Laz, Arap, Çerkes, Boflnak, Roman, Gürcü, Azeri… demeden bütün iflçiler olarak birleflmek ve haklar›m›z›, ç›karlar›m›z› birlikte korumak. HAL‹T ELÇ‹
iflçiyiz. Ayn› iflyerinde H epimiz di¤er iflçi arkadafllar›m›zla ayn› çal›flma koflullar›nda, benzer ücretlerle ayn› patron için çal›fl›yoruz. Çocuklar›m›z ayn› yoksul ve yoksun okullarda okuyor. Sabah ve akflamlar›, e¤er servisimiz yoksa, ayn› minibüs ve otobüslerde s›k›fl tepifl ifle gidip geliyoruz. K›sacas› kaderimiz bir. Sefaletimiz, s›k›nt›lar›m›z, sevinçlerimiz ortak. Buna karfl›l›k biz iflçiler aras›nda ayr›mlar ve ayr›mc›l›klar oldu¤unu biliriz. ‹flyerinde iflçiler milliyetlerine, dinsel inançlar›na, memleketlerine göre gruplafl›rlar. Bu yaz›da özellikle milliyet (etnik köken) temelindeki gruplaflmalar üzerinde duraca¤›z. Hepimiz kendi hayat›m›zdan biliriz; çal›flt›¤›m›z iflyerlerinde genellikle Türk, Kürt, Laz… kökenli iflçiler farkl› arkadafl gruplar› olufltururlar. (Bu gruplaflmalara uymayan, her milliyetten iflçilerle yak›n iliflki kurabilen arkadafllar›m›z da vard›r tabii. Sözümüz onlara de¤il.) Bu gruplardakiler neredeyse içe kapal› yaflarlar. Çay ve yemek molalar›nda kendi aralar›nda sohbet eder, kahveye gidiyorlarsa kendi gruplar›yla ka¤›t, okey vb. oynarlar. Zaman zaman bu gruplar aras›nda gerginlikler, hatta kavga-
lar bile yaflan›r. En kötüsü ve en tehlikelisi; patronlar iflçiler aras›ndaki ayr›l›klardan son derece ustaca yararlan›rlar. Sözgelimi Türk, Kürt, Laz, Arap… iflçilerin ekiplerini, postalar›n› ay›r›rlar. Bu gruplardan baz›lar›na ufak tefek ayr›cal›klar tan›rlar. Patronlar›n, sömürü çarklar›n› iflletmek için iflçilerin tümüne, bütün gruplara ihtiyac› vard›r. Bu nedenle baz› gruplara tan›d›klar› ayr›cal›klar üç kurufl fazla ücret vermek, ifllerini yaparken biraz s›rtlar›n› s›vazlamak, halini hat›r›n› sormak gibi k›r›nt›lardan
ibarettir. Bazen bu k›r›nt›lar bile ifle yarar ve bir grup haklar›n› aramaya kalkt›¤›nda di¤er gruplar onlar› yaln›z b›rak›r. Oysa bütün iflçiler s›n›f kardeflidir. Ç›karlar›m›z, s›k›nt›lar›m›z, sevinçlerimiz ortakt›r. Hepimizin ortak düflman› ise, milliyetimize bakmadan bizi iliklerimize kadar sömüren patronlar s›n›f›d›r. Bu bilince sahip olmad›¤›m›z sürece patronlar bizim aram›zdaki milliyet farkl›l›klar›n› sonuna kadar kullan›r. Bizim tek gücümüz olan birli¤imizi bozar. Hepimiz biliriz ki, haklar›-
m›z› kendi bafl›m›za, tek tek veya küçük gruplar halinde aramaya kalkt›¤›m›zda eziliriz. Tek çare, aram›zdaki Türk-Kürt-Laz…ayr›mlar›n› kald›r›p ortak düflmana karfl› birleflerek haklar›m›z› ortak korumakt›r. Nitekim bugüne kadar iflçiler, ancak Türk-Kürt vb. ayr›mlar›n üstesinden gelip birleflebildikleri zaman haklar›n› patronlardan kopar›p alabilmifllerdir. Bütün baflar›l› direnifller, aram›zdaki ayr›mlar› kald›rabildi¤imiz yerlerde ve zamanlarda gerçekleflmifltir. Anadilimiz farkl› olabilir, kültürlerimiz, davran›fl flekillerimiz aras›nda baz› farklar bulunabilir. Bu do¤ald›r. Bu farkl›l›klara sayg› gösterece¤iz. Hiç kimse bir baflkas›n›, dili, kültürü, inanc› farkl› diye hor görme, küçümseme ve d›fllama hakk›na sahip de¤ildir. Hele biz iflçiler içinde bu tür ayr›mc›l›klar yapmak ölümdür, s›n›f›m›za ihanettir. Çünkü bu; patronlar bizi daha iyi sömürsün, daha fazla can›m›za okusun demektir. Sofram›zdaki afl›n azalmas›, sefaletimizin artmas› demektir. Tek çaremiz var: Türk, Kürt, Laz, Arap, Çerkes, Boflnak, Roman, Gürcü, Azeri… demeden bütün iflçiler olarak birleflmek ve haklar›m›z›, ç›karlar›m›z› birlikte korumak.
iflflççinin sesi
ARALIK 2007
Patronlar›n iflçilerin haklar›n› gaspetme arac›:
‹BRANAMELER
12
iflçi haklar›
Son dönem Yarg›tay kararlar›nda genel olarak düzenlenmifl ve miktar içermeyen ibranamelerin de geçerli oldu¤u yönünde kararlar verilmeye bafllanm›flt›r. Bundan dolay›d›r ki; iflçi arkadafllar›n, ibraname verirken, ibranamede hangi haklar› karfl›l›¤› ne miktar ald›klar›n›n yaz›lmas›na dikkat etmeleri mutlaka gerekmektedir. ‹flçinin iflverenden olan gerçek alaca¤› ile ibranamede yaz›lan miktar aras›nda büyük orans›zl›k varsa, bu belge art›k ibraname de¤il, sadece ödenen miktara iliflkin makbuz olarak de¤erlendirilecektir. Av.fiENGÜL ÖZDEM‹R-Av.ERCAN KAVUKO⁄LU
‹
bra sözleflmesi olarak da tan›mlanabilecek olan ibraname; iflçinin iflten ayr›l›rken ihbar ve k›dem tazminat›, ücret, y›ll›k ücretli izin alaca¤›, fazla çal›flma vb gibi alacaklar›n› ald›¤›na, bunlar›n d›fl›nda iflverenden baflka bir alaca¤›n›n kalmad›¤›na iliflkin olarak imzalayarak iflverene verdi¤i belgeye denir. (‹bra; aklama, temize ç›karma, borçlardan kurtulma anlam›na gelir. ‹braname; iflvereni temize ç›kar›r, iflçiye borcunun kalmad›¤›n› belgeler.) ‹fl Kanunu’nda ibranameyle ilgili bir düzenleme mevcut olmay›p, konuyla ilgili Yarg›tay kararlar› belirleyici ve yön göstericidir. Ne var ki; dönemsel olarak birbiriyle uyumlu olmayan Yarg›tay kararlar› bulunmaktad›r. ‹braname, hizmet sözleflmesinin sona ermesi an›nda, yani iflten ayr›lma an›nda düzenlenir. Hizmet sözleflmesi sona ermeden önce düzenlenen ibraname, bu husus ispatland›¤› takdirde geçerli de¤ildir. ‹fl sözleflmesi devam ederken, iflverence tarihsiz olarak al›nan ibranamenin hukuki geçerlili¤i olmay›p, iflçinin talep ve dava hakk›n› ortadan kald›rmaz. ‹branamenin düzenlenme flekli aç›s›ndan herhangi bir s›n›rlama getirilmemifltir. Ancak noter veya flahitler huzurunda yap›lmas› ispat bak›m›ndan kolayl›k sa¤layacakt›r.
‹branamelerin kural olarak; tereddüt ve flüpheye mahal vermeyecek biçimde ve aç›kl›kta düzenlenmesi gerekir. ‹flçi taraf›ndan ibra edilen alacaklar›n, mesela ihbar ve k›dem tazminat›, y›ll›k ücretli izin, tatil ücretleri, fazla çal›flma ücretleri ve benzerlerinin, nitelikleri ve miktarlar› ayr› olarak, tereddüt ve flüpheye yer b›rakmayacak flekilde ibranamede gösterilmesi gerekir. Bir dönem Yarg›tay kararlar›nda ibranamelerin genel ifadeyle “tüm alacaklar›m› ald›m, baflka bir alaca¤›m kalmam›flt›r” fleklinde düzenlenen ibranamelere itibar edilmemesi gerekti¤i kabul edilmekteydi. Bununla beraber son dönem Yarg›tay kararlar›nda ise genel olarak dü-
zenlenmifl ve miktar içermeyen ibranamelerin de geçerli oldu¤u yönünde kararlar verilmeye bafllanm›flt›r. Bundan dolay›d›r ki; iflçi arkadafllar›n, ibraname verirken, ibranamede hangi haklar› karfl›l›¤› ne miktar ald›klar›n›n yaz›lmas›na dikkat etmeleri mutlaka gerekmektedir. ‹flçinin iflverenden olan gerçek alaca¤› ile ibranamede yaz›lan miktar aras›nda büyük orans›zl›k varsa, bu belge art›k ibraname de¤il, sadece ödenen miktara iliflkin makbuz olarak de¤erlendirilecektir. Baflka deyiflle, iflverenden almalar› gereken miktardan ibranamede yaz›l› olan›n indirilmesi yoluna gidilecektir. Böylece haklar› teminat alt›nda olacakt›r. Ne var ki, ibraname ala-
cak miktarlar›n› içermedi¤i takdirde aç›lacak olas› davalar›n reddedilmesi kaç›n›lmaz olacakt›r. ‹flveren dava s›ras›nda iflçinin k›dem tazminat›na hakk› olmad›¤›n› ileri sürüp, bununla beraber k›dem tazminat›n›n ödendi¤ine iliflkin ibraname sunuyorsa bu ibraname, içeri¤indeki çeliflki nedeniyle geçersizdir. ‹flçinin kendi serbest iradesiyle imzalamad›¤› belgeler de ibraname say›lamayacakt›r. Mesela, iflçi ço¤u zaman imzalad›¤› belgenin ibraname de¤il de baflka bir belge oldu¤unu zannederek imzalayabiliyor. Bununla beraber iflçiyi hile veya korkutma yoluyla ikna edip belge imzalat›labilmektedir. Patron, iflçiye iflten ayr›l›rken ancak tüm haklar›n› ald›¤›na iliflkin bir ibraname imzalamas› kofluluyla haklar›n›n bir bölümünü ödeyece¤ini, yoksa kendisine hiçbir hakk›n› ödemeyece¤ini söyleyerek iflçiyi ibraname imzalamaya zorlamas› korkutma olarak de¤erlendirilecektir. Bu durumlarda iflçi aldatmay›, hileyi ö¤rendi¤i ya da bask› alt›nda kald›¤› tarihten itibaren irade bozuklu¤u nedeniyle ibranamenin hükümsüzlü¤ünü ileri sürebilecektir. Bu durumlar her türlü delille ispatlanabilece¤i gibi tan›kla da ispatlanabilecektir.
ARALIK 2007
iflflççinin sesi
13
‹bra sözleflmesi olarak da tan›mlanabilecek olan ibraname; iflçinin iflten ayr›l›rken ihbar ve k›dem tazminat›, ücret, y›ll›k ücretli izin alaca¤›, fazla çal›flma vb gibi alacaklar›n› ald›¤›na, bunlar›n d›fl›nda iflverenden baflka bir alaca¤›n›n kalmad›¤›na iliflkin olarak imzalayarak iflverene verdi¤i belgeye denir.
lar›m›z› ve fazla mesailerimizi ald›¤›m›za dair bir ka¤›t imzalatt›. Ancak patronun do¤ru hesaplay›p hesaplamad›¤›n› bilemedi¤imiz için “dava ve itiraz haklar›m sakl›d›r” diye yaz›p imzalad›k. Daha sonra yapt›¤›m›z hesapta patronun eksik ödeme yapt›¤›n› gördük. Bu durumda kalan alacaklar›m›z için dava açabilir miyiz?
SORU: ‹flten ç›kart›rken patron bana bir belge imzalatt›. Bu belgede “3.000,00 YTL k›dem tazminat› ile birlikte ihbar tazminat›, y›ll›k izin ücreti, fazla mesailer ve bakiye ücret alaca¤›m›n tamam›n› ald›m. ....... fiirketini ibra ederim” fleklinde bir ifade vard›. Patron bu belgeyi imzalamadan bana haklar›m› vermeyece¤ini söyledi. Ben de mecburen imzalad›m. Ancak daha sonra eksik ödeme yap›ld›¤›n› fark ettim. Bu belge geçerli midir? Patronun eksik ödedi¤i k›s›m için dava açabilir miyim? CEVAP: Bask› ve hile ile al›nd›¤› kan›tlanmad›kça iflçi taraf›ndan imzalanan ibranameler geçerlidir. Yarg›tay'›n genel uygulamas›na göre ibraname
miktar içeren alacaklar yönünden makbuz hükmündedir. E¤er fark varsa bu alacaklar talep edilebilir. E¤er miktar içermiyorsa k›dem tazminat› d›fl›ndaki di¤er alacaklar yönünden ibraname geçerlidir. ‹braname ile borçlu, yani iflveren borcundan kurtulur. Sizin imzalad›¤›n›z ibranameye göre de e¤er eksik ödenen k›dem tazminat› alaca¤›n›z varsa k›dem tazminat› için dava açabilirsiniz. Ancak di¤er alacaklar yönünden ise ibranamenin bask› ve hile ile al›nd›¤›n› ispat edemezseniz davay› kazanma flans›n›z bulunmamaktad›r.
SORU: Patron benimle birlikte üç arkadafl›m›z› iflten ç›kart›rken k›dem, ihbar tazminat-
CEVAP: ‹tiraz› kay›tla, yani sizin yazd›¤›n›z flekilde fazlaya iliflkin haklar sakl› tutularak imzalanan ibranamelerde borç sona ermez. Bu nedenle geri kalan alacaklar›n›z için dava açabilirsiniz. SORU: Miktar içermese dahi matbu (bas›l›) olarak haz›rlanan ibranameler yine de geçerli midir? CEVAP: Yarg›tay uygulamas›na göre ibraname matbu olarak haz›rlansa dahi iflçinin imzas›n› tafl›yorsa geçerli say›lmaktad›r. Ancak iflçinin ad› soyad›, ücreti ve tarih gibi yerlerin yaz›lmas› için bofl b›rak›l›p, bu k›s›mlar› sonradan doldurulan ve matbu olarak haz›rlanm›fl belgelerin ibraname olarak kabul edilmedi¤ine iliflkin Yarg›tay kararlar› da bulunmaktad›r. E- p o st a : i sc i ha k la r i @i sc i ni n se si . co m S o r ul a r› n ›z › y az › n , ce v a p la y a l ›m .
‹braname, hizmet sözleflmesinin sona ermesi an›nda, yani iflten ayr›lma an›nda düzenlenir. Hizmet sözleflmesi sona ermeden önce düzenlenen ibraname, bu husus ispatland›¤› takdirde geçerli de¤ildir. ‹fl sözleflmesi devam ederken, iflverence tarihsiz olarak al›nan ibranamenin hukuki geçerlili¤i olmay›p, iflçinin talep ve dava hakk›n› ortadan kald›rmaz.
iflflççinin sesi
ARALIK 2007
‹fiÇ‹ SA⁄LI⁄I
14
Umutsuzluk yok çözüm dayan›flma
KAP‹TAL‹ZM RUHUMUZA DA ZARAR Ortalama bir iflçi büyük ihtimalle sigortas›z, sendikas›z çal›flt›¤› için her an iflini kaybetme korkusunu yüre¤inde hisseder. Kazand›¤› parayla geçinemeyip sürekli kira, fatura, çocuk masraflar›n› hesaplamaya ve denklefltirmeye çal›fl›r. Her yandan bask› ve streslerle kuflat›lm›fl durumdad›r. Böyle koflullarda insanda a¤›r iç bunalt›lar olufluyor. ‹flin içinden ç›kamay›p kendi bafl›na iyice çaresiz kal›yor. Kiflili¤i zedelenip yavafl yavafl kendisine olan sayg›s›n› yitirmeye bafll›yor. Dr. F‹KRET YEfi‹L
4 Kas›m’da yapt›¤›m›z ‹flçinin Sesi tan›t›m toplant›s›nda söz alan iflçi arkadafllardan biri olan Mehmet Usta gazetede iflçinin psikolojisi ile ilgili bir bölümün bulunmamas›n›n önemli bir eksiklik oldu¤unu dile getirdi. Yay›n Kurulu toplant›m›zda konuyu de¤erlendirdik. Mehmet Usta’n›n önerisinin son derece yerinde oldu¤u kanaatine vararak mümkün oldu¤unca iflçinin zor yaflam koflullar› karfl›s›nda karfl›laflt›¤› psikolojik sorunlara ve bu sorunlarla mücadele etme yollar›n›n ö¤renilmesine yönelik çözüm önerilerine yer vermeye çal›flaca¤›z.
B u yaz›m›zda öncelikle genel
olarak sa¤l›k kavram› içerisinde psikolojik ve sosyal durumun yerinin ne oldu¤u konusunu açmaya çal›flaca¤›z. Dünya Sa¤l›k Örgütü; sa¤l›¤› ‘bedensel, ruhsal ve sosyal olarak tam iyilik halidir’ fleklinde tan›ml›yor. Bu tan›m ruhsal ve sosyal iyilik kavramlar›n› içermesi bak›m›ndan önemlidir. Fakat burada söylenen ruhsal ve sosyal iyilik halinin ne oldu¤u iyice anlafl›lmal›d›r. Burada ister istemez iflin içine yaflam›n niteli¤i ve kalitesi kavramlar› giriyor. Bunun flart›da toplumda uyumlu, üretici, yararl› ve yarat›c› olmaktan geçiyor. Tabii önümüze flu soru ç›k›yor: Hangi toplumsal iliflkilerde, ne tür uyum ve üreticilik? Günde 5-6 saat kahvede oturup bütün ev ifllerini efline b›rakan bir erkek yaflam›ndan hoflnut olabilir. Böyle bir kifli ruhsal ve sosyal yönden sa¤l›kl› m›d›r? Toplumsal geleneklere göre ruhsal ve sosyal durumun normal-anormal ay›r›m›n› yapmak çok zordur ve genelde bunlar
iç içedir. Freud, normali ‘çal›flmak ve sevmek’ diye tan›ml›yor. Buradaki çal›flma yal›n iflçilikten yarat›c› sanata dek genifl ve karmafl›k eylemleri, biliflsel ve duygusal süreçleri içerir; sevmekse arkadafl›, çocu¤u, toplumu, insanl›¤›, sevgiliyi, efli vs. sevmeye dek uzan›r
Bu düzen ruh halimizi bozuyor Ülkemizde ortalama herhangi bir iflçinin genel yaflant›s›na bakal›m: Ortalama bir flçi, günde 8-10 saat çok a¤›r koflullarda, her türden meslek hastal›¤› ve ifl kazas› riski alt›nda ve üstelik iflveren bask›s› alt›nda çal›fl›p 500-700 YTL kazan›r. 2-3 saatini yolda geçirir. Kalan zaman› da bir yandan ailesine, arkadafllar›na ay›r›rken, di¤er yandan ertesi gün tekrar çal›flabilmek için dinlenmeye ay›rmak zorundad›r. Büyük ihtimalle sigortas›z, sendikas›z çal›flt›¤› için her an iflini kaybetme korkusunu yü-
re¤inde hisseder. Kazand›¤› parayla geçinemeyip sürekli kira, fatura, çocuk masraflar›n› hesaplamaya ve denklefltirmeye çal›fl›r. Her yandan bask› ve streslerle kuflat›lm›fl durumdad›r. Bu stresler birike birike insan›n bafl edemeyece¤i büyüklü¤e eriflebiliyor. Bu koflullarda insanda a¤›r iç bunalt›lar olufluyor. ‹flin içinden ç›kamay›p kendi bafl›na iyice çaresiz kal›yor. Kiflili¤i zedelenip yavafl yavafl kendisine olan sayg›s›n› yitirmeye bafll›yor.
Bu noktada tek tek bireyler için bir hekime baflvurup t›bbi yard›m almak çok önemlidir. Ancak sorunun toplumsal olarak çözümünde as›l olan, iflçi s›n›f›n›n büyük bölümünde egemen olan bu ruh haline yol açan nedenlerin ortadan kald›r›lmas›d›r. Bunun yolu da birbirleri ile ayn› kaderi paylaflan tüm iflçilerin dayan›flmas› ve kardeflli¤ini sa¤layacak kendi öz örgütlenmelerini yaratmalar› ve oluflturulan bu güçle tüm olumsuzluklar›n üstüne y›lmadan gidebilmelerinden geçer.
iflflççinin sesi
ARALIK 2007
KADIN
15
Kad›n iflçilerin yaflam› fliddet dolu
EV-SOKAK-‹fi ÜÇGEN‹NDE fi‹DDET Bugün dünyada her üç kad›ndan biri fiziksel fliddet görüyor. Her y›l yafllar› 5 ile 15 aras›nda de¤iflen 2 milyona yak›n k›z çocu¤u fahifleli¤e zorlan›yor. Dünyada her 6 dakikada, ABD’de her 90 saniyede bir kad›n tecavüze u¤ruyor. Fransa’da her y›l 25 bin kad›n tecavüze u¤ruyor. yönelik fliddet topluK ad›na mun her kesiminden kad›nlar› etkiliyor. Namus cinayetleri, sözlü ve fiziksel taciz, tecavüzle sokakta ve evde, kad›na yönelik ayr›mc›l›¤›n en uç noktas›ndaki fliddet ise iflyerlerinde kad›n›n toplum hayat›ndan d›fllanmas›na neden oluyor. Kad›na yönelik fliddetin evlerden, fabrikalar ve sokaklara kadar tüm alanlarda yayg›nlaflmas› emekçi kad›nlar için önemli bir tehdit oluflturuyor.
Fiziksel fliddet ve tecavüz Bugün dünyada her üç kad›ndan biri fiziksel fliddet görüyor. Her y›l yafllar› 5 ile 15 aras›nda de¤iflen 2 milyona yak›n k›z çocu¤u fahifleli¤e zorlan›yor. Dünyada her 6 dakikada, ABD’de her 90 saniyede bir kad›n tecavüze u¤ruyor. Fransa’da her y›l 25 bin kad›n tecavüze u¤ruyor. Çin’de, y›lda bir milyon k›z çocu¤u do¤ar do¤maz öldürülüyor. Irak’taki savafl›n ilk aylar›nda tam 20 bin kad›na tecavüz edildi. Resmi rakamlara göre Türkiye'de 2006 y›l›nda 72 bin 643 kad›n›n fliddete maruz kald›¤› aç›kland›. fiiddete maruz kalan kad›n say›s›, 2005 y›l›na göre yüzde 76 oran›nda artt›. Kad›nlardan 842'si cinayete kurban gitti, 9 bin 317'si ise yaraland›.
Aile içi fliddet Bugün, aile içi fliddet, en yayg›n fliddet biçimi haline geldi. Evli her 3 kad›ndan biri kocalar›ndan en az bir kez dayak yiyor, “Namus cinayeti” ad› alt›nda onlarca kad›n iflkenceye u¤ruyor, katlediliyor. Türkiye’de kad›nlar›n yüzde35’i bazen, yüzde16’s› s›k s›k aile içi tecavüze u¤ruyor. 2006 y›l›nda aile içi fliddete u¤rad›¤› için 14 bin 989 kad›n resmi makamlara baflvurdu.
Çal›flma yaflam›nda fliddet Emekçi kad›nlar tüm bunlar›n d›fl›nda ifl yaflam›nda da ekonomik fliddet olarak tan›mlayabilece¤imiz yo¤un bir fliddetle karfl› karfl›ya… ‹statistikler yaflanan fliddetin boyutunu gözler önüne seriyor:
• Kad›nlar en a¤›r ifllerde güvencesiz ve sigortas›z olarak çal›flt›r›lmakta… Türkiye’de çal›flan kad›nlar›n sadece yüzde25 i sigortal›.
• Kad›nlar erkeklerle ayn› iflleri yapmalar›na ra¤men ayn› ücreti alamamakta. Erkeklerden ortalama yüzde 20 az ücret almakta.
• ‹fle al›nmalarda hamilelik, annelik haklar›, emeklilik, gece çal›flma yasa¤› gibi nedenlerden
dolay› erkekler tercih edilmekte… ‹flten ç›karmalarda öncelik kad›nlara verilmekte… Kad›nlar›n iflsizlik oran› erkeklerden yüksek…
• Sigortas›z ve uzun çal›flma saatlerinin oldu¤u, hiçbir kural›n olmad›¤› enformel sektörde a¤›rl›kl› olarak kad›nlar çal›flt›r›lmakta.
• Dünyada ve ülkemizde hiçbir kural›n geçerli olmad›¤› serbest bölgelerde en a¤›r koflullarda kad›nlar çal›flmakta. Serbest bölgede çal›flanlar›n yüzde 90 › kad›n…
• Kad›nlar evde parça bafl› ifl
alarak sigortas›z ve hiçbir sosyal hakka sahip olmadan düflük ücretlere çal›flt›r›lmakta.
• Kad›nlar iflyerlerinde cinsel tacize u¤ramakta. ‹flten at›lma ve çeflitli korkularla bunu dile getirememektedir. Kad›nlar›n yaflam›n her alan›nda u¤rad›klar› fliddete karfl› 25 Kas›m Kad›na Yönelik fiiddete Karfl› Uluslararas› Mücadele günü olarak kabul edilmifltir. Bizler, toplumdaki fliddeti çok yönlü yaflayan emekçi kad›nlar olarak kad›na yönelik her türlü fliddete karfl› ç›kmal›, fliddete karfl› mücadele ve dayan›flmay› yükseltmeliyiz.
ARALIK 2007
iflflççinin sesi
16
Hem ö¤retmenler, hem ö¤renciler için sonuç: S›f›r
MEB’‹N FORMÜLÜ ÇOK BAS‹T Bizlerin üretti¤i formülün temeli asl›nda “ac›mas›z toplumsal ve siyasal sorunlar” karfl›s›nda etkin tav›rlar sergileyerek toplumun ayd›nlanmas›n› sa¤lamakt›. Bizlerin üretti¤i formül sonucunda düflünen ve üreten insanlar yaratma gibi daha birçok kazan›m elde edebiliyorduk. Ancak onlar›n formülünde her ne yaparsak yapal›m sonuç her zaman s›f›r ç›k›yor; çünkü ifl güvencesinin olmad›¤› yerde hem ö¤renciler hem de e¤itimciler hep s›f›r çekecektir
D aha dün fakültelerde dirsek-
leri çürütürken ve çiçekli bahçelerde güzel düfller kurarken neler oluverdi bize böyle?! Her birimiz “Hayalleriniz kadar özgürsünüz!” sözünü içimizden tekrarlayarak en büyük hayalleri kurma yar›fl›na giriflmedik mi? Her birimiz toplumun ilerlemesi için etkin tav›rlar sergileyece¤imize karar vermedik mi? Tam bu güzel düflleri gerçeklefltirece¤imiz ân› yakalad›¤›m›z› sand›¤›m›zda bir bak›verdik ki bizler ücretli köleler oluvermifliz… Hatta ak›llarda kolay kalabilecek bir müzikle süslenmifl “Kardelen Ayfle” reklamlar›n› seyrederken görüverdik kendimi-
zi… Hayallerimizdeki karmafl›k formülün asl›nda sand›¤›m›z kadar karmafl›k olmad›¤›n› ö¤reniverdik. Oysa Milli E¤itim Bakanl›¤›’n›n bizlerin o karmafl›k formülüne karfl› oldukça basit bir formülü vard› ve hiç birimiz bu kadar basit düflünememifltik. ‹flte MEB’in formülü: Ücretli Ö¤retmen =
insanlar yaratma gibi daha birçok kazan›m elde edebiliyorduk. Ancak onlar›n formülünde her ne yaparsak yapal›m sonuç her zaman s›f›r ç›k›yor; çünkü ifl güvencesinin olmad›¤› yerde hem ö¤renciler hem de e¤itimciler hep s›f›r çekecektir. “Kardelen Ayfle(ler) ve Mehmet(ler)” biliyor ki “E¤itim sü-
ra¤men hükümet, keyfi uygulamalar ve genelgelerle Anayasa’y› çi¤nemektedir ve hukuk d›fl›na ç›kmaktad›r. Ayn› zamanda “Ö¤retmen a盤›m›z yoktur” fleklinde as›ls›z aç›klamalarda bulunmaktad›r. Oysa biz, ifl güvencesiz çal›flan 150 bin ö¤retmen (ücretli, sözleflmeli, usta ö¤retici, vekil) her e¤itim-ö¤retim y›l›nda
(Ek Ders karfl›l›¤› Ücret + girdi¤i ders kadar sigorta) X Özlük Hakk› (0)
(‹fl Güvencesiz Çal›flan) Bizlerin üretti¤i formülün temeli asl›nda “ac›mas›z toplumsal ve siyasal sorunlar” karfl›s›nda etkin tav›rlar sergileyerek toplumun ayd›nlanmas›n› sa¤lamakt›. Bizlerin üretti¤i formül sonucunda düflünen ve üreten
Ulafl›m reklilik arz eden bir ifltir ve e¤itim asl›nda istendik davran›fl de¤iflikli¤idir.” Peki yukar›daki formüle bakt›¤›m›zda e¤itim nas›l süreklilik arz edebilir ve bizler nas›l istendik davran›fl de¤iflikli¤ini gerçeklefltirebiliriz? Cevap yine formülün içinde gizli çünkü e¤itim art›k paral› hale getirilmeye çal›fl›lmaktad›r. Yak›nda “Ö¤retmeniniz yoksa gidin bir tanesiyle anlafl›n!” derlerse sak›n flafl›rmay›n. Oysa yurttafllara e¤itim vermek devletin asli bir görevidir ve bu da Anayasa’n›n 42. Maddesinde aç›kca ifade edilmifltir. Ayr›ca Anayasa’n›n 128. Madde’sine göre: “E¤itim ancak ve ancak devlet memurlar› taraf›ndan verilebilir.” Tüm bunlara
yeterli say›da ö¤retmen istihdam edilmedi¤i için farkl› farkl› konumlarda çal›flt›r›lmaktay›z. Yani her birimiz ö¤retmen ihtiyac›n›n var oldu¤unun birer kan›t›y›z asl›nda. ‹ste¤imiz ise bir an önce bu hukuk d›fl› çal›flt›r›lma biçimine son verilmesi ve çal›flma koflullar›m›z›n derhal düzeltilerek kadrolu ifllemlerimizin bafllat›lmas›d›r. Tüm olumsuzluklara ra¤men iflsiz ve ifl güvencesiz ö¤retmenler olarak ortak örgütlenme ve mücadele yürütmekteyiz. Çünkü bizler hep birlikte buna bir “Dur!” diyemedi¤imiz sürece de “E¤itimde Reform” aldatmacas› sürüp gidecektir. E¤itim Sen ‹zmir fiubeleri ‹flsiz ve ‹fl Güvencesiz Ö¤retmenler Komisyonu
iflflççinin sesi
ARALIK 2007
17
Bütçeden personel harcamalar›na ayr›lan pay azal›yor
KAMU EMEKÇ‹LER‹ DE YOKSUL Sendikalar›n, “kamu emekçilerinin reel ücretleri artm›yor geriliyor, büyümeden pay verilmiyor” demelerine ve konuyla ilgili araflt›rmalar yapmalar›na gerek yok. Bunu Dünya Bankas› aç›k olarak söylüyor. Orta Vadeli Mali Plan olarak adland›r›lan ve önümüzdeki 3 y›ll›k döneme yönelik ekonomik hedeflerin yer ald›¤› planda da, kamu emekçilerinin maafllar›na ayr›lan pay›n azalt›lmas›n›n hedeflendi¤ini görüyoruz. ‹RFAN KAYGISIZ
D ünya Bankas› Türkiye
için “Çok Gizli" kodlu, "Kamu harcamalar›“ bafll›kl› bir rapor haz›rlay›p, A¤ustos 2007 tarihinde hükümete sunuyor. Raporda “1999'dan bu yana memur say›s› yüzde 3 oran›nda azald›. Maafl art›fllar›nda 2001 krizinden bu yana enflasyon hedefine ba¤land›¤› için reel art›fl gözlenmedi. Ama Gayri Safi Milli Hâs›laya oranlanm›fl memur maafl› harcamalar› benzer ülkelere göre oldukça yüksek” deniliyor. Sendikalar›n, “kamu emekçilerinin reel ücretleri artm›yor geriliyor, büyümeden pay verilmiyor” demelerine ve konuyla ilgili araflt›rmalar yapmalar›na gerek yok. Bunu Dünya Bankas› aç›k olarak söylüyor. Ayr›ca, mevcut ücretlerin daha da düflürülmesi gerekti¤ini de belirtiyor. Orta Vadeli Mali Plan olarak adland›r›lan ve önümüzdeki 3 y›ll›k döneme yönelik ekonomik hedeflerin yer ald›¤› planda da, kamu emekçilerinin maafllar›na ayr›lan pay›n azalt›lmas›n›n hedeflendi¤ini
görüyoruz. Maliye Bakanl›¤› verilerine göre, günümüzde her 4 kamu emekçisinden 3’ü 750 YTL ile 1.250 YTL aras›nda maafl al›yor. Kamu emekçilerinin binde 7’sinin maafl› 4.500 YTL’yi aflarken kamu emekçilerinin yaklafl›k yüzde 5’inin maafl› 750 YTL’nin alt›nda kal›yor. Kamu emekçileri, en düflük gelir dilimi içerisinde yer al›yor. Nitekim kamu emekçilerinin reel ücretleri son 14 y›lda yüzde 13 oran›nda eridi. Bütçeden personel harcamalar›na ayr›lan pay azal›yor. Ayr›ca, her y›l bütçeden personel giderlerine ayr›lan pay›n daha da azalt›ld›¤›n› görmek
mümkün. Kamu emekçilerinin maafllar›, kamu görevlileri sendikalar› ile ilgili yasan›n ç›kar›ld›¤› 2001 y›l›ndan beri toplu görüflme dönemlerinde gündeme geliyor. Bilindi¤i üzere, toplu görüflme sisteminde tek karar verici hükümettir. Sendikalar›n yaln›zca görüfl belirtmekle s›n›rl› bir haklar› vard›r. Kamu emekçilerinin toplu sözleflme hakk›n›n bulunmamas› yan›nda, hükümetler üzerinde bask› kuracak önemli eylem ve etkinlikler de gerçeklefltirememifl olmalar›, maafl art›fllar›n› hükümetlerin insaf ve tercihine b›rakmaktad›r. Hükümetlerin de, tercihini kimin yan›nda kullanaca¤›
aç›kt›r. Tercih elbette iflverenden yana yap›lmaktad›r. Kamu emekçilerinin mücadele tarihinde, yap›lan eylemler sonucu al›nan ekonomik ve sosyal haklar çoktur. Örne¤in, kamu çal›flanlar› 13 Ocak 1994 tarihinde, hükümetin maafllara yapt›¤› düflük yüzdelik zamlar› protesto amac›yla çeflitli eylemler yapt›lar. Bu eylemlerde, özellikle Ankara’da coplara maruz kald›lar. Eylem kamuoyunda ciddi yank› buldu. Bunun ard›ndan hükümet memur maafllar›na yüzde 5 daha zam verece¤ini
aç›klad›. Bu nedenle yap›lan zamma da “cop zamm›” denildi. ‹flsizli¤in oldukça yüksek, asgari ücretin bu kadar düflük oldu¤u bir dönemde, “kamu emekçileri de yoksul kesimler aras›nda bulunuyor” demek ilk anda tepki çekebilir. Ama biz karfl›laflt›rmay› emekçilerin kendi aralar›nda ücretler ya da gelir durumuna göre yapmak durumunda de¤iliz ve olmamal›y›z. Haklar›n nas›l al›naca¤›, kamu emekçilerinin kendi tarihlerinde bellidir. Yeter ki, bu yak›n tarih an›larda kalmas›n.
ARALIK 2007
iflflççinin sesi
18
Hükümet kimden yana? ‹flçiden mi, yoksa patrondan m›?
BÖBÜRLENME EY HÜKÜMET! Acaba bu hükümet kimden yana? Patrondan m›, yoksa iflçiden mi? Savafltan m› yoksa bar›fltan m› yana? Patronlarla iflçilerin ç›karlar›n›n çat›flt›¤› çok aç›k… ‹flçiler haklar›n› alamad›¤›, kar›nlar›n› doyuramad›¤› ölçüde de sürekli patronlarla mücadele edecekler. H. ARIKUfiU
B öbürlenmeyi
bilirsiniz iflçi kardefller. Övünmek manas›nda da kullan›r›z. Bir halk deyimi olarak böbürlenmek, kiflinin kibir derecesinde kendisiyle gurur duymas›d›r. Bizim Hükümette de bir böbürlenmedir alm›fl bafl›n› gidiyor. Ortado¤u’da sürüp giden savafl ortam›na karfl› “ ben olsayd›m bar›fl› sa¤lard›m” böbürlenmeleri sürüp duruyor. Baflbakan Tayyip Erdo¤an, Kas›m ay›nda Filistin ve ‹srail Devlet Baflkanlar›n› Türkiye’ye davet etti. ‹ki düflman ülkenin bayraklar›n›n ilk defa yan yana dalgalanmas›yla övünüldü. Erdo¤an “Ortado¤u’da Türkiye’ye ra¤men, Türkiye’yi d›fllayarak siyaset yürütenler baflar›l› olamam›fllard›r” diyerek Bat›l› ülkelere yar› tehdit, yar› sitem tafl›yan böbürlenmeler taslad›. “Biz Yurtta Bar›fl Dünyada Bar›fl ilkesini hayata geçirmeye çabal›yoruz” diyerek güya Ortado¤u bar›fl›n› savundu. Ama ayn› Türkiye s›n›r ötesi operasyon haz›rl›klar› yap›yor. Operasyonla girilecek Kuzey Irak da Ortado¤u’da de¤il mi? Böylesi bir operasyon oray› çat›flmal› bir sürece sokmayacak m›? S›n›r ötesi operasyonunu bir
Erdo¤an, “Biz Yurtta Bar›fl Dünyada Bar›fl, ilkesini hayata geçirmeye çabal›yoruz.” diyerek güya Ortado¤u bar›fl›n› savundu. Ama ayn› Türkiye, s›n›r ötesi operasyon haz›rl›klar› yap›yor. Operasyonla girilecek Kuzey Irak’ta Ortado¤u’da de¤il mi? Böylesi bir operasyon oray› çat›flmal› bir sürece sokmayacak m›?
kenara b›rakal›m, hükümet Telekom iflçilerinin patronlarla çat›flmas›n› çözecek hangi ad›m› at›yor? Hiç. Tam aksine grevdeki iflçiler vatan hainli¤iyle suçla-
n›p tutuklan›yor. ‹flçiler, bask› ve tehditlerle karfl› karfl›ya b›rak›l›yor. D›fl bar›fl› savunanlar önce içteki iflçilerin sorunlar›n› çözsünler. Nerde kald› yurtta
bar›fl ilkesi say›n baflbakan? “ Çok böbürlenmek de bofltur, Kimse vermez itibar ‹ç güzellik d›fl güzellikten de evvelâd›r” diyor flair Baki. Kurt bulan›k havay› severmifl. Ne güzel gün patronlar›n günü… Bu milliyetçilik ve flovenizm dalgas› içinde, iflçiler greve gidiyor diye vatan hainli¤iyle suçlayabilirsin. Milli serveti zarara u¤rat›yorlar diye iflçileri rahatça hapse att›rabilirsin. Biz iflçiler soruyoruz: Acaba bu hükümet kimden yana? Patrondan m›, yoksa iflçiden mi? Savafltan m› yoksa bar›fltan m› yana? Patronlarla iflçilerin ç›karlar›n›n çat›flt›¤› çok aç›k… ‹flçiler haklar›n› alamad›¤›, kar›nlar›n› doyuramad›¤› ölçüde de sürekli patronlarla mücadele edecekler. Yaz›ya böbürlenmekle bafllam›flt›m. fiu fliirle bitirmek istiyorum;
“Bö b ü rl e n me k n e y e y a ra r Ölümün eflitleyicili¤ini unutma Yap›tt›r ölümden sonraya kalan Bofl lak›rd› Mum isi Ö vü n m e k t e n g e ri ye ka l a n … ” (N. Erlaçin)
ARALIK 2007
iflflççinin sesi
19
Sokakta iflsiz, savaflta ölü olmayaca¤›z!
BU OYUN BOZULACAK Türkiye son y›llar›n en çalkant›l› dönemlerinden birini yafl›yor. Peki, bu dönemin s›cak gündemlerini egemenler, yani iktidar sahipleri nas›l karfl›l›yor? Bu dönemin en önemli özelli¤i, iktidardakilerin, ABD’den icazet almadan ad›m atamamalar›.
A BD uflakl›¤›nda s›n›r tan›ma-
yan AKP hükümeti bir iflbirlikçilik örne¤i sergiliyor. Tayyip Erdo¤an’›n Bush ile görüflmesi ve ald›¤›n› iddia etti¤i sözlerin ne anlama geldi¤i aç›k. ABD bizi dört seneyi aflk›n bir süredir sapland›¤› ve kan gölüne çevirdi¤i Irak bata¤›na sürüklemek istiyor. Bölgenin zenginlikleri kadar kontrolünü de eline geçirmek için yeni uflaklara ihtiyaç var. Ülkede ise ölen askerlerin cenazelerinde hep yoksullu¤un ve yoksunlu¤un tablosu yeniden çiziliyor. Ölenler hep yoksul. Da¤larda ölen Türk askerleri de¤il sadece, Kürtler de yoksulluk içinde ve sahipsiz. Savafl›n yeniden yükseldi¤i ve yoksul ailelerin oca¤›na incir a¤ac› dikti¤i bugünlerde Tayyip Erdo¤an, Bush’dan ald›¤› “ortak düflman” sözüyle caka sat›yor. Bugünlerde Türkiye’de, medya savafl 盤›rtkanl›¤›n› yükseltmekle, Meclis ise DPT’li vekillerin dokunulmazl›¤›n›n kald›r›lmas› ile u¤rafl›yor. Ordunun olaylara müdahil olma biçimi ise hepimizi flafl›rtacak bir “kendi derdim var ben ona yanar›m” örne¤i teflkil eder cinsten. Genelkurmay Baflkanl›¤›’ndan uzun bir aç›klama geldi. Baz› medya kurulufllar›nda
Milli Savunma Bakanl›¤›’n›n emekli generallere getirdi¤i yay›n yasa¤› ile ilgili haberin tamamen as›ls›z ve çarp›t›lm›fl oldu¤u aç›kland›. Bu aç›klama sekiz askerin soruflturmalar›n›n sürdü¤ü ve onlarca yoksul gencin öldü¤ü
bir dönemde hâlâ daha kurum itibar› ile u¤raflan iktidar›n düfltü¤ü komik durumun göstergesidir. Yoksul gençlerin ölüme yollanmas› anlam›na gelecek tezkere Meclis’ten geçince gözler Kürt
Yoksul gençlerin ölüme yollanmas› anlam›na gelecek tezkere meclisten geçince gözler Kürt sorununa çevrildi. Kürt sorununa iliflkin en ciddi manevray›, CHP Baflkan› Baykal yapt›.
sorununa çevrildi. Kürt sorununa iliflkin en ciddi manevray›, CHP Baflkan› Baykal yapt›. Bas›nda yer alan haberlere göre, flahin Baykal ›l›ml› bir savafl karfl›t› gibi konufluyordu. Baykal sorunun bar›flç›l çözümü için Kuzey Irak’l› gençlere e¤itim imkânlar› sa¤lamaktan, bölgede ticari iliflkilerin gelifltirilmesine kadar pek çok önlemi s›ralad› ve sorunun çözümü için yoksullu¤un azalt›lmas›n›n öneminden bahsetti. Peki, ama senelerdir devam eden sorunun temel nedenlerinden biri Türkiyeli Kürtlerin yoksullu¤u de¤il mi? Sorunun Kuzey Irak ile ba¤lant›s› bölgedeki zengin petrol rezervlerinden nemalanma iste¤i olsa gerek. Baykal Türkiyeli Kürtlerin yaflad›¤› sefalete gözlerini kapat›p yapt›¤› aç›klamalarla inand›r›c› olam›yor. Madalyonun öteki yüzünde ise ölen onlarca insan var. Ölenlerin ortak noktalar›, yoksulluklar›. Cenazeler ya da¤ bafl›nda törensiz ya da yoksul evlerden yükselen ac› 盤l›klar eflli¤inde sonsuzlu¤a u¤urlan›yor. Bu u¤urlamadaki hüzün, medyan›n milliyetçi histerisi d›fl›nda bir kanal bulabilir. Çünkü bu ses, sokakta iflsiz, savaflta ölü olanlar›n sesi.
ARALIK 2007
iflflççinin sesi
Özel mülkiyetle birlikte sömürü ortaya ç›k›yor
20
iflçi okulu
KÖLEC‹ TOPLUMDA SÖMÜRÜ Köleci toplumlar, çal›flan emekçilerin en kaba, en korkunç sömürüldü¤ü düzendir. Köleci toplumlarda art›k sömürü bafllam›fl, s›n›flar ortaya ç›km›flt›. Bir yanda sömürülen, üreten, ezilen köleler, di¤er tarafta sömüren, ezen, üretime el koyan köle sahibi efendiler vard›. Zeynep: Merhaba arkadafllar. Geçen derslerimizde; insanlar›n uzun y›llar eflit ve ortak flekilde yaflad›ktan sonra özel mülkiyetin ortaya ç›kmas›yla birlikte s›n›flar›n ve sömürünün nas›l ortaya ç›kt›¤›n› konuflmufltuk. Bu dersimizde ilk s›n›fl› toplum olan köleci toplumlar› birlikte ö¤renece¤iz. ‹lkel ortaklafla toplum zamanla köleci topluma dönüfltü. Köleci toplumlar nas›l toplumlard›? Tayfun: Köleci toplum, ad› üzerinde kölelerin üretti¤i, kölelerin çal›flt›¤›, tüm zenginli¤i kölelerin yaratt›¤› toplum düzenidir. Nuray: Köleler, parayla al›n›p sat›lan, hiçbir haklar› olmayan kiflilerdi. Kar›n toklu¤una efendileri için çal›fl›rlard›. Karfl›l›¤›nda hiç bir fley almazlard›. Zeynep: Köleci toplumlar, çal›flan emekçilerin en kaba, en korkunç sömürüldü¤ü düzendir. Köleci toplumlarda art›k sömürü bafllam›fl, s›n›flar ortaya ç›km›flt›. Bir yanda sömürülen, üreten, ezilen köleler, di¤er tarafta sömüren, ezen, üretime el koyan köle sahibi efendiler vard›. Köleci toplumda üretim iliflkileri nas›ld›? Veysel: Köleci toplumda üretim araçlar› yani toprak, aletler ve köleler köle sahibi efendilerin mülkiyetindeydi. Köleler toprakta, madenlerde, gemilerde, zor ve bask› alt›nda çal›flt›r›l›rd›. Ufak bir az›nl›k ise bu kölelerin ürettik-
Sömürüyü bafllang›çta, emekçilerin bizzat ürettikleri ürünlerin bir bölümüne üretici olmayan ve çal›flmadan yaflayan bir s›n›f›n el koymas› olarak tarif etmifltik. Tarih boyunca bu ürün fazlas›na el koyma biçimleri, yani sömürü flekilleri de¤iflmifltir. Ama sömürü hep ayn› kalm›flt›r.
lerine el koyarak yaflamlar›n› sürdürürlerdi. Zeynep: Köleci dönemde sömürünün bafllad›¤›n› söyledik. Bu dönemde sömürü nas›l gerçekle-
fliyordu? Fadime: Sözgelimi köle günde 16 saat çal›fl›yorsa, 16 saat çal›flmas› karfl›l›¤› efendisi ona ve ailesine ölmeyecek kadar yiye-
cek, ihtiyac›n› karfl›layacak kadar giyecek ve yatacak bir yer veriyordu. Sözgelimi, kölenin bütün bu ihtiyac› o günün flartlar›nda 6 saatlik bir çal›flmaya eflitse, köle 6 saat kendine 10 saat efendisine çal›flm›fl oluyordu. Zeynep: Böylece kölenin çal›flmas› da iki k›sma ayr›l›yordu. Birincisi; kölenin yaflamsal ihtiyaçlar› için gerekli olan çal›flma. Buna gerekli çal›flma, gerekli çal›flman›n sonucunda ortaya ç›kan ürüne de gerekli ürün diyebiliriz. ‹kincisi; sömürücü s›n›f hesab›na yap›lan çal›flma, buna fazla çal›flma; fazla çal›flman›n sonucu ortaya ç›kan ürüne de art› ürün (toplumsal ürün fazlas›) diyebiliriz. Öyleyse köleci toplumda sömürü nas›l gerçeklefliyor? Nuray: Emekçi gerekli emek ile kendisi için gerekli ürün üretir. Fazla emek ile de art›-ürün ( toplumsal ürün fazlas›) üretir. Bu fazla ürün emekçi s›n›f›n üretti¤i, ama egemen sömürücü s›n›f›n kendine mal etti¤i k›s›md›r. ‹flte sömürü budur. Zeynep: Sömürüyü bafllang›çta, emekçilerin bizzat ürettikleri ürünlerin bir bölümüne üretici olmayan ve çal›flmadan yaflayan bir s›n›f›n el koymas› olarak tarif etmifltik. Tarih boyunca bu ürün fazlas›na el koyma biçimleri, yani sömürü flekilleri de¤iflmifltir. Ama sömürü hep ayn› kalm›flt›r.
iflflççinin sesi
ARALIK 2007
21
Açlar›n yürüyüflü (1962)
FUKARA TAH‹R Eylem Açlar›n Yürüyüflü olarak tarihe geçti. Bu eylem kendili¤indenci bir hareketin bütün zaaflar›n› içinde tafl›sa da, inflaat iflçilerinin ilk ve en önemli eylemiydi. Eylem sonuç al›c› oldu. Ankara’da yeni ifl olanaklar› aç›ld›. VOLKAN YARAfiIR
‹
nflaat iflçili¤i a¤›r çal›flma koflullar›, ifl kazalar›, yo¤un sömürü ve yoksullukla birlikte an›l›r. ‹nflaat iflçilerinin en belirgin özelli¤i örgütsüzlük ve mevsimlik iflçi olmalar›d›r. Bu “kader”, kendisi de yoksulluk içinden gelen ve inflaat iflçili¤i yapan Tahir Öztürk taraf›ndan de¤ifltirildi. Tahir Öztürk, arkadafllar› aras›nda ve çevresinde Fukara Tahir diye ça¤r›l›yordu. Fukara Tahir, 1952 y›l›nda Ankara ‹nflaat ‹flçileri Sendikas›’n› kurdu. 1954’te Türkiye Yap›-‹fl Federasyonu’nun kurulufluna önderlik yapt›. 1962’de Türkiye iflçi s›n›f›n›n mücadele tarihine Açlar›n Yürüyüflü olarak geçen eylemi örgütledi. Yap›-‹fl Federasyonu, 26 Nisan 1962’de Ankara Valili¤i’ne miting baflvurusu yapt›. Sendika, ifl talep ediyor ve 12 saat olan çal›flma saatinin 8 saate indirilmesini istiyordu. Valilik talebi reddetti ve Ankara’da iflsiz bulunmad›¤›n› aç›klad›. Valiyle görüflen Fukara Tahir miting yapman›n anayasal bir hak oldu¤unu söyledi ve en az bin kifliye ifl bulunmas› talebini yineledi. Bunun
üzerine valilik, Çal›flma Bakanl›¤›’ndan bilgi istedi. Zaman›n çal›flma bakan› Bülent Ecevit, Ankara’da yayg›n bir iflsizli¤in olmad›¤›n› öne sürdü. Bu geliflme üzerine vali, Yap›-‹fl Genel Merkezi’ne geldi. Yapt›¤› toplant›da iflçileri “anarflistlikle” itham ederek, köylerine dönmeleri gerekti¤ini ve yol paralar›n›n verilece¤ini aç›klad›. Valinin konuflmas› iflçileri öfkelendirdi. ‹flçiler köylerine dönmeyeceklerini hayk›rd›lar ve sendika binas›ndan S›hhiye Meydan›’na koflmaya bafllad›lar. ‹flçilerin say›s› k›sa sürede 5 bin kifliye ulaflt›. Polisin engelleme çabalar›na ra¤men iflçiler, meclise kadar gelmeyi baflard›. Yol boyunca “Atatürk her fleyimizdir”, “‹nönü istifa, Ecevit istifa”, “Tarla verin ekelim, ifl verin yapal›m, yol verin gidelim” diye sloganlar at›ld›.
‹flçiler bir heyet oluflturdu ve heyet meclis ve senato baflkan›yla görüflme yapt›, taleplerini iletti. Görüflme sonras›nda iflçiler da¤›lmad›. Meclisten tekrar Zafer Meydan›’na yürüdüler. Eylem Açlar›n Yürüyüflü olarak tarihe geçti. Bu eylem kendi-
Fukara Tahir inflaat ifl kolundaki en önemli sendikac› olarak öne ç›kt›. 1967’de gerçekleflen ODTÜ inflaat iflçileri grevine öncülük etti.
li¤indenci bir hareketin bütün zaaflar›n› içinde tafl›sa da, inflaat iflçilerinin ilk ve en önemli eylemiydi. Eylem sonuç al›c› oldu. Ankara’da yeni ifl olanaklar› aç›ld›. Fukara Tahir inflaat ifl kolundaki en önemli sendikac› olarak öne ç›kt›. 1967’de gerçekleflen ODTÜ inflaat iflçileri grevine öncülük etti. Açlar›n Yürüyüflü, s›n›f öfkesinin ç›plak bir d›flavurumuydu. Örgütlenmenin en zor oldu¤u alanda bile bir fleyler yap›labilece¤ini gösterdi.
iflflççinin sesi
ARALIK 2007
22
B‹Z‹M ‹fiYER‹M‹ZE DE SEND‹KA GELMES‹N‹ ‹STER‹M
SEND‹KA PATRONLARIN KEYF‹ TUTUMLARINI ENGELLER ‹flçinin Sesi: Merhaba. Hangi sektörde çal›fl›yorsun? Ferit Turgal: Deri sektöründe çal›fl›yorum. Ama flu anda iflsizim. ‹flçinin Sesi: Çal›flmama sebebin nedir? Ferit Turgal: Büyük firmalar›n aç›lmas› sonucu küçük iflletmelerde ücretlerin düflmesi iflsizli¤e neden oluyor. Ayr›ca deride mevsim durgun geçiyor. ‹flçinin Sesi: Son çal›flt›¤›n yerde sigortal› m›yd›n? Ferit Turgal: Hay›r, de¤ildim. Üstelik yol ve yemek masraf› da bana aitti. ‹flçinin Sesi: Ne kadar kazan›yordun? Ferit Turgal: 400 lira al›yordum. ‹flçinin Sesi: Kaç kifli çal›fl›yordu, sigortal› çal›flan var m›yd›? Ferit Turgal: Ben dahil 9 kifli çal›fl›yorduk. Sigortal› kimse yoktu. ‹flçinin Sesi: Deri sektöründe çal›flman›n zorluklar› neler, bize k›saca bahsedebilir misin? Ferit Turgal: Abi flimdi, özellikle verem gibi meslek hastal›klar› var ve kullan›lan kimyasallar›n beyin hücrelerine zarar verdi¤ini biliyoruz. Ayr›ca çal›flma koflullar›n›n a¤›rl›¤›, sabah 8 akflam 9 aras› çal›flma, mesailerin
ödenmemesi bu sektörün zorluklar›... Bir de, patronun keyfi olarak izin günlerinde çal›flt›rmas›, ç›k›fl saatlerini ve molalar›n› kendi kafas›na göre ayarlamas› ve ayr›ca keyfi iflten ç›kartmalar yapmas› durumu var. ‹flçinin Sesi: Bu sorunlar›n sadece deri sektörüne özel oldu¤unu mu düflünüyorsun? Sence iflçiler bu sorunlar›na nas›l çözüm bulabilir? Ferit Turgal: Hay›r, hemen hemen bütün sektörlerde çal›flan iflçilerin sorunlar› ayn›. Çözüm olarak ise sendika ve benzeri örgütlenmelere gidilmesi gerekir. Büyük fabrikalarda da, küçük atölyelerde de sendikan›n olmas› patronlar›n keyfi tutumlar›n› s›n›rlar diye düflünüyorum. ‹flçinin Sesi: ‹flçinin Sesi gazetesini okumufl muydun? Gazete için neler düflünüyorsun? Ferit Turgal: ‹flçinin Sesi’ni takip ediyorum. Rahatl›kla okuyabildi¤imiz ve anlayabildi¤imiz bir gazete, etkinliklerine de kat›lmak isterim. ‹flçinin Sesi: Teflekkür ederiz. Ferit Turgal, deri iflçisi, ‹zmir/Limontepe.
‹flçinin Sesi: Merhaba. Hangi sektörde çal›fl›yorsun? Ali Kemal Aydo¤du: 8 ayd›r güvenlik flirketinde çal›fl›yorum. Asl›nda inflaat iflçili¤i yap›yordum ama sigortas› için bu ifle geçtim. ‹flçinin Sesi: ‹flinden memnun musun? Ali Kemal Aydo¤du: Memnun de¤ilim. Sigortam›z var ama di¤er sosyal haklar›m›zdan yararlanam›yoruz. Sürekli girdi ç›kt› gösterdikleri için emekli ikramiyesi olmuyor. Y›ll›k izinlerimiz verilmiyor. fiirkette sendika yok, yemek ve servis yok. Günde 8 saat çal›fl›yoruz, haftada 1 gün izin var. Kendimize ay›racak vakit kalm›yor. ‹flçinin Sesi: fiirketin toplam kaç iflçisi var? Ali Kemal Aydo¤du: Belediyede, parklarda, hastanelerde toplam 300 kadar iflçisi var. ‹flçinin Sesi: Sendika örgütlenmesine gitmeyi düflündünüz mü? Ali Kemal Aydo¤du: Daha önce düflündük ama patronlarla iflbirli¤i yapan iflçiler çok, o yüzden örgütlenemiyoruz. D›flar›daki iflsiz say›s› o kadar fazla ki insanlar ifllerini kaybetmekten korkuyorlar. ‹flyerinde bir sorun ç›kt›¤› zaman amirler bize ifl baflvurular›n›n listelerini gösteriyorlar. “‹steyen gidebilir, yerinize çal›flacak adam çok nas›l olsa” di-
i çi postas›
yorlar. Bu da iflçilerin iflten at›lma korkusunu art›r›yor. Kimse sesini ç›kartam›yor. ‹flçinin Sesi: Kaç lira maafl al›yorsunuz? Ali Kemal Aydo¤du: fiimdi abi, Belediye flirkete kifli bafl›na 1.350 veriyor diye duydum. Ama flirket bize 640 lira veriyor, bu kadar kesinti nereye gidiyor bilmiyoruz. Sosyal haklar›m›z›n daha fazla olmas› gerekiyor. Bunun için örgütlenmemiz gerekti¤ini biliyorum. Sendikalar›n bizim iflyerine de gelmesini isteriz. ‹flçinin Sesi: ‹flçinin Sesi gazetesini okumufl muydun? Gazete için neler düflünüyorsun? Ali Kemal Aydo¤du: ‹lk görüyorum. fiimdilik hofluma gitti, okumay› düflünürüm. ‹flçinin Sesi: Teflekkür ederiz. Ali Kemal Aydo¤du, özel güvenlik iflçisi, ‹zmir/Limontepe
‹fiÇ‹N‹N SA⁄LI⁄I PATRONLAR ‹Ç‹N ÖNEML‹ DE⁄‹L ‹flçinin Sesi: Merhaba. Hangi sektörde çal›fl›yorsun? Sefa Serçeo¤lu: Do¤algaz bacas› imalat› ve montaj›n› yapan bir flirkette çal›fl›yordum. Ama b›rakt›m, çünkü ifl sa¤l›¤› ve ifl güvenli¤i hiç yoktu. 6 ay önce yüksekten düfltüm. Patronlar›n iyi insanlar olmas› nedeniyle ben bir hak talep etmedim. Daha do¤rusu beni ikna ettiler. Sadece hastane masraf›m karfl›land›. Ayr›ca eflit ifle eflit ücret vermiyorlard›. Akrabal›k iliflkisi olanlara ya da patronlara yalakal›k yapanlara daha yüksek ücretler ödüyorlar. Patronlar böyle yap›nca iflçiler de patronlar›n gözüne girebilmek için arkadafllar›n› bile sat›yorlar. ‹flçinin Sesi: fiirketin ifl güvenli¤ini sa¤lamamas›n›n sebebi ne sence? Sefa Serçeo¤lu: Patronlar daha fazla para kazanmak için masraftan kaç›n›yorlar. ‹flçilerin sa¤l›¤› için gerekli olan malzeme al›nm›yor. Ayr›ca d›flar›daki iflsiz say›s› patronlar› iflçi bulma konusunda hiç s›k›nt›ya sokmuyor. Dolay›s›yla iflçi sa¤l›¤› onlar için o
kadar da önemli de¤il. ‹flçinin Sesi: fiimdi ne yapacaks›n? Sefa Serçeo¤lu: fiu anda kendi iflimi kurmay› düflünüyorum. Mahallede küçük bir dükkan aç›p ufak tefek tamirat ifllerine bakaca¤›m. En az›ndan baflkalar› benim s›rt›mdan para kazanmayacak. ‹flçinin Sesi: ‹flçinin Sesi gazetesini okumufl muydun? Gazete için neler düflünüyorsun? Sefa Serçeo¤lu: Gazeteyi çevremden duymufltum. fiimdi elime geçti. Yeni okuyaca¤›m. Katk›da bulunmak isterim. ‹flçinin Sesi: Teflekkür ederiz. Sefa Serçeo¤lu, do¤algaz bacas› montaj iflfl-çisi, ‹zmir/Limontepe
iflflççinin sesi
ARALIK 2007 ‹fiÇ‹LER‹N TEK ÇATI ALTINDA ÖRGÜTLENMES‹ LAZIM ‹flçinin Sesi: Merhaba. Hangi sektörde çal›fl›yorsun? Ümit Kul: Özel sektörde güvenlikçiyim. Belediyenin park›nda duruyorum. ‹flçinin Sesi: Parkta ayn› flirkete ba¤l› toplam kaç kifli çal›fl›yorsunuz? Sigortal› m›s›n›z? Ümit Kul: 2 temizlikçi, 5 güvenlikçi toplam 7 kifliyiz. Hepimiz sigortal›y›z. ‹flçinin Sesi: Vardiya sisteminiz nas›l? Mesai iflliyor mu? Ümit Kul: Nöbetleri 12 saat tutuyoruz ama izinlerle 8 saate geliyor. Ekstra mesai yok. ‹flçinin Sesi: ‹fl güvenceniz var m›? fiirketle nas›l anlaflt›n›z? Ümit Kul: ‹fl güvencesi kesinlikle yok. Çünkü ifle ilk girerken, kendi iste¤imizle ayr›ld›¤›m›za dair ka¤›t imzalad›k. Hiçbir sosyal hakk›m›z› kullanam›yoruz. fiirket istedi¤i anda iflçileri kap› d›flar› edebiliyor. Bu da iflçilerin üzerinde iflten at›lma korkusunu yo¤un bir flekilde hissettiriyor. ‹flçinin Sesi: Güvenlikçi olarak çal›flmay› tercih sebebin nedir? Bu iflin olumsuzluklar› nelerdir? Ümit Kul: Ben bunu ifl olarak görmüyorum, asl›nda. Bir hizmet üretmiyoruz. Sadece görüntü icab›
duruyoruz. Kendi iflini yapamayan birçok insan iflsizli¤ine çözüm olarak böyle ifllerde çal›fl›yor. Ben de iflsiz kald›¤›m için güvenlikçi olarak çal›fl›yorum. fiirketin ücretimizden yapt›¤› kesintiler çok fazla, verdikleri elbisenin paras›n› bile bizden kesiyorlar. Bu ifl bana polislere destek ç›kmak gibi geliyor. Hofluma gitmiyor. ‹flçinin Sesi: Sendikalaflma konusunda ne düflünüyorsun? Ümit Kul: Bizim sektörde sendikalaflmak zor. Parça parça çal›fl›yoruz. Sendikalaflsak da sendikalar›n bizim haklar›m›z› ne kadar savunaca¤› meçhul. Çünkü sendikalarda emekli asker ve polisler görev alm›fl durumda. Ama örgütlenmeye olumlu bak›yorum. ‹flçilerin sektör ay›rt etmeden tek çat› alt›nda örgütlenmesi gerekiyor. ‹flçinin Sesi: ‹flçinin Sesi gazetesini okumufl muydun? Gazete için neler düflünüyorsun? Ümit Kul: Gazeteyi okudum, be¤endim. ‹flçi arkadafllarla tart›flabilece¤imiz bir gazete. Do¤al olmas› ve dilini anlayabilmemiz, gazeteyi güzellefltiriyor. ‹flçinin Sesi: Teflekkür ederiz. Ümit Kul, özel güvenlik iflçisi, ‹zmir/Limontepe
HASAN MANTICI
23
fiöför Hasan’›n yeri
PATRONUN GÖZÜNDE ‹NSAN DE⁄‹L‹Z Fabrikada bazen kay›fllar kopar, hemen yenisini al›rlar. Hatta depoda yedekleri vard›r. Fabrikada kimi zaman iflçiler kollar›n› kopar›r, hatta ölenler olur. Patron hemen yenisini al›r. olmamda büyük fi öför emekleri olan iki ustam gelmifl. Yemekten sonra keyif çaylar› içiyorlar. Ac›lar›n› bal eyleyen bu iki ustam›n konuflmalar›na tan›k oldum. Çal›flmakta olduklar› un fabrikas›nda olup biteni anlat›yorlard›. Çok dertliydiler: -Geçen sene un fabrikas›ndaki kay›fllara reçine atarken kolunu kay›fllara kapt›r›p ölümden dönen ve flimdi Sultan Süleyman Camii önünde dilenen iflçinin kan›d›r, can›d›r patronlar›n sofralar›ndaki tabaklardaki yiyecekler. Yine geçen sene Çanakkale’ye giderken ön lasti¤i patlad›¤›ndan devrilen kamyonun alt›nda feci flekilde ölen flöförün çocuklar› sokak ortas›nda aç sefil kald›lar. fiöförlerin kan›d›r, can›d›r patronlar›n s›rt›ndaki elbiseler, altlar›ndaki arabalar, efllerinin makyaj malzemeleri, s›rtlar›ndaki kürkleri. -Fabrikada bazen kay›fllar kopar, hemen yenisini al›rlar. Hatta depoda yedekleri vard›r. Fabrikada kimi zaman iflçiler kollar›n› kopar›r, hatta ölenler olur. Patron hemen yenisini al›r. Kap› önünde çok yedek iflçi vard›r. Kamyonlar›n eskiyen ya da k›r›lan parçalar›n›n yerine yenisini al›rlar. ‹htiyarlayan, kazalarda ölen, sakat kalan flöförlerin yerine hemen yenisini al›rlar. Kap› önünde çok
yedek flöför var. -Çal›flt›rd›klar› bu insanlar›n kan›n›, can›n›, eme¤ini sömüren bu sermaye s›n›f›, biz iflçileri insan olarak görmez. E¤er insan olarak görseydiler, kamyonun alt›nda can veren meslektafl›m›z›n çocuklar› sokaklarda rezil rüsva olmazd›. E¤er insan olarak görseler, kay›fllarda kolunu koparan iflçi flimdi cami kap›s›nda dilenmezdi. -Bu patronlar bizleri insan de¤il, makinelerin bir parças› olarak görüyorlar. Kolunu kay›fllarda koparan iflçi mahkemede suçlu bulundu. Yok efendim, ‘dönen kay›fllara reçine at›l›r m›ym›fl’, ‘önce kay›fllar durdurulacak, sonra reçine at›lacak’ imifl falan filan. Daha önceleri kay›fllar› durdurup reçine atan iflçilerden kaç›n›n ifline üretimi aksatt› diye son verdiler. Ölen flöför de mahkemede suçlu bulundu. Yok ‘efendim viraja çok h›zl› girmifl. Girdi¤i viraj›n tersine kalan tekerleklere fazla yük bindi¤inden lastikler patlam›fl ve kamyon kontrolden ç›k›p devrilmifl’ falan filan. Eceabat’tan Çanakkale’ye geçmesi için zaten yola geç ç›kar›lm›fl flöför, mutlaka h›zl› gitmesi gerekmektedir. Bunu patron da bilir. Gemiye yetiflemeyen kaç flöförün ifline son verilmifltir. Ne kolu kopan
iflçi, ne kazada ölen flöförün efli patrondan tek kurufl tazminat alamam›flt›r. ‹flçi cami önünde dilenci oldu¤u gibi, flöförün efli ifl bulamad›¤›ndan çocuklar›na bakabilmek için vücudunu satmaya bafllam›flt›r. -A¤abey benim o¤lan geçenlerde bir toplant›da bu sermaye s›n›f›na karfl› iflçi s›n›f›n›n örgütlenmesi laz›m diye konuflma yapm›fl. “‹flçi s›n›f›n›n kurtuluflu sosyalizmdedir” demifl. Devlet de yakalay›p içeriye atm›fl. Bu düzen böyle giderse ne kendi gelece¤imiz, ne de çocuklar›m›z›n ki var. Düzen de¤iflmeli, emekçiden yana bir düzen kurulmal›. Önceleri o¤luma k›z›yordum. Ama flimdi gurur duyuyorum hatta. -Haydi kalkal›m. Daha çok yolumuz var.
••• Yolunuz flöför Hasan’›n yerine düflerse çaylar flirketten.
i flflçç i n i n s e s i ’ nden Telekom’un 25 bin iflçisinin T ürk yürüttü¤ü grev, gazetemizin ha-
kula¤›m›za küpe olsun
2 yurtta grev dünyada grev
3 iflçi direndi sendikac› y›l›flt›
5 grev çad›r› hayat okulu oldu
6 bu grev herkese ö¤retiyor
7 gecekondular›m›z› y›kt›rmayaca¤›z
10
z›rl›klar› bitmek üzereyken, 1,5 ayl›k direniflin ard›ndan anlaflmayla sona erdi. Uzun y›llardan beri ilk kez bu kadar kitlesel ve bu kadar etkili bir eylem gerçeklefltiren Telekom grevcileri, iflçi s›n›f›n›n hayat›n içinde ne kadar belirleyici bir role sahip oldu¤unu unutmufl olanlara bunu bir kez daha hat›rlatt›. Telekom greviyle ilgili yaz›lar›m›z› oldu¤u gibi b›rak›yoruz. Bu grev bitse de, ondan alaca¤›m›z derslerle yeni grevlere haz›rlanaca¤›z. Geçti¤imiz aylarda a¤›r bir milliyetçi/flovenist alev dalgas› ülkeyi bir uçtan bir uca yalad›. Devlet/hükümet/medya eliyle kotar›lan bir kampanyayla, genel olarak Kürtlere yönelik bir bask›, sindirme ve linç havas› estirildi. ‹flçi s›n›f› da ister istemez bu dalgadan etkileniyor. Ama iflçiler aras›ndaki milliyet farkl›l›klar›n›n iflçi s›n›f›n› bölmesine izin veremeyiz. Çünkü bu, iflçiler için sömürünün ve sefaletin artmas› demektir. Bizler; Türk veya Kürt, Alevi veya Sünni… olabiliriz. Ama bütün bunlar›n üstünde, hepimiz iflçiyiz. Bu say›m›z›n kapa¤›n› bu konuya ay›rd›k. “Her milliyetten iflçi, her milliyetten patrona karfl›d›r” dedik. Bu konuyu yaz›lar›m›zda da iflledik. ‹flçiler olarak sömürü ve tahakkümle hayat›n her alan›nda karfl›lafl›yoruz. Bunun bir alan› da bar›nmad›r. Patronlar s›n›f› ony›llar boyunca biz iflçilerin flehirlerin kenar semtlerindeki gecekondu mahallelerinde, kötü koflullarda yaflamas›na ses ç›karmad›. Tam tersine iflçi maliyetini
iflflççinin sesi
www.iscininsesi.com
her milliyetten iflçiler kardefltir
düflürdü¤ü için bu ucuz konutlar› el alt›ndan teflvik ettiler. Ama bu gecekondu mahallelerinin arazileri de¤er kazan›nca, gözlerini gecekondular›m›za (arazisine) diktiler. Bu say›daki bir yaz›m›zla bu konuyu ele ald›k. Önceki say›lar›m›zda bu köflede, ‹flçinin Sesi’nin tan›t›laca¤› ve tart›fl›laca¤› bir toplant›ya haz›rland›¤›m›z› belirtmifltik. 4 Kas›m’da, ‹stanbul’da yapt›¤›m›z toplant›ya, ‹flçinin Sesi emekçilerinin yan› s›ra baz› dost kurum ve derneklerin temsilcileri, s›n›f ayd›nlar› ve iflçi okurlar›m›z kat›ld›. Oldukça verimli bir görüfl al›flverifli yafland›. Toplant›ya kat›lanlar ‹flçinin Sesi hakk›ndaki görüfl, elefltiri ve önerilerini ifade ettiler. Konuflmac›lar›n ço¤unlu¤unun gazetemizin yay›n çizgisini (gerek biçim gerekse içerik aç›s›ndan) baflar›l› bulmas›, özellikle iflçi okurlar›m›z›n ‹flçinin Sesi’nin kendilerine bilgi ve güven verdi¤ini, ufuklar›n› açt›¤›n› söylemeleri, bugüne kadarki eme¤imizin bofla gitmedi¤ini gösteriyordu. 4 Kas›m toplant›s›nda, ‹flçinin Sesi’ni güçlendirecek somut ad›mlar da at›ld›. Baz› dost kurum ve dernekler bundan böyle ‹flçinin Sesi kolektifine gerek Yay›n Kurulu, gerekse haber/yaz› ve da¤›t›m düzeylerinde etkin biçimde kat›lacaklar›n› belirttiler. Bu, ‹flçinin Sesi’nin içerik ve teknik bak›mdan kalitesinin daha da yükselmesi, daha çok semte, flehre ve daha çok iflçiye ulaflmas› demektir. Toplant›m›z›n ana belgisinin dedi¤i gibi: ‹flflççinin Sesi Daha G üç l ü Ç › k ac ak !
12 kapitalizm ruhumuza da zarar
14 ev-sokak-ifl üçgeninde fliddet
15 MEB’in formülü çok basit
16 kamu emekçileri de yoksul
17 böbürlenme ey hükümet
18
fiÇ Ç‹N‹N SES‹ GAZETES‹ ‹fi Yerel Süreli Yay›n
iletisim@iscininsesi.com
ADRES: MERKEZ MAH. BA⁄CILAR CAD. ANDAÇ ‹fiHANI NO:11 KAT 3/27 BA⁄CILAR-‹STANBUL TELEFON: 0212 634 22 05 Yerel Süreli Yay›n Sahibi ve Yaz› ‹flleri Müdürü: AHMET ALKIfi Teknik Sorumlu: HAM‹T EREN OSMANA⁄AO⁄LU Bask›: EZG‹ Matbaac›l›k (Sanayi Cad. Altay Sok. no:10 Çobançeflme YEN‹BOSNA–‹STANBUL Tel: 0212 4522302)
11
ibranameler
KATKIDA BULUNANLAR: AL‹ KARASU • B. AKPOLAT • BAfiAK ERGÜDER • CANAN YEfi‹L • CEM ÇEK‹L • ERCAN KAVUKO⁄LU• ESER SANDIKÇI • FA‹K ÖREL • F‹KRET YEfi‹L • GÜNEfi DURGUN • H. ARIKUfiU • HAL‹T ELÇ‹ • HÜSEY‹N GENÇ • ‹LKNUR TANRIVERD‹ • ‹RFAN KAYGISIZ • MEVLÜT YILMAZ • M. BENGÜ fiAH‹N • NEV‹N KÜÇÜKÇALLI • ÖNDER ÇEL‹K• ÖZGÜR PARLAK • ÖZGÜR ÖZDEM‹R • SERKAN ATAK • SEVTAP EM‹R • S‹BEL UZUN • fiENGÜL ÖZDEM‹R • TARIK ORUÇ • TÜL‹N UYSAL • VOLKAN YARAfiIR • YILMAZ YÜCEL •
bu oyun bozulacak
19
iflflççinin sesi DAHA GÜÇLÜ ÇIKACAK
flap ustas›) Mehmet Bo¤azkaya (ah temiz. Rahatl›kla ‹flçinin Sesi bizim gaze z. ‹flçilere haklar›n› okuyor ve yararlan›yoru nu daha fazla yapgöstermesi çok iyi. Bu ün (dayan›flma sanmal›. Biz iflyerinde kom nlara destek verdik. d›¤›) kurduk, zorda kala eleri aktarmal›. ‹flçinin Sesi bu tür tecrüb
Hakan Koçak (sendika uz man›) ‹flçinin Sesi’yle ruhs al dayan›flmam›z kesintisiz sürüyor. Öncü iflçilere destek ve güven vermek ‹S’nin bu ndan sonraki hedefi olmal›. Dilinin yal›n olmas› önemli ve gerekli ama yaz›lar ay n› zamanda somut ve yol gösterici olmal›.
‹smail Ses (tersane iflçisi)
‹flçiler haklar›n›n ne oldu¤unu bilmedikleri için korkuyorlar. Ben ‹flçinin Sesi’nden haklar›m›z› ö¤reniyorum. Bu bana cesaret veriyor. Kendi hakk›m› ar›yorum, baflkalar›n›n haklar›n› gösteriyorum. ‹flçinin Sesi’ni art›k iflyerime aç›k aç›k götürüyorum. Arkadafllar›ma da okutuyorum.
Sedat fien (ö¤retmen/yay›nc›)
‹flçiler ‹flçinin Sesi’ni okuyor ve be¤eniyor. Ama “ne yapmal›?” sorusuna cevap verilmeli. Bugün iflçi s›n›f›n›n e¤itim düzeyi geçmifle göre çok daha yüksek. Bu nedenle iflçiler örgütlenmeye daha yatk›n.
Davas›) ‹lknur Tanr›verdi (Ekmek r umutlu de¤ildim. Buraya gelirken bu kada r›n konuflmalar› Özellikle iflçi arkadaflla miz ayn› çal›flmay› beni umutland›rd›. Hepi yap›yoruz. Ortak ayr› ayr› zay›f biçimde emlidir. ‹flçinin zemin oluflturmak ön haz›rl›¤› gerekse Sesi’ne gerek gazete tk›da bulunuruz. da¤›t›m bak›m›ndan ka
Önder Çelik (Baflka Kültürevi)
‹flçinin Sesi’nin kat›l›ma aç›k olmas› önemli. Dili yal›n ve yaz›lar k›sa tutuluyor , içerik de amaca uygun; bu da iflçilerin oku mas›n› kolaylaflt›r›yor. Baflka Kültürevi ola rak biz de bu çal›flmaya kat›laca¤›z, gereke n deste¤i verece¤iz.
Hasan Özgün (‹S çal›flan ›, ‹zmir) ‹flçi çal›flmas› sab›r ve ka rarl›l›k gerektiriyor. ‹zmir’de düzenli ola rak iflçilerin geçifl yollar›nda gazete sat›fl› yap›yoruz. Bir süre sonra almaya bafllad›la r. ‹flçinin Sesi iflçilerle ba¤ kurmakta çok yararl› bir araç.
HEP‹M‹Z ‹fiÇ‹Y‹Z
uzman›) Volkan Yarafl›r (sendika si için “kendi sesi‹flçi arkadafllar ‹flçinin Se sizli¤imizi gidermemiz, korkumuzu ve bilgi mek iflçileri cesanin arac›” dedi. Bilgilen retmeli, hem de iflretlendiriyor. ‹S hem ö¤ “biriktirme döneçilerden ö¤renmeli. ‹S sa önemlidir. Dili mi”ne katk› verebiliyor popülizme düflmebasitlefltirelim derken yece¤ini do¤ru anmek gerekir. Mesele, di latmakt›r.
Hamdi Gülen (em ekli sendikac›) ‹flçi s›n›f›n›n ba¤› ms›z dili ve örgütl enmesi çok önemli. ‹flçini n Sesi bu konuda iyi bir ad›m att›. Bu yold a devam edin.
Hüseyin Genç (Top. Birlik ve Day. Derne¤i)
‹flçinin Sesi iflçinin dilini iyi kullan›yor. ‹flçilerin en çok dikkatini çeken bu. Mizah sayfalar› gelifltirilmeli ve dikkat çekici kapaklar kullan›lmal›. Gazeteyi bölgemizde da¤›t›yoruz. Ama bundan sonra ‹S’de daha aktif görev alaca¤›z.
Ahmet Alk›fl (iflçi, ‹S çal›flan›)
. Bu ‹flçinin Sesi isyan›m› güçlendiriyor en isyan beni yakabilir, ama bu düz yakaca¤›na, bu isyan yaks›n beni.
Hüseyin Tekflen (iflçi)
‹flçinin Sesi bir gazete de¤il, biz iflçilerin silah›d›r. ‹S bizi bilgilendiriyor, düfl üncelerimizi gelifltiriyor. Patronlara karfl› mücadelemizde bize destek oluyor.
‹rfan Kayg›s›z (sendika uzman›) ‹flçinin Sesi öncü iflçiler yaratmak için çaba göstermeli. Dilde anlafl›l›r olmaya çal›fl›rken içeri¤i bo ¤mamak gerekir. Haberler sadece bilgi veren de¤il, yol gösteren içerikte olmal›.
‹fiÇ‹N‹N SES‹ DAHA GÜÇLÜ ÇIKACAK 4 Kas›m’da ‹stanbul’da bir tan›t›m ve görüfl al›flverifli toplant›s› yapt›k. Toplant›ya ‹flçinin Sesi okuru iflçiler, baz› s›n›f ayd›nlar›, çeflitli kurum/dernek temsilcileri ve ‹flçinin Sesi çal›flanlar›ndan yaklafl›k 60 kifli kat›ld›. Toplant›da Yay›n Kurulu’ndan arkadafllar›m›z ‹flçinin Sesi’nin neden ç›kt›¤›n›, ne yapmak istedi¤ini, neleri hedefledi¤ini ve bugün nereye var›ld›¤›n› anlatan konuflmalar yapt›. Ard›ndan ‹flçinin Sesi okurlar›, s›n›f ayd›nlar› ve kurum/dernek temsilcileri söz alarak ‹flçinin Sesi’ne iliflkin görüfl, öneri ve elefltirilerini söylediler. Konuflmac›lar›n hemen hemen tümünün gazetemizi gerek dil ve biçim, gerekse içerik olarak baflar›l› bulmas›, özellikle iflçi okurlar›m›z›n gazeteyi rahatl›kla okuyup ondan yararland›klar›n› söylemesi sevindirici ve cesaret verici oldu. Toplant›n›n iki temel amac› vard›. Birincisi; geniflletilmifl bir okur toplant›s› fleklinde okurlar›m›z›n ve dostlar›m›z›n görüfllerinin, önerilerinin, elefltirilerinin al›nmas›yd›. Toplant›, bu anlamda oldukça baflar›l› oldu. Toplant›da yap›lan konuflmalar ‹flçinin Sesi için ufuk aç›c› ve yol göstericiydi. ‹kincisi; dost kurum ve derneklerle ‹flçinin Sesi’nin ve genel olarak iflçi çal›flmalar›n›n ortaklaflt›r›lmas› için konuflma zemini yarat›lmas›yd›. Toplant›ya kat›lan dostlar›m›z bu konuda ciddi ve samimi bir katk› niyetiyle gelmifllerdi. Bunun sonucu olarak somut ad›mlar at›ld›. ‹flçinin Sesi kolektifi bu toplant›dan daha da geniflleyerek ve güçlenerek ç›kt›.