CANADATURK AUGUST 2016

Canada Post Agreement No: 002779532 Canada Post Customer No: 2005010

If undelivered please return to: 2 Clanwilliam Ct., Toronto, ON M1R 4R2

Türkiye’de gözaltına alındılar

D Davud Hancı

arbe kalkışımı sonrası yaşanan cadı avından Kanadalı Türkler de nasibini alıyor. İki Kanadalı Türk, Türkiye’de gözaltına alındı.

Calgary’de yaşayan Davud

Hancı memleketi Trabzon’un Araklı ilçesinde, son üç yıldır Türkiye’de yaşayan İlhan Erdem ise Kanada’ya gelirken İstanbul Atatürk Havalimanı’nda gözaltına alındı. 5’TE

İlhan Erdem

7’DE

The Voice the Turkish Canadian Community Yýl/Year 8 Sayý/Issue 121 1ofEkim/October 1, 2011 T: 416 462-1244 F: 416 444-4073 2 Clanwilliam Crt. Toronto, ON M1R 4R2 info@canadaturk.ca www.canadaturk.ca ISSN 1923-7030 Fiyatı/Price $1 Yıllık Abonelik/Yearly Subscription $30

Yıl/Year 13 Sayı/Issue 179 Ağustos/August 2016 info@canadaturk.ca www.canadaturk.ca ISSN 1923-7030

T: 416 462-1244 Fiyatı/Price $1 Yıllık Abonelik/Yearly Subscription $30

1

$

Darbe çıkmaz sokaktır C

anadatürk olarak, 15 Temmuz’da Türkiye’de TSK içindeki bir grup tarafından yapılan darbe girişimini kınıyoruz.

Bu kalkışmada hayatını kaybeden sivil, polis ve asker herkese rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz.

Her askeri darbe Türkiye’ye çok şeyler kaybettirmiş, ülkenin gelişimine, demokrasiye, insan hakları ve özgürlüklere büyük zararlar vermiştir.

Demokrasinin hakim olduğu ülkelerde sivil hükümetler seçimle iş başına gelip yine seçimle görevi bırakırlar. Bu nedenle darbe türü dışarıdan müdahaleleri tasvip etmek asla mümkün değildir.

Bu darbe girişimine

karışanların, rütbesi ve makamı ne olursa olsun hukuk kuralları içerisinde en ağır şekilde cezalandırılması tüm toplumun ortak isteğidir.

Ayrıca, darbe girişimini önceden haber alıp da gerekli önlemleri almayan kişi ve kurumlar kanunlar önünde hesap vermelidir.

15 Temmuz akşamı gerçekten neler olduğu konusunda karanlıkta kalmış noktalar da bir an önce aydınlatılmalıdır.

Aradan bir aya yakın süre geçmesine rağmen bu haince eylemin asker içindeki liderini ve harekat planının ne olduğunu bilmiyoruz. Hangi sivil siyasetçilerle işbirliği yapıyorlardı; bilmiyoruz.

TSK’nın tüm kuvvet komutanları, istihbarat zaafına rağmen MİT Başkanı halen görevde.

Buna rağmen, öğretmenler, öğrenciler, doktorlar,

PİDE, LAHMACUN, DÖNER, İSKENDER VE KÜNEFE MUSTAFA’DA YENİR...

416 631-0300

866 WILSON AVE. TORONTO, ON M3K 1E5

akademisyenler, iş adamları, ev hanımları, hatta Türkiye’den binlerce kilometre uzakta yaşayan gurbetçiler bile bu darbe girişiminden sorumlu tutularak peşinen cezalandırılıyorlar.

16 Temmuz itibariyle 100 binden fazla kişinin görevine son verildi; 30 bine yakın kişi gözaltında; 10 binden fazla kişi tutuklandı; 100 bine yakın kişinin pasaportu iptal edildi; yüzlerce iş yerine kayyım atandı; hiçbir gerekçe gösterilmeden binlerce kişinin kişisel mal varlığına el konuldu; binlerce okul, onlarca basın kuruluşu, yurt, hastane, üniversite, sivil toplum kuruluşu, sendika kapatıldı; yüze yakın gazeteci cezaevine gönderildi.

Cadı avı yapıldığından rakamlar her geçen gün artıyor.

Uluslararası Af Örgütü ve yerel kaynaklar, gözaltına alınanlara karşı şiddet ve işkence uygulandığını rapor ediyorlar. Gözaltında işkenceden

dolayı ölenler olduğu yönünde haberler gelmeye başladı.

2013’ten beri adım adım yok edilmek istenen bir sivil toplum hareketinin bu darbe girişimi fırsat bilinerek devletin tüm katmanlarınca şeytanlaştırıldığı ve olası bir soykırımın alt yapısının hazırlandığını da görmekteyiz.

Hukuk devletinde suçun şahsiliği ilkesi ve suçsuzluk karinesi göz ardı edilerek toptan hüküm verilemez.

Türkiye’nin bir an önce normalleşmesi, hukukun üstünlüğünün yeniden hakim kılınması, insan hak ve özgürlüklerin, fikir ve düşünce özgürlüğünün yeniden tesis edilmesi, kısacası daha fazla demokrasi için adımların ivedilikle atılması gerekiyor.

Demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk devletinden yana olduğumuzu belirterek bir kez daha darbe girişimini kınıyoruz.

2

www.canadaturk.ca

{

{

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

{

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

{

www.canadaturk.ca

3

Elveda deme zamanı geldi Canadatürk’ün Ocak 2014 tarihli ilk sayısı.

İ

letişim Fakültesi mezunu, ekonomi alanında uzmanlaşmış genç bir gazeteci olarak 2000 yılında Kanada’ya geldim.

2002 yılında Sunrise Eğitim Vakfı’nın daveti ile Sunrise adındaki dergiyle iki yıl aradan sonra tekrar gazetecilik mesleğine geri dönmüş, Sunrise ile yolları ayırdıktan sonra da Kanada Türk toplumuna yönelik bir gazete yayımlamak için kolları sıvamıştım.

Tamamı gönüllülerden oluşan bir ekip kurarak Canadatürk adını verdiğimiz gazetemizin ilk sayısını 1 Ocak 2004 tarihinde yayımladık.

Birkaç ay ömür biçenlere inat bütün badireleri atlatarak bugünlere geldik.

O zamanlarda internet bu kadar yaygınlaşmamış, toplum bu kadar büyümemiş, siyaset de toplumu bu kadar bölmemişti.

Az da olsa ayrışmalar, bölüşmeler vardı ancak insanlar arasında bugünkü gibi nefret, husumet yoktu, kavgalar bile seviyeliydi.

Gazetede en ağır şekilde eleştirdiğimiz kişilerle, bir sonraki gün oturup çay içebilirdik.

İlk editor yazımı yazdığımda 30 yaşına yeni girmiştim. Şimdi 43’e merdiven dayadık. İlk başladığımda beş yıllık bir maceraya atılıyorum demiştim. Beş yıl olunca süreyi uzatıp on yıl yapmış, sonra da on beş yıl olarak bu kararı revize etmiştim.

Aradan 13 yıl geçmiş. Haliyle yorulduk, yıprandık ve tadında bırakmanın doğru olacağı kanısına vardık.

Dostlarımızı üzecek, düşmanlarımızı ise sevindirecek bir karar alarak Ağustos sayısı ile birlikte Canadatürk Genel Yayın Yönetmenliği’ni görevini ve aktif gazetecilik yaşamımı sonlandırıyorum.

Best One Media bünyesinde yayın yapan Canadatürk, güncel siyaset dışında, ekonomi ağırlıklı bir yayın politikasıyla yıl sonuna kadar faaliyetine devam edecektir.

Bu sürede ciddi talep gelmesi halinde satışı da gündemdedir.

Best One Media bünyesindeki Referans Kanada Türk İş Rehberi ise yayın hayatına aynı şekilde devam edecektir.

Bugüne kadar bizlere destek veren başta yazarlarımız, reklam verenler ve okuyucularımıza sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.

Reklam veren kişi ve firmaların haklarının korunmasına azami özen göstereceğimizin de sözünü veriyoruz.

Son olarak, sürç-i lisan etmişsek affola...

Pastırmalı kuru fasulyeyi kim sevmez! Üniversitede bir hocamız ‘sağcı-solcu, Alevi-Sunni, Kürt-Türk vb. söylemleri hayatınızdan çıkartın’, der ve ‘sadece insan olun’, tavsiyesinde bulunurdu.

Sonra da ‘bütün bu ayrımcı söylemlere rağmen hangimiz pastırmalı kuru fasulyeyi sevmeyiz,’ diye de eklerdi.

Sahi hangimiz sevmeyiz…

Yaz sıcağında pastırmalı kuru fasulye pek gitmez ama önümüz sonbahar.

Kanada’da pastırma öyle her yerde bulunmadığından bulma şansınızın daha

fazla olduğu sucuk ile bir kuru fasulye yapmayı deneyin derim.

Sıvıyağ, salça ve ince dilimlenmiş soğanı ve taze kırmızı veya yeşil biberi tencerede hafifçe kavurun. Ardından bir kutu konserve kuru fasulyeyi tencereye boşaltın. Dilimlenmiş sucuklarınızı da ekleyin. İyice karıştırdıktan sonra üzerine yeterince su ilave edin ve 10-15 dakika kadar kaynatarak pişirin. Pişmeye yakın tuz ve karabiberini ilave edin.

Afiyet olsun.

Ulusal güvenliği tehdit!

Türkiye’deki kirli siyaset Kanada Türk toplumunu da esir almış durumda.

Ya bendensin ya yoksun denilen puslu bir hava hakim. Kimlerin ne amaçla ne gibi pusuda beklediğinin bilinmediği karanlık bir dönemdeyiz.

Her şey bir yana belki de toplum olarak ilk kez Kanada’nın ulusal güvenliğini tehdit etmekten soruşturma geçiriyoruz.

Kanada İstihbarat Teşkilatı, RCMP ve lokal polis teşkilatları Türk vatandaşlarını, kurum ve kuruluşları yakın takibe almış durumda.

Bu süreçte her toplum üyesinin davranışlarına, söylemlerine, sosyal medyada yazdıklarına dikkat etmesi, resmi kimliği olanlar dahil hiç kimsenin dolduruşuna gelmemesi gerekiyor.

Hangi tarafta ya da görüşte olursanız olun bu uyarıyı dikkate almanızda fayda var. Sonradan özür dilemek pek fayda etmez...

4

www.canadaturk.ca

{

{

CANADATÜRK’e reklam vermek için: 416 462-1244 info@canadaturk.ca

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

{

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

{

www.canadaturk.ca

5

Cadı avı kurbanları Darbe kalkışımı sonrası yaşanan cadı avından Kanadalı Türkler de nasibini alıyor. İki Kanadalı Türk, Türkiye’de gözaltına alındı.

C

algary’de yaşayan Davud Hancı memleketi Trabzon’un Araklı ilçesinde, son üç yıldır Türkiye’de yaşayan İlhan Erdem ise Kanada’ya gelirken İstanbul Atatürk Havalimanı’nda gözaltına alındı. Ölüm döşeğindeki babasını ziyaret etmek için 7 Temmuz’da eşi ve iki çocuğuyla birlikte Türkiye’ye giden Davud Hancı, bir ihbar üzerine Trabzon’un Araklı ilçesinde gözaltına alındı.

Yaklaşık on gün süren gözaltı süresinin ardından 2 Ağustos’ta hakim karşısına çıkan Hancı, FETÖ üyesi olduğu gerekçesiyle tutuklanarak cezaevine kondu.

Kanada’da yaşayan akrabaları ve arkadaşları, Davud Hancı’nın Halis Hancı diye birisi zannedilerek yanlışlıkla gözaltına alındığını, ancak yine de tutuklandığını belirttiler.

Hancı’nın eşi ve çocuklarının Kanada’ya döndüğü öğrenildi.

Hancı’nın gözaltına alındığı haberinin Kanada medyasında geniş yer bulmasıyla birlikte Kanada makamları Kanada vatandaşı olan Hancı’ya yardımcı olabilmek için girişim yaptılar ancak Türk

Davud Hancı

makamları bu isteği geri çevirdi.

Bunun üzerine Ottawa Büyükelçisi bilgisine başvurulmak üzere Kanada makamlarınca davet edildi.

Gözaltı süresinde Hancı ailesiyle de görüştürülmedi. Yaklaşık 10 günlük gözaltı süresince Hancı’nın eşiyle sadece bir dakikalık görüşme yapmasına izin verildi.

Hancı’nın tutuklanmasının ardından eşi ve çocukları Kanada’ya geri döndüler.

2001 yılından bu tarafa Kanada’da yaşayan Davud Hancı, bir süre

İlhan Erdem

Toronto’da yaşadıktan sonra Calgary’e taşınmıştı. Hancı, hem federal hem de eyalet bazında imam (Chaplain) olarak görev yapıyordu.

Bir diğer Kanada vatandaşı İlhan Erdem ise ailesiyle birlikte 25 Temmuz’da Kanada’ya gelirken İstanbul Atatürk Havalimanı pasaport noktasında gözaltına alındı. 7 Ağustos tarihi itibariyle ne ailesi ne de Kanada makamları İlhan Erdem’le irtibat kurabilmiş değil.

Erdem’in eşi ve iki çocuğu olaydan birkaç gün sonra Kanada makamlarının

asistanlığında Kanada’ya geldiler.

Davud Hancı gibi 2001 yılında Kanada’ya gelen ve belli sürelerle Toronto, Edmonton, Ottawa ve Montreal’de yaşayan İlhan Erdem, son üç yıldır Türkiye’de eğitim danışmanı olarak çalışıyordu. Öte yandan, Türkiye’deki Kanada makamları anlaşmalı oldukları avukatlık firmalarından avukat talep ettiği ancak avukatların Hizmet Hareketi’yle bağlantılı oldukları gerekçesiyle Erdem ve Hancı’yı savunmaya yanaşmadığı öğrenildi.

Kanada’dan kırmızı alarm Bugüne kadar Türkiye’ye gidecek vatandaşlarını bazı bölgelerden uzak durmaları konusunda uyaran Kanada, 15 Temmuz darbe kalkışmasının ardından tüm vatandaşlarına Türkiye’ye gitmeme çağrısı yaptı.

K

anada Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, yüksek risk taşıdığı için Türkiye’ye mecbur kalınmadıkça gidilmemesi uyarısını yaptı. Ayrıca, Türkiye’de bulunan Kanada vatandaşlarının seyahat dökümanlarının güncel olduğundan emin olmaları, son gelişmeleri yakından takip etmeleri ve Türkiye’de olduklarını Kanada makamlarına bildirmeleri istendi.

6

www.canadaturk.ca

{

{

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

Tuncay Babalı ihraç edildi 15 Temmuz sonrası kamuda yaşayan büyük tasfiyeden eski Ottawa Büyükelçisi Tuncay Babalı da nasibini aldı. Babalı’nın Dışişleri Bakanlığı ile ilişiği kesildi.

B

ab al ı , 2012’d e O ttawa’ya gelm iş an cak d ö rt y ıllık

gö rev s ü resini ya rıla m a da n 2 0 1 4 Ya z ka ra rna m esiyle m e r keze ç ek ilm işti.

B a b a lı’n ın Cem a at s u ç la m a s ıy la görevden a lın a ra k ihra ç ed ild iğ i b il dirildi. Ş u a n d a Ka hire B ü y ü kelç ili ğ i Geçici M a s la h at g üza rı görevini y ü r ü te n e s k i Toronto B a ş ko n s o losu Ali Rıza Gü n ey ’ in Tuncay B a ba lı’nın O ttawa ’d a ki görevinden a lın m a s ın da payının büyük o ld u ğ u id d ia edilm iş,

hatta Güney ’ in dost orta m la rında B a ba lı için ‘Fethulla hçı, Anka ra ’da ona m a sa bile verm ez ler,’ şeklinde a çık la m a la r ya ptığ ı dile getirilm işti. Öte ya nda n, Ottawa T ica ret Müşavirliğ i ve Toronto T ica ret Ata şeliğ i görevini birlikte yürüten Süleym a n Ca nıdem ir ’ in Türk iye’de göza ltına a lındığ ı iddia Tuncay Babalı edildi. Anca k bu ha ber Eski Ottawa Büyükelçisi ba ğ ım sız kayna k la rca Foto: Hasan Yılmaz henüz doğ rula nm a dı.

CJFE’den Ontario Barosu’ndan özgür basına destek çağrı

50 bin avukat ve 8 bin paralegalin temsilcisi Ontario Barosu (Law Society of Upper Canada) da bir bildiri yayımlayarak Türkiye’yi uluslararası kanunlara uymaya çağırdı.

B

inlerce savcı ve hakimin tasfiye edildiği ya da gözaltına alındığı, bunun da yargıda her beş kişiden birisinin görevine son verildiği anlamına geldiği belirtilen açıklamada Türk Hükümeti’nden uluslararası anlaşmalarla güvence altına alınan yargı bağımsızlığı ve avukatların rolüne saygı duyması istendi.

Uluslararası Af

Örgütü’nün gözaltındakilere taciz ve işkence yapıldığını rapor ettiğinin belirtildiği açıklamada gazeteciler ve akademisyenlerin aralarında bulunduğu onbinlerce kişinin gözaltına alınması ya da tutuklanmasının kaygı verici olduğu belirtildi.

Ontario Barosu’nun açıklamasında Türk asıllı Kanadalı Davud Hancı’nın darbe teşebbüsü gerekçe gösterilerek tutuklanması da eleştirildi.

Toronto merkezli İfade Özürlüğü için Kanadalı Gazeteciler (CJFE), darbe kalkışımı sonrası Türkiye’de medyaya sansür, muhalif gazete, radyo, televizyon, internet sitelerinin kapatılması, onlarca gazetecinin göz altına alınması ya da tutuklanmasına tepki gösterdi.

E

n ağır dille Türkiye Hükümetinin tutumunu kınadıklarını belirten CJFE, yazılı bir açıklama yaparak Hükümetten hukukun üstünlüğünü koruması, Türk vatandaşlarının özgür basın ve düşünce özgürlüğü haklarına saygı göstermesi çağrısında bulundu.

15 Temmuz kalkışması sonrası Türk Hükümeti’nin uygulamalarının, sorumluların adalete getirilmesi yönünde anlaşılabilir ve meşru bir çabanın ötesine geçtiğinin belirtildiği açıklamada, ‘Görülüyorki politik rakiplere karşı daha önceden planlanan bir tasfiye sözkonusu ve Türk toplumunun özgür ve bağımsız seslerinin yokedilmesi amaçlanıyor. 2016 Reporters Without Borders Press Freedom Index’inde

Türkiye 180 ülke arasında 151. sırada.

Basına karşı yapılan bu saldırılarla gelecek yıl sicili en bozuk ülkeler olan Suudi Arabistan, Çin ve İran’ ile birlikte Türkiye listenin en başında yer alacak. Gazeteciler ve özgür medyanın çalışma alanlarına yönelik hak ihlalleri ve Anayasa’nın 26.

Maddesiyle garanti altına alınan Türk vatandaşlarının ifade özgürlüğünün korunması için Türk Hükümeti’ne çağrıda bulunuyoruz. CJFE demokrasi yanlılarıyla destek ve dayanışma içerisindedir. Medyanın özgürce, kanunsuz baskı ve sansür korkusu olmadan görevini yapabilmesi için Türk Hükümeti üzerinde baskı kurmaya devam edecektir. Darbeyle zayıflatılmış değil, aksine güçlenmiş bir medyaya ihtiyacı var,’ denildi.

CJFE sözkonusu mektubu, Türkiye Ottawa Büyükelçisi Selçuk Ünal, Kanada’nın Ankara Büyükelçisi John Holmes ve Kanada Dışişleri Bakanı Stephane Dion’a da gönderdi. Öte yandan, 15 Temmuz’dan sonra 150’den fazla medya kuruluşu kapatıldı, aralarında Şahin Alpay, Nazlı Ilıcak, Ahmet Turan Alkan, Ali Bulaç ve Mümtazer Türköne’nin de yer aldığı 50’den fazla gazeteci tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Ayrıca, Basın-Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü tarafından 400’e yakın gazetecinin sarı basın kartı iptal edildi.

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

{

{

www.canadaturk.ca

7

Türk yatırımcıdan dev proje Toronto’da Kennedy ile 401 kesişiminde bulunan Delta Toronto East otelini satın alarak Kanada piyasasına giren Akman Holding, bu otelin hemen yanında otel ve iş merkezinin de bulunduğu bin 320 konutluk bir projeye başladı.

Akman Holding’in Kanada’daki firması SAMM Developments tarafından gerçekleştirilecek ve 4 blok halinde olacak The Kennedys Condominiums & Hotel projesi 600 milyon dolar yatırım bedeline sahip.

The Kennedys, Eylül ayından itibaren Türkiye’de de satışa çıkartılacak.

Projenin 2020’de bitirilmesi planlanıyor.

Akman Holding, Delta Toronto East’in yanı sıra Oshawa’da Travelodge Oshawa ve Waterloo’da Four Points by Sharaton otellerini satın almıştı.

Akman Holding, ayrıca, bünyesinde bulunan Ersu ve Gold marka meyve sularını da Kanada piyasasına pazarlıyor.

8

www.canadaturk.ca

{

{

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

Böyle devam ederse TürkiyeKanada ilişkileri zedelenir

Kanada-Türkiye Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Liberal Milletvelili Judy Sgro, darbe kalkışması sonrası Türkiye’de yaşanan tasfiye, gözaltı ve tutuklamaların iki ülke ilişkilerinin geleceğini olumsuz etkileyebileceğini söyledi.

T

he Hill Times’a açıklamalarda bulunan Sgro, hangi alanlarda olumsuzluk olacağı konusunda net bir ifade kullanmakla birlikte genel anlamda iki ülke ilişkileri, ticaret, NATO veya diğer alanlar etkilenir dedi.

Türkiye’nin önemli bir müttefik olduğunu belirten Sgro, böyle devam etmesini isteriz ancak delil olmadan binlerce masum insanın gözaltına alınması ve idamın yeniden gündeme getirilmesi sonrası bunun her geçen gün daha da zorlaştığını kaydetti.

Türkiye’den daha olgun bir demokrasi anlayışıyla, daha

Toronto Pearson Uluslararası Havalimanı, 2010.

‘Kötü bir deneyimdi’

Judy Sgro ölçülü hareket etmesi gerektiğini vurgulayan Sgro, Kanadalı Türklerin Türkiye’de olan yakınları için endişelendiklerini bildiğini de söyledi.

Sgro, ‘Kanada’nın insan hakları konusundaki duruşu bellidir, Türkiye’yi de öyle görmek isteriz. Ancak, binlerce insanı, eğitimli insanları, yargıdakileri topluyorsanız, yurt dışındaki Kanadalıları korkutuyorsanız insan haklarına saygınız yok demektir. Görülüyorki Cumhurbaşkanı ile aynı göz rengine sahip olmayanlar terörist

TBMM Heyeti Kanada’da

15 Temmuz darbe girişiminin ardından Meclis Dışişleri Komisyonu üyeleri darbe kalkışmasını anlatmak” üzere Kanada’ya da geldiler.

7

-11 Ağustos tarihleri arasında Kanada’da temaslarda bulunacak Heyet, Ottawa, Montreal ve Toronto’da milletvekilleriyle, basın kuruluşları, Türk vatandaşları ve Kanada-Türkiye iş Konseyi Başkanıyla bir araya gelecekler.

Kanada’ya gelen heyette AK Parti Bursa milletvekili Cemalettin Kâni Torun, AK Parti Yozgat milletvekili Türkiye Kanada Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Yusuf Başer, Karaman milletvekili Recep Şeker, CHP milletvekili Ahmet Akın ve MHP İstanbul milletvekili İzzet Ulvi Yönter yer alıyor.

Heyette bulunan Türkiye-Kanada Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı ve Yozgat Milletvekili Yusuf Başer, Kanada’ya haraketinden önce “Bu seyahatimizde 15 Temmuz darbe girişiminin arkasında olan FETÖ terör

örgütü gerçeğini muhataplarımıza ve Kanada’da bulunan vatandaşlarımıza ilk ağızdan anlatacağız. Hain FETÖ örgütüyle sadece Türkiye’de değil dünyanın her tarafında mücadele edeceğiz,” açıklamasını yapmıştı.

Meclis Dışişleri Komisyonu üyelerinde oluşan başka heyetler de ABD, İngiltere, Belçika ve Fransa’ya gittiler. Öte yandan Heyet’in ziyareti öncesi Kanada-Türkiye Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Judy Sgro’nun Büyükelçi Selçuk Ünal aracılığıyla Türk yetkilileri uyardığı ve Kanada’ya yaşayan Türkiye kökenli Kanada vatandaşların terör örgütü üyesi olarak yaftalanmasının kabul edilemez olduğunu söylediği iddia edildi.

Peter Kent olarak ilan ediliyorlar. Bu tür bir anlayışın böyle durumlarda işe yarayacağını hiç zannetmiyorum,’ şeklinde açıklama yaptı.

Darbe girişimi sonrası Türkiye’nin tutumunun büyük kaygı verici olduğunu belirten PC Milletvekili Peter Kent ise parti ayrımı olmadan Kanada’daki tüm siyasi partiler olarak hukukun üstünlüğü, ifade özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü, vatandaşlık ve insan hakları konularında kaygılarımızı Türkiye Cumhurbaşkanı’na ve Kanada’daki temsilcilerine iletmemiz gerekir.

P

eter Kent, 2010 yılında G20 Liderler Zirvesi için Toronto’ya gelen Recep Tayyip Erdoğan’ı Havalimanı’nda karşılaması sırasında yaşadıklarını da anlattı.

Erdoğan’ı ile buluşmasını ‘kötü bir deneyim’(nasty experience) olarak nitelendiren Kent, ‘gece yarısı Havalimanına iniş yaptı. Otele hareket etmeden önce RCMP bir güvenlik tehdidi nedeniyle inceleme yaptıklarını bana bildirdi. Erdoğan ve beraberindekiler RCMP onay verene kadar Havalimanı’nda güvenli bir odaya alındılar. Kısa bir süre sonra sabırsızlandı, kızdı ve beni kendisini aşağılamaya çalışmakla suçladı, sinir krizi geçirdi.

Bir lider için pek de zarif olmayan bir davranıştı,’ şeklinde konuştu.

Cirque du Soleil Türkiye gösterilerini iptal etti Montreal merkezli dünyaca ünlü gösteri topluluğu Cirque du Soleil, EXPO 2016 Antalya kültür etkinlikleri kapsamında yapacağı gösterilerini iptal etti.

C

irque du Soleil, EXPO 2016 Antalya’nın çiçek ve çocuk temasınından esinlenerek özel tasarladığı “BLÜME” isimli gösteriyi 70 kişilik kadrosuyla sahneleyecekti.

Kanadalı gösteri grubunun, Antalya’da 16 Ağustos - 17 Ekim tarihleri arasında haftanın altı günü, toplamda 40 gösteri yapması planlanıyordu.

Radio Canada’ya açıklamalarda bulunan Cirque du Soleil sözcüsü Marie-Helene Lagace, darbe girişimi sonrası Türkiye’deki karışıklık nedeniyle çalışanların güvenliğini sağlama konusunda güvenceye sahip

olmadıklarınından gösterileri iptal etme yoluna gittiklerini söyledi.

Cirque du Soleil tarafından Ekim ayında İstanbul’da sahnelecek “Varekai” gösterisinin ise iptal edilip edilmediği konusunda henüz bir açıklama yapılmadı.

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

{

{

www.canadaturk.ca

9

Federasyon’dan ‘Gülen Kanada’ya gelmesin’ kampanyası Kanada Türk Dernekleri Federasyonu, Kanada Başbakanı, Kanada Göçmenlik ve Vatandaşlık Bakanı ve Kanada Dışişleri Bakanı’na hitaben yazdığı mektupla, Fethullah Gülen’in Kanada’ya iltica başvurusunun kabul edilmemesini istedi.

K

anada Türk Toplumu olarak ABD’de yaşayan tarikat lideri Fethullah Gülen’in Kanada’ya girmesini istemiyoruz denilen mektupta, böyle bir durumun

NATO müttefiki ve Ortadoğu’daki stratejik ortağı Türkiye ile Kanada’nın ilişkilerini zedeleyeceği savundu.

Gülen’in 250’den fazla kişinin

ölmesi ve binden fazla kişinin yaralanmasına neden olan 15 Temmuz’daki başarısız darbe kalkışması ve Türkiye’deki son terör olaylarıyla bağlantılı olduğunun

iddia edildiği mektupta, Türkiye’nin ABD’den iadesini istediği Gülen’in Kanada’ya giriş yapmasına hem iki ülke ilişkilerinde hem de Kanada’daki Türk toplumu arasında büyük sorunlara sebep olacağı gerkçesiyle izin verilmemesi istendi. Öte yandan, Kanada Türk Dernekleri Federasyonu, Gülen Kanada’ya kabul edilmesin diye online imza kampanyası düzenlediğini duyurdu.

Uzunca bir süredir Türk medyası Fethullah Gülen için Kanada’ya kaçıyor ya da Kanada’ya kaçtı haberleri yapılıyor. Bu haberler yapılırken de sahte belge kullanılması dikkatleri çekiyor.

Cemaat’e yakın kaynaklar ise Gülen’in ABD’den ayrılma ya da Kanada’ya gelme gibi bir planının olmadığını ifade ediyorlar.

Türkiye’deki darbe girişimi uluslararası öğrencileri vurdu

Ahmed Hussen Liberal Parti Milletveki (York South—Weston) Pendik’te halka hitap ederken...

Foto: Pendik Belediyesi

Bu yıl uluslararası Türk öğrencilerin Kanada dahil yurt dışındaki üniversitelere kayıt yapma hayali çok sayıda burs programının iptal edilmesi nedeniyle büyük yara aldı. sayıda öğrenci de Türkiye’de Çokpasaport alamama ya da

pasaport iptalleri nedeniyle yurt dışında devam ettiği ya da yeni kayıt yaptırdığı okullara gelemiyor.

AFP’nin haberine göre Kanada’nın en önemli üniversiteleri Quebec, McGill ve Toronto üniversiteleri de

gelecek akademik yılda güvenlik nedeniyle Türkiye’ye öğrenci göndermeme kararı aldı.

Avrupa Birliği tarafından finance edilen Jean Monnet Burs Programı’nın önümüzdeki yıl için “son gelişmeler” sebebiyle iptal edildiği, Erasmus öğrenci değişim programında da ciddi aksamalar olacağı bildirildi. Öte yandan, başarısız darbe girişiminin ardından Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK), yurt dışında akademik çalışma için yapılan görevlendirmeleri ikinci bir talimata kadar durdurdulması ve yurt dışında çalışma yapan akademisyenlerin durumlarının incelenerek, en kısa sürede geri çağrılmasını istedi.

Darbe kalkışmasında İstanbul’daydı Somali asıllı Federal Milletvekili Ahmed Hussen, darbe kalkışmasına bizzat şahit oldu.

T

atil için Türkiye’ye giden Liberal Parti Milletvekili Ahmed Hussen, darbe girişimine İstanbul’da yakalandı.

Kalkışmanın başarısız olmasının

ardından Kanada’ya acil dönüş yapmayan Hussen, Türkiye’de kalarak Kısıklı ve Pendik’te demokrasi nöbeti adı verilen gösterilere katıldı. Twitter hesabından açıklama yapan Ahmed Hussen, ‘Daha önce böyle bir şey görmedim,’ dedi.

Ahmed Hussen’in Pendik Belediyesi’nin davetlisi olarak annesi ve kardeşiyle birlikte Türkiye’ye gittiği öğrenildi.

10

www.canadaturk.ca

{

{

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

Festival iptal edildi

Calgary Türk Festivali zengin sahne programıyla göz doldurdu.

15 Temmuz darbe kalkışması 16 Temmuz’da yapılması planlanan Edmonton Türk Festivali’ni iptal ettirdi.

İ

ki yıl aradan sonra yeniden düzenlenmesi planlanan Edmonton Türk Festivali, Türkiye’den gelen

acı haber sonrası tüm hazırlıklara rağmen rafa kaldırıldı.

Festivali düzenleyen IDI Edmonton tarafından yapılan açıklamada, ‘Türkiye’de yaşanan üzücü gelişmelerin hemen ertesinde festival düzenlemenin doğru olmadığına karar verdik,’denildi.

Alberta’nın bir diğer şehri Calgary’de düzenlenen Calgary Türk Festivali ise planlandığı gibi

Calgary Belediye Başkanı Naheed Nenshi

29-31 Temmuz tarihleri arasında şehir merkezindeki Eau Claire

Festival Plaza’da yapıldı.

Calgary’de yaşayan Türklerin yanı sıra Kanadalı ve diğer etnik gruplarında büyük ilgi gösterdiği Festival’de bu yıl ilk kez Suriyeli göçmenler de katılım sağladılar.

Festival’e Calgary Belediye Başkanı Naheed Nenshi de katılarak bir konuşma yaptı. Öte yandan, Ottawa Türk Festivali için de geri sayım başladı.

Festival, 5-11 Eylül tarihleri arasında Ottawa Türk Kültür Merkezi’nde düzenlenecek.

Irkçı saldırıya uğradı Vancouver’da yaşayan Dinç (Dino) Demir, telefonda bir arkadaşıyla Türkçe konuştuğu gerekçesiyle saldırıya uğradı.

D

inç Demir, Vancouver’da Davie ile Denman caddeleri kesişiminde bulunan Starbucks kafenin verandasında (patio) arkadaşıyla telefonda konuşurken, bir başka masada oturan iki kişinin önce sözlü tacizine, ardından fiziki saldırısına uğradı.

Saldırgınalar Demir’e ‘Kanada geldin ve yabancı bir dil konuşuyorsun.

Geldiğin ülkeye geri dön’ (‘You’re talking a foreign language and you came into this country, go back to your f***ing country.’) şeklinde laf atttılar, sonra da yumruk atmaya başladılar.

Saldırıda Dinç Demir’in burnu kırıldı, çenesi ve gözü hasar gördü.

Saldırı sonrası polis iki kişiyi gözaltına aldı. Saldırganlardan birisi görgü şahidi olmadığı gerekçesiyle serbest bırakılırken 54 yaşındaki diğer saldırgan hakim karşısına çıkartılacak.

Canadatürk’ün görüştüğü Dinç Demir, ırkçı sözlerle saldırdılar önce sonra yumruklamaya başladılar. Ama en çok ırkçı sözleri beni yaraladı.

Saldırganlardan birisinin serbest

Dinç (Dino) Demir

bırakıldığını duyduğum andan beri acımı, ağrımı bir kenara bırakarak sesimi duyurabilmek için çırpınıyorum.

Bu saldırıyla harika bir rüyadan uyandırıldım gibi hissediyorum.

Amerika’nın politik durumunun ve ırkçı gerginliğin Vancouver ve

Kanada’yı etkilediğini düşünüyorum. Çok üzgünüm…’ şeklinde konuştu.

Dinç Demir’e saldırı, Vancouver yerel medyası başta olmak üzere ulusal medya kuruluşları tarafından da haberleştirildi.

2000 yılında Pamukkale

Üniversitesi’nden makine mühendisi olarak mezun olan 37 yaşındaki Dinç Demir, 2005 yılında Kanada’ya geldi. Demir, 2015 yılında ise British Columbia Üniversitesi Wood Products Processings programından mezun oldu.

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

{

{

www.canadaturk.ca

11

12

www.canadaturk.ca

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

{

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

{

Malzemeler: 10 yemek kaşığı şeker 9 yemek kaşığı irmik (semolina) 1 litre süt 1 paket kakaolu bisküvi Yarı ́m su bardağı ceviziçi 2 adet muz 1 kaşı ́k tarçın 1 paket vanilya

Hazırlanışı:

üzeri için ayıralım.)

Kalan muhallebiyi üzerine dökelim.

Kalan bisküvileri ya havanda dövelim ya da rondadan geçirip un haline getirelim.

Tarçın ve cevizi, bu karışım ile harmanlayıp sıcak tatlının

13

Görenlerin ağzını sulandıran bir kek hazırlamak için:

Cevizli irmik tatlısı

İrmik, süt ve şekeri kaynayana kadar karıştırarak pişirelim. Öbek öbek delikler oluşunca pişmiş demektir. Ocaktan alıp, içine vanilya ekleyip karıştıralım.

Pişen muhallebinin yarısını önceden hafifçe ıslattığımız bir borcam kaba dökelim. Üzerine önce bisküvileri, sonra muzları dizelim. Daha sonra da ceviz serpelim.

(Bir avuç kadar cevizi

www.canadaturk.ca

üzerine serpelim.

Bir tepsi ile üzerini kapatarak dışarıda soğumaya bırakalım.

Son olarak üzerini streç folyo ile kapatıp buzdolabında üç saat beklettikten sonra servis yapalım.

Afiyet olsun!..

• Tüm malzemeler mutlaka oda sıcaklığında olmalı.

• Kek kalıbı yağlandıktan sonra üzerine un serpilip her tarafına yayılmalı ve unun fazlası alınmalıdır. şeker, eriyene; yumurta, krema kıvamına gelene kadar birlikte çırpılmalıdır.

• Kabartma tozu, vanilya, kakao, tarçın gibi malzemeler una eklenmeli, karışımın tam olarak gerçekleşmesi ve havalandırılması için hep birlikte bir kere elenmelidir.

• Tarifte verilen her su bardağı un için 1 yemek kaşığı un eksiltip yerine 1 yemek kaşığı nişasta eklerseniz ağızda dağılan kekler yapmanız mümkün olacaktır.

• Kekler, genellikle 170–190 derece arasında önceden ısıtılmış fırınlarda pişirilir.

• Kek fırına sürüldükten sonra en az 20 dakika kapak kesinlikle açılmamalıdır!

• Keki, sıcakken kalı ́ptan çıkartmak ne kadar riskli ise tamamen soğuduktan sonra çıkarmak da o kadar risklidir. En iyisi fırından çıkardıktan 10-15 dakika sonra kalıptan çıkarmaktır.

Doksan altmış doksan benim neyim noksan Y

apılan araştırmalar dünyada obez insan sayısında önemli artışlar olduğunu gösteriyor. Özellikle Kuzey Amerika’da toprağın genişliğine paralel insanları da genişledikçe genişliyor.

Yaklaşık bir buçuk milyar insanın yaşadığı Çin’de insanlara bir bakın ne kadarlar. Hepsi çıtı pıtı, zayıfçık.

Alan dar, Kuzey Amerikalılar gibi obez olsalar ülkeye sığmayacaklar.

Bir de Kuzey Amerika’da doğup büyüyen Çinli çocuklara bakın. Nasıl da toplum yapısına ayak uydurup, tombiş tombiş olmuşlar.

Hızlı yeme kültürünün yanında,

teknolojik oyuncakların çıkmasıyla couch potato olup çıktı herkes. Böyle olunca yağ üstüne yağ biriktir.

Ben kendi adıma şu anda vücudumla barışığım diyebilirim.

Ama aynı kalabilmek için yıllardır diyetteyim. Bir serçenin yediği kadar yemek ancak yiyorum. Çekilir mi bu böyle diyenlere cevabım: Alıştım.

Belki evlenince çoğu kadın gibi biz de koyuveririz kimbilir. Üniversitede bir hocamız ‘Türk kadınlarının popoları iri olur ve yere yakın durur, bu genetiktir, o yüzden kendinizi diyetle miyetle fazla harap etmeyin’ derdi.

Ne de olsa eski adamdı, karşısında çalı gibi incecik kızları görünce kendi devrindeki etli butlu kızlar aklına gelirdi demek.

Etli butlu deyince aklıma geldi.

Köy yerlerinde tarla, bağ, bahçe işi çok olunca eve gelecek gelinin kollu kuvetli, yani iri olmasına özen gösterilirdi.

Bugünün 90-60-90 bedenlileri o

zamanlarda ‘çelimsiz şey, veremli mi ne?’ denilerek kötülenirdi.

Yarım dünya olmak, balık etlli olmak - balık derken hamsi değil, balina aklınıza gelsin - tercih nedeniydi.

Ne de olsa “Bir dirhem et bin ayıp örter” diye de bir atasözümüz var.

Hiç unutmam köyümüzde bir butu benim tamamım kadar olan bir Şaziye ablamız vardı. Kendi şişman olduğundan olsa gerek zayıf kadınlardan hiç hoşlanmazdı. Hele bir kadın hem zayıf hem de uzun boyluysa ‘ondan ancak fasulye sırığı’ olur derdi.

Kendi oğlu, Kazım, annesinin inadına bir zayıf kıza sevdalanmıştı.

Kızı görünce olmaz bu iş diyen Şaziye abla, oğluna da ‘oğlum aklını başına al, ne bu. Bizim işleri yapacak güç bunda ne arasın. Ayrıca kemik mi yalayacaksın’ diye çıkışmıştı.

Kazım ise annesinin itirazlarını kulak ardı ederek yine de bu kızla evlenmişti.

Bir gün Şaziye abla, oğlu ve gelini bize misafirliğe gelmişlerdi. Sofra

kurulmuş, babaannem tabaklara etli patates yemeği kotarıyordu.

Nasıl olduysa Kazım abinin tabağına et yerine sadece kemik gelmişti.

Babaannem: ‘Kazım oğlum… Kusura bakma şansına kemikler geldi, ver değişeyim’, dedi. Şaziye abla, bakışları gelininin üzerinde alaycı bir şekilde lafa girdi; ‘Bırak kız, yesin. Sever o kemik yalamasını.’

Artık zaman değişti. Anneler oğullarına zayıf kızlar bakıyor. Yengem de oğluna kız bakacağı zaman zayıfını arayanlardı. Kendisi maşallah eskilerin sevdiği yapıda, irice.

Bir gün bana, ‘bak kızım, enişten bana bugüne kadar doyasıya sarılamadı. Adamın kolları benim iriliğim yüzünden hiç kavuşmadı. Bu yüzden gelinim zayıf olsun istiyorum’, demişti.

Dediği gibi de yaptı. Zayıf, çıtı pıtı birisini buldu oğlu için. Gerçi en son gördüğümde çıtı pıtı gelinimiz bayağı bir etlenmişti. Boy da kısa olunca gerisini siz düşünün.

14

www.canadaturk.ca

{

{

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

{

{

www.canadaturk.ca

15

16

www.canadaturk.ca

{

{

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

{

{

www.canadaturk.ca

17

18

www.canadaturk.ca

{

{

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

{

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

{

www.canadaturk.ca

19

Rio Yaz Olimpiyatları başladı 2016 Rio Yaz Olimpiyatları Brezilya’nın Rio de Janeiro şehrinde Maracana Arena’da düzenlenen görkemli törenle başladı.

2

06 ülkeden yaklaşık 10 bin 500 sporcu 28 dalda mücadele edeceği 2016 Rio Yaz Olimpiyat Oyunları’na Kanada 27 branşta 314 sporcuyla katılıyor. Türkiye’yi 103 sporcu temsil ediyor.

2012 Londra Olimpiyatları’nda Kanada 1 altın, 5 gümüş ve 12 bronz olmak üzere toplamda 18 madalya, Türkiye ise 2 altın, 2 gümüş ve 1 bronz olmak üzere toplamda 5 madalya kazanmıştı.

Rio Olimpiyatları’nda tarafsız sporcuların yanısıra ‘Sığınmacı Olimpik Sporcular Takımı’ da

olimpiyat bayrağı altında yarışacak.

Olimpiyatlar Kanada’da CBC/Radio-

Canada, TSN, Sportsnet ve RDS’de, Türkiye’de ise TRT yayımlıyor.

5 Ağustos’ta başlayan Olimpiyatlar 21 Ağustos’ta sona erecek.

Bolusupor’dan Toronto FC’ye Geçtiğimiz sezon Türkiye 1. Lig takımlarından Boluspor’da forma giyen futbolcu Tosaint Ricketts, MLS takımlarından Toronto FC ile anlaştı.

K

anada Milli Takımı’nda da oynayan 28 yaşındaki forvet oyuncusu, 2013 yılında Super Lig ekiplerinden Bucaspor’da oynamış, bir yıl aradan sonra 2015 yılında tekrar Türkiye’ye giderek Boluspor ile anlaşmıştı.

Ricketts, alacaklarını tahsil edemediği gerekçesiyle bu yılın başında Boluspor’dan ayrılmıştı. Öte yandan, İngiltere Premier

Lig ekiplerinden West Ham United’a transferine oldu gözüyle bakılan 33 yaşındaki Kanadalı futbolcu Atiba Hutchinson Beşiktaş’ta kaldı.

West Ham Teknik Direktörü Slaven Bilic’in ısrarla istediği, Hutchinson’ın da olur verdiği transfere Beşiktaş’tan onay çıkmadı.

Beşiktaş’ta kalması için ikna edilen Kanadalı futbolcunun alacağı ücretin arttırdığı belirtildi.

Tosaint Ricketts

Foto: Toronto FC web sitesi

20

www.canadaturk.ca

{

{

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

S

oykırım, ırk, canlı türü, siyasal görüş, din, sosyal durum ya da başka herhangi bir ayırıcı özellikleri ile diğerlerinden ayırt edilebilen bir topluluk veya toplulukların bireylerinin, yok edicilerin çıkarları doğrultusunda, bir plan çerçevesinde ve özel bir kastla yok edilmeleri anlamına gelir.

Soykırıma giden süreç tek-düze, çizgi halinde ilerleyen bir süreç değildir.

Genocide Watch organizasyonun genel müdürü Gregory H. Stanton, yazdığı makalede Soykırımın Sekiz Evresi’ni sıralar.

Stanton’a göre; birinci aşama kategorileştirmedir. Kültürün üyelerine ulusal, dinsel, ve ırksal bir aidiyet ve kimlik kazandıran kavramlarda kümeleme, dereceleme, sıralama ve sınıflandırmalar yapılır. En yaygın formu “biz ve onlar” şeklinde ifade edilir. Guruplar arasında çelişkiler kutuplaştırılarak, soykırımın meydana gelmesini sağlayacak ortam beslenir.

Adalet, hukuk, anayasal özgürlükler, insan hakları gibi ortak paydalar yok edilir ve toplum ayrıştırılır. İkinci aşama sembolleştirmedir.

Kategorilere bir isim verilir. Etnik kimlikten aidiyetlere Soykırım, sekiz aşaması ve travma terapisi! kadar her sembol, kin, nefret, ve düşmanlık duygularıyla doldurulur. Siyah ve beyaz ayrımcılık yapılır. Sembollerin bu duygu ve düşüncelerle birleşmesi ideolojik bir form alması, bir tehlike çanıdır.

Sembollerin duygularla karışması bir tür ilkel rituale geri dönüştür. Renkler bile ayırt eden bir anlama bürünür. Üç hilal, bıyık veya sakal bırakmaya kadar her klişe sembol düşmanlaştırılır veya tarafı belirler. Nefret ve ırkçı söylemler artar. Üçüncü aşama insandışılaştırmadır.

Egemen grup, ötekilerin hak ve özgürlüklerini inkar eder. Öteki gurup üyeleri insan değilmiş gibi, acı çekmezlermiş gibi, anaları ağlamazmış gibi anlatılır, insandışılaştırılır. İşkence insanlık dışı bir muamele gibi görünmez. İnsandışılaştırmaya karşı çıkanlar, vatan hainliği ve işbirlikçilik gibi suçlamalarla susturulmaya çalışılır. Bu başlangıçtır.

Korku politikaları yaygınlaşır, insanların özgürlükleri, yasal hakları sınırlandırlır ya da askıya alınır. İnsan hakları ihlalleri yaygınlaşır, suçlular korunur ve gerektiğinde yurtdışına kaçırılır, hapishaneden kaçırılır ve saklanır. Hukuk güven vermez. Çoğunluk güçlü gruptan görünür.

Dördüncü aşama örgütlenmedir.

{

{

www.canadaturk.ca

Soykırım, sekiz aşaması ve travma terapisi!

Soykırım her zaman örgütlüdür. Genelde devletin parmağı vardır, aksi halde başarılı olması neredeyse imkansızdır.

Ancak devlet kendini korumak için diğer suç unsurlarını kullanır. Mafya ve özel güvenlik şirketleri gibi legal görünümlü illegal devlet araçları kullanılır. Silahlanan güçlüler zayıfları ezmeye hazırlanıyordur.

Beşinci aşama kutuplaşmadır.

Ayrımcılık, nefret, kin ve düşmanlığın en üst aşamaya ulaşması kutuplaşmayı işaret eder. Bu aşamada radyolar, gazeteler, televizyonlar büyük bir propagandanın ve kıyım politikalarının aracı haline gelmişlerdir. Sosyal iletişimler bile tanımlanmış ve sınırlanmıştır. Örneğin, hedef grubun üyesiyle sokakta yürürken bile görünmek tehlikelidir. Hedef grubun üyelerinden biriyle evlenmek de, aile sahibi olmak da insanların düşman gibi algılanmasına yeterli bir gerekeçedir. Hatta tarafsız kalmak da düşman gibi algılanmak için yeterli bir sebeptir. Dolayısıyla artık iki kutup vardır: Beyaz ve siyah. Ya bizdensin ya ötekinden. Orta yoktur. Diğer bir deyişle bu aşama toplumdaki tarafsızların da taraf tutmaya itildiği bir aşamadır.

Buna sınırötesi kişilik bozukluğu tarihi de deniyor.

Altıncı aşama hazırlıktır. Hedefteki, etniğine, dinine ve kültürüne göre seçilmiş düşman grup iyice belirginleşmiş, toplumun diğer unsurlarından ayrımlaştırılmıştır.

Sanki soykırımcılar gizli bir seferberlik içindedirler. Kara listeler - ölüm listeleri - hazırlanmış, adresler, mahalleler, sokaklar belirlenmiştir. Görevler dağıtılmıştır. Üyeler silahlandırılmıştır.

Kurban listesindekilerin soykırım kargaşasında daha bir ayırt edici olması için bütün hazırlıklar tamamlanmıştır.

Hedefteki grup üyeleri belli bir sembol taşımak zorundadırlar. İş yerleri işaretlenmiştir. Toplama kampları, işkence tezgahları ve hapishaneler belirlenir. Toplum şizofrenik bir cinnet geçirir.

Yedinci aşama imhadır. Bir saman ateşi gibi başlar ve toplu kıyımlar bir anda gerçekleştirilir. Hedef grubun üyelerinin vahşice, canice öldürülmesi soykırımı gerçekleştirecek grup üyeleri için çok doğaldır. Yaptıklarının bir soykırım, bir insanlık suçu olduğunu düşünmezler, algılamazlar. Bu grup üyeleri de bir tür insanlıktan çıkmış, hayvanlaşmıştır. Öldürdüklerinin insan olduklarını düşünmemektedirler. İnsan benzeri yaratıktır öldürdükleri. Devlet güçleri ve paramiliter güçler arasında fark silinmiştir. Herkes soykırıma aktif bir biçimde katılır artık. Bu kaotik ortamda birbiri ile kavgalı gruplar intikam almak için çalışır, bu tam girdaba dönüşür.

Sekinci aşama inkardır. Soykırımcılar eşgüdümlü olarak bütün yazılı ve görsel her tür belgeyi imha etmeye, toplu mezarlar yaratarak, cesetleri yakarak soykırımı örtbast etmeye yeltenirler.

Sonuna kadar inkar söz konusudur. Bir suç işlendiğini kesinlikle kabul etmezler ve en önemlisi kurbanı suçlama çabasına ve kampanyasına girişirler. Bunlara ek olarak olası bütün legal yolların ve soruşturmaların önünü tıkamaya çalışırlar. Liderler ve elebaşıları daha çok dokunulmazlıklarını korumanın yollarını ararlar. Hiçbir seçeneğin kalmadığı durumlarda da kendilerince güvenli bir bölge ya da ülkeye kaçmayı denerler. İnkârla başetmenin tek yolu vardır: Biri tanıkların, delillerin dokümanlaştırılmasını olanaklı kılacak tarafsız uluslararası mahkemelerdir.

***

Almanya travmasında Hitler, önce ‘Living Space’, yani yaşam alanını yok etti. Sonra ‘Total Surrender’, yani ‘hepiniz teslim olun’ dedi.

Yahudi akademisyen Judith Herman’ın yazdığı ‘Trauma ve Recovery’ adlı kitapta Hitler’in Yahudilere travma oluşturma sistemi detaylı yazılmıştır.

21

Hitler’in kara propagandası ile Yahudiler şeytanlaştırılırken, oluşturulan torbaya muhalif görülen herkes atıldı.

Hitler, tüm Firavunlar gibi, ‘cenneti ve cehennemi ben dağıtırım’ dedi. Kontrol ve korku oluşturdu. Herkes takip ediliyor paranoyasındaydı. Cadı avı ve sürek avı yapıldı.

Hitler’in zulmüne ortak olanlarla yapılan mülakatlarda, ‘Separate Persona’ kişiliği ortaya çıkmış. ‘O zamanlar ben başka biriydim’ diyor.

Gregory H. Stanton’ın ‘Soykırımın Sekiz Evresi’ni Türkiye’de yaşananlarla karşılaştırırsak Hizmet Hareketi mensupları ve sempatizanlarına karşı bir soykırım sürecinin başladığını görüyoruz.

Hitler travmasından kurtulmanın yolları Soykırım mağdurları celladınızı sevmeyin, tecavüzcünüze aşık olmayın. İnsani alanların farkına varın.

Sevdikleriniz için fedakar, özverili, adanmış olunuz. Şekilciliği, hayalet politik maske takmayı ve kendinizi suçlamayı bırakın. Niyetimiz önemli.

Hiç kimsenin kötülüğünü istemediniz.

Asla soykırımcıya teslim olmayın.

Yahudiler Hitler’e teslim olmuştu. İnsani kaynaklarınız var, ümitsizliğe gerek yoktur. Yiğit düştüğü yerden kalkar. Ötekilerin elinden tutun, kimseye ayrımcılık yapmayın, kin ve nefret duymayın. Unutmayın ki, soykırımcı yardımseverliği ve hakkı yok ediyor. Dünyayı soykırımcı gözü ile analiz etmeyin, farklı bir gözlük ile seyredin. Güçlü inancınızla Allah’ı Allah için sevenleri bulacaksınız. İnsandan insana ilişki kalple kurulur.

Hayrı emredin, kötülükten men edin.

Gasp edilen tüm haklarınızı geri alana kadar asla pes etmeyin, yılmayın, korkmayın; üretimden vazgeçmeyin. İnsanlığı bulun ve yeniden keşfedin.

Dünyada Allah geniş nimetler ve rızıklar bahşetmiş. Güzel insanlar her yerde var; hicret ediniz. Transit yapacağınız mutluluk objelerine ihtiyacınız var. Yeni hayat kurun. Ötekiler denilenlerle insani bağlılıklar ve sağlıklı samimi ilişkiler kurunuz. Öteki yoktur, sadece insan vardır. İnsanlığa hizmet eden Allah’a hizmet eder, onun dostu ve kuludur.

Soykırımcı medyadan tek kelime bile okumayın, seyretmeyin. Başka kaynaklar okuyun, kendinizi yetiştirin, at gözlüğü takmayınız.

Güvenlik ve travmayı anlatmak sizi özgür kılar. Kendini güvende hissetmeyenin travmasını anlatması zordur. Bazen bir yıl, bazen daha uzun zaman alabilir. Ama er veya geç anlatmalıdır, yoksa iyileşemez.

Travmayı bastırmayın. Eğer soykırımda yapılanları gizlerseniz, bu döner dolaşır size patlar. Akıl sağlığınızı kaybedin diye uğraşıyordur soykırımcı. Akıl sağlığını korumak için sevdiklerinizi, hayırlı işlerin size yaşattığı manevi duyguları, bir başkasının elinden tutma saadetini hatırlayın. Hepinizin kalbinde, ruhunda bu güzellikler iz bıraktı, çıkmaz. Bu mutluluk fotoğrafı bilinç üstünde bir yerde hep hazır olarak bulunsun, her soykırımcı saldırısında reklam arası gibi bu fotonuzu göz önünü getirin.

Soykırımcılara karşı son nefesimize kadar mücadele edin; başkası için kendine feda etme Îsâr duygusundan taviz vermeyin. Beklentisiz olun, ekmeğimizi taştan çıkartın.

22

www.canadaturk.ca

{

{

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

{

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

{

www.canadaturk.ca

23

EMLAK KÖŞESİ HAKAN ERKAN matt@erkan.ca

Çin’den gelen yatırımcıların piyasaya etkisi

Ç

in’den gelen yatırımcılar dünya piyasasında emlak üzerine yaptıkları alımlarla dikkat çekiyorlar.

Yatırımcıların yüzde 70’i peşin para ile emlak satın alırken Kanada’da daha çok Toronto ve Vancouver şehirlerini hedef aldıkları net bir şekilde görülüyor. Neticesinde ev fiyatları astronomik şekilde artarken bu durumdan en fazla avanta elde eden kesimin evlerini satanlar olduğu kesindir. Yerel halk ise satın alırken bu piyasayla rekabet etmekte oldukça güçlük çekmekte, buna paralel olarak makul fiyatla ev bulamadığı için evlerini satmak yerine renove etmek yoluna gitmiş, bu da Toronto’da geçen yıla göre yüzde 7 ila 8 oranında daha

az evin piyasaya çıkmasına sebep olmuştur.

Geçen günlerde British Colombia’da yeni çıkan bir kanunla yabancı yatırımcılara yüzde 15 oranında ilave alım vergisi getirilerek yabancı yatırımcıların yavaşlatılması, dolayısıyla emlak piyasasındaki fiyat artışının frenlenmesi yoluna gidildi.

Bu karardan sonra yatırımcıların Toronto’ya gelmesi kaçınılmaz olacaktır.

Neticesinde Toronto’da fiyatların potensiyel olarak daha da yükselebileceği düşünülürken, ileride aynı vergi uygulamasının Ontario’ya da uygulanması ihtimalini unutmamak gerekir. *Hakan Erkan (Member of Toronto Real Estate Board)

CANADATÜRK SATIŞ NOKTALARI

Canadatürk gazetesine abone olun, her sayısı postayla ev ya da iş yeri adresinize gelsin. Yıllık (12 sayı) 35 dolar, 6 aylık (6 sayı) 20 dolar.

TORONTO Accurate Accounting 450 Wilson Ave. Unit 2 416 638-0700 Adonis (Scarborough) 20 Ashtonbee Rd. 416 642-1515 İstanbul Kebab & Doner 2762 Keele St. 647 748-6363 Can-Turk İpek Mobilya 1179 Finch Ave W. Suite #13 416 736-4473 Chef 47 879 Wilson Ave. 647 430-2178

Dr. R.N. Sezer & Associates 1273 Broadway Ave. 416 429-3317

Nile Academy Erkek L. 135 Plunkett Rd. 416-285-0115

Sunny Foodmart 1- 747 Don Mills Rd. Unit 60 2- 1620 Albion Rd.

Eren’s Hair Salon 893 Wilson Ave 416-638-1530

Nile Academy İlköğretim & Kız Lisesi 5 Blue Haven Crst.

647 748 6453

Tamam’s Restaurant 2180 Steeles Ave. W. Unit 6 905-760-8690

Kanada Sufi Kültür Merkezi 270 Birmingham St.

Nile Academy Erkek Yurdu 265 Queens Dr.

Koza Grill 6464 Yonge St #164A, 647 350-9393

Nuri Sansarlıoğlu 754 Wilson Ave. 647 343-6113

Mustafa Turkish Pizza 866 Wilson Ave. 416 631-0300

Pizza Pide 949 Gerrard St. E. 416 462-9666

Narin Pastanesi 881 Wilson Ave. 416 631-7500

Polat Auto Services 14 Sable St. 416 630-1444

Tasteco Supermarket 62 Birchmount Rd #18 416 690-0081 MISSISSAUGA

Real Canadian Superstore 3050 Argentia Rd. 905 785-8928 Tahsin Meat Products 755 Queens Way E. Unit 16 905 272-1300 MONTREAL Anadolu Kültür Merkezi 11280, av Jules-Dorion 514 852-2223

Adonis (Missisauga) 1240 Eglinton Ave W.

Antep Baklava 5098 Jarry Est 514 419-8758

Beyti Kebab 1650 Dundas Street East 905 848-2590

Çiçek Pastanesi 3656 rue Fluery E. 514303-5361

Master Delight 7033 Telford Way Unit 2&3 905-671-9229

Efes Pastanesi 689, Rue Saint-Roch 514 495-6535

Marash Café 2019 Rue Lapierre 514 363-3555 Marche Ayder 3791 Willeray (514) 722-1835 Turquoise Pide 3662 Rue Fluery Est 514 903-9571 OTTAWA Anadolu Kültür Merkezi 335 Michael Cowpland Dr. 613 829-7787 EDMONTON Nebula Academy & Anadolu Kültür Merkezi 12023 81 St. 780 761-0250

24

www.canadaturk.ca

{

{

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

{

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

{

www.canadaturk.ca

25

Başarı için her denilene kulak asmayacaksın!

G

ünlerden birgün kurbağaların yarışı varmıs. Hedef, çok yüksek bir kulenin tepesine çıkmakmış. Bir sürü kurbağa da arkadaşları için yarışma alanına toplanmış. Ve yarış başlamış.

Gerçekte seyirciler arasından hiç kimse yarışmacıların kulenin tepesine çıkacağına inanmıyorlarmış. “Zavallılar! Hiçbir zaman başaramayacaklar” diye

de sesler yükseliyormuş seyirciler arasından. Büyük bir hevesle yarışmaya başlayan kurbağalar, henüz kulenin tepesine varamadan bir bir yarışı bırakmaya başlamışlar. İçlerinden sadece bir tanesi inatla, yılmadan kuleye tırmanmaya devam ediyormuş. Seyirciler yine bağırıyorlarmış:“Zavallılar! Hiçbir zaman başaramayacaklar…

Sonunda, o inatla yarışı sürdüren hariç diğer kurbağaların ümitleri kırılmış ve yarışı bırakmışlar. Kalan son kurbağa büyük bir gayret göstererek kulenin tepesine çıkmayı başarmış. Diğerleri bu kurbağanın bu işi nasıl başardığını öğrenmek istemişler. Bir kurbağa ona yaklamış ve “ diğerleri bıraktı sen nasıl başardın “ diye sormuş. İşte o anda hepsi anlamışlar ki kuleye çıkmayı başaran kurbağa sağırmış.

Hata bende ki...

Bir dostumun kahvehanesine uğradım. Kendisini biraz sinirli görünce dayanamadım “ne oldu” diye sordum.

“Ya sorma” dedi ve başladı anlatmaya: “ Bir saat önce bir kişi geldi. Dükkanın telefonunu kullandı.

Telefonda konuşurken karşı tarafa kızmış olacak ki bağırarak sert bir şekilde telefonu yere vurdu

ve çekti gitti. Müşteridir dedim sesimi çıkarmadım. On dakika sonra tekrar geldi ve yine bana sormadan telefonu kullanmaya başladı. Telefonda bağırdı, çağırdı ve telefonu kırarcasına kapattı. Bu kez dayanamadım, “ telefondan ne istiyorsun” diye çıkıştım.

Ne dese beğenirsin:“ Bende hata ki gelip senin telefonu kullanıyorum.”

$1, 1859.

$1, 1898.

25¢, 1900.

Kanada dolarının hikayesi

1

600’lü yıllarda bugünkü Kanada’nın yer aldığı bölgede birçok para biriminin kullanıldığını ve adeta kaos yaşandığını, 1700’lü ve 1800’lü yılların başında Kuzey Amerika’da İspanyol dolarının yaygın kullanımı ve Amerikan dolarının standart para birimi ilan edilmesiyle dolar kullanımının daha çok tercih edildiğini, The Province of Canada’nın 1 Ocak 1858’de ilk resmi Kanada dolarını bastığını, 1867’de de

Ontario, Quebec, New Brunswick and Nova Scotia’nın birleşerek Kanada Federasyonu’nu kurmasıyla da bu eyaletlerin tamamında doların para birimi olarak kullanılmaya başlandığını, the Uniform Currency Act’ın Nisan 1871’de Parlamento tarafından kabul edilemesiyle de resmi olarak Kanada’nın para biriminin Kanada doları olduğunun ilan edildiğini biliyor muydunuz?

Beyaz adam ve kızılderili Beyaz göçmen Kanada’nın uçsuz bucaksız ormanlarından birine bir kulübe yapmış, kışa hazırlanıyordu.

Tam odun keserken bir Kızılderili geçti.

Hey Kızılderili, diye seslendi, “Kış nasıl olacak” “Soğuk”, dedi Kızılderili ve yoluna devam etti.

Yerlilerin doğa bilgisine güven duyan adam epey endişelendi ve her ihtimale karşı daha fazla odun kesti.

Akşam Kızılderili tekrar geçerken “Hey arkadaş”, diye bir daha seslendi.

“Kış gerçekten soğuk mu geçecek?” “Çok, hem de çok soğuk”, dedi Kızılderili ve yoluna devam etti.

Göçmen fena halde korkmuştu. Çılgınlar gibi odun istifledi.

Ertesi sabah Kızılderili geçerken seslendi. “Bu kış insan oğlunun yaşamadığı kadar soğuk olmak.”

“Nereden biliyorsun” diye sordu, bütün gecen durmadan odun kesip nefes nefese kalan göçmen.

“Eski bir Kızılderili sözü var: Beyaz adam çok odun kesmek, kış çok çok soğuk olmak.

26’daki çengel bulmacanın çözümü

Kenan’ı özledim Adamın birisi geride eşini ve oğlunu bırakarak gurbete çalışmaya gider. Zaman geçtikçe hasretlik hergün adamcağızı yer bitirir. Her fırsatta Kenanımı çok özledim der durur. Bu adamın Kenanımı özledim deyişinden arkadaşlarına artık gına gelir. Aralarında para toplayarak yol parası olarak ona verirler ve git Kenanının gör derler. Adam izne geleceğini köye haber salar. Karşılama

için adamın babası Kenanı da yanına alarak kasabaya iner. Adam otobüsten iner ve önce babasını kucaklar.

Babası, hemen Kenanı kucağına alarak mektuplarında devamlı “Kenanımı çok özledim” diyen oğluna hasretlik gidersin diye uzatır. Adam çocuğa yabancı gibi bakar ve oğlum anan nerde diye sorar.

Meğer yıllardır Kenanım, Kenanım diye inleyen adamın derdi karısıdır.

Sayenizde

Kim o?

Adam kapıcıyı görünce ‘Hayırlı olsun, oğlun olmuş’ diyerek tebrik etti.

Kapıcı çok kibar bir adamdı. Kim ne derse sayenizde müdürüm derdi. Yine aynısını yaptı ve çocuğu olduğu için tebrik eden adama ‘Sayenizde müdürüm’, dedi.

Bir Karadenizli diğer Karadenizli’nin kapısını çalınca “siz kimsiniz” ve “biziz” muhabbeti bakın nasıl olur.

Ding dong (kapı zili) Ev sahibi: Sikümsunuz Misafir: Bizuk da

Yayıncı/Publisher BestOne Media Inc.

Yazarlar/Writers Akif Eren, Faruk Arslan, Hakan Erkan, Pınar Şenkaya

Phone: 416 462-1244 E: info@canadaturk.ca W: www.canadaturk.ca

Canadatürk’te yayımlanan yazıların her türlü sorumluluğu yazarına aittir. Canadatürk, yayımlanan reklamların içeriğinden, reklamı yapılan ürün ve hizmetin alınması veya kullanılması sonrasında oluşabilecek olumsuzluklardan sorumlu tutulamaz.

ISSN 1923-7030 CANADA POST AGREEMENT NUMBER 42779532 We acknowledge the financial support of the Government of Canada through the Canada Periodical Fund of the Department of Canadian Heritage.

26

{

www.canadaturk.ca

{

FRUITERIE ERMIS Günlük taze meyve ve sebzeler Türk gıda ürünleri Tel: 514 329-2220 3257 Henri Bourassa E. Coin (corner) St-Michel, Montreal, QC H1H 1H3

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

AĞUSTOS/AUGUST, 2016

{

{

www.canadaturk.ca

27

28

www.canadaturk.ca

{

{

AĞUSTOS/AUGUST, 2016