YAŞASIN 23 NİSAN BAYRAMIMIZ
Sevgili çocuklar merhaba. Nisan ayı
hem bahar ayının, hem de 23 Nisan Çocuk Bayramın sesi. Büyük
önder
Mustafa
Kemal
Atatürk’ün siz çocuklara armağan ettiği
bu günü asla unutmayın! Sevinçle, sevgiyle kutlayın bu bayramınızı.
Birlik beraberlik içinde olmanın en
kuyla kutlayalım 23 Nisan bayramımızı. En güzel şarkılarımızla, en renkli giysi-
lerimizle coşkuyla ve beraberlik içinde haykıralım sesimizi.
Tüm Bulut Kardeş üyelerimizin ve
Dünya çocuklarının “Çocuk Bayramı” kutlu olsun.
zorunlu olduğu bu günlerde, daha bir coşİdari Yer: Hava-İş Sendikası İncirli Cad. No: 68/1 Bakırköy-İst. Tel : (0212) 660 20 95 Faks : (0212) 571 90 51 www.havais.org.tr havais@havais.org.tr
Aylık Çocuk Dergisi (Hava - İş Dergisi Ekidir)
Türkiye Sivil Havacılık Sendikası Aylık Bulut Kardeş Dergisi Adına Sahibi: Genel Başkan
ATİLAY AYÇİN
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: Genel Başkan Yardımcısı SİMAY ÇEKEM
Baskı: Ümit Matbaacılık San.Tic. Ltd. Şti. Genel Yayın Yönetmeni: 2. Matbaacılar Sit. Z-A/6-10 CENGİZ ÇAKICI Topkapı-İstanbul Tel: 0212 565 42 69 Tasarım & Uygulama: Baskı Tarihi: Nisan 2013 M. ŞEBİP ARVAS
4
5
6
Elif Bağatur
Merve Coşkun
Ömer Ali Ersoy
Kevser Ersoy
FOTO KARİKATÜR
Almina Kırcalı
Sidelya Nisa Tepe
Merve Öğretmenoğulları
ÇİZEN: ZAFER TEMOÇİN
Si de ly a Ni sa Te pe
oğ ul la Me rv e Öğ re tm en
rı
Merve Coşkun
Kevser Ersoy Alm ina Kır ca lı
Elif Bağatur
Ömer Ali Ersoy
Sevgili Bulut Kardeş okuyucuları, dergimizde sizin de karikatürünüzün çizilmesini istiyorsanız fotoğrafınızı Sendikamız Genel Merkez adresine gönderebilirsiniz.
7
9
10
Sihirbazlığın, neredeyse insanlık tarihi kadar eskilere dayanan bir öyküsü var.
Geçmişten günümüze izleyenlerin beğenisini kazanan bu ilginç meslek, Antik Mısır’da oldukça yaygındı. Günümüzde Berlin Devlet Müzesi’nde bulunan bir papirüs (kağıt), ilk sihirbazlık gösterisinin eski Mısır’da yapıldığını gösteriyor. Eskiden sihirbazların doğaüstü güçleri olduğuna inanıldığından, bu meslekteki kişilerin çoğu sırlarını kimseyle paylaşmazlardı. Neyse ki günümüzde, sihirbazlığın sadece bir göz yanılması olduğu artık biliniyor ancak sihirbazlar sır saklama özelliklerini hâlâ sürdürüyorlar.
12
Fransız yanılma ca’da ‘illusio n’ sı bu keli anlamına ge kelimesi, yan liyor. D lış algıl me, sih ilim a Sihirba zlık ya irbazlık kelim ize illüzyon o ma ve duyu panlara larak g esi yer Sihirbaz eç in la eder ve r ipleri kesip da illüzyonis e kullanılıyor. en b t deniy s cası ge onra yeniden irleştirir, toplar or. rçek ha ı o yok r ta y a çıkarır yatta olm sanki g , kıs er a ler. Gün çekten oluyorm sı imkansız şe ay ü geliştire müzde teknolo uş gibi bize gö leri n illüzy ji s terird e n yar o yapıyor lar. Elbe nistler, izleyen arlanarak yete leri hay neklerin tte ne g hiçbiri s rete eç id ih hafife a ir değil, yalnız mişte ne de gü düşüren ilgin aha da lmayın! ca bire n ç şovla ü müzd r kullanır lar. Biz Sihirbazlar num numaradır. A e yapılan şovla r nc bu rın re bir p a ara gös araçları görm ra yapabilme ak bu numara k için p terdi. So eyiz. Diy ları Aslında ek çok n e s a delikli o ihirbazın biri d ra da “hokus lim ki, bir sihir pokus y baz izle raç elikli, b lmayan y ir a ic olanla i p p iled a a e r r ak ” p ayı g liksiz de haftalar ğiştirir. Bu nu österir. Sonra iki parası vard arayı deldi. m e ır ca çalış ır, yıllar arayı gözü ka l çabukluğuyla . Önce bize ını bu m palı yap bunu d esleğe verirler. ana kadar gü elikli nlerce,
Ünlü İllüzyonistler
1805-1871 yılları arasında yaşamış Fransız sihirbaz Robert Houdin, modern illüzyonun babası olarak görülüyor.
Çinli Ching Ling Foo, 17. Yüzyılda Doğu Asya’nın ilk modern illüzyonisti olarak biliniyor. 1911-1993 yılları arasında yaşamış Amerikalı illüzyonist Leon Mandrake, tarihte bilinen en ünlü sihirbazlardan biri.
1898-1984 yılları arasında yaşamış ünlü Türk illüzyonist Zati Sungur, sihirbazlık mesleğinin ülkemizde gelişmesine öncülük etmiş. Amerikalı illüzyonistler David Copperfield ve Lance Burton, günümüzün en ünlü sihirbazları olarak gösteriliyor.
13
Hava hâlâ soğuk olsa da yaşadığımız şu günler, ilkbaharın habercisi bitkilerin ortaya çıkma zamanı! Tomurcuk veren ağaçlar, rengârenk çiçekler, cıvıl cıvıl öten kuşlar, vız vız uçan arılar, saklandıkları yerlerden çıkan kelebekler…Baharı müjdeleyen bu canlılarla karşılaşmaya hazır mısınız?
14
Narin Görünümlü Siklamenler Baharda birbirinden güzel ve farklı renkleri olan birçok çiçek görürsünüz. Kalp biçimindeki yaprakları ve pembe-mor çiçeklerinden siklamenleri tanımak çok kolay! Siklamen dünyanın hemen her yerinde çok sevilen bir bitki. Rengârenk Çiğdemler Kış bitmeden çiçek açmaya başlayan çiğdemlerin pek çok çeşidi var. Pembe, mor, beyaz, sarı çiçekler açan bu soğanlı bitkilere ülkemizin hemen her yerinde rastlayabilirsiniz.
Mis Kokulu Nergisler
Ülkemizde çok değişik nergis türleri bulunur. Daha önce hiç nergis koklamadıysanız hemen yapmanızı öneririz. Koklarken burnunuzu çok yaklaştırırsanız, turuncu-sarı çiçektozları burnunuza yapışıverir.
Ormanın Sessiz Güzelleri Çuhaçiçekleri
Bazı ormanlarda rengârenk çuhaçiçekleriyle karşılaşabilirsiniz. Çuhaçiçekleri sarı, pembe, mor, ya da mavi renkli olabilir.
Her yerde Biten Koyungözü Papatyalar
Koyungözü papatyayla taç yapmayan ya da küçük bir buket hazırlamayan var mıdır acaba? Eğer varsa, bunları yapmanın tam zamanı! Şu sıralar her yerde bu papatyalardan bulabilirsiniz. Taçyapraklarını hava açıksa açan, kapalıysa kapatan bu güzel çiçeği görmemeniz neredeyse olanaksız.
15
Şapka Kanunu 25 Kasım 1925
Osmanlı İmparatorluğu döneminde, erkekler başlarına sarık, fes, külah ve kalpak gibi başlıklar takarlardı. Atatürk, çağdaşlaşmanın bir bütün olduğunu düşündüğünden, çağdaş biçimde giyinilmesini istiyordu. İlk adım olarak şapka Kanunu, 25 Kasım 1925’te TBMM’de kabul edildi.
e rbe v ü T , Tekkeyelere Son Zavi Kasım 1925
daki şların a b ete tların üküm h ı Tarika k l r, ha ıyorşeyhle kışkırt a y a bazı nm ayakla karşı utoplul i c i r . e g du rar k, bu na za ı r a l Atatür n insa şıt ve ka lkemiz ü ü d n r u ö ğ ng ıkladı: ğini ö le aç y ö verece ş i fencelerin im ve l i n düşün i t na ye uz, o edeni r m o y ı l z i "B şey vet a a bir n kuv k e ş d a n B i n ruz. yürüyo göre ..." ıyoruz tanım 30
16
Takvim ve Saat Kanunu 26 Aralık 1925
Çağdaşlaşmak ve uluslararası ilişkileri kolaylaştırmak için takvim ve saatin de değiştirilmesi gerekiyordu. Hicri ve Rumi takvim bırakılarak Miladi takvim kabul edildi. Güneşin batışına göre ayarlanan saat yerine, çağdaş dünyanın kullandığı saat sistemi kabul edildi. 20 Mayıs 1928’de de uluslararası rakamlar kabul edildi.
Çağdaş Türk Ka dını 17 Şubat 1926
"Çarşaf içinde, pe çe altında ve ka fes arkasındaki Türk kadını artık ta rihte kaldı" diyen Atatürk, 1926 yılın dan başlayarak, Türk kadınını to plumsal ve siyas haklarına kavuşt al urdu. Kadınlar, Medeni Kanunu kabulüyle, toplum n sal haklarını aldıla r. 5 Aralık 1934'te de milletvekili seçm e ve seçilme hakk ını elde ettiler.
Kabotaj Kanunu 1 Temmuz 1926
18. yüzyılın başlarında, kapitülasyonların verdiği haklara dayanarak yabancı ülkeler tüm ticaret yaşamını ele geçirmişlerdi. Kabotaj kanunuyla, Avrupa ülkelerinin, ülkemizin deniz ticaretindeki egemenlikleri ortadan kalktı. Limanlarımız arasında gemi işletmeciliği Türk vatandaşlarına açıldı; böylece deniz ticaretimiz gelişti.
Nüfus Sayımı 28 Ekim 1927
en n sonra, Türkiye’nin Cumhuriyetin ilanında ve bu n biri, ülkenin nüfusu önemli gereksinimlerde bilinmeonomik niteliklerinin nüfusun sosyal ve ek l nüfus ilk kez 1927’de gene la lar aç am Bu di. siy olduumuzun 13.648. 270 sayımı yapıldı ve nüfus ğu saptandı.
Harf Devrimi 1 Kasım 1928
Yazı dilinde kullanıl an Arap harflerinin yerine Türk harflerinin alınmasını sağlayan Harf Devrim i, okur-yazarlığı yaygınlaştırmak ve cehaleti kısa zam anda gidermek için yapıldı. Atatürk'ü n emriyle bir komisyon kurulup yeni Türk alfabesi hazırla ndı. Böylece Türk ul us u da çağdaş dünyanın kullandığı yazıyı kullanmaya ba şladı.
17
18
19
20
21
Hazırlayan: Nazan Tarım
Sinema tarihinin ünlü aksiyon kahramanlarından Indiana Jones’un maceraperest hali ve bir arkeolog oluşu; tarihle ilgili yeni şeyler araştırma hevesinde olan herkesi kuşkusuz çok etkiledi. Uzun zamandır ortalarda görünmeyen Jones’u özleOrjinal adı ‘Las Aventuras de diyseniz, İspanyol Tadeo Jones’le tanışmanın Tadeo Jones’ olan İspanyol animasyon filmi, Chicago'da bir tam sırası! 15 Mart’ta sinema salonlarıninşaat işçisi olarak yaşamını sürdüdaki yerini alan bu İspanyol versiyon, ren Tadeo’nun (kısaca Ted), hayatımaceraperest çocuk sinemasenın en müthiş macerasını yaşayacağı gizemli bir yolculuğu anlatıyor. verler için oldukça güzel İspanyol yönetmen Enrique Gato imzalı filbir seyirlik.
min üç boyutlu (3d) olması, nefes kesen maceranın içine girmemizi kolaylaştırıyor.
22
Çocukluğu büyük annesinin evinin bahçesinde kazı yaparak ve ünlü arkeologlara özenerek geçen Ted Jones, büyüdüğünde ünlü bir arkeolog olmak yerine bir inşaat işçisi olacağını hiç tahmin etmez. Ancak çok istediği halde hiç arkeoloji eğitimi alamadığı için, iş yaşamı bambaşka bir yönde ilerler.
Arkeoloji Müzesi müdürü Profesör Humbert’ten pek çok şey öğrenen Ted’in en yakın arkadaşı ise köpeği Jeff’tir. Bir gün, bir şanssızlık eseri Profesör Humbert çağırıldığı kazı davetine gidemez ve görevi üstlenmek Ted'e kalır. Kendisini yalnız başına arkeoloji alanında yeterli görmediği için çok da hevesli görünmeyen Ted Jones, köpeği Jeff’le birlikte Peru’ya gidecekleri unutulmaz bir maceraya atılır.
Animasyon kalitesi, müzikleri ve sürükleyici konusuyla dikkat çeken yapım, başarılı oyuncu Buğra Gülsoy’un seslendirmesiyle birlikte
oldukça renkli bir hal almış.
Yolculuk sırasında maceraya dahil olan yeni karakterlerin eğlenceli halleri ve özellikle Ted ve sadık köpeği Jeff’in dostlukları kaçırılmayacak kadar güzel. Hele bir de
arkeolojiye meraklıysanız bu film tam size göre!
www.tadeojones.com
23
Hazırlayan: Nazan Tarım
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk, üstün başarılı bir lider olmasının yanı sıra çocuklara duyduğu benzersiz sevgiyle de eşsiz biriydi. Çocuğu olmamasına rağmen tüm çocuklara karşı bitmez tükenmez bir sevgisi vardı.
Ona göre çocuk sevgisi insan için bir ihtiyaçtı. Bu nedenle zorlu savaş yıllarında bile çocuklarla yakından ilgilenmiş; hatta bazılarını evlat edinmişti. Onun mavi gözleri her yerde çocukları arar, çağdaş ve mutlu Türkiye’yi çocuklarda bulurdu. Tüm yurt gezilerinde onlara sevgi ile yaklaşır, onlarla uzun uzun söyleşir ve sorular yöneltirdi. Atatürk, “Vatanı korumak çocukları korumakla başlar.” sözüyle siz çocukların her türlü istismardan korunmanız gerektiğini vurgulayarak, çocuğun önemini belirtmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunda büyük öneme sahip, T.B.B.M’nin açılış gününü de size verdiği değeri göstermek için, siz çocuklara armağan etmiştir. 23 Nisan Çocuk Bayramı, dünya çocukları arasında sevgi ve dostluk bağlarının geliştirilmesi ve tüm insanların barış içinde yaşayacakları bir dünyanın oluşmasına katkıda bulunma amacını taşır.
24
www.isteataturk.com
www.ataturkiye.com
Yaz mevsimine girmemize daha zaman var. Havalar henüz yeterince ısınmadı ama yaz aylarında balkonumuzu, bahçemizi süsleyen rengârenk çiçekler hakkında şimdiden bilgi edinmek ve onlar için hazırlık yapmanın tam sırası. Çiçek yetiştirmek için kocaman bir bahçeye ya da geniş bir balkona ihtiyacımız yok. Pencere önleri de onlar için güzel bir seçenek olabilir. Mis kokan çiçek dostlarımızı, cam önlerinde misafir etmeyi tercih ederseniz, saksıların rüzgârlı havalarda aşağıya düşmemesi için onları uygun bir iple sabitlemelisiniz. Çiçeğinizi nereye koyacağınıza karar verdiniz. Peki ama hangi çiçeği seçeceksiniz? Bakımını nasıl yapacaksınız? Bu soruların yanıtlarını bulmadan, çiçek dostlar edinmeye kalkışmayın. Çünkü her bitki kendine özgü bir bakıma ihtiyaç duyar.
Toprak çeşitlerinden tutun da; ışık, sıcaklık, nem gibi pek çok konuda bilgi sahibi olmalısınız. www.bitkilerim.net, bitkiler hakkında temel bilgiler içeren güzel bir site.
Toprağın hazırlanması, bitkiler için uygun sıcaklık dereceleri, ışık, nem gibi temel konularla ilgili bir şeyler öğrendiğinizde, bitkilerin dilini çözmeye başladınız demektir. Çiçeklerinize ilgiyle bakar, sonsuz sevginizi gösterirseniz, görenleri hayrete düşürecek güzellikte çiçek arkadaşlar kazanırsınız. www.bitkilerim.net Sevgili Çocuklar! “İnternette Yolculuk” bölümümüze siz de katkıda bulunabilirsiniz. Paylaşmak istediğiniz web adresleri için bulutkardesim@gmail.com iletişim adresine e-mail’lerinizi bekliyoruz.
25
Deprem, yerkabuğu içindeki kırılmalar nedeniyle ani olarak ortaya çıkan titreşimlerin dalgalar halinde yayılarak geçtikleri ortamları ve yeryüzeyini sarsma olayıdır. İnsanlar, deprem, yanardağ, sel, kasırga gibi olaylara doğal felaket adını vermiştir. Bu gibi doğal olaylara felaket denmesinin nedeni insanların bu olaylara hazırlıklı olmaması, ne zaman olacağını kestirememesi, büyük can ve mal kaybına uğraması yüzündendir.
Dünyada yaşanan doğal afetlerin en korkunçlarından biri depremdir kuşkusuz. Yerin sarsılması doğada hiçbir canlının önüne geçemeyeceği felaketler doğmasına yol açabilir. Bununla birlikte insanlar, yaşamında büyük yıkımlara yol açan depremi tanımaya ve onun doğasını çözmeye yönelik çalışmalar yaptı.
26
Bu çalışmalar arasında yer sarsıntılarını ölçen ve kaydeden bir aygıt olan sismograflar (depremyazarlar) önemli bir yer tutar. Sismograflar deprem, patlama ya da yer sarsan başka olayların neden olduğu yer sarsıntılarını kaydetmekte kullanılan aygıtlardır.
Bundan 250 milyon yıl önce bütün kıtalar birbirine bitişik, Pangaea adlı büyük bir kıtaydı. Bu büyük kıta zamanla ayrılarak kuzey ve güneye doğru iki büyük kara parçasına bölündü. Bunlardan kuzeydeki Laurasya güneydeki ise Gondwanaland olarak adlandırılıyor. Levha tektoniği ya da kıta hareketleriyle bu kara parçaları da bölünerek yavaş yavaş birbirlerinden uzaklaşmış ya da birbirlerine çarparak şimdiki dünya coğrafyasını oluşturmuşlardır. Ancak dünya coğrafyası son şekline gelme-
miştir. Levhalar sürekli olarak hareket etmektedir.
Bu hareketler yüzünden uzun sıradağlar, ada toplulukları, genişleyen ve yok olan kara parçaları, depremler, yanardağlar oluşmaktadır. Bunlardan kimileri milyonlarca yıl içinde şekil alırken kimileri birkaç haftada, günde ya da dakikada Dünya’mızın yeni yüzünü oluşturur.
Dünya üzerinde 15 büyük levha var. Bu levhalar birbirine geçen dev boyuttaki yap-boz parçalarından oluşuyor.
Bazı levhalar yalnızca okyanusal ya da karasal litosferden oluştuğu gibi, pek çok levha her iki litosfer türünü içerir.
27
ır, ca uzan n u y o b geçer. kıtalar sınırları rın altından a h v ekte le Bazı kyanusla levha sınırı geçm vha o e is bazıları ın üstünden bir an bu iki le ır. ş ktad İzlanda’n inden uzakla l açma lmak o y ir e b in ir ve b üyümes de ve yönlerde o ekb ın n ’ İzlanda değişik biçimler rekli hareket etm cm ü Levhalar yavaş da olsa s ılda ortalama 5 ın ız y k üzere ço aların hareketi arı tırnaklarım riyh k tedir. Lev Bu aşağı yu levhalar birbirle in . n ır tü d birin kadar eşittir. Bü ndan herhangi a ın ız h uzama halinde olduğu tkiler. ıları le temas evresindekileri e n uzaklaşır, baz irb ç e hareketi vhalar birbirind sa yatay olarak iç ın le ıy r n ı ’ a z a Ba üny bazıl yaklaşır, areket ederler. D ’nın mane in ir b ir a h b tünerek kütlesinin Düny ülüyor. Bu r ü s e in a bir ün laki magm uğu düş kısmında ını da oluşturd uğu elektrik akım bir n yetik ala alanın neden old uzaya yayılan ’ye k ti km de e many çevresin or. 600.000 ya’yı ın n ’ a y y rı Dün fer oluşturu fer Dün yor. s to e y s n a ı koru manyeto zanan bu m lara karş ın u ış lı r r a a zar kad n gelen Güneş’te
Ülkemiz ne yazık ki depremlerin sıklıkla yaşandığı bir bölgede bulunuyor. Bu yüzden eminiz ki çoğunuz "meydana gelen deprem, Richter ölçeğine göre 4,5 büyüklüğündeydi" gibi açıklamalar duymuşsunuzdur. Depremlerin büyüklüğünü hesaplamaya yarayan ölçeği geliştiren Charles Francis Richter’dir. Depremin gücünü belirlemek için ya büyüklüğüne ya da şiddetine bakılması gerekiyor. Bu iki kavram genelde birbiriyle karıştırılıyor. "Büyüklük" deprem sırasında ortaya çıkan enerjiyle ilgili bir değer ve sismograflarda kaydedilen deprem dalgalarının genliğine bakılarak, Charles Richter’in geliştirdiği ölçeğe göre hesaplanıyor.
28
En çok kullanılan şiddet ölçeklerinden olan Mercalli şiddet ölçeğindeyse, Roma rakamıyla birden onikiye kadar dereceler bulunuyor. Bu derecelerin her biri, depremin yeryüzünde yarattığı zararı yansıtıyor. Ölçeğe göre şiddeti I’den V’e kadar olan depremler yapılarda hasar oluşturmuyor ve insanların depremi hissetme ve başkalarına aktarma biçimlerine göre değişebiliyor.
6 - 7 arasındaki şiddetlerse, yapılarda oluşan zarar ve yeryüzündeki kırılma, yarılma gibi bulgulara göre değerlendiriliyor. Sonuç olarak depremin şiddetine bilimsel verilere göre değil, gözlemlere göre karar veriliyor. Büyüklükleri aynı olan iki ayrı depremin şiddetleri farklı olabiliyor. Çünkü şiddet, yapıların sağlamlığı, kuruldukları zeminin yapısı gibi etkenlere göre değişiklik gösteriyor.
Ayrıca, depremin etkisi merkezden uzaklaştıkça azaldığından, aynı deprem için farklı bölgelerde farklı şiddet değerleri saptanabiliyor. Oysa bir depremin büyüklüğü her koşulda aynıdır, değişmez.
29
t
Coğrafya dersinde öğretmen Rıza’ya sordu. - Dünya yuvarlak mıdır? - Hayır efendim. - Nasıl olur? Dünya düz mü yani? - Hayır. Babam dünyanın karmakarışık olduğunu söylüyor...
Dünya
30
A
Ayse, ilkokula o yıl yeni başlayan ağabeyine sordu: - Balıklar da terler mi ağabey? O yıl okula başlayan ağabey bilgiç bilgiç cevapladı: - Elbette terlerler. Öyle olmazsa denizin suyu neden tuzlu olsun ki?...
Balıklar
V
Ali bir ayağı alçıda okula gelmişti. Okulun bahçesinde Mehmet’le karşılaştı. Mehmet telaşla sordu: - Ali, ne oldu ayağına böyle? - Şu karşıdaki otomobili görüyor musun? - Evet. - İşte ben onu görmemiştim...
Otomobil
Hazırlayan: İlhan Nalbant
Kediler bilgisayar oyunlarında neden çok şanslıdırlar?
Adamın başı dönüyor.
Bu adam ne yapıyor?
Pijama giymiş kediye ne denir?
Gece gündüz demeden yol alıyor.
Göz gezdiriyor
Futbol maçı seyircilerinde, neden C vitamini eksikliği vardır?
Balık adam.
Bir matematik kitabı, diğer matematik kitabına ne demiş?
Hangi top zıplamaz?
Laptop.
Bu nedir?
Limon ve portakalları sahaya attıkları için.
Küçük bir arı.
Bu adam ne yapıyor?
İyi geceler.
Burada ne oluyor?
9 canları olduğu için.
Yolda yatan ineği, kim kaldırır?
31
Senin de benim gibi çok problemlerin var.
Leyleklerin göç yolları üzerinde bulunan ülkeler sizi şaşırtabilir. Güney Afrika, Zimbabwe, Mozambik, Ürdün, İsrail, Lübnan, Suriye, Türkiye, Yunanistan, Bulgaristan, Romanya, Macaristan, Avusturya, Polonya, Slovakya, Almanya. Ne kadar inanılmaz değil mi? Bu inanılmaz yolculuğu yapan leylekler her yıl aynı yuvaya geri Genellikle ilk olarak erkek leylekler gelidönüyorlar.
yor. Yuvalarını onarıp dişileri beklemeye başlıyorlar. Daha sonra da dişiler geliyor ve yeni yaşamlarına başlıyorlar. Ülkemizde de leylekler yavaş yavaş yuvalarını tekrar doldurmaya başladılar. Yakınınızda bir leylek yuvası varsa, bilin ki büyük olasılıkla bu leylekler geçen yıl ve hatta daha önceki yıllarda da sizin komşunuzdu.
Nisan
Leyleklerin Takvimi...
Şubat ayında Afrika’nın güneyinden yola çıkan leylekler Mart ayından itibaren Türkiye’de görülmeye başlarlar. Nisan ayında sayıları iyice artar. Birkaç saat içinde on binlerce leyleği daha kuzeye giderken görebilirsiniz. Eski yuvalarını bulup onarmaya başlarlar. Hatta erken gelmiş bazı leylekler yumurtlamış bile olabilir.
Mayıs
Yavrular çıkmaya başlarlar. Anne-baba leylekler sürekli yavrulara yiyecek taşır. Solucan, kurbağa, büyük böcekler, küçük fareler ve balıklar leyleklerin besinleridir.
Haziran
Ayın ortasında yavrular iyice büyümüş olur. Fakat hala tam olarak uçamazlar. Anne-babalarından yiyecek beklerler.
Temmuz Yavrular, yuva içinde sürekli zıplar, kanatlarını açıp kapatırlar. Bunlar, onları ilk uçuş denemelerine hazırlayan çalışmalardır. Bu sayede kanat kaslarını güçlendirirler. Yuva, büyüyen yavrular ve annebaba için küçük gelmeye başlar.
32
Ağustos
Uçuş denemelerine başlayan yavrular havada birkaç saniyeden daha fazla kalabilmeye başlarlar. Onları yere düşerken, yuvaya konmaya çalışırken, direğe çarparken görebilirsiniz. Ağustos sonuna doğru ilk çıkan yavrular onluk gruplar oluşturarak güneye doğru göç etmeye başlarlar.
Eylül
Ekim
Geride kalan son leylekler de artık Türkiye’den göç etmeye başlar. Biz, burada sonbahar yağmurlarını karşılarken onlar sıcak memleketlere doğru yola çıkar.
Bütün yavru ve anne-baba leylekler güneye göç ederler. Birlikte havada önce yükselir, sonra güneye doğru süzülmeye başlarlar. Güneye olan bu yolculukları yaklaşık 4 hafta sürer.
Kasım - Aralık - Ocak
Kışı Güney Afrika’da geçirirler. Ne de olsa burada kuzey ülkelerine göre daha çok besin var. İyice dinlenip beslenmeleri gerek. Çünkü bir iki ay içinde kuzeye göç tekrar başlayacak.
Şubat
Daha yaşlı olan leylekler kuzeye yolculuk etmeye başlar. 4-5 hafta içinde leylekler Türkiye’de görülmeye başlar.
Mart
Kışı Türkiye’de geçiren leylekler ve güneyden ilk gelen leylekler yuvalarını yenilemeye başlar. Mart sonuna doğru gelen leylek sayısı iyice artar. Kışı Türkiye’de geçiren leylekler yuvaların sahipleri gelince “Bütün kış bu yuvada ben yaşadım. Sen de kim oluyorsun?” der gibi yuva için kavga eder.
33
34
35
36
37
Hazırlayan ve Resimleyen: İshak Öztürk (ishakozturk@ttmail.com)
38
39
levizyon - Bir fille te fark arasında ne vardır? - Bilmem... emen - Öyleyse h bak, yoksa öğrenmeye televizyon sana bir fili bilirler. diye yuttura
Bak, k aç defa dır uyarıyo rum. B ana yamuk yapma ama ka re üçg en falan y apabili rsin.
Kalori fere ya öğretm kın ene uz ak kop çekme ya ye elve r i ş l i arka sıra 1 haftalı ğına kiraya verilec ektir ihtiyaç sahiple rine duyuru lur.
Annem ocakta yemek yaptı, martta yeriz.
Benzinlikte sigara
içmeyiniz. Hayatınız ucuz olabilir ama benzin pahalı...
Her başarılı
öğrencinin önünde bir kopya, her başarısız öğrencinin önünde ÖGRETMEN vardır.
yı, karga e l s e B ce yüyün ü b e iyic diye hindi ın. satars
Altın g ibi çocukt u, boz dura bozdu ra harcad ılar...
Eee, ne demişler? Çekirge bir sıçrar iki sıçrar
üçüncüsünde rekor kırar.