Ekim - Kasım 2008

Page 1


TÜRK -‹fi ve ITF üyesi HAVA-‹fi

‹DAR‹ YER : HAVA-‹fi SEND‹KASI ‹ncirli Cad. 68/1 Bak›rköy-‹ST. Tel: (0212) 660 20 95 Faks: (0212) 571 90 51 www.havais.org.tr havais@havais.org.tr

Türkiye Sivil Havac›l›k Sendikas› Ayl›k Yay›n Organ› Ad›na SAH‹B‹ Genel Baflkan AT‹LAY AYÇ‹N

SORUMLU YAZI‹fiLER‹ MÜDÜRÜ Genel Baflkan Yard›mc›s› EYLEM ATEfi

ED‹TÖR Bas›n Yay›n Uzman› ÖZLEM ERGUN TASARIM ve OFSET HAZIRLIK Mavi Kare Reklamc›l›k Ltd. fiti. (0212) 266 55 31 www.mavikarereklam.com

BASKI Ümit Matbaac›l›k San. Tic. Ltd. fiti. 2. Matbaac›lar Sitesi Z-A / 6-10 Topkap› / ‹stanbul Tel: (0212) 565 42 69 Sicil No: 306731-254313 Baskı Tarihi: Kasım 2008


Krizi f›rsat bilenlere kanmayaca¤›z! Kapitalizm,anarfli ve kaos sistemidir.Devlet,egemen s›n›flar›n siyasal ayg›t›d›r.Kapitalizm,devlet iflin içerisine kar›flmadan kendi kendisini düzenleyemez.Ne var ki devletin iflin içine kar›flmas›,kapitalizme karfl› de¤il,tersine,bizzat kapitalistlerin/burjuva s›n›f›n›n ihtiyaçlar› nedeniyledir.Bunun içindir ki devlet,b›rak›n›z yaps›nlar,b›rak›n›z geçsinler diyebilmekte,ama b›rak›n›z BATSINLAR diyememektedir.Çünkü devlet bizatihi sermayenin kendisidir,onun arac›,ayg›t›d›r. E¤itimden,sosyal güvenli¤e kadar kamusal alandaki hizmetleri rant elde etmek için özellefltiren siyasi iktidarlar,su ve elektri¤i halka ücretsiz verdi¤i için Dikili belediye baflkan›na dava açabiliyor.Ama ayn› devlet,bir gecede ald›¤› bir kararla,banka mevduatlar›n› devlet güvencesine alabiliyor,piyasalara para sürebiliyor.Bu ve benzeri uygulamalara, dönemsel olarak de¤iflik iktidarlar döneminde rastlamak mümkün.Buradan anlafl›laca¤› gibi karl›l›¤› özel ç›karlara ay›ran devlet,zarar› halkla paylaflma politikas›n› her kriz döneminde sürdürmüfltür,son yaflad›¤›m›z kriz devletin yüzünün görülmesi,bu yan›n›n hat›rlanmas› aç›s›ndan faydal› olmufltur. 1994 Krizinde dönemin Baflbakan› Tansu Çiller,bu y›l› özveri y›l› ilan ediyor ve ilk özveriyi,toplu sözleflmesi olan iflçi sendikalar›ndan bekliyorum demiflti.AKP nin Baflbakan› ise,benim iflverenime dil uzatan karfl›s›nda beni bulur diyerek,anlay›fl olarak di¤er partilerle farkl›l›klar›n›n olmad›¤›n› beyan etmifltir.Gelinen nokta fludur.Kriz kapitalizmin içsel krizidir,sistem iflas etmifltir.Bu krizi patronlar f›rsat olarak kullanmaya çal›flacaklard›r.‹flçilerin,emekçilerin kazan›lm›fl haklar›n› geriletmek,yeni haklar vermemek için bütün güçlerini seferber edeceklerdir.Bu f›rsat› kendi s›n›fsal ç›karlar›na uygun kazan›ma dönüfltürmek için, siyasi iktidar arac›l›¤›yla,ilk ad›m› 2009 da bafllayacak toplu ifl sözleflmesi görüflmelerinde atmay› deneyeceklerdir.Bir baflka deyiflle,patronlar,iflverenler iflçilere yönelik kafalar›n›n arka taraf›nda yapmay› planlad›klar› ne varsa,yapmaya çal›flacaklar ve krizi gerekçe olarak göstereceklerdir.Her bafllar› s›k›flt›¤›nda, iflçinin haklar›na el uzatmay› gelenek haline getiren iflverenlere ve siyasi iktidarlara al›fl›k oldu¤umuzdan, biliyoruz ki yine ayn› oyun oynanacakt›r.Buna haz›rl›kl› olmak aç›s›ndan,iflçi sendikalar› ve ba¤l› oldu¤umuz konfederasyonlar,bir araya gelebilece¤imiz yandafllarla ortak bir karfl› ç›k›fl söylemi oluflturmal› ve bu söyleme uygun karfl› ç›k›fl mücadelesini bafllatmal›y›z.Yukar›da de¤indi¤im gibi,iflverenlerin iflçilere yönelik kafalar›n›n arka taraf›nda saklad›klar›, faflist uygulamalar›n önünü kesmenin ancak bu flekilde mümkün olaca¤›n› düflünüyorum.Siyasi iktidar›nda , kendi basiretsizlik ve bilgisizli¤inin sonucunda oluflan baflar›s›zl›klar›n›n faturas›n›, iflçilere ve ülkemizin yoksul halklar›na ödettirilebilmek için ayn› f›rsatç› anlay›flla davranaca¤›n›,sürece iflverenlerin bak›fl aç›s›yla bakacaklar›n› biliyorum.Bu gerçekten hareket ederek,biz iflçiler önce kendi

s›n›f birli¤imizi oluflturarak,yaflanmakta olan krizin sorumlusunun bizler olmad›¤›m›z›,karl›l›¤› kendi özel ç›karlar›na kullananlar›n,zarar› bize fatura edemeyeceklerini,kazan›lm›fl haklar›m›z baflta olmak kayd›yla,yeni haklar ve gelece¤imize iliflkin güvenceler elde etmenin, bu kriz sonras› daha önemli hale geldi¤ini tüm kamuoyuna yüksek sesle hayk›rmal› ve anlatmal›y›z.Yani bizlerin s›rt›ndan karlar›na kar katanlar›n,krizden ç›k›fl yöntemi olarak iflten ç›karmalar›,ifl yerlerini kapatmay› veya süresiz izinleri masumane gerekçe olarak göstermelerinin gerçe¤i yans›tmad›¤›n›,bu nedenle kabul etmedi¤imizi tüm kamuoyuna anlatmal› ve karfl› ç›kmal›y›z.Aksi halde kriz bahanesiyle elimizden al›nmak istenenlerin önünü almak mümkün olmayaca¤› gibi,kriz sonras› süreci lehimize dönüfltürmek pek kolay olmayacakt›r.Kriz sürecindeki duruflumuz ve yapacaklar›m›z kriz sonras› sürecin flekillenmesinde etkili olacakt›r.Son günlerde televizyon ve gazete sütunlar›ndan patronlar ad›na sahibinin sesi patentiyle yay›n yapanlar, flimdiden efendilerine ba¤l›l›k ve itaatlerinin gereklerine uygun söylemlerde bulunmaya bafllad›lar.Dün afl›r› karl›l›k h›rs›yla iflçilerin tepesinde boza pifliren efendilerinin yapt›klar›n› görmemek için kafalar›n› kuma gömenler,bu gün iflçilere, iflleri oldu¤u için flükür etmeleri gerekti¤ini telkin etmekteler.2009 y›l›nda ne kadar ücret ald›klar›na de¤il,çal›flabildikleri bir iflleri oldu¤u gerçe¤ine bakarak bununla yetinmelerini sal›k vermeye bafllad›lar bile.Bu aba alt›ndan, sopa gösterme al›flkanl›¤›d›r ve rastgele bir davran›fl biçimi de¤ildir.Krizi f›rsat bilerek, özlemini duyduklar› gelecek günleri yaratmaya dönük faflizmin ayak sesleridir bunlar.Bizler tüm bu oyunlar› bozmak zorunday›z.F›rsatç›lara aman vermemek ,yar›nlarda piflman olmamak için buna mecburuz. Sevgi ve Sayg›lar›mla. AT‹LAY AYÇ‹N Hava-‹fl Sendikas› Genel Baflkan›

1


2

THY yönetiminden ça¤rı merkezine

önce teflekkür sonra kapatma... Hava-‹fl Sendikas›, THY ça¤r› merkezinin kapat›larak taflerona devredilmesini 25 Eylül 2008 tarihinde THY yönetiminin borsaya gönderdi¤i yaz›dan ö¤rendi. Ça¤r› merkezi hizmetini art›k d›flar›dan almay› kararlaflt›ran THY yönetimi, söz konusu devir öncesinde konuyu sendikayla paylaflmad›¤› gibi, sendikan›n konuyla ilgili görüflme taleplerini de üç gün boyunca yan›ts›z b›rakt›.

Assist ve Vodotech isimli firmalara devredilmesi planlanan THY ça¤r› merkezinde 550 çal›flandan 35’i engelli personel statüsünde istihdam edilmiflken, 200’e yak›n› da KPSS s›nav›yla ifle al›nd›. THY son halka arzla birlikte kamu kurumu statüsünden ç›kt›¤› için, KPSS s›nav› bir zorunluluk olmaktan öte s›nav iflverenin özel tercihi. THY ça¤r› merkezi çal›flanlar›n›n profiline genel olarak bakt›¤›m›zda,


içlerinde Anadolu’dan ailesini b›rakarak, ifl gelece¤i umuduyla THY ça¤r› merkezine gelenlerinin ço¤unlukta oldu¤unu görüyoruz. ASS‹ST ve AKP THY yönetiminin ça¤r› merkezi hizmetini devretmeyi planlad›¤› Assist isimli firman›n flu anda %100 Türk Telekom ifltiraki olan bir flirketken, yak›n zaman kadar dekoratif ayd›nlatma ifliyle meflgul oldu¤u biliniyor. Yine ayn› firman›n yönetim kurulu Genel Baflkan› Adil Zen’in, AKP ‹stanbul ‹l Baflkan› eski yard›mc›s› oldu¤u bilinen bir baflka gerçek. Assist firmas›n›n mevcut çal›flanlar›yla yaflad›¤› sorunlar ise çal›flanlar›n oturma eylemi yapma aflamas›na kadar gelmifl bulunuyor. 1 Ekim Çarflamba günü call center binas› önünde konuyla ilgili kitlesel bas›n aç›klamas› yapan Hava-‹fl Sendikas›, konuyu daha etkili duyurabilmek ve kamuoyunu bilgilendirmek amac›yla gazete ilanlar› verdi. Radikal, Milliyet, Hürriyet, Referans, Vatan, Cumhuriyet, Evrensel ve Birgün gazetelerinde 3 gün süreyle yay›nlanan “Burada insan var” bafll›kl› ilan› Yeni fiafak gazetesi metinde geçen “sert ifadeler” gerekçesiyle yay›nlayamayaca¤›n› bildirdi. Hava-‹fl Sendikas› yöneticileri 25 Eylül tarihinden itibaren baflta ça¤r› merkezi olmak üzere di¤er birimlerde de konuyla ilgili bilgilendirme toplant›lar›n› sürdürüyor.

En baflar›l› call center ödülü THY’ye verilmiflti THY Ça¤r› Merkezi, '‹stanbul Call Center Awards 2006' Yar›flmas›nda, 'Performans Ba¤lam›nda Y›l›n Ça¤r› Merkezi Geliflimi' kategorisinde ödül alm›flt›. Temel Kotil, yapt›¤› aç›klamada, çok önem verdikleri Ça¤r› Merkezi'nin ödüle lay›k görülmesinden büyük mutluluk duydu¤unu belirterek “Bir kurumun müflteri memnuniyeti ve sadakatinin art›r›lmas›nda en temel unsur, müflteriyi anlamaktan geçiyor. Bu nedenle, müflterimizle buluflabilece¤imiz her türlü iletiflim kanal›n› aç›k tutuyoruz. Ça¤r› Merkezimizi de bu do¤rultuda 120 personelden, 520 kifliye yükselterek, reaktif yap›dan, proaktif yap›ya geçmeyi amaçlad›k. Bu ödülü almam›zda eme¤i geçen tüm Ça¤r› Merkezi çal›flanlar›m›za teflekkür ediyorum" demiflti.

1 Ekim Çarflamba günü bas›n aç›klamas› yapan Hava-‹fl Sendikas›, konuyu etkili duyurabilmek ve kamuoyunu bilgilendirmek amac›yla gazete ilanlar› da verdi

Hava-‹fl Genel Baflkanı Atilay Ayçin

3


Bir yazı bir yanıt... Afla¤ıda “THY ça¤rı merkezinin özellefltirilmesi yerinde bir karar” diyen Vatan Gazetesi yazarı Aydın Ayaydın’a Hava-‹fl Sendikası adına Genel Sekreter Mustafa Ya¤cı’nın yanıtını bulacaksınız THY Ça¤r› Merkezi neden kapat›l›yor? Ayd›n Ayayd›n Vatan Gazetesi 15 Ekim 2008

4

THY’nin büyük umutlarla devreye soktu¤u ve 500 kiflinin çal›flt›¤› ça¤r› merkezi kapat›l›yor. Üstelik bu merkezde çal›flan 500 kifli de AKP hükümeti döneminde ifle al›nm›fl. Kapat›lma nedeni ise, verilen hizmetten beklenen verimin elde edilememesi. THY ça¤r› merkezini arayan müflteriler, dakikalarca telefonda bekledikten sonra çaresiz, görüflemeden telefonu kapamak zorunda kal›yor. Ça¤r› merkezinin verdi¤i hizmetten memnun olan tek kifli yok. Bu durumdan flikâyetçi, THY müflterileri flikâyet üstüne flikâyette bulundular. THY Genel Müdürlü¤ü çareyi ça¤r› merkezini kapatarak burada verilen hizmeti özellefltirmekte buldu. Amaç müflteri memnuniyeti. THY Ça¤r› Merkezi’nde çal›flanlar telefonlar› 20 dakikada cevapland›r›rken, özellefltirme sonunda THY’ye gelen telefonlar en geç 20 saniye

içinde cevapland›r›lacak. Bunun nesi kötü? Art›k al›flkanl›klar›m›z› terk edip, iyiye iyi, kötüye kötü demek laz›m. THY Genel Müdürlü¤ü, yapt›¤› araflt›rma sonunda, ülke genelinde ça¤r› merkezi konusunda faaliyet gösteren 4 firma oldu¤unu tespit edince, dört firmay› da davet ederek kendilerinden bu konuda teklif vermelerini istedi. Ancak, THY’nin en önemli flart›, ça¤r› merkezine aç›lan telefonlara 20 saniye içinde cevap verilmesi ve müflteri memnuniyeti odakl› bir hizmet. Dört firma aras›nda ça¤r› merkezi hizmeti için THY’ye en iyi teklifi sunan iki firmaya iflin verilmesi uygun görüldü. En iyi teklifi veren firmalardan biri Türk Telekom’un ifltiraki, di¤eri, Vodatech flirketi oldu. THY, en iyi teklifi veren iki firma ile sözleflme imzalama aflamas›nda. THY Genel Müdürlü¤ü, ça¤r› merkezinde çal›flan 500 kifliyi iflten ç›karmak yerine, baflka alanlarda çal›flt›rmay› düflünürken, sendika ça¤r› merkezinin kapat›lmas›n› istemiyor. THY Ça¤r› Merkezi’nden verilen hizmetten memnun olmayan biri olarak,

Say›n Ayayd›n; ‹deolojik anlamda özellefltirme, esneklefltirme, küreselleflme yan›nda tav›r alabilirsiniz ancak, bugün Vatan gazetesindeki köfle yaz›n›zda bahsetti¤iniz ça¤r› merkezinin

sendika yöneticilerine flunu sormak istiyorum: Madem üyelerinizin ifl akitlerinin feshedilmesini veya yer de¤ifltirilmelerini istemiyorsunuz, neden üyelerinizin verdi¤i hizmetin kalitesiyle ilgili bir oto kontrol sistemi kurmuyorsunuz? Nas›l olsa THY, devlete ait bir flirket. Buraya kapa¤› atanlar çal›flsa da çal›flmasa da dolgun ücretlerini almaya devam edecek. Neden çal›fls›n ki? Art›k bu anlay›fl de¤iflmeli. Ayn› kifli THY’de çal›fl›nca verimsiz, özel bir flirkette çal›fl›nca verimli. Bu ne biçim anlay›fl. Sendika, üyelerinin menfaati için, daha kaliteli hizmet vermek amac›yla hangi e¤itici faaliyette bulundu? Sendikac›l›k da art›k çal›flma sistemini de¤ifltirmeli. Kuru kuruya sözde hak arama yerine, üyelerinin menfaatinin yan›nda kurumun menfaatini de düflünmeli. Kurum daha verimli olur ve daha çok kâr ederse, çal›flanlar daha iyi koflullarla çal›fl›r. Bence THY Ça¤r› Merkezi’nin özellefltirilmesi uygulamas› yerinde bir karar, sendikalar›m›za ve çal›flanlara da ders alacaklar› bir örnek olur.

kapat›lmas› ile ilgili yaz›n›z hiçbir sosyal çözüm önerisi içermeyen THY yönetiminin duyars›zl›¤›na denk düflen bir nitelikte olup, do¤ru olmayan bilgilerle doludur. Öncelikle yasalara göre iflin yürütümü iflverene aittir. ‹flverenin kendi uhdesindeki bir bölümde yürüttü¤ü ifllerle ilgili sendikan›n üyelerine iflin yürütümü konusunda ifllem yapt›rmas›na iflverenlerin “yönetimime müdahale” diye bakt›¤›n› sizlerde biliyorsunuz. Ülkemizde iflleri sendikalar›n fleffaf kat›l›m›n› kabullenerek yürütecek ça¤dafl bir iflveren mant›¤›n› siz nerde gördünüz acaba? En basiti THY iflvereni b›rak›n sendikan›n otokontrol ile ilgili ifllem yapmas›n›, ald›¤› böylesine önemli sosyal sorun olaca¤› aç›k konuda bile ne sendikan›n ne de çal›flanlar›n görüfllerini alm›fl, kapal› kap›lar ard›nda ifllemi gizlice gerçeklefltirmifltir. THY aç›k, yaz›l› bir flekilde çal›flanlar›n tümünü bir baflka departmanda çal›flt›raca¤›n›


aç›klamam›fl, sendikam›z›n bu konuda yazd›¤› resmi yaz›ya da henüz yan›t bile vermemifltir. Siz hangi otokontrolden bahsediyorsunuz. THY’nin statüsü konusundaki bilginizde yanl›flt›r. THY 24 May›s 2006 tarihinde 3. halka arz sonras› kamu niteli¤ini yitirmifltir. Bir özellefltirmeci olarak gündemi epeyce kaç›rd›¤›n›z› size üzülerek söylemek zorunday›z. THY art›k, ne TBMM ne de denetleme kurullar›n›n denetimine tabi de¤ildir. THY flu anda 3 kiflilik icra kurulunca istedi¤i her karar› alan bir özel sektör kuruluflundan farkl› de¤ildir. En önemli kararlarda asl›nda sivil havac›l›k konusunda akrediteleri flüpheli bu 3 kiflilik icra komitesi taraf›ndan al›nmaktad›r. THY b›rak›n sendikan›n otokontrolüne s›cak bakmay›, kendi yönetim kurulunun pek çok yetkisini bu 3 kiflilik icra kurulunda toplam›flt›r. Ayr›ca kurum olarak personelin verimlili¤i konusunda da yanl›fl bilgiye sahipsiniz. Bizzat THY’nin büyümesi ve mali performans› ile emek maliyetinin di¤er havayollar› ile k›yaslamas›n› bir inceleme zahmetine katlan›rsan›z THY’nin anl› flanl› özel sektör kurulufllar›ndan bile verimli oldu¤unu göreceksiniz. Verimlilik ve kalite ile ilgili size sendikam›z›n ça¤r› merkezi ile ilgili ekteki bir raporunu gönderiyorum. Raporu inceledi¤inizde yap›lan ifllere bakt›¤›n›zda, bu çal›flanlar›n sadece telefona bakan kifliler olmad›¤›n› anlayacaks›n›z. Ayn› zamanda verimlilikleri ile ilgili THY Ça¤r› Merkezi Müdürlü¤ü’nün (yani bizzat iflverence) haz›rlad›¤› faaliyet raporlar›n› da bulacaks›n›z. Bu raporlar› incelemeden yaz›n›z› yazd›¤›n›z için, yaz›n›z›n içeri¤i konusunda bir kez daha düflünece¤inizi ve yar›n düzeltme yapaca¤›n›z› umuyoruz. Ça¤r› merkezi havayolu bileti satmaktad›r ve 1618 say›l› kanuna göre havayollar› ve yetkili seyahat acente belgesi olmayanlar bu ifllemi yapamazlar. THY anlaflt›¤› iki flirketin seyahat acente belgelerinin olup olmad›¤›n› hiç araflt›rd›n›z m› acaba? Yani hukuksuz bir ifllem yap›ld›¤›n›n fark›nda m›s›n›z? Siz ihalenin flartlar›n› biliyorsan›z ve size THY yönetimince verildi ise lütfen bize de bir kopya gönderin biz size sat›r aralar›nda o firmalara ne gibi kolayl›klar sa¤lad›¤›n› söyleyelim.

Örne¤in THY’nin milyonlarca dolar ödeyerek ald›¤› yaz›l›m lisanslar›n› bu firmalara ücretsiz devretme konusunda sözleflmede bir madde var m› acaba? Bize bildirebilir misiniz? Ça¤r› merkezi özellefltirilmemektedir, bu bilginiz de yanl›flt›r. THY bu bölümü kapatmakta iflleri d›flar›dan bir baflka firmaya yapt›rmaktad›r. THY havayolu bilet sat›fllar› ile ilgili yolcu kiflisel bilgilerini de art›k bu üçüncü kiflilere verecek ve veritaban›n› bu üçüncü kiflilere açmak zorunda kalacakt›r. Almanya Alman Telekomu’nun bir bölümünün tafleronlara devredilmesi sonucu milyonlarca kiflisel bilginin çal›nd›¤› konusunda bir bilginiz var m›? Türkiye Sivil Havac›l›k Sendikas› flirketin yarar›na olan her karar› desteklerken ayn› zamanda kamu yarar›n› da gözeterek tüketici haklar›n› da desteklemektedir. Havac›l›k sektöründe uçufl emniyeti ve güvenli¤i konusunda uyar›c› görüfllerini sürekli gündemde tutmaktad›r. Ça¤r› merkezinin kapat›lmas› sizin dedi¤iniz gibi verimsizlikten de¤il, THY yönetiminin ald›¤› denetimsiz ve mant›ks›z kararlar nedeniyle gündeme gelmifltir. Son olarak hiçbir ayr›nt›l› inceleme yapmadan yazd›¤›n›z doru olmayan bilgilerle dolu bu yaz›n›z ile ilgili yukar›daki görüfllerimizi ve ekteki raporumuzdaki do¤ru bilgileri köflenizde, iflsiz b›rak›lmak istenen 550 THY çal›flan›na “insan” olarak biraz sayg›n›z varsa yay›nlars›n›z.

THY’nin statüsü konusundaki bilginiz de yanl›flt›r. THY 24 May›s 2006 tarihinde 3. halka arz sonras› kamu niteli¤ini yitirmifltir. Bir özellefltirmeci olarak gündemi epeyce kaç›rd›¤›n›z› size üzülerek söylemek zorunday›z.

5


Melih Afl›k - Milliyet 7 Ekim 2008

Ça¤r› Merkezi Türk Hava Yollar› (THY) ça¤r› merkezini (Call Center) özellefltirmeye, burada çal›flan 550 çal›flan› iflten ç›karmaya karar verdi. Karar› ça¤r› merkezi çal›flanlar› bayram öncesinde tesadüfen, THY’nin borsaya yapt›¤› bildirim s›ras›nda ö¤rendiler. THY daha önce ne sendikaya, ne çal›flanlar›na bir bildirimde bulundu. ‹flçilerine böyle bir sürpriz haz›rlam›flt›! Bayram›n ilk günü THY Genel Müdürlü¤ü’ndeki bayramlaflma s›ras›nda THY Genel Müdürü Temel Kotil’e çal›flanlar soru ya¤d›rd›. Kotil’in yan›t›: - Bizim yapaca¤›m›z bir fley yok. Allah yard›mc›n›z olsun... Oysa yapacaklar› çok fley vard›... Birincisi, insanlar iflten ç›kar›lacaklarsa, ma¤dur olmamalar› için bir tazminat saptan›r, yeni ifl bulmalar› için durum kendilerine çok önceden haber verilir.

Geçenlerde Nokia firmas› Almanya’da Bochum cep telefonu fabrikas›n› kapatma karar› ald›. Ne yapt› biliyor musunuz? ‹flten ç›karaca¤› her bir iflçiye 80 bin euro (150 milyar lira) tazminat ay›rd›. Daha do¤rusu devletin bask›s›yla böyle bir paray› ay›rmaya mecbur kald›. THY gibi bir kurulufl bir bölümünü özellefltirecekse en baflta iflçi planlamas› yapar. Çal›flanlar›n sokakta kalmamas› için her türlü önlemi al›r. Bu arada ça¤r› merkezinde iflten ç›kar›lacak kiflilere THY’nin çeflitli kademelerinde ifl bulunabilirdi... O personel yaln›zca telefona çevap vermiyor ayn› zamanda bilet sat›fl, rezervasyon gibi konular› da iyi biliyor... THY anlafl›lan bu tür bir haz›rl›k da yapmam›fl... THY bu kadar gayri ciddi bir kurulufl olmamal›...

6

Umur Talu- Sabah 29 Eylül 2008

THY Ça¤r› Merkezi THY'nin "Ça¤r› Merkezi"nde, ne oluyor demeye kalmadan, idarenin çal›flanlar› tasfiye etme sürecine çal›flanlar›n da angaryalar› tasfiye ile direnme cevab› geldi. THY, çal›flanlar taraf›ndan "hamili kart" flirketlere bu ifli devrederek, sendikal› çal›flanlardan da kurtulmak için kalk›fla geçmekle suçlan›yor. Sendika, direnifli k›rmak için merkezdeki bilgisayarlar›n sökülmeye baflland›¤›n› ileri sürüyor. Çal›flanlar›n direnifli ise, daha önce r›za gösterdikleri "ekstra ifller"i yapmamak.

Ça¤r› Merkezi çal›flanlar›, kamuoyuna da "merkezi ça¤r›" yaparak destek ar›yor. Bir miting veya dayan›flma "simülasyonu" gibi. ‹flsiz b›rak›lm›fl ö¤retmenler de "sanal miting" yoluyla dayan›flma içinde olmaya çabal›yorlard›. Devir böyle: ‹flten atmak en eski, en ilkel, en vahfli kapitalist usullerle, direnifl, protesto ve dayan›flma ise çok daha ça¤dafl, çok bilgi-ifllem, çok sanal. Bu tam da bir piyasa gecesi rüyas› zaten!


Seyahat acenteleri, ça¤r› merkezi sat›fl›n›n durdurulmas› için Özellefltirme ‹daresi’ne baflvurdu ISAD IATA Seyahat Acenteleri Derne¤i Baflkan› Selma Y›lmaz; THY Ça¤r› Merkezi’nin özellefltirilmesinin durdurulmas› için Özellefltirme ‹daresi Baflkanl›¤›'na baflvurdu. THY Ça¤r› Merkezi özellefltirmesinin 1618 say›l› yasaya ayk›r› oldu¤unu belirten ISAD IATA Baflkan› Y›lmaz; "1618 say›l› kanun ve yönetmeli¤imize göre uçak biletleri seyahat acentelerinin haricinde sat›lamaz, rezervasyonu yap›lamaz." dedi. “Bu özellefltirmenin gerçekleflmesi halinde 550 yetkili ve 2000 alt bayi ile toplam 2500 seyahat acentesinin haks›z rekabet sonucunda ticari yaflamlar›n›n bitece¤ini" belirten ISAD IATA Baflkan› Y›lmaz; THY acenteleri, bayileri olarak çal›flan seyahat acentelerinin bu bilet sat›fl merkezleri ile rekabet etmesinin imkans›z oldu¤unu vurgulad›. 1618 Say›l› Seyahat Acenteleri kanununa ayk›r› ve 4046 Say›l› kanunun amac› ve ilkelerine ters düflen THY Ça¤r› Merkezi özellefltirmesinin durdurulmas› talebi ile Özellefltirme ‹daresi Baflkanl›¤›'na yaz›lan dilekçenin tamam› flöyle:

Say›n Metin Kilci, Taraf›n›za ba¤l› Türk Hava Yollar›nda ilan ve ihale koflullar›n› bilmedi¤imiz THY Ça¤r› Merkezi’nin özellefltirildi¤ini ö¤renmifl bulunuyoruz. THY Ça¤r› Merkezi’nin özellefltirilmesi 1618 Say›l› Seyahat acenteleri kanununa ayk›r› oldu¤u gibi tamamen pazar mekanizmam›z› da bozma sonuçlar›n› do¤uracakt›r. Çünkü özellefltirmenin ana felsefesi, ekonominin pazar mekanizmalar› taraf›ndan yönlendirilmesi olarak aç›klanm›flt›r. Türk Hava Yollar›’n›n acenteleri, bayileri olarak çal›flan seyahat acenteleri özelleflme ile oluflturulacak, uçak bileti sat›fl› ile masraflar›n› karfl›layacak ve seyahat acentelerine haks›z rekabet yapacak bir Ça¤r› Merkezi ve Bilet Sat›fl Merkezi ile ticari olarak rekabet etmeleri imkans›zd›r. 550 Yetkili ve 2000 alt bayi ile toplam 2500 seyahat acentesinin uçak bileti satarak geçimlerini temin etmektedirler ve ifllerini bu özellefltirilen THY Ça¤r› Merkezi’nin ellerinden almas› ve acentelerinin ticari yaflamlar›n›n bitmesi ile en az 10 kifliye istihdam sa¤layan sektörümüzde 2500 kiflinin geçimi ve ekmek paras›n› kaybetmesi söz konusudur. 1618 say›l› kanun ve yönetmeli¤imize göre uçak biletleri seyahat acentelerinin haricinde sat›lamaz, rezervasyonu yap›lamaz. Seyahat Acentesi’nin oldu¤u yerde baflka ifl yap›lamaz. 1618 Kanun, Madde 4 (De¤iflik 5571-28.12.2006/ m.5) ''Türkiye'de seyahat acental›¤› faaliyeti göstermek için Bakanl›ktan iflletme belgesi almak zorunludur. ‹flletme belgesi almak isteyenlerin baflvurular›na iliflkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir. Yurt d›fl›nda ve/veya yurt içinde yolcu tafl›mac›l›¤› yapan otobüs iflletmelerinin hizmetleri nakliyecilik hizmeti niteli¤inde olup, bu kanun hükümlerine tabi de¤ildir.'' Yönetmelik madde 4-g, Madde 5-a

Seyahat acental›¤› faaliyetleri, kanuna göre kurulmufl seyahat acentalar›nca yerine getirilir.Tüketiciye yönelik olarak bir bedel karfl›l›¤›nda seyahat acental›¤›na münhas›r faaliyet olarak tan›mlanan hizmetlerin seyahat acentesi olmayan kifli ve kurulufllar taraf›ndan yap›lmas› yasakt›r.Seyahat acentalar›na münhas›r hizmetler flunlard›r: Madde 5-a, 2 Kara,deniz ve hava ulaflt›rma araçlar›n›n ve bu araçlara sahip iflletmelerin rezervasyonunu yapar, biletlerini satar.'' Bu kanun ve yönetmelik hükümleri uyar›nca THY’nin kendi sigortal› personeli haricinde özelefltirme ile THY Ça¤r› Merkezi’ni sat›n alan hiçbir kurum ve kifliler uçak bileti satamaz. Seyahat acentas› belgesi almak zorundad›rlar. Say›n Kilci, 4046 Say›l› Özellefltirme uygulamalar› Hakk›ndaki Kanunumuzda madde 2/Özellefltirme ilkeleri d)Oluflabilecek tekelci bir yap›n›n olumsuz etkilerinin önlenmesi esas al›n›r demektedir. Özellefltirme Uygulamalar› Kanunumuz dahi oluflacak tekelci yap›n›n önlenmesini öngörmektedir. Özelleflmifl THY Ça¤r› Merkezi 2500 seyahat Acentesine tekelci haksız rekabet oluflturacakt›r. 1618 Say›l› Seyahat Acenteleri Kanununa ayk›r› ve 4046 Say›l› kanunun amac› ve ilkelerine ters düflen bu THY ça¤r› merkezi özellefltirmesinin taraf›n›zdan incelemeye al›n›p, uygulaman›n durdurulaca¤›na inan›yoruz. Derne¤imiz, uçak bileti sat›fl› ile geçimlerini temin eden seyahat acentelerine haks›z rekabet yap›p, ifllerini ellerinden almaya ve mevcut pazar› bozmaya yönelik, ayr›ca ülkemize hiçbir faydas› olmad›¤› gibi sadece zarar verecek bu özellefltirmenin hukuki itirazlara gerek kalmadan taraf›n›zdan çözümlenece¤ine inanarak, taraf›n›za arz ederiz.

7


Yeni T‹S süreçleri ve “bilinen oyunlar” 8

‹flverenin “sendika bafl belas›ndan” kurtulma yöntemleri hiçbir zaman baflar›ya ulaflmayacakt›r. Ücret çal›flma koflullar›n›n iyilefltirilmesi ve sosyal haklar›n gelifltirilmesi üçlü taleplerimizin her biri ayn› de¤erdedir biri di¤erine feda edilmeyecektir

22. Dönem THY 2. Dönem Teknik A.fi toplu ifl sözleflme görüflmeleri öncesi yeni geliflmeleri ve sürecin olabilecek gidiflat›n› de¤erlendirmeye çal›flaca¤›m. Öncelikle, art›k bu “dönem çok zor geçecek” gibi klasik söylemlerin ötesinde, bu dönem iflverenlerin “çal›flanlara karfl› her türlü yol mubah deyip ” direnci k›r›lm›fl, suskun bir toplum ve örgütsüz bir iflyeri ortam› yaratmada hiç de yaflamad›¤›m›z bir nitelikte sald›r›ya haz›rland›¤›n› görmemek aptall›k olur. Bu sald›r›n›n nitelik de¤ifltirmesi ve fliddeti ile ilgili baz› tespitler yapmak gerekmektedir. Hava-‹fl Sendikas›’nda görev yapt›¤›m y›llar boyunca di¤er, hiçbir sendika yöneticisine nasip olmayan çok say›da farkl› ve ilk olaylar› hep biz gördük, yaflad›k. Grev, grev içinde özellefltirme, grev oylamas›nda greve hay›r, çad›rlarda 128 gün direnifl, grev ertelenmesi, grevimizin yasaklanmas›, s›f›r zam teklifi, kriz ve ücret indirimi, vb olaylar› yaflayarak bu günlere geldik. Hava-‹fl çal›flma hayat›n›n laboratuvar› oldu. Elbette baflar›s›z oldu¤umuz anlar ve olaylar oldu, kazand›¤›m›zda. Ama hep bir fleyi gözettik, temel prensiplerimizden hiç vazgeçmedik, toplumsal ç›karlar› zedeleyecek tek bir geri ad›m atmad›k. Zaten toplumsal geliflmeler düz bir çizgi izlemez, yükselmeler, dura¤anl›klar,

inifllerle düzensiz bir çevrim içindedir. Böyle olmasayd› 1989 da “sosyalist” do¤u blo¤u sistemi y›k›ld›¤›nda, kapitalist sistemi mutlak sayanlar, bugün geliflen büyük bunal›m ve kapitalist y›k›m karfl›s›nda “Marx hakl› m›yd› ?” diye makaleler yazar m›yd›? Örne¤in 1994 y›l›nda THY A.O’da yap›lan grev oylamas›nda iflçiler greve hay›r dedi¤inde “Hava-‹fl’in sonu geldi” yarg›s› çok a¤›r basm›flt›. Ancak 2 dönem sonra Hava-‹fl grev bile yapmadan, %126 zamlarla kay›plar› gideren çok önemli sözleflmelere imza att›. Bu sadece mevcut sendika yönetimin marifeti de¤il, iflyerinde çal›flanlar›n mücadele azminin ve toplumsal muhalefetin yükselifl ikliminin bir araya gelmesiyle oluflan bir s›çramayd›. Ancak bugün iflyerlerinde görev yapan üyelerimizin bir ço¤u yukar›da sayd›¤›m›z karmafl›k olaylar›n›n ço¤unu yaflamad›, hatta bir ço¤u ifl hayat›na bu flirketlerde ad›m att›. Bu nedenle biraz daha k›demli arkadafllar›m›z›n yaflad›¤› sorunlar›n nispeten tedrici geliflen olumsuzluklar›, dönemsel olarak yeni arkadafllar›m›za çok daha net ve sert yans›yacak. Yeni arkadafllar›m›z bunun bilincine varmal›d›r. Bunun en önemli nedeni THY A.O’nun statüsünün ve niteli¤inin 2006 may›s›nda de¤iflmifl olmas›, bu tarih yeni geliflmelerin de oda¤› durumundad›r.


Bu tarihin önemli olmas›n›n nedeni ise THY A.O’nun dolay›s› ile THY Teknik A.fi’nin kamu kuruluflu statülerini yitirmesidir. Blok sat›fl yerine seçilen ve “yavafl ›s›nan suda hafllanan kurba¤a misali” 3 kez ard› ard›na gerçeklefltirilen halka arz uygulamas› ile özellefltirme süreci sinsice tamamland›. Bu de¤iflimi anlayamazsak, süreci kaybederiz. Bu nitelik de¤ifliminin elbette prati¤e yans›yan yüzü olacakt› ve bu gerçekleflmeye bafllad›. Bu geliflmeler iflveren ve çal›flanlar için ters kutuplarda sonuçlarda do¤uracakt›, do¤urmaya bafllad›. ‹flveren aç›s›ndan kamu niteli¤inin ortadan kalkmas› ile, esnekli¤in geniflledi¤i, kamusal denetimlerim azald›¤› yönetim avantajlar›n artt›¤›, kapal› kap›lar ard›nda k›sa sürede radikal kararlar›n al›nmas›n›n önünün aç›ld›¤› görülmektedir. Çal›flanlar aç›s›ndan ise bu yeni iflveren avantajlar› sonucu baz› dezavantajlar oluflmaya bafllad›. ‹flverenin iflyerinde çal›flma hayat› ile ilgili oluflturdu¤u sorunlar basit T‹S ihlal ve sorunlar› niteli¤ini aflarak “özel sektör” mant›¤› çerçevesinde sadece kâr mant›¤›na dayanan daha temel sorunlara dönüfltü. ‹flleri ve iflyerini parçalayarak d›flar›dan hizmet al›m›na yönelme, iflyerlerinin bir bölümün kapat›lmas›, ticari hukuk çerçevesinde kurulan yeni flirketler ve ortakl›klar ile, sendikal sorunlar ç›karmak yerine sendikal örgütlenmeyi sonland›rmaya çal›flmak olarak de¤iflen bir politikalar zinciri oluflmaya bafllad›. Çünkü özel sektör mant›¤› ülkemizde ya kendisiyle uyumlu ve sorun ç›karmayan bir sendikal yaklafl›m ya da sendikas›z toplu ifl sözleflmesiz rahat maliyet, rekabet ve kâr hesaplar›n› yapabilece¤i bir çal›flma ortam› istemektedir. Ancak THY ve THY Teknik çal›flanlar›n›n bu nitelik de¤ifliminin olufltu¤u süreçte tek avantajlar› hala bir toplu ifl sözleflmesine ve sendikal örgütlülü¤e sahip olmalar›d›r. Bu küçümsenmemeli ve iyi de¤erlendirilmelidir. ‹flverenin bu yeni dönemde temel takti¤i sendikay› ifllevsiz bir görünüm içine sokup iflçilerin örgütlülü¤e güvenini y›pratmak olacakt›r. Bizler ne var olan sorunlar›n giderek büyümesini “öldük bittik mant›¤›” ile karfl›lay›p abartmal›, ne de bu sorunlar›n büyüklü¤ünü, nitelik de¤ifltirmesini küçümseyip yeni politikalar üretme konusunda at›l kalmal›y›z. Sürecin belirleyicisi her zaman çal›flanlar›n tavr› ve mücadeleye olan müdahaleleri olacakt›r. Biz sendika yönetimi olarak do¤ru olan› ortaya koyaca¤›z, fleffafl›k içinde süreci

yürütece¤iz, ama kararlar› birilerinin ipote¤i ile almayaca¤›z. Yeni T‹S çal›flmalar›nda bu dönemin en büyük özelli¤i nitelik de¤ifltirmifl bir iflveren anlay›fl› ile güçler dengesini oluflturmak, insan faktörünün bu sektör için de¤ersiz oldu¤unu bize kabul ettirmeye çal›flan mant›¤a öncelikle karfl› ç›karak irademize ipotek koymaya çal›flanlar›n bu giriflimlerini bertaraf etmek olmal›d›r. ‹flverenin yapt›¤› ilk hamle olan sözüm ona hukuksuz T‹S görüflmelerini ça¤r› giriflimine “çal›flanlar›n iradesi ile toplu ifl sözleflmesi takvimi yürüyecektir” yan›t› verilmesi bile iflvereni ürkütmüfltür. Basit gibi görünen bu olay›n perde arkas›nda asl›nda; THY ve THY Teknik A.fi çal›flanlar›n güçlerini bölmek üretimde sürdürdükleri birlikteli¤i masada ay›rmak vard›r. Buna izin verilmeyecektir. ‹flverenin sendika bafl belas›ndan kurtulma yöntemleri hiçbir zaman baflar›ya ulaflmayacakt›r. Ücret çal›flma koflullar›n›n iyilefltirilmesi ve sosyal haklar›n gelifltirilmesi üçlü taleplerimizin her biri ayn› de¤erdedir biri di¤erine feda edilmeyecektir. THY A.O ‹flvereninin T‹S konusundaki hukuksuz giriflimi T‹S takvimimizi de¤ifltiremeyecektir. Bilindi¤i gibi THY A.O iflvereni Eylül ay›nda Çal›flma ve Sosyal Güvenlik Bakanl›¤›’na baflvuruda bulunarak ço¤unluk tespiti istemifl, bu konudaki baflvuru sonucu 8 Ekim 2008 tarihinde bakanl›¤›n ço¤unluk tespiti yaz›s› sendikam›za tebli¤ edilmifltir. Ça¤r›y› inceleyen hukuk müflavirli¤imiz iki konuda ça¤r› ile ilgili önemli hukuki eksiklik tespit etmifl bu eksikliklerin giderilmesi amac› ile 2822 say›l› yasan›n ilgili maddesi uyar›nca 6 gün içinde yap›lmas› gereken itiraz›n› 13 Ekim 2008 tarihinde ‹fl Mahkemesine ve ‹stanbul Çal›flma Bölge Müdürlü¤ü’ne iletmifl ve ifllem bafllatm›flt›r. THY A.O iflvereni ise bu itiraz›n sonucunu hukuken beklemesi gerekirken ya cahillik ya da ben kafa kar›flt›ray›m da ne olursa olsun mant›¤› ile T‹S maddeleri ile ilgili tekliflerini de ekleyerek sendikam›za toplu görüflme ça¤r›s› yapm›flt›r. Çok önemli bir ifl yapar havalar›nda bunu da bir duyuru ile aç›klam›fl aç›klamas›nda komik ücret tekliflerinin yan›nda toplu ifl sözleflmesinin süresini de 3 y›l olarak teklif etti¤ini aç›klamaktan da çekinmemifltir. Böylesine hukuksuz ve etik olmayan giriflimin san›r›z çal›flanlar› enayi sanan bir mant›kla ayakta alk›fllanaca¤›n› bekliyorlard› ki bunu bas›na bile yans›tm›fllard›r.

9


10

Sendikam›z bu hukuki olmayan giriflimi an›nda reddederek gereken ifllemi yapm›fl ve noter kanal›yla bu ça¤r›yla ilgili herhangi bir ifllem yapmayaca¤›n› iflverene bildirmifl ve Çal›flma Bakanl›¤› ve Çal›flma Bölge Müdürlü¤ü’nü konuyu bildirerek hukuksuz giriflimin önlenmesini talep etmifltir. ‹stanbul 4. ‹fl Mahkemesi ise itiraz baflvurumuzu de¤erlendirerek 26 Kas›m 2008 tarihine duruflma günü vermifl ve bunu taraflara tebli¤ etmifltir.

THY A.O ile ilgili bu ifllem sürerken sendikam›z THY Teknik A.fi ile ilgili ço¤unluk tespiti ifllemelerini de bafllatm›flt›r. Mahkeme bu tarihte sonuçland›¤›nda süreç tekrar kald›¤› yerden bafllayacakt›r. Sendikam›z taslak haz›rl›¤› ile ilgili kendi takvimini yürütmeye devam edecektir. Kas›m ay› bafl›nda anketler da¤›t›lacak aral›k ay› bafl›nda ise ön taslak bilgilerinize sunulacakt›r. Aral›k ay› sonunda ise nihai taleplerimiz sonuçland›r›lacakt›r.


Sendika, Madrid kazasından önce uyarmıfltı

Kemal Ülker Hava-‹fl E¤itim Uzman›

20 A¤ustos günü Madrid'in Barajas havaalan›nda Spanair havayollar›na ait yolcu uça¤› kalk›fl s›ras›nda pistten ç›kmas› sonucu yaflanan kazada 153 yolcu hayat› kaybetti. Kazadan kurtulan 19 kifliden 5’inin durumu a¤›r. Kaptan pilot ve ikinci pilot da kazada hayatlar›n› kaybettiler. Bu kaza ‹spanya’da son 25 y›lda yaflanm›fl olan en büyük havac›l›k felâketi.

KARfiI ATAK

Sepla yapt›¤› aç›klamada “fiirketin içinde bulundu¤u bu organize kaos ortam› art›k daha fazla süremez,” dedi. Sepla ayn› zamanda flirket yönetimini kendi örgütsel ve yap›sal sorunlar›n› aflmak için kokpit ve teknik bak›m personelini afl›r› uzun saatler boyunca çal›flmaya zorlamakla suçlad›.

Spanair, 1988 y›l›ndan bu yana ‹skandinav Hava Yollar› SAS'›n alt kuruluflu olarak faaliyet gösteriyor. Spanair, 36 uçufl noktas›na sahip ve bu uçufl noktalar›na her gün ortalama 371 uçufl gerçeklefltiriyor.

Bu iddialar ‹spanyol gazetesi El Mundo’da yay›nlanan Spanair çal›flanlar›nca gönderilmifl e-postalarla da destekleniyor. Bir arada de¤erlendirildiklerinde bu e-posta mesajlar› havayolu çal›flanlar›n›n ve sendikalar›n›n gelen felâket konusunda flirket yönetimini uyarmak için ellerinden geleni yapt›klar›n›, flirketin günlük iflleyiflinin çok kötü durumda oldu¤una iflaret ettiklerini aç›kça ortaya koyuyor. Bu mesajlarda sadece durumun kötü olmad›¤› her gün biraz daha kötüye gitti¤i de vurgulan›yor.

Spanair di¤er birçok havayolu flirketi gibi, liberalizasyon ve kurals›zlaflt›rman›n yaratt›¤› keskin rekabet ortam›nda giderek daralan kâr marjlar›n›n bask›s› alt›nda faaliyetlerini sürdürüyor. 2008 y›l›nda bu ekonomik bask›lar›n üzerine artan yak›t fiyatlar› ve büyüme oranlar›nda yaflanan durgunlaflma eklendi.

Sendika ayn› zamanda bir süredir eski uçaklar›n yerine yenilerinin al›nmas›n›n yeterince h›zl› bir biçimde yap›lmad›¤›ndan da yak›n›yordu. Ocak ay›nda sendika dergisinde flöyle yazm›flt›: “MD filosu üzerinde anlafl›lm›fl olan zaman çizelgesine uygun bir biçimde A320’lerle yenilenmedi.”

Spanair bu y›l›n ilk yar›s›nda 80 milyon dolar zarar aç›klad› ve k›sa bir süre önce de ekonomik zorunluluklar nedeniyle 1.200 kifliyi çal›flanlar›n›n yaklafl›k olarak dörtte birini- iflten ç›karaca¤›n› ve kimi uçufl hatlar›n› kapataca¤›n› kamuoyuna duyurdu.

Eldeki bilgiler Spanair kazas›n›n “geliyorum” dedi¤ini ve havayolu çal›flanlar›n›n ve sendikalar›n›n bu konuda gerekli uyar›lar› çok önceden yapt›klar›n› gösteriyor.

Uça¤›n ait oldu¤u Spanair, Iberia’n›n ard›ndan ‹spanya merkezli faaliyet gösteren ikinci en büyük havayolu flirketi.

Bir y›ld›r Spanair’i satmaya çal›flan SAS, yeterli talep olmamas› nedeniyle bu havayolunu elinde tutmaya devam edece¤ini aç›klad›. Bu aç›klaman›n ard›ndan SAS’›n borsada ifllem gören hisse senetleri de¤er kaybetti. Kazadan sadece saatler önce Spanair pilotlar› SAS’›n maliyetleri azaltmaya yönelik planlar›n› protesto etmek için greve gidebileceklerini aç›klad›lar. Pilotlar›n sendikas›

O nedenle hem Hava-‹fl hem de dünyan›n dört bir yan›nda Uluslararas› Tafl›mac›l›k ‹flçileri Federasyonu (ITF) üyesi havac›l›k sendikalar› y›llard›r tekrar edip duruyorlar: “Yorgunluk öldürür!” Ama ne fayda! fiairin dedi¤i gibi “yüreklerin kulaklar› sa¤›r.” Ne de olsa neo-liberal zamanlarda yafl›yoruz.

11


Krize ra¤men 105 uçak, peki çal›flanlar?

12

Bugün “krize ra¤men 105 uçak” demeçleri veren iflveren, yar›n ayn› “krize ra¤men” çal›flanlar›n haklar›n› verecek mi görece¤iz. Ya da al›nacak m› demeli acaba?

Halen 100 uça¤› bulunan Türk Havayollar› (THY) krizin getirdi¤i f›rsatlardan yararlan›p 105 yeni uçak al›m›yla dünya devleri aras›na kat›lmay› hedefliyor. THY Yönetim Kurulu, ‘20092023 Filo Projeksiyonu’ çerçevesinde uzun menzilli hatlar için 25 adet çift koridorlu, k›sa ve orta menzilli hatlar için 50 adet tek koridorlu uçak al›nmas›n› kararlaflt›rd›. Ayr›ca THY Yönetim Kurulu, 75 adet olarak verilmesi planlanan kesin siparifle ek olarak 10 adedi çift koridorlu ve 20 adedi tek koridorlu opsiyonlarla birlikte siparifllerin 105’e kadar yükseltilmesini de karar alt›na ald›. Sipaflin toplam de¤eri 5.5 milyar dolar olacak. Filo büyüyor ‹cra edilecek ihale sürecinde Airbus firmas›’ndan çift koridorlu A330 ve A350 ile tek koridorlu A319/320/321 model uçaklar› için teklif vermesi istendi¤i bildirilen aç›klamada, Boeing firmas›’ndan istenecek teklife esas

olacak modellerin de çift koridorluda B777 ve B787, tek koridorluda B737/738/739 olaca¤›na dikkat çekildi. Aç›klamada, “2010 ikinci yar› y›lda bafllamas› öngörülen uçak teslimat takvimin, firma tekliflerinin de¤erlendirilmesinde fiyat konusunun yan›nda önemli bir kriter olarak yerini alacak. ‹hale sonras› kesinleflecek uçak teslimatlar› esas al›nmak suretiyle ara dönem uçak ihtiyaçlar› netleflecek ve bu ihtiyaçlar 2004 ihalesi sonras›nda oldu¤u gibi yine piyasa koflullar› çerçevesinde ve halihaz›rda yap›lan çal›flmalara ilaveten en uygun flartlarla giderilecek” denildi. THY Genel Müdürü Temel Kotil, küresel krize ra¤men THY’nin at›l›mlar›n› sürdürdü¤ünü belirterek, “En iyi savunma, sald›r›d›r stratejisiyle hareket ediyoruz. Ancak yaklafl›m›m›z bu konuda sald›r› de¤il, performans›m›z› sürekli yüksek tutmakt›r. Krize ra¤men bütçe hedeflerimizde hiçbir revizyona gitmedik” diye konufltu.


Yeni uçak alma karar›n› de¤erlendirirken THY’yi gelece¤e tafl›yacak çok önemli bir karara imza at›ld›¤›n› söyleyen Kotil, kriz ortam›nda zorluklarla bo¤uflan rakipleri yan›nda THY’nin iki basamakl› büyüme rakamlar›na ulaflt›¤›n› anlatt›. THY Yönetim Kurulu Baflkan Yard›mc›s› Hamdi Topçu’da yeni al›nacak uçaklarla filonun büyüyece¤ini anlatt›. Aç›klamada THY’nin, yaflan›lan küresel ekonomik kriz ve durgunluk sürecine mali ve ticari aç›dan ‘eli güçlü girdi¤i’ vurguland›. Aç›klamada, THY’nin, sahip oldu¤u yüksek pazarl›k gücüyle planlad›¤› filo geliflimine en uygun uçak teslimat takvimini elde etmeyi bu konjonktürde hedefledi¤i kaydedildi. THY yönetiminin 105 uçak al›m› için ihaleye ç›kmas›, dünyadaki rakiplerini zorlayan krizi f›rsat bildi¤ini gösteriyor. Bugün birçok havayolu flirketinin artan yak›t fiyatlar› ve di¤er maliyetler nedeniyle küçülmeye bafllad›¤› görülüyor. THY’nin ilk alt› ayl›k sat›fl geliri 2 milyar 610 milyon YTL’ye ulaflt›. ‘Her f›rsat› kollayaca¤›z’ THY Yönetim Kurulu Baflkan Yard›mc›s› Hamdi Topçu, ihaleye ç›k›lan uçaklar›n al›m›yla dünyada sektörün önemli isimlerinden biri haline geleceklerini belirterek flunlar› söyledi: “Dünyada ulaflamad›¤›m›z önemli merkez kalmayacak ve her yerde bayrak gösterece¤iz. Uygulad›¤›m›z yönetim flekli kriz dönemine güçlü girmemezi olanak sa¤lad›. Bugün dünyada kâr eden az say›da havayolu flirketinden biriyiz. Büyümemize yaln›zca uçak alarak sürdürmeyece¤iz. F›rsatlar› kolluyoruz. Bunun için de k›sa sürede büyütebilece¤imiz veya aya¤a kald›rabilece¤imiz havayolu flirketlerini almak da var. Bosna Hersek Havayollar› için verdi¤imiz teklif bu politikan›n yans›mas›d›r. Bu politikalar› sürdürece¤iz.” Peki çal›flanlar? THY A.O.’da 22. Teknik Afi’de 2. dönem toplu ifl sözleflmeleri yaklafl›rken, THY’nin mali portresini çizen bu tür aç›klamalar› önemsiyoruz.

Zira, 12 bin çal›flan›n ekonomik ve sosyal koflullar›n› belirleyecek olan toplu ifl sözleflmeleri s›ras›nda THY iflverenin , “olsa vermez miyiz, kriz var, maliyetler zaten çok yüksek” aç›klamalar›n›n ac›kl› bir ironiye dönüfltü¤üne önceki y›llarda da defalarca kez tan›kl›k ettik. Bu y›l da ayn› iflveren söylemlerinin muhatab› olaca¤›m›z› biliyoruz. Ancak bildi¤imiz bir baflka gerçek ise, tüm bu maddi birikimi yaratanlar›n THY ve Teknik Afi. çal›flanlar› oldu¤u. Bugün “krize ra¤men 105 uçak” demeçleri veren iflveren, yar›n ayn› “krize ra¤men” çal›flanlar›n haklar›n› verecek mi görece¤iz. Ya da al›nacak m› demeli acaba?

13


Krizler sermaye için tehlikeli geçitlerdir ama iflçiler için de zor anlard›r, çünkü kriz iflçi s›n›f›n›n yeterince örgütlü ve güçlü olmad›¤› ortamlarda sermayenin rövanfl ald›¤› dönemeçler haline gelmektedir.

ABD'de bafllay›p dünyaya yay›lmakta olan finansal ve ekonomik kriz 14

Türkiye’ye ulaflt› Kemal Ülker Hava-‹fl E¤itim Uzman›

Krizle birlikte s›n›flar karfl› karfl›ya gelir ve çözümün nas›l bir çözüm olaca¤› s›n›f mücadeleleri taraf›ndan belirlenir.

Bu kriz özü itibariyle dünya kapitalizminin 1970’li y›llar›n›n ortalar›nda bafllayan ve 30 y›l› aflk›n bir süredir devam eden depresif karakterli uzun dalga krizinin bir sonucudur. Bu 30 y›l› aflk›n dönem içinde çok say›da eflzamanl› daralmalar yaflam›fl, finansal krizler ve sars›nt›lar patlak verdi. Hiç kuflkusuz Türkiye’de bu büyük tablonun ayr›lmaz bir parças›. 1994, 1999 ve 2001 y›llar›nda yaflanan finansal ve ekonomik krizler bunun en yak›n örnekleridir. Krizsiz kapitalizm olmaz. Kapitalist sistemde kriz sorundur ama ayn› zamanda da çözüme giden son evredir. Krizle birlikte s›n›flar karfl› karfl›ya gelir ve çözümün nas›l bir çözüm olaca¤› s›n›f mücadeleleri taraf›ndan belirlenir. Sözgelimi 1977-1980 y›llar›nda Türkiye kapitalizmi çok derin bir kriz içine girmifltir ve bu krizin daha sonra nas›l sermaye lehine afl›ld›¤› ve çözüldü¤ü hepimizin malumudur. 12 Eylül askeri müdahalesinden hemen sonra Kenan Evren’in kamuoyuna ilk kez hitap ederken yüksek ücretlerden flikayet

etmifl olmas› bu ba¤lamda ilginç ve ö¤reticidir. Özetle krizler sermaye için tehlikeli geçitlerdir ama iflçiler için de zor anlard›r, çünkü kriz iflçi s›n›f›n›n yeterince örgütlü ve güçlü olmad›¤› ortamlarda sermayenin rövanfl ald›¤› dönemeçler haline gelmektedir. 1994 ve 2001 krizlerinde bölüflüm göstergelerinin birlikte ve h›zla iflçiler ve di¤er emekçi katmanlar aleyhine dönmüfl olmas› rastlant›sal bir durum de¤ildir. Peki bu krize nas›l bir ortamda giriyoruz? ‹flgücü piyasas›nda esnekli¤in artt›¤› sendikalaflma oran›n›n grev hakk›n›n bulunmad›¤› 1950’li y›llardaki düzeyine indi¤i bir ortamda giriyoruz. Kay›t-d›fl› istihdam çal›flanlar›n yar›s›n› kaps›yor, toplu ifl sözleflmesi kapsam›nda yer alan iflçi say›s› ise h›zla azal›yor. Bu arada hükümet ‹fl Yasas›’n›n daha da esneklefltirilmesine yönelik bir haz›rl›k bafllatm›fl durumda. 2001 krizinde oldu¤u gibi 2008 krizi de iflçilerin hak ve kazan›mlar›n› budama konusunda


hükümete yeni bir flans verebilir. Ne tür bir mücadele hatt› örgütlemek gerekti¤ine gelince. Her fleyden önce sendikalar›n ortak hareket etmeyi, Türkiye sath›nda dayan›flma içine girmeyi ve birlikte mücadeleler gelifltirmeyi ö¤renmeleri gerekiyor. Gelen dalga çok büyük ve bunu flu ya da bu ifl yerinde aflmak olas› gözükmüyor. Kesintisiz, on y›llara yay›lacak, kapsaml› ve stratejik bir örgütlenme kampanyas› yürütmek gerekiyor. Buna paralel olarak sendikalar›n salt toplu ifl sözleflmesi yürüten örgütler

olmaktan ç›kmalar› ve çeflitli konularda stratejik kampanyalar düzenleyen örgütler haline gelmeleri büyük önem tafl›yor. ‹flçilerin e¤itimi aç›s›ndan da bu tür kampanyalar çok büyük önem tafl›yor. SSGSS gibi, k›dem tazminat› gibi, iflsizlik fonu gibi, sendikalar yasas› gibi özellikle iflçi s›n›f›n› do¤rudan ilgilendiren konularda e¤itim ve bilinçlendirme çal›flmalar›na a¤›rl›k verilmeli ve bu çal›flmalar öngörülü bir biçimde, yumurta kap›ya gelmeden çok önce bafllat›lmal› ve mutlaka örgütlenme hedefiyle birlikte düflünülmelidir.

Sendikalar›n salt toplu ifl sözleflmesi yürüten örgütler olmaktan ç›kmalar› ve çeflitli konularda stratejik kampanyalar düzenleyen örgütler haline gelmeleri büyük önem tafl›yor. ‹flçilerin e¤itimi aç›s›ndan da bu tür kampanyalar çok büyük önem tafl›yor.

ABD'de rekor bütçe a盤›

Peki ama faturay› kim ödeyecek? Amerika Birleflik Devletleri'nin 20072008 mali y›l›ndaki bütçe a盤› yaklafl›k üç kat›na ç›karak 455 milyar dolara ulaflt›. Bu, ABD'nin tarihindeki en büyük bütçe a盤› ve ülkenin gayri safi milli has›las›n›n yüzde 3'den fazlas›na karfl›l›k geliyor. ABD Hazine Bakan› Henry Paulson, gazetecilere yapt›¤› aç›klamada artan bütçe a盤›n›n konut piyasas›ndaki

sorunlar› ve ekonomik büyümenin yavafllamas›n› yans›tt›¤›n› söyledi. Uzmanlar, mali sistemin sorunlar›n› çözmeye yönelik kurtarma paketinin hayata geçirilmesi sonras›, ABD'nin bütçe a盤›n›n önümüzdeki y›l 700 milyar dolara ulaflabilece¤ini belirtiyor. Bütün bunlar bizim yabanc›s› oldu¤umuz fleyler de¤il. Finans kurulufllar› batar ve bunlar›n yükü devletçe üstlenilir, yani kamusal

15


Bütçeyi denklefltirmek ad›na, zaten uzun y›llard›r neoliberal politikalar do¤rultusunda oras›ndan buras›ndan t›rpanlanan sosyal harcamalar daha da azalt›lacak ve bunlara en çok ihtiyaç duyan insanlar bütünüyle çaresiz bir durumda kalacak.

16

finansmanla karfl›lan›r. Sorunun özü son derece yal›n: faturay› kim ödeyecek? Türkiye’de 2001 krizinde kim ödediyse, ABD’de deki krizde de ayn› kesimler ödeyecek: iflçiler, di¤er emekçi kesimler, küçük iflletme sahipleri. Bu bedelin ödetilmesi as›l olarak 2 mekanizma üzerinden gerçeklefltirilecek: (1) Ç›ld›ran bütçe a盤› ve düflük tutulan faizler enflasyonun h›zla yükselmesine neden olacak ve artan iflsizli¤in verdi¤i avantaj da kullan›larak reel ücretler t›rpanlanacak. (2) Bütçeyi denklefltirmek ad›na, zaten uzun y›llard›r neo-liberal politikalar do¤rultusunda oras›ndan buras›ndan t›rpanlanan sosyal harcamalar daha da azalt›lacak ve bunlara en çok ihtiyaç duyan insanlar bütünüyle çaresiz bir durumda kalacak. ABD’yi yaln›zca televizyon dizilerinden bilenler (bildi¤ini sananlar) “kaç kifli ki bu ABD’li ihtiyaç sahipleri” diye sorabilirler. Söyleyelim. 50 milyona yak›n sa¤l›k sigortas› olmayan insan yafl›yor ABD’de (elbette yaflamak denirse buna.) Bir 40 milyon

da y›l içinde zaman zaman sa¤l›k sigortas› olan ama geçici ifller nedeniyle 12 ay boyunca sürekli sa¤l›k sigortas› kapsam›nda olmayan insan var (yaflas›n esnek çal›flma!). Toplam 90 milyon insan! Türkiye’nin nüfusuna bir Yunanistan’› ve Bulgaristan’› ekleyin. ‹flte o kadar insan. Bu insanlar› kurtarmak için on y›llard›r, ekonomik istikrar, bütçe disiplini bahanesiyle hiçbir fley yap›lmad›. Say›lar› sürekli artt›. Ama ifl finans tekellerine gelince hazinenin kap›lar› ard›na kadar aç›ld›. “B›rak›n›z yaps›nlar, b›rak›n›z geçsinler”mifl Sevsinler sizi. Önümüzdeki dönem iflten ç›kartmalar›n yo¤unlaflaca¤›, asgari ücret dahil en basit kazan›mlar›n bile sald›r›ya u¤rayaca¤› bir dönem. Hem ABD, hem Türkiye’de hem de bütün dünyada. Gün diri olma ve mücadele etme günüdür. “Dur bakal›m ne olacak?” demek “Bafl›ma gelecek her fleye raz›y›m, faturay› yine ben ödeyece¤im,” demekle efl anlaml›d›r. ‹flin özü budur.


Emek örgütlerinden krize karflı ortak program

Krizlerin bedeli hep çal›flanlara ödetildi, bu defa yükü çekmeyece¤iz Türkiye Devrimci ‹flçi Sendikalar› Konfederasyonu (D‹SK), Kamu Emekçileri Sendikalar› Konfederasyonu (KESK), Türk Mühendis ve Mimar Odalar› Birli¤i (TMMOB), Türk Tabipleri Birli¤i (TTB) ile Çiftçi Sendikalar› Konfederasyonu’nun (Çiftçi-Sen) taraf›ndan ortak haz›rlanan “Krizden Ç›k›fl için Sosyal Dayan›flma ve Demokratikleflme Program›”, 28 Ekim günü ‹stanbul’da düzenlenen bir bas›n toplant›s›yla tan›t›ld›. Program› haz›rlayan kurulufllar ad›na bas›n aç›klamas›n› okuyan KESK Genel Baflkan› Sami Evren, tüm dünyan›n büyük bir krizle çalkaland›¤›n› an›msatarak, Türkiye'de de geçen y›ldan bu yana bafl gösteren ekonomik durgunlu¤un bu krizle birleflerek ekonomik ve sosyal sonuçlar do¤urmaya bafllad›¤›n› bildirdi. Evren, Türkiye'nin içinde bulundu¤u krizin tek nedeninin uluslararas› piyasalarda yaflanan kaos olmad›¤›n›, krizin nedenlerinin 2001 y›l›ndan sonra uygulanan ekonomik programlar ve bu dönemlerde iktidarda olan siyasi partiler oldu¤unu belirtti. Bu dönemde krize karfl› oluflturulacak mücadele program›n›n ekonomik alanda oldu¤u gibi sosyal ve siyasal alanlarda al›nacak tedbirlerle desteklenmesi gerekti¤ini vurgulayan Evren, flöyle devam etti: “Krizin bedeli emekçilere ödettirilemez. AKP'nin, IMF bürokratlar› ve sermaye çevrelerinin talepleri do¤rultusunda uygulayaca¤› ekonomik program›, kriz f›rsatç›l›¤›n›, iflten atmalar›, ‹flsizlik Fonu'nun talan edilmesini kabullenmemiz mümkün de¤ildir. Üretimi ve istihdam› teflvik eden, ifl güvencesini etkinlefltiren, gelir da¤›l›m adaletsizli¤ini ortadan kald›ran, eme¤i koruyan

önlemlere öncelik verilmelidir.” D‹SK Genel Baflkan› Süleyman Çelebi de Türkiye'de yaflanan kriz sürecini çok daha önceden tespit edip al›nmas› gereken önlemleri ifade ettiklerini belirterek, “Ülkeyi yönetenler ise 'Bunlar felaket tellall›¤› yap›yor' diye toplumu yan›ltt›lar. Yaflanan kriz çok büyük bir dalga. Durum çok ciddi. Bu kriz dalgas›ndan en çok çal›flan kesimler etkileniyor. Bugüne kadar tüm krizlerin bedellerini hep çal›flanlar ödedi. Emekçiler olarak art›k bu yükü çekmeyece¤iz ve emek mücadele hatt›n› çekece¤iz” diye konufltu. Krizden önce tekstil ve otomotiv sektöründe iflten ç›karmalar›n bafllad›¤›n› ve baz› ifl yerlerinde ücretsiz izin uygulamalar›na gidildi¤ini dile getiren Çelebi, y›lbafl›ndan bugüne kadar sadece D‹SK üyesi 20 bine yak›n iflçinin iflinden oldu¤unu söyledi. TTB Baflkan› Prof. Dr. Gençay Gürsoy, kriz dönemlerinde en büyük hak kay›plar›n›n sa¤l›k alan›nda yafland›¤›n›, Dünya Sa¤l›k Örgütü’nün uluslararas› bir alarm verdi¤ini ve yaflanan krizden sa¤l›k alan›nda ciddi s›k›nt›lar meydana gelece¤i konusunda uyar›larda bulundu¤unu anlatt›. Toplant›da daha sonra ekonomist Mustafa Sönmez, “Krizden Ç›k›fl için Sosyal Dayan›flma ve Demokratikleflme Program›”n› sundu. Sönmez, bu dönemde Türkiye'nin istihdam› koruma politikalar› gelifltirmesi ve IMF'den uzak durmas› gerekti¤ini belirterek, 2009 bütçesinde de hane halk›na, tar›ma ve küçük iflletmelere daha çok ödenek ayr›lmas› gerekti¤ini dile getirdi.

17

IMF bürokratlar› ve sermaye çevrelerinin talepleri do¤rultusunda uygulanacak ekonomik program›, kriz f›rsatç›l›¤›n›, iflten atmalar›, ‹flsizlik Fonu'nun talan edilmesini kabullenmemiz mümkün de¤ildir.


Yeni yasa neler götürüyor?

18

Art›k asgari ücretin üçte biri kadar ya da daha fazla geliri olan herkesten Genel Sa¤l›k Sigortas› (GSS) primi kesilecek. Primi ödemeyen sa¤l›k hizmeti alamayacak.

Sosyal Sigortalar ve Genel Sa¤l›k Sigortas› (SSGSS) Kanunu 1 Ekim 2008’den itibaren bütünüyle yürürlü¤e girdi. Sendikam›z bu kanuna karfl› oluflturulan platformlarda aktif olarak yer ald› ve konuyla ilgili e¤itim çal›flmalar› yürüttü. Ne yaz›k ki, içinde bulundu¤umuz genel duyars›zl›k ortam›nda bu çabalar›m›z genel bir toplumsal seferberli¤in örgütlenmesi için yeterli olamad›. Yeni kanunun 1 Ekim 2008’den itibaren yeni sigortal› olanlar›n emeklilik yafl›n› kademeli olarak 65’e yükseltilece¤ini ve prim gün say›s›n› 7200’e ç›karaca¤›n› herkes biliyor. Ancak bir çok insan da bunun ötesinde kanun hakk›nda fazla bir fley bilmiyor. Oysa daha yeni yeni fark edilmeye bafllanacak baflkaca önemli yanlar› da var bu kanunun. Tam bir özeti yapmak yer darl›¤› nedeniyle mümkün de¤il. Ancak en önemli noktalar› son bir kez s›ralamakta fayda var. Art›k asgari ücretin üçte biri kadar ya da daha fazla geliri olan herkesten

Genel Sa¤l›k Sigortas› (GSS) primi kesilecek. Primi ödemeyen sa¤l›k hizmeti alamayacak. Bu hüküm daha önce böyle bir ödeme yapmayan milyonlarca insan› kaps›yor. Hastaneye giden her vatandafl, tedavisine katk› pay› ödeyerek bafllayacak. SSK’l› bir iflçi iflsiz kalsa bile 6 ay süreyle sa¤l›k hizmetlerinden yararlanabilirken, bu süre 3 aya düflürülecek. Maafl ba¤lama oranlar› düflecek, emeklilikte yüksek maafl alabilmek için daha uzun süre çal›flmak gerekecek. Askerlik borçlanmas› yapmak isteyenler daha önce bir ayl›k askerlik borçlanmas› için asgari ücretin yüzde 20’sini alt› ay içinde ödeyecekken bundan sonra asgarî ücretin yüzde 32’sini bir ay içinde ödemeleri gerekecek. Henüz 900 gün primi yokken 1 Ekim 2008’den sonra ölen SSK sigortal›lar›n›n ailesi ölüm ayl›¤› sahibi olamayacak.


Evli olmamalar›, çal›flmamalar› sosyal güvenlik kurumlar›ndan gelir sahibi olmamalar› kofluluyla yaflla s›n›rl› olmaks›z›n ana-babalar›ndan sa¤l›k yard›m› alan k›z çocuklar› için yafl s›n›rlamas› geldi. Buna göre okumayan k›z çocuklar› 18, lise ve dengi ö¤renimlerini sürdürüyorlarsa 20 yafl›n›, yüksek ö¤renimlerini sürdürüyorlarsa 25 yafl›n› aflamayacak. SSK sigortal›lar› ortalama kazançlar›n güncellefltirilmesinde büyüme h›z›n›n yüzde 100’ünden de¤il, yüzde 30’undan yararlanabilecekler. Gazeteciler, gemi adamlar›, kaynakç›, matbaa iflçileri, posta da¤›t›c›s›, fleker sanayi çal›flanlar›, uçufl personeli, lokomotif makinistleri gibi meslek gruplar›n›n y›pranma haklar› ellerinden al›nacak. Part-time çal›flanlar GSS’den yararlanabilmek için ya çal›flmad›klar› süreleri iste¤e ba¤l› sigortal›l›kla kapatmak ya da GSS primi ödeyerek ayda 30 günü tamamlamak zorunda kalacak. 30 Nisan 2008’den sonra ilk defa sigortal› olanlar emekliyken prim ödeyip emekli ayl›klar›n› da alarak çal›flamayacaklar. Paras› olmayanlar fark ücreti nedeniyle özel hastane ve polikliniklere gidemeyecek. Bu kesim, ayn› nedenle kamu hastanelerinde de “hoca hekim”lerden yararlanamayacaklar. 5-10 y›l aras› sigortal›l›¤› bulunan SSK’l›lar en az yüzde 60 çal›flma gücü kay›p oran›na sahip olmalar› halinde malûllük ayl›¤›na sahip olabilirken, yeni dönemde ise en az 10 y›ll›k sigortal›l›k süresine sahip olmalar› gerekecek. Baflta da belirtti¤imiz gibi bu liste tam bir liste olmaktan çok uzak. Bu arada akl›m›za gelmiflken söyleyelim eskisiyle, yenisiyle milletvekilleri ve onlar›n yak›nlar› GSS kapsam› d›fl›nda yer al›yorlar. Kendilerine ve yak›nlar›na sa¤lad›klar› ayr›cal›klar ak›l almaz nitelikte.

Hepimiz 3 ila 10 YTL aras›nda muayene paras› ödeyece¤iz ama milletvekilleri ile yak›nlar› ödemeyecek. Hepimiz özel hastanelere yüzde 30 oran›nda fark ücret ödeyece¤iz ama milletvekilleri ile yak›nlar› ödemeyecek. Her hasta olan yatt›¤› oday› be¤enmezse yüzde 300 fark ödeyip özel odalarda yatabilecek ama milletvekilleri ile yak›nlar› bu fark› da ödemeyecek. Her hasta muayene için ö¤retim üyesi (doçent-profesör) yüzde 300 ücret fark› ödeyecek ama milletvekilleri ile yak›nlar› bu fark› ödemeyecek. Her hasta ald›¤› ilaçlar için yüzde 20 katk› pay› ödeyecek ama milletvekilleri ile yak›nlar› ödemeyecek. Milletvekili ve yak›nlar› muayene ücreti ve kat›l›m paylar›ndaki art›fllar› da ödemeyecek. Bilginize…

Paras› olmayanlar fark ücreti nedeniyle özel hastane ve polikliniklere gidemeyecek. Bu kesim, ayn› nedenle kamu hastanelerinde de “hoca hekim” lerden yararlanamayacaklar.

19


Ö¤renilmifl Çaresizlik 20 Bahad r Altan Kaptan Pilot

THY bas›n sözcüsü, “Bir Pilot Öldü Diyeler” bafll›¤›yla konuyu dile getiren gazeteci Umur Talu’ya “cevap” vererek “Uçuflta de¤il otelde öldü” demifl!

Ülkemizde ilk mühendis ve mimar örgütlenmesi olan “Osmanl› Mimar ve Mühendis Cemiyeti” 1908 y›l›n›n eylülünde kurulmufl. TMMOB eylül ay›nda 100. y›l›n› kutlad›. Düflününüz, havac›l›¤›n, hele sivil havac›l›¤›n ad›n›n bile olmad›¤› tarihlerden bu güne gelen bir örgütlenme, dayan›flma, mücadele birli¤i... Avukatl›¤›n ve hekimli¤in tarihi ise çok daha eskilere dayan›yor. Barolar ve TTB’de bu tarihi birikimden gelen sa¤lam durufluyla ses getiriyor. Bizim s›k›nt›m›z iflte tam da budur. Havac›lar olarak daha dünkü çocuk gibiyiz! Sivil havac›l›¤›m›z daha eskilerden bafllasa da h›z kazan›p büyümesi ve bir meslek grubu olmam›z çok çok 30 y›ll›k bir geçmifle sahip. Sektörde örgütlü tek sendika olan Hava-‹fl bile 46 y›ll›k bir geçmifle sahip. Bu yüzden ne yaz›k ki meslek eti¤i tam oluflmam›fl, kurallar iktidarlara, flirketlere göre, yönetim kurullar›na, hatta kiflilere göre farkl› farkl› uygulan›r halde. Meslek içi birlik ve dayan›flma ise birkaç olumsuz deneyim ve meslek örgütlerinin geçmiflteki yanl›fl tutumlar›yla hepten baltalanm›fl. Bunlara bir de salt paraya endeksli

motivasyon eklenince bireycilik alabildi¤ine beslenmifl. Adeta tek tek kendi baca¤›ndan as›lan koyun sürüsü haline getirilmeye çal›flm›fllar bizi y›llarca. Hala da böyle görmek isteyenler oldu¤u kesin. Dolay›s›yla umutsuzlu¤a kap›lan arkadafllardan s›kça duyar›z: ... “Bizden adam olmaz!” Bunu kabul etmek olas› de¤il. Bu yolda hiç de küçümsenmeyecek mesafeler katedildi son 10 y›lda. Dernekler daha olumlu bir toparlan›fl içinde. Sendikal haklar›n de¤eri, onlar› yok etmeye çal›flmalar›ndan anlafl›l›yor. Örgütlü oldu¤unuz ölçüde güçlüsünüz. Bu gerçe¤i san›r›m herkes anlad› art›k. Ama herfley k›sa sürede, ya da sadece bekleyerek olmuyor. Hele bedel ödemeden asla olmuyor. Bu süreç, çal›flarak, bedel ödenerek, s›k›nt›larla da olsa afl›lacakt›r. Kim ayak direrse diresin, dalkavukluklar›yla aya¤a düflürürse düflürsün, masallarla uyutmaya çal›fl›rsa çal›fls›n, havac›l›k ve pilotluk meslek grubu olarak haketti¤i sayg›n konumuna eninde sonunda ulaflacakt›r. Yeter ki “çaresizli¤i ö¤renmeyi” reddedelim.


Belki deneyi hat›rlars›n›z: Kufllar› büyük bir parkta tutabilmek için yanlardaki tel kafeslerin 10-15 metre üzerine bir a¤ geriliyor. Bafllang›çta yukar› ç›kan kufllar a¤a çarp›p düflerken bir süre sonra bunu ö¤renip belli bir yüksekli¤in üzerine ç›kmamaya bafll›yor. Daha sonra a¤ kald›r›l›yor ama yine de hiç bir kufl o yüksekli¤in üzerine ç›km›yor! Havac›l›k T›bb› Derne¤i Genel Baflkan› Doç Dr. Muzaffer Çetingüç bültenlerinin son say›s›ndaki bafl yaz›da, (Bknz. www.hvtd.org Bülten say›:8) akvaryumda bal›klara saydam bir camla yap›lan benzer bir deneyin bu sonucunu “Ö⁄REN‹LM‹fi ÇARES‹ZL‹K” olarak tan›ml›yor. Yine ayn› deney maymunlara da uygulanm›fl, bu kez fliddet var. Kafesteki maymunlar bir dire¤in tepesine konan muzu almak üzere t›rmand›klar›nda dayakla afla¤› indiriliyor. Bir müddet sonra kafese konan yeni maymun dire¤e ç›kmaya kalk›nca di¤er maymunlar kendili¤inden at›l›p onu döverek vaz geçiriyor. Ama bizler bal›k veya maymun de¤iliz. Uçuyoruz ama THY yönetimi bizi kufltan saymak istese de buna itiraz›m›z olmal› kuflkusuz! Çareyi üretiriz, çaresizli¤i kabullenmeyiz. Kimileri keyfi çizilen s›n›rlar içinde, uysal boyun e¤miflli¤in, biat ediflin “rahatl›¤›yla” yetinebilir. Ama tarihe, bunu ö¤renmeyi reddeden insanlar, toplumlar yön vermifltir. Her kal›ba girmeyi, biat etmeyi red eden, ilkeli ve onurlu bir duruflun ödülünü de sadece onlar al›yor. Yukar›lara ç›kmay› göze al›rsan›z ancak gökyüzünün s›n›rs›zl›¤›n› keflfedebilirsiniz. Yine Çetingüç’ün yaz›s›ndan aktar›rsak; “ Bir çocuk ergenlik yafl›na gelinceye kadar ortalama 148.000 defa anne babas›n›n “yapma, elleme, dokunma,” gibi sözlerini duyuyormufl. Böyle olunca da çocukta büyüyünce “yapamama, edememe” özellikleri geliyor ve özgüvenini yitiriyormufl. Hepimiz çocuklu¤umuzdan beri benzer sözler, ö¤ütler duyageldik. Ben de, bu güne kadar bu türden çok “ö¤ut” dinledim: “Toplum k›ymet bilmez, bofluna u¤rafl›yorsun, yaln›z kal›rs›n!” vb. Bu ö¤ütlerin tersini yapmakla ne kadar iyi etmiflim flimdi daha iyi anl›yorum. Toplumsal

mücadelede sarfedilen en küçük bir emek dahi bofla gitmiyor. Toplum, sizi sessiz de olsa izliyor, de¤erlendiriyor. Ve öyle bir zamanda size sahip ç›k›p destek oluyor ki her türlü bedele de¤iyor. Do¤ru yolda, dürüst ve samimi bir yaflam›n size sundu¤u al›n akl›¤›, bedellere ra¤men en büyük zenginliktir. Hiçbir maddi varl›k veya rütbe ve makamla de¤iflilmez. THY ‹cra Kurulu mesleki kurallar› hiçe sayarak ve etik d›fl› bir uslupla a¤ustos ay›nda ifl akdimi fesh etti. fiimdi yasal süreç iflliyor ve yarg› önünde hesaplaflaca¤›z. ‹lk duruflma kas›m ay›nda olacak. Sizlere ve kamuoyuna bu geliflmeleri duyurmay› görev sayaca¤›m. Hava-‹fl çat›s›nda THY iflçileri ve meslektafllar›mdan gördü¤üm samimi destek tarif edilemez duygular yaflatt› bana. Uçucu olan olmayan THY iflçilerine yürekten teflekkür ediyorum. THY’den ayr›ld›ktan hemen sonra Pegasus Hava Yollar›ndan gelen teklifle ifle bafllad›m. Bu s›cak kucak aç›fl› benim için çok anlaml›yd›. Di¤er flirketler de benzer ça¤r›lar yapt›lar. Bundan sonra daha önce oldu¤u gibi uçufl güvenli¤inden ve meslek eti¤inden taviz vermeden Pegasus’ta görev yapmaya devam edece¤im. THY yönetimi “zemin kattakı kolonları kesmektedir!” THY, bu ulusun vergileriyle, temeli çok sa¤lam olarak at›lm›fl bir yap›yd›. AKP iktidar›yla de¤iflen yönetim ayn› temel üzerine 5 kat daha ç›km›flt›r. Bu do¤ald›r; temel gerçekten sa¤lamd›r. Ancak havac›l›k kültüründen uzak uygulamalar ve meslek özeline sayg› gösterilmeyen müdahaleler, hele pilot al›m›ndaki siyasi tercihler ne yaz›k ki zemin katta yer açmak amac›yla (THY yönetimi personeline adeta savafl açan uygulamalar içindedir. Her f›rsatta kurul ve ceza müesseseleri iflletilmektedir) kolonlar›n kesilmesi ile eflde¤er bir sonuç haz›rlam›flt›r. Bina d›flardan ve yönetim kat›ndan “muhteflem” görülüyor. Ama zemin katta çal›flanlar gerçe¤in fark›nda ve ulusal hava yolumuzun gelece¤i için endifleliler. Uçufl iflletmeden arkadafllar›n hat›rlayaca¤› gibi 2007 grev sürecinde THY Yönetim Kurulu Baflkan› Candan

THY, bu ulusun vergileriyle, temeli çok sa¤lam olarak at›lm›fl bir yap›yd›. AKP iktidar›yla 21 de¤iflen yönetim ayn› temel üzerine 5 kat daha ç›km›flt›r. Bu do¤ald›r; temel gerçekten sa¤lamd›r. Ancak havac›l›k kültüründen uzak uygulamalar ve meslek özeline sayg› gösterilmeyen müdahaleler, hele pilot al›m›ndaki siyasi tercihler ne yaz›k ki zemin katta yer açmak amac›yla kolonlar›n kesilmesi ile eflde¤er bir sonuç haz›rlam›flt›r.


22

Limit üstü uçmay› marifet sanan Airbus bafl pilotu da olsa, T‹P müdürü de olsa bu kötü örne¤i izlememelisiniz. Sizi makam›na ça¤›r›p kural d›fl› uçuflu red etti¤iniz için “uyaran”, kazan›lm›fl haklar›n›z› tan›mad›¤›n› tehditle ifade eden, “geçmifle ait kullanmad›¤›m y›ll›k izin yoktur” diye sizden imza isteyen, kendisi kurallar› çi¤neyip meslektafllar›ndan “esas durufl” isteyen yönetim anlay›fl› bu “biat ve sadaka kültürünün” ürünüdür.

Karl›tekin’in kafeteryadaki toplant›da, uçucu arkadafllara “greve hay›r” deme telkinlerini ve vaatlerini dinledikten sonra bir kabin amiri arkadafl›m›z (Bu kabin amirimiz de neredeyse THY’nin rutin uygulamas› haline dönüflmüfl, deneyimi ve eme¤ine bak›lmaks›z›n emeklilik ad› alt›nda iflten at›lan onlarca arkadafl›m›zdan biri olmufltur.) flöyle sormufltu: “Siz flimdi söz veriyorsunuz ama iktidar de¤iflir siz de giderseniz, bu sözleri sizin yerinize gelenlerin tutaca¤›n›n garantisi var m›?” Say›n Karl›tekin’ in cevab› çok içtendi: “Tayyip Bey tekmeyi vurunca ben ceketimi al›p giderim!” Benim THY’den ayr›l›rken yaflad›¤›m ve hala da süren dostluk ve s›cakl›¤› Candan Bey’in bulamayaca¤›ndan eminim. Ancak, o gün geldi¤inde kendisine ve ‹cra Kurulu üyelerine ifl teklif edip, flirketinin yönetimini onlara emanet etmeyi göze alacak, “Tayyip Bey” d›fl›nda bir iflveren bulabilecekler mi merak ediyorum! “Yorgunluk öldürdü” Eylül bafl›nda sevgili arkadafl›m›z Kaptan Engin fiener 30 gün içinde beflinci ER uçuflunda kalbine yenik düfltü. Bunun nas›l bir yorgunluk oldu¤unu ve neleri tetikleyece¤ini havac›lara anlatmaya gerek yok. THY bas›n sözcüsü, “Bir Pilot Öldü Diyeler” bafll›¤›yla konuyu dile getiren gazeteci Umur Talu’ya “cevap” vererek “Uçuflta de¤il otelde öldü” demifl! (14/09 Sabah) Say›n Talu, ayn› konuda 3 yaz› yazarak bizlerin duygular›n› kamuoyuna duyurdu, sorular sordu. Haf›zalar›m›z› yoklayal›m biraz: - Son iki yıll›k sürede kaç arkadafl›m›z kalp ameliyat› oldu, kaç› beyin kanamas› geçirdi, yaflam›n› yitirdi? - Kaptan arkadafllar›m›z Apdulkadir Akyar ve Faik Y›lmaz flimdi nas›l yafl›yorlar? - fiu anda kaç uçucu kanser tedavisi görüyor? - Bunlar salt “takdir-i ilahi midir?”

- Uçufltan sa¤l›k nedeniyle ayr›lan arkadafllar›m›za THY yönetimi ne sundu? Simulatör ö¤retmenli¤i için bat›da ve ülkemizde çok da ak›ll›ca istihdam edilirken ve ihtiyaç da varken neden alelacele emekli edildiler? - Neden meslek hastal›klar› konusunda bir istatistik dahi tutulmaz? Sorular› uzatmak olas›... Kaybedilen sa¤l›¤› ne yaz›k ki elde edilen extra paralar geri getirmiyor. “YORGUNLUK ÖLDÜRÜR” kuru bir slogan de¤il, yaflam›m›z›n gerçe¤idir. Bafl pilot kuralları çi¤nerse! Limit üstü uçmay› marifet sanan Airbus bafl pilotu da olsa, T‹P müdürü de olsa bu kötü örne¤i izlememelisiniz. Sizi makam›na ça¤›r›p kural d›fl› uçuflu red etti¤iniz için “uyaran”, kazan›lm›fl haklar›n›z› tan›mad›¤›n› tehditle ifade eden, “geçmifle ait kullanmad›¤›m y›ll›k izin yoktur” diye sizden imza isteyen, kendisi kurallar› çi¤neyip meslektafllar›ndan “esas durufl” isteyen yönetim anlay›fl› bu “biat ve sadaka kültürünün” ürünüdür. Ve baflta söyledi¤im gibi, bu süreçte sadaka kabul eder gibi terfi ve makam beklentisiyle meslek onurunu hiç sayan anlay›fl “efendileriyle” beraber silinip gidecektir. Yerine er veya geç, meslek eti¤i, uçufl güvenli¤ine verilen öncelikle gelen görev disiplini ve kifli hakk›na sayg› egemen olacakt›r. Buna inanmak gerekiyor. Çok uzak de¤il, yak›n zamana kadar günlük, haftal›k, ayl›k, y›ll›k limitler söz konusu bile yap›lamazd›. “Kurallara ayk›r› uçufllar› kabul etmeyelim” dedi¤imiz zaman, “Bu görevdir. Hava kuvvetlerinde limit mi vard›?” diye yan›tlayan a¤abeylerimiz bile konunun bilincindeler art›k. ‹lme k›l›ç çekilmiyor, herkes bunun bilincinde olmak zorundad›r. Bu nedenle inançla söylüyorum: Ça¤d›fl›, havac›l›k kültürüne s›¤mayan bu anlay›fl süreç içinde yok olup gidecek, meslek onuru kazanacakt›r. Emniyetli uçufllar...

Kaptan Pilot Bahadır Altan havacılıkla ilgili haftalık yazılarıyla bundan böyle www.airkule.com da


Doç. Dr. Muzaffer Çetingüç:

Hava-‹fl ve Havac›l›k T›bb› Derne¤i olmasa, pilotlar›n, kabin ekiplerinin, hava trafik personelinin sorunlar› yok san›rs›n›z Sendikam›z›n da kurumsal üyeleri aras›nda yer ald›¤› Havac›l›k T›bb› Derne¤i’nin yay›n organ› olan Havac›l›k T›bb› Bülteni’nin A¤ustos 2008 tarihli son say›s›nda, HVTD’nin Baflkan› Say›n Doç. Dr. Muzaffer Çetingüç’ün kaleme ald›¤› “Editörden…” yaz›s›n›n bir bölümünü, dergiye eriflme olana¤› olmayan üyelerimizin de okumalar›n› sa¤lamak amac›yla yeniden yay›nl›yoruz. Geçti¤imiz 3 ay içinde THY’de biri uçufl doktoru, di¤eri kaptan pilot olarak görev yapmakta olan iki üyemizin ifl akitleri feshedildi. Kurallara uygun ve erdemli davranmak olarak özetlenebilecek olan suçlar› nedeniyle iflten ç›kar›lm›fl olan Dr. P›nar Birler ve Kpt. Plt. Bahad›r Altan ortada kalmayacak; sektörde hemen baflka ifllere geçme olanaklar› var. Ama böyle olmamas› gerekiyordu; haks›z uygulamalar insanlar›n kurumlar›na, yöneticilerine ve sisteme olan güvenlerini sars›yor, olaylara flahit olan genç zihinlerde yaralar aç›yor. (…) ‹çinde bir büyük ve çokça küçük bal›¤›n oldu¤u bir akvaryum… Büyük bal›k ac›kt›kça küçükleri yiyor… Daha sonra akvaryumun ortas›na dikey bir cam yerlefltirerek akvaryum ikiye ayr›l›yor; büyük bal›k bir tarafa, küçükler de di¤er tarafa yerlefltiriliyor. Büyük bal›k cam bölmeyi geçmek ve küçük bal›klar› yemek için hamle yapt›kça cama tosluyor. Bu durum 28 saat sürüyor. 28 saatin sonunda büyük bal›k art›k cam bölmeye çarpma

hamlelerinden vazgeçiyor, mücadeleyi b›rak›yor. Bu aflamada cam bölme kald›r›l›yor, ama art›k büyük bal›k küçükler yak›n›na geldiklerinde bile yemek için hamle yapm›yor. Saatler geçti¤i halde onlar› yemedi¤i görülüyor. Bunun psikolojideki ad› “ö¤renilmifl çaresizlik”dir. ‹statistiklere göre bir çocuk ergenlik yafl›na gelinceye kadar ortalama 148.000 defa anne babas›n›n “yapma, elleme, dokunma,” gibi sözlerini duyuyormufl. Böyle olunca da çocuk da büyüyünce “yapamama, edememe” özellikleri geliyor ve özgüvenini yitiriyormufl. K›ssadan hisse: Siz pilotlara sürekli olarak “etliye sütlüye kar›flma, sendikaya girme, yoksa iflinden olursun…” diye bask› yaparsan›z, 6 saatlik görevden sonra uçak içinde aceleyle kar›nlar›n› doyurmaya çal›flan uçufl ekibine biraz anlay›fl gösterece¤inize, “aç pilot müsteflar› uçaktan indirdi” gibi k›flk›rt›c› haberlere itibar edip bir kaptan› iflten atarsan›z, her küçük olayda soruflturma aç›p gözda¤› verirseniz… olaca¤› budur. Hava‹fl ve Havac›l›k T›bb› Derne¤i olmasa, pilotlar›n, kabin ekiplerinin, hava trafik personelinin sorunlar› yok san›rs›n›z: çünkü sorunlar›n› dillendirmeleri z›mnen engellenmifl gibidir; kendilerinden aç›kça duyman›z mümkün olmaz. Bunlar uçufl ekiplerinin motivasyonunu örseliyor, “malzeme yorgunlu¤u” yarat›yor, bir gün bak›yorsunuz anlams›zca k›r›l›veriyorlar…

23

Sendikam›z›n da kurumsal üyeleri aras›nda bulunan Havac›l›k T›bb› Derne¤i’nin yay›n organ› 3 ayda bir okurları ile bulufluyor.


Kaptan Pilot Engin fiener’in vefat›n›n ard›ndan THY’nin Airbus 330-340 uçaklar›nda kaptan pilot olarak görev yapan 52 yafl›ndaki Engin fiener’in, 4 Eylül 2008 günü Bangkok’ta yat› dinlenmesinde oteldeki odas›nda kalp krizi geçirdi¤i ve ölü bulundu¤u ö¤renildi. A¤ustos ay›nda 5 uzun uçufl (ER) yapt›¤› (Pekin, fianghay, New York, Osaka, Bangkok), efline ve yak›nlar›na yorgun oldu¤unu söyledi¤i aç›kland›. Umur Talu, Sabah Gazetesi’ndeki köflesinde olay› “Bir pilot öldü diyeler” bafll›¤›yla, “ER uçufllar›n›n bir limiti olmal›” biçiminde yorumlad›.

24

Havac›l›k T›bb› Derne¤i’nin yorumu ise flöyle: Gerçekten de do¤u-bat›, bat›do¤u uzun uçufllar›, bünyede bir dengesizlik yaratmakta, ekipleri yormaktad›r. - Yorgunlu¤un kolaylaflt›r›c› etmen oldu¤u böyle bir kalp krizi uçuflta da olabilirdi!... Hava-‹fl Sendikas› olarak Engin fiener’in ailesine, sevenlerine sab›r diler, bir kez daha böyle üzücü bir olay›n yaflanmamas›n› temenni ederiz. Afla¤›da Umur Talu’nun konuyla ilgili yaz›s›n› bulabilirsiniz. Bir pilot öldü diyeler... Umur Talu Sabah Gazetesi 13 Eylül 2008 Birkaç gün önce THY Airbus kaptan pilotlar›ndan, Emekli Kurmay Binbafl› 52 yafl›ndaki Engin fiener Tayland Bangkok'ta öldü. "kalp krizi" dendi. Öyle ya, kalp krizinden daha normal ne var ki.

Peki "kalp krizi" piyangodan m› ç›k›yor? Çok nedeni var elbette. Ama herkeste olmayan, "havada" ço¤alan bir sebep de flu: 1. Pilotlar›n (ve hosteslerin) ayl›k uçufl limiti olmal›. 2. Özellikle "ER" denen uzun menzilli uçufllar ayda üçü geçmemeli. 3. Pilotlar ve di¤er uçucu personel mutlaka yasal sürelerde dinlenmeli. Oysa; 1. fiener bir ayda 5 "ER" uçuflu yapm›flt›. 2. 3 ile 7 A¤ustos Pekin, 9 ile 13 A¤ustos fiangay, 15 ile 18 A¤ustos New York, 24 ile 29 A¤ustos Osaka, 31 A¤ustos Bangkok. Ve 13 saatlik o son seferden evine dönemedi. 3. THY'de (ve di¤er havayollar›nda) pilotlar›n kalp krizi, beyin kanamas› riski ile "geçmifl y›llara ait kullanmad›¤›m izin bulunmamaktad›r" fleklindeki beyana biraz zorla att›r›lan imzalar ve afl›r› ifl yükü aras›nda ba¤ var m›? Yok mu? Bunlar insanl›k, havac›l›k ve "demokratik, sosyal hukuk devleti" suçu de¤il mi? K›z›na, o¤luna ve efline cevap verecek var m›? Yok mu?

Not: Bu konularda mücadele verdi¤i için fesat medya manfletiyle vurulup THY'den ç›kar›lan Kaptan Pilot Bahad›r Altan’›n uyar›s›na teflekkür ve baflsa¤l›¤› dile¤imle.


Hayat TV’ye dayan›flma ziyareti 16 Temmuz tarihinde yay›n› durdurulan Hayat Televizyonu’nun Beyo¤lu Dolapdere’deki genel merkezine giderek Hayat TV çal›flanlar›na geçmifl olsun ziyaretinde bulunan sendika genel baflkanlar›, hükümetin ‹çiflleri ve Ulaflt›rma Bakanl›¤› ile RTÜK’ün yay›n yasa¤›n› kald›rarak, iflçilerin, köylülerin yoksullar›n televizyonu Hayat TV’nin bir an önce yay›n hayat›na bafllamas›n› talep ettiler. Hayat TV ile dayan›flma ziyaretine di¤er konfederasyon ve sendika yöneticileri ile birlikte Hava-‹fl Genel Baflkan› Atilay Ayçin de kat›ld›.

25


26

THY’nin parçalanması ve sorunlar Hava-‹fl Sendikası Teflkilat Sekreteri

Pratt&Whitney’in pay› % 51’dir ve sadece V2500 ve CFM56 motorlar›n›n bak›mlar›n› yapan bir flirket de¤ildir. Ayn› zamanda uzun menzil füze (1.263 km) AGM28 Hound Dog’a ait olan J52-P-3 turbo jet uzay itkisinin de sahibidir.

Türk Hava Yollar›, 7 Ocak 2008 tarihinde bir bas›n bülteni yay›nlad›. Bas›n bülteninin içeri¤i flöyle; “% 100 ifltirakli Türk Hava Yollar› Teknik Afi. ile ABD’li Ünited Tecnologies Corparation bünyesinde bir flirket olan Pratt&Whitney’in küresel ölçekteki sekizinci motor bak›m merkezi olacakt›r”. Yine ayn› duyuruda, THY Teknik Uçak Motor Bak›m Merkezi ad›n› alacak flirkette, V2500 ve CFM 56R motorlar›na bak›m yap›laca¤› ifade edildi. THY Teknik Afi. Genel Müdürü ‹smail Demir, bu ortak giriflimin THY’nin tecrübeli bak›m ünitesi olmaktan öte ba¤›ms›z bir bak›m onar›m merkezi olmaya dönüflmüfl bir Pratt Whitney ortakl› olaca¤› ve bu de¤iflimin getirece¤i baflar›dan söz etmifltir. Unutulmamal›d›r ki; Pratt&Whitney‘in pay› % 51’dir ve

sadece V2500 ve CFM56 motorlar›n›n bak›mlar›n› yapan bir flirket de¤ildir. Ayn› zamanda uzun menzil füze (1.263 km) AGM-28 Hound Dog’a ait olan J52-P-3 turbo jet uzay itkisinin de sahibidir. Pratt&Whitney Genel Müdür Yard›mc›s› ve Global Services Partners (küresel hizmet ortaklar›) Genel Müdürü Jim Keenan ise yine ayn› bas›n bülteninde bu ortakl›¤›n kendileri için de büyük bir f›rsat oldu¤unu dile getirmifltir. Pratt&Whitney’in kimli¤i aç›klan›rken, International Apro Engines, General Electrik, RollsRoyce ve CFMI motorlar› için komple bak›m onar›m flirketi oldu¤unu ayn› zamanda dünyan›n önde gelen uzay itki sistemleri, endüstriyel gaz tribünleri tasar›m, imalat ve bak›m firmas› oldu¤u kamuoyuna duyurulmufltur.


Bu konudaki etki THY Teknik Afi.’deki 400 arkadafl›m›z› çok yak›ndan ilgilendirmifltir. Anadolu Jet 2008 y›l›nda kurulan Anadolu Jet 7 uçakl›k filosu ile Ankara ç›k›fll› 20 uçufl noktas›na uçmaktad›r. Kamuoyuna bu flirket ile ilgili aç›klama yap›l›rken amac›n 29-59 YTL’ye yolcu tafl›yarak Ankara’y› Anadolu’ya ba¤lamak oldu¤u ifade edilmiflti. Bugüne kadar bu flirket ile ilgili olumsuz haberleri hemen her gün bas›ndan takip edebilmek mümkündür. fiimdilik geçici olarak görev yapan kaptanlar›m›z ve kabin görevlilerimiz büyük sorunlar yaflamaktad›r yar›n ne olaca¤› ise belli de¤ildir. Bu durumda ortaya ç›kan olumsuzluklar uçufl iflletmedeki kaptan ve kabinde görev yapan üyelerimizi etkisi alt›na alm›flt›r. Anadolu’daki sat›fl müdürlüklerinin flu anda k›smen, yar›n ise tamamen kapat›lacak olmas› yaflad›¤›m›z bir gerçektir. THY yönetimi bu karar› ile sat›fl müdürlü¤ü bünyesinde gerçeklefltirilen yer hizmetleri ve sat›fl hizmetlerini taflere etmektedir. Böyle bir durum o illerde görev yapan üyelerimizi yak›ndan ilgilendirmifltir. T.G.S. Turkish Ground Services THY Yönetim Kurulu Baflkan› Candan Karl›tekin, 2008’in ilk mali sonuçlar›n› de¤erlendirdi¤i bas›n toplant›s›ndaki aç›klamas›na göre TGS’yi THY’yi destekler nitelikte bir flirket olarak kurduklar›n› ve ana gövdeyi di¤er hizmetlerden ayr› düflündüklerini aç›k bir flekilde dile getirmiflti. Bu durumda ‹stanbul, Ankara, ‹zmir, Antalya ve Adana’da faaliyet gösterecek bu flirket yak›n zamanda faaliyetine bafllanacak deniyor. Yabanc› bir ortakl›¤›nda söz konusu oldu¤u flirketin hizmet üretiminin sonuçlar› yer iflletme bünyesinde görev yapan üyelerimizi yak›ndan ilgilendiriyor.

Benzer durumlar Teknik Afi’deki di¤er hizmetler için de söz konusudur. Lastik-jant, inifl tak›mlar›, break-unit atölyeleri ve kargo, ikram gibi iflyerleri için de benzer uygulamalar söz konusu olacakt›r. Karl›tekin’in 2008 mali sonuçlar›n› de¤erlendirdi¤i söylemlerinden bu anlafl›l›yor. Yani atefl düfltü¤ü yeri yak›yor. T›pk› Call Center’de oldu¤u gibi. O zaman sendikal örgütlülük disiplini ile hareket etmek zorunlulu¤u kaç›n›lmaz oluyor. Tüm olumsuzluklara ra¤men “birlikte ve birlikle” slogan›m›z ile tüm bu olumsuzluklara ra¤men T‹S’de bafları ile çıkabilmemiz kendimize olan inancımız ile mümkündür.

27


Birleflik Metal–‹fl Sendikas› ile Metal Sanayicileri Sendikas› aras›ndaki T‹S uyuflmazl›kla sonuçland›

28

100 bin metal iflçisi eylem takvimini aç›klad› Birleflik Metal-‹fl Genel Baflkan’ı Adnan Serdaro¤lu, sermayenin “kriz, kaynak, enflasyon” gibi al›fl›ld›k söylemleri karfl›s›nda, metal flirketlerinin sadece 2007 kârlar toplam›n›n, iflçilerin tam 5 y›ll›k ücretlerini ödemeye yetecek düzeyde oldu¤unu belirtti.

Birleflik Metal-‹fl ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikas› (MESS) aras›nda 12 A¤ustos 2008 tarihinde bafllayan 2008-2010 toplu ifl sözleflmesi görüflmeleri 10 Ekim 2008 tarihinde yap›lan toplant›da uyuflmazl›kla sonuçland›. 100 bin metal iflçisini temsilen T‹S görüflmelerini sürdüren Birleflik Metal‹fl Sendikas›, 15 Ekim’de düzenledi¤i bas›n toplant›s›nda, iflveren teklifinin T‹S tarihindeki en büyük sald›r›lardan biri oldu¤unu söyledi. Genel Baflkan Adnan Serdaro¤lu, sermayenin “kriz, kaynak, enflasyon” gibi al›fl›ld›k söylemleri karfl›s›nda, metal flirketlerinin sadece 2007 kârlar toplam›n›n, iflçilerin tam 5 y›ll›k ücretlerini ödemeye yetecek düzeyde oldu¤unu belirtti. Serdaro¤lu “120 gün olan ikramiye gün say›s›, hafta

tatilleri, resmi, dini bayramlar›n düflürülmesiyle yar› yar›ya azalt›lmak isteniyor iflçilerin, izin, istirahat, vizite gibi durumlarda çal›flmamas› halinde bu daha da afla¤›ya düflecektir. Dolay›s›yla MESS’in teklifi ikramiyelerin ortadan kald›r›lmas›n› hedeflemektedir. Yüzde 100 olan fazla çal›flma ücretlerinin yüzde 75’e düflürülmesi önerisi de bir baflka hak gasp›d›r. MESS’in teklifi T‹S düzenini tümüyle esneklefltirmeye ve dolay›s›yla bu düzeni ortadan kald›rmaya yöneliktir.” dedi. 100 bin metal iflçisi için kabul edilemez bu iflveren teklifi karfl›s›nda iflçilerin eylem takvimi 17 Ekim Cuma günü itibariyle yaflama geçmifl bulunuyor. Afla¤›da teklif ve takvimin ayr›nt›lar›n› bulabilirsiniz.


Metal Sanayicileri Sendikas› MESS’in teklifi 1. Birinci alt› ay için ücret zamm›: yüzde 4,15 2. Bayram, izin ve yakacak ödemelerinde yüzde 6 ile yüzde 9 aras›nda de¤iflen y›ll›k art›fllar. 3. Hafta içi yap›lan fazla çal›flma ücretleri oran›n›n yüzde 100’den yüzde 75’e düflürülmesi. 4. ‹hbar ve k›dem tazminat süreleri yasan›n üzerinde uygulanan iflyerlerinde yeni ifle giren iflçiler için sürelerin yasa s›n›r›na çekilmesi. 5. Ar-Ge destek personeli olarak görevlendirilenlerin görev sürelerince toplu sözleflmenin kapsam› d›fl›nda tutulmalar›. 6. ‹kramiye ödemelerinin ayn› ücretler gibi fiili çal›flma esas›na göre yap›lmas›, izin, istirahat vb durumlarda ikramiyelerin kesilmesi, ikramiye gün say›s›n›n düflürülmesi. 7. Haftal›k çal›flma sürelerinin günlere da¤›t›m›n›n eflit olmaktan ç›kar›larak denklefltirme uygulanmas› ve bunun süresinin 4 ay olmas›. 8. Telafi çal›flmas› yapt›r›lmas›. Birleflik Metal ‹fl Sendikası’nın eylem takvimi 17 Ekim Cuma gününden bafllayarak ve toplu ifl sözleflmesi imzalan›ncaya kadar her cuma günü sabah servislerden inerek protesto yürüyüflleri yap›lacakt›r. 27 Ekim Pazartesi gününden bafllayarak, toplu ifl sözleflmesi sonuçlan›ncaya kadar fazla mesailere kal›nmayacakt›r. MESS’in iflçileri tahrik eden teklifinin yaratm›fl oldu¤u öfke kaç›n›lmaz olarak üretim miktarlar›na yans›yacak, çal›flma bar›fl› zedelenecektir. Tüm bölgelerde afiflleme çal›flmalar› yap›lacak ve metal iflçileri ortak mücadeleye ça¤r›lacakt›r. Sözleflme kapsam›ndaki iflyerlerinin bulundu¤u bölgelerde gazete ilanlar› ve bas›n toplant›lar›yla kamuoyu ve metal iflçileri bilgilendirilecektir. Metal iflçileri tepkilerini iflyerlerinde ve sokaklarda yakalar›na takt›klar› rozetlerle a盤a vuracaklard›r. ‹flyerlerimizdeki üyelerimizle düzenli aral›klarla, iflyeri toplant›lar› yap›lacak, grev komiteleri oluflturulacakt›r. Metal iflçisinin gerçe¤i tüm bölgelerde anlat›lacakt›r. Krizi f›rsat bilerek kötü niyetli yaklafl›mla yap›lacak iflçi ç›karmalar› ve esnek çal›flmaya karfl› kararl› direnifller ortaya konacakt›r. Gebze, Bursa ve ‹stanbul bölgelerinde kapal› salon toplant›lar› yap›lacakt›r. Sorunun duyurulmas› gereken en uygun alanlarda, kitlesel protesto gösterileri düzenlenecektir. ‹letiflim araçlar› kullan›larak, sermayedar s›n›f ve örgütleri metal iflçilerinin taleplerine duyarl› olmaya ça¤r›lacakt›r.

29


Eylemdeki TÜMT‹S üyelerine “gürültü kirlili¤i” yapt›klar› gerekçesiyle 1.200 YTL para cezas› verildi

30

Sendika olarak 2007'nin haziran ay›nda BURULAfi'ta örgütlenmeye bafllad›k. Örgütlenme gerçekleflti¤i gün itibar›yla iflveren sald›r›lar› bafllad› ve devam ediyor. Önce 10 arkadafl›m›z iflten ç›kar›ld›. 31 May›s 2008 tarihinde de geriye kalan 123 sendika üyesi arkadafl›m›z iflten ç›kar›ld›. 1 Haziran itibar›yla da her gün sorunun çözümü için eylem gerçeklefltiriyoruz

Bursa Büyükflehir Belediyesine ba¤l› Bursa Ulafl›m Afi'nin (BURULAfi) sahibi oldu¤u, Evin Tafl›mac›l›k Afi'ye ihale edilen belediye otobüslerinde çal›flan ve sendikaya üye olduklar› için iflten ç›kart›lan 136 otobüs floförüne “gürültü kirlili¤i”ne neden olduklar› gerekçesiyle bin 200 YTL para cezas› kesildi. Türkiye Motorlu Tafl›t ‹flçileri Sendikas› (TÜMT‹S) Genel Sekreteri Gürel Y›lmaz, yapt›¤› aç›klamada, iflten ç›kar›lan otobüs floförlerinin ifllerine iadesini sa¤lamak amac›yla Haziran ay›ndan bu yana, önce Büyükflehir Belediyesi önünde, daha sonra da Orhangazi Park›'nda eylemlerini sürdürdüklerini söyledi. Eylemin 136. gününe girdi¤ini belirten Y›lmaz, flöyle dedi: “Sendika olarak 2007'nin haziran ay›nda BURULAfi'ta örgütlenmeye bafllad›k. Örgütlenme gerçekleflti¤i gün itibar›yla iflveren sald›r›lar› bafllad› ve devam ediyor. Önce 10 arkadafl›m›z iflten ç›kar›ld›. 31 May›s 2008 tarihinde de geriye kalan 123 sendika üyesi arkadafl›m›z iflten ç›kar›ld›. 1 Haziran itibar›yla da her gün sorunun çözümü için eylem gerçeklefltiriyoruz.” Demokratik hakk›m›z› kullanmaya devam edece¤iz Bu süre içinde 3 yerde açt›klar› standlarda 50 bini aflk›n Bursal›n›n imzalar›yla kendilerine destek verdi¤ini bildiren Y›lmaz, flöyle konufltu: “Her gün bu eylemimiz devam ederken, 76. günde polis garip bir

uygulamaya bafllad›. 'Bu, kamu güvenli¤ini sarsar hale geldi. Bundan dolay› eylem sona erdirilsin. Yoksa ceza keseriz' dediler. Biz devam edince, Kabahatler Kanunu'na göre 'gürültü kirlili¤i' yapt›¤›m›z için bize bin 200 küsur YTL ceza kestiler. Eylemlere devam edilmesi halinde kiflilere de tek tek ceza yazacaklar›n› söylediler. Biz de konuyla ilgili yarg›ya baflvurduk, itiraz ettik ve böyle bir haklar›n›n olmad›¤›n› söyledik. Yasalara ve uluslararas› sözleflmelere göre, herkes haber vermeden, izin almadan, derdini anlatmak için bas›n aç›klamas› yapma hakk›na sahiptir. Biz bu demokratik hakk›m›z› kullanmaya devam edece¤iz.” Bir eyleme ilk kez gürültü kirlili¤i cezas› TÜMT‹S Genel Sekreteri Y›lmaz, gürültü kirlili¤iyle ilgili cezalar›n, sadece yüksek sesle müzik çalan yerler için uyguland›¤›n› söyleyerek, ilk kez bir eylem sonras› gürültü kirlili¤inden dolay› ceza yaz›ld›¤›na flahit olduklar›n› söyledi. Gürel Y›lmaz, eylem s›ras›nda at›lan sloganlar›n “gürültü kirlili¤ine yol açt›¤›” suçlamas›na kat›lmad›klar›n› ifade ederek, “Sorunu, iflçileri sindirerek, korkutarak, demokratik müdahalelerinden vazgeçirerek çözmeye çal›fl›yorlar. Bu, demokratik bir hakt›r. Bu yap›lanlar› da bu hakk›n kullan›lmas›n› engellemeye dönük giriflimler olarak de¤erlendiriyoruz” dedi.


Demiryolu iflçileri

bordrolar› yakt›... Birleflik Tafl›mac›l›k Çal›flanlar› Sendikas› (BTS) üyesi demiryolu çal›flanlar›, bordrolar›n› yakarak 103 YTL’lik ek ödemeyle ilgili Yüksek Planlama Kurulu karar›n› protesto etti. BTS Genel Baflkan› Yunus Ak›l, “mücadelelerini yükselterek devam ettireceklerini” söyledi. 15 Ekim tarihinde TCDD Genel Müdürlü¤ü önünde bir araya gelen demiryolu çal›flanlar› gara alk›fl ve ›sl›klarla yürüyerek protestolar›n› burada da sürdürdü. BTS Genel Baflkan› Yunus Ak›l, “bayram öncesinde TCDD çal›flanlar›na en düflük ödeme tutar› olan ayl›k 103 YTL’ye denk gelen miktar eylül maafl›yla birlikte avans olarak ödendi. Ancak, TCDD ek ödemelere itiraz yapt›. ‹tiraz sonucunda Yüksek Planlama Kurulu karar›yla sözleflmeli personelin bir k›sm›n›n ek ödeme oran› düflürüldü. 13 bin demiryolcuya ödenecek ek ödeme ise tamamen kald›r›ld›.” diye konufltu. Ek ödemelerin zaten göstermelik bir uygulama oldu¤unu ifade eden Ak›l, “Gece-gündüz demeden hizmet üreten demiryolcular› K‹T’ler içinde en düflük ücretle çal›flan grubu oluflturuyor. Demiryolcular›n› ma¤dur eden hukuksuz uygulamalar

31

son bulmad›¤› sürece sendikam›z sesini yükseltmeye devam edecek, hukuk mücadelesi verecektir.” dedi.

KESK: Hükümet kendi kendini yalanlad› KESK Genel Baflkan› Sami Evren ise; “Baflbakan Erdo¤an 16 A¤ustos 2008 tarihinde eflit ifle eflit ücret anlay›fl›n›n hayata geçirilece¤ini, daha önce ödeme almam›fl olan tüm kamu çal›flanlar›na ek ödeme yap›laca¤›n› duyurmufltu. Ancak Erdo¤an’›n baflkanl›¤›ndaki YPK karar›yla hükümet kendi kendini yalanlad›. Ve K‹T’lerde çal›flan on binlerce sözleflmeli personelin ek ödemeden yararlanamayaca¤› aç›kland›.” diye aç›klamada bulundu. Evren, “baflbakan , krizi f›rsat bilip emekçilerin kazan›lm›fl haklar›na sald›rmak istiyor. Bugüne kadar Türkiye’deki tüm krizlerin bedeli emekçilere ödetildi. ‹flten atmalarla, ek vergilerle, düflük ücretlerle milyonlarca emekçinin yaflam› zorlaflt›r›ld›. Bunun bir kez daha olmas›na izin vermeyece¤iz! ‹flimize, afl›m›za, ekme¤imize, gelece¤imize göz dikenleri meydanlar› dar edece¤iz.” dedi.

KESK Genel Baflkan› Sami Evren ise; Baflbakan Erdo¤an 16 A¤ustos 2008 tarihinde eflit ifle eflit ücret anlay›fl›n›n hayata geçirilece¤ini, daha önce ödeme almam›fl olan tüm kamu çal›flanlar›na ek ödeme yap›laca¤›n› duyurmufltu. Ancak hükümet kendini yalanladı.


Bir darbeler silsilesi: 12 Eylül

32

Yavuz Pak Siyaset Bilimci

12 Eylül 1980 askeri darbesi, bu co¤rafyan›n tüm hücrelerinde silinmesi çok zor derin izler b›rakm›fl, çok boyutlu bir olgu olarak yaflamaya devam ediyor.

Günümüzde çeflitli filmlere ve dizilere konu olan ve kimi çevrelerce art›k tarih oldu¤u iddia edilen 12 Eylül 1980 askeri darbesi, bu co¤rafyan›n tüm hücrelerinde silinmesi çok zor derin izler b›rakm›fl, çok boyutlu bir olgu olarak yaflamaya devam ediyor. Toplumsal yaflant›m›z›n hemen her alan›na uzanm›fl yüzlerce koluyla nefes al›p veriflimizi hala kontrol alt›nda tutmaya devam eden dev bir ahtapot gibi... Ya da yaratt›¤› batakl›k ikliminde boy vermeye devam eden ve ayak parmaklar›m›zdan beynimizin k›vr›mlar›na kadar bizi sarmalayan, bo¤maya çal›flan koca bir sarmafl›k gibi... Nedir 12 Eylül? Anarflik ortam› sona erdirmek için tertiplenen bir askeri müdahale mi? Bir gece sabaha karfl› bu ülkenin tarihine neflter vuran, isimleri haf›zalar›m›za kaz›nm›fl, ”netekim”leriyle ünlü nutuklar› beynimizi i¤difl etmifl omuzlar› bol apoletli paflalar m›? De¤iflmesi gerekti¤i söylenen darbe Anayasas› m›? Türkiye tarihini “12 Eylülden önce” ve “12 Eylülden sonra” olarak ortadan ikiye bölen bir milat m›? ‹flkence, bask›, zulüm, hak gasplar›,

idam sehpalar› ve topyekun bir ideolojik sald›r› m›? Belki hepsinin bir toplam›, bulamac›... Ve belki bunlar›n ötesinde, 12 Eylül hala devam eden bir darbeler silsilesi bir kuflaktan di¤erine aktar›lan... Sistemi yeniden yap›land›rmaya aç›lan bir kap› olan 12 Eylül sürecinin birçok sonucu var elbette. Ama biz burada bu sürecin iflçi s›n›f› ile ilgili baz› boyutlar›ndan bahsedece¤iz sadece; bütün boyutlar›n›n bir izdüflümü oldu¤unu göz önünde tutarak. 12 Eylül’e Giderken… Kuflkusuz askeri diktatörlüklerin kurulmas›nda ve askeri diktatörlüklerin geri çekilmesinde rol oynayan ana unsur, s›n›flar aras› çat›flman›n vard›¤› boyut ve çat›flan s›n›flar aras›nda gerçekleflen güçler dengesidir. Ancak, toplum; yetkililerin iste¤iyle (bir s›n›f›n ya da bir hükümetin iste¤iyle) her türlü de¤iflikli¤e izin veren, gelifligüzel do¤an ve geliflen, mekanik, bireyler toplam› de¤ildir. Bu nedenledir ki, bir toplumda meydana gelen siyasal de¤iflimi ve geliflmeleri yaln›zca bir s›n›f›n ya da bir grubun, ya da di¤er ülkelerin istemine


ba¤l› olarak ele almak; yanl›fl ve yanl›fl oldu¤u kadarda zararl› sonuçlara yol açan bir e¤ilimdir. Türkiye’de askeri diktatörlükler; emperyalizmin genel bunal›mlar›na ba¤l› olarak, kapitalizmin dönemsel krizinin yol açt›¤›, s›n›flar aras› siyasal çat›flman›n vard›¤› aflamaya tekabül etti. 12 Eylül askeri rejiminin siyasal ve ekonomik köklerini yaln›zca, 1970-1980 aras›ndaki dönemde aramak eksik ve yanl›fl olur. Yaflanan dönemin kökleri 1950’lere kadar dayan›yor. 1950’lerde yo¤un sermaye ihrac›yla bafllayan ekonomik geliflmenin önündeki siyasal t›kan›kl›k, 1960 askeri darbesi ile giderildi. Al›nan ekonomik ve siyasi tedbirlerle sermayenin verimlili¤i oran› artt›; kapitalizmin geliflmesinin do¤al ve kaç›n›lmaz sonucu olarak, ülke ekonomisi krize düfltü¤ü zaman, 1960 askeri darbesi ile kurulan siyasi yap›n›n reddine yönelen bir askeri diktan›n kurulmas› yeniden gündeme geldi. 12 Mart darbesi sonucu yap›lan düzenlemelerle geçici istikrar›n sa¤lanmas›na ra¤men, kapitalizmin yeni bir krizin gündeme gelmesi engellenemedi. 1978 y›l›nda derinleflen kriz son üç y›lda had safhaya ulaflarak, 1980 askeri diktatörlü¤üne yol açan toplumsal sars›nt›y› yaratt›. Bu y›llarda, 1978’de belirlenebilen 584 iflyerinde 37.405 kifli iflten ç›kar›lm›fl, 1979’da ise 111 iflyerinde 32.326 iflçinin ifline son verildi¤i saptanm›flt›r. (D‹SK Araflt›rma Enstitüsü, Ekonomik Rapor 78, Ank. 1979, S. 85) 12 Eylül’e giden yolun uluslararas› boyutlar› kuflkusuz belirleyici niteliktedir. ‹kinci Dünya Savafl›’ndan sonra emperyalist metropollerde 20 y›ldan uzun süren h›zl› büyüme dönemi 70’lerin bafllar›nda h›z›n› kaybederek son buldu ve 70’lerin sonuna do¤ru, özellikle Amerika ve Avrupa’da iflçi s›n›f›n›n kazan›mlar›na yönelik topyekûn sald›r›lar bafllad›. Emperyalist-kapitalist sistem yeni bir bunal›m dönemine ad›m atmaktayd›. Dünya burjuvazisi için krizden ç›k›fl›n yolu, var olan pazarlar› derinlefltirmek ve yeni pazarlar bulmakt› ve bu ihtiyaca uygun olarak Türkiye gibi ülkeleri emperyalist pazara derinlemesine entegre etmek zorunluydu. Yani uluslararas› sermaye ile Türkiye burjuvazisinin ç›karlar› çak›fl›yordu. ‹flte 24 Ocak kararlar›

burjuvazinin dönüflüm sanc›lar›na ve uluslararas› sermayenin ç›karlar›na bir yan›t olarak geliflti. IMF ve Dünya Bankas›’n›n dayatmalar› da, ihracata dönük bir ekonomik uygulaman›n bafllat›lmas› ve emperyalist sisteme tam entegrasyonun sa¤lanmas› do¤rultusundayd›. Bütün bunlar içinse t›kanan ve ifllemez hale gelen ekonomiye ciddi bir müdahalede bulunulmas› gerekiyordu. Sonunda 24 Ocak 1980’de Demirel hükümeti bu do¤rultuda baz› kararlar ald›. Kararlar›n alt›nda, daha sonra bunlar›n y›lmaz uygulay›c›s› olacak Turgut Özal’›n imzas› bulunuyordu. Kararlar do¤rultusunda %49’luk bir devalüasyona gidildi. Tüm genel tüketim ve g›da maddelerinin yan› s›ra, bütün sanayi hammaddelerine afl›r› oranlarda zamlar yap›ld›. Böylece IMF’den gelecek kredilerin yolu aç›lm›fl oluyordu. Ancak, bu kararlar›n bir dikta rejimi kurulmadan uygulanamayaca¤›n› çok iyi biliniyordu. ‹flçi s›n›f›n›n tüm kazan›mlar›n›n yok edilmesi ve sömürünün alabildi¤ine yo¤unlaflt›r›lmas› gerekiyordu ve bu da istikrarl› bir siyasal rejimin varl›¤›na ba¤l›yd›. Türkiye’de s›n›f mücadelesi 1974’de ivmelenmifl ve 1977’de tepe noktas›na ulaflm›flt›. Ve yine 1977, iflçi s›n›f› hareketinin militanl›k düzeyinin görülmedik bir seviyeye ulaflt›¤›, ekonominin girdi¤i darbo¤azdan kurtulmak için yükselen iflçi hareketine sald›r›lmaya bafllad›¤› ve 1 May›s katliam›n›n yap›ld›¤› y›l›n ad›d›r. 1977 1 may›s’›na 500 bine yak›n iflçi ve emekçinin kat›lmas› rüzgâr›n iflçi s›n›f›ndan yana esti¤inin en büyük kan›tlar›ndan biriydi. ‹flçi s›n›f› sanayi bölgelerini ve flehrin her köflesini bir eylem alan›na çevirebilmekteydi. 1977 y›l› içinde grev say›s› 167 olurken, greve kat›lan iflçi say›s› yaklafl›k 60 bin ve iflgünü kayb› 5.778.205’ti. D‹SK, Maden-‹fl tam 117 iflyerinde 11 aya yak›n bir grev gerçeklefltirmiflti. Bu grev tarihe “Büyük Grev” diye geçmiflti. Toplumun her alan›nda ve iflçi s›n›f›n›n tüm kesimlerinde bir kaynama söz konusuydu. Her yerde grevler, fabrika ve okul iflgalleri, direnifller yaflan›yordu ve mücadele sertleflerek sürüyordu. 1979’da 190 grev olurken yaklafl›k 40 bin iflçi greve ç›km›flt› ve iflgünü kayb› 2.217.347’ydi. 1980 y›l› ise grev ve kaybolan iflgünü say›s›nda görülen

33

1978 y›l›nda derinleflen kriz son üç y›lda had safhaya ulaflarak, 1980 askeri diktatörlü¤üne yol açan toplumsal sars›nt›y› yaratt›. Bu y›llarda, 1978’de belirlenebilen 584 iflyerinde 37.405 kifli iflten ç›kar›lm›fl, 1979’da ise 111 iflyerinde 32.326 iflçinin ifline son verildi¤i saptanm›flt›r.


muazzam bir yükseliflin ifadesiydi: 227 iflyeri greve ç›karken, 36 bin iflçi grev çad›rlar›ndayd› ve iflgünü kayb› dokuz ayl›k süre içinde 5.408.618’e ulaflm›flt›. ‹zmir’de Tarifl iflletmesinde geliflen direnifl bu y›llar›n unutulmaz eylemleri aras›ndaki yerini alm›flt›. 1 May›s 1977’de gerçeklefltirilen katliamla bafllayan ve ard›ndan Kahramanmarafl ve Çorum katliamlar›yla s›k›yönetimi meflrulaflt›ran darbe haz›rl›klar›, Tarifl olaylar› ve Kemal Türkler’in öldürülmesiyle son testlerden de geçmifl oluyordu.

34

12 Eylül’le birlikte devlet sermayenin ihtiyaçlar› temelinde yeniden organize edilmifltir. Belediye baflkanlar›ndan ilçe kaymakamlar›na kadar herkes görevlerinden al›nd› ve yerlerine askeri atamalar yap›ld›. Meclis da¤›t›ld›, tüm yetki Milli Güvenlik Konseyi’nin elinde topland›. MGK bir y›l dolmadan tam 268 kararname ç›kard› ve devleti bafltan afla¤› yeniden infla etti.

12 Eylül süreci… Katliamlarla ve provokasyonlarla bir darbenin zeminini haz›rlamaya çal›flan sistem aç›s›ndan art›k koflullar olgunlaflm›flt›. T‹SK, MESS, TÜS‹AD gibi iflveren örgütleri bir an önce darbenin yap›lmas›n› istiyorlard›. 1980’in 11 Eylül’ünde, yani darbeye bir gün kala, T‹SK baflkan› Halit Narin üretimi nas›l artt›racaklar›n›n formülünü aç›klam›flt›: “DGM’ler kurulmadan üretim artmaz”. Tüm iflveren örgütleri iflçi s›n›f› üzerinde terör estirilmeden, iflçi s›n›f› bask› alt›na al›nmadan sermayenin isteklerinin yerine gelemeyece¤ini hayk›r›yorlard›. Ayn› Halit Narin, 12 Eylül’ün anlam›n› darbeden sonra flöyle aç›kl›yordu. “fiimdiye kadar biz a¤lad›k onlar güldü. fiimdi s›ra onlarda”. Koç’a göre ise “12 Eylül devletin yeniden kurulmas› devri” idi. Gerçekten de 12 Eylül’le birlikte devlet sermayenin ihtiyaçlar› temelinde yeniden organize edilmifltir. Belediye baflkanlar›ndan ilçe kaymakamlar›na kadar herkes görevlerinden al›nd› ve yerlerine askeri atamalar yap›ld›. Meclis da¤›t›ld›, tüm yetki Milli Güvenlik Konseyi’nin elinde topland›. MGK bir y›l dolmadan tam 268 kararname ç›kard› ve devleti bafltan afla¤› yeniden infla etti. 12 Eylül rejimi iflçiden iflverene büyük bir gelir transferini mümkün k›ld›. 16 Eylül’de bütün grevler belirsiz olarak ertelendi. D‹SK, M‹SK ve Hak-‹fl’in faaliyetleri durduruldu sendikalar›n hesaplar›na el konuldu. M‹SK ve Hak‹fl için bu durum geçiciydi ancak D‹SK tamamen kapat›ld›, yöneticilerinin ve uzmanlar›n ço¤u y›llarca süren davalarda idam ve a¤›r hapis cezas›

istemiyle yarg›land›. Türk-‹fl varl›¤›n› korudu ancak buna ra¤men Türk-‹fl’e ba¤l› Petrol-‹fl ve Yol-‹fl’in birçok flubesi kapat›ld›, yöneticileri yarg›land›. Sendikac›lara siyaset yasa¤›, grev yasa¤›n›n kapsam›ndaki iflkollar› art›r›ld›, sendikalarda devlet denetimi art›r›ld›, grev ertelemek kolaylaflt›r›l›rken grev k›r›c›l›k resmiyet kazand›. K›dem tazminat› hakk› s›n›rland›. Tatil ve izinler k›salt›ld›. ‹fl sa¤l›¤› ve güvenli¤i konusunda iflverenin yükümlülükleri azalt›ld›. ‹flten ç›karmalar yo¤unlaflt›. Birbiri ard›na ya¤an zamlar, sosyal haklardaki kesintiler ve grev yasa¤› birleflince iflçi s›n›f›n›n hayat standartlar›nda ciddi bir düflüfl yafland›. 1979’da bütçenin yüzde18.7’si olan sa¤l›k, sosyal güvenlik ve e¤itim harcamalar› yüzde14’ün alt›na düfltü. ‹flsizlik yüzde 20’lere t›rmand›. ‹flçilerin gerçek ücretleri 1963 düzeyinin alt›na düfltü. Kamu çal›flanlar›n›n 1981’deki ortalama gerçek ücreti 1976’dakinin yar›s›yd›. Ancak herkes yoksullaflm›yordu. 1980-88 aras›nda maafl ve ücretlerin ulusal gelir içindeki pay› yüzde 32.79’dan yüzde13’e inerken kar, faiz ve rant gelirlerinin pay› yüzde 42.88’den yüzde 73’e ç›kt›. 1979’da gelir da¤›l›m›nda iflçilerin ald›¤› pay yüzde 32,8 iken, 1988’e gelindi¤inde bu pay yüzde 14’e düflürülmüfltü. Yaflanan ekonomik ve siyasi krizin maddi ve manevi yükünü büyük oranda iflçi s›n›f› omuzlad›. Ekonomik demokratik ve siyasi haklar› gaspedilen iflçiler, kendilerine dikilen ateflten elbiseyi silahlar›n gölgesi alt›nda giydiler. 1980 sonras› reel ücretlerdeki düflüfl, 19731980 y›llar› aras›ndaki reel ücretlerdeki düflüfle oranla daha fazla oldu. Enflasyon oran› h›zla artt›. Buna karfl›l›k tekel kârlar›’n› art›fl› azami h›z›na ulaflt›. Gelir da¤›l›m›ndaki uçurum büyüdü. Bu dönemde nüfusun en zengin beflte birlik az›nl›¤›, yarat›lan de¤erlerin % 60’›na el koyarken en fakir beflte birlik kesim sadece % 2,63 ile yaflamaya çabalar hale geldi. Türkiye dünyada gelir da¤›l›m› en bozuk alt›nc› ülke oldu. 10 bin civar›nda kamu çal›flan› iflten at›ld›, uzaklaflt›r›ld› veya sürüldü. Darbe y›llar›nda iflçi s›n›f› y›¤›nlar›na adeta savafl aç›ld›, sindirildi, korkutuldu. 1963 ile 1980 aras›ndaki tüm kazan›mlar


bir günde yok edildi. Art›k grevler yoktu ve ücretleri Yüksek Hakem Kurulu belirleyecekti. SSK Kanunu’nda de¤iflikli¤e gidildi. Sendikalar Kanunu ve Toplu ‹fl Sözleflmesi Kanunu yeniden düzenlendi; sendikalaflman›n önüne muazzam engeller dikildi, k›dem ve ihbar tazminatlar› k›rp›ld›, y›ll›k izinler düflürüldü, ikramiyelere son verildi. Çal›flma hayat›n› düzenleyen yasalar› T‹SK Baflkan› Rafet ‹brahimo¤lu’nun kaleme almas› yeterince aç›klay›c›d›r. 12 Eylül y›llar› iflçi s›n›f› için karanl›k y›llard›. 23.677 dernek faaliyetten men edildi; 650 bin kifli gözalt›na al›nd›, 50 bin kifli siyasi mülteci olarak Avrupa ülkelerine s›¤›nd›; 700 idam istendi, 480 idam cezas› kesinleflti, 50 kifli idam edildi. Yaklafl›k 200 kifli iflkencelerde öldürüldü. 12 Eylül Anayasas›’yla 1960 Anayasas›’n›n tüm görece demokratik yönleri ortadan kald›r›ld›. 1960 Anayasas›’nda demokrasi ve özgürlük ad›na s›ralanan tüm haklar flimdi suç kapsam›na dahil ediliyordu. Antidemokratik yasalar emekçi kitlelerin karfl›s›na her ad›mda ç›kacak ve onlar› bo¤acak flekilde düzenleniyordu. 12 Eylül’den Günümüze Kalan… Türkiye, küresel kapitalizmle artan entegrasyonun h›zland›rd›¤› mülksüzleflme ve iflçileflmede tarihinin en tempolu dönemini yafl›yor. Mülksüzleflen s›n›f (ifli olanlar ve iflsizler) toplam iflgücü içindeki pay›n›n yüzde 70’lere, metropollerde yüzde 80’lere yaklaflan bir niceli¤e ulaflmas›na karfl›l›k nitel geliflme aç›s›ndan tarihinin belki de en az etkin oldu¤u dönemi yafl›yor. Türkiye iflçi s›n›f›n›n bu niceliksel geliflimine karfl›l›k, ülkenin ekonomik, demokratik, politik kararlar›na etkilemede bir “s›n›f” olarak bu kadar d›flar›da kalm›fl ve bir “s›n›f” olarak bu kadar etkisizlefltirilmifl olmas›n›n bir dizi tarihsel, ekonomik, politik, ideolojik nedeni var kuflkusuz. Çok aç›k ki, yüzde 70’lik bir ço¤unlu¤u oluflturmas›na karfl›n iflçi s›n›f› ekonomik-demokratik haklar›n› savunaca¤› sendikal örgütlenmeden, politik süreçlerde etkili olaca¤› örgütlenmelerinden yoksun ve bu tür örgüt, kimlik aray›fllar›na da yabanc›laflt›r›lm›fl durumda, sindirilmifl durumda, korkutulmufl ve baflka kimliklere büründürülmüfl durumda.

Bu sonuçta en büyük vebalin 12 Eylül askeri darbesinde oldu¤u tart›flma götürmez. 12 Eylül askeri darbesine karar verenlerin en büyük hedeflerinden biri 12 Eylül öncesi yükselen iflçi hareketi, sendikal mücadele ve iflçi s›n›f›n›n politik olgunlu¤unun artmas›yd›. Darbeciler ve takipçileri, 1982 Anayasas›’n› haz›rlarken de büyük sermayenin nicedir peflinde olduklar› bütün anti-sendikal unsurlar› Anayasa’ya tafl›d›lar, kal›c›laflt›rd›lar. Konulan örgütlenme barajlar›, grevi neredeyse imkans›z k›lan düzenlemeler Anayasa’da yerald›. 12 Eylül’de al›nan darbenin yaras›n› sarmada birçok kesim gibi iflçi s›n›f› da baflar›l› olamad›. ‹zleyen süreçte, sermaye, emek ile aras›ndaki güç dengesizli¤ini kendi lehine hep büyüttü. Özellikle özel sektör iflyerlerinde sendikal örgütlenmelere göz açt›r›lmad›, iflten atma, açl›kla y›ld›rma tehditleri ile çal›flanlar sindirildiler. Sendikalara, sendika önderlerine, iflçi s›n›f› bilimine karfl› amans›z bir ideolojik kampanya ile at bafl› sürdürülen bu anti-sendikal sald›r› karfl›s›nda genel olarak solun, s›n›f örgütlenmelerinin ald›¤› a¤›r hezimet de afl›lamay›nca eme¤in toparlan›p aya¤a kalkmas› bir türlü mümkün olamad›. Ço¤unlukla kamu kesiminde örgütlü olan sendikalar›n, 12 Eylül devam› iktidarlara karfl› etkili bir durufl sergileyememesi, ard›ndan da kamu kurulufllar›n›n h›zla özellefltirilmesi ile buralarda u¤ran›lan üye kay›plar›, mevzi kay›plar› genel olarak sendikal hareketi ve iflçi hareketini daha da zay›flatt›. Türkiye’nin siyasi tarihi içindeki üç darbe içinde, etkisi en uzun süren, toplumsal hayat›n bütün alanlar›n› kendi müdahalesinin parças› halinde örgütleyen bir baflkas› olamad›. Tarihimizin en karanl›k sayfalar›n› oluflturan 12 Eylül etkileri bugüne uzanan bir darbeler silsilesinin kayna¤› olmaya devam ediyor. 12 Eylül’le yüzleflmek ve hesaplaflmak, emekçi, yoksul y›¤›nlar için kaç›n›lmaz bir görev olarak varl›¤›n› sürdürmektedir. Bu hesaplaflman›n emekçi kesimlerin kendi ç›karlar›n›n nerede oldu¤unu görmesiyle bafllamas› ve toplumsal bilinçlenme ve toplumsal iradenin gelifltirilmesiyle devam›, gelece¤imizi biçimlendirmede önemli rol oynayacakt›r.

34

12 Eylül y›llar› iflçi s›n›f› için karanl›k y›llard›. 23.677 dernek faaliyetten men edildi; 650 bin kifli gözalt›na al›nd›, 50 bin kifli siyasi mülteci olarak Avrupa ülkelerine s›¤›nd›; 700 idam istendi, 480 idam cezas› kesinleflti, 50 kifli idam edildi. Yaklafl›k 200 kifli iflkencelerde öldürüldü. 12 Eylül Anayasas›’yla 1960 Anayasas›’n›n tüm görece demokratik yönleri ortadan kald›r›ld›.


“PANOPT‹KON”

Kapitalizm ve gözetim toplumu üzerine 36

PANOPT‹KON: GÖZÜN ‹KT‹DARI

Panoptik iktidar yap›s›, temel olarak toplumun baflta üretim sürecinde olmak üzere tüm toplumsal iliflkiler ba¤lam›nda denetlenmesi, gözetlenmesi ve disipline edilmesi üzerine kuruludur.

Modern iktidar›n anlafl›lmas› ba¤lam›nda, Bentham’›n “Panoptikon”u temel metinlerden biridir. Panoptikon metni kapitalizmin geliflim süreci içersinde toplumsal denetim süreçlerinin geçirdi¤i dönüflümün ve kapitalist üretim iliflkilerinin toplumsal yaflam üzerindeki etkisinin de anlafl›labilmesi aç›s›ndan önem tafl›maktad›r. “Panoptikon: Gözün ‹ktidar›”nda yer alan, Bentham’›n düflüncesinin oluflum sürecini irdeleyen Catherine PeaseWatkin ve Simon Werret’in çal›flmalar›, Panoptikon metninin tarihsel ba¤lam› içersinde anlafl›lmas›n› sa¤lamaktad›r. Panoptikonun küreselleflme ile birlikte yeniden biçimlendirilmesi sürecini ve “gözün iktidar›”n›n yeni biçimlerini tart›flan Bar›fl Çoban, Zeynep Özarslan’›n metinleri, Panoptikon’un günümüzde halen yeni teknolojileri etkin bir biçimde kullanarak yaflamaya devam etti¤ini göstermektedir. “Panoptikon: Gözün ‹ktidar›” adl›

çal›flma iktidar›n toplum üzerindeki egemenli¤ini, denetimini, iktidar›n gözünün tüm toplumsal yaflam alanlar›nda özgürlük olanaklar›n› ortadan kald›rmas›n› elefltirel bir biçimde ele almaktad›r. Tarihsel olarak, tanr› ya da tanr›krallar›n, “kutsal” iktidarlar›n toplum üzerindeki denetiminin göstergesi olan “göz”, panoptikon ile birlikte dind›fl›, kutsal olmayan iktidar›n yeni iktidar biçimiyle birlikte yeryüzüne inmifltir. Bentham’›n metni, kapitalizm ile birlikte toplumsal iktidar›n geçirdi¤i yap›sal dönüflümün anlafl›lmas› aç›s›ndan önem tafl›maktad›r. Kapitalist iktidar biçimlerinin oluflum sürecinde iflçiler üzerinde ve sonras›nda tüm toplumsal yap› üzerinde kurulacak olan iktidar›n yap›s›n›n ilksel kurgular›ndan bir tanesidir. Kapitalist iktidar toplumsal denetimin sa¤lanmas› sürecinde “göz”ü afl›r› bir biçimde vurgulam›flt›r, görünmeden gören iktidar ile toplumun bilinçyap›s›n› “göz”ün bask›s›yla


tahakküm alt›na al›n›r. Gözetim, iktidar›n temel denetim biçimlerinden birisi haline gelirken, “göz” önemli bir iktidar organ›na dönüflmüfltür. “‹ktidar›n gözü” yaflam› bir hapishaneye dönüfltürür. Özellikle, üretim süreçlerinde iflçilerin denetim alt›na al›nmas› ve sonras›nda tüm yaflam alanlar›n›n iktidar›n gözü için görünür k›l›n›r. Kapitalizmde mekan›n politikas›, tüm yaflam alanlar›n›n düzenlemesi bu anlamda gözün iktidar›nda olabilecek bir mimari biçime sahip k›l›nmas› anlam›na gelir. Michel Foucault’nun “Hapishanenin Do¤uflu” (Discipline and Punishment) adl› çal›flmas› Bentham’›n “Panoptikon”u üzerine kuruludur. Panoptikon, Foucault’a göre kapitalist disipliner iktidar›n mimari bir e¤retilemesidir. Panoptik yap›, iktidar›n toplumsal kurgusunun nesnel bir göstergesidir. Toplumsal beden üzerindeki iktidar›n, biyo-iktidar›n kurulmas›, kapitalizmin toplumsal bedeni kuflatmas› ve hakim olmas› ile mümkün olmufltur. Toplumsal bedenin görünmeden gören iktidar taraf›ndan disipline edilmesi, süre¤en bir gözetin sistemi ile gerçeklefltirilir. Gerçekte en büyük baflar› toplumsal bilincin kendi gardiyan› haline gelmesidir, yani iktidar›n gözünün içsellefltirilmesidir. Tüm toplumsal yaflam bu süreçte bir hapishaneye dönüfltürülmüfl olur. Kapitalizmin evrim süreci ayn› zamanda gözetim ve denetiminde evrim sürecidir, kapitalist iktidar bilimsel geliflimi üretsel süreçlerde oldu¤u gibi yönetimsel süreçlerde de kullan›r. Panoptik iktidar yap›s›, temel olarak toplumun baflta üretim sürecinde olmak üzere tüm toplumsal iliflkiler ba¤lam›nda denetlenmesi, gözetlenmesi ve disipline edilmesi üzerine kuruludur. ‹ktidar›n gözü toplumsal yaflam› üreten bedenleri denetim alt›nda tutar, ezilenlerin toplumsal muhalefetini engellemek için süre¤en bir ideolojik biçimlendirmeye baflvurulur, ancak “büyük birader” bask› ve fliddetini tüm söylemleri ve eylemleriyle do¤rudan

ya da dolay›ml› olarak a盤a vurur. Kapitalizmin küreselleflme e¤ilimini içkin olarak tafl›r, kendi geliflimini engelleyen tüm s›n›rlar› ortadan kald›r›r. Bu s›n›rlar›n ortadan kald›r›lmas›, tüm dünyada toplumlar›n daha fazla s›n›rland›r›lmas› ile gerçeklefltirilebilir. Bu anlamda, küresel kapitalizm yerel iktidarlar marifetiyle küresel iktidar›n tüm dünyaya yay›l›m› anlam›na gelir. Küresel iktidar›n “gözü” tüm dünyay› denetleme amac›n› tafl›r ve bu süreç teknolojik geliflimlerle do¤rudan ba¤›nt›l›d›r. Küresel kapitalizm yeni teknolojileri, özellikle de iletiflim teknolojilerini kullanarak toplumsal denetimi sa¤lamaktad›r. ‹letiflim toplumu gerçekte, gözetim toplumundan baflka bir fley de¤ildir. Küresel “gözün iktidar›” toplumsal özgürlükleri yokederek, bask›c› gözetim toplumunu yerel iktidarlar›n yard›m›yla yeniden biçimlendirmektedir. Küresel panoptikon, yeni emperyal iktidar›n “yeni dünya düzeni”dir. Toplumlar, küreselleflme süreci ile birlikte, “gözün iktidar›” taraf›ndan teslim al›nm›flt›r, baflka bir deyiflle herkes ar›k “büyük gözalt›” alt›nda yaflamaktad›r. Küresel iktidar›n teknolojik gözü toplumlar› tehdit olarak tan›mlamakta ve tüm dünya, yeni iletiflim ve savafl teknolojilerinin kullan›m›yla yüksek güvenlikli bir hapishaneye dönüfltürülmektedir. Küresel panoptikon, iktidar›n toplumlar› mahkum etti¤i karaütopyad›r. Toplumsal özgürlük ise halen bir ütopyad›r, “göz” iktidardan ar›n›p özgürlük ve eflitlikçi bir toplumun düflünü görmedikçe, iktidar›n organ› olarak özgürlü¤ü tehdit etmeye devam edecektir. Haz›rlayanlar: Bar›fl Çoban, Zeynep Özarslan Yazarlar: Jeremy Bentham, Catherine Pease Watkin, Simon Werret, Bar›fl Çoban, Zeynep Özarslan. Su Yay›nlar›, Eylül 2008.

Küresel kapitalizm yerel iktidarlar marifetiyle küresel iktidar›n tüm dünyaya yay›l›m› anlam›na gelir. Küresel iktidar›n “gözü” tüm dünyay› denetleme amac›n› tafl›r ve bu süreç teknolojik geliflimlerle do¤rudan ba¤›nt›l›d›r. Küresel kapitalizm yeni teknolojileri, özellikle de iletiflim teknolojilerini kullanarak toplumsal denetimi sa¤lamaktad›r. ‹letiflim toplumu gerçekte, gözetim toplumundan baflka bir fley de¤ildir.

37


Geç Kapitalistleflme Sürecinde Kriz;

Türkiye 1979 Krizi Melda Yaman Öztürk Sosyal Araflt›rmalar Vakf› Türkiye’de çeyrek yüzy›l› aflan zaman sürecinde yaflad›klar›m›z›n temel nedenlerinden biri de 1979 krizidir. Melda Y. Öztürk bu tarihsel olgudan hareket ediyor. Kapitalizmi tan›mlayan sermaye birikiminin genel dinamiklerinin Türkiye gibi geç kapitalistleflen ülke gerçe¤inde biçimlendi¤ini, yani yazar›n deyimi ile “geç kapitalistleflme sürecinin özgüllükleri” ba¤lam›nda analiz ediyor. Kapitalizmi tan›mlayan temel özellikler ile bu özelliklerin geç kapitalistleflen toplumlar›n kendine özgü dinamikleri aras›ndaki içsel ba¤lant›lar dolay›nda kriz sorununu ele al›yor. Bu tarz bir ele al›fl ister istemez sadece kriz olgusu ile s›n›rl› kalmay›p, Marksist kavramsal çerçeve dolay›nda Türkiye gerçe¤inin yeniden kurgulanmas›n› gerektiriyor. Yani yaflanan süreçten izole edilen bir alanda kriz sorunu ile yüzleflmek de¤il, fakat verili toplumsal iliflkilerin tümüne içkin olan, o iliflkiler dolay›nda biçimlenen bir kriz analizi.

Cahillikler Kitab› John Lloyd-John M›tch›nson NTV Yay›nlar› 38

Bildi¤inizi düflündü¤ünüz her fley yanl›fl… Dünya’n›n yedi tane uydusu vard›r. Bütün insanlar›n dört burun deli¤i vard›r. Buhar makinesi eski Yunan’da icat edildi. Bir mavi balinan›n yutabilece¤i en büyük fley greyfurttur. fiu ana kadar ölmüfl olan bütün insanlar›n yar›s›n› difli sivri sinekler öldürmüfltür. Dünyadaki en uzun da¤ Mauna Kea’d›r. ‹nsan›n en az dokuz uydusu vard›r. Maddenin 15 hali vard›r. Su mavidir. Amerika ad›n› Amerigo Vespucci’den de¤il, Richard Ameryk’ten alm›flt›r. Uzaya giden ilk hayvan meyve sine¤idir. Panter diye bir fley yoktur. 38 Osmanl› padiflah› vard›r.

Tarihsel Kapitalizm Immanuel Wallerstein Metis Yay›nlar› Tarihsel kapitalizm daha ilk bak›flta, baz› savunucular›n›n öne sürdü¤ü gibi “do¤al” bir sistem olmak flöyle dursun, aç›kça saçma bir sistemdir. Daha fazla sermaye üretmek için sermaye üretilmektedir. Kapitalistler ayak de¤irmeninde daha h›zl› koflmak için gitgide daha h›zl› koflan beyaz fareye benziyor. Bu süreç içinde baz› insanlar daha iyi yafl›yor ama di¤erleri yoksul yafl›yor. Peki, iyi yaflayanlar ne kadar ve nereye kadar iyi yaflayacak? Hepimiz bu tarihsel sistemin moda etti¤i, hakl›l›¤› kendinden menkul ilerleme ideolojisiyle öyle dolmufluz ki bu sistemin çok say›daki olumsuzluklar›n› kabul etmekde zorlan›yoruz. Marx gibi kararl› bir suçlay›c› bile tarihsel kapitalizmin oynad›¤› ilerici role büyük a¤›rl›k vermifltir. “‹lerici” sözü tarihsel olarak daha sonra gelen anlam›nda kullan›lmad›¤› sürece ben buna inanm›yorum...O zaman böyle bir sistem neden ve nas›l ortaya ç›k›t?


Alt› Ay Bir Güz Bilge Karasu Metis Yay›nlar› stedi¤im, denizi yazmak. Zümrütlerin, gökyakutlar›n sabr›n›; a¤açlar›n tarihsizli¤ini… Bir tek k›y›s›n› kavrayabildi¤imiz, anlam›n› ancak bir tek k›y›s›yla kurdu¤umuz denizin öyküleri yoktur bir kara adam› için. Yolculuklara, ister gerçek ister düflsel olsunlar, yak›flt›rd›¤›m›z son, öbür k›y›da bitse bile, deniz gene tek k›y›l›d›r, üzerinde yaflay›p çal›flan biri olmad›kça. Deniz, kara adam›n›n yaln›z s›n›rlar›n› kald›r›fl de¤il, s›n›r düflüncesini içinden ç›kar›p at›vermesidir. Her fleyin bir aradal›¤›n›n bir yerde bafllamas› ya da bitmesidir. ‹stedi¤im, denizi yazmakt›. Her fleyin bir aradal›¤›na yenik düflece¤ini bile bile.

Ölüm Dans› Trevanian E Yay›nlar› 39 Dans yaflam› kucaklayan bir mutluluktur; nefledir; hareketin esteti¤i, duygular›n bir ifade biçimidir; insan›n güzelli¤ine cinselli¤ine bir övgü, bir ayindir. Dans› romantizme giden yol olarak düflününüz. Komik yan› da vard›r, insan› iyilefltirici taraf› da. ‹fade ettikleriyle özellik kazan›r. Ya¤mur için dans ederiz, bol hasat için. Ve bereket için dansa s›¤›n›r›z. Ancak Ölüm Dans›’nda dans›n, daha karanl›k amaçlar›n anlat›m› için kullan›ld›¤›n› göreceksiniz: Bir tuzak, tehlikeli bir davet , ac› bir rekabet, bir sald›rganl›k, hatta sosyo-politik bir baflkald›r›fl, bir kad›n düflmanl›¤›, sa¤l›ks›z bir ruh ve dahas› delili¤e giden bir yol.

Kaba Saba Masallar Nicholas Seare E Yay›nlar› Rodney W. Whitaker kitaplar›n› her zaman farkl› adlarla yay›nlad›. Ancak o bizde ve dünyada okur için hep Trevanian’d›. Ayn› ustal›k ayn› zeka ürünü ve ince espri yetene¤iyle ortaça¤›n “karanl›k” yüzüne ve masallar›na ironik bir üslupla yaklafl›yor Seare. Tarihin tüm kahramanl›klar›n› ters yüz ediyor ve hem gerçek bir entelektüeli hem de müthifl bir anlat›c›y› ortaya ç›kar›yor. Trevanian hayranlar›n›n be¤eniyle okuyaca¤› bir masallar dizini bu sefer Nicolas Seare ad›yla karfl›n›zda. Bir dilencinin malikane kap›s›nda inlemesiyle bafllar masal. Kimin masal kimin gerçek hikayeler sevdi¤i gözünden okunmaz ya , bu malikane sahibi de masal› seviyor iflte. Ve anlatmas›n› istiyor yeni dilenci, eski fiövalye Lancelot’tan kendi zaman›n›,yaflad›klar›n› ve Kral Arthur ‘un Yuvarlak Masa fiövalyeleri’nin ters yüz edilmifl hallerini ya da Hektor ile Aflil’in “masals›” hikayesini…


40

Bar›fl Gelini:

Pippa Bacca Uluslararas› Plastik Sanatlar Derne¤i (UPSD) UNESCO A.‹.A.P. Türkiye Ulusal Komitesi, Pippa Bacca’n›n de¤erli an›s›na Maçka Demokrasi Park›’ndaki merkezinde yer alan UPSD Sanat Galerisi’nde “Bar›fl›n Gelini” ad›n› verdi¤i bir sergi ve bunu takip eden günlerde ‹talyan Kültür Merkezi’ndeTepebafl›nda/‹stanbul- bir forum düzenliyor. Bacca, “Gelinler Yolda” ad›n› verdikleri performanslar›n› oluflturmak üzere otostopla Silvia Moro ile gerçeklefltirdi¤i projenin, yani “insanlara güvenmeyi seçerek ç›kt›klar› yolun” Türkiye safhas›nda, bir sapk›n taraf›ndan sald›r›ya u¤ray›p öldürülmüfltü. 32 Türk ve 37 ‹talyan sanatç›n›n kat›ld›¤›, “Bar›fl›n Gelini” adl› bu yolculu¤a atfedilmifl sergi, 8 Ekim -7 Kas›m 2008 tarihleri aras›nda, Uluslararas› Plastik Sanatlar Derne¤i Galerisi’nde gerçeklefltirilecek. UPSD Türkiye Komitesi Baflkan›,

Bedri Baykam; “Bu genç, parlak ve kendi sanat›na inanm›fl sanatç›n›n kayb›ndan dolay› derin ve tarifsiz bir üzüntü duyuyoruz. Bu s›n›rlar›n ötesine geçip ön yarg› duvarlar›n› aflarak ›rkç›l›k ve savafla karfl› vermeye çal›flt›¤› eylemini bitiremeden, projesinin ortas›nda yok edildi. Pippa insanlara güveniyorken, ald›¤› risklerin fark›ndayd›. Bu yüce fikrin ve bu güzel görevin kendi yaflam›yla ödenmesi son derece talihsiz ve üzücüdür. Dünya bu haliyle onun iyi niyetli ve yüksek amaçl› hayallerine, beklentilerine haz›r de¤ildi. Onun parlak ayd›nl›k gülüflünü, korkusuz, cesur yarat›c› fikirlerini ve insani s›cakl›¤›n› her zaman hat›rlayaca¤›z” dedi. Pippa Bacca an›s›na UPSD’nin düzenledi¤i bu aktiviteler, fiiflli Belediyesi, ‹talyan Kültür Merkezi ve Piramid Sanat’›n destekleriyle gerçeklefliyor.


Faz›l Hüsnü Da¤larca’y›

U¤urlarken… Türkiye fliirinin mihenk tafllar›ndan Faz›l Hüsnü Da¤larca 15 Ekim tarihinde 94 yafl›nda aram›zdan ayr›ld›. "Sanat eseri hem bir saat gibi içinde bulundu¤umuz zaman›, hem de bir pusula gibi gidilmesi gereken yönü iflaret etmelidir." diyerek sanat anlay›fl›n› özetleyen Da¤larca 1914 y›l›nda ‹stanbul’da do¤du. Süvari yarbay› Hasan Hüsnü Bey'in o¤lu olan Da¤larca, ilk ö¤renimini Konya, Kayseri, Adana ve Kozan'da, orta ö¤renimini Tarsus ve Adana ortaokulundan sonra girdi¤i Kuleli Askeri Lisesi'nde tamamlar. 1935'te piyade subay› göreviyle Do¤u ve Orta Anadolu'nun, Trakya'n›n pek çok yerini dolaflt›. Ordudaki hizmeti on befl y›l› doldurunca, ön yüzbafl› rütbesiyle askerlikten 1950'de ayr›ld›. 1952-1960 y›llar› aras›nda Çal›flma Bakanl›¤›'nda ifl müfettifli olarak ‹stanbul'da çal›flt›. Buradan ayr›ld›ktan sonra ‹stanbul Aksaray'da Kitap Kitabevi’ni açt› ve yay›mc›l›¤a bafllad›. Dört y›l Türkçe isimli ayl›k dergiyi ç›kard›. (Ocak 1960Temmuz 1964). ‹lk yaz›s› 1927'de Yeni Adana gazetesinde yay›nlanan bir hikâyedir, ‹stanbul dergisinde 1933'te ç›kan "Yavafllayan Ömür" adl› fliiriyle ad›n› duyurmaya bafllad›. Varl›k, Kültür Haftas›, Yücel, Aile, ‹nk›lapç› Gençlik, Yeditepe ve Türk Dili dergilerinde fliirleri ç›kt›. Bugüne kadar kendisine bir çok ödül verilen flair 1967'de ABD'deki Milletleraras› fiiir Forumu taraf›ndan "En iyi Türk fiairi" seçilmiflti. Toplumculu¤unun temelinde insana ve insan hayat›na sayg› yatan Da¤larca çok yazan ve üreten flair kimli¤iyle, ba¤›ms›z kalarak fliirlerini yazd›. Türk edebiyat ve fliirine say›s›z fliir ve yaz› kazand›ran ve kitaplar› pek çok dile çevrilen usta flair Da¤larca’y› bir kez de buradan an›yoruz. Sayg›yla, sevgiyle…

41

Ölü Hangi mahallede imam yok, Ben orada ölece¤im. Kimse görmesine kadar güzel, Ayaklar›m, saçlar›m ve her fleyim. Ölüler nam›na, azade ve temiz, Meçhul denizlerde bal›k; Müslüman de¤il miyim, hafla, Fakat istemiyorum, kalabal›k, Beyaz kefenler giydirmesinler, S›zlamas›n karanl›¤›m havada. Omuzlardan omuzlara geçerken sallanmayay›m Ki bütün azalar›m hülyada. Hiçbir dua yerine getiremez, Benim kainatlardan uzakl›¤›m›. Y›kamas›nlar vücudumu, y›kamas›nlar Ç›¤l›nca seviyorum s›cakl›¤›m›… Faz›l Hüsnü Da¤larca


ÜYELER‹M‹ZDEN

42

EVLENENLER • THY ‹stanbul Teknik üyemiz Esra Kaya ile Nebi Karaca 25.10.2008'de. • THY ‹stanbul Teknik üyemiz Mehtap Kaflifo¤lu ile Selim Yavuz 19.10.2008'de. • THY ‹stanbul Genel Müdürlük Funda Akyüz ile Sad›k Ar›can 18.10.2008'de. • THY ‹stanbul Teknik üyemiz Bülent fiahin ile Aycan 11.10.2008'de • THY ‹stanbul Yer iflletme üyemiz Sabri fientürk 24.08.2008'de. • THY A.O. Ankara ‹stasyon Argen Mengüo¤lu 08.08.2008’de • THY A.O. Ankara Uçufl ‹flletme Ömer Cüle 09.08.2008’de • THY A.O. Ankara Uçufl ‹flletme Murat Acar 10.08.2008’de • THY A.O. Ankara Uçufl ‹flletme Volkan Ça¤lar 22.08.2008’de • THY A.O. Ankara Uçufl ‹flletme Ali Han 11.10.2008’de • THY ‹zmir ‹stasyon emekli üyemiz Nurgül Özalp'in o¤lu 04.10.2008'de • Hava-‹fl Sendikası Antalya fiubesi Yönetim kurulu üyemiz ‹brahim Demirbafl - Derya Cesurla 06.10.2008’de • THY Antalya ‹stasyondan emekli üyemiz Osman Karya¤dı’nın Ö¤lu 03.10.2008’de • THY Antalya ‹stasyon üyemiz Yeliz Aksoy 03.10.2008’de evlenmifltir. Evlenen tüm üyelerimize mutluluklar diliyoruz. N‹fiAN • THY A.O. Ankara ‹stasyon Baki Yüksel 26.10.2008’de tarihinde niflanlanm›flt›r. Niflanlanan üyemizi tebrik ederiz.

DO⁄UM • THY ‹stanbul Genel Müdürlük üyemiz Nergis Faize Demirayak'›n Kayra isminde çocu¤u 30.10.2008'de. • THY ‹stanbul Rezervasyon üyemiz Aylin Balkanl› n›n çocu¤u 21.08.2008'de • THY ‹stanbul Yer ‹flletme üyemiz Ülkü Semercio¤lu ile ‹brahim Semercio¤lu 'nun k›zı 14.10.2008'de. • THY ‹stanbul Genel Müdürlük üyemiz Burcu Küçükgüçlü'nün o¤lu 14.10.2008'de.• THY ‹stanbul Teknik üyemiz Tezcan Er'in o¤lu 15.09.2008'de. • THY ‹stanbul Call Center üyemiz Jülide Özer'in k›z› 26.09.2008'de. • THY ‹stanbul Teknik üyemiz Harun Demirel ile Hatice Demirel in o¤lu Erdem 08.09.2008'de. • THY ‹stanbul kargo üyemiz Bilal ‹smail Yalmanbafl'›n o¤lu 02.09.2008'de. • THY ‹stanbul Yer iflletme üyelerimiz Berna ve ‹smail fiengül'ün o¤lu Eren 30.08.2008'de • THY ‹stanbul BT temsilcimiz Hakan Karatafl'›n o¤lu Arda Ça¤r› 27.08.2008'de.• THY ‹stanbul Kargo üyemiz Serap Türkmen'in k›z› 06.08.2008'de. • THY A.O. Ankara Sat›fl Goncagül Ya¤ızo¤lu’nun k›z› 01.09.2008’de • THY A.O. Ankara ‹st.Ebi Volkan fienol’un o¤lu 07.09.2008’de • THY A.O. Ankara ‹stasyon Onur Ünül’ın k›z› 21.08.2008’de • THY A.O. Ankara ‹stasyon ‹brahim Do¤an’ın o¤lu 28.08.2008’de • THY A.O. Ankara ‹stasyon Sinan Akbafl’ın kızı 15.09.2008’de • THY A.O. Ankara ‹stasyon Özlem


SÜNNET • THY ‹stanbul THY Hüseyin Morgül'ün o¤lu Do¤ukan 28.08.2008'de. • THY ‹zmir Teknik A.fi üyemiz Süleyman Çördük'ün o¤lu Berkay 25.10.2008’de sünnet olmufltur. Sünnet olan kardefllerimize sa¤l›kl› ve baflar›l› bir yaflam diliyoruz. RAHATSIZLANMA • THY ‹stanbul Uçufl ‹flletme üyemiz Ülgen Bedelo¤lu'nun annesi 27.10.08'de • THY ‹stanbul Teknik A.fi’den emekli üyemiz Demirali Yekenkınrul 16.09.2008'de ameliyat olmufltur • THY A.O. Ankara ‹stasyon Ahmet fiahin

29.08.2008’de • THY A.O. Ankara ‹stasyon Esra Balcıo¤lu 21.10.2008’de • THY A.O. Ankara Sat›fl Murat Bala 24.10.2008’de • Uçufl ‹fletme Ankara Atilla Kaplan 21.10.2008’de • THY ‹zmir Kargo üyemiz Arif Eken 23.09.2008'de • THY ‹zmir Sat›fl üyemiz Serap Ilgazlı'n›n efli 12.09.2008'de • THY ‹zmir ‹stasyon üyemiz Engin Çelik 01.08.2008'de ameliyat olmufltur. • Hava-‹fl ‹zmir fiube Sekreterimiz Ça¤lar Bozkurt'un o¤lu Ça¤layan 24.07.2008'de ameliyat olmufltur. • THY ‹zmir üyemiz Çi¤dem Yılmazer'in babas› 04.07.2008'de • THY ‹zmir Sat›fl Müdürlü¤ü üyemiz Nagihan Genç Turay 01.07.2008'de ameliyat olmufltur. • THY ‹zmir Kargo üyemiz Birgül Acar'›n annesi 26.06.2008'de • Hava-‹fl ‹zmir fiube E¤itim ve Teflkilat Sekreteri Hatem Ertosun'un babas› 19.06.2008'de ameliyat olmufltur. • THY ‹zmir Kargo üyemiz Emre Kocatüfenk 18.06.2008'de ameliyat olmufltur. • Hava-‹fl Antalya flube sekreterimiz Orhan Karabulut’un kızı Melek Karabulut 11.08.2008’de • Hava-‹fl Antalya flubesi yönetim kurulu üyemiz Mehmet Güngör’ün kayınvalidesi Emine Akturk 12.09.2008’de • Hava-‹fl Antalya ‹stasyon temsilcimiz Mehmet Coflkun’un kızı Zühre Coflkun 25.09.2008’de • Hava-‹fl Antalya flubesi mali sekreterimiz Ertan Uyar’ın ye¤eni Kübra Daban

ÜYELER‹M‹ZDEN

Çakıro¤lu’nun k›z› 26.09.2008’de • THY A.O. Ankara Uçufl ‹flletme Gamze Akdemir’in k›z› 27.09.2008’de • THY A.O. Ankara Uçufl ‹flletme Esma Kolcu’nun bebe¤i 25.08.2008’de • THY ‹zmir Kargo üyemiz Kayhan Bilgili'nin k›z› 22.09.2008'de • THY ‹zmir Teknik üyemiz Ferdi Bengi'nin 13.08.2008'de o¤lu Ramazan Bora • Hava-‹fl ‹zmir fiube Baflkan› Hasan Coflkun'un o¤lu Bekir Coflkun'un o¤lu Hasan 22.08.2008'de • THY Antalya ‹stasyon üyemiz Baflak Güler’in Burcu isminde kızı 10.08.2008’de • THY Antalya ‹stasyon üyemiz Esra fiaflmazer’in Yaren isminde kızı 28.08.2008’de dünyaya gelmifltir. Yeni do¤an bebeklerimize mutlu, baflar›l› ve aileleri ile birlikte bir yaflam diliyoruz.

43


ÜYELER‹M‹ZDEN

44

25.09.2008’de • Hava-‹fl Antalya emekli üyemiz Yusuf Ekflili’nin Annesi Ayfle Ekflili 13.10.2008’de • Hava-‹fl Antalya ‹stasyon üyemiz Mehmet ‹nce’nin kızı Melek Erez ve Gülsüm Büyüktosun • THY Antalya ‹stasyonda daha önce çalıflıp flu an yurt dıflında olan Ahmet Can Akbu¤a • Hava-‹fl Antalya flehir bilet satıfl üyemiz Oya Daba¤o¤lu’nun babası 14.09.2008’de rahatsızlanmıfltır. Rahats›zlanan üyelerimize ve yak›nlar›na acil flifalar diliyoruz. VEFAT • THY ‹stanbul Teknik üyemiz Gökhan Arslan 27.10.2008'de. • THY ‹stanbul fievket ‹nce'nin babas› 17.10.2008'de. • THY ‹stanbul Kargo Müdürlü¤ünde çal›flan ‹lke Aslan'›n babas› 16.10.2008'de • ‹stanbul Hava ‹fl E¤itim Sekreterimiz Engin Barutçu'nun amcas› Mevlüt Barutçu 12.10.2008'de. • THY ‹stanbul Savafl Y›lmaz'›n babas› 01.10.2008'de. • THY ‹stanbul dispatcher üyemiz Zeki Avano¤lu'nun abisi • THY ‹stanbul Genel Müdürlük üyemiz Sedef Avano¤lu'nun kay›nbiraderi Ziya Avano¤lu 21.09.2008'de. • THY ‹stanbul A.O. yer iflletme üyemiz Murat Kantürk'ün annesi 11.09.2008'de • THY ‹stanbul Yer ‹flletme üyemiz Rabi Özayd›n'›n annesi 30.08.2008'de. • THY A.O. Ankara Sat›fl Dilek Kandı’nın Babaannesi 02.09.2008’de

• THY ‹zmir Teknik üyemiz Alper Demirci'nin babas› 23.09.2008'de • Hava-‹fl ‹zmir fiubesi Mali Sekreterimi Cengiz Sarı'n›n amcas› 30.08.2008'de • THY ‹zmir Sat›fl üyemiz Cem Külekçio¤lu'nun babas›, emekli üyemiz Hanife Külekçio¤lu'nun efli 24.08.2008'de • THY ‹zmir ‹stasyondan Emekli üyemiz Mihriban Baflak'›n efli Nejat Baflak 15.08.2008'de • THY ‹zmir üyemiz Burak fioltan'›n dedesi 11.08.2008'de • THY Antalya ‹stasyon üyemiz Osman Çerçel’in babası 06.09.2008’de • THY Antalya ‹stasyon üyemiz Dudu Sarıyıldırım’ın annesi 18.09.2008’de • Adana üyemiz Aysun fien 15.09.2008'de vefat etmifltir. Kaybettiklerimizin yak›nlar›na baflsa¤l›¤› diliyoruz. EMEKL‹L‹K • THY. A.O. Ankara ‹stasyon üyelerimizden ifl akitleri 10.Ocak 2007’de fesih edilen Fatma Kocao¤lu, Aysun Diker ve Emine Kurban 14.10.2008’de • THY A.O. Ankara ‹stasyon Gülk›z fienol 14.10.2008’de • THY A.O. Ankara ‹stasyon Ahmet Cılız 01.09.2008’de • THY A.O. Ankara ‹stasyon Hasan Altıntepe 14.10.2008’de • THY A.O. Ankara Kargo Fahrettin Temel 14.09.2008’de emekli olmufltur. Emekli olan üyelerimize bundan sonraki yaflamlar›nda sa¤l›k ve mutluluk diliyoruz.



Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.