Hayat Sözlük - Nisan'18

Page 1

HAYAT VAKFI Ankara Öğrenci Kozası


#Nisan2018

HAYAT VAKFI Ankara

AFET YÖNETİMİ – EDEBİYAT – EDEBİ DÖNEMLER – GÖÇ – GÖÇ POLİTİKASI – HALK SAĞLIĞI – İSLAMİ İLİMLER – İSLAM ŞEHİRLERİ – İSLAM ŞEHİR ESTETİĞİ – KAVRAM – KITLIK – SERVET-İ FÜNUN – SURİYE – ŞAİR – TIBBİ İNSANİ YARDIM

Öğrenci Kozası


DİZİN Acil Yardım Çağrısı

Kündekârî

Âdâb-I Muaşeret

Leyli

Ağır İklim Tipi Çadır

Lügaz

Ahlak

Malnutrisyon

Beng

Maksure

Berceste

Medeniyet

Bereketli Hilal

Muhalefet

Beytü’l Mal

Mukarnas

Biladü’ş Şam

Parnasizm

Edep

Rekaik

Erken Uyarı Sistemi

Ruh-i Tekamül

Etik İkilem

Sağlanabilirlik

Fuzuli

Sağlık Kümesi

Geçici Koruma

Semenfam

Genel Gıda Dağıtımı

Sığınmacı

Genişletilmiş Bağışıklama Programı

Sınır

Gıda Dışı Ürün

Tedavi Edici Beslenme Merkezi

Gıda Güvencesi

Tedavi Edici Beslenme Programı

Gıda Güvenliği

Travma Sonrası Stres Bozukluğu

Göçmen

Uluslarüstücülük

Hayâ

Üçüncü Dünya

İhtilal

WASH [Water, Sanitation and Hygiene]

İstibdat

Yabancı

Kapsamlı Ek Beslenme Programı

Zâhid


Acil Yardım Çağrısı #TIBBİ İNSANİ YARDIM #AFET YÖNETİMİ

1. Ulusal ve uluslararası düzenlemelerde kabul görmüş yangın, sağlık, doğa kaynaklı afetler ve güvenlik gibi acil durumlarla ilgili olarak acil çağrı merkezlerine yapılan çağrı. 2. Afetin büyüklüğünün Ulusal Derneğin (Kızılay) müdahale kapasitesini aştığı, uluslararası yardıma ihtiyaç duyulduğu durumlarda Uluslararası Kızılhaç Kızılay Federasyonu (IFRC) üzerinden üye ulusal dernekler ve diğer donörlere yönelik yapılan yardım çağrısı. Afet durumu, sonuçları, müdahale durumu ve ihtiyaç tespiti ile ilgili daha detaylı bilgi içerir. Emergency Relief Calls, Emergency Appeal.

Âdâb-ı Muaşeret

#KAVRAM

Bir arada yaşamak için gereken nezaket ve görgü kuralları. Dilimize Arapçadan geçmiştir. Edep kelimesinin çoğulu olan adap kelimesiyle, birlikte güzel yaşamak manasındaki muaşeret kelimesinin birleşiminden oluşmuştur.

Ağır İklim Tipi Çadır

#TIBBİ İNSANİ YARDIM

Çadır ve teknik donanımları en az -45/+45°C ısı değerleri arasında çalışmaya uygun, girişleri içeriye sıcak/soğuk nüfuzunu azaltmak amacıyla iki kademeli olan; ön kapıdan bir sahanlığa, ikinci kapı ile iç kısmına girilebilen çadır türü.

Ahlak

#KAVRAM

1) İnsanın doğuştan getirdiği ya da sonradan kazandığı birtakım tutum ve davranışların tümü. 2) Kişide huy olarak bilinen nitelik; iyi ve güzel olan nitelikler.

Beng

#EDEBİYAT

1) Küçük çitlenbik. 2) Atlas üzerine işlenmiş sırma işlemeli bir çeşit kumaş. 3) Bir bitki ve tohumu. Daha çok kullanılan anlamıdır. Bu bitki afyon gibi uyuşturan ve keyif verici olarak da kullanılabilen bir maddedir.

Berceste

#EDEBİYAT

1. Güzel, latif. 2. Seçilmiş, seçme.3. Sanat değeri yüksek olan dize. Kolaylıkla akla geldiği halde derin manalar taşıyan sanat değeri yüksek dizeye, koşuğa sıfat olur. Dize için daha çok mısra-ı berceste, beyit için de beyt-i berceste tanımlamaları kullanılır.


Bereketli Hilal

Kışları yağmurlu, yazları kurak geçen Akdeniz ikliminin egemen olduğu, hilal biçiminde bölge. Harran Ovası’ndan başlayarak, Suriye, Lübnan ve Filistin’i içine alan ve Mısır’a kadar uzanan bölgedir. Bu terimi ilk kez Amerikalı arkeolog ve doğa bilimci James Breasted kullanmıştır.

#GÖÇ #SURİYE

Beytü’l Mal

Kelime anlamı “mal evi” olan “beytü’l-mâl” bir terim olarak devlete ait malların muhafaza edildiği ve genellikle Erken Devir Cuma mescitlerinin avlularının merkezinde sütunlar üzerinde yükselen sekizgen veya kare şeklindeki yapıları ifade ettiği gibi devlete ait taşınır taşınmaz malların bütününü ve bunların idaresiyle ilgili hukukî kurumu da ifade eder.

#İSLAM ŞEHİR ESTETİĞİ

Biladü’ş Şam

#GÖÇ #SURİYE

Şam beldeleri anlamına gelen bu kelime Suriye, Lübnan, Ürdün ve Filistin’i içine alan geniş coğrafyayı belirtmek için kullanılmıştır. Levant kelimesiyle aynı anlamda da kullanılmaktadır.

Edep

#KAVRAM

‘e-d-b’ kökünden türediğini kabul ettiğimiz edep kavramının İslam öncesi dönem ve İslamiyet’in ilk yıllarında ‘davet etme, çağırma’ anlamını taşıdığı görülür.Bununla birlikte sözlüklerde 1)toplumda oluşan töreye uygun davranış, 2)utanma, çekinme, sıkılma duygusu, incelik olarak tanımlanır. Edep kavramı gelenek, görenek, ahlak gibi ilk anlamları yanında İslam kültürünün tarihi gelişimi içinde çeşitli mevkiler, meslek ve sanatlar, eğitim ve öğretim, tasavvuf ve tarikat, ilmi araştırma ve tartışmalar, ibadet-dua ve Kuran okuma gibi dini faaliyetler, yeme, içme, giyim, kuşam, temizlik vb. günlük meşguliyetler, her türlü sosyal ilişki ve hayatın diğer bütün alanlarına dair bilgiler ve en uygun davranış tarzları için kullanılan son derece geniş kapsamlı bir kavram haline gelmiştir. Edep kavramı ahlak kavramını kapsayan bir kavramdır. Bunun nedeni ‘çağırmak, davet etmek’ olan asli manasına teşbihledir. Bu asli manaya teşbihen sahibini hayır ve hasenata çağıran kavli ya da fiili güzel ahlakların tümüne birden edep denmiştir.


Erken Uyarı Sistemi

Dünya üzerinde gerçekleşebilecek kötü durumları belli kriterlere göre önceden tahmin etmeyi ve bu kötü durumlara karşı erken müdahale edilebilmesini sağlayan bir sistemdir. Hayat kaybını önler ve felaketlerin ekonomik ve maddi etkisini azaltır. Bir ülkede gerçekleşebilecek kıtlık için Erken Uyarı Sistemi yağış oranlarına, ülkedeki hasat verimine, ülke güvenliğine, gıda fiyatlarına, ülkedeki enflasyona ve insanların gıdaya ulaşabilirliklerine bakarak veri toplar. Topladığı bu verileri değerlendirerek gerçekleşebilecek gıda krizlerini zamanında belirler ve gıda krizine uygun bir müdahalenin yapılmasını olanaklı kılar. Early Warning System (EWS)

#TIBBİ İNSANİ YARDIM #AFET YÖNETİMİ

Etik İkilem #TIBBİ İNSANİ YARDIM

Yaşam içerisinde, her biri farklı bir değere dayanan davranışların/kararların tümünü birden yaşama geçirme olanağı bulunmayan, karar verebilmede açmazda bulunulduğu hissi uyandıran durumlar vardır. Yani bazen hem o davranışta bulunmak hem de bulunmamak için kuvvetli gerekçeler söz konusudur. Bizi düşünme ve düşüncemizin/davranışımızın haklılığını savunma sürecine iten, kolaylıkla karar verilemeyen durumlara “etik ikilem (ethical dilemma)” denir.

Fuzuli #EDEBİYAT #EDEBİ DÖNEMLER #ŞAİR

Birbirine zıt olan iki anlamı olan bir sözcüktür. Birinci anlamı: Boş gereksiz işe yaramayandır. İkinci anlamı: Faziletli ‘iyi ahlaklı’dır. Şüphesiz büyük şairlerimizden biri olan ve sözcüğümüzü mahlas edinmiş Fuzuli de bu iki anlamı birden düşünerek seçimini yapmıştır.

Geçici Koruma #GÖÇ #GÖÇ POLİTİKASI

Ülkesinden ayrılmaya zorlanmış, ayrıldığı ülkeye geri dönemeyen, acil ve geçici koruma bulmak amacıyla kitlesel olarak sınırlarımıza gelen veya sınırlarımızı geçen ve haklarında bireysel olarak Uluslararası koruma statüsü belirleme işlemi yapılamayan yabancılara sağlanan korumayı ifade etmektedir. Temporary protection.

Genel Gıda Dağıtımı

#TIBBİ İNSANİ YARDIM #KITLIK

Genellikle bakliyatlar ve bitkisel yağlar da içeren karışık bir gıda paketinin, kriz nedeniyle gıda kaynaklarına erişimi olmayan belirli bir nüfusa serbest dağılımı. GFD, acil gıda ihtiyaçlarını karşılamak ve geçim kaynaklarını korumak için tasarlanmıştır. Global Food Distribution – GFD.


Genişletilmiş Bağışıklama Programı

DSÖ'nün 1974 yılında dünya çocuklarının aşılanmasını arttırmak için başlattığı uluslararası bir program. EPI altı hastalık için aşılar: kızamık, difteri, boğmaca, tetanoz, tüberküloz ve çocuk felci. EPI ve ulusal bağışıklama programı (NIP) birbirinin yerine de kullanılır. Expanded Programme on Immunization – EPI.

#TIBBİ İNSANİ YARDIM #KITLIK

Gıda Dışı Ürün

#TIBBİ İNSANİ YARDIM #KITLIK

Beslenme, barınma, ısınma, kişisel hijyenin sağlanması ve su temini için gerekli malzemeler. (Kıyafet, battaniye, yatak, çadır, branda, kova, su bidonu, aile mutfak seti, hijyen kiti vb.). Non-food items - NFI.

Gıda Güvencesi #TIBBİ İNSANİ YARDIM #KITLIK

UN Gıda ve Tarım Örgütü (FAO)’ya göre gıda güvencesi “Herkesin, her zaman, aktif ve sağlıklı bir yaşam için beslenme ihtiyaçlarını ve gıda tercihlerini karşılayan yeterli, güvenli ve besleyici gıdaya fiziksel, sosyal ve ekonomik erişimi.” olarak tanımlanmıştır. Gıda Güvencesi Araştırmaları Merkezi (CSFS)’ye göre gıda güvencesinin 5 temel ilkesi; sağlanabilirlik (availability), erişilebilirlik (accessibility), kabul edilebilirlik (acceptability), yeterlilik (adequacy), bireysel ve kurumsal (agency) etkenlerdir. Food security.

Gıda Güvenliği #TIBBİ İNSANİ YARDIM #KITLIK

Sağlıklı ve hijyenik gıda üretimini sağlamak amacıyla gıdaların üretim, işleme, muhafaza ve dağıtımları sırasında yine sağlıklı ve hijyenik şekilde çalışılması ve gerekli kurallara uyulmuş olma durumu. Gıda güvenliği, akut veya kronik olarak tüketici sağlığına zarar verebilecek tehlikeler bütününden kaçınmayı ifade eder, bu tehlikeler fiziksel, kimyasal, biyolojik ve her türlü zararlardan oluşmaktadır. Food Safety

Göçmen #GÖÇ #GÖÇ POLİTİKASI

Hem maddi ve sosyal durumlarını iyileştirmek hem de kendileri veya ailelerinin gelecekten beklentilerini arttırmak için başka bir ülkeye veya bölgeye göç eden kişi ve aile fertlerini kapsamaktadır. Esas olarak, ülkesinden zulme uğrayacağından haklı sebeplerle korktuğu için değil, eğitim ve çalışma gibi nedenlerle ayrılan kişiler olarak tanımlanabilir. Göçmenler, vatandaşı oldukları ülkelerin korumasından yararlanmaya devam ederlerken, daha iyi bir yaşam standardına kavuşabilmek için, kendi istekleri ile bu yolculuğa çıkarlar. Bu yolculukların bir kısmı pasaport, vize gibi yasal belgelerle düzenli bir halde yapılırken, bazıları ülkelerin yasal sistemlerine aykırı bir şekilde düzensiz olarak yapılabiliyor. İmmigrant.


Hayâ

Utanma, sıkılma, ar anlamına gelir. Canlılar içinde insan hayâ sahibidir. O da küçük yaştan itibaren öğretilir. Aslolan her şeyden önce Allah’tan utanmasını öğrenmektir. Allah’tan hakkıyla utanan kul, insanlar arasında da hayâ sahibi olur. İnsanlara karşı hayâ konuşmada, giyinmede, davranışlarda belli olur. Allah’a karşı hayâ günah işlemekten korkmak demektir.

#KAVRAM

İhtilal #GÖÇ

Kelime anlamı olarak kökten değişim anlamına gelen ihtilal bir ülkenin siyasal, sosyal ve ekonomik yapısını veya yönetim düzenini değiştirmek amacıyla, kanunlara uymaksızın cebir ve kuvvet kullanarak yapılan geniş halk hareketidir.

İstibdat #EDEBİYAT #EDEBİ DÖNEMLER #SERVET-İ FÜNUN

1. Başlı başına olmak. Keyfî idare sistemi.2. Baskıcı yönetim. 3. Uyruklarına hiçbir hak ve özgürlük tanımayan sınırsız monarşi, despotluk, despotizm. Bir kişinin toplumu tek başına baskı ile halka hiçbir özgürlük tanımadan kendi keyfine göre yönetmesidir. İstibdat Dönemi, II. Abdülhamit’in I. Meşrutiyet yönetimine son verdikten sonra (1878) başlayan ve II. Meşrutiyet’in ilan edilmesine kadar devam eden, kontrolü tamamen ele aldığı baskıcı politikanın izlendiği bir dönemdir. Servet-i Fünun sanatçıları da bu dönemden etkilenmişlerdir.

Kapsamlı Ek Beslenme Programı

Orta derecede kötü beslenen çocukların ve diğer hassas grupların beslenmesini sağlamak için bir ilave besleme programıdır. Günde 2,100 kalori alımı önerilir. Blanket Supplementary Feeding Programme – BSFP.

#TIBBİ İNSANİ YARDIM #KITLIK

Kündekârî

#İSLAM ŞEHİR ESTETİĞİ

Sekizgen, beşgen, yıldız gibi geometrik şekillerde kesilmiş küçük ahşap parçalarının çivi ve tutkal yardımı olmaksızın yalnızca birbirlerine geçirilmeleriyle düz yüzeyler elde etmeyi amaçlayan bir tekniktir.


Leyli

#EDEBİYAT

Geceye özgü, geceyle hemhal olan anlamlarına gelir. Birçok şiirimize ve hikâyemize isim olan Leyla da bir kelimeden türemektedir. Nitekim En bilindik hikayelerimizden Leyla ile Mecnun hikayesinde de Leyla’nın en belirgin özelliklerinden birisi geceyi sevmesi ve gece olunca kendisini huzurlu ve vatanında gibi hissediyor olmasıdır.

Lügaz

#EDEBİYAT

Arapça lağz kökünden türer. Sözlükte çöl faresini yuvasının bulunmaması için yuvasına giden yolları labirent tarzı yapıp şaşırtması olarak geçer. Edebiyatta ise herhangi bir nesneyi sormak ya da anımsatmak için manzum yazılan bilmecelerin ismi lügazdır. Eski divanların çoğunda görmek mümkündür.

Malnutrisyon #TIBBİ İNSANİ YARDIM

Bir kişinin enerji ve/veya besin alımındaki eksiklikleri, fazlalıkları veya dengesizlikleri ifade eder. Malnutrisyon terimi 2 geniş hastalık grubunu kapsamaktadır. Birincisi, yaş için kısa boy (stunding), boy için düşük ağırlık (wasting) ve mikrobesin eksiklikleri veya yetersizliklerini içeren “yetersiz beslenme” ; ikincisi ise yüksek kilo, obezite ve diyete bağlı bulaşıcı olmayan hastalıklardır. (Kalp hastalığı, diyabet, kanser gibi)

Maksure

Camide hükümdarların içinde namaz kıldığı ve genel kullanım alanından parmaklık ya da kafesle ayrılmış, zeminden hafifçe yüksek kesime verilen ad.

#İSLAM ŞEHİR ESTETİĞİ

Medeniyet #GÖÇ

Uygarlık veya medeniyet, bir ülke veya toplumun, maddi ve manevi varlıklarının, düşünce, sanat, bilim, teknoloji ürünlerinin tamamını ifade eder. Uygarlık kelimesi, yerleşik hayata ilk geçen Türk kavimi olan Uygurlardan gelmektedir.

Muhalefet #GÖÇ

Arapça hilaf kelimesinden köken alır. Bir görüşe ya da bir eyleme aykırılık anlamında kullanılmasının yanında karşıt tutumda olan kimseler topluluğu anlamında da kullanılmaktadır.


Mukarnas

Kademeli olarak tasmalar yapacak biçimde, aşırtmalı olarak yan yana ve üst üste gelen üç boyutlu görünüm veren bir geçiş ve dolgu ögesi. Petek görüntü ile yarım kubbelerin içini dolgulayan İslam sanatı ögesi.

#İSLAM ŞEHİR ESTETİĞİ

1. 19. yüzyılın ikinci yarısında Fransa’da romantizme tepki olarak ortaya çıkan edebi bir akımdır. Şiirdeki gerçekçilik denebilecek bir anlamda realizmle natüralizmin şiirdeki sentezinden oluşmuştur.2. Edebiyat "Sanat sanat içindir" ilkesini benimseyen, genellikle şiirde kendini gösteren bir edebiyat akımı. Parnesyen şairler şiirde biçimi kusursuz hale getirerek güzelliğe ulaşmaya çalışmışlar bunun için de kuyumcu titizliğiyle çalışmışlardır.

Parnasizm #EDEBİYAT #EDEBİ DÖNEMLER

Rekaik

İnce, nazik şeyler demektir.

#KAVRAM

Ruh-i Tekamül

#EDEBİYAT

Tekâmül kelime anlamı olarak kemâle erme, olgunlaşma, gelişme, evrim demektir. Ruh-i tekâmül ise kişinin belli evrelerden geçerek nihai olana varmasını ifade eder.

Sağlanabilirlik #TIBBİ İNSANİ YARDIM #KITLIK

Herkese her zaman yeterli gıdanın sağlanabilirliği, erişilebilirlik; fiziksel ve ekonomik açıdan herkesin gıdaya erişebilmesi, yeterlilik; besleyici, güvenli ve çevresel açıdan sürdürülebilir koşullarda üretilen gıdaya erişim, kabul edilebilirlik; kültürel alışkanlıklara uygun, insan onuruna ve insan haklarına zarar vermeyen gıdaların temini, bireysel ve kurumsal etkenler ise gıda güvencesi sorumluluğunu taşıyan, bu konuda politikalar belirleyip süreçleri yöneten kurumlardır.

Sağlık Kümesi

#TIBBİ İNSANİ YARDIM #KITLIK

Dünya Sağlık Örgütü'nün insani yardım faaliyetlerini güçlendirmek için küresel, bölgesel ve ülke düzeyinde çalışan uluslararası, ulusal ve örgütsel uzmanlardan oluşan bir grup. Health Cluster.


Semenfam

Yasemin renkli, rengi yasemin gibi olan

#EDEBİYAT

Sığınmacı

#GÖÇ #GÖÇ POLİTİKASI

Vatandaşı bulunduğu ülkede uğradığı baskılar yüzünden ve meydana gelen siyasi olaylar nedeni ile iradesi dışında ülkesinden ayrılmak zorunda kalan ve vatandaşı bulunduğu ülkenin korumasını yitiren başka bir devletin vatandaşlığına geçmemiş yurtsuz göçmen. Refugee

Sınır

#GÖÇ #GÖÇ POLİTİKASI

Bir devletin ülkesel egemenlik haklarını kullandığı toprak parçasını diğerinden ayıran bir varsayım çizgisi. Burada söz konusu egemenlik hakları sadece kara parçaları ile ilgili olmayıp iç sular, karasuları, kara sahası ve yeraltı gibi alanları da kapsamaktadır. Border

Tedavi Edici Beslenme Merkezi

Ciddi derecede yetersiz beslenen çocuklara tıbbi bakım ve gerekli tüm besin maddelerinin sağlandığı yer. Therapeutic Feeding Center – TFC.

#TIBBİ İNSANİ YARDIM #KITLIK

Tedavi Edici Beslenme Programı

Ciddi derecede yetersiz beslenen çocuklara tıbbi bakım ve gerekli tüm besin maddelerinin sağlandığı program. Therapeutic Feeding Programme – TFP.

#TIBBİ İNSANİ YARDIM #KITLIK

Travma Sonrası Stres Bozukluğu #TIBBİ İNSANİ YARDIM

Travma sonrasi stres bozukluğu (TSSB), ağır bir psikolojik travma sonrasında ortaya çıkan, travmatik olayın tekrar tekrar yaşanması, olaayı hatırlatan uyaranlardan kaçınma ve artmış uyarılmışlık gibi özgül semptomlarla kendini gösteren bir bozukluktur.


Uluslarüstücülük

#GÖÇ #GÖÇ POLİTİKASI

Uluslarüstücülük, üye birimlerden merkezi organa doğru bir karar-alma otoritesi transferini içerir. Üyeler uluslarüstü kararı ya kabul etmek ya da sistemden çekilmek zorundadırlar. Kararlar üye hükümetlerin temsilcilerince veya uluslararası düzenlemenin bir birimi olarak işlev gören kurum tarafından alınır. Uluslarüstücülük, eğer ülkeler egemenliklerinin bir kısmını gönüllü olarak merkezi kuruma devrederlerse mümkündür. Supranationalism.

Üçüncü Dünya

#GÖÇ #GÖÇ POLİTİKASI

Az gelişmiş ülkeler kategorisinde bulunan Afrika, Latin Amerika ve Asya ülkeleri için kullanılan bir deyimdir. II. Dünya savaşı sonrasında, özellikle soğuk savaş döneminde dünya, sosyalist sistemi benimsemiş Doğu Bloku ve kapitalist sistemi benimsemiş Batı Bloku arasında ikiye bölünmüştü. Üçüncü Dünya Deyimi bu iki kutupluluğu ortaya çıkardığı bir olguyu belirtmiş ve tam anlamıyla bu iki kutuptan birisinde yer almayan devletleri nitelemek için kullanmıştır. Bu deyim, dış politika stratejilerini "bağlantısızlık" yönünde seçen ülkeler için de kullanılır. Ancak dahaçok Varşova Paktı ya da NATO üyesi olmayan az gelişmiş Asya, Afrika ve Latin Amerika ülkelerini belirtir. Bu ülkelerin ortak noktaları çoğunun bir sömürge geçirmiş olmaları bağımsızlıklarını bir mücadele sonucu kazanmalarıdır. Bu ülkeler dünya barışı için bloklar arasında bir denge unsuru olduklarını düşünmekteydiler. Third world

WASH [Water, Sanitation and Hygiene] #TIBBİ İNSANİ YARDIM

Su, Sanitasyon ve Hijyen için ortak bir terimdir. Karşılıklı doğaları nedeniyle, bu üç temel konu, büyüyen bir sektörü temsil etmek için birlikte gruplandırılmaktadır. Her biri ayrı bir çalışma alanı olsa da, her biri diğerinin varlığına bağlıdır. Örneğin, tuvaletler olmazsa su kaynakları kirlenmiş olur. Temiz su olmadan temel hijyen uygulamaları mümkün değildir.

Yabancı #GÖÇ #GÖÇ POLİTİKASI

Bir devletin ülkesinde bulunan ve o devletin vatandaşı olmayan kişilerdir. Kişinin bulunduğu ülke ile bu kişiler arasındaki ilişkiler yabancı hukuku çerçevesinde düzenlenmektedir. Bir devlet yabancıların ülkesine girip girmemesi konusunda karar vermeye tek yetkilidir. Böylece eğer iki devlet arasında aksini öngören herhangi bir antlaşma yoksa, olağan olarak, bir devletin yurttaşları öteki devlet ülkesine girme konusunda ülke devletinin iznini almak zorundadır. Foreigner.


Zâhid #EDEBİYAT

Dünyaya rağbet etmeyen dünyadan yüz çeviren el etek çeken. Kendini bütünüyle ahirete ve hakka veren mala mülke, makama ve şöhrete değer vermeyen, dünya ile ahiret arasında tercih yapmak gerektiği zaman ağırlığını daima ahiretten yana koyan takva ehli olan kişiyi karşılarken Şairlerin genellikle tercih ettiği ikinci anlamıyla, “ham sofu, ham ruhlu, pişmemiş, olgunlaşmamış, dinin özünden habersiz şekilci ve zahirci kişi. Arif ve âşık olmayan kimse.”


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.