NATURA MART -NİSAN / MARCH- APRIL 2018

Page 1



46 BAŞLARKEN / INTRODUCTION EDİTÖRDEN / EDITORIAL • 05 HABERLER / NEWS • 06 BALKRISHNA DOSHI, 2018 PRITZKER ÖDÜLÜ’NÜN SAHİBİ OLDU / BALKRISHNA DOSHI IS THE 2018 PRITZKER PRIZE LAUREATE • 06 MİMARLAR SİYAH DOĞAL TAŞ KULLANMAYI SEVER / ARCHITECTS LOVE TO USE BLACK NATURAL STONES • 08 MAISON & OBJET’DE NE VAR? / WHAT IS AT MAISON & OBJET? • 12 TAŞIYICI DOĞAL TAŞ MALZEMEYLE BİR PAVYON NASIL İNŞA EDİLİR? / HOW TO CONSTRUCT A PAVILION WITH LOAD-BEARING NATURAL STONE MATERIAL • 20 EWE STUDIO’DAN ALQUIMIA KOLEKSİYONU / ALQUIMIA BY EWE STUDIO • 22 DOĞAL TAŞIN USTALIKLA KULLANILDIĞI MODERN BİR ÇİFTLİĞİN TASARIMCILARINDAN SLASH ARCHITECTS

67

KURUCULARI İLE SÖYLEŞİ / AN INTERVIEW WITH THE FOUNDERS OF SLASH ARCHITECTS, WHO ARE THE DESIGNERS OF A MODERN FARM WHERE NATURAL STONES WERE USED DEXTEROUSLY • 28

75

MİLANO TASARIM HAFTASI BAŞLIYOR / MILAN DESIGN WEEK BEGINS • 34 MİMARİ / ARCHITECTURE KAPAK KONUSU / COVER STORY: NAZ CITY HOTEL- METEX DESIGN GROUP • 46 EDİTÖRÜN SEÇKİSİ: SON 10 YILDA DOĞAL TAŞ UYGULAMALARIYLA ÖNE ÇIKAN ULUSAL PROJELER / EDITOR’S CHOICE: NATIONAL PROJECTS THAT CAME TO THE FORE WITH THEIR NATURAL STONE IMPLEMENTATIONS OVER THE LAST 10 YEARS • 54 DİYARBAKIR YENİŞEHİR BELEDİYESİ UYGUR MİMARLIK / DIYARBAKIR YENISEHIR MUNICIPALITY

54 88

78

94

UYGUR ARCHITECTS • 78 BÜKREŞ’TE KONUT ADNBA / HOUSING IN BUCHAREST ADNBA • 88 LÜKS KONUTUN TANIMI MİMARİ PROJEDE GİZLİ KORAY YAVUZER İLE SON PROJELERİ ÜZERİNE SÖYLEŞİ / THE DEFINITION OF A LUXURIOUS RESIDENCE LIES BEHIND THE ARCHITECTURAL PROJECT AN INTERVIEW WITH KORAY YAVUZER ON HIS LATEST PROJECTS • 94 İÇ MİMARLIK / INTERIOR DESIGN MADRİD’İN MERKEZİNDE MERMER ŞÖLENİ: RÒMOLA / A MARBLE FEAST IN THE CENTER OF MADRİD: RÒMOLA • 102 SANAT / ART

102

ŞAHİN DOMİN • 108 SEKTÖR / SECTOR TÜRKİYE’NİN DOĞAL TAŞ ZENGINLIKLERI / THE RICHNESS OF TURKISH NATURAL STONES • 114

108

114


editörden

başkan mesajı message from the chairmen

Natura Yayın Kurulu Başkanı ve İstanbul Maden İhracatçılar Birliği adına Yönetim Kurulu Başkanı Chairman of Editorial Comittee and İstanbul Mineral Exporters Association, Aydın Dinçer Yayın Kurulu Editorial Commitee Aydın Dinçer Rüstem Çetinkaya Hasan Hüsnü Ayvacı

Aydın Dinçer Yönetim Kurulu Başkanı / Board Chairman Değerli Okuyucularımız, Türkiye’nin doğal taş potansiyelinin ülke ekonomisine maksimum düzeyde katkı sağlaması amacıyla yurtiçinde ve yurtdışında çalışmalarımıza aralıksız devam ediyoruz. Doğal taş ihracatımız gün geçtikçe gelişiyor. Yılın ilk çeyreğindeki doğal taş ihracatımız 409,8 milyon dolar olarak gerçekleşti. Türk doğal taşını hem mevcut pazarlarda güçlendirmek hem de yeni pazarlara açmak temel hedefimiz. Bu noktada yenilikçi yaklaşımlara, tasarım ve uygulamadaki potansiyelimizi daha da güçlü şekilde ortaya koyacak bakış açılarına her zaman ihtiyacımız var. Bu konudaki potansiyelimize yürekten inanıyorum. Güzel haberlerle ve dolu dolu bir sayımızla daha sizlerle buluşmaktan mutluluk duyduğumu belirtmek istiyor, keyifli okumalar diliyorum.

Dear Readers, In order to ensure Turkey’s natural stone potential will contribute to the national economy at the maximum level, we incessantly continue our studies both at home and abroad. Our natural stone exports improve with each passing day. Our natural stone exports in the first quarter of the year amounted to 409.8 million dollars. Strengthening Turkish natural stones in the existing markets and introducing them to new markets, currently stand for our main objective. At this point, we are in constant need of innovative approaches and perspectives that will reveal our design and implementation potential in a much stronger way. I sincerely believe in our potential in this matter. I hereby would like to state that I am happy to reunite with you once again with an extensive issue full of appealing content and I wish you a pleasant read.

natura | 4

Genel Koordinatör General Coordinator Bülent Tatlıcan bulent@krmedya.com Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Editor in Chief Mehmet Nur Ulaş mehmet@krmedya.com

Doğal taşın önemini, özelliklerini ve dahası güzelliğini anlatmak üzere İMİB desteği ile hazırlanan mimarlık dergisi Natura’da her sayı doğal taşın kullanıldığı iyi projeleri sunmaktayız. İzini sürdüğümüz mimarlık ve sanat ürünleri; yerellik ile modernliğin buluştuğu, zanaatkârlığın estetik ile birleştiği örnekler taşımaktadır. Bu bağlamda dört yıldır iyi mimarlık örneği olan özellikle Türkiye’den projelere yer vererek hazırlıyoruz dergimizi. Bazen de yurtdışından bize feyz olacak yabancı projeleri de sayfalarımıza taşıyoruz. Bu sayımızda güncel projelere yer verirken bir yandan da geçtiğimiz dört yılda hafızalarımıza yer edinen projelerin bir kısmından bir seçki hazırladık. Bunu hazırlamadaki amacımız hem doğal taşın kullanımını hatırlatmak hem de bin bir emekle tasarlanan ve uygulanan projeleri ne kadar önemsediğimizi göstermek. Gerek iç mekân döşeme kaplaması gerekse cephesi doğal taş ile kaplı bir çok projeyi kısa kısa anlattık. Doğal taşın sadece lüks konut, otel lobisi veya hastane girişi gibi uygulamalarının dışında iyi kullanıldığı takdirde her mekânda gerek sanatın bir parçası, gerek dekorasyonun vazgeçilmezi, gerekse kent ölçeğinde kullanılabileceği algısını sizlere de hissettirmek istiyoruz. Her sayımızda; popüler olandan ziyade modern zamanda doğal taşın kullanıldığı “iyi mimarlık” örneklerini sayfalarımıza taşımaya devam edeceğiz. İyi mimarlık örneklerini huzurlarınıza getirmek konusundaki ısrarımızı yineleyip, yeni sayıda görüşmek üzere diyelim. Mimarinin dünyayı güzelleştirme çabasına destek olmak dileğiyle…

Söz uçar, yazı kalır…

Yayın Direktörü Editorial Director Heval Zeliha Yüksel Üçok yzeliha@yahoo.com

We are featuring outstanding projects involving the use of natural stones in every issue of Natura, an architecture magazine compiled with the support of IMIB, in order to introduce the importance, property and further the beauty of natural stone. The architectural and artistic works that we trace, embrace the examples where the local meets with the modern, and the craftsmanship with the aesthetics.

Konular Editörü Features Editor Selin Biçer Yardımcı Editör Associate Editor Yağmur Yıldırım Tasarım / Design Kare Tasarım Zeynep Karakoyun Tercüme / Translation Yiğit Dilbaz Yönetim / Management Kare Tasarım Arabayolu Cad. No:11/A Tarabya/ Sarıyer- İstanbul 0212 262 07 66 www.krmedya.com Reklam / Advertisement Şener Sabırlı reklam@krmedya.com Baskı / Publishing FRS Matbaacılık Mas- Sit Matbaacılar Sitesi 5. Cad. 34 Bağcılar 34204 İstanbul

editorial

Mimar / Architect, Heval Zeliha Yüksel Üçok

For four years, we have been accordingly compiling our magazine through featuring projects that epitomize proper architecture, especially in Turkey. At times, we also feature international projects that have the potential of fostering inspiration for us. In this issue, along with featuring the most recent projects, we also prepared a selection from some of the projects that remained in our memories in the last four years. Our aim in this regard is to both remind the use of natural stones and to show how much we place emphasis on projects that were designed and implemented through numerous challenges. We have briefly demonstrated various projects where either the interior floorings or the facades have been clad in natural stones. We hereby would like to present you with the sense that if implemented efficiently, natural stones can be used as a piece of art, an essential part of decoration or a fundamental element in urban scale projects, apart from their accustomed uses in luxury housings, hotel lobbies or hospital entrances. In every issue; we will continue to feature the examples of “proper architecture” involving the use of natural stones in the modern world, rather than focusing on the mainstream. We restate the persistance we have on introducing the finest examples of architecture and say, “See you in the next issue”. Hoping to support the effort to glorify the world through architecture... Verba volant, scripta manent...

Bize ulaşın / Contact us www.naturadergi.com info@krmedya.com İMİB iletişim / IMIB Contact Ayşe Nur Döğme aysenur.dogme@immib.org.tr Tayfun Güneş tayfun.günes@immib.org.tr

natura | 5


haberler | news

haberler | news

BALKRISHNA DOSHI, 2018 PRITZKER ÖDÜLÜ’NÜN SAHİBİ OLDU BALKRISHNA DOSHI IS THE 2018 PRITZKER PRIZE LAUREATE

Sangath Mimarlık Ofisi / Sangath Architects Studio. © VSF Bu yıl düzenlenen Pritzker Mimarlık Ödülü’nün jürisi, sıklıkla “B.V. Doshi” ve “Doshi” olarak da anılan Hint Mimar Balkrishna Doshi’yi 2018 Pritzker Ödülü’nün kazananı olarak belirledi. Doshi, 70 yılı aşkın bir süredir mimarlık pratiğini sürdürüyor. Mimarın şiirsel üslubu, Doğu kültürünün izlerini taşıyor ve jürinin deyişiyle “1950’li yıllardan bu yana geniş bir yelpazeye yayılan her sosyo-ekonomik sınıfın hayatına dokunan” bir eserler bütünü ortaya koyuyor. Doshi aynı zamanda mimarlık dünyasının en yüksek onur mertebesine işaret eden bu ödülü alan ilk Hintli mimar oldu. Doshi, 1927 senesinde Hindistan’ın Pune şehrinde dünyaya geldi ve ülkesinin bağımsızlığını ilan ettiği 1947 yılında mimarlık çalışmalarına başladı. Mimar, Londra’da geçirdiği sürenin ardından Le Corbusier ile birlikte çalışmak için Fransa’ya taşındı. Le Corbusier’nin Chandigarh Planı’nı ve Ahmedabad’da yer alan Mill Owner’s Association Binası (1954) ve Shodhan Evi (1956) gibi projeleri denetlemek için Hindistan’a geri dönen Doshi, daha sonra Louis Kahn ile birlikte yapımına 1962 yılında başlanan Hindistan Enstitüsü Yönetim Binası üzerine çalışmalar gerçekleştirdi. natura | 6

This year’s Pritzker jury has selected Indian architect Balkrishna Doshi, often known as B.V. Doshi or Doshi, as the 2018 Pritzker Prize Laureate. Doshi has been a practitioner of architecture for over 70 years. Doshi’s poetic architecture draws upon Eastern influences to create a body of work that “has touched lives of every socio-economic class across a broad spectrum of genres since the 1950s,” cites the jury. Doshi is the first Indian architect to receive architecture’s highest honor. Born in Pune, India in 1927, Doshi began his studies in architecture in the year of his country’s independence, 1947. After a period in London, he moved to France to work under Le Corbusier, and from there he returned to India in order to oversee work on Le Corbusier’s plans for Chandigarh, and on Le Corbusier’s projects in Ahmedabad such as the Mill Owner’s Association Building (1954) and Shodhan House (1956). Doshi also later worked with Louis Kahn on the Indian Institute of Management in Ahmedabad, beginning in 1962.

Doshi, 1956’da kendi mimarlık pratiği olan Vastushilpa’yı (bugünkü adıyla Vastushilpa Consultants) kurduğu günden bu yana, bahsi geçen iki modernist ustadan öğrendiği bilgileri yerel bir duyarlılıkla birleştirdi. Mimarın bütünüyle Hindistan formuna dayalı eleştirel bölgeselciliği; heykelsi beton kullanımı ile ustalarından öğrendiği tuğla biçimlerini, Hindistan’a referans veren belirgin mimari planlamalar ve kentsel morfolojiler ile sentezliyor. Sangath olarak bilinen, çarpıcı beton kemerlerin bahçeler, çökük ortak kullanım alanları ve ısıyı hafifletmek için oluşturulan su çözümleriyle birleştirildiği kendi mimarlık stüdyosu ise, Amdavad Ni Gufa. © VSF bu stilin belki de en net biçimde görüldüğü mecralardan birine işaret ediyor. Doshi 1978 senesinde, Hindistan’ın kültürel bağlamına uygun olan planlama ve tasarım yaklaşımları geliştirmek adına Vastushilpa Çevre Tasarımı Çalışmaları ve Araştırmaları Vakfı’nı kurdu. Vakıf günümüzde akademi ve mimarlık mesleği arasında oldukça önemli bir bağlantı oluşturuyor. 1996’da Ağa Han Mimarlık Ödülü’nü kazanan Aranya Düşük Maliyetli Konut Geliştirme Projesi (Indore, Hindistan), ATIRA Sosyal Konutları (Ahmedabad, Hindistan), kendi mimarlık stüdyosu Sangath (Ahmedabad, Hindistan) ve IFFCO Township (Kalol, Hindistan) mimarın en ikonik projelerinden bazılarını oluşturuyor. Bu çalışmalar; bulunduğu alanı korumaya yönelik koruyucu saçaklar ve yoğun etkili iklim koşullarını hafifleten yeraltı mekânları, birbirine kenetlenen hacimler ve etkileşimi teşvik eden akışkan planlar ve iç mekânları dış mekânlara bağlayan üst üste binmiş alanlardan oluşuyor. Jürinin ödülle ilgili açıklamaları ise şöyle: “Balkrishna Doshi, yıllar boyunca ciddiyetini koruyan, hiçbir şekilde gösterişli olmayan veya güncel eğilimleri takip etme kaygısı taşımayan mimari işler üretti. Yüksek sorumluluk bilinciyle kendi ülkesine ve insanına kaliteli ve özgün bir mimarlık sunarak katkıda bulunma arzusu taşıyan Doshi, kamu yönetimi ve hizmet kuruluşları, eğitim ve kültür enstitüleri, özel müşteriler için konutlar ve bunun gibi daha birçok projeye imza attı. Doshi, yapılarının bulunduğu bölgelerin bağlamının farkında ve ürettiği çözümlerle sosyal, çevresel ve ekonomik boyutları göz önünde bulunduruyor. Bu yüzden mimari projeleri sürdürülebilirlik konseptiyle her anlamda iç içe geçmiş durumda. Bağlamı en geniş anlamıyla değerlendiren Balkrishna Doshi, iyi mimarinin ve kentsel planlamanın yalnızca amacı ve yapıyı birleştirmeye değil, aynı zamanda iklim, bölge, teknik, işçilik gibi detaylara da odaklanması gerektiğini durmadan gözler önüne sermeyi başardı. Ayrıca üretilen projelerin işlevselliğin ötesinde şiirsel ve felsefi temeller ile desteklenerek insanın ruhuyla iletişime geçmesi gerektiğine de dikkat çekti. Pritzker Mimarlık Ödülü Jürisi; mimar, şehir plancısı ve öğretmen olarak verdiği sayısız katkıyla birlikte bütünsellik adına sergilediği kararlı duruş ve Hindistan ve farklı ülkeler için durmak bilmeden ortaya koyduğu katkılarından ötürü 2018 Pritzker Ödülü’nü Balkrishna Doshi’ye takdim ediyor.”

Since founding his practice Vastushilpa (now known as Vastushilpa Consultants) in 1956, Doshi has combined the lessons learned from these two modern masters with a local sensibility. His distinctly Indian form of critical regionalism synthesizes the sculptural concrete and brick forms of his mentors with recognizably Indian architectural layouts and urban morphologies. One of the clearest manifestations of this style is perhaps his own studio, known as Sangath, where striking concrete barrel vaults are combined with gardens, sunken communal spaces, and water features to mitigate the heat. In 1978, Doshi founded the Vastushilpa Foundation for Studies and Research in Environmental Design to develop planning and design approaches suited to the Indian cultural context; today, the foundation serves as a crucial link between the academy and the architectural profession. Some of his most iconic projects include Aranya Low Cost Housing (Indore, India), which won the Aga Khan Award for Architecture in 1996, ATIRA low-cost housing (Ahmedabad, India), his office, Sangath (Ahmedabad, India), and IFFCO Township (Kalol, India). The works are site-sensitive with protective overhangs and subterranean spaces to mitigate the extreme climate, interlocking volumes and fluid layouts to promote interaction, and overlapping spaces that connect the indoors to the outdoors. “Over the years, Balkrishna Doshi has always created an architecture that is serious, never flashy or a follower of trends. With a deep sense of responsibility and a desire to contribute to his country and its people through high quality, authentic architecture, he has created projects for public administrations and utilities, educational and cultural institutions, and residences for private clients, among others. The Pritzker jury cited: “Doshi is acutely aware of the context in which his buildings are located. His solutions take into account the social, environmental and economic dimensions, and therefore his architecture is totally engaged with sustainability. Balkrishna Doshi constantly demonstrates that all good architecture and urban planning must not only unite purpose and structure but must take into account climate, site, technique, and craft, along with a deep understanding and appreciation of the context in the broadest sense Projects must go beyond the functional to connect with the human spirit through poetic and philosophical underpinnings For his numerous contributions as an architect, urban planner, teacher, for his steadfast example of integrity and his tireless contributions to India and beyond, the Pritzker Architecture Prize Jury selects Balkrishna Doshi as the 2018 Pritzker Laureate.”

natura | 7


haberler | news

haberler | news

MİMARLAR SİYAH DOĞAL TAŞ KULLANMAYI SEVER

ARCHITECTS LOVE TO USE BLACK NATURAL STONES

Selin Biçer Yüksek Mimar / M.Arch

Kaynak - Source: www. architizer.com Fotoğraflar - Photographs: Cosentino Mimarların siyah renge olan tutkusu bilinen bir gerçek ve siyah renk konusundaki uzmanlıklar obsidyen (cam kaya) renkli malzemelerin uygulamalarındaki sonsuz varyasyonlara da yansımakta… Tasarımcıların siyah yüzeyler için pek çok seçenekleri bulunuyor. Bu yüzeyler parlak, mat veya benekli olabilir. Cosentino’nun Silestone’u, her türlü tasarım estetiğine ve mekânsal duruma hitap eden ve malzemenin içyapısının özelliklerini geliştirerek değiştirmeyi destekleyen “N-Boost Teknolojisi” ile dört farklı tondaki koyu renkli (Iconic Black, Stellar Night, Marengo ve Tebas Black) yüzeyleri sunuyor. Silestone’un zengin tonları, N-Boost teknolojisi sayesinde ortaya çıktı; bu inovasyon, malzemenin temizlenmesini kolaylaştırıyor ve parlaklık kazandırıyor. Bu malzemeler %90’dan fazla oranda doğal kuvarstan üretiliyor ve lekelere, darbelere, çizilmelere karşı dayanıklı. natura | 8

I t ’s a w e l l - k n o w n f a c t t h a t e v e r y a r c hitec t has a passion for black. The exper tise in black colors also reflec t to the endless variations of obsidianc o l o r e d ( b u c h i t e) a p p l i c a t i o n s . . . In terms of black sur faces, designers have many options. These sur faces c a n b e g l o s s y, m a t t e o r s p e c k l e d . S i lestone by Cosentino present s four dif ferent shades of dark sur faces (Iconic Black, Stellar Night, Marengo a n d Te b a s B l a c k ) w i t h t h e “ N - B o o s t Te c h n o l o g y ”, w h i c h a p p e a l s t o e v e r y design aesthetic and spatial situation, and changes the internal s truc ture of the mater ial by improving their features. S i l e s t o n e ’s r i c h s h a d e s c a m e t o l i f e with the N-Boost technolog y; this innovation makes the material easier to clean, a s well a s giving it a glit tering appearance. These mater ia ls a re made of more t ha n 9 0% natural quar t z and they are resistant to stains, knocks and scratches.

Bu açıdan bakıldığında dayanıklılığı sayesinde konaklama, lokanta, vb. yüksek yoğunluklu uygulamalarda ve kaplama seviyesi yeterince yüksek olduğu için konutlarda ve lüks iç mekânlarda da kullanılabiliyor. Kuvars yüzeyler, granit ve mermer gibi katı taş yüzeylere göre giderek popüler hale gelen bir alternatif. Silestone gibi malzemeler ise, geleneksel taşların cazip niteliklerine sahipken doğada bulunmayan renkleri dokuları da sunuyor. Bazı durumlarda mükemmel bir siyah tonu tasarımcıların aradığı çözüm olabilir. Bu gibi durumlarda Silestone tarafından sunulan en zengin ve en koyu renk kaplama olmakla birlikte oldukça parlatılmış bir yüzeye sahip olan Iconic Black, temiz ve sakin iç mekânlara vurgu yapmak için kaliteli karşıtlıklar sağlıyor. Parlak bir görüntü elde etmek için ışıkla oynayan küçük yansıtıcı parçacıklarla dolu bir malzeme olan Stellar Night ise siyah üzerine farklı bir zevkin ifadesi. Tasarımcıların yoğun doku unsuruna sahip koyu renkler aradığı çözümlerde bu tür geleneksel olmayan dokular klasik iç mekânları canlandırabilme özelliğine sahip. Bir başka seçenek ise koyu gri ton skalasını keşfetmek olabilir. Bu açıdan bakıldığında Marengo cilalı ve podüsüet kaplamaları ile öne çıkıyor. Koyu gri renk, siyah kaplamalara göre hafif malzemeler ile birlikte kullanıldığında daha az karşıtlık oluşturuyor. Ayrıca podüsüet veya mat kaplamalar görkemli ve oldukça dokunsal görünebiliyor. Bu malzeme daha küçük ya da daha az ışık alan mekânlar için mükemmel seçimler olabilir. Öte yandan, klasik bir siyah kuvars yüzeyi kullanmak isteyen bir tasarımcı için Tebas Black son derece yoğun ve eş dağılımlı bir seçenek sunuyor. When considered from this point of view, it is appropriate for use in high-density applications such as hospitality or restaurants, as well as in houses and luxurious interiors because its level of finish is high enough. Quartz surfaces are an increasingly popular alternative to solid surfaces such as granite and marble. Materials like Silestone offer unique color options and textures that cannot be found in nature, while also having the attractive qualities of traditional stones. In certain cases, a perfect black shade can shine out as a solution for designers. In such situations, Iconic Black stands out as the richest and darkest finish offered by Silestone, having a highly polished surface with a bright shine. It provides high-quality contrasts for those who are looking to accent clean and calm interiors. Stellar Night, a material full of tiny reflective flecks that play with light to offer a glittering appearance, comes to the fore as the expression of a different take on black. Regarding different solutions where designers are looking for dark colors with dense textural elements, these kinds of unconventional textures can revitalize classical interiors. Exploring ranges of dark gray can be another option for some. When viewed from this aspect, Marengo by Silestone shines out with polished and suede finishes. Dark gray shades create less contrast with lighter materials when compared to black finishes. Additionally, suede or matte finishes can appear sumptuous and highly tactile. This material can be the best choice for smaller or less light-filled spaces. On the other hand, Tebas Black offers a dense and uniform alternative for a designer who wants to use a classic black quartz surface. natura | 9


haberler | news

haberler | news

BİLGE NUR SALTIK’TAN MERMER HOPARLÖR SERİSİ A SERIES OF MARBLE SPEAKERS BY BİLGE NUR SALTIK

Tasarımcı, son teknoloji tüketici elektroniği ürünlerini bilindik ev eşyalarıyla birleştirerek sınırları bulanıklaştırıyor, optik yanılsamanın senelerdir yarattığı heyecanı sofistike tasarım ürünleriyle buluşturuyor ve bunlarla birlikte izleyicileri ve kullanıcıları, sürekli bir etkileşim ve canlılık içerisinde tutmayı hedefliyor. Eski ile yeniyi buluşturduğu tasarımlarında zanaatkârlarla çalışarak onların asırlık tekniklerinden ve bilgilerinden yararlanıyor ve bu birikimi yeni malzemelere ve üretim süreçlerine entegre ediyor. Bu birliktelik ise beklenmedik sonuçlar ve daha önce görülmemiş ürünler ortaya koyuyor. From integrating cutting-edge consumer electronics with familiar household objects, blurring boundaries; to bringing the age-old thrill of optical illusion into sophisticated design products–Nur seeks to engage and invigorate viewers and users of constantly. Pairing the old with the new, she works with traditional craftsmen–tapping into their age-old techniques and knowledge–and introduces them to new materials and fabrication processes. This intersection produces unexpected results and never-seen-before products.

“Gürültülü Nesneler” (Loud Objects) koleksiyonu, bluetooth hoparlöre dönüşen ev aksesuarlarından oluşan bir seri. Tasarımcı seriyi şu sözlerle açıklıyor: “Evlerimizde kullandığımız tüketici elektroniği ürünleri, oldukça şık ve yüksek kaliteli yüzeyleriyle öne çıkıyor ancak bu onların yaşam alanlarımızın atmosferiyle uyum sağladığı anlamına gelmiyor. Mekânlarımızı adeta bu teknolojik nesnelerin etrafında şekillendiriyoruz ancak uyumlu olup olmadıklarıyla çok da fazla ilgilenmiyoruz. Ben bu bağlamda tüketici elektroniği ürünlerine farklı bir açıdan yaklaşarak bunları ev aksesuarlarıyla birleştirmeyi amaçladım. Gürültülü Nesneler koleksiyonunda, mermer bloklardan ve ahşap plakalardan oluşturulmuş mumluklar, servis tabağı ve vazolar yer alıyor. Mermer blok ürünü çevrelediği anda, ahşap plakalar titreşmeye başlıyor ve birer hoparlöre dönüşüyor. Koleksiyondaki tüm parçalar şarj edilebilir birer pil ile çalışıyor ve telefonunuz gibi bluetooth özelliğine sahip tüm cihazlarla eşleşebiliyor.” Türkiye doğumlu tasarımcı, Londra’da bulunan Kraliyet Sanat Koleji’nin Ürün Tasarımı Bölümü’nde lisansüstü eğitimini tamamladıktan sonra 2013 yılında kendi mesleki pratiğini oluşturan Studio Bilge Nur Saltık’ı kurdu. Bugün Studio Bilge Nur Saltık bünyesinde üretilen her ürün, oldukça güçlü bir anlatım üzerinden hayata geçiyor ve insan davranışları ile insanların nesnelerle kurduğu etkileşimden besleniyor. natura | 10

“Loud Objects” collection is a series of home accessories that turns to a bluetooth speaker. The designer explains: “All of the consumer electronics we use at home has very sleek, high end surfaces but they are not necessarily match with their environment in our living room. We almost decorate around this alien objects and not concern that they doesn’t match. My aim is to look into consumer electronics on a different perspective and integrate them to our home accessories. Loud Objects collection consists of candle holders, serving plate and vases made out of marble blocks and wooden plates. As marble block covers them wooden plates resonates and turns into speakers. All of the pieces works with a rechargeable battery and matches with any bluetooth device like your phone.”. Tu r k i s h - b o r n N u r ’ s p r a c t i c e , S t u d i o B i l g e N u r S a l t i k w a s e s t a b l i s h e d i n 2 0 13 , s h o r t l y a f t e r r e c e i v i n g h e r m a s t e r ’s d eg re e i n Pro du c t D e s ig n f ro m t h e Roya l College of Ar t in London. At Studio Bilge Nur Saltik t o d a y, e a c h p r o d u c t e m e r g e s f r o m a p o w e r f u l n a r r a tive and is fuelled by an interest in human behavior and human interaction with objects. natura | 11


haberler | news

haberler | news

MAISON & OBJET’DE NE VAR? WHAT IS AT MAISON & OBJET?

YILIN MERAKLA BEKLENEN TASARIM ETKINLIKLERINDEN MAISON & OBJET, OCAK AYINDA PARIS’TE GERÇEKLEŞTI. AS ONE OF THE MOST ANTICIPATED DESIGN EVENTS OF THE YEAR, MAISON & OBJET TOOK PLACE IN PARIS. Yağmur Yıldırım Mimar / Architect

H e r y ı l i k i k e z , E y l ü l v e O c a k a y l a r ı n d a P a r i s ’ t e g e r-

Organized t wice a year in September and Januar y in

çekleşen Maison & Objet fuar ı, yılda birer kez de Sin-

Paris, Maison & Objet is also held once a year in Sin-

g a p u r v e M i a m i ’d e d ü z e n l e n i y o r. İ ç m i m a r l ı k v e t a s a -

gapore and Miami. Shining out a s one of the global

bugün

için

at tributed a new and speci-

rım alanındaki küresel eğilimlerin belirleyicilerinden

trendset ters in the fields of interior architec ture and

evler inde kendiler ini iyi his-

al meaning for many people

b i r i o l a n f u a r, y ı l ı n m e r a k l a b e k l e n e n e t k i n l i k l e r i n d e n :

design, the fair is one of the most anticipated event s

setmelerini yeni ve özel bir

feeling good in their homes

f u a r, g e ç t i ğ i m i z y ı l 8 5 b i n i n ü z e r i n d e k i ş i t a r a f ı n d a n

of the year: it wa s visited by over 8 5,0 0 0 people la s t

anlama ta şıdı. Hem bedeni

t o d a y.

z i y a r e t e d i l d i . Tü m ş e h r e y a y ı l a n P a r i s Ta s a r ı m H a f t a -

y e a r. R e a l i z e d w i t h i n t h e s c o p e o f P a r i s D e s i g n W e e k

hem de ruhu yumuşatmak,

of protec tive, sof t materi-

sı etkinlikleri kapsamında gerçekleşen Maison & Objet

e v e n t s s p r e a d i n g o v e r t h e c i t y, t h a l a s t e d i t i o n o f M a -

dinlenmeye olan özlemimi-

als

f u a r ı n ı n s o n u n c u s u , 19 -2 3 O c a k 2 0 18 t a r i h l e r i a r a s ı n -

i s o n & O b j e t t o o k p l a c e b e t w e e n J a n u a r y 19 -2 3 , 2 0 18

zi doyurmak için ta sarlanan

o n s ’, p l a y f u l f o r m s , p a s t e l

da gerçekleş ti. Her yıl belir lenen bir temaya odaklanan

t h i s y e a r. F o c u s i n g o n a d i f f e r e n t t h e m e e v e r y y e a r,

yeni

kon-

colors and textures, which

f u a r, t e m a e k s e n i n d e k o n f e r a n s l a r a , e t k i n l i k l e r e , y e r-

the fair host s conferences, event s and installations in

forlu

yumuşak

are designed to sof ten both

l e ş t i r m e l e r e d e e v s a h i p l i ğ i y a p ı y o r.

accordance with the specified theme.

m a l z e m e l e r, o y u n b a z b i ç i m -

the body and the soul and

Her yıl belirlenen farklı bir temada gerçekleşen Ma-

Organized

theme,

l e r, p a s t e l r e n k v e d o k u l a r ;

to fulfill our longing to re-

ison & Objet , son ola ra k “Konfor B ölgesi” (Comfor t

the last edition of Maison & Objet adopts the

yeni yorumlar ve teknoloji-

la xation, appears with new

t h e m e o f “ C o m f o r t Z o n e ”. M a r i - J o M a l a i t , t h e

l e r l e k a r ş ı m ı z a ç ı k ı y o r. E v l e -

interpretations

coordinator of the exhibition’s “Obser vations”

rimize, gevşememiz için rafine bir estetikte eğlenceli

nologies. Having plea sant inter ventions with refined

section and editor of the “Inspirations” book,

m ü d a h a l e l e r d e b u l u n m a k , g ü n d e l i k p r o f e s y o n e l h a y a t-

aes thetic s for our houses to rela x; br inging warm and

describes the “Comfor t Zone” a s follows: “The

lar ımıza dinginlik t a şımak için ç alışma mekânlar ımıza

contemporar y interpretations to our workspaces for

B ö l g e s i ”n i ş ö y l e t a n ı m l ı y o r : “ İ s t i k r a r s ı z v e g ü v e n l i k s i z

desire to move away from the uncomfortab-

sıc ak ve ç ağda ş yor umlar get ir mek, bugünün ‘konfor lu

creating serenit y in our professional lives are all in

dünyanın, konfor suz bölgeler inden uzakla şma is teği,

le regions of the unstable and unsafe world,

t a s a r ı m ’ l a r ı n ı n h e d e f i n d e . Ya n i ; %10 0 i y i h i s s e t t i r e n

t h e a g e n d a o f t o d a y ’s ‘c o m f o r t a b l e d e s i g n s ’. I n o t h e r

b i r y a ş a m t a r z ı y a k a l a m a k .”

w o r d s : e s t a b l i s h i n g a l i f e s t y l e t h a t f e e l s 10 0 % g o o d .”

Z o n e ) t e m a s ı n ı t a ş ı y o r. F u a r ı n “ G ö z l e m l e r ” ( O b s e rvat i o ns) b ö lümünün ko o rd inat ö r ü ve “İlha m la r” (Insp ir at i o ns) k i t a b ı n ı n e d i t ö r ü M a r i - J o M a la i t , “Ko nfo r

natura | 12

annually

with

a

different

pek

nesil

çok

insan

kor uyucu,

‘koza’la rda

in

A

new

generation

comfor table

‘c o c o -

and

tech-

natura | 13


haberler | news

haberler | news

ALEX MINT’TEN MERMER PARÇALAR: SLICE OF JUPITER VE GOLDEN ARCHER MARBLE PIECES BY ALEX MINT: SLICE OF JUPITER AND GOLDEN ARCHER

ACHILLE CASTIGLIONI ’DEN ÇARPICI BIR TASARIM : FONTANA A STRIKING DESIGN BY ACHILLE CASTIGLIONI: FONTANA

Modern endüstriyel tasarım dünyasının tecrübeli isimlerinden biri olan Achille Castiglioni, yarattığı etkileyici ve ikonik parçalar ile tanınıyor. İtalyan mimar ve tasarımcı Castiglioni, bugüne kadar işlevsel yapıları ve tasarımları ile öne çıkan modern mobilyalar ve aksesuarlar üretti. Sanatçının “Fontana” ismini taşıyan lavabo tasarımı bu yıl Up Group tarafından sergilendi.

Alex Mint Studio, 2017 yılında İngiltere’nin Londra şehrinde kurulan ve olağanüstü tasarımlara ve yüksek kaliteli malzemelere sahip, eşsiz ısmarlama parçalar üreten bir tasarım ofisi. Firmanın ürün yelpazesi, iç ve dış mekânlarda kullanıma imkân tanıyan büyük ölçekli ve el yapımı mobilyalardan daha küçük ev aksesuarlarına kadar uzanan geniş bir alanı kapsıyor. Dünyanın dört bir yanından getirilerek ahşap ve metal detaylarla titizlikle birleştirilen mermerler ve taşlar, koleksiyonun ana malzemeleri olarak öne çıkıyor. Marka, bu yıl görücüye çıkan “Slice of Jupiter” ve “Golden Archer” isimli yeni masa koleksiyonlarında da mermeri temel malzeme olarak kullanmış.

Alex Mint studio is a new design firm established in London UK in 2017, focusing on producing unique bespoke objects of exceptional design and high-quality materials. The range includes from large scale handmade interior and exterior furniture to smaller home accessories. Marble and stone collected from all over the world and combined carefully with timber and metal details are the main materials featured, with the marble to stand as the brand’s main material used for the new range of tables “Slüce of Jupiter” and “Golden Archer” launched this year.

One of the early masters of modern industrial design, Achille Castiglioni is known for some ver y influential and iconic pieces. The Italian architect and interior designer produced modern furnishings and accessories that were noted for their functional nature and witty styling.. This year, Up Group exhibited Castiglioni’s “Fontana” washbasin.

ÉLISE FOUIN İMZALI YUVARLAK BIR MASA : BOUILLOTTE A ROUND TABLE DESIGNED BY ÉLISE FOUIN: BOUILLOTTE Élise Fouin imzası taşıyan bu tasarım, insanların üzerinde 18. yüzyılda Fransa’da doğan “bouillotte” isimli kart oyununu oynadıkları yuvarlak masalara gönderme yapıyor. Masanın en önemli özelliği ise metal bir çerçeveyle çevrelenen mermer tablası. Modern iç mekânlara uyum sağlaması için yeniden tasarlanan Bouillotte, salonda ya da yatak odasında orta veya yan sehpa olarak da kullanılabilmekte.

The Bouillotte table refers to a round table on which people played “bouillotte”, a card game originating in France in the 18th centur y. Its main caractheristic is a marble top, ringed by a metal galler y. Redesigned to fit modern interiors, the Bouillotte table will find its place in the living room or the bedroom as a coffee table or a side table.

natura | 14

LUXXU’DAN ZARIF BIR KONSOL TASARIMI : SUSPICION AN ELEGANT CONSOLE DESIGN BY LUXXU: SUSPICION Cesur bir müdahaleyle şekillendirilen, şıklığın ve dengenin zirvesinde konumlanan bu taş konsol, içinde bulunduğu odayı şıklıkla donatıyor. Zarif pirinç çizgilerle mermerin birleşiminden doğan konsol, incelikli ve karmaşık bir dengenin ürünü olarak karşımıza çıkıyor. The zenith between elegance and balance, the Suspicion console is daringly sculpted in stone and fills any room with lavishing luxur y. This console is the epitome of intricate equilibrium, joining marble with fine brass lines.

natura | 15


haberler | news

haberler | news

JONAH TAKAGI ’DEN HEYKELSI MASALAR : MEWOMA

ANDREA PARISIO İMZASI TAŞIYAN BIR YEMEK MASASI : OWEN

SCULPTURAL TABLES FROM JONAH TAKAGI: MEWOMA

A DINING TABLE DESIGNED BY ANDREA PARISIO: OWEN

Heykselsi görünüme sahip bir masa grubu olarak karşımıza çıkan Mewoma, Fransız mobilya markası La Chance için Jonah Takagi tarafından tasarlandı. Masalar lazer kesim işlemiyle üretilen metal bir altlık, üst kısımda ise mermer tablayı destekleyen geniş bir ahşap bölümden oluşuyor. Koleksiyondaki masa tablaları ise çok çeşitli şekiller (yuvarlak, oval veya kare) ve malzemeler (mermer veya ahşap) üzerinden sunuluyor. Jonah Takagi, Japonya’nın Tokyo şehrinde dünyaya geldi ve yaşamını Amerika’da sürdürdü. Tasarımcı, 2010 yılında Atelier Takagi ismini taşıyan tasarım stüdyosunu açmadan önce bir yandan kendi mobilyalarını üretirken bir yandan da “indie rock” türüne odaklanan çeşitli müzik gruplarında yer aldı.

“Owen” ismini taşıyan bu sabit ayaklı yemek masası, Andrea Parisio tarafından Meridiani için tasarlandı. Bekleme salonlarına uygun boyutlarda üretilen Owen, yemek yeme alışkanlıklarına yeni bir bakış açısı getiriyor. Mermer, lake, ahşap ve bronzlaştırılmış pirinç seçenekleriyle sunulan Owen, çok çeşitli yorumlamalara imkân tanıyor.

Designed by Jonah Takagi for the French furniture brand La Chance, Mewoma (MEtal-WOod-MArble) is a family of tables with a sculptural presence. The table combines a lazer cut metal base topped by a large wooden par t suppor ting a marble of wooden top. The tabletop comes in a large variety of shapes (round, cushion, or square) and materials (marble or wood). Jonah Takagi was born in Tokyo and grew up in the US. He crafted his own furniture while following an indie rock career before creating his studio Atelier Takagi in 2010.

The pedestal dining table “Owen” is designed by Andrea Parisio for Meridiani. Available in “lounge” heights, Owen suggests a new way of dining. Marbles, lacquers, woods and bronzed brass offer multiple interpretations.

LA CHANCE TASARIM OFISI’NDEN SADE BIR KOLEKSIYON : SUNDAY A MINIMALIST COLLECTION BY LA

SPIROS SOULIS’DEN ÖZGÜN BIR TASARIM: OPSIS A UNIQUE DESIGN BY SPIROS SOULIS: OPSIS Yunanistanlı mimar Spiros Soulis, çeşitli kesim bıçaklarıyla yapısı değiştirilmiş ve “dilimlenmiş” masif mermer bir hacim olan “Opsis” isimli çalışmasını sergiledi. Tasarım, birbiri ardına gelen bileşenler ile bloklar ve boşluklar arasında ustaca tasarlanan bir oyundan meydana geliyor. Bu tasarım objesi, küçük ölçekli mimari bir uygulamaya işaret ediyor. The Greek architect Spiros Soulis exhibited “Opsis”, a solid marble volume deconstructed and “sliced” by the hosted knives. The design leads to a sequence of components and a game between blocks and voids. The object is an architectural application in small scale.

natura | 16

CHANCE: SUNDAY

Paris merkezli tasarım şirketi La Chance, benimsediği güçlü ve farklı stil üzerinden mobilyalar, aydınlatma elemanları, aksesuarlar, halılar ve duvar kağıtları üretiyor. Firmanın “Sunday” koleksiyonu, sade ve heykelsi yapıya sahip yemek masalarından, sehpalardan ve konsollardan oluşan bir seri olarak göze çarpıyor. Ağır mermer ayaklarla ince çerçeveli masif ahşap tablanın birleşimi ilgi çekici bir karşıtlık yaratırken, masanın yuvarlak köşeleri ve geniş boyutları rahatlatıcı bir etki yaratıyor. La Chance is a Paris based design company producing furniture, lighting, accessories, rugs and wallpaper with a strong and distinctive style. Their “Sunday” is a family of dinner tables, coffee tables and consoles with a simple and sculptural design. The mix of heavy marble legs and a thin solid wood top creates an interesting contrast while the rounded edges and generous proportions provide a comfor ting feeling.

natura | 17


haberler | news

PINJANG İMZALI BIR DUVAR SAATI : SWING TIME A WALL MOUNTED CLOCK FROM PINJANG: SWING TIME Mermer ve bakırdan oluşan bir duvar saati olarak karşımıza çıkan “Swing Time”, Tayvan merkezli tasarım şirketi Pinjang tarafından tasarlandı. Pinjang from Taiwan launched their “Swing Time”, a wall mounted clock from marble and copper.

OYOY TASARIM OFİSİ’NDEN GÖZ ALICI BIR MUMLUK : TANGENT A GLAMOROUS CANDLEHOLDER BY OYOY DESIGN OFFICE: TANGENT Danimarka menşeili tasarım markası OYOY, Tangent ismini verdiği bu şık mumluğu yaratmak için pirinç ve mermeri birleştirmiş. Luxurious Tangent Candleholder from the Danish design brand OYOY combines two materials brass and marble.

natura | 18


haberler | news

haberler | news

TAŞIYICI DOĞAL TAŞ MALZEMEYLE BİR PAVYON NASIL İNŞA EDİLİR? HOW TO CONSTRUCT A PAVILION WITH LOAD-BEARING NATURAL STONE MATERIAL Kaynak - Source: www.architizer.com Yazan - Author: Sydney Franklin Fotoğraflar - Photographs: AAU ANASTAS Selin Biçer Yüksek Mimar / M.Arch

E r i ha ş e h r i a nt i k ya p ı m a l ze m e l e r i n i d i j i t a l i m a l at l a b i rl e ş t i r e n öze n l e i n ş a e d i l m i ş e ş s i z b i r t a s a r ı m a ev s a h i p l iğ i ya p ı yo r. A AU A N A S TA S ve L a b o r at o i r e G S A i ş b i r l iğ i n i n ü r ü nü o l a n “St o n e M at t e r s”, i l e r i d e F i l i s t i n’d e e l - At l a l s a nat ç ı l a r ı n ı n ve ya z a r l a r ı n ko na k l aya c a ğ ı m e k â n l a r i ç i n i l k d e n ey m o dü l ü o l a r a k i n ş a e d i l m i ş d e v, k af e s b e n ze r i b i r t a ş ke m e r.

The city of Jericho is home to a unique design that was meticulously constructed through the combination of ancient building materials and digital manufacturing. Shining out as a product of the collaboration between AAU ANASTAS and Laboratoire GSA, “Stone Matters” is a gigantic, lattice-like stone arch built as the primary experimental module for the upcoming residency in the Palestinian city, which will host el-Atlal artists and writers.

Projede bölgedeki taşların yapısal bir malzeme olarak yeterince iyi kullanılmamasından esinlenildi. Tasarımcılara göre, günümüzde herhangi bir yapıda sadece kaplama olarak kullanılan taş ve özellikle taş oymacılığı, bir yapım tekniği ve yapısal malzeme olarak yeniden canlanmalı.

The project was inspired by the region’s misuse of stones as structural materials. According to the designers, stone and especially stone stereotomy, which are primarily used as cladding materials in today’s construction projects, needs to be revitalized as a construction technique and structural material.

Stone Matters ile ekip, inkâr edilemez derecede karışık ve çarpıcı bir tasarım oluşturmayı başardı. Proje, 60 metrekarelik bir yüzey alanını örtüyor ve 7 metre genişliğindeki açıklığı geçiyor. 300 adet birbirine tutunmuş ve karşılıklı desteklenen taşla bu muazzam yapı ayakta duruyor. natura | 20

Taş oymacılığı ve taş kesme işlemi bilgisayarla elde edilen simülasyonlar ve imalat teknikleri kullanılarak sorunsuz bir şekilde elde edilebilir. AAU ANASTAS’ın araştırma departmanı SCALES ve GSA ENSA Paris-Malaquais, bu tür taş konstrüksiyon uygulamalarının geliştirilmesinde öncülük ediyor.

Stone stereotomy and the process of stone-cutting, can be achieved by using simulations and manufacturing techniques in computer environment. The research department of AAU ANASTAS, SCALES and GSA ENSA Paris-Malaquais, are pioneering the development of such stone construction implementations.

Birbirlerine uyacak şekilde hesaplandıklarından sonra kemerin yapımında kullanılan polistiren bloklar bir fabrikada kesildi ve robotik işleme sürecine girmek üzere başka bir tesise nakledildi. Yapıma ait fotoğraflar, böyle bir projeyi bir araya getirmenin arkasındaki hassasiyeti açıkça ortaya koyuyor.

After being calculated to fit each other, the polystyrene blocks used to build the arch were cut in a factory and transported to another facility to undergo a robotic carving process. The photographs pertaining to construction process, clearly reveal the precision behind putting together a project like this.

Stone Matters deneyinin sonucunda çarpıcı beyaz taşlardan oluşan ızgara benzeri bir konstrüksüyona sahip dramatik bir yapı elde edildi. Sıcak Ortadoğu güneşinin altında gölge yaratan bir pavyon olarak hizmet ederken aynı zamanda ışık oyunları da sağlıyor, geceleri ise sahneyi güçlendiren tek bir ışıkla parlıyor.

The result of the Stone Matters experiment, is a dramatic construction that holds a grid-like framework of striking white stones. While it provides service as a pavilion that creates shades under the hot Middle Eastern Sun, it also creates luminous effects and glows with a single solitary light at night, which enhances the scene.

Ancak Stone Matters sadece güzel bir yapıdan daha fazlası; konstrüksiyonu yerel ve küresel bir mimari dile entegre olabilen modern bir taş yapım tekniğini ortaya koyuyor. AAU ANASTAS’a göre, çağdaş duvarcılık için büyük bir adım oluşturuyor…

However, Stone Matters is a lot more than a mere beautiful structure. Its construction unearths a modern stone construction technique that can be integrated into a local and global architectural language. According to AAU ANASTAS, it’s a big step for contemporary masonry...

Along with Stone Matters, the team managed to construct an undeniably complex and striking piece of design. The project spreads over an area of 60 sqm and spans 7 meters wide. This massive structure stands still with 300 interlocking and mutually supported stones. natura | 21


haberler | news

haberler | news

EWE STUDIO’DAN ALQUIMIA KOLEKSİYONU ALQUIMIA BY EWE STUDIO

KIŞ OLİMPİYATLARINDAN KARELER MERMERLE BULUŞTU SCENES FROM WINTER OLYMPICS CAPTURED IN MARBLE

EWE Studio tasarım kolektifi, Şubat ayında Mexico City’de düzenlenen Zona Maco Sanat Fuarı’nda “Alquimia” (Simya) ismini verdikleri yeni koleksiyonlarının tanıtımını gerçekleştirdi. Üç parçadan oluşan koleksiyonda, formları ateş vasıtasıyla değiştirilen envai çeşit malzeme bulunuyor. EWE Studio tasarımcıları koleksiyon ile ilgili şu sözlere yer verdi: “Ateş her üç parçanın da geçirdiği bu dönüşümde önemli bir rol oynadı ve üretim sürecine dâhil edilen ahşap, çelik ve üfleme cam gibi malzemelerin yapısal özelliklerini değiştirerek ilgi çekici dokuların ve büyüleyici derinlikte renklerin ortaya çıkmasını sağladı.” Serinin en büyük parçası olan Humo isimli yemek masası 2,6 metre uzunluğa sahip ve orantısız merkezli bir ayak tarafından destekleniyor. Ağırlık dengesini sağlayan 300 kilogramlık siyah mermer blok ile birleştirilmiş, yağlı ve yanık çelikten oluşan bir parça ise masanın alt kısmını oluşturuyor. Tasarım stüdyosu proje süreciyle ilgili, “Proje için en mükemmel taşı bulabilmek adına, yapının kalan kısımlarını destekleyebilecek yeterli ağırlığa, karaktere ve büyüklüğe sahip bir siyah mermer bulmamız gerekiyordu ve bunun için hemen ocak arayışlarına başladık. Kullanacağımız taşın biçimsel olarak dağ ve çevre koşullarıyla oyulmuş olması bizim için önemli bir detaydı,” ifadelerini kullandı. Masanın üst bölümünün aşınmasını engellemek ve bu bölümde özgün bir renk ve doku yaratabilmek adına beş santimetre büyüklüğündeki beyaz meşe parçası şaloma kullanılarak karartıldı. Bu beyaz yanık meşe parçası, sırtlık bölümü bir mızrağı andıran üç bacaklı Ceniza isimli sandalyenin gövdesinde de kullanıldı. natura | 22

EWE Studio design collective had launched their collection titled “Alquimia” (“Alchemy” in English) during Zona Maco ar t fair in Mexico City in Februar y. The trio of designs includes a varied range of materials, all of which were altered by fire in some way. “Fire played a significant role in the transformation of all three pieces,” said a statement from EWE Studio. “It altered and changed the characteristics of the materials involved – wood, steel and blown glass – involved in the manufacturing process, generating fascinating textures and mesmerising deep colours.” The largest of the set is a dining table named Humo, which measures 2.6 metres long and is held up by an off-centre base. Oiled and burnt steel forms the suppor t, anchored into a 30 0 -kilogramme block of black marble that acts as a counter weight. “To find the per fect stone, we looked directly in a quarr y for a black marble with enough weight, personality and size to suppor t the rest of the structure,” said EWE Studio. “It was impor tant that the shape of the stone was car ved by the mountain and the environmental conditions.” For the top, a two-inch-thick (five-centimetre) piece of white oak was blackened by hand using a blowtorch, to protect it from weathering and give a unique colour and texture. Burnt white oak is also used for the frame of the three-legged Ceniza chair, which has a backrest shaped to resemble a trident.

Görsel sanatçı Pionara, bu yıl Güney Kore’de düzenlenen kış olimpiyatlarının başlangıcından önce, ülkesini daha iyi tanımaya yönelik bir yol bulmak adına kendisine benzersiz bir fırsat yarattı. Sanatçı, olimpiyat oyunlarını keşfe çıkan bu kişisel proje ile doğal malzemeler ve nesnelerle çalışmanın verdiği keyfi bambaşka bir seviyeye çıkardı ve dünya çapında canlı yayınlanan organizasyona ev sahipliği yapan bu bölgeyi daha iyi tanıtmak için bölgenin mermerlerini kullandı. Pyeongchang’ın kendine has özelliklerini ortaya çıkarmayı amaçlayan Pionara, çalışmalarına göz alıcı bir taştan (Pyeongchang Seok – “Seok” Kore dilinde “Taş” anlamına geliyor) oluşan bir kanvasla başladı. Gangwon eyaletinin Pyeongchang bölgesinde üretilen bu mermer, oyunlara referans veren bir dizi katman vasıtasıyla ilgi çekici bir fon oluşturuyor. Pembe, mavimsi gri, beyaz ve siyah renkleri harmanlayarak karın ve zorlu arazinin birlikte gün batımını andırdığı bir imge yaratan sanatçının ilüstrasyon çalışmaları, oyunlarda yer alan sporcuların figürlerini tasvir ediyor. Sanatçı Pionara, 9 Şubat’tan 25 Şubat’a kadar süren 17 günlük etkinlik boyunca göze çarpan dramatik anları yakalamayı amaçladı. Mermerin güzel motifleri ve sarmal formları içerisinde; kayakçılar dik dağların yamaçlarından aşağı kaydı, artistik patinajcılar muhteşem performanslar sergiledi ve kızaklar hızla bitiş çizgisine doğru ilerledi.

Ahead of the winter olympics, which was organized in Korea this year, visual artist Pionara saw a unique opportunity of her own to provide an entry route into understanding the country. In a personal project exploring the games, the artist evolved her fondness of working on natural materials and objects, sourcing marble unique to the hosting region in an attempt to better understanding the place that was televised worldwide. Intending to find something unique about the county, Pionara‘s work began with her canvas – a beautiful stone (called “pyeongchang seok” – “seok” means “stone” in Korean). This marble, produced in the Pyeongchang area of the Gangwon province made a backdrop from a series of complimentary grains. Mixing pink, bluish grey, white and black, a sunset-kissed setting of snow and tricky terrain was imagined by the artist whose illustrative additions of figures depicted scenes from the games itself. Pionara’s aim was to capture the dramatic moments that were presented during the 17 days from February 9 to 25. In the beautiful patterns and swirls of marble, skiers ran steep mountains, figure skaters showed off beautiful performances, and bobsleigh slid down fast.

natura | 23


haberler | news

haberler | news

OBJECTS OF COMMON INTEREST’TEN ÖKLİD GEOMETRİSİNE DAYALI MERMER EŞYALAR OBJECTS OF COMMON INTEREST PRESENTS MARBLE HOMEWARE BASED ON EUCLIDEAN GEOMETRY Selin Biçer Yüksek Mimar / M.Arch

Kaynak - Source: Dezeen Yazan - Author: Eleanor Gibson

N ew Yo r k ’ t a k i g a l e r i l e rd e n M at t e r ’d e, E l e n i Pe t a l ot i ve L e o n i da s Tr a m p o u k i s t a r af ı n d a n ku r u l a n O b j e c t s of Co m m o n I nt e r e s t ’i n t a s a r l a d ı ğ ı m e r m e r m a s a l a r, r e n k l i c a m va zo l a r ve k â s e l e r i l e b e t o n t a b a na s a h i p ay na l a r s e rg i l e n d i.

T h e N ew Yo r k g a l l e r y M at t e r s h owc a s e d m a r b l e t a b l e s , c o l o r f u l g l a s s va s e s a n d b ow l s , a s we l l a s m i r r o r s w i t h c o n c r e t e b a s e s , w h i c h a r e a l l d e s ig n e d by O b j e c t s of Co m m o n I nt e r e s t , f o u n d e d by E l e n i Pe t a l ot i a n d L e o n i da s Tr a m p o u k i s .

B u s e rg i i ç i n ha z ı r l a na n t a s a r ı m l a rd a Ö k l i d g e o m e t r i s i ku l l a n ı l d ı. Ö r n e ğ i n; P l a n e S i d e Ta b l e’d a p a r a l e l m e r m e r p l a k a l a r u ç u k s a r ı veya p e m b e r e n k t e k i a k r i l i k t a b l a l a r i l e b i r l i k t e ku l l a n ı l ı r ke n o na e ş l i k e d e n p a r a l e l ke na r m u m l u k l a r da da Ö k l i d ye n g e o m e t r i s i a ç ı kç a g ö r ü l e b i l i yo r.

Objec t s of Common Interes t designed the pieces for this exhibition using Euclidean geometr y. This geometr y c an be seen in the Plane Side Table, where the parallel plates of marble are used together with acr ylic slabs in pale yellow or pink, with the accompanying rhomboid c andle holder.

natura | 24

M at t e r b u s e rg i y i o l u ş t u r a n p a r ç a l a r ı e s k i dü nya n ı n k l as i k g e o m e t r i l e r i n d e n k ay na k l a na n b i r ş e k i l a r a ş t ı r m a s ı o l a r a k t a r i f e d i yo r ve e k l i yo r :

M at t e r exp l a i n s t h e p i e c e s t hat c o m p o s e t h i s exh i b i t i o n a s a n exp l o r at i o n of f o r m, w h i c h i s b a s e d o n t h e c l a s s i c g e o m e t r i e s of t h e a n c i e n t wo r l d, a n d f u r t h e r r e m a r k s:

“İç mekânlara uyacak şekilde ölçeklendirilmiş, Öklid geometrisindeki biçimlerin bu egzersizleri yeni olanı bilinenden feyz alarak yaratıyor. Sonuçta şeffaflığın, malzemenin ve biçimin akışkan sınırlarını kapsayan, monolitik ve bileşik uygulama içinde bir araya getirilmiş biçim dizisi or taya çıkıyor.”

“Sc aled to fit inter ior spaces, these exercises in Euclidean geometr y create the new from the known. The result is a series of forms in monolithic and composite implementation, which encapsulate the fluid limit s of t r a n s p a r e n c y, m a t e r i a l a n d f o r m .”

natura | 25


haberler | news

haberler | news

SNARKITECTURE’DAN SUYUN EVRELERİNİ KEŞFEDEN HEYKELSİ MUTFAK ADALARI SNARKITECTURE PRESENTS SCULPTURAL KITCHEN ISLANDS THAT EXPLORE THE STAGES OF WATER Kaynak - Source: www.caesarstoneus.com Selin Biçer Yüksek Mimar / M.Arch

Caesarstone, New Yorklu tasarım stüdyosu Snarkitecture ile bir araya gelerek 2018 International Design Show (IDS) için mutfak adasının tanımını yeniden yaptı. İlk kez Toronto’da sergilenen “Altered States” enstalasyonu, Snarkitecture tarafından özenle tasarlanan ve Caesarstone kuvarstan yapılmış mutfak adalarından oluşuyor ve en temel pişirme unsuru olan suyun evrelerini keşfediyor. Malzeme, bir mutfak adasının çok işlevli yüzeyini etkileyici ve etkileşimli bir şekilde yansıtırken aynı zamanda da Caesarstone kuvartzının topoğrafik görüntüsünü izleyicilere sunuyor. • Buz Adası (Ice Island): Dokunduğunda yavaş yavaş eriyen bir buz küresini yaratmak için yukarı doğru kavisli 37 tabaka “Vanilya Noir” kullanıldı. • Su Adası (Water Island): Bir çeşme etrafında inşa edilmiş 28 tabaka dalgalı “Cloudburst Concrete”den oluşuyor. • Buhar Adası (Steam Island): Su buharının tabakalı yüzeyden yükseldiği dairesel bir mağara yaratma amacıyla 28 tabaka inceltilmiş “White Attica” kullanıldı. • Oyun Adası (Play Island): Mutfak tasarımının yüksek teknoloji sistemlerine referans veriyor. 9 tabakalı “Rugged Concrete” malzemenin ortasında bir “başlatmak için oynata bas” düğmesi bulunuyor. Snarkitecture’in ortağı Ben Porto mimarların malzemeye odaklanan bir görüşe sahip olduğunu belirtiyor ve ekliyor: “Bu işbirliği, bize Caesarstone malzemesiyle çalışma ve karşılıklı etkileşimde bulunma fırsatı sağlıyor ve bu durum, malzemenin çok yönlülüğünü ve kalitesini ziyaretçilere aktarabileceğimiz bir şey.” Bu işbirliğinin Milano Tasarım Haftası’nda daha geniş çaplı bir ilk gösterime imza atması bekleniyor... natura | 26

Caesarstone teamed up with New York-based design studio Snarkitecture to reimagine ‘kitchen island’ for 2018 International Design Show (IDS). Making its debut in Toronto, the “Altered States” installation consists of kitchen islands made of Caesarstone quartz that were meticulously crafted by Snarkitecture. The installation further explores the stages of water, the most basic cooking element. While the material reflects the multi-functional surface of a kitchen island through an impressive and interactive way, it also presents the topographical display of Caesarstone quartz. • Ice Island: It is comprised of 37 layers of “Vanilla Noir” which curve upwards to create a sphere of ice that slowly melts when touched. • Water Island: It was formed with 28 layers of undulating “Cloudburst Concrete” built around a fountain. • Steam Island: It consists of 28 sheets of finely rendered “White Attica” in order to form a circular cavern where water vapor rises from the layered surface • Play Island: It gives references to the high-technology systems of kitchen designs. A “Push to Start” button is positioned in the middle of 9 layers of “Rugged Concrete”. Ben Porto, partner at Snarkitecture, states that architects have a material-oriented perspective and adds: “This collaboration provides us with an opportunity to work and interact with the Caesarstone material and this is something that we would pass on to visitors, presenting the versatility and quality of the material.” This collaboration is expected to make a larger-scale debut during Milan Design Week... natura | 27


haberler | news

DOĞAL TAŞIN USTALIKLA KULLANILDIĞI MODERN BİR ÇİFTLİĞİN TASARIMCILARINDAN SLASH ARCHITECTS KURUCULARI İLE SÖYLEŞİ AN INTERVIEW WITH THE FOUNDERS OF SLASH ARCHITECTS, WHO ARE THE DESIGNERS OF A MODERN FARM WHERE NATURAL STONES WERE USED DEXTEROUSLY Heval Zeliha Yüksel Mimar / Architect

natura | 28

haberler | news

SLASH ARCHITECTS KURUCULARI, IKI GENÇ KADIN MIMAR ŞULE ERTÜRK GAUCHER VE İPEK BAYCAN PROJELERIYLE DÜNYANIN EN PRESTIJLI MIMARLIK YARIŞMALARINDA ÜST ÜSTE ALDIKLARI ULUSLARARASI ÖDÜLLERİN ARDINDAN SON GÜNLERDE “TÜRKIYE’NIN EN İYI GENÇ MIMARLARI” SEÇILEREK ILE DIKKATIMIZI ÇEKTILER. AFYON’UN TAZLAR KÖYÜ’NDE, ARKIZON MIMARLIK IŞBIRLIĞIYLE TASARLADIKLARI 38° 30° ÇIFTLIĞI PROJESI ILE DÜNYA MIMARLIK FESTIVALI’NDE “DÜNYANIN EN İYI ENDÜSTRI YAPISI” SEÇILDILER. GENÇ VE IDEALIST IKI KADIN GIRIŞIMCI OLARAK 2013 YILINDA KURDUKLARI SLASH ARCHITECTS MIMARLIK OFISINDE YÜRÜTTÜKLERI PROJELERLE KISA ZAMANDA PEK ÇOK ULUSLARARASI ÖDÜLÜN SAHIBI OLAN MIMAR ŞULE ERTÜRK GAUCHER VE MIMAR İPEK BAYCAN ILE SÖYLEŞI YAPTIK… ŞULE ERTÜRK GAUCHER AND İPEK BAYCAN, TWO YOUNG FEMALE ARCHITECTS WHO ESTABLISHED SLASH ARCHITECTS, ATTRACTED OUR ATTENTION AFTER HAVING BEEN SELECTED AS “TURKEY’S BEST YOUNG ARCHITECTS” IN THE RECENT DAYS, FOLLOWING THE INTERNATIONAL AWARDS THEY RECEIVED IN A ROW FOR THEIR PROJECTS, FROM THE WORLD’S MOST PRESTIGIOUS ARCHITECTURE COMPETITIONS. IN WORLD ARCHITECTURE FESTIVAL, THEY WERE SELECTED AS THE “BEST INDUSTRIAL BUILDING OF THE WORLD” WITH THE FARM OF 38° 30° PROJECT IN THE TAZLAR VILLAGE OF AFYON, WHICH WAS DESIGNED IN COOPERATION WITH ARKIZON ARCHITECTS. WE MADE AN INTERVIEW WITH THE ARCHITECTS ŞULE ERTÜRK AND İPEK BAYCAN, WHO MANAGED TO RECEIVE NUMEROUS INTERNATIONAL AWARDS IN A SHORT PERIOD OF TIME, WITH THE PROJECTS THEY CONDUCTED AT THE SLASH ARCHITECTS ARCHITECTURE OFFICE, WHICH THEY ESTABLISHED IN 2013 AS TWO YOUNG AND IDEALIST FEMALE ENTREPRENUERS...

natura | 29


haberler | news

haberler | news

Okuyucularımızın sizi tanıması için bize biraz Slash Architects ve projelerinizden bahsetmenizi rica ediyorum. İpek Baycan: Slash architects olarak 2013 yılından beri mimari pratiğimizi çok farklı ölçeklerde ve tipolojilerde sürdürüyoruz. Biz aslında üniversite yıllarından tanışmıyor olsak da mimarlığa olan bakış açımız ve tutkumuz bizi bir araya getirdi ve ofisimizi bu sayede kurduk. Şule E.Gaucher : Bugüne dek çok farklı işlevlere sahip yapı tipleri için öneriler geliştirdik. İç mimari ve mimari ölçekte ofis, konut, ticaret ve sağlık yapıları üzerine çalışmalarımızı geliştirdik. Genellikle projelerimize baktığınızda konuları butik bir biçimde ele aldığımızı görebilir, her bir projenin kendine özgü yanlarını fark edebilirsiniz. Örneğin; son dönemde birçok poliklinik yapısı yaptık fakat her bir proje birbirinden farklı bağlamlarda farklı parametrelerden etkileniyor.

For our readers to know you better, could you please tell us a little bit about Slash Architects and your projects? İpek Baycan: As Slash Architects, we have been continuing our architectural practice at very different scales and typologies since 2013. Even though our friendship does not date back to university years, our architectural perspective and passion brought us together and this is how we established our office. Şule E. Gaucher: So far, we have developed proposals for building types with very different functions. We fostered our studies in office, residence, trade and health buildings on the scale of interior design and architecture. When you examine our projects, you often see that we tackle issues in a boutiqueoriented method and you can notice that every project has distinctive features. For example, we have recently built a number of polyclinic structures but every project gets affected by different parameters in different contexts.

Üstteki sorunun bir devamı olarak özellikle son yıllarda ürettiğiniz mimarlıklar, aldığınız ödüller ve yaptığınız yenilikler hakkında bilgi verir misiniz? İpek Baycan: Mimarlık hayatımız boyunca ürettiğimiz projeler ile çeşitli ödüllere layık görüldük. Örneğin; 2015 yılında aldığımız Turgut Cansever Başarı Ödülü kent parkı donatıları için önerdiğimiz özgün bir ibadet tipolojisi üzerineydi. Geçmiş yıllarda aldığımız ödüllerin yanı sıra slasharchitects 2017 yılında dünya çapındaki en prestijli mimarlık ödüllerinden biri olarak gözüken WAF (Dünya Mimarlık Festivali) ödülüne layık görüldü. Bu ödül 38° 30° Çiftliği Peynir Fabrikası projesine enerji, üretim ve geri-dönüşüm alanında verildi.

As a follow-up question, could you please inform us about the architectural projects you have produced in recent years, along with the awards you have received and the innovations you have made?

natura | 30

İpek Baycan: We were deemed worthy of various awards for the projects we have produced throughout our architectural lives. For example, in 2015, we received the Turgut Cansever Achievement Award for a unique religious typology, which we have proposed for urban park fittings. In addition to the awards we have received in the recent years, in 2017, Slash Architects was granted the WAF (World Architecture Festival) Award, which is recognized as one of the most prestigious architecture awards of the world. This award was presented to the Farm of 38° 30° Boutique Dairy Factory project, in Production, Energy & Recycling category.

Şule E. Gaucher: Bu ödülün ardından Türkiye’de mimarlık camiasında oldukça söz edilen Arkitera Genç Mimarlık Ödülü’ne ofis olarak layık görülmemiz biz, genç mimarları gururlandırdı. Türkiye’nin en iyi genç mimarı olarak anılmak bizim için çok değerli. Özellikle de farklı yapı ölçeklerine ve temalarına olan yaklaşımımızın hassasiyeti fark edildiği için bu ödülü Türkiye’nin önde gelen mimarlarının olduğu jüri üyelerinden almış olmak doğru yolda olduğumuzun göstergesi. Bu ödüllerin dışında, WAF’ta ödül alan 38° 30° Çiftliği Peynir Fabrikası projesi; yurt dışında If Design Awards, Architizer A+ Awards’a layık görüldü. Yurt içinde ise 2016 Arkitera Mimarlık Yıllığı Seçkisi’nde ve Türkiye’nin Güncel Mimarlık Sergisi’nde yer aldı.

Şule: Following this award, we received the Arkitera – Young Architect Award, which is a renowned organization in Turkey’s architecture scene, and receiving this award as young architects, filled us with pride. Being recognized as Turkey’s best young architects is of great value for us. Receiving this award from the jury members including Turkey’s leading architects, especially for the sensitive approach we showed towards different building scales and themes, indicates that we are on the right track. Apart from these awards and WAF, the Farm of 38° 30° Boutique Dairy Factory project was also received awards abroad from If Design Awards and Architizer A+ Awards. Nationally, the project was included in the selection of 2016 Arkitera Yearbook of Architecture and the contemporary architecture exhibition of Turkey.

İki genç kadın mimar birleşip bir iş kurdunuz. Ve kısa zamanda ödüller aldınız. Sık rastlanır bir durum değil. Evli ortaklara da sorduğum soruyu tekrarlamak istiyorum; ortaklı iş yapmak hakkında neler söylemek istersiniz? İpek Baycan: Öncelikle hayata ve tasarıma bakış açılarınızın ortak olması mimarlık üretiminde ve tasarımda en önemli girdi. Tasarıma yaklaşım biçiminiz ve bu anlamda ortak kaygılarınızın olması mimarlık üretiminde hem çok önemli hem de çok az rastlanır bir durum. Kendi özelimizde değerlendirdiğimizde genel anlamda yaşama ve görme biçimlerimizin benzer ama aynı zamanda tamamlayıcı olması bizi bir arada tutuyor. Mimarlık gibi çok yönlü ve çok girdili bir meslek; doğru ortağı bulduğunuzda daha efektif şekilde ilerliyor bize göre.

As two young female architects, you came together to start a business. And you received awards in a short period of time. It’s not a common occurrence. I hereby would like to repeat the question I also ask to couples in architecture: what can you say about working as partners? İpek: Above all, having the same perspectives towards life and design stands for an essential input in architectural productions and design. The way you approach design and having mutual concerns in this sense, are both very important and very rare. When we specifically evaluate our position, we see that having similar yet complementary ways of living and seeing in general, is what keeps us together. A well-rounded and multiple-input profession like architecture, moves forward more effectively when you find the right partner.

Şule E. Gaucher: Biz ortaklığımızı sağlam temeller üzerine kurmaya, birbirinden çekinmeden dürüst olmaya ve en önemlisi doğru iletişim biçimleri ile oluşturmaya özen gösterdik. Sanırım iki genç kadın mimar olmak bunu şeffaf iletişim anlamında kolaylaştırıyor. Kaygılarımızı, düşüncelerimizi ve hayallerimizi olduğu gibi paylaşabiliyor olmak tabii ki de bizim yakalamış olduğumuz frekans ile ilgili.

Şule: We paid strict attention to build our partnership on a solid basis, to be honest with each other without hesitation and most importantly, to create correct forms of communication. I guess being two young female architects makes it a bit more easy in terms of transparent communication. We are able to share our concerns, thoughts and dreams as they are. Of course, this is because we managed to resonate with each other.

İki ortağın yüksek lisans tezleri farklı. Bu faklı bakış açılarının projelere katkısını da anlatabilirseniz sevinirim. Şule E. Gaucher: Doğru. Yüksek lisanslarımızı farklı bölümlerde yaptık. İpek mimari tasarım kanalında daha sosyo-kültürel temalara değinirken ben bilgisayar destekli tasarım üzerine kafa yordum ve sistemler geliştirdim. Seçtiğimiz bölümleri eğilimlerimiz ve ilgi alanlarımız belirlemiş tabii. Şimdi de bu bilgi birikimi mimarlığımızı etkiliyor. İpek Baycan: Bir yandan fark ediyoruz ki, ikimizin de ilgilendiği ölçekler ve sorunsallar bir yandan paralel de olmuş yüksek lisans hayatımız boyunca. Kent ölçeğinde üretilen tasarımlar ve mimarlığın ona etkisine çok kafa yormuşuz bu da bizim bütüncül bakış açımızın bir parçası ve bizi bir arada tutan şey diyebiliriz. Öyle inanıyoruz ki, mimarlık ne kadar farklı kanaldan beslenir ise o kadar zenginleşir ve yorumlar ile yoğurulur. Bu anlamda ikimizin de donanımları mimarlığımızı farklı biçimlerde besliyor.

You both have different master’s theses. I would be delighted if you could explain the contributions of these different perspectives to the projects. Şule: That is correct. We did our master’s degrees in different departments. While İpek scrutinized more socio-cultural themes in the line of design, I dwelled on computer-aided design and developed various systems. Of course, the departments we chose to study in, determined our tendencies and interests. Now, this accumulation of knowledge affects our architectural practice. İpek: We notice that the scales and problems that we both concerned about, became parallel with each other during our postgraduate education. We meditated a lot on designs and architectural works that were created on an urban scale and we can say that this is a part of our holistic perspective and this is what keeps us together. We believe that the more architecture is fostered by different channels, the more enriched it gets and it becomes surrounded by various interpretations. In this sense, our different backgrounds foster our natura | 31


haberler | news Ne tür projelerde yer alıyorsunuz? Projeler size nasıl ulaşıyor? Şule E. Gaucher: Projelerimiz genellikle tasarımı ön planda tutan butik projeler oluyor. Bunun bir tanımı yok. Bizler ele aldığımız konuları enine boyuna düşünen, alışılmışın dışında önergelerde bulunan bir yapıdayız. Bir anlamda bize ulaşan müşterilerimiz de bunun arayışında olan kişiler oluyor. Butik ve özgün bir yaklaşım içeren projeler için farklı ölçek ve tipolojilerde de olsa işverenler bize ulaşıyor. İpek Baycan: Son dönemde çok sayıda sağlık yapısı ürettik. Bunun başlangıcı bir arkadaşımız için geliştirdiğimiz bir klinik projesi oldu. Akabinde faklı klinik projeleri isteyen müşteriler bize ulaştı. Yurtdışı ve yurtiçinde aynı anda proje üretebilen büro sayısı azdır. Sizin projelerinizi incelediğimde dünyanın çeşitli ülkelerinde farklı türde projeler ile uğraştığınızı görüyoruz. Farklı coğrafyalarda çalışmanın zorlukları ve kolaylıkları hakkında bilgi verir misiniz? İpek Baycan: Farklı coğrafyalarda çalışmak zor olduğu kadar keyifli süreçleri de beraberinde getiriyor. Her seferinde o bölgeyi, alışkanlıklarını ve kültürlerini anlamaya özen gösteriyor, fonksiyonel anlamda projelerimize yansıtıyoruz. Farklı iklim koşulları ve yaşam biçimleri ürettiğimiz mekânlara mutlaka yansıyor. Bizim mimar olarak görevlerimizden biri de yaşam koşullarını iyileştirme yönünde oluyor. Son dönemde 38° 30° Çiftliği Peynir Fabrikası gibi popüler olan, ödül kazanan projeler tasarladınız. Bize projenizin hikayesini anlatır mısınız? Şule E. Gaucher: 38° 30° Çiftliği Peynir Fabrikası projesi bizim için oldukça özel bir yapı. Ofisimizi 2013 yılında bu projenin uygulanacağı belli olduğunda kurmaya karar verdik. Ahmet Kocabıyık tarafından “klasik bir peynir fabrikasının ötesinde” verisi ile yola çıktığımız projede peynir fabrikası temasını bağlamı ile birlikte bir kez daha değerlendirdik. architecture in different ways. What sorts of projects do you take part in? How do these projects come to your attention? Şule: Our projects generally consist of boutique-scale projects that prioritize design. There is no other definition to it. We thoroughly think over the issues that we tackle and present unconventional proposals. In a sense, our clients consist of people who aspire after this approach. Therefore it’s often our clients who come in contact with us for boutique-scale and unique projects, event though they vary in terms of scale or typology. İpek: In the recent period, we have produced a large number of healthcare structures. It all started when we developed a clinic project for a friend. Afterwards, clients who were searching for different clinic projects contacted us. The number of offices that are capable of producing projects both at home and abroad is quite a few. When I look at your projects, I see that you are working on different kinds of projects in various countries of the world. Could you please tell us about the difficulties and facilities to work in different geographies? İpek: Working in different geographies introduces as much pleasant processes as the difficult ones. Every single time, we show ultimate attention to understand the relevant region, its habits and cultures, and we reflect them into our projects in a functional manner. Different climatic conditions and lifestyles certainly reflect to the spaces that we create. One of our tasks as architects, is to improve the living conditions. You have recently designed popular and award-winning projects, such as the Farm of 38° 30°. Could you please tell us the story of your project? Şule: The Farm of 38° 30° Boutique Dairy Factory project, stands for a highly special structure for us. We decided to establish our office in 2013, when it was certain that the project would be realized. We started off with the data of “more than a classic dairy factory” by Ahmet Kocabıyık, and we once

natura | 32

haberler | news Bu proje bağlamında veya genel olarak projeyi ilk ele almaya başladığınızda nasıl bir mekân olmasını arzulamıştınız? Ve bu düşüncelerinizi mimari fikirlere nasıl entegre edebildiniz? Bu soruyu mimari projeye genel yaklaşımınız olarak da cevaplayabilirsiniz? İp e k B ayc a n: B u n o k t a d a 3 8 ° 3 0 ° S a n at Va d i s i p r o j e s i n d e n b a h s e t m e k g e r e k i r. A h m e t Ko c a b ı y ı k ’ı n ke n d i köy ü o l a n Ta zl a r Ta r ı m’d a ye r a l a n a r s a s ı n d a b i r s a n at va d i s i o l u ş t u r m a p r o j e s i va r. A r s a d a ye r a l a n k a p s a m l ı ç i f t l iğ i n t a ze s ü t l e r i n den üretmek istedikleri peynir fabrika sı fikri de bu arsada ye r a l ı yo r. Ö n c e s i n d e s t a n d a r t b i r ç i f t l i k p r o j e s i ü r e t i l m i ş a m a b e ğ e n i l m e m i ş t i . B u n o k t a d a A r k i zo n M i m a r l ı k ve S l a s h A r c h i t e c t s i ş b i r l iğ i n d e a l ı ş ı l m ı ş ı n d ı ş ı n d a b i r p e y n i r f a b r i k a s ı ko n s e p t i ö n e r d i k . K l a s i k p e y n i r ü r e t i m b a n d ı n ı n ç e v r i l e r e k ya p ı ya d ö n ü ş t ü r ü l d üğ ü p r o j e k a p s a m ı n d a f a b r i k a n ı n o r t as ı n d a ye r a l a n b i r av l u ö n e r d i k . B u av l u f a b r i k a z i ya r e t ç i l e r i n i n t a d ı m ya p a b i l e c e ğ i ve e ş z a m a n l ı ü r e t i m b ö l ü m ü n d e g e r ç e k l e ş e n p e y n i r ü r e t i m i n i i z l e ye b i l e c e ğ i b i r m e k â n o l a r a k ö n e ç ı k t ı. Şule E. Gaucher: Fabr ika yapısı için yapt ığ ımız “ç ağda ş” öner i çok ilgi topladı. Proje ikonik bir yapı olmanın yanı sıra, bağlam ile kurduğu müteva zı ilişkiyle dikkat çekiyordu. Fabr ika konsept ine kat t ığ ı bir tür sergi mekânı olma ve avlusu sayesinde kompak t bir etkinlik a lanına dönüşmesi de konsept in t amamlayıcı parç a lar ıydı.

again evaluated the theme of dairy factory in the frame of its context. In the context of this project or in general, when you first tackled the project, what kind of a space you have aspired to design? And how did you manage to integrate these ideas with architectural ideas? You may answer this question based on your general approach towards architectural projects. İpek: At this point, we need to talk about the 38° 30° Art Valley project. Ahmet Kocabıyık had the idea to form an art valley in the land located in Tazlar Architecture, which is his own village. The idea here was to establish a cheese factory which would make cheese from raw milk, acquired from the extensive farm located in the land. Prior to this, a standard farm project was proposed but it was not approved afterwards. At that point, with the cooperation of Arkizon Architects and Slash Architects, we proposed an unusual cheese factory concept. In the scope of the project in which the classic production line for cheese was transformed into a structure, we further proposed a courtyard in the middle of the factory. This courtyard factory came to the fore as an area where visitors can experience cheese tasting and watch the cheese production process at the simultaneous production section. Şule: The “contemporary” proposal we made for the factory structure attracted a great deal of attention. In addition to being an iconic structure, the project also stood out with the unpretentious relation it established with the context. The fact that it came to the fore as an area of exhibit, which was incorporated into the factory concept, along with being transformed into a compact event venue owing to the courtyard, were the complementary parts of the concept.

Doğal taş malzemesinin tercih edildiğini görüyoruz projenizde. Hangi taşı kullanıyorsunuz genelde ve yöresi neresi idi? Hangi mahalde ne kadar kullanıldı? Diğer malzemeleri nasıl seçtiniz biraz bilgi verebilir misiniz? 38° 30° Çiftliği Peynir Fabrikası projesinde kullanılan taşlar yerel olmanın da ötesinde proje arsasında yer alan Afyon Andezit taşı idi. 2.000 dönümlük bu arazide sıkça karşılaştığımız kaya büyüklüğündeki taşları alıp yerel taş atölyelerinde kestirerek ebatlandırdık. Bu anlamda hem köyde yer alan işçileri hem de yöredeki taş atölyelerini kalındırmak hedefleniyordu. Doğal ve yerel taşın yanı sıra seçtiğimiz malzemelerin en doğal hali ile kullanılmasına özen gösterdik. Bizim için taş ana malzemeydi ve bu taş ile brüt betonun bir araya gelmesinde çözdüğümüz detaylarda ise korten sac kullandık. Bu sayede yapı güncel bir kimliğe büründü.

We see that you have used natural stone materials in your project. Which stone do you usually use and what was its quarry? How frequently and in which location did you use them? How did you select other materials, could you please elaborate? Beyond being indigenous materials, the stones used in the Farm of 38° 30° Boutique Dairy Factory Project were Afyon Andesite, which were present in the project site. We frequently ran into boulder-sized rocks on the site spreading over 2000 decares of area, and made them cut in local stone dressing studios in order to resize them. In this sense, we aimed to develop both the local workers of the village and the stone dressing studios in the region. Apart from natural and local stones, we also paid attention to use the materials in their most natural forms. Stone was the main material for us and we used corten steel for the details we resolved in the juxtaposition of the stone and exposed concrete. In this way, the structure was presented with a contemporary identity.

Dergimiz doğal taş ağırlıklı olduğu için genelde sorduğum bir soru var: Ülkemiz mermer kaynakları açısından çok zengin. Bu değerli malzemenin yeterince kullanıldığını ve yerel olana kıymet verildiğini düşünüyor musunuz? Siz doğal taş kullanıyor musunuz? En çok tercih ettiğiniz doğal taş hangisi acaba? Biz projelerimizde mutlaka yerellikten bir unsur barındırmayı hem sürdürülebilirlik açısından hem de kent hafızası açısından önemli buluyoruz. Yerel ocaklardan çıkan taşları kullanmak bu amacımız açısından oldukça verimli bir araç. Ülkemizin yerel kaynaklarının kullanılması ve hem daha ekonomik hem de daha yere özgü bir yaklaşımı beraberinde getiriyor. Günümüz mimarlığının gelecek nesillere aktarılmasında da bu tip malzeme kullanımı ve yaklaşımlarının çok önemli olduğunu düşünüyoruz.

Because our magazine is focusing on natural stones, I have a question that I ask frequently: Our country is significantly rich in terms of marble resources. Do you think that this precious material is being used often and does the local get appreaciated enough? Do you personally use natural stones? Which natural stone do you prefer the most? We find it absolutely essential to have an element of locality in our projects both in terms of sustainability and urban memory. Using stones from local quarries is a very efficient tool for this purpose. Utilizing our country’s natural resources brings both a more economic and more indigenous approach. We believe that such utilization and approach towards this kind of material, is essential in handing down contemporary architecture to future generations.

Söyleşi yaptığımız her mimara yerel veya küresel olarak izlediği ve önemsediği tasarımcı ve/veya mimarları soruyorum. Eğer sizin de varsa paylaşırsanız memnun olurum… Mimari eğitim hayatımız ve pratik hayatımız boyunca yerel ve yabancı mecralarda üretim yapan ofisleri yakından takip ettik. Bu hem güncel kalmayı hem de bağlamdan kopmamayı sağlıyor. Bu soruya yabancı ofislerden örnek vererek cevap verecek olursak Sanaa, Kengo Kuma ve Sigeru Ban gibi basit ama etkili projeler üreten, aynı malzemeyi farklı şekillerde kullanarak çeşitlilik yaratan özgün mimarları önemsediğimizi söyleyebiliriz. Bunun yanı sıra dünya çapında bilinen Herzog de Meuron ofisinin farklı ölçeklere ve tipolojilere olan yaklaşımlarının kendine özgü olduğunu düşünüyoruz.

I ask every architect we interview about the designers and/or architects they follow and care about on local and global scale. If you have any, I would be grateful if you shared them... Throughout our architectural education and practice, we have closely followed numerous offices that produce on national and international platform. This allows you to stay both up-to-date and in context. If we were to answer this question in the frame of foreign offices, we can say that we care about original architects such as Sanaa, Kengo Kuma and Shigeru Ban, who produce simple yet effective projects and use the same materials in different forms in order to create diversity. We also think that Herzog de Meuron, the world-renowned architecture office, has a distinctive approach towards different scales and typologies. natura | 33


tasarım | design

tasarım | design Fuarın, “Workplace/İşyeri” teması ile hazırladığı sergi mekânından. Fotoğraf: Alessandro Russotti From the exhibition hall that is arranged in line with the concept of “Workplace” in the fair. Photograph: Alessandro Russotti

MİLANO TASARIM HAFTASI BAŞLIYOR MILAN DESIGN WEEK BEGINS

Genç yeteneklere ayrılan SaloneSatellite’den. Fotoğraf: Andrea Mariani SaloneSatellite allocated to young talents. Photograph: Andrea Mariani

Yağmur Yıldırım Mimar / Architect

BAHAR AYLARI, TASARIMDA DA UYANIŞI MÜJDELIYOR. BU HAREKETLI HAFTALARDA DÜNYA ÇAPINDA ETKINLIKLER BIRER BIRER KAPILARINI AÇIYOR, DÜZENLENDIKLERI ŞEHIRLER ZIYARETÇI AKININA UĞRUYOR. HER YIL NISAN AYI BAŞINDA GERÇEKLEŞEN MILANO TASARIM HAFTASI’NDA VE SERGILERINDE NELER OLUYOR, KIM KONUŞULUYOR, HANGI TASARIMLAR EN ÇOK BEĞENILIYOR? TAŞ MALZEMEYI NEREDE VE NASIL GÖRÜYORUZ? SON YILLARIN MILANO TASARIM GÜNDEMINI BU DERLEMEDE HATIRLAYALIM. THE SPRING MONTHS HERALD AN AWAKENING IN DESIGN. IN THESE DYNAMIC WEEKS MANY ACTIVITIES ARE REALIZED IN THE WORLD AND MANY PEOPLE VISIT THOSE CITIES WHERE ACTIVITIES ARE MADE. TAKING PLACE IN THE BEGINNING OF APRIL EACH YEAR, WHAT IS GOING ON IN MILAN DESIGN WEEK AND ITS EXHIBITIONS, WHO IS THE TOPIC, WHICH DESIGNS ARE FAVORED MOSTLY? WHERE AND HOW DO WE SEE THE STONE MATERIAL? LET’S REMEMBER MILAN’S DESIGN AGENDA OF THE RECENT YEARS IS IN THIS COMPILATION. W hen t he c a p it a l of design is M ilano, t hen t he mos t imp or t a nt we ek of t he yea r b e comes t he M ila no D esign We ek t hat is orga nize d ever y yea r in A pr il. T he “grey c it y” tur ns into a live a nd well at mosphere a nd welcomes hundre ds of designer s, a rchite c t s, a r t is t s a nd visitor s; bra nds launch t heir newes t co lle c t ions, designer s disp lay t heir lates t p ie ces a nd at t he each cor ner you f ind out a not her exhib it a nd a not her show. B eing orga nize d in a pr il, t his yea r ’s 57t h e dit ion of t he S a lone del M o b ile (Fur niture Fa ir) M ila n is t he inter nat iona l b enchma r k showc as e for f ur nishing a nd design. M ore t ha n 3 0 0,0 0 0 professiona l at tende es f rom over 16 0 count r ies a re s eizing t he opp or tunit y to come to R ho a nd c a s t t heir eyes over t he lates t pro duc t s b eing showc a s e d by more t ha n 2, 5 0 0 exhib itor s t his yea r.

Ta s a r ım ın ba şkent i M ila no o lunc a , her y ı l nis a n ay ında düzenlenen M ila no Ta s a r ım Haf t a s ı da t a s a r ımda y ı l ın en önemli haf t a s ı o luyor. “Gr i ş ehir”, b ir haf t a l ığ ına c ı v ı l c ı v ı l b ir havaya bür ünüyor, yüz b inlerce t as a r ımc ı, mima r, s a natç ı ve mera kl ı ş ehr i do ldur uyor ; ma r ka la r en yeni ko lek siyonla r ını, t a s a r ımc ı la r en s on i ş ler ini t a nı t ı yor, her kö ş e ba ş ında ba şka b ir s erg i, ba şka b ir gös ter i o luyor. B u y ı l nis a n ay ında 57.’si gerçekle ş e cek M ila no M ob ilya Fua r ı (S a lo ne del M ob ile) mob ilya ve t a s a r ım a la nla r ında ulusla ra ra s ı önem t a ş ı ya n b ir vit r in görevi gör üyor. 16 0 ’ı a şkın ülke den gelen 3 0 0.0 0 0 ’den f a zla profes yonel kat ı l ımc ı, her y ı l 2. 5 0 0 ’den f a zla gös ter imc i t a raf ında n t a nı t ı la n en yeni ür ünler i inceleme ş a ns ına er i ş mek iç in M ilano’da ki R ho b ö lgesine a kın e diyor. Fotoğraf/Photograph: Saverio Lombardi Vallauri

natura | 34

Yenilikç i ür ünler ve ev o da kl ı mob ilya çözümler ine her s ene yat ır ım ya pa ra k i ş let meler ini geli ş t ir me konusunda uzma nla ş a n öncü s ek törel ş ir ket ler in ya rat ı c ı l ıkla r ı yla ş ekillenen; ka lite ve tekno lojiyi ha r ma nlaya n geni ş yelpa ze deki ür ünlere imza at a n kat ı l ımc ı ş ir ket ler in %6 7 ’si, inovat if ma kinelere, dona nımla ra , A r- G e ve t a s a r ım hizmet ler ine önemli ö lçüde yat ır ımla rda bulundukla r ını b elir t iyor. Z a ma nla vat a nda ş la r ın ilg isi ve s ek tör iç in o lu ş turduğ u önem ile b ir lik te ba sit b ir t ic a ret f ua r ında n “mut la ka gör ülmesi gere ken” b ir et kinliğe dönüş en f ua r, S a lone S atellite Ta s a r ım Ö düller i törenine de ev s a hip liğ i ya p ı yor. Ziya retç iler, aynı za ma nda 35 ya ş a lt ı 6 5 0 genç t a s a r ımc ının i ş ler inin s erg ilendiğ i “Yeni Ma lzemeler >Yeni Ta s a r ım” tema s ına o da kla na n S a loneS atellite s erg isine de büyük ilg i gös ter iyor. Fua r a la nında ki ve ş ehr in çe ş it li nok t a la r ında ki et kinlikler büyük ya nkı uya ndır ı yor. “Fuor is a lone/S a londı ş ı” ismi ile ş ehr in t a ma m ına yay ı la n mekâ nla r, s erg iler ve gös ter iler hem köklü isimlerden hem de genç yete neklerden t a ş ma lzemeye yeni ya kla ş ımla r or t aya ç ıka r ı yor. A ra nge of go o ds t hat comb ines qua lit y a nd te chno log y, shap e d by t he creat ivit y of t he leading s e c tora l compa nies, pract is e d at develop ing t heir business es by inves t ing each yea r in innovat ive pro duc t s a nd home f ur nishing s o lut ions: 6 7% of t he compa nies t a king pa r t have s a id t hat t hey have p loughe d ma jor inves t ment s into innovat ive machiner y, e quipment , R& D a nd design. D ue re cognit ion of t he releva nce of t he S a lone -which ha s evo lve d over t ime f rom simp le t rade f a ir into “mus t-s e e” event a s p er t he pub lic it y a nd of t he imp or t a nce of t he s e c tor preside d over t he S a loneS atellite D esign Awa rd exhib it ion a nd cere mony. V isitor s a ls o f lo ck to t he S a loneS atellite, devote d to t he t heme “N ew Mater ia ls >N ew D esign”, showc a sing t he wor k of 6 5 0 young designer s under 35. T he event s in t he f a irgrounds a nd in t he c it y were a ls o ver y well re ceive d. T it le d a s “Fuor is alone” (“O ut of t he Ha ll”), spaces, exhib it ions, a nd shows spre ading t hrough t he c it y disp lays t he new a pproaches of b ot h o ld na mes a nd young t a lent s to s tone mater ia l.

Fotoğraf/Photograph: Alessandro Russotti

natura | 35


tasarım | design

tasarım | design

TARİHİ ROTONDA DELLA BESANA’DA TAŞ RESTORAN

DÜNYADA BİR İLK: MERMER IPHONE KILIFI

THE STONE RESTAURANT AT THE HISTORICAL ROTONDA DELLA BESANA

THE FIRST IN THE WORLD: IPHONE CASE MADE OF MARBLE

Milano’da ürettiği unutulmaz interaktif entalasyonlarıyla tanınan Caesarstone, meşhur İngiliz tasarımcı Tom Dixon ile çok algılı bir yaratım üzerine işbirliği gerçekleştirmişti. Caesarstone & Tom Dixon “RESTORAN”ı toprak, ateş, su ve hava elementlerinden ilham alan dört konsept mutfak barındırıyor. Bu mutfaklar Milano Tasarım Festivali kapsamında tarihi Rotonda della Besana’da bulunan Milano Çocuk Müzesi’nde faaliyete geçmişti. Parkı ve kullanılmayan bir kiliseyi çevreleyen ve 17. yüzyıl manastırı kurgusu içerisine yerleştirilen haç biçimindeki kompleksin dört bölümünün her biri, Caesarstone’un tasarımlarının farklı bir uzantısını tanıtacak. Tom Dixon imzalı yemek salonu ve ürünlerinin tasarımlarıyla birleşen ve Caesarstone yüzeylerinin çok yönlülüğünü ve güzelliğini kanıtlayan mutfaklar, her özel ögenin karakterine ve atmosferine atıfta bulunan çok çeşitli renkler ve malzemeler içeriyor Francesca Sarti tarafından yönetilen İtalyan yemek tasarım stüdyosu Arabeschi di Latte, genel yemek konseptinin küratörlüğünü üstlendi. Tom Dixon, “Milano’da Caesartone ile işbirliği yaparak, maddesellik, parlaklık ve doku uygulamaları içerisinde tüm duyuları harekete geçiren bir yemek deneyimi sunan radikal bir yorum üzerinden, yemeğin ve yüzeylerin farklı yönlerde nasıl etkileşime geçebileceği konusunda mimarlara ve tasarımcılara ilham vermek istedik. Her oda içerisine dört Ortaçağ elementini yansıtarak bütünüyle ayırt edilebilen kokular, tatlar ve görsel deneyimler yarattık,” açıklamalarında bulundu.

İngiliz Designjunction, geçtiğimiz yıllarda katedralin yanı başındaki San Babila Design Quarter’da bir sinemayı doldurarak, 30’dan fazla ismin yer aldığı dopdolu bir sergi hazırlamıştı. Katılımcılardan Native Union, gerçek mermerden iPhone kılıfını dünyada ilk kez üreten isim. Özel tekniklerle inceltilen ve darbe koruma özelliğine sahip CLIC Marble kılıflarının her biri, birbirinden farklı; mermerin eşsiz dokusu, parçaların kişiye özel olmasını sağlıyor. English Designjunction had filled out a cinema in San Babila Design Quarter right next to the cathedral in the recent yerars; prepared a full-up exhibition where more than 30 brands exist. The participating Native Union was the first natural marble iPhone cover producer in the world; Each one of CLIC Marble covers which are produced with special technique for making marble thinner and with impact protection feature, make unique patterns of marble to be customized for every person.

Known for presenting memorable, interactive installations in Milan, Caesarstone collaborated with celebrated British designer Tom Dixon on a multi-sensory creation. “The RESTAURANT” by Caesarstone & Tom Dixon” consists of four conceptual kitchens inspired by the elements -Earth, Fire, Water and Air. These kitchens were taking over the Milan Children’s Museum (MUBA) in the historical Rotonda della Besana during the 2016 design festival in Milan. Set within the ideal backdrop of a 17th century Cloister encircling a public garden and a deconsecrated church, each of the four sections of the cruciform-shaped complex will introduce a different range of Caesarstone’s designs. Demonstrating the versatility and beauty of the Caesarstone surfaces, combined with Tom Dixon-designed dining halls and products, each kitchen featured a variety of colours and materials that complement the mood and atmosphere of each specific element. Italian food design studio Arabeschi di Latte, headed by Francesca Sarti, curated the overall food concept. “In Milan, we wanted to collaborate with Caesarstone to inspire architects and designers through a radical interpretation of how food and surfaces can interact in different ways, delivering a food experience that challenges all the senses in an exercise of materiality, luminosity and texture. Reflecting on the four medieval elements, we have created totally distinctive smells, tastes and visual experiences within each room,” said Tom Dixon.

natura | 36

natura | 37


tasarım | design

tasarım | design

DESIGNJUNCTION

İSYANKÂR TASARIMLAR

DESIGNJUNCTION

REBELLIOUS DESIGNS İtalyan tasarım grubu Epònimo, Zona Tortona’daki mekânında yeni koleksiyonlarını sergilemişti. Kendisini “mevcut Milano trendlerine karşı” olarak tanımlayan ve “Rock, Gotham, Nova” gibi “isyankâr” isimler taşıyan koleksiyonlarda, ustaca detaylarla yekpare oldukları algısı oluşturan taş malzemeden işler dikkat çekiyor. Italian design group Epònimo exhibited new collections in their place at Zona Tortona. The collections with “rebellious” names such as “Rock, Gotham, Nova” which are identified as “contradictory to current Milano trends” attracted interest with the products made of stone materials which are perceived to be one-piece as a result of expert details in their design.

Danimarkalı Noergaard & Kechayas’tan farklı malzeme kullanımları ile dikkat çeken “Material Pendel” aydınlatmaları. “Material Pendel” lighting by Noergaard & Kechayas from Denmark, catching the attention with different material usage.

Danimarkalı Signe Hytte’nin siyah mermerden “Karl-Johan” masa lambası. “Karl Johan” reading lamp made of black marble, by Signe Hytte from Denmark. Norveçli tasarımcı Lars Tornøe’den “Kizu” mermer masa lambası. “Kizu” marble reading lamp by the Norwegian designer Lars Tornøe.

natura | 38

natura | 39


tasarım | design

tasarım | design

ALTIN ÜÇGENDE TASARIM

KARTELL’DEN ÇAĞDAŞ BİR HAYAT

DESIGN AT THE GOLDEN TRIANGLE

A CONTEMPORARY LIFE FROM KARTELL

İtalyan mobilya markası Henge, Milano’nun ve dünyanın en lüks alışveriş bölgelerinden “Altın Üçgen”de bulunan (Quadrilatero d’Oro) Via della Spiga’da sergilediği yeni koleksiyonunda, mekâna uygun sofistike çizgileriyle dikkat çekiyor. Massimo Castagna tasarımı “Soprano” ve “W” masa ve sehpalarda, işlenmemiş doğal taştan tablalar, zarif pirinç ayaklarla dengeleniyor.

Mobilya devi Kartell, fuardaki standında yeşil renk mermer ile oldukça gösterişli bir mekân hazırlamıştı. Markanın “Contemporary Lifestyle/ Çağdaş Hayat Tarzı” koleksiyonunun gösterişli ve eklektik çizgisi ile örtüşen mekânda, serinin “özgürlüğün dışavurumu” temasına vurgu yapacak şekilde zıt parçalar bir arada sergilemişti. Yeni tasarımların yanı sıra klasikleşmiş ürünleri de yeniden yorumlanarak sergileyen Kartell’in dikkat çekici bir hamlesi ise, tasarım tarihinin efsaneleşmiş akımı Memphis’in öncülerinden Ettore Sottsass’ın marka için özel olarak geliştirdiği işleri sergilemesi oldu.

Soprano Table

Furniture giant Kartell prepared a rather spectacular stand in the fair by using green marbles. The “Contemporary Lifestyle” collection launched displays contradictory pieces that shall highlight the “expression of freedom” theme of the series in the stands that match with the spectacular and eclectic design line of the collection. Kartell also displayed classical products in a new design approach besides its new designs and the most attractive move of Kartell was to exhibit the pieces that are specifically developed by Ettore Sottsass who is one of the pioneers of The Memphis movement that became a legendary in design history.

Italian furniture brand Henge attracts attention with sophisticated design of its new collection exhibited in Via della Spiga at the most luxurious shopping place of Milano and the World “Golden Triangle” (Quadrilatero d’Oro) which is well associated with the location. Raw natural stone tables are balanced with elegant brass legs in the “Soprano” and “W” tables and stands designed by Massimo Castagna.

W Table

natura | 40

natura | 41


tasarım | design

tasarım | design

ROSSANA ORLANDI GALERİSİ

TOM DIXON’DAN “STONE”

ROSSANA ORLANDI GALLERY

“STONE” BY TOM DIXON

Francesco Meda tarafından tasarlanan “Parçalı” mermer masa, iki farklı mermer bloğundan oluşuyor. Masa, cilalanmış pirinç dokusuyla birbirine bağlanan iki ayrı parçayı içeriyor. Bitişik parçalar yeşimtaşı ve mermer birleşiminden meydana getirilmiş. 18 mm genişliğindeki taşın alt kısmı, mermer damarlarına daha belirgin bir görünüm kazandırmak için reçineyle kaplanmış. Masanın yüzeyi, özgün karbonatlı minerallerin granüllerinin yeniden kristallendirilmesiyle ortaya çıkan metamorfoz sürecini ortaya koyarak, malzemenin içindeki girift katmanları gözler önüne seriyor. Milano Tasarım Haftası kapsamında Rossana Orlandi Galerisi’nde tanıtılan “Parçalı” masaya bir dizi sehpa da eşlik etti. Ellişer santimetrelik en ve boydan oluşan modüller pek çok farklı yapıyı bünyelerinde barındırabilmek amacıyla tasarlandı. Pirinç dokuyla birbirine yapıştırılan menekşe renkli ve kaplangözü akikler ise masanın üst kısmını oluşturuyor. Masa ayaklarının estetik görüntüsü, tasarımda baskın olan mermer bloklara geniş bir görünüm vermek adına incelikli bir şekilde oranlı ve hafif biçimde tasarlanmış. Masanın organik niteliğini vurgulamak amacıyla ara parçalarla birleştirilen 8 mm genişliğindeki tabakaları kesen lazer ise metal ayakları oluşturmuş. Kırmızı ve yeşil renkler ve griden siyaha uzanan tonlar bu ödüllü mermerin karakterini ortaya çıkarıyor. Rossana Orlandi Galerisi 2002 yılında eski bir kravat fabrikasında açıldı. Galeri o zamandan beri yeni ve yükselen tasarımcıları ağırlıyor. Avangard tasarım ve yaşam tarzının en saygıdeğer ve öncü platformlarından biri olma görevini üstleniyor.

The “Split” marble table by Francesco Meda is made up of two slabs of different marbles. The furniture piece features two divided sections joined together by a polished brass profile. The connected parts use a river jade and marble. The lower part of the 18 mm thick stone is coated in resin to ensure a more prominent appearance of the marbles veins. The surface reveals the intricate layers contained within the material, revealing the process of metamorphism caused by the recrystallization of original carbonate mineral grains. Presented at Rossana Orlandi Gallery during Milan Design Week, the Split table was accompanied by a series of coffee tables. The 50 cmx50 cm modules were intentionally created to form a number of compositions. The tops are made of onyx violet and onyx tiger paired together by a brass profile. The aesthetic of the legs are deliberately lightweight and rational to enhance the slab of marble which is the dominant material in the design. The metal legs are made by laser -cutting an 8 mm thick sheet which is joined by spacers to ensure a structural nature for the table. The aesthetic of the legs is deliberately lightweight and rational to enhance the slab of marble which is the dominant material in the design. The feature of this prized marble is its red and green color and its tones of grey, up to black. Rossana Orlandi Gallery was opened in 2002 in a former tie factory. Since then, the gallery has been forecasting new and upcoming designers and establishing the premise as one of the most revered platform for avantgarde design and lifestyle. natura | 42

Ünlü İngiliz tasarımcı Tom Dixon, Designjunction’un komşu sergisinde sinemanın yumuşak karanlığını, altın ve pirinç tasarımlarının ışıltıları ile aydınlatmıştı. “Stone” serisinde kesme tahtasından mumluğa, pasta tabağından baharatlığa ev eşyaları bulunuyor. Parçalarda kullanılan işlenmemiş Hint mermerinin egzotik ve masif duruşu, metalin keskinliği ve parlaklığı ile tamamlanıyor. Dixon’un “Eclectic” ve “Victoria” serilerinin eklektik çizgisini, bu seride de takip etmek mümkün. Famous English designer Tom Dixon enlightened the soft darkness of cinema with its gold and brass designs in the exhibition next to Designjunction. Households from cutting plate to candle holder, cake plate to cruet included in the series of “Stone” collection. Exotic and massive look of untreated Indian marble used in these pieces completed with the sharpness and shine of metals. Eclectic design line of Dixon in “Eclectic” and “Victoria” collection series can also be traced in this series.

natura | 43


tasarım | design

ENDÜSTRİ BÖLGESİNDEN TASARIM MERKEZİNE FROM INDUSTRIAL AREA TO DESIGN CENTER Eski endüstri bölgesi Lambrate, son yıllarda işliklerinin sanatçılar ve tasarımcılar tarafından kullanılmaya başlamasıyla gözde bir üretim merkezine dönüşmüş durumda. Hal böyle iken bölgede tasarım haftasının paralel etkinliklerinden birisi olarak düzenlenen Ventura Projects, hem canlı atmosferi hem de genç ve yetenekli tasarımcılarının başarılı işleri ile her yıl Milano’nun en ilginç ve keyifli etkinliklerinden birisi oluyor. Ventura Projects bu yıl, bu bölgeden Merkez Tren İstasyonu’nun etkileyici binasına taşınıyor. Ventura Projects’e katılan tasarım ve mimarlık okulları, deneysel tasarımcılar, bağımsız üreticiler arasında dikkat çekici işlerden birisi de Chiara Moreschi’nin her parçası özel olarak tasarlanan ve üretilen mermer ve metal Sanpietrina aydınlatması. Ex-industrial area Lambrate became a favorite production center after artists and designers started to use the workshops therein. Ventura Projects that is being organized as one of the parallel activities with the design week in this region becomes one of the most interesting and joyful activity in Milano every year together with its live atmosphere and the young and talent designers involved therein with success. This year, Ventura Projects moves from the quarter into the impressive Central Station building. Amongst the works by design and architecture schools, experimental designers, independent producers that participate in Ventura Projects, one of the most attracting works is the metal Sanpietrina lighting by Chiara Moreschi, each piece of which is specifically designed.

natura | 44

tasarım | design

ZAMAN BOYUNCA MERMER MARBLE ACROSS TIME

2014 yılında Tasarım Haftası’na katılan İstanbul Maden İhracatçıları Birliği’nin (İMİB) “Zaman Boyunca Mermer/ Marble Across Time” sergisi oldukça beğenilmişti. Türkiye’nin farkı bölgelerinden çıkarılan 36 farklı mermeri tanıtan sergiye, “geçmiş, bugün ve gelecek” temalarını dünyaca ünlü 3 tasarımcı işlemişti. Türkiye’nin en ünlü tasarımcılarından Aziz Sarıyer “geçmiş”, İtalyan tasarımcı Fabio Novembre “bugün” ve Japon tasarımcı Yoshioka Tokujin “gelecek”e yönelik eserler üretmişti.

The exhibit of “Marble Across Time” of Istanbul Mineral Exporters’ Association which participated in Design Week in 2014 was highly appreciated. In this exhibit where 36 different marbles extracted from various regions of Turkey were displayed and the theme “past, today and future” were applied by world famous 3 designers. Aziz Sarıyer, who is one of the most famous designers of Turkey, produced artworks in the “past” theme, Italian designer Fabio Novembre in the “today” theme and Japanese designer Yoshioka Tokujin in the “future” theme.

natura | 45


kapak konusu | cover story

NAZ CITY HOTEL METEX DESIGN GROUP

kapak konusu | cover story

DOĞAL TAŞ: TRAVERTEN KULLANILDIĞI MAHAL: DIŞ CEPHE OCAK: DENIZLI NATURAL STONE: TRAVERTINE AREA OF USE: FACADE QUARRY: DENIZLI

Ömer Kanıpak Mimar / Architect

natura | 46

natura | 47


kapak konusu | cover story

kapak konusu | cover story

DOĞAL TAŞ: SILVER FANTASY KULLANILDIĞI MAHAL: GENEL MEKÂNLAR TEDARIKÇI / OCAK: HÜROK MERMER DOĞAL TAŞ UYGULAMA: PROVIN MERMER LTD. NATURAL STONE: SILVER FANTASY AREA OF USE: PUBLIC AREAS SUPPLIER / QUARRY: HÜROK MARBLE NATURAL STONE IMPLEMENTATION: PROVIN MARBLE CO.

Na z Cit y Hotel, Dolapdere’den Tak sim’e giden ana hat üzer inde yer alıyor. Bilgi Üniversitesi Kampüsü’nün yer aldığ ı ve hızla ba şka oteller in de inşa edildiği bu bölgenin, yakında t amamlanma sı hedeflenen Koç Çağda ş Sanat Müzesi ile ciddi anlamda değişime uğrama sı öngörülüyor.

Naz City Hotel is located on the main axis extending from Dolapdere to Taksim. Housing the Dolapdere Campus of Bilgi University and other hotels that are being constructed rapidly, this area is expected to transform substantially with the involvement of Koç Museum of Contemporary Arts, which is planned to be completed soon.

Tu r i z m , i ş v e s a n a t ı n b u l u ş m a n o k t a s ı o l m a y o l u n d a g e l i ş e n y a p ı n ı n i ç i n d e b u l u n d u ğ u ç e v r e d e b i r f a r klılık yaratmak hedeflendi. Bu farklılık yarat ılırken D ola p dere’yi olu ş tura n ögelerden uza kla şma k t a n ve karşıtlık yaratılmaktan kaçınıldı. Genel yapıla şmanın çeşitliliği, dağınıklığı ve tesadüfi özellikleri bütünleyici ve çağda ş şekilde yorumlanarak yeni yapının mimarisi ile ilişkilendirildi.

Developing towards being a meeting point for tourism, business and art world; the structure aimed to create a difference in the environment in which it’s located. While creating such difference, it was avoided to steer away from elements that form Dolapdere, or to create contrasts. The variety, irregularity and the coincidental properties of the prevalent settlement were interpreted through complementary and contemporary interventions and juxtaposed with the architecture of the new structure.

natura | 48

DOĞAL TAŞ: PICASSO KULLANILDIĞI MAHAL: RESEPSIYON BANKO TEDARIKÇI / OCAK: HAYRETTIN DENIZ DOĞAL TAŞ UYGULAMA: PROVIN MERMER LTD. NATURAL STONE: PICASSO AREA OF USE: RECEPTION DESK SUPPLIER / QUARRY: HAYRETTIN DENIZ DOĞAL TAŞ UYGULAMA: PROVIN MARBLE CO.

natura | 49


kapak konusu | cover story

kapak konusu | cover story

Cephede, dış çeper ler i aynı ebat t a, iç yüzeyler i farklı genişliklerde olan çinko kaplama elemanlar ı s tilize edilmiş kare söveler gibi kullanıldı. Bu kareler in dış sınır lar ı her odada aynı kalırken, açılı yüzeydeki iç boyutlar ı farklıla şarak cepheye hareket sağladı. Bu cephe hareketinin iç mekâna yansıma sı da cephe elemanının şekline göre odada koltuk veya sedir kullanımına bağlandı. Güneşin farklı sa atlerde gelen açısının değişmesinin bu çinko yüzeylerde oluş turduğu farklı yansımalar da cephede sağlanan hareketin etkisini ar t t ırdı.

Zinc-clad elements having the same perimeters and different internal surface widths were used at the facade as stylized square jambs. While the peripheries of these squares remained unchanged in every room, their internal dimensions in angled surfaces brought dynamism to the facade through several variations. This facade movement’s reflection to the interiors, was connected to the seats or sofas depending on the size of the facade element. Different sunlight phases during the day, created different refractions on these galvanized surfaces, bringing more dynamism to the facade.

Malzeme seçiminde, aynı anda şık ve ç ağda ş bir par laklık ile doğanın bir parç a sı olmanın verdiği rahatlık hisler ini bir arada tut abilme dengesi dikkatle ele alındı. Bu nedenle iç mimar ide mermer, ahşap ve met al gibi doğal malzemeler tercih edildi. Çeşitlilik ve tesadüfi olma hali, planlamada ve malzemeler in doku ve desenler inde de oluş turuldu. Cephedeki açılı yüzeyler, iç mekanlarda da farklı geometr ilerde yüzey ve dokularda kullanılarak cephe t a sar ımının iç mekânda da hissedilmesi sağlandı.

The objective of redressing the balance between an elegant and contemporary shine, with the relaxed sensation of being a part of the nature, was foregrounded in the phase of material selection. Therefore the interior design project involved natural materials such as marble, wood and metal. The variety and the coincidental nature were also achieved in planning and in the textures and patterns of the materials. The angled surfaces at the facade were also used for surfaces and textures of the interiors through different geometrical figures, which brought the energy of the facade design into the interiors.

Otelde, 70 adet executive oda, 1 adet engelli oda sı, 1 adet executive senior suite, 3 adet junior suite, 4 adet deluxe suite olarak toplam 79 oda yer alıyor. Oda ebatlar ı 30 m 2 ile 53 m 2 ara sında değişmek te.

The hotel has a total of 79 rooms including 70 executive rooms, 1 wheelchair accessible room, 1 executive senior suite, 3 junior suites and 4 deluxe suites. The room sizes var y between 30 – 53 sqm.

natura | 50

DOĞAL TAŞ: BAZALT KULLANILDIĞI MAHAL: GIRIŞ ZEMIN VE TERAS TEDARIKÇI / OCAK: DIMER MERMER DOĞAL TAŞ UYGULAMA: PROVIN MERMER LTD. NATURAL STONE: BASALT AREA OF USE: ENTRANCE FLOORS AND TERRACE SUPPLIER: / QUARRY: DIMER MARBLE NATURAL STONE IMPLEMENTATION: PROVIN MARBLE CO.

natura | 51


kapak konusu | cover story

kapak konusu | cover story

KÜNYE Proje Adı: Naz City Hotel, Dolapdere Proje Yeri: İstanbul, Beyoğlu Proje Ofisi: Metex Design Group Proje Tipi: Otel / Motel Proje Tipi Grubu: Konaklama Mimari Proje: 2011-2014 İç Mimari Proje: 2014-2015 İnşaat: 2014-2015 Arsa Alanı: 500 m² Toplam İnşaat Alanı: 6.000 m² Tasarım Ekibi: Kağan Erk, Sinan Kafadar İşveren: Naz İnşaat Gayrimenkul San. ve Tic. Ltd. Şti. İç Mekân Projesi: Kağan Erk, Burcu Arkut Proje Ekibi: Burcu Arkut, İpek Bankeroğlu, Canan Güntürkün Bilgiç, Selen Gürsoy, Tamer İnan, Özgür Karakılıç, Murat Saner, Gökhan Tüzinoğlu, Meltem Yılmaz Yıldırım, Duygu Aksu, Evren Başık Müteahhit: Regnum Gayrimenkul Geliştirme İnşaat Sanayi ve Dış Ticaret AŞ Tasarım Ofis Şefi: Çiğdem Yula Statik Projesi:Meinhardt Mühendislik Mekanik Projesi: Vemeks Mühendislik Elektrik Projesi: Key Mühendislik İnce İşler: Layık Dekorasyon Fotoğraflar: Cemal Emden, Serdar Yula, Kağan Erk

natura | 52

CREDITS Project Title: Naz City Hotel, Dolapdere Project Location: Beyoğlu, Istanbul Project Office: Metex Design Group Project Typology: Hotel / Motel Project Type: Hospitality Achitectural Project Year: 2011-2014 Interior Design Project Year: 2014-2015 Construction Year: 2014-2015 Site Area: 500 sqm Total Construction Area: 6,000 sqm Design Team: Kağan Erk, Sinan Kafadar Client: Naz Construction Ind. Trade. Co. Ltd. Interior Design Project: Kağan Erk, Burcu Arkut Project Team: Burcu Arkut, İpek Bankeroğlu, Canan Güntürkün Bilgiç, Selen Gürsoy, Tamer İnan, Özgür Karakılıç, Murat Saner, Gökhan Tüzinoğlu, Meltem Yılmaz Yıldırım, Duygu Aksu, Evren Başık Contractor: Regnum Turkey Design Office Supervisor: Çiğdem Yula Static Project: Meinhardt Engineering Mechanical Project: Vemeks Engineering Electricity Project: Key Engineering Finishings: Layık Decoration Photographs: Cemal Emden, Serdar Yula, Kağan Erk

natura | 53


proje | project

proje | project

EDİTÖRÜN SEÇKİSİ: SON 10 YILDA DOĞAL TAŞ UYGULAMALARIYLA ÖNE ÇIKAN ULUSAL PROJELER EDITOR’S CHOICE: NATIONAL PROJECTS THAT CAME TO THE FORE WITH THEIR NATURAL STONE IMPLEMENTATIONS OVER THE LAST 10 YEARS NATURA DERGI, ULUSAL MIMARI TASARIMLARDA KULLANILAN DOĞAL TAŞ UYGULAMALARINI HER SAYIDA ÖZENLE SEÇEREK YAYIMLIYOR. BU SEÇIMLER YAPILIRKEN MALZEMENIN NASIL VE NEDEN KULLANILDIĞI ILE MEKÂNLARI NASIL ETKILEDIĞI ANA KRITER OLARAK DIKKATE ALINIYOR. BU SAYIDA, SON 10 YIL IÇINDE UYGULANMIŞ BU 20 TANE YAPIDAKI DOĞAL TAŞ KULLANIMLARI, YENI TASARLANACAK PROJELERE IYI ÖRNEKLER OLUŞTURMASI UMUDUYLA, YENIDEN SUNUYORUZ… IN EVERY ISSUE, NATURA MAGAZINE CAREFULLY SELECTS AND PUBLISHES NATURAL STONE IMPLEMENTATIONS THAT ARE PERFORMED IN THE FRAME OF NATIONAL ARCHITECTURAL DESIGNS. HOW AND WHY THE MATERIAL IS USED AND HOW IT AFFECTS THE SPACES, ARE TAKEN INTO CONSIDERATION AS THE MAIN CRITERIA WHILE MAKING THESE SELECTIONS. IN THIS ISSUE, WE ARE REPUBLISHING THE NATURAL STONE USES IN THESE 20 STRUCTURES WHICH WERE IMPLEMENTED IN THE LAST 10 YEARS, IN THE HOPE OF SETTING A GOOD EXAMPLE FOR PROJECTS TO BE DESIGNED IN THE FUTURE... Selin Biçer Yüksek Mimar / M.Arch

natura | 54

natura | 55


proje | project

proje | project

URLA KENT MEYDANI VE TİCARET MERKEZİ - M ARTI D MİMARLIK URLA TOWN SQUARE AND TRADE CENTER - M ARTI D ARCHITECTURE

EXTENSA BOMONTİ APARTMANI - SWANKE HAYDEN CONNELL MİMARLIK EXTENSA BOMONTI APARTMENT BUILDING - SWANKE HAYDEN CONNELL

DOĞAL TAŞ: DENIZLI TRAVERTENI NATURAL STONE: DENIZLI TRAVERTINE

DOĞAL TAŞ: AZUL BATEIG, AZUL FANTASIA, PIETRA SERENA, ABSOLUT BLACK VE PORTEKIZ LIMESTONE (SILKAR) NATURAL STONE: AZUL BATEIG, AZUL FANTASIA, PIETRA SERENA, ABSOLUT BLACK AND PORTUGUESE LIMESTONE (SILKAR)

KÜNYE

SEÇILEN DOĞAL TAŞ MALZEME, KAMUSAL MEKÂNDA KULLANIM DAYANIMININ YÜKSEK OLMASI VE BAKIM GIDERLERININ MINIMIZE EDILMESI ILE PROJEYE DEĞER KATMAKTA… İKLIMSEL VERILER DE DÜŞÜNÜLEREK YER YER GÖLGELI MEKÂNLAR YARATACAK ARKADLI GEÇİTLER TASARLANMIŞ…

SELECTED NATURAL STONE ADDS VALUE TO THE PROJECT BY GIVING HIGH STRENGTH TO PUBLIC SPACE AND MINIMIZING MAINTENANCE COSTS... CONSIDERING CLIMATE DATA ARCADED PASSES TO CREATE SHADY AREAS FROM PLACE TO PLACE WERE DESIGNED...

natura | 56

Proje Yeri: Bomonti, İstanbul Mimarlık Ofisi: Swanke Hayden Connell Mimarlık Tasarım Ekibi: Steve Brown, Özge Saka ve Patrick Spears Proje Ekibi: Esra Doğan, Ayca İrmek Çolak ve Adlen Ayla Hilmioğlu Proje Tarihi: 2008 – 2010 Yapım Tarihi: 2010 – 2011 Toplam İnşaat Alanı: 19.150 m2 Statik Proje: Erbora Mekanik Proje: OTM Mühendislik Elektrik Proje: Özay Mühendislik İç Mimari Proje: Erginoğlu & Çalışlar Mimarlık Peyzaj Tasarım: Lal Bahçeleri Yangın Danışmanı: Prof. Dr. Abdurrahman Kılıç Akustik Danışmanı: Duyal Karagözoğlu İşveren: Extensa İstanbul

KÜNYE Projenin yeri: Urla, İzmir Mimarlık Ofisi: M artı D Mimarlık Tasarım Ekibi: Metin Kılıç ve Dürrin Süer Mimari Ekip: İbrahim Deniz, Okan Taşkıran, Tuğçe Şık ve Fahriye Altınel Proje tarihi: 2007 – 2009 Yapım tarihi: 2009 – 2011 Statik Proje: Tamer Paker Elektrik Projesi: Namık Onmuş Mekanik Projesi: Tufan Tunç İşveren: Urla Belediyesi Toplam İnşaat Alanı: 30.760 m2 Kapalı Alan: 12.900 m2 Fotoğraflar: Cemal Emden

CREDITS Project Location: Urla, Izmir Architectural Office: M artı D Architecture Design Team: Metin Kılıç and Dürrin Süer Architectural Team: İbrahim Deniz, Okan Taşkıran, Tuğçe Şık and Fahriye Altınel Project Date: 2007 - 2009 Date of Construction: 2009 - 2011 Structural Drawings: Tamer Paker Electrical Drawings: Namık Onmuş Mechanical Drawings: Tufan Tunç Employer: Urla Municipality Total Construction Area: 30,760 sqm Indoor Area: 12,900 sqm Photographs: Cemal Emden

CREDITS BINA CEPHESINDE DOĞAL TAŞ VE ISIL AHŞAP GIBI DOĞAL MALZEMELERIN KULLANIMINA ÖNEM VERILMIŞ… THE USE OF NATURAL MATERIALS LIKE NATURAL STONE ON THE FACADE AND THERMOWOOD HAS BEEN CONSIDERED IMPORTANT...

Project Location: Bomonti, Istanbul Architectural Office: Swanke Hayden Connell Design Team: Steve Brown, Özge Saka and Patrick Spears Project Team: Esra Doğan, Ayca İrmek Çolak and Adlen Ayla Hilmioğlu Project Date: 2008 - 2010 Date of Construction: 2010 - 2011 Total Construction Area: 19,150 sqm Structural Drawings: Erbora Mechanical Drawings: OTM Engineering Electrical Drawings: Özay Engineering Interior Design Drawings: Erginoğlu & Çalışlar Architects Landscape Design: Lal Bahçeleri Fire Fighting Consultant: Abdurrahman Kılıç Acoustics Consultant: Duyal Karagözoğlu Client: Extensa İstanbul

natura | 57


proje | project

proje | project

ÖZYEĞİN ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİ MERKEZİ - B DESIGN VE ARK-ITECTURE ÖZYEĞİN UNIVERSITY STUDENT CENTER - B DESIGN AND ARK-ITECTURE

RG EVİ – ERGİNOĞLU & ÇALIŞLAR MİMARLIK RG HOUSE – ERGİNOĞLU & ÇALIŞLAR ARCHITECTS

DOĞAL TAŞ: CEPHEDE EMPERADOR LIGHT (KUMLAMA) VE GIRESUN VIZON, IÇ MEKÂN ZEMINLERDE EMPERADOR GREY (HONLU).

DOĞAL TAŞ: ADRIA MINK TAŞI OCAK: CANEL MADENCILIK

NATURAL STONE: EMPERADOR LIGHT (SANDBLAST) AND GIRESUN VIZON ON THE FACADE, EMPERADOR GREY (HONED) ON THE INTERIOR FLOOR.

NATURAL STONE: ADRIA MINK STONE QUARRY: CANEL MADENCILIK

KÜNYE

CEPHEDE YER ALAN TAŞ KAPLAMA ILE METAL MESH PANELLERIN SERT ETKISI AZALTILARAK YAPININ DOĞAL DURMASI HEDEFLENMIŞ… WITH LOCATED AT THE FACADE THE STONE CLADDING WHICH IS REDUCING THE IMPACT OF THE HARD STRUCTURE OF METAL MESH PANELS, THE BUILDING IS AIMED TO HAVE A NATURAL LOOK…

natura | 58

Projenin Yeri: Özyeğin Üniversitesi Çekmeköy Kampüsü, İstanbul Mimarlık Ofisi: B Design ve Ark-itecture Tasarım: Bülent Ergin Güngör Proje Ekibi: Barış Başat, Emre Gürsoy, Nuran Erdoğan, Veciye Öztürk, Can Dağarslanı, Şila Siva, Cenk Aykut ve Selin Ezanoğlu Projenin Tarihi: 2009-2011 Yapım Tarihi: 2010-2011 Statik Proje: Emir Mühendislik Elektrik Projesi: Latek Mühendislik Mekanik Proje: Civa Mühendislik İç Mekân Projesi: B Design Peyzaj Projesi: DS Mimarlık Altyapı Projesi: Proses Mühendislik LEED danışmanı: Altensis Aydınlatma Danışmanı: NA Lightstyle Akustik Danışman: Proplan Yol Danışmanı: Proses Mühendislik Yangın Danışmanı: Abdurrahman Kılıç ve Kazım Beceren Mutfak Danışmanı: Makpa Ana Yüklenici: BAFA İnşaat İşveren: Özyeğin Üniversitesi Toplam İnşaat Alanı: 22.000 m2

CREDITS Project Location: Özyeğin Üniversitesi Çekmeköy Campus, Istanbul Architectural Office: B Design and Ark-itecture Design: Bülent Ergin Güngör Project Team: Barış Başat, Emre Gürsoy, Nuran Erdoğan, Veciye Öztürk, Can Dağarslanı, Şila Siva, Cenk Aykut and Selin Ezanoğlu Project Date: 2009-2011 Construction Date: 2010-2011 Structural Drawings: Emir Engineering Electrical Drawings: Latek Engineering Mechanical Drawings: Civa Engineering Interiod Design: B Design Landscape: DS Architects Infrastructure Drawings: Proses Engineering LEED Consultant: Altensis Lighting Consultant: NA Lightstyle Acoustics Consultant: Proplan Road Consultant: Proses Engineering Fire Fighting Consultant: Abdurrahman Kılıç and Kazım Beceren Kitchen Consultant: Makpa Principal Contractor: BAFA Construction Client: Özyeğin University Total Construction Area: 22,000 sqm

BOĞAZIÇI’NDE, BÖYLESINE DOĞAL GÜZELLIĞIN IÇINDE YER ALAN, INSAN YAPISI BU BINA IÇIN EN GÜZEL KILIFININ YINE DOĞAL BIR MALZEME OLAN TAŞ OLACAĞI DÜŞÜNÜLMÜŞ... THIS BUILDING IS LOCATED IN SUCH A NATURAL BEAUTY, ON THE BOSPHORUS, WHERE THE MOST BEAUTIFUL MAN-MADE SHEATH FOR IT, THE STONE STILL THOUGHT TO BE A NATURAL MATERIAL.

KÜNYE Projenin Yeri: Baltalimanı, Sarıyer Mimarlık Ofisi: Erginoğlu & Çalışlar Mimarlık Proje Ekibi: İ. Kerem Erginoğlu, Hasan C. Çalışlar, Natali Kocyan, Ayçen Seymen, Onat Över, Sezen Bilge, Işık Süngü, Marta Cumellas, Umur Öke, Serdar Demir, Emre Erenler ve Ülkücan Turhan. Proje Tarihi: 2007-2012 Yapım Tarihi: 2011-2012 Arsa Alanı: 352 m2 Toplam İnşaat Alanı: 1.097 m2 Statik Proje: Modern Mühendislik ve Mutlu Mühendislik Elektrik Projesi: Enkom Mühendislik Mekanik Proje: Arkon Mekanik Tesisat Projesi: Arkon Mekanik İç Mimari Proje: Esra Güray İşveren: Robert Gibbins Fotoğraflar: Cemal Emden

CREDITS Project Location: Baltalimanı, Sarıyer Architectural Office: Erginoğlu & Çalışlar Architects Project Team: İ. Kerem Erginoğlu, Hasan C. Çalışlar, Natali Kocyan, Ayçen Seymen, Onat Över, Sezen Bilge, Işık Süngü, Marta Cumellas, Umur Öke, Serdar Demir, Emre Erenler and Ülkücan Turhan. Project Date: 2007-2012 Date of Construction: 2011-2012 Lot Area: 352 sqm Total Construction Area: 1,097 sqm Structural Drawings: Modern Engineering and Mutlu Engineering Electrical Drawings: Enkom Engineering Mechanical Drawings: Arkon Mechanics Sanitary Project: Arkon Mechanics Interior Design Drawings: Esra Güray Client: Robert Gibbins Photographs: Cemal Emden

natura | 59


proje | project

proje | project

SANDİMA KÖYÜ KORUMA PROJESİ - ATELYE 70 SANDİMA VILLAGE CONSERVATION PROJECT - ATELYE 70 OCAK: IMSIK VE KARAAĞAÇ TAŞ OCAĞI QUARRY: IMSIK AND KARAAĞAÇ STONE QUARRY

GELENEKSEL YÖNTEMLER VE YIĞMA TAŞ KULLANILARAK YAPILMIŞ MAHALLELERIN YAPISAL STRÜKTÜRÜ OKUNABILMEKTE. YAPILARIN ORIJINAL KONUMU ILE YENIDEN HAYATA DÖNDÜRÜLMESI VE RESTORE EDILMELERI YEREL TAŞ ILE MÜMKÜN. İÇ MEKÂNLARDA ISE YAPI KARAKTERISTIĞI VE IKLIMSEL NEDENLERLE TERCIH EDILECEK DOĞAL TAŞ SEÇIMLERI BÜYÜK ÖNEM KAZANMAKTA… TRADITIONAL METHODS AND MASONRY STONE USING IN THE NEIGHBORHOOD STRUCTURAL STRUCTURE CAN BE READ. REVIVING THE ORIGINAL LOCATION OF THE BUILDINGS AND BEING RESTORED IS ONLY CAN BE MADE WITH LOCAL STONE. IN THE INTERIORS THE CHARACTERISTICS OF THE STRUCTURE AND CLIMATIC CAUSES ARE THE PREFERRED CHOICES FOR NATURAL STONE GAINS MAJOR IMPORTANCE.

natura | 60

URLA BAĞ EVİ BUTİK OTEL - SERHAT AKBAY MİMARLIK URLA VINEYARD HOUSE BOUTIQUE HOTEL - SERHAT AKBAY ARCHITECTURE DOĞAL TAŞ: KIREÇ TAŞI NATURAL STONE: LIME STONE

KÜNYE Proje Yeri: Yalıkavak, Bodrum, Muğla Mimarlık Ofisi: Atelye 70 Projenin Tarihi / Durumu: 2013 / Koruma kurulundan onaylı İşveren: Özel ve kamu ortaklığı

CREDITS Project Location: Yalıkavak, Bodrum, Muğla Architectural Office: Atelye 70 Project Date / Status: 2013 / Approved by Conservation Board Client: Private and public partnership

YAŞLANDIKÇA DAHA DA GÜZELLEŞECEK TAŞ DUVARLARLA BETON YÜZEYLERIN KABA DOKUSU ILE ENDÜSTRIYEL SERAMIĞIN PÜRÜZSÜZLÜĞÜ, KABA SIVA ILE CILALI AHŞAPLAR KONTRAST IÇINDE BIRBIRINI TAMAMLIYOR... THE ROUGH TEXTURE OF STONE WALLS AND CONCRETE SURFACES, WHICH WILL GET MORE BEAUTIFUL AS THEY AGE; AND THE SMOOTHNESS OF INDUSTRIAL CERAMIC, ROUGH CAST AND FINISHED WOOD COMPLEMENT EACH OTHER IN CONTRAST...

KÜNYE Projenin Yeri: Yağcılar Köyü, Urla, İzmir Mimarlık Ofisi: Serhat Akbay Mimarlık Tasarım Ekibi: M. Serhat Akbay Proje Ekibi: Azize Andıç ve Onur Çakıroğlu Projenin Tarihi: 2008 Yapım Tarihi: 2010-2013 Statik Proje: Onur Kutlukaya İç Mekân Tasarımı: M. Serhat Akbay Proje Yöneticisi: M. Serhat Akbay Arsa Alanı: 614 m2 Toplam İnşaat Alanı: 330 m2 Fotoğraflar: M. Serhat Akbay

CREDITS Project Location: Yağcılar Village, İzmir Architectural Office: Serhat Akbay Architecture Design Team: M. Serhat Akbay Project Team: Azize Andıç and Onur Çakıroğlu Date of Project: 2008 Date of Construction: 2010-2013 Structural Design: Onur Kutlukaya Interior Design: M. Serhat Akbay Project Manager: M. Serhat Akbay Lot Area: 614 sqm Total Construction Area: 330 sqm Photographs: M. Serhat Akbay

natura | 61


proje | project

proje | project

BEYOĞLU BELEDİYESİ EK HİZMET BİNASI VE SANAT GALERİSİ MANÇO MİMARLIK MUNICIPALITY OF BEYOĞLU SUPPLEMENTARY SERVICE BUILDING & ART GALLERY - MANÇO ARCHITECTS DOĞAL TAŞ: NOCHE TRAVERTEN CROSS CUT (ÖZMERSAN) BULUTLU LIMESTONE (MERCAK)

BARBAROS EVİ - ONURCAN ÇAKIR BARBAROS HOUSE - ONURCAN ÇAKIR BARBAROS EVI PROJESINDE KULLANILAN TAŞ, BARBAROS KÖYÜ’NÜN YEREL TAŞI. ZEMIN VE TOPRAK ÖZELLIKLERINE BAĞLI OLARAK, BIRÇOK KÖYDE KONUTLAR KÖYÜN KENDI TAŞLARI ILE INŞA EDILEBILIYOR. ÇEVRE KÖY VE ILÇELERDE YAPILAN EVLERDE, YAKIN OLMALARI SEBEBIYLE URLA TAŞI VEYA ALAÇATI TAŞI DA SIKLIKLA TERCIH EDILIYOR. ANCAK BARBAROS’UN KENDI YEREL TAŞI BU PROJE IÇIN HEM LOJISTIK HEM DE EKONOMIK ANLAMDA EN SÜRDÜRÜLEBILIR SEÇIM OLACAĞI IÇIN, YAPIDA DUVARLAR KÖYÜN KENDI TAŞI ILE YAPILMIŞ. KÖYDE GENEL OLARAK BU TAŞ ILE INŞA EDILMIŞ ESKI KONUT DOKUSU KORUNMAKTA. BARBAROS EVI’NDE DE MEVCUT DOKUYA UYUM SAĞLAMAK AÇISINDAN, TEMEL MIMARI ÖĞELERDEN BIRI OLAN MALZEME KULLANILMIŞ… THE STONE USED IN THE BARBAROS HOUSE PROJECT IS THE LOCAL STONE OF THE BARBAROS VILLAGE. HOUSINGS CAN BE CONSTRUCTED WITH THE STONES OF THE VILLAGE IN MANY VILLAGES DEPENDING ON THE GROUND AND SOIL CHARACTERISTICS. URLA AND ALACATI STONES ARE OFTEN PREFERRED AT HOUSES THAT CONSTRUCTED IN NEAR VILLAGES AND COUNTIES DUE TO CLOSENESS TO THE AREA. HOWEVER, THE WALLS OF THE CONSTRUCTION HAVE BEEN MADE WITH THE STONES OF THE VILLAGE ITSELF FOR THE LOCAL BARBAROS STONE BEING THE MOST SUSTAINABLE OPTION BOTH LOGISTICALLY AND ECONOMICALLY. THE OLD HOUSING TEXTURE CONSTRUCTED WITH THIS STONE IS WIDELY PROTECTED IN THE VILLAGE. THIS MATERIAL WHICH IS ONE OF THE KEY ARCHITECTURAL ELEMENTS HAS BEEN USED FOR ADAPTING TO THE EXISTING TEXTURE IN THE BARBAROS VILLAGE…

NATURAL STONE: NOCHE TRAVERTEN CROSS CUT (ÖZMERSAN) CLOUDY LIMESTONE (MERCAK)

KÜNYE TAŞ DOKUDA OLUŞTURULAN GIRINTI ÇIKINTILAR ILE CEPHEDE 3 BOYUTLU BIR ETKI YARATILARAK PERA’NIN TARIHI TAŞ CEPHELERINDEKI HEYKELSI INCE IŞÇILIĞE GÖNDERME YAPILDI… WITH THE NICHES AND PROJECTIONS IN THE STONE TEXTURE, A THREE-DIMENSIONAL EFFECT WAS CREATED ON THE FACADE TO REFER TO THE SCULPTURED FINE WORKMANSHIP OF PERA'S HISTORIC STONE FACADES...

natura | 62

KÜNYE İşveren: Beyoğlu Belediyesi Projenin Yeri: İstanbul Alan: 3.149 m2 Mimarlık Ofisi: Manço Mimarlık Mimari Tasarım: Ali Manço Tasarım Ekibi: Zühtü Usta Proje Tarihi: 2013

CREDITS Client: Municipality of Beyoğlu Project Location: İstanbul Area: 3,149 sqm Architectural Office: Manço Architects Architectural Design: Ali Manço Design Team: Zühtü Usta Project Date: 2013

Proje Yeri: Barbaros Köyü, Urla, İzmir Mimari Tasarım: Onurcan Çakır İşveren ve ana yüklenici: Onurcan Çakır Alt yüklenici: Önderler İnşaat Statik Projesi: Dur İnşaat Mekanik ve Tesisat Projesi: Proje Fabrikası Elektrik Projesi: Sgm Elektrik Elektrik Tesisat Uygulama: Kazancı Elektrik Akustik Projesi: Onurcan Çakır Proje Tarihi: 2014 Yapım Tarihi: 2014 – 2015 Arsa Alanı: 375 m2 Toplam İnşaat Alanı: 83 m2 Fotoğraflar: Onurcan Çakır ve Ersen Çörekçi

CREDITS Project Location: Barbaros Village, Urla, Izmir Architectural Design: Onurcan Çakır Client and contractor: Onurcan Çakır Subcontractor: Önderler İnşaat Static Project: Dur İnşaat Mechanical Project and Plumbing: Proje Fabrikası Electrical Project: Sgm Elektrik Electrical Installation: Kazancı Elektrik Acoustic Project: Onurcan Çakır Project Date: 2014 Construction Date: 2014 - 2015 Plot Area: 375 sqm Total Builtup Area: 83 sqm Photographs: Onurcan Çakır and Ersen Çörekçi

natura | 63


proje | project

proje | project

ERİMTAN ARKEOLOJİ VE SANAT MÜZESİ AYŞEN SAVAŞ, CAN AKER VE ONUR YÜNCÜ ERİMTAN ARCHAEOLOGY AND ARTS MUSEUM AYŞEN SAVAŞ, CAN AKER AND ONUR YÜNCÜ

DIŞ YER KAPLAMALARI: ANDAZIT OCAK: ANKARA GÖLBAŞI CIVARINDAN TEDARIK EDILDI İÇ CEPHE KAPLAMASI: SARI TRAVERTEN TAŞI OCAK: DENIZLI

KARAKAYA YAŞAMALARI AB - MEMA, HÂLÜKÂR MİMARLIK VE AEM KARAKAYA LIVING NEIGHBORHOOD AB - MEMA, HALUKAR ARCHITECTURE AND AEM

EXTERIOR FLOOR COVERINGS: ANDESITE QUARRY: PROCURED FROM THE ANKARA GÖLBAŞI REGION. INTERIOR FACADE CLADDING: YELLOW TRAVERTINE STONE QUARRY: DENIZLI

KONUMU ITIBARIYLE, PROJENIN ANKARA KALESI VE DIĞER TARIHI DOKU ILE ÇEVRILI OLMASI, AYRICA ORIJINAL BINALARIN YIĞMA TAŞ ÖRGÜSÜNE SAHIP OLMASI NEDENIYLE, CEPHEDE VAR OLAN ESKI TAŞLARDAN FAYDALANILMIŞ. YENI EKLENEN BÖLÜMLERI ISE, YINE DOĞAL HALIYLE BIRAKILAN BETON CEPHELER ILE TAMAMLANMIŞ. İÇ CEPHELERDE ISE DENIZLI BÖLGESINDEN, SARI TRAVERTEN TAŞI TARAKLATILARAK HAM HALIYLE KULLANILMIŞ, IÇ CEPHE PANOLANMASI ISE ALTIN ORANDAN FAYDALANARAK TESPIT EDILMIŞ… OWING TO THE PROJECT BEING SURROUNDED BY THE ANKARA CASTLE AND OTHER HISTORICAL FABRICS IN TERMS OF ITS LOCATION AND THE ORIGINAL STRUCTURES HAVING MASONRY PATTERNS, THE PROJECT BENEFITED FROM THE OLD STONES EXISTING IN THE FACADE. AS FOR THE NEWLY ATTACHED SECTIONS, THEY ARE COMPLETED THROUGH CONCRETE FACADES WITH THEIR NATURAL FORMS. QUARRIED FROM THE DENIZLI REGION, THE YELLOW TRAVERTINE IS USED IN THE INTERIOR FACADES THROUGH A CHISELED RAW FORM AND THE INTERIOR PANELING IS ESTABLISHED THROUGH BENEFITING FROM THE GOLDEN RATIO…

KÜNYE Proje Grubu: Ayşen Savaş, Can Aker ve Onur Yüncü Danışmanlar: Arzu Gönenç Sorguç (Akustik danışmanı), Aytek Savaş (Güvenlik danışmanı) ve Karina Tasarım (Yangın danışmanı) İşveren: Yüksel Erimtan Kültür ve Sanat Vakfı Yapımcı: EMT Erimtan Müşavirlik Taahhüt Ticaret AŞ Statik: Prota Müh. Proje ve Danışmanlık AŞ Mekanik: Okutan Müh. Müş. Taah. Tic. AŞ Elektrik: Yurdakul Elk. Proje Müh. Müş. Tic. Ltd. Şti. İç Mekân Tasarımı: Ayşen Savaş, Can Aker ve Onur Yüncü Peyzaj Tasarımı: Can Aker, Ayşen Savaş ve Onur Yüncü Grafik Tasarımı: Onur Yüncü ve Fatih Öz Mimari Mesleki Kontrollük: Can Aker ve Onur Yüncü Maket: Serdar Gürol 3 Boyutlu Görselleştirme: Motto Mimarlık AŞ Fotoğraf: Oğuz Karakütük, Beril Kapusuz, Levent Songür ve Duygu Tüntaş Proje Süresi: 2011 - 2012 İnşaat Süresi: 2013 - 2015 Arsa Alanı: 1.070 m2 Toplam İnşaat Alanı: 1.850 m2 natura | 64

CREDITS Project Group: Ayşen Savaş, Can Aker and Onur Yüncü Consultants: Arzu Gönenç Sorguç (Acoustic Consultant), Aytek Savaş (Security Consultant) and Karina Tasarım (Fire Consultant) Owner: Yüksel Erimtan Culture and Arts Foundation Contractor: EMT Erimtan Consulting, Construction and Trade, Inc. Static Project: Prota Müh. Proje ve Danışmanlık AŞ Mechanical Project: Okutan Müh. Müş. Taah. Tic. AŞ Electricity Project: Yurdakul Elk. Proje Müh. Müş. Tic. Ltd. Şti. Interior Design: Ayşen Savaş, Can Aker and Onur Yüncü Landscape Design: Can Aker, Ayşen Savaş and Onur Yüncü Graphics Design: Onur Yüncü and Fatih Öz Site Supervision: Can Aker and Onur Yüncü Model: Serdar Gürol 3D Visualization: Motto Mimarlık AŞ Photography: Oğuz Karakütük, Beril Kapusuz, Levent Songür and Duygu Tüntaş Project Period: 2011 - 2012 Construction Period: 2013 - 2015 Site Area: 1,070 sqm Gross Floor Area: 1,850 sqm

YAPIM YÖNTEMLERI, TAŞ DUVARLAR, USTALIK TANIMLARI OLDUKÇA HIZLI AKAN YAPIM SÜREÇLERI BOYUNCA DÖNÜŞÜME UĞRAMIŞ. STRÜKTÜRÜN KENDISI OLAN TAŞ DUVAR, YÖNETMELIKLER YARDIMI ILE BIR TÜR KAPLAMA MALZEMESINE DÖNÜŞTÜRÜLMÜŞ. ONAYLANAN HACIMLER ILE GERÇEKLEŞEN HACIMLER YENI BIRER ARTI DEĞER ÜRETICISI OLMUŞ… CONSTRUCTION METHODS, STONE WALLS, DEFINITIONS OF CRAFTSMANSHIP HAVE TRANSFORMED DURING THE RAPID CONSTRUCTION PROCESSES. REPRESENTING THE STRUCTURE, STONE WALL HAS BEEN TRANSFORMED INTO A SORT OF PAVING MATERIAL WITH THE HELP OF THE REGULATIONS. APPROVED VOLUMES AND IMPLEMENTED VOLUMES PLAYED AS THE NEW GENERATORS OF ADDED VALUE…

KÜNYE Projenin Yeri: Bodrum, Muğla Mimarlık Ofisleri: MeMA, Hâlükâr Mimarlık ve AEM Tasarım Ekibi: Mert Eyiler, Müge Mandalinci ve Ahmet Erdem Mermer Yardımcı Mimarlar: Hüseyin Çifel, Büşra Kurtuluş ve Gamze İşcan İşveren: Zeynep Aksoy Çornwell ve Aslı Güran Proje Yılı: 2013 İnşaat Yılı: 2013 İç Mekân Projesi: Mert Eyiler, Aslı Güran, Gamze İşcan, David Cornwell ve Zeynep Aksoy Proje Yöneticisi: Selin Anter Sözbilen, İlkut Gümeke ve Müge Mandalinci Statik Projesi: Yalın Demirci Mekanik Projesi: İzzet Göksel Esen ve Esen Mekanik Elektrik Projesi: Koray Kochan ve Bodrum Electra Fotoğraflar: MeMA ve Mert Eyiler

CREDITS Project Location: Bodrum, Muğla Architecture Offices: MeMA, Hâlükâr Architecture and AEM Design Team: Mert Eyiler, Müge Mandalinci and Ahmet Erdem Mermer Assistant Architects: Hüseyin Çifel, Büşra Kurtuluş and Gamze İşcan Client: Zeynep Aksoy Cornwell and Aslı Güran Project Year: 2013 Year of Built: 2013 Interior Project: Mert Eyiler, Aslı Güran, Gamze İşcan, David Cornwell and Zeynep Aksoy Project Manager: Selin Anter Sözbilen, İlkut Gümeke and Müge Mandalinci Static Project: Yalın Demirci Mechanical Project: İzzet Göksel Esen and Esen Mechanics Electricity Project: Koray Kochan and Bodrum Electra Images: MeMA and Mert Eyiler natura | 65


proje | project

proje | project

MA VIE LA - SELİM ERDİL DOĞAL TAŞ: ARABESCATO OCAK: MUĞLA DOĞAL TAŞ: KAYRAK TAŞI NATURAL STONE: ARABESCATO QUARRY: MUĞLA NATURAL STONE: SLATE

“GENEL HACIMLER, ISLAK MEKÂNLAR VE SALONDA MUĞLA’DA ÇIKAN ARABESCATO ADINDA BIR MERMER KULLANDIK. BU MERMERIN EN ÇOK HOŞUMUZA GIDEN ÖZELLIĞI BEYAZ RENGININ ÜZERINDEKI FÜME RENKLI VE AĞAÇ DALLARINA BENZEYEN DAMARLARI OLDU. KULLANILACAĞI MEKÂNA GÖRE FARKLI PLAKALARDAN SEÇTIĞIMIZ MERMERLER BAZEN YOĞUN BAZEN DE SEYREK DAMAR YAPISIYLA HER MEKÂNDA FARKLI BIR GÖRÜNTÜ OLUŞTURDU. PLAKALARDA KI MERMER DESENLERI ADETA BIR TABLOYU ANDIRIYORDU. BU YÜZDEN PLAKALARI EBATLAMA IÇIN KESERKEN VE UYGULAMA SIRASINDA DAMARLARIN BIRBIRINI TAKIP ETMESINI HEDEFLEDIK. HER PLAKANIN ÖNCE FOTOĞRAFI ÇEKILDI VE BILGISAYAR ORTAMINDA MEKÂN ÖLÇÜLERINE GÖRE TAM PARÇALARA KESILDI. DUVARLAR VE MERMER ARASINDA SÜPÜRGELIK YERINE INCE BIR BOŞLUK BIRAKILDI. BU SAYEDE DUVARLAR ZEMIN ÜZERINDE HAVADA ASILI GIBI GÖRÜNÜYOR. DUVARLAR YER YER HAM BRÜT BETON, YER YER ALÇI SIVA ÜZERI ÖZEL RENK KARIŞIMLI SILIKONLU BOYA ILE YAPILDI. ODALARIN ZEMINI VINTAGE GÖRÜNÜMLÜ BIR LAMINE PARKE ILE YAPILDI. HAVUZ KATI VE DIŞ MEKÂNLARIN ZEMINI GÜMÜŞ, KAHVE VE METALIK MAVI RENKLER IÇEREN KAYRAK TAŞI ILE DÖŞENDI. DIŞ DUVARLAR BRÜT BETON, PEYZAJ BÖLMELERI ISE CORTEN ÇELIK OLARAK TAMAMEN EL EMEĞI ILE YAPILDI.” “FOR GENERAL VOLUMES, WET SURFACES AND LIVING ROOMS, WE USED A MARBLE CALLED ARABESCATO WHICH IS QUARRIED FROM MUĞLA. WHAT WE LIKED THE MOST ABOUT THIS MARBLE IS THE SMOKE-COLORED GRAINS LOOKING LIKE TREE BRANCHES ON ITS WHITE SURFACE. MARBLES WE CHOSE FROM DIFFERENT PLATES REGARDING DIFFERENT SPACES CREATED A DIFFERENT OUTLOOK IN EACH SPACE ALONG WITH THEIR DENSE AND INFREQUENT GRAIN TEXTURES. MARBLE PATTERNS ON THE PLATES WERE MERELY EVOKING A PAINTING. THEREFORE WHILE CUTTING THE PLATES FOR SIZING AND DURING THE IMPLEMENTATION PROCESS, WE AIMED FOR THE GRAINS TO FOLLOW EACH OTHER. EACH PLATE WAS PHOTOGRAPHED AT FIRST AND CUT INTO EXACT PIECES IN AN ELECTRONIC ENVIRONMENT ACCORDING TO THE MEASUREMENTS OF THE SPACE. A SLIGHT OPENING WAS LEFT FOR THE BASEBOARD IN BETWEEN THE WALLS AND MARBLES. THUS, WALLS ARE LOOKING LIKE THEY ARE SUSPENDED IN MID-AIR. THEY ARE PARTLY COVERED WITH RAW EXPOSED CONCRETES AND SILICONE DYE WHICH WAS BLENDED WITH CUSTOM COLORS ON GYPSUM PLASTER. ROOM FLOORINGS ARE COVERED WITH VINTAGE-LOOKING LAMINATED PARQUETS. FLOORS OF THE POOL AND OUTDOORS ARE VENEERED WITH SLATES THAT HOLD SILVER, BROWN AND STEEL BLUE COLORS. EXTERIOR WALLS ARE MADE OUT OF EXPOSED CONCRETE AND LANDSCAPING SECTIONS ARE MADE FROM HANDCRAFTED COR-TEN STEELS.”

natura | 66

KÜNYE Mimar: Selim Erdil Projenin Yeri: Çeşme, İzmir, Türkiye Alan: 300 m2 Proje Yılı: 2015 İmalatçılar: Scavolini, Schüco ve Ticino Diğer Katılımcılar: Gözde Özder, İzgi Yazıcı, Meltem Çarıkoğlu, Selim Ardalı, Bahadır Sarıca ve Nevzat Yavuz Fotoğraflar: Tunç Suerdaş

CREDITS Architect: Selim Erdil Location: Çeşme, İzmir, Turkey Area: 300 sqm Project Year: 2015 Manufacturers: Scavolini, Schüco and Ticino Other Participants: Gözde Özder, İzgi Yazıcı, Meltem Çarıkoğlu, Selim Ardalı, Bahadır Sarıca and Nevzat Yavuz Photographs: Tunç Suerdaş

T.C. AYVALIK BELEDİYESİ HALİL BAŞYAZGAN KÜÇÜKKÖY CUMHURİYET KÜLTÜR MERKEZİ - MTF PROJE AYVALIK MUNICIPALITY OF TURKEY HALİL BAŞYAZGAN KÜÇÜKKÖY CULTURAL CENTER OF THE REPUBLIC-MTF PROJECT DOĞAL TAŞ: SARIMSAK TAŞI OCAK: AYVALIK BÖLGESI NATURAL STONE: SARIMSAK STONE QUARRY: AYVALIK REGION

FUAYEDE MANZARAYA AÇILAN CAM CEPHE VE SARIMSAK TAŞI YALIN BIR DILDE BIR ARAYA GETIRILMIŞ. CEPHEDE TAŞ MALZEMENIN KULLANIMIYLA IKI TEPE ARASINDA KALAN YAPI DOĞAL ÇEVRE ILE BÜTÜNLEŞIYOR VE DOĞANIN RENGINI ALIYOR. YAPI BULUNDUĞU YERIN HAFIZASINA DÂHIL OLUYOR. BÖLGEDE BULUNAN BIRÇOK YAPININ ANA YAPI ELEMANI OLAN SARIMSAK TAŞI YAPILAN ARAZI GEZILERINDE ARAŞTIRILMIŞ. SARIMSAK TAŞININ KULLANIM ŞEKILLERI, BIR ARAYA GELIŞLERI, ZAMANA KARŞI DAVRANIŞI VE DOKUNUN MIMARI ETKILERI FOTOĞRAFLANMIŞ VE GÖZLEMLENMIŞ. BÜNYESINDE IHTIVA ETTIĞI DEMIR OKSIT SEBEBI ILE PEMBE – KIRMIZI ARASI RENGE SAHIP SARIMSAK TAŞI KÜÇÜKKÖY KÜLTÜR MERKEZI’NDE YERE AIT YAPISAL HAFIZANIN SÜREKLILIĞINI VURGULAMAK IÇIN TASARIMIN BIR PARÇASI OLARAK ELE ALINMIŞ VE YIĞMA TEKNIĞINDE GEREK IÇ MEKÂN GEREKSE DIŞ MEKÂN OLUŞTURACAK ŞEKILDE ELE ALINMIŞ… THE GLASS FACADE WHICH IS OPENING TO THE VIEW AND SARIMSAK STONE IN THE FOYER IS FORMED IN A SIMPLE MANNER. WITH THE USAGE OF THE STONE MATERIAL ON THE FACADE THE STRUCTURE, THAT IS LOCATED BETWEEN THE TWO HILLS, INTEGRATES INTO THE NATURAL ENVIRONMENT AND TAKES ON THE COLOR OF NATURE. THE STRUCTURE IS INCLUDED IN THE MEMORY OF THE PLACE. SARIMSAK STONE WHICH IS FOUND TO BE THE MAIN BUILDING ELEMENT USED IN MANY OF THE STRUCTURES FOUND IN THE REGION WERE EXPLORED THROUGH SITE EXCURSIONS. USAGE, FORMING STYLE, DURABILITY AND THE EFFECTS OF TEXTURE IN ARCHITECTURE OF SARIMSAK STONE ARE PHOTOGRAPHED AND OBSERVED. ALONG WITH THE IRON OXIDE IT EMBODIES, SARIMSAK STONE HAS A COLOR SCALE RANGING IN BETWEEN PINK AND RED. THIS STONE HAS BEEN TREATED AS A PART OF THE DESIGN IN ORDER TO ACCENTUATE THE CONTINUITY OF STRUCTURAL MEMORY PERTAINING TO KÜÇÜKKÖY CULTURAL CENTER AND TACKLED FOR FORMING BOTH INTERIORS AND EXTERIORS THROUGH THE MASONRY TECHNIQUE...

KÜNYE İşveren: Doğuş Gayrimenkul Proje Yeri: Ayvalık, Balıkesir Proje Tarihi: Mart – Haziran 2015 İnşaat Tarihi: Ağustos 2015 – Nisan 2016 Arsa Alanı: 4.300 m2 Proje Alanı: 800 m2 Mimari Proje: Mimari Tasarım Fikirleri (MTF Proje) Mimari Proje Ekibi: Derya Ekim Öztepe, Ozan Öztepe ve Deniz Çubukçu İç Mekân Tasarımı: Mimari Tasarım Fikirleri (MTF Proje) Statik Proje: Cga Mühendislik Tesisat Proje: Arke Mühendislik Elektrik Proje: Kül Mühendislik Altyapı Proje: Çevsa Mühendislik Peyzaj Projesi: Cey Peyzaj Akustik Danışmanlığı: Talayman Danışmanlık Yangın Danışmanlığı: Taner Kaboğlu Aydınlatma Danışmanlığı: ALD Aydınlatma Ana Yüklenici: Hem Yapı Şantiye Yöneticisi: Ahmet Sarımeşe (Doğuş Gayrimenkul) Fotoğraf: Uğur Ceylan

CREDITS Client: Doğuş Real Estate Project Location: Ayvalık, Balıkesir Project Date: March- June 2015 Construction Date: August 2015 – April 2016 Land Area: 4,300 sqm Project Area: 800 sqm Architectural Project: MTF Project Architectural Project Team: Derya Ekim Öztepe, Ozan Öztepe and Deniz Çubukçu Interior Design: MTF Project Static Project: Cga Engineering Line Layout: Arke Engineering Electricity Project: Kül Engineering Infrastructure Project: Çevsa Engineering Landscape Project: Cey Landscape Acoustics Consultant: Talayman Consultancy Fire Consultant: Taner Kaboğlu Lighting Consultant: Ald Lighting Prime Contractor: Hem Construction Site Director: Ahmet Sarımeşe (Doğuş Real Estate) Photographs: Uğur Ceylan natura | 67


proje | project

RIXOS ESKİŞEHİR SPA & TERMAL OTEL - GAD RIXOS ESKİŞEHİR SPA & THERMAL HOTEL - GAD

proje | project

KÜNYE Proje adı: Eskişehir Rixos Spa & Thermal Hotel Yer: Odunpazarı, Eskişehir, Türkiye İşveren: Polimeks Mimar: GAD & Gökhan Avcıoglu Proje Koordinatörü: Nesime Önel Proje Ekibi: Ertuğrul Morcol, Carlos Valderama, Gizem Kıroglu, Ömer Karaer, Durak Arıkan, Ayşegül Altuğ, Derya Arpaç, Mehmet Baykara, Aslı Genç, Müge Tan, Scott Baltimore, Elif Şahinoğlu Yapı Tipi: Az katlı / Mid-rise Proje Tipi: Hizmet Proje Alanı: 2.500 m2 İnşaat Alanı: 45.000 m2 Ödül: 2012 Highly Commended Hotel Architecture with Eskisehir Spa & Thermal Hotel for Europe, International Hotel and Property Awards 2013 Green Good Design Award Fotoğraflar: Alp Eren ve Sinan Gürsoy

CREDITS

“ÇEVRE DOSTU, ZEHİRLİ KİMYASALLAR İÇERMEYEN VE EN ÖNEMLİSİ ÇEVRE ETİKETLERİ OLAN VE EN ÖNEMLİSİ YEREL MALZEME KULLANIMINA ÖZEN GÖSTERİLDİ. BİNANIN CEPHESİNDEN VE İÇ MEKÂNINDA KULLANILAN TÜM MALZEMELER YENİLENEBİLİR VE GERİ DÖNÜŞTÜRÜLEBİLİR MALZEME OLMASINA DİKKAT EDİLDİ. BİNA GİRİŞİNDE KOBBYDEN İTİBAREN TÜM SİRKÜLASYON VE FUAYE ALANLARINDA DOĞAL TAŞ KULLANILDI. (EMPERADOR, LIGHT / DARK) FARKLI DOKU VE RENKLERDE SEÇİLEN TAŞLAR FARKLI EBATLARDA KULLANILARAK, MEKÂN İÇİNDE FARKLI IŞIK ALGILARIYLA DOĞAL ORTAM ETKİSİ OLUŞTURULMUŞTUR, YİNE AYNI MEKÂN İÇİNDE KULLANILAN YEŞİL BİTKİLENDİRME İLE DE SOKAK ETKİSİ GÜÇLENDİRİLMEYE ÇALIŞILMIŞTIR. BU TARZ SİRKÜLASYONU FAZLA MEKÂNLARDA DAYANIKLILIK VE HİJYEN AÇISINDAN DA DOĞAL TAŞ KULLANMAYA ÖZEN GÖSTERDİK. ODA İÇLERİNDEKİ ISLAK MEKÂNLARDA VE SPA İÇİNDE ZEMİN VE DUVARLARIN BÜYÜK BİR KISMI DOĞAL TAŞ OLARAK TASARLANMIŞ VE UYGULANMIŞTIR. GELENEKSEL HAMAM KÜLTÜRÜNDEN GELEN MERMERİ HONLU CARRERA (KAYMA RİSKİNE KARŞI) OLARAK SPA İÇİNDEKİ TÜM ISLAK MEKÂNLARDA VE HAMAM DA KULLANDIK. HEM HİJYENİ HEM DE DAYANIKLILIĞINI DA DİKKATE ALARAK SPA İÇİNDE SİRKÜLASYON ALANLARINDA VE GENEL DİNLENME MEKÂNLARINDA DA DOĞAL TAŞ KULLANMAYA ÖZEN GÖSTERDİK. (SILVER STONE) GENEL OLARAK DOĞAL TAŞI KULLANDIĞIMIZ TÜM MEKÂNLARDA İSTEDİĞİMİZ ESTETİK VE FONKSİYONEL SONUÇLARA ULAŞTIK.” "CARE WAS TAKEN TO USE ENVIRONMENTALLY FRIENDLY, NON-POISONOUS AND MOST IMPORTANTLY, LOCAL MATERIALS WITH ENVIRONMENTAL LABELS. ALL MATERIALS USED IN THE FAÇADE AND THE INTERIOR OF THE BUILDINGS SHOULD BE RECYCLABLE. STARTING FROM THE LOBBY AT THE ENTRANCE OF THE BUILDING, IN ALL CIRCULATION AND FOYER SPACES, THE MATERIAL USED WAS NATURAL STONE (EMPERADOR, LIGHT AND DARK). A NATURAL SETTING EFFECT WAS CREATED BY DIFFERENT LIGHT PERCEPTIONS IN THE VENUE BY USING DIFFERENT SIZES OF STONES IN VARIOUS TEXTURES AND COLORS; ALSO, THE ROAD EFFECT WAS ATTEMPTED TO BE STRENGTHENED THROUGH GREEN PLANTS USED IN THE SPACE. WE ALSO STRIVED TO USE NATURAL STONE FOR ROBUSTNESS AND HYGIENE IN THIS TYPE OF HARD TRAFFIC AREAS. IN WET SPACES IN ROOMS AND THE SPA, A MAJOR PART OF THE FLOORS AND THE WALLS WAS DESIGNED AND EXECUTED AS NATURAL STONE. WE USED MARBLE, WHICH COMES FROM THE TRADIITIONAL BATH CULTURE IN ALL WET SPACES IN THE SPA AND THE BATH AS HONED CARRERA (SLIP RESİSTANT). CONSIDERING BOTH HYGIENE AND ALSO RESILIENCE, WE ALSO CHOSE TO USE NATURAL STONE (SILVER STONE) INSIDE THE SPA IN CIRCULATION AREAS AND PUBLIC RESTING AREAS. BASICALLY, WE ACCOMPLISHED THE AESTHETICAL AND FUNCTIONAL RESULTS WE SOUGHT IN ALL SPACES WHERE NATURAL STONE WAS USED.”

natura | 68

Project name: Eskişehir Rixos Spa & Thermal Hotel Location: Odunpazarı, Eskişehir, Türkiye Client: Polimeks Architect: GAD & Gökhan Avcıoglu Project Coordinator: Nesime Önel Project team: Ertugrul Morcol, Carlos Valderama, Gizem Kıroglu, Ömer Karaer, Durak Arıkan, Ayşegül Altuğ, Derya Arpaç, Mehmet Baykara, Aslı Genç, Müge Tan, Scott Baltimore, Elif Şahinoğlu Building type: Mid-rise Project type: Service Project site area: 2,500 sqm Construction area: 45,000 sqm Awards: 2012 Highly Commended Hotel Architecture with Eskisehir Spa & Thermal Hotel for Europe, International Hotel and Property Awards 2013 Green Good Design Award Photographs: Alp Eren ve Sinan Gürsoy

MAHAL / LOCATION: LOBI / LOBBY DOĞAL TAŞ / NATURAL STONE: EMPRADOR KOYU VE AÇIK / DARK AND LIGHT OCAK / QUARRY: DENIZLI

natura | 69


proje | project

proje | project

VINERO ŞARAPHANE VE KONUKEVİ - CM MİMARLIK VINERO WINERY AND GUESTHOUSE - CM ARCHITECTS

ARGÜL WEAVE - BINAA & SMART-ARCHITECTURE DOĞAL TAŞ / NATURAL STONE: TRAVERTEN TARAKLI MAHAL / LOCATION : OTEL LOBİ DUVAR / HOTEL LOBBY WALL

“BURASI BIR ÜRETIM MEKÂNI VE SERVISLERINDEN OLUŞUYOR. DOLAYISIYLA MEKÂNLARIN KENDI ÜRETIMINDEN GELEN YAPISINI KOLLAMAK, HAM MADDE ILE TASARLAMAK GIBI BIR NIYETIMIZ OLDU KI NETICEDE HAM ÇELIK, MASIF AHŞAP, TAŞ VS. MALZEMELER ILE DETAYLARINI DA KAPATMAYA ÇALIŞMADAN KURMAYA GAYRET ETTIK. BU PROJEDE BEJ VE GREY SERISI KULLANILDI.” "THIS PROJECT CONSISTS OF A PRODUCTION SPACE AND SERVICES. SO WE HAVE AN INTENTION TO LOOK AT THE STRUCTURE OF THE SPACES FROM THEIR OWN PRODUCTION AND TO DESIGN THEM WITH RAW MATERIAL, SO THAT WE HAVE TRIED TO ESTABLISH THE DETAILS WITHOUT TRYING TO CLOSE THE DETAILS WITH CRUDE STEEL, SOLID WOOD, STONE, ETC. IN THIS PROJECT, GRAY AND BEIGE SERIES WERE USED. "

natura | 70

KÜNYE Proje Ofisi: CM Mimarlık Proje Adı: Vinero Şarap Üretim Tesisi ve Misafirhane Binası Proje Yeri: Eceabat/Çanakkale Tasarım: Cem Sorguç Tasarım Ekibi: Cem Sorguç, Elvan Çakıt, Özlem Yılmaz, Gizem Candemir, Deniz Gezgin, Amina Rezoug İşveren: Toksöz Grup, Sanset Gıda A.Ş. Proje Tarihi:2012-2015 Toplam İnşaat Alanı: 16.000 m2

CREDITS Project Name: Vinero Winery and Guesthouse Interior Design Office: CM Architects Interior Design: Cem Sorguç Design Team: Cem Sorguç, Elvan Çakıt, Özlem Yılmaz, Gizem Candemir, Deniz Gezgin, Amina Rezoug Project Location: Çanakkale / Turkey Project Date: 2012-2015 Project Area: 16.000 sqm

PROJEDE 3 ÇEŞİT DOĞAL TAŞ MALZEME KULLANILMIŞ: 1. ANA CEPHE: PATARA BEJİ – LIMESTONE, BURDUR BÖLGESİNDEN ÇIKARILDI. TOPLAM 144 FARKLI TAŞ PANEL ÇEŞİDİNDEN OLUŞUYOR. YAKLAŞIK 180 TON AĞIRLIĞINDA. 60 TON ÇELİK KARKAŞ KULLANILDI. 2. BAZA DA: EGE KIRMIZISI MERMERİ. 3. KALDIRIM: ANDAZIT TAŞI.

3 KINDS OF NATURAL STONE MATERIAL IS USED ON THE PROJECT: 1. ON THE HOME FRONT: PA TARA BEIGE LİMESTONE WAS REMOVED FROM BURDUR, CONSISTS OF A TOT AL OF 144 DIFFERENT KINDS OF STONE PANELS,APPROXIMATLY 130 TONS OF WEIGHT, 60 TONS OF STEEL WERE USED IN THE CARCASS 2. BASE: THE AEGEAN RED MARBLE 3. PAVEMENT ANDAZIT STONE

KÜNYE Projenin Yeri: Bursa MimarlıkOfisi: BINAAve SmartArchitecture TasarımEkibi: Burak Pekoğlu (BINAA), Matthew Fineout (SmartArchitecture)ve A. Yağız Saraçlar YapımTarihi: 2014 Toplam İnşaat Alanı: 4.500 m² StatikProje: HYT Yapı Tasarım ŞantiyeŞefi: Enes C. Özmaya Taş İmalatçısı: Bayburtlular, Afyon Ahşap İmalatçısı: Yapısan, Bursa İşveren: ARGÜL Tekstil Fotoğraflar: Thomas Mayer

CREDITS Project Location: Bursa Architectural Office: BINAA ve SmartArchitecture Design Team: Burak Pekoğlu (BINAA), Matthew Fineout (Smart - Architecture) and A. Yağız Saraçlar Construction Date: 2014 Total Construction Area: 4,500 m² Structural Engineer: HYT Engineering Construction Chief: Enes C. Özmaya Stone Fabricator: Bayburtlular, Afyon Wood Fabricator: Yapısan, Bursa Client: ARGÜL Textile Photographs: Thomas Mayer

natura | 71


proje | project

proje | project

BALPARMAK ÜRETİM VE YÖNETİM YAPISI - NSMH BALPARMAK STRUCTURE OF PRODUCTION AND MANAGEMENT- NSMH

AHİ EVRAN-I VELİ KÜLLİYESİ - MI’MAR AHI EVRAN-I VELI ISLAMIC COMPLEX - MI’MAR

DOĞAL TAŞ: MARMARA MERMERİ (TÜRER MADENCİLİK) NATURAL STONE: MARMARA MARBLE (TÜRER MADENCİLİK)

“DOĞAL TAŞIN YETERINCE KULLANILMADIĞINI, KULLANILDIĞINDA DA ÇOĞU ZAMAN KÖTÜ KULLANILDIĞINI DÜŞÜNÜYORUM. TAŞ ILE HALI KAPLAMA ARASINDA BIR FARK KALMIYOR. MALZEMENIN ÖZELLIKLERINI ORTAYA ÇIKARMADA ZORLAMALAR DENENMEK YERINE BÜTÜN MALZEMELER DEKORATIF BIR YÜZEY ELDE ETMEK IÇIN KULLANILIYOR. MARMARA’DAN SONRAKI TERCIHIM TRAVERTEN.” “I THINK IT’S NOT USED ENOUGH AND WHEN IT IS, IT’S USUALLY USED POORLY. IT’S DIFFICULT TO SEE THE DIFFERENCE BETWEEN STONE AND CARPETING. INSTEAD OF FORCING THE MATERIAL TO UNVEIL ITS FEATURES, ALL THE MATERIALS ARE USED IN ORDER TO OBTAIN A DECORATIVE SURFACE. MY NEXT CHOICE AFTER MARMARA STONE IS TRAVERTINE.”

KÜNYE Proje Adı: BALPARMAK ÜRETİM ve YÖNETİM YAPISI Proje Yeri: ALTIPARMAK GIDA SAN. ve TİC. A.Ş. ÇAVUŞBAŞI CAD. NO:70 ÇEKMEKÖY / İSTANBUL Proje Ofisi: NEVZAT SAYIN MİMARLIK HİZMETLERİ Tasarım Ekibi: (Sadece tasarımda görev alanlar) NEVZAT SAYIN, SERKAN ÇAKIT, TUĞÇE ŞIK ERDOĞAN Danışman: YENER&YENER MÜHENDİSLİK İşveren: ARIDAN GIDA Ana Yüklenici: ALTIPARMAK, IŞIK İNCE YAPI, NİDA İNŞAAT Fotoğraf: ENGİN GERÇEK - STUDIO MAJO Proje Başlangıç Yılı: 2011 Proje Bitiş Yılı: 2012 İnşaat Başlangıç Yılı: 2011 İnşaat Bitiş Yılı: 2015 Arsa Alanı (m2): 6.900 m2 Toplam İnşaat Alanı (m2): 20.000 m2

“4.250 M3 TRAVERTEN TAŞ KULLANILMIŞ OLUP; ILERLEYEN ETAPLARDA ISE 7.000 M 3 TRAVERTEN TAŞI DAHA KULLANILACAKTIR. KULLANDIĞIMIZ TRAVERTEN KIRŞEHIR IL SINIRLARI IÇERISINDEKI MUCUR BÖLGESINDEN ÇIKARILMAKTADIR.”

CREDITS Project Title: BALPARMAK STRUCTURE OF PRODUCTION AND MANAGEMENT Project Location: ALTIPARMAK FOOD INDUSTRY and TRADE INC. ÇAVUŞBAŞI AVENUE NO:70 ÇEKMEKÖY / İSTANBUL Project Office: NEVZAT SAYIN ARCHITECTURAL SERVICES Design Team: (Solely participated in design) NEVZAT SAYIN, SERKAN ÇAKIT, TUĞÇE ŞIK ERDOĞAN Consultant: YENER&YENER ENGINEERING Client: ARIDAN FOOD INDUSTRY Prime Contractor: ALTIPARMAK, IŞIK İNCE CONSTRUCTION, NİDA CONSTRUCTION Photographs: ENGİN GERÇEK - STUDIO MAJO Project Start Date: 2011 Project Finish Date: 2012 Construction Start Date: 2011 Construction Finish Date: 2015 Land Area (m2): 6,900 sqm Total Construction Area (m2): 20,000 sqm

"4,250 CUBIC METERS OF TRAVERTINE STONE IS USED AND IN THE FOLLOWING PHASES, 7,000 CUBIC METERS OF TRAVERTINE STONE WILL BE USED, AND THE TRAVERTINE WE USE IS QUARRIED FROM THE MUCUR REGION IN THE PROVINCE OF KIRŞEHIR."

KÜNYE İşveren: Kırşehir Belediye Başkanlığı

Mimari proje: Mi’mar Mimarlık San. Hiz. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. (Ahmet Yılmaz ve İbrahim Hakkı Yiğit)

Yardımcı mimarlar: Osman Balak-Pembegülen Cingöz-Fatma Merve Bodur-Nilay Koyuncu-Ebubekir Şimşek

Statik proje: Parlar Mühendislik (Niyazi Parlar) Mekanik proje: MKD Mühendislik Elektrik proje : Küp mühendislik

Zemin etüdü raporu ve georadar tarama: Anadolu Yerbilimleri (Prof.Dr. Metin İlkışık)

Harç analiz ve raporu: Prof.Dr. Erol Gürdal ve Doç.Dr. Ahmet Güleç Taş temini: Kırşehir Bademler Traverten Müteahhit: Özbek İnşaat Taahhüt San. ve Tic Ltd Şti. (Ankara)

natura | 72

CREDITS Client: Kırşehir Municipality A rchitectural Project: Mi’mar Mimarlık San. Hiz. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. (Ahmet Yılmaz and İbrahim Hakkı Yiğit) A ssistant architects: Osman Balak-Pembegülen Cingöz-Fatma Merve Bodur-Nilay Koyuncu-Ebubekir Şimşek Static Project: Parlar Engineering (Niyazi Parlar) Mechanical Project: MKD Engineering Electricity Project: Küp Engineering S oil Investigation Report and GPR Scanning: Anatolian Geology (Prof. Metin İlkışık) M ortar Analysis and Report: Prof. Erol Gürdal, Assoc. Prof. Ahmet Güleç Stone Procurement: Kırşehir Bademler Traverten Contractor: Özbek İnşaat Taahhüt San. ve Tic Ltd Şti. (Ankara)

natura | 73


proje | project

proje | project

ACIBADEM ALTUNİZADE HASTANESİ - LİNA MİMARLIK ACIBADEM ALTUNIZADE HOSPITAL - LINA ARCHITECTS DOĞAL TAŞ / NATURAL STONE: HUROK SILVER, MARON MARINACHE, PEARL BLACK PROJEDE KULLANILDIĞI MAHAL / LOCATION: LOBI, GENEL KORIDORLAR / LOBBY AND GENERAL CIRCULATION AREAS

KÜNYE İşveren: ACIBADEM SAĞLIK GRUBU Mimari Tasarım: LİNA MİMARLIK- AYLİN ŞENSOY (Yüksek Mimar) İç mimari : METEX DESIGN- DİDEM ÇALIŞKAN GENÇSOY (Mimar) Mep Tasarım: ACIBADEM PROJE YÖNETİMİ- BORA ATAY (Mekanik Müh.), ALİ İHSAN ŞAHİN (Elektrik Müh.) Ana Yüklenici: ACIBADEM PROJE YÖNETİMİ- SERDAR ÇAKIR(Mimar), REYHAN DEMİRKAN (Yüksek Mimar), HAMDİ DOSTOĞLU (Mimar), ONUR YILMAZ (Yüksek İnşaat Müh. M. Sc.), NURETTİN YILDIRIM (Elektrik Müh.), İLHAN ŞARE (Mekanik Müh.) Uygulama Projesi ve Medikal Alanlar İç mimari: ARCHISTANBULEMİNE AYDIN ÖZDÖL (Mimar) Peyzaj: VİSTA KENTSEL TASARIM VE PEYZAJ MİMARLIĞI Proje Yöneticisi: MURAT TAŞPINAR (Mimar), MURAT AKSU (İnşaat Müh.) Şantiye Şefi: SİBEL BURGAZLIOĞLU (Mimar) Tasarım Koordinasyon: FATMA BUSE ÖNGEN (Yüksek Mimar) Toplam İnşaat Alanı: 98.000m2 Konum: İSTANBUL Fotoğraflar: CEMAL EMDEN

ZANZİBAR- ATÖLYE 2A DOĞAL TAŞ / NATURAL STONE: EMPERADOR GREY CILALI OCAK / QUARRY: BURDUR MAHAL / LOCATION: YEMEK BÖLÜMÜ

CREDITS Client: Acibadem Healthcare Group Architectural Design: Li̇na Mi̇marlik- Ayli̇n Şensoy (M.arch) Interior Design: Metex Design- Di̇dem Çalişkan Gençsoy (Arch.) Mep Design: Acibadem Proje Yöneti̇mi̇- Bora Atay (Mechanical Eng.), Ali̇ İhsan Şahi̇n (Electrical Eng.) Main Contractor: Acibadem Proje Yöneti̇mi̇- Serdar Çakir(Arch.), Reyhan Demi̇rkan (M.arch.), Hamdi̇ Dostoğlu (Arch.), Onur Yilmaz (M. Sc. Civil Engineer), Nuretti̇n Yildirim (Electrical Eng.), İlhan Şare (Mechanical Eng.) Construction Projects And Interior Design Of Medical Spaces: Archistanbul- Emi̇ne Aydin Özdöl (Arch.) Landscape: Vi̇sta Kentsel Tasarim Ve Peyzaj Mi̇marliği Project Manager: Murat Taşpinar (Arch.), Murat Aksu (Civil Eng.) Site Works Chief: Si̇bel Burgazlioğlu (Arch.) Design Coordination: Fatma Buse Öngen (M.arch.) Total Built Area: 98,000 Sqm Location: İstanbul Photography: Cemal Emden “ZİYARETÇİLERİN KENDİ EVİNDE YAŞARMIŞÇASINA DENEYİMLEYEBİLDİKLERİ ÖZGÜN MEKÂNLAR OLUŞTURULMASI HEDEFLENMİŞTİR. BU ANLAMDA SEÇİMİ YAPILMIŞ OLAN MALZEMELERİN NİTELİĞİ VE DOĞALLIĞI BÜYÜK BİR ÖNEM TAŞIMAKTAYDI. ÖZELLİKLE DOĞAL TAŞ OLARAK KULLANILMIŞ OLAN MERMERİN TONLARINDAKİ KROMATİK RENK GEÇİŞLERİ, ACIBADEM’İN TAŞIMIŞ OLDUĞU KÜRESEL DEĞERİ ÖN PLANA ÇIKARABİLMESİ AÇISINDAN SON DERECE ÖNEMLİYDİ. BÖYLELİKLE ZEMİNDE KULLANILAN MERMERİN RENK GEÇİŞLERİYLE BERABER, MEKÂNIN KENDİ İÇERİSİNDE VAR OLAN YANSIMALARINI ORTAYA ÇIKARABİLDİĞİMİZİ DÜŞÜNÜYORUZ.” “IT IS AIMED TO CREATE UNIQUE PLACES WHERE VISITORS CAN EXPERIENCE A HOME-LIKE ATMOSPHERE. ACCORDINGLY, THE QUALITY AND NATURALITY OF THE SELECTED MATERIALS WERE OF GREAT IMPORTANCE. PARTICULARLY, THE CHROMATIC COLOR TRANSITIONS IN MARBLE SHADES WHICH WERE USED AS NATURAL STONES WERE HIGHLY IMPORTANT IN ORDER TO FOREGROUND THE GLOBAL VALUE THAT ACIBADEM HAD MOVED FORWARD. THEREFORE, ALONG WITH THE COLOR TRANSITIONS OF MARBLE USED ON THE FLOORS, WE THINK THAT WE CAN UNEARTH THE EXISTING REFLECTIONS OF THE SPACE THAT ARE ALREADY PRESENT INSIDE.” natura | 74

“PROJELERİMİZDE PEK ÇOK FARKLI DOĞAL TAŞ KULLANIYORUZ. DOĞAL TAŞIN TEKRARLANMAYAN YAPISINI ÖZELLİKLE SEVİYORUM. BU PROJEDE MASA TABLALARINDA GRANİT KULLANMAKLA BERABER, MEKÂNIN ANA KARAKTERİNİ VEREN YER DÖŞEME MALZEMESİ FIRÇALI EMPRADOR GREY’DİR. BURDUR BÖLGESİNDEN ÇIKARILAN BİR MERMERDİR. ZEMİNDE FIRÇALI YÜZEYİNİ, DUVAR KAPLAMALARINDA İSE PARLAĞINI TERCİH ETTİK.” “WE USE VERY DIFFERENT KINDS OF NATURAL STONES IN OUR PROJECTS. I ESPECIALLY LOVE THE NONRECURRENT STRUCTURE OF NATURAL STONE. IN THIS PROJECT, GRANITE IS USED IN TABLE TOPS, AND THE FLOORING MATERIAL THAT GIVES THE MAIN CHARACTER OF THE PLACE IS BRUSHED EMPRADOR GRAY. IT IS A MARBLE QUARRIED IN BURDUR REGION. WE PREFERRED THE BRUSHED SURFACES ON THE FLOOR AND THE SHINY SURFACES ON THE WALL CLADDING.”

KÜNYE Proje Adı: Zanzibar, Zorlu Center Restoran Projesi Proje Alanı: 437m2 Başlangıç Tarihi: 2016 Bitiş Tarihi: 2016 Proje Tasarım: Aloş Çavdar, Atölye2a Mimarlık Proje Sorumlusu: Oya Güray, Tuğba Paşalı Tuna Proje Uygulama: Kemal Çavdar, Özen Ovadya, Nihan Giritli

CREDITS Project Title: Zanzibar, Zorlu Center Restaurant Project Total Area: 437 sqm Starting Date: 2016 Final Completion: 2016 Project Design: Aloş Çavdar, Atölye2a Architects Project Officer: Oya Güray, Tuğba Paşalı Tuna Project Implementation: Kemal Çavdar, Özen Ovadya, Nihan Giritli

natura | 75


proje | project

proje | project

BEYAZIT DEVLET KÜTÜPHANESİ RENOVASYON PROJESİ - TABANLIOĞLU MİMARLIK BEYAZIT STATE LIBRARY RENOVATION PROJECT - TABANLIOGLU ARCHITECTS KÜNYE İşveren: TC. Kültür ve Turizm Bakanlığı &Aydın Doğan Vakfı Mimar: Tabanlıoğlu Mimarlık Melkan Gürsel & Murat Tabanlıoğlu Mimari Proje Grubu: Hande Pusat, Derya Genç, Irem Çatay, Kıvanç Cucur, Nazlı Tınaztepe, Deniz Manisalı İç Mimari: Tabanlıoğlu Mimarlık: Hande Pusat, Derya Genç, Irem Çatay, Kıvanç Cucur Restorasyon: Budowa Yaman İrepoğlu Rölöve: Budowa Yaman İrepoğlu Statik: Celal Erdem, CE Mühendislik Mekanik: GN Mühendislik Elektrik: HB Teknik Aydınlatma: Studio Dinnebier Ana Müteahhit: Rena İnşaat Fotoğraf: Emre Dörter İnşaat Alanı: 2.900 m2

CREDITS Client: TC. Kültür ve Turizm Bakanlığı &Aydın Doğan Vakfı Architect: Tabanlıoğlu Mimarlık Melkan Gürsel & Murat Tabanlıoğlu Architectural Project Team: Hande Pusat, Derya Genç, Irem Çatay, Kıvanç Cucur, Nazlı Tınaztepe, Deniz Manisalı Interior Design: Tabanlıoğlu Mimarlık: Hande Pusat, Derya Genç, Irem Çatay, Kıvanç Cucur Restoration: Budowa Yaman İrepoğlu Survey: Budowa Yaman İrepoğlu Structural: Celal Erdem, CE Mühendislik Mechanical: GN Mühendislik Electrical: HB Teknik Lighting: Studio Dinnebier Main Contractor: Rena İnşaat Photograph: Emre Dörter Construction Area: 2,900 m2 16. YÜZYILDA INŞA EDILMIŞ BEYAZIT CAMI KÜLLIYESI’NIN BIR PARÇASI OLAN VE ŞU ANDA KÜTÜPHANE OLARAK KULLANILAN YAPININ RÖLÖVE, RESTITÜSYON VE RESTORASYON ÇALIŞMALARINA EK OLARAK MODERN BIR KÜTÜPHANE OLARAK YENIDEN IŞLEVLENDIRILME IŞI TABANLIOĞLU MIMARLIK TARAFINDAN GERÇEKLEŞTIRILDI. ÇAĞDAŞ STANDARTLARIN SAĞLANDIĞI KÜTÜPHANE NADIR KITAPLARIN SAKLANMASI VE SERGILENMESINE OLANAK SAĞLAYACAK BIR ALTYAPIYLA DÜZENLENMENIN YANI SIRA ÇEŞITLI KÜLTÜREL FAALIYETLERE EV SAHİPLİĞİ YAPACAK MEKÂNLARIN KAZANILMASIYLA KENTSEL BIR ÇEKIM MERKEZI OLACAK VE AYNI ZAMANDA BEYAZIT MEYDANI’NIN YENIDEN BIR ŞEHIR MEYDANI OLMA VASFINI GERI KAZANILMASINA ÖNCÜLÜK ETMESI HEDEFLENIYOR. BEING A PART OF THE COMPLEX OF BAYEZID MOSQUE WHICH WAS CONSTRUCTED IN THE 16TH CENTURY AND CURRENTLY FUNCTIONING AS A LIBRARY; THE PROJECTS OF SURVEYING,RESTITUTION, RESTORATION AND FURTHER REFUNCTIONING THE SPACE AS A MODERN LIBRARY, HAVE BEEN REALIZED BY TABANLIOĞLU ARCHITECTS. ALONG WITH AN INFRASTRUCTURAL ARRANGEMENT THAT PROVIDES STORAGE AND EXHIBITION OF THE RARE BOOKS, THE LIBRARY WILL BECOME AN URBAN ATTRACTION CENTER WITH THE RETRIEVAL OF SPACES THAT WILL HOST VARIOUS CULTURAL ACTIVITIES. CONCURRENTLY, THE PROJECT ALSO AIMS TO LEAD THE WAY TO REVITALIZE THE PUBLIC SQUARE QUALITY OF THE BEYAZIT SQUARE. natura | 76

natura | 77


proje | project

proje | project

DİYARBAKIR YENİŞEHİR BELEDİYESİ UYGUR MİMARLIK DIYARBAKIR YENISEHIR MUNICIPALITY UYGUR ARCHITECTS

natura | 78

natura | 79


proje | project

Diyarbakır Yenişehir Belediyesi’nin yeni bina sının projesini belir lemek üzere 20 0 5 yılında açılan ulusa l mimar i yar ışma sonucunda ka zanan ekip Uygur Mimar lık oldu. Anc ak 2012 yılına kadar olan gelişmeler sonucunda hem projenin içer iği hem de ar sa sı belediye t araf ından değiş t ir ildi. Yeni ar saya ve yeni iht iyaçlara göre yeniden kurgulanan proje 2016 yılında hizmete açıldı. Üç kat lı kare planlı yapının t a sar ımında temel prensip, belediye bina sının ha lkın evi olarak kullanımını sağlamak idi. Bunun için zemin kat ı ey van for mundan yorumlanarak yarat ılmış avluda vat anda şlar ın serbes tçe dola ş abilecekler i sos ya l a lanlar yaratmak ana hedef oldu. Çapra z şekilde açılan zemin kat t aki boşluğun doğu t araf ında çok amaçlı bir konferans sa lonu yer a lırken vat anda şlar ın günlük işlemler inin yapıldığ ı belediye bir imler i bu boşluğun bat ısında konumlandır ıldı. Bu fonk siyonlar hem gölge hem de hava dola şımını sağlayan ga ler i boşluklar ı ile zengin bir mekânsa l deneyim yaratmak t a, ha lkın burayı gün boyu diledikler i gibi kullanma lar ını sağlamak t a. Avludaki sığ havuz ise bu mekânın mikro -klima sına olumlu etki eden hem gör sel hem de fonk siyonel bir eleman olarak t a sar landı. Bir inci kat t a a ş ağ ıdaki boşluğun izi ga ler iler le yukar ı t a şınırken; kat lar ara sı gör sel ilişki de kurulmuş oldu. Aynı zamanda bu boşluklar, sıc ak iklimde hava sirküla s yonunu sağlayarak binanın ser in tutulma sına da yardımcı olmak t a. E n s o n k at t a ko n u m l a n a n d a i r e s e l ot u r m a p l a n l ı , e t r af ı c a m l a r l a ç e v r i l i, ayd ı n l ı k m e c l i s s a l o n u, ş e f f af ve k at ı l ı m c ı d e m o k r a s i n i n b i r t e z a h ü r ü o l a r a k ya p ı n ı n a ğ ı r l ı k m e r ke z i n i o l u ş t u r m a k t a . B u s a l o n u ç e p e ç e v r e d o l a ş a n ko r i d o r l a r d a n u l a ş ı l a n of i s l e r d e i s e b e l e d i ye ç a l ı ş a n l a r ı , b a ş k a n ve ya r d ı m c ı l a r ı n ı n ç a l ı ş m a o d a l a r ı n ı n ya n ı s ı r a ye m e k h a n e ve kü ç ü k t o p l a n t ı s a l o n u ye r a l m a k t a . Cephelerde yer a lan ofisler in dış yüzeyine güneş kontrolü için binaya karak ter ini veren dikey güneş kır ıcılar yer leş t ir ilmiş, bu sayede bölgenin sıc ak koşullar ında düşük ener ji sar fiyat ı ile kolay iklimlendir ilen bir yapı elde edilmiş oldu.

natura | 80

proje | project

Diyarbakir, one of the largest cities of Turkey, is located on the Southeast region of the country. It is famous with its rich cultural and historical background. Even though the ongoing turmoil in the region is disturbing its population, the city keeps its vibrant life. In 2005, Uygur Architects won the national architectural competition organized for the design of the Diyarbakir Yenisehir Municipality’s new building. However the municipality changed the concept and the lot of the building in seven years time and Uygur Architects started to redesign it for the new lot and requirements in 2012. After the redesign, recently finished building opened to public in 2016. The main design principle was to enable the building to be used as “people’s house” with a humble but sober three-storey square building. Interpretation of traditional iwan space to form social spaces on the ground floor was the main spatial gesture. The diagonally placed public area on the ground floor has a multi-functional conference hall attached on the East side while the municipality units used by citizens are located on the west side of this area. These functions create a rich spatial practice for the public thanks to the voids above, providing both shadow and air circulation. The shallow pool in the courtyard is designed as a visual and functional element that supports the microclimate of the space. Gallery voids on the first floor create visual connections between floors while reflecting the traces of the volumes below. These voids also provide natural air circulation inside the building that is located in a hot climate. The circular glazed council chamber is an interpretation of transparent and participatory democracy and it acts as the attraction center of the building. The corridors surrounding this hall are connected to the office rooms for the mayor, mayor’s assistants and other officers. A small meeting room and dining hall is also located in this floor. Vertical sunshades attached to the office facades determine the characteristic appearance of the building. Thanks to these sun-shading elements, the building is easily air-conditioned during the hot days with low energy consumption.

natura | 81


proje | project

natura | 82

proje | project

natura | 83


proje | project

proje | project

YAPININ CEPHESINDE KULLANILAN ÇEKIÇLENMIŞ MARMARA MERMERI, SERT GELEN GÜNEŞ IŞINLARINI YANSITIRKEN, YUMUŞAK GÖRÜNÜMLÜ DOKUSU ILE TÜM BINAYI SARIYOR. ZEMINLERDE ISE YEREL DIYARBAKIR BAZALTI KULLANILDI. İÇ MEKÂNDA ISE BRÜT BETON, CAM, AHŞABIN VE BAZALTIN UYUMLU BERABERLIKLERI, KATLAR ARASINDAKI BOŞLUKLARDAN SIZAN GÜNEŞ IŞINLARI SAYESINDE GÜNÜN HER SAATI DEĞIŞEN IŞIK OYUNLARINA FON OLUŞTURUYOR. SOFT TEXTURED WHITE MARMARA MARBLE PANELS COVER THE WHOLE BUILDING’S FAÇADE WHILE REFLECTING HARSH SUNRAYS. ON THE OTHER HAND, DIYARBAKIR BASALT, A LOCAL NATURAL DARK GRAY STONE, IS USED AS FLOOR COVERINGS THAT CONTRAST WITH THE WHITE FAÇADE. THE HARMONIOUS RELATIONSHIP OF THE EXPOSED CONCRETE, GLASS, WOOD AND BASALT CREATES A NEUTRAL BACKDROP FOR THE PENETRATING SUNRAYS THAT CREATE SPECTACLES OF LIGHT AND SHADOW INSIDE THE BUILDING THROUGHOUT THE DAY.

natura | 84

natura | 85


proje | project

proje | project

KÜNYE Proje Adı: Diyarbakır Yenişehir Belediye Binası Yer: Diyarbakır İşveren: Diyarbakır Belediyesi Yarışma: 2005 - 1. Ödül Proje: 2012-2013 İnşaat: 2013-2016 İnşaat Alanı: 9.893 m² Tasarım: Semra Uygur - Özcan Uygur Proje Ekibi: Necati Seren, Güliz Erkan, Emine Kirman, Hüseyin Atakan, Ebru Can Bilhan Statik: Danyal Kubin - Prota Mühendislik Mekanik: Hakan Yazman - Yazman Mühendislik Elektrik: Kemal Ovacık - Ovacık Mühendislik Altyapı: Barbaros Bıçakcı - Birim Alt Yapı Çevre Düzeni: Can Kubin Promim Çevre Düzenleme Fotoğraflar: Cemal Emden

natura | 86

CREDITS Project Name: D iyarbakir Yenisehir Municipality Building Location: Diyarbakir Client: Diyarbakir Municipality Competition: 2005 – 1st Prize Project: 2012-2013 Construction: 2013-2016 Construction Area: 9.893 sqm Design: Semra Uygur – Ozcan Uygur Project Team: N ecati Seren, Guliz Erkan, Emine Kirman, Huseyin Atakan, Ebru Can Bilhan Static Project: D anyal Kubin - Prota Engineering Mechanical Project: H akan Yazman - Yazman Engineering Electricity Project: Kemal Ovacik - Ovacik Muhendislik Infrastructure: B arbaros Bicakci - Birim Infrastructure Environmental Design: Can Kubin Promim Urban & Environmental Design Photography: Cemal Emden

natura | 87


proje | project

proje | project

BÜKREŞ’TE KONUT HOUSING IN BUCHAREST

ADNBA

Kaynak - Source: www.adnba.ro

BU LÜKS APARTMAN BLOĞUNUN GICIR GICIR BEYAZ TAŞ CEPHELERI, KÜTLEYI HAFIFLETMEYE YARDIMCI OLAN GENIŞ GIRINTILI PENCERELERLE DELINIYOR VE BÖYLECE KENTSEL BAĞLAMIN ÖLÇEĞIYLE EŞLEŞIYOR… THE CRISP WHITE STONE FACADES OF THIS LUXURY APARTMENT BLOCK, ARE PUNCTURED BY LARGE RECESSED WINDOWS THAT HELP TO REDUCE THE MASS AND THEREFORE THEY MATCH THE SCALE OF THE URBAN CONTEXT... Selin Biçer Yüksek Mimar / M.Arch

natura | 88

natura | 89


proje | project

proje | project

Bu basit yapının estetiğini güçlü kılmak amacıyla cephede beya z doğal ta ş kaplamalı ser t bir ızgara tasarlandı. Derin pencereler ve girintiler, masif ta ş hacminin alt katmanları olarak okunabilir. Binanın strüktürü dikey olarak maddesel olmaktan çıkıyor; zeminden yukarı katlara doğru yava ş yava ş geri çekiliyor, pencere ebatları genişliyor, yanal yapısal duvarlar ise sınırlarını zorlayana kadar deliniyor. Yerçekimi kuvveti sürekli bir yapısal sistem içerisinde iletiliyor ve cephe, ta ş oymacılığı yoluyla bu yapısal mantığın ifadesi haline geliyor. Dairelerin iç mekânlarında terra zzo, ahşap parke ve mermer kaplı duvarlar gibi birinci sınıf malzemeler kullanıldı…

YERÇEKIMI KUVVETI SÜREKLI BIR YAPISAL SISTEM IÇERISINDE ILETILIYOR VE CEPHE, TAŞ OYMACILIĞI YOLUYLA BU YAPISAL MANTIĞIN IFADESI HALINE GELIYOR… GRAVITATIONAL FORCE IS BEING TRANSMITTED IN A CONTINUOUS STRUCTURAL SYSTEM AND THE FACADE BECOMES AN EXPRESSION OF THIS STRUCTURAL LOGIC THROUGH STEREOTOMY... Bükreş’in merkezindeki proje alanı tarihi ve mimari açıd a n e s k i b i r m a h a l l e o l a n D o r o b a n t i ’d e k a l a n n a d i r y e r l e r d e n b i r i v e ç e v r e s i n d e 1 9 . y ü z y ı l a a i t v i l l a l a r, k o m ü n i s t dönemden kalma konut bloklar ı ve modernis t yapılar bul u n u y o r. B i n a n ı n k ü t l e s i , ç e v r e d e k i k e n t s e l b a ğ l a m ı n ö l ç e ğ i n i t a m a m l a m a y ı a m a ç l ı y o r. H e y b e t l i a n c a k g e ç i r g e n bir hacim yaratmak ise mimarlık ofisinin bir ba şka hedefi oldu. Bu beş katlı yapı, pa zardaki en üst seviyedeki müşterileri çekmek için tasarlanmış son derece yüksek s t a n d a r t l a r a s a h i p y e d i d a i r e y i b a r ı n d ı r ı y o r. Oluş turulan mekân yapısı ile binanın kent sel varlığına şef faf yüzeylerin boyutunu dengeleyen bir ağırlık verildi. Or ta açıklığın geri çekilmesi ve saçağın a simetrik olma sı ise binaya komşu yapılar ın ölçeklerine yakın iki hacme bölmesini sağladı. Binanın merkezinde yer alan girintili kısımda merdiven boşluğu var ve bu kısım uçlar ında konut birimleri bulunan iki kanadı birbirinden a y ı r ı y o r. natura | 90

Loc ated in centra l Buchares t , the projec t occupies one of the few rema ining area s of Dorobant i, an old neighborhood in ter ms of his tor y and architec ture. The area is surrounded by 19 th- centur y villa s, communis t- era housing block s and mo dern building s. The ma ss of the building a ims to complement the sc a le of the surrounding urban contex t. Creat ing a mo nument a l yet per meable volume wa s yet another objec t ive of the architec ture of fice. The five-s tor y s truc ture cont a ins seven apar tment s featur ing ex tremely high s t andards of finishing, in order to at trac t buyer s at the premium end of the market. T h e s t r u c t u r e o f t h e s p a c e at t r i b u t e s t h e u r b a n p r e s e n c e o f t h e b u i l d i ng a we ig h t t h at c o u n t e r b a l a n c e s t h e s i ze o f t h e t r a n s p a r e n t s u r f a c e s . T h e r e t r a c t i o n o f t h e c e n t r a l o p e n i ng s a n d t h e a s y m m e t r y o f t h e c a n o py, d i v i d e d t h e b u i l d i ng i n t o t wo vo l u m e s c l o s e r t o t h e n e ig h b o r i ng s t r u c t u r e s . T h e r e c e s s e d s e c t i o n at t h e c e n t e r o f t h e b u i l d i ng e m b o d i e s t h e s t a i r we l l a n d t h i s s e c t i o n s e p a r at e s t wo e n d s t h at c o n t a i n residential unit s.

In order to strengthen the robust aesthetic of this simple structure, a rigid grid system is designed at the facades, which are clad completely in white natural stones. The recessed windows and loggias can be interpreted as the lower layers of the monolithic volume. The structure of the building vertically dematerializes as it extends up to the sky; the upper stories gradually set back, the windows increase in size and the lateral structural walls are punctured to the limit of resistance. Gravitational force is being transmitted in a continuous structural system and the facade becomes an expression of this structural logic through stereotomy. The interiors of the apartments feature premium materials such as terrazzo, wooden parquet and marble-clad walls...

natura | 91


proje | project

proje | project

KÜNYE Projenin Yeri: Londra Street, Bükreş Projenin Tarihi: 2014-2016 Toplam İnşaat Alanı: 1.800 m2 Mimarlık Ofisi: ADNBA Mimari Ekip: Adrian Untaru, Andrei Şerbescu, Carmen Petrea ve Alexandru Apostol Danışman: Raluca Răescu İşveren: Forte Partners Fotoğraflar: Cosmin Dragomir ve Marius Vasile

CREDITS Project Location: London Street, Bucharest Project Year: 2014-2016 Gross Construction Area: 1,800 sqm Architecture Office: ADNBA Architectural Team: Adrian Untaru, Andrei Şerbescu, Carmen Petrea and Alexandru Apostol Consultant: Raluca Răescu Client: Forte Partners Photographs: Cosmin Dragomir and Marius Vasile

natura | 92

natura | 93


proje | project

proje | project

LÜKS KONUTUN TANIMI MİMARİ PROJEDE GİZLİ KORAY YAVUZER İLE SON PROJELERİ ÜZERİNE SÖYLEŞİ THE DEFINITION OF A LUXURIOUS RESIDENCE LIES BEHIND THE ARCHITECTURAL PROJECT AN INTERVIEW WITH KORAY YAVUZER ON HIS LATEST PROJECTS Heval Zeliha Yüksel Mimar / Architect

natura | 94

TÜRKIYE’DEKI MIMARI ANLAYIŞ GÜNDEN GÜNE DEĞIŞIYOR. ÜLKEMIZIN BIR YÜZÜNÜN BATIYA DÖNÜK OLMASI, EKONOMININ LOKOMOTIFININ INŞAAT SEKTÖRÜNÜN OLUŞU, TEKNOLOJININ GELIŞIMI ILE MIMARLIĞI MÜMKÜN KILAN ARAÇLARIN ARTMASI VE ÇEŞİTLENMESİ MIMARI PROJELERIMIZE DE YANSIYOR. BU BAĞLAMDA ÜLKEMIZDE HER TÜRDE PROJE ÜRETEN FARKLI MIMARI GRUPLAR KENDILERINE YER EDINEBILIYORLAR. BUGÜN KENDILERI ILE SÖYLEŞI YAPTIĞIMIZ KORAY YAVUZER MIMARLIK ÜLKEMIZDE VE YURT DIŞINDA LÜKS KONUT ANLAYIŞININ MIMARI PROJELERE FARKLI BIR BOYUT KAZANDIRMASI ILE ILGIMIZI ÇEKTI. SEKTÖRDE 16. YILINI SÜRDÜREN KORAY YAVUZER ILE GEÇMIŞTEN BUGÜNE PROJELERINI KONUŞTUK. IN TURKEY, ARCHITECTURAL CONCEPTS ARE CHANGING DAY BY DAY. GIVEN THAT A PART OF COUNTRY IS FACING WEST, THE ECONOMY IS DRIVEN BY THE CONSTRUCTION SECTOR, THE TOOLS THAT RENDER ARCHITECTURE POSSIBLE ARE INCREASING AND DIVERSIFYING WITH THE DEVELOPING TECHNOLOGIES, ARE ALL REFLECTED TO OUR ARCHITECTURAL PROJECTS. IN THIS CONTEXT, VARIOUS ARCHITECTURE GROUPS THAT PRODUCE PROJECTS OF ALL KINDS ARE ABLE TO GAIN GROUND IN THE SECTOR. KORAY YAVUZER ARCHITECTS, WHICH WE INTERVIEW TODAY, SPARKED OUR INTEREST FOR THE CONCEPT OF LUXURIOUS RESIDENCE AT HOME AND ABROAD BRINGS A DIFFERENT DIMENSION TO THE ARCHITECTURAL PROJECTS. THEREFORE WE MADE AN INTERVIEW WITH KORAY YAVUZER, WHO HAS BEEN CONTINUING HIS PRACTICE IN THE SECTOR FOR 16 YEARS, ABOUT HIS PROJECTS FROM PAST TO PRESENT.

natura | 95


proje | project

Okuyucularımızın sizi tanıması için bize biraz kendi hikayeniz, Koray Yavuzer Mimarlık’ın kuruluşu ve projelerinizden bahseder misiniz? (Özellikle son yıllarda ürettiğiniz mimarlık ve yaptığınız yenilikler hakkında bilgi verir misiniz?) 2 0 0 0 y ı l ı n d a N i ş a n t a ş ı ’n d a o f i s i m i z i k u r d u k . İ l k k u r u l d uğ u z a m a n 2-3 k i ş i l i k u f a k b i r m i m a r l ı k of i s i yd i k . D a h a ağır lıklı olarak iç dekora s yon projeler ine yönelmiş tik. A slında hedefimiz iç dekora s yondu. Bağlant ılı olarak 20 02 yılında İnside adında mobilya ve aksesuar ithalatı yapan ufak mağa zamızı kurduk. O dönemde çokç a mimar i projelerde yapt ığ ımız dekora s yon işler inde kullanmak is tediğimiz ak sesuar lar vardı. Bu dönemde de aksesuar da çok eksikler vardı. A k s e s u a r b i l i y o r s u n u z m o b i l y a n ı n t a m a m l a y ı c ı s ı d ı r. B u d ö n e m d e M i l a n o ve , P a r i s f u a r l a r ı n d a t a n ı ş t ı ğ ı m ı z f i rmalardan ithalat yaparak 3-5 sene devam et tik. Fakat arkasından gördük ki, bizim her zaman hedefimiz daha fa zla proje yapmaktı. Biz yaptığımız işlerin tamamlayıcısı olarak gördüğümüz aksesuarlar ı ve mobilyalar ı tüccar mantığı ile değil, kendi projelerimiz için mobilyalar ın ithalatı şeklinde gördük ve bu hali ile şekillendirdik. Arka sından çok şükür ki, proje işlerimiz daha ağırlıklı olarak devam etmekteydi. Giderek ithalatı a zaltarak a sıl yapmak istediğimiz proje işine, ağırlıklı lüks iç dekora syon işlerine yöneldik. O f i s i m i zd e k i h e r ke s z at e n m i m a r d ı. H e r z a m a n g ö n l ü m ü zd e natura | 96

proje | project

For our readers to know you a little bit, could you please tell us about your story, the foundation of Koray Yavuzer Architects and your projects? (Could you particulary inform us about the architectural projects you have produced and the innovations you have made in the recent years?) We established our office in Nişantaşı in 2000. During the early days, we operated as a small-scale architecture office with 2-3 people. We mainly focused on interior decoration projects. In fact, our main objective was interior decoration. In connection with this, in 2002, we established our small store entitled Inside, which used to import furniture and accessories. At the time, there were accessories we wanted to use in the decoration projects that we performed in numerous architectural projects. During that period, there were many deficiencies regarding accessories. As you already know, the accessory is complementary to the furniture. In the same period, we maintained our operations for 3-5 years through importing from the companies which we established connections in the fairs of Milan and Paris. However, we later came to realize that our main goal was to carry out more projects. Regarding these accessories and furnitures which we tackle as complementary elements for our works, we approached them as importbased operations for our projects, rather than a mere trader and we reshaped our operations in this manner. Afterwards, we were lucky to have ongoing projects in this direction. We gradually decreased our import activities and leaned towards design projects, predominantly towards luxurious interior decorations like we always wanted to do. Our office was already consisting of architects. The thing that we consistently

k i ş e y a s l ı n d a m i m a r i p r o j e i l e i ç d e ko r a s yo n u b i r l e ş t i r m e k t i . Çünkü biz yaptığımız evlerde ofislerde sadece bir mekan içini yıkıp döküp güzelleştirmenin dışında, aynı zamanda o binayı da, binanın dışında, statiğini de biz tasarlasak ne kadar iyi olur diye her zaman hedef koymuştuk kendimize. Ardından ilk projemiz Seba İnş a at Engin Keçeli’nin bize güvenmesi ile ba şladı. Bodrum’da bize yapmayı planladığ ı 12.0 0 0 m 2 ’lik deniz kenar ında yakla şık 12 villadan oluş an bir projeyi verdi. İlk mimar i projemiz buydu. Bodrum / Gündoğan da yapt ık ve çok t a ba ş ar ılı olduk. Arka sından bizimde kendimize güvenimiz geldi. O projenin ilginç bir hikâyesi vardı. Çok kısa bir zaman içer sin de eskizini ha zır layarak yat ır ımcı ile sat ın a lmak is teyen müş ter i aynı anda gördüler ve çok beğendiler. Bizim a slında mimar i proje hikâyemiz bununla ba şladı. Ardından İstinye’de yaptığımız Panavia projesi; O da ciddi bir enerji ve odaklanma ile ele aldığımız bir projeydi. Bizden evvel 2-3 mimar projeyi ha zırlamışlar son anda çok hızlı bir şekilde dâhil olduk. Yüksek enerjisi olan çok ba şarılı cepheler ve kat planları çıkar ttık. Daha ruhsat a şamasında İstanbul ölçeğinde 10.0 0 0 USD+KDV gibi bir tutarlarda satılan gayet lüks bir proje yaptık. Neredeyse tamamına yakını da ruhsat sonrasında satıldı. Bir mimar için yaptığı projenin kabul görmesi, içinde insanların severek mutlulukla yaşaması, yatırımcısını mutlu etmesi, içinde yaşanılan güzel bir mekânlara kavuşturuyor olmak önemli bir şey. Tahincioğlu İstinye projesi, Bodrum’da diğer projeler vs. yurtdışında projeler diyerek hikâyemiz devam ediyor. Genellikle ne tür projelerde yer alıyor sunuz? Projeler size na sıl ula şıyor? Genellikle ağırlıklı olarak lüks ofis ve lüks konut mimarisi projelerinde yer alıyoruz. Gerek Bodrum’da gerek İstanbul’da hatta yurtdışında da çeşitli projeler yaptık.Bizim esasen yapmak istediğimiz ve çok iyide yapabileceğimizi düşündüğümüz konulardan bir tanesi de lüks otel projeleri. Çünkü bizim her yaptığımız iç dekorasyon projesi aslında kendi içerisinde; salonu bir lobi, yatak

aspired after was to juxtapose architectural project with interior decoration. Because we set ourselves the goal to design the building and moreover the static project for the residences and offices that we build, rather than demolishing the interiors of a space and refurbishing it afterwards. After Engin Keçeli from Seba Construction put his trust in us, our first project had started. He assigned us a project that he was planning to realize in Bodrum, spreading over 12,000 sqm on the seaside, consisting of 12 villas. It was our first architectural project. We realized the project in Bodrum / Gündoğan and we succeeded. Afterwards, we gained self-confidence. That project had an interesting story. In a very short period of time, we managed to complete the design phase of the project and afterwards, the investors and the interested clients saw the project at the same time and they liked it very much. This is in fact how our architectural project story began. Subsequent to this, we realized the Panavia Project in İstinye, which we also tackled with great energy and focus. Just before us, 2-3 architects had planned the project so we rapidly got involved in. We managed to lay out highly successful facades and floor plans having high energy. We made a very luxurious project which was sold at a price of $10,000+VAT considering the scale of Istanbul, during the construction permit phase. Almost every one of them was sold after the permit phase was completed. For an architect, it is important to be acknowledged for the project they realize, to see that people live there with great joy, to make their investors happy and to present people with beautiful places to live in. Our story continues with Tahincioğlu İstinye Project, other projects in Bodrum, along with different projects abroad. What sorts of projects do you usually take part in? How do projects come to your attention? We are mainly involved in luxury office and residential architecture projects. We realized various projects both in Bodrum, Istanbul and even abroad. Basically, one of the fields that we like to carry out projects and think that we can successfully excel at, is luxurious hotel projects. Because every interior decoration project we make is actually consisting of a living room as a lobby, bedrooms as hotel rooms, a dining room as restaurants and small-scale boutique restaurants. natura | 97


proje | project

odaları bir otel odaları, yemek odası restoranı, ufak çaplı butik restoranları barındırıyor. Biz bu projelerde yaptığımız mimari çizgimizi otel projesinde daha da verimli kullanabileceğimize inanıyoruz. Londra da bir otel projesi yaptık. Butik bir otel projesiydi. Bunu daha büyük projelere ve daha kapsamlı otel projeleri taşımayı samimiyetle istiyoruz. Yapılıp da beğenilen bir iş başka bir işi getiriyor. Biz aslında şimdiye kadar çok fazla iş peşinde koşmadık. Hep işler bize geldi. Ama yapılan iyi bir referans başka bir referansı getirir. Bizim şu anda yapmak istediğimiz şeye gelecek olursan bir evvelki soruda bahsettiğim otel projesi için çaba gösteriyoruz. Özellikle yurtdışında kapsamlı rezidans ve otel projeleri yapmak şu anki en büyük hedefimiz. Son dönemde Nidapark İstinye ve Maya Holding gibi popüler olan projeler tasarladınız. Bize projelerinizin hikayesini anlatır mısınız? İstinye projenin hikâyesi ile başlayalım. Bu projeyi almadan önce yapmış olduğumuz projemiz Sarıyer bölgesinde bulunan Seba Office Boulevard projesi o bölgeye ait şuana kadar yapılmış en büyük projenin 110.000 m2 olduğu en büyük projelerden bir tanesiydi. Son dönemde yapılan başarılı projelerden biriydi. Bu proje ile biz Avrupa da en iyi ofis projesi ödülünü aldık. İstanbul’da “Sign of the City” ödülüne layık görüldük. Bunlar ile beraber Tahincioğlu İstinye projesi Sarıyer Belediyesi bölgesinde yapılan bir projedir. Biz bu projeye hemen başında dahil olduk. Projeye ilk başta yatırımcı firma, Amerikan tasarım firması ile anlaşmıştı. Ancak istediği, verimi alamayınca bu bölgede başarılı projeler yapmış ofisimize yöneldi. Bizde severek Tahincioğlu grubu ile çalışmaya başladık. Yaptığımız işi biz her zaman severek ve yüksek düzeyde odak haline getirerek ele alırız. Kısa bir süre içerisinde; bir konsept hazırladık onlara. Yatırımcı firma ile bizim hazırladığımız konsept gayet iyi örtüştü. Bunun akabinde hızla çalışmaya başladık. Yaklaşık iki senedir dış cepheleri, kat planları, iç mekânları, malzeme seçimleri, sosyal

natura | 98

proje | project

We believe that we can use this architectural line more efficiently in hotel projects. We completed a hotel project in London. It was a boutique hotel. We truly want to carry these operations to larger scale projects and more extensive hotel projects. A successful project leads to another work. Actually, we did not really search after projects. They all came to us. However a good reference brings another one. As for what we currently want to do, like I stated above, we are endeavoring for hotel projects. Realizing extensive residence and hotel projects abroad, particularly stand for our biggest goal. You have recently designed popular projects such as Nidapark İstinye and Maya Holding. Could you please tell us the story behind your projects? Let’s start with the story of İstinye project. Prior to undertaking this project, we realized the Seba Office Boulevard project in Sarıyer, which was one of the largest projects in that area with the largest one was spreading over 110,000 sqm. It was one of the successful projects of late. With this project, we have received the Best Office Project Award in Europe. We were also deemed worthy of “Sign of the City” award in Istanbul. Additionally, Tahincioğlu İstinye was a project falling under the area of Sarıyer Municipality. We got involved in this project right at the beginning. At first, the investor firm struck a deal with a US-based design company. When they were unable to get the efficiency they wanted, they leaned towards our office, which had realized successful projects in the area. Therefore we gladly started to work with Tahincioğlu Group. We always tackle our projects with great pleasure and a high level of focus. In a short period of time, we prepared a concept project for them. Our concept and the one that the investor firm had prepared, coincided really well. Following this development, we began to work rapidly. In just two years, we reached a successful level with each phase of design was carried

tesisi, satış ofisi ve örnek daireleri ile her türlü tasarımı ofisimize ait projemizde başarılı bir noktaya geldik. Ruhsat konusunda bize yardımcı olan başka bir mimarlık ofisi daha var. Birlikte gayet iyi uyum içerisin de çalıştığımız firmanın da büyük katkısı ile ruhsat alındı. Ardından da Eylül ayında satışına başlanıldı. 550 bağımsız bölümden oluşan, yaklaşık 55 blok, 400.000 m²’ye yakında inşaat alanımız var. Oto parkları, sosyal tesisleri her şeyi ile birlikte. Böyle bir projeyi yapmak 2,5 sene boyunca bir okul gibi oldu. Ofisimiz ciddi bir ekip ile hala uygulama projelerine ve bağlantılı iç mekân detaylarına çalışmaya devam etmektedir. Maya grubu bizim senelerdir takip ettiğimiz, lüks konut projelerinin en başarılı firmalarından markalarından bir tanesidir. Maya Grubu ile beraber Kemerburgaz’da lüks konut projesi yapıyoruz. Bu proje üç etaptan oluşuyor, üç etaptan iki tanesinin projesi şuan çizilmiş durumda. Üç etap tamamlanması durumda yaklaşık 85.000 m 2 satılabilir alan oluşuyor. Burada biz yüksek binalar değil yaklaşık 6,5 metre kotunda çatısı ile eğimden kazanılan bodrum katı ile beraber 3 ila4 kat arası değişen yapılaşmaya sahip bir proje tasarladık. Biz burada İstinye projemizden metrekareleri ile biraz daha kompakt ama genç bir yaşama uygun bahçe ile birleşik, içinde çok iyi bir peyzajı, son derece yakışıklı güzel tasarlanmış cepheleri ve kat planları ile birlikte Maya’ya yakışır bir proje olması için çalışıyoruz. Şu anda bu projede satışa çıkmak üzere. Bağlantılı olarak da satış ofisi olarak kullanılacak olan sosyal tesisimizi ve ilgili hafriyatlara devam ediyoruz. Bu proje de İstinye projesi gibi iç mimari, kat planları mimarisi ve hatta ruhsatı ile birlikte bizim ofisimiz tarafından tasarlanan ve takip edilen bir projedir.

out by our office such as facades, floor plans, interiors, material selections, social facilities, sales offices and show apartments. There is another architecture office that helps us with the permit process. We obtained the required permit owing to the great contributions of this firm, which we work together in great harmony. Later, the sales began in September. We have a construction area of 400,000 sqm consisting of 550 independent sections, 55 blocks, car parks, social facilities and every other unit. This project was like attending a school for 2.5 years. Our office continues to work on the implementation projects and the related interior details with a well-versed team. Maya Group stands for one of the most successful brands in the field of luxurious housing projects, which we have been following for many years. With Maya Group, we are currently carrying out a luxurious housing project in Kemerburgaz. This project consists of three phases with the projects of the two are currently currently completed. When these three phases will be completed, they will constitute a marketable area of 85,000 sqm. Here, we did not design high-rise buildings but a project with 3 to 4 floors, with a roof of 6.5 meters of height and the basement floor obtained from the elevation. This project is slightly more compact in terms of square meters when compared to our İstinye project but it is connected with the garden and therefore suitable for a dynamic life, it has a rich landscape along with goodlooking facades and floor plans. This project as well is about to come onto the market. Concordantly, we are carrying our works for our social facility, which will be used as a sales office, along with related excavation works. Just like the İstinye project, the interior design, the floor plan architecture and even the permit phase is designed and pursued by our office.

Bu projeler bağlamında veya genel olarak projeyi ilk ele almaya başladığınızda nasıl bir mekân olmasını arzulamıştınız? Ve bu düşüncelerinizi mimari fikirlere nasıl entegre edebildiniz? Bu soruyu mimari projeye genel yaklaşımınız olarak da cevaplayabilirsiniz? Biz sadece bu projemizde değil, her projemizi ailelerin mutluluk ve huzurla kendilerini ait hissettikleri mekânlar olarak ele alırız. Ve o projeden ev satın alan ya da ofis satın alan birisi olsam nasıl bir beklentim olur. Bu beklentime nasıl karşılık veririm şeklinde ele alırız. Biz Seba Of fice Boulevard projesini yaparken farklı boyutta şirketleri, aynı ofis sitesi içerisinde nasıl ele alırız konuştuk, nasıl geliştiririz kendi aramızda tar tıştık. Bu projede mesela 150 m²’den 1.50 0 m²’ye kadar farklı ebatlarda ofis alanları vardı. Küçük ofisler kendi aralarında, or ta ölçekli ofisler kendi aralarında, büyük ofisler tam kat formatında ele alındı. Proje parçalı olarak 150’şer m² şeklinde ya da kendi aralarında kat kat satılabiliyordu. Daha büyük ofis katları olarak hiçbir projede olmayan 2.0 0 0 m² tam kat alan şeklinde satılabilmesi de mümkündü. Bunları biz hep potansiyel kullanıcının hedef kitlenin ihtiyaçlarından ve beklentilerinden yola çıkarak ele aldık. İstinye projemizde lüks bir ya şam tarzı vardı. Bununla bağlantılı hedef de olabildiğince çıtayı yukarıda tutarak lüks ya şam tarzını, İstinye’de Boğa ziçi manzaralı dairelerde insanlara site içerisinde

In the context of this project or in general, when you first tackled the project, what kind of a space you have aspired to design? And how did you manage to integrate these ideas with architectural ideas? You may answer this question based on your general approach towards architectural projects. Not only in this project, but in each one of our projects, we tackle the task in terms of spaces where families feel connected with happiness and peace. If I were a customer who is planning to buy a house or an office in this project, what would I expect? How can I fulfill this expectation? This is how we embrace our projects. While we were carrying out the Seba Office Boulevard project, we talked about how to position companies of different scales in the same office site. We held several discussions on how to develop this situation. For example, this project had office spaces in different sizes ranging from 150 sqm to 1500 sqm. The small offices and the medium-sized offices were tackled among themselves and the large offices were tackled through a full-floor format. The project was suited to be sold in sections of 150 sqm each or as individual floors. It was also possible to sell the larger office floors spreading over 2000 sqm, which cannot be seen in any other project. We have tackled all these elements based on the needs and expectations of the potential user and the target audience. We offered a luxurious lifestyle in our İstinye project. In accordance with this, we aimed to keep the bar as high as possible and designed this luxurious lifestyle in a way that presents users the comfort of a villa within

natura | 99


proje | project

bir villa konforunu ya şatacak şekilde tasarladık. Çatı dublekslerimiz ilginç çözümler içerir. Aynı şekilde Maya projemizde de öyle. Ters çatı dubleksleri yaptık. Manzarayı çatıda yakaladığımız için çatılarda çepe çevre 2,5 m bir teras oluşumumuz var. Burada biz dış mekânı iç mekâna katarak ya şam alanlarını çatı katlarına ta şıdık. Yatak odalarını ise tam tersi alt katta tuttuk. Buda bize farklı bir yapıla şmayı getirdi. Manzaranın çok hakim olduğu çatı katlarının sadece yatak odası çözümleri ile planlaması yerine tam tersi, esas manzara ve yüksek tavanların hakim olduğu kısmı çatı katlarına aldık. Farklı bir yakla şım ile kullanıcıya da oldukça keyifli bir ya şam tarzı sunmaya çalıştık. Ne tür malzemeler tercih ediyorsunuz? Örneğin sizin son dönemde olmazsa olmaz diye tabir edeceğiniz ürünler neler? Biz doğal malzemeleri seviyoruz. Tabii ki, her mimarın bir çizgisi vardır. Biz projelerimizde doğal malzemeleri tercih ediyoruz. Özellikle Tahincioğlu İstinye projemizde zeytin ağacından ilham alarak onun renklerinden yola çıktık. Biz zeytini her zaman bolluk ve bereket sembolü olarak bildik. Çağ-

proje | project

a building complex, in the apartments of İstinye overlooking the view of Bosphorus. Our duplex penthouse designs present interesting solutions. It also applies to our Maya project. We built inverted penthouses. Given the fact that we managed to form the vista at the level of the roof, we presented a panoramic terrace formation spanning 2.5 meters. We carried the living spaces into the penthouse by adding the outer space into the interiors. As an opposite approach, we positioned bedrooms in the lower floor. This layout brought a different formation for us. Instead of planning these penthouses, which are dominated by the view, along with bedroom solutions; we took a different track and moved the sections with dominant views and high ceilings up to the roof section. With a different approach, we tried to offer a highly pleasant lifestyle to the user. What sorts of materials do you opt for? Which products are indispensable for you as of late? We love natural materials. Of course, evey architect has their own line. We choose natural materials in our projects. Especially in Tahincioğlu İstinye project, we started off with the olive tree and their colors. Olives refer to the symbol of abundance and fertility. As a centuries-old symbol, we used olive trees not only in terms of colors but also in landsca-

lar boyu görülmüş zeytin ağacını sadece renklerde değil peyzajda da çokça kullandık. Renklerimiz vizon keten ve bir şeklinde kahve tonları üzerinden gidiyor. Kendi içerisinde orantılı, ahenkli, ton-sürton renkleri tercih ettik. B i z i m i ç i n o l m a z s a o l m a z b i r ü r ü n y o k t u r. H e d e f k i t l e y i m u t l u e d e c e k ç ö z ü m l e r b i z i m o l m a z s a o l m a z ı m ı z d ı r. Biz her projemizde yatırım yapan ya da satın alan hedef kitlenin ihtiyaçlarından yola çıkarız en başlıca.,bölgeye özel ya da hedef kitleye özel proje oluşturmaktır. Her projenin kendine özel yaklaşımı ve hikayesi vardır. Bizim olmazsa olmazımız o projenin hikaye kurgusunun doğru çözümlenmiş olmasıdır. İyi tasarım ile yapılan mimarlık ve tasarımı destekleyen zanaatkarlık bir arada olunca ortaya çok iyi sonuçlar çıkıyor genellikle. Sizin de işlerinizde zanaatkarlık gerektiren incelikler görüyoruz. Nasıl ekipler ile çalışıyorsunuz? Bizzat siz mi denetliyorsunuz? Projelerinizin uygulama aşamasını da bize biraz anlatır mısınız? Bir kere her şekilde bizde kağıt üzerinde ya da dijital ortamda çizilen yada basılı görsellerin başarılı bir proje için yeterli olmayacağını düşünüyoruz. Kağıtta kalan bir çözüm ya da tasarım yerinde en doğru şekli ile uygulanamadığı takdirde projenin eksik ve yetersiz kalacağını düşünüyoruz. Daha doğrusu istediğimiz sonucu elde edemeyeceğimizi düşünüyoruz. Projeden ziyade uygulaması sonuç için çok önemlidir. Burada tabi ki konusuna hakim uygulama ekipleri senelerdir çalıştığımız firmalar bu bizlere sağlıyorlar. Mesela biz İstinye projesinde çok iyi cephe, mermer ve ahşap firmaları ile çalışmamız gerekiyor. Senelerdir çalıştığımız bu tarz firmalar mevcut. Bunun mimari proje kadar uygulamanın da aynı titizlikte ele alınmasının çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Proje görsellerinizi incelediğimde belli bir çizginiz olduğu görülüyor. İşveren istekleri mi yoksa izlediğiniz belirli bir gelenek üzerine mi çıkıyor projeleriniz? İzlediğiniz bir külliyat var mıdır? Çünkü lüks konut konusu sınırı olmayan bir konu ve her defasında bir yenilik ortaya koyabilmek güç olsa gerek. Bu konuda neler söylemek istersiniz? Sağ olsunlar, hiçbir müşterimiz bizi o bölgenin imar şartları, plan notları kısıtlamaları dışında farklı bir konuda yönlendirmediler. Tabii ki hayal ettikleri şeylerden bir miktar bahsettiler fakat bizi şunu yapmamız lazım, bunu yapmamız lazım şeklinde kısıtlama içerisine sokmadılar. Biz projelerimizde kendi hayal ettiğimiz önce hedef kitleyi ve bölgeyi çok iyi anlamaya çalışıyor ve müşterilerimize sunuyoruz. Ama buradaki temel konu şuydu; beğenmeyeceğimiz bir şeyi daha doğrusu kendimizin yatırım yapmayacağı hiçbir projeyi müşterimize sunmadık. Önce kendimize beğendirdik sonra müşterimize sunduk. Böyle olunca da açıkçası her projede farklılık yapma gereği sorduğunuz gibi var. Bizde bunun daha önce yaptıklarımız az kabul ettik üzerine nasıl bir taş koyabiliriz nasıl farklılık yaratabiliriz sorusu ile ele alıyoruz. Her projemizde kendi içerisinde farklı bir yaklaşım içerir.

natura | 100

pes. Our selected colors follow a line of mink, flax and coffee tones. We chose proportional, harmonious and tone-on-tone colors. There isn’t any indispensable product for us. The indispensable element is in fact offering solutions that will make the target audience happy. In every project, we start off from the needs of the target audience whether they make investments or acquisitions. The essential perspective is to create a project that is intrinsic to the region or to the target audience. Each project has its own approach and story. The sine qua non for us is to resolve the story setting of the project in a correct manner. The combination of good design in architecture and the craftsmanship that supports the design often produces very good results. In your works, we see fine details that require craftsmanship. What kinds of teams do you work with? Do you personally supervise the process? Could you please tell us about the implementation phase of your projects? Above all, we think that the drawings or printed visuals on paper or digital environment are not enough for a successful project. We think that if a solution or design on paper cannot be implemented in the most accurate way for the desired area, the project will be deficient or inadeqaute. More precisely, we think that we would not be able to get the result that we aspire after. The implementation is more important than the project to receive the best results. Of course, the companies that we have been working for years and their skilled implementation teams provide these for us. For example in the İstinye project, we needed to work with skillful facade, marble and wood companies. There are similar firms that we have been working with for many years. We also think that tackling the implementation as meticulously as the architectural project is of crucial importance. When I review your project visuals, it appears to me that you have a certain line. Do your projects come out based on the needs of your clients or on a specific tradition that you follow? Do you have any corpus that you follow? Because luxurious housing is a field without boundaries and it must be difficult to put forth an innovation every single time. What would you like to say in this regard? Fortunately, none of our clients have directed us in a different subject other than the zoning requirements of the region and the restrictions of planning notes. Of course they mentioned what they were envisioning with the project to a certain extent but they never put us in a situtation of restrictions where we were basically told what to do. In our projects, we are trying to thoroughly understand the target audience and the region before what we imagine for ourselves and further offer it to the customers. But this was the main issue: we did not offer any project to our customers that we would not like or not make investments on our behalf. First, we liked the output ourselves and then presented it to the customer. This being the case, there is an inevitable necessity to make a difference in every project, like you have stated. We never confine ourselves to our previous projects and we tackle the new projects thinking what novelty we can produce and what difference we can make. Therefore each of our projects require a different and particular approach.

natura | 101


iç mimarlık | interior design

iç mimarlık | interior design

MADRİD’İN MERKEZİNDE MERMER ŞÖLENİ: RÒMOLA A MARBLE FEAST IN THE CENTER OF MADRİD: RÒMOLA Kaynak - Source: ArchDaily

“[TRANSSEKSÜEL] ZAHARA ÇÖL, TESADÜF VE KAFETERYANIN BIR KARIŞIMIDIR.” PEDRO ALMODÓVAR (2004), KÖTÜ EĞITIM - LA MALA EDUCACIÓN. “[TRANSGENDER] ZAHARA IS A MIX OF DESERT, COINCIDENCE AND CAFETERIA.” PEDRO ALMODÓVAR (2004), BAD EDUCATION - LA MALA EDUCACIÓN.

Selin Biçer Yüksek Mimar / M.Arch

natura | 102

natura | 103


iç mimarlık | interior design

iç mimarlık | interior design

2008’den beri Madrid’de üretilen mimarinin egemen malzemeleri haline gelen sert hatlı çini yer karoları ile kırmızı seramik tuğlalar sadece nostaljik hisler uyandırdığı için kentin dört bir yanında kullanılıyor. Aynı zamanda çelişkili bir biçimde, geçici ve düşük ücret tabanlı bir emek sömürüsünün de malzemeleri haline geldi. Bu süreç giderek marjinalleşerek herkese eşit ve standart bir nezaket içinde hizmet sunduğu için kadınlar ve LGBT bireyleri tarafından diğer maço mekânlara göre daha çok tercih edilen, rahat, göz kamaştıran ve 1960lardan beri kentte bir mekân ağını oluşturan kafeteryalardaki mermer, deri, altın-krom kaplı metal, tahta kaplama gibi malzeme kullanımlarının ortadan kalkmasına neden oldu. Seramiğin kurumsal hegemonyasına karşı bir direniş olarak tasarlanan Ròmola için mermer üreten, deri döşeme yapan, metal işleriyle uğraşan, krom kaplayan, tahta kaplamalar ve cilalar yapan üstün nitelikli üreticilerle çalışıldı ve bu yüce amaç uğruna zanaatlarını bir adım öteye taşımaları istendi. Andrés Jaque ve Office for Political Innovation’ın ortak çalışması olan Ròmola, Madrid’in merkezinde yer alan Gutierrez Soto’nun en önemli tasarımı olarak bilinen 1946 tarihli yapısının garaj bölümünün kafe, fırın ve deneysel lokanta işlevleriyle donatılmış hali. Yapının özgün strüktürüyle hacmine el sürmemesiyle dikkat çeken bu tasarım sokak kotunda 5 metre geri çekilerek yeni ve açık bir mekân yaratıyor. Valencia’da küçük bir kasaba olan Novelda 1990lar ve 2000lerde nadir mermer türlerinin çıkarıldığı uluslararası bir merkez haline gelmişti. Günümüzde etkin olmadığı için bu yerleşim biriken tozlu mermerleri, oniksleri ve granitleriyle adeta tasarruf dönemi öncesinin bir arkeolojik alanına dönüştü ve potansiyelinin canlandırılmasını bekliyor. Bu potansiyel bir dizi teknolojiyle geliştirildi. Tasarımcıların “süpermermer” olarak tanımladıkları malzeme, cam sıkıştırıcı ve reçine takviyeleri ve mafsallı ankraj gibi sistemlerle donatılarak sıkışmaya ve çekmeye dirençli hale getirildi. Benzersiz bir mühendislik mücadelesi durumunda olan bu projede süpermermerden yapılmış özerk bir çadır kurularak bu kapasitenin sınırlarına ulaşması sağlandı. Bu çadır C-şekilli çevresel düzenlenmiş pişirme ve müşterilerin masalarını barındırma gibi kullanımlara izin veriyor…

natura | 104

Since 2008, the rigid-looking tiles and red ceramic bricks, which became dominant materials in Madrid’s architecture, have been used around the city as they evoke nostalgic feelings. At the same time, they paradoxically have become materials of temporary, low-wage based labor exploitation. As this process has marginalized and provided services through an equal and standardized courtesy to everyone, it led to the extinction of marble, leather, gold-chrome-plated metal, and wood paneling materials in Madrid’s cafeterias, which are comfortable, shining places that have formed the space network of the city since the 1960s and which are mainly preferred by women and LGBTQ communities as an alternative to macho bars. Created as a form of resistance to the corporative hegemony of ceramics, this project is the result of a cooperative work between qualified marble manufacturers, leather upholsterers, metal workers, chrome-platers, wood panelers and varnishers by taking their capacities a step further for this noble cause. Ròmola, the collaborative work of Andrés Jaque and Office for Political Innovation, transformed the former 1946 garage of Gutierrez Soto’s most important design which is located in the center of Madrid, into a structure equipped with various functions including a café, a bakery and an experimental restaurant. Drawing attention with the fact that the original structure and volume of the building remained untouched, this design leaves a 5-meterhigh space at the street level, creating a new and open area. In the 1990s and 2000s, the small town of Novelda of Valencia became an international center of rare marble types. Given the fact that it’s not currently active, this settlement simply turned into an archaeology site from pre-austerity times with accumulated dusty marbles, onyx and granites and it’s waiting for its potential to be revitalized once again. This potential was previously developed by a number of technologies. Entitled as “supermable” by designers, the material was rendered resistant to compression and shrinking through glass fiver and resin reinforcements, along with articulated anchoring systems. Shining out as a unique engineering challenge, the project takes this capacity to its limits through creating a supermarble-made selfsupporting tent. The tent allows certain uses such as cooking in a C-shaped periphery and accommodating the tables of the customers...

natura | 105


iç mimarlık | interior design

iç mimarlık | interior design

KÜNYE

natura | 106

Projenin Yeri: Hermosilla, Madrid Projenin Tarihi: 2017 Mimarlık Ofisleri: Andrés Jaque Architects ve Office for Political Innovation Mimari Ekip: Laura Mora Vitoria, Roberto González Garcia, Paola Pardo, Víctor Cano Ciborro, Nieves Calvo López, Marina Fernández Ramos, Marta Jarabo Devesa, Danay Kamdar, Pablo Maldonado, Sol Mallol, Valentina Marín, Flavio Martella, Víctor Nouman García, Larissa Reis, Isabel Sánchez Del Campo, Belverence Tameau ve Borja García Lázaro. Yapısal Danışmanlık: Mecanismo, Ingeniería de Estructuras (Juan Rey ve Jacinto Ruiz) Hizmet Tasarımı Danışmanlığı: Ditec, Diseño y Tecnología Ingenieros Consultores Kalite Danışmanı: Alfonso Sáenz Emniyet ve Güvenlik Koordinatörü: José María Gutiérrez Peyzaj: Desert City ve Los Peñotes Üreticiler: Nueva Castilla, Tapicerías Pepe Barrientos, Tecnologías del Acero S.L, Barnizados A Muñequilla Germán, Maderas Agulló, Areniscas Crema, Fischer ve Tapicerías Barajas Mobilya Tasarımı ve Üretimi: Office for Political Innovation Fotoğraflar: Miguel de Guzmán + Rocío Romero Imagen Subliminal

CREDITS Source: ArchDaily Project Location: Hermosilla, Madrid Project Year: 2017 Architecture Offices: Andrés Jaque Architects and Office for Political Innovation Architectural Team: Laura Mora Vitoria, Roberto González Garcia, Paola Pardo, Víctor Cano Ciborro, Nieves Calvo López, Marina Fernández Ramos, Marta Jarabo Devesa, Danay Kamdar, Pablo Maldonado, Sol Mallol, Valentina Marín, Flavio Martella, Víctor Nouman García, Larissa Reis, Isabel Sánchez Del Campo, Belverence Tameau and Borja García Lázaro Structrual Consultancy: Mecanismo, Ingeniería de Estructuras (Juan Rey and Jacinto Ruiz) Service Design Consultancy: Ditec, Diseño y Tecnología Ingenieros Consultores Quality Surveyor: Alfonso Sáenz Safe & Security Coordinator: José María Gutiérrez Landscaping Contractor: Desert City and Los Peñotes Manufacturers: Nueva Castilla, Tapicerías Pepe Barrientos, Tecnologías del Acero S.L, Barnizados A Muñequilla Germán, Maderas Agulló, Areniscas Crema, Fischer and Tapicerías Barajas Furniture Design and Production: Office for Political Innovation Photographs: Miguel de Guzmán + Rocío Romero Imagen Subliminal natura | 107


sanat | art

sanat | art

ŞAHİN DOMİN Yağmur Yıldırım Mimar / Architect

2012 yılında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi fotoğraf bölümünden mezun olan Şahin Domin, aynı zamanda 2005 - 2014 yılları arasında heykeltıraş Mehmet Aksoy’un asistanlığını yapmıştır. Taşeron Sanat İnisiyatifi’nin kurucularındandır. Eserleri çeşitli karma sergilerde yer almıştır. İstanbul’daki atölyesinde heykel ve fotoğraf alanlarında çalışmalarına devam etmektedir. İşlerinde, içinde bulunduğu coğrafyanın insani değerlerinden yola çıkarak bireyin toplum içindeki yalnızlığını ve doğa ile ilişkisini irdeler; savaş, göç, vb. temel insani değerlere zarar veren toplumsal olayları da konu alır. Heykel çalışmalarında, temel malzeme olarak mermer ve klasik yontu tekniğini kullanmayı tercih eder. Sorguladığı kavramları figüratif formlar üzerinden aktarır. Fotoğraf çalışmalarında ise özellikle film ve alternatif baskı yöntemlerini kullanır. İnsan ve doğa ilişkisine / çelişkisine dair izleri mekânlar üzerinden anlatır. He graduated from Mimar Sinan Fine Arts University, Department of Photography in 2012. At the same time, he worked as an assistant with sculptor Mehmet Aksoy between 2005 – 2014. He is among the founders of Taşeron Independent Art Initiative. His works have been featured in various group exhibitions. He currently carries on his works in the field of sculpture and photography in his studio in Istanbul. In his works, he explores the individual’s loneliness in society, and their relation with nature by starting from the humanitarian values of the geography in which he lives; he tackles social events that harm fundamental humanitarian values such as war, migration, etc. In his sculpture works, he prefers to use marble as the primary material, along with classic sculpting technique. He narrates the concepts in question through figurative forms. For his photographic works, he particularly uses films and alternative printing methods. By dwelling on spaces, he illustrates the traces about the relation / contradiction between human and nature.

Comte de Lautreamont (mermer ve metal / marble and metal), 35x18x40 cm

U2226 (mermer ve metal / marble and metal), 60x70x30 cm

natura | 108

natura | 109


sanat | art

sanat | art

Aşk / Love (mermer / marble), 35x15x45cm Çığlık / Scream (Kandıra taşı ve metal / Kandıra stone and metal), 15x23x40 cm

Çığlık II / Scream II (Kandıra taşı ve metal / Kandıra stone and metal), 15x17x40 cm

Comte de Lautreamont (mermer ve metal / marble and metal), 35x18x40 cm

natura | 110

natura | 111


sanat | art

sanat | art

Umut / The Hope (Kandıra taşı / Kandıra stone), 24x13x20 cm “M a l z e m e o l a r a k a ğ ı r l ı k l ı m e r m e r i ( t a ş ı ) k u l l a n m a m ı n nedeni, öncelikle heykel öğrenmek için birebir çalış t ığım u s t a m M e h m e t A k s o y ’u n h e y k e l l e r i n d e m e r m e r i ç o k i y i k u l l a n m a s ı d ı r. İ l k h e y k e l i m d e n (“ H a f i f l i k ” a d l ı ç a l ı ş m a ) ba şlayarak, mermeri antik yontu tekniklerini kullanarak üretmeye çalışıyorum. H e r ma lze m e ke n d i ya p ı s a l öze l l i k l e r i n i u yg u lay ı c ı s ı na öğ ret ir : M er mer in (t a ş ın) yontucusuna öncelikle s a br ı, düşünmeyi ve kendisiyle ilişki kurup is tenilen formu elde etmek için na sıl bir yol izleneceği hakkında tecrübe kazandırdığına; yorucu olsa da dinginlik ve iç huzur verdiğ i n e i n a n ı y o r u m .”

“The reason I predominantly use marble (stone) as a material, is the fact that my master craftsman Mehmet Aksoy, with whom I worked one-on-one to learn sculpting in the first place, uses marble dexterously in his sculptures. Since my first sculpture (entitled “Lightness”), I have been trying to produce marble through ancient sculpting techniques. Each material teaches its structural properties to its implementer: I believe that marble (stone) teaches its sculptor how to be patient, to think and to become experienced on which path to follow in order to acquire the required form through self connection; that it gives tranquility and inner peace even though the overall process is exhausting.”

Yalnızlık / Loneliness (mermer / marble), 25x35x10 cm

Hafiflik / Lightness (mermer / marble), 100x100x35 cm

Rüya / The Dream (mermer ve metal / marble and metal), 70x30x35 cm

natura | 112

Rüya II / The Dream II (mermer ve metal / marble and metal), 120x45x90 cm

İsimsiz / Untitled (deniz taşı / sea stone), 14x8x18 cm

natura | 113


doğal taş sektörü | natural stone sector

doğal taş sektörü | natural stone sector

TÜRKİYE’NİN DOĞAL TAŞ ZENGINLIKLERI THE RICHNESS OF TURKISH NATURAL STONES TÜRKIYE’NIN DOĞAL TAŞ ZENGINLIĞINDEN DÖRT GÜZEL ÖRNEK: FOUR FINE EXAMPLES REFLECTING THE RICHNESS OF TURKISH NATURAL STONES:

Bruno Perla

Bülent Tatlıcan

2007 yılından beri Davut Mermer tarafından çıkartılan Bruno Perla taşı renkli taşlar sınıfında yerini almakta. Tek başına kullanıldığında kendine has dokusu ile son derece elit bir görüntü oluşturuyor. Bej taşlarla da iyi uyum sağlayan Bruno Perla ülkemizde üretilen bir taş olarak ithal alternatifleri karşısında kullanıcılara önemli bir seçenek sunuyor.

Bruno Perla Quarried by Davut Marble since 2007, Bruno Perla pertains to the group of colorful stones. When used solely, it creates a highly elite appearance with its unique texture. Also harmonizing with beige stones, Burno Perla is manufactured in our country and it offers an essential option for users, among its imported alternatives.

Marmara Mermeri Marmara beyaz mermeri Türkiye’nin en çok bilinen belki de tarih boyunca çıkartılmış en eski mermerdir. Günümüzde de birçok firma bu mermeri çıkartıyor. Bunun yanında teknolojik gelişmeler ve mermer üretimine etkileri bu tarihi mermerin başka bir yüzünü daha bizlere göstermesini sağladı. İçinde barındırdığı çizgiler boyunca kesilen mermer Ekvador, Pijama, Panda gibi isimlerle kullanıcıların dikkatine sunuluyor ve bu yüzü ile yeni birçok mekânda kendine yer buluyor.

Marmara Marble Marmara White is the most popular and maybe the oldest marble quarried throughout the history of Turkey. Even today, many firms are quarrying this marble. Besides, technological developments and their effects to the marble manufacturing showed us a different side of this historical marble. Cut through the lines it contains within, the marble is presented to the attention of the users along with different names like Ecuador, Pyjama, Panda and owing to this new outlook, it is opted for numerous spaces. natura | 114

Silver Fantasy Hürok Mermer tarafından üretilen Silver Fantasy tam bir proje taşı olma özelliğine sahip. Uygulandığı mekanlarda farklı dokusuyla özellikli bir görüntü oluşturuyor. Desen ikizleme (Bookmatch) yöntemiyle de üretilebilen Silver Fantasy yurt dışı alıcılarının özellikle ABD pazarının gözde taşlarından.

Silver Fantasy Manufactured by Hürok Marble, Silver Fantasy has the absolute characteristics of a stone that can be opted for the projects. It presents a special outlook with its unique texture for the spaces it’s implemented. Also suitable for manufacturing by bookmatching technique, Silver Fantasy is one of the favorite stones of foreign buyers and especially the U.S. market. natura | 115


doğal taş sektörü | natural stone sector

doğal taş sektörü | natural stone sector

MERMERDE TEKNOLOJİK GELİŞMELER TECHNOLOGICAL DEVELOPMENTS ON NATURAL STONE Mimari açıdan mermer işçiliğine önemli bir açılım getiriyorsunuz. Bu konuda mimarlara ne gibi tavsiyeleriniz olur? Evet, çok doğru bu söylediğiniz. Ancak ülkemizde maalesef henüz mimarlarımız projelerde doğal taşı ve mermeri çok fazla kullanmıyorlar ve hatta birçoğu tanımıyor belki bunda sektörümüzün de bir tanıtım hatası var. Tabii, bunun yanında mermeri ve doğal taşı çok güzel kullanan mimarlarımız da var fakat bu sayıyı daha arttırmamız gerekiyor. Belki bunun için sempozyumlar ve fuarlar da daha etkin tanıtımlar yapılması gerekiyor. Mimarlarımıza ülkemizde mermer ve doğal taş isleme tekniklerinin çok ilerlediğini artık bu konu da İtalya ile yarışabilecek düzeyde olduğumuzu ve birçok alanda onlardan daha iyi olduğumuzu söylemek isterim. Ayrıca sunu da söylememiz gerekir mermer ve doğal taş çeşitliliği ve kalitesi açısından ülkemiz dünya da çok önemli bir konum da o yüzden projelerde yabancı taslar yerine kendi taslarımızın tercih edilmesi hem tanıtım acısından hem de ekonomik açıdan daha faydalı olacaktır diye düşünüyorum.

TEKNOLOJIDE YAŞANAN ILERLEMELER DOĞAL TAŞ IŞLEMELERI KONUSUNDA DA ÖNEMLI İMKÂNLARI ÜRETICILERIN HIZMETINE SUNUYOR. YENI ÜRETILEN CNC TEZGÂHLAR VE TAŞ KESME MAKINELERI DAHA ÖNCE YAPILMAYAN ÜRETIMLERE İMKÂN SAĞLIYOR. UZUN YILLARDIR MERMER IŞLEME KONUSUNDA FAALIYET GÖSTEREN NATUR FIRMASI ÜRETIME SOKTUĞU YENI MAKINELERLE FARKLI MERMER IŞÇILIKLERI ORTAYA KOYUYOR. NATUR FIRMASININ SAHIBI HÜSEYİN TOKMAN ILE MERMER IŞLEME YÖNTEMLERI KONUSUNDA KONUŞTUK: THE ADVANCES IN TECHNOLOGY PRESENTS IMPORTANT OPPORTUNITIES ON THE SUBJECT OF NATURAL STONE PROCESSING TOO TO THE PRODUCERS. NEWLY MANUFACTURED CNC MACHINE TOOLS AND STONE CUTTERS ALLOW PREVIOUSLY NOT ACCOMPLISHED PRODUCTION. THE FIRM NATUR OPERATING IN THE FIELD OF MARBLE PROCESSING OVER THE YEARS REVEALS DIFFERENT MARBLE PROCESSING WITH ITS NEW MACHINES. WE DISCUSSED MARBLE MACHINING TECHNIQUES WITH THE FIRM’S OWNER HÜSEYİN TOKMAN:

You bring an important approach to marble working architecturally. What are your recommendations to architects in this area? Yes, you’re absolutely correct. But unfortunately, in our country, our architects do not use natural stone and marble much in their projects and perhaps a lot of them don’t know them and maybe our industry has a fault in this. However, there are also architects who employ marble and natural stone very well but their number must grow. Maybe we need symposiums and more efficient promotions at trade fairs. I would like to tell our architects that marble and natural stone machines and techniques have advanced a lot in our country at a level almost able to compete with Italy and that in many fields, we’re better than them. We also have to add that our country in terms of marble and natural stone diversity and quality has a very important position worldwide. Therefore, opting for our own stones instead of foreign ones in projects will be better in terms of both promotion and also business.

Bülent Tatlıcan

Teknolojik gelişmeler mermer işleme konusunda da çok farklı açılımlar sağladı. Bize bu yönüyle yaptığınız işi anlatır mısınız? Natur Maden olarak mermer işlemede teknolojiyi oldukça yoğun bir şekilde kullanmaktayız. Fabrikamızda 2 adet 7 eksen robot , 1 adet 6 eksen Tel Kesme , 2 Adet 3 eksen CNC , 1 adet 4 eksen Köprü Kesme ve 1 adet 5 Eksen Waterjet ve CNC Tornalar gibi en son teknoloji makineler kullanıyoruz. Bu makineler ile Heykel, büst, Korint ile İyon başlıklar, rölyefler, 3D duvar kaplamaları, kolon kaplamaları, kolonlar ve daha birçok ürün yapabilmekteyiz. Firma olarak teknolojiyi çok yakından takip ediyor ve yatırımlarımızı bu şekilde planlıyoruz ve bu yatırımların neticesinde projelere hatasız ve zamanında imalatlar yapabiliyoruz. Teknolojiyi yakından takip etmek ve bu makineleri kullanabiliyor olmak bizi her zaman bir adım önde tutuyor. Hangi projelerde çalışmalarda bulundunuz? Yurtiçinde ve yurtdışında birçok projeye özel imalatlar yaptık ve yapıyoruz. Bunlardan bazılarını sayarsak Bakü’de Eurovision şarkı yarışmasının yapıldığı alanda çok özel imalatlar yaptık, Melbourne Sheraton Otel için 3 boyutlu duvar kaplamaları, Bakü Olimpiyat Stadı VIP bölümlerine özel uygulamalar ve en son Antalya Belek’te yapılmakta olan ülkemizin en büyük otellerden birisinin SPA bölümlerine ve restoran bölümlerine özel imalatlar yaptık.

natura | 116

Technological developments allowed quite different approaches in the field of marble machining as well. Could you describe what you do for us from this aspect? We have been employing technology largely in marble machining as Natur Maden. In our plant, we use two 7-axis robots, one 6-axis wire cutters, two 3- axis CNCs, one 4-axis Bridge Cutter and one 5x-axis Waterjet and CNC lathes among our latest state-of-the-art technology machinery. With these machines, we’re able to create statues, busts, Corinthian and Ionic heads, reliefs, 3D murals, column coatings, columns and a lot more. As our firm, we monitor technology very closely; plan our investments in that manner and are able to produce error-free and on-time contributions to projects as a result of these investments. We’re always one step ahead as we monitor technology closely and are able to use these machines. What projects did you participate in? We did special production for numerous projects locally and abroad and we’re still doing so. For example, we did very special fabrication for the grounds of Eurovision song contests in Baku. We did three-dimensional murals for Melbourne Sheraton Hotel, special applications for Baku Olympic Stadium VIP sections and most recently, for SPA sections and restaurants of one of the largest hotels of our country under construction in Antalya, Belek.

natura | 117


sektör | sector

MEDİPOL ÜNİVERSİTESİ’NDE “DOĞAL TAŞ VE MERMERİN MİMARİDE KULLANIMI” DERSİ VERİLDİ MEDIPOL UNIVERSITY GAVE PLACE TO A LECTURE ON “THE USE OF NATURAL STONE AND MARBLE IN ARCHITECTURE” Bülent Tatlıcan

natura | 118

sektör | sector İMİB Yönetim Kurulu Ba şkan Vekili Rüstem Çetinkaya 19.03.2018 tarihinde Medipol Üniversitesi Kavacık Yerleşkesinde bulunan Güzel Sanatlar Tasarım ve Mimarlık Fakültesi 3. ve 4. Sınıf Mimarlık ve İç Mimarlık öğrencilerine yönelik “Doğal Ta ş ve Mermerin Mimaride Kullanımı “ konulu bir ders verdi. Derse Fakültenin Dekanı Prof. Dr. H. Atilla Dikba ş ba şta olmak üzere Mimarlık Bölümü Ba şkanı Prof. Dr. Ayşe Zeynep SÖZEN, İç Mimarlık Bölümü Ba şkanı Yrd. Doç. Dr. Pelin Karaçar, Mimarlık Bölümünden Yrd. Doç. Dr. Gülhan Benli, Yrd. Doç. Dr. Mustafa Adil Kasapseçkin, Öğr. Gör. Necdet Ketken, Öğr. Gör. Heval Zeliha Yüksel Üçok, Ar. Gör. Hatice Yasemin Çakır, Ar. Gör. Özcan Ernur Akta ş ve 10 0’e yakın öğrenci katılımı sağlandı. Sayın Çetinkaya, doğal ta şın bilimsel ve ticari anlamdaki tanımıyla ba şladığı dersi, doğal ta ş çeşit ve özelliklerinden bahsederek ve ürün numuneleri ile daha akılda kalıcı olacak şekilde Ocak ve Fabrika Üretim Süreci anlatımıyla tamamladı. Son kısımda ise özellikle mimar ve tasarımcıların önem verdiği mimari ve inşaattaki doğal ta ş uygulama çeşitlerinden verdiği örnekler öğrencilerde doğal ta ş kullanım bilincinin oluşturulması adına oldukça faydalı olundu. Ders sonrasında Fakülte Dekanı Prof. Dr. H. Atilla Dikba ş, İMİB Yönetim Kurulu Ba şkan Vekili Sayın Rüstem Çetinkaya’ya davetlerini kırmayarak Fakültelerine gelmiş oldukları için plaket takdim etti.

On 19.03.2018, Rüstem Çetinkaya, the Vice President of the Executive Board of IMIB, gave a lecture on “The Use of Natural Stone and Marble in Architecture” for the third-grade and senior students studying in the departments of Architecture and Interior Architecture within the Faculty of Fine Arts Design and Architecture, located in the Kavacık Campus of Medipol University. With the Faculty Dean Prof. H. Atilla Dikbaş being in the first place, the lecture was attended by Prof. Ayşe Zeynep SÖZEN, the Head of Architecture Department, Asst. Prof. Pelin Karaçar, the Head of Interior Architecture Department; Asst. Prof. Gülhan Benli, Asst. Prof. Mustafa Adil Kasapseçkin, TA Necdet Ketken, TA Heval Zeliha Yüksel Üçok, RA Hatice Yasemin Çakır, RA Özcan Ernur Aktaş from the Department of Architecture, and nearly 100 students. Dear Çetinkaya started his lecture with the scientific and commercial definition of natural stone, further addressed their types and properties and completed the lecture after talking about the Manufacturing Process in Quarries and Factories through product samples, so that they will be remembered easily in the future. In the final part, he gave examples on the natural stone implementation varieties in architecture and construction, on which architects and designers place great emphasis in particular. These examples provided great benefits for the students in order to create awareness on the use of natural stones. Following the lecture, the Faculty Dean Prof. H. Atilla Dikbaş presented a plaque to Dear Rüstem Çetinkaya, the Vice President of the Executive Board of IMIB, for kindly accepting their invitation to the Faculty.

natura | 119



Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.