İSTANBUL SENİN HALİÇ KIYILARI TASARIM YARIŞMASI TASARIM REHBERİ
61372
FR AG MAN istanbul
01
BAKIŞ “HALİÇ
ÖZ
Gün dogumu ile milyonlara dokunan bir kent. “Çocuklar gibi gülmüştük, hatırlarsın Kapalıçarşı, Mahmutpaşa, satıcılar Bir hafiflik içinde elele, yaya. Bir sabah vaktiydi, güzel ve taze Mevsim bahardı…” TURGUT UYAR
suyun şekillendirdiği yarımada.
” İstanbul’un manzarasının güzelliğini hiç bir fırça ve kalem lâyıkıyle tarif edemez. ” Fransız şâiri, Alphonse de Lamartine
Haliç, İstanbul’un Avrupa yakasında, Boğaziçi’nin güney girişinde
dönemlere tanıklık eden Haliç için tarihin uzun yolculuğunda
yer alan ve Sarayburnu ile Kağıthane ve Alibeyköy derelerine
bize İstanbul’u, ilk yerleşimleri, sanayi ve endüstrideki gelişmeleri
kadar uzanan, yaklaşık 8 km uzunluğunda bir iç liman özelliğine
takip etmemizi sağlayan rehber bölgedir. Asya ve Avrupa’yı
sahiptir. Buzul çağının sonlarına doğru Kağıthane ve Alibeyköy
birbirine bağlaması, Karadeniz ve Akdeniz gibi iki önemli denizi
derelerinin deniz istilasına uğraması ile oluşmuştur. Haliç bu
birleştirmesi, kuzey – güney trafiğinin denetlenebildiği korunaklı
oluşum şeklinden dolayı coğrafyada ‘ria’ terimiyle ifade edilen
bir iç liman olması vb. nedenlerle üç imparatorluk (Roma, Bizans.
‘derin körfez’ (deniz istilasına uğramış vadi) olarak bilinir.
Osmanlı) için o dönemlerin vazgeçilmez bir odak noktası olmuş
Sahip olduğu stratejik gelişmeler ve topografik yapısıyla farklı
ve hızla gelişme göstermiştir.
SU HAVZALARI
KÜRESEL İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ
SU SİSTEMİ
SİSTEM EŞİKLERİ
100 YILLIK SU YÜKSELMESİ PROJEKSİYONU h:100 cm OLDUĞUNDA.
Boğaziçi’nin Marmara Denizi ile birleştiği bölge ve Haliç Ekoton Ekosistem Alanı’nın Boğaziçi ile birleştiği bölge hem oksijence hem de organik maddelerce zengin, canlılık aktivitesi için uygun koşullar oluşturmaktadır. Bu durum hafızalarda yer edinen bellek değer olan Galata Köprüsü üzerindeki balıkçılık faaliyetlerinin nedenidir.
TARİHİ KENT LEKESİ
KIYI KULLANIM YOĞUNLUĞU DEĞİŞİMİ
Haliç’in tarihsel süreç içinde kimlik oluşumunda, doğa,
doğal
Bizans bir
OSMANLI DÖNEMİ (15-18 YY)
OSMANLI DÖNEMİ (18-1923)
1923-1980 YILLARI ARASI DÖNEM
1980-2011 YILLARI ARASI DÖNEM
döneminde;
liman,
surlar,
yerleşim bölgesi, kilise ve sinagoglar, Osmanlı döneminde; camiler, silüet etkisi, sadabad-mesire alanı, farklı kültür grupları iken, Cumhuriyet döneminde ise; sanayi, gecekondu, kirlilik ve kentleşme rol oynamıştır. Bu bağlamda kimliğe yansıyan işlevsel baskınlığın, Bizans döneminde doğal liman, Osmanlı döneminde eğlence ve mesire, Cumhuriyet döneminde ise
sanayi
olduğu
sonucuna
Haliç kıyılarının mekânsal şekillenmesinde etkili rol oynamış plan,
ölçeklerden başlayarak analiz edilmiştir. Yakın dönemde geliştirilen
varılabilir. Günümüzde ise tüm bu
karar ve politikalar süreci incelendiğinde; bölgenin sanayiye
sanayisizleşme, kıyıda rekreatif düzenleme, endüstri yapılarının
katmanlar
dönüşen
açılmış olması, prestij ticaretin Haliç’ten uzaklaşması, kara yolu
yeniden işlevlendirilmesi şekilde özetlenebilecek olumlu politikalar
işlevler ile baskın kimliğin “kültür”
öncelikli ulaşım politikaları, göz ardı edilen tarihi doku gibi sonuçları
ışığında; İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından dönüşümü
olarak ön plana çıktığını söylemek
günümüze yansıyan etkiler tespit edilmiştir. Bu doğrultuda, proje
“Kültür ve Sanat Vadisi” olarak adlandırılan Haliç yaklaşımı göz
mümkündür.
alanına yansıyan problemlerin çözümüne yönelik stratejiler, üst
önünde bulundurularak proje alanı senaryosu geliştirilmiştir.
mozaiğinde
Gören, B. G. 2011, Kıyı Alanlarının ve Kıyı Alanlarındaki Endüstri Alanlarının Kültür ve Eğitim Odaklı Dönüşümü: Haliç Kıyı Alanı Örneği, İstanbul Teknik Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, İstanbul
ESKİ İSTANBUL FOTOĞRAFLARI ARŞİVİ
Haliç’in
en
zenginliği,
uğramış olsa da içinde barındırdığı kültür mozaiği potansiyeli
Silahtarağa Elektrik Fabrikası Santral İstanbul’a dönüştürülerek
coğrafyası ve tarihinin yanı sıra
her daim açığa çıkmaya hazırdır. Bu potansiyel, “farkında olarak
alana eğitim-kültür fonksiyonu yüklenmiş; yeşil alanın Miniatürk
tüm bu altyapıya eklemlenen
yaşayan” insanlar ve “korunarak yaşatılan” mekanlar sayesinde
Kültür
insan çeşitliliği katmanıyla birlikte
açığa çıktığında ancak sürdürülebilir olacaktır. Bu yüzden
Merkezine, Lengerhane fabrikasının Rahmi Koç Sanayi Müzesine
bir
yaşayarak
kullanıcının “duyulara dayalı” mekânsal algısı ve deneyimini
dönüştürülmesi ile söz konu alanlara kültür işlevi yüklenmiş; proje
şekillenmeye
güçlendirmeye yönelik mekânsal müdahale ilkeleri önem
alan sınırı dahilinde bulunan Cibali Tütün Fabrikası ise Kadir Has
devam edecek bir kültür havzası
kazanmaktadır. Başka bir deyişle, geliştirilen tasarım prensipleri
Üniversitesine dönüştürülerek yapının eğitim işlevi ile yaşamaya
olmasıdır. İnsan faktörüne ait
ile yaşadığı çevrenin farkına beş duyusu ile varan birey, onu
devam ettiği tespit edilmiştir. Bu bilgiler ışığında dönüşen
fikir, yaşam ve üretme biçimi
koruyarak yaşatırken, olası “kültürel” erozyon tehdidinin önüne
kullanımların çoğu bir araya geldiğinde birlikte çalışan bir sistem
çeşitlilikleri;
yaşadığı
geçilmiş olacaktır. Böylece bugüne kadar olduğu gibi, bundan
oluştururken, uygulama aşamasında olan Feshane Tasavvuf
çok katmanlı coğrafi ve tarihsel
sonra da kültürel mozaiğin üstüne yeni katmanlar eklenecek,
müzesinin özellikle kuzey kesiminde çevre koridorlar ile ilişkisinin
dokuya
onu
İstanbul’un mikrokozmosu olan Haliç’in kültür havzası kimliği
zayıf olduğu gözlenmiştir. Haliç kıyılarının kuzey kesitinde, Eyüp’ten
besleyen bir dinamiktir ve bu
güçlenerek yaşamaya devam edecektir. Bu çerçevede proje alanı,
başlayan ekolojik koridorun, Bahariye adalarının da kattığı değer ile
kültür
mekânsal
öngörülen mekânsal müdahale ve tasarım ilkelerinin tüm Haliç
birlikte Alibeyköy ve Kağıthane dereleri boyunca doğal niteliğinin
biçimlenme ve dönüşümünde
ölçeğine yayılması açısından kıvılcım niteliğinde başlatıcı bir rol
güçlendiği görülmektedir. Ekolojik koridorun bu kesiti, Haliç
etkin bir rol oynar. Her ne kadar
üstlenmektedir.
kimliğinin baskın bir unsuru olması beklenen “Sadabad” kentsel
söz konusu çeşitlilik, değer ve
Haliç kıyı kullanımlarının tamamının tarihsel süreç içerisinde
belleğini canlandırıcı bir potansiyel taşımaktadır. Eğitim ve kültür
katmanlar hem mekânsal hem
geçirdiği değişim ve dönüşümün bugünkü mekânsal işleyişe
odağı kimliği ile Santral İstanbul ise ekolojik koridorun iki dere ile
de sosyolojik bağlamda zaman
yansıması analiz edildiğinde, sanayi kullanımının ağırlıklı olarak
kollara ayrıldığı noktada konumlanarak, Haliç Kültür Havzasını
zaman dağılma ve erozyonlara
kültür ve eğitime yönelik işlevlere dönüştüğü görülmektedir.
sonlandırıcı bir rol üstlenmektedir. Miniatürk Kültür merkezi,
bütün
şekillenmiş
büyük
olarak ve
üstünde
renk
katarak
havzasının
Merkezine,
Sütlüce
Mezbahasının
Haliç
Kongre
Çoban, D. 2015, Endüstri Mirasının Dönüşümünün Tüketim ve Mimarlık Arakesitinde Değerlendirilmesi: Haliç Kıyı Bölgesi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, İstanbul Alpan, A. 2010, Bir Kültür Vadisi olarak Halicin Yaratıcı Kent Kriterleri Bağlamında Değerlendirilmesi,Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi,Fen Bilimleri Enstitüsü Gören, B. G. 2011, Kıyı Alanlarının ve Kıyı Alanlarındaki Endüstri Alanlarının Kültür ve Eğitim Odaklı Dönüşümü: Haliç Kıyı Alanı Örneği, İstanbul Teknik Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, İstanbul Kart, N. 2008, İstanbul Tarihi Yarımada Yeşil Alanlarının Tarihsel Süreç İçerisindeki Değişiminin İrdelenmesi, İstanbul Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, İstanbul
Haliç Kongre Merkezi ve Rahmi Koç müzesinin oluşturduğu
aracılığı ile neredeyse kesintisiz şekilde kuzeyde Feshane Tasavvuf
kültür koridoru, içinde barındırdığı aktif yeşil koridor ile birlikte
Müzesine kadar bağlanabilmektedir. Ayrıca söz konusu aktif yeşil
Haliç’in bu kesitinde yeşil ve kültürel aktivitenin birlikte çalıştığı,
koridor ise çeperde Cibali, Balat, Fener, Ayvansarayın oluşturduğu
daha kentsele geçiş niteliğinde bir bütünlük oluşturmaktadır.
çok katmanlı kültür koridoru ile beslenerek Haliç ölçeğinde özel
Güneye inildiğinde kıyı kullanım niteliği değişen, dönüşümü
bir kentsel değer kazanmaktadır. Koridordaki eğitim odağı olan
devam etmekte olan tersaneler bölgesi farklı kimlikli bir alt bölge
Kadir Has Üniversitesi dönüşerek yaşayan ve Haliç kimliğine katkı
olarak ön plana çıkmaktadır. Yürütülen Haliç Tersanesi Müzesi
sağlayan önemli bir unsurdur.
ve Tersane İstanbul projesinin bulunduğu bu koridor; kapladığı geniş alan, Galata’ya yakınlığı, kentsel kullanım ve çeper ilişkileri
Tüm bu üst ölçek ilişkiler çerçevesinde; proje alanının Haliç’teki
açısından Haliç için kritik bir bölgedir. Daha güneye inildiğinde,
konumu hem işlevsel hem de anlamsal bağlamda oldukça kilit
proje alanının su üzerinden ilişki kurduğu Galata dokusu, Eminönü
bir noktadır. İşlevsel açıdan, mevcut doğal-yapay dokunun da
ile birlikte Haliç kıyı kullanım şemasının kentsel bağlamda en can
etkisiyle; Haliç kıyısı boyunca kuzeyden güneye doğru inildikçe
alıcı kesitidir. Proje alanı için yaşam omurgası niteliği taşıyan Galata
ekolojik niteliğin kendini yoğun kentsel kullanıma bıraktığı açıktır.
Köprüsü ile bağlanarak birlikte çalışan tarihi merkez-ticari odak
Merkezi fonksiyonların ve etki alanlarının ön plana çıktığı bu kentsel
ilişkisi aynı zamanda su ile temasın farklı bir deneyim potansiyelini
kullanımın; toplayıcı-dağıtıcı, yönlendirici ve hatta karşılayıcı bir rol
barındırmaktadır. Karşı kıyıya geçildiğinde ise Tarihi Yarımada’nın
üstlendiği söylenebilir. Proje alanının konumu anlamsal bağlamda
kapısı olan Eminönü Meydanı, Sarayburnu-Sirkeci-Eminönü
ele alındığında ise Sarayburnu’ndan doğan hayatı üstünde taşıyan,
birlikteliğinin çok katmanlı kültür koridoruna açılmaktadır. Haliç
bunu karşıda Galata’ya bağlayan, kıyı aracılığı ile suyun hafızasına
kültür havzasının düğüm noktası olan bu bölge, kıyı boyunca su
temas halinde olan, üstünde biriktirdiği kentsel bellek ve kültür
ile çeşitli temaslar geliştirme potansiyeline sahip aktif yeşil koridor
katmanları ile birleştirici bir kimlik sahibi olduğu düşünülebilir.
01
BAKIŞ “TARİHİ YARIMADA
TOPOĞRAFYA VE FİZİKSEL EŞİKLER 7 TEPE İSTANBUL
TARİHİ YAPILAR VE DEĞERLER
SINIRLAR VE HAFIZA MEKANLARI SURLAR VE UNESCO KORUMA ALAN SINIRLARI
HALİÇ SURLARI VE GÜNÜMÜZE ULAŞAN VE KAYBOLAN BÖLÜMLERİ
Kaynak: ÜNAÇAN,S. & ERDOĞAN,E. (2018). Peyzaj Mimarlığı ve Hafıza Mekanları: İstanbul, Tarihi Yarımada Örneği. Mimarlık Bilimleri ve Uygulamaları Dergisi, 3(1), 34-53.
01
02
03
04
05
05
05
05
05
05
06
06
06
06
07
08
09
09
09
10
10
10
10
10
11
11
11
11
12
13
Kaynak: Semiz, H. N. (2015). İstanbul Haliç Ve Marmara Surları, belgeleme Çalışmaları, Tarihi Ve Peyzaj Değerlerinin Korunmasına Yönelik Öneriler (Doctoral dissertation, Fen Bilimleri Enstitüsü).
“Bir şehir, farklı türde insanlardan oluşur; benzer insanlar bir şehir meydana getiremez.” Aristoteles Tasarım Alanı içerisinde yer alan Haliç sur parçalarını görünür
Aya kapı ve Cibali Kapı arasında kalan aks boyunca bağlantısı
kılmak ve alandaki kullanıcının Haliç Sur izini algılaması değerlidir.
kopmuş yaya akışı bu kapı aksları doğrultusunda kıyı giriş-çıkış
Bu doğrultuda Zindan Han ve Baba Cafer Türbesi, önerilen
çıkışını sağlayacak şekilde tasarıma entegre edilmiş böylece Sur
“fragman” konsept yaklaşımı ile projenin Haliç meydanından
görünürlüğü ve farkındalığı arttırılmıştır.
kıyıya açılan dokunun başlangıç durağı olacaktır.
BÜTÜNCÜL YAKLAŞIM ÖNERİSİ: HALİÇ’İ TARİHİ YARIMADA İLE BİRLİKTE DÜŞÜNMEK VE DÜŞLEMEK
Kıyı, kent ve su arasında “ara yüz/arakesit” oluşturur. Arakesiti, bu
sorunları ve potansiyelleri ile hayli zor bir tasarım alanıdır. Tekil ve
iki farklı taraf üzerinden okumak ve bir birbiri üzerinden kurduğu
tek yönlü bir bakış ve çözüm ile alana bakmak alanın hafızasına,
ilişkiye yön vererek tasarlamak kenti ve suyu şekillendirir.
kıyı ara yüzünün potansiyeline ve kozmopolit kentli yapısına karşı büyük bir haksızlık olur.
Grosz, ara-mekânın, belirli bir sanallığın ve kimlikleri oluşturan işlemlerin bozulmasına daima tehdit oluşturan olanakların mekânı
“Bir şehir, farklı türde insanlardan oluşur; benzer insanlar bir şehir
olduğunu söyler. Ona göre, “şeylerin arasında kalan mekân,
meydana getiremez.” Aristoteles
yapılmamış şeylerin mekânıdır. Grosz, E., (2001) Arada kalan ama arafta olmayan bir Haliç kurgusu için tıpkı çok Eminönü Meydanı’na ayak basan bir kişinin karşılaştığı, algıladığı,
kimlikli Tarihi Yarımada karakterinin bir mozaik gibi alana yansıdığı,
gözlemlediği ve/veya yaşadığı bir deneyim ile hafızasına yerleştirdiği
özden kıyıya vurduğu; gelen ve giden, yaşayan ve ziyaretçi,
imge kolektif belleğin bir parçasıdır. Bu nedenledir ki; vapur
gözleyen ve gözlenen gibi farklı taraf ve bakışa olanak tanıyan,
sesleri, balık ekmek kokusu, taş duvarın verdiği serinlik, Galata’nın
çeşitli deneyim ve hikayelerin birbirine kaynadığı dönüşen ve
yükselişi hatırlanır hafızadan; görmeden resmedilir, hissedilir ve
dönüştüren bir mekanlar bütünü önerilmektedir.
yeniden yaşanır anılardan. Haliç’in başladığı ve kentsel belleğin en
“Yer”, zemine ayak basan bir kişinin 5 duyusu ile algıladığı tat,
önemli izlerinden biri olan Eminönü Meydan ile başlayan tasarım
koku, ses, görüş ve temas deneyimi bir Fragman gibi tüm Tarihi
alanı, girift yapısı, birbirine içine çözünmüş değerleri, iç içe geçmiş
Yarımada hikâyesinin özünü, heyecanını ve bilinmezliğini aktarır.
STRATEJİLER
DÜNDEN B UGÜNE
Eminönü Meydanı ve Haliç kıyısı dönüşümü için
Yarımada ölçeğinde alınan üst ölçek, karar ve
kilit nokta; tarihi yarımadanın bir bütün olarak
yaklaşımlar ile ele alınmıştır.
ele alınmasıdır. Tarihi merkez çekirdeğin yaya ve
“Çevreye duyarlı İstanbul” için ulaşım modu olarak
toplu taşım odaklı dönüşümü ile araçsızlaştırılması,
bisiklet kullanımı”nın yaygın ve güvenli bir hale
bu doğrultuda güçlü toplu taşım ağları, transfer
getirilmesi, “sürdürülebilir çevre ve enerji yönetimini
noktaları ve stok otopark çözüm önerileri ile
güçlendirmek” amacına hizmet edecektir. Proje
birlikte sunulmasıdır. Tarihi ve kültürel değerlerin
genel yaklaşımı, İBB 2020-2024 Stratejik planında
yoğun bir mozaik oluşturduğu eski kent dokusu
yer alan “Yaşayan İstanbul” için “erişilebilir ve
ve turistik değer oluşturan bu dokuyu besleyecek
kapsayıcı stratejiler ile dinamik bir kültür sanat alanı
Haliç kıyısı için birincil derece önemdeki ilk adım,
yaratmak” hedefine hizmet etmeyi amaçlamaktadır.
kıyı ve kıyı bandının araçlardan arındırılması, tarihi
Toplu taşıma ve yaya dostu diğer ulaşım modlarının
yarımadanın belleği olan kıyı çizgisinin kent ve
transfer noktalarında kurgulanarak “Ulaşılabilir
kentli tarafından görünür ve algılanabilir olmasını
İstanbul”
sağlamak ile başlayacaktır. Bu amaç doğrultusunda
Entegrasyonu, Erişilebilirliği ve Kaliteyi Artırmak”
geliştirilen öneriler Haliç kıyısının temas ettiği Tarihi
hedefine katkı sağlamak amaçlanmıştır.
teması
altında;
“Toplu
Taşımada
ULAŞILABİLİR
ÇEVREYE
İSTANBUL
DUYARLILIK
ÜRETEN
PAYLAŞAN
İSTANBUL
İSTANBUL
KATILIMCI
FİNANSAL
VE YENİLİKÇİ
SÜRDÜRÜLE-
YÖNETİM
BİLİRLİK
EŞSİZ
YAŞAYAN
MİRAS
İSTANBUL
Altin boynuzun baslangic noktasi. “palamuda gelince, sonbaharda, eylülün ortasından kasımın başına kadar istediğin gibi hazırla...İyisini istiyorsan, mutlaka güzel Byzantion’da yakalananlardan olsun. Byzantion’a yakın sularda yakalanırsa iyidir.” Arkhestratos (MÖ 4. yy ortaları)
ÜST ÖLÇEK EŞİKLER
Tarihi
merkez
alanını
trafikten
arındırmak, yaya ve bisiklet odaklı
GENEL LEKE
dönüşümü sağlamak için ana bağlantı araç yollarına entegre olacak stok araç parkları ve
araçsız kent merkezine
ulaşım için aktarma merkezleri ile entegre olacak bütüncül bir sistem önerilmiştir. Böylece Atatürk köprüsü ve Avrasya Tünelinden alana araç ile ulaşımda Yenikapı dolgu alanı araç parkı olarak servis
verecek,
üzerinden
toplu
Aktarma taşım
merkezi ile
merkeze ulaşım sağlanacakıtr. MOTTO 1: ÇEKİRDEK, SERVİS VE HUB’DAN OLUŞAN BÜTÜNCÜL BİR SİSTEM ÖNERİSİ
tarihi
DEMOGRAFİ 15 YAŞ VE ALTI
DEMOGRAFİ
KULLANIM AYRIŞMASI
65 YAŞ VE ÜZERİ
MOTTO 2: DÖNÜŞEN MEKAN ÖNERİLMESİ
FLICKR BIG DATA ANALİZİ ÇEKİM NOKTALARI
MOTTO 3: GALATA KÖPRÜSÜNÜN ELE ALINMASI
EUROVELO -13
ÜST ÖLÇEK ULAŞIM
Günümüzde yoğun nüfuslu kentlerin, ulaşım
politikalarını
yaya
odaklı
çözümlerle geliştirmesi, Covid-19’dan sonra daha da güncel bir tartışma haline
gelmiştir.
Özellikle
taşıt
trafiğinin yoğun olduğu kentlerde ekolojik
kriz
üretmek
adına;
bisiklet
üzerine
akslarını
çözümler
Avrupa odağına
kentleri almış,
bunları geliştirmek üzere çalışmalara başlamıştır.
İstanbul’un
bisiklet
haritasına bakıldığında, üstelik tarihi yarımada ve turizm bölgesi olan bu bölgenin, bu açıdan büyük eksikleri bulunmaktadır.
01.Mevcut Durum Karayolu Bağlantısı
02.Mevcut Durum Karayolu Bağlantıları ve Tramway
03.Önerilen Dolaşım ve Kamusal Alana Dönüşüm
KARAYOLU:
bulundurulduğunda, yüzeyde ilerleyen hafif raylı
niteliğindeki proje alanında, “duyulara dayalı mekânsal
Parkı’na kadar devam edene bisiklet rotasının, arazi
Mevcut Eurovelo rotaları incelendiğinde; EuroVelo-6
Proje alan sınırı dahilinde, Haliç’in karşı kıyısı ile
sistemin tercih edilmesi, yeraltı kalıntılarının zarar
deneyimi azami düzeye taşıma” hedefinin en etkin
eğim analizleri çerçevesinde Vatan, Millet ve Fevzi
“Atlantic-Black Sea” rotasının, Avrupa üzerinden yayılan
bağlantı Galata Köprüsü (araç, raylı, yaya), Haliç Metro
görmesini
araçlarından biri de bisiklettir. İsbike’ın verileri İstanbul
Paşa Caddelerini kullanarak Tarihi Yarımada’nın
diğer birçok rota ile kesişen stratejik bir güzergahı
Köprüsü (raylı, yaya) ve Atatürk (araç, yaya) köprüsü
gözlemleme
bir
ölçeğinde incelendiğinde, mevcut bisiklet güzergahları
merkezine kadar ulaşması mümkündür. Bu ana
olduğu tespit edilmiştir. EuroVelo-6 “Atlantic-Black
şeklinde üç farklı alternatif üzerinden sağlanmaktadır.
çözümdür. Bu yüzden geliştirilen ulaşım politikalarının
ve duraklarının Tarihi Yarımada’da kesintiye uğradığı
rotalara bağlanan İtfaiye, Hacıkadın, G.M.K. Paşa,
Sea” rotasının, EuroVelo-13 “Iron Curtain Trail” rotası
Proje tasarım prensiplerinin temelinde “duyulara
raylı sistemi daha aktif kullanmaya yönlendirmesi temel
tespit edilmiştir. Bisikletin aktif bir ulaşım modu
Divanyolu, Hüdavendigar, Kızılelma, Şehzadebaşı,
ile
dayalı deneyimi azami düzeye taşıma politikası” yattığı
prensiptir. Ayrıca; bu yönlendirme kullanıcının 5 duyu
olarak çalışabilmesi için, üst ölçekte bütüncül bir
Ordu Caddeleri gibi çoğunlukla eğimi %0-5 aralığında
sonucunda EuroVelo-13 “Iron Curtain Trail” rotasında
için, bu üç bağlantı arasında bir hız değerlendirmesi
aracılığı ile mekânsal tecrübesini katkı sağlayacaktır.
bisiklet kurgusunun oluşturularak rota devamlılığının
olup, nadiren %10-15 aralığına çıkan güzergahlardan
Bulgaristan üzerinden İstanbul’a geçişin mümkün ve
yapılarak, birbirine göre hızları derecelendirilmiştir.
Bu bağlamda; uygulama aşamasında olan T5 hattının
sağlanması oldukça önemlidir. Bu amaçla; öncelikle
bir bisiklet ağı öngörülmüştür. Hüdavendigar ve
deneyimlenmiş olduğu bilgisine ulaşılmıştır.
Hız düştükçe, duyulara dayalı deneyim yükselecektir.
hem T1 hem de diğer yaya ve çevre dostu ulaşım
mevcut bisiklet güzergahlarına entegre olarak birlikte
Hacıkadın Caddeleri ile proje alanına direkt bağlantı
EuroVelo-13 yerel harita sisteminde Bulgaristan’dan
Buna göre; Tarihi Yarımada’nın kalbi olan proje alanına
modları (bisiklet, toplu taşıma) ile entegrasyonu, Tarihi
çalışacak
kurgulanmış
sağlandığı için, söz konu esnek güzergahlar üzerinden
Türkiye’ye Edirne-Kırklareli üzerinden giriş rotası
girişlerde Atatürk köprüsünün en hızlı, Haliç metro
Yarımada’nın kalbi sayılan proje alanının erişilebilirliğini
ve bu sistem proje alanında planlanan bisiklet
Tarihi Yarımada’nın önemli bir kısmı bisiklet aracılığı ile
mevcuttur. Söz konusu rotanın devamına, Saray-
köprüsünün görece orta hızlı, Galata Köprüsünün ile
yükseltecektir. Örneğin T5 hattına ait her istasyonda
yoluna bağlanarak kesintisiz çalışan bir bisiklet ağı
deneyimlenerek proje alanını da içine alan kesintisiz
Karaburun-Sarıyer güzergahının eklenmesi önerilerek;
en düşük hızda olması gerektiği öngörülmüştür.
akıllı bisiklet durağı bulunması, kullanıcıya dilediği
hedeflenmiştir.
yolu
bisiklet rotası mevcut sistem ile çalışır hale gelecektir.
İsbike mevcut güzergahının Sarıyer’deki başlangıç
DENİZYOLU:
noktada ulaşım modunu değiştirerek bisiklet ile hareket
üzerinden Tarihi Yarımada’nın güneyine kadar gelip
Tarihi Yarımada’nın iç kesiminde tariflenen rotalar
noktası ile entegre edilebileceği öngörülmüştür.
İdari, ticari, eğitim, kültür gibi alt odakları içinde
esnekliği sağlar. Böylece başka bir transfer noktasında
Kennedy Caddesi üzerinde Yenikapı’da kesilen mevcut
rekreatif nitelikte iken, diğerleri ulaşım modu olarak
Böylece Sarıyer’den Karaköy’e kadar sahil yolu
barındıran
alt
bisiklet bırakılarak ihtiyaç duyulan ulaşım alternatifine
güzergahın; aynı caddeyi takip ederek Eminönü’ne
kurgulanmıştır.
üzerinde İsbike verilerinde mevcut güzergâh; proje
merkezlerinden biri olarak çalışmaktadır. Bu baskı
erişim kolaylıkla sağlanabilir. Bu entegrasyonun, üst
kadar uzatılması öngörülmüştür. Bu noktada proje
Ayrıca ulaşım transfer noktalarına göre kurgulanmış
önerisi kapsamında Galata Köprüsü’nden başlaması
Eminönü Meydanı ve etki alanına toplayıcı-dağıtıcı
ölçekte de transfer noktaları (Sirkeci, Karaköy, Yenikapı,
alan sınırı içine dahil olan bisiklet rotası, ikiye ayrılarak
bisiklet durakları sayesinde, kullanıcı uygun noktada
planlanlanan bisiklet yolu ile birleştirilebilir. Bu
işlevi yükleyerek bu bölgeyi özellikle ulaşım açısından
Topkapı, Beyoğlu, Taksim gibi) şeklinde geliştirilmesi ve
Haliç sahil yolu ve Galata Köprüsü üzerinden devam
ulaşım modu değiştirip toplu taşıma alternatiflerini
entegrasyon sayesinde; proje alanı dahilinde başlayan
bir düğüm noktası haline getirir.
farklı alternatiflerle desteklenmesi, proje alanının uzak
etmesi planlanmıştır. Galata köprüsü üzerindeki
(raylı sistem, otobüs, vapur gibi) kullanarak istediği
Tarihi Yarımada ve Haliç bisiklet rotaları ile birlikte
RAYLI SİSTEM:
noktalardan da erişilebilirliğini yüksek kılacaktır.
kolu, kuzeyde sahil yolu üzerinden Sarıyer’den gelip
birçok noktaya ulaşabilecek olması öngörülerek,
çalışacak, bütüncül bir sistem kurgulanmış olacaktır.
Yaya ve çevre dostu ulaşım politikalarının desteklenmesi
BİSİKLET:
Karaköy’de sonlanan mevcut güzergâh ile birleşmesi
Tarihi Yarımada’yı tehdit eden trafik yoğunluğunun
Avrupa üzerinden ağ şeklinde yayılan EuroVelo
için raylı sistem kullanımının yaygınlaşması şarttır
Ulaşım modu olarak veya rekreatif amaçlı bisiklet
önerilmiştir. Proje alanı içine dahil olan ikinci kolu
azaltılması hedeflenmiştir. “Çevreye duyarlı İstanbul”
rotalarının, İstanbul ile entegrasyonunun sağlanacak
çünkü motorlu araç yükünü azaltarak; hem yaya
kullanımı, sürdürülebilir ve kaliteli bir kent yaşamı
ise Haliç sahil bandını takip ederek, halihazırda
için ulaşım modu olarak bisiklet kullanımı”nın yaygın
olması; İstanbul Stratejik Planı’nın “Üreten İstanbul”
öncelikli kamusal açık alan deneyimini destekler hem
için kaçınılmaz olduğu kadar, projenin senaryosu
kullanılan ve tüm Haliç’i kıyıdan çevreleyerek yine
ve güvenli bir hale getirilmesi, “sürdürülebilir çevre
teması altında, turizm potansiyeline uluslararası
de üzerindeki baskıyı azaltarak Tarihi Yarımada’nın
açısından da ayrı bir önem ve anlam taşımaktadır.
Karaköy’de sonlanan “Sadabad Haliç Bisiklet Ringi”
ve enerji yönetimini güçlendirmek” amacına hizmet
ölçekte katkı sağlayarak, kentin ekonomik değerinin
daha fazla tahrip olmasını önler. Tarihi Yarımada
Farkındalığı
düşürmek
ile birlikte çalışacaktır. İsbike verilerine göre, 10. Yıl
edecektir. (İBB 2020-2024 stratejik plan).
yükselmesi için, ekolojik bir çözüm hayata geçirilmiş
özelinde, yeraltı katmanlarının zenginliği göz önünde
kaçınılmaz olduğundan; Tarihi Yarımada’nın kalbi
Caddesi üzerinde Belgradkapı’dan başlayıp Topkapı
EUROVELO ROTALARI İLE ENTEGRASYON
olacaktır. (İBB 2020-2024 stratejik plan).
Eminönü;
İstanbul’un
yoğun
önlerken,
içindeki
şansı
yaratacak
yükseltmek
kullanıcıya
adına
çevreyi
sürdürülebilir
hızı
Tarihi
Yarımada
Bakırköy’den
rotaları
başlayıp
sahil
ise
Romanya’da
kesişmektedir.
Araştırmalar
DEĞERLENDİRME
01. Galata Köprüsü Eminönü Bağlantısı: DÜĞÜM Neden: Motorlu Araç Odaklı Yaklaşım, Araç Yoğunluğu, Parklanma ve Duraklama, Kıyı İşgali •
Galata Köprüsü Üzerinden Tarihi Yarımada Çekirdeğine Araç Bağlantısı (Turistik Bölge olan Tarihi çekirdeğin dar sokak yapılanmasına aykırı olarak trafik yükü getirimesi)
•
İETT Toplu Taşım Otobüs Stokları
•
Arabalı Vapur İskelesi
•
Yaya ve Bisiklet Erişimi Sorunu
02. Atatürk Köprüsü Kavşak Bağlantısı: HUB
01. GALATA KÖPRÜSÜ EMİNÖNÜ BAĞLANTISI : DÜĞÜM
03. Yeni Kapı Dolgu Alanı: SERVİS Mevcut kullanım durumunu analiz edildiğinde kapasitesinin çok altında kullanıldığını görülmüş yeni
02. ATATÜRK KÖPRÜSÜ KAVŞAK BAĞLANTISI : HUB
işlev ekleyerek servis olarak çalışmasını sağlayarak tarihi yarımadanın yükünü hafifletmek önerilmiştir.
03. YENİKAPI DOLGU ALANI : SERVİS
oluşumu sağlanırken aynı zamanda kıyıdaki su teması arttırılmıştır. Bu yaklaşım ile aynı zamanda
04. SARAYBURNU : KARŞILAMA
Küresel iklim değişikliği su yükselmesi projeksiyonuna bakıldığında alanda sel riski var. Bu nedenle dolgu alanının kıyıdan bir kanal gibi koparılması önerilmiş; Böylece tekneler için güvenli bir liman Tarihi yarımada özü, çizgi ve karakterine yapılan ekin ayrışması önerilmiştir.
4.Sarayburnu: KARŞILAMA Görsel olarak tarihi yarımadanın denizden yaklaşım yüzünü oluşturan Sarayburnu’nda yer alan otoparkların yarattığı gri etek etkisinin giderilmesi önerilmektedir. Görüntü katmanı olarak kıyı üzerinde yükselen Topkapı Sarayı gibi sembol değeri çok güçlü tarihi alanların görsel etkisini düşüren, mevcut kullanımda otopark olarak işlevlendirilmiş, kıyı potansiyelinin kullanıcıya yansıtılmadığı bu alan, Tarihi Yarımada’ya geri kazandırılmalıdır.
ÖNERİLER 01. GALATA KÖPRÜSÜ EMİNÖNÜ ARAÇ GİRİŞİNİN KAPATILMASI • Karaköy Bölgesinden Eminönü Meydanı’na Yaya Sürekliliği ve Bisiklet Yolu Bağlantısı Oluşturulması Proje alan sınırı dahilinde, Haliç’in karşı kıyısı ile bağlantı Galata Köprüsü (araç, raylı, yaya), Haliç Metro Köprüsü (raylı, yaya) ve Atatürk (araç, yaya) köprüsü şeklinde üç farklı alternatif üzerinden sağlanmaktadır. Proje planlama ilkeleri doğrultusunda; “duyulara dayalı deneyimi azami düzeye taşıma politikası” ile bu üç bağlantı arasında bir hız değerlendirmesi yapılarak, birbirine göre hızları derecelendirilmiştir. Çünkü hız düştükçe, duyulara dayalı deneyim yükselecektir. Buna göre; Tarihi Yarımada’nın kalbi olan proje alanına girişlerde Atatürk köprüsünün en hızlı, Haliç metro köprüsünün görece orta hızlı, Galata Köprüsünün ise en düşük hızda olması
gerektiği öngörülmüştür. Bu senaryo doğrultusunda; Atatürk köprüsü motorlu araç giriş kapısı, Haliç Metro köprüsü (durağı köprünün orta noktasında bulunması nedeniyle) yürüten dış kapı, Galata Köprüsü ise yürüyerek, bisiklet ya da tramvay ile geçilen, bir yaşam omurgası olarak çalışacaktır. Bu sınıflandırma sonucu; hızı düşürüp, mekânsal deneyim kalitesini yükseltmek amacıyla Galata Köprüsü’nün Eminönü yönü motorlu araç trafiğine tamamen kapatılmıştır. Bu karar aynı zamanda; Tarihi Yarımada’yı tehdit eden motorlu araç odaklı ulaşım politikalarının değişmesi için öncül olması hedeflenen, konum itibariyle de stratejik bir çözüm önerisidir.
• Köprü Yaya bağlantısının Mısır Çarşısı Meydanına Açılması
• Galata Köprüsü Çok Yönlü Dönüşümü Gün Batımı Seyir Terası – Haliç Vista’sı, Balıkçılık Faaliyetleri, Oturma-Dinlenme-Bekleme, Galata Köprüsü Seyir Kuleleri (Zaman Tüneli) Deneyim Tasarımı: Roadscape ile Hareketin Tasarımı
ÖNERİLER 02. TRAMVAY GÜZERGAH KARŞILAŞTIRMASI SONUCU İETT OTOBÜSLERİNİN MEYDANDAN KALDIRILMASI Tramvay hattı güzergahında hareket eden otobüs hatları analiz edilmiş, bu doğrultuda tramvay ile aynı güzergahta olan hatlar tespit edilmiştir. Eminönü Meydan’da stok olarak bekleyen ve buradan hareket eden bu hatlar, tramvay güzergahı boyunca bypass edilmiştir. Alana erişimde tramvay öncelikli ulaşım yöntemi, otobüs’ün önünde tutulmuştur. Eminönü Meydan’dan tramvay ile hareket eden bir yolcu,
güzergah ayrımında ilgili otobüslere aktarma yapacaktır. Dur, kalk, bekleme gibi sebeplerle alanda yavaşlayan trafik ve yavaşlayan trafiğin oluşturduğu trafik sıkışıklığı çözülecek; Eminönü Meydan gibi yüksek değer ve potansiyeldeki bu alan otobüs parkı işgalinden kurtularak kamusal kullanımına kazandırılacaktır.
ÖNERİLER 03. ARABALI VAPURLARIN (MEVCUTTA SİRKECİ GARI KARIŞISI) YENİKAPI DOLGU ALANI İSKELESİNE TAŞINMASI Planlama sürecinin belli dönemlerinde geliştirilmiş ve etkisini hala sürdüren araç odaklı ulaşım politikalarının Tarihi Yarımadanın üstünde yarattığı yoğun kullanım baskısı, insan ölçeğini ezen, doğaya zarar veren bir sorun olmasının yanı sıra; insanlık tarihinin kültürel mirasını tehdit eden bir problemdir. Bu nedenle üst ölçekte geliştirilen bir diğer çözüm önerisi; Eminönü sahilinde yer alan arabalı vapur iskelelerinin (Eminönü ve İDO) Yenikapı’ya taşınmasıdır. Yenikapı iskelesinin
Atatürk Bulvarı üzerinden erişilebilirliğinin yüksek olması ve Avrasya tünel girişine yakın konumu, tıkanıklık yaratmadan dağıtım ve toplama açısından avantaj sağlar. Ayrıca Yenikapı iskelesinin, Yenikapı transfer merkezi ile yakın temasta olması, farklı ulaşım alternatiflerine (M1, M2, Marmaray) kolay erişimi de mümkün kılacaktır. Böylece bu iskeleleri kullanmak amacı ile Eminönü- Sirkeci hattında yığılan motorlu araçlar trafikten elenerek, bölgede yarattığı baskı önlenecektir.
ÖNERİLER 04. ATATÜRK KÖPRÜLÜ KAVŞAĞININ YENİDEN DÜZENLENEREK KIYIDA YER ALAN OTOPARKLARIN BU ALANA TAŞINMASI Kamusal mekân kalitesine ilişkin en temel gereklilik ve öncelik yaya dolaşımının devamlılığı ve kullanım alanlarının bütünlüğüdür. Ancak yalın, engellerden arındırılmış ve yaya öncelikli bir alan kurgusu sağlandıktan sonra mekânsal müdahale ve tasarım ilkelerinin uygulanması mümkün olacaktır. Bu doğrultuda kıyı boyunca kamusal mekânı işgal eden, kıyı sürekliliğine engel teşkil eden tüm otoparklar ve İSPARK otopark alanlarının kaldırılarak, Atatürk köprüsü altında önerilen otopark alanına taşınması öngörülmüştür. Böylece yaya akışının devamlılığı, kıyı kullanım sürekliliği, kamusal alan kullanımın bütünlüğü sağlanacak; kullanıcının mekânsal deneyim kalitesi yükselecektir. Otoparklar, mekânsal akışa engel teşkil etmenin yanı sıra; görüntü ve gürültü kirliliği ile de kullanıcın mekanı duyuları aracılığıyla deneyimleme
kalitesini düşürmektedir. Proje senaryonun hedeflerinden biri de; bu değerli alanın okunurluğunu yükselterek atmosferi güçlendirmek, yapay ve doğal tüm çevresel öğeleri 5 duyu aracılığı ile deneyimleyerek, zihninde kalıcı izler bırakmasını sağlamaktır. “Dönüşen mekan” olarak kurgulanan Atatürk köprüsü altında önerilen otopark alanı, konum itibarı ile erişilebilirliği yüksek ve farklı ulaşım modlarına yakınlığı ile avantajlıdır. Araç girişi olarak çalışacak Atatürk köprüsünden gelen kullanıcılar, aracını hemen altına park ederek, alana yaya olarak katılabilir ya da toplu taşıma alternatiflerine kolaylıkla ulaşabilir. Böylece, Tarihi Yarımada’nın üstündeki baskı ve araç dolaşım yoğunluğunu düşürme politikasına katkı sağlanmış olacaktır.
ÖNERİLER 05. SU İLE TEMAS İÇİN KIYIDA YER ALAN MEVCUT TEKNE PARKLARININ YENİKAPI DOLGU ALANINA TAŞINMASI İdari, ticari, eğitim, kültür gibi alt odakları içinde barındıran Eminönü; İstanbul’un yoğun alt merkezlerinden biri olarak çalışmaktadır. Bu baskı Eminönü Meydanı ve etki alanına toplayıcı-dağıtıcı işlevi yükleyerek bu bölgeyi özellikle ulaşım açısından bir düğüm noktası haline getirir. Meydanın kıyıya yakın konumu, farklı ulaşım modlarının da kesiştiği bir transfer noktası olarak kullanılmasına neden olduğu için, deniz yolu trafiği de oldukça yoğundur. Bu durum kullanıcının
deniz ile ilişkisini zayıflatmakta ve yaya hareketine engel teşkil etmektedir. Ayrıca Haliç kimliğinin öncül elemanı olan su ile teması artırmak amacı ile kıyıda yer alan mevcut tekne parklarının da Yenikapı dolgu alanına taşınması önerilmektedir. Böylece, halihazırda liman vasfı ile çalışan, planlanan Kruvaziyer Limanı’nın da etkisiyle bu kimliği güçlenecek olan Yenikapı’nın, transfer merkezine yakınlığı da avantaj sağlayacaktır.
03
ALANDAN “VERİLER
KIYI KULLANIM: İSKELE VE TEKNE PARKLARI
GÖRSEL VE FİZİKSEL SINIR KIYI TEMASINA BARİYER
KIYI KULLANIM: OTOPARKLAR VE KAPASİTELERİ
SU EKOSİSTEMİNE OLUMSUZ ETKİ GÜNEŞ IŞIĞINA BARİYER
Kıyı, kent ve su arasında “ara yüz/arakesit” oluşturur. Arakesiti, bu iki farklı taraf üzerinden okumak ve bir birbiri üzerinden kurduğu ilişkiye yön vererek tasarlamak kenti ve suyu şekillendirir.
Gyerleştirdiği imge kolektif belleğin bir parçasıdır. Bu nedenledir
SES ANALİZİ (MEKANSAL SES DÜZEY DAĞILIMLARI)
AĞAÇ DAĞILIMLARI, TÜR VE DURUMLARI
DÖNÜŞEN MEKAN İDEA
Tarihi yarımadanın çok katmanlı ve çok kimlikli kent dokusuna, aynı
Mekanlar” kurgulanır. Aynı alan kullanımının dönüşmesi, katı kalıp
zaman diliminde yer alan farklı kullanıcı türlerinin bir arada olma
ve tip yerleşmenin ötesinde, güçlü izleri olan, yoruma ve öznel
durumu eklenir. Dar sokakların kalabalıklığında farklı hikayeler,
olma durumuna imkân verecek tasarım kurgularını içerir. Örneğin
farklı insanlar vardır. Esnafı, turisti, yereli, öğrencisi bu ve diğer
Tasarım alanı içerisinde yer alan bir alanın gün içerisi kullanımı
herkes bu mozaiğin birer parçası, aynı kesitin farklı yansımalarıdır.
otopark olarak planlanırken akşam kullanımında etkinlik mekânı,
Çokluğu ve bir aradalığı farklı arakesit ve düzlemlerde sunan
gece sineması, açık hava konser düzlemi olabilir. Aynı durum gün
alan, bünyesindeki potansiyeli kıyısına yansıtmakta güçlük çeker.
içerisinde yoğun bir karşılama alanı olarak çalışan meydan için,
Öz içeride sıkışır ve kalır. Oysaki Altın boynuza yüz veren bu
spor sahaları ve/veya açık hava eğitim terasları için de geçerlidir.
kapı açıldığında tüm potansiyelin Haliç kıyıları boyunca yayılması
Dönüşen mekân, değişimi içinde barındıran esneklikte ve
kaçınılmaz olacaktır.
güçtedir. Böylece zamana ve zamanın getireceği ihtiyaçlara uyum
Bu gücü tek ve tekil olan fonksiyonlar üzerinden kurgulamak ve
sağlar. İlerleyen teknoloji ve teknolojilerin hayatımıza getirdiği
alana yansıtmak, tüm bu olasılıklar çeşitliliğinin bir bölümüne
dijital dönüşümler düşünüldüğünde, kentlerin bu hıza ve bu
cevap vermek olacaktır.
hızın getirdiği değişime hazırlıklı olması elzemdir. Zaman aktığı an
Alanın kullanıcı türlerine, kullanım zaman ve mekanları detayında
itibari ile eskimeye ve geçmiş olmaya mahkumdur. Bu durumda
baktığımızda; tarih turizmi ve ticareti günün büyük bir bölümünde
bugünün ihtiyaçlarına çözüm sunan mekanlar kadar yarının
aktif olarak var iken; kapılar kapandığında aniden yok olur.
ihtiyaçlarına da zemin olacak esnek kurgular düşünmek ve bu
Öğlen saatlerinde adım atmakta zorlandığımız mekânda akşam
düşünce izlerini de alana yansıtmak gereklidir. Dönüşüm gücünü,
saatlerinde tek kalmamız mümkündür. Oysaki bünyesinde bu
değişim esnekliğinden alır. Kentin verdiği izler, kıyıya sızar. Mekân
kadar yüksek bir potansiyeli olan alanın günün ve/veya sezonun
biçimlenişi ve kullanımı, kullanıcı tarafından şekillenir.
belli bir dönemine sıkışan bir yoğunluk ile tek ve tekil olan kullanım
Böylece alan 7/24, dört mevsim kullanıcı ve kullanıcı ihtiyacına
üzerinden var veya yok olması büyük bir kayıptır. Tam da bu
yönelik dönüşecek, dönüşebildiği oranda sonsuz ve zamansız
noktada tasarım fikri bu özet durumdan ilham alır. Kullanıcıya,
kalacaktır.
etkinliğe, zamana veya duruma göre değişme üzerinden “Dönüşen
FRAGMAN İSTANBUL
4 Dönem İzinin Alanda birer yapı ile temsiliyetinin olması, farklı açı ve
arasında kurulan bağ doku mozaiği, farklı sanat ve sanatçılar
yerleşimlerle kıyı şeridi içerisinde bağımsız yüzer yapılar olmasının
tarafından yıl içerisinde farklı dönemlerde bienal gibi süreçlere
kopukluğu ve eklektikliği, bu yapıların tekil ama bir arada olma
ev sahipliği yapacak bir “fragman” alan olarak önerilmiş, Yarımada
kurgusu İstanbul mozaiği olarak düşünülmüş, önerilen fragman
karakterini duyular aracılığı ile alan kullanıcılarına aktarması için
yaklaşımı için dönüşen mekanlara sürekli iz verecek, kullanıcıları
dönüştürülmüştür. Alan içerisinde yer alan İTO’ya ait Üniversite
içine çeken; yürüten, gezdiren, baktıran, deneyimleten değişen ve
yapısı HALİÇ MODERN “Sanat Üretim Alanı” olarak dönüştürülmesi
dönüşen kurgusu ile açık hava sanat üreteci, Haliç Kültür havzası
önerilmiş, alanda üretim, kültür ve sanat faaliyetleri jeneratörü
üst misyonunun lokomotifi olacaktır.
olarak çalışması düşünülmüştür. Dört farklı dönem temsiliyetinin
Haliç meydanı ile alana ilk erişim ardından dört yapı (Baba
yer aldığı bu alan arasında kurulan bağ; esnek, geçirgen, sınırlı ama
Cafer Türbesi, Zindan Han, Ahi Çelebi Cami ve İTO binası)
tarifsiz bir izdir. Turizm potansiyeli çok yüksek bu alan için yeni
TAS ARL AMAK
TASARIM İLKELERİ
Tasarlama ile temizlemek arasinda bir arakesit. Çok Fonksiyonluluk
hedeflenmektedir. Bu sayede yerli yabancı turistlerin alandaki
Proje alanı; farklı tarih katmanları, çok çeşitli kullanımlar ve kültürel
tarihi ve görsel birikimlerden duyu odaklı tecrübe edebilmesi ve
çeşitlilik açısından yoğun birikim içermektedir. Proje kapsamında;
kentlinin alanı özgür kullanımı hedeflenmiştir.
alandaki bu birikimi “dönüşen mekanlar” fikri ile günün belli
Kolektif ve Toplumcu Tasarım
zamanlarına yaymak ve farklı zamanlarda farklı kullanımlara imkân
İstanbul tarihsel süreç boyunca farklı kültürler ve çok çeşitli
verecek alanlar yaratmak amacını gütmektedir.
sanatçılar tarafından benimsenmiş, adına şiirler şarkılar yazılmıştır.
Ulaşılabilirlik
“Fragman” çok zengin kültür çeşitliliğini bir “düşünce mozaiği”
Alanda çeşitli ulaşım yollarının kesişimleri bulunmaktadır.
olarak okuyarak alana işleyerek, proje alanının kolektif bir yolla
Bu ulaşım yolları avantajları ile yaya ve bisiklet odaklı tasarım
şekillenmesine öncelik verecektir.
Alan problemlerinden arındırıldığında içindeki potansiyeli dışa vurur.
V AZ Ä° Y E T PL ANI 1 :2 0 0 0
02
01
TASARIM ODAKLAR
00. GALATA KÖPRÜSÜ 01. HALİÇ MEYDANI 02. KÜÇÜKPAZAR İSTASYON HALİÇ METRO KESİŞİMİ 03. UNKAPANI KAVŞAĞI 04. FENER İSKELESİ
ODAK 0
GALATA KÖPRÜSÜ “Fatih ilçesi’nden Harbiye’ye köprü yolu ile giden bir kimse farklı uygarlık ve farklı kültürü ayaklarına yerleştirir.” Peyami SAFA
ODAK 1
HALİÇ MEYDANI
K E NTSE L TASAR I M 1 :5 0 0 O DAK 0 1
K E NTSE L TASAR I M 1 :2 0 0 O DAK 0 1
DÖNÜŞEN MEKANLAR HALİÇ MEYDANI
ODAK 2
KÜÇÜKPAZAR İSTASYON HALİÇ METRO KESİŞİMİ
K E NTSE L TASAR I M 1 :5 0 0 O DAK 0 2
ODAK 3
UNKAPANI KAVŞAĞI
K E NTSE L TASAR I M 1 :5 0 0 O DAK 0 3
ODAK 4
FENER İSKELESİ
K E NTSE L TASAR I M 1 :5 0 0 O DAK 0 4
ODAK 01 A KESÄ°T
ODAK 01 B KESÄ°T
ODAK 02 C KESÄ°T
ODAK 03 D KESÄ°T
İLİŞKİLER
KIYI TİPOLOJİLERİ
ULAŞIM İLİŞKİLERİ TİPOLOJİSİ
ETAPLAMA STRATEJİSİ