3 minute read

COVID salgını sürerken, iş sürekliliğini sağlayın

COVID-19 SALGINI SÜRERKEN İŞ SÜREKLİLİĞİNİ SAĞLAYIN

Dünyayı kasıp kavuran salgın genel beklentinin aksine daha uzun süre etkilerini sürdüreceğe benziyor. Benzersiz zorluklar getiren bu ortamda işinizi nasıl devam ettireceğinizi ve daha dayanıklı hale getirebileceğinizi öğrenin.

Advertisement

Birkaç modern ermiş dışında kimse dünyanın COVID-19 gibi küresel bir salgına sürüklendiğini öngörmüyordu. Salgına hazır yakalanan şirketlerse kılı kırk yarmaları ve dijitalleşmeyi en uçlarda yaşadıkları için şanslılardı. Bu şanslılar grubu da küresel iş dünyasının yalnızca yüzde 12’lik bir dilimini oluşturuyor (Garner, 10 Mart 2020). Geride

kalan herkes, korona salgınının getirdiği acımasız yeni kurallar karşısında risk grubuna girdi. Öyle ki, bu dönemde yapılacak yanlış bir hamle, şirketlerin performanslarına ve değerlerine büyük ölçüde zarar verme potansiyeli taşıyor. Bu noktada size bir iyi, bir de kötü haberimiz var: Kötü haber, henüz salgında iş sürekliliğini sağlamak ve işinize dirayet kazandırmak için bir şey yapmadıysanız, biraz geç kalmışsınızdır demektir. İyi haber ise bunun için hâlâ bir şeyler yapabilecek olmanız.

Seçeneklere gerçekçi bir bakış Salgının kurumsal etkilerini gidermek için ilk önceliğiniz hızlıca nakit ve likiditeyi istikrara kavuşturmak ile önünüzdeki seçenekleri gerçekçi şekilde değerlendirmek olmalı. Bunun için stratejik, operasyonel, organizasyonel ve finansal değişim fırsatlarını tanımlamanız ve hangilerini elde etmek için harekete geçeceğini belirlemeniz gerekiyor. İşinizi salgının getirdiği olumsuz şartlarda operasyonel ve hatta kârlı tutmak, bir diğer deyişle yeniden pozisyonlamak için yandaki kutuda göreceğiniz 5 aşamalı planı uygulayın. 4 ADIMDA İŞ SÜREKLİLİĞİ

1. Seçenekleri belirleyin Yol haritası seçenekleriniz nedir?

2. İstikrar Finansal pozisyonunuzu gözden geçirin

3. Geri dönüş stratejisi Önümüzdeki dönem kasanıza girecekleri hesaplayın.

4. Uygulama Stratejinizi titizlikle hayata geçirin.

Halka açık şirketler için COVID-19 benzersiz bazı sorunlar ve stresli durumlar getiriyor. Bunların başında panik halindeki hissedarlar geliyor. Bu dönemde hissedarlar ve yatırımcılar şirketlere olan güvenlerini tazelemek için ilaveten bilgilere ve kaynaklara ihtiyaç duyuyorlar. Yatırımcılarınızı, yatırımcı iletişiminizi ve COVID-19 pazar dinamiklerini anlayarak, bu durumun üstesinden gelebilir ve mantıklı kararlar alabilirsiniz. Şirketinize kısa vadeli likidite gereklilikleri belirlemelisiniz ve

salgın sürecinde en azından şirketinizin değerini muhafaza etmesine odaklanmalısınız. Bunu yaparken istikrarın karşısındaki potansiyel riskleri de değerlendirmeye almalısınız. Şirketinizi sürdürülebilir bir operasyonel ve finansal değişime sokmak için bu 6 soru üzerine düşünmenizde fayda var:

1. Operasyona devam etmek için yeterli likiditeye sahip miyiz?

2. Neyin ters gittiğini ve nasıl düzeltebileceğimizi biliyor muyuz?

3. Müzakerelerde herkesin etkin olmasını nasıl sağlayabiliriz?

4. Hangi sürdürülebilir yapı en büyük başarı şansını sunuyor?

5. Tüm karar vericileri yeni bir sürdürülebilir yapıya nasıl ikna edebiliriz?

6. Dönüşüm sürecinde şirkete ihtiyaç duyacağı maddi ve operasyonel desteği nasıl sağlayabiliriz?

Hazırlanın: Şimdi ne yapmalı? Şirketinizin en büyük gelir kalemlerini oluşturan süreçleri belirleyin ve bir kontrol merkezi kurun. Eğer halka açık bir şirket yönetiyorsanız, kilit hissedarlarınızın beklentilerini karşılaşamak için hamleler yapın. Öncelikleri belirlerken, çalışan ücretlerinin ve sigortalarının ödenmesi, tedarik zincirinin sağlam kalması gibi kritik konuları da gözden kaçırmamalısınız. Ekiplerinizin evden çalışıyorsa, oluşturduğunuz kontrol merkeziyle uzaktan gerçekleştirilen işin kalitesini, uygunluğunu ve çalışanların performanslarını ölçebilirsiniz.

Tahmin edin: Uzun vadeli planlar Müşteri odaklı sürdürülebilir bir plan oluşturun ve bunu sürdürmek için proaktif davranın. Bu sayede salgının etkileri azaldıkça işinizin de buna ters orantılı olarak ivmelenmesini sağlayabilirsiniz. Uzaktan çalışan, her an her saat müşteri taleplerini büyük ölçeklerde giderebilecek yüksek yetenekli dağıtım ekipleri oluşturmalısınız. Ancak bununla sınırlı kalmak yerine, ekiplerinizin motivasyonunu artırmak için sosyal teşviklerde bulunabilirsiniz. Örneğin sağlık sigortası kapsamını artırmak, ekstra izin günleri vermek ya da çocuklu çalışanların ücretsiz faydalanabileceği bir kreş

faydası sağlamak gibi. Bu tarz teşvikler, ekiplerin moralini artırır ve uzakta olsalar bile işle etkileşimin yüksek kalacağından emin olmanızı sağlar. Tüm bunlar dolayısıyla iyi sonuçlar alınmasına hizmet eder. Empati odaklı liderlik ve iletişim, COVID-19 salgını gibi zor dönemlerde insanları aynı hedefler odağında bir araya getirir.

İflastan önceki son çıkış İşinizin sektörüne ve ölçeğine bağlı olarak geride kalan aylar size çok büyük zarar vermiş ve sonun başladığı

hissediliyor olabilir. Eğer böyle bir durumdaysanız, yapmanız gereken şey durumu değerlendirmek ve pratik bir tasfiye planı geliştirmektir. Danışmanlar ve hissedarlarla birlikte çalışarak, elinizde kalan değerden azami faydayı sağlayacak yolu belirlemelisiniz. Bu senaryoda önünüzdeki seçeneklerin risklerini ve etkilerini masaya yatırarak, kanuni gereklilikleri de göz önünde bulundurarak detaylı bir plan oluşturmaya başlamalısınız. Bu plan şirketin normale dönmesini de, sona ermesini de içerebilir...

This article is from: