Sinemaskop dergi sayı 1

Page 1

6 Mart 2015

Sinemaskop

dergi

Say覺 1


Hayat覺n覺z filmse, rehberiniz burada!

www. filmrehberiniz.com haftal覺k film rehberi


Sinemaskop Haftalık film kültürü dergisi Sayı 1

dergi

6 Mart 2015

Haftanın filmleri

sayfa 5

Haftanın filmi

sayfa 14

SineAfiş

sayfa 17

Haftanın yönetmeni

sayfa 18

Özel dosya

sayfa 20

SineŞöyleşi

sayfa 24

SineDVD

sayfa 25

SineKitap

sayfa 25

SineHaber

sayfa 26

SineStar

sayfa 28

Box office

sayfa 30

web|medya www.webmedya.biz Yayına hazırlayan

Mahir Gülcan mahirgulcan@sinemaskopdergi.com Reklam ve pazarlama Serap Torun seraptorun@sinemaskopdergi.com İletişim info@sinemaskopdergi.com

www.sinemaskopdergi.com


HAFTANIN FILMLERI Bu hafta dördu yerli dökuz film vizyöna girdi

Büyük gözler (Big eyes) / Chappie / Havana’ya dönüş (Return to Ithaca) Lazarus etkisi (The Lazarus effect) / Asabiyim ben (Wild tales) Yeni dünya / Çekmeceler / Bir varmış bir yokmuş Murat Kaptan UK2911 3D


Haftanın filmi

Büyük gözler

(Big eyes)

Film Turu: Dram Orjinal Adı: Big Eyes Yönetmen: Tim Burtön Vizyön Tarihi: 06 Mart 2015 Film Suresi: 106 dk Senaryö: Scött Alexander, Larry Karaszewski Yapımcılar: Lynette Höwell, Scött Alexander, Larry Karaszewski, Tım Burtön Göruntu Yönetmeni : Brunö Delbönnel. Muzik: Danny Elfman Oyuncular: Amy Adams, Christöph Waltz, Danny Hustön, Krysten Ritter, Yapm yılı: 2014 Ülke: ABD, Kanada Dagıtım: Mars Dagıtım

Ş

ahsına münhasır sinema insanı Tim Burton’ın yapımcılığını ve yönetmenliğini üstlendiği “Büyük gözler (Big eyes)” filmi, ticarileşme konusunda devrimlerin yaşandığı, popüler sanatın kitleleri etkilediği 1950’lerin sonu, 1960’ların başında dönemin en başarılı ressamlarından biri olan Walter Keane (Christopher Waltz) ve eşi Margaret’ın (Amy Adams) gerçek hikayesini anlatıyor. Bu sanatçı, anlaşılmaz ve karmaşık görünen, büyük gözlerle resmettiği portrelerle sıra dışı bir üne kavuşur ancak gerçek çok geçmeden ortaya çıkar; bu resimler Walter tarafından değil, eşi Margaret tarafından ortaya konmuştur ve Keane ailesinin çığ gibi büyüyen bir yalanın içinde yaşadığı anlaşılır. “Büyük gözler (Big eyes)”, Margaret’ın bir sanatçı olarak uyanışını, resimleriyle yakaladığı iz bırakan başarısını ve çoktan uluslararası üne kavuşmuş eşiyle yaşadığı çalkantılı ilişki sürecini konu alıyor.

Tim Burtön'un ‘Ed Wööd’dan sönraki en kişisel filmi ölarak yörumlanan filmin başröllerini Amy Adams ve Christöpher Waltz paylaşıyör.


Havana’ya dönüş

(Return to Ithaca)

Film Turu: Kömedi, Dram Orjinal Adı: Return tö Ithaca Yönetmen: Laurent Cantet Vizyön Tarihi 06 Mart 2015 Film Suresi: 95 dk Senaryö: Laurent Cantet, Leönardö Padura Fuentes Yapımcılar: Laurent Baudens, Didar Dömehri Göruntu Yönetmeni : Diegö Dussuel Muzik: Martin Caraux Oyuncular: Isabel Santös, Jörge Perugörria, Fernandö Hechavarrıa, Nestör Jimenez, Carmen Sölar, Röne Luis Reinösö, Andrea Yapım yılı: 2014 Ülke: Fransa Döimeadiös Dagıtım: M3 Film

A

madeo hayatının tam 16 yılını Madrid’de sürgünde geçirmiştir. Aradan geçen bunca zamandan sonra yeniden Havana’ya dönmeyi başaran Amadeo bir gün batımı sırasında uzun zamandır görüşmediği 4 eski arkadaşıyla buluşur. Arkadaşlar bir taraftamn hasret giderirken diğer taraftan da bu süreç içerisinde başlarından geçen olayları birbirleriyle paylaşmaya başlarlar. Bu karşılaşma, hayatın bir yerlere sürüklediği bu beş adamın samimi bir hesaplaşmasına dönşmeye başlayacaktır ne de olsa Amadeo ve eski dostlarının şafak sökene kadar konuşacak çok şeyleri vardı.

Kubalı edebiyatçı Leönardö Padura’nın sevilen römanından beyazperdeye uyarlanan filmin yönetmenligini Altın Palmiye’li yetenekli sinemacı Laurent Cantet ustleniyör.


Chappie

Film Turu: Bilim-Kurgu, Aksiyön Orjinal Adı: Chappie Yönetmen: Neill Blömkamp Vizyön Tarihi: 06 Mart 2015 Film Suresi: 120 dk Senaryö: Neill Blömkamp, Terri Tatchell Yapımcılar: Simön Kinberg, Neill Blömkamp Göruntu Yönetmeni : Trent Opalöch Muzik: Hans Zimmer Oyuncular: Sharltö Cöpley, Dev Patel, Yö -Landi Visser, Ninja Visser, Jöse Pablö Cantillö, Sigöurney Weaver, Hugh Jackman Yapım yılı: 2015 Ülke: ABD, Meksika Dagıtım: Warner Brös.

Y

akın gelecekte suçları önlemek, güçlendirilmiş mekanize robot polislerin işidir. Ancak Chappie adlı robot çalınır ve tekrar programlanır. İlk defa bir robot kendi için düşünen ve hisseden bir mekanizma haline gelir. Yakın gelecekte geçen filmde, baskıcı mekanik robotlardan oluşan polis güçleri görev yapmaktadır. Ancak, insanlar onlara karşı koymaya başlar. Bu robot polislerden birisi çalınarak yeni bir program yüklenir ve böylece ilk kez kendisi adına düşünen ve hisseden CHAPPIE adlı robot ortaya çıkar. Ancak, kısa zamanda Chappie düzene ve insanlığa karşı tehdit olarak görülmeye başlar ve yetkililer onu durdurmak için herşeyi göze alırlar.

Filmin yönetmen költugunda, 'District 9' adlı duşuk butçeli yapıtıyla ve sönrasında 'Elysium' filmiyle kendi bilimkurgu dilini öluşturan Neill Blömkamp öturuyör.


Lazarus etkisi

(The Lazarus effect)

Film Turu :Körku, Gerilim Orjinal Adı: The Lazarus Effect Yönetmen: David Gelb Vizyön Tarihi: 06 Mart 2015 Film Suresi: 83 dkSenaryö: Luke Dawsön, Jeremy Slater Yapımcılar: Jasön Blum, Matthew Kaplan, Jimmy Miller, Cödy Zwieg, Glöria Fan Göruntu Yönetmeni : Michael Fimögnari. Muzik: Sarah Schacner Oyuncular: Mark Duplass, Olivia Wilde, Dönald Glöver, Evan Peters, Sarah Bölger, Brunö Gunn, Jennifer Flöyd, Scött Sheldön Yapım yılı: 2015 Ülke: ABD Dagıtım: Möments Ent.

L

azarus etkisi, içlerinde Frank (Mark Duplass) ve nişanlısı Zoe (Olivia Wilde)’ın da olduğu bir grup araştırmacının ölüleri geri getirmeyi başarmasını konu alıyor. Bu başarılarını dünyaya duyurmaya hazırlanırken, üniversitenin dekanı yer altında yaptıkları deneyleri öğrendiğinde projeyi anında kapatır ve bütün kayıtları ellerinden alınır. Frank, Zoe ve diğer ekip üyeleri (Donald Glover, Sarah Bolger ve Evan Peters) deneyi tekrar uygulamak zorunda kalır. Bu uygulama sırasında bir şeyler ters gider ve Zoe ölür. Herkes yıkılmıştır ve durumu kabullenemezler. Frank’in zorlamasıyla bu deneyi bir insan üzerinde denemek zorunda kalırlar. Deney başarıyla sonuçlanır, Zoe hayata dönmüştür ama yanlış giden bir şeyler vardır. Tamamen farklı bir karaktere bürünür. Ekip bu korkunç gerçekliğin içinde sıkışıp kalmıştır. Artık konu birini hayata geri döndürmek olmaktan çıkmıştır ve döndürdükleri kişinin gazabından kurtulmaya çalışırlar.

Yönetmenligini David Gelb'in ustlendigi gerilim filminin senaryösu Luke Dawsön ve Jeremy Slater’a ait.


Asabiyim ben

(Wild tales)

Film Turu: Kömedi, Dram Orjinal Adı: Wild Tales Yönetmen: Damian Szifrön Vizyön Tarihi: 06 Mart 2015 Film Suresi:122 dk Senaryö: Damian Szifrön Yapımcılar: Agustın Almödövar, Pedrö Almödövar, Esther Garcia, Matias Mösteirin, Hugö Sigman Göruntu Yönetmeni : Javier Julia Muzik: Gustavö Santaölalla Oyuncular: Ricardö Darin, Oscar Martinez, Leönardö Sbaraglia, Erica Rivas Yapım yılı: 2014 Ülke: Arjantin, Ispanya Dagıtım: Ozen Film

Ö

fkenin iliklere işlediği, dengenin her daim hassas olduğu bir toplumda, aşkların, nefretin ve intikam duygusunun hüküm sürdüğü birbirinden bağımsız bireylerin öykülerini taşıyor perdeye Asabiyim Ben... Satın alınan şereflerin gölgesinde, insanlar kanunlar karşısında çaresiz ve öfkeli olduğu bir dünyaya ait altı farklı hayat hikayesi dikiyor karşımıza. Yolsuzluğun ve yozlaşmışlığın hüküm sürdüğü bir ülkede,kana bulanan muhteşem düğünler, ölüme yürüyen danslar,telleri iyiden iyiye gevşeyen sinirler ve buyoldan çıkmışlığı tasvir eden "eğlenceli" öyküler. Film, Buenos Aires ve çevresinde yaşanan altı farklı hayat hikayesini beyazperdeye taşınıyor.

Arjantin yapımı "Hermanös y Detectives" dizisiyle tanınan Damian Szifrön, tam 8 yıl aradan sönra Relatös Salvajes (Wild Tales) ile bu kez sinema dunyasına dönuş yapıyör.


Yalan dünya

Film Turu: Dram Orjinal Adı: Yeni Dunya Yönetmen: Caner Erzincan Vizyön Tarihi: 06 Mart 2015 Senaryö: Caner Erzincan Yapımcılar: Can Ahmet Gurakın Göruntu Yönetmeni : Murat Can Gökçe Muzik: Ilbegi Can Erzincan Oyuncular: Erkan Petekkaya, Şukran Ovalı, Völga Sörgu Tekinöglu, Cenan Çamyurdu, Sinem Söner, Şennur Nögaylar, Bahar Turker Yapım yılı: 2014 Ülke: Turkiye Dagıtım: Chantier

T

aşradan İstanbul'da gelen bir ailenin serüveni. Yeni Dünya, göçle gelen bir değişimin, dönüşümün öyküsüdür. Köyde yaşayan bir aile daha kente doğru yola çıkarken geride ağırmış saçı sakalı ile yaşlı baba ve bir kenarda ağıt yakan anne olan biteni uzaktan izliyor. Ailenin, Down sendromlu oğulları Soner olan bitenden bihaber yolculuğun keyfini sürüyor. Kentte kurulacak ilişkilerin soğukluğu, çıkarcılığı ise Harun’un öyküye dahil olması ile belirginleşiyor. Filmde ortaya çıkan ayrıntılar, ailenin yüzleşmek zorunda kalacağı gerçeğin de üstünün açılmasına neden oluyor. Aksak bacağı ile kentte tutunmaya çalışan Mehmet Ali metaforik olarak yoksullar için kentin yarım kalmışlığının, eksikliğinin göstergesi oluyor. Ailenin, kentsel dönüşümle altı ay sonra yıkılacak olan apartmana yerleşmeleri, evi çevreleyen yıkık dökük binalar, yaşanacak yıkımın ön habercisine dönüşüyor. Baba ve oğulun birbirine benzeyen kentle ilk tanışma öyküleri filmin sonunda kaderlerini ortaklaştırıyor.

'Mar/ Yılan' filmiyle dikkatleri uzerine çeken yönetmen Caner Erzincanlı'nın ikinci uzun metrajlı filmi.


Çekmeceler

Film Turu: Dram Orjinal Adı: Çekmeceler Yönetmen: M.Caner Alper, Mehmet Binay Vizyön Tarihi: 06 Mart 2015 Film Suresi: 120 dk Senaryö: M.Caner Alper Yapımcılar: Guldenay Sönumut, Nurhan Ozenen, Mehmet Binay, M.Caner Alper Göruntu Yönetmeni : Nörayr Kasper Muzik: Hasan Ozsut, Demir Demirkan, Işıl Ozsut Oyuncular: Ece Dizdar, Taner Birsel, Tilbe Saran, Nilufer Açıkalın, Pınar Töre, Hakan Çimenser, Tugrul Tulek Yapım yılı: 2014 Ülke: Turkiye Dagıtım: Pinema

D

eniz 32. yaşını kutladığı doğum gününün gecesinde kanlar içerisinde hastaneye kaldırılır. Hayati tehlikeyi atlatan Deniz’i yoğun bir psikolojik süreç beklemektedir. Rehabilitasyon evresinde sık sık geçmişe döner ve ruhunda, çok derinde kilitli kalmış çekmeceleri açar. Kız çocuğuna nasıl davranacağını tam kestiremeyen bir anne -babanın evinde ergen cinselliğini yaşamaya çalışan Deniz’in ruhunda o günlerden gelen yaralar bir bir ortaya çıkacaktır. M.Caner Alper'in, gerçek karakter ve hikayelerden esinlenerek kaleme aldığı film; oyuncu bir anne-babanın kızı olan Deniz’in etkileyici öyküsünü “oyun” motiflerinin yardımıyla beyazperdeye aktarıyor. 25 yıllık bir hayat hikayesini geriye dönüşlerle anlatan Çekmeceler, seyircisine; 70’lerden günümüze uzanan farklı dönemleri dans, dekor, kostüm ve makyajı harmanlayan görsel bir şölenle sunuyor.

Filmi, ‘Zenne’ ile yurt içi ve yurt dışında pek çök ödul almış ölan M.Caner Alper ve Mehmet Binay yönetiyör.


Bir varmış bir

yokmuş

Film Turu: Aşk, Dram Orjinal Adı: Bir Varmış, Bir Yökmuş Yönetmen:Ilksen Başarır Vizyön Tarihi: 06 Mart 2015 Senaryö: Ilksen Başarır, Mert Fırat Yapımcılar: Hazal Dut Göruntu Yönetmeni : Emre Tanyıldız Muzik: Bubituzak Oyuncular: Mert Fırat, Melisa Sözen, Hare Surel, Mustafa Üzunyılmaz, Göktay Tösun, Yapım yılı: 2015 Ülke: Turkiye Dagıtım: Mars Dagıtım

A

naokulu öğretmeni olan Nehir, bir gün tesadüfen bir şarkı dinler ve dinlediği şarkı genç kadını derinden etkiler. Nehir şarkıyı o kadar çok beğenir ki notaların ardından, şarkıyı yapan müzisyenin peşine düşmeye karar verir... Yolun sonundaysa şarkının sahibi olan Ozan'ı bulur. Ama Ozan hayatında yaşadığı derin bir travma yüzünden ve adeta çıkmaz bir sokak gibidir. Bir tarafın kararlılığı ile diğer tarafın bocalamaları arasında sıkışıp kalan bu ilginç aşk hikayesi, acaba mutlu sonlu bir masala bağlanbilecek midir? Filmin yönetmenliğini İlksen Başarır üstlenirken, daha önceki projelerde olduğu gibi senaryo yine Mert Fırat ve Başarır ikilisine ait. Başrollerde Mert Fırat ve Melisa Sözen yer alırken kadroda onlara Hare Sürel, Mustafa Uzunyılmaz, Judith Lieberman, Onur Şirin, Anıl Altınöz ve Göktay Tosun isimleri eşlik ediyor.

'Mar/ Yılan' filmiyle dikkatleri uzerine çeken yönetmen Caner Erzincanlı'nın ikinci uzun metrajlı filmi.


Murat Kaptan UK2911 3D

Film turu: Macera, Bilim-kurgu, Aanimasyön Orijinaladı: Murat Kaptan ÜK2911 3D Vizyön Tarihi: 6 Mart 2015 C Senaryö: Şahin Derun Yapımcılar: Ekrem Döydu, Çaglar Ozlek Yönetmen: Şahin Derun Muzik: Seslendirme: Çetin Yeltekin, Gamze Demir, Rıza Gulmez, Can Alpan,Zeynep Ateşer Yapım Yılı: 2013 Ülke: Turkiye Dagıtım: MC Film

A

lbatros uzay istasyonundan Savarona uzay mekiğiyle yola çıkan Murat Kaptan ve mürettebatının uzayın derinliklerinde giriştikler ölüm kalım mücadelesiyle dolu maceralarını izlediğimiz filmde, Murat Kaptan'ın komutasında bulunan ve bilim adamlarından oluşan mürettebat, uzayın tehlikeli ve henüz keşfedilmemiş ve dokuzuncu sektör olarak bilinen bölümüne doğru yola çıkarlar. Yolculuğun amacı, dokuzuncu sektörde bulunan bir nebuladan partikül ve gaz örnekleri toplamaktır. Ancak bu görev hiç de göründüğü kadar kolay olmayacaktır. Murat Kaptan ve komutasındaki mürettebatı, oldukça çetin bir yolculuk beklemektedir. Evrenin kaderi Murat Kaptan ve mürettebatının yolculuğuna ve araştırmasını sağ salim tamamlayarak geri dönebilmesine bağlıdır.

Üzay Kuvvetleri 2911, Turkiye'nin Real D teknölöjisiyle çekilmiş ilk animasyön filmi ölma özelligi taşıyör.


Haftanın filmi Büyük gözler (Big eyes)

Akademi Ödülleri adaylığı bulunan TIM BURTON’ın (Karanlık Gölgeler, Alis Harikalar Diyarında) yönetip, Altın Küre sahibi SCOTT ALEXANDER ve LARRY KARASZEWSKI’nin (Skandalın Adı Larry Flint, Ed Wood) yazdığı BÜYÜK GÖZLER (BIG EYES) filminin yapımcı kadrosunun başında Electric City Entertainment’ten LYNETTE HOWELL bulunuyor. Filmde ayrıca DANNY HUSTON (X-Men Başlangıç: Wolverine, Son Umut) KRYSTAN RITTER (Don’t Trust the B----- in Apartment 23, Breaking Bad), JASON SCHWARTZMAN (Mr. Banks, Moonrise Kingdom), TERRENCE STAMP (Yarım Kalan Şarkı, Denizci) ve JON POLITO (Orada Olmayan Adam, Miller Kavşağı) gibi isimler de yer al-

maktadır. Yürütücü yapımcılığını KATTERLI FRAUENFELDER ve DEREK FREY’in yaptığı filmin görüntü yönetmenliği kadrosunda üç Akademi Ödülü sahibi BRUNO DELBONNEL (Amelie) bulunurken yine Akademi Ödülü sahibi RICK HEINRICHS de (Hayalet Süvari) prodüksiyon tasarımından sorumlu isim olarak kamera arkasında yer alıyor. Ayrıca üç Akademi Ödülü sahibi COLLEEN ATWOOD da (Alis Harikalar Diyarında, Bir Geyşanın Anıları, Şikago) kostüm tasarımından sorumlu.

Keane’in gerçek olamayacak kadar sıra dışı hikayelerinden haberdar olur. İlgilerini çeken bu hikayenin üstüne, prodüksiyona başlamadan önce 10 yıl boyunca araştırma yaparlar.“Bu, kimsenin haberi olmayan harika bir hikaye.” diyen Alexander, “Gerçek olmasa buna asla inanmazdım.” diye ekliyor.

“Bu filmi yapmak için pek çok nedenimiz vardı. Margaret’ın harika bir kadın karakter olduğunu ve kadın hareketlerine önayak olmaya başladığını PRODÜKSİYONA DAİR fark ettik. Bu hareket 1950’lerde, kocaları için her şeyi yapan 2003 yılında senarist arkadaşlar ev kadınlarının seslerini yükseltScott Alexander ve Larry Karasmeye başlamasıyla ortaya çıkzewski, 1960’ların gözde resmıştı. Hikayenin gelişim süreci samları Margaret ve Walter


boyunca kendi başına ayakta kalmaya çalışıyor.” diyor Alexander. Daha önce de komedyen Andy Kaufman (MAN ON THE MOON), yazar Larry Flint (SKANDALIN ADI: LARRY FLINT) gibi biyografik filmlerin senaryolarını yazmış olan Alexander ve Karaszewski ayrıca oyuncu Bob Crane’in (AUTO FOCUS) biyografik filminin de yapımcılığını üstlenmişlerdi. “Scott da ben de, çok fazla önemsenmeyen insanların sıra dışı ve fark yaratan hayat hikayelerini beyaz perdeye aktarmayı çok seviyoruz.” diyen Karaszewski, Tim Burton’la olan ilk filmleri ED WOOD’la da ilgili, “Tüm zamanların en kötü sinemacısı olduğu düşünülen birinin hayat hikayesiydi. Kimileri Keane’lerin de tarihin en kötü ressamları olduğunu düşünüyordu belki ama bundan kadın hareketinin sanat dünyasıyla olan bağlantısına dair bir hikaye çıkarmak istedik.” diye ekliyor. GERÇEKLER VE KURGU Birden çok biyografik filme imza atan Alexander, yazarın gerçeklere karşı olan sorumluluğunu tartışır. “Bu sorumluluklar oldukça zorlayıcıdır çünkü bizim esas amacımız iyi bir film oluşturacak iyi bir senaryo yazmaktır. Çokça araştırma yaparız. Belki de ilk taslağı bile yazmadan önce 10 yıllık bir süreçten geçersiniz, insanlarla röportajlar yaparsınız ve bu sırada karakterlerinizi ve hikayenin geçeceği dönemi çok fazla değiştirmemeye çalışırsınız. Biyografik filmlerde, senaryoyu

yazarken, karakterin hala hayatta olması durumu her şeyi değiştirebiliyor. Bu film için de Margaret’la çalışmak sıra dışı bir deneyim oldu çünkü bizden çok kesin, kendi için büyük önem arz eden istekleri vardı. Senaryoyu okuduğunda çok duygulandı ve ‘İşte benim hayatım buydu’ diyen Alexander’a, “Bu tarzı çok seviyoruz. Gerçeklere olabildiğince sadık kalmak istiyoruz. Sıra dışı ama inanması güç, sanki gerçek tarihe alternatif bir dönemde geçiyormuş hissi veren olayları

yazmak ve bunları sanki kurguymuş gibi göstermek bize keyif veriyor.” sözleriyle Karaszewski de eşlik ediyor. YÖNETMEN “Tim, bu iş için kusursuz bir seçim oldu.” diyen Alexander, “Herkesin katılacağı üzere Tim, dışlanmış insanları çok iyi anlıyor, onların aradığı cevabı iyi analiz ediyor. Sanatçının fikirleri, hislerinizle verdiğiniz mücadeleleri, yaptığınız sanat içinde büyük yer kaplar ve bu onun için de çok önemli bir olgu.


Oyuncularla muhteşem bir iletişimi var ve düzeyini çok iyi ayarlıyor. İşleri karıştırmaktan kaçınıyor. Hikayeyi anlatıp herkesten en iyisinin çıkmasını sağlıyor. Bu büyük bütçeli bir film değil ve burada emeği geçen herkes, bu işi çok sevdiği için yapıyor. 60’lar San Francisco’sunu yaratmak için milyon dolarlarımız yoktu. Bu yüzden Tim çok önemli ve ortaya çok güzel bir sonuç çıkaran kararlar vermek zorunda kaldı.” diye ekliyor. TABLOLAR

de olacağı sahnelerde kullanılacaklar için resimlerin asılları tercih edilmiş. “Bir projede sanatçıdan, eserlerinin tekrar yapımlarını kullanabilmek için izin istediğimiz başka bir durum hatırlamıyorum.” diye ekliyor Heinrichs.

noktadadır.” diyor ve “BÜYÜK GÖZLER, San Francisco ve Hawaii’nin 1950 ve 1960’lardaki dönemlerini sahneliyor. Bunlar çok spesifik dış mekanlar. San Francisco şehrinin bir benzersizliği, Hawaii’nin eşsiz bir görünümü vardır. Ne kadar uğraşırsanız uğraşın bunları Filmin bazı sahnelerinde kullanıkopyalayamazsınız. Bu şehirlerlan resimlerin bazılarının 10 tadeki çekimlerde fazladan özen ne kopyası hazırlanmış ve yapıgöstermeliydik. Ve neyse ki mının faklı aşamaları böylelikle hava şartları da yanımızda olsahnelenebilmiş. “Bence kimse du. Ayrıca San Francisco’da, böylesine zorlayıcı bir psikolojik Sanat Sarayı ve North Beach duruma kendini hazırlayamaz.” mevkii gibi, tam olarak 50 yıl sözleriyle Karaszewski de duruöncesindeki halinden farksız ma açıklık getiriyor. pek çok mekanda çekim yapMEKANLAR tık.” sözleriyle devam ediyor.

“İlk kez geçmişi böylesine kesin şekilde belgelenmiş bir hikayenin filmini yapmak için çalışma2013 yazında BÜYÜK GÖZLER, lara başladım.” diyor Heinrichs. Vancouver, Kanada’nın yanı Belli ki film için bolca tablo ge- sıra San Francisco ve rekmiş. Heinrichs ve ekibi hatırı Hawaii’deki setlerde de çekildi. sayılır miktarda bir araştırmayla Vancouver’deki çekimlerde Margaret’ın kariyerine yeniden tarihi Stanley Park ve Gastown ışık tutmuş. Büyük gözlerle resbölgesi kullanlırken Panthouse medilen bu tabloları en başlarGece Kulübü, set için adeta da neden ilham alarak yaptığıtekrar yaratılmış. Keane’lerin nı öğrenmeleri gerekmiş. Kadbüyüleyici “modern” ahşap raja girecek olanlar için tabloeviyse Southlands mevkiinde ların replikaları kullanılırken, tekrar inşa edilmiş. yakın çekimlerde, fırça darbelerinin ve detayların göz önün- Derek Frey, “Mekanlar kilit bir

Hawaii’de Honolulu Federal Mahkeme Binası ve Waikiki’deki Royal Hawaiian Hotel gibi mekanlarda çekimler yapıldı. Her ne kadar otel çevresindeki yapılaşma son yıllarda fazlasıyla değişmiş olsa da Frey, “Otele girdiğiniz zaman geçmişin hissini rahatlıkla alabiliyorsunuz. Filme uygun pek çok açıyı kolaylıkla yakaladık ve 50 yıl öncesine ait bir sahneyi ortaya koyduğumuza önce kendimizi inandırdık.” diyor.


Yapım: 1981 Oyuncular: Alfred Molina, Denholm Elliott, Harrison Ford, John RhysDavies, Karren Allen Tür: Aksiyon, Komedi, Macera Senaryo: George Lucas, Philip Kaufman Yönetmen: Steven Spielberg


Haftanın yönetmeni Tim Burton kalmıştır. 2001'den beri Helena Bonham Carter ile nişanlı olan yönetmenin bu birliktelikten 2003 yılında Billy-Ray Burton adlı bir oğlu ve 2007 yılının sonunda Nell Burton adında bir kızları olmuştur. Yönetmenin favori oyuncuları Johnny Depp ve Helena Bonham Carter dır.Johnny Depp' in yakın arkadaşıdır. Ayrıca nişanlısı Helena Bonham Carter' dan olan oğlu Billy-Ray'in vaftiz babası Johnny Depp'tir. Gençlik yılları Tim Burton 25 ağustos 1958 tarihinde Kaliforniya Burbank'ta doğdu. Jean Burton(kızlık soyadı: Erikcson) ve Billy Burton’un ilk oğullarıydı. Annesi hediyelik eşya dükkânı işletiyordu ve babası Burbank Park’ta çalışıyordu. Tim Burton içine kapanık bir çocuktu. 12 yaşındayken ailesinin yanında yaşayamayacağını düşünerek babaannesinin yanına yerleşti. Diğer çocukların aksine o karikatür çizip düşük bütçeli korku filmleri izliyordu. Vincent Price onu en çok etkileyen karakterlerden biri olmuştur. Film çekmeye de küçük yaşlarda başlamıştı. Stopmotion tekniği ile ya da 8 mm'ye sessiz filmler çekmekteydi. 13 yaşında çektiği The Island of Doctor Agor ilk filmi olarak bilinir. Burbank lisesinde okudu. Fazla iyi bir öğrenci “ Büyük gözer” ile bu hafta seyircinin karşısına olduğu söylenemezdi. 9. sınıfta çevre kirliliğine çıkan sıradışı bir yönetmen Tim Burton karşı düzenlenen yarışma için çizdiği poster ona ilk başarısını getirdi. Posteri 1 yıl boyunca sokakTimothy William Burton, 25 Ağustos 1958 tarihinlarda yer aldı. Lise yıllarında California Institue de doğmuş Amerikalı bir yönetmen. of Arts’a gitmek için Disney'den burs kazandı. Sıradışı ve tuhaf tarzı ile bilinen Tim Burton'un California İnstitue‘deki sınıf arkadaşlarından özellikle stop-motion animasyon tekniği ile çekibazıları Brad Bird, John Muster, Henry Selick len filmlerinde karakterlerinin abartılı olmalarına oldu (Selick ile The Nightmare Before Christmas rağmen insani değerlerini kaybetmemeleri dikve James and the Giant Peach adlı filmlerde kat çekmektedir. Sıradışı olan filmlerinde Gotik birlikte çalıştılar.) Burton bu okulda Stalk of the betimlemeler kullanır. celery monster ve King of Octopus adında iki 1989'da aktris Lena Giekese ile evlenmiştir. Batkısa film çekti. Burada 3 yıl boyunca eğitim alman Returns'ün ardından eşinden ayrılan Tim dıktan sonra animatör çırağı olarak Disney Burton, Lisa Marie ile 1992-2001 arasında nişanlı stüdyolarına girmeyi başardı.


Disney Yılları "Her şeyi düşünüp çizmeme izin veriliyordu, ama hiçbirisi kullanılmıyordu.-Tim Burton" Projesinde çalıştığı ilk film bir Ralph Bakshi uyarlaması olan "The Lord of the Rings" idi ancak yapımda adı geçmedi. Sonrasında, o zamanlarda çok da istemediği bir yönde "The Fox and the Hound" için çizimler yaptı. Film karakterlerinin genel sevimli yapısının dışında olması nedeniyle Burton'ın çizimleri Disney tarafından reddedildi. Tim Burton, Disney'de bulunduğu günlerde pek mutlu değildi ancak ileride ünlü olacak "The Nightmare Before Christmas"ın temelini oluşturan şiir ve ilüstrasyonlarını burada olduğu dönemde yaptı. Vincent animasyonu ile birçok ödül alan Tim Burton, sonraki yıllarda yönettiği Luau (1982) ve Hansel ve Gretel (1982) ile çok fazla başarı sağlayamadı. Bunu Barret Oliver, Daniel Stern ve Shelley Duvall'ın rol aldığı "Frankenweenie"(1984) adlı kısa film takip etti. Siyah-beyaz çekilen ve James Whale'in "Frankenstein"ından ilham alınarak yapılan bu film,köpeği bir araba kazasında öldükten sonra onu yeniden canlandıran bir çocuk hakkındaydı. Festivallerde övgü kazanmasına rağmen, Disney bu filmi, çocuklar için fazlasıyla korkutucu bularak, rafa kaldırdı.Bu olaydan sonra Disney ile Burtonun yollarını ayırması uzun sürmedi. Ancak Frankenweenie 1992 yılında video olarak gösterime sunuldu. Frankenweenie, 2012'nin Ekim'inde uzun metrajlı ve

siyah-beyaz olarak Walt Disney Pictures tarafından 3D, stop motion, bilim kurgu, aile filmi olarak yeniden Tim Burton yönetmenliğinde vizyona girdi ve olumlu eleştiriler aldı.

Filmografi Vincent (1982) Luau (1982) Frankenweenie (1984) Pee-wee's Big Adventure (1985) Beetlejuice (1988) Batman (1989) Edward Scissorhands (1990) Batman Returns (1992) Ed Wood (1994) Mars Attacks! (1996) Sleepy Hollow (1999) The World of Stainboy (2000) Maymunlar Cehennemi (2001) Big Fish (2003) Charlie and the Chocolate Factory (2005) Corpse Bride (2005) Sweeney Todd: The Demon Barber of Fleet Street (2007) The Spook's Apprentice (2009) Alice in Wonderland (2010) Dark Shadows (2012) Frankenweenie (2012) Big Eyes (2014)


Ozel dösya Oscar 2015: “En iyiler” 87'incisi düzenlenen Oscar ödülleri sahiplerini buldu. Oscar’da En İyi Film ödülünü Birdman, En İyi Yönetmen ödülünü Alejandro G. Inarrutu (Birdman), En İyi Erkek Oyuncu ödülünü Eddie Redmayne (The Theory of Everything) En iyi Kadın Oyuncu ödülünü de Julianne Moore (Still Alice) kazandı

Birdman En iyi film En iyi yönetmen En iyi özgun senaryö En iyi göruntu yönetmeni

B

ir dönemin 'Birdman' adlı süper kahraman filmleri serisiyle ünlenen oyuncusu Riggan, Broadway'de kendi yönettiği ve başrolünde yer aldığı bir oyunun son hazırlıklarını yapmaktadır. Ancak provalar esnasında oyunculardan biri beklenmedik bir biçimde yaralanır ve yerinin acil olarak doldurulması gerekir. Lesley ve onun en yakın arkadaşı olan Jake'in önerisiyle bir zamanların gözde yıldızı olan Mike Shiner ile anlaşılır. Riggan sahneye çıkma hazırlıkları yaparken en başta Mike Shiner ardından ise oyuncu olan sevgilisi Laura, kişisel asistanlığını yürüten kızı Sam ve mükemmeliyetçi eski karısı Sylvia baş etmek durumunda kalır. Riggan kendine yeniden prestij kazandırmasını beklediği bu oyunu, beklentilerin aksine olumlu tepkiler kazanması için elinden geleni yapacaktır. Başrolde Micheal Keaton'ı seyredeceğimiz filmde ünlü aktöre Edward Norton, Naomi Watts, Zach Galifianakis, Andrea Riseborough ve Emma Stone eşlik ediyor. Kara komedi türündeki bu film, Paramparça Aşklar Köpekler (2000), 21 Gram (2003), Babil (2006), Biutiful (2010) gibi farklı yapımlarla karşımıza çıkmış olan Meksikalı sinemacı Alejandro G. Iñárritu'nun imzasını taşıyor.


H

er Şeyin Teorisi, dünyanın yaşayan en büyük zekâlarından biri olan, ünlü astrofizikçi Stephen Hawking ile sevgiyle en zayıf olasılıklara meydan okuyan iki kişinin olağanüstü ve ilham veren hikâyesini konu alıyor. Film, Jane Hawking’in Traveling to Infinity: My Life with Stephen adlı biyografi kitabına dayanıyor. Yönetmeni koltuğunda ise Oscar ödüllü James Marsh. 1963 yılında İngiltere’de Cambridge Üniversitesinde kozmoloji öğrencisi olan Stephen büyük adımlar atmaktadır ve evren için “basit, etkili bir açıklama” bulmaya kararlıdır. Cambridge’de güzel sanatlar öğrencisi Jane Wilde’a aşık olduğunda kendi dünyası ortaya çıkar. Ama 21 yaşındaki bu sağlıklı, aktif, genç adama dünyasını sarsan bir teşhis konur. Motor nöron hastalığı, uzuvlarını ve yeteneklerini etkileyecek, konuşmasını ve hareketlerini kısıtlayacak ve iki yıl içine hayatını alacaktır. Jane’in aşkı, muazzam desteği ve kararlılığı çok güçlüdür ve çift evlenir. Yeni karısı yanında yorulmak bilmeden mücadele ederken Stephen teşhisini kabullenmeyi reddeder. Jane, Stephen’ı evrenin yaradılışıyla ilgili ilk teorisini içeren doktorasını bitirmesi için cesaretlendirir. Bir aile kurarlar ve yeni elde ettiği ve geniş yankı uyandıran doktorasıyla Stephen en hırslı bilimsel çalışmasına başlar ve artık çok az sahip olduğu konuyu, zamanı incelemeye başlar. Vücudu giderek kısıtlanırken zihni kuramsal fiziğin uç sınırlarını

Her şeyin teorisi (Theory of Everything) En iyi erkek öyuncu araştırmaya devam eder. Jane ile birlikte en düşük olasılıklara meydan okurlar, tıpta ve bilimde çığır açarlar ve hayal edebildiklerinin bile ötesini elde ederek 21. yüzyıla gelirler. Filmin yönetmen koltuğunda 'Man on Wire', 'Project Nim' ve 'Shadow Dancer' filmlerinin Oscar ödüllü yönetmeni James Marsh bulunurken başrolleri Eddie Redmayne, Felicity Jones ve Emily Watson paylaşıyor.


ten Stewart, Alec Baldwin ve Kate Bosworth paylaşıyor. Yönetmen Wash Westmoreland , filmle ilgili şunUnutma Beni ları söylüyor: “Lex Lutzus ve James Brown, Aralık (Still Alice) 2011’de bizi arayıp kitaba bir göz atmamızı istediklerinde konuyu kendimize çok yakın bulduk. En iyi kadın öyuncu O yıl Richard dilinin sürekli sürçmesi sonucu doktora gittiğinde doktor, ALS teşhisi koymuştu. Kilice Howland, Columbia Üniversite- tabın ilk bölümleri bize bu hastalık sürecindeki si'nde ünlü bir dilbilim profesörüdür. deneyimlerimizi hatırlattı. Alice, Richard’ın dokBir gün doktor muayenesinde kendi- toruna sorduğu soruların aynılarını soruyor. Teşhisine Alzheimer'ın başlangıç evresin- sin ilk zamanlarındaki felç inmesi korkusu, zade olduğu teşhisi konur. Alice'in hayatı artık eski- man geçtikçe hissettiği yılgınlık, hayattan elini si gibi olmayacaktır. Geçirdiği hastalık, eşi ve üç çekeceği hissi… Hepsi aynıydı. Peki, biz bu filmi çocuğuyla birlikte sürdüğü hayata yeni bir göz- gerçekten o anda çekmek istiyor muyduk?” le bakmasını sağlayacaktır. İnsan ilişkilerini sor“Ana karaktere yoğunlaşmaya başladıktan bir gularken öte yandan da en genç kızıyla olan süre sonra, Alice’in kıvırcık siyah saçlarını kayilişkisiyle de onu yeniden kazanmak için müca- betmeye başladığı andan itibaren, onun aslındele verir. Alice, uzmanlaştığı bölüm gereği ha- da kızıl saçlı olabileceğini hayal etmeye başlayatı boyunca yeni şeyler öğrenmektedir ve bu dık. Richard’a “Bu rolü kim oynayabilir?” diye yüzden hastalığını başta kabullenmek istemez. sorduğumda, notlarının arasında “Julianne MoManhattan sokaklarında kayboluşuyla durumu ore” yazdığını gördüm. Ona proje ile ilgili bir kavramaya başlayan Alice, zamanla Alzheimesaj attık. Senaryodan önce kitabı da okudu. mer'la mücadele etmenin yollarını arayacaktır. Birkaç zaman sonra Skype üzerinden konuştuFilmin başrollerini Julianne Moore ile birlikte Kris- ğumuzda daha birkaç saniye geçmişti ki ‘ben

A


biri olan caz duayeni Terence Fletcher'ın dikkatini çeker. Fletcher Andrew'ü okulun en parlak öğrencilerinin seçildiği ve sürekli yeni yarışmalara hazırlanan "studio band"e seçer. Başarısı kadar acımasızlığıyla da ün yapmış olan Fletcher, Andrew'un kapasitesinin sonuna kadar kullanmadan asla başarmış saymayacaktır. Genç bateristin önünde sadece mesleki bir test değil, psikolojik bir sınav da vardır. Senaristliğini ve yönetmenliğini Damien Chazelle'in üstlendiği filmin başrolünde Miles Teller yer alıken karşısında kendisine J.K. Simmons eşlik ediyor.

K

üçük yaşlardan itibaren bateri çalmaya başlayan Andrew, işinde tam anlamıyla bir usta olmak ister. Üniversite tercihinde de ülkenin en iyi müzik okulu olarak gördüğü Shcarffer Konservatuarı'na girer. Henüz 19 yaşındadır ama dersler harici var gücüyle antrenman yapar. Bir gün, okulun en sert hocalarından

Boyhood (Çocukluk) En iyi yardımcı kadın öyuncu

E

n son Before Midnight filmiyle izleyici karşısına çıkan Richard Linklater'ın senaryosunu yazıp yönettiği film, çıkış noktası olarak yakın zamanda boşanmış bir çiftin, Mason ve Olivia'nın hikayesine odaklanıyor. Sahip oldukları tek çocukları ise artık anne ve babasının bir arada yaşamadığı gerçeğine alışmak ve bu yabancı düzen içerisinde yaşamayı öğrenmek zorunda. Çocuğun 6 yaşında başlayan bu yeni tecrübesini 12 yıl boyunca sürecek olan bir büyüme evresine yayan yönetmen, bu süreç boyunca yaşananları beyaz perdeye aktarıyor. Richard Linklater'ın, 12 yıllık bir süre zarfının belirli zaman aralıklarında çekimlerini tamamladığı film, bu özelliğiyle de bir ilke imza atıyor

Whiphlash En iyi yardımcı erkek öyuncu En iyi kurgu


SineSöyleşi Alejandro González Iñárritu “Birdman”i anlatıyor...

Y

önetmen Iñárritu hikayede Riggen’ın onun kısa ömürlü başarı hikayesini sorguladığını belirtiyor. “İnsan her ne kadar başarılı olursa olsun, ne kadar zengin veya ün sahibi olursa olsun bunun geçici bir ilüzyon olduğunu bilerek verdiği egoların savaşını keşfetmek istedim. Yani istediğinizi düşündüğünüz şeylerin elde ettiğinizde verdiği geçici zevki” “Riggan derin bir insan.“diye ekliyor Iñárritu “Ben onu eşitsizlik ve onursuzca hırsların çevrelediği gerçeklerden gelen Don Kişot olarak görüyorum. Bu aslında hepimizin hikâyesi” “Ben şüpheler ve çelişkiler tarafından yönlendirilen, belirli belirsiz kusurlu karakterleri seviyorum. Yani bu bildiğim herkes demek oluyor. Riggan’ın seçimleri pek iyi değil ancak bu sefer etrafındakileri de etkileyecek. Riggan hayatı boyunca aşkla hayranlığı birbirine karıştırdı. Ancak ikincinin ilgisizliğinin farkına varınca kendini ve etrafındakileri sevmeyi acı çekerek öğrenecek.” “Riggan’a sadece insan olarak baktım ama aktör olmak özel bir kişilik ister. Riggan’ın egosu gerçekle ilüzyon hayatın arasındaki kısa çizgide yaralanmış durumda. Birdman’in gölgesi o istese de istemese de can sıkıcı bir şekilde yanında. O kendi

mez. Ve bu beni iyi bir şekilde korkuttu. Bu benim konfor alanımın dışında yeni bir bölge oldu.” diye ekliyor Iñárritu. “Bu karakter temelli, yoğun dram içeren ancak komik olayların süslediği bir hikaye. “ Bu Alejandro için yeni türde bir film” diyor yapımcı John Leshler.”İnsan alanında o çok yetenekli.” “Bunun gerçekten proje, film, hikaye ve insanlar hakkında gerçekçi olmakla alakası var. Bu perspektifte bakınca daha da iyi hale geliyor.” diye ekliyor Keaton. için bir “ben” yolculuğuna çı“Modern zaferin günümüzdeki kar ve burada egosuyla sava- tanımı uzun yıllar çalışma sonuşır. Birçok kısıtlamaya karşı kacu değil ivedilikle kazanılmış bir lıplarını arkasında bırakmak ün olmuş durumda. Bir saniyeister. de 800.000 beğeni veya takip“Burada biraz trajik biraz komik çi sahibi olabilirsiniz ve bu sizin ancak sürreal bir geçeklik söz için bir başarı olabilir ancak bu konusu” diye ekliyor Iñárritu. aldatıcıdır. Sosyal medyadaki “Birdman Riggan’ın süper ego- dolaylılık bir insanın gerçeklik su ve Birdman’in perspektifinanlayışını kolaylıkla bozabilir. den Riggan bu oyunu oynaÖzellikle Riggan ünlü olmak için maktan aklını kaçırmış birisi. beklentileri yerine getirmek Riggan’ın perspektifinden ise zorundadır. Tüm bunlar Riggan Birdman aklını kaçırmış biri. Dıiçin çok zorlu bir geçiştir. Bu bir şardan bakıldığında ise ikisi de adamın popüler kimliğinden çok tutarsız.“ daha fazlası olduğunu kanıtlaIñárritu’nun diğer filmlerindeki maya çalıştığı bir film. Ama gibi BIRDMAN’de insanların günümüz dünyasında kim ciddi gerçek ve ilüzyon karakterler ve dürüst olmak istiyorsa hedef arasındaki o gergin ve komik alınır.” diye açıklıyor Iñárritu. yolu yürüyüşünü Riggan vasıta- Sonuçta ben, dünyayı, doğasıyla bize aktarıyor. mızı kusurlarıyla ya da hatala“Ben her zaman söylerim, 40 rıyla ona yaklaşım ve yaşayışıyaşına geldiğinizde sizi korkutmızı komik yoldan dile getirmemayan şeyler denemeye değ- ye çalıştım.”


Hazırlayan: Durmuş Akbulut Yayınevi: Kare Yayınları

Y

Dili: Türkçe

aklaşık 1910-1941 yılları arasında Avrupa Sinemasının muhteşem yükselişini, altın çağını ve hazin çöküşünü belgesel tadında aktaran kitap, yedinci sanatın Avrupalı öncülerine ayrıntılı bir bakış sunuyor. İngiliz, İtalyan, Fransız, Alman, Rus ve Sovyet sinemalarına ait ilkleri öyküleriyle birlikte aktarıyor; Fritz Lang, Victor Sjöström, Eisenstein, Jean Renoir, Abel Gance gibi usta yönetmenlerin yanında, Avrupa'daki ilk film stüdyolarını mercek altına alıyor. Hitler, Mussolini ve Stalin'in elinde propaganda silahına dönüşen sinema... Max Linder, Marlene Dietrich, Cinecitta, UFA, Karl Freund, Kuzey Ekolü… Avrupa Sinemasının tüm ilkleri...

Yapım yılı: 2014 Tür: Romantik , Dram Yönetmen: Aytaç Ağırlar Senarist: Aytaç Ağırlar Oyuncular: Halil Sezai Paracıkoğlu, Şafak Pekdemir, Sinan Çalışkanoğlu Ülke: Türkiye Yapım: BKM Film

Baskı Yılı: 2012 Sayfa Sayısı: 168

DVD Özellikleri: Orijinal Dil: Türkçe Altyazı: Fransızca, İngilizce Süre: 99 dk Konu: Metin, sevdiği kadını, Duygu'yu kaybettikten sonra uzun süreli bir yas dönemine girer. İncir Reçeli filmini çekmiştir ama hayata karşı hiçbir arzusu kalmamıştır. Barda akşamları programa çıkan ve kendi şarkılarını söyleyen Metin'in yolu beklenmedik bir anda Gizem'le kesişir. Çaldığı barda barmen olarak işe başlayan Gizem, Metin'in duvarlarını aşabilecek midir? İkisi de geçmişinde benzer şeyler yaşamış bu iki insan arasında yeni bir hikaye mümkün müdür? Detaylar: 2011 yılında vizyona giren ilk İncir Reçeli filmi seyirciden yoğun ilgi görmüştü. Filmin başrolünde yine müzisyen ve oyuncu Halil Sezai Paracıkoğlu yer alırken, kadroda kendisine bu sefer Şafak Pekdemir eşlik ediyor. Yönetmenliğini ve senaristliğini yine Aytaç Ağırlar'ın üstlendiği filmin yapımcısı ise BKM.


SineHaber Berlin’de 5 Şubat’ta başlayan 65. Üluslararası Berlin Film Festivali’nde 72 ulkeden 441 film gösterilmiş, 19 film "Altın Ayı" ve "Gumuş Ayı" için yarıştı. Berlin Uluslararası Film Festivali (Internationale Filmfestspiele Berlin) (Berlinale), dünyanın önde gelen film festivallerinden ve en saygın medya olaylarından biridir. Açılışı Berlin'deki MarleneDietrich-Platz 1'de bulunan Berlinale Palast'ta yapılır. Berlin, Almanya'da 1951 yılında ilki yapılan festival, satılan 320.000 civarında bilet ve 500.000 kabul ile dünyanın en büyük katılımlı film festivali olarak kabul edilir. 1978 yılından bu yana her yıl Şubat ayında kutlanmakta olan Berlinale'de 400'ün üzerinde film farklı bölümlerde gösterilmekte, yirmi civarında film ise altın ve gümüş ayı ödülü için yarışmaktadır. 2001 yılından bu yana festivalin direktörlüğünü Dieter Kosslick yürütmektedir. Berlinale ile aynı anda düzenlenen film fuarı European Film Market (EFM), yılda bir kez toplanan, uluslararası film çevreleri için önemli bir sektör toplantısıdır ve

burada fuar distribütörleri, sinema alıcıları, yapımcı ve finansörleri bir araya getirmektedir. Berlinale Talent Campus, bir hafta sürecek konferanslar ve atölye çalışmaları ile dünyanın dört bir yanından genç sinemacıları biraraya toplar. Festival, EFM ve diğer uydu etkinliklere 130 ülkeden yaklaşık 20.000 profesyonel ve 110 ülkeden 4200'den fazla gazeteci katılmaktadır.


A

lmanya’nın başkenti Berlin’de düzenlenen festivalin ödülleri, Berlinale Palast’ta yapılan törenle sahiplerini buldu. Tören öncesinde siyaset ve sanat çevresinden bir çok ünlü, kırmızı halıda yürüdü. Darren Aranofsky’nin jüri başkanlığını yaptığı festivalde "Altın Ayı" ödülünü İranlı yönetmen Jafar Panahi’nin "Taksi" adlı filmi kazandı. Panahi, ülkesinden çıkması yasak olduğu için törene katılamadı. İranlı yönetmenin yerine ödülünü yeğeni aldı. Sahneye gelen Panahi'nin yeğeni, "Bir şey söyleyemeyeceğim" diyerek, göz yaşlarını tutamadı. Panahi'nin ailesinin de törene katıldığı bildirildi. Jüri Büyük ödülüne Pablo Larrain’in yönettiği "El Club" filmi layık görülürken, en iyi yönetmen dalında Gümüş Ayı ödülünü "Aferim!" filmiyle festivale katılan Rumen yönetmen Radu Jude ile "Body" filmiyle Polonyalı yönetmen Malgorzata Szumowska paylaştı. Uluslararası Jüri, en iyi erkek oyuncu ödülünü "45 Years" filminde oynayan Tom Courtenay'a verirken, en iyi kadın oyuncu ödülüne aynı filmindeki rolüyle Charlotte Rampling layık görüldü. En iyi senaryo dalında Gümüş Ayı ödülünü "El Boton de Nacar" filmiyle Şilili Patricio Guzman alırken, festivalin "Berlinale Shorts" adlı kısa metrajlı film yarışmasında, en iyi film dalında Altın Ayı ödülünü, Güney Koreli yönetmen Na Young -kil'in "Hosanna" adlı filmi kazandı. Yönetmen Na’yı bu yıl Uluslararası Kısa Film Jüri Üyesi olarak

65. Üluslararası Berlin Film Festivali’nde (Berlinale) "Altın Ayı" ödulunu Iranlı yönetmen Jafar Panahi’nin "Taksi" adlı filmi kazandı. görev yapan Halil Altındere takdim etti. Kısa metrajlı filmler arasında jüri ödülü kategorisinde Gümüş Ayı ödülünü, ABD'li Joanna Arnow'un ''Bad at Dancing" aldı.


Amy Adams Akademi Ödülü'ne aday gösterilmiş, ABD'li oyuncu

1

999 yılında Drop Dead Gorgeous isimli komedi filmiyle kariyerine başladı. Cruel Intentions 2 (2000), Catch Me If You Can (2002) veTalladega Nights (2006) gibi filmlerde rol aldı. The Office, Buffy the Vampire Slayer, Charmed, The West Wing, Dr. Vegas veSmallville gibi dizilere misafir oyuncu olarak konuk olmuştur. En önemli rolü Oscar'a aday olduğunu Junebug filmidir. 2005 yapımı Junebug filmi ile En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalındaBağımsız Ruh Ödülleri ve Broadcast Film Critics Association wards kazanmış; Satellite, Screen Actors Guild ve Oscar'a aday gösterilmiştir. Ayrıca Sundance Film Festivali'nde Jüri Özel Ödülü kazanmıştır. Kariyerinde bu gelişmeler ile birlikte Akademi Ödülleri'ni dağıtan Academy of Motion Picture Arts and Sciences üye olması için davet edildi. 2007 yılında Walt Disney'in Enchanted isimli filminde Patrick Dempsey, Susan Sarandon, James Marsden ve Idina Menzel ile birlikte yer aldı. Film 21 Kasımda ABD'de vizyona girdi ve girdiği hafta en çok izlenen film oldu. Film hakkında RottenTomatoessitesinde %93 oranında olumlu yorum yapıldı. Adams bu film ile En İyi Kadın Oyuncu - Müzikal/ Komedi dalında Altın Küre'ye aday gösterildi. 2008 yapımı Sunshine Cleaning filminde Emily Blunt ile birlikte rol almıştır. Aynı yıl John Patrick Stanley aynı isimli oyunundan uyarlanan Doubt isimli filmde Meryl Streep ve Philip Seymour Hoffman ile birlikte rol almıştır. Bu filmle de Oscar adayı olmuştur. 2013 yılında Man of Steel ve American Hustle’de dikkat çeken oyuncu, son olarak 2014 yılı yapımı Big Eyes’daki oyunculuğu ile eleştimenlerden iyi not almıştır.


SineStar


6 Mart 2015 ❶

Çarşı pazar

Sevimli tehlikeli

8 saniye

Grinin elli tonu

Bir varmış bir yokmuş

Lazarus etkisi

Ali Kundilli

Chappie

Asteriks: Roma sitesi

Her şeyin teorisi


Türkiye’nin en kapsamlı ve en güvenilir “çocuk gastroenteroloji” sitesi

www.cocukgastroenteroloji.net



Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.