7-ARAF-17-iSRA

Page 1

MAHMUT KISA


‫﷌‬

َ ْ ‫﴾ ُ َر ُة‬٧﴿ ‫اف‬ ِ َ ْ ‫ا‬

7. A’RAF SURESİ Mekke döneminin son yıllarında indirilmiştir. Adını, 46–48. ayetlerde geçen ve cennet ile cehennem arasındaki yüksek suru ifade eden “A’raf” kelimesinden almıştır. 206 ayettir.

Rahman ve Rahim olan Allah’ın Adıyla! Beni yoktan var edip üstün yeteneklerle donatan ve kulluk göreviyle yeryüzüne gönderen sonsuz şefkat ve merhamet sahibi yüce Rabb’imin adıyla, O’nun verdiği güç ve yetkiye dayanarak ve yalnızca O’nun adına okuyor, söylüyorum:

﴾١﴿ ‫ا‬ 1. Elif, Lâm, Mîm, Sâd. (2. Bakara: 1, 23, 24)

ُ .َ /َ​َ + 0َ 1ْ َ ِ‫ َل ا‬3ِْ 4ُ‫ ب ا‬ ‫!ْ ُ" ِ ُ !ْ ِ َر‬#ِ ‫ َ ٌج‬% َ ‫) َ( ْ' ِر َك‬+* ,ْ ٌ َ ِ َ !* #ِ 6ْ ُ 7ْ ِ ‫ِ< *" َو ِذ ْ ٰ ى‬ ﴾٢﴿ 5 2. Bu, inkârcıları uyarman için ve inananlara öğüt olmak üzere sana Allah tarafından gönderilmiş bir kitaptır; bu konuda yüreğinde bir şüphe ve sıkıntı olmasın.

ُ <ِّ ‫ َر‬,ْ #ِ Cْ ُ 1ْ َ ِ‫ َل ا‬3ِْ 4ُ‫ ا‬#َ ‫ ِ? ُ> ا‬Aَّ ِ‫ا‬ "* 4ِ ‫ ُدو‬,ْ #ِ ‫ َّ ِ? ُ> ا‬Aَ َ ‫ َو‬Cْ ﴾٣﴿ ‫ َ َّ ُ و َن‬Aَ #َ /1 ً 7* Fَ ‫ َء‬1َ ِ ‫اَ ْو‬ 3. Ey insanlar! Size Rabb’iniz tarafından indirilen öğüt ve ilkelere uyun, O’nu bırakıp da başka kurtarıcıların, velilerin


peşinden gitmeyin. Kulağınıza küpe olması gereken bu öğütleri ne kadar da az düşünüyorsunuz.

َ + Iَ !َ -ْ 7َ ْIَ‫ ا‬Lٍ .َ ْ Fَ ,ْ #ِ Cْ َ ‫َو‬ Cْ Iُ ‫ اَ ْو‬Aً 1َ <َ !َ ُ ْ <َ Iَ ‫ َء‬Jَ ﴾٤﴿ ‫ َن‬7ُ Mِ Fَ

4. Biz emrimize başkaldıran nice memleketleri helâk ettik de, geceleyin uyurlarken yahut gündüz vakti dinlenirlerken, azabımız ansızın başlarına çöküverdi.

َ ‫ اِ ْذ‬Cْ Pُ . ٰ ْ ‫ َ​َ َ َن َد‬+ !َّ ُ 4َّ ِ‫ ُ ا ا‬Fَ ‫ َ< ْ ُ َ! اِ َّ اَ ْن‬Cْ Iُ ‫ َء‬O َ َ * ِ Q ﴾٥﴿ 5

5. Azabımız onlara gelip çattığı zaman, “Eyvah! Meğer biz ne kadar zalimmişiz!” demekten başka bir feryatları da olmadı.

َ 7* َ ْ ُ ‫ ْا‬,َّ 7َ Sَ Tْ !َ َ ‫ َو‬Cْ Pِ 1ْ َ ِ‫ ا‬Vَ ِ ‫ اُ ْر‬,َ . * َّ ‫ ا‬,َّ 7َ Sَ Tْ !َ 7َ +َ ﴾٦﴿ 5 U 6. Şundan hiç şüpheniz olmasın ki, kendilerine Peygamber ve davetçi gönderilenleri, bu çağrıya uyup uymadıkları konusunda Mahşer Günü muhakkak hesaba çekeceğiz. Onlara gönderilen davetçi ve Peygamberlere de görevlerini yerine getirip getirmediklerini mutlaka soracağız.

َ ?* Mِ Zَ !َّ ُ #َ ‫ َو‬Cٍ 7ْ >ِ <ِ Cْ Pِ 1ْ 7َ َ ,َّ Xَّ Yُ !َ 7َ +َ ﴾٧﴿ 5 7. Sonra da, yaptıkları her şeyi kesin bir bilgi ile onlara bildireceğiz. Çünkü biz her an onların yanındaydık, olup bitenlerden asla habersiz değildik.


ْ 7َ Yَُ _ ,ْ َ​َ + a`ُّ bَ ‫ ْا‬c ٍ \ِ #َ ْ .َ ‫َو ْا َ زْ ُن‬ Cُ Iُ 0َ \ِ ٰ ]‫ ُو‬+َ "ُ !ُ .‫ َ *از‬#َ ^ ﴾٨﴿ ‫ َن‬bُ 7ِ dْ ُ ‫ْا‬ 8. O gün tartı haktır. Yapılan bütün iyilik ve kötülükler ölçülecek ve herkese hak ettiği ceza veya mükâfat tam olarak verilecektir. Kimin iman ve iyilik tartıları ağır gelirse, işte onlar ebedî saadet ve kurtuluşa erenlerdir.

ْ dَّ f Cْ Pُ T َ ,َ . * َّ ‫ ا‬0َ \ِ ٰ ]‫ ُو‬+َ "ُ !ُ .‫ َ *از‬#َ ^ َ ,ْ #َ ‫َو‬ َ ُd4ْ َ‫ ُ وا ا‬T ِ f ﴾٩﴿ ‫ ُ َن‬7ِ gْ .َ !َ Aِ .َ ٰ <ِ ‫ ا‬4ُ َ َ <ِ

9. Kimin tartıları hafif gelirse, onlar da Kur’an’dan yüz çevirerek ayetlerimize haksızlık etmelerinden dolayı, kendilerini felâkete mahkûm etmiş olanlardır!

َّ #َ 'ْ Yَ َ ‫َو‬ َ ْ )+ِ Cْ ُ !َّ ُ َ !َ 7ْ >َ O i َ .ِ >َ #َ Pَ 1+* Cْ َ ‫ا ْر ِض َو‬ ُ lْ Aَ #َ /1 ﴾١٠﴿ ‫ن‬kَ ‫ ُ و‬ً 7* Fَ 10. Gerçek şu ki, biz sizi yaratıp yeryüzüne yerleştirdik ve size orada yaşamanız için nice nimet ve imkânlar bahşettik. Buna rağmen, ne kadar da az şükrediyorsunuz.

َ \ِ 7ٰ َ 7ْ ِ !َ 7ْ Fُ Cَُّ _ Cْ ُ 4َ ‫ َ( َّ ْر‬Cَُّ _ Cْ ُ !َ Yْ 7َ f Lِ َ 'ْ Yَ َ ‫َو‬ ٰ ِ ‫'ُوا‬Jُ ‫ا‬ ُ .َ Cْ َ n1 ,َ #ِ ,ْ ْ َ 7* <ْ ِ‫ ُ' وا اِ َّ ا‬Jَ Tَ َ + ‫م‬oَ ‫ َد‬ َّ ﴾١١﴿ ,َ .'* O ِ T ‫ا‬ 11. Evet, sizi yarattık, sonra size mükemmel bir şekil verdik ve meleklere, “Tüm insanlığın temsilcisi olarak karşınızda duran


Âdem’e secde edin, yani size üstünlüğünü kabul ederek önünde saygıyla eğilin!” dedik. Bunun üzerine, meleklerin hepsi Allah’ın emrine uyarak secde ettiler. Ancak aralarında yaşayan ve aslen bir cin olan İblis kibre kapıldı ve Allah’ın emrine başkaldırma pahasına, Âdem’e secde etmekten kaçındı.

َ Fَ 0َ Aُ ْ #َ َ‫ َ' اِ ْذ ا‬Jُ Tْ Aَ َّ َ‫ ا‬0َ >َ !َ #َ #َ ‫ ل‬ َ Fَ "`ُ ْ!#ِ ٌ qْ f َ ] 4َ َ‫ ل ا‬ ﴾١٢﴿ 5 َ ‫ ٍر َو‬4َ ,ْ #ِ )!* َ Yْ 7َ f َ ٍ r* ,ْ #ِ "ُ َ Yْ 7َ f

12. Allah İblis’in niçin secde etmediğini bilmesine rağmen, insanlığa ibret olması için ona sordu: “Sana emrettiğim hâlde, Âdem’e secde etmekten seni alıkoyan nedir?” İblis, “Ben ondan daha üstünüm. Çünkü beni asil bir varlık olan ateşten, onu ise değersiz bir çamurdan yarattın. Bu yüzden, o aşağılık varlığa asla secde etmeyeceğim!” dedi. Oysa gerçek üstünlük, ancak Allah’ın emrine itaatle mümkündü. Fakat İblis, bunu bile bile kibre kapılıp isyankârlığı tercih etti.

ْ ?ِ ْI َ+ ‫ ل‬ َ َ Aَ ‫ اَ ْن‬0َ َ ‫ ُن‬َ Fَ ُ .َ َ​َ + Pَ ْ!#ِ t ‫ْ ُ ْج‬f َ+ Pَ 1+* َ sَّ َّ ,َ #ِ 0َ 4َّ ِ‫ا‬ ﴾١٣﴿ ,َ . * Zِ X ‫ا‬

13. Bu yüzden Allah, “O hâlde, sana bahşettiğim yüce makamı ve içinde yaşadığın cenneti terk ederek in oradan! Çünkü orada öyle böbürlenmeye hakkın yok senin. Haydi, çık git! Bundan böyle, kibrinden vazgeçmediğin sürece zillet ve alçaklığa mahkûm edilmiş aşağılık bir varlıksın!” dedi. İblis aslında Allah’ı inkâr etmemişti. Meleklerin, cennetin, cehennemin gerçekliğine de inanıyordu. Buna rağmen, kendisini üstün görüp Allah’ın emrine başkaldırması ve günahında ısrar etmesi sebebiyle kâfirlerden oldu ve ilâhî rahmetten uzaklaştırıldı.

َ Fَ ﴾١٤﴿ ‫ُ َن‬u>َ ?ْ .ُ ‫ ْ ِم‬.َ v ٰ ِ‫ ) ا‬4* ْ gْ ِ 4َ‫ ل ا‬


14. Bunun üzerine İblis, “Allah’ım, insanların yeniden diriltilecekleri güne kadar bana süre ver ki, onları saptırayım ve önünde secde etmemi istediğin bu varlığın ne kadar değersiz olduğunu göstereyim!” dedi.

َ ْ! ُ ‫ ْا‬,َ #ِ 0َ 4َّ ِ‫ ل ا‬ َ Fَ ﴾١٥﴿ ,َ . * g 15. Allah, “Pekâlâ, Mahşer Gününe kadar değil ama tüm canlıların yok edileceği güne, Kıyamet Gününe kadar (15. Hicr: 36– 38) sana süre verilmiştir!” dedi. Allah dileseydi, İblis’i oracıkta yok edip işini bitirebilirdi. Fakat sonsuz ilim ve hikmeti gereğince, insanoğlunun çetin bir sınavdan geçerek olgunluk mertebelerinde yücelmesini, İblis’le yapacağı mücadele sayesinde içindeki gizli güç ve yetenekleri keşfedip geliştirmesini murat etti. Bunun için de İblis’e istediği süreyi verdi.

َ ‫( َ ا‬ َ َ )!* َ .ْ َ Zْ َ‫ ِ? َ ا‬+َ ‫ ل‬ َ Fَ CU َ 1Y* َ Tْ ُ ‫ ْا‬0َ r ِ Cْ Pُ َ ‫ ُ> َ' َّن‬Fْ ﴾١٦﴿

16. İblis, kendisine verilen bu uzun ömre şükredeceği yerde, kendi günahını Allah’a isnat ederek dedi ki: “Beni saptırmana karşılık, ben de onları saptırmak için senin dosdoğru yolunun üzerinde pusu kurup oturacağım!”

ٰ َ Cَُّ _ Cْ Pِ 4ِ َ .ْ َ‫ ا‬,ْ َ ‫ َو‬Cْ Pِ dِ 7ْ f َ ,ْ #ِ ‫ َو‬Cْ P. ِ '* .ْ َ‫ ا‬5 ِ ْ <َ ,ْ #ِ Cْ Pُ !َّ 1َ Aِ ﴾١٧﴿ ,َ . * ِ wَ Cْ Iُ َ xَ ْ َ‫ ُ' ا‬Jِ Aَ َ ‫ َو‬C ْ Pِ 7ِ Mِ َ wَ ,ْ َ ‫َو‬

17. “Sonra da, bazen açıktan açığa önlerinden, kimi zaman sinsice arkalarından, bazen Müslüman kimliğine bürünüp sağlarından, bazen de şehvet ve ihtiraslarını azdırarak sollarından yanlarına sokulacağım. Kısacası, onları aldatmak için her türlü yol ve yöntemi kullanarak dört bir yandan üzerlerine saldıracağım. Ve pek çoklarının nankör kimseler olduğunu


göreceksin. Böylece, Âdem’in benden üstün olmadığını ve onun önünde secde etmemi bana emretmekle hikmet ve adaletten yoksun bir iş yaptığını sen de kabul edeceksin.”

َ Fَ Cْ Pُ ْ!#ِ 0َ >َ ?ِ Aَ ,ْ َ َ ‫ ًر ا‬% ُ 'ْ #َ #ً zyُ ْ #َ Pَ ْ!#ِ ‫ْ ُ ْج‬f‫ ل ا‬ َ​َ ُ ْ!#ِ Cَ !َّ Pَ O َ >* َ Oْ َ‫ ا‬Cْ ﴾١٨﴿ 5 َ ,َّ Sَ 7َ #ْ

18. Bunun üzerine Allah, “Alçaltılmış ve ilâhî rahmetten kovulmuş olarak çık oradan!” dedi, “Çünkü melekler arasında, o yüce makamda bulunmaya hakkın yok senin! Yakında yeryüzüne inecek ve ilâhî sınavın gerçekleşmesi için insanları kötülüğe davet edeceksin. Fakat kullarımın üzerinde herhangi bir zorlayıcı gücün olmayacak (17. İsra: 65). Onlardan her kim sana uyacak olursa, hepinizi topluca cehenneme dolduracağım!”

ُ +َ Lَ !َّ Jَ ‫ ْا‬0َ O ُ ‫ا‬ { ُ 1ْ % َ 4َ‫ ا‬,ْ ْ ‫ ٰا َد ُم‬.َ ‫َو‬ َ ,ْ #ِ /َ ُ ‫ْ^ َو َز ْو‬ َّ ‫ ا‬,َ #ِ 4َ َّ ‫ٰ ِ ِه‬I <َ َ Yْ Aَ َ ‫ ْ\ ُ َ َو‬wِ ُ َ +َ ‫ َ َة‬Jَ l ‫ا‬ َ * ِ g 5 ﴾١٩﴿

19. “Ey Âdem! Sen ve eşin beraberce cennette yaşayın. Dilediğiniz yerden ve canınızın çektiği her çeşit meyveden bol bol yiyin. Fakat sınırsız bir özgürlüğe sahip olmadığınızı, size bu nimetleri bahşeden Allah’a muhtaç birer kul olduğunuzu asla unutmayın. Bunun için, iman ve itaatinizi sınamak üzere şimdilik size meyvesini yasakladığım şu ağaca —yani cinsellik ağacına— sakın yaklaşmayın, yoksa büyük bir günah işleyerek kendinize zulmetmiş olursunuz!”


َ 1ْ l ‫ا‬ َّ َ Pُ َ ‫س‬ ,ْ #ِ َ Pُ ْ! َ ‫و ِر َي‬y ُ #َ َ Pُ َ ‫ ْ? ِ' َي‬1ُ ِ ‫ ُن‬ َ َ ْ َ +َ َ Fَ ‫ َ َو‬Pِ Aِ ‫َ ْ ٰا‬ َّ ‫ٰ ِ ِه‬I ,ْ َ َ ُ <ُّ ‫ َ َر‬ُ 1Pٰ 4َ #َ ‫ ل‬ َّ ِ‫ َ ِة ا‬Jَ l ‫ا‬ َ 7َ #َ 4َ ُ Aَ ‫ اَ ْو‬5 ُ Aَ ‫اَ ْن‬ ﴾٢٠﴿ ,َ .'* ِ َ ‫ ْا‬,َ #ِ 4َ ِْ20. Derken şeytan, birbirlerine kapalı olan mahrem yerlerini açıp kendilerine göstermek ve böylece şehvet duygularını kamçılayıp onları isyana sürüklemek için her ikisine fısıldayarak dedi ki: “Rabb’iniz size bu ağacı ancak, ondan tattığınız takdirde birer melek olacağınız yahut sonsuz hayata kavuşacağınız için yasakladı. Yoksa zevkinize göre davranıp cinsel arzularınızı tatmin etmenin ne günahı olabilir?”

َّ ,َ ِ َ َ ُ َ )4ّ * ِ‫ َ ا‬Pُ َ َ b* ( ﴾٢١﴿ 5 َ Fَ ‫َو‬ U ِ ! ‫ا‬ 21. Ve “Allah şahidimdir ki, bunu sırf sizin iyiliğiniz için yapıyorum!” diye onlara yemin etti.

َّ Fَ ‫ َّ َذا‬7َ +َ ‫ َ ِ< ُ ُ و `ٍر‬Pُ 1 ّٰ 'َ +َ ْ '<َ ‫ َ َة‬Jَ l ‫ا‬ َ Pُ Aُ ‫ َ َ ْ ٰا‬Pُ َ ‫َت‬ َ ‫َو‬ َ Pُ .ٰ‫ د‬4َ ‫ َو‬Lِ !َّ Jَ ‫ َو َر ِق ْا‬,ْ #ِ َ Pِ 1ْ 7َ َ ‫ ن‬ ِ َdXِ ْ .َ Yَ dِ r

َّ َ ُ َ Vْ Fُ َ‫ َ ِة َوا‬Jَ l ‫ا‬ ُ 7ْ Aِ ,ْ َ َ ُ Pَ 4ْ َ‫ ا‬Cْ َ َ‫ َ ا‬Pُ <ُّ ‫َر‬ ‫ َ اِ َّن‬َ 1ْ l ‫ا‬ َّ ُ َ ‫ َن‬ ٌ ?* #ُ ‫ َ َ ُ' ٌّو‬﴾٢٢﴿ 5

22. Böylece ikisini aldatarak yasağı çiğnemelerine sebep oldu ve onları, içinde bulundukları o yüce makamdan aşağıya indirdi. Şöyle ki: Âdem ile Havva sözü edilen ağaçtan tadar tatmaz, her ikisine de mahrem yerleri gözüktü. Bunun üzerine utanç duygusuna kapılarak mahrem yerlerini kapatmak için cennet yapraklarıyla


üzerlerini örtmeye başladılar. Bunun üzerine Rab’leri onlara şöyle seslendi: “Ben size o ağacın meyvesini yasaklamamış mıydım? Ve o şeytan sizin apaçık bir düşmanınızdır, dememiş miydim? Niçin emir ve uyarılarımı göz ardı edip kendinizi felâkete sürüklediniz?” Böylece Âdem ile Havva, kıyamete kadar insanlara musallat olacak baş düşmanları İblis’le bu ilk karşılaşmalarında imtihanı kaybettiler. Fakat umutsuzluğa düşmediler. Günahlarını bir başka günahla telâfi yoluna da gitmediler. Aksine, hatalarını itiraf ederek Rab’lerine yönelip O’nun sonsuz merhametine sığındılar:

َ !َ <َّ ‫ َر‬ َ Fَ !َ ْ % َ ْ Aَ ‫ ْ َ َ! َو‬dِ ْ Aَ Cْ َ ‫ َ! َواِ ْن‬T َ ُd4ْ َ‫ ْ َ! ا‬7َ Q ُ !َ َ ﴾٢٣﴿ ,َ . * ِ َ ‫ ْا‬,َ #ِ ,َّ 4َ -

23. İkisi de, “Ey yüce Rabb’imiz!” dediler, “Biz kendimize yazık ettik. Eğer bizi bağışlamaz ve bize merhamet buyurmazsan, hiç şüphesiz kaybedenlerden olacağız.” Bunun üzerine Allah onları bağışladı. Sonra da, asıl yaratılış gayeleri olan halifelik görevini yerine getirmeleri için cennetten çıkarıp yeryüzüne gönderdi:

َ ْ )+ِ Cْ َ Fَ ُ َ ‫ َ ُ' ٌّ`و َو‬ ُ ُ ?ِ ْI‫ ل ا‬ ‫ا ْر ِض‬ ُ >ْ <َ ‫ ا‬ ٍ >ْ ?َ ِ Cْ ﴾٢٤﴿ 5 ٍ %* v ٰ ِ‫ َ ٌع ا‬#َ ‫ ٌّ َو‬Yَ َ Tْ #ُ 24. Allah, insana ve şeytana seslenerek, “Birbirinize düşman olarak cennetten çıkıp yeryüzüne inin! Artık yeryüzüne yerleşecek ve belli bir süreye kadar oranın nimetlerinden yararlanacaksınız.” dedi.

َ Fَ ﴾٢٥﴿ ‫ن‬kَ O ُ َ ْ Aُ Pَ ْ!#ِ ‫ َن َو‬Aُ ُ Aَ Pَ 1+* ‫ ْ َن َو‬1َ bْ Aَ Pَ 1+* ‫ ل‬ 25. Ve ekledi: “Orada yaşayacak, orada ölecek ve yeniden diriliş için yine oradan çıkarılacaksınız.”


ُ Aِ ‫ َ *اري َ ْ ٰا‬.ُ ُ 1ْ 7َ َ !َ ْ 3َ 4ْ َ‫ ْ' ا‬Fَ ‫ َ< *! ) ٰا َد َم‬.َ Cْ ً ?َ ِ Cْ َّ ‫ س‬ َ 0َ ِ ‫ ٰ ى ٰذ‬Yْ ‫ا‬ ٌ qْ f ً ‫َو *ر‬ ُ ?َ ِ ‫ َو‬l.

26. Ey Âdemoğulları! Size, hem mahrem yerlerinizi örtecek ve hem de güzel görünmenizi sağlayacak giysiler üretebilmeniz için gereken bilgi ve yeteneği bahşettik. Öyleyse, toplumda her türlü fuhşiyatın, sapık ilişkilerin ve cinsel sömürünün yaygınlaşmasına yol açan çıplaklık kültüründen uzak durun. Namus, iffet ve ahlâk gibi yüce değerleri pekiştirerek toplumsal çözülmenin ve yozlaşmanın önüne geçen, ayrıca sizi sıcaktan ve soğuktan koruyan ve daha zarif, daha güzel görünmenizi sağlayan elbiseler giyin. Fakat dış görünüşünüzü güzelleştirirken, kalp ve ruh güzelliğini de ihmal etmeyin. Unutmayın ki, elbiselerin en güzeli, kötülüklerden titizlikle kaçınarak dürüst ve erdemli bir insan olmak anlamına gelen takva elbisesidir.

﴾٢٦﴿ ‫ َّ َّ ُ و َن‬.َ Cْ Pُ 7َّ >َ َ ‫ا‬ ِ ّٰ ‫ ت‬ ِ .َ ‫ ٰا‬,ْ #ِ 0َ ِ ‫ٰذ‬ İşte bunlar, Allah’ın ayetlerindendir. Bu ayetleri insanlara ulaştırın ki, düşünüp öğüt alsınlar.

َ 1ْ l ‫ا‬ َّ Cُ ُ .ْ َ <َ َ‫ْ َ َج ا‬fَ‫ ُن َ َ ا‬ ُ !َّ !َ ِ dْ .َ َ ‫ َ< *! ) ٰا َد َم‬.َ Cْ َ Pِ Aِ ‫ َ َ ْ ٰا‬Pُ .َ ِqُ ِ َ Pُ َ ?َ ِ َ Pُ ْ! َ ‫ ُع‬ ِ ْ .َ Lِ !َّ Jَ ‫ ْا‬,َ #ِ

27. Ey Âdemoğulları! Sakın şeytan, Âdem ve Havva adındaki ilk atalarınızın giysilerini üzerlerinden soyup mahrem yerlerini birbirlerine göstererek günah işlemelerine ve böylece cennetten çıkmalarına sebep olduğu gibi, sizi de kandırıp yoldan çıkarmasın!


ُ . ٰ .َ "ُ 4َّ ِ‫ا‬ !َ 7ْ >َ O ُ 1ْ % َ 4َّ ِ‫ ا‬C ْ Pُ 4َ ‫ َ ْو‬Aَ َ { َ ,ْ #ِ "ُ 7ُ 1?* Fَ ‫ َ َو‬Iُ Cْ َّ َ r ﴾٢٧﴿ ‫ ُ! َن‬#ِ 6ْ .ُ َ ,َ . * 7َّ ِ ‫ َء‬1َ ِ ‫ اَ ْو‬5 * 1َ l ‫ا‬ Çok dikkatli olun! Zira şeytan ve dostları, sizin onları göremediğiniz bir boyuttan sizi görebilirler. Gerçek kimliklerini hissettirmeden ustalıkla aranıza sızar, hiç beklemediğiniz bir anda, akıl almaz yol ve yöntemlerle sizi aldatmaya çalışırlar. Üstelik insanlar arasından, onlarla işbirliği yapanlar da var. Doğrusu biz şeytanları, iman etmeyenlerin en yakın müttefiki, akıl hocası ve dostu hâline getirdik. Bu yüzdendir ki:

4َ َ #َ َ‫ا ا‬ َ % َ ُ ّٰ ‫ َو‬4َ ‫ ٰا َ< َء‬Pَ 1ْ 7َ َ 4َ 'ْ O َ ‫ ُ ا َو‬Fَ Lً l ِ + ‫ ا‬7ُ >َ​َ + ‫َواِ َذا‬ Pَ <ِ

28. Kâfirler ne zaman utanç verici bir iş yapsalar, sözgelimi Kâbe’yi çıplak olarak tavaf etmeye kalksalar, “Biz atalarımızdan böyle gördük, hem bunu bize emreden Allah’tır!” derler.

َ bْ َd ْ <ِ ُ #ُ ْ .َ َ ‫ا‬ َ #َ ‫ا‬ ِ ّٰ v7َ َ ‫ ُ َن‬Yُ Aَ َ‫ ِء ا‬l َ ّٰ ‫ اِ َّن‬Vْ Fُ ﴾٢٨﴿ ‫ ُ َن‬7َ >ْ Aَ

Onlara de ki: “Hayır! Allah çirkinliği ve edepsizliği emretmez! Aksine, güzelce örtünmenizi ve iffetli olmanızı emreder. Bu yüzden de, her insanı edep ve hayâ duygusuna sahip olarak yaratır. Ey inkârcılar! Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz? O’nun emir ve hükümleri hakkında nasıl böyle cahilce konuşabiliyorsunuz?”


ُ Iَ O Vِّ ُ 'َ ْ! ِ Cْ ُ ‫ ا ُو‬1 ُ F* َ‫ َوا‬tِ Tْ Yِ ْ <ِ )<ّ * ‫ َ َر‬#َ َ‫ ا‬Vْ Fُ َ X* 7ِ ْ #ُ ‫ ٍ' َوا ْد ُ ُه‬Jِ Tْ #َ ّ * "ُ َ 5 ‫ ُ> ُدو َن‬Aَ Cْ ُ َ‫ َ َ َ< َ'ا‬,َ .' ‫ا‬ ﴾٢٩﴿

29. Ey İslâm davetçisi! De ki: “Rabb’im her türlü aşırılıktan kaçınmanızı, ölçülü ve dengeli davranarak adaleti yerine getirmenizi emretmiş ve sizden şunu istemiştir: Allah yolunda yapmanız gereken her işi, tam bir dikkat ve duyarlılık içinde yapın. Her secde makamında yüzünüzü kıble yönüne çevirin. Namaz kılarken, özellikle de ibadetin doruk noktaya ulaştığı secdeye varırken, tüm benliğinizle Rabb’inize yönelin. Tertemiz ve samimi bir inançla Allah’a bağlanarak O’na dua edin. Unutmayın ki, başlangıçta nasıl sizi O yarattıysa, yine sonunda O’na dönecek tüm yaptıklarınızın hesabını vereceksiniz.

َّ Cُ Pِ 1ْ 7َ َ aَّ % ً َ* +‫ ٰ'ى َو‬Iَ Y. ً َ* + ‫ َ ُ وا‬Aَّ ‫ ا‬Cُ Pُ 4َّ ِ‫ ا‬Lُ َ /َ ‫ا‬ َ Y.

َّ َ r ‫ َ 'ُو َن‬Pْ #ُ Cْ Pُ 4َّ َ‫ ُ? َن ا‬T ِ ّٰ ‫ون‬ * 1َ l ‫ا‬ َ bْ .َ ‫ا َو‬ ِ ‫ ُد‬,ْ #ِ ‫ َء‬1َ ِ ‫ اَ ْو‬5 ﴾٣٠﴿

30. Bu uyarılar karşısında, insanlar farklı tavırlar gösterdiler. Allah da onlardan bir kısmını doğru yola iletti, bir kısmı ise sapıklığı hak etti. Çünkü onlar, cinlerden ve insanlardan birtakım şeytanları kendilerine Allah’tan başka rehber, yönetici ve dost edindiler. Üstelik bu hâlleriyle doğru yolda olduklarını sanıyorlar.

ُ َ !َ .‫ ُ وا *ز‬f ‫ ا‬7ُ ُ ‫ ٍ' َو‬Jِ Tْ #َ Vِّ ُ 'َ ْ! ِ Cْ ُ ‫ َ< *! ) ٰا َد َم‬.َ

ُّ bِ .ُ َ "ُ 4َّ ِ‫ُ ا ا‬ ْ ‫َو‬ ﴾٣١﴿ 5 kَ +* ِ Tْ ُ ‫ ْا‬ ` + ِ Tْ Aُ َ ‫ َ ُ< ا َو‬w‫ا‬


31. Ey Âdemoğulları! Hayatın her alanında, özellikle de her mescide gelişinizde, Kâbe’yi çıplak tavaf eden Arap müşriklerinin tam aksine, en güzel giysilerinizi giyinip süslerinizi takının. Dindarlığın ve takvanın ölçüsü olarak, kendinize ilâhî hükümleri ve aklı, sağduyuyu ölçü edinin. Bu ölçülere göre üstünüze başınıza, kılık kıyafetinize çekidüzen verin. Bilhassa giysilerin en güzeli olan takva elbisesini kuşanarak maddî ve manevî yönlerden kendinizi arındırın. Pejmürde bir hâlde dolaşarak veya kendinizi Allah’ın nimetlerinden yoksun bırakarak Allah’a yaklaşacağınızı sanmayın. Yiyin için, fakat harama yönelmek, yoksulun hakkını çiğnemek yahut ihtiyaçtan fazlasını harcayıp lükse kaçmak suretiyle israf etmeyin! Unutmayın ki, Allah israf edenleri sevmez!

َّ ‫ْ َ َج ِ ِ> َ? ِد *ه َوا‬fَ‫ا ا َّ * ) ا‬ ,َ #ِ ‫ ت‬ ِ ّٰ Lَ !َ .‫ َّ َم *ز‬% ِ ?َ 1ِّ َ ,ْ #َ Vْ Fُ ‫ا ِّ زْ ِ ق‬

32. Dünyanın güzelliklerinden ve meşru lezzetlerinden uzak durarak Allah’ın hoşnutluğunu kazanacaklarını sananlara de ki: “Allah’ın, kulları için yeraltı madenlerinden, denizlerin altından, bitki ve hayvanlardan çıkardığı süs eşyalarını ve tertemiz yiyecekleri haram kılan kimdir?”

ُّ ‫ ِة‬1ٰ bَ ‫) ْا‬+ِ ‫ ُ! ا‬#َ ‫ ٰا‬,َ . * 7َّ ِ )َ Iِ Vْ Fُ ‫ ْ َم‬.َ Lً Xَ ِ f َ 1َ 4ْ ' ‫ا‬ Lِ َ 1ٰ Yِ ‫ْا‬

Sözlerine devamla de ki: “Bunlar, aslında dünya hayatında kâfirler için değil, iman edenler için yaratılmış güzelliklerdir. Fakat imtihan hikmeti gereğince, hepsi bunlardan faydalanır. Diriliş Gününde ise bu nimetler yalnızca inananlara özgü olacak ve inkârcılar ondan mahrum bırakılacaktır.”

ٰ ْ Vُ Xِّ َd4ُ 0َ ِ ٰ َ ﴾٣٢﴿ ‫ ُ َن‬7َ >ْ .َ ‫ ْ ٍم‬Yَ ِ ‫ ت‬ ِ .َ ‫ا‬


Bakın, hakikat bilgisinin kıymetini bilen insanlar için, ayetleri işte böyle ayrıntılarıyla ve açıkça ortaya koyuyoruz!

َ <َ #َ ‫ َو‬Pَ ْ!#ِ َ Pَ Q َ #َ i ,َ َ %‫ا‬ َ َ 4َّ ِ‫ ا‬Vْ Fُ ِ َ َd ‫ َّ َم َر ِّ< َ) ْا‬%

‫ ّ ْل‬ ِ ّٰ <ِ ‫ ِ ُ ا‬lْ Aُ ‫ َواَ ْن‬aّ ِ bَ ‫ِ ْا‬qْ َ <ِ )َ ْ ?َ ‫ َو ْا‬Cَ _ْ ‫ا‬ ِ ْ ‫َو‬ ِ َ .ُ Cْ َ #َ َ 7ْ ُ "* <ِ ﴾٣٣﴿ ‫ ُ َن‬7َ >ْ Aَ َ #َ ‫ا‬ ِ ّٰ v7َ َ ‫ ُ ا‬Yُ Aَ ‫ َواَ ْن‬4ً

33. De ki: “Gerçekte Rabb’im, ancak şunları haram kılmıştır: İster açık ister gizli olsun, her türlü fuhuş ve ahlâksızlığı, Allah’ın emir ve yasaklarını çiğneyerek günah işlemeyi, Haksız yere başkalarının hak ve özgürlüklerine saldırmayı, Haram helâl sınırlarını belirleme, değer yargıları oluşturma, emirlerine kayıtsız şartsız itaat edilme gibi konularda kendilerine yetki verildiğine dair Allah’ın Kitap veya Elçisi aracılığıyla hiçbir delil göndermediği varlıkları tanrısal niteliklerle yüceltip itaat edilecek mutlak otorite kabul ederek yahut servet, güç, makam, şöhret gibi değerleri hayatın biricik ölçüsü hâline getirerek O’na ortak koşmanızı, Ve bilmediğiniz konularda Allah adına konuşmanızı haram kılmıştır!” Bu haramları işleyen toplumlar, dünyada da âhirette de bunun cezasını çekeceklerdir. Fakat günah işlediler diye hemen helâk edilmeyecekler, kendilerine biraz mühlet verilecektir:

ُ ِ ‫َو‬ َ ‫ ِ َذا‬+َ V`ٌ O َ ‫ َو‬Lً َ َ ‫ ُ و َن‬f َ َ‫ َء ا‬O َ َ‫ ا‬Lٍ #َّ ُ‫ ا‬Vِّ ِ ْ َ Tْ .َ َ Cْ Pُ 7ُ O ﴾٣٤﴿ ‫ َن‬#ُ 'ِ Yْ َ Tْ .َ

34. Her toplumun ilâhî-toplumsal yasalara göre belirlenmiş bir hayat süresi, yani bir eceli vardır. O ecelleri gelip çattı mı, ölüm vaktini ne bir an geciktirebilir, ne de öne alabilirler. Şu hâlde:


ُ 1ْ 7َ َ ‫ َن‬Xُّ Yُ .َ Cْ ُ ْ!#ِ Vٌ ُ ‫ ُر‬Cْ ُ !َّ 1َ Aِ ْ .َ #َّ ِ‫ َ< *! ) ٰا َد َم ا‬.َ Cْ Cْ Iُ َ ‫ َو‬Cْ Pِ 1ْ 7َ َ ‫ ْ ٌف‬f َ /َ​َ + َ 7َ (ْ َ‫ َوا‬vYٰ Aَّ ‫ ا‬,ِ َ​َ + )UA * .َ ‫ٰا‬ ﴾٣٥﴿ ‫ َن‬4ُ 3َ bْ .َ

35. Ey Âdemoğulları! Şayet size kendi aranızdan, benim ayetlerimi size okuyan Peygamberler veya İslâm davetçileri gelecek olursa —ki her çağda gelecektir— her kim bu çağrıya uyarak kötülükten, günahtan sakınır ve davranışlarını düzeltirse, işte onlar Hesap Gününde ne korkuya kapılacaklar, ne de üzülecekler.

‫ ب‬ ْ ‫ َ! َو‬Aِ .َ ٰ <ِ ‫ َ َّ ُ< ا‬,َ . * َّ ‫َوا‬ ُ bَ (ْ َ‫ ا‬0َ \ِ ٰ ]‫ اُو‬Pَ ْ! َ ‫ُوا‬sَ -ْ َ ‫ا‬ َّ ﴾٣٦﴿ ‫ ِ 'ُو َن‬f َ Pَ 1+* Cْ Iُ ‫ ر‬ ِ` ! ‫ا‬

36. Ayetlerimizi yalan sayan ve buyruğumuza boyun eğmeyi gururlarına yediremeyerek onlara karşı büyüklük taslayanlara gelince, onlar da cehennem halkıdırlar ve sonsuza dek orada kalacaklardır.

ٰ َ +‫ا‬ ْ ,ِ َّ #ِ Cُ 7َ Qْ َ‫ ا‬,ْ َ​َ + " * Aِ .َ ٰ <ِ ‫ا َ ِ ً< اَ ْو َ َّ َب‬ ِ ّٰ v7َ َ ‫ ى‬ ‫ ب‬ ِ ‫ ْا‬,َ #ِ Cْ Pُ ?ُ 1X* 4َ Cْ Pُ ُ !َ .َ 0َ \ِ ٰ ]‫اُو‬ ِ َ 37. Öyle ya, uydurduğu hükümleri Allah’a nispet ederek Allah adına yalan uyduran yahut O’nun ayetlerini inkâr edenlerden daha zalim kim olabilir? Bunlar, tüm canlılar için takdir edilmiş ilâhî yazgıdan paylarına düşeni alacak ve dünyanın gelip geçici nimetlerinden azıcık faydalanacaklardır.


َ ‫ اِ َذا‬v ّٰ % Cْ ُ ْ! ُ #َ ,َ .ْ َ‫ ُ ا ا‬Fَ CUْPُ 4َ ْ +َّ َ َ .َ !َ 7ُ ُ ‫ ُر‬Cْ Pُ Aْ ‫ َء‬O َ v 7ٰ َ ‫'ُوا‬Pِ wَ ‫ ا َ َّ! َو‬7ُّ ِ ّٰ ‫ون‬ َ ‫ ُ ا‬Fَ ‫ا‬ ِ ‫ ُد‬,ْ #ِ ‫ ْ' ُ َن‬Aَ ﴾٣٧﴿ ,َ . * +ِ َ ‫ ا‬4ُ َ Cْ Pُ 4َّ َ‫ ا‬Cْ Pِ T ِ ُd4ْ َ‫ا‬ Nihayet ölüm melekleri olan elçilerimiz canlarını almak üzere yanlarına gelince, onlara, “Allah’ı bırakıp da kendilerine yalvarıp yakardığınız varlıklar hani neredeler?” diye soracaklar. Buna karşılık onlar, pişmanlık ve çaresizlik içinde, “Bizi yüzüstü bırakıp kayboldular!” diyecek ve hakikati inkâr etmiş olduklarına, son nefeslerinde bizzat kendileri şahitlik edecekler.

َ Fَ ُ 7ِ ?ْ Fَ ,ْ #ِ ^ ْ 7َ f ,ّ ِ Jِ ‫ ْا‬,َ #ِ Cْ َ 'ْ Fَ Cٍ #َ ُ‫ ) ا‬+* ‫ ا‬7ُ fْ ُ ‫ ل اد‬ َّ )+ِ nْ ‫ ر‬ ِ ْ ‫َو‬ ِ 4 ‫ا‬ ِ ! ‫ا‬ 38. Ve Hesap Gününde Allah, “O hâlde, sizden önceki inkârcı cin ve insan toplulukları ile birlikte siz de girin ateşe!” diyecek.

ْ !َ >َ َ Lٌ #َّ ُ‫^ ا‬ ْ 7َ f Pَ 1+* ‫ اِ َذا ا َّدا َر ُ ا‬v ّٰ % َ ‫ َ َد‬7َّ ُ َ Pَ َ ْfُ‫^ ا‬ ُ ِ Cْ Pُ . ٰ ْfُ‫^ ا‬ ْ َ Fَ U 4َ 7ُّ >1 َ َ‫ ] َ ِء ا‬6ُ ٰI !َ <َّ ‫ َر‬Cْ Pُ 1 ٰ ‫و‬y َ ً * O َ Fَ ‫ ر‬ َّ ,َ #ِ ًd>ْ ُ ِ ‫ ل‬ َ ,ْ ٌ >ْ ِ ٰ ‫ َو‬ ِ <ً ‫ َ َ ا‬Cْ Pِ Aِ ٰ +َ ِ Vٍّ ِ ! ‫ا‬ ﴾٣٨﴿ ‫ ُ َن‬7َ >ْ Aَ

Her topluluk ateşe girerken, dünyada imrenip peşinden gittikleri ve inanç yönüyle kardeşleri sayılan topluluğa lânetler yağdıracak. Nihayet hepsi birbiri ardınca gelip orada toplanınca, arkadan gelenler, önden giden ve sonrakilere yol


gösteren öncü toplumlar hakkında, “Ey Rabb’imiz, bizi yoldan çıkaranlar işte bunlardı, onları iki kat ateş azabıyla cezalandır!” diyecekler. Buna karşılık Allah, “Evet, sizden öncekiler hem kendileri yoldan çıktığı hem de arkadan gelenlere kötü örnek olup onların yoldan çıkmasına sebep olduğu için iki kat ceza çekecekler. Fakat siz de aynı şekilde başkalarının sapmasına sebep oldunuz. Bu yüzden, her birinize iki kat azap var. Fakat siz bunun farkında değilsiniz. Nicelerinin sizden etkilenip kötülüğe yöneldiğini de bilmiyorsunuz.” diyecek.

ُ َ ‫ َ​َ َ َن‬+ Cْ Pُ . ٰ ْf ُ ِ Cْ Pُ 1 ٰ ‫و‬y ُ‫^ ا‬ ْ َ Fَ ‫َو‬ Vٍ ْ َ+ ,ْ #ِ !َ 1ْ 7َ َ Cْ ﴾٣٩﴿ ‫ن‬kَ ?ُ T َ َ >َ ‫ ا ْا‬Fُ ‫ ُ و‬+َ ِ -ْ Aَ Cْ ُ ْ! ُ َ <ِ ‫اب‬ 39. Bunun üzerine öncekiler, sonrakilere diyecekler ki: “Sizin bizden bir üstünlüğünüz yok. Öyleyse, yaptıklarınızdan dolayı cehennem azabını bizimle birlikte tadın!”

Cْ Pُ َ ُ َّ َdAُ َ Pَ ْ! َ ‫ُوا‬sَ -ْ َ ‫ا‬ ْ ‫ َ! َو‬Aِ .َ ٰ <ِ ‫ َ َّ ُ< ا‬,َ . * َّ ‫اِ َّن ا‬

َّ ‫اب‬ )+* Vُ َ Jَ ‫ َ ْا‬7ِ .َ v ّٰ % ُ 'ْ .َ َ ‫ َ ِء َو‬T ‫ا‬ َ Lَ !َّ Jَ ‫ َن ْا‬7ُ f ُ َ <ْ َ‫ا‬ َ #* ِ Jْ ُ ‫ي ْا‬3ِ Jْ 4َ 0َ ِ ٰ َ ‫ ط َو‬ ﴾٤٠﴿ 5 ِ 1َ ِ ‫ ْا‬Cِ ّ َ

40. Ayetlerimizi yalan sayan ve buyruğumuza boyun eğmeyi gururlarına yediremeyerek onlara karşı büyüklük taslayanlar var ya, göğün rahmet kapıları onlara asla açılmayacak ve deve iğne deliğinden geçmedikçe, onlar da cennete giremeyeceklerdir. Devenin iğne deliğinden geçmesi nasıl mümkün değilse, inkârcıların da cehennemden çıkıp cennete girmeleri öyle imkânsızdır. İşte biz, suçluları böyle cezalandırırız.


‫ي‬3ِ Jْ 4َ 0َ ِ ٰ َ ‫اش َو‬ َ ,ْ #ِ Cْ Pُ َ ٍ َ Zَ Cْ Pِ Fِ َْ + ,ْ #ِ ‫ ٌد َو‬Pَ #ِ Cَ !َّ Pَ O َّ ‫ا‬ َ * ِ g ﴾٤١﴿ 5 41. Altlarında ateşten döşekler, üstlerinde de yine ateş, alev ve dumandan örtüler olacaktır. İşte zalimleri böyle cezalandırırız.

َ 4ُ َ ‫ ت‬ َّ ‫ ا‬7ُ ِ َ ‫ ُ! ا َو‬#َ ‫ ٰا‬,َ . * َّ ‫َوا‬ َّ ِ‫ ا‬T ِ bَ ِ X ‫ا‬ ُ 7ِّ ً dْ 4َ ﴾٤٢﴿ ‫ ِ 'ُو َن‬f َ Pَ 1+* Cْ Iُ Lِ` !َّ Jَ ‫ ب ْا‬ ُ bَ (ْ َ‫ ا‬0َ \ِ ٰ ]‫ اُو‬Pَ >َ ْ ‫ُو‬ 42. İman eden ve bu imanın gereği olarak güzel işler yapanlara gelince —ki biz hiç kimseye gücünün yetmeyeceği sorumluluğu yüklemeyiz—onlar da cennet halkıdırlar ve sonsuza dek orada kalacaklardır.

Cُ Pِ ِ bْ Aَ ,ْ #ِ ‫ * ي‬Jْ Aَ Vٍّ Zِ ,ْ #ِ Cْ Iِ ‫ُور‬ ِ '(ُ )+* #َ !َ ْ 3َ 4َ ‫َو‬ َْ ‫ ُ`ر‬Pَ 4ْ ‫ا‬ 43. Onları cennete koyarken, kalplerinde haset, öfke ve kin namına ne varsa hepsini söküp almışızdır. Böylece, her türlü olumsuz duygu ve düşünceden arınmış olarak cennete girmişlerdir. Etraflarında yemyeşil ağaçlar ve türlü nimetler bulunmakta, altlarından ırmaklar akmaktadır.

‫ َ ِ' َي‬Pْ !َ ِ !َّ ُ #َ ‫ َ ا َو‬Pٰ ِ !َ .'ٰ Iَ ‫ ا َّ * ي‬ ِ ّٰ ِ 'ُ ْ bَ ‫ ُ ا ْا‬Fَ ‫َو‬ َ 'ْ Yَ َ ‫ا‬ a ّ ِ bَ ْ <ِ !َ <ِّ ‫ َر‬Vُ ُ ‫ َء ْت ُر‬O `ُ ّٰ !َ .'ٰ Iَ ‫َ ْ َ اَ ْن‬ Rab’lerine el açıp yalvararak, “Bizi bu harika cennet yurduna eriştiren Allah’a şükürler olsun! O bize yol göstermeseydi, biz


kendi başımıza doğru yolu asla bulamazdık. İşte bizzat gözlerimizle görüyoruz ki, Rabb’imizin elçileri hakikati bildirmişler.” derler.

ُ 7ْ Aِ ‫ ُد وا اَ ْن‬4ُ ‫َو‬ ‫ َن‬7ُ َ >ْ Aَ Cْ ُ ْ! ُ َ <ِ Iَ ُ ُ _ْ ‫و ِر‬y ُ‫ ا‬Lُ !َّ Jَ ‫ ْا‬Cُ ﴾٤٣﴿

Ve ardından, Allah tarafından şöyle nida edilir: “İşte dünyadaki gayret ve çabalarınızın karşılığı olarak size bahşedilen cennet budur!”

َّ ‫ ب‬ #َ 4َ 'ْ O َ ‫ ْ' َو‬Fَ ‫ ر اَ ْن‬ َ bَ (ْ َ‫ ا‬Lِ !َّ Jَ ‫ ب ْا‬ ُ bَ (ْ َ‫ ٰد ى ا‬4َ ‫َو‬ ِ ! ‫ا‬ ُ <ُّ ‫ َو َ َ' َر‬#َ Cْ Aُ 'ْ O Y % َ Cْ َ ‫ َو‬Vْ Pَ +َ Y % َ !َ <ُّ ‫ َر‬4َ 'َ َ ‫َو‬

44. Cennet halkı cehennem halkına seslenerek: “Ey kâfirler! Biz Rabb’imizin bize verdiği bütün sözlerin gerçek olduğunu gördük. Nasıl, siz de Rabb’inizin verdiği sözlerin doğru çıktığını gördünüz mü?” diye sorarlar.

َّ ‫ ا‬v7َ َ ‫ا‬ َ * ِ g 5 ِ ّٰ Lُ !َ >ْ َ ‫ اَ ْن‬Cْ Pُ !َ 1ْ <َ ‫ ِّذ ٌن‬6َ #ُ ‫ َ َّذ َن‬+َ C` ْ >َ 4َ ‫ ُ ا‬Fَ َّ ‫ا‬ َ * ِ g ﴾٤٤﴿ 5 U Cehennemdekiler ise, “Evet, bunu bizzat yaşayarak gördük!” derler. Bunun üzerine, aralarında bulunan bir çağrıcı melek şöyle seslenecek: “Allah’ın lâneti, zalimlerin üzerine olsun!”

َ Cْ Iُ ‫ ` َو‬O ِ ّٰ V1 ً َ ِ Pَ 4َ ُ ?ْ .َ ‫ا َو‬ ِ ?* َ ,ْ َ ‫ ُّ'و َن‬Xُ .َ ,َ . * ّ َ‫ا‬ ٰ ْ <ِ ﴾٤٥﴿ ‫ ُ و َن‬+ِ َ ‫ َ ِة‬f ِ


45. “İnsanları Allah’ın yolundan engelleyen, sinsi propagandalarla doğru yolu çarpıtmaya çalışan ve ilâhî adaletin tecelli edeceği âhiret hayatını inkâr eden o zalimlerin üzerine!”

َ ْ v7َ َ ‫ ب َو‬ / ُ ‫ُ َن‬+ ِ >ْ .َ ‫ ٌ ل‬O َ ‫اف ِر‬ ِ َ ْ ‫ا‬ `ٌ Jَ % ِ َ Pُ !َ 1ْ <َ ‫َو‬

ُ 1ْ 7َ َ ‫ ٌم‬/َ َ ‫ اَ ْن‬Lِ !َّ Jَ ‫ ب ْا‬ Cْ َ Cْ ٰ T* <ِ َ bَ (ْ َ‫ َد ْوا ا‬4َ ‫ َو‬C` ْ Pُ 1 1 ﴾٤٦﴿ ‫ ْ َ ُ> َن‬.َ Cْ Iُ ‫ َو‬Iَ 7ُ f ُ 'ْ .َ

46. Cennet halkıyla cehennem halkı arasında, iki grubu birbirinden ayıran bir perde olarak yüksek bir sur (57. Hadid: 13) vardır. Bu surun Ârâf denilen burçları üzerinde ise, kendilerine daha baştan cennete kesinlikle girecekleri müjdesi verilen Peygamberler, şehitler ve âlimler gibi seçkin insanlar olacaktır. Allah’ın bu has kullarına bir lütuf ve ikram olarak, o günkü muhteşem manzarayı dışarıdan ve yukardan seyretme imkânı verilecektir. Bunlar cennetlik ve cehennemlik her insanı çehresinden tanıyacaklar. Henüz cennete girmemiş olan, fakat oraya gireceklerini ümit eden cennet halkına seslenerek, “Selâm sizlere! Müjdeler olsun, kurtuluşa erdiniz!” diyecekler.

َّ ‫ ب‬ ْ + ِ (ُ ‫َواِ َذا‬ َ !َ <َّ ‫ ُ ا َر‬Fَ ‫ ر‬ ِ bَ (ْ َ‫ َء ا‬Y َ 7ْ Aِ Cْ Iُ ‫ ُر‬Xَ <ْ َ‫َ^ ا‬ ِ ! ‫ا‬ U َّ ‫ ْ م ا‬Yَ ‫ َ ْا‬#َ !َ 7ْ >َ Jْ Aَ ﴾٤٧﴿ 5 kَ * ِ g ِ 47. Bakışları cehennem halkına doğru çevrilince de, “Aman ya Rab!” diye yalvaracaklar, “Bizi bu zalim toplulukla beraber eyleme!”


َ ْ ‫ ب‬ Cْ Pُ 1 1 ٰ T* <ِ Cْ Pُ 4َ ُ+ ِ >ْ .َ ً O َ ‫اف ِر‬ ِ َ ْ ‫ا‬ ُ bَ (ْ َ‫ ٰد ى ا‬4َ ‫َو‬ ُ >ُ ْ O ُ ْ! َ v ٰ!Zْ َ‫ ا‬#َ ‫ ُ ا‬Fَ ‫ُو َن‬sِ -ْ َ Tْ Aَ Cْ ُ ْ! ُ #َ ‫ َو‬Cْ َ Cْ ﴾٤٨﴿

48. Surun yüksek burçlarında her yanı seyreden bu Ârâf halkı, simalarından tanıdıkları bazı cehennemlik kişilere şöyle seslenecekler: “Gördünüz ya, ne o güvendiğiniz malınız, servetiniz, ordularınız ve topluluğunuz kurtarabildi sizi, ne de o anlamsız gurur ve kibriniz!” Sonra inkârcılara, dünyadayken alay edip aşağıladıkları zayıf müminleri göstererek soracaklar:

‫ ا‬7ُ fْ ُ ‫ اُد‬Lٍ َ %ْ َ <ِ ُ ّٰ ‫ ا‬Cُ Pُ ُ !َ .َ َ Cْ ُ ْ T َ Fْ َ‫ ا‬,َ . * َّ ‫] َ ِء ا‬6ُ ٰIَ‫ا‬ ُ 1ْ 7َ َ ‫ ْ ٌف‬f ﴾٤٩﴿ ‫ َن‬4ُ 3َ bْ Aَ Cْ ُ 4ْ َ‫ َو َ ا‬Cْ َ َ Lَ !َّ Jَ ‫ْا‬ 49. “Sizin bir zamanlar, ‘Allah lütuf ve rahmetini böyle yoksul ve çaresiz kimselere vermez!’ diye yemin ettiğiniz insanlar bunlar mı?” diye soracaklar. Sonra o cennetliklere dönerek, “Haydi girin cennete, artık size korku yok ve siz üzülecek de değilsiniz.” diyecekler.

َّ ‫ ب‬ !َ 1ْ 7َ َ ‫ ا‬1 ُ +* َ‫ اَ ْن ا‬Lِ !َّ Jَ ‫ ب ْا‬ َ bَ (ْ َ‫ ر ا‬ ُ bَ (ْ َ‫ ٰد ى ا‬4َ ‫َو‬ ِ ! ‫ا‬ ُ Fَ ‫ َّ َر َز‬#ِ ‫ ْا َ ِء اَ ْو‬,َ #ِ v7َ َ َ Pُ #َ َّ % َ ّٰ ‫ ُ ا اِ َّن‬Fَ ‫ا‬ ُ ّٰ Cُ َ ‫ا‬ َ ‫ْا‬ ﴾٥٠﴿ ,U َ . * +ِ 50. Derken cehennem halkı, cennet halkına yalvararak, “Ne olur, bize biraz su verin yahut Allah’ın size bahşettiği yiyeceklerden birazını gönderin!” diye feryat edecekler.


Cennetlikler ise onlara, “Hayır, Allah bu nimetleri kâfirlere yasaklamıştır!” diyecekler.

‫ ُة‬1ٰ bَ ‫ ْا‬Cُ Pُ Aْ َّ Zَ ‫ ً ا َو َ ِ> ً? َو‬Pْ َ Cْ Pُ !َ .‫ َ ُ وا *د‬Aَّ ‫ ا‬,َ . * َّ َ‫ا‬ ُّ ` 1َ 4ْ ' ‫ا‬

51. O kâfirler ki, Allah’ın kendilerine gönderdiği inanç sistemini ve hayat tarzını alay konusu yaparak dinlerini oyun ve eğlence hâline getirmişlerdi. Ayrıca, ilâhî ölçüleri reddedip nefislerini ilâhlaştırarak arzu ve heveslerini din hâline getirmişlerdi. Ve dünya hayatının o süs ve cazibesi onları aldatıp doğru yoldan saptırmıştı.

ْ + ‫ ا‬4ُ َ #َ ‫ َو‬U ‫ٰ َ ا‬I Cْ Pِ #ِ ْ .َ ‫ َء‬Y َ ِ ‫ ا‬T ُ 4َ َ َ Cْ Pُ 1Tٰ ْ!4َ ‫ ْ َم‬1َ َ ﴾٥١﴿ ‫'ُو َن‬bَ Jْ .َ !َ Aِ .َ ٰ <ِ

Onlar bu güne ulaşacaklarını nasıl göz ardı edip unuttular ve ayetlerimizi bile bile nasıl inkâr ettilerse, biz de bugün onları öyle göz ardı edip unutacağız.

Lً َ %ْ ‫'ًى َو َر‬Iُ Cٍ 7ْ ِ v7ٰ َ ‫ َ! ُه‬7ْ Xَّ +َ ‫ ب‬ ِ <ِ Cْ Iُ !َ \ْ O ٍ َ ِ 'ْ Yَ َ ‫َو‬ ﴾٥٢﴿ ‫ ُ! َن‬#ِ 6ْ .ُ ‫ ْ ٍم‬Yَ ِ

52. Oysa biz onlara, iman edecek bir topluma yol gösterici ve rahmet kaynağı olarak tam bir hikmet ve bilgiyle bölümler hâlinde açıkladığımız mükemmel bir kitap göndermiştik.

ُ ْ!.َ Vْ Iَ "ُ 7َ .‫ ْ *و‬Aَ َّ ِ‫ ُ و َن ا‬g 53. Ama o zalimler, ayetlerimizi bilerek inkâr ettiler. Onlar Kur’an’a iman etmek için ille de onun haber verdiği kıyamet,


mahşer, hesap, cehennem, azap gibi şeylerin gerçekleşmesini mi bekliyorlar?

ُ Yُ .َ "ُ 7ُ .‫ ْ *و‬Aَ )A* ْ .َ ‫ ْ َم‬.َ Vُ ?ْ Fَ ,ْ #ِ ‫ ُه‬T ُ 4َ ,َ . * َّ ‫ ل ا‬ İyi bilin ki, onun haber verdiği şeyler ortaya çıktığı gün, vaktiyle bunları hiçe sayıp unutmuş olanlar pişmanlık ve çaresizlik içinde şöyle diyeceklerdir:

َ 'ْ Fَ a` ّ ِ bَ ْ <ِ !َ <ِّ ‫ َر‬Vُ ُ ‫ َء ْت ُر‬O “Eyvah, demek bildirmişler!”

Rabb’imizin

elçileri

bize

gerçeği

!َ َ ‫َ ُ> ا‬dlْ 1َ +َ ‫َ َ > َء‬dwُ ,ْ #ِ !َ َ Vْ Pَ +َ “Ah, keşke Allah katında sözü geçen şefaatçilerimiz olsaydı da, azaptan kurtulmamız için bize şefaat etselerdi.”

Vُ َ >ْ 4َ !َّ ُ ‫ َ ا َّ * ي‬qْ Zَ Vَ َ >ْ !َ +َ ‫ َ ُّد‬4ُ ‫اَ ْو‬ “Yahut dünyaya geri gönderilseydik yaptıklarımızdan farklı işler yapsaydık!”

de,

daha

önce

﴾٥٣﴿ ‫ن‬kَ ‫ َ ُو‬dْ .َ ‫ ا‬4ُ َ #َ Cْ Pُ ْ! َ Vَّ َ ‫ َو‬Cْ Pُ T َ 'ْ Fَ َ ُd4ْ َ‫ ُ وا ا‬T ِ f İşte, böylece kendi elleriyle kendilerini felâkete mahkûm ettiler ve şefaatçi diye uydurdukları o sahte ilâhları, onları yüzüstü bırakıp kayboldu.

َّ ‫ا ا‬ ْ ‫ات َو‬ َ َ َ َ ُ <َّ ‫اِ َّن َر‬ َ َ ‫ م‬ . ‫ا‬ L ) + ‫ض‬ ‫ر‬ ‫ا‬ T ‫ا‬ a 7 f ‫ي‬ ّ ْ َ ِ ٰ ّ * ّ * ُ ّٰ Cُ َ َ َ ِ ِ ٍ ‫ ْا َ> ْ ِش‬v7َ َ ‫ا َ ٰ ى‬ ْ Cَُّ _


54. Gerçek şu ki, sizin yegâne sahibiniz, efendiniz, yöneticiniz, yani Rabb’iniz Allah’tır! Milyarlarca galaksiden oluşan gökleri ve sayısız nimetlerle donatılmış yeryüzünü her biri milyonlarca yıl süren altı günde yaratan, fakat sonra bir kenara çekilip mahlûkatı kendi kaderiyle baş başa bırakmayan, aksine, gerek evreni idare etmek, gerekse inanç, hukuk ve ahlâk kurallarını belirlemek üzere kâinatın mutlak hâkimi olarak Egemenlik Tahtına oturan O’dur!

َّ Vَ 1ْ َّ ‫) ا‬l ًu1u* % َ "ُ ?ُ 7ُ ْ .َ ‫ َر‬Pَ ! ‫ا‬ ِ ْ .ُ U Gündüzü, durmaksızın kendisini takip eden gece ile bürüyüp örten O’dur.

َّ ‫َو‬ ُّ ‫ َ َ َو‬Yَ ‫ َو ْا‬n ‫ ِ * ه‬#ْ َ <ِ ‫ات‬ ٍ َ َّ T َ #ُ ‫ َم‬Jُ ! ‫ا‬ َ ْ l ‫ا‬ Emrine ve koyduğu yasalara boyun eğen Güneş’i, Ay’ı ve diğer bütün yıldızları yaratan ve yönlendiren yine O’dur.

َ ْ ‫ َو‬aُ 7ْ َ ‫اَ َ َ ُ" ْا‬

ُ #ْ ‫ا‬ Dikkat edin, iyi dinleyin: Yaratma kudreti ve emretme yetkisi, tamamen ve yalnızca O’na aittir.

َ * َ >َ ‫ا َر ُّب ْا‬ ﴾٥٤﴿ 5 ُ ّٰ ‫ َ? َر َك‬Aَ Tüm varlıkların gerçek sahibi ve Efendisi olan Allah, ne yücedir! Öyleyse:

ُ <َّ ‫اُ ْد ُ ا َر‬ ُّ bِ .ُ َ "ُ 4َّ ِ‫ ا‬Lً 1َ dْ f ,`َ .'* َ >ْ ُ ‫ ْا‬ َ Aَ Cْ ُ ‫ ُّ ً َو‬ ﴾٥٥﴿


55. Rabb’inize, gönülden bir yakarışla ve gizlice dua edin. Dua ederken, Allah’ı anarken bağırıp çağırarak veya bunu bir gösteriye dönüştürerek saygı sınırlarını aşmayın! Kuşkusuz O, sınırı aşanları sevmez.

َ ْ )+ِ ‫'ُوا‬T ً+ ْ f َ ‫ َوا ْد ُ ُه‬Pَ % ِ /َ (ْ ِ‫ا ْر ِض َ< ْ> َ' ا‬ ِ dْ Aُ َ ‫َو‬ َ ‫َو‬ >ً َ r

56. İlâhî yasalarla yeryüzünde düzen ve denge kurulmuşken, orada sakın bozgunculuk çıkarmayın! Allah’ın azabından korkarak ve rahmetini ümit ederek O’na yalvarın. Korku anında ümitsizliğe, ümit anında gaflete kapılmayın.

َ !* T ﴾٥٦﴿ 5 ِ ّٰ ^ َ َ %ْ ‫اِ َّن َر‬ ٌ * Fَ ‫ا‬ ِ bْ ُ ‫ ْا‬,َ #ِ . Gerçek şu ki, Allah’ın bereket ve rahmeti, iyilik edenlere pek yakındır.

َ ْ <َ ‫ ً ا‬lْ <ُ ‫ ح‬ " * ِ َ %ْ ‫' َْي َر‬.َ 5 َ .َ ِّ ‫ ا‬Vُ ِ ْ .ُ ‫ َ ا َّ * ي‬Iُ ‫َو‬ 57. O Allah ki, engin lütuf ve rahmetinin tecellisi olan yağmurların önünde nimet ve bereket müjdecisi olarak rüzgârları gönderir.

ْ 7َّ Fَ َ‫ اِ َذ ا ا‬v ّٰ % ^ ٍ 1ِّ #َ 'ٍ 7َ ?َ ِ ‫ َ! ُه‬Yْ ُ ً Yَ _ِ <ً bَ َ ^ َ Nihayet bu rüzgârlar, su taneciklerinden oluşan ve havadan daha ağır olan yağmur yüklü bulutları yüklenip kaldırınca, onu susuzluktan toprağı çatlamış, bitki örtüsü kurumuş ölü bir bölgeye sürükleriz.

َّ Vِّ ُ ,ْ #ِ "* <ِ !َ Oْ َ ْfَ +َ ‫ ْ َ! ِ< ِ" ْا َ َء‬3َ 4ْ َ +َ ‫ات‬ ِ َ َ u ‫ا‬


O bulutlarla, çorak topraklara hayat veren yağmurlar yağdırır ve böylece orada çeşit çeşit ürünler yeşertiriz.

ُ 7َّ >َ َ v ٰAْ َ ‫ ْ ِ ُج ْا‬4ُ 0َ ِ ٰ َ ﴾٥٧﴿ ‫ َ َّ ُ و َن‬Aَ Cْ İşte biz, aynı hayat verici kudretimizle ölüleri de Mahşer Günü böyle diriltip çıkaracağız. Böyle canlı ve anlaşılır misallerle hakkı ortaya koyuyoruz ki, düşünüp ibret alasınız! İşte Kur’an ayetleri de, tıpkı rahmet yağmurları gibi ölü kalplere hayat verir. Fakat gönlünü hakikate kapamış, kibir ve bencilliğin kölesi olmuş insanlar, bu rahmet hazinesinden bir şey alamazlar. Nitekim:

َّ ‫ ُ' ا‬7َ ?َ ‫َو ْا‬ "` * <ِّ ‫ ُ" ِ< ِ ْذ ِن َر‬Aُ ?َ 4َ ‫ ْ ُ ُج‬.َ ُ 1ِّ 58. Toprağı güzelce işlenmiş, tohumu ekilmiş verimli arazi, yağmuru görür görmez Rabb’inin izniyle bereketli ürünler yetiştirir.

َ ?ُ f ‫' ًا‬َ ‫َوا َّ * ي‬ ِ 4َ َّ ِ‫ ْ ُ ُج ا‬.َ َ { Ekime elverişli olmayan çorak ve bakımsız toprağa gelince, ne kadar yağmur yağarsa yağsın, çalı diken gibi cılız ve faydasız bitkilerden başka bir şey bitirmez.

ٰ ْ ‫ ِّ ُف‬Xَ 4ُ 0َ ِ ٰ َ ُ lْ .َ ‫ ْ ٍم‬Yَ ِ ‫ ت‬ ﴾٥٨﴿ ‫ن‬kَ ‫ ُ و‬ِ .َ ‫ا‬ Şükredecek bir toplum için, işte ayetleri böyle herkesin anlayacağı çeşitli ve zengin örneklerle açıklıyoruz. İnsanlık tarihi boyunca, her Peygamber bu gerçeği dile getirmişti:


َ Yَ​َ + "* #ِ ْ Fَ v ٰ ِ‫ ا‬% #َ ‫ا‬ َ ّٰ ‫ا ُ?'ُوا‬ ْ ‫ ْ ِم‬Fَ .َ ‫ ل‬ ً 4ُ !َ 7ْ َ ‫ ْ' اَ ْر‬Yَ َ ُ 1ْ 7َ َ ‫ ف‬ ُ َ C1 ُ f َ َ‫ ) ا‬4ّ * ِ‫ ُ ُه ا‬qْ Zَ "ٍ ٰ ِ‫ ا‬,ْ #ِ Cْ َ َ َ Cْ ٍ g* َ ‫ ْ ٍم‬.َ ‫اب‬ ﴾٥٩﴿

59. Gerçekten biz Nuh’u, kendi halkına ilâhî mesajı bildiren bir elçi olarak gönderdik. Nuh, “Ey halkım!” demişti, “Allah’a gönülden boyun eğin ve yalnızca O’na kulluk edin! Zira sizin O’ndan başka emrine kayıtsız şartsız itaat edeceğiniz bir efendiniz, bir ilâhınız yoktur! Doğrusu ben sizin için, zalimleri helak edecek olan büyük bir günün azabından korkuyorum!”

َ َ َ 4َّ ِ‫ *" ا‬#ِ ْ Fَ ,ْ #ِ / َ Fَ ُ َ َ ‫ ل ْا‬ ﴾٦٠﴿ 5 َ )+* 0.ٰ ٍ ?* #ُ ‫ ٍل‬/َ 60. Halkın alın terini sömürerek kurdukları kölelik sisteminin yıkılacağından, böylece alışageldikleri lüks ve refah dolu yaşantının sona ereceğinden endişe eden toplumun ileri gelenleri, menfaatlerine aykırı gördükleri bu çağrıyı etkisiz kılmak amacıyla Nuh’un karşısına dikilerek, “Doğrusu biz seni, apaçık bir yanılgı ve sapma içinde görüyoruz!” dediler.

َ Fَ ٌ ُ ‫ * ّ!) َر‬‫ َر ِّب‬,ْ #ِ ‫ ل‬ َ )<* n َ 1ْ َ ‫ ْ ِم‬Fَ .َ ‫ ل‬ ِ ٰ ‫ َو‬Lٌ َ /َ َ * َ >َ ‫ْا‬ ﴾٦١﴿ 5 61. Nuh, “Ey halkım!” dedi, “Siz de gayet iyi bilirsiniz ki, benim bu sözlerimde bir yanılgı, bir sapma yoktur. Tam aksine ben, Âlemlerin Rabb’i tarafından görevlendirilmiş bir elçiyim. Bu durumda siz beni değil, bana bu görevi veren Rabb’imi suçlamış oluyorsunuz.”


َ َ ‫ ِر‬Cْ ُ َ ُ Xْ ُ ُ 7ِّ <َ ُ‫ا‬ َ #َ ‫ا‬ ِ ّٰ ,َ #ِ Cُ 7َ ْ َ‫ َوا‬Cْ َ 4َ‫ ِت َر * ّ<) َوا‬ ﴾٦٢﴿ ‫ ُ َن‬7َ >ْ Aَ

62. “Çünkü ben size kendi görüşlerimi veya kuruntularımı değil, doğrudan doğruya Rabb’imin mesajlarını iletiyor ve size güzelce öğüt veriyorum. Ayrıca, Allah tarafından bana vahiy aracılığıyla bildirilen ilim sayesinde, sizin bilmediğiniz kıyamet, âhiret, cennet, cehennem gibi gerçekleri biliyorum.”

ُ ْ!#ِ Vٍ O ُ <ِّ ‫ َر‬,ْ #ِ ٌ ْ ‫ ِذ‬Cْ ُ ‫ َء‬O َ ‫ اَ ْن‬Cْ ُ ?ْ Jِ َ ‫اَ َو‬ Cْ ُ ‫ َر‬v7ٰ َ Cْ ُ 7َّ >َ َ ‫ ا َو‬Yُ َّ َ ِ ‫ َو‬Cْ ُ ‫!ْ ِ َر‬1ُ ِ ﴾٦٣﴿ ‫ ُ َن‬% َ ْ Aُ Cْ 63. “Ey halkım! Sizi dehşet verici bir günün azabına karşı uyarsın da aklınızı başınıza alıp inkârdan, zulümden, ahlâksızlıktan sakınıp korunasınız ve böylece ilâhî lütuf ve merhamete lâyık olasınız diye kendi içinizden bir adam aracılığıyla Rabb’inizden size öğüt verici bir mesaj gelmesine mi şaşıyorsunuz? Evrenin her zerresini kontrol ve idare eden, tüm ihtiyaçlarınızı gözeterek yeryüzünü sayısız nimetlerle donatan Allah’ın, ruh dünyanızı ve toplumsal hayatınızı şekillendirmek üzere, seçtiği elçileri aracılığıyla size kanun ve ilkeler göndermesini niçin yadırgıyorsunuz?”

َ +َ !َ Fْ َ Zْ َ‫ َوا‬0ِ 7ْ ُd ‫) ْا‬+ِ "ُ >َ #َ ,َ . * َّ ‫ َ! ُه َوا‬1ْ Jْ َ 4َ +َ ‫ َّ ُ< ُه‬﴾٦٤﴿ 5 kَ * َ #ً ْ Fَ ‫ ا‬4ُ َ Cْ Pُ 4َّ ِ‫ َ! ا‬Aِ .َ ٰ <ِ ‫ َ َّ ُ< ا‬,َ . * َّ ‫ا‬ 64. Fakat onlar, bunca öğüt ve uyarılara rağmen onu yalancılıkla suçladılar. Bunun üzerine, tüm ülkeyi sular altında bırakan büyük bir tufan gönderdik ve hem onu, hem de onunla birlikte gemiye binen müminleri boğulmaktan kurtardık. Ayetlerimizi inkâr edenleri ise sulara gömerek boğduk. Çünkü


onlar, gerçekten kalpleri katılaşmış, gönül gözleri kör olmuş inatçı, zalim ve azgın bir toplum idiler. Ve aradan yıllar geçti, yeni nesiller geldi. İsimler ve şekiller değişti, fakat değişmeyen tek şey vardı: Hak ile batılın amansız mücadelesi:

َ Fَ ‫ ًد ا‬Iُ Cْ Iُ f ُ َ #َ ‫ا‬ ,ْ #ِ Cْ َ ّٰ ‫ا ُ?'ُوا‬ ْ ‫ ْ ِم‬Fَ .َ ‫ ل‬ َ َ‫ َ ٍد ا‬v ٰ ِ‫َوا‬ ﴾٦٥﴿ ‫ َن‬Yُ َّ Aَ /َ​َ +َ‫ ُ ُه ا‬qْ Zَ "ٍ ٰ ِ‫ا‬

65. Ad kavmine de, kardeşleri gibi yakından tanıdıkları arkadaşları ve soydaşları Hud’u elçi olarak gönderdik. Hud, “Ey halkım!” dedi, “Allah’a gönülden boyun eğin ve yalnızca O’na kulluk edin! Zira sizin O’ndan başka ilâhınız yoktur! Artık dürüst ve erdemlice bir hayat yaşayarak kötülükten, günahtan korunmayacak mısınız?”

َ َ َ 4َّ ِ‫ *" ا‬#ِ ْ Fَ ,ْ #ِ ‫َ ُ وا‬d َ ,َ . * َّ ‫ ا‬/ َ Fَ ُ َ َ ‫ ل ْا‬ Lٍ Iَ َd َ )+* 0.ٰ َ ‫ ْا‬,َ #ِ 0َ !ُّ g ُ !َ َ 4َّ ِ‫َوا‬ َ <* ‫ ِذ‬﴾٦٦﴿ 5

66. Halkının ileri gelen inkârcıları, “Doğrusu biz senin dar kafalı bir çılgın, ham hayaller peşinde koşan bir meczup olduğunu düşünüyoruz. Bize öyle geliyor ki, sen yalancının birisin!” dediler.

َ Fَ ٌ ُ ‫ * ّ!) َر‬‫ َر ِّب‬,ْ #ِ ‫ ل‬ َ 1ْ َ ‫ ْ ِم‬Fَ .َ ‫ ل‬ ِ ٰ ‫ َو‬Lٌ Iَ َd َ )<* n َ * َ >َ ‫ْا‬ ﴾٦٧﴿ 5 67. Hud, “Ey halkım!” dedi, “Ben kesinlikle kendini bilmez veya dar kafalı biri değilim. Tam aksine, Âlemlerin Rabb’i tarafından gönderilmiş bir elçiyim.”


َ َ ‫ ِر‬Cْ ُ َ ] 4َ َ‫ ِت َر * ّ<) َوا‬ ُ ُ 7ِّ <َ ُ‫ا‬ ٌ #* َ‫ ( ٌ ا‬ ﴾٦٨﴿ 5 ِ 4َ Cْ 68. “Ben size kendi görüşlerimi değil, doğrudan doğruya Rabb’imin mesajlarını iletiyorum. Emin olun ki, ben size güzelce öğüt veren ve iyiliğiniz için çırpınan gerçek bir dost, güvenilir bir kimseyim.”

ُ ْ!#ِ Vٍ O ُ <ِّ ‫ َر‬,ْ #ِ ٌ ْ ‫ ِذ‬Cْ ُ ‫ َء‬O َ ‫ اَ ْن‬Cْ ُ ?ْ Jِ َ ‫اَ َو‬ Cْ ُ ‫ َر‬v7ٰ َ Cْ C ْ ُ ‫!ْ ِ َر‬1ُ ِ

69. “Dehşet verici bir günün azabına karşı sizi uyarması için, kendi içinizden bir adam vasıtasıyla Rabb’inizden size öğüt verici bir mesajın gelmesine mi şaşıyorsunuz?”

َ ُ Cْ ُ 7َ >َ O )+ِ Cْ ُ ‫ ح َو َزا َد‬ َ ‫َوا ْذ ُ ُ وا اِ ْذ‬ ٍ 4ُ ‫ ْ ِم‬Fَ 'ِ >ْ <َ ,ْ #ِ ‫َ َء‬d7f َ X ْ <َ aِ 7ْ َ ‫ْا‬ Lً`

“Unutmayın ki, Allah Nuh kavminin yok edilişinin ardından size büyük bir güç ve yetenek armağan ederek bu topraklarda egemen olmanızı sağlamıştı.”

ُ 7َّ >َ َ ‫ا‬ ﴾٦٩﴿ ‫ َن‬bُ 7ِ dْ Aُ Cْ ِ ّٰ ‫َ ْذ ُ ُ وا ٰا َ َء‬+ Artık Allah’ın nimetlerini hatırlayın ve bu nimetlerin şükrünü eda etmek üzere Rabb’inize gereğince kulluk edin ki, hem dünyada hem ahirette mutluluk ve kurtuluşa erebilesiniz.”

'ُ ?ُ >ْ .َ ‫ َ َن‬#َ ‫ َ َر‬4َ ‫ َ' ُه َو‬%ْ ‫ا َو‬ َ ّٰ 'َ ?ُ >ْ !َ ِ !َ َ \ْ O ِ َ‫ ُ ا ا‬Fَ

َ F* ‫ ِد‬X ‫ا‬ َّ ,َ #ِ ^ ﴾٧٠﴿ 5 َ ْ! ُ ‫ اِ ْن‬4َ 'ُ >ِ Aَ َ <ِ !َ Aِ َْ + ` 4َ ]zُ <َ ‫ٰا‬


70. Onlar bu güzel çağrıya karşılık şöyle dediler: “Sen bize bir tek Allah’a kulluk edelim ve atalarımızın tapmakta olduğu tanrıları bırakalım diye mi geldin? Gerektiğinde kendileri adına hükümler uydurup halkı çıkarlarımız doğrultusunda yönlendirebileceğimiz tanrıları bırakmamızı ve bir tek Allah’a kulluk etmemizi mi istiyorsun bizden? Bir de kalkmış, öğütlerini dinlemediğimiz takdirde dünya ve âhirette cezaya çarptırılacağımızı söylüyorsun. Eğer iddianda doğru isen, haydi bize savurduğun tehditleri gerçekleştir de görelim!”

َ Fَ ُ <ِّ ‫ َر‬,ْ #ِ Cْ ُ 1ْ 7َ َ َ Fَ ‫ ْ' َو‬Fَ ‫ ل‬ َ Zَ ‫ َو‬n ٌ ٌ Oْ ‫ ِر‬Cْ 71. Bunun üzerine Hud, “O hâlde,” dedi, “Rabb’iniz tarafından inkârcılara vadedilen bir belânın ve dehşet verici bir gazabın tepenize inmesi artık kaçınılmaz olmuştur.”

#َ Cْ ُ ]zُ <َ ‫ َو ٰا‬Cْ ُ 4ْ َ‫ ا‬Iَ ُ ُ 1ْ َّ َ ‫ ) اَ ْ َ ٍء‬+* )!* 4َ ُ ‫ ِد‬Jَ Aُ َ‫ا‬ َ 7ْ ُ ,ْ #ِ Pَ <ِ ‫ا‬ ‫ ن‬ ُ ّٰ ‫ َل‬3َّ 4َ ٍ

“Demek siz, kendilerine ilâhî bir yetki verildiğine dair haklarında Allah’ın hiçbir delil indirmediği, yetki alanlarını, kudret sınırlarını, verdikleri ve verecekleri hükümleri, kısaca sahip oldukları tüm özellikleri sizin ve atalarınızın belirleyerek uydurduğu hayal ürünü birtakım isimler hakkında benimle tartışıyorsunuz, öyle mi?”

ُ >َ #َ )4ّ * ِ‫ ُ وا ا‬gِ َ 4ْ َ+ ﴾٧١﴿ ,َ . * gِ َ ْ! ُ ‫ ْا‬,َ #ِ Cْ “Madem küstahlıkta bu kadar ileri gittiniz, o hâlde başınıza gelecekleri bekleyin. Hiç şüphe yok ki, ben de sizinle birlikte beklemekteyim!”

!َّ #ِ Lٍ َ %ْ َ <ِ "ُ >َ #َ ,َ . * َّ ‫ َ! ُه َوا‬1ْ Jْ َ 4َ +َ


72. Derken, engin lütuf ve rahmetimiz sayesinde onu ve beraberindeki müminleri zalimlerin elinden kurtardık.

َ Fَ ‫َو‬ 5 kَ !* #ِ 6ْ #ُ ‫ ا‬4ُ َ #َ ‫ َ! َو‬Aِ .َ ٰ <ِ ‫ َ َّ ُ< ا‬,َ . * َّ ‫ ْ> َ! َدا ِ< َ ا‬ ﴾٧٢﴿

Ayetlerimizi yalanlayıp inkârda diretenlere gelince, tam yedi gece sekiz gün süren korkunç bir fırtınayla (69. Hâkka: 7) hepsinin kökünü kazıdık! Ve zamanla inkârcılık, yeniden ortaya çıktı. İşte, insanlığın yaşadığı ibret verici olaylardan bir başka kesit:

bً ِ (َ Cْ Iُ f َ َ‫ _ َُ َد ا‬v ٰ ِ‫َوا‬ 73. Sonra Semud halkına, kardeşleri gibi yakından tanıdıkları soydaşları Salih’i elçi olarak gönderdik.

َ Fَ ُ َ #َ ‫ا‬ ‫ ُ ُه‬qْ Zَ "ٍ ٰ ِ‫ ا‬,ْ #ِ Cْ َ ّٰ ‫ا ُ?'ُوا‬ ْ ‫ ْ ِم‬Fَ .َ ‫ ل‬ Salih, “Ey halkım!” dedi, “Allah’a gönülden boyun eğin ve yalnızca O’na kulluk edin! Zira sizin O’ndan başka bir ilâhınız yoktur!”

ُ <ِّ ‫ َر‬,ْ #ِ Lٌ !َ 1ِّ <َ Cْ ُ Aْ ‫ َء‬O َ 'ْ Fَ C ْ “Bakın, Rabb’inizden size, benim Peygamberliğimi kesin olarak ispatlayan apaçık bir mucize gelmiş bulunuyor:

ُ َ ‫ا‬ َ ‫ا َو‬ ِ ّٰ ‫ ) اَ ْر ِض‬+* Vْ ُ ْ Aَ Iَ ‫ َ ُرو‬+َ Lً .َ ‫ ٰا‬Cْ ِ ّٰ Lُ Fَ 4َ ‫ٰ ِ *ه‬I ُ <ِ Iَ T ُّ َ Aَ ﴾٧٣﴿ Cٌ 1 * َ‫اب ا‬ ُ ْ 1َ +َ ‫ ٍء‬T ٌ َ َ Cْ ُ َ f


Allah’ın sizi sınamak üzere gönderdiği şu deve, sizin için hem dürüstlük ve samimiyetinizi sınayan bir imtihan, hem de gerçek Peygamberi tanımanızı sağlayan apaçık bir mucizedir. Bu sahipsiz deveye karşı tavrınız, kaba kuvvete başvurarak zayıf ve çaresiz insanları ezme huyundan vazgeçip geçmediğinizi ortaya koyan bir ölçü olacaktır. O hâlde, onu bırakın Allah’ın arzında serbestçe otlasın ve sakın ona zarar vermeye kalkmayın, aksi hâlde can yakıcı bir azap sizi yakalayacaktır!”

ُ 7َ >َ O )+ِ Cْ ُ َ‫ َ< ْ> ِ' َ ٍد َو َ< َّ ا‬,ْ #ِ ‫َ َء‬d7َ f ُ Cْ َ ‫َوا ْذ ُ ُ وا اِ ْذ‬

َ ?َ Jِ ‫ ُ َن ْا‬bِ ْ!Aَ ‫ ًرا َو‬Xُ Fُ Pَ ِ Pُ ُ ,ْ #ِ ‫ َّ ِ ُ و َن‬Aَ ‫ا ْر ِض‬ َْ ‫ ل‬ ` Aً 1ُ <ُ

74. “Unutmayın ki, Allah Âd kavminin yok edilişinin ardından, sizin Hicr bölgesinde egemen güç olmanızı sağladı ve size bu diyarda nice imkânlar bahşetti. Öyle ki, ülkenin geniş ovalarında muazzam saraylar dikiyor, dağlarını yontarak güvenli evler inşa ediyorsunuz.

َ ْ )+ِ ‫ َْ ا‬u>ْ Aَ َ ‫ا َو‬ ﴾٧٤﴿ ,َ .'* T ِ ّٰ ‫َ ْذ ُ ُ وا ٰا َ َء‬+ ِ dْ #ُ ‫ا ْر ِض‬ Şu hâlde, Allah’ın nimetlerini hatırlayın da, yeryüzünde inkârı, zulmü, ahlâksızlığı yaygınlaştırarak bozgunculuk yapmayın!”

َ Fَ ُ َ َ ‫ ل ْا‬ ‫ُ ا‬d>ِ ْ ُ ‫ا‬ ْ ,َ . * 7َّ ِ "* #ِ ْ Fَ ,ْ #ِ ‫ُوا‬sَ -ْ َ ‫ا‬ ْ ,َ . * َّ ‫ ا‬/ " * <ِّ ‫ َر‬,ْ #ِ Vٌ َ ْ #ُ bً ِ (َ ‫ ُ َن اَ َّن‬7َ >ْ Aَ َ‫ ا‬Cْ Pُ ْ!#ِ ,َ #َ ‫ ٰا‬,ْ َ ِ

75. Salih’in bu çağrısına karşılık, halkı içerisinden, onların emeğini sömürerek elde ettikleri güç ve servetle küstahça üstünlük taslayan ve Allah’a boyun eğmeyi kibirlerine yediremeyen ileri gelenler, ezilmiş ve geri bırakılmış kesimdeki inançlı


insanlara, “Siz gerçekten de Salih’in Allah tarafından gönderilmiş bir Peygamber olduğunu mu düşünüyorsunuz? Sakın o, sizi kullanarak iktidarı ele geçirmek isteyen bir maceraperest olmasın?” dediler.

﴾٧٥﴿ ‫ ُ! َن‬#ِ 6ْ #ُ "* <ِ Vَ ِ ‫ ِ< َ اُ ْر‬4َّ ِ‫ ُ ا ا‬Fَ Onlar da, “Doğrusu biz, onun aracılığıyla gönderilen o dosdoğru inanç sistemine yürekten inanıyoruz!” diye cevap verdiler.

َ Fَ ﴾٧٦﴿ ‫ ُ و َن‬+ِ َ "* <ِ Cْ ُ ْ!#َ ‫ ِ< َّ * ي ٰا‬4َّ ِ‫ُ وا ا‬sَ -ْ َ ‫ا‬ ْ ,َ . * َّ ‫ ل ا‬ 76. Buna karşılık üstünlük taslayanlar, “Fakat biz, sizin bu inandıklarınızı kesinlikle reddediyoruz! Biz toplumsal ve bireysel hayatımızı Allah’tan gelen kurallarla değil, arzu ve heveslerimiz doğrultusunda belirlediğimiz kurallarla düzenleriz. Adalet, doğruluk, erdemlilik, fedakârlık, hak, hukuk gibi sözlerin bizim nazarımızda hiçbir değeri yoktur. Biz güç ve saltanata inanırız!” dediler.

َّ ‫ ُ وا‬Yَ >َ​َ + Cْ Pِ <ِّ ‫ ِ َر‬#ْ َ‫ ا‬,ْ َ ‫ َو َ َ ْ ا‬Lَ Fَ ! ‫ا‬ 77. Ardından da Rab’lerinin emrine başkaldırdılar Allah’a itaatin sembolü olarak ortalıkta dolaşan ve yaşadığı sürece Salih’in peygamberliğinin apaçık bir kanıtı olan deveyi kesip öldürdüler.

َ 7* َ ْ ُ ‫ ْا‬,َ #ِ ^ 5 َ ْ! ُ ‫ اِ ْن‬4َ 'ُ >ِ Aَ َ <ِ !َ ِ Mْ ‫ َ( ِ ُ ا‬.َ ‫ ُ ا‬Fَ ‫َو‬ ﴾٧٧﴿

Üstelik Salih’e meydan okuyarak, “Ey Salih!” dediler, “Eğer sen gerçekten Peygamber isen, haydi bizi tehdit edip durduğun şu azabı getir de görelim!”


َ * _ِ O ﴾٧٨﴿ 5 َ َ +َ َ Cْ Iِ ‫ار‬ ِ ‫) َد‬+* ‫ ا‬bُ ?َ (ْ َ +َ Lُ َdOْ َّ ‫ ا‬Cُ Pُ Aْ َ f 78. Bunun üzerine, Salih’i ve beraberindeki müminleri oradan çıkardık. İnkârcılara gelince, ansızın dehşet verici bir gürültüyle patlayarak şehrin altını üstüne getiren korkunç bir sarsıntı çarpıverdi onları. Böylece, düne kadar güven içinde oturdukları yurtlarında oldukları yere cansız bir hâlde serildiler.

َ Fَ ‫ َو‬Cْ Pُ ْ! َ v ّٰ َ َ +َ ُ ُ ْ 7َ <ْ َ‫ ْ' ا‬Yَ َ ‫ ْ ِم‬Fَ .َ ‫ ل‬ )<ّ * ‫ َر‬Lَ َ َ ‫ ِر‬Cْ َّ ‫ ُّ? َن‬bِ Aُ َ ,ْ ُ َ ^ َ b* ( ﴾٧٩﴿ 5 ُ bْ Xَ 4َ ‫َو‬ ِ ٰ ‫ َو‬Cْ ِ ! ‫ا‬

79. Salih, uzaktan gördüğü bu dehşet verici manzara karşısında bakışlarını öteye çevirerek, “Ey benim isyankâr halkım, ne olurdu sözümü dinleyip zulüm ve haksızlıklardan vazgeçseydiniz! Oysa ben size Rabb’imin mesajını iletmiş, bu korkunç akıbetten kurtulmanız için size içtenlikle öğüt vermiştim! Ne var ki, siz öğüt verenlerden hiç hoşlanmıyorsunuz!” dedi.

َ Fَ ‫ اِ ْذ‬r ُ Yَ ?َ َ #َ Lَ l ً ُ ‫َو‬ ,ْ #ِ Pَ <ِ Cْ َ % ِ َd ‫ َن ْا‬Aُ ْ Aَ َ‫ *" ا‬#ِ ْ Yَ ِ ‫ ل‬ َ * َ >َ ‫ ْا‬,َ #ِ 'ٍ % ﴾٨٠﴿ 5 َ َ‫ا‬

80. Lut’u da, erkek erkeğe sapık ilişkilere giren azgın bir toplumu uyarması için görevlendirmiştik. Hani Lut halkına şöyle seslenmişti: “Ey halkım! Sizden önce dünyada hiç kimsenin yapmadığı bir hayâsızlığı mı yapıyorsunuz?”

َ O ُ 4َّ ِ‫ا‬ َ ! ‫ا‬ ‫ ْ ٌم‬Fَ Cْ ُ 4ْ َ‫ ا‬Vْ <َ ‫ ِء‬T َ ِّ ‫ َن ا‬Aُ ْ َ َ Cْ ِّ ‫ون‬ ِ ‫ ُد‬,ْ #ِ ‫ َ ًة‬Pْ wَ ‫ ل‬ ﴾٨١﴿ ‫ُ َن‬+ ِ Tْ #ُ

81. “Aman Allah’ım! Demek siz kadınları bırakıyor da, cinsellik arzunuzu tatmin etmek için erkeklere


yöneliyorsunuz, öyle mi? Doğrusu siz, gerçekten sınırı aşmış bir topluluksunuz!”

ُ Fَ ‫ *" اِ َّ اَ ْن‬# ْ Fَ ‫ اب‬O ‫ َ َن‬#‫و‬ َ ُ ِ .َ ْ Fَ ,ْ #ِ Cْ Iُ O ْf C` ْ

‫ا‬ ‫ ا‬ َ َ ِ َ َ​َ ُ ِ َ َ .َ ‫ س‬ ﴾٨٢﴿ ‫ ُ و َن‬Pَّ ٌ 4َ ُ‫ ا‬Cْ Pُ 4َّ ِ‫ا‬ 82. Fakat halkının bu uyarıya cevabı, “Çıkarın şunları şehrinizden! Bunlar ne kadar da temiz insanlarmış böyle!” demekten başka bir şey olmadı. Böylece, Lut ile halkı arasında yıllar sürecek zorlu bir mücadele başladı. Fakat inkârcılar, tüm uyarılara rağmen ilâhî davetten yüz çevirdiler ve azıttıkça azıttılar.

ْ 4َ َ "ُ Aَ َ‫ َ ا‬#‫ا‬ ﴾٨٣﴿ ,َ . * <ِ َ ‫ ْا‬,َ #ِ ^ ْ َّ ِ‫ ُ" ا‬7َ ْIَ‫ َ! ُه َوا‬1ْ Jْ َ 4َ +َ 83. Bunun üzerine, onu ve ailesini azap gelmeden önce şehirden çıkararak kurtardık. Ancak karısı hariç; çünkü o, kâfirlerin zulmünü onaylayarak o zalimlerle birlikte kalmayı tercih etmişti.

َ #َ Cْ Pِ 1ْ 7َ َ 4َ ْ َ #ْ َ‫َوا‬ ُ 4ْ َ+ ‫ ً ا‬ Lُ ?َ Fِ َ ‫ َ َن‬ َ 1ْ َ ْ g ﴾٨٤﴿ 5 kَ #* ِ Jْ ُ ‫ْا‬

84. Ve o zalim insanların üzerine, helak edici azap taşlarını yağmur gibi yağdırdık! İşte bu ibret verici olaya bir bakın da, suçluların cezasının nasıl olduğunu görün.

?ً 1ْ >َ wُ Cْ Iُ f َ َ‫ ا‬,َ .َ 'ْ #َ v ٰ ِ‫َوا‬ 85. Sonra Medyen halkına, kardeşleri gibi yakından tanıdıkları soydaşları Şuayb’ı elçi olarak gönderdik.


َ Fَ ُ َ #َ ‫ا‬ ‫ ُ ُه‬qْ Zَ "ٍ ٰ ِ‫ ا‬,ْ #ِ Cْ َ ّٰ ‫ا ُ?'ُوا‬ ْ ‫ ْ ِم‬Fَ .َ ‫ ل‬ Şuayb, “Ey halkım!” dedi, “Allah’a gönülden boyun eğin ve yalnızca O’na kulluk edin! Zira sizin O’ndan başka ilâhınız yoktur!”

ُ <ِّ ‫ َر‬,ْ #ِ Lٌ !َ 1ِّ <َ Cْ ُ Aْ ‫ َء‬O َ 'ْ Fَ Cْ “İşte Rabb’inizden size, hakikati tüm berraklığıyla ortaya koyan apaçık bir delil olarak ilâhî mesaj gelmiş bulunuyor.”

َ ‫ُ ا ْا‬+‫ َ ْو‬+َ َّ ‫ ا‬T Cْ Iُ ‫ َء‬1َ wْ َ‫ س ا‬ َ ! ‫ا‬ ُ َ ?ْ Aَ َ ‫ َو ْا * َا َن َو‬Vَ 1ْ “O hâlde, ölçü ve tartıda adaleti gözetin ve hiç kimsenin hakkını çiğnemeyin!”

َ ْ )+ِ ‫'ُوا‬T Pَ % ِ /َ (ْ ِ‫ا ْر ِض َ< ْ> َ' ا‬ ِ dْ Aُ َ ‫َو‬ “Yeryüzünde ilâhî yasalarla düzen ve denge kurulmuşken, sakın orada bozgunculuk çıkarmayın! İnsanı vahyin rehberliğinden uzaklaştırarak onu inkâr, zulüm ve ahlâksızlık bataklığına sürüklemeyin!”

ُ َ ٌ qْ f ُ ِ ‫ٰذ‬ ﴾٨٥﴿ 5 َ Cْ `َ !* #ِ 6ْ #ُ Cْ ُ ْ! ُ ‫ اِ ْن‬Cْ “Eğer gerçekten inanıyorsanız, sizin kurtuluşunuz için en hayırlısı budur.”

dünya

ve

ahiret

ُ <ِ ‫ ُ>'ُوا‬Yْ Aَ َ ‫َو‬ ‫ا‬ ِ ّٰ V1 ٍ َ ( ِ Vِّ ِ ?* َ ,ْ َ ‫ ُّ'و َن‬Xُ Aَ ‫ ِ 'ُو َن َو‬Aُ ‫اط‬ ` O ً َ ِ Pَ 4َ ُ ?ْ Aَ ‫ ِ< *" َو‬,َ #َ ‫ ٰا‬,ْ #َ


86. “Ey halkım! İnananları baskı ve tehditlerle Allah’ın yolundan çevirmek ve iftiralarla, yalanlarla bu yolu insanların gözünde eğri göstermek için öyle her köşe başında pusuya yatmayın!”

َ +َ /1 ُ 4ْ ‫ َوا‬C ْ ُ َ xَّ ‫ َ َن‬ ً 7* Fَ Cْ ُ ْ! ُ ‫َوا ْذ ُ ُ وا اِ ْذ‬ َ 1ْ َ ‫ ُ وا‬g ﴾٨٦﴿ ,َ .'* T ِ dْ ُ ‫ ْا‬Lُ ?َ Fِ َ

“Hatırlayın, bir vakitler sayıca az idiniz de, Allah sizi çoğaltarak güçlü, zengin ve müreffeh bir toplum yaptı. Sizden önce yeryüzünde bozgunculuk çıkaranların sonu nice olmuş, insanlık tarihine bir bakın da ibret alın!”

َ ‫^ ِ< *" َو‬ َ ‫َواِ ْن َ َن‬ ُ ْ!#ِ Lٌ َdMِ r Lٌ َdMِ r ُ 7ْ ِ ‫ ُ! ا ِ< َّ * ي اُ ْر‬#َ ‫ ٰا‬Cْ ُ bْ .َ v ّٰ % َ َ Iُ ‫ َ! َ! ` َو‬1ْ <َ ‫ا‬ ْ + ‫ ُ! ا‬#ِ 6ْ .ُ Cْ َ ُ qْ f ُ ّٰ Cَ َ ‫ُوا‬sِ ( َ َ * ِ bَ ‫ْا‬ ﴾٨٧﴿ 5

87. “Ey halkım! Madem içinizden bir grup benim getirdiğim bu hakikate iman ederken bir kısmınız inkâr etti, o zaman Allah aramızda hükmünü verip zalimleri helak edinceye kadar bekleyin! Kuşkusuz O, hükmedenlerin en hayırlısıdır.”

َ Fَ ُ َ َ ‫ ل ْا‬ .َ 0َ !َّ O ْ ,َ . * َّ ‫ ا‬/ َ ِ ْ !ُ َ "* #ِ ْ Fَ ,ْ #ِ ‫ُوا‬sَ -ْ َ ‫ا‬ )+* ‫ ِ َ! اَ ْو َ َ ُ> ُد َّن‬.َ ْ Fَ ,ْ #ِ 0َ >َ #َ ‫ ُ! ا‬#َ ‫ ٰا‬,َ . * َّ ‫ َوا‬ ُ 1ْ >َ wُ !َ ِ 7َّ #ِ

88. Şuayb’ın bu sözlerine karşılık, halkının büyüklük taslayan ileri gelenleri, “Ey Şuayb!” dediler, “Ya bizim hayat tarzımıza tamamen uyup dinimize dönersiniz ya da seni ve seninle


birlikte iman edenleri yurdumuzdan sürüp çıkarırız! Ya bunu böylece kabul eder, bizi sever, bizimle birlikte bizim gibi aynı hayatı yaşarsınız ya da çeker gider, ülkemizi terk edersiniz!”

َ Fَ َ I* ‫ ر‬ ﴾٨٨﴿ 5 ِ َ !َّ ُ ْ َ ‫ ل اَ َو‬ Bunun üzerine Şuayb, “Peki, biz istemesek de mi bizi dinimizden döndüreceksiniz? Zorla, baskıyla kalplerimize hükmedebileceğinizi mi sanıyorsunuz?” diye cevap verdi. Ve ekledi:

ُ ِ 7َّ #ِ )+* 4َ 'ْ ُ ‫ا َ ِ ً< اِ ْن‬ ْ 'ِ Fَ ‫ َ< ْ> َ' اِ ْذ‬Cْ ِ ّٰ v7َ َ !َ .ْ َ َ +‫ا‬ Pَ ْ!#ِ ‫ا‬ ُ ّٰ !َ 1Jّٰ 4َ

89. “Allah bizi şu batıl dininizden kurtardıktan sonra tutup ona yeniden dönecek olursak, gerçekten doğru ile yanlışı birbirine karıştırmış ve açıkça Allah’a iftira etmiş oluruz.”

َ .َ ‫ اِ َّ اَ ْن‬Pَ 1+* ‫ ُ> َد‬4َ ‫ ُن َ َ! اَ ْن‬ُ .َ #َ ‫َو‬ !َ <ُّ ‫ا َر‬ ُ ّٰ ‫ َء‬l “Oysa her şeye kadir olan Rabb’imiz Allah sapmamızı dilemediği sürece —ki O asla bunu dilemez— bizim inkârcılığa dönmemiz söz konusu bile olamaz.”

ً 7ْ ِ ‫ ْ) ٍء‬wَ Vَّ ُ !َ <ُّ ‫َو ِ َ َر‬ “Unutmayın, insanoğlunun bilgisi sınırlıdır, fakat Rabb’imizin sonsuz ilmi her şeyi kuşatmıştır.”

!َ 7ْ َّ َ Aَ ‫ا‬ ِ ّٰ v7َ َ “Bu yüzden biz, yalnızca O’na güveniriz.”


Şuayb Peygamber hakikati bile bile reddeden bu inatçı kâfirlerin imana geleceğinden iyice ümit kesince, Allah’a el açıp söyle yalvardı:

َ ْ <َ ‫ َ! َ! َو‬1ْ <َ ْ َ +‫ا‬ ْ !َ <َّ ‫َر‬ َ ^ْ َ 4َ‫ َوا‬aّ ِ bَ ْ <ِ !َ #ِ ْ Fَ 5 ُ qْ f َ b* Aِ َd ‫ْا‬ ﴾٨٩﴿ 5

“Ey Rabb’imiz, bizimle şu zalim halkımız arasında hükmünü ver. Hiç şüphesiz sen, hüküm verenlerin en hayırlısısın.”

َ ُ َ َ ‫ ل ْا‬ َ Fَ ‫َو‬ ?ً 1ْ >َ wُ Cْ ُ >ْ ?َ Aَّ ‫ ا‬ ِ ِ َ "* #ِ ْ Fَ ,ْ #ِ ‫َ ُ وا‬d َ ,َ . * ّ ‫ ا‬/ ُ 4َّ ِ‫ا‬ ﴾٩٠﴿ ‫ ُ و َن‬ ِ َ َ ‫ اِ ًذا‬Cْ -

90. Halkının inkâr eden ileri gelenleri, müminleri ikna yoluyla dinlerinden vazgeçiremeyeceklerini anlayınca, bu kez onlara tehditler savurarak —ki küfrün değişmez mantığıdır bu— “Eğer Şuayb’a itaat edecek olursanız, kesinlikle hüsrana uğrarsınız!” dediler.

َ * _ِ O ﴾٩١﴿ 5 َ َ +َ َ Cْ Iِ ‫ار‬ ِ ‫) َد‬+* ‫ ا‬bُ ?َ (ْ َ +َ Lُ َdOْ َّ ‫ ا‬Cُ Pُ Aْ َ f 91. Derken, ansızın dehşet verici bir gürültüyle patlayan ve şehrin altını üstüne getiren korkunç bir sarsıntı çarpıverdi onları; böylece, cansız bir hâlde oldukları yere serildiler.

Pَ 1+* ‫ ْ َ! ْ ا‬.َ Cْ َ ‫ ً? َ َ ْن‬1ْ >َ wُ ‫ َ َّ ُ< ا‬,َ . * َّ َ‫ا‬ 92. Şuayb’ı yalancılıkla suçlayanlar... Onlar değildi sanki, düne kadar yurtlarında şen şakrak dolaşanlar!

﴾٩٢﴿ ,َ . * ِ َ ‫ ْا‬Cُ Iُ ‫ ا‬4ُ َ ?ً 1ْ >َ wُ ‫ َ َّ ُ< ا‬,َ . * َّ َ‫ا‬


Evet, Şuayb’ı yalanlayanlar... korkunç felâkete uğrayanlar!

Asıl

kendileri

olmuştu,

َ َ ‫ ِر‬Cْ َ Fَ ‫ َو‬Cْ Pُ ْ! َ v ّٰ َ َ +َ ُ ُ ْ 7َ <ْ َ‫ ْ' ا‬Yَ َ ‫ ْ ِم‬Fَ .َ ‫ ل‬ )<ّ * ‫ ِت َر‬ َ +َ C` ْ ُ َ ^ ﴾٩٣﴿ ,kَ . * +ِ َ ‫ ْ ٍم‬Fَ v7ٰ َ v ٰ ‫ ٰا‬ َ 1ْ ُ bْ Xَ 4َ ‫َو‬

93. Bunun üzerine Şuayb, gördüğü bu dehşet verici manzara karşısında yüzünü öteye çevirerek, “Ey benim isyankâr halkım!” dedi, “Ne olurdu, sözümü dinleyip zulümden vazgeçseydiniz! Oysa ben size Rabb’imin mesajını iletmiş ve bu feci akıbetten kurtarmak için içtenlikle öğüt vermiştim. Fakat böylesine azgın ve inkârcı bir toplum için artık nasıl üzülebilirim?”

َ ْ ?َ ْ <ِ Pَ 7َ ْIَ‫ ا‬4َ ْ f ‫ ِء‬ َ َ‫ ِ? ٍّ) اِ َّ ا‬4َ ,ْ #ِ Lٍ .َ ْ Fَ )+* !َ 7ْ َ ‫ اَ ْر‬#َ ‫َو‬ َّ .َ Cْ Pُ 7َّ >َ َ ‫ا َّ ا ِء‬ َّ ‫َو‬ ﴾٩٤﴿ ‫ َّ ُ َن‬ 94. Dinle, ey insan! Biz hangi ülkeye bir Peygamber veya davetçi gönderdiysek, mutlaka o ülke halkını yoksulluk ve benzeri sıkıntılarla imtihan etmişizdir ki, gaflet uykusundan uyansınlar da, ne kadar aciz olduklarını idrak ederek Allah’a yönelip O’na yalvarsınlar.

َ #َ !َ ْ 'َّ <َ Cَُّ _ َّ ‫ َن‬'ْ Fَ ‫ ُ ا‬Fَ ‫َ ْ ا َو‬d َ v ّٰ % َ Lَ !َ T َ bَ ‫ ْا‬Lِ \َ 1ِّ T ‫ا‬ َّ 4َ ‫ ٰا َ< َء‬n َّ ‫ا َّ ا ُء َو‬ َّ #َ َ Cْ Iُ ‫ َو‬Lً َ ْ <َ Cْ Iُ 4َ ْ f َ َ +َ ‫ َّ ا ُء‬T ‫ا‬ ﴾٩٥﴿ ‫ ُ> ُ و َن‬lْ .َ

95. Derken bir süre sonra bu kötü durumu kaldırıp onun yerine güzellikler veririz. Nihayet refah seviyeleri iyice yükselince, yavaş yavaş azgınlaşmaya başlayarak, “Atalarımız da


zaman zaman böyle sıkıntılı ve sevinçli anlar yaşamışlardı. Demek ki bu olaylar ilâhî bir uyarı, imtihan veya ceza değil, tamamen tesadüflere bağlı olarak öteden beri süregelen basit tabiat hadiseleri ve sosyal olaylardan ibaretmiş.” derler. Böylece, Allah’ın emirlerini bir kenara atıp yeryüzünde fesat çıkarırlar. Bunun üzerine, hiç beklemedikleri bir anda, şiddetli bir azap ile onları ansızın yakalayıveririz!

‫ ت‬ ٍ َ َ <َ Cْ Pِ 1ْ 7َ َ !َ bْ َ َd َ ‫ ْ ا‬Yَ Aَّ ‫ ُ! ا َوا‬#َ ‫ ٰ ى ٰا‬Yُ ‫ ْا‬Vَ ْIَ‫َو َ ْ اَ َّن ا‬ َ ْ ‫ َ ِء َو‬T ‫ا‬ َّ ,َ #ِ ‫ض‬ ِ ‫ا ْر‬

96. Oysa helâk edilen ülkelerdeki toplumlar, elçilerinin getirdiği hakikate iman edip dürüst ve erdemlice davranarak kötülüklerden sakınmış olsalardı, onları elbette helâk etmezdik. Tam tersine, yerin ve göğün bütün nimet ve bereketlerini önlerine sererdik.

﴾٩٦﴿ ‫ ُ? َن‬T َ َ +َ ‫ َ َّ ُ< ا‬,ْ ِ ٰ ‫َو‬ ِ -ْ .َ ‫ ا‬4ُ َ َ <ِ Cْ Iُ 4َ ْ f Ne var ki, onlar hakikati bile bile inkâr ettiler, biz de onları yaptıklarından dolayı cezalandırdık!

‫ ُ َن‬Mِ 4َ Cْ Iُ ‫ َو‬Aً 1َ <َ !َ ُ ْ <َ Cْ Pُ 1َ Aِ ْ .َ ‫ ٰ ى اَ ْن‬Yُ ‫ ْا‬Vُ ْIَ‫ ا‬,َ #ِ َ +َ َ‫ا‬ ﴾٩٧﴿

97. Peki, şu anda yeryüzünde hüküm süren dünya toplumları, geceleyin uyurlarken azabımızın ansızın gelip tepelerine çökmeyeceğinden nasıl emin olabiliyorlar?


‫ َ> ُ? َن‬7ْ .َ Cْ Iُ ‫ َو‬vbً ُ !َ ُ ْ <َ Cْ Pُ 1َ Aِ ْ .َ ‫ ٰ ى اَ ْن‬Yُ ‫ ْا‬Vُ ْIَ‫ ا‬,َ #ِ َ‫اَ َوا‬ ﴾٩٨﴿

98. Veya bu dünya toplumları, gündüz vakti dünyanın zevk ve nimetlerine dalmış bir hâlde oyalanıp dururlarken, azabımızın güpegündüz gelip çatmayacağından nasıl emin olabiliyorlar?

‫ن‬kَ ‫ ُ و‬ ِ ّٰ َ -ْ #َ ,ُ #َ ْ .َ /َ​َ + ` ‫ا‬ ِ ّٰ َ -ْ #َ ‫ ُ! ا‬#ِ َ +َ َ‫ا‬ ِ َ ‫ ْ ُم ْا‬Yَ ‫ا اِ َّ ْا‬ ﴾٩٩﴿

99. Evet, Allah’ın plânından ve bu plân uyarınca mutlaka gelecek olan azabından nasıl emin olabiliyorlar? Oysa ancak hüsrana mahkûm olmuş bir toplum, kendisini Allah’ın plânına karşı güvende hissedebilir.

َ ْ ‫ ِ _ُ َن‬.َ ,َ . * 7َّ ِ 'ِ Pْ .َ Cْ َ ‫اَ َو‬ ْ َ ‫ اَ ْن‬Pَ 7ِ ْIَ‫ َ< ْ> ِ' ا‬,ْ #ِ ‫ض‬ َ ‫ا ْر‬

َ 4َ َ Cْ Pُ +َ Cْ Pِ <ِ 7ُ Fُ v7ٰ َ ُ ?َ ْ 4َ ‫ َو‬C` ْ Pِ <ِ 4ُ ُ <ِ Cْ Iُ !َ ?ْ (َ َ‫ ُء ا‬l ﴾١٠٠﴿ ‫ َ ُ> َن‬Tْ .َ

100. Önceki nesillerin helâk oluşunun ardından bugün bu ülkelerde egemenlik sürenler şu gerçeği hâlâ kavrayamadılar mı ki, şayet dileseydik, işledikleri günahlar yüzünden pekâlâ onları da cezalandırabilirdik. Yahut kalplerini mühürlerdik de, değil hakikate iman etmek, onu işitemezlerdi bile.

ُّ Yُ 4َ ‫ ٰ ى‬Yُ ‫ ْا‬0َ 7ْ Aِ ` Pَ Mِ ?َ 4ْ َ‫ ا‬,ْ #ِ 0َ 1ْ 7َ َ


101. Ey Peygamber ve onun izinden giden Müslüman! İşte böylece sana, geçmişte helâk edilmiş bu toplumların yaşadığı olaylardan bir bölümünü anlatıyoruz.

َ 'ْ Yَ َ ‫َو‬ ‫ ت‬ `ِ !َ 1ِّ ?َ ْ <ِ Cْ Pُ 7ُ ُ ‫ ُر‬Cْ Pُ Aْ ‫ َء‬O Gerçekten de Peygamberleri, hakikatin bütün delillerini ortaya koyarak onlara mucizeler göstermiş, apaçık deliller getirmişlerdi.

Vُ ?ْ Fَ ,ْ #ِ ‫ ُ! ا ِ< َ َ َّ ُ< ا‬#ِ 6ْ 1ُ ِ ‫ ا‬4ُ َ َ​َ + Ne var ki, onlar başlangıçta bir kere inkâr ettikleri hakikate, kibir ve inatları yüzünden bir türlü inanmaya yanaşmadılar.

َ ‫ ب ْا‬ ﴾١٠١﴿ ,َ . * +ِ ُ ّٰ ُ ?َ ْ .َ 0َ ِ ٰ َ ِ 7ُ Fُ v7ٰ َ ‫ا‬ Allah, hakikati bile bile reddeden bu gibi inkârcıların kalplerini işte böyle mühürler.

َ ِ 4َ 'ْ O Cْ Iُ َ xَ ْ َ‫ ا‬4َ 'ْ O َ ‫ ٍ`' َواِ ْن َو‬Pْ َ ,ْ #ِ Cْ Iِ ِxَ ْ َ ‫ َو‬#َ ‫َو‬ َ Y* ﴾١٠٢﴿ 5 ِ َd َ

102. Çünkü biz onların çoğunda, en ufak bir doğruluk, dürüstlük ve vefakârlık görmedik. Tam tersine, pek çoklarının sözünde durmayan, ahlâksız ve yoldan çıkmış günahkâr kimseler olduğunu gördük.

"* Mِ ] /َ #َ ‫ ْ َ ْ َن َو‬+ِ v ٰ ِ‫ َ! ا‬Aِ .َ ٰ <ِ v ٰ #ُ Cْ Iِ 'ِ >ْ <َ ,ْ #ِ !َ uْ >َ <َ Cَُّ _ 103. Derken onların ardından, Musa’yı hakikati açıkça ortaya koyan mucize ve ayetlerimizle birlikte Firavuna ve onun önde gelen yöneticilerine gönderdik.


َ +َ ُ 4ْ َ+ ` Pَ <ِ ‫ ُ ا‬7َ g ﴾١٠٣﴿ ,َ .'* T َ 1ْ َ ْ g ِ dْ ُ ‫ ْا‬Lُ ?َ Fِ َ ‫ َ َن‬ Fakat onlar, mucizeler karşısında düştükleri acizliği idrak etmelerine rağmen, emrimize isyan ederek ayetlerimize karşı zalimce bir tutum takındılar. O halde bak, bozguncuların sonu nasıl olmuş:

َ Fَ ‫َو‬ ٌ ُ ‫) َر‬4ّ * ِ‫ ْ َ ْ ُن ا‬+ِ .َ v ﴾١٠٤﴿ 5 ٰ #ُ ‫ ل‬ `َ * َ >َ ‫ َر ِّب ْا‬,ْ #ِ ‫ ل‬ 104. Musa, “Ey Firavun!” dedi, “Ben Mısır’ın ve tüm âlemlerin gerçek sahibi, efendisi ve Rabb’i olan Allah tarafından size gönderilmiş bir elçiyim!”

َ Fُ َ‫ اَ ْن َ ا‬v 7ٰ َ aٌ 1Yِ % aَ ّ bَ ‫ا اِ َّ ْا‬ ِ ّٰ v7َ َ ‫ ل‬ َ 105. “Allah hakkında gerçek dışında bir şey söylememek, benim için bir insanlık ve kulluk borcudur. Benim görevim, Allah’ın bana bildirdiği hakikati dile getirmekten başka bir şey değildir.

ُ <ِّ ‫ َر‬,ْ #ِ Lٍ !َ 1ِّ ?َ <ِ Cْ ُ ُ \ْ O Cْ ِ 'ْ Fَ Bakın, sözlerimin doğruluğunu ispatlamak Rabb’inizden apaçık bir delil getirdim.

üzere

size

َ *‫ ِ> َ) َ< *! ) اِ ْ َ اء‬#َ Vْ ِ ‫ َ ْر‬+َ ﴾١٠٥﴿ V. O hâlde, şu köleleştirmiş olduğun İsrailoğulları’nı bırak da, benimle birlikte Mısır’dan çıkıp atalarının yurdu olan Filistin’e gelsinler.”


َ Fَ َ F* ‫ ِد‬X ‫ا‬ َّ ,َ #ِ ^ 5 َ ْ! ُ ‫ اِ ْن‬Pَ <ِ ‫ َْ ِت‬+ Lٍ .َ ٰ <ِ ^ َ \ْ O َ ْ! ُ ‫ ل اِ ْن‬ ِ ^ ﴾١٠٦﴿

106. Firavun, “Gerçekten bir mucize getirdiysen, haydi onu göster bakalım, eğer doğru söylüyorsan!” dedi.

`ٌ ?* #ُ ‫ َ) _ ُْ> َ? ٌن‬Iِ ‫ ِ َذا‬+َ ‫ ُه‬Xَ َ vYٰ ْ َ +َ ﴾١٠٧﴿ 5 107. Bunun üzerine Musa asasını yere atıverdi. Bir de ne görsünler, o cansız değnek, kocaman bir yılana dönüşmüş!

َ 1ْ <َ )َ Iِ ‫ ِ َذا‬+َ ‫ َ' ُه‬.َ ‫ َع‬3َ 4َ ‫َو‬ َّ ِ ‫ ُء‬ ﴾١٠٨﴿ ,kَ . * Q ِ !7 108. Ve elini koynuna sokup çıkardı; bir de ne görsünler, koynuna sokmadan önce normal olan eli, şimdi görenlere hayranlık verecek derecede ışıl ışıl, bembeyaz! Böylece Firavunun ve adamlarının, Musa’nın doğru söylediğine dair en ufak bir kuşkuları kalmadı. Fakat kibir ve ihtirasları onları imandan alıkoydu. Bu yüzden Musa’nın davetini etkisiz kılmak amacıyla plânlar kurmaya başladılar:

َ Fَ ُ َ َ ‫ ل ْا‬ ﴾١٠٩﴿ CU َ َ ‫ٰ َ ا‬I ‫ ْ َ ْ َن اِ َّن‬+ِ ‫ ْ ِم‬Fَ ,ْ #ِ / ِ T ٌ 17* َ ٌ % 109. Firavun’un halkından önde gelen toplumda söz sahibi kimseler, “Bu adam,” dediler, “olsa olsa işini iyi bilen bir sihirbazdır.”

ُ ُ O ﴾١١٠﴿ ‫ ُ و َن‬#ُ ْ Aَ ‫ َ​َ َذا‬+ C` ْ َ ِ ْ .ُ ‫ ُ' اَ ْن‬. * .ُ ِ ‫ اَ ْر‬,ْ #ِ Cْ 110. “Tek amacı, tahtınızı ele geçirip sizi yurdunuzdan çıkarmak.” Bunun üzerine Firavun, “Peki, teklifiniz nedir?” diye onlara sordu.


﴾١١١﴿ ,U َ َ‫ ْ" َوا‬O َ . * w َ ,ِ Mِ ‫) ْا َ َ' ا‬+ِ Vْ ِ ‫ ُه َواَ ْر‬f ِ % ِ ‫ ُ ا اَ ْر‬Fَ 111. Dediler ki: “Yılana dönüşen bu asa Musa’nın elinde olduğu sürece, onu öldürmemize imkân yok. Hadi öldürdük diyelim, o zaman da İsrailoğulları isyan edecektir ki, bunu asla göze alamayız. İyisi mi, onu ve kardeşini bir süre oyala, bu arada tüm ülkeye haberciler gönder ki,”

ُ <ِ ‫ َك‬Aُ ْ .َ ﴾١١٢﴿ C1 ِ َ Vِّ ٍ 7* َ ٍ % 112. “Bütün usta ve maharetli sihirbazları toplayıp senin huzuruna getirsinler. Sonra onları ve Musa’yı halkın huzurunda yarıştıralım. Nasıl olsa halk, sihirbazların göz boyaması ile Peygamberin mucizesi arasındaki farkı ayırt edemez. Ancak bu şekilde Musa’nın taraftar toplamasına engel olabiliriz.” Bu teklif kabul edildi ve plân uygulanmaya başlandı:

َ َ !َ َ ‫ ُ ا اِ َّن‬Fَ ‫ ْ َ ْ َن‬+ِ ‫ َ ُة‬bَ T ‫ا‬ َ ‫َو‬ َّ ‫ َء‬O ,ُ bْ 4َ !َّ ُ ‫ ً ا اِ ْن‬Oْ َ ?* ِ َ ‫ْا‬ ﴾١١٣﴿ 5 113. Ülkenin dört bir yanından getirilen sihirbazlar, Firavun’un huzuruna çıkarak, “Eğer Musa’ya karşı üstün gelirsek iyi bir ödülü hak etmiş oluruz değil mi?” diye sordular.

َ Fَ ُ 4َّ ِ‫ َوا‬Cْ >َ 4َ ‫ ل‬ َ <* َّ Yَ ُ ‫ ْا‬,َ ِ َ Cْ ﴾١١٤﴿ 5 114. Firavun, “Elbette!” diye cevapladı, “Üstelik o zaman, en yakın ve en seçkin adamlarımdan olacaksınız.” Derken Musa ile sihirbazlar bir bayram sabahı, şehrin büyük meydanında toplanan halkın karşısına çıktılar:


ٰ #ُ .َ ‫ ُ ا‬Fَ ُ 4َ ‫ اَ ْن‬#َّ ِ‫ َ) َوا‬Yِ 7ْ Aُ ‫ اَ ْن‬#َّ ِ‫ ا‬v َ Y* 7ْ ُ ‫ ْا‬,ُ bْ 4َ ‫ َن‬5 ﴾١١٥﴿

115. Sihirbazlar, “Ey Musa! Maharetini göstermek için ilk önce sen mi asanı atmak istersin, yoksa önce biz mi elimizdeki büyü malzemelerini ortaya atalım?” diye sordular.

َ Fَ َّ 5 ْ َ ‫ا‬ َ ُ ْ َ‫ ُ وا ا‬bَ َ ‫ ْ ا‬Yَ ْ َ‫ َّ ا‬7َ +َ ‫ ا‬ Cْ Iُ ?ُ Iَ ْ ‫ س َو‬ ِ ! ‫ا‬ ` Yُ ْ َ‫ ل ا‬ َ ‫َو‬ ﴾١١٦﴿ C1 ِ <ِ zyُ O ٍ g* َ ٍ bْ T

116. Musa kendinden emin bir şekilde, “Önce siz atın!” dedi. Sihirbazlar önceden hazırladıkları iplerini ve değneklerini meydanın ortasına atınca, insanların gözlerini boyayıp onları büyüleyerek dehşete düşürdüler. Böylece, gerçekten büyük ve etkileyici bir sihirbazlık gösterisi sundular. Zira attıkları sopalar ve ipler, ortalıkta hareket eden korkunç yılanlara, çıyanlara dönüşmüşlerdi. Bu manzara karşısında Musa bile korku içerisinde donakalmıştı.

ٰ #ُ v ٰ ِ‫ َ! ا‬1ْ % #َ ُ Yَ 7ْ Aَ )َ Iِ ‫ ِ َذا‬+َ ‫ َ`ك‬Xَ َ aِ ْ َ‫ اَ ْن ا‬v َ ‫َواَ ْو‬ ُ +ِ ْ .َ ﴾١١٧﴿ ‫ َ`ن‬-

117. Biz de Musa’ya, “Asanı meydandaki yılanların ortasına at!” diye vahyettik. Musa yeniden cesaret kazanarak asasını attı. Bir de ne görsünler, Musa’nın asası dev bir yılana dönüşmüş, büyücülerin gerçek gibi gösterdikleri yılan, çıyan türünden ne varsa hepsini birer birer yalayıp yutuyor!

َ <َ ‫ َو‬aُّ bَ ‫ َ ْا‬Fَ َ +َ ﴾١١٨﴿ ‫ َ`ن‬7ُ َ >ْ .َ ‫ ا‬4ُ َ #َ Vَ


118. Böylece, hakikat tüm berraklığıyla ortaya çıktı ve sihirbazların birer düzenbaz, Musa’nın ise gerçek bir Peygamber olduğu anlaşıldı. Ayrıca gerek Firavun’un, gerek sihirbazların yaptıkları işler, kurdukları hile ve entrikalar boşa gitmiş oldu.

﴾١١٩﴿ ,`َ . * Zِ (َ ‫ ُ? ا‬7َ Yَْ 4‫ َوا‬0َ ِ !َ Iُ ‫ ُ? ا‬7ِ ُ +َ 119. İşte o anda, hepsi yenilgiye uğrayıp küçük düştüler. O hâlde, ey müminler! Siz de zamanınızın Musa’sı olup zalimlerin karşısına Allah’ın ayetleriyle çıktığınız takdirde, emin olun ki, çağdaş firavunların güç ve saltanatları Allah’ın ayetleri karşısında darmadağın olacak, böylece zalimler bir kez daha yenilgiye uğrayıp küçük düşeceklerdir. Hatta o zalimleri destekleyen ve onlar adına sizinle mücadele eden insanlar bile hakikatin gücü karşısında teslim olmaktan kendilerini alamayacaklardır. Tıpkı firavunun sihirbazları gibi:

َّ )َ Yِ ْ ُ‫َوا‬ ﴾١٢٠﴿ ,`َ .'* O ِ َ ‫ َ ُة‬bَ T ‫ا‬ 120. Sihrin mahiyetini ve etki sınırlarını çok iyi bilen sihirbazlar, Musa’nın yaptığının bir sihir olmadığını anladılar. Gördükleri mucize karşısında derhâl secdeye kapandılar ve:

َ * َ >َ ‫ َّ! ِ< َ ِّب ْا‬#َ ‫ ُ ا ٰا‬Fَ ﴾١٢١﴿ 5 U 121. “İman ettik biz âlemlerin Rabb’ine!” dediler,

﴾١٢٢﴿ ‫ٰ ُ و َن‬I‫ َو‬v ٰ #ُ ‫َر ِّب‬ 122. “Musa ile Harun’un davet ettikleri ve tüm varlıkların gerçek sahibi, yöneticisi, efendisi olan o âlemlerin Rabb’ine!”


َ Fَ ُ َ ‫ اَ ْن ٰا َذ َن‬Vَ ?ْ Fَ "* <ِ Cْ ُ ْ!#َ ‫ ْ َ ْ ُن ٰا‬+ِ ‫ ل‬

ٌ -ْ َ َ ‫ٰ َ ا‬I ‫ اِ َّن‬C` ْ َ #َ ‫ ْ َف‬Tَ َ + ` Pَ 7َ ْIَ‫ ا‬Pَ ْ!#ِ ‫ ا‬O ُ ِ ْ ُ ِ Lِ !َ .'* َ ‫) ْا‬+ِ ‫ ُ ُه‬Aُ ْ ﴾١٢٣﴿ ‫ ُ َن‬7َ >ْ Aَ

123. Bu manzara karşısında çılgına dönen Firavun, “Ben size izin vermeden ona inandınız, öyle mi?” diye haykırdı, “Demek siz, ta başından beri Musa adına çalışan birer ajan idiniz! Nasıl da akıl edemedim? Aslında bütün bu olup bitenler, bu ülkenin halkını buradan sürüp çıkarmak ve böylece tahtımıza tacımıza el koymak için daha siz şehirde iken bana karşı hazırlamış olduğunuz sinsi bir tuzaktan ibaret! Fakat şimdi görürsünüz siz:”

ّ ِ Fَ ُ !َّ ?َ 7ِّ (َ ُ َ Cَُّ _ ‫ ٍف‬/َ f ُ 7َ O ُ .َ 'ِ .ْ َ‫ ا‬,َّ >َ َُ Cْ ِ ,ْ #ِ Cْ ُ ‫ َواَ ْر‬Cْ َ >* َ Oْ َ‫ا‬ ﴾١٢٤﴿ 5

124. “Otoriteme başkaldırma cüretinde bulunduğunuz için, yemin olsun ki, önce ellerinizi ayaklarınızı çaprazlama kesecek, sonra da hepinizi çarmıha gerip asacağım!”

﴾١٢٥﴿ ‫ ُ? َ`ن‬7ِ Yَ ْ!#ُ !َ <ِّ ‫ َر‬v ٰ ِ‫ ا‬4َّ ِ‫ ُ ا ا‬Fَ 125. Bu tehditler karşısında zerre kadar sarsılmayan sihirbazlar, “Hiç önemli değil!” diye cevap verdiler, “Biz zaten eninde sonunda Rabb’imize döneceğiz. Bu ha üç gün önce ha üç gün sonra olmuş, ne fark eder?”

َ َّ َ !َ <ِّ ‫ ت َر‬ !َ Aْ ‫ َء‬O ِ .َ ٰ <ِ !َّ #َ ‫ َّ! اِ َّ اَ ْن ٰا‬#ِ Cُ Yِ ْ!Aَ #َ ‫َو‬ 126. “Belli ki, sen ancak, Rabb’imizin ayetleri bize ulaştığı anda onlara inandık diye bizden böylesine nefret ediyor ve sırf


bu yüzden bizi cezalandırmak istiyorsun! Yoksa iddia ettiğin gibi bir komplo içerisinde olmadığımızı sen de adın gibi biliyorsun.”

﴾١٢٦﴿ 5 kَ * 7ِ Tْ #ُ !َ +َّ َ Aَ ‫ًا َو‬sْ (َ !َ 1ْ 7َ َ ‫ ِ ْغ‬+ْ َ‫َر َّ< َ! ا‬ Sonra Allah’a el açıp şöyle yalvardılar: “Ey Rabb’imiz! Senin uğrunda mücadele verirken başımıza geleceklere karşı bize dayanma gücü ver ve yalnızca sana boyun eğen Müslümanlar olarak canımızı al!” Böylece, Firavunun saltanatını koruma adına Musa’ya meydan okuma cüretini gösteren sihirbazlar, ruhlarında müthiş bir devrim gerçekleştirerek müminler kervanına katılmış ve aynı günün akşamı şehitlik makamına ulaşmışlardı. Onların bu “şehâdeti” Firavun’un bütün suçlamalarını anlamsız kılmış ve Musa’nın (as) Peygamberliğini açıkça gözler önüne sermişti. Bunun üzerine:

َ Fَ ‫َو‬ ُ َ َ ‫ ل ْا‬ ‫'ُوا‬T ٰ #ُ ‫ َ ُر‬Aَ َ‫ ْ َ ْ َن ا‬+ِ ‫ ْ ِم‬Fَ ,ْ #ِ / ِ dْ 1ُ ِ "ُ #َ ْ Fَ ‫ َو‬v َ ْ )+ِ 0َ َ Pَ ِ ‫ َ َر َك َو ٰا‬.َ ‫ا ْر ِض َو‬

127. Firavun’un soydaşları arasından önde gelen yönetici takımı, kraldan fazla kralcı kesilerek, “Ey firavun!” dediler, “Musa’yı ve taraftarlarını, birlik ve beraberliğimizi bozarak bu ülkede karışıklık çıkarsınlar da seni ve tanrılarını terk etsinler diye mi sağ bırakıyorsun?”

َ Fَ َ 4ِ )* bْ َ Tْ 4َ ‫ َو‬Cْ Iُ ‫ اَ ْ< َ! َء‬Vُ ِّ Yَ !ُ َ ‫ ل‬ Cْ Pُ Fَ َْ + 4َّ ِ‫ َوا‬C` ْ Iُ ‫ َء‬T ﴾١٢٧﴿ ‫ ُ و َن‬Iِ Fَ

Firavun, “Merak etmeyin, İsrailoğulları’nın erkek çocuklarını öldürecek, kızlarını da hizmetimizde kullanmak üzere sağ bırakacağız ve yine tepelerinde ezici üstünlüğümüzü sürdüreceğiz!” dedi.


َ ْ ‫وا اِ َّن‬ َ Fَ ِ ّٰ ِ ‫ض‬ ِ ّٰ <ِ ‫ ُ! ا‬1>* َ ‫ا‬ ْ ‫ َو‬ ْ "ِ #ِ ْ Yَ ِ v ٰ #ُ ‫ ل‬ َ ‫ا ْر‬ ` ُ sِ (‫ا‬ َ .َ ,ْ #َ Pَ _ُ ‫ ر‬ َ Y* َّ ُ 7ْ ِ Lُ ?َ Fِ >َ ‫ ِ َ? ِد * ه َو ْا‬,ْ #ِ ‫ ُء‬l ﴾١٢٨﴿ 5 ِ .ُ 128. Bu arada Musa, halkına inanç ve kulluğun esaslarını öğreterek şöyle diyordu: “Ey halkım! Bütün kuvvet ve kudretin Allah’ın elinde olduğunu ve O dilemedikçe hiç kimsenin size bir şey yapamayacağını bilin. Yalnızca Allah’ın yardımına sığının ve O’nun yolunda zalimlere karşı mücadele verirken, tam bir direnç göstererek sabredin! Hiç şüphesiz yeryüzü Allah’ındır ve O, kullarından dilediğini orada egemen kılar. Unutmayın, dünyada da âhirette de mutlu son ve nihaî zafer, Allah’a saygıyla bağlanarak kötülüklerden titizlikle sakınan dürüst ve erdemli kimselerin olacaktır!”

!َ َ \ْ O ِ #َ 'ِ >ْ <َ ,ْ #ِ ‫ َ! َو‬1َ Aِ ْ Aَ ‫ اَ ْن‬Vِ ?ْ Fَ ,ْ #ِ !َ .‫و *ذ‬y ُ‫ ُ ا ا‬Fَ 129. Ama onlar, “Ey Musa!” diye yakındılar, “İyi hoş söylüyorsun da, sen bize Peygamber olarak gelmeden önce de eziyet çekiyorduk, şimdi sen bize geldikten sonra da aynı eziyeti fazlasıyla çekiyoruz! Güya bizi kurtarmaya gelmiştin, fakat uyuyan fitneyi uyandırdın ve Firavunu iyice azdırarak başımıza belâ ettin!”

َ Fَ ُ َd7ِ ْ َ Tْ .َ ‫ َو‬Cْ ُ ‫ َ ُ' َّو‬0َ 7ِ Pْ .ُ ‫ اَ ْن‬Cْ ُ <ُّ ‫ َر‬vTٰ َ ‫ ل‬ )+ِ Cْ َْ ُ ْ!1َ +َ ‫ا ْر ِض‬ ﴾١٢٩﴿ ‫ن‬kَ 7ُ َ >ْ Aَ َ 1ْ َ َ g

Buna karşılık Musa, “Hele biraz daha sabredin kardeşlerim! Ümit ediyorum ki, Rabb’iniz düşmanlarınızı helâk edecek ve onların ardından yeryüzünde sizi egemen kılacaktır. İşte asıl zor imtihan o zaman başlayacaktır. O zaman Allah, sizi güç ve servet ile imtihan edecek ve bu nimetler karşısında nasıl davrandığınıza bakacaktır!” dedi. Derken, ilâhî plân aşama aşama gerçekleşmeye başladı:


َّ ,َ #ِ َ !* T ‫ات‬ َ َ‫ ْ' ا‬Yَ َ ‫َو‬ ِ َ َ u ‫ا‬ ٍ Yْ 4َ ‫ َو‬5 ِّ <ِ ‫ ْ َ ْ َن‬+ِ ‫ ٰا َل‬4َ ْ f ﴾١٣٠﴿ ‫ َّ َّ ُ و َن‬.َ Cْ Pُ 7َّ >َ َ 130. Gerçekten biz düşünüp ibret almaları için Mısır halkına kıtlıklar vererek ve orada yetişen ürünleri azaltarak Firavun ve yandaşlarını defalarca cezalandırdık.

َ ‫ ِ َذا‬+َ ‫ٰ ِ * `ه‬I !َ َ ‫ ُ ا‬Fَ Lُ !َ T َ bَ ‫ ْا‬Cُ Pُ Aْ ‫ َء‬O 131. Fakat ne zaman onlara bir iyilik erişse, “Bu nimet ve başarılar yalnızca bize aittir. Bunlar bizim doğru yolda olduğumuzun kanıtıdır ve sırf bizim bilgi ve becerimiz sayesinde gerçekleşmiştir!” derlerdi.

َّ .َ Lٌ \َ 1ِّ َ Cْ Pُ ?ْ Xِ Aُ ‫َواِ ْن‬ "ُ >َ #َ ,ْ #َ ‫ َو‬v ٰ ُ <ِ ‫ُوا‬qَّ Başlarına bir belâ gelince de, Musa ve arkadaşlarının kendilerine uğursuzluk getirdiğini ileri sürerlerdi.

َ َ 4َّ ِ‫اَ َ ا‬ ‫ ُ َن‬7َ >ْ .َ َ Cْ Iُ َ xَ ْ َ‫ ا‬,َّ ِ ّٰ 'َ ْ! ِ Cْ Iُ ُ Mِ r ِ ٰ ‫ا َو‬ ﴾١٣١﴿

Hayır, aslında uğursuzlukları, yaptıkları kötülükler yüzünden onlara Allah tarafından verilmiş bir ceza ve uyarıdır. Ne var ki, pek çokları bunu bilmezler.

,ُ bْ 4َ َ​َ + U Pَ <ِ 4َ َ bَ Tْ َ ِ Lٍ .َ ‫ ٰا‬,ْ #ِ "* <ِ !َ Aِ ْ Aَ َ Pْ #َ ‫ ُ ا‬Fَ ‫َو‬ َ !* #ِ 6ْ ُ <ِ 0َ َ ﴾١٣٢﴿ 5


132. Böylece, Firavun ve adamları Musa’ya kafa tutarak, “Sen bizi büyülemek için hangi mucizeyi karşımıza getirirsen getir, yine de sana inanmayacağız!” dediler.

ُّ ‫ ا‬Cُ P1ْ 7َ َ !َ 7ْ َ ‫ َ ْر‬+َ َّ ‫ َو‬Vَ َّ Yُ ‫ َ ا َد َو ْا‬Jَ ‫َ َن َو ْا‬+ ‫َ ِد َع‬d ‫ا‬ ِ َّ ‫َو‬ ‫ ٍت‬/َ Xَّ َd#ُ ‫ ٍت‬.َ ‫ا ' َم ٰا‬

133. Biz de, her biri başlı başına birer mucize olarak, üzerlerine günlerce sel suları boşaltan tufanı, her yeri kaplayarak hayatı felç eden sürü sürü çekirgeleri, ürünleri mahveden zararlı böcekleri, nehirleri ve şehirleri dolduran kurbağaları ve içme sularını kızıla boyayan kanı gönderdik.

َ #* ِ Jْ #ُ #ً ْ Fَ ‫ ا‬4ُ َ ‫ُوا َو‬sَ -ْ َ َ ﴾١٣٣﴿ 5 ْ + Fakat bütün bu uyarılara karşılık, küstahça kibirlenip sürekli suç işleyen bir topluma dönüştüler.

َ <ِ 0َ <َّ ‫ ا ْد ُع َ َ! َر‬v َ #ُ .َ ‫ ُ ا‬Fَ 3ُ Oْ ِّ ‫ ا‬Cُ Pِ 1ْ 7َ َ َ Fَ ‫َو َ َّ َو‬ َّ َ #ِ 6ْ !ُ َ 3َ Oْ ّ ‫^ َ َّ! ا‬ ْ ِ َ ‫ َ' ِ !ْ َ' َ`ك‬Pِ َ 0َ َ َ dْ l َ َ ِ ﴾١٣٤﴿ V. `َ *‫ َ< *! ) اِ ْ َ اء‬0َ >َ #َ ,َّ 7َ ِْ ُ َ ‫َو‬

134. Ne zaman yukarıda sözü edilen belâlardan bir belâ başlarına çökse, her defasında “Ey Musa!” diye yalvarıyorlardı, “Sana verdiği sözün hürmetine, bizim için Rabb’ine yalvar da şu belâyı başımızdan kaldırsın! Yeminle söylüyoruz, eğer bu azabı bizden uzaklaştırırsan, sana kesinlikle iman edeceğiz ve İsrailoğulları’nın seninle birlikte Mısır’dan çıkıp gitmesine izin vereceğiz!”


Cْ Iُ ‫ َ< ِ ُ ُه اِ َذا‬Cْ Iُ Vٍ O َ َ َّ 7َ +َ َ َ‫ ا‬v ٰ ِ‫ ا‬3َ Oْ ِّ ‫ ا‬Cُ Pُ ْ! َ !َ dْ l ُ ْ!.َ ﴾١٣٥﴿ ‫ُ َن‬u-

135. Fakat başlarındaki azabı —geçici bir süre için— kaldırdığımız anda, hemen verdikleri sözden cayıveriyorlardı.

‫ َ َّ ُ< ا‬Cْ Pُ 4َّ َ <ِ Cِ ّ 1َ ‫) ْا‬+ِ Cْ Iُ !َ Fْ َ Zْ َ +َ Cْ Pُ ْ!#ِ !َ ْ Yَ َ 4ْ َ+ َ 7* +ِ Zَ Pَ ْ! َ ‫ ا‬4ُ َ ‫ َ! َو‬Aِ .َ ٰ <ِ ﴾١٣٦﴿ 5

136. Biz de bunun üzerine, ayetlerimizi yalan sayıp göz ardı ettikleri için, hepsini cezalandırıp denizde boğduk!

َ ْ ‫ ر َق‬ ‫ا ْر ِض‬ َ #َ ‫ُ َن‬d>َ ْ َ Tْ .ُ ‫ ا‬4ُ َ ,َ . * َّ ‫ ْ َم ا‬Yَ ‫َواَ ْو َر ْ_ َ! ْا‬ ِ l Pَ 1+* !َ ْ ‫ ا َّ * ) َ< َر‬Pَ <َ ‫ ر‬ ِ َ #َ ‫َو‬ 137. O güne kadar ezilen, hor görülen ve güçsüz bırakılan mümin toplumu ise, her karış toprağını nimet ve bereketlerle donattığımız kutsal toprakların doğusuna batısına, yani Filistin diyarına egemen kıldık.

َ *‫ َ< *! ) اِ ْ َ اء‬v7ٰ َ v ٰ!Tْ bُ ‫ ْا‬0َ <ِّ ‫^ َر‬ ْ َّ Aَ ‫َو‬ َ <ِ V. ُ َ 7ِ َ ^ ‫وا‬ ُ sَ (َ

Ve böylece Rabb’inin İsrailoğulları’na vermiş olduğu o güzel söz, —zorluklara göğüs gererek sabretmeleri sayesinde— tam olarak gerçekleşmiş oldu. Zalimlere gelince:


‫ َن‬wُ ِ >ْ .َ ‫ ا‬4ُ َ #َ ‫ ُ" َو‬#ُ ْ Fَ ‫ ْ َ ْ ُن َو‬+ِ ُ !َ Xْ .َ ‫ َ َن‬#َ 4َ ْ #َّ ‫َو َد‬ ﴾١٣٧﴿

Firavun ve adamlarının yaptıkları ve yükselttikleri her şeyi yerle bir ettik. Yani onları denizde boğduktan sonra, geride bıraktıkları saraylarını, köşklerini, dev sütunlar üzerinde yükselttikleri saltanatlarını, muhteşem güzellikteki bağlarını, bahçelerini, kısacası, ahireti kaybetme pahasına uğrunda mücadele ettikleri malı, serveti, şanı, şöhreti, saltanatı yıkıp yok ettik. Musa ve arkadaşları için asıl imtihan, bundan sonra başlıyordu:

َ *‫ ِ< َ? *! ) اِ ْ َ اء‬4َ ْ‫ َوز‬O ُ >ْ .َ ‫ ْ ٍم‬Fَ v7ٰ َ ‫ ْ ا‬Aَ َ +َ َ bْ ?َ ‫ ْا‬V. ‫ُ َن‬dَ ‫َو‬ 7ٰ

َ C` ْ Pُ َ ‫ م‬ ! ( ‫ا‬ v َ ْ َ ٍ 138. Biz İsrailoğulları’nı Kızıldeniz’den karşı tarafa geçirdikten sonra, birtakım putlara tapmakta olan bir toplulukla karşılaştılar.

Lٌ Pَ ِ ‫ ٰا‬Cْ Pُ َ َ َ Pً ٰ ِ‫ َ َ! ا‬Vْ >َ O‫ا‬ ْ v َ #ُ .َ ‫ ُ ا‬Fَ Yüzyıllarca putperest bir toplumun esareti altında yaşamış olan bu insanlar, “Ey Musa!” dediler, “Bize de bunların tanrıları gibi görebileceğimiz, dokunabileceğimiz bir tanrı yap!”

َ Fَ ُ 4َّ ِ‫ ل ا‬ ﴾١٣٨﴿ ‫ َن‬7ُ Pَ Jْ Aَ ‫ ْ ٌم‬Fَ Cْ Buna karşılık Musa: toplumsunuz!” dedi.

“Siz

gerçekten

de

cahil

bir

﴾١٣٩﴿ ‫ َن‬7ُ َ >ْ .َ ‫ ا‬4ُ َ #َ Vٌ r ِ <َ ‫ ِ" َو‬1+* Cْ Iُ #َ ٌ sَّ َ #ُ ‫] َ ِء‬6ُ ٰI ‫اِ َّن‬


139. “Çünkü sizin imrenerek kendinize model aldığınız bu insanların içinde bulundukları inanç sistemi yok olup gitmeye mahkûmdur, yaptıkları da tamamen boş ve yanlıştır!” Ve sözlerine devamla:

َ Fَ َّ + َ Iُ ‫ َو‬Pً ٰ ِ‫ ا‬Cْ ُ 7َ َ ُ 1 * <ْ َ‫ا ا‬ َ * َ >َ ‫ ْا‬v7َ َ Cْ 5 ِ ّٰ َ qْ Zَ َ‫ ل ا‬ ﴾١٤٠﴿

140. “Hem Allah sizleri tüm insanlara üstün kılmışken, nasıl olur da sizin için O’ndan başka kulluk ve ibadet edecek, hükmüne boyun eğecek bir tanrı arayabilirim?” dedi.

‫ ْ َ ْ َن‬+ِ ‫ ٰا ِل‬,ْ #ِ Cْ ُ !َ 1ْ Jْ َ 4َ‫َواِ ْذ ا‬ 141. Ve onlara, Allah’ın şu sözlerini iletti: “Sizi Firavun hanedanından nasıl kurtardığımızı hatırlayın:

ُ Cْ ُ 4َ #ُ T ‫ َن‬1ُ bْ َ Tْ .َ ‫ َو‬Cْ ُ ‫ َن اَ ْ< َ! َء‬7ُ ِّ Yَ .ُ ‫اب‬ ُ .َ ` ِ َ >َ ‫ َء ْا‬ َ 4ِ C ْ ُ ‫ َء‬T

Hani onlar size en acı işkenceleri çektiriyor; soykırım yaparak neslinizi yok etmek için oğullarınızı boğazlıyor, kadınlarınızı hizmetçi olarak kullanmak üzere sağ bırakıyorlardı.

ُ <ِّ ‫ َر‬,ْ #ِ ‫ ٌء‬/ َ <َ Cْ ُ ِ ‫) ٰذ‬+* ‫َو‬ ﴾١٤١﴿ Ckٌ 1g* َ Cْ İşte bütün bunlarla, Rabb’iniz sizi eğitip olgunlaştırmak ve böylece insanlığı doğru yola ileten örnek ve öncü bir toplum yapmak üzere çetin bir sınavdan geçirmekteydi.”


َ u* 7ٰ _َ v Cَّ َ +َ ٍ lْ >َ <ِ Iَ !َ ْ َْ Aَ‫ َوا‬Lً 7َ 1ْ َ 5 ٰ #ُ 4َ 'ْ َ ‫َو ٰو‬ َ >* <َ ‫ ت َر ِّ< *" اَ ْر‬ َ #* Lً` 7َ 1ْ َ 5 ُ Y1

142. Derken Musa’ya Tevrat’ın ilk ayetlerini vermek üzere huzurumuza çağırmadan önce, oruç ve benzeri ibadetlerle bu büyük buluşmaya hazırlanması için ona Sina Dağı’nda otuz gün otuz gecelik bir süre belirledik, sonra buna bir on günlük ruhî hazırlık süresi daha ekledik. Böylece Rabb’inin ona belirlediği süre kırk geceye tamamlanmış oldu.

َ ِ v َ Fَ ‫َو‬ َ ‫ ْ َو‬7ِ (ْ َ‫) َوا‬#* ْ Fَ )+* )!* dْ 7ُ ْf‫ٰ ُ و َن ا‬I "ِ 1f* ٰ #ُ ‫ ل‬ َ ?* َ ْ ?ِ َّ Aَ ﴾١٤٢﴿ ,َ .'* T ِ dْ ُ ‫ ْا‬V1

Musa, kendisiyle birlikte Sina Dağı’nın eteklerine kadar gelen kardeşi Harun’a, “Ben yokken bu halka sen önderlik edeceksin. Onlara güzellikle davran ve sakın bozguncuların yolundan gitme!” dedi.

َ Fَ "U َ َّ َ ‫َو‬ َ * ِ v ) 4* ‫ ل َر ِّب اَ ِر‬ ٰ #ُ ‫ َء‬O ُ <ُّ ‫ َ ُ" َر‬7َّ َ ‫ َ! َو‬Aِ Y1 ُ 4ْ َ‫ا‬ 0َ 1ْ َ ِ‫ ْ ا‬g

143. Nihayet Musa, belirlediğimiz zamanda buluşma yerine geldi. Rabb’i kendisiyle konuşmaya başlayınca, bunun verdiği sonsuz zevk ve heyecanla, “Ey Rabb’im!” diye yalvardı, “Bana kendini göster ki, sana doyasıya bir bakayım!”

َ Fَ ُ 4ْ ‫ ا‬,ِ َّ Yَ َ ‫ا‬ ْ ‫ ِ ِن‬+َ Vِ ?َ Jَ ‫ ْا‬v َ ِ‫ ْ ا‬g * ٰ Aَ ,ْ َ ‫ ل‬ ِ ٰ ‫!) َو‬. َ #َ )` !. * ٰ Aَ ‫ ْ َف‬Tَ َ + "ُ 4َ -


Buna karşılık Allah şöyle buyurdu: “Sen beni dünya gözüyle asla göremezsin! Çünkü buna dayanamazsın. Bunu daha iyi anlamak için şu dağa bak. Şimdi ona görüneceğim. Eğer o sapasağlam yerinde kalırsa, o zaman sen de beni görebilirsin demektir.”

` Yً >ِ (َ v ٰ #ُ َّ f َ ‫ ُ" َد َو‬7َ >َ O َ Vِ ?َ Jَ 7ْ ِ "ُ <ُّ ‫ َر‬v7ّٰ Jَ Aَ َّ 7َ +َ Ve Rabb’i dağa tecelli edip ona nurunu gösterince, onu paramparça etti ve Musa, bu olayın dehşetiyle bayılıp yere düştü.

َ Fَ ‫َ َق‬+َ‫ َّ ا‬7َ +َ َ !* #ِ 6ْ ُ ‫ ] اَ َّو ُل ْا‬4َ َ‫ َوا‬0َ 1ْ َ ِ‫^ ا‬ 5 ُ ?ْ Aُ 0َ 4َ bَ ?ْ ُ ‫ ل‬ ﴾١٤٣﴿

Sonra ayılıp kendine gelince, “Ey Rabb’im!” dedi, “Sen her türlü noksanlıktan uzaksın, yücesin! Affına sığınarak sana yöneliyorum! Ve ben, seni dünya gözüyle görmenin imkânsız olduğunu görerek, sana senin istediğin gibi inananların ilkiyim!”

ٰ #ُ .َ ‫ ل‬ َ َ ِ <ِ ‫ س‬ َ (‫ا‬ َ Fَ َّ v7َ َ 0َ ُ 1ْ َd )A* ْ )4ِّ ِ‫ ا‬v ِ ! ‫ا‬ َ <ِ ‫َو‬ ) #* /َ -

144. Bunun üzerine, Allah şöyle buyurdu: “Ey Musa! Hem verdiğim elçilik görevi, hem de arada hiçbir engel olmaksızın seninle Sina Dağı’nda özel konuşmam sayesinde seni insanlar arasından seçip yücelttim.”

َّ ,َ #ِ ,ْ ُ ‫ َو‬0َ ُ 1ْ Aَ ‫ ٰا‬#َ ْ َ ﴾١٤٤﴿ ,َ . * ِ l ‫ا‬ ُ +


“O hâlde, sana verdiğim şu levhalarda yazılı olan emirlerime sımsıkı sarıl ve kulluk görevini en güzel şekilde yerine getirerek şükreden bir kul ol!”

َ ِ ْ #َ ‫ ْ) ٍء‬wَ Vِّ ُ ,ْ #ِ ‫ا ْ َ اح‬ َ ْ )+ِ "ُ َ !َ ?ْ َ َ ‫َو‬ /1 ً X* dْ Aَ ‫ َو‬Lً g ِ ُ ِ ‫ ْ) ٍ`ء‬wَ Vِّ -

145. Biz bu levhalara, ahlâk ve erdemliliğe dair çeşitli nasihatleri ve insanlığı dünya ve âhirette kurtuluşa iletecek her şeyin açıklamasını Musa için yazmıştık.

Pَ !ِ T ُ ْ .َ 0َ #َ ْ Fَ ْ #ُ ‫ َّ ٍة َو ْا‬Yُ <ِ Iَ ْ َ ُ + َ %ْ َ <ِ ‫ ُ وا‬f Ve buyurmuştuk ki: “Bunlara sıkıca sarıl! Halkına da emret, bunu en güzel şekilde tutsunlar.”

ُ .‫َ ُ *ر‬ َ Y* ﴾١٤٥﴿ 5 ِ َd ‫ َدا َر ْا‬Cْ “Yakında size, bir ibret ve imtihan olmak üzere yoldan çıkmışların yurdunu göstereceğim. Onlara da bu mesajı iletecek, hak ve hakikatin bayraktarlığını yapacaksınız.”

َ ْ )+ِ ‫ُو َن‬sَّ َ َ .َ ,َ . * َّ ‫ َ) ا‬Aِ .َ ‫ ٰا‬,ْ َ ‫َ َ ْ( ِ ُف‬ q ِ ْ َ <ِ ‫ا ْر ِض‬ a ّ ِ bَ ‫ْا‬ 146. Yeryüzünde haksız yere kibirlenenleri, kalplerini kör ederek ayetlerimden uzaklaştıracağım.

` Pَ <ِ ‫ ُ! ا‬#ِ 6ْ .ُ َ Lٍ .َ ‫ ٰا‬Vَّ ُ ‫ َ ْوا‬.َ ‫َواِ ْن‬ Çünkü onlar, hakikati ortaya koyan bütün mucizeleri görseler, yine de inanmazlar.


َ ?* َ ‫ َ ْوا‬.َ ‫َواِ ْن‬ ً ?* َ ‫ َّ ِ ُ و ُه‬.َ َ 'ِ wْ ُّ ‫ ا‬V1 `/1 Doğru yolu benimsemezler.

görseler,

onu

izlenecek

yol

olarak

َ ?* َ ‫ َ ْوا‬.َ ‫َواِ ْن‬ /1 ً ?* َ ‫ َّ ِ ُ و ُه‬.َ )ِّ َ ْ ‫ ا‬V1 Fakat azgınlık yolunu görünce, onu derhâl kendilerine yol edinirler.

َ 7* +ِ Zَ Pَ ْ! َ ‫ ا‬4ُ َ ‫ َ! َو‬Aِ .َ ٰ <ِ ‫ َ َّ ُ< ا‬Cْ Pُ 4َّ َ <ِ 0َ ِ ‫ٰذ‬ ﴾١٤٦﴿ 5 Bütün bunlar da, ayetlerimizi yalan saymalarından ve onları göz ardı etmelerinden ileri gelmektedir.

ٰ ْ ‫ ِء‬Y َ ِ ‫ َ! َو‬Aِ .َ ٰ <ِ ‫ َ َّ ُ< ا‬,َ . * َّ ‫َوا‬ َ ?ِ % ْ C ْ Pُ ُ َ ْ َ‫^ ا‬ َ ‫ َ ِة‬f ِ ‫ا‬ ﴾١٤٧﴿ ‫ن‬kَ 7ُ َ >ْ .َ ‫ ا‬4ُ َ #َ َّ ِ‫ ْو َن ا‬3َ Jْ .ُ Vْ Iَ 147. Ayetlerimizi ve ahiretteki o büyük buluşmayı inkâr edenlerin İslâm’ı ortadan kaldırmak için gösterdikleri bütün gayret ve çalışmaları sonuçsuz kalacak ve onların sözde iyilikleri de boşa gidecektir. Onlar, bu feci akıbeti bizzat kendileri hazırlamışlardır. Öyle ya, yaptıklarından başka bir şeyin cezasını mı çekiyorlar? Geçmişte yaşanan şu ibret verici örnek bunu ne güzel anlatıyor:

"ُ َ ‫'ًا‬T ٰ #ُ ‫ ْ ُم‬Fَ َ َ Aَّ ‫َوا‬ َ O َ /ً Jْ ِ Cْ Pِ 1ِّ 7ِ % ُ ,ْ #ِ ‫ َ< ْ> ِ' *ه‬,ْ #ِ v ‫ َ ا ٌر‬f ُ

148. Musa’nın kavminden birçokları, onun vahiy almak üzere Sina Dağı’na çıkmasının hemen ardından, süs eşyalarından


edindikleri ve rüzgârın etkisiyle böğürtü sesi çıkaran bir buzağı heykeline tapınmaya başladılar.

َ .ُ َ "ُ 4َّ َ‫ َ ْوا ا‬.َ Cْ َ َ‫ا‬ ‫ َ ُ و ُه‬Aَّ ِ‫ ا‬/1 ً ?* َ Cْ P. ِ '* Pْ .َ َ ‫ َو‬Cْ Pُ ُ 7ِّ َ ‫ ا‬4ُ َ ‫َو‬ َ * ِ Q ﴾١٤٨﴿ 5 Peki, onlar taptıkları bu eski Mısır putunun kendileriyle konuşmaktan bile aciz olduğunu, hele onlara asla doğru yolu gösteremeyeceğini göremiyorlar mıydı? Evet, görmesine görüyorlardı, ama işlerine öyle geldiği için onu tanrı edindiler ve böylece bizzat kendilerine zulmetmiş oldular.

ْ ِ َ ‫ ُ ا‬Fَ U َ Yِ ُ َّ َ ‫َو‬ Cْ َ ‫ ا‬7ُّ َ 'ْ Fَ Cْ Pُ 4َّ َ‫ َو َراَ ْوا ا‬Cْ P. ِ '* .ْ َ‫ ) ا‬+* t

ُ !َ َ !َ َ ْ dِ ْ .َ ‫ ْ َ! َر ُّ< َ! َو‬% ﴾١٤٩﴿ ,َ . * َ ْ .َ ِ َ ‫ ْا‬,َ #ِ ,َّ 4َ 149. Sonra akılları başlarına gelip doğru yoldan sapmış olduklarını anlayınca, pişmanlık içinde kıvranarak, “Eyvah bize! Eğer Rabb’imiz bizlere merhamet edip günahımızı bağışlamazsa, kesinlikle kaybedenlerden olacağız!” diye feryat ettiler.

ٰ #ُ َ O َ Fَ U َ T ًd ِ َ‫ ْ َ? َن ا‬Zَ "* #ِ ْ Fَ v ٰ ِ‫ ا‬v َ \ْ <ِ ‫ ل‬ َ ‫َو َ َّ َر‬ ُ <ِّ ‫ َ َر‬#ْ َ‫ ا‬Cْ ُ 7ْ Jِ َ َ‫ َ< ْ> *' `ي ا‬,ْ #ِ )4 C` ْ َ * ُ ُ dْ 7َ f

150. Nihayet Musa kavmine dönünce, öfkeli ve üzgün bir hâlde, “Benden sonra arkamdan ne kötü işler yapmışsınız! Rabb’inizin emri gelinceye kadar bekleyemediniz mi?” diye çıkıştı.

َ ْ vYَ ْ َ‫َوا‬ "ِ 1ْ َ ِ‫ ُّ ُه ا‬Jُ .َ "ِ 1f* َ‫ َ ِ< َ ْا ِس ا‬f َ َ‫اح َوا‬ َ َ ْ ‫ا‬


Sonra bu öfkeyle, üzerinde ayetler yazılı olan levhaları yere attı ve yerine vekil bırakmış olduğu kardeşini saçından tutup sarsmaya başladı.

َ Fَ ) !* 4َ 7ُ ُ Yْ .َ ‫) َو َ ُدوا‬4 ْ ‫ ْ َم‬Yَ ‫ اُ َّم اِ َّن ْا‬,َ <ْ ‫ ل ا‬ * ُd>َ ْ َ ‫ا‬ َ ْ )َ <ِ ^ ْ ِ lْ Aُ /َ​َ + ‫ ْ ِم‬Yَ ‫ َ ْا‬#َ )!* 7ْ >َ Jْ Aَ َ ‫ا ْ َ' ا َء َو‬ َّ ‫ا‬ َ * ِ g ﴾١٥٠﴿ 5 Kardeşi Harun, “Ey anacığımın oğlu! Bu insanlar beni güçsüz gördüler ve az kalsın canıma kıyacaklardı. Ne olur, düşmanları bana güldürme ve beni bu zalim insanlarla bir tutma!” dedi. Sonra olup bitenleri bir bir anlattı.

َ ِ ‫ ْ * ) َو‬dِ Z‫ا‬ َ Fَ ْ ‫ ل َر ِّب‬ ^ْ َ 4َ‫ َوا‬0َ ِ َ %ْ ‫) َر‬+* !َ 7ْ fْ ِ ‫) َواَد‬f* ﴾١٥١﴿ 5 َ ‫اَ ْر‬ ِ َّ ‫ ا‬Cُ % kَ * %‫ا‬

151. Bunun üzerine Musa, “Ey Rabb’im!” diye yalvardı, “Beni de kardeşimi de bağışla ve bizi rahmetinle kuşat. Hiç kuşkusuz sen, merhamet edenlerin en merhametlisisin.”

Lٌ َّ ‫ َو ِذ‬Cْ Pِ <ِّ ‫ َر‬,ْ #ِ َ Zَ Cْ Pُ ُ !َ 1َ َ Vَ Jْ >ِ ‫ َ ُ وا ْا‬Aَّ ‫ ا‬,َ . * َّ ‫اِ َّن ا‬ ٌ ُّ ‫ ِة‬1ٰ bَ ‫) ْا‬+ِ 1َ 4ْ ' ‫ا‬

152. “Buzağıyı tanrı edinenlere gelince, onların başına Rab’leri tarafından bir gazap çökecek ve dünya hayatında alçaklığa mahkûm olacaklar.”

﴾١٥٢﴿ ,َ . * َ dْ ُ ‫ي ْا‬3ِ Jْ 4َ 0َ ِ ٰ َ ‫َو‬


İşte biz, gerçeği çarpıtarak Allah adına yalanlar uyduranları böyle cezalandırırız.

َّ ‫ ا‬7ُ ِ َ ,َ . * َّ ‫َوا‬ ‫ ا اِ َّن‬ ِ Sَ 1ِّ T ‫ا‬ !ُ #َ ‫ َو ٰا‬Iَ 'ِ >ْ <َ ,ْ #ِ ‫ ُ< ا‬Aَ Cَُّ _ ‫ ت‬ ﴾١٥٣﴿ Cٌ 1%* ‫ُ ٌر َر‬d َ َ Iَ 'ِ >ْ <َ ,ْ #ِ 0َ <َّ ‫َر‬

153. Ancak kötü işler yaptıktan sonra pişman olup hakka iman edenlere gelince, onun bu samimi tövbe ve imanından sonra elbette Rabb’in çok bağışlayıcı, çok merhametlidir.

َْ ْ َ f َ َ َّ َ ‫َو‬ ‫اح‬ َ َ‫ ا‬ َ َ ‫ ْا‬v َ َ #ُ ,ْ َ ^ ُ `َ َ ‫ا‬ 154. Nihayet Musa’nın öfkesi yatışınca, az önce öfkeyle attığı levhaları yerden aldı.

‫ ُ? َن‬Iَ ْ .َ Cْ Pِ <ِّ َ ِ Cْ Iُ ,َ . * 7َّ ِ Lٌ َ %ْ ‫'ًى َو َر‬Iُ Pَ ِ َ Tْ 4ُ )+* ‫َو‬ ﴾١٥٤﴿

Bu levhalarda, Rab’lerinden korkanlar için dünya ve âhiret saadetinin yolunu gösteren hidayet ve rahmet kaynağı hükümler vardı.

َ >* ?ْ َ "ُ #َ ْ Fَ v َ * ِ /ً O ` !َ Aِ Y1 ٰ #ُ ‫ْ َ َر‬f‫َوا‬ ُ ‫ َر‬5 155. Derken Musa, hep birlikte Allah’a yalvarıp bağışlanma dilemek üzere, belirlediğimiz ikinci bir buluşma için halkı arasından onları temsil edebilecek yetmiş kişi seçti. Sonra beraberce Sina Dağı’na çıkıp Rabb’in kelâmını işittiler. Fakat yine bazıları azgınlaşarak, “Ey Musa, biz Allah’ı açıkça görmedikçe sana asla inanmayacağız!” dediler. Üstelik bunu, tövbe etmek için geldikleri bir yerde söylüyorlardı.


َ Fَ Lُ َdOْ َّ ‫ ا‬Cُ Pُ Aْ َ f ,ْ #ِ Cْ Pُ َ -ْ 7َ ْIَ‫^ ا‬ َ \ْ wِ ْ َ ‫ ل َر ِّب‬ َ َ‫ َّ ا‬7َ +َ ‫ ي‬ َ .َّ ِ‫ َوا‬Vُ ?ْ Fَ

Bunun üzerine onları o müthiş sarsıntı yakalayınca, Musa, “Ey Rabb’im!” diye yalvardı, “Dileseydin onları da beni de daha önce helâk edebilirdin. Bundan çok daha büyük günah işledikleri zaman bile onları affetmiştin. İşte bu engin şefkat ve merhametine sığınarak sana yalvarıyorum, bizi affet Allah’ım!

ُ 7ِ Pْ Aُ َ‫ا‬ ُّ Vَ >َ​َ + َ <ِ !َ ` !َّ #ِ ‫ ُء‬Pَ َdT ‫ا‬ Aramızdaki bazı kendini bilmezlerin işlediği günahlar yüzünden bizleri helâk mi edeceksin?

َ Aَ ,ْ #َ ‫ *'ي‬Pْ Aَ ‫ ُء َو‬l َ Aَ ,ْ #َ Pَ <ِ Vُّ ِ Aُ 0َ ُ !َ ْ +ِ َّ ِ‫ َ) ا‬Iِ ‫اِ ْن‬ ‫ ُء‬l Anlıyorum ki, bütün bunlar, aramızdaki ikiyüzlüleri ayıklamak üzere herkese hak ettiği karşılığı vererek dilediğini saptırdığın, dilediğini de doğru yola ilettiğin çetin bir imtihanından başka bir şey değil.

ْ + !َ 1ُّ ِ ‫ْ^ َو‬ ,َ . * +ِ َ ‫ ُ ْا‬qْ f َ ^ْ َ 4َ‫ ْ َ! َوا‬% ْ ‫ ْ َ َ! َو‬dِ Z َ َ 4َ‫ا‬ َ ‫ار‬ ﴾١٥٥﴿

Bizim yegâne yardımcımız ve koruyucumuz sensin. Bizi bağışla, bize merhamet eyle ya Rab! Sen ki, bağışlayanların en hayırlısısın!”


ْ ‫َو‬ ٰ ْ )+ِ ‫ َو‬Lً !َ T ُّ ‫ٰ ِ ِه‬I )+* !َ َ ْ ُ ‫ا‬ 4َّ ِ‫ َ ِة ا‬f َ % َ 1َ 4ْ ' ‫ا‬ ِ ‫ا‬ 0َ 1ْ َ ِ‫ ا‬4َ 'ْ Iُ

156. “Bize hem bu dünyada, hem de ahirette iyilikler ve güzellikler nasip eyle. Affını ümit ederek yalnızca sana yöneldik Allah’ım!”

َ Fَ َ َ‫ ا‬,ْ #َ "* <ِ 1 ْ >َ ِ ‫ َ * ) َو‬%ْ ‫ ُ`ء َو َر‬w Vَّ ُ ^ ُ (* ُ‫ ل َ َ *ا< ) ا‬ ‫ ْ) ٍ ء‬wَ

Buna karşılık, Allah şöyle buyurdu: “Azabım sınırlıdır, günahkârlardan dilediğimi onunla cezalandırırım. Rahmetime gelince, o her şeyi tamamen kuşatmıştır.

Cْ Iُ ,َ . * َّ ‫ ٰ َة َوا‬3َّ ‫ َن ا‬Aُ 6ْ .ُ ‫ َن َو‬Yُ َّ .َ ,َ . * 7َّ ِ Pَ ?ُ ُ ْ َ Tَ َ + ﴾١٥٦﴿ ‫ ُ! َ`ن‬#ِ 6ْ .ُ !َ Aِ .َ ٰ <ِ

Rahmetimi, dürüst ve erdemlice bir hayat sürerek kötülüklerden sakınan, zekâtını veren ve ayetlerime yürekten inanan kimselere nasip edeceğim.

َ ُ َّ ‫ َّ ِ? ُ> َن ا‬.َ ,َ . * َّ َ‫ا‬ َّ ‫ ل‬ ُ ْ )َّ ?ِ ! ‫ا‬ "ُ 4َ ‫'ُو‬Jِ .َ ‫ َّ) ا َّ * ي‬#ِّ ‫ا‬ َّ )+ِ Cْ Iُ 'َ ْ! ِ <ً ُ -ْ #َ V1 ِ ْ ‫ َو‬Lِ .‫ا ْ ٰر‬ ِ Jْ* 4 ‫ا‬ 157. Onlar ki, ellerindeki Tevrat’ta ve daha sonra İncil’de ismini ve özelliklerini yazılı buldukları Son Elçinin, okuma yazması bile olmadığı hâlde, kalbine nakşedilen Kur’an sayesinde insanlığı kurtuluşa iletecek bütün hidayet bilgilerini göğsünde


toplayan Ahmed adındaki o ümmi Peygamberin (61. Saff: 6) izinden gidecekler.

َ ْ! ُ ‫ ْا‬,ِ َ Cْ Pُ 1Pٰ ْ!.َ ‫وف َو‬

ِ ِ ُ >ْ َ ْ <ِ Cْ Iُ ُ #ُ ْ .َ O Peygamber onlara iyiliği ve güzelliği emredecek, kötü ve çirkin olan her şeyi yasaklayacak.

َّ ‫ ا‬Cُ Pُ َ Vُّ bِ .ُ ‫َو‬ َ Mِ ?َ َ ‫ ْا‬Cُ Pِ 1ْ 7َ َ ‫ ِّ ُم‬bَ .ُ ‫ ت َو‬ { ِ ?َ 1ِّ Kendilerine temiz ve yararlı şeyleri helâl, pis ve zararlı şeyleri ise haram kılacak.

َ ْ ‫ َو‬Cْ Iُ َ (ْ ِ‫ ا‬Cْ Pُ ْ! َ ُ ْ 4َ َ ) * َّ ‫ َل ا‬/َ Zْ ‫ا‬ C ْ Pِ 1ْ 7َ َ ^ َ .َ ‫َو‬ Dinsizlerin ve sözde din adamlarının insanlara yükledikleri o anlamsız ve ağır sorumluluk yüklerini sırtlarından indirecek. Üzerlerindeki, insanlığı her alanda yücelmekten alıkoyan kölelik, cehalet, bağnazlık gibi zincirleri söküp atacak.

ُّ ‫ َ? ُ> ا‬Aَّ ‫ ُ و ُه َوا‬Xَ 4َ ‫ ُرو ُه َو‬3َّ َ ‫ ُ! ا ِ< *" َو‬#َ ‫ ٰا‬,َ . * َّ َ+ ‫ا ! َر ا َّ * ي‬ ﴾١٥٧﴿ ‫ن‬kَ bُ 7ِ dْ ُ ‫ ْا‬Cُ Iُ 0َ \ِ ٰ ]‫ اُو‬U"ُ >َ #َ ‫ َل‬3ِْ 4ُ‫ا‬ Peygamberlerin vaktiyle müjdelemiş olduğu bu Son Elçiye iman eden, ona saygı gösteren, mücadelesinde ona yardımcı olan ve onunla birlikte gönderilen Kur’an adındaki ilâhî ışığın aydınlığında yürüyenler var ya, işte onlar dünyada da ahirette de kurtuluşa erenlerdir.

َّ Pَ .ُّ َ‫ ا‬.َ Vْ Fُ ُ 1ْ َ ِ‫ا ا‬ ُ ُ ‫) َر‬4ّ * ِ‫ س ا‬ "ُ َ ‫ ا َّ * ي‬c >1 ِ ّٰ ‫ ل‬ َ Cْ ً * O ُ ! ‫ا‬ ‫ات َو ْا َ ْر‬ َ َّ 0ُ 7ْ #ُ ^1 ِ َ ٰ T ‫ا‬ ُ * .ُ ‫ *) َو‬bْ .ُ َ Iُ ّ ِ‫ض َ اِ ٰ َ" ا‬ `ِ


158. Ey Peygamber! İşte bu hakikati tüm insanlığa duyurmak üzere de ki: “Ey insanlar! Gerçekten ben, Allah’ın tüm insanlığa göndermiş olduğu elçisiyim. O Allah ki, göklerin ve yerin egemenliği yalnızca O’na aittir. O’ndan başka kulluk edilecek ve hükmüne boyun eğilecek bir otorite, bir ilâh yoktur. Hayat veren de, öldüren de yalnızca O’dur.

َّ "ِ ِ ُ ‫ َو َر‬ ُ ْ )ِّ ?ِ ! ‫ا‬ ِ ّٰ <ِ ,ُ #ِ 6ْ .ُ ‫ ِّ) ا َّ * ي‬#ِّ ‫ا‬ ِ ّٰ <ِ ‫ ُ! ا‬#ِ ٰ +َ ُ 7َّ >َ َ ‫ ِ? ُ> ُه‬Aَّ ‫ *" َوا‬Aِ َ 7ِ َ ‫َو‬ ﴾١٥٨﴿ ‫ َ 'ُو َن‬Pْ Aَ Cْ Şu hâlde, Allah’a ve Elçisine, şu ümmi Peygambere —ki bizzat kendisi de Allah’a ve O’nun bütün kutsal kitaplardaki sözlerine yürekten inanmaktadır— iman edin ve onun izinden gidin ki, doğru yolu bulabilesiniz.

ٰ #ُ ‫ ْ م‬Fَ ,ْ #ِ ‫َو‬ ﴾١٥٩﴿ ‫ ْ> ِ' ُ َن‬.َ "* <ِ ‫ َو‬aّ ِ bَ ْ <ِ ‫'ُو َن‬Pْ .َ Lٌ #َّ ُ‫ ا‬v ِ 159. Musa’nın halkı arasında, insanları hakikate yönelten ve bu hakikate dayanarak adaleti gerçekleştiren bir topluluk vardı.

َّ Fَ ‫َو‬ ً ?َ ْ َ‫ َ َة ا‬lْ َ )ْ َ !َ _ْ ‫ ا‬Cُ Iُ !َ >ْ ً #َ ُ‫ ا‬r 160. Biz İsrailoğulları’nı, Yakup Peygamberin on iki oğlundan türeyen oymaklar hâlinde on iki kabileye ayırdık.

ٰ #ُ v ٰ ِ‫ َ! ا‬1ْ % ‫ ُ" اَ ِن ا ْ ِ ْب‬#ُ ْ Fَ "ُ 1Yٰ Tْ َ ‫ا‬ ْ ‫ اِ ِذ‬v َ ‫َواَ ْو‬

ْ T 'ْ Fَ !ً 1ْ َ ‫ َ َة‬lْ َ َ !َ _ْ ‫!ْ ُ" ا‬#ِ ^ َ Jَ ?َ 4ْ َ+ `َ Jَ bَ ‫ َك ْا‬Xَ >َ <ِ C ْ Pُ <َ َ lْ #َ ‫ س‬ ٍ 4َ ُ‫ ا‬Vُّ ُ Cَ 7ِ َ


Çölde giderlerken halkı Musa’dan su isteyince, ona, “Asanla şu kayaya vur!” diye emrettik. Musa asasıyla kayaya vurur vurmaz, derhâl oradan on iki pınar fışkırdı ve on iki boydan her biri diğerinin hakkına saldırmaksızın kendi su içeceği yeri kolayca öğrendi.

َ ‫َو‬ َّ ‫ َو‬,َّ َ ‫ ْا‬Cُ Pِ 1ْ 7َ َ !َ ْ 3َ 4ْ َ‫ ْا َ َ َم َوا‬Cُ Pِ 1ْ 7َ َ !َ 7ْ 7َّ Q ‫ ٰ ى‬7ْ T ‫ا‬ َ ,ْ #ِ ‫ ا‬7ُ ُ C ْ ُ !َ Fْ ‫ َر َز‬#َ ‫ ت‬ ِ ?َ 1ِّ r Ayrıca, çöllerin kavurucu sıcağından sizi korumak için bulutları üzerinize gölgelik yaptık ve “Size verdiğimiz güzel nimetlerden yiyin!” diyerek üzerinize kudret helvası ve bıldırcın gönderdik. Verimsiz çöllerde, gökten çiğ damlası gibi dökülen, yerden mantar gibi biten tatlı bir gıdayla sizi besledik ve gelip ayaklarınızın dibine düşen bıldırcın sürülerini size gönderdik. Ama bunca nimetlere karşılık nankörlük ettiler.

َ #َ ‫َو‬ ﴾١٦٠﴿ ‫ ُ َن‬7ِ gْ .َ Cْ Pُ T َ ُd4ْ َ‫ ا ا‬4ُ َ ,ْ ِ ٰ ‫ َو‬4َ ُ 7َ Q Onlar böyle yapmakla bize değil, ancak kendilerine kötülük ediyorlardı. Şöyle ki:

َ F* ‫َواِ ْذ‬ ُ ‫ا‬ { ُ 1ْ % ْ Cُ Pُ َ V1 َ Pَ ْ!#ِ ‫ ا‬7ُ ُ ‫ َو‬Lَ .َ ْ Yَ ‫ٰ ِ ِه ْا‬I ‫ ُ! ا‬َّ % ُ َ ْ dِ ْ 4َ ‫'ًا‬Jَّ ُ ‫ ب‬ Cْ ُ ‫ َواد‬Lٌ َ ?َ ‫ ا ْا‬7ُ fْ ِ ‫ ُ ا‬Fُ ‫ َو‬Cْ ُ \ْ wِ ُ Aِ Sَ 1 * f َ !* T ﴾١٦١﴿ 5 َ ِ bْ ُ ‫ ُ' ْا‬. * َ َ C ْ -

161. Hani, halkı zalim olan bir şehri fethedecekleri zaman onlara denilmişti ki: “Şu şehre yerleşin ve nimetlerinden dilediğiniz gibi serbestçe yiyin için. Ama kapısından kibir ve çalımla değil, “Günahlarımızı bağışla ey Rabb’imiz!” diyerek alçakgönüllülükle ve saygıyla eğilerek girin ki, sizin günahlarınızı bağışlayalım.


İşte böyle doğru ve yararlı davranış gösterenleri, fazlasıyla ödüllendireceğiz.”

َ F* ‫ َ ا َّ * ي‬qْ Zَ ً ْ Fَ Cْ Pُ ْ!#ِ ‫ ُ ا‬7َ Q َ ,َ . * َّ ‫ َ? َّ' َل ا‬+َ Cْ Pُ َ V1

َّ ,َ #ِ ‫ا‬3ً Oْ ‫ ِر‬Cْ Pِ 1ْ 7َ َ !َ 7ْ َ ‫ َ ْر‬+َ ‫ن‬kَ ُ 7ِ gْ .َ ‫ ا‬4ُ َ َ <ِ ‫ َ ِء‬T ‫ا‬ ﴾١٦٢﴿

162. Ama içlerindeki zalimler, kendilerine söylenenleri başka sözlerle değiştirdiler. Allah’ın sözlerini ya değiştirdiler ya da keyiflerince yorumlayarak kendi arzu ve heveslerine uydurdular. Biz de yaptıkları zulümlerden dolayı, onların üzerine gökten şiddetli bir azap indirdik.

ْ 4َ َ ) * َّ ‫ ا‬Lِ .َ ْ Yَ ‫ ْا‬,ِ َ Cْ Pُ 7ْ Sَ ْ ‫َو‬

ِ bْ ?َ ‫ َ َة ْا‬ َ ^ ِ % 163. Bir de onlara, deniz kıyısındaki o kasaba halkının durumunu sor:

َّ )+ِ ‫ ْ>'ُو َن‬.َ ‫اِ ْذ‬ Cْ Pِ ِ ?ْ َ ‫ ْ َم‬.َ Cْ Pُ 4ُ َ 1%* Cْ P1 ِ ?ْ T ‫ا‬ ِ A* ْ Aَ ‫^ اِ ْذ‬ َ ُ ?ِ Tْ .َ َ ‫ ْ َم‬.َ ‫ َّ ً َو‬wُ C` ْ P1 ِ A* ْ Aَ َ ‫ن‬U

Hani Allah İsrailoğulları’na cumartesi günü çalışmayı yasaklamıştı. Ama onlar, birtakım hileli yollarla cumartesi yasağını çiğniyorlardı. Çünkü cumartesi yasağına uyarak balık avını bırakıp tatil yaptıkları gün, balıklar akın akın ortaya çıkarak ta deniz kıyısına, yanlarına kadar geliyorlardı. Cumartesi dışındaki günlerde ise kıyıya gelmiyorlardı.

﴾١٦٣﴿ ‫ َن‬Yُ T ُ dْ .َ ‫ ا‬4ُ َ َ <ِ Cْ Iُ 7ُ ?ْ 4َ 0َ ِ ٰ َ


İşte, günah işlemeyi alışkanlık hâline getirdikleri için biz onları böyle çetin sınavlardan geçirerek imtihan ediyorduk.

ُ 7ِ Pْ #ُ ‫ا‬ ُ >ِ Aَ Cَ ِ Cْ Pُ ْ!#ِ Lٌ #َّ ُ‫^ ا‬ ْ َ Fَ ‫َواِ ْذ‬ ‫ اَ ْو‬Cْ Pُ ُ ّٰ ◌Uc #ً ْ Fَ ‫ َن‬g ‫' ًا‬.'* wَ <ً ‫ َ َ ا‬Cْ Pُ <ُ ِّ >َ #ُ

164. O vakit içlerinden bir topluluk, kötülük yapanları engellemeye çalışanlara seslenerek, “Allah’ın zaten yeryüzünden silip helâk edeceği yahut şiddetli bir şekilde azaba uğratacağı besbelli olan bir topluma hâlâ ne diye boşuna öğüt verip duruyorsunuz? Belli ki, bu adamların sizi dinlemeye niyetleri yok. Artık niçin onlara tebliğ edeceğiz diye çırpınıp duruyorsunuz?” demişti.

ُ <ِّ ‫ َر‬v ٰ ِ‫ ْ> ِ َر ًة ا‬#َ ‫ ُ ا‬Fَ ﴾١٦٤﴿ ‫ َن‬Yُ َّ .َ Cْ Pُ 7َّ >َ َ ‫ َو‬Cْ Doğruları anlatmaya kararlılıkla devam edenler, şöyle karşılık verdiler: “Biz, üzerimize düşeni yaptığımıza dair Rabb’inize karşı bir mazeret sunabilmek için onlara öğüt veriyoruz. Hem ne biliyorsunuz, bakarsınız öğüdümüzden etkilenirler de, dürüst ve erdemlice bir hayatı tercih ederek günahlardan vazgeçerler.”

ُّ , َ ‫ ْ َن‬Pَ ْ!.َ ,َ . * َّ ‫ َ! ا‬1ْ Jْ ‫ ِء‬T ‫ا‬ َ 4َ‫ ُذ ِّ ُ وا ِ< *" ا‬#َ ‫ ا‬T ُ 4َ َّ 7َ +َ ِ َ ,َ . * َّ ‫ ا‬4َ ْ f ‫ ا‬4ُ َ َ <ِ n1 َ َ‫َوا‬ ٍ S* <َ ‫اب‬ ٍ َ >َ <ِ ‫ ُ ا‬7َ Q ﴾١٦٥﴿ ‫ َن‬Yُ T ُ dْ .َ

165. Derken o zalimler, kendilerine yapılan öğüt ve uyarıları göz ardı edip unutunca, kötülükleri engellemeye çalışanları bütün toplumu saran o büyük azaptan kurtardık. Zulmetmekte direnenleri ve onları uyarma görevini terk ederek zulme seyirci kalanları ise, işledikleri günahlardan dolayı şiddetli bir azap ile cezalandırdık. Şöyle ki:


‫ َ َد ًة‬Fِ ‫ ا‬4ُ ُ Cْ Pُ َ !َ 7ْ Fُ "ُ ْ! َ ‫ ا‬Pُ 4ُ #َ ,ْ َ ‫ َّ َ َ ْ ا‬7َ +َ َ S* ﴾١٦٦﴿ 5 َ ِ f

166. Onlar, iyice azgınlaşarak kendilerine yasaklanan çirkin davranışları ısrarla yapmaya devam edince, biz de onlara, “Aşağılık maymunlar olun!” dedik. Böylece, onları şeklen maymunlara dönüştürdük ve üç gün sonra da helâk ettik. Onların izinden yürüyenleri ise, ihtirasları uğruna tüm insanî değerleri ayaklar altına alan açgözlü, onursuz ve kişiliksiz insanlar hâline getirdik.

َّ َ >َ ?ْ 1َ َ 0َ <ُّ ‫ َ َّذ َن َر‬Aَ ‫َواِ ْذ‬ ,ْ #َ Lِ َ 1ٰ Yِ ‫ ْ ِم ْا‬.َ v ٰ ِ‫ ا‬Cْ Pِ 1ْ 7َ َ ُ Cْ Pُ #ُ T ‫اب‬ ُ .َ ِ َ >َ ‫ َء ْا‬

167. Ve bu yüzden Rabb’in, şu kesin hükmünü ilan etti: “Yahudiler bu kötü huylarından vazgeçmedikleri sürece, ta Kıyamet Gününe kadar, onlara en ağır işkenceleri çektirecek zalim milletleri başlarına musallat edeceğim!”

﴾١٦٧﴿ Cٌ 1%* ‫ُ ٌر َر‬d َ َ "ُ 4َّ ِ‫ ب َوا‬ َ َ 0َ <َّ ‫اِ َّن َر‬ ` ِ Yَ >ِ ‫ ُ ْا‬. * T Şüphesiz Rabb’in cezayı çabuk verendir. Dilerse tüm günahkârları derhâl yok edebilir. Fakat O, aynı zamanda çok bağışlayıcı ve çok merhametlidir.

َّ Fَ ‫َو‬ َ ْ )+ِ Cْ Iُ !َ >ْ َّ Cُ Pُ ْ!#ِ ` ً #َ ُ‫ا ْر ِض ا‬ ‫ ُدو َن‬Cْ Pُ ْ!#ِ ‫ َن َو‬bُ ِ X ‫ا‬ َّ ‫ ت َو‬ ‫ ُ> َن‬O ِ Sَ 1ِّ T ‫ا‬ ِ !َ T َ bَ ْ <ِ Cْ Iُ 4َ ْ 7َ <َ ‫ َو‬0َ ِ ‫ٰذ‬ ِ ْ .َ Cْ Pُ 7َّ >َ َ ‫ ت‬ ﴾١٦٨﴿


168. Daha sonra onları, parçalanmış topluluklar hâlinde yeryüzüne dağıttık. İçlerinde iyileri de vardır, kötüleri de. Onları, doğru yola dönmeleri için kimi zaman çeşitli nimet ve güzelliklerle, bazen de belâ ve musibetlerle sürekli imtihan ettik.

‫ض‬ َ Cْ Iِ 'ِ >ْ <َ ,ْ #ِ َ 7َ َ َ + ُ ْ .َ ‫ ب‬ ٌ 7ْ f َ َ َ ‫ ُ و َن‬f َ َ ِ ‫ َو ِر_ُ ا ْا‬

َ ْ ‫ٰ َ ا‬I "ُ 7ُ uْ #ِ ‫ض‬ ٌ َ َ Cْ Pِ Aِ ْ .َ ‫َ ُ َ َ! ` َواِ ْن‬d ْ 1ُ َ ‫ ُ َن‬Yُ .َ ‫ َو‬v ٰ4ْ‫ا د‬ ‫ ُ و ُه‬f ُ ْ .َ 169. Derken onların ardından, Kutsal Kitabın sorumluluğunu devralan bozuk bir nesil geldi. Onlar, Allah’ın ayetlerini gizleme veya bozup değiştirme karşılığında, şu değersiz dünyanın gelip geçici menfaatlerini alıyorlardı. Bütün bunları yaparken de, “Nasıl olsa tövbe edip bağışlanırız!” diyorlardı. Sonra güya tövbe ediyorlar, fakat karşılarına benzer bir menfaat çıkınca tövbelerini unutarak onu da alıyorlardı.

‫ا‬ ِ ّٰ v7َ َ ‫ ُ ا‬Yُ .َ َ ‫ ب اَ ْن‬ َ 6.ُ Cْ َ َ‫ا‬ ِ ‫َ ُق ْا‬u1#* Cْ Pِ 1ْ 7َ َ ْ fْ ِ َ ٰ ْ ‫ا 'ا ُر‬ َّ ‫ ِ" َو‬1+* #َ ‫ َو َد َر ُ ا‬aَّ bَ ‫اِ َّ ْا‬ ,َ . * 7َّ ِ ٌ qْ f َ ‫ َ ُة‬f ِ ‫ا‬ ﴾١٦٩﴿ ‫ َن‬7ُ Yِ >ْ Aَ /َ​َ +َ‫ َن ا‬Yُ َّ .َ Peki onlardan, “Allah hakkında yalnızca gerçeği, doğruyu söyleyeceksiniz!” diye Kutsal Kitapta söz alınmamış mıydı? Üstelik onlar, kitaptaki bu hükümleri defalarca okumamışlar mıydı? Dürüst ve erdemlice bir hayat yaşayarak kötülüklerden sakınanlar için âhiret yurdu, bu dünyanın gelip geçici nimetlerinden daha hayırlıdır. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız?


ُ T َّ ‫ ا‬#ُ Fَ َ‫ ب َوا‬ ُ 1 * 4ُ َ 4َّ ِ‫ َة ا‬7ٰ X ‫ا‬ ِ ْ <ِ ‫ َن‬ِ َ ِّ َ .ُ ,َ . * َّ ‫َوا‬ َ b* 7ِ Xْ ُ ‫ َ ْا‬Oْ َ‫ا‬ ﴾١٧٠﴿ 5 170. Kitaba sımsıkı sarılan ve namazı dosdoğru kılan kimselere gelince, biz iyilik yapanların mükâfatını elbette boşa çıkarmayız. Kur’an’dan yüz çeviren İsrailoğulları’na hatırlat ki:

َ ‫ َو‬Lٌ 7َّ Q ُ "ُ 4َّ َ َ Cْ Pُ Fَ َْ + Vَ ?َ Jَ ‫ َ! ْا‬Yْ َ 4َ ‫َواِ ْذ‬ C` ْ Pِ <ِ ٌ Fِ ‫ ُ" َوا‬4َّ َ‫ ُّ! ا ا‬Q 171. Hani Allah’a verdikleri sözün önemini iyice idrak etmeleri ve bu antlaşmayı bozdukları takdirde doğabilecek vahim sonuçları belleklerinde hep canlı tutmaları için, Sina Dağı’nı yerinden söküp tıpkı bir bulut gölgesi gibi üzerlerine kaldırmıştık da, koskoca dağı başlarına yıkılacak sanmışlardı. Bu hâldeyken, onlardan şu sözü almıştık:

ُ 7َّ >َ َ "ِ 1+* #َ ‫ َّ ٍة َوا ْذ ُ ُ وا‬Yُ <ِ Cْ ُ !َ 1ْ Aَ ‫ ٰا‬#َ ‫ ُ وا‬f ‫ن‬kَ Yُ َّ Aَ Cْ ُ ﴾١٧١﴿

“Size bahşettiğimiz Kitaba sımsıkı sarılın ve içindeki temel hayat prensiplerini sürekli aklınızda ve gündeminizde tutun ki, yeryüzünde adalet, barış ve huzuru sağlayarak kötülüklerden sakınıp korunabilesiniz.” Zaten her insan, daha kendisine ruh verilirken yaratılışına nakşedilen fıtrî özellikler sayesinde Rabb’ini yüreğinde hisseder ve doğal bir refleks olarak O’na bağlanma ihtiyacı duyar:


ُ ,ْ #ِ ‫ َ< *! ) ٰا َد َم‬,ْ #ِ 0َ <ُّ ‫ َ َر‬f Cْ Pُ َ .َّ ‫ ُذ ِّر‬Cْ Iِ ‫ ر‬ َ َ‫َواِ ْذ ا‬ ِ Pُ Q ُ <ِّ َ <ِ ^ v7ٰ <َ ‫ ُ ا‬Fَ C ْ ُ Tْ َ َ‫ ا‬C` ْ Pِ T ِ ُd4ْ َ‫ ا‬v7ٰ َ Cْ Iُ 'َ Pَ wْ َ‫َوا‬ 4َ 'ْ Pِ wَ

172. Çünkü Rabb’in, Âdemoğullarının bellerinden onların nesillerini ana rahminde yeni bir can olarak yaratırken, her birini ayrı ayrı alır ve onları bizzat kendileri hakkında şahit tutarak, “Ben sizin Rabb’iniz değil miyim?” diye sorar. Onlar da lisanıhâl ile, “Elbette sen bizim efendimiz ve Rabb’imizsin! Biz buna şahidiz!” derler. Ve bu olay, Kıyamet Gününe kadar her insanın yaratılışında tekrar tekrar yaşanır.

َ 7* +ِ Zَ ‫ٰ َ ا‬I ,ْ َ !َّ ُ 4َّ ِ‫ ا‬Lِ َ 1ٰ Yِ ‫ ْ َم ْا‬.َ ‫ ُ ا‬Yُ Aَ ‫اَ ْن‬ ﴾١٧٢﴿ 5 U İşte biz böylece her insanın ruhunun derinliklerine Rabb’ini tanıyıp emirlerine itaat etme duygusunu yerleştirdik ki, yarın Mahşer Gününde hesaba çekilirken, “Bizim bundan haberimiz yoktu!” demeyesiniz.

,ْ #ِ Lً .َّ ‫ َو ُ َّ! ُذ ِّر‬Vُ ?ْ Fَ ,ْ #ِ 4َ ]zُ <َ ‫ َ َك ٰا‬wْ َ‫ َ ا‬4َّ ِ‫ ُ ا ا‬Yُ Aَ ‫اَ ْو‬ ُ 7ِ Pْ ُ +َ َ‫ ا‬C` ْ Iِ 'ِ >ْ <َ ﴾١٧٣﴿ ‫ َن‬7ُ ِ ?ْ ُ ‫ ْا‬Vَ >َ​َ + َ <ِ !َ -

173. Yahut başka bir bahane öne sürerek, “Aslında Allah’a ilkönce ortak koşanlar biz değil atalarımızdı. Biz ise onların izinden giden ve yaptıklarını taklit eden bir nesilden başka bir şey değildik. Şu hâlde, hak dini reddeden ve uydurdukları batıl inanç ve ideolojileri kurumsallaştırarak batıla saplanan önceki kuşakların işledikleri günahlar yüzünden bizi de mi helâk edeceksin?” demeyesiniz diye, doğru yolu rahatlıkla bulmanızı sağlayacak imkân ve yeteneklerle sizleri donattık. Böylece, hangi olumsuz şartlarda yetişmiş olursa olsun her insan, vicdanının sesine


kulak verdiği sürece doğruyu eğriyi birbirinden ayırt edebilecek ve kendisine tebliğ edilen hakikati kabullenmekte zorlanmayacaktır.

ٰ ْ Vُ Xِّ َd4ُ 0َ ِ ٰ َ ‫َو‬ ﴾١٧٤﴿ ‫ ُ> َن‬O ِ .َ ‫ا‬ ِ ْ .َ Cْ Pُ 7َّ >َ َ ‫ ت َو‬ 174. İşte biz, inkârcıların gaflet uykusundan uyanıp Rab’lerine dönmeleri için ayetlerimizi böyle ayrıntılı olarak açıklıyoruz.

Pَ ْ!#ِ ¡َ 7َ Tْ َ 4 َ+ !َ Aِ .َ ‫ َ! ُه ٰا‬1ْ Aَ ‫ َ? َ ا َّ * ي ٰا‬4َ Cْ Pِ 1ْ 7َ َ Vُْ A‫َوا‬ َ +َ ‫ ُن‬ َ 1ْ l ‫ا‬ َّ "ُ >َ ?َ Aْ َ +َ ﴾١٧٥﴿ ,َ .‫ ْا َ * و‬,َ #ِ ‫ َن‬-

175. Ey Peygamber! Onlara, şu adamın ibret verici durumunu her zaman ve her toplumda ortaya çıkabilecek bir örnek olarak anlat: Biz ona mükemmel bir zekâ ve derin kavrayış yeteneği armağan etmiş, ayrıca ilim ve hikmet nurlarıyla kendisini aydınlatmıştık. Bunun da ötesinde, insanı hakikate ulaştıracak bütün delillerimizi önüne koymuş ve ayetlerimizi en üst seviyede anlama ve ilâhî Kitabın muhteşem güzelliklerini kavrama yeteneğini kendisine cömertçe bağışlamıştık. Fakat o, yersiz bir gurura kapılarak ayetleri elinin tersiyle bir kenara itiverdi. Böylece şeytan onu kandırıp peşine taktı ve sonunda, diğer birçokları gibi o da azgınlardan biri olup çıktı.

َ ْ v َ ِ‫ َ' ا‬7َ ْfَ‫ َّ! ُ" ا‬ َ ?َ Aَّ ‫ا ْر ِض َوا‬ ِ ٰ ‫ َو‬Pَ <ِ ‫ َْ> َ! ُه‬+ َ َ !َ \ْ wِ ْ َ ‫َو‬ "`ُ . ٰ Iَ

176. Eğer dileseydik, elbette onu ayetlerimiz sayesinde en şerefli makama yüceltebilirdik. Ne var ki, o ihtiras ve tutkularının peşine takılarak —sanki hiç ölmeyecekmiş gibi— şu gelip geçici dünyaya saplanıp kaldı.


َ ‫ ْا‬Vَِ u َ َ "ُ 7ُ uَ َ​َ + ْ Pَ 7ْ .َ "ِ 1ْ 7َ َ Vْ ِ bْ Aَ ‫ اِ ْن‬ "ُ ُْ ْ Aَ ‫{ اَ ْو‬ `ِ 7ْ { ْ Pَ 7ْ .َ Onun gibi azgın nankörlerin durumu, tıpkı saldırgan bir köpeğin hâline benzer: Kızıp kovmak için üzerine gitsen de dilini çıkarıp hırlar, kendi hâline bıraksan da…

ْ + ` !َ Aِ .َ ٰ <ِ ‫ َ َّ ُ< ا‬,َ . * َّ ‫ ْ ِم ا‬Yَ ‫ ْا‬Vَُ u#َ 0َ ِ ‫ٰذ‬ ِ Xُ F َ َّ َd َ .َ Cْ Pُ 7َّ >َ َ ﴾١٧٦﴿ ‫ ُ و َن‬َ Xَ Yَ ‫ْا‬ İşte, ayetlerimizi yalanlayan kimselerin durumu aynen böyledir. Ey Müslüman, yoldan çıkan insanlara bu ibret verici örneği anlat ki, bu sayede öğüt alıp düşünsünler.

َ ‫ ا‬4ُ َ Cْ Pُ T َ ُd4ْ َ‫ َ! َوا‬Aِ .َ ٰ <ِ ‫ َ َّ ُ< ا‬,َ . * َّ ‫ ْ ُم ا‬Yَ ‫ ْا‬c /ًَ u#َ ‫ َء‬ ﴾١٧٧﴿ ‫ ُ َن‬7ِ gْ .َ

177. Evet, ayetlerimizi yalanlayan ve böylelikle kendilerine yazık eden toplumun durumu ne kötüdür! Bu duruma düşmek istemiyorsanız, değer yargılarını Allah’tan, yani O’nun kitabından almalı ve o kitabın rehberliğinde hayat programınızı çizmelisiniz:

Cُ Iُ 0َ \ِ ٰ ]‫ ُو‬+َ Vْ 7ِ ْ .ُ ,ْ #َ ‫ َ *' `ي َو‬Pْ ُ ‫ َ ْا‬Pُ +َ ‫ا‬ ُ ّٰ 'ِ Pْ .َ ,ْ #َ ﴾١٧٨﴿ ‫ ُ و َن‬ ِ َ ‫ْا‬ 178. Allah kimi hidayete iletirse, o doğru yolu bulmuş demektir. Kimi de sapıklığa düşürürse, işte onlar da gerçek


anlamda ziyana uğrayanlardır. Onların sapıklığa düşmelerinin sebebi de, akıl ve idraklerini doğru kullanmamalarıdır:

َ ‫ ب‬ ِ ْ ‫ َو‬,ّ ِ Jِ ‫ ْا‬,َ #ِ ‫ًا‬qu* َ Cَ !َّ Pَ Jَ ِ 4َ ‫ ْ' َذ َر ْا‬Yَ َ ‫َو‬ ٌ 7ُ Fُ Cْ Pُ َ nْ ِ 4 ‫ا‬ ٌ ُ ْ َ‫ ا‬Cْ Pُ َ ‫ َو‬Pَ <ِ ‫ َن‬Pُ Yَ dْ .َ َ ‫ ٰا َذا ٌن‬Cْ Pُ َ ‫ َو‬Pَ <ِ ‫ ُ و َن‬Xِ ?ْ .ُ َ 5 Pَ <ِ ‫ َ ُ> َن‬Tْ .َ

179. Doğrusu biz, cinler ve insanlar arasından, kalpleri ve akılları olup da onlarla gerçeği kavramayan, gözleri olup da onlarla doğruları görmeyen, kulakları olup da onlarla hakikati işitmeyen nicelerini bu inatçı, önyargılı ve kibirli tavırlarından dolayı cehennemlik yapmışızdır.

َ ْ َ 0َ \ِ ٰ ]‫اُو‬ ﴾١٧٩﴿ ‫ َن‬7ُ +ِ َ ‫ ْا‬Cُ Iُ 0َ \ِ ٰ ]‫ اُو‬Vُ ّ >ْ 4 َ َ‫ ا‬Cْ Iُ Vْ <َ ‫ م‬ َ ِ İşte onlar, inanç, ahlâk ve erdemlilikten yoksun olmaları yönüyle tıpkı hayvanlar gibidirler, hatta daha da aşağı… Çünkü bunlar, —hayvanların aksine— kendilerini hakikate ulaştıracak akıl ve idrak yeteneğine sahip oldukları hâlde özgür iradeleriyle inkâra saplanmışlardır. İşte gaflet bataklığında yüzenler bunlardır. Çünkü onlar Allah’ı gereğince tanımazlar. Zayıf ve aciz varlıkları ilâhlık mertebesine yüceltirken, zayıflık ve acziyet ifade eden birçok insanî özelliği Allah’a yakıştırmaya cüret ederler. Oysaki:

َْ ِ ّٰ ِ ‫َو‬ Pَ <ِ ‫َ ْد ُ ُه‬+ v ٰ!Tْ bُ ‫ا ْ َ ُء ْا‬ 180. En mükemmel özellikler, en güzel nitelikler ve isimler Allah’ındır. Öyleyse O’na bu güzel isimlerle seslenerek dua edin.


‫ ا‬4ُ َ #َ ‫ ْو َن‬3َ Jْ 1ُ َ " * Mِ َ ْ َ‫ ) ا‬+* ‫'ُو َن‬bِ 7ْ .ُ ,َ . * َّ ‫َو َذ ُروا ا‬ ﴾١٨٠﴿ ‫ َن‬7ُ َ >ْ .َ

O’nun sıfat ve isimleri hakkında yanlış yola sapanları ve onların batıl inançlarını terk edin! Allah’ı tanımayıp O’na eksik ve çirkin sıfatlar yakıştıranlar, yaptıklarının cezasını eninde sonunda çekecekler.

﴾١٨١﴿ ‫ن‬kَ ُ 'ِ >ْ .َ "* <ِ ‫ َو‬aّ ِ bَ ْ <ِ ‫'ُو َن‬Pْ .َ Lٌ #َّ ُ‫ َ! ا‬Yْ 7َ f َ ,ْ َّ #ِ ‫َو‬ 181. Yaratmış olduğumuz kullar arasında, insanları daima hakikate yönelten ve bu hakikate dayanarak adaleti gerçekleştiren bir topluluk da vardır.

َ { ُ 1ْ % َ ,ْ #ِ Cْ Pُ O ُ ‫ َ ْ' ِر‬Tْ !َ َ !َ Aِ .َ ٰ <ِ ‫ َ َّ ُ< ا‬,َ . * َّ ‫َوا‬ ﴾١٨٢﴿ ‫ ُ َ`ن‬7َ >ْ .َ

182. Ayetlerimizi yalanlamaya kalkışanları, hiç farkına varamayacakları bir şekilde adım adım felâkete sürükleyeceğiz.

ٌ * #َ ‫ *'ي‬1ْ َ ‫ اِ َّن‬C ْ Pُ َ )7* #ْ ُ‫َوا‬ ﴾١٨٣﴿ 5 183. Şimdilik onlara, akıllarını başlarına almaları için birazcık mühlet veriyorum. Fakat unutmayın ki, benim plânım çok sağlamdır. Allah’ın Elçisini akıl hastası olarak göstermeye çalışan Mekke müşrikleri bu mühleti fırsat bilsinler de bir düşünsünler:


َّ َd َ .َ Cْ َ ‫اَ َو‬

ٌ . * 4َ َّ ِ‫ َ ا‬Iُ ‫ اِ ْن‬Lٍ !َّ O ِ Xَ <ِ #َ ‫ ُ وا‬ِ ,ْ #ِ Cْ Pِ ?ِ % ٌ ?* #ُ ﴾١٨٤﴿ 5

184. Onlar, çocukluğundan beri yakından tanıdıkları arkadaşlarında delilikten eser olmadığını hiç düşünmüyorlar mı? Bütün hayatı boyunca parlak zekâsı ve üstün kişiliğiyle gönlünüzde taht kurmuş olan bir insanı, alışık olmadığınız bir mesaj getirdi diye nasıl delilikle suçlayabilirsiniz? Hayır, tam aksine o, ancak Allah’tan aldığı mesajı size ileten apaçık bir uyarıcıdır.

ُ 7َ #َ )+* ‫ ُ وا‬g ُ ْ!.َ Cْ َ ‫اَ َو‬ َّ ‫ ت‬ aَ 7َ f َ #َ ‫ات َو ْا َ ْر ِض َو‬ ِ َ ٰ T ‫ا‬ ِ ٰ َ ‫ء َواَ ْن‬U ُ .َ ‫ اَ ْن‬vT ْ 'ِ Fَ ‫ َن‬C` ْ Pُ 7ُ O ٍ )ْ wَ ,ْ #ِ ‫ا‬ ُ ّٰ َ َ‫ َ َ َب ا‬F‫ا‬

185. Yahut bu inkârcılar, göklerin ve yerin nasıl muhteşem bir hükümranlık altında idare edildiğini görmüyorlar mı? Allah’ın yarattığı bunca varlıklara ibret nazarıyla hiç bakmıyorlar mı? Ve ecellerinin iyice yaklaşmış olabileceğini, nankörlükleri yüzünden azaba uğratılmalarının an meselesi olduğunu hiç akıllarına getirmiyorlar mı?

﴾١٨٥﴿ ‫ ُ! َن‬#ِ 6ْ .ُ ‫{ َ< ْ> َ' ُه‬. ٍ '* % َ ‫ ِ? َ ِّي‬+َ Bunlara da inanmıyorlarsa, artık hangi söze inanacaklar? Yine de inanmazlarsa, o zaman sapıklığı hak ediyorlar demektir:

ُ )+* Cْ Iُ ‫ َ ُر‬.َ ‫ ِد َي َ ُ" َو‬Iَ /َ​َ + ‫ا‬ Cْ Pِ 4ِ 1َ ْ r ُ ّٰ Vِ 7ِ ْ .ُ ,ْ #َ ﴾١٨٦﴿ ‫ َن‬Pُ َ >ْ .َ

186. Allah kimi saptırmışsa, hiç kimse onu doğru yola iletemez. Allah böylelerini, kibirli, inatçı ve nankörce


tavırlarından dolayı inkâr ve azgınlıkları içinde bocalar bir hâlde bırakır. Bu bocalama yüzündendir ki, yanı başlarındaki binlerce mucizeyi görmezlikten gelirler de, mucize beklentisiyle, gaipten haber vermeni isterler:

َّ ,ِ َ 0َ 4َ 7ُ Sَ Tْ .َ Pَ 1 ٰ ْ #ُ ‫ َن‬.َّ َ‫ ا‬Lِ َ T ‫ا‬ 187. Ey Peygamber! Sana, kıyametin ne zaman gelip çatacağını soruyorlar.

َ Iُ َّ ِ‫ ا‬Pَ ِ Fْ َ ِ Pَ 17ّ * Jَ .ُ َ )` <ّ * ‫ ِ !ْ َ' َر‬Pَ ُ 7ْ ِ َ 4َّ ِ‫ ا‬Vْ Fُ De ki: “Onun bilgisi yalnızca Rabb’imin katındadır ve zamanı geldiğinde onu ortaya çıkaracak olan da sadece O’dur.

َ ْ ‫ات َو‬ ُ 1A* ْ Aَ َ ‫ض‬ َّ )+ِ ^ ْ 7َ Yَُ _ Lً َ ْ <َ َّ ِ‫ ا‬Cْ ِ َ ٰ T ‫ا‬ ِ ‫ا ْر‬ Bu öylesine korkunç bir hâdisedir ki, ne gökler dayanabilir onun dehşetine, ne de yeryüzü. O, hiç beklemediğiniz bir anda sizi ansızın yakalayacaktır.”

Pَ ْ! َ )ٌّ dِ % َ 0َ 4َّ َ َ 0َ 4َ 7ُ Sَ Tْ .َ Ey Peygamber! Sanki sen kıyametin ne zaman kopacağını biliyormuşsun gibi, sana onun vaktini soruyorlar.

َّ َ xَ ْ َ‫ ا‬,َّ ‫ ُ َن‬7َ >ْ .َ َ ‫ س‬ ِ ّٰ 'َ ْ! ِ Pَ ُ 7ْ ِ َ 4َّ ِ‫ ا‬Vْ Fُ ِ ٰ ‫ا َو‬ ِ ! ‫ا‬ ﴾١٨٧﴿

Konunun önemine binaen tekrar ve tekrar de ki: “Onun bilgisi yalnız Allah’ın katındadır, fakat insanların çoğu bunu bilmezler.”


َ #َ َّ ِ‫ ا ا‬ ‫ا‬ َ َ ‫ ً> َو‬dْ 4َ )T* dْ !َ ِ 0ُ 7ِ #ْ َ‫ َ ا‬Vْ Fُ ُ ّٰ ‫ َء‬w 188. Ey Muhammed! Peygamberlerin ancak birer fâni insan olduklarını, bu yüzden gaybı bilmelerinin söz konusu olmadığını öğretmek üzere onlara de ki: “Bakın, Allah izin vermedikçe, ben kendime dahi herhangi bir fayda veya zarar verecek güce sahip değilim. Ayrıca, Allah’tan başka hiç kimsenin bilemeyeceği sırlar âlemi olan gaybı bildiğimi de söylemiyorum.

َّ #َ #َ ‫ ` َو‬q )َ !ِ T ُ ْ! ُ ْ َ ‫َو‬ َ 1ْ َ ‫ ْا‬Cُ 7َ ْ َ‫^ ا‬ ِ ْ َ ‫ ْا‬,َ #ِ ‫ ُْت‬xَ -ْ َ ْ َ ُّ ‫ ُء‬T ‫ا‬ Şayet gaybı bilmiş olsaydım, kendi adıma birçok faydalar elde ederdim ve başıma herhangi bir kötülük de gelmezdi. Fakat gördüğünüz gibi ne gaybı bilirim, ne de başıma gelecek kötülükleri savabilirim.

﴾١٨٨﴿ ‫ن‬kَ !ُ #ِ 6ْ .ُ ‫ ْ ٍم‬Yَ ِ ٌ ql* <َ ‫ ٌ َو‬. * 4َ َّ ِ‫ ] ا‬4َ َ‫اِ ْن ا‬ Zira ben, tanrısal niteliklere sahip olduğunu iddia eden bir meczup değil, sadece, inkârcıları başlarına gelecek belâ ve felâketlerle uyaran ve getirdiğim mesaja iman eden topluma ilâhî nimetleri müjdeleyen bir Peygamberim.” Ve işte uyarıyorum:

ُ Yَ 7َ f Pَ O َ ‫ َ ا َّ * ي‬Iُ َ ‫ َز ْو‬Pَ ْ!#ِ Vَ >َ O َ ‫ َ' ٍة َو‬%‫ا‬ ِ ‫ َو‬nٍ dْ 4َ ,ْ #ِ Cْ ُ Tْ 1َ ِ ` Pَ 1ْ َ ِ‫ ا‬,َ -

189. O Allah ki, sizi başlangıçta bir tek candan, Âdem’den yarattı ve yanında huzur bulsun diye, onunla aynı özden, aynı unsurdan Havva adındaki eşini yarattı. Ve insan nesli, bu ikisinden türeyip çoğalarak bugüne kadar sürüp geldi:


ْ 7َ َ % "` * <ِ ‫ َ​َ َّ ْت‬+ ًd1d* f َ /ً ْ % َ ^ َ Pَ 1lّٰ َ Aَ َّ 7َ +َ Böylece erkek eşini sarıp kucaklayınca, kadın minicik bir yük yüklenir ve onu karnında taşımaya başlar.

ْ ِ َ َ Pُ <َّ ‫ا َر‬ ْ 7َ Yَ _ْ َ‫ َّ ا‬7َ +َ bً ِ (َ !َ َ 1ْ Aَ ‫ ٰا‬ َ ّٰ ‫^ َد َ َ ا‬ َّ ,َ #ِ ,َّ 4َ ُ !َ َ ﴾١٨٩﴿ ,َ . * ِ l ‫ا‬

Nihayet hamilelik iyice ağırlaşıp doğum vakti yaklaşınca, ikisi de Rab’lerine el açıp, “Ey yüce Rabb’imiz! Eğer bize sağlıklı bir çocuk lütfedersen, kesinlikle sana şükreden kullar olacağız!” diye yalvarırlar.

` َ Pُ 1 ٰA‫ ٰا‬1 َ +* ‫ َ َ َء‬wُ "ُ َ /َ >َ O َ bً ِ (َ َ Pُ 1 ٰA‫ َّ ٰا‬7َ +َ 190. Fakat Allah onlara sağlıklı bir çocuk bağışlayınca, Yaratıcının kendilerine lütfettiği bu çocuğun dünyaya gelmesinde başka güçlerin de pay sahibi olduğunu, dolayısıyla onlara da kulluk ve itaat edilmesi gerektiğini söyleyerek O’na ortaklar koşmaya başlarlar.

﴾١٩٠﴿ ‫ ِ ُ َن‬lْ .ُ َّ َ ‫ا‬ ُ ّٰ v َ >َ َ +َ Oysa Allah, onların müşrikçe yaklaşımlarının ürünü olan ve içinde eksiklik, noksanlık, acizlik barındıran bütün sıfatların üzerinde ve ötesindedir, çok yücedir.

﴾١٩١﴿ ‫ َن‬Yُ 7َ ْ .ُ Cْ Iُ ‫ َو‬Sً 1ْ wَ aُ 7ُ ْ .َ َ #َ ‫ ِ ُ َن‬lْ .ُ َ‫ا‬ 191. Onlar hiçbir şey yaratamayan, bilakis kendileri yaratılmış olan varlıkları mı Allah’a ortak koşuyorlar?


﴾١٩٢﴿ ‫ ُ و َن‬Xُ ْ!.َ Cْ Pُ T َ ُd4ْ َ‫ ً ا َو َ ا‬Xْ 4َ Cْ Pُ َ ‫> َن‬1 ُ * َ Tْ .َ َ ‫َو‬ 192. Yani ne onlara yardım edebilecek, ne de kendilerini kurtarabilecek güce sahip olmayan o aciz varlıkları mı?

ُ 1ْ 7َ َ ‫ َ َ ا ٌء‬C ْ ُ >ُ ?ِ َّ .َ َ ‫ ٰ'ى‬Pُ ‫ ْا‬v َ ِ‫ ا‬Cْ Iُ ُ 'ْ Aَ ‫َواِ ْن‬ Cْ ﴾١٩٣﴿ ‫ ُ َن‬#ِ (َ Cْ ُ 4ْ َ‫ اَ ْم ا‬Cْ Iُ ُ Aُ ْ َ ‫اَ َد‬

193. Size doğru yolu göstermeleri için onlara yalvarsanız, size cevap bile veremezler. Öyle ki, ha onlara dua etmişsiniz, ha etmemişsiniz, size hiçbir yararları dokunmayacak ve sizin için hiçbir şey değişmeyecektir.

ُ ُ َu#ْ َ‫ا ِ َ? ٌد ا‬ Cْ ِ ّٰ ‫ون‬ ِ ‫ ُد‬,ْ #ِ ‫ ْ' ُ َن‬Aَ ,َ . * َّ ‫اِ َّن ا‬ 194. Ey kâfirler! Allah’ı bırakıp da kendilerine kulluk edip yalvardıklarınız, tıpkı sizin gibi yaratılmış birer kuldur. Ancak siz ve atalarınız, onlar adına putlar, heykeller diktiniz ve zamanla bu putları ilâhlaştırarak önlerinde eğilmeye, onlara tapınmaya başladınız.

ُ َ ‫ ُ? ا‬1J* َ Tْ 1َ 7َْ + Cْ Iُ ُ ‫َ ْد‬+ َ F* ‫ َ( ِد‬Cْ ُ ْ! ُ ‫ اِ ْن‬Cْ ﴾١٩٤﴿ 5 Eğer bu sözde ilâhların boyun eğilmeye, dua edilmeye lâyık varlıklar olduğuna dair iddianızda gerçekten samimi iseniz, haydi onlara dua edin de duanızı yerine getirsinler bakalım!

Cْ Pُ َ ‫ اَ ْم‬Pَ <ِ ‫ َن‬l ُ ِ ?ْ .َ 'ٍ .ْ َ‫ ا‬Cْ Pُ َ ‫ اَ ْم‬Pَ <ِ ‫ َن‬l ُ ْ .َ Vٌ O ُ ‫ اَ ْر‬Cْ Pُ َ َ‫ا‬ ٌ ُ ْ َ‫ا‬ Pَ <ِ ‫ َ ُ> َن‬Tْ .َ ‫ ٰا َذا ٌن‬Cْ Pُ َ ‫ اَ ْم‬Pَ <ِ ‫ ُ و َن‬Xِ ?ْ .ُ 5

195. Hem nasıl olur da, kendinizden daha aşağı bir seviyede bulunan bu cansız taşlara, heykellere tapar ve onlardan medet


umarsınız? Onların yürüyecekleri ayakları mı var, yoksa tutacakları elleri mi? Görecekleri gözleri mi var, yoksa işitecekleri kulakları mı?

﴾١٩٥﴿ ‫ون‬ ِ ُ gِ ْ!Aُ /َ​َ + ‫ُون‬ ِ '1 * Cَُّ _ Cْ ُ ‫ َ َ َء‬wُ ‫ ا ْد ُ ا‬Vِ Fُ Ey Müslüman! “İlâhlarımız aleyhinde konuşmaktan vazgeçmeyecek olursan, onların gazabına uğrayıp helâk olacaksın!” diyerek seni tehdit eden zalimlere meydan okuyarak de ki: “Haydi, Allah’a ortak koştuğunuz varlıkları yardımınıza çağırın. Sonra bütün hile ve entrikalarınızla çıkın karşıma ve yüreğiniz yetiyorsa, bir an bile göz açtırmayın bana!”

َ b* ِ X ‫ا‬ َّ v َّ َ َ .َ َ Iُ ‫ ب َو‬ 5 ُ ّٰ )َ 1ِّ ِ ‫اِ َّن َو‬ َ َ ِ ‫ َل ْا‬3َّ 4َ ‫ا ا َّ * ي‬ ﴾١٩٦﴿

196. “Çünkü benim yegâne sığınağım, koruyucum, yardımcım ve dostum, bu Kitabı gönderen Allah’tır ve O, iyilik yapan kullarını asla yardımsız, çaresiz bırakmayacaktır. Zira O, iyilik yapanların dostu ve koruyucusudur.”

َ ‫ َو‬Cْ ُ َ Xْ 4َ ‫> َن‬1 ُ * َ Tْ .َ َ "* 4ِ ‫ ُدو‬,ْ #ِ ‫ ْ' ُ َن‬Aَ ,َ . * َّ ‫َوا‬ ﴾١٩٧﴿ ‫ ُ و َن‬Xُ ْ!.َ Cْ Pُ T َ ُd4ْ َ‫ا‬

197. “Allah’ın yanı sıra kendilerinden medet umarak yardıma çağırdığınız putlara veya emirlerine kayıtsız şartsız itaat ederek putlaştırdığınız efendilere, azizlere, önderlere ve diğer düzmece ilâhlara gelince, onlar ne size yardım edebilirler, ne de kendilerini Allah’ın azabından koruyabilirler.”


ُ ْ!.َ Cْ Pُ . ٰ Aَ ‫ ا َو‬ ‫ ُ و َن‬g >ُ َ Tْ .َ َ ‫ ٰ'ى‬Pُ ‫ ْا‬v َ ِ‫ ا‬Cْ Iُ ُ 'ْ Aَ ‫َواِ ْن‬ ﴾١٩٨﴿ ‫ ُ و َن‬Xِ ?ْ .ُ َ Cْ Iُ ‫ َو‬0َ 1ْ َ ِ‫ا‬

198. Ey Peygamber! Sen onları ne kadar doğru yola çağırsan da, hakikat karşısında kör ve sağır kesilen bu insanlar çağrına kulak vermezler. Onların sana baktıklarını sanırsın, fakat inat ve önyargıları yüzünden gerçeği görmezler. Bu durumda yapman gereken şudur:

َ 7* Iِ Jَ ‫ ْا‬,ِ َ ‫ض‬ ﴾١٩٩﴿ 5 ْ ِ ْ َ‫ ْ ِ< ْ ُ> ْ ِف َوا‬#ُ ‫ َ َو ْا‬dْ >َ ‫ ِ ْا‬f ُ 199. İçinde yetiştikleri olumsuz şartlardan dolayı hakikati görmekte zorluk çeken bu insanlara kaba ve sert davranma, sen af yolunu tut ve daima iyiliği emret. Hakikati bildikleri hâlde inatla karşı koyan cahillere aldırış etme! Bu çağrıya kulak verecek tertemiz gönüllere ulaşıncaya dek, bıkıp usanmadan tebliğine devam et! Fakat nihayet sen de bir insansın. İnatçı cahiller karşısında zaman zaman öfkene hâkim olamayabilirsin. Onun için:

َ 1ْ l ‫ا‬ َّ ,َ #ِ 0َ !َّ Zَ َ ْ .َ #َّ ِ‫َوا‬ "ُ 4َّ ِ‫ ا‬ ِ ّٰ <ِ ْ >ِ َ َ ْ + ‫ ٌغ‬3ْ 4َ ‫ ن‬ ِ ﴾٢٠٠﴿ Cٌ 17* َ ٌ 1 * َ

200. Eğer şeytanî bir dürtü seni kışkırtıp anlamsız bir öfke ve heyecana sürükleyecek olursa, hemen Allah’a sığın ve O’nun bu konudaki tavsiyelerini hatırla! Unutma ki O, her şeyi işitendir, bilendir.

َ 1ْ l ‫ا‬ َ Cْ Pُ T َّ ,َ #ِ َّ #َ ‫ ْ ا اِ َذا‬Yَ Aَّ ‫ ا‬,َ . * َّ ‫اِ َّن ا‬ ‫ َ َّ ُ وا‬Aَ ‫ ن‬ ٌ Mِ r ِ ﴾٢٠١﴿ ‫ ُ و َ`ن‬Xِ ?ْ #ُ Cْ Iُ ‫ ِ َذا‬+َ


201. Çünkü dürüst ve erdemlice bir hayatı tercih ederek kötülüklerden sakınanlar, yüreklerinde insan bilincini kör eden şeytanî bir kışkırtı duyar duymaz, derhâl Kur’an’daki emir ve tavsiyeleri hatırlarlar ve işte o an, duygularının esiri olmaktan kurtulur ve gerçeği görürler.

﴾٢٠٢﴿ ‫ ُ و َن‬Xِ Yْ .ُ َ Cَُّ _ )ِّ َ ‫) ْا‬+ِ Cْ Pُ 4َ ‫ ُ ُّ'و‬.َ Cْ Pُ 4ُ ‫ْ َ ا‬fِ‫َوا‬ 202. Şeytanların yandaşlarına gelince, işte şeytanlar, ancak onları azgınlığa sürükleyebilir ve bunları bir kere avuçlarına aldılar mı, bir daha da yakalarını bırakmazlar.

Pَ َ 1ْ ?َ َ O‫ا‬ ْ َ ْ َ ‫ ُ ا‬Fَ Lٍ .َ ٰ <ِ Cْ Pِ Aِ ْ Aَ Cْ َ ‫َواِ َذا‬ 203. Onlara arzu ve heveslerini okşayacak bir ayet veya istedikleri türden bir mucize getirmedin diye, “Madem Allah bizim arzu ve beklentilerimize uygun ayetler göndermiyor, bari sen bir şeyler uydursaydın ya!” derler.

َ <َ ‫ٰ َ ا‬I )` <ّ * ‫ َر‬,ْ #ِ )َّ َ ِ‫ ا‬v % ,ْ #ِ ُ Mِ X ٰ .ُ #َ ُ ?ِ Aَّ َ‫ َ ا‬4َّ ِ‫ ا‬Vْ Fُ ُ <ِّ ‫َر‬ ﴾٢٠٣﴿ ‫ ُ! َن‬#ِ 6ْ .ُ ‫ ْ ٍم‬Yَ ِ Lٌ َ %ْ ‫'ًى َو َر‬Iُ ‫ َو‬Cْ Onlara de ki: “Ben ancak Rabb’im tarafından bana gönderilen emir ve direktiflere uyarım! Siz dünyada ve ahirette kurtuluşun yolunu gösteren mükemmel bir rehber, apaçık bir mucize mi istiyorsunuz? İşte bu Kur’an ayetleri, Rabb’inizden gelen, gönülleri ve hayatı aydınlatan deliller, basiretler ve inanan bir toplum için yol gösterici ve rahmet kaynağıdır. Şu hâlde, ey insanlar!

ُ 7َّ >َ َ ‫ ُ ا‬Xْ ‫ ُ َن‬% ْ + ‫ ْ ٰا ُن‬Yُ ‫ ْا‬¢َ ِ Fُ ‫َواِ َذا‬ َ ْ Aُ Cْ ِ 4َ‫َ َ ِ ُ> ا َ ُ" َوا‬ ﴾٢٠٤﴿


204. Kur’an okunduğu zaman, tam bir saygı ve teslimiyetle ona kulak verin. Ve Kur’an bir konuda hüküm vermişse, ona alternatif görüşler öne sürmeyin, susup onu dinleyin ki, bu sayede ilâhî lütuf ve merhamete lâyık olabilesiniz!

,َ #ِ ِ Pْ Jَ ‫ َو ُدو َن ْا‬Lً َd1f* ‫ ُّ ً َو‬ َ Aَ 0َ T ِ dْ 4َ )+* 0َ <َّ ‫َوا ْذ ُ ْ َر‬ ٰ ْ ‫ ْ ِل ِ< ْ ُ ُ' ّ ِو َو‬Yَ ‫ْا‬ ُ Aَ َ ‫ ل َو‬ َ 7* +ِ َ ‫ ْا‬,َ #ِ ,ْ ﴾٢٠٥﴿ 5 ِ (َ ‫ا‬

205. Ey hakikat yolunun yolcusu! Gönlünün ta derinliklerinde, engin bir tevazu ile boyun büküp yalvararak ve O’nun ihtişam ve azameti karşısında titreyip ürpererek, fakat kendini bilmezlerin yaptığı gibi bağırıp çağırmadan, sesini yükseltmeden gece gündüz Rabb’ini an ve sakın kibrin ve zevk ü sefanın pençesine düşerek Rabb’ini unutan gafillerden olma!

"* Aِ ‫ ِ َ? َد‬,ْ َ ‫ُو َن‬sِ -ْ َ Tْ .َ َ 0َ <ِّ ‫ ِ !ْ َ' َر‬,َ . * َّ ‫اِ َّن ا‬ ﴾٢٠٦﴿ ‫'ُو َن‬Jُ Tْ .َ "ُ َ ‫ ُ" َو‬4َ bُ ?ِّ T َ .ُ ‫َو‬

206. Çünkü Rabb’inin katında yüksek derecelere sahip olanlar, O’na kullukta asla kibre kapılmazlar. Bilakis O’nun hayranlık verici yüceliğini övgüyle anar ve O’nun huzurunda saygıyla secdeye kapanırlar. Ve Allah’ın huzurunda boyun eğenler, bakın ne yüce mertebelere erişecek, ne muhteşem ödüller ve ganimetler kazanacaklar:

‫﷌‬

‫ ل‬ ِ َdْ4َ ‫﴾ ُ َر ُة ْا‬٨﴿

8. ENFAL SURESİ Medine döneminde, hicretin ikinci yılında meydana gelen Bedir savaşından sonra nazil olmuştur. Adını, birinci ayetinde geçen ve


“ganimetler” anlamına gelen “enfâl” kelimesinden almıştır. 75 ayettir.

Rahman ve Rahim olan Allah’ın Adıyla! Beni yoktan var edip üstün yeteneklerle donatan ve kulluk göreviyle yeryüzüne gönderen sonsuz şefkat ve merhamet sahibi yüce Rabb’imin adıyla, O’nun verdiği güç ve yetkiye dayanarak ve yalnızca O’nun adına okuyor, söylüyorum:

َ ْ ,ِ َ 0َ 4َ 7ُ Sَ Tْ .َ ‫َ ِ ل‬dْ4 ‫ا‬ 1. Ey Peygamber! Müminler sana, düşmanla savaşarak ele geçirdikleri silah, mal ve erzak gibi ganimetlerin kime ait olduğunu soruyorlar. Üstelik bu konuda yersiz ve kırıcı tartışmalara girişiyorlar. Bazıları, İslâm öncesi uygulamada olduğu gibi savaşta ele geçirdikleri ganimetlerin kendilerine ait olduğunu ileri sürüyorlar. Diğerleri ise, kaçmaya başlayan düşmanı takip ettikleri ve Allah’ın Elçisini korudukları için ganimet toplamaya fırsat bulamadıklarını, bu yüzden alınan ganimetlerde kendilerinin de pay sahibi olduğunu —haklı olarak— iddia ediyorlar.

َ ْ Vِ Fُ ‫ ل‬ ِ ّٰ ِ ‫َ ُ ل‬dْ4 ‫ا‬ ` ِ ُ َّ ‫ َوا‬ De ki: “Her konuda olduğu gibi, ganimetler hakkında da hüküm verme yetkisi Allah’a ve O’nun hükümlerini size ileten bir elçi olarak Peygambere aittir. Yani ganimet onu ele geçiren savaşçıya değil, kamuya ait bir maldır ve kimler arasında hangi oranda paylaştırılacağı 41. ayette bildirilecektir.

ُ !ِ 1ْ <َ ‫ات‬ C ْ َ ‫ ا َذ‬bُ 7ِ (ْ َ‫ا َوا‬ َ ّٰ ‫ ا‬Yُ Aَّ َ+ O hâlde, Allah’tan gelen ilkeleri çiğnememe konusunda son derece dikkatli ve duyarlı olun. Dürüst ve erdemlice bir hayat


sürerek kötülüğün her çeşidinden titizlikle sakının. Aranızdaki ilişkileri iyileştirip geliştirmeye çalışın!

َ !* #ِ 6ْ #ُ Cْ ُ ْ! ُ ‫ا َو َر ُ َ ُ" اِ ْن‬ ﴾١﴿ 5 َ ّٰ ‫> ا‬1 ُ r* َ‫َوا‬ Ve gerçekten inanan kimseler iseniz, Allah’a ve Elçisine kayıtsız şartsız itaat edin!

ْ 7َ O ‫ َواِ َذا‬Cْ Pُ <ُ 7ُ Fُ ^ ُ ّٰ َ ِ ‫ اِ َذا ُذ‬,َ . * َّ ‫ ُ! َن ا‬#ِ 6ْ ُ ‫ َ ْا‬4َّ ِ‫ا‬ ِ ‫ا َو‬ ْ 1َ 7ِ Aُ Cْ Pِ <ِّ ‫ َر‬v7ٰ َ ‫ َو‬4ً .* َ ‫ ا‬Cْ Pُ Aْ ‫ ُ" َزا َد‬Aُ .َ ‫ ٰا‬Cْ Pِ 1ْ 7َ َ ^ ﴾٢﴿ ‫ َ`ن‬7ُ َّ َ َ .َ

2. Gerçek müminler ancak anıldığı zaman yürekleri Kendilerine Allah’ın ayetleri inancını pekiştirirerek artırır dayanıp güvenirler.

o kimselerdir ki, Allah’ın adı korku ve heyecanla ürperir. okunduğu zaman, bu onların ve onlar, yalnızca Rab’lerine

َّ ‫ َن‬1 ﴾٣﴿ ‫ َن‬Yُ dِ ْ!.ُ Cْ Iُ !َ Fْ ‫ َّ َر َز‬#ِ ‫ َة َو‬7ٰ X ‫ا‬ ُ Y* .ُ ,َ . * َّ َ‫ا‬ 3. Onlar ki, Müslümanlığın vazgeçilmez şartı olan namazı —ona gereken dikkat ve özeni göstererek, dosdoğru ve aksatmadan— kılarlar ve kendilerine bağışladığımız nimetlerden bir kısmını toplum yararına fedakârca paylaşarak Allah için yoksullara harcarlar.

Cْ Pِ <ِّ ‫ ت ِ !ْ َ' َر‬ ٌ O َ ‫ َد َر‬Cْ Pُ َ Y % َ ‫ ُ! َن‬#ِ 6ْ ُ ‫ ْا‬Cُ Iُ 0َ \ِ ٰ ]‫اُو‬ ﴾٤﴿ C`ٌ . * َ ‫ َ ٌة َو ِرزْ ٌق‬dِ ْ #َ ‫َو‬

4. İşte gerçek anlamda inanmış olanlar bunlardır. Onlar Rab’leri katında en yüksek derecelere erişecek, küçük günahları


bağışlanacak ve en kıymetli nimetlere kavuşacaklardır. Bu muhteşem nimetlerin yanında dünya malının, savaş ganimetlerinin sözü mü olur? Öyleyse ganimet elde etmek için değil, Allah’ın rızasını kazanmak ve böylece sonsuz âhiret nimetlerini elde etmek için çaba harcamalısınız. İşte o zaman hiç kuşkunuz olmasın ki, nihaî zafer kesinlikle inananların olacaktır! İşte buna çarpıcı bir örnek, Bedir Savaşı: Hicretin ikinci yılında (miladi 624) Mekke müşrikleri Medine’de oluşan İslâm toplumunu imha etmek amacıyla kapsamlı bir saldırıya karar verdiler. Bunun için de, tüm gelirini bu savaş için harcamak üzere ortaklaşa hazırladıkları büyük bir ticaret kervanını Ebû Süfyan komutasında Suriye’ye gönderdiler. Kervan, dönüş yolculuğunda Medine yakınlarından geçecekti. Bunu haber alan Peygamber (s), kervanı ele geçirmek üzere 313 kişilik küçük bir askerî birlikle harekete geçti. Çünkü bu kervan, yurtlarından sürülen Müslümanların geride bıraktıkları tüm mal varlığına el koyan müşriklere aitti. Bu arada, Ebû Süfyan’ın acil yardım çağrısını alan bin kişilik tam teçhizatlı Kureyş ordusu, kervanı kurtarmak amacıyla Mekke’den yola çıktı. Bunun üzerine Rasul-ü Ekrem, Allah’tan aldığı emir uyarınca kervanı ele geçirmekten vazgeçip bu güçlü orduyla savaşmak üzere Bedir vadisine doğru yöneldi. Aslında Müslümanlar, böyle bir savaş için hazırlıklı değillerdi. Bu yüzden, kendilerinin en az üç katı olan tam teçhizatlı bir orduyla savaşa girmekten çekindiler. Fakat ashabın önde gelenleri, Allah’a ve Elçisi’ne sonsuz güven duyduklarını ve ölünceye kadar Peygamber’in izinden ayrılmayacaklarını söyleyerek tüm tereddütleri bertaraf ettiler. Böylece iki ordu Bedir’de karşı karşıya geldi ve Müslümanlar Allah’ın yardımıyla Kureyş ordusunu tamamen bozguna uğratarak büyük bir zafer kazandılar. Müşriklerden yetmiş tanesi öldürüldü, bir o kadarı da esir alındı.

Bedir Savaşı öncesinde de, tıpkı ganimetler konusunda olduğu gibi yersiz itirazlar ve tartışmalar yaşanmıştı:

ً َ* + ‫ َواِ َّن‬aّ ِ bَ ْ <ِ 0َ ِ 1ْ <َ ,ْ #ِ 0َ <ُّ ‫ َر‬0َ O ,َ #ِ Y. َ َ ْfَ‫َ َ ا‬ َ َ 5 َ !* #ِ 6ْ ُ ْ ‫ا‬ َ Iُ ‫ ر‬ ﴾٥﴿ ‫ن‬U ِ -

5. Nitekim Rabb’in, hak uğrunda seni Bedir Savaşı için evinden çıkardığı zaman da, müminlerden bir bölümü bundan hiç hoşlanmamıştı.


َ َّ ?َ Aَ #َ 'َ >ْ <َ aّ ِ bَ ‫) ْا‬+ِ 0َ 4َ ُ ‫ ِد‬Jَ .ُ v َ ِ‫ َن ا‬Fُ T َ .ُ َ 4َّ َ َ 5 ُ ْ!.َ Cْ Iُ ‫ْا َ ْ ِت َو‬ ﴾٦﴿ ‫ ُ و َن‬g

6. Oysa kervana saldırmaktan vazgeçip Kureyş’in güçlü ordusuna doğru yönelmenizi size emreden Allah’tan başkası değildi. Bunun böyle olduğuna dair hakikat tamamen ortaya çıkmış olmasına rağmen, müşriklerle savaşmayı tehlikeli görerek sanki göz göre göre ölüme gidiyorlarmış gibi hâlâ o konuda seninle tartışıyorlardı.

َّ ‫'َى ا‬%ْ ِ‫ا ا‬ ِْ َ َdMِ ُ َ Pَ 4َّ َ‫ ا‬5 Cْ ُ ّٰ Cُ ُ 'ُ >ِ .َ ‫َواِ ْذ‬ 7. Hani Allah, bu iki topluluktan birinin —ya Kureyş ordusunun ya da kervanın— elinize geçeceğini Peygambere müjdeleyerek size söz vermişti.

َّ ‫ات‬ ُ َ ‫ ُن‬ُ Aَ Lِ َ ْ l ‫ا‬ Cْ ِ ‫ َ َذ‬qْ Zَ ‫ َ ُّدو َن اَ َّن‬Aَ ‫َو‬ Fakat siz tehlikeye atılmaktan çekiniyordunuz. Güçlü Kureyş ordusunu bozguna uğratıp muhteşem bir zafer kazanmak yerine, kuvvetsiz olan kervanı ele geçirmek istiyordunuz.

َ Yْ .َ ‫ *" َو‬Aِ َ 7ِ َ <ِ aَّ bَ ‫ ْا‬aَّ bِ .ُ ‫ا اَ ْن‬

َ <ِ ‫ َ َدا‬ ُ ّٰ 'ُ . * .ُ ‫َو‬ َ ‫ْا‬ ﴾٧﴿ ,U َ . * +ِ -

Oysa Allah, buyruklarıyla hakkı —yani hak ve adalet prensiplerine dayanan ve hakikatin ta kendisi olan bu dini— yeryüzünde egemen kılmak ve hakkın karşısında duran zalimleri bozguna uğratarak kâfirlerin kökünü kazımak istiyordu.

﴾٨﴿ ‫ َ`ن‬#ُ ِ Jْ ُ ‫ َو َ ْ َ ِ َه ْا‬Vَ r ِ ?َ ‫ ْا‬Vَ ِ ?ْ .ُ ‫ َو‬aَّ bَ ‫ ْا‬aَّ bِ 1ُ ِ


8. Allah zalimlerle savaşmanızı emrediyordu ki, —suçlular kahrından çatlasalar da— hakikati yeryüzünde egemen kılsın ve inkâr, zulüm, haksızlık temeline dayanan batılı ortadan kaldırsın.

ُ َ ‫ ب‬ ُ <َّ ‫ُ َن َر‬u1 * َ Tْ Aَ ‫اِ ْذ‬ ٍ ْ َ <ِ Cْ ُ 'ُّ ِ #ُ )4ّ * َ‫ ا‬Cْ ْ + Cْ َ Jَ َ َ َ \ِ 7ٰ َ ‫ ْا‬,َ #ِ َ +* ‫ ْ ِد‬#ُ Lِ ﴾٩﴿ 5 9. Hani siz, en güçlü silahlarla donanmış düşman ordusuna karşı Rabb’inizden yardım istiyordunuz. O da bunun üzerine, “Ben birbiri ardınca yeryüzüne inecek olan bin melek ile size elbette yardım edeceğim!” diye duanıza cevap vermişti. Aslında bu vasıfları taşıyan kahramanların, meleklerin desteğine bile ihtiyacı yoktu. Nitekim:

َّ ِ َ ْ َ ِ ‫ ٰ ى َو‬lْ <ُ َّ ِ‫ا ا‬ ُ <ُ 7ُ Fُ "* <ِ #َ ‫ َو‬C` ْ ُ ّٰ "ُ 7َ >َ O َ #َ ‫َو‬ َّ ﴾١٠﴿ Ckٌ 1-* % ِ ّٰ 'ِ ْ! ِ ,ْ #ِ َّ ِ‫ ُ ا‬Xْ ! ‫ا‬ َ ّٰ ‫ا اِ َّن‬ َ 3ٌ .3* َ ‫ا‬ 10. Allah bunu sadece, size ilâhî bir müjde olsun ve bu sayede kalpleriniz huzura kavuşsun diye yapmıştı. Yoksa zafer ve yardım meleklerden değil, yalnız Allah katındandır. Hiç kuşkusuz Allah, sonsuz kudret ve hikmet sahibidir. Hani Bedir savaşında susuz kalmış, abdest ve gusül için bile su bulamaz hale gelmiştiniz. Ayrıca, bulunduğunuz yer kumluk olduğu için ayaklarınız kuma gömülüyor, yürümekte zorluk çekiyordunuz. Şeytan bütün bunları fırsat bilerek sizi korku ve ümitsizliğe düşürmek üzereydi ki:

ُ 1lّ * َ .ُ ‫اِ ْذ‬ ُّ Cُ "ُ ْ!#ِ Lً !َ #َ َ‫ س ا‬ َ >َ ! ‫ا‬ 11. O vakit Allah, kendi katından gelen ve tüm korkuları, endişeleri kalbinizden söküp atan bir cesaret ve güven duygusu


olarak iliklerinize işleyen bir iç huzuru, ruhunuzu okşayan tatlı bir uyku ile sizi dalga dalga sarıp bürüyordu.

َ 1ُ ِ ‫ ًء‬#َ ‫ َ ِء‬T ‫ا‬ ُ 1ْ 7َ َ ‫ ّ ُل‬ َّ ,َ #ِ Cْ َ Iِ ْ .ُ ‫ ِ< *" َو‬Cْ ُ َ Pِّ ِ َ .ُ ‫َو‬ َ <ِ ْqَ ِ ‫ ن َو‬ َ 1ْ l ‫ا‬ َّ 3َ Oْ ‫ ِر‬Cْ ُ <ِ 7ُ Fُ v7ٰ َ t ُ ْ! َ "ِ <ِ ^ َ ?َِّ u.ُ ‫ َو‬Cْ ِ َْ ﴾١١﴿ ‫'َا َم‬Fْ ‫ا‬

Ardından da, hem susuzluğunuzu gidermek hem de kumluk araziyi pekiştirerek harekete elverişli hâle getirmek üzere gökten üzerinize beklenmedik bir yağmur yağdırmıştı ki, böylece sizi bedensel ve ruhsal kirlerden arındırarak tertemiz kılsın, şeytanın susuzluktan perişan olacağınız yolundaki kirli vesveselerini sizden gidersin, kalplerinizi güçlendirip birbirine bağlasın ve ayaklarınızı yere sağlam bastırsın.

َ \ِ 7ٰ َ ‫ ْا‬v َ ِ‫ ا‬0َ <ُّ ‫) َر‬% ُ >َ #َ )4ّ * َ‫ ا‬Lِ ,َ . * َّ ‫ َِّ? ُ ا ا‬u+َ Cْ * .ُ ‫اِ ْذ‬ ‫ ا‬ !ُ #َ ‫ٰا‬

12. Hani Rabb’in meleklere diyordu ki: “Muhakkak ben sizinle beraberim. O hâlde, inananların cesaretini artırarak düşman karşısında dimdik ayakta kalmalarını sağlayın!”

َ ْ ُّ ‫َ ُ وا ا‬d َ ,َ . * َّ ‫ ب ا‬ ِ 7ُ Fُ )+* )Y* ْ ُ َ “Ben sizleri salacağım.”

göndererek,

kâfirlerin

yüreğine

korku

َ َ ْ ‫ ْ َق‬+َ ‫َ ْ ِ ُ< ا‬+ ﴾١٢﴿ ‫ ن‬ ِ !َ ْ ‫ا‬ ٍ !َ <َ Vّ ُ Cْ Pُ ْ!#ِ ‫ ق َوا ْ ِ ُ< ا‬ “Öyleyse vurun kılıçlarınızla o zalimlerin boyunlarına, doğrayın onların bütün parmaklarını!”


َ Cْ Pُ 4َّ َ <ِ 0َ ِ ‫ٰذ‬ "ُ َ ُ ‫ا َو َر‬ َ ّٰ aِ Fِ l َ .ُ ,ْ #َ ‫ا َو َر ُ َ ُ`" َو‬ َ ّٰ ‫ ا‬Fُّ w ﴾١٣﴿ ‫ ب‬ َ ّٰ ‫ ِ َّن‬+َ ِ Yَ >ِ ‫ ُ' ْا‬.'* wَ ‫ا‬ 13. Çünkü onlar Allah’a ve Elçisine başkaldırdılar. Her kim de Allah’a ve Elçisine başkaldıracak olursa şunu bilsin ki, Allah’ın cezalandırması çok çetindir!

َ 7ْ ِ ‫ ُه َواَ َّن‬Fُ ‫ ُ و‬+َ Cْ َّ ‫اب‬ ُ ِ ‫ٰذ‬ ﴾١٤﴿ ‫ ر‬ َ َ َ ,َ . * +ِ ِ ! ‫ا‬ 14. İşte, zalimlerin dünyadaki cezası budur. Ey zalimler, şimdilik onu tadın bakalım! Fakat asıl cezayı cehennemde çekeceksiniz: Hakikati inkâr edenler için cehennemde ateş azabı var.

/َ​َ + ًd%ْ ‫َ ُ وا َز‬d َ ,َ . * َّ ‫ ا‬Cُ ُ 1Y* َ ‫ ُ! ا اِ َذا‬#َ ‫ ٰا‬,َ . * َّ ‫ ا‬Pَ .ُّ َ‫ ا‬.َ َ ْ Cُ Iُ ُّ َ Aُ ﴾١٥﴿ ‫ا ْد َ< َ`ر‬

15. Ey iman edenler! Kâfirlerle savaş meydanında toplu hâlde karşılaştığınız zaman, —sizin iki katınızdan fazla olmadıkları sürece— sakın korkup kaçarak onlara arkanızı dönmeyin!

‫ ِّ ًا‬bَ َ #ُ ‫ ل اَ ْو‬ ٍ َ Yِ ِ ً+ ِّ bَ َ #ُ َّ ِ‫ ِ\ ٍ ُد ُ< َ ُه ا‬#َ ْ .َ Cْ Pِ ِ ّ َ .ُ ,ْ #َ ‫َو‬ n ِ ّٰ ,َ #ِ َ َ <ِ ‫ ْ' َ< َء‬Yَ​َ + Lٍ \َ +ِ v ٰ ِ‫ا‬ َ \ْ <ِ ‫ َو‬Cُ !َّ Pَ O َ "ُ .‫ ْ ٰو‬#َ ‫ا َو‬ ٍ ﴾١٦﴿ ُ qX* َ ‫ْا‬

16. Düşmanla göğüs göğse çarpıştığınız öyle bir günde, —taktik gereği çekilip tekrar saldırmak amacıyla plânlı ve kontrollü bir şekilde bir tarafa çekilenler veya mevzi değiştirip bir başka bölüğe katılanlar hariç— her kim dağılarak arkasını dönüp


kaçacak olursa, kesinlikle Allah’ın gazabına uğrayacak ve varacağı yer cehennem olacaktır. Ne korkunç bir son! Fakat kazandığınız zaferden dolayı da sakın şımarıp gurura kapılmayın:

َ ّٰ ,َّ ِ ٰ ‫ َو‬Cْ Iُ 7ُ ُ Yْ Aَ Cْ 7َ +َ Cْ Pُ 7َ َ Fَ ‫ا‬ 17. Onları aslında siz kendi kudretinizle öldürmediniz, fakat size kuvvet, metanet ve cesaret vererek ve kâfirlerin yüreğine korku salarak asıl Allah öldürdü onları.

v` #ٰ ‫ا َر‬ َ ّٰ ,َّ َ 1ْ #َ ‫^ اِ ْذ َر‬ َ 1ْ #َ ‫ َر‬#َ ‫َو‬ ِ ٰ ‫^ َو‬ Ve ey Muhammed, savaş başlamadan önce düşmanın gözlerine isabet eden o bir avuç kumu attığın zaman da aslında sen atmadın, fakat bu atışın tesirlerini yaratarak gerçekte Allah attı onu.

َ !* #ِ 6ْ ُ ‫ َ) ْا‬7ِ ?ْ 1ُ ِ ‫َو‬ !ً T َ % َ ‫ ًء‬/ َ <َ "ُ ْ!#ِ 5 Allah bunu, kendi katından bahşettiği ve sonu hayırla biten güzel bir sınavla müminleri imtihan etmek ve böylece onları sabır, disiplin ve mücadele konusunda eğitmek için yaptı.

﴾١٧﴿ Cٌ 17* َ ٌ 1 * َ ‫ا‬ َ ّٰ ‫اِ َّن‬ Şüphesiz Allah her şeyi hakkıyla işitendir, bilendir.

َ ‫ ِ' ْا‬1ْ َ ,ُ Iِ #ُ ‫ا‬ ُ ِ ‫ٰذ‬ ﴾١٨﴿ ,َ . * +ِ َ ّٰ ‫ َواَ َّن‬Cْ 18. İşte inananların mükâfatı da budur. Elbette Allah, kâfirlerin tüm hilelerini darmadağın edecektir. O hâlde, iman eden bir ordunun artık yenilmesine imkân var mı? Gelelim inkârcılara:


َ 'ْ Yَ​َ + ‫ ا‬bُ ِ dْ َ Tْ Aَ ‫اِ ْن‬ `ُ ْ َd ‫ ْا‬Cُ ُ ‫ َء‬O 19. Ey kâfirler! Madem savaş öncesi, Kâbe’nin örtüsüne sarılarak, “Ey Tanrımız! Hangimiz doğru yolda ise ona zaferi ihsan et.” diye yalvararak aranızda kesin bir hüküm verilmesini istiyordunuz, işte müminlere bahşedilen bu zafer sayesinde, haksız olduğunuzu tescil eden ilâhî hüküm size ulaştı.

ُ َ ٌ qْ f '` ْ >ُ 4َ ‫ ُ> ُدوا‬Aَ ‫ َواِ ْن‬C` ْ َ َ Pُ +َ ‫ ا‬Pُ َ ْ!Aَ ‫َواِ ْن‬ Eğer aklınızı başınıza devşirip zulüm ve haksızlıktan vazgeçerseniz, bu sizin iyiliğiniz için olur. Fakat yeniden saldırganlığa dönerseniz, biz de sizi cezalandırmaya döner ve bir kez daha belânızı veririz.

ُ ُ \َ +ِ Cْ ُ ْ! َ )َ !ِ ْ Aُ ,ْ َ ‫َو‬ ‫ت‬ Uَْ xُ َ ْ َ ‫ َو‬Sً 1ْ wَ Cْ Üstelik o güvendiğiniz gösterişli ordularınız —ne kadar güçlü ve kalabalık olurlarsa olsunlar— sizi müminler karşısında bozguna uğramaktan kurtaramayacaktır.

﴾١٩﴿ 5 َ ّٰ ‫َواَ َّن‬ kَ !* #ِ 6ْ ُ ‫ َ ْا‬#َ ‫ا‬ Çünkü Allah, daima inananlarla beraberdir. Ancak inananların da ilâhî yardıma lâyık olmaları için dikkat etmeleri gereken hususlar vardır:

"ُ ْ! َ ‫ َ َّ ْ ا‬Aَ َ ‫ا َو َر ُ َ ُ" َو‬ َ ّٰ ‫> ا‬1 ُ r* َ‫ ُ! ا ا‬#َ ‫ ٰا‬,َ . * َّ ‫ ا‬Pَ .ُّ َ‫ ا‬.َ ﴾٢٠﴿ ‫ َ ُ> َ`ن‬Tْ Aَ Cْ ُ 4ْ َ‫َوا‬

20. Ey iman edenler, Allah’a ve O’nun hükümlerini size ileten bir elçi olarak Peygamberine itaat edin! Allah’a itaat, O’nun kitabı olan Kur'an’a itaatle olur. Peygambere itaat de, onun


Allah’tan aldığı diğer talimatlara, yani sahih hadisler yoluyla size intikal eden Sünnet’e itaatle mümkündür. Rabb’inizin emirlerini işittiğiniz hâlde, sakın O’ndan yüz çevirmeyin!

ُ Aَ َ ‫َو‬ ﴾٢١﴿ ‫ َ ُ> َن‬Tْ .َ َ Cْ Iُ ‫ ُ ا َ ِ ْ> َ! َو‬Fَ ,َ . * َّ َ ‫ ا‬4ُ 21. Ve Kur’an’ın buyruklarına kulak asmadıkları hâlde, “Biz Allah’ın emirlerini her zaman dinleriz!” diyen Yahudiler ve ikiyüzlüler gibi olmayın.

َّ َّ wَ ‫اِ َّن‬ ُّ ‫ا‬ ‫ َن‬7ُ Yِ >ْ .َ َ ,َ . * َّ ‫ ا‬Cُ -ْ ?ُ ‫ ْا‬Cُّ X ‫ا‬ ِ ّٰ 'َ ْ! ِ ‫اب‬ ِّ ‫ا ' َو‬ ﴾٢٢﴿

22. Çünkü Allah’a göre yaratıkların en kötüsü, aklını kullanmayan ve bu yüzden de hakikat karşısında sağır ve dilsiz kesilen kimselerdir.

َ َ ‫ًا‬qْ f ‫ َ َ َ َّ ْ ا‬Cْ Pُ >َ َ ْ َ‫ َو َ ْ ا‬C ْ Pُ >َ َ ْ َ Cْ P1 ُ ّٰ Cَ 7ِ َ ْ َ ‫َو‬ ِ +* ‫ا‬ ﴾٢٣﴿ ‫ َن‬ ُ ِ >ْ #ُ Cْ Iُ ‫َو‬

23. Allah onlarda iyilik ve güzelliğe yöneliş konusunda en ufak bir eğilim, bir hayır görseydi, kendilerine hakikati elbette işittirirdi. Fakat onlarda hayır yok. Allah onlara hakikati zorla işittirseydi bile, yine de çok geçmeden ondan yüz çevirip dönerlerdi. O hâlde, gerçek itaatin nasıl olması gerektiğini onlara gösterin:

Cْ ُ َ ‫ ل اِ َذا َد‬ ِ ّٰ ِ ‫ ُ? ا‬1J* َ ‫ا‬ ْ ‫ ُ! ا‬#َ ‫ ٰا‬,َ . * َّ ‫ ا‬Pَ .ُّ َ‫ ا‬.َ ِ ُ َّ 7 ِ ‫ َو‬ ُ 11* bْ .ُ َ ِ C` ْ -


24. Ey iman edenler! Allah ve Elçisi bireysel, toplumsal, kültürel, ekonomik, siyasi, ahlâkî vb. yönlerden yeniden dirilişinizi sağlayacak bir konuda size çağrı yaptığında, bu çağrıya mutlaka uyun!

ُ bُ .َ ‫ا‬ َ ْ <َ ‫ ل‬ "ِ 1ْ َ ِ‫ ُ" ا‬4َّ َ‫ ِ? *" َوا‬7ْ Fَ ‫ ْا َ ْ ِء َو‬5 َ ّٰ ‫ ُ ا اَ َّن‬7َ ‫ا‬ ْ ‫َو‬ ﴾٢٤﴿ ‫ ُ و َن‬l َ bْ Aُ

Şunu iyi bilin ki, Allah kişi ile kalbi arasına girer ve onu itaatkârlığı sayesinde günaha düşmekten koruyup iyiliklere yönlendirir. Unutmayın ki, hepiniz eninde sonunda ölümü tadacak ve yaptıklarınızın hesabını vermek üzere O’nun huzurunda toplanacaksınız.

َّ َ X* Aُ َ Lً !َ ْ +ِ ‫ ا‬Yُ Aَّ ‫َوا‬ َ ,َ . * َّ ‫ ا‬£1 َ Cْ ُ ْ!#ِ ‫ ُ ا‬7َ Q َّ f Lً` ( 25. Bu çağrıyı kulak ardı ederek Allah yolunda mücadeleyi terk ettiğiniz takdirde, yalnızca içinizdeki zalimlere erişmekle kalmayacak, aksine bütün toplumu kasıp kavuracak savaş, fakirlik, anarşi, ahlâksızlık, yozlaşma, ruhsal ve toplumsal çalkantılar gibi bir felâketin sizi perişan etmesinden korkun.

﴾٢٥﴿ ‫ ب‬ َ ّٰ ‫ ُ ا اَ َّن‬7َ ‫ا‬ ْ ‫َو‬ ِ Yَ >ِ ‫ ُ' ْا‬.'* wَ ‫ا‬ Allah’ın azabının çok şiddetli olduğunu da bilin. Daha önce Mekke’de yaşadıklarınızı unutmayın:

َ ْ )+ِ ‫ُ َن‬d>َ ْ َ Tْ #ُ V1 ٌ 7* Fَ Cْ ُ 4ْ َ‫َوا ْذ ُ ُ وا اِ ْذ ا‬ ‫ُ َن‬+ َ Aَ ‫ا ْر ِض‬ َّ َ َ .َ ‫اَ ْن‬ َّ Cُ ُ َd ‫ س‬ ُ ! ‫ا‬ 26. Yeryüzünde sürekli ezilip horlanan bir avuç zayıf, korumasız bir topluluk olduğunuz ve zalim insanlar tarafından


her an yakalanıp yok edilme korkusuyla iç içe yaşadığınız günleri hatırlayın.

َّ ‫ ا‬,َ #ِ Cْ ُ 7َّ >َ َ ‫ ت‬ ُ Fَ ‫ ِ *ه َو َر َز‬Xْ !َ <ِ Cْ ُ 'َ .َّ َ‫ َوا‬Cْ ُ .‫ ٰ ٰو‬+َ Cْ ِ ?َ 1ِّ ُ lْ Aَ ﴾٢٦﴿ ‫ ُ و َن‬-

İşte siz böyle çaresiz bir durumda iken, Allah sizi zalimlerin elinden kurtararak Medine’ye göç etmenizi ve size kucak açan yeni bir ortamda, güven ve huzur içinde barınmanızı sağladı. Sonra da sizi düşmanlarınıza karşı yardımıyla güçlendirdi ve en güzel nimetlerle besleyip rızıklandırdı ki, kulluk görevinizi en güzel şekilde yerine getirerek Rabb’inize şükredesiniz. Şu hâlde:

َ ُ َّ ‫ا َوا‬ ‫ ا‬4ُ ُ Aَ ‫ ل َو‬ َ ّٰ ‫ ا‬4ُ ُ Aَ َ ‫ ُ! ا‬#َ ‫ ٰا‬,َ . * َّ ‫ ا‬Pَ .ُّ َ‫ ا‬.َ ُ Aِ 4َ #َ َ‫ا‬ ﴾٢٧﴿ ‫ ُ َن‬7َ >ْ Aَ Cْ ُ 4ْ َ‫ َوا‬Cْ -

27. Ey iman edenler! Sakın hak yolda mücadeleyi bırakıp da Allah’a ve Elçisine ihanet etmeyin! Aksi hâlde dininiz, malınız, aileniz, sağlığınız, insanî değerleriniz, doğal güzellikleriniz gibi korumanız için size teslim edilmiş olan kendi emanetlerinize bilerek ihanet etmiş olursunuz!

ُ ُ ‫ َ ا‬#ْ َ‫ َ ا‬4َّ َ‫ ُ ا ا‬7َ ‫ا‬

ٌ Oْ َ‫ا ِ !ْ َ' ُه ا‬ Lٌ !َ ْ +ِ Cْ ُ ‫ َواَ ْو َ ُد‬Cْ َ ّٰ ‫ َواَ َّن‬U ْ ‫َو‬ ﴾٢٨﴿ Ckٌ 1g* َ

28. Şunu iyi bilin ki, mallarınız ve çocuklarınız ancak iman ve teslimiyetinizi ölçmek üzere size emanet edilmiş birer imtihan aracından ibarettir ve Allah’ın katında dünyanın basit ve gelip geçici nimetlerinden çok daha büyük bir ödül vardır. Öyleyse, bu muhteşem ödülü kazanmak için var gücünüzle çalışın. Unutmayın ki, bu çabanızda Rabb’iniz sizi asla yardımsız bırakmayacaktır:


ُ َ Vْ >َ Jْ .َ ‫ا‬ 4ً Fَ ْ +ُ Cْ َ ّٰ ‫ ا‬Yُ َّ Aَ ‫ ُ! ا اِ ْن‬#َ ‫ ٰا‬,َ . * َّ ‫ ا‬Pَ .ُّ َ‫ ا‬.َ

َ .ُ ‫َو‬ ُ َ ْ dِ ْ .َ ‫ َو‬Cْ ُ Aِ Sَ 1ِّ َ Cْ ُ ْ! َ ْ dِّ Vِ ْ َd ‫ا ُذو ْا‬ ُ ّٰ ‫ َو‬C ْ ْ ﴾٢٩﴿ C1 ِ g* >َ ‫ا‬

29. Ey iman edenler! Eğer Allah’a yürekten bir saygı ile bağlanarak dürüst ve erdemlice bir hayatı tercih eder ve gücünüz yettiğince kötülüklerden sakınırsanız, o zaman Allah size iyi ile kötüyü birbirinden ayırt edebilmenizi sağlayacak bir kavrayış ve sağlıklı düşünme yeteneği verecek ve küçük günahlarınızı silerek sizi bağışlayacaktır. Çünkü Allah, büyük lütuf sahibidir.

ُ ْ .َ ‫َواِ ْذ‬ ‫ َك اَ ْو‬7ُ ُ Yْ .َ ‫ ِ? ُ َك اَ ْو‬uْ 1ُ ِ ‫َ ُ وا‬d َ ,َ . * َّ ‫ ا‬0َ <ِ ُ ُ ْ .َ ‫ ُ و َن َو‬ُ ْ .َ ‫ َك َو‬O ,َ . * ِ َ ‫ ُ ْا‬qْ f َ ‫ا‬ ُ ّٰ ‫ا َو‬ ُ ّٰ ُ ُ ِ ْ .ُ ﴾٣٠﴿

30. Ey Muhammed! Hani o kâfirler, İslâm’ın Mekke’de yayılmaya başladığını görünce seni yakalayıp hapsetmek veya geceleyin ani bir baskınla öldürmek ya da öz yurdundan sürüp çıkarmak amacıyla sana karşı sinsice tuzaklar kuruyorlardı. Fakat onlar bu tuzaklarla uğraşırken, Allah da onların bütün hesaplarını altüst edecek müthiş bir plân kuruyordu. Allah, ancak adaleti gerçekleştirmek ve zalimlere gereken cezayı vermek için tuzak kurar. Zira O, plân kuranların en hayırlısıdır. O zalimler ki:

َ 4َ ْ َ !َ >ْ ِ َ 'ْ Fَ ‫ ُ ا‬Fَ !َ Aُ .َ ‫ ٰا‬Cْ Pِ 1ْ 7َ َ v7ٰ ْ Aُ ‫َواِ َذا‬ ‫ ُء‬l َ ْ ُ qr َ * ‫ا َّو‬ ﴾٣١﴿ 5 ‫ٰ َ ا‬I Vَ uْ #ِ !َ 7ْ Yُ َ * َ َ‫ٰ َ ا اِ َّ ا‬I ‫ اِ ْن‬U


31. Onlara ayetlerimiz tebliğ edilerek okunduğu zaman, “Tamam, duyduk!” derler, “İstesek biz de buna benzer hikâyeler uydurabilir, Kur’an ile boy ölçüşebilecek güzel sözler söyleyebiliriz. Çünkü bu okuduğun ayetler, öncekilerin efsane ve masallarından başka bir şey değildir.”

ْ ِ #ْ َ +َ ‫ ِ !ْ ِ' َك‬,ْ #ِ aَّ bَ ‫ َ ْا‬Iُ ‫ٰ َ ا‬I ‫ اِ ْن َ َن‬Cَّ Pُ 7ّٰ ‫ ُ ا ا‬Fَ ‫َواِ ْذ‬

َ ٍ َ >َ <ِ !َ ِ Mْ ‫ َ ِء اَ ِو ا‬T ‫ا‬ َّ ,َ #ِ ‫ َر ًة‬Jَ % ﴾٣٢﴿ C1 ِ !َ 1ْ 7َ َ ٍ * ‫اب ا‬ 32. Yine onlar küstahça bir edayla, “Ey Allah’ımız! Eğer bu Kitap gerçekten senin katından gelmiş ise, başımıza gökten taşlar yağdır yahut bizi can yakıcı bir azaba uğrat!” demişlerdi.

Cْ Pُ <َ ِّ >َ #ُ ‫ا‬ َ 4َ‫ َوا‬Cْ Pُ <َ ِّ >َ 1ُ ِ ‫ا‬ ُ ّٰ ‫ َ َن‬#َ ‫ َو‬C ْ P1 ُ ّٰ ‫ َ َن‬#َ ‫َو‬ ِ +* ^ْ ﴾٣٣﴿ ‫ ُ و َن‬dِ ْ َ Tْ .َ Cْ Iُ ‫َو‬

33. Oysa Allah, sen Mekke’de onların arasında bulunduğun sürece, tüm şehri helâk edecek şekilde onlara azap edecek değildi. Kaldı ki, henüz İslâm çağrısı devam ederken, aralarındaki nice temiz yürekli insanların af dileyip inkârdan vazgeçmeleri beklenirken de Allah onlara azap edecek değildi. Evet, o anda korkunç bir azaba uğramadılarsa, sebebi ancak buydu. Fakat şimdi, ey Peygamber:

'ِ Jِ Tْ َ ‫ ْا‬,ِ َ ‫ ُّ'و َن‬Xُ .َ Cْ Iُ ‫ا َو‬ ُ ّٰ Cُ Pُ <َ ِّ >َ .ُ َّ َ‫ ا‬Cْ Pُ َ #َ ‫َو‬ ْ ,َّ ِ ٰ ‫ َن َو‬Yُ َّ ُ ‫] ُه اِ َّ ْا‬zُ 1َ ِ ‫ َء ُه اِ ْن اَ ْو‬1َ ِ ‫ ا اَ ْو‬4ُ َ #َ ‫ام َو‬ ِ َ bَ ‫ا‬ ﴾٣٤﴿ ‫ ُ َن‬7َ >ْ .َ َ Cْ Iُ َ xَ ْ َ‫ا‬


34. Sen Mekke’den çıkarıldıktan sonra, Allah’ın onlara sizin elinizle azap etmemesi için artık ne gibi mazeretleri olabilir ki! Hem de onlar, serbestçe ziyaret edilmesi gereken Kâbe’deki Kutsal Mescidi Müslümanlara yasaklamışlarken. Oysa tevhid dinini terk ederek Kâbe’yi putlarla dolduran bu insanlar, oranın bakım ve idaresini üstlenme hak ve yetkisine sahip değillerdir. Zira orası Allah’ın evidir, oraya kan ve soy bağıyla varis olunamaz. Bu yüzden Kâbe’ye hizmet etmeye lâyık olanlar, ancak Rab’lerine içten bir saygıyla bağlanıp zulüm ve haksızlıktan titizlikle sakınan kimselerdir. Ne var ki, pek çokları bunun bilincinde değiller. O kâfirlerin şirk ve riyakârlığa bulanmış sözde ibadetleri de onları ilâhî azaptan kurtaracak değildi:

َ #ُ َّ ِ‫^ ا‬ ‫ ا‬Fُ ‫ ُ و‬+َ Lً .َ 'ِ Xْ Aَ ‫ ًء َو‬ِ 1ْ ?َ ‫ ِ !ْ َ' ْا‬Cْ Pُ Aُ /َ (َ ‫ َ َن‬#َ ‫َو‬ ﴾٣٥﴿ ‫ُ ُ و َن‬d-ْ Aَ Cْ ُ ْ! ُ َ <ِ ‫اب‬ َ َ >َ ‫ْا‬ 35. Onların Kâbe çevresindeki duaları ve namazları, yalnızca ıslık çalmaktan ve el çırpmaktan ibarettir. O hâlde ey kâfirler, hakikati inatla inkâr etmenizin karşılığı olarak, tadın bakalım Bedir savaşında uğradığınız bu acı azabı! Evet, Allah bu kâfirlere ne diye azap etmesin ki:

َ V1 ِ ?* َ ,ْ َ ‫ ُّ'وا‬Xُ 1َ ِ Cْ Pُ َ ‫ َ ا‬#ْ َ‫ َن ا‬Yُ dِ ْ!.ُ ‫َ ُ وا‬d َ ,َ . * ّ ‫اِ َّن ا‬ ُ Aَ Cَُّ _ Pَ 4َ Yُ dِ ْ!1ُ Tَ ‫ ُ? َن‬7َ ْ .ُ Cَُّ _ ‫ َ ًة‬Tْ % ِ ّٰ َ Cْ Pِ 1ْ 7َ َ ‫ ُن‬َ + ‫ا‬ َ ‫ ُ و‬l ﴾٣٦﴿ ‫ن‬U َ bْ .ُ Cَ !َّ Pَ O َ v ٰ ِ‫َ ُ وا ا‬d َ ,َ . * َّ ‫َوا‬

36. Doğrusu hakikati inkâr edenler, insanları Allah’ın yolundan engellemek için mallarını harcarlar ve kıyamete kadar da harcamaya devam edeceklerdir. Fakat bu yaptıkları harcamalar, ileride yüreklerini yakan bir pişmanlığa dönüşecek ve sonunda yenilgiye uğrayıp perişan olacaklar. Bundan ders


almayıp inkârcılıkta direten kâfirler ise, topluca cehenneme sürülecekler.

َّ ‫ ا‬,َ #ِ {1 َ ?* َ ‫ ْا‬Vَ >َ Jْ .َ ‫ َو‬ َ ?* َ ‫ا ْا‬ {1 ُ ّٰ َ * 1َ ِ ِ 1ِّ

Cَ !َّ Pَ O َ >ْ <َ َ )+* "ُ 7َ >َ Jْ 1َ +َ >1 َ "ُ َ ُ ْqَ​َ + ٍ >ْ <َ v7ٰ َ "ُ ً * O ﴾٣٧﴿ ‫ن‬kَ ‫ ُ و‬ ِ َ ‫ ْا‬Cُ Iُ 0َ \ِ ٰ ]‫اُو‬ 37. Ki böylece Allah, ahlâkî yönden çirkin ve pis olan kâfirleri, her bakımdan güzel ve temiz olan müminlerden seçip ayıklasın ve bütün pislikleri birbiri üzerine yığıp hepsini cehenneme yollasın! İşte tam anlamıyla kaybedenler bunlardır.

َ ‫ َواِ ْن‬ `َ 7َ َ 'ْ Fَ #َ Cْ Pُ َ ْ َd ْ .ُ ‫ ا‬Pُ َ ْ!.َ ‫َ ُ وا اِ ْن‬d َ ,َ . * 7ّ ِ Vْ Fُ َْ ^ َ * ‫ا َّو‬ ْ ﴾٣٨﴿ 5 َ #َ 'ْ Yَ​َ + ‫ ُ> ُدوا‬.َ ُ !َّ ُ ^

38. Ey Müslüman! İnkâr edenlere şu evrensel hakikati bildir: Eğer fırsat varken zulüm ve haksızlıktan vazgeçerlerse, bundan önceki günahları bağışlanacaktır. Fakat yeniden isyankârlığa dönecek olurlarsa, öncekilerin kanunu geçmişti. Yani daha önceki zalim milletlere uygulanan ilâhî yasa onlar için de uygulanacaktır, onu beklesinler.

ُ .َ ‫ َو‬Lٌ !َ ْ +ِ ‫ َن‬ُ Aَ َ v ّٰ % ّ * ‫ َن‬‫ ِ ِن‬+َ ` ِ ّٰ ِ "ُ 7ُّ ُ ,ُ .' ‫ا‬ َ Cْ Iُ 7ُ Aِ Fَ ‫َو‬ ﴾٣٩﴿ ٌ qX* <َ ‫ َن‬7ُ َ >ْ .َ َ <ِ ‫ا‬ َ ّٰ ‫ ِ َّن‬+َ ‫ ْ ا‬Pَ َ 4ْ ‫ا‬ 39. Ey iman edenler! Allah’ın dinine karşı savaş açan, insanî ve ahlâkî değerleri hiçe sayan, inanç, ibadet ve düşünce özgürlüğüne zincir vuran bütün fitne ve kötülük odakları tamamen yok edilip ortadan kaldırılıncaya ve yönetimde mutlak otorite ve egemenlik anlamına gelen din, tamamen ve yalnızca Allah’ın iradesine


uygun bir hâle gelinceye ve böylece Kur’an’ın hedeflediği adalet, özgürlük ve barış ortamı tüm dünyada egemen oluncaya kadar onlarla savaşın! Eğer zulüm ve haksızlıktan vazgeçerlerse, kendilerini kurtarmış olurlar. Unutmasınlar ki, Allah yaptıkları her şeyi görmektedir ve hak ettikleri karşılığı onlara elbet verecektir.

ُ 1 ٰ ْ #َ ‫ا‬ Cَ >ْ 4ِ ‫ َو‬v ٰ ْ َ ‫ ْا‬Cَ >ْ 4ِ C ْ َ ّٰ ‫ ُ ا اَ َّن‬7َ َ ْ + ‫ َ َّ ْ ا‬Aَ ‫َواِ ْن‬ َّ ﴾٤٠﴿ ُ qX* ! ‫ا‬

40. Eğer zulmü tercih ederek hak dinden yüz çevirecek olurlarsa, size asla zarar veremezler. Şunu iyi bilin ki, sizin koruyucunuz, yardımcınız, efendiniz ve dostunuz Allah’tır! O ne güzel dost, ne güzel yardımcıdır!

‫ ل‬ ِ ّٰ ِ ‫ َ َّن‬+َ ‫ ْ) ٍء‬wَ ,ْ #ِ Cْ ُ ْ !ِ Zَ َ 4َّ َ‫ ُ ا ا‬7َ ‫ا‬ ْ ‫َو‬ ُ َ ُ f ِ ُ َّ 7 ِ ‫ ُ" َو‬T َّ ,ِ <ْ ‫ َوا‬5 V1 ٰ َ 1َ ‫ َو ْا‬v<ٰ ْ Yُ ‫َو ِ ِ ي ْا‬ * T َ َ ‫ َو ْا‬v# Uِ ?* T ‫ا‬ ِ 41. Bilin ki, savaşta ele geçirdiğiniz ganimetlerin beşte biri, kamu yararına harcanmak üzere şu beş sınıf arasında paylaştırılır: 1. Bu ganimetler öncelikle Allah’a, yani O’nun fakir ve muhtaç kullarına, 2. İslâm toplumunun devlet başkanı olarak Allah’ın Elçisine ve onun vefatından sonra, Kur’an’a ve Peygamberin sünnetine göre hükmeden Müslüman yöneticilere, 3. Savaşta şehit düşen askerlerin geride bıraktıkları yardıma muhtaç akrabalara, 4. Bu durumdaki yetimlere, 5. Diğer yoksullara, 6. Ve evinden yurdundan uzak düşmüş, memleketine dönemeyecek şekilde yolda kalmış kimselere aittir. Ganimetin geri kalan beşte dördü ise, savaşa katılan askerler arasında süvarilere iki, yayalara bir pay olmak üzere paylaştırılır.


‫ ْ َم‬.َ 4َ 'ِ ?ْ َ v7ٰ َ !َ ْ 3َ 4ْ َ‫ ا‬#َ ‫ َو‬ ِ ّٰ <ِ Cْ ُ ْ!#َ ‫ ٰا‬Cْ ُ ْ! ُ ‫اِ ْن‬

ٌ .'* Fَ ‫ ْ) ٍء‬wَ Vِّ ُ v7ٰ َ ‫ا‬ ُ ّٰ ‫ ن َو‬ ِ Fَ ْ ُd ‫ْا‬ ِ >َ ْ Jَ ‫ ْا‬vYَ َ ‫ ْ َم ْا‬.َ ‫ ن‬ ﴾٤١﴿

Ey müminler! Eğer Allah’a gerçekten iman ediyorsanız ve hak ile batılın kesin hatlarla birbirinden ayrıldığı o Ayrışma Gününde, yani iki ordunun Bedir’de karşı karşıya geldiği kader gününde kulumuza indirdiğimiz muhteşem zaferi müjdeleyen ayetlere gerçekten inanıyorsanız, ganimetler konusunda uymanız gereken temel ölçü budur. Unutmayın ki, Allah her şeye kadirdir. Bakın, bizzat Allah, Bedir savaşında müminleri nasıl sevk ve idare ediyordu:

ُّ ‫ ِ< ْ ُ> ْ' َو ِة‬Cْ ُ 4ْ َ‫اِ ْذ ا‬ ُ ْ َّ ‫ ٰ ى َوا‬Xْ Yُ ‫ ِ< ْ ُ> ْ' َو ِة ْا‬Cْ Iُ ‫ َو‬1َ 4ْ ' ‫ا‬ ُ ْ!#ِ Vَ َd ْ َ‫ا‬ C ْ -

42. Hani, siz vadinin Medine’ye yakın bölgesinde, savaşa hiç de elverişli olmayan kuzey kenarında idiniz. Onlar ise, vadinin Mekke tarafına düşen ve stratejik öneme sahip olan öte ucunda idiler. Birbirinden habersiz ilerleyen iki ordu arasında sadece bir tepe vardı ve sanki gizli bir el, onları bir noktada buluşturuyordu. Bu arada, Ebu Süfyan komutasında hızla Mekke’ye doğru kaçmakta olan kervan sizden daha aşağılarda deniz sahilinde idi. Düşman, her bakımdan sizden üstün görünüyordu.

‫ا‬ ُ ّٰ )َ ِ Yْ 1َ ِ ,ْ َ * ‫) ْا‬+ِ Cْ ُ dْ 7َ َ ْf َ Cْ Aُ 'ْ َ ‫ َ ا‬Aَ ْ َ ‫َو‬ ِ ٰ ‫د َو‬U ِ >1 ,ْ #َ v1ٰ bْ .َ ‫ َو‬Lٍ !َ 1ِّ <َ ,ْ َ 0َ 7َ Iَ ,ْ #َ 0َ 7ِ Pْ 1َ ِ Uً >ُ dْ #َ ‫ ً ا َ َن‬#ْ َ‫ا‬ Lٍ !َ 1ِّ <َ ,ْ َ )َّ % َ


Allah iki orduyu öyle bir yerde ve zamanda buluşturmuştu ki, eğer savaş için önceden sözleşmiş olsaydınız, sözleştiğiniz vakitte bu kadar dakik buluşamazdınız. Ayrıca böylesine güçlü bir orduyla karşılaşacağınızı bilseydiniz, savaşa çıkmaktan çekinirdiniz. Kısacası, işin içinde ilâhî irade olmasaydı, bu zaferin kazanılmasına imkân ve ihtimal yoktu. Fakat Allah, yerine getirilmesi kaçınılmaz olan bir amacı gerçekleştirmek için hak ile batılın temsilcilerini vuruşturarak, Bedir savaşında inananları mucizevî bir şekilde üstün kıldı ki, inkârı tercih ederek helâk edilecek olan, tesadüfen ve gelişigüzel değil, hakikati bizzat görerek açık bir delile göre helâk olsun. Yine imanı tercih ederek yaşayacak olan da, kesin bir bilgiye ve açık bir delile göre yaşasın.

﴾٤٢﴿ CU َ ّٰ ‫َواِ َّن‬ َ َ ‫ا‬ ٌ 17* َ ٌ 1 * T Şüphesiz Allah her şeyi işitendir, bilendir. Nitekim:

َ .‫ َو َ ْ اَ ٰر‬/1 َ . * .ُ ‫اِ ْذ‬ ‫ًا‬qu* َ Cْ Pُ ُ ّٰ Cُ Pُ ً 7* Fَ 0َ #ِ !َ #َ )+* ‫ا‬ َ ْ )+ِ Cْ ُ ْ ‫ َو َ َ َ! َز‬Cْ ُ 7ْ l Cٌ 17* َ "ُ 4َّ ِ‫ ا‬Cَ 7َّ َ ‫ا‬ َ ّٰ ,َّ ِ ٰ ‫ ِ َو‬#ْ ‫ا‬ ِ َd َ ُّ ‫ات‬ ﴾٤٣﴿ ‫ُور‬ ِ َ <ِ ِ 'X ‫ا‬ 43. Ey Peygamber! Hani Allah, savaştan önce görmüş olduğun rüyanda, sizi cesaretlendirip savaşa yöneltmek için sana onları sayıca az gösteriyordu. Çünkü eğer onları sana çok gösterseydi, paniğe kapılacak ve bu konuda anlaşmazlığa düşecektiniz. Fakat Allah, sizi yardımıyla destekleyerek tüm tehlikelerden kurtardı. Hiç şüphesiz O, kalplerin içindeki bütün gizli niyet ve düşünceleri bilmektedir.


ُ !ِ 1ُ ْ َ‫ ) ا‬+* Cْ ُ 1ْ Yَ َ ‫ اِ ِذ ْا‬Cْ Iُ ُ ُ . * .ُ ‫َواِ ْذ‬ /1 ً 7* Fَ Cْ -

ُ 7ُ 7ِّ Yَ .ُ ‫َو‬ ُ ّٰ )َ ِ Yْ 1َ ِ Cْ Pِ !ِ 1ُ ْ َ‫ ) ا‬+* Cْ ً >ُ dْ #َ ‫ ً ا َ َن‬#ْ َ‫ا ا‬ ُ ْ ُ O ﴾٤٤﴿ ‫ر‬kُ #ُ ‫ا‬ ِ ّٰ v َ ِ‫َوا‬ َ ْ Aُ ‫ا‬ 44. Ve hani Allah, savaş öncesinde karşı karşıya geldiğiniz sırada onları sizin gözünüzde az gösteriyor ve sizi de onların gözünde iyice azaltıyordu ki, iyilerle kötüler artık aralarında kozlarını paylaşsınlar ve böylece Allah, yerine getirilmesi kaçınılmaz olan bir amacı gerçekleştirmiş olsun. Nitekim tam savaşın kızıştığı sırada, sizi kâfirlerin gözünde olduğunuzun iki katı göstererek (3. Âl-i İmrân: 13) onların kalplerine korku saldı ve size muhteşem bir zafer kazandırdı. Unutmayın ki, bütün işler Allah’a döndürülecek ve her konuda son sözü O söyleyecek, hükmü de O verecektir.

‫ا‬ َ ّٰ ‫َ ْ_ ُ? ُ ا َوا ْذ ُ ُ وا‬+ Lً \َ +ِ Cْ ُ 1Y* َ ‫ ُ! ا اِ َذا‬#َ ‫ ٰا‬,َ . * َّ ‫ ا‬Pَ .ُّ َ‫ ا‬.َ ُ 7َّ >َ َ ‫ًا‬qu* َ ﴾٤٥﴿ ‫ َ`ن‬bُ 7ِ dْ Aُ Cْ 45. Ey iman edenler! Savaşta düşman askerlerinden bir topluluk ile karşılaştığınız zaman, asla gevşekliğe kapılmayın! Onlar karşısında kararlı, sağlam durun ve Allah’ı çokça anın ki, dünya ve âhirette kurtuluşa erişesiniz.

َ dْ َ +َ ‫ َ! َز ُ ا‬Aَ َ ‫ا َو َر ُ َ ُ" َو‬ َ ّٰ ‫> ا‬1 َ Iَ ْ Aَ ‫ ا َو‬7ُ l ُ r* َ‫َوا‬ ُ b. َّ َ #َ ‫ا‬ ﴾٤٦﴿ ,`َ . * <ِ X ‫ا‬ َ ّٰ ‫وا اِ َّن‬ ْ ‫ َو‬Cْ ُ ‫*ر‬ ُ sِ (‫ا‬ 46. Bir de, Allah’a ve Elçisine gönülden boyun eğerek itaat edin ve sakın birbirinizle çekişmeyin! Yoksa korkuya kapılırsınız da, bütün heybet ve kuvvetiniz kaybolup gider. Ve en


sıkıntılı anlarda bile zorluklara göğüs gererek sabredin! Unutmayın ki, Allah sabredenlerle beraberdir.

َ <َ Cْ Iِ ‫ ر‬ ُ Aَ َ ‫َو‬ ‫ َء‬Mَ ‫ ً ا َو ِر‬ َ ,َ . * َّ َ ‫ ا‬4ُ ُ َ f ِ .َ ‫ ِد‬,ْ #ِ ‫ ا‬O

َّ ٌ 1b* #ُ ‫ َن‬7ُ َ >ْ .َ َ <ِ ‫ا‬ t ِ ّٰ V1 ُ ّٰ ‫ا َو‬ ِ ! ‫ا‬ ِ ?* َ ,ْ َ ‫ ُّ'و َن‬Xُ .َ ‫ س َو‬ ﴾٤٧﴿

47. Ve sakın, inananları Allah yolundan alıkoymak için küstahça bir gurura kapılıp sağa sola çalım satarak ve insanlara gözdağı vererek yurtlarından çıkıp gelen şu inkârcılar gibi olmayın! Hiç kuşkusuz Allah, onların bütün yaptıklarını sonsuz ilim ve kudretiyle kuşatmıştır. Onları müminlere karşı savaşa sürükleyen duygunun asıl kaynağına gelince:

َ Fَ ‫ َو‬Cْ Pُ َ َ ْ َ‫ ُن ا‬ َ 1ْ l ‫ا‬ َّ Cُ Pُ َ ,َ .َّ ‫َواِ ْذ َز‬ ُ َ ‫ ْ َم‬1َ ‫ ْا‬Cُ َ ِ Zَ َ ‫ ل‬ َّ ,َ #ِ ُ َ ‫ ٌر‬O C` ْ َ )4ّ * ِ‫ س َوا‬ ِ ! ‫ا‬

48. Hani kâfirlerin benliklerini tamamen ele geçirmiş olan şeytan, türlü bahaneler ve telkinlerle onlara yaptıklarını güzel göstererek, “Korkmayın, bugün insanlardan hiç kimse sizi yenemez, ben sizin yanınızdayım!” demişti.

َ Fَ ‫ ِ" َو‬1ْ ?َ Yِ َ v7ٰ َ َ 4َ ‫ ن‬ )4ّ * ِ‫ ل ا‬ َ ِ َ \َ dِ ‫ َ ا َء ِت ْا‬Aَ َّ 7َ +َ

ُ ْ!#ِ ‫َ< * ي ٌء‬ ‫ا‬ ُ f َ ّٰ ‫ ف‬ َ َ‫ ) ا‬4ّ * ِ‫ َ ْو َن ا‬Aَ َ #َ ‫ ) اَ ٰرى‬4ّ * ِ‫ ا‬Cْ ُ ّٰ ‫ا َو‬ ﴾٤٨﴿ ‫ ب‬ k ِ Yَ >ِ ‫ ُ' ْا‬.'* wَ

Fakat iki ordu karşı karşıya gelince, şeytan hemen gerisin geriye dönerek, “Bakın!” dedi, “Ben sizden ve yaptığınız


kötülüklerden uzağım! Sizinle tüm ilişkimi kesiyor, hakkınızda hiçbir sorumluluk kabul etmiyorum! Çünkü ben, sizin nefret ve ihtirasa kapılarak göremediğiniz gerçekleri, yani şehadet aşkıyla er meydanına çıkan ve bizzat melekler tarafından desteklenen bu yiğitlerle asla baş edilemeyeceğini görüyorum. Doğrusu ben, her ne kadar emirlerine itaat etmesem de, Allah’tan korkarım. Çünkü bilirim ki, Allah’ın azabı çok şiddetlidir.” Böylece şeytan, inkârcıları oracıkta yüz üstü bırakıp kaçmıştı.

ُ Yُ .َ ‫اِ ْذ‬ ‫] َ ِء‬6ُ ٰI َّ Zَ ‫ض‬ ٌ َ #َ Cْ Pِ <ِ 7ُ Fُ )+* ,َ . * َّ ‫ َن َوا‬Yُ +ِ !َ ُ ‫ ل ْا‬ ﴾٤٩﴿ Cٌ 1-* % ِ ّٰ v7َ َ Vْ َّ َ َ .َ ,ْ #َ ‫ َو‬C ْ Pُ !ُ .‫*د‬ َ ّٰ ‫ ِ َّن‬+َ ‫ا‬ َ 3ٌ .3* َ ‫ا‬ 49. Öte yandan, inanmadıkları hâlde Müslüman gözüken ikiyüzlüler ve İslâm’dan yana kesin tercihini henüz yapmamış olan, dolayısıyla kalplerinde hastalık bulunan bazı zayıf imanlılar, “Bu Müslümanları dinleri fena hâlde aldatmış! Baksanıza, kendilerinin üç katı bir orduya kafa tutuyorlar!” diyorlardı. Oysa bilmiyorlardı ki, her kim —üzerine düşeni yaptıktan sonra— Allah’a güvenip dayanırsa, Allah O’na yeter. Çünkü Allah, sonsuz kudret ve hikmet sahibidir. Neyi dilemiş ve hangi hükmü vermişse, mutlaka doğrudur ve gerçekleşecektir. O hâlde, kudret ve hikmet isteyen O’na bağlanmalıdır. O’ndan yüz çevirenlere gelince:

َ \ِ 7ٰ َ ‫ ْا‬U ‫ ْ ِ ُ< َن‬.َ Lُ ‫َ ُ وا‬d َ ,َ . * َّ ‫ ا‬v+َّ َ َ .َ ‫ ٰ ى اِ ْذ‬Aَ ْ َ ‫َو‬ ﴾٥٠﴿ a. َ َ َ ‫ ا‬Fُ ‫ َو ُذو‬C` ْ Iُ ‫ َواَ ْد َ< َر‬Cْ Pُ Iَ O ُ ‫ُو‬ ِ * bَ ‫اب ْا‬

50. O kâfirleri can çekişirlerken bir görseydin: Melekler yüzlerine ve sırtlarına vura vura canlarını alırlarken, onları şöyle azarlayacaklar: “Tadın bakalım şu yakıcı azabı!”


َ <ِ n ُ .'* .ْ َ‫^ ا‬ ْ #َ 'َّ Fَ َ <ِ 0َ ِ ‫ٰذ‬ 'U َ ّٰ ‫ َواَ َّن‬Cْ َ 1ْ َ ‫ا‬ ِ 1?* >َ 7ْ ِ ‫ ٍم‬/َّ g ﴾٥١﴿

51. “İşte bu ceza, kendi ellerinizle yaptığınız zulüm ve haksızlıklar yüzündendir. Yoksa Allah, kullarına asla zulmedecek değildir.”

َ ْ َ ْ +ِ ‫َ ' َْا ِب ٰا ِل‬ ‫ا‬ ِ ّٰ ‫ ت‬ ِ .َ ٰ <ِ ‫َ ُ وا‬d َ C ْ Pِ 7ِ ?ْ Fَ ,ْ #ِ ,َ . * َّ ‫ن َوا‬U

﴾٥٢﴿ ‫ ب‬ َ ّٰ ‫ اِ َّن‬C ْ Pِ <ِ 4ُ ُ <ِ ‫ا‬ َ َ +َ ُ ّٰ Cُ Iُ َ f ِ Yَ >ِ ‫ ُ' ْا‬.'* wَ ‫ ِ ٌّي‬Fَ ‫ا‬ 52. Şu inkârcıların gidişatı, tıpkı Firavun hanedanının ve onlardan önceki zalimlerin durumuna benziyor. Onlar da Allah’ın ayetlerini inkâr etmişlerdi de, Allah günahlarından dolayı onları kıskıvrak yakalayıvermişti! Öyle ya, Allah’ın kudret ve kuvveti sınırsızdır, zalimleri cezalandırması çok şiddetlidir.

v ّٰ % َ ّٰ ‫ ِ< َ َّن‬0َ ِ ‫ٰذ‬ َ ‫ ْ ٍم‬Fَ v7ٰ َ Pَ َ >َْ 4َ‫ ا‬Lً َ >ْ 4ِ ‫ًا‬qِّ َ #ُ 0ُ .َ Cْ َ ‫ا‬ ﴾٥٣﴿ CU َ ّٰ ‫ َواَ َّن‬CUْPِ T ٌ 17* َ ٌ 1 * َ ‫ا‬ ِ ُd4ْ َ <ِ #َ ‫ُوا‬qِّ َ .ُ

53. İşte zalimlerin cezası budur. Ve bu cezanın sebebi yalnızca kendileridir. Çünkü kıyamete kadar değişmeyecek ilâhî yasalar uyarınca, bir toplum kendi iç dünyasındaki güzel ahlâk ve meziyetleri bozup değiştirmediği sürece, Allah onlara vermiş olduğu nimetleri değiştirecek değildir. Ve çünkü Allah, her şeyi işitendir, bilendir. Sonsuz ilim ve hikmeti gereğince, hiç kimseye hak etmediği karşılığı vermez.


َ ْ َ ْ +ِ ‫َ ' َْا ِب ٰا ِل‬ C` ْ Pِ <ِّ ‫ ت َر‬ ِ .َ ٰ <ِ ‫ َ َّ ُ< ا‬C ْ Pِ 7ِ ?ْ Fَ ,ْ #ِ ,َ . * َّ ‫ن َوا‬U ‫ ا‬4ُ َ Vٌّ ُ ‫ ْ َ ْ َ`ن َو‬+ِ ‫ َ! ٰا َل‬Fْ َ Zْ َ‫ َوا‬Cْ Pِ <ِ 4ُ ُ <ِ Cْ Iُ !َ -ْ 7َ ْIَ +َ َ َ * ِ Q ﴾٥٤﴿ 5 54. Bu ilâhî yasa, geçmişte de aynen uygulanmıştı. Tıpkı Firavun hanedanının ve onlardan önceki kâfirlerin ibret verici durumlarında olduğu gibi. Onlar da Rab’lerinin ayetlerini yalanlamaya kalkmışlardı. Biz de günahlarından dolayı onları helâk etmiş, Firavun ve ordusunu Kızıldeniz’e batırıp boğmuştuk. Çünkü bu helâk edilenlerin hepsi de, bile bile kötülüğü tercih eden zalim kimselerdi.

َّ َّ wَ ‫اِ َّن‬ ‫ ُ! َ`ن‬#ِ 6ْ .ُ َ Cْ Pُ +َ ‫َ ُ وا‬d َ ,َ . * َّ ‫ا ا‬ ِ ّٰ 'َ ْ! ِ ‫اب‬ ِّ ‫ا ' َو‬ ﴾٥٥﴿

55. Allah katındaki değer ölçülerine göre yaratıkların en kötüsü, inkâra saplanıp da bir türlü imana gelmeyen o nankör ve inatçı kâfirlerdir.

‫ َّ ٍة‬#َ Vِّ ُ )+* Cْ Iُ 'َ Pْ َ ‫ َن‬ ُ Yُ ْ!.َ Cَُّ _ Cْ Pُ ْ!#ِ ‫ ْ' َت‬Iَ َ ,َ . * َّ َ‫ا‬ ﴾٥٦﴿ ‫ َن‬Yُ َّ .َ َ Cْ Iُ ‫َو‬

56. Onlar, kendileriyle antlaşma yaptığın hâlde her fırsatta antlaşmayı bozan ve hiçbir ahlâksızlıktan, kötülükten çekinmeyen kimselerdir.


Cْ Pُ َd7ْ f َ ,ْ #َ Cْ Pِ <ِ ‫ ِّ ْد‬lَ َ + ‫ ْ ِب‬bَ ‫) ْا‬+ِ Cْ Pُ !َّ َdYَ uْ Aَ #َّ ِ +َ ﴾٥٧﴿ ‫ َّ َّ ُ و َن‬.َ Cْ Pُ 7َّ >َ َ 57. Bunları savaşta ele geçirirsen, onlara vereceğin ceza ile, arkalarında bulunan ve antlaşmayı bozma niyeti taşıyan kimselere öyle bir gözdağı ver ki, akıllarını başlarına toplasınlar da, ihânet etmekten sakınsınlar.

‫ َ َ ا ٍ ء اِ َّن‬v7ٰ َ Cْ Pِ 1ْ َ ِ‫ ِ? ْ ا‬4ْ َ+ Lً 4َ 1َ f ِ ‫ ْ ٍم‬Fَ ,ْ #ِ ,َ​َّ + َ Aَ #َّ ِ‫َوا‬ َ ‫ ْا‬ ُّ bِ .ُ َ ‫ا‬ ﴾٥٨﴿ 5 َ ّٰ kَ !* Mِ 58. Kendileriyle antlaşma yaptığın bir toplumun, antlaşmayı bozduklarını veya bunu plânladıklarını gösteren açık ve kesin deliller bulur da onların sana hainlik edeceğinden korkarsan, sen de aynı şekilde antlaşmayı geçersiz kıldığını onlara bildir. Bu şekilde bildiri yapmadan onlara gizlice saldırma. Uydurma bahanelerle antlaşmayı çiğnemeye de kalkma. Çünkü Allah, ihanet edenleri sevmez.

َ َّ َ T ﴾٥٩﴿ ‫و َن‬3ُ Jِ >ْ .ُ َ Cْ Pُ 4َّ ِ‫ ا ا‬ َ bْ .َ َ ‫َو‬ Yُ ?َ َ ‫َ ُ وا‬d َ ,َ . * ّ ‫ ا‬£ 59. İnkâr edenler, yaptıkları ihanetin cezasını çekmeden elimizden kaçıp kurtulacaklarını sanmasınlar. Onlar, Allah’ın kendilerine gerek doğrudan, gerek mümin kullarının eliyle azap etmesine asla engel olamayacaklardır. İşte bunun içindir ki:

َ َ ‫ا‬ Vِ 1ْ َ ‫ ط ْا‬ ْ #َ Cْ Pُ َ ‫َواَ ِ ُّ'وا‬ ِ <َ ‫ ِر‬,ْ #ِ ‫ َّ ٍة َو‬Fُ ,ْ #ِ Cْ ُ >ْ َ C` ْ Pِ 4ِ ‫ ُدو‬,ْ #ِ ,َ . * f ِ ّٰ ‫ ُ? َن ِ< *" َ ُ' َّو‬Iِ ْ Aُ َ ‫ َو ٰا‬Cْ ُ ‫ا َو َ ُ' َّو‬ C ْ Pُ ُ 7َ >ْ .َ ُ ّٰ َ‫ ا‬C` ْ Pُ 4َ ُ 7َ >ْ Aَ


60. Ey müminler! Onlara karşı gücünüz yettiği kadar kuvvet toplayın ve en etkili, en üstün silah gücüne sahip olun. Sözgelimi, güçlü süvari birlikleri oluşturmak üzere savaş atları ve elinizdeki imkânlara göre tanklar, toplar, tüfekler hazırlayın ki, böylece hem Allah’ın düşmanı, hem de sizin düşmanınız olan insanları ve onlardan başka sizin bilmediğiniz, fakat Allah’ın bildiği ve gelecekte Müslümanların başına belâ olabilecek kimseleri korkutup savaştan caydırabilesiniz. Fakat bunu gerçekleştirmek için malınızı ve canınızı ortaya koymanız gerekiyor.

ُ 1ْ َ ِ‫ َ َّف ا‬.ُ ‫ا‬ Cْ ُ 4ْ َ‫ َوا‬Cْ ِ ّٰ V1 ِ ?* َ )+* ‫ ْ) ٍء‬wَ ,ْ #ِ ‫ ا‬Yُ dِ ْ!Aُ #َ ‫َو‬ ﴾٦٠﴿ ‫ ُ َن‬7َ gْ Aُ َ

Unutmayın ki, Allah yolunda her ne harcama yaptıysanız, hepsinin karşılığı size eksiksiz ödenecek ve asla haksızlığa uğratılmayacaksınız.

َّ ِ ‫ ا‬bُ !َ O َ Iُ "ُ 4َّ ِ‫ا ا‬ ِ ّٰ v7َ َ Vْ َّ َ Aَ ‫ َو‬Pَ َ ْ !َ O َ ْ + Cِ 7ْ T7 َ ‫َواِ ْن‬ َّ ﴾٦١﴿ Cُ 17* >َ ‫ ُ ْا‬1 * T ‫ا‬

61. Şayet düşmanların barışa yanaşırlarsa, onların bu teklifini kabul et ve Allah’a güven. Şüphesiz O her şeyi işitendir, bilendir.

‫ َ' َك‬.َّ َ‫ َ ا َّ * ي ا‬Iُ ‫ا‬ ُ ّٰ 0َ ?َ Tْ % َ ‫ ِ َّن‬+َ ‫ ْ َ' ُ َك‬.َ ‫ ُ' وا اَ ْن‬. * .ُ ‫َواِ ْن‬ َ !* #ِ 6ْ ُ ْ <ِ ‫ ِ *ه َو‬Xْ !َ <ِ ﴾٦٢﴿ 5 U

62. Ama eğer asıl maksatları savaş olduğu hâlde barış yanlısı gözükerek sana hile yapmaya kalkışırlarsa, korkma, onlara karşı Allah sana yeter! O Allah ki, katından gönderdiği yardımıyla ve uğrunda can vermeye hazır olan müminlerle seni destekledi,


َ ْ )+ِ #َ ^ َ ْ <َ #َ >1 َ Yْ َdْ4َ‫ َ ْ ا‬C ْ Pِ <ِ 7ُ Fُ 5 َ َّ َ‫َوا‬ َ ‫ا ْر ِض‬ ً * O َ ْ <َ ^ 3ٌ .3* َ "ُ 4َّ ِ‫ ا‬C ْ Pُ !َ 1ْ <َ َ َّ َ‫ا ا‬ َ ّٰ ,َّ َ dْ َّ َ‫ا‬ ِ ٰ ‫ َو‬Cْ Pِ <ِ 7ُ Fُ 5 ﴾٦٣﴿ Cٌ 1-* % َ

63. Ve tüm insanlığa örnek olacak muazzam bir toplumsal değişimi gerçekleştirerek, yüzyıllar boyunca birbirlerini kırıp geçiren düşman kabileleri bir anda din kardeşleri hâline getirip onların gönüllerini sevgi ile birbirine ısındırıp kaynaştırdı. Şayet sen dünyalar kadar servet harcamış olsaydın bile, yine de onların kalplerini birleştiremezdin. Fakat işte Allah, onları İslâm sancağı altında tek vücut hâlinde bir araya getirdi. Çünkü O, sonsuz kudret ve hikmet sahibidir. Bu yüzden artık korkuya, ümitsizliğe kapılmak yok:

َّ Pَ .ُّ َ‫ ا‬.َ 5 ُ ّٰ 0َ ?ُ Tْ % َ )ُّ ?ِ ! ‫ا‬ kَ !* #ِ 6ْ ُ ‫ ْا‬,َ #ِ 0َ >َ ?َ Aَّ ‫ ا‬,ِ #َ ‫ا َو‬ ﴾٦٤﴿

64. Ey Peygamber! Sana ve seni izleyen müminlere, yardımcı ve koruyucu olarak Allah yeter! O hâlde:

َّ Pَ .ُّ َ‫ ا‬.َ َ !* #ِ 6ْ ُ ‫ ِّ ِض ْا‬% ‫ ل‬ َ )ُّ ?ِ ! ‫ا‬ ِ َ Yِ ‫ ْا‬v7َ َ 5 65. Ey Peygamber ve ey onun izinde yürüyen Müslüman komutan! İnananları cesaretlendirerek savaşa teşvik et:

ُ ْ!#ِ ,ْ ُ .َ ‫اِ ْن‬ 5 ` ِ ْ َ Mَ #ِ ‫ ُ? ا‬7ِ ْ .َ ‫ ُ و َن َ( ِ< ُ و َن‬lْ ِ Cْ Eğer sizden zorluklara karşı göğüs gererek sabretmesini bilen yirmi kişi olursa, kâfirlerden tam iki yüz kişilik bir bölüğü yenebilirler.


ُ ْ!#ِ ,ْ ُ .َ ‫َواِ ْن‬ ‫َ ُ وا‬d َ ,َ . * َّ ‫ ا‬,َ #ِ ًd ْ َ‫ ُ? ا ا‬7ِ ْ .َ Lٌ Mَ #ِ Cْ ﴾٦٥﴿ ‫ َن‬Pُ Yَ dْ .َ َ ‫ ْ ٌم‬Fَ Cْ Pُ 4َّ َ <ِ

Yine sizden böyle yüz kişi olursa, kâfirlerden bin kişilik bir orduyu yenebilirler. Çünkü onlar, Allah’a ve ahirete inanmayan; evrenin, hayatın ve ölümün gerçek anlamını bilmeyen bir topluluktur. Demek ki, savaş taktiğini iyi bilen cesaretli, sabırlı ve sağlam inançlı bir İslâm ordusu, sayıca kendisinden on kat fazla düşmanı yenebilir. Ancak her Müslüman bu derece sabırlı, takvalı ve cesaretli olmayabilir. Bunun içindir ki:

ُ 1+* ‫ اَ َّن‬Cَ 7ِ َ ‫ َو‬Cْ ُ ْ! َ ‫ا‬ ًd>ْ َ Cْ َ dَّ f َ ,َ Sٰ ْ َ‫ا‬ ُ ّٰ 66. Şimdi Allah, içinizde zaman zaman gaflet, yılgınlık ve zayıflık olacağını bildiğinden, aslında bire-on olması gereken oranı düşürerek yükünüzü hafifletmiş bulunuyor:

ُ ْ!#ِ ,ْ ُ .َ ‫ ِ ْن‬+َ 5 ` ِ ْ َ Mَ #ِ ‫ ُ? ا‬7ِ ْ .َ ‫ َ( ِ< َ ٌة‬Lٌ Mَ #ِ Cْ Artık içinizden sabreden yüz kişi olursa, kâfirlerden iki yüz kişilik bir bölüğü yenebilirler.

ُ ْ!#ِ ,ْ ُ .َ ‫َواِ ْن‬ ‫ا‬ ِ ّٰ ‫ ِ< ِ ْذ ِن‬5 ٌ ْ َ‫ ا‬Cْ ِ ْ َd ْ َ‫ ُ? ا ا‬7ِ ْ .َ Yine sizden böyle bin kişi olursa, kâfirlerden iki bin kişilik bir orduyu Allah’ın izniyle yenebilirler. Demek ki, İslâm ordusu kendisinin iki katından fazla olmadığı sürece düşman karşısında geri çekilemez, savaşmak zorundadır. Eğer müminler Allah’a dayanır ve zorluklar karşısında sabrederlerse, kesinlikle galip geleceklerdir.


َّ َ #َ ‫ا‬ ﴾٦٦﴿ ,َ . * <ِ X ‫ا‬ ُ ّٰ ‫َو‬ Çünkü Allah, sabredenlerle beraberdir.

َ ْ )+ِ ,َ ِ uْ .ُ v ّٰ % ُ .َ ‫ َ َن ِ َ! ِ? ٍّ) اَ ْن‬#َ ‫ض‬ َ ‫ َن َ ُ" اَ ْ ٰ ى‬ ِ ‫ا ْر‬ 67. Ey müminler! Bir Peygambere, düşman kuvvetlerini bir daha toparlanamayacakları şekilde bozguna uğratıp yeryüzünde tam olarak ağırlığını koymadan, fidye ve ganimet elde etme amacıyla esirler almak yaraşmaz. Zira o, savaş esiri alıp karşılığında fidye elde etmek veya ganimet toplamak için gönderilmedi. Onun gönderilişinin asıl gayesi, zulüm ve haksızlıklara son vermek üzere İslâm mesajını tüm insanlığa duyurmak ve gerekirse bu uğurda savaşmaktır. Ama hâlâ içinizde, Peygamberin görevini ve gönderiliş gayesini tam anlamıyla kavrayamamış olanlar var. Nitekim Bedir savaşında Kureyş ordusu geri çekilmeye başladığında, bazılarınız Peygamberin talimatlarını dikkate almayıp ganimet toplamaya ve esirler almaya başladınız. Oysa hepiniz düşmanı takip ederek onlara son darbeyi indirmiş olsaydınız, bütün kuvvetlerini oracıkta kırıp bir daha asla toparlanamayacakları şekilde tamamen imha edebilirdiniz.

ٰ ْ 'ُ . * .ُ ‫ا‬ ُّ ‫ض‬ 3ٌ .3* َ ‫ا‬ ُ ّٰ ‫ َ َة َو‬f ُ ّٰ ‫ َو‬o 1َ 4ْ ' ‫ا‬ َ َ َ ‫'ُو َن‬. * Aُ ِ ‫ا‬ ﴾٦٧﴿ Cٌ 1-* % َ

Fakat siz, ganimet ve esirler peşinde koşarak şu dünyanın gelip geçici menfaatini istiyordunuz. Allah ise kararlılık ve fedakârlık göstererek ahireti kazanmanızı istiyordu. Hiç kuşkusuz Allah, sonsuz kudret ve hikmet sahibidir.

ُ T َّ َ َ aَ ?َ َ ‫ا‬ ‫اب‬ ِ ّٰ ,َ #ِ ‫ ب‬ َ َ‫ ا‬1 َ +* Cْ ٌ َ َ Cْ Aُ ْ f ٌ َ ِ َ ْ َ ﴾٦٨﴿ Cٌ 1g* َ


68. Ey iman edenler! Eğer Allah tarafından, fidye ve ganimetin helâl olduğuna (47. Muhammed: 4), haramlığı açıkça bildirilmeyen bir davranıştan dolayı hiç kimsenin cezalandırılmayacağına ve Bedir Savaşında Müslümanların mutlaka galip geleceğine dair önceden verilmiş hüküm olmasaydı, aldığınız bu fidye ve ganimet mallarından ötürü başınıza mutlaka büyük bir azap gelirdi. Ayrıca, düşman uyanık davranıp yeniden toparlanarak ani bir karşı saldırıya geçmiş olsaydı, hepinizin kılıçtan geçirilmesi işten bile değildi. Neyse ki, Allah sizleri bundan korudu. Ama ne yazık ki, daha sonra Uhud savaşında bu uyarıyı dikkate almayan bazı okçuların hatası yüzünden, kazanılmak üzere olan bir savaş kaybedilmiş ve Müslümanlar büyük kayıplar vermişlerdir (3. Âl-i İmrân: 152).

َ ً /َ % ُ +َ ‫ُ ٌر‬dZَ ‫ا‬ َ ّٰ ‫ا اِ َّن‬ َ ّٰ ‫ ا‬Yُ Aَّ ‫ ً? َوا‬1ِّ r َ Cْ ُ ْ !ِ Zَ َّ #ِ ‫ ا‬7ُ ﴾٦٩﴿ Ckٌ 1%* ‫َر‬

69. Bedir Savaşında esir ve ganimet peşinde koşmanız doğru olmamakla birlikte, ele geçirdiğiniz fidye ve ganimetleri helâl ve hoş olarak yiyebilirsiniz. Yeter ki, Allah’tan gelen ilkeleri çiğnememe konusunda son derece titiz ve dikkatli davranın ve gücünüz yettiğince kötülüklerden sakının. Ve Allah’ın merhametinden asla ümit kesmeyin. Çünkü Allah çok bağışlayıcı, çok merhametlidir. Savaş esirlerinin durumuna gelince:

َ ْ ,َ #ِ Cْ َّ Pَ .ُّ َ‫ ا‬.َ ُ .'* .ْ َ‫ ) ا‬+* ,ْ َ ِ Vْ Fُ )ُّ ?ِ ! ‫ا‬ Cِ 7َ >ْ .َ ‫ى اِ ْن‬U ٰ ْ ‫ا‬ ُ ْ!#ِ َ f ُ Aِ 6ْ .ُ ‫ًا‬qْ f ُ <ِ 7ُ Fُ )+* ‫ا‬ Cْ َ Cْ َ Cْ ُ ّٰ ِ ُ‫ َّ ا‬#ِ ‫ًا‬qْ f ُ َ ْ dِ ْ .َ ‫َو‬ ﴾٧٠﴿ Cٌ 1%* ‫ُ ٌر َر‬dZَ ‫ا‬ ُ ّٰ ‫ َو‬C ْ -

70. Ey Peygamber! Elinizde bulunan esirlere de ki: “Eğer Allah kalplerinizde O’nun mesajını anlayıp kabul etme yönünde


bir yatkınlık bulunduğunu ya da müminlere karşı iyi niyetten kaynaklanan sevgi, dostluk ve merhamet gibi iyilik ve güzelliklerin yüreğinizde filizlendiğini görürse, elinizden alınan fidye ve ganimet mallarından çok daha güzel ve değerli olan iman nimetini size lütfedecek ve sizi bağışlayacaktır. Çünkü Allah çok affedici, çok merhametlidir.”

َ #ْ َ +َ Vُ ?ْ Fَ ,ْ #ِ ‫ا‬ ,َ َ ّٰ ‫ ا‬4ُ f َ 'ْ Yَ​َ + 0َ َ 4َ 1َ f ِ ‫'ُوا‬. * .ُ ‫َواِ ْن‬ ﴾٧١﴿ Cٌ 1-* % ُ ّٰ ‫ َو‬C ْ Pُ ْ!#ِ َ Cٌ 17* َ ‫ا‬

71. Şayet bu esirler serbest kalıp ülkelerine döndükten sonra sözlerinde durmayıp sana ihanet etmeye kalkışırlarsa, şunu iyi bilsinler ki, onlar daha önce de Kur’an’ın hak olduğunu bile bile inkâr ederek Allah’a ihanet etmişlerdi de, bu yüzden Allah müminleri Bedir savaşında onlara üstün kılmış ve o zalimlere en ağır cezayı tattırmıştı! Unutmayın ki, Allah her şeyi bilendir, sonsuz hikmet sahibidir.”

Cْ Pِ T َ ‫ ُ وا َو‬O َ Iَ ‫ ُ! ا َو‬#َ ‫ ٰا‬,َ . * َّ ‫اِ َّن ا‬ ِ ُd4ْ َ‫ َوا‬Cْ Pِ ِ ‫ َ ا‬#ْ َ <ِ ‫'ُوا‬Iَ O Cْ Pُ ِ ّٰ V1 ُ >ْ <َ 0َ \ِ ٰ ]‫ ُ وا اُو‬Xَ 4َ ‫ ٰا َو ْوا َو‬,َ . * َّ ‫ا َوا‬ ِ ?* َ )+* ٍ >ْ <َ ‫ ُء‬1َ ِ ‫اَ ْو‬ 72. Allah’a ve Elçisine yürekten inanan, sonra zulmün egemen olduğu ülkeyi terk ederek İslâm diyarına hicret eden, ardından da üstün bir gayret göstererek mallarıyla ve canlarıyla Allah yolunda cihâd eden muhacirler ile onlara kucak açarak yardımcı olan ve Ensar adıyla anılan Medineli fedakâr Müslümanlar var ya; işte onlar, her konuda birbirlerinin doğal müttefikleri, yardımcıları, koruyucuları ve dostlarıdırlar.


ُ َ #َ ‫ ُ وا‬O ‫ ْ) ٍء‬wَ ,ْ #ِ Cْ Pِ ِ .َ َ ‫ َو‬,ْ #ِ Cْ ِ Pَ .ُ Cْ َ ‫ ُ! ا َو‬#َ ‫ ٰا‬,َ . * َّ ‫َوا‬ ‫وا‬ َ ِ Pَ .ُ v ّٰ % ` ُ O

İnanmış oldukları hâlde hicret etmeyenlere gelince, onlar İslâm diyarına hicret etmedikleri sürece, sizinle onlar arasında hiçbir dostluk bağı yoktur. Zira siz, zulmün egemenliği altında yaşamayı tercih eden Müslümanların haklarını korumakla yükümlü değilsiniz.

َّ Cُ ُ 1ْ 7َ >َ​َ + ,. ّ * )+ِ Cْ ُ ‫ ُ و‬Xَ ْ! َ ‫ا‬ v7ٰ َ َّ ِ‫ ُ ا‬Xْ ! ‫ا‬ ْ ‫َواِ ِن‬ ِ ' ‫ا‬ ُ !َ 1ْ <َ ‫ ْ ٍم‬Fَ ‫َ ٌق‬u1#* Cْ Pُ !َ 1ْ <َ ‫ َو‬Cْ -

Bununla beraber, eğer din konusunda uğradıkları baskılardan dolayı sizden yardım isterlerse, —antlaşmalı olduğunuz bir topluma karşı olmamak şartıyla— o mazlum Müslümanlara yardım etmek sizin görevinizdir. Fakat müttefikiniz olan bir devlet kendi sınırları içinde yaşayan Müslümanlara baskı uygularsa, o zaman silahlı müdahalede bulunamazsınız. Bu durumda sorun, diplomatik görüşmeler yoluyla halledilmeye çalışılır. Yine de çözüm bulunamazsa, Müslümanların İslâm yurduna hicret etmelerinden başka çıkar yol yoktur. O hâlde, hem Müslümanların hakkını koruma, hem de kâfirlerle yaptığınız antlaşmalara bağlı kalma konusunda son derece titiz ve dikkatli davranın.

﴾٧٢﴿ ٌ qX* <َ ‫ َن‬7ُ َ >ْ Aَ َ <ِ ‫ا‬ ُ ّٰ ‫َو‬ Unutmayın ki, Allah yaptığınız her şeyi görmektedir.

ُ Aَ ‫ ُه‬7ُ >َ dْ Aَ َّ ِ‫ ا‬ ,ْ ُ >ْ <َ ‫َ ُ وا‬d َ ,َ . * َّ ‫َوا‬ ٍ >ْ <َ ‫ ُء‬1َ ِ ‫ اَ ْو‬Cْ Pُ َ ْ )+ِ Lٌ !َ ْ +ِ ﴾٧٣﴿ ٌ q?* َ ‫ ٌد‬Tَ َ +‫ا ْر ِض َو‬


Müminler nasıl birbirlerinin dostu ise: 73. İnkâr edenler de doğal olarak birbirlerinin yardımcıları, koruyucuları, müttefikleri ve dostlarıdırlar. Eğer siz de kendi aranızda böyle organize olmuş güçlü ve etkin bir toplum oluşturmak için üzerinize düşeni yapmayacak olursanız, yeryüzünde baskı ve zulme dayalı rejimler boy gösterecek, kan ve gözyaşı asla dinmeyecek, bütün dünyayı korkunç bir fitne ve imansızlık akımı dalga dalga saracak ve böylece büyük bir kargaşa, anarşi, yozlaşma ve fesat baş gösterecektir.

,َ . * َّ ‫ا َوا‬ ِ ّٰ V1 َ ‫ ُ وا َو‬O َ Iَ ‫ ُ! ا َو‬#َ ‫ ٰا‬,َ . * َّ ‫َوا‬ ِ ?* َ )+* ‫'ُوا‬Iَ O ‫ َ ٌة َو ِر ْز ٌق‬dِ ْ #َ Cْ Pُ َ Y % َ ‫ ُ! َن‬#ِ 6ْ ُ ‫ ْا‬Cُ Iُ 0َ \ِ ٰ ]‫ ُ وا اُو‬Xَ 4َ ‫ٰا َو ْوا َو‬ ﴾٧٤﴿ Cٌ . * َ İşte bu çetin şartlarda dahi: 74. Allah’a ve Elçisine yürekten inanan, sonra zulmün egemen olduğu ülkelerini terk ederek İslâm diyarına hicret eden, ardından da üstün bir gayret göstererek mallarıyla, canlarıyla Allah yolunda cihâd eden muhacirler ve onlara kucak açarak yardımcı olan Medineli Müslümanlar var ya, işte gerçek anlamda inananlar onlardır. Onlara Rab’leri tarafından bağışlanma ve cömertçe bahşedilmiş nimetler vardır. Ve bu ilâhî müjde, yalnızca ilk Müslümanları değil, kıyamete kadar gelecek bütün müminleri kucaklamaktadır:

ُ >َ #َ ‫'ُوا‬Iَ O Cْ َ ‫ ُ وا َو‬O َ Iَ ‫ َ< ْ> ُ' َو‬,ْ #ِ ‫ ُ! ا‬#َ ‫ ٰا‬,َ . * َّ ‫َوا‬ ُ ْ!#ِ 0َ \ِ ٰ ]‫ ُو‬+َ C ْ 75. Bundan böyle; Allah’ın ayetlerine yürekten inanan, sonra İslâm’ın egemen olduğu diyara hicret eden ve sizinle birlikte Allah’ın dini uğrunda cihad edenler var ya, işte onlar da sizin sahip olduğunuz bütün hak ve yetkilere sahip müminlerdendir. Zira


İslâm inancı, bütün müminleri birbirine kardeş yapar. Ancak sırf bu kardeşlik bağı, bazılarınızın zannettiği gibi onları birbirlerine mirasçı kılmaz.

َ ْ ‫َواُو] ُ ا‬ ‫ا‬ ِ ّٰ ‫ ب‬ ُ >ْ <َ ‫ م‬ َ ‫ا ْر‬ ٍ >ْ ?َ <ِ v ٰ ‫ اَ ْو‬Cْ Pُ ِ َ ِ )+* ِ % Zira Allah’ın hükmüne (4. Nisa: 11) göre anne, baba, eş, çocuk ve benzeri yakın akrabalar, birbirlerine mirasçı olmaya diğer müminlerden daha lâyıktırlar. Öte yandan, kâfirler bile kendi aralarında birlik ve beraberlik oluşturabiliyorlarsa, Allah’ın belirlediği yasalar uyarınca, iman bağıyla birbirlerine kenetlenerek aralarında yakınlık kuranlar, birbirlerine her konuda yardım etmeye, birbirlerinin haklarını korumaya ve sıkıntılarını paylaşmaya, inançsız insanlardan çok daha lâyıktırlar.

ُ <ِ ‫ا‬ ﴾٧٥﴿ Cٌ 17* َ ‫ ْ) ٍء‬wَ Vِّ َ ّٰ ‫اِ َّن‬ Hiç kuşkusuz bilmektedir.

Allah, her şeyi en

mükemmel

şekilde


ŮŽŮ‘ ‍ﴞ Ů? ŮŽŘą Ů?؊‏ي﴿ ‍ا Ů’ ŮŽ Ů? ďˇŒâ€Ź

9. TEVBE SURESÄ° Medine dĂśneminin sonlarÄąnda, hicretin dokuzuncu yÄąlÄąnda indirilmiĹ&#x;tir. Surenin bĂźyĂźk bĂślĂźmĂź, TebĂźk seferiyle ilgili konularÄą ele alÄąr. AdÄąnÄą da, bu sefere katÄąlmayanlarÄąn tĂśvbekârlÄąÄ&#x;ÄąnÄą dile getiren bĂślĂźmlerden almÄąĹ&#x;tÄąr. Ăœltimatom anlamÄąna gelen “Berâeâ€? kelimesi de surenin isimlerindendir. 129 ayettir. Kur’an’da, yalnÄązca bu surenin baĹ&#x;Äąnda besmele yoktur. ÇßnkĂź besmele, Allah’Ĺn rahmet ve merhamet sÄąfatlarÄąnÄą vurgulayan bir barÄąĹ&#x; çaÄ&#x;rÄąsÄą, kapsamlÄą bir ateĹ&#x;kes ve eman bildirisidir. Oysa sure, yaptÄąklarÄą antlaĹ&#x;malarÄą pervasÄązca çiÄ&#x;neyen mĂźĹ&#x;riklere karĹ&#x;Äą çok sert bir Ăźltimatom ve savaĹ&#x; ilanÄą ile baĹ&#x;lamaktadÄąr. Nitekim surenin daha ilk kelimesinde, besmelenin tam zÄąddÄą bir anlam ile, antlaĹ&#x;maya ihânet eden zâlimlere hoĹ&#x;gĂśrĂź ve merhamet gĂśsterilmeyeceÄ&#x;i ilan edilerek buyuruluyor ki:

ŮŽ Ů? Ů’ Ů? ‍ Ů?" Ů’! Ů? ŮŽ Ů’ا‏#Ů’ $ŮŽ %&ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŮˆ ŮŽŘą Ů? Ů? * اŮ? ŮŽ ) ا‏-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ŮŽ Ů? ‍َ ŮŽ ا ŮŽŘĄ ŮŒŘŠâ€Ź ﴞ٥﴿

1. Bu ilan, Allah ve O’nun emirlerini size ulaĹ&#x;tÄąran Elçisi tarafÄąndan, kendileriyle antlaĹ&#x;ma yapmÄąĹ&#x; olduÄ&#x;unuz ve antlaĹ&#x;maya ihanet eden mĂźĹ&#x;riklere, dĂśrt ay sonra ateĹ&#x;kes hĂźkĂźmlerinin yĂźrĂźrlĂźkten kaldÄąrÄąlacaÄ&#x;ÄąnÄą bildiren bir uyarÄą, bir Ăźltimatomdur:

ŮŽ Ů’ >2Ů? ‍ ا‏/0 Ů? 6ŮŽŮ‘ َ‍ Ů? ا ا‏7ŮŽ &‍ا‏ Ů’ ‍ Ů? ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? :Ů’ َ‍؜ اŮŽ Ů’Řą ŮŽ ŮŽ; ŮŽ ا‏ Ů? 3Ů’ 4ŮŽ !Ů’ 5 2 Ů? 1ŮŽ Ů? ‍ا= ْع‏ ŮŽ ‍ي Ů’ا‏BŮ? Ů’D Ů? -‍ا‏ -‍ا‏ ﴞ٢﴿ ŮŽ ' 2Ů? %5 Ů? Ů‘Ů° ‍ي‏BŮ? CŮ? ;Ů’ Ů? ŮŽ Ů‘Ů° ‍@ ŮŽŮˆاŮŽ َّن‏

2. Ey ahitlerini çiÄ&#x;neyerek mĂźminlere ihanet eden mĂźĹ&#x;rikler! Bu Ăźlkede, Zilhicce’nin onuncu, yani kurban bayramÄąnÄąn birinci gĂźnĂźnden itibaren tam dĂśrt ay daha barÄąĹ&#x; ve gĂźven içerisinde


dolaĹ&#x;abilirsiniz. Fakat bu tarihten sonra savaĹ&#x; hâli baĹ&#x;lamÄąĹ&#x; olacaktÄąr! Size tanÄąnan bu zaman zarfÄąnda ister hakikate boyun eÄ&#x;ip MĂźslĂźman olun, ister sÄąÄ&#x;Äąnacak yeni bir vatan arayÄąn, ister kendinizi korumak için savaĹ&#x; hazÄąrlÄąÄ&#x;Äą yapÄąn. Fakat Ĺ&#x;unu bilin ki, savaĹ&#x;Äą veya inkârda diretmeyi tercih ettiÄ&#x;iniz takdirde, Allah’a karĹ&#x;Äą savaĹ&#x; açmÄąĹ&#x; olacaksÄąnÄąz. Ĺžunu da iyi bilin ki, siz Allah’Ĺ asla aciz bÄąrakacak deÄ&#x;ilsiniz ve Allah, inkârcÄąlarÄą eninde sonunda periĹ&#x;an edecektir.

ŮŽ Ů’ HŮ‘ /ŮŽ ‍س ŮŽ' Ů’ ŮŽŮ… Ů’ا‏% ŮŽŮ‘ ) ŮŽ Ů?‍ ŮŽŮˆ ŮŽŘą Ů? Ů? * ا‏-‍ا‏ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ŮŽ Ů? â€ŤŮŽŮˆاŮŽ ŮŽذا ŮŒŮ†â€Ź ŮŽ Ů‘Ů° ‍Ů? اŮŽ َّن‏GŮŽ Ů’ =‍ا‏ Ů? K ‍ا‏ Ů? ŮŽ Ů? Ů’ Ů? ‍َ ŮŠ ŮŒŘĄ Ů? ŮŽ Ů’ا‏ *Ů? Ů? Ů? ‍ ŮŽŮˆ َع‏ @

3. Bu, her milletten ve kabileden çok sayÄąda hacÄąnÄąn bir araya geldiÄ&#x;i bĂźyĂźk hac gĂźnĂź, yani kurban bayramÄąnÄąn birinci gĂźnĂź Allah’tan ve Elçisinden tĂźm insanlÄąÄ&#x;a yapÄąlmÄąĹ&#x; bir bildiridir: ŞÜyle ki; Allah da Elçisi de, O’nun varlÄąÄ&#x;Äąna inanmakla birlikte, birtakÄąm putlarÄąn ve sĂśzde ilâhlarÄąn hĂźkmĂźne boyun eÄ&#x;en o mĂźĹ&#x;riklerden tamamen uzaktÄąr!

Ů? 6ŮŽŮ‘ َ‍ Ů? ا ا‏7ŮŽ &%ŮŽ Ů? ŮŽ ŮŒ 3Ů’ M Ů’ 2 !Ů’ Ů? 0Ů’ ŮŽŮ‘ ŮŽ "ŮŽ ‍! ŮŽŮˆاŮ? ْن‏L Ů’ 5 ŮŽ ŮŽ 9Ů? 2ŮŽ !Ů’ Ů? NŮ’ "Ů? ‍ ْن‏%Ů? 2ŮŽ Ů? 3Ů’ 4ŮŽ !Ů’ 5 -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ي‏BŮ? CŮ? ;Ů’ Ů?

Ĺžu hâlde ey mĂźĹ&#x;rikler, eÄ&#x;er zulĂźm ve haksÄązlÄąktan ve batÄąl inançlardan vazgeçip tĂśvbe ederseniz, bu sizin iyiliÄ&#x;inize olur. Fakat yĂźz çevirecek olursanÄąz, o zaman bilin ki, Allah’Ĺn azabÄąnÄą asla engelleyecek deÄ&#x;ilsiniz.

ŮŽ Ů? (ŮŽ ;ŮŽ Ů? ‍َ Ů? Ůˆا‏P ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ Ů? ا‏ ﴞ٣﴿ !0 Ů?Ů‘ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů?@ ‍اب ا‏ Ey MĂźslĂźman! BĂźtĂźn bunlara raÄ&#x;men hakikati inatla inkâr eden kâfirlere, can yakÄącÄą bir azabÄą mĂźjdele!


ŮŽ Ů? Ů’ Ů? ‍ Ů?" Ů’! Ů? ŮŽ Ů’ا‏#Ů’ $ŮŽ %&ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍اŮ? Ů‘ŮŽ= ا‏ !Ů’ Ů? RŮ? SŮ? Ů’K'ŮŽ !Ů’ ŮŽ !Ů?ŮŽŮ‘ T ŮŽ 'Ů? !Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%XŮ‹ 0Ů’ :ŮŽ Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ ‍ Ů? Ůˆا‏$Ů? %W !Ů’ $Ů? #ŮŽ 9Ů’ &ŮŽ !Ů’ 9Ů? 0Ů’ ŮŽ Ů?‍َ Ů?" Ů‘Ů? ا ا‏%2ŮŽ ‍ًا‏#V ŮŽ َ‍ Ů’! ا‏5 ŮŽ S ŮŽŮ‘ Ů? ‍ Ů’ا‏Y Ů?Ů‘ /Ů? 'Ů? -‍ا‏ ﴞ٤﴿ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ Ů’ ! اŮ? َّن‏9Ů? "Ů? #ŮŽŮ‘ Ů? ) Ů° Ů?‍ا‏ 4. Bu Ăźltimatom, sizinle yaptÄąklarÄą antlaĹ&#x;maya ihânet eden mĂźĹ&#x;riklere yĂśneliktir. Ancak, kendileriyle yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄąz antlaĹ&#x;maya sadÄąk kalan ve dĂźĹ&#x;manlarÄąnÄązÄą size karĹ&#x;Äą desteklemeyen mĂźĹ&#x;rikler bunun dÄąĹ&#x;ÄąndadÄąr. Bu ilan onlarÄą kapsamaz. Bunun için, onlarla yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄąz antlaĹ&#x;maya, sĂźresinin sonuna kadar baÄ&#x;lÄą kalÄąn. Size dĂźĹ&#x;manlÄąk gĂśstermedikleri sĂźrece, onlarla barÄąĹ&#x; içinde yaĹ&#x;ayÄąn (9. Tevbe: 7). Gerçek Ĺ&#x;u ki, Allah antlaĹ&#x;mayÄą çiÄ&#x;nemekten sakÄąnanlarÄą sever.

Ů’ 2 ‍ Ů? Ů?م‏/Ů? ‍ Ů? Ů’ا‏9Ů? :Ů’ ŮŽ=‍ ŮŽ] Ů’ا‏7ŮŽ 1Ů’ ŮŽ Ů? Ů’ Ů? ‍ ا Ů’ا‏7Ů? Ů? \%ŮŽ [ Ů? 0Ů’ V ŮŽ ŮŽ 6‍ ŮŽذا ا‏%Ů? 2ŮŽ Ů’ ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź$Ů? ‍ Ů? Ůˆâ€ŹRŮ? V‍ا‏ ^ŮŽŮ‘ Ů? !Ů’ 9Ů? ŮŽ ‍Ů?Ůˆا‏#;Ů? \‍ا‏ Ů’ ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź$Ů? ‍ Ů?(Ůˆâ€ŹM Ů? ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź$Ů? Ů? "Ů? #Ů’ _ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź #LŮ? `ŮŽ Ů’ ŮŽ

5. Ä°kinci ayette mĂźĹ&#x;riklere tanÄąnmÄąĹ&#x; olan bu ateĹ&#x;kes aylarÄą sona erince —ki o zaman savaĹ&#x; hâli baĹ&#x;lamÄąĹ&#x; demektir— kendilerine sunduÄ&#x;unuz ßç seçenek içerisinden savaĹ&#x;Äą tercih ederlerse, o mĂźĹ&#x;riklerden ĂślĂźmĂź hak edenleri gĂśrdĂźÄ&#x;ĂźnĂźz yerde ĂśldĂźrĂźn, hapis cezasÄąnÄą hak edenleri yakalayÄąp hapse atÄąn, sizi atlatÄąp kaçmaya çalÄąĹ&#x;anlarÄą çepeçevre sarÄąp kuĹ&#x;atÄąn ve tĂźm çĹkÄąĹ&#x; noktalarÄąnÄą tutarak onlarÄą amansÄąz bir takibe alÄąn. ÇßnkĂź onlar antlaĹ&#x;maya ihanet ederek suç iĹ&#x;lemiĹ&#x;, Ăźstelik kendilerine tanÄąnan dĂśrt ay içinde bu topraklarÄą terk etmeyerek cezayÄą hak etmiĹ&#x;lerdir.


ŮŽŮ‘ ‍ Ů? ا‏%\ŮŽ َ‍ Ů? ا ŮŽŮˆا‏%"ŮŽ ‍ ْن‏%Ů? 2ŮŽ ‍ Ů’ ! اŮ? َّن‏9Ů? 7ŮŽ 0N ŮŽ ‍ ا‏7Ů?Ů‘ DŮŽ ŮŽ 2 ‍ Ů° َ؊‏BŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŘŠ ŮŽŮˆ ٰا ŮŽ" Ů? ا ا‏7Ů° R ‍ا‏ ﴞټ﴿ !ŮŒ 0V ‍Ů? ŮŒŘą َع‏P4ŮŽ -‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů°

Fakat eÄ&#x;er kendi ĂśzgĂźr iradeleriyle MĂźslĂźmanlÄąÄ&#x;Äą tercih ederek tĂśvbe eder ve bu tĂśvbenin gĂśstergesi olarak namazÄą kÄąlar, zekâtÄą verirlerse, o zaman onlarÄą serbest bÄąrakÄąn. Fakat onlarÄą Ä°slâm’Ĺ kabul etmeye zorlamayÄąn (2. Bakara: 256). Bir zamanlar size en aÄ&#x;Äąr iĹ&#x;kenceleri yapmÄąĹ&#x; olsalar bile, onlara karĹ&#x;Äą merhametli ve affedici olun. UnutmayÄąn ki, Allah çok baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layÄącÄą, çok Ĺ&#x;efkatlidir.

ŮŽ Ů? Ů’ Ů? ‍ Ů? ŮŽ Ů’ا‏#ŮŒ V bŮŽ ŮŽ 1Ů’ 'ŮŽ ) Ů‘Ů° V Ů’ ŮŽ ‍_ Ů’ Ů?ه‏ ŮŽ ŮŽâ€ŤŮŽŮˆاŮ? ْن ا‏ Ů? ŮŽ%2ŮŽ ‍ ŮŽŘą ŮŽŮƒâ€Ź%CŮŽ ŮŽ ‍ا‏ ‍ن‏eŮŽ Ů? 7ŮŽ ;Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ ‍ Ů’! ŮŽ\ Ů’ ŮŒŮ…â€Ź9Ů? 6ŮŽŮ‘ ŮŽ% Ů? fŮŽ Ů? ‍ Ů?* ٰذ‏KŮŽ ŮŽ %Ů’ ŮŽ *Ů? gŮ’ 7Ů? Ů’ َ‍ Ů‘ŮŽŮ?! ا‏T -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ َم‏hŮŽ ŮŽ ﴞٌ﴿

6. EÄ&#x;er mĂźĹ&#x;riklerden biri savaĹ&#x; veya barÄąĹ&#x; zamanÄąnda herhangi bir sebeple sana sÄąÄ&#x;Äąnmak isterse, onun sÄąÄ&#x;Äąnma talebini kabul et. Ki bĂśylece, Allah’Ĺn kelâmÄąnÄą iĹ&#x;itip bu dini kaynaÄ&#x;Äąndan tanÄąyabilsin. Sonra MĂźslĂźman olmazsa bile, onu gĂźven içinde yaĹ&#x;ayabileceÄ&#x;i bir yere ulaĹ&#x;tÄąr. ÇßnkĂź onlar, savaĹ&#x; ve dĂźĹ&#x;manlÄąk ortamÄąnda aklÄąselim dĂźĹ&#x;Ăźnemeyen ve Ä°slâm aleyhindeki yoÄ&#x;un propagandalarÄąn da etkisiyle, bu dinin içyĂźzĂźnĂź ve barÄąndÄąrdÄąÄ&#x;Äą gĂźzellikleri bilmeyen kimselerdir.

Ů? 'ŮŽ j ŮŽ Ů? Ů’ Ů? 7Ů’ Ů? ‍ Ů?ن‏5 =ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽŘą Ů? Ů? * ا‏#ŮŽ Ů’K&Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° #ŮŽ Ů’K&Ů? #ŮŒ 9Ů’ &ŮŽ ŮŽ 0Ů’ ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů’ Ů’ ‍ام‏ Ů?L ŮŽ /ŮŽ ‍ ا‏#Ů? CŮ? 1Ů’ ŮŽ ‍ ا‏#ŮŽ Ů’K&Ů? !Ů’ "Ů? #Ů’ $ŮŽ %&ŮŽ ŮŽ '( ‍ا‏ 7. Verdikleri sĂśzĂź her fÄąrsatta çiÄ&#x;neyen ve imzaladÄąklarÄą antlaĹ&#x;malarÄą hiçe sayan mĂźĹ&#x;riklerin, Allah katÄąnda ve Elçisi nazarÄąnda nasÄąl bir ahdi olabilir ki? OnlarÄąn imzaladÄąÄ&#x;Äą antlaĹ&#x;malarÄąn, verdikleri sĂśzlerin artÄąk hiçbir hĂźkmĂź ve deÄ&#x;eri


yoktur. Ancak Mescid-i Haram’Ĺn yanÄąnda, yani Kâbe yakÄąnlarÄąndaki Hudeybiye mevkiinde antlaĹ&#x;ma yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄąz ve antlaĹ&#x;maya sadÄąk kalmÄąĹ&#x; olan KinâneoÄ&#x;ullarÄą, HuzâaoÄ&#x;ullarÄą ve DamraoÄ&#x;ullarÄą gibi mĂźĹ&#x;rik kabileler hariç.

Ů? ŮŽ ‍ Ů? ا‏%SŮŽ ŮŽ ‍ا‏ Ů?Ů‘ /Ů? 'Ů? -‍ا‏ Y ŮŽ Ů‘Ů° ‍ Ů’ ! اŮ? َّن‏9Ů? ŮŽ ‍ ا‏0 Ů’ 2 !Ů’ 5 Ů’ % ŮŽŮŽ 2 Ů? S ŮŽ %ŮŽ ŮŽ S ŮŽŮ‘ Ů? ‍ْا‏ ﴞ٧﴿

Onlar size karĹ&#x;Äą doÄ&#x;ru davrandÄąklarÄą ve ahitlerinde baÄ&#x;lÄą kaldÄąklarÄą sĂźrece, siz de onlara karĹ&#x;Äą doÄ&#x;ru davranÄąn. ÇßnkĂź Allah, dĂźĹ&#x;manlarÄąna karĹ&#x;Äą bile adil davranan, zulĂźm ve haksÄązlÄąk yapmaktan sakÄąnan kimseleri sever.

Ů? 02 ‍ ا‏NŮ? \Ů? Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ !Ů’ 5 Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ ‍ Ů? Ůˆا‏9ŮŽ WŮ’ 'ŮŽ ‍ ŮŽŮˆاŮ? ْن‏j Ů‹ ŮŽŮ‘ ‍= ŮŽŮˆ ŮŽ= Ů?ذ‏l Ů?‍ Ů’! ا‏5 ŮŽ 0Ů’ ŮŽ Ů? 6ŮŽ n ‍ن‏LŮŽ SŮ? %ŮŽ Ů? Ů’ 'Ů? Ů? 2 !Ů’ $Ů? Ů? mŮŽ Ů’ َ‍! ŮŽŮˆا‏L Ů’ 9Ů? Ů? 7Ů? \Ů? ) Ů° %Ů’ "ŮŽ ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? $Ů? ‍ ŮŽ ا‏2Ů’ ŮŽ% Ů? !Ů’ 5 ﴞ٨﴿

8. Evet, ihaneti alÄąĹ&#x;kanlÄąk hâline getiren bu insanlarÄąn imzaladÄąÄ&#x;Äą antlaĹ&#x;malarÄąn nasÄąl hukukĂŽ bir geçerliliÄ&#x;i olabilir ki? DeÄ&#x;il mi ki onlar, size veya mĂźttefikiniz olan gßçsĂźz kabilelere ĂźstĂźnlĂźk saÄ&#x;ladÄąklarÄąnda, ne size verdikleri yemini tanÄąyorlardÄą, ne de yaptÄąklarÄą antlaĹ&#x;mayÄą! Ĺžimdi de kalkmÄąĹ&#x;, doÄ&#x;ruluktan ve ahde baÄ&#x;lÄąlÄąktan dem vurarak dilleriyle sizi razÄą etmeye çalÄąĹ&#x;Äąyorlar, fakat kalpleri tam tersini sĂśylĂźyor. Zaten onlarÄąn çoÄ&#x;u, ahlâk, insaf, adalet, erdemlilik nedir bilmeyen yoldan çĹkmÄąĹ&#x; kimselerdir.

!Ů’ 9Ů? 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ * ا‏7Ů? 0N ŮŽ Ů’ &ŮŽ â€ŤŮˆا‏#Ů?Ů‘ RŮŽ Ů? Ů‘Ů° ‍ت‏% Ů‹ 7 \ŮŽ %KŮ‹ ŮŽŮŽ T -‍ا‏ Ů? 'ŮŽ %Ů° Ů? ‍ ŮŽ Ů’Ůˆا‏pŮŽ :Ů’ Ů?‍ا‏ ŮŽ 2 h0 ŮŽ ﴞي﴿ ‍ َن‏7Ů? ŮŽ ;Ů’ 'ŮŽ ‍ ا‏6Ů? % ŮŽ % ŮŽ ‍ َإ‏%


9. ÇßnkĂź onlar, bu dĂźnyada elde edecekleri gelip geçici ve deÄ&#x;ersiz bir kazanç uÄ&#x;runa Allah’Ĺn ayetlerini gĂśz ardÄą ettiler ve bĂśylece hem kendileri Ä°slâm’dan yĂźz çevirdiler, hem de baĹ&#x;kalarÄąnÄą O’nun yolundan alÄąkoydular. Onlar gerçekten ne kĂśtĂź iĹ&#x;ler yapÄąyorlar!

‍Ů?Ůˆ َن‏# ŮŽ ;Ů’ Ů? ‍ Ů?! Ů’ا‏$Ů? fŮŽ rŮ? Ů° s‍= ŮŽŮˆ ŮŽ= Ů?Ř° Ů‘ŮŽ Ů‹ ŮŽŮˆاŮ?Ůˆâ€Źl Ů?‍ Ů? Ů? ا‏tŮ’ Ů? >2 ‍ َن‏NŮ? \Ů? Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ ﴞ٥٠﴿

10. Bir mĂźminin hakkÄąna saldÄąrma fÄąrsatÄą bulduklarÄąnda, ne ettikleri yemini tanÄąrlar, ne de imzaladÄąklarÄą antlaĹ&#x;mayÄą. Ä°Ĺ&#x;te, hak hukuk tanÄąmayan asÄąl saldÄąrganlar bunlardÄąr.

Ů? 6Ů? ‍ْ ŮŽ ا‏M%Ů? 2ŮŽ ‍ Ů° َ؊‏BŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŘŠ ŮŽŮˆ ٰا ŮŽ" Ů? ا ا‏7Ů° R ‍ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ Ů? ا‏%\ŮŽ َ‍ Ů? ا ŮŽŮˆا‏%"ŮŽ ‍ ْن‏%Ů? 2ŮŽ >2Ů? !Ů’ 5 Ů° Ů’ ^Ů? RŮ?Ů‘ ŮŽP6Ů? ‍' ŮŽŮˆâ€Ź Ů‘ ﴞ٥٥﴿ ‍ Ů? َن‏7ŮŽ ;Ů’ 'ŮŽ ‍ Ů’ Ů?م‏SŮŽ Ů? ‍ت‏% Ů? 'ŮŽ =‍ا‏ Ů? # ‍ا‏

11. Ama eÄ&#x;er zulĂźm ve inkârcÄąlÄąktan vazgeçip tĂśvbe eder ve bu tĂśvbenin gerçek ve samimi bir tĂśvbe olduÄ&#x;unun kanÄątÄą olarak namazÄą kÄąlÄąp zekâtÄą verirlerse, artÄąk sizin sahip olduÄ&#x;unuz bĂźtĂźn yetki ve sorumluluklara sahip din kardeĹ&#x;lerinizdirler. Bilinçli bir toplum için, ayetlerimizi iĹ&#x;te bĂśyle açĹkça ve ayrÄąntÄąlarÄąyla ortaya koyuyoruz.

ŮŽ ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź$Ů? #Ů? 9Ů’ &ŮŽ #Ů? ;Ů’ ŮŽ Ů’ Ů? !Ů’ 9Ů? 6ŮŽ % ŮŽ 'Ů’ َ‍ ا ا‏vŮ? 5 ŮŽ 6ŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ْن‏ Ů? KŮ? '‍> د‏2 ‍ ا‏KŮ? ;ŮŽ x !Ů’ 5 Ů? ‍ Ů‘ŮŽ ŮŽ Ů’ا‏yŮ? َ‍ ا ا‏7Ů? "Ů? %SŮŽŮŽ 2 Ů’Ů? 5 ‍ َن‏9Ů? ŮŽ Ů’K'ŮŽ !Ů’ 9Ů? 7ŮŽŮ‘ ;ŮŽ ŮŽ !Ů’ 9Ů? ŮŽ ‍ َن‏% ŮŽ 'Ů’ َ‍ Ů’! ŮŽ = ا‏9Ů? 6ŮŽŮ‘ Ů?‍@ ا‏ P ﴞ٥٢﴿

12. Ĺžayet onlar, Ä°slâm’Ĺ kabul ettiklerini sĂśyledikten ve sizinle kardeĹ&#x;çe yaĹ&#x;ayacaklarÄąna dair sĂśz verdikten sonra tekrar yeminlerini bozup hakaret ve iftiralarla inancÄąnÄąza dil


uzatmaya kalkÄąĹ&#x;Äąrlarsa, o zaman, kâfirleri size karĹ&#x;Äą kÄąĹ&#x;kÄąrtÄąp harekete geçiren ĂśncĂź kadroyla, yani kĂźfrĂźn Ăśnderleriyle sonuna kadar savaĹ&#x;Äąn! ÇßnkĂź onlarÄąn yaptÄąklarÄą antlaĹ&#x;malarÄąn ve ettikleri yeminlerin artÄąk hiçbir inandÄąrÄącÄąlÄąÄ&#x;Äą, hiçbir deÄ&#x;eri kalmamÄąĹ&#x;tÄąr. Onlarla savaĹ&#x;Äąn ki, yeryĂźzĂźnĂź kana bulayan o zalimler, zulĂźm ve haksÄązlÄąktan vazgeçsinler.

ŮŽ ŮŽ ŮŽŮŽ Ů? ‍ا؏‏ Ů? ŮŽ Ů’M%Ů? Ů? ‍ Ů‘Ů? ا‏$ŮŽ ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? 6ŮŽ % ŮŽ 'Ů’ ‍ ا ا‏vŮ? 56ŮŽ % Ů‹ Ů’ \ŮŽ ‍ َن‏7"Ů? %SŮŽ "Ů? =‍ا‏ ‍ Ů‘Ů?| اŮŽ ْن‏V ŮŽ Ů’D"ŮŽ َ‍ Ů?}~ Ů? Ů’! اŮŽ Ů‘ŮŽŮˆ ŮŽŮ„ ŮŽ Ů‘ŮŽ Ů? ŘŠ ا‏#ŮŽ ŮŽ !Ů’ $Ů? ‍ Ů„ ŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů‘Ů° 2 !L Ů’ 9Ů? 6ŮŽ Ů’ ŮŽ َ‍ ا‏-%ŮŽ Ů? Ů? ŮŽŮ‘ ‍ا‏ ŮŽ K Ů? tŮ’ Ů? !Ů’ Ů? Ů’K Ů? ‍ Ů’ Ů?ه اŮ? ْن‏ ﴞ٥٣﴿ ŮŽ Ů’D"ŮŽ

13. Ey mĂźminler! AntlaĹ&#x;maya ihanet ederek yeminlerini bozan, Peygamberi yurdundan sĂźrĂźp çĹkarmak için ellerinden geleni yapan ve ilk saldÄąrÄąyÄą kendileri baĹ&#x;latan bu insanlarla savaĹ&#x;mayacak mÄąsÄąnÄąz? Yoksa onlardan korkuyor musunuz? Oysa asÄąl korkmanÄąz gereken Allah’tÄąr, eÄ&#x;er gerçekten inanÄąyorsanÄąz!

Ů? '# 'Ů’ ŮŽ% Ů? -‍ا‏ !Ů’ Ů? Ů’ RŮ? Ů’K'ŮŽ ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź$Ů? BŮ? Ů’D'Ů? ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź5 Ů? Ů‘Ů° !Ů? 9Ů? Ů’ (Ů?Ů‘ ;ŮŽ 'Ů? !Ů’ $Ů? 7Ů? "Ů? %\ŮŽ ŮŽ K Ů? tŮ’ Ů? ‍Ů?Ůˆ ŮŽŘą ŮŽ\ Ů’ Ů?م‏#`Ů? jŮ? Ů’ 'ŮŽ ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ ﴞ٥٤﴿ @

14. Evet, onlarla savaĹ&#x;Äąn ki, bĂśylelikle Allah sizin ellerinizle onlarÄą cezalandÄąrÄąp periĹ&#x;an etsin, onlara karĹ&#x;Äą size zafer ihsan etsin ve vaktiyle onlar tarafÄąndan iĹ&#x;kenceye uÄ&#x;ramÄąĹ&#x; olan mĂźmin bir topluluÄ&#x;un yĂźreklerine su serpsin,

ŮŽ 0Ů’ 4ŮŽ YŮ’ $Ů? (Ů’ 'Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ 'ŮŽ Ů’ ŮŽ )7Ů° &ŮŽ -‍ا‏ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ Ů?ŘĄ ŮŽŮˆâ€Ź% Ů? Ů‘Ů° ‍ ب‏ Ů? Ů? 'ŮŽ ‍ Ů’ ! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? Ů? 7Ů? \Ů? ﴞ٥ټ﴿ !ŮŒ 05 V ŮŽ !ŮŒ 07 &ŮŽ


15. Ve zalimlere gereken cezayÄą vererek, o mĂźminlerin kalplerindeki haklÄą Ăśfkeyi, kan davalarÄąna, intikam saldÄąrÄąlarÄąna meydan vermeyecek biçimde silip atsÄąn. Gerçi mĂźmine yaraĹ&#x;an, kin ve nefretten olabildiÄ&#x;ince uzak durmaktÄąr. UnutmayÄąn ki, bugĂźn azÄąlÄą birer kâfir olarak sizinle savaĹ&#x;anlar, yarÄąn iman edip din kardeĹ&#x;iniz olabilirler. Zira Allah, dilediÄ&#x;ine tĂśvbeyi nasip eder. Ă–yle ya, Allah sonsuz ilim ve hikmet sahibidir.

‍Ů?Ůˆا‏#$ŮŽ %_ Ů? Ů‘Ů° !Ů? 7ŮŽ ;Ů’ 'ŮŽ % ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍ ŮŽ Ů? ا ŮŽŮˆâ€ŹpŮ’ "Ů? ‍ Ů? Ů’! اŮŽ ْن‏NŮ’ 1 ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ ا‏-‍ا‏ ŮŽ ‍اَ ْم‏ Ů? V

Ů? Ů’K Ů? ŮŽ K Ů? tŮ’ Ů? ‍ ŮŽŮˆ ŮŽ= ŮŽŘą Ů? Ů? * ŮŽŮˆ ŮŽ= Ů’ا‏-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮˆŮ†â€Ź Ů? ‍ Ů?(Ůˆا Ů? Ů’ Ů?د‏DŮ? ŮŽŮ‘ 'ŮŽ !Ů’ ŮŽ ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź5 ﴞ٥ٌ﴿ ‍ن‏eŮŽ 7Ů? ŮŽ ;Ů’ "ŮŽ % ŮŽ Ů? ŮŒ 3N M ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ Ů‹ ŮŽŮˆâ€ŹC0 ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź

16. Ey mĂźminler! Allah yolunda nice sÄąkÄąntÄą ve eziyetlere uÄ&#x;rayacak, çetin sÄąnavlardan geçeceksiniz. Ya ne sanÄąyordunuz? Yoksa siz hep Ăśyle nimetler içinde yaĹ&#x;ayarak cenneti kazanabileceÄ&#x;inizi mi umuyordunuz? Yani Allah içinizden canla baĹ&#x;la mĂźcadele eden ve kendilerine Allah’tan, Elçisinden ve inananlardan baĹ&#x;kasÄąnÄą dost ve yardÄąmcÄą edinmeyen fedakâr mĂźminleri ikiyĂźzlĂźlerden ayÄąrÄąp ortaya çĹkarmadan kendi hâlinize bÄąrakÄąlacaÄ&#x;ÄąnÄązÄą mÄą sandÄąnÄąz? Hiç kuĹ&#x;kusuz Allah, yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄąz her Ĺ&#x;eyden haberdardÄąr.

ŮŽ Ů? Ů’ Ů? 7Ů’ Ů? ‍ َن‏% ŮŽ % ŮŽ ŮŽ '# $Ů? %:ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° #ŮŽ _% ŮŽ ŮŽ ‍ اŮŽ ْن ŮŽ' Ů’; Ů? Ů? Ůˆا‏ Ů? 1 ŮŽ NŮ? V Ů? %Ů’ Ů? !Ů’ 9Ů? 1 Ů’  >2Ů? ‍! ŮŽŮˆâ€ŹL Ů’ 9Ů? Ů? % ŮŽ &Ů’ َ‍€ ا‏ ŮŽ fŮŽ rŮ? Ů° s‍ Ů? اŮ?Ůˆâ€ŹPŮ’ 5 Ů? Ů?P6Ů’ َ‍) ا‏7Ů° &ŮŽ ŮŽŮ‘ ﴞ٥٧﴿ ‍Ů?Ůˆ َن‏# Ů? %M ŮŽ !Ů’ $Ů? ‍ع‏% Ů? K ‍ا‏

17. Ä°lâhĂŽ hĂźkĂźmleri reddederek ya da Allah’tan baĹ&#x;ka varlÄąklara taparak yahut birtakÄąm varlÄąklarÄą, kiĹ&#x;ileri ve kurumlarÄą ilâhlaĹ&#x;tÄąrarak Allah’a ortak koĹ&#x;an kimselerin, hem de imansÄąz olduklarÄąna bizzat kendileri Ĺ&#x;ahit iken, Allah’Ĺn mescitlerini


imar etmeye ve oralarÄąn bakÄąm ve gĂśzetim hizmetlerini yĂźrĂźtmeye hak ve yetkileri yoktur. Ä°man ve samimiyetten yoksun bu tĂźr iyilikler onlara ne sevap kazandÄąrÄąr, ne de gĂźnahlarÄąnÄą azaltÄąr. Onlar, yaptÄąklarÄą bĂźtĂźn iyilikleri boĹ&#x;a giden ve sonsuza dek ateĹ&#x;e mahkĂťm olan kimselerdir.

Ů° Ů’ ‍ Ů’ م‏0ŮŽ ‍ ŮŽŮˆ Ů’ا‏-% ‍ َم‏%\ŮŽ َ‍ Ů? ŮŽŮˆا‏M Ů? Ů‘Ů° Ů? ŮŽ ŮŽ ‍ ŮŽ Ů’ ٰا‏-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° #ŮŽ _% ŮŽ ŮŽ Ů? Ů? ;Ů’ 'ŮŽ % ŮŽ 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ Ů? =‍ا‏ Ů? 1 Ů? Ů° ;ŮŽŮŽ 2 -‍ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ اŮŽ ْن‏fŮŽ rŮ? Ů° s‍) اŮ?Ůˆâ€Ź1 ŮŽ Ů‘Ů° =ŮŽŮ‘ Ů?‍‚ ا‏ ŮŽ Ů’D'ŮŽ !Ů’ ŮŽ ‍ Ů° ŮŽŘŠ ŮŽŮˆâ€ŹBŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŘŠ ŮŽŮˆ ٰا ŮŽ") ا‏7Ů° R ‍ا‏ Ů? 'ŮŽ ﴞ٥٨﴿ ŮŽ '# ŮŽ 9Ů’ Ů? ‍ ا Ů? ŮŽ Ů’ا‏6Ů? 5

“Allah’Ĺn mescitlerini ancak, Allah’a ve ahiret gĂźnĂźne iman eden, namazÄą dosdoÄ&#x;ru kÄąlan, zekâtÄą veren ve Allah’tan baĹ&#x;ka hiç kimseden korkmayan MĂźslĂźmanlar imar ederler. Bu gĂśreve ancak onlar lâyÄąktÄąrlar. Onlar gerek camilerin bakÄąm ve onarÄąm iĹ&#x;leriyle uÄ&#x;raĹ&#x;arak, gerek namazÄą cemaatle camide kÄąlarak mescitleri mamur ve ihya ederler. Ä°Ĺ&#x;te onlarÄąn, doÄ&#x;ru yola eriĹ&#x;en kimselerden olmalarÄą umulabilir (9-Tevbe; 18).â€?

Ů’ Ů’ Ů’ ŮŽ َ‍ا‏ Ů’ Ů’ ŮŽ ŮŽ ‍ام‏ Ů? ŮŽ /ŮŽ ‍ ا‏#Ů? CŮ? 1Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽŘą ŮŽŘŠ ا‏% ŮŽ &Ů? ‍؏ ŮŽŮˆâ€Ź% Ů?Ů‘ /ŮŽ ‍ ŮŽ' ŮŽ ا‏%SŮŽ Ů? !Ů’ Ů? 7;ŮŽ _

Ů° Ů’ ‍ Ů’ م‏0ŮŽ ‍ ŮŽŮˆ Ů’ا‏-% ‍ ŮŽ Ů? } َن‏1Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ^0 Ů? Ů‘Ů° Ů? ŮŽ ŮŽ ‍ٰا‏ ŮŽ ‍ Ů? ŮŽŮˆâ€ŹM Ů? =‍ا‏ Ů? N ŮŽ >2 #ŮŽ $ŮŽ %_ Ů? ŮŽŮ‘ ‍ Ů’ ŮŽŮ… ا‏SŮŽ ‍ي Ů’ا‏#Ů? 9Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ -‍ا‏ ŮŽÂƒ Ů? %W ﴞ٥ي﴿ Ů? Ů‘Ů° #ŮŽ Ů’K&Ů? Ů? Ů‘Ů° ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏ 19. Yoksa siz ey mĂźĹ&#x;rikler, Kâbe’de hacÄąlara su daÄ&#x;Äątma ve Mescid-i Haram’Ĺn bakÄąm ve gĂśzetimini Ăźstlenme gibi hizmetlerinizi, Allah’a ve âhiret gĂźnĂźne inanan ve Allah yolunda mallarÄąnÄą canlarÄąnÄą feda ederek cihâd edenlerin yaptÄąÄ&#x;Äą iĹ&#x;lerle bir mi tutuyorsunuz? Olacak Ĺ&#x;ey mi bu? Bu iki grup Allah katÄąnda elbette eĹ&#x;it olmazlar. Allah, zulĂźm ve haksÄązlÄąkta direten bir toplumu —samimi olarak tĂśvbe etmedikleri sĂźrece— doÄ&#x;ru yola iletmez.


!Ů’ 9Ů? Ů? ‍َ Ů’ ŮŽ ا‏% Ů? -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ^0 ŮŽ ‍_ Ů? Ůˆا ŮŽŮˆâ€Ź% ŮŽ $ŮŽ ‍ ا ŮŽŮˆâ€ŹKŮ? ŮŽ ‍اَ Ů‘ŮŽ (' ŮŽ ٰا‏ Ů? N ŮŽ >2 ‍Ů?Ůˆا‏#$ŮŽ %_ ŮŽ &Ů’ َ‍ْ@! ا‏9Ů? 1 â€ŤŮˆ َن‏BŮ? yŮ? % ŮŽP ‍ Ů?! Ů’ا‏$Ů? fŮŽ rŮ? Ů° s‍ ŮŽŮˆاŮ?Ůˆâ€Ź-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° #ŮŽ Ů’K&Ů? Ů‹ _ ŮŽ ‍ Ů?! ŮŽŘŻ َع‏W Ů? Ů?P6Ů’ ŮŽâ€ŤŮŽŮˆا‏ ﴞ٢٠﴿ 20. Allah’a ve Elçisine yĂźrekten inanan, sonra zulmĂźn egemen olduÄ&#x;u Ăźlkeyi terk ederek Ä°slâm diyarÄąna hicret eden, ardÄąndan da ĂźstĂźn bir gayret gĂśstererek mallarÄąyla ve canlarÄąyla Allah yolunda cihâd edenler, Allah katÄąnda en ĂźstĂźn dereceyi kazanmÄąĹ&#x; olanlardÄąr. Ä°Ĺ&#x;te kurtuluĹ&#x;a erenler onlardÄąr. ŞÜyle ki:

%9ŮŽ 02 !Ů’ 9Ů? ŮŽ ‍ت‏% Ů? KŮŽŮ‘ _ Ů? ŮŽ Ů’n‍ْ Ů?* ŮŽŮˆ Ů?ع‏K Ů? Ů? ŮŽ VŮ’ ŮŽ Ů? !Ů’ 9Ů? Ů?Ů‘ ‍ Ů’! َع‏$Ů? Ů? ŮŽ ‍ان ŮŽŮˆâ€Ź Ů?Ů‘ NŮŽ 'Ů? ﴞ٢٥﴿ !@ ŮŒ 0S Ů? !ŮŒ 0; 6ŮŽ

21. Rab’leri onlara rahmetini, hoĹ&#x;nutluÄ&#x;unu ve içinde kendileri için ĂślĂźmsĂźz nimetler bulunan cennet bahçelerini mĂźjdeliyor.

ﴞ٢٢﴿ !ŮŒ 0W &ŮŽ ŮŒ _Ů’ َ‍ Ů?ه ا‏#ŮŽ Ů’K&Ů? -‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ Ů‹ا اŮ? َّن‏# ŮŽ َ‍ ا‏% 9ŮŽ 02 ŮŽ '# Ů? %M ŮŽ 22. Hem de, sonsuza dek içinde kalmak Ăźzere... Şßphesiz en bĂźyĂźk mĂźkâfat, Allah katÄąndadÄąr. DĂźnya nimetlerinin hiçbiri uÄ&#x;runa can vermeye deÄ&#x;mez, âhiret nimetlerini elde etmek için ise, can vermek bile azdÄąr.

Ů? 6ŮŽ ‍ْ ŮŽ ا‏MŮ?‍ ŮŽŘĄ Ů? Ů’! ŮŽŮˆا‏% ŮŽ ‍ Ů?( Ůˆا ٰا‏DŮ? ŮŽŮ‘ "ŮŽ =ŮŽ ‍ ا‏KŮ? ŮŽ ‍ ا Ů‘ŮŽ (' ŮŽ ٰا‏%9ŮŽ 'Ů?Ů‘ َ‍ ا‏% 'ŮŽ !Ů’ 5 Ů? ‍ ا Ů’ا‏NŮ?Ů‘ /ŮŽ ŮŽ ‍ا‏ ‍ن‏% Ů’ ‍ ŮŽŘĄ اŮ? Ů?ن‏% 0ŮŽ Ů? ‍اَ Ů’Ůˆâ€Ź Ů’ )7ŮŽ &ŮŽ ŮŽ PŮ’ 5 ŮŽ =‍ا‏ Ů? '

23. Ey iman edenler! EÄ&#x;er inkârÄą imana tercih ediyor ve Ä°slâm’a karĹ&#x;Äą aktif bir mĂźcadelenin içinde yer alÄąyorlarsa,


babalarÄąnÄązÄą ve kardeĹ&#x;lerinizi dahi veli edinmeyin! OnlarÄą, hakkÄąnÄązda karar verme yetkisine sahip yakÄąn bir dost, yardÄąmcÄą ve koruyucu olarak gĂśrmeyin.

ŮŽŮ‘ ‍ Ů?! ا‏$Ů? fŮŽ rŮ? Ů° s‍Ů?Ůˆâ€Ź%2ŮŽ !Ů’ 5 Ů? Ů’K Ů? !Ů’ 9Ů? ŮŽŮ‘ ŮŽ ŮŽ 'ŮŽ Ů’ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٢٣﴿ ‍ Ů? Ů? َن‏%W Sizden her kim onlarÄą bu Ĺ&#x;ekilde dost edinirse, iĹ&#x;te onlar hem kendilerine, hem Ä°slâm toplumuna karĹ&#x;Äą zulĂźm ve haksÄązlÄąk yapan kimselerdir.

Ů? _‍ا‏ Ů? 6Ů? ‍ْ ŮŽ ا‏MŮ?‍ Ů? Ů’! ŮŽŮˆا‏s~Ů? % KŮŽ Ů’ َ‍ Ů? Ů’! ŮŽŮˆا‏s~Ů? % ŮŽ ‍ َن ٰا‏% ŮŽ ‍Ů?\ Ů’^ اŮ? ْن‏ !Ů’ 5 Ů? ‍ Ů’! ŮŽŮˆاŮŽزŮ’ ŮŽŮˆâ€Ź5 Ů? "Ů? ŮŽ 3 &ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů’ ‍ال‏ Â… ŮŒ ŮŽ Ů’ َ‍ Ů’! ŮŽŮˆا‏5 ‍ Ů’ َن‏ ŮŽ Ů’D"ŮŽ ‍ ŮŽŘą ŮŒŘŠâ€Ź%CŮŽ "Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%$ŮŽ Ů? Ů? 2Ů’ ŮŽ pŮŽ \‍ا‏

Ů? 0Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا‏Y ŮŽŮ‘ V * Ů? Ů? ‍ ŮŽŮˆ َع‏-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ŮŽ Ů? !Ů’ 5 ŮŽ Ů’ "ŮŽ Ů? Ů? %1 ŮŽ َ‍ ا‏% 9ŮŽ 6ŮŽ Ů’ n ŮŽ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%$ŮŽ ‍ َد‏%1 ŮŽ ŮŽ =ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍َ Ů’ Ů? ه ŮŽŮˆâ€Ź% Ů? -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° >ŮŽ "Ů? %Ů’ 'ŮŽ ) Ů‘Ů° V ŮŽ ‍ ا‏RŮ? ŮŽŮ‘ ŮŽ pŮŽŮŽ 2 * 7Ů? 0N ŮŽ >2 ‍ Ů?د‏%9ŮŽ _ Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٢٤﴿ eŮŽ S % Ů? ŮŽP ‍ Ů’ ŮŽŮ… Ů’ا‏SŮŽ ‍ي Ů’ا‏#Ů? 9Ů’ 'ŮŽ

24. Ey Peygamber! Allah yolunda cihadÄąn Ăśnemini belirtmek Ăźzere de ki: “EÄ&#x;er babalarÄąnÄąz, oÄ&#x;ullarÄąnÄąz, kardeĹ&#x;leriniz, eĹ&#x;leriniz, baÄ&#x;lÄą olduÄ&#x;unuz sosyal çevre veya içerisinde yetiĹ&#x;tiÄ&#x;iniz toplumunuz veya aĹ&#x;iretiniz, kazanmÄąĹ&#x; olduÄ&#x;unuz mallar, kesintiye uÄ&#x;ramasÄąndan korktuÄ&#x;unuz ticaret ve hoĹ&#x;unuza giden evler size Allah’tan, Elçisinden ve O’nun yolunda mĂźcadele etmekten daha sevimli ise, o zaman Allah toplumsal çÜkĂźĹ&#x; ve felâketinize dair emrini gĂśnderinceye kadar bekleyin. ÇßnkĂź Allah, bilerek ve isteyerek yoldan çĹkan bir toplumu asla doÄ&#x;ru yola ve baĹ&#x;arÄąya iletmez.â€? EÄ&#x;er Allah yolunda sabÄąrla mĂźcadele ederseniz, O’nun lĂźtuf ve inayetiyle mutlaka kazanan siz olacaksÄąnÄąz. Nitekim Huneyn SavaĹ&#x;ÄąnÄą da ancak O’nun yardÄąmÄą sayesinde kazanmÄąĹ&#x;tÄąnÄąz:


‍ ŮŽ Ů?؊‏3v ŮŽ ŮŽ x‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° !Ů? Ů? ŮŽ RŮŽ 6ŮŽ #Ů’ SŮŽ ŮŽ Ů? ŮŽ ŮŽ >2 -‍ا‏ Ů? ‍@ ŮŽŮˆ ŮŽ' Ů’ َم‏ Ů? Ů’ KŮŽ V @ 25. Gerçekten Allah, sayÄą ve silâh bakÄąmÄąndan kendinizden çok daha ĂźstĂźn ordularla çarpÄąĹ&#x;tÄąÄ&#x;ÄąnÄąz birçok yerde olduÄ&#x;u gibi, dĂźĹ&#x;mandan gßçlĂź olduÄ&#x;unuz Huneyn gĂźnĂźnde de size yardÄąm etmiĹ&#x;ti.

Ů? Ů’K&ŮŽ Ů? gŮ’ "Ů? !Ů’ 7ŮŽ 2ŮŽ !Ů’ 5 Ů? "Ů? ŮŽ mŮ’ ŮŽ !Ů’ 5 Ů? Ů’ NŮŽ CŮŽ &Ů’ َ‍اŮ? Ů’Ř° ا‏ Ů’ \ŮŽ %n € ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%XŮ‹ 0Ů’ :ŮŽ !Ů’ 5 ŮŽ Ů’ !Ů? 5 Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ Ů’ NŮŽ V ﴞ٢ټ﴿ LŮŽ ' Ů? #Ů’ Ů? !Ů’ Ů? 0Ů’ ŮŽŮ‘ ‍ Ů‘ŮŽŮ?! ŮŽŮˆâ€ŹT € Ů? ‍ َع‏% ŮŽ Ů? ‍؜‏ Ů? ‍ا= ْع‏ Hani sayÄąca ve silâhça çokluÄ&#x;unuz, Allah’Ĺn yardÄąmÄą olmaksÄązÄąn zaferin kazanÄąlamayacaÄ&#x;Äą gerçeÄ&#x;ini unutturarak sizi yersiz bir gurura sĂźrĂźklemiĹ&#x;ti. Fakat bu gururunuz sizi dĂźĹ&#x;man karĹ&#x;ÄąsÄąnda bozguna uÄ&#x;ramaktan kurtaramamÄąĹ&#x;tÄą. Ă–yle ki, bĂźtĂźn geniĹ&#x;liÄ&#x;ine raÄ&#x;men dĂźnya baĹ&#x;ÄąnÄąza dar gelmiĹ&#x; ve sonunda daÄ&#x;Äąlarak arkanÄązÄą dĂśnĂźp kaçmaya baĹ&#x;lamÄąĹ&#x;tÄąnÄąz.

ŮŽ K Ů? tŮ’ Ů? ‍) Ů’ا‏7ŮŽ &ŮŽ ‍) ŮŽŘą Ů? Ů? * ŮŽŮˆâ€Ź7Ů° &ŮŽ *Ů? ŮŽ KŮŽ 05 ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ َل‏BŮŽ 6Ů’ َ‍ Ů‘ŮŽŮ?! ا‏T ŮŽ ŮŽ ‍ ا Ů?إ‏BŮŽ _ ŮŽ fŮŽ Ů? â€ŤŮˆا ŮŽŮˆ ٰذ‏ Ů? ‍ َل‏BŮŽ 6Ů’ ŮŽâ€ŤŮŽŮˆا‏ Ů? ŮŽP ŮŽ ŮŽ '( Ů‘ ‍ ŮŽŮˆ ŮŽ& Ů‘( ŮŽب ا‏%$ŮŽ ‍ Ů‹دا ŮŽ Ů’! ŮŽ" ŮŽ Ů’Ůˆâ€ŹKŮ? _ ŮŽ ‍ْا‏ ﴞ٢ٌ﴿ ŮŽ ' 2Ů? %5 26. Derken Allah, Elçisinin ve samimĂŽ mĂźminlerin kalbine kendi katÄąndan bir iç huzuru, bir gĂźven duygusu bahĹ&#x;etmiĹ&#x; ve sizin gĂśrmediÄ&#x;iniz meleklerden oluĹ&#x;an semavĂŽ ordular gĂśndererek inkârcÄąlarÄą helâk edip cezalandÄąrmÄąĹ&#x;tÄą. Ä°Ĺ&#x;te kâfirlerin cezasÄą budur! Ama bu cezadan kurtulmak için, tĂśvbe kapÄąsÄą her zaman ve herkes için açĹktÄąr:


ŮŽ 'ŮŽ Ů’ ŮŽ )7Ů° &ŮŽ fŮŽ Ů? ‍ ٰذ‏#Ů? ;Ů’ ŮŽ Ů’ Ů? -‍ا‏ ‍Ů? ŮŒŘąâ€ŹP4ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ Ů?ŘĄ ŮŽŮˆâ€Ź% Ů? Ů‘Ů° ‍ ب‏ Ů? Ů? 'ŮŽ !Ů?ŮŽŮ‘ T ﴞ٢٧﴿ !ŮŒ 0V ‍َع‏

27. Allah bĂźtĂźn bunlardan sonra bile, affa lâyÄąk gĂśrdĂźÄ&#x;Ăź kimselerin tĂśvbesini kabul eder. ÇßnkĂź O çok baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layÄącÄą, çok merhametlidir. Ä°nkârcÄąlÄąkta diretenlere gelince:

‍ ŮŽ Ů? ا‏SŮ’ 'ŮŽ hŮŽŮŽ 2 † ŮŒ CŮŽ 6ŮŽ ‍ Ů’ا Ů? Ů’ Ů? Ů? َن‏% ŮŽ 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا ا‏KŮ? ŮŽ ‍ ا Ů‘ŮŽ (' ŮŽ ٰا‏%9ŮŽ 'Ů?Ů‘ َ‍ ا‏% 'ŮŽ ‍ا‏L (ŮŽ Ů°$ !Ů’ 9Ů? Ů? %&ŮŽ #ŮŽ ;Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽ ا َم‏/ŮŽ ‍ Ů’ا‏#ŮŽ CŮ? 1Ů’ ŮŽ ‍ْا‏

28. Ey iman edenler! Allah’Ĺn varlÄąÄ&#x;Äąna inansalar bile, gerek putlara taparak gerekse kutsal ilân edilen birtakÄąm “yĂźce Ĺ&#x;ahsiyetlerinâ€? hĂźkĂźm ve otoritesine kayÄątsÄąz Ĺ&#x;artsÄąz boyun eÄ&#x;erek Allah’a ortak koĹ&#x;an o mĂźĹ&#x;rikler, inanç ve ahlâk bakÄąmÄąndan ancak birer pisliktirler. O hâlde, bu yÄąl yaptÄąklarÄą haclarÄąndan sonra hicretin dokuzuncu yÄąlÄąndan itibaren artÄąk Mescid-i Haram’a, yani Kâbe’nin çevresindeki kutsal bĂślgeye —hac ve umre amacÄąyla bile olsa— yaklaĹ&#x;masÄąnlar!

ŮŽ ‍ * اŮ? ْن‏7Ů? ْ‡َ2 Ů’ Ů? -‍ا‏ Ů? 0K gŮ’ 'Ů? ‍ Ů’ َ٠‏1ŮŽ ‍ َإ‏%: Ů? Ů‘Ů° !Ů? 5 ŮŽ 2 Ů‹ 7ŮŽ 0Ů’ &ŮŽ !Ů’ Ů? PŮ’ M Ů? â€ŤŮŽŮˆاŮ? ْن‏ ﴞ٢٨﴿ !ŮŒ 05 V ŮŽ Ů‘Ů° ‍اŮ? َّن‏ ŮŽ !ŮŒ 07 &ŮŽ -‍ا‏ EÄ&#x;er hacdan alÄąkonulan mĂźĹ&#x;riklerin Ăśfkeye kapÄąlÄąp kervanlarÄąnÄąza saldÄąrmasÄą veya hacca gelenlerin azalmasÄą sebebiyle geçim sÄąkÄąntÄąsÄąna dĂźĹ&#x;mekten korkuyorsanÄąz, Ĺ&#x;unu iyi bilin ki, Allah dilerse kendi katÄąndan bahĹ&#x;edeceÄ&#x;i nimet ve lĂźtuflarla sizi zengin kÄąlacaktÄąr. Ă–yle ya, Allah her Ĺ&#x;eyi bilendir, sonsuz hikmet sahibidir.


Allah’a ve ahiret gĂźnĂźne inandÄąÄ&#x;ÄąnÄą iddia ettikleri hâlde Son Elçi’ye imandan yĂźz çeviren ve mĂźminlerle barÄąĹ&#x; içinde yaĹ&#x;amak istemeyen (8Enfâl: 61) kimselere gelince:

Ů° Ů’ ‍ Ů’ م‏0ŮŽ %Ů’ Ů? =ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-% Ů° Ů? ‍ َن‏KŮ? Ů? tŮ’ 'Ů? =ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ ا ا‏7Ů? "Ů? %\ŮŽ =ŮŽ ‍ Ů? ŮŽŮˆâ€ŹM Ů? Ů‘ Ů? =‍ا‏ Ů?

ŮŽ Ů? |Ů‘ Ů? /ŮŽ ‍ َن ŘŻ' ŮŽ Ů’ا‏KŮ? '# 'ŮŽ =ŮŽ ‍ ŮŽŮˆ ŮŽŘą Ů? Ů? Ů?* ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ Ů‘ŮŽ َم‏V ŮŽ % ŮŽ ‍ Ů‘Ů? Ů? َن‏/ŮŽ 'Ů? Ů? ;Ů’ 'Ů? ) Ů‘Ů° V !Ů’ $Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź#Ů? 'ŮŽ Ů’ &ŮŽ ŮŽ 'ŮŽ BŮ’ CŮ? ‍ ا Ů’ا‏ ŮŽ ‍ب‏% ŮŽ ŮŽ 5 Ů? ‍ا Ů‘ŮŽ (' ŮŽ اŮ? }Ůˆ Ů?" ا Ů’ا‏ ﴞ٢ي﴿ ‍ن‏eŮŽ ‍ Ů? Ůˆâ€Ź4Ů? %`ŮŽ

29. Kendilerine kitap verilmiĹ&#x; Hristiyan ve Yahudilerden olup da; Allah’a ve ahiret gĂźnĂźne gereÄ&#x;ince inanmayan, Allah’Ĺn ve son Elçisinin haram kÄąldÄąÄ&#x;ÄąnÄą haram kabul etmeyen, Ve Hak Dini din olarak benimsemeyen Ĺ&#x;u kimselerle, yani MĂźslĂźmanlarÄą yok etmek amacÄąyla bĂźyĂźk bir ordu hazÄąrlayan Bizans ve Gassani ordularÄąyla, Hor ve hakir bir hâlde, size kendi elleriyle cizye verinceye dek savaĹ&#x;Äąn! Kendilerine kitap verilmiĹ&#x; olanlar; Tevrat, Zebur, Ä°ncil gibi kutsal kitap sahibi olan Yahudiler ve HristiyanlardÄąr. Peygamber (as), Mecusilerin de buna dâhil olduÄ&#x;unu bildirmiĹ&#x;tir. Allah’a inanmayan: Allah’Ĺn birliÄ&#x;ini reddetmek, O’na oÄ&#x;ul isnat etmek yahut acziyet ifade eden sÄąfatlarÄą yakÄąĹ&#x;tÄąrmak suretiyle inkâra saplanan. Ahiret gĂźnĂźne inanmayan: Allah’Ĺn birliÄ&#x;ine ve ĂśldĂźkten sonra cismani diriliĹ&#x;, kÄąyamet, mahĹ&#x;er, mizan, hesap, cennet, cehennem gibi uhrevi hakikatlere inanmayan. Yahut bunlara genel anlamda inandÄąÄ&#x;Äą halde, ahirette Ăśzel muameleye tabi tutulacaÄ&#x;ÄąnÄą iddia ederek ilahi adaleti inkâr eden. Allah’Ĺn ve son Elçisinin haram kÄąldÄąÄ&#x;ÄąnÄą haram kabul etmeyen: Kur’an’da geçen içki, kumar, domuz eti, zina gibi haramlarÄą kabul etmeyen.


Hak Dini din olarak benimsemeyen: İslam’ı hak din olarak kabul etmeyen. Hor ve hakir bir hâlde: Yenilgi ve zilleti tatmış, gururları kırılmış ve alçalmış bir hâlde. Kendi elleriyle cizye verinceye dek: Size kendi elleriyle, peşin ve eksiksiz olarak cizye verinceye ve böylece sizin üstünlük ve egemenliğinizi kabul edinceye dek onlarla savaşın. Cizye, İslâm ülkesinde zimmî (gayrimüslim vatandaş) statüsünde bulunan kişilerden, kendilerine inanç hürriyeti, can ve mal güvenliği sağlanması karşılığında alınan vergidir. Kimlerden ne kadar vergi alınacağına, o günkü İslami yönetim karar verir. Bu ayet, Tebük seferi öncesinde, Müslümanları imha etmek üzere devasa bir ordu hazırlayan Bizanslılara karşı savaşı teşvik etmek üzere nazil olmuştur. Hristiyanlık dinine mensup olan, Allah’a ve ahiret gününe iman ediyor görünen Bizans ordusuyla savaşma hususunda Müslümanlarda oluşabilecek şüphe ve tereddüdü gidermek için de, onların zaten gerçek anlamda mümin olmadıkları ifade edilmiştir. Dolayısıyla, bu ayetteki “cizye verinceye dek kendileriyle savaşılması” gerekenler, Müslümanlara saldıran yahut saldırı hazırlığı içinde olan Yahudi ve Hristiyanlardır. Müminlerle barış içinde yaşamak isteyen Yahudi, Hristiyan ve diğer din mensuplarına gelince, İslam onlarla savaşmayı yasaklamış, bilakis kendilerine iyi davranmayı emretmiştir. Hatta Ehli Kitap’tan kız almaya, onlarla akrabalık bağları kurmaya dahi izin vermiştir. İslam’ın bu temel prensibini ortaya koyan çok sayıda ayet vardır. Bunlardan bazıları şu ayetlerdir: “Eğer düşmanların barışa yanaşırlarsa, onların bu teklifini kabul et ve Allah’a güven. Şüphesiz O her şeyi işitendir, bilendir.” (8-Enfâl: 61) “Onlar (Mekke müşrikleri) size karşı doğru davrandıkları ve sözlerine bağlı kaldıkları sürece, siz de onlara karşı doğru davranın, onlarla savaşmayın. Çünkü Allah, düşmanlarına karşı bile adil davranan, zulüm ve haksızlık yapmaktan sakınan kimseleri sever. (9Tevbe: 7)” “Ey iman edenler! Allah, inancınızdan dolayı sizinle savaşmayan ve sizi yurdunuzdan çıkarmayan kimselere —onlar kâfir bile olsalar— iyilik yapmanızı ve kendilerine adaletli davranmanızı yasaklamaz. Tam tersine, adaletten kıl kadar ayrılmamanızı emreder. Hiç kuşkusuz Allah, âdil davrananları sever. Demek ki Allah,


MĂźslĂźmanlara bir kĂśtĂźlĂźk yapmamÄąĹ&#x; olan kâfirlere iyi davranmanÄązÄą ve onlarla beĹ&#x;eri dostluk ve arkadaĹ&#x;lÄąk iliĹ&#x;kilerine girmenizi yasaklamÄąyor. Allah, sadece, inancÄąnÄązdan dolayÄą sizinle savaĹ&#x;an, sizi yurdunuzdan çĹkaran ve çĹkarÄąlmanÄąza destek veren kimseleri kendinize yakÄąn bir dost, yandaĹ&#x;, mĂźttefik ve veli edinmenizi yasaklar. Her kim onlarÄą veli edinecek olursa, iĹ&#x;te onlar, zalimlerin ta kendileridirler.â€? (60-MĂźmtehine: 8-9) Evet, Yahudi ve Hristiyanlar, Peygamberlerin emanet ettiÄ&#x;i hak dini o kadar deÄ&#x;iĹ&#x;tirip tanÄąnmaz hâle getirdiler ki:

ŮŽŮ‘ € ‰0 Ů? Ů‘Ů° Ů? Ů’ ‍ Ů’' ŮŒ Â… ا‏BŮŽ &Ů? ‍ Ů?د‏9Ů? 0ŮŽ ‍€ Ů’ا‏ Ů? ŮŽ %\ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏ Ů? ŮŽ %\ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? 1 ŮŽ ‍ َعى Ů’ا‏%RŮŽ K ‍ا‏ Ů° Ů?-‍ا‏ Ů‘ Ů? Ů’ ‍ا‏

30. Yahudiler, â€œĂœzeyir Allah’Ĺn oÄ&#x;ludur!â€? dediler. Yahudilerden etkilenen Hristiyanlar da, Ä°sa peygamberi ilâhlaĹ&#x;tÄąrarak, “Mesih Allah’Ĺn oÄ&#x;ludur!â€? dediler. Kur’an’Ĺn temel inanç konularÄąnda Yahudilere yĂśnelttiÄ&#x;i bu gibi eleĹ&#x;tiriler, Ăśncelikle Hicaz bĂślgesindeki yerel Yahudi gruplarÄą muhatap almaktadÄąr. Bu bakÄąmdan, Ortodoks Yahudi gruplarda bu tĂźr inançlara rastlanmamasÄą doÄ&#x;aldÄąr. Ăœzeyir ile ilgili bu iddia, Medineli Yahudilerden bir kÄąsmÄą tarafÄąndan dile getirilmiĹ&#x;, diÄ&#x;er Yahudiler buna itiraz etmeyip suskun kalarak aynÄą iddiayÄą zÄąmnen onaylamÄąĹ&#x; olduklarÄą için, iddia, muhatap alÄąnan bĂźtĂźn Medineli Yahudilere nisbet edilmiĹ&#x;tir. EÄ&#x;er Kur’an, onlarÄąn sĂśzlerini naklederken aslÄą olmayan bir sĂśzĂź kendilerine mal etmiĹ&#x; olsaydÄą, bu durum, Kur’an’Ĺ yalanlamalarÄą için ellerine bĂźyĂźk bir fÄąrsat verirdi ve onlar da bu kozu en geniĹ&#x; çapta kullanmaktan geri kalmazlardÄą. Oysa bu ayet nazil olduÄ&#x;u zaman Yahudiler, “Biz bĂśyle bir Ĺ&#x;ey sĂśylemeyiz, bunun aslÄą yoktur!â€? diye hiçbir itiraz ve inkârda bulunmamÄąĹ&#x;lardÄąr. EÄ&#x;er bĂśyle bir itirazlarÄą olsaydÄą, diÄ&#x;er bĂźtĂźn itirazlarÄą gibi bu da bize nakledilirdi. Ayette adÄą geçen Ăœzeyir, mĂźfessirlerin çoÄ&#x;una gĂśre Ezra’dÄąr. Ezra bir peygamber deÄ&#x;ildir, fakat Yahudilikte peygamberden Ăśte bir konuma sahiptir. Hz. SĂźleyman'Äąn vefatÄąndan sonra Ä°srail OÄ&#x;ullarÄąnÄąn Babil'deki esaretleri dĂśneminde kaybolan Tevrat metinlerini yeniden keĹ&#x;fetmiĹ&#x;, ilhama dayanarak onu yeniden ortaya çĹkarmÄąĹ&#x;tÄąr. Bu hizmetlerinden dolayÄą Ezra, Ä°srailoÄ&#x;ullarÄą'nÄąn aĹ&#x;ÄąrÄą takdir ve saygÄąsÄąnÄą kazanmÄąĹ&#x;tÄą. Bu


saygÄą dolayÄąsÄąyla hakkÄąnda kullanÄąlan mĂźbalaÄ&#x;alÄą ifadeler, mĂźfessirlere gĂśre, bazÄą Yahudi mezheplerinin onu "Allah'Äąn oÄ&#x;lu" sanacak kadar ĂślçßyĂź kaçĹrmalarÄąna sebep olmuĹ&#x;tur. Ancak son dĂśnem araĹ&#x;tÄąrmacÄąlarÄą, Ăœzeyir’in Ezra deÄ&#x;il, Enoh olduÄ&#x;u gĂśrĂźĹ&#x;Ăźndedirler. Zira Yahudiler arasÄąnda bu derece saygÄą gĂśrmesine raÄ&#x;men, Ezra’nÄąn Allah’Ĺn oÄ&#x;lu olarak yĂźceltildiÄ&#x;ine dair Yahudi kaynaklarÄąnda herhangi bir bilgi yoktur. Geleneksel Yahudi inancÄąnda da bĂśyle bir inancÄąn iĹ&#x;areti gĂśrĂźlmemektedir. Fakat bir çeĹ&#x;it Yahudi tarikatÄą olan ve Ortodoks Yahudi inanç sisteminde genel kabul gĂśrmemekle birlikte, HristiyanlÄąkta teslis inancÄąnÄąn oluĹ&#x;masÄąnda Ăśnemli etkileri olduÄ&#x;u bilinen Markabah (Kabbala) mistizminde Enoh Peygamber, “Allah’Ĺn oÄ&#x;luâ€? olarak nitelendirilmektedir. (Zohar, Amsterdam Edition, I:126; II:115 ve III:227) Markabah mistisizminin temel figĂźrĂź baĹ&#x; melek Metatron Enoh’un unvanlarÄąndan biri Azaryahu’dur. Ăœzeyir kelimesi, Ä°branice bir unvan olan bu Azaryahu kelimesinin ArapçalaĹ&#x;mÄąĹ&#x; seklidir. Hicaz Yahudileri, TanrÄąnÄąn yardÄąmcÄąsÄą anlamÄąnda Enoh’un bu unvanÄąnÄą kullanmÄąĹ&#x; ve Ăœzeyir’i “TanrÄą oÄ&#x;luâ€? olarak nitelemiĹ&#x;lerdir. Merkabah mistik geleneÄ&#x;inden etkilendiÄ&#x;i bilinen ilk HÄąristiyanlar ise, muhtemelen Enoh’a yĂźklenen nitelikleri daha da geliĹ&#x;tirerek Ä°sa’ya yĂźklemiĹ&#x;ler ve Enoh’un yerine onu koymuĹ&#x;lardÄąr. Merkabah mistik geleneÄ&#x;indeki Metatron (Ăœzeyr) ile kilisenin tasvir ettiÄ&#x;i Ä°sa Mesih arasÄąndaki hayret verici benzerlikler, bunu açĹkça ortaya koymaktadÄąr: 1. Her ikisi de TanrĹ’nÄąn oÄ&#x;lu ve onun saÄ&#x; elidir. 2. Her ikisi de TanrĹ’yla insanlar arasÄąndaki tek aracÄądÄąr. 3. Her ikisinin de insani yĂśnĂź bulunmaktadÄąr. 4. Her ikisi de yeryĂźzĂźnden TanrĹ’nÄąn katÄąna alÄąnmÄąĹ&#x;tÄąr. 5. Her ikisi de dĂźnyanÄąn hĂźkĂźmranÄądÄąr. 6. Her ikisi de TanrÄą olarak nitelendirilmektedir.1

Ů’ Ů? ‍َ Ů? Ůˆا‏P ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ َن ŮŽ\ Ů’ ŮŽŮ„ ا‏t}Ů? $Ů? %‡ ŮŽ 'Ů? !L Ů’ 9Ů? $Ů? ‍ ŮŽ ا‏2Ů’ ŮŽ% Ů? !Ů’ 9Ů? Ů? Ů’ \ŮŽ fŮŽ Ů? ‍ٰذ‏ Ů? 2ŮŽ tŮ’ 'Ů? )6Ů‘Ů° َ‍ ا‏-‍ا‏ ﴞ٣٠﴿ ‍ َن‏5 Ů?‹ Ů‘Ů° !Ů? 9Ů? 7ŮŽ "ŮŽ %\ŮŽ ^Ů? NŮ’ \ŮŽ

1

MĂźslĂźmanlarÄąn Yahudilere YĂśnelttiÄ&#x;i Teolojik EleĹ&#x;tiriler, Prof. Dr. Baki ADAM, “MĂźslĂźmanlarÄąn DiÄ&#x;er Din MensuplarÄąyla Ä°liĹ&#x;kilerinde Temel YaklaĹ&#x;Äąmlarâ€? adlÄą sempozyuma sunulan tebliÄ&#x;, Ankara, 16-17 KasÄąm 2003


Bu iddialar, kendilerinden önceki Yunanlılar, Mısırlılar, Persliler, Hintliler, Romalılar gibi putperest inkârcıları taklit ederek ağızlarında geveledikleri gerçek dışı sözlerdir. Allah kahretsin onları, nasıl da göz göre göre hakikatten yüz çevirip dönüyorlar! Hind, eski Mısır ve eski Yunan putperestlerinin inançlarına ilişkin bilimsel bulgular ortaya çıktıktan sonra, bu ayetin manası daha net anlaşılmıştır. Söz konusu putperest inançlarda yer alan kimi saplantıların önce Aziz Pavlus eli ile, arkasından da sözde kutsal kilise konsülleri aracılığı ile Hristiyan doğmalarına sızdıkları belirlenmiştir. Eski Mısır inancında Oziris, İzis ve Ouris'den oluşan üçlü ilâh (teslis) dogması Firavunlar dönemi putperestliğinin temelini meydana getiriyordu. Bu üçlü ilâh dogmasında Oziris Baba'yı ve Ouris' "Oğul"u temsil ediyordu. Hz. İsa'dan yıllarca önce İskenderiye'de okutulan teoloji (ilâhiyat) derslerinde "kelimenin (sözün), ikinci ilâh" olduğu ve "Allah'ın ilk oğlu" unvanını taşıdığı öğretiliyordu. Hind putperestleri de üç unsurdan ya da üç "durum"dan oluşmuş bir ilâh kavramına inanırlardı. Onlara göre asıl ilâh bu üç unsurda ya da üç halde tecelli ederdi. "Brahma" ilâhın yaratma ve yoktan var etme durumundaki, "Vişnu" koruma ve gözetme durumundaki, "Sifa" ise yok etme ve ortadan kaldırma durumundaki yansımaları (tecellileri) idi. Bu sapık inanca göre "Vişnu", "Brahma"da yoğunlaşan ilâhlıktan sızmış ve dönüşüme uğramış "oğul"du. Asurlar da "kelime"nin (sözün) kutsallığına inanırlar, ona "Merduh" adını verirlerdi. İnançlarına göre bu merduh ilâhın ilk oğlu idi. Eski Yunanlılar da üç unsurlu ilâh kavramına inanırlardı. Nitekim bu üçlü ilâh doğmasının belirtisi olarak kâhinleri ilâhlara kurban keserken kesilecek hayvanın üzerine üç kere kutsal su serperler, üç kere buhurdanlıktan buhur alıp etrafa saçarlar ve yine üç kere kesim yerinde toplanan halkın üzerine kutsal su serperlerdi. İşte kilise, bu putperest törenleri arka plânlarındaki inançlarla birlikte alarak Hristiyanlığa katmak suretiyle eski kâfirlerin görüşlerini taklit etmiş oluyordu. Yahudi ve Hristiyanlar, sapkınlıkta o kadar ileri gittiler ki:


-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮˆŮ†â€Ź Ů? ‍ Ů? Ů’ Ů?د‏% Ů‹ % ŮŽ ‍ Ů’! اŮŽ ْع‏9Ů? 6ŮŽ %NŮŽ Ů’$‍ Ů’! ŮŽŮˆ Ů?ع‏$Ů? ‍ َع‏%NŮŽ VŮ’ َ‍ Ů?(Ůˆا ا‏DŮŽ "ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ = ŮŽ ‍ًا‏L #V‍ا‏ ŮŽ 1 ŮŽ â€ŤŮŽŮˆ Ů’ا‏ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%9Ů‹ Ů° Ů?‍ Ůˆا ا‏#Ů? NŮ? ;Ů’ 0ŮŽ Ů? =ŮŽŮ‘ Ů?‍ اŮ? Ů? Ů? Ůˆا ا‏% ŮŽ ‍! ŮŽŮˆâ€ŹLŮŽ 'ŮŽ Ů’ ŮŽ ŮŽ Ů’ ‍‰ ا‏0 ﴞ٣٥﴿ ‍ Ů?' Ů’ Ů? Ů? َن‏% ŮŽŮ‘ &ŮŽ *Ů? 6ŮŽ %/ŮŽ NŮ’ Ů? ŮŽ $Ů? =ŮŽŮ‘ Ů?‍اŮ? Ů° ŮŽ* ا‏ 31. Yahudiler, aĹ&#x;ÄąrÄą bir saygÄąyla baÄ&#x;lanÄąp yĂźcelttikleri din adamlarÄą olan hahamlarÄąnÄą ve Hristiyanlar da rahiplerini, verdikleri her hĂźkmĂź —onun Allah’Ĺn kitabÄąna uyup uymadÄąÄ&#x;ÄąnÄą araĹ&#x;tÄąrmadan— doÄ&#x;ru kabul ederek onlarÄą Allah’tan ayrÄą birer Rab konumuna getirdiler. Meryem oÄ&#x;lu Ä°sa Mesih’i de Allah’Ĺn oÄ&#x;lu ilân ederek açĹkça ilâh edindiler. Oysa Kutsal kitapta onlara, kendisinden baĹ&#x;ka hiçbir ilâh olmayan tek bir TanrÄąya kulluk etmeleri emredilmiĹ&#x;ti. Fakat onlar, “eĹ&#x;i ve ortaÄ&#x;Äą olan, kullarÄą arasÄąnda seçilmiĹ&#x; bir topluma ayrÄącalÄąklÄą davranan, bilimi ve dĂźĹ&#x;Ăźnceyi yasaklayanâ€? bir tanrÄą inancÄą oluĹ&#x;turdular. HayÄąr! Allah, onlarÄąn tasavvur ettiÄ&#x;i noksan sÄąfatlardan mĂźnezzehtir! OnlarÄąn ilâhlÄąk mertebesine yĂźcelterek Allah’a ortak koĹ&#x;tuklarÄą her Ĺ&#x;eyin Ăźzerinde ve Ăśtesindedir, çok yĂźcedir! Bu ayetin nazil olmasÄąndan kÄąsa bir sĂźre Ăśnce HÄąristiyanlÄąktan Ä°slâm’a giren Adiyy Bin Hatem, Peygamber’in (s) bu ayeti okuduÄ&#x;unu iĹ&#x;itince: — Ya Rasulallah, biz (ayette sĂśzĂź edilen o rahiplerin ve din adamlarÄąnÄąn ĂśnĂźnde hiçbir zaman secdeye kapmadÄąk ve) onlara ibadet etmedik ki. (O halde, bu ayet ne anlatmak istiyor?) Bunun Ăźzerine, Peygamber (s) ona Ĺ&#x;Ăśyle sorar: — Peki, onlar size helâl bir Ĺ&#x;eyi haram, haram bir Ĺ&#x;eyi helal kÄąldÄąklarÄą zaman siz de onlarÄąn sĂśzlerine uymaz mÄąydÄąnÄąz? Adiyy: — Evet, uyardÄąk, diye cevap verir. Peygamber de: — Ä°Ĺ&#x;te bu, onlara ibadet etmektir, buyurur. 2

2

Tirmizi, Kur’an’Ĺn Tefsiri, 3095. ÇaÄ&#x;daĹ&#x; muhaddislerden NâsÄąruddin el-ElbânĂŽ, bu hadisin hasen (orta derecenin Ăźzerinde sahih ve gĂźvenilir) olduÄ&#x;unu sĂśylemiĹ&#x;tir.


Ů° ‍ اŮ? Ů‘ŮŽ= اŮŽ ْن‏-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ َع‏6Ů? ‍ا‏t}Ů? PŮ?  Ů’ 'Ů? ‍Ů?Ůˆ َن اŮŽ ْن‏#' 'Ů? Ů? Ů‘ ) ŮŽ %Ů’ 'ŮŽ ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? $Ů? ‍ ŮŽ ا‏2Ů’ ŮŽ% Ů? -‍ا‏ ŮŽ ‍ ŮŽŘą Ů?ه ŮŽŮˆ ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů? َه Ů’ا‏6Ů? !ŮŽŮ‘ Ů? 'Ů? ﴞ٣٢﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏2Ů? %5

32. Ä°nkârcÄąlar, aÄ&#x;ÄązlarÄąyla uydurduklarÄą yalan, iftira ve propagandalarla zihinleri bulandÄąrÄąp Allah’Ĺn nurunu sĂśndĂźrmek ve bĂśylece lâf kalabalÄąÄ&#x;Äąna getirip hakikati karanlÄąkta boÄ&#x;mak istiyorlar. Oysa Allah, tertemiz gĂśnĂźlleri iman ve hakikat nurlarÄąyla aydÄąnlatmak ve Peygamberlerin bir sancak gibi elden ele taĹ&#x;ÄąyÄąp bu gĂźne getirdikleri Ä°slâm nurunu bĂźtĂźn cihana yayarak dinini tamamlamak istiyor, kâfirlerin hoĹ&#x;una gitmese de!

ŮŽ )7ŮŽ &ŮŽ ‍ ŮŽ Ů?ه‏9Ů? WŮ’ 0Ů? Ů? |Ů‘ Ů? /ŮŽ ‍' Ů’ا‏ Ů? ‍ى ŮŽŮˆ د‏#Ů° 9Ů? %Ů’ Ů? *Ů? ŮŽ Ů? ‍ ŮŽ ا Ů‘ ( ŮŠ اŮŽ Ů’Řą ŮŽ ŮŽ^ َع‏$Ů? Ů‘ * 7Ů?Ů‘ Ů? ' ﴞ٣٣﴿ ‍@ ŮŽŮˆ ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů? َه Ů’ا Ů? Ů’ Ů? Ů? َن‏ Ů? # ‍ا‏

33. O Elçisini doÄ&#x;runun eÄ&#x;rinin ĂślçßsĂźnĂź ortaya koyan hidayet ve hayata hĂźkmedecek dosdoÄ&#x;ru bir inanç sistemi olan hak din ile gĂśnderdi ki, onu bĂźtĂźn batÄąl dinlere ve aslen ilâhĂŽ vahye dayansa bile zamanla bozulmuĹ&#x; ve ĂśzĂźnden saptÄąrÄąlmÄąĹ&#x; olan bĂźtĂźn inanç sistemlerine egemen kÄąlsÄąn; Allah’tan baĹ&#x;ka varlÄąklarÄąn hĂźkmĂźne boyun eÄ&#x;en mĂźĹ&#x;riklerin hoĹ&#x;una gitmese de! ÇßnkĂź Allah bu dini kâfir yĂśnetimlerin gĂślgesi altÄąnda ve onlarÄąn izin verdiÄ&#x;i Ăślçßde varlÄąÄ&#x;ÄąnÄą sĂźrdĂźrsĂźn diye deÄ&#x;il, hayatÄąn her alanÄąnda hĂźkmetsin diye gĂśndermiĹ&#x;tir. Peki, hahamlar ve rahipler, Allah’Ĺn nurunu niçin sĂśndĂźrmek isterler?

ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů? ‍ًا‏3v ŮŽ ‍ ا اŮ? َّن‏KŮ? ŮŽ ‍ ا Ů‘ŮŽ (' ŮŽ ٰا‏%9ŮŽ 'Ů?Ů‘ َ‍ ا‏% 'ŮŽ ‍ن‏% Ů? NŮŽ Ů’$ Ů?Ů‘ ‍ع ŮŽŮˆا‏% Ů? NŮŽ VŮ’ =‍ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ َن اŮŽ Ů’ ŮŽ ŮŽال‏7Ů? Ů? %Ů’ 0ŮŽ ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ^0 Ů? NŮŽ %Ů’ Ů? ‍س‏% Ů? K ‍ا‏ Ů? N ŮŽ Ů’ &ŮŽ â€ŤŮˆ َن‏#Ů?Ů‘ RŮ? 'ŮŽ ‍ Ů?^ ŮŽŮˆâ€Źx% 34. Ey iman edenler! Hahamlardan ve rahiplerden birçoÄ&#x;u, insanlarÄąn mallarÄąnÄą haksÄąz yollarla yemeyi ve onlarÄą Allah’Ĺn yolundan alÄąkoymayÄą alÄąĹ&#x;kanlÄąk edinmiĹ&#x;lerdir.


ŮŽŮ‘ ‍ Ů?ÂŒŮ?Ůˆ َن‏5Ů’ 'ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆا‏ ŮŽŮ‘ PŮ? ‍ ŮŽŮˆ Ů’ا‏Y >2 %9ŮŽ 6ŮŽ SŮ? PŮ? Ů’K'Ů? =ŮŽ ‍‡ ŮŽ ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ $ŮŽ ( ‍ا‏ ŮŽ Ů? (ŮŽ ;ŮŽ Ů? !Ů’ $Ů? Ů’ ﴞ٣٤﴿ !0 -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ^0 Ů?Ů‘ NŮŽ 2ŮŽ @ Ů? N ŮŽ Ů?@ ‍اب ا‏

Gerek bu gibi din adamlarÄą gerek baĹ&#x;kalarÄą olsun, altÄąnÄą ve gĂźmĂźĹ&#x;Ăź biriktirip yÄąÄ&#x;an ve onlardan gerektiÄ&#x;i kadarÄąnÄą Allah yolunda harcamayanlar var ya, iĹ&#x;te onlara mahĹ&#x;er gĂźnĂź karĹ&#x;ÄąlaĹ&#x;acaklarÄą can yakÄącÄą bir azabÄą mĂźjdele.

!Ů’ 9Ů? $Ů? %NŮŽ _ ŮŽ ‍ع‏% Ů? %9ŮŽ Ů? ‍ Ů° ى‏5Ů’ Ů? 2ŮŽ !ŮŽ KŮŽŮ‘ 9ŮŽ _ Ů? 6ŮŽ >2 %9ŮŽ 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ ) Ů° /Ů’ 'Ů? ‍َ' Ů’ َم‏ Ů? ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? Ů? KŮ? _ ! Ů’ $Ů? ‍ Ů?ع‏9Ů? Â? Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź

35. Biriktirdikleri altÄąn ve gĂźmĂźĹ&#x;ler o gĂźn cehennem ateĹ&#x;inde kÄązdÄąrÄąlacak ve onlarÄąn alÄąnlarÄą, bĂśÄ&#x;Ăźrleri ve sÄąrtlarÄą bunlarla daÄ&#x;lanacaktÄąr.

ŮŽ Ů? !Ů’ "Ů? Ů’ÂŒŮŽ ŮŽ % ŮŽ ‍ٰ ŮŽ(ا‏$ Ů? 1 ﴞ٣ټ﴿ ‍ Ů?ÂŒŮ?Ůˆ َن‏5Ů’ "ŮŽ !Ů’ Ů? Ů’K Ů? % ŮŽ ‍ Ů?(Ůˆ Ů?\ ا‏2ŮŽ !Ů’ 5 Ů? Ů?P6Ů’ = Ve onlara, “İĹ&#x;te bunlar kendiniz için biriktirdiÄ&#x;iniz Ĺ&#x;eyler. Ĺžimdi tadÄąn bakalÄąm biriktirdiÄ&#x;iniz hazineleri!â€? denilecek. Ay takvimine gĂśre, hac ibadeti her yÄąl bir Ăśncekinden 10 gĂźn geriye sarkarak farklÄą mevsimlere denk gelir. Fakat mĂźĹ&#x;rikler, bunu her yÄąl aynÄą mevsime denk getirmek amacÄąyla birkaç yÄąlda bir seneye bir ay ilave edip 13 aya çĹkararak takvim Ăźzerinde geliĹ&#x;igĂźzel oynamayÄą âdet hâline getirmiĹ&#x;lerdi. Ä°Ĺ&#x;te Allah, ilâhĂŽ hĂźkĂźmleri oyuncak hâline getiren bu tĂźr keyfĂŽ uygulamalarÄą yasaklamak ve en doÄ&#x;al, en kullanÄąĹ&#x;lÄą takvim ĂślçßsĂźnĂź ortaya koymak Ăźzere buyuruyor ki:

Ů?Ů‘ ‍ َ؊‏#ŮŽŮ‘ &Ů? ‍اŮ? َّن‏ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ب‏% Ů? Ů‘Ů° #ŮŽ Ů’K&Ů? ‍ ع‏ ŮŽ &ŮŽ %KŮŽ TŮ’ ‍ ا‏-‍ا‏ Ů? ŮŽ Ů? >2 ‍ Ů‹ ا‏9Ů’ :ŮŽ ŮŽ Ů? 9Ů? ‍ا‏ ŮŽ Ů’ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ |ŮŽ 7ŮŽ M ‍ Ů? ŮŒŮ…â€ŹV ŮŽ ‍َ' Ů’ َم‏ Ů? ŮŽ Ů° 1 ‍ا‏ ŮŽ ‍ا= ْع‏ Ů? ŮŒ ;ŮŽ ŮŽ ‍ اŮŽ ْع‏% 9ŮŽ Ů’K Ů? ‍؜‏


36. Allah katÄąnda aylarÄąn sayÄąsÄą, —gĂśkleri ve yeri yarattÄąÄ&#x;Äą ilk gĂźnden beri koyduÄ&#x;u yasalar uyarÄąnca— on ikidir. Allah, evreni yaratÄąrken gĂśk cisimlerini Ăśyle mĂźkemmel bir sisteme gĂśre ayarladÄą ki, hilâlin doÄ&#x;up batmasÄą arasÄąnda geçen sĂźre bir ay oldu. BĂśyle 12 aydan da yaklaĹ&#x;Äąk 355 gĂźnlĂźk bir yÄąl meydana geldi. Bu aylar sÄąrasÄąyla Ĺ&#x;unlardÄąr: 1. Muharrem, 2. Safer, 3. RebiĂźlevvel, 4. RebiĂźlahir, 5. Cemaziyelevvel, 6. Cemaziyelahir, 7. Recep, 8. Ĺžaban, 9. Ramazan, 10. Ĺževval, 11. Zilkade, 12. Zilhicce. Bunlardan dĂśrdĂź, bizzat Allah tarafÄąndan belirlenen ve Ä°brahim Peygamberden bu yana uygulanan yasaya gĂśre haram aylardÄąr. Buna gĂśre Zilkade, Zilhicce, Muharrem ve Recep aylarÄąnda savaĹ&#x;mak bĂźyĂźk gĂźnahtÄąr.

Ů? 1 Ů‘ fŮŽ Ů? ‍ٰذ‏ !Ů’ 5 ŮŽ Ů?P6Ů’ َ‍ Ů‘ŮŽ ا‏90 Ů? 2 ‍ Ů? ا‏7Ů? WŮ’ "ŮŽ hŮŽŮŽ 2 !Ů? 0Ů‘Ů? SŮŽ ‍' Ů? Ů’ا‏# ‍ا‏ Ä°Ĺ&#x;te en saÄ&#x;lam ve Ĺ&#x;aĹ&#x;maz Ăślçß budur. O hâlde, o aylarda birtakÄąm keyfĂŽ deÄ&#x;iĹ&#x;iklikler yapmak veya herkesçe kutsal kabul edilen bir yer ve zamanda savaĹ&#x;Äą baĹ&#x;latmak suretiyle kendinize zulmetmeyin. Bununla beraber, size yapÄąlan saldÄąrÄąyÄą da karĹ&#x;ÄąlÄąksÄąz bÄąrakmayÄąn.

Ů? 6ŮŽ 7Ů? "Ů? %SŮŽ 'Ů? % ŮŽ ŮŽ Ů‹ 2ŮŽŮ‘ % ŮŽ ŮŽ Ů? Ů’ Ů? ‍ ا Ů’ا‏7Ů? "Ů? %\ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍ Ů? ا‏7ŮŽ &‍ا‏ Ů’ ‍ Ů‹ ŮŽŮˆâ€Ź2ŮŽŮ‘ % ŮŽ !Ů’ 5 ŮŽ S ŮŽŮ‘ Ů? ‍ Ů’ا‏bŮŽ ŮŽ -‍ا‏ ﴞ٣ٌ﴿ ŮŽ Ů‘Ů° ‍اَ َّن‏

MĂźĹ&#x;rikler nasÄąl sizinle topyekĂťn savaĹ&#x;Äąyorlarsa, siz de onlara karĹ&#x;Äą —onlarÄąn ihlal ettiÄ&#x;i kutsal aylarda bile olsa— Ăśyle topyekĂťn savaĹ&#x;Äąn ve bilin ki Allah, yeryĂźzĂźnde adaleti egemen kÄąlmak için kendi yolunda cihâd eden, fakat bunu yaparken de adalet ve dĂźrĂźstlĂźkten asla ayrÄąlmayan, dĂźĹ&#x;manÄąna bile haksÄązlÄąk etmekten sakÄąnan kimselerle beraberdir. BazÄą mĂźĹ&#x;rikler, yasak aylarda savaĹ&#x;mak istediklerinde —Allah’Ĺ âdeta kandÄąrmak istercesine— yasak ayÄą, daha sonraki aylardan biriyle deÄ&#x;iĹ&#x;tirerek Ăśne veya ileriye alÄąyor, bĂśylece kutsal ayda savaĹ&#x;ma gĂźnahÄąnÄą gĂźya iĹ&#x;lememiĹ&#x; oluyorlardÄą. Allah, bĂśyle Ĺ&#x;eytanca hilekârlÄąklarla haramÄą helâl yapmanÄąn ne bĂźyĂźk bir isyankârlÄąk olduÄ&#x;unu beyan ederek buyuruyor ki:


ŮŽŮ‘ % ŮŽ 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ Ů? ‍> Ů’ا‏2Ů? ‍ ŮŽŘŻ ŮŒŘŠâ€Ź%'ŮŽ ‍> Ů?ŘĄ Ů?ز‏1 ‍َ Ů? Ůˆا‏P ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍‡ Ů‘Ů?^ Ů? Ů?* ا‏ K ‍ا‏ ŮŽ 'Ů? Ů? PŮ’ 5

-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ Ů‘ŮŽ َم‏V ŮŽ % ŮŽ ‍ َ؊‏#ŮŽŮ‘ &Ů? ‍ا‏t}Ů? x‍ا‏ Ů? ŮŽ 0Ů? Ů? % Ů‹ %&ŮŽ *Ů? 6ŮŽ Ů? Ů?Ů‘ /ŮŽ 'Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź% Ů‹ %&ŮŽ *Ů? 6ŮŽ 7Ů?Ů‘ /Ů? 'Ů? -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ Ů‘ŮŽ َم‏V ŮŽ % ŮŽ ‍ ا‏7Ů?Ů‘ /Ů? 0Ů? 2ŮŽ 37. Haram aylarÄą Ăśne almak veya ertelemek, inkârcÄąlÄąÄ&#x;Äąn en çirkinidir. Zaten doÄ&#x;ru yolu Ĺ&#x;aĹ&#x;ÄąrmÄąĹ&#x; olan kâfirler, bĂśylece daha derin bir sapÄąklÄąÄ&#x;a dĂźĹ&#x;Ăźyorlar. ŞÜyle ki; Allah’Ĺn kutsal kÄąldÄąÄ&#x;Äą aylarÄąn sayÄąsÄąna gĂśrĂźnĂźĹ&#x;te uymuĹ&#x; olmak için, savaĹ&#x;manÄąn yasaklandÄąÄ&#x;Äą aylardan herhangi birini, iĹ&#x;lerine geldiÄ&#x;i Ĺ&#x;ekilde bir yÄąl helâl, bir yÄąl haram sayÄąyor, bĂśylelikle Allah’Ĺn haram kÄąldÄąÄ&#x;ÄąnÄą birtakÄąm hileli yollarla gĂźya helâl yapÄąyorlar.

Ů? !Ů’ 9Ů? ŮŽ ŮŽ 'Ů?Ů‘ ‍Ů?ز‏ ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮ… Ů’ا‏SŮŽ ‍ي Ů’ا‏#Ů? 9Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ -‍ا‏ eŮŽ ' 2Ů? %5 Ů? Ů‘Ů° ‍ Ů’ ! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? Ů? % ŮŽ &Ů’ َ‍ Ů?ŘĄ ا‏ ﴞ٣٧﴿

MĂźĹ&#x;riklerin bu kĂśtĂź davranÄąĹ&#x;larÄą, kendilerine Ĺ&#x;eytan tarafÄąndan gĂźzel ve çekici gĂśsterilmiĹ&#x;tir. DoÄ&#x;rusu Allah, hakikati bile bile inkâr eden bir toplumu asla doÄ&#x;ru yola iletmez. Hicretin dokuzuncu yÄąlÄąnda Bizans Ä°mparatorunun MĂźslĂźmanlara karĹ&#x;Äą bĂźyĂźk bir saldÄąrÄą plânladÄąÄ&#x;ÄąnÄą haber alan Peygamber (s), genel bir seferberlik ilan ederek derhal hazÄąrlÄąklara baĹ&#x;lanmasÄąnÄą emretti. Hedef, dĂśnemin en bĂźyĂźk askerĂŽ gßçlerinden biri olan Bizans ordusuydu. Bu yĂźzden eli silah tutan herkesin orduya katÄąlmasÄą gerekiyordu. MĂźslĂźmanlar bu çetin yolculuk Ăśncesinde yoÄ&#x;un bir hazÄąrlÄąÄ&#x;a giriĹ&#x;tiler. Fakat gidilecek yol bir hayli uzak, mevsim ise gĂślgelerin arandÄąÄ&#x;Äą, meyvelerin yetiĹ&#x;tiÄ&#x;i yaz mevsimiydi. HasadÄą bekleyen ĂźrĂźnler bÄąrakÄąlacak ve dĂźĹ&#x;manla karĹ&#x;ÄąlaĹ&#x;mak Ăźzere çÜllerin kavurucu sÄącaÄ&#x;Äąnda uzun ve meĹ&#x;akkatli bir yolculuÄ&#x;a çĹkÄąlacaktÄą. Oysa son yÄąllarda yaĹ&#x;anan kuraklÄąk yĂźzĂźnden halk zaten sÄąkÄąntÄąlÄą gĂźnler geçirmekteydi. Bu yĂźzden mĂźnafÄąklar sefere çĹkmamak için kĂśĹ&#x;e bucak saklanÄąyor, hatta bazÄą MĂźslĂźmanlar bile iĹ&#x;i aÄ&#x;Äąrdan alÄąyorlardÄą. Bunun Ăźzerine, mĂźminleri


Ĺ&#x;iddetli bir Ĺ&#x;ekilde uyararak her tĂźrlĂź tereddĂźt ve yÄąlgÄąnlÄąÄ&#x;Äą yĂźreklerden sĂśkĂźp atan Ĺ&#x;u ayetler nazil oldu:

ŮŽ \ ‍ Ů’! اŮ? ŮŽذا‏5 Ů? ŮŽ ^0 Ů? ŮŽ % ŮŽ ‍ ا‏KŮ? ŮŽ ‍ ا Ů‘ŮŽ (' ŮŽ ٰا‏%9ŮŽ 'Ů?Ů‘ َ‍ ا‏% 'ŮŽ >2 ‍ Ů? Ůˆا‏PŮ’Ů? 6‍ Ů?! ا‏5

ŮŽ Ů’ ) ŮŽ Ů?‍ Ů? Ů’! ا‏7Ů’ \ŮŽ %TŮŽŮ‘ ‍ ا‏-‍ا‏ ‍ Ů?؊‏0Ů° /ŮŽ %Ů’ Ů? !Ů’ Ů? 0n ‍؜ اŮŽ َع‏ Ů? Ů‘Ů° ^0 Ů? N ŮŽ Ů? ‍ا= ْع‏ Ů° Ů’ >2Ů? %0ŮŽ 6Ů’ # ‍ا‏ Ů° Ů’ ŮŽ Ů? %0ŮŽ 6Ů’ # ‍ا‏ Ů?Ů‘ ‍ Ů?؊‏0Ů° /ŮŽ ‍ Ů?Řš Ů’ا‏% ŮŽ ŮŽ % ŮŽŮŽ 2 ‍؊‏LŮ? ŮŽ M Ů?Ů‘ ‍ ŮŽ Ů?؊‏M Ů? =‍ا‏ Ů? =‍ا‏ ŮŒ 7 \ŮŽ =ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ ﴞ٣٨﴿ ^0 38. Ey iman edenler! Size ne oldu ki, “Allah yolunda seferber olup savaĹ&#x;a çĹkÄąn!â€? denilince yerinize çakÄąlÄąp kaldÄąnÄąz! Yoksa âhiretin sonsuz mutluluk ve nimetleri yerine, dĂźnya hayatÄąnÄąn Ĺ&#x;u basit ve gelip geçici çĹkarlarÄąnÄą mÄą tercih ettiniz? Fakat Ĺ&#x;unu iyi bilin ki, dĂźnya hayatÄąnÄąn gĂźzellikleri, âhirete nazaran gerçekten yok denecek kadar deÄ&#x;ersiz ve azdÄąr.

Ů? Ů’ (Ů?Ů‘ ;ŮŽ 'Ů? ‍ Ů? Ůˆا‏PŮ? Ů’K"ŮŽ =ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ % Ů‹ Ů’ \ŮŽ ‍ ْل‏#Ů? NŮ’ ŮŽ 1Ů’ 'ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź% 0 Ů‹ َ‍ ا‏% Ů‹ ‍ Ů’! ŮŽ& ŮŽ(ا‏5

ﴞ٣ي﴿ ŮŒ '# \ŮŽ ‍ Ů’> Ů?إ‏:ŮŽ ^Ů?Ů‘ Ů? )7Ů° &ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ ŮŽŮˆâ€Ź% XŮ‹ 0Ů’ :ŮŽ ‍‡ Ů‘Ů? Ůˆ Ů?ه‏ Ů? "ŮŽ =ŮŽ ‍ ŮŽ Ů? Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź3Ů’ 4ŮŽ 39. EÄ&#x;er gerektiÄ&#x;inde savaĹ&#x;a çĹkmazsanÄąz, Allah sizi dĂźnyada zalimlerin boyunduruÄ&#x;u altÄąnda ezilmeye mahkĂťm edecek, âhirette de cehenneme atarak can yakÄącÄą bir azap ile cezalandÄąracak ve sizin yerinize, bu davayÄą omuzlayacak baĹ&#x;ka bir topluluk getirecektir. Ve siz buna asla engel olamazsÄąnÄąz. KaldÄą ki, Allah’Ĺn size kendi yolunda hizmet etme fÄąrsatÄąnÄą bahĹ&#x;etmesi, tamamen O’nun lĂźtuf ve merhametinden kaynaklanmaktadÄąr. Yoksa siz Allah yolunda cihadÄą terk etmekle O’nun davasÄąna hiçbir Ĺ&#x;ekilde zarar veremezsiniz. Hiç kuĹ&#x;ku yok ki, Allah her Ĺ&#x;eye kadirdir.


‍َ Ů? Ůˆا‏P ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍_ Ů?* ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ ŮŽ Ů?ه‏RŮŽ 6ŮŽ #Ů’ SŮŽŮŽ 2 ‍ Ů? Ůˆ Ů?ه‏RŮ? Ů’K"ŮŽ =ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ ŮŽ ŮŽ Ů’Mَ‍ اŮ? Ů’Ř° ا‏-‍ا‏

Ů? SŮ? 'ŮŽ ‍ع اŮ? ْذ‏% ‍ ْن‏BŮŽ /Ů’ "ŮŽ =ŮŽ * NŮ? V% Ů? RŮŽ Ů? ‍ ل‏ Ů? ŮŽg ‍> Ů’ا‏2Ů? % ŮŽ $Ů? ‍ اŮ? ْذ‏ Ů? Ů’ KŮŽ TŮ’ ‍ ŮŽ> ا‏6Ů? %ŮŽT !Ů’ ŮŽ ‍ Ů?د‏KŮ? CŮ? Ů? ‍ Ů?ه‏#ŮŽ 'ŮŽŮ‘ َ‍ Ů?* ŮŽŮˆا‏0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ *Ů? ŮŽ KŮŽ 05 ŮŽ -‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍اŮ? َّن‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ َل‏BŮŽ 6Ů’ ŮŽ%2ŮŽ %L KŮŽ ;ŮŽ ŮŽ -‍ا‏ Ů?Ů‘ ‍َ Ů? Ůˆا‏P ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽ ŮŽ ا‏7Ů? ŮŽ ^ŮŽ ;ŮŽ _ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? ŮŽ 7Ů? ŮŽ ‍ ) ŮŽŮˆâ€Ź7Ů° PŮ’ 1 ‍ا‏ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%$ŮŽ ‍َ" ŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź ﴞ٤٠﴿ !ŮŒ 05 V Ů? Ů‘Ů° ‍ ŮŽŮˆâ€Ź% 0ŮŽ 7Ů’ ;Ů? ‍ ŮŽ> Ů’ا‏$Ů? ŮŽ BŮŒ 'B &ŮŽ -‍ا‏

40. EÄ&#x;er siz Peygambere verdiÄ&#x;iniz sĂśzleri unutur ve zulme karĹ&#x;Äą baĹ&#x;lattÄąÄ&#x;Äą mĂźcadelede ona yardÄąmcÄą olmaktan kaçĹnÄąrsanÄąz, Rabb’i onu yalnÄąz ve yardÄąmsÄąz bÄąrakÄąr mÄą sanÄąyorsunuz? Nitekim Allah, çok daha zor anlarÄąnda, kâfirler onu Ăśz yurdundan çĹkmaya zorladÄąklarÄąnda, can dostu Ebu Bekir ile birlikte topu topu iki kiĹ&#x;inin ikincisi iken ona yardÄąm etmiĹ&#x;ti. O zamanlar ne devleti vardÄą, ne de ordularÄą. Hani onlar, kendilerini ĂśldĂźrmek için peĹ&#x;lerinden gelen Mekkeli kâfirlerin elinden kurtulmak amacÄąyla Sevr daÄ&#x;ÄąnÄąn tepesindeki bir maÄ&#x;arada gizlenmiĹ&#x;lerdi. Fakat askerler, izlerini sĂźrerek maÄ&#x;aranÄąn ta ĂśnĂźne kadar gelmiĹ&#x;lerdi. OracÄąkta ĂśldĂźrĂźlmelerini engelleyecek —gĂśrĂźnĂźrde— hiçbir sebep kalmamÄąĹ&#x;tÄą. O kadar ki, nefes alsalar duyulacak bir hâlde iken Peygamber, bu davanÄąn artÄąk sona ereceÄ&#x;i endiĹ&#x;esiyle yĂźreÄ&#x;i kan aÄ&#x;layan sevgili arkadaĹ&#x;Äąna â€œĂœzĂźlme dostum!â€? diyordu, “Allah bizimle beraberdir!â€? Bunun Ăźzerine Allah, ona ve bu vefakâr arkadaĹ&#x;Äąna, kendi katÄąndan olaÄ&#x;anĂźstĂź bir huzur ve gĂźven duygusu bahĹ&#x;etti ve onu, sizin gĂśremediÄ&#x;iniz meleklerden oluĹ&#x;an manevĂŽ ordularla destekledi. Sonra her ikisini de kurtarÄąp saÄ&#x; salim Medine’ye ulaĹ&#x;tÄąrdÄą. ArdÄąndan da, mĂźminlere bĂźyĂźk zaferler kazandÄąrdÄą. BĂśylece, hakikati inkâr edenlerin batÄąl inanç ve iddialarÄąnÄą çßrĂźterek dinlerini alçalttÄą. Allah’Ĺn kelimesi olan dini ise zaten en yĂźcedir. Hiç kuĹ&#x;kusuz Allah, sonsuz kudret ve hikmet sahibidir. O bĂśyle çaresiz anlarÄąnda bile Elçisini yalnÄązlÄąÄ&#x;a terk etmedi, Ĺ&#x;imdi de etmeyecek.


BĂśylece MĂźslĂźmanlar bĂźtĂźn olumsuz Ĺ&#x;artlara raÄ&#x;men toplanÄąp Bizans ordusuyla savaĹ&#x;mak Ăźzere yola çĹktÄąlar. Ä°slâm ordusu Medine ile Suriye arasÄąnda bulunan TebĂźk’e varÄąnca, BizanslÄąlarÄąn korkup savaĹ&#x;tan vazgeçtiÄ&#x;i haberi geldi. Yine de orada yirmi gĂźn boyunca beklediler. Bu zaman zarfÄąnda çevredeki kabilelerle antlaĹ&#x;malar yaptÄąlar ve bĂślge, bĂźyĂźk Ăślçßde Ä°slâm devletinin egemenliÄ&#x;i altÄąna alÄąndÄą. Bu sayede MĂźslĂźmanlar, Arabistan’da en bĂźyĂźk egemen gßç olduklarÄąnÄą da herkese kabul ettirmiĹ&#x; oldular. O hâlde, ey inananlar! Allah yolunda fedakârlÄąk gĂśstermek gerektiÄ&#x;inde, hangi durum ve Ĺ&#x;artlarda olursanÄąz olun; zengin de olsanÄąz fakir de, gßçlĂź de olsanÄąz zayÄąf da, hoĹ&#x;unuza gitse de gitmese de, silah ve teçhizatÄąnÄąz az da olsa çok da olsa, kÄąsacasÄą:

Ů? 1 Ů? Ů? ‍َ Ů’ ŮŽ ا‏% Ů? ‍Ů?Ůˆا‏#$Ů? %_ >2 !Ů’ 5 ŮŽ ‍=Ů‹ ŮŽŮˆâ€Ź%SŮŽ TŮ? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%Ů‹2% ŮŽPM Ů? ‍ Ů? Ůˆا‏PŮ’Ů? 6Ů?‍ا‏ Ů? Ů?P6Ů’ َ‍ Ů’! ŮŽŮˆا‏5 Ů? ŮŽ ŮŒ 3Ů’ M Ů? Ů? ‍ ٰذ‏-‍ا‏ ﴞ٤٥﴿ ‍ Ů? َن‏7ŮŽ ;Ů’ "ŮŽ !Ů’ Ů? Ů’K Ů? ‍ Ů’! اŮ? ْن‏5 Ů? Ů‘Ů° ^0 ŮŽ !Ů’ 5 Ů? N ŮŽ 41. Gerek hafif, gerek aÄ&#x;Äąr olarak savaĹ&#x;a çĹkÄąn. ZulĂźm ve kĂśtĂźlĂźklerin kĂśkĂźnĂź kazÄąyÄąp yeryĂźzĂźnde adalet ve huzuru egemen kÄąlmak için Allah yolunda mallarÄąnÄązla ve canlarÄąnÄązla cihada koĹ&#x;un. EÄ&#x;er bilirseniz, sizin için en hayÄąrlÄąsÄą budur. Bu cihâd emri, mĂźnafÄąklarÄąn yĂźzĂźndeki perdeyi dĂźĹ&#x;ĂźrdĂź ve dĂźnyalÄąk bir çĹkar gĂśremedikleri bu mĂźcadeleden, —birtakÄąm bahaneler ileri sĂźrerek— geri durdular.

Ů’ 5 Ů‹ ŮŽ &ŮŽ ‍ َن‏% ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů? Ů° ‍ Ů?; ŮŽŮƒ ŮŽŮˆâ€ŹNŮŽ "ŮŽŮ‘ =ŮŽ ‍ًا‏#`% Ů? \ŮŽ ‍َ Ů‹ ا‏P ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%NŮ‹ ' \ŮŽ %n

ŮŽ ŮŽ ‍ا‏ Ů?Ů‘ !Ů? 9Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ ‍َت‏ Ů’ #;Ů? ŮŽ %KŮŽ ;Ů’  Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍Ů? َن‏P7Ů? /Ů’ 0ŮŽ ŮŽ ‍ Ů? ŮŽŮˆâ€ŹSŮŽŮ‘ ‍ا‏ Ů’ Ů? ŮŽ -% Ů? 7Ů? 9Ů’ 'Ů? !L Ů’ 5 Ů? ;ŮŽ ŮŽ %KŮŽ _Ů’ ŮŽ DŮŽ ŮŽ !Ů’ 9Ů? 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů?! ا‏7ŮŽ ;Ů’ 'ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍! ŮŽŮˆâ€ŹL Ů’ 9Ů? 1 ŮŽ Ů?P6Ů’ َ‍ َن ا‏5 ŮŽ ŮŽ ﴞ٤٢﴿ ‍ن‏eŮŽ Ů? ‍ Ů?ذ‏%5

42. Ama eÄ&#x;er kolayca elde edilebilecek bir kazanç ya da zahmetsiz bir yolculuk umudu olsaydÄą, kesinlikle arkandan


gelirlerdi. Ne var ki, bu uzun ve zorlu yĂźrĂźyĂźĹ&#x;Ăź gĂśzlerine kestiremediler. Fakat Allah’Ĺn yardÄąmÄą sayesinde bu seferden zaferle dĂśneceksiniz. Ä°Ĺ&#x;te o zaman mĂźnafÄąklar, size bin bir bahaneler uyduracak ve “EÄ&#x;er imkânÄąmÄąz olsaydÄą, elbette sizinle birlikte bu sefere çĹkardÄąk!â€? diye Allah adÄąna yeminler edecekler. YazÄąk, boĹ&#x;u boĹ&#x;una kendilerini felâkete sĂźrĂźklĂźyorlar! ÇßnkĂź Allah, onlarÄąn gerçekte yalan sĂśylediklerini çok iyi bilmektedir. Ey Peygamber! Ä°nsanlara karĹ&#x;Äą gĂśsterdiÄ&#x;in nezaket ve merhamet, gerektiÄ&#x;inde sert ve kararlÄą tavÄąr takÄąnmana engel olmamalÄąydÄą:

ŮŽ ŮŽŮ‘ NŮŽ ŮŽ 'ŮŽ ) Ů‘Ů° V ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ ا‏fŮŽ ŮŽ ŮŽ 6‍ Ů? ŮŽ! اŮŽ Ů?ذ‏fLŮŽ Ů’K&ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° % ŮŽP&ŮŽ ŮŽ !Ů’ 9Ů? ŮŽ €ْ ŮŽ ‍ ŮŽ! Ů’ا‏7ŮŽ ;Ů’ "ŮŽ ‍ Ů?\ ا ŮŽŮˆâ€Ź#ŮŽ `ŮŽ ŮŽ ‍ Ů?ذ‏%5 ﴞ٤٣﴿

43. Allah seni affetsin, TebĂźk seferine katÄąlmamak için senden izin isteyenlerden kimin doÄ&#x;ru kimin yalan sĂśylediÄ&#x;ini iyice araĹ&#x;tÄąrÄąp ortaya çĹkarmadan, savaĹ&#x;a katÄąlmamalarÄą konusunda onlara niçin Ăśyle kolayca izin verdin? Ă–ne sĂźrdĂźkleri mazeretleri iyice araĹ&#x;tÄąrarak yalnÄązca geçerli mazereti olanlara izin vermen gerekmez miydi? Gerçi mĂźnafÄąklar, kendilerine izin vermeseydin bile savaĹ&#x;a gelmeyeceklerdi. Ama o zaman senin izninin arkasÄąna sÄąÄ&#x;ÄąnamayacaklardÄą ve MĂźslĂźmanlarÄą kandÄąrmak için kullandÄąklarÄą maskeleri tamamen dĂźĹ&#x;mĂźĹ&#x; olacaktÄą.

Ů° Ů’ ‍ Ů’ م‏0ŮŽ ‍ ŮŽŮˆ Ů’ا‏-% ‍ Ů? اŮŽ ْن‏M Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍ َن‏KŮ? Ů? tŮ’ 'Ů? ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ ا‏fŮŽ 6Ů? ‍ Ů?ذ‏%Ů’ ŮŽ 1Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ Ů? =‍ا‏ Ů? ŮŽ S ŮŽŮ‘ Ů? %Ů’ Ů? !ŮŒ 07 &ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ Ů’ ! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? 1 Ů? Ů?P6Ů’ َ‍ Ů’! ŮŽŮˆا‏9Ů? Ů? ‍َ Ů’ ŮŽ ا‏% Ů? ‍Ů?Ůˆا‏#$Ů? %CŮŽ 'Ů? ﴞ٤٤﴿

44. Zaten Allah’a ve âhiret gĂźnĂźne gerçek anlamda iman edenler, mallarÄąyla canlarÄąyla cihada katÄąlmalarÄą sĂśz konusu olduÄ&#x;unda, —geçerli bir mazeretleri olmadÄąÄ&#x;Äą sĂźrece— senden izin istemezler. ÇßnkĂź Ĺ&#x;u hakikati asla unutmazlar: Allah,


uÄ&#x;runda her Ĺ&#x;eylerini feda etmeye hazÄąr olan ve bu yolda mĂźcadeleyi terk etmekten titizlikle sakÄąnan kimseleri çok iyi bilir.

Ů° Ů’ ‍ Ů’ م‏0ŮŽ ‍ ŮŽŮˆ Ů’ا‏-% Ů° Ů? ‍ َن‏KŮ? Ů? tŮ’ 'Ů? =ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ ا‏fŮŽ 6Ů? ‍ Ů?ذ‏%Ů’ ŮŽ 1Ů’ 'ŮŽ % ŮŽ 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ Ů? M Ů? Ů‘ Ů? =‍ا‏ Ů? Ů’ ŮŽ %"ŮŽ ‍اع‏ ﴞ٤ټ﴿ ‍ ŮŽ Ů‘ŮŽŘŻ Ů?ŘŻŮˆ َن‏pŮŽ 'ŮŽ !Ů’ 9Ů? NŮ? 'Ů’ ‍> َع‏2 !Ů’ 9Ů? 2ŮŽ !Ů’ 9Ů? Ů? 7Ů? \Ů? € Ů’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 45. Senden ancak, Allah’a ve âhiret gĂźnĂźne inanmayan, kalpleri Ĺ&#x;Ăźphe bataklÄąÄ&#x;Äąna saplandÄąÄ&#x;Äą için kararsÄązlÄąk içerisinde bocalayÄąp duran o mĂźnafÄąklar izin isterler. Zaten onlarÄąn cihada katÄąlmak gibi bir niyetleri hiçbir zaman olmamÄąĹ&#x;tÄą:

ŮŽ ŮŽ â€ŤŮˆŘŹâ€Ź -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ Ů’ ŮŽ Ů? َه‏5 ŮŽ Ů? DŮ? â€ŤŮŽŮˆ ŮŽ Ů’ اŮŽ ŮŽعا Ů?ŘŻŮˆا Ů’ا‏ Ů? Ů° ‍ Ů‹ŘŠ ŮŽŮˆâ€Ź#ŮŽŮ‘ &Ů? *Ů? ŮŽ â€ŤŮˆا‏#Ů?Ů‘ &ŮŽ =

ŮŽ \ ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů?  ŮŽ NŮŽŮŽŮ‘ v2ŮŽ !Ů’ 9Ů? TŮŽ %;ŮŽ NŮ? 6Ů’ ‍ا‏ Ů’ ^0 ﴞ٤ٌ﴿ ŮŽ '# &Ů? %SŮŽ ‍ Ů’ا‏bŮŽ ŮŽ ‍Ů?Ůˆا‏#;Ů? \‍ا‏ 46. EÄ&#x;er gerçekten sefere çĹkmak isteselerdi, ta baĹ&#x;Äąndan beri tembel tembel oturacaklarÄą yerde, bunun için bir hazÄąrlÄąk yaparlardÄą. Zira pek çoklarÄąnÄąn buna fazlasÄąyla gĂźcĂź yeterdi. Fakat Allah, tutum ve davranÄąĹ&#x;larÄąnÄą beÄ&#x;enmediÄ&#x;i için onlarÄą cihada çĹkmaktan alÄąkoydu, bĂśylece onlara, “Evlerinde oturan kadÄąn, çocuk, yaĹ&#x;lÄą ve ĂśzĂźrlĂź insanlarla beraber siz de oturun bakalÄąm!â€? denildi. Demek ki Allah, onlarÄąn Ä°slâm ordusuna katÄąlmasÄąnÄą istememiĹ&#x;ti.

Ů? 02 ‍_ ا‏ ‍ Ů?; ا‏n ŮŽ ‍اَ Ů’Ůˆâ€Źs=ŮŽ ‍=Ů‹ ŮŽŮˆâ€Ź%NŮŽ M ŮŽ =ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽزا Ů?ŘŻŮˆ Ů? Ů’! ا‏% ŮŽ !Ů’ 5 ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů? ŮŽ M

Ů? 02 ‍ ŮŽŮˆâ€ŹLŮŽ KŮŽ Ů’ PŮ? ‍ Ů?! Ů’ا‏5 Ů? 6ŮŽ Ů?gNŮ’ 'ŮŽ !Ů’ 5 Ů? ŮŽ hŮŽ M -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ Ů’ ! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? ŮŽ ‍ Ů?& َن‏% ŮŽŮ‘ ŮŽ !Ů’ 5 Ů? ŮŽŮ‘ % Ů? !ŮŒ 07 &ŮŽ ŮŽ Ů? %W ﴞ٤٧﴿ 47. ÇßnkĂź onlar sizinle birlikte savaĹ&#x;a çĹkmÄąĹ&#x; olsalardÄą, aranÄązda bozgunculuk çĹkarmaktan baĹ&#x;ka bir iĹ&#x;e


yaramayacaklardÄą. Hele içinizde onlara kulak veren ve sĂśzlerine deÄ&#x;er veren zayÄąf imanlÄą kimseler de varken, her fÄąrsatta fitne çĹkarÄąp sizi birbirinize dĂźĹ&#x;Ăźrmek amacÄąyla sĂźrekli aranÄąza sokulacaklardÄą. Evet, bunlarÄąn hepsi olacaktÄą. Zira Allah, zalimleri ve onlarÄąn çirkin oyunlarÄąnÄą gayet iyi bilmektedir. Nitekim:

Ů? Ů’ fŮŽ ŮŽ ‍ ا‏NŮ? 7ŮŽŮ‘ \ŮŽ ‍ Ů?^ ŮŽŮˆâ€ŹNŮ’ \ŮŽ Ů’ Ů? ŮŽ KŮŽ Ů’ PŮ? ‍َ Ů? ا Ů’ا‏g ŮŽ Ů’ ‍ ا‏#Ů? SŮŽ ŮŽ ) Ů‘Ů° V ŮŽ ‍ا= Ů? َع‏ ŮŽ ‍ Ů‘Ů?| ŮŽŮˆâ€Ź/ŮŽ ‍ ŮŽŘĄ Ů’ا‏%_ ŮŽ ﴞ٤٨﴿ ‍ َن‏$Ů? ‍ع‏% Ů? Ů‘Ů° Ů? Ů’ َ‍ ŮŽ ا‏9ŮŽ Â? Ů? ŮŽ !Ů’ $Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏

48. Onlar daha Ăśnce de bĂśyle fitne ve kargaĹ&#x;a çĹkarmaya çalÄąĹ&#x;mÄąĹ&#x;lar ve sen Medine’ye geldiÄ&#x;in gĂźnden beri her fÄąrsatta sana karĹ&#x;Äą nice komplolar kurmaya, gerçekleri tersyĂźz ederek entrikalar çevirmeye kalkÄąĹ&#x;mÄąĹ&#x;lardÄą. Ama neticede hakikat ortaya çĹkmÄąĹ&#x; ve onlar istemeseler de, Allah’Ĺn emri ĂźstĂźn gelmiĹ&#x;ti.

Ů? SŮ? 'ŮŽ Ů’ ŮŽ !Ů’ 9Ů? Ů’K Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? KŮŽ Ů’ PŮ? ‍> Ů’ا‏2Ů? =ŮŽ َ‍ > ا‏KŮ‘ Ů? PŮ’ "ŮŽ =ŮŽ ‍ ŮŽ( ْن > ŮŽŮˆâ€ŹyŮ’ ‍ Ů„ ا‏ ŮŽ %Ů’ Ů? ŮŒ  ŮŽ 0/ Ů? ŮŽ !ŮŽ KŮŽŮ‘ 9ŮŽ _ Ů? SŮŽ ŮŽ ﴞ٤ي﴿ ŮŽ ' 2Ů? %5 ŮŽ ‍ ا ŮŽŮˆاŮ? َّن‏  49. İçlerinden Ăśyleleri de vardÄą ki, “Herkes bilir ki, ben kadÄąnlara dĂźĹ&#x;kĂźn bir insanÄąm. BizanslÄą kadÄąnlardan birine vurulup kendimi kaybetmekten korkuyorum. O hâlde, lĂźtfen evimde kalmam için bana izin ver de, beni fitneye dĂźĹ&#x;Ăźrme!â€? diyecek kadar kĂźstahlÄąkta ileri gidiyordu. AslÄąnda onlar, asÄąl bu sĂśzleri sĂśylemekle fitnenin tam ortasÄąna tepe taklak dĂźĹ&#x;mĂźĹ&#x; oluyorlardÄą. Fakat Ĺ&#x;unu iyi bilin: Elbette cehennem, bu davranÄąĹ&#x;larÄąndan dolayÄą o ikiyĂźzlĂź inkârcÄąlarÄą çepeçevre kuĹ&#x;atacaktÄąr. Onlar ki:


‍ Ů? ا‏SŮ? 'ŮŽ ŮŒ NŮŽ 0R Ů? fŮŽ NŮ’ RŮ? "Ů? ‍! ŮŽŮˆاŮ? ْن‏L Ů’ $Ů? tŮ’ 1 ŮŽ V ŮŽ fŮŽ NŮ’ RŮ? "Ů? ‍اŮ? ْن‏ Ů? "ŮŽ ŮŒ KŮŽ 1 ﴞټ٠﴿ ‍ َن‏V ŮŽ َ‍ ا‏#Ů’ \ŮŽ Ů? ŮŽŮ? 2 !Ů’ $Ů? ‍ Ů?^ ŮŽŮˆ ŮŽ' ŮŽ ŮŽ Ů‘ŮŽ Ů’ ا ŮŽŮˆâ€ŹNŮ’ \ŮŽ Ů’ Ů? %6ŮŽ ŮŽ Ů’ َ‍ ا‏% 6ŮŽ (Ů’ M 50. Sana zafer, ganimet, baĹ&#x;arÄą gibi bir iyilik ulaĹ&#x;sa, iflah olmaz kÄąskançlÄąklarÄą yĂźzĂźnden buna ĂźzĂźlĂźrler. BaĹ&#x;ÄąnÄąza bir kĂśtĂźlĂźk gelse, içlerinden, “İyi ki bunlarla savaĹ&#x;a katÄąlmayÄąp baĹ&#x;tan tedbirimizi almÄąĹ&#x;Äąz!â€? diyerek sizi sÄąkÄąntÄąlarla baĹ&#x; baĹ&#x;a bÄąrakÄąr ve keyif içerisinde dĂśnĂźp giderler.

-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° )7ŮŽ &ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%L KŮŽ 0 Ů° Ů’ ŮŽ ŮŽ $Ů? %L KŮŽ ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° Y ŮŽ ŮŽ ŮŽ % ŮŽ =ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏% KŮŽ NŮŽ 0R 'Ů? Ů’ ŮŽ ^Ů’ \Ů? ﴞټ٥﴿ ‍ َن‏KŮ? Ů? tŮ’ Ů? ‍ ŮŽ ŮŽ Ů‘ŮŽ Ů?^ Ů’ا‏0ŮŽ 7ŮŽŮ’ 2 51. Bu mĂźnafÄąklara de ki: “Bizim baĹ&#x;ÄąmÄąza, Allah’Ĺn bizim için yazdÄąÄ&#x;Äąndan baĹ&#x;ka hiçbir Ĺ&#x;ey gelmeyecektir. O’nun uygun gĂśrĂźp yazdÄąklarÄąnÄąn ise, baĹ&#x;ÄąmÄąz gĂśzĂźmĂźz Ăźzerinde yeri var. Zira bizim gerçek dostumuz, sahibimiz ve efendimiz yalnÄązca O’dur. O hâlde inananlar, yalnÄązca Allah’a dayanÄąp gĂźvensinler.â€?

Ů’ Ů? 0ŮŽ KŮŽ 1Ů’ /Ů? ‍َى Ů’ا‏#VŮ’ Ů?‍ اŮ? Ů‘ŮŽ = ا‏% KŮŽ Ů? ‍ َن‏RŮ? ŮŽŮ‘ ŮŽ "ŮŽ ^Ů’ $ŮŽ ^Ů’ \Ů? Ů? /Ů’ 6ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź

Ů? NŮŽ 0R 'Ů? ‍ Ů’! اŮŽ ْن‏5 Ů? Ů? Â? ‍ ه اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź#Ů? Ů’K&Ů? Ů’ Ů? ‍اب‏ Ů? Ů‘Ů° !Ů? 5 Ů? (ŮŽ ;ŮŽ Ů? -‍ا‏ Ů? ŮŽŮ‘ ŮŽ pŮŽ 6ŮŽ Ů? ŮŽŮ‘ ŮŽ pŮŽŮŽ 2 %‹ KŮŽ '# 'Ů’ ŮŽ% Ů? Ů? ;ŮŽ ŮŽ %6ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا ا‏R ﴞټ٢﴿ ‍ َن‏RŮ? Ů?Ů‘ ŮŽ pŮŽ Ů? !Ů’ 5

52. Yine onlara de ki: “Bizim baĹ&#x;ÄąmÄąza gelmesini umutla beklediÄ&#x;iniz, biri zafer kazanmak, diÄ&#x;eri de Ĺ&#x;ehâdet Ĺ&#x;erbetini içmek olan iki iyilikten biri deÄ&#x;il mi? Ä°ster Allah yolunda Ĺ&#x;ehit olalÄąm, ister zafer kazanalÄąm, her iki hâlde de kazanan biz olmayacak mÄąyÄąz? Madem bizim felakete uÄ&#x;ramamÄązÄą bekliyorsunuz, biz de Allah’Ĺn ya doÄ&#x;rudan doÄ&#x;ruya kendi katÄąndan veya bizim elimizle sizi cezalandÄąrmasÄąnÄą


bekliyoruz. O hâlde, bekleyin bakalÄąm neler olacakmÄąĹ&#x;, biz de sizinle beraber bekliyoruz!â€?

ŮŽ ‍ ا‏SŮ? PŮ’Ů? 6َ‍Ů?\ Ů’^ ا‏ Ů? 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’ ! ا‏5 Ů? Ů’K Ů? ^ŮŽ NŮŽŮ‘ SŮŽ ŮŽ 'Ů? Ů’ ŮŽ %$Ů‹ Ů’ ŮŽ ‍ اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź%&Ů‹ Ů’ x !Ů’ Ů? Ů’K Ů? !Ů’ 5 ŮŽ S %ŮŽ ﴞټ٣﴿ Ů? 2 % Ů‹ Ů’ \ŮŽ

53. Allah yolunda cihada katÄąlanlara yardÄąm ettiklerini sĂśyleyerek sizi minnet altÄąnda bÄąrakmaya çalÄąĹ&#x;an o mĂźnafÄąklara de ki: “İnsanlara gĂśsteriĹ&#x; amacÄąyla harcadÄąÄ&#x;ÄąnÄąz mallarÄą ister gĂśnĂźllĂź olarak harcayÄąn ister gĂśnĂźlsĂźzce; yoldan çĹkan bir toplum olduÄ&#x;unuz için, hiç biri sizden kabul edilmeyecektir.â€?

‍َ Ů? Ůˆا‏P ŮŽ !Ů’ 9Ů? 6ŮŽŮ‘ َ‍ Ů’! اŮ? Ů‘ŮŽ= ا‏9Ů? "Ů? %SŮŽ ŮŽP6ŮŽ !Ů’ 9Ů? Ů’K Ů? ^ŮŽ NŮŽ SŮ’ "Ů? ‍ Ů’! اŮŽ ْن‏9Ů? ;ŮŽ KŮŽ ŮŽ % ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ‍ Ů?" َن‏%Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ ‍ ŮŽŮˆ Ů? ŮŽ Ů? Ů? * ŮŽŮˆâ€Ź-% =ŮŽ ‍ Ů° ) ŮŽŮˆâ€Ź%1 Ů? Ů‘Ů° Ů? ŮŽ Ů? !Ů’ $Ů? ‍ ŮŽŘŠ اŮ? Ů‘ŮŽ= ŮŽŮˆâ€Ź7Ů° R ‍ا‏ ŮŽ ﴞټ٤﴿ ‍ َن‏$Ů? ‍ع‏% Ů? ŮŽ !Ů’ $Ů? ‍ َن اŮ? Ů‘= ŮŽŮˆâ€ŹSŮ? PŮ? Ů’K'Ů?

54. OnlarÄąn bu harcamalarÄąnÄąn kabul edilmesini engelleyen tek sebep, Allah’Ĺ ve Elçisini reddederek inkâr etmiĹ&#x; olmalarÄądÄąr. Bu inançsÄązlÄąk sebebiyledir ki, cemaatle namaza ancak ĂźĹ&#x;ene ĂźĹ&#x;ene gelirler. O harcadÄąklarÄą mallarÄą da ancak gĂśnĂźlsĂźzce harcarlar.

-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° #Ů? ' 'Ů? % ŮŽ 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’ ! ا‏$Ů? ‍ Ů’! ŮŽŮˆ ŮŽ = اŮŽ Ů’Ůˆ ŮŽ= Ů?د‏9Ů? Ů? ‍ اŮŽ Ů’ ŮŽ ا‏fŮŽ NŮ’ CŮ? ;Ů’ "Ů? hŮŽŮŽ 2

Ů?Ů‘ ‍ Ů?؊‏0Ů° /ŮŽ ‍> Ů’ا‏2Ů? %9ŮŽ Ů? !Ů’ 9Ů? ŮŽ (Ů?Ů‘ ;ŮŽ 0Ů? Ů? !Ů’ $Ů? ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? 1 Ů? Ů?P6Ů’ َ‍ ŮŽ| ا‏$ŮŽ BŮ’ "ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%0ŮŽ 6Ů’ # ‍ا‏ ﴞټټ﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏2Ů? % ŮŽ

55. OnlarĹn mallarĹ, zenginlikleri, ekonomik yapĹlarĹ, sosyal imkânlarĹ, gßçlß kuvvetli adamlarĹ ve çocuklarĹ sakĹn seni imrendirmesin. Allah, bu nimet ve imkânlarla onlarĹ bu dßnya


hayatĹnda ancak cezalandĹrmayĹ ve son nefeslerine kadar iman etmeyip canlarĹnĹn kâfir olarak çĹkmasĹnĹ istemektedir.

Ů? Ů’K Ů? !Ů’ $Ů? % ŮŽ ‍ Ů’ ! ŮŽŮˆâ€Ź5 Ů? Ů’K Ů? ŮŽ !Ů’ 9Ů? 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏-% ‍ Ů’! ŮŽ\ Ů’ ŮŒŮ…â€Ź9Ů? KŮŽŮ‘ 5 Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍Ů? َن‏P7Ů? /Ů’ 'ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů° ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź5 ﴞټٌ﴿ ‍ ŮŽ Ů?\ َن‏PŮ’ 'ŮŽ

56. Buna raÄ&#x;men mĂźnafÄąklar, sizden yana olduklarÄąna dair Allah’a yemin edip dururlar. Oysa onlar sizden deÄ&#x;iller, fakat son derece korkak olduklarÄą için size karĹ&#x;Äą Ĺ&#x;irin gĂśzĂźkmeye çalÄąĹ&#x;an kimselerdir. O kadar ki:

!Ů’ $Ů? ‍ Ů?* ŮŽŮˆâ€Ź0Ů’ ŮŽ Ů?‍ ŮŽ ŮŽ Ů‘ŮŽ Ů’ ا ا‏hŮ‹ M Ů? ‍ َع‏% ŮŽg ŮŽ ‍ اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź%XŮ‹ CŮŽ 7Ů’ ŮŽ ‍Ů?Ůˆ َن‏#CŮ? 'ŮŽ Ů’ ŮŽ ŮŽ #ŮŽŮ‘ Ů? ‍ات اَ Ů’Ůˆâ€Ź ﴞټ٧﴿ ‍ َن‏/Ů? ŮŽ CŮ’ 'ŮŽ

57. EÄ&#x;er sÄąÄ&#x;Äąnabilecekleri gĂźvenli bir yer yahut barÄąnabilecekleri bir maÄ&#x;ara, hatta baĹ&#x;larÄąnÄą sokabilecekleri bir delik bulsalardÄą, oraya koĹ&#x;arak giderlerdi.

Ů? &Ů’ Ů?‍ ْن ا‏%Ů? 2ŮŽ ‍ت‏% ŮŽŮ‘ >2Ů? ‍ ŮŽŮƒâ€ŹBŮ? Ů? 7Ů’ 'ŮŽ Ů’ ŮŽ !Ů’ 9Ů? Ů’K Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍ ا‏n Ů? ‍ َع‏%9ŮŽ Ů’K Ů? ‍ ا‏ LŮ? \ŮŽ #ŮŽ R ‍ا‏ ŮŽ ;Ů’ 'Ů? !Ů’ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ْن‏ Ů? DŮŽ 1Ů’ 'ŮŽ !Ů’ $Ů? ‍ اŮ? ŮŽذا‏% 9ŮŽ Ů’K Ů? ‍ ْ ا‏ ﴞټ٨﴿ ‍ َن‏

58. Onlar arasÄąnda, zekât gelirlerinin paylaĹ&#x;ÄąmÄą konusunda —devlet malÄąnÄą kendilerine peĹ&#x;keĹ&#x; çekmediÄ&#x;in için— birilerinin kayrÄąldÄąÄ&#x;ÄąnÄą Ăśne sĂźrerek seni iÄ&#x;neleyici sĂśzlerle ayÄąplayanlar da var. Acaba amaçlarÄą gerçekten adaleti saÄ&#x;lamak mÄą? HayÄąr! ÇßnkĂź kendilerine bu mallardan yĂźklĂź bir pay verilse, daÄ&#x;ÄątÄąmdan son derece memnun kalÄąrlar, fakat zaten zengin olduklarÄą için bu mallardan kendilerine bir pay verilmeyecek olsa, hemen kÄązarlar. Hâlbuki:


-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° %KŮŽ NŮ? 1Ů’ V Ů? Ů‘Ů° !Ů? 9Ů? 0 Ů°"‍ ٰا‏% ŮŽ ‍ ا‏n Ů? ‍ Ů’! َع‏9Ů? 6ŮŽŮ‘ ŮŽâ€ŤŮŽŮˆ ŮŽ Ů’ ا‏ ŮŽ ‍ Ů? ا‏%\ŮŽ ‍ ŮŽŮˆ ŮŽŘą Ů? Ů? Ů?* ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏ ‍ن‏eŮŽ NŮ? 4Ů? ‍ ŮŽعا‏-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ) ŮŽ Ů?‍ ا‏% 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ * ŮŽŮˆ ŮŽŘą Ů? Ů? Ů?*@ ا‏7Ů? ْ‡َ2 Ů’ Ů? -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° %KŮŽ 0"Ů’ t0Ů? ŮŽ ﴞټي﴿

59. EÄ&#x;er onlar Allah’Ĺn ve dolayÄąsÄąyla O’nun talimatlarÄą doÄ&#x;rultusunda Elçisinin kendilerine verdiÄ&#x;i savaĹ&#x; ganimetlerine razÄą olsalardÄą ve “Allah bize yeter. Biz bu yolda yĂźrĂźdĂźÄ&#x;ĂźmĂźz sĂźrece Allah bize sonsuz lĂźtuf ve keremiyle daha nice nimetler bahĹ&#x;edecektir, Elçisi de Allah’Ĺn kendisine verdiÄ&#x;i nimetleri en âdil biçimde aramÄązda daÄ&#x;ÄątacaktÄąr. DoÄ&#x;rusu biz, yalnÄązca Allah’a gĂśnĂźl baÄ&#x;lamÄąĹ&#x;Äąz!â€? deselerdi o zaman hem dĂźnyayÄą, hem de âhireti kazanmÄąĹ&#x; olacaklardÄą.

ŮŽ 7 Ů? %;ŮŽ ‍ ŮŽŮˆ Ů’ا‏ ŮŽŮ‘ % ŮŽ 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ %9ŮŽ 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ 1 Ů? \ŮŽ #ŮŽ R ‍ا‏ ŮŽ ŮŽ ‍ ŮŽ ا Ů?ŘĄ ŮŽŮˆ Ů’ا‏SŮŽ Ů?P7Ů’ Ů? ‍ت‏% Ů? % ŮŽ ‍ع‏% ^0 Ů? \ŮŽ Ů?Ů‘ ‍> ا‏2Ů? ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? Ů? 7Ů? \Ů? Ů? ŮŽP ŮŽŮ‘ tŮŽ Ů? â€ŤŮŽŮˆ Ů’ا‏ Ů? ŮŽg ‍ب ŮŽŮˆ Ů’ا‏% Ů? N ŮŽ >2 ‍ ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ Ů? Ů’ ‍ ŮŽŮˆا‏-‍ا‏ !ŮŒ 05 V Ů? Ů‘Ů° ŮŽ Ů? Ů‹ ‡' Ů? Ů‘Ů° ŮŽ ŮŽ 2 ^0 Ů? Ů‘Ů° ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏ ŮŽ !ŮŒ 07 &ŮŽ -‍ا‏ Ů? N 1 ‍ا‏ ﴞٌ٠﴿ 60. Zekât mallarÄą ancak; Temel ihtiyaçlarÄąnÄą gideremeyen yoksullarÄąn, hiç çalÄąĹ&#x;amayacak durumdaki hasta, yatalak, yaĹ&#x;lÄą, ĂśzĂźrlĂź ve benzeri dĂźĹ&#x;kĂźnlerin, Zekât toplamak ve daÄ&#x;Äątmakla gĂśrevli memurlarÄąn, Ä°slâm’a yeni giren veya girmesi umulan kiĹ&#x;ilerin, yani gĂśnĂźlleri Ä°slâm’a ve MĂźslĂźmanlara ÄąsÄąndÄąrÄąlmasÄą gereken kimselerin, BaĹ&#x;kalarÄąnÄąn boyunduruÄ&#x;u altÄąnda ezilen iĹ&#x;çi, hizmetçi, esir ve kĂślelerin, MeĹ&#x;ru yĂśntem ve amaçlarla borçlanmÄąĹ&#x; olup da, elinde olmayan sebeplerle sÄąkÄąntÄąya dĂźĹ&#x;tĂźÄ&#x;Ăź için acil paraya ihtiyacÄą olanlarÄąn,


Allah yolunda çarpÄąĹ&#x;an mĂźcahitlerin, Ä°slâm’Ĺ ĂśÄ&#x;retip yayan ilim adamlarÄą ve tebliÄ&#x;cilerden ihtiyaç içinde olanlarÄąn, cihat ve tebliÄ&#x; amacÄąyla kurulan mĂźesseselerin, Ve evinden yurdundan uzak dĂźĹ&#x;mĂźĹ&#x;, memleketine dĂśnemeyecek Ĺ&#x;ekilde yolda kalmÄąĹ&#x; kimselerin hakkÄądÄąr. Bu dĂźzenleme, bizzat Allah tarafÄąndan konulan ve hepinizin uymasÄą gereken bir yasadÄąr. UnutmayÄąn ki, Allah sonsuz ilim ve hikmet sahibidir. O her konuda en isabetli ve faydalÄą hĂźkĂźmler verir. Asla yanÄąlmaz, yanlÄąĹ&#x; ve gereksiz sĂśz sĂśylemez. Ancak mĂźnafÄąklar, bu hakikati idrak etmezler:

ŮŽŮ‘ ‍ Ů?Ř°Ůˆ َن‏tŮ’ 'Ů? ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ Ů?! ا‏9Ů? Ů’K Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 3 ŮŽ ‍ ŮŽ اŮ? Ů?Ř° ŮŒŮ† Ů?\ Ů’^ اŮ? Ů?Ř° Ů?ن‏$Ů? ‍ Ů? َن‏SŮ? 'ŮŽ ‍ Ů‘ŮŽ> ŮŽŮˆâ€ŹNŮ? K ‍ا‏ Ů?Ů’M Ů? ŮŽ ŮŽ K Ů? tŮ’ Ů? 7Ů’ Ů? Ů? Ů? tŮ’ 'Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-% ‍ ا‏KŮ? ŮŽ ‍ (' ŮŽ ٰا‏7ŮŽŮ‘ Ů? ŮŒ ŮŽ VŮ’ ‍ ŮŽŮˆ َع‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? Ů? Ů? tŮ’ 'Ů? !Ů’ 5 ŮŽ Ů? ‍ Ů?Ř°Ůˆ َن َع‏tŮ’ 'Ů? ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ Ů’ ! ŮŽŮˆا‏5 Ů? Ů’K Ů? ﴞٌ٥﴿ !ŮŒ 0 َ‍اب ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ ل‏ ŮŒ (ŮŽ &ŮŽ !Ů’ 9Ů? ŮŽ -‍ا‏

61. Onlardan bazÄąlarÄą da, insanlarÄąn kabahatlerini yĂźzlerine vurmayacak derecede nezaket ve incelik sahibi olan Peygamberin, o engin Ĺ&#x;efkat ve hoĹ&#x;gĂśrĂźsĂźyle, huzuruna çĹkan herkesi, zengin-fakir, soylu-kĂśle demeden ciddiyetle dinlemesini —ki âdil yĂśneticinin yapmasÄą gereken de budur— dillerine doluyor ve “O her sĂśyleneni dinleyen ve her duyduÄ&#x;una inanan saf bir kulaktÄąr!â€? diyerek Peygamberi incitiyorlar. De ki: “Evet, o bir kulaktÄąr, fakat sizin iyiliÄ&#x;iniz için çĹrpÄąnan, hep doÄ&#x;rularÄą, gĂźzellikleri duymaya ve duyurmaya çalÄąĹ&#x;an hayÄąrlÄą bir kulak! Bu yĂźzden o, Allah’a iman eder. DolayÄąsÄąyla, O’nun adÄąyla edilen yeminlere itibar eder. Herkesi dinler, fakat yalnÄązca iyi niyetli ve dĂźrĂźst mĂźminlerin sĂśzlerine inanÄąr ve o, içinizden iman edenler için bir rahmet kaynaÄ&#x;ÄądÄąr.â€? Allah’Ĺn Elçisini bĂśyle hakaret ve alay dolu sĂśzlerle incitenler var ya, iĹ&#x;te onlar için can yakÄącÄą bir azap vardÄąr!


Ů? ŮŽ -% ‍ Ů?ه‏n Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍Ů? َن‏P7Ů? /Ů’ 'ŮŽ Ů? Ů’ 'Ů? ‍ Ů‘Ů?| اŮŽ ْن‏V Ů? Ů‘Ů° ‍! ŮŽŮˆâ€ŹL Ů’ Ů? n Ů? Ů’3Ů? Ů? !Ů’ 5 ŮŽ َ‍ ŮŽŮˆ ŮŽŘą Ů? Ů? Ů?* ا‏-‍ا‏ ŮŽ K Ů? tŮ’ Ů? ‍ ا‏6Ů? % ŮŽ ‍اŮ? ْن‏ ﴞٌ٢﴿

62. Yine bu mĂźnafÄąklar, sizi hoĹ&#x;nut etmek için Allah’a and içip duruyorlar. Oysa asÄąl hoĹ&#x;nut etmeleri gereken, Allah ve — O’nun dininin tebliÄ&#x;cisi ve temsilcisi olmasÄą hasebiyle— Elçisidir, eÄ&#x;er gerçekten inanÄąyorlarsa!

!ŮŽ KŮŽŮ‘ 9ŮŽ _ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ Ů?ŘŻ Ů?د‏%/ŮŽ 'Ů? Ů’ ŮŽ *Ů? 6ŮŽŮ‘ َ‍ Ů? ا ا‏7ŮŽ ;Ů’ 'ŮŽ !Ů’ ŮŽ َ‍ا‏ ŮŽ ‍ َع‏%6ŮŽ *Ů? ŮŽ ‍َ َّن‏%2ŮŽ *Ů? ŮŽ Ů? ‍ ŮŽŮˆ َع‏-‍ا‏ ﴞٌ٣﴿ !Ů? 0W ;ŮŽ ‍ Ů?ŮŠ Ů’ا‏BŮ’ DŮ? ‍ Ů’ا‏fŮŽ Ů? ‍ ٰذ‏% 9ŮŽ 02 ‍ًا‏# Ů? %M ŮŽ 63. Hem bilmiyorlar mÄą ki, her kim Allah’a ve Elçisine baĹ&#x;kaldÄąracak olursa, sonsuza dek cehennem ateĹ&#x;ine mahkĂťm edilecektir? Ä°Ĺ&#x;te en bĂźyĂźk zillet, en bĂźyĂźk alçalma budur.

>2 % ŮŽ Ů? !Ů’ 9Ů? rŮ? NŮ?Ů‘ KŮŽ "Ů? ‍ Ů’! Ů? ŮŽŘą ŮŒŘŠâ€Ź9Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ ‍ َن اŮŽ ْن Ů?" ŮŽÂŒŮ‘ŮŽ َل‏SŮ? 2Ů? %KŮŽ Ů? ‍ ŮŽ( Ů?Řą Ů’ا‏/Ů’ 'ŮŽ ﴞٌ٤﴿ ‍ ŮŽ( Ů?ŘąŮˆ َن‏/Ů’ "ŮŽ % ŮŽ ‍ْ Ů? ŮŒŘŹâ€ŹD Ů? -‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ا اŮ? َّن‏L ~}Ů? BŮ? 9Ů’ ŮŽ ‍ا‏ Ů’ ^Ů? \Ů? ! Ů’ 9Ů? Ů? 7Ů? \Ů?

64. MĂźnafÄąklar kendileri hakkÄąnda, kalplerindeki gizli inkârÄą, inananlara duyduklarÄą nefret ve kinlerini ortaya çĹkaracak bir surenin gĂśnderilmesinden korkuyorlar. ÇßnkĂź Peygambere inanmasalar bile, daha Ăśnceki tecrĂźbelerinden, onun bunlarÄą “tuhaf ve gizemli bir Ĺ&#x;ekildeâ€? haber aldÄąÄ&#x;ÄąnÄą çok iyi biliyorlar. Fakat yine de, inananlarla gizli gizli alay etmeden duramÄąyorlar. De ki: “Siz alay edin bakalÄąm! Allah, o korktuÄ&#x;unuz Ĺ&#x;eyleri elbette ortaya çĹkaracaktÄąr!â€?


Ů’ Ů? ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ^Ů’ \Ů? Y Ů? ;ŮŽ 7Ů’ 6ŮŽ ‍ Řś ŮŽŮˆâ€Ź Ů? DŮ? 6ŮŽ %KŮŽŮ‘ Ů? % ŮŽ 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů? Ů‘ŮŽ ا‏SŮ? 0ŮŽ ŮŽ !Ů’ 9Ů? ŮŽ Ů’ ŮŽ% ŮŽ Â? ﴞٌټ﴿ ‍ Ů?}~ َن‏BŮ? 9Ů’ ŮŽ 1Ů’ "ŮŽ !Ů’ Ů? Ů’K Ů? * Ů? Ů? ‍ Ů?" * ŮŽŮˆ َع‏%'ŮŽ ‍ ŮŽŮˆ ٰا‏-% Ů? Ů‘Ů° Ů? َ‍ا‏

65. EÄ&#x;er onlara niçin alay ettiklerini soracak olsan, “Biz sadece lâfa dalmÄąĹ&#x; eÄ&#x;leniyorduk!â€? derler. De ki: “Alay edecek baĹ&#x;ka bir konu bulamadÄąnÄąz mÄą? Siz Allah ile, O’nun ayetleri ile ve Elçisi ile mi eÄ&#x;leniyordunuz?â€?

Ů? 6Ů? % ' Ů’ &ŮŽ j Ů? ;Ů’ 6ŮŽ ‍ Ů’ ! اŮ? ْن‏5 ŮŽ ‍ ا‏#ŮŽ ;Ů’ ŮŽ !Ů’ "Ů? Ů’ ŮŽP ŮŽ #Ů’ \ŮŽ ‍َ= ŮŽ" Ů’; ŮŽ Ů?( Ů?ŘąŮˆا‏ ŮŽ ‍ ŮŽ; Ů‘Ů?( Ů’ب‏6Ů? !Ů’ 5 ŮŽ Ů? Ů’K Ů? Ů? ŮŽPyŮ? % x ﴞٌٌ﴿ eŮŽ Ů? CŮ’ Ů? ‍ ا‏6Ů? % ŮŽ !Ů’ 9Ů? 6ŮŽŮ‘ ŮŽ% Ů? Ů‹ ŮŽPyŮ? % x 66. “BoĹ&#x;una mazeretler sÄąralayÄąp ĂśzĂźr dilemeye kalkmayÄąn! ÇßnkĂź siz iman ettikten sonra bile bile yeniden kâfir oldunuz. İçinizden bilinçsizce bu konuĹ&#x;malara katÄąlan veya hatasÄąnÄą anlayÄąp hemen tĂśvbe eden bir grubu baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lasak da, diÄ&#x;erlerini Äąsrarla suç iĹ&#x;lemeye devam ettikleri için kesinlikle cezalandÄąracaÄ&#x;Äąz. Bu mĂźnafÄąklarÄą daha iyi tanÄąyabilmeniz için, onlarÄą iyice deĹ&#x;ifre ediyoruz:

‍ Ů? Ů? Ůˆ َن‏%Ů’ 'ŮŽ ‘ Ů? ;Ů’ ŮŽ ‍ت‏% Ů? SŮŽ 2Ů? %KŮŽ Ů? ‍ َن ŮŽŮˆ Ů’ا‏SŮ? 2Ů? %KŮŽ Ů? Ů’ َ‍ا‏ ƒ Ů? ;Ů’ ŮŽ Ů’ Ů? !Ů’ 9Ů? ‡ ŮŽ Ů’K Ů? %Ů’ Ů? ! Ů’ 9Ů? 'ŮŽ #Ů? 'Ů’ َ‍‡ َن ا‏ Ů? NŮ? SŮ’ 'ŮŽ â€ŤŮˆŮ ŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů? ;Ů’ ŮŽ ‍ Ů’ َن ŮŽ& Ů? Ů’ا‏9ŮŽ Ů’K'ŮŽ ‍ Ů? ŮŽŮˆâ€Ź5

ŮŽ S 2Ů? %KŮŽ Ů? ‍ Ů’ ! اŮ? َّن Ů’ا‏9Ů? 0ŮŽ 1 ﴞٌ٧﴿ ‍ َن‏SŮ? % ŮŽ Ů‘Ů° ‍ ا‏1 Ů? 6ŮŽ Ů? ŮŽP ‍ Ů?! Ů’ا‏$Ů? Ů? KŮŽ 2ŮŽ -‍ا‏ 67. Hangi çaÄ&#x;da ve hangi toplumda olursa olsun, erkek de olsa kadÄąn da olsa bĂźtĂźn ikiyĂźzlĂźler, birbirlerinin dostlarÄą, yardÄąmcÄąlarÄą ve koruyucularÄądÄąr. ÇßnkĂź kiĹ&#x;iliklerini oluĹ&#x;turan kaynak aynÄądÄąr. Karakterleri, huylarÄą, ruh yapÄąlarÄą birbirlerine çok benzer. Hele Ĺ&#x;u dĂśrt temel vasÄąf, onlarÄąn en belirgin Ăśzelliklerindendir: KĂśtĂźlĂźkleri emrederler, iyilikleri yasaklarlar ve —gĂśsteriĹ&#x; yapma durumu hariç— olabildiÄ&#x;ince


cimridirler. HayatlarÄąnda Kur’an’a yer vermeyerek Allah’Ĺ unuttular, Allah da rahmetinden uzaklaĹ&#x;tÄąrarak onlarÄą unuttu! Gerçekten de ikiyĂźzlĂźler, kĂśtĂźlĂźk ve ahlâksÄązlÄąÄ&#x;Äą hayat tarzÄą edinmiĹ&#x; fâsÄąklarÄąn ta kendileridir. Fakat hiçbir kĂśtĂźlĂźk cezasÄąz kalmayacaktÄąr:

Ů? ‍ت ŮŽŮˆ Ů’ا‏% ŮŽ S 2Ů? %KŮŽ Ů? ‍ Ů’ا‏-‍ا‏ !ŮŽ KŮŽŮ‘ 9ŮŽ _ Ů? SŮŽ 2Ů? %KŮŽ Ů? ‍ ŮŽŮˆ Ů’ا‏ Ů? Ů‘Ů° #ŮŽ &ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ‍ َع‏%6ŮŽ ‍ َع‏%PŮŽŮ‘ 5 ‍اب‏ ŮŽ ŮŽ >ŮŽ $Ů? % 9ŮŽ 02 ŮŽ '# Ů? %M ŮŒ (ŮŽ &ŮŽ !Ů’ 9Ů? ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏ LŮ? Ů‘Ů° !Ů? 9Ů? KŮŽ ;ŮŽ ŮŽ ‍! ŮŽŮˆâ€ŹL Ů’ 9Ů? NŮ? 1Ů’ V ﴞٌ٨﴿ !@ ŮŒ 0S Ů?

68. Allah, hem ikiyĂźzlĂź erkek ve kadÄąnlarÄą, hem de diÄ&#x;er bĂźtĂźn kâfirleri, sonsuza dek içerisinde kalacaklarÄą cehennem ateĹ&#x;ine atacaÄ&#x;Äąna sĂśz vermiĹ&#x;tir. Onlara ceza olarak bu yeter: Allah, onlarÄą rahmetinden kovarak lânetlemiĹ&#x;tir. Bu yĂźzden onlara, cehennemde sĂźrekli bir azap vardÄąr.

Ů? Ů’K Ů? #ŮŽŮ‘ :ŮŽ َ‍ ا ا‏6Ů? % ŮŽ !Ů’ 5 Ů? 7Ů? NŮ’ \ŮŽ Ů’ Ů? ŮŽ '( ŮŽŮ‘ % ŮŽ Ů‹=‍ ŮŽ اŮŽ Ů’ ŮŽ ا‏mŮŽ Ů’ َ‍ Ů’! Ů?\ Ů‘ŮŽ Ů‹ŘŠ ŮŽŮˆا‏5

Ů? \Ů? hŮŽ DŮŽ Ů? !Ů’ Ů? ;Ů’ ŮŽ Ů’ ŮŽ %ŮŽ !Ů’ 5 Ů’ 2 !Ů’ 9Ů? \Ů? hŮŽ DŮŽ Ů? ‍ ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů?; ا‏%ŮŽ Ů’ 2 â€ŤŮŽŮˆاŮŽ Ů’Ůˆ ŮŽ= Ů‹ŘŻ ا‏ Ů? 7Ů? NŮ’ \ŮŽ Ů’ Ů? ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ ا‏bŮŽ ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ا‏ !Ů’ Ů? ْ‡M Ů’ % ŮŽ ŮŽ Ů? ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? \Ů? hŮŽ DŮŽ Ů? !Ů’ 5 ŮŽ NŮ? V Ů?Ů‘ >2Ů? !Ů’ 9Ů? Ů? % ŮŽ &Ů’ َ‍€ ا‏ Ů’  %0ŮŽ 6Ů’ # ‍ا‏ ŮŽ ‍ Ů‘ŮŽ (ي‏% ŮŽ Ů? M ŮŽ fŮŽ rŮ? Ů° s‍ ا اŮ?Ůˆâ€Ź n% Ů° Ů’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞٌي﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏% Ů? =‍ا‏ Ů? DŮŽ ‍ Ů?! Ů’ا‏$Ů? fŮŽ rŮ? Ů° s‍؊ ŮŽŮˆاŮ?Ůˆâ€ŹLŮ? ŮŽ M

69. Ey mĂźnafÄąklar! Ĺžu hâlinizle, tÄąpkÄą sizden Ăśnceki ikiyĂźzlĂźler gibisiniz ve sonunuz da onlardan farklÄą olmayacaktÄąr. Ăœstelik onlar, sizden daha gßçlĂź, daha zengin ve sayÄąca daha fazlaydÄąlar. Kendilerine bu nimetleri bahĹ&#x;eden Allah’a kulluk edecekleri yerde, gĂźnahlara dalÄąp dĂźnya malÄąndan paylarÄąna dĂźĹ&#x;enle keyif sĂźrmeyi tercih ettiler. Ä°Ĺ&#x;te, sizden Ăśncekiler


nasÄąl paylarÄąna dĂźĹ&#x;en nimetlerle zevkĂźsefa sĂźrdĂźlerse, siz de onlarÄąn hâlinden hiç ibret almadan, payÄąnÄąza dĂźĹ&#x;enlerle gĂźnĂźnĂźzĂź gĂźn ediyor, onlarÄąn Allah’Ĺ unutup kĂśtĂźlĂźklere daldÄąklarÄą gibi siz de gĂźnahlara dalÄąp gidiyorsunuz. Ä°Ĺ&#x;te bĂśylelerinin dĂźnyaya ve ahirete yĂśnelik tĂźm yaptÄąklarÄą boĹ&#x;a gitmiĹ&#x;tir ve onlar, her Ĺ&#x;eylerini kaybedip en bĂźyĂźk ziyana uÄ&#x;ramÄąĹ&#x;lardÄąr.

ŮŽŮ‘ ‍Ů? ا‏%NŮŽ 6ŮŽ !Ů’ 9"Ů? %Ů’ 'ŮŽ !Ů’ ŮŽ َ‍ا‏ ŮŽ ŮŽ ‍ Ů?ŮŽ َد‏T‍ Ů?ŘŻ ŮŽŮˆâ€Ź%&ŮŽ ‍ Ř­ ŮŽŮˆâ€Ź 6 ‍م‏ \ ! 9 7 N \ ' ( Ů’ Ů’ Ů’ Ů’ Ů? ŮŽ Ů? Ů? Ů? Ů? Ů? Ů?

ŮŽ PŮ? "ŮŽ tŮ’ Ů? ‍ ŮŽ' ŮŽ ŮŽŮˆ Ů’ا‏#Ů’ ŮŽ ‍ب‏% !Ů’ 9Ů? Ů’ "ŮŽ َ‍ت ا‏% Ů? /ŮŽ `Ů’ َ‍ ŮŽ! ŮŽŮˆا‏0$ Ů° Ů’ Ů?â€ŤŮŽŮˆ ŮŽ\ Ů’ Ů?Ů… ا‏ Ů? 5 ‍ ا‏6Ů? % ŮŽ Ů’ 5 Ů? Ů‘Ů° ‍ َن‏% ŮŽ % ŮŽŮŽ 2 ‍ت‏% Ů? Ů° ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? ŮŽ 7Ů? WŮ’ 0ŮŽ Ů? -‍ا‏ LŮ? KŮŽ 0Ů‘Ů? NŮŽ %Ů’ Ů? !Ů’ 9Ů? 7Ů? Ů? ‍Ů?ع‏ ﴞ٧٠﴿ ‍ Ů? َن‏7Ů? WŮ’ 'ŮŽ !Ů’ 9Ů? 1 ŮŽ Ů?P6Ů’ َ‍ا‏

70. Onlara kendilerinden Ăśnceki toplumlarla ilgili ibret verici bilgiler ulaĹ&#x;madÄą mÄą? Ă–rneÄ&#x;in, tufana yakalanÄąp sulara gĂśmĂźlen Nuh kavminin, biri korkunç bir kasÄąrga, diÄ&#x;eri sarsÄąntÄąyla yok edilen Ă‚d ve Semud kavimlerinin ya da Ä°brahim’i ateĹ&#x;e atmak isteyen Nemrut ve halkÄąnÄąn yâhut mĂźthiĹ&#x; bir zelzeleyle haritadan silinen Medyen ahalisinin ve tepetaklak edilmiĹ&#x; Lut kavminin yaĹ&#x;adÄąÄ&#x;Äą Sodom ve Gomore adlÄą Ĺ&#x;ehirlerin baĹ&#x;larÄąna gelenleri duymadÄąlar mÄą? BunlarÄąn hepsi de hakikati pekâlâ biliyorlardÄą. ÇßnkĂź Peygamberleri onlara apaçĹk mucizeler getirmiĹ&#x; ve hiçbir Ĺ&#x;Ăźpheye yer vermeyecek biçimde davalarÄąnÄą ispat etmiĹ&#x;lerdi. Fakat onlar, bĂźtĂźn bunlara raÄ&#x;men inkârda diretmiĹ&#x;lerdi. Demek ki, Allah onlara asla zulmetmiĹ&#x; deÄ&#x;ildi. Ne var ki onlar, bizzat kendilerine zulmediyorlardÄą. Ä°Ĺ&#x;te inananlarÄąn, bu zalimlere karĹ&#x;Äą, birlik ve beraberlik içerisinde mĂźcadele etmeleri gerekir:


ŮŽ Ů? ;Ů’ ŮŽ ‍ت‏% ‍ Ů? Ů? Ůˆ َن‏%Ů’ 'ŮŽ ‘ Ů? KŮŽ Ů? tŮ’ Ů? ‍ َن ŮŽŮˆ Ů’ا‏KŮ? Ů? tŮ’ Ů? â€ŤŮŽŮˆ Ů’ا‏ ƒ Ů? ;Ů’ ŮŽ ‍ Ů?إ‏% 0ŮŽ Ů? ‍ Ů’! ا Ů’Ůˆâ€Ź9Ů? ‡ ŮŽ Ů’K Ů? ‍ Ů’ َن ŮŽ& Ů? Ů’ا‏9ŮŽ Ů’K'ŮŽ â€ŤŮˆŮ ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ‍ َن‏0 ‍ َ؊‏7Ů° R ‍ا‏ Ů? Ů? ;Ů’ ŮŽ %Ů’ Ů? Ů? S 'Ů? ‍ Ů? ŮŽŮˆâ€Ź5 !Ů? 9Ů? Ů? V ŮŽ Ů‘Ů° ‍; َن‏0 ŮŽ Ů’3ŮŽ ŮŽ fŮŽ rŮ? Ů° s‍ ŮŽŮˆ ŮŽŘą Ů? ŮŽ Ů?* اŮ?Ůˆâ€Ź-‍ا‏ Ů?  'Ů? ‍ Ů° ŮŽŘŠ ŮŽŮˆâ€ŹBŮŽŮ‘ ‍ Ů?" َن ا‏tŮ’ 'Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٧٥﴿ !ŮŒ 05 V ŮŽ Ů‘Ů° ‍ اŮ? َّن‏-‍ا‏ Ů? Ů‘ Ů° ŮŽ BŮŒ 'B &ŮŽ -‍ا‏ 71. Hangi çaÄ&#x;da ve hangi toplumda olursa olsun, erkek ve kadÄąn bĂźtĂźn inananlar, birbirlerinin yardÄąmcÄąlarÄą, koruyucularÄą ve velisidirler. MĂźnafÄąklarÄąn tam tersine, onlar iyilikleri emreder, kĂśtĂźlĂźkleri engellemeye çalÄąĹ&#x;Äąrlar. NamazlarÄąnÄą kÄąlar, zekâtlarÄąnÄą verirler. Allah’a ve Elçisine her konuda içtenlikle itaat ederler. Allah’Ĺn rahmetiyle kuĹ&#x;atacaÄ&#x;Äą kimseler, iĹ&#x;te bunlardÄąr. Hiç kuĹ&#x;kusuz Allah, sonsuz kudret ve hikmet sahibidir. DolayÄąsÄąyla, hiçbir iyilik mĂźkâfatsÄąz bÄąrakÄąlmayacaktÄąr:

%9ŮŽ Ů? /Ů’ "ŮŽ Ů’ Ů? ‍ ي‏CŮ’ "ŮŽ ‍ت‏% Ů? KŮŽŮ‘ _ Ů? KŮŽ Ů? ŮŽ ‍ت‏% ŮŽ ŮŽ Ů? %1 ‍ Ů? ن‏#Ů’ &ŮŽ ‍ت‏% Ů? KŮŽŮ‘ _ ŮŽ >2 Ů‹ NŮŽ 0Ů‘Ů? x ŮŽ ŮŽ

ŮŽ K Ů? tŮ’ Ů? ‍ Ů’ا‏-‍ا‏ tŮ’ Ů? ‍ ŮŽŮˆ Ů’ا‏ Ů? Ů‘Ů° #ŮŽ &ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ’ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%9ŮŽ 02 ŮŽ '# Ů? %M ŮŽ ‍ Ů?ع‏%9ŮŽ 6Ů’ =‍ا‏

ﴞ٧٢﴿ !eŮ? 0W ;ŮŽ ‍َ Ů’ Ů?ز Ů’ا‏P ‍ ŮŽ Ů’ا‏$Ů? fŮŽ Ů? ‍ Ů? ٰذ‏GŮŽ Ů’ َ‍ ا‏-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ŮŽ Ů? ‍ْ ŮŽ ا ŮŒŮ†â€Źnâ€ŤŮŽŮˆ Ů?ع‏

72. Allah iman eden erkeklere ve kadÄąnlara, aÄ&#x;açlarÄąnÄąn altÄąndan Äąrmaklar çaÄ&#x;layan ve içinde sonsuza dek yaĹ&#x;ayacaklarÄą cennet bahçeleri ve sÄąnÄąrsÄąz mutluluk ve huzur kaynaÄ&#x;Äą olan Adn bahçelerinde gĂśz kamaĹ&#x;tÄąran kĂśĹ&#x;kler vadetmiĹ&#x;tir. Fakat bĂźtĂźn bunlarÄąn Ăśtesinde, Ăśyle muhteĹ&#x;em bir nimet var ki: Allah’Ĺn hoĹ&#x;nutluÄ&#x;unu kazanmak ve O’nun cemalini gĂśrmek, akla hayale gelebilecek tĂźm nimetlerin en gĂźzeli, en bĂźyĂźÄ&#x;ĂźdĂźr. Ä°Ĺ&#x;te bĂźyĂźk kurtuluĹ&#x; budur.


Buraya kadar, ikiyĂźzlĂźleri tanÄąmanÄązÄą saÄ&#x;layacak ipuçlarÄą verilerek yĂźzlerindeki maske dĂźĹ&#x;ĂźrĂźldĂź ve gerçek mĂźminlerin Ăśzellikleri ortaya kondu. O hâlde:

ŮŽŮ‘ %9ŮŽ 'Ů?Ů‘ َ‍ ا‏% 'ŮŽ Ů? ‍ Ů’ا‏#Ů? $Ů? %_ Ů’ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ S 2Ů? %KŮŽ Ů? ‍ ŮŽŘą ŮŽŮˆ Ů’ا‏%PŮŽŮ‘ 5 ! Ů’ 9Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ Ů’ 7Ů? 4‍ا‏ ŮŽ >Ů?Ů‘ NŮ? K ‍ا‏ ﴞ٧٣﴿ Ů? 3R ŮŽ ‍† Ů’ا‏ ŮŽ rŮ’ Ů? ‍ Ů?! ŮŽŮˆâ€ŹKŮŽŮ‘ 9ŮŽ _ ŮŽ !Ů’ 9Ů? '‍ Ů°Ůˆâ€Ź%Ů’ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 73. Ey Peygamber ve Peygamberin izinde yĂźrĂźyen MĂźslĂźman! Allah’Ĺn ayetlerini açĹkça inkâr eden kâfirlere ve kĂźfrĂźnĂź gizleyerek aranÄąza sÄązmÄąĹ&#x; olan mĂźnafÄąklara karĹ&#x;Äą, Kur’an’Ĺn ortaya koyduÄ&#x;u hayat sistemini yeryĂźzĂźnde egemen kÄąlmak Ăźzere her alanda mĂźcadele et ve Ä°slâm’Ĺn ilkelerini korumak sĂśz konusu olduÄ&#x;unda, onlara karĹ&#x;Äą sert ve kararlÄą davran! UnutmasÄąnlar ki, bu gidiĹ&#x;le varacaklarÄą yer cehennemdir. O ne kĂśtĂź bir son! Bu sonu hazÄąrlayan en Ăśnemli etken Ĺ&#x;udur:

Ů? ‍ ŮŽ ŮŽ Ů’ا‏7Ů? ŮŽ ‍ Ů? ا‏%\ŮŽ #Ů’ SŮŽ ŮŽ ‍ ا ŮŽŮˆâ€Ź ‍َ Ů? Ůˆا‏P ŮŽ ‍ Ů? ŮŽŮˆâ€ŹPŮ’ 5 Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍Ů? َن‏P7Ů? /Ů’ 'ŮŽ Ů? %\ŮŽ % ŮŽ -% ‍ ا‏ L Ů? %KŮŽ 'ŮŽ !Ů’ ŮŽ % ŮŽ Ů? ‍ Ů‘Ů? ا‏$ŮŽ ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? Ů? hŮŽ Ů’ Ů?‍ ا‏#ŮŽ ;Ů’ ŮŽ 74. MĂźnafÄąklar, uygun zaman ve zemini bulur bulmaz, Ä°slâm ve MĂźslĂźmanlar aleyhinde alay ve iftira dolu sĂśzler sĂśylerler. Fakat yĂźzĂźnĂźze karĹ&#x;Äą, katiyen bĂśyle bir Ĺ&#x;ey sĂśylemediklerine dair Allah’a yemin ederler. Oysa kendilerini inkâra sĂźrĂźkleyen o çirkin sĂśzleri kesinlikle sĂśylediler ve MĂźslĂźman olmalarÄąnÄąn ardÄąndan, yeniden ve apaçĹk kâfir oldular. AyrÄąca, baĹ&#x;aramadÄąklarÄą ve MĂźslĂźmanlar Kur’an’a sarÄąldÄąklarÄą sĂźrece de asla baĹ&#x;aramayacaklarÄą iĹ&#x;lere yeltendiler. Ă–rneÄ&#x;in, karĹ&#x;Äą bir darbeyle yĂśnetimi ele geçirmek amacÄąyla, Peygambere suikast giriĹ&#x;iminde bulundular. ÇßnkĂź mĂźnafÄąklar, amaçlarÄąna ulaĹ&#x;abilmek için Ăśncelikle Ä°slâm toplumunun ĂśncĂź kadrosunu saf dÄąĹ&#x;Äą bÄąrakmaya çalÄąĹ&#x;Äąrlar.


‍ ْن‏%Ů? 2ŮŽ *L 7Ů? ْ‡َ2 Ů’ Ů? *Ů? Ů? Ů? ‍ ŮŽŮˆ َع‏-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° !Ů? 9Ů? 0 Ů°K4Ů’ َ‍ Ů? ا اŮ? Ů‘ŮŽ= اŮŽ ْن ا‏SŮŽ 6ŮŽ % ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź % Ů‹ ‍ ŮŽ& ŮŽ(ا‏-‍ا‏ ŮŽ fŮ? 'ŮŽ ‍َ' Ů? Ů? ا‏ Ů? Ů‘Ů° !Ů? 9Ů? Ů’ (Ů?Ů‘ ;ŮŽ 'Ů? ‍! ŮŽŮˆاŮ? ْن ŮŽ' ŮŽ ŮŽ Ů‘ŮŽ Ů’ ا‏L Ů’ 9Ů? ŮŽ ‍ًا‏3Ů’ M Ů° Ů’ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%0ŮŽ 6Ů’ # ‍ا‏ ŮŽ Ů’ >2Ů? !Ů’ 9Ů? ŮŽ % ŮŽ ‍؊ ŮŽŮˆâ€ŹLŮ? ŮŽ M Ů?Ů‘ >2Ů? % 0 =ŮŽ ‍ا= Ů’Řą Ů?Řś Ů? Ů’ ŮŽŮˆ Ů? Ů‘Ů?> ŮŽŮˆâ€Ź Ů? =‍ا‏ Ů‹ َ‍ا‏ ﴞ٧٤﴿ 3 Ů? R 6ŮŽ

OnlarÄąn bĂźtĂźn bu dĂźĹ&#x;manlÄąklarÄąnÄąn tek sebebi, sonsuz lĂźtuf ve bereketi sayesinde Allah’Ĺn ve ilâhĂŽ iradenin gerçekleĹ&#x;mesine vesile olmasÄą yĂśnĂźyle Elçisinin, onlarÄą maddĂŽ ve manevĂŽ nimetlerle zenginleĹ&#x;tirmiĹ&#x; olmasÄąndan baĹ&#x;ka bir Ĺ&#x;ey deÄ&#x;ildir. Ă–yle ya, akÄąl ve saÄ&#x;duyusunu tamamen yitirmiĹ&#x; nankĂśrlerden baĹ&#x;ka kim, kendisine kurtuluĹ&#x; ve refah sunan bir kimseye dĂźĹ&#x;manlÄąk besler? EÄ&#x;er fÄąrsat varken piĹ&#x;man olup tĂśvbe ederlerse kendileri için iyi olur. Fakat yĂźz çevirecek olurlarsa, Allah onlarÄą hem bu dĂźnyada da, hem de âhirette can yakÄącÄą bir azaba mahkĂťm edecektir ve yeryĂźzĂźnde onlarÄą koruyabilecek ne bir dostlarÄą, ne de yardÄąmcÄąlarÄą olacaktÄąr.

Ů’ Ů? ŮŽ -‍ا‏ ŮŽŮ‘ \ŮŽ #ŮŽŮ‘ RŮŽŮ‘ KŮŽ ŮŽ * 7Ů? ْ‡َ2 Ů’ Ů? %KŮŽ 0 Ů°"‍Â? ٰا‏ ŮŽ Ů‘Ů° #ŮŽ $ŮŽ %&ŮŽ Ů’ ŮŽ !Ů’ 9Ů? Ů’K Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? KŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ / Ů? %R ‍ا‏ ŮŽŮ‘ ŮŽ Ů? ŮŽŮ‘ 6ŮŽ 5 ﴞ٧ټ﴿

75. Yine onlardan bazÄąlarÄą, Allah’a Ĺ&#x;Ăśyle sĂśz vermiĹ&#x;lerdi: â€œĹžayet Allah bize lĂźtuf ve kereminden zenginlik bahĹ&#x;edecek olursa, o zaman elbette bir kÄąsmÄąnÄą Allah yolunda harcayÄąp baÄ&#x;ÄąĹ&#x;ta bulunacaÄ&#x;Äąz ve kesinlikle dĂźrĂźst ve iyiliksever insanlar olacaÄ&#x;Äąz!â€?

‍ َن‏n Ů? Ů? ;Ů’ Ů? !Ů’ $Ů? ‍ ا Ů? * ŮŽŮˆ ŮŽ" ŮŽ Ů‘ŮŽ Ů’ ا ŮŽŮˆâ€Ź7Ů? DŮ? ŮŽ * 7Ů? ْ‡َ2 Ů’ Ů? !Ů’ 9Ů? 0 Ů°"‍ ٰا‏% ŮŽŮ‘ 7ŮŽ 2ŮŽ ﴞ٧ٌ﴿


76. Fakat Allah lĂźtuf ve keremiyle onlara istedikleri malÄą mĂźlkĂź verince, dĂźnya malÄąna aĹ&#x;ÄąrÄą bir tutkuyla baÄ&#x;lanÄąp cimrilik ettiler ve verdikleri sĂśzden cayÄąp Allah’Ĺn emrinden yĂźz çevirdiler.

‍Ů? ا‏P7ŮŽ Ů’Mَ‍ ا‏% ŮŽ Ů? *Ů? 6ŮŽ Ů’ SŮŽ 7Ů’ 'ŮŽ ‍ Ů’! اŮ? Ů° ) ŮŽ' Ů’ Ů?م‏9Ů? Ů? 7Ů? \Ů? >2 %\Ů‹ % ŮŽP6Ů? !Ů’ 9Ů? NŮŽ SŮŽ &Ů’ ŮŽ%2ŮŽ ﴞ٧٧﴿ ‍ Ů?( Ů? َن‏5Ů’ 'ŮŽ ‍ ا‏6Ů? % ŮŽ % ŮŽ Ů? ‍Ů?Ůˆ Ů?ه ŮŽŮˆâ€Ź#&ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź% ŮŽ -‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů°

77. Bunun Ăźzerine Allah, kendisine verdikleri sĂśzden dĂśndĂźkleri ve yalan sĂśyledikleri için, huzuruna çĹkacaklarÄą o bĂźyĂźk GĂźn gelinceye kadar kalplerine inkâr ve ikiyĂźzlĂźlĂźk hastalÄąÄ&#x;ÄąnÄą soktu.

‍ Ů?م‏hŮŽŮ‘ &ŮŽ -‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ Ů’! ŮŽŮˆاŮŽ َّن‏9Ů? ' Ů° CŮ’ 6ŮŽ ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź$Ů? ŮŽŮ‘ Ů? !Ů? 7ŮŽ ;Ů’ 'ŮŽ -‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ Ů? ا اŮŽ َّن‏7ŮŽ ;Ů’ 'ŮŽ !Ů’ ŮŽ َ‍ا‏ ﴞ٧٨﴿ ‍ ب‏ L Ů? 0Ů? Ů?g ‍ْا‏ 78. Peygamber ve mĂźminler aleyhinde plânlar kuran o mĂźnafÄąklar bilmiyorlar mÄą ki, Allah onlarÄąn içlerinde gizlediklerini ve aralarÄąnda geçen gizli konuĹ&#x;malarÄą bilmektedir? Ve yine dĂźĹ&#x;ĂźnmĂźyorlar mÄą ki, Allah evrenin tĂźm gizliliklerini en iyi bilendir? SadakayÄą teĹ&#x;vik eden ayetler inince, varlÄąklÄą mĂźminlerden biri gelip bol miktarda sadaka verdi. MĂźnafÄąklar, â€œĹžuna bakÄąn, gĂśsteriĹ&#x; yapÄąyor!â€? diyerek adamÄą kÄąnadÄąlar. Sonra fakir bir mĂźmin geldi ve sadece bir Ăślçek hurma verdi. Bu defa mĂźnafÄąklar, “Allah’Ĺn bunun bir Ăślçek hurmasÄąna ihtiyacÄą mÄą var?â€? diyerek onu da kÄąnadÄąlar. Bunun Ăźzerine, aĹ&#x;aÄ&#x;Äądaki ayet nazil oldu:


ŮŽŮ‘ Ů? â€ŤŮˆ َن Ů’ا‏BŮ? Ů? 7Ů’ 'ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ َ‍ا‏ ŮŽ K Ů? tŮ’ Ů? ‍ Ů? ŮŽ Ů’ا‏ ŮŽ & Ů? Ů‘  ŮŽŮ‘ >2Ů? ‍ت‏% Ů? \ŮŽ #ŮŽ R ‍ا‏ ŮŽ DŮ? ŮŽ ! Ů’ 9Ů? Ů’K Ů? ‍ Ů? Ůˆ َن‏DŮŽ 1Ů’ 0ŮŽ 2ŮŽ !Ů’ $Ů? #ŮŽ 9Ů’ _ Ů? =ŮŽŮ‘ Ů?‍Ů?Ůˆ َن ا‏#CŮ? 'ŮŽ =ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆا‏ ﴞ٧ي﴿ !ŮŒ 0 َ‍اب ا‏ Ů? Ů‘Ů° ŮŒ (ŮŽ &ŮŽ !Ů’ 9Ů? ŮŽ ‍ Ů’ ‹! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? Ů’K Ů? -‍ا‏

79. O mĂźnafÄąklar, gĂśnĂźlden baÄ&#x;ÄąĹ&#x;ta bulunan varlÄąklÄą mĂźminleri gĂśsteriĹ&#x; yapmakla suçlayarak kÄąnÄąyorlar. Ă–te yandan, ancak imkânlarÄą ĂślçßsĂźnde bulabildiklerini veren yoksul mĂźminleri de, “Bu ßç beĹ&#x; kuruĹ&#x;a Allah’Ĺn ihtiyacÄą mÄą var?â€? diyerek alaya alÄąyorlar. Oysa Allah, asÄąl kendilerini alay edilecek duruma dĂźĹ&#x;ĂźrmĂźĹ&#x;tĂźr. Ä°Ĺ&#x;te bunlarÄąn hakkÄą, can yakÄącÄą bir azaptÄąr.

!Ů’ 9Ů? ŮŽ Ů’ PŮ? gŮ’ ŮŽ 1Ů’ "ŮŽ ‍ Ů’ ! اŮ? ْن‏9Ů? ŮŽ Ů’ PŮ? gŮ’ ŮŽ 1Ů’ "ŮŽ =ŮŽ ‍ Ů’! اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź9Ů? ŮŽ Ů’ PŮ? gŮ’ ŮŽ Ů’ Ů?‍ا‏

ŮŽ ; NŮ’ ŮŽ -% Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍َ Ů? Ůˆا‏P ŮŽ !Ů’ 9Ů? 6ŮŽŮ‘ ŮŽ% Ů? fŮŽ Ů? ‍ Ů’ ! ٰذ‏9Ů? ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ŮŽ PŮ? gŮ’ 'ŮŽ Ů’ 7ŮŽ 2ŮŽ ‍ ŮŽ Ů‘ŮŽ ً؊‏ ﴞ٨٠﴿ Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮŽŮˆ ŮŽŘą Ů? Ů? * ŮŽŮˆâ€Ź eŮŽ S % Ů? ŮŽP ‍ Ů’ ŮŽŮ… Ů’ا‏SŮŽ ‍ي Ů’ا‏#Ů? 9Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ -‍ا‏

80. Ey Muhammed! OnlarÄąn baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lanmasÄą için ister af dile, ister dileme, hiç fark etmez. Onlar için bir deÄ&#x;il, yetmiĹ&#x; kere af dileyip yalvarsan bile, yine de Allah onlarÄą affetmeyecektir. ÇßnkĂź onlar, Allah’Ĺ ve Elçisini tanÄąmayÄąp emirlerine baĹ&#x;kaldÄąrarak inkâr ettiler. Allah ise, kĂśtĂźlĂźkte inatla direten ve Äąsrarla yoldan çĹkmak isteyen bĂśyle fâsÄąk bir topluluÄ&#x;u doÄ&#x;ru yola iletmez. Hâl bĂśyleyken:

‍ ا اŮŽ ْن‏$Ů? Ů? ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ ل‏ Ů? Ů? ‍ َ٠َع‏hŮŽ M Ů? !Ů’ $Ů? #Ů? ;ŮŽ SŮ’ ŮŽ Ů? ‍Ů? َن‏P7ŮŽŮ‘ DŮŽ Ů? ‍ Ů?ŮŽ ŮŽŘ­ Ů’ا‏2 =ŮŽ ‍ Ů? ا‏%\ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ^0 Ů? Ů?P6Ů’ َ‍ Ů’! ŮŽŮˆا‏9Ů? Ů? ‍َ Ů’ ŮŽ ا‏% Ů? ‍Ů?Ůˆا‏#$Ů? %CŮŽ 'Ů? Ů? N ŮŽ >2 !Ů’ 9Ů? 1


‍ ا‏6Ů? % ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ ا‏l V ŮŽ #Ů?Ů‘ :ŮŽ َ‍ ŮŽ! ا‏KŮŽŮ‘ 9ŮŽ _ ŮŽ ‍ Ů?ع‏%6ŮŽ ^Ů’ \Ů? Ů?Ů‘ /ŮŽ ‍> Ů’ا‏2Ů? ‍ Ů? Ůˆا‏PŮ? Ů’K"ŮŽ ﴞ٨٥﴿ ‍ َن‏9Ů? SŮŽ PŮ’ 'ŮŽ

81. BirtakÄąm bahanelerle TebĂźk seferinden geri kalan mĂźnafÄąklar, Allah’Ĺn Elçisine karĹ&#x;Äą gelerek cihattan kaçĹp evlerinde oturduklarÄą için sevindiler. MallarÄąyla ve canlarÄąyla Allah yolunda cihâd etmekten hoĹ&#x;lanmayÄąp, birbirlerine, “Bu sÄącakta sefere çĹkmayÄąn!â€? dediler. Onlara de ki: “Evet, ama cehennem ateĹ&#x;i daha sÄącaktÄąr!â€? KeĹ&#x;ke bunu kavrayabilselerdi.

Ů? NŮ’ 0ŮŽ Ů’ ‍ ŮŽŮˆâ€Źh0 Ů? /ŮŽ ْ‡0ŮŽ 7ŮŽŮ’ 2 ‍ ا‏6Ů? % ŮŽ % ŮŽ Ů? ‍ ا ًإ‏BŮŽ _ Ů‹ 7 \ŮŽ ‍ ا‏5 ŮŽ ‍ًا‏L 3v ŮŽ ‍ ا‏5 ﴞ٨٢﴿ ‍ َن‏NŮ? 1 Ů? 5Ů’ 'ŮŽ

82. YapÄąp ettiklerinden dolayÄą artÄąk az gĂźlsĂźnler, çok aÄ&#x;lasÄąnlar. ÇßnkĂź onlarÄą Ĺ&#x;iddetli bir azap bekliyor.

x Ů’ Ů? ‍ ŮŽŮƒâ€Ź6Ů? ‍ َذ‏%Ů’ ŮŽ %ŮŽ ŮŽ ) Ů° Ů?‍ ا‏-‍ا‏ Ů’K ŮŽP â€ŤŮˆŘŹâ€Ź D 7 2 ! 9 y % Ů’ Ů’ Ů? Ů? Ů? Ů‘Ů° fŮŽ ;ŮŽ _ ŮŽ ‍ ْن َع‏%Ů? 2ŮŽ Ů? Ů? Ů? Ů? Ů? â€ŤŮˆ ا‏l #Ů? &ŮŽ >ŮŽ ;Ů? ŮŽ ‍ ا‏7Ů? "Ů? %SŮŽ "Ů? Ů’ ŮŽ ‍ًا ŮŽŮˆâ€Ź# ŮŽ َ‍_ ا ŮŽ Ů?; ŮŽ> ا‏ Ů? Ů? Ů’D"ŮŽ Ů’ ŮŽ ^Ů’ SŮŽŮ? 2 Ů? 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ Ů’ 2 ‍ Ů?; Ů?ŘŻ اŮŽ Ů‘ŮŽŮˆ ŮŽŮ„ ŮŽ Ů‘ŮŽ Ů?؊‏SŮ? %Ů’ Ů? !Ů’ Ů? 0n ‍ Ů’! َع‏5 ŮŽ P Ů? %DŮŽ ‍ Ů’ا‏bŮŽ ŮŽ ‍Ů?Ůˆا‏#;Ů? \%ŮŽ ﴞ٨٣﴿

83. Ey Muhammed! Allah seni bu seferden saÄ&#x; salim dĂśndĂźrĂźp onlardan bir grupla karĹ&#x;ÄąlaĹ&#x;tÄąrdÄąÄ&#x;Äąnda, eÄ&#x;er seninle baĹ&#x;ka bir savaĹ&#x;a çĹkmak için izin isterlerse onlara de ki: “HayÄąr! Bundan bĂśyle benimle birlikte asla gazaya çĹkamayacak, hiçbir dĂźĹ&#x;mana karĹ&#x;Äą benimle beraber savaĹ&#x;amayacaksÄąnÄąz. ÇßnkĂź siz ilk defasÄąnda sizi çaÄ&#x;ÄąrdÄąÄ&#x;ÄąmÄązda, en zor zamanda bizi yalnÄąz bÄąrakarak evinizde oturmayÄą tercih etmiĹ&#x;tiniz. O hâlde, geride


kalan kadÄąn, çocuk, yaĹ&#x;lÄą ve ĂśzĂźrlĂź insanlarla beraber oturmaya devam edin.â€? Bu tip mĂźnafÄąklara karĹ&#x;Äą açĹkça tavrÄąnÄązÄą koymalÄąsÄąnÄąz:

‍Ů? ه‏GŮ’ \ŮŽ )7Ů° &ŮŽ !Ů’ SŮ? "ŮŽ =ŮŽ ‍ًا ŮŽŮˆâ€Ź# ŮŽ َ‍ت ا‏% ŮŽ ŮŽ !Ů’ 9Ů? Ů’K Ů? #Ů? V ŮŽ َ‍) ا‏7Ů° &ŮŽ ^Ů?Ů‘ RŮŽ "Ů? =ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٨٤﴿ ‍ َن‏SŮ? %ŮŽ Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍َ Ů? Ůˆا‏P ŮŽ !Ů’ 9Ů? 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ Ů? 2 !Ů’ $Ů? ‍ Ů?" ا ŮŽŮˆâ€Ź% ŮŽ ‍ ŮŽŮˆ ŮŽŘą Ů? Ů? * ŮŽŮˆâ€Ź-% 84. Onlardan Ăślen hiç kimsenin cenaze namazÄąnÄą kÄąlma ve mezarÄąnÄąn baĹ&#x;Äąnda dua etmek için durma! ÇßnkĂź onlar Allah’Ĺ ve Elçisini inkâr ettiler ve fÄąrsat varken tĂśvbe de etmeyip, kâfir olarak can verdiler. Ve sonunda, uÄ&#x;runda kâfirliÄ&#x;i bile gĂśze aldÄąklarÄą dĂźnya nimetlerini bÄąrakÄąp gittiler. Bunun içindir ki:

‍ اŮŽ ْن‏-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° #Ů? ' 'Ů? % ŮŽ 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’ ! ا‏$Ů? ‍ Ů’! ŮŽŮˆاŮŽ Ů’Ůˆ ŮŽ= Ů?د‏9Ů? Ů? ‍ اŮŽ Ů’ ŮŽ ا‏fŮŽ NŮ’ CŮ? ;Ů’ "Ů? =ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź

Ů?Ů‘ >2Ů? %9ŮŽ Ů? !Ů’ 9Ů? ŮŽ (Ů?Ů‘ ;ŮŽ 'Ů? ‍ Ů? Ůˆ َن‏2Ů? % ŮŽ !Ů’ $Ů? ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? 1 Ů? Ů?P6Ů’ َ‍ ŮŽ| ا‏$ŮŽ BŮ’ "ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%0ŮŽ 6Ů’ # ‍ا‏ ﴞ٨ټ﴿

85. OnlarÄąn insanĂŽ ve ahlâkĂŽ deÄ&#x;erleri ayaklar altÄąna alarak yÄąÄ&#x;Äąp biriktirdikleri o gĂśz alÄącÄą servetleri ve etraflarÄąnda pervane gibi dĂśnen gßçlĂź kuvvetli adamlarÄą, çocuklarÄą, ekonomik yapÄąlarÄą ve sosyal imkânlarÄą sakÄąn seni imrendirmesin. ÇßnkĂź Allah, ilk bakÄąĹ&#x;ta insana çekici gĂśrĂźnen bu nimet ve imkânlarla onlarÄą daha bu dĂźnyada cezalandÄąrmayÄą ve kâfir olarak canlarÄąnÄąn çĹkmasÄąnÄą istiyor. ÇßnkĂź onlar bunu fazlasÄąyla hak ettiler:

Ů’ ŮŽ BŮ’Ů? 6Ů?â€ŤŮŽŮˆاŮ? ŮŽŘ° ا ا‏ *Ů? Ů? Ů? ‍ َع‏bŮŽ ŮŽ ‍Ů?Ůˆا‏#$Ů? %_ Ů? Ů‘Ů° % Ů? ‍ ا‏KŮ? Ů? ‍€ Ů? ŮŽŘą ŮŒŘŠ اŮŽ ْن ٰا‏ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹŮŽŮ‘ ‍ Ů? ا ا‏s‍ اŮ?Ůˆâ€ŹfŮŽ 6ŮŽ ‍ َذ‏%Ů’ ŮŽ ‍ا‏ Ů? 6ŮŽ %6ŮŽ ‍ Ů? ا ŮŽŘ° ْع‏%\ŮŽ ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? Ů’K Ů? ‍ ْ Ů?ل‏ bŮŽ ŮŽ Ů’ 5 Ů’ ﴞ٨ٌ﴿ ŮŽ '# &Ů? %SŮŽ ‍ْا‏


86. “Allah’a yĂźrekten boyun eÄ&#x;erek iman edin ve Elçisiyle birlikte Allah yolunda cihada katÄąlÄąn!â€? diye bir ayet indirildiÄ&#x;i zaman, içlerinden saÄ&#x;lÄąk ve servet sahibi olanlar bile, “Ya Muhammed! Bizi bÄąrak da evlerinde oturan Ĺ&#x;u kadÄąn ve çocuklarla birlikte kalalÄąm!â€? diyerek senden savaĹ&#x;a gelmeme konusunda izin istemiĹ&#x;lerdi.

Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹjŮ? Ů? ‍ ŮŽ ا‏DŮŽ ‍ Ů’ا‏bŮŽ ŮŽ ‍ ا‏6Ů? 5 Ů? 'ŮŽ ‍َ ْن‏% Ů? ‍ ا‏n !Ů’ 9Ů? 2ŮŽ !Ů’ 9Ů? Ů? 7Ů? \Ů? )7Ů° &ŮŽ bŮŽ NŮ? x Ů? ‍َع‏ ﴞ٨٧﴿ ‍ َن‏9Ů? SŮŽ PŮ’ 'ŮŽ =ŮŽ

87. BĂśylece Allah yolunda savaĹ&#x;maktan kaçarak, geride kalan çocuk ve kadÄąnlarla oturmayÄą içlerine sindirebildiler. Bu yĂźzden de kalplerine Ăśyle bir mĂźhĂźr vuruldu ki, artÄąk hiçbir gerçeÄ&#x;i duyamaz, hiçbir hakikati idrak edemez hâle geldiler.

Ů? Ů? ŮŽŮ‘ ‍ Ů? ا‏5 !Ů’ 9Ů? Ů? ‍َ Ů’ ŮŽ ا‏% Ů? ‍Ů?Ůˆا‏#$ŮŽ %_ ŮŽ *Ů? ;ŮŽ ŮŽ ‍ ا‏KŮ? ŮŽ ‍ Ů„ ŮŽŮˆا Ů‘ŮŽ (' ŮŽ ٰا‏ Ů? Ů° ‍ َن‏/Ů? 7Ů? PŮ’ Ů? ‍ Ů?! Ů’ا‏$Ů? fŮŽ rŮ? Ů° s‍َات ŮŽŮˆاŮ?Ůˆâ€Ź Ů?‹ 3Ů’ DŮŽ ‍ Ů?! Ů’ا‏9Ů? ŮŽ fŮŽ rŮ? Ů° s‍ Ů’ ! ŮŽŮˆاŮ?Ůˆâ€Ź9Ů? 1 Ů? Ů?P6Ů’ ŮŽâ€ŤŮŽŮˆا‏ ﴞ٨٨﴿

88. Fakat Peygamber ve onunla birlikte iman eden mĂźminler, mallarÄąyla ve canlarÄąyla Allah yolunda kahramanca cihâd ederler. Ä°Ĺ&#x;te dĂźnyada da âhirette de ĂźstĂźnlĂźk, Ĺ&#x;eref, baĹ&#x;arÄą vb. bĂźtĂźn iyilik ve gĂźzellikler onlarÄąn olacaktÄąr. Sonsuz mutluluk ve kurtuluĹ&#x;a erecek olanlar da, iĹ&#x;te onlardÄąr.

ŮŽ Ů’ %9ŮŽ Ů? /Ů’ "ŮŽ Ů’ Ů? ‍ ي‏CŮ’ "ŮŽ ‍ت‏% ŮŽ '# Ů? %M Ů? KŮŽŮ‘ _ ŮŽ ‍ Ů?ع‏%9ŮŽ 6Ů’ =‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° #ŮŽŮ‘ &ŮŽ َ‍ا‏ ŮŽ !Ů’ 9Ů? ŮŽ -‍ا‏ ﴞ٨ي﴿ !eŮ? 0W ;ŮŽ ‍َ Ů’ Ů?ز Ů’ا‏P ‍ Ů’ا‏fŮŽ Ů? ‍ ٰذ‏% 9ŮŽ 02


89. Allah onlara, aÄ&#x;açlarÄąnÄąn altÄąndan Äąrmaklar akan ve sonsuza dek içinde yaĹ&#x;ayacaklarÄą muhteĹ&#x;em cennet bahçeleri hazÄąrlamÄąĹ&#x;tÄąr. Ä°Ĺ&#x;te budur en bĂźyĂźk baĹ&#x;arÄą, en bĂźyĂźk mutluluk.

ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů? ‍ ŮŽŘĄ Ů’ا Ů? ŮŽ; Ů‘Ů?( Ů?ŘąŮˆ َن‏%_ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ ا‏#ŮŽ ;ŮŽ \ŮŽ ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? ŮŽ ‍ ŮŽŘ° َن‏tŮ’ 0Ů? Ů? ‍اب‏ Ů? ŮŽ &Ů’ =‍ا‏ ‍اب‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍َ ŮŽ( Ů? ا‏ ŮŒ (ŮŽ &ŮŽ !Ů’ 9Ů? Ů’K Ů? ‍َ Ů? Ůˆا‏P ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ ا‏Y0 Ů? R 0Ů? ŮŽ *Ů? ŮŽ Ů? ‍ ŮŽŮˆ َع‏-‍ا‏ ﴞي٠﴿ !ŮŒ 0 َ‍ا‏ 90. Medine çevresindeki çÜllerde gÜçebe bir hayat sĂźren bedeviler arasÄąndan, savaĹ&#x;a katÄąlmalarÄąnÄą engelleyecek geçerli mazeretleri bulunanlar, kendilerine izin verilmesi için Peygamberin huzuruna geldiler. Ă–te yandan, Medine’ye gelmelerinin mĂźmkĂźn olmadÄąÄ&#x;ÄąnÄą ileri sĂźrerek Allah’a ve Elçisine karĹ&#x;Äą yalan sĂśyleyen kabileler ise, gelip ĂśzĂźr beyan etme zahmetine bile katlanmadan, evlerinde oturmayÄą tercih ettiler. Ama Ĺ&#x;unu iyi bilin ki, bunlarÄąn arasÄąndan bĂśyle yalan sĂśyleyerek nankĂśrlĂźk edenlere, yakÄąnda can yakÄącÄą bir azap eriĹ&#x;ecektir.

Ů?Ů‘ )7ŮŽ &ŮŽ † =ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍) ا‏7ŮŽ &ŮŽ =ŮŽ ‍ٰ ) ŮŽŮˆâ€Źn Ů’ ŮŽ ‍) Ů’ا‏7ŮŽ &ŮŽ =ŮŽ ‍ Ů?ŘĄ ŮŽŮˆâ€Ź% ŮŽP;ŮŽ ‡ ‍ا‏ ŮŽ 0Ů’ ŮŽ )7ŮŽ &ŮŽ % ŮŽ * Ů? Ů? ‍ ŮŽŮˆ َع‏Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍ ا‏/Ů? RŮŽ 6ŮŽ ‍ ŮŽ ŮŒŘŹ اŮ? ŮŽذا‏V ŮŽ ‍ َن‏SŮ? PŮ? Ů’K'Ů? % ŮŽ ‍Ů?Ůˆ َن‏#CŮ? 'ŮŽ ŮŽ K 1 ﴞي٥﴿ !@ Ů? Ů‘Ů° ‍^ ŮŽŮˆâ€Ź0 ŮŒ 0V ‍Ů? ŮŒŘą َع‏P4ŮŽ -‍ا‏ Ů? /Ů’ Ů? ‍ْا‏ Ů? N ŮŽ Ů’ Ů?

91. YaĹ&#x;lÄąlÄąk, sakatlÄąk gibi sebeplerle bĂźnyesi zayÄąf olanlara, savaĹ&#x;a gidemeyecek derecedeki hastalara ve kendilerine savaĹ&#x; araç gereçleri temin etmek Ăźzere harcayacak para bulamayan yoksullara, savaĹ&#x;a katÄąlmadÄąklarÄą için herhangi bir sorumluluk yoktur. Yeter ki, Allah’a ve Elçisine karĹ&#x;Äą dĂźrĂźst ve samimi olsunlar da, diÄ&#x;er gĂśrev ve sorumluluklarÄąnÄą gĂźzelce yerine getirsinler. BĂśyle gĂźzel davrananlara, savaĹ&#x;a gitmedikleri için bir sorumluluk yoktur. ÇßnkĂź Allah çok baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layÄącÄą, çok merhametlidir.


ŮŽ 7Ů’ \Ů? !Ů’ 9Ů? 7ŮŽ Ů? /Ů’ ŮŽ Ů? ‍ اŮŽ ŮŽ" Ů’ ŮŽŮƒâ€Ź% ŮŽ ‍) ا Ů‘ŮŽ (' ŮŽ اŮ? ŮŽذا‏7ŮŽ &ŮŽ =ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź % ŮŽ #Ů? _ Ů? َ‍€ ŮŽ= ا‏ ŮŽŮ‘ ŮŽ Ů? ‘0 Ů? 7Ů? Ů? VŮ’ َ‍ا‏ %6Ů‹ BŮŽ V ŮŽ bŮ? Ů’ # ‍ا‏ Ů? P "ŮŽ !Ů’ 9Ů? KŮ? 0Ů? &Ů’ َ‍ Ů?* “ ŮŽ" ŮŽ Ů‘ŮŽ Ů’ ا ŮŽŮˆا‏0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ !Ů’ 5 ﴞي٢﴿ ‍ َن‏SŮ? PŮ? Ů’K'Ů? % ŮŽ ‍Ů?Ůˆا‏#CŮ? 'ŮŽ =ŮŽŮ‘ َ‍ا‏ 92. AyrÄąca, kendilerine malzeme ve binek temin etmen için huzuruna geldiklerinde, â€œĂœzgĂźnĂźm, size verecek binek bulamÄąyorum.â€? dediÄ&#x;in zaman, binek ve savaĹ&#x; araç gereçleri satÄąn almak Ăźzere harcayacak bir Ĺ&#x;ey bulamadÄąklarÄą için ĂźzĂźntĂźden gĂśzleri yaĹ&#x;ararak ve yĂźrekleri kan aÄ&#x;layarak dĂśnĂźp giden o fakir mĂźminlere de savaĹ&#x;a katÄąlmadÄąklarÄą için sorumluluk yoktur.

Ů? N 1 ‍ا‏ ŮŽŮ‘ % ŮŽ 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ ‍إ‏LŮ? % 0ŮŽ KŮ? 4Ů’ َ‍ Ů’! ا‏$Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹfŮŽ 6ŮŽ 6Ů? ‍ Ů?ذ‏%Ů’ ŮŽ 1Ů’ 'ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍) ا‏7ŮŽ &ŮŽ ^0 ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Źj Ů? 'ŮŽ ‍َ ْن‏% Ů? ‍ ا‏n !Ů’ 9Ů? Ů? 7Ů? \Ů? )7Ů° &ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° bŮŽ NŮŽ x Ů? ‍َع‏ @Ů? Ů? ‍ ŮŽ ا‏DŮŽ ‍ Ů’ا‏bŮŽ ŮŽ ‍ ا‏6Ů? 5 ﴞي٣﴿ ‍ Ů? َن‏7ŮŽ ;Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ !Ů’ 9Ů? 2ŮŽ

93. Sorumluluk ancak, savaĹ&#x;a çĹkabilecek kadar gßçlĂź ve zengin olduklarÄą hâlde, gĂśrevden kaçmak için senden izin isteyen kimseleredir. ÇßnkĂź onlar, Allah yolunda kahramanca savaĹ&#x;arak O’nun hoĹ&#x;nutluÄ&#x;unu kazanmak yerine, geride kalan çocuk ve kadÄąnlarla oturmayÄą tercih ettiler. Bu yĂźzden Allah onlarÄąn kalplerini mĂźhĂźrledi, artÄąk kendilerini nasÄąl bir felâketin beklediÄ&#x;ini bilmezler.

Ů? 0Ů’ ŮŽ Ů?‍َ' Ů’; ŮŽ Ů?( Ů?ŘąŮˆ َن ا‏ Ů’ ŮŽ ‍ Ů’ ! Ů?\ Ů’^ ŮŽ= ŮŽ" Ů’; ŮŽ Ů?( Ů?ŘąŮˆا‏9Ů? 0Ů’ ŮŽ Ů?‍_ Ů’; Ů? Ů’! ا‏ ŮŽ ‍ Ů’! اŮ? ŮŽذا َع‏5

Ů? 7ŮŽ ŮŽ &ŮŽ -‍ا‏ Ů? ŮŽ ŮŽ Ů? tŮ’ 6Ů? !Ů’ 5 Ů? Ů‘Ů° ‍ َى‏3ŮŽ ŮŽ ‍ع Ů? Ů’ ! ŮŽŮˆâ€Ź% Ů? Ů‘Ů° %6ŮŽ ŮŽ%NŮŽŮ‘ 6ŮŽ #Ů’ \ŮŽ !Ů’ 5 Ů? NŮŽ Ů’Mَ‍ Ů? Ů’ ا‏-‍ا‏


ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹY Ů? rŮ? NŮ?Ů‘ KŮŽ 0Ů? 2ŮŽ ‍ ŮŽŘŻ Ů?؊‏%9ŮŽ ‍ا‏ !Ů’ 5 Ů? 0Ů’ ŮŽg ‍ Ů? Ů?! Ů’ا‏%&ŮŽ ) Ů° Ů?‍ Ů‘ŮŽŮ?! Ů?" ŮŽ Ů‘Ů?ŘŻŮˆ َن ا‏T *Ů? Ů? Ů? â€ŤŮŽŮˆ َع‏ ﴞي٤﴿ ‍ َن‏7Ů? ŮŽ ;Ů’ "ŮŽ !Ů’ Ů? Ů’K Ů? % ŮŽ Ů?

94. Seferden dĂśnĂźp yanlarÄąna vardÄąÄ&#x;ÄąnÄąz zaman, size bin bir çeĹ&#x;it mazeretler sayÄąp dĂśkecekler. O zaman onlara de ki: “BoĹ&#x;una bahaneler uydurup ĂśzĂźr dilemeye kalkmayÄąn. ArtÄąk size kesinlikle inanmÄąyoruz. ÇßnkĂź Allah, daha biz yoldayken sizinle ilgili her Ĺ&#x;eyin içyĂźzĂźnĂź bize bildirmiĹ&#x;ti. O hâlde, artÄąk attÄąÄ&#x;ÄąnÄąz her adÄąma dikkat edin! Zira Allah da, Elçisi de, bundan sonra nasÄąl davranacaÄ&#x;ÄąnÄązÄą ve neler yapacaÄ&#x;ÄąnÄązÄą gĂśrecektir. BĂśylece, ĂśzgĂźr iradenizle kendi seçiminizi yapmanÄąz için dĂźnyada bir sĂźre daha imtihan edileceksiniz. Ve sonunda hepiniz, gaybÄą ve Ĺ&#x;ehadeti, yani evrendeki gizli açĹk her Ĺ&#x;eyi bilen yĂźce Rabb’inizin huzuruna çĹkarÄąlacaksÄąnÄąz. O zaman Allah, dĂźnya hayatÄąnda yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄąz her Ĺ&#x;eyi size bildirecek ve herkese hak ettiÄ&#x;i karĹ&#x;ÄąlÄąÄ&#x;Äą tam olarak verecektir.â€?

Ů? ŮŽ -% ! Ů’ 9Ů? Ů’K&ŮŽ ‍ ا‏n Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍Ů? َن‏P7Ů? /Ů’ 0ŮŽ ŮŽ Ů? Ů? ;Ů’ Ů? Ů? !Ů’ 9Ů? 0Ů’ ŮŽ Ů?‍ Ů? Ů’! ا‏NŮ’ 7ŮŽ SŮ’ŮŽ 6‍ Ů’! اŮ? ŮŽذا ا‏5 % ŮŽ Ů? ‍ ا ًإ‏BŮŽ _ Ů? Ů? &Ů’ ŮŽ%2ŮŽ ŮŽ !LŮ? KŮŽŮ‘ 9ŮŽ _ ŮŽ !Ů’ 9Ů? '‍ Ů°Ůˆâ€Ź%Ů’ ŮŽ ‍† ŮŽŮˆâ€Ź ŮŒÂ‹ _Ů’ ‍ Ů’! Ů?ع‏9Ů? 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’ ! ا‏9Ů? Ů’K&ŮŽ ‍ ا‏n ﴞيټ﴿ ‍ َن‏NŮ? 1 Ů? 5Ů’ 'ŮŽ ‍ ا‏6Ů? % ŮŽ

95. Evet, zafer kazanmÄąĹ&#x; olarak seferden dĂśnĂźp yanlarÄąna vardÄąÄ&#x;ÄąnÄązda, kendilerini cezalandÄąrmaktan vazgeçip bÄąrakmanÄąz için yalanlar uydurup Allah’a yemin edecekler. O hâlde bÄąrakÄąn onlarÄą, fakat arzu ettikleri gibi hoĹ&#x;gĂśrĂź ve sevgiyle deÄ&#x;il, onlarÄą cezalandÄąrmak ve tehlikelerinden uzak durmak için. ÇßnkĂź onlar, niyet ve davranÄąĹ&#x;larÄą itibariyle birer pisliktirler. Ä°Ĺ&#x;ledikleri bunca çirkin iĹ&#x;lerine karĹ&#x;ÄąlÄąk ceza olarak, varacaklarÄą yer de cehennemdir!


Ů? ŮŽ ‍Ů? َن‏P7Ů? /Ů’ 'ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů? !Ů’ 5 =ŮŽ -‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ َّن‏%Ů? 2ŮŽ !Ů’ 9Ů? Ů’K&ŮŽ ‍ Ů’ ا‏n ŮŽ Ů’ "ŮŽ ‍ ْن‏%Ů? 2ŮŽ !L Ů’ 9Ů? Ů’K&ŮŽ ‍ Ů’ ا‏n ŮŽ p ŮŽ S % ﴞيٌ﴿ Ů? ŮŽP ‍ Ů’ Ů?Ů… Ů’ا‏SŮŽ ‍ٰ ) ŮŽ& Ů? Ů’ا‏n Ů’ 'ŮŽ

96. Sizi kandÄąrÄąp gĂśnlĂźnĂźzĂź kazanmak için size yeminler edecekler. Ne var ki, siz onlardan hoĹ&#x;nut olsanÄąz bile, Kur’an’Ĺn rehberliÄ&#x;ini reddederek yoldan çĹkan bu insanlardan Allah asla razÄą olmayacaktÄąr! Medine’deki mĂźnafÄąklarÄąn hâli bĂśyle. KĂśylerde ve varoĹ&#x;larda yaĹ&#x;ayanlara gelince:

ŮŽ Ů’ َ‍ا‏ % ŮŽ ‍Ů?Ůˆ َد‏#V Ů? ‍ Ů? ا‏7ŮŽ ;Ů’ 'ŮŽ =ŮŽŮ‘ َ‍ Ů?Řą ا‏#ŮŽ _Ů’ َ‍ ŮŽŮˆا‏%\Ů‹ % ŮŽP6Ů? ‍ Ů‹ ا ŮŽŮˆâ€ŹPŮ’ Ů? #Ů?Ů‘ :ŮŽ َ‍اب ا‏ Ů? ŮŽ &Ů’ = ﴞي٧﴿ !ŮŒ 05 V Ů? Ů‘Ů° ‍) ŮŽŘą Ů? Ů? * ŮŽŮˆâ€Ź7Ů° &ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ َل‏BŮŽ 6Ů’ َ‍ا‏ ŮŽ !ŮŒ 07 &ŮŽ -‍ا‏

97. Medine çevresindeki çÜllerde gÜçebe hayat sĂźren bedeviler, içinde bulunduklarÄą Ĺ&#x;artlardan ve yapÄąlarÄąndaki kabalÄąk ve sertlikten dolayÄą, yerleĹ&#x;ik bir hayat sĂźren Ĺ&#x;ehirlilere nazaran hem inkârcÄąlÄąk ve ikiyĂźzlĂźlĂźkte daha aĹ&#x;ÄąrÄądÄąrlar, hem de Allah’Ĺn Elçisine gĂśnderdiÄ&#x;i Kur’an’Ĺn hĂźkĂźmlerini tanÄąmamaya daha yatkÄąndÄąrlar. UnutmayÄąn ki, Allah sonsuz ilim ve hikmet sahibidir. KullarÄąnÄąn yapÄąsÄąnÄą ve Ăśzelliklerini en iyi O bilir. Her konuda en doÄ&#x;ru hĂźkmĂź verir, sonsuz hikmetiyle her Ĺ&#x;eyi yerli yerince ve en uygun biçimde yapar.

ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů? Â? !Ů? 5 Ů? ŮŽŮ‘ ŮŽ pŮŽ 'ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź% Ů‹ ŮŽ gŮ’ ŮŽ |Ů? PŮ? Ů’K'Ů? % ŮŽ (Ů? DŮ? ŮŽŮ‘ 'ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍اب‏ Ů? ŮŽ &Ů’ =‍ا‏ ŮŽŮ‘ ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽ Ů?؊‏yŮ? ‍ Ů’! ŮŽŘŻ ا‏9Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ ŮŽ yŮ? ‍ ŮŽŮˆ ا‏# ‍ا‏ ﴞي٨﴿ !ŮŒ 07 &ŮŽ bŮŒ 0 ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ Ů’ Ů?ŘĄ ŮŽŮˆâ€Ź1 ‍ا‏ 98. Ă–yle bedeviler vardÄąr ki, Ä°slâm’Ĺ yalnÄązca siyasĂŽ bir tavÄąr olarak benimsedikleri için, zekât baĹ&#x;ta olmak Ăźzere, Allah yolunda harcadÄąklarÄą Ĺ&#x;eyleri zoraki Ăśdenmesi gereken bir ceza, boĹ&#x;a gitmiĹ&#x; bir kayÄąp, bir angarya sayar ve bu yĂźkĂźmlĂźlĂźkten kurtulmak için de sizin baĹ&#x;ÄąnÄąza tĂźrlĂź belâlarÄąn gelmesini beklerler. Fakat o


bekledikleri kĂśtĂź belâ, kendi baĹ&#x;larÄąna gelecektir! ÇßnkĂź Allah her Ĺ&#x;eyi iĹ&#x;iten, her Ĺ&#x;eyi bilendir. Bununla birlikte, medeniyetten uzak olan bĂźtĂźn insanlar bĂśyledir zannetmeyin:

Ů° Ů’ ‍ Ů’ م‏0ŮŽ ‍ ŮŽŮˆ Ů’ا‏-% ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź % ŮŽ (Ů? DŮ? ŮŽŮ‘ 'ŮŽ ‍ Ů? ŮŽŮˆâ€ŹM Ů? Ů‘Ů° Ů? Ů? Ů? tŮ’ 'Ů? Ů’ ŮŽ ‍اب‏ Ů? =‍ا‏ Ů? ŮŽ &Ů’ =‍ا‏ Ů? ŮŒ ŮŽ Ů’ \Ů? %9ŮŽ 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů„ اŮŽ ŮŽ = ا‏ Ů? Ů‘Ů° #ŮŽ Ů’K&Ů? ‍ت‏% Ů? ŮŽ Ů? \Ů? |Ů? PŮ? Ů’K'Ů? Ů? ŮŽ 7ŮŽ `ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏ Ů? Ů? ŮŽŮ‘ ‍ات ا‏ ﴞيي﴿ !eŮŒ 0V ‍Ů? ŮŒŘą َع‏P4ŮŽ -‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ ŮŽ Ů? * اŮ? َّن‏VŮ’ ‍> َع‏2 -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° !Ů? 9Ů? 7Ů? M Ů? #Ů’ 0Ů? ŮŽ ! Ů’ 9Ů? ŮŽ 99. Ă–yle bedeviler de vardÄąr ki, Allah’a ve âhiret gĂźnĂźne yĂźrekten inanÄąrlar. O’nun uÄ&#x;runda harcadÄąklarÄąnÄą, kendilerine Allah katÄąnda yakÄąnlÄąk ve sevgi kazandÄąran ve Peygamberin hayÄąr duasÄąnÄą almalarÄąnÄą saÄ&#x;layan birer vesile ve fÄąrsat olarak gĂśrĂźrler. Gerçekten de bu harcadÄąklarÄą mallar, onlar için Allah katÄąnda bir yakÄąnlÄąk ve hoĹ&#x;nutluk vesilesi olacaktÄąr. O hâlde mĂźjde onlara: Allah onlarÄą rahmeti ile onurlandÄąracak ve cennetine koyacaktÄąr. Hiç kuĹ&#x;kusuz Allah çok baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layÄącÄą, çok merhametlidir. Fakat bu mĂźjdeyi asÄąl hak edenler Ĺ&#x;unlardÄąr:

ŮŽ Ů’ ‍ َن‏SŮ? Ů? %1 ‍ا‏ ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ع ŮŽŮˆا‏% ŮŽ 6ŮŽ=‍_ ' ŮŽ ŮŽŮˆ Ů’ا‏% Ů? 9ŮŽ Ů? ‍ا= Ů‘ŮŽŮˆ Ů? َن Ů? ŮŽ Ů’ا‏ Ů? RŮ’

!Ů’ 9Ů? ŮŽ #ŮŽŮ‘ &ŮŽ َ‍ْ Ů?* ŮŽŮˆا‏K&ŮŽ ‍ ا‏n Ů? ‍ Ů’! ŮŽŮˆ َع‏9Ů? Ů’K&ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° >ŮŽ n ŮŽ VŮ’ %Ů? Ů? !Ů’ $Ů? ;Ů? NŮŽ "ŮŽŮ‘ ‍ا‏ Ů? ‍ن َع‏% @Ů? 1 ŮŽ Ů’ %9ŮŽ ŮŽ /Ů’ "ŮŽ ‍ ي‏CŮ’ "ŮŽ ‍ت‏% fŮŽ Ů? ‍ Ů‹ا ٰذ‏# ŮŽ َ‍ ا‏% 9ŮŽ 02 ŮŽ '# Ů? %M Ů? KŮŽŮ‘ _ ŮŽ ‍ Ů?ع‏%9ŮŽ 6Ů’ =‍ا‏ ŮŽ ﴞ٥٠٠﴿ !Ů? 0W ;ŮŽ ‍َ Ů’ Ů?ز Ů’ا‏P ‍ْا‏

100. MĂźminlerin ateĹ&#x;le imtihan edildiÄ&#x;i en sÄąkÄąntÄąlÄą gĂźnlerde, Allah yolunda mĂźcadele ve fedakârlÄąk konusunda baĹ&#x;kalarÄąna Ăśrneklik ve ĂśncĂźlĂźk ederek Ä°slâm’da ilk dereceyi kazanan ĂśncĂź muhacirler, yani Mekke henĂźz dĂźĹ&#x;manlarÄąn elindeyken zulmĂźn


egemen olduÄ&#x;u Ăśz yurtlarÄąnÄą terk ederek Medine’ye, Ä°slâm diyarÄąna gÜç eden ilk MĂźslĂźmanlar ve ensâr, yani kendi Ăźlkelerine sÄąÄ&#x;Äąnan din kardeĹ&#x;lerine kucak açan ve her tĂźrlĂź fedakârlÄąÄ&#x;Äą gĂśstererek onlarÄą barÄąndÄąran Medineli MĂźslĂźmanlar ile daha sonraki çaÄ&#x;larda Ä°slâm’a girerek ortaya koyduklarÄą gĂźzel davranÄąĹ&#x;larla onlarÄąn izinde yĂźrĂźyenler var ya, iĹ&#x;te Allah onlardan razÄą olmuĹ&#x;, onlar da Allah’tan razÄą olmuĹ&#x;lardÄąr. Allah onlara, aÄ&#x;açlarÄąnÄąn altÄąndan Äąrmaklar çaÄ&#x;Äąldayan ve sonsuza dek içinde yaĹ&#x;ayacaklarÄą cennet bahçeleri hazÄąrlamÄąĹ&#x;tÄąr. Ä°Ĺ&#x;te en bĂźyĂźk kurtuluĹ&#x; budur.

ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů? !Ů’ 5 Ů? ŮŽ Ů’ V Ů? KŮŽ '# ŮŽ ‍ْ Ů?^ Ů’ا‏$َ‍ َن ŮŽŮˆ Ů? Ů’ ا‏SŮ? 2Ů? %KŮŽ Ů? ‍اب‏ ŮŽ Ů’ ŮŽŮ‘ Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? ŮŽ &Ů’ =‍ا‏ !Ů’ 9Ů? Ů? (Ů?Ů‘ ;ŮŽ KŮ? ŮŽ ! Ů’ 9Ů? Ů? 7ŮŽ ;Ů’ 6ŮŽ Ů? /Ů’ 6ŮŽ ! Ů’ 9Ů? Ů? 7ŮŽ ;Ů’ "ŮŽ =ŮŽ ‍ق‏% Ů?Ů‘ )7ŮŽ &ŮŽ ‍َ ŮŽ Ů?ŘŻŮˆا‏ Ů? ŮŽPK ‍ا‏ ﴞ٥٠٥﴿ !0 Ů? (ŮŽ &ŮŽ ) Ů° Ů?‍ Ů‘ŮŽŮ?! Ů?' ŮŽ Ů‘Ů?ŘŻŮˆ َن ا‏T Ů? Ů’ "ŮŽ ŮŽŮ‘ ŮŽ Ů? L W &ŮŽ ‍اب‏

101. Çevrenizdeki çÜllerde yaĹ&#x;ayan bedeviler arasÄąnda ve Medine halkÄą içerisinde, ikiyĂźzlĂźlĂźÄ&#x;Ăź huy edinmiĹ&#x; ve içlerindeki nifakÄą gizlemekte iyice ustalaĹ&#x;mÄąĹ&#x; mĂźnafÄąklar var. Ă–yle ki, haklarÄąnda vahiy nazil olmadÄąkça, sen bile onlarÄą tanÄąyamazsÄąn. OnlarÄą ancak biz tanÄąrÄąz. Bir dĂźnyada, bir de kabir âleminde olmak Ăźzere onlarÄą iki kez cezalandÄąracaÄ&#x;Äąz. Daha sonra onlar, cehennemde asÄąl cezayÄą çekmeleri için bĂźyĂźk bir azaba mahkĂťm edilecekler.

Ů? 7ŮŽ M ŮŽ M ŮŽ ‍ ŮŽŮˆ ٰا‏%/Ů‹ Ů? %`ŮŽ hŮ‹ ŮŽ &ŮŽ ‍ ا‏ ŮŽ !Ů’ 9Ů? Ů? 6Ů? (Ů? Ů? ‍Ů? ا‏2ŮŽpŮŽ &‍ا‏ Ů’ ‍ Ů? Ůˆ َن‏M ŮŽ â€ŤŮŽŮˆ ٰا‏ !ŮŒ 0V ‍Ů? ŮŒŘą َع‏P4ŮŽ -‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ Ů’ ! اŮ? َّن‏9Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ ‍ ب‏ Ů? Ů‘ Ů° )1 ŮŽ Ů? 'ŮŽ ‍ اŮŽ ْن‏-‍ا‏ ŮŽ &ŮŽ % rŮ‹ 0Ů‘Ů? ŮŽ ﴞ٥٠٢﴿

102. Bir de, tembellik ederek savaĹ&#x;tan geri kalan, fakat ikiyĂźzlĂźler gibi yalandan mazeretler uydurmaya kalkÄąĹ&#x;mayÄąp gĂźnahlarÄąnÄą itiraf ederek vicdan azabÄąyla kendilerini mescidin


direÄ&#x;ine baÄ&#x;layÄąp cezalandÄąran ve affedilinceye kadar da bu Ĺ&#x;ekilde kalacaklarÄąna yemin eden diÄ&#x;erleri var ki, bunlar iyi iĹ&#x;le kĂśtĂź iĹ&#x;i birbirine karÄąĹ&#x;tÄąrmÄąĹ&#x;lardÄą. Sefere çĹkmamakla kĂśtĂź bir iĹ&#x; yapmÄąĹ&#x;, fakat daha sonra gĂźnahlarÄąnÄąn farkÄąna varÄąp içtenlikle tĂśvbe ederek iyi bir davranÄąĹ&#x; gĂśstermiĹ&#x;lerdi. DĂźrĂźst ve samimi birer MĂźslĂźman olarak bilinen bu insanlar —ki içlerinde Bedir savaĹ&#x;Äąna katÄąlmÄąĹ&#x; olanlar da vardĹ— her nasÄąlsa gevĹ&#x;eklik gĂśsterip bu savaĹ&#x;a katÄąlmamÄąĹ&#x;lardÄą. Ä°Ĺ&#x;te bunlar, affedilmek için biraz daha bekleyecekler. Bu zaman zarfÄąnda, iĹ&#x;ledikleri gĂźnahÄąn acÄąsÄąnÄą bir sĂźre daha içlerinde duysunlar. Fakat Allah’Ĺn rahmetinden de asla Ăźmit kesmesinler. Allah’Ĺn onlarÄą baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lamasÄą umulabilir. Hiç kuĹ&#x;kusuz Allah çok baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layÄącÄą, çok merhametlidir.

ŮŽ "Ů? Ů‹ \ŮŽ #ŮŽ `ŮŽ !Ů’ 9Ů? Ů? ‍ Ů’( Ů? Ů’ اŮŽ Ů’ ŮŽ ا‏M ^Ů?Ů‘ `ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%9ŮŽ Ů? !Ů’ 90 Ů? Ů? Ů‘ BŮŽ "Ů? ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź$Ů? Ů? 9Ů‘Ů?  ŮŽ ŮŽ fŮŽ "ŮŽ 7Ů° `ŮŽ ‍ Ů’ ! اŮ? َّن‏9Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ ﴞ٥٠٣﴿ !ŮŒ 07 &ŮŽ bŮŒ 0 ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ Ů’ ! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? ŮŽ ŮŒ 5 103. O hâlde ey Peygamber! OnlarÄąn tĂśvbelerinin kabul edildiÄ&#x;ini resmen gĂśstermek Ăźzere, Allah yolunda baÄ&#x;ÄąĹ&#x;ladÄąklarÄą mallarÄąndan uygun bir miktarÄą devlet reisi sÄąfatÄąyla zekât veya sadaka olarak al ve onu Allah yolunda harca ki, bĂśylece onlarÄą gĂźnahlarÄąndan arÄąndÄąrÄąp tertemiz kÄąlasÄąn. AyrÄąca onlarÄąn baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lanmalarÄą için Allah’a dua et. ÇßnkĂź senin duan, onlar için huzur ve teselli kaynaÄ&#x;ÄądÄąr. Bununla birlikte, hangilerinin affedilmeye lâyÄąk olduÄ&#x;una karar verecek olan Allah’tÄąr. Zira Allah her Ĺ&#x;eyi iĹ&#x;itendir, bilendir. Hâl bĂśyleyken, gĂźnahlarÄąndan vazgeçip Allah’a dĂśnmek için daha ne bekliyorlar?

ŮŽŮ‘ ^Ů? NŮŽ SŮ’ 'ŮŽ ŮŽ $Ů? -‍ا‏ (Ů? M ŮŽ Ů‘Ů° ‍ Ů? ا اŮŽ َّن‏7ŮŽ ;Ů’ 'ŮŽ !Ů’ ŮŽ َ‍ا‏ Ů? %Ů’ 'ŮŽ ‍ Ů?ŘŻ ه ŮŽŮˆâ€Ź%NŮŽ &Ů? Ů’ &ŮŽ ŮŽ ŮŽ Ů’ ‍ا‏ ŮŽŮ‘ ŮŽ $Ů? -‍ا‏ ŮŽŮ‘ ﴞ٥٠٤﴿ !Ů? 0V ŮŽŮ‘ ‍اب ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ت ŮŽŮˆاŮŽ َّن‏% Ů? \ŮŽ #ŮŽ R ‍ا‏ Ů? ŮŽŮ‘ ‍ا‏

104. Allah’Ĺn piĹ&#x;manlÄąkla kendisine yĂśnelen kullarÄąnÄąn tĂśvbesini kabul edeceÄ&#x;ini, içtenlikle yapÄąlan iyilikleri ve verilen sadakalarÄą geri çevirmeyeceÄ&#x;ini ve kullarÄąna karĹ&#x;Äą çok baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layÄącÄą, çok merhametli olduÄ&#x;unu bilmiyorlar mÄą?


Ů? 7ŮŽ ŮŽ &ŮŽ -‍ا‏ ‍ َن‏KŮ? Ů? tŮ’ Ů? ‍ Ů’! ŮŽŮˆ ŮŽŘą Ů? Ů? Ů?* ŮŽŮˆ Ů’ا‏5 Ů’ ^Ů? \Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů‘Ů° ‍ َى‏3ŮŽ 1ŮŽ ŮŽ 2 ‍ ا‏7Ů? ŮŽ &‍ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹY Ů? rŮ? NŮ?Ů‘ KŮŽ 0Ů? 2ŮŽ ‍ ŮŽŘŻ Ů?؊‏%9ŮŽ ‍ا‏ % ŮŽ Ů? !Ů’ 5 Ů? 0Ů’ ŮŽg ‍ Ů? Ů?! Ů’ا‏%&ŮŽ ) Ů° Ů?‍ ŮŽ Ů‘Ů?ŘŻŮˆ َن ا‏pŮ? ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٥٠ټ﴿ ‍ن‏LŮŽ 7Ů? ŮŽ ;Ů’ "ŮŽ !Ů’ Ů? Ů’K Ů? 105. Ey Peygamber! Ä°Ĺ&#x;ledikleri gĂźnahtan tĂśvbe edip Rab’lerine yĂśnelen o mĂźminlere de ki: “Bundan bĂśyle, hatanÄązÄą telâfi edip samimiyetinizi ispatlamak için çok çalÄąĹ&#x;Äąn! Allah, ortaya koyacaÄ&#x;ÄąnÄąz davranÄąĹ&#x;lara bakacak ve buna gĂśre sizi deÄ&#x;erlendirecektir, Elçisi ve diÄ&#x;er mĂźminler de‌ UnutmayÄąn ki, bu dĂźnyanÄąn Ăśtesi de var: Eninde sonunda hepiniz, evrendeki gizli açĹk her Ĺ&#x;eyi bilen yĂźce Rabb’inizin huzuruna çĹkarÄąlacaksÄąnÄąz ve o zaman O, tĂźm yaptÄąklarÄąnÄązÄą size bir bir bildirecek ve hak ettiÄ&#x;iniz ceza veya mĂźkâfatÄą tam olarak verecektir. Ä°yi birer MĂźslĂźman olduklarÄą hâlde, kendilerinden hiç beklenmeyecek bir gaflet gĂśstererek seferden geri kalan ßç kiĹ&#x;inin durumuna gelince:

ŮŽ Ů? ‍_ Ů’ َن‏ ! Ů’ 9Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ ‍ ب‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? Ů’ = ŮŽ â€ŤŮŽŮˆ ٰا‏ ŮŽ Ů’ Ů? ‍ Ů? Ůˆ َن‏M Ů? Ů? 'ŮŽ % ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’! ŮŽŮˆا‏9Ů? Ů? (Ů?Ů‘ ;ŮŽ 'Ů? % ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏-‍ا‏ ﴞ٥٠ٌ﴿ !ŮŒ 05 V Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ !ŮŒ 07 &ŮŽ -‍ا‏ 106. Gerek zenginlik, gerek iman saÄ&#x;lamlÄąÄ&#x;Äą bakÄąmÄąndan savaĹ&#x;a katÄąlmayÄąĹ&#x;larÄąnÄą mazur gĂśsterecek hiçbir hafifletici sebepleri bulunmadÄąÄ&#x;Äą için daha aÄ&#x;Äąr bir cezayÄą hak eden diÄ&#x;er bir kÄąsmÄąnÄąn durumu ise, Allah’Ĺn 118. ayette vereceÄ&#x;i hĂźkme bÄąrakÄąlmÄąĹ&#x;tÄąr. ÇßnkĂź Allah, bu ßç kiĹ&#x;iyi bir sĂźre daha bekletip zor bir imtihandan geçirecek ve gĂśsterecekleri tavra gĂśre ya onlarÄą cezalandÄąracak, ya da affedecektir. Hiç kuĹ&#x;kusuz Allah, sonsuz ilim ve hikmet sahibidir. Ä°Ĺ&#x;te bu ilim ve hikmetinin gereÄ&#x;i olarak, Ä°slâm devletine karĹ&#x;Äą komplolar dĂźzenleyenlerin kurduÄ&#x;u sĂśzde ‘mescitlerin’ içyĂźzĂźnĂź


ortaya koyuyor, bĂśyle yerlere karĹ&#x;Äą nasÄąl bir tavÄąr takÄąnmanÄąz gerektiÄ&#x;ini size ĂśÄ&#x;retiyor: Peygamber (s), Medine’ye hicret ettiÄ&#x;i ilk gĂźnden beri, Hazreç kabilesinin ileri gelenlerinden biri olan ve yÄąllar Ăśnce HristiyanlÄąÄ&#x;Äą benimseyen Ebu Ă‚mir adÄąndaki bir rahibin amansÄąz dĂźĹ&#x;manlÄąÄ&#x;Äąyla karĹ&#x;Äą karĹ&#x;Äąya kalmÄąĹ&#x;tÄą. Kutsal metinler hakkÄąndaki derin bilgisinden dolayÄą halkÄąn nazarÄąnda saygÄąn bir yeri olan bu adam, Peygambere duyduÄ&#x;u kin ve haset yĂźzĂźnden mĂźnafÄąklarla ve mĂźĹ&#x;riklerle iĹ&#x;birliÄ&#x;i yaparak Ä°slâm’a karĹ&#x;Äą amansÄąz bir muhalefete giriĹ&#x;miĹ&#x;, Peygambere karĹ&#x;Äą yapÄąlan hemen her savaĹ&#x;ta aktif rol oynamÄąĹ&#x;tÄą. BĂźtĂźn çabalarÄąna raÄ&#x;men Arabistan’da Ä°slâm’Ĺn ĂśnĂźnde durabilecek hiçbir gĂźcĂźn kalmadÄąÄ&#x;ÄąnÄą gĂśrĂźnce, Bizans Ä°mparatorunu MĂźslĂźmanlara saldÄąrmasÄą için kÄąĹ&#x;kÄąrtmak amacÄąyla Suriye’ye gÜçtĂź. Bu arada, sĂźrekli temas hâlinde olduÄ&#x;u Medine’deki yandaĹ&#x;larÄąna, Ĺ&#x;ehrin yakÄąnlarÄąnda bir kasaba olan Kuba’da yeni bir mescit yapmalarÄąnÄą Ăśnerdi. BĂśylece mĂźnafÄąklar, Ebu Ă‚mir Roma ordusuyla Medine’yi iĹ&#x;gal edinceye kadar rahatça buluĹ&#x;up MĂźslĂźmanlar aleyhine plânlar yapacaklarÄą bir ortama kavuĹ&#x;muĹ&#x; olacaklardÄą. Bu mescit, aynÄą zamanda onun gĂśnderdiÄ&#x;i ajanlarÄą kamufle eden masum gĂśrĂźnĂźĹ&#x;lĂź ve gĂźvenli bir komuta merkezi iĹ&#x;levi de gĂśrecekti. MĂźnafÄąklar mescidi bitirip faaliyetlerine baĹ&#x;lamÄąĹ&#x;lardÄą ki, onlarÄąn inĹ&#x;a ettikleri ve kÄąyamete kadar inĹ&#x;a edecekleri sĂśzde mescitlere karĹ&#x;Äą nasÄąl tavÄąr takÄąnÄąlmasÄą gerektiÄ&#x;ini bildiren aĹ&#x;aÄ&#x;Äądaki ayet nazil oldu. Peygamber (s) de TebĂźk seferinden dĂśner dĂśnmez, ayette sĂśzĂź edilen dÄąrar mescidini yÄąktÄąrÄąp yerle bir etti:

ŮŽ Ů’ ŮŽ %S' Ů‹ PŮ’ "ŮŽ ‍ Ů‹ ا ŮŽŮˆâ€ŹPŮ’ Ů? ‍ ŮŽ ا Ů‹عا ŮŽŮˆâ€Źn Ů? ‍ًا‏#CŮ? 1Ů’ ŮŽ ‍ Ů?(Ůˆا‏DŮŽ "ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆا Ů‘ŮŽ (' ŮŽ ا‏ ŮŽ K Ů? tŮ’ Ů? ‍ْا‏ ^Ů? NŮ’ \ŮŽ Ů’ Ů? *Ů? ŮŽ Ů? ‍ ŮŽŮˆ َع‏-‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ ŮŽŘą ŮŽب‏%V ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů? ‍ Ů‹دا‏%`ŮŽ ‍ ŮŽŮˆاŮ? ْع‏ !Ů’ 9Ů? 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏#Ů? 9ŮŽ Ů’ 'ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ٰ ) ŮŽŮˆâ€ŹK1Ů’ /Ů? ‍ اŮ? Ů‘ŮŽ= Ů’ا‏% 6ŮŽ ‍Ů? Ů‘ŮŽ اŮ? ْن اŮŽ ŮŽŘą ْد‏P7Ů? /Ů’ 0ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ŮŽ ﴞ٥٠٧﴿ ‍ Ů?Ř° Ů? َن‏%5

107. Ey Ĺ&#x;anlÄą Elçi! MĂźnafÄąklara karĹ&#x;Äą son derece dikkatli olmalÄąsÄąn. ÇßnkĂź onlar arasÄąnda yÄąkÄącÄą ve zarar verici


faaliyetlerde bulunmak, inkâr cephesini gßçlendirerek kâfirlere yardÄąm etmek, MĂźslĂźmanlar arasÄąna fitne ve ayrÄąlÄąk sokarak onlarÄą birbirine dĂźĹ&#x;Ăźrmek ve Ăśteden beri Allah’a ve Elçisine karĹ&#x;Äą savaĹ&#x; ilan etmiĹ&#x; olan Ebu Ă‚mir adÄąndaki Ä°slâm dĂźĹ&#x;manÄąna yataklÄąk edip casuslarÄąnÄą barÄąndÄąrarak ona bir gĂśzetleme ve istihbarat merkezi oluĹ&#x;turmak için sizin mescidinize alternatif bir mescit kuranlar var. Kendilerini hesaba çekeceÄ&#x;in zaman, “Vallahi bizim iyilikten baĹ&#x;ka bir amacÄąmÄąz yoktu!â€? diyerek yemin edecekler. Fakat sakÄąn onlara inanma! ÇßnkĂź onlarÄąn yalancÄą olduÄ&#x;una bizzat Allah Ĺ&#x;ahittir.

ŮŽŮ‘ )7ŮŽ &ŮŽ † ‍ Ů° ى Ů? Ů’ اŮŽ Ů‘ŮŽŮˆ Ů?Ů„ ŮŽ' Ů’ Ů?م‏SŮ’ ‍ا‏ ŮŽ Ů?Ů‘ Ů?‍ ا‏#ŮŒ CŮ? 1Ů’ ŮŽ ŮŽ ‍ Ů‹ا‏# ŮŽ َ‍ Ů?* ا‏02 !Ů’ SŮ? "ŮŽ =ŮŽ ŮŽ ŮŽ 'ŮŽ ‍ َن اŮŽ ْن‏NŮ?Ů‘ /Ů? 'Ů? ‍ل‏%ŮŒ _ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮˆا ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ‍ Ů?* Ů?ع‏02 * Ů? 02 ‍ َم‏SŮ? "ŮŽ ‍ Ů‘Ů?| اŮŽ ْن‏V ŮŽ َ‍ا‏ Ů? 9ŮŽŮ‘  ŮŽŮ‘ Ů? ‍ Ů’ا‏Y Ů?Ů‘ /Ů? 'Ů? ﴞ٥٠٨﴿ ŮŽ ' 9Ů‘Ů? Â

108. Orada asla namaza durma! Medine’de bulunan ve ta ilk gĂźnden Allah’Ĺn emirlerine baÄ&#x;lÄąlÄąk, doÄ&#x;ruluk, samimiyet ve takva temeli Ăźzerine kurulan mescit, içinde namaz kÄąlmana elbette daha lâyÄąktÄąr. ÇßnkĂź orada, her tĂźrlĂź gĂźnah kirlerinden arÄąnma isteÄ&#x;iyle dolup taĹ&#x;an yiÄ&#x;itler vardÄąr ki, Allah bĂśyle kĂśtĂźlĂźklerden arÄąnanlarÄą sever.

‍ ŮŒ اŮŽ ْم‏3Ů’ M Ů? Ů‘Ů° ŮŽ Ů? ‍ Ů° ى‏SŮ’ "ŮŽ )7Ů° &ŮŽ *Ů? 6ŮŽ %0ŮŽ Ů’K Ů? † ŮŽ ‍ان‏ Ů? ŮŽ Ů’n‍ ŮŽŮˆ Ů?ع‏-‍ا‏ ŮŽ ŮŽŮ‘ َ‍ ŮŽŮŽ Ů’ ا‏2َ‍ا‏

‍ع‏% ŮŽ ŮŽŮ‘ َ‍َ Ů’ ا‏ Ů? % ŮŽP:ŮŽ )7Ů° &ŮŽ *Ů? 6ŮŽ %0ŮŽ Ů’K Ů? † Ů? 6ŮŽ >2 * Ů? ‍ َع‏%9ŮŽ 6Ů’ %ŮŽ2 ‍ Ů?ع‏%$ŮŽ ‍_ Ů? Ů?٠‏ ŮŽŮ‘ ‍ Ů’ ŮŽŮ… ا‏SŮŽ ‍ي Ů’ا‏#Ů? 9Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ -‍ا‏ ŮŽ Ů? %W ﴞ٥٠ي﴿ Ů? Ů‘Ů° ‍ ŮŽ! ŮŽŮˆâ€ŹKŮŽŮ‘ 9ŮŽ _ ŮŽ 109. BinasÄąnÄą Allah’a saygÄą, baÄ&#x;lÄąlÄąk ve O’nun hoĹ&#x;nutluÄ&#x;unu elde etme temeli Ăźzerine kuran kimse mi hayÄąrlÄądÄąr, yoksa yÄąkÄąlÄąp çÜkmeye yĂźz tutmuĹ&#x; bir uçurumun kenarÄąna binasÄąnÄą kurup da onunla birlikte cehennem ateĹ&#x;ine yuvarlanan kimse mi?


Allah, zulĂźm ve haksÄązlÄąk yapan bir toplumu doÄ&#x;ru yola iletmez.

‍ Ů’! اŮ? Ů‘ŮŽ= اŮŽ ْن‏9Ů? Ů? 7Ů? \Ů? >2 Ů‹ NŮŽ '‍ Ů’ ا ع‏KŮŽ ŮŽ ‍ Ů?! ا Ů‘ŮŽ (ي‏9Ů? 6Ů? %0ŮŽ Ů’K Ů? ‍ Ů?ال‏BŮŽ 'ŮŽ =ŮŽ ŮŽŮ‘ SŮŽ "ŮŽ ﴞ٥٥٠﴿ !eŮŒ 05 V Ů? Ů‘Ů° ‍ Ů’ ! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? Ů? 7Ů? \Ů? bŮŽ  ŮŽ !ŮŒ 07 &ŮŽ -‍ا‏ 110. MĂźnafÄąklarÄąn kurmuĹ&#x; olduklarÄą bu gibi binalar, kurum ve kuruluĹ&#x;lar, kalpleri ĂślĂźmĂźn Ĺ&#x;iddetiyle paramparça oluncaya dek yĂźreklerinde bir huzursuzluk, Ĺ&#x;Ăźphe ve tedirginlik kaynaÄ&#x;Äą olacaktÄąr. Hiç kuĹ&#x;kusuz Allah her Ĺ&#x;eyi eksiksiz bilendir, sonsuz hikmet sahibidir.

ŮŽ K Ů? tŮ’ Ů? ‍ى Ů? ŮŽ Ů’ا‏p Ů° ŮŽ :‍ا‏ Ů’ -‍ا‏ !Ů? 9Ů? ŮŽ ‍َ َّن‏% Ů? !Ů’ 9Ů? ŮŽ ‍ Ů’! ŮŽŮˆاŮŽ Ů’ ŮŽ ا‏9Ů? 1 ŮŽ Ů‘Ů° ‍اŮ? َّن‏ ŮŽ Ů?P6Ů’ َ‍ ا‏ ‍ًا‏#&Ů’ ‍ َن ŮŽŮˆâ€Ź7Ů? ŮŽ SŮ’ 'Ů? ‍ َن ŮŽŮˆâ€Ź7Ů? Ů? SŮ’ 0ŮŽ 2ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ^0 Ů? N ŮŽ >2 ‍ َن‏7Ů? "Ů? %SŮŽ 'Ů? ŮŽ KŮŽŮ‘ CŮŽ ‍ْا‏ ŮŽŮ‘ >2Ů? %Sl V )2Ů° ‍ Ů’ ٰا Ů? ن ŮŽŮˆ ŮŽ Ů’ اŮŽ Ů’Ůˆâ€ŹSŮ? ‍^ ŮŽŮˆ Ů’ا‏0 ŮŽ *Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ Ů? Ů’ ‍ا Ů’ Ů°Řą' Ů? ŮŽŮˆâ€Ź Ů? CŮ’ 6=‍ا‏ Ů? ;Ů? 0Ů’ NŮŽ Ů? ‍ Ů? Ůˆا‏ * Ů? !Ů’ Ů? ;Ů’ 'ŮŽ % ŮŽ ‍ Ů?! ا Ů‘ŮŽ (ي‏5 Ů? Ů‘Ů° ŮŽ Ů? ‍ ه‏#Ů? 9Ů’ ;ŮŽ Ů? Ů’ 2 -‍ا‏ Ů? NŮ’ ŮŽ %ŮŽ ﴞ٥٥٥﴿ !Ů? 0W ;ŮŽ ‍َ Ů’ Ů?ز Ů’ا‏P ‍ ŮŽ Ů’ا‏$Ů? fŮŽ Ů? â€ŤŮŽŮˆ ٰذ‏

111. Gerçek Ĺ&#x;u ki, Allah mĂźminlerden canlarÄąnÄą ve mallarÄąnÄą —karĹ&#x;ÄąlÄąÄ&#x;Äąnda onlara cenneti vermek Ăźzere— satÄąn almÄąĹ&#x;tÄąr. ŞÜyle ki, onlar yeryĂźzĂźnde zulmĂź engellemek ve Kur’an’Ĺn ortaya koyduÄ&#x;u hayat sistemini egemen kÄąlmak için Allah yolunda kahramanca savaĹ&#x;Äąrlar. Er meydanlarÄąnda zalimlerin ordularÄąnÄą bozguna uÄ&#x;ratÄąr, askerlerini ĂśldĂźrĂźrler ve gerekirse bu uÄ&#x;urda seve seve can verirler. Bu, Allah’Ĺn Tevrat’ta, Ä°ncil’de ve Kur’an’da yerine getirmeyi bizzat ĂźstlendiÄ&#x;i ve gerçekliÄ&#x;inde asla Ĺ&#x;Ăźphe olmayan bir vaattir. Ă–yle ya, verdiÄ&#x;i sĂśze Allah’tan daha vefakâr kim olabilir? O hâlde, yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄąz bu sĂśzleĹ&#x;meden


dolayÄą sevinin ey mĂźminler! Ä°Ĺ&#x;te budur en bĂźyĂźk baĹ&#x;arÄą, en bĂźyĂźk kurtuluĹ&#x;! Nitekim bugĂźn HristiyanlarÄąn elinde bulunan muharref Ä°ncil’de Ĺ&#x;u ifadeler yer almaktadÄąr: (Ä°sa dedi ki:) “Ne mutlu, doÄ&#x;ruluk ve iyilik uÄ&#x;runda eziyete uÄ&#x;rayanlara; çßnkĂź cennet onlarÄąndÄąr!â€? (Matta, 5: 10) “YeryĂźzĂźne (zalimlerin egemen olduÄ&#x;u bir) barÄąĹ&#x; getirmeye geldim sanmayÄąn! Ben barÄąĹ&#x; deÄ&#x;il, fakat (mazlumun hakkÄąnÄą savunmak için) kÄąlĹç getirmeye geldim! ÇßnkĂź ben adamla babasÄąnÄąn, kÄązla anasÄąnÄąn ve gelinle kaynanasÄąnÄąn arasÄąna ayrÄąlÄąk koymaya geldim. (...) HayatÄąnÄą bulan onu kaybetmiĹ&#x; olacaktÄąr ve benim uÄ&#x;ruma canÄąnÄą veren, onu bulmuĹ&#x; olacaktÄąr.â€? (Matta, 10: 34– 39) Muharref Tevrat’ta ise Ĺ&#x;Ăśyle denilmektedir: “DĂźĹ&#x;manlarÄąna karĹ&#x;Äą cenge çĹktÄąÄ&#x;Äąn (...) zaman onlardan korkmayacaksÄąn. ÇßnkĂź seni MÄąsÄąr diyarÄąndan çĹkaran Allah’Ĺn Rab seninle beraberdir.â€? (Tesniye, 20/1) BĂźtĂźn kutsal kitaplarda mĂźjdelenen bu bahtiyarlar, Ĺ&#x;u niteliklere sahiptirler:

ŮŽŮ‘ ‍Ů?Ůˆ َن‏# Ů? %/ŮŽ ‍Ů?Ůˆ َن Ů’ا‏# Ů? %;ŮŽ ‍ َن Ů’ا‏NŮ? yŮ? % ŮŽ Ů‘ َ‍ا‏ ‍ َن ا Ů‘ŮŽ ا Ů? Ů?; َن‏/Ů? yŮ? %1 ‍ا‏

Ů° Ů’ ‍Ů?Ůˆ َن‏#_% ŮŽ Ů’K Ů? ‍ َن ŮŽ& Ů? Ů’ا‏$Ů? %K ‍ا‏ ŮŽŮ‘ â€ŤŮˆŮ ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ Ů? 5 Ů? Ů? ;Ů’ ŮŽ %Ů’ Ů? ‍ا= Ů? Ů? Ůˆ َن‏ Ů? 1 ‍ا‏ Ů? 2Ů? %/ŮŽ â€ŤŮŽŮˆ Ů’ا‏ ŮŽ K Ů? tŮ’ Ů? ‍ Ů? Ů’ا‏ ﴞ٥٥٢﴿ Ů? Ů‘Ů° ‍Ů?Ůˆ Ů?د‏#/Ů? Ů? ‍ َن‏W Ů?Ů‘ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏ 112. Onlar ilâhĂŽ rahmetten Ăźmit kesmeyip daima Allah’a yĂśnelerek gĂźnahlarÄąndan tĂśvbe eden, yalnÄązca O’na kulluk ve ibadet eden, en derin Ĺ&#x;Ăźkran ve minnettarlÄąk duygularÄąyla O’nu ĂśvĂźp yĂźcelterek hamd eden, Allah yolunda cihad etmek ve Ä°slâm’Ĺ insanlara tebliÄ&#x; etmek gibi yĂźce gayelerle yeryĂźzĂźnde gezip dolaĹ&#x;an, O’nun huzurunda boyun eÄ&#x;ip secdeye kapanan, insanlara iyiliÄ&#x;i emredip kĂśtĂźlĂźÄ&#x;Ăź yasaklayan, Allah’Ĺn çizdiÄ&#x;i sÄąnÄąrlarÄą tĂźm gßçleriyle koruyan ve O’nun belirlediÄ&#x;i kanunlarÄą hayata egemen kÄąlmak için mĂźcadele eden kimselerdir. O hâlde ey


Peygamber, bu nitelikleri taĹ&#x;Äąyan mĂźminleri sonsuz nimetlerle mĂźjdele! Ä°brahim Peygamber, iman etmeden Ăślen babasÄąnÄąn baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lanmasÄą için Allah’a dua etmiĹ&#x;ti (19. Meryem, 47 ve 26. Ĺžuara, 86). Onu kendilerine Ăśrnek alan bazÄą mĂźminler de, kâfir olarak Ăślen akrabalarÄą için baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lanma dilemeye baĹ&#x;ladÄąlar ve Peygamberin de bu yĂśnde dua etmesini istediler. Bunun Ăźzerine, aĹ&#x;aÄ&#x;Äądaki ayet nazil oldu:

ŮŽŮ‘ Ů? ‍ َن‏% ŮŽ % ŮŽ ŮŽ Ů? Ů’ Ů? 7Ů’ Ů? ‍ Ů? Ůˆا‏PŮ? gŮ’ ŮŽ 1Ů’ 'ŮŽ ‍ ا اŮŽ ْن‏KŮ? ŮŽ ‍ Ů‘Ů?> ŮŽŮˆا Ů‘ŮŽ (' ŮŽ ٰا‏NŮ? K7 ŮŽ ŮŽŮ‘ NŮŽ "ŮŽ % ŮŽ #Ů? ;Ů’ ŮŽ Ů’ Ů? ) Ů° Ů’ \Ů? > s‍ ا اŮ?Ůˆâ€Ź6Ů? % ŮŽ Ů’ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍ب‏% Ů? /ŮŽ `Ů’ َ‍ Ů’! ا‏9Ů? 6ŮŽŮ‘ َ‍ Ů’! ا‏9Ů? ŮŽ Ů’ ﴞ٥٥٣﴿ !0 Ů? / CŮŽ ‍ا‏

113. Ne Peygambere, ne de diÄ&#x;er mĂźminlere, kâfir olarak Ăślen ve cehennemlik olduklarÄą artÄąk kesinleĹ&#x;miĹ&#x; olan mĂźĹ&#x;rikler ve kâfirler için —onlar yakÄąn akrabalarÄą bile olsalar— baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lanma dilemek yaraĹ&#x;maz. Zira Allah, kendisine ortak koĹ&#x;anlarÄą ve inkâr edenleri baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lamayacaÄ&#x;ÄąnÄą kesin hĂźkme baÄ&#x;lamÄąĹ&#x;tÄąr (4. Nisâ: 48, 116). Ancak bu, onlarla tĂźm baÄ&#x;larÄąnÄązÄą koparmanÄązÄą gerektirmez. Aksine, kâfir bile olsalar akrabalarÄąnÄązÄąn haklarÄąnÄą gĂśzetmeli, dertlerine ortak olmalÄąsÄąnÄąz. Ä°slâm’a ve MĂźslĂźmanlara fiilen saldÄąrmadÄąklarÄą sĂźrece, gereken ilgi ve yakÄąnlÄąÄ&#x;Äą gĂśstererek onlara sevgi ve Ĺ&#x;efkatle yaklaĹ&#x;malÄąsÄąnÄąz. Hayatta olduklarÄą sĂźrece, imana gelmeleri ve baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lanmalarÄą için dua edebilirsiniz. Fakat inkârda diretmiĹ&#x; ve bu hâlde ĂślmĂźĹ&#x;lerse, artÄąk onlar için dua etmemelisiniz. Peki, nasÄąl oldu da Ä°brahim, kâfir olarak Ăślen babasÄą için baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lanma diledi?


ŮŽ Ů? !ŮŽ 0$ Ů° Ů’ Ů?‍ Ů?Řą ا‏% ŮŽPgŮ’ Ů? ‍ا‏ % $ŮŽ #ŮŽ &ŮŽ ‍ Ů?ŘŠ ŮŽŮˆâ€Ź#ŮŽ &Ů? Ů’ ŮŽ Ů’ &ŮŽ =ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů?* ا‏0 = Ů’ ‍ َن‏% ŮŽ % ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ŮŽ !ŮŽ 0$ Ů° Ů’ Ů?‍ْ Ů?* اŮ? َّن ا‏K Ů? َ‍َّا‏GŮŽ "ŮŽ ŮŽ ŮŽŮ‘ NŮŽ "ŮŽ % ŮŽŮ‘ 7ŮŽ 2ŮŽ ‍ه‏LŮ? %'ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ ‍= Ů‘ŮŽŮˆا ŮŒŮ‡â€Ź Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍ Ů‘ŮŒŮˆâ€Ź#Ů? &ŮŽ *Ů? 6ŮŽŮ‘ َ‍ ŮŽ Ů?* ا‏ ﴞ٥٥٤﴿ !ŮŒ 07 V ŮŽ

114. Ä°brahim’in, hakikati inatla reddeden babasÄąnÄąn baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lanmasÄą için yaptÄąÄ&#x;Äą duaya gelince, bu sadece, ona ĂślĂźmĂźnden Ăśnce vermiĹ&#x; olduÄ&#x;u bir sĂśzden kaynaklanÄąyordu (19. Meryem: 47; 26. Ĺžuara: 86 ve 60. MĂźmtehine: 4). Ne var ki, ilâhĂŽ uyarÄą sonucunda onun Allah dĂźĹ&#x;manÄą olduÄ&#x;unu ve Allah ortak koĹ&#x;an bĂśyle kimselerin baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lanmalarÄąnÄąn sĂśz konusu olamayacaÄ&#x;ÄąnÄą kesin olarak anlayÄąnca, babasÄą için dua etmekten vazgeçerek ondan uzak durdu. DoÄ&#x;rusu Ä°brahim, çok ama çok ince ruhlu, son derece merhametli ve yumuĹ&#x;ak kalpli biriydi. Bu yĂźzden babasÄąna bu sĂśzĂź vermiĹ&#x;ti. Bununla birlikte, ilâhĂŽ hĂźkĂźm kendilerine bildirilmeden Ăśnce bĂśyle hatalÄą davrananlar, bundan sorumlu tutulmayacaklardÄąr:

ŮŽ Ů‘Ů? NŮŽ 'Ů? ) Ů‘Ů° V !Ů’ 9Ů? ŮŽ Ů? Ů‘Ů° ‍ َن‏% ŮŽ % ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ !Ů’ 9Ů? '#Ů° $ŮŽ ‍ اŮ? ْذ‏#ŮŽ ;Ů’ ŮŽ % Ů‹ Ů’ \ŮŽ ^ŮŽŮ‘ ‡Ů? 0Ů? Ů? -‍ا‏ Ů? Ů? -‍ا‏ ﴞ٥٥ټ﴿ !ŮŒ 07 &ŮŽ ‍ Ů’> Ů?إ‏:ŮŽ ^Ů?Ů‘ 5 ŮŽ Ů‘Ů° ‍ َن اŮ? َّن‏SŮ? ŮŽŮ‘ 'ŮŽ % ŮŽ 115. Allah bir topluma doÄ&#x;ru yolu gĂśsterdikten sonra, hangi davranÄąĹ&#x;larÄąn haram olduÄ&#x;unu ve nelerden sakÄąnmalarÄą gerektiÄ&#x;ini kendilerine açĹkça bildirmedikçe, onlarÄą yoldan saptÄąlar diye cezalandÄąracak deÄ&#x;ildir. Hiç kuĹ&#x;kusuz Allah, her Ĺ&#x;eyi en ince ayrÄąntÄąsÄąyla bilmektedir.

ŮŽ Ů’ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź Ů? ŮŽ % ŮŽ ‍€ ŮŽŮˆâ€Ź0 ŮŽŮ‘ fŮ? 7Ů’ Ů? *Ů? ŮŽ -‍ا‏ !Ů’ 5 ŮŽ Ů‘Ů° ‍اŮ? َّن‏ Ů? ŮŽ Ů° 1 ‍ا‏ Ů? 'Ů? ‍ > ŮŽŮˆâ€Ź/Ů’ 'Ů? ‍؜‏ Ů? ‍ا= ْع‏ ﴞ٥٥ٌ﴿ 3 Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮˆŮ†â€Ź Ů? ‍Ů? Ů’ Ů?د‏ Ů? R 6ŮŽ =ŮŽ ‍ Ů? Ů’ ŮŽŮˆ Ů? Ů‘Ů?> ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏


116. Evet, gĂśklerin ve yerin mutlak hĂźkĂźmranlÄąÄ&#x;Äą yalnÄązca Allah’ĹndÄąr. Hayat veren de, ĂśldĂźren de O’dur. Ve sizin Allah’tan baĹ&#x;ka ne bir dostunuz vardÄąr, ne de bir yardÄąmcÄąnÄąz.

ŮŽ Ů’ ‍_ ' ŮŽ ŮŽŮˆâ€Ź% ŮŽŮ‘ )7ŮŽ &ŮŽ -‍ا‏ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ع ا‏% Ů? Ů‘Ů° ‍ب‏% ŮŽ 6=‍ا‏ ŮŽ "ŮŽ #Ů’ SŮŽ ŮŽ Ů? 9ŮŽ Ů? ‍ Ů‘Ů?> ŮŽŮˆ Ů’ا‏NŮ? K ‍ا‏ Ů? RŮ’ ‍ ب‏ Ů? 7Ů? \Ů? •Ů? 'B 'ŮŽ ‍ َد‏% ŮŽ % ŮŽ #Ů? ;Ů’ ŮŽ Ů’ Ů? ‍ ŮŽ Ů?؊‏1Ů’ ;Ů? ‍ ŮŽ& Ů? Ů’ا‏% ŮŽ >2 ‍ Ů?; Ů?ه‏NŮŽ "ŮŽŮ‘ ‍ا‏

ﴞ٥٥٧﴿ !@ ŮŽ "ŮŽ !Ů?ŮŽŮ‘ T !Ů’ 9Ů? Ů’K Ů? |' ŮŒ 0V ‍ Ů’! ŮŽŘą Ů?}~ ŮŒŮ ŮŽŘąâ€Ź9Ů? Ů? *Ů? 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’ ! ا‏9Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ ‍ب‏% Ů? ŮŽ 2 117. Hiç kuĹ&#x;kusuz Allah, savaĹ&#x;a katÄąlmak istemeyen mĂźnafÄąklara kolayca izin vermekle hata eden Peygamberi ve TebĂźk seferinin yaĹ&#x;andÄąÄ&#x;Äą o sÄąkÄąntÄąlÄą anlarda, içlerinden bir kÄąsmÄąnÄąn kalpleri neredeyse kaymak Ăźzereyken bunca zorluklara gĂśÄ&#x;Ăźs gererek Peygamberin izinden hiç ayrÄąlmayan Muhacirleri ve EnsarÄą baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lamÄąĹ&#x;tÄąr. Allah mĂźminlere karĹ&#x;Äą gerçekten çok Ĺ&#x;efkatli, çok merhametlidir. Muhacirler, Mekke henĂźz dĂźĹ&#x;manlarÄąn elindeyken zulmĂźn egemen olduÄ&#x;u Ăśz yurtlarÄąnÄą terk ederek Medine’ye, Ä°slâm diyarÄąna gÜç eden mĂźminlerdir. Ensâr ise, kendi Ăźlkelerine sÄąÄ&#x;Äąnan bu din kardeĹ&#x;lerine kucak açan ve her tĂźrlĂź yardÄąm ve desteÄ&#x;i gĂśstererek onlarÄą barÄąndÄąran fedakâr mĂźminlerdir.

ŮŽŮ‘ )7ŮŽ &ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů’ \ŮŽ %n !Ů? 9Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ € ŮŽ ‍ Ů°Ů‘ ) اŮ? ŮŽذا‏V Ů? ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ Ů? ا‏vŮŽ 7Ů° v ‍ا‏ ŮŽ ‍ ا‏ Ů?P7Ů?Ů‘ M ŮŽ ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? 1 ŮŽŮ’ Ů’ \ŮŽ %n Ů’ NŮŽ V ‍ ا اŮŽ ْن‏KŮ?Ů‘ Â? ŮŽ ‍€ ŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů?P6Ů’ َ‍ Ů’! ا‏9Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ € Ů? ‍ َع‏% ŮŽ Ů? ‍؜‏ Ů? ‍ا= ْع‏ ŮŽŮ‘ Ů° ŮŽ ŮŽ ŮŽ -‍ا‏ 0 ! 9 0 7 & ‍ب‏% " !Ů? T * 0 ‍ا‏ = Ů? Ů‘ ŮŽ Ů? ŮŽ%CŮŽ 7Ů’ ŮŽ =ŮŽ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ ا اŮ? َّن‏ Ů’ Ů’ ŮŽ Ů’ Ů? Ů?‍ ا‏-‍ا‏ Ů‘ Ů? ŮŽ ŮŽ ŮŽ Ů? Ů? Ů? Ů? ŮŽŮ‘ ŮŽ $Ů? ﴞ٥٥٨﴿ !eŮ? 0V ŮŽŮ‘ ‍اب ا‏ Ů? ŮŽŮ‘ ‍ا‏

118. Allah, hiçbir mazeretleri olmadÄąÄ&#x;Äą hâlde TebĂźk seferinden geri kalan, fakat haklarÄąndaki karar bugĂźne kadar ertelenen (9. Tevbe: 106) Kâb bin Mâlik, Murâre bin RabĂŽ ve Hilâl bin Ăœmeyye


adÄąndaki ßç kiĹ&#x;inin de tĂśvbelerini kabul edip onlarÄą baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lamÄąĹ&#x;tÄąr. Ă–yle ki, bĂźtĂźn geniĹ&#x;liÄ&#x;ine raÄ&#x;men dĂźnya baĹ&#x;larÄąna dar gelmiĹ&#x; ve ruhlarÄąnÄą dayanÄąlmaz sÄąkÄąntÄąlar kaplamÄąĹ&#x;tÄą. Zira iĹ&#x;ledikleri suçun karĹ&#x;ÄąlÄąÄ&#x;Äą olarak Peygamber (s) uzun bir sĂźre onlarla konuĹ&#x;mayÄą yasaklamÄąĹ&#x;tÄą. Bu yĂźzden hiçbir mĂźmin yĂźzlerine bakmÄąyor, en yakÄąn dostlarÄą bile selâmlarÄąnÄą almÄąyordu. DoÄ&#x;up bĂźyĂźdĂźkleri Ĺ&#x;ehirde yapayalnÄąz kalmÄąĹ&#x;lardÄą. Hiçbir yerde huzur bulamaz, hiçbir Ĺ&#x;eyden tat alamaz olmuĹ&#x;lardÄą. PiĹ&#x;manlÄąk ve vicdan azabÄąyla içleri kan aÄ&#x;lÄąyordu. Allah’Ĺn gazabÄąndan kurtulmak için yine O’na sÄąÄ&#x;Äąnmaktan baĹ&#x;ka bir çare olmadÄąÄ&#x;ÄąnÄą anlamÄąĹ&#x;lardÄą. Nihayet elli gĂźnlĂźk çetin bir imtihanÄąn ardÄąndan, Allah onlarÄąn tĂśvbesini kabul etti ki, kÄąyamete kadar gelecek bĂźtĂźn tĂśvbekârlar onlarÄą Ăśrnek alsÄąnlar ve en zor, en çaresiz anlarda bile Allah’Ĺn rahmetinden Ăźmit kesmeyip sabÄąrla ve Äąsrarla Rab’lerine yĂśnelip tĂśvbe etsinler. ÇßnkĂź Allah çok baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layÄącÄą, çok merhametlidir.

ŮŽ \ ‍ Ů?د‏%R ‍ا‏ ŮŽŮ‘ bŮŽ ŮŽ ‍ ا‏6Ů? Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ ا‏SŮ? "ŮŽŮ‘ ‍ ا ا‏KŮ? ŮŽ ‍ ا Ů‘ŮŽ (' ŮŽ ٰا‏%9ŮŽ 'Ů?Ů‘ َ‍ ا‏% 'ŮŽ ﴞ٥٥ي﴿

119. Ey iman edenler! Emir ve yasaklarÄąna riayet etmek suretiyle Allah’a karĹ&#x;Äą saygÄąlÄą ve duyarlÄą olun. DĂźrĂźst ve erdemlice bir hayat sĂźrerek kĂśtĂźlĂźÄ&#x;Ăźn her çeĹ&#x;idinden titizlikle sakÄąnÄąn ve zulme karĹ&#x;Äą inananlarÄąn safÄąnda yerinizi alarak daima doÄ&#x;rularla beraber olun!

ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů? !Ů’ 9Ů? ŮŽ Ů’ V ŮŽ Ů? ‍ َن‏% ŮŽ % ŮŽ ‍اب اŮŽ ْن‏ ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ Ů? ŮŽŮˆâ€ŹKŮŽ '# ŮŽ ‍ْ Ů?^ Ů’ا‏$= Ů? ŮŽ &Ů’ =‍ا‏ * 1 Ů? Ů‘Ů° ‍ ل‏ Ů? Ů? ‍Ů? ا ŮŽ& Ů’ َع‏P7ŮŽŮ‘ DŮŽ ŮŽ 'ŮŽ Ů? PŮ’ 6ŮŽ Ů’ &ŮŽ !Ů’ 9Ů? 1 Ů? Ů?P6Ů’ ŮŽ% Ů? ‍ ا‏NŮ? 4ŮŽ Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏ ŮŽ !Ů’ 9Ů? NŮ? 0R 'Ů? =ŮŽ !Ů’ 9Ů? 6ŮŽŮ‘ ŮŽ% Ů? fŮŽ Ů? ‍ٰذ‏ >2 ŮŒ RŮŽ ŮŽ Ů’D ŮŽ =ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹY ŮŒ RŮŽ 6ŮŽ =ŮŽ â€ŤŮŒ ŮŽŮˆâ€Ź% ŮŽ Â? ŮŽ 'ŮŽ =ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏ Ů? ‍ Ů’ا‏ Ů? 0g 'ŮŽ %rŮ‹ xŮ? Ů’ ŮŽ ‍ َن‏t}Ů?  â€Ť Ů? َن‏%KŮŽ 'ŮŽ =ŮŽ ‍ ŮŽŘą ŮŽŮˆâ€Ź%PŮŽŮ‘ 5 Ů? Ů‘Ů° ^0 Ů? N ŮŽ


=ŮŽ -‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ Ů? ŮŒÂ‰ اŮ? َّن‏%`ŮŽ ^ŮŒ ŮŽ &ŮŽ * Ů? !Ů’ 9Ů? ŮŽ Y ŮŽ Ů? Ů? =ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏hŮ‹ 0Ů’ 6ŮŽ ‍ Ů‘ Ů?Ůˆâ€Ź#Ů? &ŮŽ Ů’ Ů? ŮŽ K 1 ﴞ٥٢٠﴿ @ Ů? /Ů’ Ů? ‍ اŮŽ Ů’_ ŮŽ Ů’ا‏bŮ? 0‡ 'Ů?

120. Ne Medine halkÄąna ve ne de çevresinde gÜçebe kabileler hâlinde yaĹ&#x;ayan mĂźmin bedevilere, Allah’Ĺn Elçisini —veya onun misyonunu Ăźstlenen herhangi bir Ä°slâm Ăśnderini— mĂźcadelesinde yalnÄąz bÄąrakmak ve kendi canlarÄąnÄą onun canÄąndan ĂźstĂźn tutmak yaraĹ&#x;maz. NasÄąl yaraĹ&#x;sÄąn ki? Onlar ne zaman Allah yolunda bir susuzluk, yorgunluk ve açlÄąk çekseler, ne zaman kâfirleri çileden çĹkaracak bir topraÄ&#x;a ayak bassalar ve dĂźĹ&#x;mana karĹ&#x;Äą bir baĹ&#x;arÄą elde etseler, her defasÄąnda kendilerine bĂźyĂźk bir iyilik sevabÄą yazÄąlmaktadÄąr. Elbette Allah, iyilik yapanlarÄąn emeklerini boĹ&#x;a çĹkarmayacaktÄąr.

ŮŽ SŮ’ 'ŮŽ =ŮŽ ‍ ŮŽ Ů‹ŘŠ ŮŽŮˆâ€Ź3N ŮŽ =ŮŽ ‍ ŮŽ Ů‹ŘŠ ŮŽŮˆâ€Ź3g `ŮŽ Ů‹ SŮŽ ŮŽP6ŮŽ ‍ َن‏SŮ? PŮ? Ů’K'Ů? =ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź %'Ů‹ ‍ Ů?; َن ŮŽŮˆا Ů?د‏ ‍ َن‏7Ů? ŮŽ ;Ů’ 'ŮŽ ‍ ا‏6Ů? % ŮŽ % ŮŽ ŮŽ 1 Ů? Ů‘Ů° !Ů? 9Ů? 'ŮŽ BŮ? CŮ’ 0ŮŽ Ů? !Ů’ 9Ů? ŮŽ Y ŮŽ VŮ’ َ‍ ا‏-‍ا‏ ŮŽ Ů? Ů? =ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ ﴞ٥٢٥﴿

121. Ve yine onlar, ne zaman Allah yolunda az veya çok bir Ĺ&#x;eyler harcasalar ve ne zaman bir vadiyi aĹ&#x;Äąp geçseler, Hesap gĂźnĂźnde Allah’Ĺn onlarÄą yaptÄąklarÄąnÄąn en gĂźzeliyle ĂśdĂźllendirmesi için bĂźtĂźn bunlar kendi hesaplarÄąna mutlaka yazÄąlmaktadÄąr. Bununla birlikte:

Ů? \ŮŽ Ů’ 2Ů? ^Ů?Ů‘ Ů? Ů’ Ů? ŮŽ ŮŽP6ŮŽ =ŮŽ Ů’ 7ŮŽ 2ŮŽ Ů‹ 2ŮŽŮ‘ % ŮŽ ‍ Ů? Ůˆا‏PŮ? Ů’K0ŮŽ Ů? ‍ َن‏KŮ? Ů? tŮ’ Ů? ‍ َن Ů’ا‏% ŮŽ % ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ !Ů’ 9Ů? Ů’K Ů? Ů‘ >2Ů? ‍ ا‏9Ů? SŮŽŮ‘ ŮŽP ŮŽ 0ŮŽ Ů? ŮŒ ŮŽPyŮ? % x ‍ Ů’! اŮ? ŮŽذا‏9Ů? ŮŽ Ů’ \ŮŽ ‍ْ Ů?( Ů?ŘąŮˆا‏K0Ů? Ů? ‍' ŮŽŮˆâ€Ź Ů? # ‍ا‏ ﴞ٥٢٢﴿ ‍ن‏eŮŽ ‍ ŮŽ( Ů?ŘąŮˆâ€Ź/Ů’ 'ŮŽ !Ů’ 9Ů? 7ŮŽŮ‘ ;ŮŽ ŮŽ !Ů’ 9Ů? 0Ů’ ŮŽ Ů?‍_ Ů?; ا ا‏ ŮŽ ‍َع‏


122. Allah yolunda cihad etmek veya Peygamberi ziyaret edip ondan Ä°slâm’Ĺ ĂśÄ&#x;renmek amacÄąyla bile olsa, MĂźslĂźmanlarÄąn hepsinin birden yurtlarÄąnÄą terk edip sefere çĹkmalarÄą uygun olmaz. Her bĂślge halkÄąndan bir grubun, dinĂŽ konularda derinlemesine bilgi sahibi olmak ve dĂśnĂźp arkadaĹ&#x;larÄąna geldiklerinde gĂźnah ve kĂśtĂźlĂźklerden sakÄąnmalarÄą için onlarÄą uyarÄąp aydÄąnlatmak amacÄąyla sefere çĹkmalarÄą gerekmez mi? AyrÄąca, genel seferberlik ilan edilmedikçe MĂźslĂźmanlarÄąn hepsinin birden savaĹ&#x;a çĹkmalarÄą uygun olmaz. ÇßnkĂź Ä°slâm toplumunun eÄ&#x;itimci, tebliÄ&#x;ci, yĂśnetici, esnaf ve sanatkârlara da ihtiyacÄą vardÄąr. O hâlde, bir iĹ&#x;bĂślĂźmĂźne gidilmesi kaçĹnÄąlmazdÄąr. Bunun için, her bĂślge halkÄąndan bir kÄąsmÄą savaĹ&#x;a giderken, geride kalan diÄ&#x;er bir grup, savaĹ&#x;a çĹkan arkadaĹ&#x;larÄą dĂśnĂźp geldiÄ&#x;inde onlarÄą uyarÄąp aydÄąnlatmak ve bĂśylece ilâhĂŽ direktiflere karĹ&#x;Äą daha dikkatli ve duyarlÄą olmalarÄąnÄą saÄ&#x;lamak amacÄąyla bir araya gelip ilim tahsil ederek dinĂŽ konularda derinlemesine bilgi sahibi olmalÄądÄąrlar.

Ů? ‍ Ů’! Ů? ŮŽ Ů’ا‏5 Ů? 6ŮŽ 7Ů? 'ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ ا ا‏7Ů? "Ů? %\ŮŽ ‍ ا‏KŮ? ŮŽ ‍ ا Ů‘ŮŽ (' ŮŽ ٰا‏%9ŮŽ 'Ů?Ů‘ َ‍ ا‏% 'ŮŽ ‍ع‏% Ů? PŮŽŮ‘ 5 ŮŽ 7Ů’ 4Ů? !Ů’ 5 Ů? 02 ‍Ů?Ůˆا‏#CŮ? 0ŮŽ Ů’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ S ŮŽŮ‘ Ů? ‍ Ů’ا‏bŮŽ ŮŽ -‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ Ů? ا اŮŽ َّن‏7ŮŽ &‍ا‏ Ů’ ‍ Ů‹ ŮŽŮˆâ€ŹW ﴞ٥٢٣﴿

123. Ey iman edenler! Uzak ve hayalĂŽ dĂźĹ&#x;manlarla uÄ&#x;raĹ&#x;arak vaktinizi ve enerjinizi boĹ&#x;a harcamayÄąn! Size dĂźĹ&#x;manlÄąk eden kâfirlerin Ăśncelikle size en yakÄąn olanlarÄąyla savaĹ&#x;Äąn. Hakka karĹ&#x;Äą savaĹ&#x;an o zalimler, sizde sarsÄąlmaz bir inanç, bir kararlÄąlÄąk ve sertlik gĂśrsĂźnler. Bilin ki Allah, zalimlere karĹ&#x;Äą asla yumuĹ&#x;aklÄąk gĂśstermeyen, fakat bunu yaparken de zulĂźm ve haksÄązlÄąktan titizlikle sakÄąnan kimselerle beraberdir. MĂźnafÄąklarÄą, Allah’Ĺn kitabÄąna karĹ&#x;Äą takÄąndÄąklarÄą tavÄąrlarÄąndan tanÄąyabilirsiniz:


Ů? 'Ů?Ů‘ َ‍ Ů„ ا‏ Ů? SŮ? 'ŮŽ Ů’ ŮŽ !Ů’ 9Ů? Ů’K ŮŽŮ? 2 ‍€ Ů? ŮŽŘą ŮŒŘŠâ€Ź Ů’ ŮŽ BŮ’Ů? 6Ů?‍ ا‏% ŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ŮŽذا‏ ‍ٰ Ů?( ه‏$ *Ů? "Ů’ ‍ Ů’! ŮŽزا َد‏5 !Ů’ $Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%6Ů‹ % ' ŮŽ ‍ Ů’! ا‏9Ů? "Ů’ ‍ا َد‏BŮŽ 2ŮŽ ‍ ا‏KŮ? ŮŽ ‍ ا Ů‘ŮŽ (' ŮŽ ٰا‏% ŮŽŮ‘ ŮŽ%2ŮŽ %L 6Ů‹ % ' ŮŽ ‍ا‏ ﴞ٥٢٤﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏ Ů? NŮ’ ŮŽ 1Ů’ 'ŮŽ

124. Ne zaman Kur’an’dan bir sure indirilse veya bu inen ayetler kendilerine tebliÄ&#x; edilse, içlerinden bazÄąlarÄą gĂźya mĂźminlerle alay ederek, â€œĹžimdi bu ayetler hanginizin imanÄąnÄą gßçlendirdi?â€? derler. Ä°man edenlere gelince, her indirilen ayet onlarÄąn imanÄąnÄą iyice pekiĹ&#x;tirip artÄąrÄąr ve onlar, Allah’Ĺn vadettiÄ&#x;i sonsuz nimetlerin mĂźjdesiyle, yĂźrekleri ferahlatan bir coĹ&#x;ku ve sevinç duyarlar.

) Ů° Ů?‍ ا‏%1 Ů‹ _Ů’ ‍ Ů’! Ů?ع‏9Ů? "Ů’ ‍ا َد‏BŮŽ 2ŮŽ ‍؜‏ ŮŒ ŮŽ ŮŽ !Ů’ 9Ů? Ů? 7Ů? \Ů? >2Ů? ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ ا‏% ŮŽŮ‘ ŮŽâ€ŤŮŽŮˆا‏ ﴞ٥٢ټ﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏2Ů? % ŮŽ !Ů’ $Ů? ‍ Ů?" ا ŮŽŮˆâ€Ź% ŮŽ ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? 1 Ů? _Ů’ ‍Ů?ع‏ 125. Fakat kalplerinde kĂśtĂź niyet, ĂśnyargÄą, inançsÄązlÄąk gibi manevi hastalÄąk olanlara gelince, Allah’Ĺn ayetleri onlarÄąn inkârlarÄąnÄą bĂźsbĂźtĂźn artÄąrarak çirkinliklerine çirkinlik katar ve bĂśylece bu inatçĹ nankĂśrler, hakikati reddeden birer kâfir olarak ĂślĂźp giderler.

=ŮŽ !Ů?ŮŽŮ‘ T Ů? Ů’ "ŮŽ ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍م ŮŽ Ů‘ŮŽ Ů‹ŘŠ اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź% Ů? &ŮŽ ^Ů?Ů‘ Ů? >2 ‍ َن‏KŮ? ŮŽ PŮ’ 'Ů? !Ů’ 9Ů? 6ŮŽŮ‘ َ‍اَ ŮŽŮˆ ŮŽ= ŮŽ' ŮŽ Ů’Ůˆ َن ا‏ ﴞ٥٢ٌ﴿ ‍ Ů’! ŮŽ' Ů‘ŮŽ( Ů‘ŮŽ Ů? Ůˆ َن‏$Ů? =ŮŽ ‍َ' Ů? Ů? َن ŮŽŮˆâ€Ź 126. Peki onlar, her yÄąl defalarca çeĹ&#x;itli belâ ve musibetlerle imtihan edildiklerini gĂśrmĂźyorlar mÄą ki, hâlâ bunlardan ibret alÄąp tĂśvbe etmiyorlar? Peygambere (s), kendisine yeni bir sure veya ayetler topluluÄ&#x;u indirildiÄ&#x;inde, tĂźm MĂźslĂźmanlarÄą mescitte toplar ve inen sureyi onlara okurdu. Bu toplantÄąlara katÄąlmak zorunda kalan mĂźnafÄąklar


ise ortalÄąkta bir defa boy gĂśsterir, sonra da ilk fÄąrsatta sÄąvÄąĹ&#x;Äąp giderlerdi:

ŮŽ 6ŮŽ ‍€ Ů? ŮŽŘą ŮŒŘŠâ€Ź Ů? ' Ů° 'ŮŽ ^Ů’ $ŮŽ ‘ Ů’ ŮŽ BŮ’Ů? 6Ů?‍ ا‏% ŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ŮŽذا‏ !Ů’ 5 Ů? ;Ů’ ŮŽ ŮŽ W Ů? ;Ů’ ŮŽ ) Ů° Ů?‍ Ů’! ا‏9Ů? ‡ =ŮŽ ‍ Ů’! ŮŽ\ Ů’ ŮŒŮ…â€Ź9Ů? 6ŮŽŮ‘ ŮŽ% Ů? !Ů’ 9Ů? ŮŽ 7Ů? \Ů? -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍Ů? ا ŮŽ` ŮŽ َ٠‏ ŮŽ 6‍ Ů‘ŮŽŮ?! ا‏T #Ů? V ŮŽ َ‍Ů? Ů’ ا‏ 2 ŮŽ RŮ’ ﴞ٥٢٧﴿ ‍ َن‏9Ů? SŮŽ PŮ’ 'ŮŽ

127. Ne zaman bir sure indirilse, birbirlerine gĂśz ucuyla bakarlar. Sonra da, “Sizi bir gĂśren var mÄą? diyerek yĂźzlerini çevirip giderler. Ä°Ĺ&#x;te bu yĂźzden Allah da onlarÄąn kalplerini imandan çevirmiĹ&#x;tir. ÇßnkĂź onlar, hakikati anlamaya niyeti olmayan kimselerdir.

Ů? 1 ŮŒ Ů? ‍ ŮŽŘĄ Ů? Ů’! َع‏%_ ŮŽ #Ů’ SŮŽ ŮŽ !Ů’ Ů?Ů‘ KŮ? &ŮŽ % ŮŽ *Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ BŮŒÂ‹ 'B &ŮŽ !Ů’ 5 Ů? Ů?P6Ů’ َ‍ Ů„ Ů? Ů’ ا‏ Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ Â?' ŮŽ K Ů? tŮ’ Ů? %Ů’ Ů? !Ů’ 5 ﴞ٥٢٨﴿ !ŮŒ 0V ‍ ŮŽŘą Ů?}~ ŮŒŮ ŮŽŘąâ€Ź ŮŽ ŮŒ V 128. Ey insanlar! Gerçek Ĺ&#x;u ki, size kendi içinizden sizin gibi beĹ&#x;erĂŽ Ăśzellikler taĹ&#x;Äąyan pek kÄąymetli bir Elçi gelmiĹ&#x;tir. O Elçi ki, sizin dĂźnyada ve âhirette çekebileceÄ&#x;iniz her acÄąyÄą kendi yĂźreÄ&#x;inde hisseder. Sizlere son derece dĂźĹ&#x;kĂźn, mĂźminlere karĹ&#x;Äą çok Ĺ&#x;efkatli ve çok merhametlidir.

€ Ů? 7Ů’ ŮŽŮ‘ ŮŽ "ŮŽ *Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ ŮŽ $Ů? =ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽ = اŮ? Ů° ŮŽ* ا‏-‍ا‏ Ů?‹ Ů‘Ů° >ŮŽ NŮ? 1Ů’ V ŮŽ ^Ů’ SŮŽŮ? 2 ‍ ْن ŮŽ" ŮŽ Ů‘ŮŽ Ů’ ا‏%Ů? 2ŮŽ Ů’ Ů’ ﴞ٥٢ي﴿ !0 Ů? W ;ŮŽ ‍ ŮŽ ŮŽŘą Ů‘Ů?ب ا ŮŽ; Ů’ Ů?Ř´ ا‏$Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź

129. Ey Peygamber! EÄ&#x;er bĂźtĂźn bunlara raÄ&#x;men yĂźz çevirecek olurlarsa, o zalimlere de ki: “Dost ve yardÄąmcÄą olarak bana Allah yeter! O’ndan baĹ&#x;ka ilâh yoktur! Ben yalnÄązca O’na gĂźvenir, O’na dayanÄąrÄąm. ÇßnkĂź O’dur, kâinatÄąn mutlak hâkimi ve YĂźce ArĹ&#x;Äąn sahibi!â€?


â€ŤďˇŒâ€Ź

† ŮŽ 6Ů? 'Ů? ‍ﴞ Ů? ŮŽŘą Ů?؊‏٥٠﴿

10. YUNUS SURESÄ° Mekke dĂśneminin sonlarÄąnda, Ä°sra suresinin hemen ardÄąndan indirilmiĹ&#x;tir. AdÄąnÄą, Yunus Peygamberin ilginç kÄąssasÄąnÄąn anlatÄąldÄąÄ&#x;Äą 98. ayetten almÄąĹ&#x;tÄąr. 109 ayettir. Rahman ve Rahim olan Allah’Ĺn AdÄąyla! Beni yoktan var edip ĂźstĂźn yeteneklerle donatan ve kulluk gĂśreviyle yeryĂźzĂźne gĂśnderen sonsuz Ĺ&#x;efkat ve merhamet sahibi yĂźce Rabb’imin adÄąyla, O’nun verdiÄ&#x;i gßç ve yetkiye dayanarak ve yalnÄązca O’nun adÄąna okuyor, sĂśylĂźyorum:

Ů’ Ů? ŮŽ 5 ﴞ٥﴿ !0 Ů? 'ŮŽ ‍ ٰا‏fŮŽ 7Ů’ "Ů? — Ů° ‍ا‏ Ů? ‍ت Ů’ا‏% Ů? 5 /ŮŽ ‍ب ا‏% 1. Elif, Lâm, Râ. Bunlar, Elif Lâm Râ gibi basit harflerden oluĹ&#x;an, fakat hem lafzÄą hem de manasÄąyla eĹ&#x;siz bir mucize olan bu mesajlar, insanÄą dĂźnya ve âhirette kurtuluĹ&#x;a iletecek hikmetli KitabÄąn ayetleridir.

ŮŽŮ‘ Ů? ‍ َن‏% ŮŽ َ‍ا‏ ‍ Ů?( Ů?ع‏6Ů’ َ‍ Ů’! اŮŽ ْن ا‏9Ů? Ů’K Ů? ^Ů? _ ŮŽ ‍ اŮŽ ْن اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź%NŮ‹ CŮŽ &ŮŽ ‍س‏% Ů? ‍ اŮ? Ů° ) َع‏% KŮŽ 0Ů’ V Ů? K7 ŮŽŮ‘ ! Ů’ 9Ů? Ů?Ů‘ ‍ َع‏#ŮŽ Ů’K&Ů? ‍ Ů?ق‏#Ů’ ` ŮŽ %K ‍ا‏ Ů? ‍ َم‏#ŮŽ \ŮŽ !Ů’ 9Ů? ŮŽ ‍ ا اŮŽ َّن‏KŮ? ŮŽ ‍ Ů? ا Ů‘ŮŽ (' ŮŽ ٰا‏ Ů?Ů‘ ŮŽ ‍س ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ‍ل Ů’ا‏% ŮŽ \ŮŽ ŮŒ N Ů? ŮŒ V% ﴞ٢﴿ ŮŽ ŮŽ ‍ٰ ŮŽ(ا‏$ ‍ Ů? Ůˆ َن اŮ? َّن‏2Ů? %5 Ů? 1

2. İçlerinden bir adama, “İnsanlÄąÄ&#x;Äą ilâhĂŽ azap ile uyar ve iman edenlere, Rab’lerinin katÄąnda doÄ&#x;ruluk ve erdemliliklerinin ĂśdĂźlĂź olarak cennetin en yĂźce makamÄąna sahip olacaklarÄąnÄą mĂźjdele!â€? diye mesaj gĂśndermemiz, insanlarÄąn tuhafÄąna mÄą gitti? ÇßnkĂź inkârcÄąlar, Kur’an’Ĺn kitlelerce benimsenmesini engellemek için, “OkuduÄ&#x;u o bĂźyĂźleyici sĂśzlerle vicdanlarÄą sarsÄąp derinden etkileyen bu adam, besbelli ki bir bĂźyĂźcĂźdĂźr. Yoksa okuma yazmasÄą dahi olmayan bir insanÄąn dudaklarÄąndan bĂśylesine


harikulade sĂśzlerin dĂśkĂźlmesi baĹ&#x;ka tĂźrlĂź izah edilemez.â€? diyorlar. BĂśylece, Kuran’Ĺn insanĂźstĂź bir kaynaktan geldiÄ&#x;ini itiraf ediyor, ama onun Allah’tan geldiÄ&#x;ini inkâr ediyorlar. ÇßnkĂź kibir ve inatçĹlÄąklarÄą onlarÄą imandan alÄąkoyuyor. AyrÄąca, Allah’Ĺn insan hayatÄąna mĂźdahale edeceÄ&#x;ine inanmak ve bu imana gĂśre hayatÄą yeni baĹ&#x;tan kurmak hiç mi hiç iĹ&#x;lerine gelmiyor. Oysa Yaratan yarattÄąÄ&#x;Äąna mĂźdahale etmez mi?

Ů? ŮŽŮ‘ ‍اŮ? َّن َع‏ ŮŽŮ‘ |ŮŽ 7ŮŽ M ‍م‏% ŮŽ ‍ ا Ů‘ŮŽ (ي‏-‍ا‏ Ů? ŮŽ Ů° 1 ‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° !Ů? 5 ŮŽ ‍ات ŮŽŮˆ Ů’ا=ŮŽ ْع‏ Ů? 'ŮŽŮ‘ َ‍> Ů? Ů‘ŮŽ Ů? ا‏2 ‍؜‏ Ů’ ŮŽ ŮŽŮ’ Ů’ Ů? =ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏b0 Ů’ !Ů?ŮŽŮ‘ T Ů? P :ŮŽ Ů’ Ů? % ŮŽ ŮŽ Ů’ =‍ Ů‘Ů? Ů? ا‏#ŮŽ 'Ů? ‍) ا ŮŽ; Ů’ Ů?ش‏7&ŮŽ ‍ا ŮŽ Ů° ى‏ * 6Ů? ‍ اŮ? ْذ‏#Ů? ;Ů’ ŮŽ

3. Sizin Rabb’iniz, gĂśkleri ve yeri altÄą evrede yaratan, fakat sonra mahlĂťkatÄą kendi kaderiyle baĹ&#x; baĹ&#x;a bÄąrakmayan, aksine, bĂźtĂźn iĹ&#x;leri yĂśnetmek ve yĂśnlendirmek Ăźzere Egemenlik TahtĹ’na oturan Allah’tÄąr. O’nun otorite ve hĂźkmĂźne karÄąĹ&#x;abilecek bir ortaÄ&#x;Äą, eĹ&#x;i veya benzeri olmak Ĺ&#x;Ăśyle dursun, O’nun izni olmadÄąkça —Allah katÄąndaki derecesi ne kadar ĂźstĂźn olursa olsun— hiç kimse suçlularÄą hak ettikleri cezadan kurtarmak için aracÄąlÄąk, yani Ĺ&#x;efaat edemeyecektir.

Ů? Ů?Ů‘ ‍ َع‏-‍ا‏ Ů? Ů? ‍ٰذ‏ ﴞ٣﴿ ‍ ŮŽ" ŮŽ( Ů‘ŮŽ Ů? Ůˆ َن‏hŮŽŮŽ 2َ‍Ů?Ůˆ Ů?ه ا‏#NŮ? &%ŮŽ Ů’ 2 !Ů’ 5 Ů? Ů‘Ů° !Ů? 5 Ä°Ĺ&#x;te sizin boyun eÄ&#x;meniz gereken gerçek Efendiniz, sahibiniz ve Rabb’iniz olan Allah budur. Ă–yleyse, yalnÄązca O’na kulluk ve itaat edin. Hâlâ dĂźĹ&#x;ĂźnĂźp ibret almayacak mÄąsÄąnÄąz?

Ů? ;Ů? _ |ŮŽ 7Ů’ DŮŽ ‍~Ů?ا Ů’ا‏#ŮŽ NŮ’ 'ŮŽ *Ů? 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏% Sl V Ů? Ů‘Ů° #ŮŽ &Ů’ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź% ;0 ŮŽ -‍ا‏ ŮŽ !Ů’ 5 Ů‹ _ Ů? Ů’ ŮŽ *Ů? 0Ů’ ŮŽ Ů?‍ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ ا‏7Ů? Ů? &ŮŽ ‍ ا ŮŽŮˆâ€ŹKŮ? ŮŽ ‍ ŮŽŮŠ ا Ů‘ŮŽ (' ŮŽ ٰا‏BŮ? CŮ’ 0ŮŽ Ů? ‍ Ů?ه‏#Ů? 0; 'Ů? !Ů?ŮŽŮ‘ T ‍ت‏% Ů? /ŮŽ Ů? %R ‍ا‏


‍اب‏ ŮŽ Ů’ Ů? ‍اب‏ ŮŒ (ŮŽ &ŮŽ ‍! ŮŽŮˆâ€Ź0 ŮŒ ŮŽ :ŮŽ !Ů’ 9Ů? ŮŽ ‍َ Ů? Ůˆا‏P ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ â€ŤÂ˜ ŮŽŮˆا‏ Ů? 1Ů’ SŮ? %Ů’ Ů? Ů? V ﴞ٤﴿ ‍Ů? Ů? Ůˆ َن‏P5Ů’ 'ŮŽ ‍ ا‏6Ů? % ŮŽ % ŮŽ Ů? !ŮŒ 0 َ‍ا‏ 4-Hepiniz eninde sonunda Ăślecek ve Rabb’inizin huzurunda hesaba çekilmek Ăźzere O’na dĂśneceksiniz. Bu, Allah’Ĺn gerçekleĹ&#x;eceÄ&#x;inde asla Ĺ&#x;Ăźphe olmayan sĂśzĂźdĂźr. ÇßnkĂź O, tĂźm varlÄąklarÄą Ăśnce yoktan yaratÄąr, sonra bunu yani yaratmayÄą tekrar yapar ve huzuruna geri getirir ki, bĂśylece iman edip gĂźzel ve yararlÄą iĹ&#x;ler yapanlarÄą adaletle ĂśdĂźllendirsin. Allah’Ĺn ayetlerini inkâr edenlere gelince, nankĂśrlĂźklerinin cezasÄą olarak, onlara cehennemde kÄązgÄąn bir içecek ve can yakÄącÄą bir azap vardÄąr. Ä°Ĺ&#x;te bu feci akÄąbete uÄ&#x;ramamak için Rabb’inizi iyi tanÄąmalÄąsÄąnÄąz:

ŮŽŮ‘ ^ŮŽ ;ŮŽ _ ‍ز َل‏% ŮŽ Ů’ ‍ا‏ ŮŽ ‍ ŮŽ ا Ů‘ŮŽ (ي‏$Ů? Ů? † Ů? KŮŽ ŮŽ ‍ ŮŽŘą Ů?ه‏#ŮŽŮ‘ \ŮŽ ‍ Ů‹عا ŮŽŮˆâ€Ź6Ů? ŮŽ ŮŽ SŮŽ ‍ Ů‹ŘĄ ŮŽŮˆ Ů’ا‏% 0ŮŽ n ŮŽ K 1 ‍ا‏ =ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏fŮŽ Ů? ‍ ٰذ‏-‍ا‏ ŮŽ % ŮŽ ‍ب‏% Ů? Ů‘Ů° |ŮŽ 7ŮŽ M ŮŽ 1 ŮŽ /Ů? ‍ ŮŽŮˆ Ů’ا‏ Ů?Ů‘ ‍ َد‏#ŮŽ &ŮŽ ‍ Ů? ا‏7ŮŽ ;Ů’ ŮŽ Ů? | Ů‘ Ů? /ŮŽ %Ů’ Ů?

5. GĂźneĹ&#x;’i bir ÄąsÄą ve ÄąĹ&#x;Äąk kaynaÄ&#x;Äą, Ay’Ĺ da aldÄąÄ&#x;Äą ÄąĹ&#x;ÄąÄ&#x;Äą yansÄątan bir aydÄąnlÄąk kÄąlan, takvim Ăślçßmlerini, yÄąllarÄąn sayÄąsÄąnÄą ve vakitlerin hesabÄąnÄą ĂśÄ&#x;renesiniz diye Ay’a her ayÄąn baĹ&#x;Äąndan sonuna kadar her gĂźn için belirli evreler tayin eden O’dur. Allah bĂźtĂźn bunlarÄą anlamsÄąz ve amaçsÄąz birer tesadĂźf eseri olarak deÄ&#x;il, ancak ve ancak yĂźce bir hikmet uyarÄąnca ve belirli bir gaye için yaratmÄąĹ&#x;tÄąr.

Ů° Ů’ ^Ů? RŮ?Ů‘ ŮŽP'Ů? ﴞټ﴿ ‍ Ů? َن‏7ŮŽ ;Ů’ 'ŮŽ ‍ Ů’ Ů?م‏SŮŽ Ů? ‍ت‏% Ů? 'ŮŽ =‍ا‏ Allah, akÄąllarÄąnÄą kullanacak ve hakikati bilip anlayacak bir toplum için, ayetleri iĹ&#x;te bĂśyle açĹk ve net olarak ortaya koyuyor.


ŮŽŮ‘ ‍ Ů?^ ŮŽŮˆâ€Ź0Ů’ ŮŽŮ‘ ‍ Ů?٠ا‏hŮŽ Ů? Ů’M‍> ا‏2Ů? ‍اŮ? َّن‏ ŮŽŮ‘ >2Ů? -‍ا‏ ‍ات‏ ŮŽ % ŮŽ ‍ع ŮŽŮˆâ€Ź% Ů? ŮŽ Ů° 1 ‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° |ŮŽ 7ŮŽ M Ů? 9ŮŽ K ‍ا‏ Ů° ŮŽ ‍ا= Ů’Řą Ů?؜‏ ŮŽ Ů’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞٌ﴿ ‍ َن‏SŮ? ŮŽŮ‘ 'ŮŽ ‍ Ů’ Ů?م‏SŮŽ Ů? ‍ت‏% Ů? 'ŮŽ = 6. Şßphesiz gece ile gĂźndĂźzĂźn birbiri ardÄąnca gelmesinde ve Allah’Ĺn gĂśklerde ve yerde yaratmÄąĹ&#x; olduÄ&#x;u bunca varlÄąklarda, aklÄąnÄą kullanan ve haksÄąz ĂśnyargÄąlardan sakÄąnan bir toplum için O’nun sonsuz kudret ve merhametini gĂśsteren nice mucizeler, ibret verici mesajlar ve iĹ&#x;aretler vardÄąr. Kâinat kitabÄąnÄąn sayfalarÄąna nakĹ&#x;edilmiĹ&#x; bunca mucizelere ve apaçĹk delillere raÄ&#x;men:

Ů?Ů‘ ‍ Ů?؊‏0Ů° /ŮŽ %Ů’ Ů? ‍ ا‏n %0ŮŽ 6Ů’ # ‍ا‏ Ů? ‍ ŮŽŮˆ َع‏%6ŮŽ ‍ َإ‏%S ŮŽ Ů? ‍_ َن‏ Ů? Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍اŮ? َّن ا‏ Ů’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ 7Ů? 2Ů? %4ŮŽ %KŮŽ "Ů? %'ŮŽ ‍ Ů’! ŮŽ& Ů’ ٰا‏$Ů? ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŮˆا‏%9ŮŽ Ů? ‍ ا‏6Ů?Ů‘ ŮŽ% ŮŽ x‍ا‏ ﴞ٧﴿ ‍@ن‏ 7. MahĹ&#x;er gĂźnĂź huzurumuza çĹkacaklarÄąnÄą hesaba katmayan, Ĺ&#x;u gelip geçici dĂźnya hayatÄąnÄą âhirete tercih ederek nihaĂŽ mutluluk ve huzuru onda arayan ve bĂśylece, Kur’an’dan yĂźz çevirerek ayetlerimizden ilgiyi koparanlar var ya;

ŮŽŮ‘ !Ů? 9Ů? '‍ Ů°Ůˆâ€Ź%Ů’ ŮŽ fŮŽ rŮ? Ů° s‍اŮ?Ůˆâ€Ź ﴞ٨﴿ ‍ َن‏NŮ? 1 Ů? 5Ů’ 'ŮŽ ‍ ا‏6Ů? % ŮŽ % ŮŽ Ů? ‍ Ů?ع‏%K ‍ا‏ 8. Yapmakta olduklarÄą kĂśtĂźlĂźkler yĂźzĂźnden, onlarÄąn varacaÄ&#x;Äą yer ateĹ&#x;tir!

ŮŽŮ‘ ‍ ا‏7Ů? Ů? &ŮŽ ‍ ا ŮŽŮˆâ€ŹKŮ? ŮŽ ‍اŮ? َّن ا Ů‘ŮŽ (' ŮŽ ٰا‏ !Ů’ 9Ů? Ů?Ů‘ ‍ Ů’! َع‏9' Ů? /ŮŽ Ů? %R ‍ا‏ Ů? # 9Ů’ 'ŮŽ ‍ت‏%

ŮŽ Ů’ !Ů? 9Ů? Ů? /Ů’ "ŮŽ Ů’ Ů? ‍ ي‏CŮ’ "ŮŽ !L Ů’ 9Ů? 6Ů? % ' ŮŽŮ‘ ‍ت‏% !0 Ů? KŮŽŮ‘ _ ŮŽ >2 ‍ Ů?ع‏%9ŮŽ 6Ů’ =‍ا‏ ŮŽ % Ů? Ů? ; K ‍ا‏ ﴞي﴿


9. Ä°man eden ve bu imana yaraĹ&#x;Äąr gĂźzel ve yararlÄą davranÄąĹ&#x;lar gĂśsteren kimselere gelince, imanlarÄą sayesinde Rab’leri onlarÄą, içerisinde Äąrmaklar çaÄ&#x;Äąldayan nimetlerle dolu cennet bahçelerine iletecektir. Ă–yle muhteĹ&#x;em bir cennet ki:

‍م‏LŮŒ hŮŽ ŮŽ %9ŮŽ 02 !Ů’ 9Ů? Ů? 0ŮŽŮ‘ /Ů? "ŮŽ ‍ Ů‘ŮŽ! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? 7Ů‘Ů° ‍ ا‏fŮŽ 6ŮŽ %/ŮŽ NŮ’ Ů? %9ŮŽ 02 !Ů’ 9Ů? ' Ů° &Ů’ ‍َد‏ ﴞ٥٠﴿ Ů? Ů‘Ů° Ů? #Ů? Ů’ /ŮŽ ‍ Ů’! اŮŽ Ů?ن Ů’ا‏9Ů? ' Ů° &Ů’ ‍ Ů? َد‏M Ů? â€ŤŮŽŮˆ ٰا‏ eŮŽ ŮŽ %;ŮŽ ‍ ŮŽŘą Ů‘Ů?ب Ů’ا‏10. Onlar orada, “Sen ne yĂźcesin Allah’Ĺm!â€? diyerek Rab’lerine seslenecekler. Birbirlerini, “Selâm sizlere, selâm!â€? sĂśzleriyle tebrik edip selâmlayacaklar ve dualarÄąnÄąn sonu, daima “Hamd, âlemlerin Rabb’i Allah’a! Sonsuz Ĺ&#x;ĂźkĂźrler olsun, bize bunca nimetleri bahĹ&#x;eden yĂźce Rabb’imize!â€? Ĺ&#x;eklinde olacak.

ŮŽŮ‘ ‍س‏% ŮŽŮ‘ Ů? -‍ا‏ >ŮŽ ‡Ů? SŮ? ŮŽ 3 Ů? Ů‘Ů° ^Ů? CŮ?Ů‘ ;ŮŽ 'Ů? Ů’ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? K7 Ů? Ů’ DŮŽ %Ů’ Ů? !Ů’ 9Ů? ŮŽ %CŮŽ ;Ů’ Ů? Ů’ ‍ا Ů‘ŮŽ ا‏ >2 %6ŮŽ ‍ َإ‏%S ŮŽ Ů? ‍_ َن‏ ŮŽ َ‍ Ů’! ا‏9Ů? 0Ů’ ŮŽ Ů?‍ا‏ Ů? Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽ( Ů?Řą ا‏KŮŽ 2ŮŽ ! Ů’ 9Ů? 7Ů? _ Ů? ﴞ٥٥﴿ ‍ َن‏9Ů? ŮŽ ;Ů’ 'ŮŽ !Ů’ 9Ů? 6Ů? %0ŮŽ gŮ’ x

11. Ä°nsanlarÄąn iyiliÄ&#x;i sabÄąrsÄązlÄąkla ve aceleyle istedikleri gibi, Allah da onlarÄą suç iĹ&#x;ler iĹ&#x;lemez derhâl cezalandÄąrmÄąĹ&#x; olsaydÄą, çoktan iĹ&#x;leri bitirilmiĹ&#x; olurdu. Fakat onlarÄą cezalandÄąrmakta acele etmeyiz. Hesap vermek Ăźzere huzurumuza çĹkacaklarÄąnÄą ummayan o inkârcÄąlarÄą, bir sĂźre daha azgÄąnlÄąklarÄą içinde bocalar bir hâlde bÄąrakÄąrÄąz. BĂśylece, tĂśvbe edip imana gelmeleri için onlara bir fÄąrsat daha veririz. Fakat pek çoklarÄą, bu fÄąrsatÄą doÄ&#x;ru deÄ&#x;erlendiremez:


Ů?Ů‘ ‍ َن‏%1Ů’ ŮŽŮ‘ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ŮŽذا‏ %L Ů‹ yŮ? % \ŮŽ ‍ًا اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź#&Ů? %\ŮŽ ‍ * اŮŽ Ů’Ůˆâ€ŹNŮ? Ů’KCŮŽ Ů? %6ŮŽ %&ŮŽ ‍ا ‡ Ů‘Ů? َد‏ ŮŽ 6=‍ا‏ Ů?Ů’ † ŮŽŮ‘ ŮŽ Ů?Ů‘ n *Ů? 1 ŮŽ ŮŽ % ŮŽŮ‘ 7ŮŽ 2ŮŽ Ů? ) Ů° Ů?‍ ا‏% KŮŽ &Ů? #Ů’ 'ŮŽ !Ů’ ŮŽ ‍َ ْن‏% ŮŽ ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍ Ů‘ŮŽ Ů?ه‏n Ů? *Ů? Ů’K&ŮŽ %KŮŽ PŮ’ ŮŽ 2 Ů? 1Ů’ Ů? 7Ů’ Ů? ŮŽ 'Ů?Ů‘ ‍ Ů?ز‏fŮŽ Ů? (Ů° ŮŽ ﴞ٥٢﴿ ‍ َن‏7Ů? ŮŽ ;Ů’ 'ŮŽ ‍ ا‏6Ů? % ŮŽ % ŮŽ

12. Ä°nsanÄąn baĹ&#x;Äąna bir belâ veya sÄąkÄąntÄą geldiÄ&#x;inde, gerek uzanÄąrken gerek otururken gerek ayakta iken, kÄąsaca her an ve her durumda bize yalvarÄąp durur. Fakat onu sÄąkÄąntÄąsÄąndan kurtardÄąÄ&#x;ÄąmÄąz zaman, verdiÄ&#x;i sĂśzleri hemen unutur ve baĹ&#x;Äąna gelen bu belâdan dolayÄą sanki bize hiç yalvarmamÄąĹ&#x; gibi kendisini yeniden hayatÄąn akÄąĹ&#x;Äąna kaptÄąrarak yoluna kaldÄąÄ&#x;Äą yerden devam eder. Ä°Ĺ&#x;te kendilerine bahĹ&#x;edilmiĹ&#x; olan akÄąl, gßç, saÄ&#x;lÄąk, servet gibi nimetleri kĂśtĂź yolda kullanarak ĂśmĂźrlerini boĹ&#x; yere harcayan bu mĂźsriflere, yaptÄąklarÄą kĂśtĂź iĹ&#x;ler bĂśyle gĂźzel ve çekici gĂśrĂźnmektedir.

ŮŽ % ŮŽŮ‘ ŮŽ !Ů’ 5 Ů? 7Ů? NŮ’ \ŮŽ Ů’ Ů? ‍ Ů? Ůˆ َن‏SŮ? ‍ Ů’ا‏%KŮŽ 5Ů’ 7ŮŽ Ů’$َ‍ ا‏#Ů’ SŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ‍@ ŮŽŮˆâ€Ź !Ů’ 9Ů? "Ů’ ‍ َإ‏%_ ‍ Ů? ا‏7ŮŽ Â? ‍ي‏BŮ? CŮ’ 6ŮŽ fŮŽ Ů? (Ů° ŮŽ ‍ ا‏ Ů? KŮŽ 0Ů‘Ů? NŮŽ %Ů’ Ů? !Ů’ 9Ů? 7Ů? Ů? ‍Ů?ع‏ KŮ? Ů? tŮ’ 0Ů? Ů? ‍ ا‏6Ů? % ŮŽ % ŮŽ ‍ت ŮŽŮˆâ€Ź% ŮŽ Ů? CŮ’ Ů? ‍ Ů’ ŮŽŮ… Ů’ا‏SŮŽ ‍ْا‏ ﴞ٥٣﴿

13. Gerçek Ĺ&#x;u ki, sizden Ăśnce gelip geçen nice nesilleri, elçileri onlara apaçĹk deliller ve mucizeler getirdiÄ&#x;i hâlde, haksÄązlÄąk ve zulĂźmden vazgeçmedikleri ve artÄąk imana gelme ihtimalleri kalmadÄąÄ&#x;Äą için helâk etmiĹ&#x;tik. Ä°Ĺ&#x;te biz, suçlu bir toplumu bĂśyle cezalandÄąrÄąrÄąz!

ŮŽ Ů’ >2Ů? j Ů? Ů’KKŮŽ Ů? !Ů’ $Ů? #Ů? ;Ů’ ŮŽ Ů’ Ů? ‍ا= Ů’Řą Ů?؜‏ ŮŽ W ŮŽ yŮ? h ŮŽ M ŮŽ !Ů’ Ů? %KŮŽ 7Ů’ ;ŮŽ _ ŮŽ !Ů?ŮŽŮ‘ T ﴞ٥٤﴿ ‍ َن‏7Ů? ŮŽ ;Ů’ "ŮŽ j ŮŽ 0Ů’ ŮŽ


14. Sonra onlarÄąn ardÄąndan, sizleri ĂźstĂźn yeteneklerle donatÄąp yeryĂźzĂźnde hĂźkĂźm sĂźren halifeler kÄąldÄąk ve çeĹ&#x;itli vesilelerle imtihana tâbi tuttuk ki, nasÄąl davranacaÄ&#x;ÄąnÄązÄą gĂśrĂźp hakkÄąnÄązda hĂźkmĂź verelim. Hal bĂśyleyken:

ŮŽ \ŮŽ ‍ت‏% ‍_ َن‏ Ů? Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ل ا‏% @Ů? KŮŽ 0Ů‘Ů? ŮŽ %KŮŽ "Ů? %'ŮŽ ‍ Ů’! ٰا‏9Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ )7Ů° Ů’ "Ů? â€ŤŮŽŮˆاŮ? ŮŽذا‏ *Ů? Ů’ #Ů?Ů‘ ŮŽ ‍ٰ ŮŽ( ا اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź$ 3 Ů? yŮ’ ‍ ا‏%6ŮŽ ‍ َإ‏%S ŮŽ Ů? Ů? Ů’ 4ŮŽ ‍ Ů’ ٰا Ů?ن‏SŮ? Ů? € 15. Ne zaman onlara apaçĹk birer belge olan ayetlerimiz tebliÄ&#x; ve uyarÄą amacÄąyla okunsa, Hesap GĂźnĂźnde huzurumuza geleceklerini ummayan o inkârcÄąlar, “Bize bundan farklÄą bir Kur’an getir ya da hiç deÄ&#x;ilse iĹ&#x;imize gelmeyen ayetleri iptal edip keyfimize uygun hâle getirerek onda bazÄą deÄ&#x;iĹ&#x;iklikler yap!â€? diyorlar.

Ů? 'ŮŽ % ŮŽ ^Ů’ \Ů? =ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏bŮ? NŮ? "ŮŽŮ‘ َ‍> اŮ? ْن ا‏L 1 PŮ’ 6ŮŽ ™% s Ů? S ŮŽ 7Ů’ "Ů? Ů’ Ů? *Ů? ŮŽ #Ů?Ů‘ ŮŽ Ů?‍ Ů?ن > اŮŽ ْن ا‏5 ‍اب ŮŽ' Ů’ Ů?م‏ Ů? M ŮŽ َ‍ > ا‏6Ů‘ Ů?‍> ا‏LŮŽŮ‘ ŮŽ Ů?‍ ) ا‏V Ů° 'Ů? % ŮŽ Ů? 0Ů’ RŮŽ &ŮŽ ‍٠اŮ? ْن‏% ŮŽ (ŮŽ &ŮŽ > Ů‘ ‍€ َع‏ ﴞ٥ټ﴿ !0 Ů? W &ŮŽ Onlara de ki: “Kur’an’Ĺ kendi gĂśrĂźĹ&#x;lerim doÄ&#x;rultusunda deÄ&#x;iĹ&#x;tirmeye benim yetkim yoktur. Zira o benim deÄ&#x;il, Allah’Ĺn sĂśzĂźdĂźr. Ben ancak, bana gĂśnderilen emir ve direktiflere uyarÄąm. ÇßnkĂź Rabb’ime karĹ&#x;Äą gelecek olursam, isyankârlarÄą periĹ&#x;an edecek olan bĂźyĂźk bir gĂźnĂźn azabÄąndan korkarÄąm.â€?

ŮŽ Ů’ ŮŽ ^Ů’ \Ů? Ů? '‍ Ů’! ŮŽŮˆ ŮŽ = اŮŽŘŻ ْٰع‏5 Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ *Ů? "Ů? Ů’ 7ŮŽ "ŮŽ % ŮŽ -‍ا‏ #Ů’ SŮŽŮŽ 2 *‹ Ů? !Ů’ 5 Ů? Ů‘Ů° ‍ َإ‏%: Ů? 02 € ﴞ٥ٌ﴿ ‍ َن‏7Ů? SŮ? ;Ů’ "ŮŽ hŮŽŮŽ 2َ‍ * ا‏7Ů? NŮ’ \ŮŽ Ů’ Ů? ‍ Ů’! Ů?& Ů? Ů‹ ا‏5 Ů? vŮ’ NŮ? ŮŽ


16. Ey Muhammed! Kur’an’Ĺ senin uydurduÄ&#x;unu iddia eden o cahillere ĂśÄ&#x;Ăźt vererek de ki: “Bu kitap doÄ&#x;rudan doÄ&#x;ruya Allah’Ĺn sĂśzĂźdĂźr ve O’nun emriyle size bildirilmektedir. Nitekim Allah size bu hakikati ulaĹ&#x;tÄąrmamÄą dilemeseydi, ben bunu size okuyamazdÄąm. ÇßnkĂź Kur’an gibi bir Ĺ&#x;aheseri meydana getirebilecek ne bilgim, ne de yeteneÄ&#x;im var ve siz de bunu gayet iyi bilirsiniz. KaldÄą ki, Allah dileseydi onu size hiçbir Ĺ&#x;ekilde bildirmezdi de. Madem size lĂźtfedip bĂśyle muhteĹ&#x;em bir kitap gĂśnderdi, onun kÄąymetini bilmeniz gerekmez mi? Ĺžimdi dĂźĹ&#x;ĂźnĂźn: Ben Peygamber olmadan Ăśnceki bĂźtĂźn hayatÄąmÄą sizin aranÄązda geçirdim, Ĺ&#x;u ana kadar bir kez olsun yalan sĂśylediÄ&#x;ime Ĺ&#x;ahit oldunuz mu? Veya bugĂźne kadar benden, Kur’an’a benzer sĂśzler iĹ&#x;ittiniz mi? ÇocukluÄ&#x;umdan beri beni ‘emin’ (dĂźrĂźst ve gĂźvenilir kiĹ&#x;i) lakabÄąyla çaÄ&#x;Äąran sizler, Ĺ&#x;imdi nasÄąl olur da Allah adÄąna yalan uydurduÄ&#x;umu iddia edebilirsiniz? Ăœstelik ne Ĺ&#x;iir, ne din, ne de felsefe alanÄąnda hiçbir bilgi ve tecrĂźbesi olmayan benim gibi ĂźmmĂŽ birinin, bĂźtĂźn Ĺ&#x;airleri, filozoflarÄą, sosyal bilimcileri dize getiren Kur’an gibi bir Ĺ&#x;aheser meydana getirmesi nasÄąl mĂźmkĂźn olabilir, hiç dĂźĹ&#x;ĂźnmĂźyor musunuz?â€?

Ů° ŮŽ 2‍ا‏ Ů’ Ů? ŮŽŮ‘ Ů? !Ů? 7ŮŽ Â?Ů’ َ‍ ŮŽŮŽ Ů’ ا‏2 *Ů? 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů?" * ا‏%'ŮŽ %Ů° Ů? ‍ اŮŽ Ů’Ůˆ ŮŽ Ů‘ŮŽ( ŮŽب‏% Ů‹ (Ů? ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° )7ŮŽ &ŮŽ ‍ى‏p ﴞ٥٧﴿ ‍ Ů? Ů? َن‏CŮ’ Ů? ‍ Ů?‰ Ů’ا‏7Ů? PŮ’ 'Ů? =ŮŽ 17. Ĺžu hâlde, ne cĂźretle Allah’Ĺn ayetlerini deÄ&#x;iĹ&#x;tirmemi bana teklif ediyorsunuz? Allah’Ĺn kitabÄąnda deÄ&#x;iĹ&#x;iklikler yaparak Allah adÄąna yalan uyduran ya da sizin yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄąz gibi O’nun ayetlerini yalanlayan kimselerden daha zalim kim vardÄąr? Gerçek Ĺ&#x;u ki, suç iĹ&#x;lemekte Äąsrar edenler asla kurtuluĹ&#x;a eremezler. Nitekim Kur’an’Ĺ reddedenler, bakÄąn nelerin peĹ&#x;ine dĂźĹ&#x;Ăźyorlar?

‍ Ů? َن‏SŮ? 'ŮŽ ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? ;Ů? ŮŽP Ů’K'ŮŽ =ŮŽ ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź$Ů? Ů?Ů‘ ‡ Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮˆŮ†â€Ź Ů? 'ŮŽ =ŮŽ % ŮŽ -‍ا‏ Ů? ‍Ů?Ůˆ َن Ů? Ů’ Ů?د‏#NŮ? ;Ů’ 'ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź >2Ů? !Ů? 7ŮŽ ;Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ % ŮŽ Ů? -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° #ŮŽ Ů’K&Ů? %6ŮŽ s~Ů? %; ŮŽ ŮŽP:Ů? ‍ ŮŽ = Ů?إ‏stŮ? Ů°$ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ َن‏t}Ů? NŮ?Ů‘ KŮŽ "Ů? َ‍ Ů?\ Ů’^ ا‏-‍ا‏


ŮŽ Ů’ >2Ů? =ŮŽ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ‍ Ů?' Ů’ Ů? Ů? َن‏% ŮŽŮ‘ &ŮŽ ) Ů° %;ŮŽ "ŮŽ ‍ Ů?* ŮŽŮˆâ€Ź6ŮŽ %/ŮŽ NŮ’ Ů? ‍؜‏ Ů? ŮŽ Ů° 1 ‍ا‏ Ů? ‍ا= ْع‏ ﴞ٥٨﴿

18. Allah’Ĺ bÄąrakÄąyorlar da, kendilerine hiç bir zarar veya fayda veremeyecek olan putlara ve sahte ilâhlara kulluk ediyor ve “Bunlar, Allah katÄąnda bizim için aracÄąlÄąk ederek kurtuluĹ&#x;umuzu saÄ&#x;layacak olan efendilerimiz ve Ĺ&#x;efaatçilerimizdir!â€? diyorlar. De ki: “Siz gĂśklerde ve yerde Allah’Ĺn bilmediÄ&#x;i bir Ĺ&#x;eyi mi O’na haber veriyorsunuz? BĂśyle Ĺ&#x;efaatçiler var da, Allah’Ĺn bundan haberi mi yok? HayÄąr, Allah hiç kimseye bĂśyle bir Ĺ&#x;efaat yetkisi vermemiĹ&#x;tir. Zira Allah, onlarÄąn mĂźĹ&#x;rikçe yaklaĹ&#x;ÄąmlarÄąndan tamamen uzaktÄąr, yĂźcedir. Zaten insanoÄ&#x;lu, bu hakikate uygun bir fÄątrat Ăźzere yaratÄąlmÄąĹ&#x;tÄąr. Fakat bazÄą cahiller, zamanla hak dini tahrif edip uydurduklarÄą hurafeleri din haline getirdiler:

ŮŽŮ‘ ‍ َن‏% ŮŽ % ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŒ ŮŽ 7Ů? ŮŽ =ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ ا ŮŽŮˆâ€Ź Ů? ‍س اŮ? Ů‘ŮŽ= اŮ? Ů‘ŮŽ Ů‹ ŮŽŮˆâ€Ź% Ů? K ‍ا‏ Ů?P7ŮŽ ŮŽ Ů’M%ŮŽ2 ‍ ً؊‏#ŮŽ V‍ا‏

Ů’ SŮŽ NŮŽ ŮŽ ‍Ů? َن‏P7Ů? ŮŽ Ů’D'ŮŽ *Ů? 02 % 0 ŮŽ 2 !Ů’ 9Ů? KŮŽ 0Ů’ ŮŽ >ŮŽ ‡Ů? SŮ? ŮŽ fŮŽ Ů?Ů‘ ‍€ Ů? Ů’ َع‏ ﴞ٥ي﴿

19. Ä°nsanlar, baĹ&#x;langĹçta Ä°slâm inancÄąnda birleĹ&#x;en tek bir toplumdan ibaretti. Fakat zamanla hak dinden uzaklaĹ&#x;arak farklÄą gĂśrĂźĹ&#x;lere ayrÄąldÄąlar. EÄ&#x;er bu dĂźnyanÄąn imtihan yeri olduÄ&#x;una ve her Ĺ&#x;eyin tam karĹ&#x;ÄąlÄąÄ&#x;ÄąnÄąn âhirette verileceÄ&#x;ine dair Rabb’in tarafÄąndan ezelden verilmiĹ&#x; bir hĂźkĂźm olmasaydÄą, ayrÄąlÄąÄ&#x;a dĂźĹ&#x;tĂźkleri bu gibi konularda aralarÄąnda çoktan hĂźkĂźm verilmiĹ&#x; ve kĂśtĂźlerin cezasÄą derhal verilerek her tĂźrlĂź anlaĹ&#x;mazlÄąk bitirilmiĹ&#x; olurdu. Fakat ilâhĂŽ hikmet, bu dĂźnyanÄąn bir mĂźcadele ve imtihan yurdu olmasÄąnÄą uygun gĂśrdĂź:


Y Ů? 0Ů’ ŮŽg ‍ Ů’ا‏% ŮŽ 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’^ ا‏SŮŽŮ? 2 *L Ů?Ů‘ ‍Ů? Ů’ َع‏ ﴞ٢٠﴿ eŮŽ ' WŮ? ŮŽ Ů’K Ů? ‍Ů? ŮŽ Ů’ا‏

ŮŒ 'ŮŽ ‍ Ů?* ٰا‏0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ ‍ َل‏BŮ’Ů? 6Ů?‍ Ů? َن ŮŽ Ů’ ŮŽ = ا‏SŮ? 'ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? ;ŮŽ ŮŽ >6Ů‘ Ů?â€ŤŮˆا ا‏ !Ů’ 5 Ů? Ů‘Ů° Ů? L Ů? WŮ? ŮŽ 6Ů’ %ŮŽ2 -

20. Kur’an, apaçĹk ve gerçek bir mucize olarak ortada dururken, yine de kalkmÄąĹ&#x;lar, “Ona Rabb’inden bizim istediÄ&#x;imiz tĂźrden bir mucize indirilmeli deÄ&#x;il miydi?â€? diyorlar. Evrendeki sayÄąsÄąz mucizeleri gĂśrmezlikten gelerek, sÄąrf itiraz edebilmek için bu gibi isteklerde bulunan ĂśnyargÄąlÄą inkârcÄąlara de ki: “Allah bĂśyle bir mucize gĂśnderir mi gĂśndermez mi, onu bilemem. Size kendi gĂźcĂźmle mucize de gĂśsteremem. ÇßnkĂź yaratÄąlmÄąĹ&#x;larÄąn bilgi ve idrak sahasÄąnÄąn Ăśtesinde bir âlem olan gayb, yalnÄązca Allah’a aittir ve her Ĺ&#x;eyi bilen sadece O’dur. Ă–yleyse bekleyin bakalÄąm, Allah baĹ&#x;ÄąnÄąza neler getirecek, ben de sizinle beraber beklemekteyim.

ŮŽŮ‘ %KŮŽ \Ů’ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ŮŽŘ° ا اŮŽ َذ‏ ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍ Ů‘ŮŽ ا َإ‏n !Ů’ 9Ů? ŮŽ ‍ Ů’! اŮ? ŮŽذا‏9Ů? Ů’ 1 ŮŽ #Ů? ;Ů’ ŮŽ Ů’ Ů? Ů‹ ŮŽ VŮ’ ‍س َع‏% ŮŽ K ‍ا‏ % ŮŽ ‍ َن‏NŮ? Ů? 5Ů’ 'ŮŽ %KŮŽ 7ŮŽ Ů? ‍ Ů‹ ا اŮ? َّن Ů?ع‏5Ů’ ŮŽ ‍ اŮŽ Ů’ ŮŽ Ů?ؚ‏-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ^Ů? \Ů? % KŮŽ "Ů? %'ŮŽ ‍ > ٰا‏2 ŮŒ 5Ů’ ŮŽ Ů? Ů’ "ŮŽ ﴞ٢٥﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏5

21. Biz bu tĂźr nankĂśr insanlara, baĹ&#x;larÄąna gelen deprem, kÄątlÄąk, kaza, hastalÄąk, fakirlik gibi bir sÄąkÄąntÄąnÄąn ardÄąndan katÄąmÄązdan azÄącÄąk bir rahmet ve esenlik tattÄąracak olsak, hemen o acÄą gĂźnleri unutur, ayetlerimize karĹ&#x;Äą hile ve entrikalar dĂźzmeye baĹ&#x;larlar. Bu gibi felâketlerin ilâhĂŽ ceza ile hiçbir baÄ&#x;lantÄąsÄą olmayan tesadĂźfĂŽ olaylardan ibaret olduÄ&#x;unu iddia ederler. Elde ettikleri nimetleri kendilerinden bilir, “Biz bunlarÄą kendi çabamÄąz ve dirayetimiz sayesinde elde ettik. Allah ne diye bizim iĹ&#x;imize karÄąĹ&#x;sÄąn ki?â€? derler. BĂśylece Allah’Ĺ ve ayetlerini inkâr eder, mĂźminlere karĹ&#x;Äą haince plânlar, komplolar dĂźzenlerler. Onlara de ki: “Plan kurma konusunda Allah sizden çok daha hÄązlÄądÄąr. Siz Kur’an’a ve MĂźslĂźmanlara karĹ&#x;Äą bĂśyle hilekârlÄąk peĹ&#x;inde koĹ&#x;up dururken Allah baĹ&#x;ÄąnÄąza Ăśyle bir felaket gĂśnderir ki, maksadÄąnÄąza ermeye vakit


bulamadan helak olur gidersiniz. KaldÄą ki, iĹ&#x; bununla da bitmeyecek, asÄąl belâyÄą âhirette gĂśreceksiniz: KuĹ&#x;kusuz elçilerimiz olan melekler, kurmakta olduÄ&#x;unuz bĂźtĂźn hile, entrika ve tuzaklarÄą bir bir yazmaktadÄąrlar. Ve zamanÄą gelince, hepsinin hesabÄąnÄą vereceksiniz.

>2Ů? !Ů’ Ů? Ů’K Ů? ‍ Ů°Ů‘ ) اŮ? ŮŽذا‏V ŮŽ Ů? /Ů’ NŮŽ ‍Ů?Ů‘ ŮŽŮˆ Ů’ا‏GŮŽ ‍> Ů’ا‏2Ů? !Ů’ Ů? Ů? 3Ů‘Ů? 1 ŮŽ 'Ů? ‍ ŮŽ ا Ů‘ŮŽ (ي‏$Ů?

ŮŽ ‰' Ů? !Ů’ 9Ů? Ů? ŮŽ 'Ů’ ŮŽ _ ŮŽ %9ŮŽ Ů? ‍ ا‏V %9ŮŽ "Ů’ ‍ َإ‏%_ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Źf Ů? ŮŽŮ? 2‍ Ů? ŮŽŮˆâ€ŹNŮŽ 0Ů‘Ů? x L Ů? 7Ů’ Ů?P ‍ْا‏ Ů? ŮŽ ‍ن ŮŽŮˆâ€Ź% ŮŽ ŮŽ ^Ů?Ů‘ Ů? Ů’ Ů? ‍ Ů?! Ů’ا ŮŽ Ů’ Ů?؏‏$Ů? ‍ َإ‏%_ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Źj !Ů’ 9Ů? 6ŮŽŮ‘ َ‍ ا ا‏KŮ?Ů‘ Â? Ů? 5 ŮŒ `% ŮŒ ‍ ع‏ Ů? &ŮŽ ‰' Ů’ Ů? ŮŽ LŮŽ '# ‍ا‏ ŮŽ 0V Ů?‍ا‏ ŮŽ R 7Ů? Ů’D Ů? -‍ا‏ Ů‘ *Ů? ŮŽ %KŮŽ ŮŽ 0Ů’ CŮ’ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ْ@! ŮŽŘŻ ŮŽ& Ů? ا‏9Ů? Ů? ˜ ŮŽ 6َ‍Â? ا‏ ŮŽŮ‘ ŮŽ Ů? ŮŽŮ‘ 6ŮŽ 5 Ů? KŮŽ ŮŽ ‍ٰ Ů?( ه‏$ Ů’ Ů? ﴞ٢٢﴿ ŮŽ ' Ů? % ‍ا‏

22. Sizi karada ve denizde yĂźrĂźten O’dur. DoÄ&#x;ayÄą ve ondaki kanunlarÄą yaratan, size eĹ&#x;yayÄą kullanma gßç ve yeteneÄ&#x;ini bahĹ&#x;ederek denizde, karada ve havada yolculuk yapmanÄązÄą saÄ&#x;layan Allah’tÄąr. Ă–yle ki, engin denizlere açĹlmak Ăźzere gemilere bindiÄ&#x;inizde yaĹ&#x;adÄąklarÄąnÄązÄą bir dĂźĹ&#x;ĂźnĂźn: Hani gemiler, ilâhĂŽ kudret sayesinde esen tatlÄą bir rĂźzgârla içindeki yolcularla birlikte denizi yara yara akÄąp giderken ve yolcular, bu gĂźven verici ortamda kendilerini huzur ve esenlik içinde hissettikleri bir sÄąrada, ansÄązÄąn Ĺ&#x;iddetli bir fÄąrtÄąna gelip çatar ve gemiyi çatÄąrdatan dev dalgalar, dĂśrt bir yandan Ăźzerlerine hĂźcum eder. Ä°Ĺ&#x;te o zaman, korkunç bir belâyla çepeçevre kuĹ&#x;atÄąldÄąklarÄąnÄą ve Allah’Ĺn yardÄąmÄąna sÄąÄ&#x;Äąnmaktan baĹ&#x;ka çare olmadÄąÄ&#x;ÄąnÄą anlarlar da, tĂźm batÄąl inançlarÄąndan bir anda sÄąyrÄąlÄąr ve tertemiz bir inançla Allah’a yĂśnelerek O’na tĂźm içtenlikleriyle yalvarÄąp yakarÄąrlar: “Ey yĂźce Rabb’imiz!â€? derler, “EÄ&#x;er bizi bu felâketin pençesinden kurtaracak olursan, yemin olsun ki, bundan bĂśyle sana kulluk edip Ĺ&#x;Ăźkreden kimselerden olacaÄ&#x;Äąz!â€?


ŮŽ Ů’ >2Ů? ‍Ů? َن‏gNŮ’ 'ŮŽ !Ů’ $Ů? ‍ Ů’! اŮ? ŮŽذا‏9Ů? 0CŮ’ % 'ŮŽ | Ů‘ Ů? /ŮŽ ‍ Ů’ا‏3 Ů° 6َ‍ ا‏% ŮŽŮ‘ 7ŮŽ 2ŮŽ Ů? Ů’ ŮŽg Ů? ‍ا= Ů’Řą Ů?؜‏ ŮŽŮ‘ %9ŮŽ 'Ů?Ů‘ َ‍ا‏ Ů? 1 Ů? 0Ů? gŮ’ ŮŽ % ŮŽ 6ŮŽŮ‘ Ů?‍س ا‏% ‍ Ů?؊‏0Ů° /ŮŽ ‍ ŮŽŘš Ů’ا‏% ŮŽ ŮŽ !@Ů’5 Ů? K ‍ا‏ Ů? Ů?P6Ů’ َ‍) ا‏7Ů° &ŮŽ !Ů’ 5 Ů?Ů‘ Ů? rŮ? NŮ?Ů‘ KŮŽ KŮ? 2ŮŽ !Ů’ 5 Ů? ;Ů? _ !Ů’ Ů? Ů’K Ů? % ŮŽ Ů? !Ů’ 5 Ů? Ů’ ŮŽ %KŮŽ 0Ů’ ŮŽ Ů?‍ Ů‘ŮŽŮ?! ا‏T %0ŮŽ 6Ů’ # ‍ا‏ ﴞ٢٣﴿ ‍ َن‏7Ů? ŮŽ ;Ů’ "ŮŽ

23. Fakat Allah onlarÄą kurtarÄąp saÄ&#x; salim karaya çĹkarÄąnca, hemen sĂśzlerinden cayarak tekrar eski inkârcÄąlÄąklarÄąna dĂśnerler. Hak, hukuk, adalet ve insaf ilkelerini hiçe sayarak yeryĂźzĂźnde yeniden terĂśr estirmeye, zayÄąf ve mazlum halklara saldÄąrarak haksÄąz yere azgÄąnlÄąk yapmaya devam ederler. Ey haddini aĹ&#x;an kĂźstah insanlar! Bu azgÄąnlÄąÄ&#x;ÄąnÄąz, sonuç itibariyle ancak kendi aleyhinize olacaktÄąr. BĂśyle zulĂźm ve haksÄązlÄąk peĹ&#x;inde koĹ&#x;makla ne elde edebilirsiniz? Olsa olsa, bu dĂźnya hayatÄąnÄąn bazÄą gelip geçici nimetlerini. Fakat ya sonra? Ne kadar gßçlĂź ve kudretli olursanÄąz olun, gĂźn gelecek sizler de ĂślĂźmĂź tadacak ve eninde sonunda bize dĂśneceksiniz. Ä°Ĺ&#x;te o zaman, hayatta iken yapÄąp ettiÄ&#x;iniz her Ĺ&#x;eyi size haber vereceÄ&#x;iz ve her zulmĂźn hesabÄąnÄą bir bir soracaÄ&#x;Äąz. Ä°nkârcÄąlarÄąn peĹ&#x;ine takÄąldÄąklarÄą Ĺ&#x;u dĂźnya zevklerinin, sonsuz âhiret nimetlerine oranla ne kadar deÄ&#x;ersiz olduÄ&#x;unu Ĺ&#x;u Ăśrnek ne gĂźzel anlatÄąyor:

Ů?Ů‘ ‍ Ů?؊‏0Ů° /ŮŽ ‍ Ů?ŮŽ^ Ů’ا‏v ŮŽ % ŮŽ 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ Ů?ه Ů? ŮŽ ا‏%KŮŽ Ů’ BŮŽ 6Ů’ َ‍ Ů?ŘĄ ا‏% ŮŽ ŮŽ %0ŮŽ 6Ů’ # ‍ا‏ ‍ Ů?إ‏% ŮŽ 1 ŮŽ Ů’ ‍س ŮŽŮˆâ€Ź% ŮŽ Ů’ ‍ت‏% ŮŽ 7ŮŽ ŮŽ Ů’M%ŮŽ2 ŮŽŮ‘ ^Ů? Ů? %Ů’ 'ŮŽ % ŮŽŮ‘ Ů? ‍ا= Ů’Řą Ů?؜‏ ‍ Ů?م‏%;Ů’ŮŽ 6=‍ا‏ Ů? NŮŽ 6ŮŽ * Ů? ˜ Ů? K ‍ا‏ ŮŽ ‍€ ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ Ů’ ‍ ŮŽ( Ů?ت‏M Ů’ KŮŽ 'ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŮˆا Ů‘ŮŽز‏%9ŮŽ 2ŮŽ Ů? Ů’M‍؜ Ů?ز‏ % 9ŮŽ 7Ů? Ů’$َ‍Â? Ů‘ŮŽ ا‏ ŮŽ َ‍ Ů°Ů‘ ) اŮ? ŮŽŘ° ا ا‏V ŮŽ Ů? ‍ا= ْع‏ ‍ Ů‹عا‏%9ŮŽ 6ŮŽ ‍ اŮŽ Ů’Ůˆâ€ŹhŮ‹ 0Ů’ ŮŽ %6ŮŽ Ů? Ů’ َ‍ ا‏% 9ŮŽ 0 Ů°"َ‍@ ا‏ % 9ŮŽ 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ ‍ Ů?ŘŻ Ů?ŘąŮˆ َن‏%\ŮŽ !Ů’ 9Ů? 6ŮŽŮ‘ َ‍ا‏


ŮŽ Ů’ Ů? ŮŽ gŮ’ "ŮŽ !Ů’ ŮŽ ‍َ ْن‏% ŮŽ ‍ًا‏#0R V ^Ů? RŮ?Ů‘ ŮŽP6Ů? fŮŽ Ů? (Ů° ŮŽ † ŮŽ %$ŮŽ %KŮŽ 7Ů’ ;ŮŽ CŮŽ ŮŽ 2 Ů? Ů’ =% ŮŽŮ‘ ŮŽP ŮŽ 'ŮŽ ‍ Ů’ م‏SŮŽ Ů? ‍ت‏% Ů°Ů’ ﴞ٢٤﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏5 Ů? 'ŮŽ =‍ا‏ Ů? 24. Bu dĂźnya hayatÄąnÄąn gĂśz alÄącÄą ve gĂśnĂźl çelici, fakat bir o kadar da gelip geçici oluĹ&#x;unun misali, aynen Ĺ&#x;una benzer: GĂśkten bereket yĂźklĂź bir yaÄ&#x;mur indiririz de, insanlarÄąn ve hayvanlarÄąn beslendikleri yeryĂźzĂź bitkileri onun sayesinde filizlenir, boy atar ve dal budak salÄąp birbirine girer. Nihayet yeryĂźzĂź rengârenk çiçeklerle, iĹ&#x;tah kabartÄącÄą tatlÄą meyvelerle sĂźslenip bezenerek tĂźm gĂśrkem ve gĂźzelliÄ&#x;iyle bir gelin gibi arzÄą endam ettiÄ&#x;i ve sahiplerinin, orada yetki ve egemenlik sahibi olduklarÄąnÄą ve onu keyiflerine gĂśre kullanabileceklerini sandÄąklarÄą bir sÄąrada, bir gece veya gĂźndĂźz vakti oraya emrimiz —korkunç bir afet Ĺ&#x;eklinde— gelir ve o gĂźzelim baÄ&#x;Äą bahçeyi, sanki daha dĂźn orada deÄ&#x;ilmiĹ&#x; gibi kĂśkĂźnden biçip yok ederiz. Ä°Ĺ&#x;te ey insan, dĂźnyanÄąn nimet ve zevkleri de gĂźn gelecek bĂśyle yok olup gidecektir. BakÄąn, dĂźĹ&#x;ĂźnĂźp ibret alacak insanlar için, ayetlerimizi bĂśyle açĹk ve net olarak ortaya koyuyoruz.

ŮŽ 'ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ي‏# 9Ů’ 'ŮŽ ‍ Ů… ŮŽŮˆâ€ŹhŮŽ 1 ‍ا‏ ‍اء‏ Ů? ŮŽ ` Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? ) Ů° Ů?‍ Ů?ŘĄ ا‏% Ů? ‍ Ů?& ا اŮ? Ů° ) َد‏#Ů’ 'ŮŽ -‍ا‏ Ů? ŮŽŮ‘ ‍اع‏ ﴞ٢ټ﴿ !0 Ů? S ŮŽ 1Ů’ Ů?

25. BĂśylece Allah, kullarÄąnÄą barÄąĹ&#x; ve esenlik yurdu olan cennet yurduna çaÄ&#x;Äąrmakta ve bu çaÄ&#x;rÄąya uyarak ilâhĂŽ lĂźtuf ve rahmete nail olmak isteyen herkesi dosdoÄ&#x;ru bir yola iletmektedir. O hâlde, cennet yolcularÄąna mĂźjdeler olsun:

ŮŒpŮŽ \ŮŽ !Ů’ 9Ů? $ŮŽ _ ŮŽ VŮ’ َ‍ (' ŮŽ ا‏7ŮŽŮ‘ Ů? Ů? ‍ Ů?| Ů?Ůˆâ€Ź$ŮŽ Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ ‍ ŮŽŘŻ ŮŒŘŠ ŮŽŮˆâ€Ź%'ŮŽ ‍ٰ ) ŮŽŮˆ Ů?ز‏K1Ů’ /Ů? ‍ ا Ů’ا‏KŮ? 1 ﴞ٢ٌ﴿ ‍Ů?Ůˆ َن‏# Ů? %M ŮŽ %9ŮŽ 02 !Ů’ $Ů? Ů?L KŮŽŮ‘ CŮŽ ‍ب Ů’ا‏% Ů? /ŮŽ `Ů’ َ‍ ا‏fŮŽ rŮ? Ů° sâ€ŤŮŽŮˆ ŮŽ= Ů?Ř° Ů‘ŮŽ ŮŒ اŮ?Ůˆâ€Ź


26. GĂźzel ve yararlÄą davranÄąĹ&#x; gĂśsterenlere, hak ettiklerinden daha gĂźzel bir mĂźkâfat baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lanacak ve hatta bunlardan daha da fazlasÄą verilecektir. Onlara akla hayale gelmedik nimetler takdim edilecek ve nihayet, bĂźtĂźn bu nimetleri unutturacak o muhteĹ&#x;em nimeti tadacaklar: Rab’lerinin cemalini gĂśrecek ve O’nun ebedi hoĹ&#x;nutluÄ&#x;unu kazanacaklar. O dehĹ&#x;et verici Hesap GĂźnĂźnde ne yĂźzlerine bir gĂźnah lekesi bulaĹ&#x;acak, ne de çehrelerini bir utanç ve aĹ&#x;aÄ&#x;Äąlanma bĂźrĂźyecek. MuratlarÄąna ermenin yanÄą sÄąra, can sÄąkacak, yĂźz kÄązartacak, kßçßk dĂźĹ&#x;Ăźrecek her tĂźrlĂź leke ve kederden emin ve salim olacaklar. Ä°Ĺ&#x;te onlar cennet halkÄądÄąrlar, sonsuza dek orada kalacaklar.

ŮŽŮ‘ ‍ ا‏NŮ? 1 %9ŮŽ 7Ů? vŮ’ Ů? Ů? Ů? rŮŽ 0Ů‘Ů? ŮŽ ‍ ا Ů?إ‏BŮŽ _ Ů? XŮŽ 0Ů‘Ů? 1 ‍ا‏ ŮŽ ‍ت‏% ŮŽ ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆا‏ @ Ů’ 0ŮŽ € Ů? Ů‘Ů° ŮŽ Ů? !Ů’ 9Ů? ŮŽ % ŮŽ ŮŒ ŮŽŮ‘ ‍ Ů’! Ů?ذ‏9Ů? SŮ? $ŮŽ Ů’ "ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? 4Ů’ Ů?‍ ا‏% ŮŽ 6ŮŽŮ‘ ŮŽ% ŮŽ !Ů? L `% Ů? &ŮŽ Ů’ Ů? -‍ا‏ Ů° ‍ اŮ?Ůˆâ€Ź% 7WŮ’ ^0Ů’ ŮŽŮ‘ ‍ ا‏%; ŮŽ ŮŽ ŮŽ ‍ع‏% K ‍ا‏ ‍ب‏% / ` ‍ا‏ f r Ů‘ Ů’ s Ů‹ Ů? Ů? Ů? ŮŽ ŮŽ Ů? Ů‹ ŮŽ \Ů? !Ů’ 9Ů? $Ů? _ Ů? Ů? Ů? ‍Ů?Ůˆâ€Ź Ů?L ﴞ٢٧﴿ ‍Ů?Ůˆ َن‏# Ů? %M ŮŽ %9ŮŽ 02 !Ů’ $Ů?

27. KĂśtĂźlĂźk yapanlara gelince, kĂśtĂźlĂźÄ&#x;Ăźn cezasÄą misliyledir. Ä°yi davranÄąĹ&#x;lar için vadedilen kat kat mĂźkâfatÄąn tersine, kĂśtĂźlĂźk yapanlar yalnÄązca yaptÄąklarÄą kĂśtĂźlĂźk kadar ceza gĂśrecekler. OnlarÄą tepeden tÄąrnaÄ&#x;a bir aĹ&#x;aÄ&#x;ÄąlÄąk ve zillet kaplayacaktÄąr. Kendilerini Allah’a karĹ&#x;Äą koruyabilecek hiç kimse yoktur. Bu bedbahtlar Ăśylesine iç karartÄącÄą bir durumda olacaklar ki, yĂźzlerini âdeta gecenin zifiri karanlÄąklarÄą bĂźrĂźmĂźĹ&#x; gibi utanç ve zillet altÄąnda ezilecekler. Ä°Ĺ&#x;te onlar da cehennem halkÄądÄąrlar ve sonsuza dek orada kalacaklardÄąr.


Ů? SŮ? 6ŮŽ !Ů?ŮŽŮ‘ T %;0 ‍ ŮŽ Ů? ا‏:Ů’ َ‍ (' ŮŽ ا‏7ŮŽŮ‘ Ů? ‍ ل‏ Ů? /Ů’ 6ŮŽ â€ŤŮŽŮˆ ŮŽ' Ů’ َم‏ ŮŽ !Ů’ $Ů? Ů? Ů‹ _ ŮŽ \ŮŽ ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? KŮŽ 0Ů’ ŮŽ %KŮŽ 7Ů’ 'ŮŽŮ‘ BŮŽ 2ŮŽ !L Ů’ Ů? s~Ů? % ŮŽ ŮŽ :Ů? ‍ Ů? Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź6Ů’ َ‍ Ů’! ا‏5 ŮŽ ŮŽ Ů? 6ŮŽ %5 ‍ل‏% ﴞ٢٨﴿ ‍Ů?Ůˆ َن‏#NŮ? ;Ů’ "ŮŽ %6ŮŽ %'ŮŽŮ‘ Ů?‍ْ Ů? Ů’! ا‏K Ů? % ŮŽ !Ů’ $Ů? s~Ů? % ŮŽ ŮŽ :Ů? 28. O gĂźn insanlarÄąn ve cinlerin hepsini bir araya toplayacaÄ&#x;Äąz. Sonra da dĂźnyada kimi varlÄąklarÄą yĂźceltip ilâhlaĹ&#x;tÄąrarak veya makam, Ĺ&#x;Ăśhret, servet ve benzeri deÄ&#x;erleri hayatÄąn biricik ĂślçßsĂź hâline getirerek Allah’a ortak koĹ&#x;muĹ&#x; olanlara, “Geçin yerlerinize, siz ve hayattayken emir ve otoritesine boyun eÄ&#x;diÄ&#x;iniz ortaklarÄąnÄąz!â€? diyeceÄ&#x;iz. BĂśylece, her birini lâyÄąk olduÄ&#x;u yere koyarak onlarÄą birbirlerinden tamamen ayÄąracaÄ&#x;Äąz. Ä°Ĺ&#x;te o zaman, onlarÄąn Allah’a ortak koĹ&#x;tuÄ&#x;u kimseler, kendilerini ilâhlÄąk makamÄąna yĂźcelten mĂźĹ&#x;riklere seslenerek, “Siz aslÄąnda bize ibadet etmiyordunuz! Sizin asÄąl tapÄąndÄąÄ&#x;ÄąnÄąz Ĺ&#x;ey, kendi arzu ve heveslerinizden baĹ&#x;kasÄą deÄ&#x;ildi!â€? diyecekler. Ve sĂśzlerine devam edecekler:

ŮŽ 2ŮŽ Ů? KŮŽ 0Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%KŮŽ KŮŽ 0Ů’ ŮŽ ‍ًا‏#09 :ŮŽ -% Ů’ &ŮŽ %KŮŽŮ‘ Ů? ‍ Ů’! اŮ? ْن‏5 Ů? Ů‘Ů° Ů? )PŮ° 5 Ů? "Ů? ‍ َد‏%NŮŽ &Ů? ŮŽ 7 2Ů? % ŮŽg ŮŽ !Ů’ 5 ﴞ٢ي﴿

29. “ArtÄąk bizimle sizin aranÄązda Ĺ&#x;ahit olarak Allah yeter. DoÄ&#x;rusu biz, sizin bize tapÄąndÄąÄ&#x;ÄąnÄązÄąn farkÄąnda bile deÄ&#x;ildik. Ve asla ilâhlÄąk iddiasÄąnda da bulunmamÄąĹ&#x;tÄąk. O hâlde, yaptÄąklarÄąnÄązÄąn sorumluluÄ&#x;u yalnÄązca size aittir.â€?

Ů’ ŮŽP7ŮŽ Ů’ َ‍ ا‏% ŮŽ †Ů? PŮ’ 6ŮŽ ^Ů?Ů‘ Ů? ‍ ا‏7Ů? NŮ’ "ŮŽ fŮŽ Ů? %KŮŽ $Ů? -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ) ŮŽ Ů?‍€ ŮŽŮˆ Ů?Řą Ů‘Ů?ŘŻ Ůˆا ا‏ ﴞ٣٠﴿ ‍ن‏eŮŽ ‍ Ů?Ůˆâ€ŹpŮŽ PŮ’ 'ŮŽ ‍ ا‏6Ů? % ŮŽ % ŮŽ !Ů’ 9Ů? Ů’K&ŮŽ ^ŮŽŮ‘ n ŮŽ ‍ Ů? Ů‘| ŮŽŮˆâ€Ź/ŮŽ ‍ Ů?! Ů’ا‏9Ů? 0 Ů° Ů’ ŮŽ 30. Ä°Ĺ&#x;te o zaman, herkes geçmiĹ&#x;te yaptÄąklarÄąnÄąn hesabÄąnÄą verecek ve bĂźtĂźn insanlar ve cinler, gerçek sahipleri ve efendileri


olan Allah’Ĺn huzuruna getirilecekler. Gerek “Bunlar bize Allah katÄąnda Ĺ&#x;efaat edecek!â€? diye uydurduklarÄą sahte ilâhlarÄą, gerekse din adÄąna uydurduklarÄą batÄąl inançlarÄą, onlarÄą yĂźzĂźstĂź bÄąrakarak ortadan kaybolup gitmiĹ&#x; olacak. BĂśylece, acÄą gerçekle baĹ&#x; baĹ&#x;a kalacaklar.

ŮŽ Ů’ ‍ Ů?ŘĄ ŮŽŮˆâ€Ź% ŮŽ 1 ‍ا‏ Ů? \Ů? ‍Ů?\ Ů’^ ŮŽ Ů’ ŮŽ' Ů’ Ů?ز‏ ŮŽŮ‘ fŮ? 7Ů? Ů’ 'ŮŽ Ů’ ŮŽŮ‘ َ‍ا= Ů’Řą Ů?Řś ا‏ ŮŽŮ‘ ŮŽ Ů? !Ů’ 5 bŮŽ Ů’ 1 ‍ا‏ ŮŽ Ů’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź € ŮŽ 0Ů‘Ů? ŮŽ ‍ْ Ů? Ů?ŘŹ Ů’ا‏D'Ů? ‍€ ŮŽŮˆâ€Ź Ů? 0Ů‘Ů? ŮŽ ‍ Ů‘ŮŽ> Ů? ŮŽ Ů’ا‏/ŮŽ ‍ْ Ů? Ů?ŘŹ Ů’ا‏D'Ů? Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽŘą ŮŽŮˆâ€Ź%RŮŽ Ů’ =‍ا‏ ŮŽ Ů’ Ů? Ů?Ů‘ #ŮŽ 'Ů? Ů’ ŮŽ ‍ Ů‘Ů?> ŮŽŮˆâ€Ź/ŮŽ ‍Ů? ŮŽ Ů’ا‏ hŮŽŮŽ 2َ‍ Ů’^ ا‏SŮŽŮ? 2 -‍ا‏ ŮŽ 2 ŮŽ Ů’ =‍ا‏ LŮ? Ů‘Ů° ‍ Ů? َن‏SŮ? 0ŮŽ 1ŮŽ ﴞ٣٥﴿ ‍ َن‏SŮ? ŮŽŮ‘ "ŮŽ

31. O hâlde ey MĂźslĂźman! Allah’Ĺn egemenliÄ&#x;ini reddederek adÄąm adÄąm bu korkunç akÄąbete yĂźrĂźyen inkârcÄąlara de ki: “Sizi gĂśkten indirdiÄ&#x;i ve yerden çĹkardÄąÄ&#x;Äą nimetlerle besleyen kimdir? Yahut kimdir, bu nimetlerden yararlanmanÄązÄą saÄ&#x;layan kulaklara ve gĂśzlere hĂźkmeden ve gĂśrme, iĹ&#x;itme, hissetme gibi harika yetenekleri size baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layan? Ă–lĂźden diriyi, diriden de ĂślĂźyĂź çĹkaran kimdir? DĂźn ortada yokken bugĂźn bir bitki, bir hayvan, bir insan meydana geliyor. Bir yandan alÄąnan gÄądalar vĂźcudunuzda hayata dĂśnĂźĹ&#x;Ăźrken, Ăśte yandan bir sĂźre sonra onlar da canlÄąlÄąk ĂśzelliÄ&#x;ini kaybedip ĂślĂźyor ve bu mĂźkemmel sistem hiç aksamadan sĂźrĂźp gidiyor. SĂśyleyin, ĂślĂźm ve hayat gibi birbirine tamamen zÄąt iki olguyu birbirine dĂśnĂźĹ&#x;tĂźren kudret kimdir? Ve kimdir, bunlar gibi daha nice olaylarÄąn ve oluĹ&#x;larÄąn yĂśnetimini elinde tutan, varlÄąklarÄą Ĺ&#x;aĹ&#x;maz kanunlara baÄ&#x;lÄą kÄąlarak evrendeki muazzam sistemi sevk ve idare eden?â€? Bu can alÄącÄą sorular karĹ&#x;ÄąsÄąnda, en inatçĹ kâfirler bile gerçeÄ&#x;i itiraf etmekten kendilerini alamayacak ve “Evet, bĂźtĂźn bunlarÄą yapan ve yaratan Allah’tÄąr!â€? diyecekler. O zaman sen de onlara de ki: â€œĂ–yleyse, hâlâ kĂśtĂźlĂźkten, zulĂźmden, inkârdan sakÄąnmayacak mÄąsÄąnÄąz?â€?


ŮŽŮ‘ =ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů? Ů‘| ا‏/ŮŽ ‍ Ů’ا‏#ŮŽ ;Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽذا‏% ŮŽŮŽ 2 |LŮ?Ů‘ /ŮŽ ‍ Ů?! Ů’ا‏5 Ů? Ů?Ů‘ ‍ َع‏-‍ا‏ Ů? Ů? (ŮŽŮ° 2 ‍ل‏LŮ? hŮŽ ‡ ‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° !Ů? 5 ﴞ٣٢﴿ ‍Ů? َن‏2 ŮŽ RŮ’ "Ů? )6Ů‘Ů° ŮŽ%2ŮŽ

32. Ä°Ĺ&#x;te budur, sizin gerçek sahibiniz, yĂśneticiniz, efendiniz ve Rabb’iniz olan Allah! Ĺžimdi sĂśyleyin, bunun Ăśtesinde bir yol, bir gerçek var mÄą? Ă–yle ya, hakikat inkâr edildikten sonra geriye sapÄąklÄąktan baĹ&#x;ka ne kalÄąr? Ĺžu hâlde ey halkÄąm, nasÄąl oluyor da sizi yĂśnlendiren zalimlerin sĂśzlerine aldanÄąp batÄąl yollara dĂśndĂźrĂźlĂźyorsunuz?

Ů’ SŮŽŮ‘ V =ŮŽ !Ů’ 9Ů? 6ŮŽŮ‘ َ‍ ا ا‏SŮ? 1ŮŽ Ů? ŮŽ 7Ů? ŮŽ € ŮŽ 2 ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍) ا‏7ŮŽ &ŮŽ fŮŽ Ů?Ů‘ ‍€ َع‏ ŮŽ fŮŽ Ů? (Ů° ŮŽ ﴞ٣٣﴿ ‍ َن‏KŮ? Ů? tŮ’ 'Ů?

33. Ä°Ĺ&#x;te bĂśylece, gĂźnaha batmÄąĹ&#x; ahlâk ve Ĺ&#x;eref yoksunu kimselerin, hakikati idrak etseler bile ona asla iman etmeyeceklerine dair Rabb’inin toplumsal ve bireysel bir yasa olarak verdiÄ&#x;i hĂźkmĂź gerçekleĹ&#x;miĹ&#x; oldu.

Ů? yŮ? % ŮŽ ŮŽ :Ů? Ů’ Ů? ^Ů’ $ŮŽ ^Ů’ \Ů? ^Ů? \Ů? ‍ Ů?ه‏#Ů? 0; 'Ů? !Ů?ŮŽŮ‘ T |ŮŽ 7Ů’ DŮŽ ‍~Ů?ا Ů’ا‏#ŮŽ NŮ’ 'ŮŽ Ů’ ŮŽ !Ů’ 5 Ů? 2ŮŽ tŮ’ "Ů? )6Ů‘Ů° ŮŽ%2ŮŽ ‍ Ů?ه‏#Ů? 0; 'Ů? !Ů?ŮŽŮ‘ T |ŮŽ 7Ů’ DŮŽ ‍~Ů?ا Ů’ا‏#ŮŽ NŮ’ 'ŮŽ -‍ا‏ ﴞ٣٤﴿ ‍ َن‏5 Ů? Ů‘Ů° 34. Ă–yleyse ey MĂźslĂźman! De ki: “Ey inkârcÄąlar! Emir ve otoritesine kayÄątsÄąz Ĺ&#x;artsÄąz boyun eÄ&#x;erek kendilerini Allah’a ortak koĹ&#x;tuÄ&#x;unuz sahte ilâhlarÄąnÄąz, arasÄąnda, evreni ve hayatÄą yoktan var edip de, ĂślĂźmĂźnden sonra onu yeniden hayata dĂśndĂźrebilecek biri var mÄą?â€? CevabÄą kendin vererek de ki: “Sizin de itiraf edeceÄ&#x;iniz gibi, evreni ve hayatÄą yoktan var eden ve ĂślĂźmĂźnden sonra onu yeniden hayata dĂśndĂźren yalnÄązca Allah’tÄąr! Ĺžu hâlde ey halkÄąm, nasÄąl oluyor da, tepenizde ilâhlÄąk taslayan kâfirlerin propagandasÄąna kapÄąlÄąp inkâra, zulme yĂśnlendiriliyorsunuz?â€?


Ů? yŮ? % ŮŽ ŮŽ :Ů? Ů’ Ů? ^Ů’ $ŮŽ ^Ů’ \Ů? ‍ي‏# 9Ů’ 'ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ^Ů? \Ů? | Ů‘ Ů? /ŮŽ ‍ ŮŠ اŮ? ŮŽ ) Ů’ا‏# 9Ů’ 'ŮŽ Ů’ ŮŽ !Ů’ 5 ‍ ي‏#Ů‘ 9Ů? 'ŮŽ =ŮŽ Ů’ ŮŽŮ‘ َ‍ ا‏bŮŽ NŮŽ ŮŽŮ‘ 'Ů? ‍ Ů‘Ů?| اŮŽ ْن‏V ŮŽ َ‍ Ů? Ů‘| ا‏/ŮŽ ‍ ŮŠ اŮ? ŮŽ ) Ů’ا‏# 9Ů’ 'ŮŽ Ů’ ŮŽŮŽ 2َ‍ Ů? Ů‘ | ا‏/ŮŽ 7Ů’ Ů? Ů? /Ů’ "ŮŽ j Ů? ŮŽ % ŮŽŮŽ 2 ‍ى‏L #Ů° 9Ů’ 'Ů? ‍اŮ? Ů‘ŮŽ = اŮŽ ْن‏ ﴞ٣ټ﴿ ‍ Ů? َن‏5 ŮŽ 0Ů’ ŮŽ — !Ů’ 5 35. BÄąkÄąp usanmadan hakikati haykÄąrmaya devam ederek de ki: “Sizin Allah’a ortak koĹ&#x;tuÄ&#x;unuz sahte ilâhlarÄąnÄąz, liderleriniz, efendileriniz arasÄąnda, her tĂźrlĂź beĹ&#x;eri zaaf ve ĂśnyargÄąlardan uzak biçimde, insanoÄ&#x;lunu dĂźnya ve âhirette mutluluÄ&#x;a ulaĹ&#x;tÄąracak mutlak hakikati ortaya koyarak sizi doÄ&#x;ru yola iletebilecek biri var mÄą?â€? Yine cevabÄą kendin vererek de ki: “Sizin de itiraf edeceÄ&#x;iniz gibi, bahĹ&#x;ettiÄ&#x;i akÄąl, sezgi ve saÄ&#x;duyu sayesinde ve gĂśnderdiÄ&#x;i kitaplar ve elçiler vasÄątasÄąyla insanoÄ&#x;lunu mutlak hakikate ileten yalnÄązca Allah’tÄąr! Ĺžimdi sĂśyleyin, insanÄą yaratan ve onu doÄ&#x;ru yola ileten sonsuz kudret sahibi Allah mÄą itaat edilmeye daha lâyÄąktÄąr, yoksa kendisine yol gĂśsterilmedikçe doÄ&#x;ru yolu bulamayacak kadar aciz olan yaratÄąklar mÄą? Ĺžu hâlde ey halkÄąm, neyiniz var sizin, nasÄąl hĂźkĂźm veriyorsunuz?â€? Allah’Ĺn ayetlerini reddeden bu insanlar, bakÄąn kendilerine neyi rehber ediniyorlar?

ŮŽŮ‘ ‍ اŮ? َّن ا‏% lKÂ? ŮŽ |Ů‘ Ů? /ŮŽ ‍> Ů? ŮŽ Ů’ا‏K gŮ’ 'Ů? =ŮŽ ŮŽŮ‘ W ŮŽ =Ů‘ Ů?‍ Ů’! ا‏$Ů? Ů? mŮŽ Ů’ َ‍ ا‏bŮ? NŮ? ŮŽŮ‘ 'ŮŽ % ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٣ٌ﴿ ‍ َن‏7Ů? ;ŮŽ PŮ’ 'ŮŽ % ŮŽ Ů? !ŮŒ 07 &ŮŽ -‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ اŮ? َّن‏% XŮ‹ 0Ů’ :ŮŽ 36. OnlarÄąn çoÄ&#x;u, hiçbir dayanaÄ&#x;Äą olmayan kuruntu ve zandan baĹ&#x;ka bir Ĺ&#x;eye uymazlar. Oysa zan, ne kadar gĂśsteriĹ&#x;li ve yaldÄązlÄą olursa olsun, hiçbir zaman hakikat bilgisinin yerini tutamaz. Hiç kuĹ&#x;kusuz Allah, onlarÄąn yapÄąp ettikleri her Ĺ&#x;eyi en ince ayrÄąntÄąsÄąyla bilmektedir. Ve cezalarÄąnÄą da mutlaka verecektir. Bu durumda yapmanÄąz gereken, bĂźtĂźn bu zanlardan, ĂśnyargÄąlardan sÄąyrÄąlarak Allah’Ĺn kitabÄąna yĂśnelmek ve onu ciddĂŽ bir incelemeye tâbi tutmaktÄąr. Bunun sonucunda bizzat siz de gĂśreceksiniz ki:


Ů° ŮŽ PŮ’ 'Ů? ‍ Ů’ ٰا Ů?ن اŮŽ ْن‏SŮ? ‍ٰ ŮŽ(ا Ů’ا‏$ ‍ َن‏% ŮŽ % ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź |ŮŽ '# RŮ’ "ŮŽ Ů’ 5 Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮˆŮ†â€Ź Ů? Ů° ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏ Ů? ‍ى Ů? Ů’ Ů?د‏p ŮŽ R PŮ’ "ŮŽ ‍ Ů’ŮŽ' Ů?* ŮŽŮˆâ€Ź#'ŮŽ ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ا Ů‘ŮŽ (ي‏ ‍ Ů?* Ů? Ů’ ŮŽŘą Ů‘Ů?ب‏02 Y ŮŽ 'Ů’ ‍ب ŮŽ= َع‏% Ů? ‍^ Ů’ا‏0 Ů? ŮŽ 5 ŮŽ ŮŽ %;ŮŽ ‍ْا‏ ﴞ٣٧﴿ —

37. Bu Kur’an doÄ&#x;rudan doÄ&#x;ruya Allah’Ĺn kelamÄądÄąr, asla Allah’tan baĹ&#x;kasÄą tarafÄąndan tasarlanmÄąĹ&#x; olamaz! O ancak, kendinden Ăśnceki ilâhĂŽ vahiylerin ilk gĂśnderildiÄ&#x;i hallerini onaylayan ve o kitaplarda yapÄąlan deÄ&#x;iĹ&#x;iklikleri dĂźzeltip onlarÄąn aslĂŽ Ĺ&#x;eklini ortaya koyarak bĂźtĂźn vahiylerin ĂśzĂź ve esasÄą olan Allah katÄąndaki ana KitabÄą açĹklayan hidayet kaynaÄ&#x;ÄądÄąr. Onda akÄąl ve saÄ&#x;duyu ile ĂśrtĂźĹ&#x;meyen hiçbir hĂźkĂźm, insanÄą Ĺ&#x;Ăźpheye dĂźĹ&#x;Ăźrebilecek hiçbir çeliĹ&#x;ki, eÄ&#x;rilik, tutarsÄązlÄąk ve Ĺ&#x;Ăźphe yoktur. Zira o, âlemlerin Rabb’i ve mutlak hâkimi olan Allah tarafÄąndan gĂśnderilmiĹ&#x; bir ilâhĂŽ mesajdÄąr. BĂźtĂźn bu açĹklamalardan sonra, Kur’an’a inanmamak için hâlâ kayda deÄ&#x;er bir Ĺ&#x;Ăźphe, bir itiraz Ăśne sĂźrĂźlebilir mi?

Ů° ŮŽ 2‍ا‏ Ů’ ‍ Ů? َن‏SŮ? 'ŮŽ ‍اَ ْم‏ Ů? ŮŽ ‍ * ŮŽŮˆا Ů’ŘŻ Ů?& ا‏7Ů? vŮ’ Ů? ‍ ŮŽŘą Ů?؊‏1 Ů? Ů? ‍ Ů?" ا‏%ŮŽŮ’ 2 ^Ů’ \Ů? *Ů? 'p ŮŽ ŮŽ ‍ا‏ ŮŽ \ ‍ Ů?د‏%`ŮŽ !Ů’ Ů? Ů’K Ů? ‍ اŮ? ْن‏-‍ا‏ ﴞ٣٨﴿ Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮˆŮ†â€Ź Ů’ Ů? ‍ ْ; Ů? Ů’! Ů? Ů’ Ů?د‏ 38. Yoksa inkâr edenler, “Kur’an’Ĺ Muhammed uydurdu!â€? mu diyorlar? O zaman onlara de ki: “EÄ&#x;er Muhammed gibi Ĺ&#x;iir ve edebiyattan uzak, dinĂŽ veya felsefĂŽ bir eÄ&#x;itim almamÄąĹ&#x;, okuma yazmasÄą dahi olmayan bir kiĹ&#x;i bĂźtĂźn insanlarÄą dize getiren bĂśyle muhteĹ&#x;em bir kitap yazabiliyorsa, Ăśyleyse siz de ifade gĂźzelliÄ&#x;i, haber verdiÄ&#x;i hakikatler ve ortaya koyduÄ&#x;u mĂźkemmel hayat ilkeleri bakÄąmÄąndan Kur’an ile boy ĂślçßĹ&#x;ebilecek bir kitap veya en azÄąndan ona denk bir sure meydana getirin! EÄ&#x;er Kur’an’Ĺ Muhammed uydurduysa, onu alt etmek ve susturmak için bundan daha iyi bir fÄąrsat olabilir mi? Ă–yle ya, Ä°slâm’Ĺ yok etmek için bunca zahmet çekmeye, malÄąnÄązÄą mĂźlkĂźnĂźzĂź, çoluk çocuÄ&#x;unuzu bu uÄ&#x;urda feda etmeye ne gerek vardÄą? Bir masa baĹ&#x;Äąna oturup onun


‘uydurduÄ&#x;u!’ sureler gibi birkaç sure yazarsÄąnÄąz, olur biter. Hadi buna tek baĹ&#x;ÄąnÄąza gĂźcĂźnĂźz yetmedi diyelim, o zaman Allah’tan baĹ&#x;ka yardÄąma çaÄ&#x;ÄąrabileceÄ&#x;iniz kim varsa, becerisine gĂźvendiÄ&#x;iniz bĂźtĂźn Ĺ&#x;airlerinizi, edebiyatçĹlarÄąnÄązÄą, filozoflarÄąnÄązÄą, ilim, fikir ve din adamlarÄąnÄązÄą çaÄ&#x;ÄąrÄąn! ÇaÄ&#x;ÄąrÄąn da, hepiniz el ele vererek Kur’an gibi bir kitap yahut en azÄąndan bir tek sure meydana getirin; eÄ&#x;er bu iddianÄązda samimĂŽ iseniz...

Ů? 0/ 'Ů? !Ů’ ŮŽ % ŮŽ Ů? ‍َ Ů’^ ŮŽ Ů‘ŮŽ( Ů? ا‏ *Ů? 7Ů? '‍ Ůˆâ€Ź%Ů’ "ŮŽ !Ů’ 9Ů? "Ů? %Ů’ 'ŮŽ % ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍ Ů? * ŮŽŮˆâ€Ź7Ů’ ;Ů? Ů? ‍ ا‏ Ů? 6Ů’ %ŮŽ2 !Ů’ 9Ů? 7Ů? NŮ’ \ŮŽ Ů’ Ů? ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽ Ů‘ŮŽ( ŮŽب ا‏fŮŽ Ů? (Ů° ŮŽ Ů? NŮŽ \Ů? %&ŮŽ ‍ َن‏% ŮŽ j ŮŽ 0Ů’ ŮŽ Ů’ W ŮŽŮ‘ ‍ا‏ ŮŽ Ů? %W ﴞ٣ي﴿

39. HayÄąr! AslÄąnda onlar, meseleye ĂśnyargÄąyla yaklaĹ&#x;tÄąklarÄą için, hakkÄąnda yeteri kadar bilgi edinmedikleri ve gerçek anlamÄąnÄą henĂźz kavrayamadÄąklarÄą Ĺ&#x;eyi, yani Kur’an’Ĺ, Ăślçßp biçmeden yalanladÄąlar! ÇßnkĂź ona inanÄąp dĂźrĂźst ve erdemli yaĹ&#x;amak, hiç mi hiç iĹ&#x;lerine gelmiyordu. GeçmiĹ&#x;te bunun birçok Ăśrnekleri var. Nitekim onlardan Ăśncekiler de kendilerine bildirilen hakikati bĂśyle sahte gerekçelerle yalanlamaya kalkmÄąĹ&#x;lardÄą. Fakat bir gĂśrsen, o zalimlerin sonu nice oldu!

!Ů? 7ŮŽ &Ů’ َ‍ ا‏fŮŽ Ů?Ů‘ ‍ Ů? Ů? Ů? * ŮŽŮˆ َع‏tŮ’ 'Ů? =ŮŽ Ů’ ŮŽ !Ů’ 9Ů? Ů’K Ů? ‍ Ů? Ů? Ů? * ŮŽŮˆâ€ŹtŮ’ 'Ů? Ů’ ŮŽ !Ů’ 9Ů? Ů’K Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٤٠﴿ eŮŽ '# 1 Ů? PŮ’ Ů? %Ů’ Ů? 40. OnlarÄąn arasÄąnda, kibir ve ĂśnyargÄą zincirlerini kÄąrarak Kur’an’a iman edecek olanlar da var, ona inanmamakta diretecek olanlar da! Fakat sen ĂźzĂźlme, hakkÄą inkâr eden ve baĹ&#x;kalarÄąnÄą da hakka yĂśnelmekten alÄąkoyan bozguncularÄą, senin Rabb’in gayet iyi biliyor!


Ů? 7Ů? ŮŽ &ŮŽ !Ů’ 5 Ů? ŮŽ ‍> ŮŽŮˆâ€Ź7 ŮŽ &ŮŽ > ^Ů’ SŮŽŮ? 2 â€ŤŮŽŮˆاŮ? ْن ŮŽ Ů‘ŮŽ( Ů? ŮŽŮƒâ€Ź ‍ َن‏t}Ů? ' ŮŽ !Ů’ Ů? 6Ů’ َ‍! ا‏L Ů’ 5 ﴞ٤٥﴿ ‍ َن‏7Ů? ŮŽ ;Ů’ "ŮŽ % ŮŽŮ‘ Ů? ‍ ŮŽ ŮŠ ŮŒŘĄâ€Źs %6ŮŽ َ‍ اŮŽ Ů’& ŮŽ Ů?^ ŮŽŮˆا‏% ŮŽŮ‘ Ů?

41. O hâlde, ey MĂźslĂźman! BĂźtĂźn bunlara raÄ&#x;men, yine de seni yalanlayÄąp kaba kuvvet ve zorbalÄąkla sesini kÄąsmaya kalkÄąĹ&#x;Äąrlarsa, o zaman onlara de ki: “BakÄąn, ben hiç kimseyi iman etmesi için zorlamÄąyorum, siz de bizim inancÄąmÄąza mĂźdahale etmeyin. Ă–yle ya, benim yaptÄąklarÄąm bana, sizin yaptÄąklarÄąnÄąz da size aittir. EÄ&#x;er ben bir yalancÄąysam, bunun sonuçlarÄąna katlanacak olan benim; yok eÄ&#x;er sizler hakikati inkâr eden kimselerseniz, bunun zararÄą da bana deÄ&#x;il, sizlere dokunacaktÄąr. ÇßnkĂź siz benim yaptÄąklarÄąmdan sorumlu olmadÄąÄ&#x;ÄąnÄąz gibi, ben de sizin yaptÄąklarÄąnÄązdan sorumlu deÄ&#x;ilim.â€? Fakat inkârcÄąlar, bu çaÄ&#x;rÄąya çoÄ&#x;u kez olumsuz cevap verecekler. Zira unutma ki, her dinleyen iĹ&#x;itiyor, her bakan gĂśrĂźyor deÄ&#x;ildir:

Ů?Ů‘ bŮ? Ů? 1Ů’ "Ů? €ْ Ů’ ŮŽ ‍ Ů‘ŮŽ! ŮŽŮˆâ€ŹR ‍ا‏ ŮŽ 6ŮŽ%2ŮŽ َ‍ ا‏fŮŽ 0Ů’ ŮŽ Ů?‍ ŮŽ Ů? Ů?; َن ا‏1Ů’ 'ŮŽ Ů’ ŮŽ !Ů’ 9Ů? Ů’K Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٤٢﴿ ‍ َن‏7Ů? SŮ? ;Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ ‍ ا‏6Ů? % ŮŽ

42. İçlerinde, Kur’an okurken seni gĂśrĂźnĂźĹ&#x;te dinleyenler de var fakat kendi vicdanlarÄąnÄą ĂśnyargÄą zincirleriyle mahkĂťm etmiĹ&#x; olan bu “saÄ&#x;Äąrlaraâ€? sen mi hakikati duyuracaksÄąn, eÄ&#x;er akÄąllarÄąnÄą kullanmÄąyorlarsa?

Ů? Ů’K'ŮŽ Ů’ ŮŽ !Ů’ 9Ů? Ů’K Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍ ا‏6Ů? % ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ي ا Ů’ Ů?; Ů’ ŮŽ> ŮŽŮˆâ€Ź#Ů? 9Ů’ "ŮŽ €ْ ŮŽ 6ŮŽ%2ŮŽ َ‍ ا‏fŮŽ 0Ů’ ŮŽ Ů?‍ Ů? ا‏W ﴞ٤٣﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏RŮ? NŮ’ 'Ů? =ŮŽ

43. Yine içlerinde, sana gĂźya bakanlar da var fakat gĂśzlerinin ĂśnĂźndeki gerçeÄ&#x;i gĂśremeyen bu “kĂśrlereâ€? doÄ&#x;ru yolu sen mi gĂśstereceksin; eÄ&#x;er sezgileriyle hakikati gĂśremiyorlarsa? Peki, bu insanlarÄą Allah mÄą bu hâle getirdi? Elbette hayÄąr:


ŮŽŮ‘ ŮŽŮ‘ 5 ŮŽŮ‘ !Ů? 7Ů? WŮ’ 'ŮŽ =ŮŽ -‍ا‏ !Ů’ 9Ů? 1 ŮŽ Ů‘Ů° ‍اŮ? َّن‏ ŮŽ Ů?P6Ů’ َ‍س ا‏% ŮŽ K ‍ا‏ ŮŽ K ‍ا‏ Ů? Ů° ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%XŮ‹ 0Ů’ :ŮŽ ‍س‏% ﴞ٤٤﴿ ‍ Ů? َن‏7Ů? WŮ’ 'ŮŽ

44. Allah, insanlara hiçbir Ĺ&#x;ekilde haksÄązlÄąk etmez; ama asÄąl insanlardÄąr, bizzat kendi kendilerine haksÄązlÄąk edenler. Hem de bunu, dĂźnya hayatÄąnÄąn gelip geçici zevkleri uÄ&#x;runa yaparlar. Oysa dĂźnya hayatÄą çabucak geçip gidecek ve KÄąyamet GĂźnĂź diriltilip Rabb’inizin huzuruna çĹkarÄąlacaksÄąnÄąz:

ŮŽŮ‘ ŮŽ Ů? Ů‹ &ŮŽ % ŮŽ =ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا ا‏vŮ? NŮŽ 7Ů’ 'ŮŽ !Ů’ ŮŽ ‍َ ْن‏% ŮŽ !Ů’ $Ů? Ů? ‍ع‏% Ů? /Ů’ 'ŮŽ â€ŤŮŽŮˆ ŮŽ' Ů’ َم‏ Ů? 9ŮŽ K ‍ا‏ % ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ Ů?إ‏%S ŮŽ 7Ů? Ů? ‍ ŮŽ ا Ů‘ŮŽ (' ŮŽ ŮŽ Ů‘ŮŽ( Ů? ا‏1 ŮŽ #Ů’ \ŮŽ ! Ů’ 9Ů? KŮŽ 0Ů’ ŮŽ ‍Ů? َن‏2‍ َع‏%;ŮŽ ŮŽ 'ŮŽ Ů? M ﴞ٤ټ﴿ ŮŽ '# ŮŽ 9Ů’ Ů? ‍ ا‏6Ů? % ŮŽ

45. O gĂźn Allah onlarÄą diriltip mahĹ&#x;erde topladÄąÄ&#x;Äą zaman, yaĹ&#x;adÄąklarÄą bir ĂśmĂźr, insanlara o kadar kÄąsa gelecek ki, sanki gĂźndĂźz vakti aralarÄąnda tanÄąĹ&#x;Äąverdikleri kÄąsacÄąk bir an kadar yeryĂźzĂźnde kaldÄąklarÄąnÄą zannedecekler. Ä°Ĺ&#x;te o zaman, dĂźnya hayatÄąnÄąn geçici zevkleri uÄ&#x;runa ebedĂŽ mutluluÄ&#x;u kaybetmenin ne bĂźyĂźk bir gaflet olduÄ&#x;unu anlayacaklar. Evet, gĂźnĂźn birinde Allah’Ĺn huzuruna çĹkarÄąlacaklarÄą gerçeÄ&#x;ini inkâr eden ve bunun en doÄ&#x;al sonucu olarak doÄ&#x;ru yola girmekten kaçĹnanlar, o GĂźn korkunç bir hĂźsrana uÄ&#x;rayacaklar! Ey Peygamber! Sana diĹ&#x; bileyen, seni ortadan kaldÄąrmak için tĂźrlĂź komplolar hazÄąrlayan zalimler Ĺ&#x;unu iyi bilsinler ki:

%KŮŽ 0Ů’ ŮŽ %Ů? 2ŮŽ fŮŽ KŮŽŮ‘ 0ŮŽ 2ŮŽŮ‘ ŮŽ ŮŽ 6ŮŽ ‍ Ů’! اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź$Ů? #Ů? ;Ů? 6ŮŽ ‍‘ ا Ů‘ŮŽ (ي‏ ŮŽ ;Ů’ ŮŽ fŮŽ KŮŽŮ‘ 'ŮŽ Ů? 6Ů? % ŮŽŮ‘ Ů?â€ŤŮŽŮˆا‏ ﴞ٤ٌ﴿ ‍ َن‏7Ů? ;ŮŽ PŮ’ 'ŮŽ % ŮŽ )7Ů° &ŮŽ #ŮŒ 09 :ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° !Ů?ŮŽŮ‘ T !Ů’ 9Ů? ;Ů? _ Ů? Ů’ ŮŽ

46. OnlarÄą tehdit ettiÄ&#x;imiz azap ve felâketlerin bir kÄąsmÄąnÄą daha dĂźnyadayken gerçekleĹ&#x;tirerek Ăśzlemini çektiÄ&#x;in mutlu ve


aydÄąnlÄąk gĂźnleri sana hemen gĂśstersek de, çetin bir mĂźcadelenin ardÄąndan seni vefat ettirerek mĂźkâfatÄąnÄą âhirete ertelesek de, o zalimler açĹsÄąndan deÄ&#x;iĹ&#x;en hiçbir Ĺ&#x;ey olmayacak, sonuçta azaptan kurtulamayacaklar. ÇßnkĂź hepsi, dĂśnĂźp dolaĹ&#x;Äąp eninde sonunda bizim huzurumuza gelecekler. Evet, siz ĂślĂźp gitseniz bile, onlarÄąn yapÄąp ettiklerine bizzat Allah Ĺ&#x;ahitlik etmektedir. Ĺžu da var ki, yeterli uyarÄą yapÄąlmadan hiç kimseye ceza verilmez. Bunun için:

LŮŒ Ů? ‍ Ů‘Ů?^ اŮ? Ů‘ŮŽ Ů? َع‏5 Ů? Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ‍ ŮŽذا‏%Ů? 2ŮŽ ‍ ل‏ !Ů’ 9Ů? KŮŽ 0Ů’ ŮŽ >ŮŽ ‡Ů? \Ů? !Ů’ 9Ů? Ů? Ů? ‍ ŮŽŘĄ َع‏%_ ﴞ٤٧﴿ ‍ Ů? َن‏7ŮŽ WŮ’ 'Ů? =ŮŽ !Ů’ $Ů? ‍ Ů?˜ ŮŽŮˆâ€Ź1Ů’ SŮ? %Ů’ Ů? 47. Her Ăźmmetin bir Peygamberi vardÄąr ve her topluma, — doÄ&#x;rudan veya dolaylĹ— bir Peygamber mutlaka gĂśnderilmiĹ&#x;tir. Ne zaman ki, onlara Peygamberleri veya Peygamberin misyonunu Ăźstlenen Ä°slâm davetçileri gelir ve kendilerini uyarÄąp aydÄąnlatÄąr, iĹ&#x;te ancak o zaman onlar sorumlu tutulurlar: Elçilere karĹ&#x;Äą gĂśsterdikleri tavra gĂśre aralarÄąnda adaletle hĂźkmedilir ve hiç kimse, zerre kadar haksÄązlÄąÄ&#x;a uÄ&#x;ratÄąlmaz. Nihayet Son Elçi geldi ve insanlarÄą uyardÄą. Ve iĹ&#x;te inkârcÄąlarÄąn cevabÄą:

ŮŽ \ ‍ Ů?د‏%`ŮŽ !Ů’ Ů? Ů’K Ů? ‍ اŮ? ْن‏#Ů? &Ů’ ŮŽ ‍ٰ ŮŽ(ا Ů’ا‏$ ) Ů° ŮŽ ‍ Ů? َن‏SŮ? 'ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٤٨﴿ 48. “EÄ&#x;er cennet, cehennem, kÄąyamet, âhiret... hakkÄąnda dedikleriniz doÄ&#x;ru ise, savurduÄ&#x;unuz bu tehditler ne zaman gerçekleĹ&#x;ecek?â€? diyerek sizinle alay ediyorlar.

ŮŽ % ŮŽ =ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏%;Ů‹ PŮ’ 6ŮŽ =ŮŽ ‍ ا ŮŽŮˆâ€Źl n Ů? Ů? -‍ا‏ ^Ů?Ů‘ 5 ŮŽ >1 PŮ’ KŮŽ Ů? fŮ? 7Ů? Ů’ َ‍Ů?\ Ů’^ ŮŽ = ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ َإ‏%: ŮŽ ‍_ ŮŒ^ اŮ? ŮŽذا‏ =ŮŽ ‍ ŮŽ& Ů‹ ŮŽŮˆâ€Ź% ŮŽ ‍ Ů? Ůˆ َن‏M ŮŽ َ‍ ŮŽŘĄ ا‏%_ ŮŽ َ‍اŮ? Ů‘ŮŽ Ů? ا‏ Ů? %Ů’ ŮŽ 1Ů’ 'ŮŽ hŮŽŮŽ 2 !Ů’ 9Ů? 7Ů? _ ﴞ٤ي﴿ ‍ Ů? َن‏#Ů? SŮ’ ŮŽ 1Ů’ 'ŮŽ


49. Ey Peygamber! Bu cahillere de ki: “Ben size, ‘Bana inanmayanlarÄą azaba uÄ&#x;ratacaÄ&#x;Äąm!’ demedim ki! Bilakis, Allah dilemedikçe, ben kendime bile herhangi bir zarar veya fayda verebilecek gĂźce sahip deÄ&#x;ilim. DolayÄąsÄąyla, size vadedilen azabÄąn ne zaman gerçekleĹ&#x;eceÄ&#x;ini de bilemem. Fakat Ĺ&#x;unu sĂśyleyebilirim ki, Allah ceza ve mĂźkâfat vermekte acele etmez. MesajÄąnÄą iyice anlamanÄąz, Ăźzerinde dĂźĹ&#x;Ăźnmeniz için size bir sĂźre daha mĂźhlet verecektir. ÇßnkĂź Allah’Ĺn deÄ&#x;iĹ&#x;mez yasalarÄąna gĂśre, her bireyin ve toplumun bir yaĹ&#x;am sÄąnÄąrÄą, bir helâk tarihi, yani bir eceli vardÄąr. Bu sĂźre gelinceye kadar da imtihan devam edecektir. Fakat o belirlenen sĂźre bir de geldi mi, artÄąk son piĹ&#x;manlÄąklarÄą fayda vermez ve helâk zamanÄąnÄą ne bir an geciktirebilir, ne de Ăśne alabilirler!â€?

Ů? 0 Ů°"َ‍Ů?\ Ů’^ اŮŽ ŮŽعاŮŽ Ů’' Ů? Ů’! اŮ? ْن ا‏ ‍ ŮŽذا‏% ŮŽ ‍ Ů‹عا‏%9ŮŽ 6ŮŽ ‍ اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź%"Ů‹ %0ŮŽ ŮŽ *Ů? Ů? ‍ Ů’! ŮŽ& ŮŽ(ا‏5 ﴞټ٠﴿ ‍ Ů? Ů? َن‏CŮ’ Ů? ‍ْ Ů?* Ů’ا‏K Ů? ^Ů? CŮ? ;Ů’ ŮŽ 1Ů’ 'ŮŽ 50. SĂśzlerine devamla de ki: “SĂśyleyin bakalÄąm; gecenin bir vaktinde uykunuzun tam ortasÄąnda veya gĂźndĂźz vakti gezip eÄ&#x;lenirken, Allah’Ĺn azabÄą size ansÄązÄąn gelip çatsaydÄą, hâliniz nice olurdu! Allah’a meydan okurcasÄąna azabÄąn gelmesini isteyen suçlular, bunlardan hangisini arzu ediyorlar? Ä°Ĺ&#x;te bu azap kesinlikle gerçekleĹ&#x;ecek ve o gĂźn Allah, tĂśvbe edip yalvaran zalimlere soracak:

‍ َن‏7Ů? CŮ? ;Ů’ ŮŽ 1Ů’ "ŮŽ * Ů? !Ů’ Ů? Ů’K Ů? #Ů’ \ŮŽ ‍ ŮŽ ŮŽŮˆâ€ŹXŮ° Ů’ ‍ْ Ů? Ů’! Ů? * ٰا‏K ŮŽ ‍ ٰا‏bŮŽ \ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź% ŮŽ ‍ Ů‘ŮŽŮ?! اŮ? ŮŽذا‏Tَ‍ا‏ ﴞټ٥﴿

51. “BaĹ&#x;ÄąnÄąza bunlar gelip çattÄąktan sonra mÄą O’na iman ediyorsunuz? Ĺžimdi mi aklÄąnÄąz baĹ&#x;ÄąnÄąza geldi? Fakat artÄąk çok geç! Oysa bunu ne kadar da aceleyle istiyordunuz!


ŮŽ ŮŽ '( 7ŮŽŮ‘ Ů? ^0 ŮŽ \ !Ů?ŮŽŮ‘ T =ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’Ůˆ َن ا‏BŮŽ CŮ’ "Ů? ^Ů’ $ŮŽ #Ů?L 7Ů’ DŮ? ‍اب Ů’ا‏ ŮŽ (ŮŽ &ŮŽ ‍ Ů? ا Ů?Ř°Ůˆ Ů?\ ا‏7ŮŽ Â? ﴞټ٢﴿ ‍ َن‏NŮ? 1 Ů? 5Ů’ "ŮŽ !Ů’ Ů? Ů’K Ů? % ŮŽ Ů?

52. Sonra zalimlere, “TadÄąn bakalÄąm sonsuz azabÄą!â€? denilecek, “YaptÄąÄ&#x;ÄąnÄąz fenalÄąklardan baĹ&#x;ka bir Ĺ&#x;eyin cezasÄąnÄą mÄą çekiyorsunuz sanki?â€? Ä°Ĺ&#x;te âhirette durum bundan ibaret. Fakat zalimlerin dĂźnyadaki Ĺ&#x;u tavÄąrlarÄąna bir bakÄąn:

!Ů’ Ů? 6Ů’ َ‍ ا‏% ŮŽ ‍ Ů‘ŮŒ| ŮŽŮˆâ€Ź/ŮŽ ŮŽ *Ů? 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽ Ů?\ Ů’^ ا ŮŠ ŮŽŮˆ ŮŽŘą Ů‘ > ا‏$Ů? |ŮŒŮ‘ V ŮŽ َ‍ ا‏fŮŽ 6ŮŽ t}Ů? NŮ? Ů’K ŮŽ 1Ů’ 'ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞټ٣﴿ eŮŽ 'B CŮ? ;Ů’ Ů? Ů?

53. Hâlâ sana, “Sahi bĂźtĂźn bunlar gerçekten meydana gelecek mi?â€? diye soruyorlar. De ki: “Rabb’ime yemin olsun ki, evet; bu kitapta bildirilenler, gerçeÄ&#x;in ta kendisidir! Ve siz, ey zalimler, ne yaparsanÄąz yapÄąn, bu korkunç akÄąbetten kurtulamayacak, ilâhĂŽ adaletin gerçekleĹ&#x;mesine asla engel olamayacaksÄąnÄąz!â€?

ŮŽ Ů’ >2Ů? % ŮŽ € ŮŽ †Ů? PŮ’ 6ŮŽ ^Ů?Ů‘ 5 Ů? Ů? â€ŤŮŽŮˆ ŮŽ Ů’ اŮŽ َّن‏ Ů’ # ŮŽ 2Ů’ =ŮŽ ‍ا= Ů’Řą Ů?؜‏ Ů’ ŮŽ 7ŮŽ Â? * Ů? ‍َت‏ Ů’ ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆاŮŽ ŮŽ Ů‘Ů? Ůˆا‏ !Ů’ 9Ů? KŮŽ 0Ů’ ŮŽ >ŮŽ ‡Ů? \Ů? ‍اب ŮŽŮˆâ€Ź LŮŽ (ŮŽ ;ŮŽ ‍ ŮŽعاŮŽ Ů?Ůˆا ا‏% ŮŽŮ‘ ŮŽ ŮŽ ŮŽ ‍َا‏#K ‍ا‏ ﴞټ٤﴿ ‍ Ů? َن‏7ŮŽ WŮ’ 'Ů? =ŮŽ !Ů’ $Ů? ‍ Ů?˜ ŮŽŮˆâ€Ź1Ů’ SŮ? %Ů’ Ů?

54. DĂźnyanÄąn gelip geçici menfaatleri uÄ&#x;runa âhiretlerini berbat edenler, ne bĂźyĂźk bir aldanÄąĹ&#x; içinde olduklarÄąnÄą o gĂźn anlayacaklar. Ă–yle ki, yeryĂźzĂźnĂźn tĂźm serveti zalimlerin elinde olsaydÄą, cehennem azabÄąndan kurtulmak için hepsini seve seve feda ederlerdi. Fakat ne çare! AzabÄą gĂśrdĂźkleri zaman, piĹ&#x;manlÄąk acÄąsÄą bir kor gibi yĂźreklerini yakÄąp kavuracak! Fakat son piĹ&#x;manlÄąk fayda vermeyecek. Hiç kimseye en ufak bir haksÄązlÄąk


yapÄąlmaksÄązÄąn, aralarÄąnda adaletle hĂźkmedilecek ve bĂśylece zalimler, sonsuz azaba mahkĂťm edilecekler.

ŮŽ Ů’ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ >2Ů? % ŮŽ |ŮŒŮ‘ V Ů? Ů‘Ů° #ŮŽ &Ů’ ‍؜ اŮŽ ŮŽ = اŮ? َّن ŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍اَ ŮŽ = اŮ? َّن‏ Ů? ŮŽ Ů° 1 ‍ا‏ ŮŽ -‍ا‏ Ů? ‍ا= ْع‏ ﴞټټ﴿ ‍ Ů? َن‏7ŮŽ ;Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ !Ů’ $Ů? ŮŽ mŮŽ Ů’ َ‍ Ů‘ŮŽ ا‏5 Ů? Ů° â€ŤŮŽŮˆâ€Ź

55. Ey insanlar! Ä°yi bilin ki, gĂśklerde ve yerde ne varsa hepsi Allah’ĹndÄąr! Ĺžunu da iyi bilin ki, Allah’Ĺn vaadi tartÄąĹ&#x;masÄąz bir gerçektir. Ne var ki, insanlarÄąn çoÄ&#x;u bunu bilmez.

ﴞټٌ﴿ ‍_ Ů?; َن‏ Ů? 'Ů? ‍ > ŮŽŮˆâ€Ź/Ů’ 'Ů? ŮŽ $Ů? ŮŽ Ů’ "Ů? *Ů? 0Ů’ ŮŽ Ů?‍€ ŮŽŮˆا‏0 56. HayatÄą bahĹ&#x;eden de, ĂślĂźmĂź yaratan da O’dur. Hepiniz eninde sonunda ĂślĂźmĂź tadacak ve hesap vermek Ăźzere O’nun huzuruna getirileceksiniz.

ŮŽ &Ů? Ů’ ŮŽ !Ů’ 5 ŮŽŮ‘ %9ŮŽ 'Ů?Ů‘ َ‍ ا‏% 'ŮŽ Ů? Ů?Ů‘ ‍ ŮŒ Ů? Ů’ َع‏W Ů? "Ů’ ‍ َإ‏%_ ŮŽ #Ů’ \ŮŽ ‍س‏% % ŮŽ Ů? ‍ ŮŒŘĄâ€Ź% ŮŽP:Ů? ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź5 Ů? K ‍ا‏ ŮŽ K Ů? tŮ’ Ů? 7Ů’ Ů? ŮŒ ŮŽ VŮ’ ‍ًى ŮŽŮˆ َع‏#$Ů? ‍Ů?ŮˆŘą ŮŽŮˆâ€Ź Ů?Ů‘ >2Ů? ﴞټ٧﴿ Ů? #R ‍ا‏ 57. Ey insanlar! Ä°Ĺ&#x;te size Rabb’inizden bir ĂśÄ&#x;Ăźt, gĂśnĂźllerdeki tĂźm hastalÄąk ve dertlere kesin bir Ĺ&#x;ifa ve mĂźminler için bir yol gĂśsterici ve rahmet kaynaÄ&#x;Äą olan Kur’an gelmiĹ&#x; bulunuyor!

% ŮŽŮ‘ Ů? ŮŒ 3Ů’ M Ů? Ů‘Ů° ^Ů? ْ‡ ŮŽP Ů? ^Ů’ \Ů? ŮŽ ŮŽ $Ů? ‍ ا‏ Ů? ŮŽ PŮ’ 0ŮŽ 7ŮŽŮ’ 2 fŮŽ Ů? (Ů° NŮ? 2ŮŽ * Ů? ŮŽ VŮ’ ŮŽ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏ V ﴞټ٨﴿ ‍ ŮŽ Ů?; َن‏CŮ’ 'ŮŽ

58. Ĺžu hâlde, ey MĂźslĂźman! Ä°nkârcÄąlÄąÄ&#x;Äąn pençesinde kÄąvranan insanlÄąÄ&#x;a seslenerek de ki: “Bu dĂźnyanÄąn geçici nimetleri, insanlÄąÄ&#x;Äą huzura kavuĹ&#x;turmada yeterli olamaz. O hâlde, Allah’Ĺn sonsuz lĂźtuf ve rahmetiyle, evet, iĹ&#x;te asÄąl bununla sevinsinler ve


kurtuluĹ&#x;un reçetesini Kur’an’da arasÄąnlar! ÇßnkĂź bu, dĂźnyaya bel baÄ&#x;layanlarÄąn toplayÄąp yÄąÄ&#x;dÄąklarÄą her Ĺ&#x;eyden daha hayÄąrlÄądÄąr.â€?

Ů? ŮŽ -‍ا‏ % Ů‹ ‍ ŮŽ ا‏V Ů? Ů‘Ů° ‍ َل‏BŮŽ 6Ů’ َ‍ ا‏% ŮŽ !Ů’ Ů? 'Ů’ َ‍Ů?\ Ů’^ اŮŽ ŮŽعا‏ ŮŽ *Ů? Ů’K Ů? !Ů’ Ů? 7Ů’ ;ŮŽ CŮŽ ŮŽ 2 ‍ Ů’! Ů? Ů’ Ů?عزŮ’ Ů?ق‏5 Ů? ŮŽ ‍ اŮŽ Ů?Ř° َن‏ﴞټي﴿ ‍ Ů?Ůˆ َن‏pŮŽ PŮ’ "ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° )7ŮŽ &ŮŽ ‍ Ů’! اŮŽ ْم‏5 Ů? Ů‘Ů° ‍=Ů‹ Ů?\ Ů’^ ٰا‏hŮŽ V ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 59. Ve yine, iyi-kĂśtĂź, haram-helâl, gĂźzel-çirkin, doÄ&#x;ru-eÄ&#x;ri gibi deÄ&#x;er yargÄąlarÄąnÄą hoyratça tahrif edip yozlaĹ&#x;tÄąran toplumlara seslenerek de ki: “Allah’Ĺn size bahĹ&#x;ettiÄ&#x;i, fakat sizin —hiçbir makul gerekçeye dayanmadan— bir kÄąsmÄąnÄą helâl, bir kÄąsmÄąnÄą haram saydÄąÄ&#x;ÄąnÄąz nimetleri hiç dĂźĹ&#x;ĂźndĂźnĂźz mĂź?â€? OnlarÄą dĂźĹ&#x;Ăźnmeye davet ettikten sonra de ki: “HaramÄą helâl, helâli haram yapma konusunda size Allah mÄą izin verdi, yoksa Allah’Ĺn adÄąnÄą kullanarak yalan mÄą sĂśylĂźyorsunuz?â€?

ŮŽ ‍ Ů’ا‏-‍ا‏ ŮŽ % ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍ ŮŽ Ů? اŮ? َّن‏0Ů° SŮ? ‍ Ů?( ŮŽب ŮŽ' Ů’ ŮŽŮ… Ů’ا‏5 Ů? Ů‘Ů° )7ŮŽ &ŮŽ ‍ Ů?Ůˆ َن‏pŮŽ PŮ’ 'ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍Â? Ů‘Ů? ا‏ ŮŽŮ‘ )7ŮŽ &ŮŽ ^Ů? ْ‡َ2 ‍ ŮŽ Ů?(Ůˆâ€Ź-‍ا‏ Ů? Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ !Ů’ $Ů? ŮŽ mŮŽ Ů’ َ‍ Ů‘ŮŽ ا‏5 ‍ن‏eŮŽ ‍ Ů? Ůˆâ€Ź5 ŮŽ Ů‘Ů° Ů? Ů° ‍س ŮŽŮˆâ€Ź% Ů? K ‍ا‏ ﴞٌ٠﴿

60. Peki, Allah adÄąna yalan uydurmaktan çekinmeyen bu zalimler, bĂźtĂźn iyiliklerin ve kĂśtĂźlĂźklerin karĹ&#x;ÄąlÄąÄ&#x;ÄąnÄąn verileceÄ&#x;i DiriliĹ&#x; GĂźnĂź hakkÄąnda ne dĂźĹ&#x;ĂźnĂźyorlar? GĂźnĂźn birinde hesaba çekileceklerini hiç akÄąllarÄąna getirmiyorlar mÄą? Yine de Allah, onlarÄą cezalandÄąrmakta acele etmiyor, hâlâ nimetlerinden faydalanmalarÄąna izin veriyor. DoÄ&#x;rusu Allah, insanlara karĹ&#x;Äą çok cĂśmert ve lĂźtufkârdÄąr. Ama onlarÄąn çoÄ&#x;u, kendilerine bunca nimetleri baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layan Rab’lerine itaat etmez, O’na Ĺ&#x;Ăźkretmezler. Buna karĹ&#x;ÄąlÄąk ey Muhammed! Biz senin, hakikati tebliÄ&#x; etme konusunda ne kadar çaba harcadÄąÄ&#x;ÄąnÄą, ne bĂźyĂźk sÄąkÄąntÄąlara gĂśÄ&#x;Ăźs gerdiÄ&#x;ini biliyoruz:


Ů? "ŮŽ % ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍ َن‏7Ů? ŮŽ ;Ů’ "ŮŽ =ŮŽ ‍ْ Ů?* Ů? Ů’ Ů?\ Ů’ ٰا Ů?ن ŮŽŮˆâ€ŹK Ů? ‍ ا‏7Ů? Ů’ "ŮŽ % ŮŽ ‍ Ů?ن ŮŽŮˆâ€Ź%Ů’ :ŮŽ >2 ‍ Ů?ن‏5 Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ %KŮŽŮ‘ Ů? =ŮŽŮ‘ Ů?‍Ů? Ů’ ŮŽ& ŮŽ Ů?^ ا‏ % ŮŽ ‍ Ů?* ŮŽŮˆâ€Ź02 ‍‡ َن‏0 Ů? P "Ů? ‍ Ů‹دا اŮ? ْذ‏9Ů? :Ů? !Ů’ 5 ŮŽ Ů’ >2Ů? ‍ل ŮŽŘ° Ů‘ŮŽŘą Ů?؊‏% >2Ů? =ŮŽ ‍ا= Ů’Řą Ů?Řś ŮŽŮˆâ€Ź Ů? SŮŽ vŮ’ Ů? Ů’ Ů? fŮŽ Ů?Ů‘ ‍ Ů?ب ŮŽ& Ů’ َع‏BŮ? ;Ů’ 'ŮŽ

ŮŽŮ‘ Ů? ŮŽ Ů? >2 =ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽ ا‏GŮŽ Ů’ َ‍ ŮŽŮˆ ŮŽ = ا‏fŮŽ Ů? ‍َ ŮŽ Ů? Ů’ ٰذ‏g`Ů’ َ‍ Ů?ŘĄ ŮŽŮˆ ŮŽ = ا‏% ŮŽ 1 ‍ا‏ Ů? N Ů? ‍ب‏% ﴞٌ٥﴿

61. Hangi iĹ&#x;le meĹ&#x;gul olursan ol, Kur’an’dan hangi bĂślĂźmĂź okursan oku‌ Ve siz ey insanlar, ne iĹ&#x; yapÄąyor olursanÄąz olun‌ Yani nerede, ne zaman ve hangi Ĺ&#x;artlarda olursanÄąz olun‌ Ĺžunu hiç aklÄąnÄązdan çĹkarmayÄąn ki, siz bu iĹ&#x;lere dalÄąp giderken Biz mutlaka sizin sĂśz, niyet ve eylemlerinize birebir Ĺ&#x;ahitlik ediyoruz. KÄąsacasÄą, yerin derinliklerinde olsun, uçsuz bucaksÄąz gĂśklerde olsun, zerre aÄ&#x;ÄąrlÄąÄ&#x;Äąnca kßçßk ve Ăśnemsiz bile olsa, hiçbir Ĺ&#x;ey Rabb’inin bilgisinden kaçmaz; hatta ne bundan kßçßk ve ne de bĂźyĂźk hiçbir Ĺ&#x;ey yoktur ki, varlÄąkla ilgili yasalarÄąn, yazgÄąlarÄąn belirlendiÄ&#x;i apaçĹk bir Kitapta kaydedilmiĹ&#x; olmasÄąn. O hâlde ey inkârcÄąlar, yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄąz zulmĂźn yanÄąnÄąza kâr kalacaÄ&#x;ÄąnÄą zannetmeyin ve siz ey MĂźslĂźmanlar, umudunuzu yitirmeden, yÄąlgÄąnlÄąÄ&#x;a kapÄąlmadan yolunuza devam edin!

ﴞٌ٢﴿ ‍ن‏LŮŽ 6Ů? BŮŽ /Ů’ 'ŮŽ !Ů’ $Ů? =ŮŽ ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ ‍ Ů’ ŮŒŮ â€ŹM Ů? Ů‘Ů° ‍ َإ‏% 0ŮŽ Ů? ‍اَ ŮŽ = اŮ? َّن اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź ŮŽ =ŮŽ -‍ا‏ 62. ÇßnkĂź iyi bilin ki, Hesap GĂźnĂźnde Allah’Ĺn dostlarÄąna korku yoktur ve onlar, o GĂźn asla ĂźzĂźlmeyecekler! Peki, kimdir Allah’Ĺn dostlarÄą?

ﴞٌ٣﴿ ‍ َن‏SŮ? ŮŽŮ‘ 'ŮŽ ‍ ا‏6Ů? % ŮŽ ‍ ا ŮŽŮˆâ€ŹKŮ? ŮŽ ‍اَ Ů‘ŮŽ (' ŮŽ ٰا‏


63. Onlar, Allah’Ĺn ayetlerine yĂźrekten iman eden ve bu imanÄąn gereÄ&#x;ini yerine getiren, yani dĂźrĂźst ve erdemlice bir hayatÄą tercih ederek kĂśtĂźlĂźÄ&#x;Ăźn her çeĹ&#x;idinden titizlikle sakÄąnan kimselerdir. Ä°Ĺ&#x;te bunun içindir ki:

Ů° Ů’ >2Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%0ŮŽ 6Ů’ # ‍ا‏ ŮŽ # NŮ’ "ŮŽ =ŮŽ ‍ ŮŽ Ů? ؊‏M Ů?Ů‘ ‍ Ů?؊‏0Ů° /ŮŽ ‍> Ů’ا‏2Ů? ‍ Ů’ Ů° ى‏NŮ? ‍ Ů?! Ů’ا‏9Ů? ŮŽ ^' Ů? =‍ا‏ ŮŽ Ů? ﴞٌ٤﴿ !Ů? 0W ;ŮŽ ‍َ Ů’ Ů?ز Ů’ا‏P ‍ ŮŽ Ů’ا‏$Ů? fŮŽ Ů? ‍ ٰذ‏-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ت‏% Ů? ŮŽ 7Ů? 5

64. Hem dĂźnya hayatÄąnda mĂźjde var onlara, hem de âhirette! ÇßnkĂź ilâhĂŽ yasada bĂśyle yazÄąlmÄąĹ&#x;tÄąr ve Allah’Ĺn sĂśzlerinde asla deÄ&#x;iĹ&#x;iklik olmaz! Ä°Ĺ&#x;te budur en bĂźyĂźk kurtuluĹ&#x;, en bĂźyĂźk mutluluk!

ŮŽ 6BŮ? /Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ŮŽ $Ů? % ;0 bŮ? 0 1 ‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍ َ؊‏BŮŽŮ‘ ;Ů? ‍ Ů’Âƒ! اŮ? َّن Ů’ا‏9Ů? Ů? Ů’ \ŮŽ fŮ’ ŮŽ Ů‹ _ ﴞٌټ﴿ !Ů? 07 ;ŮŽ ‍ْا‏ 65. Ĺžu hâlde, ey MĂźslĂźman! AnlamsÄąz bir gurura kapÄąlarak sana ĂźstĂźnlĂźk taslayan zalimlere aldÄąrma! OnlarÄąn inkâr ve alay dolu sĂśzleri seni ĂźzĂźp ĂźmitsizliÄ&#x;e sevk etmesin! Unutma ki, her tĂźrlĂź kudret ve ĂźstĂźnlĂźk, tamamÄąyla ve yalnÄązca Allah’a aittir ve O her Ĺ&#x;eyi iĹ&#x;iten, her Ĺ&#x;eyi bilendir. DolayÄąsÄąyla, kim ki Allah’a yakÄąnsa, ĂźstĂźnlĂźk ve Ĺ&#x;eref de onun hakkÄądÄąr:

ŮŽ Ů’ >2Ů? Ů’ ŮŽ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ >2Ů? Ů’ ŮŽ bŮ? NŮ? ŮŽŮ‘ 'ŮŽ % ŮŽ ‍؜ ŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍اَ ŮŽ = اŮ? َّن‏ Ů? ŮŽ Ů° 1 ‍ا‏ Ů? ‍ا= ْع‏ ŮŽŮ‘ ‍ Ů?; َن اŮ? Ů‘ŮŽ= ا‏NŮ? ŮŽŮ‘ 'ŮŽ ‍ ŮŽŘĄ اŮ? ْن‏% ŮŽ ŮŽ :Ů? -‍ا‏ ŮŽŮ‘ W Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮˆŮ†â€Ź Ů? ‍ Ů?& َن Ů? Ů’ Ů?د‏#Ů’ 'ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ا‏ ﴞٌٌ﴿ ‍ْ Ů? Ů?` َن‏D'ŮŽ =ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’! ا‏$Ů? â€ŤŮŽŮˆاŮ? ْن‏ 66. Ä°yi bilin ki, gĂśklerde ve yerde her kim varsa, insanlar, melekler, cinler... hepsi Allah’Ĺn kulu olan âciz yaratÄąklardÄąr. Ä°Ĺ&#x;te bu yĂźzden, Allah’tan baĹ&#x;kasÄąna yalvarÄąp yakaran o inkârcÄąlar,


her ne kadar onlara ibadet ediyor gibi gĂśrĂźnĂźyorlarsa da, aslÄąnda bu ortak koĹ&#x;tuklarÄą sahte ilâhlarÄąn izinden gitmiyorlar! Gerçekte onlar, sadece kendi arzularÄąnÄąn, tutkularÄąnÄąn ve zanlarÄąnÄąn peĹ&#x;inden gidiyorlar ve aksini iddia ederken de, sadece yalan sĂśylĂźyorlar! Peki bu cahiller, gĂśzlerinin ĂśnĂźnde sĂźrekli tekrarlanan Ĺ&#x;u mucizeleri de mi gĂśrmĂźyorlar?

ŮŽŮ‘ ‍ Ů?* ŮŽŮˆâ€Ź02 ‍ ا‏KŮ? 5 Ů? 1Ů’ ŮŽ Ů? ^ŮŽ 0Ů’ ŮŽŮ‘ ‍ Ů?! ا‏5 Ů? ŮŽ ^ŮŽ ;ŮŽ _ ‍ Ů‹ ا‏RŮ? NŮ’ Ů? ‍ َع‏%9ŮŽ K ‍ا‏ ŮŽ ‍ ŮŽ ا Ů‘ŮŽ (ي‏$Ů? Ů° ŮŽ fŮŽ Ů? ‍> ٰذ‏2 ‍اŮ? َّن‏ ﴞٌ٧﴿ ‍ ŮŽ Ů?; َن‏1Ů’ 'ŮŽ ‍ Ů’ Ů?م‏SŮŽ Ů? ‍ت‏% Ů? 'ŮŽ = 67. KaranlÄąÄ&#x;Äąn o sessiz, sakin ve huzur verici atmosferi içinde dinlenesiniz diye geceyi yaratan, iĹ&#x;lerinizi rahatça gĂśrebilmeniz için de apaydÄąnlÄąk gĂźndĂźzĂź var eden O’dur. KuĹ&#x;kusuz bunda, hakikati açĹk yĂźreklilikle dinleyen insanlar için nice dersler, nice ibretler vardÄąr.

>2Ů? % ŮŽ *Ů? ŮŽ >Ů? Ů‘ KŮ? ŮŽg ‍ ŮŽ Ů’ا‏$Ů? *Ů? 6ŮŽ %/ŮŽ NŮ’ Ů? ‍ًا‏# ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° (ŮŽ DŮŽ "ŮŽŮ‘ ‍ Ů? ا ا‏%\ŮŽ ŮŽ 7Ů’ Ů? Ů’ Ů? !Ů’ Ů? #ŮŽ Ů’K&Ů? ‍؜ اŮ? ْن‏ ŮŽ Ů’ >2Ů? % ŮŽ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽ( ا‏9Ů° Ů? ‍ن‏% Ů? ŮŽ Ů° 1 ‍ا‏ Ů?  Ů? ‍ا= ْع‏ ﴞٌ٨﴿ ‍ Ů? َن‏7ŮŽ ;Ů’ "ŮŽ =ŮŽ % ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° )7ŮŽ &ŮŽ ‍ Ů? َن‏SŮ? "ŮŽ َ‍ا‏

68. BĂźtĂźn sapÄąk inanç ve ideolojiler, Allah’Ĺn herhangi bir konuda yetersiz, aciz, muhtaç ve zayÄąf olduÄ&#x;u varsayÄąmÄąndan yola çĹkarlar. Nitekim mĂźĹ&#x;rikler, melekleri Allah’Ĺn kÄązlarÄą saydÄąlar. Hristiyanlar ise Ä°sa’yÄą Allah’Ĺn oÄ&#x;lu kabul ederek, “Allah kendisine bir oÄ&#x;ul edindi!â€? dediler. HâĹ&#x;â! Çocuk edinmek, bir acizliktir, O ise her tĂźrlĂź acziyet ve noksanlÄąktan uzaktÄąr, yĂźcedir! Zira O’nun hiç kimseye ve hiçbir Ĺ&#x;eye ihtiyacÄą yoktur; gĂśklerde ve yerde ne varsa, hepsi zaten O’nundur. Oysa sizin elinizde, bu konudaki iddialarÄąnÄązÄą destekleyecek akli ve nakli hiçbir delil yoktur. Ĺžu hâlde, nasÄąl olur da Allah hakkÄąnda gerçekliÄ&#x;ini hiç bilmediÄ&#x;iniz iddialar ileri sĂźrersiniz?


ŮŽ ‍ Ů’ا‏-‍ا‏ ﴞٌي﴿ ‍ َن‏/Ů? 7Ů? PŮ’ 'Ů? =ŮŽ ‍ Ů?( ŮŽب‏5 Ů? Ů‘Ů° )7ŮŽ &ŮŽ ‍Ů?Ůˆ َن‏pŮŽ PŮ’ 'ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍Ů?\ Ů’^ اŮ? َّن ا‏ 69. Ey MĂźslĂźman! Bu cahillere de ki: “Allah adÄąna yalan uyduranlar, asla kurtuluĹ&#x;a eremeyecekler!â€? O çok gĂźvendikleri mallarÄą, servetleri de onlarÄą kurtaramayacak:

Ů?Ů‘ >2Ů? ‍ ŮŒŘšâ€Ź% ŮŽ ŮŽ Ů? ( 6Ů? !Ů?ŮŽŮ‘ T !Ů’ 9Ů? ;Ů? _ ‍اب‏ ŮŽ (ŮŽ ;ŮŽ ‍ Ů?! Ů’ا‏9Ů? S' Ů? Ů’ ŮŽ %KŮŽ 0Ů’ ŮŽ Ů?‍ Ů‘ŮŽŮ?! ا‏T %0ŮŽ 6Ů’ # ‍ا‏ ŮŽŮ‘ ﴞ٧٠﴿ ‍ن‏eŮŽ ‍Ů? Ů? Ůˆâ€ŹP5Ů’ 'ŮŽ ‍ ا‏6Ů? % ŮŽ % ŮŽ Ů? #ŮŽ '# ‍ا‏

70. Evet, belki bu dĂźnyada birazcÄąk menfaat saÄ&#x;layacaklar fakat eninde sonunda hesap vermek Ăźzere huzurumuza gelecekler. Ä°Ĺ&#x;te o zaman Biz, nankĂśrlĂźklerinin cezasÄą olarak onlara o korkunç azabÄą tattÄąracaÄ&#x;Äąz!

ŮŽ \ŮŽ ‍ Ř­ اŮ? ْذ‏6Ů? ŮŽ%NŮŽ 6ŮŽ !Ů’ 9Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ ^Ů’Ů? "â€ŤŮŽŮˆا‏ ŮŽ GŮ? ŮŽ ‍ َن‏% ŮŽ ‍ ŮŽ\ Ů’ Ů?Ů… اŮ? ْن‏%'ŮŽ * Ů? Ů’ SŮŽ Ů? ‍ل‏% ƒŮ? Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ € Ů? Ů‘Ů° )7ŮŽ ;ŮŽŮŽ 2 -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ت‏% Ů? 'ŮŽ %Ů° Ů? ‍ي‏3 (Ů’ "ŮŽ ‍ > ŮŽŮˆâ€Ź%SŮŽ ŮŽ !Ů’ 5 Ů? 7Ů’ ŮŽŮ‘ ŮŽ "ŮŽ -‍ا‏ Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ !Ů’ Ů? Ů? Ů’ َ‍ Ů’ ا‏5 Ů? 'ŮŽ =ŮŽ !Ů?ŮŽŮ‘ T !Ů’ Ů? ‍ َإ‏% ŮŽ ŮŽ :Ů? ‍َ Ů’_ Ů? Ů?; ا اŮŽ Ů’ ŮŽ Ů? Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź%2ŮŽ !Ů’ 5 Ů’ !Ů?ŮŽŮ‘ T Ů‹ ŮŽŮ‘ 4Ů? ﴞ٧٥﴿ â€ŤŮˆŮ†â€Ź Ů? \‍ا‏ Ů? Ů? WŮ? Ů’K"Ů? =ŮŽ ‍‡ ا اŮ? ŮŽ Ů‘ŮŽ> ŮŽŮˆâ€Ź

71. Onlara, Nuh’un hayatÄąndan ibret verici haberlerini anlat: Hani o, inkâr bataklÄąÄ&#x;Äąnda kÄąvranan halkÄąna seslenerek, “Ey halkÄąm!â€? demiĹ&#x;ti, “Sizin aranÄązda bulunmam ve Allah’Ĺn ayetleriyle sizi sĂźrekli uyarmam Ĺ&#x;ayet canÄąnÄązÄą sÄąkmaya baĹ&#x;ladÄąysa Ĺ&#x;unu iyi bilin ki, ben tĂźm kalbimle Allah’a gĂźveniyorum, haydi Ăśyleyse, bu davayÄą susturmak için, emir ve otoritesine kayÄątsÄąz Ĺ&#x;artsÄąz boyun eÄ&#x;erek Allah’a ortak koĹ&#x;tuÄ&#x;unuz bĂźtĂźn putlarÄąnÄązÄą, liderlerinizi ve sahte ilâhlarÄąnÄązÄą toplayÄąp hakkÄąmda kararÄąnÄązÄą verin; son sĂśzĂźnĂźzĂź sĂśyledikten sonra da, kararÄąnÄąz içinize dert olmasÄąn ve elinizden geliyorsa, gĂśz


açmama bile fÄąrsat vermeden Ăźzerimde hĂźkmĂźnĂźzĂź uygulayÄąn! Fakat ne yaparsanÄąz yapÄąn, hak yoldan bir adÄąm geri atmayacaÄ&#x;Äąm!â€?

Ů? Ů? Ů’ ŮŽ% ŮŽ % ŮŽŮŽ 2 !Ů’ Ů? 0Ů’ ŮŽŮ‘ ŮŽ "ŮŽ ‍ ْن‏%Ů? 2ŮŽ -‍ا‏ Ů?@Ů‘Ů° )7ŮŽ &ŮŽ =ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’! Ů? Ů’ اŮŽ Ů’_ Ů? اŮ? ْن اŮŽ Ů’_ Ů? ŮŽŮŠ ا‏5 ŮŽ 7Ů? 1Ů’ Ů? â€ŤŮŽŮˆاŮ? Ů? Ů’ Ů?ŘŞ اŮŽ ْن اŮŽ Ů? َن Ů? ŮŽ Ů’ا‏ ﴞ٧٢﴿ 72. “EÄ&#x;er size ilettiÄ&#x;im mesajÄą dinlemekten yĂźz çevirirseniz, Ĺ&#x;unu iyi bilin ki, ben bu tebliÄ&#x;ime karĹ&#x;ÄąlÄąk, sizden bir menfaat, bir mĂźkâfat beklemiyorum. Benim mĂźkâfatÄąmÄą verecek olan, yalnÄązca Allah’tÄąr. Ben, ilâhĂŽ emirlere gĂśnĂźlden boyun eÄ&#x;en samimĂŽ bir MĂźslĂźman olmakla emrolundum.â€?

ŮŽ 2ŮŽ !Ů’ $Ů? %KŮŽ 7Ů’ ;ŮŽ _ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹfŮ? 7Ů’ Ů?P ‍> Ů’ا‏2Ů? *Ů? ;ŮŽ ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ Ů?ه ŮŽŮˆâ€Ź%KŮŽ 0Ů’ CŮŽŮ‘ KŮŽ 2ŮŽ ‍ Ů‘ŮŽ( Ů? Ů?ه‏5 Ů? 6Ů’ %ŮŽ2 %L KŮŽ "Ů? %'ŮŽ %Ů° Ů? ‍ ا Ů‘ŮŽ (' ŮŽ ŮŽ Ů‘ŮŽ( Ů? ا‏%KŮŽ \Ů’ ŮŽ 4Ů’ َ‍ ŮŽŮˆا‏j j ŮŽ 0Ů’ ŮŽ Ů’ W ŮŽ yŮ? h ŮŽ M ŮŽ ﴞ٧٣﴿ ŮŽ '‍ْ ŮŽ( ع‏K Ů? ‍ Ů? Ů’ا‏NŮŽ \Ů? %&ŮŽ ‍ َن‏% ŮŽ 73. Fakat bu uyarÄąlarÄą dikkate almadÄąlar, aksine iyice azgÄąnlaĹ&#x;arak onu yalancÄąlÄąkla suçladÄąlar. Bunun Ăźzerine, Biz de onu ve gemide onun yanÄąnda yer alan bĂźtĂźn MĂźslĂźmanlarÄą tufanda helak olmaktan kurtardÄąk ve onlarÄą o Ăźlkede egemen kÄąldÄąk. Ayetlerimizi inkâr edenleri ise, korkunç sel sularÄąna batÄąrarak boÄ&#x;duk. Bak iĹ&#x;te, uyarÄąlan fakat uyarÄąlara aldÄąrÄąĹ&#x; etmeyen isyankârlarÄąn sonu nice olmuĹ&#x;, gĂśr!

ŮŽ 2 !Ů’ 9Ů? Ů? Ů’ \ŮŽ ) Ů° Ů?‍ ا‏hŮ‹ Ů? ‍ ه Ů?ع‏#Ů? ;Ů’ ŮŽ Ů’ Ů? %KŮŽ vŮ’ ;ŮŽ ŮŽ !Ů?ŮŽŮ‘ T !Ů’ $Ů? ~}Ů? %CŮŽ ^Ů? NŮ’ \ŮŽ Ů’ Ů? * Ů? ‍ ŮŽ Ů‘ŮŽ( Ů? ا‏% ŮŽ Ů? ‍ ا‏KŮ? Ů? tŮ’ 0Ů? Ů? ‍ ا‏6Ů? % ŮŽ % ŮŽŮŽ 2 ‍ت‏% Ů? KŮŽ 0Ů‘Ů? NŮŽ %Ů’ Ů? ﴞ٧٤﴿ ŮŽ '# ŮŽ ;Ů’ Ů? ‍ ب Ů’ا‏ Ů? 7Ů? \Ů? )7Ů° &ŮŽ bŮ? NŮŽ  Ů’ 6ŮŽ fŮŽ Ů? (Ů° ŮŽ


74. Sonra Nuh’un ardÄąndan, birçok Peygamberi kavmine hakikati ulaĹ&#x;tÄąran birer uyarÄącÄą olarak gĂśnderdik ve her Peygamber, kendi halkÄąna PeygamberliÄ&#x;ini ispat edecek apaçĹk mucizeler gĂśsterdi. Fakat onlar, ta iĹ&#x;in baĹ&#x;Äąnda hakkÄą inkâr etmiĹ&#x; olduklarÄą için, kuru bir inat yĂźzĂźnden bir tĂźrlĂź imana gelmediler. ÇßnkĂź yaptÄąklarÄą kĂśtĂźlĂźkler yĂźzĂźnden kalpleri kararmÄąĹ&#x;, âdeta pas tutmuĹ&#x;tu. Ä°Ĺ&#x;te biz, haddi aĹ&#x;anlarÄąn kalplerini bĂśyle mĂźhĂźrleriz.

* yŮ? s hŮŽ ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽ& Ů’ َن ŮŽŮˆâ€Ź2Ů? ) Ů° Ů?‍ٰ Ů? Ůˆ َن ا‏$‍ ) ŮŽŮˆâ€Ź Ů° Ů? !Ů’ $Ů? #Ů? ;Ů’ ŮŽ Ů’ Ů? %KŮŽ vŮ’ ;ŮŽ ŮŽ !Ů?ŮŽŮ‘ T ŮŽ Ů? CŮ’ Ů? % Ů‹ Ů’ \ŮŽ ‍ ا‏6Ů? % ŮŽ ‍Ů?Ůˆا ŮŽŮˆâ€ŹGŮŽ 5Ů’ ŮŽ %ŮŽ ﴞ٧ټ﴿ Ů’ 2 %KŮŽ "Ů? %'ŮŽ %Ů° Ů? 75. Derken onlarÄąn ardÄąndan, Musa ile Harun’u mucizelerimizle destekleyip Firavun’a ve onun toplum yĂśnetiminde sĂśz sahibi kurmaylarÄąna gĂśnderdik. Fakat onlar, hak ve hakikat karĹ&#x;ÄąsÄąnda anlamsÄąz bir gurura kapÄąlarak emrimize baĹ&#x;kaldÄąrdÄąlar. Zaten bu insanlar, Ăśteden beri suç iĹ&#x;lemeyi alÄąĹ&#x;kanlÄąk hâline getirmiĹ&#x; kimselerdi. Bu yĂźzdendir ki:

ŮŽ % ŮŽŮ‘ 7ŮŽ 2ŮŽ ŮŒ N Ů? ŮŒ /Ů’ 1 Ů? ŮŽ ‍ٰ ŮŽ(ا‏$ ‍ Ů? ا اŮ? َّن‏%\ŮŽ %6ŮŽ #Ů? Ů’K&Ů? Ů’ Ů? |Ů?Ů‘ /ŮŽ ‍ Ů?! Ů’ا‏$Ů? ‍ َإ‏%_ ﴞ٧ٌ﴿

76. Bizim katÄąmÄązdan onlara mutlak hakikati gĂśsteren mucizeler gelince, “Hiç kuĹ&#x;ku yok ki, hepimizi acze dĂźĹ&#x;Ăźren bu mucizevĂŽ olaylar, olsa olsa bir bĂźyĂźdĂźr!â€? dediler.

Ů° Ů? ‍ل‏% ŮŽ \ŮŽ ŮŽ % ŮŽŮ‘ ŮŽ |Ů‘ Ů? /ŮŽ 7Ů’ Ů? ‍ Ů? َن‏SŮ? "ŮŽ َ‍ ) ا‏ =ŮŽ ‍ٰ ŮŽ( ا ŮŽŮˆâ€Ź$ ŮŒ /Ů’ Ů? َ‍ ŮŽŘĄ Ů? Ů’ ! ا‏%_ ŮŽŮ‘ ‰Ů? 7Ů? PŮ’ 'Ů? ﴞ٧٧﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏V% Ů? 1 ‍ا‏

77. Musa, “Size gelen gerçek hakkÄąnda bunu mu sĂśyleyecektiniz? Bu apaçĹk mucizeler hiç bĂźyĂź olabilir mi? Oysa bĂźyĂźcĂźlerle Peygamberler arasÄąnda ne kadar muazzam fark


var! Zira bĂźyĂźcĂźler, yĂźce bir ideal uÄ&#x;runa her Ĺ&#x;eylerini feda edebilecek kiĹ&#x;iler deÄ&#x;illerdir. Siz hiç bir bĂźyĂźcĂźnĂźn, zalim bir diktatĂśrĂźn karĹ&#x;ÄąsÄąna çĹkÄąp davasÄąnÄą korkusuzca haykÄąrdÄąÄ&#x;ÄąnÄą, onu Allah’Ĺn dinine davet ettiÄ&#x;ini gĂśrdĂźnĂźz mĂź? Tam tersine, bĂźyĂźcĂź para kazanmak için mĂźĹ&#x;terilerinin ĂśnĂźnde numarasÄąnÄą gĂśsterir ve mĂźkâfatÄąnÄą almak için avucunu açar. Onun hak, hukuk, adalet diye bir kaygÄąsÄą yoktur, olsa zaten bĂźyĂźcĂźlĂźk yapmaz. KaldÄą ki, bunlar kazara Peygamberlik iddiasÄąnda bulunsalar bile, çok geçmeden foyalarÄą meydana çĹkar. KÄąsacasÄą, sihirbazlar asla iflah olmazlar!â€? dedi.

Ů? "ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%6ŮŽ ‍ َإ‏% ŮŽ ‍ Ů?* ٰا‏0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ %6ŮŽ #Ů’ _ ‍ َن‏5 ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź% ŮŽŮ‘ &ŮŽ %KŮŽ ŮŽ PŮ? 7Ů’ ŮŽ Ů? %KŮŽ ŮŽ rŮ’ _ Ů? َ‍ Ů? ا ا‏%\ŮŽ ŮŽ Ů’ >2Ů? ‍ Ů?إ‏% 'ŮŽ Ů?GŮ’ 5 Ů? ŮŽ Ů? /Ů’ 6ŮŽ % ŮŽ ‍؜ ŮŽŮˆâ€Ź Ů? ŮŽ ŮŽ K Ů? tŮ’ Ů? Ů? % ŮŽ 5 Ů? ‍ Ů’ا‏% ŮŽ 5 Ů? ‍ا= ْع‏ ﴞ٧٨﴿

78. Firavun ve kurmaylarÄą Musa’ya dediler ki: â€œĹžimdi anlaĹ&#x;ÄąldÄą! Demek sen ve kardeĹ&#x;in Harun, atalarÄąmÄązdan bize miras kalan tĂśre, gelenek, inanç ve ideolojilerin Ĺ&#x;ekillendirdiÄ&#x;i din ve hayat anlayÄąĹ&#x;Äąndan bizi vazgeçirmek ve bĂśylelikle, vicdanlarda kalmasÄą gereken kutsal din duygularÄąnÄą siyasete alet ederek bu Ăźlkede egemenliÄ&#x;i ele geçirmek ve bizi sÄąradan insanlar gibi yaĹ&#x;amaya mahkĂťm etmek için buralara geldiniz, Ăśyle mi? Yoo, elimizdeki gßç ve iktidarÄą kimseye kaptÄąrmaya niyetimiz yok! DolayÄąsÄąyla, size asla inanmayacaÄ&#x;Äąz!â€?

ŮŽ \ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů? >6 Ů? yŮ’ ‍ Ů’ ŮŽ& Ů’ Ů?ن ا‏2Ů? ‍ل‏% ﴞ٧ي﴿ !0 Ů? ŮŽ ^Ů?Ů‘ 5 Ů? 7 &ŮŽ Ů? V% 79. Firavun, Musa’yÄą halkÄąn huzurunda sihirbazlarla yarÄąĹ&#x;tÄąrmak ve onun da diÄ&#x;erleri gibi bir sihirbaz olduÄ&#x;u yolundaki iddiasÄąna malzeme bulabilmek amacÄąyla, bir plân hazÄąrladÄą ve adamlarÄąna emretti: “Bu civarda ne kadar usta ve becerikli sihirbaz varsa, hepsini bulup huzuruma getirin!â€?


Ů° Ů? !Ů’ 9Ů? ŮŽ ‍ل‏% ŮŽ \ŮŽ ‍ ŮŽ Ů?؊‏/ŮŽ 1 ‍ا‏ ŮŽ % ŮŽŮ‘ 7ŮŽ 2ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ َإ‏%_ ‍ َن‏SŮ? 7Ů’ Ů? !Ů’ Ů? 6Ů’ َ‍ ا‏% ŮŽ ‍ ا‏SŮ? Ů’ َ‍ ) ا‏ ﴞ٨٠﴿

80. Sihirbazlar Ĺ&#x;ehrin bĂźyĂźk meydanÄąnda, bayram yerinde Musa ile karĹ&#x;Äą karĹ&#x;Äąya gelince, Musa onlara meydan okurcasÄąna, “Haydi, gĂśsterin marifetinizi! Ä°nsanlarÄąn gĂśzĂźnĂź boyamak için atÄąn atacaÄ&#x;ÄąnÄązÄą!â€? dedi.

ŮŽ \ŮŽ ‍ Ů’ ا‏SŮŽ Ů’ َ‍ ا‏% ŮŽŮ‘ 7ŮŽ 2ŮŽ -‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ Ů? اŮ? َّن‏/Ů’ 1 ‍ا‏ Ů° Ů? ‍ل‏% Ů?Ů‘ *Ů? Ů? !Ů’ Ů? rŮ’ _ Ů? % ŮŽ )

ﴞ٨٥﴿ ŮŽ '# 1 ŮŽ Ů‘Ů° ‍ Ů?* اŮ? َّن‏7Ů?  Ů? NŮ’ 0Ů? ŮŽ Ů? PŮ’ Ů? ‍ Ů?‰ ŮŽ& ŮŽ ŮŽ^ Ů’ا‏7Ů? RŮ’ 'Ů? =ŮŽ -‍ا‏ 81. Sihirbazlar, iplerini ve deÄ&#x;neklerini meydandaki sÄącak kumlarÄąn Ăźzerine atÄąnca, ortalÄąkta dolaĹ&#x;an yÄąlanlara, çĹyanlara dĂśnĂźĹ&#x;en bir gĂśsteri sergilediler. Bunun Ăźzerine, Musa dedi ki: “Bu yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄąz, ustaca dĂźzenlenmiĹ&#x; bir sihirbazlÄąktan baĹ&#x;ka bir Ĺ&#x;ey deÄ&#x;il! Allah, hakikati Ăśrtbas etmek için oynadÄąÄ&#x;ÄąnÄąz bu çirkin oyunu elbette boĹ&#x;a çĹkaracaktÄąr. ÇßnkĂź Allah, bozguncularÄą asla baĹ&#x;arÄąya ulaĹ&#x;tÄąrmaz!â€?

ŮŽ Ů? |ŮŽŮ‘ /ŮŽ ‍ Ů’ا‏-‍ا‏ ﴞ٨٢﴿ ‍ن‏eŮŽ Ů? Ů? CŮ’ Ů? ‍ Ů?" * ŮŽŮˆ ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů? َه Ů’ا‏% ŮŽ 7Ů? 5 Ů? Ů‘Ů° |Ů?Ů‘ /Ů? 'Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 82. “Ve suçlularÄąn hoĹ&#x;una gitmese de, elçilerine vahyettiÄ&#x;i sĂśzleri ve mĂźminlere yardÄąm ve inayeti sayesinde gerçeÄ&#x;i açĹkça ortaya koyacak ve hakkÄą egemen kÄąlacaktÄąr!â€? Bu sĂśzlerin hemen ardÄąndan Musa, o yÄąlanlarÄąn arasÄąna asasÄąnÄą attÄą. Dev bir yÄąlana dĂśnĂźĹ&#x;en asa, sihirbazlarÄąn yÄąlan gibi gĂśsterdiÄ&#x;i iplerini, deÄ&#x;neklerini birer birer yutup yok etti. Bu mucize karĹ&#x;ÄąsÄąnda sihirbazlar derhal iman edip secdeye kapandÄąlar. DiÄ&#x;erlerine gelince:


Ů° Ů? Ů? ŮŽ ŮŽ ‍ ٰا‏% ŮŽŮŽ 2 ‍ Ů’ ŮŽ& Ů’ َن‏2Ů? Ů’ Ů? ‍ Ů’ Ů?٠‏M ŮŽ )7Ů° &ŮŽ * Ů? Ů’ \ŮŽ Ů’ Ů? ŮŒ 'ŮŽŮ‘ ‍ ) اŮ? Ů‘ŮŽ= Ů?Ř° Ů?ّع‏ ŮŽ Ů’ >2Ů? ‍ل‏% *Ů? 6ŮŽŮ‘ Ů?‍؜ ŮŽŮˆا‏ Ů? ;ŮŽ ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽ& Ů’ َن‏2Ů? ‍ Ů’ ! ŮŽŮˆاŮ? َّن‏9Ů? KŮŽ Ů? PŮ’ 'ŮŽ ‍ Ů’! اŮŽ ْن‏9Ů? yŮ? s hŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź L Ů? ‍ا= ْع‏ ŮŽ 2 Ů? 1Ů’ Ů? ‍َ Ů? ŮŽ Ů’ا‏ ﴞ٨٣﴿

83. Firavun ve kurmaylarÄąnÄąn kendilerine eziyet edeceÄ&#x;inden korktuklarÄą için, kavminden ancak bir grup genç Musa’ya açĹkça iman etti. DiÄ&#x;er pek çoÄ&#x;u ise, inancÄąnÄą gizlemek zorunda kaldÄą. ÇßnkĂź Firavun, yeryĂźzĂźnde kĂźstahça bĂśbĂźrlenen ve hak hukuk tanÄąmayan acÄąmasÄąz bir diktatĂśr idi.

ŮŽ \ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍ ا‏7Ů? ŮŽŮ‘ ŮŽ "ŮŽ *Ů? 0Ů’ 7ŮŽ ;ŮŽŮŽ 2 -% Ů? Ů‘Ů° Ů? !Ů’ Ů? Ů’K ŮŽ ‍ْ Ů? Ů’! ٰا‏K Ů? ‍ ŮŽ\ Ů’ Ů?Ů… اŮ? ْن‏%'ŮŽ ) Ů° Ů? ‍ل‏% ŮŽ 7Ů? 1Ů’ Ů? !Ů’ Ů? Ů’K Ů? ‍اŮ? ْن‏ ﴞ٨٤﴿

84. Buna karĹ&#x;ÄąlÄąk Musa, mĂźminleri eÄ&#x;itmek Ăźzere onlara dedi ki: “Ey halkÄąm! EÄ&#x;er Allah’a inanÄąyorsanÄąz, artÄąk O’na gĂźvenin ve zorba yĂśneticilerin tehditlerinden korkmayÄąn, eÄ&#x;er gerçekten Allah’a yĂźrekten boyun eÄ&#x;miĹ&#x; kimselerseniz!â€?

‍ Ů’ Ů?م‏SŮŽ 7Ů’ Ů? Ů‹ KŮŽ Ů’ 2Ů? %KŮŽ 7Ů’ ;ŮŽ CŮ’ "ŮŽ =ŮŽ %KŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ َع‏%L KŮŽ 7Ů’ ŮŽŮ‘ ŮŽ "ŮŽ -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° )7ŮŽ &ŮŽ ‍ Ů? ا‏%SŮŽŮŽ 2 ŮŽŮ‘ ‍ا‏ ŮŽ Ů? %W ﴞ٨ټ﴿ @ 85. Onlar Musa’ya cevaben, “Evet, bizler yalnÄązca Allah’a gĂźveniyor ve O’nun yardÄąmÄąna sÄąÄ&#x;ÄąnÄąyoruz! Ey Rabb’imiz, bizi bu zalim toplum için bir imtihan aracÄą kÄąlma! Bizi kâfirler karĹ&#x;ÄąsÄąnda yenik dĂźĹ&#x;Ăźrerek onlarÄąn iyice azgÄąnlaĹ&#x;masÄąna sebep kÄąlma. AltÄąndan kalkamayacaÄ&#x;ÄąmÄąz çetin belâlarla bizi yĂźz yĂźze getirme, ya Rab!â€?

ŮŽ ‍ Ů’ Ů… Ů’ا‏SŮŽ ‍ Ů? ŮŽ Ů’ا‏fŮŽ Ů? ŮŽ VŮ’ ŮŽ Ů? %KŮŽ CŮ?Ů‘ 6ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٨ٌ﴿ ŮŽ ' 2Ů? %5 Ů?


86. “Engin lĂźtuf ve rahmetin sayesinde bizi bu kâfirlerin elinden kurtar!â€?

Ů? Ů? Ů’ SŮŽ Ů? ‍ Ů‘ŮŽ ٰا‏NŮŽ "ŮŽ ‍ Ů?* اŮŽ ْن‏0M َ‍ ) ŮŽŮˆا‏ ŮŽ RŮ’ Ů? Ů? % ŮŽ 5 Ů° Ů? ) Ů° Ů?‍ ا‏% KŮŽ 0Ů’ V ŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź

Ů? "ŮŽ 0Ů? Ů? ‍ ا‏7Ů? ;ŮŽ _‍ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ ا‏0 Ů? Ů’ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%"Ů‹ 0Ů? Ů? Ů? \ َ‍ Ů‹ ŮŽŮˆا‏7ŮŽ NŮ’ \Ů? !Ů’ 5 Ů?Ů‘ ŮŽ ‍ ŮŽŘŠ ŮŽŮˆâ€Ź7Ů° R ‍ا‏ ŮŽ K Ů? tŮ’ Ů? ‍ْا‏ ﴞ٨٧﴿ 87-Bunun Ăźzerine, Musa’ya ve kardeĹ&#x;ine Ĺ&#x;Ăśyle vahyettik: “HalkÄąnÄąz arasÄąnda kulluk bilincini yeniden canlandÄąrmak, inananlarÄą eÄ&#x;itmek ve onlarÄą kĂźfĂźr sisteminin kokuĹ&#x;muĹ&#x;, yozlaĹ&#x;mÄąĹ&#x; hayat tarzÄąndan koruyup seçkin, temiz ve inançlÄą bir toplum oluĹ&#x;turmak için, MÄąsÄąr’daki her mahallede, her semtte mescit olarak kullanabileceÄ&#x;iniz evler hazÄąrlayÄąn ve bu evlerinizi topluca namaz kÄąlÄąnacak ortak mekânlar ve toplantÄąlarÄąnÄązÄąn yapÄąlacaÄ&#x;Äą birbirleriyle irtibatlÄą merkezĂŽ yerler hâline getirin; namazlarÄąnÄązÄą da bu evlerde, cemaatle ve dosdoÄ&#x;ru kÄąlÄąn. Ä°Ĺ&#x;te bunlarÄą yerine getirebilirseniz, zafer mutlaka inananlarÄąn olacaktÄąr. O halde, inananlarÄą mĂźjdele!â€? BĂśylece, uzun ve zorlu bir mĂźcadelenin ardÄąndan:

ŮŽ ŮŽ ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽ& Ů’ َن ŮŽŮˆâ€Ź2Ů? € ŮŽ \ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů‹=‍ Ů‹ ŮŽŮˆاŮŽ Ů’ ŮŽ ا‏KŮŽ '‍ Ů?ه ز‏h ŮŽ 0Ů’ "ŮŽ ‍ ٰا‏fŮŽ 6ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏% KŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ ) َع‏ Ů° Ů? ‍ل‏% Ů?Ů‘ ‍ Ů?؊‏0Ů° /ŮŽ ‍> Ů’ا‏2Ů? %KŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ َع‏fLŮŽ 7Ů? 0N ŮŽ Ů’ &ŮŽ ‍ ا‏7Ů?Ů‘ ‡Ů? 0Ů? Ů? %KŮŽ ŮŽŮ‘ ‍@ َع‏ %0ŮŽ 6Ů’ # ‍ا‏ Ů’ Ů’ ‍ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź9Ů? Ů? ‍ ) اŮŽ Ů’ ŮŽ ا‏7Ů° &ŮŽ †ْ Ů? x‍ا‏ ‍ ا‏KŮ? Ů? tŮ’ 'Ů? hŮŽŮŽ 2 !Ů’ 9Ů? Ů? 7Ů? \Ů? )7Ů° &ŮŽ ‍ ْد‏#Ů? :‍ا‏ ŮŽ Ů’ ‍ Ů°Ů‘ ) ŮŽ' ŮŽ Ů?Ůˆا Ů’ا ŮŽ; ŮŽ(ا ŮŽب‏V ﴞ٨٨﴿ !ŮŽ 0 =‍ا‏ ŮŽ

88. Musa, kardeĹ&#x;i Harun ile birlikte Allah’a yalvararak dedi ki: “Ey Rabb’imiz! Gerçekten sen, Firavun ve kurmaylarÄąna bu dĂźnya hayatÄąnda gĂśrkemli bir saltanat, gĂśz kamaĹ&#x;tÄąrÄącÄą gĂźzellikler ve muazzam bir servet baÄ&#x;ÄąĹ&#x;ladÄąn. Ey Rabb’imiz,


oysa sen bu nimetleri, inananlarÄą senin yolundan saptÄąrsÄąnlar diye mi onlara vermiĹ&#x;tin? Bu ne bĂźyĂźk nankĂśrlĂźktĂźr ki, kendilerine bahĹ&#x;ettiÄ&#x;in imkân ve nimetlerle Ĺ&#x;ÄąmarÄąp senin dinine savaĹ&#x; açĹyorlar! O hâlde ey Rabb’imiz, onlarÄąn bĂźtĂźn kudret ve servetlerini yok et ve kalplerine Ăśyle bir kilit vur ki, ĂślĂźm anÄąnda o can yakÄącÄą azabÄą gĂśrĂźnceye kadar iman etmesinler!â€?

ŮŽ \ŮŽ Ů? "Ů? ŮŽ &Ů’ ‍€ َد‏ Ů’ NŮŽ 0_ Ů?‍ ا‏#Ů’ \ŮŽ ‍ل‏% ‍ Ů?ّن‏%; ŮŽ NŮ? ŮŽŮ‘ "ŮŽ =ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź% 0 Ů’ 2 % ŮŽ 5 ŮŽ S ŮŽ %ŮŽ ŮŽ N ŮŽ ﴞ٨ي﴿ ‍ Ů? َن‏7ŮŽ ;Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍^ ا‏0 89. Bunun Ăźzerine, Allah Musa ile Harun’a seslenerek, “DuanÄąz kabul edilmiĹ&#x;tir. O hâlde, dosdoÄ&#x;ru yolda yĂźrĂźmeye devam edin ve sakÄąn cahillerin ardÄąndan gitmeyin!â€? dedi.

ŮŽ ‍ > ›اŮ? Ů’ ŮŽ اإ‏K NŮŽ Ů? %6ŮŽ ْ‍ ŮŽŮˆز‏%_ ‍ Ů’ ŮŽ& Ů’ Ů?ن‏2Ů? !Ů’ 9Ů? ;ŮŽ NŮŽ "Ů’ ŮŽ%2ŮŽ ŮŽ /Ů’ NŮŽ ‍'^ Ů’ا‏ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ \ŮŽ ‍@ق‏ Ů? ŮŽ ŮŽg ‍ Ů°Ů‘ ) اŮ? ŮŽŘ° ا اŮŽ Ů’ŘŻ ŮŽŘą ŮŽ Ů?* Ů’ا‏V € Ů? Ů’K ŮŽ ‍ل ٰا‏% ŮŽ ‍ Ů‹Ůˆ ا‏#Ů’ &ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%0Ů‹ gŮ’ ŮŽ ‍ Ů?ŘŻ Ů?ه‏KŮ? _ Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ‍ ا اŮ? Ů’ ŮŽ اإ‏KŮ? ŮŽ * Ů? € Ů’ KŮŽ ŮŽ ‍ Ů?* ŮŽ = اŮ? Ů° ŮŽ* اŮ? Ů‘ŮŽ= ا Ů‘ŮŽ ( ŮŠ ٰا‏6ŮŽŮ‘ َ‍ا‏ ŮŽ Ů? s %6ŮŽ َ‍'^ ŮŽŮˆا‏ ŮŽ 7Ů? 1Ů’ Ů? ‍ْا‏ ﴞي٠﴿

90. Ve bir gece Musa, emrimiz uyarÄąnca halkÄąnÄą MÄąsÄąr’dan çĹkarÄąp Filistin’e doÄ&#x;ru yol almaya baĹ&#x;ladÄą. Durumu haber alan Firavun, derhal peĹ&#x;lerine dĂźĹ&#x;erek KÄązÄąldeniz kÄąyÄąlarÄąnda onlara yetiĹ&#x;ti. MĂźminler denizle dĂźĹ&#x;man arasÄąnda sÄąkÄąĹ&#x;Äąp kalmÄąĹ&#x;lardÄą. Bunun Ăźzerine, KÄązÄąldeniz’i ortadan ikiye yardÄąk ve Ä°srail OÄ&#x;ullarĹ’nÄą denizden karĹ&#x;Äąya geçirdik. Fakat Ăśfkeden çĹlgÄąna dĂśnen Firavun ve askerleri, kin ve nefretle peĹ&#x;lerinden gittiler. Ä°srail OÄ&#x;ullarÄą karĹ&#x;Äąya geçer geçmez, deniz tekrar kapanmaya baĹ&#x;ladÄą. Dev dalgalar altÄąnda kalan Firavun artÄąk boÄ&#x;ulacaÄ&#x;ÄąnÄą anlayÄąnca, â€œĹžimdi iman ediyorum, Ä°srail OÄ&#x;ullarĹ’nÄąn inandÄąÄ&#x;Äą bir tek Ä°lâhtan baĹ&#x;ka ilâh olmadÄąÄ&#x;Äąna! Ben de artÄąk yalnÄązca Allah’a boyun eÄ&#x;enlerdenim!â€? dedi.


ﴞي٥﴿ ŮŽ '# 1 ŮŽ Ů’K Ů? ‍ Ů?^ ŮŽŮˆâ€ŹNŮ’ \ŮŽ € ŮŽ 0Ů’ RŮŽ &ŮŽ #Ů’ \ŮŽ ‍ ŮŽ ŮŽŮˆâ€ŹXŮ° Ů’ ‍ٰا‏ Ů? PŮ’ Ů? ‍€ Ů? ŮŽ Ů’ا‏ 91. Fakat Allah ona, â€œĹžimdi mi aklÄąn baĹ&#x;Äąna geldi?â€? dedi, “GĂśzlerden perdenin kaldÄąrÄąldÄąÄ&#x;Äą, imandan baĹ&#x;ka bir seçeneÄ&#x;in kalmadÄąÄ&#x;Äą bir zamanda iman etmenin ne faydasÄą var? Oysa Ĺ&#x;u ana kadar emirlerime baĹ&#x;kaldÄąrmÄąĹ&#x; ve hayatÄąn boyunca bozgunculuk peĹ&#x;inde koĹ&#x;muĹ&#x;tun! Bu yĂźzden, son nefeste ettiÄ&#x;in bu sĂśzde iman, seni hak ettiÄ&#x;in cezadan kurtaramayacaktÄąr!â€?

Ů’ 2 ŮŽ CŮ‘ KŮŽ 6Ů? ‍ Ů’ َم‏0ŮŽ %ŮŽ Ů? ŮŽ Ů? fŮŽ 6Ů? #ŮŽ NŮŽ Ů? f0 ‍ ٰا ŮŽ' Ů‹ ŮŽŮˆاŮ? َّن‏fŮŽ ŮŽP7Ů’ M ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů? ‍ َن‏5 ŮŽŮ‘ ŮŽ Ů? ‍ًا‏3v ŮŽ ﴞي٢﴿ ‍ن‏eŮŽ 7Ů? 2Ů? % ŮŽg ŮŽ %KŮŽ "Ů? %'ŮŽ ‍س ŮŽ& Ů’ ٰا‏% Ů? K ‍ا‏

92. “Ey Firavun! BugĂźn seni ĂśldĂźreceÄ&#x;iz fakat senden sonra gelecek nesillere tarihĂŽ bir ibret belgesi olman için, cesedini denizde çßrĂźyĂźp yok olmaktan kurtarÄąp kÄąyÄąya atacaÄ&#x;Äąz. BĂśylece insanlar, zalimleri nasÄąl bir akÄąbetin beklediÄ&#x;ini gĂśzleriyle gĂśrecekler!â€? Ne var ki, ibret alanlarÄąn sayÄąsÄą çok azdÄąr. ÇßnkĂź insanlarÄąn çoÄ&#x;u, ayetlerimize karĹ&#x;Äą umursamaz bir tavÄąr içindeler.

ŮŽ ‍ > اŮ? Ů’ ŮŽ اإ‏K ŮŽ %6ŮŽ ‍ ŮŽ Ů‘ŮŽ Ů’ا‏#Ů’ SŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ Ů? !Ů’ $Ů? %KŮŽ \Ů’ ‍ Ů?Ů‚ ŮŽŮˆ ŮŽŘą ŮŽز‏#Ů’ ` Ů? َ‍ Ů‘ŮŽ ا‏NŮŽ Ů? ^' ŮŽŮ‘ ‍ا‏ ŮŽ ) Ů‘Ů° V fŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ Ů?! اŮ? َّن َع‏7Ů’ ;Ů? ‍ Ů?! Ů’ا‏$Ů? ‍ َإ‏%_ ŮŽ ‍Ů? ا‏P7ŮŽ ŮŽ Ů’M‍ ا‏% ŮŽŮŽ 2 ‍ت‏% LŮ? NŮŽ 0Ů‘Ů? Â

‍Ů? َن‏P7Ů? ŮŽ Ů’D'ŮŽ *Ů? 02 ‍ ا‏6Ů? % ŮŽ % 0 ŮŽ 2 Ů? ŮŽ 0Ů° SŮ? ‍ Ů’! ŮŽ' Ů’ ŮŽŮ… Ů’ا‏9Ů? KŮŽ 0Ů’ ŮŽ >‡ SŮ’ 'ŮŽ ﴞي٣﴿

93. Gerçekten biz, Ä°srail OÄ&#x;ullarĹ’nÄą çok gĂźzel ve gĂźvenli bir yurda yerleĹ&#x;tirdik ve onlara tertemiz nimetler baÄ&#x;ÄąĹ&#x;ladÄąk. Fakat onlar, kendilerine Allah’Ĺn vahyi olan ilim geldikten sonra, sÄąrf azgÄąnlÄąklarÄąndan dolayÄą hakkÄą inkâr edip ayrÄąlÄąÄ&#x;a dĂźĹ&#x;tĂźler. Allah onlara, ellerindeki Tevrat’Ĺ onaylayan yeni bir kitap


ve yeni bir Peygamber gĂśnderince, kimisi ona inandÄą, kimisi inkâr etti. Elbette Rabb’in, ayrÄąlÄąÄ&#x;a dĂźĹ&#x;tĂźkleri konularda, mahĹ&#x;er gĂźnĂźnde aralarÄąnda hĂźkmĂźnĂź verecektir.

ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ Ů?^ ا‏XŮŽ 1ŮŽ Ů’ 2 fŮŽ 0Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا‏% KŮŽ Ů’ BŮŽ 6Ů’ َ‍ ا‏% ŮŽŮ‘ Ů? fŮ? Ů‘ :ŮŽ >2 € ŮŽ Ů’K Ů? ‍ ْن‏%Ů? 2ŮŽ

ŮŽ #Ů’ SŮŽ ŮŽ fLŮŽ 7Ů? NŮ’ \ŮŽ Ů’ Ů? ‍ب‏% hŮŽŮŽ 2 fŮŽ Ů?Ů‘ ‍ Ů‘Ů?| Ů? Ů’ َع‏/ŮŽ ‍ ŮŽŘĄ ŮŽŮƒ Ů’ا‏%_ ŮŽ ŮŽ 5 Ů? ‍ ŮŽ Ů?}~ َن Ů’ا‏SŮ’ 'ŮŽ Ů? "ŮŽ ﴞي٤﴿ @ ŮŽ 'p ŮŽ Ů’ Ů? ‍ Ů‘ŮŽ Ů? ŮŽ Ů’ا‏6ŮŽ 5

94-Ey Peygamber! EÄ&#x;er sana indirdiÄ&#x;imiz bu kitap ve anlattÄąÄ&#x;ÄąmÄąz peygamber kÄąssalarÄą hakkÄąnda en ufak bir Ĺ&#x;Ăźphen varsa, senden Ăśnce kutsal KitabÄą okuyanlara, yani Tevrat ve Ä°ncil’i okuyan insaf ve adalet sahibi Yahudi ve Hristiyan âlimlerine sor! Sana bildirdiÄ&#x;imiz peygamber kÄąssalarÄą, onlar tarafÄąndan da bilinen ve kabul edilen olaylardÄąr. Onlar kendi kitaplarÄąnda yer alan bu kÄąssalardan ibret almayÄąp hâlâ Ĺ&#x;irk ve inkârda devam ediyor olsalar bile, sorulduÄ&#x;u zaman bunlarÄą inkâr edemeyecek, “Evet bĂśyledir.â€? deyip tasdik etmeye mecbur kalacaklardÄąr. ÇßnkĂź Allah’Ĺn bĂźtĂźn elçileri hep bu evrensel gerçeÄ&#x;i tebliÄ&#x; etmiĹ&#x;lerdir ve buna insanlÄąk tarihi Ĺ&#x;ahittir. Gerçek Ĺ&#x;u ki, Rabb’inden sana insanlÄąÄ&#x;Äą doÄ&#x;ru yola ileten hakikat bilgisi gelmiĹ&#x;tir. O hâlde, sakÄąn kuĹ&#x;kuya kapÄąlanlardan olma!

Ů? ŮŽ 2ŮŽ -‍ا‏ Ů? "ŮŽ =ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ Ů? ‍ َن‏5 Ů? Ů‘Ů° ‍ت‏% Ů? 'ŮŽ %Ů° Ů? ‍ Ů‘ŮŽ Ů? ŮŽ ا Ů‘ŮŽ (' ŮŽ ŮŽ Ů‘ŮŽ( Ů? ا‏6ŮŽ 5 ﴞيټ﴿ ŮŽ ' % Ů? DŮŽ ‍ْا‏

95. Ve sakÄąn Allah’Ĺn ayetlerini yalanlayanlardan yana olma, yoksa dĂźnyada da âhirette de kaybedenlerden olursun!

ŮŽ KŮ? Ů? tŮ’ 'Ů? =ŮŽ fŮŽ Ů?Ů‘ ‍€ َع‏ Ů’ SŮŽŮ‘ V ﴞيٌ﴿ ‍@ن‏ Ů? ŮŽ 7Ů? ŮŽ !Ů’ 9Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ € ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍اŮ? َّن ا‏


96. ÇßnkĂź hakikati bildiÄ&#x;i hâlde kĂśtĂźlĂźÄ&#x;Ăź tercih eden, bĂśylece haklarÄąnda Rabb’inin azap hĂźkmĂź gerçekleĹ&#x;en zalimler, bireysel ve toplumsal yasalar gereÄ&#x;ince, kesinlikle iman etmeyecekler;

ŮŽ Ů’ ‍اب‏ ŮŽ Ů’ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞي٧﴿ !ŮŽ 0 =‍ا‏ ŮŽ (ŮŽ ;ŮŽ ‍ Ů°Ů‘ ) ŮŽ' ŮŽ Ů?Ůˆا Ů’ا‏V ŮŽ Ů? 'ŮŽ ‍ Ů’! Ů? Ů‘Ů?^ ٰا‏9Ů? "Ů’ ‍ َإ‏%_ 97. Hakikati tĂźm berraklÄąÄ&#x;Äąyla gĂśsteren her tĂźrlĂź mucize onlara gelse bile, yine de inkârda diretecekler, ta ki, son nefeslerini verirken o can yakÄącÄą azabÄą kendi gĂśzleriyle gĂśrĂźnceye kadar! Fakat bĂśyle bir imanÄąn faydasÄą olmayacaktÄąr.

Ů’ KŮŽ ŮŽ ‍€ ŮŽ\ Ů’ ŮŽ' ŮŒ ٰا‏ Ů’ 6ŮŽ % ŮŽ =ŮŽ Ů’ 7ŮŽ 2ŮŽ † ŮŽ 6Ů? 'Ů? ‍ اŮ? Ů‘ŮŽ= ŮŽ\ Ů’ َم‏% 9ŮŽ 6Ů? % ' ŮŽ ‍ ا‏% 9ŮŽ ;ŮŽ ŮŽPKŮŽ 2ŮŽ € ‍ Ů?؊‏0Ů° /ŮŽ ‍> Ů’ا‏2Ů? ‍ Ů?ي‏BŮ’ DŮ? ‍اب Ů’ا‏ ŮŽ ŮŽ ‍ ا‏KŮ? ŮŽ ‍ ٰا‏% ŮŽŮ‘ ŮŽ ŮŽ (ŮŽ &ŮŽ !Ů’ 9Ů? Ů’K&ŮŽ %KŮŽ PŮ’ Ů?Ů‘ ﴞي٨﴿ Ů? V ) Ů° Ů?‍ Ů’! ا‏$Ů? %KŮŽ ;Ů’ ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%0ŮŽ 6Ů’ # ‍ا‏

98. Zaten insanlÄąk tarihinde, son nefeslerine kadar inkârda direten, ancak azabÄą gĂśrdĂźkten sonra iman eden ve bu imanÄą kendisine yarar saÄ&#x;layan bir toplum var mÄą ki? Bir tek Yunus’un kavmi hariç! ÇßnkĂź Yunus (as), halkÄąnÄą yeteri kadar uyarmadan ĂźmitsizliÄ&#x;e kapÄąlmÄąĹ&#x; ve gĂśrev yerini terk etmiĹ&#x;ti. Oysa Biz, hakikati tĂźm açĹklÄąÄ&#x;Äąyla ortaya koyan bir elçi gĂśndermedikçe hiç kimseye azap etmeyiz (17. Ä°sra: 15). Bu yĂźzden, onlar bir bulut gibi tepelerine çÜken azabÄą gĂśrĂźp de iman edince, tĂśvbelerini kabul ederek dĂźnya hayatÄąndaki o alçaltÄącÄą azabÄą Ăźzerlerinden kaldÄąrdÄąk ve ecellerinin geleceÄ&#x;i belli bir sĂźreye kadar refah, mutluluk ve huzur içerisinde yaĹ&#x;amalarÄąna izin verdik. Ĺžu hâlde, ey MĂźslĂźman! SakÄąn sen de Yunus gibi aceleci davranÄąp da, bĂźtĂźn insanlarÄąn Ăśyle çabucak inanmalarÄąnÄą bekleme! Ä°nanmÄąyorlar diye ĂźmitsizliÄ&#x;e kapÄąlma, onlarÄą inandÄąrmak için olaÄ&#x;anĂźstĂź olaylar, kerametler peĹ&#x;inde koĹ&#x;ma! Zira inkâra Ĺ&#x;artlanmÄąĹ&#x; olanlar, sen onlara en bĂźyĂźk mucizeleri gĂśstermiĹ&#x; olsan bile inkârdan vazgeçmeyeceklerdir. Unutma ki:


Ů° ŮŽ fŮŽ Ů?Ů‘ ‍ ŮŽŘĄ َع‏%: ŮŽ Ů’ >2Ů? Ů’ ŮŽ ŮŽ ŮŽ = ŮŽ Ů’ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź €ْ ŮŽ 6ŮŽ%2ŮŽ َ‍ ا‏% ;0 ŮŽ !Ů’ 9Ů? 7Ů?Ů‘ Ů? ‍ا= Ů’Řą Ů?؜‏ Ů‹ _ ŮŽŮ‘ ‍ Ů? Ů?ه‏5Ů’ "Ů? Ů? 'ŮŽ ) Ů‘Ů° V ŮŽ K Ů? tŮ’ Ů? ‍ ا‏6Ů? 5 ﴞيي﴿ ŮŽ ‍س‏% ŮŽ K ‍ا‏

99. Ĺžayet Rabb’in insanlarÄą zorla imana getirmek isteseydi, yeryĂźzĂźnde ne kadar insan varsa hepsi çoktan iman etmiĹ&#x; olurdu. Fakat O, insanlarÄąn kendi ĂśzgĂźr iradeleriyle imanÄą seçmelerini istedi. O hâlde, gĂśz gĂśre gĂśre kĂźfrĂź tercih eden bu insanlarÄą sen mi zorla imana getireceksin? Senin gĂśrevin, hakikati onlara gĂźzelce duyurmaktan ibarettir. DolayÄąsÄąyla, iman etmiyorlar diye kendini kahretme! Ĺžunu iyi bil ki:

† Ů? Ů‘Ů° ‍ Ů’Ř° Ů?ن‏%Ů? Ů? =ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů? ŮŽ ا‏tŮ’ "Ů? ‍ Ů?† اŮŽ ْن‏PŮ’ KŮŽ Ů? ‍ َن‏% ŮŽ % ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ _Ů’ Ů?Ů‘ ‍ ŮŽ; Ů?^ ا‏CŮ’ 'ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏ ﴞ٥٠٠﴿ ‍ َن‏7Ů? SŮ? ;Ů’ 'ŮŽ =ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍) ا‏7ŮŽ &ŮŽ 100. Sen ne kadar çĹrpÄąnsan da, Allah’Ĺn izni ve iradesi olmadÄąkça, hiç kimsenin iman etmesi mĂźmkĂźn deÄ&#x;ildir. Ve Allah, dĂźrĂźst ve samimi bir kalple hakikate yĂśnelmedikleri sĂźrece, kibir ve inatla hakkÄą reddeden o inkârcÄąlarÄą imana iletmeyecektir. ÇßnkĂź O, akÄąllarÄąnÄą kullanmayan bĂśyle ĂśnyargÄąlÄą ve kĂśtĂź niyetli insanlarÄąn kalpleri Ăźzerine, hakikati gĂśrme kabiliyetini dumura uÄ&#x;ratan, vicdan ve saÄ&#x;duyularÄąnÄą kĂśrelten manevĂŽ pislikler yaÄ&#x;dÄąrÄąr! Bu ilâhĂŽ kanun gereÄ&#x;ince, kendi iradeleriyle hakikate yĂśnelmeyen insanlarÄąn iman etmeleri mĂźmkĂźn deÄ&#x;ildir.

ŮŽ Ů’ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź Ů? 6Ů’ ‍Ů?\ Ů?^ ا‏ ŮŽŮ‘ >2Ů? ‍ ŮŽذا‏% ŮŽ ‍ Ů? Ůˆا‏W >KŮ? gŮ’ "Ů? % ŮŽ ‍؜ ŮŽŮˆâ€Ź Ů? ŮŽ Ů° 1 ‍ا‏ Ů? ‍ا= ْع‏ Ů°Ů’ Ů?Ů‘ ‍ت ŮŽŮˆâ€Ź% ﴞ٥٠٥﴿ ‍ َن‏KŮ? Ů? tŮ’ 'Ů? =ŮŽ ‍ Ů?( Ů?Řą ŮŽ& Ů’ ŮŽ\ Ů’ Ů?م‏K ‍ا‏ Ů? 'ŮŽ =‍ا‏ 101. O hâlde, ey Peygamber! Senden mucize isteyenlere de ki: “GĂśklerde ve yerde ne muhteĹ&#x;em mucizeler var, bakÄąn da ibret alÄąn!â€? Fakat inanmaya gĂśnlĂź olmayan bir topluma, bunca deliller ve uyarÄąlar bile fayda vermez.


ŮŽŮ‘ Ů’ ŮŽ ŮŽ ^Ů’ \Ů? ! Ů’ 9Ů? 7Ů? NŮ’ \ŮŽ Ů’ Ů? ‍ Ů’ ا‏7ŮŽ M ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍م ا‏% Ů? 'ŮŽŮ‘ ‍^ ا‏vŮ’ Ů? =Ů?‍ Ů? Ůˆ َن ا‏WŮ? ŮŽ Ů’K'ŮŽ ^9ŮŽ 2ŮŽ Ů? ;ŮŽ ŮŽ >6Ů‘ Ů?‍ Ů? Ůˆا ا‏WŮ? ŮŽ 6Ů’ %ŮŽ2 ﴞ٥٠٢﴿ ŮŽ ' WŮ? ŮŽ Ů’K Ů? ‍ Ů’! Ů? ŮŽ Ů’ا‏5

102. Yoksa onlar, kendilerinden Ăśnceki zalimlerin yaĹ&#x;adÄąÄ&#x;Äą azap gĂźnleri gibi bir gĂźnĂźn gelmesini mi bekliyorlar? Bu gafillere de ki: “Bekleyin Ăśyleyse, iĹ&#x;te ben de sizinle birlikte beklemekteyim!â€?

HŮ? Ů’K6Ů? %KŮŽ 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ %Sl V ŮŽ fLŮŽ Ů? (Ů° ŮŽ ‍ ا‏KŮ? ŮŽ ‍ ŮŽŮˆا Ů‘ŮŽ (' ŮŽ ٰا‏%KŮŽ 7ŮŽ Ů? ‍> Ů?ع‏CŮ‘ KŮŽ 6Ů? !Ů?ŮŽŮ‘ T ﴞ٥٠٣﴿ eŮŽ K Ů? tŮ’ Ů? ‍ْا‏ 103. Bu bekleyiĹ&#x; esnasÄąnda, mĂźminlerle kâfirler arasÄąnda bĂźyĂźk bir mĂźcadele yaĹ&#x;anÄąr. Biz de zalimlere biraz mĂźhlet veririz ve nihayet o azap gĂźnĂź geldiÄ&#x;inde zalimleri helâk eder, elçilerimizi ve iman edenleri kurtarÄąrÄąz. Uhdemizde bir hak olarak, ilahi adaleti gerçekleĹ&#x;tirir ve hak uÄ&#x;runda sabÄąrla mĂźcadele eden mĂźminleri bĂśyle kurtarÄąrÄąz.

ŮŽ 2 >K' ŮŽŮ‘ %9ŮŽ 'Ů?Ů‘ َ‍ ا‏% 'ŮŽ ^Ů’ \Ů? #Ů? NŮ? &Ů’ َ‍ ا‏hŮŽ ‍ Ů? Ů’ د‏fŮ? Ů‘ :ŮŽ >2 !Ů’ Ů? Ů’K Ů? ‍س اŮ? ْن‏% Ů? K ‍ا‏ ‍ ا Ů‘ŮŽ (ي‏-‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮˆŮ†â€Ź ŮŽ Ů‘Ů° #Ů? NŮ? &Ů’ َ‍ Ů’ ا‏5 Ů? Ů° ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏ Ů? ‍Ů?Ůˆ َن Ů? Ů’ Ů?د‏#NŮ? ;Ů’ "ŮŽ ŮŽ '( ŮŽŮ‘ ‍ا‏ Ů? 02Ů‘Ů° ŮŽ ŮŽ 'ŮŽ ŮŽ K Ů? tŮ’ Ů? ‍! ŮŽŮˆاŮ? Ů? Ů’ Ů?ŘŞ اŮŽ ْن اŮŽ Ů? َن Ů? ŮŽ Ů’ا‏L Ů’ 5 ﴞ٥٠٤﴿ @

104. O hâlde, kesin tavrÄąnÄą ortaya koymak Ăźzere, onlara de ki: “Ey insanlar! EÄ&#x;er benim dinim hakkÄąnda bir Ĺ&#x;Ăźpheniz varsa, Ĺ&#x;unu iyi bilin ki, ben sizin Allah’tan baĹ&#x;ka taptÄąÄ&#x;ÄąnÄąz varlÄąklara asla tapmam fakat hepinizi ĂśldĂźrecek olan Allah’a kulluk ve ibadet ederim. ÇßnkĂź ben, inançlarÄąndan asla taviz vermeyen dosdoÄ&#x;ru mĂźminlerden olmakla emrolundum.â€?


Ů? "ŮŽ =ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%L Ů‹P0K V Ů‘ Ů? fŮŽ 9ŮŽ _Ů’ â€ŤŮŽŮˆاŮŽ ْن اŮŽ Ů?\ Ů’! ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ Ů? ŮŽŮ‘ 6ŮŽ 5 ŮŽ ' Ů? #7 ŮŽ Ů? Ů’ Ů? ‍ْا‏ ﴞ٥٠ټ﴿

105. “Ve Rabb’im, Ĺ&#x;u ilâhĂŽ emirleri tĂźm insanlÄąÄ&#x;a duyurmamÄą bana emretti: Her tĂźrlĂź batÄąl inanç ve ideolojilerden arÄąnmÄąĹ&#x; bir Ĺ&#x;ekilde, yĂźzĂźnĂź tĂźm ruhunla, tĂźm benliÄ&#x;inle gerçek inanç sistemine çevir! Ve sakÄąn Allah’tan baĹ&#x;ka varlÄąklarÄą yĂźceltip ilâhlaĹ&#x;tÄąran o mĂźĹ&#x;riklerden olma!â€?

€ Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮˆŮ†â€Ź ŮŽ 7Ů’ ;ŮŽŮŽ 2 ‍ ْن‏%Ů? 2ŮŽ â€ŤŮƒâ€ŹLŮŽ Ů?Ů‘ ‡ Ů? 'ŮŽ =ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹfŮŽ ;Ů? ŮŽP Ů’K'ŮŽ =ŮŽ % ŮŽ -‍ا‏ Ů? ‍ Ů?Řš Ů? Ů’ Ů?د‏#Ů’ "ŮŽ =ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ‍ اŮ? Ů‹ذا Ů? ŮŽ ا‏fŮŽ 6ŮŽŮ‘ %Ů? 2ŮŽ ŮŽ Ů? %W ﴞ٥٠ٌ﴿ 106. “Allah’Ĺ bÄąrakÄąp da, sana herhangi bir fayda veya zarar veremeyen varlÄąklara el açĹp yalvarma! EÄ&#x;er bĂśyle bir Ĺ&#x;ey yapacak olursan, o takdirde sen de zalimlerden olursun!â€? Allah’tan baĹ&#x;kasÄąna nasÄąl el açĹp yalvarÄąrsÄąn ki;

‍ ŮŽŮˆاŮ? ْن Ů?' Ů? Ů’ŘŻ ŮŽŮƒâ€ŹLŮŽ $Ů? =ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽ Ů?* ا‏j ŮŽ :% Ů? Ů? -‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° fŮŽ 1Ů’ 1 ŮŽ Ů’ 'ŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ْن‏ Ů? ŮŽ hŮŽŮŽ 2 Ů?Ů‘ ‡

ŮŽ 'ŮŽ Ů’ ŮŽ * Ů? Y0 ŮŽ $Ů? ‍ Ů?ŘŻ ه ŮŽŮˆâ€Ź%NŮŽ &Ů? Ů’ Ů? ‍ Ů?إ‏% Ů? R 'Ů? * 7Ů? ْ‡ ŮŽP Ů? ‍ ŮŽŘą ا َّد‏hŮŽŮŽ 2 3 Ů? Ů’ DŮŽ Ů? ﴞ٥٠٧﴿ !Ů? 0V ŮŽŮ‘ ‍Ů? Ů?Řą ا‏P ŮŽg ‍ْا‏ 107. Allah sana bir sÄąkÄąntÄą, bir zarar dokunduracak olsa, O’ndan baĹ&#x;ka hiç kimse onu gideremez. EÄ&#x;er sana bir gĂźzellik bahĹ&#x;etmek istese, hiç kimse O’nun lĂźtuf ve cĂśmertliÄ&#x;ini engelleyemez. O, lĂźtuf ve bereketini kullarÄąndan dilediÄ&#x;ine verir. O hâlde, O’nun ihsan ve inayetine lâyÄąk kullar olmaya çalÄąĹ&#x;Äąn. Ĺžunu da iyi bilin: Allah çok baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layÄącÄą, çok merhametlidir.


ŮŽŮ‘ %9ŮŽ 'Ů?Ů‘ َ‍ ا‏% 'ŮŽ ^Ů’ \Ů? Ů? Ů?Ů‘ ‍ Ů‘Ů?| Ů? Ů’ َع‏/ŮŽ ‍ ŮŽŘĄ Ů? Ů?! Ů’ا‏%_ ŮŽ #Ů’ \ŮŽ ‍س‏% Ů? ŮŽŮŽ 2 !L Ů’ 5 Ů? K ‍ا‏ ^Ů?Ů‘ ‡Ů? 'ŮŽ % ŮŽ 6ŮŽŮ‘ %Ů? 2ŮŽ ^ŮŽŮ‘ n ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍* ŮŽŮˆâ€ŹL 1 Ů? PŮ’ KŮŽ Ů? ‍ي‏# ŮŽ 9Ů’ 'ŮŽ % ŮŽ 6ŮŽŮ‘ %Ů? 2ŮŽ ‍ى‏#Ů° ŮŽ Ů’$‍ا‏ Ů? 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ s %6ŮŽ َ‍ ا‏% ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%L 9ŮŽ 0Ů’ 7ŮŽ &ŮŽ ﴞ٥٠٨﴿ ^0 Ů? ŮŽ Ů? !Ů’ 5

108. De ki: “Ey insanlar! Ä°Ĺ&#x;te size Rabb’inizden, hakikatin ta kendisi olan Kur’an gelmiĹ&#x; bulunuyor. ArtÄąk her kim doÄ&#x;ru yolu seçerse, ancak kendi iyiliÄ&#x;i için doÄ&#x;ru yolu seçmiĹ&#x; olur. Kim de Kur’an’Ĺn çizdiÄ&#x;i yoldan saparsa, o da ancak kendi aleyhine sapmÄąĹ&#x; olur. Zira Allah, hepinize hakikati gĂśrme yeteneÄ&#x;i bahĹ&#x;etmiĹ&#x;tir. Tercih ve eylemlerinizden yalnÄązca kendiniz sorumlusunuz. Benim gĂśrevimse, yalnÄązca hakikati gĂźzelce duyurmaktan ibarettir. ÇßnkĂź ben sizin davranÄąĹ&#x;larÄąnÄązdan sorumlu deÄ&#x;ilim. Ĺžu hâlde:

Ů? /Ů’ 'ŮŽ ) Ů‘Ů° V ŮŽ ŮŽ $Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź-‍ا‏ Ů’ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹfŮŽ 0Ů’ ŮŽ Ů?‍ ) ا‏V Ů? 3Ů’ M Ů° 'Ů? % ŮŽ bŮ’ NŮ? "ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆا‏ ŮŽ Ů’GŮ? `‍ا‏ LŮ? Ů‘Ů° !ŮŽ 5 ŮŽ Ů? %/ŮŽ ‍ْا‏ ﴞ٥٠ي﴿ 109. Ey hakikat yolunun yolcusu! Sen baĹ&#x;kalarÄąna deÄ&#x;il, ancak ve ancak sana gĂśnderilen bu hikmetli ayetlere uy! Hedefe ulaĹ&#x;ma konusunda sakÄąn aceleci davranma. Allah hakkÄąnÄązda hĂźkmĂźnĂź verinceye kadar, bu yolda uÄ&#x;rayabileceÄ&#x;in zorluklara, sÄąkÄąntÄąlara sabret! Unutma ki, O hĂźkmedenlerin en hayÄąrlÄąsÄądÄąr.


â€ŤďˇŒâ€Ź

‍ﴞ Ů? ŮŽŘą Ů?ŘŠ Ů? Ů?د‏٥٥﴿

11. HUD SURESÄ° Mekke devrinin sonlarÄąnda, Yunus suresinin hemen ardÄąndan indirilmiĹ&#x;tir. AdÄąnÄą, Hud Peygamberin kÄąssasÄąnÄąn anlatÄąldÄąÄ&#x;Äą 50–60. ayetlerden almÄąĹ&#x;tÄąr. 123 ayettir.

Rahman ve Rahim olan Allah’Ĺn AdÄąyla! Beni yoktan var edip ĂźstĂźn yeteneklerle donatan ve kulluk gĂśreviyle yeryĂźzĂźne gĂśnderen sonsuz Ĺ&#x;efkat ve merhamet sahibi yĂźce Rabb’imin adÄąyla, O’nun verdiÄ&#x;i gßç ve yetkiye dayanarak ve yalnÄązca O’nun adÄąna okuyor, sĂśylĂźyorum:

Ů’ 4ŮŽ Ů? Ů’ #ŮŽ $ ŮŽ / ŮŽ ‍ Ů’Ů?ن‏1 ŮŽ 2Ů’ 3Ů? " Ů? %Ů’ Ů?‍ ب ا‏ ŮŒ (ŮŽ )Ů? Ů° ‍ا‏ Ů?Ů‘ Ů?ŮŽŮ‘ Ů? Ů? ŮŽ ‍" ٰا‏ Ů? -, . *+ Ů? $, % ﴞ٥﴿ 1. Elif, Lâm, Râ.1 Dinle, ey insanoÄ&#x;lu! Bak bunu sana Allah sĂśylĂźyor. BunlarÄą Allah sĂśzĂź olarak dinle, baĹ&#x;kasÄąnÄąn sĂśzĂźne benzetme. Senin gayet iyi tanÄądÄąÄ&#x;Äąn ve Ĺ&#x;iirlerinde, yazÄąlarÄąnda, hitabelerinde ustalÄąkla kullandÄąÄ&#x;Äąn Ĺ&#x;u harflere bir bak: Ä°lâhĂŽ kudret, bu basit harfleri nasÄąl mĂźkemmel bir uyumla yan yana dizdi de, olaÄ&#x;anĂźstĂź gĂźzelliÄ&#x;i karĹ&#x;ÄąsÄąnda en bĂźyĂźk edebiyat ustalarÄąnÄąn, âlimlerin, filozoflarÄąn secdeye kapandÄąÄ&#x;Äą; bir tek sĂťresinin dahi benzerini yapmakta beĹ&#x;eriyetin acze dĂźĹ&#x;tĂźÄ&#x;Ăź eĹ&#x;siz, mucizevĂŽ bir kitap ortaya koydu: Bu Ăśyle bir kitaptÄąr ki, bizzat HakĂŽm ve HabĂŽr tarafÄąndan âyetleri muhkem kÄąlÄąnmÄąĹ&#x;, sonra tafsil edilmiĹ&#x;tir. Ey insan! Bu okuyacaÄ&#x;Äąn / dinleyeceÄ&#x;in mesaj Ăśyle mĂźkemmel bir kitaptÄąr ki, Onun her bir âyeti, HakĂŽm (sonsuz hĂźkĂźm, hikmet ve adalet sahibi) ve aynÄą zamanda HabĂŽr (her Ĺ&#x;eyi hakkÄąyla bilen, her Ĺ&#x;eyden haberdar) olan Allah tarafÄąndan,

1

BazÄą sĂťrelerin baĹ&#x;Äąnda yer alan ve hurĂťf-u mukattaa diye isimlendirilen bu harflerin geniĹ&#x; açĹklamasÄą için Bakara SĂťresi’inin 1, 23 ve 24. âyetlerine bakÄąnÄąz.


Her tĂźrlĂź Ĺ&#x;Ăźphe, çeliĹ&#x;ki, yanlÄąĹ&#x;lÄąk ve bozulmaya karĹ&#x;Äą Ăśzenle korunarak mĂźkemmel bir Ăślçß ve ahenk içinde, gayet muntazam ve saÄ&#x;lam bir Ĺ&#x;ekilde dĂźzenlenerek muhkem kÄąlÄąnmÄąĹ&#x;, Ve her akÄąl sahibinin anlayÄąp ibret alabileceÄ&#x;i biçimde açĹklanmÄąĹ&#x;, âyet âyet, sĂťre sĂťre dĂźzenlenerek tafsil edilmiĹ&#x;tir.

Ů? ŮŽ ;:, 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ا= ا‏ ﴞ٢﴿ * ŮŽ< Ů‘Ů° 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ůˆا ا‏1Ů? -Ů? >Ů’ ŮŽ 5ŮŽŮ‘ َ‍ا‏ ŮŒ +?, 6ŮŽ ‍ ŮŒ ŮŽŮˆâ€Ź8, 9ŮŽ Ů? Ů’:3Ů? Ů’ $ 2. Ki, Allah’tan baĹ&#x;kasÄąna kulluk ve ibadet etmeyin! YalnÄązca O’nun emirlerine kayÄątsÄąz Ĺ&#x;artsÄąz itaat edin, O’nun buyruklarÄąna ters dĂźĹ&#x;en hiçbir gĂźce, kim olursa olsun asla boyun eÄ&#x;meyin! O hâlde, ey Peygamber! Bu Kur’an ile insanlÄąÄ&#x;Äą uyararak de ki: “DoÄ&#x;rusu ben, size O’nun tarafÄąndan gĂśnderilmiĹ&#x; bir uyarÄącÄą ve mĂźjdeleyiciyim. Zalimleri ilahi azap ile uyaran, iman edip iyilik yapanlarÄą da cennet nimetleriyle mĂźjdeleyen bir Peygamberim.â€?

Ů? >Ů’ (Ů?Ů‘ #ŮŽ Ů? Ů? /Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا ا‏6Ů? Ů? Ů?ŮŽŮ‘ Ů’ $ Ů? 6ŮŽŮ‘ ‍ Ů? Ůˆا َع‏AŮ? BŮ’ (ŮŽ ‍ا‏ DŮ‹ (ŮŽ 3ŮŽ Ů’ $ Ů’ â€ŤŮŽŮˆاŮŽ Ů?ن‏ ‍ <Ů? ŮŽŮˆاŮ? ْن‏4ŮŽ Ů’EŮŽ FŮ? Ů’EŮŽ ‍ذي‏, FŮŽŮ‘ )Ů? ‍ْت‏ Ů? J Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹK#L M ŮŽ 3Ů? FŮ? N ŮŽ َ‍ ا‏K Ů° Ů?‍ ا‏:Ů‹ M ŮŽ % ŮŽ Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ ‍ ٠‏ ﴞ٣﴿ + Ů? . ŮŽ َ‍ ; ا‏9Ů‘ , Ů? ŮŽ ‍َ ŮŽ Ů‘ŮŽ Ů’ ا‏ ŮŽ 8ŮŽ DŮŽ Ů’ $ Ů? -, )ŮŽ ‍اب ŮŽ Ů’ Ů?م‏ 3. â€œĹžu halde, gĂźnahlarÄąnÄązdan tĂśvbe ederek Rabb’inizden baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lanma dileyin ve tĂźm içtenliÄ&#x;inizle O’na yĂśnelin ki, sizi ecel denilen belirli bir sĂźreye kadar huzur ve mutluluk içinde gĂźzelce yaĹ&#x;atsÄąn ve iyilik yapan herkese, iyiliÄ&#x;inin karĹ&#x;ÄąlÄąÄ&#x;ÄąnÄą dĂźnyada da ahirette de tam olarak versin. Fakat ilâhĂŽ buyruklardan yĂźz çevirecek olursanÄąz, doÄ&#x;rusu sizin için, baĹ&#x;ÄąnÄąza gelecek o bĂźyĂźk gĂźnĂźn azabÄąndan korkarÄąm!â€?

Ů? >Ů? N ﴞ٤﴿ ŮŒ 1, RŮŽ ‍ Ů’; Ů?إ‏TŮŽ FŮ?Ů‘ )Ů? K4Ů° DŮŽ ŮŽ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹU Ů’ $ Ů? Ů‘Ů° K ŮŽ Ů?‍ا‏ Ů? Ů’ 3ŮŽ =‍ا‏ 4. “Hepinizin dĂśnĂźĹ&#x;Ăź eninde sonunda Allah’adÄąr. Ve Allah, her Ĺ&#x;eye gĂźcĂź yeten mutlak kudret sahibidir.â€?


ŮŽ %, 5ŮŽ َ‍ْ <Ů? ا‏:3Ů? ‍Ů? ا‏A Ů’Z(ŮŽ MŮ’ /ŮŽ Ů? Ů’ Ů? ‍Ů?Ůˆ َع‏1[Ů? ‍ َن‏:Ů? WŮ’ ŮŽ Ů’ XŮ? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏5 ŮŽ َ‍ا‏ Y

Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ن ا‏UŮŽ :Ů? 4Ů? >Ů’ Ů? 3ŮŽ ‍ Ů‘Ů? Ůˆ َن ŮŽŮˆâ€ŹM Ů? BŮ’ (ŮŽ MŮ’ ŮŽ Ů? Ů? 3ŮŽ Ů? 4ŮŽ >Ů’ ŮŽ *Ů’XŮ? 6ŮŽ /ŮŽ Ů? ‍? َن‏ Ů?Ů‘ ‍ات‏ ﴞټ﴿ ‍Ů?ŮˆŘąâ€Ź Ů? 8ŮŽ 6Ů? ŮŒ /4, DŮŽ Ů? 1 ‍ا‏ 5. BakÄąn, hakikatle yĂźz yĂźze gelmekten korkan kimi inkârcÄąlar, elçiyi her gĂśrdĂźklerinde ondan gizlenmek için nasÄąl da gĂśÄ&#x;Ăźslerini çevirip hemencecik oradan sÄąvÄąĹ&#x;Äąyorlar. GĂźya bĂśylece hakikati gĂśrmemiĹ&#x;, duymamÄąĹ&#x; oluyorlar. Kur’an’Ĺn o etkileyici uyarÄąsÄąyla yĂźz yĂźze gelmemek için arkalarÄąnÄą dĂśnĂźp gitmekle, kalplerini ve kulaklarÄąnÄą hakikate kapatmakla gerçeklerden kaçabileceklerini ve sorumluluktan kurtulabileceklerini sanÄąyorlar. Oysa onlar, gecenin zifiri karanlÄąklarÄąnda ĂśrtĂźlerine bĂźrĂźndĂźkleri ve vicdanlarÄąyla baĹ&#x; baĹ&#x;a kaldÄąklarÄą zaman bile, Allah onlarÄąn gizledikleri ve açĹÄ&#x;a vurduklarÄą her Ĺ&#x;eyi bilmektedir. ÇßnkĂź O, kalplerin içindeki bĂźtĂźn gizli niyet ve dĂźĹ&#x;Ăźnceleri tam olarak bilir. Ă–yle ki:

ŮŽ Ů’ ; Ů? _Ů? 6ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŘŻ ا‏2Ů’ 3Ů? 3ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? 4ŮŽ >Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹXŮŽ RŮ? ْ‍ا= Ů?عز‏ Ů? Ů‘Ů° K4ŮŽ DŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’Řą Ů?Řś ا‏5‍ا‏ ﴞٌ﴿ Y Ů? (ŮŽ )Ů? ; , FŮŒŮ‘ )Ů? < XŮŽ DŮŽ ‍ ŮŽ( Ů’ َد‏MŮ’ 3Ů? ‍ ŮŽ( ŮŽ` Ů‘ŮŽ ŮŽ ŮŽŮˆâ€ŹMŮ’ 3Ů? Ů? -, 3Ů? ‍ ب‏ 6. YeryĂźzĂźnde yaĹ&#x;ayan ne kadar canlÄą varsa, hepsinin rÄązkÄąnÄą veren Allah’tÄąr. BĂźtĂźn canlÄąlarÄą yediren, içiren ve ihtiyaç duyduklarÄą her Ĺ&#x;eyi onlara saÄ&#x;layan O’dur. AyrÄąca O, her canlÄąnÄąn yerleĹ&#x;ip kaldÄąÄ&#x;Äą ve emanet durduÄ&#x;u yeri bilir. OnlarÄąn nerede barÄąndÄąÄ&#x;ÄąnÄą, nereden gelip nereye gittiÄ&#x;ini, nerede hareket edip nerede durduÄ&#x;unu bilir. Sizin hayat yolculuÄ&#x;unuzu; anne rahminden dĂźnyaya, dĂźnyadan kabre, oradan mahĹ&#x;ere, sonra cennet veya cehenneme varÄąncaya kadar geçirdiÄ&#x;iniz ve geçireceÄ&#x;iniz aĹ&#x;amalarÄą bilir. Ä°Ĺ&#x;te bĂźtĂźn bunlar, varlÄąk yasalarÄąnÄąn belirlendiÄ&#x;i apaçĹk bir kitapta kayÄątlÄądÄąr.

ŮŽ Ů’ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ bŮŽ 4ŮŽ . ‍ Ů… ŮŽŮˆ ŮŽ) َن‏ ŮŽ ‍ي‏8, ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆ Ů? ŮŽ ا‏ Ů? ŮŽ #Ů° M ‍ا‏ ŮŽ ‍ ْع‏5‍ا‏ Ů? ŮŽŮ‘ َ‍ ; Ů? Ů‘ŮŽ( Ů?_ ا‏, ‍؜‏

Ů’ Ů? ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Źd Ů? Ů?Ů‘ َ‍ ŮŽ Ů?) Ů’ ا‏4Ů? -Ů’ /ŮŽ Ů? ‍ Ů?إ‏#ŮŽ ‍ Ů’ا‏K4ŮŽ DŮŽ Ů? TŮ? Ů’ DŮŽ " ŮŽ 4Ů’ RŮ? c ŮŽ %Ů’ َ‍ Ů’ ا‏$ < Ů‹ #ŮŽ DŮŽ 2Ů? M


Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ ‍َ Ů? Ůˆا اŮ? ْن‏A)ŮŽ 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ ا‏2ŮŽŮ‘ ŮŽ `Ů? /ŮŽ ŮŽ ‍ Ů’ Ů?ت‏#ŮŽ ‍ Ů’ا‏1Ů? >Ů’ 6ŮŽ 2Ů’ 3Ů? ‍ Ů?> Ů? َن‏-Ů’ 3ŮŽ Ů’ $ ŮŒ -, 3Ů? ŮŒ eŮ’ Ů? 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا ا‏8ŮŽ Ů°

ﴞ٧﴿ Y 7. O Allah ki, gĂśkleri ve yeri gĂźnde, yani birbirini takip eden altÄą evrede yarattÄą. CanlÄąlarÄąn yaratÄąlmasÄą aĹ&#x;amasÄąnda, O’nun arĹ&#x;Äą ―yani kudret ve hĂźkĂźmranlÄąÄ&#x;Ĺ― su Ăźzerinde tecelli etmiĹ&#x; idi. Allah bĂźtĂźn canlÄą varlÄąklara su ile hayat verdi. Hayat suda baĹ&#x;ladÄą ve su, her canlÄąnÄąn yaĹ&#x;am kaynaÄ&#x;Äą oldu. BĂśylece Allah, hanginizin daha gĂźzel ve yararlÄą davranÄąĹ&#x;lar gĂśstereceÄ&#x;i konusunda sizi imtihan etmek için evreni, hayatÄą ve ĂślĂźmĂź yarattÄą. ÇßnkĂź O, hiçbir Ĺ&#x;eyi anlamsÄąz ve amaçsÄąz yaratmamÄąĹ&#x;tÄąr. Hal bĂśyleyken, eÄ&#x;er sen onlara, “BakÄąn, hepiniz ĂśldĂźkten sonra yeniden diriltilip hesaba çekileceksiniz!â€? desen, ilâhĂŽ adaleti inkâr eden o kâfirler, “Bu apaçĹk bir bĂźyĂźdĂźr. BĂśyle bir iddia, dĂźpedĂźz adam aldatmaktan, gĂśz boyamaktan ibarettir.â€? diyeceklerdir.

Ů’ Ů? ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ Ů‘ َ‍ ا‏c 3ŮŽ 2ŮŽŮ‘ Ů? `Ů? /ŮŽ ŮŽ ‍Ů?Ůˆ ŮŽŘŻ Ů?؊‏1>Ů’ 3ŮŽ _Ů? 3ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏K Ů° Ů?‍اب ا‏ ŮŽ 8ŮŽ >ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏XŮ? Ů’:DŮŽ 9ŮŽ Ů’ .

3ŮŽ Ů’ XŮ? 6Ů? ‍ َق‏% ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹXŮ? Ů’:DŮŽ Ů‹ ‍ Ů’ Ů? Ůˆâ€Ź3ŮŽ h ŮŽ /Ů’ ŮŽ Ů’ X/ Ů? -Ů? eŮ’ ŮŽ Ů? , Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽ Ů’ َم‏5ŮŽ َ‍ <Ů? ا‏M ﴞ٨﴿ ‍ن‏iŮŽ kjŮ? lŮ? XŮ’ (ŮŽ MŮ’ ŮŽ , 6Ů? ‍ ا‏9Ů? )ŮŽ 8. EÄ&#x;er Biz, isyankârlÄąklarÄąndan dolayÄą onlarÄą derhal yok etmeyip de, hak ettikleri azabÄą belirlenmiĹ&#x; bir vakte kadar ertelesek, bunun hikmetini hiç dĂźĹ&#x;Ăźnmeden, “Onun hemen gerçekleĹ&#x;mesini engelleyen nedir? Hani Allah kâfirlere azap edecekti? Demek tĂźm uyarÄąlar, tehditler yalanmÄąĹ&#x;!â€? diyerek alaycÄą bir tavÄąrla, azabÄąn bir an Ăśnce gelmesini isteyecekler. Fakat Ĺ&#x;unu iyi bilsinler ki, kendilerine vadedilen o azap gelip çattÄą mÄą, bir daha asla geri çevrilecek deÄ&#x;ildir ve o azap geldiÄ&#x;i zaman, Ăśteden beri alay edip durduklarÄą cehennem onlarÄą çepeçevre kuĹ&#x;atmÄąĹ&#x; olacaktÄąr.


Ů’ Ů? ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏UŮ? Ů’:3Ů? ŮŽ :ŮŽ DŮ’ lŮŽ 9ŮŽ Ů?ŮŽŮ‘ _Ů‹ #ŮŽ %Ů’ ‍ َع‏:ŮŽŮ‘ 3Ů? ‍ َن‏MŮ’ ŮŽ 95‍ا‏ Ů? Ů’ :ŮŽ RŮ’ ‍ اŮŽ َذ‏c ﴞي﴿ ‍Ů? ŮŒŘąâ€ŹA)ŮŽ ‍ ŮŒŘłâ€ŹJjŮ? /ŮŽ ŮŽ

9. EÄ&#x;er insanoÄ&#x;luna katÄąmÄązdan zenginlik, saÄ&#x;lÄąk, gĂźzellik, bolluk, bereket, huzur gibi nimetler vererek bir rahmet tattÄąrdÄąktan sonra onu elinden çekip geri alsak, bunun bir imtihan olduÄ&#x;unu gĂśz ardÄą ederek hemen ĂźmitsizliÄ&#x;e dĂźĹ&#x;er, nankĂśrlĂźk etmeye baĹ&#x;lar. Sahip olduÄ&#x;u her Ĺ&#x;eyin kendisine Allah tarafÄąndan baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lanan gelip geçici nimetler olduÄ&#x;unu idrak edemediÄ&#x;i için, onlarÄą kaybettiÄ&#x;i anda mĂźthiĹ&#x; bir sarsÄąntÄą geçirir, yaĹ&#x;ama Ăźmidini tamamen kaybeder.

Ů’ Ů? ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ 3ŮŽ ‍ Ů‘ŮŽ ا َإ‏q p ŮŽ 1ŮŽ >Ů’ 6ŮŽ ‍ َإ‏#ŮŽ >Ů’ 9ŮŽ ‍ Ů?ه‏:ŮŽ RŮ’ ‍ اŮŽ َذ‏c ŮŽ ŮŽ ‍ َذ‏2ŮŽŮ‘ ŮŽ `Ů? /ŮŽ ŮŽ Ů? Ů’(M ŮŽŮ‘ ﴞ٥٠﴿ ‍*ع‏ Ů? ‍َ Ů? ŮŒŘ­â€ŹA ŮŽ Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ <; ا‏:Ů‘ , DŮŽ ‍ ت‏ Ů? tŮŽ /Ů‘Ů? M ‍ا‏ ŮŒ ZŮŽ

10. Ve yine, eÄ&#x;er kendisine dokunan bir sÄąkÄąntÄąnÄąn ardÄąndan baĹ&#x;Äąndaki belâyÄą giderip ona bir nimet tattÄąracak olsak, o zaman da, “NasÄąl olsa belâlardan kurtuldum!â€? der ve bir daha hiç sÄąkÄąntÄąya dĂźĹ&#x;meyecekmiĹ&#x; gibi hemen Ĺ&#x;Äąmarmaya, o nimetleri kendisine veren yaratÄącÄąyÄą unutarak kibirlenmeye, bĂźyĂźklĂźk taslamaya baĹ&#x;lar. Nimetleri dĂźĹ&#x;ĂźnĂźr de, onlarÄą bahĹ&#x;eden yĂźce kudreti dĂźĹ&#x;Ăźnmez. Belâlardan ĂśdĂź kopar, fakat o belâlarla insanlarÄą imtihan eden Allah’a karĹ&#x;Äą gelmekten çekinmez.

ŮŽŮ‘ ‍ ا‏4Ů? #Ů? DŮŽ ‍Ů?Ůˆا ŮŽŮˆâ€ŹvŮŽ [ŮŽ 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ ا‏5ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ ‍ ŮŽ ŮŒŘŠâ€ŹAŮ? BŮ’ 3ŮŽ Ů’ XŮ? ŮŽ wŮŽ xŮ? Ů° y‍ ŘŞ اŮ?Ůˆâ€Ź <Ů? eŮŽ Ů? ‍ا‏ ﴞ٥٥﴿ ŮŒ +-, )ŮŽ ŮŒ NŮ’ ŮŽâ€ŤŮŽŮˆا‏

11. Ancak sÄąkÄąntÄąlÄą anlarda ĂźmitsizliÄ&#x;e dĂźĹ&#x;meyen, nimetlerden dolayÄą da Ĺ&#x;ÄąmarÄąp kibre kapÄąlmayan, yani her iki durumda da sabretmesini bilen ve Allah’Ĺn rÄązasÄąnÄą kazanmak amacÄąyla gĂźzel ve yararlÄą iĹ&#x; yapan kimseler elbette bĂśyle deÄ&#x;ildir. Ä°Ĺ&#x;te onlar için, Rab’leri tarafÄąndan bir baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lanma ve muhteĹ&#x;em bir ĂśdĂźl vardÄąr!


ŮŽ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹwŮŽ /Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا‏K % ‍ Ů?Řą ŮŽŮƒ اŮŽ ْن‏1Ů’ [ŮŽ , 6Ů? bŮŒ {Ů? q Ů° Ů? 3ŮŽ | ŮŽ >Ů’ 6ŮŽ ‍ Řą ŮŒŮƒâ€Ź Ů? ŮŽ wŮŽ 4Ů‘ >ŮŽ 4ŮŽ ŮŽ ŮŽ ‍ Ů? ŮŽ) Ů’} ŮŒ اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź/Ů’ 4ŮŽ DŮŽ ‍ َل‏lŮ’Ů? 9Ů?‍ ا‏5 ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍َ Ů?` Ů? ا‏ "Ů’ ŮŽ 9َ‍ ا‏#ŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏wŮŒ< 4ŮŽ 3ŮŽ Ů? >ŮŽ 3ŮŽ ‍ َإ‏N ŮŒ< ), ‍ Ů’; Ů?ŘĄ ŮŽŮˆâ€ŹTŮŽ FŮ?Ů‘ )Ů? K4Ů° DŮŽ =‍ا‏ ﴞ٥٢﴿ F/ Ů? Ů‘Ů° ‍ <ŮŒ ŮŽŮˆâ€Ź8, 9ŮŽ 12. Ey Peygamber! Ĺžimdi sen o inkârcÄąlarÄąn, “EÄ&#x;er Muhammed gerçekten Peygamber olsaydÄą, ona gĂśkten bir hazine indirilmeli yahut onunla birlikte iddialarÄąnÄą destekleyecek bir melek gelmeli deÄ&#x;il miydi?â€? Ĺ&#x;eklindeki alaycÄą sĂśzlerinden ĂśtĂźrĂź yĂźreÄ&#x;in daralÄąyor diye, sana gĂśnderilen ayetlerin arasÄąndan, kâfirlerin çĹkarlarÄąna dokunacak bir kÄąsmÄąnÄą onlara duyurmaktan vaz mÄą geçeceksin? SakÄąn ha! Ĺžunu hiç unutma ki, senin gĂśrevin onlarÄą imana getirmek deÄ&#x;ildir. ÇßnkĂź sen ancak bir uyarÄącÄąsÄąn; her Ĺ&#x;eyi gĂśrĂźp gĂśzeten ve bĂźtĂźn iĹ&#x;leri dĂźzenleyip takdir eden gerçek vekil ise, yalnÄązca Allah’tÄąr. Ă–yleyse O’na gĂźven, zalimlerin yalan ve iftiralarÄąna aldÄąrmadan gĂśrevini yapmaya devam et.

Ů° ŮŽ ‍ا‏ Ů’ ‍اَ Ů’Ů… ŮŽ Ů?` Ů? َن‏ ‍ ت‏ Ů? ŮŽ ŮŽ ŮŽ AŮ’ 3Ů? , 4Ů? WŮ’ 3Ů? ‍ ŮŽ> Ů’? Ů? Ů? ŮŽ Ů?ع‏6Ů? ‍ Ů’ŮŽ Ů? ا‏FŮ’ RŮ? Ů?<

ŮŽ (ŮŽ ‍ا‏ ŮŽ R, ‍ْ Ů?( Ů’ ŮŽ[ Ů?د‏:)Ů? ‍ا= اŮ? ْن‏ ﴞ٥٣﴿ Y Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮˆŮ†â€Ź Ů’ 2Ů? 3ŮŽ ‍ ا‏DŮ? â€ŤŮŽŮˆا ْد‏ Ů? ‍ Ů?د‏2Ů’ 3Ů? Ů’ (Ů? >Ů’ € 13. Yoksa inkâr edenler, “Kur’an’Ĺ Muhammed uydurdu!â€? mu diyorlar? O zaman onlara de ki: “EÄ&#x;er benim gibi okuma yazmasÄą bile olmayan bir kiĹ&#x;i bĂśyle muhteĹ&#x;em sureler ‘uydurabiliyor’ ise, o hâlde, haydi siz de ifade gĂźzelliÄ&#x;inde ve ortaya koyduÄ&#x;u mĂźkemmel hayat tarzÄąnda Kur’an’la boy ĂślçßĹ&#x;ebilecek bir kitap veya en azÄąndan Kur’an sureleri ayarÄąnda on tane uydurulmuĹ&#x; sure meydana getirin! EÄ&#x;er Kur’an’Ĺ Muhammed uydurduysa, onu susturmak için bundan daha iyi bir fÄąrsat olabilir mi? Ă–yle ya, Ä°slâm’Ĺ yok etmek için bunca zahmet çekmeye, malÄąnÄązÄą mĂźlkĂźnĂźzĂź, çoluk çocuÄ&#x;unuzu bu uÄ&#x;urda feda etmeye ne gerek vardÄą? Onun ‘uydurduÄ&#x;u’ sureler gibi birkaç sure yazÄąn ve iddiasÄąnÄą temelden çßrĂźtĂźn! Zira sizler gĂźzel sĂśz sĂśyleme sanatÄąnÄą iyi bilen, Ĺ&#x;iir ve edebiyattan anlayan kimselersiniz. Yok, “Buna tek baĹ&#x;ÄąmÄąza gßç yetiremeyiz.â€? diyorsanÄąz, o zaman Allah’tan baĹ&#x;ka yardÄąma çaÄ&#x;ÄąrabileceÄ&#x;iniz kim varsa, becerisine gĂźvendiÄ&#x;iniz bĂźtĂźn Ĺ&#x;airlerinizi, edebiyatçĹlarÄąnÄązÄą, filozoflarÄąnÄązÄą, ilim ve fikir adamlarÄąnÄązÄą çaÄ&#x;ÄąrÄąn! ÇaÄ&#x;ÄąrÄąn da, hepiniz el ele vererek gĂźzellik ve doÄ&#x;rulukta


Kur’an’la boy ĂślçßĹ&#x;ebilecek bir tek sure yazÄąn, tabii eÄ&#x;er iddianÄązda samimĂŽ iseniz...

Ů? ŮŽ ‍ ا‏-Ů? / , (ŮŽ MŮ’ ŮŽ Ů’ ŮŽŮ‘ Ů? ŮŽ 5 ŮŽ ‍ا= ŮŽŮˆاŮŽ ْن‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? 4Ů’ >Ů? 6Ů? ‍ َل‏lŮ’Ů? 9Ů?‍ ا‏#ŮŽ 9ŮŽŮ‘ َ‍ ا ا‏#Ů? 4ŮŽ D ŮŽ Ů’ Ů’ $ ﴞ٥٤﴿ ‍ َن‏#Ů? 4Ů? MŮ’ 3Ů? Ů’ (Ů? 9Ů’ َ‍ ا‏FŮ’ XŮŽ ŮŽ UŮŽ Ů? 5ŮŽŮ‘ Ů?‍اŮ? Ů° ŮŽ ا‏ 14. EÄ&#x;er kâfirler, bu meydan okuma karĹ&#x;ÄąsÄąnda size cevap veremezlerse —ki hiçbir zaman veremeyecekler— o zaman kesin olarak bilin ki, Kur’an Muhammed tarafÄąndan uydurulmuĹ&#x; bir sĂśz deÄ&#x;il, ancak Allah’Ĺn ilmiyle gĂśnderilmiĹ&#x; bir mucizedir ve yine bilin ki, Allah’tan baĹ&#x;ka hĂźkmĂźne boyun eÄ&#x;ilecek, emrine kayÄątsÄąz Ĺ&#x;artsÄąz itaat edilecek bir otorite, bir ilâh yoktur! Ĺžimdi bu meydan okuma karĹ&#x;ÄąsÄąnda dĂźĹ&#x;tĂźÄ&#x;ĂźnĂźz acizliÄ&#x;e raÄ&#x;men, hakikate karĹ&#x;Äą inatla direnecek, Rabb’inizin buyruklarÄąna boyun eÄ&#x;meyecek misiniz?

Ů?Ů‘ ‍ َ؊‏/Ů° eŮŽ ‍ Ů’ا‏1Ů? , Ů? ‍ ŮŽ) َن‏2Ů’ 3ŮŽ Ů’ XŮ? /Ů’ ŮŽ Ů?‍ ŮŽ Ů? Ů‘٠ا‏9Ů? XŮŽ (ŮŽ :ŮŽ ‍ز‏, ‍ ŮŽŮˆâ€Ź/ŮŽ 9Ů’ 1 ‍ا‏ ﴞ٥ټ﴿ ‍ َن‏M Ů? ZŮŽ -Ů’ Ů? 5ŮŽ XŮŽ / , Ů’ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹXŮŽ / , Ů’ XŮ? ŮŽ #ŮŽ DŮ’ َ‍ا‏ 15. Kim bu dĂźnya hayatÄąnÄą ve onun gĂśz kamaĹ&#x;tÄąrÄącÄą zenginlik ve gĂźzelliklerini arzu eder ve bĂźtĂźn gĂźcĂźnĂź ve yeteneÄ&#x;ini onu kazanmak için kullanÄąr ise, çalÄąĹ&#x;malarÄąnÄąn karĹ&#x;ÄąlÄąÄ&#x;ÄąnÄą bu dĂźnyada onlara tam olarak veririz ve bu konuda kendilerine hiçbir Ĺ&#x;ekilde haksÄązlÄąk edilmez. Ă‚hiret hayatÄąnÄą hesaba katmaksÄązÄąn yalnÄązca dĂźnya nimetlerini elde etmek için çalÄąĹ&#x;anlar, çabalarÄąnÄąn meyvesini bu dĂźnyada alacaklar. Fakat Kur’an’Ĺn ĂśngĂśrdĂźÄ&#x;Ăź evrensel adalet bilincine sahip olmadÄąklarÄąndan, insanlÄąÄ&#x;a asla huzur ve mutluluk getiremeyecekler. Basit menfaatlerini kendilerine ilâh edinen bu insanlar, kendi halklarÄąnÄą maddĂŽ yĂśnden refaha kavuĹ&#x;tursalar bile, dĂźnya halklarÄą ĂślçeÄ&#x;inde insanlÄąÄ&#x;a savaĹ&#x;, kan, gĂśzyaĹ&#x;Äą ve nefretten baĹ&#x;ka bir Ĺ&#x;ey veremeyecekler.

Ů° Ů’ ; Ů? Ů’ XŮ? ŮŽ h ŮŽ -Ů? % ŮŽŮ‘ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽ Ů?ŘŠ ا‏. 3ŮŽ ‚ ŮŽ ‍ ƒŮ?Řą ŮŽŮˆâ€Ź: ‍ا‏ ŮŽ /Ů’ ŮŽ 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ ا‏wŮŽ xŮ? Ů° y‍اŮ?Ůˆâ€Ź Ů? 5‍ا‏ ﴞ٥ٌ﴿ ‍ َن‏4Ů? #ŮŽ >Ů’ ŮŽ ‍ ا‏9Ů? )ŮŽ 3ŮŽ FŮŒ „ Ů? 6ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹXŮŽ / , ‍ Ů?> ا‏:ŮŽ [ŮŽ


16. Fakat gerçek hayat olan âhirette, onlarÄąn payÄąna dĂźĹ&#x;en tek Ĺ&#x;ey cehennem ateĹ&#x;i olacak! Bu dĂźnyada oluĹ&#x;turduklarÄą ve ebediyen yÄąkÄąlmaz zannettikleri saltanatlarÄą, âhireti kaybetme pahasÄąna elde ettikleri gßç, servet, makam, Ĺ&#x;an, Ĺ&#x;Ăśhret orada hiçbir iĹ&#x;e yaramayacak ve yaptÄąklarÄą sĂśzde iyilikler —doÄ&#x;ru bir inanç ve niyetten yoksun olduÄ&#x;u için— boĹ&#x;a gidecektir.

, 4Ů? -Ů’ RŮŽ 2Ů’ 3Ů? ‍ْ Ů? ŮŽŮˆâ€Ź:3Ů? 1ŮŒ Ů? TŮŽ ‍ Ů?ه‏4Ů? Ů’( ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź, 6Ů?Ů‘ ‍ َع‏2Ů’ 3Ů? _Ů? :ŮŽ /Ů‘Ů? 6ŮŽ K4Ů° DŮŽ ‍ ŮŽ) َن‏2Ů’ #ŮŽŮŽ َ‍ا‏ Ů° 3Ů? ‍ ب‏ Ů’ Ů?A$Ů’ ŮŽ 2Ů’ 3ŮŽ ‍ < ŮŽŮˆâ€Ź, 6Ů? ‍ َن‏:Ů? 3Ů? JŮ’ Ů? wŮŽ xŮ? Ů° y‍ <Ů‹_ اŮ?Ůˆâ€Ź#ŮŽ %Ů’ ‍ ŮŽŮˆ َع‏3Ů‹ 3ŮŽ Ů?‍ ا‏K Ů? (ŮŽ )Ů? ŮŽ Ů’ 2ŮŽ 3Ů? , 6Ů? ŮŽŮ‘ ‍اب‏ Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ْ Ů? ا‏:3Ů? _Ů? ŮŽ Ů’ 3Ů? ; , wŮ? ŮŽ dŮŽŮŽ ‍ه‏UŮ? 1Ů? DŮ? Ů’ 3ŮŽ ‍ Ů?ع‏: ŮŽ Ů? lŮŽ %Ů’ 5‍ا‏ ŮŽŮ‘ ŮŽ Â…ŮŽ )Ů’ َ‍ ا‏2ŮŽŮ‘ $ ﴞ٥٧﴿ ‍ َن‏:Ů? 3Ů? JŮ’ Ů? 5ŮŽ ‍ س‏ Ů? Ů° ‍ ŮŽŮˆâ€ŹwŮŽ 6Ů?Ů‘ ‍ َع‏2Ů’ 3Ů? bŮ?Ů‘ eŮŽ ‍ْا‏ Ů? : ‍ا‏

17. DĂźĹ&#x;ĂźnĂźn, arzu ve ihtiraslarÄąnÄąn kĂślesi olan ve menfaatleri uÄ&#x;runda Allah’Ĺ ve âhireti unutan bu insanlar mÄą daha hayÄąrlÄądÄąr, yoksa Rabb’inden gelen Kur’an mucizesi gibi apaçĹk bir delile dayanan ve ayrÄąca, yine O’nun tarafÄąndan gĂśnderilen Ä°ncil adÄąndaki bir Ĺ&#x;ahidin Ĺ&#x;ehadetiyle desteklenip doÄ&#x;ruluÄ&#x;u belgelenen Hz. Peygamber (61. Saff: 6 ve 7. Araf: 157) ve onun izinden yĂźrĂźyen bahtiyâr mĂźminler mi? Ăœstelik ondan Ăśnce, Musa’nÄąn bir ĂśncĂź ve bir rahmet kaynaÄ&#x;Äą olarak gĂśnderilen ve Son Elçinin cihanÄą aydÄąnlatacaÄ&#x;ÄąnÄą insanlÄąÄ&#x;a mĂźjdeleyen Tevrat adÄąndaki KitabÄą da ortada iken... Ä°Ĺ&#x;te onlar, yani aklÄąn, vahyin ve insanlÄąk tarihinin saÄ&#x;lam verileri ÄąĹ&#x;ÄąÄ&#x;Äąnda bakabilen insanlar, Kur’an’a Ĺ&#x;eksiz Ĺ&#x;Ăźphesiz iman ederler. Hangi dine, hangi millete, hangi ideolojiye mensup olursa olsun, yeryĂźzĂźndeki mevcut dinĂŽ, siyasĂŽ veya etnik gruplar içerisinden her kim de onu inkâr edecek olursa, onun varacaÄ&#x;Äą yer cehennemdir! O hâlde ey MĂźslĂźman, sakÄąn bu Kur’an’dan yana bir kuĹ&#x;kuya kapÄąlma! Elbette o, Rabb’in tarafÄąndan gĂśnderilmiĹ&#x; olan gerçeÄ&#x;in ta kendisidir! Fakat insanlarÄąn çoÄ&#x;u iman etmezler.


Ů° ŮŽ ‍ا‏ Ů’ 2Ů? #ŮŽŮ‘ 3Ů? Ů? 4ŮŽ ‡ْ َ‍ ا‏2Ů’ 3ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź K4Ů° DŮŽ ‍ َن‏q Ů? Ů‘Ů° K4ŮŽ DŮŽ ‍ ى‏ Ů? ŮŽ >Ů’ Ů? wŮŽ xŮ? Ů° y‍ < اŮ?Ůˆâ€Ź6Ů‹ 8Ů? )ŮŽ =‍ا‏ Ů? `Ů? ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹXŮ? 6Ů?Ů‘ ‍َع‏ 5ŮŽ َ‍ ا‏U Ů’ XŮ? 6Ů?Ů‘ ‍ َع‏K4Ů° DŮŽ ‍ ا‏6Ů? 8ŮŽ )ŮŽ 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ Ů?ŘĄ ا‏5 ŮŽ yJŮ? Ů° ‍ Ů?د‏XŮŽ TŮ’ ŮŽ5‍ Ů„ Ů’ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ ا‏K4ŮŽ DŮŽ =‍ا‏ ŮŽ #, Ů? ˆ ﴞ٥٨﴿ Y Ů? Ů‘Ů° _Ů? :ŮŽ >Ů’ ŮŽ *

18. Bunca belgeler, bilgiler ortada dururken, “Allah hiçbir elçi ve kitap gĂśndermemiĹ&#x;tir!â€? veya “Kur’an’Ĺ Allah indirmemiĹ&#x;tir!â€? ya da “Allah insanÄą yaptÄąklarÄąndan dolayÄą hesaba çekecek deÄ&#x;ildir!â€? yahut “Allah’tan baĹ&#x;ka, otoritesine kayÄątsÄąz Ĺ&#x;artsÄąz boyun eÄ&#x;eceÄ&#x;imiz baĹ&#x;ka varlÄąklar vardÄąr!â€? gibi dayanaksÄąz ve saçma iddialar ortaya atarak Allah’a karĹ&#x;Äą yalan uyduranlardan daha zalim kim olabilir? Bunlar, yaptÄąklarÄąnÄąn cezasÄąnÄą çekmek Ăźzere mahĹ&#x;er gĂźnĂźnde Rab’lerinin huzuruna çĹkarÄąlacaklar ve dĂźnyada iken kendilerini hakikate davet etmiĹ&#x; olan Ĺ&#x;ahitler, “Rab’lerine karĹ&#x;Äą yalan sĂśyleyenler iĹ&#x;te bunlardÄąr ya Rab!â€? diyecekler. O hâlde dikkat edin; Allah’Ĺn laneti, dĂźnyada da, âhirette de zalimlerin Ăźzerine olsun!

ŮŽ Ů’ Ů? ‍ < ŮŽŮˆâ€ŹN Ů? Ů‘Ů° F/ Ů‹ ŮŽ DŮ? XŮŽ 9ŮŽ Ů?B-Ů’ ŮŽ ‍ا= ŮŽŮˆâ€Ź Ů? -, ŮŽ 2Ů’ DŮŽ â€ŤŮˆ َن‏1Ů?Ů‘ Ů? ŮŽ 2ŮŽ 8, Ů‘ َ‍ا‏ Ů° Ů’ 6Ů? ﴞ٥ي﴿ ‍ ŮŽ Ů?ŘŠ Ů? Ů’ ŮŽ) Ů? Ů? Ůˆ َن‏. Ů? 5

19. ÇßnkĂź onlar, hakka yĂśnelmek isteyen insanlarÄą Allah yolundan çeviriyor ve Ä°slâm aleyhinde çok çeĹ&#x;itli iftira kampanyalarÄą dĂźzenliyor, bĂśylece, sinsi propagandalarla doÄ&#x;ru yolu çarpÄątmaya çalÄąĹ&#x;Äąyorlar! ÇßnkĂź onlar, ilâhĂŽ adaletin gerçekleĹ&#x;eceÄ&#x;i bir Ăśte dĂźnyanÄąn varlÄąÄ&#x;Äąna inanmÄąyorlar!â€? Fakat gĂźn gelecek, bu zalimlerin de defteri dĂźrĂźlecektir:

ŮŽ Ů’ ; Ů? 2ŮŽ l,  Ů? >Ů’ 3Ů? ‍ ا‏9Ů? $ Ů? ŮŽ Ů’ ŮŽ wŮŽ xŮ? Ů° y‍اŮ?Ůˆâ€Ź 2Ů’ 3Ů? Ů’ XŮ? ŮŽ ‍ ŮŽ) َن‏3ŮŽ ‍ Ů’Řą Ů?Řś ŮŽŮˆâ€Ź5‍ا‏ ‍ ا‏9Ů? )ŮŽ 3ŮŽ ‍اب‏ Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮˆŮ†â€Ź ŮŽ Ů? ‍ Šَإ‏/ŮŽ Ů? ‍ اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź2Ů’ 3Ů? =‍ا‏ Ů? DŮŽ E Ů? ‍Ů?د‏ Ů?< 8ŮŽ >ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏XŮ? ŮŽ ‰ ŮŽŮ‘ ‍> َن‏/ ﴞ٢٠﴿ ‍ Ů? Ů? Ůˆ َن‏-Ů’ Ů? ‍ ا‏9Ů? )ŮŽ 3ŮŽ ‍ َ‹ ŮŽŮˆâ€Ź#Ů’ M ‍ا‏ Ů? €, (ŮŽ MŮ’ ŮŽ


20. Onlar her ne kadar kendilerini yeryĂźzĂźnde tek egemen gßç ilan etseler de, Allah’Ĺ aciz bÄąrakacak deÄ&#x;illerdir ve onlarÄąn Allah’tan baĹ&#x;ka sÄąÄ&#x;Äąnabilecekleri hiçbir kurtarÄącÄąlarÄą, koruyucularÄą ve dostlarÄą yoktur. Kendileri haktan saptÄąklarÄą yetmiyormuĹ&#x; gibi, baĹ&#x;kalarÄąnÄąn da sapmasÄąna ĂśncĂźlĂźk ettikleri için cezalarÄą kat kat artÄąrÄąlacaktÄąr. Daha bu dĂźnyada nice belâlarla yĂźz yĂźze gelecekler, her tĂźrlĂź ahlâksÄązlÄąk toplumu baĹ&#x;tanbaĹ&#x;a saracak, yaratÄąlÄąĹ&#x; amacÄąnÄą unutan ve mutluluÄ&#x;u yalnÄązca maddede arayan gĂśnĂźller, hiç bir zaman gerçek huzuru bulamayacak. Fakat inkârcÄąlar, asÄąl cezayÄą âhirette çekecekler ve kendilerine asla merhamet gĂśsterilmeyecek. ÇßnkĂź onlar, hakikati dinlemeye bile tahammĂźl edemiyor, apaçĹk gerçekleri gĂśrmeye yanaĹ&#x;mÄąyorlardÄą.

‍ ا‏9Ů? )ŮŽ 3ŮŽ Ů’ XŮ? Ů’:DŮŽ FŮŽŮ‘ q ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹXŮ? M ŮŽ 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ ا‏wŮŽ xŮ? Ů° y‍اŮ?Ůˆâ€Ź ŮŽ Ů?A9Ů’ َ‍ Ů? Ůˆا ا‏M Ů? . ﴞ٢٥﴿ ‍ ŮŽ Ů?Ůˆ َن‏AŮ’ ŮŽ

21. Ä°Ĺ&#x;te bunlar, kendi elleriyle kendilerini felâkete sĂźrĂźkleyen kimselerdir. Ă–yle ki, uydurup durduklarÄą sahte ilâhlarÄą, ya da dinin yerine ikame etmeye çalÄąĹ&#x;tÄąklarÄą gĂśsteriĹ&#x;li ideolojileri, yeryĂźzĂźnde cennet vadeden aldatÄącÄą idealleri, onlarÄą en muhtaç olduklarÄą anda yĂźzĂźstĂź bÄąrakÄąp gidecek, kendilerini korkunç akÄąbetten kurtaramayacaktÄąr.

Ů° Ů’ ; Ů? Ů’ XŮ? 9ŮŽŮ‘ َ‍ ŮŽ ŮŽŮ… ا‏N ŮŽ Ů’ Ů? Ů? ‍ ŮŽ Ů?؊‏. ﴞ٢٢﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏M ŮŽ Ů’.5‍ا‏ ŮŽ 5ŮŽ Ů? 5‍ا‏ 22. Hiç Ĺ&#x;Ăźphe yok ki, âhirette en bĂźyĂźk kayba uÄ&#x;rayanlar bunlar olacaktÄąr.

ŮŽŮ‘ ‍ ا‏4Ů? #Ů? DŮŽ ‍ ا ŮŽŮˆâ€Ź:Ů? 3ŮŽ ‍ ٰا‏2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍اŮ? َّن ا‏ *Ů’XŮ? 6Ů?Ů‘ ‍ َع‏K Ů° Ů?‍ Ů?( ا ا‏-ŮŽ Ů’.َ‍ ŘŞ ŮŽŮˆا‏ Ů? eŮŽ Ů? ‍ا‏ ﴞ٢٣﴿ ‍Ů?Ůˆ َن‏1 Ů? . ŮŽ XŮŽ / , Ů’ Ů? _Ů?U :ŮŽŮ‘  ŮŽ ‍ ب Ů’ا‏ Ů? eŮŽ [Ů’ َ‍ ا‏wŮŽ xŮ? Ů° y‍اŮ?Ůˆâ€Ź 23. Buna karĹ&#x;ÄąlÄąk, Allah’Ĺn ayetlerine yĂźrekten iman eden, bu imana yaraĹ&#x;Äąr gĂźzel davranÄąĹ&#x;lar gĂśsteren ve Rab’lerine saygÄąyla boyun eÄ&#x;en kimselere gelince, iĹ&#x;te onlar da cennet halkÄądÄąr ve sonsuza dek orada kalacaklardÄąr.


ŮŽ Ů’ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹK#Ů° DŮ’ 5 ŮŽ Ů’ )ŮŽ Y ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź+ FŮ’ ŮŽ ‹/ Ů? Ů’ `ŮŽ , ŮŽA ‍ Ů’ا‏FŮŽŮ? W3ŮŽ <Ů? #, M ‍ا‏ Ů? , -ŮŽ ‍ ŮŽ[ Ů‘ Ů? ŮŽŮˆ Ů’ا‏5‍ا‏ ﴞ٢٤﴿ ‍ن‏iŮŽ ‍ Ů‘ŮŽ) Ů? Ůˆâ€Ź8ŮŽ ŮŽ dŮŽŮŽ َ‍ ا‏dŮŽ Ů? ŮŽ Ů? (ŮŽ MŮ’ ŮŽ < Ů‹ W3ŮŽ ‍ ن‏ 24. Evet, bir tarafta iman eden bahtiyarlar, Ăśte yanda hakikati inkâr eden zalimler. Bu iki grubun durumu, tÄąpkÄą gĂśzleri gĂśrmeyen ve kulaklarÄą duymayan bir kimseyle, etrafÄąnÄą rahatlÄąkla gĂśrebilen ve sĂśylenenleri duyabilen kimse arasÄąndaki fark gibidir. Ne dersiniz, bu ikisinin durumu hiç eĹ&#x;it olur mu, hâla dĂźĹ&#x;ĂźnĂźp ibret almayacak mÄąsÄąnÄąz? Nitekim insanlÄąk tarihi boyunca her Peygamber bu gerçeÄ&#x;i dile getirmiĹ&#x;ti:

Ů? ŮŽ ;9Ů‘ , Ů?‍ ƒ ا‏, 3Ů? Ů’ RŮŽ K Ů° Ů?‍ ا‏% * ŮŒ -, 3Ů? ŮŒ 8, 9ŮŽ Ů’ $ ﴞ٢ټ﴿ Y Ů‹ 9Ů? :ŮŽ 4Ů’ ŮŽ ‍ اŮŽ ْع‏1Ů’ `ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 25. Gerçekten biz Nuh’u, içerisinde yaĹ&#x;adÄąÄ&#x;Äą halkÄąna ilâhĂŽ mesajÄą bildiren bir elçi olarak gĂśndermiĹ&#x;tik. Nuh onlara, “Ey halkÄąm!â€? demiĹ&#x;ti, “Gerçek Ĺ&#x;u ki, ben sizin için apaçĹk bir uyarÄącÄąyÄąm! Ve iĹ&#x;te, açĹk ve net olarak sizleri uyarÄąyorum:â€?

ŮŽ Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ ‍ ٠‏ / Ů? . ŮŽ َ‍ ; ا‏9Ů‘ , Ů?‍ا= ا‏ ŮŽ< Ů‘Ů° 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ůˆا ا‏1Ů? -Ů? >Ů’ ŮŽ 5ŮŽ ‍اَ ْن‏ ŮŽ 8ŮŽ DŮŽ Ů’ $ Ů? , ‍اب ŮŽ Ů’ Ů?Ů… ا‏ ﴞ٢ٌ﴿ 26. “Allah’tan baĹ&#x;ka hiç kimseye kulluk ve ibadet etmeyin! YalnÄązca O’na itaat edin, O’nun buyruklarÄąna ters dĂźĹ&#x;en hiçbir gĂźce, kim olursa olsun asla boyun eÄ&#x;meyin! DoÄ&#x;rusu ben, bu uyarÄąlarÄą dikkate almadÄąÄ&#x;ÄąnÄąz takdirde, sizin için can yakÄącÄą bir gĂźnĂźn azabÄąndan korkuyorum!â€?

ŮŽ `ŮŽŮŽ Ů? ŮŽ #ŮŽ ‍ Ů„ Ů’ا‏ ‍? Ů‹ ا‏ ŮŽ 6ŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏wŮŽ Ů° 9ŮŽ 3ŮŽ , 3Ů? Ů’ RŮŽ 2Ů’ 3Ů? ‍َ Ů? Ůˆا‏A)ŮŽ 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ ا‏d ‍ Ů?ŘŻ َي‏6ŮŽ :ŮŽ Ů? ‍ Ů? Ů’ اŮŽ ŮŽعا Ů?ذ‏2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ ا‏5ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏wŮŽ >ŮŽ -ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ ا‏wŮŽ Ů° 9ŮŽ 3ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź:ŮŽ 4ŮŽ WŮ’ 3Ů?


Ů? :Ů?Ů‘ ˆ Ů? 9ŮŽ FŮ’ 6ŮŽ FŮ? Ů’EŮŽ 2Ů’ 3Ů? :ŮŽ /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ Ů’ $ Ů? ŮŽ ‍ Ů° ى‏9ŮŽ 3ŮŽ ‍ي ŮŽŮˆâ€ŹU Ů? ‍ا Ů‘ŮŽ Ů’ا‏ ŮŽ 6, ‍ Ů’ ŮŽ) Ů?ذ‏$ Y ﴞ٢٧﴿

27. Bunun Ăźzerine, kavminin Ăśnde gelen inkârcÄąlarÄą, halkÄą sĂśmĂźrerek kurduklarÄą kĂślelik sisteminin yÄąkÄąlacaÄ&#x;Äą ve bĂśylece alÄąĹ&#x;ageldikleri lĂźks ve refah dolu yaĹ&#x;antÄąnÄąn sona ereceÄ&#x;i endiĹ&#x;esiyle, “Ey Nuh!â€? dediler, “GĂśrĂźyoruz ki, sen de bizim gibi fâni bir insandan baĹ&#x;ka bir Ĺ&#x;ey deÄ&#x;ilsin. Allah elçi gĂśndermek isteseydi, olaÄ&#x;anĂźstĂź gßçlere sahip bir melek gĂśnderemez miydi? Ăœstelik bu Ăźlkede ezilen, horlanan dar gĂśrĂźĹ&#x;lĂź ayak takÄąmÄąndan baĹ&#x;ka hiç kimsenin sana uymadÄąÄ&#x;ÄąnÄą gĂśrĂźyoruz. EÄ&#x;er bu din gĂźzel bir Ĺ&#x;ey olsaydÄą, herkesten Ăśnce bizim gibi akÄąllÄą, zengin ve yetenekli insanlar ona inanÄąrdÄą. Bize gĂśre kiĹ&#x;inin doÄ&#x;ru yolda olduÄ&#x;unu gĂśsteren biricik Ăślçß, sahip olduÄ&#x;u gßç ve zenginliktir. Sizin bize karĹ&#x;Äą bir meziyetinizi, ĂźstĂźn bir tarafÄąnÄązÄą da gĂśremiyoruz ki, gĂźcĂźnĂźz karĹ&#x;ÄąsÄąnda boyun eÄ&#x;elim. Tam tersine, bize Ăśyle geliyor ki, sizler bu Ăźlkede iktidarÄą ele geçirmek amacÄąyla kutsal din duygularÄąnÄą istismar eden, halkÄą kandÄąrmak için de bu niyetini gizleyip sĂźrekli iyi gĂśrĂźnmeye çalÄąĹ&#x;an birer yalancÄąsÄąnÄąz!â€?

ŮŽ RŮŽ ;:/ , Ů° ‍; ŮŽŮˆ ٰا‏6Ů‘ , ‍ َع‏2Ů’ 3Ů? _Ů? :ŮŽ /Ů‘Ů? 6ŮŽ K4Ů° DŮŽ " Ů? Ů’:)Ů? ‍ Ů’ Ů?Ů… اŮŽ ŮŽعاŮŽ Ů’ Ů?( Ů’ اŮ? ْن‏RŮŽ ŮŽ ‍ ل‏

Ů? 3Ů? lŮ? 4Ů’ 9Ů? َ‍ Ů’ < ا‏$ Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ " Ů’ /ŮŽ #Ů‘Ů? >ŮŽŮ? ‍ه‏, 1Ů? Ů’:DŮ? 2Ů’ 3Ů? _Ů‹ #ŮŽ %Ů’ ‍َع‏ XŮŽ ŮŽ Ů’ (Ů? 9Ů’ َ‍ ŮŽ ŮŽŮˆا‏#Ů? $ ﴞ٢٨﴿ ‍ Řą Ů? َن‏ Ů? )ŮŽ

28. Buna karĹ&#x;ÄąlÄąk Nuh, zalim yĂśneticilerin propagandasÄąndan etkilenip hak dine soÄ&#x;uk bakan kitlelere yĂśnelerek “Ey halkÄąm!â€? dedi, “DĂźĹ&#x;Ăźnsenize, eÄ&#x;er ben Rabb’imin katÄąndan gĂśnderilen ve ciddiye alÄąp dinlediÄ&#x;iniz takdirde kesin ikna olacaÄ&#x;ÄąnÄąz apaçĹk bir delile dayanÄąyorsam ve O bana kendi katÄąndan, insanÄą dĂźnya ve âhirette kurtuluĹ&#x;a ileten bir rahmet lĂźtfetmiĹ&#x; de, bu gerçekler birileri tarafÄąndan sizin gĂśzĂźnĂźzden kaçĹrÄąlmÄąĹ&#x; ise, ne bĂźyĂźk bir hayÄąrdan mahrum kalacaÄ&#x;ÄąnÄązÄąn farkÄąnda mÄąsÄąnÄąz? O hâlde gelin, mesajÄąmÄązÄą bizim aÄ&#x;zÄąmÄązdan dinleyin, ondan sonra inanÄąp inanmamakta ĂśzgĂźrsĂźnĂźz. KorkmayÄąn, siz Allah’Ĺn rahmetini istemediÄ&#x;iniz hâlde, biz sizi ona zorlayacak deÄ&#x;iliz ya!â€?


Ů? 4Ů? tŮŽ Ů’ َ‍ ا‏5 ŮŽ ‍ Ů’ Ů?م‏RŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź y 9ŮŽ َ‍ ا‏3ŮŽ ‍ا= ŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů‘Ů° K4ŮŽ DŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů? ŮŽŮŠ ا‏NŮ’ َ‍ً < اŮ? ْن ا‏5 3ŮŽ Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ Ů’ $ ŮŽ ŮŽ 6Ů? Ů? ‍ ; اŮŽ ٰع‏:Ů‘ , $ 3Ů‹ Ů’ RŮŽ Ů’ $ Ů? Ů° ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹXŮ? 6Ů?Ů‘ ‍ ا َع‏RŮ? dŮŽ 3Ů? Ů’ XŮ? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا ا‏ Ů? € < :Ů? 3ŮŽ ‍ ٰا‏2ŮŽ 8, Ů‘ ‍ Řą Ů?ŘŻ ا‏ ﴞ٢ي﴿ ‍ َن‏4Ů? XŮŽ  Ů’ ŮŽ 29. “Ey halkÄąm! Ben bu mesajÄą size ulaĹ&#x;tÄąrmama karĹ&#x;ÄąlÄąk, sizden herhangi bir maddĂŽ çĹkar beklemiyorum. Benim mĂźkâfatÄąmÄą verecek olan yalnÄązca Allah’tÄąr. Ey inkârcÄąlar! Ben, yoksul ve zayÄąf olduklarÄą için kßçßmsediÄ&#x;iniz ve birlikte oturmaya dahi tenezzĂźl etmediÄ&#x;iniz Ĺ&#x;u mĂźminleri, sizi memnun etmek için yanÄąmdan kovacak deÄ&#x;ilim! ÇßnkĂź onlar, gĂźn gelecek Rab’lerine kavuĹ&#x;acak ve yĂźce mahkemede Ĺ&#x;ahitlik yapacaklardÄąr. Kendilerini kovduÄ&#x;um için beni O’nun huzurunda Ĺ&#x;ikâyet ederlerse, hâlim nice olur? EÄ&#x;er bunlar iman etmeden Ăśnce kĂśtĂźlĂźk yapmÄąĹ&#x;larsa, geçmiĹ&#x;leri beni ilgilendirmez. ÇßnkĂź artÄąk tĂśvbe edip tertemiz bir hayata baĹ&#x;ladÄąklarÄąnÄą biliyorum. Fakat buna karĹ&#x;ÄąlÄąk, sizin hak hukuk tanÄąmayan, dĂźrĂźstlĂźk ve erdemlilik nedir bilmeyen cahil bir topluluk olduÄ&#x;unuzu gĂśrĂźyorum.â€?

ŮŽ ‍ا= اŮ? ْن‏ ‍ Ů‘ŮŽ) Ů? Ůˆ َن‏8ŮŽ ŮŽ dŮŽŮŽ َ‍ Ů’ < ا‏XŮ? Ů? ‍„ ŮŽ ْد‏ Ů? Ů‘Ů° 2ŮŽ 3Ů? ;9, Ů? Ů? Ů’: ŮŽ 2Ů’ 3ŮŽ ‍ Ů’ Ů?م‏RŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٣٠﴿ 30. Ey halkÄąm! Bu fakir mĂźminleri yanÄąmdan uzaklaĹ&#x;tÄąrdÄąÄ&#x;Äąm takdirde bu dini kabul edebileceÄ&#x;inizi sĂśylĂźyorsunuz. Ä°yi de, eÄ&#x;er onlarÄą yanÄąmdan kovacak olursam, beni Allah’Ĺn gazabÄąndan kim kurtarabilir; iĹ&#x;in bu yĂśnĂźnĂź hiç dĂźĹ&#x;ĂźnmĂźyor musunuz?

Ů? RŮ? َ‍ ا‏5 ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Źp Ů? ŮŽ ‍ ل‏ Ů? RŮ? َ‍ ا‏5 ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍ ل‏ Ů? Ů‘Ů° 2Ů? {Ů? ‍ ا‏lŮŽ . ŮŽ ‍ي‏1, Ů’:DŮ? Ů’ $ ŮŽ /Ů’ ŮŽB ‍ Ů? Ů’ا‏4ŮŽ DŮ’ َ‍ ا‏5 ŮŽ ‍ا= ŮŽŮˆâ€Ź Ů? :Ů? /Ů? DŮ’ َ‍ع ŮŠ ا‏, ‍ َد‏lŮ’ ŮŽ 2ŮŽ 8, 4ŮŽŮ‘ Ů? ‍ ل‏ Ů? RŮ? َ‍ ا‏5 ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹwŮŒ 4ŮŽ 3ŮŽ ;9Ů‘ , Ů?‍ا‏ =‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? XŮ? /ŮŽ Ů? JŮ’ Ů? 2Ů’ ŮŽ Ů’ $


ŮŽŮ‘ ‍ ا‏2ŮŽ #Ů? ŮŽ ‍ ; اŮ? Ů‹ذا‏9Ů‘ , Ů?‍ Ů’ ا‏XM ŮŽ #, Ů? ˆ Y ŮŽ Ů? Ů‘Ů° َ‍ <Ů‹ا ا‏+Ů’ . U Ů? Ů? Ů?A9Ů’ َ‍ ; ا‏, #ŮŽ 6Ů? Ů? 4ŮŽ DŮ’ َ‍= ا‏ ﴞ٣٥﴿

31. “Evet, ben de sizin gibi bir insanÄąm, bundan Ăśte bir iddiam yok. Ben yalnÄązca, dĂźnya ve âhirette kurtuluĹ&#x;unuzu saÄ&#x;layacak hayat prensiplerini Allah’Ĺn bana bildirdiÄ&#x;ini sĂśylĂźyorum. Fakat siz, bu iddiamÄąn doÄ&#x;ru olup olmadÄąÄ&#x;ÄąnÄą anlamak için mesajÄąma kulak vereceÄ&#x;iniz yerde, bana gayba ait sorular soruyor, mucizeler gĂśstermemi istiyorsunuz. Oysa ben size ‘Allah’Ĺn hazineleri benim yanÄąmdadÄąr ve onlarÄą dilediÄ&#x;im Ĺ&#x;ekilde kullanabilirim!’ demiyorum. Allah’tan baĹ&#x;ka hiç kimsenin bilemeyeceÄ&#x;i gaybÄą da bilemem. Size bir melek olduÄ&#x;umu da sĂśylemiyorum. Bununla birlikte, sahip olduÄ&#x;unuz Ĺ&#x;u gĂśrkemli saltanatÄąn gĂźnĂźn birinde elinizden alÄąnmayacaÄ&#x;ÄąnÄą ve gĂśzĂźnĂźzde kßçßmseyip hor gĂśrdĂźÄ&#x;ĂźnĂźz bu tertemiz insanlara Allah’Ĺn bir lĂźtufta bulunmayacaÄ&#x;ÄąnÄą da sĂśyleyemem. Bu, onlarÄąn iman ve ihlâs derecesine baÄ&#x;lÄądÄąr ve onlarÄąn kalplerindeki iman ve samimiyet derecesini en iyi bilen, Allah’tÄąr. EÄ&#x;er bĂźtĂźn bunlarÄąn aksini iddia edecek olsaydÄąm, o takdirde ben, hem kendime, hem de sizlere kesinlikle zulmetmiĹ&#x; olurdum.â€?

#ŮŽ 6Ů? :ŮŽ Ů? ŮŽŮ’ :ŮŽ ŮŽ ‍َا‏1N ŮŽ 1Ů’ RŮŽ ‍ ح‏ Ů? 9Ů? ŮŽ ‍ Ů? ا‏RŮŽ Ů? ‍ ŮŽ ŮŽ Ů’) ŮŽÂ… َْت‏:ŮŽ (ŮŽ Ů’ ‍ َد‏N ŮŽ R, ‍ا Ů?د‏ ŮŽŮ‘ 2ŮŽ 3Ů? " ﴞ٣٢﴿ Y ŮŽ Ů’:)Ů? ‍ اŮ? ْن‏9ŮŽ 1Ů? >Ů? ŮŽ

32. Bunun Ăźzerine, kavminin Ăśnde gelen inkârcÄąlarÄą, “Ey Nuh!â€? dediler, “Bizimle yeterince tartÄąĹ&#x;tÄąn, hatta bÄąkkÄąnlÄąk verecek derecede tartÄąĹ&#x;mayÄą gereksiz yere uzattÄąn. EÄ&#x;er sĂśylediklerin doÄ&#x;ruysa, haydi ne duruyorsun, artÄąk bizi tehdit ettiÄ&#x;in Ĺ&#x;u azabÄą getir de gĂśrelim!â€?

ŮŽ RŮŽ ŮŽ ‍ا= اŮ? ْن‏ Ů? / , Ů’ ŮŽ #ŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů„ ا‏ 2ŮŽ l,  Ů? >Ů’ #Ů? 6Ů? Ů’ (Ů? 9Ů’ َ‍ ا‏3ŮŽ ‍ ŮŽŘĄ ŮŽŮˆâ€ŹT Ů? Ů‘Ů° Ů? 6Ů? Ů’ $ ﴞ٣٣﴿


33. Nuh, “Bu benim elimde deÄ&#x;il ki!â€? dedi, “Onu size —eÄ&#x;er dilerse— ancak Allah getirebilir ve siz de buna asla engel olamazsÄąnÄąz!â€?

Ů? ŮŽ ÂŒŮŽ Ů’ Ů? >Ů? ŮŽA Ů’: ŮŽ 5ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź =‍ا‏ , Ů’ 9Ů? Ů’ $ Ů? Ů‘Ů° ‍ Ů’ اŮ? ْن ŮŽ) َن‏$ Ů? ‍; اŮ? ْن اŮŽ ŮŽعد‏e ŮŽ 9َ‍ْت اŮŽ ْن ا‏ Ů? 6Ů?Ů‘ ‍ Ů’ < Ů? ŮŽ َع‏$ Ů? ŮŽ Ů? BŮ’ Ů? ‍ اŮŽ ْن‏1Ů? , Ů? ﴞ٣٤﴿ ‍ Ů?> <َن‏N ŮŽ Ů’ Ů? Ů? /Ů’ ŮŽ Ů?‍ Ů’ ŮŽŮˆا‏$

34. “Zaten ben size ne kadar ĂśÄ&#x;Ăźt vermek istesem de, eÄ&#x;er Allah gĂźnahlarÄąnÄązdan dolayÄą sizi cezalandÄąrmaya karar vermiĹ&#x; ve bu yĂźzden sapÄąklÄąk içinde kalmanÄązÄą dilemiĹ&#x;se, ĂśÄ&#x;Ăźtlerim size hiçbir yarar saÄ&#x;lamayacaktÄąr. Zira ilâhĂŽ yasalara gĂśre, bir toplum kendisini deÄ&#x;iĹ&#x;tirmediÄ&#x;i sĂźrece, Allah onlarÄą deÄ&#x;iĹ&#x;tirmez. UnutmayÄąn ki, kâinatÄą yaratan, yĂśneten ve yĂśnlendiren, sizin tĂźm hayatÄąnÄązla ilgili kanunlar ve kurallar koyan gerçek Sahibiniz, Efendiniz, Rabb’iniz O’dur ve hepiniz eninde sonunda O’nun huzuruna çĹkarÄąlacaksÄąnÄąz.â€?

Ů° ŮŽ ‍ا‏ Ů’ ‍ اŮ? Ů?ن‏FŮ’ RŮ? Ů?< Ů’ ‍اَ Ů’Ů… ŮŽ Ů?` Ů? َن‏ ‍ ŮŠ ŮŒŘĄâ€Ź, 6ŮŽ y 9ŮŽ َ‍; ŮŽŮˆا‏3‍ا‏, ŮŽ NŮ’ Ů?‍ Ů‘ŮŽ; ا‏4ŮŽ >ŮŽŮŽ Ů? (Ů? Ů’ ŮŽ ŮŽ ‍ا‏ ﴞ٣ټ﴿ ‍ن‏iŮŽ 3Ů? Ů?  Ů’ Ů? #ŮŽŮ‘ 3Ů?

35. Ey Muhammed! Yoksa onlar, bunlarÄą senin uydurduÄ&#x;unu mu iddia ediyorlar? Onlara de ki: “EÄ&#x;er onu ben uydurmuĹ&#x;sam, bunun cezasÄąnÄą çekecek olan benim. Fakat bu, sizin Allah’a karĹ&#x;Äą olan sorumluluÄ&#x;unuzu ortadan kaldÄąrmaz. KaldÄą ki, hayatÄąm boyunca hiç kimseye, hiçbir sebeple yalan sĂśylemediÄ&#x;imi ve dolayÄąsÄąyla, Allah’a karĹ&#x;Äą asla yalan sĂśylemeyeceÄ&#x;imi gayet iyi bilirsiniz. Zira ben, sizin iĹ&#x;lediÄ&#x;iniz tĂźrden, Allah adÄąna yalan uydurmak veya insanlarÄą aldatmak gibi gĂźnahlardan uzaÄ&#x;Äąm.â€? Nuh Peygamberin kÄąssasÄą Ĺ&#x;Ăśyle devam ediyor:

Ů° Ů? â€ŤŮˆâ€Źj Ů?â€ŤŮŽŮˆا‏ dŮŽŮŽ 2ŮŽ 3ŮŽ ‍ ٰا‏1Ů’ RŮŽ 2Ů’ 3ŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏wŮŽ 3Ů? Ů’ RŮŽ 2Ů’ 3Ů? 2ŮŽ 3Ů? JŮ’ Ů? 2Ů’ ŮŽ Ů? 9ŮŽŮ‘ َ‍ Ř­ ا‏ Ů? 9Ů? K Ů?‍ ŮŽ; ا‏% ﴞ٣ٌ﴿ ‍ن‏UŮŽ 4Ů? >ŮŽ AŮ’ ŮŽ ‍ ا‏9Ů? )ŮŽ #ŮŽ 6Ů? hŮ’ xŮ? (ŮŽ -Ů’ ŮŽ


36. Uzun ve meĹ&#x;akkatli bir mĂźcadelenin ardÄąndan, Nuh’a Ĺ&#x;u talimatlar bildirildi: â€œĹžu ana kadar sana inanmÄąĹ&#x; olanlarÄąn dÄąĹ&#x;Äąnda, artÄąk kavminden hiç kimse iman etmeyecek. OnlarÄąn yaptÄąklarÄąndan dolayÄą ĂźzĂźlme. Ve asla umutsuzluÄ&#x;a, karamsarlÄąÄ&#x;a kapÄąlma.â€?

2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍; Ů? ; ا‏:, -Ů’ „ Ů’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? ZŮŽ Ů? 5ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź:ŮŽ /Ů? %Ů’ ‍ ŮŽŮˆ ŮŽŮˆâ€Ź:ŮŽ :Ů? /Ů? DŮ’ ŮŽ 6Ů? wŮŽ 4Ů’ Ů?A ‍ Ů?‹ Ů’ا‏:ŮŽ [‍ا‏ ŮŽ ﴞ٣٧﴿ ‍ َن‏RŮ? ŮŽ BŮ’ 3Ů? Ů’ XŮ? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا ا‏ U #Ů? 4ŮŽ ‡

37. “Bizim kontrolĂźmĂźz altÄąnda ve sana vahyettiÄ&#x;imiz bilgiler doÄ&#x;rultusunda, sizi bĂźyĂźk tufanda boÄ&#x;ulmaktan kurtaracak gemiyi inĹ&#x;a et ve bu zalimler için Bana yalvarma, çßnkĂź onlar boÄ&#x;ulacaklar!â€?

ŮŒ ŮŽ 3ŮŽ Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ ŮŽŮ‘ 3ŮŽ #ŮŽ 4ŮŽŮ‘ )Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹwŮŽ 4Ů’ Ů?A ‍ Ů?‹ Ů’ا‏:ŮŽ Ů’ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů?< Ů’:3Ů? ‍ Ů? Ůˆا‏ZŮ? ŮŽ , 3Ů? Ů’ RŮŽ 2Ů’ 3Ů? d ŮŽ RŮŽ Ů? Ů’:3Ů? Ů? ZŮŽ MŮ’ 9ŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů? ŮŽ :ŮŽŮ‘ 3Ů? ‍ Ů? Ůˆا‏ZŮŽ MŮ’ ŮŽ ‍ Ů„ اŮ? ْن‏ ‍ Ů? Ůˆ <َن‏ZŮŽ MŮ’ ŮŽ #ŮŽ )ŮŽ Ů’ $ ﴞ٣٨﴿

38. BĂśylece Nuh, kendisine emredildiÄ&#x;i Ĺ&#x;ekilde gemiyi yapmaya baĹ&#x;ladÄą. Kavminin ileri gelenleri ne zaman yanÄąndan geçecek olsa, yaptÄąÄ&#x;Äą iĹ&#x;ten dolayÄą onunla alay ediyorlardÄą. Nuh da onlara, “Madem bizimle alay ediyorsunuz,â€? diyordu, “o zaman Ĺ&#x;unu iyi bilin ki, siz Ĺ&#x;imdi bizimle nasÄąl alay ediyorsanÄąz, vakti gelince biz de sizinle alay edeceÄ&#x;iz!â€?

ŮŽ #Ů? 4ŮŽ >Ů’ ŮŽ ‍ Ů’ َ٠‏MŮŽ Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ FŮ?Ů‘ eŮ? ŮŽ ‍ Ů? ŮŽŮˆâ€Źl, Ů’Z Ů? ‍اب‏ ŮŽ ŮŒ 8ŮŽ DŮŽ Ů? / , Ů’ ŮŽ 2Ů’ 3ŮŽ ‍*ن‏ ﴞ٣ي﴿ ŮŒ /`, 3Ů? ‍اب‏ ŮŒ 8ŮŽ DŮŽ 39. “O hâlde bekleyin, bu dĂźnyada alçaltÄącÄą azabÄąn kime gelip çatacaÄ&#x;ÄąnÄą ve âhirette sonsuz azabÄąn kimi sarÄąp kucaklayacaÄ&#x;ÄąnÄą yakÄąnda gĂśreceksiniz!â€?


ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŮˆ ŮŽ َع‏9ŮŽ Ů? 3Ů’ َ‍ ŮŽŘĄ ا‏N ŮŽ ‍ اŮ? ŮŽذا‏K (Ů‘Ů° % FŮ?Ů‘ )Ů? 2Ů’ 3Ů? XŮŽ / , FŮ’ #Ů? %‍ا‏ Ů’ :ŮŽ 4Ů’ RŮ? ‍*ع‏ ŮŽ Ů? :Ů?Ů‘ ( ‍ا‏ 2ŮŽ< 3ŮŽ ‍ ٰا‏2Ů’ 3ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا ŮŽ` Ů’ Ů?Ů„ ŮŽŮˆâ€Ź/Ů’ 4ŮŽ DŮŽ bŮŽ -ŮŽ ŮŽ 2Ů’ 3ŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏wŮŽ 4ŮŽ Ů’ َ‍ ŮŽŮˆا‏Y ŮŽ ‍َز Ů’Ůˆâ€Ź Ů? Ů’ :ŮŽ Ů’ ‍ ا‏Y Ů?Ů’N ŮŒ 4, RŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽ> Ů? ا‏3ŮŽ 2ŮŽ 3ŮŽ ‍ ٰا‏3ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٤٠﴿ F/

40. Nihayet tufan emrimiz gelip çattÄą. GĂśkten yaÄ&#x;murlar boĹ&#x;anmaya, yerden pÄąnarlar fÄąĹ&#x;kÄąrmaya ve sular coĹ&#x;up kaynamaya baĹ&#x;layÄąnca, Nuh’a, “Her cins hayvandan erkekli diĹ&#x;ili birer çift al ve boÄ&#x;ulacaklarÄąna dair haklarÄąnda hĂźkĂźm verilmiĹ&#x; olanlar hariç, aileni ve iman edenleri gemiye bindir!â€? dedik. Zaten onunla birlikte iman edenlerin sayÄąsÄą pek azdÄą.

ŮŽ RŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ;6Ů‘ , ‍ < اŮ? َّن َع‏XŮŽ / Ů° Ů’ 3Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹXŮŽ Â? Ů°  Ů’ 3ŮŽ =‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? MŮ’ 6Ů? XŮŽ / , ‍ ا‏-Ů? )ŮŽ ‍اع‏ Ů’ ‍ ل‏ ﴞ٤٥﴿ ŮŒ /%, ‍Ů? ŮŒŘą َع‏A ŮŽB ŮŽ

41. Nuh, kendilerine uzun sĂźre yetecek erzakÄą da hazÄąrladÄąktan sonra mĂźminlere seslenerek “ArtÄąk gemiye binebilirsiniz!â€? dedi, “Onun hareket etmesi de, durmasÄą da Allah’Ĺn adÄąyladÄąr. Bu gemi, O’nun emriyle hareket edecek ve O’nun lĂźtuf ve yardÄąmÄą sayesinde kurtulacaktÄąr. Yoksa Allah’Ĺn yardÄąmÄą olmadan hangi gemi bu azgÄąn dalgalara dayanabilir? DoÄ&#x;rusu Rabb’im, çok baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layÄącÄą, çok merhametlidir.â€?

‍ Ů? ŮŽŮˆ ŮŽ) َن‏:ŮŽ 6Ů’ ‍ Ř­ ا‏ Ů? -ŮŽ  Ů? Ů’ )ŮŽ ‍ Ů’ Ů?؏‏3ŮŽ ; , Ů’ XŮ? 6Ů? ‍ ي‏,  Ů’ ŮŽ ;ŮŽ Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ÂŽ ŮŒ 9Ů? ‍ دٰى‏9ŮŽ ‍ Ů„ ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ‍ َ‹ Ů’ا‏3ŮŽ 2Ů’ $ Ů? ŮŽ 5ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź:ŮŽ >ŮŽ 3ŮŽ p 2ŮŽ , Ů? $ Â? Ů’ )ŮŽ ‍ Ů‘ŮŽ; ا ْع‏:ŮŽ 6Ů? ŮŽ ‍ Ů?ل‏lŮ? >Ů’ 3ŮŽ ; , ﴞ٤٢﴿

42. Derken gemi, yolcularÄąyla birlikte daÄ&#x; gibi dalgalarÄąn arasÄąndan sĂźzĂźlmeye baĹ&#x;ladÄą. O sÄąrada Nuh, kÄąyÄąda kalan oÄ&#x;lunu gĂśrdĂź ve ona, “YavrucuÄ&#x;um!â€? diye son bir Ăźmitle seslendi, “Ne olur, sen de bizimle birlikte gemiye bin; inkârcÄąlarÄąn yanÄąnda kalÄąp onlarla aynÄą akÄąbeti paylaĹ&#x;ma!â€?


ŮŽ RŮŽ ‍ <Ů?إ‏#ŮŽ ‍ Ů’ا‏2ŮŽ 3Ů? ;:, #Ů? Ů? >Ů’ ŮŽ FŮ? -ŮŽ N ŮŽ RŮŽ ŮŽ [ ŮŽ K Ů° Ů?â€ŤŮˆ ŮŠ ا‏, Ů° ŮŽ ‍ ل‏ Ů? DŮŽ 5ŮŽ ‍ ل‏ ŮŽ ŮŽ ‍ Ů’ Ů?؏‏#ŮŽ ‍ Ů’ا‏#ŮŽ XŮ? :ŮŽ /Ů’ 6ŮŽ ‍ ل‏ ŮŽ % ‍ َن‏$ Ů? Ů‘Ů° Ů? 3Ů’ َ‍ ا‏2Ů’ 3Ů? ‍ Ů’ َم‏/ŮŽ ‍ْا‏ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹUŮŽ % Ů? ‍ َع‏2Ů’ 3ŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ا= ا‏ ŮŽ R, ŮŽ BŮ’ #Ů? ‍ Ů’ا‏2ŮŽ 3Ů? ﴞ٤٣﴿ Y 43. Buna karĹ&#x;ÄąlÄąk oÄ&#x;lu, “Ben kendi baĹ&#x;ÄąmÄąn çaresine bakabilirim. Beni sulara karĹ&#x;Äą koruyacak bir daÄ&#x;a sÄąÄ&#x;ÄąnÄąp kurtulacaÄ&#x;Äąm!â€? dedi. Nuh ise, “BugĂźn, Allah’Ĺn merhametine nail olan mĂźmin kullarÄąndan baĹ&#x;ka hiç kimse O’nun gazabÄąndan kurtulamayacaktÄąr!â€? dedi. Ä°Ĺ&#x;te o anda, aralarÄąna dev bir dalga girdi ve bĂśylece, Nuh’un oÄ&#x;lu da diÄ&#x;er kâfirler gibi azgÄąn sular arasÄąnda boÄ&#x;ulup gitti!

ŮŽ R, â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍ Ů?إ‏#ŮŽ ‍| Ů’ا‏/ ŮŽ ‘, ‍>; ŮŽŮˆâ€Ź, 4Ů? RŮ’ َ‍ Ů?ŘĄ ا‏#ŮŽ ŮŽ ŮŽ ‍ ŮŽŘĄ Ů?Ůƒ ŮŽŮˆâ€Ź3ŮŽ ;>, 4ŮŽ 6Ů’ ‍؜ ا‏ Ů? ‍ ŮŽ اŮŽ ْع‏F/ ŮŽ R, ‍ Ů’ا Ů? Ů?ŘŻ Ů‘Ů?ŮŠ ŮŽŮˆâ€ŹK4ŮŽ DŮŽ ‍ا ŮŽ( ŮŽ ْت‏ ŮŽ Ů’ ;ŮŽ EŮ? RŮ? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍ ŮŽ` Ů’ Ů?م‏4Ů’ Ů? ‍ًا‏1>Ů’ 6Ů? F/ Ů’ ‍ Ů? ŮŽŮˆâ€Ź3Ů’ 5‍ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ا‏ ŮŽ #, Ů? ˆ ﴞ٤٤﴿ Y 44. BĂźtĂźn kâfirler helâk edildikten sonra, yere ve gĂśÄ&#x;e, “Ey yer, sularÄąnÄą geri yut ve ey gĂśk, yaÄ&#x;murlarÄąnÄą artÄąk durdur!â€? diye emredildi. BĂśylece sular çekildi, iĹ&#x; bitirildi. Nuh’un gemisi, Cizre yakÄąnlarÄąndaki Cudi daÄ&#x;ÄąnÄąn Ăźzerinde karaya oturdu. Ve ilâhĂŽ fermanÄą ilân etmek Ăźzere denildi ki: “Helâki hak eden bu zalim topluluk, ilahi rahmetten uzak olsun!â€?

ŮŽ `ŮŽŮŽ Ů? 6ŮŽŮ‘ ‍ Ř­ َع‏ ‍ ŮŽŮƒâ€Ź1ŮŽ DŮ’ ‍; ŮŽŮˆاŮ? َّن ŮŽŮˆâ€Ź4, Ů’ َ‍ ا‏2Ů’ 3Ů? ;:, 6Ů’ ‍ Ů„ ŮŽŘą Ů‘Ů?ب اŮ? َّن ا‏ ŮŒ 9Ů? ‍ دٰى‏9ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ %Ů’ َ‍ْ" ا‏ ŮŽ #, )Ů? eŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏$ ﴞ٤ټ﴿ Y ŮŽ 9َ‍ ŮŽŮˆا‏bŮ?Ů‘ eŮŽ ‍ْا‏

45. Bu arada, oÄ&#x;lunun acÄąsÄąyla yĂźreÄ&#x;i kan aÄ&#x;layan Nuh Rabb’ine seslenerek, “Ey Rabb’im!â€? diye yalvardÄą, â€œĹžĂźphesiz oÄ&#x;lum ne kadar isyankâr da olsa, ailemin bir parçasÄądÄąr ve biliyorum ki senin vaadin de haktÄąr. VerdiÄ&#x;in her sĂśz doÄ&#x;rudur ve mutlaka yerine gelecektir. Bu yĂźzden, onu affet diyemem, fakat daha dĂźne kadar kucaÄ&#x;Äąmda sevip okĹ&#x;adÄąÄ&#x;Äąm yavrumun cehennemde ebediyen yanmasÄąna


nasÄąl yĂźreÄ&#x;im dayanÄąr? Bana bir umut ÄąĹ&#x;ÄąÄ&#x;Äą, bir teselli yok mu ya Rab! Hiç kuĹ&#x;kusuz sen, hĂźkmedenlerin en adili, en hâkimisin!â€?

ŮŽ RŮŽ dŮŽŮŽ ŒƒŮ? Ů? [ŮŽ Ů? +Ů’ ‘َ FŮŒ #ŮŽ DŮŽ Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏wUŮŽ 4Ů? Ů’ َ‍ ا‏2Ů’ 3Ů? h ŮŽ /Ů’ ŮŽ Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ř­ ا‏ Ů? 9Ů? ŮŽ ‍ ل‏ Ů? ŮŽ ‍ اŮŽ ْن‏wŮŽ ˆ Ů? DŮ? َ‍ ; ا‏9Ů‘ , Ů?‍ <ŮŒ ا‏4Ů’ DŮ? , 6Ů? wŮŽ ŮŽ h 2ŮŽ 3Ů? ‍ َن‏$ ŮŽ /Ů’ ŮŽ 3ŮŽ 2Ů? 4Ů’ tŮŽ MŮ’ ŮŽ ŮŽ 4, Ů?  ŮŽ ‍ْا‏ ﴞ٤ٌ﴿ Y

46. Allah, “Ey Nuh!â€? dedi, “O, kan baÄ&#x;Äą yĂśnĂźnden senin Ăśz oÄ&#x;lun olsa da, inkârcÄąlarla birlikte olmayÄą tercih ettiÄ&#x;i için senin ailenden deÄ&#x;ildir. ÇßnkĂź o, Allah’a isyan etmekle çok çirkin bir davranÄąĹ&#x; sergiledi. O hâlde, ilâhĂŽ prensiplere uygun olup olmadÄąÄ&#x;ÄąnÄą bilmediÄ&#x;in bir Ĺ&#x;eyi isteme benden. BĂźtĂźn inkârcÄąlara ne yapÄąlacaksa, senin oÄ&#x;luna da o yapÄąlacak. ÇocuÄ&#x;una duyduÄ&#x;un babalÄąk Ĺ&#x;efkati, zalimlere verilecek ceza konusunda seni adaletsizliÄ&#x;e sĂźrĂźklemesin. Zira bu, senin gibi vahyin eÄ&#x;itiminden geçmiĹ&#x; birine hiç yakÄąĹ&#x;maz. Sana, cahilce davranmamanÄą tavsiye ederim.â€?

ŮŽ RŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ <ŮŒ ŮŽŮˆا‏4Ů’ DŮ? , 6Ů? ; , h ŮŽ /Ů’ ŮŽ 3ŮŽ wŮŽ 4ŮŽ tŮŽ Ů’ َ‍ اŮŽ ْن ا‏wŮŽ 6Ů? ‍ Ů?ذ‏DŮ? َ‍ ; ا‏9Ů‘ , Ů?‍ Ů„ ŮŽŘą Ů?Ů‘ب ا‏ ﴞ٤٧﴿ 2ŮŽ , ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ ; ŮŽŮˆâ€Ź, Ů’ AŮ? BŮ’ ŮŽ Ů? ZŮŽ ‍ Ů’ا‏2ŮŽ 3Ů? 2Ů’ )Ů? َ‍ ; ا‏:, #Ů’ %

47. Bunun Ăźzerine Nuh, “Ey Rabb’im! İçyĂźzĂźnĂź bilmediÄ&#x;in bir Ĺ&#x;eyi senden istemekten Sana sÄąÄ&#x;ÄąnÄąrÄąm. EÄ&#x;er beni baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lamaz, bana merhamet etmezsen, dĂźnyada da âhirette de kaybedenlerden olurum!â€? dedi.

Ů’ -Ů? Ů’ ‍ Ř­ ا‏ ŮŽ R, Ů? 3ŮŽ Ů?‍ ا‏K 4Ů° DŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹwŮŽ /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ ‍ ت‏ Ů? )ŮŽ ŮŽ 6ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź:ŮŽŮ‘ 3Ů? ‍ Ů?م‏dŮŽ M ŮŽ 6Ů? ‚ Ů? 9Ů? ŮŽ F/ Ů?Ů‘ #ŮŽ ŮŽ Ů?ŮŽŮ‘ Ů’ XŮ? >Ů? (Ů?Ů‘ #ŮŽ :Ů? ŮŽ ŮŒ 3ŮŽ Ů?‍ ŮŽŮˆا‏wŮŽ< >ŮŽ 3ŮŽ 2Ů’ #ŮŽŮ‘ 3Ů? ŮŒ / , َ‍اب ا‏ ŮŒ 8ŮŽ DŮŽ :ŮŽŮ‘ 3Ů? Ů’ XŮ? M ﴞ٤٨﴿

48. Ve derken, “Ey Nuh!â€? denildi, “Sana ve seninle birlikte olanlardan tĂźreyecek tertemiz nesillere bizim tarafÄąmÄązdan baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lanan


esenlik ve bereketlerle, sularÄąn çekildiÄ&#x;i vadilere doÄ&#x;ru in! Ĺžunu da bil ki, zamanla onlarÄąn arasÄąndan da kĂśtĂź insanlar tĂźreyecek. Ă–yle nesiller gelecek ki, onlarÄą bu dĂźnyada kÄąsa bir sĂźre nimetler içinde yaĹ&#x;atacaÄ&#x;Äąz, fakat sonunda, tarafÄąmÄązdan gelecek can yakÄącÄą bir azap hepsini periĹ&#x;an edecek! BĂśylece, iyilerle kĂśtĂźler arasÄąndaki mĂźcadele kÄąyamete kadar sĂźrĂźp gidecek.â€?

XŮŽ #Ů? 4ŮŽ >Ů’ ŮŽ " ŮŽ Ů’:)Ů? 3ŮŽ wUŮŽ /Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا‏XŮŽ /% , 9Ů? p Ů? /Ů’ ŮŽB ‍ Ů?ŘĄ Ů’ا‏-ŮŽ 9Ů’ َ‍ ا‏2Ů’ 3Ů? wŮŽ 4Ů’ Ů?

Y Â’ Ů? [ ŮŽ Ů’ ’‍ا‏8ŮŽ Ů° FŮ? -Ů’ RŮŽ 2Ů’ 3Ů? wŮŽ 3Ů? Ů’ RŮŽ 5ŮŽ ‍ْ" ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ 9َ‍ا‏ iŮŽ `, (ŮŽŮ‘ #Ů? 4Ů’ Ů? _ŮŽ -ŮŽ RŮ? >ŮŽ ‍ْ اŮ? َّن Ů’ا‏v ﴞ٤ي﴿

49. Ey Muhammed! BĂźtĂźn bu anlatÄąlanlar, sana vahiyle bildirdiÄ&#x;imiz ve baĹ&#x;ka tĂźrlĂź asla bilemeyeceÄ&#x;iniz gayb haberlerindendir. Gerçi insanlÄąÄ&#x;Äąn hafÄązasÄąnda derin izler bÄąrakmÄąĹ&#x; olan bu olaylarla ilgili yarÄą gerçek, yarÄą efsane bilgi kÄąrÄąntÄąlarÄą her toplumun kĂźltĂźrĂźnde vardÄąr. Fakat bu ayetlerin size ulaĹ&#x;masÄąndan Ăśnce, ne sen, ne de içinde yaĹ&#x;adÄąÄ&#x;Äąn toplum bunu bu kadar net ve doÄ&#x;ru biçimde bilmiyordunuz! Ä°Ĺ&#x;te Nuh’un zalimlere karĹ&#x;Äą nasÄąl bir mĂźcadele verdiÄ&#x;ini, ne bĂźyĂźk eziyetlere gĂśÄ&#x;Ăźs gerdiÄ&#x;ini ve sonuçta ne bĂźyĂźk lĂźtuflara eriĹ&#x;tiÄ&#x;ini gĂśrdĂźnĂźz. O hâlde, ey MĂźslĂźman, sen de onlar gibi sabret! Unutma ki, mutlu son daima dĂźrĂźst ve erdemli insanlarÄąn olacaktÄąr. Ve aradan yÄąllar geçti, yeni nesiller geldi. Ä°simler ve Ĺ&#x;ekiller deÄ&#x;iĹ&#x;ti, fakat deÄ&#x;iĹ&#x;meyen tek Ĺ&#x;ey vardÄą; hak ile batÄąlÄąn amansÄąz mĂźcadelesi:

ŮŽ RŮŽ ‍ Ů? Ů’ Ů? Ů‹ŘŻ <ا‏. Ů? ŮŽ 3ŮŽ =‍ا‏ Ů? Ů° Ů?‍ ا‏2Ů’ 3Ů? Ů’ $ ŮŽ Ů‘Ů° ‍Ů?Ůˆا‏1-Ů? D‍ا‏ Ů’ ‍ Ů’ Ů?م‏RŮŽ ŮŽ ‍ ل‏ ŮŽ َ‍ Ů?ŘŻ ا‏DŮŽ K Ů° Ů?â€ŤŮŽŮˆا‏ ﴞټ٠﴿ ‍ ŮŽ Ů?Ůˆ َن‏AŮ’ 3Ů? 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů?( Ů’ ا‏9Ů’ َ‍ Ů? <Ů?ه اŮ? ْن ا‏+Ů’ ‘َ 50. Ad kavmine de, kardeĹ&#x;leri gibi yakÄąndan tanÄądÄąklarÄą soydaĹ&#x;larÄą Hud’u elçi olarak gĂśnderdik. Hud, “Ey halkÄąm!â€? dedi, “Allah’a gĂśnĂźlden boyun eÄ&#x;in ve yalnÄązca O’na kulluk edin! Zira sizin O’ndan baĹ&#x;ka otoritesine kayÄątsÄąz Ĺ&#x;artsÄąz boyun eÄ&#x;eceÄ&#x;iniz bir efendiniz, bir ilâhÄąnÄąz yoktur! Sizler Allah’Ĺn ayetlerini inkâr etmekle ve hayat programÄąnÄązÄą O’ndan baĹ&#x;kalarÄąnÄąn da çizebileceÄ&#x;ini sĂśylemekle asÄąlsÄąz iddialar ortaya atmaktan baĹ&#x;ka bir Ĺ&#x;ey yapmÄąyorsunuz.â€?


Ů? 4Ů? tŮŽ Ů’ َ‍ ا‏5 ŮŽ ‍ Ů’ Ů?م‏RŮŽ ŮŽ ‍ي‏8, ŮŽŮ‘ ‍ ا‏K4ŮŽ DŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů? ŮŽŮŠ ا‏NŮ’ َ‍ Ů‹ <ا اŮ? ْن ا‏NŮ’ َ‍ Ů? ا‏/Ů’ 4ŮŽ DŮŽ Ů’ $ ŮŽ ŮŽ ﴞټ٥﴿ ‍ َن‏4Ů? `Ů? >Ů’ ŮŽ dŮŽŮŽ َ‍ <; ا‏9, ŮŽ €

51. “Ey halkÄąm! Ben bu mesajÄą size ulaĹ&#x;tÄąrmama karĹ&#x;ÄąlÄąk, sizden herhangi bir ĂśdĂźl veya teĹ&#x;ekkĂźr beklemiyorum. Benim mĂźkâfatÄąmÄą verecek olan, yalnÄązca beni yaratan Allah’tÄąr; hâlâ aklÄąnÄązÄą kullanmayacak mÄąsÄąnÄąz?

Ů? 6ŮŽŮ‘ ‍ Ů? Ůˆا َع‏AŮ? BŮ’ (ŮŽ ‍ا‏ ŮŽŮ‘ FŮ? Ů? Ů’ Ů? Ů? /Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا ا‏6Ů? Ů? Ů?ŮŽŮ‘ Ů’ $ ‍ َإ‏#ŮŽ M ‍ا‏ Ů’ ‍ Ů’ Ů?م‏RŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů? ŮŽŮ‘ RŮ? K Ů° Ů?‍ Ů‘ŮŽ Ů‹ŘŠ ا‏RŮ? Ů’ )Ů? ‍ ْد‏lŮ? ŮŽ ‍ ŮŽعا Ů‹عا ŮŽŮˆâ€Ź1Ů’ 3Ů? Ů’ $ Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ ‍ ŮŽ ŮŽ( ŮŽ Ů‘ŮŽ Ů’ ا‏5ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź$ ŮŽ 3, Ů?  Ů’ 3Ů? ﴞټ٢﴿ Y 52. “Ey halkÄąm! Gelin yol yakÄąnken gĂźnahlarÄąnÄązdan tĂśvbe edip Rabb’inizin sonsuz Ĺ&#x;efkat ve merhametine sÄąÄ&#x;ÄąnÄąn. Sonra da tĂźm ruhunuz ve benliÄ&#x;inizle O’na yĂśnelin ki, gĂśÄ&#x;Ăźn bĂźtĂźn nimetlerini Ăźzerinize saÄ&#x;anak saÄ&#x;anak yaÄ&#x;dÄąrsÄąn ve gĂźcĂźnĂźze gßç katsÄąn! Yeter ki, zulĂźm ve haksÄązlÄąk ederek Rabb’inizin rahmetinden yĂźz çevirmeyin!â€?

:ŮŽ (Ů? XŮŽ Ů? ‍) ; ٰا‏, ‍ ع‏ Ů? 3ŮŽ ‍ Ů? ا ŮŽ Ů? Ů?د‏RŮŽ Ů? (ŮŽ 6Ů? 2Ů? eŮ’ 9ŮŽ 3ŮŽ ‍ Ů?_ ŮŽŮˆâ€Ź:ŮŽ /Ů‘Ů? -ŮŽ 6Ů? :ŮŽ (ŮŽ xŮ’ N ŮŽ :, 3Ů? JŮ’ #Ů? 6Ů? wŮŽ ŮŽ 2Ů? eŮ’ 9ŮŽ 3ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹwŮŽ Ů? Ů’ RŮŽ 2Ů’ DŮŽ ﴞټ٣﴿ Y

53. Bu sevgi, Ĺ&#x;efkat, rahmet ve merhamet dolu sĂśzlere karĹ&#x;ÄąlÄąk kâfirler, “Ey Hud!â€? dediler, “Sen bize, bizi inanmaya mecbur bÄąrakacak tĂźrden açĹk bir mucize getirmedin. DolayÄąsÄąyla, sÄąrf senin sĂśzĂźnle tanrÄąlarÄąmÄązÄą ve onlar sayesinde elde ettiÄ&#x;imiz tahtÄąmÄązÄą, tacÄąmÄązÄą bÄąrakacak deÄ&#x;iliz. O hâlde, hiç boĹ&#x;una bekleme, sana asla inanmayacaÄ&#x;Äąz!â€?


Ů? 6Ů? :ŮŽ (Ů? XŮŽ Ů? ‍| ٰا‏ ŮŽ RŮŽ ‍ Ů?<إ‏M Ů? `Ů? 9ŮŽ ‍اŮ? ْن‏ Ů° ŮŽ D‍ا‏ 1Ů? XŮ? TŮ’ Ů?‍ ; ا‏9Ů‘ , Ů?‍ Ů„ ا‏ Ů’ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů„ ا‏ Ů? >Ů’ 6ŮŽ wŮŽ ŮŽ )Ů? Ů? ?Ů’ Ů? #ŮŽŮ‘ 3Ů? ‍ ŮŠ ŮŒŘĄâ€Ź, 6ŮŽ ;9Ů‘ , َ‍ Ůˆا ا‏1Ů? XŮŽ T‍ا‏ Ů’ ‍ا= ŮŽŮˆâ€Ź ﴞټ٤﴿ ‍*ن‏ ŮŽ Ů‘Ů°

54. â€œĹžu çĹlgÄąnca tavÄąrlarÄąn için, “Seni tanrÄąlarÄąmÄązdan biri kendilerine dil uzattÄąÄ&#x;Äąn için fena hâlde çarpmÄąĹ&#x;!â€? demekten baĹ&#x;ka bir sĂśz bulamÄąyoruz!â€? Bunun Ăźzerine Hud, “Madem Ăśyle!â€? dedi, “O hâlde, ben size hakkÄą tebliÄ&#x; ettiÄ&#x;ime dair Allah’Ĺ Ĺ&#x;ahit tutuyorum. Siz de Ĺ&#x;ahit olun ki, kulluk ve ibadette O’na ortak kabul ettiÄ&#x;iniz o sahte ilâhlarÄąn hiç birini tanÄąmÄąyorum ben!â€?

ﴞټټ﴿ â€ŤŮˆŮ†â€Ź , 1/$ŮŽ, , 9Ů? ‍ Ů?ŘŻŮˆâ€Ź2Ů’ 3Ů? ŮŽ ;9‍Ů?Ůˆâ€Ź Ů? Ů? ˆŮ? Ů’: Ů? 5ŮŽ Ů?ŮŽŮ‘ >/ Ů‹ #, N 55. “Evet, O’ndan baĹ&#x;ka hĂźkmĂźne boyun eÄ&#x;ilen hiçbir gßç, hiçbir otorite, hiçbir ilâh tanÄąmÄąyorum ben! Haydi, eÄ&#x;er yĂźreÄ&#x;iniz yetiyorsa, ilâhlarÄąnÄązla birlikte hepiniz, bĂźtĂźn hile ve entrikalarÄąnÄązla çĹkÄąn karĹ&#x;Äąma; sonra da bana gĂśz açtÄąrmayÄąn bakalÄąm!â€?

Ů? 6Ů?Ů‘ ‍; ŮŽŮˆ َع‏6Ů‘ , ‍ا= َع‏ 8ŮŒ . Ů? Ů‘Ů° K4ŮŽ DŮŽ " Ů? 4Ů’ )ŮŽŮ‘ ŮŽ ŮŽ ;9Ů‘ , Ů?‍ا‏ Ů? ‍ Ů? ŮŽ ٰا‏5ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů?_ ا‏6ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŘŻ ا‏2Ů’ 3Ů? 3ŮŽ < Ů’ $ ﴞټٌ﴿ / Ů? ŮŽ [ Ů? K4Ů° DŮŽ ;6Ů‘ , ‍ < اŮ? َّن َع‏XŮŽ (Ů? /ŮŽ [ Ů? :ŮŽ 6Ů? Ů? `, (ŮŽ MŮ’ 3Ů? ‍اء‏

56. Hiç kimseden korkum yok! ÇßnkĂź ben, benim de Rabb’im sizin de Rabb’iniz olan Allah’a dayandÄąm. Kâinatta hiçbir canlÄą yoktur ki, Allah onu perçeminden yakalamÄąĹ&#x; olmasÄąn. TĂźm varlÄąklar, her an O’nun kontrol ve gĂśzetimi altÄąndadÄąr. Elbette Rabb’im, dosdoÄ&#x;ru bir yoldadÄąr. YaptÄąÄ&#x;Äą her iĹ&#x; doÄ&#x;ru, verdiÄ&#x;i her hĂźkĂźm adildir. DolayÄąsÄąyla, doÄ&#x;rulardan yana olanlarÄą ĂśdĂźllendirecek, zalimlere de hak ettikleri cezayÄą verecektir.â€?


Ů? /Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا‏, 6Ů? " Ů? (Ů? BŮ’ 4ŮŽ 6Ů’ َ‍ ا‏1Ů’ `ŮŽŮŽ ‍َ Ů? ْن ŮŽ ŮŽ Ů‘ŮŽ Ů’ ا‏ ‰ Ů? 4Ů? Ů’Z(ŮŽ MŮ’ ŮŽ ‍ Ů’ < ŮŽŮˆâ€Ź$ Ů? 4Ů’ Ů? ‍ اŮ? ْع‏3ŮŽ Ů’ $ ‍ Ů’; Ů?إ‏TŮŽ FŮ?Ů‘ )Ů? K4Ů° DŮŽ ;6Ů‘ , ‍ < اŮ? َّن َع‏tŮ‹ /Ů’ TŮŽ Ů? 9ŮŽ ‍ Ů‘Ů? Ůˆâ€ŹE Ů? ŮŽ 5ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹU Ů’ )Ů? ŮŽ +Ů’ ‘َ 3Ů‹ Ů’ RŮŽ ;6Ů‘ , ‍َع‏ ŮŒ /A, % ﴞټ٧﴿ ” ŮŽ

57. “Ama eÄ&#x;er yĂźz çevirirseniz, sonucuna da katlanÄąrsÄąnÄąz! Zira ben, size bildirmem gereken her Ĺ&#x;eyi bildirdim. Bundan sonrasÄą size kalmÄąĹ&#x;. UnutmayÄąn ki, Rabb’im dilerse hepinizi yok eder de, sizin yerinize, bu dine sahip çĹkacak baĹ&#x;ka bir toplum getirir ve onlarÄą yeryĂźzĂźnde egemen kÄąlar ve bu durumda siz, O’na hiçbir Ĺ&#x;ekilde karĹ&#x;Äą koyamaz, kendi Ăśz benliÄ&#x;inizden baĹ&#x;ka hiç kimseye zarar veremezsiniz! ÇßnkĂź Rabb’im, her Ĺ&#x;eyi gĂśrĂźp gĂśzetmektedir.â€? Bunlar, Hud’un sĂśylediÄ&#x;i son sĂśzler oldu. BĂśylece tebliÄ&#x; dĂśnemi bitmiĹ&#x; ve sÄąra, ilâhĂŽ tehdit ve uyarÄąlarÄąn gerçekleĹ&#x;mesine gelmiĹ&#x;ti:

ŮŽ #ŮŽŮ‘ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź _Ů? #ŮŽ %Ů’ ŮŽ 6Ů? Ů? >ŮŽ 3ŮŽ ‍ ا‏:Ů? 3ŮŽ ‍ ٰا‏2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ Ů? Ů‹دا ŮŽŮˆا‏:ŮŽ /Ů’  ŮŽŮ‘ 9ŮŽ 9ŮŽ Ů? 3Ů’ َ‍ ŮŽŘĄ ا‏N ﴞټ٨﴿ ”/ Ů? 4, ‘َ ‍اب‏ Ů? 8ŮŽ DŮŽ 2Ů’ 3Ů? Ů’ Ů? :ŮŽ /Ů’  ŮŽŮ‘ 9ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹU :ŮŽŮ‘ 3Ů?

58. Ve nihayet azap emrimiz gelince zalimleri helâk ettik. Hud’u ve beraberindeki mĂźminleri ise, lĂźtuf ve merhametimiz sayesinde kurtuluĹ&#x;a erdirdik ve kendilerini, âhiretteki Ĺ&#x;iddetli azaptan da kurtardÄąk.

ŮŽ 3Ů’ َ‍ Ů?> ا ا‏-ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ Ů? ŮŽŮˆا‏4ŮŽ Ů? ‍ ŮŽ Ů’ ا Ů?ع‏DŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹXŮ? 6Ů?Ů‘ ‍ ŘŞ َع‏ Ů? ŮŽ Ů° 6Ů? ‍Ů?Ůˆا‏1eŮŽ N ŮŽ ‍ ŮŒŘŻâ€ŹDŮŽ wŮŽ 4Ů’ Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞټي﴿ 1Ů? /:, DŮŽ ‍ Ů?ع‏-ŮŽŮ‘ N ŮŽ FŮ?Ů‘ )Ů? 59. Ä°Ĺ&#x;te Ă‚d kavminin sonu bĂśyle oldu! ÇßnkĂź onlar, Rab’lerinin ayetlerini bile bile inkâr ettiler. Hud’a karĹ&#x;Äą gelmekle, O’nun bĂźtĂźn elçilerine baĹ&#x; kaldÄąrmÄąĹ&#x; oldular. ÇßnkĂź bir Peygamberi inkâr etmek, peygamberlik gerçeÄ&#x;ini ve dolayÄąsÄąyla bĂźtĂźn peygamberleri inkâr etmek demektir. Ä°Ĺ&#x;te Ă‚d kavmi, ilâhĂŽ prensiplere gĂśre hĂźkmedenlere itaati terk ettiler ve nerde hak hukuk tanÄąmayan inatçĹ, zorba bir diktatĂśr varsa onun peĹ&#x;inden gittiler.


Ů?Ů‘ ‍ Ů?ه‏8Ů? Ů° ; , ‍ Ů?> ا‏-Ů? Ů’ Ů?â€ŤŮŽŮˆا‏ ‍ Ů‹دا‏DŮŽ ‍ اŮ? َّن‏5 ŮŽ َ‍ <Ů?_ ا‏#ŮŽ /Ů° `Ů? ‍ Ů‹_ ŮŽŮˆ ŮŽ Ů’ ŮŽŮ… Ů’ا‏:ŮŽ >Ů’ ŮŽ /ŮŽ 9Ů’ 1 ‍ا‏ ﴞٌ٠﴿ ‍د‏iŮ? Ů? ‍ Ů’ Ů?م‏RŮŽ ‍ًا Ů? ŮŽ> Ů?د‏1>Ů’ 6Ů? 5ŮŽ َ‍ Ů’ < ا‏XŮ? 6ŮŽŮ‘ ‍َ Ů? Ůˆا َع‏A)ŮŽ

60. Bu yĂźzden hem bu dĂźnyada, hem de mahĹ&#x;er gĂźnĂźnde, onlarÄą helak edecek bir lânet takÄąldÄą peĹ&#x;lerine. Dikkat edin, iĹ&#x;te Rabb’ini bĂśyle inkâr etmiĹ&#x;ti Ă‚d kavmi! Dikkat edin, iĹ&#x;te bĂśyle helâk olup gitti, Hud’un kavmi Ă‚d! Ve aradan yÄąllar geçti. Zamanla inkârcÄąlÄąk yeniden ortaya çĹktÄą. Ä°Ĺ&#x;te, insanlÄąk tarihinin bir baĹ&#x;ka ibret verici sayfasÄą:

ŮŽ RŮŽ eŮ‹ Ů? [ŮŽ Ů’ Ů? . Ů? ŮŽ 3ŮŽ =‍ا‏ Ů’ $ ŮŽ Ů‘Ů° ‍Ů?Ůˆا‏1-Ů? D‍ا‏ Ů’ ‍ Ů’ Ů?م‏RŮŽ ŮŽ ‍ ل‏ ŮŽ َ‍ ŮŽŘŻ ا‏#ŮŽŮ? K Ů° Ů?â€ŤŮŽŮˆا‏ Š ŮŽ Ů’ 2ŮŽ 3Ů? Ů’ )Ů? ŮŽ ?Ů’ XŮŽ / , Ů’ )Ů? ŮŽ #ŮŽ >Ů’ (ŮŽ ‍ا‏ Ů’ ‍ Ů’Řą Ů?Řś ŮŽŮˆâ€Ź5‍ا‏ ŮŽ 9َ‍ Ů? <Ů?ه Ů? ŮŽ ا‏+Ů’ ‘َ Ů? Ů° Ů?‍ ا‏2Ů’ 3Ů?

ﴞٌ٥﴿ p/ Ů’ ŮŒ  , 3Ů? p ŮŒ , RŮŽ ;6Ů‘ , ‍ <Ů? اŮ? َّن َع‏/Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا ا‏6Ů? Ů? Ů?ŮŽŮ‘ ‍ Ů? Ůˆ Ů?ه‏AŮ? BŮ’ (ŮŽ ŮŽ 61. Semud halkÄąna da, kardeĹ&#x;leri gibi yakÄąndan tanÄądÄąklarÄą arkadaĹ&#x;larÄą Salih’i elçi olarak gĂśnderdik. Salih, “Ey halkÄąm!â€? dedi, “Allah’a gĂśnĂźlden boyun eÄ&#x;in ve yalnÄązca O’na kulluk edin! Zira sizin O’ndan baĹ&#x;ka otoritesine kayÄątsÄąz Ĺ&#x;artsÄąz boyun eÄ&#x;eceÄ&#x;iniz bir efendiniz, bir ilâhÄąnÄąz yoktur!â€? “Sizi Ăśnce topraktan ve daha sonra topraktan sĂźzdĂźÄ&#x;Ăź minerallerden yaratan ve bir ĂśmĂźr boyu yeryĂźzĂźnde yaĹ&#x;amanÄązÄą saÄ&#x;layan O’dur. O hâlde, gĂźnahlarÄąnÄązdan dolayÄą O’ndan baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lanma dileyin, sonra da tĂźm ruhunuz ve benliÄ&#x;inizle O’na yĂśnelin! UnutmayÄąn ki, Rabb’im size Ĺ&#x;ah damarÄąnÄązdan daha yakÄąndÄąr, her duaya, her yakarÄąĹ&#x;a mutlaka karĹ&#x;ÄąlÄąk verendir.

‍ اŮŽ ْن‏:ŮŽ /XŮ° Ů’: ŮŽ َ‍ ا ا‏8ŮŽ Ů° FŮŽ -Ů’ RŮŽ ‍ ا‏L N ŮŽ Ů’:)Ů? 1Ů’ RŮŽ ÂŒŮ? Ů? [ŮŽ ŮŽ ‍ Ů? ا‏RŮŽ Ů? Ů’ 3ŮŽ :ŮŽ / , " Ů? /Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا‏9ŮŽ DŮ? 1Ů’ ŮŽ #ŮŽŮ‘ 3Ů? wŮ? Ů‘ TŮŽ ;A, ŮŽ :ŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽŮˆا‏9ŮŽ y kŮ? 6ŮŽ ‍ ٰا‏1Ů? -Ů? >Ů’ ŮŽ 3ŮŽ 1ŮŽ -Ů? >Ů’ 9ŮŽ ﴞٌ٢﴿ p Ů? , 3Ů?


62. Bu gĂźzel davete karĹ&#x;ÄąlÄąk kavminin inkârcÄąlarÄą, “Ey Salih!â€? dediler, “Sen Ĺ&#x;u ana kadar, aramÄązda bĂźyĂźk umutlar beslenen biriydin. Parlak zekân ve dĂźrĂźstlĂźÄ&#x;Ăźn sayesinde, seni geleceÄ&#x;in lideri olarak gĂśrĂźyorduk. Fakat sen, tek Allah’a kulluk iddiasÄąyla ortaya çĹkarak bĂźtĂźn umutlarÄąmÄązÄą boĹ&#x;a çĹkardÄąn. Demek sen bizi, atalarÄąmÄązÄąn geçmiĹ&#x;ten beri tapÄąndÄąÄ&#x;Äą Ĺ&#x;eylere tapmaktan ve onlarÄąn bÄąraktÄąÄ&#x;Äą ilkelere gĂśre yaĹ&#x;amaktan alÄąkoyacaksÄąn, Ăśyle mi? DoÄ&#x;rusunu istersen, bizi kendisine çaÄ&#x;ÄąrdÄąÄ&#x;Äąn bu din hakkÄąnda epey kaygÄą ve Ĺ&#x;Ăźphelerimiz var bizim.â€?

ŮŽ RŮŽ ;:/ , Ů° ‍; ŮŽŮˆ ٰا‏6Ů‘ , ‍ َع‏2Ů’ 3Ů? _Ů? :ŮŽ /Ů‘Ů? 6ŮŽ K4Ů° DŮŽ " Ů? Ů’:)Ů? ‍ Ů’ Ů?Ů… اŮŽ ŮŽعاŮŽ Ů’ Ů?( Ů’ اŮ? ْن‏RŮŽ ŮŽ ‍ ل‏ #ŮŽŮŽ Ů? (Ů? /Ů’ ŮŽ DŮŽ ‍ا= اŮ? ْن‏ Ů? Ů‘Ů° 2ŮŽ 3Ů? ;9, Ů? Ů? Ů’: ŮŽ 2Ů’ #ŮŽŮŽ _Ů‹ #ŮŽ %Ů’ ‍ْ Ů? َع‏:3Ů? ﴞٌ٣﴿ + Ů? M, Ů’Z ŮŽ ŮŽ +Ů’ ‘َ ;:, 9ŮŽ ‍Ů?Ůˆâ€Ź1 l, ŮŽ

63. Salih, “Ey halkÄąm!â€? dedi, “EÄ&#x;er ben Rabb’imden gelen apaçĹk bir delil Ăźzerinde bulunuyor isem ve O, bana kendi katÄąndan yol gĂśsterici bir mesaj gĂśndererek, tĂźm insanlÄąÄ&#x;a lĂźtuf ve rahmet bahĹ&#x;etmiĹ&#x; ise; sĂśyler misiniz, bunca nimetlere karĹ&#x;ÄąlÄąk nankĂśrlĂźk edip O’na karĹ&#x;Äą gelecek olursam, beni Allah’Ĺn azabÄąndan kim kurtarabilir? Ve bu takdirde sizin, kaybÄąmÄą artÄąrmaktan Ăśte ne katkÄąnÄąz olur bana?â€?

Ů? ŮŽ =‍ا‏ =‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ ; اŮŽ Ů’Řą Ů?؜‏, FŮ’ )Ů? Ů’ ŮŽ ŮŽ ‍ Ů?ŘąŮˆâ€Ź8ŮŽ ŮŽ _Ů‹ ŮŽ ‍ Ů’ ٰا‏$ Ů? Ů‘Ů° _Ů? RŮŽ 9ŮŽ ‍ه‏, 8Ů? Ů° ‍ Ů’ Ů?م‏RŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? 6Ů? ŮŽ M Ů?Ů‘ #ŮŽ ŮŽ 5ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞٌ٤﴿ p Ů? Ů’ /ŮŽ ŮŽ ‍ Ů?إ‏M ŮŒ , RŮŽ ‍اب‏ ŮŒ 8ŮŽ DŮŽ Ů’ )Ů? 8ŮŽ .

64. “Ey halkÄąm! Ä°Ĺ&#x;te Allah’Ĺn sizi imtihan etmek Ăźzere gĂśnderdiÄ&#x;i Ĺ&#x;u deve, sizin için hem dĂźrĂźstlĂźk ve samimiyetinizin gĂśstergesi, hem de gerçek peygamberi tanÄąmanÄązÄą saÄ&#x;layacak olan apaçĹk bir mucizedir! Bu deveye karĹ&#x;Äą tavrÄąnÄąz, kaba kuvvete baĹ&#x;vurarak zayÄąf ve çaresiz insanlarÄą ezme huyundan vazgeçip geçmediÄ&#x;inizi ortaya koyan bir Ăślçß olacaktÄąr. O hâlde bÄąrakÄąn onu, Allah’Ĺn arzÄąnda serbestçe otlasÄąn ve sakÄąn ona kĂśtĂź bir maksatla el sĂźrmeyin, aksi hâlde, sizi pek yakÄąnda korkunç bir azap yakalayacaktÄąr. BĂźtĂźn toplumu sĂźtĂźyle besleyen bu devede olduÄ&#x;u gibi, baĹ&#x;tan sona hayrÄąnÄąza olan


Ĺ&#x;eylere isyan etmeyin. Allah’Ĺn nimetlerinin paylaĹ&#x;ÄąmÄąnda dengeli ve adil olun, zayÄąf ve çaresiz insanlarÄą ezmeyin.â€?

Ů° ŮŽ `ŮŽŮŽ ŮŽ ‍ ŮŽŮŽ> ŮŽ` Ů? Ůˆâ€Ź Ů? +Ů’ ‘َ 1ŮŒ DŮ’ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹwŮŽ Ů? ‍ Ů… ٰذ‏ Ů? ‍ ; َد‏, ‍ Ů‘ŮŽ( Ů?> ا‏#ŮŽ ŮŽ ‍ ل‏ Ů?< ŮŽŮ‘ َ‍ ŮŽ_ ا‏WŮŽ 4 ŮŽ Ů’ )Ů? ‍اع‏ ﴞٌټ﴿ â€ŤŮˆب‏ Ů? 8Ů? $Ů’ 3ŮŽ

65. Fakat Semud halkÄąnÄąn azgÄąn kâfirleri, Allah’a itaatin sembolĂź olarak ortalÄąkta dolaĹ&#x;an ve yaĹ&#x;adÄąÄ&#x;Äą sĂźrece Salih’in PeygamberliÄ&#x;inin apaçĹk bir ispatÄą olan bu deveyi kesip ĂśldĂźrdĂźler. Bunun Ăźzerine Salih, “YakÄąnda hepiniz helâk edileceksiniz! Yurdunuzda Ĺ&#x;imdilik ßç gĂźn daha yaĹ&#x;ayÄąn. DĂśrdĂźncĂź gĂźn iĹ&#x;iniz bitmiĹ&#x; olacak! Bu, asla yalan çĹkmayacak bir uyarÄądÄąr!â€? dedi.

ŮŽ #ŮŽŮ‘ 4ŮŽ ŮŽ _Ů? #ŮŽ %Ů’ ŮŽ 6Ů? Ů? >ŮŽ 3ŮŽ ‍ ا‏:Ů? 3ŮŽ ‍ ٰا‏2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŮˆا‏eŮ‹ Ů? [ŮŽ :ŮŽ /Ů’  ŮŽŮ‘ 9ŮŽ 9ŮŽ Ů? 3Ů’ َ‍ ŮŽŘĄ ا‏N ﴞٌٌ﴿ lŮ? l, >ŮŽ ‍ Ů? ŮŽ Ů’ا ŮŽ` Ů? Ů‘Ů?ŮŠ Ů’ا‏wŮŽ 6ŮŽŮ‘ ‍ اŮ? َّن َع‏8<Ů? xŮ? 3Ů? Ů’ ŮŽ ‍ Ů?ي‏lŮ’ . Ů? 2Ů’ 3Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź:ŮŽŮ‘ 3Ů?

66. Nihayet azap emrimiz gelip çatÄąnca, lĂźtuf ve merhametimiz sayesinde Salih’i ve beraberindeki mĂźminleri o dehĹ&#x;et verici azaptan kurtardÄąk. AyrÄąca onlarÄą, insanlÄąÄ&#x;Äąn dirilip hesaba çekileceÄ&#x;i o gĂźnĂźn zillet ve alçaklÄąÄ&#x;Äąndan da kurtardÄąk. Gerçekten Rabb’in çok gßçlĂźdĂźr, ĂźstĂźndĂźr. Sonsuz kudret ve izzet sahibidir, mutlak galip olandÄąr.

ŮŽ 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ ا‏8ŮŽ . ŮŽŮ‘ ‍ ا‏#Ů? 4ŮŽ ‡ Ů’ Ů? ‍ ع‏ ŮŽ ŮŽâ€ŤŮŽŮˆا‏ Ů? ŮŽ ‍ ; Ů?د‏, ‍ ا‏eŮ? -ŮŽ [Ů’ ŮŽ ŮŽ _Ů? eŮŽ /Ů’ ‍ا‏ ŮŽ #, Ů? N ﴞٌ٧﴿ Y ŮŽ *

67. O zalimlere gelince, Ĺ&#x;ehrin altÄąnÄą ĂźstĂźne getiren korkunç bir ses çarpÄąverdi onlarÄą. BĂśylece, yurtlarÄąnda cansÄąz bir hâlde yere yÄąÄ&#x;ÄąlÄąp kaldÄąlar!

‍ًا‏1>Ů’ 6Ů? 5ŮŽ َ‍ Ů’ < ا‏XŮ? 6ŮŽŮ‘ ‍َ Ů? Ůˆا َع‏A)ŮŽ y ‍ ŮŽدا‏#ŮŽŮ? ‍ اŮ? َّن‏5 ŮŽ َ‍ < ا‏XŮŽ / , ‍ Ů’ ا‏:ŮŽ BŮ’ ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍َ) ŮŽ ْن‏ ﴞٌ٨﴿ ‍د‏iŮŽ #ŮŽŮ? W Ů?


68. Onlar deÄ&#x;ildi sanki, daha dĂźne kadar yurtlarÄąnda Ĺ&#x;en Ĺ&#x;akrak dolaĹ&#x;anlar! Dikkat edin, iĹ&#x;te Rab’lerini bĂśyle inkâr etmiĹ&#x;ti Semudlular! Dikkat edin, iĹ&#x;te bĂśyle helâk olup gitti, azgÄąn Semud kavmi! Ve aradan yÄąllar geçti. Zamanla inkârcÄąlÄąk, yeniden ortaya çĹktÄą. Ä°Ĺ&#x;te, insanlÄąk tarihinin bir baĹ&#x;ka ibret verici sayfasÄą:

ŮŽ RŮŽ < 3Ů‹ dŮŽ ŮŽ ‍ Ů? ا‏RŮŽ ‍ Ů’? Ů° ى‏-Ů? Ů’ 6Ů? ŮŽ / , Ů° 6Ů’ Ů?‍ ا‏:ŮŽ 4Ů? Ů? ‍ ŮŽŘĄ Ů’ŘŞ Ů?ع‏N ŮŽ 1Ů’ `ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍ ل‏ ŮŽ ‍• اŮŽ ْن‏ ŮŽ -Ů? ŮŽ #ŮŽŮŽ ‍م‏UŮŒ dŮŽ ŮŽ ﴞٌي﴿ 8Ů? /:, % ŮŽ FŮ?  Ů’ >Ů? 6Ů? ‍ َإ‏N

69. Hani melekler arasÄąndan seçip gĂśnderdiÄ&#x;imiz elçilerimiz, Ä°brahim’e eĹ&#x;i Sâre’nin bir çocuk dĂźnyaya getireceÄ&#x;ine dair mĂźjdeyi vermek Ăźzere insan suretinde gelerek “Selâm sana, ey Ä°brahim!â€? demiĹ&#x;lerdi. OnlarÄąn melek olduÄ&#x;unu henĂźz fark edemeyen Ä°brahim, “Selâm sizlere, ey Allah’Ĺn kullarÄą!â€? diye karĹ&#x;ÄąlÄąk verdi ve derhal misafirlerinin ĂśnĂźne leziz bir buzaÄ&#x;Äą kebabÄą getirip koydu.

_Ů‹< ŮŽA/., Ů’ XŮ? Ů’:3Ů? h ŮŽ N ŮŽ ‍ ŮŽ Ů? Ů’ ŮŽŮˆاŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź$ Ů? 9ŮŽ Ů? /Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا‏FŮ? Ů? ŮŽ 5ŮŽ Ů’ XŮ? ŮŽ 1Ů? Ů’ َ‍ ŮŽŘą ٰا ا‏#ŮŽŮ‘ 4ŮŽ ŮŽ ﴞ٧٠﴿ ‍ ء‏ < Ů? Ů? ‍ Ů’ Ů?م‏RŮŽ K Ů° Ů?‍ ا‏:ŮŽ 4Ů’ Ů? ‍ اŮ? ْع‏9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ْ‰ ا‏ZŮŽ ŮŽ 5ŮŽ ‍ Ů? ا‏RŮŽ 70. Fakat yabancÄąlarÄąn yemeÄ&#x;e el uzatmadÄąklarÄąnÄą gĂśrĂźnce, kendilerinden Ĺ&#x;Ăźphelendi ve azap melekleri olduklarÄąnÄą dĂźĹ&#x;Ăźnerek onlardan dolayÄą içine bir korku dĂźĹ&#x;tĂź. Ä°brahim’in iyiden iyiye kaygÄąlandÄąÄ&#x;ÄąnÄą gĂśren melekler, “Korkma!â€? dediler, “Bizler Allah tarafÄąndan gĂśrevlendirilmiĹ&#x; melekleriz ve asÄąl Lut kavmi için gĂśnderildik. Rabb’inden bir mesaj iletmek için de sana uÄ&#x;radÄąk.â€?

ŮŽ eŮ? EŮŽ ŮŽŮ‘ -ŮŽ ŮŽ " Ů’ $ ‍ ŮŽŮˆ ŮŽŘą ا Ů?إ‏2Ů’ 3Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Źb* ŮŽ _ŮŒ #ŮŽ {Ů? RŮŽ Ů? Ů? َ‍ ŮŽ ا‏3‍ا‏ Ů’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ eŮ° Ů’ Ů? 6Ů? ŮŽ 9ŮŽ Ů’ ? ﴞ٧٥﴿ ‍ ب‏ ŮŽ `Ů? >Ů’ ŮŽ bŮŽ eŮ° Ů’ Ů?‍ا‏

71. O sÄąrada Ä°brahim’in hanÄąmÄą Sâre, bir kenarda ayakta bekliyordu. Bu sĂśzleri duyunca, korkulacak bir Ĺ&#x;ey olmadÄąÄ&#x;ÄąnÄą anlayÄąp sevincinden gĂźlĂźmsemeye baĹ&#x;ladÄą. Sonra ona, Ä°shak adÄąnda bir çocuk dĂźnyaya getireceÄ&#x;ini ve Ä°shak’Ĺn ardÄąndan, Yakup isminde bir


torun sahibi olacaÄ&#x;ÄąnÄą mĂźjdeledik. Bu mĂźjdeyi Sâre’ye verdik, zira Ä°brahim’in, diÄ&#x;er eĹ&#x;i Hacer’den olma Ä°smail adÄąnda bir oÄ&#x;lu zaten vardÄą.

Ů’ ŮŽ RŮŽ ‍ا‏8ŮŽ Ů° ‍ < اŮ? َّن‏ZŮ‹ /Ů’ TŮŽ ;4, >Ů’ 6ŮŽ ‍ا‏8ŮŽ Ů° ‍ Ů? ŮŒز ŮŽŮˆâ€ŹDŮŽ y 9ŮŽ َ‍ ŮŽŮˆا‏1Ů? Ů? َ‍ ŮŽإا‏K Ů°(4ŮŽ Ů’ ‍" ŮŽ ŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٧٢﴿ p/ ŮŽ ŮŽ ŮŒ  , DŮŽ ‍? Ů’; ŮŒŘĄâ€Ź

72. Bunun Ăźzerine Sâre, hayretler içerisinde “NasÄąl olur? Ben Ĺ&#x;u yaĹ&#x;lÄą hâlimle, Ăźstelik de kocam bir ihtiyar iken çocuk mu doÄ&#x;uracaÄ&#x;Äąm? Bu gerçekten Ĺ&#x;aĹ&#x;Äąlacak bir Ĺ&#x;ey!â€? dedi.

Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ Ů? Ů? )ŮŽ ŮŽ 6ŮŽ ‍ا= ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ -,  ŮŽ >Ů’ ŮŽ َ‍ Ů? ا ا‏RŮŽ Ů’ $ Ů? Ů‘Ů° _Ů? #ŮŽ %Ů’ ‍ا= َع‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? 3Ů’ َ‍ ا‏2Ů’ 3Ů? Y ﴞ٧٣﴿ 1ŮŒ / , 3ŮŽ 1ŮŒ /#, % Ů?< /Ů’ -ŮŽ ‍ Ů’ا‏FŮŽ Ů’ َ‍ا‏ ŮŽ Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍" ا‏

73. Melekler, “Allah’Ĺn verdiÄ&#x;i hĂźkme mi Ĺ&#x;aĹ&#x;Äąyorsun? Allah bunu elbette yapabilir ve yapacaktÄąr da. ÇßnkĂź Allah’Ĺn rahmeti ve bereketleri sizinledir, ey Peygamberin ev halkÄą! Gerçekten Allah her tĂźrlĂź ĂśvgĂźye lâyÄąktÄąr, sonsuz lĂźtuf ve ikram sahibidir!â€? dediler.

ŮŽ ‍ ŮŽ ا Ů‘ŮŽ Ů’Ůˆ Ů?Řš ŮŽŮˆâ€Ź/ , Ů° 6Ů’ Ů?‍ ا‏2Ů’ DŮŽ p :ŮŽ Ů? ‍ Ů’? Ů° ى Ů? ŮŽ Ů?د‏-Ů? ‍ ŮŽŘĄ Ů’ Ů? Ů’ا‏N ŮŽ ŮŽ ‍ َذ‏#ŮŽŮ‘ 4ŮŽ ŮŽ ﴞ٧٤﴿ ‍ ء‏ < Ů? Ů? ‍ Ů’ Ů?م‏RŮŽ ; ,

74. Ä°brahim bu mĂźjdeyi aldÄąktan ve korkusu iyice yatÄąĹ&#x;tÄąktan sonra, meleklere tam olarak hangi amaçla geldiklerini sordu. Lut kavminin helâk edileceÄ&#x;ini ĂśÄ&#x;renince, onlarÄąn hemen cezalandÄąrÄąlmamasÄą için bizim elçilerimizle tartÄąĹ&#x;maya baĹ&#x;ladÄą.

ﴞ٧ټ﴿ p/ ŮŒ :, 3Ů? ‍ ŮŒ اŮŽ Ů‘ŮŽŮˆا ŮŒŮ‡â€Ź/4, eŮŽ ŮŽ ŮŽ / , Ů° 6Ů’ Ů?‍اŮ? َّن ا‏ 75. ÇßnkĂź Ä°brahim son derece merhametli, ince ruhlu ve daima Rabb’ine yĂśnelen bir kimseydi.


ŮŽ 1Ů’ RŮŽ Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ا ا‏U 8ŮŽ Ů° 2Ů’ DŮŽ ‍؜‏ Ů’ XŮ? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽŮˆا‏wUŮŽ 6Ů?Ů‘ ‍ Ů? َع‏3Ů’ َ‍ ŮŽŘĄ ا‏N Ů’ Ů? DŮ’ َ‍ Ů? ا‏/ , Ů° 6Ů’ Ů?‍َ ا‏ ﴞ٧ٌ﴿ ‍ Ů’ Ů?ŘŻŮˆ Ů?د‏3ŮŽ Ů? +Ů’ ‘َ ‍اب‏ ŮŒ 8ŮŽ DŮŽ Ů’ X/ Ů? , ‍ٰا‏

76. Melekler, “Ey Ä°brahim!â€? dediler, “Bu konuda bizimle tartÄąĹ&#x;maktan vazgeç! ÇßnkĂź Lut kavminin helâk edileceÄ&#x;ine dair Rabb’inin kesin emri gelmiĹ&#x;tir. DolayÄąsÄąyla, geri çevrilmesi mĂźmkĂźn olmayan bir azabÄąn onlarÄą yakalamasÄą artÄąk kaçĹnÄąlmaz olmuĹ&#x;tur!â€? Bu sĂśzler Ăźzerine Ä°brahim, Rabb’inin hĂźkmĂźne boyun eÄ&#x;di. O halde, ey insanlar! Ä°brahim gibi bir peygamberin bile Ĺ&#x;efaatinin nasÄąl reddedildiÄ&#x;ini gĂśrĂźn de, birilerinin Ĺ&#x;efaati ile kurtulacaÄ&#x;ÄąnÄąz Ăźmidine kapÄąlmayÄąn. Daha sonra melekler, inkârcÄąlarÄą helak etmek Ăźzere Lut kavmine gittiler:

ŮŽ RŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹDŮ‹ ‍ Ů’ ŮŽŘ° ْع‏XŮ? 6Ů? ‍ َق‏q Ů‹ Ů? :ŮŽ 4Ů? Ů? ‍ ŮŽŘĄ Ů’ŘŞ Ů?ع‏N ŮŽ #ŮŽŮ‘ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍ ل‏ , „ ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹXŮ? 6Ů? ‍ ; َإ‏ ﴞ٧٧﴿ p/ ŮŒ , DŮŽ ‍ا ŮŽ Ů’ ŮŒŮ…â€Ź8ŮŽ Ů°

77. Elçilerimiz, yakÄąĹ&#x;ÄąklÄą birer delikanlÄą suretinde Lut’un yanÄąna gelince, onlarÄąn melek olduÄ&#x;unu henĂźz bilmeyen Lut, kadÄąnlarÄą bÄąrakÄąp erkeklere yĂśnelen sapÄąk hemĹ&#x;erilerinin bu gençleri taciz edeceÄ&#x;inden korkarak, onlardan dolayÄą ĂźzĂźntĂź ve endiĹ&#x;eye kapÄąldÄą. Misafirlerini koruyacak gĂźcĂź olmadÄąÄ&#x;ÄąnÄą gĂśrerek onlar yĂźzĂźnden içi daraldÄą ve kendi kendine, “BugĂźn çok çetin bir gĂźn olacak!â€? dedi.

ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍ َن‏4Ů? #ŮŽ >Ů’ ŮŽ ‍ ا‏9Ů? )ŮŽ FŮ? -Ů’ RŮŽ 2Ů’ 3Ů? ‍ Ů? ŮŽŮˆâ€Ź/Ů’ ŮŽ Ů?‍ َن ا‏DŮ? ŮŽ XŮ’ Ů? Ů? 3Ů? Ů’ RŮŽ ‍ ŮŽŘĄ Ů?ه‏N ŮŽ RŮŽ ‍ ت‏ Ů? ŮŽ Ů? XŮŽ „ْ َ‍ ا‏2ŮŽŮ‘ Ů? ; ŮŽŮ‘ ‍ Ů’ ŮŽ Ů‘ŮŽ Ů?` ا‏$ , :ŮŽ 6ŮŽ ‍ Ů?إ‏5 ŮŽ yJŮ? Ů° ‍ Ů’ Ů?م‏RŮŽ ŮŽ ‍ ل‏ <Ů? tŮŽ /Ů‘Ů? M ‍ا‏ Ů? Ů’:3Ů? h ﴞ٧٨﴿ 1ŮŒ /T, ‍ َع‏FŮŒ N ŮŽ ; , â€ŤŮˆŮ†â€Ź ŮŽ Ů‘Ů° ‍ا‏ ŮŽ /Ů’ ŮŽ َ‍ <; ا‏A, /Ů’ q Ů? lŮ? Ů’Z Ů? 5ŮŽ ‍= ŮŽŮˆâ€Ź Ů? ‍ Ů’ َع‏$ 78. Bu arada, Ĺ&#x;ehre gelen yabancÄąlarÄąn Lut’un evinde misafir olduÄ&#x;unu haber alan kavmi, sapÄąk arzularÄąnÄąn kamçĹlamasÄąyla, âdeta kudurmuĹ&#x; bir hâlde koĹ&#x;arak Lut’un kapÄąsÄąna dayandÄąlar. Zaten Ăśteden beri bĂśyle çirkinlikler yapmayÄą âdet hâline getirmiĹ&#x;lerdi.


Lut, “Ey kavmim!â€? dedi, “İĹ&#x;te kÄązlarÄąm; onlarla evlenip meĹ&#x;ru ve doÄ&#x;al yollarla arzularÄąnÄązÄą tatmin etmeniz, sizin için erkeklere yĂśnelmekten çok daha temizdir. Ă–yleyse, Allah’tan korkun da misafirlerime tacizde bulunarak beni rezil etmeyin! İçinizde aklÄą baĹ&#x;Äąnda bir adam yok mu sizin?â€?

Ů? 4ŮŽ >Ů’ (ŮŽ ŮŽ wŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽŮˆا‏bU Ů‘ Ů? % ŮŽ #Ů’ 4Ů? DŮŽ 1Ů’ `ŮŽ ŮŽ ‍ Ů? ا‏RŮŽ ŮŽ 2Ů’ 3Ů? wŮŽ Ů? :ŮŽ 6ŮŽ ; , :ŮŽ ŮŽ 3ŮŽ " ﴞ٧ي﴿ 1Ů? , 9Ů? 3ŮŽ

79. Buna karĹ&#x;ÄąlÄąk onlar, “Sen de gayet iyi bilirsin ki, bizim senin kÄązlarÄąnda gĂśzĂźmĂźz yok. ÇßnkĂź kadÄąnlarla ilgilenmiyoruz biz. Sen aslÄąnda bizim ne istediÄ&#x;imizi pekâlâ bilirsin!â€? dediler.

ŮŽ RŮŽ Ů? 6Ů? ; , ‍ Ů„ ŮŽ Ů’ اŮŽ َّن‏ ﴞ٨٠﴿ 1Ů? 1, TŮŽ 2Ů? )Ů’ ‍ Ů?ع‏K Ů° Ů?â€ŤŮˆ ŮŠ ا‏, ‍ Ů‘ŮŽ Ů‹ŘŠ اŮŽ Ů’Ůˆ ٰا‏RŮ? Ů’ $ 80. Bu azgÄąn topluluk karĹ&#x;ÄąsÄąnda tamamen çaresiz kalan Lut, “Ah, keĹ&#x;ke size karĹ&#x;Äą koyabilecek gĂźcĂźm olsaydÄą yahut Ĺ&#x;errinizden korunabileceÄ&#x;im saÄ&#x;lam bir kaleye sÄąÄ&#x;Äąnabilseydim!â€? dedi. Ĺžehre sonradan yerleĹ&#x;en bir yabancÄą olduÄ&#x;u için, kendisini savunacak kabile desteÄ&#x;inden yoksundu. Ä°Ĺ&#x;te, Lut Peygamber’in ĂźzĂźntĂźsĂź doruk noktasÄąna ulaĹ&#x;mÄąĹ&#x;tÄą ki:

Ů? Ů? ŮŽ ‍ Ů? ا‏RŮŽ wŮŽ 4Ů? Ů’ ŮŽ 6Ů? Ů? Ů’ ŮŽ ŮŽ wŮŽ /Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا ا‏4Ů? Ů? ŮŽ 2Ů’ ŮŽ wŮŽ 6Ů?Ů‘ ‍ َع‏FŮ? Ů? ‍ Ů?ع‏9ŮŽŮ‘ Ů?‍ء ا‏ Ů? Ů’:3Ů? " Ů’ AŮ? (ŮŽ 4Ů’ ŮŽ 5ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹFŮ? /Ů’ ŮŽŮ‘ ‍ ا‏2ŮŽ 3Ů? ‹Ů? €ْ `Ů? 6Ů? Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏wŮŽ< ŮŽ َ‍ ŮŽ ا‏3‍ا‏ Ů’ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏1ŮŒ % ŮŽ َ‍ Ů’ ا‏$ Ů?Ů‘ h Ů?Ů‘ Ů? Ů? 1ŮŽ DŮ? Ů’ 3ŮŽ ‍ Ů’ < اŮ? َّن‏XŮ? 6ŮŽ [ŮŽ َ‍ ا‏3ŮŽ XŮŽ -Ů? / , 3Ů? ÂŒŮ? -Ů’ ‍ا‏ ŮŽ /Ů’ ŮŽ َ‍ <Ů?ÂŒ ا‏-Ů’ ‍ا‏ ﴞ٨٥﴿ p Ů? , `ŮŽ 6Ů?

81. Sonunda melekler gerçek kimliklerini ortaya koyarak, “Ey Lut!â€? dediler, “Bizler Rabb’inin elçileriyiz. ArtÄąk korkmana, ĂźzĂźlmene gerek yok! ÇßnkĂź onlar senin kÄąlÄąna bile dokunamazlar! Zaten kÄąsa bir zaman sonra hepsi helâk edilecektir! Bunun için, gecenin bir vaktinde ailenle birlikte Ĺ&#x;ehri terk etmek Ăźzere yola çĹk. İçinizden hiç kimse kâfirlerle birlikte olma Ăśzlemiyle geriye dĂśnĂźp bakma-


sÄąn! Ancak karÄąn hariç; çßnkĂź o, zalimlerin yanÄąnda kalmayÄą tercih edecek. Bu yĂźzden de, onlarÄąn baĹ&#x;Äąna gelecek olan azap, onun da baĹ&#x;Äąna gelecek. OnlarÄąn helâk edilme zamanÄą sabah vaktidir; sabah vakti de yakÄąndÄąr, deÄ&#x;il mi?â€?

ŮŽ 3Ů’ َ‍ ŮŽŮˆا‏XŮŽ 4ŮŽ Ů? ŮŽ XŮŽ /ŮŽ Ů? DŮŽ :ŮŽ 4Ů’ >ŮŽ N ŮŽ #ŮŽŮ‘ 4ŮŽ ŮŽ XŮŽ /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ 9ŮŽ Ů’ € ŮŽ 9ŮŽ Ů? 3Ů’ َ‍ ŮŽŘĄ ا‏N ﴞ٨٢﴿ ‍*د‏ Ů? E Ů? Ů’:3ŮŽ F/ Ů? *Ů?  Ů‘ , Ů? 2Ů’ 3Ů? ‍ ŮŽ ŮŽŘą ً؊‏%

82. Ve nihayet Sodom Ĺ&#x;ehri için helâk emrimiz gelince, Lut’u ve ailesini oradan çĹkardÄąk, sonra korkunç bir sarsÄąntÄąyla oranÄąn altÄąnÄą ĂźstĂźne getirdik ve Ăźzerlerine, ateĹ&#x;te piĹ&#x;ip sertleĹ&#x;miĹ&#x; kÄązgÄąn taĹ&#x;larÄą saÄ&#x;anak saÄ&#x;anak yaÄ&#x;dÄąrdÄąk.

ŮŽŮ‘ ‍ ا‏2ŮŽ 3Ů? ; Ů? 3ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹwŮŽ< 6Ů?Ů‘ ‍ َع‏1ŮŽ Ů’:DŮ? _Ů‹ 3ŮŽ ŮŽŮ‘ M ŮŽ #, Ů? ˆ ﴞ٨٣﴿ 1iŮ? />, -ŮŽ 6Ů? Y ŮŽ 3Ů? ŮŽ 83. O taĹ&#x;lar, Ăśyle tesadĂźfen yaÄ&#x;madÄą onlarÄąn baĹ&#x;Äąna. Aksine her bir taĹ&#x;, Rabb’inin katÄąnda iĹ&#x;aretlenmiĹ&#x; ve zalimleri cezalandÄąrmak için Ăśzellikle gĂśnderilmiĹ&#x;ti. Ve siz ey insanlar! Kendinizi benzer bir felâketten uzak sanmayÄąn! Zira bu tĂźr cezalar, zalimlerden hiç de uzak deÄ&#x;ildir. Allah zaman zaman belâ ve musibetler gĂśndererek insanlarÄą uyaracaktÄąr. Aradan yÄąllar geçti ve zamanla inkârcÄąlÄąk yeniden ortaya çĹktÄą. Ä°Ĺ&#x;te, insanlÄąk tarihinin bir baĹ&#x;ka ibret verici sayfasÄą:

ŮŽ RŮŽ < -Ů‹ /Ů’ >ŮŽ TŮ? Ů’ Ů? . Ů? ŮŽ 3ŮŽ =‍ا‏ Ů’ $ ŮŽ Ů‘Ů° ‍Ů?Ůˆا‏1-Ů? D‍ا‏ Ů’ ‍ Ů’ Ů?م‏RŮŽ ŮŽ ‍ ل‏ ŮŽ َ‍ ا‏2ŮŽ ŮŽ 1Ů’ 3ŮŽ K Ů° Ů?â€ŤŮŽŮˆا‏ ŮŽ /ŮŽ $Ů’ #Ů? ‍ْ Ů?` Ů? ا Ů’ا‏: ŮŽ 5ŮŽ ‍ Ů? <Ů?ه ŮŽŮˆâ€Ź+Ů’ ‘َ Ů? Ů° Ů?‍ ا‏2Ů’ 3Ů? Ů? ‍ ; اŮŽ ٰع‏9Ů‘ , Ů?‍—َا َن ا‏#, ‍ Ů„ ŮŽŮˆ Ů’ا‏ Ů’ $ Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ ‍ ٠‏ ﴞ٨٤﴿ ‚/ Ů? . ŮŽ َ‍ ; ا‏9Ů‘ , Ů?‍ ŮŽŮˆا‏+ Ů? e, 3Ů? ‍اب ŮŽ Ů’ Ů?م‏ ŮŽ 8ŮŽ DŮŽ Ů’ $ Ů? Ů’ ZŮŽ 6Ů?

84. Medyen halkÄąna da, kardeĹ&#x;leri gibi yakÄąndan tanÄądÄąklarÄą soydaĹ&#x;larÄą Ĺžuayb’Ĺ elçi olarak gĂśnderdik. Ĺžuayb, “Ey halkÄąm!â€? dedi, “Allah’a gĂśnĂźlden boyun eÄ&#x;in ve yalnÄązca O’na kulluk edin! Zira sizin O’ndan baĹ&#x;ka hĂźkmĂźne boyun eÄ&#x;eceÄ&#x;iniz bir efendiniz, bir ilâhÄąnÄąz yoktur! O hâlde, Ăślçß ve tartÄąda hile yapmayÄąn! Ben sizi, Allah’Ĺn bahĹ&#x;ettiÄ&#x;i hayÄąr ve bolluk içinde gĂśrĂźyorum. Fakat bu sizi aldatma-


sÄąn. DoÄ&#x;rusu ben sizin, bĂźtĂźn zalimleri kuĹ&#x;atacak olan dehĹ&#x;et verici bir gĂźnĂźn azabÄąna uÄ&#x;ramanÄązdan korkuyorum.

ŮŽ /ŮŽ $Ů’ #Ů? ‍ Ů’ Ů… اŮŽ Ů’Ůˆ Ů? ا Ů’ا‏RŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍ ا‏M Ů? ZŮŽ -Ů’ ŮŽ 5ŮŽ ‍ Ů?‚ ŮŽŮˆâ€ŹMŮ’ `Ů? Ů’ 6Ů? ‍—َا َن‏#, ‍ Ů„ ŮŽŮˆ Ů’ا‏ Ů?

ŮŽ Ů’ ; Ů? ‍ Ů’ŮŽ ا‏W>Ů’ ŮŽ 5ŮŽ ‍ ŮŽŘĄ Ů? Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź/ŮŽ TŮ’ َ‍ Řł ا‏ ŮŽŮ‘ ﴞ٨ټ﴿ 2ŮŽ 1, M ŮŽ : ‍ا‏ Ů? AŮ’ 3Ů? ‍ Ů’Řą Ů?؜‏5‍ا‏ 85. O hâlde, ey halkÄąm! Bu azaba uÄ&#x;ramamak için, gerek hukuk, gerek siyaset ve gerekse ticaret alanÄąnda ĂślçßyĂź ve tartÄąyÄą adaletle, eksiksiz olarak yerine getirin ve sakÄąn insanlarÄą haklarÄąndan mahrum bÄąrakmayÄąn! BĂźtĂźn bunlarÄąn, toplumun dengesini bozup yozlaĹ&#x;malara yol açacaÄ&#x;ÄąnÄą bile bile, fesadÄą yaygÄąnlaĹ&#x;tÄąrÄąp yeryĂźzĂźnde bozgunculuk çĹkarmayÄąn!

Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ y 9ŮŽ َ‍ ا‏3ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹY Ů? ŮŽ ŮŒ +Ů’ . Ů’ $ Ů? Ů‘Ů° " ŮŽ =‍ا‏ Ů? /ŮŽŮ‘ `Ů? 6ŮŽ UŮŽ :, 3Ů? JŮ’ 3Ů? Ů’ (Ů? Ů’:)Ů? ‍ Ů’ اŮ? ْن‏$ ﴞ٨ٌ﴿ ”/ Ů? A, eŮŽ 6Ů?

86. EÄ&#x;er Allah’a ve âhiret gĂźnĂźne inanÄąyorsanÄąz, dĂźrĂźst alÄąĹ&#x;veriĹ&#x; sonucunda Allah’Ĺn size bÄąraktÄąÄ&#x;Äą helâl kazanç sizin için çok daha hayÄąrlÄądÄąr. Ä°Ĺ&#x;te ben sizi uyardÄąm. Ă–Ä&#x;Ăźtlerimi tutmadÄąÄ&#x;ÄąnÄąz takdirde, sorumluluÄ&#x;una da katlanacaksÄąnÄąz. Zira ben, sizin baĹ&#x;ÄąnÄązda bekçi deÄ&#x;ilim.

9ŮŽ ykŮ? 6ŮŽ ‍ ٰا‏1Ů? -Ů? >Ů’ ŮŽ 3ŮŽ ‍ Ů’ Ů? ŮŽŮƒâ€Ź9ŮŽ ‍ Ů? ŮŽŮƒ اŮŽ ْن‏3Ů? Ů’ ŮŽ wŮŽ Ů? 4Ů° [ŮŽ َ‍ ا‏p Ů? /Ů’ >ŮŽ TŮ? ŮŽ ‍ Ů? ا‏RŮŽ Ů° 9ŮŽ 3ŮŽ :ŮŽ Ů? ‍ ŮŽ ا‏3Ů’ َ‍ ; ا‏, FŮŽ >ŮŽ AŮ’ 9ŮŽ ‍اَ Ů’Ůˆ اŮŽ ْن‏ Ů? /4, eŮŽ ‍ْ" Ů’ا‏ ŮŽ 9ŮŽ5ŮŽ wŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ <ا ا‏yJŮ? ? ﴞ٨٧﴿ 1Ů? /T, ŮŽŮ‘ ‍ا‏ 87. Buna karĹ&#x;ÄąlÄąk kâfirler, “Ey Ĺžuayb!â€? dediler, “AtalarÄąmÄązÄąn taptÄąÄ&#x;Äą ilâhlarÄą terk etmemizi yahut servetimizi dilediÄ&#x;imiz Ĺ&#x;ekilde kullanmaktan vazgeçmemizi sana namazÄąn mÄą emrediyor? Oysa sen, bildiÄ&#x;imiz kadarÄąyla gayet yumuĹ&#x;ak huylu ve aklÄą baĹ&#x;Äąnda biriydin. Ne var ki, bir tek Allah’a kulluÄ&#x;a baĹ&#x;ladÄąktan sonra tamamen deÄ&#x;iĹ&#x;tin! EÄ&#x;er mabedinde uslu uslu ibadetini yapacaksan, bu-


na bir itirazÄąmÄąz olmaz. Fakat kÄąldÄąÄ&#x;Äąn namaz seni bizimle mĂźcadeleye sevk edecekse, bĂśyle bir namaza asla izin vermeyiz!â€?

ŮŽ RŮŽ ;:, RŮŽ ‍; ŮŽŮˆ ŮŽŘą ŮŽز‏6Ů‘ , ‍ َع‏2Ů’ 3Ů? _Ů? :ŮŽ /Ů‘Ů? 6ŮŽ K4Ů° DŮŽ " Ů? Ů’:)Ů? ‍ Ů’ Ů?Ů… اŮŽ ŮŽعاŮŽ Ů’ Ů?( Ů’ اŮ? ْن‏RŮŽ ŮŽ ‍ ل‏ Ů? /XŮ’Ů° 9َ‍ ا‏3ŮŽ K Ů° Ů?‍ Ů’ ا‏$ Ů? ŮŽA Ů? . Ů’ $ ŮŽ Ů?‍ اŮŽ ْن ا‏1Ů? ‍ع‏, Ů?‍ ا‏3ŮŽ ‍ < ŮŽŮˆâ€Ź:Ů‹ M ŮŽ % ŮŽ RŮ‹ ْ‍ْ Ů? Ů?عز‏:3Ů? ŮŽ (ŮŽ ‍ا‏ , , Ů’ ŮŽ 3ŮŽ ‍" ŮŽŮˆâ€Ź 5ŮŽŮ‘ Ů?‍`; ا‏/ Ů’ 3ŮŽ ‍ َح‏dŮŽ [Ů’ 5‍ا‏ Ů?< >Ů’ € Ů? Ů’ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏1Ů? ‍ع‏, Ů?‍ْ <Ů? اŮ? ْن ا‏:DŮŽ ﴞ٨٨﴿ p/ Ů?< Ů‘Ů° 6Ů? Ů? 4Ů’ )ŮŽŮ‘ ŮŽ ŮŽ Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ = Ů? 9, Ů?‍ Ů? ا‏/Ů’ ŮŽ Ů?‍" ŮŽŮˆا‏

88. Ĺžuayb, “Ey halkÄąm!â€? dedi, “BakÄąn, eÄ&#x;er ben Rabb’im tarafÄąndan bana lĂźtfedilen ve aklÄą baĹ&#x;Äąnda her insanÄą kolayca ikna edecek apaçĹk bir delile dayanÄąyorsam ve Allah, kendi katÄąndan Peygamberlik lĂźtfederek bana gĂźzel bir rÄązÄąk bahĹ&#x;etmiĹ&#x;se, bu durumda ne bĂźyĂźk bir hayÄąrdan mahrum kaldÄąÄ&#x;ÄąnÄązÄąn ve ne kadar Ĺ&#x;idetli bir azaba mĂźstahak olduÄ&#x;unuzun farkÄąnda mÄąsÄąnÄąz? BakÄąn, benim amacÄąm Ĺ&#x;ahsi bir çĹkar elde etmek deÄ&#x;ildir. Ben, sizi engellemeye çalÄąĹ&#x;tÄąÄ&#x;Äąm Ĺ&#x;eylere kendim konmak maksadÄąyla size karĹ&#x;Äą çĹkÄąyor deÄ&#x;ilim. Siz çalmayÄąn da ben çalayÄąm, siz aldatmayÄąn da ben aldatayÄąm, halkÄąn malÄąnÄą siz yemeyin de ben yiyeyim demiyorum. Ben sadece gĂźcĂźmĂźn yettiÄ&#x;i kadar zulĂźm ve haksÄązlÄąklara bir son vererek toplumu Äąslah etmek istiyorum. Fakat baĹ&#x;arÄąya ulaĹ&#x;mam, ancak Allah’Ĺn yardÄąmÄą sayesinde olacaktÄąr. ÇßnkĂź ben, yalnÄązca O’na dayanmÄąĹ&#x;Äąm ve tĂźm benliÄ&#x;imle, daima O’na yĂśneliyorum.â€?

Ů? -ŮŽ / , Ů? ‍ ; اŮŽ ْن‏R , `ŮŽ TŮ? Ů’ $ Ů? :ŮŽŮ‘ 3ŮŽ Ů?  Ů’ ŮŽ 5ŮŽ ‍ Ů’ Ů?م‏RŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍ ب‏ ŮŽ [ŮŽ َ‍ ا‏3ŮŽ FŮ? WŮ’ 3Ů? Ů’ $ Ů? Ů’:3Ů? ‍ ء‏ 1Ů? />, -ŮŽ 6Ů? Ů’ $ Ů? Ů? ‍ Ů’ Ů?م‏RŮŽ 3ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮ… ŮŽ[ Ů? Ů?<ÂŒ ŮŽŮˆâ€ŹRŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮ… Ů? Ů?ŘŻ اŮŽ Ů’Ůˆâ€ŹRŮŽ ‍ Ř­ اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź Ů? 9Ů? ‍ Ů’ َم‏RŮŽ ﴞ٨ي﴿

89. “Ey halkÄąm! Bana karĹ&#x;Äą bĂśylesine amansÄąz bir dĂźĹ&#x;manlÄąÄ&#x;a giriĹ&#x;meniz, sakÄąn sizi Nuh kavminin, Hud kavminin veya Salih kavminin uÄ&#x;radÄąÄ&#x;Äą felâketlere uÄ&#x;ratmasÄąn! Ăœstelik Lut kavmi, hem yaĹ&#x;adÄąklarÄą yer ve zaman bakÄąmÄąndan, hem de tuttuklarÄą yol açĹsÄąndan sizden hiç de uzak sayÄąlmazlar.â€?


Ů? 6ŮŽŮ‘ ‍ Ů? Ůˆا َع‏AŮ? BŮ’ (ŮŽ ‍ا‏ ﴞي٠﴿ ‍ ŮŒ ŮŽŮˆ Ů?ŘŻŮˆ ŮŒŘŻâ€Ź/%, ‍; َع‏6Ů‘ , ‍ Ů?< اŮ? َّن َع‏/Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا ا‏6Ů? Ů? Ů?ŮŽŮ‘ Ů’ $ Ů’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 90. “O hâlde, onlarÄąn baĹ&#x;Äąna gelenlerden ibret alÄąn da, gĂźnahlarÄą terk edip Rabb’inizden baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lanma dileyin. Sonra da tĂźm ruhunuz ve benliÄ&#x;inizle O’na yĂśnelin! DoÄ&#x;rusu Rabb’im çok merhametli, çok Ĺ&#x;efkatlidir. GĂźnahlarÄąnÄąz ne kadar bĂźyĂźk olursa olsun, tĂśvbe edip baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lanma dilediÄ&#x;iniz takdirde mutlaka kurtulursunuz.â€?

Ů? `Ů? ŮŽ #ŮŽŮ‘ 3Ů? ‍ًا‏+W, )ŮŽ y Ů? `ŮŽ AŮ’ 9ŮŽ 3ŮŽ p wŮŽ ˜ Ů° ŮŽ ŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů„ ŮŽŮˆا‏ Ů? /Ů’ >ŮŽ TŮ? ŮŽ ‍ Ů? ا‏RŮŽ

Ů? Ů’ ‍ َع‏5ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹU Ů‹A/>, q :ŮŽ /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ "Ů’ ŮŽ 9َ‍ ا‏3ŮŽ ‍ ÂƒŮŽŮƒ ŮŽŮˆâ€Ź:ŮŽ #Ů’ N ŮŽ :ŮŽ / , ŮŽ ŮŽ ŮŽ wŮŽ € ﴞي٥﴿ lŮ? l, >ŮŽ 6Ů?

91. Fakat onlar, “Ey Ĺžuayb!â€? diye karĹ&#x;ÄąlÄąk verdiler, “BoĹ&#x;una çeneni yorma! ÇßnkĂź biz, senin bize sĂśylediklerinin birçoÄ&#x;unu anlamÄąyoruz! Ăœstelik senin, aramÄązda ne kadar zayÄąf ve gßçsĂźz biri olduÄ&#x;unu da çok iyi biliyoruz! Sana bu kadar tahammĂźl ettiysek, tehditlerinden korktuk sanma! EÄ&#x;er sana arka çĹkan Ĺ&#x;u kabilen olmasaydÄą, seni çoktan taĹ&#x;layÄąp ĂśldĂźrmĂźĹ&#x;tĂźk! ÇßnkĂź senin bize karĹ&#x;Äą hiçbir ĂźstĂźnlĂźÄ&#x;Ăźn yoktur.

ŮŽ RŮŽ Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ lŮ?Ů‘ DŮŽ َ‍€ ; ا‏, Ů’ ‍ Ů’ Ů?Ů… اŮŽ َع‏RŮŽ ŮŽ ‍ ل‏ Ů’ )Ů? ‍ Ů?ه ŮŽŮˆ ŮŽŘą ا َإ‏#Ů? Ů? 8Ů’ ZŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ا= ŮŽŮˆا‏ Ů?< Ů‘Ů° 2ŮŽ 3Ů? Ů’ $ ŮŒ /e, 3Ů? ‍ َن‏4Ů? #ŮŽ >Ů’ ŮŽ #ŮŽ 6Ů? ;6Ů‘ , ‍ < اŮ? َّن َع‏L Ů? XŮ’ ‡Ů? ﴞي٢﴿ ‚

92. Ĺžuayb, “Ey halkÄąm!â€? dedi, “Sizin gĂśzĂźnĂźzde benim kabilem Allah’tan daha mÄą gßçlĂź ki, kabilemden korkup çekiniyorsunuz da O’nun uyarÄąlarÄąnÄą hiçe sayÄąp arkanÄąza atÄąveriyorsunuz? Oysa Rabb’im, sonsuz ilmi ve kudretiyle yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄąz her Ĺ&#x;eyi çepeçevre sarÄąp kuĹ&#x;atmÄąĹ&#x;tÄąr.â€?


ŮŽ 3ŮŽ K4Ů° DŮŽ ‍ ا‏4Ů? #ŮŽ D‍ا‏ Ů? (Ů? 9ŮŽ $ ŮŽ #Ů? 4ŮŽ >Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽ Ů’ َ٠‏FŮŒ< 3Ů? DŮŽ ;9Ů‘ , Ů?‍ Ů’ ا‏$ ‍*ن‏ Ů’ ‍ Ů’ Ů?م‏RŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ;9Ů‘ , Ů?‍ ا ا‏-Ů? `Ů? ŮŽ ‍اع‏ Ů’ ‍ Ů? ŮŽ ŮŽ) Ů?Ř° <ŮŒب ŮŽŮˆâ€Ź2Ů’ 3ŮŽ ‍ Ů? ŮŽŮˆâ€Źl, Ů’Z Ů? ‍اب‏ ŮŒ 8ŮŽ DŮŽ Ů? / , Ů’ ŮŽ 2Ů’ 3ŮŽ Ů? >ŮŽ 3ŮŽ ﴞي٣﴿ p/ ŮŒ R, ‍ Ů’ َع‏$

93. “Ey halkÄąm! Madem Allah’a isyan etmekte kararlÄąsÄąnÄąz, o zaman haydi, hakikati susturmak için elinizden geleni yapÄąn bakalÄąm! Fakat hiç kuĹ&#x;kunuz olmasÄąn ki, ben de onu duyurmak için elimden geleni yapacaÄ&#x;Äąm! Ve yakÄąnda gĂśreceksiniz, o alçaltÄącÄą azap kimin baĹ&#x;Äąna geliyormuĹ&#x; ve kimmiĹ&#x; asÄąl yalan sĂśyleyen! ArtÄąk baĹ&#x;ÄąnÄąza gelecekleri bekleyin; ben de sizinle birlikte bekliyorum!â€?

ŮŽ #ŮŽŮ‘ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź _Ů? #ŮŽ %Ů’ ŮŽ 6Ů? Ů? >ŮŽ 3ŮŽ ‍ ا‏:Ů? 3ŮŽ ‍ ٰا‏2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŮˆا‏-Ů‹ /Ů’ >ŮŽ TŮ? :ŮŽ /Ů’  ŮŽŮ‘ 9ŮŽ 9ŮŽ Ů? 3Ů’ َ‍ ŮŽŘĄ ا‏N ŮŽ 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ Ů?ŘŞ ا‏8ŮŽ . ŮŽŮ‘ ‍ ا‏#Ů? 4ŮŽ ‡ Ů’ Ů? ‍ ع‏ ŮŽ َ‍ ŮŽŮˆا‏:ŮŽŮ‘ 3Ů? Ů? ŮŽ ‍ ; Ů?د‏, ‍ ا‏eŮ? -ŮŽ [Ů’ ŮŽ ŮŽ _Ů? eŮŽ /Ů’ ‍ا‏ ŮŽ #, Ů? N ﴞي٤﴿ Y ŮŽ *

94. Ve nihayet azap emrimiz gelip çatÄąnca, Ĺžuayb’Ĺ ve beraberindeki mĂźminleri sonsuz rahmetimizle kurtardÄąk. ZulĂźm ve haksÄązlÄąk yapanlara gelince, her Ĺ&#x;eyi yÄąkÄąp yok eden korkunç bir gĂźrĂźltĂź çarpÄąverdi onlarÄą; bĂśylece kendi yurtlarÄąnda olduklarÄą yere cansÄąz bir hâlde serilip kaldÄąlar! Ă–yle ki:

Ů’ 1>Ů? 6ŮŽ #ŮŽ )ŮŽ 2ŮŽ ŮŽ 1Ů’ #ŮŽ Ů? ‍ًا‏1>Ů’ 6Ů? 5ŮŽ َ‍ < ا‏XŮŽ / , ‍ Ů’ ا‏:ŮŽ BŮ’ ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍َ) ŮŽ ْن‏ ‍د‏iŮ? #ŮŽŮ? ‍َت‏ ﴞيټ﴿

95. Onlar deÄ&#x;ildi sanki, daha dĂźne kadar yurtlarÄąnda Ĺ&#x;en Ĺ&#x;akrak dolaĹ&#x;anlar! Dikkat edin, iĹ&#x;te bĂśyle helâk olup gitti, azgÄąn Medyen halkÄą, tÄąpkÄą Semud kavminin yok olup gittiÄ&#x;i gibi! Ve aradan yÄąllar geçti. Zamanla inkârcÄąlÄąk yeniden ortaya çĹktÄą. Ä°Ĺ&#x;te, insanlÄąk tarihinin bir baĹ&#x;ka ibret verici sayfasÄą:


ŮŽ 4Ů’ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź:ŮŽ Ů? ŮŽ Ů° 6Ů? K ﴞيٌ﴿ Y Ů° 3Ů? :ŮŽ 4Ů’ ŮŽ ‍ اŮŽ ْع‏1Ů’ `ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? € Ů? -, 3Ů? ‍ ن‏ * 96. Ve onlarÄąn ardÄąndan, Musa’yÄą ayetlerimizle ve PeygamberliÄ&#x;ini ispatlayan apaçĹk bir delille, Firavun’a ve onun yanÄąnda toplum yĂśnetiminde sĂśz sahibi ileri gelen adamlarÄąna gĂśnderdik.

‍ Ů’ َن‏DŮŽ Ů’ Ů? Ů? 3Ů’ َ‍ ا‏3ŮŽ ‍ن ŮŽŮˆâ€ŹUŮŽ Ů’ DŮŽ Ů’ Ů? ŮŽ 3Ů’ َ‍ Ů?> ا ا‏-ŮŽ ŮŽŮ‘ ŮŽ , {Ů? y dŮŽ 3ŮŽ ‍ Ů’ َن ŮŽŮˆâ€ŹDŮŽ Ů’ Ů? K Ů° Ů?‍ا‏ ﴞي٧﴿ 1Ů? /T, ŮŽ 6Ů?

97. Fakat onlar, kendilerini kurtuluĹ&#x;a iletecek çaÄ&#x;rÄąyÄą reddedip Firavun’un yĂśnetimine uydular. Oysa pekâlâ biliyorlardÄą ki, ilâhĂŽ iradeyi hiçe sayan Firavun ve benzerlerinin yĂśnetimi, insanlÄąÄ&#x;Äą doÄ&#x;ru yola ileten, dolayÄąsÄąyla itaat edilmesi gereken bir yĂśnetim Ĺ&#x;ekli deÄ&#x;ildi. Ĺžimdi, ey insanlar! Bu dĂźnyada bĂśyle zalim yĂśneticilere itaat eden bir halkÄą ne korkunç bir akÄąbetin beklediÄ&#x;ini gĂśrmek istiyorsanÄąz, mahĹ&#x;er gĂźnĂźndeki Ĺ&#x;u sahneyi ibret ve dikkatle izleyin:

ŮŽŮ‘ Ů? Ů? ‍ Ů?_ ŮŽ ŮŽ Ů’Ůˆ ŮŽŘą َد‏#ŮŽ /Ů° `Ů? ‍ Ů? ŮŽ Ů’ ŮŽŮ… Ů’ا‏3ŮŽ Ů’ RŮŽ ‍ Ů?م‏1Ů? `Ů’ ŮŽ ‍ Ů’ا Ů? Ů’Řą Ů?د‏h ŮŽ xŮ’ 6Ů? ‍ <ŮŽŘą ŮŽŮˆâ€Ź: ‍ا‏ ﴞي٨﴿ ‍ Ů’ Ů?ŘąŮˆ Ů?د‏#ŮŽ ‍ْا‏ 98. Ä°Ĺ&#x;te mahĹ&#x;er gĂźnĂź Firavun, sĂźrĂźsĂźnĂź suya gĂśtĂźren bir çoban edasÄąyla halkÄąnÄąn ĂśnĂźne dĂźĹ&#x;mĂźĹ&#x;, dĂźnyada olduÄ&#x;u gibi onlara Ăśnderlik ediyor ve onlar da, tÄąpkÄą bir davar sĂźrĂźsĂź gibi onun peĹ&#x;inden gidiyorlar. Fakat Firavun onlarÄą su kaynaÄ&#x;Äąna gĂśtĂźreceÄ&#x;i yerde, alevli bir uçurumun kenarÄąna getirdi ve hepsini cehennemin içine soktu! MeÄ&#x;er bu “pÄąnarâ€? ne kĂśtĂź bir pÄąnarmÄąĹ&#x;!

‍ Ů’ Ů? Ů?د‏#ŮŽ ‍ Ů’ا‏1Ů? Ů’ Ů?Ů‘ ‍ ا‏h ŮŽ xŮ’ 6Ů? _Ů?< #ŮŽ /Ů° `Ů? ‍ Ů‹_ ŮŽŮˆ ŮŽ Ů’ ŮŽŮ… Ů’ا‏:ŮŽ >Ů’ ŮŽ ‍ه‏, 8Ů? Ů° ; , ‍ Ů?> ا‏-Ů? Ů’ Ů?â€ŤŮŽŮˆا‏ ﴞيي﴿

99. BĂśylece, hem bu dĂźnyada, hem de MahĹ&#x;er GĂźnĂźnde, asla yakalarÄąnÄą bÄąrakmayacak bir lânet takÄąldÄą peĹ&#x;lerine! BakÄąn ve ibret alÄąn; ne kĂśtĂź bir armaÄ&#x;andÄąr, onlara verilen bu armaÄ&#x;an!


1ŮŒ / , % ŮŽ ‍ Ů?{ ŮŒ ŮŽŮˆâ€ŹRŮŽ XŮŽ Ů’:3Ů? wŮŽ /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ Ů? Ů?Ů‘ `Ů? 9ŮŽ ‍ Ů?ŘĄ Ů’ا Ů?` Ů° ى‏-ŮŽ 9Ů’ َ‍ ا‏2Ů’ 3Ů? wŮŽ Ů? ‍ٰذ‏ ﴞ٥٠٠﴿

100. Ey hak yolunun yolcusu! Ä°Ĺ&#x;te bu sana anlattÄąklarÄąmÄąz, geçmiĹ&#x;te helâk edilmiĹ&#x; Ăźlkelerin baĹ&#x;Äąndan geçen ibret verici olaylardan sadece bir kÄąsmÄądÄąr. Bunlardan kiminin kalÄąntÄąlarÄą hâlâ ayakta duruyor, kimiyse kĂśkĂźnden biçilerek tamamen yok olup gitmiĹ&#x;! Bu akÄąbet onlarÄąn kendi tercihleriydi. Nitekim:

ŮŽ 2Ů’ $ ŮŽ 3ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů’ :ŮŽ ‘ْ َ‍ ا‏#ŮŽŮŽ Ů’ XŮ? M Ů’ XŮ? Ů’:DŮŽ " ŮŽ Ů?A9Ů’ َ‍ ا ا‏#Ů? 4ŮŽ ‡ Ů? Ů° ‍ Ů? Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź:ŮŽ #Ů’ 4ŮŽ ‡ ŮŽ #ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍ Ů’; Ů?إ‏TŮŽ 2Ů’ 3Ů? =‍ا‏ Ů? 3Ů’ َ‍ ŮŽŘĄ ا‏N Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮˆŮ†â€Ź Ů? ‍ Ů?د‏2Ů’ 3Ů? ‍ َن‏DŮ? 1Ů’ ŮŽ ;(, ŮŽŮ‘ ‍ Ů? ا‏XŮ? (Ů? XŮŽ Ů? ‍ٰا‏ ﴞ٥٠٥﴿ p/ Ů? -, Ů’( ŮŽ ŮŽ +Ů’ ‘َ Ů’ Ů? ‍ ŮŽزا Ů?ŘŻŮˆâ€Ź3ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹwŮŽ< 6Ů?Ů‘ ‍َع‏ 101. Biz onlara zulmetmiĹ&#x; deÄ&#x;iliz, fakat onlar bile bile kĂśtĂźlĂźÄ&#x;Ăź tercih ederek kendi kendilerine zulmettiler. Ve Rabb’inin azap emri geldiÄ&#x;inde, Allah’Ĺ bÄąrakÄąp da yalvardÄąklarÄą o hayal ĂźrĂźnĂź sahte tanrÄąlarÄą, onlarÄą Allah’Ĺn gazabÄąndan kurtaramadÄą. Aksine, uÄ&#x;radÄąklarÄą felâketi artÄąrmaktan baĹ&#x;ka bir iĹ&#x;e yaramadÄąlar.

‍ Ů?ه‏8ŮŽ Ů’.َ‍ <ŮŒ_ اŮ? َّن ا‏#ŮŽ Ů? ‡ ŮŽ ;ŮŽ Ů? ‍ Ů’ا Ů?` Ů° ى ŮŽŮˆâ€Ź8ŮŽ . ŮŽ َ‍ اŮ? ŮŽŘ° ا ا‏wŮŽ 6Ů?Ů‘ ‍ َع‏8Ů? Ů’.َ‍ ا‏wŮŽ Ů? 8Ů° )ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٥٠٢﴿ 1ŮŒ 1, TŮŽ ŮŒ / , َ‍ا‏ 102. Rabb’in, zulĂźm ve haksÄązlÄąkta direten bir Ăźlkeyi cezalandÄąrdÄą mÄą, iĹ&#x;te bĂśyle cezalandÄąrÄąr! UnutmayÄąn, O’nun azabÄą gerçekten can yakÄącÄądÄąr, çok çetindir!

Ů° Ů’ ‍اب‏ Ů° ŮŽ wŮŽ Ů? ‍ ; ٰذ‏, ‍اŮ? َّن‏ ŮŽ . ‍*ؚ‏ ŮŽ 2Ů’ #ŮŽ Ů? _Ů‹ ŮŽ 5 ŮŒ #Ů?  Ů’ 3ŮŽ ‍ ŮŽ Ů’ ŮŒŮ…â€ŹwŮŽ Ů? ‍ ŮŽ Ů?<ŘŠ ٰذ‏. ŮŽ 8ŮŽ DŮŽ ‍ ٠‏ Ů? 5‍ا‏ ŮŽŮ‘ Ů? ŮŽ ﴞ٥٠٣﴿ ‍ ŮŒŘŻâ€ŹXŮ? ?Ů’ 3ŮŽ ‍ ŮŽ Ů’ ŮŒŮ…â€ŹwŮŽ Ů? ‍ Řł ŮŽŮˆ ٰذ‏ Ů? : ‍ا‏ 103. Ä°Ĺ&#x;te bĂźtĂźn bu anlatÄąlanlarda, âhiret azabÄąndan korkanlar için apaçĹk uyarÄąlar ve ibret verici dersler vardÄąr. O gĂźn, bĂźtĂźn in-


sanlarÄąn bir araya toplanacaÄ&#x;Äą bir gĂźndĂźr. O gĂźn, yapÄąp ettikleriniz hakkÄąnda en âdil biçimde Ĺ&#x;ahitliÄ&#x;in yapÄąlacaÄ&#x;Äą bir gĂźndĂźr. Ve o gĂźnĂźn gelmesi, hiç de uzak deÄ&#x;ildir:

ŮŽ Ů? 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů? Ů?ه ا‏. ﴞ٥٠٤﴿ ‍Ů?Ůˆ Ů?<د‏1>Ů’ 3ŮŽ FŮ? N ŮŽ 5 Ů?Ů‘ JŮŽ 9Ů? 3ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 104. Biz onu, ancak kÄąyamet denilen belirli ve sayÄąlÄą bir sĂźreye kadar erteliyoruz. SanmayÄąn ki, dĂźnyanÄąn ĂśmrĂź sonsuz ve sÄąnÄąrsÄąz olarak devam edip gidecek.

ŮŽ ŮŽ 5ŮŽ ‍َ Ů’ ŮŽŮ… ŮŽ Ů’ Ů?ت‏ 1ŮŒ />, ŮŽ ‍ Ů?` Ů‘ŮŒ; ŮŽŮˆâ€ŹTŮŽ Ů’ XŮ? Ů’:#ŮŽŮ? U , 9Ů? ‍ Ů? ْذ‏6Ů? 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏h ŮŒ AŮ’ 9ŮŽ Ů? 4ŮŽŮ‘ $ ﴞ٥٠ټ﴿

105. O BĂźyĂźk GĂźn gelip çattÄąÄ&#x;Äą zaman, Allah’Ĺn izni olmadan hiç kimse konuĹ&#x;amayacak. BĂźyĂźk mahkeme kurulacak ve herkese yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄąn karĹ&#x;ÄąlÄąÄ&#x;Äą verilecek. BĂśylece insanlar iki gruba ayrÄąlacak; kimileri bedbaht ve periĹ&#x;an, kimileri mutlu ve bahtiyar!

ŮŽŮ‘ ;AŮŽŮ? ‍ Ů?` ا‏TŮŽ 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ ا‏3ŮŽŮ‘ ŮŽ ŮŽ ﴞ٥٠ٌ﴿ b* ŮŒ /X, TŮŽ ‍ ŮŒ ŮŽŮˆâ€Ź+ , ‍ ŮŽز‏XŮŽ / , Ů’ XŮ? ŮŽ ‍ ع‏ Ů? : ‍ا‏ 106. Bedbaht olanlar, ateĹ&#x;te azap çekecekler. Orada, acÄą ve ÄąstÄąraptan dolayÄą çocuklar gibi hĹçkÄąra hĹçkÄąra aÄ&#x;layacaklar. Cehennemin alevleri arasÄąnda Ăśyle bir iç çekip inleyecekler, Ăśyle fecĂŽ bir Ĺ&#x;ekilde nefes alÄąp verecekler ki...

ŮŽ Ů’ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ 3ŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍؜ ا‏ ŮŽŮ‘ " ‍ َإ‏T ŮŽ Ů? 3ŮŽ ‍ ŮŽدا‏3ŮŽ XŮŽ / , 2ŮŽ 1, Ů? . Ů? ŮŽ #Ů° M ‍ا‏ Ů? ‍ ْع‏5‍ا‏ ﴞ٥٠٧﴿ 1Ů? , Ů? #ŮŽ Ů? ‍ Ů‘ŮŽŮŽ> ŮŒ ل‏wŮŽ 6ŮŽŮ‘ ‍ اŮ? َّن َع‏wŮŽ< 6Ů?Ů‘ ‍َع‏ 107. Hem de, âhiret âlemindeki gĂśkler ve yer durduÄ&#x;u sĂźrece, ebediyen o ateĹ&#x;in içinde kalacaklar; ancak Rabb’inin dilemesi hariç. Şßphesiz Rabb’in, sonsuz bilgisi, hikmeti ve kudretiyle dilediÄ&#x;i hĂźkmĂź verir, dilediÄ&#x;ini dilediÄ&#x;i Ĺ&#x;ekilde yapar.


" ŮŽ _Ů? :ŮŽŮ‘  ŮŽ ‍; Ů’ا‏AŮŽŮ? ‍Ů?Ůˆا‏1>Ů? Ů? 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ ا‏3ŮŽŮ‘ ŮŽâ€ŤŮŽŮˆا‏ Ů? 3ŮŽ ‍ ŮŽدا‏3ŮŽ XŮŽ / , 2ŮŽ 1, Ů? . ŮŽ DŮŽ wŮŽ< 6Ů?Ů‘ ‍ ŮŽŘĄ َع‏T ŮŽ Ů’ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ 3ŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍؜ ا‏ ŮŽŮ‘ â€ŤŮˆ Ů?ذ‏8Ů?  Ů’ 3ŮŽ ŮŽ +Ů’ ‘َ ‍€ ًإ‏ Ů? ŮŽ #Ů° M ‍ا‏ Ů? ‍ ْع‏5‍ا‏ ﴞ٥٠٨﴿

108. Mutlu olanlara gelince, onlar da cennette sonsuz nimetler içinde yaĹ&#x;ayacaklar. GĂśkler ve yer durduÄ&#x;u sĂźrece, ebediyen orada kalacaklar; ancak Rabb’inin dilemesi hariç. Yani bu, ancak Allah’Ĺn dilemesi ve izni ile olacaktÄąr. Ä°Ĺ&#x;te bu mĂźkâfat, asla kesintiye uÄ&#x;ramayacak ilâhĂŽ bir lĂźtuftur.

#ŮŽ )ŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍Ů?Ůˆ َن ا‏1-Ů? >Ů’ ŮŽ 3ŮŽ ‍ <Ů?إ‏5 ŮŽ yJŮ? Ů° 1Ů? -Ů? >Ů’ ŮŽ #ŮŽŮ‘ 3Ů? _Ů? ŮŽ Ů’ 3Ů? ; , wŮ? ŮŽ dŮŽŮŽ ŮŽ +Ů’ ‘َ Ů’ XŮ? -ŮŽ / , 9ŮŽ Ů’ Ů? Ů?Ů‘ ŮŽ #Ů? ŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽŮˆا‏FŮ?< -Ů’ RŮŽ 2Ů’ 3Ů? Ů’ Ů? ykŮ? 6ŮŽ ‍ ٰا‏1Ů? -Ů? >Ů’ ŮŽ ﴞ٥٠ي﴿ ‍ ؾ‏ i Ů? `Ů? Ů’:3ŮŽ

109. O hâlde, ey hak yolunun yolcusu! Allah’tan baĹ&#x;ka gßçler ĂśnĂźnde boyun eÄ&#x;en Ĺ&#x;u insanlarÄąn taptÄąklarÄą o sahte ilâhlarÄąn, onlarÄą en korkunç akÄąbetle yĂźz yĂźze getireceÄ&#x;i konusunda asla Ĺ&#x;Ăźphen olmasÄąn! OnlarÄąn saÄ&#x;lam ve geçerli delillere dayanarak inkâr yolunu seçtiklerini sanma! ÇßnkĂź onlar, geçmiĹ&#x; atalarÄąnÄąn inanç ve ibadetlerini kĂśrĂź kĂśrĂźne ve ahmakça taklit etmekten baĹ&#x;ka bir Ĺ&#x;ey yapmÄąyorlar. Ä°Ĺ&#x;te bu yĂźzden Biz, cehennem azabÄąndan paylarÄąna ne dĂźĹ&#x;Ăźyorsa, onlara eksiksiz olarak vereceÄ&#x;iz.

_ŮŒ #ŮŽ 4Ů? )ŮŽ 5ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ <Ů? ŮŽŮˆâ€Ź/ , ‰ ŮŽ 4Ů? (Ů? Ů’. ŮŽ ‍ ب‏ ŮŽ (ŮŽ $ ŮŽ 3Ů? :ŮŽ /Ů’ ŮŽ ‍ ٰا‏1Ů’ `ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? ‍ Ů’ا‏K Ů’ `ŮŽ -ŮŽ ŮŽ Ů? Ů’:3Ů? wŮ? Ů‘ TŮŽ ;A, ŮŽ Ů’ XŮ? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’ < ŮŽŮˆا‏XŮ? :ŮŽ /Ů’ 6ŮŽ ;ŮŽ EŮ? `Ů? ŮŽ wŮŽ 6Ů?Ů‘ ‍ َع‏2Ů’ 3Ů? " ﴞ٥٥٠﴿ p Ů? , 3Ů?

110. Gerçek Ĺ&#x;u ki, bir zamanlar Musa’ya KitabÄą vermiĹ&#x;tik. Fakat Yahudiler, sonradan Tevrat adÄąyla anÄąlan bu kitabÄą bozup deÄ&#x;iĹ&#x;tirmiĹ&#x; ve onda ayrÄąlÄąÄ&#x;a dĂźĹ&#x;mĂźĹ&#x;lerdi. EÄ&#x;er bu dĂźnyanÄąn imtihan yeri


olduÄ&#x;una ve her Ĺ&#x;eyin tam karĹ&#x;ÄąlÄąÄ&#x;ÄąnÄąn âhirette verileceÄ&#x;ine dair Rabb’in tarafÄąndan ezelden ortaya konulmuĹ&#x; bir yasa olmasaydÄą, aralarÄąnda çoktan hĂźkĂźm verilmiĹ&#x; ve kĂśtĂźler derhal cezalandÄąrÄąlÄąp her tĂźrlĂź anlaĹ&#x;mazlÄąk bitirilmiĹ&#x; olurdu. Fakat ilâhĂŽ hikmet, bu dĂźnyanÄąn bir mĂźcadele ve imtihan yurdu olmasÄąnÄą uygun gĂśrdĂź. DoÄ&#x;rusu onlar, Tevrat’a gerçek anlamda iman etmiyorlar. Aksine, onun hakkÄąnda tutarsÄąz, mantÄąksÄąz ve karmakarÄąĹ&#x;Äąk Ĺ&#x;Ăźpheler içinde bocalayÄąp duruyorlar. Nitekim inkârcÄąlar da, Kur’an hakkÄąnda benzer Ĺ&#x;Ăźphe ve çeliĹ&#x;kiler içindedirler.

‍ َن‏4Ů? #ŮŽ >Ů’ ŮŽ #ŮŽ 6Ů? Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’ < ا‏XŮ? ŮŽ #ŮŽ DŮ’ َ‍ ا‏wŮŽ 6Ů?Ů‘ ‍ Ů’ َع‏XŮ? :ŮŽŮ‘ /ŮŽ Ů?Ů‘ ŮŽ /Ů? ŮŽ #ŮŽŮ‘ ŮŽ dL )Ů? â€ŤŮŽŮˆاŮ? َّن‏ ﴞ٥٥٥﴿ ŮŒ +-, . ŮŽ

111. Hiç kuĹ&#x;kusuz Rabb’in, yaptÄąklarÄą her iĹ&#x;in karĹ&#x;ÄąlÄąÄ&#x;ÄąnÄą onlara tam olarak verecektir. Elbette O, onlarÄąn neler yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄą gayet iyi bilmektedir.

#ŮŽ 6Ů? Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍َ Ů’ <ا ا‏B€ْ ŮŽ 5ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹwŮŽ >ŮŽ 3ŮŽ ‍ ب‏ Ů’ ŮŽ ŮŽ 2Ů’ 3ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŘŞ ŮŽŮˆâ€Ź3Ů? Ů?‍ ا‏#ŮŽ )ŮŽ Ů’ `Ů? (ŮŽ ŮŽ ﴞ٥٥٢﴿ ŮŒ + , 6ŮŽ ‍ َن‏4Ů? #ŮŽ >Ů’ ŮŽ

112. O hâlde, ey Peygamber! Rabb’inin yolunda hedefe doÄ&#x;ru adÄąm adÄąm ilerlerken, saÄ&#x;a sola sapmadan, yalpalamadan yoluna devam et ve sana emredildiÄ&#x;i gibi dosdoÄ&#x;ru ol! Sadece sen deÄ&#x;il, gĂźnahlarÄąndan tĂśvbe edip senin yanÄąnda yer alan diÄ&#x;er MĂźslĂźmanlar da bĂśyle olsunlar! Ve sakÄąn ilâhĂŽ yasalarÄą ihlal ederek yahut hak ve adalet sÄąnÄąrlarÄąnÄą aĹ&#x;arak azgÄąnlÄąk etmeyin! UnutmayÄąn ki Allah, yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄąz her Ĺ&#x;eyi gĂśrmektedir.

ŮŽ 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ ا‏K ŮŽ Ů?‍ ا ا‏:Ů? )ŮŽ Ů’ ŮŽ 5ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ Ů? $ Ů? ŮŽ 3ŮŽ ‍*Řą ŮŽŮˆâ€Ź Ů? M ŮŽŮ‘ #ŮŽ (ŮŽ ŮŽ ‍ ا‏#Ů? 4ŮŽ ‡ 2Ů’ 3Ů? Ů’ $ Ů? : ‍ا‏ ﴞ٥٥٣﴿ ‍ْ ŮŽ Ů? Ůˆ َن‏: Ů? 5ŮŽ Ů?ŮŽŮ‘ ‍ َإ‏/ŮŽ Ů? ‍ اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź2Ů’ 3Ů? =‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮˆŮ†â€Ź Ů? ‍Ů?د‏

113. Ey iman edenler! Kim olursa olsun zulĂźm ve haksÄązlÄąk yapan kimselere asla gĂźvenip bel baÄ&#x;lamayÄąn! Onlara, duygu ve dĂźĹ&#x;Ăźnce plânÄąnda kesinlikle meyletmeyin, yoksa cehennem ateĹ&#x;i size de


dokunur! ÇßnkĂź onlara ilgi duymak ve sevgi beslemek, yaptÄąklarÄą kĂśtĂźlĂźkleri onaylamak anlamÄąna gelir. UnutmayÄąn ki, sizin Allah’tan baĹ&#x;ka hiçbir yardÄąmcÄąnÄąz, hiçbir dostunuz yoktur. Ă–yleyse kendinize baĹ&#x;ka bir dost aramayÄąn, aksi hâlde ilâhĂŽ yardÄąmdan yoksun kalÄąrsÄąnÄąz!

ŮŽ ‍ َ؊‏4Ů° ‍ا‏ ŮŽŮ‘ ;ŮŽŮ? ŮŽ „ ŮŽŮ‘ Ů? RŮ? ŮŽâ€ŤŮŽŮˆا‏ ‍ ت‏ Ů? :ŮŽ M ŮŽ eŮŽ ‍ اŮ? َّن Ů’ا‏F< Ů? /Ů’ ŮŽŮ‘ ‍ ا‏2ŮŽ 3Ů? Ů‹A ŮŽ ‍ Řą ŮŽŮˆ Ů?ز‏ Ů? XŮŽ : ‍ا‏ ŮŽŮ‘ Ů? ‍ Ů?Ř° Ů’) Ů° ى‏wŮŽ Ů? ‍ ŘŞ ٰذ‏ ŮŽŮ‘ š ŮŽ Ů’ Ů? 8Ů’ Ů? ﴞ٥٥٤﴿ 2UŮŽ , )Ů? ‍ا‏84 <Ů? tŮŽ /Ů‘Ů? M ‍ا‏ 114. Ey hak yolunun yolcusu! GĂźndĂźzĂźn iki ucunda bulunan sabah ve akĹ&#x;am vakitlerinde ve gecenin gĂźndĂźze yakÄąn saatlerindeki teheccĂźd vaktinde namazÄą Ăśzenle ve dikkatle kÄąlmaya devam et! ÇßnkĂź ibadet ve iyilikler, kßçßk gĂźnahlarÄą siler atar, insan ruhunu eÄ&#x;itip olgunlaĹ&#x;tÄąrarak kĂśtĂźlĂźkleri ortadan kaldÄąrÄąr. Ä°Ĺ&#x;te bĂźtĂźn bu tavsiyeler, ĂśÄ&#x;Ăźt almasÄąnÄą bilenlere bir uyarÄą, bir hatÄąrlatmadÄąr.

ŮŽ :, M ﴞ٥٥ټ﴿ Y ŮŽ Ů‘Ů° ‍ْ ŮŽ Ů? َّن‏vŮ? [‍ا‏ Ů’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? eŮ’ #Ů? ‍ ŮŽ Ů’ا‏NŮ’ َ‍ Ů?‹ ا‏/E, Ů? 5ŮŽ =‍ا‏ 115. Ve bu emirleri yerine getirirken, karĹ&#x;ÄąlaĹ&#x;acaÄ&#x;Äąn zorluk ve sÄąkÄąntÄąlara karĹ&#x;Äą sabret! Ä°nanmÄąyorlar diye de ĂźzĂźlme. Sen Ăźzerine dĂźĹ&#x;eni yap, Ăśtesini Allah’a bÄąrak! Unutma ki, Allah iyilik yapanlarÄąn mĂźkâfatÄąnÄą elbette zayi etmeyecektir. Ä°Ĺ&#x;te ancak bu bilinç sayesinde zulĂźm ve haksÄązlÄąklarÄąn ĂśnĂźne geçebilir, daha insanca, daha âdil ve mutlu bir dĂźnya kurabilirsiniz. Nitekim insanlÄąk tarihine bir gĂśz atacak olursanÄąz, zulme karĹ&#x;Äą seslerini yĂźkseltmedikleri için zalimlerle birlikte helâk olan nice toplumlarÄąn bulunduÄ&#x;unu gĂśreceksiniz:

Ů? 4Ů? -Ů’ RŮŽ 2Ů’ 3Ů? â€ŤŮˆŮ†â€Ź 2Ů? DŮŽ ‍ Ů’ َن‏XŮŽ Ů’: ŮŽ _Ů? /ŮŽŮ‘ `Ů? 6ŮŽ ‍ Ů? ا‏y‍ Ů’ اŮ?Ůˆâ€Ź$ Ů? Ů? `Ů? ‍ Ů’ا‏2ŮŽ 3Ů? ‍ ŮŽ) َن‏5ŮŽ Ů’ 4ŮŽ ŮŽ ŮŽ Ů’ ; Ů? ‍ Ů?د‏M ‹َ -ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŮˆا‏U Ů’ XŮ? Ů’:3Ů? :ŮŽ /Ů’  Ů’ Ů‹ 4, RŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’Řą Ů?Řś ا‏5‍ا‏ ŮŽ 9َ‍ ا‏2Ů’ #ŮŽŮ‘ 3Ů? d/ ŮŽ ŮŽA ‍ْا‏ ŮŽ 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ا‏ ŮŽ 3, Ů?  Ů’ 3Ů? ‍ ا‏9Ů? )ŮŽ ‍ Ů? ŮŽŮˆâ€Ź/ , ‍ اŮ? Ů?Ů’ Ů? ا‏3ŮŽ ‍ ا‏#Ů? 4ŮŽ ‡ ﴞ٥٥ٌ﴿ Y

116. Sizden Ăśnceki nesillerden akÄąllÄą ve erdemli kiĹ&#x;ilerin, zalimlere karĹ&#x;Äą ortak bir cephede birleĹ&#x;erek yeryĂźzĂźnde ahlâkĂŽ yozlaĹ&#x;mayÄą, bozgunculuÄ&#x;u ve fesadÄą engellemek için çaba gĂśstermeleri


gerekmez miydi? Fakat onlar bunu yapmadÄąlar. Ancak içlerinden, mĂźcadeleden asla yÄąlmadÄąklarÄą için kurtuluĹ&#x;a erdirdiÄ&#x;imiz birkaç kßçßk topluluk bu gĂśrevi hakkÄąyla yerine getirdi. Zalimlere gelince, onlar da imtihan amacÄąyla kendilerine bahĹ&#x;edilen refah ve zenginliÄ&#x;in peĹ&#x;ine takÄąldÄąlar. BĂśylece hem kendilerine, hem insanlÄąÄ&#x;a, hem de Rab’lerine karĹ&#x;Äą suç iĹ&#x;lemiĹ&#x; oldular. Ve bu yĂźzden azabÄą hak ettiler. Bu akÄąbet, onlarÄąn kendi tercihleriydi:

Ů? 6Ů? ‍ Ů’ا Ů?` Ů° ى‏wŮŽ 4Ů? XŮ’ /Ů? Ů? wŮŽ 6Ů?Ů‘ ‍ ŮŽ) َن َع‏3ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٥٥٧﴿ ‍ َن‏eŮ? 4Ů? Ů’ 3Ů? XŮŽ 4Ů? Ů’ َ‍ Ů? ŮŽŮˆا‏4Ů’ ˆ 117. ÇßnkĂź Rabb’in, halkÄą dĂźrĂźst davrandÄąklarÄą ve toplumdaki haksÄązlÄąklarÄą, çarpÄąklÄąklarÄą dĂźzeltmek için çaba harcadÄąklarÄą sĂźrece, hiçbir Ăźlkeyi haksÄąz yere helâk edecek deÄ&#x;ildir. O hâlde, sen de ilâhĂŽ gazaba uÄ&#x;ramak istemiyorsan, hakikati tĂźm insanlÄąÄ&#x;a ulaĹ&#x;tÄąrmak için elinden geleni yapmalÄąsÄąn. Fakat bunu yaparken, Ä°slâm’Ĺ kabul etmeleri için onlarÄą zorlamaya da hakkÄąn yoktur. Unutma ki:

ŮŽ Ů’ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ FŮŽ >ŮŽ  ŮŽ ŮŽ wŮŽ 6Ů?Ů‘ ‍ ŮŽŘĄ َع‏T ‍ا Ů? َن‏lŮŽ ŮŽ 5ŮŽ ‍ Ů‹ŘŠ ŮŽŮˆâ€Ź1ŮŽ %‍ا‏ ŮŽ : ‍ا‏ Ů? ‍ Ů‹_ ŮŽŮˆâ€Ź3ŮŽŮ‘ Ů?‍س ا‏ ŮŽ A, 4Ů? (ŮŽ Ů’Z3Ů? ﴞ٥٥٨﴿ Y *

118. Rabb’in dileseydi, kâfirleri zorla MĂźslĂźman yapar ve bĂźtĂźn insanlarÄą aynÄą inanç ve ilkeler etrafÄąnda birleĹ&#x;en tek tip bir toplum hâline getirebilirdi. Fakat imtihan hikmeti gereÄ&#x;ince, diledikleri inanç ve hayat tarzÄąnÄą ĂśzgĂźrce seçmelerine izin verdi. Bu yĂźzdendir ki, insanlarÄąn çoÄ&#x;u Ä°slâm’dan yĂźz çevirip farklÄą gĂśrĂźĹ&#x;lere ayrÄąlmaya devam edeceklerdir.

Ů’ #ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍ Ů’ < ŮŽŮˆâ€ŹXŮ? `ŮŽ 4ŮŽ . wŮŽ 6Ů?Ů‘ ‍ Ů?_ َع‏#ŮŽ 4Ů? )ŮŽ " ŮŽ wŮŽ Ů? 8Ů° Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹwŮŽ< 6Ů?Ů‘ ‍ ŮŽ َع‏% Ů? ‍ َع‏2Ů’ 3ŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ ŮŽŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ Ů?_ ŮŽŮˆâ€Ź:ŮŽŮ‘  Ů? ‍ Ů’ا‏2ŮŽ 3Ů? ŮŽ :ŮŽŮ‘ XŮŽ N ŮŽ >, #ŮŽ NŮ’ َ‍ Řł ا‏ ﴞ٥٥ي﴿ Y ŮŽ 2ŮŽŮ‘ tŮŽ 4ŮŽ 3Ů’ 5 Ů? : ‍ا‏

119. Ancak Rabb’inin merhamet buyurduÄ&#x;u kimseler baĹ&#x;ka. Hakikate ulaĹ&#x;ma ve ona teslim olma yolunda çaba harcayan, bĂśylece O’nun lĂźtuf ve merhametini hak eden kimseler Kur’an’a sÄąmsÄąkÄą sarÄąlÄąp ellerinden geldiÄ&#x;ince yeryĂźzĂźnde zulĂźm ve haksÄązlÄąÄ&#x;a engel olmaya çalÄąĹ&#x;Äąrlar. Zaten Rabb’in, onlarÄą asÄąl bunun için yaratmÄąĹ&#x;tÄąr.


Ä°Ĺ&#x;te bĂśylece, Rabb’inin ilâhĂŽ bir yasa olarak verdiÄ&#x;i Ĺ&#x;u hĂźkmĂź tam olarak gerçekleĹ&#x;miĹ&#x; oldu: “Muhakkak Ben cehennemi, hakikati bile bile reddeden cinler ve insanlarla dolduracaÄ&#x;Äąm!â€?

Ů?Ů‘ `Ů? 9ŮŽ dL )Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź â€ŤŮƒâ€ŹUŮŽ ‍ا َد‏JŮŽ Ů? , 6Ů? " Ů? -Ů?Ů‘ WŮŽ 9Ů? 3ŮŽ FŮ? Ů? Ů?Ů‘ ‍ Ů?ŘĄ ا‏-ŮŽ 9Ů’ َ‍ ا‏2Ů’ 3Ů? wŮŽ /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ › ŮŽ DŮ? Ů’ 3ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹbŮ?Ů‘ eŮŽ ‍ Ů?ه Ů’ا‏8Ů? Ů° ; , ‍ ŮŽŘĄ ŮŽŮƒâ€ŹN ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ :, 3Ů? JŮ’ #Ů? 4Ů’ Ů? â€ŤÂˆ ŮŒ_ ŮŽŮˆ Ů?Ř° Ů’) Ů° ى‏ ﴞ٥٢٠﴿ Y

120. Ey Peygamber! Bak, geçmiĹ&#x; Peygamberlerin baĹ&#x;Äąndan geçen olaylar arasÄąndan, senin yĂźreÄ&#x;ini pekiĹ&#x;tirecek olanlarÄą sana anlatÄąyoruz. Ä°Ĺ&#x;te bu surede anlatÄąlan kÄąssalar içinde de sana hakikat bilgisi ulaĹ&#x;mÄąĹ&#x;, mĂźminlere de bir ĂśÄ&#x;Ăźt ve bir uyarÄą gelmiĹ&#x;tir.

ŮŽ 3ŮŽ K4Ů° DŮŽ ‍ ا‏4Ů? #ŮŽ D‍ا‏ Ů? (Ů? 9ŮŽ $ ŮŽ 4Ů? 3Ů? DŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’ < ا‏$ ‍*ن‏ Ů’ ‍ َن‏:Ů? 3Ů? JŮ’ Ů? 5ŮŽ 2ŮŽ 8, 4ŮŽŮ‘ Ů? FŮ’ RŮ? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٥٢٥﴿

121. Ä°man etmeyenlere gelince, onlara de ki: “Haydi, hakikati susturmak için elinizden geleni yapÄąn! Fakat Ĺ&#x;unu iyi bilin ki, biz de onu tĂźm insanlÄąÄ&#x;a duyurmak için elimizden geleni yapacaÄ&#x;Äąz!â€?

ﴞ٥٢٢﴿ ‍ْ ŮŽ( Ů?ˆ Ů? Ůˆ َن‏:3Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?â€ŤŮˆا ا‏ U Ů? ˆŮ? (ŮŽ 9Ů’ â€ŤŮŽŮˆا‏ 122. “Ve zulĂźm ve haksÄązlÄąkta direttiÄ&#x;iniz takdirde, baĹ&#x;ÄąnÄąza gelecek belâlarÄą bekleyin artÄąk! Ä°Ĺ&#x;te, biz de Rabb’imizin vereceÄ&#x;i hĂźkmĂź bekliyoruz!â€? ÇßnkĂź biz Ĺ&#x;u hakikate yĂźrekten inanmÄąĹ&#x;Äąz:

ŮŽ Ů’ ‹Ů? N ŮŽ Ů’ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ p Ů? 4Ů?Ů‘ )Ů? Ů? 3Ů’ 5‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? ŮŽ #Ů° M ‍ا‏ ŮŽ Ů’ Ů? Ů? /Ů’ ŮŽ Ů?‍ Ů’Řą Ů?Řś ŮŽŮˆا‏5‍ا‏ Ů? /Ů’ ‘َ = ﴞ٥٢٣﴿ ‍ َن‏4Ů? #ŮŽ >Ů’ ŮŽ #ŮŽŮ‘ DŮŽ FŮ? Ů? ŮŽB6Ů? wŮŽ 6Ů?Ů‘ ‍ َع‏3ŮŽ ‍ <Ů? ŮŽŮˆâ€Ź/Ů’ 4ŮŽ DŮŽ FŮ’ )ŮŽŮ‘ ŮŽ ŮŽ ‍ Ů?ه ŮŽŮˆâ€Ź1Ů’ -Ů? D ŮŽ Ů’ 123. GĂśklerin ve yerin gaybÄą, yani evrendeki gizliliklerin ve insanlÄąÄ&#x;Äą Allah’Ĺn rÄązasÄąna veya gazabÄąna ulaĹ&#x;tÄąran sebep ve vesilelerin bilgisi, yalnÄązca Allah’Ĺn elindedir. Her Ĺ&#x;ey O’na dĂśndĂźrĂźlecek ve her konuda nihaĂŽ kararÄą O verecek, son sĂśzĂź O sĂśyleyecektir. Ă–yleyse, sadece O’na kulluk et ve yalnÄązca O’na dayan! Unutma ki, Rabb’in yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄąz hiçbir Ĺ&#x;eyden habersiz deÄ&#x;ildir.


â€ŤďˇŒâ€Ź

‰ ŮŽ Ů? Ů? ‍ﴞ Ů? ŮŽŘą Ů?؊‏٥٢﴿

12. YUSUF SURESÄ° Mekke dĂśneminin sonlarÄąnda, Hud suresinin hemen ardÄąndan indirilmiĹ&#x;tir. Yusuf Peygamberin kÄąssasÄąnÄą anlattÄąÄ&#x;Äą için bu adÄą almÄąĹ&#x;tÄąr. 111 ayettir.

Rahman ve Rahim olan Allah’Ĺn AdÄąyla! Beni yoktan var edip ĂźstĂźn yeteneklerle donatan ve kulluk gĂśreviyle yeryĂźzĂźne gĂśnderen sonsuz Ĺ&#x;efkat ve merhamet sahibi yĂźce Rabb’imin adÄąyla, O’nun verdiÄ&#x;i gßç ve yetkiye dayanarak ve yalnÄązca O’nun adÄąna okuyor, sĂśylĂźyorum:

ﴞ٥﴿ Y Ů? ŮŽ ‍ ٰا‏wŮŽ 4Ů’ Ů? Ů° ‍ا‏ Ů? ‍ ŘŞ Ů’ا‏ Ů? (ŮŽ $ Ů? -, #Ů? ‍ ب Ů’ا‏ 1. Elif, Lâm, Râ. Ey insan! Rabb’inden sana bir mesaj geldi: Bunlar, hidayet ve kurtuluĹ&#x; yollarÄąnÄą gĂśsteren apaçĹk ve apaydÄąnlÄąk KitabÄąn ayetleridir.

Ů? 4ŮŽŮ‘ >ŮŽ ŮŽ /L 6Ů? ŮŽ DŮŽ 9Ů‹ ‍ Ů’ ٰإ‏RŮ? ‍ Ů?ه‏:ŮŽ Ů’ lŮŽ 9Ů’ َ‍ ا‏9ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ ﴞ٢﴿ ‍ َن‏4Ů? `Ů? >Ů’ ŮŽ Ů’ $ 2. Gerçekten Biz onu, dĂźĹ&#x;ĂźnĂźp anlayabilesiniz diye Arapça bir metin olarak gĂśnderdik. Kur’an’Ĺn ilk muhatabÄą olan siz Araplar, eÄ&#x;er baĹ&#x;ka bir dili konuĹ&#x;uyor olsaydÄąnÄąz, o zaman ayetlerimizi o dilde gĂśnderecektik.

Ů?Ů‘ `Ů? 9ŮŽ 2Ů? eŮ’ 9ŮŽ wŮŽ /Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا‏:ŮŽ /Ů’ % ŮŽ ‍ اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź#ŮŽ 6Ů? › ŮŽ %Ů’ َ‍ ا‏wŮŽ /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ › Ů? ŮŽ `ŮŽ ‍ Ů’ا‏2ŮŽ M ŮŽ 4, Ů? ŮŽB ‍ Ů’ا‏2ŮŽ #Ů? ŮŽ , 4Ů? -Ů’ RŮŽ 2Ů’ 3Ů? " ﴞ٣﴿ Y ŮŽ Ů’:)Ů? ‍ا Ů’ا Ů?` Ů’ ٰا ŮŽÂœŮ† ŮŽŮˆاŮ? ْن‏8ŮŽ Ů°

3. Ey Muhammed! Sana gĂśnderdiÄ&#x;imiz bu Kur’an ayetleri sayesinde, insanlÄąk tarihinde yaĹ&#x;anmÄąĹ&#x; ĂśykĂźlerin en gĂźzelini anlatacaÄ&#x;Äąz. Yoksa sen, bundan Ăśnce geçmiĹ&#x; Peygamberlerin kÄąssalarÄą hak-


kÄąnda hiçbir bilgiye sahip deÄ&#x;ildin. Ä°Ĺ&#x;te, Ä°brahim oÄ&#x;lu Ä°shak oÄ&#x;lu Yakup oÄ&#x;lu Yusuf’un ibretlerle dolu hayat hikâyesi:

ŮŽŮ?‰ ŮŽ RŮŽ ‍اŮ? ْذ‏ -Ů‹ )ŮŽ Ů’ )ŮŽ ŮŽ ? ŮŽ DŮŽ 1ŮŽ % Ů? 6ŮŽ َ‍ Ů? ŮŽ ا‏/6, 5 Ů? Ů’ َ‍; ŮŽعا‏9Ů‘ , Ů?‍" ا‏ Ů? ŮŽ َ‍" ا‏ Ů? Ů? ‍ ل‏ ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٤﴿ 2ŮŽ 1, N ŮŽ #Ů’ ? ‍ا‏ Ů? ŮŽ ; , Ů’ XŮ? (Ů? Ů’ َ‍ ŮŽ ŮŽعا‏#ŮŽ `ŮŽ ‍ ŮŽŮˆ Ů’ا‏h 4. Bir zamanlar kßçßk bir çocuk olan Yusuf, babasÄąna demiĹ&#x;ti ki: “BabacÄąÄ&#x;Äąm, ben rĂźyamda on bir yÄąldÄązÄą, GĂźneĹ&#x;’i ve Ay’Ĺ gĂśrdĂźm. BaktÄąm ki, onlarÄąn hepsi bana secde ediyorlar.â€?

ŮŽ RŮŽ wŮŽ ŮŽ ‍Ů?Ůˆا‏1/$, /ŮŽ ŮŽ wŮŽ Ů? ŮŽ Ů’.Ů?‍ ا‏K 4Ů° DŮŽ ‍› Ů?Řą Ů’ŘĄ ŮŽ ŮŽŮƒâ€Ź Ů’ Ů? `Ů’ ŮŽ 5ŮŽ ;ŮŽŮ‘ :ŮŽ 6Ů? ŮŽ ‍ ل‏ ŮŽ /Ů’ ? ‍ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ <Ů‹ا اŮ? َّن‏1/Ů’ )ŮŽ ŮŒ -, 3Ů? ‍ Ů‘ŮŒŮˆâ€Ź1Ů? DŮŽ ‍ ن‏ ﴞټ﴿ Y Ů? Ů’ Ů? ‍€ َن‏ ŮŽ 9d Ů? MŮ’

5. Yusuf’un gĂśrdĂźÄ&#x;Ăź rĂźyanÄąn ne anlama geldiÄ&#x;ini bilen babasÄą, “YavrucuÄ&#x;um!â€? dedi, “SakÄąn bu rĂźyanÄą kardeĹ&#x;lerine anlatma, yoksa senin ĂźstĂźnlĂźÄ&#x;ĂźnĂź çekemeyerek Ĺ&#x;eytana uyarlar da, sana bir kĂśtĂźlĂźk yapmaya kalkÄąĹ&#x;Äąrlar! ÇßnkĂź Ĺ&#x;eytan, insanÄąn apaçĹk bir dĂźĹ&#x;manÄądÄąr.â€?

ŮŽ Ů’ FŮ? â€ŤŮˆâ€Ź, Ů’ ŮŽ 2Ů’ 3Ů? wŮŽ #Ů? 4Ů?Ů‘ >ŮŽ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹwŮŽ 6Ů?Ů‘ ‍ َع‏w/ ŮŽ -, (ŮŽ  Ů’ ŮŽ wŮŽ Ů? 8Ů° )ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź • Ů? ‍ د‏, % ŮŽ 5‍ا‏ K 4Ů° DŮŽ XŮŽ #ŮŽŮ‘ ŮŽ َ‍ ا‏#ŮŽ )ŮŽ ‍ ب‏ ŮŽ `Ů? >Ů’ ŮŽ ‍ ٰا Ů?ل‏K4Ů° DŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹwŮŽ /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ Ů? (ŮŽ #ŮŽ >Ů’ 9Ů? Ů?Ů‘ (Ů? Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź iŮŒ /$, % ŮŽ ŮŒ /4, DŮŽ wŮŽ 6ŮŽŮ‘ ‍ اŮ? َّن َع‏bŮŽ< eŮ° Ů’ Ů?‍ ŮŽ ŮŽŮˆا‏/ , Ů° 6Ů’ Ů?‍ ا‏FŮ? -Ů’ RŮŽ 2Ů’ 3Ů? wŮŽ Ů’ ŮŽ 6ŮŽ َ‍ا‏ ﴞٌ﴿ 6. “Demek ki Rabb’in seni Ĺ&#x;u tertemiz ahlâkÄąndan dolayÄą seçip yĂźceltecek, sana rĂźyada gĂśrĂźlen olaylarÄą yorumlama ve meselelerin içyĂźzĂźne vâkÄąf olma bilgisini ĂśÄ&#x;retecek ve bĂśylece, tÄąpkÄą daha Ăśnce atalarÄąn Ä°brahim ve Ä°shak’a nimetlerini tamamladÄąÄ&#x;Äą gibi, sana ve Yakup ailesine vermiĹ&#x; olduÄ&#x;u nimetleri daha bĂźyĂźk lĂźtuflarla tamamlayacaktÄąr. Hiç kuĹ&#x;kusuz Rabb’in, sonsuz ilim ve hikmet sahibidir.â€?


Ey dinleyici! Bu kĹssayĹ, sĹradan bir hikâye, bir roman zannetme:

ŮŽŮ‘ Ů? ‍ ت‏ ŮŽ 4, {Ů? M4 ﴞ٧﴿ Y ŮŽ ŮŒ ŮŽ ‍ ٰا‏, Ů? ŮŽ Ů’.Ů?‍‰ ŮŽŮˆا‏ Ů? Ů? ; , ‍ ŮŽ) َن‏1Ů’ `ŮŽ ŮŽ 7. Gerçekten Yusuf ve kardeĹ&#x;lerinin baĹ&#x;Äąndan geçen bu ĂśykĂźde, ĂśÄ&#x;Ăźt almak isteyenler için nice uyarÄąlar ve ibret verici dersler vardÄąr:

Ů?Ů‘ % _ŮŒ< -ŮŽ Ů’ DŮ? 2Ů? eŮ’ 9ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź:ŮŽŮ‘ 3Ů? :ŮŽ /6, َ‍ ا‏K Ů° Ů?‍ ا‏p Ů? َ‍‰ ŮŽŮˆا‏ Ů? ŮŽ َ‍ Ů?ه ا‏. Ů? /Ů? ŮŽ ‍ Ů? ا‏RŮŽ ‍اŮ? ْذ‏ ﴞ٨﴿ Y ŮŽ ;A, ŮŽ 9ŮŽ 6ŮŽ َ‍اŮ? َّن ا‏ U Ů? -, 3Ů? ‍ Ů?ل‏dŮŽ q

8. Hani Yusuf’un kardeĹ&#x;leri, kendi aralarÄąnda konuĹ&#x;urlarken diyorlardÄą ki: “Yusuf ile Ăśz kardeĹ&#x;i BĂźnyamin, babamÄązÄąn gĂśzĂźnde bizden daha kÄąymetli. Oysa onlar iki kßçßk çocuk, biz ise hem gßçlĂź kuvvetli, hem de on kiĹ&#x;ilik kalabalÄąk bir topluluÄ&#x;uz. DoÄ&#x;rusu babamÄąz, apaçĹk bir yanÄąlgÄą içerisinde.â€?

Ů’ ‍‰ اŮŽ Ů?Ůˆâ€Ź Ů? /6, َ‍ Ů? ا‏NŮ’ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź$ Ů? ŮŽ FŮ? Ů’Z ŮŽ q Ů’ $ ŮŽ Ů‹ ‍ Ů?ه اŮŽ ْع‏% Ů? ŮŽ „‍ا‏ Ů? Ů? ‍ ا‏4Ů? (Ů? RŮ’ Ů?‍ا‏ Ů? ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ e, Ů? [ŮŽ 3Ů‹ Ů’ RŮŽ ‍ه‏, 1Ů? >Ů’ 6ŮŽ 2Ů’ 3Ů? ‍ ا‏9Ů? $ ﴞي﴿ Y

9. “Bunun için, Yusuf’u ĂśldĂźrmeli yahut onu asla geri dĂśnemeyeceÄ&#x;i uzak bir yere atmalÄąsÄąnÄąz ki, babanÄązÄąn bĂźtĂźn ilgi ve Ĺ&#x;efkati yalnÄązca size kalsÄąn! Ondan sonra da, nasÄąl olsa tĂśvbe eder, iyi birer insan olursunuz!â€?

ŮŽ RŮŽ " ŮŽ Ů? 6ŮŽ /ŮŽ ‘َ ; , ‍‰ ŮŽŮˆاŮŽ Ů’ Ů?` Ů?ه‏ Ů? Ů? ‍ ا‏4Ů? (Ů? `Ů’ ŮŽ 5ŮŽ Ů’ XŮ? Ů’:3Ů? FŮŒ {Ů? RŮŽ ‍ ل‏

ŮŽ 4, DŮ? ŮŽ Ů’ (Ů? Ů’:)Ů? ‍ ŮŽŘą Ů?ŘŠ اŮ? ْن‏/ŮŽŮ‘ M ‍ا‏ ŮŽŮ‘ | ﴞ٥٠﴿ Y Ů? >Ů’ 6ŮŽ Ů? €ْ `Ů? (ŮŽ 4Ů’ ŮŽ p Ů?Ů‘  Ů? ‍ْا‏ 10. İçlerinden nispeten daha insaflÄą olan biri, “Bence Yusuf’u ĂśldĂźrmeyin. EÄ&#x;er mutlaka bir Ĺ&#x;ey yapacaksanÄąz onu Ĺ&#x;ehrin dÄąĹ&#x;Äąndaki bir kuyunun içine atÄąn, oradan geçen kervanlardan biri onu alÄąp uzak diyarlara gĂśtĂźrsĂźn. BĂśylece, elimizi kana bulamadan amacÄąmÄąza ulaĹ&#x;mÄąĹ&#x; oluruz.â€? dedi. Bu teklif, diÄ&#x;erleri tarafÄąndan da kabul edildi ve sinsi plân uygulanmaya baĹ&#x;landÄą:


Ů? ŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍‰ ŮŽŮˆا‏ ŮŽ Ů? Ů? K4Ů° DŮŽ :Â? ŮŽŮ‘ 3ŮŽ Ů’ ŮŽ 5ŮŽ wŮŽ ŮŽ 3ŮŽ 9ŮŽ 6ŮŽ َ‍ Ů? ا ŮŽ ا‏RŮŽ ﴞ٥٥﴿ ‍ َن‏eŮ? [ Ů? :ŮŽ ŮŽ

11. Yusuf’un kardeĹ&#x;leri, babalarÄą Yakup Peygambere gelerek bir kÄąr gezisine çĹkmaya karar verdiklerini ve Yusuf’u da yanlarÄąnda gĂśtĂźrmek istediklerini sĂśylediler. BabalarÄą, bunun tehlikeli olabileceÄ&#x;ini sĂśyleyince, “Ey babamÄąz!â€? dediler, “Yusuf hakkÄąnda bize neden gĂźvenmiyorsun? Oysa biz ne de olsa onun kardeĹ&#x;leriyiz ve her zaman onun iyiliÄ&#x;ini isteriz.â€?

Ů? Ů? eŮŽ ŮŽ Ů? ŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽŮˆا‏pŮ’ >ŮŽ 4Ů’ ŮŽ ‍ًا ŮŽ Ů’ ŮŽ ْ‹ ŮŽŮˆâ€Ź1‘َ :ŮŽ >ŮŽ 3ŮŽ Ů? 4Ů’ Ů? ‍اَ ْع‏ ﴞ٥٢﴿ â€ŤÂˆ َن‏ 12. “YarÄąn çĹkacaÄ&#x;ÄąmÄąz gezintide onun da bize katÄąlmasÄąna izin ver de, çocukcaÄ&#x;Äąz kÄąrlarda, bayÄąrlarda gĂśnlĂźnce gezip oynasÄąn. Sen hiç merak etme, biz onu gĂśzĂźmĂźz gibi koruruz!â€?

ŮŽ RŮŽ p Ů? . ŮŽ َ‍ ŮŽŮˆا‏, 6Ů? ‍ ا‏-Ů? ŮŽ 8Ů’ ŮŽ ‍ ; اŮŽ ْن‏:, 9Ů? lŮ? eŮ’ /ŮŽ ŮŽ ;9Ů‘ , Ů?‍ Ů„ ا‏ Ů?Ů‘ Ů? 4ŮŽ )Ů? Ů’ ŮŽ ‍ ٠اŮŽ ْن‏ Ů? {Ů’ 8 ‍ا‏ ﴞ٥٣﴿ ‍ َن‏4Ů? Ů? ‘َ Ů? Ů’:DŮŽ Ů’ (Ů? 9Ů’ ŮŽâ€ŤŮŽŮˆا‏

13. BabalarÄą, “Onu gĂśtĂźrmeniz beni gerçekten çok Ăźzer. ÇßnkĂź onun bir an bile yanÄąmdan uzak kalmasÄąna dayanamam. AyrÄąca, gideceÄ&#x;iniz yer tehlikelerle dolu. Siz baĹ&#x;ka iĹ&#x;lerle meĹ&#x;gul olurken, bir anlÄąk dalgÄąnlÄąÄ&#x;ÄąnÄąza denk gelir de, kurdun biri onu kapar diye endiĹ&#x;e ediyorum!â€? dedi.

Ů’ Ů? ŮŽ ‍ Ů? ا‏RŮŽ ﴞ٥٤﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏ Ů?Ů‘ Ů? 4ŮŽ )ŮŽ َ‍ ا‏c Ů? {Ů’ 8 ‍ا‏ Ů? ZŮŽ ŮŽ ‍ اŮ? Ů‹ذا‏9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŒ_ ا‏-ŮŽ Ů’ DŮ? 2Ů? eŮ’ 9ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Źp 14. Bunun Ăźzerine onlar, “Biz bu kadar gßçlĂź ve hazÄąrlÄąklÄą bir topluluk olduÄ&#x;umuz hâlde yine de onu kurt kapacaksa, o zaman yazÄąklar olsun bize!â€? dediler.


p Ů? 6ŮŽ /ŮŽ ‘َ ; , ‍ Ů?ه‏4Ů? >ŮŽ  Ů’ ŮŽ ‍ Ů?> ا اŮŽ ْن‏#ŮŽ NŮ’ َ‍ ŮŽŮˆا‏, 6Ů? ‍ ا‏-Ů? ŮŽ ‍ َذ‏#ŮŽŮ‘ 4ŮŽ ŮŽ UŮ?Ů‘  Ů? ‍" Ů’ا‏ ‍ ŮŽ Ů’? Ů?> Ů? Ůˆ َن‏5ŮŽ Ů’ Ů? ‍ا ŮŽŮˆâ€Ź8ŮŽ Ů° Ů’ Ů? Ů? 3Ů’ ŮŽ 6Ů? Ů’ XŮ? :ŮŽŮ‘ xŮŽ -Ů?Ů‘ :ŮŽ (Ů? ŮŽ Ů? /Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا‏:ŮŽ /Ů’ % ŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź ﴞ٥ټ﴿

15. BĂśylece, babalarÄąnÄą ikna ederek Yusuf’u yanlarÄąna alÄąp yola çĹktÄąlar. Onu gĂśtĂźrĂźp kervanlarÄąn uÄ&#x;rak yeri olan eski bir kuyunun içine atmaya karar verdiklerinde, bĂźyĂźk bir ĂźzĂźntĂź ve endiĹ&#x;e içinde olan Yusuf’a Ĺ&#x;Ăśyle vahyettik: “Ey Yusuf! SakÄąn korkma, ĂźmitsizliÄ&#x;e kapÄąlma! ÇßnkĂź Biz seni buradan kurtaracak ve yĂźce makamlara ulaĹ&#x;tÄąracaÄ&#x;Äąz. YÄąllar sonra, kardeĹ&#x;lerinle tekrar karĹ&#x;ÄąlaĹ&#x;acaksÄąn. Ä°Ĺ&#x;te o gĂźn, onlar seni tanÄąmadÄąklarÄą için olup bitenlerin farkÄąnda bile deÄ&#x;illerken, bu çirkin davranÄąĹ&#x;larÄąnÄą onlara haber vereceksin. O zaman, hepsi utanç ve piĹ&#x;manlÄąkla baĹ&#x;larÄąnÄą Ăśne eÄ&#x;ip senden ĂśzĂźr dileyecekler.â€?

ŮŽ DŮ? Ů’ Ů? 6ŮŽ َ‍ ا‏kjŮ? N Ů? -Ů’ ŮŽ ‍? ًإ‏ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٥ٌ﴿ ‍ <َن‏$ 16. Yusuf’un kardeĹ&#x;leri, onu kuyuya atmadan Ăśnce gĂśmleÄ&#x;ini almÄąĹ&#x;lardÄą. Ă–ldĂźrdĂźkleri bir hayvanÄąn kanÄąna buladÄąklarÄą bu gĂśmleÄ&#x;i de yanlarÄąna aldÄąlar ve akĹ&#x;amĂźzeri, aÄ&#x;laya aÄ&#x;laya babalarÄąnÄąn yanÄąna geldiler.

1ŮŽ Ů’:DŮ? ‰ ŮŽ Ů? Ů? :ŮŽ )Ů’ ŮŽ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹbŮ? -Ů? (ŮŽ MŮ’ 9ŮŽ :ŮŽ -Ů’ ŮŽ ‍ َذ‏9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏9ŮŽ 6ŮŽ َ‍ Ů? ا ŮŽ ا‏RŮŽ :ŮŽŮ‘ )Ů? Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź:ŮŽ ŮŽ 2Ů? 3Ů? JŮ’ #Ů? 6Ů? "Ů’ ŮŽ 9َ‍ ا‏3ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Źp Ů?Ů‘ Ů? 4ŮŽ )ŮŽ ŮŽ ŮŽ :ŮŽ DŮ? (ŮŽ 3ŮŽ UŮ? {Ů’ 8 ‍ا‏ ŮŽ R, ‍َ[ Ů?د‏ ﴞ٥٧﴿ Y

17. “Ey babamÄąz!â€? dediler, “Biz aramÄązda yarÄąĹ&#x;mak için konakladÄąÄ&#x;ÄąmÄąz yerden azÄącÄąk uzaklaĹ&#x;mÄąĹ&#x;, Yusuf’u da eĹ&#x;yalarÄąmÄązÄąn yanÄąnda bÄąrakmÄąĹ&#x;tÄąk. DĂśndĂźÄ&#x;ĂźmĂźzde ne gĂśrelim, bir onu kurt parçalamÄąĹ&#x;! Fakat biliyoruz ki, biz her ne kadar doÄ&#x;ruyu sĂśylĂźyor olsak da, sen bize haklÄą olarak inanmayacaksÄąn!â€?


ŮŽ RŮŽ ‍ Ů? <ب‏8Ů? )ŮŽ ‍ Ů?َم‏16Ů? , / Ů? ŮŽ " ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů’ ŮŽ ŮŽŮ‘ ŮŽ FŮ’ 6ŮŽ ‍ ل‏ Ů’ $ Ů? #, RŮŽ K4Ů° DŮŽ kjŮ? N

ŮŒ< #, N Ů? M 3ŮŽ K4Ů° DŮŽ ‍ ŮŽ( ŮŽ> Ů?ن‏MŮ’ #Ů? ‍ا= Ů’ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ ŮŽŮˆâ€ŹF/ ŮŽ ŮŒ vŮ’ ŮŽ ŮŽ ‍ Ů‹ <ا‏3Ů’ َ‍ Ů’ ا‏$ Ů? Ů?A9Ů’ َ‍ا‏ ﴞ٥٨﴿ ‍Ů? َن‏A Ů? ŮŽ

18. Daha sonra, Yusuf’un yalancÄąktan kana bulanmÄąĹ&#x; gĂśmleÄ&#x;ini çĹkarÄąp gĂśsterdiler. YĂźreÄ&#x;i kan aÄ&#x;layan Yakup, “HayÄąr!â€? dedi, “Bu anlattÄąklarÄąnÄąz hiç de inandÄąrÄącÄą gelmiyor bana! Bu ne merhametli bir kurtmuĹ&#x; ki, gĂśmleÄ&#x;ini yÄąrtmadan Yusuf’umu parçalamÄąĹ&#x;! AslÄąnda, kÄąskançlÄąk ve ihtiraslarÄąnÄąz sizi fena bir iĹ&#x;e sĂźrĂźklemiĹ&#x;. Ben de sizi Allah’a havale ediyorum. ArtÄąk bana dĂźĹ&#x;en, gĂźzelce sabretmektir. Ne diyeyim, bu anlattÄąÄ&#x;ÄąnÄąz olaylar karĹ&#x;ÄąsÄąnda, bana dayanma gĂźcĂź vermesi için Allah’Ĺn yardÄąmÄąna sÄąÄ&#x;Äąnmaktan baĹ&#x;ka çarem yok.â€? Yusuf’un durumuna gelince:

ŮŽ RŮŽ ‍ ŮŽŘŻ Ů’ ŮŽ <Ů?ه‏K Ů° ‍اع ŮŽŘŻ Ů? Ů’ ŮŽ ŮŽ ْد‏ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍ Ů’? Ů° ى‏6Ů? ŮŽ ‍ ل‏ Ů? ‍ ا ŮŽŮˆâ€Ź4Ů? ŮŽ ‍ ŮŽŘą ŮŒŘŠ ŮŽ ŮŽ ْع‏/ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍ ŮŽŘĄ ْت‏N ﴞ٥ي﴿ ‍ َن‏4Ů? #ŮŽ >Ů’ ŮŽ #ŮŽ 6Ů? ŮŒ /4, DŮŽ =‍ا‏ ŮŽ 6Ů? ‍ <ŮŒŮ… ŮŽŮˆاŮŽ ŮŽ Ů‘Ů? Ůˆ Ů?ه‏dŮŽ ‘Ů? ‍ا‏8ŮŽ Ů°

Ů? Ů‘Ů° ‍ <Ů‹_ ŮŽŮˆâ€ŹDŮŽ E 19. Ĺžam diyarÄąndan MÄąsÄąr’a doÄ&#x;ru gitmekte olan bir kervan, Yusuf’un atÄąldÄąÄ&#x;Äą kuyuya yakÄąn bir yere gelip konakladÄą. Kervan sahipleri, her zamanki gibi su gĂśrevlisini kuyuya gĂśnderdiler. Su gĂśrevlisi, kuyunun baĹ&#x;Äąna gelip kovasÄąnÄą daldÄąrdÄą. Kuyunun içinde bir çocuk olduÄ&#x;unu gĂśrĂźnce, “YaĹ&#x;asÄąn! MÄąsÄąr’da kĂśle olarak satabileceÄ&#x;imiz bir erkek çocuk bu!â€? diye sevinçle baÄ&#x;ÄąrdÄą. Sonra onu kervan sahiplerinin yanÄąna getirdi. BĂśylece kervancÄąlar, Yusuf’u ailesine teslim etmek yerine, onu satmak amacÄąyla kĂśle olarak alÄąp sakladÄąlar. Oysa Allah, ne çirkin bir iĹ&#x; yaptÄąklarÄąnÄą gayet iyi biliyordu.

2ŮŽ 3Ů? Ů? / , ‍ ا‏9Ů? )ŮŽ ‍؊ ŮŽŮˆâ€ŹUŮ? ‍Ů?Ůˆ َد‏1>Ů’ 3ŮŽ ŮŽ Ů? ‍ ŮŽŘŻ ŮŽعا‏hŮ? Ů’Z6ŮŽ 2Ů? #ŮŽŮŽ W6Ů? ‍ ŮŽ Ů’Ůˆ Ů?ه‏TŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٢٠﴿ 2iŮŽ 1, Ů? ‍ا‏lŮŽŮ‘ ‍ا‏

20. Uzun bir yolculuÄ&#x;un sonunda, nihayet kervan MÄąsÄąr’a vardÄą. Yusuf’u kĂśle pazarÄąna çĹkardÄąlar ve onu ucuz bir fiyata, birkaç gĂźmĂźĹ&#x;


dirheme sattÄąlar. ÇalÄąntÄą bir çocuk olduÄ&#x;u için onu uzun sĂźre ellerinde tutmak istemiyorlardÄą.

Ů° DŮŽ Ů? Ů° WŮ’ 3ŮŽ ;3, Ů? )Ů’ َ‍ ا‏, Ů? َ‍ ŮŽ ا‏3Ů’ 5Ů? ŮŽ Ů’ 3Ů? 2Ů’ 3Ů? Ů? ŮŽ RŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů° ŮŽ T‍ا‏ Ů’ ‍ي‏8Ů? ŮŽŮ‘ ‍ Ů„ ا‏ KM ŮŽŮ‘ 3ŮŽ wŮŽ Ů? 8Ů° )ŮŽ ‍ًا ŮŽŮˆâ€Ź1 ŮŽ ‍ Ů?ه ŮŽŮˆâ€Ź8ŮŽ ZŮ? (ŮŽŮ‘ 9ŮŽ ‍ اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź:ŮŽ >ŮŽ ŮŽA Ů’: ŮŽ ‍اَ ْن‏ ; Ů? ‰ ŮŽ Ů? /Ů? Ů? :ŮŽŮ‘ $ < ŮŽ Ů’ FŮ? â€ŤŮˆâ€Ź, Ů’ ŮŽ 2Ů’ 3Ů? Ů? #ŮŽ 4Ů?Ů‘ >ŮŽ :Ů? Ů? ‍؜ ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ’ K 4Ů° DŮŽ p Ů? Ů‘Ů° ‍• ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ 5‍ا‏ ŮŒ Ů? ‘َ =‍ا‏ ƒ Ů? ‍ ْع‏5‍ا‏ <Ů? ‍ د‏, % ŮŽŮ‘ ŮŽ Â…ŮŽ )Ů’ َ‍ ا‏2ŮŽŮ‘ $ ﴞ٢٥﴿ ‍ َن‏#Ů? 4ŮŽ >Ů’ ŮŽ 5ŮŽ ‍ س‏ Ů? Ů° ‍ه ŮŽŮˆâ€Ź, Ů? 3Ů’ َ‍ا‏ Ů? : ‍ا‏

21. Onu satÄąn alan MÄąsÄąrlÄą, kralÄąn Ăśnde gelen vezirlerinden biriydi. Yusuf’u alÄąp sarayÄąna gĂśtĂźrdĂź ve ZĂźleyha adÄąndaki karÄąsÄąna dedi ki: “Ona iyi bak ve en gĂźzel Ĺ&#x;ekilde yetiĹ&#x;mesi için hiçbir fedakârlÄąktan kaçĹnma. Bu çok zeki ve yetenekli bir çocuÄ&#x;a benziyor, belki bize ileride faydasÄą olur yahut onu kendimize evlat ediniriz.â€? Ä°Ĺ&#x;te bĂśylece Biz, Yusuf’a o Ăźlkede gĂźzel bir ortam hazÄąrladÄąk ve rĂźyada gĂśrĂźlen olaylarÄą yorumlama ve meselelerin içyĂźzĂźne vâkÄąf olma bilgisini ona ĂśÄ&#x;retmek için, kendisini katÄąmÄązdan bir ilham ile destekledik. Ä°Ĺ&#x;te Allah, iradesini yerine getirmekte bĂśylesine gßçlĂźdĂźr. Ne var ki, insanlarÄąn çoÄ&#x;u bunu bilmezler.

‍ي‏lŮ?  Ů’ 9ŮŽ wŮŽ Ů? 8Ů° )ŮŽ ‍ < ŮŽŮˆâ€Ź#Ů‹ 4Ů’ DŮ? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź#Ů‹ $Ů’ % Ů? ‍ Ů?ه‏:ŮŽ /Ů’ ŮŽ ‍ Ů?ه ٰا‏1ŮŽŮ‘ TŮ? َ‍ َž ا‏4ŮŽ 6ŮŽ #ŮŽŮ‘ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ :, M ﴞ٢٢﴿ Y Ů? eŮ’ #Ů? ‍ْا‏

22. BĂśylece, aradan yÄąllar geçti. Yusuf gençlik dĂśnemini bitirip olgunluk çaÄ&#x;Äąna ulaĹ&#x;Äąnca, ona katÄąmÄązdan derin bir bilgelik ve ilim bahĹ&#x;ettik. Ä°Ĺ&#x;te Biz, gĂźzel davrananlarÄą bĂśyle mĂźkâfatlandÄąrÄąrÄąz.

ŮŽŮ’ " ‍اب‏ Ů? `ŮŽ 4ŮŽŮ‘ ‘َ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź, M ŮŽ ŮŽ 6Ů’ 5‍ا‏ Ů? AŮ’ 9ŮŽ 2Ů’ DŮŽ XŮŽ (Ů? /Ů’ 6ŮŽ ; , ŮŽ Ů? ;(, ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆ ŮŽعا ŮŽŮˆ ŮŽŘŻ Ů’ Ů? ا‏

ŮŽ RŮŽ wŮŽ< ŮŽ " Ů’ ŮŽ RŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽ ا <ŮŽŮŠ ا‏WŮ’ 3ŮŽ 2ŮŽ M Ů? Ů‘Ů° ‍ ŮŽ> َذ‏3ŮŽ ‍ ل‏ ŮŽ /Ů’ ŮŽ " ŮŽ %Ů’ َ‍ ; ا‏6Ů‘ , ‍ Ů? َع‏9ŮŽŮ‘ Ů?‍ا= ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ Ů?ÂŒ ا‏4Ů? AŮ’ Ů? 5ŮŽ ﴞ٢٣﴿ ‍ َن‏#Ů? Ů? ˆ


23. Bu arada, içinde yaĹ&#x;adÄąÄ&#x;Äą evin hanÄąmÄą nasÄąl olduysa Yusuf’a gĂśz koymuĹ&#x; ve onu elde etmek için plânlar kurmaya baĹ&#x;lamÄąĹ&#x;tÄą. Bunun için, kocasÄąnÄąn evde olmadÄąÄ&#x;Äą bir gĂźn bĂźtĂźn kapÄąlarÄą kilitledi ve “Haydi, yanÄąma gelsene!â€? dedi. Fakat Yusuf, “BĂśyle bir alçaklÄąktan Allah’a sÄąÄ&#x;ÄąnÄąrÄąm!â€? diye karĹ&#x;ÄąlÄąk verdi, “Rabb’im bana bunca iyilikler bahĹ&#x;etmiĹ&#x;ken, O’na karĹ&#x;Äą nasÄąl nankĂśrlĂźk edebilirim? AyrÄąca, beni Ăśz evladÄą gibi baÄ&#x;rÄąna basan efendime nasÄąl ihanet edebilirim? Gerçek Ĺ&#x;u ki, zalimler asla kurtuluĹ&#x; yĂźzĂź gĂśremezler!â€?

Ů’ #ŮŽŮ‘ ŮŽ 1Ů’ `ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź wŮŽ Ů? 8Ů° )ŮŽ < , 6Ů?Ů‘ ‍ Ů’ ŮŽ َن َع‏6Ů? ‍ اŮŽ ْن ŮŽŘą ٰا‏5 ŮŽ Ů’ ŮŽ U XŮŽ 6Ů? ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍ Âœ ŮŽŮˆâ€Ź, 6Ů? " Ů?Ů‘ Ů? Ů’:DŮŽ ‍ Ů’ َ٠‏:ŮŽ Ů? ŮŽ eŮ’ ŮŽA ‍ ŮŽŘĄ ŮŽŮˆ Ů’ا‏M ‍ا‏ 9ŮŽ ‍ Ů?د‏-ŮŽ DŮ? 2Ů’ 3Ů? Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍? <ŮŽŘĄ ا‏ Ů? ŮŽ , 4ŮŽ Ů’Z#Ů? ‍ْا‏ ﴞ٢٤﴿ Y 24. Gerçekten kadÄąn Yusuf’u arzulamÄąĹ&#x;tÄą; eÄ&#x;er ihanet ve nankĂśrlĂźÄ&#x;Ăźn çirkin bir davranÄąĹ&#x; olduÄ&#x;una dair Rabb’inin kendisine ilham ettiÄ&#x;i uyarÄą ve iĹ&#x;aretini gĂśz ardÄą etmiĹ&#x; olsaydÄą, Yusuf da nefsine yenilip ona yĂśnelecekti. Fakat Allah’Ĺn yardÄąmÄą sayesinde, arzularÄąna gem vurarak iffetini korumasÄąnÄą bildi. Ä°Ĺ&#x;te bĂśylece, onu kĂśtĂźlĂźk ve ahlâksÄązlÄąktan korumak için kalbine sebat ve kararlÄąlÄąk verdik. ÇßnkĂź o, dĂźrĂźstlĂźÄ&#x;Ăź, samimiyeti ve tertemiz ahlâkÄąyla seçkin kullarÄąmÄązdan biriydi.

ŮŽ 1ŮŽ /Ů‘Ů? ŮŽ /ŮŽ ŮŽA Ů’ َ‍ Ů? ŮŽŮˆا‏6Ů? ‍ Ů?د‏2Ů’ 3Ů? Ů? / Ů’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ #, RŮŽ ‍ ْت‏1ŮŽŮ‘ RŮŽ ‍ ب ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ -ŮŽ ‍ ŮŽ` Ů’ا‏-ŮŽ (ŮŽ ‍ا‏ Ů? wŮŽ 4Ů? Ů’ ŮŽ 6Ů? ‍ اŮŽ ŮŽعا َد‏2Ů’ 3ŮŽ ‍ ا Ů?إ‏lŮŽ N Ů’ ŮŽ RŮŽ ‍ ب‏ ‍ اŮŽ ْن‏5ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů‹إا ا‏ ŮŽ 3ŮŽ " < Ů? -ŮŽ ‍َا Ů’ا‏1 ŮŽ ﴞ٢ټ﴿ ŮŒ / , َ‍اب ا‏ ŮŒ 8ŮŽ DŮŽ ‍ اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź2ŮŽ  ŮŽ MŮ’ Ů? 25. Derken Yusuf hÄązla oradan uzaklaĹ&#x;maya baĹ&#x;ladÄą. Kendisi Ăśnde, ZĂźleyha arkada, ikisi birden kapÄąya doÄ&#x;ru koĹ&#x;maya baĹ&#x;ladÄąlar. Yusuf tam kapÄąya varmÄąĹ&#x;tÄą ki, kadÄąn yetiĹ&#x;ip onun gĂśmleÄ&#x;ini arkadan çekerek boydan boya yÄąrttÄą. Ve tam o sÄąrada, kapÄąnÄąn hemen yanÄąnda kadÄąnÄąn kocasÄąyla burun buruna geldiler! KadÄąn, Yusuf’un kendisine saldÄąrdÄąÄ&#x;ÄąnÄą Ăśne sĂźrerek, bĂźyĂźk bir piĹ&#x;kinlikle, “Senin hanÄąmÄąna bĂśyle bir kĂśtĂźlĂźk yapmaya kalkÄąĹ&#x;an birinin cezasÄą,


zindana atÄąlmaktan veya can yakÄącÄą bir iĹ&#x;kenceye uÄ&#x;ramaktan baĹ&#x;ka ne olabilir?â€? dedi.

ŮŽ RŮŽ ‍ اŮ? ْن‏U XŮŽ 4Ů? Ů’ َ‍ ا‏2Ů’ 3Ů? 1ŮŒ Ů? TŮŽ 1ŮŽ XŮ? TŮŽ ‍; ŮŽŮˆâ€ŹM, AŮ’ 9ŮŽ 2Ů’ DŮŽ ;:Ů’, ‍ Ů„ Ů? ŮŽ; ŮŽعا ŮŽŮˆ َد‏

ŮŽ ‍ Ů’ا‏2ŮŽ 3Ů? ŮŽ Ů? ‍" ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ 6, ‍ Ů?ذ‏$ Ů’ RŮŽ 1ŮŽ ŮŽ ﴞ٢ٌ﴿ Y ŮŽ FŮ? -Ů? RŮ? 2Ů’ 3Ů? 1ŮŽŮ‘ RŮ? Ů? / Ů? #, RŮŽ ‍َ) َن‏ 26. Yusuf ise kendisini savunarak, “HayÄąr, yalan sĂśylĂźyor! AsÄąl o beni elde etmeye kalkÄąĹ&#x;tÄą!â€? dedi. Bunun Ăźzerine, kadÄąnÄąn akrabalarÄąndan bilgili ve tecrĂźbeli biri —ki o sÄąrada vezirin yanÄąnda bulunuyordu— olayÄą aydÄąnlatmak Ăźzere Ĺ&#x;Ăśyle hakemlik yaptÄą: “EÄ&#x;er Yusuf’un gĂśmleÄ&#x;i Ăśnden yÄąrtÄąlmÄąĹ&#x;sa; kadÄąn doÄ&#x;ru, kendisi yalan sĂśylĂźyor demektir.â€?

ŮŽ ŮŽ Ů? 6Ů? ‍ Ů?د‏2Ů’ 3Ů? 1ŮŽŮ‘ RŮ? Ů? / ŮŽ R, ‍ا Ů?د‏ ŮŽŮ‘ 2ŮŽ 3Ů? ŮŽ Ů? ‍" ŮŽŮˆâ€Ź Ů’ 6ŮŽ 8ŮŽ $ Y Ů? #, RŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ْن ŮŽ) َن‏ ﴞ٢٧﴿

27. “Yok, eÄ&#x;er gĂśmleÄ&#x;i arkadan yÄąrtÄąlmÄąĹ&#x;sa, o zaman kadÄąn yalan, Yusuf doÄ&#x;ru sĂśylĂźyor demektir.â€?

ŮŽ RŮŽ Ů? 6Ů? ‍ Ů?د‏2Ů’ 3Ů? 1ŮŽŮ‘ RŮ? Ů? / ‍ اŮ? َّن‏2ŮŽ<Ů‘ )Ů? 1Ů? /Ů’ )ŮŽ 2Ů’ 3Ů? Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů„ ا‏ ŮŽ #, RŮŽ ‍ ŮŽŘą ٰا‏#ŮŽŮ‘ 4ŮŽ ŮŽ ﴞ٢٨﴿ ŮŒ /ˆ, DŮŽ 2ŮŽŮ‘ )Ů? 1ŮŽ /Ů’ )ŮŽ

28. Vezir, Yusuf’un gĂśmleÄ&#x;inin arkadan yÄąrtÄąlmÄąĹ&#x; olduÄ&#x;unu gĂśrĂźnce, karÄąsÄąna dĂśnerek, “AnlaĹ&#x;ÄąldÄą, bu da siz saray sosyetesinin hile ve entrikalarÄąndan biri. DoÄ&#x;rusu ey kadÄąnlar, sizin entrikalarÄąnÄąz çok çetindir!â€? dedi. Fakat onu cezalandÄąrmadÄą da. Zira olayÄąn dillere dĂźĹ&#x;mesinden korkuyordu. Bunun için:

2ŮŽ 3Ů? " Ů’ ‍ا ŮŽŮˆâ€Ź8ŮŽ Ů° 2Ů’ DŮŽ ‍؜‏ Ů’ Ů? DŮ’ َ‍‰ ا‏ Ů? Ů’:)Ů? wŮ? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏w Ů? Ů? Ů? U Ů? -Ů? 9Ů’ 8ŮŽ Ů? ‍ ي‏, AŮ? BŮ’ (ŮŽ ‍ا‏ ﴞ٢ي﴿ Y Ů? ZŮŽ ‍ْا‏ iŮŽ t, „


29. “Yusuf, lĂźtfen bunu hiç kimseye anlatma. Ve ey kadÄąn, sen de gĂźnahÄąndan dolayÄą tĂśvbe ve istiÄ&#x;far et! ÇßnkĂź sen gerçekten bĂźyĂźk bir gĂźnah iĹ&#x;ledin!â€? diyerek olup bitenleri Ăśrtbas etmek istedi. Fakat olayÄąn yayÄąlmasÄąna engel olamadÄą:

ŮŽ RŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 2Ů’ DŮŽ XŮŽ / Ů°(ŮŽ â€ŤŘ§Ůˆ Ů?د‏ Ů’ _Ů? :ŮŽ 1, #ŮŽ ‍ ŮŽ ŮŒŘŠ Ů? ; Ů’ا‏MŮ’ 9Ů? ‍ ل‏ Ů? ŮŽ Ů? lŮ? l, >ŮŽ ‍ ŮŽ اŮŽ Ů?ŘŞ Ů’ا‏3‍ا‏ ﴞ٣٠﴿ Y Ů° ŮŽ ŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ < ا‏-L % ŮŽ ; , XŮŽ ˜ Ů? XŮŽ ŮŽA ŮŽBTŮŽ 1Ů’ RŮŽ U , M Ů? AŮ’ 9ŮŽ Ů? -, 3Ů? ‍ Ů?ل‏dŮŽ q 30. Ĺžehirdeki saray çevresine mensup bazÄą kadÄąnlar, kendi aralarÄąnda, “Duydunuz mu? Vezirin karÄąsÄą kĂślesine gĂśz koymuĹ&#x;, onun aĹ&#x;kÄąyla yanÄąp tutuĹ&#x;uyormuĹ&#x;. Ne ayÄąp, âĹ&#x;Äąk olmak için bula bula bir kĂśleyi mi bulmuĹ&#x;? Bize Ăśyle geliyor ki, bu kadÄąn dĂźpedĂźz sapÄątmÄąĹ&#x;!â€? diyorlardÄą.

Ů’ 1(ŮŽ DŮ’ َ‍ ŮŽŮˆا‏2ŮŽŮ‘ XŮ? /Ů’ ŮŽ Ů?‍" ا‏ Ů’ 4ŮŽ ŮŽ ‍ اŮŽ ْع‏2ŮŽŮ‘ Ů? Ů? $Ů’ #ŮŽ 6Ů? " Ů’ >ŮŽ #Ů? ŮŽ #ŮŽŮ‘ 4ŮŽ ŮŽ 2ŮŽŮ‘ XŮ? ŮŽ ‍َت‏ ŮŽ (ŮŽŮ‘ 3Ů? Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆ ٰا‏tŮ‹ $ ‍ْ Ů? ْ؏‏.‍" ا‏ Ů? ŮŽ RŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź:Ů‹ /$Ů‘ , Ů? 2ŮŽŮ‘ XŮ? Ů’:3Ů? ‍ Ů?؊‏1ŮŽ %‍ا‏ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹFŮŽŮ‘ )Ů? "

ŮŽŮ‘ RŮŽ ‍ Ů? ŮŽŮˆâ€Ź9ŮŽ Ů’vŮŽ )Ů’ َ‍ Ů? ا‏:ŮŽ Ů’ َ‍ ŮŽعا‏#ŮŽŮ‘ 4ŮŽ ŮŽ 2UŮŽŮ‘ X/Ů’ 4ŮŽ DŮŽ ‍ ش‏ ŮŽ % ŮŽ 2ŮŽ 4Ů’ RŮ? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź2ŮŽŮ‘ XŮ? ŮŽ 1Ů? Ů’ َ‍ ا‏2ŮŽ >Ů’ € Ů? ﴞ٣٥﴿ ŮŒ , )ŮŽ wŮŒ 4ŮŽ 3ŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا ا‏8ŮŽ Ů° ‍? Ů‹ <ا اŮ? ْن‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? ŮŽ 6ŮŽ ‍ا‏8ŮŽ Ů° 3ŮŽ = 31. Vezirin karÄąsÄą, kadÄąnlarÄąn kendi aleyhindeki dedikodularÄąnÄą iĹ&#x;itince, onlar için dĂśrt baĹ&#x;Äą mamur bir sofra hazÄąrlayÄąp kendilerini yemeÄ&#x;e davet etti. AyrÄąca her birinin ĂśnĂźne, sunulan meyveleri soymak için birer bĹçak koydu. KadÄąnlar gelip yemeklerini yedikten sonra tam meyveleri soyarlarken, perde arkasÄąnda bekleyen Yusuf’a gizlice, â€œĹžimdi onlarÄąn karĹ&#x;ÄąsÄąna çĹk!â€? diye emretti. KadÄąnlar onu anĂŽden karĹ&#x;ÄąlarÄąnda gĂśrĂźnce, olaÄ&#x;anĂźstĂź gĂźzelliÄ&#x;i karĹ&#x;ÄąsÄąnda âdeta bĂźyĂźlendiler; Ĺ&#x;aĹ&#x;kÄąnlÄąktan, meyve yerine ellerini kestiler ve “Aman Allah’Ĺm, bu gĂźzellikteki bir varlÄąk insan olamaz; olsa olsa yĂźce bir melektir bu!â€? dediler


Ů? Ů? 8ŮŽŮ° " Ů’ ŮŽ RŮŽ , M Ů? AŮ’ 9ŮŽ 2Ů’ DŮŽ Ů? Ů? ‍ ŮŽعا ŮŽŮˆ ْد‏1Ů’ `ŮŽ ŮŽ ‍ Ů?< ŮŽŮˆâ€Ź/ , ;:, :ŮŽŮ‘ (Ů? #Ů’ Ů? ‍ي‏8, ŮŽŮ‘ ‍ ا‏2ŮŽŮ‘ $ ŮŽŮ‘ ŮŽ  ŮŽ MŮ’ /Ů? ŮŽ ‍ Ů? Ů?ه‏3Ů? ‍ ٰا‏3ŮŽ FŮ’ >ŮŽ AŮ’ ŮŽ Ů’ ŮŽ c Ů’ Ů? ŮŽ ‍َ ŮŽ( Ů’> ŮŽ <ŮŽ ŮŽŮˆâ€Ź Ů? /ŮŽ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹÂ 2ŮŽ 3Ů? 9Ů‹ $ Ů’ ŮŽŮ‘ ﴞ٣٢﴿ 2ŮŽ , ‘Ů? ‍ا‏ 32. Bu anÄą bekleyen ZĂźleyha, “İĹ&#x;te budur,â€? dedi, “kendisine âĹ&#x;Äąk olduÄ&#x;um için beni kÄąnadÄąÄ&#x;ÄąnÄąz adam! Ĺžimdi sĂśyleyin, ona vurulmakta haksÄąz mÄąymÄąĹ&#x;Äąm? Evet, ben onu gerçekten de elde etmek istedim, fakat onun dĂźrĂźstlĂźÄ&#x;Ăź tuttu. Ä°Ĺ&#x;te, hepinizin ĂśnĂźnde uyarÄąyorum; eÄ&#x;er kendisine emrettiÄ&#x;im Ĺ&#x;eyi yapmamakta Äąsrar ederse, yemin ederim, zindanlarÄą boylayÄąp rezil kepaze olacaktÄąr!â€?

ŮŽ RŮŽ Ů?Ů‘ % ‍ ŮŽ Ů’ Ů? ْ٠‏5ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽŮˆا‏UŮ? /Ů’ ŮŽ Ů?‍ ; ا‏:, 9ŮŽ DŮ? 1Ů’ ŮŽ #ŮŽŮ‘ 3Ů? ;ŮŽŮ‘ ŮŽ Ů?‍ ا‏p ŮŽ َ‍ ا‏2Ů?  Ů’ M ‍ا‏ Ů?Ů‘ ‍ Ů„ ŮŽŘą Ů‘Ů?ب‏ ŮŽ 4, Ů?  ŮŽ ‍ Ů’ا‏2ŮŽ 3Ů? 2Ů’ )Ů? َ‍ ŮŽŮˆا‏2ŮŽŮ‘ XŮ? /Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا‏p ﴞ٣٣﴿ Y Ů? [Ů’ َ‍ ا‏2ŮŽŮ‘ Ů? 1ŮŽ /Ů’ )ŮŽ ;:Ů‘ , DŮŽ

33. Bu tehditler karĹ&#x;ÄąsÄąnda Yusuf, “Ey Rabb’im!â€? diye yalvardÄą, “Bu kadÄąnlarÄąn çirkin arzularÄąna boyun eÄ&#x;mektense, hapse girmeyi tercih ederim! ÇßnkĂź benim için hapse girmek, bunlarÄąn bana teklif ettiÄ&#x;i çirkin iĹ&#x;i yapmaktan çok daha iyidir! Fakat bunca baskÄą ve tahrikler karĹ&#x;ÄąsÄąnda daha ne kadar dayanabilirim, bilemiyorum. Senin yardÄąmÄąna muhtacÄąm, Allah’Ĺm! EÄ&#x;er beni onlarÄąn hile ve entrikalarÄąndan kurtarmazsan, olur ki bir an zaafa dĂźĹ&#x;er, onlara uyup bir cahillik yaparÄąm!â€?

ŮŽŮ‘ ŮŽ Ů? Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏2ŮŽ<Ů‘ Ů? 1ŮŽ /Ů’ )ŮŽ Ů? Ů’:DŮŽ ‍َ ŮŽ َ٠‏ ‹Ů? /#, M ‍ا‏ Ů’ ŮŽ Ů? 6Ů?Ů‘ ‍ ب ŮŽ Ů? َع‏ ŮŽ  ŮŽ (ŮŽ ŮŽ ﴞ٣٤﴿ Ů? /4, >ŮŽ ‍ْا‏ 34. Allah da onun dualarÄąnÄą kabul buyurdu ve samimĂŽ bir kalple kendisine yĂśnelen her mĂźmine yaptÄąÄ&#x;Äą gibi sabrÄąnÄą, takvasÄąnÄą pekiĹ&#x;tirmek suretiyle o kadÄąnlarÄąn hile ve tuzaklarÄąnÄą ondan uzak tuttu. ÇßnkĂź O her Ĺ&#x;eyi iĹ&#x;iten, her Ĺ&#x;eyi bilendir. Fakat imtihan devam ediyordu:


Ů° Ů’ ‍ ŮŽعاŮŽ Ů?Ůˆا‏3ŮŽ 1Ů? >Ů’ 6ŮŽ 2Ů’ 3Ů? Ů’ XŮ? ŮŽ ‍َا‏16ŮŽ Ů?ŮŽŮ‘ Y Ů? ŮŽ 5‍ا‏ ŮŽ Ů? :ŮŽŮ‘ :Ů?  Ů? MŮ’ /ŮŽ ŮŽ ‍ ت‏ i Ů? %, K(Ů‘Ů° % ﴞ٣ټ﴿

35. Daha sonra vezir ve arkadaĹ&#x;larÄą, Yusuf’un iffetli ve masum olduÄ&#x;unu gĂśsteren kesin delilleri gĂśrdĂźkleri hâlde, sÄąrf halkÄąn dedikodusunu kesmek için onu suçlu gĂśsterip bir sĂźre için zindana atmaya karar verdiler. BĂśylece, Yusuf’un hayatÄąnda yeni dĂśnem baĹ&#x;lÄąyordu:

ŮŽ RŮŽ ‍ ن‏ Ů? Ů? DŮ’ َ‍ ; ا‏:, ‍ ; اŮŽ ٰع‏9Ů‘ , Ů?‍ ا‏#ŮŽ Ů? 1Ů? % ŮŽ â€ŤŮŽŮˆ َد‏ ŮŽ َ‍ Ů„ ا‏ Ů?Ů‘ Ů? >ŮŽ 3ŮŽ FŮŽ . < Ů? /ŮŽ (ŮŽ ŮŽ 2ŮŽ  Ů’ M ‍ا‏ Ů° Ů’ ‍ ل‏ ŮŽ RŮŽ ‍ا ŮŽŮˆâ€ŹU Ů‹ #Ů’ . ‍ Ů’ÂĄŮ‹ا‏. ŮŽ 5‍ا‏ ŮŽ Ů? ; , ‍ ŮŽ Ů’ ŮŽŮ‚ ŮŽŘą Ů’ا‏FŮ? #Ů? %Ů’ َ‍ ; ا‏:, ‍ ; اŮŽ ٰع‏9Ů‘ , Ů?‍ Ů? ا‏.

ŮŽŮ‘ ‍ ا‏FŮ? )Ů? Ů’ ŮŽ ŮŽ :, M Y Ů? eŮ’ #Ů? ‍ Ů’ا‏2ŮŽ 3Ů? wŮŽ Ů° 9ŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏U , 4Ů? â€ŤŮˆâ€Ź, Ů’ (ŮŽ 6Ů? :ŮŽ xŮ’ -Ů?Ů‘ 9ŮŽ Ů?< Ů’:3Ů? Ů? +Ů’ € ﴞ٣ٌ﴿

36. Onunla birlikte, iki genç adam daha zindana girmiĹ&#x;ti. Ä°kisi de kralÄąn yakÄąn hizmetçisi olan bu insanlar, onu zehirlemeye teĹ&#x;ebbĂźs etmekle suçlanÄąyorlardÄą. Yusuf’la aynÄą mekânÄą paylaĹ&#x;an bu gençler, onun dĂźrĂźstlĂźÄ&#x;Ăźne ve rĂźyalarÄą yorumlamadaki yeteneÄ&#x;ine hayran kalmÄąĹ&#x;lardÄą. Bir gĂźn bu iki gençten biri, “Ey Yusuf! RĂźyamda kendimi Ĺ&#x;arap yapmak için ĂźzĂźm sÄąkarken gĂśrdĂźm.â€? dedi. DiÄ&#x;eri ise, “Ben de kendimi, baĹ&#x;ÄąmÄąn Ăźzerinde bir ekmek taĹ&#x;Äąrken gĂśrdĂźm. KuĹ&#x;lar ekmeÄ&#x;i gagalayÄąp yiyorlardÄą.â€? dedi. Yusuf’a ricada bulunarak, “LĂźtfen bunlarÄąn ne anlama geldiÄ&#x;ini bize sĂśyler misin? GĂśrdĂźÄ&#x;ĂźmĂźz kadarÄąyla, sen çok iyi bir insana benziyorsun.â€? dediler.

ŮŽ #ŮŽ $ ŮŽ RŮŽ Ů? Ů? Ů’ -ŮŽŮ‘ 9ŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏, 9Ů? RŮŽ ‍„ ŮŽ> ŮŒŮ… Ů? Ů’ ŮŽز‏ Ů? / , Ů’ ŮŽ 5ŮŽ ‍ ل‏ FŮŽ -Ů’ RŮŽ , 4Ů? â€ŤŮˆâ€Ź, Ů’ (ŮŽ 6Ů? #ŮŽ $ Ů? Ů? ‍ < ٰذ‏#ŮŽ $ Ů? /ŮŽ Ů? Ů’ ŮŽ ‍اَ ْن‏ ‍ Ů’ Ů?م‏RŮŽ _ŮŽ 4ŮŽŮ‘ 3Ů? " Ů? )Ů’ ŮŽ ŮŽ ;9Ů‘ , Ů?‍ <; ا‏6Ů‘ , ‍; َع‏:, #ŮŽ 4ŮŽŮ‘ DŮŽ #ŮŽŮ‘ 3Ů? #ŮŽ $ Ů° Ů’ 6Ů? Ů’ Ů? ‍ = ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ‍ ŮŽ Ů?ŘŠ Ů? Ů’ ŮŽ) Ů? Ů? Ůˆâ€Ź. ﴞ٣٧﴿ ‍*ن‏ Ů? Ů‘Ů° 6Ů? ‍ َن‏:Ů? 3Ů? JŮ’ Ů? 5ŮŽ Ů? 5


37. Yusuf, “Hayhay!â€? dedi, “Merak etmeyin, daha yiyeceÄ&#x;iniz yemek ĂśnĂźnĂźze gelmeden, size rĂźyanÄązÄąn yorumunu bildireceÄ&#x;im. Ama Ăśnce, birkaç dakika beni dinlemenizi rica ediyorum. BakÄąn; bu bilgi ve yetenek benim kendi maharetim deÄ&#x;il, doÄ&#x;rudan doÄ&#x;ruya Rabb’imin bana ĂśÄ&#x;rettiÄ&#x;i Ĺ&#x;eylerdendir. Ve bana ĂśÄ&#x;retilenler, yalnÄązca rĂźya yorumlamaktan ibaret deÄ&#x;ildir. DoÄ&#x;rusu ben, Allah’a kulluk ve itaate layÄąk yegâne Rab ve Ä°lâh olarak inanmayan ve bunun en doÄ&#x;al sonucu olarak Ăśte dĂźnyanÄąn varlÄąÄ&#x;ÄąnÄą inkâr eden Ĺ&#x;u içerisinde yaĹ&#x;adÄąÄ&#x;ÄąnÄąz toplumun batÄąl inanç ve hurafelerle dolu dinini ve bu dine gĂśre oluĹ&#x;turulan hayat tarzÄąnÄą terk ettim! Bunun yerine;

:ŮŽ ŮŽ ‍ ŮŽ) َن‏3ŮŽ ‍ ب‏ Ů? >Ů’ -ŮŽ ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆا‏ ŮŽ< `Ů? >Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹbŮŽ eŮ° Ů’ Ů?‍ ŮŽ ŮŽŮˆا‏/ , Ů° 6Ů’ Ů?‍ ŮŠ ا‏,‍ إ‏6ŮŽ ‍ ŮŽ_ ٰا‏4ŮŽŮ‘ 3Ů? " K4ŮŽ DŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź:ŮŽ /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ =‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° FŮ? Ů’EŮŽ 2Ů’ 3Ů? wŮŽ Ů? ‍ Ů’; Ů?<ŘĄ ٰذ‏TŮŽ 2Ů’ 3Ů? = Ů? Ů‘Ů° 6Ů? ‍ Ů’? Ů? ŮŽŮƒâ€Ź9Ů? ‍اَ ْن‏ ŮŽŮ‘ ŮŽ Â…ŮŽ )Ů’ َ‍ ا‏2ŮŽŮ‘ $ ŮŽŮ‘ Ů? ?Ů’ ŮŽ 5ŮŽ ‍ س‏ ﴞ٣٨﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏$ Ů? Ů° ‍ Řł ŮŽŮˆâ€Ź Ů? : ‍ا‏ Ů? : ‍ا‏

38. AtalarÄąm Ä°brahim, Ä°shak ve Yakup’un bir sancak gibi elden ele taĹ&#x;ÄądÄąklarÄą; akÄąl, vicdan ve saÄ&#x;duyu ile birebir ĂśrtĂźĹ&#x;en ve doÄ&#x;rudan doÄ&#x;ruya Allah’tan gelen o mĂźkemmel inanç sistemini kabul ettim. BakÄąn arkadaĹ&#x;lar; bizim hiç kimseyi ve hiçbir Ĺ&#x;eyi itaat edilmesi gereken mutlak otorite kabul etmeye, yani onlarÄą Allah’a ortak koĹ&#x;maya hakkÄąmÄąz yoktur. Ä°Ĺ&#x;te bu dupduru tevhid inancÄą, Allah’Ĺn hem bize, hem de diÄ&#x;er bĂźtĂźn insanlara bahĹ&#x;etmiĹ&#x; olduÄ&#x;u en bĂźyĂźk lĂźtfudur. Ne var ki, insanlarÄąn çoÄ&#x;u, kendilerine bunca nimetlerini bahĹ&#x;eden Rab’lerine kulluk gĂśrevini yerine getirmiyor, O’na gereÄ&#x;ince Ĺ&#x;Ăźkretmiyorlar.

1Ů? %‍ا‏ ŮŽ ‍ َن‏RŮ? Ů?Ů‘ ŮŽA(ŮŽ 3Ů? ‍ ب‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ ŮŒ اŮŽ Ů?م‏+Ů’ . Ů? ŮŽ ‍ا= Ů’ا‏ Ů? [ŮŽ ŮŽ ŮŒ 6ŮŽ ‍ ŮŽإاŮŽ ْع‏2Ů?  Ů’ M ‍ا‏ Ů?Ů‘ ;Ů? -ŮŽ % ﴞ٣ي﴿ ‍ <Ů?ع‏XŮŽŮ‘ `ŮŽ ‍ْا‏

39. Ey hapishane arkadaĹ&#x;larÄąm! LĂźtfen cevap verin! ÇeĹ&#x;it çeĹ&#x;it tanrÄąlarÄąn varlÄąÄ&#x;Äąna inanÄąp yĂźzlerce efendiye kul kĂśle olmak mÄą daha iyidir, yoksa her Ĺ&#x;eye gĂźcĂź yeten bir tek Allah’a kulluk ederek ĂśzgĂźr ve onurlu bir hayata kavuĹ&#x;mak mÄą?


Ů’ )Ů? ykŮ? 6ŮŽ ‍ Ů?( Ů’ ŮŽŮˆ ٰا‏9Ů’ َ‍ ŮŽ ا‏#Ů? (Ů? /Ů’ #ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍ ًإ‏#ŮŽ Ů’ َ‍ ا‏5ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏, 9Ů? ‍ Ů?ŘŻŮˆâ€Ź2Ů’ 3Ů? ‍Ů?Ůˆ َن‏1-Ů? >Ů’ ŮŽ 3ŮŽ ŮŽ 4Ů’ Ů? 2Ů’ 3Ů? XŮŽ 6Ů? =‍ا‏ 5ŮŽŮ‘ َ‍ ŮŽ ا‏3ŮŽ َ‍= ا‏ Ů?< Ů‘Ů° Ů? 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů? ا‏$Ů’ eŮ? ‍ ن اŮ? Ů?ن Ů’ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ َل‏lŮŽ 9Ů’ َ‍ ا‏3ŮŽ <Ů? € ŮŽŮ‘ ŮŽ Â…ŮŽ )Ů’ َ‍ ا‏2ŮŽŮ‘ $ Ů‘ , wŮŽ Ů? ‍ اŮ? Ů‘ŮŽ <Ů?ه ٰذ‏5 ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ůˆا ا‏1Ů? -Ů? >Ů’ ŮŽ 5ŮŽ ‍ س‏ Ů? Ů° ‍ Ů? ŮŽŮˆâ€Ź/Ů‘Ů? `ŮŽ ‍ Ů’ا‏2Ů? 1 ‍ا‏ Ů? : ‍ا‏ ﴞ٤٠﴿ ‍ َن‏#Ů? 4ŮŽ >Ů’ ŮŽ

40. Allah’Ĺ bÄąrakÄąp da kendilerine kulluk ettiÄ&#x;iniz varlÄąklar, sizin ve sizden Ăśnceki atalarÄąnÄązÄąn uydurmuĹ&#x; olduÄ&#x;u birtakÄąm hayal ĂźrĂźnĂź isimlerden baĹ&#x;ka bir Ĺ&#x;ey deÄ&#x;ildir. O sĂśzde ilâhlarÄąn yetki alanlarÄąnÄą, kudret sÄąnÄąrlarÄąnÄą, verdikleri ve verecekleri hĂźkĂźmleri; kÄąsaca, sahip olduklarÄą tĂźm Ăśzellikleri belirleyen de, onlara kulluk edilmesi gerektiÄ&#x;ini iddia eden de sizsiniz. Oysa Allah, onlara ilâhĂŽ bir yetki verildiÄ&#x;ine dair haklarÄąnda herhangi bir delil gĂśndermemiĹ&#x;tir. Ama kitap ve peygamber gĂśndererek, kalplerinizin derinliklerine bir tek Allah’a kulluk etme duygusunu yerleĹ&#x;tirerek ve O’nun sonsuz ilim, hikmet, kudret, adalet ve merhametine tanÄąklÄąk eden sayÄąsÄąz yaratÄąlÄąĹ&#x; mucizesini gĂśzlerinizin ĂśnĂźne sererek, eĹ&#x;i ortaÄ&#x;Äą olmayan bir tek ilah olduÄ&#x;unu ve yalnÄązca kendisine kulluk etmeniz gerektiÄ&#x;ini sizlere bildirmiĹ&#x;tir. O hâlde, iyi-kĂśtĂź, doÄ&#x;ru-eÄ&#x;ri, faydalÄą-zararlÄą gibi deÄ&#x;er yargÄąlarÄą belirleme ve hĂźkĂźm verme yetkisi, yalnÄązca Allah’a aittir. Ve O, tĂźm sahte ilâhlarÄą reddederek, yalnÄązca kendisine kulluk etmenizi emrediyor. Ä°Ĺ&#x;te dosdoÄ&#x;ru din budur. Ne var ki, insanlarÄąn çoÄ&#x;u bunu bilmiyor.

3ŮŽŮ‘ َ‍ا ŮŽŮˆا‏U Ů‹ #Ů’ . ŮŽ Ů? 6ŮŽŮ‘ ‍`; َع‏, MŮ’ /ŮŽ ŮŽ #ŮŽ )Ů? 1Ů? % ŮŽ َ‍ ا‏3ŮŽŮ‘ َ‍ ا‏2Ů?  Ů’ M ‍ا‏ Ů? [ŮŽ ŮŽ Ů?Ů‘ ;Ů? -ŮŽ % ŮŽŮ‘ ‍ ا‏FŮ? )Ů? Ů’ (ŮŽ ŮŽ p Ů°Ů’ ŮŽ Ů’ ;ŮŽ EŮ? RŮ? < , Ů? ‍ ŮŽŘą Ů’ا‏2Ů’ 3Ů? Ů? +Ů’ € ‍ي‏8, ŮŽŮ‘ ‍ Ů? ا‏3Ů’ 5‍ا‏ ŮŽ 5‍ا‏ Ů? 4ŮŽ Ů’ /Ů? ŮŽ Ů? . ﴞ٤٥﴿ ‍ ن‏ < Ů? /ŮŽ (Ů? AŮ’ (ŮŽ MŮ’ ŮŽ Ů? / , 41. Ey hapishane arkadaĹ&#x;larÄąm! Gelelim rĂźyalarÄąnÄązÄąn tabirine: Biriniz beraat edip hapisten kurtulacak ve daha Ăśnce olduÄ&#x;u gibi efendisine Ĺ&#x;arap sunmaya devam edecektir. DiÄ&#x;eri ise, suçlu bulunup maalesef idam edilecek ve leĹ&#x; yiyici kuĹ&#x;lar onun baĹ&#x;Äąndan


etlerini koparÄąp yiyecekler. AçĹklanmasÄąnÄą istediÄ&#x;iniz konu, iĹ&#x;te bĂśylece cevaplandÄąrÄąlmÄąĹ&#x; ve kesin bir sonuca baÄ&#x;lanmÄąĹ&#x;tÄąr.â€?

ŮŽŮ‘ ŮŽ ŮŽ ŮŽ wŮŽÂƒ 6Ů?Ů‘ ‍ َع‏1ŮŽ Ů’:DŮ? ;9, Ů’ )Ů? ‍ ا ْذ‏#ŮŽ XŮ? Ů’:3Ů? ‍ ؏‏ Ů? 9ŮŽ Ů? 9ŮŽŮ‘ ‍ ا‏2ŮŽŮ‘ ‡ ‍ي‏8, 4 Ů? ‍ ل‏RŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź

ŮŽ /Ů’ ? ‍ا‏ ŮŽŮ‘ Ů? /MŮ’ ŮŽ -Ů? 4ŮŽ ŮŽ , 6Ů?Ů‘ ‍€ Ů?ن Ů?Ř° Ů’) ŮŽ َع‏ ‹َ Ů’E6Ů? 2Ů?  Ů’ M ‍ا‏ Ů° 9ŮŽ ŮŽ Ů?Ů‘ ; Ů? • ŮŽ :, Ů? ﴞ٤٢﴿ ¢Y

42. Yusuf, bu ikisinden hapisten kurtulacaÄ&#x;ÄąnÄą dĂźĹ&#x;ĂźndĂźÄ&#x;Ăź kiĹ&#x;iye, “Buradan çĹkÄąp saraya dĂśndĂźÄ&#x;Ăźnde, efendinin huzurunda benim size anlattÄąÄ&#x;Äąm bu gerçeklerden sĂśz et ve haksÄąz yere zindana atÄąldÄąÄ&#x;ÄąmÄą ona sĂśyle!â€? diye tembihledi. Sonra Yusuf’un yorumu aynen gerçekleĹ&#x;ti. Adamlardan biri idam edildi, diÄ&#x;eri de krala hizmet etmek Ăźzere eski gĂśrevine geri dĂśndĂź. Fakat Ĺ&#x;eytan, Yusuf’un durumunu krala arz etmeyi ona unutturdu. ÇßnkĂź Yusuf’un zindandaki eÄ&#x;itimi bir sĂźre daha devam edecekti. BĂśylece Yusuf, birkaç yÄąl daha zindanda kaldÄą.

ŮŽ RŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Â‹ŮŒ -Ů’ ŮŽ 2ŮŽŮ‘ XŮ? 4Ů? )Ů? Ů’ ŮŽ ‍ ن‏ Ů? ŮŽ `ŮŽ 6ŮŽ ‹َ -Ů’ ŮŽ ‍ ; اŮŽ ٰعى‏9Ů‘ , Ů?‍ ا‏wŮ? 4Ů? #ŮŽ ‍ Ů„ Ů’ا‏ Ů? #ŮŽ Ů? ‍ات‏

XŮŽ Ů?Ů‘ َ‍ ŘŞ ŮŽ ا‏ ŮŒ  ŮŽ DŮ? ŮŽ Ů?‍ْ Ů? ŮŽŮˆا‏E. Ů? ‍ Ů?ت‏dŮŽ -Ů? Ů’: Ů? ‹َ -Ů’ ŮŽ ‍ Ů ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ 6Ů? ŮŽ ŮŽ . <Ů? M Ů? ŮŽ #ŮŽ ‍ْا‏ ﴞ٤٣﴿ ‍Ů?Ůˆ َن‏vŮ? >Ů’ ŮŽ ŮŽ ‍ Ů‘Ů? ْإ‏4 Ů? Ů’ (Ů? Ů’:)Ů? ‍ ŮŠ اŮ? ْن‏ , (Ů? Ů’ َ‍ ا‏d ŮŽ ŮŽ ‍ ; Ů?Řą ْإ‏, ;9 43. Ve yÄąllar birbirini kovaladÄą. GĂźnlerden bir gĂźn kral, Ăźlkenin Ăśnde gelen bilginlerini, kâhinlerini topladÄą ve onlara, “RĂźyamda yedi cÄąlÄąz ineÄ&#x;in yedi semiz ineÄ&#x;i yediÄ&#x;ini gĂśrdĂźm. AyrÄąca, yedi yeĹ&#x;il baĹ&#x;ak ve yedi kurumuĹ&#x; baĹ&#x;ak vardÄą. KurumuĹ&#x; baĹ&#x;aklar, yeĹ&#x;il baĹ&#x;aklarÄą yiyordu. Ey ileri gelenler, eÄ&#x;er rĂźya yorumunu biliyorsanÄąz, benim rĂźyamÄą açĹklayÄąnÄąz!â€? dedi.

ŮŽ Ů’ FŮ? â€ŤŮˆâ€Ź, Ů’ (ŮŽ 6Ů? 2Ů? eŮ’ 9ŮŽ 3ŮŽ ‍Ů?Ů… ŮŽŮˆâ€ŹU dŮŽ %Ů’ َ‍ ŘŤ ا‏ ŮŽ #, Ů? >ŮŽ 6Ů? ‍ Ů?م‏dŮŽ %Ů’ 5‍ا‏ Y Ů? ŮŽB Ů’qَ‍ Ů? ا ا‏RŮŽ ﴞ٤٤﴿


44. Kâhinler, “Bunlar hiçbir anlamÄą olmayan karmakarÄąĹ&#x;Äąk hayallerdir. Biz bĂśyle hayallerin yorumunu bilemeyiz!â€? dediler. BĂśylece, o zamanÄąn en usta rĂźya tabircileri bile, kralÄąn rĂźyasÄąnÄą yorumlamaktan acze dĂźĹ&#x;tĂźler. ÇßnkĂź rĂźyalarÄą doÄ&#x;ru tabir etmek, ancak vahiy bilgisi ile mĂźmkĂźndĂźr ki, bu bilgi yalnÄązca Peygamberlere verilmiĹ&#x;tir.

ŮŽ RŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? xŮ? -Ů?Ů‘ 9ŮŽ Ů?‍ ا‏y 9ŮŽ َ‍ Ů?_ ا‏3ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏1ŮŽ >Ů’ 6ŮŽ ŮŽ )ŮŽ ‍ ŮŽŮˆا َّد‏#ŮŽ XŮ? Ů’:3Ů?  ŮŽ 9ŮŽ ‍ي‏8, ŮŽŮ‘ ‍ Ů„ ا‏ Ů’ $ ﴞ٤ټ﴿ ‍ ن‏ Ů? 4Ů? Ů? ‍ ŮŽ ŮŽ ْع‏, 4Ů? â€ŤŮˆâ€Ź, Ů’ (ŮŽ 6Ů?

45. Ä°Ĺ&#x;te tam o sÄąrada, bir zamanlar Yusuf’la birlikte hapis yatan iki kiĹ&#x;iden biri olan ve onun haber verdiÄ&#x;i gibi ĂślĂźmden kurtulan adam, aradan geçen bunca zaman sonra Yusuf’un dediklerini hatÄąrladÄą ve “Ben size bu rĂźyanÄąn yorumunu sĂśyleyebilirim. Bunun için zindandaki bir mahkĂťmu gĂśrmem lâzÄąm, beni hemen hapishaneye gĂśnderin!â€? dedi.

‍ ن‏ Ů? #ŮŽ Ů? ‍ ŮŽ` ŮŽ ا Ů?ت‏6ŮŽ ‹Ů? -Ů’ ŮŽ ; , :ŮŽ (Ů? Ů’ َ‍ ا‏bŮ? 1Ů‘ , ‍ا‏ Ů? Ů? Ů? Ů?Ů‘ XŮŽ Ů?Ů‘ َ‍‰ ا‏ ŮŽ . ŮŒ  ŮŽ DŮ? Â‹ŮŒ -Ů’ ŮŽ 2ŮŽŮ‘ XŮ? 4Ů? )Ů? Ů’ ŮŽ ŮŽ Ů?‍ْ Ů? ŮŽŮˆا‏E. Ů? ‍ Ů?ت‏dŮŽ -Ů? Ů’: Ů? ‹Ů? -Ů’ ŮŽ ‍ Ů ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ K ŮŽ Ů?‍ Ů?‹ ا‏N ﴞ٤ٌ﴿ ‍ َن‏#Ů? 4ŮŽ >Ů’ ŮŽ Ů’ XŮ? 4ŮŽŮ‘ >ŮŽ ŮŽ ‍ س‏ ŮŽ 6Ů? ŮŽ Ů? : ‍ا‏ Ů? ‍; اŮŽ ْع‏4Ů‘ , >ŮŽ ŮŽ ‍ ت‏ *Ů? M 46. Sonra alelacele Yusuf’un yanÄąna gelerek, “Ey Yusuf, ey doÄ&#x;ru sĂśzlĂź adam!â€? dedi, “KralÄąmÄąz tuhaf bir rĂźya gĂśrmĂźĹ&#x; ve hiç kimse rĂźyasÄąnÄą yorumlayamÄąyor. Bunu ancak sen bilebilirsin. RĂźyada gĂśrĂźlen yedi cÄąlÄąz ineÄ&#x;in yediÄ&#x;i yedi semiz inek ile yedi yeĹ&#x;il baĹ&#x;ak ve yedi kuru baĹ&#x;ak ne anlama geliyor, bunlar hakkÄąnda bize bilgi ver. Ăœmit ederim ki, benden haber bekleyen insanlara senin isabetli yorumunla dĂśnerim de, bĂśylece kralÄąn rĂźyasÄąnÄąn ne anlama geldiÄ&#x;ini ve senin deÄ&#x;erini onlar da ĂśÄ&#x;renirler.

ŮŽ RŮŽ ŮŽ :, Ů? ‹َ -Ů’ ŮŽ ‍ َن‏DŮ? ‍ َع‏lŮ’ ŮŽ ‍ ل‏ ; , ‍ Ů?ŘąŮˆ Ů?ه‏8ŮŽ ŮŽ Ů’ Ů? 1Ů’ ŮŽ % ŮŽ #ŮŽŮŽ U 6Ů‹ َ‍ ŮŽدا‏Y ﴞ٤٧﴿ ‍ َن‏4Ů? )Ů? Ů’ ŮŽ #ŮŽŮ‘ 3Ů? d/ Ů‹ 4, RŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏, 4Ů? -Ů? Ů’: Ů?


47. Yusuf, “O hâlde iyi dinle!â€? dedi, â€œĂ–nĂźmĂźzdeki yedi yÄąl boyunca, hiç ara vermeden her yÄąl ekin ekecek ve bol bol ĂźrĂźn elde edeceksiniz. Fakat yemek için ayÄąracaÄ&#x;ÄąnÄąz az bir miktar dÄąĹ&#x;Äąnda, hasat ettiÄ&#x;iniz bĂźtĂźn ekini Ăśylece baĹ&#x;aÄ&#x;Äąnda bÄąrakmalÄąsÄąnÄąz.â€?

2ŮŽŮ‘ XŮ? ŮŽ Ů’ (Ů? 3Ů’ 1ŮŽŮ‘ RŮŽ 3ŮŽ 2ŮŽ 4Ů’ )Ů? Ů’ ŮŽ ‍َا ŮŒŘŻâ€Ź1TŮ? Â‹ŮŒ -Ů’ ŮŽ wŮŽ Ů? ‍ ٰذ‏1Ů? >Ů’ 6ŮŽ 2Ů’ 3Ů? ; , Ů’ ŮŽ Ů?ŮŽŮ‘ ﴞ٤٨﴿ ‍ َن‏:Ů? Ů? eŮ’ Ů? #ŮŽŮ‘ 3Ů? d/ Ů‹ 4, RŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ 48. â€œĂ‡ĂźnkĂź bu yedi yÄąllÄąk bereketli dĂśnemin ardÄąndan, yedi yÄąl sĂźren mĂźthiĹ&#x; bir kÄątlÄąk dĂśnemi baĹ&#x;layacak ve bu kÄątlÄąk, ayÄąrdÄąÄ&#x;ÄąnÄąz az bir miktar dÄąĹ&#x;Äąnda, o zamana kadar biriktirdiÄ&#x;iniz bĂźtĂźn mahsulĂź yiyip bitirecektir.â€?

ŮŽŮ‘ ‍ ؍‏ Ů? / , ‍ Řł ŮŽŮˆâ€Ź Ů? ŮŽB Ů? Ů? / , ‍ ŮŒŮ…â€ŹDŮŽ wŮŽ Ů? ‍ ٰذ‏1Ů? >Ů’ 6ŮŽ 2Ů’ 3Ů? ; , Ů’ ŮŽ Ů?ŮŽŮ‘ Ů? : ‍ا‏ ﴞ٤ي﴿ ‍ن‏iŮŽ ‍َ Ů’> Ů? Ů? Ůˆâ€Ź

49. “Bu kÄątlÄąk yÄąllarÄąnÄąn ardÄąndan da, yaÄ&#x;murlarÄąn bolca yaÄ&#x;acaÄ&#x;Äą ve yetiĹ&#x;tirilen meyvelerin, zeytinlerin sÄąkÄąlÄąp bol bol meyve suyu ve zeytinyaÄ&#x;Äą yapÄąlacaÄ&#x;Äą bereketli bir yÄąl gelecek.â€?

ŮŽ RŮŽ ‍ ل‏ ŮŽ RŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů? ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŘĄ Ů?ه ا‏N ŮŽ #ŮŽŮ‘ 4ŮŽ ŮŽ U , 6Ů? ;9 K Ů° Ů?‍ ْ‹ ا‏N , (Ů? {Ů’ ‍ ا‏wŮ? 4Ů? #ŮŽ ‍ Ů„ Ů’ا‏ Ů? ‍ Ů„ ا ْع‏ ŮŽŮ‘ RŮŽ ;(, Ů‘Ů° ‍ ŮŽ Ů?ŘŠ ا‏MŮ’ : ‍ا‏ ;6Ů‘ , ‍ اŮ? َّن َع‏2ŮŽ<Ů‘ XŮ? ŮŽ 1Ů? Ů’ َ‍ ا‏2ŮŽ >Ů’ € Ů’ wŮŽ 6Ů?Ů‘ ‍َع‏ Ů?Ů‘ ‍ Ů? ل‏6ŮŽ 3ŮŽ Ů? 4Ů’ tŮŽ MŮŽ ŮŽ 6Ů? ﴞټ٠﴿ ŮŒ /4, DŮŽ 2ŮŽŮ‘ Ů? 1Ů? /Ů’ $ 50. Bu sĂśzleri dikkatlice dinleyen kralÄąn hizmetçisi, hemen saraya dĂśnĂźp Yusuf’un yorumunu olduÄ&#x;u gibi krala aktardÄą. Bundan son derece etkilenen kral, “Onu bana getirin!â€? diye emretti. KralÄąn Ăśzel davetçisi olan elçi, Yusuf’u zindandan çĹkarÄąp saraya gĂśtĂźrmek Ăźzere yanÄąna gelince, Yusuf ona, “Benim suçsuz olduÄ&#x;um ispatlanmadan, kralÄąnÄązÄąn himmetiyle buradan çĹkmak istemiyorum. Ĺžimdi, efendine dĂśn ve ona, “Ellerini kesen o kadÄąnlarÄąn durumu neymiĹ&#x;?â€? diye benim adÄąma sor. Sor ki, olup bitenleri iyice araĹ&#x;tÄąrsÄąn ve gerçeÄ&#x;i ortaya çĹkarsÄąn. Senin efendin olayÄąn içyĂźzĂźnĂź ĂśÄ&#x;renebilir mi bilmem, ama


benim Rabb’im, o kadÄąnlarÄąn sinsi tuzaklarÄąnÄą ve ne çirkinlikler peĹ&#x;inde koĹ&#x;tuklarÄąnÄą gayet iyi bilmektedir.â€?

ŮŽ RŮŽ Ů? -Ů? €ْ . ‍ ش‏ ŮŽ % ŮŽ ŮŽ 3ŮŽ ‍ ل‏ ŮŽ 2ŮŽ 4Ů’ RŮ? < , M Ů? Ů? 2ŮŽŮ‘ Ů? ‍ اŮ? Ů’Ř° ŮŽعا ŮŽŮˆ ْد‏2ŮŽŮ‘ $ Ů? AŮ’ 9ŮŽ 2Ů’ DŮŽ ‰

Ů? 2Ů’ 3Ů? Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ :ŮŽ #Ů’ 4Ů? DŮŽ 3ŮŽ = 2ŮŽ tŮ° ‍ Ů’ا‏lŮ? l, >ŮŽ ‍ ŮŽ اŮŽ Ů?ŘŞ Ů’ا‏3‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? Ů’ " Ů? ŮŽ RŮŽ ‍ Ů?<إ‏ ŮŽ R, ‍ا Ů?د‏ ŮŽŮ‘ 2ŮŽ #Ů? ŮŽ Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽŮˆا‏, M Y ŮŽ eŮŽ Ů’ % ŮŽ Ů? AŮ’ 9ŮŽ 2Ů’ DŮŽ Ů? Ů? ‍ ŮŽعا ŮŽŮˆ ْد‏y 9ŮŽ َ‍ ا‏bŮ?ÂƒŮ‘ eŮŽ ‍› Ů’ا‏ ﴞټ٥﴿

51. BĂśylece elçi, tekrar kralÄąn yanÄąna gelip bu sĂśzleri ona iletti. Bunun Ăźzerine kral, olayla ilgili geniĹ&#x; çaplÄą bir araĹ&#x;tÄąrma baĹ&#x;lattÄą. SĂśzĂź geçen kadÄąnlarÄą topladÄą ve onlara, “Yusuf’u baĹ&#x;tan çĹkarmak istediÄ&#x;inizde, durumunuz neydi? Yusuf size bir kĂśtĂźlĂźk yapmak istedi mi?â€? diye sordu. KadÄąnlar, “HâĹ&#x;â; Allah var ki, biz ondan en ufak bir kĂśtĂźlĂźk gĂśrmedik!â€? dediler. Vezirin karÄąsÄą ise, utanç ve piĹ&#x;manlÄąk içinde, â€œĹžimdi gerçek ortaya çĹktÄą!â€? diye itiraf etti, “Evet, onu baĹ&#x;tan çĹkarmak isteyen bendim, o ise daima dĂźrĂźst ve iffetli davrandÄą. Yusuf, kesinlikle doÄ&#x;ru sĂśylĂźyor.â€? BĂśylece olay çÜzĂźmlenmiĹ&#x;, Yusuf’un suçsuzluÄ&#x;u ortaya çĹkmÄąĹ&#x; oldu. KralÄąn elçisi, tekrar hapishaneye dĂśnĂźp olup bitenleri Yusuf’a anlattÄą. Yusuf da elçiye Ĺ&#x;unlarÄą sĂśyledi:

1ŮŽ /Ů’ )ŮŽ ‍ي‏1, XŮ’ ŮŽ 5ŮŽ =‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ ŮŽŮˆاŮŽ َّن‏p Ů? َ‍; ŮŽ Ů’ ا‏9Ů‘ , َ‍ ŮŽ ا‏4ŮŽ >Ů’ /ŮŽ Ů? wŮŽ Ů? ‍ٰذ‏ Ů? /Ů’ ŮŽB Ů’ 6Ů? Ů? Ů’:. ŮŽ ‍ْا‏ ŮŽ :, {Ů? Z ﴞټ٢﴿ Y

52. “Krala de ki: Bu soruĹ&#x;turmanÄąn yapÄąlmasÄąnÄą istemem, beni evinde barÄąndÄąran vezirin Ĺ&#x;erefine asla leke sĂźrmediÄ&#x;imi, o evde yanÄąmÄązdayken onun hanÄąmÄąna nasÄąl yan gĂśzle bakmadÄąysam, yokluÄ&#x;unda da kendisine hiçbir zaman ihanet etmediÄ&#x;imi ve Allah’Ĺn, hainlerin hilesini asla baĹ&#x;arÄąya ulaĹ&#x;tÄąrmayacaÄ&#x;ÄąnÄą herkesin bilmesi içindir.â€?


Ů?Ů‘ 6Ů? ‍ ŮŽŘą ŮŒŘŠâ€Ź3ŮŽŮ‘ 5 ŮŽŮŽ h ŮŽŮ‘ ‍; اŮ? َّن‏U M, AŮ’ 9ŮŽ ¤Ů? Ů?Ů‘ 6ŮŽ Ů?‍ ا‏3ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ % ŮŽ AŮ’ : ‍ا‏ Ů? ‍ َع‏3ŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů?ŘĄ ا‏M ﴞټ٣﴿ ŮŒ /%, ‍Ů? ŮŒŘą َع‏A‘َ ;6Ů‘ , ‍ <; اŮ? َّن َع‏6Ů‘ , ‍َع‏ 53. “Gerçi ben, bu sĂśzlerle kendimi temize çĹkarÄąyor deÄ&#x;ilim. EÄ&#x;er gĂźnahlardan uzak durabildiysem, bu ancak Rabb’imin lĂźtuf ve inayeti sayesinde olmuĹ&#x;tur. Rabb’imin yardÄąmÄą olmasaydÄą, Ĺ&#x;eytanÄąn ayartmalarÄą karĹ&#x;ÄąsÄąnda kim gĂźnaha dĂźĹ&#x;mekten kurtulabilirdi? ÇßnkĂź arzu ve ihtiraslar, insanÄą daima kĂśtĂźlĂźÄ&#x;e çaÄ&#x;ÄąrÄąr; ancak Rabb’imin rahmet edip esirgemesi hariç. Bununla beraber, arzu ve heveslerine yenik dĂźĹ&#x;erek gĂźnah iĹ&#x;leyenler ĂźmitsizliÄ&#x;e kapÄąlmasÄąnlar, tĂśvbe edip Rabb’imin merhametine sÄąÄ&#x;ÄąnsÄąnlar. Şßphesiz Rabb’im çok baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layÄącÄą, çok merhametlidir.â€?

ŮŽ RŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? #ŮŽ 4ŮŽŮ‘ )ŮŽ #ŮŽŮ‘ 4ŮŽ ŮŽ ;U M, AŮ’ :ŮŽ Ů? Ů? Ů’ 4Ů? Ů’Z(ŮŽ Ů’ َ‍ ا‏, 6Ů? ;9 , (Ů? {Ů’ ‍ ا‏wŮ? 4Ů? #ŮŽ ‍ Ů„ Ů’ا‏ ŮŽ RŮŽ ŮŒ 3, َ‍ ا‏Y ŮŒ $, 3ŮŽ :ŮŽ Ů’ 1ŮŽ ŮŽ ‍ Ů’ َم‏/ŮŽ ‍ Ů’ا‏wŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů„ ا‏ ﴞټ٤﴿ Y 54. Yusuf’un bu sĂśzleri kendisine iletilince kral, onun ne kadar ĂźstĂźn bir kiĹ&#x;iliÄ&#x;e sahip olduÄ&#x;unu anlayarak, “Onu bana getirin, kendime Ăśzel danÄąĹ&#x;man ve yakÄąn dost edineyim!â€? dedi. Nihayet Yusuf, kralÄąn yanÄąna gelmeyi kabul etti. Kral onunla yaptÄąÄ&#x;Äą sohbetin ardÄąndan, “Sen artÄąk bu gĂźnden itibaren, gĂśnlĂźmĂźzde taht kurmuĹ&#x; son derece itibarlÄą ve gĂźvenilir bir Ĺ&#x;ahsiyetsin!â€? dedi. Sonra gĂśrdĂźÄ&#x;Ăź rĂźyanÄąn yorumunu bizzat Yusuf’un aÄ&#x;zÄąndan dinledi. BĂźyĂźk bir kÄątlÄąÄ&#x;Äąn kapÄąda olduÄ&#x;unu ĂśÄ&#x;renince, Yusuf’a fikrini sordu. Yusuf da, “Bana sorarsan, ilk yedi yÄąllÄąk bolluk dĂśneminde çiftçiler bol bol ekin eksinler. BĂźyĂźk depolar inĹ&#x;a edilsin ve toplanan mahsuller orada saklansÄąn. KÄątlÄąk gelince, bu fazla ĂźrĂźnler satÄąlÄąr ve hem insanlarÄąn sÄąkÄąntÄąya dĂźĹ&#x;mesi ĂśnlenmiĹ&#x;, hem de hazineye bĂźyĂźk gelir saÄ&#x;lanmÄąĹ&#x; olur.â€? dedi. Kral, “Peki bu iĹ&#x;leri kim yapacak?â€? diye sorunca, Yusuf:

ŮŽ Ů’ 2Ů? {Ů? ‍ ا‏lŮŽ . ŮŽ RŮŽ ŮŒ /A, % ﴞټټ﴿ ŮŒ /4, DŮŽ ” ŮŽ K4Ů° DŮŽ ;:, 4Ů’ >ŮŽ N‍ا‏ Ů’ ‍ ل‏ ŮŽ ;9Ů‘ , Ů?‍؜ ا‏ U Ů? ‍ ْع‏5‍ا‏ 55. “Beni bu Ăźlkenin hazineleri Ăźzerinde tam ve tek yetkili olarak gĂśrevlendir. ÇßnkĂź ben, Ăźlke kaynaklarÄąnÄą çok iyi korurum ve yĂśnetim iĹ&#x;lerini de gayet iyi bilirim!â€? dedi. Zaten bu teklifi bekleyen


kral ve etrafĹndakiler, tßm krallĹk yetkilerinin Yusuf’a devredilmesini kabul ettiler.

ŮŽŮ‘ 3ŮŽ wŮŽ Ů? 8Ů° )ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ Ů’ ; Ů? ‰ • Ů? /Ů’ % ŮŽ ŮŽ XŮŽ Ů’:3Ů? Ů?‍ Ů‘ŮŽ ا‏-ŮŽ (ŮŽ ŮŽ ‍؜‏ Ů? /Ů? Ů? :ŮŽŮ‘ $ U Ů? ‍ ْع‏5‍ا‏ ŮŽ 9ŮŽ 2Ů’ 3ŮŽ :ŮŽ (Ů? #ŮŽ %Ů’ ŮŽ 6Ů? p/ ŮŽ ŮŽ ŮŽ NŮ’ َ‍ Ů?‹ ا‏/E, 9Ů? 5ŮŽ ‍? Ů?ŘĄ ŮŽŮˆâ€Ź Ů? , 9Ů? ‍? <Ů?إ‏ ŮŽ :, M ﴞټٌ﴿ Y Ů? eŮ’ #Ů? ‍ْا‏

56. Ä°Ĺ&#x;te bĂśylece Biz, Yusuf’a o Ăźlkede kudret ve egemenlik bahĹ&#x;ettik. Ă–yle ki, Ăźlkenin her yerinde onun sĂśzĂź geçiyordu. Evet, Biz lĂźtuf ve rahmetimizi dilediÄ&#x;imize nasip ederiz ve iyilik yapanlarÄąn mĂźkâfatÄąnÄą çoÄ&#x;u zaman daha dĂźnyadayken verir, onlarÄąn iyiliklerini kesinlikle boĹ&#x;a çĹkarmayÄąz.

Ů° Ů’ Ů? NŮ’ 5 ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞټ٧﴿ ‍ن‏iŮŽ `Ů? (ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍ ا‏9Ů? )ŮŽ ‍ ا ŮŽŮˆâ€Ź:Ů? 3ŮŽ ‍ ٰا‏2ŮŽ 8, 4ŮŽŮ‘ Ů? ŮŒ +Ů’ . ŮŽ ‍ ŮŽ Ů?؊‏. Ů? 5‍ا‏ 57. Fakat âhirette verilecek mĂźkâfat, Allah’Ĺn ayetlerine yĂźrekten inanan ve erdemlice bir hayat sĂźrerek kĂśtĂźlĂźÄ&#x;Ăźn her çeĹ&#x;idinden titizlikle sakÄąnan kimseler için elbette çok daha hayÄąrlÄądÄąr. Derken kralÄąn rĂźyasÄą, aynen Yusuf’un yorumladÄąÄ&#x;Äą gibi gerçekleĹ&#x;ti. Yedi yÄąllÄąk bolluk dĂśneminin ardÄąndan hem MÄąsÄąr’Ĺ, hem de komĹ&#x;u Ăźlkeleri kasÄąp kavuran mĂźthiĹ&#x; bir kuraklÄąk ve kÄątlÄąk baĹ&#x; gĂśsterdi. MÄąsÄąr’da ihtiyaç fazlasÄą erzak stoklarÄą bulunduÄ&#x;unu duyan insanlar, kervanlar halinde oraya akÄąn etmeye baĹ&#x;ladÄąlar. Bu arada, Yusuf’un babasÄą Yakup Peygamber de kÄątlÄąktan etkilenmiĹ&#x; ve BĂźnyamin dÄąĹ&#x;Äąndaki bĂźtĂźn çocuklarÄąnÄą erzak satÄąn almalarÄą için MÄąsÄąr’a gĂśndermiĹ&#x;ti:

ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍ Ů? Ůˆ َن‏$ ŮŽ 1 ŮŽ ‰ ŮŽ Ů? Ů’:3Ů? Ů? ŮŽ Ů’ Ů? ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹXŮ? ŮŽ ŮŽ >ŮŽŮŽ Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ ‍ ا‏4Ů? .ŮŽ Ů? Ů? ‍ْ ŮŽ Ů?؊‏.Ů?‍ ŮŽŘĄ ا‏N ﴞټ٨﴿

58. Yusuf’un kardeĹ&#x;leri MÄąsÄąr’a geldiler ve erzak almak isteyen herkes gibi, durumlarÄąnÄą arz etmek Ăźzere onun huzuruna çĹktÄąlar. Yusuf, —tÄąpkÄą kuyudayken Rabb’inin kendisine bildirdiÄ&#x;i gibi— onlarÄą gĂśrĂźr gĂśrmez tanÄądÄą, fakat bunu belli etmedi, onlar ise onu tanÄąyamamÄąĹ&#x;lardÄą.


Yusuf, stoklarÄąn herkese yetebilmesi için kiĹ&#x;i baĹ&#x;Äąna ancak bir deve yĂźkĂź erzak verileceÄ&#x;ini ilân etmiĹ&#x;ti. Bu yĂźzden Yusuf’un kardeĹ&#x;leri, BĂźnyamin adÄąnda bir Ăźvey kardeĹ&#x;lerinin daha olduÄ&#x;unu, fakat babalarÄąnÄąn onu çok sevdiÄ&#x;i için yanÄąndan ayrÄąlmasÄąna izin vermediÄ&#x;i için kendileriyle birlikte gelemediÄ&#x;ini sĂśyleyerek onun için de erzak talep ettiler. Yusuf da onlarÄąn bu talebini kabul etti.

ŮŽ RŮŽ Ů’ Ů? ‍ ز‏ Ů? /6, َ‍ ا‏2Ů’ 3Ů? Ů’ $ Ů? ŮŽ ‍ ŮŽ Ů?؎‏6Ů? ;9 U Ů’ $ , (Ů? {Ů’ ‍ Ů„ ا‏ ŮŽ #ŮŽŮ‘ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? XŮŽ  ŮŽ 6Ů? Ů’ Ů? lŮŽ XŮŽŮ‘ N ŮŽ â€ŤŮˆ Ů? ; Ů’ا‏j Ů?‍ ; ا‏9Ů‘ , َ‍ ŮŽ ŮŽ Ů’Ůˆ َن ا‏5ŮŽ َ‍ا‏ ŮŽ , } ﴞټي﴿ Y ŮŽ y 9ŮŽ َ‍ ŮŽŮˆا‏FŮŽ /Ů’ $ Ů? Ů’ #Ů? ‍ Ů? Ů’ا‏+Ů’ . 59. Sonra erzaklarÄąnÄą hazÄąrlatÄąnca onlara dedi ki: â€œĹžimdilik bir deve yĂźkĂź fazla erzak veriyorum, fakat bana bir dahaki geliĹ&#x;inizde Ăźvey kardeĹ&#x;inizi de getirin. Bana yalan sĂśylemediÄ&#x;inizi baĹ&#x;ka tĂźrlĂź nasÄąl anlayabilirim? KardeĹ&#x;iniz için endiĹ&#x;elenmenize hiç gerek yok. Ă–lçßp tartarken ne kadar adil davrandÄąÄ&#x;ÄąmÄą ve misafirlerime karĹ&#x;Äą ne kadar konuksever ve cĂśmert olduÄ&#x;umu gĂśrmĂźyor musunuz?â€?

Ů? ŮŽ FŮŽ /Ů’ )ŮŽ dŮŽŮŽ , 6Ů? ;9 ﴞٌ٠﴿ ‍ ن‏ , Ů? Ů’ ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍َ Ů? ْن‏ Ů? 6Ů? ŮŽ `Ů’ ŮŽ 5ŮŽ ‍ي ŮŽŮˆâ€Ź1, Ů’:DŮ? Ů’ $ 60. â€œĹžayet onu bana getirmezseniz —ki bu sizin yalan sĂśylediÄ&#x;inizi gĂśsterir— o zaman benden size bir Ăślçek bile erzak yoktur ve o takdirde, artÄąk yanÄąma da yaklaĹ&#x;mayÄąn!â€?

ﴞٌ٥﴿ ‍ َن‏4Ů? DŮ? ŮŽA ŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů?ه ŮŽŮˆا‏6ŮŽ َ‍ْ Ů? ا‏:DŮŽ â€ŤŘ§Ůˆ Ů?د‏ Ů? ŮŽ ˜Ů? ŮŽ ‍ Ů? ا‏RŮŽ 61. Çaresizlik içinde, “Peki!â€? dediler, “Onun bizimle birlikte gelmesi için babasÄąnÄą ikna etmeye çalÄąĹ&#x;acaÄ&#x;Äąz. Evet, bir yolunu bulup bunu yapacaÄ&#x;Äąz!â€? dediler.

ŮŽ RŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů’ XŮ? 4ŮŽŮ‘ >ŮŽ ŮŽ Ů’ XŮ? Ů? % ŮŽ 6Ů? ‍ ا‏4Ů? >ŮŽ N‍ا‏ Ů’ Ů? 9Ů? /ŮŽ Ů’(AŮ? Ů? ‍ ل‏ ŮŽ ‍ ; Ů?ع‏, Ů’ XŮ? (ŮŽ DŮŽ E ﴞٌ٢﴿ ‍ Ů?> َن‏N Ů? Ů’ ŮŽ Ů’ XŮ? 4ŮŽŮ‘ >ŮŽ ŮŽ Ů’ XŮ? 4Ů? Ů’ َ‍ ا‏K Ů° Ů?‍ ا ا‏-Ů? 4ŮŽ `Ů’ŮŽ 9‍ اŮ? ŮŽذا ا‏XŮŽ 9ŮŽ Ů? Ů? >Ů’ ŮŽ 62. KardeĹ&#x;leri dĂśnĂźĹ&#x; yolculuÄ&#x;u için hazÄąrlÄąklara baĹ&#x;layÄąnca, Yusuf hizmetçilerine, “BunlarÄąn bize Ăśdedikleri altÄąn, gĂźmĂźĹ&#x; ve deÄ&#x;erli eĹ&#x;-


yalardan oluĹ&#x;an sermayelerini yĂźklerinin içine geri koyun ki, yurtlarÄąna varÄąp yĂźklerini açtÄąklarÄąnda onlarÄą gĂśrsĂźnler de, kendilerine iyilik yapÄąldÄąÄ&#x;ÄąnÄą anlayÄąp tekrar gelsinler.â€? diye tembihledi. Yusuf bĂźtĂźn bunlarÄą, Rabb’inin kendisine verdiÄ&#x;i talimatlar doÄ&#x;rultusunda yapÄąyordu. Ona kalsa babasÄąna derhal mĂźjdeyi ulaĹ&#x;tÄąrÄąr ve ailesini yanÄąna alÄąrdÄą. Fakat ilâhĂŽ hikmet, ĂśykĂźnĂźn bĂźtĂźn kahramanlarÄąnÄą farklÄą Ĺ&#x;ekillerde etkileyen imtihanÄąn tamamlanmasÄąnÄą gerektiriyordu.

ŮŽ ‍ Ů’ا‏:ŮŽŮ‘ 3Ů? ‹َ :Ů? 3Ů? 9ŮŽ 6ŮŽ َ‍ Ů? ا ŮŽ ا‏RŮŽ Ů’ X/ FŮ? /Ů’ $ ŮŽ ‍ َع‏#ŮŽŮ‘ 4ŮŽ ŮŽ Ů? 6, َ‍ ا‏K Ů° Ů?‍ Ů?> ا ا‏N Ů? Ů? eŮŽ ŮŽ Ů? ŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽŮˆا‏FŮ’ (ŮŽ $Ů’ 9ŮŽ 9ŮŽ . ﴞٌ٣﴿ â€ŤÂˆ َن‏ ŮŽ َ‍ ا‏:ŮŽ >ŮŽ 3ŮŽ FŮ’ Ů? ‍َ ŮŽ ْع‏

63. BĂśylece Yusuf’un kardeĹ&#x;leri babalarÄąnÄąn yanÄąna dĂśner dĂśnmez, daha yĂźklerini açmadan, “Ey babamÄąz!â€? dediler, “BĂźnyamin’i de yanÄąmÄązda gĂśtĂźrmediÄ&#x;imiz takdirde, bundan bĂśyle MÄąsÄąr’dan erzak almamÄąz bize yasaklandÄą! O hâlde, bir daha MÄąsÄąr’a gidiĹ&#x;imizde kßçßk kardeĹ&#x;imiz BĂźnyamin’i de bizimle beraber gĂśnder ki, onun sayesinde bol bol erzak satÄąn alalÄąm. BĂźnyamin için endiĹ&#x;elenmene gerek yok. Sana sĂśz veriyoruz, biz onu gĂśzĂźmĂźz gibi koruyacaÄ&#x;Äąz!â€?

ŮŽ RŮŽ Ů? (Ů? Ů’:3Ů? َ‍ ا‏#ŮŽ )ŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů? ا‏/Ů’ 4ŮŽ DŮŽ Ů’ $ Ů? :Ů? 3ŮŽ ‍ ٰا‏FŮ’ ŮŽ ‍ ل‏ FŮ?< -Ů’ RŮŽ 2Ů’ 3Ů? Ů? /., َ‍ ا‏K 4Ů° DŮŽ Ů’ $ Ů‹ Ů? % ŮŽ #, %‍ا‏ ﴞٌ٤﴿ Y ŮŽ = ŮŽ Ů? Ů‘Ů° ŮŽ â€ŤÂˆ ÂŚ ŮŽŮˆ Ů? ŮŽ اŮŽ ْع‏ ŮŽ ŮŒ +Ů’ . Ů? ŮŽŮ‘ ‍ Ů? ا‏%

64. BabalarÄą, “TÄąpkÄą bir zamanlar kardeĹ&#x;ini emanet ettiÄ&#x;im gibi, Ĺ&#x;imdi de onu mu size emanet edeyim? Daha Ăśnce Yusuf için de aynÄą yeminleri etmiĹ&#x;tiniz, Ĺ&#x;imdi size gĂźvenmemi nasÄąl beklersiniz benden? Fakat anlaĹ&#x;Äąlan o ki, baĹ&#x;ka çarem de yok. EÄ&#x;er mutlaka gitmesi gerekiyorsa, ben onu size deÄ&#x;il, Allah’a emanet ediyorum. ÇßnkĂź en iyi koruyucu, Allah’tÄąr. O, merhamet edenlerin en merhametlisidir.â€?


‍ Ů? ا‏RŮŽ < Ů’ XŮ? /Ů’ ŮŽ Ů?‍ Ů’ Ů?Řą Ů‘ŮŽŘŻ Ů’ŘŞ ا‏XŮ? (ŮŽ DŮŽ E ŮŽ 6Ů? ‍Ů?Ůˆا‏1N ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹXŮ? DŮŽ (ŮŽ 3ŮŽ ‍ ا‏eŮ? (ŮŽ ŮŽ #ŮŽŮ‘ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź

:ŮŽ 4ŮŽ Ů’ َ‍ Ů? ا‏+#, 9ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹU :ŮŽ /Ů’ ŮŽ Ů?‍ Ů?Řą Ů‘ŮŽŘŻ Ů’ŘŞ ا‏:ŮŽ (Ů? DŮŽ E ŮŽ 6Ů? ‍ه‏, 8Ů? Ů° ;< B, -Ů’ 9ŮŽ 3ŮŽ 9ŮŽ 6ŮŽ َ‍َ ا‏

Ů? ŮŽAeŮ’ 9ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞٌټ﴿ ŮŒ +M, ŮŽ FŮŒ /Ů’ )ŮŽ wŮŽ Ů? ‍ < ٰذ‏+ ŮŽ َ‍” ا‏ Ů? >, 6ŮŽ FŮŽ /Ů’ )ŮŽ ‍ ŮŽدا Ů?د‏lŮ’ 9ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź9ŮŽ .

65. Bu ayakĂźstĂź konuĹ&#x;manÄąn ardÄąndan, yĂźklerini indirmeye baĹ&#x;ladÄąlar. EĹ&#x;yalarÄąnÄą açtÄąklarÄąnda, erzak almak için Ăśdedikleri bĂźtĂźn sermayelerinin kendilerine geri verilmiĹ&#x; olduÄ&#x;unu gĂśrdĂźler. “Baba, baba!â€? diye sevinçle haykÄąrdÄąlar, “Bak, daha ne istiyoruz; iĹ&#x;te sermayemiz de bize geri verilmiĹ&#x;! Bununla ailemize yeniden erzak alabiliriz. Ă–yleyse izin ver, BĂźnyamin de bizimle gelsin. Korkma, biz kardeĹ&#x;imizi koruruz, Ăźstelik onun da gelmesiyle bir deve yĂźkĂź fazladan erzak almÄąĹ&#x; oluruz. ÇßnkĂź bu ilk seferde getirdiÄ&#x;imiz az bir miktardÄąr, bize ve ailemize yetmez.â€?

ŮŽ RŮŽ Ů? >ŮŽ 3ŮŽ Ů? 4ŮŽ Ů? ‍ اŮ? ْع‏2Ů’ ŮŽ ‍ ل‏ ;:, :ŮŽŮ‘ Ů? Ů’ (ŮŽ ŮŽ =‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° 2ŮŽ 3Ů? `Ů‹ Ů? Ů’ 3ŮŽ ‍ ن‏ ŮŽ Ů’ $ Ů? Ů? JŮ’ Ů? K(Ů‘Ů° % ŮŽ RŮŽ Ů’ XŮ? `ŮŽ Ů? Ů’ 3ŮŽ ‍ ٰا ŮŽ Ů’ Ů?ه‏#ŮŽŮ‘ 4ŮŽ ŮŽ U Ů’ $ ŮŽ eŮŽ Ů? ‍ اŮŽ ْن‏5 ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏, 6Ů? Ů? 6Ů? ‍ء‏ 3ŮŽ K4Ů° DŮŽ =‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ ل‏ ŮŒ ), ‍ Ů„ ŮŽŮˆâ€Ź Ů? `Ů? 9ŮŽ ﴞٌٌ﴿ F/

66. Bunun Ăźzerine Yakup, “EtrafÄąnÄąz dĂźĹ&#x;manlarla kuĹ&#x;atÄąlÄąp eliniz kolunuz baÄ&#x;lanmadÄąkça onu bana geri getireceÄ&#x;inize dair Allah adÄąna bana sĂśz vermeden, onun sizinle gitmesine asla izin vermeyeceÄ&#x;im!â€? dedi. ÇocuklarÄą ona istediÄ&#x;i Ĺ&#x;ekilde sĂśz verince, “Bu konuĹ&#x;tuklarÄąmÄąza Allah da Ĺ&#x;ahittir!â€? dedi.

ŮŽ RŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍اب‏ Ů? ‍ ŮŽŮˆاد‏1Ů? %‍ا‏ Ů? 1Ů’ ŮŽ 5ŮŽ ;ŮŽŮ‘ :Ů? 6ŮŽ ŮŽ ‍ ل‏ Ů? ‍ ب ŮŽŮˆâ€Ź Ů? ŮŽ 6Ů’ َ‍ ا‏2Ů’ 3Ů? ‍ ا‏4Ů? .Ů’ Ů? 6ŮŽ 2Ů’ 3Ů? ‍ ا‏4Ů? . Ů? Ů’:DŮŽ ;:, ‘ْ Ů?‍ ا‏3ŮŽ ‍ <Ů?_ ŮŽŮˆâ€ŹRŮŽ Ů?Ů‘ ŮŽA(ŮŽ 3Ů? = Ů?< Ů‘Ů° Ů? 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů? ا‏$Ů’ eŮ? ‍ Ů’; Ů?<ŘĄ اŮ? Ů?ن Ů’ا‏TŮŽ 2Ů’ 3Ů? =‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° 2ŮŽ 3Ů? Ů’ $ ﴞٌ٧﴿ ‍ َن‏4Ů? )Ů?Ů‘ ŮŽ (ŮŽ #Ů? ‍ Ů’ا‏FŮ? )ŮŽŮ‘ ŮŽ (ŮŽ /ŮŽ 4ŮŽŮ’ Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ ‍" ŮŽŮˆâ€Ź UŮ? 4Ů’ )ŮŽŮ‘ ŮŽ ŮŽ Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ 67. SĂśzlerine devamla, “OÄ&#x;ullarÄąm!â€? dedi, “MÄąsÄąr’a vardÄąÄ&#x;ÄąnÄąz zaman Ĺ&#x;ehre hepiniz tek bir kapÄądan girmeyin, çßnkĂź bu gereksiz ye-


re dikkatleri Ăźzerinize çekmenize sebep olur. Onun için, ikiĹ&#x;erli ßçerli gruplara ayrÄąlÄąn ve ayrÄą ayrÄą kapÄąlardan girin. Gerçi ben ne kadar tedbirimi alsam da, Allah’Ĺn takdirini Ăśnleyemem. DolayÄąsÄąyla, sizi Allah’tan gelebilecek hiçbir Ĺ&#x;eye karĹ&#x;Äą koruyamam. Ben ancak, bir beĹ&#x;er olarak Ăźzerime dĂźĹ&#x;eni yapar, tedbirimi alÄąrÄąm. Takdir ise Allah’ĹndÄąr. ÇßnkĂź her konuda son sĂśzĂź sĂśyleme ve hĂźkĂźm verme yetkisi sadece Allah’a aittir. Onun içindir ki, ben yalnÄązca O’na gĂźvenir, yalnÄązca O’na dayanÄąrÄąm. Ă–yleyse, yĂźce bir kudrete dayanÄąp huzur ve gĂźvene kavuĹ&#x;mak isteyenler, dĂźnyada ve âhirette kurtuluĹ&#x;u arayanlar, yalnÄązca O’na gĂźvenip dayansÄąnlar.â€?

Ů’ XŮ? Ů’:DŮŽ ;:, BŮ’ Ů? ‍ ŮŽ) َن‏3ŮŽ < Ů’ Ů? 6Ů? َ‍ ŮŽ Ů? Ů’ ا‏3ŮŽ َ‍• ا‏ Ů? /Ů’ % ŮŽ ‍ َد‏#ŮŽŮ‘ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ 2Ů’ 3Ů? ‍ ا‏4Ů? . Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ < ŮŽŮˆا‏XŮŽ / Ů°ERŮŽ ‍ ب‏ Ů? Ů‘Ů° 2ŮŽ 3Ů? ŮŽ `Ů? >Ů’ ŮŽ hŮ? AŮ’ 9ŮŽ ; , _Ů‹ N ŮŽ % ŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’; Ů?ŘĄ ا‏TŮŽ 2Ů’ 3Ů? =‍ا‏ ŮŽŮ‘ ŮŽ Â…ŮŽ )Ů’ َ‍ ا‏2ŮŽŮ‘ $ ﴞٌ٨﴿ ‍ن‏iŮŽ #Ů? 4ŮŽ >Ů’ ŮŽ 5ŮŽ ‍ س‏ Ů? Ů° ‍ Ů?ه ŮŽŮˆâ€Ź:ŮŽ #Ů’ 4ŮŽŮ‘ DŮŽ #ŮŽ Ů? Ů? 4Ů’ DŮ? â€ŤŮˆâ€Ź8Ů? ŮŽ Ů? : ‍ا‏ 68. Derken Yusuf’un on bir kardeĹ&#x;i, uzun bir yolculuÄ&#x;un sonunda MÄąsÄąr’a vardÄąlar ve gerçekten de babalarÄąnÄąn kendilerine emrettiÄ&#x;i Ĺ&#x;ekilde Ĺ&#x;ehre farklÄą kapÄąlardan girdiler. BĂśylelikle, kendilerince bir tedbir almÄąĹ&#x; oldular. Fakat bu tedbir, Allah’tan gelecek hiçbir Ĺ&#x;eyi onlardan savacak deÄ&#x;ildi; yalnÄązca Yakup, —çocuklarÄąnÄąn gĂźvenliÄ&#x;inden sorumlu bir baba olarak— içine doÄ&#x;an bir dileÄ&#x;i yerine getirmiĹ&#x; ve bĂśylece, “Acaba bir tedbirsizlik mi yaptÄąk?â€? tĂźrĂźnden Ĺ&#x;Ăźpheleri bertaraf etmiĹ&#x; oldu. Fakat bunu yaparken, Allah’Ĺn takdirine gĂźvenmek gerektiÄ&#x;ini aklÄąndan çĹkarmamÄąĹ&#x;tÄą. ÇßnkĂź o, kendisine ĂśÄ&#x;rettiÄ&#x;imiz Kitap ilmi sayesinde, tedbir almak ve ilâhĂŽ takdire boyun eÄ&#x;mek arasÄąnda mĂźkemmel bir denge kurabilecek bilgiye sahipti. Ne var ki, insanlarÄąn çoÄ&#x;u beĹ&#x;erĂŽ yetenekleri kullanarak tedbir almanÄąn, tevekkĂźlĂźn bir parçasÄą olduÄ&#x;unu bilmezler. Bir kÄąsmÄą kendi gayret ve tedbirlerine gĂźvenip Allah’a tevekkĂźlĂź terk eder, diÄ&#x;er bir kÄąsmÄą da sadece “tevekkĂźlâ€? eder, fakat problemlerini çÜzmek için herhangi bir pratik çareye baĹ&#x;vurmazlar.

ŮŽ RŮŽ ‍ Ů?ه‏. ‍ ŮŽŮƒâ€Ź. ŮŽ َ‍ Ů? ا‏/Ů’ ŮŽ Ů?‍‰ ٰا Ů°Ůˆ ى ا‏ ŮŽ ŮŽ ‍ َد‏#ŮŽŮ‘ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? َ‍ ا‏y 9ŮŽ َ‍ ; ا‏9Ů‘ , Ů?‍ Ů„ ا‏ Ů? Ů? K4Ů° DŮŽ ‍ ا‏4Ů? . ﴞٌي﴿ ‍ َن‏4Ů? #ŮŽ >Ů’ ŮŽ ‍ ا‏9Ů? )ŮŽ #ŮŽ 6Ů? hŮ’ xŮ? (ŮŽ -Ů’ ŮŽ dŮŽŮŽ


69. BĂśylece kardeĹ&#x;leri huzuruna çĹktÄąklarÄąnda, Yusuf Ăśz kardeĹ&#x;i BĂźnyamin’i gizlice odasÄąna aldÄą, gĂśzyaĹ&#x;larÄąyla onu kucaklayÄąp baÄ&#x;rÄąna bastÄą ve “Ben senin bir zamanlar ĂśldĂź zannettiÄ&#x;in kardeĹ&#x;inim! Ăœvey kardeĹ&#x;lerimiz çok bĂźyĂźk gĂźnah iĹ&#x;lediler. Fakat sen onlarÄąn yaptÄąklarÄąna ĂźzĂźlme!â€? dedi. Sonra Yusuf baĹ&#x;Äąndan geçenleri BĂźnyamin’e bir bir anlattÄą ve onu MÄąsÄąr’da alÄąkoymak için Ĺ&#x;u plânÄą hazÄąrladÄą:

Ů?ŮŽŮ‘ Ů? /., َ‍ ا‏FŮ? %Ů’ ‍ ; َع‏, _ŮŽ ŮŽ `ŮŽ M ‍ا‏ ŮŽ Ů’ Ů? ‍ ز‏ ŮŽ #ŮŽŮ‘ 4ŮŽ ŮŽ Ů?Ů‘ FŮŽ >ŮŽ N Ů? XŮŽ  ŮŽ 6Ů? Ů’ Ů? lŮŽ XŮŽŮ‘ N Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů? ا‏+>, ‍ Ů’ا‏XŮŽ (Ů? ŮŽŮ‘ َ‍ Ů?Ů‘Ř° ŮŒŮ† ا‏JŮŽ 3Ů? ‍اَ Ů‘ŮŽŘ° َن‏ ﴞ٧٠﴿ ‍ َن‏RŮ? ‍ ع‏ ŮŽ ŮŽ Ů’ $ Ů? M 70. Yusuf onlarÄąn yĂźkĂźnĂź hazÄąrlatÄąrken, kendisine ait deÄ&#x;erli bir su kabÄąnÄą gizlice kardeĹ&#x;i BĂźnyamin’in eĹ&#x;yalarÄą arasÄąna yerleĹ&#x;tirdi. Daha sonra, kardeĹ&#x;lerinin de içinde bulunduÄ&#x;u kervan tam hareket etmek Ăźzereyken bir tellal, “Ey kervan sahipleri, durun! ÇßnkĂź siz hÄąrsÄązlÄąk yapmÄąĹ&#x;sÄąnÄąz!â€? diye seslendi.

ﴞ٧٥﴿ ‍Ů?Ůˆ َن‏1`Ů? AŮ’ ŮŽ ‍ ŮŽذا‏3ŮŽ Ů’ XŮ? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ ‍ ا‏4Ů? -ŮŽ RŮ’ َ‍ Ů? ا ŮŽŮˆا‏RŮŽ 71. KardeĹ&#x;leri, bu beklenmedik suçlama karĹ&#x;ÄąsÄąnda gĂśrevlilere dĂśnerek, “Durun hele, hemen bizi suçlamayÄąn!â€? dediler, â€œĂ‡alÄąndÄą zannettiÄ&#x;iniz Ĺ&#x;ey belki de kaybolmuĹ&#x;tur. Ă–nce sĂśyleyin bakalÄąm, nedir kaybettiÄ&#x;iniz?â€?

ŮŽ 2Ů’ #ŮŽ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹwŮ? 4Ů? #ŮŽ ‍ Ů?[ ŮŽ ا ŮŽŘš Ů’ا‏1Ů? `Ů? AŮ’ 9ŮŽ ‍ Ů? ا‏RŮŽ , 6Ů? y 9ŮŽ َ‍ ŮŽŮˆا‏+ Ů? , 6Ů? ‍ َإ‏N Ů? >, 6ŮŽ FŮ? #Ů’ % ﴞ٧٢﴿ ŮŒ /D, ‍َز‏

72. “KralÄąn su kabÄąnÄą arÄąyoruz!â€? dediler, “Onu bulup getirene, ĂśdĂźl olarak bir deve yĂźkĂź erzak verilecek. KralÄąn temsilcisi olarak buna bizzat ben kefilim.â€?

ŮŽ Ů’ ; Ů? 1ŮŽ M 3ŮŽ ‍ Ů’Řą Ů?Řś ŮŽŮˆâ€Ź5‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ŮŽ ‍ Ů? ا‏RŮŽ Ů? AŮ’ :Ů? Ů? :ŮŽ xŮ’ N Ů? 3ŮŽ Ů’ (Ů? #Ů’ 4Ů? DŮŽ 1Ů’ `ŮŽ ŮŽ = ŮŽ R, ‍ ع‏ ﴞ٧٣﴿ Y Ů? ŮŽ :ŮŽŮ‘ )Ů?


73. Buna karĹ&#x;ÄąlÄąk onlar, “Allah’a yemin olsun!â€? dediler, “Siz de gayet iyi bilirsiniz ki, biz bu Ăźlkeye bozgunculuk yapmak için gelmedik ve kesinlikle hÄąrsÄąz da deÄ&#x;iliz!â€?

ŮŽ 6, ‍ْ Ů?( Ů’ ŮŽ) Ů?ذ‏:)Ů? ‍ Ů?ه اŮ? ْن‏ykŮ? ‍ ا‏lŮŽ N ﴞ٧٤﴿ Y ŮŽ #ŮŽŮŽ ‍ Ů? ا‏RŮŽ 74. Yusuf’un adamlarÄą, “Peki,â€? dediler, “eÄ&#x;er yalan sĂśylĂźyorsanÄąz ve içinizden biri kralÄąn su tasÄąnÄą çalmÄąĹ&#x;sa, bunun cezasÄą ne olsun?â€?

‍ي‏lŮ?  Ů’ 9ŮŽ wŮŽ Ů? 8Ů° )ŮŽ ‍ <Ů?ه‏ykŮ? ‍ ا‏lŮŽ N ŮŽ ŮŽ XŮ? ŮŽ , 4Ů? %Ů’ ‍ ; َع‏, 1ŮŽ N ŮŽ ‍ Ů? ا‏RŮŽ Ů? ‍ Ů?Ůˆâ€Ź2Ů’ 3ŮŽ ‍ Ů?ه‏y kŮ? ‍ ا‏lŮŽ N ŮŽŮ‘ ‍ا‏ ŮŽ #, Ů? ˆ ﴞ٧ټ﴿ Y 75. “Bunun cezasÄą, çalÄąnan mal kimin eĹ&#x;yalarÄą arasÄąndan çĹkarsa, bizzat o kiĹ&#x;inin kendisidir. Yani hÄąrsÄąz, çaldÄąÄ&#x;Äą malÄąn miktarÄąna gĂśre belli bir sĂźre mal sahibinin hizmetinde çalÄąĹ&#x;tÄąrÄąlÄąr. Fakat çok deÄ&#x;erli bir mal çalmÄąĹ&#x;sa, onun kĂślesi yapÄąlÄąr. Biz Ăźlkemizdeki geçerli kanunlara gĂśre, hÄąrsÄązlÄąk yapan zalimleri bĂśyle cezalandÄąrÄąyoruz!â€? dediler. BĂśylece, yĂźklerinin aranmasÄą için Yusuf’un huzuruna çĹkarÄąldÄąlar.

‍ Ů?إ‏DŮŽ ‍ Ů?Ůˆâ€Ź2Ů’ 3Ů? XŮŽ N Ů’ Ů?ŮŽŮ‘ Ů? /., َ‍ Ů?ŘĄ ا‏DŮŽ ‍ Ů?Ůˆâ€ŹFŮŽ -Ů’ RŮŽ Ů’ XŮ? (Ů? /ŮŽ DŮ? ‍ ŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź6Ů? َ‍ا‏1ŮŽ -ŮŽ ŮŽ ŮŽ ŮŽ Ů’Z(ŮŽ ‍ا‏ 2Ů? ‍د‏, ; , ‍ Ů?ه‏. ŮŽ َ‍ ا‏8ŮŽ . ŮŽ< Ů? Ů’ /ŮŽ Ů? ‍ ŮŽ) َن‏3ŮŽ ‰ Ů? /Ů? Ů? 9ŮŽ 1Ů’ )Ů? wŮŽ Ů? 8Ů° )ŮŽ Ů?< /., َ‍ا‏ ŮŽ 9ŮŽ 2Ů’ 3ŮŽ ‍ ت‏ ŮŽ ŮŽ ‍ اŮŽ ْن‏5 ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏wŮ? 4Ů? #ŮŽ ‍ْا‏ FŮ?Ů‘ )Ů? ‍? <Ů?ŘĄ ŮŽŮˆ Ů’ŮŽ َق‏ Ů? N Ů?< Ů‘Ů° ‍? َإ‏ ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽ Ů?‹ ŮŽŘŻ َع‏9ŮŽ =‍ا‏ ﴞ٧ٌ﴿ ŮŒ /4, DŮŽ Ů? 4Ů’ DŮ? ‍ذي‏,

76. Yusuf, aramayÄą bizzat kendisi yaptÄą. Şßphe çekmemek için de, kardeĹ&#x;i BĂźnyamin’den Ăśnce diÄ&#x;erlerinin eĹ&#x;yalarÄąndan baĹ&#x;ladÄą. Sonunda, su tasÄąnÄą kardeĹ&#x;inin eĹ&#x;yalarÄą arasÄąnda bulup çĹkardÄą. BĂźnyamin ise, plân gereÄ&#x;ince hiç sesini çĹkarmadÄą. Yusuf, bunlarÄą kendiliÄ&#x;inden yapmÄąĹ&#x; deÄ&#x;ildi. TĂźm olup bitenler, ilâhĂŽ kudretin yĂśnlendirmesiyle Ĺ&#x;ekilleniyordu:


Ä°Ĺ&#x;te biz, BĂźnyamin’i yanÄąnda tutabilmesi için Yusuf’a bĂśyle bir çĹkÄąĹ&#x; yolu ĂśÄ&#x;rettik. Yoksa kralÄąn ceza kanunlarÄąna gĂśre, kardeĹ&#x;ini MÄąsÄąr’da alÄąkoymasÄą —Allah baĹ&#x;ka tĂźrlĂźsĂźnĂź dilemedikçe— mĂźmkĂźn deÄ&#x;ildi. Nitekim O diledi, BĂźnyamin MÄąsÄąr’da kaldÄą. Biz dilediÄ&#x;imizi iĹ&#x;te bĂśyle derece derece yĂźceltiriz. UnutmayÄąn, her ilim sahibinin Ăźzerinde, daha iyi bilen birisi vardÄąr. Ve hepsinin de ĂźstĂźnde, her Ĺ&#x;eyi bilen bir Allah vardÄąr.

‰ Ů? Ů? Ů? ŮŽ ŮŽŮ‘ ŮŽ ŮŽ ŮŽ FUŮ? -Ů’ RŮŽ 2Ů’ 3Ů? Ů? ŮŽ ‍ ŮŽ ŮŽ ŮŽŮ‚ اŮŽ ŮŒŘŽâ€Ź1Ů’ `ŮŽŮŽ ‍ Ů? ْق‏MŮ’ ŮŽ ‍ Ů? ا اŮ? ْن‏RŮŽ

ŮŽ 3ŮŽ ŮŒŮ‘ TŮŽ Ů’ (Ů? 9Ů’ َ‍ ŮŽŮ„ ا‏RŮŽ Ů’ XŮ? ŮŽ ŮŽ 1Ů? -Ů’ Ů? Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź, M Ů? 4ŮŽ DŮ’ َ‍ا= ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ ŮŽŮˆâ€ŹU 9Ů‹ $ Ů? AŮ’ 9ŮŽ ; , ﴞ٧٧﴿ ‍Ů? َن‏A Ů? ŮŽ #ŮŽ 6Ů?

77. Bunun Ăźzerine kardeĹ&#x;leri, “Bu iĹ&#x;te bir yanlÄąĹ&#x;lÄąk olmalÄą, o hÄąrsÄązlÄąk yapmÄąĹ&#x; olamaz!â€? diyerek BĂźnyamin’i savunacaklarÄą yerde, “EÄ&#x;er o çaldÄąysa —ki çalmÄąĹ&#x; gĂśrĂźnĂźyor— buna pek de Ĺ&#x;aĹ&#x;ÄąrmadÄąk, çßnkĂź bir zamanlar Yusuf adÄąndaki abisi de hÄąrsÄązlÄąk yapmÄąĹ&#x;tÄą!â€? dediler. KardeĹ&#x;lerinin bu apaçĹk iftirasÄą karĹ&#x;ÄąsÄąnda Yusuf, az kalsÄąn dayanamayÄąp yalanlarÄąnÄą yĂźzlerine vuracaktÄą. Fakat ilâhĂŽ talimatlara uymasÄą gerekiyordu. Bu yĂźzden, bu duygusunu içinde gizledi, onlara açmadÄą. YalnÄązca içinden, “Sizin durumunuz çok daha kĂśtĂź ve gerçekten acÄąnacak bir hâldesiniz. DoÄ&#x;rusu Allah, anlattÄąklarÄąnÄązÄąn içyĂźzĂźnĂź gayet iyi bilmektedir!â€? dedi.

9ŮŽ 1ŮŽ % Ů? ‍ًا‏+-, )ŮŽ ZŮ‹ /Ů’ TŮŽ 6Ů‹ َ‍ اŮ? َّن ŮŽ Ů? ا‏lŮ? l, >ŮŽ ‍ Ů’ا‏XŮŽ Ů?Ů‘ َ‍ Ů? ا ŮŽ ا‏RŮŽ ŮŽ َ‍ ا‏8Ů’ ZŮŽ ŮŽ 3ŮŽ ŮŽ :, M ﴞ٧٨﴿ Y Ů? eŮ’ #Ů? ‍ Ů’ا‏2ŮŽ 3Ů? wŮŽ Ů° 9ŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏UŮ? 9ŮŽ $ 78. Daha sonra Yusuf’un kardeĹ&#x;leri, “Ey vezir hazretleri!â€? dediler, “BĂźnyamin’in suçlu olduÄ&#x;unu kabul ediyoruz, fakat onun ihtiyar bir babasÄą var. Onu kaybetmeye yĂźreÄ&#x;i dayanamaz. Ne olur, onun yerine içimizden birini al. GĂśrĂźyoruz ki, sen çok iyi bir insansÄąn.â€?


ŮŽ RŮŽ ‍ اŮ? Ů‹ذا‏9ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů?ه* ا‏1ŮŽ Ů’:DŮ? :ŮŽ DŮŽ (ŮŽ 3ŮŽ 9ŮŽ 1Ů’ N Ů? Ů‘Ů° ‍ ŮŽ> َذ‏3ŮŽ ‍ ل‏ Ů? Ů’ 9ŮŽ ‍ا= اŮŽ ْن‏ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź2Ů’ 3ŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏8ŮŽ . ŮŽ ŮŽ ﴞ٧ي﴿ ‍ن‏iŮŽ #Ů? Ů? ˆ

79. Yusuf, â€œĂ–yle Ĺ&#x;ey mi olur?â€? diye karĹ&#x;ÄąlÄąk verdi, â€œĂ‡alÄąnan eĹ&#x;yamÄązÄą yanÄąnda bulduÄ&#x;umuz hÄąrsÄązdan baĹ&#x;kasÄąnÄą tutuklamaktan Allah’a sÄąÄ&#x;ÄąnÄąrÄąz! EÄ&#x;er bĂśyle bir Ĺ&#x;ey yapacak olursak, o takdirde bĂźyĂźk bir haksÄązlÄąk etmiĹ&#x; oluruz!â€? BĂśylece Yusuf, kesin hĂźkmĂźnĂź belirterek tartÄąĹ&#x;maya son noktayÄą koydu.

ŮŽ RŮŽ < /L  Ů? 9ŮŽ ‍ Ů? ا‏4ŮŽ . Ů’ ŮŽ َ‍ Ů? Ů? Ů’ ا‏+-, )ŮŽ ‍ ل‏ ŮŽ Ů? Ů’:3Ů? ‍ ا‏M Ů’ #ŮŽŮ‘ 4ŮŽ ŮŽ Ů? tŮŽ /Ů’ (ŮŽ ‍ا‏

Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ 8ŮŽ . FŮ? -Ů’ RŮŽ 2Ů’ 3Ů? ‍ا= ŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů‘Ů° 2ŮŽ 3Ů? `Ů‹ Ů? Ů’ 3ŮŽ Ů’ $ ŮŽ َ‍ ا‏1Ů’ RŮŽ Ů’ )Ů? 6ŮŽ َ‍ ا اŮŽ َّن ا‏#Ů? 4ŮŽ >Ů’ ŮŽ

ŮŽ Ů’ ‍ ŮŽ َح‏6Ů’ َ‍ ا‏2Ů’ 4ŮŽ ŮŽ ‰ ; 6, َ‍ ; ا‏, ‍ ŮŽ Ů’ ŮŽŘ° َن‏K(Ů‘Ů° % ŮŽ ‍؜‏ ŮŽ ‍ ْع‏5‍ا‏ Ů? Ů? ; , Ů’ (Ů? „ْ ŮŽŮ‘ ŮŽ 3ŮŽ UŮŽ Ů? eŮ’ ŮŽ ‍اَ Ů’Ůˆâ€Ź ŮŽ #, )Ů? eŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏+Ů’ . ﴞ٨٠﴿ Y ŮŽ ŮŽ Ů? ‍; ŮŽŮˆâ€ŹU , =‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ŮŽ $

80. Yusuf’un kardeĹ&#x;leri, BĂźnyamin’i artÄąk kurtaramayacaklarÄąnÄą anlayÄąp ondan iyice Ăźmitlerini kesince, meseleyi aralarÄąnda gĂśrĂźĹ&#x;mek Ăźzere bir kenara çekildiler. İçlerinden en yaĹ&#x;lÄą olanÄą —ki vaktiyle Yusuf’un ĂśldĂźrĂźlmesine karĹ&#x;Äą çĹkan da oydu— bĂźyĂźk bir ĂźzĂźntĂź içinde kardeĹ&#x;lerine seslenerek dedi ki: “BabanÄązÄąn BĂźnyamin hakkÄąnda sizden Allah adÄąna sĂśz aldÄąÄ&#x;ÄąnÄą ve daha Ăśnce Yusuf hakkÄąnda iĹ&#x;lediÄ&#x;iniz gĂźnahÄą unuttunuz mu? Ĺžimdi kardeĹ&#x;imizi burada bÄąrakÄąrsak, dĂśnĂźp babamÄązÄąn yĂźzĂźne nasÄąl bakacaÄ&#x;Äąz? ArtÄąk ben, yanÄąna gidebilmem için babam bana izin vermedikçe ya da Allah benim hakkÄąmda hĂźkmĂźnĂź bildirmedikçe, buradan asla ayrÄąlmayacaÄ&#x;Äąm! Elbette O, hĂźkmedenlerin en hayÄąrlÄąsÄądÄąr!â€?

Ů? /6, َ‍ ا‏K Ů° Ů?‍ Ů?> ا ا‏N 3ŮŽ ‍ق ŮŽŮˆâ€ŹUŮŽ ŮŽ ŮŽ wŮŽ :ŮŽ 6Ů’ ‍ اŮ? َّن ا‏9ŮŽ 6ŮŽ َ‍ Ů’ Ů?ŮŽ` Ů? ا ŮŽ ا‏$ Ů? ‍اŮ? ْع‏ ŮŽ ˆ, Ů? % ﴞ٨٥﴿ Y ŮŽ p Ů? /Ů’ ŮŽB4Ů’ Ů? :ŮŽŮ‘ )Ů? 3ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź:ŮŽ #Ů’ 4Ů? DŮŽ #ŮŽ 6Ů? 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏9ŮŽ 1Ů’ XŮ? TŮŽ 81. â€œĹžimdi babanÄązÄąn yanÄąna dĂśnĂźn ve ona deyin ki: “Baba, inan ki oÄ&#x;lun BĂźnyamin hÄąrsÄązlÄąk yaptÄą. Gerçi onu hÄąrsÄązlÄąk yapar-


ken gĂśrmedik, biz ancak bilgimiz ĂślçßsĂźnde olup bitenlere Ĺ&#x;ahit olduk. Bilgi ve idrak sÄąnÄąrlarÄąmÄązÄąn Ăśtesinde neler olup bittiÄ&#x;ini, yani gaybÄą elbette bilemeyiz.â€?

< XŮŽ / , :ŮŽ 4Ů’ -ŮŽ RŮ’ َ‍( ; ا‏, ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽ ا‏+>, ‍ ŮŽŮˆ Ů’ا‏XŮŽ / , :ŮŽŮ‘ )Ů? ;(, ŮŽŮ‘ ‍ Ů’ا ŮŽ` Ů’ ŮŽ ŮŽ_ ا‏FŮ? tŮŽ Ů’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٨٢﴿ ‍ َن‏RŮ? ‍ ŮŽ ŮŽ Ů?د‏9ŮŽŮ‘ Ů?â€ŤŮŽŮˆا‏ 82. “Bize inanmÄąyorsan, olay sÄąrasÄąnda içinde bulunduÄ&#x;umuz Ĺ&#x;ehir halkÄąna ve birlikte geldiÄ&#x;imiz kervana sor. Onlar da Ĺ&#x;ahitlik edeceklerdir ki, biz gerçekten doÄ&#x;ru sĂśylĂźyoruz!â€?

ŮŽ RŮŽ ŮŒ< #, N Ů? M Ů? ŮŽ " Ů’ ŮŽ ŮŽŮ‘ ŮŽ FŮ’ 6ŮŽ ‍ ل‏ =‍ا‏ Ů? Ů‘ Ů° KM ŮŽ DŮŽ F/ ŮŽ ŮŒ vŮ’ ŮŽ ŮŽ ‍ Ů‹ <ا‏3Ů’ َ‍ Ů’ ا‏$ Ů? Ů?A9Ů’ َ‍ Ů’ ا‏$ ﴞ٨٣﴿ Ů? /$, eŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏/4, >ŮŽ ‍ Ů? Ů? ŮŽ Ů’ا‏9ŮŽŮ‘ Ů?‍> < ا‏/ ŮŽ Ů’ XŮ? 6Ů? ;:, /ŮŽ Ů? Ů’ ŮŽ ‍اَ ْن‏ Ů‹ #, N

83. Bu sĂśzleri dinleyen babalarÄą, “YazÄąklar olsun size!â€? dedi, “Demek BĂźnyamin’in hÄąrsÄąz olduÄ&#x;una hemencecik inanÄąverdiniz! HayÄąr, aslÄąnda, yine ihtiraslarÄąnÄąz ve kÄąskançlÄąÄ&#x;ÄąnÄąz, sizi fena bir iĹ&#x;e sĂźrĂźkledi. Ben de, yine sizi Allah’a havale ediyorum. ArtÄąk bana dĂźĹ&#x;en, gĂźzelce sabretmektir. Ne Yusuf’tan, ne BĂźnyamin’den, ne de bĂźyĂźk kardeĹ&#x;inizden Ăźmidimi kesmedim. Ăœmit ediyorum ki, Allah onlarÄąn hepsini gĂźnĂźn birinde bana geri getirecektir. ÇßnkĂź O her Ĺ&#x;eyi bilendir, sonsuz hikmet sahibidir.â€?

ŮŽ RŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹXŮ? Ů’:DŮŽ K Ů‘Ů° ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ /ŮŽ 6Ů’ ‍‰ ŮŽŮˆا‏ Ů’ E ‍ Ů?ه‏:ŮŽ /Ů’ DŮŽ " ŮŽ Ů? Ů? K4Ů° DŮŽ KAŮ° ŮŽ َ‍ Ů„ ŮŽ ا‏ ﴞ٨٤﴿ ŮŒ /ˆ, )ŮŽ ŮŽ XŮ? ŮŽ ‍ Ů?ن‏lŮ’ eŮ? ‍ Ů’ا‏2ŮŽ 3Ů? 84. Ve gĂśzyaĹ&#x;larÄąyla Äąslanan yĂźzĂźnĂź onlardan çevirip “Ah, Yusuf’um!â€? diye inledi. Ă–yle dayanÄąlmaz acÄąlarla sarsÄąldÄą ki, sonunda ĂźzĂźntĂźden gĂśzlerine ak dĂźĹ&#x;tĂź, gĂśremez hâle geldi. ArtÄąk kederini içine atÄąyor, acÄądan yutkunup duruyordu.


Ů? ŮŽ ‍ اŮŽ Ů’Ůˆâ€Źq Ů? ŮŽ K(Ů‘Ů° % ‍ َن‏$ Ů? Ů‘Ů° ŮŽ ‍ Ů? ا‏RŮŽ ŮŽ Ů‹ ŮŽ % ŮŽ ‍ َن‏$ ŮŽ ‰ Ů? Ů? Ů? )Ů? 8Ů’ ŮŽ ‍ا‏yJŮ? (ŮŽ AŮ’ ŮŽ = ŮŽ $, Ů? XŮŽ ‍ Ů’ا‏2ŮŽ 3Ů? ﴞ٨ټ﴿ Y 85. Onun bu içler acÄąsÄą hâlini gĂśren oÄ&#x;ullarÄą, “Allah aĹ&#x;kÄąna!â€? diyorlardÄą, “Yusuf’u o kadar anÄąyorsun ki, bu gidiĹ&#x;le tamamen çÜkeceksin, hatta bu keder yĂźzĂźnden korkarÄąz kahrÄąndan ĂślĂźp gideceksin! BĂśyle aÄ&#x;layÄąp sÄązlanmakla neyi deÄ&#x;iĹ&#x;tirebilirsin ki?â€?

ŮŽ RŮŽ Ů? TŮ’ َ‍ ا‏#ŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů„ ا‏ 5ŮŽ 3ŮŽ =‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° 2ŮŽ 3Ů? Ů? 4ŮŽ DŮ’ َ‍ا= ŮŽŮˆا‏ Ů? Ů‘Ů° K ŮŽ Ů?‍ ; ا‏9, lŮ’ % Ů? ‍; ŮŽŮˆâ€ŹWŮ‘ , 6ŮŽ ‍ ا‏$ ﴞ٨ٌ﴿ ‍ َن‏#Ů? 4ŮŽ >Ů’ ŮŽ

86. Yakup, “Sizin beni anlamanÄązÄą beklemiyorum. Ben derdimi ve tasamÄą, ancak Allah’a Ĺ&#x;ikâyet ediyorum ve Allah tarafÄąndan, sizin bilmediÄ&#x;iniz Ĺ&#x;eyleri biliyorum.â€? dedi. Ve ekledi:

ŮŽŮ‘ eŮŽ (ŮŽ ŮŽ ‍ ا‏-Ů? ŮŽ ‍ Ů‘ŮŽ; ا ْذ‏:Ů? 6ŮŽ ŮŽ ‍ ا‏M ŮŽ Ů? tŮŽ Ů’ y ŮŽ 5ŮŽ ‍ Ů? ŮŽŮˆâ€Ź/., َ‍‰ ŮŽŮˆا‏ Ů? Ů? 2Ů’ 3Ů? ‍ ا‏M Ů? M ŮŽ ‍ Ů’ا ŮŽ` Ů’ Ů?Ů… Ů’ا‏5ŮŽŮ‘ Ů?‍ا= ا‏ ‍ Ů? Ů? Ůˆ َن‏$ Ů? Ů‘Ů° ‍ ŮŽŘą Ů’Ůˆ Ů?ح‏2Ů’ 3Ů? h Ů?< Ů‘Ů° ‍ ŮŽŘą Ů’Ůˆ Ů?ح‏2Ů’ 3Ů? Ů? tŮŽ Ů’ y ŮŽ 5ŮŽ Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ا= ا‏ ﴞ٨٧﴿ 87. “OÄ&#x;ullarÄąm; Ĺ&#x;imdi tekrar MÄąsÄąr’a gidin ve Yusuf ile kardeĹ&#x;i hakkÄąnda geniĹ&#x; bir araĹ&#x;tÄąrma yapÄąn. Bu arada, sakÄąn Allah’Ĺn rahmetinden Ăźmidinizi kesmeyin. Gerçek Ĺ&#x;u ki, Allah’Ĺn rahmetinden ancak inkârcÄą bir toplum Ăźmidini keser.â€?

Ů?Ů‘ :ŮŽ 4ŮŽ Ů’ َ‍ ŮŽŮˆا‏:ŮŽ M ŮŽŮ‘ 3ŮŽ lŮ? l, >ŮŽ ‍ Ů’ا‏XŮŽ Ů?Ů‘ َ‍ Ů? ا ŮŽ ا‏RŮŽ Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ ‍ ا‏4Ů? . Ů?Ů‘ E ‍ا‏ ŮŽ ‍ َد‏#ŮŽŮ‘ 4ŮŽ ŮŽ ŮŽ ‍ Ů’ا‏:ŮŽ ŮŽ ‍ Ů?_ ŮŽ ŮŽ Ů’Ůˆ Ů?٠‏/NŮ° lŮ’ 3Ů? _Ů? DŮŽ E < :ŮŽ /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ ‍ ْق‏1ŮŽŮ‘ ŮŽ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹFŮŽ /Ů’ $ ŮŽ -Ů? 6Ů? :ŮŽ xŮ’ N Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ R, 1Ů?Ů‘ ŮŽ (ŮŽ #Ů? ‍ي Ů’ا‏lŮ?  Ů’ ŮŽ =‍ا‏ ﴞ٨٨﴿ Y ŮŽ Ů‘Ů° ‍اŮ? َّن‏


88. BĂśylece hem araĹ&#x;tÄąrma, hem de erzak temin etme amacÄąyla MÄąsÄąr’a geldiler. Yusuf’un huzuruna çĹkÄąnca, “Ey vezir hazretleri!â€? dediler, “Bizi ve çoluk çocuÄ&#x;umuzu kÄątlÄąk periĹ&#x;an etti ve iĹ&#x;te yine erzak satÄąn almak Ăźzere, Ĺ&#x;u gĂśrdĂźÄ&#x;Ăźn deÄ&#x;ersiz sermaye ile huzuruna geldik. Sen yine de bize tam Ăślçekle dolu dolu erzak ver ve bize baÄ&#x;ÄąĹ&#x;ta bulun. Elbette Allah, muhtaç kullarÄąna baÄ&#x;ÄąĹ&#x;ta bulunanlarÄą ĂśdĂźllendirecektir.â€? Ä°Ĺ&#x;te o anda, Yusuf’un kendisini tanÄątma zamanÄą gelmiĹ&#x;ti:

ŮŽ RŮŽ Ů’ (Ů? 9Ů’ َ‍ Ů? اŮ? Ů’Ř° ا‏/., َ‍‰ ŮŽŮˆا‏ ŮŽ Ů? /Ů? 6Ů? Ů’ (Ů? 4Ů’ >ŮŽŮŽ 3ŮŽ Ů’ (Ů? #Ů’ 4Ů? DŮŽ FŮ’ ŮŽ ‍ ل‏ ﴞ٨ي﴿ ‍ َن‏4Ů? Ů? N ŮŽ

89. Yusuf, kardeĹ&#x;lerinin bu halini gĂśrĂźnce onlara, “Hani cahillik çaÄ&#x;ÄąnÄązda Yusuf’a ve kardeĹ&#x;ine neler yapmÄąĹ&#x;tÄąnÄąz, hatÄąrlÄąyor musunuz?â€? diye sordu.

ŮŽ RŮŽ ‰ 2ŮŽŮ‘ 3ŮŽ 1Ů’ RŮŽ ;ƒ ., َ‍ ا ا‏8ŮŽ Ů° ‍‰ ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ 9ŮŽ5ŮŽ wŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů? ا ŮŽإا‏RŮŽ Ů? Ů?< Ů? Ů? y 9ŮŽ َ‍ Ů„ ا‏ Ů? Ů? "Ů’ ŮŽ NŮ’ َ‍ Ů?‹ ا‏/E, Ů? 5ŮŽ =‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ْ ŮŽ Ů? َّن‏vŮ? Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹbŮ? (ŮŽŮ‘ ŮŽ 2Ů’ 3ŮŽ Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ < ا‏:ŮŽ /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ =‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ŮŽ :, M ﴞي٠﴿ Y Ů? eŮ’ #Ů? ‍ْا‏

90. Bu sĂśzler Ăźzerine, bĂźtĂźn ihtiĹ&#x;amÄąyla karĹ&#x;ÄąlarÄąnda duran krala yeniden ve dikkatle bir daha baktÄąlar. Sonra hayret ve dehĹ&#x;et içinde, “Aman Allah’Ĺm!â€? diye haykÄąrdÄąlar, “Sen, yoksa sen Yusuf musun?â€? O da: “Evet, ben Yusuf’um ya!â€? diye karĹ&#x;ÄąlÄąk verdi. Sonra BĂźnyamin’i gĂśstererek, “İĹ&#x;te bu da kardeĹ&#x;im. Allah ikimize de lĂźtufta bulundu. Evet, her kim dĂźrĂźst ve erdemlice bir hayatÄą tercih ederek kĂśtĂźlĂźklerden sakÄąnÄąr ve zorluklar karĹ&#x;ÄąsÄąnda gĂśÄ&#x;Ăźs gererek sabretmesini bilirse, hiç kuĹ&#x;kusuz Allah, iyilik yapanlarÄąn emeÄ&#x;ini boĹ&#x;a çĹkarmayacaktÄąr!â€?

ŮŽ t, „ ﴞي٥﴿ Y Ů? Ů‘Ů° ŮŽ ‍ Ů? ا‏RŮŽ Ů? Ů‘Ů° ‍ ٰا ŮŽ ŮŽ ŮŽŮƒâ€Ź1Ů’ `ŮŽ ŮŽ = Ů? ZŮŽ ŮŽ :ŮŽŮ‘ )Ů? ‍ ŮŽŮˆاŮ? ْن‏:ŮŽ /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ =‍ا‏


91. KardeĹ&#x;leri, “Allah’a yemin olsun ki!â€? dediler, “Bu dĂźrĂźstlĂźk ve samimiyetin sayesinde, Allah seni hepimizden ĂźstĂźn kÄąldÄą. Biz ise, gerçekten bĂźyĂźk bir suç iĹ&#x;lemiĹ&#x;tik.â€?

ŮŽ RŮŽ Ů? ŮŽ =‍ا‏ Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ p Ů? % Ů? Ů‘Ů° Ů? AŮ? BŮ’ ŮŽ ‍ Ů’ <َم‏/ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏$ ŮŽ ‍ Ů’ ƒ ŮŽŮˆ Ů? ŮŽ اŮŽ ْع‏$ ŮŽ Â…, Ů’ ŮŽ 5ŮŽ ‍ ل‏ ŮŽ #, %‍ا‏ ﴞي٢﴿ Y Ů? ŮŽŮ‘ ‍ا‏ 92. Yusuf, Peygambere yakÄąĹ&#x;an bir tavÄąrla, “KorkmayÄąn, ĂźzĂźlmeyin!â€? diye karĹ&#x;ÄąlÄąk verdi, “BugĂźn sizi kÄąnamak, ayÄąplamak yok! Benim açĹmdan mesele kapanmÄąĹ&#x;tÄąr. Ä°ntikam duygularÄąna kapÄąlÄąp da sizi cezalandÄąracak deÄ&#x;ilim. EÄ&#x;er gĂśnĂźlden tĂśvbe ederseniz, Allah sizi affedecektir. ÇßnkĂź O, merhamet edenlerin en merhametlisidir.â€?

‍ًا‏U + , 6ŮŽ ‍; ŮŽ Ů’ Ů?ت‏6, َ‍ Ů? ا‏NŮ’ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹK4Ů° DŮŽ ‍ا ŮŽ ŮŽ Ů’ Ů?` Ů?ه‏8ŮŽ Ů° ; / , #, `ŮŽ 6Ů? ‍ ا‏-Ů? ŮŽ ‍اŮ? ْذ‏ Ů? 4Ů? Ů’ ŮŽ 6Ů? ;9 ﴞي٣﴿ Y , Ů? â€ŤŮŽŮˆ Ů’ا‏ iŮŽ >, #ŮŽ NŮ’ َ‍ Ů’ ا‏$ 93. â€œĹžimdi Ĺ&#x;u benim gĂśmleÄ&#x;imi alÄąp Kenan diyarÄąna gĂśtĂźrĂźn ve onu, ĂźzĂźntĂźden gĂśzleri gĂśrmez olan babamÄąn yĂźzĂźne sĂźrĂźn, Allah’Ĺn izniyle yeniden gĂśrmeye baĹ&#x;layacaktÄąr. Sonra da, bĂźtĂźn ailenizi toplayÄąp yanÄąma getirin.â€?

ŮŽ ŮŽ ;9Ů‘ , Ů?‍ Ů? Ů’ ا‏6Ů? َ‍ Ů„ ا‏ ŮŽ RŮŽ Ů? +>, ‍" Ů’ا‏ 5 ŮŽ Ů’ ŮŽ ‰ ŮŽ Ů? 4ŮŽ ŮŽ ŮŽ #ŮŽŮ‘ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů? ÂŒŮŽ ‍ع‏, 1Ů? N Ů? 5 ﴞي٤﴿ ‍Ů?ŮˆŮ†â€Ź Ů? 1:Ů?Ů‘ ŮŽA Ů? ‍اَ ْن‏ 94. BĂśylece Yusuf’un kardeĹ&#x;leri, babalarÄąna mĂźjdeyi vermek Ăźzere yola çĹktÄąlar. Kervan MÄąsÄąr’dan henĂźz ayrÄąlmÄąĹ&#x;tÄą ki, yĂźzlerce kilometre uzaklÄąkta bulunan babalarÄą, yanÄąndakilere seslenerek, “EÄ&#x;er beni bunaklÄąkla suçlamayacaksanÄąz, inanÄąn ki ben Yusuf’umun kokusunu alÄąyorum!â€? dedi.

ﴞيټ﴿ Ů? 1, `ŮŽ ‍ Ů’ا‏wŮŽ Ů? dŮŽ q Ů? Ů‘Ů° ŮŽ ‍ Ů? ا‏RŮŽ ŮŽ ;A, ŮŽ wŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ = ا‏


95. Onlar da, “Pes doÄ&#x;rusu!â€? dediler, “Vallahi sen, hâla o eski Ĺ&#x;aĹ&#x;kÄąnlÄąÄ&#x;Äąnda bocalamaya devam ediyorsun!â€? Oysa kimin “Ĺ&#x;aĹ&#x;kÄąnlÄąk içinde bocaladÄąÄ&#x;Äąâ€? biraz sonra ortaya çĹkacaktÄą:

ŮŽ RŮŽ ‍ًا‏U + , 6ŮŽ 1ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍َ ع‏ ŮŽ ‍ اŮŽ ْن‏#ŮŽŮ‘ 4ŮŽ ŮŽ ‍ ل‏ Ů’ , XŮ? NŮ’ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹK4Ů° DŮŽ Ů? /`Ů° Ů’ َ‍ Ů? ا‏+?, -ŮŽ ‍ ŮŽŘĄ Ů’ا‏N Ů? ŮŽ FŮ’ RŮ? َ‍اَ ŮŽ Ů’ ا‏ ﴞيٌ﴿ ‍ َن‏#Ů? 4ŮŽ >Ů’ ŮŽ 5ŮŽ 3ŮŽ =‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° 2ŮŽ 3Ů? Ů? 4ŮŽ DŮ’ َ‍ ; ا‏9Ů‘ , Ů?‍ Ů’ ا‏$

96. Nihayet, uzun bir yolculuÄ&#x;un ardÄąndan kervan, Kenan diyarÄąna ulaĹ&#x;tÄą. Ă–ncĂź olarak gĂśnderilen mĂźjdeci koĹ&#x;a koĹ&#x;a Yakup’un yanÄąna gelip gĂśmleÄ&#x;i onun yĂźzĂźne sĂźrĂźnce, Yakup mucizevĂŽ bir Ĺ&#x;ekilde yeniden gĂśrmeye baĹ&#x;ladÄą ve bĂźyĂźk bir heyecanla, “Ben size, ‘Allah tarafÄąndan, sizin bilmediklerinizi bilirim.â€? dememiĹ&#x; miydim!â€? diye haykÄąrdÄą.

ŮŽ t, „ ﴞي٧﴿ Y ŮŽ :ŮŽŮ‘ )Ů? 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏:ŮŽ 6ŮŽ 9Ů? ‍ Ů?ذ‏:ŮŽ ŮŽ Ů’ AŮ? BŮ’ (ŮŽ ‍ا‏ Ů’ 9ŮŽ 6ŮŽ َ‍ Ů? ا ŮŽ ا‏RŮŽ Ů? . 97. Derken oÄ&#x;ullarÄą, tĂźm olup bitenleri anlatÄąp suçlarÄąnÄą itiraf ettikten sonra, “Ey babamÄąz!â€? dediler, “GĂźnahlarÄąmÄązdan dolayÄą bizim için Allah’tan baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lanma dile. ÇßnkĂź biz gerçekten bĂźyĂźk bir gĂźnah iĹ&#x;ledik.â€?

ŮŽ RŮŽ Ů? ŮŽ Ů? AŮ? BŮ’ (ŮŽ Ů’ َ‍ Ů„ ŮŽ Ů’ ŮŽ٠ا‏ Ů? /%, ŮŽŮ‘ ‍Ů? Ů?Řą ا‏A ŮŽB ‍ Ů? Ů? ŮŽ Ů’ا‏9ŮŽŮ‘ Ů?‍ <; ا‏6Ů‘ , ‍ Ů’ َع‏$ ﴞي٨﴿

98. Yakup Peygamber, “Acele etmeyin, sizin için Rabb’imden daha sonra af dileyeceÄ&#x;im. DoÄ&#x;rusu Allah çok baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layÄącÄą, çok merhametlidir.â€? diye cevap verdi.

ŮŽ RŮŽ ‍ ŮŽ Ů’ Ů? ŮŽŮˆâ€Ź6ŮŽ َ‍ Ů? ا‏/Ů’ ŮŽ Ů?‍‰ ٰا Ů°Ůˆ ى ا‏ ŮŽ Ů’ 3Ů? ‍ ا‏4Ů? .Ů’ ŮŽ ŮŽ ‍ َد‏#ŮŽŮ‘ 4ŮŽ ŮŽ Ů? ‍ Ů„ اد‏ Ů? Ů? K4Ů° DŮŽ ‍ ا‏4Ů? . ŮŽ ‍اŮ? ْن‏ ŮŽ< :, 3Ů? ‍ا= ٰا‏ ﴞيي﴿ Y Ů? Ů‘Ů° ‍ َإ‏T

99. BĂśylece tĂźm aile toplanÄąp MÄąsÄąr’a doÄ&#x;ru yola çĹktÄąlar. KervanÄąn yaklaĹ&#x;tÄąÄ&#x;ÄąnÄą haber alan Yusuf, onlarÄą karĹ&#x;Äąlamak Ăźzere Ĺ&#x;ehir dÄąĹ&#x;Äąnda bir karargâh kurdu. Nihayet kervan, sevinç gĂśsterileri içinde oraya


vardÄą. TĂźm aile fertleri Yusuf’un huzuruna çĹkÄąnca, Yusuf babasÄąnÄą ve anasÄąnÄą kucaklayÄąp baÄ&#x;rÄąna bastÄą ve “Allah’Ĺn izniyle, huzur ve gĂźven içinde MÄąsÄąr’a girin!â€? dedi.

ŮŽ RŮŽ ‍ًا ŮŽŮˆâ€ŹU 1 ŮŽŮ‘ Ů? Ů? ŮŽ ‍ Ů‘Ů? Ůˆا‏. ‍ا‏8ŮŽ Ů° " ŮŽ ‍ Ů’ا ŮŽ> Ů’ Ů?Ř´ ŮŽŮˆâ€ŹK4ŮŽ DŮŽ Ů? Ů’ ŮŽ 6ŮŽ ŮŽâ€ŤŮŽŮˆ ŮŽŘą ŮŽ َ‹ ا‏ Ů? 6ŮŽ َ‍ Ů„ ŮŽ ا‏ 2ŮŽ M ŮŽ %Ů’ َ‍ ا‏1Ů’ RŮŽ ‍` < ŮŽŮˆâ€ŹL % ŮŽ ;6Ů‘ , ‍ َع‏XŮŽ 4ŮŽ >ŮŽ N ŮŽ 1Ů’ RŮŽ FŮ?ƒ -Ů’ RŮŽ 2Ů’ 3Ů? ‍ ي‏ ŮŽ ŮŽ ‍ Ů?Řą ْإ‏FŮ? â€ŤŮˆâ€Ź, Ů’ ŮŽ Ů? 6Ů? ‍ َإ‏N ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź2Ů?  Ů’ M ‍ا‏ 1Ů? >Ů’ 6ŮŽ 2Ů’ 3Ů? ‍ Ů?Ůˆâ€Ź1Ů’ -ŮŽ ‍ Ů’ا‏2ŮŽ 3Ů? Ů’ $ ŮŽ ŮŽ Ů’.َ‍ ; اŮ? Ů’Ř° ا‏6, Ů?Ů‘ 2ŮŽ 3Ů? ;:, N ŮŽ /Ů’ ? ‍ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ َغ‏lŮŽ 9ŮŽ ‍اَ ْن‏ ŮŽ Ů’ 6ŮŽ ‍; ŮŽŮˆâ€Ź:, /Ů’ 6ŮŽ ‍€ Ů?ن‏ #ŮŽ Ů? ‰/ ŮŒ €, ŮŽ ;6Ů‘ , ‍ <; اŮ? َّن َع‏, ŮŽ Ů’.Ů?‍ ا‏Y ŮŽ ŮŽ ﴞ٥٠٠﴿ Ů? /$, eŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏/4, >ŮŽ ‍ Ů? Ů? ŮŽ Ů’ا‏9ŮŽŮ‘ Ů?‍? <Ů?ŘĄ ا‏

100. Hep birlikte Ĺ&#x;ehre girdiler. Yusuf, anne ve babasÄąnÄą ellerinden tutarak kendi tahtÄąna oturttu. Daha sonra, herkes onun huzurunda sevgi ve saygÄąyla eÄ&#x;ildiler. Ä°Ĺ&#x;te o anda Yusuf, “Ey babacÄąÄ&#x;Äąm!â€? dedi, “Bir zamanlar yÄąldÄązlarÄąn bana secde etmesiyle ilgili gĂśrdĂźÄ&#x;Ăźm rĂźyanÄąn yorumu buymuĹ&#x; demek. Ä°Ĺ&#x;te Rabb’im onu aynen gerçekleĹ&#x;tirdi. DoÄ&#x;rusu Rabb’im, bana bĂźyĂźk lĂźtufta bulunmuĹ&#x;tur. ÇßnkĂź beni zindandan kurtarmakla kalmadÄą, Ĺ&#x;eytan benimle kardeĹ&#x;lerimin arasÄąnÄą bozduktan sonra, sizi ta çÜllerden geçirip buralara kadar getirdi. Şßphesiz ki Rabb’im, dilediÄ&#x;ine dilediÄ&#x;i Ăślçßde ilim, hikmet ve kudret bahĹ&#x;eder. Hiç kuĹ&#x;kusuz O her Ĺ&#x;eyi bilendir, sonsuz hikmet sahibidir.â€?

FŮ? â€ŤŮˆâ€Ź, Ů’ ŮŽ 2Ů’ 3Ů? ;:, (ŮŽ #Ů’ 4ŮŽŮ‘ DŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹwŮ? 4Ů’ #Ů? ‍ Ů’ا‏2ŮŽ 3Ů? ;:, (ŮŽ /Ů’ ŮŽ ‍ ٰا‏1Ů’ RŮŽ ‍َع Ů‘Ů?ب‏ ŮŽ Ů’ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ’ Ů?Ů‘ ; Ů? ;Ů‘ , Ů? ‍ْ" ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ŮŽ „ ŮŽ /ŮŽ 9Ů’ 1 ‍ا‏ ŮŽ 9َ‍ Ů’Řą Ů?Řś ا‏5‍ا‏ Ů? ŮŽ #Ů° M ‍ا‏ ŮŽ 5‍ا‏ Ů? • UŮ? ‍ د‏, % Ů° Ů’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ e, Ů? ŮŽŮ‘ 6Ů? ;:, `Ů’ eŮ? Ů’ َ‍ ŮŽŮˆا‏#Ů‹ 4Ů? MŮ’ 3Ů? ;:, ŮŽŮ‘ ŮŽ ŮŽ ‍؊‏UŮ? ŮŽ . ﴞ٥٠٥﴿ Y Ů? 5‍ا‏

101. “Ey Rabb’im, bu hĂźkĂźmranlÄąÄ&#x;Äą bana sen bahĹ&#x;ettin ve rĂźyada gĂśrĂźlen olaylarÄą yorumlama ve meselelerin hakikatine nĂźfuz etme bilgisini bana sen ĂśÄ&#x;rettin. Ey gĂśkleri ve yeri yaratan yĂźce Rabb’im, dĂźnyada da âhirette de benim yegâne dostum, yardÄąmcÄąm sensin! Senden ne makam istiyorum, ne Ĺ&#x;Ăśhret, ne de servet! Bun-


lardan daha kalÄącÄą ve hayÄąrlÄą bir Ĺ&#x;ey istiyorum: Beni son nefesime kadar, buyruklarÄąna yĂźrekten boyun eÄ&#x;en bir MĂźslĂźman olarak yaĹ&#x;at, bir MĂźslĂźman olarak canÄąmÄą al ve mahĹ&#x;erde beni salih kullarÄąnÄąn arasÄąna kat ya Rab!â€?

‍ Ů’ اŮ? ْذ‏XŮ? Ů’ 1ŮŽ ŮŽ " ŮŽ Ů’:)Ů? 3ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹwUŮŽ /Ů’ ŮŽ Ů?‍ Ů? ا‏/% , 9Ů? p Ů? /Ů’ ŮŽB ‍ Ů?ŘĄ Ů’ا‏-ŮŽ 9Ů’ َ‍ ا‏2Ů’ 3Ů? wŮŽ Ů? ‍ٰذ‏ Ů? #Ů’ ŮŽ Ů’ Ů? ‍ ŮŽ Ů? Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź3Ů’ َ‍ Ů?> ا ا‏#ŮŽ NŮ’ َ‍ا‏ ﴞ٥٠٢﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏$

102. Ä°Ĺ&#x;te ey Muhammed, bĂźtĂźn bu anlatÄąlanlar, sana vahiyle bildirdiÄ&#x;imiz ve daha Ăśnce hiç bilmediÄ&#x;in gayb haberlerindendir. Yoksa Yusuf’un kardeĹ&#x;leri ona karĹ&#x;Äą sinsice plânlar kurarak yapacaklarÄą iĹ&#x;e karar verirlerken, sen onlarÄąn yanÄąnda deÄ&#x;ildin. DolayÄąsÄąyla, insanoÄ&#x;lunun bilgi ve tecrĂźbe sÄąnÄąrlarÄąnÄą aĹ&#x;an bu ve benzeri olaylarÄą bizzat gĂśrmĂźĹ&#x;çesine haber vermen, senin Peygamber olduÄ&#x;unu gĂśsteren delillerden biridir. Bununla beraber:

ŮŽŮ‘ Ů? Â…ŮŽ )Ů’ َ‍ ا‏3ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ :, 3Ů? JŮ’ #Ů? 6Ů? " ﴞ٥٠٣﴿ Y ŮŽ [Ů’ ŮŽ % ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ Řł ŮŽŮˆâ€Ź Ů? : ‍ا‏ 103. Sen ne kadar arzu etsen de, yine de insanlarÄąn çoÄ&#x;u hakikate inanmayacaktÄąr.

ﴞ٥٠٤﴿ Y iŮŽ #, ŮŽ >ŮŽ 4Ů’ Ů? ŮŒ )Ů’ ‍ Ů?ذ‏5ŮŽŮ‘ Ů?‍ <Ů? اŮ? ْن Ů? ŮŽ ا‏NŮ’ َ‍ ا‏2Ů’ 3Ů? Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ Ů’ XŮ? 4Ů? tŮŽ MŮ’ ŮŽ 3ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 104. Oysa sen, bu çaÄ&#x;rÄąna karĹ&#x;ÄąlÄąk onlardan herhangi bir menfaat beklemiyorsun ki, samimiyetinle ilgili bir Ĺ&#x;Ăźpheye kapÄąlsÄąnlar. Bu mesaj ancak, bĂźtĂźn insanlÄąÄ&#x;a sunulan bir uyarÄą, bir ĂśÄ&#x;ĂźttĂźr. Ăœstelik bu uyarÄąlar, sadece Kur’an’dan ibaret de deÄ&#x;ildir:

ŮŽ Ů’ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ; Ů? _Ů? ŮŽ ‍ ٰا‏2Ů’ 3Ů? 2Ů’ Ů?Ů‘ ŮŽ )ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů’ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹXŮŽ /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ ‍ Ů‘Ů? Ůˆ َن‏#Ů? ŮŽ ‍ Ů’Řą Ů?؜‏5‍ا‏ Ů? ŮŽ #Ů° M ‍ا‏ ﴞ٥٠ټ﴿ ‍ َن‏q Ů? Ů? >Ů’ 3Ů? XŮŽ Ů’:DŮŽ

105. GĂśklerde ve yerde Allah’Ĺn varlÄąÄ&#x;ÄąnÄą, birliÄ&#x;ini, kudret ve merhametini gĂśzler ĂśnĂźne seren nice deliller vardÄąr ki, inkârcÄąlar gece gĂźndĂźz onlarÄąn yanÄąndan geçerler de, bu muhteĹ&#x;em mucizelerden ibret almadan yĂźz çevirip giderler.


ﴞ٥٠ٌ﴿ ‍ Ů’? Ů? Ů?) َن‏3Ů? Ů’ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź5ŮŽŮ‘ Ů?‍ = ا‏ Ů? Ů‘Ů° 6Ů? Ů’ Ů? Ů? Â…ŮŽ )Ů’ َ‍ ا‏2Ů? 3Ů? JŮ’ Ů? 3ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 106. Ve onlarÄąn çoÄ&#x;u, arzu ve heveslerini yahut uydurduklarÄą birtakÄąm dĂźzmece ilâhlarÄą Allah’a ortak koĹ&#x;maksÄązÄąn, O’na inanmazlar.

Ů? XŮ? /ŮŽ Ů? Ů’ ŮŽ ‍ا= اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź Ů? Ů‘Ů° ‍اب‏ Ů? 8ŮŽ DŮŽ 2Ů’ 3Ů? _ŮŒ /ŮŽ T Ů? ‘َ Ů’ XŮ? /ŮŽ Ů? Ů’ ŮŽ ‍ ا اŮŽ ْن‏:Ů? 3Ů? ŮŽ ŮŽ َ‍ا‏ ŮŽŮ‘ ﴞ٥٠٧﴿ ‍ ŮŽ Ů’? Ů?> Ů? Ůˆ َن‏5ŮŽ Ů’ Ů? ‍ ŮŽ( Ů‹_ ŮŽŮˆâ€ŹBŮ’ 6ŮŽ _Ů? DŮŽ M ‍ا‏

107. Peki bu durumda onlar, Allah’tan bir ceza olarak her Ĺ&#x;eyi sarÄąp kucaklayan bir felâketin tepelerine inmeyeceÄ&#x;inden ya da hiç ummadÄąklarÄą bir anda ansÄązÄąn kÄąyametin baĹ&#x;larÄąnda kopmayacaÄ&#x;Äąndan nasÄąl emin olabiliyorlar?

2Ů? 3ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Źy 9ŮŽ َ‍ ŮŽ Ů?ŘŠ ا‏+ , 6ŮŽ K4Ů° DŮŽ =‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° K ŮŽ Ů?‍ ا ا‏DŮ? ‍ ; اŮŽ ْد‏4/ , -, ŮŽ ‍ه‏, 8Ů? Ů° FŮ’ RŮ? ŮŽ ), Ů? ?Ů’ #Ů? ‍ Ů’ا‏2ŮŽ 3Ů? y 9ŮŽ َ‍ ا‏3ŮŽ ‍ا= ŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٥٠٨﴿ Y Ů? Ů‘Ů° ‍ َن‏eŮŽ -Ů’ Ů? ‍ <; ŮŽŮˆâ€Ź:, >ŮŽ -ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ا‏ 108. O hâlde ey Peygamber, onlara de ki: “İĹ&#x;te benim yolum budur. Ben ve benim izimden gidenler, Ăśyle kĂśrĂź kĂśrĂźne ve bilgisizce deÄ&#x;il, Kur’an ve SĂźnnetin ÄąĹ&#x;ÄąÄ&#x;Äąnda; akÄąl, mantÄąk ve saÄ&#x;duyu Ăślçßlerine gĂśre ve apaçĹk delillere dayanarak, yani tam bir basiret Ăźzere insanlÄąÄ&#x;Äą Allah’Ĺn yoluna çaÄ&#x;ÄąrÄąyoruz. BakÄąn, Allah her tĂźrlĂź acizlik ve noksanlÄąktan uzaktÄąr, yĂźcedir! Ä°Ĺ&#x;te açĹkça ilan ediyorum: Ben, Allah’tan baĹ&#x;kasÄąnÄąn egemenliÄ&#x;ine boyun eÄ&#x;en o mĂźĹ&#x;riklerden deÄ&#x;ilim ve onlarÄąn batÄąl inançlarÄąnÄą ve bu inanca dayalÄą hayat tarzÄąnÄą reddediyorum!â€? EÄ&#x;er “Allah neden elçi olarak bir melek gĂśndermedi?â€? diye itiraz edecek olurlarsa, Ĺ&#x;unu iyi bilsinler ki:

FŮ? Ů’ َ‍ ا‏2Ů’ 3Ů? Ů’ XŮ? /Ů’ ŮŽ Ů?‍; ا‏% , 9Ů? Ů‹5 N ŮŽ ‍ Ů?ع‏5ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏wŮŽ 4Ů? -Ů’ RŮŽ 2Ů’ 3Ů? :ŮŽ 4Ů’ ŮŽ ‍ اŮŽ ْع‏3ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ Ů’ ; Ů? ‍Ů?Ůˆا‏+M, ŮŽ Ů’ 4ŮŽ ŮŽ َ‍ْا Ů?` Ů° <ى ا‏ Ů? Ů’:/ŮŽ ŮŽ ‍ Ů’Řą Ů?؜‏5‍ا‏ _Ů? -ŮŽ RŮ? DŮŽ ‍‰ ŮŽ) َن‏ ŮŽ /Ů’ )ŮŽ â€ŤÂˆ Ů? Ůˆا‏


Ů° Ů’ ‍َا Ů?ع‏1 ŮŽ ‍ Ů’ < ŮŽŮˆâ€ŹXŮ? 4Ů? -Ů’ RŮŽ 2Ů’ 3Ů? 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ا‏ dŮŽŮŽ َ‍ ا Ů‘ŮŽ ŮŽ` Ů’ <ا ا‏2ŮŽ 8, 4ŮŽŮ‘ Ů? ŮŒ +Ů’ . ŮŽ ‍ ŮŽ Ů?؊‏. Ů? 5‍ا‏ ﴞ٥٠ي﴿ ‍ َن‏4Ů? `Ů? >Ů’ ŮŽ

109. Biz senden Ăśnce de, her Ăźlkenin kendi halkÄąndan, vahiyle desteklediÄ&#x;imiz fani insanlardan baĹ&#x;kasÄąnÄą elçi olarak gĂśndermedik. Bu inkârcÄąlar yeryĂźzĂźnde hiç gezip dolaĹ&#x;madÄąlar mÄą ki, kendilerinden Ăśnceki gßçlĂź toplumlarÄąn ve medeniyetlerin nasÄąl ve ne sebeple yok olup gittiÄ&#x;ine bakÄąp ibret alsÄąnlar! Evet, dĂźrĂźst ve erdemlice yaĹ&#x;ayan ve kĂśtĂźlĂźklerden titizlikle sakÄąnan o takva sahipleri için âhiret yurdu, Ĺ&#x;u gelip geçici dĂźnya hayatÄąndan elbette çok daha iyidir. Ey akÄąl sahipleri, hâla aklÄąnÄązÄą kullanmayacak mÄąsÄąnÄąz?

ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹFŮ? Ů? Ů?Ů‘ ‍ ا‏h ŮŽ ‍ ا‏6Ů? 8Ů? )Ů? 1Ů’ RŮŽ Ů’ XŮ? 9ŮŽŮ‘ َ‍ ا ا‏:Ů?Ů‘ ‡ Ů’ Ů? ‍ َإ‏N Ů’ ‍ اŮ? ŮŽذا‏K (Ů‘Ů° % ŮŽ tŮŽ /Ů’ (ŮŽ ‍ا‏ ŮŽ ŮŽ 9ŮŽ 2Ů’ 3ŮŽ ;ŮŽ  Ů?Ů‘ :Ů? ŮŽ * ‍ Ů’ا ŮŽ` Ů’ Ů?م‏2Ů? DŮŽ :ŮŽ Ů? Ů’ 6ŮŽ ‍ Ů? ŮŽ Ů‘Ů?د‏5ŮŽ ‍? <Ů?ŘĄ ŮŽŮˆâ€Ź 9ŮŽ Ů? Ů’ 9ŮŽ ŮŽ 3, Ů?  Ů’ #Ů? ‍ْا‏ ﴞ٥٥٠﴿ Y

110. Ĺžu anda içinde bulunduklarÄą refah ve zenginlik, sakÄąn o kâfirleri aldatmasÄąn. Ă–te yandan, uÄ&#x;radÄąklarÄą sÄąkÄąntÄąlar da mĂźminleri yÄąlgÄąnlÄąÄ&#x;a dĂźĹ&#x;Ăźrmesin. Nitekim Ăśnceki elçilerimiz de aynÄą sÄąkÄąntÄąlarla yĂźz yĂźze gelmiĹ&#x;lerdi. Nihayet elçiler, kâfirlerin iman etmesinden iyice Ăźmit kestikleri ve yalancÄą çĹkacaklarÄąnÄą dĂźĹ&#x;Ăźnmeye baĹ&#x;ladÄąklarÄą bir sÄąrada onlara yardÄąmÄąmÄąz yetiĹ&#x;ti ve dilediÄ&#x;imiz mĂźmin kimseler azaptan kurtarÄąldÄą. Kâfirler de en aÄ&#x;Äąr cezaya çarptÄąrÄąldÄą. ÇßnkĂź azabÄąmÄąz, suç iĹ&#x;lemekte Äąsrar eden bir toplumdan asla geri çevrilmez!

ŮŽ Ů’ ; Ů? yâ€ŤŮˆâ€Ź5 Ů? Ů? ‍ ŮŽ ŮŒŘŠâ€ŹvŮ’ DŮ? Ů’ XŮ? Ů? ŮŽ RŮŽ ; , ‍ ŮŽ) َن‏1Ů’ `ŮŽ ŮŽ Ů‹W 1, % ŮŽ ‍ ŮŽ) َن‏3ŮŽ ‍ ب‏ < Ů? -ŮŽ Ů’ 5‍ا‏ ŮŽ , AŮ’ ŮŽ ‍ Ů’ Ů? ŮŽŮˆâ€Ź1ŮŽ ŮŽ Y ŮŽ Ů’ 6ŮŽ ‍ي‏8, ŮŽŮ‘ ‍ ا‏bŮŽ 1, Ů’ ŮŽ 2Ů’ $ Ů° ŮŽ AŮ’ Ů? ‍ Ů’; Ů?إ‏TŮŽ FŮ?Ů‘ )Ů? F/ Ů? Ů° ‍ ى ŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٥٥٥﴿ ‍ َن‏:Ů? 3Ů? JŮ’ Ů? ‍ Ů‹_ Ů? ŮŽ` Ů’ Ů?م‏#ŮŽ %Ů’ ‍ًى ŮŽŮˆ َع‏1 Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź


111. Gerçekten bu anlattÄąÄ&#x;ÄąmÄąz elçilerin hayat hikâyelerinde, akÄąl ve saÄ&#x;duyu sahipleri için nice dersler, nice ibretler vardÄąr. Bu kÄąssalarÄą size bildiren Kur’an, kesinlikle insan ĂźrĂźnĂź bir kelâm, uydurulmuĹ&#x; bir sĂśz deÄ&#x;ildir. Aksine, kendisinden Ăśnceki kutsal metinleri —bozulmuĹ&#x; kÄąsÄąmlarÄąnÄą dĂźzelterek— onaylamak, insanÄąn hem dĂźnyada hem de âhirette kurtuluĹ&#x; ve mutluluk yolunda ihtiyaç duyabileceÄ&#x;i her Ĺ&#x;eyi açĹkça ortaya koymak ve hakka yĂźrekten iman eden bir topluma hakikati gĂśsteren bir hidayet ve rahmet kaynaÄ&#x;Äą olmak Ăźzere bizzat Allah tarafÄąndan gĂśnderilmiĹ&#x; son Ä°lâhĂŽ KitaptÄąr.

â€ŤďˇŒâ€Ź

1Ů? DŮ’ ŮŽŮ‘ ‍ﴞ Ů? ŮŽŘą Ů?ŘŠ ا‏٥٣﴿

13. RA’D SURESÄ° Medine’de indirildiÄ&#x;ine dair bazÄą rivayetler varsa da, ele aldÄąÄ&#x;Äą konular ve ifade biçimi, bu surenin Mekke’nin son dĂśnemlerinde indirildiÄ&#x;ini gĂśstermektedir. AdÄąnÄą, 13. ayetinde geçen ve gĂśk gĂźrĂźltĂźsĂź anlamÄąna gelen “ra’dâ€? kelimesinden almÄąĹ&#x;tÄąr. 43 ayettir.

Rahman ve Rahim olan Allah’Ĺn AdÄąyla! Beni yoktan var edip ĂźstĂźn yeteneklerle donatan ve kulluk gĂśreviyle yeryĂźzĂźne gĂśnderen sonsuz Ĺ&#x;efkat ve merhamet sahibi yĂźce Rabb’imin adÄąyla, O’nun verdiÄ&#x;i gßç ve yetkiye dayanarak ve yalnÄązca O’nun adÄąna okuyor, sĂśylĂźyorum:

bŮ?Ů‘ eŮŽ ‍ Ů’ا‏wŮŽ 6Ů?Ů‘ ‍ َع‏2Ů’ 3Ů? wŮŽ /Ů’ ŮŽ Ů?‍ ŮŽŮ„ ا‏lŮ’Ů? 9Ů?‍ ŮŠ ا‏8, ŮŽŮ‘ ‍ ب ŮŽŮˆا‏ Ů? ŮŽ ‍ ٰا‏wŮŽ 4Ů’ Ů? Ů° # ‍ا‏ Ů? ‍ ŘŞ Ů’ا‏ < Ů? (ŮŽ $ ŮŽŮ‘ ŮŽ Â…ŮŽ )Ů’ َ‍ ا‏2ŮŽŮ‘ $ ﴞ٥﴿ ‍ َن‏:Ů? 3Ů? JŮ’ Ů? 5ŮŽ ‍ س‏ Ů? Ů° â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? : ‍ا‏ 1. Elif, Lâm, MĂŽm, Râ. Ey insanoÄ&#x;lu! Senin çok iyi tanÄądÄąÄ&#x;Äąn ve sĂźrekli kullandÄąÄ&#x;Äąn basit harflerden oluĹ&#x;tuÄ&#x;u hâlde, bir benzerini yapmakta bĂźtĂźn beĹ&#x;erin acze dĂźĹ&#x;tĂźÄ&#x;Ăź bu ayetlere kulak ver: Bunlar, insanlÄąÄ&#x;Äą aydÄąnlatmak Ăźzere gĂśnderilen son ilâhĂŽ KitabÄąn ayetleridir. Ve ey Muhammed! Hiç kuĹ&#x;kun olmasÄąn, sana Rabb’inin katÄąndan gĂśnderilenler gerçeÄ&#x;in ta kendisidir. Ne var ki, insanlarÄąn çoÄ&#x;u bu apaçĹk hakikate iman etmiyor. Oysaki:


ŮŽŮ‘ ‹َ ŮŽ ‍ي َع‏8, ŮŽŮ‘ ‍= ا‏ K4ŮŽ DŮŽ ‍ا ŮŽ( Ů° ى‏ Ů’ Ů?ŮŽŮ‘ XŮŽ 9ŮŽ ‍ ŮŽ ŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź1Ů? #ŮŽ DŮŽ + Ů? ŮŽ #Ů° M ‍ا‏ Ů? Ů‘ Ů° َ‍ا‏ Ů? Ů’ ŮŽB6Ů? ‍ات‏ ŮŽŮ‘ ŮŽ ZŮŽŮ‘ ŮŽ ‍ْا ŮŽ> Ů’ Ů?Ř´ ŮŽŮˆâ€Ź K< #L M ŮŽ 3Ů? FŮ? N ŮŽ ŮŽ5Ů? ‍ ي‏,  Ů’ ŮŽ FŮŒŮ‘ )Ů? ŮŽ< #ŮŽ `ŮŽ ‍ ŮŽŮˆ Ů’ا‏h ŮŽ #Ů’ ? ‍ا‏ Ů° Ů’ FŮ? Ů?Ů‘ ŮŽA Ů? ŮŽ 3Ů’ 5‍ا‏ ŮŽ Ů’ Ů? 6Ů?Ů‘ 1ŮŽ Ů? Ů? 6Ů?Ů‘ ‍ ŮŽ ` Ů?ŘĄ َع‏4Ů? 6Ů? Ů’ $ Ů? 4ŮŽŮ‘ >ŮŽ ŮŽ ‍ ت‏ ‍ َن‏:Ů? RŮ? Ů? Ů’ $ Ů? ŮŽ 5‍ا‏ ﴞ٢﴿

2. O Allah ki, gĂśkleri gĂśrebileceÄ&#x;iniz bir direk olmadan yĂźkseltmiĹ&#x;tir. GĂźneĹ&#x;, Ay ve gezegenler baĹ&#x;ta olmak Ăźzere, uçsuz bucaksÄąz uzay boĹ&#x;luÄ&#x;unda yĂźzen yÄąldÄązlarÄąn ve gĂźneĹ&#x; sistemlerinin oluĹ&#x;turduÄ&#x;u milyarlarca gĂśkcismini, gĂśrebileceÄ&#x;iniz bir direk olmadan ve birbirlerine çarpmayacak Ĺ&#x;ekilde, itme-çekme kanunlarÄąyla mĂźkemmel bir sistem hâlinde dĂźzenleyip boĹ&#x;lukta ve dengede tutan O’dur. AyrÄąca, kâinatÄąn mutlak hâkimi olarak Egemenlik TahtÄąna oturan ve her biri belirli bir vakte kadar yĂśrĂźngelerinde akÄąp gitmekte olan GĂźneĹ&#x;’i ve Ay’Ĺ insanlÄąÄ&#x;Äąn faydasÄą için koyduÄ&#x;u kanunlara boyun eÄ&#x;diren yine O’dur. Ve gerek tabiat kanunlarÄą, gerekse inanç ve ahlâk kurallarÄąyla ilgili bĂźtĂźn iĹ&#x;leri yĂśnetip yĂśnlendiren de O’dur. Ä°Ĺ&#x;te Allah, hiçbir Ĺ&#x;Ăźpheye, kapalÄąlÄąÄ&#x;a meydan vermeyecek biçimde ayetlerini bĂśyle açĹk ve net olarak ortaya koyuyor ki, bĂźtĂźn bunlarÄą yapan ve yaratan Rabb’inizin, ĂślĂźmĂźnĂźzden sonra sizi yeniden diriltmeye kadir olduÄ&#x;unu bilesiniz de, gĂźnĂźn birinde hesap vermek Ăźzere Rabb’inizin huzuruna çĹkacaÄ&#x;ÄąnÄąza yĂźrekten inanasÄąnÄąz. O Allah ki:

ŮŽ Ů’ 1ŮŽŮ‘ 3ŮŽ ‍ي‏8, ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆ Ů? ŮŽ ا‏ FŮ?Ů‘ )Ů? 2Ů’ 3Ů? ‍ Ů‹Řą <ا ŮŽŮˆâ€ŹXŮŽ 9Ů’ َ‍ا ŮŽ; ŮŽŮˆا‏ ŮŽ ‍؜ ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ‍ ْع‏5‍ا‏ Ů? ‍ ŮŽŘą ŮŽŮˆâ€ŹXŮŽ / , FŮŽ >ŮŽ N ŮŽŮ‘ ŮŽŮ‘ FŮŽ /Ů’ ŮŽŮ‘ ‍?; ا‏ ‍ <ŮŽŘą اŮ? َّن‏XŮŽ : ‍ا‏ Ů? ŮŽ #ŮŽ W ‍ا‏ ŮŽ ‍ ŮŽز Ů’Ůˆâ€ŹXŮŽ / , FŮŽ >ŮŽ N ŮŽ ‍ات‏ Ů? BŮ’ Ů? Y Ů? Ů’ :ŮŽ Ů’ ‍ ا‏Y Ů?Ů’N ŮŽŮ‘ ŮŽA(ŮŽ ŮŽ ‍ ŘŞ Ů? ŮŽ` Ů’ م‏ Ů° ŮŽ wŮŽ Ů? ‍ ; ٰذ‏, ﴞ٣﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏$ Ů? ŮŽ5 Ů?

3. YeryĂźzĂźnĂź hayata elveriĹ&#x;li bir Ĺ&#x;ekilde yayÄąp dĂśĹ&#x;eyen, oraya, baĹ&#x;Äą bulutlara deÄ&#x;en sarsÄąlmaz daÄ&#x;lar yerleĹ&#x;tiren, yemyeĹ&#x;il vadilerde dereler, çaylar ve Äąrmaklar akÄątan, orada her renk ve her çeĹ&#x;it


bitkiden erkekli diĹ&#x;ili birer çift yaratan ve geceyi siyah bir tĂźl gibi gĂźndĂźzĂźn Ăźzerine Ăśrten, O’dur. Ä°Ĺ&#x;te bĂźtĂźn bu anlatÄąlanlarda, hakikati anlamak amacÄąyla inceden inceye dĂźĹ&#x;Ăźnen insanlar için Allah’Ĺn Rab ve Ä°lâh olarak varlÄąÄ&#x;ÄąnÄą ve birliÄ&#x;ini, kudret ve merhametini gĂśzler ĂśnĂźne seren nice deliller, ibretler ve dersler vardÄąr. Ă–yle ki:

ŮŽ RŮ? ‍ Ů’Řą Ů?؜‏5‍ا‏ ŮŽ Ů’ ; Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍ ب ŮŽŮˆ ŮŽز Ů’Řą ŮŒŘšâ€Ź ŮŒ :ŮŽŮ‘ N ŮŒ ‍ Ůˆ َع‏ ŮŽ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź Ů? :ŮŽ DŮ’ َ‍ ا‏2Ů’ 3Ů? ‍ ت‏ Ů?  ŮŽ (ŮŽ 3Ů? Â‹ŮŒ €

ŮŒ Z, 9ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź FŮ? E Ů‘Ů? ŮŽA9Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź1Ů? %‍ا‏ Ů? ŮŽ Ů’:[ Ů? ‍ Ů?ŘĄ ŮŽŮˆâ€Ź#ŮŽ 6Ů? K`Ů° MŮ’ Ů? ‍ان‏ Ů? Ů? +Ů’ ‘َ ‍ْ ŮŽ ا ŮŒŮ† ŮŽŮˆâ€Ź:[ Ů? F/ Ů° ŮŽ wŮŽ Ů? ‍ ; ٰذ‏, ‍ اŮ? َّن‏F< Ů? )Ů? 5‍ا‏ Ů? Ů’ ; Ů? | ‍ ŘŞ Ů? ŮŽ` Ů’ Ů?م‏ Ů? ŮŽ5 ŮŽ >Ů’ 6ŮŽ Ů? >Ů’ 6ŮŽ K4Ů° DŮŽ XŮŽ E ﴞ٤﴿ ‍ َن‏4Ů? `Ů? >Ů’ ŮŽ

4. YeryĂźzĂźnde, birbirine komĹ&#x;u olduklarÄą hâlde, bitki ĂśrtĂźsĂź, doÄ&#x;al gĂźzellikleri ve maden kaynaklarÄą bakÄąmÄąndan farklÄą Ăśzellikler taĹ&#x;Äąyan toprak parçalarÄą, bu topraklarda yetiĹ&#x;en ĂźzĂźm baÄ&#x;larÄą, ekin tarlalarÄą, bir kĂśkten birkaç gĂśvde halinde sĂźrgĂźn veren çatallÄą ve tek gĂśvdeden oluĹ&#x;an çatalsÄąz hurma bahçeleri var ki, bunlarÄąn hepsi aynÄą topraktan, aynÄą havadan ve aynÄą sudan beslendiÄ&#x;i hâlde, bir kÄąsmÄąnÄąn meyvelerini diÄ&#x;erlerinden daha lezzetli, daha ĂźstĂźn kÄąlÄąyoruz. Ä°Ĺ&#x;te bunlarda da, aklÄąnÄą kullanan bir toplum için ilâhĂŽ sanatÄąn hayranlÄąk verici gĂźzelliklerini ortaya koyan nice ibret verici mucizeler, nice deliller vardÄąr.

bŮ? 4Ů’ . ŮŽ ;A, ŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽإا‏6Ů‹ ‍ Ů? ŮŽ ا‏:ŮŽŮ‘ )Ů? ‍ Ů’ ŮŽإاŮ? ŮŽذا‏XŮ? Ů? Ů’ RŮŽ p ŮŒ  ŮŽ >ŮŽŮŽ pŮ’  ŮŽ >Ů’ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ْن‏ ŮŽ Ů’ wŮŽ xŮ? Ů° y‍ ŮŽŮˆاŮ?Ůˆâ€ŹU Ů’ XŮ? 6Ů?Ů‘ ŮŽ 6Ů? ‍َ Ů? Ůˆا‏A)ŮŽ 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ ا‏wŮŽ xŮ? Ů° y‍ اŮ?Ůˆâ€Ź1Ů?< 1, N ; , ‍ Ů?ل‏dŮŽ ‘ْ 5‍ا‏ ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ ب‏ ﴞټ﴿ ‍Ů?Ůˆ َن‏1 Ů? . ŮŽ XŮŽ / , Ů’ Ů? ‍ ع‏ Ů? eŮŽ [Ů’ َ‍ ا‏wŮŽ xŮ? Ů° y‍ ŮŽŮˆاŮ?Ůˆâ€ŹU Ů’ XŮ? RŮ? :ŮŽ DŮ’ َ‍ا‏ Ů?U : ‍ا‏

5. NasÄąl, bu muhteĹ&#x;em gĂźzellikler karĹ&#x;ÄąsÄąnda hayrete dĂźĹ&#x;tĂźn, deÄ&#x;il mi? Fakat bunlar ne kadar hayranlÄąk vericiyse, inkârcÄąlarÄąn, “Ne yani, biz mezarlarda çßrĂźyĂźp toprak olduktan sonra mÄą yeniden


diriltilecekmiĹ&#x;iz? Hiç Ăśyle Ĺ&#x;ey olur mu?â€? Ĺ&#x;eklindeki iddialarÄą da en az bunun kadar hayret ve dehĹ&#x;et vericidir. Ä°Ĺ&#x;te bu iddiada bulunanlardÄąr, sonsuz hikmet, adalet ve kudret sahibi olan Rab’lerini inkâr edenler. Ä°Ĺ&#x;te bunlardÄąr, boyunlarÄąna kibir, cehalet, ihtiras, inat ve ĂśnyargÄą kelepçeleri vurulmuĹ&#x; olanlar. Ve iĹ&#x;te bunlardÄąr, gĂźnahlarÄąnÄąn cezasÄąnÄą çekmek Ăźzere ebediyen cehennemde kalacak olanlar.

ŮŽŮ‘ 6Ů? wŮŽ 9ŮŽ 4Ů?  Ů? >Ů’ (ŮŽ MŮ’ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů’ 4ŮŽ . 2Ů’ 3Ů? " ŮŽ 1Ů’ RŮŽ ‍ Ů?_ ŮŽŮˆâ€Ź:ŮŽ M ŮŽ eŮŽ ‍ Ů’ا‏FŮŽ -Ů’ RŮŽ _Ů? xŮŽ /Ů‘Ů? M ŮŽŮ‘ Ů? ‍ ŮŽ Ů?؊‏AŮ? BŮ’ 3ŮŽ â€ŤŮˆâ€Ź8Ů? ŮŽ wŮŽ 6ŮŽŮ‘ ‍ <Ů?ŘŞ ŮŽŮˆاŮ? َّن َع‏dŮ?ŮŽ W#ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏XŮ? 4Ů? -Ů’ RŮŽ Ů? K4Ů° DŮŽ ‍ س‏ U Ů’ XŮ? #Ů? 4Ů’ ‡ Ů? :4 ﴞٌ﴿ ‍ ب‏ ŮŽ ŮŽ wŮŽ 6ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆاŮ? َّن َع‏ Ů? `ŮŽ >Ů? ‍ Ů’ا‏1Ů? 1, ?

6. Ey Peygamber! Senden, iyilikten Ăśnce çarçabuk kĂśtĂźlĂźk getirmeni istiyorlar. Ä°nkârcÄąlar, senin onlara teklif ettiÄ&#x;in iyilikleri arzu edecekleri yerde, sana karĹ&#x;Äą kĂźstahça meydan okuyarak bir an Ăśnce baĹ&#x;larÄąna azabÄą getirmeni istiyorlar. Oysa kendilerinden Ăśnce buna benzer nice ibret verici Ăśrnekler gelip geçmiĹ&#x;ti. Onlardan ibret alsÄąnlar da, zulĂźm ve haksÄązlÄąktan vazgeçip tĂśvbe etsinler. Ä°Ĺ&#x;te o zaman, o ana kadar iĹ&#x;lemiĹ&#x; olduklarÄą bĂźtĂźn gĂźnahlarÄą baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lanacaktÄąr. ÇßnkĂź senin Rabb’in, bunca zulĂźmlerine raÄ&#x;men insanlara karĹ&#x;Äą çok merhametli, çok baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layÄącÄądÄąr. Bununla birlikte, O’nun azabÄą da çok Ĺ&#x;iddetlidir! Ä°Ĺ&#x;te bunca apaçĹk mucizeler gĂśzler ĂśnĂźnde dururken:

Ů? `Ů? ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź "Ů’ ŮŽ 9َ‍ ا‏#ŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ < ا‏, 6Ů?Ů‘ ‍ َع‏2Ů’ 3Ů? _ŮŒ ŮŽ ‍ Ů? ٰا‏/Ů’ 4ŮŽ DŮŽ ‍ َل‏lŮ’Ů? 9Ů?‍ ا‏5 ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍َ Ů? Ůˆا‏A)ŮŽ 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ Ů„ ا‏ Ů? Ů? ‍ ŮŒŘą ŮŽŮˆâ€Ź8Ů? Ů’:3Ů? ﴞ٧﴿ ‍د‏iŮ? ŮŽ ‍ Ů’ Ů?م‏RŮŽ FŮ?Ů‘ $

7. Ä°nkârcÄąlar, “Mademki Muhammed Peygamber olduÄ&#x;unu iddia ediyor, o hâlde ona Rabb’inden bizim istediÄ&#x;imiz tĂźrden bir mucize indirilseydi ya!â€? diyerek, senden olaÄ&#x;anĂźstĂź Ĺ&#x;eyler yapmanÄą bekliyorlar. Oysa sen yalnÄązca bir uyarÄącÄąsÄąn. Nitekim insanlÄąk tarihi boyunca gelmiĹ&#x; geçmiĹ&#x; her toplumun bir uyarÄącÄą rehberi vardÄąr. EÄ&#x;er gerçekten mucize istiyorlarsa, Ĺ&#x;una baksÄąnlar:


ŮŽ Ů’ |/ 3ŮŽ ‍ Ů?Ů… ŮŽŮˆâ€Ź% Ů? Ů‘ Ů° َ‍ا‏ ŮŽ ‍ ْع‏5‍ا‏ Ů? B, ŮŽ 3ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹKWŮ’Ů° 9Ů?‍ ا‏FŮ?Ů‘ )Ů? FŮ? #Ů? eŮ’ ŮŽ 3ŮŽ Ů? 4ŮŽ >Ů’ ŮŽ = ﴞ٨﴿ ‍َا Ů?ع‏1`Ů’ #Ů? 6Ů? ‍ Ů?ه‏1ŮŽ Ů’:DŮ? ‍ Ů’; Ů?إ‏TŮŽ FŮ?Ů‘ )Ů? ‍ ŮŽدا <Ů?ŘŻ ŮŽŮˆâ€ŹlŮ’ ŮŽ 8. Allah, her diĹ&#x;i varlÄąÄ&#x;Äąn karnÄąnda neler taĹ&#x;ÄądÄąÄ&#x;ÄąnÄą ve rahimlerin neyi eksiltip neyi artÄąrdÄąÄ&#x;ÄąnÄą, ne zaman ve nasÄąl doÄ&#x;um yapacaÄ&#x;ÄąnÄą bilir. BĂźtĂźn bu harika iĹ&#x;leri yaratan ve yĂśneten sadece O’dur. ÇßnkĂź Allah katÄąnda her Ĺ&#x;ey, belli bir amaç ve Ăślçßye gĂśre takdir edilmiĹ&#x;tir. Ă–yle ki:

ŮŽ ‍ ŮŽŘŻ Ů?ŘŠ Ů’ا‏XŮŽ ? ‍ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŮˆâ€Źp ﴞي﴿ ‍ ل‏ Ů? >ŮŽ (ŮŽ #Ů? ‍ Ů? Ů’ا‏+-, $ Ů? /Ů’ ŮŽB ‍ Ů? Ů? Ů’ا‏DŮŽ 9. O, yaratÄąlmÄąĹ&#x;larÄąn algÄąlama sÄąnÄąrlarÄą Ăśtesindeki âlem olan gayb’Ĺ da, duyularla kavranabilen Ĺ&#x;ehadet âlemini de bilir. Gerçek anlamda bĂźyĂźklĂźk ve yĂźcelik yalnÄązca O’na aittir ve O, beĹ&#x;eri Ăślçßlerle tanÄąmlanabilecek her Ĺ&#x;eyin Ăźzerinde ve Ăśtesindedir.

Ů? Ů’:3Ů? ‍َ ŮŽ ا ŮŒŘĄâ€Ź ‰Ů? Ů’Z(ŮŽ MŮ’ 3Ů? ŮŽ Ů? 2Ů’ 3ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź, 6Ů? ŮŽ XŮŽ N ŮŽ 2Ů’ 3ŮŽ ‍ اŮŽ ŮŽ Ů‘ŮŽ Ů’ا ŮŽ` Ů’ ŮŽŮ„ ŮŽŮˆâ€Ź2Ů’ 3ŮŽ Ů’ $ ŮŽ ŮŽŮ‘ 6Ů? ‍ Řą ŮŒب‏ ﴞ٥٠﴿ ‍ ع‏ Ů? XŮŽ : Ů? ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹFŮ? /Ů’ Ů‘ 6Ů? 10. Allah’Ĺn ilmine gĂśre, içinizden birinin niyet ve sĂśzlerini gizlemesiyle onu açĹÄ&#x;a vurmasÄą birdir. Yine sizden birinin gecenin karanlÄąklarÄąnda saklanmasÄąyla gĂźpegĂźndĂźz ortalÄąkta gezip dolaĹ&#x;masÄą arasÄąnda da hiçbir fark yoktur. O, tĂźm varlÄąklarÄą tam olarak ve gĂśrĂźr ve her hallerini en mĂźkemmel Ĺ&#x;ekilde bilir.

Ů? ŮŽAeŮ’ ŮŽ , AŮ? 4Ů’ . Ů? 3Ů’ َ‍ ا‏2Ů’ 3Ů? Ů? 9ŮŽ ˆ ŮŽ 2Ů’ 3Ů? ‍ Ů’ Ů? ŮŽŮˆâ€Ź1ŮŽ ŮŽ Y ŮŒ -ŮŽ `Ů?Ů‘ >ŮŽ 3Ů? Ů? ŮŽ Ů? Ů’ 6ŮŽ 2Ů’ 3Ů? ‍ ت‏ ‍ Ů’ < ŮŽŮˆاŮ? ŮŽŘ° ا‏XŮ? M Ů?< Ů‘Ů° ŮŽ Ů‘Ů° ‍ا= اŮ? َّن‏ ŮŽ ‍ ŮŽ` Ů’ Ů?م‏6Ů? 3ŮŽ Ů? +Ů‘Ů? ŮŽB Ů? 5ŮŽ =‍ا‏ Ů? Ů?A9Ů’ ŮŽ 6Ů? 3ŮŽ ‍Ů?Ůˆا‏+Ů‘Ů? ŮŽB Ů? K(Ů‘Ů° % Ů? ‍ ŮŽ` Ů’ Ů?م‏6Ů? =‍ا‏ ‍ال‏ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź2Ů’ 3Ů? , 9Ů? ‍ Ů?ŘŻŮˆâ€Ź2Ů’ 3Ů? Ů’ XŮ? ŮŽ 3ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹUŮ? ŮŽ ‍ ŮŽ َّد‏3ŮŽ dŮŽŮŽ ‍ Ů‹إا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍اَ ŮŽعا َد‏ ﴞ٥٥﴿


11. Ä°nsanoÄ&#x;lunun ĂśnĂźnde ve arkasÄąnda, etrafÄąnÄą çepeçevre kuĹ&#x;atan ve her attÄąÄ&#x;Äą adÄąmda onu bir gĂślge gibi takip eden gĂśrevli melekler vardÄąr. Onlar, Allah’Ĺn emriyle onu koruyup gĂśzetir ve tĂźm davranÄąĹ&#x;larÄąnÄą bir bir kaydederler. Ve bĂźtĂźn bunlar, ilâhĂŽ yasalar çerçevesinde cereyan eder. Ä°nsanÄąn toplumsal ve bireysel hayatÄąna yĂśn veren bu yasalara gĂśre, bir toplum kendi ĂśzĂźndeki nitelikleri deÄ&#x;iĹ&#x;tirmediÄ&#x;i sĂźrece, Allah onlarÄąn durumunu —ister iyilik ister kĂśtĂźlĂźk yĂśnĂźnde olsun— deÄ&#x;iĹ&#x;tirmez. O hâlde kĂśtĂźlĂźÄ&#x;Ăź tercih edenler, tercih ettikleri yĂśnde deÄ&#x;iĹ&#x;ime uÄ&#x;ramaya mahkĂťmdurlar. Zira Allah, yaptÄąklarÄą kĂśtĂźlĂźkler sebebiyle bir toplumu cezalandÄąrmaya karar verdi mi, hiçbir Ĺ&#x;ey bunun ĂśnĂźne geçemez ve hiç kimse onlarÄą Allah’a karĹ&#x;Äą koruyamaz!

ŮŽ ‍ Ů’ Ů‹ ŮŽŮˆâ€Ź. Ů? , Ů? ‍ي‏8, ŮŽŮ‘ ‍Ů? ŮŽ ا‏ ŮŽŮ‘ ¨Ů? ? ‍ ب‏ ŮŽ ‍ْ َق‏vŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏$ ŮŽ eŮŽ M ‍ا‏ Ů? Ů’: Ů? ‍ Ů‹> ŮŽŮˆâ€Ź#ŮŽ „ ﴞ٥٢﴿ ‍ ل‏ UŮŽ `ŮŽ W ‍ا‏ Ů?Ů‘ 12. Hem korku, hem de bereketli yaÄ&#x;murlarÄą mĂźjdeleyen bir Ăźmit kaynaÄ&#x;Äą olarak, size Ĺ&#x;imĹ&#x;eÄ&#x;i gĂśsteren ve yaÄ&#x;mur yĂźklĂź bulutlarÄą meydana getiren O’dur.

ŮŽ xŮ? 4Ů° #ŮŽ ‍ه ŮŽŮˆ Ů’ا‏, 1Ů? #Ů’ eŮŽ 6Ů? 1Ů? DŮ’ ŮŽŮ‘ ‍ Ů?ÂŒ ا‏-Ů?Ů‘ M FŮ? Ů? Ů’ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹU , (Ů? ŮŽA/., 2Ů’ 3Ů? _Ů? $ ŮŽ Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ŮŽ 2Ů’ 3ŮŽ XŮŽ 6Ů? p/ ŮŽŮ‘ ŮŽ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹU=‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ; Ů? ‍? Ů?ŘĄ ŮŽŮˆ Ů? Ů’ Ů? ŮŽ Ů?ŘŻ Ů? َن‏ Ů? , /Ů? ŮŽ bŮŽ DŮ? ‍ا ŮŽ ا‏ ﴞ٥٣﴿ ‍ ل‏ < Ů? eŮŽ #Ů? ‍ Ů’ا‏1Ů? 1, TŮŽ 13. GĂśk gĂźrĂźltĂźsĂź de, evrendeki tĂźm varlÄąklar gibi Allah’Ĺ ĂśvgĂźyle tesbih etmekte ve yĂźrekleri hoplatan korkunç gĂźrlemesiyle, Allah’Ĺn yĂźceliÄ&#x;ini, kudret ve azametini tĂźm evrene ilan etmekte, O’nun hiçbir bakÄąmdan noksanÄą ve hiçbir Ĺ&#x;ekilde ortaÄ&#x;Äą olmadÄąÄ&#x;ÄąnÄą haykÄąrmaktadÄąr. MĂźĹ&#x;riklerin ilâh diye tapÄąndÄąÄ&#x;Äą melekler de, Allah’Ĺn heybetinden Ăźrpererek, O’nun uluhiyetinin Ĺ&#x;anÄąnÄą tesbih ve tenzih etmektedirler. Ve Allah, gĂśkten yÄąldÄąrÄąmlar gĂśndermekte ve onlarla dilediÄ&#x;ini çarpmaktadÄąr. Ä°Ĺ&#x;te bĂźtĂźn bunlar olup biterken, onlar hâlâ Allah’Ĺn yĂźceliÄ&#x;i, kudret ve azameti hakkÄąnda tartÄąĹ&#x;Äąp duruyorlar. Oysa Allah, ilâhĂŽ plân gereÄ&#x;ince, zalimlerin hilelerini baĹ&#x;larÄąna geçirip onlarÄą cezalandÄąrmada mĂźthiĹ&#x; bir kudrete sahiptir!


Ů’ XŮ? ŮŽ ‍ َن‏-Ů? / , (ŮŽ MŮ’ ŮŽ 5ŮŽ , 9Ů? ‍ Ů?ŘŻŮˆâ€Ź2Ů’ 3Ů? ‍ َن‏DŮ? 1Ů’ ŮŽ 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŮˆا‏b<Ů‘ Ů? eŮŽ ‍ ŮŽ Ů?ŘŠ Ů’ا‏DŮ’ ‍َ Ů? َد‏ ŮŽ Ů? 3ŮŽ ‍ َž ŮŽ Ů?ه ŮŽŮˆâ€Ź4Ů? -Ů’ /ŮŽ Ů? ‍ Ů?إ‏#ŮŽ ‍ Ů’ا‏K ŮŽ Ů?‍ Ů? ا‏/Ů’ AŮŽŮ‘ )ŮŽ ‚Ů? ŮŽ 6Ů? Ů? -ŮŽ )ŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍? Ů’; Ů?ŘĄ ا‏ ŮŽ ‍ Ů?ŘĄ Ů’ا‏DŮŽ ‍ Ů?د‏3ŮŽ ‍ < ŮŽŮˆâ€Ź, BŮ? Ů? -ŮŽ 6Ů? ﴞ٥٤﴿ ‍ Ů?ل‏dŮŽ q ŮŽ ; , 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏2ŮŽ , Ů? $

14. Kabul edilip karĹ&#x;ÄąlÄąk gĂśrecek olan gerçek dua, ancak Allah’a yapÄąlan dua ve yakarÄąĹ&#x;lardÄąr ve huzurunda el açĹp kendisine yalvarÄąlmaya lâyÄąk olan kudret, yalnÄązca O’dur. Ä°nkârcÄąlarÄąn, Allah’Ĺn yanÄą sÄąra kendilerine yakardÄąklarÄą sĂśzde tanrÄąlar ve yĂźceltip ilâhlaĹ&#x;tÄąrdÄąklarÄą liderler ise, onlarÄąn dua ve yakarÄąĹ&#x;larÄąna hiçbir Ĺ&#x;ekilde karĹ&#x;ÄąlÄąk veremezler; Allah’tan baĹ&#x;kasÄąna yalvaranlarÄąn durumu, tÄąpkÄą sular gelip aÄ&#x;zÄąna dĂśkĂźlsĂźn diye avuçlarÄąnÄą açĹp suya doÄ&#x;ru uzatan susamÄąĹ&#x; bir kimsenin hâline benzer ki, zavallÄą adam bu durumda ne kadar beklerse beklesin, suyu avuçlayÄąp aÄ&#x;zÄąna gĂśtĂźrmedikçe, su kendiliÄ&#x;inden gelip onun aÄ&#x;zÄąna girmeyecektir. Ä°Ĺ&#x;te kâfirlerin duasÄą da, aynen bĂśyle hedef ve amacÄąnÄą Ĺ&#x;aĹ&#x;Äąrarak boĹ&#x;a gitmeye mahkĂťmdur. Hâlbuki:

ŮŽ ‍ Ů’Řą Ů?؜‏5‍ا‏ ŮŽ Ů’ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ; Ů? 2Ů’ 3ŮŽ 1Ů?  Ů? MŮ’ ŮŽ = Ů‹ Ů’ )ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹDŮ‹ Ů’ „ Ů? Ů‘Ů° Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? ŮŽ #Ů° M ‍ا‏ Ů° Ů’ ‍ Ů‘ Ů?Ůˆ ŮŽŮˆâ€Ź1Ů? Ů?B Ů’ 6Ů? Ů’ XŮ? Ů? dŮŽ ‡Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٥ټ﴿ ‍ ل‏ Ů? [ŮŽ 5‍ا‏

15. GĂśklerde ve yerde bulunan melek, insan, cin, hayvan ve benzeri bĂźtĂźn varlÄąklar, ya mĂźminlerde ve meleklerde olduÄ&#x;u gibi isteyerek yahut baÄ&#x;lÄą olduklarÄą fiziksel ve toplumsal ilkelere farkÄąnda olmadan uymak zorunda olan kâfirler, hayvanlar ve diÄ&#x;er varlÄąklarda olduÄ&#x;u gibi mecburen Allah’a boyun eÄ&#x;mektedirler. Ve sadece kendileri deÄ&#x;il, onlarÄąn gĂślgeleri de sabah akĹ&#x;am uzayÄąp kÄąsalmak suretiyle, Allah’Ĺn evrene yerleĹ&#x;tirdiÄ&#x;i fiziksel yasalara harfiyen boyun eÄ&#x;mektedirler.

ŮŽ Ů’ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŘą Ů‘Ů?ب‏2Ů’ 3ŮŽ FŮ’ RŮ? 2Ů’ 3Ů? Ů’ Ů? 8Ů’ ZŮŽ ŮŽŮ‘ ŮŽ َ‍ ا‏FŮ’ RŮ? =‍ا‏ Ů? ŮŽ #Ů° M ‍ا‏ Ů?< Ů‘Ů° FŮ? RŮ? ‍؜‏ < Ů? ‍ ْع‏5‍ا‏ ŮŽ Ů? ‍ َن‏$ Ů? 4Ů? #Ů’ ŮŽ 5ŮŽ ‍ َإ‏/ŮŽ Ů? ‍ اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź, 9Ů? ‍Ů?ŘŻŮˆâ€Ź FŮ’ ŮŽ FŮ’ RŮ? ‍ <ا‏L q ŮŽ 5ŮŽ ‍ Ů‹> ŮŽŮˆâ€ŹAŮ’ 9ŮŽ Ů’ XŮ? M Ů? Ů?A9Ů’ 5


Ů?Ů‘ ‍ ŮŽ( ŮŠ ا‏MŮ’ ŮŽ FŮ’ ŮŽ ‍* اŮŽ ْم‏ ŮŽ Ů’ ‍ ŮŽ( Ů? ي‏MŮ’ ŮŽ Ů?Ů‘ ‍ ŘŞ ŮŽŮˆâ€Ź ‍ع‏UŮ? : ‍ا‏ Ů? + , -ŮŽ ‍ ŮŽŮˆ Ů’ا‏K#Ů° DŮ’ 5‍ا‏ Ů? #ŮŽ 4Ů? ˆ Ů? < Ů’ XŮ? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ bŮ? 4Ů’ ZŮŽ ‍ ŮŽ Ů’ا‏6ŮŽ ? Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍ ا‏4Ů? >ŮŽ N ŮŽ (ŮŽ ŮŽ , `Ů? 4Ů’ ZŮŽ )ŮŽ ‍ Ů?` ا‏4ŮŽ . ŮŽ ‍ ŮŽ ŮŽ) َإ‏TŮ? = ŮŽ ‍اَ ْم‏ ﴞ٥ٌ﴿ ‍ Ů?ع‏XŮŽŮ‘ `ŮŽ ‍ Ů’ا‏1Ů? %‍ا‏ ŮŽ =‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° FŮ? RŮ? Ů? ŮŽ ‍ Ů’; Ů?ŘĄ ŮŽŮˆ Ů? ŮŽ Ů’ا‏TŮŽ FŮ?Ů‘ )Ů? bŮ? Ů? .

16. BĂźtĂźn bunlara raÄ&#x;men Allah’Ĺn ayetlerine boyun eÄ&#x;memekte Äąsrar eden zalimlere de ki: “SĂśyleyin, gĂśklerin ve yerin sahibi, efendisi, Rabb’i kimdir?â€? CevabÄą bizzat kendin vererek, “Allah’tÄąr!â€? de. Yine de ki: â€œĂ–yle iken, siz O’nu bÄąrakÄąp da, O izin vermedikçe kendilerine bile herhangi bir fayda veya zarar veremeyen birtakÄąm sĂśzde ilâhlarÄą ve tanrÄąlaĹ&#x;tÄąrÄąlmÄąĹ&#x; liderleri, yĂśneticileri sizin adÄąnÄąza karar verecek dostlar mÄą edindiniz?â€? De ki: “GĂśnlĂź ve vicdanÄą kĂśr olan kimseyle, aklÄąnÄą kullanarak hakikati gĂśren kimse bir olur mu? Yahut inkâr ve cehaletin yol açtÄąÄ&#x;Äą karanlÄąklarla, iman ve Ä°slâm’Ĺn ortaya koyduÄ&#x;u aydÄąnlÄąk eĹ&#x;it olur mu?â€? Bu ne gaflet, bu ne aldanmÄąĹ&#x;lÄąktÄąr? Yoksa onlar Allah’a, O’nun yarattÄąÄ&#x;Äą gibi yaratabilen birtakÄąm ortaklar buldular da, bu yaratma kendilerince birbirine benzer mi gĂśrĂźndĂź? Allah’Ĺn yaratÄąĹ&#x;Äą ile bu sĂśzde ilâhlarÄąn yaratÄąĹ&#x;ÄąnÄą birbirine karÄąĹ&#x;tÄąrdÄąlar da, bu yĂźzden Ĺ&#x;Ăźpheye mi dĂźĹ&#x;tĂźler? Onlara de ki: “Allah’tÄąr her Ĺ&#x;eyi yaratan. O, eĹ&#x;i benzeri olmayan bir tek ilah, bir tek Rabdir, mutlak kudret ve egemenlik sahibidir.â€?

ŮŽŮ‘ 2ŮŽ 3Ů? ‍ َل‏lŮŽ 9Ů’ َ‍ا‏ Ů’ ŮŽ MŮŽ FŮŽ #ŮŽ (ŮŽ % ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ Ů?َع‏1`ŮŽ 6Ů? _ŮŒ ŮŽ ‍" اŮŽ Ů’Ůˆ Ů?د‏ ŮŽ ‍ ًإ‏3ŮŽ ‍ Ů?إ‏#ŮŽ M ‍ا‏

ŮŽŮ‘ ; Ů? Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ ‍Ů?Ůˆ َن‏1RŮ? Ů? #ŮŽŮ‘ 3Ů? ‍ < ŮŽŮˆâ€Ź/Ů‹ 6Ů? ‍ًا ŮŽعا‏16ŮŽ ‍ ŮŽز‏FŮ? /Ů’ M ‍ا‏ ŮŽŮ‘ ‍َ َإ‏B(Ů? 6Ů’ ‍ Řą ا‏ Ů? : ‍ا‏

ŮŽ Ů’Ů? FŮŽ< „ Ů? Ů‘Ů° ‍ْ Ů? Ů?ب‏E ŮŽ wŮŽ Ů? 8Ů° )ŮŽ Ů?< 4Ů? WŮ’ 3Ů? 1ŮŒ 6ŮŽ ‍ Řš ŮŽز‏ Ů? -ŮŽ ‍ ŮŽŮˆ Ů’ا‏bŮŽŮ‘ eŮŽ ‍ا= Ů’ا‏ Ů? (ŮŽ 3ŮŽ ‍ Ů?_ ا Ů’Ůˆâ€Ź/ŮŽ 4% ŮŽŮ‘ ‹Ů? ŮŽA Ů’: ŮŽ 3ŮŽ 3ŮŽŮ‘ َ‍إ ŮŽŮˆا‏UŮ‹ ŮŽAN Ů? #Ů’ /ŮŽ ŮŽ ‍ س‏ • Ů? $ ŮŽ : ‍ا‏ Ů? p Ů? ŮŽ 8Ů’ /ŮŽ ŮŽ 1Ů? 6ŮŽ lŮŽŮ‘ ‍ ا‏3ŮŽŮ‘ ŮŽ ŮŽ ŮŽ< W3Ů’ 5‍ا‏ ŮŽ Ů’ =‍ا‏ ŮŽ Ů’ ; Ů? ﴞ٥٧﴿ ‍َ ل‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ْ Ů? Ů?ب‏E ŮŽ wŮŽ Ů? 8Ů° )ŮŽ ‍؜‏ < Ů? ‍ ْع‏5‍ا‏

17. O Allah ki, gĂśkten saÄ&#x;anak saÄ&#x;anak su indirir de, yaÄ&#x;mura susamÄąĹ&#x; nehir yataklarÄąndan her biri kendi ĂślçßsĂźnce çaÄ&#x;layÄąp


akar. Bu sayede, kurumuĹ&#x; toprak suya kanar, susuzluktan kavrulan varlÄąklar yeniden hayata kavuĹ&#x;ur. Ve coĹ&#x;up dalgalanan sular, yĂźzeye çĹkan kĂśpĂźkleri ve istenmeyen çerçÜpĂź silip sĂźpĂźrĂźr ve geriye tertemiz, berrak su kalÄąr. Ä°Ĺ&#x;te Kur’an da bĂśyle gĂśkten inen yaÄ&#x;mura benzer ki, her mĂźmin kendi ĂślçßsĂźnde ondan feyiz alÄąr ve ĂślĂź kalpler, inkâr ve cehalet kirlerinden arÄąnarak hayat bulur. SĂźs eĹ&#x;yasÄą veya alet yapmak amacÄąyla ateĹ&#x;te eritilen altÄąn, gĂźmĂźĹ&#x;, bakÄąr ve benzeri madenlerin Ăźzerinde de buna benzer bir tortu meydana gelir. Saf ve kaliteli maden elde etmek için onlarÄą tortularÄąndan arÄąndÄąrmak gerekmekte, bunun için de madenler yĂźksek ateĹ&#x;te eritilerek ‘imtihana’ tâbi tutulmaktadÄąr. Ä°Ĺ&#x;te Allah, hak ile batÄąlÄą bĂśyle ibret verici Ăśrneklerle gĂśzler ĂśnĂźne seriyor: Her iki Ăśrnekte sĂśzĂź edilen kĂśpĂźk, çabucak yok olup gider ki batÄąl bĂśyledir. Ä°nsanlara fayda veren Ĺ&#x;eylere gelince, o da sapasaÄ&#x;lam yerinde kalÄąr. Allah, ayetlerini anlayasÄąnÄąz diye size bĂśyle açĹk ve anlaĹ&#x;ÄąlÄąr misaller verir. BĂśylece, birçok hakikati ortaya koyan canlÄą Ăśrneklerle sizleri gĂźzele ve doÄ&#x;ruya dâvet eder:

‍ ا‏-Ů? / , (ŮŽ MŮ’ ŮŽ Ů’ ŮŽ 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŮˆا‏K< Ů°:MŮ’ eŮ? ‍ Ů? Ů’ا‏XŮ? 6Ů?Ů‘ ŮŽ Ů? ‍ ا‏6Ů?  ŮŽ (ŮŽ ‍ا‏ Ů’ 2ŮŽ 8, 4ŮŽŮ‘ Ů? ŮŽ Ů’ ; Ů? 3ŮŽ Ů’ XŮ? ŮŽ ‍َ Ů? ŮŽ Ů’ اŮŽ َّن‏ < , 6Ů? ‍ Ů’ŮŽŮˆا‏1(ŮŽ Ů’ 5ŮŽ Ů? >ŮŽ 3ŮŽ Ů? 4ŮŽ WŮ’ 3Ů? ‍> ŮŽŮˆâ€Ź/ ŮŽ ‍ Ů’Řą Ů?؜‏5‍ا‏ Ů‹ #, N Ů° ‍اŮ?Ůˆâ€Ź Ů’ ŮŽ ŮŽ M e ‍ا‏ ‍إ‏ X w x ‍د‏iŮ? XŮŽ #Ů? ‍ Ů’ا‏h Ů’ y ŮŽ xŮ’ 6Ů? ‍ <Ů? ŮŽŮˆâ€Ź:ŮŽŮ‘ XŮŽ N ŮŽ Ů’ XŮ? ‍ Ů’ Ů°Ůˆâ€Ź3ŮŽ ‍ ب ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ Ů? Ů? Ů? Ů? Ů? *Ů? ﴞ٥٨﴿

18. Rab’lerinin çaÄ&#x;rÄąsÄąna koĹ&#x;anlara, en gĂźzel ĂśdĂźl olan cennet verilecektir. Bu çaÄ&#x;rÄądan yĂźz çevirenlere gelince, onlar da Ăśyle dehĹ&#x;et verici bir azapla yĂźz yĂźze gelecekler ki, eÄ&#x;er yeryĂźzĂźnde bulunan her Ĺ&#x;ey ve bir o kadarÄą daha onlarÄąn elinde olsaydÄą, bu azaptan kurtulmak için hepsini feda etmek isteyeceklerdi. Ä°Ĺ&#x;te onlarÄą, çetin bir hesaplaĹ&#x;ma bekliyor. VaracaklarÄą yer cehennemdir, o ne kĂśtĂź bir barÄąnaktÄąr!


ŮŽ Ů? 2Ů’ #ŮŽ )ŮŽ bŮ?Ů‘ eŮŽ ‍ Ů’ا‏wŮŽ 6Ů?Ů‘ ‍ َع‏2Ů’ 3Ů? wŮŽ /Ů’ ŮŽ Ů?‍ ŮŽŮ„ ا‏lŮ’Ů? 9Ů?‍ ا‏#ŮŽ 9ŮŽŮ‘ َ‍ Ů? ا‏4ŮŽ >Ů’ ŮŽ 2Ů’ #ŮŽŮŽ َ‍ا‏ ŮŽ Ů’ ‍ Ů? ا‏y‍ Ů‘ŮŽ) Ů? اŮ?Ůˆâ€Ź8ŮŽ (ŮŽ ŮŽ #ŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏K< #Ů° DŮ’ َ‍ا‏ ﴞ٥ي﴿ ‍ ب‏ *Ů? -ŮŽ Ů’ 5‍ا‏ 19. Ă–yle ya, sana Rabb’inden indirilen bu muhteĹ&#x;em ayetlerin hak olduÄ&#x;unu bilen kimse, aklÄą ve saÄ&#x;duyusu kĂśr olan kimse gibi olur mu? Elbette olmaz! Fakat bunu ancak, akÄąl sahipleri dĂźĹ&#x;ĂźnĂźp anlayabilir.

ŮŽ ŮŽW/#, ‍ َن Ů’ا‏E ﴞ٢٠﴿ ‍*ق‏ Ů? Ů‘Ů° 1Ů? XŮ’ >ŮŽ 6Ů? ‍ Ů? Ů? َن‏2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ َ‍ا‏ Ů? `Ů? Ů’: ŮŽ 5ŮŽ ‍ا= ŮŽŮˆâ€Ź 20. Onlar, Allah’a verdikleri sĂśze baÄ&#x;lÄą kalan ve insanlarla yaptÄąklarÄą antlaĹ&#x;malarÄą da bozmayan kimselerdir.

Ů’ XŮ? 6ŮŽŮ‘ ‍? Ů’ َن َع‏ ŮŽ Ů’Z ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹFŮŽ [ Ů? Ů‘Ů° ŮŽ 3ŮŽ َ‍ ا‏3ŮŽ ‍ َن‏4Ů? Ů? ŮŽ 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆا‏ ŮŽ Ů? ‍ اŮŽ ْن‏, 6Ů? =‍ا‏ Ů? ‍ Ů? َن‏ZŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٢٥﴿ ‍ ب‏ ŮŽ eŮ? ‍ ŮŽŘĄ Ů’ا‏ <Ů? M 21. Onlar, akraba, komĹ&#x;u, yoksul, yetim ve yardÄąma muhtaç kimselere gereken ilgi ve yakÄąnlÄąÄ&#x;Äą gĂśstererek Allah’Ĺn geliĹ&#x;tirilmesini emrettiÄ&#x;i iliĹ&#x;kileri geliĹ&#x;tirip canlandÄąran, Rab’lerine karĹ&#x;Äą yĂźrekleri saygÄąyla titreyen ve mahĹ&#x;er gĂźnĂźnde kĂśtĂź bir Ĺ&#x;ekilde hesaba çekilmekten korkarak, o gĂźn gelip çatmadan Ăśnce kendilerini hesaba çeken kimselerdir.

ŮŽŮ‘ ‍ ا‏3Ů? RŮŽ َ‍ Ů’ ŮŽŮˆا‏XŮ? 6Ů?Ů‘ ‍ Ů? َع‏NŮ’ ‍َ ŮŽŘĄ ŮŽŮˆâ€ŹB(Ů? 6Ů’ ‍Ů?Ůˆا ا‏vŮŽ [ŮŽ 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆا‏ ‍َ Ů?` ا‏AŮ’9َ‍ ŮŽŘŠ ŮŽŮˆا‏4Ů° ‍ا‏ ŮŽŮ‘ _Ů? :ŮŽ M _ŮŽ xŮŽ /Ů‘Ů? M ‍ا‏ ŮŽ eŮŽ Ů’ 6Ů? ‍ َن‏kjŮ? ‍ َع‏1Ů’ ŮŽ ‍ Ů‹_ ŮŽŮˆâ€Ź/ŮŽ 9Ů? dŮŽ DŮŽ ‍ ا ŮŽŮˆâ€ŹL Ů? Ů’ Ů? :ŮŽ RŮ’ ‍ ŮŽŘą ŮŽز‏#ŮŽŮ‘ 3Ů? ŮŽŮ‘ K-ŮŽ `Ů’ DŮ? Ů’ XŮ? ŮŽ wŮŽ xŮ? Ů° y‍اŮ?Ůˆâ€Ź ﴞ٢٢﴿ ‍اع‏ Ů? 1 ‍ا‏ *

22. Yine onlar, arzu ve Ĺ&#x;ehvetlerini gerektiÄ&#x;inde dizginlemesini bilen, Rab’lerinin hoĹ&#x;nutluÄ&#x;unu kazanmak için verdikleri mĂźcadelede, baĹ&#x;larÄąna gelebilecek belâ ve musibetler karĹ&#x;ÄąsÄąnda direnerek sabreden, MĂźslĂźmanlÄąÄ&#x;Äąn vazgeçilmez Ĺ&#x;artÄą olan namazÄą gereÄ&#x;i gibi dosdoÄ&#x;ru ve aksatmadan kÄąlan, kendilerine bahĹ&#x;ettiÄ&#x;imiz gĂźzel


nimetlerden bir kÄąsmÄąnÄą, çoÄ&#x;u zaman gizlice ve bazen de baĹ&#x;kalarÄąnÄą buna teĹ&#x;vik etmek için açĹk olarak Allah yolunda harcayan ve kĂśtĂźlĂźÄ&#x;e kĂśtĂźlĂźkle karĹ&#x;ÄąlÄąk vermeyen, aksine, kĂśtĂźlĂźÄ&#x;Ăź iyilikle gideren kimselerdir. Ä°Ĺ&#x;te âhiret yurdunun mutlu sonu onlarÄąn olacaktÄąr!

Ů’ XŮ? N‍ا‏ Ů? 1Ů’ ŮŽ ‍ Ů?ن‏1Ů’ DŮŽ ‍ ت‏ Ů? :ŮŽŮ‘ N ŮŽ Ů? ‍ Ů’ ŮŽŮˆاŮŽزŮ’ ŮŽŮˆâ€ŹXŮ? {Ů? 6ŮŽ ‍ ٰا‏2Ů’ 3Ů? ÂŒŮŽ 4ŮŽ [ŮŽ 2Ů’ 3ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹXŮŽ 9ŮŽ 4Ů? . ŮŽ xŮ? 4Ů° #ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆ Ů’ا‏XŮ? Ů? ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆ Ů?Ř° Ů‘Ů?ع‏ ﴞ٢٣﴿ ‍ ب‏ Ů? 1Ů’ ŮŽ _Ů? $ U Ů? 6ŮŽ FŮ?Ů‘ )Ů? 2Ů’ 3Ů? Ů’ XŮ? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ ‍ َن‏4Ů? . 23. O yurt, sonsuz mutluluk diyarÄą olan Adn cennetleridir ki, hem kendileri girecek oraya, hem de kendileri gibi dĂźrĂźst ve erdemlice yaĹ&#x;amÄąĹ&#x; olan atalarÄą, eĹ&#x;leri, çocuklarÄą ve diÄ&#x;er bĂźtĂźn sevdikleri. Ve cennetin her kapÄąsÄąndan, akÄąn akÄąn melekler yanlarÄąna gelecek ve onlarÄą Ĺ&#x;u tebriklerle karĹ&#x;Äąlayacaklar:

ŮŽŮ‘ K-ŮŽ `Ů’ DŮ? ŮŽ >Ů’ :Ů? ŮŽ Ů’ Ů? Ů’vŮŽ [ŮŽ #ŮŽ 6Ů? Ů’ $ Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ ‍ ŮŒŮ…â€ŹdŮŽ ŮŽ ﴞ٢٤﴿ ‍اع‏ Ů?< 1 ‍ا‏ 24. “DĂźnyada gĂśsterdiÄ&#x;iniz sabrÄąn karĹ&#x;ÄąlÄąÄ&#x;Äą olarak, ebedĂŽ huzur, esenlik ve selâm size olsun! BakÄąn, ne gĂźzelmiĹ&#x; âhiret yurdunun mutlu sonu!â€?

ŮŽ `Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź, RŮ? ŮŽW/3, 1Ů? >Ů’ 6ŮŽ 2Ů’ 3Ů? =‍ا‏ 3ŮŽ ‍€ Ů?> َن‏ Ů? Ů‘Ů° 1ŮŽ XŮ’ DŮŽ ‍ َن‏E Ů? `Ů? Ů’: ŮŽ 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆا‏ ŮŽ Ů’ ; Ů? ‍Ů?Ůˆ َن‏1M Ů? XŮ? ŮŽ wŮŽ xŮ? Ů° y‍؜ اŮ?Ůˆâ€Ź Ů? Ů‘Ů° ŮŽ 3ŮŽ َ‍ا‏ ŮŽ Ů? ‍ اŮŽ ْن‏, 6Ů? =‍ا‏ Ů? AŮ’ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹFŮŽ [ *Ů? ‍ ْع‏5‍ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ Ů?إ‏ Ů? Ů’ XŮ? ŮŽ ‍ Ů?_ ŮŽŮˆâ€Ź:ŮŽ >Ů’ 4ŮŽŮ‘ ‍ا‏ ﴞ٢ټ﴿ ‍اع‏ Ů? 1 ‍ا‏ 25. Ă–te yandan, Allah’a elçileri aracÄąlÄąÄ&#x;Äąyla vermiĹ&#x; olduklarÄą sĂśzĂź, hem de onu yeminleriyle pekiĹ&#x;tirdikleri hâlde bozan, insanÄąn gerek Rabb’iyle, gerek içinde yaĹ&#x;adÄąÄ&#x;Äą toplumla ve gerekse diÄ&#x;er varlÄąklarla kurmasÄą gereken sevgi ve Ĺ&#x;efkate dayalÄą iliĹ&#x;kileri baltalamak suretiyle, Allah’Ĺn geliĹ&#x;tirilmesini emrettiÄ&#x;i iliĹ&#x;kileri kesip atan ve yeryĂźzĂźnde fesada, yozlaĹ&#x;maya yol açarak bozgunculuk yapanlara gelince, onlara dĂźnyada da âhirette de lânet vardÄąr ve yurdun kĂśtĂźsĂź olan cehennem onlarÄąn sonu olacaktÄąr! Onlar, dĂźnyada sahip olduklarÄą gßç ve servetle Ĺ&#x;ÄąmarÄąp aldanmÄąĹ&#x;lardÄą. Oysaki:


ŮŽ ŮŽ 2Ů’ #ŮŽ Ů? ‍‚ ا Ů‘Ů? Ů’ز َق‏ Ů? M ‍ Ů?؊‏/Ů° eŮŽ Ů’ 6Ů? ‍ ا‏% Ů? Ů‘ Ů° َ‍ا‏ Ů? ŮŽŮ? ‍ <Ů?Řą ŮŽŮˆâ€Ź1Ů? `Ů’ ŮŽ ‍? Ů?ŘĄ ŮŽŮˆâ€Ź Ů? -Ů’ ŮŽ = Ů° Ů’ ; Ů? /ŮŽ 9Ů’ 1 ‍ا‏ Ů?Ů‘ ‍ Ů?؊‏/Ů° eŮŽ ‍ Ů’ا‏3ŮŽ ‍ < ŮŽŮˆâ€Ź/ŮŽ 9Ů’ 1 ‍ا‏ Ů?Ů‘ ﴞ٢ٌ﴿ ‍ؚ‏iŮŒ (ŮŽ 3ŮŽ 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽ Ů?ŘŠ ا‏. Ů? 5‍ا‏ 26. DilediÄ&#x;ine bolca rÄązÄąk bahĹ&#x;eden ve dilediÄ&#x;ine de rÄązkÄą sÄąnÄąrlÄą Ăślçßde veren Allah’tÄąr. O hâlde, sahip olduÄ&#x;u nimetlerden dolayÄą hiç kimsenin bir baĹ&#x;kasÄąna ĂźstĂźnlĂźk taslamaya hakkÄą yoktur. Ama inkârcÄąlar, bu tĂźr nimetlere sahip olmayÄą ĂźstĂźnlĂźk ĂślçßsĂź gĂśrdĂźler ve dĂźnya hayatÄąnÄąn gelip geçici zenginlik ve refahÄąyla Ĺ&#x;ÄąmarÄąp huzur ve mutluluÄ&#x;u onda aradÄąlar. Oysa dĂźnya hayatÄą, âhiretin sonsuz nimetlerine nazaran birkaç lokmalÄąk bir yol azÄąÄ&#x;Äąndan baĹ&#x;ka bir Ĺ&#x;ey deÄ&#x;ildir.

Ů? `Ů? ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź =‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ اŮ? َّن‏FŮ’ RŮ? < , 6Ů?Ů‘ ‍ َع‏2Ů’ 3Ů? _ŮŒ ŮŽ ‍ Ů? ٰا‏/Ů’ 4ŮŽ DŮŽ ‍ َل‏lŮ’Ů? 9Ů?‍ ا‏5 ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍َ Ů? Ůˆا‏A)ŮŽ 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ Ů„ ا‏ ŮŽ ŮŽ 2Ů’ 3ŮŽ FŮ?Ů‘ EŮ? Ů? ﴞ٢٧﴿ ‍ ب‏ UŮŽ 9ŮŽ َ‍ ا‏2Ů’ 3ŮŽ Ů? /Ů’ ŮŽ Ů?‍ ŮŠ ا‏1, XŮ’ ŮŽ ‍? Ů?ŘĄ ŮŽŮˆâ€Ź 27. Ey Muhammed! Kur’an gibi apaçĹk mucize ortada dururken, yine de kalkmÄąĹ&#x;lar, “Ona Rabb’inden bizim istediÄ&#x;imiz tĂźrden bir mucize gĂśnderilmeli deÄ&#x;il miydi?â€? diyorlar. Onlara de ki: “Siz kibir ve inadÄą terk edip samimĂŽ olarak hakikate yĂśnelmediÄ&#x;iniz sĂźrece, gĂśreceÄ&#x;iniz hiçbir mucize sizi imana sevk etmeyecektir. Şßphesiz Allah, sapÄąklÄąÄ&#x;a dĂźĹ&#x;mek isteyenleri saptÄąrÄąr ve ancak doÄ&#x;ruya, gerçeÄ&#x;e ulaĹ&#x;mak amacÄąyla kendisine yĂśnelen kimseleri doÄ&#x;ru yola iletir.

Ů?Ů‘ Ů? #ŮŽ €ْ ŮŽ ‍ ا ŮŽŮˆâ€Ź:Ů? 3ŮŽ ‍ ٰا‏2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ َ‍ا‏ =‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? )Ů’ 8Ů? 6Ů? 5ŮŽ َ‍ا= ا‏ Ů?< Ů‘Ů° Ů? )Ů’ 8Ů? 6Ů? Ů’ XŮ? 6Ů? 4Ů? RŮ? c Ů?Ů‘ Ů? #ŮŽ €ْ ŮŽ ﴞ٢٨﴿ ‍ ب‏ Ů?< 4Ů? `Ů? ‍ Ů’ا‏c 28. Onlar, Rab’lerine yĂźrekten iman eden ve Allah’Ĺn ĂśÄ&#x;Ăźt ve uyarÄąlarla dolu Zikri ve en bĂźyĂźk mucizesi olan Kur’an sayesinde akÄąllarÄą ve kalpleri doyuma ulaĹ&#x;an, huzura kavuĹ&#x;an kimselerdir. Onlar Kur’an’dan daha açĹk, daha ikna edici bir mucize olamayacaÄ&#x;ÄąnÄą bilen ve kalpleri ancak onunla tatmin bulup sĂźkĂťnete kavuĹ&#x;an kimselerdir. Ĺžunu iyi bilin ki, kalpler ancak Allah’Ĺn Zikri ve en bĂźyĂźk mucizesi olan bu Kur’an sayesinde Ĺ&#x;Ăźphelerden arÄąnÄąr, inkâr ve nifak hastalÄąlarÄąndan, ruhsal çalkantÄąlardan kurtulur ve gerçek anlamda


mutluluk ve huzura kavuĹ&#x;abilir! Allah’Ĺ zikreden, O’nu duyumsayan gĂśnĂźller, varlÄąk âleminde yalnÄąz olmadÄąklarÄąnÄą bilir, daima O’nun yakÄąnÄąnda ve himayesinde olduklarÄąnÄą hissederler. Allah’Ĺn zikriyle, O’nun gĂśnderdiÄ&#x;i Kur’an mucizesiyle doyuma ulaĹ&#x;mayan kalplerin, baĹ&#x;ka bir Ĺ&#x;eyle huzur ve itminan bulmasÄąna imkân yoktur! Ă–yleyse:

Ů? ‍ ت‏ ŮŽŮ‘ ‍ ا‏4Ů? #Ů? DŮŽ ‍ ا ŮŽŮˆâ€Ź:Ů? 3ŮŽ ‍ ٰا‏2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ َ‍ا‏ ‍ Ů° Ů?ب‏3ŮŽ 2Ů? MŮ’ % Ů° „ Ů? eŮŽ Ů? ‍ا‏ Ů? ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹXŮ? ŮŽ K6 ﴞ٢ي﴿

29. Ne mutlu, Kur’an’Ĺn rehberliÄ&#x;inde iman edip doÄ&#x;ru ve yararlÄą iĹ&#x;ler yapanlara! ÇßnkĂź sonsuz bir mutluluk ve muhteĹ&#x;em nimetlerle bezenmiĹ&#x; harika bir yurt onlarÄą bekliyor!

Ů’ 4ŮŽ . ‍ا‏y ŮŽ 4Ů? Ů’((ŮŽ Ů? ŮŒ 3ŮŽ Ů?‍ ا‏XŮŽ 4Ů? -Ů’ RŮŽ 2Ů’ 3Ů? " ŮŽ 1Ů’ RŮŽ _Ů? 3ŮŽŮ‘ Ů?‍ ; ا‏, ‍ ŮŽŮƒâ€Ź:ŮŽ 4Ů’ ŮŽ ‍ اŮŽ ْع‏wŮŽ Ů? 8Ů° )ŮŽ ŮŽ Ů? FŮ’ RŮ? 2< Ů? #Ů° %Ů’ ŮŽŮ‘ 6Ů? ‍Ů? Ů? Ůˆ َن‏A$Ů’ ŮŽ Ů’ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹwŮŽ /Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا‏:ŮŽ /Ů’ % ŮŽ ‍ ŮŠ اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź8, ŮŽŮ‘ ‍ Ů? ا‏XŮ? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ ﴞ٣٠﴿ ‍ ب‏ Ů? 4Ů’ )ŮŽŮ‘ ŮŽ ŮŽ Ů? /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ UŮŽ Ů? 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ اŮ? Ů° ŮŽ ا‏5 ŮŽ ;6Ů‘ , ‍َع‏ Ů? (ŮŽ 3ŮŽ Ů? /Ů’ ŮŽ Ů?‍" ŮŽŮˆا‏

30. Ä°Ĺ&#x;te bĂśylece ey Muhammed, seni, kendilerinden Ăśnce nice medeniyetler, nice toplumlar gelip geçmiĹ&#x; olan inkârcÄą bir topluma elçi olarak gĂśnderdik ki, sana gĂśnderdiÄ&#x;imiz bu Kur’an ayetlerini onlara okuyup kendilerini doÄ&#x;ru yola çaÄ&#x;ÄąrasÄąn. Ama onlar bu çaÄ&#x;rÄąya kulak verecekleri yerde, gĂśnderdiÄ&#x;i mesajÄą reddederek Rahman’Ĺ inkâr ediyorlar. Onlara de ki: “O, benim hayatÄąmÄą dĂźzenleme yetkisine sahip yegâne Sahibim, Efendim ve Rabb’imdir. O’ndan baĹ&#x;ka hĂźkmĂźne boyun eÄ&#x;ilecek bir otorite, bir ilâh yoktur. Ben yalnÄązca O’na gĂźvenir, tĂźm ruhum ve benliÄ&#x;imle yalnÄązca O’na yĂśnelirim.â€? EÄ&#x;er inkârcÄąlar mucize istiyorlarsa, bu Kur’an Ăśyle bĂźyĂźk bir mucizedir ki:

Ů‘ Ů? RŮ? ‍ Ů? Ů„ اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź-ŮŽ  Ů? ‍ Ů? Ů’ا‏6Ů? ‍ َْت‏+Ů‘Ů? Ů? 9Ů‹ ‍ Ů’ ٰا‏RŮ? â€ŤŮŽŮˆ ŮŽ Ů’ اŮŽ َّن‏ ŮŽ Ů’ Ů? 6Ů? " Ů’ >ŮŽ € ŮŽ 4Ů?Ů‘ )Ů? ‍؜ اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź Ů? ‍ ْع‏5‍ا‏ ‍ ا‏:Ů? 3ŮŽ ‍ ٰا‏2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ ا‏hŮ? tŮŽ Ů’ y ŮŽ Ů’ 4ŮŽ ŮŽ َ‍> < ا‏/ Ů? Ů‘Ů° Ů? FŮ’ 6ŮŽ K< Ů° Ů’ #ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏6Ů? ŮŽ Ů? 3Ů’ ŮŽ5‍= Ů’ا‏ Ů‹ #, N


ŮŽ ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍اَ ْن‏ ŮŽŮ‘ ‍َى‏1XŮŽ ŮŽ =‍ا‏ 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ Ů?اŮ„ ا‏lŮŽ ŮŽ 5ŮŽ ‍> < ŮŽŮˆâ€Ź/ Ů? Ů‘Ů° ‍? Ů?إ‏ ŮŽ ‍ س‏ ŮŽ : ‍ا‏ Ů‹ #, N 2Ů’ 3Ů? -Ů‹ , RŮŽ FŮ?Ů‘ eŮ? ŮŽ ‍ ŮŒ_ اŮŽ Ů’Ůˆâ€ŹDŮŽ ‍ ع‏ Ů? RŮŽ ‍ Ů?> ا‏:ŮŽ [ŮŽ #ŮŽ 6Ů? Ů’ XŮ? -Ů? / , Ů? ‍َ Ů? Ůˆا‏A)ŮŽ ﴞ٣٥﴿ ‍د‏iŮŽ >/ Ů?< Ů‘Ů° 1Ů? DŮ’ ‍ ŮŽ Ů’ Ů? ŮŽ; ŮŽŮˆâ€ŹK(Ů‘Ů° % ŮŽ Ů‘Ů° ‍ا= اŮ? َّن‏ Ů? 4Ů? Ů’Z Ů? 5ŮŽ =‍ا‏ ŮŽ #, ‍‰ Ů’ا‏ ŮŽ Ů’ Ů? ‍اع‏ Ů? ‍َد‏

31. EÄ&#x;er kendisiyle daÄ&#x;larÄąn yerlerinden koparÄąlÄąp yĂźrĂźtĂźldĂźÄ&#x;Ăź veya yeryĂźzĂźnĂźn paramparça edildiÄ&#x;i yahut ĂślĂźlerin diriltilip konuĹ&#x;turulduÄ&#x;u bir kitap olsaydÄą, iĹ&#x;te o ancak bu Kur’an olurdu. Evet, her konuda olduÄ&#x;u gibi, mucize gĂśnderme konusunda da emretme ve karar verme yetkisi yalnÄązca Allah’a aittir. O, gĂśnlĂźnĂź hidayete kapamÄąĹ&#x; olanlarÄąn daÄ&#x;larÄąn yĂźrĂźtĂźlmesi, yerin parçalanmasÄą, ĂślĂźlerin diriltilmesi gibi gĂśzlere ve duyulara hitabeden mucizeler gĂśrmekle iman etmeyeceklerini, etseler bile bĂśyle bir imandan hayÄąr gelmeyeceÄ&#x;ini elbette biliyor. Bu yĂźzden de, akla, vicdana ve gĂśnĂźllere seslenen Kur’an’Ĺn ortaya koyduÄ&#x;u hakikatleri kavramak suretiyle, akÄąl ve saÄ&#x;duyularÄąnÄą kullanarak iman etmelerini istiyor. Ä°Ĺ&#x;te bunu yaptÄąklarÄą takdirde, o bekledikleri mucizelerin Kur’an mucizesi yanÄąnda ne kadar basit, ne kadar sĂśnĂźk kaldÄąÄ&#x;ÄąnÄą gĂśrecekler ve o zaman kalpler, Allah’Ĺn zikri olan Kur’an sayesinde sarsÄąlmaz bir imana kavuĹ&#x;arak, gerçek anlamda huzur ve mutluluÄ&#x;a ulaĹ&#x;acaktÄąr. O hâlde mĂźminlerin yapmasÄą gereken, Kur’an’Ĺ okumak, ĂśÄ&#x;renmek, hayata yansÄątmak ve tĂźm insanlÄąÄ&#x;a duyurmak olmalÄądÄąr. Yine de inkârda diretenler olursa, onlarÄą inandÄąrmak için mucizeler ve kerametler peĹ&#x;inde koĹ&#x;maya ne gerek var? Ä°man edenler hâlâ Ĺ&#x;u gerçeÄ&#x;i anlamadÄąlar mÄą ki, eÄ&#x;er Allah herkesin zoraki iman etmesini isteseydi, bĂźtĂźn insanlÄąÄ&#x;Äą derhal doÄ&#x;ru yola iletirdi? Ä°letmediÄ&#x;ine gĂśre, demek ki onlarÄąn kendi iradelerini ĂśzgĂźrce kullanarak, bilerek ve isteyerek iman etmelerini istiyor. Fakat eÄ&#x;er iman etmezlerse, Kur’an’Ĺ inkâr etmekte direten bu zalimlerin baĹ&#x;Äąna, yaptÄąklarÄą kĂśtĂźlĂźkler yĂźzĂźnden toplumsal ve ruhsal bunalÄąmlar, siyasi ve ekonomik çalkantÄąlar, bĂźyĂźk savaĹ&#x;lar ve benzeri felâketler gibi bĂźyĂźk belâlar yaÄ&#x;maya, ya da kendi yurtlarÄąna olmasa bile, yurtlarÄąnÄąn hemen yakÄąnlarÄąna konmaya —Allah’Ĺn vaadi olan ĂślĂźm veya kÄąyamet vakti gelip çatÄąncaya kadar— devam edecektir. Hiç kuĹ&#x;kusuz Allah, verdiÄ&#x;i sĂśzden asla caymaz.


‍َ Ů? Ůˆا‏A)ŮŽ 2ŮŽ 8, 4ŮŽŮ‘ Ů? " Ů’ 1Ů? `ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? /Ů’ 4ŮŽ 3Ů’ ŮŽ ŮŽ wŮŽ 4Ů? -Ů’ RŮŽ 2Ů’ 3Ů? FŮ? Ů? Ů? 6Ů? ¤ŮŽ lŮ? XŮ’ (Ů? ‍ا‏ ŮŽ ŮŽ Ů’ XŮ? Ů? 8Ů’ . ﴞ٣٢﴿ ‍ ب‏ ŮŽ /Ů’ $ ŮŽ َ‍ Ů‘ŮŽŮ? ا‏ Ů? `ŮŽ DŮ? ‍‰ ŮŽ) َن‏ 32. Ey Ĺ&#x;anlÄą Elçi! Ä°nkârcÄąlarÄąn alay ve iĹ&#x;kenceleri seni Ăźzmesin. Senden Ăśnceki elçilerle de alay edilmiĹ&#x;ti ve ben de inkâr edenlere birazcÄąk mĂźhlet tanÄąmÄąĹ&#x;, sonra da hepsini azabÄąmla kÄąskÄąvrak yakalayÄąvermiĹ&#x;tim! Ä°Ĺ&#x;te o zaman gĂśrdĂźler, benim cezalandÄąrmam nasÄąlmÄąĹ&#x;!

= Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍ ا‏4Ů? >ŮŽ N ŮŽ ‍" ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ )ŮŽ #ŮŽ 6Ů? hŮ? AŮ’ 9ŮŽ FŮ?Ů‘ )Ů? K4Ů° DŮŽ ŮŒ {Ů? RŮŽ ŮŽ Ů? 2Ů’ #ŮŽŮŽ َ‍ا‏ U Ů’ -ŮŽ M ŮŽ Ů’ ; Ů? Ů? 4ŮŽ >Ů’ ŮŽ 5ŮŽ #ŮŽ 6Ů? Ů? 9ŮŽ JjŮ? -Ů?Ů‘ :ŮŽ Ů? ‍ Ů? Ů’ < اŮŽ ْم‏#Ů?Ů‘ ŮŽ FŮ’ RŮ? ‍ ŮŽ ŮŽ) <َإ‏TŮ? ‍ Ů’Řą Ů?Řś اŮŽ ْم‏5‍ا‏ ŮŽ 6Ů? â€ŤŮˆا‏1Ů?Ů‘ [Ů? ‍ Ů? Ů? Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź$Ů’ 3ŮŽ ‍َ Ů? Ůˆا‏A)ŮŽ 2ŮŽ 8, 4ŮŽŮ‘ Ů? 2ŮŽ Ů?Ů‘ ‍ Ů?ز‏FŮ’ 6ŮŽ ‍ Ů’ا ŮŽ` Ů’ Ů? <ل‏2ŮŽ 3Ů? Ů? Ů? ˆ ŮŽŮ‘ 2Ů? DŮŽ ﴞ٣٣﴿ ‍ ŮŽ Ů?د‏2Ů’ 3Ů? Ů? ŮŽ #ŮŽŮŽ =‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° FŮ? 4Ů? Ů’E Ů? 2Ů’ 3ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹF/ < Ů? -, M ‍ا‏

33. Ă–yle ya, her bir canlÄąnÄąn yapÄąp ettiÄ&#x;ini gĂśrĂźp gĂśzetleyen Allah, hiçbir Ĺ&#x;eye gßç yetiremeyen yaratÄąlmÄąĹ&#x;larla bir tutulabilir mi? Elbette tutulamaz! Fakat bazÄą cahiller, Allah’Ĺn yarattÄąÄ&#x;Äą varlÄąklarÄą mutlak itaat makamÄąna yĂźcelterek Allah’a ortaklar koĹ&#x;uyorlar. Onlara de ki: “EÄ&#x;er Allah birtakÄąm varlÄąklarÄą kendisine ortak edindiyse, onlarÄąn isimlerini ve Ăśzelliklerini bize sĂśyleyin de bunlarÄą biz de tanÄąyalÄąm. Mesela onlarÄąn arasÄąnda, her benlik sahibinin yapÄąp ettiklerini kontrol eden bir yaratÄącÄą var mÄą? BĂśyle birileri var da, Allah’Ĺn bundan haberi mi yok? Yoksa siz, gĂśklerde ve yerde Allah’Ĺn bilmediÄ&#x;i bir Ĺ&#x;eyi mi O’na haber veriyorsunuz? Yoksa Ăśylesine lâf olsun diye mi bu iddialarÄą ortaya atÄąyorsunuz?â€? HayÄąr, iĹ&#x;in aslÄą Ĺ&#x;u ki, Ĺ&#x;irk dĂźzeninin Ăśnderleri, halk Ăźzerinde gßçlĂź bir etki uyandÄąrmak için birtakÄąm sahte ilâhlar, kurtarÄącÄąlar icat ettiler. BĂśylece halkÄąn sÄąrtÄąndan bĂźyĂźk bir nĂźfuz, gßç ve servet elde eden kĂźfrĂźn elebaĹ&#x;larÄą, uydurduklarÄą ilâhlarÄąn adÄąnÄą da kullanarak, bilinçli ve plânlÄą bir Ĺ&#x;ekilde insanlarÄą saptÄąrmaya, Allah’Ĺn mutlak egemenliÄ&#x;ine dayalÄą bir toplum dĂźzeninin kurulmasÄąnÄą engellemek için mĂźcadeleye giriĹ&#x;tiler. Bunun sonucunda, Allah’Ĺn koyduÄ&#x;u yaratÄąlÄąĹ&#x; kanunlarÄą devreye girdi: Bu kâfirlerin kurduklarÄą sinsi plânlarÄą ve hileleri, zamanla kendilerine çekici gĂś-


rĂźndĂź ve dĂźnyanÄąn cazibesine kapÄąlarak bile bile kĂśtĂźlĂźÄ&#x;Ăź tercih eden bu insanlar, ilâhĂŽ yasalar uyarÄąnca doÄ&#x;ru yoldan alÄąkonuldular. Fakat tĂśvbe etmek için hâlâ fÄąrsatlarÄą var. Bunun için tek yapmalarÄą gereken, zulĂźm ve haksÄązlÄąktan vazgeçip samimĂŽ olarak Allah’a yĂśnelmektir. Zira unutmayÄąn ki, Allah kimi sapÄąklÄąk içinde bÄąrakÄąrsa, O’ndan baĹ&#x;ka hiç kimse onu doÄ&#x;ru yola iletemez. Ve eÄ&#x;er tĂśvbe etmeyecek olurlarsa:

Ů° Ů’ ‍اب‏ Ů?Ů‘ ‍ Ů?؊‏/Ů° eŮŽ ‍اب Ů? ; Ů’ا‏ 3ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹbUŮ?Ů‘ TŮŽ َ‍ ŮŽ Ů?ŘŠ ا‏. Ů? 5‍ا‏ Ů? 8ŮŽ >ŮŽ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź/ŮŽ 9Ů’ 1 ‍ا‏ ŮŒ 8ŮŽ DŮŽ Ů’ XŮ? ŮŽ ﴞ٣٤﴿ ‍اق‏ Ů? Ů‘Ů° 2ŮŽ 3Ů? Ů’ XŮ? ŮŽ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź2Ů’ 3Ů? =‍ا‏

34. Onlara daha bu dĂźnya hayatÄąnda, ruhsal doyumsuzluktan kaynaklanan bir huzursuzluk, gĂźvensizlik, bireysel ve toplumsal bunalÄąmlar, çalkantÄąlar... Ĺ&#x;eklinde ortaya çĹkacak bir azap vardÄąr. Ă‚hiret azabÄą ise çok daha Ĺ&#x;iddetlidir. OnlarÄąn, kendilerini Allah’Ĺn azabÄąna karĹ&#x;Äą koruyacak hiçbir yardÄąmcÄąlarÄą da olmayacaktÄąr. Ä°man edenlere gelince:

ŮŽ Ů’ XŮŽ (Ů? eŮ’ ŮŽ 2Ů’ 3Ů? ‍ ي‏,  Ů’ ŮŽ ‍ Ů‘ŮŽ( Ů?` <َن‏#Ů? ‍ Ů’ا‏1ŮŽ DŮ? ‍(; Ů?Ůˆâ€Ź, ŮŽŮ‘ ‍ Ů?_ ا‏:ŮŽŮ‘  ŮŽ ‍ Ů’ا‏FŮŽŮ? W3ŮŽ ‍ <Ů?ع‏XŮŽ 9Ů’ 5‍ا‏ K-ŮŽ `Ů’ DŮ? ‍ ا Ů‘ŮŽ ŮŽ` Ů’ Âœا ŮŽŮˆâ€Ź2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ ا‏K-ŮŽ `Ů’ DŮ? wŮŽ 4Ů’ Ů? < XŮŽ 4Ů?Ů‘ ‡Ů? ‍ ŮŽŘŻ ا Ů?{ ŮŒ ŮŽŮˆâ€ŹXŮŽ 4Ů? )Ů? Ů?‍ا‏ ŮŽ ‍ْا‏ ŮŽŮ‘ 2ŮŽ , Ů? $ ﴞ٣ټ﴿ ‍ Ů?ع‏: ‍ا‏

35. DĂźrĂźst ve erdemlice bir hayatÄą tercih ederek kĂśtĂźlĂźÄ&#x;Ăźn her çeĹ&#x;idinden titizlikle sakÄąnan kimselere sĂśz verilen cennetin misali Ĺ&#x;Ăśyledir: Ă–yle harika bir bahçe ki, aÄ&#x;açlarÄąnÄąn altÄąndan Äąrmaklar çaÄ&#x;ÄąldamaktadÄąr. Bu bahçenin meyveleri, dĂźnya meyveleri gibi belli bir mevsime mahsus ve gelip geçici deÄ&#x;il, ebedĂŽdir, gĂślgelikleri de daima huzur ve mutluluk verici bir serinliktedir. Ä°Ĺ&#x;te bu, dĂźrĂźst ve erdemlice bir hayat sĂźrerek çirkin davranÄąĹ&#x;lardan uzak durmaya çalÄąĹ&#x;an takva sahiplerinin mutlu sonudur. Hakikati inkâr eden nankĂśrlerin sonu ise, derileri yakÄąp kavuran bir ateĹ&#x;tir!


2ŮŽ 3Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹwŮŽ /Ů’ ŮŽ Ů?‍ ŮŽŮ„ ا‏lŮ’Ů? 9Ů?‍ ا‏#ŮŽ 6Ů? ‍ َن‏% ŮŽ (ŮŽ $ Ů? ‍ Ů? Ů? Ů’ا‏:ŮŽ /Ů’ ŮŽ ‍ ٰا‏2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆا‏ Ů? ŮŽ AŮ’ ŮŽ ‍ ب‏ ŮŽŮ’ 5 ŮŽ ‍ا= ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ Ů‘Ů° 1ŮŽ -Ů? DŮ’ َ‍ Ů’ Ů?ŘŞ اŮŽ ْن ا‏3Ů? Ů?‍ ا‏#ŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏FŮ’ RŮ? Ů?< E ŮŽ >Ů’ 6ŮŽ Ů? $ Ů? Ů’: Ů? 2Ů’ 3ŮŽ ‍اب‏ Ů? lŮŽ %Ů’ 5‍ا‏ ﴞ٣ٌ﴿ ‍ Ů° Ů?ب‏3ŮŽ Ů? /Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا ŮŽŮˆا‏DŮ? ‍ Ů? اŮŽ ْد‏/Ů’ ŮŽ Ů?‍ < ا‏, 6Ů? ‍ Ů? ŮŽŮƒâ€ŹTŮ’ Ů?‍ا‏ 36. Sizden Ăśnce, kendilerine Tevrat, Zebur ve Ä°ncil adÄąndaki kutsal kitaplarÄą emanet ettiÄ&#x;imiz kimselerden insaf ve adalet sahibi olanlar, sana gĂśnderilen Kur’an ayetlerini iĹ&#x;ittikleri zaman, Ăśnceki kitaplarla aynÄą kaynaktan gelen bu ayetlerden dolayÄą bĂźyĂźk bir sevinç ve coĹ&#x;ku duyarlar. Allah’Ĺn ayetlerine ve son Elçisine yĂźrekten iman eden bu insanlar, sizin din kardeĹ&#x;lerinizdir. Fakat hak dini reddederek çeĹ&#x;itli mezheplere, farklÄą gĂśrĂźĹ&#x;lere ve ideolojilere ayrÄąlmÄąĹ&#x; olan gruplar içerisinden, batÄąl dĂźĹ&#x;Ăźncelerini destekleyecek biçimde yorumladÄąklarÄą Kur’an ayetleri kabul edip de onun bir kÄąsmÄąnÄą inkâr edenler de vardÄąr. Ey MĂźslĂźman, cehennemi hak eden bu nankĂśrlere de ki: “Ben yalnÄązca Allah’a kulluk etmekle ve hiç kimseyi ve hiçbir Ĺ&#x;eyi O’na ortak koĹ&#x;mamakla emrolundum. Ä°Ĺ&#x;te ben, hepinizi O’na kul olmaya çaÄ&#x;ÄąrÄąyor ve ancak O’na yĂśneliyorum.â€?

1ŮŽ >Ů’ 6ŮŽ Ů’ Ů? ‍" اŮŽ Ů’ ŮŽ ا َإ‏ ŮŽ >Ů’ -ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ ا‏c Ů? ‍ Ů?ه‏:ŮŽ Ů’ lŮŽ 9Ů’ َ‍ ا‏wŮŽ Ů? 8Ů° )ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů? ŮŽ ‍ < ŮŽŮˆâ€Ź/L 6Ů? ŮŽ DŮŽ #Ů‹ $Ů’ % ŮŽ 3ŮŽ ﴞ٣٧﴿ ‍اق‏ Ů? Ů‘Ů° 2ŮŽ 3Ů? wŮŽ ŮŽ 3ŮŽ Ů? *4Ů’ >Ů? ‍ Ů’ا‏2ŮŽ 3Ů? ‍ ŮŽŘĄ ŮŽŮƒâ€ŹN i Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź5ŮŽ ‍ ŮŽŮˆ Ů? Ů‘Ů?; ŮŽŮˆâ€Ź2Ů’ 3Ů? =‍ا‏

37. Ey Muhammed! Ä°Ĺ&#x;te bĂśylece biz, Kur’an’Ĺ Ăśnce kendi halkÄąna, sonra onlar aracÄąlÄąÄ&#x;Äąyla tĂźm insanlÄąÄ&#x;a tebliÄ&#x; edebilmen için onu Arapça bir hĂźkĂźm ve hikmet kitabÄą olarak indirdik. Sana Rabb’inden ilim geldikten sonra, eÄ&#x;er o zalim insanlarÄąn Ĺ&#x;eytanĂŽ arzu ve isteklerine uyarak Kur’an’dan sapacak olursan, yemin olsun ki, o zaman seni Allah’Ĺn gazabÄąndan kurtarabilecek ne bir dostun olur, ne de bir koruyucun! EÄ&#x;er inkârcÄąlar, tabiatĂźstĂź gßçleri olmayan ĂślĂźmlĂź bir insan olduÄ&#x;un için seni reddediyorlarsa, Ĺ&#x;unu iyi bilsinler:


_Ů‹< ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŮˆ Ů?Ř° Ů?ّع‏N‍ا‏ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹwŮŽ 4Ů? -Ů’ RŮŽ 2Ů’ 3Ů? dŮ‹ Ů? ‍ Ů?ع‏:ŮŽ 4Ů’ ŮŽ ‍ اŮŽ ْع‏1Ů’ `ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů‹ ‍ Ů’ اŮŽزŮ’ ŮŽŮˆâ€ŹXŮ? ŮŽ :ŮŽ 4Ů’ >ŮŽ N Ů? Ů? =‍ا‏ ‍ ب‏ Ů?< Ů‘Ů° ‍ Ů? Ů’Ř° Ů?ن‏6Ů? 5ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů° ŮŽ Ů?_ ا‏6Ů? ;ŮŽ Ů? Ů’ ŮŽ ‍ Ů„ اŮŽ ْن‏ Ů? Ů? ŮŽ Ů? ‍ ŮŽ) َن‏3ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ َ‍ ا‏FŮ?Ů‘ $ ŮŒ (ŮŽ )Ů? FŮ? N ﴞ٣٨﴿

38. Gerçek Ĺ&#x;u ki, senden Ăśnce de nice elçiler gĂśndermiĹ&#x; ve onlara da eĹ&#x;ler ve çocuklar vermiĹ&#x;tik. DolayÄąsÄąyla, bĂźtĂźn Peygamberler sizin gibi ĂślĂźmlĂź birer beĹ&#x;erdir ve hiçbiri, insanĂźstĂź niteliklerle donatÄąlmÄąĹ&#x; deÄ&#x;ildir. Ă–yle ki, Allah izin vermedikçe, hiçbir Peygamberin kendiliÄ&#x;inden mucize gĂśsterme gĂźcĂź ve yetkisi yoktur. Mucizeler, ancak ilâhĂŽ hikmet uyarÄąnca, ezelden takdir edilmiĹ&#x; plân çerçevesinde gerçekleĹ&#x;ir. ÇßnkĂź her ecelin bir yazgÄąsÄą vardÄąr. Allah tarafÄąndan haber verilen tehdit ve mĂźjdelerin her birinin ezelden belirlenmiĹ&#x; bir vakti, bir saati vardÄąr. Ĺžu da var ki:

ŮŽ ŮŽ 3ŮŽ =‍ا‏ ﴞ٣ي﴿ ‍ ب‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ ا‏eŮ? #Ů’ ŮŽ Ů? ‍ Ů?ه اŮ? Ů‘Ů?Ů… Ů’ا‏1ŮŽ Ů’:DŮ? ‍" ŮŽŮˆâ€Ź Ů? (ŮŽ $ UŮ? -Ů? WŮ’ Ů? ‍? Ů?ŘĄ ŮŽŮˆâ€Ź 39. Ä°nsanlarÄąn iyilik ve kĂśtĂźlĂźk yĂśnĂźndeki tercihlerine gĂśre, Allah onlarÄąn baĹ&#x;Äąna gelecek iyi ve kĂśtĂź olaylardan dilediÄ&#x;ini iptal eder, dilediÄ&#x;ini sabit bÄąrakÄąr. ÇßnkĂź varlÄąk âleminin kaderinin kaydedildiÄ&#x;i Ana Kitap O’nun katÄąndadÄąr. O dilediÄ&#x;i hĂźkmĂź, dilediÄ&#x;i vakit, dilediÄ&#x;i Ĺ&#x;ekilde verir. Ă–yleyse, sen Ăźzerine dĂźĹ&#x;eni yap ve inkârcÄąlara karĹ&#x;Äą verdiÄ&#x;in mĂźcadelende Rabb’inin hĂźkmĂźne teslim ol:

#ŮŽ 9ŮŽŮ‘ Ů? ŮŽ wŮŽ :ŮŽŮ‘ /ŮŽ ŮŽŮ‘ ŮŽ (ŮŽ 9ŮŽ ‍ Ů? Ů’ اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź1Ů? >Ů? 9ŮŽ ‍ي‏8, ŮŽŮ‘ ‍| ا‏ ŮŽ >Ů’ 6ŮŽ wŮŽ :ŮŽŮ‘ ŮŽ Ů? 9Ů? 3ŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ْن‏ ﴞ٤٠﴿ ‍ ب‏ ŮŽ eŮ? ‍ Ů’ا‏:ŮŽ /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ ‍ Ů?Řş ŮŽŮˆâ€ŹdŮŽ -ŮŽ ‍ Ů’ا‏wŮŽ /Ů’ 4ŮŽ DŮŽ Ů? M 40. OnlarÄą tehdit ettiÄ&#x;imiz azap ve felâketlerin bir kÄąsmÄąnÄą daha dĂźnyadayken gerçekleĹ&#x;tirerek Ăśzlemini çektiÄ&#x;in mutlu ve aydÄąnlÄąk gĂźnleri sana hemen gĂśstersek de, çetin bir mĂźcadelenin ardÄąndan seni vefat ettirerek mĂźkâfatÄąnÄą âhirete ertelesek de, her iki durumda da senin gĂśrevin yalnÄązca hakikati tebliÄ&#x; etmektir. NihaĂŽ hesabÄą gĂśrmek ise Bize aittir. O hâlde, ey MĂźslĂźman! Emek ve gayretlerinin semeresini gĂśrĂźp gĂśrmeyeceÄ&#x;ini hesaba katmadan Kur’an’Ĺ duyurmaya, anlatmaya devam et. Bu uÄ&#x;urda can vermek gerekse bile, Allah yo-


lunda mßcadeleden vazgeçme! O zaman gÜreceksin ki, İslâm hĹzla yayĹlacak ve kßfßr cephesi gßn be gßn eriyip yok olacaktĹr:

ŮŽ Ů’ ; Ů? Ů’ 9ŮŽ 9ŮŽŮ‘ َ‍اَ ŮŽŮˆ ŮŽ Ů’ ŮŽ ŮŽ Ů’Ůˆا ا‏ =‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ < ŮŽŮˆâ€ŹXŮŽ Ů? ‍ اŮŽ ْ„ ŮŽ ا‏2Ů’ 3Ů? XŮŽ Ů? `Ů? Ů’:9ŮŽ ‍؜‏ ŮŽ ‍ ْع‏5‍ا‏ Ů? eŮ’ ŮŽ ﴞ٤٥﴿ ‍ ب‏ ŮŽ eŮ? ‍ Ů?‹ Ů’ا‏, ŮŽ ŮŽ Ů? ‍ < ŮŽŮˆâ€Ź, #Ů? $Ů’ eŮ? Ů? p ŮŽ `Ů?Ů‘ >ŮŽ 3Ů? 5ŮŽ Ů? $ Ů? M

41. Peki, inkârcÄąlar gĂśrmĂźyorlar mÄą, Biz hĂźkĂźm ve kudretimizle yeryĂźzĂźne gelip onu her yanÄąndan nasÄąl eksiltiyoruz? YeryĂźzĂźnĂź sahip olduÄ&#x;u en iyi Ĺ&#x;eylerden her gĂźn biraz daha yoksun bÄąrakarak, azap verici darbelerimizle onu nasÄąl sarstÄąÄ&#x;ÄąmÄązÄą gĂśrmĂźyorlar mÄą? Bu dĂźnyada insanÄą baĹ&#x;arÄą ve yĂźkselmeden sonra çÜkĂźĹ&#x;Ăźn, hayattan sonra ĂślĂźmĂźn, gurur ve ihtiĹ&#x;amdan sonra alçalmanÄąn, kemalden sonra zevalin beklediÄ&#x;ini bilmiyorlar mÄą? Hal bĂśyleyken, hakkÄą inkâr edenler, Allah’Ĺn kendilerini alçaltmayacaÄ&#x;Äąndan, hâkim konumundan mahkĂťm konumuna dĂźĹ&#x;ĂźrmeyeceÄ&#x;inden nasÄąl emin olabiliyorlar? GeçmiĹ&#x;te bĂźyĂźk imparatorluklar kurmuĹ&#x; nice toplumlarÄąn, azgÄąnlÄąklarÄąndan dolayÄą yok edildiÄ&#x;ini bilmiyorlar mÄą? Depremlerle, savaĹ&#x;larla, toplumsal ve ekonomik krizlerle Ăźzerlerindeki ablukayÄą her geçen gĂźn nasÄąl daralttÄąÄ&#x;ÄąmÄązÄą gĂśrmĂźyorlar mÄą? Servetine, gĂźcĂźne, makamÄąna, Ĺ&#x;Ăśhretine aldanarak gurura kapÄąlan nice zengin ve gßçlĂź insanlarÄąn, bugĂźn toprak altÄąnda çßrĂźmeye terk edildiÄ&#x;ini bilmiyorlar mÄą? Çevrelerinden, dost ve akrabalarÄąndan birer ikiĹ&#x;er mezara yolladÄąklarÄą insanlarÄąn hâlini dĂźĹ&#x;ĂźnĂźp ibret almÄąyorlar mÄą? BĂźtĂźn bunlar, kendilerine yaklaĹ&#x;an felâketin yeteri kadar habercisi deÄ&#x;il mi? Ä°yi bilin ki, her konuda son sĂśzĂź sĂśyleyen ve nihaĂŽ hĂźkmĂź veren Allah’tÄąr ve hiçbir gßç, O’nun hĂźkmĂźnĂźn ĂśnĂźne geçemez. Ĺžunu da iyi bilin ki, Allah yeri ve zamanÄą geldiÄ&#x;inde hesap gĂśrmede çok hÄązlÄądÄąr. Ä°stese, gĂźnah iĹ&#x;ledikleri anda zalimleri derhal yok edebilir. Fakat sonsuz merhameti sayesinde, tĂśvbe etsinler diye onlara mĂźhlet veriyor ve insanlÄąk tarihinden ibret alarak dĂźĹ&#x;Ăźnmelerini Ăśneriyor:

ŮŽ 3ŮŽ 1Ů’ RŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 3ŮŽ Ů? 4ŮŽ >Ů’ ŮŽ < >/ ŮŽ Ů? $Ů’ #ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏4Ů‘Ů° 4Ů? ŮŽ Ů’ XŮ? 4Ů? -Ů’ RŮŽ 2Ů’ 3Ů? 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽ ا‏$ Ů‹ #, N Ů? Ů? M ŮŽŮ‘ K-ŮŽ `Ů’ DŮ? 2Ů’ #ŮŽ Ů? ‍ Ů?ع‏AŮŽŮ‘ $ Ů? ‍ Ů? Ů’ا‏4ŮŽ >Ů’ /ŮŽ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Źh ‍اع‏ Ů? $Ů’ ŮŽ Ů? 1 ‍ا‏ < Ů? AŮ’ 9ŮŽ FŮ‘ )Ů? p ﴞ٤٢﴿


42. Kendilerinden Ăśnceki çaÄ&#x;larda hĂźkĂźm sĂźren kâfirler de inananlara karĹ&#x;Äą tĂźrlĂź komplolar kurmuĹ&#x;, Allah’Ĺn nurunu sĂśndĂźrmek için nice hileler dĂźzenlemiĹ&#x;lerdi. Fakat Allah, hiç ummadÄąklarÄą bir anda tuzaklarÄąnÄą baĹ&#x;larÄąna geçirerek hepsini helâk etmiĹ&#x;ti. O hâlde, inananlarÄą oyuna getirdiklerini zanneden bu zavallÄąlar, aslÄąnda kendi kuyularÄąnÄą kazmak suretiyle ne bĂźyĂźk bir oyuna geldiklerini dĂźĹ&#x;Ăźnmeli, mĂźminleri aldatsalar bile Allah’Ĺ asla aldatamayacaklarÄąnÄą anlamalÄądÄąrlar. ÇßnkĂź yaptÄąklarÄą bĂźtĂźn hileler, Allah’Ĺn kontrol ve gĂśzetimi altÄąndadÄąr ve her Ĺ&#x;ey O’nun bilgisi ve kudreti çerçevesinde cereyan etmektedir. ÇßnkĂź O her canlÄąnÄąn neler yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄą çok iyi bilmektedir. Evet, inananlara her tĂźrlĂź zulmĂź reva gĂśren bugĂźnkĂź kâfirler de, âhiret yurdunun mutlu sonu kimlerin olacakmÄąĹ&#x;, yakÄąnda gĂśrecekler! Fakat Ĺ&#x;imdi, bakÄąn neler sĂśylĂźyorlar:

Ů? `Ů? ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍ًا‏1/X, TŮŽ = Ů? Ů‘Ů° 6Ů? KAŮ° )ŮŽ FŮ’ RŮ? d ŮŽ MŮ’ ŮŽ ‍َ Ů? Ůˆا‏A)ŮŽ 2ŮŽ 8, ŮŽŮ‘ ‍ Ů„ ا‏ < Ů‹ ŮŽ Ů’ 3Ů? " Ů? :ŮŽ /Ů’ 6ŮŽ ‍; ŮŽŮˆâ€Ź:, /Ů’ 6ŮŽ ﴞ٤٣﴿ ‍ ب‏ Ů? ‍ Ů? Ů’ا‏4Ů’ DŮ? ‍ Ů?ه‏1ŮŽ Ů’:DŮ? 2Ů’ 3ŮŽ ‍ْ* ŮŽŮˆâ€Ź$ Ů? (ŮŽ $

43. Ey Peygamber! Hakikati inkâr edenler, “Sen Allah tarafÄąndan gĂśnderilmiĹ&#x; bir elçi deÄ&#x;ilsin!â€? diyorlar. Onlara de ki: “Benimle sizin aranÄązda Ĺ&#x;ahit olarak Allah yeter; bir de Kitap hakkÄąnda bilgi sahibi olanlar! Allah, bana indirdiÄ&#x;i Kur’an gibi apaçĹk bir mucizeyle benim Peygamber olduÄ&#x;uma Ĺ&#x;ahitlik etmektedir. DolayÄąsÄąyla, Kur’an’Ĺ inceleyip gereÄ&#x;i gibi anlayanlar, kaçĹnÄąlmaz olarak onun Allah tarafÄąndan gĂśnderilmiĹ&#x; bir kitap olduÄ&#x;una Ĺ&#x;ahitlik edeceklerdir. Nitekim Tevrat ve Ä°ncil’de de Hz. Muhammed’in PeygamberliÄ&#x;ini mĂźjdeleyen ayetler vardÄąr. BunlarÄą hakkÄąyla bilen insaf sahibi Yahudi ve Hristiyanlar da bu hakikati kabul ve itiraf etmektedirler.â€?


â€ŤďˇŒâ€Ź

ŮŽ Ů° Ů’ Ů?‍ﴞ Ů? ŮŽŘą Ů?ŘŠ ا‏٥٤﴿

14. Ä°BRAHÄ°M SURESÄ° Mekke dĂśneminin sonlarÄąnda, Nuh suresinin hemen ardÄąndan indirilmiĹ&#x;tir. AdÄąnÄą, Ä°brahim Peygamberin duasÄąnÄąn dile getirildiÄ&#x;i 35–41. ayetlerden almÄąĹ&#x;tÄąr. 52 ayettir.

Rahman ve Rahim olan Allah’Ĺn AdÄąyla! Beni yoktan var edip ĂźstĂźn yeteneklerle donatan ve kulluk gĂśreviyle yeryĂźzĂźne gĂśnderen sonsuz Ĺ&#x;efkat ve merhamet sahibi yĂźce Rabb’imin adÄąyla, O’nun verdiÄ&#x;i gßç ve yetkiye dayanarak ve yalnÄązca O’nun adÄąna okuyor, sĂśylĂźyorum:

Ů?Ů‘ ‍ ا‏+ŮŽ ,Ů? ‍ س‏ ŮŽŮ‘ ‍ْ Ů? َ؏‏/#Ů? Ů? 0ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů?‍ ب اŮŽ Ů’ ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů?ه ا‏ % ŮŽ Ů?‍ ŘŞ ا‏ Ů? 'ŮŽ (Ů? * ŮŽ ‍ا‏ ŮŒ #ŮŽ $Ů? Ů° ‍ا‏ Ů?Ů‘ ﴞ٥﴿ 21 Ů? ' 3ŮŽ ‍ Ů’ا‏4 Ů? ŮŽ 7 Ů? % Ů° Ů?‍ Ů’ ا‏8Ů? Ů?Ů‘ ‍ Řą Ů? Ů? Ů’Ř° Ů?ن َع‏ Ů? ‍ا‏ Ů? 5ŮŽ ‍اء Ů’ا‏

1. Elif, Lâm, Râ. (2. Bakara: 1, 23, 24 ve 10. Yunus: 1). Bu, insanlarÄą Rab’lerinin izniyle inkâr ve cehalet karanlÄąklarÄąndan kurtarÄąp iman ve Ä°slâm’Ĺn aydÄąnlÄąÄ&#x;Äąna, O yĂźceler yĂźcesi, O her tĂźrlĂź ĂśvgĂźye lâyÄąk olan Allah’Ĺn yoluna iletmen için sana gĂśnderdiÄ&#x;imiz bir kitaptÄąr.

ŮŽ Ů’ ABŮ? ,ŮŽ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ABŮ? ,ŮŽ DŮ? ŮŽ ‍ي‏F ŮŽŮ‘ ‍; ا‏ <ŮŒ 4Ů’ ‍؜ ŮŽŮˆ ŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů‘ Ů° َ‍ا‏ Ů? ŮŽ 'Ů° C ‍ا‏ > Ů? ‍ا@ ْع‏ ŮŽ (Ů’ Ů? ﴞ٢﴿ 21 Ů? 42 HŮŽ ‍اب‏ Ů? FŮŽ IŮŽ +Ů’ ,Ů? +ŮŽ 4 BŮ? J

2. Yani, gĂśklerde ve yerde bulunan her Ĺ&#x;eyin gerçek sahibi olan Allah’Ĺn yoluna. Ä°Ĺ&#x;te bu yola giren kurtulur. Ondan uzak duranlara gelince: UÄ&#x;rayacaklarÄą o çetin azaptan dolayÄą, vay o kâfirlerin hâline!


Ů° Ů’ %(ŮŽ IŮŽ ŮŽ Ů’ 2 ‍ا‏ Ů?Ů‘ ‍ Ů° َ؊‏3ŮŽ ‍ َن Ů’ا‏LŮ?Ů‘ 3Ů? #ŮŽ CŮ’ 4ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ َ‍ا‏ â€ŤŮˆ َن‏2Ů?Ů‘ MŮ? 4ŮŽ ‍ ŮŽ Ů?ŘŠ ŮŽŮˆâ€ŹN Ů? @‍ا‏ 2Ů? 5 ŮŽ ‍ Ů?ل‏PŮŽ Q Ů? Ů‘Ů° < ŮŽ AB 0ŮŽ RŮ? Ů° S‍ > اŮ?Ůˆâ€ŹU Ů‹ ŮŽ IŮ? 8ŮŽ ŮŽ Ů?VLŮ’ 4ŮŽ ‍ا; ŮŽŮˆâ€Ź Ů? L ŮŽ +Ů’ IŮŽ ﴞ٣﴿

3. Onlar, âhirete karĹ&#x;ÄąlÄąk Ĺ&#x;u gelip geçici dĂźnya hayatÄąnÄą tercih eden, insanlarÄą Allah’Ĺn yolundan alÄąkoyan ve sinsi propagandalarla hakikati çarpÄątarak bu yolu halkÄąn gĂśzĂźnde kĂśtĂź ve eÄ&#x;ri gĂśstermeye çalÄąĹ&#x;an kimselerdir. Ä°Ĺ&#x;te bunlar, derin bir sapÄąklÄąk içindedirler. EÄ&#x;er onlar Kur’an’Ĺn Arapça olmasÄąna itiraz edecek olurlarsa, Ĺ&#x;unu iyi bilsinler ki:

ŮŽ Ů‘Ů? LŮŽ Ů? Ů? D ,Ů? Ů’ XŮŽ ‍ ن‏ <Ů?Ů‘ YŮ? Ů? BŮŽ > Ů’ 8Ů? ŮŽ Z Ů? Ů? ‍ َع‏+Ů’ ,Ů? ŮŽ (Ů’ ŮŽ ‍ اŮŽ ْع‏,ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ (Ů? Ů? @ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů„ ا‏ Ů? C

ŮŽ 4ŮŽ +Ů’ ,ŮŽ ‍ي‏2 8Ů’ 4ŮŽ ‍\ Ů?ŘĄ ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ 4ŮŽ +Ů’ ,ŮŽ ;‍ا‏ ﴞ٤﴿ Ů? J 3ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏4 5ŮŽ ‍\ >Ů?ŘĄ ŮŽŮˆ Ů? ŮŽ Ů’ا‏ Ů? Ů‘Ů° 4. Ey Muhammed! Biz senden Ăśnce de her Peygamberi ancak kendi halkÄąnÄąn diliyle gĂśnderdik ki, onlara mesajÄąmÄązÄą açĹkça anlatabilsinler. Ä°Ĺ&#x;te bu açĹk ve net duyurudan sonra Allah, kĂśtĂźlĂźÄ&#x;Ăź tercih ederek sapÄąklÄąkta kalmak isteyenleri sapÄąklÄąkta bÄąrakÄąr, samimĂŽ olarak gerçeÄ&#x;e, doÄ&#x;ruya ulaĹ&#x;mak isteyenleri de doÄ&#x;ru yola iletir. ÇßnkĂź O sonsuz kudret ve hikmet sahibidir. Her konuda en âdil hĂźkmĂź verir, her Ĺ&#x;eyi yerli yerince yapar. Ä°Ĺ&#x;te o Peygamberlerden bir Ăśrnek:

+ŮŽ ,Ů? 0ŮŽ ,ŮŽ Ů’ XŮŽ ‍ْ Ů? ْ؏‏Nَ‍ Ů?^ ŮŽ اŮŽ ْن ا‏4ŮŽ Ů° Ů? % Ů° ,Ů? ŮŽ (Ů’ ŮŽ ‍ اŮŽ ْع‏2Ů’ ]ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů?Ů‘ ‍ا‏ Ů° ŮŽ 0ŮŽ Ů? ‍ ٰذ‏AB ‍ا; اŮ? َّن‏ ŮŽ Ů? Ů’ Ů? Ů’ $Ů?Ů‘ ‍ Řą ŮŽŮˆ َذ‏ ŮŽ Ů?‍ ŘŞ ا‏ Ů? Ů? ŮŽ ‍ ت‏ 4 ‍ا‏ % ' ( * Ů?> Ů‘Ů° ‍ م‏ Ů? 4ŮŽ @ Ů‘ Ů? Ů‘ ŮŽ Ů? Ů? Ů? HŮŽ ‍ Ů?ع‏LŮŽŮ‘ 7ŮŽ <Ů?Ů‘ J Ů? Ů? ﴞټ﴿ ‍ Ů?ع‏J 5. Gerçek Ĺ&#x;u ki, Biz bir zamanlar Musa’yÄą, “HalkÄąnÄą karanlÄąklardan aydÄąnlÄąÄ&#x;a çĹkar ve onlara Allah’Ĺn geçmiĹ&#x; kavimlerin baĹ&#x;Äąna getirdiÄ&#x;i felâket gĂźnlerini hatÄąrlat!â€? diye mucizelerimizle destekleyip Firavun ve ileri gelen adamlarÄąna gĂśndermiĹ&#x;tik. Elbette bu gibi hatÄąrlatmalarÄąn


yapÄąlmasÄąnda, zorluklar karĹ&#x;ÄąsÄąnda gĂźzelce sabreden ve bahĹ&#x;ettiÄ&#x;i nimetlere karĹ&#x;ÄąlÄąk, sĂśz ve davranÄąĹ&#x;larÄąyla Rab’lerine Ĺ&#x;Ăźkreden kimseler için alÄąnacak nice dersler, nice ibretler vardÄąr.

ŮŽ XŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ْذ‏ Ů? bŮ’ Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ ;‍ا‏ Ů’ J Ů? Ů‘Ů° aŮŽ 'ŮŽ 5Ů’ Ů? ‍ Ů? Ůˆا‏$Ů? ‍ ا ْذ‏DŮ? ,Ů? Ů’ ]ŮŽ Ů? % Ů° َ‍ Ů’ اŮ? Ů’Ř° ا‏J Ů° ,Ů? ‍ ل‏ Ů? Ů’ J Ů? ŮŽ ,Ů? C Ů’ $Ů? ‍ َن اŮŽ Ů’ ŮŽ َإ‏3Ů? Ů?Ů‘ FŮŽ 4Ů? ‍اب ŮŽŮˆâ€Ź Ů? 4ŮŽ ‍ Ů’ َن‏IŮŽ Ů’ BŮ? ‍ ٰا Ů?ل‏+Ů’ ,Ů? Ů? FŮŽ 5ŮŽ ‍ ŮŽŘĄ Ů’ا‏ Ů? Ů?Ů‘ ‍ َع‏+Ů’ ,Ů? ‍ ŮŒŘĄâ€ŹP ŮŽ ŮŽ Ů’ J Ů? Ů? ‍ ٰذ‏AB ‍ Ů’ > ŮŽŮˆâ€Ź$Ů? ‍ َإ‏C ŮŽ Ů? ‍ Ů? َن‏3Ů’ #ŮŽ CŮ’ 4ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź cŮŒ * IŮŽ Ů’ J ﴞٌ﴿

6. Nitekim Musa da halkÄąna, “Ey Ä°srail OÄ&#x;ullarÄą! Allah’Ĺn size bahĹ&#x;etmiĹ&#x; olduÄ&#x;u nimetleri hatÄąrlayÄąn!â€? demiĹ&#x;ti, “Hani Rabb’iniz sizi Firavun ve ordusunun zulmĂźnden kurtarmÄąĹ&#x;tÄą. Ă–yle ki, o zalimler size en acÄą iĹ&#x;kenceleri tattÄąrÄąyor, nĂźfusunuzun artmasÄąnÄą engellemek için oÄ&#x;ullarÄąnÄązÄą boÄ&#x;azlayÄąp kadÄąnlarÄąnÄązÄą utanç verici iĹ&#x;lerde kullanmak Ăźzere saÄ&#x; bÄąrakÄąyorlardÄą. Ä°Ĺ&#x;te bĂźtĂźn bunlarla, Rabb’iniz sizi çetin bir sÄąnavdan geçirmekteydi.â€?

Ů’ Ů? ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹJ Ů’ Ů? ŮŽ Ů’ J ŮŽ ŮŽ Ů’ ^Ů? Ů’ J ŮŽ HŮŽ f Ů? ŮŽŮ‘ 2ŮŽ 4‍@ ز‏ Ů? Ů?Ů‘ â€ŤŮŽŮˆاŮ? Ů’Ř° ŮŽ^ ŮŽ Ů‘ŮŽŘ° َن َع‏ ‍َ Ů’ Ů?^ Ů’ اŮ? َّن‏e$ŮŽ f ﴞ٧﴿ 2ŮŒ 42 \ ŮŽ ŮŽ A ‍ ا‏FŮŽ IŮŽ 7. “Hani Rabb’iniz size Ĺ&#x;u bildiriyi yapmÄąĹ&#x;tÄą: “EÄ&#x;er emirlerime boyun eÄ&#x;erek Bana Ĺ&#x;Ăźkrederseniz, size verdiÄ&#x;im nimetleri kat kat artÄąrÄąrÄąm, ama eÄ&#x;er nankĂśrlĂźk ederseniz, bilin ki Benim azabÄąm çok Ĺ&#x;iddetlidir!â€?

Ů° ,Ů? ‍ ل‏ ŮŽ XŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍ Ů? َّن‏BŮŽ 1 5 ŮŽ ‍ Ů’ا@ŮŽ Ů’Řą Ů?؜‏ABŮ? +Ů’ ,ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź#Ů? Ů’ َ‍Ů? Ů? Ůˆا ا‏eJŮ’ ^ŮŽ ‍ اŮ? ْن‏% Ů‹ ' U ﴞ٨﴿ 2ŮŒ ' i ŮŽ Ů‘Ů° ŮŽ AŮŒŮ‘ Ů? ŮŽV ŮŽ ;‍ا‏

8. Musa sĂśzlerine devamla, “EÄ&#x;er siz ve yeryĂźzĂźnde yaĹ&#x;ayan diÄ&#x;er bĂźtĂźn insanlar, hepiniz birden Allah’a karĹ&#x;Äą nankĂśrlĂźk etseniz, yalnÄązca kendinize zarar vermiĹ&#x; olursunuz, o kadar. ÇßnkĂź Ĺ&#x;unu iyi bilin ki, Allah


Ä&#x;anĂŽdir, hiç kimseye ve hiçbir Ĺ&#x;eye muhtaç deÄ&#x;ildir. DolayÄąsÄąyla sizin Ĺ&#x;ĂźkĂźr ve ibadetlerinize de ihtiyacÄą yoktur. AsÄąl buna muhtaç olan sizsiniz. Ve siz O’nu ĂśvĂźp yĂźceltmeseniz bile, O kendi zatÄąyla yĂźcedir. Zira gerçek anlamda yĂźceltilmeye, Ĺ&#x;Ăźkredilmeye ve ĂśvĂźlmeye lâyÄąk olan sadece O’dur.â€? dedi. O hâlde, iyi dinleyin, ey kâfirler!

Ů? (Ů? LŮ’ XŮŽ +Ů’ ,Ů? +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ا ا‏SoŮ? LŮŽ ŮŽ Ů’ J Ů? ^Ů? Ů’ 4ŮŽ Ů’ ŮŽ َ‍ا‏ k‍ Ů?ŮŽ' َد‏m‍ Ů?ŘŻ ŮŽŮˆâ€ŹIŮŽ ‍ Ř­ ŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů? ‍ Ů’ Ů?م‏XŮŽ Ů’ J ŮŽ ;‍ا‏ Ů’ 8Ů? (Ů? Ů? ‍ Ů’ Ů?ع‏8Ů? ^Ů’ ‍ َإ‏U Ů?> Ů‘Ů° @ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’ ا‏8Ů? 'Ů? (ŮŽ 5Ů’ 4ŮŽ @ŮŽ k Ů’ Ů? 2Ů? 5Ů’ ŮŽ +Ů’ ,Ů? +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆا‏ ŮŽ Ů’ ŮŽe$ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů? ا ا‏XŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź8Ů? Ů? ‍ ŮŽ ا‏BŮ’ َ‍ ا‏A B Ů’ 8Ů? 4ŮŽ 2Ů? 4Ů’ َ‍ ŮŽ Ů‘Ů?ŘŻ Ůˆا ا‏BŮŽ ‍ ت‏ Ů? ŮŽ Ů‘Ů? LŮŽ Ů’ Ů? p4 Ů? ,Ů? DŮ? Ů’ ŮŽ Ů?‍ ŮŽ ŮŽ ا‏IŮ? 2Ů’ ^ŮŽ 'ŮŽŮ‘ ,Ů? 0Ů? Ů‘ HŮŽ Ae ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽŮˆا‏D Ů? Ů’ #Ů? (Ů’ Ů? ‍Ů? ŮŽ' اŮ? ْع‏ ﴞي﴿

9. Sizden Ăśnce gelip geçen zalim kavimlerin baĹ&#x;Äąna gelen ibret verici felâketlerin haberi size ulaĹ&#x;madÄą mÄą? Yani Nuh kavminin, Ad ve Semud kavimlerinin ve onlardan sonra gelip geçen ve Allah’tan baĹ&#x;ka hiç kimsenin bilmediÄ&#x;i daha nice toplumlarÄąn haberleri? Peygamberleri onlara hakikati tĂźm çĹplaklÄąÄ&#x;Äąyla gĂśsteren ve inkâr edilmesi mĂźmkĂźn olmayan apaçĹk mucizelerle gelmiĹ&#x;lerdi. Fakat onlar, Ăśfke ve hayretten ellerini aÄ&#x;ÄązlarÄąna gĂśtĂźrerek, “Biz, sizinle gĂśnderilen bu mesajÄą asla tanÄąmÄąyoruz! ÇßnkĂź bizi çaÄ&#x;ÄąrdÄąÄ&#x;ÄąnÄąz bu tek tanrÄą inancÄąna karĹ&#x;Äą derin bir kuĹ&#x;ku içindeyiz!â€? diye karĹ&#x;ÄąlÄąk vermiĹ&#x;lerdi.

ŮŽ Ů’ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ Ů? s ŮŽ Ů’ ŮŽ XŮŽ ‍؜‏ Ů? Ů‘Ů° ABŮ? َ‍ Ů’ ا‏8Ů? (Ů? Ů? ‍ Ů?ع‏r Ů? ŮŽ 'Ů° C ‍ا‏ Ů? B 0ŮŒŮ‘ HŮŽ ;‍ا‏ > Ů? ‍ا@ ْع‏ Ů? Ů? Ů? ‍ Ů?ذ‏+Ů’ ,Ů? Ů’ J Ů? ŮŽ ŮŽ eŮ? VŮ’ ŮŽ Ů? Ů’ $Ů? IŮ? 2Ů’ 4ŮŽ <Ů? U ŮŽ َ‍ ا‏% Ů° Ů?‍ Ů’ ا‏$Ů? ŮŽ N Ů?Ů‘ oŮŽ 4Ů? ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹJ

ŮŽ â€ŤŮˆâ€Ź2Ů?Ů‘ MŮ? ^ŮŽ ‍Ů?Ůˆ َن اŮŽ ْن‏24 ^Ů? > ŮŽ (Ů? tŮ’ ,Ů? ŮŒ \ ŮŽ ŮŽ @ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’ ا‏#Ů? Ů’ َ‍ Ů? ا اŮ? ْن ا‏XŮŽ %> 'u C ŮŽ ,Ů? ŮŽ (Ů’ C ﴞ٥٠﴿ Z Ů? v Ů? Ů? ŮŽ ^Ů? ŮŽŮ’ B ŮŽ SwŮ? ŮŽ ‍ ٰا‏2Ů? LŮ? 5Ů’ 4ŮŽ ‍ َن‏$ŮŽ 'ŮŽŮ‘ IŮŽ Ů? L ,Ů? ‍ ن‏


10. Peygamberleri onlara, “GĂśkleri ve yeri yaratan Allah’Ĺn Rab ve ilah olarak varlÄąÄ&#x;Äą, birliÄ&#x;i, sonsuz ilim, kudret, merhamet ve adaleti hakkÄąnda mÄą Ĺ&#x;Ăźphe ediyorsunuz?â€? dediler, “Hâlbuki O, gĂźnahlarÄąnÄązÄą baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lamak ve sizi helâk olmaktan kurtarÄąp belirli bir vakte kadar yaĹ&#x;atmak için dosdoÄ&#x;ru bir inanç sistemine çaÄ&#x;ÄąrÄąyor.â€? Buna karĹ&#x;ÄąlÄąk inkârcÄąlar, “İyi de, siz de ancak bizim gibi ĂślĂźmlĂź birer insansÄąnÄąz. Bizi atalarÄąmÄązÄąn geçmiĹ&#x;ten beri kulluk ettiÄ&#x;i tanrÄąlara tapmaktan vazgeçirmek ve onlarÄąn bize miras bÄąraktÄąÄ&#x;Äą tĂśre, gelenek, inanç ve ideolojilerden koparmak istiyorsunuz. Madem Allah tarafÄąndan gĂśnderildiÄ&#x;inizi iddia ediyorsunuz, o hâlde bize bunu ispat edecek apaçĹk bir delil getirin!â€?

Ů? (Ů? tŮ’ ,Ů? ŮŒ \ Ů’ ŮŽ XŮŽ +Ů?Ů‘ 'Ů? 4ŮŽ ;‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° +ŮŽŮ‘ J ŮŽ ŮŽ @ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏+Ů? 3Ů’ ŮŽ ‍ Ů’ اŮ? ْن‏8Ů? (Ů? Ů? ‍ Ů’ Ů?ع‏8Ů? ŮŽ r Ů? Ů° ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹJ

ŮŽ (Ů’ C ŮŽ 4ŮŽ +Ů’ ,ŮŽ %(Ů° IŮŽ Ů? ŮŽ ^Ů? Ů’ ŮŽ ‍ َن ŮŽ ŮŽ اŮŽ ْن‏$ŮŽ ,ŮŽ ‍ Ů?ŘŻ >ه ŮŽŮˆâ€ŹLŮŽ IŮ? +Ů’ ,Ů? ‍\ Ů?إ‏ ‍ ن‏ Ů? v Ů? Ů? Ů’ J ﴞ٥٥﴿ ‍ Ů? َن‏,Ů? oŮ’ 'Ů? ‍ Ů?< Ů’ا‏$ŮŽŮ‘ ŮŽ #ŮŽ ŮŽ (ŮŽŮ’ B ;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° %(ŮŽ IŮŽ ‍ا; ŮŽŮˆâ€Ź Ů?> Ů‘Ů° ‍اŮ? Ů‘ŮŽ@ Ů? Ů? Ů’Ř° Ů?ن‏ 11. Bunun Ăźzerine Peygamberleri onlara, “Evet, biz de ancak sizler gibi fâni birer insanÄąz, fakat Allah, kullarÄą arasÄąndan dilediÄ&#x;ine elçilik makamÄą vererek lĂźtufta bulunur. Ĺžu da var ki, Allah izin vermedikçe, bizim size herhangi bir mucize gĂśstermemiz sĂśz konusu olamaz. ÇßnkĂź mucize gĂśstermek tamamen Allah’Ĺn elindedir ve O, ne zaman ne yapacaÄ&#x;ÄąnÄą çok iyi bilmektedir. O hâlde inananlar, yalnÄązca Allah’a gĂźvensinler.â€?

‍ ŮŽ َّن‏yŮ? MŮ’ ŮŽ ŮŽ ‍ ŮŽ( ŮŽ > ŮŽŮˆâ€ŹLŮ? Ů? ŮŽ 42Ů° ŮŽ 2Ů’ XŮŽ ‍ا; ŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů‘Ů° %(ŮŽ IŮŽ <ŮŽ $ŮŽŮ‘ ŮŽ #ŮŽ ŮŽ @ŮŽŮ‘ َ‍ ŮŽ ŮŽ ا‏,ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٥٢﴿ ‍ن‏cŮŽ (Ů? $Ů?Ů‘ ŮŽ #ŮŽ 'Ů? ‍ Ů?< Ů’ا‏$ŮŽŮ‘ ŮŽ #ŮŽ ŮŽ (ŮŽŮ’ B ;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° %(ŮŽ IŮŽ ‍ Ů?' ŮŽ > ŮŽŮˆâ€Ź#Ů? 4Ů’ ‍ ٰا َذ‏,ŮŽ %(Ů° IŮŽ 12. â€œĂ–yle ya, Allah bize izlememiz gereken yollarÄąmÄązÄą gĂśstermiĹ&#x;ken, ne diye O’na gĂźvenmeyelim ki? Ä°Ĺ&#x;te bunun için, ey zalimler, bize çektirdiÄ&#x;iniz eziyetlere sonuna kadar gĂśÄ&#x;Ăźs gereceÄ&#x;iz. Mademki her Ĺ&#x;eyin sahibi Allah’tÄąr, o hâlde saÄ&#x;lam bir gĂźce dayanÄąp huzur ve emniyete kavuĹ&#x;mak isteyenler, yalnÄązca Allah’a gĂźvensinler!â€?


ŮŽ XŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? ŮŽŮ‘ U ‍ ŮŽ اŮŽ Ů’Ůˆâ€ŹQ ŮŽ Ů? Ů’/ Ů? ŮŽ Ů’ 8Ů? (Ů? Ů? Ů? Ů? ‍َ Ů? Ůˆا‏e$ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ Ů„ ا‏ Ů? ‍ اŮŽ ْع‏+Ů’ ,Ů? Ů’ J ŮŽŮ‘ ‍ ا‏+ŮŽŮ‘ J ŮŽ (Ů? 8Ů’ Ů? ŮŽ Ů’ 8Ů? Ů?Ů‘ ‍ Ů’ َع‏8Ů? Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا‏% iŮ° ‍ ŮŽ Ů’Ůˆâ€ŹBŮŽ > ŮŽ #Ů? (ŮŽŮ‘ ,Ů? AB ‍ Ů?ŘŻ َّن‏5Ů? #ŮŽ ŮŽ ŮŽ ' Ů? * Z 1 ﴞ٥٣﴿

13. Ä°lâhĂŽ çaÄ&#x;rÄąnÄąn hÄązla yayÄąldÄąÄ&#x;ÄąnÄą gĂśrerek telaĹ&#x;a kapÄąlan, inanan insanlarÄąn kendi yerlerini alarak kurduklarÄą sistemin yÄąkÄąlacaÄ&#x;ÄąnÄą, bĂśylece alÄąĹ&#x;ageldikleri lĂźks ve refah dolu yaĹ&#x;antÄąnÄąn sona ereceÄ&#x;ini çok iyi bilen kâfirler, Peygamberlerine dediler ki: “ArtÄąk sabrÄąmÄązÄą taĹ&#x;Äąrmaya baĹ&#x;ladÄąnÄąz! Ya bizim hayat tarzÄąmÄąza tamamen uyup dinimize dĂśnersiniz, ya da sizi yurdumuzdan sĂźrĂźp çĹkarÄąrÄąz!â€? BĂźtĂźn ĂśÄ&#x;Ăźt ve uyarÄąlara raÄ&#x;men, kâfirlerin artÄąk iman etmeyecekleri anlaĹ&#x;ÄąlmÄąĹ&#x;, iman ve inkâr cephesi, kesin çizgiyle birbirinden ayrÄąlmÄąĹ&#x;tÄą. Bunun Ăźzerine, Rab’leri elçilerine Ĺ&#x;Ăśyle vahyetti: “KorkmayÄąn! Biz o zalimleri mutlaka helâk edeceÄ&#x;iz!â€?

ŮŽ Ů’ Ů? J Ů? ŮŽŮ‘ ŮŽ J ŮŽ N A, ŮŽ +Ů’ 'ŮŽ Ů? 0ŮŽ Ů? ‍ Ů? Ů’ > ٰذ‏2Ů? 5Ů’ ŮŽ +Ů’ ,Ů? ‍؜‏

]ŮŽ ,ŮŽ ‍ ٠‏ ŮŽ ‍ا@ ْع‏ Ů? CŮ’ Ů? ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ N ﴞ٥٤﴿ 2Ů? I ‍ Ů ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź

14. “Ve onlarÄąn ardÄąndan, bu Ăźlkede sizleri egemen kÄąlacaÄ&#x;Äąz! Ä°Ĺ&#x;te bu lĂźtuf ve nimetler, huzuruma çĹkacaklarÄą endiĹ&#x;esini yĂźreklerinde duyan ve uyarÄąlarÄąmdan korkan kimseler içindir.â€?

ﴞ٥ټ﴿ 21 ŮŽ ‍ ا ŮŽŮˆâ€Ź3Ů? #ŮŽ eŮ’ #ŮŽ ‍ا‏ Ů’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? IŮŽ ‍ Ů?ع‏LŮŽŮ‘ U ŮŽ <Ů?Ů‘ $Ů? ‍ ب‏ ŮŽ N 15. Derken elçiler, mĂźminlerin zafere ulaĹ&#x;masÄą için Allah’a yalvardÄąlar ve bĂśylece, ne kadar inatçĹ zorba varsa hepsi helâk olup gitti. Fakat asÄąl cezayÄą âhirette gĂśrecekler:

ﴞ٥ٌ﴿ 21 Ů? 42 7ŮŽ ‍ Ů?إ‏,ŮŽ +Ů’ ,Ů? %]Ů° CŮ’ 4Ů? ‍ Ů‘ŮŽ Ů? ŮŽŮˆâ€Ź8ŮŽ U ŮŽ D {Ů? ‍ ŮŽŮˆ ŮŽŘą ا‏+Ů’ ,Ů? 16. ArdÄąndan da cehennem gelecek! Ve orada onlara, cehennemliklerin yaralarÄąndan akan irinli su içirilecek! Ă–yle ki:


ŮŽ ,ŮŽ <Ů?Ů‘ $Ů? +Ů’ ,Ů? ‍ Ů’ا ŮŽ' Ů’ Ů?ت‏DŮ? ^ Ů’ 4ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹDŮ? Ů?V C 4Ů? ‍ Ů?د‏J ŮŽ 4ŮŽ @ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹDŮ? IŮ? ŮŽŮ‘ bŮŽ #ŮŽ 4ŮŽ ‍ ن‏ Ů? J ŮŒ ( }ŮŽ ‍اب‏ ﴞ٥٧﴿ | Ů?> Ů‘Ů? 'ŮŽ Ů? ŮŽ Ů? ,ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŒ FŮŽ IŮŽ D {Ů? ‍ ŮŽŮˆ ŮŽŘą ا‏+Ů’ ,Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Źr

17. Susuzluktan kavrulduÄ&#x;u için onu yudumlamaya çalÄąĹ&#x;acak, fakat irin Ăśylesine tiksinti vericidir ki, onu bir tĂźrlĂź yutup boÄ&#x;azÄąndan geçiremeyecek. Ve ĂślĂźm dĂśrt bir yandan Ăźzerine gelecek, fakat Ăślmek istese dahi asla Ăślemeyecek. ArdÄąndan da, her defasÄąnda daha da Ĺ&#x;iddetlenen dehĹ&#x;et verici bir azap gelecek! Gerçi onlar, dĂźnyadayken — gĂśsteriĹ&#x; amacÄąyla bile olsa— ara sÄąra iyilikler yapmÄąĹ&#x;lardÄą. Ne var ki:

Ů’ ~ ‍ Ů?د‏,ŮŽ ŮŽ $ŮŽ Ů’ 8Ů? Ů? 'ŮŽ IŮ’ َ‍ Ů’ ا‏8Ů? Ů?Ů‘ ŮŽ Ů? ‍َ Ů? Ůˆا‏e$ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ Ů?ŮŽ< ا‏t,ŮŽ DŮ? Ů? ‍ ْت‏2ŮŽŮ‘ #ŮŽ H‍ا‏

‍ Ů?>إ‏AŮ’ HŮŽ %(Ů° IŮŽ ‍ ا‏LŮ? C ŮŽ $ŮŽ 'ŮŽŮ‘ ,Ů? ‍ Ů?ŘąŮˆ َن‏2Ů? ]Ů’ 4ŮŽ @ŮŽ Ů? Ů‘ ‍ا‏ Ů? IŮŽ ‍ Ů’ Ů?م‏4ŮŽ AB €4 > Ů? 7 ŮŽŮ‘ ŮŽ Ů? 0ŮŽ Ů? ‍ٰذ‏ ﴞ٥٨﴿ 2Ů? 5 LŮŽ ‍ Ů?Ů„ Ů’ا‏PŮŽ Y ‍ا‏ 18. Rab’lerini inkâr edenlerin oluĹ&#x;turduklarÄą sistemler, ikiyĂźzlĂźce yaptÄąklarÄą ibadetler, kurduklarÄą gĂśsteriĹ&#x;li ordular ve erdemlilik adÄąna yaptÄąklarÄą sĂśzde hayra yĂśnelik iĹ&#x;ler, tÄąpkÄą fÄąrtÄąnalÄą bir gĂźnde, rĂźzgârlarÄąn ĂśnĂźnde savrulan kĂźle benzer; kĂźller nasÄąl rĂźzgârÄąn esivermesiyle uçup gidiyorsa, onlar da darmadaÄ&#x;Äąn olup gidecekler. AyrÄąca, Allah’a iman temeline dayanmaksÄązÄąn yaptÄąklarÄą sĂśzde iyilikler, Hesap GĂźnĂźnde toz duman olup gidecek ve bĂśylece, yapÄąp ettiklerinden hiçbir yarar elde edemeyecekler. Ă–yle ki, o gĂźn ilâhĂŽ teraziye koymaya deÄ&#x;ecek en ufak yararlÄą bir iĹ&#x; bile bulamayacaklar. Ä°Ĺ&#x;te bu, gerçekten de haktan uzak ve derin bir sapmadÄąr. Oysa gĂśklerde ve yerde, insana doÄ&#x;ru yolu gĂśsterecek nice mucizeler var:

ŮŽ Ů’ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘  ŮŽ (ŮŽ N Ů’ \ ŮŽ 4ŮŽ ‍ Ů? Ů‘> اŮ? ْن‏3ŮŽ Ů’ Ů? ‍؜‏ ŮŽ ;‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍اَ ŮŽ Ů’ ŮŽ^ ŮŽ اŮŽ َّن‏ Ů? ŮŽ 'Ů° C ‍ا‏ ŮŽ ‍ا@ ْع‏ Ů? LŮ’ Ů? FŮ’ 4Ů? ﴞ٥ي﴿ 21 Ů? 42 U ŮŽ  Ů? (Ů’ /ŮŽ Ů? ‍ Ů’ Ů?ت‏4ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹJ

19. Allah’Ĺn, gĂśkleri ve yeri anlamsÄąz ve boĹ&#x; yere deÄ&#x;il, belli bir hikmete uygun olarak ve mĂźkemmel bir sistem hâlinde, yani hak ile yarattÄąÄ&#x;ÄąnÄą gĂśrmĂźyor musunuz? Ve hiç dĂźĹ&#x;ĂźnmĂźyor musunuz ki, Allah dilerse hepinizi yok edip yerinize yepyeni bir toplum meydana getirir?


ﴞ٢٠﴿ 4 Ů? Ů‘Ů° %(ŮŽ IŮŽ 0ŮŽ Ů? ‍ ٰذ‏,ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? 5ŮŽ Ů? ;‍ا‏ 20. Ve bunu yapmak, Allah için hiç de zor deÄ&#x;ildir.

ŮŽ ]ŮŽŮŽ B 5 Ů?Ů‘ ‍ ل‏ ŮŽŮ‘ Ů?‍Ů? Ůˆا ا‏yŮŽ JŮ’ #ŮŽ ‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? â€ŤŮŽŮˆ ŮŽ ŮŽ Ů?زŮˆا‏ Ů’ +ŮŽ 4F (ŮŽŮ‘ Ů? ‍ا‏SoŮ? eŮ° 5ŮŽ Y ‍ا‏ ŮŽ ; Ů‹ ' U

Ů? ŮŽ ŮŽŮ‘ $Ů? +Ů’ ,Ů? ;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍اب‏ Ů? FŮŽ IŮŽ +Ů’ ,Ů? ŮŽŮ‘ IŮŽ ‍ Ů? َن‏VŮ’ ,Ů? Ů’ #Ů? Ů’ َ‍ Ů’< ا‏8ŮŽ BŮŽ 5Ů‹ LŮŽ ^ŮŽ Ů’ J

ŮŽ IŮ’ Ů? U Ů? Ů‘Ů° ŮŽ 42Ů° ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ Ů? ا‏XŮŽ ‍ Ů?>إ‏AŮ’ HŮŽ ŮŽ َ‍ ŮŽ( Ů’ ŮŽ ا‏IŮŽ ‍ Ů’ > ŮŽ ŮŽ ا ŮŒŘĄâ€Ź$Ů? ŮŽ 4ŮŽŮ’ 28ŮŽ ŮŽ ;‍ا‏ ﴞ٢٥﴿ ‚ c Ů? 3 ,ŮŽ +Ů’ ,Ů? ŮŽ ŮŽ ,ŮŽ ŮŽ Ů’yŮŽ 7ŮŽ ‍اَ ْم‏

21. MahĹ&#x;er gĂźnĂź, insanlarÄąn hepsi hesap vermek Ăźzere Allah’Ĺn huzuruna çĹkacaklar. Ä°Ĺ&#x;te o zaman, dĂźnyadayken ezilip horlananlar, bir vakitler bĂźyĂźklĂźk taslamÄąĹ&#x; olan lider ve yĂśnetici konumundaki insanlara sitem ederek diyecekler ki: “Biz hayatÄąmÄąz boyunca sizin izinizden hiç ayrÄąlmamÄąĹ&#x;tÄąk. Peki, Ĺ&#x;imdi bizi Allah’tan gelecek en ufak bir azaba karĹ&#x;Äą koruyabilir misiniz?â€? Buna karĹ&#x;ÄąlÄąk, Ăśnderleri onlara diyecekler ki: “Ne yapalÄąm, Allah bizi hidayete erdirseydi, biz de sizi doÄ&#x;ru yola iletirdik. Hidayeti bulduk da onu sizden mi gizledik! Zaten iĹ&#x; iĹ&#x;ten geçmiĹ&#x;. ArtÄąk sÄązlansak da, baĹ&#x;ÄąmÄąza gelenlere katlansak da deÄ&#x;iĹ&#x;en bir Ĺ&#x;ey olmayacak; çßnkĂź bizim için kurtuluĹ&#x; yok!â€?

ŮŽ Ů’ AŮŽ YŮ? XŮ? 'ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍ Ů?ن‏v ŮŽ Ů’ \ ‍ا‏ ŮŽ XŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ‍ ل‏  Ů‘ Ů? 3ŮŽ ‍ Ů’ا‏2ŮŽ IŮ’ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź$Ů? 2ŮŽ IŮŽ ‍ا; ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ Ů‘Ů° ‍ Ů? اŮ? َّن‏,Ů’ @‍ا‏ ŮŽ (Ů’ Ů? +Ů’ ,Ů? Ů’ J Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ AŮŽ Ů? ‍ َن‏$ŮŽ ,ŮŽ ‍ Ů’ > ŮŽŮˆâ€ŹJ Ů? #Ů? eŮ’ (ŮŽ Ů’NŮŽ BŮŽ Ů’ J Ů? ^Ů? 2Ů’ IŮŽ â€ŤŮŽŮˆ ŮŽŮˆâ€Ź @ŮŽŮ‘ Ů?‍ ن ا‏ Ů? v Ů? C Ů? ^Ů? Ů’ IŮŽ ‍اَ ْن َد‏ > Ů’ J Ů’ B Ů’ J ŮŽ Ů?e Ů’ َ‍ ا ا‏,Ů? Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹA ,Ů? (Ů? ^ŮŽ PŮŽŮŽ B Aƒ Ů’ #Ů? LŮ’ bŮŽ #ŮŽ ŮŽ Ů? N 'ŮŽ Ů? ‍َ Ů’ Ů?ت‏e$ŮŽ A Ů‘ Ů?‍ ا‏AŮŽ>Ů‘ N Ů? Ů? MŮ’ 'Ů? Ů? Ů’ #Ů? Ů’ َ‍ ا‏,ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹJ Ů? Ů? MŮ’ 'Ů? Ů? S ŮŽ َ‍ ا‏,ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ >Ů?< اŮ? َّن ا‏LŮ’ XŮŽ +Ů’ ,Ů? ‍ ن‏ ŮŽ ' Ů? * ﴞ٢٢﴿ ŮŒ َ‍اب ا‏ Ů? 'Ů? #Ů? $Ů’ ŮŽ HŮ’ َ‍ا‏ ŮŒ FŮŽ IŮŽ Ů’ 8Ů? ŮŽ Z

22. Herkesin hesabÄą gĂśrĂźlĂźp nihaĂŽ hĂźkĂźm verildikten sonra, Ĺ&#x;eytan ortaya çĹkarak kâfirlere diyecek ki: “DoÄ&#x;rusunu isterseniz, Allah size


gerçek bir vaatte bulunmuĹ&#x;tu. Ben de size bir Ĺ&#x;eyler vadetmiĹ&#x;tim, fakat size verdiÄ&#x;im sĂśzden caydÄąm. AslÄąnda benim, sizin Ăźzerinizde zorlayÄącÄą bir otoritem de yoktu. Ben yalnÄązca sizi hakikati inkâra çaÄ&#x;ÄąrdÄąm, siz de davetimi kendi arzunuzla kabul ettiniz. O hâlde beni deÄ&#x;il, kendinizi kÄąnayÄąn! ArtÄąk ne ben sizi kurtarabilirim, ne de siz beni kurtarabilirsiniz! Zaten ben, vaktiyle beni bir ilâh gibi yĂźceltip Allah’a ortak koĹ&#x;manÄązÄą hiçbir zaman kabul etmemiĹ&#x;tim. ÇßnkĂź her ne kadar sizi inkâr ve isyankârlÄąÄ&#x;a yĂśnelttiysem de, asla ilâh olduÄ&#x;umu iddia etmedim. DolayÄąsÄąyla, siz zulĂźm ve haksÄązlÄąkta hiç de benden aĹ&#x;aÄ&#x;Äą kalmazsÄąnÄąz. Şßphesiz zalimler için can yakÄącÄą bir azap var.â€?

ŮŽŮ‘ ‍ Ů?' Ů?( ا‏IŮŽ ‍ Ů? ا ŮŽŮˆâ€Ź,ŮŽ ‍ ٰا‏+ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽ< ا‏NŮ’ +Ů’ ,Ů? ‍ ي‏bŮ’ ^ŮŽ ‍ ت‏ Ů? ŮŽŮ‘ U Ů? 3ŮŽ Ů? M ‍ا‏ ŮŽ ‍ ت‏ Ů? â€ŤŮŽŮˆاŮ?د‏ 8ŮŽ B Ů’ 8Ů? #Ů? ŮŽŮ‘ 3Ů? ^ŮŽ > Ů’ 8Ů? Ů?Ů‘ ‍ Ů? Ů? Ů’Ř° Ů?ن َع‏8ŮŽ B +ŮŽ 42 Ů? N ŮŽ ‍ Ů?ع‏8ŮŽ Ů’ ŮŽ@‍ Ů’ا‏8ŮŽ #Ů? 3Ů’ ^ŮŽ ﴞ٢٣﴿ ‍ ŮŒŮ…â€ŹPŮŽ ŮŽ

23. Ă–te yandan, iman edip imanlarÄąnÄąn gereÄ&#x;i olarak doÄ&#x;ru ve yararlÄą iĹ&#x;ler yapanlar, aÄ&#x;açlarÄąnÄąn altÄąndan Äąrmaklar çaÄ&#x;Äąldayan ve Rab’lerinin izniyle sonsuza dek içinde yaĹ&#x;ayacaklarÄą cennet bahçelerine yerleĹ&#x;tirilecek ve orada, “Selâm size kardeĹ&#x;lerim! Bizi sonsuza dek sĂźrecek barÄąĹ&#x;, esenlik ve mutluluk bekliyor!â€? sĂśzleriyle birbirlerini tebrik edip selâmlayacaklar.

ŮŽ ‍ ŮŽ Ů?؊‏bŮŽ \ ŮŽ aŮ‹ 'ŮŽ (Ů? $ŮŽ PŮŽŮ‹ t,ŮŽ ;‍ا‏ aŮ? LŮŽ Ů‘Ů? s ŮŽ $ŮŽ aŮ‹ LŮŽ Ů‘Ů? s ŮŽ ŮŽ Ů’ $ŮŽ ŮŽ ^ŮŽ Ů’ ŮŽ َ‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ ŮŽ ŮŽب‏Q ŮŽŮ‘ ABŮ? 8ŮŽ IŮ? ŮŽŮ’ B‍ ŮŽŮˆâ€Źr ﴞ٢٤﴿ ‍إ‏1 Ů? 'ŮŽ C ‍ا‏ ŮŒ Ů? ŮŽm 8ŮŽ (Ů? 7Ů’ َ‍ا‏

24. Baksana, Allah hak dini gĂźzel bir aÄ&#x;aca, batÄąl inanç ve ideolojileri de kĂśtĂź bir aÄ&#x;aca benzeterek ne gĂźzel bir misal veriyor: GĂźzel sĂśz, tÄąpkÄą kĂśkleri yere sapasaÄ&#x;lam basan, dallarÄą da gĂśÄ&#x;e doÄ&#x;ru uzanan hoĹ&#x; bir aÄ&#x;aca benzer. Hem Ăśyle mĂźbarek bir aÄ&#x;aç ki:


ŮŽ ŮŽ t,Ů’ @‍ا‏ ŮŽ Ů’ ;‍ا‏ ‍َ ل‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ْ Ů? Ů?ب‏Y4ŮŽ ‍ > ŮŽŮˆâ€Ź8ŮŽ Ů?Ů‘ ‍ Ů? Ů? Ů’Ř° Ů?ن َع‏Z Ů? i <Ů‘ $Ů? 8ŮŽ (ŮŽ $Ů? Ů?‍ ا‏A ^Ů’ o^Ů? ŮŽŮ‘ Ů? ﴞ٢ټ﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏$ŮŽŮ‘ FŮŽ #ŮŽ 4ŮŽ Ů’ 8Ů? (ŮŽŮ‘ 5ŮŽ ŮŽ ‍ س‏ Ů? ( 25. Rabb’inin izniyle her mevsim ĂźrĂźn verir. Ä°Ĺ&#x;te Allah, insanlara bĂśyle ibret verici Ăśrnekler veriyor ki, dĂźĹ&#x;ĂźnĂźp ĂśÄ&#x;Ăźt alsÄąnlar.

Ů’ tŮŽŮ‘ #Ů? U‍ا‏ ‍ Ů’ Ů?ق‏BŮŽ +Ů’ ,Ů? r Ů’ ~ aŮ? tŮŽ L N ŮŽ ‍ ŮŽ Ů?؊‏bŮŽ \ ŮŽ $ŮŽ aŮ? tŮŽ L N ŮŽ aŮ? 'ŮŽ (Ů? $ŮŽ <ŮŽŮ? t,ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ’ ﴞ٢ٌ﴿ ‍ ŮŽ ا Ů?ع‏XŮŽ +Ů’ ,Ů? 8ŮŽ ŮŽ ,ŮŽ ‍ا@ Ů’Řą Ů?؜‏ 26. BatÄąl inanç ve ideolojilerin misali olan kĂśtĂź sĂśz ise, tÄąpkÄą gĂśvdesi yerden koparÄąlmÄąĹ&#x;, bu yĂźzden ayakta bile duramayan deÄ&#x;ersiz bir aÄ&#x;aca benzer.

ŮŽŮ‘ ‍ Ů? ا Ů? Ů’ ŮŽ] Ů’ Ů?ل‏,ŮŽ ‍ ٰا‏+ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ا; ا‏ ‍ Ů° Ů?؊‏3ŮŽ ‍ Ů’ا‏ABŮ? r Ů? Ů? t ‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° r Ů? LŮŽŮ?Ů‘ t4Ů? ŮŽŮ‘ ‍ا; ا‏ Ů° Ů’ ABŮ? ‍ Ů’ ŮŽ ŮŽŮˆâ€Ź2 ‍ا‏ Ů?Ů‘ ŮŽ ' Ů? * ,ŮŽ ;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° <Ů? 5ŮŽ eŮ’ 4ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹZ Ů? Ů‘Ů° <Ů?Ů‘ YŮ? 4Ů? ‍ ŮŽ Ů?ÂƒŘŠ ŮŽŮˆâ€ŹN Ů? @‍ا‏ ŮŽ 4ŮŽ ﴞ٢٧﴿ ‍إ‏cŮ? \

27. Allah, Peygamberler aracÄąlÄąÄ&#x;Äąyla gĂśnderdiÄ&#x;i bu sapasaÄ&#x;lam sĂśz sayesinde, iman edenlerin hem dĂźnya hayatÄąnda, hem de âhirette dimdik ayakta kalmalarÄąnÄą saÄ&#x;lar. Ä°lâhĂŽ vahyi terk ederek sapÄąklÄąÄ&#x;Äą tercih eden zalimleri ise sapÄąklÄąkta bÄąrakÄąr. Ä°Ĺ&#x;te bu Allah’Ĺn yasasÄądÄąr. UnutmayÄąn ki, Allah sonsuz ilim ve kudretiyle dilediÄ&#x;ini yapar.

Ů’ 8Ů? ,ŮŽ Ů’ XŮŽ ‍ Ů‘Ů?( ا‏i Ů? Ů‘Ů° r ŮŽ 'ŮŽ 5Ů’ Ů? ‍ Ů? ا‏2ŮŽŮ‘ ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ا‏% ŮŽ Ů?‍اَ ŮŽ Ů’ ŮŽ^ ŮŽ ا‏ ŮŽ َ‍ Ů‹ ا ŮŽŮˆا‏eŮ’ $Ů? ;‍ا‏ ﴞ٢٨﴿ ‍اع‏ Ů? ŮŽ LŮŽ ‍َدا ŮŽŘą Ů’ا‏ 1

28. Baksana Ĺ&#x;unlara; Allah’Ĺn nimetlerine nankĂśrlĂźkle karĹ&#x;ÄąlÄąk verdiler de, bĂśylece hem kendilerini, hem de kendi halklarÄąnÄą felâketler diyarÄąna sĂźrĂźklediler.


ﴞ٢ي﴿ ‍… Ů’ا ŮŽ] ŮŽ ا Ů?ع‏ ŮŽ RŮ’ Ů? ‍ > ŮŽŮˆâ€Ź8ŮŽ ŮŽ Ů’ (ŮŽ MŮ’ 4ŮŽ ÂƒŮŽ ŮŽŮ‘ 8ŮŽ U ŮŽ 29. Yani cehenneme ki, bĂźtĂźn zalimler oraya girecektir. Ne korkunç bir son!

‍ Ů? َّن‏BŮŽ ‍ ا‏5Ů? #ŮŽŮ‘ 'ŮŽ ^ŮŽ <Ů’ XŮ? D> (Ů? L ŮŽ +Ů’ IŮŽ ‍ Ů‘Ů?( ا‏YŮ? Ů? Ů? ‍ا Ů‹دا‏2ŮŽ Ů’ َ‍; ا‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍ Ů?( ا‏5ŮŽ U ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ % ŮŽ Ů?‍ Ů’ ا‏$Ů? ŮŽ †M ,ŮŽ ﴞ٣٠﴿ ‍ ع‏ Ů? ‍ا‏

30. ÇßnkĂź onlar, insanlarÄą Allah’Ĺn yolundan saptÄąrmak için Allah’tan baĹ&#x;ka otoritelerin egemenliÄ&#x;ini kabul ederek veya birtakÄąm varlÄąklarÄą mutlak itaat makamÄąna yĂźcelterek O’na ortaklar koĹ&#x;tular. Onlara de ki: â€œĹžimdilik bir sĂźre daha yaĹ&#x;ayÄąn bakalÄąm, nasÄąl olsa eninde sonunda varacaÄ&#x;ÄąnÄąz yer cehennem olacak!â€?

ŮŽŮ‘ ‍ ' ا‏ 'ŮŽŮ‘ ,Ů? ‍ Ů?] ا‏eŮ? Ů’ 4Ů? ‍ Ů°( ŮŽŘŠ ŮŽŮˆâ€ŹM ‍ا‏ Ů? ] 4Ů? ‍ Ů? ا‏,ŮŽ ‍ ٰا‏+ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ Ů?ŘŻ ŮŽŮŠ ا‏LŮŽ 5Ů? Ů? <Ů’ XŮ?

DŮ? B Â‡ŮŒ Ů’ ŮŽ @ŮŽ ‍ Ů’ ŮŒŮ…â€Ź4ŮŽ AŮŽ ^Ů? Ů’ 4ŮŽ ‍ Ů?< اŮŽ ْن‏LŮ’ XŮŽ +Ů’ ,Ů? aŮ‹ ŮŽ Ů? PŮŽ IŮŽ ‍ ا ŮŽŮˆâ€Źu Ů? Ů’ Ů? ŮŽ XŮ’ ‍َع ŮŽز‏ ﴞ٣٥﴿ ‍ ŮŒŮ„â€ŹPŮŽ N Ů? @ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź

31. Ä°man eden kullarÄąma da sĂśyle: Hiçbir pazarlÄąÄ&#x;Äąn, hiçbir kayÄąrmanÄąn olmayacaÄ&#x;Äą o bĂźyĂźk GĂźn gelip çatmadan Ăśnce, namazÄą gereÄ&#x;i gibi dosdoÄ&#x;ru ve aksatmadan kÄąlsÄąnlar, kendilerine bahĹ&#x;ettiÄ&#x;imiz gĂźzel nimetlerden bir kÄąsmÄąnÄą toplum yararÄąna fedakârca paylaĹ&#x;arak çoÄ&#x;u zaman gizlice ve bazen de, baĹ&#x;kalarÄąnÄą buna teĹ&#x;vik etmek için açĹk olarak Allah yolunda yoksullara harcasÄąnlar.

ŮŽ Ů’ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ +ŮŽ ,Ů? ‍؜ ŮŽŮˆاŮŽ Ů’ ŮŽ َل‏ ŮŽŮ‘  ŮŽ (ŮŽ N ‍ ًإ‏,ŮŽ ‍ ŮŽ' Ů?إ‏C ‍ا‏ ŮŽ ‍ي‏F ŮŽŮ‘ ‍; ا‏ Ů? ŮŽ 'Ů° C ‍ا‏ Ů? Ů‘ Ů° َ‍ا‏ ŮŽ ‍ا@ ْع‏ ŮŽŮ‘ +ŮŽ ,Ů? D Ů? ‍ْ ŮŽ َ؏‏NŮŽ BŮŽ Ů? ŮŽ ŮŽ /ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍ Ů’ ƒ ŮŽŮˆâ€ŹJ Ů? ŮŽ XŮ‹ ْ‍ات Ů?عز‏ 0ŮŽ (Ů’ Ů?e ‍ Ů? Ů’ا‏J Ů? ŮŽ 'ŮŽ t ‍ا‏ Ů? ŮŽ ŮŽ /ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍ Ů? ÂƒŮ‡ ŮŽŮˆâ€Ź,Ů’ ŮŽ Ů? Ů? 3Ů’ LŮŽ ‍ Ů’ا‏ABŮ? ‍ Ů? َي‏bŮ’ #ŮŽ Ů? ﴞ٣٢﴿ ‍ ŮŽÂƒŘąâ€Ź8ŮŽ Ů’ ŮŽ@‍ Ů? Ů’ا‏J

32. Allah Ăśyle kudretli, Ăśyle merhametlidir ki,


GĂśkleri ve yeri yoktan var eden, GĂśkten saÄ&#x;anak saÄ&#x;anak su indiren ve o su ile, besin kaynaÄ&#x;ÄąnÄąz olarak topraÄ&#x;Äąn baÄ&#x;rÄąndan size çeĹ&#x;it çeĹ&#x;it ĂźrĂźnler çĹkaran, Emriyle meydana gelen yasalar uyarÄąnca denizlerde yĂźzĂźp gitmeleri için gemileri size boyun eÄ&#x;diren, Ve içme suyu, sulama, taĹ&#x;ÄąmacÄąlÄąk, enerji Ăźretimi ve benzeri ihtiyaçlarÄąnÄąz için nehirleri hizmetinize veren O’dur.

ŮŽŮ‘ Ů? J Ů? ŮŽ ŮŽ /ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹZ Ů? ŮŽ ŮŽ /ŮŽŮ‘ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź <ŮŽ Ů’ ŮŽŮ‘ ‍ Ů? ا‏J ŮŽ 'Ů’ \ ‍ا‏ ƒ Ů? Ů’ LŮŽ {Ů? ‍… ŮŽŮˆ Ů’ا ŮŽ] ŮŽ' ŮŽ ŮŽŘŻ ا‏ ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٣٣﴿ ‍ ŮŽÂƒŘąâ€Ź8ŮŽ ‍ا‏

33. Sistematik olarak kendi yĂśrĂźngelerinde akÄąp gitmekte olan GĂźneĹ&#x;’i ve Ay’Ĺ sizin yararlanmanÄąz için belirli fizik yasalarÄąna baÄ&#x;lÄą kÄąlan ve gece ile gĂźndĂźzĂź sizin dĂźzenli bir hayat yaĹ&#x;amanÄąz için koyduÄ&#x;u yasalara boyun eÄ&#x;diren de O’dur.

Ů? Ů°^â€ŤŮŽŮˆ ٰا‏ @ŮŽ ;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° r ŮŽ 'ŮŽ 5Ů’ Ů? â€ŤŮˆا‏2Ů?Ů‘ 5Ů? ^ŮŽ ‍ Ů?' >Ů?ه ŮŽŮˆاŮ? ْن‏#Ů? Ů’ ŮŽ ŮŽ ,ŮŽ <Ů?Ů‘ $Ů? +Ů’ ,Ů? Ů’ J ŮŽ ŮŽ ‍ َن‏CŮ’ ﴞ٣٤﴿ ‍ع‏cŮŒ eŮŽŮ‘ $ŮŽ ‍* Ů?( ŮŒŮ…â€Ź ŮŽ @‍ا‏ Ů? Ů’ ‍ ŮŽ > اŮ? َّن‏MŮ? 3Ů’ ^Ů?

34. KÄąsacasÄą O, sonsuz ilim ve hikmeti çerçevesinde, kendisinden isteyebileceÄ&#x;iniz her Ĺ&#x;eyden belli bir miktarÄą, belli bir Ăślçßye gĂśre size verdi. Ă–yle ki, Allah’Ĺn nimetlerini saymaya kalksanÄąz, onlarÄą saymakla bitiremezsiniz. Fakat insanoÄ&#x;lu, gerçekten de çok zalim, çok nankĂśrdĂźr! Ama nimetlere Ĺ&#x;Ăźkreden kullar da var. Ä°Ĺ&#x;te onlardan bir Ăśrnek:

ŮŽ XŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ْذ‏ A LŮ’ Ů? U‍ا‏ Ů’ ‍ Ů‹ ŮŽŮˆâ€Ź,Ů? ‍ ٰا‏2ŮŽ (ŮŽ LŮŽ ‍ا Ů’ا‏FŮŽ Ů° <Ů’ 5ŮŽ U‍ا‏ Ů’ ‍ Ů„ اŮ? Ů’ Ů° Ů? ŮŽŘą Ů?Ů‘ب‏ ŮŽ Ů’ 2ŮŽ LŮ? 5Ů’ ŮŽ ‍ اŮŽ ْن‏AŮŽŮ‘ Ů? ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٣ټ﴿ ‍ ŮŽ >َم‏7Ů’ @‍ا‏

35. Hani Ä°brahim, Mekke’de Kâbe’yi inĹ&#x;a ettikten sonra Rabb’ine yalvararak demiĹ&#x;ti ki:


“Ey Rabb’im! Bu Ĺ&#x;ehri, insanlarÄąn huzur ve emniyet içerisinde yaĹ&#x;ayabilecekleri gĂźvenli bir bĂślge kÄąl. Beni ve neslimi, putlara tapmaktan ebediyen uzak tut!â€?

ŮŽŮ‘ +ŮŽ ,Ů? ‍†ًا‏t $ŮŽ +ŮŽ (Ů’ (ŮŽ Ů’Qَ‍ ا‏+ŮŽŮ‘ 8Ů? ŮŽŮ‘ Ů?‍َع Ů?Ů‘ب ا‏ Aƒ Ů‘ ,Ů? DŮ? ŮŽŮ‘ Ů? BŮŽ A 5ŮŽ LŮ? ^ŮŽ +Ů’ 'ŮŽŮŽ B ‍ س‏ ƒ Ů? ‍ا‏ ﴞ٣ٌ﴿ ŮŒ i ‍Ů? ŮŒŘą َع‏e}ŮŽ 0ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů? BŮŽ A MŮŽ IŮŽ +Ů’ ,ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 36. â€œĂ‡ĂźnkĂź ey Rabb’im, ister taĹ&#x;tan-tunçtan putlar, heykeller olsun, ister otoritesine kayÄątsÄąz Ĺ&#x;artsÄąz boyun eÄ&#x;ilen varlÄąklar olsun, ister makam, Ĺ&#x;Ăśhret, servet tutkusu olsun, bu putlar, kendilerine tapan birçok insanÄąn yoldan çĹkmasÄąna sebep oldu. ArtÄąk her kim ilâhĂŽ kanunlarÄą benimseyerek benim izimden yĂźrĂźrse, iĹ&#x;te o bendendir. Kim de tebliÄ&#x; ettiÄ&#x;im hakikati reddedip bana karĹ&#x;Äą gelirse, hiç kuĹ&#x;kusuz Sen gĂźnahkâr kullarÄąna karĹ&#x;Äą çok baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layÄącÄą, çok merhametlisin.â€?

ŮŽ Ů’ َ‍ ا‏A Ů‘ Ů?‍َع Ů‘ŮŽ ŮŽ ا‏ 2ŮŽ Ů’ IŮ? ‍† Ř°ŮŠ ŮŽز Ů’Řą Ů?ؚ‏ Ů? Ů’ J Ů? Ů’ }ŮŽ ‍ Ů? ŮŽ ا Ů?د‏A# 4ŮŽŮ‘ ‍ Ů?Ř° Ů‘Ů?ع‏+Ů’ ,Ů? r

Ů’ ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ ' ا‏ +ŮŽ ,Ů? ‍ ً؊‏2ŮŽ ‰Ů? BŮ’ َ‍ Ů’< ا‏5ŮŽ U ŮŽ Ů’ B ‍ Ů°( َ؊‏M ‍ا‏ Ů? ] Ů? Ů? ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍م َع‏1 Ů? ŮŽŮ‘ 3ŮŽ 'Ů? ‍ ا‏0#Ů? Ů’ ŮŽ ŮŽŮ‘ +ŮŽ ,Ů? Ů’ 8Ů? XŮ’ ‍اع Ů?ز‏ ŮŽŮ‘ Ů’ 8Ů? (ŮŽŮ‘ 5ŮŽ ŮŽ ‍ات‏ Ů’ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź8Ů? Ů’ ŮŽ Ů?‍ ŮŠ ا‏8Ů’ ^ŮŽ ‍ س‏ Ů? ŮŽ 'ŮŽ t ‍ا‏ Ů? ‍ا‏ Ů? \Ů’ 4ŮŽ ﴞ٣٧﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏J 37. “Ey yĂźce Rabb’imiz! Ä°Ĺ&#x;te ben, ailemden bir kÄąsmÄąnÄą etrafÄą kayalÄąk tepelerle çevrili Ĺ&#x;u verimsiz ve çorak vadiye, Senin Kutsal Evinin hemen yanÄą baĹ&#x;Äąna yerleĹ&#x;tirdim ki, Ey Rabb’imiz, Seni daima hatÄąrlasÄąn, namazÄą dosdoÄ&#x;ru kÄąlsÄąnlar. Ă–yleyse, insanlarÄąn gĂśnĂźllerini onlara doÄ&#x;ru yĂśnelterek oraya akÄąn etmelerini saÄ&#x;la ve onlarÄą her çeĹ&#x;it bereketli ĂźrĂźnlerle rÄązÄąklandÄąr ki, sana gĂźzelce kulluk edip Ĺ&#x;Ăźkretsinler.â€?

;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° %(ŮŽ IŮŽ %eŮ° Ů’/4ŮŽ ,ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź+Ů?> (Ů? 5Ů’ Ů? ,ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹAe Ů’/ Ů? ,ŮŽ Ů? (ŮŽ 5Ů’ ^ŮŽ 0ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍َع Ů‘ŮŽ ŮŽ ا‏ ŮŽ Ů’ ABŮ? ‍ Ů?إ‏AŮ’ HŮŽ +Ů’ ,Ů? ŮŽŮ‘ ABŮ? @ŮŽ ‍ا@ Ů’Řą Ů?Řś ŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٣٨﴿ ‍ ŮŽ' Ů?إ‏C ‍ا‏


38. “Ey Rabb’imiz! Hiç kuĹ&#x;kusuz Sen, bizim gizlediÄ&#x;imiz ve açĹÄ&#x;a vurduÄ&#x;umuz her Ĺ&#x;eyi bilirsin. ÇßnkĂź ister yerin derinliklerinde, ister gĂśklerin uçsuz bucaksÄąz karanlÄąklarÄąnda olsun, hiçbir Ĺ&#x;ey Allah’a gizli kalmaz.â€?

ŮŽ 5 'Ů° Ů’ Ů?‍Ů? ا‏yŮŽ J ‍ >ŮŽ اŮ? َّن‏3Ů° Ů’ Ů?‍ < ŮŽŮˆا‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? 2Ů? 'Ů’ 3ŮŽ Ů’ َ‍ا‏ ŮŽ ŮŽ ‍ي ŮŽŮˆâ€ŹF ŮŽŮ‘ ‍; ا‏ Ů? ‍ Ů’ا‏%(ŮŽ IŮŽ A p Ů?Ů‘ ‡Ů? ' C ﴞ٣ي﴿ ‍ Ů?إ‏IŮŽ 2 ‍ا‏ ŮŽ ŮŽ A Ů‘ ‍َع‏

39. “Sonsuz Ĺ&#x;ĂźkĂźrler olsun Rabb’ime ki, Ĺ&#x;u ihtiyar hâlimde bana Ä°smail’i ve Ä°shak’Ĺ armaÄ&#x;an etti. Gerçekten benim Rabb’im bĂźtĂźn yakarÄąĹ&#x;larÄą, bĂźtĂźn dualarÄą iĹ&#x;itendir.â€?

ŮŽŮ‘ ŮŽ ] ,Ů? A (Ů’ 5ŮŽ U‍ا‏ ‍ Ů?إ‏IŮŽ ‍ Ů’< Ů?د‏LŮŽŮ‘ ]ŮŽ ^ŮŽ ‍ ŮŽŘą Ů‘ŮŽ ŮŽ ŮŽŮˆâ€ŹAŠ # 4ŮŽŮ‘ ‍ Ů?Ř° Ů?ّع‏+Ů’ ,Ů? ‍ Ů°( Ů?ŘŠ ŮŽŮˆâ€ŹM ‍ا‏ Ů’ ‍َع Ů?Ů‘ب‏ ﴞ٤٠﴿

40. “Ey Rabb’im! Beni ve soyumdan gelen iyi insanlarÄą, namazÄą dosdoÄ&#x;ru ve devamlÄą kÄąlanlardan eyle. DualarÄąmÄązÄą kabul eyle, ey yĂźce Rabb’imiz!

Ů’ ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍َع‏ ŮŽ ,Ů? oŮ’ 'Ů? (Ů’ Ů? ‍ Ů‘ŮŽŮŽŮŠ ŮŽŮˆâ€Ź2 Ů? ‍ ŮŽŮˆ Ů? ŮŽ ا‏A Ů’ eŮ? }‍ا‏ ‍ ب‏ ŮŽ 3Ů? ‍ Ů?] Ů?Ů… Ů’ا‏4ŮŽ ‍ Ů’ َم‏4ŮŽ Z cŮ? C ﴞ٤٥﴿

41. “Ey Rabb’imiz! HesabÄąn gĂśrĂźleceÄ&#x;i o dehĹ&#x;etli GĂźn beni, ana babamÄą ve bĂźtĂźn inananlarÄą baÄ&#x;ÄąĹ&#x;la!â€? Ä°brahim, mĂźĹ&#x;rik (Allah’a ortak koĹ&#x;an, Allah’tan baĹ&#x;ka varlÄąklara tapan) babasÄąnÄąn baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lanmasÄą için dua edeceÄ&#x;ine sĂśz vermiĹ&#x;ti (19. Meryem: 47). Bu sĂśzĂźnĂź yerine getirmek için duasÄąnda babasÄąnÄą da zikretti. Fakat Allah mĂźĹ&#x;rikleri asla baÄ&#x;ÄąĹ&#x;lamayacaÄ&#x;ÄąnÄą Ä°brahim’e bildirince, o da babasÄąnÄą için dua etmekten vazgeçti (9. Tevbe: 114).


ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽ' Ů?< ا‏5Ů’ 4ŮŽ 'ŮŽŮ‘ IŮŽ PŮ‹ BŮ? }ŮŽ ;‍ا‏ ŮŽŮ‘ ŮŽ C Ů’ Ů? Ů? N ŮŽ Ů‘Ů° ‹ ŮŽ 3Ů’ ^ŮŽ @ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů?Ů‘ oŮŽ 4Ů? 'ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍* Ů? Ů?' >َن ا‏ ŮŽ Ů’ DŮ? B ‚ ﴞ٤٢﴿ ‍ع‏1 Ů? MŮŽ Ů’ @‍ا‏ Ů? /ŮŽ \Ů’ ^ŮŽ ‍Ů? ŮŽ Ů’ Ů?م‏ 42. Ey hak yolunun yolcusu! Sanma ki Allah, zalimlerin yaptÄąklarÄąndan habersizdir. HayÄąr! O sadece, gĂśzlerin dehĹ&#x;etle yerinden fÄąrlayacaÄ&#x;Äą bir GĂźne erteliyor onlarÄą.

ŮŽ Ů’ 8Ů? Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا‏2Ů?Ů‘ ^ŮŽ Ů’ 4ŮŽ @ŮŽ Ů’ 8Ů? Ů? wÂŒŮ? ‍ Ů?ع‏A5 Ů? ]Ů’ ,Ů? Z ŮŽ 5 vŮ? 8Ů’ ,Ů? Ů’ 8Ů? ^Ů? 2ŮŽ ‰Ů? BŮ’ َ‍ Ů’ ƒ ŮŽŮˆا‏8Ů? BŮ? Ů’ s ﴞ٤٣﴿ ‍َ ŮŽ ا >ŮŒŘĄâ€Ź

43. O dehĹ&#x;et gĂźnĂźnde, baĹ&#x;larÄą gĂśÄ&#x;e dikilmiĹ&#x;, bakÄąĹ&#x;larÄą bir noktaya kilitlenmiĹ&#x; ve yerlerinden fÄąrlayacakmÄąĹ&#x; gibi çarpan yĂźrekleri bomboĹ&#x; bir hâlde, Rab’lerinin huzuruna varmak Ăźzere nefes nefese koĹ&#x;acaklar.

ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ Ů„ ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ Ů?ع‏FŮ? Ů’ ŮŽâ€ŤŮŽŮˆا‏ Ů? ]Ů? ŮŽ BŮŽ ‍اب‏ ‍Â? ŮŽ( Ů?' ا‏ ŮŽ ‍ا‏ Ů? FŮŽ 5ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏8 Ů? ^ Ů’ 4ŮŽ ‍ Ů’ َم‏4ŮŽ ‍ س‏ 1 <ŮŽ> Ů? Ů?Ů‘ ‍ Ů?‡ ا‏LŮ? #ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź0ŮŽ ^ŮŽ ŮŽ IŮ’ ‍ َد‏pŮ’ bŮ? Ů? p4 ŮŽ َ‍ ا‏% Ů° Ů?‍ Ů’ ŮŽ ا‏N Ů?Ů‘ َ‍َع Ů‘ŮŽ ŮŽ ا‏ 1Ů? XŮŽ <Ů? U Ů? ŮŽ ,ŮŽ <Ů? LŮ’ XŮŽ +Ů’ ,Ů? Ů’ #Ů? 'Ů’ C Ů? ^ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍اَ ŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٤٤﴿ ‍ال‏ ŮŽ XŮ’ َ‍ Ů? ا ا‏J 1Ů? ‍ ŮŽز ŮŽŮˆâ€Ź+Ů’ ,Ů? Ů’ J 44. Ă–yleyse ey MĂźslĂźman! Bu korkunç gĂźn gelip çatmadan Ăśnce insanlÄąÄ&#x;Äą uyar: O gĂźn azapla yĂźz yĂźze gelen zalimler, “Ey Rabb’imiz!â€? diye yalvaracaklar, “Ne olur, bize azÄącÄąk daha mĂźhlet ver de, senin çaÄ&#x;rÄąna uyup elçilerin izinden gidelim!â€? Bunun Ăźzerine Allah, â€œĂ–yle mi?â€? diye karĹ&#x;ÄąlÄąk verecek, “Oysa bir zamanlar, kesinlikle helâk edilmeyeceÄ&#x;inize ve kÄąyamet, âhiret, cennet, cehennem diye bir Ĺ&#x;eyin olmadÄąÄ&#x;Äąna dair yemin edip durmuyor muydunuz?â€?

ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ا‏+Ů? $Ů? C ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? ŮŽ Z ŮŽ ŮŽŮ‘ LŮŽ ^ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź8Ů? C Ů’ J ŮŽ Ů?e Ů’ َ‍Â? ŮŽ( Ů?' ا ا‏ ŮŽ ,ŮŽ AB Ů’ #Ů? Ů’ J ŮŽ t,Ů’ @‍ا‏ ŮŽ Ů’ Ů? J Ů? ŮŽ ŮŽ Ů’ ŮŽ Q ﴞ٤ټ﴿ ‍َ ل‏ ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź8Ů? Ů? ŮŽ (Ů’ 5ŮŽŮŽ B ŮŽ Ů’ $ŮŽ

45. â€œĂœstelik sizden Ăśnce kendilerine zulmeden ve bu yĂźzden helâke uÄ&#x;rayan kavimlerin bir zamanlar yaĹ&#x;amÄąĹ&#x; olduklarÄą yerlerde


yaĹ&#x;Äąyordunuz ve onlara neler yaptÄąÄ&#x;ÄąmÄązÄą da biliyordunuz. AyrÄąca size, ibret almanÄązÄą saÄ&#x;layacak nice misaller de vermiĹ&#x;tik.â€? MahĹ&#x;erde bunlarÄą yaĹ&#x;ayacak olan kâfirler, bakÄąn bugĂźn neler yapÄąyorlar:

ŮŽ ,ŮŽ 2Ů’ XŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů’ Ů? Ů? JŮ’ ,ŮŽ ‍ َن‏$ŮŽ ‍ Ů? Ů? Ů’ > ŮŽŮˆاŮ? ْن‏JŮ’ ,ŮŽ ;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° 2ŮŽ Ů’ IŮ? ‍ ŮŽ Ů? Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹJŮ’ ,ŮŽ ‍ Ů? Ůˆا‏J ŮŽ Ů? ÂŽŮŽ Ů? ﴞ٤ٌ﴿ ‍ Ů? ل‏LŮŽ bŮ? ‍ Ů’ا‏DŮ? Ů’ ,Ů? â€ŤŮˆŮ„â€Ź

46. Gerçekten onlar, Allah’Ĺn nurunu sĂśndĂźrmek için bĂźtĂźn maharetlerini ortaya koyarak en sinsi tuzaklarÄąnÄą kurdular. Ama Allah katÄąnda da onlara tuzak var; isterse tuzaklarÄą, daÄ&#x;larÄą yerinden oynatacak derecede gßçlĂź ve etkili olsun!

ŮŽŮ‘ ŮŽ C ‍ م‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ اŮ? َّن‏DŮ?> (ŮŽ Ů? ‍ ه Ů?ع‏2Ů? IŮ’ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ (Ů? Ů’/,Ů? ;‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‹ ŮŽ 3Ů’ ^ŮŽ PŮŽŮŽ B Ů?> ]ŮŽ #Ů? Ů’ ‍ ŮŒ Ů?Ř°Ůˆ ا‏4 IŮŽ ;‍ا‏ ﴞ٤٧﴿

47. O hâlde, ey Ĺ&#x;anlÄą Elçi! Kâfirlere birazcÄąk mĂźhlet verdi diye, sakÄąn Allah’Ĺn, elçilerine verdiÄ&#x;i sĂśzden cayacaÄ&#x;ÄąnÄą sanma! Allah, kendi yolunda cihadÄą terk etmedikleri sĂźrece, mĂźminleri kesinlikle zafere ulaĹ&#x;tÄąracak, zalimleri ise helâk edecektir. ÇßnkĂź Allah azizdir, mutlak gßç ve otorite sahibidir; mazlum ve çaresiz kullarÄą adÄąna intikam alandÄąr! Ve asÄąl intikam, âhiret gĂźnĂźnde alÄąnacaktÄąr:

ŮŽ Ů’ ŮŽ †ْ }ŮŽ ‍؜‏ ŮŽ Ů’ ‍ Ů?ل‏2ŮŽŮ‘ LŮŽ ^Ů? ‍ Ů’ َم‏4ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ا@ Ů’Řą Ů?Řś ŮŽŮˆâ€Ź 2Ů? i‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍ات ŮŽŮˆ ŮŽ ŮŽ Ů?زŮˆا‏ Ů? ŮŽ 'Ů° C ‍ا‏ Ů? ŮŽ ‍; Ů’ا‏ Ů? ‍ا@ ْع‏ ﴞ٤٨﴿ ‍ ع‏ Ů? 8ŮŽŮ‘ ]ŮŽ ‍ْا‏ 48. O GĂźn, Ĺ&#x;u Ăźzerinde yaĹ&#x;adÄąÄ&#x;ÄąnÄąz arz, kÄąyametin kopmasÄąyla paramparça edilecek ve yeryĂźzĂź tamamen deÄ&#x;iĹ&#x;erek bambaĹ&#x;ka bir arza dĂśnĂźĹ&#x;ecek. Mevcut gĂśkler de aynÄą Ĺ&#x;ekilde yok edilip, yerini bambaĹ&#x;ka gĂśklere bÄąrakacak. Yani bilinen tĂźm evren tepeden tÄąrnaÄ&#x;a deÄ&#x;iĹ&#x;ikliÄ&#x;e uÄ&#x;rayacak ve onun yerine, âhiret âlemi denilen bambaĹ&#x;ka bir evren kurulacak. Ä°Ĺ&#x;te o zaman, bĂźtĂźn insanlar kabirlerinden kalkacak ve yaptÄąklarÄąnÄąn hesabÄąnÄą vermek Ăźzere, her Ĺ&#x;eyin Ăźzerinde ezici kudrete sahip olan O bir tek ilâhÄąn, Allah’Ĺn huzuruna çĹkacaklar.


ŮŽ ŮŽŮ‘ ]ŮŽ ,Ů? FŮ? RŮ? ,ŮŽ Ů’ 4ŮŽ Z ŮŽ , Ů? bŮ’ 'Ů? â€ŤŮŽŮˆ ŮŽ^ ŮŽ ى Ů’ا‏ ﴞ٤ي﴿ ‍َ Ů?ÂƒŘŻâ€Źe7Ů’ ŮŽ@‍ Ů’ا‏ABŮ? Z 49. Ve o gĂźn, bĂźtĂźn suçlularÄąn zincirlere vurulmuĹ&#x; olduÄ&#x;unu gĂśreceksin.

ŮŽŮ‘ Ů? 8Ů? ŮŽ U ﴞټ٠﴿ ‍ع‏1 Ů? ŮŽ vŮ? XŮŽ +Ů’ ,Ů? Ů’ 8Ů? (Ů? ‍َ ŮŽ ا‏ Ů? ‍ا‏ Ů? ‍ Ů?Ůˆâ€Ź%\Ů° VŮ’ ^ŮŽ ‍ان ŮŽŮˆâ€Ź 50. Elbiseleri, zift gibi kapkara, sakÄąz gibi yapÄąĹ&#x;kan, çirkin kokulu, kÄązgÄąn ve çamurumsu bir madde olan ve alevi gĂśrĂźr gĂśrmez parlayan katrandan olacak, yĂźzlerini de alev alev ateĹ&#x; bĂźrĂźyecek.

‍ ب‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ اŮ? َّن‏r Ů? Ů‘Ů° ‍ Ů? َي‏bŮ’ ŮŽ Ů? ŮŽ 3Ů? ‍ Ů?‡ Ů’ا‏4 ŮŽ ;‍ا‏ ŮŽ $ŮŽ ,ŮŽ Â…Ů? eŮ’ ŮŽ <ŮŽŮ‘ $Ů? ;‍ا‏ Ů? C > Ů’ LŮŽ C ﴞټ٥﴿

51. BĂśylece Allah, herkese kazandÄąÄ&#x;ÄąnÄąn karĹ&#x;ÄąlÄąÄ&#x;ÄąnÄą tam olarak vermiĹ&#x; olacak. Hiç Ĺ&#x;Ăźphesiz Allah, hesabÄą çabuk gĂśrendir.

ŮŽŮ‘ Ů? ‍ ŮŒŘşâ€ŹPŮŽ ŮŽ ‍ا‏FŮŽ Ů° 2ŮŒ i‍ا‏ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹDŮŒ Ů° Ů?‍ ŮŽ( Ů?' ا اŮŽ Ů‘ŮŽ ŮŽ' Ů? ŮŽ ا‏5Ů’ ŮŽ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹD Ů? ‍ Ů?ŘąŮˆا‏FŮŽ Ů’ Ů? Ů? ‍ Řł ŮŽŮˆâ€Ź Ů? ( ŮŽ Ů’ ‍ Ů? ا‏S‍ ŮŽ اŮ?Ůˆâ€Ź$ŮŽŮ‘ FŮŽŮ‘ ŮŽ Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞټ٢﴿ ‍ ب‏ Ů? LŮŽ Ů’ @‍ا‏ 52. Bu Kur’an, tĂźm insanlÄąÄ&#x;a yĂśneltilen bir çaÄ&#x;rÄądÄąr. Ki onunla uyarÄąlsÄąnlar, Allah’tan baĹ&#x;ka ilâh olmadÄąÄ&#x;ÄąnÄą bilsinler ve akÄąl sahipleri bu hikmetli sĂśzleri dĂźĹ&#x;ĂźnĂźp ĂśÄ&#x;Ăźt alsÄąnlar.

â€ŤďˇŒâ€Ź

Ů? bŮ’ 3Ů? ‍ﴞ Ů? ŮŽŘą Ů?ŘŠ Ů’ا‏٥ټ﴿

15. HÄ°CR SURESÄ° Mekke dĂśneminin sonlarÄąnda, Yusuf suresinin hemen ardÄąndan indirilmiĹ&#x;tir. AdÄąnÄą, sekseninci ayetinde geçen ve Semud kavminin helak edildiÄ&#x;i bĂślgenin adÄą olan “Hicrâ€? kelimesinden almÄąĹ&#x;tÄąr. 99 ayettir.

Rahman ve Rahim olan Allah’Ĺn AdĹyla!


Beni yoktan var edip ĂźstĂźn yeteneklerle donatan ve kulluk gĂśreviyle yeryĂźzĂźne gĂśnderen sonsuz Ĺ&#x;efkat ve merhamet sahibi yĂźce Rabb’imin adÄąyla, O’nun verdiÄ&#x;i gßç ve yetkiye dayanarak ve yalnÄązca O’nun adÄąna okuyor, sĂśylĂźyorum:

ﴞ٥﴿ Z Ů? 4ŮŽ ‍ ٰا‏0ŮŽ (Ů’ ^Ů? Ů° ‍ا‏ Ů? ‍ ŘŞ Ů’ا‏ Ů? #ŮŽ J Ů? L ,Ů? ‍ Ů’ ٰا Ů?ن‏XŮ? ‍ ب ŮŽŮˆâ€Ź 1. Elif, Lâm, Râ (2. Bakara: 1, 23, 24). Bunlar, insanlÄąÄ&#x;Äą aydÄąnlatmak Ăźzere gĂśnderilen son ilâhĂŽ KitabÄąn, yani okunsun, anlaĹ&#x;ÄąlsÄąn ve hayata hĂźkmetsin diye gĂśnderilen ve daima gĂźndemde tutulmasÄą gereken apaçĹk ve anlaĹ&#x;ÄąlÄąr Kur’an’Ĺn ayetleridir.

ŮŽ ' (Ů? CŮ’ ,Ů? ‍ Ů? ا‏$ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍َ Ů? Ůˆا‏e$ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽ Ů‘Ů?ŘŻ ا‏4ŮŽ 'ŮŽ ŮŽ ‍Ů?ع‏ ﴞ٢﴿ Z 2. Bu apaçĹk ayetlerden yĂźz çevirerek hakikati inkâr edenler, zaman zaman içlerinden, “KeĹ&#x;ke MĂźslĂźman olsaydÄąk!â€? diye derin bir Ăśzlem duyarlar. Fakat yersiz gururlarÄą ve dĂźnya hayatÄąna karĹ&#x;Äą tutkularÄą yĂźzĂźnden, yĂźreklerinde zaman zaman depreĹ&#x;en bu duyguyu sĂźrekli bastÄąrÄąr, iç dĂźnyalarÄąnÄąn derinliklerinden gelen sesi duymazlÄąktan gelirler. Ä°Ĺ&#x;te bu yĂźzdendir ki, ĂślĂźm meleÄ&#x;i karĹ&#x;ÄąlarÄąna dikildiÄ&#x;i gĂźn, “Ah, keĹ&#x;ke fÄąrsat varken biz de MĂźslĂźman olsaydÄąk!â€? diyerek hayÄąflanacaklar, fakat son piĹ&#x;manlÄąk fayda vermeyecek.

ŮŽ Ů’ Ů? 8Ů? 8Ů? (Ů’ 4Ů? ‍ ا ŮŽŮˆâ€Ź5Ů? #ŮŽŮ‘ 'ŮŽ #ŮŽ 4ŮŽ ‍ Ů?( ا ŮŽŮˆâ€Ź$Ů? Ů’ 4ŮŽ Ů’ Ů? ‍َذ ْع‏ ‍ ŮŽ( Ů?' َن‏5Ů’ 4ŮŽ ‍ Ů’ َ٠‏CŮŽ ŮŽ B <Ů? ,ŮŽ @‍ا‏ ﴞ٣﴿

3. O hâlde, ey MĂźslĂźman! OnlarÄą Ĺ&#x;imdilik kendi hallerine bÄąrak, yiyip içip zevklensinler ve sonu gelmeyen hevesleri, doymak bilmeyen arzularÄą, gĂśzlerini kĂśr eden ihtiraslarÄą ve boĹ&#x; Ăźmitleri onlarÄą oyalasÄąn dursun. Ama bu gidiĹ&#x;in sonunda, kendilerini nasÄąl bir felâketin beklediÄ&#x;ini yakÄąnda ĂśÄ&#x;renecekler! DoÄ&#x;ru yola yĂśnelmeleri için onlara azÄącÄąk daha mĂźhlet vereceÄ&#x;iz, fakat vakti gelince iĹ&#x;lerini bitireceÄ&#x;iz. Unutma ki:

ﴞ٤﴿ ‍ Ů?( ŮŒŮ…â€Ź5Ů’ ,ŮŽ ‍ ب‏ ŮŒ #ŮŽ $Ů? 8ŮŽ ŮŽ ‍ اŮ? Ů‘ŮŽ@ ŮŽŮˆâ€ŹaŮ? 4ŮŽ Ů’ XŮŽ +Ů’ ,Ů? ŮŽ JŮ’ (ŮŽ Ů’ َ‍ ا‏,ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź


4. Biz, insanlÄąk tarihi boyunca hiçbir toplumu, Ăśnceden tarafÄąmÄązdan bilinen bir yazgÄąlarÄą ve belirlenmiĹ&#x; hayat sĂźreleri olmadan helâk etmedik. Ä°lâhĂŽ hikmet uyarÄąnca belirlenen bu yazgÄąya gĂśre, her birine helâk edilmeden Ăśnce belli bir sĂźre tanÄąnmÄąĹ&#x;tÄą:

ﴞټ﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏N ŮŽ َ‍ ا‏aŮ? ,ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏+Ů’ ,Ů?  Ů? LŮ? CŮ’ ^ŮŽ ,ŮŽ Ů? Ů’ #ŮŽ CŮ’ 4ŮŽ ,ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź8ŮŽ (ŮŽ U 5. Ä°lâhĂŽ yasalara gĂśre, helâk edilme vakti gelen hiçbir toplum ecelini bir an Ăśne alamayacaÄ&#x;Äą gibi, onu bir an geciktiremez de. Hal bĂśyleyken:

ﴞٌ﴿ ‍ Ů? >ŮŒŮ†â€ŹbŮ’ 'ŮŽ ŮŽ 0ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů? ا‏$Ů’ F ‍ا‏ Ů?Ů‘ DŮ? Ů’ (ŮŽ IŮŽ ‍ي Ů? Ů‘Ů? َل‏F ŮŽŮ‘ ‍ ا‏8ŮŽ 4Ů?Ů‘ َ‍ ا‏4ŮŽ ‍ Ů? ا‏XŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 6. Ä°nkârcÄąlar, seninle gĂźya alay ederek, “Ey kendisine Kur’an adÄąnda bir uyarÄą gĂśnderilen adam!â€? diyorlar, “Hiç kuĹ&#x;ku yok ki, sen cinlerin istilasÄąna uÄ&#x;ramÄąĹ&#x; bir deli, bir mecnunsun!â€?

ŮŽ RŮ? (Ů° 'ŮŽ Ů’ Ů? ŮŽ ^ Ů’ ^ŮŽ ,ŮŽ Ů’ ŮŽ ŮŽ X ‍ Ů?د‏M ‍ا‏ ŮŽŮ‘ +ŮŽ ,Ů? r ﴞ٧﴿ Z ŮŽ Ů’ $Ů? ‍ اŮ? ْن‏aŮ? J 7. “EÄ&#x;er Peygamberlik iddianda doÄ&#x;ru isen, haydi melekleri karĹ&#x;ÄąmÄąza getirsene!â€?

ŮŽ Ů’ ,Ů? ‍ Ů? ا اŮ? Ů‹ذا‏$ŮŽ ,ŮŽ ‍ Ů? Ů‘ ŮŽŮˆâ€Ź3ŮŽ Ů’ Ů? @ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏aŮŽ J ŮŽ RŮ? (Ů° 'ŮŽ ‍‘ّ Ů?Ů„ Ů’ا‏ ﴞ٨﴿ +ŮŽ 4 * Ů? ŮŽ Ů? ,ŮŽ 8. Ey kâfirler! Biz melekleri, kâfirlerin anlamsÄąz isteklerini karĹ&#x;Äąlamak için deÄ&#x;il, ancak belli bir hikmet ve amaç doÄ&#x;rultusunda, yani hak ile gĂśndeririz ve o zaman, onlara mĂźhlet de verilmez, derhal iĹ&#x;leri bitirilir. ÇßnkĂź melekler, ancak imtihan bittiÄ&#x;inde gĂśnderilir ki, bu da zalimlerin sonu demektir. EÄ&#x;er onlar alay ve iftiralarla elçimizi susturabileceklerini, baskÄą ve iĹ&#x;kencelerle Allah’Ĺn nurunu sĂśndĂźrebileceklerini sanÄąyorlarsa yanÄąlÄąyorlar:

Ů? BŮ? 3ŮŽ ŮŽ DŮ? ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽ ŮŽŮˆا‏$Ů’ F ‍ا‏ ﴞي﴿ ‍* َن‏ Ů?Ů‘ ŮŽ Ů’ ŮŽŮ‘ ŮŽ +Ů? 3Ů’ ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ 9. Ĺžunu iyi bilin ki, bu zikri, yani Kur’an’Ĺ indiren Biziz ve onu her tĂźrlĂź tahrifattan, ilave ve eksiltmelerden koruyacak olan da elbette yine Biziz!


Buna raÄ&#x;men inkârlarÄąndan vazgeçmeyecek olurlarsa ĂźzĂźlme, ĂźmitsizliÄ&#x;e dĂźĹ&#x;me:

ŮŽ Ů’ ‡ ŮŽ HŮ? AB 0ŮŽ (Ů? LŮ’ XŮŽ +Ů’ ,Ů? ŮŽ (Ů’ ŮŽ ‍ اŮŽ ْع‏2Ů’ ]ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ‍ا@ Ů‘ŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٥٠﴿ Z Ů? 10. DoÄ&#x;rusu senden Ăśnceki toplumlara da nice elçiler, nice tebliÄ&#x;ciler gĂśndermiĹ&#x;tik.

ﴞ٥٥﴿ ‍ َن‏wÂŒŮ? Ů? 8Ů’ #ŮŽ CŮ’ 4ŮŽ D Ů? ‍ Ů? ا‏$ŮŽ @ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů„ ا‏ Ů? Ů? ‍ َع‏+Ů’ ,Ů? Ů’ 8 Ů? ^ Ů’ 4ŮŽ ,ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 11. Onlara ne zaman bir elçi gelse, mutlaka onunla alay ederlerdi. ÇßnkĂź yeryĂźzĂź nimetlerine aĹ&#x;ÄąrÄą baÄ&#x;lÄąlÄąk, kibir, inatçĹlÄąk ve haksÄąz ĂśnyargÄąlar gĂśzlerini kĂśr etmiĹ&#x;ti. Demek ki hakikati inkâr eden bĂźtĂźn zalimlerin deÄ&#x;iĹ&#x;mez bir ortak Ăśzellikleri var: Ä°lâhĂŽ davet karĹ&#x;ÄąsÄąnda kĂźstahça takÄąndÄąklarÄą o alaycÄą tavÄąr!

Ů? (Ů? CŮ’ ŮŽ 0ŮŽ Ů? FŮ° $ŮŽ ŮŽ , Ů? bŮ’ 'Ů? ‍ ب Ů’ا‏ ﴞ٥٢﴿ Z 1 Ů? (Ů? XŮ? AB DŮ? J 12. Ä°Ĺ&#x;te Biz onu, yani inkârcÄąlÄąÄ&#x;Äą, tavÄąr ve davranÄąĹ&#x;larÄąyla kâfirliÄ&#x;i hak eden suçlularÄąn kalplerine bĂśyle sokarÄąz. Bundan dolayÄądÄąr ki:

ŮŽ Ů’ aŮ? ŮŽŮ‘ Ů? r ŮŽ ‍ا@ Ů‘ŮŽŮˆâ€Ź Ů’ (ŮŽ N ﴞ٥٣﴿ Z ŮŽ 2Ů’ XŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹD Ů? ‍ Ů? َن‏,Ů? oŮ’ 4Ů? @ŮŽ 13. Ă–ncekilerin baĹ&#x;Äąna gelenler ortadayken, yine de bu Kur’an’a inanmÄąyorlar. Ve insanlÄąk tarihinden ders alÄąp zulĂźm ve haksÄązlÄąktan vazgeçecekleri yerde, gereksiz yere mucize talebinde bulunuyorlar. Oysaki:

ŮŽ BŮŽ ‍ ŮŽ' Ů?إ‏C ‍ا‏ ŮŽŮ‘ +ŮŽ ,Ů? Ů‹ ŮŽ Ů’ 8Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ ŮŽ 3Ů’ #ŮŽ BŮŽ Ů’ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ U ‍ن‏1 Ů? Ů? 5Ů’ 4ŮŽ DŮ? B ‍* Ů‘Ů?( ا‏ ﴞ٥٤﴿

14. EÄ&#x;er Ăźzerlerine gĂśkten ArĹ&#x;’a uzanan bir kapÄą açsak da oradan yukarÄą çĹksalardÄą,


‍ن‏cŮŽ ‍ Ů?ŘąŮˆâ€Ź3Ů? CŮ’ ,ŮŽ ‍ Ů’ ŮŒŮ…â€ŹXŮŽ +Ů? 3Ů’ ŮŽ <Ů’ ŮŽ ŮŽ ‍ Ů?ع‏MŮŽ Ů’ َ‍ ŮŽ Ů’ŘŞ ا‏J Ů?Ů‘ Ů? 'ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍َ ŮŽ] Ů? ا ا‏ ﴞ٥ټ﴿

15. Yine de, “Herhâlde bĂźyĂźlenerek gĂśzlerimiz perdelendi; evet evet, bize mutlaka bĂźyĂź yapÄąldÄą!â€? diyecek ve kesinlikle iman etmeyeceklerdi. ÇßnkĂź bundan çok daha bĂźyĂźk mucizeleri gĂśrĂźyor, yine de iman etmiyorlar:

ŮŽŮ‘ Ů? ŮŽ ŮŽŮ‘ 4ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŮˆ ŮŽز‏Uâ€ŤŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ABŮ? ŮŽ (Ů’ 5ŮŽ U ﴞ٥ٌ﴿ +1 ŮŽ 4 Â? ŮŽ 2Ů’ ]ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? ( Ů‹ Ů? Ů? ‍ ŮŽ' Ů?إ‏C ‍ا‏ 16. Şßphesiz Biz, uzayÄąn derinliklerine bĂźyĂźk takÄąmyÄąldÄązlarÄą serpiĹ&#x;tirerek, gĂśÄ&#x;e muazzam burçlar yerleĹ&#x;tirdik ve onu, hayranlÄąk ve ibretle seyredenler için parlak birer inci demeti gibi ÄąĹ&#x;Äąldayan gĂśkcisimleri ile sĂźsleyip gĂźzelleĹ&#x;tirdik.

ŮŽ Ů’ HŮŽ <Ů?Ů‘ $Ů? +Ů’ ,Ů? ŮŽ ŮŽ *Ů’ eŮ? i ﴞ٥٧﴿ Ů? v ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů?1 U ‍ ن َع‏ 17. Ve gĂśÄ&#x;Ăź, bĂźtĂźn lânetli Ĺ&#x;eytanlarÄąn istilâsÄąndan koruduk. DolayÄąsÄąyla, ister cin ister insan olsun, hiçbir Ĺ&#x;eytan, evrenin boyutlarÄąnÄą aĹ&#x;Äąp melekler katÄąna yĂźkselemez. Gayble ilgili bilgiler çalmak Ăźzere burçlara yĂźkselemez, melekler arasÄąndaki konuĹ&#x;malarÄą dinleyemez.

ŮŽŮ‘ ‍ا ŮŽÂ’ ŮŽ َق‏ ŮŒ L ,Ů? ‍ ب‏ ﴞ٥٨﴿ Z Ů’ +Ů? ,ŮŽ @ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ ŮŒ 8ŮŽ HŮ? DŮ? 5ŮŽ LŮŽ ^Ů’ ŮŽ BŮŽ ‡َ 'Ů’ C ‍ا‏ 18. Ancak, meleklere yakÄąn bir yapÄąya sahip olan bu cinlerden, onlar arasÄąnda geçen konuĹ&#x;malarÄą gizlice dinlemeye kalkÄąĹ&#x;arak kulak hÄąrsÄązlÄąÄ&#x;Äą yapan olursa, onun da peĹ&#x;ine derhal parlak bir alev Ĺ&#x;eklinde bir yÄąldÄąz, bir gĂśktaĹ&#x;Äą takÄąlÄąr ve onu yakÄąp kĂźle çevirir. Ĺžu hâlde, geleceÄ&#x;i bildiÄ&#x;ini iddia eden kâhinler, medyumlar, falcÄąlar kesinlikle yalan sĂśylĂźyorlar. Ve gaybĂŽ bilgilerle dolu olan bu Kur’an, hiçbir cin veya Ĺ&#x;eytanÄąn mĂźdahalesine maruz kalmadan, asÄąl Ĺ&#x;ekliyle insanlÄąÄ&#x;a ulaĹ&#x;tÄąrÄąlmÄąĹ&#x;tÄąr. Bunlar gĂśklerdeki mucizelerdi.


ŮŽ Ů’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź +Ů’ ,Ů? 8ŮŽ B ŮŽ Ů’#LŮŽ Ů’ َ‍ ŮŽŮˆا‏AŮŽ ‍ا‏ ŮŽ ‍ا@ ْع‏ Ů? ‍ ŮŽŘą ŮŽŮˆâ€Ź8ŮŽ B ŮŽ Ů’ ]ŮŽ Ů’ َ‍ Ů’ŘŻ ŮŽ ŮŽ ŮŽŮˆا‏2ŮŽ ,ŮŽ ‍؜‏ ﴞ٥ي﴿ â€ŤŮˆŮ†â€Ź Ů? ‍ Ů’ Ů?ز‏,ŮŽ ‍ Ů?إ‏AŮ’ HŮŽ <Ů?Ů‘ $Ů?

19. YeryĂźzĂźne gelince, onu canlÄąlarÄąn Ăźreyip geliĹ&#x;mesine uygun bir Ĺ&#x;ekilde yayÄąp dĂśĹ&#x;edik, Ăźzerine sarsÄąlmaz daÄ&#x;lar yerleĹ&#x;tirdik ve orada, mĂźkemmel bir denge kurarak miktarÄą, Ĺ&#x;ekli ve tadÄą belli bir Ăślçßye gĂśre ayarlanmÄąĹ&#x; nice bitkiler yetiĹ&#x;tirdik.

Ů? ŮŽ ŮŽ (Ů’ 5ŮŽ U ŮŽ X ‍ Ů? ŮŽ Ů?از‏DŮ? ŮŽ Ů’ #Ů? CŮ’ ŮŽ +Ů’ ,ŮŽ ‍“ ŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٢٠﴿ Z ŮŽ 4Ů? 5ŮŽ ,ŮŽ 8ŮŽ B Ů’ J ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 20. Orada hem sizin, hem de rÄązkÄąnÄą sizin vermenize imkân olmayan sayÄąsÄąz bitki ve hayvan tĂźrleri için hayatĂŽ Ăśneme sahip nice besin kaynaklarÄą yarattÄąk.

ŮŽ ‍ م‏ ŮŽ ŮŽ 2ŮŽ Ů’ IŮ? @ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů?ŘĄ ا‏AŮ’ HŮŽ +Ů’ ,Ů? â€ŤŮŽŮˆاŮ? ْن‏ Ů? ŮŽ Ů? ,ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹDŮ?” Ů? {Ů? ‍ ŮŽ ا‏N Ů? (Ů? 5Ů’ ,ŮŽ ‍ Ů?ع‏2ŮŽ ]ŮŽ Ů? @Ů‘ Ů?‍ ا‏DŮ? Ů? ّ‘ ﴞ٢٥﴿ 21. GĂśklerde ve yerde, nimet ve lĂźtuf sayÄąlan hiçbir Ĺ&#x;ey yoktur ki, ana kaynaÄ&#x;Äą ve hazinesi Bizim katÄąmÄązda olmasÄąn. Fakat Biz onu Ăśyle geliĹ&#x;igĂźzel deÄ&#x;il, ancak belirli bir hikmet ve Ăślçß ile gĂśndermekteyiz.

ŮŽŮ‘ +ŮŽ ,Ů? ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů’ ŮŽ BŮŽ €َ XŮ? ‍ Ř­ ŮŽ ŮŽ ا‏ ‍ ًإ‏,ŮŽ ‍ ŮŽ' Ů?إ‏C ‍ا‏ ŮŽ 4ŮŽ Ů?Ů‘ â€ŤŮŽŮˆاŮŽ Ů’Řą ŮŽ Ů’( ŮŽ ا‏ ŮŽ ‍ ز‏ ﴞ٢٢﴿ Z Ů? /ŮŽ Ů? DŮ? ŮŽ Ů’ #Ů? Ů’ َ‍ ا‏,ŮŽ ‍ Ů?' Ů?ÂƒŮ‡ ŮŽŮˆâ€Ź$Ů? ŮŽ Ů’ ]ŮŽ Ů’ ŮŽ BŮŽ

22. Gerek çiçek tozlarÄąnÄą taĹ&#x;ÄąyÄąp bitkilerdeki erkek ve diĹ&#x;i unsurlar arasÄąnda dĂśllenmeyi saÄ&#x;lamak, gerekse su buharlarÄąnÄą sĂźrĂźkleyerek yaÄ&#x;mur yĂźklĂź bulutlar oluĹ&#x;turmak Ăźzere, rĂźzgârlarÄą aĹ&#x;ÄąlayÄącÄą olarak gĂśnderiyoruz. BĂśylece gĂśkten saÄ&#x;anak saÄ&#x;anak su indiriyor ve bu sayede sizin su ihtiyacÄąnÄązÄą karĹ&#x;ÄąlÄąyoruz. Yoksa siz onu bĂśyle daÄ&#x;larda, pÄąnarlarda, bulutlarda ve yeraltÄąnda depolayamazdÄąnÄąz.

ﴞ٢٣﴿ ‍Ů? َن‏m‍اع‏ Ů? ' Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹA 3Ů’ Ů? +Ů? 3Ů’ ŮŽ ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?â€ŤŮŽŮˆا‏ Ů? ŮŽ ‍ Ů’ا‏+Ů? 3Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Źr


23. Gerçek Ĺ&#x;u ki, hayat veren de Biziz, ĂśldĂźren de Biz. Ve bĂźtĂźn fâni varlÄąklar âleminin ĂślĂźmĂźnden sonra ebedi kalacak olan da sadece Biziz!

Ů? Ů’ ,Ů? Z ŮŽ , 2Ů? ]Ů’ #ŮŽ CŮ’ 'Ů? ‍ Ů?( Ů’' ŮŽ Ů’ا‏IŮŽ 2Ů’ ]ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ 'Ů’ (Ů? IŮŽ 2Ů’ ]ŮŽ ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹJ ﴞ٢٤﴿ +ŮŽ 4 N Ů? Ů’ #ŮŽ CŮ’ 'Ů? ‍ْا‏

24. Hiç kuĹ&#x;kusuz Biz, sizden Ăśnce gelip geçenleri de biliriz, sizden sonra gelecek olanlarÄą da. AyrÄąca iyilik yapmakta Ăśne geçenleri de biliriz, hayÄąr yarÄąĹ&#x;Äąnda geride kalanlarÄą da.

ﴞ٢ټ﴿ cŮŒ ( IŮŽ ŮŒ J i Ů? 3Ů’ 4ŮŽ ŮŽ Ů? 0ŮŽ ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆاŮ? َّن َع‏ ŮŽ DŮ? ŮŽŮ‘ Ů?‍\ Ů? Ů? Ů’ > ا‏ 25. Ve elbette Rabb’in, yaptÄąklarÄąndan dolayÄą hesaba çekmek Ăźzere, insanlarÄąn ve cinlerin hepsini mahĹ&#x;er gĂźnĂźnde bir araya toplayacaktÄąr. Ă–yle ya, Allah sonsuz ilim ve hikmet sahibidir. O her konuda en âdil hĂźkmĂź verir, sonsuz hikmetiyle her Ĺ&#x;eyi yerli yerince yapar. Ä°Ĺ&#x;te bu hikmet gereÄ&#x;ince:

ﴞ٢ٌ﴿ ‍ ن‏ ŮŽ 2Ů’ ]ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? MŮŽ (Ů’ 7ŮŽ +Ů’ ,Ů? ‍ َن‏CŮ’ ŮŽ +Ů’ ,Ů? ‍ ل‏ ŮŽ @‍ا‏ Ů? Ů’ ŮŽ ]Ů’ (ŮŽ N ƒ Ů? Ů? CŮ’ ,ŮŽ Ů?•'ŮŽ i 26. Gerçekten Biz ilk insanÄą, vurulduÄ&#x;u zaman tÄąn tÄąn Ăśten kuru bir çamurdan, belirli bir Ăślçß ve terkibe gĂśre Ĺ&#x;ekil verilmiĹ&#x; bir balçĹktan yarattÄąk.

ŮŽ â€ŤŮŽŮˆ Ů’ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ ع‏ ﴞ٢٧﴿ ‍ م‏ ŮŽ ‍ َّن‏b Ů? ŮŽ +Ů’ ,Ů? <Ů? LŮ’ XŮŽ +Ů’ ,Ů? ‍ ŮŽ( Ů’] ŮŽ Ů?ه‏N Ů? 'Ů? C ‍ا‏ 27. Cinlerin atasÄą olan Ä°blise gelince, onu da Ă‚dem’i yaratmadan çok daha Ăśnce, maddenin ĂśzĂźne iĹ&#x;leme ĂśzelliÄ&#x;ine sahip zehirli ve dumansÄąz bir ateĹ&#x;ten yaratmÄąĹ&#x;tÄąk.

ŮŽ RŮ? (Ů° 'ŮŽ (Ů’ Ů? 0ŮŽ Ů?Ů‘ ‍ Ů„ َع‏ ŮŽ XŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ْذ‏ +Ů’ ,Ů? ‍ ل‏ ŮŽ ŮŽ  ŮŒ Ů? N ŮŽ A Ů‘ Ů?‍ ا‏aŮ? J Ů? MŮŽ (Ů’ 7ŮŽ +Ů’ ,Ů? ‍\ Ů‹ ا‏ ﴞ٢٨﴿ ‍ ن‏ Ů? Ů? CŮ’ ,ŮŽ Ů?•'ŮŽ i ŮŽ


28. Ve hani Rabb’in meleklere demiĹ&#x;ti ki: “Ben kupkuru bir çamurdan, Ĺ&#x;ekil verilmiĹ&#x; balçĹktan bir insan yaratacaÄ&#x;Äąm.â€?

+ŮŽ 42 U

‍ Ů?ع‏+Ů’ ,Ů? DŮ? B r Ů? Ů’/ ŮŽe ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹDŮ? #Ů? 4Ů’ ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍ Ů? ŮŽذا‏BŮŽ Ů? ŮŽ DŮ? ŮŽ ‍ ا‏5Ů? ]ŮŽŮŽ B Aiâ€ŤŮˆâ€Ź ﴞ٢ي﴿

29. “Ona muntazam bir insan kÄąvamÄąnda Ĺ&#x;ekil verip ruhumdan can ĂźflediÄ&#x;im zaman, derhal onun ĂśnĂźnde saygÄąyla boyun eÄ&#x;in!â€?

ŮŽ RŮ? (Ů° 'ŮŽ ‍ Ů’ا‏2ŮŽ bŮŽ CŮŽ ŮŽ 5Ů? 'ŮŽ UŮ’ َ‍ Ů’ ا‏8Ů? (Ů?Ů‘ $Ů? aŮ? J ﴞ٣٠﴿ ‍ن‏1 ŮŽ B 30. BĂśylece meleklerin hepsi, Allah’Ĺn emrine uyup Ă‚dem’in huzurunda saygÄąyla eÄ&#x;ildiler.

ŮŽŮ‘ ŮŽ ŮŽ Ů? Ů’ ŮŽ ŮŽ ﴞ٣٥﴿ +ŮŽ 42 U C ‍ا‏ ‡ , ‍ن‏ J 4 ‍ن‏ ‍ا‏ % ‍ا‏ Â… ( ‍ا‏ @ Ů’ Ů° Ů? Ů?‍ا‏ Ů‘

ŮŽ ŮŽ ŮŽ ŮŽ Ů? > 31. Fakat aslen bir cin olan Ä°blis hariç, o kibrinden dolayÄą Ă‚dem’in ĂśnĂźnde boyun eÄ&#x;meye yanaĹ&#x;madÄą.

ŮŽ XŮŽ Ů? ^ŮŽ @ŮŽŮ‘ َ‍ ا‏0ŮŽ ŮŽ ,ŮŽ Â… ŮŽŮ‘ ‡َ ,ŮŽ ‍ َن‏J ﴞ٣٢﴿ +ŮŽ 42 U Ů? ( Ů’ Ů?‍ ا‏4ŮŽ ‍ ل‏ Ů? C ‍ا‏ 32. Allah, “Ey Ä°blis!â€? dedi, “Sana ne oluyor da, Ă‚dem’in ĂźstĂźnlĂźÄ&#x;ĂźnĂź kabul edip onun ĂśnĂźnde eÄ&#x;ilmekten gocunuyorsun?â€?

ŮŽ XŮŽ ŮŽ Ů? \ ŮŽ LŮŽ Ů? 2ŮŽ bŮ? Ů’ ŮŽ@Ů? +Ů’ $Ů? َ‍ Ů„ ŮŽ Ů’ ا‏ Ů? MŮŽ (Ů’ 7ŮŽ +Ů’ ,Ů? DŮ? #ŮŽ ]Ů’ (ŮŽ N ŮŽ +Ů’ ,Ů? ‍ ل‏ Ů?•'ŮŽ i ﴞ٣٣﴿ ‍ ن‏ Ů? Ů? CŮ’ ,ŮŽ

33. Ä°blis, “Kupkuru bir çamurdan, Ĺ&#x;ekillenmiĹ&#x; kara balçĹktan yarattÄąÄ&#x;Äąn bir insanÄąn ĂśnĂźnde boyun eÄ&#x;mek bana yakÄąĹ&#x;maz!â€? diye karĹ&#x;ÄąlÄąk verdi.

ŮŽ XŮŽ ﴞ٣٤﴿ ŮŒ U ‍ َع‏0ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů? BŮŽ 8ŮŽ Ů’ ,Ů? ‍ْ Ů? ْ؏‏N ŮŽB ‍ ل‏


34. Bunun Ăźzerine Allah, “O hâlde, içerisinde yaĹ&#x;adÄąÄ&#x;Äąn bu cennet makamÄąndan çĹk! ÇßnkĂź melekler arasÄąnda yaĹ&#x;amaya hakkÄąn yok senin! ArtÄąk sen, emrime baĹ&#x;kaldÄąrdÄąÄ&#x;Äąn için ilâhĂŽ rahmetten yoksun kalarak lânetlenmeye mahkĂťmsun!â€?

Ů‘ ‍ Ů’ Ů?م‏4ŮŽ % Ů° Ů?‍ ا‏aŮŽ ŮŽ 5Ů’ (ŮŽŮ‘ ‍ ا‏0ŮŽ Ů’ (ŮŽ IŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? َّن‏ ﴞ٣ټ﴿ +4 Ů? 2 ‍ا‏ 35. “Ve bu lânet, ta mahĹ&#x;er gĂźnĂźne kadar senin ve taraftarlarÄąnÄąn peĹ&#x;ini bÄąrakmayacaktÄąr.â€?

ŮŽ XŮŽ ﴞ٣ٌ﴿ ‍Ů? َن‏t5ŮŽ LŮ’ 4Ů? ‍ Ů’ Ů?م‏4ŮŽ % Ů° Ů?‍ ا‏A Ů’ *Ů’ Ů? ŮŽ BŮŽ ‍ Ů„ ŮŽŘą Ů‘Ů?ب‏ 36. Ä°blis, “Ey Rabb’im! Ă–yleyse, hesaba çekilmek Ăźzere tĂźm insan ve cinlerin yeniden diriltilecekleri gĂźne kadar bana mĂźhlet ver de, ĂśnĂźnde eÄ&#x;ilmemi emrettiÄ&#x;in bu insanÄąn ne kadar deÄ&#x;ersiz bir varlÄąk olduÄ&#x;unu gĂśstereyim!â€? dedi.

ŮŽ Ů’ 'Ů? ‍ Ů’ا‏+ŮŽ ,Ů? 0ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů? BŮŽ ‍ ل‏ ŮŽ XŮŽ ﴞ٣٧﴿ +1 ŮŽ 4 * 37. Allah, “Pekâlâ, sana mĂźhlet verilmiĹ&#x;tir!â€? buyurdu.

Ů’ Ů? XŮ’ ŮŽ ‍ Ů’ Ů… Ů’ا‏4ŮŽ % Ů° Ů?‍ا‏ ﴞ٣٨﴿ ‍ م‏ Ů? (Ů? 5Ů’ 'ŮŽ ‍ ا‏r Ů? 38. “Ama DiriliĹ&#x; gĂźnĂźne kadar deÄ&#x;il, vakti ancak benim tarafÄąmdan bilinen KÄąyamet GĂźnĂźne kadar.â€? Allah dileseydi Ä°blis’i oracÄąkta yok edip iĹ&#x;ini bitirebilirdi. Fakat sonsuz ilim ve hikmeti gereÄ&#x;ince, insanoÄ&#x;lunun çetin bir sÄąnavdan geçerek olgunluk mertebelerinde yĂźcelmesini, Ä°blis’le yapacaÄ&#x;Äą amansÄąz mĂźcadele sayesinde içindeki gßç ve yetenekleri keĹ&#x;fedip geliĹ&#x;tirmesini murat etti.

ŮŽŮ‘ ŮŽ 4Ů?Ů‘ ‍@ ŮŽز‏ ŮŽ XŮŽ Ů? ŮŽ ‍ Ů’ا@ŮŽ Ů’Řą Ů?Řś ŮŽŮˆâ€ŹABŮ? Ů’ 8Ů? ŮŽ – Ů? ŮŽ A #ŮŽ 4Ů’ ŮŽ }Ů’ َ‍ Ů„ ŮŽŘą Ů‘Ů?ب Ů? ŮŽ' ا‏ Ů’ 8Ů? ŮŽŮ‘ 4ŮŽ Ů? }Ů’ @ ŮŽ 5 'ŮŽ UŮ’ َ‍ا‏ ﴞ٣ي﴿ Z 1

39. Ä°blis hatasÄąnÄą anlayÄąp tĂśvbe edeceÄ&#x;i yerde, kendi gĂźnahÄąnÄą Allah’a isnat ederek daha bĂźyĂźk gĂźnahlara yĂśneldi: “Ey Rabb’im!â€? dedi, “Mademki


beni saptÄąrdÄąn, ben de insanlarÄą saptÄąrmak için yeryĂźzĂźnde ne kadar çirkinlik ve kĂśtĂźlĂźk varsa, hepsini allayÄąp pullayÄąp onlarÄąn gĂśzĂźnde sĂźslĂź gĂśstereceÄ&#x;im ve bĂśylelikle, hepsini kandÄąrÄąp yoldan çĹkaracaÄ&#x;Äąm!â€?

ŮŽ M (ŮŽ Ů’/'Ů? ‍ Ů? Ů’ا‏8Ů? Ů’ ,Ů? ‍ ŮŽŘŻ ŮŽŮƒâ€ŹLŮŽ IŮ? @ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ ﴞ٤٠﴿ Z 40. “Ancak içlerinden Sana yĂźrekten baÄ&#x;lanan samimĂŽ kullarÄąn hariç! ÇßnkĂź onlarÄą saptÄąrmama imkân yok!â€?

ŮŽ XŮŽ ŮŒ ‍ ŮŽ ا‏7 ﴞ٤٥﴿ ŮŒ ] #ŮŽ CŮ’ ,Ů? AŮŽŮ‘ (ŮŽ IŮŽ ‍ء‏ Ů? ‍ا‏FŮŽ Ů° ‍ ل‏ 41. Bunun Ăźzerine Allah, Ĺ&#x;Ăśyle buyurdu: “Bu bahsettiÄ&#x;in samimĂŽ kullarÄąmÄąn izlediÄ&#x;i yol var ya, iĹ&#x;te her tĂźrlĂź Ĺ&#x;eytanĂŽ ayartmalara karĹ&#x;ÄąlÄąk bizzat Benim koruma ve gĂźvencem altÄąnda bulunan dosdoÄ&#x;ru yol, budur.â€?

ŮŽ (Ů’ Ů? Ů’ 8Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ 0ŮŽ ŮŽ Â… +ŮŽ ,Ů? 0ŮŽ 5ŮŽ LŮŽ ^ŮŽŮ‘ ‍ ا‏+Ů? ,ŮŽ @ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŒŮ† ا‏v ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ دي‏LŮŽ IŮ? ‍اŮ? َّن‏ ﴞ٤٢﴿ +ŮŽ 4‍َ Ůˆâ€ŹV ‍ْا‏

42. “Gerçek Ĺ&#x;u ki, kendi ĂśzgĂźr iradeleriyle senin peĹ&#x;ine takÄąlan azgÄąnlarÄąn dÄąĹ&#x;Äąnda, Benim kullarÄąm Ăźzerinde senin hiçbir zorlayÄącÄą gĂźcĂźn olmayacaktÄąr.â€?

ŮŽ 5 'ŮŽ UŮ’ َ‍ Ů? Ů’ ا‏2Ů? IŮ? Ů’ 'ŮŽ ŮŽ ŮŽ ŮŽŮ‘ 8ŮŽ U ﴞ٤٣﴿ Z ŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? َّن‏ 1 43. “Ve buna raÄ&#x;men senin peĹ&#x;inden gidecek olurlarsa, hepsinin varacaÄ&#x;Äą yer kesinlikle cehennem olacaktÄąr!â€? Ă–yle bir cehennem ki:

Ů? Ů? ‍اب‏ ﴞ٤٤﴿ ‍م‏cŮŒ C Ů? ŮŽ <Ů?Ů‘ J Ů? ]Ů’ ,ŮŽ ‍ Ů’ ŮŒŘĄâ€ŹU Ů? Ů’ 8Ů? Ů’ ,Ů? ‍ ب‏ > Ů? ŮŽ Ů’ َ‍ ا‏aŮ? 5ŮŽ LŮ’ ŮŽ 8ŮŽ ŮŽ 44. Onun tam yedi katÄą ve her katÄąn ayrÄą birer kapÄąsÄą olup, her kapÄą için, gĂźnahlarÄąnÄąn derecesine gĂśre o azgÄąnlardan birer grup ayrÄąlmÄąĹ&#x;tÄąr. Ă–te yandan:

ŮŽ ] #ŮŽŮ‘ 'Ů? ‍اŮ? َّن Ů’ا‏ ﴞ٤ټ﴿ ‍ ن‏ Ů? ŮŽŮ‘ U ŮŽ AB Z > Ů? Ů? IŮ? ‍ ŘŞ ŮŽŮˆâ€Ź


45. DĂźrĂźst ve erdemlice bir hayatÄą tercih ederek kĂśtĂźlĂźÄ&#x;Ăźn her çeĹ&#x;idinden titizlikle sakÄąnanlar ise, sonsuz nimetlerle bezenmiĹ&#x; cennet bahçelerinde, pÄąnar baĹ&#x;larÄąnda olacaklar. Ve melekler, onlarÄą Ĺ&#x;u sĂśzlerle karĹ&#x;Äąlayacaklar:

ŮŽ ,Ů? ‍ Ů?Ů… ٰا‏PŮŽ C ﴞ٤ٌ﴿ Z Ů? ‍اŮ?د‏ ŮŽ Ů? ŮŽ (Ů? NŮ’ 46. “Cennete hoĹ&#x; geldiniz; huzur ve gĂźven içerisinde girin oraya!â€?

‍ Ů? Ů? Ů?ع‏%(Ů° IŮŽ Ů‹ ‍ْ ŮŽ ا‏NŮ?‍ Ů?} Ů‘Ů?< ا‏+Ů’ ,Ů? Ů’ Ů? ‍Ů?ŮˆŘąâ€Ź Ů? 27Ů? AB ,ŮŽ ŮŽ IŮ’ ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ( Ů? ]ŮŽ #ŮŽ ,Ů? ﴞ٤٧﴿ Z

47. Ve Biz, cennete giren bu bahtiyarlarÄąn, dĂźnyadayken aralarÄąnda çĹkan tartÄąĹ&#x;malardan dolayÄą yĂźreklerinde kalmÄąĹ&#x; olabilecek kin ve nefret duygularÄąnÄą sĂśkĂźp atarak onlarÄą bĂźtĂźn olumsuz duygu ve dĂźĹ&#x;Ăźncelerden arÄąndÄąracaÄ&#x;Äąz. Ă–yle ki, birbirleriyle kardeĹ&#x; olarak kĂśĹ&#x;kler Ăźzerinde sevinç ve neĹ&#x;e içerisinde karĹ&#x;Äą karĹ&#x;Äąya oturacaklar.

ŮŽ U ŮŽ Ů’/'Ů? Ů? 8ŮŽ Ů’ ,Ů? Ů’ Ů? ,ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Źp Ů?Ů‘ 'ŮŽ 4ŮŽ @ŮŽ ﴞ٤٨﴿ Z ŮŒ MŮŽ ŮŽ 8ŮŽ B Ů’ 8Ů? C 48. Orada her arzularÄą anÄąnda gerçekleĹ&#x;ecek ve hiçbir Ĺ&#x;ekilde hastalÄąk, yaĹ&#x;lÄąlÄąk, sÄąkÄąntÄą, zahmet, bÄąkkÄąnlÄąk ve yorgunluk dokunmayacak onlara ve onlar oradan asla çĹkarÄąlmayacaklar.

ﴞ٤ي﴿ 1 Ů? i ŮŽŮ‘ ‍Ů? Ů?Řą ا‏e ŮŽV ‍ Ů’ا‏S ŮŽ َ‍ ا‏A Ů‘ َ‍ ŘŻ ŮŠ ا‏LŮŽ IŮ? Ů’Â˜LŮ?Ů‘ ŮŽ 49. O hâlde, ey Peygamber! KullarÄąma, —tĂśvbe edip kĂśtĂźlĂźkten vazgeçtikleri takdirde— Benim bĂźtĂźn gĂźnahlarÄą baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layan, son derece Ĺ&#x;efkatli ve merhametli bir Allah olduÄ&#x;umu anlat.

ŮŽ Ů’ ‍اب‏ ﴞټ٠﴿ Ů? @‍ا‏ Ů? FŮŽ 5ŮŽ ‍ Ů? ŮŽ Ů’ا‏A ‍ ا‏FŮŽ IŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮŽ َّن‏ 50. Ve aynÄą zamanda, Benim azabÄąmÄąn can yakÄącÄą bir azap olduÄ&#x;unu da‌


Ä°Ĺ&#x;te, rahmetimin ve gazabÄąmÄąn tecelli ettiÄ&#x;i iki Ăśrnek, Ä°brahim Peygamber ve Lut kavmi:

ﴞټ٥﴿ َ™ Ů° Ů’ Ů?‍ Ů’ Ů? ا‏Q ŮŽ +Ů’ IŮŽ Ů’ 8Ů? RŮ’ LŮ?Ů‘ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 51. Onlara, Ä°brahim’in gerçekte birer melek olan misafirlerinden sĂśz et:

ŮŽ XŮŽ > ,Ů‹ PŮŽ ŮŽ ‍ ŮŽŮŽ] Ů? ا‏B DŮ? Ů’ (ŮŽ IŮŽ ‍ Ů?( ا‏N Ů? Ů’ ,Ů? ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů„ ا‏ ﴞټ٢﴿ ‍ Ů?( َن‏U ŮŽ ‍اŮ? Ů’Ř° َد‏ Ů? ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹJ 52. Hani insan suretindeki bu melekler onun yanÄąna geldiklerinde, “Selâm sana ey Ä°brahim!â€? demiĹ&#x;lerdi. Ä°brahim, ikram ettiÄ&#x;i yemeÄ&#x;i geri çevirdiklerini gĂśrĂźnce, “DoÄ&#x;rusu Ĺ&#x;u tavrÄąnÄązla bizi korkutuyorsunuz!â€? diye karĹ&#x;ÄąlÄąk vermiĹ&#x;ti.

ŮŽ ŮŽ Ů?Ů‘ LŮŽ Ů? ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’< ا‏U ﴞټ٣﴿ ŮŽ Ů’ ^ŮŽ @ŮŽ ‍ Ů? ا‏XŮŽ Ů? ( IŮŽ ‍ Ů?م‏P Ů?V Ů? ‍\ Ů? Ůƒâ€Ź 53. Bunun Ăźzerine melekler, “Korkma, biz Allah’Ĺn gĂśrevlendirdiÄ&#x;i melekleriz ve seni eĹ&#x;in Sâre’den olacak Ä°shak adÄąnda bilgili bir oÄ&#x;ul ile mĂźjdelemeye geldik!â€? dediler.

ŮŽ XŮŽ ŮŽŮ‘ ŮŽ َ‍ Ů„ ا‏ ŮŽŮ‘ ,ŮŽ ‍ اŮŽ ْن‏% (Ů° IŮŽ A 'Ů? ^Ů? Ů’ \ ‍\ Ů? Ůˆ َن‏ Ů? ‍ Ů’ا‏AŮŽ Ů? C Ů?Ů‘ LŮŽ ^Ů? ŮŽ LŮ? BŮŽ Ů? yŮŽ J ﴞټ٤﴿

54. Ä°brahim, â€œĂœzerime ihtiyarlÄąk çÜkmĂźĹ&#x;ken mi beni mĂźjdeliyorsunuz? Ben kocamÄąĹ&#x; bir ihtiyar, eĹ&#x;im de kÄąsÄąr olduÄ&#x;u hâlde nasÄąl çocuÄ&#x;umuz olabilir ki? Siz beni neyle mĂźjdeliyorsunuz, farkÄąnda mÄąsÄąnÄąz?â€? dedi.

ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍ Ů? ا‏XŮŽ Ů? ^ŮŽ PŮŽŮŽ B  Ů‘ Ů? 3ŮŽ Ů’ Ů? ‍\ Ů’ ŮŽ ŮŽŮƒâ€Ź ŮŽ v Ů? ]ŮŽ ‍ Ů’ا‏+ŮŽ ,Ů? +Ů’ J ﴞټټ﴿ Z 55. Melekler, “Biz sana, gerçekleĹ&#x;mesinde asla kuĹ&#x;ku olmayan bir mĂźjde verdik, sakÄąn Allah’Ĺn lĂźtuf ve rahmetinden ĂźmitsizliÄ&#x;e dĂźĹ&#x;enlerden olma!â€? dediler.


ŮŽŮ‘ @ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏D Ů?Ů‘ ‍ َع‏aŮ? 'ŮŽ iŮ’ ‍ َع‏+Ů’ ,Ů? š ŮŽ XŮŽ Ů? ŮŽ ]Ů’ 4ŮŽ +Ů’ ,ŮŽ ‍ Ů„ ŮŽŮˆâ€Ź ﴞټٌ﴿ ‍ Ů‘Ů? َن‏Y ‍ا‏ 56. Ä°brahim, “HaklÄąsÄąnÄąz!â€? dedi, “Yoldan çĹkmÄąĹ&#x; olanlardan baĹ&#x;ka kim kendisine bunca nimetleri bahĹ&#x;eden Rabb’inin sonsuz rahmetinden Ăźmit keser?â€?

ŮŽ XŮŽ Ů? LŮ? vŮ’ N ﴞټ٧﴿ ‍ Ů’ا Ů?' Ů’ ŮŽ Ů?( َن‏8ŮŽ 4Ů?Ů‘ َ‍ Ů’ ا‏J ŮŽ 'ŮŽŮŽ B ‍ ل‏ 57. Ve ekledi: “Peki, Ăśyleyse asÄąl geliĹ&#x; amacÄąnÄąz nedir, ey elçiler!â€?

ŮŽ , Ů? bŮ’ ,Ů? ‍ Ů’ Ů?م‏XŮŽ % Ů° Ů?‍ Ů? ا اŮ? Ů‘ŮŽ اŮ? Ů’Řą Ů? Ů’( ŮŽ ا‏XŮŽ ﴞټ٨﴿ Z 1 58. “AslÄąnda biz,â€? dediler, “Lut Peygamberi yalanlayan suçlu bir topluma ilâhĂŽ gazabÄą tattÄąrmak için gĂśnderildik. â€?

ŮŽ ŮŽ 5 'ŮŽ UŮ’ َ‍ Ů? Ů’ ا‏bŮ?Ů‘ ŮŽ 'Ů? ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍ ء ا‏ ﴞټي﴿ Z 1 > Ů? Ů? ‍اŮ? Ů‘@ ٰا َل‏ 59. “Ancak Lut ve ailesi hariç, onlarÄąn hepsini kurtaracaÄ&#x;Äąz.â€?

ﴞٌ٠﴿ +cŮŽ 4 Ů? ŮŽV ‍ Ů’ا‏+ŮŽ 'Ů? ŮŽ 8ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏1 ŮŽ ‍ ْع‏2ŮŽŮ‘ XŮŽ DŮ? ^ŮŽ َ‍ ŮŽ ا‏,‍ا‏ Ů’ @ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ 60. “Sadece Lut’un ailesinden olduÄ&#x;u hâlde inkârÄą tercih eden karÄąsÄą bunun dÄąĹ&#x;ÄąndadÄąr, onun geride kalan ve helâk edilen inkârcÄąlardan olmasÄąna karar verdik.â€? Bu konuĹ&#x;manÄąn ardÄąndan, melekler Ĺ&#x;ehri helâk etmek Ăźzere Sodom’a geldiler:

ŮŽ 'ŮŽŮ‘ (ŮŽ BŮŽ ŮŽ (Ů? ŮŽ Ů’ 'Ů? ‍ ء Ů’ا‏ ﴞٌ٥﴿ ‍ن‏1 ~ Ů? Ů? ‍ ŮŽŘĄ ٰا َل‏U 61. Nihayet elçiler, yakÄąĹ&#x;ÄąklÄą birer delikanlÄą suretinde Lut’un evine geldiler.

ŮŽ Ů’ ,Ů? ‍ Ů’ ŮŒŮ…â€ŹXŮŽ Ů’ J ŮŽ XŮŽ Ů? ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů„ ا‏ ﴞٌ٢﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏J 62. Lut onlara, “DoÄ&#x;rusu siz, buralarda tanÄąnmayan kimselersiniz. YabancÄą olduÄ&#x;unuz anlaĹ&#x;ÄąlÄąyor, Ĺ&#x;ehir halkÄąna karĹ&#x;Äą aman dikkatli olun!â€?


dedi. Bu arada Ĺ&#x;ehre yabancÄąlarÄąn geldiÄ&#x;ini duyan kâfirler, Lut’un evini basmaya kalktÄąlar. Lut, çaresizlik içinde kÄąvrandÄąÄ&#x;Äą bir sÄąrada:

ﴞٌ٣﴿ ‍ Ů’' ŮŽÂ’Ů?Ůˆ َن‏4ŮŽ DŮ? B ‍ Ů? ا‏$ŮŽ 'ŮŽ Ů? ‍ ŮŽ ŮŽŮƒâ€ŹRŮ’ U Ů? <Ů’ ŮŽ ‍ Ů? ا‏XŮŽ 63. Melekler gerçek kimliklerini açĹklayarak, “HayÄąr!â€? dediler, “SakÄąn ĂźmitsizliÄ&#x;e dĂźĹ&#x;me! ÇßnkĂź biz sana, onlarÄąn Ĺ&#x;Ăźphe edip durduklarÄą Ĺ&#x;eyleri getirdik. Yani, onlarÄąn ĂślĂźm fermanÄąnÄą infaz etmeye geldik.â€?

ﴞٌ٤﴿ ‍ َن‏XŮ? ‍ Ů?د‏MŮŽ ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů? Ů‘ ŮŽŮˆا‏3ŮŽ Ů’ Ů? â€ŤŮŽŮˆاŮŽ ŮŽ^ Ů’ ŮŽ ŮŽŮƒâ€Ź 64. â€œĂ‡ĂźnkĂź kĂśr bir tesadĂźf bizi getirmedi buralara. Aksine, belli bir hikmet doÄ&#x;rultusunda, Allah’Ĺn hĂźkmĂźnĂź gerçekleĹ&#x;tirmek için hak ile geldik sana. Elbette biz doÄ&#x;ru sĂśylĂźyoruz.â€?

Ů’ eŮ? #ŮŽ (Ů’ 4ŮŽ @ŮŽ ‍ ْ‡ اŮŽ Ů’ŘŻ ŮŽ ŮŽŘą Ů? Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹLŮ? ^ŮŽŮ‘ ‍ ا Ů‘ŮŽ Ů’ Ů?< ŮŽŮˆا‏+ŮŽ ,Ů? ‡Ů? vŮ’ ]Ů? Ů? 0ŮŽ (Ů? Ů’ ŮŽ Ů? Ů? Ů’ ŮŽ BŮŽ r Ů? Ů’ ,Ů? ﴞٌټ﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏,ŮŽ oŮ’ ^Ů? › Ů? Ů’ i Ů? ,Ů’ ‍ ŮŽŮˆا‏2ŮŒ i ŮŽ ‍ ا‏Y ŮŽ َ‍ Ů’ ا‏J

65. â€œĹžu hâlde, gecenin uygun bir vaktinde Ĺ&#x;ehri terk etmek Ăźzere ailenle birlikte yola çĹk ve yĂźrĂźyĂźĹ&#x; esnasÄąnda onlarÄą geriden takip et. İçinizden hiç kimse kâfirlerle birlikte olma Ăśzlemiyle geriye dĂśnĂźp bakmasÄąn! Ancak karÄąn hariç, çßnkĂź o kâfirlerle birlikte helâk edilecek. O hâlde, size emredilen yĂśne doÄ&#x;ru hiç durmadan yĂźrĂźyĂźn!â€?

ŮŽ Ů’ 0ŮŽ Ů? ‍ ٰذ‏DŮ? Ů’ ŮŽ Ů?‍ Ů’ ŮŽ ا‏Y Ů? ]Ů’ ,ŮŽ ‍ ŮŽ @ Ů?إ‏SoŮ? Ů° ŮŽ Ů? ‍ ŮŽ اŮŽ َّن ŮŽدا‏,Ů’ @‍ا‏ ŮŽ 3 LŮ? MŮ’ ,Ů? ‍ ŮŒŘšâ€Źv Z ŮŽ XŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞٌٌ﴿

66. BĂśylece, elçilerimiz aracÄąlÄąÄ&#x;Äąyla Lut’a Ĺ&#x;u hĂźkmĂź bildirdik: “GĂźn doÄ&#x;arken, bu azgÄąnlarÄąn kĂśkĂź tamamen kazÄąnmÄąĹ&#x; olacak.â€? Ĺžimdi olayÄąn baĹ&#x;Äąna, meleklerin gerçek kimliklerini henĂźz açĹklamadÄąklarÄą ana geri dĂśnelim:

ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞٌ٧﴿ ‍\ Ů? Ůˆ َن‏ Ů? LŮ’ #ŮŽ CŮ’ 4ŮŽ aŮ? ŮŽ 42 'ŮŽ ‍ ŮŽŘĄ اŮŽ Ů’ Ů?< Ů’ا‏U


67. Ĺžehre gelen genç ve yakÄąĹ&#x;ÄąklÄą yolcularÄąn Lut’un evinde misafir olduÄ&#x;unu haber alan Ĺ&#x;ehir halkÄą —ki pek çoÄ&#x;u eĹ&#x;cinsel insanlardĹ— iÄ&#x;renç zevklerini tatmin edeceklerini dĂźĹ&#x;Ăźnerek sevinç içerisinde gelip Lut’un karĹ&#x;ÄąsÄąna dikildiler.

ŮŽ XŮŽ ﴞٌ٨﴿ ‍ ن‏ ŮŽ eŮ’ ^ŮŽ PŮŽŮŽ B Ae Ů’ Q ŮŽ ‍ ŮŽ @ Ů?إ‏SoŮ? Ů° ‍ Ů„ اŮ? َّن‏ 1Ů? 3Ů? Y 68. Lut onlara, “Bunlar benim misafirimdir, ne olur beni utandÄąrmayÄąn!â€?

ﴞٌي﴿ â€ŤŮˆŮ†â€Ź ŮŽ Ů‘Ů° â€ŤŮŽŮˆا Ů‘ŮŽ^ Ů?] ا‏ Ů? Ů? Ů’/^Ů? @ŮŽ ‍ا; ŮŽŮˆâ€Ź 69. “Allah’tan korkun da, beni periĹ&#x;an etmeyin!â€? dedi.

ŮŽ ' ŮŽ 5ŮŽ ‍ Ů’ا‏+Ů? IŮŽ 0ŮŽ 8ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ Ů? ا اŮŽ ŮŽŮˆâ€ŹXŮŽ ﴞ٧٠﴿ Z 70. Fakat onlar gĂśzleri dĂśnmĂźĹ&#x; bir hâlde, “Biz seni baĹ&#x;kalarÄąnÄąn iĹ&#x;ine karÄąĹ&#x;maktan men etmemiĹ&#x; miydik?â€? dediler.

ŮŽ XŮŽ ŮŽ> ( IŮ? ŮŽB Ů’ #Ů? Ů’ $Ů? ‍ اŮ? ْن‏A ^ ﴞ٧٥﴿ Z

ŮŽ ŮŽ ‍ ŮŽ @ Ů?إ‏SoŮ? Ů° ‍ ل‏ 71. Lut, “İĹ&#x;te kÄązlarÄąm, cinsel duygularÄąnÄązÄą tatmin etmek için bir Ĺ&#x;ey yapacaksanÄąz, erkek erkeÄ&#x;e sapÄąk iliĹ&#x;kilere girmek yerine, kÄązlarÄąmla veya Ĺ&#x;ehirdeki diÄ&#x;er kadÄąnlarla evlenip meĹ&#x;ru ve doÄ&#x;al yollarla yapÄąn bunu!â€? dedi. Fakat uyarÄąlar fayda vermiyordu:

ﴞ٧٢﴿ ‍ َن‏8Ů? 'ŮŽ 5Ů’ 4ŮŽ Ů’ 8Ů? ^Ů? ŮŽ JŮ’ ŮŽ Ae ŮŽ Ů’ 8Ů? ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’' Ů? ŮŽŮƒ ا‏5ŮŽ ŮŽ 72. Ey Muhammed! Senin hayatÄąna yemin olsun ki, gĂśzlerini Ĺ&#x;ehvet ve ihtirasÄąn kĂśr ettiÄ&#x;i bu insanlar, ne yaptÄąklarÄąnÄą bilmez bir hâlde sarhoĹ&#x;luklarÄą içerisinde bocalayÄąp duruyorlardÄą. DolayÄąsÄąyla, kendilerini Allah korkusuna çaÄ&#x;Äąran, inansÄąnlar ve kurtulsunlar diye durmadan çalÄąĹ&#x;Äąp çabalayan Lut’un çabalarÄą hiçbir yarar saÄ&#x;lamayacaktÄą. Bu yĂźzden, Lut’u ve ailesini o gece o Ĺ&#x;ehirden çĹkarÄąp kurtardÄąk. Ä°nkârcÄąlara gelince:

ŮŽ X Ů? \Ů’ ,Ů? aŮ? 3ŮŽ Ů’ M ‍ا‏ ŮŽŮ‘ Ů? 8Ů? ^Ů’ FŮŽ N ﴞ٧٣﴿ Z ŮŽ ŮŽ BŮŽ 1


73. GĂźneĹ&#x; doÄ&#x;arken, mĂźthiĹ&#x; bir gĂźrĂźltĂź kÄąskÄąvrak yakalayÄąverdi onlarÄą.

ŮŽ ,Ů’ َ‍ ŮŽŮˆا‏8ŮŽ (ŮŽ BŮ? ŮŽ 8ŮŽ ŮŽ Ů? IŮŽ ŮŽ (Ů’ 5ŮŽ bŮŽ +Ů’ ,Ů? ‍ ŮŽŘą ً؊‏bŮŽ i ŮŽ B Ů? Ů’ 8Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ ŮŽ Ů’ v ﴞ٧٤﴿ < > Ů? bŮ‘ Ů?

74. BĂśylece, Ĺ&#x;iddetli bir azap ile onlarÄąn yaĹ&#x;adÄąÄ&#x;Äą Ĺ&#x;ehrin altÄąnÄą ĂźstĂźne getirdik ve Ăźzerlerine, ateĹ&#x;te piĹ&#x;ip sertleĹ&#x;miĹ&#x; kÄązgÄąn taĹ&#x;lar yaÄ&#x;dÄąrdÄąk!

Ů° ŮŽ 0ŮŽ Ů? ‍ ٰذ‏AB ‍اŮ? َّن‏ ŮŽ ' Ů?Ů‘ ŮŽ #ŮŽ 'Ů? (Ů’ Ů? ‍ ت‏ ﴞ٧ټ﴿ Z Ů? 4ŮŽ @ 75. Şßphesiz bunda, ibret alabilenler için nice ibretler vardÄąr. Olup bitenleri doÄ&#x;ru yorumlayabilen, iĹ&#x;aretlerden anlam çĹkararak olaylarÄąn altÄąnda yatan gerçekleri okuyabilen, Allah’Ĺn verdiÄ&#x;i akÄąl ve saÄ&#x;duyuyu bu yolda kullanabilen kimseler için Lut kavminin baĹ&#x;Äąna gelen bu felâkette birçok ibretler ve dersler vardÄąr.

ﴞ٧ٌ﴿ ŮŽ LŮ? ŮŽ 8ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?â€ŤŮŽŮˆا‏ Ů? L C Ů? ] ,Ů? < 76. Ăœstelik geçmiĹ&#x;te helâk edilmiĹ&#x; olan bu Ĺ&#x;ehirlerin ibret verici kalÄąntÄąlarÄą, bugĂźn hâlâ iĹ&#x;lemekte olan bir yol Ăźzerindedirler. Lut kavminin kalÄąntÄąlarÄą Hicaz ile Suriye arasÄąnda iĹ&#x;lek bir yol Ăźzerindedir. Oradan geçenler, Sodom ve Gomore’den kalma harabelerin iĹ&#x;aretlerini rahatlÄąkla gĂśrebilirler. Onlara bakÄąp da ibret almÄąyorlar mÄą?

Ů° ŮŽ 0ŮŽ Ů? ‍ ٰذ‏AB ‍اŮ? َّن‏ ŮŽ> ,Ů? oŮ’ 'Ů? (Ů’ Ů? aŮ‹ 4ŮŽ @ ﴞ٧٧﴿ Z 77. Evet, gerçekten de bĂźtĂźn bunlarda, Allah’Ĺn bir tek Rab ve Ä°lâh olduÄ&#x;una iman etmek isteyenler için nice dersler ve ibretler vardÄąr.

ŮŽ ŮŽ aŮ? J ŮŽ 4Ů’ @‍ا‏ ŮŽ Ů’ ‍ ب‏ ŮŽ ' Ů? * ﴞ٧٨﴿ Z Ů? 3ŮŽ 7Ů’ َ‍ َن ا‏$ŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ْن‏ 1 78. Medyen ve Eyke halkÄą da zulĂźm ve haksÄązlÄąkta çok ileri gitmiĹ&#x; ve kendilerine gĂśnderilen Ĺžuayb Peygamberi inkâr etmiĹ&#x;lerdi.


ﴞ٧ي﴿ Z Âœ Ů? L ,Ů? ‍ م‏ Ů? ,ŮŽ Ů? LŮ? ŮŽ 'ŮŽ 8Ů? ŮŽŮ‘ Ů?‍ ْ™ ŮŽŮˆا‏8Ů? Ů’ ,Ů? ŮŽ 'Ů’ ]ŮŽ #ŮŽ Ů’ ŮŽB 79. Biz de onlarÄą, karanlÄąk bir gĂźnĂźn “gĂślge azabÄąâ€? ile yok ederek gereken cezaya çarptÄąrdÄąk. Medyen ve Eyke; her ikisinin harabeleri de, Hicaz ile Filistin arasÄąnda, bugĂźn hâlâ gĂśzler ĂśnĂźnde duran bir yol Ăźzerindedir ve zalimleri nasÄąl bir akÄąbetin beklediÄ&#x;ini anlatan birer ibret belgesi olarak orada durmaktadÄąr.

ŮŽ ( ŮŽ Ů’ 'Ů? ‍ Ů? Ů’ا‏bŮ’ 3Ů? ‍ ب Ů’ا‏ ﴞ٨٠﴿ Z Ů? 3ŮŽ 7Ů’ َ‍ ŮŽب ا‏FŮŽŮ‘ $ŮŽ 2Ů’ ]ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 1 80. Hicaz’Ĺn kuzeyindeki Hicr denilen bĂślgede yaĹ&#x;amÄąĹ&#x; olan Semud halkÄą da, kendilerine gĂśnderilen Salih Peygambere baĹ&#x;kaldÄąrmÄąĹ&#x; ve Allah’Ĺn kitap ve elçi gĂśndererek insanlÄąÄ&#x;a yol gĂśstereceÄ&#x;i gerçeÄ&#x;ini inkâr etmek suretiyle bĂźtĂźn Peygamberleri yalanlamÄąĹ&#x;lardÄą.

ŮŽ BŮŽ ŮŽ ^Ů? 4ŮŽ â€ŤŮŽŮˆ ٰا ŮŽ^ Ů’ ŮŽ Ů? Ů’ ٰا‏ ŮŽ Q Ů? 5Ů’ ,Ů? 8ŮŽ Ů’ IŮŽ ‍ Ů? ا‏J ﴞ٨٥﴿ Z 1 81. Oysa Biz onlara, hakikati açĹkça gĂśzler ĂśnĂźne seren mucizelerimizi gĂśstermiĹ&#x;tik, fakat onlara inatla sÄąrt çevirdiler.

ŮŽ ,Ů? ‍ Ů„ Ů? Ů? Ů‹^ ٰا‏ ﴞ٨٢﴿ Z Ů? LŮŽ bŮ? ‍ Ů’ا‏+ŮŽ ,Ů? ‍ َن‏#Ů? 3Ů? Ů’ 4ŮŽ ‍ Ů? ا‏$ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 82. Sarp kayalÄąklarÄą oyarak, gĂźya kendilerine gĂźvenli evler yapÄąyorlardÄą.

ŮŽ 3 LŮ? MŮ’ ,Ů? aŮ? 3ŮŽ Ů’ M ‍ا‏ ŮŽŮ‘ Ů? 8Ů? ^Ů’ FŮŽ N ﴞ٨٣﴿ Z ŮŽ ŮŽ BŮŽ 1 83. Ama bir sabah vakti, kulaklarÄą saÄ&#x;Äąr eden korkunç bir gĂźrĂźltĂź yakalayÄąverdi onlarÄą.

ﴞ٨٤﴿ ‍ >َن‏LŮ? C Ů? JŮ’ 4ŮŽ ‍ Ů? ا‏$ŮŽ ,ŮŽ Ů’ 8Ů? Ů’ IŮŽ % Ů° }Ů’ َ‍ ŮŽŮŽ' ا‏B 84. Ve âhireti kaybetme uÄ&#x;runa kazandÄąklarÄą ne varsa, hiçbiri onlarÄą Allah’Ĺn azabÄąndan kurtaramadÄą. ÇßnkĂź zaman zaman geçici bir ĂźstĂźnlĂźk elde etmiĹ&#x; gĂśrĂźnseler de, zalimler eninde sonunda yok olmaya mahkĂťmdurlar. Ă–yle ya:


ŮŽ Ů’ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ŮŽ ]Ů’ (ŮŽ N ‍ Ů? Ů‘> ŮŽŮˆاŮ? َّن‏3ŮŽ Ů’ Ů? @ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽ' ا‏8Ů? ŮŽ Ů’ ŮŽ ,ŮŽ ‍؜ ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ,ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? ŮŽ 'Ů° C ‍ا‏ ŮŽ ‍ا@ ْع‏ Ů° ŮŽ aŮŽ IŮŽ C ‍ا‏ ŮŽ ' bŮŽ ‍ َ€ Ů’ا‏eŮ’ M ‍ا‏ ŮŽŮ‘ €Ů? ŮŽe7 ŮŽ ŮŽŮ‘ ﴞ٨ټ﴿ < Ů’ B aŮŒ ŮŽ ^Ů? @

85. Biz gĂśkleri, yeri ve bunlarÄąn arasÄąndakileri ancak hak, hukuk ve adalet esaslarÄąna gĂśre, belli bir hikmet ve amaç doÄ&#x;rultusunda ve Ĺ&#x;aĹ&#x;maz kanunlara baÄ&#x;lÄą mĂźkemmel bir sistem hâlinde, yani hak ile yarattÄąk. Ä°Ĺ&#x;te bunun içindir ki, mutlak adaletin gerçekleĹ&#x;eceÄ&#x;i Son Saat muhakkak gelecek ve her hak sahibine, hak ettiÄ&#x;i karĹ&#x;ÄąlÄąk tam olarak verilecektir. O hâlde, ey MĂźslĂźman! Allah’Ĺn ayetleriyle henĂźz tanÄąĹ&#x;mamÄąĹ&#x; olan bu insanlara Kur’an’Ĺ duyurmaya devam et! OnlarÄąn kaba ve sert davranÄąĹ&#x;larÄąna karĹ&#x;Äą, mĂźmine yakÄąĹ&#x;an bir edep ve olgunlukla cevap ver ve onlara gĂźzellikle davran. Ăœzerine dĂźĹ&#x;eni yaptÄąktan sonra, Rabb’inin hĂźkmĂźne gĂźven:

ﴞ٨ٌ﴿ Ů? ( 5ŮŽ ‍ Ů?Ů‚ Ů’ا‏PŮŽŮ‘ /ŮŽ ‍ Ů? ŮŽ Ů’ا‏0ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍اŮ? َّن َع‏ 86. ÇßnkĂź senin Rabb’in, her Ĺ&#x;eyi yaratan ve her Ĺ&#x;eyi bilendir. Bunun içindir ki:

ﴞ٨٧﴿ ŮŽ * 5ŮŽ ‍ ŮŽŮˆ Ů’ا Ů?] Ů’ ٰا َن Ů’ا‏A ŮŽt'ŮŽ ‍ Ů’ا‏+ŮŽ ,Ů? 5Ů‹ LŮ’ ŮŽ ‍ ٰا ŮŽ^ Ů’ ŮŽ ŮŽŮƒâ€Ź2Ů’ ]ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 87. Gerçekten Biz sana, hayatÄąn her cephesini kuĹ&#x;atan; yani insanÄąn bulunduÄ&#x;u her yerde sĂźrekli okunarak ve gĂźndemde tutularak tekrarlanan yedi ayetli Fatiha suresini —ki Kur’an’Ĺn anahtarÄą, ĂśzĂź ve esasÄądÄąr— ve Fatiha’nÄąn açĹlÄąmÄą olan Ĺ&#x;u yĂźce Kur’an’Ĺ bahĹ&#x;ettik. Ä°Ĺ&#x;te bu, bir kula dĂźnyada verilebilecek en bĂźyĂźk nimettir. O hâlde, bu nimetin kÄąymetini iyi bil, Kur’an’Ĺ terk ederek mal ve servet yÄąÄ&#x;ma yarÄąĹ&#x;Äąna giren gafillere imrenme:

‍ ŮŽ ْن‏3Ů’ ^ŮŽ @ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź8Ů? Ů’ ,Ů? U‍ا‏ Ů‹ ‍ اŮŽزŮ’ ŮŽŮˆâ€ŹD Ů? ŮŽ 5Ů’ #ŮŽŮ‘ ,ŮŽ ,ŮŽ % Ů° Ů?‍ ا‏0ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů’ IŮŽ ‍ َّن‏2ŮŽŮ‘ 'Ů? ^ŮŽ @ŮŽ ŮŽ ,Ů? oŮ’ 'Ů? (Ů’ Ů? 0ŮŽ i ﴞ٨٨﴿ Z Ů’ eŮ? Ů’N‍ Ů’ ŮŽŮˆا‏8Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ ŮŽ ŮŽ U ŮŽ Â?

88. SakÄąn onlardan bazÄąlarÄąna geçici olarak verdiÄ&#x;imiz dĂźnya malÄąna gĂśzĂźnĂź dikip Allah’Ĺn kitabÄąnÄą terk etme ve size karĹ&#x;Äą ĂźstĂźnlĂźk taslÄąyorlar diye onlardan dolayÄą da ĂźzĂźlme. OnlarÄąn hor ve hakir gĂśrdĂźÄ&#x;Ăź


mĂźminlere, tam bir alçakgĂśnĂźllĂźlĂźk ve Ĺ&#x;efkatle kol kanat germeye devam et!

ŮŽŮ‘ S ŮŽ َ‍ ا‏A Ů‘ Ů?‍ Ů’< ا‏XŮ? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٨ي﴿ Z ƒŮ? L 'Ů? ‍ Ů? Ů’ا‏4F ‍ا‏ 89. Ve bu yĂźce Kur’an’Ĺ tĂźm insanlÄąÄ&#x;a tebliÄ&#x; ederek de ki: “Hiç kuĹ&#x;kusuz ben, zulĂźm ve haksÄązlÄąklara son vermediÄ&#x;iniz takdirde, baĹ&#x;ÄąnÄąza gelmesi kaçĹnÄąlmaz olan felâketlere karĹ&#x;Äą sizi açĹkça uyaran bir haberciyim!â€?

ŮŽ ' C ﴞي٠﴿ Z 1 Ů? #ŮŽ ]Ů’ 'Ů? ‍ Ů’ا‏%(ŮŽ IŮŽ ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů’ َ‍ ŮŽ' ا‏$ŮŽ 90. Ey insanlar! Ä°Ĺ&#x;te size mesajÄąmÄązÄą gĂśnderdik, tÄąpkÄą daha Ăśnce kendilerine gĂśnderilen Tevrat, Zebur ve Ä°ncil’i tahrif ederek dĂźĹ&#x;man gruplara ayrÄąlan o bĂślĂźcĂźlere indirdiÄ&#x;imiz gibi.

ŮŽ Y IŮ? ‍ Ů?( ا Ů’ا Ů?] Ů’ ٰا َن‏5ŮŽ U ﴞي٥﴿ Z ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ َ‍ا‏ 91. Onlar ki, Ĺ&#x;imdi de Kur’an’Ĺ —bir kÄąsmÄąnÄą kabul, bir kÄąsmÄąnÄą reddederek— paramparça ediyorlar.

ŮŽ 5 'ŮŽ UŮ’ َ‍ Ů’ ا‏8Ů? ŮŽŮ‘ (ŮŽ ‰َ CŮ’ ŮŽ ŮŽ 0ŮŽ Ů?Ů‘ ‍ ŮŽ َع‏BŮŽ ﴞي٢﴿ Z 1 92. Rabb’ine yemin olsun ki, onlarÄąn hepsini mutlaka hesaba çekeceÄ&#x;iz!

ﴞي٣﴿ ‍ ŮŽ' Ů?( َن‏5Ů’ 4ŮŽ ‍ Ů? ا‏$ŮŽ 'ŮŽŮ‘ IŮŽ 93. Hem de yaptÄąklarÄą bĂźtĂźn tavÄąr ve davranÄąĹ&#x;larÄąndan!

ŮŽ $ Ů? \Ů’ 'Ů? Ů’ ‍ ا‏+Ů? IŮŽ ‍؜‏ ﴞي٤﴿ Z Ů’ Ů? IŮ’ َ‍ Ů? ŮŽŮˆا‏,ŮŽ oŮ’ ^Ů? 'ŮŽ Ů? ‍ ؚْ‏2ŮŽ 7 ŮŽ Ů’ B 94. O hâlde, ey MĂźslĂźman! Sen, birilerini ĂźrkĂźtmeme adÄąna veya kitlelerin anlayÄąĹ&#x;Äąna ters dĂźĹ&#x;Ăźyor gerekçesiyle bir kÄąsÄąm inanç ve ilkeleri Ăśrtbas etmeden, fakat nezaket ve hikmeti de elden bÄąrakmadan ve bÄąkÄąp usanmadan, sana açĹklaman emredilen hakikatleri korkusuzca haykÄąr! Ve birtakÄąm dĂźzmece ilâhlarÄą Allah’a ortak koĹ&#x;an o mĂźĹ&#x;riklerden ve onlarÄąn hayat tarzÄąndan uzak dur! Sen onlarÄą Bize bÄąrak:


ﴞيټ﴿ +1 ŮŽ 4 ‍ Ů? إ‏8Ů’ #ŮŽ CŮ’ 'Ů? ‍َ Ů’ ŮŽ ŮŽŮƒ Ů’ا‏e$ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ 95. Allah’Ĺn dinini ve MĂźslĂźmanlarÄą aĹ&#x;aÄ&#x;Äąlayan bu alaycÄąlara karĹ&#x;Äą, Biz sana yeteriz!

ﴞيٌ﴿ ‍ ŮŽ( Ů?' َن‏5Ů’ 4ŮŽ ‍ Ů’ َ٠‏CŮŽ Ů? Ů‘Ů° ‡َ ,ŮŽ ‍ Ů?( َن‏5ŮŽ bŮ’ 4ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ َ‍ا‏ ŮŽ ‍ ٰا‏8Ů‹ Ů° Ů?‍ا; ا‏ ŮŽ B ÂƒŮŽ N 96. Allah’a inanmakla birlikte, birtakÄąm sahte ilâhlarÄą itaat edilecek mutlak otorite kabul ederek veya gĂźcĂź, makamÄą, Ĺ&#x;Ăśhreti, serveti elde edilmesi gereken en yĂźce ideal kabul ederek Allah ile beraber baĹ&#x;ka tanrÄąlar edinen bu insanlar, kimin aĹ&#x;aÄ&#x;ÄąlÄąk bir duruma dĂźĹ&#x;eceÄ&#x;ini yakÄąnda gĂśrecekler!

ŮŽ Ů? ]Ů? 4ŮŽ 'ŮŽ Ů? ‍ Ů?Řą ŮŽŮƒâ€Ź2Ů’ 7ŮŽ  Ů? Y 4ŮŽ 0ŮŽ ŮŽŮ‘ َ‍ ŮŽ( Ů? ا‏5Ů’ ŮŽ 2Ů’ ]ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞي٧﴿ ‍ن‏1 97. Ey Peygamber! OnlarÄąn sĂśyledikleri çirkin ve incitici sĂśzler yĂźzĂźnden yĂźreÄ&#x;inin daraldÄąÄ&#x;ÄąnÄą elbette biliyoruz.

ŮŽŮ‘ +ŮŽ ,Ů? +Ů’ $Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź0ŮŽ Ů?Ů‘ ‍ َع‏2Ů? 'Ů’ 3ŮŽ Ů? €ْ LŮ?Ů‘ CŮŽ ﴞي٨﴿ +1 ŮŽ 42 U ŮŽ B Ů? C ‍ا‏ 98. Buna karĹ&#x;ÄąlÄąk sen, Rabb’ini ĂśvgĂźyle yĂźcelterek sĂśz ve davranÄąĹ&#x;larÄąnla O’nun mĂźkemmelliÄ&#x;ini ilan et ve iman cephesinde yerini alarak, O’nun huzurunda secdeye kapanan MĂźslĂźmanlardan bir nefer, Ä°slâm toplumunun aktif bir Ăźyesi ol!

Ů? ] ŮŽ ‍ Ů’ا‏0ŮŽ ŮŽ ^Ů? Ů’ 4ŮŽ %#Ů‘Ů° i ﴞيي﴿ Z Ů’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ 0ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ َع‏2Ů’ LŮ? I‍ا‏ 99. Ve ĂślĂźm denilen kesin gerçek kapÄąnÄą çalÄąncaya dek, Rabb’ine kulluk ve ibadete devam et!

â€ŤďˇŒâ€Ź

ŮŽŮ‘ ‍ﴞ Ů? ŮŽŘą Ů?؊‏٥ٌ﴿ <Ů? 3Ů’ ‍ا‏

16. NAHL SURESÄ° Mekke dĂśneminin sonlarÄąnda, Hz. Peygamber’in Medine’ye hicretinden kÄąsa bir sĂźre Ăśnce indirilmiĹ&#x;tir. Nahl, balarÄąsÄą demektir. Bu adÄą, Allah’Ĺn


yĂśnlendirmesiyle insan için harika bir gÄąda Ăźreten balarÄąsÄąndan sĂśz eden 68– 69. ayetlerden almÄąĹ&#x;tÄąr. 128 ayettir.

Rahman ve Rahim olan Allah’Ĺn AdÄąyla! Beni yoktan var edip ĂźstĂźn yeteneklerle donatan ve kulluk gĂśreviyle yeryĂźzĂźne gĂśnderen sonsuz Ĺ&#x;efkat ve merhamet sahibi yĂźce Rabb’imin adÄąyla, O’nun verdiÄ&#x;i gßç ve yetkiye dayanarak ve yalnÄązca O’nun adÄąna okuyor, sĂśylĂźyorum:

'ŮŽŮ‘ IŮŽ % Ů° 5ŮŽ ^ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹDŮ? ŮŽ 3ŮŽ LŮ’ Ů? ‍ Ů?( >Ů?ه‏bŮ? 5Ů’ #ŮŽ CŮ’ ^ŮŽ PŮŽŮŽ B ;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? ,Ů’ َ‍ ا‏% Ů°^َ‍ا‏ ﴞ٥﴿ ‍ َن‏$Ů? Ů? \Ů’ 4Ů?

1. Ey mĂźĹ&#x;rikler! BaĹ&#x;ÄąnÄąza gelecek azaba karĹ&#x;Äą sizi uyaran Elçiye Äąsrarla ve inatla karĹ&#x;Äą gelerek ona kĂźstahça meydan okuyuĹ&#x;unuzdan dolayÄą, Allah’Ĺn azap emri gelmiĹ&#x;tir! ŞÜyle ki, artÄąk tebliÄ&#x; ve uyarÄą dĂśnemi bitmiĹ&#x;, MĂźslĂźmanlarÄąn gßçlĂź ve baÄ&#x;ÄąmsÄąz bir toplum oluĹ&#x;turarak kĂźfre karĹ&#x;Äą savaĹ&#x;malarÄąnÄąn zamanÄą gelmiĹ&#x;tir. Bundan bĂśyle karĹ&#x;ÄąnÄązda, baskÄą ve iĹ&#x;kencelerinizi sineye çeken, size tatlÄą tatlÄą ĂśÄ&#x;Ăźt veren davetçiler deÄ&#x;il, zulĂźm ve haksÄązlÄąklara kÄąlĹçla karĹ&#x;Äą koyarak Allah yolunda savaĹ&#x;an mĂźcahitler gĂśreceksiniz! Ä°Ĺ&#x;te bundan dolayÄą, bĂźtĂźn MĂźslĂźmanlarÄąn Medine’ye hicret etmesi ve kâfirlere Allah’Ĺn azabÄąnÄą tattÄąracak Ä°slâm ordularÄąnÄąn kurulmasÄą için Allah’tan emir gelmiĹ&#x;tir! ArtÄąk sizi hangi felâketlerin beklediÄ&#x;ini, pek yakÄąnda gĂśreceksiniz! O hâlde, onun çabucak gelmesi için sabÄąrsÄązlanmayÄąn! Ĺžunu da iyi bilin ki, mĂźĹ&#x;riklere vadedilen azabÄąn —ilâhĂŽ hikmet uyarÄąnca— henĂźz gelmemiĹ&#x; olmasÄą, sahip olduklarÄą inanç sisteminin Allah tarafÄąndan onaylandÄąÄ&#x;Äą anlamÄąna gelmez. Tam aksine, Allah onlarÄąn dĂźĹ&#x;Ăźnce ve anlayÄąĹ&#x;larÄąnÄąn bozukluÄ&#x;undan kaynaklanan Ĺ&#x;irkin her Ĺ&#x;eklinden ve her tĂźrĂźnden mĂźnezzehtir; itaat edilecek mutlak otorite kabul ederek Allah’a ortak koĹ&#x;tuklarÄą her Ĺ&#x;eyin Ăźzerinde ve Ăśtesindedir, çok yĂźcedir.

ŮŽ RŮ? (Ů° 'ŮŽ ‍‘ّ Ů?Ů„ Ů’ا‏ ŮŽ 4ŮŽ +Ů’ ,ŮŽ %(Ů° IŮŽ ‍ Ů? ه‏,Ů’ َ‍ ا‏+Ů’ ,Ů? ‍ Ů? Ů‘Ů? ŮˆŘ­â€ŹaŮŽ J ‍ Ů?ŘŻ ه اŮŽ ْن‏LŮŽ IŮ? +Ů’ ,Ů? ‍\ Ů?إ‏ Ů? ŮŽ 4Ů? Ů? ﴞ٢﴿ ‍ ن‏ Ů? ]Ů? ^ŮŽŮ‘ ŮŽB S ŮŽ َ‍ اŮ? Ů‘ŮŽ@ ا‏DŮŽ Ů° Ů?‍ ŮŽ @ ا‏DŮ? ŮŽŮ‘ َ‍ Ů?Řą Ůˆا ا‏FŮ? Ů’ َ‍ا‏


2. Allah, “Benden baĹ&#x;ka ilâh yok, o hâlde Bana karĹ&#x;Äą gelmekten titizlikle sakÄąnÄąn!â€? diyerek insanlÄąÄ&#x;Äą uyarmalarÄą için, kullarÄąndan dilediÄ&#x;ine kendi katÄąndan bir ruh —yani gĂśnĂźllere hayat veren vahiy— ile melekleri gĂśnderir ve bu seçkin kullarÄą Peygamberlikle gĂśrevlendirir.

ŮŽŮ‘  ŮŽ (ŮŽ N ﴞ٣﴿ ‍ َن‏$Ů? Ů? \Ů’ 4Ů? 'ŮŽŮ‘ IŮŽ % Ů° 5ŮŽ ^ŮŽ  >Ů‘ Ů? 3ŮŽ Ů’ Ů? ‍؜‏ ŮŽ Ů? ŮŽ 'Ů° C ‍ا‏ ŮŽ ‍ات ŮŽŮˆ Ů’ا@ŮŽ ْع‏ 3. ÇßnkĂź Allah, gĂśkleri ve yeri anlamsÄąz ve amaçsÄąz deÄ&#x;il, belli bir hikmete uygun olarak, yani hak ile yaratmÄąĹ&#x;tÄąr. O, mĂźĹ&#x;riklerin ilâhlÄąk payesi vererek Allah’a ortak koĹ&#x;tuklarÄą her Ĺ&#x;eyin Ăźzerinde ve Ăśtesindedir.

ŮŒ L ,Ů? ŮŒ M N ﴞ٤﴿ Z ŮŽ ŮŽ Ů? ‍ Ů? ŮŽذا‏BŮŽ aŮ? ŮŽevŮ’ Ů? +Ů’ ,Ů? ‍ َن‏CŮ’ ŮŽ ŮŽ @‍ا‏ Ů? Ů’  ŮŽ (ŮŽ N 4. O insanÄą bir damlacÄąk su olan nutfeden yarattÄą. Fakat Ĺ&#x;imdi o, kendisini yaratan Rabb’ine karĹ&#x;Äą apaçĹk bir hasÄąm kesilmiĹ&#x;!

ŮŽ Ů’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? ŮŽ ƒ 8ŮŽ ]ŮŽ (ŮŽ N ŮŽ ‍ َم‏5Ů’ŮŽ @‍ا‏ ž‍ Ů?( َن‏$Ů? Ů’ ^ŮŽ 8ŮŽ Ů’ ,Ů? ‍ Ů?‡ ŮŽŮˆâ€ŹBŮ? ŮŽ ,ŮŽ ‍ Ů?ŘŻ Ů’Ů ŮŒŘĄ ŮŽŮˆâ€Ź8ŮŽ B Ů’ J ﴞټ﴿

5. Evcil hayvanlarÄą yaratan da O’dur. OnlarÄąn yĂźnleri, tĂźyleri ve kÄąllarÄąndan ÄąsÄąnmanÄązÄą saÄ&#x;layan giysiler elde eder, sĂźtlerinden, yumurtalarÄąndan faydalanÄąr ve bir kÄąsmÄąnÄąn da etini yersiniz.

Ů? ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ i ‍ َن ŮŽŮˆâ€Ź34 ŮŽ i ‍ ŮŽ' ŮŒ ل‏U ﴞٌ﴿ ž‍ َن‏i ŮŽ 8ŮŽ B Ů’ J Ů? ŮŽ CŮ’ ^ŮŽ Z Ů? ^Ů? Z 6. AyrÄąca, sabahleyin onlarÄą sĂźrĂźler hâlinde otlaÄ&#x;a çĹkarÄąrken ve akĹ&#x;amleyin aÄ&#x;ÄąllarÄąna geri getirirken, sizi bĂźyĂźleyen apayrÄą bir gĂźzellik vardÄąr onlarda.

Ů? ^ŮŽ Ů’ ŮŽ 2Ů? (ŮŽ ŮŽ % Ů° Ů?‍ Ů’ ا‏J Ů? ŮŽ ]ŮŽ mŮ’ َ‍ Ů?' Ů?< ا‏3Ů’ ^ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź  Ů‘ Ů? \ Ů? Ů? @ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏DŮ? V Ů? ŮŽ ‍ Ů? ا‏J ŮŽŮ’ Ů? ŮŽŮ‘ ‍… اŮ? َّن َع‏ ﴞ٧﴿ 1 ŮŒ i ‍ ŮŒŮ ŮŽŘąâ€ŹwÂŒŮ? ŮŽ ŮŽ Ů’ J > Ů? Ů?e Ů’ @‍ا‏


7. Ve ancak gßçlĂźkle varabileceÄ&#x;iniz uzak diyarlara yĂźklerinizi onlar taĹ&#x;Äąrlar. Rabb’iniz gerçekten çok Ĺ&#x;efkatli, çok merhametlidir.

ŮŽ ŮŽVLŮ? ‍ Ů’ ŮŽ< ŮŽŮˆ Ů’ا‏/ŮŽ â€ŤŮŽŮˆ Ů’ا‏ Ů’ ŮŽ Ů? ŮŽ †' 3ŮŽ ‍ Ů„ ŮŽŮˆ Ů’ا‏ @ŮŽ ,ŮŽ  Ů? (Ů? Ů’/4ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹaŮ‹> ŮŽ 4‍ ŮŽ ŮŽŮˆ ز‏LŮ? $ŮŽ Â’ ﴞ٨﴿ ‍ ŮŽ( Ů?' َن‏5Ů’ ^ŮŽ

8. Hem binek hayvanÄą, hem de seyrine doyum olmayan bir gĂźzellik, bir sĂźs olarak soylu ve endamlÄą atlarÄą, katÄąrlarÄą ve merkepleri yaratan da O’dur. Bunlardan baĹ&#x;ka, henĂźz bilmediÄ&#x;iniz daha nice nimetler yaratmaktadÄąr. ÇßnkĂź insan, yaĹ&#x;amak için bunlara muhtaçtÄąr. Fakat onun dĂźnya ve âhiret mutluluÄ&#x;unu saÄ&#x;layacak doÄ&#x;ru bir inanç sistemine ve saÄ&#x;lÄąklÄą hukuk kurallarÄąna duyduÄ&#x;u ihtiyaç, bundan çok daha bĂźyĂźktĂźr. Ĺžimdi dĂźĹ&#x;ĂźnĂźn; insanÄąn bĂźtĂźn ihtiyaçlarÄąnÄą bilen ve bahĹ&#x;ettiÄ&#x;i sayÄąsÄąz nimetlerle bunlarÄą karĹ&#x;Äąlayan Allah, din gibi hayatÄąn ta kendisi olan konuda hiçbir dĂźzenleme yapmamÄąĹ&#x; ve insanÄą, sÄąnÄąrlÄą aklÄą ve tecrĂźbesi ile baĹ&#x; baĹ&#x;a bÄąrakÄąp karanlÄąklar içinde bocalamaya terk etmiĹ&#x; olabilir mi? Elbette hayÄąr!

ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ Ů?{ >ŮŒ ŮŽŮˆâ€ŹU Ů? 42Ů° 8ŮŽ ŮŽ ‍ َإ‏H ŮŽ 8ŮŽ Ů’ ,Ů? ‍ < ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ 2Ů? MŮ’ XŮŽ ;‍ا‏ Ů’ J Ů? Ů‘Ů° %(ŮŽ IŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? L C ‍ا‏ ﴞي﴿ Z cŮŽ 5 'ŮŽ UŮ’ َ‍ا‏

9. Peygamber ve Kitap gĂśndererek insanlÄąÄ&#x;Äą doÄ&#x;ru yola iletmek ve bu yolu dikenlerden, engebelerden arÄąndÄąrmak Allah’a dĂźĹ&#x;er. ÇßnkĂź mutlak doÄ&#x;ruyu bulma konusunda insan aklÄą yeterli deÄ&#x;ildir ve bu yĂźzden, her zaman doÄ&#x;ru yoldan sapanlar vardÄąr ve olacaktÄąr da. Nitekim insanlÄąk tarihi, bunun Ăśrnekleriyle doludur. Gerçi Allah dileseydi, sizi tĂźm yaratÄąlmÄąĹ&#x;lara ĂźstĂźn kÄąlan iradenizi elinizden alÄąr ve hepinizi zorla imana getirerek doÄ&#x;ru yola iletebilirdi. Fakat imtihan hikmeti gereÄ&#x;ince, dilediÄ&#x;iniz inanç ve hayat tarzÄąnÄą ĂśzgĂźrce seçmenize izin verdi. Zira insan, ancak kendi ĂśzgĂźr iradesiyle ve bilinçli olarak doÄ&#x;ru yolu seçtiÄ&#x;i takdirde gerçek anlamda ahlâk ve erdemliliÄ&#x;e ulaĹ&#x;abilir. KaldÄą ki, etrafÄąnÄązda sizi doÄ&#x;ru yola iletecek o kadar mucize ve delil var ki:

Ů? ŮŽ ‍ ًإ‏,ŮŽ ‍ ŮŽ' Ů?إ‏C ‍ا‏ ŮŽŮ‘ +ŮŽ ,Ů? ‍ ŮŠ اŮŽ Ů’ ŮŽ َل‏F ŮŽŮ‘ ‍Ů? ŮŽ ا‏ ŮŒ bŮŽ HŮŽ DŮ? Ů’ ,Ů? ‍اب ŮŽŮˆâ€Ź ŮŒ ŮŽ HŮŽ DŮ? Ů’ ,Ů? Ů’ J ﴞ٥٠﴿ ‍ ' َن‏ Ů? C ^Ů? DŮ? B


10. Hem içme suyu ihtiyacÄąnÄązÄą karĹ&#x;Äąlayan, hem de hayvanlarÄąnÄązÄą otlatabileceÄ&#x;iniz çayÄąrlarÄąn yetiĹ&#x;mesini saÄ&#x;layan yaÄ&#x;murlarÄą gĂśkten indiren O’dur. Ă–yle ki:

ŮŽ Ů’ ‍ < ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ / ‍ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ َن ŮŽŮˆâ€Ź#Ů? 4Ů’ ŮŽŮ‘ ‍ ا Ů‘ŮŽ Ů’Řą ŮŽŘš ŮŽŮˆا‏DŮ? Ů? Ů’ J Ů? ŮŽ r +Ů’ ,Ů? ‍ ب ŮŽŮˆâ€Ź Ů? LŮ? Ů’ 4Ů? ŮŽ ŮŽ IŮ’ @‍ا‏ ŮŽŮ‘ ŮŽe#ŮŽ 4ŮŽ ‍ Ů? ŮŽ] Ů’ م‏aŮ‹ 4ŮŽ @ Ů° ŮŽ 0ŮŽ Ů? ‍ ٰذ‏AB ‍ات اŮ? َّن‏ ŮŽŮ‘ <Ů?Ů‘ $Ů? ﴞ٥٥﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏J >Ů? ŮŽ 'ŮŽ t ‍ا‏ Ů? 11. Allah bu su ile sizin için ekinler, zeytinler, hurmalar, ĂźzĂźmler ve daha nice meyveler yetiĹ&#x;tirmektedir. Ä°Ĺ&#x;te bĂźtĂźn bu anlatÄąlanlarda, hakikati keĹ&#x;fetmek amacÄąyla inceden inceye dĂźĹ&#x;Ăźnen insanlar için Allah’Ĺn varlÄąÄ&#x;ÄąnÄą, birliÄ&#x;ini, kudret ve merhametini gĂśzler ĂśnĂźne seren nice iĹ&#x;aretler, nice deliller vardÄąr.

ŮŽŮ‘ ‍ع ŮŽŮˆâ€Ź1 ŮŽŮ‘ ‍ Ů? ا Ů‘ŮŽ Ů’ ŮŽ< ŮŽŮˆâ€ŹJ Ů? ŮŽ ŮŽ /ŮŽŮ‘ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů?Ů‘ ‍… ŮŽŮˆ Ů’ا ŮŽ] ŮŽ' >ŮŽ ŮŽŮˆâ€Ź ‍ Ů?م‏bŮ? ‍ا‏ ŮŽ 'Ů’ \ ‍ا‏ ŮŽ 8ŮŽ ‍ا‏ Ů° ŮŽ 0ŮŽ Ů? ‍ ٰذ‏AB ‍ Ů? >ه اŮ? َّن‏,Ů’ ŮŽ Ů? ‍ات‏ ŮŽ (Ů? ]Ů? 5Ů’ 4ŮŽ ‍ ŘŞ Ů? ŮŽ] Ů’ Ů?م‏ ﴞ٥٢﴿ ‍ن‏1 Ů? 4ŮŽ @ ŮŒ ŮŽ /ŮŽŮ‘ C ŮŽ ,Ů? 12. Gece ile gĂźndĂźzĂź mĂźkemmel bir sistem hâlinde dĂźzene koyan ve GĂźneĹ&#x; ile Ay’Ĺ sizin yararlanmanÄąz için koyduÄ&#x;u yasalara boyun eÄ&#x;diren O’dur. Sadece bunlar mÄą? BĂźtĂźn yÄąldÄązlar ve gĂśkcisimleri, O’nun emriyle ilâhĂŽ yasalara boyun eÄ&#x;miĹ&#x;lerdir. Evet, bĂźtĂźn bunlarda, aklÄąnÄą kullanan insanlar için Allah’Ĺn sonsuz kudret ve ilmini ortaya koyan nice alâmetler, nice deliller vardÄąr.

Ů° ŮŽ 0ŮŽ Ů? ‍ ٰذ‏AB ‍ اŮ? َّن‏DŮ?> Ů? ‍ً اŮŽ Ů’ ŮŽ ا‏e(Ů? #ŮŽ Ů’/,Ů? ‍ا@ Ů’Řą Ů?؜‏ ŮŽ Ů’ ABŮ? Ů’ J Ů? ŮŽ َ‍ ŮŽŘ° ŮŽعا‏,ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź aŮ‹ 4ŮŽ @ ﴞ٥٣﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏$ŮŽŮ‘ FŮŽŮ‘ 4ŮŽ ‍Ů? ŮŽ] Ů’ Ů?م‏ 13. Sizin için yeryĂźzĂźnde yetiĹ&#x;tirdiÄ&#x;i rengârenk çiçekler, aÄ&#x;açlar, kuĹ&#x;lar, kelebekler ve benzeri gĂśz alÄącÄą varlÄąklar da O’nun lĂźtuf ve Ĺ&#x;efkatinin canlÄą birer Ĺ&#x;ahididir. Ä°Ĺ&#x;te bĂźtĂźn bunlarda, ĂśÄ&#x;Ăźt almasÄąnÄą bilen insanlar için ilâhĂŽ sanatÄąn ihtiĹ&#x;amÄąnÄą haykÄąran nice dersler ve ibretler vardÄąr.


ŮŽ 'Ů‹ 3Ů’ ŮŽ DŮ? Ů’ ,Ů? ‍ Ů?( ا‏$Ů? Ů’ #ŮŽ Ů? ŮŽ 3Ů’ LŮŽ ‍ ŮŽ Ů’ا‏/ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍ي‏F ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆ Ů? ŮŽ ا‏ 4u Ů? s

ŮŽ N‍ا‏ Ů? ŮŽ ,ŮŽ 0ŮŽ (Ů’ Ů?e ‍ ƒ ŮŽŮˆ ŮŽ^ ŮŽ ى Ů’ا‏8ŮŽ ŮŽ C Ů? DŮ? Ů’ ,Ů? ‍ ا‏U Ů? LŮŽ (Ů’ ^ŮŽ aŮ‹ ŮŽ (Ů’ i Ů? Ů? Ů’/#ŮŽ CŮ’ ^ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? \Ů’ ^ŮŽ Ů’ J Ů? (ŮŽŮ‘ 5ŮŽ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹD (Ů? Ů’YŮŽB +Ů’ ,Ů? ‍Ů? ا‏VŮŽ#LŮ’ #ŮŽ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹDŮ? B

ﴞ٥٤﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏J 14. Deniz ĂźrĂźnlerinden taze ve lezzetli et yiyebilmeniz ve takÄąndÄąÄ&#x;ÄąnÄąz inci, mercan, deniz kabuÄ&#x;u, sedef gibi sĂźs eĹ&#x;yalarÄą çĹkarabilmeniz için denizi emrinize boyun eÄ&#x;diren de O’dur. Gemilerin sularÄą yara yara denizde akÄąp gittiÄ&#x;ini gĂśrĂźrsĂźnĂźz. Allah doÄ&#x;ayÄą belli yasalara baÄ&#x;lÄą kÄąldÄą ve size varlÄąk kanunlarÄąnÄą keĹ&#x;fetme, araç yapma, kullanma gibi yetenekler baÄ&#x;ÄąĹ&#x;ladÄą ki, O’nun yeryĂźzĂźne serpiĹ&#x;tirdiÄ&#x;i lĂźtuf ve bereketlerini arayasÄąnÄąz ve bunca nimetlerinden dolayÄą kendisine kulluk edip Ĺ&#x;Ăźkredesiniz.

ŮŽ Ů’ ABŮ? %]Ů° Ů’ ŮŽâ€ŤŮŽŮˆا‏ Ů? Ů? 2ŮŽ ' ^ŮŽ ‍ اŮŽ ْن‏AŮŽ ‍ا‏ PŮ‹ LŮ? Ů? ‍ Ů‹عا ŮŽŮˆâ€Ź8ŮŽ Ů’ َ‍ Ů’ ŮŽŮˆا‏J Ů? ‍ا@ Ů’Řą Ů?Řś ŮŽŘą ŮŽŮˆâ€Ź Ů? (ŮŽŮ‘ 5ŮŽ ŮŽ ŮŽ ‍Ů?Ůˆâ€Ź2#ŮŽ 8Ů’ ^ŮŽ Ů’ J ﴞ٥ټ﴿ ‍ن‏1 15. YerkĂźrenin sistematik hareketleri esnasÄąnda dengesinin bozularak sizi sarsmamasÄą veya depremlerin Ĺ&#x;iddetinin azalmasÄą için oraya sapasaÄ&#x;lam daÄ&#x;lar yerleĹ&#x;tiren ve her bĂślgeyi kendisine mahsus coÄ&#x;rafi Ăśzelliklerden tanÄąyÄąp yolunuzu bulabilmeniz için orada Äąrmaklar ve doÄ&#x;al yollar yaratan da yalnÄązca Allah’tÄąr.

ŮŽŮ‘ Ů? ‍ ŘŞ ŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٥ٌ﴿ ‍Ů?Ůˆ َن‏2#ŮŽ 8Ů’ 4ŮŽ Ů’ Ů? Ů? bŮ’ >Ů? ,ŮŽ PŮŽ IŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 16. Ve Allah yĂśnĂźnĂźzĂź ve yolunuzu tayin edebileceÄ&#x;iniz daha nice alâmetler yaratmÄąĹ&#x;tÄąr. SĂśzgelimi, insanlar —Üzellikle de denizde veya çÜlde yolculuk ediyorlarsa— geceleyin yÄąldÄązlar sayesinde yollarÄąnÄą bulabilirler. Ä°nsanÄąn maddĂŽ anlamda doÄ&#x;ru yolu bularak gideceÄ&#x;i hedefe rahatça ulaĹ&#x;abilmesi için evrene bunca iĹ&#x;aretler yerleĹ&#x;tiren Allah’Ĺn, onun ahlâkĂŽ ve ruhĂŽ ihtiyaçlarÄąnÄą gĂśrmezlikten geldiÄ&#x;i veya doÄ&#x;ru yolu gĂśsterme iĹ&#x;ini baĹ&#x;ka varlÄąklara bÄąraktÄąÄ&#x;Äą dĂźĹ&#x;ĂźnĂźlebilir mi?


ﴞ٥٧﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏$ŮŽŮ‘ FŮŽ ^ŮŽ PŮŽŮŽ Bَ‍ْ Ů?( >Ů? ا‏/4ŮŽ @ŮŽ +Ů’ 'ŮŽ $ŮŽ  Ů? (Ů? Ů’/4ŮŽ +Ů’ 'ŮŽŮŽ Bَ‍ا‏ 17. Hiç yaratan Allah ile yaratamayan herhangi bir varlÄąk bir tutulabilir mi; hâla dĂźĹ&#x;ĂźnĂźp ĂśÄ&#x;Ăźt almayacak mÄąsÄąnÄąz? Hem nasÄąl nankĂśrlĂźk edebilirsiniz ki:

ﴞ٥٨﴿ ŮŒ i ‍Ů? ŮŒŘą َع‏e ŮŽV ŮŽ ;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° aŮŽ 'ŮŽ 5Ů’ Ů? â€ŤŮˆا‏2Ů?Ů‘ 5Ů? ^ŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ْن‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ ŮŽ > اŮ? َّن‏MŮ? 3Ů’ ^Ů? @ŮŽ ;‍ا‏ 18. Allah’Ĺn size bahĹ&#x;ettiÄ&#x;i nimetlerini saymaya kalksanÄąz, onlarÄą saymakla bitiremezsiniz. Allah gerçekten çok baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layÄącÄą, çok merhametlidir. Fakat aynÄą zamanda adildir de.

ﴞ٥ي﴿ ‍ Ů?( Ů? َن‏5Ů’ ^Ů? ,ŮŽ ‍ Ů‘Ů? Ůˆ َن ŮŽŮˆâ€ŹC Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? ^Ů? ,ŮŽ Ů? (ŮŽ 5Ů’ 4ŮŽ ;‍ا‏ 19. UnutmayÄąn ki Allah, gizlediÄ&#x;iniz ve açĹÄ&#x;a vurduÄ&#x;unuz her Ĺ&#x;eyi bilir. O hâlde, doÄ&#x;ru inanç sistemini O’ndan almalÄąsÄąnÄąz. ÇßnkĂź:

‍ْ ŮŽ( Ů?] >َن‏/4Ů? Ů’ Ů? ‍ Ů’ ً‰ ŮŽŮˆâ€ŹHŮŽ ‍ْ Ů?( Ů?] َن‏/4ŮŽ @ŮŽ ;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮˆŮ†â€Ź Ů? ‍ Ů?د‏+Ů’ ,Ů? ‍ َن‏IŮ? 2Ů’ 4ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆا‏ ﴞ٢٠﴿

20. O mĂźĹ&#x;riklerin, Allah’Ĺn berisinde kendilerinden medet umup yalvardÄąklarÄą o taĹ&#x;tan tunçtan heykeller ve putlar hiçbir Ĺ&#x;ey yaratamazlar, zaten kendileri yaratÄąlmÄąĹ&#x;lardÄąr. Ă–yleyse, yaratma gĂźcĂźne sahip olmayan varlÄąklardan hiç medet umulabilir mi?

ŮŽ ‍ Ů? Ůˆâ€Ź5Ů? \Ů’ 4ŮŽ ,ŮŽ ‍ ŮŽ Ů?ÂƒŘĄ ŮŽŮˆâ€ŹiŮ’ َ‍ات ŮŽ} ْ† Ů? ا‏ ﴞ٢٥﴿ ‍ن‏cŮŽ Ů?t5ŮŽ LŮ’ 4Ů? ‍ َن‏4ŮŽŮ‘ َ‍ن ا‏1 ŮŒ ŮŽ ,Ů’ َ‍ا‏ 21. Ăœstelik canlÄą bile deÄ&#x;il, basbayaÄ&#x;Äą ĂślĂźdĂźr bunlar, ne zaman diriltileceklerini de bilmezler.

Ů° Ů’ Ů? ‍ Ů? َن‏,Ů? oŮ’ 4Ů? @ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ŮŽB 2ÂƒŮŒ i‍ا‏ Ů? 8Ů? Ů° Ů?‍ا‏ Ů’ 8Ů? Ů? (Ů? XŮ? ‍ ŮŽ Ů?؊‏N Ů? @ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹDŮŒ Ů° Ů?‍ Ů’ ا‏J ﴞ٢٢﴿ ‍Ů?Ůˆ َن‏yŮ? JŮ’ #ŮŽ CŮ’ ,Ů? Ů’ Ů? ‍ ŮŽ ŮŒŘŠ ŮŽŮˆâ€ŹJ Ů? Ů’ ,Ů?


22. Sizin ilâhÄąnÄąz bir tek Ä°lâh olan Allah’tÄąr. Ve bu o kadar açĹk bir gerçektir ki, aklÄą olan her insan bunu kabul eder. Fakat âhirete inanmayanlarÄąn gĂźnahlarla kirletilmiĹ&#x; kalpleri, anlamsÄąz inat ve kibirleri yĂźzĂźnden bu dupduru hakikati inkâr ediyor.

Ů?Ů‘ 3Ů? 4Ů? @ŮŽ DŮ? ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů?( Ů? >َن ا‏5Ů’ 4Ů? ,ŮŽ ‍ Ů‘Ů? Ůˆ َن ŮŽŮˆâ€ŹC p ŮŽ Ů‘Ů° ‍ ŮŽ ŮŽŮ… اŮŽ َّن‏U ŮŽ @ŮŽ Ů? 4Ů? ,ŮŽ Ů? (ŮŽ 5Ů’ 4ŮŽ ;‍ا‏ ﴞ٢٣﴿ +ŮŽ 4y Ů? JŮ’ #ŮŽ CŮ’ 'Ů? ‍ْا‏ 23. Hiç Ĺ&#x;Ăźphesiz Allah, onlarÄąn gizledikleri ve açĹÄ&#x;a vurduklarÄą her Ĺ&#x;eyi bilmektedir ve hak ettikleri cezayÄą onlara muhakkak verecektir. ÇßnkĂź O, bĂźyĂźklĂźk taslayanlarÄą asla sevmez.

ŮŽ Ů’ Ů? †s ŮŽ X â€ŤŮŽŮˆاŮ? ŮŽذا‏ Ů? Ů?Ů‘ ‍ ŮŽŘ° ا اŮŽ Ů’ ŮŽ ŮŽŮ„ َع‏,ŮŽ Ů’ 8Ů? ŮŽ < ŮŽ ‍ا@ Ů‘ŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٢٤﴿ Z

ŮŽ َ‍ Ů? ا ا‏XŮŽ 1Ů’J 1 24. Onlara, “Rabb’iniz Muhammed’e ne indirdi?â€? diye sorulsa, insanlarÄąn hak dine yĂśneliĹ&#x;ini engellemek için, “Hiçbir Ĺ&#x;ey indirmedi. Muhammed’in sĂśyledikleri eskilerin efsane ve masallarÄądÄąr!â€? derler.

+ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍اع ا‏ aŮ? 'ŮŽ Ů° ]Ů? ‍ Ů’ ŮŽŮ… Ů’ا‏4ŮŽ aŮ‹ (ŮŽ ,Ů? $ŮŽ Ů’ Ů? ‍ Ů?' Ů?( ا اŮŽ Ů’Ůˆ ŮŽزا َع‏3Ů’ ŮŽ Ů? Ů? ‍ اŮŽ Ů’Ůˆ ŮŽز‏+Ů’ ,Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź1 Ů? ŮŽ @ŮŽ َ‍ Ů’( > Ů? ا‏IŮ? † ﴞ٢ټ﴿ ‍ن‏cŮŽ ‍ Ů? Ů?ŘąŮˆâ€Ź4ŮŽ ,ŮŽ ‍ َإ‏ Ů? Ů’ ŮŽV Ů? Ů’ 8Ů? ŮŽ (Ů‘ YŮ? 4Ů? 25. BĂśylece mahĹ&#x;er gĂźnĂźnde onlar, hem kendi iĹ&#x;ledikleri gĂźnahlarÄą, hem de bilgisizlik yĂźzĂźnden yoldan çĹkardÄąklarÄą cahil kimselerin iĹ&#x;lemesine sebep olduklarÄą bazÄą gĂźnahlarÄą yĂźklenmiĹ&#x; olacaklar. Tabi bu, o cahillerin boynundaki gĂźnah yĂźkĂźnĂź azaltmayacak. BakÄąn, sÄąrtlarÄąnda ne kĂśtĂź bir yĂźk taĹ&#x;Äąyorlar!

ŮŽ ,ŮŽ 2Ů’ XŮŽ 2Ů? IŮ? ‍ Ů’ا ŮŽ] ŮŽ ا‏+ŮŽ ,Ů? Ů’ 8Ů? ŮŽ ŮŽ Ů’ Ů? ;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° %^ŮŽ ŮŽ BŮŽ Ů’ 8Ů? (Ů? LŮ’ XŮŽ +Ů’ ,Ů? +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽ ا‏J ŮŽŮ‘ Ů? 8Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ ŮŽŮ‘ /ŮŽ +Ů’ ,Ů? ‍اب‏ ŮŽ B Ů? ]Ů’ C ‍ا‏ Ů? FŮŽ 5ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏8Ů? Ů°^َ‍ Ů’ ŮŽŮˆا‏8Ů? XŮ? Ů’ BŮŽ +Ů’ ,Ů? ﴞ٢ٌ﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏5Ů? \Ů’ 4ŮŽ @ŮŽ › Ů? Ů’ i ŮŽ


26. Kendilerinden Ăśnceki çaÄ&#x;larda hĂźkĂźm sĂźren kâfirler de inananlara karĹ&#x;Äą planlar hazÄąrlamÄąĹ&#x; tĂźrlĂź tuzaklar kurmuĹ&#x;, Allah’Ĺn nurunu sĂśndĂźrmek için nice hileler dĂźzenlemiĹ&#x;lerdi. Fakat Allah, onlarÄąn binalarÄąnÄą temelinden Ăśyle bir sarstÄą da, tavanlarÄą baĹ&#x;larÄąna yÄąkÄąlÄąverdi ve bĂśylece, hiç beklemedikleri bir anda, nereden geldiÄ&#x;ini bile anlamadÄąklarÄą korkunç bir azapla yĂźz yĂźze geldiler. Fakat cezalarÄą yalnÄązca bundan ibaret kalmayacak:

Ů? ]Ů? 4ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź84 +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ Ů?ŘĄ ŮŽŮŠ ا‏$ŮŽ ŮŽ HŮ? +ŮŽ 4Ů’ َ‍ Ů„ ا‏ Ů? Ů’/4Ů? aŮ? 'ŮŽ Ů° ]Ů? ‍ Ů’ ŮŽŮ… Ů’ا‏4ŮŽ Ů?ŮŽŮ‘ m ŮŽ XŮŽ > Ů’ 8 ŮŽ ^Ů? Ů’ #Ů? Ů’ $Ů? ‍ Ů’ َي‏/Ů? ‍ Ů’( ŮŽ اŮ? َّن Ů’ا‏5Ů? ‍ اŮ? ÂŒŮˆ Ů?^ ا Ů’ا‏+ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ Ů„ ا‏ Ů? B ‍ َن‏XŮ?Ů‘ \ Ů?Ů‘ ‍ْا ŮŽ Ů’ ŮŽŮ… ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ‍ Ů’ا‏%(ŮŽ IŮŽ ‍ َإ‏C ‍ا‏ ﴞ٢٧﴿ +1 ŮŽ 4 BŮ? J 27. AyrÄąca mahĹ&#x;er gĂźnĂźnde Allah onlarÄą alçaltacak ve Ĺ&#x;Ăśyle diyecek: “Hani uÄ&#x;runda mĂźminlere karĹ&#x;Äą dĂźĹ&#x;man kesildiÄ&#x;iniz sĂśzde ortaklarÄąm nerede?â€? Bu soru karĹ&#x;ÄąsÄąnda kâfirlerin dilleri tutulacak, âdeta ĂślĂźm sessizliÄ&#x;ine bĂźrĂźnecekler. Kendilerine Kitap ve Peygamberler aracÄąlÄąÄ&#x;Äąyla ilim verilmiĹ&#x; olanlar ise, “İĹ&#x;te bugĂźn her tĂźrlĂź rezillik ve alçaklÄąk, inkârcÄąlar Ăźzerinedir!â€? diyecekler.

ŮŽ aŮ? J ŮŽ RŮ? (Ů° 'ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏8Ů? BŮ‘Ů° ŮŽ #ŮŽ ^ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ َ‍ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽ Ů’ ŮŽ] Ů? ا‏BŮŽ ž Ů’ 8Ů? C ŮŽ (ŮŽ C ‍ا‏ Ů? Ů?e Ů’ َ‍ ا‏A' Ů? Â? Ů? +Ů’ ,Ů? <Ů? 'ŮŽ 5Ů’ ŮŽ ŮŽŮ‘ $Ů? ,ŮŽ Ů’ #Ů? Ů’ $Ů? 'ŮŽ Ů? ŮŒ ( IŮŽ ;‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ اŮ? َّن‏% (Ů° ŮŽ ‍ Ů?>إ‏ ﴞ٢٨﴿ ‍ ŮŽ' Ů?( َن‏5Ů’ ^ŮŽ

28. Onlar iĹ&#x;ledikleri gĂźnahlar sebebiyle kendilerine zulmederlerken, korkunç gĂśrĂźnĂźĹ&#x;lĂź melekler ansÄązÄąn gelip canlarÄąnÄą alacak ve o zaman baĹ&#x;larÄąnÄą Ăśne eÄ&#x;erek, “Biz bu yaptÄąklarÄąmÄązÄą kĂśtĂźlĂźk amacÄąyla yapmÄąyorduk!â€? diye sahte mazeretler Ăśne sĂźrecekler. Buna karĹ&#x;ÄąlÄąk melekler, “HayÄąr!â€? diyecekler, “Allah sizin neler yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄązÄą ve hangi amaçlarÄą gĂźttĂźÄ&#x;ĂźnĂźzĂź gayet iyi bilmektedir!â€?


Ů? ‍َ د‏B ‍ ŮŽ ى‏tŮ’ ,ŮŽ Â… ŮŽ ŮŽ ŮŽŮ‘ 8ŮŽ U ŮŽ RŮ’ LŮ? (ŮŽ BŮŽ > 8ŮŽ B +ŮŽ 42 Ů? N ŮŽ ‍اب‏ ŮŽ ŮŽ Ů’ َ‍ Ů?( ا ا‏NŮ’ ŮŽ #ŮŽ 'Ů? ‍ْا‏ ﴞ٢ي﴿ +ŮŽ 4y Ů?Ů‘ J

29. â€œĂ–yleyse, girin bakalÄąm cehennemin kapÄąlarÄąndan içeri, hem de sonsuza dek içinde kalmak Ăźzere! BĂźyĂźklĂźk taslayanlarÄąn varacaÄ&#x;Äą yer gerçekten ne kĂśtĂźdĂźr!â€? MĂźminlere gelince:

ŮŽ X â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů?Ů‘ ‍ ŮŽŘ° ا اŮŽ Ů’ ŮŽ ŮŽŮ„ َع‏,ŮŽ ‍ ا Ů‘ŮŽ^ ŮŽ] Ů’ ا‏+ŮŽ 4F (ŮŽŮ‘ Ů? < +ŮŽ 4F (ŮŽŮ‘ Ů? ‍ ْ† >Ů‹ا‏N ŮŽ ‍ Ů? ا‏XŮŽ > Ů’ J

Ů° Ů’ ‍َا Ů?ع‏2 ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹaŮŒ> ŮŽ C Ů?Ů‘ ‍ Ů?ه‏FŮ? Ů° AB ‍ Ů? ا‏C ŮŽ 5Ů’ Ů? ŮŽ ‍ ْ† >ŮŒ ŮŽŮˆâ€ŹN ŮŽ ‍ ŮŽ Ů?؊‏N ŮŽ i ŮŽ ŮŽ Ů’ 2 ‍ا‏ ŮŽ iŮ’ َ‍ا‏ Ů? @‍ا‏ ŮŽ ] #ŮŽŮ‘ 'Ů? ‍َدا Ů?Řą Ů’ا‏ ﴞ٣٠﴿ Z 1

30. DĂźrĂźst ve erdemlice bir hayatÄą tercih ederek kĂśtĂźlĂźÄ&#x;Ăźn her çeĹ&#x;idinden titizlikle sakÄąnan kimselere ĂślĂźm anÄąnda melekler tarafÄąndan, “Rabb’iniz ne indirdi?â€? diye sorulduÄ&#x;unda, “Elbette gĂźzellikler, iyilikler indirdi!â€? diyecekler. O hâlde, iyilik yapanlara mĂźjde: Bu dĂźnyada gĂźzel davranÄąĹ&#x; gĂśsterenlere, daha dĂźnyadayken gĂźzel bir mĂźkâfat vardÄąr. ÇßnkĂź iyiliklerin yaygÄąnlaĹ&#x;tÄąÄ&#x;Äą toplumlarda haksÄązlÄąk ve zulĂźm en alt seviyeye indirilir, toplumsal adalet saÄ&#x;lanarak karĹ&#x;ÄąlÄąklÄą gĂźven ortamÄąnda huzur dolu bir hayat yaĹ&#x;anÄąr. Fakat âhiret yurdunda alacaklarÄą mĂźkâfat, dĂźnyadakinden çok daha hayÄąrlÄądÄąr. Evet, daima iyiliÄ&#x;e ve gĂźzelliÄ&#x;e yĂśnelerek kĂśtĂźlĂźklerden sakÄąnanlarÄąn ebedĂŽ vatanÄą olan o cennet yurdu gerçekten ne gĂźzeldir!

ŮŽ Ů’ 8ŮŽ #Ů? 3Ů’ ^ŮŽ +Ů’ ,Ů? ‍ ي‏bŮ’ ^ŮŽ 8ŮŽ ŮŽ (Ů? N Ů’ 8Ů? ŮŽ ‍ Ů?ع‏8ŮŽ Ů’ @‍ا‏ Ů? 2Ů’ 4ŮŽ ‍ Ů?ن‏2Ů’ IŮŽ ‍ ت‏ Ů? ŮŽŮ‘ U ŮŽ ŮŽ 4ŮŽ ,ŮŽ 8ŮŽ B

ŮŽ ] #ŮŽŮ‘ 'Ů? ‍ا; Ů’ا‏ ﴞ٣٥﴿ Z Ů? Ů‘Ů° ‍ Ů? ي‏bŮ’ 4ŮŽ 0ŮŽ Ů? FŮ° $ŮŽ ‍ >َن‏wÂŒŮ? \ 1 31. Yani, sonsuz huzur ve mutluluk diyarÄą olan Adn cennetleri. Ä°Ĺ&#x;te onlar, içerisinde Äąrmaklar çaÄ&#x;Äąldayan ve arzu ettikleri her Ĺ&#x;eyi bulabilecekleri bu cennet bahçelerine girecekler. Allah, dĂźrĂźst ve erdemlice bir hayatÄą tercih ederek kĂśtĂźlĂźÄ&#x;Ăźn her çeĹ&#x;idinden titizlikle sakÄąnan kimseleri iĹ&#x;te bĂśyle mĂźkâfatlandÄąrÄąr.


ŮŽ aŮ? J ŮŽ RŮ? (Ů° 'ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏8Ů? BŮ‘Ů° ŮŽ #ŮŽ ^ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ َ‍ا‏ Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ ‍ ŮŒŮ…â€ŹPŮŽ ŮŽ ‍ Ů?] Ů? َن‏4ŮŽ Z ŮŽ L Ů‘Ů? s 1 Ů?J 1 ﴞ٣٢﴿ ‍ ŮŽ' Ů?( َن‏5Ů’ ^ŮŽ Ů’ #Ů? Ů’ $Ů? 'ŮŽ Ů? aŮŽ ŮŽŮ‘ bŮŽ ‍ Ů?( ا Ů’ا‏NŮ’ Ů? ‍اد‏ 32. Onlar ki, tertemiz bir hayat yaĹ&#x;arlarken, gĂźzel yĂźzlĂź melekler gelip incitmeden canlarÄąnÄą alacak ve “Selâm sizlere, ebedĂŽ kurtuluĹ&#x; ve esenliÄ&#x;e ulaĹ&#x;tÄąnÄąz, yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄąz iyi iĹ&#x;lerden dolayÄą buyurun girin cennete!â€? diyerek mĂźjdeyi verecekler. Hakikati tĂźm berraklÄąÄ&#x;Äąyla gĂśzler ĂśnĂźne seren bunca deliller ve mucizeler ortada dururken, inkârcÄąlar tĂśvbe edip ebedĂŽ mutluluÄ&#x;a ulaĹ&#x;mak için daha ne duruyorlar?

ŮŽ RŮ? (Ů° 'ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏8Ů? ŮŽ ^Ů? Ů’ ^ŮŽ ‍* Ů? Ůˆ َن اŮ? Ů‘ŮŽ @ اŮŽ ْن‏ Ů? Ů’ 4ŮŽ <Ů’ ŮŽ 0ŮŽ> Ů?Ů‘ ‍ Ů? َع‏,Ů’ َ‍ ا‏AŮŽ ^Ů? Ů’ 4ŮŽ ‍ اŮŽ Ů’Ůˆâ€ŹaŮ? J ŮŽ ,ŮŽ ‍ Ů’ > ŮŽŮˆâ€Ź8Ů? (Ů? LŮ’ XŮŽ +Ů’ ,Ů? +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽ< ا‏5ŮŽŮŽ B 0ŮŽ Ů? FŮ° $ŮŽ ‍ Ů? ا‏$ŮŽ +Ů’ J Ů? Ů‘Ů° Ů? 8Ů? 'ŮŽ (ŮŽ Â? Ů? Ů° ‍ا; ŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٣٣﴿ ‍ Ů’* Ů?( Ů?' َن‏4ŮŽ Ů’ 8Ů? C ŮŽ Ů?e Ů’ َ‍ا‏ 33. CanlarÄąnÄą alacak azap meleklerinin karĹ&#x;ÄąlarÄąna çĹkagelmesini ya da Rabb’inin azap emrinin gerçekleĹ&#x;mesini mi bekliyorlar? Oysa geçmiĹ&#x; toplumlarÄą ibretle incelemiĹ&#x; olsalardÄą, kendilerini ne bĂźyĂźk bir felâketin beklediÄ&#x;ini anlayacaklardÄą. ÇßnkĂź onlardan Ăśncekiler de bĂśyle yapmÄąĹ&#x;lardÄą ve yaptÄąklarÄąnÄąn cezasÄąnÄą en aÄ&#x;Äąr biçimde ĂśdemiĹ&#x;lerdi! Allah, hak ettikleri cezayÄą vermekle onlara zulmetmiĹ&#x; deÄ&#x;ildi; ne var ki, onlar bile bile kĂśtĂźlĂźÄ&#x;Ăź tercih ederek kendilerine zulmediyorlardÄą.

D Ů? ‍ Ů? ا‏$ŮŽ ,ŮŽ Ů’ 8Ů? Ů? ‍ َق‏i Ů? ‰َ Ů‘Ů? ŮŽ Ů’ 8Ů? ŮŽ 7ŮŽ ŮŽ BŮŽ ŮŽ ‍ Ů?' Ů?( ا ŮŽŮˆâ€ŹIŮŽ ,ŮŽ ‍ ت‏ ﴞ٣٤﴿ ‍ن‏cŮŽ wÂŒŮ? Ů? 8Ů’ #ŮŽ CŮ’ 4ŮŽ

34. Ve sonunda, yaptÄąklarÄą kĂśtĂźlĂźkler dĂśnĂźp kendilerini buldu ve o alay edip durduklarÄą azap, onlarÄą çepeçevre kuĹ&#x;atÄąverdi! Ä°Ĺ&#x;ledikleri gĂźnahlarÄąn, ezelden belirlenmiĹ&#x; ilâhĂŽ bir yazgÄą olduÄ&#x;unu Ăśne sĂźrerek sorumluluktan kurtulmaya çalÄąĹ&#x;anlara gelince:


35. Allah’a inanmakla birlikte, birtakÄąm sahte ilâhlarÄą itaat edilecek

ŮŽ XŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ ا‏$Ů? ŮŽ HŮ’ َ‍ ا‏+ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ Ů„ ا‏ +Ů’ ,Ů? D Ů? ‍ Ů?ŘŻŮˆâ€Ź+Ů’ ,Ů? ŮŽ 2Ů’ LŮŽ IŮŽ ,ŮŽ ;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ َإ‏H 0ŮŽ Ů? FŮ° $ŮŽ ‍ Ů?>إ‏AŮ’ HŮŽ +Ů’ ,Ů? D Ů? ‍ Ů?ŘŻŮˆâ€Ź+Ů’ ,Ů? ŮŽ ,Ů’ ŮŽŮ‘ i ŮŽ @ŮŽ ‍ ŮŽ ŮŽŮˆâ€ŹSwŮ? ŮŽ ‍ ŮŽŮˆ ŮŽ @ ٰا‏+Ů? 3Ů’ ŮŽ ‍ Ů?إ‏AŮ’ HŮŽ Ů? L 'Ů? ‍ Ů?Řş Ů’ا‏PŮŽ LŮŽ ‍ ا Ů‘Ů? Ů? Ů?< اŮ? Ů‘ŮŽ@ Ů’ا‏%(ŮŽ IŮŽ <Ů’ 8ŮŽ BŮŽ ƒ Ů’ 8Ů? (Ů? LŮ’ XŮŽ +Ů’ ,Ů? +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽ< ا‏5ŮŽŮŽ B Z ﴞ٣ټ﴿

mutlak otorite kabul ederek veya makam, Ĺ&#x;Ăśhret, servet ve benzeri deÄ&#x;erleri hayatÄąn biricik ĂślçßsĂź hâline getirerek Allah’a ortak koĹ&#x;anlar, gĂźnahlarÄąnÄą mazur gĂśsterebilmek için diyorlar ki: “EÄ&#x;er Allah dileseydi irademizi elimizden alÄąrdÄą, bĂśylece ne biz, ne de atalarÄąmÄąz O’ndan baĹ&#x;kasÄąna kulluk etmez, O’nun hĂźkmĂźne aykÄąrÄą olarak hiçbir Ĺ&#x;eyi yasaklamazdÄąk! Mademki bunlarÄą yapÄąyoruz, demek Allah buna izin vermiĹ&#x;tir.â€? AslÄąnda buraya kadar sĂśyledikleri doÄ&#x;ru. Fakat buradan yola çĹkarak vardÄąklarÄą sonuç yanlÄąĹ&#x;: “O hâlde, yaptÄąklarÄąmÄąz O’nun rÄązasÄąna uygundur. Ă–yle ya, Allah bizzat kendisinin izin verdiÄ&#x;i Ĺ&#x;eyi niçin yasaklasÄąn?â€? Evet, gerçekten de Allah imtihan hikmeti gereÄ&#x;ince insana akÄąl ve irade vermiĹ&#x; ve yaptÄąÄ&#x;Äą kĂśtĂźlĂźklere derhal mĂźdahale etmeyerek bunlarÄą yapmasÄąna izin vermiĹ&#x;tir. Fakat Allah’Ĺn bir Ĺ&#x;eye izin vermesi, ondan razÄą olduÄ&#x;u anlamÄąna gelmez. O’nun razÄą olduÄ&#x;u Ĺ&#x;eyleri ĂśÄ&#x;renmek için “nelere izin verdiÄ&#x;ineâ€? deÄ&#x;il, “neleri emrettiÄ&#x;ineâ€? bakmak gerekir. Fakat inkârcÄąlar, bunlarÄą bile bile hakikati çarpÄątÄąyorlar. Onlardan Ăśnceki zalimler de buna benzer saçma gerekçelerle insan iradesini yok sayarak aynÄą Ĺ&#x;ekilde davranmÄąĹ&#x; ve sonunda azabÄąmÄązÄą tatmÄąĹ&#x;lardÄą! GĂśz gĂśre gĂśre saçma bahaneler uyduran bu insanlara karĹ&#x;Äą elçilerin gĂśrevi, hakikati onlara açĹkça duyurmaktan baĹ&#x;ka ne olabilir ki! Rabb’inizin neleri emrettiÄ&#x;ini ĂśÄ&#x;renmek ister misiniz?

‍ ا‏LŮ? Ů? #ŮŽ U‍ا‏ Ů’ ‍ا; ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ Ů‘Ů° ‍Ů?Ůˆا‏2LŮ? I‍ا‏ Ů’ ‍ ŮŽŘą Ů? @Ů‹ اŮŽ Ů?ن‏aŮ? ,ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů‘Ů?< ا‏$Ů? AB ŮŽ tŮ’ 5ŮŽ ŮŽ 2Ů’ ]ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ‍ا‏ Ů’ ]ŮŽŮ‘ i DŮ? Ů’ (ŮŽ IŮŽ r Ů? Ů‘Ů° ‍َى‏2 ŮŽ +Ů’ ,ŮŽ Ů’ 8Ů? Ů’ 'ŮŽŮ? B ‍ ت‏ ŮŽ +Ů’ ,ŮŽ Ů’ 8Ů? Ů’ ,Ů? ‍ا; ŮŽŮˆâ€Ź ÂƒŮŽ }Ů? v


ŮŽ Ů’ ABŮ? ‍†Ů?Ůˆا‏CŮŽ ŮŽŮ‘ Ů? Ů’ ŮŽB ‍ا@ Ů’Řą Ů?؜‏ aŮ? LŮŽ XŮ? IŮŽ ‍ َن‏$ŮŽ ŮŽ Ů’ $ŮŽ ‍* Ů? Ůˆا‏

B aŮ?> ŮŽ PŮŽ Y ‍ا‏ ŮŽ 'Ů? ‍ْا‏ ŮŽ FŮ?Ů‘ J ﴞ٣ٌ﴿ Z 36. Hiç kuĹ&#x;kusuz Biz, “YalnÄązca Allah’a kulluk edin; Allah’Ĺn otoritesini ve hĂźkĂźmlerini hiçe sayarak zulĂźm sistemini yeryĂźzĂźnde kurumsallaĹ&#x;tÄąrmaya çalÄąĹ&#x;an azgÄąn kâfirlere, yani tâÄ&#x;utlara kul kĂśle olmaktan kaçĹnÄąn!â€? diye emrimizi iletmeleri için her topluma bir Peygamber veya Peygamberin mesajÄąnÄą tebliÄ&#x; eden bir davetçi gĂśnderdik. Elçilerin yoÄ&#x;un tebliÄ&#x;i sonucunda, Allah onlardan bir kÄąsmÄąnÄą doÄ&#x;ru yola iletti, vahye teslim olan bu insanlar dÄąĹ&#x;Äąnda bir kÄąsmÄą da kĂśtĂźlĂźÄ&#x;Ăź tercih ettiÄ&#x;i için sapÄąklÄąÄ&#x;Äą hak etti. Bunun canlÄą Ăśrneklerini gĂśrmek istiyorsanÄąz, yeryĂźzĂźnde gezip dolaĹ&#x;Äąn da, ayetlerimizi inkâr eden gßçlĂź toplumlarÄąn, medeniyetlerin sonu nice olmuĹ&#x;, bir gĂśrĂźn! Demek oluyor ki, Allah dilediÄ&#x;i yolu seçmesi konusunda insanÄą ĂśzgĂźr bÄąrakmÄąĹ&#x;tÄąr. O hâlde:

Ů’ 8Ů? ŮŽ ,ŮŽ ‍ Ů‘Ů?< ŮŽŮˆâ€ŹYŮ? 4Ů? +Ů’ ,ŮŽ ‍ي‏2 8Ů’ 4ŮŽ @ŮŽ ;‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ Ů? َّن‏BŮŽ Ů’ 8Ů? 42Ů° Ů? %(Ů° IŮŽ ‍ؾ‏ Ů’ Ů? 3Ů’ ^ŮŽ ‍اŮ? ْن‏ ﴞ٣٧﴿ +ŮŽ 4 7 Ů? ŮŽ +Ů’ ,Ů?

37. Ey MĂźslĂźman! Sen onlarÄąn doÄ&#x;ru yola gelmelerini ne kadar arzu etsen de, Allah koyduÄ&#x;u yasalar çerçevesinde saptÄąrdÄąÄ&#x;Äą hiç kimseyi — kendisi doÄ&#x;ru yola yĂśnelmediÄ&#x;i sĂźrece— hidayete erdirecek deÄ&#x;ildir. Ve bile bile sapÄąklÄąÄ&#x;Äą tercih eden bu insanlara, Hesap GĂźnĂźnde hiç kimse yardÄąm edemeyecektir! Neden mi?

%(Ů° ŮŽ ‍ ت‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍ Ů?' ا‏C Ů? 5ŮŽ LŮ’ 4ŮŽ @ŮŽ 1Ů’8Ů? Ů? 'ŮŽ 4Ů’ َ‍ ا‏2ŮŽ 8Ů’ U Ů?> 'Ů? 4ŮŽ +Ů’ ,ŮŽ ;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° › ŮŽ ; ŮŽ XŮ’ ŮŽâ€ŤŮŽŮˆا‏ ŮŽŮ‘ ŮŽ  ŮŽ $Ů’ َ‍ ا‏+ŮŽŮ‘ J ŮŽ 'Ů? (ŮŽ 5Ů’ 4ŮŽ @ŮŽ ‍ س‏ ﴞ٣٨﴿ ‍ن‏1 ŮŽ DŮ? Ů’ (ŮŽ IŮŽ ‍ًا‏2IŮ’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů° ‍] ŮŽŮˆâ€Źu i Ů? ‍ا‏

38. Ä°nkârcÄąlar, â€œĂ–lĂźp giden bir kimseyi, Allah bir daha asla diriltmeyecektir!â€? diye olanca gßçleriyle yemin ediyorlar. HayÄąr, elbette diriltecek! Bu, yerine getirmeyi bizzat kendisinin ĂźstlendiÄ&#x;i gerçek bir sĂśzdĂźr; ne var ki insanlarÄąn çoÄ&#x;u bunu bilmez.


ŮŽ Ů‘Ů? LŮŽ Ů? Ů? ‍َ Ů? Ůˆا‏e$ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽ( ŮŽ ا‏5Ů’ ŮŽ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹDŮ? B ‍Ů? َن‏e(Ů? #ŮŽ Ů’/4ŮŽ ‍ي‏F ŮŽŮ‘ ‍ Ů? ا‏8Ů? ŮŽ Z ŮŽ ‍ Ů?ذ‏$ŮŽ ‍ Ů? ا‏$ŮŽ Ů’ 8Ů? ŮŽŮ‘ َ‍ا‏ ﴞ٣ي﴿ Z

39. Allah, mahĹ&#x;er gĂźnĂźnde bĂźtĂźn insanlarÄą yeniden diriltecek ki, anlaĹ&#x;mazlÄąÄ&#x;a dĂźĹ&#x;tĂźkleri bĂźtĂźn tartÄąĹ&#x;malÄą konularÄą karara baÄ&#x;layarak hĂźkmĂźnĂź açĹklasÄąn ve bĂśylece inkârcÄąlar ne kadar yalancÄą olduklarÄąnÄą gĂśrsĂźnler. “Peki, çßrĂźyĂźp gitmiĹ&#x; bedenleri yeniden diriltmek zor deÄ&#x;il mi?â€? diyorsanÄąz, onu Bize bÄąrakÄąn:

ŮŽ ]Ů? ŮŽ ‍ Ů?ŘĄ اŮ? ŮŽŘ° ا اŮŽ ŮŽŘą Ů’ŘŻ ŮŽ Ů?ه اŮŽ ْن‏AŮ’ \ Ů? ŮŽ BŮŽ +Ů’ $Ů? DŮ? ŮŽ ‍ ل‏ ﴞ٤٠﴿ ‍ن‏cŮ? J ŮŽ Ů? ŮŽ Ů? Ů’ XŮŽ 'ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ 40. Biz bir Ĺ&#x;eyin olmasÄąnÄą istediÄ&#x;imiz zaman, ona sadece “Ol!â€? deriz; o da hemen oluverir. Zaten bĂźtĂźn varlÄąklar, O’nun “Olâ€? emriyle yaratÄąlmadÄą mÄą? Ă–yleyse, Rabb’inize sonsuz gĂźven duyarak zulme karĹ&#x;Äą mĂźcadeleye devam edin. Sizi bu yoldan çevirebilecek her Ĺ&#x;eyi terk ederek, Ä°slâm’Ĺ yaĹ&#x;ayabileceÄ&#x;iniz yepyeni bir hayata geçiĹ&#x; yapÄąn. TÄąpkÄą, Ä°slâm’Ĺn ilk yÄąllarÄąnda, kâfirlerin baskÄą ve iĹ&#x;kenceleri nedeniyle yurtlarÄąnÄą terk edip Mekke’den HabeĹ&#x;istan’a hicret eden ilk muhacirler gibi:

Ů? ,ŮŽ 2Ů? 5Ů’ ŮŽ +Ů’ ,Ů? ;‍ا‏ ABŮ? Ů’ 8Ů? ŮŽŮ‘ {ŮŽ Ů? Ů‘ LŮŽ Ů? ŮŽ ‍Â? Ů?( Ů?' ا‏ Ů? Ů‘Ů° ABŮ? ‍ Ů? Ůˆا‏U ŮŽ ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆا‏

Ů° Ů’ Ů? UŮ’ ŮŽ@ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹaŮ‹> ŮŽ C Ů?Ů‘ ŮŽ 'Ů? (ŮŽ 5Ů’ 4ŮŽ ‍ Ů? ا‏$ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů?™yŮŽ $Ů’ َ‍ ŮŽ Ů?ŘŠ ا‏N ﴞ٤٥﴿ ‍ن‏1 ŮŽ i ŮŽ ŮŽ Ů’ 2 ‍ا‏ Ů? @‍ا‏ 41. Zulme uÄ&#x;radÄąktan sonra, zulĂźm diyarÄąnÄą terk ederek Allah yolunda hicret edenleri, bu dĂźnyada gĂźzel bir yurda yerleĹ&#x;tireceÄ&#x;iz. Ă‚hirette verilecek mĂźkâfat, elbette çok daha bĂźyĂźktĂźr, bir bilselerdi!

ﴞ٤٢﴿ ‍ Ů?( َن‏$ŮŽŮ‘ ŮŽ #ŮŽ 4ŮŽ Ů’ 8Ů? Ů?Ů‘ ‍ َع‏%(Ů° IŮŽ ‍Ů?Ůˆا ŮŽŮˆâ€ŹyŮŽ 7ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ َ‍ا‏ 42. Onlar, hak dinin egemen olmasÄą için verdikleri mĂźcadelenin gßçlĂźklerine sabredip direnen ve yalnÄązca Rab’lerine gĂźvenen kimselerdir.


<ŮŽ Ů’ َ‍ َ‰ Ů?( ا ا‏CŮŽ Ů? Ů‹@ U Ů’ B Ů’ 8Ů? Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا‏Ai ŮŽ ‍ اŮ? Ů‘ŮŽ@ Ů?ع‏0ŮŽ (Ů? LŮ’ XŮŽ +Ů’ ,Ů? ŮŽ (Ů’ ŮŽ ‍ اŮŽ ْع‏,ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ 'Ů? (ŮŽ 5Ů’ ^ŮŽ @ŮŽ Ů’ #Ů? Ů’ $Ů? ‍ Ů? اŮ? ْن‏$Ů’ F ‍ا‏ ﴞ٤٣﴿ ‍ن‏1 Ů?Ů‘

43. Ey Muhammed! Ä°nkârcÄąlar, senin diÄ&#x;er insanlar gibi fâni bir insan olmanÄą gerekçe gĂśstererek PeygamberliÄ&#x;ine itiraz ediyorlar. Oysa Biz senden Ăśnce de, kendilerini vahiyle desteklediÄ&#x;imiz ĂślĂźmlĂź adamlardan baĹ&#x;kasÄąnÄą elçi olarak gĂśndermedik. Zira onlar, bĂźtĂźn hal ve hareketleriyle mĂźminlere Ăśnder ve Ăśrnek olacaklardÄą. Ey insanlar! EÄ&#x;er bu gerçeÄ&#x;i bilmiyorsanÄąz, Allah’Ĺn ayetlerini iyi bilen dĂźrĂźst ve gĂźvenilir insanlara, yani zikir ehline sorun. Onlar da Ĺ&#x;ahitlik edeceklerdir ki:

ŮŽŮ‘ Ů? Z ŮŽ Ů‘Ů? LŮŽ #Ů? Ů? ŮŽ $Ů’ F ‍ا‏ ,ŮŽ ‍ س‏ Ů? ŮŽ Ů‘Ů? LŮŽ Ů’ Ů? Ů?Ů‘ 0ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů?‍ ŘŞ ŮŽŮˆا Ů‘Ů? Ů? >Ů? ŮŽŮˆاŮŽ Ů’ ŮŽ Ů’ ŮŽ ا‏ Ů? ( ŮŽŮ‘ ŮŽe#ŮŽ 4ŮŽ Ů’ 8Ů? (ŮŽŮ‘ 5ŮŽ ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź8 Ů’ ŮŽ Ů?‍Ů? Ů‘ ŮŽŮ„ ا‏ ﴞ٤٤﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏J Ů? Ů? 44. Allah, her devirde insanlar arasÄąndan elçiler seçmiĹ&#x; ve onlarÄą, hakikati gĂśzler ĂśnĂźne seren apaçĹk delillerle ve hikmet dolu kitaplarla insanlÄąÄ&#x;Äą aydÄąnlatmak Ăźzere gĂśndermiĹ&#x;tir. Ve iĹ&#x;te ey Muhammed, sana da hikmet, uyarÄą ve ĂśÄ&#x;Ăźtlerle dolu bu Zikri gĂśnderdik ki, kendilerine indirilen bu son ilâhĂŽ vahyi, —onun pratik hayata uygulanmasÄąnÄąn bireysel ve toplumsal bir modelini de ortaya koyarak— tĂźm insanlÄąÄ&#x;a açĹkça bildiresin ve bĂśylece onlar, Allah’Ĺn ayetlerini dĂźĹ&#x;ĂźnĂźp ibret alabilsinler. Fakat yine de, Kur’an’Ĺn ortaya koyduÄ&#x;u hayat programÄąndan yĂźz çevirenler olacak:

ŮŽ Ů’ Ů? 8Ů? Ů? ;‍ا‏ ŮŽ ,ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ا‏+ŮŽ ,Ů? ŮŽ BŮŽ َ‍ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ Ů? Ůˆا‏J ‍؜‏ ŮŽ C Ů? ‰َ Ů‘Ů? C ‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ŮŽ ‍ا@ ْع‏ Ů? Ů’/4ŮŽ ‍ ŘŞ اŮŽ ْن‏ ŮŽ ‍ Ů? Ůˆâ€Ź5Ů? \Ů’ 4ŮŽ @ŮŽ › ﴞ٤ټ﴿ ‍ن‏1 Ů? Ů’ i ŮŽ +Ů’ ,Ů? ‍اب‏ Ů? FŮŽ 5ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏8Ů? ŮŽ ^Ů? Ů’ 4ŮŽ ‍اَ Ů’Ůˆâ€Ź

45. Peki, zulĂźm dĂźzenlerini sĂźrdĂźrebilmek için sinsice plânlar kuran bu inkârcÄąlar, Allah’Ĺn kendilerini bir gĂźn yerin dibine geçirmeyeceÄ&#x;inden, ya da hiç ummadÄąklarÄą bir yerden baĹ&#x;larÄąna korkunç bir azabÄąn gelmeyeceÄ&#x;inden nasÄąl emin olabiliyorlar?

ﴞ٤ٌ﴿ +1 Ů? Ů’ 4ŮŽ ‍اَ Ů’Ůˆâ€Ź ŮŽ 4 bŮ? 5Ů’ 'Ů? Ů? Ů’ Ů? 'ŮŽŮŽ B Ů’ 8Ů? LŮ? (Ů?Ů‘ ]ŮŽ ^ŮŽ AB Ů’ Ů? FŮŽ N


46. Ya da refah ve zenginlikle Ĺ&#x;ÄąmarmÄąĹ&#x; bir hâlde gezip dolaĹ&#x;Äąrlarken, onlarÄą ansÄązÄąn yakalayÄąp helâk etmeyeceÄ&#x;inden —ki buna asla engel olamazlar— nasÄąl emin olabiliyorlar?

Ů? ŮŽŮ‘ ‍ Ů? َّن َع‏BŮŽ ‍ Ů‘Ů? Ů? >٠‏/ŮŽ ^ŮŽ %(Ů° IŮŽ Ů’ Ů? FŮŽ N ﴞ٤٧﴿ ŮŒ i ‍ ŮŒŮ ŮŽŘąâ€ŹwÂŒŮ? ŮŽ ŮŽ Ů’ J Ů? Ů’ 4ŮŽ ‍اَ Ů’Ůˆâ€Ź 47. Yahut ahlâkĂŽ deÄ&#x;erlerin çÜzĂźlmesi sonucunda, zamanla barÄąĹ&#x; ve huzur ortamÄąnÄąn yok olup toplumun içten içe çßrĂźmesiyle, Allah’Ĺn onlarÄą adÄąm adÄąm felâketlere sĂźrĂźklemeyeceÄ&#x;inden nasÄąl emin olabiliyorlar? Fakat onlarÄąn bunca nankĂśrlĂźÄ&#x;Ăźne karĹ&#x;ÄąlÄąk Allah onlarÄą derhal cezalandÄąrmÄąyor, tĂśvbe etmeleri için biraz daha mĂźhlet tanÄąyor. ÇßnkĂź sizin Rabb’iniz, kullarÄąna karĹ&#x;Äą gerçekten çok Ĺ&#x;efkatli, çok merhametlidir. Nitekim bu inkârcÄąlar, etraflarÄąna ibret gĂśzĂźyle bir bakmÄąĹ&#x; olsalar, Allah’Ĺn varlÄąÄ&#x;ÄąnÄą, birliÄ&#x;ini, sonsuz kudret ve merhametini gĂśrecekler:

+Ů? IŮŽ DŮ? Ů? PŮŽ Â?Ů? ‍ا‏SoŮ? ŮŽŮ‘ ŮŽe#ŮŽ 4ŮŽ ‍ Ů?إ‏AŮ’ HŮŽ +Ů’ ,Ů? ;‍ا‏ ŮŽ ,ŮŽ % Ů° Ů?‍ ŮŽ Ů’Ůˆا ا‏4ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍اَ ŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů‘Ů°  ŮŽ (ŮŽ N ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹZ ﴞ٤٨﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏N‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍ًا‏2bŮŽŮ‘ Ů? <Ů? {Ů? 'ŮŽ \ ‍ا‏ Ů? ‍; ŮŽŮˆ Ů? Ů’ َد‏ Ů? ' ŮŽ ‍ْا‏ 48. Allah’Ĺn yarattÄąÄ&#x;Äą varlÄąklara dikkat ve ibretle bakmÄąyorlar mÄą? OnlarÄąn o gĂśrĂźnen gĂślgeleri, gĂźneĹ&#x; sistemindeki mĂźkemmel Ăślçß ve dengeyi insana haykÄąrÄąrcasÄąna, nasÄąl da sabah akĹ&#x;am bir saÄ&#x;a bir sola dĂśnerek Allah’Ĺn koyduÄ&#x;u doÄ&#x;al yasalara alçakgĂśnĂźllĂź olarak boyun eÄ&#x;iyorlar.

ŮŽ Ů’ ABŮ? ,ŮŽ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ABŮ? ,ŮŽ 2Ů? bŮ? CŮ’ 4ŮŽ ; aŮ? ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŘŻ ا‏+Ů’ ,Ů? ‍ا@ Ů’Řą Ů?؜‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? ŮŽ 'Ů° C ‍ا‏ ŮŽ RŮ? (Ů° 'ŮŽ â€ŤŮŽŮˆ Ů’ا‏ ﴞ٤ي﴿ ‍Ů?Ůˆ َن‏yŮ? JŮ’ #ŮŽ CŮ’ 4ŮŽ @ŮŽ Ů’ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹaŮ? J 49. Ve zaten, gĂśklerde ve yerde bulunan bĂźtĂźn varlÄąklar Allah’a secde ederler. MĂźminler kendi istek ve iradeleriyle, diÄ&#x;er yaratÄąlmÄąĹ&#x;lar da baÄ&#x;lÄą olduklarÄą doÄ&#x;a yasalarÄąna uyarak ister istemez Allah’a boyun eÄ&#x;erler. Allah’a isyan eden bir kâfir bile, yiyip içerken, nefes alÄąp verirken; kalbi, ciÄ&#x;erleri ve baÄ&#x;ÄąrsaklarÄą çalÄąĹ&#x;Äąrken... ilâhĂŽ kanunlara itaat etmektedir. MĂźĹ&#x;riklerin tanrÄąlaĹ&#x;tÄąrdÄąÄ&#x;Äą o melekler de, asla kibre kapÄąlmaksÄązÄąn Allah’a boyun eÄ&#x;mektedirler. Ă–yle ki:


ﴞټ٠﴿ ‍ن‏cŮŽ ‍ Ů? Ůˆâ€Ź,ŮŽ oŮ’ 4Ů? ,ŮŽ ‍ Ů?( َن‏5ŮŽ eŮ’ 4ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź8Ů? XŮ? Ů’ BŮŽ +Ů’ ,Ů? Ů’ 8Ů? ŮŽŮ‘ ‍Ů? َن َع‏B /ŮŽ 4ŮŽ 50. Ăœzerlerinde mutlak egemen olan Rab’lerinden korkar ve yalnÄązca kendilerine emredileni yaparlar. Ä°Ĺ&#x;te bu yĂźzden:

ŮŽ XŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍ ي‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ ل‏ ŮŽ 4ŮŽŮ‘ Ů? BŮŽ 2ÂƒŮŒ i‍ا‏ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹDŮŒ Ů° Ů?‍ اŮ? Ů‘ŮŽ ŮŽ' Ů? ŮŽ ا‏Z ƒ Ů? Ů’ ŮŽ mŮ’ ‍ ا‏Z Ů? Ů’ 8ŮŽ Ů° Ů?â€ŤŮˆا ا‏FŮ? /Ů? #ŮŽŮ‘ ^ŮŽ @ŮŽ ;‍ا‏ ﴞټ٥﴿ ‍ ن‏ Ů’ B Ů? LŮ? ŮŽ ‍َ ع‏

51. Allah, “SakÄąn O’ndan baĹ&#x;kasÄąnÄąn otoritesine boyun eÄ&#x;ip de kendinize ikinci bir tanrÄą edinmeyin!â€? buyurdu, â€œĂ‡ĂźnkĂź sizin Rabb’iniz, eĹ&#x;i ve ortaÄ&#x;Äą olmayan bir tek ilâhtÄąr! O hâlde baĹ&#x;ka hiç kimseden deÄ&#x;il, yalnÄązca Benden korkun!â€?

ŮŽ Ů’ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ABŮ? ,ŮŽ DŮ? ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů‘ DŮ? ŮŽ ‍ا@ Ů’Řą Ů?Řś ŮŽŮˆâ€Ź ;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ŮŽ †ْ ŮŽVŮŽBَ‍ > ا‏LŮ‹ 7‍ا‏ Ů? ŮŽ 'Ů° C ‍ا‏ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź+Ů? 42 ‍ا‏ ﴞټ٢﴿ ‍ Ů?] َن‏#ŮŽŮ‘ ^ŮŽ

52. Mademki gĂśklerde ve yerde ne varsa hepsi O’nundur, Ĺ&#x;u hâlde kulluk ve itaat de daima O’na olmalÄądÄąr; hal bĂśyleyken, hâlâ Allah’tan baĹ&#x;ka birilerinden mi çekineceksiniz?

Ů? C Ů? Ů? ,ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů?Ů‘ Ů? J ŮŽŮ‘ ,ŮŽ ‍ Ů‘ŮŽŮ? اŮ? ŮŽذا‏m ;‍ا‏ DŮ? Ů’ ŮŽ Ů? BŮŽ Ů?Ů‘ Y ‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° +ŮŽ 'ŮŽŮ? B aŮ? 'ŮŽ 5Ů’ Ů? +Ů’ ,Ů? Ů’ J ﴞټ٣﴿ ‍ َ‰ Ů? Ůˆ ŮŽÂƒŮ†â€ŹbŮ’ ^ŮŽ

53. Size ulaĹ&#x;an her nimet Allah’tandÄąr. Nitekim baĹ&#x;ÄąnÄąza bir belâ geldi mi, hemen O’na el açĹp yalvarÄąrsÄąnÄąz.

Ů? Ů’ ,Ů?  ŮŒ 4 ŮŽ B ‍ Ů’ اŮ? ŮŽذا‏J Ů? Ů’ IŮŽ ŮŽŮ‘ Y ‍ا‏ Ů?Ů‘ Ů’ 8Ů? Ů?Ů‘ ŮŽ Ů? Ů’ J ŮŽ \ ŮŽ $ŮŽ ‍ Ů‘ŮŽŮ? اŮ? ŮŽذا‏m ŮŽ $Ů? Ů? \Ů’ 4Ů? ﴞټ٤﴿ ‍ن‏1


54. Fakat Allah bu belâyÄą Ăźzerinizden kaldÄąrÄąr kaldÄąrmaz, içinizden bazÄąlarÄą çok geçmeden ettiÄ&#x;i dualarÄą unutur ve baĹ&#x;kalarÄąna kulluk ederek Rab’lerine ortak koĹ&#x;arlar.

ﴞټټ﴿ ‍ ŮŽ( Ů?' َن‏5Ů’ ^ŮŽ ‍ Ů’ َ٠‏CŮŽ ŮŽ B ‍ ا‏5Ů? #ŮŽŮ‘ 'ŮŽ #ŮŽ BŮŽ > Ů’ Ů? ŮŽ Ů’ ^ŮŽ ‍Ů? Ů? Ůˆا Ů? ŮŽ' ٰا‏eJŮ’ ŮŽ Ů? 55. BĂśylece, kendilerine bahĹ&#x;ettiÄ&#x;imiz nimetlere nankĂśrlĂźk etmiĹ&#x; olurlar. Ey nankĂśrler, Ĺ&#x;imdilik keyfinize gĂśre yaĹ&#x;ayÄąn bakalÄąm; yakÄąnda baĹ&#x;ÄąnÄąza neler gelecek, gĂśreceksiniz! MĂźĹ&#x;rikler, ekinlerinden ve hayvanlarÄąndan bir kÄąsmÄąnÄą (6. En’âm: 136) Allah ile putlarÄą arasÄąnda bĂślĂźĹ&#x;tĂźrĂźrlerdi:

; Ů? Ů‘Ů° ^ŮŽ > Ů’ Ů? ŮŽ XŮ’ ‍ Ů‘ŮŽ' ŮŽŘą ŮŽز‏,Ů? LŮ‹ M ŮŽ ‍ ŮŽ( Ů?' َن‏5Ů’ 4ŮŽ @ŮŽ 'ŮŽ Ů? ‍ Ů?( َن‏5ŮŽ bŮ’ 4ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞټٌ﴿ ‍ ŮŽÂ’Ů?Ůˆ َن‏eŮ’ ^ŮŽ Ů’ #Ů? Ů’ $Ů? 'ŮŽŮ‘ IŮŽ +ŮŽŮ‘ (Ů? ‰َ CŮ’ #Ů? ŮŽ

56. Kendilerine bahĹ&#x;ettiÄ&#x;imiz nimetlerden, haklarÄąnda hiçbir bilgiye sahip olmadÄąklarÄą ve yalnÄązca atalarÄąnÄą kĂśrĂź kĂśrĂźne taklit ederek baÄ&#x;landÄąklarÄą sĂśzde ilâhlarÄąna da bir pay ayÄąrÄąyorlar. Ăœstelik bunun, Allah’Ĺn emri olduÄ&#x;unu iddia ediyorlar. O hâlde, ey zalimler! Yemin olsun ki, bĂźtĂźn bu uydurduÄ&#x;unuz Ĺ&#x;eylerden dolayÄą kesinlikle hesaba çekileceksiniz!

ﴞټ٧﴿ ‍ َن‏8Ů? #ŮŽ \Ů’ 4ŮŽ ,ŮŽ Ů’ 8Ů? ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹD1 Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍ Ů?( َن‏5ŮŽ bŮ’ 4ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? ŮŽ LŮŽ ‍; Ů’ا‏ Ů? ŮŽ 3ŮŽ LŮ’ Ů? ‍ ت‏ 57. Bir de hoĹ&#x;larÄąna giden erkek çocuklarÄąnÄą kendilerine lâyÄąk gĂśrĂźrlerken, sahip olmaktan utanç duyduklarÄą kÄązlarÄą “Melekler Allah’Ĺn kÄązlarÄądÄąr!â€? diyerek Allah’a yakÄąĹ&#x;tÄąrmaktan çekinmiyorlar! HâĹ&#x;â, Allah eksiklik ve noksanlÄąk ifade eden ve ancak yaratÄąklara yakÄąĹ&#x;tÄąrÄąlabilecek sÄąfatlardan uzaktÄąr, yĂźcedir! Ăœstelik bunlar Allah’a nispet ettikleri kÄąz çocuklarÄąnÄą o kadar aĹ&#x;aÄ&#x;ÄąlÄąk gĂśrĂźrler ki:

ŮŽ %tŮ’Ů° @ Ů? Ů’ Ů? Ů’ Ů? 2Ů? i ÂƒŮŒ * $ŮŽ ŮŽ Ů? ‍ا ŮŽŮˆâ€Źu‍ ŮŽ د‏CŮ’ ,Ů? DŮ? 8Ů? UŮ’ ‍Â? Ů‘ŮŽ< ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ َ‍\ ŮŽ ا‏ Ů?Ů‘ Ů? â€ŤŮŽŮˆاŮ? ŮŽذا‏ ﴞټ٨﴿


58. Onlardan birine bir kÄąz çocuÄ&#x;unun dĂźnyaya geldiÄ&#x;i mĂźjdelense, ĂźzĂźntĂźden yĂźzĂź kapkara kesilir ve içi Ăśfkeyle dolup taĹ&#x;ar.

Ů? +Ů’ ,Ů? ‍ Ů’ا ŮŽ] Ů’ م‏+ŮŽ ,Ů? ‍ ŮŽ ٰاعى‏#ŮŽ 4ŮŽ Ů? C ‍ ن‏ Ů? Ů? %(Ů° IŮŽ DŮ? J Ů? 'Ů’ 4Ů? َ‍ ا‏D> Ů? ŮŽ \ Ů?Ů‘ Ů? ,ŮŽ ‍ Ů?إ‏ Ů? Ů?Ů‘ ABŮ? DŮ? Ů? Ů? 3Ů’ 4ŮŽ ,ŮŽ ‍ َإ‏ ŮŽ @ŮŽ َ‍اب ا‏ Ů?Ů‘ 24ŮŽ ‍اَ ْم‏ ﴞټي﴿ ‍ Ů?' َن‏J > Ů? ŮŽ Â’ ‍ا‏

59. Kendisine verilen bu “utanç vericiâ€? mĂźjde yĂźzĂźnden insanlarÄąn içine çĹkamaz olur. Evine kapanÄąp kara kara dĂźĹ&#x;Ăźnmeye baĹ&#x;lar; Ĺ&#x;imdi bu “alçaklÄąÄ&#x;aâ€? katlanÄąp onu evinde mi tutsun, yoksa onurunu kurtarmak için kÄązÄąnÄą diri diri topraÄ&#x;a mÄą gĂśmsĂźn! BakÄąn, ne kĂśtĂź hĂźkĂźm veriyorlar!

Ů° Ů’ Ů? ‍ Ů? َن‏,Ů? oŮ’ 4Ů? @ŮŽ +ŮŽ 4F (ŮŽŮ‘ Ů? ŮŽ Ů’ <ŮŽŮ? t'ŮŽ ‍; Ů’ا‏ ŮŽŮ‘ <ŮŽŮ? t,ŮŽ ‍ ŮŽ Ů?؊‏N %> (Ů° IŮ’ @‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍ Ů’ Ů?ÂƒŘĄ ŮŽŮˆâ€ŹC ‍ا‏ Ů? @ ﴞٌ٠﴿ cŮ? J 3ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏4 5ŮŽ â€ŤŮŽŮˆ Ů? ŮŽ Ů’ا‏ 60. Ă‚hirete inanmayanlar, insanlÄąÄ&#x;Äą mutsuzluÄ&#x;a sĂźrĂźkleyen ve asla Ăśrnek alÄąnmamasÄą gereken bĂśyle kĂśtĂź Ăśzelliklere sahiptir. En yĂźce sÄąfatlar ise Allah’a aittir. O hâlde, inanç, dĂźĹ&#x;Ăźnce ve davranÄąĹ&#x;larÄąnÄązÄą Allah’Ĺn gĂśnderdiÄ&#x;i kitaba gĂśre dĂźzenlemelisiniz. ÇßnkĂź O azizdir, hakimdir. TĂźm varlÄąklar Ăźzerinde mutlak otorite sahibidir, sonsuz ilim ve hikmet sahibidir. Sonsuz hikmetinden dolayÄądÄąr ki:

ŮŽŮ‘ ;‍ا‏ Ů? Ů? ‍ س‏ aŮ? ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŘŻ ا‏+Ů’ ,Ů? 8ŮŽ Ů’ (ŮŽ IŮŽ ‍ ŮŽ^ ŮŽ ŮŽŮƒâ€Ź,ŮŽ Ů’ 8Ů? 'Ů? (Ů’ * Ů? Ů‘Ů° FŮ? N‍ا‏ ŮŽ ‍ا‏ Ů? oŮŽ 4Ů? Ů’ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ‍ Ů? ŮŽذا‏BŮŽ %ƒ 'u C @ŮŽ Ů’ 8Ů? (Ů? U ŮŽ َ‍ ŮŽŘĄ ا‏U ŮŽ ,Ů? <Ů? U ŮŽ َ‍ ا‏% Ů° Ů?‍ Ů? Ů? Ů’ ا‏N Ů?Ů‘ oŮŽ 4Ů? +Ů’ J Ů? Ů° â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞٌ٥﴿ ‍ َن‏,Ů? 2Ů? ]Ů’ #ŮŽ CŮ’ 4ŮŽ @ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹaŮ‹ IŮŽ ŮŽ ‍ Ů? Ůˆ َن‏N Ů? Ů’ #ŮŽ CŮ’ 4ŮŽ 61. Allah insanlarÄą iĹ&#x;ledikleri kĂśtĂźlĂźklerden dolayÄą anÄąnda helâk edecek olsaydÄą, yeryĂźzĂźnde bir tek canlÄą bÄąrakmazdÄą. Fakat O, dĂźĹ&#x;ĂźnĂźp tĂśvbe etmeleri için, onlara vereceÄ&#x;i cezayÄą kendisinin takdir ettiÄ&#x;i belirli bir sĂźreye kadar erteliyor. SĂźreleri dolunca da artÄąk son piĹ&#x;manlÄąk fayda vermez. Helaki ne bir an geciktirebilir, ne de Ăśne alabilirler!â€?


Allah bĂśyle yĂźce sÄąfatlara sahipken, bu inkârcÄąlar hoĹ&#x;lanmadÄąklarÄą kÄąz çocuklarÄąnÄą Allah’a yakÄąĹ&#x;tÄąrÄąrlar. Kendileri baĹ&#x;kanlÄąk ve yĂśnetimde ortaklÄąÄ&#x;Äą sevmez, fakat Allah’a ortak koĹ&#x;arlar. Kendi elçilerine saygÄą gĂśsterilmesini ister, fakat Allah’Ĺn Peygamberlerini kßçßmserler. Yani:

ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏8Ů? #Ů? ŮŽ C Ů? 8Ů? ŮŽ ‍ ŮŽب اŮŽ َّن‏FŮ? J Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍ Ů?( َن‏5ŮŽ bŮ’ 4ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? MŮ? ^ŮŽ ‍ ŮŽ Ů? َن ŮŽŮˆâ€ŹJŮ’ 4ŮŽ ,ŮŽ ; Ů? Ů’ َ‍ ا‏ ŮŽŮ‘ Ů? 8Ů? ŮŽ ‍ ŮŽ ŮŽŮ… اŮŽ َّن‏U Ů? ŮŽ eŮ’ ,Ů? Ů’ 8Ů? ŮŽŮ‘ َ‍ا ŮŽŘą ŮŽŮˆا‏ ﴞٌ٢﴿ ‍ َن‏s ŮŽ @ŮŽ %> Ů° CŮ’ 3Ů? ‍ْا‏ 62. HoĹ&#x;lanmadÄąklarÄą Ĺ&#x;eyleri Allah’a yakÄąĹ&#x;tÄąrmaktan çekinmezler. Bir de hiç çekinmeden, kendilerinin en gĂźzel Ĺ&#x;eylere lâyÄąk olduÄ&#x;unu iddia ederek gĂśz gĂśre gĂśre yalan sĂśylerler. Oysa hiç kuĹ&#x;ku yok ki, onlarÄąn hakkÄą ateĹ&#x;tir, hem de cehennemin ĂśncĂźleri olarak!

ŮŽ Ů’ \ ‍ا‏ ŮŽŮ‘ Ů? 8Ů? ŮŽ +ŮŽ 4ŮŽŮ‘ ŮŽ BŮŽ 0ŮŽ (Ů? LŮ’ XŮŽ +Ů’ ,Ů? Ů? ,ŮŽ Ů?‍ ا‏% Ů° Ů?‍ اŮŽ Ů’Řą ŮŽ Ů’( ŮŽ ا‏2Ů’ ]ŮŽ ŮŽ ; ‍ Ů?ن‏v Ů? Ů‘Ů° ^ŮŽ ﴞٌ٣﴿ ŮŒ َ‍اب ا‏ ŮŒ FŮŽ IŮŽ Ů’ 8Ů? ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا ŮŽ Ů’ ŮŽŮ… ŮŽŮˆâ€Ź8Ů? Ů?Ů‘ Ů? ‍ ŮŽ ŮŽŮˆâ€Ź8Ů? BŮŽ Ů’ 8Ů? ŮŽ 'ŮŽ IŮ’ َ‍ا‏

63. Gerçek Ĺ&#x;u ki, senden Ăśnceki çaÄ&#x;larda hĂźkĂźm sĂźren toplumlara da elçilerimizi gĂśndermiĹ&#x;tik. Fakat Ĺ&#x;eytan, yaptÄąklarÄą çirkin iĹ&#x;leri allayÄąp pullayarak onlarÄąn gĂśzĂźne gĂźzel gĂśstermiĹ&#x; ve bĂśylece onlarÄą inkâra sĂźrĂźklemiĹ&#x;ti. Ve iĹ&#x;te aynÄą Ĺ&#x;eytan, bugĂźn de inkârcÄąlarÄą aldatarak onlarÄąn yol gĂśstereni, karar vereni, danÄąĹ&#x;manÄą ve dostu olmuĹ&#x;! ĹžeytanÄą dost edindikleri için, onlara can yakÄącÄą bir azap var! Bu durumda, ey Muhammed, sana ve senin izinden gidenlere bĂźyĂźk bir gĂśrev dĂźĹ&#x;Ăźyor:

ŮŽ Ů‘Ů? LŮŽ #Ů? Ů? @ŮŽŮ‘ Ů?‍ ب ا‏ ‍Ů? ا‏e(ŮŽ #ŮŽ Ů’N‍ي ا‏FŮ? ŮŽŮ‘ ‍ Ů? ا‏8Ů? ŮŽ Z ŮŽ #ŮŽ J Ů? ‍ Ů’ا‏0ŮŽ Ů’ (ŮŽ IŮŽ ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů’ َ‍ ا‏,ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞٌ٤﴿ ‍ Ů? َن‏,Ů? oŮ’ 4Ů? ‍ Ů? ŮŽ] Ů’ Ů?م‏aŮ‹ 'ŮŽ iŮ’ ‍ًى ŮŽŮˆ َع‏2 Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź1 DŮ? B

64. Biz bu KitabÄą sana, ne dediÄ&#x;ini anlamadan, Ăśylesine okuyup geçesin diye deÄ&#x;il, ancak ve ancak, Allah’Ĺn gĂśnderdiÄ&#x;i vahye teslim olan MĂźslĂźmanlardan baĹ&#x;ka bĂźtĂźn insanlarÄąn yĂźzyÄąllardan beri Ăźzerinde tartÄąĹ&#x;Äąp durduklarÄą dinĂŽ, felsefĂŽ, hukukĂŽ, ahlâkĂŽ konularda mutlak hakikati ortaya koyarak insanlÄąÄ&#x;Äą aydÄąnlatman için ve iman edecek bir topluma


doÄ&#x;ru yolu gĂśsteren bir rahmet kaynaÄ&#x;Äą olmak Ăźzere gĂśnderdik. Bu neye benzer, bilir misiniz?

ŮŽ Ů’ DŮ? Ů? ŮŽ iŮ’ ŮŽ BŮŽ ‍ ًإ‏,ŮŽ ‍ ŮŽ' Ů?إ‏C ‍ا‏ ŮŽŮ‘ +ŮŽ ,Ů? ‍ا; اŮŽ Ů’ ŮŽ َل‏ ‍ > اŮ? َّن‏8ŮŽ ^Ů? Ů’ ,ŮŽ 2ŮŽ 5Ů’ ŮŽ ‍؜‏ Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ‍ا@ ْع‏ Ů° ŮŽ 0ŮŽ Ů? ‍ ٰذ‏AB

ﴞٌټ﴿ ‍ن‏cŮŽ 5Ů? 'ŮŽ CŮ’ 4ŮŽ ‍ Ů? ŮŽ] Ů’ Ů?م‏aŮ‹ 4ŮŽ @

65. Allah gĂśkten yaÄ&#x;mur yaÄ&#x;dÄąrÄąr da, onunla ĂślĂź topraÄ&#x;a yeniden hayat verir. Ä°Ĺ&#x;te gĂśnderdiÄ&#x;i Kur’an ile insanlÄąÄ&#x;a bĂśyle hayat verir. Gerçekten bunda, hakikate kulak verenler için hem gĂśkten bir rahmet olarak inen Kur’an’Ĺn ĂślĂź kalpleri nasÄąl dirilttiÄ&#x;ini anlatan bir iĹ&#x;aret, hem de Allah’Ĺn kudret ve merhametini ortaya koyan bir delil vardÄąr.

ŮŽŮ’ Ů? Ů? AB 'ŮŽŮ‘ ,Ů? Ů’ J Ů? ] CŮ’ Ů? ‍ ŮŽ Ů‹>؊‏yŮ’ 5Ů? ŮŽ ‍ م‏ Ů? ŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? َّن‏ +Ů’ ,Ů? D Ů? v Ů? 5Ů’ŮŽ @‍ ا‏ABŮ? Ů’ J ŮŽŮ‘ Ů? Ů‹V{Ů? ŮŽ MŮ‹ Ů? N ŮŽ ‍ ع‏ ﴞٌٌ﴿ Z ŮŽ Ů‹ LŮŽ ŮŽ ‍ Ů’ŮŽ Ů?ŘŤ ŮŽŮˆ ŮŽŘŻ Ů?م‏B Z Ů? \( Ů? Ů’ ŮŽ 66. Gerçek Ĺ&#x;u ki, sĂźtlerini saÄ&#x;dÄąÄ&#x;ÄąnÄąz evcil hayvanlarÄąn o mĂźkemmel yaratÄąlÄąĹ&#x;Äąnda da sizin için ibret verici yĂśnler vardÄąr. ŞÜyle ki: Biz bu hayvanlarÄąn karÄąnlarÄąndaki yarÄą sindirilmiĹ&#x; gÄądalarla kan arasÄąndan salgÄąlanan ve içenlerin boÄ&#x;azÄąndan kayÄąp giden lezzet verici ve tertemiz sĂźt içiriyoruz size.

ŮŽ ŮŽ DŮ? Ů’ ,Ů? â€ŤŮˆ َن‏FŮ? /Ů? #ŮŽŮ‘ ^ŮŽ ‍ ب‏ ŮŽ Ů’ ‍ < ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ‍ات‏ XŮ‹ ْ‍ Ů‹ ا ŮŽŮˆ Ů?عز‏J Ů? ŮŽ 'ŮŽŮŽ m +Ů’ ,Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? ŮŽ IŮ’ @‍ا‏ Ů? / ‍ا‏ Ů° ŮŽ 0ŮŽ Ů? ‍ ٰذ‏AB ‍ Ů‹ > اŮ? َّن‏C ﴞٌ٧﴿ ‍ Ů?] Ů?( َن‏5Ů’ 4ŮŽ ‍ Ů? ŮŽ] Ů’ Ů?م‏aŮ‹ 4ŮŽ @ ŮŽ i ŮŽ

67. Ve gerek hurmadan, gerek ĂźzĂźmden, kimileriniz saÄ&#x;lÄąÄ&#x;a zararlÄą ve sarhoĹ&#x;luk verici içki imal edersiniz, kimileriniz de kurutulmuĹ&#x; meyve, reçel, helva ve benzeri temiz ve helâl gÄądalar Ăźretirsiniz. Ä°Ĺ&#x;te Kur’an’a karĹ&#x;Äą tavrÄąnÄąz da bĂśyledir: Kiminiz onu inkâr ederek yahut basit menfaatler karĹ&#x;ÄąlÄąÄ&#x;Äąnda deÄ&#x;iĹ&#x;tirerek ya da kâhinliÄ&#x;e, cinciliÄ&#x;e alet ederek azaba uÄ&#x;rar, kiminiz de onunla hidayet bularak dĂźnya ve âhirette kurtuluĹ&#x;a eriĹ&#x;irsiniz. Hiç kuĹ&#x;kusuz bunda, aklÄąnÄą kullanan bir toplum için hakikati gĂśsteren bir iĹ&#x;aret, bir delil vardÄąr.


ŮŽŮ‘ % ŮŽ Ů?‍ ا‏0ŮŽ Ů?Ů‘ ‍ َع‏%iŮ° â€ŤŮŽŮˆاŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź +ŮŽ ,Ů? ‍ Ů„ Ů? Ů? Ů‹^ ŮŽŮˆâ€Ź Ů? LŮŽ bŮ? ‍ Ů’ا‏+ŮŽ ,Ů? ‍ي‏F /Ů? ^ŮŽŮ‘ ‍ Ů?< اŮŽ Ů?ن ا‏3Ů’ ‍ا‏ ŮŽŮ‘ ŮŽ HŮ? Ů? 5Ů’ 4ŮŽ 'ŮŽŮ‘ ,Ů? ‍ Ů? ŮŽŮˆâ€ŹbŮŽ \ ‍ا‏ ﴞٌ٨﴿ ‍ن‏1

68. Rabb’in balarÄąsÄąna vahyederek Ĺ&#x;Ăśyle emretti: “DaÄ&#x;larda, aÄ&#x;açlarda ve insanlarÄąn senin için yapacaklarÄą kovanlarda kendine yuva yap.â€?

ŮŽŮ‘ <Ů?Ů‘ $Ů? +Ů’ ,Ů? A( $Ů? Ů?ŮŽŮ‘ m ‍ْ Ů? Ů?؏‏/4ŮŽ P Ů’ B ‍ات‏ Ů? ŮŽ 'ŮŽ t ‍ا‏ > Ů‹ Ů? ‍ Ů?ذ‏0Ů? Ů?Ů‘ ‍ ŮŽ< َع‏LŮ? Ů? AJ (Ů? ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů? ‍َ ŮŒŘĄâ€ŹeHŮ? DŮ? B DŮ? Ů? ‍ اŮŽ Ů’ ŮŽ ا‏ Ů? Ů? +Ů’ ,Ů? ‍ Řł اŮ? َّن‏ ŮŒ (Ů? #ŮŽ Ů’/,Ů? ‍اب‏ ŮŒ ŮŽ HŮŽ 8ŮŽ Ů? v > Ů? ( ŮŽŮ‘ ŮŽe#ŮŽ 4ŮŽ ‍ Ů? ŮŽ] Ů’ م‏aŮ‹ 4ŮŽ @ Ů° ŮŽ 0ŮŽ Ů? ‍ ٰذ‏AB

ﴞٌي﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏J Ů?

69. “Sonra her çeĹ&#x;it meyvenin çiçeÄ&#x;inden tadÄąp bal topla ve sana verilen emirlere boyun eÄ&#x;erek Rabb’inin gĂśsterdiÄ&#x;i yollarÄą adÄąm adÄąm izle.â€? ArÄąya verdiÄ&#x;imiz bu yetenekler sayesindedir ki, onlarÄąn karÄąnlarÄąndan, içinde insanlar için Ĺ&#x;ifa verici unsurlar olan farklÄą lezzet ve renklerde Ĺ&#x;erbet çĹkar. Hiç kuĹ&#x;kusuz bunda, hakikati keĹ&#x;fetmek amacÄąyla inceden inceye dĂźĹ&#x;Ăźnen bir toplum için bir delil vardÄąr.

Ů? Ů’ ,Ů? ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹJ Ů? BŮ‘Ů° ŮŽ #ŮŽ 4ŮŽ Ů?ŮŽŮ‘ m Ů’ J Ů? ]ŮŽ (ŮŽ N ‍ اŮŽ Ů’Řą ŮŽŘ° Ů?ل‏% Ů° Ů?‍ ŮŽ Ů‘Ů?ŘŻ ا‏4Ů? +Ů’ ,ŮŽ Ů’ J ŮŽ ;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ Ů? Ů? 'Ů? 5Ů? ‍ْا‏ cŮŒ 42 XŮŽ ŮŒ ( IŮŽ ;‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ Ů’ ً‰ > اŮ? َّن‏HŮŽ Ů? (Ů’ IŮ? 2ŮŽ 5Ů’ ŮŽ ŮŽ (ŮŽ 5Ů’ 4ŮŽ @ŮŽ AŮ’ J ﴞ٧٠﴿

70. Sizi yoktan var eden ve zamanÄą geldiÄ&#x;inde ĂśldĂźrecek olan Allah’tÄąr. İçinizden bazÄąlarÄą genç yaĹ&#x;ta hayata gĂśzlerini yumarken, kimileriniz de bildiÄ&#x;i Ĺ&#x;eyleri dahi bilemez hâle geleceÄ&#x;i ĂśmrĂźnĂźn o en dĂźĹ&#x;kĂźn ve periĹ&#x;an çaÄ&#x;Äąna kadar yaĹ&#x;atÄąlÄąr. Şßphesiz Allah, sonsuz ilim ve kudret sahibidir. Ĺžimdi de, Allah’Ĺn mĂźlkĂźnde eĹ&#x;i ve ortaÄ&#x;Äą olmadÄąÄ&#x;ÄąnÄą sizin kendi hayatÄąnÄązdan canlÄą bir Ăśrnekle açĹklayalÄąm:


ŮŽŮ‘ B ;‍ا‏ Ů? Y +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŮŽ' ا‏B ‍ْق‏ ŮŽ 5Ů’ ŮŽ <ŮŽ YŮŽ Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? 5Ů’ ŮŽ %(Ů° IŮŽ Ů’ J ƒ Ů? ‍ ا Ů‘Ů? ز‏ABŮ? Â?

ŮŽ (ŮŽ ,ŮŽ ,ŮŽ %(Ů° IŮŽ Ů’ 8Ů? XŮ? ‍ Ů?( ا Ů? ŮŽ ا Ů‘ŘŻŮŠ Ů?Řą Ů’ز‏YŮ? Ů’ J DŮ? B Ů’ 8Ů? BŮŽ Ů’ 8Ů? Ů? 'ŮŽ 4Ů’ َ‍ ا‏r Ů‘Ů? B ﴞ٧٥﴿ ‍Ů?Ůˆ َن‏23ŮŽ bŮ’ 4ŮŽ ;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° aŮ? 'ŮŽ 5Ů’ Ů? LŮ? BŮŽ َ‍َ ŮŽ ا >ŮŒŘĄ ا‏

71. Allah her birinize farklÄą gßç ve yetenekler bahĹ&#x;ederek, gerek sosyal statĂź gerekse rÄązÄąk ve kazanç bakÄąmÄąndan bir kÄąsmÄąnÄązÄą diÄ&#x;erlerinden ĂźstĂźn kÄąlmÄąĹ&#x;tÄąr. Fakat kendilerine zenginlik bahĹ&#x;edilmiĹ&#x; olanlar, kĂśle veya hizmetçileriyle eĹ&#x;it konuma gelecek Ĺ&#x;ekilde rÄązÄąklarÄąnÄą onlarla paylaĹ&#x;mak istemezler. Peki, ey mĂźĹ&#x;rikler! Siz servetinizde —onu size Allah verdiÄ&#x;i hâlde— kĂślelerinizi ve hizmetçilerinizi kendinize ortak kabul etmezken, nasÄąl olur da Allah’a kulluk ve Ĺ&#x;ĂźkĂźr konusunda baĹ&#x;ka ilâhlarÄą O’na ortak koĹ&#x;arsÄąnÄąz? Kendi mĂźlk ve nĂźfuz alanÄąnÄązda baĹ&#x;ka bir ortaÄ&#x;a tahammĂźl edemeyen sizler, nasÄąl olur da Allah’Ĺn birer aciz kulu olan sĂśzde “yĂźce Ĺ&#x;ahsiyetleriâ€? ya da uydurduÄ&#x;unuz sahte ilâhlarÄą Allah’Ĺn mĂźlk ve egemenliÄ&#x;inde O’na ortak kabul eder, kendinize lâyÄąk gĂśrmediÄ&#x;iniz bir durumu Allah’a yakÄąĹ&#x;tÄąrmaya cĂźret edersiniz? Ĺžimdi bu mĂźĹ&#x;rikler, kendilerine bunca lĂźtuflar bahĹ&#x;eden Rab’lerine ortaklar koĹ&#x;arak gĂśz gĂśre gĂśre Allah’Ĺn nimetlerini inkâr mÄą edecekler?

Ů? ŮŽ <ŮŽ 5ŮŽ U Ů? C Ů? ŮŽ <ŮŽ 5ŮŽ U +Ů’ ,Ů? Ů’ J Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹU‍ا‏ ŮŽ ;‍ا‏ Ů‹ ‍ Ů’ اŮŽزŮ’ ŮŽŮˆâ€ŹJ Ů? Ů?e Ů’ َ‍ ا‏+Ů’ ,Ů? Ů’ J ŮŽŮ‘ ‍ ا‏+ŮŽ ,Ů? Ů’ J Ů? XŮŽ ‍ Ů‹ŘŠ ŮŽŮˆ ŮŽŘą ŮŽز‏2ŮŽ ŮŽei Ů? U‍ا‏ ŮŽ ŮŽ Ů’ J <Ů? s ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹZ Ů? LŮŽ Ů’ LŮ? BŮŽ َ‍ ŘŞ ا‏ Ů? ‍اَزŮ’ ŮŽŮˆâ€Ź >Ů? LŮŽ Ů‘Ů? v ŮŽ ‍Ů? Ů? Ůˆâ€ŹeJŮ’ 4ŮŽ Ů’ Ů? ;‍ا‏ ﴞ٧٢﴿ ‍ن‏1 Ů? Ů‘Ů° r Ů? 'ŮŽ 5Ů’ Ů? Ů? ‍ Ů? َن ŮŽŮˆâ€Ź,Ů? oŮ’ 4Ů? 72. Allah size, kendiniz gibi birer insan olan karĹ&#x;Äą cinsten eĹ&#x;ler yarattÄą. EĹ&#x;lerinizden de size çocuklar ve torunlar verdi ve size tertemiz gÄądalar, geçim kaynaklarÄą ve rÄązÄąklar ihsan etti. BĂźtĂźn bunlara raÄ&#x;men, hâlâ Allah’tan baĹ&#x;ka kulluk edilecek, emrine boyun eÄ&#x;ilecek varlÄąklar bulunduÄ&#x;una dair asÄąlsÄąz bir inanç besleyerek batÄąla inanacak ve Allah’Ĺn bunca nimetlerine karĹ&#x;Äą nankĂśrlĂźk mĂź edecekler?


ŮŽŮ‘ +ŮŽ ,Ů? XŮ‹ ْ‍ Ů’ Ů?عز‏8Ů? ŮŽ 0Ů? (Ů? 'Ů’ 4ŮŽ @ŮŽ ,ŮŽ ;‍ا‏ ‍ات‏ Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮˆŮ†â€Ź Ů? ŮŽ 'Ů° C ‍ا‏ Ů? ‍ Ů?د‏+Ů’ ,Ů? ‍Ů?Ůˆ َن‏2LŮ? 5Ů’ 4ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ Ů’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٧٣﴿ ‍ ŮŽÂƒŮ†â€Ź5 Ů? v #ŮŽ CŮ’ 4ŮŽ @ŮŽ ‍ Ů’ ً‰ ŮŽŮˆâ€ŹHŮŽ ‍ا@ Ů’Řą Ů?؜‏

73. Onlar Allah’Ĺn yanÄą sÄąra, kendilerine ne gĂśklerden ne de yeryĂźzĂźnden hiçbir Ĺ&#x;ekilde rÄązÄąk veremeyecek olan ve rÄązÄąk verme haricinde de hiçbir Ĺ&#x;eye gßç yetiremeyen birtakÄąm hayal ĂźrĂźnĂź varlÄąklara tapÄąyorlar.

ŮŽ> t,Ů’ @‍ا‏ ŮŽŮ’ ; ‍ ŮŽ( Ů?' َن‏5Ů’ ^ŮŽ @ŮŽ Ů’ #Ů? Ů’ َ‍ ŮŽ( Ů? ŮŽŮˆا‏5Ů’ 4ŮŽ ;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? ‍ْ Ů? Ů? ا‏Y^ŮŽ PŮŽŮŽ B ŮŽ Ů‘Ů° ‍َ Ů„ اŮ? َّن‏ ﴞ٧٤﴿

74. SakÄąn Ĺ&#x;irke dayalÄą inancÄąnÄązÄą makul gĂśstermek için saçma gerekçelerle Allah’a Ăśrnekler vermeye kalkmayÄąn. Ă–rneÄ&#x;in bazÄą mĂźĹ&#x;riklerin dediÄ&#x;i gibi, “NasÄąl ki sÄąradan bir insan padiĹ&#x;ahÄąn huzuruna çĹkamÄąyor da, ancak onun yakÄąn dostlarÄą aracÄąlÄąÄ&#x;Äąyla arzu ve dileklerini ona iletebiliyorsa, biz aciz kullar da doÄ&#x;rudan Allah’a yalvarmak yerine, O’na bizden daha yakÄąn olan putlar, efendiler, azizler, evliyalar aracÄąlÄąÄ&#x;Äąyla O’na kulluk ediyoruz!â€? demeyin. ÇßnkĂź Allah sÄąrf etrafÄąndaki yakÄąn “dostlarÄąnÄąâ€? memnun etmek için onlarÄąn aracÄąlÄąÄ&#x;Äąyla ihsanlarda bulunan, aksi takdirde kimseye bir Ĺ&#x;ey vermeyen bir ilâh olmadÄąÄ&#x;Äą gibi, halkÄąnÄąn kalbinden geçenleri bilmeyen, bu yĂźzden de aracÄąlara muhtaç olan padiĹ&#x;ahlar gibi aciz de deÄ&#x;ildir. O hâlde, bu saçma Ăśrnekleri bÄąrakÄąn da, inancÄąnÄązÄą Allah’Ĺn kitabÄąna gĂśre Ĺ&#x;ekillendirin. ÇßnkĂź her Ĺ&#x;eyin en doÄ&#x;rusunu Allah bilir, siz bilemezsiniz. Yine sizin hayatÄąnÄązdan alÄąnan Ĺ&#x;u ĂśrneÄ&#x;e de kulak verin:

+Ů’ ,ŮŽ ‍ Ů?ŘĄ ŮŽŮˆâ€ŹAŮ’ HŮŽ %(Ů° IŮŽ ‍ Ů?ع‏2Ů? ]Ů’ 4ŮŽ @ŮŽ $Ů‹ (Ů? 'Ů’ ,ŮŽ ‍ًا‏2LŮ’ IŮŽ PŮŽŮ‹ t,ŮŽ ;‍ا‏ ŮŽ Ů? Ů‘Ů° ‍ ŮŽ ŮŽب‏Q

<Ů’ ŮŽ ‍ Ů‹ >ا‏8Ů’ U ŮŽ ‍ ا ŮŽŮˆâ€Źu Ů? DŮ? Ů’ ,Ů?  Ů? eŮ? Ů’ 4Ů? ŮŽ 8Ů? BŮŽ Ů‹ C ŮŽ i ŮŽ XŮ‹ ْ‍ Ů‘ŮŽ Ů?عز‏,Ů? ‍ ŮŽ Ů?ه‏XŮ’ ‍َع ŮŽز‏ ﴞ٧ټ﴿ ‍ ŮŽ( Ů?' َن‏5Ů’ 4ŮŽ @ŮŽ Ů’ Ů? Ů?  ŮŽ $Ů’ َ‍; ŮŽ Ů’< ا‏ Ů?> Ů‘Ů° Ů? 2Ů? 'Ů’ 3ŮŽ Ů’ َ‍ Ů? ÂŒ >َن ا‏#ŮŽ CŮ’ 4ŮŽ

75. Allah Ĺ&#x;u iki adamÄą size Ăśrnek olarak anlatÄąyor: Bunlardan birisi hiçbir Ĺ&#x;eye gĂźcĂź yetmeyen ve baĹ&#x;kasÄąnÄąn malÄą olan bir kĂśledir. DiÄ&#x;eri ise kendisine katÄąmÄązdan gĂźzel nimetler bahĹ&#x;ettiÄ&#x;imiz hĂźr ve zengin bir insandÄąr ki, bu nimetlerden gizli ve açĹk Allah yolunda infak edip


harcÄąyor. Ĺžimdi dĂźĹ&#x;ĂźnĂźn, hiçbir Ĺ&#x;ey yaratamayan birtakÄąm aciz varlÄąklarÄą ilâh edinerek onlarÄąn kulu kĂślesi olan inkârcÄąlarla, gĂśklerin ve yerin mutlak Efendisi olan Allah’a kulluk ederek gerçek onur ve ĂśzgĂźrlĂźÄ&#x;Ăź elde eden mĂźminler hiç aynÄą olabilirler mi? Elbette hayÄąr! O halde, sahte ilâhlarÄąn, batÄąl inanç ve hurafelerin, sizin gibi aciz birer yaratÄąk olan putlaĹ&#x;tÄąrÄąlmÄąĹ&#x; Ăśnderlerin, efendilerin, azizlerin, diktatĂśrlerin boyunduruÄ&#x;undan kurtularak her Ĺ&#x;eye kadir olan Allah’a kul kĂśle olmak ve bĂśylece ĂśzgĂźrlĂźk ve onurunuzu yeniden kazanmak istemez misiniz? Kur’an’Ĺn gĂśsterdiÄ&#x;i apaydÄąnlÄąk yolda yĂźrĂźyerek adalet, barÄąĹ&#x;, huzur ve mutluluÄ&#x;un egemen olduÄ&#x;u bir dĂźnya kurmak ve âhirette cennet nimetleri içinde ebedĂŽ bir hayat yaĹ&#x;amak istemez misiniz? UnutmayÄąn ki, gĂśklerin ve yerin hazineleri Allah’Ĺn katÄąndadÄąr ve mademki bĂźtĂźn nimetler O’nundur, o hâlde bĂźtĂźn teĹ&#x;ekkĂźr ve ĂśvgĂźler de yalnÄązca Allah’a yĂśneltilmeli, sadece O’na kulluk ve ibadet edilmelidir. Ne var ki, onlarÄąn çoÄ&#x;u bunu bilmezler.

ŮŽ Ů’ َ‍ Ů? ŮŽ' ا‏2Ů? i ‍ Ů?إ‏AŮ’ HŮŽ %(Ů° IŮŽ ‍ Ů?ع‏2Ů? ]Ů’ 4ŮŽ @ŮŽ Ů? J ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů‘Ů° ‍ ŮŽ ŮŽب‏Q ŮŽ َ‍ ا‏Z Ů? ‍ َع‏PŮŽŮ‹ t,ŮŽ ;‍ا‏ Ů? Ů’ (ŮŽ U <Ů’ ŮŽ > † Ů? Ů° Ů’ ,ŮŽ %(Ů° IŮŽ <ŮŒŮ‘ $ŮŽ ŮŽ Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů?Ů‘ ŮŽ 4Ů? 'ŮŽ ŮŽ 4Ů’ َ‍ ا‏D1 Ů? Ů’ /ŮŽ Ů? ‍ Ů’ Ů?ت‏4ŮŽ @ŮŽ DŮ? 8Ů’ U Ů? ŮŽ 7 ŮŽ Ů? ‍ ي‏#ŮŽ CŮ’ 4ŮŽ Ů? %(Ů° IŮŽ ŮŽ Ů? ‍ل ŮŽŮˆâ€Ź1Ů?2Ů’ 5ŮŽ Ů’ Ů? Ů? ,Ů? Ů’ 4ŮŽ +Ů’ ,ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź1 Ů? c ] #ŮŽ CŮ’ ,Ů? ‍اء‏ ﴞ٧ٌ﴿

76. Allah, konuyu biraz daha açĹp geliĹ&#x;tirmek için size baĹ&#x;ka iki insan ĂśrneÄ&#x;i veriyor: Birisi hiçbir Ĺ&#x;eye gĂźcĂź yetmeyen dilsiz ve aklÄą ermez bir kĂśledir, efendisinin sÄąrtÄąnda âdeta bir yĂźktĂźr. Ă–yle ki, sahibi onu nereye yollasa her Ĺ&#x;eyi bozup daÄ&#x;ÄątÄąr, doÄ&#x;ru dĂźrĂźst bir iĹ&#x; beceremez. Ĺžimdi bu adam, hem kendisi dosdoÄ&#x;ru bir yolda yĂźrĂźyen, hem de baĹ&#x;kalarÄąna doÄ&#x;ruluÄ&#x;u ve adaleti emreden dĂźrĂźst, akÄąllÄą ve gßçlĂź bir kimseyle hiç bir tutulabilir mi? Siz bunlardan hangisi olmak isterdiniz? Hakikat karĹ&#x;ÄąsÄąnda dilsiz kesilen, kendisini yaratÄąp dĂźnyaya gĂśnderen Efendisi Allah’a baĹ&#x;kaldÄąran, insanlÄąÄ&#x;a hiçbir Ĺ&#x;ey veremeyen, hatta bir asalak gibi bĂźtĂźn insanlara yĂźk olan bir kâfir mi olmak istersiniz; yoksa Allah’Ĺn gĂśsterdiÄ&#x;i apaydÄąnlÄąk yolda ilerleyen, yeryĂźzĂźnde adalet, barÄąĹ&#x; ve huzurun egemen olmasÄą için Allah yolunda ĂźstĂźn gayret gĂśsteren bir MĂźslĂźman mÄą? Bir an Ăśnce seçiminizi yapÄąn, zira ecelin ne zaman kapÄąnÄązÄą çalacaÄ&#x;ÄąnÄą bilemezsiniz:


ŮŽ Ů’ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ Ů? ,Ů’ َ‍ ا‏,ŮŽ ‍؜ ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ p €Ů? 'Ů’ (ŮŽ $ŮŽ @ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏aŮ? IŮŽ C ‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? ŮŽ 'Ů° C ‍ا‏ Ů? Ů’ }ŮŽ ; > Ů? ‍ا@ ْع‏ ﴞ٧٧﴿ ŮŒ 42 XŮŽ ‍ Ů?إ‏AŮ’ HŮŽ <Ů?Ů‘ $Ů? %(Ů° IŮŽ ;‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ ŮŽ >Ů?ب اŮ? َّن‏XŮ’ َ‍ Ů? اŮŽ Ů’Ůˆ Ů? ŮŽ ا‏MŮŽ LŮŽ ‍ْا‏ 77. GĂśklerin ve yerin gaybÄą, yani evrenin gizliliklerine ve eriĹ&#x;ilmez sÄąrlarÄąna dair mutlak ve Ĺ&#x;aĹ&#x;maz bilgi, sadece Allah’Ĺn elindedir. Evrenin varoluĹ&#x;unu, bu varlÄąÄ&#x;Äąn kulluk hayatÄąmÄązda yerini, bĂźtĂźn varlÄąklarÄąn yaratÄąlÄąĹ&#x; hikmetlerini sadece Allah bilir. Ve kÄąyametin kopmasÄą an melesidir, ancak gĂśz açĹp kapayacak kadar kÄąsa bir anda, hatta daha da hÄązlÄą olup bitecektir. Hiç kuĹ&#x;kusuz Allah, her Ĺ&#x;eye kadirdir. Ä°Ĺ&#x;te bakÄąn, Rabb’inizin sonsuz kudreti, varlÄąklar Ăźzerinde nasÄąl tecelli ediyor:

Ů? ^Ů? 8ŮŽ ,ŮŽŮ‘ Ů?‍ ن ا‏ Ů? Ů? +Ů’ ,Ů? Ů’ J Ů? U <ŮŽ 5ŮŽ U ‰ً Ů’ HŮŽ ‍ ŮŽ( Ů?' َن‏5Ů’ ^ŮŽ @ŮŽ Ů’ J Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź1 ŮŽ ŮŽ Ů’Nَ‍ا; ا‏ Ů? v ŮŽ Ů’ ‍ ŮŽŘą ŮŽŮˆâ€ŹMŮŽ Ů’ @‍ا‏ ŮŽ Ů’ ‍ Ů’' َ‡ ŮŽŮˆâ€ŹC ‍ا‏ Ů? \Ů’ ^ŮŽ Ů’ J Ů? (ŮŽŮ‘ 5ŮŽ ŮŽ 1 Ů? ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů? J ﴞ٧٨﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏J ‍ َ؊‏2ŮŽ ‰Ů? BŮ’ @‍ا‏ 78. Sizi, hiçbir Ĺ&#x;ey bilmeyen minicik bebekler hâlinde annelerinizin karnÄąndan çĹkaran; kendisine kulluk edip Ĺ&#x;Ăźkredesiniz diye size duymanÄązÄą saÄ&#x;layan kulaklar, gĂśrmenizi saÄ&#x;layan gĂśzler ve dĂźĹ&#x;Ăźnmenizi saÄ&#x;layan gĂśnĂźller veren Allah’tÄąr. O hâlde, size bahĹ&#x;edilen bu yetenekleri kullanarak çevrenizi dikkat ve ibretle inceleyin:

ŮŽŮ‘ ‍ ا‏% ŮŽ Ů?‍ ŮŽ Ů’Ůˆا ا‏4ŮŽ Ů’ ŮŽ َ‍ا‏ ŮŽŮ‘ Ů? Ů‘ U ,ŮŽ ‍ ŮŽ' >Ů?إ‏C ‍ا‏ Ů? ŮŽ /ŮŽŮ‘ C ŮŽ AB ‍ات‏ ŮŽ ,Ů? † Ů?Ů’v Ů° ŮŽ 0ŮŽ Ů? ‍ ٰذ‏AB ‍ا; اŮ? َّن‏ Ů? C ﴞ٧ي﴿ ‍ Ů? َن‏,Ů? oŮ’ 4Ů? ‍ ŘŞ Ů? ŮŽ] Ů’ Ů?م‏ Ů? 4ŮŽ @ Ů?> Ů‘Ů° @ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏+ŮŽŮ‘ 8Ů? J Ů? 'Ů’ 4Ů? 79. GĂśkyĂźzĂźnde Allah’Ĺn koyduÄ&#x;u yasalara boyun eÄ&#x;erek sĂźzĂźlĂźp uçan kuĹ&#x;lara ibret nazarÄąyla bakmÄąyorlar mÄą? KuĹ&#x;lara bu olaÄ&#x;anĂźstĂź kabiliyeti vererek ve onlarÄąn uçmasÄąnÄą saÄ&#x;layan kanunlarÄą yaratarak onlarÄą boĹ&#x;lukta tutan ancak Allah’tÄąr. Hiç kuĹ&#x;kusuz bunda, inanmaya gĂśnlĂź olanlar için Allah’Ĺn yegâne Rab ve Ä°lâh olduÄ&#x;unu gĂśsteren ve O’nun sonsuz kudret ve ilmini gĂśzler ĂśnĂźne seren nice iĹ&#x;aretler, nice deliller vardÄąr.


ŮŽ ŮŽ Ů’ J Ů? ŮŽ <ŮŽ 5ŮŽ U Ů? ^Ů? Ů? Ů? +Ů’ ,Ů? Ů’ J Ů? ŮŽ <ŮŽ 5ŮŽ U ‍ Ů?( Ů?د‏U Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ‍ Ů‹ ŮŽŮˆâ€ŹJ ŮŽ ;‍ا‏ Ů? +Ů’ ,Ů? Ů’ J ŮŽ ‍ Ů’ َم‏4ŮŽ 8ŮŽ ŮŽ eŮ?Ů‘ /Ů? #ŮŽ CŮ’ ^ŮŽ ^Ů‹ Ů? Ů? ‍ م‏5Ů’ŮŽ @‍ا‏ ŮŽŮ’ Ů? #Ů? ,ŮŽ XŮŽ Ů?‍ Ů’ ŮŽŮ… ا‏4ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹJ Ů? Ů? 5Ů’ Â? 1Ů’J Ů? Z Ů? i % Ů° Ů?‍ ا‏IŮ‹ #ŮŽ ,ŮŽ ‍ً ŮŽŮˆâ€Źm ŮŽmَ‍ Řą ŮŽ ا‏ Ů? 5ŮŽ HŮ’ َ‍ Řą ŮŽ ŮŽŮˆا‏ Ů? ŮŽ ‍ ŮŽŮˆاŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź8ŮŽ BŮ? ‍ ŮŽ ا‏7Ů’ َ‍ ا‏+Ů’ ,Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٨٠﴿

80. Allah size, huzur ve gĂźven içerisinde dinlenebileceÄ&#x;iniz evler inĹ&#x;a etme bilgi ve becerisini verdi. Hayvan derilerinden de, hem yerleĹ&#x;ik hayatta hem yolculuk sÄąrasÄąnda kolayca sĂśkĂźp taĹ&#x;ÄąyabileceÄ&#x;iniz portatif evler ve çadÄąrlar; ayrÄąca onlarÄąn yĂźnlerinden, tĂźylerinden ve kÄąllarÄąndan belli bir sĂźreye kadar elbise, sergi ve dĂśĹ&#x;emelik olarak kullanabileceÄ&#x;iniz dayanÄąklÄą ev eĹ&#x;yalarÄą ve gĂśz alÄącÄą sĂźs eĹ&#x;yalarÄą, gĂźndelik eĹ&#x;yalar, ticaret mallarÄą Ăźretme imkân ve yeteneÄ&#x;i bahĹ&#x;etti.

Ů? ŮŽ <ŮŽ 5ŮŽ U Ů? ŮŽ <ŮŽ 5ŮŽ U ‍ ل‏ ŮŽ 'ŮŽŮ‘ ,Ů? Ů’ J Ů? Ů‘Ů° â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ‍@Ů‹ ŮŽŮˆâ€ŹPŮŽ Â?Ů?  ŮŽ (ŮŽ N ŮŽ ;‍ا‏ Ů? LŮŽ bŮ? ‍ Ů’ا‏+ŮŽ ,Ů? Ů’ J ŮŽ ‍ Ů‘ŮŽ ŮŽŮˆ ŮŽ ŮŽ ا‏3ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏J ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽ ŮŽ ا‏J Ů? ] ^ŮŽ < Ů? ŮŽ <ŮŽ 5ŮŽ U < ŮŽ ‍ ŮŽ Ů‹ ŮŽŮˆâ€Ź$Ů’ َ‍ا‏ Ů? (ŮŽŮ‘ 5ŮŽ ŮŽ Ů’ J Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ DŮ? #ŮŽ 'ŮŽ 5Ů’ Ů? Ů?Ů‘ #Ů? 4Ů? 0ŮŽ Ů? FŮ° $ŮŽ > Ů’ J Ů? ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů’ J Ů? ] ^ŮŽ Ů’ J ﴞ٨٥﴿ ‍ Ů?( Ů?' َن‏CŮ’ ^Ů?

81. Allah, yarattÄąÄ&#x;Äą daÄ&#x;, tepe, aÄ&#x;aç gibi varlÄąklardan sizin için gĂślgelikler meydana getirdi. DaÄ&#x;larda da, yolculuk esnasÄąnda sÄąÄ&#x;ÄąnabileceÄ&#x;iniz barÄąnaklar oluĹ&#x;turdu. AyrÄąca sizi sÄącaÄ&#x;a ve soÄ&#x;uÄ&#x;a karĹ&#x;Äą koruyacak elbiseler, savaĹ&#x;ta dĂźĹ&#x;man saldÄąrÄąsÄąndan koruyacak zÄąrhlar yapma imkân ve kudretini baÄ&#x;ÄąĹ&#x;ladÄą. Ä°Ĺ&#x;te Allah, size bĂśyle mĂźkemmel nimetler bahĹ&#x;ediyor ki, O’na yĂźrekten boyun eÄ&#x;erek teslim olup barÄąĹ&#x; ve esenliÄ&#x;e ulaĹ&#x;asÄąnÄąz.

Ů? L 'Ů? ‍ Ů?Řş Ů’ا‏PŮŽ LŮŽ ‍ Ů’ا‏0ŮŽ Ů’ (ŮŽ IŮŽ 'ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů? BŮŽ ‍ Ů? ْن ŮŽ^ ŮŽ Ů‘ŮŽ Ů’ ا‏BŮŽ ﴞ٨٢﴿ Z


82. Ey MĂźslĂźman! BĂźtĂźn bunlara raÄ&#x;men yine de Allah’a kulluk etmekten yĂźz çevirirlerse, ĂźzĂźlme, bundan sen sorumlu deÄ&#x;ilsin. Senin gĂśrevin ancak, onlara hakikati açĹkça duyurmaktan ibarettir. AslÄąnda onlar, hakikati gĂśsteren yeterli delil bulamadÄąklarÄąndan inkârÄą tercih ediyor deÄ&#x;iller:

ŮŽ ‍ Ů? Ů? Ů? Ů’ا‏ َ $Ů’ َ‍ ŮŽŮˆا‏8ŮŽ ŮŽ ‍ Ů? Ůˆâ€ŹJ ‍ن‏cŮŽ ‍ Ů? Ůˆâ€ŹBŮ? J Ů? Ů‘Ů° r ŮŽ 'ŮŽ 5Ů’ Ů? ‍Ů? َن‏B Ů? 5Ů’ 4ŮŽ Ů? Ů’ 4Ů? Ů?ŮŽŮ‘ m ;‍ا‏ ﴞ٨٣﴿

83. Onlar Allah’Ĺn bunca nimetinin pekâlâ farkÄąndadÄąrlar, fakat sÄąrf iĹ&#x;lerine gelmediÄ&#x;i için onu gĂśrmezlikten gelirler. ÇßnkĂź onlarÄąn pek çoÄ&#x;u, ahlâksÄąz ve nankĂśr kimselerdir. Peki, ilâhĂŽ mahkemenin kurulacaÄ&#x;Äą BĂźyĂźk GĂźnĂź hiç dĂźĹ&#x;ĂźnmĂźyorlar mÄą?

‍َ Ů? Ůˆا‏e$ŮŽ +ŮŽ 4F (ŮŽŮ‘ Ů? ‍ ŮŽŘ° Ů?ن‏oŮ’ 4Ů? @ŮŽ Ů?ŮŽŮ‘ m ‍ًا‏2 8 HŮŽ aŮ? ,ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů‘Ů?< ا‏$Ů? +Ů’ ,Ů? › Ů? 5ŮŽ LŮ’ ŮŽ ‍ Ů’ َم‏4ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٨٤﴿ ‍ َن‏LŮ? #ŮŽ 5Ů’ #ŮŽ CŮ’ 4Ů? Ů’ Ů? @ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź

84. O gĂźn her toplumun içinden, vaktiyle onlara hak dini tebliÄ&#x; etmiĹ&#x; olan Peygamber veya onun takipçisi olan davetçilerden birer tanÄąk getirip Ăźmmetiyle yĂźzleĹ&#x;tirerek hepsini hesaba çekeceÄ&#x;iz. O zaman Ĺ&#x;efaat konusunda kâfirlere herhangi bir izin verilmeyeceÄ&#x;i gibi, o gĂźnkĂź tĂśvbeleri de asla kabul edilmeyecektir.

ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ŮŽذا ŮŽعاŮŽ ا‏ Ů’ Ů? @ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź8Ů? Ů’ IŮŽ Ů? eŮŽŮ‘ /ŮŽ 4Ů? PŮŽŮŽ B ‍اب‏ ŮŽ FŮŽ 5ŮŽ ‍Â? ŮŽ( Ů?' ا Ů’ا‏ ŮŽ Ů’ 4Ů? ﴞ٨ټ﴿ ‍* Ů? Ůˆ َن‏

85. Ve zalimler kendilerini bekleyen korkunç azabÄą gĂśrdĂźklerinde, feryatlarÄą ve çĹrpÄąnÄąĹ&#x;larÄą onlara fayda vermeyecek; ne azaplarÄą hafifletilecek, ne de yĂźzlerine bakÄąlacak!


‍ ŮŽ @ Ů?إ‏SoŮ? Ů° ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ Ů? ا َع‏XŮŽ Ů’ Ů? ‍ َإ‏$ŮŽ ŮŽ HŮ? ‍ ا‏$Ů? ŮŽ HŮ’ َ‍ ا‏+ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ŮŽذا ŮŽعاŮŽ ا‏ ‍ Ů? Ů’ا ŮŽ] Ů’ َل‏8Ů? Ů’ ŮŽ Ů?‍ ŮŽ Ů’ ŮŽ] Ů’ ا ا‏BŮŽ 0ÂƒŮŽ Ů? ‍ Ů?ŘŻŮˆâ€Ź+Ů’ ,Ů? ‍ ا‏IŮ? 2Ů’ ŮŽ ŮŽŮ‘ $Ů? +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽ ا‏SwŮ? $ŮŽ ŮŽ HŮ? ŮŽ ŮŽ Ů’ J Ů? ŮŽ Ů‘ Ů?‍ا‏ ﴞ٨ٌ﴿ ‍ Ů?Ř° Ů? ŮŽÂƒŮ†â€ŹJ 86. MĂźĹ&#x;rikler, vaktiyle Allah’a ortak kabul ettikleri putlarÄąnÄą ve putlaĹ&#x;tÄąrdÄąklarÄą liderlerini o GĂźn karĹ&#x;ÄąlarÄąnda gĂśrĂźnce, “Ey Rabb’imiz!â€? diyecekler, “Seni bÄąrakÄąp da kendilerine yalvarÄąp medet umduÄ&#x;umuz ve bĂśylece Sana ortak koĹ&#x;tuÄ&#x;umuz ilâhlarÄąmÄąz iĹ&#x;te bunlar! Bizi onlar yoldan çĹkardÄą ya Rab!â€? Buna karĹ&#x;ÄąlÄąk onlar, “HayÄąr! Biz sizi buna zorlamadÄąk! Hatta bizi ilâh edindiÄ&#x;inizden haberimiz bile yoktu, siz kesinlikle yalancÄąsÄąnÄąz!â€? diyerek mĂźĹ&#x;riklere cevap verecekler.

ŮŽŮ‘ ~ FŮ? RŮ? ,ŮŽ Ů’ 4ŮŽ ;‍ا‏ ‍ ŮŽÂ’Ů?Ůˆ َن‏eŮ’ 4ŮŽ ‍ Ů? ا‏$ŮŽ ,ŮŽ Ů’ 8Ů? Ů’ IŮŽ <ŮŽŮ‘ Q Ů? Ů‘Ů° % ŮŽ Ů?â€ŤŮŽŮˆاŮŽ Ů’ ŮŽ] Ů’ ا ا‏ ŮŽ ‍ ŮŽ( ŮŽ ŮŽŮˆâ€ŹC ‍ا‏ ﴞ٨٧﴿

87. Vaktiyle Allah’a baĹ&#x;kaldÄąran kâfirler, iĹ&#x;te O gĂźn Allah’a tamamen boyun eÄ&#x;ecekler. UydurduklarÄą hayal ĂźrĂźnĂź tanrÄąlar, Ĺ&#x;efaatçiler, o gĂźn onlarÄą yĂźzĂźstĂź bÄąrakÄąp ortalÄąktan kaybolmuĹ&#x; ve hepsinin batÄąl ve asÄąlsÄąz olduÄ&#x;u gĂźn gibi ortaya çĹkmÄąĹ&#x;tÄąr.

ŮŽ ‍ Ů’ َق‏BŮŽ Ů‹ ‍ا‏FŮŽ IŮŽ Ů’ Ů? ŮŽ ‍ا; Ů?ز ْد‏ Ů? Ů‘Ů° < Ů? L ŮŽ +Ů’ IŮŽ â€ŤŮˆا‏2Ů?Ů‘ 7ŮŽ ‍َ Ů? Ůˆا ŮŽŮˆâ€Źe$ŮŽ +ŮŽ 4F Ů‘ َ‍ا‏ ﴞ٨٨﴿ ‍Ů?Ůˆ َن‏2C Ů? eŮ’ 4Ů? ‍ Ů? ا‏$ŮŽ 'ŮŽ Ů? ‍اب‏ Ů? FŮŽ 5ŮŽ ‍ْا‏ 88. Allah’Ĺn ayetlerini inkâr eden ve bununla da kalmayÄąp, baĹ&#x;kalarÄąnÄą da Allah yolundan çevirmeye çalÄąĹ&#x;anlara, yaptÄąklarÄą katmerli bozgunculuk yĂźzĂźnden kat kat azap edeceÄ&#x;iz. BĂśylece hem kendi iĹ&#x;ledikleri suçlarÄąn, hem de baĹ&#x;kalarÄąnÄąn iĹ&#x;lemesine sebep olduklarÄą gĂźnahlarÄąn cezasÄąnÄą çekecekler.


Ů’ 8Ů? C Ů? 5ŮŽ LŮ’ ŮŽ ‍ Ů’ َم‏4ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů?e Ů’ َ‍ ا‏+Ů’ ,Ů? Ů’ 8Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ ‍ا‏2Ů‹ 8 HŮŽ aŮ? ,ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů‘Ů?< ا‏$Ů? AB › ‍ ب‏ ŮŽ #ŮŽ J Ů? ‍ Ů’ا‏0ŮŽ Ů’ (ŮŽ IŮŽ ŮŽ Ů’ ŮŽŮ‘ ŮŽ ‍ ŮŽ @ >Ů?ŘĄ ŮŽŮˆâ€ŹSoŮ? Ů° %(Ů° IŮŽ ‍ًا‏2 8 HŮŽ 0ŮŽ Ů? ŮŽ RŮ’ U Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů? Ů‹ ŮŽ LŮ’ ^Ů? Z cŮŽ ' (Ů? CŮ’ 'Ů? (Ů’ Ů? ‍ ŮŽŮˆ Ů? Ů’\ Ů° ى‏aŮ‹ 'ŮŽ iŮ’ ‍ًى ŮŽŮˆ َع‏2 Ů? ‍ Ů?ŘĄ ŮŽŮˆâ€ŹAŮ’ HŮŽ <Ů?Ů‘ J ﴞ٨ي﴿

89. Ve o gĂźn her Ăźmmetten, kendileri hakkÄąnda Ĺ&#x;ahitlik edecek birer Peygamberi Ĺ&#x;ahit getireceÄ&#x;iz. Seni de ey Muhammed, Kur’an’Ĺ tebliÄ&#x; ettiÄ&#x;in Ĺ&#x;u insanlara Ĺ&#x;ahit tutacaÄ&#x;Äąz. (6. En’am: 19) Ä°Ĺ&#x;te bu yĂźzden Biz sana, insanlÄąÄ&#x;Äą dĂźnyada ve âhirette kurtuluĹ&#x;a ulaĹ&#x;tÄąracak her Ĺ&#x;eyi açĹklamak ve yalnÄązca Allah’a boyun eÄ&#x;en MĂźslĂźmanlara bir hidayet rehberi, bir rahmet kaynaÄ&#x;Äą ve bir kurtuluĹ&#x; mĂźjdesi olmak Ăźzere bu KitabÄą gĂśnderdik. Ve bakÄąn Allah, saÄ&#x;lÄąklÄą ve dengeli bir toplumun temel dayanaklarÄąnÄą nasÄąl açĹklÄąyor:

%8Ů° Ů’ 4ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź% Ů° Ů’ ]Ů? ‍ Ů?Ř°ŮŠ Ů’ا‏¢ ŮŽ Ů‘Ů° ‍اŮ? َّن‏ ŮŽ iŮ’ @‍ا‏ Ů? C Ů? Ů’ ‍ Ů?Ů„ ŮŽŮˆâ€Ź2Ů’ 5ŮŽ Ů’ Ů? Ů? ,Ů? Ů’ 4ŮŽ ;‍ا‏ Ů? #ŮŽ 4 ‍ ن ŮŽŮˆا‏ ŮŽ Ů’ 'Ů? ‍\ Ů?ŘĄ ŮŽŮˆ Ů’ا‏ ŮŽ 3Ů’ ŮŽe ‍ Ů’ا‏+Ů? IŮŽ Ů? (ŮŽŮ‘ 5ŮŽ ŮŽ Ů’ J Ů? * Ů? 5Ů? 4ŮŽ Aƒ Ů? VŮ’ LŮŽ ‍ Ů? ŮŽŮˆ Ů’ا‏J ‍ Ů? Ůˆ َن‏$ŮŽŮ‘ FŮŽ ^ŮŽ Ů’ J ﴞي٠﴿

90. Hiç kuĹ&#x;kusuz Allah, insanlara karĹ&#x;Äą âdil davranmayÄą, olabildiÄ&#x;ince merhametli, gĂźler yĂźzlĂź, nazik ve lĂźtufkâr davranarak daima iyilik yapmayÄą ve Ăśzellikle yakÄąn akrabaya, komĹ&#x;ulara, dost ve arkadaĹ&#x;lara cĂśmertçe ikramda bulunmayÄą ve acÄąlarÄąnÄą, mutluluklarÄąnÄą paylaĹ&#x;arak onlarla sĂźrekli ve samimĂŽ bir dostluk ortamÄąnda olmayÄą emrediyor. Buna karĹ&#x;ÄąlÄąk zina, fuhuĹ&#x;, cinsel sapÄąklÄąk, çĹplaklÄąk gibi yĂźz kÄązartÄącÄą ve utanç verici iĹ&#x;leri, gerek Kur’an’Ĺn, gerekse sĂźnnetin asla onaylamayacaÄ&#x;Äą gĂśrgĂźsĂźzlĂźk, edepsizlik, terbiyesizlik tĂźrĂźnden çirkinlikleri ve hak ve hukuka aykÄąrÄą, onur kÄąrÄącÄą, saldÄąrganca tutum ve davranÄąĹ&#x;larÄą yasaklÄąyor. BakÄąn, Allah size bĂśyle gĂźzelce ĂśÄ&#x;Ăźtler veriyor ki, dĂźĹ&#x;ĂźnĂźp ibret alasÄąnÄąz:


ŮŽ Ů’ ‍ ا‏Y 2ŮŽ 5Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽ' َن‏4Ů’ @‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° 2Ů? 8Ů’ 5ŮŽ Ů? ‍Ů? ا‏Bâ€ŤŮŽŮˆاŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź Ů? ]Ů? Ů’ ^ŮŽ @ŮŽ ‍ Ů?^ Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź2Ů’ ŮŽ IŮŽ ‍ا; اŮ? ŮŽذا‏

Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ ;‍ا‏ ,ŮŽ Ů? (ŮŽ 5Ů’ 4ŮŽ ;‍ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ اŮ? َّن‏P ŮŽ Ů‘Ů° Ů? #Ů? (Ů’ 5ŮŽ U ŮŽ 2Ů’ XŮŽ ‍ ŮŽ ŮŽŮˆâ€Ź2Ů? $ Ů’ ^ŮŽ > Ů‹ e $ŮŽ Ů’ J ﴞي٥﴿ ‍ Ů?( َن‏5ŮŽ eŮ’ ^ŮŽ

91. Allah adÄąna sĂśz verdiÄ&#x;iniz zaman, sĂśzĂźnĂźzĂź mutlaka yerine getirin; karĹ&#x;ÄąnÄązdakine her tĂźrlĂź gĂźvenceyi vererek pekiĹ&#x;tirdiÄ&#x;iniz yeminlerinizi, —hem de sĂśzĂźnĂźzde duracaÄ&#x;ÄąnÄąza dair Allah’Ĺ kendinize Ĺ&#x;ahit tutmuĹ&#x;ken— sakÄąn bozmaya kalkÄąĹ&#x;mayÄąn! UnutmayÄąn ki Allah, yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄąz her Ĺ&#x;eyi biliyor ve gĂźnĂźn birinde hepsinin hesabÄąnÄą soracaktÄąr.

ŮŽ Ů’ َ‍ Ů‘ŮŽ Ů?ŘŠ ا‏XŮ? 2Ů? 5Ů’ ŮŽ +Ů’ ,Ů? 8ŮŽ ŮŽ Ů’ }ŮŽ r Ů? ^ŮŽ @ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů’ Y Ů‹> m J ŮŽ ]ŮŽ ŮŽ A# ŮŽŮ‘ $ŮŽ ‍ Ů? ا‏J Ů? ^ŮŽ ‍ Ů’ اŮŽ ْن‏J Ů? ŮŽ Ů’ ŮŽ PŮ‹ N Ů? ŮŽ 'ŮŽ 4Ů’ ŮŽâ€ŤŮˆ َن ا‏FŮ? /Ů? #ŮŽŮ‘ ^ŮŽ % Ů° ‍ اŮŽ ْع‏AŮŽ Ů? aŮŒ ,ŮŽŮ‘ Ů?‍ َن ا‏J ŮŽ ‍ Ů’ َد‏J

ŮŽŮ‘ ŮŽ Ů‘Ů? LŮŽ Ů? ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹD Ů? ;‍ا‏ Ů? ŮŽ – ,ŮŽ aŮ? 'ŮŽ Ů° ]Ů? ‍ Ů’ ŮŽŮ… Ů’ا‏4ŮŽ Ů’ J > Ů? Ů‘Ů° Ů? $Ů? (Ů? LŮ’ 4ŮŽ 'ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏aŮ?> ,ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏+Ů’ ,Ů? ﴞي٢﴿ ‍Ů? َن‏e(Ů? #ŮŽ Ů’/^ŮŽ DŮ? B Ů’ #Ů? Ů’ $Ů? 92. Bir millet diÄ&#x;erlerinden ekonomik, siyasĂŽ veya askerĂŽ yĂśnden daha gßçlĂź diye, sakÄąn “toplumsal çĹkarlarâ€? adÄąna ikide bir sĂśzĂźnĂźzden cayarak antlaĹ&#x;ma ve yeminlerinizi bir aldatma aracÄą hâline getirmeyin. TÄąpkÄą bin bir zahmetle eÄ&#x;irip sÄąkÄąca sardÄąÄ&#x;Äą iplik yumaÄ&#x;ÄąnÄą gereksiz yere çÜzĂźp daÄ&#x;Äątan yaĹ&#x;lÄą kadÄąnlar gibi davranarak, yeminlerle pekiĹ&#x;tirdiÄ&#x;iniz sĂśzlerinizi bozmayÄąn. UnutmayÄąn ki, diÄ&#x;er toplumlardan daha gßçlĂź oluĹ&#x;unuz, onlara haksÄązlÄąk yapmanÄąz için size bir imtiyaz vermez. DoÄ&#x;rusu Allah, bĂźtĂźn bunlarla sizi yalnÄązca imtihan etmektedir ve hiç kuĹ&#x;kunuz olmasÄąn ki, O anlaĹ&#x;mazlÄąÄ&#x;a dĂźĹ&#x;tĂźÄ&#x;ĂźnĂźz her konuyu MahĹ&#x;er GĂźnĂźnde hĂźkme baÄ&#x;layacak ve yaptÄąklarÄąnÄązÄą size bir bir açĹklayacaktÄąr. Ă–yleyse, insanlarÄą Allah’Ĺn dinine yĂśnlendirme amacÄąyla bile olsa, verdiÄ&#x;iniz sĂśzden dĂśnmeyin ve asla yalan sĂśylemeyin!


ŮŽ 4ŮŽ +Ů’ ,ŮŽ <Ů?Ů‘ YŮ? 4Ů? +Ů’ J ŮŽ Ů’ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? (ŮŽ 5ŮŽ bŮŽ ŮŽ ;‍ا‏ ‍\ Ů?إ‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ َإ‏H Ů? Ů° ‍ Ů‹ŘŠ ŮŽŮˆâ€Ź2ŮŽ i‍ا‏ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹaŮ‹ ,ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’ ا‏J

ŮŽ 4ŮŽ +Ů’ ,ŮŽ ‍ي‏2 8Ů’ 4ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞي٣﴿ ‍ ŮŽ' Ů?( َن‏5Ů’ ^ŮŽ Ů’ #Ů? Ů’ $Ů? 'ŮŽŮ‘ IŮŽ +ŮŽŮ‘ (Ů? ‰َ CŮ’ #Ů? ŮŽ ‍\ >Ů?ŘĄ ŮŽŮˆâ€Ź 93. ÇßnkĂź Allah dileseydi, hepinizi melekler gibi Allah’a kulluk eden tek tip bir toplum yapabilirdi, fakat bĂśyle yapmadÄą. Bunun yerine, size iyiyi kĂśtĂźyĂź ayÄąrt etme yeteneÄ&#x;i vererek dilediÄ&#x;iniz inanç ve hayat tarzÄąnÄą seçme konusunda sizi ĂśzgĂźr bÄąraktÄą. BĂśylece Allah, doÄ&#x;ru yoldan uzaklaĹ&#x;mak isteyeni sapÄąklÄąkta bÄąrakÄąr, samimĂŽ olarak doÄ&#x;ruya, gerçeÄ&#x;e ulaĹ&#x;mak isteyeni de doÄ&#x;ru yola iletir. UnutmayÄąn, hepiniz bir gĂźn Allah’Ĺn huzuruna çĹkacak ve yaptÄąklarÄąnÄązdan dolayÄą mutlaka sorguya çekileceksiniz.

Ů? ŮŽ Ů’ ŮŽ PŮ‹ N Ů? ŮŽ 'ŮŽ 4Ů’ َ‍ Ůˆا ا‏FŮ? /Ů? #ŮŽŮ‘ ^ŮŽ @ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 8ŮŽ ^Ů? LŮ? mŮ? 2ŮŽ 5Ů’ ŮŽ ‍ ŮŒŮ…â€Ź2ŮŽ XŮŽ ‍ ŮŽŮŽÂŽŮ? َّل‏B Ů’ J ŮŽ ‍ Ů’ َد‏J Ů?Ů‘ ‍ ا‏XŮ? â€ŤŮˆâ€ŹFŮ? ^ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? ŮŽ ‍ا;ƒ ŮŽŮˆâ€Ź ‍اب‏ Ů? Ů‘Ů° < ŮŒ FŮŽ IŮŽ Ů’ J Ů? L ŮŽ +Ů’ IŮŽ Ů’ ^Ů? ‍ ْد‏2ŮŽ 7ŮŽ 'ŮŽ Ů? ‍ َإ‏C ‍ا‏ ﴞي٤﴿ ŮŒ * IŮŽ 94. O hâlde, ey inananlar! AntlaĹ&#x;ma yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄąz kimseler kâfir bile olsalar, sakÄąn yeminlerinizi aranÄązda bir aldatma aracÄą olarak kullanmayÄąn! Aksi hâlde, doÄ&#x;ru yolda sapasaÄ&#x;lam duran ayaklarÄąnÄąz kayÄąverir de, hal ve hareketlerinizle insanlarÄą dinden soÄ&#x;utup Allah’Ĺn yolundan çevirdiÄ&#x;iniz için yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄąz kĂśtĂźlĂźÄ&#x;Ăźn acÄą meyvelerini daha bu dĂźnyada tadarsÄąnÄąz ve ayrÄąca âhirette de aÄ&#x;Äąr bir cezaya çarptÄąrÄąlÄąrsÄąnÄąz!

Ů? Ů‘Ů° 2ŮŽ Ů’ IŮ? 'ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏P Ů? Ů‘Ů° 2Ů? 8Ů’ 5ŮŽ Ů? â€ŤŮŽŮˆ ŮŽ@ ŮŽ^ Ů’\ ŮŽÂ’Ů?Ůˆا‏ ŮŽ ŮŽ Ů? ;‍ا‏ ŮŒ †ْ N > Ů‹ ( XŮŽ Ů‹ 'ŮŽŮŽ m ;‍ا‏ Ů? ŮŽ ﴞيټ﴿ ‍ ŮŽ( Ů?' َن‏5Ů’ ^ŮŽ Ů’ #Ů? Ů’ $Ů? ‍ Ů’ اŮ? ْن‏J 95. Allah’a verdiÄ&#x;iniz sĂśzĂź, birkaç kuruĹ&#x;luk dĂźnya menfaati uÄ&#x;runa deÄ&#x;iĹ&#x;meyin! UnutmayÄąn ki, Allah’Ĺn katÄąndaki sonsuz nimetler, sizin için çok daha hayÄąrlÄądÄąr, eÄ&#x;er bunun deÄ&#x;erini bilirseniz!


‍Ů? Ůˆا‏yŮŽ 7ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ا‏+ŮŽŮ‘ 4ŮŽ Ů? bŮ’ ŮŽ ŮŽ ‍ Ů‚ ŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů‘Ů° 2ŮŽ Ů’ IŮ? ,ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź2Ů? ŮŽe Ů’ 4ŮŽ Ů’ $Ů? 2ŮŽ Ů’ IŮ? ,ŮŽ > Ů? ŮŽ ;‍ا‏ ﴞيٌ﴿ ‍ ŮŽ' Ů?( َن‏5Ů’ 4ŮŽ ‍ Ů? ا‏$ŮŽ ,ŮŽ +Ů? C ŮŽ iŮ’ ŮŽ Ů? Ů’ Ů? ŮŽ UŮ’ َ‍ا‏

96. ÇßnkĂź Ĺ&#x;u an elinizde olan gelip geçici nimetler, eninde sonunda yok olmaya mahkĂťmdur. Allah katÄąndaki âhiret nimetleri ise ebedidir. Ăœstelik doÄ&#x;ruluktan ayrÄąlmamak için sÄąkÄąntÄąlar karĹ&#x;ÄąsÄąnda sabredip direnenleri, yaptÄąklarÄąnÄąn en gĂźzeliyle ĂśdĂźllendireceÄ&#x;iz. Hem bu ĂśdĂźl sadece âhirete ĂśzgĂź de deÄ&#x;ildir:

DŮ? ŮŽŮ‘ ŮŽ Ů? 3Ů’ Ů? (ŮŽ BŮŽ +ŮŒ ,Ů? oŮ’ ,Ů? ŮŽ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%tŮ’Ů° Ů?‍ Ů? اŮŽ Ů’Ůˆ ا‏$ŮŽ ‍ َذ‏+Ů’ ,Ů? 3Ů‹ Ů? 7ŮŽ <ŮŽ 'Ů? IŮŽ +Ů’ ,ŮŽ ŮŽ ‍ Ů° ً؊‏i ‍ Ů? ا‏$ŮŽ ,ŮŽ +Ů? C ŮŽ iŮ’ ŮŽ Ů? Ů’ Ů? ŮŽ UŮ’ َ‍ Ů’ ا‏8Ů? ŮŽŮ‘ 4ŮŽ Ů? bŮ’ ŮŽ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹaŮ‹Âƒ LŮŽ Ů‘Ů? s ŮŽ ﴞي٧﴿ ‍ ŮŽ' Ů?( َن‏5Ů’ 4ŮŽ

97. Erkek olsun kadÄąn olsun, her kim Allah’a ve âhiret gĂźnĂźne inanarak iyi ve yararlÄą iĹ&#x;ler yaparsa, onlara hem bu dĂźnyada hem de âhirette gĂźzel ve hoĹ&#x; bir hayat yaĹ&#x;atacaÄ&#x;Äąz ve onlarÄą, yaptÄąklarÄą iĹ&#x;lerin en gĂźzeli neyse ona gĂśre ĂśdĂźllendireceÄ&#x;iz. Fakat inkârcÄąlar, sinsi propagandalarla Kur’an Ăźzerinde Ĺ&#x;Ăźpheler oluĹ&#x;turmaya, seni Allah’Ĺn kitabÄąndan koparmaya çalÄąĹ&#x;acaklar. Bunu baĹ&#x;aramayÄąnca, en azÄąndan onu doÄ&#x;ru anlamanÄą engellemek için ayetlerin anlamÄąnÄą çarpÄątÄąp hak ile batÄąlÄą uzlaĹ&#x;tÄąrma yoluna gidecekler. Ä°Ĺ&#x;te bĂźtĂźn bu saldÄąrÄąlara karĹ&#x;Äą:

Ů° Ů’ ]Ů? ‍ ŮŽ Ů’ا ŮŽŘŞ Ů’ا‏XŮŽ ‍ Ů? ŮŽذا‏BŮŽ ŮŽ Ů’ \ ‍ا‏ Ů° Ů? FŮ’ 5Ů? #ŮŽ ŮŽ ŮŽŮ‘ +ŮŽ ,Ů? ; ŮŽ ŮŽ U ‍ا‏ ‍ ن‏ v B ‍ن‏ ‍ا‏ Ů? Ů‘ Ů’ Ů‘ Ů?

Ů? ﴞي٨﴿ 98. Kur’an okuyacaÄ&#x;Äąn zaman, ilâhĂŽ rahmetten kovulmuĹ&#x; her tĂźrlĂź Ĺ&#x;eytanÄąn vesvese ve ayartmalarÄąndan Allah’a sÄąÄ&#x;Äąn!


ŮŽ (Ů’ Ů? DŮ? ŮŽ Â… Ů’ 8Ů? Ů?Ů‘ ‍ َع‏%(Ů° IŮŽ ‍ Ů? ا ŮŽŮˆâ€Ź,ŮŽ ‍ ٰا‏+ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ا‏%(ŮŽ IŮŽ ‍ ŮŒŮ†â€Źv ŮŽ Ů’ ŮŽ DŮ? ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ ﴞيي﴿ ‍ Ů?( َن‏$ŮŽŮ‘ ŮŽ #ŮŽ 4ŮŽ 99. Gerçek Ĺ&#x;u ki, Ĺ&#x;eytanÄąn, iman edip Rab’lerine gĂźvenen kimseler Ăźzerinde herhangi bir zorlayÄącÄą gĂźcĂź ve otoritesi yoktur.

ŮŽ (Ů’ Ů? 'ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ D Ů? Ů’ Ů? +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŮˆا‏DŮ? ŮŽ Ů’ ŮŽŮ‘ ŮŽ #ŮŽ 4ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ا‏%(ŮŽ IŮŽ DŮ? Ů? v ﴞ٥٠٠﴿ ‍ن‏cŮŽ $Ů? Ů? \Ů’ ,Ů?

100. Onun hĂźkmĂź ancak, zaten yoldan çĹkmÄąĹ&#x; olup da, kendi iradeleriyle onu hayatÄą yĂśnlendirme ve kendileri için karar almaya yetkili bir dost olarak benimseyenlerin ve para, Ĺ&#x;Ăśhret, makam, itibar gibi Ĺ&#x;eylere tapÄąnÄąrcasÄąna baÄ&#x;lanarak ruhlarÄąnÄą Ĺ&#x;eytana teslim eden ve bĂśylece onu Allah’a ortak koĹ&#x;anlarÄąn Ăźzerinde geçeridir. Ä°Ĺ&#x;te o Ĺ&#x;eytanlar, daha Ăśnceki Ĺ&#x;eriatlarÄąn yĂźrĂźrlĂźkten kaldÄąrÄąlmasÄąnÄąn ilahi hikmete aykÄąrÄą olacaÄ&#x;ÄąnÄą sĂśyleyerek Kur’an hakkÄąnda kalplere Ĺ&#x;Ăźphe dĂźĹ&#x;Ăźrmeye çalÄąĹ&#x;Äąyorlar:

ŮŽ ,ŮŽ aŮ‹ 4ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽ ٰا‏2ŮŽŮ‘ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ŮŽذا‏ 'ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů? ا ا‏XŮŽ ‍‘ّ Ů?ل‏ aŮ? 4ŮŽ ‍ َن ٰا‏J Ů? Ů‘Ů° ‍ ŮŽŮˆâ€Ź1 Ů? ŮŽ 4Ů? 'ŮŽ Ů? Ů? (ŮŽ IŮ’ َ‍ا; ا‏ ﴞ٥٠٥﴿ ‍ ŮŽ( Ů?' َن‏5Ů’ 4ŮŽ @ŮŽ Ů’ Ů? Ů?  ŮŽ $Ů’ َ‍ ŮŽÂ’Ů?> ŮŽ Ů’< ا‏eŮ’ ,Ů? rŮ’ ŮŽ َ‍ا‏

101. Biz bir ayetin yerine baĹ&#x;ka bir ayet getirdik mi, yani daha Ăśnceki Ăźmmetlere gĂśnderdiÄ&#x;imiz kitaplarÄą yĂźrĂźrlĂźkten kaldÄąran yeni bir kitap ve yeni bir Ĺ&#x;eriat gĂśnderdik mi, Allah insanlÄąÄ&#x;Äąn her aĹ&#x;amasÄąnda neler gĂśnderdiÄ&#x;ini ve gĂśndereceÄ&#x;ini herkesten daha iyi bildiÄ&#x;i hâlde, inkârcÄąlar, “Ey Muhammed! Sen ancak, uydurduÄ&#x;u sĂśzleri Allah’a nispet eden bir yalancÄąsÄąn! Daha Ăśnce gĂśnderilen kutsal kitaplar dururken, Allah niçin yeni bir kitap gĂśndersin ki?â€? derler. HayÄąr, doÄ&#x;rusu onlarÄąn çoÄ&#x;u, bĂźtĂźn ilâhĂŽ kitaplarÄąn aynÄą kaynaktan geldiÄ&#x;ini ve Kur’an’Ĺn, daha Ăśnce tahrif edilen, anlamÄą çarpÄątÄąlan kitaplarÄą yeniden aslĂŽ Ĺ&#x;ekline kavuĹ&#x;turan son ilâhĂŽ kitap olduÄ&#x;unu bilmezler.


+ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ا‏r ŮŽ LŮŽŮ?Ů‘ t Ů? Ů?  Ů‘ Ů? 3ŮŽ Ů’ Ů? 0ŮŽ Ů?Ů‘ ‍ َع‏+Ů’ ,Ů? ‍Ů?س‏ Ů? ‍ Ů?ع‏DŮ? ŮŽ ŮŽŮ‘ ŮŽ <Ů’ XŮ? Ů? 2]Ů? â€ŤŮˆŘ­ Ů’ا‏ ŮŽ ' (Ů? CŮ’ 'Ů? (Ů’ Ů? ‍ًى ŮŽŮˆ Ů? Ů’\ Ů° ى‏2 Ů? ‍ Ů? ا ŮŽŮˆâ€Ź,ŮŽ ‍ٰا‏ ﴞ٥٠٢﴿ Z

102. Onlara de ki: “Bu Kur’an’Ĺ, bir zamanlar Musa’ya Tevrat’Ĺ, Ä°sa’ya Ä°ncil’i getirmiĹ&#x; olan Kutsal Ruh Cebrail, inananlarÄąn kalbini pekiĹ&#x;tirmek ve Allah’Ĺn emrine boyun eÄ&#x;enler için bir kÄąlavuz ve mĂźjde olmak Ăźzere Rabb’inin katÄąndan apaçĹk hak bir kitap olarak indirmiĹ&#x;tir.â€? ĹžeytanÄąn dostlarÄą, Kur’an hakkÄąnda propagandaya devam edecekler:

zihinleri

bulandÄąrmak

için

‍ي‏F ŮŽŮ‘ ‍ Ů?ن ا‏C ŮŽ ŮŽ DŮ? 'Ů? (Ů?Ů‘ 5ŮŽ 4Ů? 'ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů?] Ů? َن ا‏4ŮŽ Ů’ 8Ů? ŮŽŮ‘ َ‍ ŮŽ( Ů? ا‏5Ů’ ŮŽ 2Ů’ ]ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ Ů? ŮŒ> \ ŮŒ L ,Ů? AŮŒŮ‘ Ů? ŮŽ IŮŽ ‍ ŮŒŮ†â€ŹC ﴞ٥٠٣﴿ Z ŮŽ Ů? ‍ا‏FŮŽ Ů° ‍ ŮŽŮˆâ€ŹAŮŒŮ‘ 'Ů? bŮŽ IŮ’ َ‍ ا‏DŮ? Ů’ ŮŽ Ů?‍Ů?Ůˆ َن ا‏23Ů? (Ů’ 4Ů?

103. Ey Ĺ&#x;anlÄą Elçi! Biz onlarÄąn, “Ona bu Kur’an’Ĺ olsa olsa Tevrat ve Ä°ncil hakkÄąnda bilgisi olan bir insan ĂśÄ&#x;retiyordur. ÇßnkĂź Muhammed’in, bĂśylesine harikulâde bir eser meydana getirmesi ve geçmiĹ&#x; kavimler, Peygamber kÄąssalarÄą, kÄąyamet, âhiret, evrenin ve insanÄąn yaratÄąlÄąĹ&#x;Äą ve benzeri konularda bu kadar kapsamlÄą ve isabetli bilgiler vermesi aklen imkânsÄązdÄąr. Ă–yleyse ona bu kitabÄą, hitabet ve belâgat konusunda hiç kimsenin kendisiyle boy ĂślçßĹ&#x;emeyeceÄ&#x;i bir kiĹ&#x;i ĂśÄ&#x;retiyor. Bu da olsa olsa, vaktiyle Yahudi ve Hristiyanlardan bir Ĺ&#x;eyler ĂśÄ&#x;renmiĹ&#x; olan kĂślelerimizden biridir. Nitekim Muhammed’in zaman zaman bu kĂślelerle konuĹ&#x;tuÄ&#x;unu gĂśrĂźyoruz.â€? dediklerini elbette biliyoruz. Oysa Kur’an’Ĺn meydan okumasÄą karĹ&#x;ÄąsÄąnda dĂźĹ&#x;tĂźkleri acziyeti itiraf eden bu adamlar, onun beĹ&#x;er ĂźstĂź bir kaynaktan geldiÄ&#x;ini pekâlâ bilirler. KaldÄą ki, onlarÄąn Kur’an’Ĺ Muhammed’e ĂśÄ&#x;rettiÄ&#x;ini iddia ettikleri adamÄąn dili yabancÄą olduÄ&#x;u ve bu kiĹ&#x;i doÄ&#x;ru dĂźrĂźst Arapça konuĹ&#x;amadÄąÄ&#x;Äą hâlde, bu Kur’an bĂźtĂźn Arap edebiyatçĹlarÄąnÄą acze dĂźĹ&#x;Ăźren pĂźrĂźzsĂźz, dupduru Arapça dili ile gĂśnderilmiĹ&#x; eĹ&#x;siz bir mucizedir. Ăœstelik Kur’an, Yahudilerin seçkin ve ayrÄącalÄąklÄą bir millet olduÄ&#x;u, Ă‚dem’in iĹ&#x;lediÄ&#x;i gĂźnah yĂźzĂźnden bĂźtĂźn insanlarÄąn gĂźnahkâr olarak doÄ&#x;duÄ&#x;u, Ä°sa Peygamberin çarmÄąha gerilerek insanlÄąÄ&#x;Äąn gĂźnahÄąna kefaret olduÄ&#x;u, onun Allah’Ĺn —hâĹ&#x;â— oÄ&#x;lu olduÄ&#x;u gibi birçok konuda Yahudi ve HristiyanlarÄąn iddialarÄąnÄą reddediyor ve bunlarÄąn aslÄąnÄą esasÄąnÄą tĂźm açĹklÄąÄ&#x;Äąyla ortaya koyuyor. Bu durumda, kibir ve inatla hakikati reddeden zalimlerden baĹ&#x;ka kim, bu kitabÄąn ßç beĹ&#x; kelimeden


fazla Arapça bilmeyen yabancÄą bir kĂśle tarafÄąndan yazdÄąrÄąldÄąÄ&#x;ÄąnÄą iddia edebilir?

‍اب‏ ;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ ت‏ Ů? 4ŮŽ Ů° Ů? ‍ Ů? َن‏,Ů? oŮ’ 4Ů? @ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍اŮ? َّن ا‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? 84 ŮŒ FŮŽ IŮŽ Ů’ 8Ů? ŮŽ ‍ا; ŮŽŮˆâ€Ź Ů? 2 8Ů’ 4ŮŽ @ŮŽ 1 ﴞ٥٠٤﴿ ŮŒ َ‍ا‏

104. Allah, ayetlerine iman etmemekte direten bu zalimleri doÄ&#x;ru yola iletmeyecektir. Ä°Ĺ&#x;te onlarÄąn hakkÄą can yakÄącÄą bir azaptÄąr! ÇßnkĂź onlar, daha Ăśnce kendisini “gĂźvenilir adam (el-emin)â€? unvanÄąyla çaÄ&#x;ÄąrdÄąklarÄą, kendisine duyduklarÄą kin ve nefrete raÄ&#x;men deÄ&#x;erli eĹ&#x;yalarÄąnÄą emanet ettikleri dĂźrĂźstlĂźk timsali bir Peygamberi —sÄąrf Kur’an’Ĺ reddetmek için— yalancÄąlÄąkla suçladÄąlar. Oysa yalan sĂśylemek, inanan bir kimsenin yapacaÄ&#x;Äą bir iĹ&#x; deÄ&#x;ildir.

ŮŽ ‍ ŮŽÂ’Ů?ŮŠ Ů’ا‏eŮ’ 4ŮŽ 'ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ 0ŮŽ RŮ? Ů° S‍ا;ƒ ŮŽŮˆاŮ?Ůˆâ€Ź Ů? Ů‘Ů° ‍ ت‏ Ů? 4ŮŽ Ů° Ů? ‍ Ů? َن‏,Ů? oŮ’ 4Ů? @ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽب ا‏FŮ? J ŮŽ ‍Ů? Ů? Ů’ا‏ ﴞ٥٠ټ﴿ ‍ Ů?Ř° Ů? َن‏J

105. YalanÄą, iftirayÄą ve dĂźzmece iddialarÄą, ancak Allah’Ĺn ayetlerine inanmayanlar uydurur, iĹ&#x;te asÄąl yalancÄąlar onlardÄąr. Peki, baskÄą ve iĹ&#x;kence altÄąnda bulunan bir MĂźslĂźman, kendisini bundan kurtarmak için yalan sĂśyleyebilir mi? BĂśyle bir durumda, Ammar bin Yâsir’in yaptÄąÄ&#x;Äą gibi dininden dĂśndĂźÄ&#x;ĂźnĂź sĂśylese, gerçekten kâfir olur mu? Ä°nkârcÄąlar, Ammar ile ana-babasÄąnÄą zorla dinlerinden dĂśndĂźrmek istediler. Onlar buna direnince, Ăśnce annesi SĂźmeyye’yi, ardÄąndan babasÄą Yâsir’i Ĺ&#x;ehit ettiler. Fakat iĹ&#x;kencelere daha fazla dayanamayan Ammar, onlarÄąn duymak istediÄ&#x;i sĂśzleri sĂśyleyerek ĂślĂźmden kurtuldu ve bĂźyĂźk bir ĂźzĂźntĂź içinde Peygamber’in yanÄąna geldi. Bunun Ăźzerine, aĹ&#x;aÄ&#x;Äądaki ayetler nazil oldu:

ŮŒŮ‘ Ů? 'ŮŽ vŮ’ ,Ů? DŮ? LŮ? (Ů’ XŮŽ ‍ َه ŮŽŮˆâ€Ź$Ů’ Ů?‍ ا‏+Ů’ ,ŮŽ @ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏D Ů? '4

f Ů? Ů‘Ů° Ů? ŮŽ ŮŽe$ŮŽ +Ů’ ,ŮŽ ŮŽ ‍ ا‏2Ů? 5Ů’ ŮŽ +Ů’ ,Ů? ; Ů? Ů? Ů’ Ů? ‍ ŮŽ َح‏HŮŽ +Ů’ ,ŮŽ +Ů’ J p ŮŽ }ŮŽ Ů’ 8Ů? Ů’ (ŮŽ 5ŮŽŮŽ B ‍ Ů‹عا‏2Ů’ 7ŮŽ Ů? eŮ’ J

Ů’ Ů? ŮŽ @ Ů? Ů° ‍ ن ŮŽŮˆâ€Ź Ů? '4 ŮŒ Y ﴞ٥٠ٌ﴿ ŮŒ * IŮŽ ‍اب‏ Ů? Ů‘Ů° +ŮŽ ,Ů? ŮŒ FŮŽ IŮŽ Ů’ 8Ů? ŮŽ ‍ا;ƒ ŮŽŮˆâ€Ź


106. Her kim iman ettikten ve Ä°slâm’Ĺn gĂźzelliklerini bizzat yaĹ&#x;adÄąktan sonra yeniden kĂźfre dĂśnerek Allah’Ĺn dinini inkâr edecek olursa, —tabii ki bundan maksat, kalbi imanla dopdolu olduÄ&#x;u hâlde, baskÄą altÄąnda inkâr etmiĹ&#x; gĂśrĂźnenler deÄ&#x;il, tam tersine, imanÄąn coĹ&#x;kusunu tatmÄąĹ&#x; olmasÄąna raÄ&#x;men gĂśnlĂźnĂź yeniden inkâra açĹp da Ä°slâm’a aykÄąrÄą herhangi bir inanç veya ideolojiyi bilerek ve isteyerek onaylayan kimselerdir— iĹ&#x;te Allah’Ĺn kahredici gazabÄą onlarÄąn Ăźzerindedir ve onlar için korkunç bir azap vardÄąr. Demek ki, baskÄą altÄąnda bulunan bir MĂźslĂźman, ĂśldĂźrĂźlme veya bir uzvunun kesilmesi gibi hayati bir tehlikeyle yĂźz yĂźze geldiÄ&#x;inde —her ne kadar Ĺ&#x;ehadeti gĂśze alÄąp direnmesi daha faziletli ise de— kendisini kurtarmak için diliyle inkâr edebilir. Ancak Ĺ&#x;u da var ki, Peygamberlerin ve onlarÄąn temsilcisi konumundaki Ä°slâm âlimlerinin, her ne sebeple olursa olsun Ä°slâm’Ĺ inkâr anlamÄąna gelebilecek beyanatta bulunmalarÄą caiz deÄ&#x;ildir. ÇßnkĂź halk, Ä°slâm’Ĺn hĂźkĂźmlerini onlardan ĂśÄ&#x;renir. DolayÄąsÄąyla âlimlerin sĂśzleri bir anlamda hĂźccet olduÄ&#x;undan ve yalnÄązca kendilerini deÄ&#x;il, onlara itaat etmekle yĂźkĂźmlĂź olan bĂźtĂźn MĂźslĂźmanlarÄą baÄ&#x;ladÄąÄ&#x;Äąndan, onlarÄąn dini hĂźkĂźmler konusunda yalan sĂśylemeleri kesinlikle doÄ&#x;ru deÄ&#x;ildir. Ă–te yandan, eÄ&#x;er bir MĂźslĂźman maaĹ&#x;ÄąnÄąn kesilmesi, makamÄąnÄąn elinden alÄąnmasÄą, eÄ&#x;itim hakkÄąndan mahrum bÄąrakÄąlmasÄą gibi daha aĹ&#x;aÄ&#x;Äą derecede bir baskÄą ile karĹ&#x;ÄąlaĹ&#x;Äąrsa, yalnÄązca diliyle bile olsa inkâr edemez, ederse —her ne kadar kâfir olmasa da— gĂźnaha girmiĹ&#x; olur. Ancak daha da ileri gidip “gĂśnlĂźnĂź inkâra açarakâ€? kâfirliÄ&#x;i benimsediÄ&#x;i takdirde, dinden çĹkarak Allah’Ĺn gazabÄąna mĂźstahak olur. Peki, bir insan niçin inkâra yĂśnelir?

Ů° Ů’ %(ŮŽ IŮŽ ŮŽ Ů’ 2 ‍ا‏ Ů?Ů‘ ‍ Ů° َ؊‏3ŮŽ ‍ ا Ů’ا‏LŮ?Ů‘ 3ŮŽ #ŮŽ ‍ا‏ ;‍ا‏ ‍ ŮŽ Ů?؊‏N ŮŽ Ů‘Ů° ‍ ŮŽŮˆاŮŽ َّن‏1 Ů’ Ů? 8Ů? ŮŽŮ‘ ŮŽ Ů? 0ŮŽ Ů? ‍ٰذ‏ Ů? @‍ا‏ ŮŽ ‍ي Ů’ا ŮŽ] Ů’ ŮŽŮ… Ů’ا‏2Ů? 8Ů’ 4ŮŽ @ŮŽ ﴞ٥٠٧﴿ +ŮŽ 4 BŮ? J 107. ÇßnkĂź onlar, basit çĹkarlar peĹ&#x;inde koĹ&#x;arak bu dĂźnya hayatÄąnÄą âhirete tercih ettiler. Allah ise, hakikati bile bile inkâr eden bir toplumu asla doÄ&#x;ru yola iletmez.


ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ا‏0ŮŽ RŮ? Ů° S‍اŮ?Ůˆâ€Ź ƒ Ů’ Ů? ‍ ع‏ Ů? Ů‘Ů° ‡َ LŮŽ s Ů? MŮŽ Ů’ َ‍ Ů’ ŮŽŮˆا‏8Ů? 5Ů? 'Ů’ ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź8Ů? Ů? (Ů? XŮ? %(Ů° IŮŽ ;‍ا‏ ﴞ٥٠٨﴿ ‍ Ů?( َن‏BŮ? ŮŽV ‍ Ů? Ů? Ů’ا‏0ŮŽ RŮ? Ů° Sâ€ŤŮŽŮˆاŮ?Ůˆâ€Ź 108. Ä°Ĺ&#x;te onlar, Allah tarafÄąndan konulan yasalar gereÄ&#x;ince, kalpleri, kulaklarÄą ve gĂśzleri mĂźhĂźrlemiĹ&#x; olan kimselerdir. BaĹ&#x;larÄąna gelecekleri hiç dĂźĹ&#x;Ăźnmeden gaflet ve cehalet içinde yĂźzenler iĹ&#x;te onlardÄąr.

Ů° Ů’ ABŮ? Ů’ 8Ů? ŮŽŮ‘ َ‍ ŮŽ ŮŽŮ… ا‏U ﴞ٥٠ي﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏ ŮŽ @ŮŽ Ů? @‍ا‏ Ů? /ŮŽ ‍ ŮŽ Ů?ŘŠ Ů? Ů? Ů’ا‏N 109. Hiç kuĹ&#x;kunuz olmasÄąn ki, âhirette tĂźmĂźyle kaybedecek olanlar da yalnÄązca onlardÄąr!

‍Ů?Ůˆا‏2 ŮŽ U ŮŽ Ů?ŮŽŮ‘ m ‍ Ů? ا‏#Ů? BŮ? ,ŮŽ 2Ů? 5Ů’ ŮŽ +Ů’ ,Ů? ‍ Ů? Ůˆا‏U ŮŽ ŮŽ +ŮŽ 4F (ŮŽŮ‘ Ů? 0ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ Ů‘ŮŽŮ? اŮ? َّن َع‏m ﴞ٥٥٠﴿ cŮŒ i ‍Ů? ŮŒŘą َع‏e ŮŽV ŮŽ ŮŽ 2Ů? 5Ů’ ŮŽ +Ů’ ,Ů? 0ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ اŮ? َّن َع‏1 ‍Ů? Ůˆا‏yŮŽ 7ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź

110. Ve ayrÄąca Ĺ&#x;unu da bil ki, senin Rabb’in, gerek uÄ&#x;radÄąklarÄą baskÄą ve iĹ&#x;kenceler, gerekse dĂźnya malÄąna aĹ&#x;ÄąrÄą tutkularÄą yĂźzĂźnden dinlerini terk ederek fitneye kapÄąldÄąktan sonra yeniden kendisini toparlayan, bu hâle dĂźĹ&#x;melerine sebep olan Ăźlkeyi, ortamÄą veya arkadaĹ&#x; çevresini terk edip, MĂźslĂźmanca yaĹ&#x;ayabilecekleri bir yere hicret eden, ardÄąndan da zulĂźm ve haksÄązlÄąklarÄąn yeryĂźzĂźnden kaldÄąrÄąlmasÄą için Allah yolunda cihada katÄąlan ve bu uÄ&#x;urda karĹ&#x;ÄąlaĹ&#x;acaÄ&#x;Äą zorluklara gĂśÄ&#x;Ăźs gererek sabreden o tĂśvbekâr mĂźminlere karĹ&#x;Äą, evet, yaĹ&#x;adÄąklarÄą bunca acÄą tecrĂźbelere, dĂźĹ&#x;tĂźkleri nahoĹ&#x; durumlara raÄ&#x;men, elbette senin Rabb’in onlara karĹ&#x;Äą baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layÄącÄą, merhametlidir. Hem bu dĂźnyada, hem de mahĹ&#x;er gĂźnĂźnde:

Â…Ů? eŮ’ ŮŽ <Ů?Ů‘ $Ů? %BŮ‘Ů° ŮŽ ^Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź8ŮŽ C Ů? eŮ’ ŮŽ +Ů’ IŮŽ ‍ Ů?ŘŻ Ů?ل‏bŮŽ ^Ů? Â…Ů? eŮ’ ŮŽ <Ů?Ů‘ $Ů? A^ Ů’ ^ŮŽ ‍ Ů’ َم‏4ŮŽ Ů’ (ŮŽ 'Ů? IŮŽ ,ŮŽ ﴞ٥٥٥﴿ ‍ Ů’* ŮŽ( Ů?' َن‏4Ů? @ŮŽ Ů’ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Źr 111. O gĂźn her insan, kendi canÄąnÄąn derdine dĂźĹ&#x;mĂźĹ&#x; bir hâlde Allah’Ĺn huzuruna gelecek ve herkese yaptÄąklarÄąnÄąn karĹ&#x;ÄąlÄąÄ&#x;Äą eksiksiz verilecek ve hiç kimseye zerre kadar haksÄązlÄąk edilmeyecektir. Fakat


inkârcÄąlÄąk, insanlÄąÄ&#x;Äą sadece âhirette deÄ&#x;il, dĂźnyadayken de felâketlere sĂźrĂźkleyecektir:

Ů’ ŮŽ $ŮŽ aŮ‹ 4ŮŽ Ů’ XŮŽ PŮŽŮ‹ t,ŮŽ ;‍ا‏ 8ŮŽ XŮ? ْ‍ Ů?عز‏8ŮŽ ^ Ů’ 4ŮŽ aŮ‹ ŮŽŮ‘ RŮ? 'ŮŽ vŮ’ ,Ů? aŮ‹ ŮŽ ,Ů? ‍ ٰا‏r ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů‘Ů° ‍ ŮŽ ŮŽب‏Q ŮŽ BŮŽ ‍ ن‏ ŮŽ ,ŮŽ <Ů?Ů‘ $Ů? +Ů’ ,Ů? ‍ًا‏2}ŮŽ ‍َع‏ ‍ س‏ Ů? Ů‘Ů° Ů? 5Ů’Ů? ŮŽ Ů? ‍َ ŮŽ ْت‏eJ Ů? J Ů? Ů‘Ů° 8ŮŽ XŮŽ ‍ ŮŽ ŮŽذا‏BŮŽ ;‍ا‏ ŮŽ LŮŽ Ů? ;‍ا‏ Ů’ ﴞ٥٥٢﴿ ‍ َن‏5Ů? ŮŽ MŮ’ 4ŮŽ ‍ Ů? ا‏$ŮŽ 'ŮŽ Ů? ‍ Ů’ Ů?٠‏/ŮŽ ‍ Řš ŮŽŮˆ Ů’ا‏ Ů? bŮ? ‍ا‏

112. Allah size, her çaÄ&#x;da benzerlerini gĂśrebileceÄ&#x;iniz bir Ăśrnek veriyor: Bir memleket vardÄą, halkÄą gĂźven ve huzur içinde yaĹ&#x;Äąyordu. RÄązÄąklarÄą da dĂśrt bir yandan bol bol geliyordu. Derken bunlar, Allah’Ĺn emirlerine baĹ&#x;kaldÄąrarak, O’nun nimetlerine karĹ&#x;Äą nankĂśrlĂźk ettiler. Bunun Ăźzerine Allah, bir kÄątlÄąk, bir deprem, bir iç savaĹ&#x;, bir ekonomik kriz gĂśnderdi ve iĹ&#x;ledikleri gĂźnahlar yĂźzĂźnden tĂźm Ăźlkeyi kasÄąp kavuran açlÄąk ve korkuyu onlara tattÄąrdÄą.

ŮŽ BŮŽ Ů’ 8Ů? Ů’ ,Ů? ‍ ل‏ ŮŒ Ů? ‍ ŮŽŘĄ Ů? Ů’ َع‏U ŮŽ 2Ů’ ]ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů’ Ů? ‍اب ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ŮŽ BŮŽ ‍ Ů? Ů?ه‏FŮŽŮ‘ J Ů? FŮŽ 5ŮŽ ‍ Ů? Ů? Ů’ا‏FŮŽ N ŮŽ ﴞ٥٥٣﴿ ‍Â? Ů? Ů?' َن‏

113. DoÄ&#x;rusu onlara, kendi içlerinden ve kendi dillerini konuĹ&#x;an bir Elçi veya elçinin misyonunu yĂźklenen davetçiler gelmiĹ&#x; ve Allah’Ĺn ayetlerini onlara açĹkça tebliÄ&#x; etmiĹ&#x;ti. Fakat onlar onu yalanladÄąlar ve inananlara hayat hakkÄą tanÄąmadÄąlar. Onlar bĂśyle zulmedip dururlarken, o sĂśzĂź edilen azap onlarÄą kÄąskÄąvrak yakalayÄąverdi! Ä°Ĺ&#x;te bu feci akÄąbete uÄ&#x;ramak istemiyorsanÄąz, Allah’Ĺn emirlerine sÄąmsÄąkÄą sarÄąlmalÄą, Ăśzellikle haram ve helâli belirleme konusunda, yalnÄązca O’nun verdiÄ&#x;i hĂźkĂźmleri Ăślçß almalÄąsÄąnÄąz:

ŮŽ Ů‹@PŮŽ i Ů? H‍ا‏ Ů? XŮŽ ‍ Ů‘ŮŽ' ŮŽŘą ŮŽز‏,Ů? ‍ Ů?( ا‏J Ů? BŮŽ Ů’ ‍ ž ŮŽŮˆâ€ŹLŮ‹ Ů‘Ů? s ‍ا; اŮ? ْن‏ Ů? Ů‘Ů° r ŮŽ 'ŮŽ 5Ů’ Ů? ‍ Ů? Ůˆا‏J Ů? Ů‘Ů° Ů? J ŮŽ ;‍ا‏ ﴞ٥٥٤﴿ ‍Ů?Ůˆ َن‏2LŮ? 5Ů’ ^ŮŽ ‍ Ů?ه‏4ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’ ا‏#Ů? Ů’ $Ů?

114. Ă–yleyse ey insanlar, Allah’Ĺn size verdiÄ&#x;i helâl ve temiz rÄązÄąklarÄą afiyetle yiyin ve eÄ&#x;er gerçekten yalnÄązca Allah’a kulluk ediyorsanÄąz, O’nun baÄ&#x;ÄąĹ&#x;ladÄąÄ&#x;Äą nimetlere sĂśz ve davranÄąĹ&#x;larÄąnÄązla Ĺ&#x;Ăźkredin. Ve sakÄąn, Allah’Ĺn helâl kÄąldÄąÄ&#x;Äą nimetleri haram kÄąlmaya kalkÄąĹ&#x;mayÄąn:


ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹaŮŽ #ŮŽ Ů’ 'ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏J Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ ‍ Ů‘ŮŽ َم‏i <ŮŽŮ‘ Ů? Ů?‍ ا‏,ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź4 ŮŽ 'ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ Ů? ‘ Ů’ /Ů? ‍ ŮŽ Ů’ا‏3Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽŮ… ŮŽŮˆâ€Ź2 ‍ا‏ Ů? Ů’Q‍ ا‏+Ů? 'ŮŽŮŽ B Dƒ Ů? ;‍ا‏ ‍Ů? ŮŒŘąâ€Źe}ŮŽ ;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° † ŮŽ Ů‘Ů° ‍ Ů? َّن‏BŮŽ ‍ Ů?د‏IŮŽ @ŮŽ ‍ Řş ŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů’ ŮŽV Ů? Ů? ŮŽ ŮŽ †ْ }ŮŽ ŮŽŮ‘ v ﴞ٥٥ټ﴿ ŮŒ i ‍َع‏

115. O size ancak leĹ&#x;i, kanÄą, domuz etini ve Allah’tan baĹ&#x;kasÄą adÄąna kesilenleri haram kÄąlmÄąĹ&#x;tÄąr. LeĹ&#x;: Ä°slâmĂŽ usullere gĂśre boÄ&#x;azlanmadan ĂślmĂźĹ&#x; olan hayvandÄąr. Ancak çekirge gibi bĂścek cinsinden kßçßk canlÄąlar ve devamlÄą suda yaĹ&#x;ayan hayvanlar boÄ&#x;azlanmadan ĂślmĂźĹ&#x; olsalar bile leĹ&#x; kapsamÄąna girmezler. Kan: Haram olan, akÄącÄą kandÄąr. Ete, dalaÄ&#x;a, ciÄ&#x;ere sinmiĹ&#x; olan kan ise helâldir. Domuz eti: Domuzun sadece eti deÄ&#x;il, yaÄ&#x;Äą, kemiÄ&#x;i, iliÄ&#x;i vb. diÄ&#x;er bĂźtĂźn uzuvlarÄą da haramdÄąr. Allah’tan baĹ&#x;kasÄą adÄąna kesilenler: Allah’tan baĹ&#x;ka bir varlÄąk adÄąna kurban edilen hayvanÄąn eti yenmez. AynÄą Ĺ&#x;ekilde, Allah’Ĺn adÄą kasten terk edilerek yahut O’nun adÄąyla olsa bile putlarÄąn ve kendisine tapÄąnÄąlan diÄ&#x;er varlÄąklarÄąn ĂśnĂźnde kesilenleri yemek de haramdÄąr. Ama kim de, baĹ&#x;kasÄąnÄą tehlikeye dĂźĹ&#x;Ăźrecek biçimde onlarÄąn hakkÄąna saldÄąrmadan ve yemek zorunda kaldÄąÄ&#x;Äą ĂślçßyĂź aĹ&#x;madan, yiyecek baĹ&#x;ka bir Ĺ&#x;ey bulamama veya baĹ&#x;kasÄąnÄąn zorlamasÄą gibi sebeplerle bunlardan yemek zorunda kalÄąrsa, haramÄą arzu etmediÄ&#x;i ve “fÄąrsat bulmuĹ&#x;ken bu yiyecekleri yiyeyimâ€? demediÄ&#x;i takdirde, sorumlu tutulmayacaktÄąr. ÇßnkĂź Allah çok baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layÄącÄą, çok merhametlidir. O hâlde iyiyi-kĂśtĂźyĂź, doÄ&#x;ruyueÄ&#x;riyi, helâli-haramÄą Allah’Ĺn kitabÄąndan ĂśÄ&#x;renin. SakÄąn ola ki:

ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏J Ů? #Ů? ŮŽ C ‍ا‏FŮŽ Ů° ‍ ŮŒŮ„ ŮŽŮˆâ€ŹPŮŽ i Ů? MŮ? ^ŮŽ 'ŮŽ Ů? â€ŤŮŽŮˆ ŮŽ@ ŮŽ^ Ů?] Ů? ا‏ ŮŽ ‍ا‏FŮŽ Ů° ‍ ŮŽب‏FŮ? J Ů? Ů’ َ‍ ا‏ ŮŽ ‍ا; Ů’ا‏ ;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° %(ŮŽ IŮŽ ‍ ŮŽÂ’Ů?Ůˆ َن‏eŮ’ 4ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ >ŮŽب اŮ? َّن ا‏FŮ? J Ů? Ů‘Ů° %(ŮŽ IŮŽ ‍ ŮŽÂ’Ů?Ůˆا‏eŮ’ #ŮŽ Ů? ‍ ŮŽ ا ŮŒŮ…â€Źi ŮŽ ŮŽ ‍ْا‏ ﴞ٥٥ٌ﴿ ‍ >َن‏3Ů? (Ů? eŮ’ 4Ů? @ŮŽ ‍ ŮŽب‏FŮ? J


116. Dillerinizle uydurduÄ&#x;unuz yalanlara dayanarak, Ăśyle rasgele â€œĹžu helâldir, bu haramdÄąr!â€? demeyin, yoksa Allah’a karĹ&#x;Äą yalan uydurmuĹ&#x; olursunuz. UnutmayÄąn ki, Allah’a karĹ&#x;Äą yalan uyduranlar, asla kurtuluĹ&#x;a eremezler.

ž ŮŒ ( XŮŽ ‍ ŮŒŘšâ€Ź#ŮŽ ,ŮŽ ﴞ٥٥٧﴿ ŮŒ َ‍اب ا‏ ŮŒ FŮŽ IŮŽ Ů’ 8Ů? ŮŽ ‍ < ŮŽŮˆâ€Ź 117. OnlarÄąn yaptÄąÄ&#x;Äą, âhiret nimetlerine gĂśre basit bir menfaat olan dĂźnya hayatÄąnÄąn gelip geçici zevkleriyle oyalanmaktan ibarettir. Fakat Ăśte dĂźnyada, onlar için can yakÄącÄą bir azap vardÄąr! Ä°Ĺ&#x;te, yiyecekler konusunda kaçĹnmanÄąz gereken haramlar yukarÄąda sayÄąlanlardan ibarettir. BunlarÄąn dÄąĹ&#x;Äąnda haramlar olduÄ&#x;unu Ăśne sĂźrenlere inanmayÄąn. Gerçi:

,ŮŽ ‍ Ů?ƒ< ŮŽŮˆâ€ŹLŮ’ XŮŽ +Ů’ ,Ů? 0ŮŽ Ů’ (ŮŽ IŮŽ ŮŽ MŮ’ MŮŽ XŮŽ ,ŮŽ ŮŽ ,Ů’ ŮŽŮ‘ i ŮŽ ‍ ŮŽ Ů?ŘŻŮˆا‏+ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ا‏%(ŮŽ IŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ﴞ٥٥٨﴿ ‍ Ů’* Ů?( Ů?' َن‏4ŮŽ Ů’ 8Ů? C ŮŽ Ů?e Ů’ َ‍ Ů? ا ا‏$ŮŽ +Ů’ J Ů? Ů° ‍Â? ŮŽ( Ů’' ŮŽ Ů? Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź

118. Yahudilere de, sana daha Ăśnce 6. En’âm suresi 146. ayette anlattÄąÄ&#x;ÄąmÄąz Ĺ&#x;eyleri haram kÄąlmÄąĹ&#x;tÄąk. Fakat bunlar her çaÄ&#x;da geçerli olacak evrensel yasaklar deÄ&#x;ildi. Aksine, azgÄąnlÄąklarÄąndan dolayÄą Yahudilere verilen ve yalnÄązca o dĂśneme ĂśzgĂź bir cezaydÄą. Biz ceza vermekle onlara zulmetmedik, tam tersine, onlar sĂźrekli suç iĹ&#x;lemekle kendi kendilerine zulmediyorlardÄą. Fakat tĂśvbe kapÄąsÄą her zaman açĹktÄąr:

Ů?Ů‘ ‍ Ů?' Ů?( ا‏IŮŽ +ŮŽ 4F (ŮŽŮ‘ Ů? 0ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ Ů‘ŮŽŮ? اŮ? َّن َع‏m 2Ů? 5Ů’ ŮŽ +Ů’ ,Ů? ‍ Ů‘ŮŽŮ? ŮŽ^ Ů? ا‏m aŮ? ŮŽ 8ŮŽ bŮŽ Ů? ‍ َإ‏C ‍ا‏ ﴞ٥٥ي﴿ cŮŒ i ‍Ů? ŮŒŘą َع‏e ŮŽV ŮŽ ŮŽ 2Ů? 5Ů’ ŮŽ +Ů’ ,Ů? 0ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ اŮ? َّن َع‏1 ‍ ا‏3Ů? (ŮŽ 7Ů’ َ‍ ŮŽŮˆا‏0ŮŽ Ů? ‍ٰذ‏ 119. Evet, hiç kuĹ&#x;kusuz senin Rabb’in, cahillik edip de kĂśtĂźlĂźk yapan, fakat Allah’Ĺn rahmetinden Ăźmit kesmeyip hemen ardÄąndan tĂśvbe eden ve hatalarÄąnÄą telâfi ederek durumlarÄąnÄą dĂźzeltenlere karĹ&#x;Äą, evet, gerçekten senin Rabb’in, iĹ&#x;ledikleri bunca fenalÄąklardan sonra bile kullarÄąna karĹ&#x;Äą çok baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layÄącÄą, çok merhametlidir.


+ŮŽ ,Ů? 0Ů? 4ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ً > ŮŽŮˆâ€Źe i Ů? Ů‘Ů° Ů? #Ů‹ Ů? XŮŽ aŮ‹ ,ŮŽŮ‘ Ů?‍ َن ا‏$ŮŽ ŮŽ Ů° Ů’ Ů?‍اŮ? َّن ا‏ ŮŽ ; ŮŽ $ Ů? \Ů’ 'Ů? ‍ْا‏ ﴞ٥٢٠﴿ Z 1

120. Gerçekten Ä°brahim, Allah’a yĂźrekten boyun eÄ&#x;en, her tĂźrlĂź batÄąl inançtan, tĂźm eÄ&#x;ri yollardan uzaklaĹ&#x;arak tek TanrÄą inancÄąna yĂśnelen bir mĂźmin, insanlarÄąn haktan yĂźz çevirdiÄ&#x;i bir dĂśnemde tevhid sancaÄ&#x;ÄąnÄą tek baĹ&#x;Äąna omuzlayan bir Ăśnder, mĂźminde bulunmasÄą gereken bĂźtĂźn erdemleri kendisinde toplayan Ăśrnek bir Ĺ&#x;ahsiyet, âdeta tek baĹ&#x;Äąna bir Ăźmmetti. Onun izinden gittiÄ&#x;ini iddia eden Yahudi ve HristiyanlarÄąn birtakÄąm Peygamberleri, hahamlarÄą, azizleri, melekleri yĂźceltip ilâhlaĹ&#x;tÄąrmasÄąna karĹ&#x;ÄąlÄąk, o hiçbir zaman Allah’a ortak koĹ&#x;mamÄąĹ&#x; ve Allah’Ĺn hiçbir kitabÄąnÄą veya elçisini yalanlamamÄąĹ&#x;tÄą.

ŮŽ Ů? ‍ Ů‹ ا‏$Ů? HŮŽ Ů? ŮŽ 7 Ů? % Ů° Ů?‍ ا‏DŮ? 42Ů° ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹDŮ? LŮ° #ŮŽ UŮ’ Ů?‍ ا‏DŮ?> 'Ů? 5Ů’Ů? @ Ů? ] #ŮŽ CŮ’ ,Ů? ‍اء‏ ﴞ٥٢٥﴿ 121. O, kendisini seçip yĂźcelterek dosdoÄ&#x;ru yola ileten Rabb’ine baÄ&#x;ÄąĹ&#x;ladÄąÄ&#x;Äą nimetlerden dolayÄą sĂśz ve davranÄąĹ&#x;larÄąyla daima Ĺ&#x;Ăźkrederdi.

Ů° Ů’ ABŮ? DŮ? ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽŮˆا‏aŮ‹> ŮŽ C Ů?Ů‘ ABŮ? â€ŤŮŽŮˆ ٰا ŮŽ^ Ů’ ŮŽ Ů?ه‏ +ŮŽ 'Ů? ŮŽ ‍ ŮŽ Ů?؊‏N ŮŽ i ŮŽ ŮŽ Ů’ 2 ‍ا‏ Ů? @‍ا‏ ŮŽ> 3 Ů? M ‍ا‏ ŮŽŮ‘ ﴞ٥٢٢﴿ Z 122. Ä°Ĺ&#x;te bu yĂźzden, ona bu dĂźnyadayken iyilikler, gĂźzellikler vermiĹ&#x;tik ve elbette o, âhirette de en iyiler arasÄąndadÄąr. Yahudilerin, HristiyanlarÄąn ve hatta mĂźĹ&#x;riklerin iftiharla sahiplendikleri Ä°brahim, iĹ&#x;te bĂśyle bir inanca sahiptir. Ne var ki, bu dupduru tevhid inancÄą, —hem de onun izinden gittiÄ&#x;ini Ăśne sĂźren insanlar tarafÄąndan— zamanla deÄ&#x;iĹ&#x;tirildi. Ä°Ĺ&#x;te bu yĂźzden:

+ŮŽ ,Ů? ‍ َن‏$ŮŽ ,ŮŽ ‍ً > ŮŽŮˆâ€Źe i ŮŽ ŮŽ Ů° Ů’ Ů?‍ ا‏aŮŽ (ŮŽŮ‘ ,Ů? ‡ْ LŮ? ^ŮŽŮ‘ ‍ اŮŽ Ů?ن ا‏0ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů?‍ Ů’ ŮŽ ا‏i ŮŽ ‍ Ů‘ŮŽŮ? اŮŽ Ů’Ůˆâ€Źm ŮŽ $ Ů? \Ů’ 'Ů? ‍ْا‏ ﴞ٥٢٣﴿ Z


123. Ve Ĺ&#x;imdi, ey Muhammed, sana da, “Her tĂźrlĂź batÄąl inançtan, tĂźm eÄ&#x;ri yollardan uzaklaĹ&#x;arak tek TanrÄą inancÄąna yĂśnelen ve Allah’tan baĹ&#x;ka ilâh tanÄąmayan Ä°brahim’in tebliÄ&#x; ettiÄ&#x;i o mĂźkemmel inanç sistemine tâbi ol!â€? diye emrettik.

ŮŽŮ‘ <ŮŽ 5Ů? U 0ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŮˆاŮ? َّن َع‏D>Ů? B ‍Ů? ا‏e(ŮŽ #ŮŽ Ů’N‍ ا‏+ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ا‏%(ŮŽ IŮŽ r Ů? LŮ’ C ‍ا‏ Ů? 'ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ Ů? 3Ů’ ŮŽ ŮŽ ‍Ů? َن‏e(Ů? #ŮŽ Ů’/4ŮŽ DŮ? B ‍ Ů? ا‏$ŮŽ ' ŮŽ B aŮ? 'ŮŽ Ů° ]Ů? ‍ Ů’ ŮŽŮ… Ů’ا‏4ŮŽ Ů’ 8Ů? ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů? J ﴞ٥٢٤﴿

124. Vaktiyle Yahudiler için belirlenen Cumartesi gĂźnĂź çalÄąĹ&#x;ma yasaÄ&#x;Äą ve buna benzer birtakÄąm kÄąsÄątlama ve mecburiyetler, kÄąyamete kadar sĂźrecek evrensel bir yasa deÄ&#x;ildi. Aksine, yalnÄązca o gĂźnĂźn hĂźrmetine uyup uymama konusunda anlaĹ&#x;mazlÄąÄ&#x;a dĂźĹ&#x;en ve ilâhĂŽ kanunlara karĹ&#x;Äą gelerek azgÄąnlÄąk eden o zamanki Yahudilere bir ceza olarak emredilmiĹ&#x;ti. Fakat ona da itaat etmemiĹ&#x;lerdi. Nitekim bugĂźn de Son Elçiye ve Kur’an’a karĹ&#x;Äą geliyorlar. Fakat mahĹ&#x;er gĂźnĂźnde Rabb’in, anlaĹ&#x;mazlÄąÄ&#x;a dĂźĹ&#x;tĂźkleri her konuda aralarÄąnda hĂźkmĂźnĂź elbette verecektir! O hâlde, ey MĂźslĂźman!

ŮŽ IŮ? Ů’ 'ŮŽ ‍ ŮŽŮˆ Ů’ا‏aŮ? 'ŮŽ JŮ’ 3Ů? Ů’ Ů? 0ŮŽ Ů?Ů‘ ‍ < َع‏ aŮ? ŮŽ C ŮŽ 3ŮŽ ‍ Ů’ا‏aŮ? * Ů? L ŮŽ % Ů° Ů?‍اŮ? Ů’ŘŻ Ů?Řš ا‏ +Ů’ IŮŽ <ŮŽŮ‘ Q ŮŽ +Ů’ 'ŮŽ Ů? Ů? (ŮŽ IŮ’ َ‍ Ů? ŮŽ ا‏0ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ اŮ? َّن َع‏+Ů?> C ŮŽ iŮ’ َ‍ ا‏AŮŽ Ů? A# ŮŽŮ‘ Ů? Ů’ 8Ů? Ů’ ‍ Ů?د‏U ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٥٢ټ﴿ +ŮŽ 42 #ŮŽ 8Ů’ 'Ů? Ů’ Ů? Ů? (ŮŽ IŮ’ َ‍ ŮŽŮˆ Ů? ŮŽ ا‏D (Ů? L ŮŽ 125. Ä°nsanlarÄą, tatlÄą dille, hikmetle ve ibret verici gĂźzel ĂśÄ&#x;Ăźtlerle Rabb’inin yoluna çaÄ&#x;Äąr. TartÄąĹ&#x;mak gerektiÄ&#x;inde kaba ve kÄąrÄącÄą davranmadan, gĂśnĂźl incitmeden, akÄąl ve saÄ&#x;duyularÄąna seslenerek onlarla tatlÄą bir Ăźslupla, en gĂźzel Ĺ&#x;ekilde tartÄąĹ&#x;. BĂźtĂźn bunlara raÄ&#x;men yine de inat edip yĂźz çevirirlerse, ĂźzĂźlme. Unutma ki, Rabb’in kimlerin kendi yolundan saptÄąÄ&#x;ÄąnÄą çok iyi bilmektedir ve kimlerin doÄ&#x;ru yolu izlediÄ&#x;ini de en iyi bilen O’dur. Ä°nkârcÄąlarÄąn inatla direnmelerine karĹ&#x;ÄąlÄąk siz, olgunluk ve sabÄąrla tebliÄ&#x;e devam edin. Fakat bu, zulĂźm ve haksÄązlÄąk karĹ&#x;ÄąsÄąnda sessiz kalmanÄązÄą gerektirmez:


Ů’ Ů? ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹD> Ů? Ů’ #Ů? LŮ’ XŮ? IŮ? ,ŮŽ <Ů? tŮ’ 'Ů? Ů? ‍ ا‏LŮ? XŮ? 5ŮŽŮŽ B Ů’ #Ů? LŮ’ XŮŽ IŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ْن‏ Ů’ ^Ů? Ů’yŮŽ 7ŮŽ f ŮŽŮ‘ Ů? ŮŒ †ْ N ﴞ٥٢ٌ﴿ +ŮŽ 4 Ů? M( ŮŽ ŮŽ 8Ů? ŮŽ

126. Size yapÄąlan bir saldÄąrÄąyÄą cezalandÄąrmak istediÄ&#x;inizde, ancak size yapÄąlan haksÄązlÄąk oranÄąnda karĹ&#x;ÄąlÄąk verin. Bununla beraber, ceza verecek bir gĂźce sahip olduÄ&#x;unuz hâlde, Ăśfkenizi yenip af yolunu seçerek sabrederseniz, elbette bu asil davranÄąĹ&#x;, —mĂźminlerin onurunun zedelenmesine veya zalimlerin cesaret bulup iyice azgÄąnlaĹ&#x;malarÄąna yol açmayacaksa— sabredenler için çok daha hayÄąrlÄądÄąr.

AB 0Ů? ^ŮŽ @ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź8Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ ‍ ŮŽ ْن‏3Ů’ ^ŮŽ @ŮŽ ‍ ; ŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů‘Ů° Ů? @ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů? ŮŽŮƒ ا‏yŮ’ 7ŮŽ ,ŮŽ ‍ْ ŮŽŮˆâ€ŹyŮ? 7‍ا‏ Ů’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? 'Ů’ 4ŮŽ 'ŮŽŮ‘ ,Ů?  Ů? Ů’ Q ﴞ٥٢٧﴿ ‍ Ů? Ůˆ َن‏J ŮŽ

127. O hâlde, ey MĂźslĂźman! Ä°nkârcÄąlarÄąn çirkin sĂśzlerine karĹ&#x;Äą sabÄąrla gĂśÄ&#x;Ăźs ger! Bunun için de, Rabb’inle birlikteliÄ&#x;ini bir an olsun kesintiye uÄ&#x;ratma. Unutma ki, senin bu gßçlĂźklere gĂśÄ&#x;Ăźs germen, ancak Allah’Ĺn lĂźtuf ve yardÄąmÄą sayesindedir. OnlarÄąn yaptÄąklarÄąndan dolayÄą ĂźzĂźlme. Allah’Ĺn dinine karĹ&#x;Äą uydurduklarÄą asÄąlsÄąz iddialar, kurduklarÄą hile ve tuzaklardan dolayÄą da yĂźreÄ&#x;in daralmasÄąn. Ĺžundan emin ol ki, nihai zafer muhakkak inananlarÄąn olacaktÄąr:

ﴞ٥٢٨﴿ ‍ Ů? َن‏C ŮŽ Ů‘Ů° ‍اŮ? َّن‏ Ů? 3Ů’ ,Ů? Ů’ Ů? +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ا Ů‘ŮŽ^ ŮŽ] Ů’ ا ŮŽŮˆا‏+ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ َ‡ ا‏,ŮŽ ;‍ا‏ 128. ÇßnkĂź Allah, daima kĂśtĂźlĂźklerden, fenalÄąklardan titizlikle sakÄąnan ve iyilik yapan kimselerle beraberdir.

â€ŤďˇŒâ€Ź

‍ا Ů?إ‏£ ŮŽ Ů’ @‍ا‏ Ů? Ů’ ‍ﴞ Ů? ŮŽŘą Ů?؊‏٥٧﴿

17. Ä°SRA SURESÄ° Mekke’de, hicretten bir yÄąl Ăśnce indirilmiĹ&#x;tir. Surenin ilk ayetinde, Hz. Peygamber’in miracÄąnÄąn ilk kÄąsmÄą, yani Mekke’den KudĂźs’e yaptÄąÄ&#x;Äą mucizevĂŽ yolculuk anlatÄąldÄąÄ&#x;Äąndan, “gece yĂźrĂźyĂźĹ&#x;Ăźâ€? anlamÄąna gelen “İsrââ€? adÄąnÄą almÄąĹ&#x;tÄąr. DiÄ&#x;er bir adÄą da “Beni Ä°srailâ€? olan sure, 111 ayettir.


Rahman ve Rahim olan Allah’Ĺn AdÄąyla! Beni yoktan var edip ĂźstĂźn yeteneklerle donatan ve kulluk gĂśreviyle yeryĂźzĂźne gĂśnderen sonsuz Ĺ&#x;efkat ve merhamet sahibi yĂźce Rabb’imin adÄąyla, O’nun verdiÄ&#x;i gßç ve yetkiye dayanarak ve yalnÄązca O’nun adÄąna okuyor, sĂśylĂźyorum:

Ů’ Ů’ ŮŽ ŮŽ ŮŽŮ‘ % ŮŽ Ů?‍ام ا‏ Ů? ŮŽ 3ŮŽ ‍ ا‏2Ů? bŮ? CŮ’ 'ŮŽ ‍ ا‏+ŮŽ ,Ů? PŮ‹ Ů’ ‍ ه‏2Ů? LŮ’ 5ŮŽ Ů? ‍ي ا Ů’ Ů° ى‏F ‍ َن ا‏3ŮŽ LŮ’ Ů? ŮŽ Ů’ 2Ů? bŮ? CŮ’ 'ŮŽ ‍ْا‏ DŮ? ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů?^ ŮŽ > ا‏4ŮŽ ‍ ٰا‏+Ů’ ,Ů? DŮ? 4ŮŽ ¤ ŮŽ ŮŽ $Ů’ ‍ي ŮŽ َع‏F ŮŽŮ‘ ‍ ا‏MŮŽ XŮ’ @‍ا‏ Ů? Ů? Ů? DŮ? ŮŽ Ů’ i ŮŽŮ‘ ŮŽ Ů? ﴞ٥﴿ Ů? †M LŮŽ ‍ ' Ů?‡ Ů’ا‏C ‍ا‏ 1. O yĂźceler yĂźcesi Allah ki, mucizelerinden bir kÄąsmÄąnÄą kendisine gĂśstermek Ăźzere, bir gece kulunu Mekke’deki Mescid-i Haram’dan alÄąp, bereketlerle kuĹ&#x;attÄąÄ&#x;Äą Peygamberler diyarÄą KudĂźs’teki Mescid-i Aksa’ya gĂśtĂźrdĂź. BĂśylece, bugĂźne kadar elden ele taĹ&#x;Äąnan tevhid sancaÄ&#x;ÄąnÄą devralan Son Elçi, yeryĂźzĂźnde kendisini bekleyen çetin mĂźcadeleye hazÄąrlanmak Ăźzere, Rabb’inin huzurunda muhteĹ&#x;em mucizelere Ĺ&#x;ahit oldu ve tĂźm insanlÄąÄ&#x;Äą aydÄąnlatacak mesajlarla yeniden aranÄąza dĂśndĂź. Hiç kuĹ&#x;kusuz O her Ĺ&#x;eyi iĹ&#x;iten, her Ĺ&#x;eyi gĂśren mutlak kudret sahibidir.

ŮŽ ‍ اŮ? Ů’ ŮŽ اإ‏A LŮŽ Ů? ‍ًى‏2 Ů? ‍ Ů’( ŮŽ Ů?ه‏5ŮŽ U @ŮŽŮ‘ َ‍< ا‏4 ŮŽ ‍ ب ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ #ŮŽ J ŮŽ ,Ů? ŮŽ Ů’ ^ŮŽ â€ŤŮŽŮˆ ٰا‏ Ů? ‍ Ů’ا‏% ﴞ٢﴿ P > Ů‹ $ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹA ‍ Ů?ŘŻŮˆâ€Ź+Ů’ ,Ů? â€ŤŮˆا‏FŮ? /Ů? #ŮŽŮ‘ ^ŮŽ

2. Nitekim Biz bir zamanlar Musa’ya da, sonradan Tevrat adÄąyla anÄąlacak olan kutsal KitabÄą vermiĹ&#x; ve onu, Ä°srail OÄ&#x;ullarĹ’na doÄ&#x;ru yolu gĂśsteren bir rehber kÄąlmÄąĹ&#x;tÄąk. Ve o kitap aracÄąlÄąÄ&#x;Äąyla onlara Ĺ&#x;Ăśyle emretmiĹ&#x;tik: “SakÄąn kendinize Benden baĹ&#x;ka bir yardÄąmcÄą, hayatÄąnÄąza yĂśn verecek bir efendi, bir koruyucu edinmeyin!â€?

Ů? HŮŽ ‍ًا‏2LŮ’ IŮŽ ‍ َن‏$ŮŽ DŮ? ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ř­ ا‏ ﴞ٣﴿ ‍ Ů‹عا‏J ŮŽ +Ů’ ,ŮŽ aŮŽ 4ŮŽŮ‘ ‍Ů?Ř° Ů?ّع‏ >Ů? Ů? ‡َ ,ŮŽ ŮŽ (Ů’ 'ŮŽ i


3. “Ey Nuh’la beraber gemide taĹ&#x;ÄądÄąÄ&#x;ÄąmÄąz insanlarÄąn soyundan gelenler! Siz de çaÄ&#x;ÄąnÄązÄąn tufanlarÄąndan, toplumsal bunalÄąmlardan, zulĂźm ve haksÄązlÄąklardan kurtulup dĂźnya ve âhiret saadetine ulaĹ&#x;mak istiyorsanÄąz, kendinize atanÄąz Nuh’u Ăśrnek almalÄąsÄąnÄąz. ÇßnkĂź o, gerçekten Rabb’ine çok Ĺ&#x;Ăźkreden bir kuldu.â€?

ŮŽ ‍ اŮ? Ů’ ŮŽ اإ‏A ŮŽ % Ů° Ů?‍ Ů’ ŮŽ ا‏Y ABŮ? ‍ َّن‏2Ů? C ŮŽ XŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? ‍ Ů’ا‏ABŮ? <4 Ů? eŮ’ #Ů? ŮŽ ‍ ب‏ Ů? #ŮŽ J ŮŽŮ’ ﴞ٤﴿ ‍†ًا‏L $ŮŽ ‍ ا‏u (Ů? IŮ? +ŮŽŮ‘ (Ů? 5Ů’ #ŮŽ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹZ Ů? Ů’ ^ŮŽ ŮŽŮ‘ ,ŮŽ ‍ا@ Ů’Řą Ů?؜‏

4. Ve o kitapta, Ä°srail OÄ&#x;ullarĹ’na uyarÄą amacÄąyla, ileride meydana gelecek Ĺ&#x;u olaylarÄą bildirmiĹ&#x;tik: “Muhakkak siz yeryĂźzĂźnde iki defa geniĹ&#x; çapta bozgunculuk çĹkaracak, sahip olduÄ&#x;unuz gßç ve servetle Ĺ&#x;ÄąmarÄąp kĂźstahlaĹ&#x;arak aĹ&#x;ÄąrÄą derecede taĹ&#x;kÄąnlÄąklar yapacaksÄąnÄąz. Fakat yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄąz her bozgunculuÄ&#x;un ardÄąndan, bĂźyĂźk bir felâketle yĂźz yĂźze geleceksiniz:

Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ ŮŽ tŮ’ 5ŮŽ ŮŽ 'ŮŽ 8Ů? Ů° ‍ اŮ? ÂŒŮˆâ€Ź2Ů? IŮ’ ‍ ŮŽŘĄ ŮŽŮˆâ€ŹU ŮŽ ‍ Ů? ŮŽذا‏BŮŽ A S‍ Ů‹دا ŮŽ ŮŽ اŮ?Ůˆâ€ŹLŮŽ IŮ? Ů’ J

ﴞټ﴿ Ů‹@ 5Ů? eŮ’ ,ŮŽ ‍ًا‏2IŮ’ ‍ َن ŮŽŮˆâ€Ź$ŮŽ ‍ Řą ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ B 2Ů? 42 HŮŽ ‍َ Ů’ Ů?س‏ Ů?Ů‘ ‍ َل‏PŮŽ N Ů? ‍ ا‏ Ů? bŮŽ Ů?> 4ŮŽ 2 ‍ا‏ 5. Bu çĹkaracaÄ&#x;ÄąnÄąz fesat ve bozgunlardan ilkinin cezalandÄąrÄąlma zamanÄą gelince, gßçlĂź kuvvetli ve acÄąmasÄąz kullarÄąmÄązÄą ĂźstĂźnĂźze salacaÄ&#x;Äąz. Ă–yle ki, bunlar Ăźlkenizi tamamen iĹ&#x;gal edip hepinizi kÄąlĹçtan geçirecekler. Hatta evlerinizin arasÄąnda yakalayÄąp ĂśldĂźrecekleri bir Yahudi arayacaklar. Şßphesiz bu, gerçekleĹ&#x;mesi kaçĹnÄąlmaz bir vaattir.

ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏J Ů? ŮŽ ŮŽ ‍ Ů‘ŮŽŮ? ŮŽŘą ŮŽŘŻ ْد‏m ŮŽ ŮŽ ‍ال ŮŽŮˆâ€Ź Z Ů? ŮŽ ,Ů’ ŮŽ Ů? Ů’ $Ů? ŮŽ ‍ ْد‏2ŮŽ ,Ů’ َ‍ Ů’ ŮŽŮˆا‏8Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ ‍ Ů‘ŮŽ َ؊‏J ﴞٌ﴿ ‍†ًا‏e ŮŽ ŮŽ  ŮŽ $Ů’ َ‍ Ů’ ا‏$Ů? ŮŽ (Ů’ 5ŮŽ U ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź

6. Sonra nihayet aklÄąnÄąz baĹ&#x;ÄąnÄąza gelecek ve tĂśvbe edip yeniden Allah’Ĺn kitabÄąna sarÄąlacaksÄąnÄąz. Biz de, dĂźĹ&#x;manlarÄąnÄąza karĹ&#x;Äą yeniden toparlanmanÄązÄą ve onlara bir kez daha ĂźstĂźn gelmenizi saÄ&#x;layacaÄ&#x;Äąz. Hem mal ve oÄ&#x;ullarla —yani ekonomik, toplumsal, siyasĂŽ ve askerĂŽ gßç bakÄąmÄąndan— sizi destekleyecek, hem de genç ve dinamik bir nesil vererek sayÄąnÄązÄą çoÄ&#x;altacaÄ&#x;Äąz. DolayÄąsÄąyla:


ŮŽ Ů? Ů’ #Ů? Ů’ C Ů? C ‍ Ů? ŮŽذا‏BŮŽ > 8ŮŽ (ŮŽ BŮŽ Ů’ ^Ů? Ů’ ŮŽ َ‍ Ů’ ŮŽŮˆاŮ? ْن ا‏J ŮŽ iŮ’ َ‍ Ů’ ا‏#Ů? Ů’ C ŮŽ iŮ’ َ‍اŮ? ْن ا‏ Ů? Ů?e Ů’ @ Ů° Ů’ 2Ů? IŮ’ ‍ ŮŽŘĄ ŮŽŮˆâ€ŹU Ů? ŮŽ Ů? ‍ ŮŽ Ů?؊‏N Ů? ŮŽ U ŮŽ 2ŮŽ bŮ? CŮ’ 'ŮŽ ‍ Ů?( ا Ů’ا‏N Ů? 2Ů’ ŮŽ Ů? ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹJ Ů? @‍ا‏ Ů? ‍ا Ů?Ůˆâ€ŹoÂŒŮ? C ﴞ٧﴿ ‍†ًا‏L Ů’#^ŮŽ ‍ ŮŽ( Ů’ ا‏IŮŽ ,ŮŽ ‍Ů?Ůˆا‏yŮ?Ů‘ #ŮŽ Ů? Ů? ‍ Ů‘ŮŽ Ů?ŘŠ ŮŽŮˆâ€Ź,ŮŽ ‍ Ů?( Ů?ه اŮŽ Ů‘ŮŽŮˆ َل‏N ŮŽ ‍ ŮŽ' َد‏$ŮŽ

7. EÄ&#x;er iyilik yaparsanÄąz, aslÄąnda kendinize iyilik etmiĹ&#x; olursunuz; kĂśtĂźlĂźk yaptÄąÄ&#x;ÄąnÄąz takdirde de, yine ancak kendinize kĂśtĂźlĂźk etmiĹ&#x; olursunuz. Fakat bir sĂźre sonra, bu ĂśÄ&#x;Ăźtleri unutacak ve ikinci kez geniĹ&#x; çaplÄą bir azgÄąnlÄąÄ&#x;a giriĹ&#x;eceksiniz. BĂśylece ikinci vaadin gerçekleĹ&#x;me zamanÄą gelince, yine sizi cezalandÄąrmak için, onurunuzu ayaklar altÄąna alarak yĂźzĂźnĂźzĂź karartacak, daha Ăśnceki iĹ&#x;gal kuvvetlerinin girdikleri gibi yine KudĂźs’e, Mescid-i Aksa’ya girip tĂźm kutsal deÄ&#x;erlerinizi çiÄ&#x;neyecek ve ele geçirdikleri her Ĺ&#x;eyi tamamen kÄąrÄąp geçirecek gßçlĂź ve acÄąmasÄąz dĂźĹ&#x;manlar salacaÄ&#x;Äąz Ăźzerinize. Fakat her Ĺ&#x;eye raÄ&#x;men, yine de tĂśvbe edip kurtulmak için geç kalmÄąĹ&#x; sayÄąlmazsÄąnÄąz:

Ů? 'ŮŽ i Ů? Ů?Ů‘ ‍ َع‏%CŮ° IŮŽ ŮŽ ŮŽŮ‘ 8ŮŽ U ŮŽ ŮŽ (Ů’ 5ŮŽ U ŮŽ ‍ ŮŽ ™ ŮŽŮˆâ€Ź2Ů’ IŮ? Ů’ ^Ů? 2Ů’ IŮ? ‍ Ů’ ƒ ŮŽŮˆاŮ? ْن‏J ŮŽ Ů’ 4ŮŽ ‍ Ů’ اŮŽ ْن‏J ŮŽ (Ů’ Ů? ﴞ٨﴿ ‍†ًا‏M i ŮŽ +ŮŽ 4 BŮ? J

8. EÄ&#x;er Son Elçiye iman ederseniz, Rabb’inizin size acÄąyÄąp merhamet etmesini umabilirsiniz. Fakat inkâr ve azgÄąnlÄąÄ&#x;a geri dĂśnerseniz, Biz de sizi cezalandÄąrmaya geri dĂśneriz! Gerçekten biz, cehennemi kâfirlere bir cezaevi, bir zindan yapmÄąĹ&#x;ÄązdÄąr! Fakat bu zindandan kurtuluĹ&#x; yolunu da gĂśstermekteyiz:

ŮŽ ,Ů? oŮ’ 'Ů? ‍\ Ů? Ů’ا‏ Z Ů?Ů‘ LŮŽ 4Ů? ‍ ŮŽ Ů?Ů… ŮŽŮˆâ€ŹXŮ’ َ‍ ا‏AŮŽ Ů? A# (ŮŽŮ‘ Ů? ‍ي‏2 8Ů’ 4ŮŽ ‍ا Ů’ا Ů?] Ů’ ٰا َن‏FŮŽ Ů° ‍اŮ? َّن‏ ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽ' Ů?( َن‏5Ů’ 4ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ا‏ ﴞي﴿ 1 ‍†ًا‏L $ŮŽ ‍ Ů‹ ا‏UŮ’ َ‍ Ů’ ا‏8Ů? ŮŽ ‍ ŘŞ اŮŽ َّن‏ Ů? 3ŮŽ Ů? M ‍ا‏


9. Hiç kuĹ&#x;kusuz bu Kur’an, insanlÄąÄ&#x;Äą en gĂźzel, en doÄ&#x;ru yola iletir ve gĂśsterdiÄ&#x;i yolda yĂźrĂźyerek gĂźzel davranÄąĹ&#x;lar ortaya koyan mĂźminlere, kendilerini bĂźyĂźk bir mĂźkâfatÄąn beklediÄ&#x;ini mĂźjdeler.

Ů° Ů’ Ů? ‍ Ů? َن‏,Ů? oŮ’ 4Ů? @ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ â€ŤŮŽŮˆاŮŽ َّن ا‏ c ' Ů? @ Ů‹ َ‍ا Ů‹ ا‏FŮŽ IŮŽ Ů’ 8Ů? ŮŽ ŮŽ 2Ů’ #ŮŽ IŮ’ َ‍ ŮŽ Ů?ŘŠ ا‏N ﴞ٥٠﴿

10. Ve gerek sĂśzleri, gerek davranÄąĹ&#x;larÄąyla Ăśte dĂźnyanÄąn varlÄąÄ&#x;ÄąnÄą inkâr edenlere, kendileri için can yakÄącÄą bir azap hazÄąrladÄąÄ&#x;ÄąmÄązÄą bildirerek onlarÄą uyarÄąr. Hal bĂśyleyken:

ŮŽŮ‘ Ů? ‍ Ů?ن‏CŮ’ Ů‹@ bŮ? IŮŽ ‍ Ů?ن‏CŮ’ ŮŽ @‍ا‏ ŮŽ @‍ا‏ Ů? Ů’ ‍ َن‏$ŮŽ ‍† > ŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů’ ‍ Ů?ؚ‏2Ů’ 4ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů’ /ŮŽ Ů’ Ů? ‍ ŮŽŘĄ Ů?ه‏IŮŽ ‍ \ Ů‘Ů? Ů?د‏ ﴞ٥٥﴿ 11. Ä°nsanoÄ&#x;lu Allah’tan gĂźzel Ĺ&#x;eyler istercesine, kĂśtĂźlĂźkleri isteyip durur. ÇßnkĂź insanoÄ&#x;lu pek acelecidir. PeĹ&#x;in olan Ĺ&#x;eylere dĂźĹ&#x;kĂźndĂźr. Bu yĂźzden âhireti dĂźnyada yaĹ&#x;amak ister. Kendisini bekleyen mĂźkâfatÄą ve azabÄą hiç hesaba katmadan, felâketle sonuçlanacak dileklerde bulunur. KĂśtĂźlĂźkle karĹ&#x;ÄąlaĹ&#x;acaÄ&#x;ÄąnÄą bildiÄ&#x;i hâlde, kendisine hâkim olamayÄąp Rabb’ine isyan eder. Ä°lâhĂŽ tehditlerin doÄ&#x;ruluÄ&#x;unun ispatÄą için mucizeler, kerametler gĂśsterilmesini bekler. Oysa evrendeki Ĺ&#x;u mĂźkemmel dĂźzen, Allah’Ĺn varlÄąÄ&#x;ÄąnÄą, birliÄ&#x;ini, adalet, kudret, hikmet ve merhametini açĹkça ortaya koyan birer mucizedir:

ŮŽŮ‘ ‍ Ů’( ŮŽ ا Ů‘ŮŽ Ů’ ŮŽ< ŮŽŮˆâ€Ź5ŮŽ U ŮŽ (Ů’ 5ŮŽ U ŮŽ ‍ ا Ů‘ŮŽ Ů’ Ů?< ŮŽŮˆâ€ŹaŮŽ 4ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽ ٰا‏3ŮŽ 'ŮŽŮŽ B Z ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů’ #ŮŽ 4ŮŽ ‍ ŮŽŘą ٰا‏8ŮŽ ‍ا‏

ŮŽŮ‘ aŮŽ 4ŮŽ ‍ٰا‏ Ů? Ů?Ů‘ ‍ َع‏+Ů’ ,Ů? PŮ‹ Ů’YŮŽB ‍Ů? ا‏VŮŽ#LŮ’ #ŮŽ Ů? ‍ ŮŽ ً؊‏MŮ? LŮ’ ,Ů? ‍ ع‏ ‍ ŮŽ( Ů?' ا‏5Ů’ #ŮŽ Ů? ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹJ Ů? 8ŮŽ ‍ا‏ ŮŽ C ‍ا‏ ŮŽŮ‘ B ‍ Ů?إ‏AŮ’ HŮŽ <ŮŽŮ‘ $Ů? ‍ ب ŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٥٢﴿ P Ů‹ M eŮ’ ^ŮŽ ‍ Ů’( ŮŽ Ů?ه‏MŮŽ ŮŽ> C ŮŽ 3Ů? ‍ ŮŽŮˆ Ů’ا‏Z Ů?Ů‘ ‍ َد‏2ŮŽ IŮŽ 12. Biz geceyi ve gĂźndĂźzĂź, kudretimizi gĂśzler ĂśnĂźne seren apaçĹk birer kanÄąt, birer alâmet kÄąldÄąk ve Ay’Ĺ, yÄąldÄązlarÄą ve karanlÄąÄ&#x;Äą gecenin; GĂźneĹ&#x;’i, gĂźndĂźzĂź ve aydÄąnlÄąÄ&#x;Äą da gĂźndĂźzĂźn iĹ&#x;areti yaptÄąk. Sonra gecenin alâmeti


olan ve bir zamanlar GĂźneĹ&#x; gibi ÄąsÄą ve ÄąĹ&#x;Äąk veren Ay’Ĺn yĂźzeyini soÄ&#x;utarak silip kararttÄąk. GĂźndĂźzĂźn alâmeti olan GĂźneĹ&#x;’in yĂźzeyini ise aynen olduÄ&#x;u gibi bÄąrakarak ÄąsÄą ve ÄąĹ&#x;Äąk yayan aydÄąnlatÄącÄą bir hayat kaynaÄ&#x;Äą kÄąldÄąk. Ki bĂśylece, onun sayesinde Rabb’inizin lĂźtuf ve nimetlerini arayÄąp bulasÄąnÄąz. AyrÄąca gĂśk cisimlerinin belli yĂśrĂźngelerde sistematik olarak hareket etmelerini saÄ&#x;ladÄąk ki, gĂźnlerin, aylarÄąn, mevsimlerin ve yÄąllarÄąn sayÄąsÄąnÄą belirleyesiniz ve zamanÄą Ăślçßp takvim hesaplarÄą yapmasÄąnÄą ĂśÄ&#x;renebilesiniz. Ä°Ĺ&#x;te Biz, insanoÄ&#x;lunu hakikate ulaĹ&#x;tÄąracak her Ĺ&#x;eyi bĂśyle açĹkça ortaya koyduk.

ŮŽ ‍ ŮŽ Ů?ه‏,Ů’ ŮŽ Ů’ َ‍ ن ا‏ ‍ Ů’ َم‏4ŮŽ DŮ? ŮŽ ‍ْ Ů? Ů?؏‏/ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹD> ]Ů? Ů? IŮ? AB ‍ Ů?{ ŮŽ Ů?ه‏s Ů? CŮ’ ŮŽ Ů?‍ Ů‘ŮŽ< ا‏$Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٥٣﴿ ‍\ Ů‹عا‏ Ů? Ů’ ,ŮŽ DŮ? ]Ů° (Ů’ 4ŮŽ Ů‹ #ŮŽ $Ů? aŮ? 'ŮŽ Ů° ]Ů? ‍ْا‏ 13. Biz her insanÄąn cennet veya cehennemle noktalanan kaderini onun kendi boynuna baÄ&#x;ladÄąk. DolayÄąsÄąyla her insan, yaptÄąÄ&#x;Äą tercihlerle, kendi yazgÄąsÄąnÄą bizzat kendisi belirler, sonucundan da yalnÄązca kendisi sorumludur. Ä°Ĺ&#x;te bu yĂźzden, MahĹ&#x;er GĂźnĂź onun karĹ&#x;ÄąsÄąna, dĂźnyada yapmÄąĹ&#x; olduÄ&#x;u her Ĺ&#x;eyin bir bir kaydedildiÄ&#x;i ve ĂśnĂźnde açĹlmÄąĹ&#x; olarak bulacaÄ&#x;Äą bir kitap çĹkaracaÄ&#x;Äąz. Ve o gĂźn ona:

ﴞ٥٤﴿ > LŮ‹ C i ŮŽ 0ŮŽ Ů’ (ŮŽ IŮŽ ‍ Ů’ا ŮŽ Ů’ َم‏0ŮŽ C Ů? eŮ’ ŮŽ Ů? %eŮ° $ŮŽ 0ŮŽ> ŮŽ #ŮŽ $Ů? ‍ ŮŽ Ů’ا‏XŮ’ Ů?‍ا‏ 14. “Oku bakalÄąm, tercih ve eylemlerinle yazmÄąĹ&#x; olduÄ&#x;un kitabÄąnÄą. BugĂźn kendi hesabÄąnÄą gĂśrmek için bizzat kendi vicdanÄąn yeter sana!â€? denilecek. Demek ki:

<Ů?Ů‘ YŮ? 4ŮŽ 'ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů? BŮŽ <ŮŽŮ‘ Q ŮŽ +Ů’ ,ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹDƒ C Ů? eŮ’ ŮŽ Ů? ‍ي‏2 #ŮŽ 8Ů’ 4ŮŽ 'ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů? BŮŽ ‍ى‏2Ů° #ŮŽ Ů’ ‍ ا‏+Ů? ,ŮŽ ŮŽ FŮ?Ů‘ 5ŮŽ ,Ů? ŮŽŮ‘ $Ů? ,ŮŽ ‍ْ Ů° >ى ŮŽŮˆâ€ŹNŮ?‍ > ŮŽŮˆ ŮŽ@ ŮŽ^ Ů? Ů?Řą ŮŽŮˆ Ů?از ŮŽŘą ŮŒŘŠ Ů?ŮˆزŮ’ ŮŽŘą ا‏8ŮŽ Ů’ (ŮŽ IŮŽ %#Ů‘Ů° i ŮŽ Z ŮŽ 5ŮŽ LŮ’ ŮŽ ﴞ٥ټ﴿ Ů‹@ Ů? ‍› َع‏

15. Her kim iyiliÄ&#x;i, gĂźzelliÄ&#x;i tercih ederek doÄ&#x;ru yola yĂśnelirse, ancak kendi iyiliÄ&#x;i için yĂśnelmiĹ&#x; olur. Her kim de kĂśtĂźlĂźÄ&#x;Ăź, çirkinliÄ&#x;i tercih ederek doÄ&#x;ru yoldan saparsa, o da ancak kendi zararÄąna sapmÄąĹ&#x; olur. DolayÄąsÄąyla, hiç kimse bir baĹ&#x;kasÄąnÄąn gĂźnahÄąnÄą taĹ&#x;ÄąmayacaktÄąr. Ve biz,


iyinin-kĂśtĂźnĂźn ne olduÄ&#x;unu açĹkça ortaya koyan bir Peygamber veya onun gĂśrevini aynen yĂźklenen bir davetçi gĂśndermedikçe, insanlara azap edecek deÄ&#x;iliz. Elçi gĂśnderir gĂśndermez de, Ăśyle alelacele helâk etmeyiz:

8ŮŽ B ‍ Ů?] ا‏C ŮŽ ŮŽeŮŽB 8ŮŽ B ŮŽ Â’Ů’ ,Ů? ŮŽ Ů’ ,ŮŽ َ‍ ا‏aŮ‹ 4ŮŽ Ů’ XŮŽ 0ŮŽ (Ů? 8Ů’ Ů? â€ŤŮŽŮˆاŮ? ŮŽŘ° ا اŮŽ ŮŽŘą Ů’ŘŻ ŮŽ اŮŽ ْن‏ ﴞ٥ٌ﴿ ‍†ًا‏, 2Ů’ ^ŮŽ ŮŽ ŮŽ Ů’ ,ŮŽŮ‘ 2ŮŽ BŮŽ ‍ Ů’ا ŮŽ] Ů’ Ů?ل‏8ŮŽ Ů’ (ŮŽ IŮŽ  ŮŽŮ‘ 3ŮŽ ŮŽ B

16. Biz bir Ăźlkeyi helâk etmek istediÄ&#x;imiz zaman, oranÄąn ileri gelen lider ve yĂśneticilerine gĂśnderdiÄ&#x;imiz Elçi ve Kitap aracÄąlÄąÄ&#x;Äąyla, zulĂźm ve haksÄązlÄąktan vazgeçip ilâhĂŽ yasalara itaat etmelerini emrederiz. Fakat onlar buna raÄ&#x;men orada gĂźnah iĹ&#x;lemeye Äąsrarla devam ederler ve halk da onlarÄą desteklerse, iĹ&#x;te o zaman azabÄą hak ederler, biz de onlarÄą en aÄ&#x;Äąr biçimde cezalandÄąrÄąp yok ederiz.

0ŮŽ Ů?Ů‘ ŮŽ Ů? %eŮ° $ŮŽ ‍ Ř­ ŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů? ]Ů? ‍ Ů’ا‏+ŮŽ ,Ů? ŮŽ JŮ’ (ŮŽ Ů’ َ‍ Ů’ ا‏$ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź >Ů? Ů? 2Ů? 5Ů’ ŮŽ +Ů’ ,Ů? â€ŤŮˆŮ†â€Ź ﴞ٥٧﴿ ‍†ًا‏M ŮŽ ‍†ًا‏L N ŮŽ ‍ Ů?ŘŻ ه‏LŮŽ IŮ? ‍ ب‏ Ů? Ů? FŮ? Ů?

17. Nitekim Nuh’tan sonra gelip geçmiĹ&#x; nice medeniyetleri, nice topluluklarÄą bĂśyle helâk ettik. KullarÄąnÄąn iĹ&#x;lediÄ&#x;i gĂźnahlarÄą haber alan ve her Ĺ&#x;eyi gĂśren bir Ĺ&#x;ahit olarak, Rabb’in yeter.

ŮŽ ŮŽ ,ŮŽ 8ŮŽ B DŮ? ŮŽ ŮŽ (Ů’ bŮŽŮ‘ IŮŽ aŮŽ (ŮŽ U 2Ů? 4 Ů? +Ů’ 'ŮŽ Ů? ‍\ Ů?إ‏ Ů? 5ŮŽ ‍ Ů’ا‏2Ů? 4 4Ů? ‍ َن‏$ŮŽ +Ů’ ,ŮŽ ﴞ٥٨﴿ ‍ Ů‹عا‏i ŮŽ DŮ? ŮŽ ŮŽ (Ů’ 5ŮŽ U ŮŽ Ů?ŮŽŮ‘ m Ů? 2Ů’ ,ŮŽ ,Ů‹ ,Ů? FŮ’ ,ŮŽ 8ŮŽ (Ů° MŮ’ 4ŮŽ ÂƒŮŽ ŮŽŮ‘ 8ŮŽ U

18. Her kim yalnÄązca Ĺ&#x;u gelip geçici olan dĂźnyanÄąn zevk ve arzularÄąnÄą istiyorsa, bu dĂźnyada dilediÄ&#x;imiz kimseye dilediÄ&#x;imiz kadar nimeti peĹ&#x;in olarak hemen veririz. Ă–yle ki, hepsi çalÄąĹ&#x;masÄąnÄąn karĹ&#x;ÄąlÄąÄ&#x;ÄąnÄą tam olarak alÄąr. Fakat sonunda, ona cehennemi ebedĂŽ yurt yaparÄąz. AlçaltÄąlmÄąĹ&#x; ve Allah’Ĺn rahmetinden kovulmuĹ&#x; bir hâlde oraya girer.


Ů° Ů’ ‍ اŮŽ ŮŽعا َد‏+Ů’ ,ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 0ŮŽ RŮ? Ů° S‍ Ů?Ůˆâ€ŹBŮŽ +ŮŒ ,Ů? oŮ’ ,Ů? ŮŽ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€Ź8ŮŽ ŮŽ 5Ů’ ŮŽ 8ŮŽ ŮŽ %5Ů° ŮŽ ‍ ŮŽ ŮŽŘŠ ŮŽŮˆâ€ŹN Ů? @‍ا‏ Ů? \Ů’ ,ŮŽ Ů’ 8Ů? Ů? 5Ů’ ŮŽ ‍ َن‏$ŮŽ ﴞ٥ي﴿ ‍ Ů‹عا‏J

19. Ve kim de âhiretin sonsuz nimet ve mutluluÄ&#x;unu arzu eder ve Allah’a ve ayetlerine iman etmiĹ&#x; olarak, onu kazanmak için gereken çabayÄą gĂśsterirse, iĹ&#x;te onlar da çalÄąĹ&#x;malarÄąnÄąn karĹ&#x;ÄąlÄąÄ&#x;ÄąnÄą tam olarak gĂśreceklerdir. DĂźnya için çalÄąĹ&#x;anlara dĂźnyalÄąklarÄą verilecek, ama âhiret için çalÄąĹ&#x;anlar dĂźnya nimetlerinden mahrum kalmayacak:

ŮŽ IŮŽ ‍ َن‏$ŮŽ ,ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź0ŮŽ> Ů?Ů‘ ‍ Ů?ŘĄ َع‏v ŮŽ IŮŽ +Ů’ ,Ů? ‍ ŮŽ @ Ů?إ‏S oŮ? Ů° ‍ ŮŽ @ Ů?ŘĄ ŮŽŮˆâ€ŹSoŮ? Ů° 2Ů?Ů‘ 'Ů? Ů? Pu $Ů? 0ŮŽ Ů?Ů‘ ‍ Ů?ŘĄ َع‏v Ů? 3Ů’ ,ŮŽ ﴞ٢٠﴿ ‍* Ů‹عا‏

20. DĂźnyayÄą isteyen o azgÄąnlara da, âhireti isteyen Ĺ&#x;u fedakâr insanlara da, hepsine Rabb’inin nimetlerinden bol bol veririz. ÇßnkĂź Rabb’inin lĂźtuf ve ihsanÄą kullarÄąndan esirgenmiĹ&#x; deÄ&#x;ildir.

Ů° Ů’ ŮŽ ‍Â? ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ B Ů? Ů’ Ů?‍ا‏ ŮŽ 5Ů’ ŮŽ ŮŽ (Ů’ YŮŽ ŮŽ Ů’ $ŮŽ Ů’ * Ů? yŮŽ $Ů’ َ‍ ŮŽ Ů?ŘŠ ا‏N Ů? P > Ů? 5Ů’ ŮŽ %(Ů° IŮŽ Ů’ 8Ů? Y ﴞ٢٥﴿ P Ů? U Ů‹ Y eŮ’ ^ŮŽ Ů? yŮŽ $Ů’ َ‍ ŘŞ ŮŽŮˆا‏ ŮŽ ‍َد َع‏

21. Bak, insanlarÄą servet, gßç, zekâ ve yetenek bakÄąmÄąndan nasÄąl da birbirlerinden ĂźstĂźn kÄąldÄąk. Fakat bu gelip geçici nimetleri elde etme uÄ&#x;runa âhireti terk etme! ÇßnkĂź âhiret, hem derece hem de ĂźstĂźnlĂźk bakÄąmÄąndan dĂźnya nimetlerinden çok daha bĂźyĂźktĂźr. Bu yĂźce makama ulaĹ&#x;mak istiyorsan, Ĺ&#x;u hikmet dolu ĂśÄ&#x;Ăźtleri iyi dinle:

ﴞ٢٢﴿ c Ů‹@â€ŤŮˆâ€ŹFŮ? Ů’/,ŮŽ ,Ů‹ ,Ů? FŮ’ ,ŮŽ 2ŮŽ 5Ů? ]Ů’ #ŮŽ BŮŽ ŮŽ N Ů? Ů‘Ů° ‡َ ,ŮŽ <Ů’ 5ŮŽ bŮ’ ^ŮŽ @ŮŽ ŮŽ ‍ ٰا‏8Ů‹ Ů° Ů?‍ا; ا‏ 22. SakÄąn Allah ile beraber baĹ&#x;ka varlÄąklarÄą tanrÄą edinme; yoksa kÄąnanmÄąĹ&#x; ve yapayalnÄąz bir hâlde kendi baĹ&#x;Äąna oturup kalÄąrsÄąn!


,ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů‹ > ا‏C ŮŽ iŮ’ Ů?‍ ا‏+Ů? 4ŮŽŮ’ 2 Ů? ‍ Ů?ه ŮŽŮˆ Ů? Ů’ ŮŽ ا‏4ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ůˆا اŮ? Ů‘ŮŽ@ ا‏2Ů? LŮ? 5Ů’ ^ŮŽ @ŮŽŮ‘ َ‍ ا‏0ŮŽ Ů?Ů‘ ‍ َع‏% Ů°YXŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź

‍ ŮŽ' اŮ? Ů? ّ٠‏8Ů? ŮŽ <Ů’ ]Ů? ^ŮŽ PŮŽŮŽ B 'ŮŽ Ů? PŮŽ $Ů? ‍ Ů? ŮŽ' اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź2Ů? i ŮŽ َ‍ ŮŽ ا‏yŮŽ J Ů? ‍ ŮŽŮƒ Ů’ا‏2ŮŽ Ů’ IŮ? +ŮŽŮ‘ ŮŽV(Ů? LŮ’ 4ŮŽ ﴞ٢٣﴿ '4 Ů‹ $ŮŽ Ů‹@ Ů’ XŮŽ 'ŮŽ 8Ů? ŮŽ <Ů’ XŮ? ‍ Ů’ Ů? ŮŽ' ŮŽŮˆâ€Ź8ŮŽ Ů’ ^ŮŽ @ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź

23. Rabb’in yalnÄązca kendisine kulluk etmenizi ve ana babanÄąza iyi davranmanÄązÄą emrediyor. Onlardan biri yahut her ikisi sana sÄąÄ&#x;ÄąnÄąr da senin yanÄąnda ihtiyarlÄąk çaÄ&#x;Äąna eriĹ&#x;irlerse, onlara karĹ&#x;Äą son derece saygÄąlÄą davran, hizmet ve hĂźrmette kusur etme. DeÄ&#x;il kĂśtĂź bir sĂśz sĂśylemek, onlara â€œĂ–f!â€? bile deme. Hele onlarÄą sakÄąn azarlama, tam tersine, onlara saygÄą ve sevgi dolu, gĂśnĂźl alÄącÄą tatlÄą sĂśzler sĂśyle.

Ů?Ů‘ ‍ ح‏ 'ŮŽ 8Ů? 'Ů’ i Ů’ ‍ Ů’< ŮŽŘą Ů‘Ů?ب‏XŮ? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹaŮ? 'ŮŽ iŮ’ ŮŽŮ‘ ‍ ا‏+ŮŽ ,Ů? ‍ Ů‘ Ů?ل‏F ‍ا‏ Ů’ eŮ? Ů’Nâ€ŤŮŽŮˆا‏ ŮŽ ‍اع‏ ŮŽ ŮŽ U ŮŽ 'ŮŽ 8Ů? ŮŽ Â? ﴞ٢٤﴿ ‍† >Ů‹ا‏V 7ŮŽ A ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽ' َع‏$ŮŽ

24. Onlara en içten Ĺ&#x;efkat ve alçak gĂśnĂźllĂźlĂźk duygularÄąyla kol kanat ger ve “Ey Rabb’im, onlar beni çocukluÄ&#x;umda nasÄąl bĂźyĂźtĂźp yetiĹ&#x;tirdilerse, sen de onlara Ăśylece merhamet et!â€? diye onlar için dua et.

Ů? ^ŮŽ ‍ Ů’ > اŮ? ْن‏J Ů? Ů? Ů?Ů‘ ‍َع‏ ŮŽ 3 Ů? 7ŮŽ ‍ Ů? ا‏J ‍ َن‏$ŮŽ DŮ? ŮŽŮ‘ Ů? BŮŽ Z Ů? Ů?e Ů? AB 'ŮŽ Ů? Ů? (ŮŽ IŮ’ َ‍ Ů’ ا‏J ŮŽ Ů’ Ů? ŮŽ ‍ Ů‘ŮŽŮˆ ا‏P ﴞ٢ټ﴿ ‍Ů? Ů‹عا‏e}ŮŽ Z

25. UnutmayÄąn ki Rabb’iniz içinizden geçenleri çok iyi bilir. GeçmiĹ&#x; hayatÄąnÄąz gĂźnahlarla dolu olsa bile, eÄ&#x;er tĂśvbe eder de bundan bĂśyle dĂźrĂźst ve erdemli birer insan olursanÄąz, hiç kuĹ&#x;kusuz Allah, tĂśvbe edip hakka yĂśnelenlerin gĂźnahlarÄąnÄą baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layacaktÄąr. Bunun için:

ŮŽ J CŮ’ 'Ů? ‍ ŮŽŮˆ Ů’ا‏DŮ? ]ŮŽŮ‘ i ŮŽŮ‘ +ŮŽ Ů’ ‍ ŮŽŮˆا‏Z ‍ ْع‏FŮ?Ů‘ LŮŽ ^Ů? @ŮŽ ‍ < ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ % Ů° Ů’ ]Ů? â€ŤŮŽŮˆ ٰا Ů?ŘŞ ŮŽذا Ů’ا‏ Ů? L C ‍ا‏ ﴞ٢ٌ﴿ ‍ Ů‹ ا‏4F LŮ’ ^ŮŽ


26. Ey insanoÄ&#x;lu! Akrabaya, yoksullara ve yolda kalmÄąĹ&#x;lara haklarÄą olan zekât ve sadakalarÄąnÄą ver. Fakat Allah’Ĺn yasakladÄąÄ&#x;Äą yerlere harcama yaparak veya kendini ve aileni baĹ&#x;kalarÄąna muhtaç bÄąrakacak Ĺ&#x;ekilde malÄąnÄą daÄ&#x;Äątarak bĂźsbĂźtĂźn de saçĹp savurma.

ŮŽ Ů’ \ ‍ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ َن‏$ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹZ ŮŽŮ‘ ‍ْ ŮŽ ا َن‏NŮ?‍ Ů? ا ا‏$ŮŽ +ŮŽ 4‍ ع‏FŮ?Ů‘ LŮŽ 'Ů? ‍اŮ? َّن Ů’ا‏ ‍ Ů?ن‏v

ŮŽ \ ‍ا‏ >Ů? s ﴞ٢٧﴿ ‍Ů? Ů‹عا‏e$ŮŽ D Ů?Ů‘ ŮŽ Ů? 27. ÇßnkĂź servetlerini, zamanlarÄąnÄą, gßç, imkân ve yeteneklerini bĂśyle boĹ&#x; yere saçĹp savuranlar, bu tavÄąrlarÄąyla Ĺ&#x;eytanlarÄąn dostlarÄą ve kardeĹ&#x;leri olmuĹ&#x;lardÄąr. Ĺžeytan da Rabb’ine karĹ&#x;Äą çok nankĂśrdĂźr.

<Ů’ ]ŮŽŮ? B ŮŽ U ŮŽ Ů? 5Ů’ ^Ů? ,ŮŽŮ‘ Ů?â€ŤŮŽŮˆا‏ Ů? Ů’ ^ŮŽ 0ŮŽ Ů?Ů‘ ‍ َع‏+Ů’ ,Ů? aŮ? 'ŮŽ iŮ’ ‍َ ŮŽŘĄ َع‏V#Ů? Ů’ ‍ Ů? ا‏8Ů? Ů’ IŮŽ +ŮŽŮ‘ Q ﴞ٢٨﴿ ‍ Ů‹عا‏C Ů? Ů’ ,ŮŽ Ů‹@ Ů’ XŮŽ Ů’ 8Ů? ŮŽ

28. EÄ&#x;er sen de ihtiyaç içinde olur da, Rabb’inden umduÄ&#x;un bir yardÄąm ve rahmeti beklediÄ&#x;in için o fakir ve muhtaç insanlara Ĺ&#x;imdilik bir Ĺ&#x;ey veremeyecek durumda olursan, hiç deÄ&#x;ilse gĂśnĂźl alÄącÄą tatlÄą sĂśzler sĂśyle onlara. Ve harcama yaparken, ĂślçßlĂź ve dengeli davranmayÄą unutma:

<ŮŽŮ‘ $Ů? 8ŮŽ vŮ’ C Ů? LŮ’ ^ŮŽ @ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź0ŮŽ ]Ů? Ů? IŮ? % Ů° Ů?‍ ا‏aŮ‹ ŮŽ (Ů? VŮ’ ,ŮŽ ‍ ŮŽŮƒâ€Ź2ŮŽ 4ŮŽ <Ů’ 5ŮŽ bŮ’ ^ŮŽ @ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٢ي﴿ ‍ Ů‹عا‏C Ů? 3Ů’ ,ŮŽ ,Ů‹ (Ů? ,ŮŽ 2ŮŽ 5Ů? ]Ů’ #ŮŽ BŮŽ šŮ? CŮ’ LŮŽ ‍ْا‏

29. Ne Ăśyle ellerini boynuna kelepçeyle baÄ&#x;lamÄąĹ&#x; gibi cimri ol, ne de keseyi sonuna kadar açan bir savurgan; yoksa ya cimriliÄ&#x;inden dolayÄą kÄąnanmÄąĹ&#x; bir hâlde, ya da savurganlÄąÄ&#x;Äąndan dolayÄą piĹ&#x;manlÄąk ve ĂźzĂźntĂź içerisinde oturup kalÄąrsÄąn. Ă–te yandan, insanlar arasÄąnda ekonomik eĹ&#x;itliÄ&#x;i saÄ&#x;lamak ve sÄąnÄąfsÄąz bir toplum meydana getirmek adÄąna, suni araçlarla ekonomiye mĂźdahale ederek doÄ&#x;al servet daÄ&#x;ÄąlÄąmÄąnÄą deÄ&#x;iĹ&#x;tirmeye çalÄąĹ&#x;ma. Unutma ki, aĹ&#x;ÄąrÄą derecelere varmayan ekonomik eĹ&#x;itsizliÄ&#x;in de —adaletsizliÄ&#x;in deÄ&#x;il— toplumda iĹ&#x;bĂślĂźmĂź saÄ&#x;lama, rekabeti canlandÄąrÄąp Ăźretimi artÄąrma gibi birçok hikmet ve faydalarÄą vardÄąr:


ŮŽ 4ŮŽ +Ů’ 'ŮŽ Ů? ‍š ا Ů‘Ů? Ů’ز َق‏ Ů? C ‍ Ů?ŘŻ ه‏LŮŽ 5Ů? Ů? ‍ َن‏$ŮŽ DŮ? ŮŽŮ‘ Ů?‍ >Ů?Řą ا‏2Ů? ]Ů’ 4ŮŽ ‍\ Ů?ŘĄ ŮŽŮˆâ€Ź Ů? LŮ’ 4ŮŽ 0ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍اŮ? َّن َع‏ ﴞ٣٠﴿ ‍ًا‏c †M ŮŽ ‍†ًا‏L N ŮŽ

30. Hiç kuĹ&#x;kusuz Rabb’in dilediÄ&#x;inin rÄązkÄąnÄą geniĹ&#x;letir, dilediÄ&#x;ine ĂślçßlĂź ve idareli verir. DolayÄąsÄąyla, sahip olduÄ&#x;u nimetlerden dolayÄą hiç kimsenin bir baĹ&#x;kasÄąna ĂźstĂźnlĂźk taslamaya hakkÄą yoktur. Elbette O, kullarÄąnÄąn neye muhtaç olduklarÄąnÄą bilmekte, onlarÄąn her hâlini gĂśrmektedir. O hâlde, rÄązÄąk kazanma kaygÄąsÄąyla baĹ&#x;kalarÄąnÄąn hakkÄąna gĂśz dikmeyin. Ă–zellikle de:

‍ Ů’ > اŮ? َّن‏$Ů? 4ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’ ŮŽŮˆا‏8Ů? XŮ? ‍ ŮŽ Ů’ Ů?ز‏+Ů? 3Ů’ ŮŽ ‍ Ů? >ق‏PŮŽ ,Ů’ Ů?‍ ا‏aŮŽ ŮŽ \Ů’ N ŮŽ Ů’ $Ů? ‍ Ů?( ا اŮŽ Ů’Ůˆ ŮŽ@ َد‏#Ů? ]Ů’ ^ŮŽ @ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٣٥﴿ ‍†ًا‏L $ŮŽ ‰ً vŮ’ N Ů? ‍ َن‏$ŮŽ Ů’ 8Ů? (ŮŽ Ů’#XŮŽ 31. Yoksulluk endiĹ&#x;esiyle çocuklarÄąnÄązÄą ĂśldĂźrmeyin! Ne kÄąz çocuklarÄąnÄą diri diri topraÄ&#x;a gĂśmen eski Arap putperestleri gibi, ne de kĂźrtaj yoluyla bebeklerini parça parça doÄ&#x;rayan çaÄ&#x;daĹ&#x; cahiliye toplumlarÄą gibi çocuklarÄąnÄąza kÄąymayÄąn! Bu çocuklar sizin rÄązkÄąnÄąza ortak olacaklar diye korkmayÄąn; unutmayÄąn ki, onlarÄą da sizi de besleyen Biziz. Dikkat edin: OnlarÄą ĂśldĂźrmek, gerçekten çok bĂźyĂźk bir suçtur ve cezasÄą da cehennemdir.

ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹaŮ‹> \ ﴞ٣٢﴿ P Ů‹ L ŮŽ ‍ َإ‏ ŮŽ i ŮŽ Ů? B ‍ َن‏$ŮŽ DŮ? ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏% Ů° Ů?Ů‘ â€ŤŮŽŮˆ ŮŽ@ ŮŽ^ Ů’] ŮŽ Ů? ا ا‏ 32. Ve ister evli ister bekâr olun, evlilik dÄąĹ&#x;Äą cinsel iliĹ&#x;kilerden uzak durun! DeÄ&#x;il zina etmek, zinaya yaklaĹ&#x;mayÄąn bile! Toplumu eÄ&#x;iterek ve gerekirse caydÄąrÄącÄą cezalar vererek gayrimeĹ&#x;ru iliĹ&#x;kileri Ăśnleyin. Zinaya yol açan mĂźstehcen yayÄąnlarÄą, çĹplaklÄąÄ&#x;Äą, hayâsÄązlÄąÄ&#x;Äą engelleyin. EvliliÄ&#x;i kolaylaĹ&#x;tÄąrarak ve yuva kurmak isteyen gençlere yardÄąmcÄą olarak evliliÄ&#x;i Ăśzendirin. BĂśylece, zinaya gĂśtĂźren bĂźtĂźn yolarÄą kapayÄąn. ÇßnkĂź zina, saÄ&#x;lÄąklÄą bir toplumun temel yapÄątaĹ&#x;Äą olan aile kurumunu yÄąkarak onu içten içe çÜkerten çok çirkin bir davranÄąĹ&#x; ve toplumun çÜzĂźlĂźp daÄ&#x;ÄąlmasÄąna yol açarak onu uçuruma sĂźrĂźkleyen pek çirkin bir yoldur.


ŮŽŮ‘ ‍ Ů?( ا‏#Ů? ]Ů’ ^ŮŽ @ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź <ŮŽ #Ů? XŮ? +Ů’ ,ŮŽ ‍ Ů? Ů‘> ŮŽŮˆâ€Ź3ŮŽ Ů’ Ů? @ŮŽŮ‘ Ů?‍ا; ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‍ Ů‘ŮŽ َم‏i ŮŽ A# ŮŽŮ‘ ‍… ا‏ ŮŽ eŮ’ ‍ا‏

ŮŽ (Ů’ Ů? D Ů‘Ů? Ů? ŮŽ Ů? ŮŽ (Ů’ 5ŮŽ U <> Ů? Ů’#]ŮŽ ‍ Ů’ا‏ABŮ? ‍ Ů? ْ٠‏CŮ’ 4Ů? PŮŽŮŽ B Ů‹ v ŮŽ 2Ů’ ]ŮŽŮŽ B ,Ů‹ (Ů? *Ů’ ,ŮŽ ﴞ٣٣﴿ ‍ Ů‹عا‏MŮ? Ů’ ,ŮŽ ‍ َن‏$ŮŽ DŮ? ŮŽŮ‘ Ů?‍ا‏ 33. HaklÄą bir gerekçeye dayanmaksÄązÄąn, Allah’Ĺn kutsal kÄąldÄąÄ&#x;Äą cana kÄąymayÄąn! Her kim haksÄąz yere ĂśldĂźrĂźlĂźrse, onun meĹ&#x;ru mirasçĹlarÄąna, katilin kÄąsas edilerek ĂśldĂźrĂźlmesini isteme veya kendilerine kan diyetinin Ăśdenmesi konusunda (2. Bakara: 178) hukukĂŽ bir yetki tanÄąmÄąĹ&#x;ÄązdÄąr. O hâlde, onlar da hukukun vereceÄ&#x;i karara saygÄą gĂśstermeyip bizzat kendileri adaleti saÄ&#x;lamaya çalÄąĹ&#x;arak veya katilin cezalandÄąrÄąlmasÄąnÄą yeterli gĂśrmeyip onun akrabalarÄąndan da intikam almaya kalkarak ĂśldĂźrme konusunda sÄąnÄąrÄą aĹ&#x;masÄąnlar. ÇßnkĂź onlara, katilin ĂśldĂźrĂźlmesini talep etme yetkisi verilerek yardÄąm edilmiĹ&#x;tir.

Ů’ ŮŽ Ů’ ŮŽ ÂĽŮŽ (Ů? LŮ’ 4ŮŽ %#Ů‘Ů° i ŮŽ +Ů? C ŮŽ iŮ’ َ‍ ا‏AŮŽ Ů? A# ŮŽŮ‘ Ů? @ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏ Ů? # ŮŽ ‍ Ů„ ا‏,ŮŽ â€ŤŮŽŮˆ@ ŮŽ^] ŮŽ Ů? ا‏ ﴞ٣٤﴿ Ů‹@oÂŒŮ? CŮ’ ,ŮŽ ‍ َن‏$ŮŽ 2ŮŽ 8Ů’ 5ŮŽ ‍ اŮ? َّن Ů’ا‏2Ů?ƒ 8Ů’ 5ŮŽ Ů’ Ů? ‍Ů? ا‏B‍ Ů?ه ž ŮŽŮˆاŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź2ŮŽŮ‘ HŮ? َ‍ا‏

34. Yasal olarak korumanÄąz altÄąnda bulunan yetimler ergenlik çaÄ&#x;Äąna ulaĹ&#x;Äąncaya dek, onlarÄąn mal varlÄąÄ&#x;Äąna ancak onu en âdil ve en gĂźzel biçimde deÄ&#x;erlendirmek amacÄąyla yaklaĹ&#x;abilirsiniz. O mallarÄą harcayÄąp çarçur etmek amacÄąyla deÄ&#x;il. Yetimlerin size emanet edilen mallarÄąnÄą yatÄąrÄąma dĂśnĂźĹ&#x;tĂźrĂźp onlar adÄąna deÄ&#x;erlendirebilirsiniz. Fakat gerekli yaĹ&#x; ve olgunluÄ&#x;a ulaĹ&#x;tÄąklarÄąnda, onlara mallarÄąnÄą geri vermek zorundasÄąnÄąz. Bir de, verdiÄ&#x;iniz her sĂśzĂź yerine getirin. ÇßnkĂź verilen sĂśzler, Hesap GĂźnĂź mutlaka sorulacaktÄąr.

Ů’ Ů? v ŮŽ CŮ’ ]Ů? Ů’ Ů? ‍ Ů’ ŮŽŮˆ Ů?ز Ů? ا‏#Ů? (Ů’ $Ů? ‍ Ů’ ŮŽ< اŮ? ŮŽذا‏J ŮŽ ‍Ů? ا Ů’ا‏Bâ€ŤŮŽŮˆاŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź Ů? > ] #ŮŽ CŮ’ 'Ů? ‍ Řł ا‏ ﴞ٣ټ﴿ P4 Ů‹ ‍ ŮŽ^ Ů’ Ůˆâ€Ź+Ů? C ŮŽ 0ŮŽ Ů? ‍ٰذ‏ ŮŽ iŮ’ َ‍ ْ† ŮŒ ŮŽŮˆا‏N 35. TicarĂŽ, hukukĂŽ, ahlâkĂŽ ve benzeri konularda bir Ĺ&#x;ey ĂślçtĂźÄ&#x;ĂźnĂźz zaman, ĂślçßyĂź tam tutun. TarttÄąÄ&#x;ÄąnÄąz her Ĺ&#x;eyi doÄ&#x;ru teraziyle tartÄąn ve hayatÄąnÄązÄąn her alanÄąnda, doÄ&#x;ruluk ve adaleti kendinize temel ilke edinin. Bu sizin için hem daha hayÄąrlÄą, hem de sonuç itibariyle daha gĂźzeldir.


ÇßnkĂź adalet ve dĂźrĂźstlĂźÄ&#x;Ăźn egemen olduÄ&#x;u bir toplum, dĂźnyada gĂźven ve huzuru, âhirette de cennet nimetlerini elde eder.

ŮŽŮ‘ ‍ Ů’( >ŮŒ اŮ? َّن‏IŮ? D Ů? 0ŮŽ ŮŽ Â… ‍ا َد‏oŮŽ Ů?e ‍ ŮŽ ŮŽŮˆ Ů’ا‏MŮŽ LŮŽ ‍ Ů’' َ‡ ŮŽŮˆ Ů’ا‏C ‍ا‏ Ů? ]Ů’ ^ŮŽ @ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ Ů’ ŮŽ ,ŮŽ ﴞ٣ٌ﴿ Ů‹@oÂŒŮ? CŮ’ ,ŮŽ DŮ? Ů’ IŮŽ ‍ َن‏$ŮŽ 0ŮŽ RŮ? Ů° S‍ Ů‘Ů?< اŮ?Ůˆâ€Ź$Ů? 36. HakkÄąnda yeterli bilgin olmayan ve doÄ&#x;ruluÄ&#x;unu tam olarak araĹ&#x;tÄąrmadÄąÄ&#x;Äąn bir Ĺ&#x;eyin ardÄąndan kĂśrĂź kĂśrĂźne gitme! SaÄ&#x;lam ve inandÄąrÄącÄą delillere dayanmadan hiçbir konuda kesin yargÄąda bulunma, hiç kimseyi asÄąlsÄąz sĂśylentilere dayanarak suçlama. ÇßnkĂź araĹ&#x;tÄąrma yapÄąp gerçeÄ&#x;i ĂśÄ&#x;renmen için Allah’Ĺn sana baÄ&#x;ÄąĹ&#x;ladÄąÄ&#x;Äą kulak, gĂśz ve gĂśnĂźl, bunlarÄąn hepsi bu yaptÄąÄ&#x;Äąndan sorumludur.

ŮŽ Ů’ ‍ْ Ů? َق‏/^ŮŽ +Ů’ ŮŽ 0ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍ ƒ ا‏i ŮŽ Ů’ ABŮ? “Ů? 'Ů’ ^ŮŽ @ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź +Ů’ ŮŽ ‍؜ ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ‍ا@ ْع‏ Ů‹ ŮŽ ,ŮŽ ‍؜‏ Ů? ‍ا@ ْع‏ ŮŽ LŮŽ bŮ? ‍ Ů’ا‏¼َ (Ů? LŮ’ ^ŮŽ Ů? ‍ ل‏ ﴞ٣٧﴿ Ů‹@ s 37. Allah’Ĺn sana bahĹ&#x;ettiÄ&#x;i zenginlik, kuvvet, gĂźzellik, zekâ gibi nimetlerle Ĺ&#x;ÄąmarÄąp da yeryĂźzĂźnde kibirli kibirli yĂźrĂźme! ÇßnkĂź sen o kadar aciz bir varlÄąksÄąn ki, ne yerleri yÄąrtÄąp parçalayabilir, ne de boyca daÄ&#x;lara eriĹ&#x;ebilirsin!

ﴞ٣٨﴿ Ů‹ ‍ Ů? Ůˆâ€ŹJŮ’ ,ŮŽ 0ŮŽ Ů?Ů‘ ‍ َع‏2ŮŽ Ů’ IŮ? DŮ? RŮ? Ů‘Ů? ŮŽ ‍ َن‏$ŮŽ 0ŮŽ Ů? ‍ Ů‘Ů?< ٰذ‏$Ů? 38. Ä°Ĺ&#x;te ey insanoÄ&#x;lu; yirmi ikinci ayetten bu yana, birçok emirler, yasaklar ve hikmetli ĂśÄ&#x;Ăźtler dinledin. BĂźtĂźn bu sayÄąlanlarÄąn kĂśtĂź ve yasaklanmÄąĹ&#x; olanlarÄą, Rabb’inin katÄąnda asla hoĹ&#x; gĂśrĂźlmeyen çirkin davranÄąĹ&#x;lardÄąr.

;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ‡َ ,ŮŽ <Ů’ 5ŮŽ bŮ’ ^ŮŽ @ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹaŮ?> 'ŮŽ JŮ’ 3Ů? ‍ Ů’ا‏+ŮŽ ,Ů? 0ŮŽ Ů?Ů‘ ‍ َع‏0ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا‏% iŮ° ‍ Ů‘ŮŽ' اŮŽ Ů’Ůˆâ€Ź,Ů? 0ŮŽ Ů? ‍ٰذ‏ ﴞ٣ي﴿ ‍ Ů‹عا‏i ŮŽ ‍ ٰا‏8Ů‹ Ů° Ů?‍ا‏ ŮŽ AB %]Ů° (Ů’ #Ů? BŮŽ ŮŽ N Ů? 2Ů’ ,ŮŽ ,Ů‹ (Ů? ,ŮŽ ŮŽ ŮŽŮ‘ 8ŮŽ U

39. Ä°Ĺ&#x;te ey Muhammed, bĂźtĂźn bunlar, Rabb’inin sana vahiy yoluyla bildirdiÄ&#x;i hikmet dolu sĂśzlerden bir demettir. Ve bĂźtĂźn bu ĂśÄ&#x;Ăźtlerin aslÄą ve esasÄą Ĺ&#x;udur:


Ey insanoÄ&#x;lu! SakÄąn Allah ile beraber baĹ&#x;ka varlÄąklarÄą tanrÄą edinme, yoksa kÄąnanmÄąĹ&#x; ve Allah’Ĺn rahmetinden kovulmuĹ&#x; bir hâlde cehenneme atÄąlÄąrsÄąn! Bunun için Rabb’inizi, O’nun yĂźceliÄ&#x;ine yaraĹ&#x;Äąr sÄąfatlarla anÄąn. O’na oÄ&#x;ullar, kÄązlar yakÄąĹ&#x;tÄąrarak, “hĂźkmĂźne boyun eÄ&#x;ilmeyen aciz bir tanrÄąâ€? inancÄą oluĹ&#x;turmayÄąn:

ŮŽ RŮ? (Ů° 'ŮŽ ‍ Ů’ا‏+ŮŽ ,Ů? FŮŽ /ŮŽ ^ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽŮˆا‏Z Ů? Ů?Ů‘ ‍ Ů’ َع‏J Ů? eŮ° 7Ů’ ŮŽ BŮŽ َ‍ا‏ ŮŽ LŮŽ Ů’ Ů? Ů’ J Ů‹> m ŮŽ Ů?‍ ا‏aŮ? J Ů? ŮŽ Ů‘ Ů?‍ا‏ ﴞ٤٠﴿ c ' Ů‹ * IŮŽ Ů‹@ Ů’ XŮŽ ‍ Ů?] Ů? َن‏#ŮŽ ŮŽ Ů’ J 40. Ey mĂźĹ&#x;rikler! Sizler kÄąz çocuÄ&#x;una sahip olmaktan utanç duyuyor, ama meleklerin “Allah’Ĺn kÄązlarÄąâ€? olduÄ&#x;unu iddia ediyorsunuz! Rabb’iniz erkek çocuklarÄą size lâyÄąk gĂśrdĂź de, kendisine meleklerden kÄąz çocuklar mÄą edindi? DoÄ&#x;rusu siz, gerçekten bĂźyĂźk bir gazaba sebep olan çirkin sĂśzler sĂśylĂźyorsunuz!

ŮŽ ŮŽ @ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů? Ů’ ا‏2Ů? 4 4ŮŽ ,ŮŽ â€ŤŮˆا ŮŽŮˆâ€Ź > Ů? $Ů‘ FŮ‘ ŮŽ Ů? ‍ا Ů’ا Ů?] Ů’ ٰا Ů?ن‏FŮŽ Ů° AB ŮŽ BŮ’ ŮŽŮ‘ 7ŮŽ 2Ů’ ]ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٤٥﴿ ‍Ů? Ů‹عا‏e Ů?

41. Oysa Biz bu Kur’an’da, Allah’Ĺn varlÄąÄ&#x;ÄąnÄą, birliÄ&#x;ini, acziyet ve noksanlÄąk ifade edebilecek bĂźtĂźn sÄąfatlardan uzak, insan hayalinin ulaĹ&#x;abileceÄ&#x;i her tĂźrlĂź tasavvurun ĂźstĂźnde ve Ăśtesinde yĂźceler yĂźcesi bir YaratÄącÄą olduÄ&#x;unu; hikmet, kudret ve adaletten yoksun bir tanrÄą inancÄąnÄąn insanoÄ&#x;lunu dĂźnyada da âhirette de felâketlere sĂźrĂźkleyeceÄ&#x;ini farklÄą yerlerde, farklÄą Ăśrneklerle ve tĂźm boyutlarÄąyla açĹkça ortaya koyduk ki, bu ayetleri dĂźĹ&#x;ĂźnĂźp ĂśÄ&#x;Ăźt alsÄąnlar. Fakat bunca ĂśÄ&#x;Ăźtler, zalimlerin ancak nefretlerini ve haktan uzaklaĹ&#x;Äąp kaçĹĹ&#x;larÄąnÄą artÄąrÄąyor.

‍ Ů?ذي‏% Ů° Ů?‍َ Ů’ ا ا‏V#ŮŽ Ů’ @ŮŽ ‍ Ů?] Ů? َن اŮ? Ů‹ذا‏4ŮŽ 'ŮŽ $ŮŽ aŮŒ 8ŮŽ Ů? ‍ ٰا‏DŮ? 5ŮŽ ,ŮŽ ‍ َن‏$ŮŽ Ů’ ŮŽ <Ů’ XŮ? ﴞ٤٢﴿ P Ů‹ L ŮŽ ‍ Ů’ Ů?ش‏5ŮŽ ‍ْا‏

42. Ama sen bÄąkmadan, usanmadan uyarmaya devam ederek de ki: “EÄ&#x;er onlarÄąn iddia ettikleri gibi O’nunla beraber baĹ&#x;ka tanrÄąlar olsaydÄą, o zaman elbette o tanrÄąlar ArĹ&#x;’Ĺn Sahibi ve Evrenin Mutlak HĂźkĂźmranÄą olan


Allah’Ĺn katÄąna ulaĹ&#x;Äąp O’na ĂźstĂźn gelmek ve evrenin tek hâkimi olmak için bir sebep, bir yol bulmaya çalÄąĹ&#x;ÄąrlardÄą. ÇßnkĂź TanrÄą, kendisinden daha yĂźce, daha kudretli hiçbir Ĺ&#x;ey olmayan varlÄąk demektir. DolayÄąsÄąyla, birden fazla tanrÄąnÄąn varlÄąÄ&#x;Äą aklen dĂźĹ&#x;ĂźnĂźlemez. O hâlde:

ﴞ٤٣﴿ ‍†ًا‏L $ŮŽ ‍ ا‏u (Ů? IŮ? ‍ Ů?] Ů? َن‏4ŮŽ 'ŮŽŮ‘ IŮŽ % Ů° 5ŮŽ ^ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹDŮ? ŮŽ 3ŮŽ LŮ’ Ů? 43. Allah birdir ve O’ndan baĹ&#x;ka tanrÄą yoktur. O, inkârcÄąlarÄąn dĂźĹ&#x;Ăźnce ve anlayÄąĹ&#x;larÄąnÄąn bozukluÄ&#x;undan kaynaklanan her tĂźrlĂź eksiklik ve noksanlÄąktan mĂźnezzehtir, onlarÄąn sĂśylediklerinden uzaktÄąr, yĂźcelik ve azametinde sÄąnÄąrsÄązdÄąr.

ŮŽ Ů’ ‍ Ů?‡ ŮŽŮˆâ€ŹLŮ’ C ‍ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ات‏ ŮŽŮ‘ DŮ? ŮŽ €Ů? LŮ?Ů‘ C +Ů’ ,Ů? ‍ ŮŽŮˆاŮ? ْن‏+ŮŽ>Ů‘ 8 Ů? ŮŽ 'Ů° C ‍ا‏ ŮŽ ^Ů? Ů? ‍ا@ ْع‏ Ů? B +Ů’ ,ŮŽ ‍؜ ŮŽŮˆâ€Ź DŮ? ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’ > ا‏8Ů? 3 ŮŽ L CŮ’ ^ŮŽ ‍ َن‏8Ů? ]ŮŽ eŮ’ ^ŮŽ @ŮŽ +Ů’ J ŮŽ 4Ů? @ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů?ŘĄ ا‏AŮ’ HŮŽ Ů? Ů° ‍ ه ŮŽŮˆâ€Ź2Ů? 'Ů’ 3ŮŽ Ů? €Ů? LŮ?Ů‘ C ﴞ٤٤﴿ ‍Ů? Ů‹عا‏e}ŮŽ ' ŮŽ ‍ َن‏$ŮŽ Ů‹ ( i 44. Yedi kat gĂśk, yer ve bunlarÄąn içindeki her Ĺ&#x;ey O’nun varlÄąÄ&#x;ÄąnÄą, birliÄ&#x;ini, sÄąnÄąrsÄąz ilim, hikmet, kudret ve yĂźceliÄ&#x;ini haykÄąrarak tesbih etmektedir. Ă–yle ki, varlÄąklar âleminde O’nu ĂśvgĂźyle anÄąp zikretmeyen hiçbir Ĺ&#x;ey yoktur! Ne var ki, siz onlarÄąn bu haykÄąrÄąĹ&#x;larÄąnÄą iĹ&#x;itemez, tesbihlerini tam olarak anlayamazsÄąnÄąz. Hiç kuĹ&#x;kusuz Allah kullarÄąna karĹ&#x;Äą çok Ĺ&#x;efkatli, çok baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layÄącÄądÄąr.

ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź0ŮŽ ŮŽ Ů’ ŮŽ ŮŽ (Ů’ 5ŮŽ U ‍ Ů? َن‏,Ů? oŮ’ 4Ů? @ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ا‏Z ŮŽ ‍ ŮŽ Ů’ا ŮŽŘŞ Ů’ا Ů?] Ů’ ٰا َن‏XŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ŮŽذا‏ Ů° Ů’ Ů? ﴞ٤ټ﴿ 1 ‍ Ů‹عا‏#Ů? CŮ’ ,ŮŽ Ů‹ bŮŽ i Ů? ‍ ŮŽ Ů?؊‏N Ů? @

45. Ey MĂźslĂźman! Hakikate inanmak istemeyen inatçĹ, kibirli ve ĂśnyargÄąlÄą kimselere Kur’an okuduÄ&#x;un zaman, seninle, âhirete inanmayan bu insanlarÄąn arasÄąna gĂśzle gĂśrĂźlmeyen ve onlarÄąn hakkÄą idrak etmelerine engel olan bir perde çekeriz. ŞÜyle ki:


46. Ä°nsanÄąn ĂśzĂźne yerleĹ&#x;tirdiÄ&#x;imiz yasalar gereÄ&#x;ince, onlarÄąn

‍ Ů‹ >ا‏XŮ’ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź8Ů? Ů? ‍ ٰا ŮŽذا‏A B ‍ Ů?ه ŮŽŮˆâ€Ź8Ů? ]ŮŽ eŮ’ 4ŮŽ ‍ اŮŽ ْن‏aŮ‹ ŮŽŮ‘ $Ů? َ‍ Ů’ ا‏8Ů? Ů? (Ů? XŮ? %(Ů° IŮŽ ŮŽ (Ů’ 5ŮŽ U ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ Ů’ Ů? ‍ ع‏ Ů? ŮŽ ‍ اŮŽ ْد‏%(Ů° IŮŽ ‍ Ů?ه ŮŽŮˆ Ů‘ Ů’ ا‏2ŮŽ iŮ’ ‍ Ů’ا Ů?] Ů’ ٰا Ů?ن ŮŽŮˆâ€ŹABŮ? 0ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ Ů’ ŮŽŘŞ َع‏$ŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ŮŽذا َذ‏ ﴞ٤ٌ﴿ ‍Ů? Ů‹عا‏e Ů?

kalplerine onu anlamalarÄąna engel kÄąlÄąflar geçirir, kulaklarÄąna da onu duymalarÄąna engel aÄ&#x;ÄąrlÄąklar koyarÄąz. Ä°Ĺ&#x;te bu yĂźzden, Kur’an’dan bir bĂślĂźm okurken ne zaman Rabb’inden eĹ&#x;i ve ortaÄ&#x;Äą olmayan bir tek ilâh olarak sĂśz etsen, taptÄąklarÄą ilâhlarÄąn sahte olduÄ&#x;unun anlaĹ&#x;ÄąlacaÄ&#x;Äą ve buna baÄ&#x;lÄą olarak Ĺ&#x;eytanĂŽ dĂźzenlerinin yÄąkÄąlacaÄ&#x;ÄąnÄą bildiklerinden, Ăźrkerek sÄąrtlarÄąnÄą dĂśnĂźp giderler. Sonra da, gĂźya açĹÄ&#x;ÄąnÄą yakalayÄąp sana karĹ&#x;Äą koz olarak kullanmak için seni Kur’an okurken gizli gizli dinlerler:

Ů’ Ů? ‍ ŮŽŮˆاŮ? ْذ‏0ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů?‍ َن ا‏5Ů? 'Ů? #ŮŽ CŮ’ 4ŮŽ ‍ اŮ? ْذ‏D Ů? ‍ َن‏5Ů? 'Ů? #ŮŽ CŮ’ 4ŮŽ 'ŮŽ Ů? Ů? (ŮŽ IŮ’ َ‍ ا‏+Ů? 3Ů’ ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ Ů„ ا‏ Ů? ]Ů? 4ŮŽ ‍ Ů° ى اŮ? ْذ‏bŮ’ ŮŽ ‍ Ů‹عا‏3Ů? CŮ’ ,ŮŽ PŮ‹ U Ů? ‍ َن اŮ? Ů‘ŮŽ@ َع‏5Ů? LŮ? #ŮŽŮ‘ ^ŮŽ ‍* Ů? Ů?' َن اŮ? ْن‏ ﴞ٤٧﴿

47. Ey Peygamber! Biz o mĂźĹ&#x;riklerin seni dinledikleri zaman ne amaçla dinlediklerini ve kendi aralarÄąnda gizli gizli konuĹ&#x;urlarken o zalimlerin Kur’an’dan etkilenen insanlara, “Siz ancak bĂźyĂźlenmiĹ&#x; bir adamÄąn peĹ&#x;inden gidiyorsunuz!â€? dediklerini gayet iyi biliyoruz. Sana “bĂźyĂźlenmiĹ&#x;â€? diyorlardÄą, çßnkĂź okuduÄ&#x;un Kur’an’dan etkileniyor, vicdanlarÄą sarsÄąp derinden etkileyen bu sĂśzlerin beĹ&#x;er kaynaklÄą olmadÄąÄ&#x;ÄąnÄą, olamayacaÄ&#x;ÄąnÄą hissediyorlardÄą. Ă–yleyse Muhammed, “insanĂźstĂźâ€? bir gĂźce dayanarak konuĹ&#x;uyordu ve onlara gĂśre bu gßç, sihirden baĹ&#x;ka bir Ĺ&#x;ey deÄ&#x;ildi.

ŮŽ t,Ů’ @‍ا‏ ŮŽ Ů’ 0ŮŽ ŮŽ ‍ ŮŽ Ů? ا‏Q Ů? Ů’ Ů?‍ا‏ ‍ َن‏5 ŮŽ B ‍َ ل‏ ŮŽ ŮŽ Ů’ $ŮŽ Ů’ * Ů? v #ŮŽ CŮ’ 4ŮŽ PŮŽ BŮŽ ‍ Ů‘Ů?( ا‏YŮŽ ﴞ٤٨﴿ P Ů‹ L ŮŽ


48. Bak, o zalimler gerçeÄ&#x;i çarpÄątmak için senin hakkÄąnda kimi zaman bĂźyĂźcĂź, kimi zaman bĂźyĂźlenmiĹ&#x;, bezen zeki bir dĂźzenbaz, bazen deli, bazen da Ĺ&#x;air diyerek nasÄąl saçma ve anlamsÄąz Ăśrnekler getirdiler de doÄ&#x;ru yoldan iyice saptÄąlar. Bu bakÄąĹ&#x; açĹsÄąyla, bir daha da doÄ&#x;ru yola gelemezler.

ŮŽ IŮ? ŮŽŮ‘ $Ů? ‍ Ů? ا ŮŽإاŮ? ŮŽذا‏XŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ]Ů‹ (Ů’ N ŮŽ ‍Ů? َن‏m 5Ů? LŮ’ 'ŮŽ ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍َ Ů‹^ ŮŽإا‏B‍ ŮŽŮˆ Ů?ع‏,Ů‹ * ﴞ٤ي﴿ ‍ًا‏242 U ŮŽ

49. Ä°nkârcÄąlar, “Biz mezarda çßrĂźyĂźp kemik ve toz yÄąÄ&#x;ÄąnÄą hâline geldikten sonra mÄą, sahiden bu hale geldikten sonra mÄą yeni bir yaratÄąlÄąĹ&#x;la diriltilecekmiĹ&#x;iz?â€? diyorlar.

ﴞټ٠﴿ 1 ‍ًا‏242 i ŮŽ ‍ ŮŽŘą Ů‹ŘŠ اŮŽ Ů’Ůˆâ€ŹbŮŽ i Ů? ‍ Ů? ا‏$Ů? <Ů’ XŮ? 50. Onlara de ki: “Kemik ve un ufak olmuĹ&#x; cansÄąz bedende hiç olmazsa bir insanlÄąk kokusu ve hayatÄą çaÄ&#x;rÄąĹ&#x;tÄąran Ăśzellikler, canlÄą organizmalar var. DeÄ&#x;il kemik veya toz, ister taĹ&#x; olun, isterse demir‌â€?

> ŮŽ 2Ů? 5 4Ů? +Ů’ ,ŮŽ ‍ ŮŽ Ů?] Ů? َن‏CŮŽ ŮŽ ‍اَ Ů’Ůˆâ€Ź ŮŽ B ƒ Ů’ $Ů? ‍Ů?ŮˆŘąâ€Ź Ů? 27Ů? AB Ů? yŮ? JŮ’ 4ŮŽ 'ŮŽŮ‘ ,Ů? ]Ů‹ (Ů’ N ŮŽ BŮŽ ‍ي‏F ŮŽŮ‘ ‍ Ů?< ا‏XŮ? Ů’ 8Ů? ŮŽ wÂŒŮ? ‍ Ů?ع‏0ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů?‍ َن ا‏Y Ů? VŮ? Ů’ Ů? CŮŽ ŮŽ B ‍ Ů‘ŮŽ Ů?ÂƒŘŠâ€Ź,ŮŽ ‍ Ů’ اŮŽ Ů‘ŮŽŮˆ َل‏$Ů? ŮŽ v Ů° IŮŽ <Ů’ XŮ? ŮŽ Ů? % Ů°#,ŮŽ ‍ Ů?] Ů? َن‏4ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? 4ŮŽ ‍ اŮŽ ْن‏%C ﴞټ٥﴿ LŮ‹ 4 XŮŽ ‍ َن‏J >

51. “Yahut diriltilmesini imkânsÄąz gĂśrdĂźÄ&#x;ĂźnĂźz bir baĹ&#x;ka varlÄąk‌ Ne olursanÄąz olun, muhakkak bir gĂźn diriltilip hesaba çekileceksiniz.â€? Buna karĹ&#x;ÄąlÄąk, “İyi de, bizi kim tekrar hayata dĂśndĂźrecek?â€? diye soracaklar. De ki: “Sizi kim yoktan var ettiyse, O!â€? Bu sefer, sana inanmadÄąklarÄąnÄą gĂśstermek için baĹ&#x;larÄąnÄą saÄ&#x;a sola sallayarak, “Peki, ne zamanmÄąĹ&#x; o?â€? diyecekler. De ki: “UmarÄąm ki, pek yakÄąnda! Ă–yle bir GĂźnde ki:â€?


Ů? ^ŮŽ ‍ ه ŮŽŮˆâ€Ź2Ů? 'Ů’ 3ŮŽ Ů? ‍ َن‏LŮ? b #ŮŽ CŮ’ #ŮŽ BŮŽ Ů’ $Ů? IŮ? 2Ů’ 4ŮŽ ‍ Ů’ َم‏4ŮŽ @ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’ ا‏#Ů? tŮ’ LŮ? ŮŽ ‍* Ů‘Ů? َن اŮ? ْن‏ ﴞټ٢﴿ P c Ů‹ ( XŮŽ

52. “O gĂźn sizi huzuruna çaÄ&#x;ÄąrÄąnca, derhal O’nu ĂśvgĂźyle yĂźcelterek emrine uyup mezarlarÄąnÄązdan fÄąrlayacak ve yargÄąlanmak Ăźzere huzuruna çĹkacaksÄąnÄąz. Ä°Ĺ&#x;te o zaman, dĂźnyada çok kÄąsa bir sĂźre kaldÄąÄ&#x;ÄąnÄązÄą hissedeceksiniz.â€?

ŮŽ Ů’ \ ‍ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ اŮ? َّن‏+Ů?> C ‍ ْ‘ ŮŽ Ů?غ‏4ŮŽ ‍ َن‏v ŮŽ iŮ’ َ‍ ا‏AŮŽ Ů? A# ŮŽŮ‘ ‍ Ů?] Ů? ا ا‏4ŮŽ ‍ دي‏LŮŽ 5Ů? Ů? <Ů’ XŮ? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ Ů’ \ ‍ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ Ů’ > اŮ? َّن‏8Ů? ŮŽ Ů’ ŮŽ ﴞټ٣﴿ Ů‹ L ,Ů? â€ŤŮˆا‏u 2Ů? IŮŽ ‍ ن‏ Ů? Ů’ Ů? ‍ َن‏$ŮŽ ‍ َن‏v ŮŽ P Ů? CŮ’

53. Ey Muhammed! Bu inkârcÄąlarÄą hak dine davet edecek olan mĂźmin kullarÄąma sĂśyle: Onlarla konuĹ&#x;urken gĂśnĂźl incitmeden, kaba ve kÄąrÄącÄą davranmadan, en gĂźzel Ĺ&#x;ekilde konuĹ&#x;sunlar. ÇßnkĂź Ĺ&#x;eytan, kalplere kin ve nefret tohumlarÄą ekerek aralarÄąna fesat sokmak ve bĂśylece onlarÄą Ăśfkelendirip birbirine dĂźĹ&#x;Ăźrmek için her an fÄąrsat kollamaktadÄąr. DoÄ&#x;rusu Ĺ&#x;eytan, insanÄąn apaçĹk dĂźĹ&#x;manÄądÄąr. O hâlde, ey iman edenler! Cennetin yalnÄązca sizlere ĂśzgĂź olduÄ&#x;u ve karĹ&#x;ÄąnÄązdakinin cehenneme gireceÄ&#x;i yolunda ifadeler kullanarak, —ßstelik bu sizin Ăźzerinize vazife deÄ&#x;ilken— Ĺ&#x;eytanÄąn eline koz vermeyin. UnutmayÄąn ki:

Ů? Ů’ FŮ?Ů‘ 5ŮŽ 4Ů? Ů’ \ Ů? 'Ů’ i Ů? Ů? Ů? (ŮŽ IŮ’ َ‍ Ů’ ا‏J Ů? Ů?Ů‘ ‍َع‏ ,ŮŽ ‍ Ů’ > ŮŽŮˆâ€ŹJ ŮŽ 4ŮŽ ‍ Ů’ اŮŽ Ů’Ůˆ اŮ? ْن‏J ŮŽ 4ŮŽ ‍ Ů’ > اŮ? ْن‏J ŮŽ Ů’ 4ŮŽ Ů’ \ ﴞټ٤﴿ P Ů‹ $ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź8Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ ‍اَ Ů’Řą ŮŽ Ů’( ŮŽ ŮŽŮƒâ€Ź

54. Sizin Allah katÄąndaki derecenizi ve neye lâyÄąk olduÄ&#x;unuzu en iyi bilen yalnÄązca Rabb’inizdir. Dilerse gĂźnahlarÄąnÄązÄą baÄ&#x;ÄąĹ&#x;layÄąp size merhamet eder, dilerse gĂźnahlarÄąnÄąz yĂźzĂźnden sizi cezalandÄąrÄąr. O hâlde size dĂźĹ&#x;en, kimin cennetlik kimin cehennemlik olduÄ&#x;unu belirlemek deÄ&#x;il, hakikati olanca açĹklÄąÄ&#x;Äąyla tebliÄ&#x; etmektir. Ă–yle ya, Biz seni bile ey Muhammed, insanlarÄąn akÄąbeti konusunda hĂźkĂźm vererek onlara vekil olasÄąn da tĂźm sorumluluklarÄąnÄą Ăźstlenesin diye gĂśndermiĹ&#x; deÄ&#x;iliz.


ŮŽ Ů’ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ B 2Ů’ ]ŮŽ ŮŽ ‍؜ ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ABŮ? +Ů’ 'ŮŽ Ů? Ů? (ŮŽ IŮ’ َ‍ ا‏0ŮŽ Ů?Ů‘ â€ŤŮŽŮˆ َع‏ ŮŽ (Ů’ YŮŽ Ů? ŮŽ 'Ů° C ‍ا‏ > Ů? ‍ا@ ْع‏ ŮŽŮ‘ Â? ŮŽ Ů‘ LŮ? ‍ا‏ ﴞټټ﴿ ‍Â? ŮŽŮˆ ٰا ŮŽ^ Ů’ ŮŽ ŮŽدا Ů? ÂŒŮˆ ŮŽŘŻ ŮŽز Ů? Ů‹عا‏ ŮŽ 5Ů’ ŮŽ Ů? 5Ů’ ŮŽ %(Ů° IŮŽ Z

55. Hiç kuĹ&#x;kusuz Rabb’in, gĂśklerde ve yerde olan bĂźtĂźn varlÄąklarÄą her yĂśnĂźyle ve en mĂźkemmel Ĺ&#x;ekilde bilmektedir. O, sonsuz ilim ve hikmeti uyarÄąnca, insanlar arasÄąndan dilediÄ&#x;ini seçip elçi olarak gĂśrevlendirir. DoÄ&#x;rusu Biz Peygamberlerin bir kÄąsmÄąnÄą diÄ&#x;erlerinden ĂźstĂźn kÄąlmÄąĹ&#x;ÄązdÄąr. Kimilerini gĂśrsel mucizelerle, kimilerini de hikmet dolu kitaplarla destekleyip yĂźcelttik. Nitekim Davud’a da Zebur’u vermiĹ&#x;tik. Ve iĹ&#x;te sana da ey Muhammed, Kur’an gibi eĹ&#x;siz bir mucize gĂśnderdik.

Ů? (Ů? 'Ů’ 4ŮŽ PŮŽŮŽ B D Ů? ‍ Ů?ŘŻŮˆâ€Ź+Ů’ ,Ů? Ů’ #Ů? 'Ů’ IŮŽ ‍ ŮŽز‏+ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ا ا‏IŮ? ‍ Ů?< ا ْد‏XŮ? Ů?Ů‘ Ů?Ů‘ Y ‍ا‏ ŮŽ \Ů’ $ŮŽ ‍ َن‏J Ů? Ů’ IŮŽ ﴞټٌ﴿ P4 Ů‹ 3Ů’ ^ŮŽ @ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹJ 56. Peygamber, melek, evliya gibi varlÄąklarÄą aĹ&#x;ÄąrÄą derecede yĂźceltip ilâhlaĹ&#x;tÄąrarak Allah’a ortak koĹ&#x;anlara de ki: “Allah’tan baĹ&#x;ka birer tanrÄą olduklarÄąnÄą iddia ettiÄ&#x;iniz kimseleri çaÄ&#x;ÄąrÄąn! ÇaÄ&#x;ÄąrÄąn da, onlar duanÄąza cevap verebilecekler miymiĹ&#x; gĂśrĂźn. Onlar sizden ne bir zararÄą kaldÄąrabilirler, ne de onu kendi Ăźzerlerine alabilir veya baĹ&#x;ka bir yĂśne çevirebilirler.

Ů’ 8Ů? 4Ů?Ů‘ َ‍ ا‏aŮŽ (ŮŽ ŮŽ ‍ Ů? Ů’ا‏8Ů? Ů?Ů‘ ‍ َع‏% Ů° Ů?‍Ů? َن ا‏VŮŽ#LŮ’ 4ŮŽ ‍ َن‏IŮ? 2Ů’ 4ŮŽ +ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ا‏0ŮŽ RŮ? Ů° S‍اŮ?Ůˆâ€Ź 0ŮŽ Ů?Ů‘ ‍اب َع‏ ŮŽ FŮŽ IŮŽ ‍ اŮ? َّن‏DŮ?> ŮŽ ‍ا‏FŮŽ IŮŽ ‍Ů? َن‏B /ŮŽ 4ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹDŮ? #ŮŽ 'ŮŽ iŮ’ ‍ َن َع‏U Ů? Ů’ 4ŮŽ ‍ ŮŽ Ů?ب ŮŽŮˆâ€ŹXŮ’ َ‍ا‏ ﴞټ٧﴿ â€ŤŮˆ Ů‹عا‏FŮ? 3Ů’ ,ŮŽ ‍ َن‏$ŮŽ

57. OnlarÄąn yalvarÄąp ilâhlaĹ&#x;tÄąrdÄąklarÄą bu seçkin kullarÄąn bizzat kendileri, hatta içlerinden Allah’a en yakÄąn olanlarÄą bile Rab’lerine ulaĹ&#x;Äąp O’nun rÄązasÄąnÄą kazanabilmek için iman, ibadet, kulluk gibi çeĹ&#x;itli araçlar, sebepler ve vesileler arayÄąp dururlar. O’nun rahmetini Ăźmit eder, azabÄąndan korkarlar. ÇßnkĂź Rabb’inin azabÄą gerçekten korkunçtur. Ă–yle ki:


Ů? (Ů? 8Ů’ ,Ů? +Ů? 3Ů’ ŮŽ @ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏aŮ? 4ŮŽ Ů’ XŮŽ +Ů’ ,Ů? â€ŤŮŽŮˆاŮ? ْن‏ ‍ اŮŽ Ů’Ůˆâ€ŹaŮ? 'ŮŽ Ů° ]Ů? ‍ Ů’ Ů?Ů… Ů’ا‏4ŮŽ <ŮŽ LŮ’ XŮŽ ŮŽ J

Ů? CŮ’ ,ŮŽ ‍ ب‏ ‍ Ů‹عا‏v Ů? ‍ Ů’ا‏ABŮ? 0ŮŽ Ů? ‍ َن ٰذ‏$ŮŽ ‍ >Ů‹ا‏242 HŮŽ Ů‹ ‍ا‏FŮŽ IŮŽ ŮŽ Ů? FŮ?Ů‘ 5ŮŽ ,Ů? Ů? #ŮŽ J ﴞټ٨﴿

58. KÄąyamet GĂźnĂźnden Ăśnce azgÄąnlÄąklarÄąndan dolayÄą bĂźyĂźk bir afet gĂśndererek helâk etmediÄ&#x;imiz ya da savaĹ&#x;, kÄątlÄąk, salgÄąn hastalÄąk gibi Ĺ&#x;iddetli bir azapla cezalandÄąrmadÄąÄ&#x;ÄąmÄąz hiçbir Ăźlke yoktur ve bundan sonra da olmayacaktÄąr. Bu hĂźkĂźm, varlÄąk kanunlarÄąnÄąn kaydedildiÄ&#x;i kitapta evrensel bir yasa olarak yazÄąlmÄąĹ&#x;tÄąr. EÄ&#x;er “Allah neden insanlarÄą imana getirmek için gĂśkten mucizeler gĂśndermiyor?â€? diyorsanÄąz, Ĺ&#x;unu iyi bilin ki:

Ů° Ů’ Ů? <ŮŽ Ů? Ů’ Ů? ‍ ŮŽ اŮŽ ْن‏5ŮŽ ŮŽ ,ŮŽ ,ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ Ů’ 8ŮŽ Ů? ‍ ŮŽب‏FŮŽŮ‘ $ŮŽ ‍ ŘŞ اŮ? Ů‘ŮŽ @ اŮŽ ْن‏ ‍ا@ Ů‘ŮŽŮˆ Ů? >َن‏ Ů? 4ŮŽ @ ŮŽ BŮŽ ‍ ŮŽ ً؊‏MŮ? LŮ’ ,Ů? aŮŽ XŮŽ ‍ا‏ ŮŽŮ‘ ‍ Ů?ŮŽ' َد‏m ŮŽ Ů’ ^ŮŽ â€ŤŮŽŮˆ ٰا‏ <Ů? Ů? Ů’ Ů? ,ŮŽ ‍ > ŮŽŮˆâ€Ź8ŮŽ Ů? ‍* ŮŽ( Ů?' ا‏ Ů° Ů’ Ů? ﴞټي﴿ Ů‹e4 Ů’/^ŮŽ @ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŘŞ ا‏ Ů? 4ŮŽ @

59. Ä°nkârcÄąlarÄąn keyfĂŽ olarak istedikleri mucizeleri gĂśndermeyiĹ&#x;imizin tek sebebi, daha Ăśnceki toplumlarÄąn bu tĂźr mucizeleri gĂśzleriyle gĂśrdĂźkleri hâlde onlarÄą hep yalanlamÄąĹ&#x; ve daha sonrakilerin de aynÄą Ĺ&#x;ekilde yalanlayacak olmalarÄądÄąr. DolayÄąsÄąyla, çaÄ&#x;daĹ&#x; kâfirlerin —Üyle iddia ettikleri gibi— mucize gĂśrĂźnce iman edivereceklerini sanmayÄąn. Nitekim bir zamanlar Semud halkÄąna apaçĹk bir mucize olarak yarÄąlan bir kayadan çĹkan o meĹ&#x;hur deveyi vermiĹ&#x;tik fakat ona azgÄąnca saldÄąrarak kendilerine zulmetmiĹ&#x;lerdi! O hâlde, inkârcÄąlar ne kadar isteseler de, artÄąk onlar istedi diye bĂśyle mucizeler gĂśndermeyeceÄ&#x;iz. ÇßnkĂź Biz mucizeleri, insanlarÄą zorla imana getirmek veya toplumlarÄą helâk etmek için deÄ&#x;il, ancak korkutup uyarmak amacÄąyla gĂśndeririz. Ä°Ĺ&#x;te bunun için, akla ve vicdana hitap eden en parlak mucizeyi, Kur’an’Ĺ gĂśnderdik:


ŮŽ i ŮŽŮ‘ Ů? ‍ء‏ 4ŮŽ ‍ Ů’( ŮŽ ا Ů‘Ů? ْإ‏5ŮŽ U ŮŽ ,ŮŽ ‍ Řł ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ َ‍ ا‏0ŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ اŮ? َّن َع‏0ŮŽ ŮŽ ŮŽ (Ů’ XŮ? â€ŤŮŽŮˆاŮ? ْذ‏ > Ů? ŮŽŮ‘ ‍ Řł ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ Ů? aŮ‹ ŮŽ Ů’#BŮ? @ŮŽŮ‘ Ů?‍ ŮŽ ŮŽŮƒ ا‏4Ů’ ‍ اŮŽ َع‏A # ŮŽŮ‘ ‍ا‏ ABŮ? aŮŽ ŮŽ 5Ů? (Ů’ 'ŮŽ ‍ ŮŽ ŮŽŘŠ Ů’ا‏bŮŽ \ ‍ا‏ Ů? (

Ů? @ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů? Ů’ ا‏2Ů? 4 4ŮŽ 'ŮŽŮŽ B 1Ů’8Ů? BŮ? Ů? Ů‘ /ŮŽ Ů? ‍ْا Ů?] Ů’ ٰا Ů? >ن ŮŽŮˆâ€Ź ﴞٌ٠﴿ ‍ا‏c † Ů‹ L $ŮŽ Ů‹ ŮŽ VŮ’ s 60. Hani PeygamberliÄ&#x;inin ilk yÄąllarÄąnda sana, “Korkma ey Muhammed, zalimler Allah’Ĺn nurunu asla sĂśndĂźremeyecektir. ÇßnkĂź Rabb’in, sonsuz ilim ve kudretiyle tĂźm insanlarÄą çepeçevre kuĹ&#x;atmÄąĹ&#x;tÄąr!â€? demiĹ&#x; ve Ä°slâm’Ĺn zaferini sana daha o gĂźnlerde mĂźjdelemiĹ&#x;tik. Fakat kâfirler, bunu alay konusu yapmÄąĹ&#x;lardÄą. Sana Miraç gecesinde gĂśsterdiÄ&#x;imiz o bĂźyĂźk mĂťcizeleri ve muhteĹ&#x;em gĂśrĂźntĂźleri ve Kur’an’da sĂśzĂź edilen (37. Saffat: 62–66, 44. Duhan: 43–46 ve 56. VakÄąa: 51–53) o lânetlenmiĹ&#x; aÄ&#x;acÄą, sÄąrf ikiyĂźzlĂź insanlarÄąn maskelerinin dĂźĹ&#x;mesi ve gerçek mĂźminlerin ortaya çĹkmasÄą için bir sÄąnama aracÄą kÄąlmÄąĹ&#x;tÄąk. Biz inkârcÄąlarÄąn cehennemde zehirli zakkum aÄ&#x;acÄąndan yiyeceÄ&#x;ini haber vermekle aslÄąnda onlarÄą korkutup uyarÄąyoruz, fakat bunca uyarÄąlar, hakkÄą inkâra Ĺ&#x;artlandÄąklarÄą için onlarÄąn sadece azgÄąnlÄąÄ&#x;ÄąnÄą artÄąrÄąyor. Nitekim mĂźĹ&#x;rikler, Miraç olayÄąnÄą duyar duymaz inkâr etmiĹ&#x;lerdi. Oysa Biz, gerçeÄ&#x;in bilgisini senin gibi doÄ&#x;ru ve gĂźvenilir bir insandan ĂśÄ&#x;renmeleri ve ondan ders alÄąp doÄ&#x;ru yolu bulmalarÄą için sana miraçta bĂśyle mucizeler gĂśstermiĹ&#x;tik. Fakat onlar seninle alay ettiler.

Ů° Ů? ‍Ů?Ůˆا‏2bŮ? ‍ا‏ ŮŽ XŮŽ Â… ŮŽ RŮ? (Ů° 'ŮŽ (Ů’ Ů? ŮŽ (Ů’ XŮ? â€ŤŮŽŮˆاŮ? ْذ‏ ‍ ل‏ Ů’ aŮ? J ŮŽ> ( Ů’ Ů?‍ Ůˆا اŮ? Ů‘ŮŽ@ ا‏2Ů? bŮŽ CŮŽ ŮŽ B ‍@ ŮŽŘŻ َم‏ ﴞٌ٥﴿ ƒ Ů‹ s r ŮŽ ]Ů’ (ŮŽ N ŮŽ +Ů’ 'ŮŽ Ů? 2Ů? bŮ? Ů’ َ‍َإا‏

61. Hani bir zaman meleklere, “TĂźm insanlÄąÄ&#x;Äąn temsilcisi olarak karĹ&#x;ÄąnÄązda duran Ă‚dem’e secde edin. Yani onun size ĂźstĂźnlĂźÄ&#x;ĂźnĂź kabul ederek ĂśnĂźnde saygÄąyla eÄ&#x;ilin!â€? demiĹ&#x;tik. Bunun Ăźzerine Ä°blis hariç hepsi Ă‚dem’e secde ettiler. Meleklerin arasÄąnda yaĹ&#x;ayan ve esasen bir cin olan Ä°blis ise, kibirlenerek emrimize karĹ&#x;Äą geldi ve â€œĹžu kokuĹ&#x;muĹ&#x; balçĹktan yarattÄąÄ&#x;Äąn aĹ&#x;aÄ&#x;ÄąlÄąk yaratÄąÄ&#x;a mÄą secde edecekmiĹ&#x;im?â€? dedi.


Ů’ Ů? ŮŽ AŮŽŮ‘ (ŮŽ IŮŽ r ŮŽ ‍ي‏F ŮŽŮ‘ ‍ا ا‏FŮŽ Ů° 0ŮŽ #ŮŽ 4Ů’ َ‍ Ů„ اŮŽ ŮŽعا‏ ŮŽ XŮŽ ŮŽ Ů‘ َ‍ ا‏f ŮŽ ‍ Ů’ Ů?م‏4ŮŽ % Ů° Ů?‍ ا‏+Ů? ^ŮŽ Ů’ N , $ ŮŽ Ů’ Ů‘ ” ŮŽ Ů? #ŮŽ iŮ’ @ ŮŽ ŮŽ aŮ? 'ŮŽ Ů° ]Ů? ‍ْا‏ ﴞٌ٢﴿ P Ů‹ ( XŮŽ @ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏DŮ? #ŮŽ 4ŮŽŮ‘ ‍ Ů?Ř° Ů‘Ů?ع‏+ŮŽŮ‘ J 62. Ve ekledi: “Benden ĂźstĂźn tuttuÄ&#x;un Ĺ&#x;u deÄ&#x;ersiz insana bak! Onun nesi var ki, benden ĂźstĂźn olacakmÄąĹ&#x;! EÄ&#x;er DiriliĹ&#x; GĂźnĂźne kadar bana mĂźhlet verirsen, yemin ederim ki, onun soyundan gelenleri —pek azÄą hariç— egemenliÄ&#x;im altÄąna alacaÄ&#x;Äąm!â€? Allah dileseydi Ä°blis’i oracÄąkta yok ederek iĹ&#x;ini bitirebilirdi. Fakat sonsuz ilim ve hikmeti gereÄ&#x;ince, insanoÄ&#x;lunun çetin bir sÄąnavdan geçerek olgunluk mertebelerinde yĂźcelmesini, Ä°blis’le yapacaÄ&#x;Äą amansÄąz mĂźcadele sayesinde içindeki gßç ve yetenekleri keĹ&#x;fedip geliĹ&#x;tirmesini murat etti. Bunun için de Ä°blis’e istediÄ&#x;i sĂźreyi verdi:

ŮŽ XŮŽ ‍ ŮŽ ا ًإ‏U ŮŽ Ů’ $Ů? SwŮ? ‍ ŮŽ ا‏U ŮŽ ŮŽ ŮŽŮ‘ 8ŮŽ U ŮŽ ‍ Ů? َّن‏BŮŽ Ů’ 8Ů? Ů’ ,Ů? 0ŮŽ 5ŮŽ LŮ? ^ŮŽ +Ů’ 'ŮŽŮŽ B pŮ’ ŮŽ ‍ Ů„ ا ْذ‏ ﴞٌ٣﴿ ‍Ů? Ů‹عا‏B Ů’ ,ŮŽ

63. Allah “Madem Ăśyle,â€? dedi, “Haydi KÄąyamet GĂźnĂźne kadar onlarÄą kĂśtĂźlĂźÄ&#x;e çaÄ&#x;Äąrmak Ăźzere haydi hemen çĹk git! Ancak Ĺ&#x;unu da bil ki, içlerinden her kim sana uyarsa, iĹ&#x;lediÄ&#x;iniz gĂźnahlarÄąn tam karĹ&#x;ÄąlÄąÄ&#x;Äą olmak Ăźzere, hepinizin cezasÄą cehennem olacaktÄąr!â€?

ŮŽ #ŮŽ ‍ا‏ Ů’ 8Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ pŮ’ (Ů? UŮ’ َ‍ ŮŽŮˆا‏0ŮŽ ^Ů? Ů’ MŮŽ Ů? Ů’ 8Ů? Ů’ ,Ů? r ŮŽ 5Ů’ v Ů’ +Ů? ,ŮŽ ْ‍ Ů? ز‏eŮ’ #ŮŽ ‍ا‏ Ů’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ Ů’ ‍ال ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ Ů’ ABŮ? Ů’ 8Ů? $Ů’ ‍ ع‏ > Ů’ Ů? 2Ů’ IŮ? ‍ا@ Ů’Ůˆ ŮŽ@ Ů?ŘŻ ŮŽŮˆâ€Ź Ů? ŮŽ ,Ů’ @‍ا‏ Ů? ‍ ŮŽŮˆ َع‏0ŮŽ (Ů? Ů’ /ŮŽ Ů? Ů? HŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź0ŮŽ (Ů? U ŮŽ Ů’ \ ‍ا‏ ŮŽŮ‘ Ů? Ů? 2Ů? 5Ů? 4ŮŽ ,ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞٌ٤﴿ ‍ Ů?ن اŮ? Ů‘ŮŽ@ Ů?} Ů? Ůˆ Ů‹عا‏v

64. “Haydi git; onlardan gĂźcĂźnĂźn yettiÄ&#x;ini yĂźreklerde çĹnlayan sesinle yoldan çĹkar. Gerek yaya gerek atlÄą, bĂźtĂźn ordularÄąnla dĂśrt bir yandan yĂźrĂź Ăźzerlerine! Haram kazancÄą teĹ&#x;vik ederek mallarÄąna ve senin istediÄ&#x;in amaçlar doÄ&#x;rultusunda eÄ&#x;itilip yetiĹ&#x;melerini saÄ&#x;layarak çocuklarÄąna ortak ol ve “DĂźrĂźstlĂźk karÄąn doyurmaz, çalmazsan aç kalÄąrsÄąn!â€? “SÄąnÄąrsÄąz zevk ve eÄ&#x;lence içinde hayatÄą doyasÄąya yaĹ&#x;amak varken doÄ&#x;ruluk, fedakârlÄąk gibi safsatalarla ne diye keyfini bozacaksÄąn?â€? “Allah


nasÄąl olsa affeder!â€? gibi tĂźrlĂź vaadlerle oyala onlarÄą! DoÄ&#x;rusu Ĺ&#x;eytanÄąn onlara verdiÄ&#x;i sĂśzler, sonu felâketle bitecek bir aldatmacadan baĹ&#x;ka bir Ĺ&#x;ey deÄ&#x;ildir.â€?

ŮŽ (Ů’ Ů? Ů’ 8Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ 0ŮŽ ŮŽ Â… P Ů‹ $ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź0ŮŽ Ů?Ů‘ ŮŽ Ů? %eŮ° $ŮŽ ‍ >ŮŒŮ† ŮŽŮˆâ€Źv ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ دي‏LŮŽ IŮ? ‍اŮ? َّن‏ ﴞٌټ﴿

65. “Ama ey Ä°blis, Benim gĂśsterdiÄ&#x;im yolda yĂźrĂźyen ve sadece Bana gĂźvenen kullarÄąmÄąn Ăźzerinde senin hiçbir egemenliÄ&#x;in, zorlayÄącÄą gĂźcĂźn olmayacaktÄąr. Evet, her konuda gĂźvenilir bir vekil olarak Rabb’in onlara yeter!â€? Ă–yleyse, ey insan! EzelĂŽ dĂźĹ&#x;manÄąnÄą tanÄąmalÄą ve onun sinsi tuzaklarÄąna karĹ&#x;Äą uyanÄąk olmalÄąsÄąn. Ä°Ĺ&#x;te ona karĹ&#x;Äą giriĹ&#x;eceÄ&#x;in amansÄąz mĂźcadelede sana yol gĂśsterecek, imanÄąnÄą gßçlendirecek açĹklama ve uyarÄąlar:

Ů? ŮŽ AU Ů’ 4Ů? ‍ي‏F ŮŽŮ‘ ‍ Ů? ا‏J Ů? Ů?Ů‘ ‍َع‏ +Ů’ ,Ů? ‍Ů? ا‏VŮŽ#LŮ’ #ŮŽ Ů? Ů? 3Ů’ LŮŽ ‍ Ů’ا‏ABŮ? 0ŮŽ (Ů’ Ů?e ‍ Ů? Ů’ا‏J Ů? Ů? ‍ َن‏$ŮŽ DŮ? ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏D> (Ů? Ů’YŮŽB ﴞٌٌ﴿ ' Ů‹ i ‍ Ů’ َع‏J

66. Rabb’iniz Ăśyle lĂźtufkâr bir yaratÄącÄądÄąr ki, lĂźtuf ve bereketlerinden nasibinizi arayÄąp bulasÄąnÄąz diye, gerekli bĂźtĂźn imkân ve Ĺ&#x;artlarÄą hazÄąrlayarak sizin için denizde gemileri yĂźrĂźtĂźyor. Gerçekten de O, size karĹ&#x;Äą çok Ĺ&#x;efkatli, çok merhametlidir.

Ů? C Ů?Ů‘ Ů? J ŮŽŮ‘ ,ŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ŮŽذا‏ 'ŮŽŮ‘ (ŮŽ BŮŽ ‍ Ů?ÂƒŮ‡â€Ź4ŮŽŮ‘ Ů?‍ َن اŮ? Ů‘ŮŽ@ ا‏IŮ? 2Ů’ ^ŮŽ +Ů’ ,ŮŽ <ŮŽŮ‘ Q ŮŽ Ů? 3Ů’ LŮŽ ‍ Ů’ا‏ABŮ? Ů?Ů‘ Y ‍ا‏ Ů? bŮ‘Ů° ŮŽ ﴞٌ٧﴿ ‍Ů? Ů‹عا‏e$ŮŽ ‍ Ů?ن‏CŮ’ ŮŽ @‍ا‏ Ů? Ů’ ‍ َن‏$ŮŽ ‍ Ů’ > ŮŽŮˆâ€Ź#Ů? Ů’Q ŮŽ IŮ’ َ‍Ů?Ů‘ ا‏yŮŽ ‍ Ů’ا‏% ŮŽ Ů?‍ Ů’ ا‏J

67. Denizde yolculuk yaparken baĹ&#x;ÄąnÄąz dara dĂźĹ&#x;tĂź mĂź, o ana kadar Allah’tan baĹ&#x;ka yalvarÄąp yakardÄąÄ&#x;ÄąnÄąz bĂźtĂźn o uydurma ilâhlar sizi yĂźzĂźstĂź bÄąrakarak kaybolur gider. Yani hepsinin batÄąl ve asÄąlsÄąz olduÄ&#x;u gĂźn gibi ortaya çĹkar. Fakat Allah sizi kurtarÄąp saÄ&#x; salim karaya çĹkarÄąnca, ettiÄ&#x;iniz dualarÄą, verdiÄ&#x;iniz sĂśzleri unutur, hemen yĂźz çevirirsiniz. Bak, Rabb’ini tanÄąmayan insan ne kadar da nankĂśrdĂźr!


Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ <ŮŽ Ů? Ů’ 4Ů? ‍Ů?Ů‘ اŮŽ Ů’Ůˆâ€ŹyŮŽ ‍ Ů’ا‏p Ů? Ů? Ů’ J ŮŽ C ŮŽ Ů? U ŮŽ Ů’ J Ů? Ů’/4ŮŽ ‍ Ů’ اŮŽ ْن‏#Ů? Ů’ ,Ů? ŮŽ BŮŽ َ‍ا‏ Ů? ŮŽ ‍Ů?Ůˆا‏2bŮ? ^ŮŽ @ŮŽ Ů?ŮŽŮ‘ m LŮ‹ 7 ﴞٌ٨﴿ 1 P Ů‹ $ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€ŹJ ŮŽ Ů? i

68. Peki, karaya çĹkÄąnca her Ĺ&#x;ey bitiyor mu? O’nun sizi, kendinizi gĂźvende sandÄąÄ&#x;ÄąnÄąz karada korkunç bir depremle yerin dibine geçirmeyeceÄ&#x;inden ya da Ăźzerinize taĹ&#x;lar savuran bir kasÄąrga gĂśndermeyeceÄ&#x;inden emin misiniz? Allah Ăźzerinize Ăśyle bir belâ gĂśnderir ki, sonra kendinize bir koruyucu bulamazsÄąnÄąz.

Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ <ŮŽ Ů? ْ†َŮ? B ‍ْ Ů° ى‏NŮ?‍ ŮŽ^ ŮŽŘą Ů‹ŘŠ ا‏DŮ? B Ů’ $Ů? 2ŮŽ 5 4Ů? ‍ Ů’ اŮŽ ْن‏#Ů? Ů’ ,Ů? َ‍اَ Ů’Ů… ا‏ Ů’ J

Ů? ŮŽ ‍Ů?Ůˆا‏2bŮ? ^ŮŽ @ŮŽ Ů?ŮŽŮ‘ m 1Ů’^Ů? Ů’ ŮŽe$ŮŽ 'ŮŽ Ů? Ů’ J Ů? XŮŽ Ů? VŮ’ Ů? BŮŽ €4 Ů‘ ‍ ا‏+ŮŽ ,Ů? Ů‹e7 Ů’ J Ů? XŮŽ Ů? ﴞٌي﴿ 5 Ů‹ L ^ŮŽ D Ů? ŮŽ Ů’ (ŮŽ IŮŽ

69. Ya da Allah’Ĺn sizi bir Ĺ&#x;ekilde tekrar denize dĂśndĂźrerek Ăźzerinize Ĺ&#x;iddetli bir fÄąrtÄąna gĂśndermeyeceÄ&#x;inden ve bĂśylece, nankĂśrlĂźÄ&#x;ĂźnĂźzden dolayÄą sizi boÄ&#x;up balÄąklara yem yapmayacaÄ&#x;Äąndan emin misiniz? Ă–yle ki, o zaman bizden bunun hesabÄąnÄą soracak bir yardÄąmcÄą da bulamazsÄąnÄąz. Oysa insan, en ĂźstĂźn ahlâka ulaĹ&#x;abilecek yeteneklerle donatÄąlmÄąĹ&#x; bir hâlde yaratÄąlmÄąĹ&#x;tÄąr:

Ů? 3Ů’ LŮŽ ‍Ů?Ů‘ ŮŽŮˆ Ů’ا‏yŮŽ ‍ Ů’ا‏ABŮ? Ů’ Ů? ŮŽ (Ů’ 'ŮŽ i ŮŽ ‍ ٰا ŮŽŘŻ ŮŽŮ… ŮŽŮˆâ€ŹA ŮŽ ŮŽ ,Ů’ ŮŽŮ‘ $ŮŽ 2Ů’ ]ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ‍ ا‏+ŮŽ ,Ů? Ů’ Ů? ŮŽ XŮ’ â€ŤŮŽŮˆ ŮŽŘą ŮŽز‏ ŮŽŮ‘ B‍ ŘŞ ŮŽŮˆâ€Ź +Ů’ 'ŮŽŮ‘ ,Ů? † Ů? LŮŽ Ů‘Ů? v Ů? t $ŮŽ %(Ů° IŮŽ Ů’ Ů? ŮŽ (Ů’ YŮŽ ﴞ٧٠﴿ P ŮŽ c Ů‹ Y eŮ’ ^ŮŽ ŮŽ ]Ů’ (ŮŽ N

70. Gerçekten Biz Ă‚demoÄ&#x;lunu birçok meziyetlerle donatarak Ăśteki bĂźtĂźn canlÄąlardan, hatta meleklerden bile ĂźstĂźn konuma getirdik. Ona havada, karada ve denizde yolculuk yapma imkân ve yeteneÄ&#x;ini bahĹ&#x;ettik. Onu tertemiz nimetlerle rÄązÄąklandÄąrdÄąk ve yarattÄąÄ&#x;ÄąmÄąz varlÄąklarÄąn pek çoÄ&#x;undan ĂźstĂźn kÄąldÄąk. O hâlde, bĂźtĂźn bunlara raÄ&#x;men insanÄąn Allah’tan baĹ&#x;kalarÄąna kulluk etmesi, nankĂśrlĂźk ve cehaletin doruk


noktasÄą deÄ&#x;il midir? Ve bĂśyle bir nankĂśrlĂźÄ&#x;Ăźn cezasÄą, Hesap GĂźnĂźnde hĂźsrana uÄ&#x;ramaktan baĹ&#x;ka ne olabilir?

D Ů? ' ŮŽ Ů? DŮ? ŮŽ #ŮŽ $Ů? AŮŽ ^Ů? ‍ اŮ? ÂŒŮˆâ€Ź+Ů’ 'ŮŽŮŽ B ƒ Ů’ 8Ů? ,Ů? ,ŮŽ Ů? Ů? ‍ س‏ Ů? ŮŽ Ů?‍ Ů‘ŮŽ< ا‏$Ů? ‍ ا‏IŮ? 2Ů’ ŮŽ ‍ Ů’ َم‏4ŮŽ ﴞ٧٥﴿ P Ů‹ #ŮŽ B ‍ Ů’* ŮŽ( Ů?' َن‏4Ů? @ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź8Ů? ŮŽ #ŮŽ $Ů? ‍ َن‏wÂŒŮ? ŮŽ ]Ů’ 4ŮŽ 0ŮŽ RŮ? Ů° S‍ Ů?Ůˆâ€ŹBŮŽ 71. O gĂźn her topluluÄ&#x;u dĂźnyada iken peĹ&#x;inden gittiÄ&#x;i, desteklediÄ&#x;i Ăśnderleriyle birlikte hesap vermeleri için huzurumuza çaÄ&#x;ÄąracaÄ&#x;Äąz. Ä°Ĺ&#x;te o an, amel defteri saÄ&#x; eline verilen bahtiyar mĂźminler, kendilerine cenneti mĂźjdeleyen bu defterlerini sevinç içerisinde okuyacaklar. O bĂźyĂźk mahkemede, hiç kimseye zerre kadar haksÄązlÄąk yapÄąlmayacak. ÇßnkĂź her insan ancak ne yapmÄąĹ&#x;sa onu gĂśrecek:

Ů° Ů’ ABŮ? ŮŽ 8Ů? BŮŽ %'Ů° IŮ’ َ‍ ه ا‏FŮ? Ů° AB ‍ َن‏$ŮŽ +Ů’ ,ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź <Ů?Ů‘ Q ŮŽ َ‍ ŮŽŮˆا‏%'Ů° IŮ’ َ‍ ŮŽ Ů?ŘŠ ا‏N Ů? @‍ا‏ ﴞ٧٢﴿ P Ů‹ L ŮŽ

72. Her kim bu dĂźnyada, hakikat karĹ&#x;ÄąsÄąnda kalp gĂśzĂź kĂśr olarak yaĹ&#x;amÄąĹ&#x; ise, iĹ&#x;te o âhirette de ilâhĂŽ nimetler karĹ&#x;ÄąsÄąnda kĂśr olacak, hem de doÄ&#x;ru yoldan daha da sapmÄąĹ&#x; bir hâlde. Ä°Ĺ&#x;te bunlar, kendileri hak yoldan saptÄąklarÄą gibi sizleri de saptÄąrmak isterler. Ă–rneÄ&#x;in, ilâhlarÄąnÄą Ăśven birkaç ayet “uydurduÄ&#x;unâ€? takdirde MĂźslĂźman olacaklarÄąnÄą sĂśyleyerek gĂźya uzlaĹ&#x;ma teklif ederler:

‍ ŮŽÂ’Ů? َي‏eŮ’ #ŮŽ Ů? 0ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů?‍ Ů’ ŮŽ ا‏i ŮŽ ‍ ŮŠ اŮŽ Ů’Ůˆâ€ŹF ŮŽŮ‘ ‍ ا‏+Ů? IŮŽ 0ŮŽ ŮŽ Ů? #Ů? eŮ’ ŮŽ ŮŽ ‍ Ů?ŘŻŮˆا‏$ŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ْن‏ ﴞ٧٣﴿ P Ů‹ ( N ŮŽ â€ŤŮˆ ŮŽŮƒâ€ŹFŮ? /ŮŽ ^ŮŽŮ‘ @ŮŽ ‍ ŮŽ( Ů’ ŮŽ ŮŽ} ْ† ŮŽ Ů?Šه ŮŽŮˆاŮ? Ů‹ذا‏IŮŽ 73. Ey Muhammed! Bu inkârcÄąlar, sana vahyettiÄ&#x;imiz Kur’an haricinde birtakÄąm sĂśzler uydurup Bize yakÄąĹ&#x;tÄąrman ve o sĂśzleri Allah’Ĺn ayetleriymiĹ&#x; gibi insanlara okuman için az kalsÄąn seni kandÄąrarak gĂśnderdiÄ&#x;imiz bu Kur’an’dan saptÄąracaklardÄą! Ve dediklerini yapmÄąĹ&#x; olsaydÄąn, o zaman seni kendilerine en yakÄąn dost edineceklerdi.


P Š Ů‹ ( XŮŽ ‰ً Ů’ HŮŽ Ů’ 8Ů? Ů’ ŮŽ Ů?‍ ا‏+Ů? $ŮŽ Ů’ ^ŮŽ ‍ َت‏2Ů’ $Ů? 2Ů’ ]ŮŽ ŮŽ ‍ْ ŮŽ ŮŽŮƒâ€Ź#LŮŽŮŽŮ‘ m â€ŤŮŽŮˆ ŮŽ Ů’ ŮŽ@ اŮŽ ْن‏ ﴞ٧٤﴿

74. EÄ&#x;er seni çelik gibi bir iman ve kararlÄąlÄąk ile desteklememiĹ&#x; olsaydÄąk, neredeyse onlara —az da olsa— eÄ&#x;ilim gĂśsterecektin.

ŮŽ ŮŽ ‍اŮ? Ů‹ذا‏ 2Ů? bŮ? ^ŮŽ @ŮŽ Ů?ŮŽŮ‘ m ‍ ت‏ ŮŽ 5Ů’ Q ŮŽ 5Ů’ Q Ů? 'ŮŽ 'ŮŽ ‍ Ů’ا‏ Ů? ‍ Ů° Ů?ŘŠ ŮŽŮˆâ€Ź3ŮŽ ‍ Ů’ا‏ Ů? ‍ ŮŽ ŮŽŮƒâ€ŹXŮ’ ‍@ َذ‏ ﴞ٧ټ﴿ ‍†ًا‏M ŮŽ ŮŽ Ů’ (ŮŽ IŮŽ 0ŮŽ ŮŽ

75. Ĺžayet —iyi niyetlerle bile olsa— bĂśyle bir Ĺ&#x;ey yapmÄąĹ&#x; olsaydÄąn, o zaman sana hem hayatÄąnda, hem de ĂślĂźmĂźnden sonra kat kat azap tattÄąracaktÄąk ve seni elimizden kurtaracak bir yardÄąmcÄą da bulamayacaktÄąn! Ama Allah’Ĺn lĂźtfu sayesinde, onlara zerre kadar taviz vermedin. Bunun Ăźzerine, onlar da hak dine karĹ&#x;Äą savaĹ&#x;larÄąnda baĹ&#x;ka yĂśntemlere baĹ&#x;vurdular:

ŮŽ Ů’ +ŮŽ ,Ů? 0ŮŽ ŮŽ ‍ Ů‘Ů? Ůˆâ€ŹeŮ? #ŮŽ CŮ’ ŮŽ ŮŽ ‍ Ů?ŘŻŮˆا‏$ŮŽ â€ŤŮŽŮˆاŮ? ْن‏ ‍ ŮŽŮˆاŮ? Ů‹ذا‏8ŮŽ Ů’ ,Ů? ‍ ŮŽŮƒâ€ŹU Ů? Ů? Ů’/ Ů? Ů? ‍ا@ Ů’Řą Ů?؜‏ ŮŽ BPŮŽ N ﴞ٧ٌ﴿ P Ů‹ ( XŮŽ @ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏0ŮŽ Ů? ‍Ů? َن‏tLŮŽ (Ů’ 4ŮŽ @ŮŽ 76. Onlar seni neredeyse yurdundan çĹkarÄąp sĂźrmek Ăźzereler, fakat sen Medine’ye hicret ettikten sonra, onlar da Mekke’de uzun sĂźre kalamayacaklar. Nitekim Peygamberi yurdundan çĹkaranlar, hicretten iki yÄąl sonra Bedir savaĹ&#x;Äąnda yenilgiye uÄ&#x;radÄąlar ve birçoklarÄą o savaĹ&#x;ta ĂśldĂźrĂźldĂź. Sekiz yÄąl sonra da Mekke tamamen MĂźslĂźmanlarÄąn eline geçti.

ŮŽ #Ů? ŮŽŮ‘ C Ů? Ů? 2Ů? bŮ? ^ŮŽ @ŮŽ ‍ Ů?Řą Ů? Ů?( ŮŽ ŮŽŮˆâ€Ź+Ů’ ,Ů? 0ŮŽ (ŮŽ LŮ’ XŮŽ ŮŽ (Ů’ ŮŽ ‍ اŮŽ ْع‏2Ů’ XŮŽ +Ů’ ,ŮŽ aŮŽ ŮŽŮ‘ Ů? ﴞ٧٧﴿ P4 c Ů‹ 3Ů’ ^ŮŽ

77. Senden Ăśnce gĂśnderdiÄ&#x;imiz diÄ&#x;er Elçiler için de Ăśteden beri uygulayageldiÄ&#x;imiz bir yasadÄąr bu. Nitekim onlarÄą yurtlarÄąndan sĂźrmek isteyenler ya helâk edilerek, ya dĂźĹ&#x;man istilasÄąna uÄ&#x;rayarak, ya da


Peygamberin takipçileri tarafÄąndan yenilgiye uÄ&#x;ratÄąlarak cezalandÄąrÄąlmÄąĹ&#x;lardÄą. BugĂźn de bĂśyledir bu, yarÄąn da bĂśyle olacaktÄąr. ÇßnkĂź Bizim yasalarÄąmÄązda, kÄąyamete kadar bir aksaklÄąk, bir deÄ&#x;iĹ&#x;iklik gĂśremezsin. Bu ilâhĂŽ yasalarÄąn senin toplumunda da tecelli etmesi için namazÄąnÄą gĂźzelce ve aksatmadan kÄąlarak Rabb’inle gĂśnĂźl baÄ&#x;ÄąnÄą sĂźrekli canlÄą tutmalÄąsÄąn:

ŮŽŮ‘ ‍ Ůƒâ€Ź ŮŽŮ‘ Ů? XŮ? َ‍ا‏ Ů?> bŮ’ ŮŽe ‍ Ů’ ٰا َن Ů’ا‏XŮ? ‍ Ů? ا Ů‘ŮŽ Ů’ Ů?< ŮŽŮˆâ€ŹC ŮŽ }ŮŽ % Ů° Ů?‍ا \ Ů’' Ů?Â… ا‏ Ů? Ů? 2Ů? Ů? ‍ Ů°( َ؊‏M ‍ا‏ ﴞ٧٨﴿ ‍ Ů‹دا‏8Ů? \Ů’ ,ŮŽ ‍ َن‏$ŮŽ Ů? bŮ’ ŮŽe ‍ Ů’ ٰا َن Ů’ا‏XŮ? ‍اŮ? َّن‏ 78. GĂźneĹ&#x;in batÄąya doÄ&#x;ru kaymasÄąndan, gecenin kararmasÄąna kadar geçen sĂźre içinde ĂśÄ&#x;le, ikindi, akĹ&#x;am ve yatsÄą namazlarÄąnÄą gĂźzelce kÄąl. Ĺžafak vakti Kur’an okumayÄą da asla ihmal etme. Gerçekten Ĺ&#x;afak vakti okunan Kur’an’a melekler tarafÄąndan Ĺ&#x;ahitlik edilmektedir. GĂśnĂźllerin ilâhĂŽ esintilere en açĹk olduÄ&#x;u o Ĺ&#x;afak vakitlerinde kÄąldÄąÄ&#x;ÄąnÄąz sabah namazÄąna gece ve gĂźndĂźz melekleri de katÄąlÄąrlar ve o namazÄą kÄąlan mĂźminlere kÄąyamet gĂźnĂź Ĺ&#x;ahitlik ederler.

Ů° IŮŽ 0Šَ ŮŽ aŮ‹ (ŮŽ BŮ? ŮŽ D Ů? 2Ů’ bŮŽŮ‘ 8ŮŽ #ŮŽ BŮŽ <Ů? Ů’ ŮŽŮ‘ ‍ ا‏+ŮŽ ,Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ t5ŮŽ LŮ’ 4ŮŽ ‍ اŮŽ ْن‏%C 0ŮŽ Ů?Ů‘ ‍ َع‏0ŮŽ ﴞ٧ي﴿ ‍ Ů?' Ů‹دا‏3Ů’ ,ŮŽ ,Ů‹ ]ŮŽ ,ŮŽ

79. Ve ey Muhammed! MĂźminlerin Ăśnderi olman hasebiyle, gecenin bir vaktinde kalk ve yalnÄązca sana farz, sana mahsus bir ibadet olarak teheccĂźd namazÄą kÄąl. Umulur ki Rabb’in, seni hem dĂźnyada hem de âhirette, tĂźm yaratÄąlmÄąĹ&#x;larÄąn gÄąptayla bakacaÄ&#x;Äą yĂźce bir makama, Makam-Äą Mahmud’a erdirecektir.

‍ Ů?ق‏2Ů’ 7 ŮŽ 2Ů’ ,Ů? A (Ů’ NŮ’ Ů? ‍ Ů’< ŮŽŘą Ů‘Ů?ب اَد‏XŮ? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? ‍ْ ŮŽ َ؏‏/,Ů? A UŮ’ Ů? Ů’Nَ‍ Ů?Ů‚ ŮŽŮˆا‏2Ů’ 7 Ů? <ŮŽ N ŮŽ (Ů’ Ů? 0Ů’ ŮŽ 2Ů? ŮŽ +Ů’ ,Ů? A <Ů’ 5ŮŽ U‍ا‏ ﴞ٨٠﴿ ‍†ًا‏M ŮŽ Ů‹ v Ů’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 80. Bunun için Rabb’ine el açĹp yalvararak de ki: “Ey yĂźce Rabb’im, gireceÄ&#x;im her yere esenlik ve doÄ&#x;ruluk Ăźzere girmemi, çĹkacaÄ&#x;Äąm her yerden esenlik ve doÄ&#x;ruluk Ăźzere çĹkmamÄą saÄ&#x;la ve bana katÄąndan,


inkârcÄąlÄąÄ&#x;a ve zulme karĹ&#x;Äą mĂźcadelede mĂźminleri destekleyen bir gßç, bir yetki, bir kudret baÄ&#x;ÄąĹ&#x;la!â€?

ŮŽ <Ů’ XŮ? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٨٥﴿ XŮ‹ Ů? ‍ َن ŮŽز‏$ŮŽ <ŮŽ s Ů? LŮŽ ‍ >Ů?< اŮ? َّن Ů’ا‏s Ů? LŮŽ ‍ Ů‘Ů? ŮŽŮˆ ŮŽز ŮŽ ŮŽ Ů’ا‏3ŮŽ ‍ ŮŽŘĄ Ů’ا‏U 81. Ve kĂźfrĂźn karanlÄąklarÄąnÄą parçalayÄąp âlemleri aydÄąnlatan Kur’an’Ĺn meydana getireceÄ&#x;i devrimi Ĺ&#x;imdiden mĂźjdeleyerek de ki: “İĹ&#x;te nihayet, mutlak ve deÄ&#x;iĹ&#x;mez gerçek olan hak geldi; yalan, kĂśtĂźlĂźk, inkârcÄąlÄąk temeline dayanan batÄąl yÄąkÄąlÄąp gitti. Zaten batÄąl er geç yÄąkÄąlÄąp yok olmaya mahkĂťmdur!â€?

ŮŽ ,Ů? oŮ’ 'Ů? (Ů’ Ů? aŮŒ 'ŮŽ iŮ’ ‍َ ŮŒŘĄ ŮŽŮˆ َع‏eHŮ? ŮŽ Ů? ,ŮŽ ‍ Ů’ا Ů?] Ů’ ٰا Ů?ن‏+ŮŽ ,Ů? ‍‘ّ Ů?ل‏ 2Ů? 4 4ŮŽ @ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹZ 1 Ů? ŮŽ Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ‍ا‏ ŮŽ ' Ů? * ﴞ٨٢﴿ ‍ Ů‹عا‏C ŮŽ @ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏Z ŮŽ N 82. Ä°Ĺ&#x;te bu amaçla Biz, inananlar için gĂśnĂźllere Ĺ&#x;ifa ve rahmet olacak, zalimlerin ise yalnÄązca yÄąkÄąlÄąp yok olmalarÄąnÄą hÄązlandÄąracak Kur’an ayetlerini peyderpey gĂśndermekteyiz. Kur’an’Ĺn Ĺ&#x;ifa verici, yol gĂśsterici hidayetinden uzak kalan insanÄąn ne hâle dĂźĹ&#x;eceÄ&#x;ini gĂśrmek ister misiniz?

ŮŽŮ‘ ,ŮŽ ‍ ŮŽŮˆاŮ? ŮŽذا‏Dƒ LŮ? Ů? bŮŽ Ů? Ů° ŮŽ ‍؜ ŮŽŮˆâ€Ź DŮ? C ŮŽ ŮŽ IŮ’ َ‍ ن ا‏ ŮŽ @‍ا‏ Ů? CŮ’ Ů? Ů’ %(ŮŽ IŮŽ ŮŽ 'Ů’ 5Ů’ŮŽ ŮŽâ€ŤŮŽŮˆاŮ? ŮŽŘ° ا ا‏ ŮŽŮ‘ ﴞ٨٣﴿ Ů‹ oÂŒŮ? 4ŮŽ ‍ َن‏$ŮŽ Ů?Ů‘ \ ‍ا‏

83. Ä°nsanoÄ&#x;luna katÄąmÄązdan zenginlik, saÄ&#x;lÄąk, gĂźzellik, gßç, zekâ gibi bir nimet verdik mi, bunlarÄą kendisine kimin verdiÄ&#x;ini unutur, bu nimetlerle Ĺ&#x;ÄąmarÄąp ayetlerimizden yĂźz çevirir ve kibirlenerek yan çizer. BaĹ&#x;Äąna bir belâ gelince de, bunun bir imtihan olduÄ&#x;unu dĂźĹ&#x;Ăźnmez, kendisini tamamen daÄ&#x;ÄątÄąp bĂźsbĂźtĂźn ĂźmitsizliÄ&#x;e dĂźĹ&#x;er. O hâlde, ey MĂźslĂźman!

Ů? Ů?Ů‘ ŮŽ BŮŽ D> #Ů? (ŮŽ $Ů? HŮŽ %(Ů° IŮŽ <Ů? 'ŮŽ 5Ů’ 4ŮŽ <ŮŒŮ‘ $Ů? <Ů’ XŮ? ‍ى‏2Ů° Ů’ َ‍ Ů? ŮŽ ا‏+Ů’ 'ŮŽ Ů? Ů? (ŮŽ IŮ’ َ‍ Ů’ ا‏J ﴞ٨٤﴿ P c Ů‹ L ŮŽ

84. Kur’an’Ĺn yol gĂśstericiliÄ&#x;i olmaksÄązÄąn mutluluÄ&#x;a ulaĹ&#x;abileceklerini sanan gafillere de ki: “Herkes kendi içinden gelen eÄ&#x;ilimlere, alÄąĹ&#x;kanlÄąklara, ruh hâline gĂśre bir yol çizer ve bunun en doÄ&#x;ru yol olduÄ&#x;unu iddia eder.


BĂśylece her toplum farklÄą bir inanç, ahlâk anlayÄąĹ&#x;Äą ve dĂźnya gĂśrĂźĹ&#x;Ăź benimseyerek bu inanç doÄ&#x;rultusunda davranÄąĹ&#x;lar geliĹ&#x;tirir ve kendi mizacÄąna uygun tarzda hareket eder. Fakat herkes kendi mizacÄąna uygun gelen yolu tutmakla, insanlÄąÄ&#x;Äą kurtuluĹ&#x;a iletecek doÄ&#x;ru yolu tutmuĹ&#x; sayÄąlamaz. ÇßnkĂź içinizden kimlerin doÄ&#x;ru yolu izlediÄ&#x;ini en iyi bilen ve hangi yolun izlenmesi gerektiÄ&#x;ine karar veren Rabb’inizdir.â€? Ve bu yolu, Kur’an vasÄątasÄąyla size bildirmiĹ&#x;tir. Peki, Kur’an’Ĺ Muhammed’e getiren kimdir ve ona gelen vahiy nasÄąl bir Ĺ&#x;eydir?

Ů’ #Ů? ^ ‍ اŮ? ÂŒŮˆâ€Ź,ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹA Ů‘ ‍ Ů? َع‏,Ů’ َ‍ ا‏+Ů’ ,Ů? â€ŤŮˆŘ­â€Ź Ů? Ů?Ů‘ ‍ Ů?< ا‏XŮ? â€ŤŮˆŘ­â€Ź >Ů? Ů?Ů‘ ‍ ا‏+Ů? IŮŽ 0ŮŽ ŮŽ (Ů? ‰َ CŮ’ 4ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٨ټ﴿ P Ů‹ ( XŮŽ @ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’( Ů? ا‏5Ů? ‍ Ů’ا‏+ŮŽ ,Ů? 85. Ey Muhammed! Sana vahiy meleÄ&#x;i Cebrail’in mahiyetini ve vahiy olgusunu, yani Ruh’u soruyorlar. Onlara de ki: “Ruh, doÄ&#x;rudan doÄ&#x;ruya Rabb’imin emrindedir ve ancak O’nun izniyle gelir. Fakat insanÄąn sÄąnÄąrlÄą aklÄą, bunun mahiyetini tam olarak kavrayamaz. ÇßnkĂź size bu gibi gaybĂŽ konularda pek az bilgi verilmiĹ&#x;tir.â€? Bu vahiy olayÄą, tamamen Muhammed’in inisiyatifi dÄąĹ&#x;Äąnda cereyan etmektedir.

ŮŽŮ‘ ŮŽ ŮŽ FŮ’ ŮŽ ŮŽ ŮŽ RŮ’ HŮ? f Ů’ Ů? ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 0ŮŽ ŮŽ 2Ů? bŮ? ^ŮŽ @ŮŽ Ů?ŮŽŮ‘ m 0ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů?‍ Ů’ ŮŽ ا‏i ŮŽ ‍ ŮŠ اŮŽ Ů’Ůˆâ€ŹF ŮŽŮ‘ Ů? ‹ ﴞ٨ٌ﴿ 1 P Ů‹ $ ‍ ŮŽ( Ů’ ŮŽ ŮŽŮˆâ€ŹIŮŽ D Ů?

86. Nitekim ey Muhammed! EÄ&#x;er dileseydik, sana vahiy yoluyla bildirdiÄ&#x;imiz her Ĺ&#x;eyi geri alÄąrdÄąk da, onun sana tekrar verilmesi için bize hesap soracak bir kimse de bulamazdÄąn.

ﴞ٨٧﴿ ‍†ًا‏L $ŮŽ 0ŮŽ Ů’ (ŮŽ IŮŽ ‍ َن‏$ŮŽ DŮ? (ŮŽ Ů’YŮŽB ‍ اŮ? َّن‏0ŮŽ> Ů?Ů‘ ‍ َع‏+Ů’ ,Ů? aŮ‹ 'ŮŽ iŮ’ ‍اŮ? Ů‘ŮŽ@ َع‏ 87. Ancak Rabb’inin sonsuz lĂźtuf ve rahmeti sayesindedir ki, sana vahyettiÄ&#x;i bu Kur’an’Ĺ korudu ve sĂźrekli kÄąldÄą. O’nun sana baÄ&#x;ÄąĹ&#x;ladÄąÄ&#x;Äą lĂźtuf ve ihsanÄą gerçekten çok bĂźyĂźktĂźr. Demek ki bu Kur’an senin eserin deÄ&#x;il, Allah’Ĺn gĂśnderdiÄ&#x;i bir vahiydir.


‍ا‏FŮŽ Ů° <Ů? tŮ’ 'Ů? Ů? ‍ Ů’ Ů?^ ا‏4ŮŽ ‍ اŮŽ ْن‏% (Ů° IŮŽ +Ů?Ů‘ bŮ? ‍ْ… ŮŽŮˆ Ů’ا‏ Ů’ f Ů? 5ŮŽ 'ŮŽ #ŮŽ U‍ا‏ Ů?Ů’ r Ů? @‍ا‏ Ů? Ů? ŮŽ <Ů’ XŮ? ŮŽ Â? ‍†ًا‏8 Â? Ů? 5Ů’ ŮŽ ‍ َن‏$ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹD (Ů? tŮ’ 'Ů? Ů? ‍ Ů’ Ů?^ َن‏4ŮŽ @ŮŽ ‍ْا Ů?] Ů’ ٰا Ů?ن‏ Ů? 5Ů’ LŮŽ Ů? Ů’ 8Ů? Y ﴞ٨٨﴿

88. Ey MĂźslĂźman! Kur’an’Ĺn bir insan tarafÄąndan uydurulduÄ&#x;unu iddia eden inkârcÄąlara meydan okuyarak de ki: “EÄ&#x;er bĂźtĂźn insanlar ve cinler, gerek ifade gĂźzelliÄ&#x;inde gerek ortaya koyduÄ&#x;u mĂźkemmel hayat tarzÄąnda Kur’an ile boy ĂślçßĹ&#x;ebilecek, onun ayarÄąnda bir kitap meydana getirmek için bir araya gelseler, yine de onun bir benzerini ortaya koyamazlar, her alanda uzman gruplar hâlinde gßçlerini birleĹ&#x;tirip birbirlerine yardÄąmcÄą olsalar bile!â€?

ŮŽŮ‘ Ů? ŮŽ BŮ’ ŮŽŮ‘ 7ŮŽ 2Ů’ ]ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź % Ů° ŮŽ BŮŽ <َ” Ů? t,ŮŽ <Ů?Ů‘ $Ů? +Ů’ ,Ů? ‍ا Ů’ا Ů?] Ů’ ٰا Ů?ن‏FŮŽ Ů° AB ‍ س‏ Ů? ( ŮŽŮ‘ Ů?  ŮŽ $Ů’ َ‍ا‏ ﴞ٨ي﴿ ‍Ů? Ů‹عا‏e$Ů? @ŮŽŮ‘ Ů?‍ Řł ا‏ Ů? ‍ا‏ 89. BakÄąn; Biz bu Kur’an’da, insanlara doÄ&#x;ru yolu gĂśsterecek bĂźtĂźn ibret verici, aydÄąnlatÄącÄą Ăśrnekleri ele alÄąp iĹ&#x;ledik. Ne var ki, insanlarÄąn çoÄ&#x;u inkârcÄą tavÄąrlarÄąnda Äąsrarla diretiyor. ŞÜyle ki:

ŮŽ Ů’ +ŮŽ ,Ů? ŮŽ ŮŽ ŮŽ bŮ? eŮ’ ^ŮŽ %#Ů‘Ů° i IŮ‹ LŮ? Ů’ 4ŮŽ ‍ا@ Ů’Řą Ů?؜‏ ŮŽ 0ŮŽ ŮŽ +ŮŽ ,Ů? oŮ’ Ů? +Ů’ ŮŽ ‍ Ů? ا‏XŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 1 ﴞي٠﴿

90. Ä°nkârcÄąlar, “Ey Muhammed!â€? diyorlar, “Sen bize Musa’nÄąn yaptÄąÄ&#x;Äą gibi yerden pÄąnarlar fÄąĹ&#x;kÄąrtmadÄąkça sana asla inanmayacaÄ&#x;Äąz.â€?

ŮŽ Ů’ ŮŽ bŮ?Ů‘ ŮŽe#Ů? BŮŽ p Ů? ^ŮŽ ‍اَ Ů’Ůˆâ€Ź ‍ َع‏8ŮŽ Ů’ @‍ا‏ ŮŽ 0ŮŽ ŮŽ ‍ َن‏J Ů? ŮŽ IŮ? ‍ < ŮŽŮˆâ€Ź Ů? / ŮŽ +Ů’ ,Ů? aŮŒ ŮŽŮ‘ U ﴞي٥﴿ 1 ‍†ًا‏b eŮ’ ^ŮŽ 8ŮŽ ŮŽ PŮŽ N Ů? 91. “Yahut senin hurmalÄąklardan, ĂźzĂźm baÄ&#x;larÄąndan mucizevĂŽ bir bahçen olup da aralarÄąndan Ĺ&#x;arÄąl Ĺ&#x;arÄąl Äąrmaklar akÄątmadÄąkça‌â€?


ŮŽ ]Ů? CŮ’ ^Ů? ‍اَ Ů’Ůˆâ€Ź ŮŽŮ‘ š ; Ů? Ů‘Ů° Ů? AŮŽ ^Ů? Ů’ ^ŮŽ ‍ً اŮŽ Ů’Ůˆâ€ŹeC ŮŽ 'Ů’ IŮŽ ‍ ŮŽ' ŮŽز‏$ŮŽ ‍ ŮŽ' َإ‏C ‍ا‏ ŮŽ $Ů? ŮŽ Ů’ (ŮŽ IŮŽ r ŮŽ RŮ? (Ů° 'ŮŽ â€ŤŮŽŮˆ Ů’ا‏ ﴞي٢﴿ 1 P Ů‹ L XŮŽ aŮ? J 92. “Ya da iddia ettiÄ&#x;in gibi, bizi helâk etmek Ăźzere gĂśÄ&#x;Ăź parça parça Ăźzerimize dĂźĹ&#x;Ăźrmedikçe‌ Yahut Allah’Ĺ ve melekleri senin PeygamberliÄ&#x;ine Ĺ&#x;ahitlik etmeleri için, açĹkça gĂśrebileceÄ&#x;imiz Ĺ&#x;ekilde karĹ&#x;ÄąmÄąza getirmedikçe‌â€?

Ů? 4ŮŽ ‍اَ Ů’Ůˆâ€Ź ŮŽŮ‘ ABŮ? %XŮ° Ů’ ^ŮŽ ‍ْ Ů? Ů?٠اŮŽ Ů’Ůˆâ€ŹN‍ Ů?ز‏+Ů’ ,Ů? r +Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽ' >Ů?ŘĄ ŮŽŮˆâ€ŹC ‍ا‏ ŮŒ Ů’ ŮŽ 0ŮŽ ŮŽ ‍ َن‏J

‍ َن‏3ŮŽ LŮ’ Ů? <Ů’ XŮ? ‍ >Ů?ه‏SwŮ? ŮŽ ]Ů’ ŮŽ Ů‹ #ŮŽ $Ů? ŮŽ Ů’ (ŮŽ IŮŽ ‍‘ّ َل‏ ŮŽ 0ŮŽ Ů‘Ů? XŮ? Ů? Ů? +ŮŽ ,Ů? oŮ’ Ů? Ů? ŮŽ ^Ů? %#Ů‘Ů° i ﴞي٣﴿ c Ů‹@ Ů? ‍\ Ů‹ ا َع‏ ŮŽ ŮŽ @ŮŽŮ‘ Ů?‍ ا‏r Ů? Ů’ $Ů? <Ů’ ŮŽ A Ů‘ ‍َع‏ 93. “Yahut altÄąndan yapÄąlmÄąĹ&#x; bir sarayÄąn olmadÄąkça veya gĂśzlerimizin ĂśnĂźnde bir kuĹ&#x; gibi uçup gĂśÄ&#x;e yĂźkselmediÄ&#x;in sĂźrece sana asla inanmayacaÄ&#x;Äąz. Gerçi gĂśÄ&#x;e yĂźkselmiĹ&#x; olsan bile, bize oradan, okuyacaÄ&#x;ÄąmÄąz ve doÄ&#x;rudan bize hitaben yazÄąlmÄąĹ&#x; bir kitap indirmedikçe, sÄąrf gĂśÄ&#x;e çĹktÄąn diye sana inanmayacaÄ&#x;Äąz.â€? Onlara cevaben de ki: “Bu dediklerinizi yapabilecek mĂźkemmel niteliklere sahip olan yalnÄązca Rabb’imdir. Oysa ben hiçbir zaman Rab olduÄ&#x;umu iddia etmedim! Ben nihayet, elçi olarak gĂśnderilmiĹ&#x; fâni bir insandan baĹ&#x;ka neyim ki? Ben size Allah tarafÄąndan olaÄ&#x;anĂźstĂź yeteneklerle donatÄąlmÄąĹ&#x; bir melek olduÄ&#x;umu mu sĂśyledim ki, benden bĂśyle Ĺ&#x;eyler istiyorsunuz? Ben sadece, Allah’tan size bir mesaj getirdiÄ&#x;imi sĂśylĂźyorum. EÄ&#x;er benim iddiamÄąn doÄ&#x;ruluÄ&#x;unu denetlemek istiyorsanÄąz, iĹ&#x;te Kur’an, bir mucize olarak karĹ&#x;ÄąnÄązda duruyor!â€?

ŮŽŮ‘ ‡َ ŮŽ ,ŮŽ ,ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ ‍ Ů? ا اŮ? ْذ‏,Ů? oŮ’ 4Ů? ‍ Řł اŮŽ ْن‏ ‍ Ů? ا‏XŮŽ ‍ ى اŮ? Ů‘ŮŽ@ اŮŽ ْن‏2Ů° 8Ů? ‍ ŮŽŘĄ Ů? Ů? Ů’ا‏U ŮŽ ‍ا‏ ŮŽ 5ŮŽ ŮŽ َ‍ا‏ ﴞي٤﴿ Ů‹@ Ů? ‍\ Ů‹ ا َع‏ ŮŽ ŮŽ ;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° ›

94. Zaten Ăśteden beri insanlara Allah tarafÄąndan doÄ&#x;ru yolu gĂśsteren bir elçi veya uyarÄącÄą geldiÄ&#x;inde, onlarÄą bu apaçĹk hakikate inanmaktan alÄąkoyan tek sebep, elçinin dĂźrĂźstlĂźÄ&#x;ĂźnĂź hesaba katmadan ve mesajÄąn


içeriÄ&#x;ini hiç dĂźĹ&#x;Ăźnmeden, “Allah bula bula bizim gibi ĂślĂźmlĂź bir insanÄą mÄą elçi olarak gĂśnderdi?â€? demeleridir.

ŮŽ RŮ? (Ů° ,ŮŽ ‍ا@ Ů’Řą Ů?؜‏ ŮŽ Ů’ ABŮ? ‍ َن‏$ŮŽ Ů’ ŮŽ <Ů’ XŮ? ŮŽ Ů‘ RŮ? 'ŮŽ vŮ’ ,Ů? ‍\ َن‏ ŮŽ Ů’ َّ‘َ ŮŽ Z Ů? 'Ů’ 4ŮŽ aŮŒ J Ů‹ (ŮŽ ,ŮŽ ‍ ŮŽ' Ů?إ‏C ‍ا‏ ŮŽŮ‘ +ŮŽ ,Ů? Ů’ 8Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ ﴞيټ﴿ Ů‹@ Ů? ‍ َع‏J

95. Peygamberin kendileri gibi bir insan olmasÄąnÄą yadÄąrgayan o cahillere Ĺ&#x;u sĂśzĂźmĂźzĂź ileterek de ki: “EÄ&#x;er yeryĂźzĂźnde yaĹ&#x;ayanlar insan deÄ&#x;il de melek olsaydÄą, o zaman onlara gĂśkten elçi olarak elbette melek gĂśnderirdik.â€?

Ů? ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹA Ů’ ŮŽ ‍ًا‏2 8 HŮŽ ; ‍ Ů?ŘŻ ه‏LŮŽ 5Ů? Ů? ‍ َن‏$ŮŽ DŮ? ŮŽŮ‘ Ů?‍ Ů’ > ا‏J Ů? Ů‘Ů° Ů? %eŮ° $ŮŽ <Ů’ XŮ? ﴞيٌ﴿ ‍†ًا‏M ŮŽ ‍†ًا‏L N ŮŽ

96. Yine de inatla itiraza devam ederlerse, onlara son olarak de ki: “Benimle sizin aranÄązda Ĺ&#x;ahit olarak Allah yeter. Elbette O kullarÄąnÄąn her hâlini bilmekte, her davranÄąĹ&#x;ÄąnÄą gĂśrmektedir.â€? O hâlde, kimin doÄ&#x;ru yolda olduÄ&#x;u konusunda hĂźkĂźm vermek için Allah’Ĺn Ĺ&#x;ahitliÄ&#x;ini esas almalÄą, iyi-kĂśtĂź, helâl-haram, doÄ&#x;ru-eÄ&#x;ri gibi deÄ&#x;er yargÄąlarÄąnÄą hayat prensiplerini yalnÄązca O’ndan, yani O’nun kitabÄąndan ĂśÄ&#x;renmelisiniz. Zira:

‍ Ů’ اŮŽ Ů’Ůˆ Ů? ŮŽ َإ‏8Ů? ŮŽ 2ŮŽ bŮ? ^ŮŽ +Ů’ (ŮŽ BŮŽ <Ů’ (Ů? Ů’Y4Ů? +Ů’ ,ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź2Ů?ƒ #ŮŽ 8Ů’ 'Ů? ‍ ŮŽ Ů’ا‏8Ů? BŮŽ ;‍ا‏ Ů? Ů‘Ů° 2Ů? 8Ů’ 4ŮŽ +Ů’ ,ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů‹ 'Ů’ IŮ? Ů’ 8Ů? Ů? U Ů? 3Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹD> Ů? ‍ Ů?ŘŻŮˆâ€Ź+Ů’ ,Ů? Ů? ‍ Ů?Ůˆâ€Ź%(Ů° IŮŽ aŮ? 'ŮŽ Ů° ]Ů? ‍ Ů’ ŮŽŮ… Ů’ا‏4ŮŽ Ů’ Ů? Ů? \ Ů’ LŮŽ N ‍†ًا‏5 ŮŽ Ů’ Ů? ŮŽ ‍ Ů?ز ْد‏r ŮŽ 'ŮŽ (ŮŽŮ‘ $Ů? Ů?> ŮŽŮ‘ 8ŮŽ U ŮŽ Ů’ 8Ů? 4‍ Ů’ Ů°Ůˆâ€Ź,ŮŽ > 'u 7Ů? ‍ Ů‹' ŮŽŮˆâ€ŹJŮ’ Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞي٧﴿

97. Allah kimi doÄ&#x;ru yola iletirse, iĹ&#x;te odur doÄ&#x;ru yolda yĂźrĂźyen. Kimi de saptÄąrÄąrsa, onlara Allah’tan baĹ&#x;ka yardÄąm edecek bir dost bulamazsÄąn. Ä°Ĺ&#x;te onlarÄą DiriliĹ&#x; GĂźnĂźnde yĂźzĂźstĂź yere kapanmÄąĹ&#x; bir Ĺ&#x;ekilde kĂśr, dilsiz ve saÄ&#x;Äąr olarak huzurumuzda toplayacaÄ&#x;Äąz ve varacaklarÄą son durak cehennem olacak! Ă–yle bir cehennem ki, ateĹ&#x;i ne


zaman yatÄąĹ&#x;Äąr gibi olsa, her defasÄąnda onu kĂśrĂźkleyerek o çĹlgÄąn alevi onlar için yeniden ve yeniden canlandÄąracaÄ&#x;Äąz.

ŮŽŮ‘ $Ů? ‍ Ů? ا ŮŽإاŮ? ŮŽذا‏XŮŽ ‍ Ů?^ ŮŽ ŮŽŮˆâ€Ź4ŮŽ Ů° Ů? ‍َ Ů? Ůˆا‏e$ŮŽ Ů’ 8Ů? ŮŽŮ‘ ŮŽ Ů? Ů’ Ů? SwŮ? ‍ ŮŽ ا‏U ŮŽ 0ŮŽ Ů? ‍ٰذ‏ ŮŽ IŮ? ﴞي٨﴿ ‍ًا‏242 U ŮŽ ‍Ů? َن‏m 5Ů? LŮ’ 'ŮŽ ŮŽ ŮŽŮ‘ Ů?‍َ Ů‹^ ŮŽإا‏B‍ ŮŽŮˆ Ů?ع‏,Ů‹ * ŮŽ ]Ů‹ (Ů’ N

98. Ä°Ĺ&#x;te zalimlerin cezasÄą budur. ÇßnkĂź onlar hem ayetlerimizi inkâr etmiĹ&#x;, hem de “Biz mezara girip kemik ve toz yÄąÄ&#x;ÄąnÄą hâline geldikten sonra mÄą yeniden yaratÄąlÄąp diriltileceÄ&#x;iz? Ă–yle Ĺ&#x;ey olmaz!â€? demiĹ&#x; ve bĂśylece âhiretin varlÄąÄ&#x;ÄąnÄą, dolayÄąsÄąyla Allah’Ĺn adaletini inkâr etmiĹ&#x;lerdi.

ŮŽ Ů’ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽŮ‘  ŮŽ (ŮŽ N % (Ů° IŮŽ ‍ Ů?ŘŻ ŮŒŘąâ€ŹXŮŽ ‍؜‏ ŮŽ ‍ي‏F ŮŽŮ‘ ‍ا; ا‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ ŮŽ Ů’Ůˆا اŮŽ َّن‏4ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍اَ ŮŽŮˆâ€Ź Ů? ŮŽ 'Ů° C ‍ا‏ ŮŽ ‍ا@ ْع‏ % ŮŽ ŮŽ BŮŽ D>Ů? B p ŮŽ 4Ů’ ‍ ŮŽ@ َع‏PŮ‹ U ŮŽ َ‍ Ů’ ا‏8Ů? ŮŽ <ŮŽ 5ŮŽ U ŮŽ ‍ Ů’ ŮŽŮˆâ€Ź8Ů? (ŮŽ tŮ’ ,Ů?  ŮŽ (Ů? Ů’/4ŮŽ ‍اَ ْن‏ ŮŽŮ‘ ‍ا‏ ﴞيي﴿ ‍Ů? Ů‹عا‏e$Ů? @ŮŽŮ‘ Ů?‍* Ů? Ů?' َن ا‏

99. Peki onlar, gĂśkleri ve yeri yoktan var eden Allah’Ĺn insanlar ĂślĂźp yok olduktan sonra onlarÄą aynÄą Ĺ&#x;ekilde yeniden yaratabilecek gĂźce sahip olduÄ&#x;unu ve bunun için kendilerine, gerçekleĹ&#x;eceÄ&#x;inde asla Ĺ&#x;Ăźphe olmayan bir vade belirlemiĹ&#x; olduÄ&#x;unu akÄąllarÄą ve vicdanlarÄą ile anlayÄąp gĂśrmezler mi? Elbette gĂśrĂźrler. Fakat o zalimler, kibir ve inatlarÄą yĂźzĂźnden bir tĂźrlĂź inkârcÄąlÄąktan vazgeçmeye yanaĹ&#x;mazlar.

ŮŽ ŮŽ ‍ اŮ? Ů‹ذا‏A Ů‘ ‍ َع‏aŮ? 'ŮŽ iŮ’ ‍ َع‏+ŮŽ {Ů? ‍ ŮŽ ا‏N Ů? (Ů? 'Ů’ ^ŮŽ Ů’ #Ů? Ů’ َ‍ Ů’< ŮŽ Ů’ ا‏XŮ? Ů’ #Ů? JŮ’ C ŮŽ ‍ َن‏J ŮŽ ,Ů’ @ ﴞ٥٠٠﴿ ‍ا‏c ‍ ًع‏#Ů? XŮŽ ‍ Ů?ن‏CŮ’ ŮŽ ŮŽ @‍ا‏ Ů? Ů’ ‍ َن‏$ŮŽ ‍ Ů‚ ŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů’ aŮŽ ŮŽ \Ů’ N > Ů? ŮŽeŮ’ @‍ا‏

100. Onlara de ki: “EÄ&#x;er Rabb’imin sonsuz lĂźtuf ve rahmet hazineleri sizin elinizde olsaydÄą, harcanÄąp tĂźkenir endiĹ&#x;esiyle onlarÄą sÄąmsÄąkÄą elinizde tutar ve hiç kimseye bir Ĺ&#x;ey vermezdiniz. Ä°nsanoÄ&#x;lu gerçekten de çok açgĂśzlĂź ve cimridir. Senden Äąsrarla mucize isteyen kâfirlere Ĺ&#x;u ibret verici kÄąssayÄą anlat:


A ŮŽ <Ů’ ‰َ CŮŽ Ů? ŮŽ Ů‘Ů? ŮŽ ‍ ت‏ Ů? 4ŮŽ ‍ َ‡ ٰا‏CŮ’ ^Ů? % Ů’ B ‍ ت‏ Ů° ,Ů? ŮŽ Ů’ ^ŮŽ ‍ ٰا‏2Ů’ ]ŮŽ ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź

ŮŽ ŮŽ A Ů‘ Ů?‍ Ů’ Ů?ن ا‏IŮŽ Ů’ BŮ? DŮ? ŮŽ ‍ ل‏ ŮŽ ]ŮŽŮŽ B Ů’ Ů? ‍ َإ‏U ŮŽ ‍اŮ? Ů’ ŮŽ اإ‏ Ů? @ ŮŽ ‍< اŮ? ْذ‏4 % Ů° ,Ů? 4ŮŽ 0ŮŽ Ů?Ů‘ Â? ﴞ٥٠٥﴿ ‍ Ů‹عا‏3Ů? CŮ’ ,ŮŽ

101. Hiç kuĹ&#x;kusuz Biz, Musa’ya tam dokuz tane apaçĹk mucize vermiĹ&#x;tik. Fakat Firavun ve halkÄą, yine de inanmamÄąĹ&#x;lardÄą (7. Araf: 133). Ä°sterseniz sorun Ä°srail OÄ&#x;ullarĹ’na, onlar da bunu doÄ&#x;rulayacaklardÄąr: Hani Musa, onlara bir Peygamber olarak gelip apaçĹk mucizeler gĂśsterince Firavun, “Ey Musa!â€? demiĹ&#x;ti, “Bana Ăśyle geliyor ki, sen bĂźyĂź ile donanmÄąĹ&#x; usta bir sihirbazsÄąn.â€?

ŮŽ Ů’ ‍ات ŮŽŮˆâ€Ź ŮŽ XŮŽ ŮŽŮ‘ ‍ ŮŽ @ Ů?ŘĄ اŮ? Ů‘ŮŽ@ ŮŽŘą Ů‘Ů?ب‏SoŮ? Ů° ‍ اŮŽ Ů’ ŮŽ َل‏,ŮŽ r ‍ا@ Ů’Řą Ů?؜‏ ŮŽ 'Ů’ (Ů? IŮŽ 2Ů’ ]ŮŽ ŮŽ ‍ ل‏ Ů? ŮŽ 'Ů° C ‍ا‏ ŮŽ ŮŽ A Ů‘ Ů?‍ Ů?{ ŮŽÂƒ ŮŽŮˆا‏M Ů? @ ŮŽ ŮŽ ﴞ٥٠٢﴿ ‍ Ů‹عا‏LŮ? tŮ’ ,ŮŽ ‍ Ů’ Ů?ن‏IŮŽ Ů’ BŮ? 4ŮŽ 0ŮŽ Ů?Ů‘ Â? 102. Bunun Ăźzerine Musa, Ey Firavun!â€? dedi, “Bu mucizeleri açĹk birer delil olarak sizlere gĂśnderenin, gĂśklerin ve yerin Rabb’inden baĹ&#x;kasÄą olmadÄąÄ&#x;ÄąnÄą sen de pekâlâ biliyorsun! Bana da Ăśyle geliyor ki, sen bu anlamsÄąz inadÄą sĂźrdĂźrdĂźÄ&#x;Ăźn takdirde, Ăśnceki zalimler gibi helâk olup gideceksin!â€?

ŮŽ Ů’ +ŮŽ ,Ů? Ů’ Ů? ŮŽŮ‘ eŮ? #ŮŽ CŮ’ 4ŮŽ ‍ ŮŽ ŮŽعا ŮŽŘŻ اŮŽ ْن‏BŮŽ DŮ? 5ŮŽ ,ŮŽ +Ů’ ,ŮŽ ‍ ŮŽ Ů?ه ŮŽŮˆâ€ŹXŮ’ ŮŽ }Ů’ ŮŽ BŮŽ ‍ا@ Ů’Řą Ů?؜‏ ﴞ٥٠٣﴿ 1 5 ŮŽ Ů‹ ' U

103. Derken Firavun Ä°srail OÄ&#x;ullarĹ’na karĹ&#x;Äą iyice azgÄąnlaĹ&#x;arak onlarÄą topyekĂťn imha etmek Ăźzere yeryĂźzĂźnden sĂśkĂźp atmaya kalkÄąĹ&#x;Äąnca, Biz de onu ve bĂźtĂźn yandaĹ&#x;larÄąnÄą KÄązÄąldeniz’e batÄąrÄąp boÄ&#x;duk.

ŮŽ Ů’ ‍ Ů? ا‏J ŮŽ ‍ اŮ? Ů’ ŮŽ اإ‏A LŮŽ Ů? ‍ ه‏2Ů? 5Ů’ ŮŽ +Ů’ ,Ů? ŮŽ (Ů’ XŮ? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? ‍ا‏ ŮŽ ‍ Ů? ŮŽذا‏BŮŽ ‍؜‏ ‍ َإ‏U Ů’ <4 ŮŽ ‍ا@ ْع‏ Ů° Ů’ 2Ů? IŮ’ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? Ů? ŮŽ RŮ’ U ﴞ٥٠٤﴿ > Ů‹e e ŮŽ Ů’ J Ů? @‍ا‏ Ů? ‍ ŮŽ Ů?؊‏N


104. Ve ardÄąndan Ä°srail OÄ&#x;ullarĹ’na, “KudĂźs’teki bu bereketli yurda gĂźven içinde yerleĹ&#x;in!â€? dedik, “Ama unutmayÄąn; kÄąyamet kopup da âhiret vaadinin zamanÄą gelince, hepinizi bir araya toplayacak ve bĂźtĂźn yaptÄąklarÄąnÄązÄąn hesabÄąnÄą soracaÄ&#x;Äąz.â€? Ve iĹ&#x;te, birçok Peygamber tarafÄąndan yĂźzyÄąllar Ăśncesinden mĂźjdelenen Son Elçi ve vahiy zincirinin son halkasÄą ve zirvesi olan Kur’an geldi:

‍\ Ů‹ ا‏ Ů?Ů‘ LŮŽ ,Ů? @ŮŽŮ‘ Ů?‍ اŮŽ Ů’Řą ŮŽ Ů’( ŮŽ ŮŽŮƒ ا‏,ŮŽ ‍ Ů? Ů‘ ŮŽ ŮŽ >ŮŽŮ„ ŮŽŮˆâ€Ź3ŮŽ Ů’ Ů? ‍ Ů? Ů‘ اŮŽ Ů’ ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů?ه ŮŽŮˆâ€Ź3ŮŽ Ů’ Ů? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ﴞ٥٠ټ﴿ ‍ Ů‹ ™ا‏4F ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź

105. Biz onu hak ile, yani mutlak hakikati ortaya koymak Ăźzere, belli bir hikmet doÄ&#x;rultusunda indirdik; nitekim o da hiçbir deÄ&#x;iĹ&#x;ikliÄ&#x;e, tahrifâta uÄ&#x;ramadan tam istediÄ&#x;imiz gibi senin kalbine hak ile indi. Ve bĂśylece Biz seni, ancak mĂźjdeleyici ve uyarÄącÄą olarak gĂśnderdik.

ŮŽŮ‘ %(ŮŽ IŮŽ ‍ Ů’] ŮŽ اŮŽ Ů?ÂŒŮ‡â€Ź#ŮŽ Ů? ‍ ŮŽ Ů?ه‏XŮ’ ŮŽ BŮŽ Ů‹ ‍ Ů’ ٰا‏XŮ? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź ‍› ŮŽŮˆ ŮŽ Ů‘ŮŽ Ů’ ŮŽ Ů?ه‏ Ů? JŮ’ ,Ů? %(Ů° IŮŽ ‍ س‏ Ů? ‍ا‏ ﴞ٥٠ٌ﴿ P4 Ů‹ ‘ Ů’ ^ŮŽ

106. Ve bu kitabÄą sure sure, ayet ayet bĂślĂźmlere ayÄąrdÄąÄ&#x;ÄąmÄąz bir Kur’an halinde gĂśnderdik ki, onu insanlara yavaĹ&#x; yavaĹ&#x; ve sindire sindire okuyarak insanlarÄą uyarasÄąn ve bu amaçla onu, bir defada toplu olarak deÄ&#x;il, yirmi ßç yÄąl boyunca, azar azar ve aĹ&#x;ama aĹ&#x;ama indirdik.

‍ اŮ? ŮŽذا‏D (Ů? LŮ’ XŮŽ +Ů’ ,Ů? ŮŽ (Ů’ 5Ů? ‍ اŮ? ÂŒŮˆ Ů?^ ا Ů’ا‏+ŮŽ 4F ŮŽŮ‘ ‍ ا اŮ? َّن ا‏ > Ů? ,Ů? oŮ’ ^Ů? @ŮŽ ‍ اŮŽ Ů’Ůˆâ€ŹD Ů? ‍ Ů? ا‏,Ů? ‍ Ů’< ٰا‏XŮ? ŮŽ Ů’ Ů? ‍ Ů‘Ů? Ůˆ َن‏/Ů? 4ŮŽ Ů’ 8Ů? Ů’ (ŮŽ IŮŽ %(Ů° Ů’#4Ů? ﴞ٥٠٧﴿ 1 ‍ًا‏2bŮŽŮ‘ Ů? ‍ ن‏ Ů? XŮŽ ‍ ْذ‏P

107. O hâlde, Kur’an’dan yĂźz çeviren gafillere de ki: “İster ona inanÄąn, isterseniz inanmayÄąn. Ä°nanmanÄąz onun derecesini yĂźkseltmez, inkârÄąnÄąz da ona bir eksiklik vermez. Ä°man ederseniz faydasÄą kendinize, inkâr ederseniz zararÄą yine kendinizedir. Fakat Ĺ&#x;unu iyi bilin ki, bu Kur’an’Ĺ tanÄąmadan Ăśnce kendilerine ilim verilmiĹ&#x; olan dĂźrĂźst ve insaflÄą Yahudi ve Hristiyanlara bu kitabÄąn ayetleri okunduÄ&#x;u zaman, onu duyar duymaz derhal yĂźzĂźstĂź secdeye kapanÄąrlar.


ﴞ٥٠٨﴿ Ů‹@ 5Ů? eŮ’ 'ŮŽ ŮŽ ŮŽ Ů?Ů‘ ‍ َع‏2Ů? IŮ’ ‍ َن ŮŽŮˆâ€Ź$ŮŽ ‍ َن ŮŽŘą Ů‘Ů? ŮŽ اŮ? ْن‏3ŮŽ LŮ’ Ů? ‍ Ů?] Ů? َن‏4ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź 108. Ve “Rabb’imizin Ĺ&#x;anÄą ne yĂźcedir! Ä°Ĺ&#x;te mĂźjdelenen Son Elçi geldi ve Rabb’imizin vaadi nihayet gerçekleĹ&#x;ti!â€? derler.

ŮŽ Ů’ Ů? ‍ Ů‘Ů? Ůˆ َن‏/Ů? 4ŮŽ â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů? LŮ’ 4ŮŽ ‍ ن‏ ﴞ٥٠ي﴿ IŮ‹ \ Ů? N Ů? Ů’ Ů? 2Ů? 4 4ŮŽ ‍ َن ŮŽŮˆâ€ŹJ Ů? XŮŽ ‍ ْذ‏P 109. Allah’Ĺn ayetlerini dinledikçe O’na karĹ&#x;Äą saygÄą ve duyarlÄąklarÄą zirveye ulaĹ&#x;Äąr, gĂśzyaĹ&#x;larÄą içinde yeniden yĂźzĂźstĂź secdeye kapanmaktan kendilerini alamazlar.

ŮŽ Ů’ DŮ? (ŮŽ BŮŽ ‍ ا‏IŮ? 2Ů’ ^ŮŽ ,ŮŽ 4u َ‍ ا‏+ŮŽ> 'Ů° iŮ’ ŮŽŮ‘ ‍ ا ا‏IŮ? ‍ا; اŮŽ Ů?Ůˆ ا ْد‏ ‍ا@ Ů’ ŮŽ' Ů?إ‏ ŮŽ Ů‘Ů° ‍ ا‏IŮ? ‍ Ů?< ا ْد‏XŮ? ŮŽ Ů’ ŮŽ ÂĽŮ? #ŮŽ Ů’ ‍ ŮŽŮˆا‏8ŮŽ Ů? r Ů’ BŮ? /ŮŽ ^Ů? @ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź0ŮŽ ^Ů? PŮŽ MŮŽ Ů? Ů’ 8ŮŽ bŮ’ ^ŮŽ @ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź%ƒ Ů° CŮ’ 3Ů? ‍ْا‏ Z ﴞ٥٥٠﴿ P Ů‹ L ŮŽ 0ŮŽ Ů? ‍ٰذ‏ 110. FarklÄą kĂźltĂźrlere, dillere, Äąrklara, renklere sahip tĂźm insanlÄąÄ&#x;a evrensel Ä°slâm inancÄąnÄą duyurmak ve Allah’Ĺ hangi isim ve sÄąfatlarla anmak gerektiÄ&#x;ini onlara ĂśÄ&#x;retmek Ăźzere de ki: “O’na ister “Allahâ€? diye dua edin, ister “Rahmanâ€? diye veya isterseniz bunlar dÄąĹ&#x;Äąnda “Rab, Ä°lâh, Kadir, Aziz, AlĂŽm, HakĂŽm gibi O’na yaraĹ&#x;Äąr baĹ&#x;ka gĂźzel isimlerle dua edin. Bunlardan hangisiyle dua ederseniz edin fark etmez, çßnkĂź yĂźcelik ve gĂźzellik ifade eden bĂźtĂźn ĂźstĂźn nitelikler, bĂźtĂźn gĂźzel isimler O’nundur.â€? Bir de, tek baĹ&#x;Äąna namaz kÄąlarken sesini çok yĂźkseltme, çok fazla da kÄąsma; bu ikisi arasÄąnda orta bir yol tut. O’na dua ederken —Üzellikle de namaz kÄąlarken— gĂśsteriĹ&#x; veya saygÄąsÄązlÄąk ifade edebilecek tavÄąr ve davranÄąĹ&#x;lardan uzak dur.

ŮŒ HŮŽ DŮ? ŮŽ +Ů’ J Ů? 4ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ًا ŮŽŮˆâ€Ź2 ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€ŹFŮ’ /Ů? #ŮŽŮ‘ 4ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ي‏F ŮŽŮ‘ ‍; ا‏ ABŮ? 04 Ů? Ů‘Ů° Ů? 2Ů? 'Ů’ 3ŮŽ ‍ Ů?< Ů’ا‏XŮ? â€ŤŮŽŮˆâ€Ź Ů?Ů‘ +ŮŽ ,Ů? AŮŒ Ů? ‍ ŮŽŮˆâ€ŹDŮ? ŮŽ +Ů’ J Ů? 4ŮŽ Ů’ ŮŽ ‍ ŮŽŮˆâ€Ź0Ů? (Ů’ 'Ů? ‍ْا‏ ﴞ٥٥٥﴿ ‍†ًا‏L JŮ’ ^ŮŽ ‍ْ Ů?ه‏yŮ?Ů‘ $ŮŽ ‍ Ů‘ Ů?Ů„ ŮŽŮˆâ€ŹF ‍ا‏ Ů‘

111. Ve Allah’Ĺn birliÄ&#x;ini tĂźm insanlÄąÄ&#x;a bir kez daha haykÄąrarak de ki: “BĂźtĂźn ĂśvgĂźler, çocuk edinmeyen, hĂźkĂźmranlÄąÄ&#x;Äąnda eĹ&#x;i ve ortaÄ&#x;Äą bulunmayan ve acizlikten kaynaklanan bir sebeple yardÄąmcÄąya, dosta


ihtiyacı olmayan Allah’a aittir ve yalnızca O’na yaraşır!” Ve O’nun sınırsız yüceliğini ve büyüklüğünü gerek sözlerinle, gerek tavır ve davranışlarınla tüm dünyaya ilan et! İşte, bu gerçeği haykıran bir grup gencin örnek hayatı:


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.