İMG
Nisan -April /2015
İMG
Ocak-January/2015
İmtiyaz Sahibi İSTMAG Magazin Gazetecilik İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. adına
H. Ferruh Işıkik m.tr
Genel Müdür
Ahmet Kızıl ahmet.kizil@img.com.tr
Yayın Editörü
Emine Korkmaz emine.korkmaz@img.com.tr
Reklam Müdürü
Zülküf Karadayı zulkuf.karadayi@img.com.tr
Heyecan Başlıyor
2
Sorumlu Müdür Cüneyt Aktürk cuneyt.akturk@img.com.tr Dış İlişkiler Müdürü
Hakan K urt hakan.kurt@img.com.tr
Kurumsal İletişim Müdürü Ebru Pekel ebru.pekel@img.com.tr
Muhasebe Müdürü Mürsel Gürler mursel.gurler@img.com.tr
Abone Zekeriya Aydoğan zekeriya.aydogan@img.com.tr
İhlas Gazetecilik A.Ş. CTP-Baskı Merkez Mahallesi 29 Ekim Cad. İhlas Plaza No:11 A / 41 Yenibosna-Bahçelievler/İstanbul Tel: 0 212 454 30 00 Evren Mah. Bahar Cad. Polat İş Adres Merkezi B Blok No:1 Kat:4 Güneşli-Bağcılar / İstanbul Tel: +90 212 604 50 50 Faks: +90 212 604 50 51 www.nalburteknik.com
Nalbur Teknik Dergisi’nde yer alan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu reklam verene aittir. Nalbur Teknik Dergisi’nin bütün yayın hakları İSTMAG Magazin Gazetecilik İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.’ye aittir. Yazılar kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Yaygın süreli bir yayın olan Nalbur Teknik Dergisi ayda bir yayınlanır.
EDİTÖRDEN
Grafik Tasarım Şükrü Karşıyaka sukru.karsiyaka@img.com.tr
1 - 25 Nisan tarihleri arasında bilindiği üzere Türkiye’nin en büyük Yapı Fuarları – Turkeybuild’in bu yıl 38’inci buluşması gerçekleşecek. Yerli ve yabancı ziyaretçilerin yoğun ilgi gösterdiği Yapı Fuarları’nda katılımcılarına ve sektöre yeni iş fırsatları yaratılmasına katkıda bulunmaya devam edecek. Yapı Fuarları – Turkeybuild; üretici firmalara, meslek odalarına, üniversitelerin mimarlık, mühendislik bölümlerine, sivil toplum örgütlerine, kamu kuruluşlarına ve sektör yayınlarına da ev sahipliği yapacak ve düzenlenecek konferans, seminer, serge vb. etkinlik programları ile yapı dünyasına ışık tutmaya devam ederken bizlerde Nalbur Teknik dergisi olarak özel standımız ile siz ziyaretçilerimizi bekliyor olacağız. Nisan sayısında özel dosya konusu olarak işlediğimiz firma röportajlarında, kurlardaki aşırı dalgalanma sonucu doların hızlı yükselişi ile 2015 yılı firma değerlendirmelerini inceledik. Bildiğiniz üzere Mart sayısında haber olarak ele aldığımız, ithalatı yapılan 130 kaleme getirilen yüzde 25 verginin firmalar üzerinde oluşturduğu etkiyi araştırdık. Sizlerde bu konuda fikir ve önerilerinizi Nalbur Teknik dergisi olarak bizlere iletmek isterseniz www.nalburteknik.com. adresinden iletişim kurabilirsiniz. Mayıs Sayısında görüşmek dileği ile.
Emine Korkmaz
İÇİNDEKİLER
Metin Bayrak Bosch
Ertuğrul Çelebi Er Kalıp
Suat Günay İdevit
Tuna Çağla Gedore
ASKAYNAK ................................. A.K ESMO............................................115 KAMİL TÜRK...................................149 RIDGID.............................................55 ATAMAN...........................................53 FİLLİ BOYA.......................................35 KARBOSAN.................................... 6-7 SARAY SU......................................151
İNDEX
ATEŞ İNŞAAT....................................77 FOSTER........................................A.K.İ KARBOSAN.................. Ö.K.KULAK- 15 SEL EATON.133-135-137-139-141-143 BETA KİMYA...................................111 FOSTER............................... 160-A.K.İ. KARCHER.........................................73 SELSİL.....................................Ö.K 2-3 BOSCH ....................................... Ö.K.İ GARDENYA.....................................145 KARKİM...........................................75 BTM
.........................................45 GEDORE...........................................47 KUZULUK.......................................167
BURLA MAK................................... 4-5 GÜLAL ..........................................119 MAKRO.................................. 155-157 CERESİT.................................... 84-85 HASSAN................................29-31-33 MAPA ..............................................97 DEKOR.............................................69 IŞIK KALIP.............................61-63-65 MODERN BALKO............................129 EMRE BAHÇE ..................................75 İDEVİT ............................................ 51 NALBUR TEKNİK ............................173
SİSTA .............................. 80-81-İnsort TEKSAN...........................................39 TESA BANT....................................101 TÜM PLASTİK............................. 91-93 TÜMRAY.........................................153
EMULZER.........................................71 İHLAS KOLEJ.................................169 ÖZ KARDEŞLER...................... 159-161 VİKO............................................... 21 ER KALIP ...................................... 59 İHLAS NET............................. 174-175 ÖZ METAL......................................123 YAPI FUARI ....................................165 ERATAŞ .........................................107 İNTERMOB.....................................163 REMS ............................................ 79 YOLDAŞ KİMYA............................8 – 9 ERYAP .............................................59 KALE KİLİT ....................................105 RENK PLASTİK...............................131
HABER
Piyasada genel bir rehavet ve temkinli ilerleyiş olsada 2015’in 2’nci yarısında bu belirsizliğin ortadan kalacağına dair düşünceler en azından temenniler azımsanamayacak kadar çok
Amaç bağcıyı dövmek değil üzüm yemek 2015 Yılı ile birlikte kurlardaki dalgalanma özellikle ithalat yapan firmalar açısından negatif başladı. Bu olumsuzluktan hırdavat sektörü de maalesef payını aldı. Hırdavat sektöründe yaptığımız araştırma ve görüştüğümüz ticari otoritelerin büyük çoğunluğu 2015’in ilk 3 ayında daralma yaşadıklarını ve geçen yıla oranla ciro kayıplarının olduğunu belirttiler. Hal böyle devam ederken Şubat ayı itibari ile 130 kalem ithal ürüne yüzde 25 ek vergi zammı geldi. Nalbur teknik Dergisi olarak konu üzerinde detaylı bir araştırma yaptık fakat hiç bir resmi kurum ve sivil toplum kuruluşundan açıklama yWWoktu. Malumunuz sektör ile alakalı zaten bir sivil toplum kuruluşu yok. Konuya ilişkin resmi kurumlardan açıklama talebimiz oldu fakat aylık periyotta ilerlememiz ve bürokrasinin yavaş yürümesi ile Nisan sayısı için bir netice alamadık. Nisan sayısı ile öncelikle siz okuyucularımızın görüşlerine yer verip Mayıs sayısı ile de ilgili kurumlardan görüş ve önerilerine yer vereceğiz. Gelelim ithalattaki vergi zammına. Geniş bir çerçeveden baktığımızda bu tür ithalat zamları yerli üreticiyi desteklemek için yapılır, ki geçmiş zaman dilimlerinde böyle oldu. Örneğin ayakkabı sektörüne aynı mantık ve aynı oranda bir vergi zammı getirilmişti. Bu zam ile birlikte ayakkabı üreticileri odası başkanı Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi’ye teşekkürlerini iletip ithal ayakkabı çöplüğüne dönen Türkiye’de, konuyu üreticiyi güçlendirecek bir hamle olarak yorumlamıştı. Aynı paralelde hırdavat sektörü yerli üreticilerine bakalım. Artık hırdavat sektöründe de yerli üretim durma aşamasında. Peki bu zam ile birlikte ayakkabı sektöründe olduğu gibi hırdavat sektöründe de yerli üretici hareketlenecek mi sorusu soruluyor ama aldığımız yanıtların büyük bir kısmı bu konuda olumsuz görüş belirtti. Olumsuz görüşlerin dayanak noktası Türkiye’de artık 130 kalem üründen çoğunun üretiminin yapılmadığı ya da yurt dışından patentli ürünlerin Türkiye’de nasıl
üretileceği sorunsalı. Çoğunluk öngörüsü Türkiye’de yerli üretimi desteklerken uzun zamandır Uzakdoğu menşeili ürünlerin piyasayı işgal ettiği ve şu aşamada tekrardan üretimi canlandırmanın zor olduğu. Bir diğer öngörü ise bu zammın her hâlükârda son kullanıcıya yansıyacağı. Doların yükselmesi ithalat ile birlikte artan maliyet firmaya, sonra toptancıya daha sonra da son kullanıcıya yük oluşturacak deniliyor. Sektörün diğer sıkıntılarından biri de gümrüğe takılmadan doğu sınırlarından sokulan kaçak ürünler. Normal şartlarda zaten sektör isimlerinin şikayetçi olduğu ve haksız rekabete neden olan kaçak ürünlerin ithalat vergisi ile daha da etkili olacağı öngörülüyor. Vergi zammı ile birlikte kaçak ürünlerin piyasada artacağını belirten firmalar dürüst ticareti benimseyenlerin daha da zora gireceğinden endişeli. Piyasada genel bir rehavet ve temkinli ilerleyiş olsada 2015’in 2’nci yarısında bu belirsizliğin ortadan kalacağına dair düşünceler en azından temenniler azımsanamayacak kadar çok . Muallakta olan bu konu ne yönde ilerler bilinmez ama piyasanın en genel kanaatinin fiyat ürün denklemi içerisinde haksız rekabete girmeden ticari yaşantılarına devam etmek. Bu açıdan firmalar amacın bağcıyı dövmek değil üzüm yemek olduğunu belirterek, kurlardaki aşırı dalgalanma ve ithalata getirilen vergiler ile piyasada belirsizleşen ticari karamsarlığın ortadan kalkacağı günü bekliyorlar. Bizlerinde temennisi hem üreticinin hem ithalatçının zarar görmeden makul bir çözüm ışığında ticari hayatlarına engellere takılmadan devam etmeleri. Sektörden isimlerin 2015’in ilk 3 ayı için ticari değerlendirmeleri ve ithalatta getirilen yüzde 25 vergi ile ilgi görüşlerini alarak sektörün nabzını tutmaya çalıştık. Görüş ve düşüncelerini tarafımıza sunarak sektöre ışık tutan kurumlarımıza teşekkürlerimizi iletiriz. Sizlerde www.nalburtenknik.com adresinden iletişim numaralarımıza ulaşıp bu konuda fikirlerinizi Nalbur Teknik dergisi aracılığı ile ulaştırabilirsiniz.
Emine Korkmaz
SEKTÖR ANALİZİ
Gedore El Aletleri Tuna Çağla, vergi zammının ürün satış fiyatlarında artış göstereceği, bunun da ithalatı ve arzı düşüreceğini belirtti. Piyasadaki mevcut ürünlerin ve yeni fiyattan satışa çıkacak bu ürünlerin aşırı fiyat farklılıkları yüzünden de piyasada spot fiyatları, buna bağlı fiyat istikrarsızlığını artacağını açıkladı. Gedore El Aletleri Tuna Çağla
Vergi zammı ile birçok sektör olumsuz etkilenecek
8
2. nolu gümrük tarifesine giren ürün yelpazesi çok geniştir. Yüzde 25 ek vergi uygulaması karlılığı çok düşük olan bu ürünler için çok yüksek bir vergi oranıdır. Ayrıca bu tarifeye dahil bir çok ürün grubu için aynı zamanda gözetim değerlendirme uygulaması da geçerlidir. Gözetim değerlendirme uygulamasına tabi bu ürün gruplarına kilo başına 30 USD değer üzerinden yüzde 25 ek vergi uygulanmaktadır. Bu da vergi oranının çok daha yukarılara çekmektedir. Neticesinde bu ürünlerin satış fiyatları bir anda birkaç katı kadar artacağı için satışları aynı oranda azalacaktır ve buna bağlı ithalatı ve piyasaya arzı da düşecektir. Bu durum sektöre birçok açıdan olumsuz etkisi olacaktır. Türkiye’de üretimi de olmayan bu ürünlerin talep/arz fiyatlandırması gerçek dışı seviyelere konumlanacaktır. Tüketiciler bu ürünlerin tedariğinde zorlanacak ve üretimleri aksayacaktır. Ek vergi
15
Nalbur Teknik.com / Mart’15
uygulaması 1 ay süre gibi çok kısa bir zaman diliminde yürürlüğe girdiği için piyasadaki fiyatlar, fiyat listeleri ve yıllık anlaşmaları aynı süre içinde güncellenemeyecektir. Piyasadaki mevcut ürünlerin ve yeni fiyattan satışa çıkacak bu ürünlerin aşırı fiyat farklılıkları yüzünden de piyasada spot fiyatları ve buna bağlı fiyat istikrarsızlığı artacaktır. Sonuç itibariyle sektörümüzün dışında birçok sektör bu uygulamadan olumsuz etkilenecektir.
Satış rakamları geçen senenin ilk iki ayına göre yüzde 15 altında seyrediyor 2015 yılı değerlendirmelerinde de bulunan Tuna Çağla ‘Sektörümüz ekonomik gelişmelerden bire bir etkilenen sektörlerden biri. Son birkaç aydır yaşadığımız kurdaki dalgalanmaların beraberinde getirdiği belirsizlikler yatırımların ertelenmesine ve üretim kapasitelerin düşmesine neden olmuştur ve buna bağlı olarak
sektörümüz hemen olumsuz tepki vermiştir’ dedi .Çağla “Bu yılın ilk 2 ayı değerlendirildiğinde sektörün satış rakamları geçen senenin ilk iki ayına göre yüzde 15 altında seyretmektedir. Sektördeki ürünlerin büyük bir oranda ithal ürünlerden oluşması kurdaki dalgalanmalar ve TL’nin değer kaybetmesi zaten düşük olan karlılığın daha da düşmesine neden olmuştur. 2015’i iki ayrı yarıyıl olarak değerlendirmek gerekiyor. Seçimlerden önceki dönem daha çok belirsizliklerin hakim olduğu ve yatırımların düşük seviyede devam edeceği bir dönem olacaktır. Seçimlerden sonraki dönem seçim neticelerine bakmaksızın birikmiş yatırımların devreye girmesiyle, alımların ve beklenen hareketlerin başlamasıyla 2015’in sonunda sektörün satış rakamları 2014 rakamlarına kıyasla yüzde 10-15 artış ile sonuçlanacağını öngörüyoruz. “ dedi.
SEKTÖR ANALİZİ
Ridgit Ortadoğu Bölge Müdürü Ufuk Taşlı, Türk Lirası’nın Dolar karşısında değer kaybetmesi ve Libya’daki siyasal karışıklıktan ve Ortadoğu’da düşen petrol fiyatları nedeniyle ertelenen projeler sonucunda 2015’in sıkıntılı geçeceğini aktardı. Vergi konusunda da en çok etkilenen firmalardan biri olduğunu belirten Taştan bu konunun tekrar incelenmesi gerekiyor dedi. Ridgit Ortadoğu Bölge Müdürü Ufuk Taşlı
Türkiye ekonomisine zarar getirecektir 2015 yılı ekonomik açıdan zor bir yol olacağını son 2-3 aydır gösteriyor, Türk Lirası karşısında aşırı değerlenen Dolar, piyasalardaki yüksek volatilite ve yaklaşan seçimler bir soru işareti olarak kalmakta. Özellikle Rusya, Brezilya ve Türkiye’nin de içinde olduğu gelişen pazarlar için durumun biraz daha zor olduğunu görmekteyiz. Sektörümüzdeki bir çok inşaat firması Rusya’daki daralmadan, Libya’daki siyasal karışıklıktan ve Ortadoğu’da düşen petrol fiyatları nedeniyle ertelenen projelerden kötü
17
Nalbur Teknik.com / Mart’15
etkilenmekte. Bizler 2015 yılının, 2014 seviyelerinde ve genelde zor geçeceği kanaatindeyiz. Vergi zammı ile ilgili en çok etkilenen firmalardan biri olduğunu belirten Ufuk Taşlı, “Bu konu ile ilgili gerçekten çok kötü etkilenen firmalardan biriyiz. Firmamızın ürünleri Amerikan menşeili olduğundan yüzde 25 ek vergi ve gözetim bedeli uygulanmakta. Antidamping uygulamasının çok düşük kalite ve rekabeti öldüren ürünlere uygulanması anlayışla karşılanabilir ancak RIDGID ürünleri gibi
dünyanın en üstün kalite el aletlerine, MTA gibi devlet kurumlarının tek tercihi olan el aletlerine uygulanması yarardan çok Türk ekonomisine zarar getirecektir. Türkiye için diğer ülkelerin uygulayacağı Anti-damping ne kadar kötü ise, onlara uygulanan anti-damping de rekabet için o kadar kötüdür. Bu konunun hükümetimiz tarafından tekrar incelenmesi ve oluşturulan bu haksız rekabetin önüne bir an önce geçilmesi dileklerimle.” Dedi.
SEKTÖR ANALİZİ
Gülal Hırdavat Sanayi ve Ticaret Yönetim Kurulu Başkanı Doğan Sezgin ile Nalburiye ve Hırdavat sektörünün 2015 yılı değerlendirmeleri ile ilgili kısa bir söyleşi yaptık. Doğan Sezgin; 2015 ilk 3 ayını olumsuz değerlendirirken, 2015 devamı aylar içerisinde çok pozitif olamayacağını belirtti. Gülal Hırdavat Sanayi ve Ticaret Yönetim Kurulu Başkanı Doğan Sezgin
İhracat yapan bölgelerimiz ateş çemberi içerisinde
M
aalesef 2015 ilk 3 ayını pozitif anlamda değerlendiremeyeceğim. 2015 yılı içerisinde gelecek aylar adına da pozitif düşünemiyorum maalesef. Bu öngürümün nedenlerinin ilki 2015’in ilk 3 ayında hava şartlarının kötü gitmesi ve inşaat sektörünün bu durumdan olumsuz anlamda etkilemesi. Normal şartlarda da zaten çok cüzzi rakamlarla birlikte kar odaklı çalışmazken birde hava şartlarının inşaat sektörünü etkilemesi
bizleri de olumsuz yönde etkiledi. Sektörle ilgili bir diğer olumsuz ilerleyişte vadelerle ilgili oldu. İşler durdukça vadeler uzadı. Çek kullanmak istesek çekin artık yasal anlamda hükmü yok. Birde son çıkan çek yasası ile birlikte karşılıksız çeke hiç bir cezai yükümlülüğün uygulanmaması piyasada karşılıksız çeklerin artmasına neden oldu. Dolar yükseldi bununla birlikte Şubat ayında ithal edilen bazı ürünlere getirilen yüzde 25 vergi ile işler çıkmaza girecek.
Ki biz ürünlerimizin çoğunu ithal eden bir firmayız. 2015 ek vergisi ile birlikte artık ithalatın bir esprisi kalmadı. Evet yerli üretim bu nokta da artabilir, ama bizlerin ülke olarak ihracata ihtiyacı var ve maalesef şu anda ihracat yapan bölgelerimiz ateş çemberi içerisinde. Bu noktada çok kontrollü gitmek lazım. ithalatın imkansız hale gelmesi ile bizlerde Nalburiye ve hırdavat malzemeleri üretimine geçmeyi planlıyoruz. Yeni hedefimiz üretip ihracat yapmaktır, dedi.
SEKTÖR ANALİZİ
Atersan Genel Müdürü Eymen Sadıkoğulları
Kararda Avrupa ile yapmış olduğumuz Gümrük Birliği Anlaşması’na aykırılık var Atersan Genel Müdürü Eymen Sadıkoğulları yapılan vergi zammı ile ilgili; “Ülkemizde her şey üretilsin, hep Türk malı kullanalım ve hatta bunları dış piyasalara satalım ve ülkece zenginleşelim. Ancak ülkemizdeki imalatın ve ihracatın bu şekilde artacağını düşünmüyorum. Biz bu tarz düzenlemeler ile sadece ürünleri daha pahalı almaya ve daha pahalı satmaya sebebiyet veririz.” dedi.
19
Nalbur Teknik.com / Mart’15
SEKTÖR ANALİZİ
2
015 yılını sektörel ve ekonomik açıdan nasıl değerlendiriyorsunuz? Daha evvelki röportajımızda 2015 yılı için umutluydum ve halen o umudum devam ediyor. En azından şahsım adına her zaman olumlu bakıp olumlu düşünmek istiyorum. Ancak güncel bir ekonomik değerlendirme yapmam gerekirse; sadece Türkiye ekonomisi değil, dünya makro ekonomisinden de bahsetmemiz gerekir. Evet tüm dünyada özellikle Avrupa’da olduğu gibi bizim ülkemizde de döviz kurlarının bir anda artması sebebi ile ekonomik kaygılar başlamıştır. Başlaması da çok normal çünkü ekonomisinin büyük bir çoğunluğu ithal mallara dayalı bir ülkeyiz. Gerek kurlardaki artış gerekse hükümetin 2015 yılında yapmış olduğu ithal malların ithalatı konusundaki ek vergi geliri düzenlemeleri fiyatların bir hayli artmasına sebebiyet verdi. Bu somut materyallerin yanında bir de ülkemizde uzun zamandır var olan siyasi kriz ortamı da maalesef ekonomimizi negatif yönde etkileyen soyut sebeplerinden birini teşkil etmektedir. Bu aralar güven ortamının azaldığını ve gerçekten insanların kaygı duymaya başladığını görmek mümkün. Uluslararası faktörlere de bağlı olan bu olumsuzluklara hükümet kanalından nasıl bir çözüm getirilir bilemem, ama milletin bir şekilde rahatlatılması ve sakinleştirilmesi gerekmektedir. Hem siyasi hem de ekonomik sıkıntı ülkemizin gerilmesine sebebiyet verebilir. Ve hatalı kararlar genellikle insanların gergin ve çaresi zamanlarda verdiği kararlardır... İnşaat malzemesinden hırdavata ithal edilen 130 ürüne yüzde
25 ek vergi getirildi bu konu ile alakalı neler söylemek istersiniz? Yerli üretime teşvik olarak amaçlanıyor, Sektöre etkisi ne yönde olacaktır. Şu zamanda sorulacak en anlamlı ve önemli bir soru. Öncelikle şahsım adına size ve derginize çok teşekkür ederim; gerçekten sektörün dergisisiniz ki şu anki en büyük problemlerimizi kaleme alıyorsunuz. Günlerdir tartıştığımız ve bu nasıl olacak böyle dediğimiz bir konudur. Evet bakanlar kurulu kararı ile ATR (Türkiye ve Avrupa Topluluğu arasında imzalanan Gümrük Birliği anlaşmasınca serbest dolaşım halinde bulunan malların ihracında gümrük muafiyetinden yararlanmak amacıyla ihracatçı tarafından düzenlenen belgedir) dolaşım belgesine sahip olsa bile menşei yani gerçekte imal edildiği ülke eğer AB ve EFTA ülkeleri değilse yüzde 25 ilave gümrük vergisi ve ilave fon uygulanmaktadır. Haliyle fiyatı 1 iken 10 olan ürünler oldu. Bunu anlamak ve kullanıcıya anlatmak gerçekten çok zor. Saygısızlık etmek istemem ama ben bu düzenlemenin aceleyle ve çok fazla araştırma yapılmadan yapıldığına inanıyor ve ihracatın bu şekilde destekleneceğini düşünmüyorum. Öncelikle burada Avrupa ile yapmış olduğumuz Gümrük birliği anlaşmasına aykırılık var. Çünkü her ne kadar menşei AB olmasa da o mal AB’ye girmiş ise millileşmiş yani avrupalılaşmıştır. Buna göre gümrük vergisi alınmaması gerekmektedir. Kaldı ki Avrupa sınırları içerisinde olmayan Amerika gibi üst düzey ve kaliteli ürünlerde bu vergilere maruz kalmaktadır. Açıkçası bu konu nasıl aşıldı bilemiyorum. Gelelim yerli üretim konusuna. Kim istemez
ki; ülkemizde her şey üretilsin, hep Türk malı kullanalım ve hatta bunları dış piyasalara satalım ve ülkece zenginleşelim. Muhtemelen bu duruma kimse ne engel olmak ister ne de tersinin olmasını ister. Hepimiz aynı milli duygu ve düşünceler içindeyizdir diye düşünüyorum. Ancak ülkemizdeki imalatın ve ihracatın bu şekilde artacağını düşünmüyorum. Biz bu tarz düzenlemeler ile sadece ürünleri daha pahalı almaya ve daha pahalı satmaya sebebiyet veririz. Öncelikle şu soruları sormak lazım; • Bu konuda yeterli üreticiye sahip bir ülke miyiz? • Bu üreticiler ülkenin tamamına yeterli sayıda ürün tedarik edebilirler mi? • Teknolojimiz ve kabiliyetimiz tüm el aletlerini üretmeye veya üretebilmeye müsait mi? • Türkiye’de üretilmesi mümkün olmayan patentli ürünlerin nasıl üretilecek? Kaldı ki tüm bunlara cevap verebildik. Dış ülkeler aynı kalite ürünleri başka ülkelerden daha ucuza alabilecekken neden pahalıya Türkiye’den alsın? Yani o ülkelere sen ürettiğin malı satamayacaksan, nasıl ihracatını arttıracaksın!!! Özetlersek bu gibi vergiler ile ancak ürünlerin fiyatlarının artmasını sağlayarak son kullanıcıyı ve dolayısıyla kendimizi cezalandırırız. Çünkü üretim el aletleri ile yapılır, eğer el aletleri pahalıya alınırsa üretim maliyetleri artar ve üretilen eşyanın da fiyatı artar. Şimdi ben asıl merak ettiğim soruyu sizlere sorayım; Madem bu şekilde ek vergiler ile ihracatımızı arttıramayacak, ülkeye fayda sağlayamayacaksak neden ithal ürünleri pahalılaştırıyoruz?
SEKTÖR ANALİZİ
Gross Depot Genel Müdürü Murat Yapıcı, yerli üretimin desteklenmesi anlamında vergilerin itirazının olmadığını fakat bu ürünlerin üretim alt yapısı yoksa ürünlerin yine Uzak Doğu’dan gelmeye devam edeceğini ve tüketicinin bu ürünleri sadece daha pahalı almış olacağını belirtti.
Karar üretimi desteklemezse tüketici bu ürünleri sadece pahalıya almış olacak
2
015 yılını sektörel ve ekonomik açıdan nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye; global krizlere rağmen, ülkeyi karıştıran hadiselere rağmen, bulunduğu coğrafyadaki tüm sıkıntılara rağmen, komşu ülkelerdeki savaşlara rağmen, ülkesine kabul ettiği 2 milyon mülteciye rağmen ekonomisi güçlü bir ülke olmayı başarmıştır. Geçmiş dönemlerde küçük esintilerde bile ülke ekonomisini alt üst eden günleri gördük. Bugünü geçmişe göre değerlendirdiğimizde nerelere geldiğimizi anlayabiliriz. Sektörel olarak değerlendirdiğimizde, yakın ilişkisi olduğu inşaat, imalat ve otomotiv sektörleri ile doğrusal bir gelişim göstermektedir. Ekonominin motorlarından olan inşaat
21
Nalbur Teknik.com / Mart’15
sektörü 2013 yılına göre gerileme olsa da 2014 yılında yüzde 5 gibi bir büyümeyi sağlamıştır. 2015 yılında da bu oranı koruyacağı tahmin ediyorum. Bunun sektöre yansıması ise bu oranın 1-2 puan yukarısında olacaktır. Ancak geçtiğimiz yıl, özellikle son çeyrekte sıcak paranın piyasalardan çekilmesi olumsuz bir etki bırakmıştır. Hala devam eden bu durumun önümüzdeki günlerde etkisini azaltacağını umuyorum. Devam etmesi halinde 2015 yılı da zorlu geçecek demektir. İnşaat malzemesinden hırdavata ithal edilen 130 ürüne yüzde 25 ek vergi getirildi bu konu ile alakalı neler söylemek istersiniz? Yerli üretime teşvik olarak amaçlanıyor, Sektöre etkisi ne yönde olacaktır.
Gelen ek vergilerden dolayı şuan piyasalara olumsuz etkilenmektedir. Bu durum bir süre daha devam edeceği aşikar. Bu ek verginin devletin cebine giren daha fazla paradan başka birşey değildir. Yerli üretimin desteklenmesi anlamında bu vergilerin getirilmesine bir itirazım yok. Ancak Türkiye’nin bu kalemlerde yerli üretim alt yapısı bulunmamaktadır. Şartlar oluşturulmadan gelen bu ek vergiler ancak başkalarının ekmeğine yağ sürer. Umarım yerli üretim bu konuda hızlı bir ilerleme kaydeder. Aksi halde uzak doğudan mallar gelmeye devam edecek ve tüketici bu ürünleri sadece daha pahalı almış olacak.
RÖPORTAJ
SEKTÖR ANALİZİ
Al Nalburiye’den Aziz Yılmaz “Yapılan vergi zammının yerli üreticiyi desteklemek adına olumlu bir adım olduğunu, kısa vadede sıkıntılar oluştursada uzun vadede üretici adına pozitif dönüşleri olabileceğini ön görürken, “Bunu bize zaman gösterecek” dedi. Al Nalburiye Aziz Yılmaz
Yapılan vergi zammı gecikmiş bir uygulama
B
akanlar Kurulu’nun aldığı vergi kararı, Ortadoğu’daki savaş, doların yükselmesi gibi olayların harmanlanması ile son üç ay oldukça sıkıntılı geçti. Yaşanan bu olaylar ile birlikte ticarette, planlarımızı kısa vadeli düşünebilir, en fazla 20 günlük planlar yapabilir duruma geldik. Vergi zammı ile ilgili öngörüm maalesef olumsuz yönde. Gelen yüzde 25’lik vergi zammı ithalat yapan firmaları zaman içerisinde azaltarak ithalatı tamamen kesmelerine neden olacaktır. Yapılan zam ile birlikte ithalat yapılan ürün muadilleri ile aynı fiyata çekildi, hatta bazı ithalatı yapılan ürünlerde daha da fazla oldu. Neticede ithalat yapan firmaları bu durum olumsuz yönde etkileyecektir. Getirilen mevcut verginin ise iddia edilenlerin aksine yerli üreticiyi destekleyeceğini düşünmüyorum ki halihazırda üretim yapan
23
Nalbur Teknik.com / Mart’15
firmaların çoğu üretimi durdurdu. Bu olayla birlikte tekrar üretime geçip devam ettirebileceklerini zaman gösterecek. Devam etmek isteseler bile, piyasada uzun zamandır bu sektör faaliyet göstermediği için kalifiye elaman bulunamayacaktır. Zaten Çin’in amaçlarından biri de bu. Yani piyasadaki orta ölçekli üretici firmaları ortadan kaldırarak üretimi tamamen durdurmak. Üretici firmalar ortadan kalkınca zaten tek dünya üreticisi Çin istediği ortamda istediği şartlarda malını satma fırsatı buluyor. Bu noktada görev hükümete, devlete düşüyor. Yerli üreticiyi desteklemek adına Uluslar Arası Hukuk çerçevesinde vergi ve fonlarda iyileştirme yapılarak kar ve zarar dengesini iyi analiz ederek bir dengenin oluşturulması gerekir. Şuan yapılmış olan da gecikmiş bir uygulama. İthal ürünler ülkeye
girmiş her bir köşeye yayılmış ve güçlenmişken bu olayın birden ortaya çıkması sıkıntı verecek noktalar doğuracaktır. Belli bir dönem için kaçak girişin artması, kayıtsız ticaretin artması gibi sorunlar doğuracaktır. Bu geçici sürede piyasada bir dalgalanma yaşatacak ve işlerdeki satışı etkileyecek, firmaların güç duruma düşmesine neden olacaktır. Fakat uzun vadede üretimden vazgeçmiş, işten uzaklaşmış insanların da tekrar piyasaya girmesi açısından olumlu bir karar olabilir. Bunu bize zaman gösterecek. Son olarak şunları eklemek isterim ki devlet seçim süreci ile birlikte yatırım yapmıyor. İhaleler ve büyük projeler durmuş durumdu. Eğer süregelen hükümet seçimde devam edecek oyu alır, süreç aynı şekilde devam ederse 2023’e kadar kalkınma sürecinin hızlı gideceğine inanıyorum.
SEKTÖR ANALİZİ
Çulha Hırdavat Genel Müdür Sait Ekinci ile yaptığımız söyleşide “Tabi ki vergi konusunda düzenlenmelerin yapılmasını istiyoruz fakat bu şekilde yüksek bir verginin ödenmesi bizleri sıkıntıya sokacaktır.” dedi
Çulha Hırdavat Genel Müdür Sait Ekinci
Vergi vergiyi öldürür
1
30 kalem ürünün ithalatında yapılan yüzde 25 vergi oranını hatalı buluyorum. Maliyet hesaplaması yapıldığı zaman 5 kat maliyeti artan ürünler mevcut. Böyle bir ürünün ithalatı neredeyse imkânsız hale geliyor. Bu durumda ne bu ürünü finansal olarak sağlamak mümkün, ne de Türkiye'ye getirip satmak mümkün. Hali hazırda çıkan kararda ivedilikle tekrar gözden geçirilmesinde fayda var. Çünkü bir süre sonra piyasaya malzeme getiren firmaların hepsi işi bırakacak pozisyona gelecek. Belki
de sektörde malzeme sıkıntısı yaşanacak ya da karaborsaya düşecek neticesinde de sıkıntılar yaşanacak. Bizler tabi ki vergi konusunda düzenlenmelerin yapılmasını istiyoruz fakat bu şekilde yüksek bir verginin ödenmesi ile vergi vergiyi öldürecek. Son kullanıcıya da yansıyacak Bütün bu olayların neticesinde son kullanıcıya da yansımalar oldu. Piyasadaki stok tükenmeye başladıkça fiyatlarda yükselmeye başladı. Öngörüm ise zamanla son kullanıcı ile
tedarikçi arasında ürün sirkülasyonun en aza ineceği. Getirilen vergi üreticiyi destekler mi açısından bakılırsa, üreticinin de kısmen memnun olacağını düşünüyorum. Keza Türkiye'd e hiç üretilmeyen ürünlerde bu verginin içine alındı. Konu açısından fikrim, üretilen ya da sadece tüketilen ürünler arasında bir ayıklama yapılması. Bu şekilde yürütülen bir çalışmanın hem üretici, hem ithalatçı, hem de son kullanıcı açısından oldukça sağlıklı olacağına inanıyorum.
SEKTÖR ANALİZİ
Özkardeşler Makina’ dan Bilal Özkara Ocak ayından itibaren dolar dalgalanması ile birlikte sürekli ciro kaybı yaşadıklarını ve yapılan vergi zammı ile bu kaybın daha da artacağını belirtti.
Dövizde yaşanan dalgalanma ve vergi zammı ticareti zora sokacak İthalatta yapılan yüzde 25 vergi zam ile birlikte ticarette sıkıntıların yaşanacağı aşikâr. Getirilen zammın Türkiye’de ki üreticiyi koruma açısından yapıldığını varsaydığımızda şöyle bir handikap çıkıyor karşımıza; Yerli üretici zaten ürettiği ürünlerin parçalarını Çin’den getiriyor. Bu nokta da yerli üretici de bu vergi zammına takılacak. 2015 itibari ile zaten ciro kayıpları yaşadık ve
25
Nalbur Teknik.com / Mart’15
yaşamaya devam ediyoruz. İlk ay itibari ile yüzde 25 bir ciro kaybımız oldu, Şubat ayı ile yüzde 30, Mart ayı itibari ile de yüzde 35’lik bir ciro kaybımız söz konusu. Dövizde yaşanan dalgalanma, doların yükselişi ve genellikle ithal ürün satmamız sebebi ile zararımız artarak devam ediyor. Dolar hâlihazırda yüksek olduğundan ve genel bir kanaatle doların düşüşü beklendiği için maalesef malzeme satışı
yapılamıyor. Şu an döviz kurları sabitlenmediği için sadece sipariş üzerinden satış yapabiliyoruz. Ve mevcut ciro kayıpları da bu nedenle oluyor. Ticaret yapan firmaların her zaman müşteri risklerini dikkat etmesi gerekiyor. Her gün geçtikçe Hirdavat sektöründe soru işaretli firmalar iş yaptığı müddetçe bizim sektörümüz her zaman sıkıntı yaşamaya devam edecektir.
SEKTÖR ANALİZİ
Taştan Makina’ dan Doğan Taştan ile sektördeki son gelişmeleri değerlendirirken; “Türkiye’de üretilmeyen ya da üretilme ihtimali dahi olmayan ürünlerin vergilendirilmesi problemdir. Bu durum ithalatçıyı zor duruma sokacağından mecburen fiyatlarımıza yansıyacak ve piyasada ürün fiyat artışlarına neden olacaktır. Bunun neticesinde fatura yine son kullanıcıya çıkacaktır.” Dedi.
Üretici güçlenebilir fakat fatura son kullanıcıya çıkacaktır Doğan Taştan; Getirilen ek vergi zammı bazı çevreler tarafından üreticiyi destekleyeceği konusunda olumlu olarak değerlendirilse de içerisinde belli başlı handikapları barındıran bir uygulama. En basitinden Türkiye’de üretilen bir ürün yurt dışında çok daha düşük maliyetlere üretiliyorsa bu ürün sadece Türkiye içinde satılacaktır
ve yatırım yapılabilmesi için gerekliyi ilgiyi görmeyecektir. Belli başlı kalemler, sektörümüzden örnek vermek gerekirse tornavida vs. hali hazırda üretilen veya üretimine girilmesi rahat ürünlere üreticiyi desteklemek adına ek vergi konulmasından yanayız. Fakat olayı probleme çeviren nokta şu ki; Türkiye’de üretilmeyen ya da
yatırımını çıkarma imkanı bile olmayan ürünlerin vergilendirilmesidir. Bu durum ithalatçıyı zor duruma sokacaktır ve ürün fiyatlarında artışa neden olacaktır. Biz aracı kurumlarda mecburen bu durumu fiyatlara yansıtacağız. Ve neticesinde yine son kullanıcıya çıkacaktır faturası.
SEKTÖR ANALİZİ
Moris Benardete Esmo Yönetim Kurulu Başkanı
Kurlar artmaya devam ederse ticari anlamda sıkıntımız büyüyecek Esmo Yönetim Kurulu Başkanı Moris Benardete 2015 yılının ticari anlamda sıkıntılı geçeceğini belirterek, kurların artması dahilinde sıkıntının daha da artacağını belirtti.
2015 yılının fazlası ile sıkıntılı geçeceğini tahmin etmekteyim , kurların daha da yukarı çıkması durumunda ise bu sıkıntının dahada artacağını düşünüyorum.
27
Nalbur Teknik.com / Mart’15
Sizin de belirtiğiniz gibi 130 ürüne koyulan ekstra vergi bence tamamen bürokratların işin mutfak kısmını bilmeden masa başında aldığı kararlar
neticesinde alınmış kararlar olduğu inancındayım ,çünkü ek vergi dahiline alınan bazı ürünler memleketimizde üretilmemektedir
SEKTÖR ANALİZİ
Ömür Hırdavat’ dan Ramazan Taydaş ile vergi zammına dair yaptığımız söyleşide Taydaş “Üreticinin gücü artacaksa sanayi güçlenecekse ben bu vergiye tarafım” dedi.
Karar üreticiyi güçlendirecekse vergiye tarafım Türkiye’de üretilen bir ürün varsa ya da bu ürüne devlet tarafından fon ile destek sağlanıyorsa getirilen yüzde 25 oranındaki vergiye tarafım. Çin’den gelen ürünlerle Türkiye’de ki üreticiler neredeyse tükenmiş durumda. Bu açıdan getirilen vergi ile
üretici güçlenirse ülkemizin sanayisi güçlenecek ve dışarıya dövizimiz gitmemiş olacak. Bu bağlamda da Türkiye’deki cari açık düşmüş olacak. Türkiye’de üretilen bir ürünü yurt dışından yani Çin’den getirdiğiniz zaman Türkiye’de ki üreticiler zor
durumda kalıyor. Bir diğer kısımda var ki Türkiye’de hiç üretilmeyen, Çin’den gelen ürünlerin varlığı. Bu nokta da bir ayırıma gitmek gerekiyor. Türkiye’de hiç üretilmeyen ürünlere bu verginin getirilmiş olması sıkıntı verici olabilir.
HABER
HASsan 50.yıl Sürprizleri
50. kuruluş yılını görkemli bir törenle kutlayan HASsan tüm bayileri ile bir araya geldiği etkinlikte hediye yağmuru vardı. 50. Yıl sürprizi olan Amerika Los Angeles seyahati ile farkını ortaya koyan HASsan,organize etmiş olduğu etkinlikler ile iş ortakları ve çalışanlarına vermiş olduğu değeri bir kez daha kanıtlamış oldu.
29
Nalbur Teknik.com / Mart’15
HABER
Günün talihli bayisine çekiliş sonucu Mercedes Benz E serisi Araç hediye ederek sektörde bir ilke imza attı.
31
İş ortaklarının Hassan ile ilgili tüm interaktif bilgilere ulaşabilecekleri tabletler hediye edildi.
Nalbur Teknik.com / Mart’15
HABER
Hayatı güzelleştiren paylaşmaktır. Hep birlikte paylaşarak yeni yılda da büyük başarılar elde edeceğimize inanıyorum”
HASsan Ceo’su Mümtaz Hasdemir, iş ortakları ile büyük bir aile olduklarının altını çizerek, “Bugünlere birlikte geldik. Ürettiğimiz kaliteli ürün ve hizmetler ile pazarda yerimizi aldık. Hep birlikte çalışarak elde ettiğimiz başarının farkındayız. Sadece ticari bir faaliyet içerisinde olmadık. Hayatı güzelleştiren paylaşmaktır. Hep birlikte paylaşarak yeni yılda da büyük başarılar elde edeceğimize inanıyorum” dedi.
33
Nalbur Teknik.com / Mart’15
HABER
Eczacıbaşı - Askaynak’tan KOBİ destek paketi: DESKO
E
czacıbaşı - Lincoln Electric Askaynak, küçük ve orta büyüklükteki işletmeleri destekleyen yeni bir projeyi hayata geçirdi. Askaynak, kendi işletmesini büyütüp geliştirmek, kaynak makineleri, kaynak otomasyon sistemleri ve ilgili tüm ekipmanı yenilemek isteyen KOBİ’leri DESKO adlı operasyonel kiralama hizmetiyle destekleyecek. İşletmelere avantaj sunan DESKO, üretim süreçlerini kazançlı hale getiriyor, KOBİ’lerin
35
Nalbur Teknik.com / Mart’15
işini kolaylaştırıyor, masraflarını azaltıyor. DESKO hizmeti alan işletmeler ayrıca, kiralama dönemi bittiğinde, Askaynak’ın kaynak makine ve ekipmanlarını küçük bir ücret karşılığında satın alabiliyor. KOBİ’lere 15 aydan 54 aya kadar vade imkânı ve ödeme kolaylığı sunan DESKO için yapılan ödemeler, gider gösterebiliyor. Tasarruflu, enerji tüketimi düşük ve çevre dostu Askaynak ürünleri, üretim maliyetini düşürüyor,
iş kapasitesini ve kârı artırıp zaman tasarrufu sağlıyor. DESKO, kasada kalan özsermayeyle farklı yatırımlar yapılmasına olanak tanıyor. Leasing hizmetlerine oranla daha fazla avantaj sunan DESKO, sadece bir kereye mahsus masraf talep ediyor, sonraki işlemler için tekrar dosya masrafı gerekmiyor. Şirketlerin sigortası varsa ürünlerinin sigortalanmasını talep etmeyen DESKO, KOBİ’lerin kredi limitini ve puanını etkilemiyor.
FUAR VİZYON
Teksan yurt dışı fuarlarına çıkarma yaptı Teksan, Berlin’de boy gösterdi Su yönetim ve ölçüm sistemlerinde Türkiye'de pek çok ilke öncülük eden Teksan A.Ş., yeni ürünlerinin de katıldığı geniş ürün yelpazesiyle bölgesindeki büyük organizasyonlardan olan Wasser Berlin 2015 Fuarı’nda boy gösterdi. İki senede bir düzenlenen, dünyanın dört bir yanından 603 firmanın katılımcı olarak yer aldığı ve 31.000 ziyaretçinin geldiği bu büyük organizasyonda Teksan; tek huzmeliden çok huzmeli sayaçlara, ön ödemeli sayaç modellerinden toplu okuma sistem çözümlerine kadar pek çok ürün ve hizmetini, standını ziyaret eden sektör profesyonellerine tanıttı. Su ve atıksu teknolojileri fuar ve kongresi Wasser Berlin Fuarı’nda, ziyaretçilerine geniş ürün gamını
tanıtan Teksan, yeni dönemde piyasaya çıkardığı, %100 yerli üretim olan M-Bus Converter, GPRS Modem, Elektronik Su Sayacı ve Ultrasonik Isı Sayacı’nı, sektör profesyonellerine tanıttı. Teksan, fuar boyunca standında pek çok ziyaretçi ağırladı, yoğun görüşmeler gerçekleştirdi. Fuarda gördükleri ilgiden memnun kaldıklarını söyleyen Teksan Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Fatih Şahin; “Bölgedeki en büyük fuarda yer aldık. Standımıza yoğun
ziyaretçi akını oldu. Bu sayede pek çok sektör profesyoneli ile bağ kurma şansını yakaladık. Ürünlerimize ziyaretçilerimizin gösterdiği ilgiden oldukça memnun kaldık. Özellikle son dönemde piyasaya sunduğumuz ürünlerimize ilgi yüksekti. Teksan olarak; yurtdışında bilinen ve önemli bir sayaç tedarikçisi olma hedefiyle yola çıktık. Bu hedef doğrultusunda, yolumuzda devam edeceğiz.” dedi.
Teksan, ISH 2015 Fuarı’nda 1950'li yıllardan bu yana Türkiye'de ölçüm cihazları sektöründe önemli bir yere sahip olan Teksan A.Ş., 10-14 Mart tarihleri arasında Frankfurt'ta düzenlenen ISH 2015 Fuarı'nda yerini aldı. 37
Nalbur Teknik.com / Mart’15
FUAR VİZYON
Teksan; dünyanın en büyük yapı hizmetleri, enerji, klima teknolojileri ve yenilenebilir enerjiler fuarı olan ISH 2015’te ürünlerini ve sistem çözümlerini yurtdışındaki sektör temsilcileriyle buluşturdu. İki yılda bir düzenlenen ve dünyanın konusundaki en büyük fuarı olan ISH 2015 Fuarı’nda, bu yıl 2.400 firma katıldı. Ziyaretçi akınına uğrayan ve çok yoğun geçen fuarda Teksan, geniş ürün yelpazesinde yer alan tek huzmeli sayaçları, çok huzmeli sayaçları, uzaktan
okumalı sayaçları ve toplu okuma sistemleri hakkında ziyaretçilerine ayrıntılı bilgi verdi. ISH 2015 Fuarı’nda, ürün gamına yeni eklediği kendi üretimi olan M-Bus Converter, GPRS Modem, Elektronik Su Sayacı ve Ultrasonik Isı Sayacı ile katılımcılardan tam not alan Teksan, geçen dönem piyasaya sunduğu Isı Sayacı’nın da yenilenmiş versiyonunu ilk defa sektör profesyonellerine tanıttı. Verimli bir fuar dönemi geçirdiklerini, gördükleri
ilgiden oldukça memnun kaldıklarını belirten Teksan A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Fatih Şahin; “Özellikle kendi üretimimiz olan ürünlerimiz konusunda, Avrupa ekseninde, uluslararası bir oyuncu olmak istiyoruz” dedi. Şahin, ISH 2015’te pek çok yabancı sektör temsilcisi ile bir araya gelindiğini ve ileriki dönemlerde artan üretim hacmi ile beraber yurtdışında önemli ticari anlaşmalara imza atmak istediklerini belirtti.
Teksan, Interbuild Expo 2015’te yerini aldı Piyasaya yeni sürdüğü ürünleri ile ihracatta hızlı bir çıkış ivmesi yakalayan Teksan A.Ş., Ukrayna’nın Kiev şehrinde 25-28 Mart tarihleri arasında düzenlenen Interbuild Expo 2015 Fuarı’nda geniş ürün yelpazesiyle görücüye çıktı. Sektöründe ilklerin ve yeniliklerin adresi olan, özellikle son dönemde başarılı ar-ge çalışmalarıyla dikkat çeken ve sektöründe önemli bir noktada bulunan Teksan A.Ş., yüksek tempoda ilerleyen ihracat çalışmaları kapsamında, bu kez Interbuild Expo 2015’te yer aldı. Yapı fuarları konusunda bölgesinde önemli fuarlardan olan, her sene aralıksız
düzenlenen, bu sene 800 firmanın katıldığı ve yaklaşık 29.000 kişinin ziyaret ettiği Interbuild Expo Fuarı’nda, Teksan geniş ürün gamını sergiledi. Ön ödemeli sayaçlarından ısı sayaçlarına, sistem çözümlerinden klasik soğuk-sıcak tip sayaçlarına kadar pek çok ürünün tanıtıldığı Teksan standı fuar süresince yoğun ilgi gördü. Fuarın firmaları adına hareketli geçtiğini belirten
Teksan yetkilileri, yeni ürünleriyle beraber yurtdışı piyasalarında daha aktif olmak için fuarların kendileri adına önemli olduğunu belirttiler. Özellikle yeniledikleri Isı Sayacı’nın, bu fuarda çok ilgi gördüğünü belirten Teksan yetkilileri, yurtdışı tanıtım çalışmalarının aralıksız olarak devam edeceğini belirttiler.
HABER
Kayalar Kimya Ar-Ge ve Yönetim Binası ile Türkiye’yi temsil edecek Kayalar Kimya, “Ulusal Çelik Yapı 2014” ödülünü kazanan Yönetim ve Arge Merkezi binası ile “2015 Avrupa Çelik Yapı Tasarım Ödülleri” yarışmasına katılmaya hak kazandı
T
ürkiye’nin 2015 Avrupa Çelik Yapı Tasarımı Ödülleri (ECCS) için aday göstereceği proje jüri tarafından, daha önceki yıllarda olduğu gibi Ulusal Çelik Yapı Ödülleri yarışmasına katılan projeler arasından belirlendi ve ECCS’in belirlediği ölçütler açısından yapılan değerlendirme sonucunda “Kayalar Kimya Yönetim ve Ar-Ge Merkez Binası” projesinin ECCS’e aday gösterilmesine karar verildi. Türk Yapısal Çelik Derneği tarafından düzenlenen 15. Yapısal Çelik Günü’nde 11 proje arasından büyük ödülü almaya hak kazanan Kayalar Kimya Yönetim ve Ar-Ge Merkezi Binası, 2015 Avrupa Çelik Yapı Tasarımı Ödülleri’nde Türkiye’yi temsil edecek. Çelik malzemenin ve teknolojisinin özellikleri ile mimari tasarımın genel amaçları açısından uyumluluğu, özgünlük
39
Nalbur Teknik.com / Mart’15
düzeyi, mimari çözümlerin gerek taşıyıcı sistemin, gerekse diğer alt sistemleri ile uyumluluğu ve onları geliştirici niteliği dikkate alınarak jüri tarafından aday gösterilen Kayalar Kimya Yönetim ve Ar-Ge Merkezi Binası, yapının bulunduğu çevre ile uyumluluğu noktasında da yarışmaya katılmaya hak kazandı. Ar-ge birimi marka olma yolunda Türkiye’nin Sanayi Bakanlığı Onaylı sayılı Ar-Ge tesislerinden birine sahip Kayalar Kimya, bugün cirosunun yüzde 4’ünü Ar-Ge çalışmalarına ayırıyor. Ar-Ge Merkezi’ndeki, uzmanlık alanlarına göre çalışan farklı birimlerde, Ar-Ge anlamında sektörün en çok proje üreten şirketlerinden biri olan Kayalar Kimya, aralarında 2013 yılında aldığı Mobilya Ar-Ge Proje Pazarı Sanayi Kategorisi’ndeki Birincilik Ödülü, 3. Kimya Ar-Ge Proje Pazarı’nda alınan Girişimcilik
Kategorisi Birincilik Ödülü ve En Fazla Katılım Sağlayan Sanayici Ödülü gibi pek çok başarıya da Ar-Ge merkezindeki çalışmalar neticesinde ulaştı. Endüstriyel mobilya boya ve vernik sektörünün başarılı firmalarından olan Kayalar Kimya, ülke içindeki başarılarını ihracatta da sürdürüyor. Son üç yıldır Türkiye’nin ihracat yıldızı seçilen Kayalar Kimya 24 milyon dolarlık ihracat rakamıyla Rusya, Orta Doğu, Türki Cumhuriyetler başta olmak üzere 60’a yakın ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. Avrupa Yapısal Çelik Birliği (ECCS) tarafından çelik yapıların avantajlarını öne çıkaran projeleri ödüllendirmek amacıyla 1997 yılından itibaren iki yılda bir yapılan Avrupa Çelik Yapı Tasarımı Ödülleri (European Steel Design Awards) bu yıl Haziran 2015 tarihinde sahiplerini bulacak.
RÖPORTAJ Bu yıl yedek parça gamında ki yeni fiyat konumlaması ile tüketicilere hem kaliteli profesyonel hizmet hem de ekonomik yedek parça sunmayı hedefleyen Bosch, satış sonrası servis ağını ihtiyaç duyulduğu her anda kullanıcılarının yanında olması ile tam teşekküllü bir hastaneye benzetiyor. Bosch Elektrikli El Aletleri Ülke Satış Direktörü Metin Bayrak ile Bosch’un Profösyonel Servis ağı ile ilgili yaptığımız söyleşide Bayrak; Sektörün en geniş, kaliteli ve en hızlı satış servis hizmetini sunduklarını belirterek markanın servis avantajlarından, özel hizmetlerden ve satış sonrası hizmette tüketicilerin dikkat etmesi gereken noktalardan bahsetti.
41
Nalbur Teknik.com / Mart’15
RÖPORTAJ
Metin Bayrak Metin Bayrak Bosch
Elektrikli El Aletleri Ülke Satış Direktörü
Bosch satış sonrası hizmette tam teşekküllü hastane gibi Firmanız hakkında kısaca bilgi verir misiniz?
Bosch Elektrikli El Aletleri, dünya genelinde Amerika, Avrupa ve Asya-Pasifik olmak üzere üç ana bölgede 19 bin çalışanı ile hizmet veriyor. Her yıl 30 milyonun üzerinde elektrikli el aleti satıyoruz. Ana stratejimiz faaliyet gösterdiğimiz tüm iş alanlarında lider olmak. Türkiye’de satış, satış sonrası servis ve pazarlama şeklinde bir yapılanmamız var. Satış organizasyonumuz iki kanaldan oluşuyor. Birincisi bayi kanalı; geleneksel hırdavat, nalbur şirketlerinin yer aldığı pazar, İkincisi ise yapı marketler. Türkiye’de benzeri olmayan Bosch Profesyonel Servis ağımızla da sektörümüzün en geniş, en kaliteli ve en hızlı satış sonrası servis hizmetini sunuyoruz.
Firmanızın çalışmaları ve odaklandığı projeler nelerdir?
Bosch Elektrikli El Aletleri olarak taşınabilir elektrikli el aletleri, tezgâh üstü elektrikli el aletleri, aksesuarlar, bahçe aletleri ve ölçüm aletleri olmak üzere beş ayrı segmentte amatör ve profesyonel kullanıcılara yönelik 5 bin civarında ürünle faaliyet gösteriyoruz. Sürekli olarak pazara ve kullanıcılarımıza değer katan yenilikçi sistemler sunuyoruz. Bosch marka ürünlerimiz kullanıcı gruplarımıza göre ikiye ayrılıyor: İlki mavi renkteki profesyonel ürünlerimiz, diğeri ise daha çok hobicilere yönelik yeşil renkteki hafif hizmet ürünlerimiz. Ayrıca bünyemizdeki Skil, Sia, Dremel markaları ve bunların aksesuarları ile pazarda faaliyet gösteriyoruz.
Elektrikli El aletleri sektöründe Bosch’u rakiplerinden ayrıştıran özellikler nedir? Rekabeti nasıl sağlıyorsunuz?
Bizi pazarda ilk ayrıştıran özelliğimiz, Bosch gücünün arkasında yatan kaliteli, yenilikçi ve uzun ömürlü ürünlerimiz ve ürün çeşitliliğimiz. Bununla beraber Bosch Elektrikli El Aletleri’nin yüzde 100 müşteri memnuniyetiyle çalışan sistemli bir satış sonrası destek ağı var. Tüketicilerimize sunduğumuz ileri teknoloji ve tasarımın yanı sıra, profesyonel ve yetkili servislerimizle ürünlerimizin sağlığını da titizlikle koruyoruz. Yedek parça ve onarım servislerimizin kaliteli hizmet anlayışıyla, pazarda daima bir adım önde ilerliyoruz. Bu sene yedek parça gamımızdaki yeni fiyat konumlamamızla tüketicilere
RÖPORTAJ
hem kaliteli profesyonel hizmet hem de ekonomik yedek parça sunmayı hedefledik. Hem ürünlerin daha verimli kullanılması hem de kullanıcı güvenliği için her zaman orijinal yedek parça ile çalışılmasını öneriyoruz. Bu çerçevede tamirlerin daha ekonomik olmasını sağlamak ve kullanıcılarımızı orijinal yedek parça kullanımına teşvik etmek amacıyla geçmiş seneye kıyasla yüzde 30'a varan fiyat indirimi uyguladık. Şu ana kadar pazarda aldığımız tepkiler çok olumlu. Orijinal yedek parçalarda uyguladığımız bu rekabetçi fiyat politikası da bizi ayrıştıran en büyük uygulamalarımızdan birisi.
Bosch olarak satış sonrası hizmetlerde nasıl farklılaşıyorsunuz?
Bosch Profesyonel Servis Ağı ile birlikte Bosch Elektrikli El Aletleri Satış Sonrası Hizmet Bölümü, yüksek tecrübeli servis personeli,
43
Nalbur Teknik.com / Mart’15
yedek parça ürün gamının genişliği ve parça bulunabilirliğinin yüksek olması sayesinde kullanıcıların tüm taleplerine anında ve yerinde cevap verebiliyor. Bunlar bizi farklılaştıran ve satış sonrası hizmetlerimizi ön plana çıkaran özelliklerimiz. Aslında Bosch Servis ağını ‘tam teşekküllü bir hastane’ gibi düşünebilirsiniz. İhtiyaç duyulduğu anda kullanıcıların yardımına koşan ve kullanıcıların çalışma ortamına kadar teknik destek, kurulum ve arızalı ürünün bulunduğu yerden alınması gibi uygulama hizmetleri sunan bir hastane... Kurulum aşamasında karşılaşılan teknik problemler de uzman ekipler tarafından yerinde müdahale edilerek giderilebiliyor. Çalışma şartlarına uygun ürüne karar veremeyen kullanıcılar ise Bosch uzman ekipleri ile birlikte yapılan pratik uygulamalar ile kendilerine en uygun aleti seçebiliyorlar.
Bosch yetkili servislerinin avantajları nelerdir?
Bosch yetkili servislerinden daima hızlı ve kesintisiz onarım ve yedek parça servisi alabilirsiniz. Nitelikli uzmanlar tarafından arızalarınız giderilerek onarım yapılır, ürünü gönderme işlemi bürokratik işlemlere takılmaz. Böylece aletlerinizi normal şartlarda üç gün ile maksimum beş gün arasında en iyi durumda iade edilir. Mekanik ve elektrikli parçalarda kapsamlı fonksiyon ve güvenlik kontrolleri gerçekleştirilir. Her onarımdan sonra bir güvenlik kontrolü daha yapılır. Daima Orijinal Bosch yedek parçaları kullanılır. Yedek parça ihtiyaçlarınız da yetkili servislerimizde, her tür elektrikli el aleti için uygun yedek parçayı kolayca bulabilirsiniz.
Satış sonrası hizmetlerde uygulanan özel hizmetleriniz var mıdır?
RÖPORTAJ
Burada iki önemli özel hizmetimizden bahsedebiliriz; bakım ve kalibrasyon. Bildiğiniz gibi bakımların düzenli olarak gerçekleştirilmesi, alette beklenmeyen arızaların olma riskini azaltır ve aletinizin kullanım ömrünü uzatır. Özel Bosch bakım hizmeti almak için tüketiciler aletlerini doğrudan gönderebilir ya da en yakın yetkili servise elden teslim edebilir. Bakım işlemleri sadece kalifiye uzman personel tarafından gerçekleştirilir. Aletin bakım ve onarım çalışmaları çok hızlı, kesintisiz bir şekilde gerçekleştirilir ve teslim edilir. Şantiyelerde sıklıkla kullanılan ve bakıma ihtiyaç duyan 5 kg ve üstü kırıcı ve kırıcı-delicilerimizde uyguladığımız bir bakım hizmetimiz var. Kullanıcılarımız bu ürünleri satın aldıktan sonra bir sene içinde üç kez ücretsiz bakıma getirebiliyorlar. Diğer bir özel hizmetimiz ise kalibrasyon. Ölçüm cihazlarının fonksiyonları dış etkenlerden olumsuz etkilenebilir. ISO 9000ff çerçevesinde düzenli kalibrasyonların gerçekleştirilmesi, ölçüm sonuçlarının hatalı olmasını önler. Bosch servis hizmeti bünyesinde tüm cihazlarınız için kalibrasyon hizmeti yine uzman personelimiz tarafından yapılmaktadır.
Satış sonrası hizmetlerde en önemli konulardan birisi de garanti… Sizin bu konudaki çalışmalarınız nelerdir?
Garanti, tüketicilerin en önem verdiği konulardan bir tanesi. Satış sonrası verdiğimiz geniş kapsamlı hizmetin yanı sıra ürünlerimizde garanti kapsamını da mümkün olduğunca geniş tutmaya özen gösteriyoruz. Bosch Profesyonel seride, ticari ya da mesleki kullanım için 12 ay, bireysel kullanım için ise 24 ay garanti kapsamımız var. Tüm garanti işlemleri Bosch tarafından tüketicilerimizi yormadan, hızlıca gerçekleştirilir. Bununla beraber kaydı gerçekleştirilmiş profesyonel elektrikli el aletleri ve ölçüm aletleri için 3 yıllık bir garanti hizmeti sunuyoruz. Tüketiciler, ürünü satın aldıktan sonra dört hafta içinde internet üzerinden kayıt yaptırmak şartıyla profesyonel elektrikli el aletlerimiz için ücretsiz üç yıl garanti servisinden yararlanabilirler.
Servis ağınız nasıl bir sistemle çalışıyor? Türkiye genelinde hizmet veriyor musunuz?
Tüm tüketicilerimize ulaşmak, Bosch kaliteli hizmet anlayışını tüm tüketicilerimize ulaştırmak için oldukça yaygın ve konusunda uzman bir servis ağımız var. Şu anda 194 bayi ve 58 adet servisimizle kullanıcı taleplerine anında ve yerinde cevap vermeye çalışıyoruz. Hizmetten yararlanmak için kullanıcılar aletlerini direkt Bosch yetkili servislerine ya da bayilere teslim edebilirler. Bununla beraber, tüketiciler istedikleri takdirde garanti kapsamı içerisinde aletlerini
anlaşmalı kargo şirketi ile hiçbir ücret ödemeden en yakın yetkili servise gönderebilirler.
Tüketicilere yedek parça, onarım ya da bakım hizmeti seçerken nelere dikkat etmeliler? Tüketicilere tavsiyeleriniz nelerdir?
Öncelikle tüm onarım işlemlerinde orijinal yedek parça kullanıldığından emin olmalılar. Orijinal yedek parçalar el aletleriyle birlikte geliştirilir ve bu aletlerle mükemmel bir uyum içinde çalışırlar. Sahip oldukları yüksek kalite ve hassas işleme özellikleri sayesinde, onarım durumunda hızlıca ve en uygun şekilde değiştirilebilmeleri mümkün olur. Orijinal parça kullanarak ürünü hem güvenle kullanabilir hem de ürünün kullanım ömrünü artırabilirsiniz. Tüketicilere ikinci önemli tavsiyemiz, ürünün garanti koşulları ve süreçleri hakkında detaylı bir inceleme yapmaları. Ürün seçerken mutlaka bu süreçlerin tam olarak size aktarıldığından emin olunuz. Bizim Bosch elektrikli el aletlerinde sunduğumuz gibi kapsamlı ve uzun bir garanti hizmeti mutlaka ilk tercih olmalı. Son olarak, yaygın bir servis ağı olduğunu mutlak kontrol etmeliler. Herhangi bir arıza durumunda, ürünle ilgili sıkıntı yaşandığında hızlı ve kaliteli bir onarım ya da bakım servisi almak çok önemlidir. Tüketiciler tüm bu saydığımız önemli konuları, Bosch kalitesi ve güvencesiyle Bosch servis ağımızda bulabilirler.
HABER
BTM Yapı Fuarında 40’ıncı yılını kutlayacak
BTM, Yönetim Kurulu Başkanı Levent Ürkmez
B
TM Uluslur Arası Yapı Fuarı’nda 40, yılını kutlayacak
BTM bu yıl yapı fuarınıda 40, yılını kutlayacak. BTM, 2125 Nisan tarihleri arasında İstanbul Tüyap Kongre ve Fuar merkezinde gerçekleşecek olan Uluslararası Yapı Fuarı’na katılıyor. Yapı Fuarı’nın düzenlenmeye başlandığı ilk yıllardan beri katılımcı olarak fuarda yer alan
45
Nalbur Teknik.com / Mart’15
BTM, Yönetim Kurulu Başkanı Levent Ürkmez ’in, 2015 yılının kendileri için önemini şu sözler ile belirtti. Ürkmez “2015 bizim için çok gurur verici bir yıl. Çünkü sektörde tam 40.yılımızı doldurduk. Geriye dönüp baktığımız zaman ülkemizde ilk fabrikasyon su yalıtımını üreten, ithalatın yeni başladığı yıllarda ithalatı durduran ve ihracata başlayan BTM, istenirse ürettiği mallarla dünyayı 7 defa dolaşabilecek uzunlukta, dünya standartlarında üretim
gerçekleştirerek, gurur kaynağı olmuştur. Bitümlü Çatı Kaplaması – Su Yalıtımı ürünlerinde “İlk Üretici” olmanın gururunu yaşayan, tek üretici gibi görünüp 6 fabrikanın ürettiği tarzda mal üreten, yaklaşık 40 değişik ülkeye ihracat yapan ve 40. Yılını doldurmuş bir BTM görüyoruz. Bu maraton yarışında, yorulmamak üzere yola çıktık, aynı duygularla devam edeceğiz” dedi. Ürkmez ayrıca BTM’nin yatırımlarından da kısaca bahsetti. “2014 yılında açıkladığımız, 2014 ve 2015 yıllarını kapsayan 68 milyon dolarlık yatırımlarımıza, 2015 yılı ortalarında üretime geçireceğimiz TPO ve PVC yatırımımızı da ilave edersek 2015 yılı sonu itibarıyla 80 Milyon $ yatırım rakamına ulaşacağımızı da müjdelemek isteriz “ dedi. BTM 40.yılını kutlamanın yanı sıra bu yıl standında 2014’te piyasaya sürülen ve yapı profesyonelleri tarafından oldukça beğenilen ürün gurubu, Yeni Nesil Su yalıtım Malzemeleri’ni de meraklıları ile buluşturacak. Ve yine her yıl olduğu gibi, bu yıl da BTM Shingle, Corrubit, Polpan, Polyplan PVC Membran ve Bahçe Çatı Sistemleri’ni de inceleyebilecek olan ziyaretçiler, ürünler ile ilgili merak ettikleri konuları birebir BTM’nin ürün uzmanları ile konuşabilecekler. BTM Polyplan Sentetik Su Yalıtım malzemeleri 2014 yılı içinde birçok önemli projede kullanılarak
RÖPORTAJ
başarıya imza attı. Bu projelerin içinde Symbol Kocaeli AVM projesi, Hereke Demiryolu Tüneli Projesi, İstanbul Metrosu Mecidiyeköy-Mahmutbey Hattı Projesi ve Ovit Dağı Tüneli Projesi yer alıyor.
Polyplan markasının kullanıldığı projeler
Kocaeli'd e ilk kongre merkezi olan Symbol Kocaeli Projesi, aynı zamanda Kocaeli'nin en büyük karma projesi olarak hayata geçirildi. Toplam 185 bin metrekare inşaat alanı üzerinde yükselen projenin 43 bin metrekarelik bölümü hastane alanı, 62 bin metrekarelik bölümü alışveriş merkezi alanı, 12 bin metrekare alanı otel alanı olarak projelendirildi. Bu mega projenin temel su yalıtım uygulamaları BTM
47
Nalbur Teknik.com / Mart’15
Polyplan Sentetik Su yalıtım malzemeleri kullanılarak yapıldı. İstanbul-Ankara hızlı tren hattı projesi kapsamındaki Dilovası tünellerinin renovasyon işlerini gerçekleştiren Kolin İnşaat tarihi taş duvar kaplamalarına sahip olan bu tünellerin su yalıtımı için BTM Polyplan UG 200 ürününü tercih etti. Toplamda 20.000 m2 BTM Polyplan Sentetik su yalıtım malzemesi başarı ile uygulandı. İstanbul’un en önemli hatlarından biri olan Kabataş – Mecidiyeköy – Mahmutbey metro hattının Mecidiyeköy – Mahmutbey kısmı Gülermak-KolinKalyon iş ortaklığı ile hayata geçiriliyor. Proje kapsamında, mevcut Mecidiyeköy ve Mahmutbey
istasyonlarına entegre olacak şekilde yapılacak olan; toplam 25 bin 500 metre ana hat tüneli, 15 adet İstasyon, 1 km’lik viyadük ile ulaşılacak depo sahası ve bakım alanında su yalıtım ürünü olarak Polyplan UG 200 tercih edilmiştir. Dünyanın üçüncü Türkiye’nin en büyük karayolu tüneli olan İkizdere – İspir Ovit Tüneli ve Bağlantı Yolları’nın yalıtım işleri, BTM İzmir fabrikasında üretilen GeoSeal PVC membran ile yalıtılıyor. Rize – Erzurum yolundaki 15 bin metre uzunluğu ile Türkiye’nin en büyük tüneli olan Ovit Tüneli projesi BTM’nin imza attığı mega projeler arasına girdi.
RÖPORTAJ
İdevit Seramik kaliteli ürün ve güvenilir üretimde koşulsuz müşteri memnuniyetini kendine hedef haline getirirken, teknolojiyi ve yenilikleri yakından takip ederek, yıllık 1,2 milyon adet üretimi ile iç ve dış pazarda etkinliğini artırmaya devam ediyor. İdevit Seramik San.ve Tic. A.ş Genel Müdür Yardımcısı Suat Günay ile yaptığımız röportajda İdevit markasının dünya ve Türkiye’de ki gelişimi ile ilgili konuştuk.
RÖPORTAJ
SUAT GÜNAY İDEVİT
Seramik San.ve Tic. A.ş Genel Müdür Yardımcısı Teknoloji ve yeniliğin yakın takipçisi; İdevit İdevit Seramik’in kurumsal yapısı ve çalışma sisteminden bahseder misiniz?
İ
ç ve dış pazarda 20 yılı aşkın süredir sektörde faaliyet gösteren şirketimiz, profesyonelliğin ve kurumsallığın gerektirdiği bütün branşlarda faaliyet gösteriyor. Ar-ge departmanından, laboratuvar bölümüne, kendi tasarım bölümünden, CRM hizmetlerine kadar bütün bölümleri bünyesinde barındırmaktadır. Beyaz yaka ve mavi yaka olmak üzere yaklaşık 350 personelimizle faaliyet göstermekteyiz.
Bayilik çalışmalarınız nasıl bir sistemde ilerliyor? İdevit olarak, projelerin dışında son kullanıcı dediğimiz şahıslardan çok, dağıtıcı statüsündeki, toptancı satış noktalarına hizmet vermekteyiz. Ayrıca, elbette ki perakende satış noktaları da satış kanallarımızın içerisindedir.
Teknolojik gelişmeler Türkiye’de hızla yayılıyor. Bu noktada İdevit olarak ürünlerinizi pazara sunarken nasıl bir yol izliyorsunuz?
Gelir ve kültür seviyesinin yükselmesi ile birlikte Türkiye’de
batıdaki iç mimari anlayış hâkim olmaya başladı ve bu paralelde iç piyasaya haraketlilik geldi. Tüketiciler artık moda dergilerini, inşaat dergilerini, teknoloji dergilerini alıp yenilikleri ve modayı takip ediyorlar. Bu durum da firmalarda yeniliklerin hem teknoloji hem de tasarım anlamında en büyük takipçisi olmak durumunda. İdevit’te bu anlamda yeniliklerin ve teknolojinin en büyük takipçilerinden. Özellikle fuarlara katılımlarımızda ve ziyaretlerimizde bu yenilikleri ve teknolojiyi takip edip uygulamaya çalışan, geniş perspektifte öngörülerde de bulunan bir firmayız.
RÖPORTAJ
Hangi ürün grupları ile hizmet vermektesiniz?
Ürün grubu olarak şu anda banyoda; klozetler, lavabolar ve banyo dolapları ana başlığı olmak üzere bütün gruplarda hizmet veriyoruz. Alt gruplara indiğimiz zaman, takım grupları, tezgâh üstü ve dolap uyumlu lavabo seçenekleri, tamamlayıcı ürünler vb. gibi birçok üründe üretimimiz mevcuttur. 250’ye yakın ürün yelpazesi ile bu sektörde olması gereken tüm gruplarda faaliyetimiz bulunmaktadır
İdevit olarak satış ve üretim kapasiteniz nedir?
Yıllık üretim kapasitemiz 1,2 milyon adettir. Kapasite kullanım oranımız ise Yönetimce alınan kararlar, hedefler doğrultusunda planlanmakta ve bu planlama hem üretim hem de satış anlamında %100 gerçekleştirilmektedir.
İhracat yaptığınız ülkelerde herhangi bir sorunla karşılaşıyor musunuz?
Türkiye’de hatta dünyada bütün üreticilerin karşılaştığı sorun Çin faktörü. Fakat artık Çin etmeni de yavaş yavaş ortadan kalkmaya başladı. Nedeni ise insanların Çin
51
Nalbur Teknik.com / Mart’15
üretimi ürünlerin kalitesinden memnuniyetsizliği. Bizim avantajımız ise, kaliteli ürünün uygun fiyata sunumudur. Bu sunumu yüksek marka değeri ile tamamlamak tüm Türk üreticileri tarafından hedeflenmelidir. Avrupa’daki üreticilerin, üretimden çekilmiş olmalarına rağmen, markaları ile hala sektöre yön vermekte ve pazardan ciddi bir pay almaktadırlar. Bu pazardan hak ettiğimiz payı alabilmek için marka değerlerimizi yükseltmek önceliklerimiz arasında olduğunun farkındayız.
İdevit olarak ar-ge ve inovasyon çalışmalarınız nelerdir?
Bizim gibi şirketlerin olmazsa olmazıdır ar-ge inovasyon çalışmaları. Biz de bu konuda hem kendimizi geliştirmek hem de teknolojiye ayak uydurmak için her türlü yatırım ve çalışmamızı ar-ge çerçevesinde gerçekleştiriyoruz. Bu konuda ciddi yatırımlarımız mevcut. Zaten hali hazır da çalışıp proje üreten mühendis arkadaşlarımız var. Kendimizi geliştirmeye çok önem veriyoruz. Teknolojik gelişmeleri bire bir yakından takip edip bütün bunları uygulamaya
çalışıyoruz. Ar-ge ile ilgili kesinlikle bütçe sınırlaması yapmıyoruz.
Ekonomi çerçevesinde sektörel değerlendirmeleriniz nelerdir? İnşaat, Türkiye ekonomisinin lokomotiflerindendir. Gerek kentleşme gerekse de ihtiyaçtan dolayı inşaat sektörü hiç bir zaman durmadı. İnşaat sektörü bu hızla gittiği zaman, inşaat ve yapı malzemelerini olan ihtiyaç da mecburen arttı. Bu açıdan bakıldığında bir sıkıntı yok gibi duruyor. Bize göre sıkıntı, sistemdeki tıkanmalardır. Yani, zincirin bir halkası ekonomik ya da başka sebeplerden dolayı tökezlerse, bu sıkıntı zincirin en üst halkasına yani üreticileri, haliyle de Türk ekonomisini sekteye uğratmaktadır. Daha önce TOKİ İnşaatları sektörü canlı tutuyordu, şimdi de kentsel dönüşüm ile canlı tutulmaya devam ediliyor. İşte önemli olan da sektörlerin önünü açacak bu tarz stratejik kararlar alınmasıdır. Bunun sağlıklı yürüyebilmesi için ise, tüm halkaların finansal yapılarının güçlü olması zaruridir.
RÖPORTAJ
Yeni ürün, yeni kazanç arayanlar için; Modern Balkon Alarmlı güvenlik kilidi ile büyük bir ihtiyaca cevap veren Modern Balkon’un birincil hedefi kalite ve güvenlikten ödün vermeden yeni ürün, yeni kazanç ve yeni bayii ile sektörde söz sahibi olmak. Ayhan Yardım ile kısa bir söyleşi yaparak Modern Balkon’u daha yakından tanıdık.
Sizi rakiplerinizden ayıran özellik nedir? Modern Balkon olarak alarmlı kilitlerde diğer ürünlerden farklı olarak öne çıktığımız özellik, kilitlerin içeriden açılarak hırsızlığın tamamen engellenmesi. Bu kilit özelliği diğer ürünlerde bulunmamakta. Kilitlerin açılabilmesi için kırılması gerekiyor, bu paralelde hırsız kapıyı açabileceğini düşündüğü zaman kilidi zorlayacak ve alarm devreye girecektir. Yeniliğe ve çok amaçlı kullanım özelliği bulunan ürünlere önem veriyoruz, bu paralelde de bir kaç özelliği bulunan farklı ürünleri aynı üründe topladık. Alarmlı sistemlerde yaptığımız
53
Nalbur Teknik.com / Mart’15
değişikliklerin tüketici açısından pozitif karşılandığını düşünüyoruz ki, bu bağlamda ürünümüzün yapı marketlerde ki satışı çok güzel.
Modern Balkon olarak bayi politikanız nasıl ilerliyor?
Türkiye’de bütün bölgelere bayilik veriyoruz. Bayilik verirken dikkat ettiğimiz nokta o bölgede daha once bayiliğimizi almış firmanın yeterli kazanç elde edip etmediği. Tarafımızdan yapılan araştırmada eğer eski bayii yeterli kazanç elde etmediyse o bölgeye bayilik vermiyoruz. Bayiler açısından son olarak iletmek istediğim bölgelerde bayilik almak isteyen firmaların hızlı davranmaları gerektiği.
Şirket miyonumuz yeni ürün yeni kazanç yeni bayi Şirket miyonumuz yeni ürün yeni kazanç yeni bayi. Fakat unutmadığımız tek şey güvenlik. İnsan hayatını ilgilendiren hizmetin içindeyiz. Yani bir insanın hayatını kurtarabilecek birşey satıyorsunuz. Bu açıdan yeniliklerin ötesinde asıl politikamız insan hayatı ve güvenliği.
2015 yılında ürünlere yeni özellikler eklenecek mi? Ürünlerimizi tüketciyle buluşturmak adına televizyon ve radyo reklamlarını kullanacağız. Ürünlerimize yenilik olarak siren eklidik, bu yıl bitmeden GPRS ekleyeceğiz.
RÖPORTAJ
En eski boru anahtarlarından Ridgid
C
evdettin Doğru, 30 yıl Üsküdar Selimiye’de kendi iş yerinde olmak üzere 40 yıllık tesisatçı. Bu işi Arnavut ustalarından öğrenmiş. İşinin ehli, titiz ve eskide kalmış gerçek ustalardan. “Benim işim sadece tesisattır,başka bir iş ile uğraşmam” diyor. En çok değer verdiği şeylerden biri takımları. Bu alışkanlığını yine eski ustalarından aldığını söylüyor. Her akşam işten sonra takımlarımı temizleyip yağlayıp bir sonraki güne hazırlayan Doğru, aynı alışkanlığı şuan ki usta kalfasına ve çıraklarına da öğretmiş. Çok eski bir Ridgid® kullanıcısı olan Doğan’a kullanmış olduğu 20 senenin üzerinde olan Ağır Hizmet Tipi Boru Anahtarını, 30 yıl önce bir anahtarcı vermiş. Komşusunun yardımı ile Amerika’da ki merkez ile temasa geçmiş. “Üzerindeki Patent Numarasına göre yapılan araştırmaya göre 50-60 yıl önce üretilmiş bir Boru Anahtarı
55
Nalbur Teknik.com / Mart’15
Ridgid®’in bu konuda neden efsane olarak gösterildiğine çok iyi bir örnek” diyen Doğan, hala tesisat işlerinde aynı anahtarı kullandığını, çenelerini bile değiştirmediğini, belirterek, şuan üretilen ürünlerin eskileri gibi olmadığından yakınıyor. Ridgid® Ağır Hizmet Tipi Boru Anahtarları Boru Anahtarları, hala 1923 yılında üretilmiş olan atasının orijinal tasarımını temel alıyor. Ömür Boyu Garantili sapı, yay mekanizması, geniş aralıklı somun yapısı ve özel tasarım çeneleri ile Petrol Şirketleri, Ağır Sanayii, Maden Firmaları ve Sondajcıların her zaman tercihi oluyor. Bunun en büyük nedeninin sağlam çenelerinin boruya kenetlenebilmesi ve üzerine kuvvet uygulandıkça malzemeyi sıyırmadan, en zor koşullarda bile sıkma ve gevşetme işlemini yerine getirebilmesine bağlanıyor. Cevdettin Doğan;
“Bugün Türkiye’de de TPAO ,DSİ ,MTA ,BOTAŞ gibi büyük kamu kuruluşları ,bir çok büyük maden ve sondaj firmaları tarafından tek tercih edilen boru anahtarı olarak çalışma sahalarında kullanılmasının nedeni budur.”Diyor. Ridgid®, ürettiği her ürünü ilk üretmiş olduğu Ağır Hizmet Tipi Boru Anahtarı felsefesini temel alarak yüksek kalitede, en zor şartlarda kullanıma uygun dayanıklılıkta ve sağlamlıkta gerçekleştiriyor. 300’ün üzerinde farklı tipte alet ve ekipman çeşidi ile tesisat, HVAC, altyapı , petrol , ağır sanayii , endüstri ve hırdavat sektörüne hizmet veriyor. Ridgid®, Emerson Professional Tools™’un bir kuruluşu olup ,teknoloji ve mühendisliğin bir araya gelerek en yüksek kalitede alet ve ekipmanların dizayn ve üretimine öncelik eden Emerson Electric Co. firmasının bir markasıdır.
RÖPORTAJ
Er Kalıp Genel Müdürü Ertuğrul Çelebi ile yaptığımız söyleşide, Çelebi; Er Kalıp olarak son 10 yılda sürekli büyüme ivmesini yakaladıklarını belirterek özellikle ihracat için olağan üstü çaba sarf ettiklerini aktardı. Çelebi, havuz sektörünün yükselen inşaat sektörü ile birlikte artık lüksten çıkıp ihtiyaç olarak görüldüğünü belirtti
57
Nalbur Teknik.com / Mart’15
RÖPORTAJ
Ertuğrul Çelebi Er Kalıp Genel Müdürü
Evlerde yüzme havuzu lüksten ziyade ihtiyaç olarak görüyor Kısaca Erkalıp plastik’in kuruluşu vea yükseliş sürecinden bahseder misiniz?
Er Kalıp 1990 yılın da kurulmuş bir aile şirketidir. Kurucumuz Necmettin Çelebi aynı zaman da kendisi plastik enjeksiyon kalıpçısıdır yani bu işin mutfağından gelmektedir. Önceleri Er Kalıp olarak firma ismimizden anlaşılacağı üzere dışarıya çok farklı ve çeşit de kalıplar yapardık. Daha sonra üretime başladık ve yüzme havuzları ekipmanları ve son 5 senedir de bu ekipmanların yanında yapı ekipmanları kanal ızgaraları, yağmur olukları ve banyo süzgeçleri üretiyoruz. Er Kalıp son 10 yıl da büyük bir yükselişe geçti müşteri portföyünün sürekli artması ,ürün gamımızın artmasına neden oldu ve hala da yeni ürünler üretmeye
devam ediyoruz. Ve tabi ki ihracat, ihracat maceramız bundan 10 sene önce başladı ilk önceleri ufak tefek malzemeleri ,birkaç ülkeye ihracat yapan bir firmaydık ,şimdi ise yaklaşık 25 ülkeye ihracat yapan, yurt dışın da bayilikleri ve temsilcileri olan bir firma olduk . İhracatın bizim büyümemiz de önemli bir katkısı vardır.
Havuz sektörüne çok yönlü hizmetler sunuyorsunuz. Sağladığınız hizmetleri ve sunduğunuz çözümleri kısaca aktarabilir misiniz? Biz genel olarak yüzme havuzu ile ilgili nerdeyse tüm plastik ekipmanları ve elektrikli ekipmanları üretiyoruz. Yüzme havuzu çok komplike bir iştir ve çok fazla kullanılan ekipman
vardır. Üretmediğimiz ürünleri de tedarikçilerimizden alıp müşterilerimize teslim ediyoruz. Müşteri portföyümüzü ise yüzme havuzu ve süs havuzu yapan firmalar oluşturmaktadır.
Öne çıkan teknoloji ve çözüm önerileri ışığında ürün gamınızdan bahseder misiniz? Erkalıp ürünlerinin rakiplerinden farklı kılan özellikleri nelerdir?
Ürün gamımızı yüzme havuzu kenar ekipmanları, ızgaralar, köşe parçaları, besleme nozulları, havuz aydınlatma lambaları ,havuz içi ekipmanları, havuz kum filtreleri havuz filtre içi ekipmanları ,havuz temizlik ekipmanları ve bahsettiğim gibi yeni markamız Gravit ile banyo süzgeçleri ,kanal ızgaraları oluşturmaktadır.
RÖPORTAJ
Bizim ürünlerimizi diğer üretici yada tedarikçi firmalardan farklı kılan en büyük etken kalitededir. Biz gerçekten kaliteli malzeme üretiyoruz, bu konu da kendimize çok güveniyoruz. Şöyle bir durum da var tabi sadece kaliteli üretmeniz yetmez bunu ispatlamanız ve belgelendirmeniz de gerekli. Biz bu konuya da çok titiz yaklaşıyoruz bu yüzden ürettiğimiz tüm ürünleri de TSE belgeleri CE belgeleri ile belgelendirmiş durumdayız.
Pazar payının yüzde kaçına sahipsiniz?
Yüzme Havuzu ekipmanların da pazarın büyük bir çoğunluğu ile çalışıyoruz. Tabi sektör büyük bir sektör başka üretici firmalar da var, ama biz kaliteden ödün vermediğimiz için sürekli bizi tercih eden firmalar artıyor. Yapı ekipmanları ve banyo süzgeçleri sektörün de daha yeni sayılırız ama sürekli büyüyoruz ve pazar payımızı genişletiyoruz Sektörde büyümenin dinamiklerinden biri ihracat.
Sizin bu bağlamda projeleriniz nelerdir?
Evet ,kesinlikle öyle ihracata çok ciddi bir şekilde önem veren ve ihracatımızın sürekli artması için tüm dinamiklerimizle insan üstü gayret sarf eden bir firmayız. Yılda en az iki kez ürettiğimiz ürünlerle ilgili yurt dışı fuarlarına katılıyoruz. Bunlardan biri dünyanın en büyük yüzme havuzu fuarı olan Fransa’nın Lyon şehrin de düzenlenen Piscine fuarı. Tabi sadece fuarlarla yetinmiyoruz, yurt dışı müşterilerimizi yılda en az iki kez ziyaret ediyoruz. Böylece hem yeni ürünlerimizi yüz yüze anlatma fırsatı buluyoruz hem de ilişkileri sıcak tutuyoruz. Şuan ihracat yaptığımız
59
Nalbur Teknik.com / Mart’15
ülke sayısı 20 küsuru geçti ve artmaya da devam ediyor.
Üretim ve satış kapasiteniz ile ilgili bilgi verir misiniz? Üretim kapasitemiz siparişlere göre değişim gösterebiliyor. Bizim işlerimizin yoğun olduğu dönem mart ayı ile eylül ayı arası. Bu zaman zarfın da ful kapasite ve gece gündüz dönüşümlü vardiyalı bir çalışmamız oluyor. Zaten Er Kalıbın bir diğer özelliği de çok hızlı üretim yapıp müşterilerimizin siparişlerini çok hızlı bir şekil de cevap vermemiz. Bu tür bir çalışma bize avantaj sağlıyor.
2015 yılında ön plana çıkan ürününüz ile ilgili bilgi verir misiniz? 2015 yılı için yol haritanız ve hedefleriniz nedir?
2015 yılın da ön plana çıkan birkaç ürünümüz var bunlardan bir tanesi plastik merdiven basamakları şu an satışına ve üretimine başlandı. Sektör de heyecan oluşturan bir ürün oldu aslın da daha önce yapılmış örnekleri var ama bizim yaptığımız hepsinden çok farklı üzerin de bulunan elostemel kaymaz plastik madde sayesin de müşterilerimize hem farklı renk seçenekleri sunuyoruz hem de kaymazlık sayesin de ergonomik bir ürün ortaya çıkmış oluyor. Diğer bir ürün grubumuz ise daha önce de bahsettiğim gibi yeni oluşturduğumuz Gravit markası adı altın da üretmiş olduğumuz üstü paslanmaz altı plastik banyo süzgeçlerimiz.İçin de bulunan koku yapmayan aparatı sayesin de banyolarınız da gönül ferahlığı için de kullanabilirsiniz.2015 yılı için tabi ki hedeflerimiz var biz üretici firma olduğumuz için sürekli yeni şeyler üretmemiz ve ürün gamımızı çoğaltmamız gerekli bu bizim için çok önemli
2015 yılın da üretmeyi düşündüğümüz ürünler kısacası, havuz skimmerleri , pompa sehpahaları, spalar için hidro jet üfleme nozulları ve tabi ki banyo süzgeçlerimize yeni modelleri eklemek.
Erkalıp olarak 2014 yılını genel hatlarıyla nasıl değerlendiriyorsunuz?
2014 yılı bizim için iyi bir yıl oldu hem yurt içi hem de yurt dışı müşterilerimizi arttırdık. Yeni ürünler yaptık ve yapmaya da devam ediyoruz. Tabi ülkemizin genel bir sorunu olan haksız rekabet ve tahsilat sıkıntıları var. Standart dışı merdiven altı üretimler yüzün den sektörde çok fazla kalitesiz ürün var bu da fiyatların aşağıya doğru gitmesi demek. Ama biz yine umutluyuz bıkmadan usanmadan kaliteli ve standartlara uygun ürün üretmeye devam edeceğiz.
Türkiye’de havuz ve ekipmanları sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türkiye’de ki havuz sektörü daha yeni bir sektör diyebiliriz aslında. Bazı şeyler yeni yeni oturuyor. Ama çok hızlı gelişen bir sektörümüz var. Biliyorsunuz inşaat sektörü ile paralel giden bir sektör havuz sektörü. İnşaat sektörü ne kadar gelişirse havuz sektörü de o kadar gelişim gösteriyor. Artık insanlar oturdukları evlerde yüzme havuzunu lüksten ziyade bir ihtiyaç olarak görüyor. Bu da havuzlara olan ilgiyi arttırıyor.
Son olarak eklemek istedikleriniz?
2015 yılının ülkemiz milletimiz ve tüm sektör de faaliyet gösteren firmalarımız için bol kazançlı ve hayırlı bir yıl olmasını dilerim.
FUAR VİZYON
Kale Endüstri Holding İstanbul 2015 Pencere Fuarı’nda
Türkiye’nin kilit ve çelik kapı sektöründe lider firmalarından biri olan Kale Endüstri Holding, ürünlerini 11 – 14 Mart 2015 tarihleri arasında TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşen İstanbul 2015 Pencere Fuarı’nda sergiledi.
T
am Kapsam Güvenlik anlayışıyla alarmdan kasaya, kilitten kapıya, sigortadan pencere ve elektronik sistemlere kadar birçok noktada güvenlik ürünleriyle ön plana çıkan Kale Endüstri Holding, ürünlerini 11 – 14 Mart 2015 tarihleri arasında TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşen İstanbul 2015 Pencere
61
Nalbur Teknik.com / Mart’15
Fuarı’nda, ziyaretçilere sundu. Geniş bir ürün yelpazesiyle fuarda yer alan Kale Endüstri Holding standında, Pencere grubunda “Kaldırsür Kaldırmalı Sürme Sistemi, Devrilmeli Sürme Sistemi, farklı teknolojilere sahip olan kilitli kapı sistemleri, alüminyum PVC çift açılım sistemleri ve pencere motorları yer
aldı. Kale Çelik Kapı, Kale Kilit Dış Ticaret ve Kale Kilit’in son dönemde sektör profesyonellerinin ve tüketicilerinin beğenisine sunduğu Retro Çelik Kapı, İ-serisi elektronik kilitler ve Kale İkaz Silindiri ise standı ziyaret edenlerin en çok ilgi gösterdiği ürünler arasındaydı. Bu sene on altıncısı düzenlenen, İstanbul
Pencere, Cam ve İstanbul Kapı fuarları ile birlikte 99 ülkeden ve Türkiye’nin tüm illerinden yaklaşık 55 bin profesyonelin ziyaret ettiği fuar kapsamında Kale Endüstri Holding standını ziyaret edenler keman dinletisi ile karşılandı. Keman dinletisi ve dans şovunun gerçekleştiği Kale standında ziyaretçiler teknik ve estetik olarak mükemmel ürünleri incelerken aynı zamanda eğlenceli zaman da geçirdi. Kale Endüstri Holding yetkilileri, İstanbul 2015 Pencere Fuarı’nda Kale Endüstri
Kale Endüstri Holding, ürünlerini 11 – 14 Mart 2015 tarihleri arasında TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşen İstanbul 2015 Pencere Fuarı’nda sergiledi. Holding olarak yer almanın kendileri için sıradan bir fuar katılımı olmadığını, faaliyet gösterdikleri alanlarda sektörünün öncü ve lider kurumu olarak bu ve benzeri fuarlara katılımı bir görev bildiklerini belirttiler. Her zaman bulunduğu alana ve hizmet ettiği sektöre yenilikler getirmeye devam eden Kale Endüstri Holding, bu fuarda da gerçekleştirdiği dans ve müzik etkinlikleriyle kalitesini ve farkını ortaya koyarak, fuar boyunca kendilerine ilgi gösteren tüm katılımcılara da ayrıca teşekkür etti.
HABER
Akçansa, Küresel İşbaşında Eğitim Ağı’na destek verdi Akçansa, genç işsizliğinin azaltılması amacıyla oluşturulan Küresel İşbaşında Eğitim Ağı (GAN) Projesi’ne destek verdi.
Türkiye İşverenler Sendika Konfederasyonu (TİSK) önderliğinde ilk ulusal uygulamasını başlatan Küresel İşbaşında Eğitim Ağı (GAN), Türkiye’deki genç işsizliği sorununun çözümü için 21 üye şirketin desteğiyle bir yol haritası ortaya koymayı hedefliyor. Akçansa İnsan Kaynakları Genel Müdür Yardımcısı Hakan Timur’un imzaladığı sözleşme kapsamında Akçansa, genç istihdamın azaltılması için çalışarak, gençlerin eğitim hayatından işgücü piyasasına geçişlerine destek verecek. Hacıkamiloğlu: “Genç ve yenilikçi beyinleri aramızda görmek, Akçansa’ya güç katıyor” Akçansa Genel Müdürü Mehmet Hacıkamiloğlu, genç istihdamına verdikleri önemin altını çizerek,
63
Nalbur Teknik.com / Mart’15
“Akçansa olarak, başarıya ulaşmada insan kaynağının büyük önem taşıdığının bilinciyle hareket ediyoruz. Bir yandan uyguladığımız İK politikaları sayesinde, çalışanlarımıza bireysel gelişim, yüksek performans ve başarı için her türlü olanağı sağlıyoruz. Her yıl aramıza 100 civarında yeni çalışan katılıyor. Diğer yandan da yeni mezunları da bünyemize katarak; onların genç, yenilikçi ve vizyoner bakış açılarını şirketimize kazandırmaya büyük önem veriyoruz. Bunun, Akçansa’ya güç kattığına inanıyoruz” dedi. Akçansa bünyesindeki çalışanlardan yüzde 47’sinin Y jenerasyonu olduğuna değinen Hacıkamiloğlu, gençleşen bir şirket olduklarını söyleyerek,
gençlere önem verdiklerinin altını bir kez daha çizdi. Gençlerle yıl boyunca farklı platformlarda bir araya gelerek, onlara çimento sektörünü ve Akçansalı olmanın ayrıcalıklarını aktardıklarını da belirten Mehmet Hacıkamiloğlu, “Düzenlediğimiz Betonik Fikirler Yarışması ve Biyoçeşitlilik Proje Yarışması ile üniversite öğrencilerine, sektörümüz ve sürdürülebilirlik adına beyin fırtınası yaşatmaları için fırsat veriyoruz. Ayrıca, çeşitli kariyer günlerinde onlarla buluşarak, hem Akçansa’yı tanıtıyor hem de şirketimizde iş ve staj imkanı sunabilmek için çeşitli mülakatlar yapıyoruz. Üniversitesanayi işbirliğini geliştiriyoruz. Geleceğimizin sahibi gençlere yatırım yapmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
MS-TECHWIN – TOUCH-FLEX Erataş iş güvenliği İş güvenliği ve kişisel korumanın olmazsa olmazı olarak gördüğümüz el koruma ekipmanlarında dünya liderinden olan markaları ülkemize ve sanayimize kazandıran Erataş, MSTECHWIN – TOUCH-FLEX model koruyucu eldivenlerin tanıtımını yaptı. Ürünün öne çıkan özellikleri • Antistatik • Nitril köpük kaplı • Mükemmel el kıvraklığı • Elektrostatik deşardan korur. • Yüzey direnci 10 üzeri 3 - 10 üzeri 4 • Yüksek hassasiyet • Ekrana dokunabilirlik (tüm parmaklarda) • %100 garanti • Yıkanabilir • Antibakteriyel özellik • Eko dostu • Touch Flex ile ekipmanlarınıza dokunun! • Nemi, teri absorbe eder ve çabuk kurur. EN 388 4.1.3.1
EKONOMİ
Elektronik tebligat dönemi geliyor
M
aliye Bakanı Mehmet Şimşek, yapılacak kanun değişikliğiyle Gelir İdaresi Başkanlığının (GİB) tebligatlarını mükelleflere artık elektronik ortamda göndereceğini bildirdi. Şimşek, "Bu sayede hız, etkinlik ve verimlilik artacak, tebligatların ulaşım sorunu ortadan kalkacak ve sadece bu iş için harcadığımız yıllık yaklaşık 100 milyonlira devletin cebinde kalacak" dedi. Maliye Bakanlığı, GİB'in tüm birimlerinden mükelleflere yönelik yapılacak bildirimlerin ve tebligatların elektronik yolla hızlı ve etkin yapılmasına olanak verecek e-Tebligat uygulamasını hayata geçirmeye hazırlanıyor.
Devlet anında bilecek
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek borç tebligatlarının bir süre sonra elektronik ortamda gönderileceğini açıkladı. Vergi mükellefine gönderilecek olan tebligat sms şeklinde vatandaşa bildirilecek. Tebligatı okuyan mükellef için 'okundu' bilgisi anında Maliye'nin sistemine düşecek
65
Nalbur Teknik.com / Mart’15
Şu anda kullandığımız internet vergi dairesi içinde her mükellefin bir hesabı olacak ve tebligatlar, bu sistem üzerinden ulaştırılacak. Buraya bir tebligat yapıldığında, mükellefin sisteme kayıtlı cep telefonuna ve e-mail adresine de bir bildirim gidecek. Mükelleflerimiz böylece, sistem üzerinden kendilerine bir tebligat geldiğinden haberdar olacak. Mükelleflerimiz, tebligata baktığı zaman GİB'in bundan otomatik haberi olacak ve böylece tebligatın kişiye iletildiğinden emin olunacak. Ayrıca, mükellef buraya baksın veya bakmasın, belirli bir gün sonra tebligat yapılmış sayılacak."
İspat yükümlülüğü kolaylaşacak E-Tebligat uygulaması ile gönderimlerle ilgili her aşamanın kayıt altına alınacağını da anlatan Şimşek, bu sayede GİB ve mükellef açısından ispat yükümlüğünün de kolaylaşacağını söyledi. Şimşek, böylece maliyetlerin de ciddi oranda düşeceğini vurgulayarak, "Bu sayede hız, etkinlik ve verimlilik artacak, tebligatların ulaşım sorunu ortadan kalkacak ve sadece bu iş için harcadığımız yıllık yaklaşık 100 milyon lira devletin cebinde kalacak" diye konuştu.
Marvy Mobilya Rötuş Markörü Esmo 30 yılın tecrübesi ile birlikte sanat alanında hizmet vermeye devam ediyor. Esmo, uzman kadrosu ile alanında verdiği eğitim ve seminerlerle doğru bilgilendirme konusuna da oldukça önem veriyor. Doğru bilgilendirmenin yanı sıra distribütörlüğünü yaptığı, Canson, Pebeo, Snowman, SDI, Mungyo, G.B.P. Belometti, Marvy, Manuscript, Monart ve PHC markaları ile her türlü sanatsal kağıt, boya ve kalem kategorilerinde hizmet veriyor. Esmo N-71 (1,2,3,5), CE (European Conformity Test) ve ACMI ART CREATIVE MATERIAL INSTITUTE’dan AP sertifikaları ile sağlık ve güven konusunda da oldukça hassas. Esmo güven, doğru bilgilendirme ve markaya verdiği önem çerçevesinde Marvy’nin fırça uçlu mobilya rötuş markörünü satışa sundu. Marvy’nin fırça uçlu mobilya rötuş markörü evinizdeki ve ofisinizdeki her türlü mobilyada, kapıda, ahşap zeminde (masif ve kaplama dahil) ve ahşap dolaplarda çizikleri gidermek için idealdir. Bu ürün 12’lik kutularda satışa sunulmaktadır.
AYIN NALBUR VE HIRDAVAT TOPTANCISI
Kalite değil fiyat endeksli ticaret yapılıyor 1998 yılında yılında tesisat malzemeleri toptan satış ve pazarlama yapma amacıyla Samsun’da kurulan Yapı Market 700 bayiliği ile ticari hayatına devam ediyor. 2 ortaktan biri olan Levent İnan ile yaptığımız söyleşide İnan, Samsun’un ekonomik açıdan dar ve göç vermekte olan bir bölge olduğunu, özellikle ekonominin fındığa bağlı oluşunun ödemelerin fındıkla endekslenmesi ile vadelerin çok uzadığını ve bunun da kendilerini ticari anlamda sıkıntıya soktuğunu belirtiyor. bayiimize kaliteli hizmet sunmanın çabası içerisindeyiz.
Bayiliğini yaptığınız markalar nelerdir? Tercih edilme sebeplerinden bahseder misiniz?
Teksan su sayaçları , Türkoğlu Vana , Lates Armatür , Gama Banyo Aksesuarları , Güral Vitrifiye , Turavit Vitrifiye , Visam , Poelsan , Saray Banyo Aksesuarları, Mistillo Armatür ve Duş, Zaffiro Cam Mozaikleri, Candan Makine ve birçok tesisat ürünlerinin bayiliğini yapmaktayız.
Kaç çalışanınız var? Firmanız çalışma prensibi nedir? Fiyat politikasını nasıl planlıyorsunuz?
Levent İNAN
Ö
ncelikle kendinizden ve firmanızın kuruluşu hakkında bilgi verir misiniz?
1998 yılında tesisat malzemeleri toptan satış ve pazarlama yapma amacıyla 35 m2 alanda 2 ortak Levent İNAN ve Haluk YARLIGAÇ olarak iş hayatına atıldık. 2009 yılında şuan faaliyet gösterdiğimiz yerimize taşındık. Toplam faaliyet alanımız depolar dahil 5000 m2. İnşaat malzemeleri ürünlerini Orta Karadeniz’de satış ve pazarlamasını yapmaktayız. Yaklaşık 700
67
Nalbur Teknik.com / Şubat’15
Şirketimizde toplam 20 çalışanımız bulunmaktadır. Firmamız kaliteli hizmet anlayışını benimsemiştir. Müşteri memnuniyeti şirket misyonu açısından birinci sıradadır. Bölge şartları ve ürünün firmaya maliyeti üzerinden makul bir karla ve müşterimizle barışık bir fiyat politikası uygulamaktayız.
Bölgesel olarak yaşanan sıkıntılar nelerdir? Çözüm için neler yapılmalı?
Bölgemiz ekonomik açıdan dar ve göç vermekte olan bir bölge , özellikle ekonominin fındığa bağlı oluşu ödemelerin fındıkla endekslenmesi vadeleri oldukça
AYIN NALBUR VE HIRDAVAT TOPTANCISI
uzatıyor. Verimli nüfusun az olması gerek samsun gerekse diğer bölgelerden gelen satıcıların çok olması rekabeti artırıyor ve bu durum karlılığı olumsuz yönde etkiliyor. Ürün alımlarını yaptığımız firmalara durumu anlatıyoruz, fakat ikna edemediğimiz kanaatini taşımaktayız. Bizlerin karlılığının artırması çok düşük bir olasılık, ekonomik anlamda yatırım yapılması ve işsizliğin önlenmesi durumunda işlerin daha iyiye gideceğini umuyoruz.
Sektörel olarak yaşanan sıkıntılar nelerdir?
Vadelerin çok uzun olması, fazla esnafın bulunması, kaliteli hizmet veremeyen
69
Nalbur Teknik.com / Şubat’15
firmaların bizlerle aynı kefeye konulması işimizi yapılmaz hale getirmektedir.
Bölgenizde inşaat sektörü oldukça hareketli, bu haraketlilik sektörü nasıl etkiliyor?
İnşaat sektörü hareketli gibi görünse de işler kağıt üzerinde ve bankalarda döndüğünden bize ulaşması geç oluyor.
2014 yılsonu hedeflerinize ulaştınız mı? 2015 yılı için öngörüleriniz nelerdir? 2014 yılı hedeflerimize ulaştık. 2015 yılı ilk 3 ayı ise çok zor geçti. Karlılık çok düşük ve bu
şekilde devam ederse 2015 yılı hedeflerimizi tutturabileceğimizi düşünmüyoruz. Bu yüzden 2015 yılı öngörülerini 6 aylık olarak 2’ye bölerek değerlendirmeyi uygun bulduk.
Ürün gruplarınız nelerdir? Ürün gruplarına göre hangileri daha hareketli?
Tesisat (armatür, fithings,sifon grupları), vitrifiye , izolasyon , banyo aksesuarları , su sayaçları ve tamamlayızı birçok muhtelif mamüller ürün gamımızı oluşturmaktadır. Armatür ve vitrifiye ürün gruplarımız arasında hareketli olanları.
AYIN NALBUR VE HIRDAVAT TOPTANCISI
Şubat ayı içerisinde bakanlık tarafından getirilen yüzde 25’ lik vergi zammında bildiğiniz üzere hırdavat sektörü de yer almakta. Siz bu konuda neler düşünüyorsunuz? Ek vergi zammının size yansımaları ne yönde oldu? Şuana kadar ek vergi zammının bizim pazarlama yaptığımız ürünlere yansıması olmadı. Bu yansımamanın yılın ilk 3 ayının durgun geçmesinden kaynaklandığını düşünmekteyiz. Zammın bundan sonraki aylarda yavaş yavaş etkili olacağı kanaatindeyiz.
Son olarak neler eklemek istersiniz? Bölgemiz birçok üretici tarafından iyi bir bölge gibi görünse de gerek nüfus gerekse ekonomik ve sosyal açıdan geri durumdadır. Pazarlama yaptığımız bölgeler kalite değil de fiyat endeksli ticaret yapmaya bizleri zorluyor. Bizler kaliteli, dürüst ticaret, benimsemiş bir firma olarak bu ikilemin arasında kalmış durumdayız. Bizlerin kaliteli hizmetinden memnun olan müşteri kitlesi fiyat konusunda aynı hassasiyeti göstermiyor, bu durum bizleri çaresiz bırakmaktadır. Çalışmakta olduğumuz üretici firmaların destekleri sayesinde bu işi devam ettirebileceğimiz kanaatindeyiz.
71
Nalbur Teknik.com / Şubat’15
RÖPORTAJ
Fiyatta değil hizmette ve kalitede rekabet edilmesinin önemini göstermeliyiz Özaylar El Aletler’nden Bekir Özmısır ile yaptığımız röportajda Özaylar Hırdavatın gelişimi, ürün detayları ve sektörel sıkıntıları ile ilgili bir söyleşi yaptık. Özmısır; “Bölgesel olarak öncelikle fiyatta rekabeti minimuma indirmek, işletme maliyetlerini hesap ederek ürünlerimizi satmak çabasındayız. Bölgemizde hatta tüm yurdumuz piyasasında fiyatta değil hizmette ve kalitede rekabet edilmesinin önemini göstermeliyiz.” diyor.
Öncelikle kendinizden ve firmanızın kuruluşu hakkında bilgi verir misiniz?
Firmamız 1985 yılında Ankara’d a kurulmuş olup ticaret hayatına başlamıştır. Babamız Ahmet Özmısır’ın kurmuş olduğu şirketimizin bayrağını şimdi biz üç kardeş Bekir Özmısır, Özcan Özmısır, Uğur Özmısır olarak devam ettiriyoruz. 40 metrekare ile başlayan iş hayatımıza şimdi bir merkez üç şube ve Türkmenistan yurt dışı temsilciliğimiz ile birlikte elektirikli elaletleri, hırdavat gurupları, bahçe aletleri, hafif tarım makinaları, güneş enerji sistemleri, yap sat inşaat işleriyle devam etmekteyiz.
73
Nalbur Teknik.com / Mart’15
Bayiliğini yaptığınız markalar nelerdir? Tercih edilme sebeplerinden bahseder misiniz? Bayiliğini yaptığımız firmalar ve markalar arasında; Bosch Elektrikli El Aletleri, Reis Makine, Ceta El Aletleri İzeltaş A.Ş, Fişek A.Ş, Semak A.Ş, Kumtel A.Ş, Stıhl, Gardena, Oleomac, Yıldız kaynak, Loctite, Derby, YDS İş Güvenliği, Enviro Clean Endüsturiyel Temizlik Ürünleri’ni sayabiliriz. İhtalatçı olarak kendi markalarımızı Big garden, Rıberi, Runi, Milır Power, diye sayabiliriz. İlgili marka ve firmaları tercih sebebimiz öncelikle arkalarındaki arge‘ye verdiği önem ve destek ile müşteri talepleri doğrultusunda
çalışamalarını söyleyebiliriz.
Kaç çalışanınız var? Firmanız çalışma prensibi nedir? Fiyat politikasını nasıl planlıyorsunuz?
Bütün mağazalarımızda toplam olarak çalışan 27 personellimizle müşterilerimize hizmet vermekteyiz.
Bölgesel olarak yaşanan sıkıntılar nelerdir? Çözüm için neler yapılmalı? Müşterilerimizin istekleri doğrultusunda çözüm odaklı kaliteli veya 2. Sınıf bol çeşit bulundurmakla birlikte rekabetçi piyasayı bozmadan uygun fiyatlarla mal ve
RÖPORTAJ
hizmetimizi arz ediyoruz. Hem yurt içi hemde yurt dışı fiyatlarını sıkı takip ederek, gerekiyorsa yıllık bazda bağlantı anlaşmaları yaparak iktisadi hayatımızı sürdürüyoruz. Bölgesel olarak öncelikle fiyatta rekabeti minimuma indirmek, işletme maliyetlerini hesap ederek ürünlerimizi satmak çabasındayız. Bölgemizde hatta tüm yurdumuz piyasasında fiyatta değil hizmette ve kalitede rekabet edilmesinin önemini göstermeliyiz.
Çin’d en gelen ürünlere karşı rekabet edebilecek sistem geliştirip bu doğrultuda hizmetimizi devam ettirmek istiyoruz. İnşaat sektörünün hareketli olması, bölge esnafına bir hareket getirmekle birlikte bölge firmalarına bu alandan eşit pay düşmemekte, ancak inşaat firmalarının ikili ilişkilerle belirli mağazalar ile çalışması ve bu tabunun kolay yıkılamaması işlerin seyrini biraz olumsuz yönde etkiliyor.
1997 yılından itibaren dış pazara açıldınız. Bu kapsamda hangi ülkelerle ilişki içerisindesiniz? Pazar payınız nedir ve pazar payınızı artırmak için ne gibi faaliyetlerde bulunuyorsunuz?
2014 yılsonu hedeflerinize ulaştınız mı? 2015 yılı için öngörüleriniz nelerdir?
1997 yılı itibariyle yurt dışı faliyetimizi Türkmenistan’d a inşaat firmalarına her türlü inşaat malzemeleri ve hırdavat konusunda tedarikçi olarak hizmet vermekteyiz. Türkmenistan’d a pazar payımızı artırmak için,öncelikle yüksek olan firmamızın marka bilinirliğini sürdürmek,buralara
75
Nalbur Teknik.com / Mart’15
2014 yılı bir önceki yıl ile aynı seyretti diyebiliriz. Zor bir yıl olmasına rağmen hedeflerimizi yerine getirmeyi başardık. 2015 yılı ilk üç ayının olumsuz başlaması ve piyasa şartlarının böyle devam etmesi durumunda yılsonu hedeflerini olumsuz etkileyebilir.
Ürün gruplarınız nelerdir?
Satışa arz ettiğimiz ürün grupları, Elektirikli el aletleri,
hırdavat malzemeleri, bahçe malzemeleri ve hafif tarım makineleridir. Yılın belirli dönemlerinde ve mevsim durumuna göre ürün gurupları hareketlilik göstermektedir. Bunların başında elaletleri gurubu, hırdavat gurubu ve bahçe tarım gurubu gelmektedir.
Eski ticari kavramların neredeyse yok olduğu bir süreçteyiz. Şirketiniz politikası içerisinde e ticaret kavramı çerçevesinde ne gibi faaliyetleriniz bulunmakta?
Firmamız, tüm teknolojik gelişmeleri yakından takip ederek,çağın gözdesi E ticareti önemsemekte ve aktif oalrak kullanmaktadır. Firmamız bünyesinde 2 adet e ticaret sitemiz bulnmaktadır. Bunlar BAHCECENTER ve HIRDAVATCENTER dir. Çağımızda olmazsa olmazı şirketlerin kurumsal yapıya gelebilmesidir, aile şirketlerinde önemli olan bu konu, geleceğe daha sağlam bakabilmesi için son derece önemlidir.
HABER
Dyo’dan renk seçimini kolaylaştıran ipuçları
Tüm odalarınız için farklı renk alternatifleri Dyo renk uzmanlarının yaptığı araştırmaya göre her mekanın bir rengi olmalı. İşte mekanlar ve renk kombinleri;
Mekânı söyle, sana rengini söyleyeyim Salon ve oturma odalarında geçirilen zamanın fazlalığı ve keyifli sohbetlerin mekânı olmalarından dolayı önerimiz dikkat dağıtıcı renklerden kaçınmanız yönünde. Açık ve soft tonlu renkler yanında, güven hissi uyandıran yeşilin açıktan koyuya uzanan tonları bu mekânlar için uygun olacaktır. Son yıllarda
77
Nalbur Teknik.com / Mart’15
kahverengi, hardal sarısı, bordo kırmızı, lacivert gibi koyu renkler çok gözde. Koyu tondaki bu renkleri duvarların tümü yerine tek bir duvarda kullanmak ve açık bir renkle kombine etmek mekânlarınızda güçlü fakat ferah bir etki sağlayacaktır. Ayrıca koltuk, fon perde ve halının renginin duvar renginden koyu olmasına, aksesuarları ise canlı renklerden seçmeye özen göstermelisiniz. Yatak odasında; pembe ve lilanın açık tonları gibi huzur veren, iyileştirici ve uykuya dalmanızı kolaylaştıran yumuşak renkler tercih edilmeli. Mor tonlarını tamamlayıcı rengi sarı ile dengelemek
şartıyla. Aksi takdirde odanız olduğundan kasvetli görünebilir. Yemek ve sohbetin birleştiği yemek odasında mutlu ve sıcak bir atmosfer oluşturmak için yeşil ve sarı gibi renkler idealdir. İştah açıcı bir mutfak için iddialı renkler kırmızı ve turuncuyu kullanabilirsiniz. Eğer fazla kilolarınızdan dertliyseniz mutfağınızı maviye boyayarak iştahınızı azaltabilirsiniz. 11-12 yaşlarına kadar olan çocuk odalarının dekorasyonunda, renklerin canlandırıcı etkisinden faydalanmak amacıyla kırmızı, turuncu ve sarı renkler tercih edilebilir. Güçlü renkler olduğu için mavi ve yeşilin tonları ile
HABER
dengelendiğinde etkisi artar. Daha büyük çocuk ve genç odaları için güven veren, sakinleştirici etkiye sahip mavinin açık tonları doğru bir seçim oluşturacaktır. Sarı ve mor tonları birlikte kullanıldığında, zekâyı olumlu etkilendiğinden okul çağındaki çocukların odaları için idealdir.
DYO’nun renk armonisinden sizin için seçtiklerimiz
Yeşil Tonları: Tomurcuk, Çay Filizi, Fıstıki, Nil Yeşili Kırmızı Tonları: Saltanat Kırmızı ve Şarabi Mavi Tonları: Buz Mavisi, Gökçe ve Akvaryum Sarı Tonları: Sınav Sarısı, Güz Turuncu Tonları: Turunç Çiçeği, Yeni Somon Pembe Tonları: Romantik, Hayal Pembesi, Şirin Pembe, Prenses Pembe ve Lilyum Pembe Lila Tonları: Yalın, Yakamoz, Leylak, Serin Lila, Asil Lila ve Hercai Kahve Tonları: Vizon, Sufle, Hareli ve Latte Açık / Soft Tonlar: Kartepe, Alaçatı, Belce Beji, Buz Beyazı, Meltem, Çisenti, Kumsal, Tropik, Ihlamur ve İncekum
Renge karar vermeden önce aklınızın bir köşesinde bulunsun
Açık renkler mekânları olduğundan büyük, koyu renkler ise olduğundan küçük gösterirler. Koyu renkleri odanızın tek bir duvarında kullanabilirsiniz. Açık-koyu renk kombinasyonu hem farklı bir tarz oluşturur hem de mekâna derinlik hissi verir. İç mekânlarda duvarlar sıcak tonlar ile boyandığında, odanın normal ısısından birkaç derece fazla sıcak olduğu hissini uyandırır. Bu yüzden kuzey cepheli odalarda sıcak renkleri kullanmak avantaj sağlar. Renklerin insanların ruhsal durumunu ve enerjisini etkilediği bilimsel olarak da kanıtlanmıştır. Örneğin; sıcak renkler insanı canlandırır, soğuk renkler ise sakinleştirir. Renkler kaynağını ışıktan alır. Dolayısıyla mekânın aldığı ışığın açısı ve şiddeti renk seçiminde büyük önem taşır. Aydınlık ortamlarda renkler canlı, loş ortamlarda ise soluk görünürler. Işığın duvar üzerine geldiği açıya göre renkte ton farklılıkları algılanabilir. Karteladan seçtiğiniz rengi gün ışığında kontrol edin ve duvarın tümüne uygulamadan önce küçük bir alanda deneyin.
79
Nalbur Teknik.com / Mart’15
EKONOMİ
Sanayi Bakanı Fikri Işık
Üretimde leylek modeli Sanayi Bakanı Fikri Işık, leyleklerin sürü halinde ‘V’ şeklinde uçtuklarını ve her leyleğin çırptığı kanadın arkasındakine enerji verdiğini anlatarak, “Bakanlık sektörlerin bir araya gelmeleri için ön ayak olacak. Katalizör rolü oynayacağız” dedi
83
Nalbur Teknik.com / Mart’15
EKONOMİ
diyen Işık, şöyle konuştu: Biz onlara şunu söylüyoruz; ‘Her biriniz iyi olduğunuz alanda daha iyi olmaya bakın. Herkes aynı şeyi üretmesin. Herkes birbirini tamamlayan işler yapsın.’ Leyleklerin bir uçuş düzeni vardır. ‘V ’ şeklindedir. Her leyleğin çırptığı kanat, arkasındakine enerji verir, diğerinin uçuşunu kolaylaştırır. Eğer biz üretimde bu leyleklerin uçuş modelini kendimize rehber yaparsak, daha az enerji ile çok daha verimli, güçlü üretim yaparız. Bunun için de bakanlık olarak katalizör rol oynamak istiyoruz.” Bakan Işık’ın verdiği diğer mesajlar şöyle:
500 bin dolar ama teminat gösteremiyor, çünkü kaydı kuydu yok.”
İki başlıklı eylem planı
Bürokrasinin azaltılması için çalıştıklarını da kaydeden Bakan Işık, “Hedefimiz istenen evrak sayısının yarıya indirilmesi. Mart ayı sonuna kadar toparlayacağız. Hedefimiz, tüm işlemlerin yıl sonuna kadar yüzde 85’ini elektronik ortama aktarmak” dedi. Bugüne kadar kendi bakanlıklarında yaptıkları en kapsamlı bürokrasiyi azaltma ve işlemleri hızlandırma operasyonu olduğuna da dikkat çeken Işık, “Bakanlığa gelmeden işlemlerin yapıldığı bir yapı oluşturmak istiyoruz. TÜBİTAK’a proje başvurusunda sistemi kolaylaştırıyoruz” diye konuştu.
“Ekonomide 25 başlıktan oluşan eylem planında 2 tanesi bizim sorumluluğumuz altında. Teknoloji transferi ve bilginin ticarileştirilmesi ile bir de kamu alımlarında teknolojinin desteklenmesi. Diğer 23 başlıkta da bizim sorumlu olduğumuz eylemler var. Bakanlık’ta, TÜBİTAK’ta, KOSGEB, TSE ve Türk Patent Enstitüsü’nde ikişer kişilik birimler oluşturduk. Bunların tek görevi bu eylemlerin takibini yapmak. Müsteşar da koordinasyonunu yapıyor.
Makineler de teminat gösterilebilecek
B
ilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, TBMM’d e bir grup gazetecinin sorularını yanıtlarken, desteklenecek yeni üretim modeli konusunda da ipuçları verdi. “En büyük eksiğimiz, birlikte iş yapma kültürü bulunmaması”
Şu anda meclis gündeminde bulunan torba düzenlemelerde yer almasını istediğimiz konulardan biri, tasarım ofislerinin Ar-Ge merkezleri gibi desteklenmesi. Burada, daha önce eylem planlarında bulunan bazı adımlar olacak. Her makineye bir plaka numarası vereceğiz. Ve bunu teminata konu yapacağız. Adamın bir makinesi var,
Sanayi planı geliyor “Eylemlerden bir tanesi yüksek teknoloji ürünlerin Türkiye’nin her yerinde teşvik edilmesi. Bakanlar Kurulu’nda imzaya açıldı. Yakında bu da devreye giriyor. Ortayüksek teknoloji ile ilgili de çalışma yapıyoruz. Başbakanımız sanayi üretimi ve istihdamı destekleyen bir paketi önümüzdeki iki hafta içinde açıklayacak.”
Hedef, bürokrasinin yüzde 85’ini internete kaydırmak
Motor çalışma grubu Yerli motor üretimi projesine de değinen Işık, “Geçtiğimiz hafta motorla ilgili çalışan grupları bir araya getirdik ve motor çalışma grubu kurduk. Bu grup ile her segmentte yerli motor üretimi için çalışma yapıyoruz” dedi.
EKONOMİ
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu:"Türkiye'de 2015'in ilk üç ayında gerek dövizdeki dalgalanma, gerek ihracat pazarlarındaki sıkıntılar ve gerek çevre coğrafyadaki karışıklıkların bir an için moral bozduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, "Ama enseyi karartmaya gerek yok" dedi
"2015 genel olarak düşe kalka yol alacağımız bir yıl olacak"
T
ürkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin teknolojik dönüşüm, kadınların işgücüne katılımı ve girişimciliğe odaklanan yeni bir ekonomi modeline ihtiyacı olduğunu söyledi. Petrol fiyatlarındaki düşüşün Türkiye'yi hem olumlu hem de olumsuz etkilediğine değinen Hisarcıklıoğlu, "Olumlu tarafı, petroldeki her 10 dolarlık düşüş cari açığa 4,4 milyar dolarlık iyileşme sağlıyor. Olumsuz tarafı ise petrol ürünleri ihraç eden ülkelerin bizim
87
Nalbur Teknik.com / Mart’15
ihracatımız içindeki payı yüzde 65. Türkiye'deki turistlerin yüzde 30'u petrol ihracatçısı ülkelerden geliyor. Ayrıca, müteahhitlik sektörünün yurt dışında yaptığı işlerin yüzde 85'i de petrol ihraç eden ülkelerde. Bu pazarlardaki gelirde düşme var" dedi.Hisarcıklıoğlu, altyapı yatırımlarındaki açığın dünyanın geleceğini tehdit ettiğini belirterek, "Burada hem projeye hem de finansmana ihtiyaç var. Kurumsal özel sektör yatırımcılarının bu alana çekilmesi için dünya ölçeğinde projeler gerçekleştiriyoruz"
ifadelerini kullandı. Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin G20 dönem başkanlığında İstanbul merkezli olarak kurulacak Küresel KOBİ Forumu'nun bütün dünya KOBİ'lerinin sesi olacağını dile getirdi.
"2015 genel olarak düşe kalka yol alacağımız bir yıl olacak" Türkiye'de 2015'in ilk üç ayında gerek dövizdeki dalgalanma, gerek ihracat pazarlarındaki sıkıntılar ve gerek çevre
EKONOMİ
coğrafyadaki karışıklıkların bir an için moral bozduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, "Ama enseyi karartmaya gerek yok" dedi. Hisarcıklıoğlu, Türkiye ekonomisi için 2015 yılındaki riskleri, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) alacağı faiz kararı, çevre coğrafyalardaki karışıklıklar ve genel seçime kadar yaşanacak süreç olarak sıraladı. Avrupa'da beklenen parasal genişleme, petrol fiyatlarındaki gerileme ve açıklanan yapısal dönüşüm programlarının ise Türkiye için fırsat oluşturduğunu dile getiren Hisarcıklıoğlu, iş dünyası temsilcileri arasında yaptıkları bir ankette, yapısal dönüşüm programlarını destekleme oranının yüzde 55,6 çıktığı bilgisini paylaştı."2015 genel olarak düşe kalka yol alacağımız bir yıl olacak" dedi.
"Kredi faizi ve döviz kuru şirketlerimizi direkt etkiliyor"
Rifat Hisarcıklıoğlu, geçen yıl iç piyasada protesto edilen senet ve karşılıksız çek tutarlarında enflasyon kadar artış olduğunu belirterek, "Her ne kadar piyasada ters bir algı olsa da karşılıksız çıkan çeklerin oranında 2014'te 2013'e göre bir düzelme var. 2013'te 100 liralık çekin 3,7 liralık kısmı karşılıksız çıkarken, 2014’te bu rakam 3,3 olmuş. Burada sıkıntılı olan bir şey şu; karşılıksız çeklerde 2014'ün son 4 ayına bakıldığında, önceki yılın aynı dönemine göre artış trendi var. Bu 2015 için bir veri olabilir" değerlendirmesinde bulundu. Kredi Kayıt Bürosu ile birlikte çalışarak geliştirdikleri karekodlu çeklerin yakında piyasaya gireceğini anlatan Hisarcıklıoğlu, "Çek üzerindeki karekod cep telefonundan okutulduğu zaman müşterinin çek endeks puanı çıkacak. İstenirse detaylı rapor da görülebilecek. Buna göre karar verilebilecek. Bu, ticaretin
sağlıklı yapılabilmesi için iç piyasa açısından devrim niteliğinde bir karar" dedi. Hisarcıklıoğlu, 2013'te bir önceki yıla göre reel sektörün satışlarının 473 milyar lira, faaliyet karının ise 31 milyar lira arttığını, ancak kredi faiz giderlerinin de 31 milyar lira yükseldiğini belirterek, "Yani artırılan ilave kar, faizlere ödenmiş. Döviz kuru zararından dolayı da 2013'te 2012'ye göre 29 milyar lira eksik kar elde etmişiz. Bu, Türk şirketlerinin niye sermaye biriktiremediğinin en önemli göstergesi. Kredi faizi ve döviz kuru şirketlerimizi direkt etkiliyor" yorumunu yaptı. Her yıl artan bir eğilimde ihracatın riskli bir şekilde yapıldığına işaret eden Hisarcıklıoğlu, "Açık hesap veriyoruz. Geçen yıl ihracatımızın yüzde 65'ini mal mukabili yapmışız. Bu aslında büyük risk. Çünkü, riskli pazarlara ihracat yapıyoruz. Ayrıca global kriz henüz bitmedi. Çevremizdeki sıkıntılar
EKONOMİ
otomatikman Türkiye ekonomisini ve Türk şirketlerini etkiler. Bu noktada Eximbank'ın ihracat sigortası var. İhracatçılarımıza bunu yapmalarını tavsiye ediyorum" dedi.
iken Türkiye'de 21 olduğuna dikkati çekti.
"En önemli bileşen yüksek teknoloji olmalı "
Reel sektörün ayağında prangalar olduğunu dile getiren Hisarcıklıoğlu, işlem maliyetlerini artıran uygulamalardan kurtulmak istediklerini söyledi. İflas ertelemenin, son dönemin en büyük tehlikesi olduğunu aktaran Hisarcıklıoğlu, "Kötü niyetli bazı işletmeler alacaklılarını istismar etmek için iflas erteleme alıyor. Paranı alamıyorsun; bekle ki ne zaman iflas ertelemeyi kaldırtabilirsen... Böyle mantıksız bir şey olmaz" dedi. Art niyetli kişiler tarafından hazırlanan, firmaların isimlerinin yer aldığı "asılsız kara listelerin" internette dolaştığını aktaran Hisarcıklıoğlu, "Batacaklar iddiasıyla kara liste yayınlanınca bazı bankalarımız baykuş gibi onların üzerine atlamaya başladı. Bu listeyi gören bankalar kredileri kapatmaya girişti. Listede adı olan firmalar, 'Bizim böyle bir sıkıntımız yok' diye ilan vermeye başladı. Bunu Bankacılık
Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin teknolojik dönüşüm, kadınların işgücüne katılımı ve girişimciliğe odaklanan yeni bir ekonomi modeline ihtiyacı olduğunu vurguladı."Ne kadar yüksek cari açık, o kadar fazla büyüme" varsayımının yanlış olduğunu dile getiren Hisarcıklıoğlu, eskiden büyümenin motoru görülen cari açığın, artık ilaç olamadığını söyledi. "Yeni hikayede en önemli bileşen yüksek teknoloji olmalı. Gereksiz günlük tartışmaları bırakıp hepimizin esas konuya odaklanması lazım. Gelirimizi artırmak, işin hamallığından kurtulmak istiyorsak en azından ortalamayı yakalamalıyız. Biz bunu rakiplerimiz kadar yapamıyoruz. Gelişmekte olan ülkeler bizden daha önde." yazılım ve bilişim teknolojileri şirketlerinin sayısının ABD'de 60
89
Nalbur Teknik.com / Mart’15
"Türkiye'de bölgeler arasındaki gelişmişlik farkı arasındaki uçurumun büyük bir sorun "
Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanına aktardım" diye konuştu.Türkiye'de bölgeler arasındaki gelişmişlik farkı arasındaki uçurumun büyük bir sorun olduğuna işaret eden Hisarcıklıoğlu, şöyle konuştu:"En zengin bölge ile en fakir bölge arasında tam 4 kat fark var. Marmara bölgesi tıkandı. Türkiye'yi coğrafi olarak yeni bir boyutta düşünmemiz gerek. Zenginliği 81 ile yaymak için mekansal strateji planı hazırlıyoruz. Bölgeler arası farklılığı gidermek ancak mekansal stratejiden geçiyor. Türkiye sadece Marmara bölgesiyle zenginleşemez. 2023 hedefine ulaşmak istiyorsak yeni Marmara bölgelerine ihtiyacımız var" ifadelerini kullandı. Ortalama yüzde 3 büyümeyle 2020'de Türkiye'de kişi başına gelirin 13 bin dolara geleceğini, yeni bir hikaye yazılabilirse bu rakamın yüzde 7 büyümeyle 17 bin dolara ulaşacağını belirten Hisarcıklıoğlu, "Buna odaklanmalıyız. Kavgaların içinde boğulursak kendimize yazık ederiz. Türk özel sektörünün, girişimcisinin bunu başarabileceğine inanıyorum" dedi.
HABER
Türk ihracatçıların yeni hedefi Hindistan Türk ihracat sektörü, ihracat pazarlarını çeşitlendirme çabalarını sürdürüyor. Avrupa ve komşu ülkelerdeki siyasi ve ekonomik krizler nedeniyle alternatif pazar arayışlarına ağırlık veren Türk ihracat sektörü, dünyanın hızlı gelişen ekonomilerinden Hindistan’a gidiyor. Ekonomi Bakanlığı koordinasyonu, Türkiye İhracatçılar Meclisi organizasyonu ve İhracatçı Birlikleri işbirliği ile 06 - 09 Nisan 2015 tarihleri arasında ’nın en büyük kenti olan Mumbai’ye yönelik gerçekleştirilecek olan Ticaret Heyeti Organizasyonu’na Ekonomi Bakan Yardımcısı Adnan Yıldırım başkanlık edecek. Ege İhracatçı Birlikleri heyetine ise Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Rıza Seyyar başkanlık yapacak. Ziyaret öncesi yaptığı değerlendirmede düzenlenecek heyetin önemine işaret eden Ekonomi Bakan Yardımcısı Adnan Yıldırım, bu gibi faaliyetlere Ekonomi Bakanlığı olarak maddi, manevi destek vererek, ülkemiz ihracatçılarının arkasında devlet desteğini hissetmelerinin öneminin farkında olduklarını ifade etti. Hindistan’a düzenlenecek ticaret heyetinin sadece iki ülke arasındaki ticarete değil, uzun vadede karşılıklı yatırımlara da katkı yapacağını dile getiren Yıldırım, “Ülkemiz ihracatçılarının böylesi faaliyetler ile iş yapma kültürlerinin yelpazesi genişliyor. Bu da iş dünyamızın yapısını her geçen gün kuvvetlendiriyor” diye konuştu.
“Hedefimiz Hindistan’a ihracatımızı arttırmak”
Yüzölçümü bakımından dünyanın yedinci, nüfus bakımından ise ikinci büyük ülkesi konumundaki Hindistan’a Türkiye’nin yaptığı ihracatın 565 milyon dolar seviyesinde olduğuna işaret eden Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Sabri Ünlütürk, söz konusu rakamın arttırılması için çaba göstereceklerini kaydetti. Hindistan’ın 500 milyar doları aşkın ithalatı olduğunu anlatan Ünlütürk, “Hindistan’ın
91
Nalbur Teknik.com / Mart’15
ekonomik büyüklüğü şu anda dünyanın en büyük ekonomisi Amerika Birleşik Devletleri’nin yüzde 10’u seviyesinde ama mevcut büyüme ve gelişme hızı ile 2050 yılında ABD’yi yakalama potansiyeli var. Hindistan ekonomisi her yıl yüzde 5 seviyesinde büyüme kaydediyor. Böylesine büyük potansiyele sahip Hindistan’ın bu gelişiminden daha fazla pay almak için bu tür ticaret heyeti organizasyonları hayati öneme sahip” diye konuştu. Türkiye’nin Hindistan’dan yıllık 6 milyar dolar seviyesinde ithalat yaptığına işaret eden EİB Koordinatör Başkanı Ünlütürk şöyle devam etti: “Hindistan dev bir pazar. Hindistan’a nüfus büyüklüğü
ve GSMH açısından yoksul ülke gözüyle bakmak yanlış. 250-300 milyon kadar ortayüksek gelir grubuna dâhil bir kesim var. Pazar her geçen yıl daha da serbestleşiyor. İnşaat malzemeleri (seramik, fayans, banyo takımları), demir çelik, otomotiv ve yan sanayi, makine ve aksamları (tekstil ve gıda makineleri, takım tezgahları, pompa ve kompresörler) başta olmak üzere, Gıda (konserve gıda ve içecekler, bisküvi, şekerli ve çikolatalı mamuller, makarna, zeytinyağı, kuru ve sert kabuklu meyveler), kimyevi maddeler (tekstil kimyasalları, ilaç sanayisi hammaddeleri), beyaz eşya, maden ve mineraller, mobilya, tekstil ve hazır giyim, ağaç
mamulleri (kağıt peçete, havlu vb.), doğal taş sektörleri uluslararası standartlara uygun ürünleri imal ve ihraç eden firmalarımızın heyete katılmalarında fayda görüyoruz. Heyetin en fazla 25 işadamı ile sınırlı tutulması planlanıyor. Organizasyon kapsamında, iki ülke üst düzey yetkililerin katılımlarıyla bir iş forumu düzenlenecek her iki ülke girişimcileri ile iş görüşmeleri gerçekleştirilecek. Heyetimize, Hindistan pazarına girmek isteyen veya Hint pazarındaki paylarını arttırmak isteyen firmalarımızın katılımlarını bekliyoruz.”
ÜRÜN TANITIMI
Kolay ve hassas diş açmak için; Virax 2" pafta makinasıyla diş açmak kolay ve etkili bir işlem haline gelir. Montaj, ayar ve uygulama süreçlerinin tümü, hızlı, güvenli, rahat ve kolay bir şekilde diş açmak için, ideal şartları sağlamak üzere tasarlanmıştır.
Özellikler: • Motor gücü: 1100 W • Motor devri: 38 rpm • Ağırlık: 57.7 kg • Boyutlar (mm): 1160x650x1100
Kısa boruların paftalanmasına uygun 330 mm uzunluğunda gövde.
özel olarak tasarlanmış
çalıştırmak ve durdurmak
uzun çeneler
94
Nalbur Teknik.com / Mart’15
kontrolü
Hızlı ve kolay pafta ayarı
çalıştırılan pafta kafası
ÜRÜN TANITIMI
ÜRÜN TANITIMI
Filli boyadan kişiye özel renkler Filli Boya Renxmatik Sistemi insan gözünün algılayabildiği tüm renkleri eksiksiz ve kesin olarak tanımlayarak kişiye özel, sınırsız renk üretiyor.
R
enxmatik sistemi ile bir kumaş, kağıt, perde ya da favori bir eşyanın rengi 2 saniyede elde edilebilecek. Mimarlar, tasarımcılar, boya ustaları ve yaşam alanlarının dekorasyonuna, renklerine özen gösteren herkes bu sistem sayesinde mekânlarda renk kullanım seçeneklerini arttırarak özgün yaşam alanları oluşturabiliyor. Renxmatik sistemi ister 1 litre ister 100 litre olsun, istenilen renk, ton ve miktarda boyayı kişiye özel üretilmesine imkan sağlıyor. Yeni Renk Tonlarının Kullanımına İlham Verecek Filli Boya’nın trend oluşturacak yeni renk tonlarını deneyen kullanıcılar, Renxmatik ile daha cesur renk seçimleri yapacak. Hazır renk kartelalarından renk seçmenin yanı sıra, kişiye özel beğenilere de imkân tanıyan Renxmatik sistemi, yeni renk tonlarında renk kullanımını teşvik ederek yaşam alanlarına ilham verecek.
97
Nalbur Teknik.com / Mart’15
ÜRÜN TANITIMI
İlklerin markası Nozbart 1971’den bu yana sürekli gelişim ve ilerleme kaydederek büyüyen Tüm Plastik, ileri teknoloji ve 44 yıllık deneyim ile ürettiği ürünlerine yenilerini ilave ederek ürün yelpazesini genişletmeye devam ediyor
N
ozbart pompalar ¼ HP’den 60HP’ye uzanan geniş yelpazesi ile dikkat çekiyor. 2012 yılında LyonFransa’da filtrasyon ve innovasyon dalındaki ödülü alan ve dünyada bir ilk olan 30HP Tsunami serisi termoplastik pompanın ardından kendiyle yarışmaya devam eden Tüm Plastik. 2015 yılının en yeni ürünü, termoplastik, Sultan Serisi pompaları (40HP-50HP-60HP) hizmete sundu. Böylece sessiz ve verimli Nozbart Pompalar üstün mühendislik ürünü 40HP-50HP-60HP’lik Sultan serisi ile daha da güçlendi.
Sultan
serisinin
özellikleri
• Yeni serinin en son ve en büyük üyesi 60 HP’nin tüm diğer dünya pompalarına üstünlüğü ana gövdenin yanında çarkının da termoplastik olarak dünyada ilk üretilmesidir. • Özgün tasarımlı en son teknoloji ürünü süper mukavemetli termoplastik çarkın kanat yüzeylerinin pürüzsüz parlak ve tam istenilen eğim ve formda olması yüksek verimini sağlar. Az enerji harcar, sessiz çalışır. • Termoplastik çark hafiftir, uzun motor ve pompa ömrünü garanti eder. Paslanma ve çürüme yapmadığından deniz suyu ve korozif ortamlarda rahatlıkla kullanılır. • Tam dengelenmiş çarkın titreşimsiz çalışması sayesinde motor rulmanları ve mekanik seramik salmastra bozulmaz. Termoplastik pompa çarklarını hassas toleranslarla üretmekteyiz. • 40-50-60HP Nozbart Sultan Serisi süper sessiz, süper verimli,
99
Nalbur Teknik.com / Mart’15
ÜRÜN TANITIMI
az enerji ile çok iş yapan, müthiş debili 1450 d/dak süper motorlu termoplastik salyangoz pompalardır. • Yarıya kadar kirlendiğinde bile performansı düşmeyen 80 litrelik eksantrik süzgeçli büyük ön filtreye sahiptir. • Yekpare ayak üzerinde dört cıvata ile kolay ve rahatça zemine tespit edilir ve ayar gerektirmez. • Nozbart Sultan serisi akışkanın metal yüzeye temas etmediği cam elyaf takviyeli, yüksek mukavemetli korozyona mukavim termoplastikten mamuldür. • Yüzme havuzları, deniz suyu ve genel amaçlar için kullanıma uygundur. Elektrik motoru IP-55 korumalı, fan soğutmalı olup nemli ortamlarda çalışmaya uygundur. • Düşük ortam sıcaklıklarında donmaya karşı pompa ve filtrede tahliye tapası mevcut olup bütün bağlantı elemanları paslanmazdır. Tüm bu üstün özellikli ve dünyanın ilk termoplastik çarklı Nozbart'ın Sultan serisi pompalarının yanı sıra yine yeni geliştirilen 7,5-10-12,5HP Süper Tufan serisi sizlerin hizmetindedir. Tamamen Türk mühendislerinin çalışmalarıyla oluşan Nozbart ürünleri dünya liderliğine devam edecektir. Süper Tufan serisinin Tufan serisine göre üstün özelliklerini aşağıdaki tabloda net bir şekilde görebilirsiniz. Tüm ürün ve detaylarına www.tumplastik. com web sayfasından ulaşmak mümkündür.
ÜRÜN TANITIMI
Wagner’le amatör boyamalar artık daha kolay Alman Markası olan Wagner’in Türkiye distribütörlüğünü yapan Dersan Makina, Özellikle Amatör boyama ekipmanlarında büyük bir eksikliği dolduruyor.Wagner aracılığı ile kendi boyama işlerini yapmak isteyen kullanıcılara büyük kolaylıklar sağlayan Dersan Makina amatör ekipmanların Türkiye’de yaygınlaşmasını sağlayarak amatörlerin işlerini oldukça kolaylaştırdı. Dersan Makina’nın kullandığı ürün grupları Akıllı Kesme Makinaları ve Akıllı Boya Rulosu olmak üzere ikiye ayrılıyor.
Akıllı Kestirme Ruloları
300 ml boya haznesi bulunan akıllı kestirme rulosu, şırınga sistemi sayesinde kullanılacak boya yı haznesine doldurur. El mandalı sayesinde haznesindeki boyayı rulonun dışına kadar damlatmadan ulaştırır. Bu sayede hem fazla boya tüketiminin önüne geçilir hem de temiz bir şekilde boya yapılmasını sağlar. Akıllı kestirme rulosunun ucunda bulunan kestirme aparatı ve sürtünmeyi önleyen ince fırçası sayesinde kestirme bantı ve kestirme fırçası kullanmadan pratik olarak boya kestirme işlemini sonlandırır.
Akıllı Boya Rulosu
550 ml boya haznesi bulunan pilli akıllı boya rulosu, şırınga sistemi sayesinde kullanılacak boya yı haznesine doldurur. Pilli veya mandallı mekanizması sayesinde haznesindeki boyayı rulonun dışına kadar damlatmadan ulaştırır. Bu sayede hem fazla boya tüketiminin önüne geçilir hem de temiz bir şekilde boya yapılmasını sağlar. Akıllı boya rulosu sayesinde ruloyu boya kovasına daldırmak zorunda kalmazsınız. Boya rulonun dışına değil iç kısmına nüfus eder, bu sayede daha dolgun yüzeyler elde edebilirsiniz. Damlama ve akıntıların önüne geçen bu sistem diğer sistemlere göre tekrar tekrar kullanılabilme özelliğine sahiptir. Sistem tamamen demonte olduğundan dolayı tüm parçaları temizlenebilir ve saklama kolaylığı sağlar.
101
Nalbur Teknik.com / Mart’15
ÜRÜN TANITIMI
Kesik Korumalı Eldivenler Çoğu iş kaynaklı kazalar ciddi el ya da bilek yaralanmalarına yol açar. Bu hasarlar çoğu zaman, bıçak, metal saç, kağıt ya da cam gibi sivri objelerle uğraşırken oluşur. Bu noktada, güç, keskinlik ve hareket kombinasyonu, kesik yaralanmaları konusunda önemli rol oynar. Uygun koruyucu eldiveni giyerek kesik şiddeti kadar sıklığı da önemli derecede azaltılabilir.
Geniş MAPA Professionnel kesik koruma ürün grubu, bu riskin bulunduğu tüm durumlarda ellere mükemmel bir rahatlık ve koruma sağlar. Kesik risklerine bağlı olarak değişen ihtiyaçlardan dolayı, koruma ikiye ayrılmıştır : * KRY ürünleri, yüksek derecede el becerisi gerektiren işlerde hassasiyet açısından idealdir. (10 eldiven)
Bu farklı versiyonlardan birkaç örnek;
Krytech 579 üstün kesik koruması sunar; (EN 388: seviye 3 / ISO 13997: 5.2N) yüksek dokunsallık ve el hassasiyeti ile kombine edilmiştir. Kaliteli ve esnek materyali sayesinde kullanıcıya giyim konforu sağlar, ayrıca kullanım süresi boyunca da aşınmaya karşı çok dirençlidir. Eldiven otomotiv, metal, hassas montaj, kağıt ve mukavva işleri için uygundur.
Krynit 582, kesik seviye 5, çok yağlı, yüksek kesilme riskli ortamlarda sağladığı kesik ve cilt koruması ile beraber üstün sıvı geçirmezlik ve kaydırmaz tutuş sağlar. Yenilikçi ¾ nitril kaplama sıvı ve yağ geçirmezdir. Yağlı parçalarla çalışırken dahi yağı üzerinde tutmaz ve geri iter, daha fazla güvenlik ve yüksek verimli üretim için gereken yağlı ortamlarda etkili kavrayışa olanak verir. Ayrıca, cildi de zararlı sıvılara karşı korur. Yüksek kesilme riskli barındıran yağlı iş istasyonlarında, cam işleme, metal presleme, otomotiv ve metal endüstrisi gibi birçok sektör için kullanımı idealdir.
103
Nalbur Teknik.com / Mart’15
* KRO ürünleri, çok yüksek koruma gerektiren ağır işler için uygundur. Aşınmaya karşı korumalıdır. (7 eldiven) Tüm kesik korumalı eldivenler, EN 388 Avrupa ve ISO 13977 Uluslararası Standartlarına göre test edilmiştir. Çalışma koşulları, kuru ve temizden ıslak ve yağlıya ya da çok kirliye gibi şekillerde değiştikçe, eldivenler de farklı versiyonlarda mevcuttur.
ÜRÜN TANITIMI
Kroflex 840 EN 388: kesik seviye 5 / ISO 13997: 20.4N) ıslak kaygan iş istasyonlarında
objeleri kaydırmadan tutmak için tasarlanmıştır. 840 aynı zamanda maksimum kesik ve delinme koruması sunar. Tırtıklı lateks kaplaması ıslak ortamlarda yüksek kavrama sağlar ve avuç bölgesinde yüksek ısı dayanımı sunar. Şişeleme, cam işleme, plastik kesme ve plastik enjeksiyon sonrası sıcak parçalarla işlem, yapı çalışmaları ve atık toplama başlıca kullanım alanlarıdır.
Tam koruma sağlamak için 2 farklı çeşit kolluk bulunmaktadır. Krytech Arm 532 (EN 388: seviye 3) ve Krytech Arm 538 (EN 388: seviye 5) kolun üst ya da alt kısmını korur.
Örneğin: metal saç taşınması.
Krotech Food 828 (gıda kullanım EN 388: kesik seviye 5 / ISO 13997: 14.1N)
Spectra kusursuz örme astar sayesinde, kesikler karşısında sağladığı yüksek koruma ile dikkat çeker. Daha uzun kullanım süresi için yıkanabilir ve ayrıca eldiven altına da giyilebilir. Yapısı kusursuzdur ve yüksek konfor sağlar. Çok yönlü tasarımı ile pratik ve ekonomiktir. Kemik çıkarma, dilimleme, gıda işleme, balık, tavuk, et kesme gibi gıda endüstrisindeki tüm uygulamalarda kullanılabilir.
Tüm bu bilgilerin yanı sıra kesik korumalı bir eldiven giymenin tek başına tam bir koruma garantisi sağlamadığının altını çizmek oldukça önemlidir. (Örneğin; motorlu bir cihaz ile kesim yaparken) Ayrıca, EN 388 ve ISO 13997 test sonuçları ortalama göstergeden daha fazlasını vermez. İş istasyonu için en uygun koruma tipini belirlemek için yerinde
birebir çalışma yapılması önerilir. MAPA Professionnel endüstriyel uygulamalar için koruyucu eldivenler üreten ve pazarlamasını yapan dünya lideri bir markadır. Kimyasaldan gıdaya, elektronikten metal ve otomotive birçok farklı sektöre 60 yılı geçen tecrübesi ile her iş kolunun farklı ihtiyaç ve risklerini göz önüne alarak özel çözümler sunmaktadır. ISO belgeli fabrikalarda günde
ortalama 1 milyondan fazla sayıda eldiven üretilmektedir. Bu eldivenler beş kıtada satılmaktadır. MAPA Professionnel çalışanların farklı özel ihtiyaçlarını karşılamaya çalışmaktadır ve 90’ı aşkın ülkedeki varlığı gerçek bir müşteri memnuniyetine ulaşmasını sağlamaktadır. Daha fazla bilgi için www.tr.mapa-pro.com adresini ziyaret ediniz.
ÜRÜN TANITIMI
Yerleşim planlarının yapılması ve kontrol edilmesi artık daha kolay
B
osch’dan profesyoneller için GLM Floor Plan Uygulaması Bosch’un lazerli uzaklık ölçeri, GLM 100 C Professional, kullanıcıları için önemli bir işi kolaylaştırıyor ve kullanıcıların ölçme kamerası uygulamasını kullanarak, şantiyenin boyutlarını ayarlayabilmelerine ve belgelendirebilmelerini imkan tanıyor. Tablet ve PC’lere uyumlu bu uygulama sayesinde kullanıcılar ve planlamacılar kalem kâğıt kullanmak yerine planlarını dijital olarak 1.50 ölçeğinde daha hızlı ve kolay çizebilecekler. Sadece yeni planlar için değil, mevcut planların da doğru olup olmadığını anlamak için de kullanabilirler. Uygulama sayesinde çalışma sonuçları PDF olarak kaydedilebilir ve şantiyeden e-mail yoluyla doğrudan gönderilebilir. GLM Floor Plan uygulaması gerekli bilgileri her zaman ve her yerde anında kullanıma sunuyor. Bluetooth bağlantısı sayesinde optimize edilmiş iş akışı Veri, lazerli uzaklık ölçere entegre edilmiş Bluetooth arayüzü sayesinde uygulama ve
105
Nalbur Teknik.com / Mart’15
GLM 100 C Professional arasında senkronize oluyor. Bu sayede ölçülen sonuçlar hızlıca ve kolayca tablet PC’lere transfer edilebilir ve uygulamanın çok yönlü fonksiyonları kullanılarak işleniyor. Bu da manüel transfer sonucunda oluşabilecek hata risklerini ortadan kaldırıyor. Yer planının dijitalleşmesi, proje bilgilerinin daha hızlı elde edilmesini ve bilgilerin daha kolay değiş tokuş edilmesini sağlıyor. Bu şekilde çalışma arkadaşları, şefler ve müteahhitler gereksiz zaman harcamaktan kurtularak, zamandan tasarruf etmiş oluyor.
Özellikleri
1. GLM 100 C Professional tablet ve PC’lerle kullanılmak için tasarlandı 2. Yeni planlar oluşturmayı, mevcut planları kontrol etmeyi ve e-mail ile göndermeyi kolaylaştırır 3. Bluetooth üzerinden bağlantı sağlar 4. Kullanıcı dostu navigasyon sistemiyle kullanımı kolay ve fonksiyonları daha anlaşılır 5. Ücretsiz olarak Google Play Store ve Apple App Store’dan indirilebilir
ÜRÜN TANITIMI
Btmseal AlfaHibrit Şaffaf Soğuk havalarda ve ıslak zeminlerde yalıtım sağlayan şeffaf yalıtım malzemesi Btmseal Alfahibrit transparan özelliği ile uygulandığı yüzeyin doğal görünümünü koruyor
S
oğuk havalarda ve ıslak zeminlerde yalıtım sağlayan şeffaf yalıtım malzemesi Btmseal Alfahibrit transparan özelliği ile uygulandığı yüzeyin doğal görünümünü koruyor.
Hibrit Polimer Esaslı Tek Komponentli Su Yalıtım Malzemesi •
Ürün Tanımı
Btmseal AlfaHibrit Şaffaf Negatif ve pozitiften, - 5 ºC ve üstü sıcaklıklarda, ıslak zeminlere uygulanabilen, astar gereksinimi olmayan, 2mm.çatlak köprüleme özellikli, solventsiz, siyanat içermeyen, hızlı kürlenen, kolay uygulanan, yüzde 100 solidli
107
Nalbur Teknik.com / Mart’15
(solventsiz), hibrit polimer esaslı bir su yalıtım kaplamasıdır. Uygulama sonrası eksiz, U.V. dayanımlı, sağlam ve çatlak köprüleme özellikli bir yapı oluşturur. Elastomerik özelliği nedeni ile düşük sıcaklıklarda bile performansı aynı kalır.
•
Kullanım Alanları
• Teras ve balkonlarda • Bodrumların iç ve dış yüzeylerinde • Yüzeylerdeki çatlakların tamirinde • İç yüzey ve dış cephelerdeki birleşimlerde • Kubbelerin iç yüzey ve dış cephelerinden • Çatı gizli derelerinde • Seramik altı su yalıtımında
• Nem bariyeri olarak zemin uygulamalarında
•
Özellikleri
• Astarsız direkt uygulanabilme • Hızlı ve tam kürlenme • Yeni nesil reaktifle kürlenme • Düşük viskozite nedeni ile kolay uygulama • Plastifiyan içermeyen formülasyon • Nefes alabilme • Yüksek kimyasal direnç • -5 ºC ile 35 ºC arasında uygulanabilme • Nemli yüzeylere uygulanabilme • Kürünü tam almamış sertleşmiş(minumum 4 günlük) taze betonun üzerine uygulanabilme
ÜRÜN TANITIMI
Gedore Penseleri ile herşey kontrol altında En iyi çelikten mamul, en modern makineler ve çevreyi koruyan üretim yöntemleri kullanılarak üretilen Gedore Penseleri her imalat aşamasına göre geliştirilmiş sıkı kalite kontrol süreçleri sayesinde her zaman yüksek kalite seviyesini garanti etmektedir. Böylece endüstrinin aradığı en üst seviyede kalite, sürekli zor şartlar altında çalışılması durumunda
bile rahatlıkla sağlanır. Üretiminde kullanılan özel çelik aşırı yüklenme durumunda kırılmaz veya parçalanmaz, aksine hatalı kullanım durumunda şekil değişikliği gösterir ve bu sayede kullanıcılar için en az yaralanma riski sunar. Gedore, Almanya’da 95 yıllık, Türkiye’de 45 yıllık tarihçesi ile dünyanın önemli el aletleri üreticilerinden biri. Endüstri, otomotiv, havacılık ve
yenilenebilir enerji sektörleri için düşünceli ve özenli bir şekilde tasarlanmış, yenilikçi çözümlerimizi tork aletleri, çektirmeler, anahtarlar, lokma ve avadanlıklar, tornavidalar, penseler, VDE izole aletler, çekiçler, atölye dolapları ve takım çantaları, otomotiv aletleri, boru bükme ve tesisat aletleri kategorilerinde sunuyor.
Gedore Penseleri Power Simgesi ile %35 daha az güç kullanımı Power Simgesi ile %35 daha az güç kullanımı Gedore Penseleri üzerinde bulunan K sembolü kaldıraç kanunun avantajları gözetilerek geliştirilmiş bir özelliktir. Özel yerleştirilmiş dönme noktası sayesinde daha düşük güç sarfederek maksimum güç aktarımı sağlanır.
8250 Kombine Pense Serisi DIN ISO 5746 standartları çerçevesinde üretilen 8250 serisi penseler, etkin tutuş için uç kısmında tırtıllı kavrama yüzeyine sahiptir. Uç kısmının gerisinde bulunan kaba tırtıllı kavrama yüzeyi sayesinde boruların, civataların sıkı bir şekilde tutulması sağlanır. Endüksiyonla sertleştirilmiş kesici ağızlar (62-64 HRC) uzun süre yüksek performans sağlar. Özel güç aktarım merkezi sayesinde %35 daha az güç kullanımı yeterlidir. Ayrıca yüksek kalitede 2 bileşenli saplar, kaymaya karşı parmak koruyuculu olup, ergonomik olmasından ötürü yorulmadan çalışmaya izin verir.
109
Nalbur Teknik.com / Mart’15
ÜRÜN TANITIMI
8250 Kombine Pense Serisi DIN ISO 5746 standartları çerçevesinde üretilen 8250 serisi penseler, etkin tutuş için uç kısmında tırtıllı kavrama yüzeyine sahiptir. Uç kısmının gerisinde bulunan kaba tırtıllı kavrama yüzeyi sayesinde boruların, civataların sıkı bir şekilde tutulması sağlanır. Endüksiyonla sertleştirilmiş kesici ağızlar (62-64 HRC) uzun süre yüksek performans sağlar. Özel güç aktarım merkezi sayesinde %35 daha az güç kullanımı yeterlidir. Ayrıca yüksek kalitede 2 bileşenli saplar, kaymaya karşı parmak koruyuculu olup, ergonomik olmasından ötürü yorulmadan çalışmaya izin verir.
8320 Çelik Halat Kesici Geleneksel çelik halat kesiciler ile kıyaslandığında son derece yükse hizmet ömrüne sahip 8320 Çelik Halat Kesici, kolayca değiştirilebilen kesme uçlarına sahiptir. Metal Injection Molding teknolojisi ile üretilmiş kesici uçlar tel halatları temiz keserek tiftiklenmeyi önler. 1800 N/mm ye kadar olan tel halatlar en çok 4mm çap ile (Örn. Paslanmaz çelik tel halatlar, çelik ve tekstil boşluklu tel halatlar, bowden kabloları, gemi direği telleri), 750 N/mm ye kadarlık tel en çok 6mm çap ile (tel pimler, tel çiviler, vidalar, civatalar, tavan askıları gibi) kesimi uygundur.
ÜRÜN TANITIMI
Ayvaz Bıçaklı Vanalar, düşük maliyeti ile dikkat çekiyor
D
üşük maliyetli ile dikkat çeken Ayvaz Bıçaklı Vanalar, muadilleri arasında en çok tercih edilen vana türlerinden olma özelliğini taşıyor. Ürün çamur ve aşındırıcı uygulamalar için geliştirilmiş; özellikle aşındırıcı partiküller içeren akışkanlarda kullanılıyor. Akışkan geçişini, iki sızdırmazlık halkası arasında, geçiş yönüne dik olarak kayan bir bıçak (sürgü) ile kapatıp, açarak görevlerini yerine getiriyor. Tam açık veya tam kapalı olarak çalışmaları tercih edilen Ayvaz Bıçaklı Vanaları hassas akış kontrolü için uygunluk özelliği taşımıyor. Bıçaklı Vanalar, daha çok lifli akışkanlarda, örneğin kağıt sanayii ve atık su hatlarında kullanılmaya uygun olarak tanımlanıyor. Tek parçalı gövdesi ve elastomer (EPDM, NBR, NR) siti ile tam sızdırmazlık sağlayan ürün akışkan özelliğine göre metal sitli de üretiliyor. Volanlı, dişli kutulu, zincir çarklı, pnömatik aktüatörlü ve elektrik aktüatörlü olabilen ürün yükselen ve yükselmeyen milli alternatif sağlıyor.
111
Nalbur Teknik.com / Mart’15
Avantajları - Tam açık vana, akış için direnci oldukça düşük ve düzgün bir geçiş sağlar. - Her iki taraftan akış için de kullanılabilirler. - Vana herhangi bir konumda monte edilebilir. Ancak, milin yere dik ve volanın üstte olması tercih edilir. - Büyük anma çaplarında bile kısa vana boyu söz konusudur. - Ekonomik ve rahatlıkla temin edilebilirler. - Yüksek basınçlara uygun tipleri vardır. - Bakımı kolaydır
Özellikleri Akışkan Cinsi: Yarı katı olarak adlandırabileceğimiz tüm akışkanlarda kullanımı tercih edilmektedir. Tahrik Şekli: Genelde el ile, pnömatik aktüatörler ile Anma Ölçüleri: DN 50’den DN 600’e kadar olabilmektedir. Çalışma Sıcaklık Aralığı: Genelde -10 °C ve +110 °C aralığındadır. Gövde Malzemesi: GGG-40 Sfero Döküm Bağlantı: Flanşlı Bağlantı/ Wafer Uygulamalar: - Kağıt Endüstrisi - Petro Kimya EndüstrisiAritma Tesisleri - Maden Sektörü - Kimyasal Üretim Tesisleri - Gıda - Kumanda sistemleri
ÜRÜN TANITIMI
Kesme ve taşlamada Hilti’den yeni ürün
Ü
rünlerini tasarlarken güvenliğe ve kullanım kolaylığına önem veren Hilti, yenilenen kesme ve taşlama makinalarıyla sektöre farklı teknolojiler sunuyor. Çelik, metal ve taş malzemelerin yüzeyini taşlamak, düzeltmek ve kesmek için kullanılan Hilti kesme ve taşlama makinaları zenginleştirilmiş teknolojisiyle iş sağlığı ve güvenliği konusunda artı değeroluşturuyor, kullanışlı tasarımıyla günlük çalışma performansını artırıyor. Hilti’nin yeni AG 115 model kesme ve taşlama makinası güvenlikli tetiği ile olası iş kazalarını önleme imkanı sunarken, AG 180 model kesme ve taşlama makinası ise ergonomik tutma kolu ve daha rahat kontrol edilebilen tetiğiyle iş güvenliği önlemlerinin yanı sıra uzun ve zorlu işlerde maksimum konfor sağlıyor. Güvenlikli tetik ve kumanda koluyla üstün emniyet garanti altında İş kazalarının yaklaşık yüzde 35’inin inşaat sektöründe yaşandığı Türkiye’de, inovasyonu ve ileri teknoloji ürünleriyle sektöre yön veren Hilti, yenilenen kesme ve taşlama makinalarındaki emniyetli özelliklerle insana verdiği önemi bir kez daha ortaya koyuyor. Hilti AG 115 model kesme ve taşlama makinalarında bulunan yüksek güvenlikli tetik sayesinde kullanıcı tetiğe basmayı bıraktığı anda makina çalışmasını durduruyor. Kullanıcı tetiğe basmayı bırakır bırakmaz açılan güvenlik kumanda kolu ise makinanın istenmeyen anlarda tetiğe kazara basılarak çalıştırılmasına engel oluyor. Düz
113
Nalbur Teknik.com / Mart’15
dişli odası tasarımına ve dayanıklı bir gövdeye sahip AG 115 model makinalar, uzun kömür ömrü ve anahtarsız bağlantı avantajlarına da sahip. Hilti ayrıca müşterilerine kömür, tetik ve elektrik kordonunun satışını da yapıyor. Yeni ergonomik tasarım sayesinde işler artık daha kolay Hilti‘nin ergonomik tasarımıyla öne çıkan AG 180 model kesme ve taşlama makinası ise rahat kullanımı sayesinde uzun çalışma saatlerinde bile çalışanların konforunu maksimum seviyede tutuyor. Ergonomik tutma kolu, çok parmakla kontrol edilebilen kullanışlı tetik ve düşük titreşim için ergonomik açılı yan kol ile kullanıcılar daha verimli çalışıyor. Ergonomik olarak tasarlanmış şekli ile tetik, son derece konforlu bir şekilde başparmak ve sağ ya da sol elin birkaç parmağı ile her türlü çalışma şartlarında rahatlıkla kullanılabiliyor. AG 115 model ürünlerde olduğu AG 180 model makinalarda da bulunan düz dişli odası tasarımı ve anahtarsız bağlantı özellikleri makinaların daima güvenli ve kontrollü kullanımına imkan tanıyor. Hilti’den aşındırıcı taşlarda eksiksiz ürün portföyü Hilti’nin yeni ürünleri arasında AG 115 ve AG 180 model kesme ve taşlama makinalarına ek olarak; 115, 125, 180, 230 milimetre gibi farklı ölçülerde inox, kesme ve taşlama taşları da bulunuyor. Hilti‘nin yeni ürün portföyünde her boy ve tip için makineli avantaj paketleri de mevcut.
ÜRÜN TANITIMI
Klozetlerde Aquablade farkı Ideal Standard, sektörün en büyük organizasyonları arasında gösterilen ISH Frankfurt Fuarı’nda Aquablade teknolojisi ile lansman yaptı
I
deal Standard, yeni ürünlerini Almanya’da sergiledi. Aquablade, Tonic II, DEA, Ceraplan III, Ideal Rain Cube ve Jado Joy serileri ISH Fuarı'nda görücüye çıktı. Ideal Standard, hayata geçirdiği Aquablade klozet, tıpkı bir şelale gibi suyun tüm hazneye eşit dağıtımını sağlayarak klozetin arka, ön ve yan olmak üzere tüm bölgelerine suyu ulaştırıyor ve yüzde 100 temizlik ve hijyen sağlıyor. Aquablade klozet, tasarımı sayesinde su sıçratmayan özelliği ile de diğer kanalsız klozetlerden farklılaşıyor. Su perdesi şeklindeki
kanal tasarımı ile türbülansı azaltıp yıkama performansını maksimize ederek aynı zamanda daha sessiz bir yıkama imkanı sunan Aquablade klozet, klozet kapağının oturma kısmı kapanınca su çıkış kanalı hiçbir şekilde gözükmediği için estetik açıdan da önemseniyor.
Çok yakında Türkiye’de
Ideal Standard Türkiye Başkanı ve CEO'su Erdem Çenesiz, "Yeni yeni yaygınlaşmaya başlayan Rimless adıyla bilinen kanalsız klozetin ve bataryalarda kullanılan seramik kartuşun mucidi Ideal Standard
bu defa da yeni teknolojisi AQUABLADE ile Kanalsız klozet teknolojisinde çıtayı çok daha üst seviyeye taşıdı. Tasarrufa dayalı, sürdürülebilir üretim anlayışı ile sektöre öncülük yapan Ideal Standard'ın yeni tasarımı Aquablade de bu anlayışın bir ürünü. Tasarruflu yeşil ürünler konusunda daha da hassas düşünen Türk tüketicisi için de çok yakın zamanda en cazip ürünlerden biri olacaktır. Aquablade Temmuz ayı içinde Türkiye'de satışa sunulacak" dedi.
ÜRÜN TANITIMI
3M Fast ile yüksek performanslı sızdırmazlık bantları 3M Fast ile yüksek performanslı sızdırmazlık bantları, yapılarda su ve nem bariyeri oluşturuyor. Fast bant ailesi ile inşaat sektörünün yalıtım ve sızdırmazlık sorunlarına yeni bir çözüm sunuyor. 3M Fast sızdırmazlık bantları, inşaat sektöründe hem iç hem de dış alanlarda, yapılardaki tüm birleşim yerlerinde, kalıcı nem, hava ve su bariyeri sağlarken uygulama süreçlerini de kolaylaştırıyor
3
M, Fast bant ailesi ile inşaat alanında farklı bina materyallerinde sızdırmazlık sağlamayı uzun süren, zahmetli bir süreç olmaktan çıkarıyor. Kapı, pencere ve kör kasa profillerinde, membran birleşim noktalarında, sıva, beton ve küflü metal gibi en zorlu yüzeylere bile kolayca yapışabilen Fast yüksek performanslı bantlar, yüzey hazırlığı gerektirmeden yalıtım sağlıyor. Eksi 18 dereceye kadar düşük sıcaklıklarda bile zorlu yüzeylere kolayca uygulanabilen bantların üzeri tercihe göre boyanabilyor ya da farklı materyallerle kaplanabiliyor. 3M Fast ürünleri sahip oldukları yüksek teknoloji sayesinde çivi ile delindiğinde bile cismin etrafını sararak sızdırmazlık sağlarken; uygulandıkları alanda UV ışınlarına karşı 6 aya kadar koruma sunuyor. Yapı sektörü için özel olarak geliştirilen 3M Fast sızdırmazlık bantları, Ift Rosenheim, SP ve SINTEF gibi saygın kurumların onayını aldı. 3M Fast sızdırmazlık bantları kullanıcılarına, her koşulda ve yüzeyde, farklı ortam sıcaklıklarında tek kişi tarafından uygulama imkanı sunarak; yalıtım ve sızdırmazlık uygulamalarında iş yapış süreçlerine yeni bir soluk getirmeyi amaçlıyor.
115
Nalbur Teknik.com / Mart’15
HABER
Polisan’dan Ege Bölge Müdürlüğü ve Lojistik Merkezi açıldı Polisan Boya’nın, Ege Bölgesi’nde daha hızlı, güçlü, dinamik ve verimli hizmet vermek üzere toplam 5 bin metrekarelik bir alanda faaliyet gösterecek yeni Ege Bölge Müdürlüğü ve Lojistik Merkezi açıldı
Polisan Holding CEO’su Erol Mizrahi
P
olisan Holding CEO’su Erol Mizrahi, Polisan olarak sektördeki ilkleri gerçekleştirmeyi kendilerine daima ilke edindiklerini belirterek, “Bugün sektörde Mix Center renklendirme sistemimizle sunmuş olduğumuz hizmet ve tüketici faydaları sektörde takip edilir durumdadır. Benzer söylemlerle yapılan
117
Nalbur Teknik.com / Mart’15
iletişimleri gördükçe gurur duyuyoruz. Ürün, hizmet ve servislerimizin sektörde takip edilmesi liderlik değildir de nedir?” diye konuştu. Polisan Boya’nın, İzmir’in Menemen ilçesinde faaliyet gösterecek yeni Ege Bölge Müdürlüğü ve Lojistik Merkezi’nin açılışı dolayısıyla 26 Mart 2015 Perşembe günü bir tören düzenlendi. Açılış törenine
Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin, İzmir Ticaret Odası Başkan Vekili Akın Kazançoğlu, Menemen Ticaret Odası Başkanı Yılmaz Güral, Polisan Yönetim Kurulu Başkanı Necmettin Bitlis, Polisan CEO’su Erol Mizrahi ile Polisan Yönetim Kurulu Üyeleri katıldı. Erol Mizrahi: “İlkleri gerçekleştirmeyi kendimize ilke edindik”
HABER
Törende konuşan Polisan CEO’su Erol Mizrahi, Polisan olarak sektördeki ilkleri gerçekleştirmeyi kendilerine daima ilke edindiklerini belirtti. Erol Mizrahi, “Çelik gibi sağlam ve güvenilir marka” olmanın uzun soluklu ve meşakkatli bir yolculuk olduğuna dikkat çekerek, sadece fonksiyonel faydaları yüksek ürünler geliştirip tanıtımını yapmanın günümüz rekabet dünyasında yeterli olamayacağını kaydetti.
“Sunmuş olduğumuz hizmetler sektör tarafından takip edilir durumdadır”
Zincirin tüm halkalarında verimliliği arttıracak, rekabet gücünü katlayacak hatta yenilmez kılacak sistemler geliştirdiklerini ve geliştirmeye devam edeceklerini belirten Erol Mizrahi, şunları söyledi: “Bugün sektörde Mix Center
renklendirme sistemimizle sunmuş olduğumuz hizmet ve tüketici faydaları sektörde takip edilir durumdadır. Benzer söylemlerle yapılan iletişimleri gördükçe gurur duyuyoruz. Ürün, hizmet ve servislerimizin sektörde takip edilmesi liderlik değildir de nedir? Biz bir adım daha öne geçtik ve Modula sistemini geliştirdik. Mix Center makinelerimizin sanayi boyutu olan Modula sistemlerini distribütör merkezlerimizde konumlandırdık. Bu sayede renklendirmelerin bir kısmını distribütör merkezlerimizde gerçekleştirerek Mix makine olmayan noktalarımızı da bu hizmetten mahrum bırakmadık, hızlı servisi sağladık.”
Toplam 500 noktaya dağıtım gerçekleştirilmesi hedefleniyor
Tüketicilerin ikame ürünlere yönelmeye daha çabuk karar verdiği günümüzde “tam zamanında” dağıtımın zorunluluğuna inandıklarını belirten Erol Mizrahi, “İşte tam da bu noktada bugün burada 2 distribütörümüzün güçlerinin birleştiği; daha hızlı, daha güçlü, daha dinamik, daha verimli bir hizmet anlayışının temellerini atmış oluyoruz. 3000 m2 kapalı, 2000 m2 açık alanı olan lojistik merkezimiz Ege Bölgesi’ne hizmet vermek amacıyla kurulmuştur. Yedi adet araç parkı ile toplam 500 noktaya dağıtım gerçekleştirilmesi hedeflenmektedir” diye konuştu. Erol Mizrahi, Ege Bölgesi’nde Polisan markasının çok daha ilerilere taşınmasına vesile olacak bu yeni oluşumun tüm Ege ve Egelilere hayırlı olmasını diledi.
HABER
Polisan büyümeninn yanı sıra genç sanatçılara da destek oluyor Polisan Boya, güzel sanatlar fakültelerinde öğrenim gören yetenekli ve genç sanat öğrencileri ile yeni mezunları sanatseverlerle buluşturarak eserlerini sergileme olanağı sağlayan “Bazaart – Her Eve Bir Sanat” Sergisi’nde, “Her Ses Bir Nefes Özel Ödülü” ile sanata ve sanatçıya destek oldu. Güzel sanatlar fakültelerinde öğrenim gören yetenekli ve genç sanat öğrencileri ile yeni mezunları sanatseverlerle buluşturarak eserlerini sergileme olanağı sağlamak amacıyla Yeniköy Rotary Kulübü’nün projesi olarak 2011 yılından bu yana gerçekleştirilen “Bazaart – Her Eve Bir Sanat” Sergisi, Nişantaşı Sofa Hotel’de, 25 Mart 2015 Çarşamba akşamı
119
Nalbur Teknik.com / Mart’15
düzenlendi. Kadınlar ile sıcak bir bağ kuran, hayallerini, zevklerini, tasarım dünyalarını zenginleştiren marka kimliği ile her alanda yanlarında olan Polisan Boya, sponsor olduğu sergide kurumsal sosyal sorumluluk projesi olarak kadına yönelik şiddete ve sorunlarına dikkat çekmek amacıyla gerçekleştirdiği, beşinci yılına giren ödüllü projesinden yola çıkarak sanatçılara ayrıca “Her Ses Bir Nefes Özel Ödülü” verdi. Sergiye, kadına şiddete karşı temalı eserlerle katılan sanatçılardan Senem Aküzüm, vitray çalışmasıyla Polisan Boya’nın Her Ses Bir Nefes Özel Ödülü’ne layık görüldü. Senem Aküzüm, ödülünü Polisan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Necmettin Bitlis’in torunu ve aynı zamanda Polisan Holding Kurumsal İletişim ve Marka Yöneticisi Alara Bitlis’in elinden aldı. Sergi kapsamında
ayrıca eserlerden bazıları, Polisan Boya’nın sanat eserleri koleksiyonuna dahil oldu.
Ödüllü Her Ses Bir Nefes Projesi
Polisan Boya’nın katkılarıyla beşinci yılına giren “Her Ses Bir Nefes” projesi, tüm Türkiye’de kadın sorunlarına karşı, çözüm odaklı toplumsal bilinç edinmeyi ve bireysel çarelerden çok kolektif çabalarla çözüme ulaşılabileceği bilincini yaygınlaştırmayı ve bu bilinci kamuoyuyla paylaşmayı amaçlıyor. Proje kapsamında düzenlenen sergilerde, Türkiye’nin tanınmış kadınları belirli bir tema çerçevesinde kamera karşısına geçiyor Proje ile Genç Kız Sığınma Evi Derneği Danışma Merkezi ve Genç Kız Sığınaklarının kapasitesinin geliştirilmesine ve güçlendirilmesine katkı sağlanıyor.
HABER
Türkiye İMSAD’dan 30. Yıl Kitabı Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Fethi Hinginar, “1989 yılında 793 milyon dolar olan inşaat malzemesi ihracatımız, bugün 21,3 milyar dolara ile ülkemiz toplam ihracatı içinde yüzde 14 paya ulaşmıştır. 52,3 milyar dolar yurt içi pazar büyüklüğü ve cari açığa yüzde 224 pozitif katkısıyla inşaat malzemesi sanayinin bu büyüklüğe ulaşmasında Türkiye İMSAD, üyeleriyle birlikte, bir başarı öyküsüne imza atmıştır” dedi.
T
ürkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD) tarafından, sektöründe bir ilk olan “30. Yıl” kitabı yayınlandı. 30. Yıl kitabı, 1984 yılında İstanbul’d a Salı Pazarı’nda kurulan Türkiye İMSAD’ın, geçmişten günümüze Türk inşaat malzemesi sanayinin kilometre taşlarının resmi güncesi niteliğindeki önemli belgelerden oluşuyor. Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ve Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz’ın ekonomi ve inşaat sanayisine ilişkin görüş ve değerlendirmelerinin yer aldığı Türkiye İMSAD’ın 30 Yılın Öyküsü kitabında, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran-Symes ile bugün Türk sanayinin duayenleri olan Türkiye İMSAD’ın kurucu üyeleri ve tüm zamanların başkanlarının, dönemlerine ilişkin görüş ve anekdotları yer alıyor. Türkiye ekonomisi ve sanayisinin gelişmesine kronolojik bir akışla ışık tutan 30. Yıl kitabı, bir “başarı hikayesi” olarak tarihe not düşüyor. 30. Yıl
121
Nalbur Teknik.com / Mart’15
HABER
kitabı, sektörün ve sanayinin tarihi gelişimini anlatan ilk kitap olma özelliğini taşıyor. Hinginar : “793 milyon dolardan, 21,3 milyar dolar ihracata ulaştık.” Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Fethi Hinginar, kuruluşunun 30’uncu yılına özel olarak hazırladıkları 30. Yıl kitabı ile Türkiye ekonomisine, inşaat sektörüne ve topluma değer sunmaktan büyük mutluluk duyduklarını belirtti. Sektörde yasal boşluklarının düzenlenmesi, standartlarda ve yapılarda kalite bilincinin yerleştirilmesi, ihracat için gerekli altyapı ve uluslararası standartların oluşması ile AB yönetmeliklerinin uygulanması gibi birçok alanda kurum olarak yoğun çaba gösterdiğini ifade eden Fethi Hinginar, sözlerine şöyle devam etti: “1989 yılında 793 milyon dolar olan inşaat malzemesi sanayi ihracatımız bugün 21,3 milyar dolara ile ülkemiz toplam ihracatı içinde yüzde 14 paya ulaşmıştır. 52,3 milyar dolar yurt içi pazar büyüklüğü ve cari açığa yüzde 224 pozitif katkısıyla inşaat malzemesi sanayinin bu büyüklüğe ulaşmasında Türkiye İMSAD, üyeleriyle birlikte bir başarı öyküsüne imza atmıştır. Pazarın 81 lider firması ve alt sektörlerin tamamını kapsayan üye 29 derneğin çatı örgütü olarak Türkiye İMSAD’ın hedefleri, kurucu üyelerinin vizyonundan aldığı güçle bugün çok daha büyüktür. İnanıyorum ki, ülkemizin ekonomik ve sosyal kalkınmasında önemli bir lokomotif güç oluşturan Türkiye İMSAD, yeni başarı
öykülerine imza atacaktır.” Bakan İdris Güllüce: “Pastayı büyütmenin yolu yurt dışına açılmaktır.” Türkiye İMSAD’ın 30. Yıl kitabı için değerlendirmede bulunan Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce de, hükümetin 2023 vizyonunda yer aldığı üzere, temel yaşam alanları olan şehirleri; ülkemizin gelişimi, insanların refah düzeyinin artırılması ve küresel rekabete hazır olması için farklı alanlarda ‘marka şehirler’ haline getirmeyi hedeflediklerini
belirtti. Bakan İdris Güllüce, “Türkiye bugün gayrimenkul sektöründe dünyanın en iddialı ülkelerinden biri haline gelmiştir. Sektör paydaşları da artık yurt dışına açılmanın yollarını aramalı, kendilerine yeni yol haritaları belirlemelidirler. Gayrimenkul sektörü bugün sahip olduğu tüm tecrübesiyle yurt dışına ihracatını artırabilir. Hükümet, bu kapsamda gayrimenkul sektörünün dışarıya açılması için gereken katkıyı sağlayacaktır.”
HABER
İzocam’dan gürültü kirliliğine çözüm
İzocam Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Fatih Öktem
İ
zocam Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Fatih Öktem çağımızda en fazla rahatsızlık duyulan ve şikâyet edilen konuların başında gürültünün geldiğini söylüyor. Ökten; “Bu belki yan komşu gürültüsü belki bir trafik karmaşasının veya inşaat çalışmasının gürültüsü olabilir. Yalıtım deyince akla genellikle ısı yalıtımı geliyor ancak ses yalıtımının da göz ardı edilmemesi gerekiyor. Isı yalıtımı nasıl ekonomik olarak tasarruf sağlıyorsa ses yalıtımı da aslında gürültüden tasarruf sağlıyor. Çünkü duymak istemediğimiz sesleri kısıyor. Gürültü kirliliğinin insan psikolojisinde yol açtığı olumsuzluklardan bizleri
123
Nalbur Teknik.com / Mart’15
Gürültü kirliliğine çözüm önerileri sunan İzocam Sesin bir bölmeyi geçmesi, sesin belli oranlarda durdurulması yolu ile ona özgü hesaplarla önlem alınarak istenen ölçüde azaltılabileceğini öngörüyor.
koruyor. Burada müteahhitlere büyük görev düşüyor. Öyle evler var ki duvarları zar gibi… Sokaktaki ve yan dairedeki tüm sesler evin içinden duyulabiliyor. Ses yalıtımının olmaması evin içindeki mahremiyetin korunmasını engelliyor. Yalıtımın doğru uygulanmasına binaların inşası sırasında dikkat edilmeli ancak sonradan da kurtulabileceğiniz gürültüler var. Örneğin komşu gürültüsü gibi… Komşudan gelen sesi yalıtmak için taşyünü kalibel levha ile ses yalıtımı yaptırılabilir. Bir yanlış bilgi ise köpük malzemelerin ses yalıtımı yaptığıdır. Köpük malzemeler ses yalıtımı yapmazlar. Taşyünü ve Camyünü gibi mineral elyaflı levhalar ses yalıtımını en iyi sağlayacak malzemelerdir.” dedi. İzocam’ın ses yalıtımı için sunduğu Kalibel, “Duvarların içten giydirilmesi” şeklinde uygulanıyor. Kalibel, ısı ve ses yalıtımı ile yangın güvenliğinin gerektiği; beton veya tuğla dış duvarların iç yüzünde, iç bölme duvarlarda ve komşu duvarlarda kullanılıyor. Ayrıca merdiven ve asansör boşluklarına bitişik duvarlarda uygulanabiliyor. Benzer şekilde İzocam Optimum camyünü levhalar da duvar, tavan ve ara bölme uygulamalarında kendine özel tamamlayıcı profilleri ile yapı elemanlarından ses geçişini azaltıyor, konforlu mekanlar elde edilmesinde önemli rol oynuyor. Taşyünü Yüzer Döşeme Levhası ise, katlar arası ısı yalıtımı ile birlikte döşemelerden hem titreşim hem konuşma seslerinin geçişinin azaltılmasını sağlıyor.
HABER
Porselen ve karolarda yeni sezon trendler
Seramik Kaplama Malzemeleri Üreticileri Derneği’nden (SERKAP) yapılan açıklamaya göre, mermer, beton, ahşap ve doğal taş görünümlü porselen karolar bu sezon yine iddialı koleksiyonlarla ön plana çıkarken, geometrik desenli, dijital baskılı ve eskitme karolar kusursuz alternatifleriyle mimari ve iç mimari projelere zenginlik katacak.
U
lusal ve uluslararası pazarda, seramik sanayii ürünlerinin etkinliğini ve pazar payını artırarak, yeni kullanım alanları oluşturmayı hedefleyen Seramik Kaplama Malzemeleri Üreticileri Derneği (SERKAP) porselen karolarla ilgili yeni sezondaki genel eğilimleri açıkladı. Kamusal alanlardan konut iç mekanlarına kadar çok farklı ölçeklerdeki mimari ve iç mimari projelere sınırsız tasarım özgürlüğü getiren porselen karolar, yenilenen modelleri ve inovatif anlamda sürekli geliştirilen koleksiyonlarıyla bu sezon da zemin ve duvar kaplama sektörünün yükselen trendi olacak. Dayanıklılık, ekonomiklik ve kaymazlıkla birlikte uzun ömürlü kullanım
125
Nalbur Teknik.com / Mart’15
sağlayan porselen karolar, zengin renk, desen ve doku seçenekleri sunacak. SERKAP’tan yapılan açıklamaya göre, banyo, mutfak gibi ıslak mekanlar dışında, alışveriş merkezi, mağaza, otel ve iş merkezleri gibi ticari ve kamusal alanlarda da kullanımı oldukça artan porselen karolar, yeni sezonda doğal taş, mermer, ahşap, dijital baskı, geometrik desen, eskitme ve sırlı modelleriyle yer ve duvar kaplamalarında tasarım esneklikleri sunacak. Zorlu hava koşullarına karşı dayanıklı olması nedeniyle dış cephe kaplamalarında da kullanımları giderek artacak olan porselen karolar, doğala en yakın görüntüyü sergileyen kaplamalar
olarak daha da ön plana çıkacak. Üretim teknolojilerindeki gelişmeler sayesinde pazar payı giderek artan büyük ebatlı porselen karolar, bu sayede daha az derz kullanımı ile hem iç hem de dış mekanlarda bütünsel bir görüntü elde edilmesine olanak tanırken, ince karolar da sıklıkla tercih edilecek. Porselen karolar, yeni sezonda sadece yer ve duvar kaplamalarında değil, mobilya, kapı, mutfak ve tezgah tasarımlarında da daha çok tercih edilecek. porselen karolar, kırılmaya, eğilmeye, aşınmaya, lekeye ve kimyasallara karşı yüksek direnç gösterirken, kolay döşenebilir olması da bir diğer özelliği.
MAKALE
Çatılarda kullanılan bu malzeme yangını tetikliyor Yanıcı çatı ve cephe malzemelerinin yangın güvenliği açısından çok büyük tehlike oluşturduğuna dikkat çeken uzmanlar, “Bu malzemeler yüzünden başlayan çok sayıda yangın büyük zararlara ve kayıplara neden olmaktadır. Güvenlikte asıl olan tehlikeyi ortadan kaldırmaktır. İdeal olarak çatıların oturdukları döşemeler yatay yangın kesici niteliğinde olmalı, çatı taşıyıcı sistemi ve çatı kaplamaları da yanmaz malzemeden yapılmalıdır.” diyorlar.
Ü
sküdar Üniversitesi A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Rüştü Uçan, özellikle çatı taşıyıcı sistemi ve çatı kaplamalarının yanmaz malzemelerden yapılması gerektiğini dikkat çekerek şu uyarılarda bulundu: “Uzunca bir süredir fabrikaların büyük çoğunluğunun çatı kaplamasının ‘Poliüretan dolgulu alüminyum sandviç panel’ ile yapıldığı görülmektedir. Bu malzeme DIN 4102 normuna göre B2 yanıcılık sınıfındadır. Çok sayıda büyük depo ve fabrika yangınlarında bu malzeme yekpare çatı kaplaması olarak hızla yanmış ve aşağıya alev yağmuru şeklinde dökülerek yangını tüm alanlara yaymış, söndürme maddelerini de çözümsüz bırakmıştır. Bu yangın davranışında baş aktör şimdiye kadar zannedilenin aksine poliüretan dolgu değil alüminyum katmanlardır. Böylece D sınıfı metal yangını meydana gelmektedir.”
127
Nalbur Teknik.com / Mart’15
Poliüretan yerine, taşyünü dolgulu paneller kullanılmalı
Üsküdar Üniversitesi A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Rüştü Uçan
Çözüm önerisi olarak “Taşyünü dolgulu galvaniz sandviç panel” kullanılmasını öneren Uçan, “Bu panel türü ISO EN 13162 standardında A1 sınıfı hiç yanmaz özelliğe sahiptir. Ülkemizde çok sayıda fabrika tarafından yerli olarak üretilmektedir. Çatı kaplamalarında maalesef yaygın olarak kullanılan ve felaket yangın davranışı gösteren ‘poliüretan dolgulu alüminyum sandviç panel’ yerine hiç yanmaz özelliğe sahip ‘taşyünü dolgulu galvaniz sandviç panel’ tercih edilmelidir. En ideal kaplama cam İdeal olarak cepheler de düşey dış yangın bölmeleri niteliğinde olmalı, cephe dış kaplamaları da yanmaz malzemeden yapılmalıdır. Özellikle yüksek binalarda dış cephe kaplama ve yalıtım malzemesi olarak A1 sınıfı hiç yanmaz malzemeler kullanılmalıdır.
MAKALE
Örnek olarak A1 sınıfı hiç yanmaz bir malzeme olan cam, yangın güvenliği açısından dış cephe kaplamaları için biçilmiş kaftandır. Ayrıca beton, mermer, granit ve seramik gibi A1 sınıfı hiç yanmaz malzemeler de tercih edilebilir. Yalıtım malzemesi olarak ise taş yünü ve cam yünü gibi A1 sınıfı hiç yanmaz malzemeler tercih edilmelidir.” Diye konuştu.
Alüminyum yanıcı bir metaldir Alüminyumun her şeyden önce yanıcı bir metal olduğu dikkate alınarak bu malzemelerin çatı ve cephe kaplamasında kullanımına son verilmesi gerektiğine dikkat çeken Kimya Mühendisi, A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı Abdurrahman İnce ise şu uyarılarda bulundu: “Dış cephe kaplama malzemesi olarak bir
süredir yaygın bir şekilde kullanılan polietilen dolgulu alüminyum kompozit panel de yanıcılık sınıfı B1 olan, zor alevlenen bir malzemedir. İnce, hafif, estetik ve kolay işlenebilir olması sebebiyle bu paneller gittikçe yaygınlaşan bir trendde cephe kaplamalarında maalesef kullanılmaktadır. Cephe kaplamalarında bu malzemenin kullanılması yangın güvenliği açısından çok önemli risk oluşturmakta, yandığında dış cephe boyunca dikey olarak hızla ilerlemekte ve söndürme maddelerini de çözümsüz bırakmaktadır. Zor alevlenici hatta zor yanıcı malzemeler ; zor yanmakla birlikte bir kere yanmaya başladığında kolay söndürülememektedir. Yüksek binalarda belli bir yükseklikten sonra dışardan müdahale imkanları zaten çok
kısıtlıdır. Daha yüksekler için ise imkansızdır. Ayrıca alüminyum kompozit paneller iç dolgusu ne olursa olsun dış kaplama tabakası yanıcı bir metal olan alüminyum olduğundan, yanması D sınıfı yangın oluşturmaktadır. Alüminyum yanıcı bir metaldir. Alüminyum yangınlarında su ve sulu söndürme maddeleri kullanılamaz. Alüminyum suyla tepkimeye girerek Hidrojen gazı çıkarır. Kuru Kimyevi Tozlu, Karbondioksitli ve Halojenli söndürme maddeleriyle de zararlı tepkimeler verir ve müdahaleyi çözümsüz bırakır. Alüminyumun her şeyden önce yanıcı bir metal olduğu dikkate alınarak bu malzemelerin çatı ve cephe kaplamasında kullanımına son verilmelidir.”
SOSYAL SORUMLULUK
VİKO ve WWF-Türkiye el ele verdi, hedef, dünya saati Sürdürülebilirliği kurumsal bir değer olarak ele alan ve ürünlerinden, tesislerine, atık yönetiminden kurumsal sosyal sorumluluk projelerine kadar her süreçte, hepimiz sorumluyuz anlayışı ile uygulamalar gerçekleştiren VİKO, 2015 Dünya Saati kampanyasını ana sponsor olarak destekliyor. Tüm dünyada eş zamanlı olarak gerçekleşecek olan ve en büyük çevre hareketi olarak bilinen “Dünya Saati” kapsamında, 28 Mart Cumartesi günü 20.30-21.30 saatleri arasında ışıklar gelecek için kapandı. Elektrik anahtarları kapatılarak farkındalık sağlanan dünyada doğal kaynaklar hızla tükeniyor, küresel iklim değişikliği giderek daha büyük bir tehdit haline geliyor, çevre kirliliği ise her geçen gün artıyor. Bu üzücü tablo, aydınlık bir gelecek için hepimizin sorumluluk alması gereken bir dönemde olduğumuzu işaret ediyor. Bugüne kadar birçok kurumsal sosyal sorumluluk projesini hayata geçiren VİKO, WWFTürkiye tarafından yürütülen Dünya Saati kampanyasına da ana sponsor olarak destek veriyor. 2007 yılında Avustralya’da WWF tarafından başlatılan, 2008 yılından itibaren küreselleşen Dünya Saati kampanyası, yaklaşık 2 milyar kişinin desteklediği
129
Nalbur Teknik.com / Şubat’15
en büyük çevre hareketi olarak dikkat çekiyor. Kampanya, başta iklim değişikliği olmak üzere, doğal kaynakların bilinçsiz tüketimine ve gezegenimizin karşı karşıya olduğu diğer tüm çevre sorunlarına ortak bir bilinç oluşturmayı, insanları sürdürülebilir yaşam için düşündürmeyi hedefliyor. 2014’teki Dünya Saati etkinliğine Türkiye’de 400’den fazla kurum katılmış, Topkapı Sarayı, Dolmabahçe Sarayı, Ayasofya Müzesi, Süleymaniye Camii, Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet Köprülerinin de bulunduğu 17 sembolik yapı da ışıklarını bir saat boyunca kapatarak bu küresel kampanyaya destek vermişti.
“Gereksizse Kapat, Geleceği Aydınlat”
VİKO CEO’su Nusret Kayhan Apaydın “Gelecek kuşaklara daha yaşanabilir bir dünya bırakmak hepimizin ortak sorumluluğu. Enerji verimliliği, ülkemiz ve
hatta tüm gezegenimiz için her geçen gün önem kazanan, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için alınacak sorumlulukların da önceliğini belirleyen bir kavram. Bu nedenle enerji verimliliği ve doğal kaynakların bilinçli kullanımı konularında ‘Hepimiz Sorumluyuz’ anlayışı ile yaşam faaliyetlerimizi yürütmek durumundayız. VİKO olarak bu yıl ‘Sürdürülebilir, Aydınlık Bir Gelecek İçin’ sloganı ile bu önemli çevre hareketini ana sponsor olarak destekliyor ve ayrıca 28 Mart akşamı başta çalışanlarımız olmak üzere tüm paydaşlarımızı, ışıklarını 1 saatliğine kapatmaya davet ediyoruz. Elektrik anahtarlarının kapatılması ile hayat bulacak bu kampanyaya verilecek her bir desteğin, gelecek için katkı olduğuna inanıyor ve ‘Gereksizse Kapat, Geleceği Aydınlat’ sözü ile herkesi bu kampanyaya destek olmaya davet ediyorum” dedi.
SOSYAL SORUMLULUK
Su gibi aziz olmak Sürdürülebilir kalkınmanın itici güçlerinden suya erişimin herkesin hakkı olduğunun altını çizen İTÜ Öğretim Üyesi ve Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) Başkanı Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu, 2023’te su sıkıntısı yaşanabileceği öngörülerine karşı “suya sahip çıkma” çağrısında bulundu. Prof. Dr. Karaosmanoğlu, 1994 yılından bu yana Birleşmiş Milletler kararı ile her yıl 22 Mart tarihinde Dünya Su Günü’nün kutlandığını anımsatarak, “kutlama- değişim-hazır olma” anlamına gelen günün bu yılki temasının “Su ve Sürdürülebilir Kalkınma” olarak belirlendiğini kaydetti. Suyun insanoğlunun yanı sıra bitki, hayvan ve tüm ekosistem için vazgeçilmez olduğunu ifade eden Prof. Dr. Karaosmanoğlu, “Su, sürdürülebilir kalkınmanın itici güçlerinden. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü verilerine göre, toplam su tüketiminin yüzde 60-90’ını tarım, yüzde 5-10’unu ev, yüzde 5’ini ise endüstri kullanımı oluşturuyor. Bu veriler gıda için suya ne kadar ihtiyaç duyduğumuzu, evde ve endüstride su yönetiminin ne ölçüde ciddi olduğunu göstermektedir. Ancak yerkürede herkes için su emre amade değil. Talep ile arz dengesi her yerde yok. Su kalitesi, iklim değişikliğinin su döngüsüne etkileri ve kuraklık öne çıkan
131
Nalbur Teknik.com / Şubat’15
sorunlar. Su paylaştığımız ulusal varlığımız olup, sınır aşan sularla aynı zamanda diplomasinin de kritik öğesidir” dedi. Suyumuza sahip çıkalım Bereketli Anadolu’nun su bakımından zengin olmadığını kaydeden Prof. Dr. Karaosmanoğlu, “2023’te su sıkıntısı yaşanabileceği öngörülerine karşı suyumuza sahip çıkmalıyız. Biz ‘su gibi aziz ol’ diyen bir kültüre sahibiz. Suyu geri dönüştürerek, bugünden sürdürülebilir su yönetimini başarabiliriz” ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Karaosmanoğlu, bu noktada SÜT-D olarak gri su kullanımını arttırmak üzere çağrıda bulunduklarını vurgulayarak, şunları söyledi: “Suyun sürdürülebilir tüketimi için belediyelerimizi park, bahçe ve caddelerde gri su kullanımını artırmaya, su geri dönüşümüne davet ediyoruz. Kendilerine dernek olarak her türlü desteği vereceğimizin de altını çiziyorum. Hepimizin Dünya Su Günü kutlu olsun.”
MAKALE
Gönül Kayar Beyin Uyar Katılırsınız katılmazsınız, beğenirsiniz beğenmezsiniz, birinin ak dediğine siz kara; sizin az dediğinize başkası çok diyebilir. Bu normal görünse de konuya yakından bakınca derin mevzularla alâkası ortaya çıkıyor. Algı operasyonu ve algı yönetimi sakızlarının şapırtısı arasında bir reklamcı geçenlerde feryâd ediyordu: “İnsanların inanç ve algılarını değiştiremezsiniz!” Şaşırtıcı olan, bu lafların tam da buna çalıştığı düşünülen bir meslek erbabının, bir reklamcının ağzından duyulmasıydı. İletişim, kitleleri etkileme, zihinleri çelme, davranış değiştirme mesleğinden gelen biri aykırı bir iddiada bulunuyordu. Muhtemeldir ki, siz bu yazıyı okurken, tam şu anda, içinizden gelen bir duyguyla, ya “inanç ve algılar değiştirilebilir” tarafına, veya “değiştirilemez” kanadına kaymışsınızdır. (İçinizdeki bir sesten bahsediyoruz. Arada “Dur hele, laf nereye gidecek bakalım” diyen iç seslere de saygımız var elbet.) İşte şimdi “Gönül Kayar Beyin Uyar” testini uygulamanın tam zamanı. Hipotezimiz şu ki, bu yazıda aktarılan denenmişlikler, değiştirilebilirci okuyucularla, değiştirilemezci okuyucular tarafından farklı yerlere çekilecek. Yazıyı herkes kendi tarafınca, kendi duruşunca yorumlayacak. Kimilerinin aklına yatacak, kimilerinin yatmayacak. Ama yorumları bu duruşlarıyla acaba ne derecede uyumlu olacak? Aklına yatmayan denesin diyeceğim ama, “akla-mantığa da pek güven olmuyor”muş. Onu da öğrendik. Hem de bir değil birçok araştırmacı böyle söylüyormuş. Genellikle ve çoğumuz, yorum, tercih ve kararlarımızda objektif, tarafsız, hakkaniyetli, mantıklı,
Prof. Dr. İsmail Kaya
rasyonel davrandığımızı iddia eder, bundan şüphe bile duymayız. Hatta daha ileri gider, ters yöndeki iddiaları şiddetle reddeder, bulduğumuz ve bulacağımız delil ve bilgilerle “doğruluğumuzu” desteklemeye, başkalarının “yanlışlıklarını” ortaya çıkarmaya girişiriz. Yalan mı? Misal. Kilo vermeye niyetlenmişsek, sık sık tartıya çıkar, sonucuna bakarız. Yukarıdan gösterince tartıdan iner, tekrar biner, dikkatlice basarız, üstümüzdekileri çıkarır, tekrar bakar, en azından hesaptan düşeriz. Gözlerimize, tartıya, manzaraya inanamaz, bahaneler ararız. Peki tartı aşağıdan gösterdiğinde ne yaparız? Oh ne güzel der, güne güzel başlar, kilo vermişim diye etrafa caka satarız. Öyle değil mi? Bizi mutlu eden bilgi ve sonuçları hemen, tartıp düşünmeden kabullenir; mutlu etmeyen durumları kendi lehimize yorumlamaya, sonuç ve bilgilerden şüphelenmeye, açıklamalar ve bahaneler üretmeye girişiriz. Yönümüz mutluluğa, sırtımız mutsuzluğa dönük, yaşar gideriz. Bizi kuşatan çevreye, dünyaya, olup bitenlere, etrafımızdakilere ayrımcı bir gözle bakar, her birini farklı düzlemlerde ele alır, ayrı kriterlerle değerlendirir, ona göre tepkiler veririz. Kısacası, nalıncı keseri elimizden hiç düşmez, hep lehimize yontarız. Hepimiz biliriz: İyi not talebenin, kötü not hocanındır. Not iyiyse öğrenci kendisi almıştır, kötüyse hoca vermiştir. Not iyiyse haketmiştir, kötüyse hakkı yenmiştir. (Bunun bizdeki versiyonu da şu: Yeni kıyafetimizi beğenenler çoksa, biz almışızdır, değilse, bize satmışlardır.) Her halükârda, hepimiz, aklı
ismail.kaya@gmail.com üzerinden ulaşılabilir, http://www.pazarola.blogspot.com ve http://www.pazarlamabitanedir.blogspot.comblogları ziyaret edilebilir. 133
Nalbur Teknik.com / Mart’15
başında, mantıklı, dürüst, hakkaniyetli insanlar olduğumuzu düşünür, bu yönlerimize toz bile kondurtmayız. Biliriz ki, bu olup bitenlerin hepsi bizi ve tepkilerimizi yönettiğini düşündüğümüz beynimizde gerçekleşir. Lakin beynin aslında ne yaptığının hiç de farkında olmaksızın davrandığını ne beynimiz ne de biz hiç düşünmeyiz. Dahası, böylesi yanılgılara, algılara, inançlara dayalı kritik durumlarda, beyin tam tersine bir yola gittiğini bile “görememektedir.” Bilir misiniz ki, samimiyet, dürüstlük, hakkaniyet konularını gönüllerine yerleştirememiş insanlar, beyinlerinde ve dillerinde bu kelimelerden bolca bulundururlar. Kendilerini başkalarına nazaran daha dürüst, samimî ve âdil bulurlar. Dahası, kendi yanlışlık, haksızlık ve kabahatlerini başkalarına yüklemeye girişirler... Beyin kendi sahtelik ve sahtekârlığını başkalarına yıkıp, onlara satarken de yaptığının farkında olamayacak kadar zayıf bir organ. İnsanlar insanın kendi kendini aldatabileceğinin farkına varabilseler de, kendilerinin de insan olduklarını pek farkedemeyebiliyorlar. (Biraz ağır bir laf mı oldu ne?) Sıradan insan olmakla uzman olmak bu bakımdan hiç farketmiyor. Derin araştırmalara bile ihtiyaç yok. Basit gözlemlerin de işaret ettiği gibi, “İnsanların çoğu, insanların çoğundan daha tarafsız olduklarını iddia ediyorlar.” Nasıl bir şeyse bu! Ne kadar taraflı değerlendirme yaptıklarının hekimlere sorulduğu bir araştırmada, meslektaş hekimlerin % 84’ünün ilaç firmalarının hediyelerinin etkisinde kaldıklarını; buna mukabil, aynı deneklerden sadece % 16’sının şahsen bu hediyelerden benzer şekilde etkilendiklerini, ifade ettikleri saptanmış. Başkası öyle, kendine gelince durum değişiyor, yani. Başkaları yapıyor, ama ben yapmıyorum, vaziyeti. İlaç firmalarının sağlık gibi bir alanda hâlâ promosyonlarla, hediyelerle taraftar toplayabiliyor olmaları da mânidar. Manidar olan başka bir husus da, etrafımızda hepimizi kuşatan, cüzdanımızdan pay almaya çalışan ve bunun için akla hayale gelmeyecek yolları ve araçları kullanan pazarlamacıların durumu. Üç paralık promosyonlarla kendilerine hâlâ müşteri toplayabilmeye devam eden pazarlamacılar ve bunlardan etkilenen kitleler? Sahi, bunları nereye koyacağız? Beynimize değil, gönlümüze soracağız. Öyle mi? Değil mi?
FUAR VİZYON
Seramiksan ihracat ağını 50 ülkeye yükseltti
Seramiksan Seramik Sağlık Gereçleri Fabrika Müdürü Selami Tek
W
, ISH Frankfurt, Uluslararası Banyo, Yapı, Enerji, Klima Teknolojileri ve Yenilenebilir Enerji Fuarı’nda teknoloji ve tasarımın buluştuğu yeni vitrifiye serilerini sergiledi. İki yılda bir düzenlenen ve alanında dünyanın en büyüğü olan fuara ilk kez katılan olan Seramiksan, yeni vitrifiye koleksiyonuyla
135
Nalbur Teknik.com / Mart’15
ziyaretçilerini karşıladı. Modern tasarımlı vitrifiye serileri ile fark oluşturan Seramiksan, vitrifiye koleksiyonunda yer alan Volcano, Ocean ve Terra’yla birlikte yeni serileri Luna, Silva ve Natura'yı da ISH Frankfurt 2015’te görücüye çıkardı.
Yeni Vitrifiye Koleksiyonu: Luna, Silva ve Natura Ay’ın yalın hatlarının
keskin dönüşlere sahip ince kenarlarıyla bütünleşmesinden doğan Luna serisi Ay'ın etkileyici parlaklığını vitrifiye formunda yansıtırken, Natura, farklı geometrilerle tasarlanan tezgah üstü lavabolarını, yuvarlak, çanak ve kare gibi birçok farklı form seçenekleriyle sunuyor. Banyolarına ferah bir hava taşımak isteyenler için Silva, sade tasarıma modern çizgilerle hayat veriyor. Seramiksan’ın ilk kez yer aldığı ISH Frankfurt 2015’le ilgili konuşan Seramiksan Seramik Sağlık Gereçleri Fabrika Müdürü Selami Tek, ’A lanında dünyanın en önemli fuarı olan ISH Frankfurt 2015’te ilk kez yer almanın heyecanını yaşadık. Fuarda vitrifiye koleksiyonumuzla yer aldık. Banyoların her türlü ihtiyacına yönelik işlevsel ve estetik çözümleri sunduğumuz, çanak ve flat lavabolar, kolay temizlik imkanı sunan CLEAN-WC klozetlerin içinde olduğu yeni vitrifiye serilerimizi sergiledik. Fuar bizim için çok güzel geçti. Standımıza büyük ilgi gördü. İnovatif ürün gamımızla Türk seramik sektörünü Almanya’da temsil etmekten büyük mutluluk duyduk.” Diye konuştu.
Seramiksan, markasını dünyaya pazarlıyor
Üretiminin yüzde 30’unu ihraç eden Seramiksan, Japonya, Kore ve Singapur’u da eklediği ihracat ağıyla 50 ülkeye ürünlerini satıyor. Karo ve vitrifiye üreticisi olarak teknolojik yenilikler ve tasarım üstünlükleriyle dünyada marka olma yolunda emin adımlarla ilerleyen Seramiksan, üretim teknolojisi ve ihracat hacmiyle dikkat çekiyor. Seramiksan, ürünlerini başta İngiltere, Kanada, İsrail, Azerbaycan, Gürcistan olmak üzere yaklaşık 50 ülkeye ihraç ederken, büyük toptancılar, perakendeciler, yapı market zincirleri ve yurtdışında projeler yürüten inşaat şirketlerinden oluşan yurtdışı müşteri portföyü ile geniş bir pazara yönelik olarak çalışıyor. Farklı teknik ve nitelikteki ürünlerinin çokluğu, ebat, renk ve desen çeşitleri ile Amerika’dan Avrupa’ya, Afrika’dan Asya’ya, Uzak Doğu ve Arap ülkelerine kadar farklı beğenileri olan pazarların taleplerini karşılayabilen Seramiksan, ürünlerinin tasarım ve üretim kalitesi açısından ayırt edici özellikleri ile öne çıkıyor. Üretimin yüzde 30’u ihracatta Seramiksan’ın ihracat hacmiyle ilgili konuşan Seramiksan İhracat Müdürü Rıfat Noyan, ‘’Teknolojik farklılıklarımız ile yalnızca ülkemizde değil dünya pazarlarında da fark oluşturan İtalya’daki şirketimiz Rondine de 87 ülkede 2000‘nin üzerinde müşteriye malzeme satmaktadır’’. Dedi. Ürettikleri ürünlerin yüzde 30’unu ihraç ettiklerini, üretimin yüzde 70’ini ise iç piyasaya çalıştıklarını ifade eden Noyan, “Japonya, Singapur, Kore’yi de dahil ettiğimiz ağımızda ABD ve Kanada gibi ülkelerinin yanı sıra Ortadoğu ve Türki Cumhuriyetler ile birlikte 50 ülkeye ihracatımız var. Yeni pazarlara ihracat konusunda çalışmalarımız devam ediyor.“ şeklinde belirtti.
KISA KISA
66. IIW Komisyon ve Alt Komisyon ara toplantıları Uluslararası Kaynak Enstitüsü – IIW ’nun 2-5 Mart tarihleri arasında gerçekleştirilen 2’nci ve 9’uncu komisyon toplantılarına Gedik Eğitim Vakfı ve Gedik Üniversitesi ev sahipliği yaptı. 12 ülkenin katılımcılarının yer aldığı 66’cısı düzenlenen IIW ’nun (International Welding Institute) 2’nci ve 9’uncu komisyonlarının toplantılarında delegeler kaynak metali ve kaynak kabiliyeti konularını masaya yatırdılar. 5 gün süren toplantılar sonunda katılımcılar İstanbul’un tarihi ve turistik mekanlarını gezme fırsatı buldular. Türkiye’de komisyon delegesi olan ve görev alan Doç. Dr. Emel Taban ve ekibi 2 bilimsel bildiri yayınladı.
137
Nalbur Teknik.com / Mart’15
kibrID MATERIAL ile baharın enerjisi Uluslararası firmaların özgün koleksiyonlarını Türkiye’de satışa sunan kibrID MATERIAL baharı Alman Extratapete firmasının özgün duvar kağıtları ve bordürleriyle karşılıyor. Grafik desenli, dijital baskılı ve özel tasarım modellerden de oluşan koleksiyonlar, istenilen tarzda üretilebilmeleriyle duvarlara kişisellik katıyor. Yaşam alanlarıyla doğa arasındaki sınırları ortadan kaldıran tasarımlar, baharın yüksek enerjisini iç mekanlarda hissetmek isteyenler için tasarlandı. Çağdaş desenleri ve panoramik bordürleriyle büyük ilgi gören tasarımlar, 60’a yakın farklı modelden ve 9 ayrı bordür koleksiyonundan oluşuyor. Alman tasarımcılar Kathrin Kreitmeyer ve Matthias Gerber tarafından hazırlanan duvar kağıtları ve bordürler, kolay uygulanabilmeleriyle de pratik çözümler sunuyor.
Doğru yapılan ısı yalıtımı yatırımdır Filli Boya tarafından üretilen Capatect Isı Yalıtım Sistemleri, binaların ömrü boyunca yüksek enerji tasarrufu sağlamasının yanı sıra, Enerji Kimlik Belgesi ve ücretsiz keşif hizmeti avantajları da sunuyor. Binalar, standart Beyaz EPS ısı yalıtım levhalarına göre yüzde 20 daha yüksek ısı yalıtım performansına sahip Capatect Dalmaçyalı Isı Yalıtım Levhası ile değer kazanıyor. Yeni inşa edilen binalarda tasarım öğelerini gölgelemeden kaliteli mantolama yapılmasını sağlayan Capatect, dış cephesi doğal şartlar altında ve zaman içinde yıpranmış bina yüzeylerine de yen bir görünüm kazandırıyor. Avrupa ve Türkiye Standartlarına Uygun Sistemler ile 10 Yıl Capatect Garantisi Capatect Isı Yalıtım Sistemi, ısı yalıtım levhasından yapıştırıcısına, sıvasından son kat kaplama ve boya ürünlerine kadar birbirleri ile uyum içerisinde çalışan bir sistemdir. Avrupa Ve Türkiye standartlarına uygun Capatect ürünleri, Filli Boya’nın uygulama hizmeti veren bayileri tarafından, Capatect Teknik Şartnamesine göre yapılan uygulamalarda 10 yıl garanti ve 2 yıl sigorta ayrıcalığıyla sunuluyor.
KISA KISA
139
Legrand ürünlereri yapı marketlerde
“Klimayı kapattım mı?” devri kapanıyor
Legrand Salbei ve Valena anahtar prizleri, Forix IP21 sıva üstü, XS - otomatik sigorta, kaçak akım koruma anahtarı, grup priz, ziller, D45 interkom ürünlerini Bauhaus’larda satışa sunuyor. Elektrik dünyasının önde gelen markalarından biri olan Legrand, ürünlerini tüketicisiyle buluşturmaya devam ediyor. Legrand ürünleri, Türkiye’nin en çok ziyaret edilen yapı marketlerinden biri olan Bauhaus’d a yerini alıyor. Dünyanın en üst standartlarına sahip ürünleriyle tercih edilmeye devam eden Legrand’ın Salbei ve Valena anahtar prizleri, Forix IP21 sıva üstü, XS - otomatik sigorta, kaçak akım koruma anahtarı, grup priz, ziller, D45 interkom ürünlerine Bauhaus mağazalarından ulaşabilirsiniz.
Mitsubishi Electric’in MELCloud teknolojisi ile klimanızı erişilebilir, mekanı istediğiniz sıcaklık seviyesine getiriyor. Evdeki klimanın uzaktan bir bilgisayar, tablet, veya akıllı telefon kullanarak internet üzerinden kontrolüne yönelik yeni bulut tabanlı çözüm MELCloud, kablosuz internet bağlantısı olan her yerde Mitsubishi Electric Klima Sistemleri’nin* mobil olarak kontrol edilmesine ve izlenmesine olanak sağlıyor. Mitsubishi Electric Klima Sistemleri’nin* mobil olarak kontrol edilmesine ve izlenmesine olanak sağlıyor. MELCloud ile klimayı açmak, kapatmak, çalışma modunu, fan devrini değiştirmek, kanatçıkları ayarlamak, odanın sıcaklığını görmek ve sıcaklık ayarını değiştirmek gibi işlemler hızlı ve pratik bir şekilde yapılabiliyor.
Nalbur Teknik.com / Mart’15
Bien, su tasarrufu ürünleri ile öne çıkıyor
B
ien, “22 Mart Dünya Su Günü” dolayısıyla, suyu verimli kullanma konusunda bilinçlendirme politikasına uygun ürünler tasarlıyor ve tuvalette harcadığımız sudan yıllık yaklaşık 38 ton su tasarrufu sağlanabileceğine dikkat çekiyor.
Tasarımlarımızda ağırlıklı doğadan ilham alan bir marka olarak çevre dostu ürünler üretiyoruz
Konuyla ilgili BİEN Grup Satış Başkanı Metin Savcı ‘‘ Tasarımlarımızda ağırlıklı doğadan ilham alan bir marka olarak çevre dostu ürünler üretiyoruz. Su, tüm canlıların varlığı için vazgeçilmez bir kaynak. Suyun her damlasını korumamız gerektiğinin bilinciyle hareket ediyoruz. Bir ev içinde kullanılan suyun yaklaşık yüzde 75’i banyoda tüketiliyor. Bu tüketimi azaltmak hiç de zor değil. Bien olarak, çevremize saygılı, su tasarruf lu ürünler üretiyoruz ve gelecek nesile doğal su kaynaklarımızı miras bırakmak istiyoruz. Buradan yola çıkarak vitrifiye fabrikamızda ürettiğimiz klozetlerde 2,5 litre ve 4 litrelik tam fonksiyonlu ürünler tasarladık ve ürettik. 4 kişilik bir ailenin temizlik için yıllık su harcamalarında 6 litre tam fonksiyonlu ürünlere göre 38 ton su tasarrufu sağladık’’ diye konuştu.
KISA KISA
141
Polisan’ın En Yeni Üyesi Dış Cephe Boyası
VitrA’dan buğulanan aynalara son
Polisan Boya, dış cephelere yenilik getiren Exelans ailesinin en yeni üyesi “Exelans Turbo” yu üretti. Polisan Boya, mat ve yarı mat seçenekleri olan dış cephe son kat düz boyası Exelans Turbo’yu tüketicinin beğenisine sundu. Özel formülasyonu sayesinde, maksimum korumayı minimum boya sarfiyatıyla sağlayan, en az yüzde 25 ekstra metrekare avantajı sunan Exelans Turbo aynı zamanda özel yansıtma özelliği ile renklerin canlılığını ve parlaklığını da uzun yıllar koruyor. Su bazlı, yüzde 100 saf akrilik bağlayıcı esaslı, mükemmel kapatıcılık veren ve düşük kirlenme eğilimi sunan geliştirilmiş formülü sayesinde dış cephelerde uzun ömürlü koruma sağlıyor.
VitrA, Deluxe ile buğu yapmayan ve mini büyüteçli olmak üzere 2 seçeneğiyle, banyolara modern tasarım ve ileri teknolojinin konforunu taşıyor. Buğu yapmayan aynalar, arka tarafına yerleştirilen rezistans sayesinde banyo sırasında ve sonrasında buhar oluşmasını engelliyor. Mini büyüteçli aynalar ise arka taraflarında bulunan mıknatıs sistemi sayesinde ayna üzerinde istenilen tarafa çekilerek rahat kullanım sağlıyor. Aynalar, nemden etkilenmeyen LED aydınlatma sistemi, mobilya serilerine uygun renk alternatifleri ve uygun ölçülerdeki raflarıyla her banyoya uyumlu çözümler sunuyor. Aynalar ayrıca, LED aydınlatmasız ve dolapsız olarak da satışa sunuluyor.
Nalbur Teknik.com / Mart’15
Viko’dan yeni nesil priz; Karre Style
V
İKO’nun hareketli ve dinamik tasarımlara sahip serisi Karre Style ile elektrik anahtar ve prizlerinde günün modasını yakalıyor. Dekorasyonlar için 4 farklı desen alternatifi sunan Karre Style mozaik desenli ve Yaprak desenli modeller dikkat çekiyor.
Güvenlik KarreStyle’da tasarımın bir parçası Karre Style serisi, estetiğin yanı sıra güvenlik de ön planda tutuluyor. Özellikle prizlerden kaynaklı ev kazaları ve elektrik çarpmalarına karşı priz içerisinde çocuk koruma kapakları bulunuyor. Bu sayede çocukların, priz deliklerine sivri cisimler sokması engellendiği gibi en üst seviyede güvenlik de sağlanmış oluyor.
FUAR VİZYON
Alman sıhhi tesisat malzemeleri tedarikçisi MEPA, ISH 2015’teydi
M
EPA yeni sistemleri ve ürünleri ile Almanya’nın Frankfurt şehrinde 10-14 Mart tarihleri arasında düzenlenen ISH 2015 fuarındaydı. Gömme rezervuar ve drenaj sistemleri, fotoselli bataryalar, duş kabin ve panel ayakları üreticisi Alman şirket fuarda yeni ürünlerini sergiledi. ISH süresince sergilenen MEPA yeni drenaj sistemi TersoWALL, en yoğun ilgi gören ürün oldu. TersoWALL drenaj sistemi, yere montaj edilebileceği gibi ayrıca duvar dibine de monte edilebiliyor. Drenaj sistemi, kapaklı tasarımı sayesinde temizlemek veya farklı bir sebeple ihtiyaç duyulduğunda kolaylıkla açılabiliyor. 9 farklı renk alternatifi ile sunulan MEPAzero gömme rezervuar panelleri ise farklı tasarımı ile öne çıktı. MEPA gömme rezervuar panelleri, seramik üzeri, yarı gömülü veya duvara 0 montaj imkanı sağlaması sayesinde banyolarınızda tercih ettiğiniz görüntüyü sunuyor. MEPA, duş tekne ve kabininizde rahat bir duş keyfi ve hareket özgürlüğü sağlayacak, duş ayakları geliştirdi. Duş tekne veya kabininize monte edilecek TersoSLIM ayaklar, mükemmel sabbitleme sağlıyor. Ayrıca montaj ekibine de aletsiz montaj sayesinde büyük avantaj sağlayan bir sisteme sahip ayakların yüksekliği isteğe göre kolayca ayalanabilir. MEPA VariVIT® gömme rezervuarlar ise esnek ve kolay montaj, farklı yükseklik seçenekleri sunuyor. Rezervuar içindeki bir hava borusu sayesinde kötü koku çekilip, gidere iletiliyor. MEPA yeni prototip tuvalet sisteminin tanıtımı da yaptı. DIN standardı 18.040 uyarınca uygun geliştirilen sistem, , hastaneler, rehabilitasyon tesisleri ve huzurevleri için banyolarda konfor ve kullanıcı kolaylığı sağlayacak. Sisteme entegre destek tutamakları, tutamak üzerinde butonlar sayesinde 15 cm aşağı yukarı hareket ederek, güvenli tutş için yükseklik ayarı yapılmasına imkan veriyor. Destek tutamakları ihtiyaç duyulmadığı durumda katlanıp, özel dolabı içerisine kaldırılabiliyor.
143
Nalbur Teknik.com / Mart’15
Yale’den yeni nesil teknoloji
K
ilitleme ve Güvenlik Sistemleri alanında faaliyet gösteren Yale, 5800 Serisi Dijital Kapı Dürbünü’nü piyasaya sürdü. Ev güvenliğine yeni bir boyut getiren ürün, standart dijital kapı dürbünlerinin özelliklerine ek olarak, sahip olduğu kamera sistemine entegre edilen harekete duyarlı sensörleri sayesinde, kapıya gelenlerin görüntülerini hafıza kartına kaydediyor. Böylece ev sahipleri, kendileri dışarıdayken, kapıya kimlerin geldiğini akşam bilgisayarlarından izleyebiliyor. Antik Mısır’d a 4 bin yıl önce kullanılan modelden yola çıkarak geliştirdiği ve 1861’d e patentini aldığı silindir kilidin mucidi Yale, yeni dijidal kapı dürbününün dünya lansmanını yaptı. Teknolojiyi kapıya getiren yeni nesil ürün, dışarıdan bakıldığında normal bir dürbünden çok farklı görünmüyor. Ürünün üzerinde harekete duyarlı mini bir kamera bulunuyor. Dürbün, kapıya birisi geldiği anda dışarıdaki görüntüyü, evin iç tarafındaki ekrana yansıtıyor ve aynı zamanda kayda başlıyor. Böylece kullanıcılar dilediklerinde, hafıza kartını bilgisayar veya akıllı telefonlarına takıp içindeki görüntüleri izleyerek, arşivleyebiliyor.
FUAR VİZYON
İstanbul UNICERA ile dünyaya kucak açtı Yılın en büyük B2B zirvesi profesyonelleri 27. kez sektörle buluşturdu
S
eçkin markaların yeni tasarımları ve teknoloji ürünlerinin sergilendiği UNICERA 27. Uluslararası Seramik Banyo Mutfak Fuarı, Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi İstanbul’da 27. kez kapılarını dünyaya açtı. Yeni işbirlikleri ve etkin stratejilerin oluşturulmasında önemli rol oynayan UNICERA, Fransa, Kanada, Almanya, Rusya, Bulgaristan, Moldova, Ukrayna, Makedonya, Kosova, Sırbistan, Bosna Hersek, Hırvatistan, Karadağ, Slovenya, Yunanistan,
145
Nalbur Teknik.com / Mart’15
Gürcistan, İsrail, Bahreyn, İran, Mısır, Filistin, Kırgızistan’dan gelen alım heyetlerinin yanı sıra bireysel katılımlarla birlikte 99 ülkeden 6 bin 908’i yabancı, 80 ilden 61 bin143’ü yerli olmak üzere 68 bin 051 ziyaretçiye ev sahipliği yaptı. Yabancı ziyaretçide yüzde 28 artış yakalayan fuar, son 5 yılda toplam yabancı ziyaretçi sayısında yüzde 95 büyüme kaydetti.
Teknolojinin yeni adı “CERAMICTECH” Ticari trendler ve sektörün
taleplerini yakından takip eden UNICERA, her geçen yıl büyüme gösteren CERAMICTECH Seramik İşleme Teknolojileri özel bölümü ile katılımcı ve ziyaretçilerinden büyük ilgi gördü. Ziyaretçiler, CERAMICTECH özel bölümünde uygulama aşamasında kullanılan tüm teknoloji ürünlerini; seramik makineleri, makine yedek parçaları, yan sanayi ürünleri, hammaddeler ve kimyasalları birebir inceleme şansı buldu.
SOSYAL SORUMLULUK
Bosch, National Geographic’den iş birliği ile çevreci tavsiyeler Bosch Ev Aletleri ve National Geographic Channel işbirliğiyle Türkiye’yi ziyaret eden dünyaca ünlü Nat Geo kaşifi Thomas Culhane, Eskişehir Anadolu Üniversitesi öğrencileriyle çevre bilincini pekiştirecek önemli bilgiler paylaştı
D
oğa dostu teknolojileriyle enerji ve su tasarrufu sağlayan, doğal kaynakları koruyarak gelecek nesilleri düşünürken aynı zamanda tüketicilerin hayatını kolaylaştıran Bosch Ev Aletleri ve National Geographic Channel’in, üniversite öğrencilerine yönelik düzenlediği çevre seminerlerinin ilki Eskişehir
147
Nalbur Teknik.com / Şubat’15
Anadolu Üniversitesi’nde gerçekleşti. Özellikle geri dönüşüm, yeşil teknolojiler ve güneş enerjisi konularında uzman olan Thomas Culhane, kurucusu olduğu sivil toplum örgütü Solar C.I.T.I.E.S ile Kahire’d e yoksulların yaşadığı mahallelerde, evlerin çatılarına güneş enerjisiyle çalışan su ısıtıcıları yerleştirmek gibi projeler
gerçekleştiriyor. Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde verdiği seminerde evde enerji ve su tasarrufu yapmanın öneminden bahseden Culhane, büyük şehirlerde özellikle daha az gelişmiş mahallelerinde halkı bu konuda eğiterek, çevre kirliliğine neden olabilecek her türlü evsel atığın nasıl yenilenebilir yakıt ve gübreye dönüştürülebileceğini anlattığı eğitim sisteminin üzerinde
SOSYAL SORUMLULUK
durdu. Culhane, çevre kirliliğini önlemek adına elimizde tüm imkânların bulunduğunu, sadece doğru kaynakların doğru yerlerde kullanılması gerektiğini belirtti. Türkiye’yi her ziyaret ettiğinde sağlıklı bir çevre oluşturma konusundaki adanmışlıktan etkilendiğini ifade eden Culhane, “ Yıllık güneşli gün sayısının yüksek olduğu Türkiye’d e, güneş enerjisi panelleri, güneş enerjisiyle çalışan sıcak su sistemleri ve rüzgâr santrallerinin sayısının her yıl daha da arttığını öğrenmek oldukça mutluluk verici” dedi.
“İnsanları çevre ve gelecek konusunda daha duyarlı olmaya yönlendiriyoruz”
Bosch Ev Aletleri Pazarlama Müdürü Neylan Süer ise Bosch’un 125 yılı aşkın
süredir dünyada ve 100 yılı aşkın süredir de Türkiye’d e faaliyet gösteren; doğa dostu teknolojileriyle enerji ve su tasarrufu sağlayan, doğal kaynakları koruyarak gelecek nesilleri düşünürken aynı zamanda tüketicilerin hayatını kolaylaştıran bir marka olarak böyle bir platforma öncülük etmekten büyük gurur duyduğunu ifade etti. Süer, “Bosch Ev Aletleri olarak, geliştirdiğimiz doğa dostu teknolojilerle enerji ve su tasarrufu, doğal kaynakların bilinçli kullanımı, karbon ayak izinin azaltılması, atık yönetimi gibi sürdürülebilirlik şemsiyesi altında bulunan birçok farklı konuya dikkat çeken bir markayız. Bu dikkati, özellikle yürüttüğümüz kurumsal sosyal sorumluluk projeleriyle daha da yoğunlaştırıyor, insanları çevre ve gelecek konusunda daha
duyarlı olmaya yönlendiriyoruz. National Geographic Channel ile 2012 yılı itibariyle başlayan işbirliğimiz çerçevesinde hayata geçirdiğimiz doğa dostu hareket projesi kapsamında, gençlerle bu kadar yakın ve özellikle üniversite gençliğine özel bir çalışma yürütmenin mutluluğu ve heyecanını yaşıyoruz.” dedi. Thomas Culhane, 23-25 Mart tarihleri arasında düzenlenen Bosch Çevre Seminerleri’nde, Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nin ardından Adana Çukurova Üniversitesi ve Antalya Akdeniz Üniversitesi’nde buluşacağı öğrencilere, yaşadıkları şehirlerde çevre kirliliğini azaltma, günlük yaşamlarında enerjiden tasarruf etme yöntemlerini kendi deneyimlerinden faydalanarak, eğlenceli bir dille aktarmayı sürdürecek.
FUAR VİZYON
Pakpen, Pencere Fuarı’nda ürünleriyle ilgi çekti Yapı sektörünün öncü firmalarından biri olan Pakpen, 11–14 Mart 2015 tarihleri arasında gerçekleştirilen İstanbul Pencere Fuarı’na katıldı. Fuarda Pakpen ve PakDoor markası ile üretim yapılan pencere ve kapı ürünleri ziyaretçilerin beğenisine sunuldu
D
ünya standartlarına uygun üretim tesisleri ile yapı sektöründe ilklerin öncüsü Pakpen, bu yıl 16’cısı gerçekleştirilen İstanbul Pencere Fuarı’na katıldı. Fuarda Pakpen pencere modelleri, kepenk ve panjur sistemlerini, PakDoor dekoratif dış kapı ve iç kompozit kapı sistemleri sergilendi. Yerli ve yabancı katılımcıların ilgi odağı olan Pakpen standında ürünler hem tasarımlarıyla hem de sunduğu faydalarla dikkat topladı. Sektörde dünyanın en büyük ikinci fuarı olan İstanbul Pencere Fuarı'na katılmaktan memnun olduklarını belirten Pakpen Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Tuza, “İstanbul Pencere Fuarı’na ilk yılından beri katılıyoruz. Uluslararası ve yerli katılımcıların bir araya gelerek sinerji oluşturdukları çok önemli
149
Nalbur Teknik.com / Mart’15
bir ticari platform. Uluslararası çapta yapılan ziyaretler hedef pazarlarımızdaki profesyonellerle bir araya gelmemizi ve çok sayıda yeni ve nitelikli işbirliğinin doğmasını sağlıyor. Fuarda yüzde 40’a varan ses ve ısı yalıtım özelliklerine sahip, kaliteli malzemeler ile şık tasarımları birleştiren ürünlerimizi özellikle hedef pazarlara birebir tanıtma fırsatı yakalıyoruz” dedi.
Pakpen ile enerjide yüzde 40 tasarruf
Pakpen, İstanbul Pencere 2014 Fuarı’nda 6 farklı pencere serisi ile yer aldı. Pakpen’in her binaya ve mevsime uygun, gürültüyü, soğuğu ve sıcağı dışarıda tutan pencereleri; ısı yalıtımı özellikleri ile yüzde 40’a varan tasarruf sağlaması, renklerinin yıllarca solmaması ve kolayca temizlenmesi özellikleriyle beğeni
topladı. AB normlarında CE belgeli olarak üretilen Pakpen ürünleri, 22 yıldır dünyanın dört bir yanında ve Türkiye’nin bütün şehirlerinde tercih ediliyor.
PakDoor’da kalite ve şıklık bir arada
Fuardaki standında PakDoor markası altında üretilen 18 farklı dış ve 9 farklı iç mekan kapı modelini de sergileyen Pakpen’in, kompozit kapı modellerinin cam uygulamalı versiyonları da fuarda katılımcıların dikkatini çekti. Pakdoor iç kompozit kapılar su ve neme karşı dayanıklılık, ses ve ısı yalıtımı özellikleriyle fark oluşturuyorAynı zamanda doğayı ve çevreyi koruma adına kullanılan hammadde ve yardımcı malzemeler, darbeye, çizilmeye, kırılmaya karşı dayanıklılık, hızlı ve kolay montaj özellikleriyle de ön plana çıkıyor.
FUAR VİZYON
ISVEA’dan 50 ülke 50 mağaza hedefi
V
itrifiye seramik, banyo ürünlerinde İtalya'nın lider markalarından biri olan ISVEA, ödüllü tasarımları ve yenilikçi modern yaklaşımıyla sergilediği 12 seri ürünle sektörün önemli fuarlarında ISH Frankfurt'a damgasını vurdu. 53 yıllık geçmişi ile vitrifiye seramik ve banyo ürünlerinin İtalyan markası ISVEA birbirinden şık ve özgün tasarımları ile Almanya'da görücüye çıktı. 2015 yılına damgasını vuracak olan yeni Flamma ile birlikte Sott'aqua Marino, Sott'aqua Soffice, Viva, Eleganza, Sentimenti, Soluzıone, Sistema, Valente, Colorısvea, Isvearte, metalik sütun ayak lavabolar ile metalik çanak lavabolar ve klozet fuarda sergilenen diğer ürünler. "Isvea ile Sektörün En Büyük 3 Oyuncusundan Biri Olacağız" ISH Frankfurt fuarın'da açıklama yapan ISVEA CEO’su N. Bülent
151
Nalbur Teknik.com / Mart’15
Onur; "Dünyada pek çok prestijli projesinde ISVEA imzası bulunuyor. Vitrifiye seramik alanında dünyanın önde gelen ülkesi İtalya'da, karakteristik bir İtalyan üreticisi olan, pazarda ilk 10 üretici arasında yer alan ISVEA, tasarımları sayesinde dünya pazarında da büyük ilgi görüyor. İtalya'nın tasarım, detaylar ve şıklık konularında kendini ispatlamış bir tarzı var ve bu tarzı en mükemmel ürünlerle buluşturmak adına çok titiz çalışıyoruz. Ayrıca, ISVEA markalı ürünlerin yaklaşık yüzde 60'ını ihraç etmeyi planlıyoruz. ISVEA bugün 40’tan fazla ülkeye ihracat gerçekleştiriyor ve biz bu sayıyı 50’ye çıkarmayı planlıyoruz. Bu nedenle ISH Fuarı bizim için önemli. Buradan güzel anlaşmalarla dönmeyi hedefliyoruz. Türkiye'deki en önemli 3 oyuncudan biri olmak isterken Dünya hedefimizde de iddialıyız. 50 ülke 50 mağaza
hedefini gerçekleştireceğiz" dedi. Yeni ürünleri tasarım ile hayat buldu ISVEA'nın yeni serisi Flamma İkonik Lavobo ile hayat buldu. Ömer Faruk Yakupoğlu tarafından tasarlanan Flamma, banyolarda alev dalgalarının dansını izleme keyfi veren aynı zamanda geniş pürüzsüz yüzeyli yalın haznesi ve kullanım kolaylığıyla maksimum işlevsellik sağlayarak banyoları farklılaştırıyor. Mükemmel Klozet ISVEA'nın CleaRim WC teknolojisi ile standart klozetlerde sağlığa zararlı organizmaların üremesine ve kir birikimine neden olan kanal ortadan kaldırılıyor. Mükemmel Klozet, düşük enerji tüketimi, az su ve deterjan kullanımı nedeniyle tasarruf sağlayan, enerji dostu yeşil ürünler arasına giriyor.
HABER
“Kullandığın Kadar Öde” sistemi vatandaşın yüzünü güldürüyor Enerji ve Isı Tasarrufu Derneği (ETADER), enerji sektörünün buluştuğu CNR Energy İstanbul Fuarı’na katıldı. Fuar çerçevesinde düzenlenen konferansta söz alan ETADER Başkanı Zafer Yavuztürk enerji tasarrufu konusunda önemli mesajlar verdi
E
nerji ve Isı Tasarrufu Derneği (ETADER), 19-21 Mart tarihleri arasında düzenlenen CNR Energy İstanbul Fuarı’na katıldı. Fuar kapsamında düzenlenen konferansın açılış konuşmaları Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Genel Müdürü Yusuf Yazar ve İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan tarafından gerçekleştirildi. “Dünya, AB ve Türkiye Enerji Sektörü ile İlgili Genel Durum Değerlendirmeleri” paneline katılan ETADER Başkanı Zafer Yavuztürk, Türkiye Enerji Sektörüne dair önemli mesajlar verdi.
“Kullandığın Kadar Öde” sistemi vatandaşın yüzünü güldürüyor
CNR Energy İstanbul Fuarı’nın açılış konuşmalarının ardından düzenlenen “Dünya, AB ve Türkiye Enerji Sektörü ile İlgili Genel Durum Değerlendirmeleri” panelinde konuşan Yavuztürk; 5627 Sayılı Enerji Verimliliği Yasası ve ilgili yönetmelikler gereği kanunen 1 Mayıs 2012 tarihi itibarıyla zorunlu kılınan, merkezi sistem ile ısınan, tüm eski veya yeni binalarda, ısı tüketiminin ölçümü, sıcaklık kontrol ekipmanları ve ‘Kullandığın Kadar Öde’ sistemi
153
Nalbur Teknik.com / Mart’15
HABER
hakkında bilgi verdi. Sistemin vatandaşa ve ülke ekonomisine faydalarını aktaran Yavuztürk, dairelerde ısı tüketiminin, Isı Pay Ölçerler veya Isı Sayaçları ile ölçülmesi ve daire ısısının kontrolü için radyatörlerde termostatik radyatör vanaları kullanılmasıyla daire sakininin tüketimine göre ısı parası ödediğini; sonuç olarak tüketicilerin gereksiz ısıyı israf etmek yerine tasarruf ettiğini belirtti. “Kullandığın Kadar Öde” sistemine geçen bir dairenin, yaklaşık olarak yılda 600 TL civarında tasarruf ettiğini vurgulayan Yavuztürk, doğalgaz tüketiminin bina bazında ortalama yüzde 27,5 düştüğünü, sistemin uygulandığı binalarda ise toplamda yaklaşık 240 Milyon TL doğalgaz tasarrufu elde edildiğini sözlerine ekledi. Kanuni zorunluluğa rağmen, ısı ölçümü ve gider paylaşım sistemini kullanan daire sayısının
155
Nalbur Teknik.com / Mart’15
sadece 400 Bin civarında olduğunu belirten Yavuztürk; bilinçli ısı tüketiminin, merkezi sistem ile ısınan bir dairede oturan daire sakininin senelik yaklaşık 600 TL civarında tasarruf elde etmesini sağladığını belirtti.
Isı Ölçümü ve Gider Paylaşım Sistemiyle 1.2 milyar TL enerji tasarrufu sağlanacak
Ülkemizde yaklaşık 2 milyon konutun merkezi ısıtma sistemi ile ısındığına ifade eden Yavuztürk, “Devletimiz, merkezi sistemle ısınan dairelerdeki tüketicileri bilinçlendirerek yılda 1.2 Milyar TL enerji tasarrufu elde edebilir.” diyerek, “Kullandığın Kadar Öde” sisteminin milli servet üzerindeki olumlu etkilerini vurguladı.
“Kullandığın Kadar Öde” sistemiyle CO2 emisyonu 95 milyon ton azalabilir
“Kullandığın Kadar Öde” sisteminin bütçeye sağladığı faydalar kadar çevreye de yarar sağladığını belirten Zafer Yavuztürk, Almanya Dresden Üniversitesi’nde enerji tasarrufu ile ilgili yapılan bir araştırmayı örnek göstererek 320 bin binanın ve 3.3 Milyon dairenin incelendiğini ve eski tip verimsiz cihazların yerine enerji verimli cihazların kullanımının büyük faydalar sağladığı, Isı Gider Paylaşımı yapılmasının daha da iyi sonuçlar getirdiğinin gözlemlendiğini belirtti. 19812012 yılları arasında enerji tasarruflu çözümlerle CO2 emisyonunun 348 Milyon ton azaltıldığını vurgulayan Yavuztürk; 2020’ye kadar CO2 emisyonunun sadece “Kullandığın Kadar Öde” yöntemiyle 95 Milyon ton daha da azaltılabileceğini sözlerine ekledi.
FUAR VİZYON
Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul 21 – 25 Nisan’da sektörü buluşturuyor
YEM Fuarcılık Genel Müdürü Burcu Başer
T
ürk yapı sektörünün ve bölgenin en büyük fuarlarından biri Yapı Fuarı
– Turkeybuild İstanbul, 21 – 25 Nisan 2015’te yapı dünyasını bir
157
Nalbur Teknik.com / Mart’15
araya getiriyor. Fuar’ın İş Geliştirme Platformu kapsamında düzenlenen Konuk Ülke Projesi’nde bu yıl Kazakistan konuk ediliyor. Kazakistan, sergilediği performansla Türk inşaat sektörünün gözde
pazarları arasında yer alıyor. 2014 yılı inşaat harcamalarında 15 milyar doları aşan bir Kazakistan’ın 2015’te ise 17 milyar doların üzerinde inşaat harcaması yapması öngörülüyor. Kazakistan “Nurlu Yol” adlı ekonomi programı ve 2050 yılı için koyduğu dünyanın 30’uncu büyük ekonomisi olma hedefi ile yapı sektörüne olan yatırımları da içeren “Endüstriyel Yenilikçi Kalkınma Programı”, “Ulaştırma Altyapısı Entegrasyon ve Geliştirme Programı” ve EXPO 2017 projesiyle Türk yapı sektörü için hem müteahhitlik hem de yapı malzemesi alanında büyük potansiyel taşıyor. Yeni iş ve işbirliği fırsatları oluşturan İş Geliştirme Platformu çalışmalarıyla gördüğü ilgiyi artıran Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul, sektörün büyümesine paralel olarak, 2015’te yüzde 20 büyüyor. YEM Fuarcılık Genel Müdürü Burcu Başer, “2015’te Türkiye ekonomisinin yüzde 33,5 arasında büyüyeceğini, inşaat sektörünün ise yüzde 3,5- 4,0 oranında büyüyeceğini ve yine lokomotif rolünü sürdüreceğini öngörüyoruz” diye konuştu. YEM Fuarcılık’ın değişmez hedefinin yapı sektörü için yeni pazarlar oluşturmasına ve iş hacminin artırılmasına katkıda bulunmak olduğunu belirten YEM Fuarcılık Genel Müdürü Burcu Başer, bu yıl çalışmalarını ‘Konuk Ülke Kazakistan Projesi’ ile sürdürdüklerini belirtti. Başer, fuar kapsamında ağırlayacakları
FUAR VİZYON
Kazakistan’ın, Türk müteahhitlik firmalarının 1972 - 2014 arasındaki 42 yıllık dönemde, 408 adet proje ile 19,28 milyar dolar tutarında proje üstlendiği, yüzde 6,5 payı ile, Rusya, Türkmenistan, Libya ve Irak’tan sonra en çok iş üstlenilen beşinci büyük pazar olduğunu söyledi. YEM Fuarcılık tarafından hazırlatılan Kazakistan raporuna göre; ülkenin inşaat harcamaları 2014 yılında yüzde 8,4 büyürken, aynı yıl inşaat harcamalarının büyüklüğü ise 15,17 milyar dolar olarak gerçekleşti. Raporda Kazakistan’da inşaat harcamalarında büyümenin hızlanacağı, 2020 yılına kadar yıllık ortalama yüzde 13 büyüyeceği ve 2020 yılında 30 milyar dolara ulaşılacağı öngörülüyor.
Kazakistan inşaat sektörüne büyük
159
Nalbur Teknik.com / Mart’15
fırsatlar sunuyor
YEM Fuarcılık olarak İstanbul, Ankara ve İzmir’de düzenlenen Türkiye’nin en büyük yapı buluşmalarıyla destek verdikleri yapı malzemeleri sektörünün, 21,21 milyar dolar ihracatla cari fazla veren sektörlerden biri durumunda olduğunu hatırlatan Başer, şöyle devam etti: “İnşaat malzemesi iç pazarı cari fiyatlarla yüzde 12 büyüyerek 131 milyar TL’lik bir hacme ulaşacağını tahmin ediyoruz. İnşaat malzemeleri ihracatı 2014 yılında yüzde 0.2 azaldı. 2015 yılında ihracat malzemelerinin ihracatı ile ilgili sınırlayıcı unsurlar bulunuyor. Bunlardan biri enerji ihraç eden ülke pazarlarında inşaat malzemeleri talebinin yavaşlamasıdır. Buna rağmen inşaat harcamaları bu yıl 17 milyar doları aşması beklenen, yılda yaklaşık 7 milyar dolarlık inşaat malzemesi ithalatı
gerçekleştiren Kazakistan, hem yurtdışı müteahhitlik sektörü hem de inşaat malzemesi sanayi tarafından fırsatların takip edilerek değerlendirilmesinde yarar görüyoruz. Kazakistan’ı Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul’da konuk ülke olarak belirleyerek fuarı iki ülke sektör temsilcilerinin iş yapmasına katkı sağlayacak bir platform olmasını sağlarken, bu ülkedeki fırsatları da inşaat sektörünün dikkatine sunuyoruz.”
2015’in Konuk Ülkesi Kazakistan büyük potansiyel sunuyor
YEM Fuarcılık Genel Müdürü Burcu Başer, Türkiye’nin Kazakistan’ın en önemli ticari ortaklarından biri olduğunu belirterek, “Kazakistan hızla büyüyüp gelişiyor. Bu sebeple Türk inşaat sektörü için çok ciddi bir potansiyel taşıyor” dedi. Başer,
FUAR VİZYON
Kazakistan hakkında şu bilgileri verdi: “Kazakistan “Nurlu Yol” adlı yeni bir ekonomi politikası izliyor. “Hazar Koridoru Projesi” bu yeni ekonomi politikasının önemli bir ayağını içeriyor. Kazakistan ortaya koyduğu 2050 yılı vizyonu ile dünyanın en büyük ekonomisine sahip 30. ülke olmayı hedefliyor. Kazakistan ilk aşmada halen 50. büyük ekonomi olma hedefine 2013 yılında ulaştı. Kazakistan 2010 yılı “Endüstriyel Yenilikçi Kalkınma Programı” ile imalat sanayisinde yeni yapıtımlar ve hiç üretilmeyen 265 üründe üretim hedefliyor. Bu hedefler doğrultusunda sanayi binaları ve kompleksleri inşaatları öne çıkacak. Program 7 milyar dolar tutarında 800 projeyi kapsıyor. “Ulaştırma Altyapısı Entegrasyon ve Geliştirme Programı” kapsamında 2020 yılına kadar 25 milyar dolarlık ulaştırma projesi tamamlanacak. Ağırlıklı olarak kara ve demir yolları projeleri yer alıyor. Kazakistan 2015 yılında 13,5 milyar dolarlık yeni proje paketi açıklayacak. Pakette konut ve sosyal donatılar, karayolları enerji iletimi, yenilenebilir enerji yatırım projeleri yer alacak. EXPO 2017 2,4 milyar dolar tutarında en önemli prestij projesidir. Kazakistan 2014 yılında 15.17 milyar dolarlık inşaat harcaması gerçekleştirdi. Bunun 6.9 milyar dolarlık kısmını inşaat malzemeleri ithalatı oluşturuyor. Türkiye’nin Kazakistan’a inşaat malzemeleri ihracatı ise 206.6 milyon dolarda kalıyor. Türkiye, Kazakistan’ın inşaat malzemesi ithalatı içinde yüzde 3.0 ile oldukça sınırlı bir pay alıyor. Kazakistan pazar potansiyeli yeterince
161
Nalbur Teknik.com / Mart’15
değerlendirilememektedir. Kazakistan 2011 -2020 yılları arasında uygulanacak olan “Konut ve Donanımları Modernizasyon ve Yenileme Programı” ile kamu mevcut konutları iyileştirmeyi ve yeni sosyal konutlar üretmeyi hedefliyor. Bu program kapsamında 2015-2020 yılları arasında her yıl 1,5 milyon metrekare konut üretilmesi için kamu tarafından 5.6 milyar dolarlık kaynak ayrıldı. Konut inşaat harcamaları Kazakistan’daki toplam inşaat harcamalarının yaklaşık yüzde 23’ünü oluşturuyor ve 2014 yılında 3.4 milyar dolara ulaştı. Konut dışı bina yatırımları ise inşaat sektöründe yaklaşık yüzde 35 pay alıyor ve 2014 yılında 4,0 milyar dolarak olarak gerçekleşti. İnşaat sektöründe sürükleyici olan ve yüzde 42 ile en geniş payı alan harcamalar altyapı yatırım harcamalarıdır. Altyapı yatırım harcamaları tutarı 2014 yılında 6,37 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Kazakistan İnşaat Malzemesi Pazarı; 2014 yılında 10,62 milyar dolardır. 2020 yılına konan hedef ise 22,4 milyar dolar olarak hesaplanmaktadır.” Bu çerçevede Kazakistan’ın ekonomisinin kısa ve orta-uzun vadede önemli yatırım ve işbirliği fırsatları sunduğuna dikkat çeken Başer, Türk inşaat sektörü için Kazakistan ile ilgili potansiyel hakkında şu değerlendirmelerde bulundu: “İki ülke arasında 2013 yılında imzalanan “Yeni Sinerji Ortak Ekonomi Programı” ile ticaret hacminin 10 milyar dolara çıkarılması hedefleniyor. Kazakistan inşaat sektöründeki gelişme ve inşaat pazarındaki büyümeye bağlı düz cam
ve seramik vb. ürünlerden başlayarak inşaat malzemeleri üretmeyi hedefliyor. Kazakistan inşaat malzemeleri alanında ithalattan çok ülkeye yatırım yapılmasını tercih ediyor. Bu da Türk yatırımcısı için potansiyel demektir. Türk müteahhit firmalarının söz konusu bu projelerden büyük pay alacağını, bununla bağlantılı olarak Türk yapı malzemeleri sektörünün de rekabetçi ürünleriyle büyük potansiyeli bulunan bu ülkeye daha fazla ihracat veya yatırım gerçekleştirebileceğini düşünüyoruz.”
“Yurtdışı Alım Heyetleri İkili Görüşmeleri” bu yıl 42 ülkenin katılımıyla gerçekleşecek
Bu çerçevede, fuarın İş Geliştirme Platformu etkinliklerinden biri olan ve T.C. Ekonomi Bakanlığı koordinatörlüğünde Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri (OAİB) ile birlikte organize edilen “Yurtdışı Alım Heyetleri İkili Görüşmeleri” bu yıl 42 ülkenin katılımıyla gerçekleştirilecek. ABD, Afganistan, Almanya, Avusturya, Azerbaycan, BAE, Belçika, Brezilya, Bulgaristan, Cezayir, Çek Cumhuriyeti, Fas, Fransa, Gürcistan, İran, Irak, İtalya, İspanya, İsveç, Kanada, Kazakistan, Kırgızistan, Kolombiya, Kosova, Lübnan, Makedonya, Meksika, Mısır, Özbekistan, Peru, Polonya, Rusya, Romanya, Suudi Arabistan, Sudan, Sırbistan, Şili, Tunus, Türkmenistan, Ukrayna, Ürdün ve Yunanistan’dan katılacak firma yetkilileri, Türk yapı sektörü malzeme üreticileriyle karşılıklı iş görüşmelerinde bir araya getirilecek.
ÜRÜN TANITIMI
Termoteknik’den yüksek verimli, ekonomik ısınma Yaklaşık dört yıldır üstün özellikli kombi ve kazan serisini Türk tüketicisine sunan Termo Teknik, çok sevilen yoğuşmalı kombisi LOGIC 26/35’in, daha yüksek ısıtma kapasitesine sahip 31/35 kW modelini duyurdu
I
DEAL’in Türkiye’d e iştiraki olan Termo Teknik, LOGIC 31/35 kW Premix Yoğuşmalı Kombi’yi Türk kullanıcısının beğenisine sunuyor. Avrupa’d a yüksek kullanıcı sayısına sahip olan ve dört yıl önce Termo Teknik tarafından Türkiye’ye sunulan LOGIC 26/35 kW Premix Yoğuşmalı Kombi’nin daha yüksek ısıtma kapasitesine sahip modeli 31/35 kW, 31 kW ısıtma ve 35 kW sıcak su kapasitesi ile kalabalık aileler ve büyük konutların ısıtma ihtiyaçlarına yanıt verecek. Türkiye’d e Termo Teknik tarafından desteklenen, güven duyularak ve sevilerek kullanılan LOGIC 26/35 kompakt yapısı, mükemmel tasarımı, yüksek verimliliği ve sessiz çalışması ile tanınıyor.
163
Nalbur Teknik.com / Mart’15
Yüksek verimlilik çevreci ve ekonomik ısınma Enerji tasarrufunun önem kazandığı günümüzde yoğuşmalı kombiler daha çevreci bir çözüm sunarken, uzun vadede sağladıkları tasarruf ile de tüketicilerin yüzünü güldürüyor. Gün geçtikçe artan doğalgaz faturaları nedeniyle, bireysel ısınma ve sıcak su kullanımında yoğuşmalı kombiler, yüksek verimlilik ve tasarruf özellikleriyle öne çıkıyor. Yanma sonucu oluşan atık gazların içerisinde bulunan su buharının özel dizayn edilen ısı eşanjörü vasıtası ile ısıyı alarak sisteme tekrar kazandıran yoğuşmalı kombiler, evinizin küçük ya da büyük olmasından bağımsız olarak, konvansiyonel kombilere göre her koşulda daha yüksek verimlilik ve daha düşük emisyon değerleri sunuyor. Gelecek kuşakların ihtiyacı
olan doğal kaynakların daha etkili kullanılması, çevreci ürün tasarımlarının önem kazandığı Avrupa’da ise verimliliğin maksimum seviyede tutulması en önemli kriterlerden. Bu nedenle Avrupa’nın bir çok ülkesinde kullanılan bireysel kombilerin yoğuşmalı olması kanun ile korunuyor.
Verimin iyisi faturada belli olur
LOGIC Premix Yoğuşmalı Kombi, yapılan araştırmalara göre, yılın aynı dönemlerinde, aynı izolasyon yapısına ve aynı metrekareye sahip, aynı ısıtma kapasitesi ihtiyaçlarında benzer yoğuşmalı kombilere göre daha az yakıt harcıyor. LOGIC 31/35 kW Premix Yoğuşmalı Kombi, yüksek kapasitesi ile büyük alanlarda ve daha yüksek ısıtma ihtiyaçlarına da etkili çözüm sunacak.
ÜRÜN TANITIMI
Bosch’un düşük sıcaklık kazanı şimdi Ortadoğu ve Kafkasya’da Bosch Termoteknik’in yeni seri UNI3000F düşük sıcaklık kazanları, yeni endüstriyel tasarımıyla kullanıcılara sunuldu
Bosch Termoteknik tarafından geliştirilen yeni seri Bosch UNI3000F düşük sıcaklık kazanları, yeni endüstriyel kazan dizaynı ve optimize edilmiş kazan yapısıyla Ortadoğu ve Kafkasya ülkelerinde satışa sunuldu. Bosch, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Ürdün, Lübnan,Irak, Afganistan, Pakistan gibi bölge ülkelerine de taşıyan yeni seri kazanını 120 kW ile 1850 kW
165
Nalbur Teknik.com / Mart’15
kapasite aralığında tek model olarak tasarlandı. UNI3000F düşük sıcaklık kazanlarının kurulumu ve devreye alınışı, fabrika montajlı izo-lasyon tekniği sayesinde çok daha kolay ve hızlı hale geldi. İki yöne açılabilir ön kapak dizaynı sayesinde brülör kazan üzerindeyken, yanma odası ve duman borularının bakımı kolaylıkla yapılabiliyor. Kazan
gövdesine entegre alt taşıma profilleri, sevkiyat ve yerleşimi büyük ölçüde kolaylaştırıyor. Yeni seri Bosch UNI3000F kazanlarına, emniyet tekniğinin gerektirdiği güvenlik ekipmanları doğrudan kazan üzerine kolaylıkla monte edilebiliyor. Bu sayede toplam ilk yatırım bedeli de çok uygun bir hale geliyor.
HABER
Filli Boya geleceğe yatırımlarını sürdürüyor
Filli Boya 2014 yılında; ambalaj atığı ve değerlendirilebilir tehlikeli atıklar olmak üzere 3 bin 758 ton atığın geri dönüşümüne katkıda bulundu. Enerji verimliliği uygulamalarını, sürdürülebilirlik faaliyetlerini, çevreye duyarlılığını bir yaşam felsefesi haline getiren Avrupa’nın en büyük üretim ve teknoloji üssüne sahip kurumlardan biri olan Filli Boya, 2014 yılında iş, hizmet ve faaliyetlerden kaynaklanan 3 bin 758 ton atığı geri dönüşüme göndererek ülke ekonomisine geri kazandırdı.
Yeniden hammadde olarak kullanılıyor
Çevreci yaklaşımı ve bu yönde yapmış olduğu yatırımları ile örnek tesis olma yolunda önemli adımlar atan Filli Boya, "Ambalaj Atıkları” (Kağıt-karton, naylon, metal, plastik, ahşap vb.) ile “Değerlendirilebilir Tehlikeli Atıklar” ve “Değerlendirilemeyen Tehlikeli Atıklar” olmak üzere 3 ana grupta topladığı atıkları, 152 bin m² üzerinde yaklaşık 90 bin m² kapalı alanda kurulu,
167
Nalbur Teknik.com / Mart’15
yıllık üretim kapasitesi 348 bin ton olan Gebze tesislerinin Atık Depolama ve Geri Dönüşüm Merkezi’nde ayrıştırıyor. Böylece bu atıkların sanayide tekrar hammadde olarak kullanılmasına imkan sağlıyor.
“Çevreci Tesis” ödülü
2013 yılında ise Bursa Büyükşehir Belediyesi Sağlıklı Kentler Birliği Çevreci Tesisler kategorisinde, Gebze Belediyesi tarafından “Çevreci Tesis” ödülüne layık görülen Filli Boya, 2014 yılında 953 tonu tehlikeli atık olmak üzere toplam 3 bin 758 ton atığın geri dönüşümüne doğrudan ve dolaylı olarak katkıda bulundu. TSE EN ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi belgesine sırasıyla, “TS 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemleri”, “TS ISO 10002 Müşteri Memnuniyeti Yönetim Sistemi” ve “TS EN ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi”
belgelerini de ekledi. 2011 yılında Türk Standartları Enstitüsü (TSE) tarafından “TS EN ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi” kapsamında belgelendirilen Filli Boya, “TS ISO EN 9001 Kalite Yönetim Sistemi” belgesine sahip olup, 2010 yılında “14001 Çevre Yönetim Sistemi” belgesini de almaya hak kazanarak çevreye olan duyarlılığını tescillemiştir. Kocaeli Sanayi Odası tarafından 2006 yılında düzenlenmiş "Şehabettin Bilgisu Çevre Ödülleri" organizasyonunda büyük işletmeler dalında “Çevre Teşvik Ödülü” alan Filli Boya; enerji verimliliği, kaynak tüketimi, atık yönetimi, geri kazanım ve geri dönüşüm uygulamalarıyla ülkemiz geleceğine, doğal kaynaklarına, çevresine ve ekonomisine büyük katkı sağlamaya devam ediyor.
HABER
Yapı Sektörü’nde dünyanın önemli pazarlarından olan Batimat Russia International Construction and Interior Exhibition 2015, 31 Mart3 Nisan 2015 tarihleri arasında Moskova’da düzenlendi. Fuarda BİEN’de yeni ve göz alıcı tasarımlarıyla yerini aldı.
Bien Rusya yapı fuarı Batimat 2015’te Rusya’nın Moskova şehrinde yapılan Batimat Russia 2015 fuarında Bien, fuara katılacak. Ödüllü tasarımları, özel ve sürekli yenilenen 800’ü aşkın ürün yelpazesiyle sektörde adından söz ettiren Bien, Batimat fuarında Taurus, Sultan, Rampas, Emperador, Lava, Perla, Balance, Marmol ve Sherwood gibi iddialı ve ihtişamlı ürünlerini ziyaretçilerine tanıttı. 77m2 ’lik standında iddialı tasarımlarıyla şov yapacak. Bien, seramiklerini zarif ve geleneksel Türk motiflerini özenle tasarladığı ürünlere yansıtıyor. Bien’in fuara katılmasındaki amacı o bölgenin tarzını tanımak, talepleri hakkında bilgi edinmek
169
Nalbur Teknik.com / Mart’15
ve müşteri portföyünü genişletip müşterilerin tercihlerini ürün gamına dahil etmek olarak tanımlıyor. Bien yer ve duvar karoları, mat ve parlak porselen karolar, seramik sağlıkgereçleri ürünlerini Bilecik Bozüyük’te bulunan fabrikalarında üretmekte, yurt içinde 120 adedi aşkın yetkili satıcısı ve 3 bin’i aşkın satış noktası ile pazarlıyor. Yurt dışında 66 ülkeye üretiminin yüzde 30’nu ihraç ediyor. 25 milyon m2 olan üretimi ile yenilikçi ve dinamik yapısı ile sektörün önemli oyuncularından. Bien markası ile 2007 yılında pazara giren şirket bugün pazarda önemli ve etkin bir pay sahibi.
Bien Satış Grup Başkanı Metin Savcı “Markayla ilgili grek yurtiçi, gerek yurtdışı pazarlarının taleplerini dikkate alan üretim yapıyoruz. Satış ve pazarlama politikalarıyla yenilikçi, dinamik ve farklı ürünleri pazara sunuyoruz. Seramik sağlık gereçlerinde 2015 yılında pazara sunduğumuz ürünler ile hijyene ağırlık verilen ve tasarımı ile öne çıkacak ürünlerimizi sunacağız. BİEN bugün sektörün önemli markalarından biri konumuna gelmiştir. Bunda üretim, pazarlama, satış, tasarım, arge gücümüzün ve bize destek veren dağıtım kanalımızın önemli payı vardır” diyor
GEZİ
Güzel atlar ülkesi
Kapadokya
Bütün hafta sonu tatillerinizi AVM’lerde geçirmekten bıktınız mı? O zaman küçük bir hafta sonu kaçamağı için harika bir önerimiz olacak. Her sabah semayı dolduran ve görsel bir şölen sunan onlarca sıcak hava balonunu izlemek, el ustalığını devam ettiren seramik yapımına katılarak, atölyelerinden alışveriş yapmak ve yerel lezzetlerin tadına bakmak, birbirinden ilginç yapıları hayranlıkla izlemek için Persler’in “Güzel Atlar Ülkesi” olarak adlandırdığı Kapadokya’yı inceleyelim.
GEZİ
Büyüleyici Coğrafyada Görülmesi Gereken Yerler
Şapkalı peri bacalarının hikayesi Orta Anadolu’nun iki volkanik dağı Erciyes, Hasan Dağı ve Güllüdağ’ın yaklaşık 60 milyon yıl önce patlamasıyla başlıyor. Dağların püskürttüğü lav ve küllerin oluşturduğu yumuşak tabakalar kayalaşıp yağmur ve rüzgar tarafından aşınınca, bugün peynir kellesi gibi delik deşik ancak bir o kadar da büyüleyici bir coğrafya karşınıza çıkıyor.
W ’nın Zirvesi Uçhisar Kalesi
Her ne kadar bölgede farklı yükseklikte peri bacaları olsa da bölgedeki en yüksek nokta 1350 metre yüksekliğinde ki Uçhisar Kalesi. Kalenin tepesinden kuzeye doğru baktığınızda Cevizli peribacaları, batıda Nevşehir ve Oylu Dağı, güneybatıda Hasan Dağı ve kalenin eteklerinde de Uçhisar görülebiliyor. Uçhisar bölgenin en güzel yürüyüş parkurlarından biri olan Güvercinlik Vadisi’ne sahip. Bir zamanlar halk besledikleri güvercinlerden elde ettikleri gübre ile tarım yaptıkları için zenginleşen bu topraklarda şimdi meyve ağaçları ve asma yaprakları hüküm sürüyor. Uçhisar Kalesi de eskiden güvercin yuvası olarak kullanılıyormuş.
Nereleri Görmeli?
Seyir Teraslarından Kapadokya’yı izleyebilirsiniz. Uçhisar’dan Göreme istikametine doğru yol aldığınızda yol kenarında çok sayıda seyir terasına rastlıyorsunuz. Bu teraslardan Göreme Açık Hava Müzesi’ni ve en güzel manzarayı görmek için Ağaçaltı’na uğramalısınız. Buradan bakıldığında Göreme Açık Hava Müzesi’ni çıplak gözle seçmek biraz zor. Kaya kiliselerden oluşan yerleşim yerleri dışarıdan gelecek saldırıları engellemek amacıyla görülmeyecek şekilde yapılmış, Göreme adını da buradan alıyor.
GEZİ
Göreme Açık Hava Müzesi Kiliseler ziyaret edeceğiniz bir diğer nokta. Duvarlarında farklı dönemlere ait İsa ve Meryem Ana resimleri ve semboller mevcut. Kayalara kurulmuş freskli kiliselerden en ilgi çekici olanları Elmalı Kilisesi, Karanlık Kilisesi ve Tokalı Kilisesi.
Kızılırmak’ın yatağından elde edilen kırmızı topraktan yapılan çömleklerle meşhur olan Avanos küçük bir Avrupa kasabası görünümünde. Avanos’ta ki çömlek atölyelerini ziyaret ederek ilk seramik çalışmanızı yapmayı deneyebilirsiniz.
Çavuşin Kasabası
Kapadokya’da pek çok uygarlığa, sayısız topluma ev sahipliği yapmış 200’e yakın yeraltı şehri bulunuyor. M.S. üçüncü yüzyılda buraya yerleşen Hıristiyanlar bölgeyi eğitim ve düşünce merkezi haline getiriyorlar. Ancak binlerce yıl, yapılan saldırılara karşı savunma ve saklanma amacıyla da yer altı şehirleri inşa ediyorlar. En popüler olanları ise Derinkuyu ve Kaymaklı. Derinkuyu Yeraltı Şehri’nin sekiz katı da ziyaretçilere açık. Bir hava koridorunun etrafına inşa edilen şehirde ne kadar derine inerseniz
Göreme – Avanos yolu üzerinde yer alan Çavuşin kasabasında Hıristiyan dervişlerin yaşadığı söyleniyor. Çavuşin yakınında, Zelve ve Ürgüp yolu üzerinde bulunan eski adı “Rahipler Vadisi” olan Paşabağ bölgesi peribacaları manzarasını en iyi görebileceğiniz yerlerden birisi.
Kızılırmak’ın İkiye Böldüğü Avanos
Nevşehir’e 18 kilometre uzaklıktaki Avanos, Kızılırmak tarafından ikiye bölünmüş.
173
Nalbur Teknik.com / Mart’15
Yeraltı Şehirleri
inin havada ki oksijen miktarı değişmediğinden bir mimarlık harikası olarak kabul ediliyor. Şehir binlerce kişinin ihtiyaçlarını karşılamak üzere yemekhane, kilise, ahır ve mezar odaları gibi farklı bölümlere sahip. Kaymaklı Yeraltı Şehri’nin ise sadece dört katı ziyaretçi kabul edebilecek durumda. Dar tünellerden yönlendirme işaretleri ile geçerken önünüze kilise ya da mahzen çıkabiliyor.
Kuşbakışı Kapadokya Kapadokya’ya gidip balonla uçmadan olmaz. Balon turu ile Uçhisar ve Kayseri arasındaki eski İpekyolu’nu, Göreme Açıkhava Müzesi’ni, Avanos’u, Çavuşin kasabasını tepeden görebiliyorsunuz. Peribacaları, Güllüdere Vadisi ile bölgenin merkezindeki Kızılçukur Vadisi’nin üzerinden geçiliyor.