Nalbur Teknik Şubat'16

Page 1

İMG İMG

Şubat-February/2016












Yatırımcıların yüzünü güldürecek projeler geliyor

İmtiyaz Sahibi İSTMAG Magazin Gazetecilik H. Ferruh Işıkik m.tr İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. adına Genel Müdür

Mehmet Söztutan mehmet.soztutan@img.com.tr

Yayın Editörü

Emine Korkmaz emine.korkmaz@img.com.tr

T

Reklam Müdürü Zülküf Karadayı zulkuf.karadayi@img.com.tr Sanat Yönetmeni İsmail Gürbüz ismail.gurbuz@img.com.tr

Sorumlu Müdür Cüneyt Aktürk cuneyt.akturk@img.com.tr Dış İlişkiler Müdürü Hakan Kurt hakan.kurt@img.com.tr Ebru Pekel Kurumsal İletişim Müdürü ebru.pekel@img.com.tr

Kurumsal İletişim Müdürü Mustafa Aktaş mustafa.aktas@img.com.tr

Abone İsmail Özçelik ismail.ozcelik@img.com.tr

İhlas Gazetecilik A.Ş. CTP-Baskı Merkez Mahallesi 29 Ekim Cad. İhlas Plaza No:11 A / 41 Yenibosna-Bahçelievler/İstanbul Tel: 0 212 454 30 00 Adres Evren Mah. Bahar Cad. Polat İş Merkezi B Blok No:1 Kat:4 Güneşli-Bağcılar / İstanbul Tel: +90 212 604 50 50 Faks: +90 212 604 50 51 www.nalburteknik.com

Nalbur Teknik Dergisi’nde yer alan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu reklam verene aittir. Nalbur Teknik Dergisi’nin bütün yayın hakları İSTMAG Magazin Gazetecilik İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.’ye aittir. Yazılar kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Yaygın süreli bir yayın olan Nalbur Teknik Dergisi ayda bir yayınlanır.

EDİTÖRDEN

Grafik Tasarım Şükrü Karşıyaka sukru.karsiyaka@img.com.tr

ürkiye ekonomisinin özellikle de Hırdavat sektörünün lokomotifi olan inşaat sektörü ile ilgili Sivil Toplum Kuruluşlarından 2016 yılının öngörüleri gelmeye devam ediyor. Türkiye Müteahhitler Birliği’nin geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamaya göre sektörün kentsel dönüşümden dolayı iç piyasada hareket kazanacağı, dış pazarda ise Rusya etkeninden dolayı zorlu geçeceğiydi. Türkiye ile Rusya arasında yaşanan gerilim, aynı zamanda Ortadoğu’da yaşanan çatışma ortamının dengelenmesi adına Türk yatırımcılar Sahra – altı , Afrika ve Güney Amerika ülkelerindeki potansiyel yatırımları değerlendirmeye başladığı raporda yer alan bilgiler arasında. Ayrıca İran ile olan ambargoların kalkması neticesinde İran ile Türk Müteahhitler arasında önemli fırsatların doğabileceği de açıklanan bilgiler arasında yer aldı. Bu gelişmelerin dışında gelen güzel haberlerin arasında Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık’ın yaptığı açıklamalar da vardı. Işık; yerli ve yabancı büyük yatırım yapmak isteyen girişimciler için, arsa dahil fabrika binasının kamu tarafından yaptırılarak kira karşılığı devrini öngörerek Sanayi Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Projesi’nin kısa sürede hayata geçeceğini söyledi. Aynı desteğin küçük yatırımcılar için de geçerli olacağının altını çizen Işık, böylece girişimcilerin paralarını arsa ve fabrika binası için harcamaktan kurtulacağını açıkladı. Aynı zamanda seçilmiş orta ve yüksek teknolojili ürünlere yönelik yatırımların 5. Bölge teşviklerinden yararlanacağını belirterek yatırımcılara güzel haberler verdi.

Emine Korkmaz


Kale Endüstri Holding İcra Kurulu Üyesi Bedri Ulukan

İNDEX

1900 Watt sınıfı Bosch avuç taşlama makineleri artık daha hızlı ve daha güvenli!

İdevit Seramik İhracat Satış ve Pazarlama Müdürü Besim Alişan

Bilgesan Genel Müdürü Kimya Mühendisi Tahir Bilge:

Eryap Grup Emrullah Eruslu

Özmetal Paslanmaz Çelik Genel Müdür Yardımcıları Ünal Öz ve Zeynep Ceylan

Kapı Boyunca Koyulan Çubuktan ̇ ̇ Kili̇ de ̇ Şifreli

40-50-60HP Sultan Serisi Nozbart’ın ihracatı gerçekleşti

ASKAYNAK..................................... Ö.K

ÖZMETAL.........................................51

KARKİM................................. 103-105

KARBOSAN.................................... A.K

TÜM PLASTİK............................. 54-55

TEKSAN.........................................109

EGELİ.......................................... Ö.K.K

ER KALIP..........................................57

BOSCH......................................Ö.K.İ-1

MAPA...............................................61

CENTER.....................................A.K.İ.K

DEKOR.............................................63

SELSİL........................................... 2-3

KARCHER.........................................65

BURLA MAKİNA ............................. 4-5

KALEKİLİT........................................69

YAPI FUARI.....................................123

SEDA ENDÜSTRİ............................ 6-7

ATEŞ İNŞ.........................................73

İ.KOLEJ..........................................127

MAGMAWELD..................................13

PANASONİC.....................................77

SOLAREX.......................................131

ASKAYNAK............................15-17-19

CERMİX...........................................81

RIDGID.............................................25

RİTİM YAPI.......................................85

BOSCH AKSESUAR...........................29

ATAMAN...........................................89

SİA.......................................32-33-35

KANCA.............................................91

İDEVİT..............................................43

EMÜLZER.........................................95

ÇELİK HORTUM ...................... İNSERT

SİSTA......................................... 48-49

FASTANER FUARI...........................101

GERDANYA İ.............................. NSERT

KAMİLTÜRK....................................113 MANO............................................117 ÜNİCERA........................................121

ARMUTLU......................................133 NT İMAJ.........................................134 NT ABONE FORMU.........................135


HABER

Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD), 2015 yılı dördüncü Gündem Buluşmaları Toplantısı’nda inşaat sektörünün 2015 değerlendirmesini yaptı ve 2016 öngörülerini açıkladı.

Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı F. Fethi Hinginar

Türkiye İMSAD: “2016 Kayıp Yıl Olmayacak”

T

ürkiye İMSAD, yılda dört kez düzenlediği Gündem Buluşmaları Toplantısı’nın dördüncüsünü Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı F. Fethi Hinginar, Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanı Prof. Dr. Kerem Alkin, Ekonomi ve Strateji Dan. Hiz. Başkanı Dr. Can Fuat Gürlesel ve Halk Yatırım Araştırma Direktörü Banu Kıvcı Tokalı’nın katılımıyla 17 Aralık Perşembe günü düzenledi. Toplantıda, inşaat ve inşaat malzemesi sektörünün 2015 yılını nasıl geçirdiği değerlendirilirken; 2016 yılı öngörüleri, Rusya ile yaşanan kriz, genel ekonomi ve bankacılığa dair beklenti ve gelişmeler gibi birçok önemli konu masaya yatırıldı. Hinginar: “2015 Yılında Frene

10

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

Bastık” Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı F. Fethi Hinginar konuşmasına “7 Haziran seçimlerinin hemen sonrasında gerçekleştirdiğimiz Gündem Buluşmaları Toplantımızda 2015’in tamamının “kayıp yıl” olma riskini tartışmıştık, yılın sonuna yaklaşırken ortaya çıkan rakamlar 2015 yılında frene bastığımızı bize net bir şekilde gösterdi. Rakamlara baktığımızda; inşaat malzemeleri sanayi üretiminin 2015 yılı ilk çeyreğinde yüzde 6,7 küçüldüğünü, ikinci çeyrekte yüzde 1,4 büyüdüğü, üçüncü çeyrekte ise yüzde 0,3 gerilediği sonucunu görüyoruz. Senenin ilk dokuz ayında inşaat malzemeleri sanayi üretimi ortalama yüzde

1,9 oranında küçülürken, alınan yapı ruhsatları yüzde 24,8, alınan konut yapı ruhsatları yüzde 25,2, alınan konut yapı ruhsatları daire sayısı ise yüzde 23,6 oranında azaldığı görüldü. Yılın ilk on ayında özellikle yabancılara konut satışının etkisiyle konut satışlarında yüzde 12,3 artış oldu. Yılın ilk on ayında yabancılara konut satışında yüzde 19,5 artış yaşandı. Özellikle belirtmekte fayda var ki; yılın ilk dokuz ayında yabancıların gayrimenkul alımı yüzde 6,6 azalmış. Yani yabancı yatırımcının daha çok konut projelerine yöneldiğini gözlenmiştir. İhracat rakamlarına bakıldığında ise yılın ilk dokuz ayında inşaat malzemesi sektörü yıllık ihracatının yüzde 14,3 düşerek 18,7 milyar


dolara gerilediği görülüyor. İnşaat malzemesi sektörü yılsonu kapanışının ise 19 milyar dolar seviyelerinde gerçekleşeceği öngörülüyor. Ciddi bir düşüşün olduğu inşaat sektörünün, son gelen verilere göre, 2015 yılını yüzde 1 büyüme ile kapatılacağı tahmin ediliyor” dedi. Hinginar: “2016’da Çarklar Yeniden Dönecek” 17 Eylül’de düzenledikleri 3. Gündem Buluşmaları Toplantısı’nda 2016’nın da “kayıp yıl” olma riskini tartıştıklarını belirten Hinginar, “Kurulan tek parti hükümetinin ardından geçtiğimiz hafta 64. hükümet programına ilişkin yol haritası açıklandı; 2016’nın ilk günleriyle beraber, hükümet programında belirtilen vaatlerin hızla hayata geçmesini umuyor ve sanayide 2015’te yavaşlayan çarkların, 2016’da tekrar hızlanmasını bekliyoruz “ diye konuştu. Hinginar, 2016 yılında Türkiye ekonomisinde yüzde 3,5-4,0 büyüme beklendiğini belirtirken inşaat sektöründe ise yüzde 2,53,0 seviyelerinde büyüme öngördüklerinin altını çizdi. Hinginar: “Rusya Krizi Çözülmeli” İnşaat malzemesi sanayicileri olarak, yaptıkları ihracatla Türkiye ekonomisine pozitif katkı sağladıklarını dile getiren Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı F. Fethi Hinginar, “Son yıllarda Irak ve Suriye’nin ardından Rusya ile yaşanan gerginlikler bizleri ciddi olarak etkiliyor ve gelecek için endişelendiriyor. 2014

yılı verilerine göre, Rusya en çok ihracat yaptığımız 10 ülke arasında yer alıyor. Rusya, inşaat sektörü için potansiyeli her geçen gün artan ve ticari ilişkilerimizin giderek büyüdüğü bir ülke konumunda bulunuyor. Üyelerimiz arasında Rusya’da projeleri devam eden, yeni projeler için önemli adımlar atmış ve hatta bu ülkede üretim yapan kurumlar yer alıyor. Aynı şekilde, birçok Türk müteahhitlik ve müşavirlik firmamızın da bu ülkede projelerinin devam ettiğini biliyoruz. Rusya ile yaşanan gerginliğin kısa sürede durularak, Rusya ile siyasi, ticari ve beşeri ilişkilerimizin normale dönmesini arzuluyoruz” dedi.

Tokalı: “2016’da Türkiye Ekonomisi Yüzde 3,2 Büyüme Gösterecek” 2015 yılı Türkiye ekonomisini ve 2016 yılı öngörülerini değerlendiren Halk Yatırım Araştırma Direktörü Banu Kıvcı Tokalı konuşmasında, 2015 yılında küresel öngörülerini daha yavaş ancak yüksek volatilite büyüyen dünya olarak paylaştıklarını, 2016 yılına ait öngörülerini oluştururken de küresel olarak ana hatlarıyla bu yıldan çok farklı olmayacağını düşündüklerini söyledi. Küresel ekonomide tekrar faiz artışlarıyla normalleşme olacak. Kriz dönemi politikalarını geride bırakmak adına faiz artırımı normalleşme olarak görülüyor. Fed


HABER

açıklamasına göre 2016’da 4 kez faiz artırımı olacak ancak piyasanın beklentisi yüzde 32 olasılıkla 2016 yılı sonunda 1 veya 2 kez yüzde 0,75 oranında faiz artırımı olacağı yönünde. Beklentimiz faiz artırımından sonra çok fazla dolar artırımı olmaması. 2016 yılı beklentileri arasında yine düşük emtia dönemi olacak ancak beklenti 2015 kadar kötü geçmemesi. 2016’da daha çok enflasyon dinamiği, daha az cari açık konuşulacak. 2016 enflasyon tahmini yüzde 8,5. Ortaya çıkan bu küresel görünüm altında iç dengeler için de, potansiyelin altında ancak daha yavaş büyüyen dünya ekonomisinde büyüme cazibesini devam ettiren, enflasyonda risklerin daha fazla konuşulacağı ve yüksek tek haneli seviyelerde kalınacağı; cari açık seviyesinin rahatlatıcı seviyelerde olacağı ancak açık finansmanının ülke görünümü açısından yakından takip

12

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

edileceğini belirtti. Tokalı, “Dış şoklara karşı kırılganlıkların azalmasında oldukça kritik rolünün olduğunu düşündüğümüz güçlü bütçe dengelerinin korunduğu; hem politik belirsizliğin ortadan kalkmış olması hem de emtia ithalatçısı olarak, küresel normalleşmenin GOÜ üzerinde yarattığı baskı karşısında daha güçlü durabilen bir görünüm belirliyoruz” dedi. Alkin: “İç Talep, Büyümeye Katkı Sağlamayı Sürdürecek” “Küresel ekonomi ve bir parçası olarak Türk ekonomisi için, kritik önemde bir 2016’ya giriyoruz” diyen Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanı Prof. Dr. Kerem Alkin, küresel emtia fiyatlarındaki çöküşün ve FED’in faiz adımlarının bunda etkisinin olacağını söyledi. Türkiye’nin emtia ihracatında rakiplerinden çok daha iyi olduğunu görüyoruz. Bu durumda yurt dışındaki algıyı iyi yönetmek gerekir.

Türk ekonomisinin 2016 yılında yüzde 4 ile 5 aralığında büyümesi adına, ihracatın desteklenmesinin ve net ihracatın büyümeye katkısının önemli olduğunu ifade eden Alkin, şunları söyledi: “2016 yılında da iç talep büyümeye katkı sağlamayı sürdürecek. Türkiye-Rusya ilişkilerinin Türk ekonomisi üzerindeki etkilerinin iyi yönetilmesi, küresel emtia fiyatlarındaki çözülmenin, Türk ekonomisi açısından katma değer anlamında pozitif yönde kullanılması gerekiyor. Üretiminin desteklenmesi adına, OVP hedeflerinin revizyonunun yanı sıra, ilk 3 ay, sanayinin desteklenmesine yönelik ek tedbirler ve kredi maliyetlerinin düşürülmesi çok önemli olacak. Kur savaşları 2016 yılında da devam edecek. Dolar kuru tahmini ortalama 3,08’leri görecek. Euro’da 1,06 altını görmeme ihtimalimiz söz konusu. Enflasyon yüzde 8’in altını görmeyecek, 2016 tahmini enflasyon



HABER

oranı yüzde 8 – 9 aralığında olacak. Merkez Bankası faiz artırımında geç kaldı.” Gürlesel: “İnşaat Malzemeleri Sektörü Yüzde 1,9 Küçüldü” İnşaat ve inşaat malzemeleri sektörlerine ilişkin güncel verileri paylaşan Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanı Dr. Can Fuat Gürlesel konuşmasında, 2016 yılında Türkiye’nin ihracat pazarlarından gelişmiş ülkelerde daha hızlı büyümeler gerçekleşeceğini ve gelişen ülkelerde ise zayıf ve durağan büyümeler olacağını ifade etti. FED’in faiz artışı ile doların güçlenirken, petrol ve emtia fiyatlarının düşük kalmaya devam edeceğini söyleyen Gürlesel, Türkiye’de ise jeopolitik riskler ile Rusya ve Irak pazarındaki zorlukların belirleyici olacağını belirtti. Gürlesel söylerine şöyle devam etti: “Politik gündemde Anayasa ile yönetim sisteminde değişikliği içeren olası referandumlar beklentileri yeniden

14

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

etkileyecektir. Ekonomide uygulanacak para politikası ile gelirler politikası ekonomik büyümeyi destekleyecektir. Buna bağlı olarak 2016 yılında daha yüksek enflasyon, faiz oranları ve döviz kurları olacaktır. 2016 enflasyon oranları yüzde 9-10 arasında olacağı görülüyor. Yüksek enflasyon daha yüksek faizler ve döviz kurları getirecek. Dolar ve Euro kurları 3,15’e yaklaşacak. ” İnşaat ve gayrimenkul sektörlerinin 2015 yılının ilk dokuz ayında yüzde 3,4 büyüdüğünü belirten Dr. Can Fuat Gürlesel şu bilgileri aktardı: “inşaat harcamalarında ilk dokuz ayda kamunun payı yüzde 2,6 azaldı, özel sektörün payı ise yüzde 1,2 artış gösterdi. 2015 yılında konut satışı ilk on ayda yüzde 12,3 arttı. İlk dokuz ayda yabancılara konut satışı 2.906 milyar dolar seviyelerinde gerçekleşti. Türk müteahhitler yılın ilk dokuz ayında 15.28 milyar dolar tutarında 92 projede üstlendi.

İnşaat malzemeleri sektörü yılın ilk dokuz ayında yüzde 1,9 küçüldü.” SBE 2016’da İlk Kez Türkiye’de Düzenlenecek Gündem Buluşmaları Toplantısı’nda Türkiye’de ilk kez yapılacak önemli bir etkinliğin de müjdesi verildi. 2000 yılından bu yana Dünyanın 50’den fazla ülkesinde yapılan The Sustainable Built Environment Conference Series çerçevesinde, SBE16 ISTANBUL Konferansı Türkiye İMSAD’ın ev sahipliğinde Türkiye’de ilk kez 2016’nın Ekim ayı içerisinde gerçekleştirilecek. Ülkemizin önde gelen üniversiteleri ve sivil toplum örgütleri tarafından desteklenen ve ana teması “Akıllı Metropoller – Sürdürülebilir ve Akıllı Binalar ile Akıllı Şehirler için Entegre Çözümler” olarak belirlenen konferans, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı işbirliğinde gerçekleştirilecek.



EKONOMİ

Yatarımcının yüzünü güldürecek projeler geliyor Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Dünya Gazetesi’nin sorularını cevaplandırdı.Fikri Işık, yerli ve yabancı büyük yatırım yapmak isteyen girişimciler için, arsa dahil fabrika binasının kamu tarafından yaptırılarak kira karşılığı devrini öngören Sanayi Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Projesi'nin kısa sürede hayata geçeceğini söyledi. Aynı desteğin küçük yatırımcılar için de geçerli olacağının altını çizen Işık, böylece girişimcilerin paralarını arsa ve fabrika binası için harcamaktan kurtulacağını kaydetti. Aynı zamanda seçilmiş orta ve yüksek teknolojili ürünlere yönelik yatırımların 5. Bölge teşviklerinden yararlanacağını belirtti.

Y

ani yatırım hangi bölgeye yapılırsa yapılsın, 5’inci bölge teşviklerinden yararlanacak Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Sanayicinin aklına teşvik sistemi deyince hemen bölgesel teşvik geldiğini, ancak teşvik sisteminde bölgesel teşviklerin varolduğunu stratejik yatırım teşvik, büyük yatırım teşviki, bir de bunlara ilave olarak teknoloji düzeyiyle ilgili teşvik getireceklerini açıkladı. Işık: “2015 yılı Nisan ayında

16

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

yürürlüğe giren mekanizmayla yüksek teknolojili ürün üretiminin her yerinde 5’inci bölgede destek veriyoruz. Bu teşvik sistemi açısından ciddi reformdur. Bundan sonra şimdi orta yüksek teknolojide de seçici olmak kaydıyla aynı imkanları sağlayacağız. Yani yatırım hangi bölgeye yapılırsa yapılsın, 5’inci bölge teşviklerinden yararlanacak. Ekonomi Bakanlığı ile birlikte yürüttüğümüz çalışma Ekonomi Koordinasyon Kurulu ve

Bakanlar Kurulu gündemine gelecek. Orta yüksek teknolojili ürünlerde daha dikkatli olmamız gereğinden hareketle, seçilecek sektörlerde bu destek verilecek. Bizim nitelikli insan kaynağı açısından zengin olan büyük şehirlerde teknoloji düzeyin arttırmaya yönelik teşvikler çok önemli, olaya sadece bölgesel teşvik açısından bakmak doğru değil. Asıl bakılması gereken alan teknolojik düzeyidir. Zaten istihdam, yatırım teşviklerimiz var.” dedi.



EKONOMİ

Orta yüksek teknolojide seçici olacağız “Yüksek teknolojili ürün üretimi, rüzgar türbini, aksamları, nerede üretirsen üret Hakkari de üretmiş gibi destek alıyorsun. Geçen yıl İzmir ziyaretimde konuyu anlatmıştın, şimdi bazı uluslararası firmalar gelip yer satın almışlar ve yatırıma başlayacaklar, bazıları da yer bakıyor. Yerli üretimde kendi girişimcilerimizin de hazırlıkları var.” şeklinde konuyu detaylandıran Fikri Işık “Orta yüksek teknolojide seçici olacağız. Burada bazı konuları desteklemenin fazla öneli olmayabilir ama ithalata bağımlılığını azaltacak, katma değeri yüksek, ihracatta kg fiyatını yükseltecek, rekabet avantajı sağlayacak ürünleri de destek kapsamına almak istiyoruz. Teşvikte uygulama Ekonomi Bakanlığı’nda olacak. Teşvik öyle bir sistem ki kimse çok memnun olmaz. En yüksek teşvik 6’ncı bölgede, gidin bölgeye onlar da memnun değil.”dedi. Sanayicinin arsa ve fabrika binası yatırımlarının çok yüksek olmasına yönelik şikayetlerini nasıl değerlendiriyorsunuz sorusuna yanıt veren Fikri Işık: “Bu konuda çok farklı bir model üzerinde çalışmalarımız sürüyor. Artık Sanayi Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı sistemine geçeceğiz. Gerek Türkiye’deki girişimciler gerekse yabancı yatırımcılar artık arsaya para bağlamak istemediklerini söylüyorlar.

18

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

Bunların hazırladıkları projeler çerçevesinde fabrika binalarını tamamlayıp belirli bir vadede sözleşme ve kira karşılığı devretmeyi öngören bir modele geçiyoruz. Bu çalışma hem yerli yatırımları hem de yabancıların doğrudan yatırımlarını artıracaktır. Az önce ifade ettiğim Sanayi Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı modelini ekonomi yönetimi ile birlikte tartışacağız. Hükümet programında yer alan ‘anahtar teslimi fabrika’ bunun bir parçası, daha çok emek yoğun sektörlerde, konfeksiyon atölyesi, bunu yapıp makul bir kira ile verilmesini içeriyor. Bizim söylediğimiz daha büyük proje. Tasarruf açığımıza da olumlu yönde katkı yapacak.” Açıklamalarında bulundu. “Her makineye bir plaka numarası gelecek, teminat olarak gösterilebilecek” Özellikle sanayicilerimizin en büyük şikayetlerinden birinin otomobili ipotek verip kredi alınabileceği halde, makineyi verip kredi alamamasının olduğunu aktaran Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Her Makinaya bir bir plaka numarası vereceklerini açıklayarak sözlerine şöyle devam etti: “Burada her makineye bir plaka numarası vereceğiz, merkezi sicil sistemi kuracağız, merkezi bir ekspertiz oluşturacağız. Artık KOBİ’lerin elindeki makine teçhizatı da kredi teminatı olarak kullanmasının önünü

açacağız. İnsanlar ellerinde olanı gayrimenkule değiş, işini büyütmeye yatıracak. Bu kullandığı makineyi de teminat olarak verebilecek. Şu anda 500 bin Euro makine teminat olarak verilemiyor, verilse bile çok düşük bedel alınıyor. Bu da AR-Ge paketinin içinde yer alacak. Bunların çalışması 2016’nin ilk çeyreğinde biter, yasal düzenleme ise muhalefet partilerinin de birlikte çalışmasıyla yılın ilk yarısında hayata geçer.” “Değerli OSB’ler yüksek emlak vergisinden kurtulacak” OSB’lerde emlak değer konusunda şikayetlerin çok olduğunu aktaran Işık bunu büyük ölçüde giderdiklerini belirtti. Fikri Işık: “OSB’lerde emsal değeri 0.55’ten 0.70’e çektik. Bir de taban alanı katsayı uygulaması vardı, bunu tamamen kaldırdık. İnsanlar artık binalarının taban alanlarını da tam olarak kullanabilecek duruma geldi. Başka bir ifade ile hiçbir şey yapmadan, küçük bir düzenleme ile bütün illerimize en az 1 OSB hediye etmiş olduk. Bunu yaparken, güvenlikten taviz vermedik. OSB’lere emlak vergisine tavan getireceğiz. Birçok OSB’de kıymetli arazide bu kıymet üzerine vergi alınıyor ve üreticiler bunda çok zorlanıyor. Oysa sanayiciler bu arsaları alıp satarak para kazanmıyor, üretim yapıyorlar.” Dedi.



DOSYA

KİLİT AKSESUARLARI

Kale Endüstri Holding İcra Kurulu Üyesi Bedri Ulukan

Dünyanın tercihi

Kale Kilit 60 yıldır devam eden bir serüvenle tam kapsam güvenlik anlayışı ile her 3 evin 2’sinde yer bulan Kale Kilit; gelişen ürün grubu ve yenilikleri ile adından söz ettirmeye devam ediyor. Kale Endüstri Holding İcra Kurulu Üyesi Bedri Ulukan ile yaptığımız söyleşide Ulukan: “İstikrar ve estetik kavramlarına şimdi de “yeni”yi ekledik. Bunu bir strateji haline getirerek “Yepyeni bir Kale” mottosunu hayata geçirdik. Köklü bir şekilde ürünleriyle güvenilirliğini kanıtlamış grubumuz, bu güvene yeni dönemin gereklerini de ekleyerek imajından, tanıtım yöntemlerine, pazarlamaya ve sosyal sorumluluk projelerine kadar pek çok alanda yeniliklere imza attı.” diyerek Kale Kilit ile ilgili yeniliklerden bahsetti.

20

Nalbur Teknik.com / Şubat’16


Yepyeni bir Kale” mottosu ile Kale Kilit Kale Kilit olarak, 2015’in ilk altı ayında kurumsal kimliğimiz adına büyük bir atılım gerçekleştirdik. Kale markasının 60 yılı aşkındır süregelen güven, istikrar ve estetik kavramlarına şimdi de “yeni”yi ekledik. Bunu bir strateji haline getirerek “Yepyeni bir Kale” mottosunu hayata geçirdik. Köklü bir şekilde ürünleriyle güvenilirliğini kanıtlamış grubumuz, bu güvene yeni dönemin gereklerini de ekleyerek imajından, tanıtım yöntemlerine, pazarlamaya ve sosyal sorumluluk projelerine kadar pek çok alanda yeniliklere imza attı. Kale’den her alanda güvenlik Kale Endüstri Holding olarak “Tam Kapsam Güvenlik” vizyonuyla yola çıktık. Bu vizyon çerçevesinde Kale Kilit nezdinde; silindirler, silindirli gömme kilitler, gömme emniyet kilitleri, dıştan takma tirajlı kilitler, dıştan takma emniyet kilitleri, iç kapı gömme kilitleri, özel kilitler; çelik kapı kilitleri, ahşap, metal ve çelik kapılar için emniyet kelepçeleri ve çeşitli rozet türleri gibi aksesuarlar ve kapı kolları dahil 9 ürün grubu altında 350’nin

üzerinde ürün seçeneğiyle müşterilerimize bütünsel güvenlik hizmetleri sunuyoruz. Kale Çelik Eşya üretim kapasitesini %150 artırarak “güvenliği ve kaliteyi” kusursuz bir şekilde müşterilerimize ulaştırıp üretim ve satış hacmiyle “lider ve öncü kapı üreticisi” olmaya devam etmekteyiz. Özellikle burada 6.seviye kapımızdan bahsetmek gerekirse; matkap, açısal taşlama makinesi, özel diskler, kavlama çekici ve çelik kamalar ile dayanıklılığı test edilen Kale 6. Seviye Çelik Kapı hem evinizde hem de iş yerinizde maksimum güvenlik sağlıyor. Kale Çelik Kapı ve Kale Çelik Eşya uzmanları tarafından geliştirilen Kale 6. Seviye Çelik Kapı, TSE laboratuvarlarında denendi ve hırsızlara karşı tam kapsamlı güvenlik sağladığı onaylandı. Kapı güvenliği teknolojisinde en üst seviye güvenlik sağlayan Kale 6. Seviye çelik kapı kırılmıyor, delinemiyor ve aşılamıyor. Kale Alarm şirketimiz ise “Güvenlik Ciddi İştir” sloganı ile tüm yurtta kullanıcıların yaşamlarını kolaylaştırmak için çeşitli çözüm önerileri sunuyor. Tam kapsam güvenlik sağlayan Kale Alarm çözümlerinde yeni ve cazip ödeme seçenekleri ile daha

çok ev ve iş yerine giriyor. Kale Kilit Dış Ticaret firmamız ile daha çok elektronik ürün gruplarımız ile kullanıcılara hizmet sağlamaktayız. Özellikle otellere ve ofislere sunduğumuz üst düzey kontrol ve konfor sağlayan geniş ürün gamımızla, kullanıcılara yönetilebilirlikle beraber raporlama özelliği de sunmaktayız. 2016 da üretim kapasitesi 2 katına çıkacak Üretim kapasitemiz sayesinde günde 100 bin adet kilit ve 50 bin adet silindir üreten lider firma olarak Türkiye’nin ilk 500 sanayi kuruluşu arasında yer alıyoruz. 2015 yılını %20 büyüme ile kapattık. 2016 yılının ilk yarısında tamamlanması planlanan Çerkezköy Kapalı Organize Sanayi Bölgesi’nde yer alan yaklaşık 100 bin metre kare kapalı alana sahip yeni fabrikamızda ise günde 170 bin adet kilit ve 75 bin adet silindir üretmeyi hedefliyoruz. Buna göre her ürün grubunun şu anki yıllık üretim kapasitesinin 2 katına çıkacağını öngörüyoruz. Kalite ve güvenlik son kullanıcın öncelikli tercih nedenleri Kullanıcıların bir ürünü tercih etmesindeki öncelikli sebepler


kalite ve güvenlik. Kale Kilit’in en çok bilinen ve tercih edilen kilit markası olmasının nedeni de bu. Müşteri odaklı iş anlayışımız ışığında kalite ve güvenden ödün vermeden teknolojik yenilikleri ve yenilikçi çözümleri hedefe koyan bir vizyona sahibiz. Satış ve dağıtım kanalları ile ürün ve hizmet çeşitliliğimizi artırarak ilerliyoruz. Koşulsuz müşteri memnuniyeti en fazla önemsediğimiz kriterlerden biri. Güvenilir olmak; yasalara ve ahlaki değerlere bağlı olmak; yenilikçi, yaratıcı, girişimci olmak, topluma ve ülke ekonomisine güç katmak bizi biz yapan değerlerimiz. Bu değerler tüketici ile aramızdaki bağı pekiştiriyor. 100’den fazla ülkeye ihracat yapılıyor Türkiye’de her 3 ev ve iş yerinden 2’sinin tercihi olan firmamız, 48 milyon USD ihracat büyüklüğü ile aralarında Fransa, Çin, Güney Afrika ve Kolombiya gibi birbirinden çok farklı coğrafya ve kültürlerde yer alan 100’den fazla ülkeye ihracat yapıyor. Kale Kilit olarak satışlarımızın yüzde 55’ni iç pazara yapıyor, yüzde 45’ini ise ihraç ediyoruz. İhracat ağımızın genişliği ve bu alandaki başarımız ile Türkiye İhracatçılar Meclisi birliklerinden İMMİB tarafından 9 yıldır üst üste “metal eşya” kategorisinde en fazla ihracat yaparak “İhracatın Yıldızı Ödülü”ne layık görülüyoruz. Kale Kilit olarak katma değerli ürünlerimizle birlikte Avrupa, Ortadoğu ve Afrika’da tercih edilen marka

haline gelerek, kilit sektöründe dünyanın en büyük global üreticilerinin hâkim olduğu pazarlarda, üreticilere rakip olmayı başardığımızı gururla vurguluyoruz. 2015’in yıldızı “Kale Alarmlı Silindir” 2015 yılının kuşkusuz en çok ses getiren ürünü dünyada bir ilk olma özelliği taşıyan ve TÜBİTAK Teknoloji ve Yenilik Destek Programları (TEYDEB) çerçevesinde desteklenen Kale Tuzaklı Silindir’in geliştirilmiş bir versiyonu olan Kale Alarmlı Silindir. Bu ürünümüz silindirin kırılmasıyla kilide ulaşılmasının engellenmesinin yanı sıra içindeki alarm sisteminin devreye girmesiyle iki aşamalı koruma sağlıyor. Tuzaklı kısmı kırıldığında mekanik olarak da kilide kolayca ulaşılmasını engelliyor. Devreye giren alarm ile art niyetli kişilerin başka açma yöntemlerini denemesini engelliyor, çevreyi de ikaz ediyor. Hırsızlık olaylarına karşı geliştirilen “Kale Alarmlı Silindir” art niyetli girişimlerle aktivasyon çubuğunun kırılmasıyla silindir içindeki alarm devresini tetikliyor. Bir diğer önemli ürünümüz ise Kale İkaz Silindiri. Anahtar kapıda unutulduğunda opsiyonel olarak 8 veya 12 saniye içerisinde 100 desibellik uyarı devreye girerek, kullanıcıyı anahtarı unuttuğuna dair uyarıda bulunuyor. Böylece anahtar unutulmaları sonucunda ortaya çıkabilecek hırsızlık girişimlerinin de önüne geçilmiş oluyor. Anahtarcıların mesleki sosyal kulübü “Anahtarcılar Kulübü” Kale Kilit olarak,

tüketicilerimize daha üstün bir hizmet vermek ve iş ortaklarımızı bir çatı altında toplamak hedefi çerçevesinde “Anahtarcılar Kulübü”nü kurduk. Anahtarcılar Kulübü, Kilit/Silindir ürünleri satışı yapan, anahtarcı hizmeti veren müşterilerin/tüketicilerin güvenlik sorunlarına etkin çözümler üreten, onların mesleki gelişimlerine katkı sağlayan ve tüm bunları yaparken üyelerine hediyeler kazandıran anahtarcıların mesleki sosyal kulübüdür. Sistemi biraz daha detaylandırmak gerekirse; Anahtarcılar Kulübü sistemi çerçevesinde tüketici, Kale Kilit’in e- ticaret internet sitesi üzerinden istediği ürünü montaj dahil ya da montaj hariç olarak satın alabiliyor. Montaj dahil sistemde Kale, Yetkili Çilingiri yönlendiriyor ve montaj ücreti Kale’ye çilingir tarafından fatura ediliyor. Kale Yetkili Çilingirler belirlenen ürün gruplarında (silindir ve aksesuarlar) bayiden aldıkları ürünlerden puan kazanıyor. Puanlar belirlenen ürünler üzerine yerleştirilen özel kodlarla hesaplanıyor. Kale Yetkili Çilingir, Anahtarcılar Kulübüne özel portaldan sisteme girdiğinde aldığı ürünün üstündeki kodu girerek puan kazanıyor. Puanları biriken anahtarcılar TV, Iphone, Ipad ve tatil gibi yüzlerce hediyeyi içeren özel katalogdan diledikleri ürünü seçebiliyor. “Güvenlik, dayanıklılık, konfor, estetik gibi kriterlerin tüm ürün gruplarımız için geçerli” Kale Kilit, üst düzey güvenlik kavramına imzasını atan ve uzun yıllar bu iddiasını korumaya devam edecek bir marka. Dolayısıyla tasarım aşamasındaki kilitleri hayata geçirirken temel hedefi önce üst düzey güvenlik.


Ancak kilitlerimizin sadece üst düzey güvenlik sağlaması yeterli değildir. Bildiğiniz gibi Kale Kilit % 45 ihracat payı ile Avrupa, Ortadoğu ve Afrika’da da tercih edilen bir marka. Dolayısıyla güvenlikten sonra bizim için 2. önemli konu kilitlerimizin kullanılacağı coğrafyada uzun süre kullanılıyor olabilmesi. Dolayısıyla TSE standartlarına da uygun olarak (-) 20 dereceden (+) 80 derecelik sıcaklığa ve %60 neme uyum sağlayabilecek tüm iklimlendirme testlerinden geçecek şekilde kilitlerimizi üretiyoruz. Bir diğer önemli husus ise konfor ve estetik. Özellikle Elektronik kilitlerimizde gerek otel gerek ofislere sunduğumuz alternatif çözümleri kontrol edilebilirlik özellikleriyle buluşturuyoruz. Böylece güvenlik, dayanıklılık, konfor, estetik gibi kriterlerin tüm ürün gruplarımız için geçerli olduğunu söyleyebiliriz. Kale, bayiler ile bir ailenin fertleri gibi Kale Endüstri Holding bünyesinde bulunan markalarımız yetkili satıcı sistemi ile çalışmaktadır. Ve bayilerimizin birçoğu firmamızla uzun yıllar çalışan bir ailenin fertleri gibi ilişkide olduğumuz ticari kuruluşlardır. Yaygın ve köklü bayii ağıyla uzun yıllar daha ilişkilerimiz bu şekilde devam edecek diye düşünüyorum.

“Geleceğe yatırım yapmak isteyen firmalar AR-GE ve pazarlama etkinliği yüksek olan firmalardır” İlerlemenin ve çağı yakalamanın güçlü bir AR-GE altyapısından geldiğinin farkında olan bir markayız. Bu nedenle de Kale olarak AR-GE çalışmalarına çok önem veriyoruz. Bu bilinçle sektörümüzün ilk AR-GE Merkezi’ni kurarak bir ilke imza attık. Teknoloji ve inovasyona verdiğimiz önemle AR-GE çalışmalarımızı tüm hızıyla devam ettirerek firmamızla birlikte Türkiye kilit sektörünün de büyümesine katkı sağlıyoruz. Pazarlama ve satış açısından da AR-GE’nin çok önemli olduğunun bilincindeyiz. Önceki dönemlerde geleneksel şirket anlayışında iki bölüm ön plana çıkardı; üretim ve satış. Her ikisi de günü kurtarmak için çalışırdı. Oysa günümüzde sadece bugünü değil, gelecek yılı, beş yıl sonrasını, hatta 10 yıl sonrasını planlama ve hangi yeni ürünlerle geleceğe hazır olabileceğimiz konusunda çalışmalar yapmak gerekiyor. İşte bu noktada AR-GE büyük önem taşıyor. Geleceğe yatırım yapmak isteyen firmalar AR-GE ve pazarlama etkinliği yüksek olan firmalardır. Karlı satışın gerçekleşmesi ve sürdürülebilir olması AR-GE ile pazarlama birimlerinin yapacağı ortak çalışmanın sonucudur.

“Sadece bir yapı gereci değil aynı zamanda tasarım ve güvenliğin de bir parçasıyız” Son yıllarda artan ucuz ve kalitesiz ithal ürünler ve merdiven altı üretim sektörümüzün gelişimi açısından büyük engel teşkil ediyor. Tüketicilerin, güvenli kilit ve satış sonrası hizmetlerin önemi hakkında bilinçlenmesi ve satış ve satış sonrası hizmet ağı geniş markalı ürünler tercih etmesi gerekiyor. Sektörümüz genelinde fotoğrafa bakacak olursak, inşaat – yapı sektörünün değişmez bir parçası olarak sadece bir yapı gereci değil aynı zamanda tasarım ve güvenliğin de bir parçasıyız… Bu iki alan yani güvenlik ve tasarım alanları bu yıl da sektörümüzün başlıca iki itici gücü oldu. Sektörde daha efektif ve tüketici beklentilerini karşılayan tasarım ve güvenli ürünlerin üretilmesi konusunda bir çaba var. 2016’da sektördeki canlılık devam edecek Kilit sektörünün gelişimindeki en büyük etkenlerden biri kuşkusuz Türkiye’de üst seviyelerde büyüme hızına sahip olan gayrimenkul sektörü. Sektördeki canlılık, kilit sektörünün de geleceğini belirliyor. Türkiye’de özellikle şehirlerde nüfusun devamlı artması, yeni konut ihtiyacı, şehirleşme alanındaki gelişmeler ve kentsel dönüşüm de oldukça etkili. 2016 yılında da sektörümüzde bu hareketliliğin devam edeceğini öngörüyoruz.


HABER

Son teknoloji

ASSA ABLOY

ürünleri Kapı Fuarı’ndaydı

K

apı açma çözümleri konusunda dünya genelinde 44.000 çalışanı ve yıllık 6 Milyar Euro cirosu ile global sektörün lideri olan ASSA ABLOY, 14 - 17 Ocak 2016 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilen Demos Kapı Fuarı’nda son teknoloji ürünlerini sergiledi. Fuarda ziyaretçiler tarafından en çok ilgi gören ürün grupları ASSA ABLOY Kapı Kapatıcıları, Panik Çıkış Aksesuarları, Kabin ve Otel Kilitleri, Yale Dijital Kapı Kilitleri ve Mul-T-Lock Elektronik Kapı Çözümleri oldu. Akıllı telefon, parmak izi, şifre ve uzaktan kumanda ile anahtara gerek duymadan kontrol edilebilen Mul-T-Lock ENTR Motorlu Silindir ürününün yanısıra, kart ve şifre ile kontrol edilebilen Çelik Kapı Kilidi Yale Dijital Monoblok, fuarın en beğeni toplayan ürünleri arasındaydı.

24

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

Sektörün yakın gelecekte tamamen dijital ürünlerden oluşacağını düşünerek yatırımlarını dijital ürünlere yapan ASSA ABLOY, maksimum müşteri memnuniyeti yaklaşımı sonucu gerek global pazarı gerekse Türkiye pazarını yakından izlemekte, sorunları, ihtiyaçları ve beklentileri anında tespit ederek çözümlerini hızla pazara sunmaktadır. Kolay erişimi ve geniş ürün yelpazesi ile kapı açma çözümleri konusunda çok sayıda ülkede çok sayıda insanın güven ve emniyetini sağlayan ASSA ABLOY’un son teknoloji ürünlerine, www.assaabloy.com.tr üzerinden ulaşılabilir. Dünya üzerinde yüzlerce markası bulunan ASSA ABLOY’un Türkiye’de faaliyeti olan markalarından bazıları

şunlardır; ASSA ABLOY, Yale, Mul-T-lock, Effeff, Adams Rite, Trimec, Unilock, HID, Traka, Tesa, Nemef, Securistyle, Abloy, Keso, Union, Vachette, JPM, MAB, Besam, Albany, Crawford, vs… Ayrıca ASSA ABLOY, 9 – 12 Mart 2016 tarihleri arasında Tüyap Kongre ve Fuar Merkezi’nde düzenlenecek Kapı, Pencere ve Cam Fuarı’nda sürpriz ve yenilikçi ürünlerini müşterileri ile buluşturma fırsatı bulacaktır.



DOSYA

KİLİT AKSESUARLARI

YUMA KİLİT İthal malların cazibesini yitirdiği bu dönemde imalatçılar fırsatı kaçırmamalı Yuma Kilit 1972 yılından beri kilit sektöründe iç piyasaya hizmet etmeye devam ediyor. Yuma Kilit yetkililerinden Yusuf Pepe ile yaptığımız kısa söyleşide Pepe kilit Yumu Kilit’in sektörel faaliyetlerinden bahsederek sector hakkında değerlendirmelerde bulundu.

26

Nalbur Teknik.com / Şubat’16


Ö

ncelikle kurumsal kimliği ve çalışmaları hakkında bilgi verir misiniz? Türkiye’de kilit sektörünün önde gelen markalarından Yuma Kilit, faaliyetine 1972 yılında başlamıştır. Yarım asıra yaklaşan tecrübesi, kaliteden ödün vermeyen üretim anlayışı, rekabetçi ve dinamik yapısı ile sanayi üretimine önemli katkılar sağlamaktadır. YUMA KİLİT Ar-Ge çalışmaları, son teknoloji makina parkuru, insan hatasından arındırılmış bilgisayar kontrollü otomasyona dayalı üretim sistemi ile sürekli kendini geliştirmektedir. Üretim ve ürün geliştirme alanlarında yeni projeler tasarlamakta ve hayata geçirmektedir. Tamamen yerli kaynaklar ve sermayesiyle, tüm üretim aşamaları yurt içinde tamalanana ürünleri ile ezber bozarak ucuz ve kalitesiz ithal malları yurtiçi pazardan silmiş, kaliteyi en uygun şartlarda tüketiciye ulaştırmıştır. Ticari ahlak ve müşteri

memnuniyetini temel prensip edinen YUMA KİLİT, markasına duyulan güvenin haklı gururunu yaşamaktadır. Firmanızın ürün gamı hakkında bilgi verebilir misiniz? Satışa sunduğunuz ürün sayısı nedir? Firmamız asma kilit, silindir ve Dıştan takma tirajlı kilit çeşitlerini üretmektedir. Türkiye içerisinde üretim gücü ve kapasitenizden bahseder misiniz? Aylık toplamda 140.000 adet kilit üretebilme kapasitemiz vardır. Satış ve pazarlama stratejileriniz nelerdir? Son kullanıcının satın alma tercihlerini etkileyen sebepler hakkında bilgi verir misiniz? Pazarlama konusunda çok tecrübeli olduğumuz söylenemez. Şöyle ki, prensip olarak segmentinde en kaliteliyi en uyguna arz ettiğimiz için talep konusunda hiç sıkıntı yaşamadık. Her ürettiğimiz ürüne müşteriler büyük teveccüh gösterdiler. Biz

nerdeyse hiç pazarlama gereği duymadık. Satış yaparken mevcut ekonomik veriler ışığında, güven veren firmaları seçiyoruz. Risk almayı sevmiyoruz. Yukarıda da belirttiğimiz gibi son kullanıcı için “en kaliteli en uygun” mantalitesi geçerli, ve tabi ki markanın bilinirliği ve kendisine duyulan güven de çok etkili. İhracatınız hakkında bilgi verir misiniz? Mevcut durumda kayda değer bir ihracatımız yok. İhracat yapan yerli firmalar ürünlerimizi kendi ürünlerinin yanına katarak yurtdışına satıyorlar. İç pazarın talebini karşılamaya çalışmaktan henüz yurtdışı için bir çalışma yapamadık. Ama kapasite artırıcı faaliyetlerle beraber önümüzdeki dönemde çalışmalar olacak. 2015 yılında öne çıkan ya da 2016 yılında öne çıkacak yeni bir ürün modeliniz bulunuyor


DOSYA

KİLİT AKSESUARLARI

mu? Varsa bilgi alabilir miyiz? 2015 yılında “Kilitli Çelik Rozet” isimli yeni bir ürünümüzün tanıtımına ve satışına başladık. Silindiri koruma amaçlı üretilen rozetlere yeni bir konsept kattık diyebiliriz. Artık silindire ulaşmak ancak silindirin kendi anahtarı ile mümkün. Detaylar facebook sayfamızda ve web sitemizde... Kilitlerde tasarım aşamasında öncelikleriniz ve kriterleriniz neler oluyor? Son kullanıcıların tercih sebeplerini etkileyen faktörler nelerdir? Siz hangi kriterlere önem veriyorsunuz? Tasarım aşamasında mevcut kapılarda veya kepenklerde mümkünse hiçbir değişime gerek bırakmayacak, uygulaması ve montajı için ustalık gerektirmeyecek çalışmalar yapmaya özen gösteriyoruz ki son kullanıcı buna çok dikkat eder. Bayilik çalışmalarınız hakkında bilgi verir misiniz? Bayilere ne gibi avantajlar sunuyorsunuz? Bayilik için öncelikle firmalar hakkında istihbarat yapıyoruz. Eski, köklü ve güven duyulan firmaları tercih ediyoruz. İnovasyon ve Ar-Ge alanında ki çalışmalarınız nelerdir? Teknoloji anlamında otomasyona yatırım yapıyoruz. Mevcut ürünlerimizi daha az maliyetle daha seri ve sıfır hata ile nasıl üretebilmenin gayretindeyiz. Sizce sektör açısından yaşanan problemler ve sunabileceğiniz çözüm önerileri nelerdir?

28

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

Şu dönem sektörde bir problem olduğunu düşünmüyorum. İthal malların cazibesini yitirdiği bu dönemde imalatçılar fırsatı kaçırmamalı ve pazardaki yerlerini sağlamlaştırmalı. Ve tabi kendilerinin değerini bilmeli ve müşterilerine de değerli olduklarını hissettirmeli. İnşaat sektörüne bağlı olarak kilit sektörünün gelişimini nasıl değerlendiriyorsunuz? Gelişen teknolojiye bağlı olarak Türkiye içinde kilit kullanım trendleri nelerdir? Tabi ki olumlu anlamda etkisi var. Ama güvenlik hissi insanoğlu için vazgeçilmez.

Dolayısıyla inşaat sektörü ivmeyi tetiklese de yine de bu sektör uzun vadede başka hiçbir sektörün etkisini arkasına almaya muhtaç değil. Sektörel anlamda 2016 yılı hedef ve beklentileriniz nelerdir? Hedefimiz bulunduğumuz yerden hep daha yukarılara tırmanmak, tabi ki dikkatli adımlarla, mümkünse öz sermaye ile. Ekonomik sıkıntıların asgari düzeyde olduğu, müşterilerimizin finansal durumlarının bozulmadığı bir yıl umut ediyoruz. Ama beklenti bu kadar pembe gelmiyor bize.



YENİ ÜRÜN

Bosch

ile Isıtma tesisatınız tamamen kontrol altında

GIS 1000 C’ serisi termo kamera sayesinde ısıtma veya elektrik tesisatlarındaki eksik ve zayıf noktaları görecek, serinin termo dedektörüyle de yüzey sıcaklığı, oda sıcaklığı ve bağıl nem arasındaki ısı köprüleri ile küf riskli noktaları tespit edebileceksiniz. Kendi sınıfında sonuçları en hızlı ve kolay belgeleme özelliğine sahip olan ürün, entegre kamerası sayesinde

30

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

Bosch’un yeni nesil profesyonel ‘GIS 1000C’ serisi termo kamera ve ısı dedektörleri tesisattaki her türlü zayıf noktanın kesin tespitini yaparken, sonuçları kaydedip düzenliyor ve size ulaştırıyor.

direkt fotoğraflama ve eşleştirme uygulamasıyla bilgileri size sunuyor. Bu da profesyonel kullanıcılara, ölçüm verilerini kolay analiz etme imkanı sağlıyor. En hassas ölçümleri gerçekleştiriyor Ölçme verileri entegre kamera sayesinde fotoğraf şeklinde dokümante edilip, Bluetooth ile Android, İOS akıllı cihazlara ve tabletlere aktarılabiliyor.

Ayrıca, bireysel ölçüm noktaları ‘GIS measure&document’ aplikasyonu ile fotoğraf halinde alınarak, termo dedektöre gönderilebiliyor. Termo kameranın çektiği fotoğrafların üzerine notlar alınabilirken, bu dökümanlar e-postayla da gönderilebiliyor. Böylece manuel olarak taşınmadan kaynaklanan hata riskleri ortadan kaldırılıyor. Özellikle büyük


ölçekli projelerde tüm verileri depolayarak, daha sonra kullanmak veya arşivlemek üzere dosyalar oluşturulabiliyor. Ayrıca USB kabloyla da veri aktarımı gerçekleştiren termo kamera, K tipi sensörlerle bağlantı kurabilme özelliğine sahip bulunuyor. Serideki ürünler, LED ışık entegresi sayesinde aydınlatma problemi olan yerlerde de en iyi sonuçları veriyor. Hassas sensörleriyle tüm detayları bildiriyor Bosch ‘GIS 100 C’ serisi termo dedektörler ise oda sıcaklığı ve bağıl nemi en hassas şekilde ölçecek sensör teknolojileriye donatıldı. Tercihinize göre, oda sıcaklığı, bağıl nem ve yüzey sıcaklığını ölçebilir, gerektiğinde bunlar arasında bağlantı kurabilirsiniz. Tüm bu verilerin yorumlanması ve sıcaklık sapmalarını, çiğ noktalarını ve ısı köprülerini renklendirerek göstermesi açısından ‘GIS 1000 C’ serisi dedektörler, ‘sınıfında tek’ olarak nitelendiriliyor. Son derece hassas ölçüleri ve 2.8- inchlik renkli ekranıyla doğru sonuçlar elde edebilen ürün oldukça basit bir menü navigasyonu ile çalışıyor. GIS 1000 C Profesyonel seri ısı dedektörleri perakende satış noktalarında satışa sunuluyor. 10,8 V- 1.5 Ah yeniden kolayca şarj edilebilir aküsü, mikro USB kablosu ve L-boxx ile tedarik edilen ürün için, ‘GIS measure&document’ aplikasyonu Google Play Store’dan ve Apple Store’dan ücretsiz indirebilirilebiliyor. Koruyucu kılıfı ve AA1 profesyonel akü adaptörü de istenildiği takdirde temin edilebiliyor.




YENİ ÜRÜN

Ekibi Karre Kids’te, VİKO ile çocuklar güvende

M

arvel’in dünyaca ünlü süper kahramanları, Avengers ekibinde yeniden bir araya geliyor. Üstelik bu kez televizyon ekranlarına ya da sinema perdesine değil, miniklerin odalarına konuk oluyor. Kaptan Amerika, Thor, Demir Adam, Hulk ve Örümcek Adam; VİKO’nun lisanslı Karre Kids serisinde çocuklara arkadaşlık ediyor. Özel koruma kapaklı Karre Kids prizlerle Avengers ekibi çocukları koruyor. Avengers efsanesi kaldığı yerden devam ediyor. Bütün ekip toplandı ve miniklerle buluşmayı bekliyor. Şimdi Kaptan Amerika’dan Şimşek Tanrısı Thor’a, Demir Adam’dan Yeşil Dev Hulk’a ve Örümcek Adam’a kadar çocukların hayran olduğu tüm süper kahramanlar, elektrik anahtar ve priz sektörünün lider kuruluşu VİKO’nun yenilenen Karre Kids serisinde… Dünyayı kötülüklerden korumak için bir araya gelen süper kahramanlar, özel koruma kapaklı ve çocuk koruma özellikli Karre Kids priz modelleri ile prizlerden kaynaklanabilecek elektrik çarpmalarına karşı da güvenlik sağlıyor. Karre Kids, elektrik anahtarları ile de miniklerin odası bambaşka bir atmosfere bürünüyor. Karre Kids çocuk korumalı, kapaklı prizlerle güvenliği ön plana taşıyor. Avengers karakterlerinin süslediği anahtar, komütatör ve çocuk korumalı kapaklı prizlerden oluşan Karre Kids koleksiyonunda dekorasyon kadar güvenli kullanım da ilk sırada. Çocuk korumalı prizlerde ürüne eklenen özel koruma kapakları sayesinde ürünler ekstra güvenli hale gelirken, meraklı afacanlar da odalarında tek başlarınayken elektrik akımına maruz kalma tehlikesi yaşamıyorlar.

34

Nalbur Teknik.com / Şubat’16



KISA KISA

Mitsubishi Electric, Türkiye’deki dev iklimlendirme projelerinin otomasyonuna talip Elektrik, elektronik ve otomasyon alanında dünya devi olan ve üç yıldır Türkiye pazarında kendi yapılanmasıyla faaliyet gösteren Mitsubishi Electric, başkent Ankara’da düzenlediği “Türkiye’nin Geleceği İçin Çalışıyoruz” temalı sektör buluşmasında, kamu ve özel sektör temsilcileri, yatırımcılar, taahhüt firmaları, yüklenici firmalar, danışmanlar ve üniversiteler ile bir araya geldi. Mitsubishi Electric Türkiye Fabrika Otomasyon Sistemleri Genel Müdürü Şevket Saraçoğlu, etkinliğin açış konuşmasında, Türkiye’deki alt yapı projeleri, fabrikalar, konut ve ofis projelerinin yanı sıra oteller, AVM’ler, otoparklar, tüneller, havuzlar gibi her türlü toplu kullanım alanında bulunan dev iklimlendirme sistemlerinin otomasyon çalışmalarına talip olduklarını açıkladı. Saraçoğlu, Mitsubishi Electric’in otomasyon gücünü ve üstün teknolojisini, uzun yıllara dayanan mühendislik tecrübesi ile birleştirerek projelere özel çözümler sunabileceklerini bildirdi

IMI, sektörü bilinçlendirmeye 2016 yılında da devam edecek Tüm dünyada Hydronic College adlı çatı organizasyonu ile eğitim faaliyetlerini entegre bir şekilde sürdüren ve piyasaya sürdüğü yeni teknolojileri sadece eğitimle kullanılabilir kılacağını bilen IMI Hydronic Engineering, Türkiye’deki iş ortaklarına yönelik 2015 yılı eğitimlerini tamamladı. IMI, 2016 yılında da eğitimlerine hız kesmeden devam etmeyi hedefliyor. Her yıl enerji verimliliği sağlamaya yönelik ürünleri ile balanslamada yeniliklere imza atan IMI Hydronic Engineering, eğitimlerde ayrıca yeni ürünleri hakkında da bilgilendirme yaptı. Firma, yeni ürünleri olan Kombine Fark Basınç ve Kontrol Vanası TA-COMPACT-DP ve benzersiz patentli EQM karakteristiği ile hassas kontrol sağlayan Oransal Basınçtan Bağımsız Kombine ve Balans Vanası TA-MODULATOR hakkında detaylı bilgileri iş ortaklarıyla paylaştı.

36

Nalbur Teknik.com / Şubat’16


an Al iş im ür üB es aM üd ve Pa za rla m atı ş İhr ac at S ik ram Se İde vit

Herkes için mükemmel ürün İdevit İdevit Seramik İhracat Satış ve Pazarlama Müdürü Besim Alişan ile yaptığımız söyleşide Alişan; İdevit’in Türkiye ve dünya pazarındaki yerinden bahsederek seramik sektörü hakkında bilgiler verdi. İdevit’in geliştirdiği yeni ürünler ve farklı teknolojilerle hem son kullanıcının hem de profesyonellerin ihtiyaç ve beklentilerini karşılamanın gururunu yaşadıklarını aktaran Alişan; herkesin markası olma yolunda emin adımlarla ilerlediklerini aktardı.

Ü

lı a y a l ş a u ım b d e l ad o m l i ı dım t a y re ne

40

rü ü el m em ük M


KISA KISA

İzocam Genel Müdürü Nuri Bulut yapı sektörünün “En İyi Performans Gösteren CEO”su seçildi Harvard Business Review tarafından Türkiye’de INSEAD Business School işbirliği ile gerçekleştirilen araştırmada İzocam Genel Müdürü Nuri Bulut “Yapı Sektörü” kategorisinde “En İyi Performans Gösteren CEO” seçildi. Araştırmada listeye girmeyi başaran yöneticiler, 20 Ocak Çarşamba akşamı, Wyndham Grand Levent’te düzenlenen özel bir gecede açıklandı. Gecenin açılış konuşmasını Koç Sistem Genel Müdürü Mehmet Nalbantoğlu ile Harvard Business Review Türkiye Genel Yayın Yönetmeni Serdar Turan yaparken, Principal at Eight Inc.’den Matt Judge da “Performans Dizayn Edilebilir mi?” konulu bir konuşma gerçekleştirdi.

İç Mimar R. Semih Güven, 2016’nın iç mimari trendlerini açıkladı RSG İç Mimarlık Yönetici Ortağı Semih Güven, bu yılın iç mimari trendlerini açıkladı. 2016’da eski ürünlerle yeni teknolojik malzemelerin bolca kullanıldığı miks projelerin karşımıza çıkacağını söyleyen Güven, “Bu sene, bir şekilde doğayı keşfedeceğiz; böylece iç mekânda bitki ve bahçelerin çok geniş alanlarda kullanıldığı bir yıl olacak. Mutfak ve banyolara renk çeşitliliği hâkim olacak” dedi. Bu yıl eski ürünlerle yeni teknolojik malzemelerin bolca beraber kullanıldığı miks projelerin ortaya çıkacağını söyleyen Güven, doğaya daha az zarar veren malzemeler, boyalar ve cilaların tercih edileceğini dile getirdi.

38

Nalbur Teknik.com / Şubat’16


İ

devit 2015 yılında da başarılara imza attı Geçen yılı doğru analiz edebilmek için, süreci 2 yıl öncesi ile birlikte değerlendirmek gerekir. Bu zaman diliminde dört seçim atlatan bir ülkeyiz. Buna paralel olarak küresel ve özellikle de Asya pazarındaki daralmalara rağmen geçen yılı zarar etmeden kapatabilen bir şirket olduk. Hedeflerimizin tamamını tutturamadık, zira Türkiye seramik sağlık gereçleri ihracat rakamlarının son 5 yılına baktığımızda, miktar bazında ortalama % 4 oranında geriledi fakat adet başı birim fiyatı ortalamada % 9 oranında arttı. Bu göstergeler, Seramik Sağlık gereçleri sektörü olarak tasarıma ve yeniliklere

yatırım yapmamızın ne kadar önemli ve doğru bir karar olduğunu teyit etmekte. Bu verilere paralel olarak İdevit de geliştirdiği yeni ürünler ve farklı teknolojilerle, hem son kullanıcıların, hem de profesyonellerin ihtiyaç ve beklentilerini karşılayarak bu başarıda pay sahibi olmanın haklı bir gururunu yaşamaktadır. İdevit’in 2015 kazanımları Ayrıca ürünün veya servisin çevre performansını nicel olarak değerlendiren ve beyan eden Çevresel Ürün Beyanları (EPD)’yi aldık. Bunla yetinmeyerek, yakın zamanda başarılarımıza bir yenisini daha ekleyerek, TSE Çift Yıldız Kalite Belgesi’ni almaya hak kazandık.

Ürünün veya servisin çevre performansını nicel olarak değerlendiren ve beyan eden Çevresel Ürün Beyanları (EPD)’yi aldık. Bunla yetinmeyerek, yakın zamanda başarılarımıza bir yenisini daha ekleyerek, TSE Çift Yıldız Kalite Belgesi’ni almaya hak kazandık. Hedef; Herkesin ulaşabileceği bir marka olmak Koşulsuz müşteri memnuniyeti ana ilkemizden ödün vermeden makro hedeflerimiz arasında bulunan, dünya genelinde en az 10 adet İdevit Showroom’una ulaşma, yurt içinde de bayi ağımızı genişleterek her kesimin tercih edeceği ve ulaşabileceği markası olmaya devam etmek.

e ’i n m ti e st ran u i S a ld o g im ıl yıl t e 5y 0 n 1 dım ö 2 a i Y k el m e il t ere ver e adı ün Ka geç esi r ü r el ü m s em ük M


KISA KISA

Türk Ytong Ekibi: Birlikte güçlüyüz Türk inşaat sektörünün lider kuruluşlarından Türk Ytong, Yetkili Satıcıları ile KKTC’de düzenlenen 45. Ytong Yetkili Satıcılar Toplantısı’nda bir araya geldi. “1’likte Güçlüyüz” sloganıyla gerçekleştirilen toplantıda Türk Ytong Yetkili Satıcıları ve Ytong Satış Ekibi yeni yıla güzel ve enerjik bir başlangıç yaptı. Türk Ytong Yönetim Kurulu Üyeleri ve Yöneticileri, Yetkili Satıcıları ve tüm satış ekibinin katıldığı 45. Ytong Yetkili Satıcılar Toplantısı’nda 2015 yılı değerlendirmesinin yanı sıra Türk Ytong’un 2016 yılı hedefleri paylaşıldı. Açılış konuşmasını yapan Yönetim Kurulu Başkanı Fethi Hinginar, 52 yıllık köklü kültürü ile liderlik bayrağını elden bırakmadan yürümüş olan Türk Ytong’un, ikinci 50 yıl stratejisi çerçevesinde geleceğe aynı emin adımlarla ilerlediğini ifade etti. Hinginar, “2015 yılında Türkiye’de bütün olumsuz gelişmelere, belirsizliklere rağmen hedeflerimizi adım adım gerçekleştirdik. İki seçim yaşayan, bölgedeki tüm istikrarsızlık ve tehlikelerle mücadele etmek zorunda kalan, büyüme oranı azalan ülkemizde, 2015 yılında da tüm yılların en yüksek üretim ve satış rakamına ulaştık. Dünyanın ilk Yeşil Ytong tesisinin yatırımını tamamladık.” dedi.

Pamukkale’nin eşsiz görünümü ile yaşam alanlarınızda fark oluşacak

Teknoloji ve estetik tasarımlarıyla seramik sektörünün dikkat çeken markası Seramiksan, Pamukkale travertenlerinin büyüleyici görünümünden esinlenerek hazırladığı serisini sizlerle buluşturuyor. Ürünleri ile sektörün dikkat çeken firması olmayı sürdüren Seramiksan, geniş ürün yelpazesinden Pamukkale Serisi ile doğadan aldığı ilhamı hayatınıza taşıyor. Gözalıcı karolarla iç ve dış mekanlara uygun olarak üretilen Pamukkale Serisi mağaza, restaurant gibi yaya trafiğine daha fazla maruz kalan zeminler için kullanılabiliyor. Sırlı porselen ve mat olarak üretilen Pamukkale Serisi 60x60 cm ebatında beyaz ve dijital baskı teknolojisi ile motif desenli olarak üretiliyor.

40

Nalbur Teknik.com / Şubat’16


Yeni tasarımlar ilk defa Unicera’da sergilenecek Sektöre yeni bir ivme kazandırmak ve İdevit ailesini çağımızın ötesine taşımak amacıyla yeni bir markamız olan MIALUCE’yi tasarladık. Markamız tescillendi. Gizlilik çerçevesinde yürüttüğümüz ürün geliştirme çalışmalarımıza hızla devam ediyoruz. 2016 Unicera fuarında ilk ipuçlarını sergileyeceğimiz yeni markamızın ürünlerini görmek üzere herkesi standımıza davet ediyoruz. İdevit markamız bünyesinde ise yeni tasarım takımlarımızı lanse edeceğiz. “Türkiye, ihracat rakamları, inovasyonu, yatırımları ve markaları anlamında dünyadaki rakiplerinin ötesinde” Dünya trendlerini yakından

takip ederek yürüttüğümüz ArGe çalışmalarımız neticesinde 2016 yılı için kanalsız asma klozetlerimizi tüketicilerimizin beğenisine sunmanın heyecanını yaşıyoruz. Ayrıca iş ve işçi sağlığına verdiğimiz önemin ve sırlama prosesindeki firelerin azaltılmasına yönelik çalışmalarımızın bir göstergesi olarak 2015 ortasında robot sırlama sistemine geçtik. Türkiye, ihracat rakamları, inovasyonu, yatırımları ve markaları anlamında dünyadaki rakiplerinin ötesinde. İdevit; 4 kıtada 60 ülkede İdevit olarak 1993 yılında kurulan fakat üretici kimliğini 1977 yılında beri taşıyan bir şirketiz. Global anlamda öncü bir marka olmanın önemini kavrayan şirketimizin ihracat departmanını

yeniden yapılandırarak şu an itibariyle 4 kıtada 60 ülkede koşulsuz müşteri memnuniyeti sağlıyoruz. Makro hedeflerimizden biri, 2013’e kadar üretimimizin % 50’sini ihraç etmek. Türkiye, seramik ihracatında dünyanın 5. büyük ülkesi Dünya klasmanında beşinci sırada yer alan ihracat gücümüzü, Çin’in pazar payı kaybetmesiyle daha ileri noktalara taşıyabileceğimize inanıyorum. Henüz yüksek seviyelerde bulunan enerji maliyetlerimizi devletin katkıları ile düşürmemiz, coğrafi konumumuz ve hammadde avantajlarımızı da iyi kullanarak hak ettiğimiz yere geleceğimize olan inancımı ifade etmek isterim.

ve ) PD alı E ( al n a ini y r Be ele ün elg du r ım l d Ü b a l 1 ıl o ım e s 00 y ad e 2 r 0 e v 5 ün e r ü Ç ISO el m em ük M


RÖPORTAJ

2016 Türkiye ekonomisi geçtiğimiz yıl ile paralel bir seyir izleyecektir Yaşadığımız seçimlerin yansımaları, Asya kıtasında ve özellikle de Ortadoğu’da yaşanan çalkantılar ve buna paralel Rusya ile aramızda yaşan sorunlar, sektörümüzün başarısını etkileyecek faktörler olacaktır. Türkiye ekonomisinin ve sektörümüzün geçen yıl ile kıyaslandığında paralel bir seyir izleyeceği öngörülebilir. Yeni yatırımlar gündemimizde Yeni yatırımları gündemimize alarak öncelikli hedefimiz dış pazarlarda büyümek. hedefimize ulaşma noktasında yeni marka yatırımımız, önemli bir mihenk taşı olacaktır.

Markalarımız ile dünya trendlerini yakından takip ederek müşteri beklentisinin de ötesinde kendimizi fütüristtik çağa hazırlıyoruz. “Dünya’da ve Türkiye’de Seramik Sağlık Gereçleri sektöründe ilk firma!” İdevit’i global markalar arasına taşımak adına bugüne kadar yaptığımız tüm çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. Geleceğe yönelik en büyük yatırım, bugün kullandığımız kaynakları geleceğe taşıyabilmek, bizden sonraki nesiller için de bu kaynakları kullanılabilir kılmaktır. İdevit markası da bu bilinçten hareketle çevre dostu, insan sağlığına zararsız ve verimli enerji teknolojileri ile üretilen sürdürülebilir inşaat malzemeleri

alanında Avrupa’nın en önemli belgelerinden olan Environmental Product Decleration ‘EPD’ ( Çevresel Ürün Beyanı ) sertifikası ile ileri düzeydeki çevre bilincini belgelemiştir. Ürünlerimizin yaşam döngüsü boyunca Life Cycle Assessment ‘LCA’ çalışması sonucu tüm çevresel etki ve performanslarını beliryeyerek EPD belgesi almaya hak kazanmıştır. Ayrıca global pazarlarda geçerli EPD belgelerinin kayıt altına alındığı The International EPD System ağında, dünyada ve Türkiye’de Seramik Sağlık Gereçleri sektöründe deklerasyonda bulunan ilk firma olma ayrıcalığına sahip olmuştur.

ı

l a k

a

t cı

E S T 42

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

a T ız du d ıl ol Y ft 8 ay i Ç

e ün r ü el m m e ük M

ım ad

ım ad



RÖPORTAJ

Özmetal Paslanmaz Çelik Genel Müdür Yardımcıları Ünal Öz ve Zeynep Ceylan

İç pazarda da adından söz ettiren marka:

Özmetal Paslanmaz Çelik

1

988 yılından bu yana paslanmaz çelik sektöründe faaliyet gösteren Özmetal; hem ihracat hem de iç piyasadaki rakamları ile göz dolduruyor. Dış pazarda yakaladığı başarıyı iç pazara da Özmetal, Oskar Evye ile de markası ile de adından söz ettirmeyi başardı. Özmetal ikinci kuşak işletmecilerinden olan Ünal Öz ve Zeynep Öz Ceylan ile Özmetal başarısı ve faaliyetleri ile ilgili bir söyleşi gerçekleştirdik.

44

Nalbur Teknik.com / Şubat’16


Ş

irketiniz hakkında kısaca bilgi verir misiniz? Sektörde 1988’den beri tecrübemizle, müşterilerimize daha iyi hizmet verebilmek için Gebze Organize Sanayi Bölgesine kurduğumuz 7000m2 kapalı alanı bulunan çelik servis merkezimizle kalite ve servis anlayışını bir adım öteye taşıdık. Çelik servis merkezimizde paslanmaz çelik boy kesme, geniş dilme, hassas dilme, yüzey taşlama ve fırçalama hatlarını kurarak paslanmaz çelik servis merkezi seviyesinde hizmet vermekteyiz. Firmamız Avrupa ve Uzakdoğu menşeli dünya çapında büyük paslanmaz çelik üreticilerinden doğrudan ithalat yapmaktadır. Kendi ithalatımız olan stoklarımızda devamlı bulundurduğumuz paslanmaz çelik ürünlerimiz ;AISI 201, 303,304,309,310,316,420,430 kalitelerde ebatlı ve ebatsız; parlak, mat, taşlı, desenli ve dekoratif yüzeyde; rulo ve levha halinde paslanmaz çelik hammaddenin yanı sıra paslanmaz çelik profil, boru, lama ve çubuktan oluşan geniş ürün yelpazesiyle yerel ve yurtdışı piyasasına hizmet vermektedir. Firmamız aynı zamanda Oscar Evye markası adı altında paslanmaz çelikten mutfak evyesi üretmektedir. Oscar Evye çeşitli ebatlarda paslanmaz çelikten mutfak evyeleri imalatı yapmakta ve uluslararası pazarlara sunmaktadır.

Firmamız aynı zamanda Oscar Evye markası adı altında paslanmaz çelikten mutfak evyesi üretmektedir. Oscar Evye çeşitli ebatlarda paslanmaz çelikten mutfak evyeleri imalatı yapmakta ve uluslararası pazarlara sunmaktadır.

Firmanızın yatırım çalışmaları ile ilgili bilgi verir misiniz? Evye alanında yeni yatırımlar yapmayı düşünüyoruz. Uzakdoğu ve Çin ihracat yaptığımız ülkelerde büyümeye başladı. Kar marjları çok azaldı. Bizim avantajımız ana hammaddeyi de doğrudan ithalat yapabiliyor olmamız; fakat artık buda yeterli olmuyor. Çin’le seri üretimle, ucuz işçilikle baş edemiyoruz Kaliteli üretim için markamıza yatırım yapmak istiyoruz. Mevcut olan evye imalatımızın bir kısmını Moskova’ya taşıma planımız vardı. Bu konuyu; Rusya’nın içinde bulunduğu ekonomik kriz ve yine Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkilerin bozulmasından dolayı bir süreliğine askıya aldık. Bunlara ek olarak İran üzerindeki ambargonun kalkması ile birlikte İran pazarı da hedeflerimiz arasına girdi. Aynı zamanda Afrika pazarına yönelmeyi de

planlıyoruz, araştırmalarımız devam ediyor. İhracat çalışmalarınız hakkında bilgi alabilir miyiz? Ağırlıklı olarak ihracatımız Rusya, Ukrayna, Polonya, Kazakistan, Ozbekistan, Macaristan, Romanya, Azerbeycan ve İran. Bu yıl hedefimizde Avrupa ve Afrika var. Oscar Evye direkt kendi satış kanalını kuracak bayilik sistemi olmayacak. Çin ile baş edebilmek için de daha kaliteli ve düşük maliyetli satış yapabilmek için de evye üretimimizin bir kısmını Moskova ya taşıyacağız. Bununla birlikte Afrika pazarında etkin olmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.


RÖPORTAJ

Demir-çelik sektörünün sorunları ve bu günkü durumu ile ilgili bilgi alabilir miyiz? Küresel çapta demir çelik sektörün- de arz, talep ve düşük seyretmekte olan hammadde fiyatları üzerinde; *Küresel büyüme hızı, *Çin ekonomisinde yeniden dengelenme süreci *Çin’de para politikası ve konut sektörü performansı, * EM’lerde yapı ve inşaat harcamaları performansı belirleyici olacaktır. Türk demir-çelik sektörünün 2014 görünümü ve 2015 beklentilerine geçildiğinde ise; Büyük üreticilerin kapasite artırımı, Çin’de yeniden dengelenme süreci ve küresel ekonomide zayıf toparlanma ile hammadde (demir cevheri) fiyatları düşerken yıl genelinde hurda fiyatları ise yüksek seyrini korumuş ve bu nedenle de üreticiler arası maliyet farkı entegre tesisler lehine açılmıştır. Bu şekilde dünya çelik üretimindeki payı %2 olan Türk demir çelik sektöründe 2014 yılı Ocak-Ekim döneminde toplam üretim yıllık bazda %0,9 düşüşle 28,4 milyon ton olarak gerçekleşmiştir. Entegre tesisler ilgili dönemde üretimlerini yüzde 5 oranında artırırken elektrik ark ocaklı tesislerin üretiminin %3,2 düşüşle 19,9 milyon tona düşmesi toplam üretim gerileme- sindeki temel neden olmuştur. Düşen hurda fiyatlarının entegre tesisler ile ark ocaklı tesisler arası yarattığı maliyet farkının yanı sıra düşen cevher fiyatlarından yarar sağlayan devlet destekli Çin’li üreticiler de rekabet

46

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

avantajına kavuşmuş, hem Türk demir çelik sektörünün ihracat pazarlarına hem de Türkiye pazarına agresif rekabetçi fiyatlar vermeye başlamışlardır ki; bu da yurtiçinde sektörü zorlayan bir diğer unsur olarak görülmektedir. Çin’li üreticilerin agresif rekabetçi politikalarının yanı sıra en büyük tedarikçisi olunan Ortadoğu’daki dalgalı siyasi konjonktür de sektör ihracatını olumsuz etkileyen bir diğer unsur olarak görülmektedir. ABD, Mısır gibi ülkelerin geçmiş dönemde açmış olduğu antidamping soruşturmaları ve/veya uygulamaya konan korumacı önlemler de Ortadoğu’daki karışık ortama eklenince Türk demir-çelik sektörünün ihracatı 2014/10 döneminde, yıllık bazda, ton bazında yüzde 4,12, değer bazında ise yüzde 3 gerilemiştir. Yurtiçi tüketim tarafında; Türkiye Çelik Üreticileri Derneği verilerine göre; 2014/09 döneminde Türkiye’nin toplam nihai mamul tüketimi yıllık bazda %0,4 düşüşle 22.827 milyon ton seviyesinde gerçekleşmiştir. Yurtiçi tüketimin %54’ünü oluşturan uzun mamül tüketimi yıllık %0,4 artarken yassı mamül tüketimi %1,3 gerilemiştir. Bu gelişmelerle 2015 yılına bakıldığında son dönemde toparlanma işaretleri vermeye başlayan konut sektörü, konut sektörünün katkı sağlamasını beklediğimiz beyaz eşya sektörü ve bunun yanında otomotiv sektöründe de kötü bir yıl başlangıcına rağmen iyileşme işaretleri Türk demir-çelik sektöründe yurtiçi talep tarafında 2015 yılında 2014 yılına göre daha


iyi bir performans görülmesi beklentimizin oluşmasına neden olmaktadır. Fakat 2015 yılında da beklediğimiz performansı göremedik. 2016 yılı için beklentilerimizi yüksek tutuyoruz. Sektörün şu anda en önemli gündem maddesi nedir? Önemli sıkıntı ve problemler ile bu sorunların çözümüne ilişkin öneri ve beklentilerinizi aktarır mısınız? Sektörün en önemli gündem maddesine geldiğimiz zaman ilk sırada kuşkusuz hammadde fiyatlarının istikrarsızlığı ve bundan kaynaklanan piyasadaki durgunluk yer alıyor. Bu dönemde öz sermayesi olan kendi özünden kaybediyor, kredi kullananda tamamen zarar ediyor. Genel olarak bütün hammadde fiyatlarının aşağı doğru çekilmesi; üreticiyi de satıcıyı da olumsuz yönde etkiliyor. Nikel fiyatlarının 17000$ seviyelerinden 8500$ seviyelerine düşmesi sektörde istikrarsızlığa sebep oldu. Bu durum da üretim ve satış

alanını da olumsuz yönde etkiledi. Üretim fazlalığı da olumsuz etkiliyor. Avrupa piyasalardaki sıkıntı yüzünden üretimini kısmasına rağmen Uzakdoğu’daki üreticilerin üretimi kısmaması rekabete ve fiyatların gerilemesine sebep oluyor. “%2 olan vergi %10 a çıkarıldı Çin’den yapılan ithalatlarda %2 olan vergi Posco Assan’nin Türkiye de faaliyete başlamasıyla %10 vergiye yukseltildi. Sonrasında Türkiye’de üretim yapmayıp, üretim yapıyormuş gibi anti dumping talebinde bulunan Posca Assan Türkiye’nin paslanmaz çelik girdi fiyatlarının gümrük vergileri ve anti dumping talepleriyle piyasayı belirsizliğe ve durağan bir hale sokmuştur. Çözüm olarak piyasaların belirli bir seviyeye gelmesi beklenebilir ve ihracat koluna yoğunlaşılabilir. İhracatı canlandırmak ve hızlandırmak için çalışmalar yapılabilir. Firmanız açısından 2015

yılı nasıl geçti. 2016 yılı ile ilgili beklenti ve planlarınız hakkında bilgi alabilir miyiz? 2015 yılı içerisinde ülke olarak birçok zorlu süreçten geçtik. hükümet karmaşası ve seçimlerden dolayı piyasalardaki oluşan kaos ortamı bizi de, sektörümüzü de olumsuz yönde etkiledi. 2015 yılı beklentilerimizi tam anlamıyla karşılayamayıp, ihracat ve iç piyasa satışlarımızda istenilen düzeyde olmamıştır. 2014-2015 yılları içerisinde piyasalar siyasi olumsuzluklardan ve hammaddenin istikrarsızlığı yüzünden ekonomik yönden kötü anlamda etkilendi. 2016 yılında mevcut yapımızı muhafaza edip, sağlıklı bir şekilde ilerlemeyi hedefliyoruz. Seçim sonuçlarının da bir karara varmasıyla birlikte piyasalar az da olsa hareketlenmeye başladı. 2016 yılından daha umutlu olduğumuzu söyleyebiliriz. İç piyasa ve dış piyasadaki müşteri portföyümüzü genişletmek için çalışmalarımızı sürdüreceğiz.




YENİ ÜRÜN

1900 Watt sınıfı Bosch avuç taşlama makineleri artık daha hızlı ve daha güvenli!

B

osch El Aletleri, her ikisi de 1900 Wattlık güce sahip iki farklı model GWS 19-125 CIE Professional ve GWS 19-125 CIST Professional ile dünyadaki avuç taşlama yelpazesini genişletiyor. 1700 Watt sınıfı modellere göre çok daha güçlü ve oldukça yüksek performanslı GWS ergonomik 19-125 CIST olan bu•modeller, yapılarıyla da kullanım kolaylığı için uygundur. sağlıyor. Bu iki yeni ürün, 208

Basın Bülteni

50

ve yüksek derecede kullanıcı koruması sağlanıyor. Flanş, germe somunu ve ilave tutamak montajı somun sıkma anahtarı ile kolayca işlem yapılıyor. Aksesuar olarak ise; milimetrelik kesme diskleri, flap diskler, tutamak elmas diskler ve taşlama çevresi, ergonomik disklerinin yanı sıra toz emme uyumları ve 2,4 - 2,5 kg adaptörleri bulunuyor. 1900 ağırlıklarıyla piyasadaki en iyi Watt sınıfı taşlama makinelerine güç - ağırlık oranlarına sahipler. tüm Bosch perakende satış Ürünlerin fark yaratan noktalarından ulaşabilirsiniz. özelliklerine ise Her uygulama için doğru bir yüksek kullanıcı model koruması sağlayan 1900 Wattlık avuç taşlamalar, “Kick back stop” yüksek performans ile sürekli mekanizmalarının kullanıma olanak sağlarken yanı sıra yavaş başlama, kompleks kesme uygulamaları yeniden başlama emniyeti, için hassas, hızlı ve güçlü anti- rotasyon ve titreşim taşlama imkanı veriyor. kontrolü özellikleri de eklendi. İki farklı model ve farklı kullanıcı Bosch GWS 19-125 CIE uygulamaları: Professional ve GWS 19-125 • GWS 19-125 CIE CIST Professional seramik Professional modeli özel aksesuarları ile kullanıldığında aksesuarları ile zor işlerde daha da iyi sonuçlar ortaya taşlama olanağı sağlar. çıkıyor. Kendi kendine bilenen • GWS 19-125 CIST flap diskler daha verimli Professional yüksek tork gücü ile yoğun çalışma koşulları 01.02.2016 Professional yüksek tork gücü bir kesim yapma olanağı ile yoğun çalışma koşulları için sunuyor. Toz emme adaptörleri uygundur. sayesinde etkin toz tutumu

Ürünler

Güç

Boştaki devir sayısı

Ağırlık Disk Çapı

Fiyatı

GWS 19-125 CIE Professional

1900 W

2,800 – 11,500 rpm

2.4 kg

125 mm

€169

GWS 19-125 CIST Professional

1900 W

7,800 rpm

2.5 kg

125 mm

€189

Nalbur Teknik.com / Şubat’16



HABER

TÜGİAD Başkanı Rahmi Çuhacı SÜPER KOBİ raporunu açıkladı;

KOBİ’ler nitelikli finans ve insan istiyor Türkiye ekonomisinin geleceğinin güvencesi olarak gördüğü Süper KOBİ’lerin son durumunu araştıran TÜGİAD hazırladığı raporu Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık’a sundu. TÜGİAD Başkanı Rahmi Çuhacı, KOBİ’lerin en önemli sorununun nitelikli finansman ve işgücü olduğunu açıkladı. İhracatçı KOBİ’lerin iç pazardaki konumlarının zayıf olduğunu belirten Çuhacı burada da maliyet ve tanıtım sorunlarıyla karşılaştıklarını belirterek; “ARGE ve üniversite sanayi işbirlikleri konusunda ise Türkiye henüz yolun başında görünüyor.” dedi.

B

ilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık’ı ziyaret eden TÜGİAD Başkanı Rahmi Çuhacı başkanlığındaki Türkiye Genç İşadamları Derneği üyeleri, Süper KOBİ’lerle ilgili olarak hazırladıkları raporu paylaştılar. TÜGİAD tarafından 2013 yılında yapılan bir araştırmayla gündeme gelen Süper KOBİ kavramı, kriz dönemlerinden az etkilenme, teknoloji geliştirme ve yüksek teknoloji kullanabilme, ARGE yapabilme, kriz sonrası dönemlerde hızlı büyüme ve ihracat değeri yüksek mal ve hizmet üretebilme gibi yeteneklere sahip olan 3 bin 900 KOBİ’yi ifade ediyor.

52

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

TÜGİAD, teşviklerin öncelikle Süper KOBİ’lere verilmesini ve diğer KOBİ’leri de Süper KOBİ olmaya teşvik edici olmasını önermişti. Bakan Işık’ı ziyaret sırasında hazırladıkları raporu sunan Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Başkanı Rahmi Çuhacı, raporu hazırlamak için yapılan ankete katılım gösteren firmaların yanıtlarının incelenmesinden çıkan sonucu; “KOBİ’lerin ortak sorununun nitelikli finansman ve işgücüne ulaşmak olduğunu; özellikle finansmana erişim konusunda görece büyük KOBİ’lerin daha şanslı olduğunu gözlemledik. ARGE ve Üniversite-Sanayi işbirlikleri

konusunda Türkiye henüz yolun başında görünüyor.” sözleriyle açıkladı. Anketin paylaşıldığı 3 bin 261 KOBİ’den 130 tanesi aktif katılım gösterdi. Bu KOBİ’lerin 2014 yılı ortalama cirosunun 8,2 milyon TL, ortalama ihracatının 3 milyon TL ve ortalama işgücü sayısının da 36 kişi olduğuna dikkat çeken Çuhacı, Süper KOBİ’lerin finansman sorunlarının başında özsermaye yetersizliği (%28) ve kredi faizlerinin yüksek olmasının (%26) geldiğini belirtti. Bu sonuçların 2014 yılı verilerine ait olduğunun altını çizen Çuhacı; “ Ancak ne yazık ki hem kur hem de faiz hareketleri yüzünden bu


sonuçların bugün daha vahim boyutlarda olduğunu görmek bizi şaşırtmayacak.” diye konuştu. Ankete katılan firmaların yüzde 60’ının 2014 yılında ihracat yaptığını belirten Çuhacı, bu firmalarını cirolarının ortalama yüzde 30’unun ihracattan geldiğini söyledi. Süper KOBİ’lerin ihracat kapasitelerinin desteklenmesi gerektiğini söyleyen Çuhacı, bunun için öncelikle KOBİ’lerin “doğru ihracat pazarlarını belirlemek” ve “ihracat ile uğraşacak nitelikli personel” sorunlarının çözülmesi gerektiğini açıkladı. Çuhacı, bu firmaların sadece yüzde 5’inin ihracat desteklerinden sorumlu Ekonomi Bakanlığı’ndan destek alıyor olmasının da önemli olduğunu vurguladı. Süper KOBİ’lerin sadece ihracat değil iç pazar faaliyetlerinin de önemli olduğunu belirten Çuhacı, ankete göre iç pazardaki en önemli sorunların “yüksek maliyet (%22)” ve “ tanıtım/pazarlama (%22)” olarak öne çıktığını söyledi. Firmaların sadece yüzde 9’unun rakiplerine göre daha düşük maliyetlerle üretim yapabildiğine dikkat çeken Çuhacı şu değerlendirmeyi yaptı: “Görünen o ki inovatif yanları bile Süper KOBİ’lerin maliyet düşürmelerine olanak tanımamaktadır. Zaten yüksek maliyetlerle rekabet eden firmalardan AR-GE ve İnovasyon maliyetlerini üstlenmelerini beklemek gerçekçi olmuyor. Dolayısıyla enerji yoğun sektörlerden, emek yoğun sektörlere kadar her birinin maliyet kalemleri kapsamında ayrı önlemler alınması zorunludur.” TÜGİAD raporuna göre Süper

KOBİ’lerin gerçekleştirdikleri Ar-Ge/inovasyonun neticesinde; %42’si tamamen yeni bir ürün piyasaya sürerken, %19’u var olan üründe bir değişikliğe gidiyor; %22’si ise ürünün kalitesinde iyileştirmeye imkan tanıyan yenilikleri hayata geçiriyorlar. Firmaların yüzde 39’u AR-GE, inovasyon maliyetlerini karşılamakta zorlandıklarını söylerken en önemli ikinci husus da doğru ve nitelikli AR-GE personelini bulamamak olarak göze çarpıyor. Süper KOBİ’lerin yüzde 56’sı devlet desteği alırken, AR-GE ve İnovasyon maliyetlerini karşılamakta zorlanan firmaların da yüzde 48’inin devlet desteği aldığını

belirtmesi devlet desteklerinin yeterliliğini gündeme getiriyor. Devlet desteği alan Süper KOBİ’lerin yüzde 39’u TÜBİTAK, yüzde 38’i ise KOSGEB desteği alıyor. AR-GE ve İnovasyon konularında sektör-üniversite işbirliğinin yeterliliği de araştırmanın bir başka başlığı oldu. Firmaların yüzde 44’üne göre özel sektör-üniversite işbirliği etkin değil. Raporu değerlendiren TÜGİAD Başkanı Rahmi Çuhacı, “İster 2023, ister 2070 yılını hedef alalım; çok çalışmalı, çocuklarımızı ve gençlerimizi çok iyi eğitmeli ve daha çok üretmeye odaklanarak kendimizi geleceğe hazırlamalıyız.” dedi.




RÖPORTAJ

40-50-60HP Sultan Serisi Nozbart’ın ihracatı gerçekleşti

1

971 yılından bu yana; süs havuzu, atık su arıtımı ve her nevi akışkan transfer hatlarına yönelik plastik; pompa, küresel vana, kelebek vana, çekvalf, rakor, filtre, fittingsler dâhil olmak üzere bütün tesisat bağlantı elemanlarının ve ekipmanlarının tasarımı, imalatı ve satışı konusunda ülkemizin lideri durumuna gelen Tüm Plastik, Türkiye içi bayiliklerinin yanı sıra 65'i aşkın dış ülkeye ihracat yaparak başarı grafiğini yükseltmeye devam ederken Tüm Plastik Kalite ve İnsan Kaynakları Müdürü Efsun Eren ile kısa bir söyleşi yaptık. Eren, 2015 yılı değerlendirmelerinde bulunurken, Arge planlamalarından ve 2016 öngörülerinden bahsetti. 2015 yılı hedef ve beklentilerinize ulaşabildiniz mi ? 2015 yılı tahminimizden daha iyi geçmekle birlikte önceki yıllara nazaran bir durgunluk gözlemlediğimizi söyleyebiliriz. Yine de Tüm Plastik olarak hedeflerimizi yakalamış bulunmaktayız. Yatırımlarımız hızla devam etmekte. Firmamızı en güzel şekilde ifade edecek merkez ofis binamızın kaba inşaatını tamamlamış olduğumuzu da sizler aracılığıyla duyurmuş

56

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

olalım. Yaza girmeden yeni binamızda hizmetimizi daha da güçlenmiş olarak sunmaya devam etmeyi hedefliyoruz. 2016 yılı ar-ge planlamalarınızdan bahseder misiniz? Gelişim ve ilerleme temel prensiplerimizdendir. Bu göz önüne alındığında Ar-Ge firmamızın en güçlü olduğu alanların başında geliyor. Elbette 2016’da da tüketicilerimizin beklentileri ve talepleri doğrultusunda yeni projeler ve gelişmeler olacak. Genel olarak pompalar, kelebek vanalar ve fittings gruplarına ait çeşitli ar-ge projelerimiz olduğunu söyleyebiliriz. 2016 yılı ekonomik ve sektörel açıdan beklentileriniz nelerdir? Geleceğe her zaman umutla bakan bir firmayız. Yılmak, pes etmek bizim için geçerli değil ve olamaz. 2016’nın ülkemiz için verimli, bereketli, ekonomik ve sektörel açıdan doyurucu bir yıl olacağına inanmaktayız. Hatta Ocak ayında üretimini yapmış olduğumuz dünyada bir ilk termoplastik enjeksiyon 4050-60HP Sultan Serisi Nozbart Pompaların ilk ihracatını gerçekleştirmiş olmanın gurur ve mutluluğunu yaşıyoruz.



YENİ ÜRÜN

MAPA Professionnel

ile çalışan her el için bir çözüm

!!!!!!!!!

!

!!!!!!!!!!!!!!

MAPA Professionnel 1948‘ den beri profesyonel ve endüstriyel uygulamalar için koruyucu eldivenler üreterek ve pazarlamasını yaparak dünya markası haline geldi. Çeşitli türlerde, son teknolojiye sahip malzemelerden mamul eldiven üreten MAPA Professionnel, bir milyondan fazla sayıda eldiveni ISO belgeli fabrikalarda günlük

58

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

olarak üretiyor. Beş kıtada satılan MAPA Professionnel, profesyonellerin farklı özel ihtiyaçlarını hedef alarak, 90’ı aşkın ülkedeki varlığını sürdürüyor. Her bir iş istasyonunun kendine özgü ihtiyaçlarına MAPA net ve kapsamlı bir ürün gamı sunuyor. Farklı eldivenler şu korumaları sağlıyor.

a) Kesilme, mekanik, kimyasal ve ısıl tehlikeler gibi farklı risklere karşı elleri, b) Yabancı maddelere karşı ürünü, Eldivenler hassasiyet, kavrama, rahatlık ve yüksek koruma ihtiyaçları, vs gibi artan talepleri karşılayacak şekilde tasarlandı.


Mapa’dan üç yeni teknoloji örneği: Duo-Nit 180 yağlara ve greslere karşı en uygun direnci sunuyor Duo-Nit 180, hassasiyetin yanı sıra yağlara ve greslere karşı en uygun direnci sunan, doğal lateks ve nitril karışımından mamul, sıvı geçirmez bir eldiven. Harmanlanmış doğal lateks / nitril förmüllü malzeme esnek olup, benzer eldivenlere kıyasla aşınma ve delinmelere karşı daha dirençlidir. Yüksek kalitede pamuk havı emdirilmiş iç astara sahiptir. Son işlem esnasında klorlanarak ele alınacak ürünler açısından daha iyi koruma sunar. Avuç ayasındaki ve parmaklardaki kabartmalı desen, gelişmiş kavramayı garantiler. Olası uygulamalar; ıslak ortamlarda temizlik ve genel bakım, sıvı ve katı yağlara karşı koruma, küçük yağlı parçaların montajı şeklindedir.

Ultranitril 491 birçok farklı uygulamada kullanılabilir Ultranitril 491, yüksek mekanik direnç ve uzunömürlü kimyasal koruma sunan, pamuk havı astarlı, nitrilden mamul, kendini tüm dünyada kanıtlamış bir eldiven. Yeni nesil Ultranitril 491 ‘in malzeme kalınlığı azaltılarak el hassasiyeti yükseltilmiş, buna karşılık özel formülü sayesinde aynı dayanıklılığının korunması sağlanmıştır. Kabartmalı yapısı kaygan nesnelerin emniyetli bir şekilde tutulması sağlar. Eldiven solventlerle birlikte metallerin işlenmesi, kesme yağının kullanılması, boya ve verniklerin üretimi ve tatbik edilmeleri, haşereler üzerinde çalışılması, vs gibi birçok farklı uygulamada kullanılabilir.


YENİ ÜRÜN

Ultrane 500 Grip&Proof iki kat daha dayanıklı Ultrane 500 Grip&Proof, yağlı ortamlarda etkin biçimde kavrama sağlayan, hassas işler için yeni yağ geçirmez eldiven. Dikişsiz doku desteği, avuç ayası ve parmaklarda iki katman özel nitril kaplama. Bu kaplama: • Piyasadaki standart eldivenlerde kullanılandan iki kat daha dayanıklı olup, • Yağ geçirmezliği sayesinde uzun bir süre temiz ve etkin kalmayı sürdürür • Yağlı veya kirli parçalarla kullanımda, yağın ellere geçmesi önlenerek üstün ve taktiksel bir kavrama sunar.

Sonuç olarak bu eldiven kas gerginliğini azaltarak üretkenliği arttırır, uzun bir servis ömrü sunar ve maliyetleri optimize eder. Grip&Proof modeli, yağlı parçaların ya da camların elle tutulması, ıslak ortamlarda

60

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

bakım ve montaj, kesme yağları ile çalışma, vs gibi uygulamalarda kullanılabilir. MAPA Professionnel kendini sadece yüksek-kaliteli eldiven üreticisi olarak değil aynı zamanda distribütörlerini ve son kullanıcıları proaktif

biçimde destekleyen bir hizmet sağlayıcı olarak görüyor. MAPA teknik destek ve eğitimler sunarak, iş istasyonlarını ziyaret ediyor ve müşterilerine yapılacak iş için en iyi eldiven çözümünü bulmalarında yardımcı oluyor.



YENİ ÜRÜN

Temiz iş çıkaran ustaların tercihi;

Panasonic Akülü Üfleme Makinesi

P

rofesyonel el aletlerinde ustalığını gösteren dünyaca ünlü marka PANASONIC’ten EY 37A1 B Akülü Üfleme Makinesi… Ülkemizde VİKO by PANASONIC satış kanalı ile pazara sunulan EY 37A1 B Akülü Üfleme Makinesi, kalite ve performansı bir araya getirmeyi başarıyor. 4.2 / 3.3 / 3.1 / 1.5Ah Li-Ion akü setleri için uyumlu olan ürün, 70 m/s

62

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

hava hızıyla dikkat çekiyor. EY 9L45 B (14.4V - 4.2Ah) akü seti ile birlikte yaklaşık 15 dakika kullanım süresine ulaşıyor. Duvar delme, çalışma tezgahı temizliği, cam yerleştirme, ısıtma ve havalandırma işleri gibi birçok uygulamada temizlik ve arındırma için büyük kolaylık sağlıyor. EY 37A1 B Akülü Üfleme Makinesiile ahşap ve beton parçaları gibi kalıntılar pratik

şekilde giderilebiliyor. Rüzgar hızı dadeğişken hız tetiği ile isteğinize göre ayarlanabiliyor. Örgü muhafaza özelliği ise kalıntıların ünite içerisine girmesi önlüyor. VİKO by PANASONIC, profesyonel el aletlerine 3 yıl garanti verirken, Türkiye genelinde oluşturulmuş 21 yaygın servis noktası ağı ile de satış sonrası destek sağlıyor.



YENİ ÜRÜN

Hilti’den Yeni Kompozit Saplama ve Elektrik Bağlantı Elemanı

İ

nşaat ve el aletleri sektörünün global jenerik markası Hilti, yeni X-BT-MF Kompozit Saplama ve X-BTER Elektrik Bağlantı Elemanı ürünlerini piyasaya sundu. X-BTMF Kompozit Saplama ürünüyle kablo merdivenlerinin kanallar veya bastırmalı uzatma kılavuz klipsleri yardımıyla tespiti uygulamasına imkan tanıyan Hilti, X-BT-ER Elektrik Bağlantı Elemanı ürünüyle de makine topraklama, boru flanşının topraklanması ve koruyucu topraklama uygulamalarını bir arada sunuyor. Tespitler Ondan Sorulur! Buat, anahtar ve bağlantı panolarının doğrudan veya kanallar yardımıyla tespiti ile ışık teçhizatlarının ve ışık işaretçilerinin tespiti uygulamalarına olanak sağlayan ve 10 milimetre kalınlığa kadar

64

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

ankraj plakalarının çeliğe montajını mümkün kılan Hilti X-BT-MF Kompozit Saplama ürünü, ayrıca kablo tavalarının ve kablo kollarının kanallar veya geçiş deliği kelepçeleri yardımıyla tespitine destek oluyor. C3 belgesiyle hafif korozif yani hafif aşındırıcı ortamlarda kullanılmaya uygun olan Hilti X-BT-MF Kompozit Saplama, dar yerlerde kolay uygulama sağlarken, yeniden yüzey tesviyesi gerekliliğini ortadan kaldırıyor. Kullanım kolaylığını güvenilirlikle buluşturan ve kurulum için elektrik kablosu veya ağır ekipmanlar gerektirmeyen Hilti X-BT-MF Kompozit Saplama ürünü, entegre pullu, yüksek performanslı ve polimerli kilit somunuyla birlikte veriliyor. Ekipmanların Topraklanmasında Maksimum Güvenlik Makine topraklama, boru

flanşının topraklanması ve koruyucu topraklama uygulamalarına imkan tanıyan yeni Hilti X-BT-ER Elektrikli Bağlantı Elemanı, elektrik akımının saplamadan geçip zemin malzemesine düzgün şekilde topraklama yapmasını sağlıyor. Paslanmaz çelik malzeme ile yüksek korozyon mukavemetine sahip olan ve C5 belgesiyle yoğun korozif, offshore (açık deniz) ve endüstriyel ortamlarda kullanımı uygun olan Hilti X-BTER Elektrikli Bağlantı Elemanı, ekipmanların topraklanmasında maksimum güvenlik sunuyor. Hızlı ve kolay montaj edilmesiyle tercih sebebi olan Hilti X-BT-ER Elektrikli Bağlantı Elemanı, denizcilik, açık deniz, petrokimya ve enerji santrali uygulamalarında güvenle kullanılabiliyor.



SOSYAL SORUMLULUK

Filli Boya Bilim Kampı ile geleceğe yolculuk devam ediyor

Akademik alanda başarılı olma potansiyeli olan çocuklara bilimsel bakış açısı kazandırmayı, kendilerine olan güvenlerini desteklemeyi ve geleceğe umutla bakmalarını sağlamayı amaçlayan “Filli Boya Bilim Kampı” projesinin ikinci ayağı başladı. Projenin ikinci ayağı 25-29 Ocak- 01-05 Şubat 2016 tarihleri arasında gerçekleşiyor.

A

ile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı işbirliği, TÜBİTAK- TÜSSİDE ve akademisyenlerin desteği ile oluşturulan proje çocukların her türlü gelişimine destek verecek bir dizi eğitim ve uygulama çalışmalarıyla devam ediyor. Projenin 2. etabında; Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi Cern’de görev alan İTÜ Fizik Bölüm Başkanı Kerem Cankoçak, Yeditepe Üniversitesi Felsefe bölümü öğretim üyesi Kaan Özkan, Yönetmen Şafak Türkel ve Kadir Has Üniversitesi Yaşam Boyu Eğitim Merkezi’ Dijital Yayıncılık sertifika programının koordinatörü Salih Aksu, Modern Dans eğitmeni Nurşen Bayburan’a kadar birçok

66

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

farklı disiplinden önemli isimler eğitmen olarak yer alıyor. Ayrıca çocuklar Deniz Bilimleri Enstitüsü, Gen Mühendisliği ve Biyoteknoloji Enstitüsü, Sismolojik İzleme Deprem Eğitim Merkezi, Gıda Enstitüsü gibi enstitülerde çalışan bilim İnsanlarını çalışma ortamlarında gözlemleme yapılan işler konusunda sohbet etme fırsatı yakalIyorlar. TÜBİTAK MAM enstitütülerinin yanı sıra, İzmit Bilim Merkezi’ni de ziyaret edecek olan çocuklar, kamp boyunca deprem, gıda, DNA izolasyonu ve DNA zinciri, petrol, minareller, biyoteknoloji, yazılım, kodlama, fizik kuralları, kimya, model uçak yapımı, yaratıcı çalışmalar gibi bir çok alanda kazanımlar elde

edecekler. Kampın son günü ise çocuklar, sanatsal yönünün desteklenmesi, hayal güçlerinin gelişmesine aracılık etmek amacıyla kendi kamp afişlerini tasarlayacaklar. İlki 2015 yazında gerçekleşen projenin ilk etabında yer alan çocuklar, projenin 2. etabında yeni arkadaşlarıyla etkileşim içinde kalarak projenin devamlılığının sağlanması hedefleniyor. Böylece tek seferlik dokunuşlar yerine çocuklarla sürdürülebilir ve daha etkili bir iletişim kurulması da sağlanmış oluyor. Geleceğin Çağdaş Kadınları İçin Müşterek Eğitim Modeli


sorunların bilimsel tekniklerle nasıl çözümleneceğinin atölye çalışmaları ile farkına varmalarının amaçlandığı çalışmanın keyifli geçmesi de dikkate alınan bir diğer konu olmuştur.

Kadın sorunlarına yönelik duyarlılığını koruyan Filli Boya, geleceğin çağdaş kadınlarını desteklemek amacıyla “Bilim Kampı” isimli projeyi hayata geçiriyor. Proje ile hem kadının hem de genel olarak tüm toplumun dönüşmesi hedefleniyor Ancak bu dönüşümün yalnızca kadınların dahil edildiği bir müdahale programı ile mümkün olamayacağını düşünen proje destekçileri, hem kız hem de erkek öğrencileri bu KAMPA dahil ediyor. Kadının gücünün toplumsal bir yapının içinde değiştirilebileceğine inanan Filli Boya bu tür projelerin değerine çok güveniyor. Modellemesiyle Türkiye’de Bir İlk Dünyada ve Türkiye’de yapılan bilimsel çalışmalar göstermiştir ki, kurum bakımı imkânları ne kadar iyileştirilirse iyileştirilsin, bir çocuğun gelişimi için en ideal ortam ailesi ile birlikte yaşadığı ve desteklendiği bir ortamdır. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı da bu bilimsel gerçekler ışında politikalarını belirlemekte ve korunmaya muhtaç çocuğun kurum bakımına alınmasına esas oluşturacak nedenin ekonomik yoksunluk olması halinde, bu kişilere ve ailelerine

kurum bakımı yerine, ekonomik yardım ve diğer destekleyici sosyal hizmet uygulamalarıyla ailenin parçalanmadan bir arada yaşamasına fırsat tanıyor. Filli Boya, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü ve TÜBİTAK TÜSİDE işbirliği ile gerçekleştirilen ve modellemesiyle Türkiye’de bir ilk olan bu projede, kurum bakımına alınmadan sosyo-ekonomik destekle aileleri yanında desteklenen akademik başarısı yüksek çocukların gözlem, keşif, sorgulama, problem çözme ve model oluşturma becerilerini geliştirmeleri hedeflenmektedir. Çocukların söz konusu becerileri kullanarak farklı disiplinlerin nasıl bir arada çalıştıklarını uygulamalarla özümsemeleri ve günlük yaşamlarındaki

Her Genç Bir Renk, Gelecek Bilimle Renkleniyor. Proje ile çocukların içinde bulundukları ortamın dışına çıkarak farklı bir deneyim kazanmalarını sağlamak ve ekip çalışmaları ile hayata entegrasyonları amaçlanmaktadır. Kamp eğitim programı bireysel oyunlara ve rekabete dayalı uygulamalara yönelik değil; birlikte ahenk içinde çalışarak ekip ruhunun öne çıkarılacağı bir biçimde tasarlanmıştır. Bu modelin temel ortak paydası olarak da BİLİM, yani bilimsel bakış açısının sunduğu, merak etmek, hayal etmek, araştırmak ve keşfetmek seçildi. Öğrencilere bilimin sevilebileceğini, bilimsel çalışmalara katılmanın zor olmadığını, aslında bilimin hayatımızın her alanında olduğunu deneyimleterek, hayata tutunmaları için temel bir zemin sunuldu. Filli Boya, gelecek nesillere olan desteğini önümüzdeki dönemde de hız kesmeden sürdürmeyi planlıyor.


HABER

ERYAP GRUP CEO’SU EMRULLAH ERUSLU:

“ENERJİ TASARRUFUNDA ASLAN PAYI YALITIMDA” Eryap Grup CEO’su Emrullah Eruslu, Enerji Tasarrufu Haftası nedeniyle enerji verimliliği ve enerji tasarrufuna dikkat çekti. Eruslu, doğru malzemeyle doğru uygulanan ısı yalıtımının enerji tasarrufuna büyük katkısı olduğunu belirtti.

O

cak ayının ikinci Pazartesi günüyle başlayan Enerji Tasarrufu Haftası nedeniyle bir açıklama yapan Eryap Grup CEO’su Emrullah Eruslu, enerji tasarrufunda yalıtımın önemine dikkat çekti. “Ülke ekonomisi için çok önemli” Türkiye’nin enerji konusunda dışa bağımlı bir ülke olduğunu hatırlatan Eruslu, “Halen ülke içinde kullandığımız enerjinin yaklaşık yüzde 75’ini ithal ediyoruz. Elektrik enerjisi üretimimizin üçte birini doğalgaz çevrim santrallerinden elde ediyoruz. 2013 yılı verilerine göre dünyada en çok doğalgaz ithal eden ilk 4-5 ülkeden biriyiz. EPDK’nın açıkladığı verilere bakıldığında 2014 ve 2015 Ekim aylarını karşılaştırdığımızda bile doğalgaz tüketimimizin ve dolayısıyla ithalatımızın yaklaşık %9 arttığını görebiliyoruz. Bu ithal

68

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

ettiğimiz doğalgazın cari açığa ve dış ticaret açığına etkisi ise çok ciddi boyutlarda. Sadece bu rakamlar bile enerjiyi verimli ve tasarruflu kullanmanın ne kadar önemli olduğunu anlayabilmek için yeterli. Enerji tasarrufu sadece aile bütçesi için değil, ülke ekonomisi için de çok büyük önem taşıyor” dedi. Yalıtımla yılda 10 milyar dolar tasarruf Konutlarda kullanılan enerjinin yaklaşık yüzde 85’inin ısıtma ve soğutma için sarf edildiğine dikkat çeken Eryap Grup CEO’su Emrullah Eruslu, “Bu oran da konutlarda uygulanacak yalıtım projelerinin ne denli tasarruf sağlayabileceğini gösteriyor. Zira doğru malzeme kullanılarak, doğru uygulamalarla gerçekleştirilen yalıtım projeleri, yüzde 50’yi aşan oranlarda enerji tasarrufu sağlıyor” diye konuştu. Yalıtımın sadece kış mevsimiyle

ilgili olduğu yanılgısına da değinen Eruslu, yaz mevsiminde kullanılan klimaların da yalıtımsız binalarda enerji sarfiyatına neden olduğunu kaydetti. Eruslu, “Yalıtım uygulamaları, doğru malzemeyle ve doğru projeyle yapıldığında Türkiye genelinde yılda 10 milyar dolara varan bir enerji tasarrufu sağlıyor. Başka hiçbir alanda bu büyüklükte bir enerji tasarrufu fırsatı yok ifadelerini kullandı. Avrupa Birliği genelinde 2019 yılından itibaren inşa edilecek tüm evlere “Pasif Ev” olma zorunluluğu getirildiğine ve dolayısıyla binalarda kullanılacak enerji miktarının yüzde 20 azaltılacağına dikkat çeken Eryap Grup CEO’su Emrullah Eruslu, “Konutlarda ısı yalıtımı uygulamalarının maliyeti, binanın toplam maliyeti içinde yüzde 3 ilâ 5 arasında değişiyor. Bu maliyet de birkaç yıl içinde amorti edilebilecek bir oran.” diye konuştu.



AYIN TOPTANCISI

83 yılında Aydın’da perakende satış yaparak sektöre adım atan Bilgesan Teknik Hırdavat bugün BSM markası ile ithal ürün toptan satışı yapıyor. Bilgesan Genel Müdürü Kimya Mühendisi Tahir Bilge ile yaptığımız söyleşide Bilge; Bilgesan ve BSN markası ile ilgili bilgiler vererek sektör ve bölge değerlendirmelerinde bulundu.

Bilgesan Genel Müdürü Kimya Mühendisi Tahir Bilge:

“Müşterilerimizin olduğu bölgede e - ticaret yapmak güvenilirliğimizi zedeler”

B

ilgesan Teknik Hırdavat kimdir? 1983 yılında kurulan firmamız, Aydın ilinde perakende hırdavat satışı yapıp fabrikalara hizmet vermek için kurulmuştur. 7 yıl önce Türkiye genelinde pazarlama faaliyetlerine başlayan firmamız 5 yıldır ithalat yaparak kendini geliştirmiştir. 4 yıl önce İzmir iline taşınan firmamız pazarlama faaliyetlerini İzmir ‘de gerçekleştirmektedir. Aydın ilinde perakende satış devam etmektedir.

70

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

BSN markası ile 24 farklı ürün ithal ediliyor Perakende bölümünde Oerlikon, Karbosan, Bosch, Loctite ve Izeltas gibi ürünlerin satışını gerçekleştirmekteyiz. Ayrıca fabrikaların ihtiyaç duyduğu her türlü hırdavat ürünü tedarik etmekteyiz. Pazarlama bölümünde Izeltaş, Karbosan, İzmir Fırça, Portbag, Üstun, Sedes, Derby, Granit, Dayson, Vıola,Tork gibi markaların satışını yapmaktayız. Ayrıca BSN markası altında 24 farklı urun ithal etmekteyiz. Yine BSN markası altında koli taşıma

arabaları imal ediyoruz. Sektör sıkıntıları Maalesef üretici firmaların satış politikalarından memnun değiliz. Türkiye’de üretim yapan firmalar müşterilerimize de satış yaptığı için çok düşük kar marjlarıyla çalışmak zorunda kalıyoruz. Bu yüzden firma olarak BSN markamız altında her geçen gün ithalat çeşitliliğimizi arttırarak yerli mal çeşidini azaltıyoruz. Satış pazarlama faaliyetleri 9 satış temsilcisi arkadaşımızla İstanbul dahil olmak üzere Türkiye genelinde satış


çok dikkatli satış yapmak zorundayız. Normalde işimiz olan hırdavat satışı yanında sanki bir banka gibi müşteri araştırması yapmak durumunda kalıyoruz bu da isimize engel oluyor. Maalesef satış rakamlarımızı çok olumsuz anlamda etkiliyor. En kısa zamanda ticaret ortamında güven yaratacak argümanlar bulunmalıdır. Müşterilerimizin olduğu bölgede e ticaret yapmak güvenilirliğimizi zedeler E satış sitemiz bulunmakla beraber pazarlama yaptığımız için bu siteden çok fazla satış yapmamaya çalışıyoruz. Müşterilerimizin olduğu bölgedeki kullanıcılara satış yapmak müşterilerimizin bize olan güvenini azaltır.

yapmaktayız. Satış sonrasında kendi markamızdaki ürünlerin herhangi bir sorununda tamamen arkasında durmaktayız. Ayrıca çeşitli illerde servis çalışmalarını yürütmeye başladık.

firması bulunmaktadır. Yılların verdiği fiyat ve kalitemizle müşterilerimiz bizi tercih etmektedir. Fakat çok fazla bulunan hırdavat firması yüzünden her gecen gün kar marjları düşmektedir.

Her geçen gün kar marjı düşüyor İthalat yaptığımız için perakende satışlarımıza katkı bulunmaktadır. Fakat sektörde talepten çok hırdavat

Ticaret ortamında güven ortamı oluşturulmalı Bu sektörde ve diğer sektörlerde en büyük sorun tahsilat sıkıntısıdır. Değişen çek kanunundan sonra

Kar marjı her geçen gün düşecektir Sektörde imalatçı firmaların daha alt tabakaya inmesinden ve gerekenden fazla hırdavat firması olduğundan dolayı kar marjları her gecen gün daha da düşecektir. Bu anlamda sektörümüzün geleceğinde daha zor günler bekliyor. Amacımız markalarımızı sonraki kuşaklara taşımak Kurucumuz olan Mehmet Nihat Bilge’den öğrendiğimiz her zaman ticaret yaptığımız firmalara dürüst oluyoruz. Güvenlerini kaybetmemek ve memnuniyetsizlik yaratmamak için elimizden geleni yapıyoruz. Amacımız Bilgesan ve BSN markasını bir sonraki kuşağa daha iyi bir şekilde taşımaktır.


HABER

Artvin Yusufeli Hes şantiyesi su yalıtımı

BTM’ye emanet

Y

usufeli Barajı ve Hidroelektrik Santrali projesi; Doğu Karadeniz Bölgesi’nde, Artvin’in 70 kilometre güney batısında Çoruh Nehri üzerinde yer almaktadır. Çoruh Havzası üzerinde inşa edilen en büyük baraj olacak Yusufeli Barajı ve Hidroelektrik Santrali, aynı zamanda çift eğrilikli beton kemer kategorisinde dünyanın üçüncü yüksek barajı olacaktır. Bu önemli projenin su yalıtım uygulamasını BTM Samsun bayisi Teknik Yapı başarı ile gerçekleştirmektedir. Toplam su yalıtım yapılacak alan 12.000 m2 olup, BTM Plastobit PP3000 ürünü tercih edilmiştir. Temelden yüksekliği 270 metre olan barajın toplam depolama hacmi ise yaklaşık 2.2 milyar metreküptür. Baraj gövdesinde yaklaşık 2.9 milyon metreküp beton kullanılıyor. Kurulu gücü 540 MW olan santralde, yılda yaklaşık 1.8 milyar kWh elektrik enerjisi üretilecektir.

Twin Towers Samsun konutlarının tercihi

S

BTM oldu

amsun’un en prestijli projelerinden olan Twin Towers Samsun toplam 11.059 m2 alan üzerinde %86,5 yeşil alan olmak üzere, %13,5 inşaat alanı kullanılarak tasarlanmış. Kapalı ve açık otoparkları, sosyal alanları, kapalı ve açık yüzme havuzları, spor merkezleri,(Spor salonu, sauna, hamam) gibi ortak alanları olan 106 adet konutluk projenin yeşil çatıları ve su yalıtımları BTM’nin ürün ve sistemleri uygulanarak yapıldı. BTM’nin Samsun bayisi Teknik Yapı tarafından yapılan uygulama başarı ile tamamlandı. Bahçe çatılarda bitki köklerine dayanıklı su yalıtım membranı BTM Botanik PP3000 3000 M2, BTM 20 mmlik yeşil çatı drenaj levhası 2700 m2, filtre ise 3000m2 alana uygulandı. Projenin diğer alanlarındaki su yalıtımları için ise BTM Polibit PP 3000 6500 M2 olarak, projenin çatıları için tercih edilen Poliroof PR4500 ürünü ise 900 m2 olacak şekilde projede yerini aldı.

72

Nalbur Teknik.com / Şubat’16



ESNAFIN SESİ

Ekrem Ticaret Firma Sahibi Ekrem Okur:

“Malı satana kadar değil müşterinin satın aldığı maldan faydalandığını görene kadar işinize sahip çıkmalıyız”

Ekrem Ticaret yakın dönemde kurulmasına rağmen Balıkesir bölgesinde oldukça önemli bir yer edinirken zengin ürün çeşidi ile de son kullanıcıya önemli hizmetler sunuyor. Firma sahibi Ekrem Okur ile yaptığımız söyleşide Okur; Balıkesir’de 150200’e yakın hırdavatçı olduğunu, bu hırdavatçıların arasında da çok güzel bir rekabetin yaşandığını belirtti.

T

ürkiye’nin bir çok bölgesine tedarik sağlıyor Firmamız 2000 yılında daha çok yerel esnafa tedarik sağlamak amacı ile kurulmuştur. Bölgemizde gelişen sanayinin eksiklerini gördükçe 2005 yılında Ltd. Şti. olarak unvan değiştirip öncelikle Güney Marmara bölgesi daha sonra Marmara genelinde ve şimdilerde ise Türkiye’nin bir çok bölgesine tedarik sağlamaktadır. Marin grubu ile de hizmet veriyor Firmamız ağırlıklı olarak inşaat ve enerji sektörüne hizmet

74

Nalbur Teknik.com / Şubat16

sağlamak amacı ile hırdavat inşaat malzemeleri cıvata çeşitleri kimyasal grupları el aletleri ve makinalar ayrıca tüm nalburiye çeşidini ürün gamımızda bulundurmaktayız. Bölgemiz turizm açısından gelişmiş olmasından dolayı yapı marketimizde tekne ve deniz motoru satışı yapmaktayız. Ayrıca marin grubu ve bunların yanı sıra dalış ekipmanları olta balıkçılığı donanımları ve outdoor ürünleri de ürün gamımızda bulunmaktadır. Son kullanıcıya adrese teslim ürün gönderimi yapılıyor Mevcut bir pazarlama

ağımız bulunmamaktadır. Mağazalarımızda satılan ürünlerin müşterimizin talepleri doğrultusunda nakliyelerini sağlayabiliyoruz. Satışını yaptığımız benzin yada dizel motorlu ürünlerin satışından sonra doğan kurulum ve nakliyelerini bizzat kendi araçlarımızla yaparak son kullanıcının adresine teslim ederek birebir çalıştırarak teslim ediyoruz. Üreticilerinin reklam çalışmaları karşılıklı ticareti kolaylaştırıyor Üretici firmaların tanıtımı bizim satışlarımızı direkt olarak etkiliyor. Ürünün tanıtımı ne


” Bu rekabette fark oluşturmak açısından kaliteli hizmet vermek çok önemli. Malı satana kadar değil müşterinin satın aldığı maldan faydalandığını görene kadar işinize sahip çıktığınızda fiyatlarınızda rekabet ortamına göre ayarladığınızda zaten karşılıklı memnuniyet ortamı sağlanıyor.” kadar geniş bir ağda yapılırsa son kullanıcıya o kadar kolay ulaşabiliyoruz. Bu her ürün için geçerli değil tabiî ki . Bilinen markalarda böyle bir tanıtıma gerek kalmıyor. Bilinçli kullanıcı direk ihtiyacını marka ve modeliyle arıyor. Bu da tabiî ki karşılıklı ticareti kolaylaştırıyor. Balıkesir gelişmekte olan bir bölge Bölgemiz hızla gelişmekte olan bir bölge. Daha evveliyatında beyaz et sektörü maden işletmeleri ve diğer inşaat firmalarına hizmet vermekteyken şu anda yeni kurulan ve kurulmakta olan bir çok meslek grubundan fabrikalarla çalışma imkanı bulabiliyoruz. İnşaat sektörü ile nalbur ve hırdavat sektörü tabiî ki birbirine senkronize olarak gelişiyor ve ilerliyor. Yenilikleri takip ettiğiniz sürece satışlara etkisi olumlu yönde ilerliyor. Malı satana kadar değil müşterinin satın aldığı maldan faydalandığını görene kadar işinize sahip çıkılmalı Bölgemiz hırdavat sektöründeki rekabet açısından oldukça renkli bir bölge. Balıkesir’de 150200 kadar hırdavatçı var ve bu firmaların arasında oldukça güzel bir rekabet söz

konusu. Bu rekabette fark oluşturmak açısından kaliteli hizmet vermek çok önemli. Malı satana kadar değil müşterinin satın aldığı maldan faydalandığını görene kadar işinize sahip çıktığınızda fiyatlarınızda rekabet ortamına göre ayarladığınızda zaten karşılıklı memnuniyet ortamı sağlanıyor. Müşterinizin yüzünü güldürebilirseniz doğal olarak sizin de yüzünüz gülüyor. Nakliye fiyatları görünen en büyük sorun Nalbur ve hırdavat sektörünün görünen en büyük sorunu nakliye fiyatlarıdır. Nakliye fiyatlarının yüksek olması ürünlerin satış fiyatlarını olumsuz olarak etkilemektedir fiyattan da ziyade zamanında teslim edilemeyen ürünler müşterilerimizin bize olan güvenini sarsıyor ve işlerini olumsuz yönde etkiliyor. Yeniliklere ayak uydurulmalı Sektörün geleceği kendinizi geliştirmekle direk bağlantılı eğer yeniliklere ayak uydurabilirseniz geleceği açık.

Nalbur ve hırdavat sektörünün görünen en büyük sorunu nakliye fiyatlarıdır. Nakliye fiyatlarının yüksek olması ürünlerin satış fiyatlarını olumsuz olarak etkiliyor.

BALIKESİR


EKONOMİ

1 Ocak 2016 itibariyle zorunlu trafik sigortası primlerine getirilen aşırı yüksek zamlara tepki gösteren TÜGİAD Başkanı Rahmi Çuhacı; vergilerin, başta akaryakıt olmak üzere enerji maliyetlerinin ve son olarak da asgari ücrete yapılan zammın ardından “Zorunlu “ trafik sigortası maliyetlerini zorunlu olmayan kasko seviyesine yükselten zamları eleştirdi. Yatırımcı ve girişimci KOBİ’lere destek verilmesi gerekirken köstek olunduğunun altını çizen Çuhacı, Sinop’lu düşünür Diyojen’e atfen “Kasko etmeyin yeter” dedi. Çuhacı, zammın gerçekçi seviyeye çekilmesini ya da kasko yaptıranlar için trafik sigortasının zorunlu olmamasını teklif etti.

TÜGİAD Başkanı Rahmi Çuhacı zorunlu trafik sigortası zamlarını eleştirdi

Kasko etmeyin yeter

T

ürkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Başkanı Rahmi Çuhacı 1 Ocak 2016 tarihinden itibaren geçerli olan zorunlu trafik sigortası primlerinin kasko seviyesine yükseltilmesine tepki göstererek; “KOBİ’ler, yatırımcı ve girişimci için destekler beklerken her aşamada engellemeler çıkıyor. Bize de (Kasko etmeyin başka ihsan istemeyiz sizden) demek düşüyor” dedi. Çuhacı, kasko uygulamasında seçme şansı olduğunu ve araç sahiplerinin fiyat/fayda karşılaştırması yaparak karar verdiğini; ancak zorunlu trafik sigortasında vatandaşın seçme şansı olmadığına dikkat çekti. KOBİ’ler, girişimciler ve yatırımcılar açısından önemli bir harcama kalemi olan zorunlu trafik sigortasıyla ilgili olarak, tüm dünyadaki örneklerinin aksine yıkıcı olacak ölçüde yüksek bir zam yapılmasının gözden kaçmış önemli bir hata olduğuna inandığını belirterek şunları söyledi: “Bir yandan ülkemize yabancı sermaye çekmeye, yatırımları artırmaya ve girişimciliği yükseltmeye çalışıyoruz; diğer yandan da bunların olmaması için her şeyi yapıyoruz. Bugün Türkiye’deki vergi oranlarının

76

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

yüksekliği ortada. Yıllardır söylüyoruz; işine özel aracıyla giden vatandaş da fabrikasının yükünü taşıyan vatandaş da aldığı araca ve yakıta aynı oranda vergi ödüyor. Asgari ücret malum arttırıldı. Dünyanın en pahalı elektriği ülkemizde… Şimdi bir de zorunlu trafik sigortasına yapılan yüksek zam yüzünden zorunlu olan bu poliçe adeta zorunlu olmayan kasko seviyelerine yükseltildi. Vatandaş hem kasko hem zorunlu trafik sigortası mı yaptıracak? Bunları bir bütün olarak değerlendirdiğimiz zaman birileri Türkiye’ye yeni yatırımların gelmesini değil adeta Türkiye’deki mevcut yatırımların kaçmasını istiyor gibi bir izlenim doğuyor. Kızı istemeye gelene tuzlu kahve vermiyoruz, sorun çok ciddi. Bugün bir yatırımcı-girişimci için kullanacağı araçlar çok önemli. Bir tek araçtan söz etmiyoruz; 100 araçlık filosu olan bir firmadan söz edelim mesela… Zaten karlılığın bu kadar düştüğü bir ortamda alınan bu kararları iyi analiz etmek zorundayız. Üretimde kullanılan her girdiye yapılan bu zamlar maliyeti arttırır, küresel rekabet gücümüzü zayıflatır ve Türkiye ekonomisine zarar verir. Eğer bu artışlardan kamu maliyesini desteklemek hedefleniyorsa,

özel sektörün kemer sıktığı bir dönem de kamu kesimi de yatırımlarında ve harcamalarında dikkatli olmak zorundadır. KOBİ’lerimizin, girişimcilerimizin işlerinde kullandıkları araçlarından bu kadar yüksek vergiler almak gerçekten Türkiye’ye zarar vermek isteyenlerin eline koz vermek olur. Bu tip gelişmeleri toplu olarak değerlendirdiğimizde bırakın ülkemize yeni yatırım gelmesini Türkiye’den yatırım çıkmaya başlarsa kimse şaşırmasın. Sinop’lu düşünür Diyojen kendisini ziyaret edip “Dile benden ne dilersen” diyen Büyük İskender’e; gölge etme başka ihsan dilemem senden demişti… Binlerce yıl sonra biz de diyoruz ki; kasko etmeyin yeter…” Vatandaşın seçme şansı olmayan harcama kalemlerine yapılacak zamlarda dikkatli olmak gerektiğini belirten Çuhacı; “Kasko fiyatları seviyesine yükselen zorunlu trafik sigortasını kabul etmek zor. Bu zamlar ya geri alınmalı ya da kasko yaptıranlar için trafik sigortası zorunlu olmamalı. Bu durumu kasko bilinçlenmesi açısından da bir fırsata dönüştürmek mümkün. Elbette her sürücü kendi hasar/ hasarsızlık oranında indirime ya da artışa maruz kalacaktır.” sözleriyle önerisini somutlaştırdı.



HABER

Akçansa

‘Benim Mahallem’ Projesiyle yarınlara sağlam temel atıyor Akçansa, Büyükçekmece İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve TOÇEV işbirliğiyle ‘Benim Mahallem’ adlı sosyal sorumluluk projesini başlattı. Pilot uygulamasına Büyükçekmece’de başlanan ve projeye özel olarak tasarlanan eğitim tırı, ilçedeki 68 okulu tek tek dolaşarak, çocuklara ve ebeveynlere farklı konularda TOÇEV uzmanları tarafından eğitimler vererek 2015-2016 eğitim yılı sonuna kadar 10 bin kişiye ulaşacak.

B

enim Mahallem Projesinin tanıtım toplantısı, 12 Ocak Salı günü, 19 Mayıs İlköğretim Okulu Konferans Salonu’nda düzenlenen bir törenle gerçekleştirildi. Törene, Büyükçekmece Kaymakamı Mustafa Hulusi Arat, Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, Büyükçekmece İlçe Milli Eğitim Müdürü Hasan Uygun, TOÇEV Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Betül Erzin Mermertaş ve Akçansa Genel Müdürü Mehmet Hacıkamiloğlu’nun yanı sıra bölge halkı ve öğretmenler de katıldı. Hacıkamiloğlu: “Büyükçekmece bizim mahallemiz” Akçansa Genel Müdürü

78

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

Mehmet Hacıkamiloğlu, törende yaptığı konuşmada, “Akçansa olarak rakamsal performansımızın başarısı yanında çevremize ve topluma faydalı çalışmalar sağlıyoruz. Bu anlayışla Benim Mahallem Projesi’ni hayata geçirdik. Bu projeyle yeni neslin ve onları yetiştiren ebeveynlerin birbirleriyle daha iyi iletişim kurmasını sağlamayı ve yarınlara sağlam temeller atmayı hedefliyoruz” dedi. Akçansa’nın 1967 yılından bu yana faaliyet gösterdiği, ilk üretim tesisini kurduğu, aradan geçen 50 yılda ekonomik ve sosyo-kültürel kalkınmasına destek verdiği Büyükçekmece’yi ‘kendi mahallesi’ olarak gördüğünü vurgulayan Hacıkamiloğlu, “Pilot

uygulamasına Büyükçekmece’de başlattığımız projemiz kapsamında şuana kadar 500 kişiye ulaşarak eğitimler verdik. Sadece Büyükçekmece bölgesinde 2015-2016 eğitim yılı sonuna kadar ulaşmak istediğimiz kişi sayısı ise 10 bin. Bu sene Büyükçekmece’de başlayan projemizi daha sonra Çanakkale ve Ladik’te de sürdürmeyi planlıyoruz. Büyükçekmece’nin ekonomik olduğu kadar sosyal açıdan da gelişmesi için çalışmaya kararlılıkla devam edeceğiz” diye konuştu. Uygun: “İhtiyaç duyulan eğitimler veriliyor” Büyükçekmece İlçe Eğitim Müdürü Hasan Uygun yaptığı konuşmada eğitimin önemine


dikkat çekerek Benim Mahallem projesinin Türk Milli Eğitim Sisteminin genel amaçlarına ve temel ilkelerine uygun olduğunu dile getirdi. Uygun, “Bu projeyle hem öğrencilerimize hem de velilerimize ihtiyaç duyulan alanlarda eğitimler verilerek, mutlu çocuk, mutlu aile, mutlu mahalle oluşumunu sağlayabilmeyi amaçlıyoruz. Sosyal sorumluluk duyarlılığıyla her zaman eğitime ve toplumun geleceğine yönelik verdiği destek ile yanımızda olan ve bizleri bir araya getirerek sağladığı imkanlar ile önümüzü açan Akçansa’ya teşekkür ediyorum” dedi. Mermertaş: “Çocuklarımız sağlıklı bireyler olarak yetişmeli” TOÇEV Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Betül Erzin Mermertaş da, TOÇEV olarak Türkiye’de eğitimle ilgili önemli projelere imza attıklarını belirterek, “21. Yılımızda 15 ulusal projeye ve 5 milyon çocuğa ulaştık. Çocukların kültürlü, bilgili, uyumlu, üretken olmaları ve toplumsal hayata kazandırılmaları için hiç durmadan çalışıyoruz. Yarınlarımızı emanet edeceğimiz

çocuklarımızın sağlıklı bireyler olarak yetişmeleri için gayret ediyoruz” dedi. Bu yıl Akçansa’nın Benim Mahallem projesine de destek verdiklerini belirten Mermertaş, “TOÇEV olarak, çocukların sağlıklı bireyler olarak yetişmeleri, ebeveynlerin ise çocuklarıyla sağlıklı iletişim kurabilmeleri ve kendi iç motivasyonlarını sağlamaları konusunda projenin oldukça faydalı olacağını düşünüyoruz. Projemizin Türkiye genelinde yaygınlaşarak yüksek faydasının tüm çocuklara ulaşmasını diliyoruz ” diye konuştu. Büyükçekmece Kaymakamı Mustafa Hulusi Arat, Akçansa’nın çevreye duyarlı bir şirket olduğunun altını çizerek, “Günümüz dünyasında şirketlerin çevreye ve ülkeye yaklaşımları değişiyor. Şirketler bulundukları çevreye ve topluma daha duyarlı yaklaşıyorlar. Akçansa da bu değişimin en güzel örneği. Akçansa çevreye duyarlı çalışmalarıyla her zaman bize yönlendirici olmuştur. Büyükçekmece ailesinin önemli bir ferdi, ilçemizin göz bebeğidir. Böyle önemli bir projeyi hayata geçirdikleri için Akçansa ve

TOÇEV’e teşekkür ediyoruz” dedi. Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün de yaptığı konuşmada, böyle önemli bir projenin Büyükçekmece ilçesinde hayata geçmiş olmasından dolayı mutlu olduklarını dile getirdi. Akçansa’dan Büyükçekmece’ye tır dolusu eğitim Projenin amacı, Büyükçekmece İlçesi’nde yaşayan anne-babalar ile çocukların gelişimine katkıda bulunmak, uzman kadro ile ebeveyn becerileri ve öğrencilerin karşılaştıkları sorunlara çözümler üretmek, sağlıklı bireyler olarak yetişmelerini sağlamak olarak ifade edildi. Benim Mahallem Projesi’nde çocuklar ve ebeveynler için özel eğitim programları oluşturuldu. TOÇEV’in uzman eğitimcileri tarafından hazırlanan 6-12 yaş grubu ve ebeveyn eğitimlerini kapsayan eğitim programlarıyla; anne ve babalar, çocuk yetiştirmeyle ilgili detayları, ergenlik çağındaki çocuklar ise ayrı gruplarda alacakları eğitimlerle sosyal hayatlarında çevreleriyle nasıl daha iyi iletişim kuracaklarını öğrenecek.


HABER

Filli Boya

Design Soul Dijital Dergisi

Filli Boya Design Soul Dijital Dergisi, dopdolu içeriği, birbirinden renkli konuları ve konuklarıyla 2016’ya merhaba diyor.

B

ugüne kadar 750.000 bini aşkın indirilme rakamına ulaşarak dijital mecralarda öncülüğünü sürdüren, A’ Design Award ödüllü Design Soul dijital dergisi, 2016’da da renklerin yaşamımızdaki önemini farklı ve keyifli bir dille aktarmaya devam ediyor. Filli Boya’nın yenilikçi dergisi Design Soul; gezi, stil sahibi mekanlar, yeme-içme, sinema, müzik, trendler, en son teknoloji ürünleri ve kapsamlı konularıyla yeni yılda da dijital dünyayı renklendiriyor. En Özel Yerlerin Bilinmeyen Yönleriyle Gezi Rehberi Kış günlerinde yapılacak gezilere rehberlik edebilmek adına semtleri ve dünya şehirlerini inceleyen Design

80

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

Soul’un kış sayısında Filipinler’i İsviçre’nin Basel şehrini, Moğolistan’ın Ulan Batur kentini, bir kayak cenneti olan Erzurum Palandöken’i ve İstanbul’da maneviyatın ve kültürlerin iç içe geçtiği Eyüp semtinde yer alan Piyer Loti incelendi. Yaşama Dair Zengin İçerikler, Renkli Konuklar Yine dekorasyon ve modada trendleriocak sayısında okuyucularla buluştu. Design Soul’un kış sayısına bir çok değerli isim konu oldu. Prof. Dr. Ali Nesin, oyuncu Serhat Kılıç, Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ, Dr. Halit Fırat Erden, minyatür sanatçısı Hasan Kale, “Evsizler için Çorba” fark yaratanlar projesiyle Ayşe Tükrükçü,

Mutfakta felsefe yapan şef Ayşe Aslı Günaydın’la yapılan keyifli röportajlar okunabilir. Ayrıca Hamiyet Akpınar’ın en son makyaj trendlerini anlatacağı sayıda, Astrolog Filiz Özkul gelecek dönem sizleri nelerin beklediğini aktarıyor. Bunu yanı sıra dünyanın en gözde opera binaları mimarisini, Noore Noor müzik yaşamını ve güncel kitapseçkisi ile yeni sayıda bir araya geldi. Teknoloji bölümünde günümüzde Apple Pro’yu tüm detaylarıyla masaya yatırılıyor. Türkiye’de sosyal medyayı en iyi kullanan 50 markası arasına giren Filli Boya, dijital mecralarda hayata geçirdiği yeniliklerle karşınızda olmaya devam ediyor.



EKONOMİ

Türkiye İMSAD Aylık Sektör Raporu Basın Özeti

Ocak 2016

Türkiye İMSAD Aylık Sektör Raporu Basın Özeti

Ocak 2016

İnşaat malzemeleri ihracatı 11 ayda yüzde 16,5 geriledi İNŞAAT MALZEMELERİ İHRACATI 11 AYDA YÜZDE 16,5 GERİLEDİ Türkiye İMSAD Aralık ayı sektör raporu yayınlandı Türkiye İMSAD Aralık ayı sektör raporu yayınlandı

İNŞAAT M ALZEMELERİ İHRACATI 11 AYDA iYnşaat ÜZDE 16,5 GERİLEDİ Türkiye İMSAD tarafından her ay düzenli olarak gerçekleştirilen sektör raporunun Aralık ayı Türkiye İMSAD atarafından ay düzenli olarakAgerçekleştirilen inşaat sektör Aralık ayıosonuçları sonuçları çıklandı. Sher ektör raporunun ralık ayı sonuçlarına göre; 2raporunun 015 yılında genel larak açıklandı. Sektör raporunun Aralık ayı sonuçlarına göre; 2015 yılında genel olarak ihracatta önemli bir Türkiye İ MSAD t arafından h er a y d üzenli o larak g erçekleştirilen i nşaat s ektör r aporunun A ralık ayı ihracatta önemli bir gerileme yaşandı. Bu gerileme ile birlikte yılın ilk 11 ayında yıllık ihracat yüzde gerileme yaşandı. Bu gerileme ile birlikte yılın ilk 11 ayında yıllık ihracat yüzde 16,5 düşerek 17,56 milyar sonuçları açıklandı. Sektör r16,5 aporunun Aralık ayı onuçlarına öre; 2015 yılında genel olarak düşerek 17,56 msilyar dolar ogldu. dolar oldu. ile birlikte yılın ilk 11 ayında yıllık ihracat yüzde ihracatta önemli bir gerileme yaşandı. Bu gerileme 16,5 düşerek 17,56 mgilyar dolar oldu. İnşaat malzemeleri ihracatı Kasım ayında yüzde 20,7 erileme göstererek bin 277 milyon dolar olarak gerçekleşti. Bu sonuca göre yılın ilk 11 ayında ihracat yüzde 19,2 geriledi. Kasım ayında yüzde 20,72gerileme göstererek bin 277bmilyon olarak İnşaat alzemeleri ihracatı ihracatı Kasım ayında yüzde 0,7 gerileme göstererek in 277 dolar milyon dolar olarak nşaatmmalzemeleri gerçekleşti. Bu sonuca göre yılın ilk 11 ayında ihracat yüzde 19,2 geriledi. gerçekleşti. Bu sonuca göre yılın ilk 11 ayında ihracat yüzde 19,2 geriledi. İnşaat Malzemeleri Yıllık İhracatı (Milyar Dolar) 19.359 19.359

19.173 19.173

18.866 18.866

18.684 18.684

18.171 18.171

MAYIS MAYIS

HAZİRAN HAZİRAN

TEMMUZ TEMMUZ

AĞUSTOS AĞUSTOS

EYLÜL EYLÜL

17.556 17.556

19.976 19.976 NİSAN NİSAN

KASIM KASIM

20.289 20.289 MART MART

17.890 17.890

20.537 20.537

ŞUBAT ŞUBAT

21.214 21.214

2014 2014

20.874 20.874

21.253 21.253

2013 2013

2015 OCAK 2015 OCAK

21.115 21.115

2012 2012

0

2011 2011

19.704 19.704

25.000 İnşaat Malzemeleri Yıllık İhracatı (Milyar Dolar) 20.000 25.000 15.000 20.000 10.000 15.000 5.000 10.000 0 5.000

EKİM EKİM

İ

Konut satışları 2015 yılında yüzde 10,6 arttı Konut 2015 satışları yılında 2015 konut satışları üzerinde gerçekleşirken, yıl boyunca yaşanan siyasi ve yılında yüzdebeklentilerin 10,6 arttı Konut satışları 2015 yılında yüzde 10,6 arttı ekonomik belirsizliğe rağmen satışlar yıl genelinde geçen yılyılın üzerine çıktı. Sonuçlara göre; 2015 2015 yılında konut satışları beklentilerin üzerinde gerçekleşirken, boyunca yaşanan siyasi ve ekonomik 2015 yılında konut satışları beklentilerin üzerinde yıl 2015 boyunca yılında 1 milyon 289 bin 320 adet konut satışı gerçekleşerek geçen yıla oranla yüzde 10,6 arttı. 2015 belirsizliğe rağmen satışlar yıl genelinde geçen yılın üzerine gerçekleşirken, çıktı. Sonuçlara göre; yılındayaşanan 1 milyonsiyasi 289 ve ekonomik belirsizliğe rağmen satışlar yıl genelinde geçen yılın üzerine çıktı. Sonuçlara göre; 2015 bin 320 adet konut satışı gerçekleşerek geçen yıla oranla yüzde 10,6 arttı. 2015 yılında yüzde 10,5 artan ilk el yılında yüzde 10,5 artan ilk el konut satış rakamları 598 bin 667 olurken, ikinci el satışlar yüzde 10,7 konut satış rakamları 598 bin 667 olurken, ikinci el satışlar yüzde 10,7 yükselerek 690 bin 653 oldu. yılında 1 milyon 289 bin 320 adet konut satışı gerçekleşerek geçen yıla oranla yüzde 10,6 arttı. 2015 yükselerek 690 bin 653 oldu. yılında yüzde 10,5 artan ilk el konut satış rakamları 598 bin 667 olurken, ikinci el satışlar yüzde 10,7 yükselerek 690 bin 653 oldu. Konut Satışlarının Dağılımı DÖNEM TOPLAM BİRİNCİ EL İKİNCİ EL Konut Satışlarının Dağılımı DÖNEM

2014 2014 2015 DEĞİŞİM 2015 (%) DEĞİŞİM Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu (%)

Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu 82 Nalbur Teknik.com / Şubat’16

(Adet) TOPLAM 1.165.381 (Adet)

(Adet) BİRİNCİ EL 541.554 (Adet)

(Adet) İKİNCİ EL 623.827 (Adet)

1.165.381 1.289.320

541.554 598.667

623.827 690.653

1.289.320 10,6

598.667 10,5

690.653 10,7

10,6

10,5

10,7


Türkiye İMSAD Aylık Sektör Raporu Basın Özeti

Ocak 2016

İnşaat malzemesi sanayi üretimi Kasım ayında yüzde 6,4 büyüdü İnşaat malzemesi sanayi üretimi Kasım ayında yüzde 6,4 büyüdü Türkiye İMSAD’ın sektör raporuna göre Kasım ayında inşaat malzemeleri sanayi üretimi yüzde 6,4 Türkiye İMSAD’ın sektör raporuna göre Kasım ayında inşaat malzemeleri sanayi üretimi yüzde 6,4 artarak artarak yılın en yüksek üçüncü büyümesini gerçekleştirdi. Ekim ayında yaşanan yılın en yüksek artışı yılın en yüksek üçüncü büyümesini gerçekleştirdi. Ekim ayında yaşanan yılın en yüksek artışı sonrası inşaat sonrası inşaat ayında da devam etti. sanayi Böylece inşaat malzemesi sanayimalzemesi üretiminde sanayi büyümeüretiminde Kasım ayındabüyüme da devamKasım etti. Böylece inşaat malzemeleri malzemeleri s anayi ü retiminde g örülen d algalanma g iderek i stikrarlı b ir b üyüme s ürecine girdi. İnşaat üretiminde görülen dalgalanma giderek istikrarlı bir büyüme sürecine girdi. İnşaat malzemeleri sanayi üretimi malzemeleri sanayi üretimi 2015 yılının ilk çeyreğinde yüzde 6,7 küçüldü, ikinci çeyreğinde ise yüzde 2015 yılının ilk çeyreğinde yüzde 6,7 küçüldü, ikinci çeyreğinde ise yüzde 1,4 büyüme gösterdi. Üçüncü çeyrekteki yüzde 0,3 gerileme ardından son çeyrekte hızlı büyüme yaşanmaya başladı. yılın ilk 11 1,4 büyüme gösterdi. Üçüncü çeyrekteki yüzde 0,3 gerileme ardından son Böylece çeyrekte hızlı büyüme ayında inşaat başladı. malzemeleri sanayiyılın üretimi yıla göre yüzdemalzemeleri 0,7 oranında arttı. yaşanmaya Böylece ilk geçen 11 ayında inşaat sanayi üretimi geçen yıla göre yüzde 0,7 oranında arttı. 2015 yılı ilk dokuz ayında inşaat harcamaları 131,3 milyar TL oldu 2015 yılının ilk dokuz ayında toplam inşaat harcamaları geçen yılın ilk dokuz ayına göre cari fiyatlarla yüzde 6,6 artarak 131,3 milyar TL oldu. Kamunun inşaat harcamaları yüzde 3,3 artarak 46,4 milyar TL olarak 2015 yılı ilk dokuz ayında inşaat harcamaları 131,3 ilyar TL ayında oldu cari fiyatlarla yüzde 8,5 artarak 74,9 gerçekleşirken, özel sektör inşaat harcamaları ise 2015 yılımilk dokuz 2015 yılının ilk dokuz ayında toplam inşaat harcamaları geçen yılın ilk dokuz ayına göre cari fiyatlarla milyar TL’ye yükseldi. 2015 yılının ilk dokuz ayında inşaat harcamalarındaki artış reel olarak negatif oldu. 2015 yüzde ,6 asektör rtarak inşaat 131,3 milyar TL o ldu. belirlerken, Kamunun kamu inşaat inşaat harcamaları yüzde ,3 artarak 46,4 mdevam ilyar TL yılında 6özel harcamaları artışı harcamaları reel3olarak gerilemeye ediyor. gerçekleşirken, özel sektör inşaat harcamaları ise 2015 yılı ilk dokuz ayında cari fiyatlarla yüzde olarak 8,5 artarak 74,9 milyar TL’ye yükseldi. 2015 yılının ilk dokuz ayında inşaat harcamalarındaki artış reel olarak negatif oldu. 2015 yılında özel sektör inşaat harcamaları artışı belirlerken, kamu inşaat harcamaları reel olarak gerilemeye devam ediyor. Kamu ve Özel Sektör İnşaat Harcamaları (Milyon TL) DÖNEM KAMU SEKTÖRÜ İNŞAAT ÖZEL SEKTÖR İNŞAAT 2012 45.000 2013 61.592 2014 60.911 2015 Q1 13.043 2015 Q2 16.089 2015 Q3 17.234 2014 /9 44.874 2015 /9 46.366 DEĞİŞİM (%) 3,3 Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu

82.108 80.229 101.296 27.032 31.245 26.626 78.282 84.903 8,5

TOPLAM İNŞAAT 127.108 145.820 162.207 40.075 47.334 43.860 123.156 131.269 6,6

Yabancılara en çok konut satan şehir 7 bin 493 daire ile İstanbul oldu Yabancılara konut satışları 2015 yılında yüzde 20,4 artarak 22 bin 830 daire olarak gerçekleşirken, en Yabancılara çok yapan konut satan 7 bin 493daire daire ile oldu çok konut en satışı şehir şehir 7 bin 493 ile İstanbul İstanbul oldu. Geçen yıla göre en yüksek artış Yabancılara konut satışları 2015 yılında yüzde 20,4 artarak 22 bin 830 daire olarak gerçekleşirken, en çok konut İstanbul’da gerçekleşirken, yabancılara 6 bin 72 konut satışı gerçekleştiren Antalya’da ise yabancılara satışı yapan şehir 7 bin 493 daire ile İstanbul oldu. Geçen yıla göre en yüksek artış İstanbul’da gerçekleşirken, satışlar geriledi. Bin 501 ksatışı onut gerçekleştiren satışı ile üçüncü sırada ise Bursa yer alırken, Yalova’da bin 501 425 konut satışı yabancılara 6 bin 72 konut Antalya’da yabancılara satışlar geriledi. Bin konut satışı gerçekleşti. 2015 yılında en çok Yalova’da Körfez ve Ülkeleri, Avrupa, Rusya Orta ülkelerinden ile üçüncü sırada Bursa yer alırken, bin Arap 425 konut satışı gerçekleşti. 2015 ile yılında enAsya çok Körfez ve yabancılar Türkiye’de konut satın aldı. 2015 yılında en çok konut 4 bin 228 adet ile Irak vatandaşları, Arap Ülkeleri, Avrupa, Rusya ile Orta Asya ülkelerinden yabancılar Türkiye’de konut satın aldı. 2015 yılında en ikinci sırada 2 bin 704 adet konut ile Suudi Arabistan vatandaşları gelirken, onu 2 bin 36 konut satışı çok konut 4 bin 228 adet ile Irak vatandaşları, ikinci sırada 2 bin 704 adet konut ile Suudi Arabistan vatandaşları gelirken, 2 bin 36 konut satışı ileİngiliz Rusyavvatandaşları İngilizsvatandaşları 54 konut satın alırken ile Rusya onu vatandaşları takip etti. atandaşları takip bin 5etti. 4 konut atın alırken bin Alman vatandaşları 869 Alman vatandaşları 869 konut alımı gerçekleştirdi. konut alımı gerçekleştirdi. İnşaatta büyüme ekonomik Büyümenin altında kaldı 2013 yılı ile 2014 yılı ilk 3 çeyreğinde genel ekonominin üzerinde büyümenin üzerinde büyüyen inşaat İnşaatta büyüme ekonomik Büyümenin itibaren altında tersine kaldı dönmeye başladı. 2015 yılı üçüncü çeyreğinde sektöründe, ivme 2014’ün son çeyreğinden 2013 ılı ile 2014 yılı ilk ile3 yine çeyreğinde genel ekonominin üzerinde büyümenin üzerinde büyüyen inşaat inşaatysektörü yüzde 1,9 genel ekonominin altında büyüdü. sektöründe, ivme 2014’ün son çeyreğinden itibaren tersine dönmeye başladı. 2015 yılı üçüncü çeyreğinde inşaat sektörü yüzde 1,9 ile yine genel ekonominin altında büyüdü.


EKONOMİ

Türkiye İMSAD Aylık Sektör Raporu Basın Özeti

Ocak 2016

Türkiye İMSAD Aylık Sektör Raporu Basın Özeti

Ocak 2016

Ekonomi ve İnşaat Sektöründe Büyüme

9,0 Büyüme Ekonomi ve İnşaat Sektöründe 10 7,8

8 10 6 8 4 6

3,1

2 4

3,1

0 2 -­‐2 0 -­‐4 -­‐2

9,0

6,2 6,2

4,7

7,8

4,7

6,3

4,3

4,6

4,3

4,6

5,1 6,3 5,1

5,8 5,8

2,4 2,4

3,4

4,0

3,8

3,4 1,8 2,0 1,8 2,0

2,7

2,5

2,7

2,5

3,8

1,9

4,0 1,9

1,9

1,9

2013 Q1

2013 Q2

2013 Q3

2013 Q4

2014 Q1

2014 Q2

2014 Q3

2014 Q4

2015 Q1

2015 Q2

2015 Q3

2013 Q1

2013 Q2

2013 Q3

2013 Q4

2014 Q1

2014 Q2

2014 Q3

2014 -­‐2,1 Q4

2015 -­‐2,8 Q1

2015 Q2

2015 Q3

-­‐4

EKONOMİ

İNŞAAT SEKTÖRÜ

-­‐2,1

-­‐2,8

EKONOMİ İNŞAAT SEKTÖRÜ Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu İnşaat sektöründe istihdam 2,05 milyon kişi İnşaat sektöründe istihdam 2,05 milyon kişi İnşaat sektöründe istihdam Ekim ayında 2,05 milyon kişi oldu. 2015 Ekim ayında inşaat sektöründeki İnşaat istihdam Ekim2,05 ayında 2,05 milyon İnşaat sektöründe sektöründe istihdam milyon kişi kişi oldu. 2015 Ekim ayında inşaat sektöründeki istihdamın toplam istihdam içindeki ayı da yüzde 7,6 ogerçekleşti. larak gerçekleşti. geçen ılın Ekim ayı istihdamın toplam istihdam içindeki payı pda yüzde 7,6 olarak İstihdamİstihdam geçen yılın Ekim yayı İnşaat sektöründe istihdam Ekim ayında 2,05 milyon kişi oldu. 2015 Ekim ayında inşaat sektöründeki istihdamının ü zerinde g erçekleşti istihdamının gerçekleşti istihdamın tüzerinde oplam istihdam içindeki payı da yüzde 7,6 olarak gerçekleşti. İstihdam geçen yılın Ekim ayı istihdamının üzerinde gerçekleşti İnşaat Sektöründe İstihdam DÖNEM İNŞAAT SEKTÖRÜ PAY İnşaat Sektöründe İTOPAM stihdam İSTİHDAM İNŞAAT SEKTÖRÜ İSTİHDAM (bin kişi) (bin kişi) (%) DÖNEM TOPAM İSTİHDAM İNŞAAT SEKTÖRÜ İSTİHDAM İNŞAAT SEKTÖRÜ PAY 2014 EKİM 26.138 2.005 7,6 (bin kişi) (bin kişi) (%) 2014 25.642 1.829 7,1 2014 AERALIK KİM 26.138 2.005 7,6 2015 M ART 25.953 1.789 6,9 2014 ARALIK 25.642 1.829 7,1 2015 HM AZİRAN 27.261 1.978 7,3 2015 ART 25.953 1.789 6,9 2015 E YLÜL 27.156 2.040 7,5 2015 HAZİRAN 27.261 1.978 7,3 2015 EEYLÜL KİM 26.856 2.049 7,6 2015 27.156 2.040 7,5 Kaynak: T ürkiye İ statistik K urumu 2015 EKİM 26.856 2.049 7,6 Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu

84

Nalbur Teknik.com / Şubat’16



HABER

“Konuklarımız inşaata yılda 35 milyar dolar harcıyor”

ITE Turkey ve YEM Fuarcılık Genel Müdürü Burcu Başer

ITE Turkey ve YEM Fuarcılık Genel Müdürü Burcu Başer, yapı sektöründeki gelişmeleri değerlendirdi, 39. Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul’ın İş Geliştirme Platformu kapsamında düzenlenen “Konuk Ülke Projesi”ni bu yıl “Konuk Bölge Projesi” başlığı altında Afrika’yı ağırlayarak gerçekleştireceklerini belirtti…

YEM Fuarcılık tarafından 10 – 14 Mayıs 2016’da gerçekleştirilecek 39. Yapı fuarı – Turkeybuild İstanbul ile ilgili düzenlenen toplantıda ITE Turkey ve YEM Fuarcılık Genel Müdürü Burcu Başer, bu yıl “Konuk Bölge Afrika Projesi’nde” üç ülke özelinde Kenya, Nijerya ve Mozambik’in ağırlanacağını açıklarken, Türk yapı sektörüne dair geçtiğimiz yılın değerlendirmelerini ve 2016 öngörülerini paylaştı. YEM Fuarcılık’ın değişmez hedefinin yapı sektörü için yeni pazarlar yaratılmasına ve iş hacminin artırılmasına katkıda bulunmak olduğunu belirten Burcu Başer, bu hedef doğrultusunda 39. Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul kapsamındaki İş

86

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

Geliştirme Platformu’nun, bu yıl faaliyetlerini “Konuk Ülke Bölge Afrika Projesi” ile İran ve Suudi Arabistan ülkelerine yönelik İnşaat Forumları’yla sürdürdüğünü belirtti. Başer, 39. Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul Konuk Bölge Afrika Projesi’nde kıta içindeki coğrafi konumları, hızlı büyüyen istikrarlı ekonomilerinin yanı sıra inşaat sektöründe kaydettikleri büyüme ve inşaat harcamalarıyla yeni pazarlar arayışındaki Türk yapı sektörünün potansiyel büyüme alanlarından olan Kenya, Nijerya ve Mozambik ülkelerini ağırladığını belirtti. Başer: “Her şeye rağmen konut satışları ve inşaat harcamaları arttı”

ITE Turkey ve YEM Fuarcılık Genel Müdürü Burcu Başer, gerçekleştirilen toplantıda, sektörde 2015 yılı sonu itibariyle inşaat harcamaları, konut satışları, ihracatı gibi inşaat sektörünün performansını gösteren tüm kriterleri şöyle değerlendirdi: “2015 yılında inşaat sektörü, ülkemizdeki seçim atmosferi ve komşu ülkelerdeki politik gündemden tüm diğer sektörler gibi etkilendi. Buna rağmen konut satışlarında yaşanan gelişmeler umut verici; 2015 yılında konut satışları %12,7 artış göstererek 936.615 olarak, yabancılara gayrimenkul satışı ise %19 oranında artarak 16.192 olarak gerçekleşti. Türkiye inşaat malzemeleri ihracat hacminde geçtiğimiz yıla


kıyasla daralma yaşandı ancak Yapı Fuarları – Turkeybuild ile sektördeki yeni pazar arayışlarına destek verdiğimiz Türk yapı malzemeleri sektörü, yaşanan gerilemeye rağmen dış ticaret fazlası vermeyi başaran sektörlerden biri olmaya devam etti. Toplam inşaat harcamaları ise 2015 yılının ilk 9 ayında, 2014 yılının aynı dönemine oranla % 6,6 artarak 131.3 milyar TL olarak gerçekleşti. Sektördeki istihdam da ilk 9 ayda %3,3 oranında artış gösterdi. Burcu Başer 2016 yılına dair öngörülülerini ise şu sözlerle aktardı: “2016 yılında Türkiye ekonomisinin %3,5 – 4,0 bandında büyüyeceğini tahmin ediyoruz, inşaat sektörü büyüme öngörümüz ise %2,0 – 2,5 oranında. İnşaat malzemeleri iç pazarın büyümesinin %2,0 – 3,0 oranında gerçekleşmesini bekliyoruz. Yapı Fuarları – Turkeybuild ile büyümesine destek vermeyi hedeflediğimiz Türkiye inşaat malzemeleri ihracatı öngörümüz ise 17.5 – 18 milyar dolardır.” “Konuk Bölge ülkelerinin inşaat sektöründeki büyümeleri dikkat çekiyor…” Konuk bölgeyi oluşturan ülkelerin son yıllarda inşaat sektöründeki büyümeleriyle dikkat çektiğini ve son beş yıldır inşaat sektöründeki büyümelerinin ülke ekonomilerinin büyümesinin önüne geçtiğini vurgulayan Burcu Başer, 2015 yılında Kenya’nın 5.1 milyar dolar, Nijerya’nın 28.8 milyar dolar, Mozambik’in ise 1.12 milyar dolar değerinde inşaat harcamalarıyla toplam 35 milyar dolarlık inşaat harcaması gerçekleştirdiğini belirtti. Başer

sözlerine söyle devam etti: “ Bu yıl Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul’da “Konuk Bölge Afrika Projesi” kapsamında ağırlayacağımız Kenya, Mozambik ve Nijerya’nın inşaat sektöründeki büyümelerindeki en büyük etken son yıllarda artarak devam ettirilen alt yapı çalışmalardır. Bölgede yol ve köprülerin iyileştirilmesi veya yeniden inşaa edilmesi gibi alt yapı çalışmaları gerçekleştirilmektedir. Tüm bu alt yapı çalışmalarının yanı sıra Kenya’nın Vizyon 2030 hedefleri kapsamında yazlık konaklama bölgeleri, serbest ticaret limanı, ihtisas sanayi bölgeleri, toptan – perakende satış merkezleri ve sergi-fuar alanlarının inşaa edilmesi gündemdedir. Ayrıca Kenya’da gecekondu bölgelerinin iyileştirilmesi,

düşük ve orta gelirli kesime uygun konut yapımına yönelik talep artmaktadır. Mozambik’de ise inşaat sektöründeki büyüme alt yapı yatırımlarının yanı sıra enerji ve madencilik ile ilişkili inşaat yatırımlarıyla da ilişkilidir. Mozambik hükümetinin 2015- 2019 kalkınma planında limanlar, yeni demiryolu hatları, yeni karayolu hatları, mevcut karayollarının yenileme ve hidro elektrik santralleri inşaatları yer almaktadır. Söz konusu ülkelerin artan inşaat harcamalarıyla Türkiye inşaat malzemeleri ihracatının büyümesinde rol oynayabileceği inancındayız.” İran ve Suudi Arabistan İnşaat Forumları… Son yıllarda artan yeni pazar arayışında sektöre destek verebilmek adına fuarın


HABER

“İş Geliştirme Platformu” kapsamında gerçekleştirilen etkinliklere bu yıl İran ve Suudi Arabistan İnşaat Forumları’ da dahil edildi. Fuar sırasında gerçekleşecek panellerde söz konusu ülkelerin üst düzey yetkililerini Türk yapı sektörü profesyonelleriyle bir araya getirilerek, sektöre yeni iş ve iş birliği fırsatları yaratılması konusunda katkıda bulunması hedefleniyor. İran ile ilgili gerçekleştirilecek panelde kalkan ambargonun sonrasında İran’la geliştirilebilecek ticari ilişkileri ve bu ilişkilerin planlanma süreçleri İranlı yetkililer tarafından Türk yapı sektörü temsilcilerine aktarılacak. Ticari ilişkilerin geliştirildiği bu dönemde panel aracılığıyla sağlanacak bilgi akışının sektör temsilcilerine fayda sağlaması bekleniyor. Suudi Arabistan ile ilgili düzenlenecek panelde ise 2014 – 2020 yılları arasında 600 milyar doları gayrimenkul projeleri, 350 milyar doları ise alt yapı projeleri olmak üzere toplam 1,2 trilyon dolar tutarında yatırım planlayan

88

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

Suudi Arabistan’ın üst düzey yetkilileri ile Türk yapı sektörü yatırımcıları bir araya getirilecek. Gerçekleştirilecek etkinliğin Türk yapı sektörü yatırımcılarının Suudi Arabistan inşaat sektöründeki yeri ve öneminin artmasında etkili olması bekleniyor. Fuarın İş Geliştirme Platformu, Uluslararası İşbirlikleri ve İhracatın Geliştirilmesine Yönelik Adımlar… 10 – 14 Mayıs 2016 tarihinde Tüyap / Büyükçekmece’de düzenlenecek olan 39. Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul kapsamındaki İş Geliştirme Platformu, çeşitli etkinliklerle bu yıl da katılımcı firmalara, sektöre ve Türkiye ekonomisine katkı sağlayacak. Platform bu yıl faaliyetlerini; “Konuk Bölge Afrika Projesi” İnşaat Forumu ve İkili İş Görüşmeleri”, “Türkiye – İran İnşaat Forumu ve Türkiye - Suudi Arabistan İnşaat Forumu” ile “Yurtiçi- Yurtdışı Alım Heyetleri Organizasyonu” ile sürüyor olacak. “Konuk Bölge Afrika Projesi” 39. Yapı Fuarı – Turkeybuild

İstanbul kapsamında düzenlenen Konuk Bölge Afrika Projesi, 2016 yılında Kenya, Nijerya ve Mozambik’i ağırlıyor. Proje kapsamında; fuar öncesinde ve sırasında düzenlenecek etkinliklerde Türkiye ve söz konusu ülkelerden konunun üst düzey yetkilileri bir araya gelecek. Düzenlediği ihtisas fuarlarıyla yapı sektörü için verimli bir ticari platform olma misyonunu 39 yıldır başarıyla sürdüren YEM Fuarcılık, Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul’da söz konusu ülkelerle ilgili inşaat sektöründe iş ve işbirliği imkânlarını masaya yatıracak. YEM Fuarcılık tarafından yapılan çalışma, Türkiye’nin bu ülkelerdeki inşaat malzemesi ve müteahhitlik hizmetleri ihracat payları artırıldığında her iki sektör için dramatik büyüme imkânları yakalanabileceği öngörülüyor. Fuar’da konuk edilecek ve özel etkinlikler düzenlenecek ülkelerin genel ekonomik görünümleri, inşaat sektörlerinin büyüklüğü ve sektörel bazda Türkiye ile dış ticaret ilişkisini gösteren veriler şöyle: KENYA 64 milyar dolarlık milli gelire sahip Kenya’da inşaat sektöründe son yıllarda önemli altyapı projeleri başlatılmış ve konut ihtiyacına olan talep ile de konut inşaatları büyüme sürecine girmiştir. Vizyon 2030 hedeflerine ulaşılması doğrultusunda, yazlık konaklama bölgeleri, serbest ticaret limanı, ihtisas sanayi bölgeleri, toptanperakende satış merkezleri ve iş dünyası için fuar ve sergi alanları ile bunların yol



HABER

ve enerji bağlantılarının inşa edilmesi planlanmaktadır. Havaalanlarının iyileştirilmesi, Lamu’da yeni bir liman yapılması, Kenya-Uganda petrol boru hattının uzatılması, rüzgâr/ güneş enerjisi tesisleri ile petrol dağıtım, depolama ve işleme tesislerinin inşası da gündemde olan diğer projelerdir. Kenya’da 2014 yılında inşaat harcamaları 4,8 milyar dolar, inşaat malzemeleri pazarı 3,4 milyar dolar ve inşaat malzemeleri ithalatı da 1,1 milyar dolar olmuştur. NİJERYA Nijerya’nın GSYH’sı büyüklüğü 580 milyar dolardır. Petrol üreten bir ülke olan Nijerya’nın fiziki altyapısı genel görünüm itibariyle oldukça sınırlı düzeydedir. Ulaşım, enerji ve iletişim hizmetleri yetersiz olduğu için yüksek miktarlarda yatırıma ihtiyaç duyuluyor. Bütçede yol ve inşaat projeleri için ayrılan payda son yıllarda artış görülmektedir. Bitirilmemiş yolların tamamlanması,

90

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

kötü durumdaki yolların iyileştirilmesi ve yeni yol yapımı için bütçeden önemli ölçüde kaynak ayrılmaktadır. Nijerya’da 2014 yılı itibariyle inşaat harcamaları 27,3 milyar dolar, inşaat malzemeleri pazarı 19,1 milyar dolar ve inşaat malzemeleri ithalatı da 3,5 milyar dolar olmuştur. MOZAMBİK Mozambik 2015 yılı tahmini verileri ile 17,5 milyar dolar büyüklüğünde bir milli gelire sahiptir. Mozambik deniz kıyılarındaki petrol rezervi ile maden-metal cevheri kaynaklarına yönelik keşifler, bunların çıkarılmasına yönelik yatırımlar ve enerji-emtia ihracatına dayalı bir ekonomik büyüme sürecine girmiştir. Mozambik’te önümüzdeki yıllarda inşaat yatırımları ve harcamalarında sürükleyici yine altyapı ve enerjimadencilik yatırımları olacaktır. Hükümet’in 2015-2019 yılı kalkınma planında önemli yatırımlar hedeflenmektedir.

Limanlar, yeni demiryolu hatları, yeni karayolu hatları ile mevcut karayolu altyapısının yenilenmesi ve iyileştirilmesi, hidroelektrik santralleri inşası planlanmaktadır. Mozambik’te 2015 yılı itibariyle 1,12 milyar dolar tutarında inşaat harcaması yapıldığı tahmin edilmektedir. Buna bağlı olarak yaklaşık 780 milyon dolar büyüklüğünde bir inşaat malzemesi pazarı bulunmaktadır. Mozambik inşaat malzemesi ihtiyacının önemli bir bölümünü ithalat ile karşılamaktadır. TOPLU VERİLER: Mozambik, Kenya, Nijerya ve Mozambik’in inşaat sektörü toplu verileri: Yıllık inşaat harcaması : 35 milyar dolar İnşaat malzemesi pazarı : 24,5 milyar dolar İnşaat malzemesi ithalatı : 5 milyar dolar Türkiye’nin yapı malzemesi ihracatı : 115 milyon dolar



RÖPORTAJ

3T Fuarı Halkla İlişkiler Müdürü Yasemin Erkimen

Metal işleme sektörünün uluslararası teknoloji platformu 3T Fuarı 10 Mart’ta açılıyor

T

ürkiye’nin en büyük ve kapsamlı marka fuarlarından biri olan 3T; Uluslararası Metal İşleme, Kalıp, Otomasyon ve Kaynak Teknolojileri Fuarı, 10-13 Mart 2016 tarihleri arasında Türkiye’nin yeni ve modern fuar alanı olan “fuarizmir”de 14’üncü kez gerçekleştirilecek. Yağmur Fuarcılık tarafından yıllardır başarıyla organize edilen 3T Fuarı hakkında Halkla İlişkiler Müdürü Yasemin Erkimen ile fuarın en son teknoloji ve gelişmelerini konuştuk. Sizleri röportajımızla baş başa bırakıyoruz.

92

Nalbur Teknik.com / Şubat’16


K

ısaca 3T Fuarı’ndan ve teknolojik anlamda metal işleme sektörüne kazandırdıklarından bahseder misiniz? Geçen yüzyılın ikinci yarısından itibaren üretim hayatına giren CNC (Nümerik Bilgisayar Kontrol) donanımlı tezgahlar ve eş zamanlı olarak gelişen yarı iletken ve bilgisayar teknolojisi, bir çok sektörde yeni bir dönemin başlangıcı olmuş ve teknolojide devrim olarak kabul edilmiştir. CNC tip makineler yeni gelişen robot ve otomasyon sistemleriyle kombine edilerek; üretimde esnek iş sürecine geçiş yapılmış, genel maliyetler düşerken verimlilik en üst seviyeye ulaşmıştır. Bu gelişmeler parça tasarımı alanında bilgisayar yazılımları ile birleşince, kaliteli, esnek ve ucuz maliyetli üretim hızlı bir büyümeyi ortaya çıkarmıştır. Gelişen bu teknolojiyle birlikte metal işleme sektörü de, ülkemizde ekonominin kilit sektörü olarak kabul edilebilir. Otomotivden beyaz eşyaya, madeni eşyadan her türlü yedek parça üretimine kadar çok sayıda iş kolu yatırım malı, ara malı ve tüketim malı üreterek ciddi bir katma değer oluşturmaktadırlar. Fakat bu katma değer olması gerekenin çok altındadır. Maalesef ülkemizde yüksek teknolojiye geçiş hızı gelişmiş ülkelere oranla daha azdır. Bir yandan kaliteyi, verimliliği ve üretkenliği arttırırken bir yandan da maliyetleri azaltmak, katma değeri yüksek ürün üretmeyi ve dünya genelinde rekabetçi olabilmeyi sağlayacaktır. İşte ülkemizde kullanılan üretim teknolojilerinin analizi ve gelişme eğilimi 3T Fuarı’nın yapılandırılması için nesnel bir

Otomasyon eksenli son teknoloji ve yenilikleri içeren makine, ekipman ve cihazların eşlik ettiği fuar tam bir inovasyon etkinliğine sahne oldu. 3T Fuarı, her yıl sektörden çok sayıda yöneticiyi alanlarındaki yeni teknolojilerle buluşturuyor.

zemin teşkil etmiştir. 3T Fuarı ile ilk kez Metal işleme, Kalıp ve Otomasyon Teknolojileri aynı çatı altında birleştirilmiş ve üretim teknolojisinde bütünsellik ilkesi ortaya konulmuştur. Günümüzde sanayi rekabetinin teknolojiye ve bilgiye dayalı olması 3T Fuarı’nın önemini daha da arttırıyor. İlk olarak 2000 yılında düzenlediğimiz 3T Fuarı, yıllar içinde Türkiye’de metal işleme teknolojisi sektöründe yapılan en büyük uluslararası fuarlardan biri haline geldi. 3T Fuarı’nın çerçevesini belirleyen ve üretim sürecinin sac ayağını oluşturan 3 konuyu; CNC kontrollü makine teknolojisini, yazılım tabanlı kalıp tasarımlarını ve otomasyon-endüstriyel kontrol süreçlerini aynı çatı altında buluşturan Yağmur Fuarcılık, bu yıl da 10-13 Mart tarihleri arasında fuarizmir’de metal sektörünü bir araya getirerek yine bir başarıya imza atacak. Fuarda sergilenecek ürün ve teknolojiler nelerdir?

3T Fuarı’nda bu yıl sergilenecek ürün ve teknolojiler; CNC dik-yatay işlem merkezi ve torna tezgahları, Talaşlı imalat makineleri, Metal-Sac işleme makineleri, Yüzey işleme makineleri, Hidrolik-Eksantrik presler, Kaynak makineleri ve ekipmanları, Kaynak otomasyon sistemleri, Kaynak ve dolum malzemeleri, Fiber lazer sistemler, Kalıp sistemleri, Otomasyon teknolojileri, CADCAM sistemleri, CNC plazma kesim makineleri, Kumlama makineleri ve kabinleri, Sanayi tekerlekleri, Çubuk sürme sistemleri, Tel erozyon makineleri, Hızlı delik delme makineleri, Endüstriyel robotlar, Lazer kesme sistemleri, Şerit testere tezgahları, Markalama makineleri, Yan sanayi ürünleri, Elektrik motorları-Redüktörler, Kesici-Delici-Tutucu takımlar, Hırdavat ve El aletleri, Endüstriyel yağlar, Vibrasyon makineleri, Boru-Profil Makineleri, Rulman, Konveyör sistemleri, Delikli sac, Ölçüm cihazları ve sistemlerinden oluşuyor.


HABER

Braas ile çatınızdan binanıza elektrik üretimi

Braas Çatı Sistemleri, kentsel dönüşüm sürecinde çatıları yapılarda bir enerji üssüne dönüştürmek amacı ile geniş solar ürün gamını tüketicilerine sunuyor.

Y

enilenebilir enerji kaynaklarından etkin bir şekilde yararlanabilmesini hedefleyen Braas’ın; güneş enerjisini kullanarak hijyenik sıcak kullanım suyu temini ve havuz suyunun ısıtılmasını sağlayan termal kolektörleri ve güneş enerjisinden elektrik üretimi sağlayan fotovoltaik panelleri estetik tasarım ve su sızdırmazlığı bir arada sunan güçlü çözümler olarak öne çıkıyor. Braas, inovatif ürünleri, anahtar teslim uygulama anlayışı, profesyonel çalışma disiplini, zamanında teslim prensipleri, son kullanıcı ve müteahhitler için sunduğu avantaj paketleri sayesinde kentsel dönüşüm sürecinde çatıyı bir sorun olmaktan çıkarıyor. Braas Güneş Enerjili Çatı Sistemleri ile kentsel dönüşüm süreci sonunda çevre dostu akıllı binalar ortaya çıkıyor.

94

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

Sadece eğimli çatılar üzerine faaliyet gösteren Braas; kiremit, çatı mantolama, su yalıtımı, baca ve duvar dibi, yağmur indirme ve güneş enerji sistemleri gibi birçok çözümden oluşan zengin ürün gamı ile çatılardaki her detayı titizlikle çözüyor. Kentsel dönüşüm sürecinde, çatıları yapılarda enerji üssüne dönüştürmeyi amaçlayan Braas, fotovoltaik ve solar termal ürün gamı ile yenilenebilir enerji kaynaklarından en etkin şekilde yararlanan; güneş enerjisini kullanarak kendi elektriğini üreten ya da havuz suyunu ısıtan ve hijyenik sıcak kullanım suyu temin eden çevre dostu, akıllı binalar sunuyor. İstanbul koşulları için yapılan örnek bir çalışmada ele alınan bir apartmanda; merdivenlik/ sahanlık, bina girişi, kapalı garaj aydınlatmaları ve kapı otomatiği için yılda 1386 kWh elektrik

tüketimi ön görülüyor. 10 katlı 20 dairelik bir binanın bu kapsam dahilindeki elektrik tüketiminin neredeyse tamamını (1364 kWh) karşılamak için kurulacak şebekeden bağımsız bir sistemi, daire başı 130 Euro’dan başlayan fiyatlarla Braas Fotovoltaik Enerji Sistemleri ile kurmak mümkün. Braas’ın bu örnek projeden hareketle hazırladığı; temel, optimum ve maksimum paket adları altında sunduğu avantajlı solar paketleri ile farklı alternatifler tercih edilebiliyor. Bu kapsamda asansör, hidrofor, bahçe ve apartman toplanma alanı aydınlatması gibi temel elektrik ihtiyaçları da karşılanabiliyor. Braas, seçilen paket çerçevesinde kullanılması gereken en verimli sistemin maliyetini her bir projeye özel fizibilite hizmeti ile ortaya çıkarıyor.



HABER

Daha tasarruflu olabilmek için toplumumuzda enerji tasarrufu bilincinin artırılması şart 2016 yılında 11 Ocak haftası Enerji Verimliliği Haftası olarak kutlanıyor. Enerji verimliliğini sahiplenen İzocam da bu haftaya özel bazı uyarılarda bulunuyor. Ürettiği ürünlerle 50 yılda 200 milyon TEP enerji tasarrufu sağlayan ve 650 milyon ton CO2’in atmosfere salımını önleyen İzocam, günlük hayatta yapılacak enerji tasarrufu ile aile ve ülke ekonomisine sağlanacak katkıyı anlatıyor. İzocam Genel Müdürü Nuri Bulut; enerji tasarrufu ile ilgili alınacak küçük önlemler sayesinde cari açığa katkı sağlanabileceğine de dikkat çekiyor.

T

ürkiye enerji ihtiyacının çoğunu ithal ediyor. 2014 yılında enerji hammaddeleri ithalatına ödenen rakam 55 milyar dolarla, tüm ithalat tutarının yaklaşık %23’ünü oluşturmuştu. Bu düzeyde bakıldığında enerji ithalatının, dış ticaret açığının en önemli kısmını oluşturduğunu söyleyebiliriz. Enerji Verimliliği haftasını kutlayan İzocam Genel Müdürü Nuri Bulut; cari açığı daha düşük seviyelere çekmek ve enerjide dışa bağımlılığımızı azaltmak için enerji verimliliği ve uygulamalarının şart olduğunu söylüyor. Bulut, “Günlük hayatımızda doğalgaz

96

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

elektrik gibi kullanımlarımızda israf yapmamalı, enerjiyi boşa harcamamalı ve verimli şekilde kullanmalıyız. Yaşam tarzımızda, enerji odaklı kullanımlarımızda ve davranışlarımızda daha dikkatli olmalıyız. Enerjiyi boşa harcamama konusundaki önerileri dikkate alırken, yaşam alanlarımız için kalıcı ve uzun soluklu çözümlerle daha fazla ne yapabileceğimizi düşünmeliyiz. Ev ve iş yerlerimizin yapısal anlamda nasıl daha tasarruflu hale getirilebileceği üzerinde durulması ise bu açıdan önemli… Örneğin binaların enerji tasarruflu hale getirilmesinde yalıtım

yapılmasına, enerji verimli ısıtma ve soğutma cihazları kullanılmasına dikkat edebiliriz” dedi. Binaların enerji verimli hale getirilmediği durumda bile alabileceğimiz önlemler olduğunu belirten Bulut, enerji verimliliğine katkı sağlamak için radyatör önlerinin boş bırakılması, termostatik radyatör vanası kullanımı gibi kriterlerin yanı sıra İzopan radyatör arkalığı ile de ısı ışınımını yansıtarak daha fazla tasarruf sağlanabileceğini ekliyor. “Enerji tasarrufu için pencerelerin aralık olmaması, sıcaklığın her oda için


en doğru değere ayarlanmasının yanı sıra radyatör arkalarındaki ısı kaçaklarının da önlenmesi

gerekiyor. Camyünü levha olan İzopan, radyatör, soba, fırın gibi çeşitli ısı kaynaklarının

arkasında, ısı tutucu ve yansıtıcı olarak kullanılabilir.”

İzocam’ın enerji tasarrufunda dikkat edilmesi için önerdiği diğer püf noktaları ise şöyle; • Bina ve tesisatlarda yalıtım değeri yüksek, kalın yalıtım malzemeleri tercih edilmelidir. • Çatı, duvar, döşeme yalıtımları kesintisiz yapılmalıdır. • Merkezi ısıtma sistemlerinde borular Camyünü Prefabrik Boru ile vanalar Vana Ceketi ile yalıtılmalıdır. • Ev alacaksanız yalıtımı olup olmadığını mutlaka sorgulayın. Veya mümkünse yaşadığınız evin, iş yerinizin bulunduğu binaya yalıtım uygulatabilirsiniz. Böylelikle doğalgaz veya elektrik faturanızda %50 oranında azalma olacaktır. • Isınan hava yükseldiği ve çatıdan dışarıya kaçmaya çalıştığı için öncelikle çatının yalıtılması gerekir. • Pencereler ve kapılar, evinizdeki ısının dörtte birinin kaybına neden olmaktadır. Çift veya üçlü cam olan pencerelerde ısı kaybı yarı yarıya azalmaktadır. Pencere ve kapılardaki sızdırmazlık ısı kaybında önemlidir. Sızıntıları önlemek için özel sızdırmazlık bantları ve süngerler kullanabilirsiniz. • Radyatör arkalarında alüminyum folyo kaplı ısı yalıtım levhaları kullanabilirsiniz. • Odaların sıcaklığının artması halinde pencereleri açmak yerine radyatör musluklarını kısabilirsiniz • Radyatörlerde termostatik radyatör vanası kullanabilirsiniz. Termostatik vana ile oda sıcaklığı ayarlanan değere gelince radyatörde su dolaşımı kesilir ve odanın normal değerden daha fazla ısınması önlenerek enerji tasarrufu sağlanır.


HABER

ODE “Enerji

Verimliliği Seferberliği” çağrısı yapıyor

Canpa Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Özcan

G

eçtiğimiz günlerde Rusya’yla yaşanan kriz, bunun ekonomimize etkisi, temiz ve yenilenebilir enerji kaynaklarımızın azlığı ve dışa bağımlı enerji tüketimimizin ülkemizin gelişimine olumsuz etkileri, ülke gündemini son günlerde meşgul eden en önemli konulardan. Enerji verimliliğinin vazgeçilmezi olan yalıtım sektörünün önemli temsilcilerinden, 30 yıldır sadece yalıtım konusuna yoğunlaşmış, yalıtım sektörünün organize olması yönünde özverili çalışmalarda bulunmuş ve enerji tasarrufu konusunda bilinçlendirme çalışmalarını hayata geçiren ODE’nin Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, gündeme ilişkin bazı önemli açıklamalarda bulunarak devletimize ve kamuoyuna Enerji Seferberliği

98

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

konusunda çağrı yaptı. “Son dönemde Rusya’yla yaşanan siyasi gerilim, herkesin dikkatini enerji konusuna çekti. Doğalgaz ithalatımızın yaklaşık yarısı olan 27 milyar m3’ünü satın aldığımız Rusya’yla ilişkilerin gerilmesi, ülke olarak enerji verimliliğine, hem bireysel hem de devlet politikası olarak daha çok eğilmemiz gerekliliğini bir kez daha ortaya koydu. Türkiye, güneş ve rüzgar enerjisi gibi öz kaynaklarını kullanarak ve yenilenebilir enerji yatırımlarına ağırlık vererek enerjideki ithalat bağımlılığının önüne geçebileceği gibi, cari açık gibi ekonomik verilerin düzeltilmesinde, ülkenin rekabet gücünün artırılmasında ve en önemlisi temiz ve yaşanabilir çevre koşullarının oluşturulmasında ciddi yol

katedebilecek. Türkiye doğal gaz tüketiminin sadece yüzde 1’ini yerli üretimle karşılayabiliyor. Özellikle nüfusun ve kentlere göçün artmasıyla, konutlarda doğalgaz kullanımı artıyor, enerji yoğun tüketim alışkanlıkları geliştiriyoruz. Biran önce önlemler alınmadığı takdirde, durum daha da vahim hale gelecek. Yalıtımın öneminin bilincinde ve 30 yıldır sadece yalıtım sektöründe faaliyet gösteren bir firma olarak “en ucuz enerji tasarruf edilen enerjidir” diyor ve kamuoyunu acilen enerji verimliliği seferberliğine davet ediyoruz. Ülkemiz hala enerji tasarrufu ve ısı yalıtımı konularında bilinçsiz. Özellikle küresel ısınmayla birlikte bina yalıtımı


konusu hem ekonomik hem de çevre sorunları açısından daha da önemli hale gelmiştir. Türkiye’nin doğalgaz ithalatının 49 milyar m3’ü aştığını ve dünya sıralamasında bu rakamla 9. sırada olduğumuzu gözönüne alırsak, binalarda yalıtım konusu daha da önemli hale gelmiştir. Türkiye’nin geçen yıl enerji ithalatı için ödediği 55 milyar USD’lık faturada, konutun payı %37, bu harcamada ısıtmasoğutmanın payı %85 ile 17 milyar USD’yi bulmuştur. Isının binanın içinde kalması için bina yalıtımının eksiksiz yapılmış olması gerekir. Yalıtımla, binalarda %70’e varan ısı tasarrufu sağlamak mümkün olmaktadır. Ülkemizdeki 20 milyon konutun ısı yalıtımının yapılmasıyla Türkiye’nin toplam enerji faturası %15 azalacak ve ekonomimize yılda yaklaşık 10 milyar USD katkı sağlanabilecektir. Başka hiçbir alanda bu kadar tasarruf etmek mümkün değildir. Enerji verimliliğinin büyük bir bölümü, enerji kullanımı sırasında oluşan kayıpları önlemekten geçmektedir. Bu da ancak toplumsal bilinçlenmeyle

mümkün olacaktır. Bu konuda bilinçlenme yaşanmadığı takdirde, ekonomi ve çevre sorunlarının yoğunluğundan kurtulmak mümkün değildir. Enerji tüketiminin hayatımızda bu kadar büyük bir yer kapladığı bir dönemde, enerji tüketimi alışkanlıklarımızı değiştirmek, bu konuda insanları bilinçlendirip yeni alışkanlıklar kazandırmak ve bunları yaygınlaştırmak, hem ekonominin düzelmesi hem de çevrenin korunması adına artık kaçınılmazdır. Devletimizin, 2007 yılında yürürlüğe giren Enerji Verimliliği Kanunu’nun maddelerini yasal yaptırımlarla koruması ve kontrol altına alması; yalıtım gibi konunun ilgili sektörleriyle elele bilinçlendirme projelerini hayat geçirmesinin artık zorunlu olduğunu düşünüyoruz. Bireysel bilinçlendirmenin öneminin yanısıra, enerji tüketiminin yaklaşık %40’ını kullanan sanayinin de bir yandan enerji tasarrufu konusunda teşviklerle desteklenmesi diğer yandan da yaptırımlarla kontrol edilmesi gerekmektedir. Dışa bağımlı enerji kullanımının

ülkemiz için ne kadar kritik bir konu olduğu Rusya’yla yaşanan son siyasi krizle bir kez daha ortaya çıkmıştır. Bunun önüne geçmenin yolunun, toplum olarak enerji tasarrufu seferberliğini başlatmaktan geçtiğine inanıyoruz. Pilot şehir ve bölgeler seçilerek, sanayi ve iş dünyasının ve sivil toplum kuruluşlarının desteği alınarak bu seferberliğin biran önce başlatılmasının gerekli olduğunu düşünüyoruz. Dünyada ciddi siyasi çalkantıların yaşandığı, özellikle içinde bulunduğumuz bölgede güçlü ekonomiye sahip olmanın öneminin daha da arttığı bir dönemde; dışa bağımlılığımızı azaltmak ve temiz bir çevrede yaşama hakkımızı korumak adına Hükümetimizin “Enerji Verimliliği Seferberliği”ni bir devlet politikası haline getirmek için çalışmalarını en kısa sürede tamamlamasını temenni ediyor, yalıtım sektörünün güçlü temsilcilerinden biri olarak ODE’nin de bu seferberliğe katkı sağlamak adına elinden gelen desteği vereceğini belirtmek istiyorum.”


HABER

Çuhadaroğlu halka arz için Deniz Yatırım ile anlaştı

600’ün üzerinde çalışanıyla, külçe alüminyumdan profil üretimi ve cephe sistemleri uygulamasına kadar tam entegrasyona sahip Çuhadaroğlu halka açılıyor.

6

0 yılı aşkın süredir bilgi, kalite ve güvenirliliği ile sektörünün önemli kuruluşlarından biri olan Çuhadaroğlu Metal Sanayi ve Pazarlama Anonim Şirketi halka arz sürecini başlattı. Halka arz hazırlıklarını sürdüren Çuhadaroğlu süreci Şubat ayında tamamlamayı planlıyor. Halka arz süreci ile ilgili aracılık hizmeti için Deniz Yatırım’la el sıkışan şirket’in Genel Müdürü Kenan Aracı yaptığı açıklamada; “Çuhadaroğlu, sahip olduğu entegre yapı sayesinde üretimden sistem kurulumuna kadar hizmet veren, külçe halindeki alüminyum hammaddeden mimari ve endüstriyel uygulamalarda kullanılan profil (ara mamül) ve mamüllerin (Interax Ürünleri) üretimini gerçekleştiren köklü ve güvenilir bir kuruluştur. Halka açılma çalışmaları çerçevesinde

100

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

Deniz Yatırım’la anlaştık. SPK ve Borsa İstanbul’a başvurularımızı yaptık. Borsa’ya yeni bir soluk getireceğimize inanıyoruz.” diye konuştu. Sözlerine “Çuhadaroğlu sahip olduğu know-how ve tecrübesi ile geliştirdiği alüminyum sistem tasarımları sayesinde yüksek katma değerli ürünler satmaktadır. Şirket bünyesinde oluşturulmuş teknik destek ve ARGE departmanlarımız müşterilerden gelen istekleri sürekli olarak değerlendirmektedir. 600 kişiyi aşan kadrolarımızlakendi alüminyum sistemlerimizi geliştiriyor, tasarlıyor ve müşterilerimize verdiğimiz uygulama desteği ile rakiplerimizden farklılaşıyoruz. Beyaz yakalı çalışanlarımızın yaklaşık %30’unu mimar ve mühendislerimiz oluşturuyor. Bu mühendislik altyapısı

sayesinde ihtiyaca özel çözüm üretiyor venitelikli proje desteği sağlayabiliyoruz.” diye devam eden Kenan Aracı halka açılmayı, kurumsallaşma yönünde stratejik bir adım ve önemli bir aşama olarak değerlendirdiklerini ifade etti. “Halka açılmamız, kurumsal yönetim anlayışının şirket faaliyetlerine yön vermesi ve şirketin kurumsallaşması yönünde çok önemli bir itici güç olacaktır. Faaliyetlerimizi daha sağlam temeller üzerinde sürdürme imkânı sunacaktır. Borsa’ya açılma yolunda sürdürdüğümüz çalışmalarda önemli bir aşamayı daha geride bırakıyoruz. Şubat ayında tamamlamayı öngördüğümüz halka arz sürecimizi yönetmek üzere Deniz Yatırım’la çalışmaktan mutluluk duyuyoruz.” dedi.



HABER

BTicino’dan yeni yıla yakışan şık ve estetik Axolute serisi

Bticino anahtar priz koleksiyonuyla sadece küçük dokunuşlar yaparak evinizin atmosferini baştan aşağı değiştirebilirsiniz. Üstün teknolojiyle İtalyan tasarımının harmanlandığı BTicino serisinden zevkinize en uygun ürünü seçebilir, evinizi tek dokunuşla renklendirebilirsiniz

İ

talyan tasarımını, işlevsellik ile birleştiren Bticino Axolute serisi, şık ve estetik duruşuyla evlerini yenilemek isteyenler için farklı seçenekler sunuyor. Dikdörtgen Eliptik,AİR ve Eteris formlardaki farklı tasarımlarıyla Axolute serisi, evlerinizin vazgeçilmez bir parçası oluyor. Enerji tasarruflu yenilikçi ürünlerden geleneksel çözümlere kadar birçok işlevi bünyesinde barındıran Axolute serisi hayatı kolaylşatırmaya devam ediyor. Ahşabın doğallığı, derinin sofistike duruşu, metalin parlaklığı ve camın

102

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

saflığını çerçeve çeşitleri ile sunan Bticino Axolute serisi evlerde yepyeni bir atmosfer yaratıyor. Bticino serisinde bulunan Monochrome çerçeveler ise, modern dünyanın yalın ve minimal çizgilerini tek renkte birleştiriyor. Çerçeve ve tuş kapağında Bticino; beyaz, alüminyum ve antrasitin şıklığını bir arada sunarak sadeliği mükemmellikle buluşturuyor. Akıllı Evlerin Tercihi My Home ile uyumlu BTicino Axolute serisi Bticino’nun gelişmiş ev otomasyon sistemi MyHOME yeni nesil yöntemler sunan,

tüm yaşam ve çalışma alanlarında uygulanabilir yenilikçi bir sistem. MyHOME ev otomasyon sistemi, ışıkların ve panjurların otomasyonu, sıcaklık ayarlaması, enerji yönetimi, ses yayını, hırsız alarmı, interkom sistemleri ve uzaktan kontrol gibi birçok işlevi kullanıcıyla buluşturuyor. MyHOME Ev Otomasyon sistemleri, Axolute estetiğinde birleşiyor. Yaşam alanlarınızın prestiji için tasarlanan Axolute anahtar prizler, MyHOME ile uyumlu olarak çalışıp, hayatı kolaylaştırıyor.



YENİ ÜRÜN

a y o B e l a K

if t a r o k e d r i b i n e ’dan yepy r a l u k o k ü t ö k i k e d v e e l ’ h s e r F t r a n sıva Beto tarih oluyor

Y

apı kimyasalları sektörünün öncü ve lider kuruluşu Kalekim’in Türkiye’de ilk kez ürettiği, kötü kokuları gideren dekoratif sıva ‘Betonart Fresh’, modern mekanların gözdesi olacak. Kalekim çatısı altında faaliyet gösteren Kale Boya markasıyla sunulan brüt beton efektine sahip son kat kaplama ‘Betonart Fresh’, sadece mağaza, restoran, sanat galerisi, otel ve ofislerin iç cepheleri değil, aynı zamanda stil sahibi evlere kadar pek çok mekanda kullanılabiliyor. Yaşam alanlarında sağlıklı bir atmosfer Mimar, mühendis, usta ve tüketiciler için yenilikçi ürünler geliştirmeye devam eden

104

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

Kalekim’in iddialı ürünü ‘Betonart Fresh’, kullanıma hazır olarak kova ambalajlarda satışa sunuluyor. ‘Betonart Fresh’, mekanları estetik brüt beton görünümüne kavuşturmasının yanı sıra, sigara, kızartma, amonyak gibi kötü kokularla birlikte kimyasal gazları da gidererek yaşam alanlarında sağlıklı bir atmosfer oluşturuyor. Kötü kokuları emen ve nemi dengeleyen özel formül Özel formülü sayesinde ortamın nem dengesini sağlayan ve içerideki nemi dışarıya atabilme kabiliyetiyle yapılara nefes aldıran ‘Betonart Fresh’, ortamda yoğun olarak görülen kötü kokuların hızlıca emilmesini ve sonrasında çok az miktarlarda ve uzun sürede

geri salınmasını sağlıyor. Betonart Fresh bu sistem sayesinde kötü kokuları emme özelliğini kaybetmiyor. Çevre dostu ürün her türlü yapıda kullanılıyor ‘Betonart Fresh’, ekonomik ve kolay uygulanabilir olmasının yanı sıra, solvent içermeyen su bazlı yapısı ile insan ve çevre sağlığına dost bir ürün olarak öne çıkıyor. Hafif bir yapıya sahipson kat dekoratif sıva ‘Betonart Fresh’, kara sıva, beton, çimento levha gibi mineral yüzeylerin yanı sıra, alçı sıva, alçıpan, sabitlenmiş kontrplak ve eski boyalı yüzeylere rahatlıkla uygulanabiliyor.



MAKALE PAZAROLA

Takımların Zekâsı, Pazarlama Zekâsı

M

Prof. Dr. İsmail Kaya

* ismail.kaya@gmail.com üzerinden ulaşılabilir, http://www.pazarola.blogspot.com ve http:// www.pazarlamabitanedir.blogspot.com blogları ziyaret edilebilir.

atematik bir yana, “iki artı iki kaç eder” sorusunun sosyal alanlarda tek cevaplı olmadığını biliyoruz. Hesabını, tartısını, menfaatini, alırken başka, satarken başka ölçenbiçen uyanıkları da bir yana bırakalım. Yaşananlar ve araştırmalar gösteriyor ki, iki kere iki’nin kaç ettiği dahi tartışılabiliyor, duruma göre değişiyor. Pazarlama hem arz, hem de talep cephesinde tam bir takım oyunu. O yüzden gruplar ve grup davranışları da pazarlama mesleğindekilerin ilgisini çekiyor; bireysel tüketiciler, tekil oyuncular kadar bunlardan oluşan toplulukların, ortakların, takımların, grupların performanslarıyla da yakından ilgileniyor. Misal, müşteriler satınalma kararlarını kendi başlarına mı alıyor, yoksa, nihaî sonucu bireyin içinde bulunduğu sosyal çevrenin, etrafındaki topluluğun etkileri mi belirliyor? Müşteri çekmek için bireylere mi oynamalı, yoksa kuşatan çevresine mi yönelmeli? ... Başka bir misal, firmaların pazarlama başarılarında, yöneticilerin pazarlama zekâları mı, yoksa, yönettikleritakımdakilerin pazarlama zekâları mı daha etkili? Topluca, bütün firmanın pazarlama zekâsını geliştirmek için hangisine ağırlık ve öncelik verilmeli? Takımların da, bir organizma gibi ayrı bir zekâları var mıdır? Şayet öyleyse, takımları oluşturan bireylerin zekâlarıyla, takımın zekâsı birbirleriyle etkileşir mi? Etkileşirse böyle bir etkileşme ne yönde ve nasıl çalışır? Bazı araştırmalar her türlüsüyle grupların, kendi üyelerinin tekil zekâlarının (dolayısıyla davranışlarının) dışında ve onlardan farklı, organik olarak oluşan bir grup kimliği, zekâsı ve davranışı oluşturduğunu gösteriyor. Yani, bir tür sinerji söz konusu, ama olumlu, ama olumsuz yönde... Böylesi hükümlere varabilmek için elbette öncelikle zekânın tanımlanması

ve ölçülebilmesi gerekiyor. Hem bireyler için, hem de grubun bütünü için... Bireylerin tekil zekâları ve bunların türlerinin ölçümü için çeşitli yol ve yöntemler öneriliyor. IQ testleri bunlardan biri ve yaygın kabul görmüş durumda. Sözel zekâ, Sayısal zekâ, Görsel zekâ, Müzik zekâsı,Bedensel zekâ, Sosyal zekâ, Duygusal zekâ, İçsel zekâ, Doğal zekâ ve Pazarlama Zekâsı gibi diğer zekâ türleri için de değişik ölçme araçları kullanılabiliyor. Bütün tartışılabilir yönlerine rağmen, IQ testlerinin bir kişi hakkında, geniş bir yelpazede uzunca bir zamanda kişinin başarımlarını, okuldaki performanslarını ve pek çok faaliyetteki başarılarını tahmin etmede güvenilir bir araç olduğu kabul ediliyor. Aynı yaklaşımın, grupların zekâ ve başarım düzeylerini değerlendirme amacıyla da kullanılabileceği düşünülüyor. Science’da yayınlanan bir araştırma, gruplarda ve takımlarda ‘kolektif bir zekâ’nın varlığına işaret ediyor. Bulgular ... “Bir kaç kişinin konuşmalara hakim olduğu gruplarda ortak zekânın, üyelerin sırayla ve serbestçe söz aldığı gruplara nazaran daha düşük olduğunu, Sosyal hassasiyetin ve empatinin (muhatabının ve diğerlerinin bakış açılarını kabullenebilme yeteneği) yüksek olduğu durumlarda grubun zekâsı ile bireylerin toplam zekâsı arasında anlamlı farkların varlığını, Gruptakilerin birbirlerinin bakışlarından hareketle ne düşündüklerini anlayıp ona göre hükümler çıkarmalarının da takımın zekâsını güçlendiren bir etki yaptığını, Aralarında rahat anlaşabilen insanların oluşturduğu grupların zekâsının daha yüksek olduğunu, Gruptaki bireysel memnuniyet ve motivasyonlarının takımın zekâsına fazla katkısı olmadığını, ..... gösteriyor. Bu yazdıklarım ilginizi çekmedi mi?


MAKALE

Yazıyı bir de, futbol kulüplerini ve takımdaki oyuncuları düşünüp okuyun. Tabiî, futbol örneğinden gidersek, sadece sahada ter dökenleri değil, bir futbol kulübünü oluşturan bütün elemanların (taraftarlar, kulüp yöneticileri, teknik direktörler, sponsorlar, tesisler, vs.) her birinin kulübün toplam değerini etkilediğini de düşünebilirsiniz. Bütünün değeri, parçaların toplamından ibaret olmayıp, daha çok da olabiliyor, daha az da... Pazarlamanın işi, “her alanda, her türden değerlere değer katmak” olduğuna göre, eldeki malzemelerden yola çıkarak, en çok talep edilecek, en beğenilecek, en değerli sunular ve üretimler yapmak için, sadece değerli girdi, malzeme ve kişileri kullanmak yeterli olmuyor. Bunların isabetle seçilmeleri kadar, aralarındaki ahengin nasıl kurulacağını arayıp bulmak da pazarlama yönetiminin görevleri arasında sayılır. O yüzden, yıllardır anlatmaya çalışıyoruz ki, pazarlama paradigması ya da pazarlama bakış açısı, firmalarda sadecesatış ekiplerine, pazarlama departmanlarına hapsedilemeyecek kadar geniş tutulmak zorunda. Aksi takdirde, “El elin eşeğini türkü çağıra çağıra arıyor.” Herkes bir tarafa çekiyor, işler sonuca ulaşamıyor. Para kazanmak için yanıp tutuşan firmalarda, müşteri karşısında gösterilecek performans için, sadece çok sattığı için şöhret olmuş ünlü satışçıları firmaya kazandırmakla, onları primlerle gaza getirmekle, müşteriyi sıkboğaz etmekle ancak bir yere kadar varılabiliyor.

İşi daha geniş kapsam ve boyutlarda görmek, algılamak ve yönetmek gerekiyor. Örgütlerde pazarlamanın, şirketin-firmanın bütün paydaş ve çıkardaşlarıyla birlikte, her türden kaynak ve imkânlarında söz sahibi en tepedeki yöneticinin güdümüne verilebildiği, bütün iş ve eylemlerde veri ve bilgilerin ışığında, müşteri ve pazar merkezli bir anlayışla, tam bir ahenk içinde uygulanabildiği durumlarda pazar performansları gerçek anlamda fişeklenebiliyor. Tercih sizin! Ya bireysel oynayın, Ya da takım halinde...


HABER

Ataman’dan 3 Yeni Ürün

Deneyimli satış ve pazarlama kadrosu ve geniş ürün yelpazesi ile Türkiye genelinde bayileri aracılığıyla hizmet veren Ataman, piyasaya 3 yeni ürün sundu.

AQUA TECH Her türlü metal, döküm, seramik, cam, ahşap, beton, sert plastik ve benzeri malzemelerin tamir işlerinde güvenle kullanılır. Sert yüzeylerde kullanıldığında istenilen sonuçlar elde edilir. 15 dakikada sertleşme gerçekleşir. Uygulaması kolaydır ve profesyonellik gerektirmez. Kuruduktan sonra; matkapla delinebilir, testere ile kesilebilir, diş açabilir, zımpara ve eğe ile tesviye edilebilir, cila ve boya yapabilir. UYGULAMA ALANLARI

-Su depoları ve borularında, kalorifer boru ve radyatörleri, su tesisatları ve akaryakıt tanklarında, -Kayık ve teknelerde, yüzme havuzları, akvaryum vb. sualtı tamiratı işlerinde, -Otomobil, tekne, karavan kaportalarında tesviye ve onarım amaçlı, -Kırılmış lavabo, küvet, seramik vb. ürünlerin tamirinde, -Döküm makine parçalarında tamir ve dolgu malzemesi olarak güvenle kullanılır. KULLANIM ŞEKLİ 1.Yapışacak yüzeyi yağ, toz

TEKNİK BİLGİLER Yoğurduktan sonra çalışma süresi :3 dk. Standart sertleşme süresi :5 dk. Sürekli kullanılabilir ısı :+121°C Ani şok termal toleransı :+149°C

108

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

ve kirden temizleyip tel fırça ve zımpara kullanarak yüzeyi uygun duruma getiriniz. 2.Kullanacağınız miktarda malzemenizi bir bıçak yardımıyla kesiniz. 3.Ürünün rengi tamamen açık turkuaza dönene kadar (yaklaşık bir dakika)yoğurunuz. 4.Malzemeyi tamir gerektiren bölgeye uygulayın. 5.Yüzey nemli, ıslak ve sızıntı varsa malzeme kürleşene kadar yüzeye baskı uygulayınız. 6.Malzeme normal şartlarda 15 dakikada sertleşir,24 saatte tam kuruma gerçekleşir.

Sıkıştırma dayanımı :910kg/cm² Basınç dayanımı :84N/mm(12,000 psi) Yoğunluk :1,9 gr/cm3 Shore D Sertlik (tam kür 24 saat):75-80



MAKALE PAZAROLA

Markalar için 5 adımda sosyal medyada başarı

M

üşteri hem yasal çerçevede haklara hem de piyasa standardı çerçevesinde beklentilere sahiptir. Müşterisinin beklentisiyle ters düşen markalar artık günümüzde sosyal medyada yerden yere vuruluyor. Peki markalar sosyal medyayı nasıl yönetecekler. Geçmişte şirketler müşterilerinin duygu ve düşüncelerini çeşitli yöntemler ile öğrenmeye çalışır, hatta bunun için mağaza ya da şubelerinde dilek, istek ve şikayet kutuları koyarlardı. Bugünler artık geride kaldı. Şimdi bunun için sosyal medya var. Yapılan araştırmalar müşteri ya da tüketicilerin memnuniyetlerini en az 7, memnuniyetsizliklerini ise en az 25 kişiye anlattığını gösteriyor. Bu erişim ağızdan ağıza iletişimde. Şimdi sosyal medya sayesinde bu rakamlar on binlere hatta yüz binlere ulaşabiliyor. Artık herkes duygu ve düşüncelerini rahatlıkla sosyal medya aracılığı ile ifade ediyor ve çok daha geniş kitlelere ulaşıyor. Üstelik alınan iyi hizmetten duyulan mutluluğu ifade etme konusunda tereddütler yaşanırken, yaşanan ufak bir memnuniyetsizliği ifade etmekten neredeyse hiç çekinilmiyor. Bu nedenle kurum ve markalar için sosyal medya günümüzde ciddi bir bakış açısı ile yönetilmesi gereken bir alan. Peki bir markalar sosyal medyayı nasıl yönetmeli? İşte size beş altın anahtar:

Ertan Acar

1- Olumsuz yorumlar hevesinizi kırmasın: Hiç bir marka ya da kurum mükemmel değildir. Her firma müşterilerinin memnuniyetsiz olmasına neden olacak hatalar yapabilir. Söz konusu hata kimi zaman o markanın müşteri kaybetmesine neden olurken yeni müşteri kazanmasına da engel olabilir.

Markalar hatalarının farkında olmadığı zamanlarda bunu sağlayan en önemli şey müşterilerden gelen olumsuz yorumlardır. Markalar için digital alemde olumsuz yorum yapmayan ama müşteri de olmayan takipçiler yerine müşteri olup memnuniyetsizliğini en acımasızca dile getiren takipçiler daha kıymetlidir. Bu nedenle olumsuz yorumlar, markaların eksiklerini, yanlışlarını ve hatalarını telafi edip, hizmetlerini ve müşteri memnuniyetini üst seviyelere çıkarma imkanı sunan fırsatlar olarak görülmelidir. 2- Riski gözardı etmeyin: Her kurum aslında bir kar merkezidir ve para kazanmak için kurulurlar. Ama bu dünyada “Money talks” yani para konuşur ve parayı veren düdüğü çalar. Bu nedenle marka ve müşteri ilişkilerinde düdük müşterinin elindedir. Çünkü parayı veren müşteridir. Müşteri verdiği paraya karşılık, firmanın taahhüt ettiği bütün hizmeti eksiksiz ve kusursuz olarak almak ister. Taahhüt edilen hizmette meydana gelen her hangi bir kusurda müşteri her daim haklıdır. Dolayısıyla müşterinin sosyal medyada yaptığı olumsuz bir yorumda, marka bir engel ile karşı karşıya olduğunu unutmamalı ve mutlaka sorunun çözümüne yönelik gayreti göstermelidir. 3- Çözüm sizin elinizde: Çok kaliteli, çok iyi hizmet veren, sevilen, sosyal medyada yüz binlerce kişi tarafından takip edilen markalar bile olumsuz yorumlarla karşılaşabilir. Bazen gerçekten aldığı ürün ya da hizmetten memnun olmayan bazen de rakip firmaların prestij kaybettirmek için yaptığı saldırılar olabilir bu olumsuz yorumlar. Ama yorum nereden ve hangi nedenle geliyor olursa olsun sizi sevenlere, destekleyenlere güvenip, size sahip çıkmasını, olumsuz yorum yapan kişiye karşı sizi savunmasını


MAKALE

beklemeyin. Çünkü çoğu zaman bu beklentiniz sizi hayal kırıklığına uğratabilir. Yorumun üzerine gidin ve sorunu çözün. 3- Hakaret ve alayları silin: Hakaretin tahammül ya da kabul edilebilir bir tarafı olamaz. Gerekçeli ya da gerekçesiz olarak sosyal medya hesaplarınızda yapılan hakaretlere kesinlikle cevap vermeyin. Bu tarz durumlarda yapılabilecek şey; ya yorumu silip, yorum sahibini engellemek ya da yorumu silip, yorum sahibine bu yaptığının bir yasal suç olduğunu ve tekrarlanmaması gerektiğini belirtmektir. Aynı şekilde alaycı ve aşağılayıcı yorumlarda çoğu zaman gerekçesiz, sırf küçük düşürme amacı taşıyan yorumlardır. Mantıklı gerekçelere dayanmayan, sırf küçük düşürme amacı taşıyan, her hangi bir cevabın yazılması, herhangi bir şeyi değiştirmeyecek olan yorumları silin. 4- Hız önemli: İnternetle birlikte hız

kavramı değiştirdi. Eskiden bir başvurusunun yanıtını günlerce sorunsuz bekleyen insanoğlu, artık internetten gönderilen bir mesaja hızlıca dönülmesini istiyor. Dolayısıyla hızlı olan kazanıyor. Aynı şekilde, bir müşterinin sosyal medyada yaptığı olumsuz bir yoruma en kısa sürede cevap veren ve çözen firma, müşterinin yaşadığı memnuniyetsizliğin giderilmesini çok daha kolaylaştırır. Tam tersi, yani müşterinin sosyal medyada yaptığı olumsuz bir yoruma ne kadar geç cevap verilip, çözüm bulunmaya çalışılırsa, müşterinin duyduğu memnuniyetsizliğin telafisi o kadar zor olur. 5- Kurallar kimin umrunda: Müşteri hem yasal çerçevede haklara hem de piyasa standardı çerçevesinde beklentilere sahiptir. Yasal hak ve piyasa standardı nedeniyle oluşan beklentiye ters düşen hizmet verdiğinizde olumsuz yorum alırsınız. Özellikle piyasa standardı nedeniyle oluşan beklentilere karşılık yasal

kurallardan bahsetmenizin bir anlamı yoktur. Müşteriler yasal kurallar ya da sizin kendi çapınızda koyduğunuz kurallar ile ilgilenmez. Rakiplerinizden aldıkları hizmet ile sizden aldığı hizmeti kıyaslayarak memnun ya da memnuniyetsiz olur. Bu tarz durumlarda müşterinin yaptığı olumsuz yoruma cevap olarak, hizmetin iyileştirileceğinin taahhüt edilmesi yapılabilecek tek şeydir. Sosyal medyada memnuniyetsizliklerini dile getiren kişilere, arayarak ya da mail atarak dile getiren kişilerden çok daha dikkat edilmesi gereklidir. Çünkü arayarak ve mail atarak dile getirilen memnuniyetsizlik diyaloğu sadece firma ve müşteri arasında gerçekleşirken, sosyal medyada ifade edilen memnuniyetsizlik herkes tarafından görülme imkanına sahiptir. Bu nedenle artık günümüzde markaların sosyal medya yönetimi konusunda profesyonel bir ekibe sahip olması gereklidir.


YENİ ÜRÜN

Kelakim’den yapıların

güvenliğini tehdit eden suya karşı en etkili çözüm: İZOSEAL 2K+

Kalekim, su ile temas eden yapılarda güvenle kullanılabilen, çimento esaslı su yalıtım ve beton koruma harcı İZOSEAL 2K+ ile binaları içten (negatif) ya da dıştan (pozitif) koruma altına alıyor.

Y

apı kimyasalları sektörünün lideri Kalekim; su basıncına karşı yüksek dayanıklılık sergileyen, tam elastik su yalıtım ve beton koruma harcı İZOSEAL 2K+ ile binalarda güçlü ve kapsamlı çözümler sunuyor. Yapıların güvenliğini tehdit eden sızıntı ve yüzey sularına karşı hem iç hem de dış cephede mükemmel dayanıma sahip İZOSEAL 2K+ ürününü tüketici ve profesyoneller için geliştiren Kalekim, yapılarda konforu azaltan su ve nem gibi olumsuz faktörleri sorun olmaktan çıkarıyor. İZOSEAL 2K+ ile her yapıda güvenli çözüm

112

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

Betona işleyerek su geçirimsizliği sağlayan İZOSEAL 2K+; banyo, duş, tuvalet gibi ıslak hacimli mekanlardan teras ve balkonların yanı sıra, içme suyu depolarından temel ve perde duvarlara kadar çok farklı alanlarda kullanılabiliyor. Beton, sıva, şap gibi yüzeyler üzerine rahatlıkla uygulanabilen İZOSEAL 2K+ ayrıca tünel, havuz, asansör çukuru, salamura havuzu, balık yetiştirme havuzu, kaplıca ve hamam gibi tesislerde kullanılabiliyor. Kalekim’in Ar-Ge merkezinde yapılan karşılaştırmalı testlerde de, tam elastik su yalıtım ve beton koruma harcı olarak mükemmel sonuçlar veren

İZOSEAL 2K+, emülsiyon polimer esaslı sıvı bileşen olmasının yanı sıra su geçirimsizliği ve işlenebilirliği artırıcı kimyasal katkılar içeren çimento esaslı toz bileşenden oluşuyor. Betonda karbonatlaşmayı engelleyen yenilikçi ürünün önemli özelliklerinden biri de donma ve çözünmeye karşı dayanıklı olması. Yüksek tutunma gücüne sahip olan ve çatlamayan İZOSEAL 2K+, toprak altında kalan ve sürekli su ile temas eden yapılarda özellikle tercih ediliyor. Hafif yaya trafiğine de uygun olan ürün, uygulama yapılan yüzeye fırça ve mala ile pratik bir şekilde tatbik edilebiliyor.



HABER

Yalıtım sektörü KDV teşviği bekliyor

Canpa Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Özcan

Canpa Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Özcan, 2016 Eylem Planı’nda yer alan önlemlerin hükümetin enerji verimliliğine verdiği önemi gösterdiğini belirtirken, “Yalıtıma KDV muafiyeti başta olmak üzere teşvikler verilmeli” dedi. -Özcan: “Yalıtımda son 30 yılda dev adımlar atıldı. Sektör enerji tasarrufu, deprem güvenliği ve sağlam binalar inşa etme adına baş döndüren bir gelişim gösterdi”

H

ükümetin açıkladığı 2016 Yılı Eylem Planı’nda yer alan enerji verimliliğine yönelik düzenlemelerin büyük memnuniyet ve heyecan yarattığı yalıtım sektörü, bu önlemlerin hızla somutlaştırılmasını ve sektöre KDV muafiyeti başta olmak üzere teşviklerin verilmesini istiyor. Canpa Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Özcan, 64. Hükümet’in açıkladığı 2016 yılı Eylem Planı’nı değerlendirirken, Plan’da yer alan önlemlerin hükümetin enerji verimliliğine verdiği büyük önemin göstergesi olduğunu belirtti. Ancak Özcan, “İçerik olarak çok

114

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

güzel, fakat bunun uygulamaya geçmesi gerekiyor. Önemli olan alt yapının oluşturulması, yönetmelikler ve yasalarla altının doldurulması. Uyum yasalarını yapıp uygular hale getirmemiz bizim önümüzü açacaktır” diye konuştu. “Yalıtım malzemelerine teşvik verilmeli” Son 30 yılı Canpa’da olmak üzere sektördeki tecrübesi yarım asra yaklaşan Mehmet Özcan, Enerji Verimliliği Haftası dolayısıyla yaptığı değerlendirmede, şunları söyledi: “Yalıtım malzemelerine KDV muafiyeti başta olmak üzere teşviklerin verilmesi

lazım... Avrupa’da bunların hepsi var. Ayrıca halka bir şeyleri anlatıp onları tasarrufa yönlendirmemiz lazım. Bunları yapabildiğimiz zaman ilerleyebiliriz. Binalarda ısı yalıtımı ile minimum yüzde 50 enerji tasarrufu sağlanır. Su yalıtımı olmadan da yakıttan tasarruf sağlayamazsınız. Suyla muhatap olan beton zamanla çürümeye yüz tutuyor. Su yalıtımı binanın ömrünü uzatıyor. Deprem kuşağındayız, deprem anında içerisindeki demirler korozyonla muhatap olmuşsa tuzla buz oluyor. 1999’da Marmara depreminde yaşananlar da buydu. İstanbul Büyükşehir’in


saptadığı sonuçlarda binaların yüzde 67’si tamamen korozyon nedeniyle yıkılmış. Yalıtıma verilecek teşvik ve destekler sektörü büyütecek, ülkemizde enerji verimliliğini de deprem güvenliğini de artıracaktır.” “Yalıtımda son 30 yılda dev adımlar atıldı” 30 yıl önce, firma olarak yalıtım sektöründe çalışmaya başladıklarında ülkede çok fazla yalıtım bilinci bulunmadığını belirten Özcan, genelde teraslı yapılarda suya karşı önlem için iptidai ürünler kullanıldığını, ısı yalıtımının ise pek de bilinen bir konu olmadığını hatırlattı. Özcan, 1980’li yıllardan itibaren dünyaya açılma, araştırma, geliştirme, fuarlar, programlara kalıtımlar sayesinde bu alanda öngörünün arttığını, petrol fiyatlarındaki ani yükselişin de etkisiyle enerji tasarruf konusunun gündeme gelmeye başladığını, sektörün asıl olarak 1990’lı yıllarda hamle yaptığını anlattı. 1993 yılında kurdukları İZODER sayesinde ısı yalıtımında büyük adımlar atıldığını anlatan Özcan, 1998 yılında bu işin bir standarda kavuştuğunu, 2000 yılında da ülke genelinde zorunlu hale geldiğini belirtti. Özcan, “Su yalıtımı yönetmeliğinin de çıkıp zorunlu hale gelmesi için son noktalara gelindi, orada da büyük bir ivme kazanıldı. 1970’li yıllarla bugünü mukayese ettiğimde arada uçurum var diyebilirim. Yalıtım sektörü, ülkemiz için enerji tasarrufu adına, deprem yönetmeliği adına, sağlam binalar inşa etme adına çok büyük bir gelişim gösterdi” dedi. İnşaat ve yalıtım sektörünün birbirinden ayrılmaz birer parça olduğunu belirten Özcan, “Şu anda yalıtım sektöründe

dünyadaki son teknoloji olan tüm sistemler Türkiye’de mevcut. Her şey üretiliyor, mamul olarak ithal etmek zorunda olduğumuz çok fazla ürün yok” diye konuştu. Eleman açığı çok fazla Yalıtım konusunda kullanıcı bilincinin 30 yıl öncesiyle kıyaslanamayacak ölçüde yüksek, ancak sektörde eleman açığının da bir hayli fazla olduğunu anlatan Özcan, bu alanda eğitimin önemine işaret etti. Özcan, “Ara eleman açığı yalıtım ve inşaat sektöründe her sektörden fazla. Maalesef yeterli ara elemanı yetişmiyor. Meslek yüksekokulları var, lise

muadili ya da iki yıllık olanlar var ama yeterli değil. Meslek liseleri uygulama ağırlıklı olmalı, çocuklar son iki yıl uygulama dersleri de almalı. Bunlar yapılamıyor” dedi. Canpa’nın yalıtım alanında 30 yıldır bir okul fonksiyonu gördüğünü, yılda kişi başı 100 saate varan eğitimler verdiklerini anlatan Özcan, “Bunun yanı sıra şantiyelerde çalışan uygulayıcı ekiplerimiz için de ayrıca eğitimler veriyoruz. Sektörde de ısı yalıtımı, su yalıtımı, ses yalıtımı, yangın yalıtımı ile ilgili sertifika programları var ve ‘sertifikasız olan çalışamayacak’ gibi zorunluluklar getiriliyor” diye konuştu.


HABER

Kale Kilit,

Anfaş Otel Ekipmanları Fuarı’na damga vurdu

Türkiye’de güvenliğin lideri Kale Kilit, 13-16 Ocak 2016 tarihleri arasında Antalya’da düzenlenen ANFAŞ Otel Ekipmanları Fuarı’na katıldı. Kale Kilit’in, sektöre yönelik yenilikçi ürünleri fuarda ziyaretçilerden tam not aldı.

K

ilit ve Çelik Kapı sektörünün lider firması Kale Kilit, turistik işletmeleri bir araya getiren ve sektörün lider firmalarının katıldığı ANFAŞ Otel Ekipmanları Fuarı’nda ziyaretçilerle bir araya geldi. 13-16 Ocak 2016 tarihlerinde gerçekleşen fuarda, Kale Kilit’in zengin ve yenilikçi ürün yelpazesinin yer aldığı stant büyük ilgi gördü. Fuara Dış Ticaret ürünleri ile katılan Kale Kilit ’in özellikle lüks seri kartlı ve şifreli kilit serisi, elektronik dijital kasalar, şık tasarımlı elektronik kilitlerden oluşan modern seri, ana giriş kapıları için dizayn edilmiş X5 Otomat ve geçiş kontrol ünitesi gibi ürünleri dikkat çekti. Stantta ayrıca kapı hidroliği,

116

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

topuzlu kilit, şifreli asma kilit, dijital şifreli kasa, dokunmatik şifreli kilit, enerji tasarrufu ünitesi ve elektromanyetik kilit ürünleri de yer aldı. Kale Kilit yetkilileri fuar katılımıyla ilgili, “Kale Kilit olarak Türkiye’de ve dünyada otelcilik sektörünün en çok tercih ettiği markalardan biriyiz ve her gün bu sektördeki etkinliğimiz ve yetkinliğimiz artıyor. Turizm

işletmelerinin buluştuğu ve sektör temsilcilerinin yer aldığı ANFAŞ Otel Ekipmanları Fuarı’nda markamızı temsil etmekten ve markamızın gördüğü ilgiden çok memnunuz. Kale Kilit olarak markamızı, sektörümüzü ilgilendiren fuar ve organizasyonlarda tüketicilerimizle ve iş ortaklarımızla buluşturmaya devam edeceğiz” dedi.



DOSYA

KİLİT AKSESUARLARI

KAPI BOYUNCA KOYULAN ÇUBUKTAN ŞİFRELİ KİLİTLERE Aslında sizin sesinizi duyar gibiyim. Kilitsiz kapı olur mu diyorsunuz. Peki, bazı yörelerde sürgülü kilitlere ‘zırza’ dendiğini kaç kişi biliyor? Ya da İlk güvenlik sisteminin, kapı boyunca konan çubuklar olduğunu. O zaman gelin kapalı kapılar ardında biraz gezintiye çıkalım

118

Nalbur Teknik.com / Şubat’16



DOSYA

Eski zamanlarda dışarıdan açılan kapılar vardı. Bu kapıları yeni nesiller belki hatırlayamayabilir. Fakat içimizde mutlaka hatırlayanlarımız vardır. Lakin o, kimi göze hitap eden can alıcı duruşu ile bizleri cezbeden mandallı ahşap kapıları görmek ne mümkün şimdi. Hani şu, çalmaya gereksinim duymadan, üzerindeki delikten sarkan ipini çekip tuttuğunuzda hemen açılıverenler. Gelen misafiri sorgusuz sualsiz kabul edişin, konukseverliğin ve güvenin bir göstergesi olduğunu algılamaksızın içeriye, özgürce dalışın zamanlarına ait kapılar. Bir zamanlar onlara her yerde, büyük kentlerde bile rastlanırdı. Geleneksel dokusunu ve anlayışını taşıyan, kentin küçük mahallelerindeki evler, mülkiyeti koruma

120

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

KİLİT AKSESUARLARI

kaygısına ve birbirlerine yabancılaşmaya inat, kapılarını açık tutarlardı hep. Kapı ve kilit meselesi eskilerden beri adab-ı muaşeret kurallarındandır aslında. Özellikle doğu kültüründe. Kapının ve kilidin adab-ı mı olurmuş diyenleriniz vardır muhakkak. Ama evet var. Hatta Kur’an-ı Kerim’de de bu konuyu öğütleyen kurallar var. Bunlardan biri şöyledir:” Ey iman edenler! Kendi evlerinizden başka evlere izin almadıkça, selam vermedikçe girmeyin…” (Nûr, 24/27) (Kaynak: Temel İslam Bilgileri) Bu konuyla ilgili Peygamber Efendimiz Hz. Muhammet döneminde kapı çalma sayısı 3’tür. Çalmaların arasında bir müddet beklenir. Kapı açıldığında içerisi göz ile taranmaz. Kapının sağ

tarafında beklenirmiş ki görülmemesi gereken bir şey önlensin. Aynı şekilde Türkiye’de geçmişte buna benzer uygulamaların mevcut olduğunu biliyoruz. Örneğin; Kapıda biri büyük biri küçük olmak üzere zil yerine geçen iki tane tokmak olurmuş. Eve gelen erkek büyük tokmağı vurur, gelen kadın ise küçük tokmağı çalarmış ki; hane içindeki insanlar gelen kişiye göre hazırlığını yapsın. Evet ince ve naif uygulamalar ile geçmişte bu tarz uygulamalar olsa da toplumsal yaşamın örf ve adetlerle kontrol altına alınamayacağı anlaşıldığı zaman kapı kilitlerinin sektörleşme aşamaları da başlamış oldu. Şimdi bu aşamalara kısaca göz atarak kilitlere bir de tarih penceresinden bakalım.



DOSYA

TAHTA MISIR KİLİTLERİ Malum artık günler ilerledi, zaman hızla akıp gidiyor, teknoloji ise aldı başını gidiyor. Onlar artık kıyıdan köşeden uzaklarda, pek kolay erişilemeyecek yerlerde kalmış görünüyor. Peki, kapılara kilit ne zaman vurulmuştu: Kilidin tarihine baktığımızda hatırlamaya çalışmamızın boşuna olacağını görürüz. Çünkü mülkiyeti koruma çabası sandığımızdan çok daha eskilere gidiyor. Aslında sizleri biraz daha gerilere götürmek isterim. Buyurun biraz derinlere dalalım. Bilinen en eski kilitler, dört bin yıl önce

122

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

KİLİT AKSESUARLARI

kullanılmış olan tahta Mısır kilitleridir. Bu kilit örneklerine, hem piramitlerde, hem de o tarihlerden kalma alçak kabartmalarda rastlanmıştır. Söz konusu kilitler, içi boşaltılmış dili bulunan pimli bir türdü. Anahtarı, eğri ucunda pimler bulunan, yassı bir tahta çubuktan oluşurdu. Anahtar kilide sokularak yukarı doğru kaldırıldığında, pimler, lokmadan dilin içine sarkan pimleri yukarı doğru kaldırıp, dilin geri çekilmesini sağlardı. Bu kilitler yaklaşık 60 cm büyüklükte yapılıyordu. Mısır kilidinin bir türü, İskandinavya ve İngiltere gibi bazı ülkelerde, XX. yüzyılın sonlarına kadar kullanılmıştır. Fakat bunlarda anahtar, dilin içinden değil de, lokma üstündeki bir delikten pimlere ulaşır ve dil, anahtardan ayrı çekilirmiş. ÇENGEL-YAY SİSTEMİNE SAHİP ASMA KİLİT Eskiden çok kullanılan bir

başka kilit türü de, Çin’de dünyanın başka bölgelerinde rastlanan, çengel-yay ilkesine göre çalışan asma kilitti. Bu kilidin dilinde, içine bir yaprak yayın girip sıkıştığı çentik vardı. Düz bir metal lama biçimindeki anahtar, dilin içine sokulur, yaya bastırarak, çengelleri girintiden kurtarır, böylece dil geri çekilirdi. Başka bir yalın kilit türü de, vida hareketli asma kilittir. Bunun anahtarı yalın bir cıvatadır. Anahtar döndürülürken, göbek geri çekilerek kelepçeyi serbest bırakır. Bütün Avrupa’da kullanılmış olan bu kilit, İran’da hala yapılmaktadır. ESKİ KİLİTLER GÜVENLİ DEĞİLDİ Herhangi bir anahtarla açılabildiklerinden, eski kilitlerin hiçbiri güvenli değildi. Özel biçimli anahtar gerektiren ilk madenî kilitler, Romalılar tarafından yapıldı.



DOSYA

XIII. yüzyılda Avrupa’da yaygın olarak kullanılan bu dişli kilitler, kilit içindeki çıkıntılar nedeniyle, yalnızca kendi anahtarıyla açılabilirdi. Her anahtar diline, belirli bir kilidin dişlerine geçecek ayrı bir biçim verilirdi. Bazen anahtarlar, hareketsiz bir çıkıntıya uyacak boru biçiminde de yapılırdı. Bu durumda kilit, yalnızca bir yandan kullanılabilirdi. Ucu çıkıntılı, içi dolu anahtarlarsa, kilide iki yandan da girebilirdi. Romalılar, yüzük olarak takılabilecek kadar küçük anahtarlar yapmışlardır. Söz konusu dönemde, kilit yapımı ustalık isteyen bir iş haline geldiğinden bir dizi olağanüstü diş çeşidi üretilmiştir. Bazı türlere ise dili kapalı tutmaya yarayan yaylar eklenmiştir. Daha sonra anahtar dişlerinin yayı dilden iterek çıkardığı, arkadan yaylı kilitler yapılmış. Ama, arkası yaylı kilitler, eski Mısır kilitleri kadar bile güvenli olmadığından kilit, dilin ucuna uygulanan herhangi bir baskıyla açılabiliyordu. Ardından bazı dişli kilitleri açabilen maymuncuklar da üretilmiştir. Ayrıca, bir ek güvenlik önlemi olarak, anahtar deliğini gizleyen levhalar ve kilidi kurcalayanı yanıltmaya yarayan yalancı anahtar delikleri geliştirildi. Ana dilin harekete geçirdiği manivelalarla çalışan, çok dilli, dişli kilitler de

124

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

KİLİT AKSESUARLARI

vardı. Bu kilitlere ise bazı eski sandıklarda hala rastlanmaktadır. Fakat, yalnızca ana dilin yerinden oynatılmasıyla açıldıklarından, pek güvenli sayılmazlar. ÇOK PİMLİ KİLİT, GÜNÜMÜZDE BİRÇOK KİLİDİN DE TEMELİNİ OLUŞTURUYOR Gerçek anlamda güvenli kilit yapımı, XVIII. yüzyılda pimli kilidin bulunmasıyla başladı. Bu kilitlerin pimi, dil üstündeki bir deliğe giren bir mandal ya da diştir. Anahtar bu mandalı kaldırır. Pimli kilidin yalın türünde pim, bir maymuncukla kaldırılabilir; Ama 1778’de İngiliz Robert Barron’un geliştirdiği çift etkili kilitte, dilin çekilebilmesi için, karşılıklı iki pimin, uygun yüksekliğe kaldırılması gerekmektedir. Geldiğimiz noktada çok pimli kilit, günümüzde de birçok kilidin temelini oluşturmaktadır. Barron pimli kilidinin ilginç bir türü, 1818’de Jeremiah Chubb tarafından patenti alınan düzenektir. Bu tür kilit kurcalandığında, bir pim yükseltilmiş durumda kalır ve doğru anahtarla geriye doğru döndürülene kadar, sürgünün açılmasını önler. BRAMAH VE PİNİLİ YALE KİLİDİ Barron’un çift etkili kilidi gibi, XVIII. yüzyılda geliştirilen bir başka kilit de, Bramah kilididir. Bu

kilit, değişen boyutlarda çentikleri bulunan boru biçimli bir anahtarla açılır ve çentikli diyafram plakası ile birkaç tane yaylı radyal kızak içerir. Çentikli anahtar kızakları, diyaframın üstündeki çentiklere uyana kadar iterek, kilidin silindir biçimindeki göbeğinin döndürülmesini sağlar. Günümüzde sokak kapılarında en yaygın kullanılan kilit, birçok kilidin en olumlu özelliklerini birleştiren silindir biçimli, Pinili Yale Kilididir. Yale kilidi, 1848 yılında Connecticut’lı (A.B.D.) Linus Yale tarafından bulunmuş ve oğlu tarafından geliştirilmiştir. Silindir içindeki lokmanın dönüşü, Mısır kilidindeki pimlerin boşaltılmış sürgü içine uzanmasına benzer biçimde, lokma içine uzanan beş pimle önlenir. Pimler üst ve alt yarılara bölünmüştür; alt yarılara (tümler), üst yanlara adı verilir. Hem pimler, hem de iticiler, değişik uzunlukta yapılır. Yalnızca uygun ağzı olan bir anahtar, lokmanın dönmesini sağlayarak, beş pimi uygun yüksekliğe kaldırabilir. Pimli kilitler yayla donatılmıştır. Böylece, uygun bir anahtarla açılmadıkları sürece, kilitli durumda kalırlar. ŞİFRELİ KİLİTLER Şifreli kilidin sürgü ya da kelepçesinde yuvalar vardır. Bu yuvaları halkalar çevreler. Halkaların dış



DOSYA

yüzeyinde harf ya da sayılar, iç yüzeyindeyse deliklere uyabilen uzantılar bulunur. Sürgünün çekilebilmesi için, halkaların doğru biçimde sıralanması gerekir. Sözgelimi kilitte, her birinin üstünde yüz sayı bulunan üç halka varsa, içlerinden yalnızca birinin kilidi açacağı bir milyon olası birleşim vardır. Şifreli kilit, Avrupa’da XVI. yüzyıldan bu yana bilinmekteydi, ama eski örnekler günümüze kalmamıştır. Modern türlerin önünde, içindeki halkalar bir sıraya girene kadar ileri sürülen bir gösterge bulunur. Şifreli kilitlerin çoğu, zaman zaman şifreleri değiştirilebilecek biçimde düzenlenmektedir. Bunlara ilave olarak birde kasalar vardır. Kasalar genellikle şifreli kilitlerle donatılır. Bunlarda, içine patlayıcı maddelerin yerleştirilebileceği anahtar delikleri bulunmaz. Bazılarında saatli kilit mekanizmaları da vardır. Böylece kasa, şifreyi bilen kişi tarafından bile, belirli saatler dışında açılamaz. ELEKTRONİK KİLİT 1970’lerde A.B.D deki bazı yapılar, tuşlu telefon ilkesine göre çalışan elektronik kilitlerle donatılmaya başlandı. Bu kilitlerin dışında, basıldığında elektronik sesler veren birkaç yaylı tuş vardır. Doğru ses tonları kilidi çalıştırır. Gelişigüzel saatlerde onarım ya da koruma personelinin girip çıktığı yerlerde bu kilit, anahtar gerektirmemesi bakımından kolaylık sağlar. Ayrıca hem açılması zordur hem de güvenlik nedeniyle şifre sık sık değiştirilebilmektedir.

126

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

KİLİT AKSESUARLARI

YALE KİLİDİ Linus Yale isimli bir Amerikalı ressam, baba mesleği olan kilitçiliğe merak duyarak 1865’te dünyaca Ünlü Yale Kilidini geliştirmiş. Bu yeni kilit, çok çabuk tutulmuş ve dünya çapına yayılmıştır. İlerleyen dönemlerde fabrikasyon olarak büyük sayılarda imal edilmeye başlanmıştır. Yale kilidinin, istenilen kalınlıktaki kapıya takılabilmesi de tercih sebebi olmaktadır. Büyük binalarda her kapının ayrı bir anahtarı olmakla beraber, ‘master key’ adı verilen bir anahtar, her kapıyı açabilmekte ve böylece çok sayıda anahtar taşımaya lüzum kalmamaktadır. Kilitlerin kullanılma maksadına göre

pek çok çeşitleri vardır. Kapı kilidi, otomobil kilidi, kabin kilidi, kumbara kilidi, bisiklet kilidi, telefon kilidi vs. gibi. Yale kilidinde, hareketli bir silindir vardır. Silindir içindeki ve aynı hizada dışındaki yataklara metal çubuklar yerleştirilmiştir. Çubuklar anahtar yoluna doğru küçük yaylarla itilmektedir. Anahtar, kilidin içine girdiği zaman anahtar dilindeki çıkıntılar, silindir üzerindeki çubukları aşağı-yukarı doğru hareket ettirir. Bu çubuklar da üstteki çubukları hareket ettirir. Yanlış bir anahtar kilide tatbik edildiği zaman, silindir üzerindeki çubuklar, silindir çevresinin içinde veya dışında kalır ve silindir dönme hareketi yapamaz. Çubukların uzunlukları, kendi anahtarlarına göre ayarlanmıştır. Kendi anahtarları tatbik edilince çubuklar silindirin çevresi ile aynı hizaya gelirler ve silindir döner. Böylece kilit açılmış olur.



GEZİ

Bizden Bir Ülke:

Bosna Hersek A

vrupa’nın güneydoğusunda kalp şeklindeki bir alan üzerinde yer alan Bosna Hersek, Avrupa’nın bitki örtüsü ve hayvanlar alemi en zengin coğrafyalarından birinde yer almaktadır. Dört mevsimin de doyasıya yaşandığı bu küçük ama insanı büyüleyen ülke, her türlü turizmin cazibe merkezlerinden biri olma özelliğine sahiptir. Uzayıp giden nehirleri, gizemli mezar taşları, tarihi önemi büyük manastırları, Adriyatik Denizi boyunca uzanan plajları, kışın doyasıya yaşandığı dağları, farklı kültürleri barındıran sosyal yaşamı ve tarih kokan eserleri ile baş döndürücü bir ülkenin varlığına şahitlik edeceksiniz. Ülkenin başkenti

128

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

Saraybosna’nın merkezinde yer alan tarihi pazarı ve Mostar’da bulunan Eski Köprü’yü (Mostar’s Stari Most) mutlaka görmelisiniz. Yüzyıllık geçmişi olan manastırlar, sevimli köyler ve geleneksel çiftçileri görmek için Vlasic Dağı’na çıkabilirsiniz. 1984 kış olimpiyatlarına ev sahipliği yapmış olan Bjelasnica Dağı, ülkenin en önemli kış turizmi merkezlerinden biridir. Ülkenin güneşli Adriyatik sahili ülkeyi yaz turizmi için en cazip bölgelerden biri haline getirir. Adriyatik’teki Neum Plajı, her yıl binlerce turiste ev sahipliği yapar. Bosna Hersek, turizm açısından en ideal ülkelerden biridir. Coğrafya

Konumu: Güneydoğu Avrupa, Adriyatik Denizi ve Hırvatistan arasında Coğrafi koordinatları: 44 00 Kuzey, 18 00 Doğu Yüzölçümü:| toplam: 51.129 km² kara ile kaplı alan: 51.129 km² su ile kaplı alan: 0 km² Kıyaslamalı yüzölçümü: West Virginia’dan biraz daha küçük Ülke sınırları: toplam: 1.459 km sınırdaş ülkeler: Hırvatistan 932 km, Sırbistan ve Dağlık Karadağ 527 km (312 km Sırbistan ile, 215 km Dağlık Karadağ ile) Kıyı şeridi uzunluğu: 20 km Deniz Bilgileri: - İklim: yazlar sıcak, kışlar soğuk; yüksek yerlerde kısa, serin yazlar ve uzun sert kışlar; kıyıya yakin yerlerde yumuşak, yağışlı kışlar Arazi: dağlar ve vadiler Belli başlı yükseklikler: en alçak nokta: Adriyatik Denizi 0 m en yüksek


nokta: Maglic 2.386 m Doğal kaynaklar: kömür, demir, boksit, manganez, ormanlar, bakir, krom, kursun, çinko, hidroelektrik potansiyeli olan sular Siyasi Sistem Bosna Hersek yasalar güvencesinde, serbest ve demokratik seçimlerle yönetilen demokratik bir devlettir. Ülke iki yönetim bölümünden oluşur Bosnak Müslümanlardan ve Hırvatlar’dan oluşan Bosna Hersek Federasyonu ile Bosna Hersekli Sırplardan oluşan Bosna Sırp Cumhuriyeti. Bosna Hersek’in kuzey doğusunda yer alan Brcko Bosna Hersek Devleti’nin egemenliğinde özerk bir yönetimdir ve ne Bosna Hersek Federasyonu’na ne de Bosna Sırp Cumhuriyeti’ne bağlı değildir. Eğitim Bosna-Hersek’te eğitimi, kalitesi açısından iki kısma ayırmalıyız: Yüksek öğretim öncesi ve yüksek öğretim. İlk ve orta öğretimde sağlam Yugoslavya eğitim sisteminden vazgeçilmemesi; öğrencilerin yüksek öğretime tam anlamıyla hazırlanmasını sağlamaktadır.

Bosna-Hersek’te üniversite giriş sınavı olamamakla birlikte öğrenciler istedikleri bölümde istedikleri kadar sene uzatarak okuyabilmektedirler. Sağlam ilk ve orta öğretime rağmen yüksek öğretim, ne yazık ki kötüdür. Tabiî bunda neden Bosna üniversitelerinin zayıflıkları ve eski oluşudur. Fakat Bosna-Hersek’teki geleneksel üniversitelerde artık eskidiği kabul edilen yüksek öğretim sistemi; AB’nin belirlediği Bologna Kriterlerinin ilk uygulayıcısı olan Uluslararası Saraybosna Üniversitesi’nin katkılarıyla baştan aşağı değişime uğramıştır. Dünyanın değişik ülkelerinden gelen öğrenciler, yine dünyanın değişik ülkelerinden gelen seçkin akademisyenler tarafından Saraybosna’nın çok kültürlü ortamında eğitim sunan IUS, bölgede benzeri olmayan model bir kampus üniversitesi olarak ülkenin tüm üst düzey yöneticileri tarafından yakından izlenen ve desteklenen stratejik bir eğitim projesidir. Tarih Bosna-Hersek’in eski bayrağı (1992-1998) Akdeniz kıyısındaki diğer

şehirler gibi Bosna’da tarih sahnesindeki yerini Roma İmparatorluğu içerisinde almıştır. Roma İmparatorluğu’nun çöküşünden sonra Bosna’nın yönetimi 1200’lü yıllarda bağımsızlığını elde edene kadar çeşitli kereler el değiştirmiştir. Bağımsızlığını 260 yılı aşkın bir süre koruyan Bosna Krallığı, bu süre boyunca Macarlar ve Sırplara karşı topraklarını savunmak zorunda kalmıştır. Osmanlı Devleti’nin sınırları içinde bulunan Bosna Eyaleti’nin 17. yüzyıldaki bir haritası 1463 yılında Osmanlı idaresi altına geçen Boşnaklar aynı zamanda Müslümanlığı da benimsemiştir. Müslümanlığı benimsemeyen Boşnakların dini vecibelerini yerine getirmesine izin veren Osmanlı idaresi Bosna topraklarında inşâ ettiği yapılar ve camilerle aynı zamanda Boşnakların gelenekleri ile kültürüne de etki etmiştir. 1878 yılına kadar devam edecek olan Osmanlı idaresi altındaki dönemde pek çok Boşnak Osmanlı idaresinde, devlet yönetiminde önemli görevlere getirilmiştir. Zayıflayan


GEZİ

Osmanlı İmparatorluğu’nu parçalamaya karar veren müttefiklerin malî sıkıntılar içerisindeki İstanbul’a baskısı sonucu Bosna’daki Osmanlı idaresi savaşılmadan, masa başında son bularak AvusturyaMacaristan İmparatorluğu’nun kontrolüne geçmiştir. 1918 1941 yılları arasındaki dönem Yugoslavya’nın iç karışıklıkları ve savaşla geçmiştir. 1941 - 1945 yılları arasındaki II. Dünya Savaşı sırasında Naziler Yugoslavya’yı işgal ederek Slovenya’yı Almanya’ya, Hırvatistan’ı İtalya’ya ve Makedonya’yı Bulgaristan’a bağlayarak özellikle Yahudi ve Çingenelere karşı bir etnik temizlik hareketine girişerek toplama kamplarında binlerce insanı öldürdüler. 1945 - 1990 yılları arasındaki soğuk savaş döneminin 35 yıllı Tito’nın liderligi altında geçti. Bu

130

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

dönemde Bosna - Hersek’in sınırları 1918 öncesi döndü ve Boşnaklar kültürel kimliklerine yeniden kavuştular. Batı’nın desteği ile Yugoslavya’da savaşın izleri çabuk silindi. Batılı ülkeler Yugoslavya’yı sadece ekonomik değil aynı zamanda askeri ve siyasi alanda da destekledi. 1970’li yıllarda Sovyet müdahalesi riski ile karşılaşıldığında Amerika Birleşik Devletleri Yugoslavya’yı savunmak için nükleer güce başvurabileceğini açıkladı. Soğuk Savaş’ın son bulması ve sona eren komünist rejimle birlikte parçalanan Sovyetler Birliği’nden Yugoslavya da etkilendi. Saraybosna’da Alışveriş Klas, DP, Robot, Merkür, Mercator, Hoše Komerc, başlıca marketlerdir. Bunun yanı sıra güvenilir et ürünleri konusunda Bosna Riyaseti tarafından

helal et ürünleri sattığı ilan edilen markaların ürünleri tercih edilmektedir. Ovako, Bajroviç, bu markalardan bazılarıdır. Ayrıca Maksumiç ve Mujaniç güvenilir et ürünleri sattığını bildiğimiz kasaplardır. Saraybosna’da zor bulunan dört şey; Türk çayı, çay bardağı, demlik ve kırmızı mercimek’tir. Çay bardağı ve demliği Mars 97 alışveriş merkezlerinden, çay ve kırmızı mercimeği ise Zeyno’dan temin edebilirsiniz. Sebze ve Meyve Alışverişleri Sebze ve meyve alışverişlerinde Zelena Pijaca olarak isimlendirilen sebze pazarları vardır. Bu pazarlar ihtiyaç duyulan sebze ve meyvelerin satıldığı daimi Pazar özelliğini taşımaktadır. Bunun yanı sıra marketlerin sebze reyonlarından da alışveriş yapılabilir. Kılık- Kıyafet ve Takı Alışverişi



GEZİ

Bosna-Hersek’te Türkiye’den bazı firmaların bayileri bulunmaktadır. Bunun yanı sıra Pijaca adı verilen yerlerle giyim ürünleri satan mağazalar bolca bulunmaktadır. Takı konusunda ise gümüş en yaygın takı malzemesidir. Başçarşı’daki mağazalarda bolca çeşit bulunmaktadır. Ayrıca Türkiye’den gelmiş ve gümüş işi ile uğraşan firmalar da bulunmaktadır. Ne, Nerede Yenir? Bosna’da en meşhur yiyecekler, Boşnak böreği ile Çevapi’dir. Boşnaklar Burek dediklerinde kıymalı börekten bahsederler. Ispanaklı börek “zelyenitsa”, patatesli börek “krompiruşa” ve peynirli börek ise “sirnitsa” olarak telaffuz edilir. Burekdzinica (börekçi) isimli yerlerde satılır. Porsiyon fiyatı ortalama 1,5 ve 3 km arasındadır. Çevapi ise

132

Nalbur Teknik.com / Şubat’16

Cevapdzinica adı verilen yerlerde satılır. Türkiye’de İnegöl köfte olarak bilinen köfteye benzer. Porsiyon fiyatı ortalama 6-8KM civarındadır. Aşçinitsalar, (Ašcinica) etli ev yemekleri lezzetini tadabileceğiniz yerlerdir. Buralara yolunuz düştüğünde; Begova çorba, Klepe (Boşnak usülü mantı), veya Bosanski Sahan (içi et ve pirinçle doldurulmuş olarak; lahana sarma, soğan dolması, biber dolması veya domates dolması) ve Tuffahiye (elma tatlısı) tatmanızı öneririz. Maliyet ise yaklaşık 12-20 km arasıdır. Yukarıdakilerden hangisini tadarsanız tadın doymuş olarak kalkacağınızı hatta aşçinitsa’dan tıka basa doymuş olarak çıkacağınızı temin edebiliriz. Ancak hepsinin üzerine ise; yanında lokumu ile birlikte servis edilen Boşnak kahvesi gibisi yoktur. Bu keyif ise size yaklaşık 1,5-2 km’e çıkar.

Otel Ve Pansiyonlar Saraybosna’da otel fiyatları günlük –yaklaşık olarakkişi başı 20€ / 40 km’den başlamaktadır. Otellerde fiyatları açık menü kahvaltı dâhildir. Pansiyonların fiyatları ise şehirdeki mevkisine göre ve imkânlarına göre değişmekle beraber kişi başı 8€ /16 km’den başlayıp 20-25€ / 40-50 km’ye kadar çıkabilmektedir. Kiralık Evler Saraybosna’da evler çoğunlukla eşyalı olarak kiraya verilmektedir. Emlak ofisi yaygın değildir. Haftalık çıkan Oglasi (Cuma günü) ve Süper Oglasi (Çarşamba günü) gazeteleri alım-satımkiralama amaçlı yayın yapan gazetelerdir. Bunlar aracılığıyla kiralık daire kiralama imkânı bulunmaktadır. Bunun yanı sıra www.trazim.ba internet adresinden kiralık ev bulma imkânı da vardır.


Bay-Bayan ayrı yüzme havuzları

Kür Merkezler�

Al�an ısıtmalı ve kl�malı da�reler

Bayanlara özel havuz ve plaj

Den�z �t��üsü �le ulaşım �mkanı







Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.