Özelkalem Dergi - 74

Page 1




İMTİYAZ SAHİBİ

Yerel Yönetim Ajansı adına

Erengül Bilenser

YAYIN YÖNETMENİ

Merva Özbelli SORUMLU MÜDÜR

Sevil Günsal Alkoç REKLAM

ozelkalemreklam@epr.com.tr DANIŞMA KURULU

Sadun Emrealp Prof. Dr. Cevat Geray Ali Fuat Güven Prof. Dr. Ruşen Keleş Mithat Kırayoğlu Aykut Taluy Prof. Dr. Mete Tapan Prof. Dr. Handan Türkoğlu Zekeriya Yıldırım GRAFİK TASARIM

e’pr

BASKI SCALA BASIM

Yeşilce Mah. Girne Cad. Dalgıç Sok. No:3 4 Levent / İSTANBUL 0212 281 62 00

YÖNETİM ADRESİ

Ahmet Fetgari Sokak Nil Apt. Numara: 7/1 Teşvikiye / İSTANBUL Tel: (0212) 327 1 285 Faks: (0212) 327 1 286

www.ozelkalem.com.tr ozelkalemhaber@epr.com.tr

Yaygın süreli yayın. Özelkalem Dergisi, basın meslek ilkelerine uymayı taahhüt eder.

04-27 28-35 36-39 40-43 44-47 48-49

KISA HABERLER KENTLERİN VAZGEÇEMEDİĞİ BAŞKANLAR 2

Recep Altepe Doç. Dr. Lütfü Savaş Kamil Saka Ali İnci BAŞKANLARIN VAZGEÇEMEDİĞİ MARKALAR 2

Denizbank HMF Makina KENT VALİ

Bursa Valisi Münir Karaloğlu “BURSA’YI TANIDIKÇA ŞEHRE OLAN SAYGIM DAHA DA ARTTI”

BAŞKAN EŞİ

Beykoz Belediye Başkanı Eşi Ayşe Çelikbilek BEYKOZ’DA BAŞKAN EŞİ FARKI

SOSYAL SORUMLULUK

Maltepe’de Anneler de İşin İçinde


YIL: 8 SAYI: 74 MAYIS 2014

’den merhaba...

40

Türkiye’nin bütün kentleri bilgedir. Kendi insanına da başka kentlerden gelenlere de iyiliğin ve kötülüğün nelere mâl olduğunu, geçmişte bütün bunların neler doğurduğunu, doğrunun peşinden gidenlerle yanlışa meyledenleri zamanın nerelere layık bulduğunu sessiz ve derinden anlatır kentler. Kimi bunu bir telkarinin motifiyle, kimi bir tülbendin oyasıyla, kimi bir şairin bin yıllık mısrasıyla, kimi dağ tepesinde taşa oyulmuş bir izle, kimi türlü devirler görmüş bir kadının yüzündeki kınasıyla, kimi içinden geçen derenin ismiyle, kimi el emeği bir halının deseniyle anlatır kendi insanına gerçeği. Dünden bugüne kalan mirası ile yapar bunu, tarihi ile yapar, doğası ile yapar, her köşesinde saklı gizleri ve silinmez izleri ile yapar… Biliyoruz ki insan, kendi kentinin bilgisi ile yoğrulur. Ülkemizin güzelim kentlerinde tanıdık tanımadık bunca güzel insanın olması bundan. Yerel yöneticilere düşen ise kendi kentlerinin bu bilgeliğini yaşatmak, görünür ve anlaşılır hale getirmektir. Yerel seçimlerin ardından kentler yaşamlarına kaldıkları yerden devam ediyor. Yerel yöneticiler kendi kentlerine dünya çapında değer katacak müzeler, atölyeler, kütüphaneler, sanat evleri, kültür merkezleri, anıtlar inşa ediyor büyük emeklerle ve büyük heyecanlarla. Bilgi yaşasın, uzun ömürlü olsun, öğrenilen ne varsa paylaşılsın, bilgi o kentin en kıymetli değeri olsun diye yatırımlar yapılıyor. Kentinin bilgisini, tarihini, kültürünü, bahçeli evlerini, çiçekli sokaklarını, gaz lambalı günlerden kalma masallarını, atadan kalma eserlerini korumaya, çoğaltmaya uğraşan yerel yöneticiler, ‘güzel bir Türkiye’yi mümkün kılacak kişilerin başında geliyor. Onların sorumluluğu çok.

44

Bu sorumluluğu en iyi şekilde yerine getirenler de zaten kentinden en değerli ödülü yani oyu almayı başarıyor. Kendi kentlerinde seçmenden bir kez daha ‘evet’ oyu alan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Recep Altepe, Hatay Belediye Başkanı Doç. Dr. Sayın Lütfü Savaş, Edremit Belediye Başkanı Sayın Kamil Saka ve Hendek Belediye Başkanı Sayın Ali İnci’yi Vazgeçilmeyen Başkanlar dosyamıza konuk ettik bu sayımızda.

48

Bursa’nın güzel geleceği için çok güzel planları olan Bursa Valisi Sayın Münir Karaloğlu ile Bursa’yı, Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek’in eşi Sayın Ayşe Çelikbilek ile Beykoz’u ve başkan eşi olmanın zorluklarını, güzelliklerini değerlendirdik. Yerel yöneticilerin vazgeçilmez markaları dosyasının ikinci bölümünde Denizbank’ın ve HMF Makina’nın hizmetlerine yakından baktık.

52

Bir yandan 7. Özelkalem Dergisi Yerel Yönetim Ödülleri Töreni’nin hazırlıklarını Vestel Led Aydınlatmaları’nın Ana Sponsorluğunda heyecanla sürdürürken, siz değerli Özelkalem okurları için Türkiye’nin her yerinden yerel yönetimlere dair çok özel bilgiler alacağınız bir dergi hazırladık. Keyifle okumanızı dilerim. Saygılarımla, Erengül Bilenser


4

ADANA / ÇUKUROVA

AMASYA

ÇUKUROVA BELEDİYESİ BEN DAHA NELER YENİDEN T.C. BELEDİYESİ YAPABİLİRİM Son dönemde resmi kurumların tabelalarından kaldırılan T.C. kısaltması, Çukurova Belediyesi’nde de gündeme geldi ve vatandaşın talebi ile belediyenin tabelasında revizyon yapıldı. Makam koltuğunu her cuma belediyenin bahçesine koyan ve vatandaşlardan gelen talep ve şikayetleri dinleyen Başkan Çetin, bu buluşmalardan birinde “Çukurova Belediye binasında neden T.C. ibaresi yok?” şeklindeki yakınmayla karşılaştı. Belediye görevlilerine talimat veren Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin, “Merak etmeyin, gelecek hafta Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk harflerini simgeleyen T.C. kısaltması, tabelamıza eklenmiş olacak” dedi. Kabartma T.C. harfleri, geçtiğimiz günlerde Çukurova Belediyesi binasının tabelasına yeniden asıldı. Bu sırada çevrede bulunan vatandaşlar, T.C. ibaresi tabelaya eklenirken alkışlarla duruma eşlik etti. Vatandaşlardan gelen şikayet ve talepleri kısa vadede değerlendirmeye çalıştıklarını belirten Çetin, “Vatandaşlarımızın T.C. ibaresine yönelik hassasiyetini çok iyi anlıyorum. Biz de gereğini hemen yaptık. T.C. ibaresinin bir belediye binasında bulunması gerekir.” dedi.

Aslında herkesin türlü yetenekleri var ancak pek çok kimse olanak bulunmadığı için yeteneğini bir ürüne, başarıya dönüştüremiyor. Yerel yönetimlerin buna yönelik olanaklar sunduğu kurs merkezleri, vatandaşlar için de değerli kazanımlar sağlıyor. İmkan olsa aslında insan neler neler yapabilir. Yenimahalle Belediyesi bünyesinde faaliyet yürüten YENİMEK Meydan Kurs Merkezi de bu ortamlardan biri. Kursiyerlerin bir yıl boyunca eğitim aldıktan sonra ürettiği tasarımlar, şimdi Meydan AVM’de sergileniyor. Serginin açılışına katılan ve çalışmaları yakından inceleyen Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, “Her geçen sene kurslarımız çoğaldı. Kursiyerlerimiz yılsonu sergilerinde ürünlerini satışa sunarak kimi zaman ev ekonomilerini güçlendirirken kimi zaman da hayır kurumlarına bağışlar yapıyorlar ve toplumsal dayanışmanın önemini herkese gösteriyorlar. Sizlerle gurur duyuyorum.” dedi. YENİMEK kursları, 200’e yakın uzman eğitmen kadrosu ile 12 merkezde ve toplam 87 branşta eğitim vermeye devam ediyor.

ANKARA / YENİ MAHALLE

GÜMÜŞHACIKÖY’DE TARİHİ DÖNEM Tarihte siyasi aklını, herkesi kucaklayan hoşgörüsünü, sonsuz yardım severliğini her daim en etkili şekilde kullanmış ve hatta sıklıkla sultanların kararlarında bile belirleyici olmuş kadın. Günümüzün siyasi sahnesinde de yeniden hakkı olan yere ulaşmak için politikada aktif rol alıyor. Amasya’nın Gümüşhacıköy İlçesi de 2014 seçimleri itibariyle artık bir kadın başkan tarafından yönetiliyor. 124 yıllık bir belediye olan Gümüşhacıköy’de 30 Mart’taki yerel seçimlerde CHP’den belediye başkanı seçilen Zehra Özyol, ilçenin ilk kadın belediye başkanı oldu. Zehra Özyol, Anadolu kadınının Kurtuluş Savaşı’nda cephede yerini aldığı gibi bugün de hayatın her safhasında, siyasette, yöneticilikte, iş alanlarında

yer bulduğunu söyledi. Özyol, Mustafa Kemal Atatürk’ün, Avrupa ülkelerinden önce kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanıdığını belirterek, “Belediye başkanı seçilerek bu hakkımı kullanmış ve Ata’ma bu konuda minnet borcumu ödemiş durumdayım.” dedi. Kendisini kutlayan kadınlardan bazılarının ilk defa belediyeye geldiklerini anlatan Özyol, “Kadın kadına sorunlarımızı çözeceğimizi, kadın kadına birçok sıkıntıyı paylaşacağımızı ifade ediyorlar. Biz de bu rahatlığı kadınlarımıza hissettiriyoruz. Son günlerde kadına şiddet ve kadın cinayetleri arttı. İlçemizde bu olayları önlemek için elimizden geleni yapacağız. Gümüşhacıköy’e sözüm var, herkesin belediye başkanı olacağım.” ifadelerini kullandı.



6

KISA HABERLER

ANTALYA

ANTALYA’YI UÇURACAK PROJELER Seçimler öncesinde bütün adayların kendi kentleri için pek çok vaadi oldu. Şimdi bütün o vaatleri yerine getirme zamanı. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, en kısa sürede vizyon projelerine başlayacağını söyledi. Seçimin geride kaldığını, hizmet döneminin başladığını vurgulayan Başkan Türel, Antalya’nın çözüm bekleyen en önemli sorunlarının başında ulaşım ve trafik geldiğini belirterek; “Beş senelik vadede toplam on dokuz kavşak ve iki yüz kilometre yeni yolu Antalya’ya kazandıracağız. Yeni yollar da açarak trafik çözümüne katkı sağlayacağız.” dedi. Başkan Türel, Gazi Bulvarı üzerinde üç kavşağı yer altı yolları ile birleştirmeyi ve paralel yollar açarak batı doğu istikametinde trafiği rahatlatmayı planlıyor. Türel, bir başka yol çalışması olarak da EXPO kapsamında Karayolları’na önerdiği projenin yeniden altını çizerek, bu proje için de bir an önce gerekli adımları atacaklarını, doğu batı ekseninde üçüncü havaalanı yolu açılmasının da 2016 EXPO’ya kadar söz konusu olacağını, en önemlisi ise Kuzey Çevre Yolu’nun da hayata geçirileceğini dile getirdi.

Başkan Türel, kentin kanayan yarası olan Özel İdare binasının yıkımına başlayacaklarını anlattığı konuşmasında, katılımcılara enteresan bir öneride de bulundu; “Şimdiden bina önünde fotoğraf çektirin. Özel İdare binasını böylece tarihin tozlu raflarına terk edeceğiz.”

AYDIN / DİDİM

DİDİM GÜZELLİKTE DÜNYA İLE YARIŞIR Beach Resort & Spa Otel’de yapılan ve yaşları 18 ile 23 arasında değişen 16 güzelin katıldığı yarışmayı, Didim Belediye Başkanı A. Deniz Atabay, CHP’li Meclis Üyeleri ve eşleri ile aralarında otel misafirlerinin de bulunduğu çok kalabalık bir davetli grubu izledi.

Dünyanın en güzel kentlerinden biri olan ve bütün turistleri güzelliğine hayran bırakan Didim, geleneksel hale getirdiği güzellik yarışması ile de iddiasını ortaya koyuyor. Aydın’ın Didim İlçesi’nde bu yıl altıncısı düzenlenen Miss Apollon Güzellik Yarışması, her yıl daha fazla ilgi görüyor. Bu yıl Venosa

Yarışmada güzeller önce sahnede dans şovu yaptılar ve ardından da tek tek jüri üyelerine tanıtıldılar. Her güzellik yarışmasında olduğu gibi bu organizasyonda da yarışmacılar yerel kıyafetlerini de sergilediler. Yarışmada 3. seçilen 15 numaralı Bred Aleksandra tacını ve ödülünü Fashion TV Direktörü Cüneyt Polat’ın elinden aldı. Yarışmada 2. olan Kazakistan’lı Tsiganova Ekaterina’ya ise ödülü ve tacı 2013 yılı Miss Apollon Güzeli Larisa Petrosyan tarafından takdim edildi. Yarışmanın en güzel kızı ise Letonyalı Kubasova Diana oldu. Diana, tacını ve ödülünü Penınsula Turizm ve Venosa Otel Yönetim Kurulu Vaşkanı Tevfik Bağcı’nın elinden aldı.



8

KISA HABERLER

BATMAN

BURSA / GÜRSU

BATMAN’IN ÇÖPLERİNİ EŞBAŞKANLAR TOPLADI Belediye başkanı demek, kentin neye ihtiyacı varsa onu yapan ve bizzat kendisi işin başına geçerek kentin dikkatini sorunların üzerine çeken kişi demektir. Batman’da bu gerçek anlamda yapıldı ve Temizlik Kampanyası kapsamında kentin çöpleri Batman Belediye Eşbaşkanları Sabri Özdemir ve Gülistan Akel ile öğrenciler tarafından toplandı. Batman Kent Konseyi Gençlik Meclisi üyeleri kent temizliğine dikkat çekmek için çevre yürüyüşü yaparak sokaklarda çöp toplama etkinliği organize ettiler. Batman Cumhuriyet Meydanı ve 8 Mart Kadın Parkı önünde toplanan eşbaşkanlar ve öğrenciler, sokak sokak dolaşarak çöpleri topladı. Kampanyaya destek veren Kız Meslek Lisesi öğrencileri ise, kirlettikleri yerleri kendilerinin temizlediklerini ve Batman için

duyarlılık oluşturmak amacıyla kampanyaya destek verdiklerini söyledi. Kampanyası sonrasında açıklama yapan Batman Belediye Eşbaşbakanı Sabri Özdemir, “Bu kampanyayı bu gün ile sınırlamayacağız. Kampanyamız ayın 26’sında tekrarlanacak. Temizlik bilincini öncelikle zihinlere yerleştirmeyi düşünüyoruz.” dedi. Eşbakan Gülistan Akel ise “Batman Belediyesi olarak temizlik tartışmalarına çözüm getirmek amacıyla gençlerle, halkımızla birlikte ortak kampanyaları hedefliyoruz.” diye konuştu.

BAŞKAN ŞU AN NE YAPIYOR

Aslında günlük programlarını sürekli olarak paylaşsalar da belediye başkanlarının her an nerede ne yaptıkları, kentlerine nasıl hizmet ettikleri hem merak konusudur hem de şeffaflık vaadi gereği vatandaşla paylaşılması gereken bir durumdur. Bursa’nın Gürsu İlçesi’nde bu konuda önemli bir adım atıldı ve Başkan’ın makam odası kameralar aracılığıyla halka açıldı. Gürsu Belediye Başkanı Cüneyt Yıldız’ın, kamera yerleştirilen makam odası, artık internette her an canlı olarak izlenebiliyor. Yıldız, açıklamasında, yerel seçimler öncesi vatandaşlara, hesap verebilirlik ve şeffaf belediyecilik ilkeleri doğrultusunda çalışacaklarına dair söz verdiğini hatırlatarak; “Bu uygulama, şeffaf belediyecilik anlayışımızla özdeş bir şey. Vatandaşlarımız bizi ne zaman görmek istiyorlarsa belediyemizin internet sitesindeki ‘başkanı izle’ butonundan günün 24 saati izleyebilir, internetten bakarak yerimizde olup olmadığımızı kontrol edebilir. Zaten randevu sistemimiz yok, kapımız herkese açık. Her gelen vatandaşla en iyi şekilde görüşüyoruz.” diye konuştu. İhaleleri de internette canlı yayınlayacaklarını ve e-mobil belediyeciliğe geçiş için altyapı hazırlıklarının sürdüğünü de aktaran Yıldız, ilçeyi şeffaf ve katılımcı bir anlayışla yönetme hedefi doğrultusunda adımlar atmaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.

BURSA / NİLÜFER

NİLÜFER BELEDİYESİ, ARAÇ PARKINA 11 TAKVİYE DAHAYAPTI

Sağlık hizmetlerinde kullanılmak üzere bir ambulans, tanıtım ve organizasyonlara kullanılmak üzere bir led ekran taşıyıcı kamyon ve hizmet alanında kullanılmak üzere 9 binek araç alındı.

Nilüfer Belediyesi, araç parkını güçlendirdi.Nilüfer Belediyesi, araç parkına 11 takviye daha yaptı. Sağlık hizmetlerinde kullanılmak üzere bir ambulans, tanıtım ve organizasyonlara kullanılmak üzere bir led ekran taşıyıcı kamyon ve hizmet alanında kullanılmak üzere 9 binek araç alındı. Toplam 700 bin TL’ye mal olan araçlarla birlikte Nilüfer Belediyesi parkında araç sayısı 188’e çıktı. Nilüfer Belediyesi araçları, özel takip sistemiyle sürekli gözetim altında tutuluyor. Nilüfer’e en kaliteli hizmeti verebilmek için ellerinden geleni yaptıklarını ifade eden Başkan Mustafa Bozbey, araçların kazasız belasız kullanılması dileğinde bulundu. Kurban kesilmesinin ardından yeni araçlar göreve başladı.



10

KISA HABERLER

DİYARBAKIR

ÇÖZÜM SÜRECİ DİYARBAKIR’DA TURİZM SORUNUNU DA ÇÖZER Mİ

Diyarbakır Valisi Mustafa Cahit Kıraç, çözüm süreci ile ilgili yaptığı açıklamada, bölgede son iki yıldır çatışmanın olmadığını söyledi. Diyarbakır’ın bir medeniyet şehri ve uygarlıklar bölgesi olduğunu belirten Vali Mustafa Cahit Kıraç, “Son günlerde

bazı ufak tefek bazı sıkıntılar yaşasak da kavganın ve terörün aslında bu bölgenin dokusuna uyuşmadığını göstermek adına bunları yapıyoruz. Diyarbakır’ın marka değerini düşürmeye kimsenin hakkı yok. Biz insanlığımızla, değerlerimizle, eserlerimizle varız. Diyarbakır çatışmalarla, sıkıntılarla kendini izah edecek bir şehir değil. Onlar geride kaldı artık. Biz Diyarbakır’da eğitimde, sağlıkta, kültürde ve bu tür etkinliklerde var olduğumuzu göstermek, akademik çalışmalarla kendimizi ispat etmek zorundayız. Diyarbakır’ın vazgeçemeyeceği sektör turizm sektörüdür. Diyarbakır’ın en güçlü turizm değeri tarihtir, kültürdür, sanattır, insan varlıklarıdır. Bu alanda gidilebilecek en ileri noktaya gitmeye gayret ediyoruz. Geçtiğimiz yıl Diyarbakır’a gelen turist sayısı 200 bin civarındaydı. Bu sayı Diyarbakır’ın tarihi değerleriyle bağdaşmıyor. Türkiye’nin 50 milyon turist, 50 milyar gelir hedefi doğrultusunda Diyarbakır’a düşen görevi sektör ilgilileri ile birlikte bizim üstlenmemiz lazım.” dedi.

EDİRNE

KAYMAKAM OLMAK İÇİN ERKEK Mİ OLMAK GEREK Böyle bir yasa yok ama böyle bir algı var. Aslında pek çok meslek sadece erkek mesleği gibi algılanıyor ancak kaymakamlık için bu daha da yaygın bir görüş. İçişleri Bakanlığı Eğitim Daire Başkanlığı’nca düzenlenen Marmara Bölgesi gezisi kapsamında 99. Dönem 60 kaymakam adayı Edirne’yi ziyaret etti. Başta Mimar Sinan’ın ustalık eseri Selimiye Camii olmak üzere tarihi mekanları ziyaret eden 60 kişilik heyet arasında Nazlı Demir, tek kadın kaymakam adayı olarak yer aldı. Kaymakamlığın kadınlar tarafından pek tercih edilmediğini dile getiren Demir, “Herhalde taşrada çalışmak istemiyorlar. Bir de halk arasında ‘kadından kaymakam olmaz’ zihniyeti halen yaşıyor. Ben stajımı bir kadın kaymakamın yanında yaptım. Hakikatten hiçbir erkekten farkı olmadığını hatta eğitim olsun, sağlık olsun, aile düzeni olsun birçok anlamda

daha duyarlı olduğunu gördüm. Pek çok meslek büyüğümüz de kadınlarla çalıştıktan sonra kadından kaymakam olmaz tabusunun yıkıldığını belirtmiştir.’ diye konuştu.



12

KISA HABERLER

ERZURUM / PALANDÖKEN

PALANDÖKEN’DE TEMİZLİK VAR Türkiye’nin turizm gururu olan, evinde misafir ağırlar gibi özenle her kış on binlerce yerli ve yabancı turisti ağırlayan Palandöken, bugünlerde temizlik çalışmalarına çok daha fazla hız vermiş durumda. Bir yandan kaldırımlar yenilenirken diğer yandan yolların temizlik çalışmaları yürütülüyor. Kaldırımlar ve yollar tazyikli suyla yıkanıyor. Sokaklar düzenli olarak süpürüyor. Çalışmaların yaz boyunca süreceği açıklandı. Palandöken Belediye Başkanı Orhan Bulutlar, çevre temizliğinin insan sağlığı açısından önemine işaret etti. “Daha temiz ve yeşil bir çevre için çalışıyoruz. Ekiplerimiz gece gündüz çalışarak sokaklarımızı, kaldırımlarımızı temizliyor. İlçemizi, daha modern ve daha yaşanabilir hale getiriyor. Çöpler her gün düzenli olarak alınıyor. Temizlik noktasında hemşerilerimizden destek bekliyoruz.” diyen Palandöken Belediye Başkanı Orhan Bulutlar, kapımız 7 gün 24 saat vatandaşa açık.

Taleplerini, sıkıntılarını, olumsuzluklarını ve fikirlerin benimle paylaşabilirler. Bunlar için değilse bile gelsinler, belediye vatandaşındır, buyursun çayımızı içsinler.” diye konuştu.

ESKİŞEHİR

AMERİKA’DA BİR DERGİDE ESKİŞEHİR HABERİ

Hayal etmek ve gerçek olması için ne gerekiyorsa yapmak, ‘güzel bir Türkiye’ hedefinde her kenti en iyi yerlere taşıyacak en önemli güç. Eskişehir bu güze fazlasıyla sahip. Son yıllarda yerli ve yabancı turistin akınına uğrayan Eskişehir, Amerika Birleşik Devletleri’nde yayımlanan bir turizm dergisine de konu oldu. Huff Post Travel isimli dergideki yazıda Eskişehir, ‘gizlenmiş bir Venedik parçası’ olarak nitelendiriliyor. Porsuk üzerindeki gondol fotoğraflarının da yer aldığı yazıda Eskişehir’den şöyle söz ediliyor: “Daha önceki seyahatlerimizde Vegas’tan Çin’e ve Güney Kore’ye kadar birçok ülkede, gizlenmiş Venedikler gördük. Zarif erkekler zarif kanalların

üzerinde kürek çekiyor. Sanki büyüleniyorsunuz. Hiç ummadığımız bir yerde en son gizlenmiş Venedik’i görünce daha çok şaşırdık. Türkiye’de Eskişehir… Başkent Ankara’dan birkaç saatlik uzaklıktaki bu küçük üniversite şehri, ilgi çekici mekanları ile tüm dünyadan ziyaretçileri cezbediyor. İçlerinden biri mezarlıktan çevrilme devasa parkları, 20 dönümlük Japon Bahçesi ve nehir kıyısındaki yapay plajı ile Eskişehir, açıkhava rekreasyon alanları harikası haline gelmiş. Ama bizce şehrin en güzel kısmı, çimenlerin ve kır çiçeklerinin arasında nikahların kıyıldığı Aşk Adası’nda bir gondol turuna katılma şansını yakalamak… Eskişehir kendini kusursuz bir Avrupa şehri olarak hissediyor.



14

KISA HABERLER

İSTANBUL / BÜYÜKŞEHİR

DÜNYADAKİ RANT İŞTAHI İSTANBUL’U DA YUTAR MI Araziler giderek azalıyor, etrafı göğe erecek yükseklikte yapılar sarıyor, kentsel dönüşüm her yerde hızla sürüyor ama bu arada kentler ve kent yaşamı neye dönüşüyor tartışılır. Bu tartışmaya, meselenin kalbinden de ses geldi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, kentsel dönüşümün ranta çevrilmeden üzerinde hassasiyetle durulması gerektiğini belirterek, “Bazı sıkıntılar yaşanmakta. Maalesef dünyada bir rant iştahı var. Bununla mücadele etmek kolay değil.” dedi. İstanbul Ticaret Odası’nda düzenlenen Kentsel Dönüşümün Sosyal Boyutu Sempozyumu’na katılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, bu toplantıyı çok önemsediğini belirterek, “İstanbullu olarak gerçekten kârda mıyız, zararda mıyız? Böyle bir bakış açısıyla bu günü değerlendirmek mümkün. Bir gerçek var, dünya nüfusu artmakta. 7 milyar dünya nüfusundan bahsederken yakın bir gelecekte 9 milyara gidecek olan bir dünyadan bahsediyoruz. Kentler hızla gelişerek, dengeler bozulmaya başladı. Bize düşen ise kent yönetimi, karar

organları olarak bu dengeleri doğru kurmak ve korumak.” dedi. Yönetimlerin kendi ideolojik yapılarına göre şehirlerde farklı çalışmalar yaptığını belirten Topbaş, “Kentler hangi fonksiyonları, işlevleri üstlenecekler, bunların kararını vermediğimiz için bugün maalesef yöneticilerin kendi siyasi perspektifleri doğrultusunda şehirler gelişti. Her yöneticiye göre yeni, farklı adımlar atıldığını görmekteyiz, bu da gelecek adına kaygı verici. Kentlilik, sosyolojik bir evrimdir. Bugün bizim ihtiyaçlarımız farklı. Geçmişi tabii ki korumalıyız ama bugün şartlar bize farklı şeyler sunuyor. Avrupa’nın 23 ülkesinden büyük bir şehir İstanbul. İstanbul’da sitelerde ekonomik durumları aynı durumda olan insanlar birbirleriyle ilişki kuruyor, diğerini hissetmiyor. Bu tip yerlerde yaşayanlar arka sokaklardaki problemlerin farkında değiller. Aradaki uçurum giderek artmakta, makas açılmakta. 14 dairelik bir yapıda komşusunun öldüğünü duymuyorsa, bu sosyal bir vakadır. Bu konuya hassasiyetle yaklaşmalıyız.” diye konuştu.



16

KISA HABERLER

İSTANBUL / BEŞİKTAŞ

BAŞKAN HAZİNEDAR ‘ORDU GÜNLERİ’NDE Feshane’de düzenlenen ‘Ordu Tanıtım Günleri’nde hemşerileriyle bir araya gelen Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar, “Her sene vatandaş olarak desteklediğim Ordu Günleri’ni bu defa başkan olarak destekliyorum.” dedi. Ordu Valiliği ile Ordu Dernekler Federasyonu öncülüğünde bu yıl 4’üncüsü düzenlenen ve

Ordu’nun ilçelerinin, yöresel yemeklerinin, kent kültürünün tanıtıldığı Feshane Ordu Günleri’ne Beşiktaş Belediyesi de standıyla yer aldı. Ordu’da büyüdüğünü, örf ve geleneğinin burada oluştuğunu söyleyen Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar, “Herkesin kendine göre gelenek ve görenekleri var. Bende bu değerlerimizi korumak, taşımak için İstanbul’un kendi yaşamına uygun olarak İstanbullularla buluşturmak amacıyla emek sarf ediyorum. Burası da bütün bunların buluşmasıdır. Burada değerlerimizi, kültürümüzü çocuklarımıza da aktarmaya çalışıyoruz. Farklı değerleri burada buluşturmanın mücadelesini veriyoruz.” diye konuştu.

İSTANBUL / GAZİOSMANPAŞA

GAZİOSMANPAŞA, TÜKETİCİ HAKLARININ PEŞİNDE REKOR KIRDI Yerel yönetimler bir yandan kenti geliştirirken bir yandan da vatandaşın haklarını koruyacak yöntemler geliştirmeli elbette. İstanbul Gaziosmanpaşa’da bu konuda alkışı hak eden bir durum var. Gaziosmanpaşa Belediyesi Tüketici Hakları Birimi, son zamanlarda sıkça karşılaşılan kredi dosyası ücret iadesi konusunda başka kentlere de örnek olacak çalışmalar yürütüyor. Türkiye’de ilk kez yapılan uygulamaya 8 bin kişi başvurdu ve bugüne kadar rekor kırılarak toplam 1 milyon TL vatandaşlara iade edildi. Kurulduğu günden bugüne neredeyse her yıl ‘Tüketici Hakları Ödülü’ almaya hak kazanan Birim, kredi dosya masraflarını tahsil ettiği vatandaşlar için bir program düzenledi. Bu ay toplamda 40 kişiye, 48 bin lira dağıtan Tüketici Hakları Birimi yetkilileri, kapıdan satışlarda kandırılan 7 vatandaşın da satış sözleşmelerini iptal ettirdi. Gaziosmanpaşa Belediyesi Tüketici Hakları Birimi Sorumlusu, İlçe Tüketici Hakem Heyeti Üyesi ve Tüketici Hakları ve Çevreyi Koruma Derneği Başkanı Osman İlhan, “Türkiye’nin her yerinden 8 bin 700 müracaat var. Bunların yüzde 99’u banka kredi dosyaları. Bugüne kadar 1 milyon TL iade dağıttık.” dedi. Av. Serhat Şahin de 6502 sayılı yeni tüketici kanunu konusunda katılımcılara bilgi verdi.



18

KISA HABERLER

İZMİR / BAYRAKLI

İZMİR / KARŞIYAKA

BAYRAKLI BELEDİYESİ’NDE İŞLER KOLAY

BAŞKANIN MAKAM BİSİKLETİ

Belediyelerdeki işler her zaman vatandaşın gözünde büyüyen, vatandaşı uğraştıran, zaman alan, birçok imza gerektiren işler olarak algılanır. Bayraklı Belediyesi’nde durum artık hiç de öyle değil, yeni uygulamaya alınan sistemle Belediye’de işler herkes için çok kolay. İlklerin belediyesi Bayraklı, E-Belediyecilik hizmetini aktif uygulayan yerel yönetimlerden biri olarak şimdi de e-imar ve kent rehberi hizmetiyle vatandaşlarına büyük kolaylık sağlamaya başladı. www.bayrakli.bel.tr internet adresine giren vatandaşlar, e-imar butonuna tıklayarak ister adres bilgilerini ister ada parsel bilgilerini sisteme giriyor, taşınmazlara ait imar durum bilgilerini anında görebiliyorlar. Bayraklı İlçesi’nin tamamının dahil edildiği sistem için Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü ile protokol imzalandı. Bayraklı Belediyesi, İzmir’de komplike olarak kullanılan ilk e-imar programı ile vatandaşların Tapu Müdürlüğü’ne gitme zorunluluğunu ortadan kaldırmış oldu. Belediye’de imarla ilgili olarak vatandaştan istenen son ay vizesi kağıdı da ortadan kalkmış oldu. Sistem birim müdürlüklerinde kağıt trafiğini büyük oranda azaltırken süregelen sistemin hızlanmasına yol açtı. Program sayesinde belediye birimleri arasında tam koordinasyon sağlanmış oluyor.

Yerel yöneticilerin vatandaşa örnek olması gerekir. Vatandaşın ne yapması isteniyorsa, yerel yöneticiler de bu davranışları içtenlikle ve sürekli olarak sergilemelidir. Sık rastladığımız bir durum değilse de İzmir Karşıyaka’da bunun güzel bir örneği yaşanıyor. Kent içinde bisiklet kullanımını özendirmek ve bisikletin ulaşımda kullanılmasının önünü açmak isteyen Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, evinden belediyeye kadar bisikletle gitti. Trafik Haftası Etkinlikleri kapsamında, İzmir Bisiklet Derneği tarafından organize edilen tura, üyeler de katıldı. Mavişehir’den başlayan bisiklet turu, belediye binası önüne kadar sürdü. Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar; “Karşıyaka bir spor kenti. Sporun her branşıyla ilgilenen bir toplumuz. Bisikletler için uygun yolları arttırmak ve bisiklet kullanımını özendirmek gerek. Bisiklet hem spor hem de sosyalleşme aracıdır. Ben de sık sık evden belediyeye bisikletle geleceğim.” dedi.

KARTAL

KARTAL’DA ÇEVRECİ ÇÖP KAMYONLARI

Çevreci bir yerel yönetim, bu meseleye çok yönlü yaklaşmalı ve kalıcı fayda sağlayacak yatırımlar yapmalı. Kartal Belediyesi de çevreye duyarlılığını orta koyan bir kararla bu konuda kente temiz bir nefes aldırıyor. Kartal’da artık evsel atıklar, elektrikli çöp kamyonları ile gürültüsüz ve egzoz gazı olmadan toplanacak. Çevreye ve insan sağlığına önem veren Kartal Belediyesi,

karbondioksit salınımını azaltan, küresel ısınmaya karşı ve çevreyi koruma prensibi ile tasarlanmış 4 adet çevre dostu elektrikli hidrolik sıkıştırmalı evsel atık toplama aracını Kartallıların hizmetine sundu. Son teknoloji ile donatılan bu çöp toplama araçları, aküyle çalışarak üzerlerindeki özel yapılma dinamoyla aküyü şarj etme özelliğine sahip. Kartal Belediyesi’nin hizmete sunduğu akülü kamyonlar, sıkıştırmalı hidrolik sistemiyle 7 ton evsel atık ve çöpü haznesinde muhafaza edebiliyor. Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz, çöp kamyonlarının gürültü ve egzozla ilgili etkileri konusunda Kartallıların ciddi duyarlılık gösterdiğini belirterek; “Bizim temel hedeflerimizden biri de çöpü sokaktan en kısa sürede alarak çevre ve sağlık açıdan olumsuzluk yaratacak koşulları önlemek. Özellikle merkez bölgede çöp alma işlemini yaparken vatandaşların rahatsız olacağı gürültüyü ve havaya karbon salınımını asgari düzeyde azaltmak, yaşanılabilir bir çevre ve kent bizim hassasiyet gösterdiğimiz önemli konulardan biri.” diye konuştu.



20

KISA HABERLER

KAYSERİ

BÜYÜKŞEHİR ÇÖZER 30 Mart Yerel Seçimleri ile birlikte Büyükşehir Belediyesi sınırlarına dahil olan ilçelerdeki yatırım toplantılarını tamamlayan Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki, ilçeler arasında farklılık gözetmeden hizmet edeceklerini söyledi. Başkan Özhaseki, “Bir taraftan Büyükşehir’in yasal sorumluluğunda olan su, kanal, arıtma gibi hizmetler söz konusu iken bir taraftan da aslında ilçelerimizin yapması gereken ama imkanı olmadığı için bizim inisiyatif alarak yerine getirmeyi görev bildiğimiz işler var. Bu çağda içler acısı bir durum var. İlçelerimizin birçoğunda kanal yok, arıtma tesisi yok. En güçlü gözüken ilçelerimizin bile sularında, kanallarında sorun var. Arıtma tesisleri çalışmıyor. İlçe merkezleri toz toprak içinde. Hiçbirinde gençliği orada tutacak bir yer yok. Spor alanları bulunmuyor. Birçoğunun düğün salonları, konferans salonları, sosyal imkanları yok. Böyle olunca ilçeler göç veriyor. Orada çalışan memur arkadaşlar şehirde kalıyorlar ve her gün gidiş geliş yapıyorlar. Bunun önüne geçecek çalışmalar yapmak zorundayız.” dedi.

KIRIKKALE

KIRIKKALE HALKI GÖRÜŞMEDE Vatandaş, kendisine hizmet etmesini istediği yerel yöneticiyi seçer ve yerel yönetici de kentine en iyi hizmeti sunar. Vatandaşın sorunlarını çözmek, bunun için de sık sık vatandaşla bir araya gelip onu dinlemek de bir yerel yöneticinin önceliğidir. Bu, Türkiye’de henüz pek gerçekleştirilememiş bir idealse de Kırıkkale’de örnek bir adım atıldı. Kırıkkale Belediye Başkanı Mehmet Saygılı uygulamaya koyduğu insan odaklı ‘Halk Günü’ projesi ile vatandaşlarla bir araya geliyor. Başkan yardımcıları ve birim müdürleri ile birlikte her hafta perşembe günleri saat 10.00’da belediye toplantı salonunda vatandaşları dinleyeceklerini söyleyen Başkan Saygılı, “Biliyorsunuz vatandaşlar daha çok bireysel taleplerle geliyorlar. Biz de vatandaş gelsin, herkesin arasında rahatlıkla derdini anlatsın istedik. Vatandaşlara böyle bir yol açtık. Gösterilen ilgi de son derece tatmin edici. Halkımızın taleplerini alıyoruz, gücümüz yettiğince vatandaşlara yardımcı olmaya çalışıyoruz.” dedi.

KAYSERİ / KOCASİNAN

KOCASİNAN’DA CUMHURBAŞKANI HEYECANI Yerel yöneticilerin her zaman çok önemli protokol misafirleri olur ancak cumhurbaşkanını ağırlamanın heyecanı ve mutluluğu başka şeye benzemez. Kayseri’nin Kocasinan Belediyesi de geçtiğimiz günlerde bu heyecanı yaşadı. Kayseri’nin Kocasinan İlçesi’ni ziyaretinde başkanlık makamına çıkan Cumhurbaşkanı Gül, “Mustafa Çelik’i tekrar tebrik ediyorum. Hayırlı olsun. Mehmet Özhaseki ve Memduh Büyükkılıç’ı da tebrik ediyorum. Onları daha önce makamlarında ziyaret etmiştim. Yeni Başkan Mustafa Çelik’i makamında tebrik edelim istedim. Artık resmen sorumluluğu aldınız. Bundan sonra da inşallah

kentimizi daha çok güzelleştirmek, çok daha ileri götürmek ve gelecekte herkesin gönlünce yaşayabileceği, sanayisiyle, ekonomisiyle, kültürüyle, eğitimiyle, turizmiyle, bütün sosyal faaliyetleriyle burayı gerçek anlamda büyük şehir, Orta Anadolu’nun metropolü yapıyorsunuz. İnşallah bundan sonra da bu yarışta geri kalmadan daha ileri götüreceksiniz. Gözümüz artık üstünüzde.” dedi. Kocasinan Belediye Başkanı Mustafa Çelik de “Tarımda, sanayide, ticarette, eğitimde, sağlıkta, turizmde çok önemli değerlerimiz var. Bu değerler üzerinde çalışarak, Kocasinan’ı daha da büyütmek için gayret edeceğiz.” diye konuştu.



22

KISA HABERLER

MARMARA BELEDİYELER BİRLİĞİ

MARMARA BELEDİYELER BİRLİĞİ BAŞKANINI SEÇTİ Marmara Belediyeler Birliği’nde başkan yeniden Recep Altepe oldu

Marmara Belediyeler Birliği’nin İstanbul’da yapılan 2014 yılı olağan birinci toplantısında başkanlık görevine yeniden Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe seçildi. 1975’te kurulan ve Marmara Denizi’ne kıyısı olan 166 belediyenin üye olduğu Marmara Belediyeler Birliği’nin 2014 yılı birinci olağan toplantısı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın da katılımıyla yapıldı. Belediye Başkanları ve meclis üyelerinden oluşan yaklaşık 400 kişinin katıldığı toplantının açılış konuşmasını yapan Marmara Belediyeler Birliği ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, “Hizmetlerimizi, hiçbir siyasi görüş ayrımı yapmaksızın bütün üyelerimize sunmaya ve bize verilen güvene layık olmaya çalışacağız. Marmara Belediyeler Birliği olarak, Türkiye’nin en güçlü bölgesel belediye birliğiyiz. Üyelerimiz arasında CHP’li de var MHP’li de, DP’li de. Bizim toplantılarımızda o kadar güzel bir arkadaşlık ortamı var ki kimin hangi partiden olduğunu anlayamazsınız. Hizmetlerimizi, hiçbir siyasi görüş ayrımı yapmaksızın bütün üyelerimize sunmaya devam edeceğiz.” dedi.

SAĞLIKLI KENTLER BİRLİĞİ

RECEP ALTEPE GÜVEN TAZELEDİ Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği’nde Başkan değişmedi… Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, Sağlıklı Kentler Birliği’nin yeni dönem ilk meclis toplantısında güven tazeleyerek yeniden Başkanlığa seçildi. Halkın yaşamaktan mutluluk duyacağı şehirler oluşturmak amacıyla on belediyenin bir araya gelerek kurduğu Sağlıklı Kentler Birliği’nin yeni dönem ilk meclis toplantısında konuşan Başkan Altepe, “Belediyeler, ülkelerin ve kentlerin gelişiminde temel öneme sahiptir. Hepimiz bu bilinçle 30 Mart yerel seçimleriyle kentlerimize daha iyi hizmet üretmek için göreve geldik. Hayal ettiğimiz yaşanabilir şehirler için belediyeler olarak, yeterli ve ihtiyaca uygun konut alanları, ulaşılabilir kentsel hizmetler, temiz ve sürdürülebilir bir çevre, herkese ulaşabilen halk sağlığı hizmetleri, kentte yaşayanların temel ihtiyaçlarının sağlandığı canlı bir kent ekonomisi, tarihi mirasına saygılı, güçlü, dayanışma içinde ve katılımcı bir toplum oluşturmalıyız.”dedi. Birlik başkanvekilleri, encümen üyeleri, plan ve bütçe komisyonları üyeleri de seçimle belirlendi. Toplantıda

ayrıca, Mersin Büyükşehir Belediyesi, Muğla Menteşe Belediyesi ve Denizli Pamukkale Belediyesi’nin Sağlıklı Kentler Birliği’ne katılımlarına ve Sağlıklı Kentler Birliği’nin sonbahar toplantısının da eylül ayında Kırşehir’de yapılmasına karar verildi.



24

KISA HABERLER

MARDİN / KIZILTEPE

KIZILAY’A CANDAN DESTEK Kan bağışı, ülkemizde toplum bilinçlendirme konuların başında geliyor. Yerel yönetimler de bu konuya özel olarak eğiliyor. Mardin Kaymakamlığı da Türk Kızılayı’na verdiği destekle plaket aldı. Mardin’in Kızıltepe İlçe Kaymakamı Erdoğan Turan Ermiş, Konu hakkında açıklamada bulunarak Kızılay Tırının ilçelerine iki ayda bir gelip kan topladığını, ilçelerinin gönüllü kan bağışçısı olduğunu söyledi. İnsanlarının çok duyarlı olduğunu belirten Kaymakam Ermiş, plaketi Kızıltepeli vatandaşlar adına aldığını ifade etti. Kızılay Kurum Hekimi Dr. Bülent Önel de “Günde ortalama 100 kan bağışı alıyoruz. Tabii başvurular daha fazla aslında, hepsi dikkatle değerlendiriliyor. Kan değerlerini muayeneden geçiriyor, uygun olanları alıyoruz.” ifadelerini kullandı.

MERSİN

MERSİN’İN RÖNTGENİ ÇEKİLİYOR Türkiye’de kaldırımlar her dönem sorun olmuştur ve halk da bu durumdan her zaman yakınmıştır. Görüntü kirliliği bir yana, kaldırımlara taşan tezgahların, kolilerin, masaların işgali nedeniyle vatandaşın rahatça yürümesi de engellenmiştir. Mersin, bu sorunla baş etmekte kararlı. Mersin kentinin röntgeninin çekildiğini ve büyük bir başıboşluk tespit ettiklerini belirterek bundan kent insanının da rahatsız olduğunu dile getiren Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, “Ruhsatsız esnaf sayısı çok fazla. Kaldırımlar, kıyılar işgal altında. Denize betonlar dökülmüş. İzinsiz büfeler faaliyette. Gayri nizami çalışanlar var. Bütün bunların bir düzene sokulması, eşitlik ve hukuka uygunluk çerçevesinde yeniden düzenlenmesi gerekiyor. Kitabına ve kurallarına uygun olarak hizmet yapmak istiyoruz. Bu kuralları anlatarak, gönüllülük ortamında yerleştireceğiz. Ancak direnenler olursa, yasal haklarımızı kullanırız.” dedi.



26

KISA HABERLER VALİLER KARARNAMESİ

VALİLER KARARNAMESİ Türkiye yakın dönemde yerel seçimler ve vali atamaları ile birlikte yeni bir yerel yönetim sürecine girdi. İçişleri Bakanlığı bünyesinde yapılan atamalarda 12 vali merkeze çekilirken, 19 valinin de yeni ataması yapıldı. Atama kararları, Resmi Gazete’de yayımlandı. MERKEZE ALINAN VALİLER Burdur Valisi Nurettin Yılmaz

Kars Valisi Eyüp Tepe

Bartın Valisi Ali Çınar

Manisa Valisi Abdurrahman Savaş

Batman Valisi Yılmaz Arslan

Mardin Valisi Ahmet Cengiz

Edirne Valisi Hasan Duruer

Ordu Valisi Kenan Çiftçi

Gümüşhane Valisi Yusuf Mayda

Rize Valisi Nurullah Çakır

Hakkari Valisi Necmettin Kalkan

Siirt Valisi Ahmet Aydın

VALİSİ DEĞİŞEN İLLER Sakarya Valisi Mustafa Büyük Adana Valiliği’ne, Tunceli Valisi Hakan Yusuf Güner Afyonkarahisar Valiliği’ne, İstanbul Vali Yardımcısı Ahmet Deniz Ardahan Valiliği’ne, Ardahan Valisi Seyfettin Azizoğlu Bartın Valiliği’ne, Eskişehir Vali Yardımcısı Azmi Çelik Batman Valiliği’ne, Avcılar Kaymakamı Hasan Kürklü Burdur Valiliği’ne, Merkez Valisi Dursun Ali Şahin Edirne Valiliği’ne, İçişleri Bakanlığı Hukuk Müşaviri Yücel Yavuz Gümüşhane Valiliği’ne, İçişleri Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanı Yakup Canbolat Hakkari Valiliği’ne, İstanbul Vali Yardımcısı Güney Özdemir Kars Valiliği’ne, Urla Kaymakamı Şehmuz Günaydın Kastamonu Valiliği’ne, Kastamonu Valisi Erdoğan Bektaş Manisa Valiliği’ne, Tokat Valisi Mustafa Taşkesen Mardin Valiliği’ne, Afyonkarahisar Valisi İrfan Balkanlıoğlu Ordu Valiliği’ne, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Ersin Yazıcı Rize Valiliği’ne, Adana Valisi Hüseyin Avni Coş Sakarya Valiliği’ne, Kamu Denetçiliği Kurumu Genel Sekreteri Mustafa Tutulmaz Siirt Valiliği’ne, Muratpaşa Kaymakamı Cevdet Can Tokat Valiliği’ne İzmit Kaymakamı Osman Kaymak Tunceli Valiliği’ne atandı.



28

VAZGEÇİLMEYEN BAŞKANLAR 2. BÖLÜM

BURSA NEDEN VAZGEÇMEDİ RECEP ALTEPE BURSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ Son yerel seçilerde kentin aynı başkanla yola devam etmek istemesinin altında çok neden var. Kentin özellikle son yıllardaki gelişme ivmesi, kente kazandırılan ilkler ve kentin tarihi kimliğinin yeniden o muhteşem görünümüne kavuşturulması seçmen üzerinde elbette çok etkili oldu. Bursa Büyükşehir Belediyesi yeniden Sayın Recep Altepe’ye emanet. Biz de Başkan’a kendisinin yeniden seçilmesindeki nedenleri sorduk.


Aynı kentte bu kaçıncı başkanlık döneminiz olacak?

2004-2009 döneminde Bursa’nın en büyük merkez ilçesi Osmangazi’de belediye başkanlığı görevini üstlendim. Bu süreçte dünyaya örnek olan birçok önemli eseri ilçemize kazandırdık. Burada yakaladığımız başarıdan dolayı olsa gerek partimiz 2009–2014 döneminde Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak bizi seçti. 2014 – 2019 dönemi de Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğuna oturarak, Büyükşehir tarihinde üst üste iki dönem Başkanlığa seçilen ilk isim olma şansını yakaladım.

Sizi vazgeçilmez başkan yapan kişilik özellikleriniz neler olabilir?

En önemli özelliğin katılımcılık ve sürekli halkın içinde bulunmak olduğunu görüyorum. Bursa’yı hiçbir zaman makam odalarından yönetme eğilimi içinde olmadım. Bursa’da ayak basmadığım mahalle hatta neredeyse köy kalmadı. Vatandaş istediği zaman bana ulaşma imkanı buluyor. Bu bir yerel yönetici için olmazsa olmaz bir özellik. Artık vatandaş kendisine tepeden bakan, ulaşılmaz yöneticiler istemiyor. Kendisini dinleyen, gerekirse ayağına kadar gelen yöneticiler istiyor. Biz bunu çok iyi başardık. Bunun yanında hayata geçireceğimiz her bir proje için parti ayrımı yapmaksızın toplumun bütün kesimlerinin görüşlerini aldık. Kente değer katacak bir projesi olan herkesle birlikte çalıştık. Kimin hangi partili olduğuna değil, önerdiği projenin kenti ne kadar geleceğe taşıyacağına baktık. Bu da bizi halkın gözünde ayrıcalıklı bir yönetici haline getirdi.

Seçmen neden sizi bu kadar seviyor ve yerinize başkasını istemiyor?

Seçmen, kendine yakın hissettiği, oturup derdini doğrudan anlatabildiği yani kendi

gibi birini yönetici olarak görmek istiyor. Bana ulaşmak için randevu alıp, günlerce kimsenin beklemesine gerek. Çarşıda, pazarda veya sokağına yapılacak bir projeyi incelemeye gittiğimde, düğünde, cenazede bana ulaşmaları kolay. Seçmen için sürekli ulaşılabilir olmak bir sevginin temel nedeni.

Sizi vazgeçilmez başkan yapan yatırımlarınızın hangileri sizce?

Geçtiğimiz dönem sanayiden spora, tarihi ve kültürel mirastan çevreye kadar her alanda birçok ‘ilk’i Bursa’ya kazandırdık. Mesela Türkiye’nin ilk yerli tramvayının üretilmesine öncülük ettik ve bugün yerli tramvaylarımız Bursa caddelerinde yolcu taşıyor. Bursa İstanbul arasında deniz ulaşımında bir ilki gerçekleştirdik ve Bursalılar artık İstanbul’a kendi gemileri ile gidiyor. Yine deniz uçağı ve Helitaksi gibi uygulamalarla İstanbul’a ulaşımı dakikalarla sınırlı hale getirdik. Bunun yanında şehrin her köşesini saran ve harabe görüntüleriyle vatandaşların tepkilerine neden olan tarihi eserler, yaptığımız restorasyonlarla ilk günkü ihtişamlarına kavuştu ve bulundukları bölgelere değer katan sosyal mekanlar haline geldi. Gerek eğitim kurumları, gerek amatör kulüpler başta olmak üzere 7’den 70’e bütün halkımızın yararlanacağı spor tesislerini kentin her köşesine kazandırdık. Mahallelerimizi yeşil alanlarla buluşturduk ve 2 milyon metrekare yeni yeşil alan ürettik. Türkiye’ye örnek gösterilen bir bilim merkezini Bursa’mıza kazandırdık.

Yeniden seçilmenizi en çok isteyen seçmen nasıl birisi?

Belediye başkanına kolayca ulaşmak isteyen, sorunlarını doğrudan ve birinci ağızdan başkana anlatabilmek isteyen, sorunların ertelenmeyip kısa zamanda

çözül üretilmesini isteyen seçmen profili, yeniden belediye başkanlığına seçilmemizde büyük rol üstlendi.

Sizi vazgeçilmez kılan etkileri bakımından partinizin rolü ile kendi kişiliğinizin ve tutumunuzun rolü nasıl bir orana sahip?

Mevcut seçim sisteminde adaylar kadar partilerin de büyük bir önemi var. Hele ki Başbakanımız gibi yerel yönetimlerden gelen ve halkın büyük sevgisini kazanan bir liderin izinde olmak bizler için büyük avantaj. Dolayısıyla AK Parti bayrağı ile seçime girmekle, yolun yarasını aşmış oluyorsunuz. Bunun yanında ortaya koyduğunuz çalışmalar, kente kazandırdığınız hizmetler de üstüne eklenince başarı kaçınılmaz oluyor.

Sizin için Bursa’yı vazgeçilmez yapan ne?

Uludağ’ı, gölleri, şelaleleri, mağaraları, sahilleri gibi doğal güzelliklerinin yanı sıra sanayi kenti kimliğiyle, Osmanlı’ya 130 yıllık başkentlik yapmış olması ve tarihi kimliğiyle, jeotermal kaynaklarıyla Bursa, her türlü nimeti bünyesinde barındıran, Türkiye’nin cennet köşelerinden olan bir kent.

Bundan sonra nasıl bir Bursa hayal ediyorsunuz?

Kent içi ulaşım sorunu tamamen ortadan kaldırılmış, kişi başına düşen yeşil alan miktarında Avrupa ortalamasının üzerine çıkılmış, turizmden daha fazla pay alan, en önemlisi de halkın yaşamaktan daha büyük bir keyif alacağı, yaşım kalitesi yüksek bir Bursa hayal ediyoruz ve bu hayale ulaşmak için de yatırımlarımızı sürdürüyoruz.

29


30

VAZGEÇİLMEYEN BAŞKANLAR 2. BÖLÜM

HATAY İLK KARARINDAN VAZGEÇMEDİ

HATAY BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ DOÇ. DR. LÜTFÜ SAVAŞ Bir önceki seçimde kendisine güvenmiş, oy vermiş ve sonra da hem güveninin hem de verdiği oyun karşılığını almıştı Hatay’lılar. 2014 seçimlerinde yeniden karar vermeleri gerektiğinde onlar tercihlerini değiştirmediler. Dünyanın en özel kentlerinden biri olan ve hoşgörünün kenti olarak insanlık açısından çok değerli bir duyguyu özenle yaşatmayı sürdüren Hatay’da kentin vazgeçilmez başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, bu kez Büyükşehir Belediye Başkanı unvanı ile kentin başında. Biz de kendisine yeniden seçilmesini sağlayan şeyin ne olduğunu sorduk.


31

Aynı kentte bu kaçıncı başkanlık döneminiz olacak?

İkinci başkanlık dönemim olacak. Birinci başkanlık dönemimde İl Belediye Başkanı olarak görev yapmıştım. Yasa değişikliği ile burası büyükşehir statüsüne kavuştu. Bu beş yıllık süre zarfında Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görevime devam edeceğim.

Sizi vazgeçilmez başkan yapan kişilik özellikleriniz neler olabilir?

Öncelikle bu şehre ve insanına olan sevgim. ‘Bu emsalsiz kent için ne yapabiliriz’ doğrultusundaki bitmeyen kaygımız ve kararlılığımız. Önce insan sonra yine insan diyerek çıktığımız yolda hakkaniyetli şekilde çalışmamız.

Seçmen neden sizi bu kadar seviyor ve yerinize başkasını istemiyor?

Hatay, yapısı ve dokusu gereği çok hassas bir şehir. Türkiye Cumhuriyeti’ni bir mozaik olarak düşünürsek; Hatay bu mozaiğinin en değerli parçasıdır. Birçok rengi bir arada bulundurmaktadır. Hatay’ın korunması gereken en büyük özelliği, bu renklerin bir arada huzurlu bir şekilde yaşaması durumudur. Biz de bu şehrin her şeyden çok huzura ihtiyacı olduğunu söylüyoruz ve bu yönde çalışmalar yapıyoruz. Seçmen de huzurdan, kardeşlikten, hoşgörüden yana ve sağ olsun hemşerilerim bizi çıktığımız yolda tek bir gün bile yalnız bırakmadılar. Bu şehri, huzuru sağlayacak kişiye emanet ettiler.

Sizi vazgeçilmez başkan yapan yatırımlarınızın hangileri sizce?

Geçtiğimiz dönem Antakya Belediye Başkanı olarak gerçekleştirdiğimiz projelerin başında şunlar geliyor; Asi Nehri ile çevresinde peyzaj ve güzelleştirme, alt yapı ve üst yapının tamamlanması, yolların asfaltlanıp parke taşı döşenmesi, sosyal tesislerimiz, yeşil alanlarının fazlalaştırılması, başlayan ve tamamlanması yaklaşan teleferik projemiz… Daha sayamadığım bir sürü güzel hizmeti halkımızla buluşturduk ama bu şehre yaptığımız en önemli yatırımlarımız şunlar oldu; kardeşliğin, barışın, hoşgörünün, ötekileşmeyen bir toplumun tohumlarını ektik.

kendi kişiliğinizin ve tutumunuzun rolü nasıl bir orana sahip?

Yeniden seçilmenizi en çok isteyen seçmen nasıl birisi?

Dürüstlük, azim, kararlılık, bütün siyasi görüşlerin üzerinde halkımızla gerçekleştirdiğimiz kucaklaşma. Hizmet aşkımız, vatan sevgimiz ve iman gücümüz.

Bu şehirdeki dokunun bozulmasını istemeyen, kardeşçe yaşamak isteyen herkes… Burada yaşayan herkesin iş, aş sahibi olmasını, hizmetin Hatay’ın en ücra noktasına bile adaletli şekilde gitmesini isteyen hemşerilerimiz tercihini benden yana kullandılar.

Sizi vazgeçilmez kılan etkileri bakımından partinizin rolü ile

Tabii ki partinin rolü önemli, kişiler partinin üzerinde değildir. Ancak partilerin gösterdikleri aday ile toplumun yapısı birbirine uygun olmalıdır. Başarı bu şekilde gerçekleşir. Burada bir oran vermem mümkün değil. Hem parti hem aday yerel seçimlerde seçmen için çok önemli bir unsurdur.

Bu başarının, vazgeçilmez olmanın en önemli sırrı ne sizce?

Sizin için Hatay’ı vazgeçilmez yapan ne?

Kardeşçe yaşmayı iliklerine kadar hissetmiş, ülkesine, bayrağına kayıtsız sevdalı bu şehrin insanları. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün şahsi meselesi yaptığı böyle yüce bir şehri, sadece benim değil bütün ülkenin vazgeçilmez bir değeri olarak görüyorum.

Bundan sonra nasıl bir Hatay hayal ediyorsunuz?

Alt yapı ve üst yapı sorunları tamamen bitmiş, yeşil alanları artmış, turizme açılmış, ekonomik olarak büyüyen bir Hatay hayal ediyorum. Sosyal olarak sürekli değişen ve gelişen bir Hatay’ı hayal ediyorum hatta hayalden de öteye bunları gerçek kılacak projeleri uygulayacağımızı belirtiyorum.


32

VAZGEÇİLMEYEN BAŞKANLAR 2. BÖLÜM

SEÇMEN BUNCA YILDIR NEDEN ONDAN VAZGEÇMİY0R EDREMİT / KAMİL SAKA Çok çalışmak, doğru olanı yapmak, elinden gelenin en iyisi için daima çabalamak, kentini ileriye taşıyacak adımları dürüstçe ve özveriyle atmak elbette kalıcı başarının anahtarı. Bu anahtarı çok uzun süredir elinde tutan ve seçmenin de gönlünü kazanarak tam yedinci kez belediye başkanlığı kapısını açan birisi o. Kendisi 27 yıllık başkanlık süresi ile Guinness Rekorlar Kitabı’na da başvuracak. Edremit Belediye Başkanı Sayın Kamil Saka Özelkalem okurları için sorularımızı yanıtladı ve bize bir kez daha seçilmesinin, Edremit halkının ondan 2014 seçimlerinde de vazgeçmemesinin nedenlerini anlattı.


33

Aynı kentte kaçıncı belediye başkanlık döneminiz olacak?

Güre’nin belde olmasından itibaren 6 dönem aralıksız Güre Belediye Başkanlığı görevini üstlendim. Edremit’teki seçim başarımızla birlikte 7. dönemim oluyor.

Sizi vazgeçilmez yapan kişilik özellikleriniz nelerdir?

Bulunduğum makamı hiçbir zaman ‘vazgeçilmez’ olarak görmedim. Vazgeçilmez başkan tabirini de çok doğru bulmuyorum aslına bakarsanız. Halkla her zaman iç içe bir yönetim anlayışım oldu. Görev sürelerim boyunca sürekli olarak sosyal demokrasinin evrensel ilkelerini benimsedim ve kurumumda hayata geçirdim. Halkın sorunlarına ve taleplerinde tepeden bakmadığınızda, onlar gibi düşündüğünüzde ve en önemlisi onlar gibi yaşadığınızda halk sizi vazgeçilmez olarak görüyor olabilir.

indirmedim ve yaşadığım coğrafyayı ve halkını severek yürümeye devam ettim. Sanırım halkımızın şahsıma olan sevgisi de bundan kaynaklanıyor olabilir.

Yeniden seçilmenizi en çok isteyen seçmen nasıl birisi?

Dürüstlük ve ilkeli duruş her zaman hayat felsefem olmuştur. Hiçbir yurttaşı herhangi bir kusuru veya meziyetinden dolayı diğerinden ayırarak hareket etmedim. Vatandaşlarımızın güven hareket ederek ve bizlere bir Seçmen neden sizi bu duygusuyla yerde zimmetlemiş oldukları belediye kadar seviyor ve yerinize mallarını hiçbir zaman satmadım ayrıca başkasını istemiyor? kamulaştırılması içinde ciddi çalışmalar Bu sorunuzun cevabını da yukarıda ortaya koydum. Güre’de belediye vermiş oldum aslında. Bulunduğum başkanlığı yaptığım süre içerisinde, makamın hep gelip geçici olduğu bilinci “satmayan-sattırmayan başkan” diye içerisinde hareket ettim. “Halka inmek” bir lakap koymuştu vatandaşlarımız. diye siyasi bir tabir vardır, ben ise hep Onların güvenlerine hiçbir zaman halka çıkmayı kendime şiar edindim. ihanet etmediğim için de sürekli Pazar alış-verişimi de kendim yaptım, arkamda olmuşlardı. Sanırım biraz da beldemin sokaklarında korumasız hakkının yendiğini düşünen seçmen yürüdüm. Kahvehanede oturup kitlesi özellikle şahsımı başkan olarak yurttaşlarımın sorunlarını dinlerken görmek istemiş olabilir. kendimi onların yerine koydum. Önyargı perdemi hiçbir zaman aşağıya Sizi vazgeçilmez kılan

etkileri bakımından partinizin rolü ile kendi kişiliğinizin ve tutumunuzun rolü nasıl bir orana sahip?

Tamamen doğru orantılı diyebilirim. Partimin ideolojik olarak sosyal demokrat ve halkçı duruşu ile benim hayata bakışım aynı pencereden.

Bu başarının, vazgeçilmez olmanın en önemli sırrı ne sizce? Dürüstlük ve çalışkanlık.

Sizin için Edremit’i vazgeçilmez yapan nedir?

Buralar doğduğum topraklar ve Allah’ın bizlere bahşettiği cennet diyarlardır. Havası, suyu, taşı ve toprağı bir bakıma bizim iç dünyamız olmuştur artık.

Bundan sonra nasıl bir Edremit hayal ediyorsunuz?

Çağdaş ve marka bir dünya kenti Edremit’i hayal ediyorum.


34

VAZGEÇİLMEYEN BAŞKANLAR 2. BÖLÜM

HENDEK BOŞUNA ISRARLA ONU SEÇMİYOR HENDEK / ALİ İNCİ Kentler kendi kendilerine evrim geçirmezler, kendi kendilerine ilerlemezler. Uzağı iyi gören, kentine dört elle sarılan, kendini kentine adayan yerel yöneticilerin emekleri ve vatandaşı da gelişim vizyonuna gönülden ortak etmeleri ile yol alır kentler. Hendek, bu başkanla dört dönemdir büyük işler başardı ve dünya ölçeğinde bir kent olma yolunda azimle ilerliyor. Hendek Belediye Başkanı Sayın Ali İnci ile kentin neden bir kez daha kendisinden vazgeçmediğini konuştuk.


Aynı kentte bu kaçıncı başkanlık döneminiz olacak?

1999’da Hendek Belediye Başkanı oldum. Son seçimlerle birlikte halkımız dördüncü defa Hendek’i yönetme görevini bendenize verdi. Hizmet koşumuzu Hendek’li vatandaşlarımızla birlikte el ele, gönül gönüle sürdüreceğiz. Yeni ve modern Hendek’in inşasında herkesin tuzu olacak. Halkımızın sahiplenme duygusu, geleceğe umutla bakmamızı sağlıyor.

Sizi vazgeçilmez başkan yapan kişilik özellikleriniz neler olabilir?

Bu tabii ki başta halkımızın teveccühüdür. Halkımızın beklentisi hizmet ve eser üretmesidir. Hizmet ve insan odaklı duruşumuzun halkımız tarafından takdir edildiğini söylemek istiyorum. Herkesin, her kesimin belediye başkanı olarak, hızlı ve kalıcı çözümler üretmemiz de seçmenimizi memnun etmiştir. Halkımızın yaşam standartlarının yükselmesi de bu teveccühte etkili olmuştur. Siyasi kimliğimin yanında eğitimci, sporcu, girişimci yönüm; ulusal ve uluslararası platformlardaki aktif çalışmalarım da belediye başkanı profilindeki beklentileri hayli yukarılara taşımıştır. Türk Dünyası Belediyeler Birliği Kurucusu ve Başkan Yardımcısı olmam da halkımız üzerinde pozitif bir etki oluşturmuştur.

Seçmen neden sizi bu kadar seviyor ve yerinize başkasını istemiyor?

Seçmen; proje üreten, karar verme süreçlerine etkin olarak dahil eden, herkesin başkanı olmayı başarabilmiş, ulaşılabilirliği son derece kolay olan bir başkan olduğum için dört dönemdir bu göreve beni seçiyor. Hendek’te isteyen herkes her yerde benimle birebir görüşebilir. Varsa derdini,

eleştirilerini aktarabilir. Hendek’teki değişim o kadar hızlı ve göz alıcı ki, bir süre Hendek’ten uzak kalanlar yeni ve modern Hendek’i görünce heyecanlarını bizimle paylaşmaktadır. Seçmen beni, vizyoner bir lider olarak görüyor. Bana güveniyor. Yaşam kalitesini artırmamız Hendeklileri mutlu ediyor.

Sizi vazgeçilmez başkan yapan yatırımlarınızın hangileri sizce?

Mesai arkadaşlarımla birçok projeye imza attık. Bunlar içerisinde yeni ve modern Hendek’in inşasında kilometre taşı olan Bayraktepe, Hendek Ticaret Merkezi, Hendek Gençlik Merkezi, doğalgazın ilçemize getirilmesi ve yaygınlaştırılması, Sakarya Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü ve Hendek Sabri Ülker Meslek Yüksek Okulu binaları gibi projeler sayılabilir

Yeniden seçilmenizi en çok isteyen seçmen nasıl birisi?

Belirli bir seçmen kitlesi yok. Herkesin başkanı olmayı başarabildiğim için toplumun her kesiminden ciddi oranda oy aldım. Ancak şunu belirtebilirim, bu süreçte hanımların önemli bir duyarlılık gösterdiklerine ve çalışmalarımızın halkımıza doğru anlatılması, çeşitli bilgi kirliliklerinin önlenmesi noktasında önemli bir görevi yerine getirdiklerine şahit oldum. Bütün halkıma sizin aracılığınızla teşekkür etmek istiyorum

Sizi vazgeçilmez kılan etkileri bakımından partinizin rolü ile kendi kişiliğinizin ve tutumunuzun rolü nasıl bir orana sahip?

Partimizin, kalkınmayı ve en ileri ülkelerle rekabet etmeyi hatta onları geçmeyi temel felsefe edinmesi, benim siyasi kişiliğimle örtüşmüştür. Tabir

yerindeyse yedi gün yirmi dört saat çalışarak hizmet ve eser üretmeyi gaye edindim. Gönül rahatlığı ile söyleyebilirim ki çalışmalarımız ve gayretlerimizle Türkiye’de parmakla gösterilen, ödüller alan bir ilçenin belediyesi olmayı başardık.

Bu başarının, vazgeçilmez olmanın en önemli sırrı ne sizce?

Elbette halkımızın desteği, bana olan inancı ve güveni bu başarıda temel faktörler arasındadır. Kendimi sadece Hendek’e değil, Sakarya’ya, ülkeme, bütün Türk dünyasına vakfettim. Hizmet etmek fedakârlık olduğu kadar bir sevda meselesidir. İçimdeki bu sevda ateşi beni aradan yıllar geçmesine rağmen siyasete atıldığım ilk günkü gibi canlı ve diri tutuyor. Aynı şekilde hizmet ve eser üretmeye devam ediyorum, edeceğim.

Sizin için Hendek’i vazgeçilmez yapan ne?

Hendek benim memleketim. Bu topraklar bana çok şey verdi. Şimdi sıra bende. Her eser yükseldiğinde, her projemiz tamamlandığında büyük bir mutluluk duyuyorum. Şükür ki, dört dönemdir Hendek’i yeniden inşa etmek, modernleştirmek bana nasip oldu.

Bundan sonra nasıl bir Hendek hayal ediyorsunuz?

Hendek, bundan sonra planlı programlı bir şekilde büyümeye devam edecek. Hendek, kalkınmada önemli bir model olacak. Bugünün değil kırk elli sene sonrasının Hendek’ini kurduğumuzun bilincindeyiz. Belki de beni gelecek nesiller daha iyi anlayacak ve takdir edecek. Hendek’i eğitimin, kültürün, ticaretin, sanayinin merkezi yapmayı ve Hendek’imizin uluslararası ölçekte önemli bir marka şehir olmasını hedefliyoruz.

35


36

VAZGEÇİLEMEYEN MARKALAR

YEREL YÖNETİMLER DENİZ’DE FERAHLIYOR DENİZBANK GENEL MÜDÜR YARDIMCISI MEHMET AYDOĞDU Yerel yöneticilerin kendi kentleri için en iyi şekilde ve elbette en süratli biçimde hayata geçirmek istedikleri pek çok proje oluyor her zaman. Ancak her zaman o projeler için gerekli yatırım maliyetini karşılayabilecek yeterli kaynak olamayabiliyor. İşte yerel yöneticilerin kentleri geliştiren değerli yatırımlarının arkasındaki değerli bir marka. Denizbank, yerel yönetimlerle verimli işbirlikleri kuran ve bu yolla Türkiye’nin ilerlemesine de destek olan bir banka. Denizbank’ın yerel yönetimlerle çalışmalarını ve bu alandaki hizmetlerini, Denizbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Aydoğdu ile konuştuk.


37

Yerel yöneticiler için markanızı vazgeçilmez kılan etkenler neler?

Denizbank, Kamu Finansmanı alanında özel ekipler kurarak uzman bir kadro ile hizmet vermeye başlayan ilk ve tek bankadır. Bu anlamda, yerel yönetimlerin mali yapısını anlayıp, gelir gider dengesine ve nakit akışlarına göre ve her zaman bir yerel yönetici gibi düşünerek en uygun finansal çözümü sunabiliyoruz. Türkiye’ye yayılmış 700’den fazla şubemiz ve bölge müdürlüklerimiz ile belediyelerimizin ihtiyaçlarını yerinden izleme ve modern bankacılık hizmetleri sunma konusunda kendimizi ayrıştırıyoruz.

Markanızın yerel yönetimler özelindeki ürünleri ve hizmetleri neler?

Bankamız kendi kaynaklarının yanı sıra uluslararası fonların uygun maliyetle teminini sağlayıp yerel yönetimlerin bütün yatırımlarında finansör ve çözüm ortağı olarak yerini almaktadır. Finansman imkânlarına ek olarak her nevi tahsilat sistemi ile nakit yönetimi ürünleri sunarak yerel yönetimlerimize operasyonel destek sağlamaktayız. Yurtiçinde ve yurtdışında yerel yönetimlere yönelik konferans ve seminerler düzenleyerek yönetimsel ve mevzuatsal gelişmeleri de en etkin şekilde yerel yönetimlerle paylaşmaktayız.

Markanızla yerel yönetimler arasındaki ilişkinin sürekliliğinin sebebi nedir?

Denizbank Kamu Finansmanı olarak yerel yönetim haberlerini içeren aylık gazete hazırlıyoruz. Ajansımız vasıtasıyla belediye başkanlarımızla röportajlar gerçekleştirip yerel yönetimlerde yaşanan gelişmeleri, hedeflenen projeleri hem gazetemizde

hem de BelediyeDeniz.com web sitemizde yayınlıyoruz. Kısaca belediyelerimizi günlük olarak takip edebiliyoruz. Ayrıca, saha ekiplerimizin odak noktası yerel yönetimler olduğu için düzenli ziyaretler ile ilişkilerimizi hep sıcak tutma gayreti içindeyiz.Kurduğumuz işbirliklerinin iki tarafı da memnun kılması ile birlikte ilişkilerimiz gittikçe güçleniyor.

Markanızın yerel yöneticilerin hizmetleri bakımından bir kente kazandırdığı en önemli şey nedir?

Yerel yönetimlerin üstlenmiş olduğu birincil görev,kentin sosyal ve kültürel refah seviyesinin yükselmesi adına yatırımlar yapmaktır. Bu nedenle, kente inşa edilen her nevi sosyal ve kültürel yaşam alanlarının finansmanına destek vermek ve bu hizmetlerin hızlı bir şekilde toplumun kullanımına sunulması en önemli değerlerimiz arasındadır.

Yerel yönetimlerin hizmetine sunmak üzere yeni ürün, proje ya da yatırımlarınız var mı?

Gerek yurtiçinde gerekse de yurtdışında yerel yönetimlerin gelişimi için fon sağlayan kuruluşlarla görüşmelerimiz devam etmektedir. Son olarak AFD (Fransa Kalkınma Ajansı) ve EIB (Avrupa Yatırım Bankası) ile görüşmeler gerçekleştirdik. Yerel yönetimlerin kullanımına sunulmak üzere uzun vadeli kaynak sağlamak işkolumuzun öncelikli projelerindendir. Hâlihazırda bu fonlarla olan ilişkilerimiz ile 300’e yakın projenin finansmanını gerçekleştirdik. İleri dönemlerde de AFD ve EIB gibi kuruluşların desteğiyle yerel yönetimlerin projelerine destek olmaya devam edeceğiz.


38

VAZGEÇİLEMEYEN MARKALAR

YEREL YÖNETİMLER ONSUZ OLMAZ HMF MAKİNA GENEL MÜDÜRÜ TAMER ÖZTOYGAR Vatandaşın kenti keyifle yaşaması ve kentte hayatın daha konforlu, daha sağlıklı, daha verimli yaşanması için yerel yönetimlerin çalışmalarına eşlik eden ve onlara bir yandan çözüm üretirken bir yandan da zaman ve prestij kazandıran markalar var. Yerel yönetimlerin vazgeçemediği o markalardan biri de HMF Makina. Firmanın yerel yönetimlere yönelik hizmetlerini ve yerel yönetimler açısından vazgeçilmez olan özeliklerini HMF Makina Genel Müdür’ü Sayın Tamer Öztoygar ile konuştuk.


Yerel yöneticiler için markanızı vazgeçilmez kılan etkenler neler?

HMF Makina, Hyundai İş Makinaları Türkiye Distribütörlüğü’nü Türkiye çapında 40’tan fazla noktada, yaygın satış ofisleri ve servis istasyonları ile 1993 yılından beri yürütüyor. HMF; Türkiye temsilciliğini üstlendiği ve 1997 yılında DNV tarafından ISO 14001 ile sertifikalandırılan Hyundai İş Makinaları Grubu ile Türkiye pazarında ekskavatör, yükleyiciler ve forkliftler ile söz sahibi olan bir şirket. Adet satış sayıları, tesis olanakları ve pazarlama politikaları konularında gösterdiği üstün performansı sayesinde, 2004 2007 yılları arasında üst üste 4 defa Hyundai tarafından ‘Dünyada Yılın En Başarılı Distribütörü’ ödülüne layık görülen HMF Makina, 2010-20112012 yılları arasında da ‘Mükemmel Distribütör’ ödülüne, 2011-2012 ve 2013 yılında ise Hyundai tarafından forklift kategorisinde verilen ‘En İyi Distribütör’ ödülüne, 2006 ve 2012 yılında da Atlet tarafından ‘Dünyanın En İyi Distribütörü’ ödülüne layık görüldü ve 2006 yılı itibari ile ISO 9001:2000 Kalite Belgesi ile ödüllendirildi.

Markanızla yerel yönetimler arasındaki ilişkinin sürekliliğinin sebebi nedir?

HMF Makina, Hyundai iş Makinalarının yanı sıra, Hyundai forkliftlerin, Atlet depo içi ekipmanların, Airo personel yükselticilerinin, D&A Hidrolik kırıcıların, Mantovanibenne yıkım ataşmanlarının ve Wanco aydınlatma kulelerinin distribütörlüğünü de yapıyor. Distribütörlüğünü yaptığı firmalarla birlikte yerel yönetimler için vazgeçilmez bir iş ortağı konumunda. Distribütörlüğünü yapmış olduğu ürün gruplarının niteliği ve Türkiye çapındaki yaygın servis ağının yanı sıra yedek parça bulunabilirliği konusundaki yüksek performansı da HMF Makina’nın sektörün en aranılan firmalarından biri olmasını sağlıyor.

Markanızın yerel yöneticilerin hizmetleri bakımından bir kente kazandırdığı en önemli şey nedir?

HMF Makina, yerel yönetimler tarafında Hyundai marka iş Makinaları ile hafriyat, altyapı ve üst yapı Markanızın yerel çalışmalarında maksimum verim sağlıyor. Aynı zamanda park ve bahçeler yönetimler özelindeki gibi peyzaj çalışmalarının yoğun olduğu ürünleri ve hizmetleri yerlerde mini ekskavatörler ve skid neler? steer loaderler ile bütün gereksinimleri Bugün HMF Makina, Türkiye’nin dört hızlı bir şekilde çözebiliyor. Endüstriyel bir yanındaki satış büroları, bayileri ve alanda Hyundai forklift ve Atlet depo servis istasyonları ile en süratli ve etkin içi ekipmanlarla beraber Airo marka hizmeti veriyor. ‘Profesyonel Hizmet’ personel yükselticilerde güvenli ve hızlı prensibi doğrultusunda servis, yedek sonuç elde etmek isteyen parça ve garanti konularına verdiği yöneticilerin ilk tercihi önemle iş Makinaları sektörünün lider konumunda. firması olmayı sürdürecektir.

Yerel yönetimlerin hizmetine sunmak üzere yeni ürün, proje ya da yatırımlarınız var mı?

HMF Makina özellikle Hyundai 9 serisi iş Makinaları hafriyat, maden, altyapı, yıkım gibi sektörlerle geleceği inşa etmeye devam ediyor. Hyundai 9 serisi iş Makinaları, üstün kalitesiyle beraber uydu takip sistemi başta olmak üzere birçok yenilikçi teknolojiyi de müşterilerine sunuyor. Kabin içi konforu oldukça yüksek olan Hyundai iş Makinaları operatör dostu olarak tasarlanmıştır. Elektronik klima, ısıtmalı koltuk ve arttırılmış iç hacim, operatörün Makinaya olan güvenini yükseltiyor. Geniş görüş açısı sayesinde çalışma alanı kabin içerisinden rahatlıkla görülebiliyor. Kabin içerisinde konumlandırılmış renkli 7”LCD ekran üzerinden bütün ayarlar kolaylıkla yapılabiliyor. Ekran üzerinden hidrolik debi ayarlamak, bom-kule dönüş hızları için çeşitli ayarları yapmak mümkün ve yine Makina üzerinde yer alan geri görüş kamerası da bu ekran üzerinden izlenebiliyor.

Markanızın en etkin olduğu kent hangisi?

HMF Makina’nın Türkiye genelinde 40’ın üzerinde servis noktası var ve bu sayede hemen her bölgemize etkili, hızlı bir şekilde hizmet verebiliyoruz. İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük kentlerle birlikte bütün Türkiye’de etkin bir şekilde hizmet vermeye devam eden HMF Makina, Adana, Antalya, Diyarbakır, Trabzon, Erzurum yapılanmalarıyla da bölgesel olarak hizmet ağını genişletmeyi hedefliyor.

39


40

KENT VALİ / BURSA VALİSİ MÜNİR KARALOĞLU

“BURSA’YI TANIDIKÇA

ŞEHRE OLAN SAYGIM DAHA DA ARTTI” Türkiye’nin ekonomi ve turizm lokomotifi olan Bursa’yı, kentin geleceğini ortaya koyan büyük resmi, kentin kaderini değiştirecek olan iki büyük yatırımı, kentin marka değerlerini ve değişen yasa ile valilerin yeni görev alanlarını Bursa Valisi Sayın Münir Karaloğlu ile sohbetimizde değerlendirdik. İşte Vali Karaloğlu’nun gözünden Bursa manzaraları.

BURSA VALİSİ MÜNİR KARALOĞLU


41

Bursa’ya geleli kısa bir süre oldu. Kente alıştınız mı?

Uludağ’da sadece kış turizmi ile yetinilmeli mi?

Alıştık. Bursa bildiğimiz, sevdiğimiz bir şehirdi zaten. Bursa’da olmaktan mutluyuz.

Aslında Uludağ’a yazın çıkan insan sayısı kıştan üç kat daha fazla ama maalesef bizim Uludağ’da yapısal sorunlarımız var; çözmeye çalışıyoruz. Uludağ biliyorsunuz aynı zamanda bir milli park, oradaki yeşili korumamız gerekir. İkinci oteller bölgesi, turizm bölgesi ilan edilmiş durumda, orada çok fazla sorunumuz yok ama birinci oteller bölgesi halen milli park statüsünde. Milli parkın öncelikleri ile turizm sektörünün öncelikleri örtüşmeyince engeller çıkıyor. Uludağ’da bir de kanalizasyon problemi var. Bunu Büyükşehir üstlendi, Orman ve Su Bakanlığı’ndan protokolle devraldı. Şuanda iç şebeke döşemesi tamamlandı ama yukarıdan getirilip kolektöre bağlanması lazım. Projeleri bitti ancak izinler Milli Park’tan tam olarak alınabilmiş değil. Uludağ’da doğalgazın olması lazım artık. Bunun için de Milli Park’tan izin gerekiyor. Geçtiğiniz her yer milli park aslında orada, yol sorunu var yani ama onun ihalesini bitirdik. Oteller bölgesinden şehre doğru 35 kilometrelik kısmı sıcak asfalt olacak şekilde yolu yeniliyoruz. Önümüzdeki iki sene içinde bitirmeyi planlıyoruz. Uludağ’da kongre merkezimiz yok, spor alanlarımız eksik,

Bursa’ya geldiğinizde ilk izlenimleriniz neydi? Sizi şaşırtan şeyler yaşadınız mı? Bursa bildiğim bir şehir ama bizim bilgilerimiz çok genelde turistik bilgilerdi. Bursa’yı daha yakından tanıdıktan sonra, bilinenden daha önemli bir şehir olduğunu gördüm. Bursa dinamik bir şehir. Bursa’yı özellikle Kocaeli gibi bildiğim bir şehirle mukayese ettiğimde Bursa’nın farkını daha iyi görebiliyoruz. Kocaeli’deki sanayici orada üretir ama İstanbul’da yaşar, İstanbul’da orada tüketir. Oysa Bursa’nın sanayicisi Bursalıdır ve Bursa aşığıdır. Bursa’da yaşar, Bursa’da üretir, Bursa’da tüketir. Bunun şehir için büyük bir kazanım olduğunu düşünüyorum. Bursa’yı tanıdıkça şehre olan saygım daha da arttı.

Bursa’da göreve başladığınızdan bu yana değişmeler oldu mu kentte? Daha sekiz buçuk aydır Bursa’dayım, değişim için çok uzun bir süre değil. Bursa gelişimini sürdüren bir şehir ama daha gelişimi tamamlanmış değil. Hala göç almaya da devam ettiği için gelişme süreci de devam ediyor.

Turizm alanında Bursa’yı nasıl değerlendiriyorsunuz? Bursa turizm açısından potansiyeli çok yüksek bir şehir. Osmanlı’nın kuruluş ve ilk döneminde inşa edilen bütün eserler Bursa’da. 140 kilometrelik sahili, Uludağ’ı, ormanları, gölleri… Turizm çeşitliliği açısından baktığınızda burası çok zengin. Termal şehir olma özelliğimizi biraz komşu şehirlere kaptırdık gibi ama potansiyelimiz var. Termale bağlı olarak sağlık turizminde de çok önemli bir noktadayız. Sağlık Bakanlığı’nın sağlık turizmi ile ilgili son 5 yıllık kalkınma planında Türkiye 2018 yılına kadar 10 milyar dolar sağlık turizmi geliri hedefliyor. Bakanlık, sağlık turizmi yapılacak 3 merkez belirledi, biri de Bursa. Sağlık gerekçesiyle ülkeye gelen bir turist normal turistin on katı daha fazla para harcıyor. Getirisi çok yüksek olan bir sektör sağlık turizmi. Doğa turizmi, tracking, dağ bisikleti, macera sporları için geniş imkanları olan bir şehir. Altyapımızda çok ciddi gelişmeler var ama yine de Bursa’nın turizmden yeterince pay aldığını söyleyemeyiz, bu konuda çalışmaya devam etmemiz lazım.

futbol sahaları yok, yaz aylarında takımların kamp yapma imkanı yok. Sarıalan’da vatandaşların yazın kamp yaptıkları alalardaki barakaları kaldırdık, oraya ahşap evler yapıyoruz, bunların sayısını arttırmamız lazım. Sevindirici bir konu da var. Teleferik hizmet edemez duruma gelmişti. Yenisi geçen sene bitecekti ama davalar, şikayetler yüzünden kaldı. Şimdi bitmek üzere, bir iki hafta içerisinde Sarıalan’a kadar yolcu taşımaya başlayacak.


42

KENT VALİ / BURSA VALİSİ MÜNİR KARALOĞLU

Bu iyileştirmeler yapılırken Uludağ’a zarar verildiği yönünde bir kaygı da var mı? Kendimden daha büyük çevreci tanımıyorum. Tabii ki çevreyi koruyacağız ama çevreyi koruyacağız diye hiç ağaç kesmeyecek değiliz, hayatta öyle bir şey söz konusu değil. İhtiyacınız kadar, israf etmeden kullanırsınız ama yerine yenisini dikersiniz. Uludağ’da teleferik yapmak için eğer bir koridor açmanız gerekiyorsa, orada ağaç kesmeniz gerekir. Yenisi dikersiniz, büyür. Bursa’da maalesef her yeniliğe karşı duran bir azınlık var. Bir sene kaybetti Bursa teleferik meselesinde. Şimdi yola devam, sezona yetişmiş olacak.

Bursa’nın yerli ve yabancı turizmci açısından en önemli özelliği ne sizce? Yatırımcı açısından Bursa kış turizmi ile cazip. Termale dayalı sağlık merkezleri için de çok öyle. Bursa’da yapılabilecek en mantıklı yatırım, termale dayalı turizm yatırımıdır. Şuan yatırım hazırlığında olan gruplar var bu konuda.

Bursa, potansiyelini doğru değerlendiren bir kent mi? Sanayileşmede potansiyelini kullanabiliyor ama turizmde kullanabildiğini söyleyemem. Bugün Bursa otomotiv sektörünün Türkiye’deki merkezi ve her geçen gün gelişiyor. Mesela raylı sistemler, uzay havacılık ve savunma sanayi buna ilave oldu. Makine sanayinde çok iyiyiz. Geçen hafta İstanbul’da ev tekstili fuarındaydım. Katılan 900 firmadan 250’si Bursalı firmaydı. Bursa üretim açısından bence çok iyi bir noktada ama turizm açısından almamız gereken çok yol var.

Hızlı tren Bursa’ya ne kazandıracak? Bursa’nın kaderini değiştirecek iki yatırım var çok kritik.

Biri hızlı tren, diğeri de İstanbul Bursa İzmir Otoyolu. Bu iki yatırım Bursa’nın geleceğini şekillendirecek. 2015’in sonunda İstanbul Bursa arası 85 km ve 45 dakikaya düşecek ki bu da çok şeyi değiştirecek. Hızlı tren sayesinde ise Bursa Türkiye’nin önemli merkezlerine çok yakınlaşmış olacak. Biliyorsunuz havaalanını da çok fazla kullanmıyoruz. Hızlı tren ve otoyol Bursa’yı geliştirmekle kalmayacak, belki Sabiha Gökçen Havaalanını uluslararası havalimanına dönüştürecek çünkü 40 dakikaya düşecek aradaki mesafe.

Bir vali olarak kentle ilgili en önemli sorumluluğunuz nedir? Vali olarak kentte liderlik yapmak durumundasınız. Valiler orkestra şefidir. Bizim idari görevlerimizin bir kısmını bu son yerel seçimlerle beraber büyükşehirler belediyelerine devroldu. Biz daha çok kente vizyon verecek çalışmalarla, daha çok sosyal işlerle uğraşacağız. Kentin önünü açacak işlerde öncülük yapmak bundan sonra bizim işimiz.

Peki bu yasal değişiklik sizin açınızdan pozitif bir durum mu? Hükümetimizin bu kararını, ‘büyükşehir’lerin ‘bütünşehir’e dönüşmesini baştan beri savundum. Zaman zaman eleştirildim meslektaşlarım tarafından, valilerin yetkileri alınır diye endişeler vardı. Oysa 2004-2010 yılları arasında Kocaeli ve İstanbul bu uygulamada son derece başarılı oldu. Büyükşehirlerin bütçeleri bizim özel idarenin kullandığı bütçelere göre çok fazla. Kırsalın sorunları eskiye göre daha iyi çözülecek kanaatindeyim.

Valilikler herhangi bir yatırım, herhangi bir proje geliştirmeyecek mi? Buna engel bir durum yok. Belki harcama noktasında bazı


43

sıkıntılarımız olacak ama proje geliştirmek için daha çok zamanı olan kişiler olacağız. Kenti geleceğe taşıyacak daha vizyonel işlerle uğraşacağız.

Peki o projelere kaynak nereden temin edeceksiniz? Valiliklerde YİKOP diye bir yatırım organizasyon izleme birimi oluşturuldu. Merkezi bütçeden her il belli oranda kaynak aktaracak.

Bursa’nın birçok markası var. Bunların gelecek nesillere aktarılması ve daha etkin birer turizm değeri olması için neler yapılmalı? Bu değerlerlerin korunması ve ekonomik değer haline getirilmesi gerek. Bursa genelinde coğrafi işaret alınmış 7 ürünümüz var. Mustafakemalpaşa tatlısı, Gemlik zeytini, İnegöl köftesi gibi… Kestane şekerinin hala tescili ve coğrafi işareti yok. Siyah incirin dünyadaki en önemli üretim merkezi Bursa, 25 milyon dolarlık ihracatımız var ama siyah incirin, Bursa şeftalisinin, deveci armudunun, havlunun, cantık kebabının, Karacabey soğanının, Yenişehir biberinin de durumu aynı. Böyle 19 ürünümüz var. Hangi ürün nerede yetişiyorsa orandaki ticaret odasına veya borsasına rehberlik yapıyoruz, onlarla Ankara’daki Patent Enstitüsünü bir araya getirip bu ürünlerin korunmasını sağlıyoruz. Bu coğrafi işaretleri aldıktan sonra koruma devreye giriyor. Şu anda bir Avrupa Birliği projemizin çalışmaları devam ediyor. Bu çalışma tamamlandığında Bursa’nın bu değerlerini hem koruma altına almış hem de ekonomiye katkılarını arttırmış olacağız.

Bursa için son günlerde çözümüne odaklandığınız önemli sorunlar neler? Bursa’nın önemli sorunu hala çevre sorunudur. Biz hala Nilüfer Çayı’nı temiz akıtamıyoruz. Artık Bursa’nın çevre konusunda toleransı bitmiştir. Artık Bursa’da hiç bir sanayicimizin ‘ben üretiyorum kardeşim, niye çevre konusunda üzerime geliyorsun’ deme lüksü yoktur. Nilüfer Çayı’nı gördükçe utanıyorum.

Kim kirletiyor peki? Biz kirletiyoruz. Sanayicimiz kirletiyor. Etrafındaki yerleşim alanları kirletiyor. Yeni organize sanayi alanları oluşturmamız lazım. Organize sanayi bölgelerinin dışındaki çoğu fabrikanın arıtma tesisi kurabilecek gücü yok ama üretim yapıyor. Onların hepsini organize sanayi alanlarının içine almalıyız.

Sanayi kenti olmak tarım kenti olmaktan vazgeçmek midir? Kesinlikle öyle bir şey değildir. Bursa bir sanayi kentidir ve bundan vazgeçemez. Bu kent üretmek durumundadır ancak aynı zamanda Bursa Türkiye’nin çok önemli tarımsal üretim merkezidir, tarımsal alanlarını korumak zorundadır. Bursa çok önemli bir turizm kenti, çok önemli bir maden kentidir. Bunlara ayrı ayrı sahip çıkmak zorundadır.

Bursa’ya misafir davet ederken onlara neler vaat edebiliriz? Bursa’nın denizi var, dağı var, tarihi var, kültürü var, unutamayacakları lezzetleri var, güçlü bir gastronomisi var, şifalı suları, hamamları, şifalı doğası var, güzel insanları var. Gelip hepsini görsünler, keyfini çıkarsınlar, yararlansınlar.


44

BAŞKAN EŞİ / BEYKOZ BELEDİYESİ - AYŞE ÇELİKBİLEK

BEYKOZ’DA BAŞKAN EŞİ FARKI Bir belediye başkanı elbette sorumluluğunu üstlendiği yerin her insanına, her köşesine yeter, tek tek hepsine çare olmak için büyük bir gayret sarf eder. Ancak bunu en iyi şekilde yapabilmek için her zaman güçlü, özverili ve içten bir desteğe de ihtiyaç olur. Diğer bütün meslekler bir yana, bir belediye başkanının eşinin omuzlarındaki yük de başka olur. Herkesin işin ucundan tutma tarzı, sorumluluğu üstlenme biçimi farklı tabii ama birisi var ki işe sıkı sıkı sarılmış. Başkan eşi olmanın nasıl bir sorumluluk olduğunu, Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek’in eşi Sayın Ayşe Çelikbilek’e sorduk ve kendisi ile Özelkalem Dergisi okurları için sohbet ettik.

BEYKOZ BELEDİYESİ BAŞKANI EŞİ AYŞE ÇELİKBİLEK ve ERENGÜL BİLENSER

Neler hissettiniz eşiniz ilk başkan olduğunda? Hayatınıza, evinize bu durum nasıl yansıdı? Biz siyasetin içinde yoğrulduk artık. Bu ilk başkanlığı değil eşimin, 94-99 yılları arasında da başkanlık yaptı. O zaman adaylığı şaşkınlıkla karşılamıştık ama bu dönem ‘zaten olur, olacak veya olamasa da Rabbimin lütfu’ diyorduk. Artık alıştığımız için herhalde çok fazla tepki göstermedim ama şöyle dedim; ‘ben evli ve eşi olmayan bir hanım olacağım, çocuklarım babalı ama babaları olmayan birer evlat olacaklar’. Eşimi göremiyoruz, çocuklar babalarını göremiyorlar, torunlarımız dedelerini göremiyorlar ve tabii zaman zaman bu konuda muzdarip oluyorlar. Bu gerçeği kabullendik. Hayırlı olsun. Rabbim inşallah ona güzel hizmetler yapmayı nasip etsin.


45

Belediye Başkanı eşi olmanın sorumlulukları neler?

Başkan eşleri de nerdeyse yarı başkan gibi çalışıyorlar değil Belediye başkanı eşi olmanın çok güzel mi? yanları olduğu gibi tabii ki çok sıkıntılı olan yaları da var. Güzel tarafından bakmak gerek her şeyden önce. Belediye başkanının yükü kadar ağır olmasa da gerçekten sizin omuzlarımıza da yük biniyor. Eşinizin yanında durmanız ve ona destek olmanız gerekiyor, onu taşımanız gerekiyor. Bu sorumluluk sadece eşe değil, çocuklara ve aileye de düşüyor. Siz de sahada çalışmak durumundasınız. Bu desteği vermek çok önemli.

Eşinizi başarılı buluyor musunuz?

Başarılı buluyorum. Eşimin çalışma azmi çok büyük, projeleri çok güzel. Eşim vakıflarda, derneklerde, sendikalarda her zaman çok faaliyet göstermiş, çok aktif bir kişi. Beykoz’u 94-99 yılları arasında da çok güzel yerlere taşıdı. O dönemde de Beykoz’umuza çok güzel hizmetler sundu, görülüyor da hizmetleri, bundan sonra da çok daha güzel hizmetler sunacağına inanıyorum.

Bazen eşime latife olsun diye takılıyorum, ‘gerçekten senin arkanda olmakla sana çok artı getirdiğime inanıyorum’ diyorum, gülüyor. ‘Haklısın hanım’ diyerek gönlümü alıyor. Geçekten çok katkımız oluyor. Biz onların gidemediği yerlere gidiyoruz, onların görmediği arka sokakları görüyoruz, onların giremediği yerlerde biz varız hep. Sorunları, sıkıntıları gelip başkana birinci ağızdan iletiyoruz, iş o zaman daha çabuk kolaylaşıyor.

En çok ne tür talepler geliyor size?

Beykoz’un işsizlik sorunu var. Telefonlarım hiç durmuyor. Gittiğimiz her yerde hanımlar çocuklarının, eşlerinin özgeçmişlerini vermeye çalışıyorlar bana, ‘ne olur bir destek olun’ diyorlar. Maddi sıkıntısı olanlar da bizden medet umuyor zaman zaman. Elbette bazı şeyler beni aşıyor ama inanın ki ekmeğimi bölüp insanlarla paylaşmayı seviyorum. Onlara bir nebze de olsa faydam dokunduğunda çok mutlu oluyorum.

Ne yapıyorsunuz öyle durumlarda, işsiz birisine nasıl yardımcı oluyorsunuz?

Kişiyi araştırıyoruz, iş imkanlarını soruşturuyoruz, ona uygun mevcut bir kadro varsa kendisi için referans oluyoruz ve sonucunu da takip ediyoruz. Çok sayıda kişiyi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde de olmak üzere işe yerleştirdim. Büyükşehir’de çok arkadaş var, bu konuda bana destek oluyorlar, sevgi ve muhabbet gösteriyorlar, ben de insanları çok seviyorum, şimdiye kadar kimseyi kırdığımı zannetmiyorum. Böyle dostlarımızın da katkısı ile iş arayanlara da çare üretmeye çalışıyoruz her zaman.

Sayın Başkan’ın çalışmalarına katkıda bulunmak için ne kadar zaman ayırıyorsunuz, düzenli bir mesainiz var mı?

Çok çalışıyoruz. Bazen Yücel Bey, ‘Hanım arada bir bizim eve de uğra’ diye takılıyor bana. Benim ondan sonra eve geldiğim geceler çok oluyor. Bir günde elli altmış evi ziyaret ettiğimi biliyorum. Düzenli bir mesai olarak adlandıramayız belki ama sadece seçim döneminde değil, normal günlerde bile bazen on beş eve ziyarete gittiğim oluyor.


46

BAŞKAN EŞİ / BEYKOZ BELEDİYESİ - AYŞE ÇELİKBİLEK

kızım, senin evde çocuk yok mu” derdi. Çocuklarımızın birbirine saygıları çoktur, daha küçükken bile tartışmazlardı.

Onları yetiştirirken böyle sulh dolu bir aile hayatı için özel gayretiniz oldu mu?

Onlar Rabbimin lütfu. Şöyle diyorum; ‘Ben Rabbimin verdiğine itiraz etmedim, gönül hoşluğuyla başım üstüne dedim onun verdiği evlatlara, onun için Rabbim de bana hiç zorluk göstermedi, bana gerçekten bu konuda çok yardım etti, çocuklarımla ilgili hiç sıkıntı yaşatmadı bana’. Ben çok yumuşak bir anneyim; kızmam, sinirlenmem. Çocuk, çocukluğunu yapacak. Küçüklerken de ‘bunlar bir gün büyüyecekler ve bu işler bitecek’ derdim. Yaradılış mı ya da genlerden geçen bir şey mi bilmiyorum ama çok edepliler.

Eşinizin başkan olmadığı dönemleri özlediğiniz oluyor mu?

Sürekli devam ediyor mu bu ziyaretleriniz?

Evet, teşkilat yapısıyla çalışıyoruz, mahalle başkanlarımız var. ‘Bu ay içerisinde şu şu mahallelere gitmek istiyorum, bana oralarda evler ayarlayın’ diyorum. Sabah diyelim 11 gibi çıktık, akşam 7’ye hatta 8’e kadar sürdüğü oluyor bu ziyaretlerin. Onların ayarladığı evlere gidiyoruz, mahalle sakinleri bizi görünce çok seviniyorlar. Sadece ihtiyaç için değil, iletişimle gönül bağı kurmak için de yapıyoruz bu ziyaretleri. Bu seçimde enteresan bir şey oldu. Ben Yücel Bey’in arkasında duruyordum, bir hanım “ben oyumu size vermeyeceğim” diyerek sitem etti. “Hayırdır” dedi Başkan. “Eşiniz bana söz verdi ama benim evime gelmedi” dedi hanım. Ben de hemen gönlünü aldım ve “siz yeter ki bunun için kırılmış olun” dedim. Ertesi gün gittik, çayını içtik, sohbet ettik bol bol.

Eşinizle tanışıp evlenme hikayeniz nasıl?

75 yılının Şubat ayında, bir yakınımızın vasıtasıyla tanıştık. O çok değerli büyüğümüzün tavsiyesi üzerine kayınvalidemler beni görmeye geldiler. Kısa sürede sözümüz kesildi, nişanımız oldu, sonra Yücel Bey askere gitti. O dönem mektuplaşıyorduk, o mektupları saklıyordum ama daha sonra bir yakınımız o mektupları bilmeden, yanlışlıkla attı.

Yücel Bey de çok üzüldü, ben de. O askerden geldikten sonra 30 Kasım 1975’te de evlendik. Ben İstanbul doğumluyum. Evlenince Beykoz’a geldim ve o günden bugüne de Beykoz’da yaşıyorum. Bir ara Fatih’e gittik ama buradaki düzenimizi hiç bozmadık, Yücel Bey 94’te başkanlığa seçilince temelli buradaki evimize döndük. 39 yıla girdik birlikte.

Siz kalabalık bir ailesiniz, kaç çocuğunuz var?

Yücel Bey tek kardeş biliyorsunuz. Yücel Bey’in çocuk sevgisi çok büyük. Dokuz çocuğumuz oldu çok şükür, en büyüğü 37 yaşında, en küçüğü de 18 yaşına girdi. Beş oğlan, bir kız torunumuz var. Geniş bir aile olmak çok güzel, evlatlarımız hayırlı, bizi hiç üzmediler bugüne kadar. O bir iki çocuklu ailelerdeki sıkıntıları ben hiç yaşamadım inanın. Fatih’te otururken bir komşu teyzemiz vardı, yedinci çocuğumuz da doğmuştu o zaman, bizim ev öyle huzurluydu ki, o komşu teyze “Ya Ayşe

Biz çok uzun yıllardır bu işin içindeyiz, çocuklarımız böyle yetişti, yani aslında biz zaten hep bu şekilde yaşadık. ‘O zamanlar yapardık ama şimdi yapamıyoruz’ diyebileceğim bir şey yok. Bizim öyle ailece gezilerimiz, ailece tatillerimiz zaten yoktu, böyle şeyler için de ne çocuklarım ne ben hiçbir zaman Yücel Bey’e sitem etmedik. Yücel Bey bu konuda çok rahattır. Öyle bir ailesi var ki arkasında; hem ona destek olan hem de hiçbir konuyu karşısına sorun olarak çıkarmayan bir aileyiz biz. Hasta bile olsak işimizi görürüz, ona hiç belli etmeyiz ki üzülmesin çünkü o 250 bin nüfuslu bir ilçenin başkanlığını yapıyor. Biz ona destek vermezsek, bir de aile içinde sıkıntılar yaşatırsak başarılı olamaz. Ailece her an, her durumda ona desteğimiz

sonsuzdur.

Sizin de bir başkanlığınız var, Hakeder Derneği başkanısınız. Bu dernek nasıl doğdu?

Bu değişen, gelişen dünyada insanların haklarını korumak amacıyla kurulmuş bir dernek Hakeder Derneği. Dernekteki arkadaşlarımın hepsi gerçekten çok değerli kimseler. Kadın kollarında görev yapan, başkan yardımcısı olan, milletvekilliği görevini yürüten, eşi belediye başkanı olduğu için siyasete dahil olan kişilerden kurulu bir derneğiz.


47

Refah Partisi’nden bu yana birlikteyiz. Çok eski bir arkadaşlığımız var bizim. Parti kapatıldı ama arkadaşlık bağımız hiçbir zaman için kopmadı. Sonra AK Parti kuruldu. Bazı arkadaşlar Saadet Partisi’nde kaldı, bir kısım arkadaşımız AK Parti’ye geçti ama bizim aramızda hiç bir sıkıntı olmadı. Biz evlerimizde toplanıyorduk, sohbet ediyorduk ve dedik ki günlerimizi boş geçireceğimize bir dernek kuralım ve faydalı hizmetlerde bulunalım. Her konuda, her hakkın arkasında olmamız gerektiğine inanıyoruz hepimiz. İnsanlığın buna ihtiyacı olduğuna inanarak 2011’de derneğimizi kurduk. Üç yıllık bir derneğiz ama kısa sürede çok iyi işler başardığımıza inanıyorum. Daha çok kadın, aile, çocuk üzerine duruyoruz. Sayın Başbakanımızın değerli eşleri Emine Hanım da katıldığı iki büyük sempozyum yaptık şimdiye kadar ve çok olumlu sonuçlar aldık bu çalışmalardan.

Bir ödül de aldınız değil mi?

O dönemin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sayın Fatma Şahin iki sempozyumumuza da teşrif ettiler. Kendilerine buradan çok teşekkür ediyorum, bizi takdir ettiler, onurlandırdılar. Başarıyla yürüttük o sempozyumlarımızı, şimdi yine bir sempozyum hazırlığı içindeyiz.

Konusu ne olacak bu sempozyumun?

Geçen hafta toplantı yaptık bununla ilgili. Toplantıda çok güzel bir şey oldu. İstanbul

İl Dernekler Müdürümüz Eyüp Dursun Ergür bize bir başarı belgesi getirdiler o gün. Çok gururlandık. İstanbul dernekleri arasında beşinci sıraya yükseldik. Şimdiki sempozyumun adı Gençlerin Uyuşturucu ve Terördeki Etkileri. Emniyetle birlikte çalışacağız.Beykoz Belediyesi,Zeytinburnu Belediyesi, Üsküdar Belediyesi de destek veriyor sempozyumlarımıza. İstanbul Üniversitesi’nden de destek aldık çalışmalarımız için.

Kimler katılıyor bu sempozyumlara, dinleyici olarak kimler geliyor?

Türkiye genelinden akademik düzeyde eğitmenler geliyor hatta yurtdışından eğitmenleri de davet etmiştik. Her kesimin insanı gelebiliyor. Çok ilgi gördü ilk sempozyumumuz. Çocuk ve Mahrumiyetleri Sempozyumu’nda ise tam 17 başlığımız vardı. Onun da çok verimli olduğunu düşünüyorum.

Aile birliğinin güçlenmesi için çalışmalarınız var. Bu konuda en çok neyin üzerinde duruyorsunuz?

Aile başlı başına çok önemli, aile toplumun temel taşı. Sevginin, saygının, muhabbetin olması gereken bir yer aile. Toplumun düzelmesi için, insanlığın güzelleşmesi için bence her şey aileden geçiyor. Biz de etkinliklerimiz için, bunun toplumda yerleşebilmesine yönelik konular üzerinde yoğunlaşıyoruz.

Kadına şiddet konusunda çalışmalarınız var mı?

Herkes gibi ben de karşıyım şiddete. Eşim de böyle bir şeyi asla kabul etmeyen bir kişi. Erkeğin de şiddet gördüğünü biliyoruz günümüzde. Şu ölümlü dünyada acaba niye bunu yaparlar diye kendi kendime hep sorguluyorum. Ölüp gideceğiz diyorum, niye birbirimizi incitelim, niye bir kadını mağdur edelim, niye öldürelim insanları, niye canice şeyler yapalım? Bunları bir türlü anlayamıyorum. Belediyelerin bu konudaki seminerlerine katılıyorum. Dernek olarak bizim de ele aldığımız bir konu bu.

Başkan eşleriyle toplanıyor musunuz?

Evet başkan eşleri olarak toplanıyoruz. Sayın Başbakanımızın değerli eşi Emine Hanım, daha 1994’te büyükşehir belediye başkan eşiyken bu kuralı koydu. İstanbul’da halen devam ediyor bu buluşmalarımız. Her ay veya bir buçuk ayda bir düzenli toplanıyoruz. Şuan Özleyiş Topbaş Hanım’ın himayesinde yapıyoruz toplantılarımızı. Bütün

belediye başkanlarımızın eşleri katılıyor. Özleyiş Hanım’ı çok seviyorum, saygı duyuyorum. Kendisi bize çok güzel bir ortam sunuyor. Belediye başkan eşleri olarak çok muhabbetliyiz.

Başkanı eşleri olarak toplanırken parti ayrımı yapıyor musunuz?

Bu grupta sadece AK Parti belediye başkanı eşleriyle toplanıyoruz. Bizimki evde yapılan bir buluşma. Özleyiş Hanım’ın geniş çaplı toplantıları da oluyor tabii arada bir dışarıda.

Başka bir mesajınız var mı okurlarımıza?

Çok teşekkür ediyorum size. Her zaman, herkese karşı güler yüzlü olunması gerektiğini düşünüyorum ve çevremdekilere hep bunu öğütlüyorum. Her zaman hoş görülü olmalıyız. Saygı, sevgi, sıcak bir bakış ve muhabbet her şeyin anahtarı. Buradan bir kez daha yinelemiş olayım.


48

MEKAN / MUDANYA TAHİR PAŞA KONAĞI

BAZI EVLER 300 yıllık hikayesi olan, tarih kitaplarının belki de hiç bilmediği anlara tanıklık etmiş, her eşyada ve her detayda hikayesinin izlerini taşıyan bir konak. Anlatacak şeyi çok. Defalarca yeniden gitmek gerekir bütün hikayeyi bilmek, anlamak için. Siz değerli Özelkalem Okurları için Mudanya’da Müze Evi’ne dönüştürülen Tahir Paşa Konağı’ndayız.


49

Mudanya’da Şükrüçavuş Mahallesi’nde bahçesi ile birlikte 905 metrekarelik bir alan üzerine inşa edilen ve 18. yüzyıl mimarisinin özelliklerini taşıyan konak, zemin ve üzerindeki kattan oluşuyor. Konağın ilk sahibi Tahir Paşa olsa da yapının Tahir Paşa doğmadan önce, 1724 yılında yaptırıldığı biliniyor. Konaktaki toplam oda sayısı daha önce 44 iken şimdi ise konakta toplam 12 oda bulunuyor. Dış görünümü oldukça sade olan konağın kapıları ve vitraylı üst pencereleri oldukça dikkat çekici. Tahir Paşa’nın 1870 yılında vefatından sonra Sami Sakin Bey tarafından alınan konak, Kültür Bakanlığı’na devredilmiş ve 1985 yılında restore edilmiş. Restorasyonun ardından bir süre ziyarete açık tutulan konak, daha sonra kapatılmış. Yıllar içinde oldukça yıpranan konağın alt katı, bir süre Şehir Kütüphanesi olarak kullanılmış. Kültür Bakanlığı tarafından Mudanya Belediyesi’ne devredilen konak, Tahir Paşa’nın ikinci kuşak torunu hayırsever işadamı Agâh Bursalı ve Mudanya Belediyesi arasında 2013 yılında imzalanan protokol ile yeniden restore edilerek müze evine çevrilmiş. Agâh Bursalı’nın yoğun destek verdiği çalışmaların tamamlanmasıyla konak, ‘Mudanya Belediyesi Tahir Paşa Konağı Müze Evi’ olarak ziyarete açıldı. Yaklaşık 300 yıllık konak, kentin ikinci müze evi olarak yoğun ilgi görüyor.

ZEMİN KAT Müze Evi’nin alt katı olan haremlik ve selamlık bölümleri kısmen sergi alanı olarak kullanılıyor. Bu bölümlerde, Mudanya ve konağın tarihini yansıtan fotoğraflar, Türkiye’nin ilk sivil bandosu olan Mudanya Dinç Spor Kulübü Bandosu’nun enstrümanları, mübadele yıllarını anlatan fotoğraflar ve ayrıca tarihi Girit danteli örnekleri sergileniyor. ÜST KAT Konağın üst katında Agâh

Bursalı tarafından bağışlanan, Tahir Paşa’nın ve Agâh Bursalı’nın ailelerine ait olan mobilya ve özel eşyalar yer

alıyor. Bu katta, Harem Odası, Sofra Geleneği Odası, Sandık Odası, Salon, Baş Oda ve Yatak Odası bulunuyor. Üst kat sofasındaki orijinal avize, Ördekli Avize adıla kayıtlı. Fransa’dan hediye olarak Tahir Paşa’ya getirilen pirinç el işçiliğine sahip avizenin ejderha ve anka kuşu motifleri de çok çarpıcı. Sofanın diğer köşesinde Tahir Paşa’ya ait eşyalar ve aksesuarlar görülebilir. Tahir Paşa’nın Sultan Abdüllaziz tarafından paşalıkla ünvanlandırılmasının ardından kullandığı el işi üniforması, madalyası, Çerkez yamçısı, tüfek ve kılıçları da burada. Ayrıca Sultan Abdüllaziz’in bizzat kendisinin yazdığı paşalığa terfi ettiğini belirten fermanın orjinali de bu bölümde sergileniyor. Salon’da, İran Şahı’nın dedesi Rıza Pehlevi tarafından Tahir Paşa’ya armağan edilen

nadide eserler, Tahir Paşa’nın oğlu Emin Bey’e ait taş plak koleksiyonu duruyor. 200 yıllık sofra geleneğinin yansıtıldığı Yemek Salonu’nda bulunan Alman gümüşü çatal kaşık takımları ile Fransız ve Çekoslovakya porselenleri de muazzam. Deniz ve orman manzarası ile dikkat çeken Sandık Odası, konakta yaşayan hanımların el işlerini yaptıkları oda olarak biliniyor.

BAŞ ODA Binanın en önemli ve en

muhteşem köşesi… Duvarlarındaki 3 boyutlu motiflerin benzerinin sadece Topkapı Sarayı’nda yer aldığı bu oda, konağın en dikkat çekici mekanı. Oda duvarlarını ve tavanını süsleyen motifleri, uzmanlar 18. yüzyıl Lale Devri’ne ait en nadide eserler olarak kabul ediyor. Baş Oda’da Sultan Abdülaziz ve Sultan Reşat da ağırlanmış.


50

SOSYAL SORUMLULUK / MALTEPE

MALTEPE’DE ANNELER DE

iŞiN iÇiNDE

Sürekli olarak geleceği inşa edeceklerini söylediğimiz ve omuzlarına geleceğin bütün ağırlığını yüklediğimiz çocuklarımız nasıl yetiştiriyoruz. Onların kendilerine kuracakları dünyanın huzuru, güzelliği, dengesi ve bütün çevresi bizlerin onlara aktaracağımız duyarlılıkla doğru orantılı olacak. Maltepe’de, anneler de işin içine katılarak çocukların çevre konusundaki farkındalığını artırmak üzere çok anlamlı ve keyifli bir etkinliğe imza atıldı. Anneler tasarladı, çocuklar sergiledi.


51

Maltepeli öğrenciler, Atık Defilesi ile çevre bilincine dikkat çekti. Maltepe Ahmet Suzan Yalkın İlkokulu öğretmenleri yönetiminde gerçekleştirilen çevre etkinliğine katılan Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, daha yeşil bir dünya için çevre duyarlılığını yayma hedefi taşıyan öğrencilerle gurur duyduğunu söyledi.

Çevre bilincini bir yurtseverlik hareketi olarak aşılamak üzere ‘Okulumda Geri Dönüşüm, Aydınevler’de Geri Dönüşüm’ projesi kapsamında gerçekleştirilen etkinlikte konuşan Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, etkinliği son derece yaratıcı bulduğunu belirterek, defilede emeği geçen herkese teşekkür etti. Başkan Kılıç, “Başka Türkiye yok, Mustafa Kemal Atatürk Türkiye’si var. Dünyanın hiçbir yerinde, çocuklara Türkiye’de verilen kadar değer verilmemiştir. Atatürk’ün geleceğimizi emanet ettiği çocuklarımızı yetiştirmek üzere öğretmenlerimiz görevlendirilmiştir. Bugün görüyorum ki genç arkadaşlarımın öğretmenleri, daha yeşil, daha temiz, daha duyarlı bir Maltepe için çok iyi bir iş çıkarmışlar. Emeği geçen herkesi bütün kalbimle kucaklıyorum.” diye konuştu.

Maltepe Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü ile Maltepe Ahmet Suzan Yalkın İlkokulu işbirliğinde gerçekleştirilen çevre bilincini geliştirme seminerlerinin ardından düzenlenen sezon sonu Atık Defilesi, izleyenleri büyüledi. Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç’ın katılımıyla gerçekleşen Atık Defilesi’nde birbirinden ilginç kostümler davetlilerden bol alkış aldı. Annelerin özgün tasarımlarıyla podyuma çıkan öğrenciler, zaman zaman ellerindeki dövizlerle çevrenin korunmasına yönelik mesajlar da verdiler.

Kaynaklarımızın sonsuz olmadığı, bir gün tükenebileceği gerçeğine vurgu yapan sloganlar ve şiirlerle etkinliğe renk katan öğrenciler, program sonrasında Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, Belediye Meclis Üyeleri, Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü personeli, okul müdürü ve öğretmenleriyle toplu fotoğraf çektirdiler. Etkinlik sonrası öğrencilere Başkan Kılıç’ın armağanı olan ‘En Güzel Gelecek Çocuklara Verilecek’ kitabı dağıtıldı.


52

ÇEVRE / SEFERİHİSAR

ÇEVREYİ KORUYAN ENERJİ DOLU BELEDİYE Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer, belediye hizmet binasında kullanacakları elektriği güneş enerjisinden üretmeye başladıklarının müjdesini verdi. Seferihisar Belediyesi 200 kW FV Güç Santrali ile yılda 310 bin kWh elektrik enerjisi üretecek ve yılda 125 bin lira elektrik tasarrufu sağlayacak. Türkiye’ye model projeler üreterek ses getiren Seferihisar Belediyesi, Tunç Soyer başkanlığındaki ikinci dönemine de hızlı başladı. Geçtiğimiz yılın sonunda başlayan ‘Pilot Fotovoltaik Güç Santrali Kurulumu Projesi’, 2014 Mayıs ayında tamamlandı. İzmir Kalkınma Ajansı’ndan (İZKA) alınan 880 bin liralık hibeyle pazaryeri çatısı üzerine kurulan güç santralı, yılda ortalama 310 bin kWh enerji üretecek ve böylelikle belediyenin ısıtması, soğutması, aydınlatılması güneş enerjisiyle sağlanmış olacak.


53

Araştırmalar çevre konusunda gerçekleri söylüyor ancak bu konuda gerekli önlemleri alıp yeterli yatırımı yapanların sayısı bu gerçeklerle örtüşen düzeyde değil. Yine de umut verici adımlar atan yerel yöneticiler, sağlıklı ve korunmuş bir çevre için güzel bir gelecek vaat ediyorlar. Seferihisar Belediyesi, güneş enerjisi ile elektrik üretimindeki atağı sayesinde hem çevrenin korunmasına hem de kentin ekonomik olarak tasarruf edebilmesine çok önemli bir katkı sağlıyor. Belediyenin hedefi, güneş enerjisinden en verimli şekilde yararlanabilecek düzeye erişmek.

Üyesi oldukları uluslararası Cittaslow (Sakin Şehir) kriterlerinin en önemli ölçütlerinden biri olan yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanımını sağlama konusunda çok önemli bir projeyi tamamladıklarını belirten Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer şunları söyledi: “Artık dünyanın birçok yerinde yenilenebilir enerji kaynakları kullanılıyor. Kentimizde yılın 300 günü güneş alıyoruz ama güneşi bizim kadar almayan Avrupa kentlerinin faydalandığı gibi bu büyük ve değerli enerjiden faydalanamıyoruz. Güneş enerjisinden elektrik üretmek, göreve başladığımızdan beri takip ettiğimiz, yapmak istediğimiz bir projeydi. Önce cadde ve parkların aydınlatmalarını güneş enerjisiyle çözmeye başladık. Ardından İZKA tarafından açılan “Yenilenebilir Enerji ve Çevre Teknolojileri Mali Destek Programına” başvurduk. Projemiz kabul edildi. Bu projeyle yenilenebilir enerji kaynakları ile lisanssız elektrik üretimine yönelik 200 kW’lık yatırım gerçekleştirdik. Bu sayede 180 bin kg CO2 salınımını da engellemiş olacağız. Seferihisar’da yenilenebilir enerji kaynakları kullanılarak Sakin Şehir kriterlerine uygun yatırımlar gerçekleştirmeyi ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını teşvik etmeyi hedefliyoruz. Bu sayede hem temiz enerji kullanacağız hem de yılda 125 Bin Lira tasarruf edeceğiz.”


54

KENT İÇİ ULAŞIM / ESKİŞEHİR

ESKİŞEHİR MODERN ULAŞIMIN YOLUNU BİLİYOR Bir kentin geleceğini doğru inşa etmek ve kent yaşamını en sağlıklı biçimde kurgulamak için, zamanın getireceklerini önceden görüp etkin kararlar almak ve bunları en iyi biçimde uygulamak gerekir. Teknoloji, mühendislik, kent planlama bilimi ve elbette yerel yönetim deneyimleri gerçekçi niteliklerde bir araya getirilirse, sonuç mutlaka kente değer katar. Eskişehir’de şimdilerde bunun örnek alınacak bir uygulaması hayata geçiriliyor.


55

Özellikle son yıllardaki değişim ve gelişim Eskişehir’i çok önemli bir dünya kenti haline getirdi. Kentinin yerleşik nüfusunun yanı sıra kente gelen turist sayısında da büyük artış var. Nüfusu artan kentlerin en karmaşık sorunlarından biri haline gelen kent içi ulaşım problemi, doğru, akılıcı ve sürdürülebilir projelerle kısa sürede ortadan kaldırabilir. Bu konuda başka kentlere de örnek olacak bir projeyi hayata geçiren Eskişehir’de, yakın gelecekte trafiğe önemli katkı sağlaması beklenen Trafik Kontrol Merkezi’nin tanıtım toplantısı, çeşitli illerden birçok belediyenin ilgi odağı oldu.

Ancak uygulamanın trafik sistemine gerçek katkısını görebilmek, veri toplanması ve değerlendirilmesi nedeniyle bir yılın ardından mümkün olacaktır. Sistem, trafik ışıklarında bekleme süresini en aza indirmeyi amaçlıyor. Kavşaklarda biriken araç yoğunluğunu da en aza indirecek sistem, ilerleyen zamanda 76 kavşağı kapsayacak.” dedi.

Toplantıda konuşan Büyükşehir Belediye Başkanvekili Abdülkadir Adar, iki yıllık yoğun bir çalışmanın ürünü olan ‘Tam Adaptif Trafik Kontrol ve Strateji Merkezi Network Trafik Altyapılı Akıllı Kavşak Sistemi’nin benzer örnekleri olmasına rağmen network altyapılı ilk sistem olduğunu belirterek “Proje geçtiğimiz Mart ayında hizmete girdi. Şu aşamada 17 kavşakta uygulanmakta.

Dünyanın hiçbir şehrinde trafik sorunu tam anlamıyla çözümünün mümkün olmadığı aşikardır. Ancak Büyükşehir Belediyesi bu konuya duyarsız kalmayarak teknolojinin öncülüğünde kalıcı çözümler bulmak konusunda çalışmalarını ara vermeden sürdürmektedir.” şeklinde konuştu.

Adar, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin temel trafik yaklaşımının yaya öncelikli olduğunu hatırlatarak, “Trafik büyüyen, gelişen, dinamik şehirlerin bitmeyen sorunudur. Şehirlerin gelişimiyle trafikteki yaya ve araç sayısı doğru Merlot Otel’de düzenlenen toplatıyı Kayseri, Yalova, orantılıdır. Bir şehir ne kadar gelişir, insanların ilgisini ne Manisa, Kütahya, Adıyaman, Karaman, Erzincan, kadar çok çekmeye başlarsa doğal olarak o şehre gelen Isparta, Edirne, Burdur, Sivas, Antalya ve Çanakkale insan ve araç sayısı da artmaktadır. belediyelerinden çok sayıda ilgili birim çalışanı izledi.





Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.