Kaplumbağa Yolu - Aykut Şahin by Aykut Sahin

Kaplumbağa Yolu Aykut Şahin

Öykü

Aykut Şahin Kaplumbağa Yolu

Hiçbir hakkı saklı değildir.  Bu yayında yer alan görüşler ister kaynak gösterilerek ister gösterilmeyerek bu yazıların hepsi çoğaltılabilir ve her şekil altında kullanılabilir.

Aykut Şahin Kitapları 1-Kollektif Çöküş 2-Aşkın Bolluğu 3-Savaşçı Kadın İktidarı 9.000 Yıllık 4-Kaplumbağa Yolu (Öykü)

7 Ayşe kaplumbağa yavrularına araba, kamyon çarpmasını engellemek için düşünmeye başladı, bunu nasıl yapabilirdi. Eve geldi düşünmeye devam etti. Küçücük kaplumbağa yavrularının ölmesini istemiyordu. Küçük küçük onlarca yavru vardı. Gece uyumadı, düşündü düşündü Acaba kaplumbağa yavrularını eve mi getirsem diye, evdeki çocuklar onları rahat bırakmazdı, bu düşünceden vazgeçti. Onları başka bir bahçeye mi götürseydi. Onların etrafında da yollar vardı. Ah bu yollar, yollar Keşke yollar olmasaydı diye düşündü. Karar verdi, güneş doğmaya başlıyordu, gözleri iyice uykusuzluktan morarmıştı.

8 Bahçeler arasındaki asfalt yolu ortadan kaldırmak gerekiyordu. Ayşe, bunu okuldaki arkadaşlarına anlatmaya gitti. Okuldaki arkadaşlarından birçoğu bu olaya yakınlık göstermedi. Hepsi kendilerince bu fikrin olmayacağını ve zor olduğunu söyledi. Ayşe kafasına takmıştı bir kere. Can’ın yanına gitti. Can’a olayı açtı. Ayşe -Can, kaplumbağa yavrularının ölmesini görmek istemiyorum küçükler onlar daha güzel güzel yürümelerini sağlamalıyız. Can -Nasıl olacak bu? Ayşe

9 -Kaplumbağa yavruları bahçede duruyor, onların hareket alanı yoldan karşıya geçip diğer bahçeye gidecekler ve böylelikle kendi geçinme yollarını oluşturacaklardır. O halde, onların bu yollardan geçmesini sağlamak lazım Can -Hergün onları elimizle mi taşıyacağız, tamam da. Küçük kaplumbağa yavrularını taşırız da büyükleri nasıl taşıyacağız. Ayşe -Asfalt yolu söküp, toprak yol haline getireceğiz ve etrafına da ağaçlar koyacağız ki arabalar girmesi, yavruları ezmesin diye. Can

10 -Ben varım, kaplumbağa yavrularının yaşaması lazım. Yaşamak ve yaşatmak en kutsal görevdir. Ayşe ile Can birbirlerine sarılır. Sadece iki kişilerdir, diğer çocuklar buna katılmazlar. İkisi işe başlar. Ayşe eline çekiç alır, Can’da küreği alır. Ayşe çekiçle asfalta vurmaya ve delik açmaya çalışır. Bir türlü olmaz, asfalt çok serttir. Dinlenirler sonra Ayşe tekrar sokak üzerinde arama yapar ve çatlak yolu bulur ve buradan tekrar çekiçle vurmaya çalışır. Can’da kürekle asfaltı alır, kenarı götürür. Akşama kadar küçücük bir asfalt alanını açmışlardır ve toprak gözükmektedir.

11 Yarın tekrar gelirler ve küçük çukurun asfaltlandığını görürler. Ayşe ve Can üzülür. Ayşe -Kim yaptı bunu Can -Bilmiyorum Umut yanlarına gelir. -Merhaba arkadaşlar, nasılsınız. Ayşe -Üzgünüz, kaplumbağa yavruları ölmesin diye uğraşıyorduk ki, asfalt yolu yine asfalt yapmışlar. Umut

12 -Belediye bunu hep yapıyor, onların doğası bu sürekli asfaltlı yol yapıp, doğayı mahvetmek Ayşe -Ne yapacağız biz, çatlak ve sökülmüş yerde kalmadı. Umut -Bende sizinle olmaya karar verdim. Camdan sizleri izledim, öyle heyecanlı çalışıyordunuz ki, kendime kızdım niye onların yanında değilim diye. Can -O zaman başlayalım Üç arkadaş tekrar çalışmaya başlar, asfalt daha yenidir hemen sökülmeye başladı. Ayşe çekişle vuruyor, Can kürekle alıyor,

13 Umutta bu asfaltı çuvala doldurup, çöpe atıyor ve çuvalı geri alıyordu. Yine küçük bir alan biraz daha büyüdü. Üç arkadaş öğle yemeklerini birlikte bahçede yediler. Ayşe -Can domatesleri doğra, Umut sende sofrayı kur Can domatesleri doğradı daha sonra da Umut sofrayı kurdu. Yoldan geçen iki erkek çocuğu Can ile Umutla dalga geçti. Can -Ben sizi büyüyünce göreceğim evde kadın olmadığı zaman

14 He he hee Üçü birlikte güler. Umut -Yemekleri kim yapacak, aç kalacaklar, erkeklerinde yemek yapması lazım, yoksa aç kalırlar. Ayşe -Birlikte yemeğimizi yiyelim. Ekmek arası domates, peynir, zeytin yerler. Su içerler. Ayşe -Suyu plastik kaptan değil, cam bardaktan içelim Umut -Evet, cam bardak daha sağlıklı

15 Can -Cam bardağı dikkatli tutalım ki, ayağımıza düşmesin. Sofrayı üçü birlikte toplar ve çantalarına getirdikleri yiyeceklerin geri kalanını korlar. Çalışmaya devam ederler. Akşam olunca evlerine giderler. İki bahçe arasındaki asfalt yolun dörtte birinin asfaltı sökülmüştür. Üç arkadaş okula gitmez ve çalışmaya devam eder. Önemli olan kaplumbağa yavrularının sağlığıdır. Ayşe -Kimseye kaplumbağa yavrularını ezdirmeyiz.

16 Can -Onları hep seveceğiz Umut -Birlikte seveceğiz. Öğlene kadar çalışırlar. Yemekleri yine bahçede yerler. Umut sofrayı kurar, Can tabaklara yiyecekleri kor ve Ayşe onları izler. Yemekleri yedikten sonra Can sofrayı toplar, Umut bulaşıkları getirdikleri suyla ve sabunla yıkar. Ayşe Can ve Umutun yanaklarında öper. Hep birlikte çalışmaya devam ederler. Akşam olur ve evlerine giderler. Gece üçü de hayal kurar.

17 Ayşe hayalinde kaplumbağa yavruları ile bahçede oynuyor ve diğer bahçeye kendi açtıkları yoldan kaplumbağa yolundan ilerliyolar. Umut hayalinde kaplumbağa yavrularının bahçeden bahçeye geçişini düşünüyor ve minik adımlarla geçiyorlar. Can hayalinde kaplumbağa yavrularının büyüdüğünde ne kadar büyük olacaklarını izlediği belgeselden düşünmeye çalışıyor. Sabah yine okula gitmiyorlar. Öğlene kadar çalışırlar ve yemek yemeğe bahçeye geçerler. Umut sofrayı kurar, Can tabaklara yiyecekleri kor ve Ayşe onları izler. Yemekleri yedikten sonra Can sofrayı toplar, Umut bulaşıkları getirdikleri suyla ve sabunla yıkar.

18 Ayşe Can ve Umut’un yanaklarında öper. Hep birlikte çalışmaya devam ederler. Akşam olunca evlerinde dönerler. Ayşe’nin annesi -Ayşe iki gündür okula gitmemişsin, okuldan aradılar. Ayşe -Arkadaşlarımla gezmeye gittim de. Ayşe’nin annesi -Yarın mutlaka okula gideceksin Ayşe -Yarın okula gitmeyeceğim, arkadaşlarımla gezmeye gideceğim Ayşe’nin annesi

19 -Üçüncü sınıfa gidiyorsun, okulda kalmak mı istiyorsun Ayşe -Okulu kim takar, yarın gitmiyorum Ayşe odasına çekilir. Can’ı babası yanına çağırır. -Can iki gündür okula gitmemişsin, neden Can -Arkadaşlarla işlerim vardı. Can’ın babası -Can doğruyu söyle yoksa senin kulaklarını çekirim. Babası, Can’ın kulaklarını çekiyor ve Can ağlıyordu.

20 Can -Ehee ee Can’ın babası -Söyle bakalım Can -Pis baba Odasına koşarak gider. Umut’u dayısı çağırır -İki gündür okula gitmemişsin Umut Umut, öfkeli -Sana mı soracaktım, canım Umut’un dayısı -Tokadı yedin mi görürsün

21 Umut -Büyükler hep aynısınız, büyük bedenleriniz ve büyük elleriniz var ama küçükleri anlayacak mantığa, akla sahip değilsiniz. Umut’un dayısı -Nasıl olacakmış bu akıl Umut -Önce bana saygı duyarak ve kendi kararlarıma karışmayarak. İstediğimde okula giderim, istediğim de gitmem. Bunu ben bilirim. Artık okulu bırakıyorum. Umut’un dayısı endişelenir. Umut

22 -Okulu bırakıyorum kaplumbağa yavruları daha önemli benim için. Umut’un dayısı -Okulu bırakırsan, sana gülerler. Umut -Gülenin yanaklarına küçük parmağımı sokarım. Üçü de akşam yaşadıklarını birbirlerine anlatırlar ve çalışmaya devam ederler. Ayşe -Ben okulu bıraktım, kaplumbağa yavruları benim için daha önemli Can

23 -Ben de okulu bıraktım. Doktor olacaktım fakat kaplumbağa yavrularının durumu daha önemli Umut -Ben zaten okumak istemiyordum, kaplumbağa yavruları sayesinde okulu bıraktım. Ayşe -Ne o, hergün aynı zulüm, sıraya gir, dur, oturma, otur Can -Konuşmak yasak, yok böyle bir şey ya Umut -Kavga etmek yasak, canım buna çok sıkılıyordum.

24 Bir yandan konuşurlar diğer yandan çalışıyorlardı. İki bahçe arasındaki asfalt yolun dörtte ikisi bitmiş oldu. Sevinçle evlerine dönerler. Başka çocuklardan birisi, bunları belediyeye şikayet etti, telefon etti. Belediye ekipleri, yolu kimlerin kazdığını bulmak için araştırma yaptı, komşuların Ayşe, Can ve Umut’un yaptıklarını söylediler. Belediye ekiplerinden üç kişi sırayla evlerine gitti. Ayşe’nin annesi çalan zille birlikte kapıyı açtı. Belediye ekibi -Ayşe burada mı oturuyor Ayşe’nin annesi

25 -Evet Belediye ekibi -Ayşe’den şikâyetçiyiz, asfalt yolu kazımışlar Ayşe’nin annesi -Benim çocuğum böyle bir şey yapmaz. Belediye ekibi -Tanıklar var. Ayşe’nin annesi Belediye ekipleri ile belediyeye gider. Diğer belediye ekibinden üç kişi de Can’ın evinin zilini çalar. Can’ın babası kapıyı açar. Belediye ekibi -Can burada mı oturuyor

26 Can’ın babası -Evet Belediye ekibi -Can’dan şikâyetçiyiz, asfalt yolu kazımışlar. Can’ın babası belediye ekibiyle belediyeye gider. Umut’un evine de belediye ekibinden üç kişi gider ve zili çalar. Umut’un dayısı kapıyı açar. Belediye ekibi -Umut burada mı oturuyor Umut’un dayısı -Evet Belediye ekibi

27 -Umut’tan şikâyetçiyiz, asfalt yolu kazımışlar. Umut’tun dayısı, belediye ekibiyle belediyeye gider. Can, Ayşe ve Umut’un yakınları belediye de karşılaşır. Durumu tartışırlar. Çocukları da belediyeye çağırırlar, onlarda yarım saat sonra gelir. Ayşe’nin annesi -Ayşe neden yolu kazıdınız. Can’ın babası -Can sokağın dörtte ikisini kazımışsınız. Umut’un dayısı -Neden yaptın, rica ederek soruyorum. Ayşe hepsi adına açıklama yapar

28 -Kaplumbağa yavruları bahçede onlarca yavrusu var, geçen hafta dünyaya geldiler, bizde düşündük ki, kaplumbağa yavruları ölmesin diye bu asfalt yolu kazımalıyız ve etrafına ağaçlar dikmeliyiz. Yoksa kaplumbağa yavruları ölecek, arabalar onları ezecek. Bunu görmek istemedik, onlarca çocuğu çağırdık gelmediler, şimdi de bizi ihbar etmişler belediyeye. Biz yarın yine kazı yapacağız. Büyükleri dinlemiyoruz. İsyan ediyoruz. Hep birlikte belediyeden ayrılırlar, yakınları belediyenin verdiği cezayı ödemeyi reddeder. Ayşe’nin annesi

29 -Size baştan beri yanınızda olmadığımız için üzgünüz. İş, stres, bunalım sizin ne düşündüğünüzü ve ne yaptığınızı göremedik. Bana bazen kaplumbağa yavrularından bahsettin. Ben dinlemedim. Üzgünüm Şimdi karar verdik ve sizinle birlikte sokaktaki asfalt yolu söküp atacağız. Yarın hep birlikte sabahtan çalışacağız. Ayşe, Ayşe’nin annesi, Umut, Umut’un dayısı, Can, Can’ın babası çekiç, kürek, kazmalarla asfalt yolu sökmeye başladılar. Öğle yemeğini bahçede yemek için ara verdiler. Ayşe, Can ve Umut’a sofrayı kurmasını söyledi.

30 Can’ın babası -Erkek adam sofra kurar mı? Can -Erkekliğiniz batsın, yüzlerce kurdum yine de ben başka erkeğim. Umut’un dayısı -Umut gözlerime inanamadım. Umut -Gözlerindeki morluklara da mı inanmıyorsun, küçük elimle yüzüne bi yumruk atarım, dalga geçmek neymiş görürsün. Ayşe’nin annesi -Ayşe evde de böyle, yemek yapmaz, bulaşık yıkamaz. Odasını temizler, odasını düzeltir başka hiçbir şeye ellemez.

31 Ayşe -Can’ın babası sofrayı toplasın, toplamazsa bizimle çalışamaz. Can’ın babası -Uyanığa bak hele Ayşe -Öyle Can’ın babası ilk kez sofrayı toplar ve bulaşıkları getirilen suda yıkar. Tekrar çalışmaya başlarlar. İki bahçe arasındaki asfalt yolun dörtte üçü bitmiştir yarın devam etmek için ayrılırlar. Ayşe -Çok mutluyum, çok.

32 Kaplumbağa yavruları sağlıklı bir şekilde büyüyecek ve büyüteceğiz. Yavruları elime alıp seviyorum ama çok elimde tutmuyorum. Onların da yaşamı var, onlara fazla karışmamak gerekir. Can -La la laaa Kaplumbağa yavruları Çok komikler Çok küçükler La laa laaa Aaaa Laaaaa

33 Umut - Kaplumbağa yavruları garip bir şeyler. Çok tatlılar, ayakları ne küçücük öyle. Canlarım benim Canlarım Altı kişi çalışırlar ve kaplumbağa yavrularının rahat rahat yürüyebilmesi için asfalt yolu kazarlar. Öğlene doğru dörtte dört olur ve sokakta asfalt kalmaz, toprak ortaya çıkmıştır. Can’ın babası sofrayı kurar, Umut’un dayısı da tabakları, kaşıkları, bardakları dizer. Ayşe ve Ayşe’nin annesi onları izler. Birlikte sofranın etrafında yemeklerini yerler.

34 Hepsi de neşelidir, mutludur. Kaplumbağa yavruları için günlerdir çalışmaktadırlar. Gözleri ışıl ışıldır. Umut’un dayısı yemek yedikten sonra bulaşıkları getirdikleri suyla yıkar ve durular. Bahçede oturup, düşünmeye başlarlar. Ayşe -Asfalt yolu kaldırdık şimdi bu yolun etrafında kaplumbağa yavruları engellemeyecek şekilde ağaç fidanları dikelim. Hep birlikte harekete geçerler. Umut

35 -Hepimiz birimiz birimiz hepimiz için sloganı ne kadar doğruymuş ki, birlikte asfalt yolu kısa zamanda kaldırdık. Satın aldıkları ağaç fidanlarını traktörle iki bahçe arasındaki yolun üzerine dizerler. Toplam kırk tane fidan ağacı vardır. Önce diğer asfalt yollar ile arasına barikat kuracak şekilde sıralı şekilde sekiz tane fidanı dikerler. Ayşe, Can ve Umut dikme kısmını yapmakta; Ayşe’nin annesi, Can’ın babası ve Umut’un dayısı da fidanların köklerinin gireceği şekilde çukur kazmaktalar. Akşama kadar yirmi tane ağaç fidanını dikerler. Ayşe’nin annesi bir budon suyu azar azar fidanların dibine döker. Herkes evlerine gider.

36 Asfalt yol ortadan kaldırılmış ve diğer yollarla arasına ağaç fidanları dikilmiştir artık araba, kamyon bu sokağa giremeyecektir. İki bahçe arasındaki yol, topraklı yol oldu ve yirmi tane ağaç fidanı dikildi. Sabah erkenden kalkarlar, evlerinde kahvaltılarını yapıp, sütlerini içtikten sonra çalışmaya devam ederler. Yirmi tane ağaç fidanı kaldı dikilecek ve daha sonra da Kaplumbağa yavrularının geçiş güzergahı yapılacak. Ağaç fidanlarını kaptan köklerini kırmadan çıkarırlar ve açılan çukurlara korlar ve ağacın gövdesinden tutularak etrafında yavaş yavaş toprak dökülür. Ağaç fidanlarını hepsi dikilir ve her ağacın yanına kısa uzun çubuklar ile fidanlara bağlanır ki, gövdeleri rüzgardan düşmesin diye.

37 İki bahçenin giriş ve çıkışlarındaki teller sökülür ve Kaplumbağa yavrularını geçebileceği şekilde sökülür. Hep birlikte bütün işler bittikten sonra kaplumbağa yavrularının kaldığı yere giderler ve onlarca yavru ve büyük kaplumbağalar vardır. Hepsi de sevimlidir, miniciktir. Ayşe -Canların benim Can -Minikler minikler Umut -Küçükler büyüyecekler. Ayşe, büyük kaplumbağanın yanına gider

38 -Artık sizin için büyük bahçe yaptık, burada istediğiniz gibi dolaşın, isterseniz görmeye gidelim. Ayşe büyük kaplumbağaya yolu gösterir. Kaplumbağa yavruları da onları takip etmeye başlar Can yavruları sayar. -Bi, iki, üç, dört.. On üç, on dört… Yirmi beş, yirmi altı… Otuz yedi, otuz sekiz.. Kırk, kırk bir He heee Kırk bir tane kaplumbağa yavrusu var.

39 Kaplumbağa yavruları birlikte yola çıkarlar. Öncelikle ilk bahçeden çıkarlar, asfaltı sökülmüş topraklı yola gelirler ve yavaş yavaş diğer bahçeye geçerler. Ayşe, Can, Umut onların biraz gerisinden gelirler onları ürkütmeden zıplarlar Sevinç çığlıkları atarlar Zıplaya zıplaya kaplumbağa yavrularını takip ederler. Büyük kaplumbağa ve kaplumbağa yavruları geldikleri yoldan geri dönerler. Akşama doğru evlerinde olurlar. Ağacın dışarı çıkmış köklerinin arasına gizlenirler ve büyük kaplumbağa da çimenlerin arasına girer ve bir yandan da karnını doyurur. Ayşe

40 -Bu asfalt yolu kaldırmasaydık, belki küçük kaplumbağa yavrularından biri arabalar yüzünden ezilecekti. Hepsi yaşıyor Laaaaa Can -Laaaaa laaaalaaa Umut -Lalala laaa laaa Ayşe, Umut ve Can her sabah kaplumbağaların yanına giderler ve onların başlarına bir şey gelmesin diye beklerler. Kaplumbağa yavrularıyla fazla oynayan çocukları uyarırlar ve onların canını yakmamalarını söylerler.

41 Büyük kaplumbağa ve kaplumbağa yavruları iki bahçe arasındaki yolda gidip gelirler. Yaşadıkları alan büyümüştür. Eskiden alanları daha büyüktü, binalar, iş yerleri olmadan önce. İnsanlar her yere ev, fabrika, iş yeri, stadyum, okul yapmamalı ki, ağaçlar kesilmesin Kuşların yuvaları yıkılmasın Kedilerin evleri dağılmasın Kaplumbağa yavrularının kırıkları batmasın.

ayaklarına

cam

Çocuklar çöplerini çöp kutusuna atarlarsa, cam kırıkları kaplumbağa yavruların ayağına batmaz. Çöpe atarlarsa, giyecek kaplarını kediler ısırıp hasta olmaz.

42 Bir yandan ağaç fidanları büyüyor diğer yandan da kaplumbağa yavruları. Ayşe, Can ve Umut çocukluklarını burada geçiriyorlar. Alışveriş merkezlerinde sanal stüdyolarda oynamaya gitmiyorlar, internette oyun ve chat yapmıyorlar. Kaplumbağa yavrularını besliyorlar, seviyorlar ama çok onları elinde tutmuyorlar. Yanlarında uyuyorlar, kafalarını okşuyorlar. Akşam olunca da evlerine gidiyorlar.