173

Page 1

Savaşa hayır!

Sayý: 173

30 Nisan 2002 500.000 TL

Filistin’e özgürlük!

Le Pen: Geçit yok!

MHP: Asla!


Fransa seçimleri 2

Faþizme karþý yýðýnsal tepki Fransa’da baþkanlýk seçimlerinin ilk tur sonuçlarý bütün dünyada önemli bir çalkantý yarattý. Türkiye’de basýn en çok Sosyalist Parti adayýnýn ikinci tura kalamamasýndan yola çýkarak solun yenilgiye uðradýðýný anlatýyor. Oysa sosyalist- ler için bu seçimlerin bir dizi çok önemli sonucu var. Birinci olarak, Sosyalist Parti’nin Komünist Partisi ve Yeþillerle birlikte kurduðu çoðulcu iktidarýnýn emekçi yýðýnlar tarafýndan reddedilmesidir. Sosyalist Parti’nin oy kaybýnýn yaný sýra Fransýz Komünist Partisi (FKP) ve Yeþiller de büyük ölçüde oy kaybetti. Le Pen’in oylarýný artýrmasýnýn temel sorumlusu Sosyalist Parti ve diðer iktidar ortaklarý, FKP ve Yeþillerin politikalarýdýr. Seçimlerin ikinci önemli sonucu devrimci politikalarýn kazanýmýdýr. Ýki troçkist örgüt, Ýþçi Mücadelesi (LO) ve Devrimci Komünistler Birliði (LCR) toplam yüzde 10.8 oranýnda oy alýrken devrimci politikalarýn, sosyalizmin Fransa toplumunda ne denli güçlü olduðunu kanýtladýlar. Ýþçi Mücadelesi ve LCR son Avrupa parlamentosu seçimlerinde yüzde 5 oranýnda oy alýrken, bu kez her iki troçkist örgütte ayrý ayrý bu oranda oy aldýlar. Üçüncü ve belki de en önemli sonuç faþizme karþý mücadelenin kitlesel bir biçimde sokaða dökülmesidir. Le Pen’in ikinci tura kalmasý

Le Pen’in Türkiye’deki karþýlýðý kimdir?

ile birlikte özellikle LCR’ýn baþýný çektiði büyük yýðýnlar derhal sokaklara çýkarak “Faþizme geçit yok”, “Le Pen’e hayýr” sloganlarý ile mücadeleye baþladýlar. O gece Paris’te 30

Le Pen kim?

Le Pen ýrkçý, faþist Milliyetçi Cephe örgütünün lideri. Bir süre önce yükseliþi anti-faþistlerin mücadelesi ile durdurulan Le Pen Sosyalist Parti hükümetinin emek karþýtý politikalarýný istismar ederek oylarýný yeniden arttýrdý. 2. Dünya Savaþý’nda milyonlarca Yahudi’nin gaz odalarýnda imha edilmesine “tarihin ayrýntýsý” diyen Le Pen Fransa’daki göçmen iþçilerin geri gönderilmesini savunuyor. Fransa’daki her türlü kötülüðün altýnda göçmen iþçileri gösteriyor. Milliyetçi Cephe liderlerinin Nazi þarkýlarý söyleyerek gaz odalarýnýn göçmenler için bir gereklilik olduðunu anlattýklarý bir kaset basýna daðýtýldý.

“No Pasaran” Faþist Le Pen’in Sosyalist Parti adayýný geçerek ikinci tura kaldýðýnýn öðrenilmesi üzerine onbinlerce anti faþist sokaklara çýkarak faþizme karþý yýðýnsal bir mücadeleyi baþlattýlar. Le Pen’e karþý hareket ertesi günlerde hýzla büyüdü ve bir sonraki hafta sonunda milyonlar “No pasaran”, “Geçit Yok” sloganý ile sokaklardaydý. Bu gösterilere liseli gençlerin yýðýnsal katýlýmý özellikle önemliydi. Gösterilerin en önemli sloganlarýndan birisi “Fransýz olmaktan utanýyorum!” Le Pen’in milliyetçiliðine karþý ileri sürülen bu slogan ayný zamanda milliyetçilere karþý milliyetçi olmayan bir temelde karþý çýkýldýðýný gösteriyor. Süren tartýþmalardan

bin kiþi faþizme karþý gösteriye çýktý. Ertesi günü anti faþist gösteriler bütün Fransa’ya yayýldý. LCR’ýn önemli bir rol oynadýðý gösterilere yüzbinlerce anti-

birisi Sosyalist Parti adayýnýn troçkist Ýþçi Mücadelesi ve LCR’ýn solun oylarýný bölmesi nedeniyle kaybetmesi üzerinde toplanýyor. Gerçekten de Fransa’da kaybeden sol deðil, sosyal demokrasi ve stalinizm, yani reformizm. Fransýz Komünist partisi oylarýnýn yarýdan fazlasýný kaybederek %3.6 oranýnda oy alýrken, Sosyalist parti ve Yeþiller Partisi de oy kaybetti. Buna karþýlýk 2 troçkist örgüt bir önceki seçimlere göre oylarýný 2 katýna çýkardý. 2.5 milyon emekçi Arlette ve Besancenot’a oy verdi. Fransýz devrimci sosyalistleri çözümü ikinci turda Chirac’a oy vermek deðil, mücadeleyi yükseltmek olarak görüyor.

faþist katýldý. Özellikle liseli gençler birçok yerde kendiliðinden sokaklara indi. Ýkinci turda açýk ki Le Pen yenilecek. Saðcý ve ayný zamanda soyguncu Chirac yeniden seçilecek. Bu hemen hemen kesin. Sað ve hükümeti oluþturan Sosyalist Parti, Fransýz Komünist Partisi ve Yeþiller ikinci turda Le Pen’e karþý Chirac’a oy verme çaðrýsý yapýyorlar. Troçkist devrimci sol ise hýrsýzla faþist arasýnda seçim yapmayý reddediyor ve mücadele diyor. Faþist Le Pen’i durduracak olan Chirac’a verilecek oylar yani parlamenterizm deðil anti faþistlerin sokaktaki mücadelesidir.

Devrimci marksizm güç kazanýyor Lutte Ouvirie (Ýþçi Mücadelesi) uzun yýllardýr iþçi sýnýfýna dönük sabýrlý bir faaliyet sürdüren troçkist bir parti. Bu örgütün adayý Arlette, çeþitli defalar katýldýðý baþkanlýk seçimlerinde örgütün dýþa dönük yüzünü oluþturmakta. Son katýldýðý seçimlerde LCR’ýn da desteði ile yüzde 5 oranýnda oy almýþtý. Bu kez ise oy oranýný % 6.3’e çýkardý. Ne var ki, Ýþçi Mücadelesi örgütü oldukça sekter. Politik mücadelelerden kaçýnýyor. Bütün dünya çapýnda süren anti-kapitalist mücadeleyi küçük burjuva hareketi olarak tanýmlayarak küçümsüyor. Ayný þekilde savaþa karþý mücadeleyi ya da anti faþist mücadeleyi ikincil olarak görüyor. LCR ise 4. Enternasyonal’in en büyük örgütü. Son seçimlerde Ýþçi Mücadelesi

grubu desteklemesine raðmen bu kez genç bir posta iþçisi olan Olivier Besancenot’u aday olarak çýkardý ve 1 milyonun üzerinde oy alarak oylarýn yüzde 4.4’ini topladý. LCR anti kapitalist harekete önem veriyor. Seçimlerden sonra harekete bütün gücüyle müdahale etmeye çalýþýyor. Eðer önümüzdeki günlerde troçkistlere verilen 2.5 milyon oyun Le Pen’e karþý mücadeleye girmesine öncülük edebilirse açýk ki Fransýz politik yaþamýný alt üst edebilir. Fransýz seçimleri bir gerçeði çok çýplak bir biçimde gösterdi: Günümüz devrimci sosyalist politikalara çok açýk. Stalinizm ve sosyal demokrasi, reformizmin her çeþidi tarihin çöplüðüne doðru yol alýyor ve devrimci marksist politikalar yükseliyor.

MHP, Ülkü Ocaklarý ve Devlet Bahçeli

Faþizme geçit yok! Türk medyasý Le Pen’i faþist, aþýrý saðcý ve yeni bir Hitler olarak ilan ediyor. Burjuva partilerinin sözcüleri Le Pen’i ýrkçý ve faþist olmakla suçluyor. TV kanallarý Le Pen’in Türkiye’deki karþýlýðýnýn kim olduðunu soruyor. Bula bula Erbakan’ý buluyor. Biz Le Pen’in Türkiye’deki karþýlýðýnýn kim olduðunu size söyleyelim: Devlet Bahçeli ve onun baþýnda bulunduðu faþist sürüsü. 1970’lerin baþýnda komando kamplarý kuran ve burada silahlý eðitim yapan MHP’dir. 1970’lerde 5 binden fazla iþçi, aydýn, öðrenciyi katleden Ülkü Ocaklarý’dýr. 1978’de Maraþ’ta 100’den fazla insaný yaþlý çocuk demeden öldüren yine onlardýr. Malatya’da, Çorum’da, Sivas’ta katliam giriþimlerinde bulunan, Bahçelievler’de 7 TÝP’li sosyalisti katleden onlardýr. 12 Eylül sonrasý mafya kuran her türlü pis iþe giren onlardýr. Susurluk çetesinin en adi tetikçileri MHP’lilerdir. Özel Hareket adý altýnda örgütlenen, 3 bin faili meçhul cinayete imza atan onlardýr. Gazi Mahallesi’nde halka kurþun sýkan ayný faþist katillerdir. Liselerde ve üniversitelere öðrencilere satýrla saldýran MHP’li faþistler. Ve bu faþist katiller þimdi Bahçelievler katliamý tertipçisi Haluk Kýrcý’yý, Abdi Ýpekçi’nin katili Mehmet Ali Aðca’yý salývermektedir. Çünkü onlar Türkiye’nin en büyük siyasal gücü haline geldiler. IMF uþaklýðýnýn, Amerikan- cýlýðýn en koyusunu yapýyorlar. Halkýn soyulmasýnýn ardýnda MHP’nin imzasý var. Fransýz anti-faþistler yapýlmasý gerekeni gösterdiler: Türkiye’de vakit kaybetmeden faþist MHP’nin önünü kesmek, onlarýný inlerine geri sokmak zorundayýz. Faþist MHP’ye karþý birleþelim!


3

Yoksulluða ve savaþa karþý birleþik mücadele avaþ Türkiye’nin kapýsýnda duruyor. Bush ve çevresi “terörizme karþý savaþ” palavrasýnýn arkasýna gizlenerek bütün dünyada gerçekten terör estiriyor. Dünyaya hakim olmak için saldýrýyorlar, yýkýp, tahrip ediyorlar. Ýþte Sýrbistan, Somali, Irak. Son olarak Afganistan’da neler yaptýklarýný biliyoruz. Ayný þekilde Filistin’de Siyonist terör gözlerimizin önünde sürüyor. Yüzlerce, binlerce insan ABD’nin onayý ile Ýsrail ordusu tarafýndan katlediliyor. Ýþte Cenin. Her taraf ceset dolu. Ýþte Ramallah, El Halil. Her taraf siyonist katliamýn sonuçlarý ile dolu. Türkiye bütün bu hunharlýðýn ortasýnda. Halk açýkça savaþa karþý. Afganistan’a saldýrýlmasýna toplumun yüzde 90’ý karþý çýkýyordu. Bu savaþa destek verilmesini hemen hemen kimse onaylamýyordu. Buna raðmen MHP-DSP-ANAP hükümeti, üstlerinin savaþ için kullanýlmasýna izin verdi. Sonra da Afganistan’a asker yollanýyor. Ýsrail’in Filistin halkýna karþý giriþtiði toplu kýyýma da hükümet destek veriyor. Ecevit, Bahçeli ve Yýlmaz’ýn elleri Filistin kanýna bulaþtý. Hükümet milyarlarca dolarý Ýsrail’e aktarýrken bu katliamýn finansörlüðünü yapýyor. Türkiye yalvararak IMF ve Dünya Bankasý’ndan aldýðý kredileri olduðu gibi Ýsrail’e tank, uçak, vs modernizasyonu olarak devrediyor. Kýsacasý, MHP-DSP-ANAP hükümeti Türkiye’yi halkýn hemen hemen bütününün karþý çýkmasýna raðmen ABD’nin savaþ çýlgýnlýðýna ortak ediyor. Türk hükümeti açýkça Bush’un ve küresel sermayenin hizmetinde. Gözleri kendi ülkelerinin halklarýnýn isteklerini görmüyor.

mücadelenin temelini oluþturabilir. Daha þimdiden çok sayýda çevre, savaþ karþýtý birey, grup ve örgüt bu Platform’da yanyana gelmeye baþladý. Savaþa Hayýr Platformu bir gruplar ittifaký deðil. Ya da bir grubun cephe örgütlenmesi deðil. Tam tersine savaþ karþýtlarýnýn mücadele örgütü. Onun güçlenmesi birliðin inþasýnda önemli bir yere sahip. Bu nedenle DSÝP, önündeki en önemli, yakýcý görevi Savaþa Hayýr Platformu’nun güçlenmesi olarak görmekte.

S

T O P L A NT I

DSiP

ANKARA

4 Mayýs, Cumartesi, 15.00

Anti Faþist mücadele dersleri

Menekþe Sokak, 8/A, D: 16, Kýzýlay

T O P L A NT I

DSiP

BEYOÐLU

4 Mayýs, Cumartesi, 16.00

Öte yandan bu hükümetin uyguladýðý IMF programý hergün iþçi ve emekçilerin sýrtýna yeni bir yük ekliyor. Yeni vergiler, zamlar ve iþsizlik. Ekonomi son bir yýlda yüzde 10’a yakýn geriledi, önümüzdeki bir yýl içinde düzeleceði ise açýk ki koca bir yalan. Ýþten atmalar sürüyor, paranýn deðeri hergün azalýrken ücretler pula dönüyor. Öte yandan bütün büyük þirketlerin kârlarý yükseliyor. bankalarýn bir kýsmý hortumlanýyor diðer bir kýsmý ise tarihlerinin en büyük kârlarýný elde ediyorlar.

Yani göz göre göre soyuluyoruz. Ýþçi, ve emekçi yýðýnlar gözlerinin önünde süren bütün bu gerçeklerin sonucu öfke içinde. Bu koþullarda gün mücadele günü. Gün bu IMF uþaðý hükümeti alaþaðý etme günü. Peki, bunu nasýl yapacaðýz? Herþeyden önce iþçi ve emekçi örgütlerinin birliði gerekli. Sosyalistler, öncelikle birlik için mücadele ediyor. Ayrýþmak bugün sekterliktir. Birlik ise kazandýrýcý olacak. Peki, nasýl bir birlik? Devrimci Sosyalist Ýþçi Partisi,

DSÝP herþeyden önce savaþa ve IMF politikalarýna karþý bir birlik öneriyor. Böyle bir birlik hergünkü mücadele içinde inþa edilir. Ortak mücadeleye dayanmayan bir birlik ya olanaksýzdýr ya da koftur. Daðýlmaya mahkumdur. Bu nedenle DSÝP hergünkü mücadele içinde birliðin inþa edilmesini savunmaktadýr. Hergünkü mücadele bugün savaþa, Filistin’deki siyonist katliama, IMF politikalarýnýn uygulanmasýna karþý mücadele etmektir. Savaþa Hayýr Platformu bugün birleþik

Le Pen ve faşizme karşımücadele

Ýstiklal Cd, Büyükparmakkapý Sk, No: 8, D:11, Beyoðlu

TO P L A N TI

DSiP

KADIKÖY

4 Mayýs, Cumartesi, 15.00

Nasıl bir birlik?

Sakýzgülü Sk, No: 24/6, Kadýköy Telefon: 0216 - 346 65 73

TO P L A N TI

DSiP ÝZMÝR

4 Mayýs, Cumartesi, 15.00

Z yayýnlarýndan, Filistin direniþini, korsan devlet Ýsrail’in gerçek tarihini, Ortadoðu’da emperyalizmin savaþ politikalarýný ve Ýntifada’nýn ne olduðunu kavramak için temel bir kaynak. Ayrýca iki yeni broþür...

Ýsteme adresi

Karakedi Kitabevi

Sakýzgülü Sokak, Göynük Apt. 24/4, Kadýköy0216 418 53 40 Ýstiklal Cad. Büyükparmakkapý Sok. No:8/11, Beyoðlu

Le Pen - Bahçeli Nasıl durduracağız 846. Sk, No: 8/3, 1. Beyler - Konak

HALK KÜRSÜSÜ

6 Mayıs Pazartesi, 18.00

Savaş karşıtları deneylerini tartışıyor

Taksim Metro toplantı salonu


4

Savaşa Filistin’e

11 Eylül ile birlikte baþlayan savaþ hummasý bütün hýzýyla sürüyor. ABD 11 Eylül günü Ýkiz Kulelere ve Pentagon’a yapýlan uçak saldýrýlarýný bahane ederek dünya çapýndaki hegemonyasýný zorbalýkla biraz daha pekiþtirmeye çalýþýyor. Saldýrýdan bir kaç saat sonra suçlu Afganistan’da yaþayan Usame Bin Ladin olarak tesbit edildi. Kýsa sürede ABD ordusu bölgede bir dizi ülkeye yerleþti. Yeni üsler kuruldu. Donanma Hint okyanusuna geldi ve ardýndan ellerinde tek bir modern silahlarý bile olmayan Taliban rejimine saldýrýldý. Binlerce sivil Afgan katledilirken her biri eroin kaçakçýsý, katil sürülerinden oluþan “Kuzey Ýttifaký” güçleri Kabil’e girdi ve Taliban rejimi kýsa sürede yýkýldý. Saldýrý baþlamadan önce bütün dünya medyasý Taliban rejiminin ne kadar korkunç bir þeriat rejimi olduðunu anlatmaktaydý. Kadýnlarýn yaþam koþullarý en çok öne çýkarýlan durumdu. Kuzey Ýttifaký’nýn bütün Afganistan’ý ele geçirmesinden sonra bugün Afganistan’da hala þeriat uygulanmakta ve kadýnlar hala en aðýr baský altýnda. Afganistan operasyonu kadýnlarýn durumunu deðil iki baþka þeyi deðiþtirdi: Birinci olarak artýk ABD ordusunun bölgede bir dizi yeni askeri üssü var ve Özbek, Tacik ve Afgan

ordularýný ABD’li uzmanlar eðitmekte. Ýkinci olarak ise Orta Asya petrolü artýk Amerikan emperyalizmi ve küresel sermaye için güven altýnda. Güvenli bir biçimde sýcak denizlere ulaþtýrýlabilir. Bekçi köpeði kudurdu ABD uçaklarýnýn Afganistan’ý bombaladýðý günlerde Ýsrail’in Filistin halkýna karþý saldýrýlarý da yoðunlaþtý. Siyonist yönetim bir taraftan Batý Yakasý’ndaki yahudi yerleþimlerinin sayýsýný hýzla arttýrýrken diðer taraftan da Bush’la ayný aðzý kullanarak Filistin Otoritesini tamamen iþlevsiz hale getirmek için Filistin bölgelerine saldýrdý. “Teröre karþý savaþ” palavrasýnýn arkasýna sýðýnan Þaron’un birlikleri Filistin þehir ve köylerinde tam bir terör estirdi. Ýnsanlar enselerinden vuruldu. Çocuklar, kadýnlar, yaþlýlar “terörist avýnýn” kurbanlarý oldu. Cenin kampýna giren Ýsrail ordusu daha önce defalarca yaptýðý katliamlara bir yenisini ekledi. Yüzlerce insan bu kampta katledildi. Ýsrail ordusu girdiði her yere terör taþýdý. ABD yönetimi Ýsrail’in bu terörünü sonuna kadar destekledi. Bütün dünyanýn haykýrýþlarýna kulaðýný týkadý ve soðukkanlýlýkla katliamlarý izledi. Bush ve yönetimine göre

Ýsrail’in kendisini savunma hakký vardý ve sivillerin öldürülmesi, insanlarýn yargýsýz infazý bu savunma hakkýný oluþturmaktaydý. Ortadoðu ayakta Orta Doðu halklarý boydan boya ayakta. Fas’ta, Mýsýr’da, Ürdün ve Suriye’de, Lübnan’da, kýsacasý bütün Orta Doðu ülkelerinde gösteriler oluyor. Suudi Arabistan’da bile binlerce insan sokaklara döküldü. Rabat’ta 1 milyon insan gösteri yaptý. Göstericiler aralarýna katýlmak isteyen kraliyet ailesi üyelerini kovaladýlar. Suriye’de Che Guevera’nýn resimlerini taþýyan binlerce insan BM binasýnýn önünde gösteri yaptý. Göstericiler Filistin halký ile dayanýþmanýn yaný sýra Suriye’deki politik tutuklularýn serbest býrakýlmasýný istediler. Mýsýr belki de en önemli Arap ülkesi. Burada ki gösteriler hýzla yayýlýyor. Öðrenci gösterileri üniversiteleri taþýyor. Sloganlar artýk sadece Filistin halký ile dayanýþma için deðil, ayný zamanda hükümete karþý. Mýsýr’daki gösterilerde sol giderek öne çýkýyor. Göstericilerin öne çýkardýðý sloganlardan birisi “Kudüs’e giden yol Kahireden geçer” diyor. Mýsýr’ýn politik yaþamýnýn en büyük gücü olan Müslüman Kardeþler Örgütü ise rejimle çatýþmamaya çalýþýyor. Orta Doðu halklarý tam

anlamý ile ayakta. ABD emperyalizmine karþý mücadele hýzla yükseliyor. Kýsa süre önce Beyrut’ta toplanan anti kapitalist toplantý bu geliþmeyi saptamýþtý. Savaþa ve siyonist saldýrganlýða karþý çýkýþ Orta Doðu ile sýnýrlý deðil. Avrupa’da da yýðýnlar savaþa karþý çýkýyor. Almanya’da, Ýngiltere’de, Ýtalya’da savaþ karþýtlarý büyük gösteriler düzenliyor. Londra’da 100 bin kiþi Filistin’le dayanýþma yürüyüþü yaparken Roma’da gösteri yapan 2 milyon kiþi savaþý da protesto etmekteydi. Amerika’da küresel sermayenin kalbinde savaþ karþýtlarý ayakta. Geçen hafta 100 bine yakýn gösterici bir yandan Filistin halký ile dayanýþýrken diðer yandan da küresel sermayeyi protesto etmekteydi. Türk hükümeti savaþý ve terörü destekliyor MHP-DSP-ANAP hükümeti ABD’nin savaþ çýlýgýnlýðýnýn en baþta gelen destekçilerinden. Hükümet her fýrsatta ABD’yi destekliyor. Oysa halkýn büyük çoðunluðu savaþa karþý. Hükümet sadece ABD’yi desteklemiyor IMF’den aldýðý emirle aldýðý tüm kredileri askeri bahanelerle Ýsrail’e devrediyor. Ýsrail ordusunun Ramallah’a girdiði, Arafat’ýn binasýný bombaladýðý günlerde MHP-DSP-ANAP hükümeti 1

katrilyon liralýk tank yenilenme projesini ihalesiz Ýsrail’e verdi. Bu projenin yaný sýra Türkiye 1-2 yýllýk bir süre içinde bir dizi ihale nedeni ile Ýsrail’e 3-4 milyar dolar verecek. Türkiye Ýsrail ile birlikte küresel sermayenin bölgedeki çýkarlarýný koruma görevini üstlenmiþ durumda. Halkýn ne istediði hükümetin umurunda deðil. Bu hükümet zaten bir uþak gibi IMF programýný uygulamakta. IMF programýnýn halkýn aleyhine, bir avuç azýnlýðýn daha fazla kâr etmesi için uygulanmakta olduðu ise açýk. IMF uþaðý hükümet istifa! MHP-DSP-ANAP hükümeti IMF uþaðýdýr. Küresel sermayenin, onun askeri kanadýnýn hizmetindedir. Amerikan emperyalizminin her dediðini yerine getirmeyi görev olarak görmektedir. Bu hükümet uyguladýðý politikalarla birlikte yýkýlmalýdýr. Bu hükümetin iþbaþýnda kaldýðý her gün yoksulluk artacaktýr. Türkiye’nin tüm kaynaklarý savaþa, silaha yatýrýlacaktýr. Türkiye çocuk ölümleri açýsýndan dünya birincisidir ve bütçeden saðlýða ayrýlan para her gün azalmakta yerine silahlanmaya, savaþa daha fazla para harcanmaktadýr. IMF uþaðý hükümet yýkýlmadan halkýn, emekçilerin soluk almasý mümkün deðildir.


5

a hayır, özgürlük Neden Bush’un savaşı? Bugün bütün dünyanýn yüzyüze olduðu savaþ çýlgýnlýðý Amerikan emperyalizminin dünya hegemonyasýný pekiþtirmek için sürüyor. ABD tartýþmasýz bir biçimde dünyanýn en büyük ekonomik ve askeri gücü. ABD ekonomisi kendisinden sonra ki en büyük iki ekonomi olan Japon ve Alman ekonomilerinin toplamýndan daha büyük. Askeri alanda da ABD muazzam bir üstünlüðe sahip. Askeri harcamalarý birçok ülkenin toplam GSMH’na eþit. Bütün bunlara raðmen ABD üstünlüðünü arttýrmak için her tarafa saldýrýyor, bütün ülkeleri tehdit ediyor. Afganistan’a saldýrýrken Çin, Rusya baþta olmak üzere bir dizi ülkeye boyun eðdirdi. Dün Rusya’nýn hegemonya alanýnda olan ve Çin’i kuþatan bir bölgeye askeri olarak girdi. Bugün Amerikan askerleri Orta Asya cumhuriyetlerine yerleþmiþ durumda. ABD dün de benzer bir biçimde Balkanlara yerleþmiþti. Bugün

Bir cinayetin hikayesi Ýsrail ordusu bir Filistin’li genci yoldan geçerken tutukluyor. Bir süre beklettikten sonra üzerini soyuyor, yere yatýrýyor. Önce çevredekiler uzaklaþtýrýlýyor. Sonra bir Ýsrail askeri yere yatýrýlan Filistinliyi arkadan kurþunluyor. Ýþte soðuk kanlý ve vahþi bir terör eylemi!

Yýðýnsal bir savaþ karþýtý hareket inþa etmeliyiz O

Balkanlar’da 10 binlerce Amerikan askeri var. Bütün bu hegemonya atýlýmlarýnýn altýnda petrolün önemli bir yeri var. Petrol kapitalizmin en kârlý metasý. Gerek Orta Doðu, gerekse Orta Asya petrol açýsýndan önemli. ABD bu deðerli metanýn kontrolünü bütünüyle ve doðrudan elinde tutmak istiyor. Dün Irak’a saldýrýlmasýnýn, Körfez Savaþý’nýn, bugün Afganistan’a saldrýlýmasýnýn ve Filistin’deki geliþmelerin temel nedeni bu petrolün kontrolü isteði. Geri kalan her þey sadece bir bahane. Bu nedenle bugünkü savaþ çýlgýnlýðýna Bush’un savaþý demek doðrudur.

rta Doðu’da ve diðer bölgelerde birçok ülkede savaþa karþý yýðýnsal eylemler gerçekleþirken, 100 binler, milyonlar harekete geçerken Tür-kiye’de savaþ karþýtlarýnýn hareketi ayný boyutlara ulaþamýyor. Bu durumun bir çok nedeni var. Solun sekterliði, grup çýkarlarýný herþeyin önüne çýkarmasý, politik islama karþý yanlýþ tutum, iþçi hareketinin 28 Þubat’a teslim olmuþ olmasý ve son olarak da devlet baskýsýný sayabiliriz. Ancak hýzla bütün bu engelleri aþmak ve yýðýnsal bir hareket inþa etmek zorundayýz. Bugün savaþ karþýtý hareket ayný zamanda IMF karþýtý da olmak ve ister istemez bu hükümetin yýkýlmasýný istemek zorunda.

Yýðýnsallaþmanýn ilk adýmý savaþ karþýtý platformun bir gruplar ittifaký olmamasý. Savaþ karþýtý platform siyasi gruplarýn desteðini almýþ olmalý fakat bireysel inisiyatifler üzerinde yükselmelidir. Baðýmsýz bireylerle gruplardan gelmiþ bireyler kampanyayý politikalarýnýn gücü oranýnda etkilemelidir.

Bu doðrultudaki en önemli adým her alanda savaþ karþýtlarýný çeþitli giriþimler içinde örgütlemektir. Örneðin savaþ karþýtý öðretmenler, saðlýk elemanlarý gibi. Ya da Beþiktaþ, Kartal, Mamak savaþ karþýtý gruplarý gibi. Savaþ karþýtý platform ne denli çok yerel inisiyatife sahip olursa gücü o denli artacaktýr. Savaþ karþýtý hareket sadece merkezi bir atýlýmla harekete geçemez. Mutlaka yerel yapýlara sahip olmalýdýr. Savaþa Hayýr Platformu bu doðrultuda atýlmýþ önemli bir adým. Þimdiden oldukça çok çevreyi, inisiyatifi bir araya getirmeye baþardý ve henüz yolun baþýnda.


10

Sosyalistler ne istiyor? Neyi savunuyor?

Baþka bir dünya mümkün!

M

ilyonlarca insan sisteme karþý öfkeli ve deðiþim istiyor. Dünyanýn içinde bulunduðu durum karþýsýnda kaygýlý ve mücadeleden yana. Daha adil, eþit ve özgür bir dünyanýn gerekliliði her geçen gün daha fazla hissediliyor. Baþka bir dünyayý nasýl kuracaðýz? Sömürünün, baskýnýn, eþitsizliðin, ýrkçýlýðýn ve cinsiyetçiliðin olmadýðý, her bireyin diðer insanlarla birlikte özgürce yaþadýðý bir toplumu nasýl yaratacaðýz? Devrimci Sosyalist Ýþçi Partisi, bu sorularýn yanýtlarýný uluslararasý iþçi hareketinin mücadele geleneðinde, ders ve deneylerinde, bugün milyonlarca insanýn sisteme karþý olan öfkesinde buluyor.

Aþaðýdan sosyalizm Kapitalist toplumda tüm zenginliklerin yaratýcýsý iþçi sýnýfýdýr. Kapitalist sistem milyonlarca beyaz ve mavi yakalý iþçinin sýrtýnda, onlarýn emeklerinin sömürüsüne dayalý olarak geliþir. Ýþçi sýnýfý yeni bir toplumu kurabilecek tek güçtür. Bu hem kapitalist toplumda oynadýðý rolden, hem de emek gücünü satmaktan baþka yaþamak için bir yola sahip olmamasýndan kaynaklanýr. Ýþçiler, kolektif olarak üreten ve mücadele eden, bu toplumda herhangi bir ayrýcalýða ve baða sahip olmayan, tek çýkarlarý kapitalizmi yýkmak olan bir sýnýftýr. Yeni bir toplum, iþçi sýnýfýnýn üretim araçlarýna kolektif olarak el koyup üretimi ve daðýtýmý kontrol etmesiyle mümkündür. Sosyalizm iþçi sýnýfýnýn kendi eseri olacaktýr. Tüm ezilenlerin kurtuluþu, iþçi sýnýfý mücadelesinin zaferinden geçer.

Reform deðil, devrim Ýçinde yaþadýðýmýz sistem reformlar ile köklü bir þekilde deðiþtirilemez, düzeltilemez. Bu düzenin kurumlarý iþçi sýnýfý tarafýndan ele geçirilip kullanýlamaz. Kapitalist sistem parlamento aracýlýðýyla yönetiliyormuþ gibi

sunulur. Her beþ yýlda bir sandýða gider, gelecek beþ yýlda bizi yönetecekleri seçeriz. Burjuva demokrasisi oy verdiðimiz bir dakika ile sýnýrlýdýr. 5 yýl boyunca seçtiðimiz temsilcileri ve parlamentoyu denetlemek olanaksýzdýr. Zaten sistemi çekip çeviren parlamento deðil, ordu ve polis gücüne dayalý olarak yöneten sermaye sýnýfýdýr. Kapitalist devletin tüm kurumlarý iþçi sýnýfýna karþý sermaye sahiplerini, egemen sýnýfý korumak için oluþturulmuþtur. Devlet tüm bireylerin üzerinde ve herkese eþit bir mesafede deðil, bizzat patronlarýn elindedir. Ýþçiler ve ezilenlerin kuracaðý yeni toplum reformlar, yasal deðiþiklikler ve parlamento ile deðil, bir devrimle kurulabilir. Devrim bir azýnlýðýn deðil, büyük çoðunluðun bilinçli eylemidir. Yeni toplum ne milletvekilleri ve seçimler, ne de gerillalarla kurulabilir: Ýþçilerin yýðýnsal eylemi mücadelenin temel gücüdür. Ýþçi sýnýfýna, iþçi konseylerinin ve iþçi milislerinin üzerinde yükselen tamamen farklý bir devlet gereklidir. Bu devletin temel ilkesi tüm sýnýflarýn ortadan kaldýrýlmasý için sýnýrsýz demokrasidir.

Enternasyonalizm Sosyalistler, bir ülkenin iþçilerinin diðer ülkelerin iþçileri ile karþý karþýya gelmesine neden olan her þeye karþý çýkarlar. Yeni toplum tek bir ülkenin sýnýrlarý ya da iþçi sýnýfýnýn bir parçasýnýn mücadelesiyle deðil, kapitalizmin dünya çapýnda yenilmesiyle kurulabilir. Enternasyonalizm, yani uluslararasý iþçi hareketinin birlikte örgütlenmesi ve mücadelesi bu zaferin zorunlu koþuludur. Rusya deneyi göstermiþtir ki sosyalizm tek bir ülkede izole olarak yaþayamaz. Rusya, Çin, Doðu Avrupa ve Küba sosyalist deðil, devlet kapitalistidir. Sosyalistler bu ülkelerde iþçi sýnýfýnýn iktidardaki bürokratik egemen sýnýfa karþý mücadelesini desteklerler. Sosyalizm için mücadele dünya çapýnda bir mücadelenin parçasýdýr. Sosyalistler baþka

ülkelerin iþçileri ile daima dayanýþma içindedirler. Ulusal çýkarlarý deðil, iþçi sýnýfýnýn patronlara karþý uluslararasý çýkarlarýný savunurlar.

Emperyalizme, ýrkçýlýða ve faþizme karþý mücadele Savaþlar, ýrk ayrýmcýlýðý ve faþizm, kapitalizmin ürünleridir. Ýþçi sýnýfý ve ezilenler kapitalizmin yarattýðý bu gericiliklere karþý siyasal mücadele yürütmek zorundadýrlar. Dünyanýn birkaç güçlü devlet arasýndaki hegemonya mücadelesiyle paylaþýlmasýna, bu paylaþým için baþlatýlan savaþlara ve iþgallere direnilmeden, emperyalist ve sömürgeci güçlerin baþka uluslarý ezmesine karþý çýkýlmadan yeni bir toplum yaratýlmaz. Emperyalizme karþý mücadele, sisteme karþý yürütülen mücadelenin bir parçasýdýr. Savaþlarý engellemek, savaþ sýrasýnda asýl düþmanýn baþka ülkelerin emekçileri deðil, bizzat patronlar olduðunu göstermek ve içerdeki düþmana karþý mücadele etmek gerekir. Sosyalistler bütün halklarýn kendi kaderlerini tayin hakkýný savunurlar. Milliyetçiliðe ve þovenizme kökten karþýdýrlar. Bütün haklý ulusal kurtuluþ hareketlerini destekler ve ezen ulusun iþçilerini patronlara karþý ezilenle birlikte mücadeleye çaðýrýrlar. Sosyalistler ýrkçýlýða ve faþizme karþýdýrlar. Irkçýlýða ve faþizme karþý iþçilerin birleþik mücadelesini savunurlar.

Ezilenlerin kurtuluþu

Kapitalist sistem kadýn ve erkek arasýndaki bölünmüþlüðe, kadýnlarýn üzerindeki cinsiyetçi baskýya dayanýr. Dünya nüfusunun çoðunluðunu oluþturan kadýnlar eþitsiz koþullarda, eve hapsedilerek, kötü çalýþma koþullarýnda ve düþük ücretle çalýþmak zorunda býrakýlýyor. Sosyalistler kadýnlarýn tam bir sosyal, ekonomik ve politik eþitliðini savunurlar. Cinsiyetçiliðe karþý mücadelenin geleceðe dair bir sorun deðil, bugünden kadýnlarýn toplumsal hayatta etkin güçler olmasý için mücadele olarak gelirler. Sosyalistler insanlarýn cinsel tercihlerinden dolayý aþaðýlanmalarýna ve baský altýna alýnmalarýna karþý çýkarlar. Eþcinsellerin kurtuluþunun yanýndadýrlar. Bu mücadeleyi sosyalizm mücadelesinin olmazsa olmaz bir koþulu olarak görürler.

Anti-kapitalist hareket ve küresel direniþ Küreselleþme ve yeni liberalizm, dünyanýn tüm yoksullarýna karþý kapitalizmin yürüttüðü saldýrýnýn adýdýr. Küresel kapitalizm, IMF, DB ve DTÖ gibi örgütlerin toplumlara dayattýðý reçeteler küresel bir direniþle durdurulabilir.

Bulunduðumuz her ülkede küresel direniþi örgütlemek temel görevimizdir.

Devrimci parti Sosyalizmin gerçekleþebilmesi için, iþçi sýnýfýnýn en militan, en mücadeleci kesimi devrimci sosyalist bir partide örgütlenmelidir. Böylesi bir parti iþçi sýnýfýnýn yýðýnsal örgütleri ve hareketi içindeki çalýþma ile inþa edilebilir. Devrimci parti iþçi sýnýfý hareketine yardýmcý olur, bu hareketin hafýzasýdýr. Hareketin kazanmasý için bugünün mücadelesi ile geçmiþin mücadelesini birbirine baðlar. Hareketin genel ve uluslararasý çýkarlarýný savunur. Ýþçi sýnýfý içerisindeki bölünmelere karþý mücadele eder, birliði savunur. Ýþçi sýnýfýnýn devrimci mücadelesi ancak diðer ezilenlerin sorunlarý ve talepleri için verilen mücadelede taraf olmasýyla mümkündür. Devrimci parti iþçi sýnýfý ile diðer ezilenlerin sorunlarýný buluþturur, mücadeleyi birleþtirir. Yeni bir dünya bireysel mücadelelerle deðil, örgütlü bir mücadeleyle kurulacaktýr. DSÝP, bu fikirlere katýlan herkesi devrimci bir sosyalist iþçi partisinin inþasýna omuz vermeye çaðýrýyor.

Dünyada hýzla geliþen antikapitalist hareket yeni bir toplum yaratma isteðinin somut ifadesidir. Sosyalistler anti-kapitalist hareketin bir parçasýdýrlar ve diðer küresel direniþçilerle birlikte mücadele etmekte ýsrarlýlar.

Sosyalistlere katýl!

DSÝP’e üye ol!

Devrimci Sosyalist Ýþçi Partisi hakkýnda bilgi almak istiyorum.

Ýsim:.................................................................................................................... Meslek:............................................................................................................... Þehir:.................................................................................................................. Adres:................................................................................................................ Telefon:................................................E-mail:.................................................

DSİP

Ankara Ýl Örgütü:Menekþe Sk.8/A D:16 Kýzýlay Ýstanbul Ýl Örgütü: Sakýzgülü Sk. 24/6 Kadýköy 0216 346 6573 Beyoðlu Ýlçe Örgütü: Ýstiklal cd. Terkoz çýkmazý Karaaslan apt. 5/8 Tünel Ýzmir Ýl Örgütü: 846. sok, No: 8/3 1. Beyler-Konak


11

Savaþa Hayýr Platformu büyüyor, güçleniyor!

Sende savaþa hayýr de! Bir grup sendikacý, aydýn, sanatçý, öðrenci, çevreci, savaþ karþýtý tarafýndan kurulan Savaþa Hayýr Platformu Ýstanbul, Ýzmir ve Ankara’da etkinliklerini sürdürüyor. Filistin halkýna yönelik soykýrýma karþý “Hepimiz Filsitinliyiz!” sloganýyla harekete geçen Savaþa Hayýr Platformu, Ýzmir’de Konak Meydaný, Ýstanbul’da Beyoðlu ve Kadýköy’de baþlattýðý imza kampanylarýyla sokaðý savaþ karþýtý bir alana dönüþtürüyor. Yaklaþýk 1 haftada 3 binin üzerinde imza toplayan, Fislitin halkýnýn mücadelesi ve

savaþýn sonuçlarý hakkýnda binlerce bildiri ve kokart daðýtan Platform ilk büyük eylem olarak 1 Mayýs 2002’yi önüne koydu. 1 Mayýs’ta Savaþa Hayýr pankartý altýnda üç ilde oluþturulacak kortejlerde savaþa karþý olanlar hep beraber yürüyecek. 1 Mayýs sonrasý Ýstanbul’da “Savaþa Karþý Halk Kürsüsü” adýyla düzenlenen etkinlikte birlikte neler yapýlabileceði tartýþýlacak. Platformun merkezi etkinliklerinin yanýsýra bir çok iþyeri, okul ve meslek örgütlerinde savaþ karþýtý inisiyatifler oluþturuluyor. Bu inisiyatifler kendi alanlarýnda savaþ politikalarýný teþhir ediyor

Savaþa Hayýr Platformu, katýlmak isteyen her birey, grup ve örgüte açýktýr. Platform bireysel katýlýmý ve inisiyatifi esas alýr. Daha fazla bilgi için: 0555-222 75 72 nolu telefona, imf-hayir@yahoogroups .com adlý haberleþme grubuna, http://www.geocities.com/imfyehayir/ adlý web siteye Ýstanbul’da her pazartesi saat 18.00’de Þahkulu sokak, No: 27, Tünel - Beyoðlu adresindeki Dünya Kültür Merkezi’ne, Ankara’da TMMOB, Harita ve Kadastro Mühendisleri Odasý’nda Hasan Aday’ ya da hasanaday@hkmo.net e-posta adresine baþvurabilirsiniz.

SAVAÞSIZ BÝR DÜNYA MÜMKÜN!

ve örgütleniyor. Savaþa karþý mücadeleye sende katýl! Filistin halkýnýn uðradýðý soykýrýma sesiz kalma taraf ol! ABD’nin Irak ve dünyanýn 50’den fazla ülkesine yönelik saldýrganlýðýna geçit verme!

Birlik, çeþitlilik, direniþ 1 Mayýs 2002, Türkiye’de ilk kez çok farklý alanlardan ve sorunlardan yola çýkarak yan yana gelen, birlikte savaþa hayýr diyenleri aðýrlayacak. Savaþa hayýr pankartý altýnda Ýstanbul, Ýzmir ve Ankara’da bir çok birey, örgüt ve çevre birlikte yürüyecek. Bu bir ilk adýmdýr. 1 Mayýs’ta sergileyeceðimiz birliði her gün bulunduðumuz alanlarda yaþatacak ve geliþtireceðiz. Savaþa Hayýr Platformu kazanmanýn yolunu birlik olarak görüyor.

Savaþa Hayýr Platformu’nun sokakta daðýttýðý binlerce kokarttan biri.

Kampanyaya destek veren ve katýlanlarýn bir bölümü Adnan Keskin (Türkiye/Almanya Ýnsan Haklarý Derneði - TÜDAY Baþkaný), Ali Erarslan (Yol-Ýþ 1 No'lu Þube Mali Sekreteri), Aydýn Öztürk (þair), Barýþ Anneleri, Celal Baþlangýç (Gazeteci-yazar), Cezmi Ersöz (yazar), Ercan Karakaþ, Eren Keskin (ÝHD Ýstanbul), Erol Kýzýlelma (SODEV Müdürü), Ertuðrul Kürkçü, Fadýl Öztürk (þair), Fisun Demirel (sanatçý), Hilmi Yarayýcý, Ýlkay Akkaya (müzisyen), Kazým Koyuncu (müzisyen), Mehmet Balcý (Mayýnsýz Bir Türkiye Projesi), Mehmet Barut (Araþtýrmacý-Sosyolog)), Mehmet Boncuk (Fýratta Yaþam Gazetesi Genel Yayýn Yönetmeni), Muammer Ketençoðlu (müzisyen), Murathan Mungan (þair), Mýgýrdiç Margosyan (yazar), Nail Satlýgan (öðretim üyesi), Osman Akkuþ (Dünya Kültür Merkezi), Öner Yaðcý (yazar), Pýnar Selek (KATAGÝ), Roni Margulies (þair), Server Tanilli (yazar), Sevil Erol (Kamu Emekçileri Sendikalarý Konfederasyonu eski Genel Sekreteri), Sibel Doðan (Özgür Radyo), Sibel Özbudun (öðretim üyesi), Sungur Savran, Þanar Yurdatapan (sanatçý), Tayfun Görgün (Dev Maden-Sen), Temel Demirer (Özgür Üniversite), Veysi Sarýsözen, Yýlmaz Odabaþý (þair-yazar), Yurdaer Erkoca (Gazeteci)

Tony Cliff’in Lenin biyografisi tamamlandý

Rus devriminin gerçek tarihi Ekim Devrimi, Rus devrimci hareketi ve Bolþevik Parti hakkýnda bilinenlerin genellikle efsanelerdir. Burjuva tarihçilerine göre Lenin ve arkadaþlarý iktidar hýrsýna kapýlmýþ bir avuç insandýr. Ekim Devrimi, geniþ iþçi ve köylü yýðýnlarýn eylemi deðil, bolþevik partinin hükümet darbesidir. Geleneksel sola göreyse Lenin bir kahraman, Bolþevik Parti mükemmel bir örgüt ve Rus devrimi her iki gücün bilinçli eylemidir. Ancak her iki yaklaþýmda gerçeði gizlemektedir. Her iki yaklaþýmýn ortak noktasý Lenin ve bolþeviklerin Rus iþçi hareketinin militanlarý, Ekim Devrimi’nin Rus iþçi sýnýfýnýn kendi eseri olduðunu görmezlikten gelmesidir. Bizlere efsaneler deðil, tarihten çýkaracaðýmýz gerçek dersler ve deneyler gerekli. 2000 yýlýnda kaybettiðimiz Tony Cliff’in 4 ciltlik Lenin biyografisi Rus iþçi sýnýfý ve sosyalist hareketinin, Þubat ve Ekim Devrimi’nin, Rusya’da kurulan genç iþçi devletinin gerçek tarihini ele almaktadýr.

Cliff iyi bir tarihçinin perspektifinden daha baþka bir þeyi bu biyografide gerçekleþtirir. 20 yüzyýlýn baþýnda dünya tarihini köklü olarak deðiþtiren Rus Devrimi’nin derslerini ve bu hareketin fikirlerinin sözcüsü olan Lenin’in düþüncesini tüm çýplaklýðýyla ortaya koyup bugünkü devrimci mücadele açýsýndan taþýdýðý önemi ortaya koyar. Cliff’in Lenin biyografisi dört ciltten oluþuyor. Birinci Cilt “Partinin inþasý” adýný taþýyor. Z yayýnlarý tarafýndan geçen ay ikinci baskýsý yapýlan bu kitap Rus devrimci hareketinin dðuþu, geliþimi ve bolþevik partinin iþçi sýnýfý içerisinde nasýl örgütlendiðini anlatmakta. Biyografinin ikinci cilfi “Bütün Ýktidar Sovyetlere” 1917 Þubat’ýnda Rusya’da Çarlýk devletinin iþçiler tarafýndan yýkýlýþýný ve

Ekim Devrimi’ni, üçüncü cilt olan “Kuþatýlmýþ Devrim” kurulan iþçi devletinin hangi sorunlarla karþý karþýya kaldýðýný anlatmakta. Biyografinin sonuncu kitabý “Dünya Devrimi ve Bolþevikler” ilk kez okurla buluþuyor. Bu kitap Rus devrinminin diðer devrimci mücadelelerle olan iliþkisini, Rus devriminin dünya devrimini nasýl tetikledðini ve diðer ülkelerdeki devrimci partilerin geliþimini incelemekte. Her biri ayrý ayrý okunabilecek, ama hepsi bir bütün olarak Rus devrimin gerçek tarihini ele alan bu çalýþma 21 yüzyýlda dünyayý deðiþtirmek isteyenlere önemli dersler ve deneyleri sunmakta. Tony Cliff’in Lenin biyografisini okumak ve silahlanmak gerek.

Sosyalist Ýþçi Sayý:173 30 Nisan 2002 ISSN 1300-4026 Uluslararasý Tanýtým veYayýncýlýk Ltd. Sahibi: Özden Dönmez YazýÝþleri Müdürü: Volkan Akyýldýrým Adres: Sakýzgülü Sok. 24/4 Kadýköy/Ýstanbul Baský: Yön Matbaasý www.geocities.com/sosyalistisci/


Sayý: 173

30 Nisan 2002

500.000 TL

Dayanýþma fiyatý: 1.000.000 TL

Tüm borçlar iptal edilsin!

IMF DEFOL! Ýþçi sýnýfýnýn kurtuluþu kendi eseri olacaktýr

IMF ve Dünya Bankasý’nýn elindeki en büyük silah borçlar. Türkiye, 100’den fazla ülke gibi yýllardýr IMF ve Dünya bankasý’ndan borç alýyor. Alýnan paralar batýk bankalarý kurtarmak ya da Ýsrail’den tank almak gibi emekçi sýnýflarý ilgilendirmeyen, hatta onlarýn çýkarlarýna aykýrý olarak kullanýlýyor. Ama borçlar emekçilere ödetiliyor! Türkiye 160 milyar dolarý aþkýn borcu dünyanýn en borçlu ülkesidir. Bütçelerde en önemli pay IMF ve DB’den alýnan borçlarýn faizlerine verilmektedir. Türk egemen sýnýfý borçlarý ödemek için saðlýk, eðitim ve sosyal güvenlik gibi kamusal

harcamalarý kýsýyor. Ücretler üzerindeki vergi yükünü artýrýyor. Tüketim maddelerine zam üstüne zam yapýyor. Borçlar emekçi sýnýflara ait deðildir. Boçlarý tüm dünya emekçileri gibi ödemeyi reddetmeliyiz. Borçlar aracýlýðýyla basit bir kukla dönüþen IMF uþaðý hükümetler asýl düþmanýmýzdýr. Bir an önce IMF uþaklarýndan kurtulmalýyýz. Artýk yeter! Boçlar silinsin! Tüm kaynaklar kamusal harcamalara ayrýlsýn! Ücretler üzerindeki vergi yükü kaldýrýlsýn!

Açlýða ve yoksulluða hayýr!

T

ürkiye iþçi sýnýfýnýn karþýsýnda kukla bir hükümet var. DSP-MHPANAP hükümeti IMF’nin kuklasýdýr. Herkes bunun farkýnda. Türkiye, Ankara’dan deðil, Washington’dan yönetilmektedir. 1945’ten bu yana IMF ve Dünya Bankasý’yla iþbirliði yapan, 12 Eylül’den bu yana uyguladýklarý istikrar paketleriyle milyonlarý açlýða sürükleyen Türk sermaye sýnýfý IMF ve DB ile kolkola emekçileri soymaktadýr.

Soyguna, talana son! Soygunun adý özelleþtirmedir. Kamu kuruluþlarýný yok pahasýna yerli ve yabancý patronlara satmak, ücretleri aþaðý çekmektir. Soygunun adý eðitimin ve saðlýðýn özelleþtirilmesidir. Okullarý emekçi çocuklarýna kapatmak, parasý olmayanlarý hastaneden içeri sokmayarak ölüme terk etmektir. Soygunun adý devletin küçültülmesidir. Yüzbinlerce iþçi ve memuru iþten çýkarmak, sayýsý 10 milyonu geçen iþsizleri artýrmak, iþgüvenliðini yok etmektir. Soygunun adý tarým reformudur. Tarýmsal ürünlerin ekimini yasaklamak, tarýmsal kredileri kaldýrmak, tarýmý dýþa baðýmlý hale getirmek ve 8 milyon üreticiyi iþsiz býrakmaktýr. Soygunun adý banka kurtarmaktýr. Tüm kaynaklarý bir avuç kapitalistin hortumladýðý bankalara aktarmak, bu hýrsýzlarý daha fazla zengin etmektir. Soygunun adý silahlanmadýr. IMF’nin verdiði krediler

için dayattýðý koþula uymak, alýnan paranýn büyük bölümünü kail Ýsrail’den tank almaya yatýrmaktýr. Soygunun altýnda þu imzalar vardýr: IMF ve Dünya bankasý, Türk egemen sýnýfý ve IMF uþaðý hükümet. Cebinden parasý, sofrasýndan ekmeði çalýnanlarsa bellidir: Ýþçiler, kamu emekçileri, geleceksiz býrakýlan gençler, küçük üreticiler ve küçük esnaf, yani milyonlar. Bu soyguna dur demenin zamanýdýr. IMF ve uþaklarýný kovmanýn günüdür. Öfke kavgaya dönüþmelidir. Ýsyan bireysel deðil, kitlesel olmalýdýr. Birleþen iþçiler, örgütlenen bir halk asla yenilmez.

IMF’nin sonu: Arjantin’de isyan! Bir halk nereye kadar sýrtýndaki asalaklarý taþýyabilir? Emekçi sýnýflar ne zaman açlýða ve yoksulluða karþý isyan eder? 2001 Aralýk’ýnda Arjantin’de halk sokaða döküldü. Hükümet sýkýyönetim ilan. Tanklar emekçileri durduramadý. Ajantin’in kaderi deðiþirken, tüm dünyada ezilenler yukarýdaki sorularýn yanýtlarýný gördüler. IMF ve Dünya Bankasý’nýn 2001 yýlý baþlarýnda yayýnladýðý raporlara göre iki ülkede dünya kapitalizmi için alarm zilleri çalmaktaydý: Arjantin ve Türkiye. Bir zamanlar Güney Amerika’nýn en geliþmiþ ülkesi olan Arjantin ard arda uygu-

lanan IMF reçeteleriyle tamamen çöekltilmiþ, nüfusunun ezici çoðunluðu açlýða mahkum edilmiþti. Ancak Arjantin halký piyasa ekonomisinin uyguladýðu sessiz soykýrýma boyun eðmedi. Ayaða kalktý ve sokaklara döküldü. Arjantin’de Aralýk ayaklanmasýnýn ardýndan geçen 5 ayda emekçiler 6 hükümeti devirdiler. Kim IMF emirlerine uygulamaya çalýþýrsa onu alaþaðý ettiler. Bugün Arjantin sokalarý emekçilere ait. Dün açlýðýn ve adaletsizliðin verdiði öfkeyle ayaklanan Arjantin halký, bugün kendi

gücüne güvenmekte ve sermaye iktidarýna karþý kendi iktidar organlarýný yaratmakta. Her mahallede, her fabrikada, kadýn ve erkek iþçiler, iþþizler ve çalýþanlar omuz omuza veriyor. Geleceðe umutla bakan bu güç tüm Güney Amerika’yý sarsýyor. IMF ve DB’yi yenmenin tek yolu Arjantin halkýnýn izlediði yoldur. IMF uþaðý hükümeti devirmek, IMF memurlarýný kovmak ve yeni bir geleceði birlikte çizmek. Türkiye’de de emekçilerin bundan baþka bir yolu olabilir mi?


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.