192

Page 1

sosyalist isci SAYI: 192

10 ARALIK 2002

AKP IMF'nin emrinde 3 Kasým seçimlerinin ardýndan kurulan AKP hükümeti, bugüne kadarki programý devam ettirmekle yetinmeyeceðini, programý daha da geliþtireceðini açýkladý.

SAYFA 2

500.000 TL.

Ýþgal altýnda Kýbrýs

Adadaki bir çok cinayetin ve katliamýn sorumlusu olan Denktaþ ayný zamanda ada ekonomisinin soyulup soðana çevrilmesinin de baþ kahramanlarýndan.

SAYFA 2

P ET R OL v e D OL A R Ý ÇÝ N Ç OC U K LA R I ÖL D Ü RE CE K L ER !

HEP BÝRLÝKTE DURDURABÝLÝRÝZ

Washington, New York, Roma, Kahire, Londra, Amman, Sidney, Floransa, Berlin, Seul, Şam,Ýzmir ve Ýstanbul’dasavaþa karþý çýktýk!


sosyalist iþçi

2

H AFT AYA B AK I Ş

AKP IMF'nin emrinde 3 Kasým seçimlerinin ardýndan kurulan AKP hükümeti, bugüne kadarki programý devam ettirmekle yetinmeyeceðini, programý daha da geliþtireceðini açýkladý. Program bildiðimiz program: IMF programý! Seçim kampanyasýnda esas olarak yoksullarýn sisteme karþýtlýðý temelinde oy toplayan AKP'nin ilk icraatlarýndan birisi, Abdullah Gül'ün yabancý fon yöneticileriyle yaptýðý toplantý oldu. Bunlardan Rexiter Capital ABD'de yerleþik dünyanýn en büyük fon yönetim þirketlerinden birisi olan State Street Global Advisor'a baðlý. WestLB Asset Managament ise Almanya'nýn en büyük bankalarýndan West Deutche Landesbank'ýn fon yönetim þirketi. Diðer dört fon da ABD, Ýngiltere ve Ýspanya büyük sermayelerine baðlý. AKP bununla da yetinmedi. Kendisine oy veren kitlelerin gözünün içine baka baka IMF heyetiyle görüþme yaptý. IMF Avrupa Bölge Direktörü Michael Deppler, hükümet politikalarýný destekleyebileceklerini özellkle vurguladý. IMF yetkilileri hükümet programýnýn kendi pogramlarý olduðunu çok iyi biliyorlar. Yine de Deppler, ek kaynaða ihtiyaç

olmadýðýnýn ve ücretlere hedef enflasyon oranýnda zam yapýlmasýnýn zorunluluðuna iþaret etti. Bu iki vurgu iþçi sýnýfýnýn sosyal haklarýna ve ücretlerine yönelik saldýrýnýn aralýksýz süreceðinin en önemli iþaretleri. Bir yandan bunu söyleyip bir yandan da IMF'nin geçiþ sürecinin olumsuzluklarýnýn giderilmesi yönünde atýlacak adýmlarý kuvvetle destekleyeceðini iddia etmesi tam bir tutarsýzlýk ve yalandýr. Borcu borç alarak ödemek, ücretleri hedeflenen enflasyon oranýnda zamlandýrmak ve özelleþtirmelerde ýsrar etmek,

sosyal haklarý geliþtirmekle baðdaþmaz. Birisi ya da diðeri! Bunun orta yolu yok! Ya IMF politikalarý uygulanýr ve emekçilerin açlýk sorunlarý daha da derinleþir ya da IMF politikalary olduðu gibi çöpe atýlýr. AKP, egemen sýnýfla ve IMF'yle uzlaþmak için attýðý her adýmda, tabanýyla mesafesini arttýrmak zorundadýr. Onbinlerce kamu iþçisinin iþten atýlmasýný öngören IMF programýnýn uygulanmasý daha da hýzlandýðýnda, AKP iktidarýnýn yarattýðý iyimser hava yerini hýzla öfkeye býrakacak.

Ýþte IMF'nin eseri: Açlýk! Devlet Ýstatistik Enstitüsünün araþtýrmasýna göre Türkiye'de halkýn yüzde 43'ü yoksul. Yüzde 12'si ise beslenemiyor. Yani açlýðýn pençesi altýnda. Günde 1 dolarlýk gelir, Dünya Bankasý'nýn deðerlendirmesine göre mutlak yoksulluk anlamýna gelmekte. Dünyada tam 1.2 milyar kiþi mutlak yoksulluk sýnýrýnýn altýnda yaþýyor. Türkiye'de ise mutlak yoksulluðun toplam nüfus içinde oraný yüzde 11.8. Nüfusun yüzde 13'ü minimum beslenme standardýnýn altýnda yaþamak zorunda. Neo liberal politikalar ve meþhur IMF'nin dünyayý ve Türkiye'yi sürüklediði durumun özeti bu. IMF'yi defetmek için daha fazla zaman kaybetmemeliyiz.

Ýþgal altýnda Kýbrýs B 1974 yýlýnda Türkiye Barýþ harekatý adý altýnda Kuzey Kýbrýs'ý iþgal etti. Ýþgal esnasýnda binlerce insan hayatýný kaybetti. 300 bin Rum ve Türk (büyük çoðunluðu Rumlar olmak üzere) evlerini terk etmek zorunda kaldý. Türkler ada nüfusunun %18'ini oluþturuken, Türk ordusu adanýn %37'sini iþgal etti ve 28 yýldýrda 40 bin Türk askeri adada iþgali sürdürüyor. 28 yýldýr sadece iþgal deðil ayný zamanda yoðun bir Türkleþtirme politikasý uygulanýyor. Türkleþtirme politikasý sonucu Türkiye'den adaya 80 bin resmi görevli yollandý. Bunlarýn 35 bininin maaþý Türkiye tarafýndan ödenmekte. Ayrýca faþistler iþgal altýndaki bölgede cirit atýyor. Faþistler adada hem Rumlara saldýrýda hem de barýþ isteyen Kýbrýslý Türklere saldýrýda kullanýlýyor. A.Çatlý ve diðer faþistlerin adaya sýk sýk gidip faaliyet yürüttükleri biliniyor. 1996 yýlýnda gazeteci Kutlu Adalý'nýn öldürülmesinde bu faþistlerin

tetikçi olarak kullanýldýðý biliniyor. Adalý iþgalin kalkmasýnýn ve barýþý istediði için öldürüldü. Faþist çeteler-mafya Kuzey Kýbrýs'ý kara para aklama cenneti olarak kullanýyor. Ýþgalden önce kuzey bölgesi adanýn en verimli bölgesiydi. Ve ekonomik potansiyeli yüksekti. Tüm ekonominin çetelerin, Denktaþ'ýn ve çevresinin, Türkiye'deki birkaç para babasýnýn çýkarýna iþlemesiyle bölge halký giderek yoksullaþtý. Ve kurtarýcýlar halkýn kabusu haline geldiler. Bugün Kuzeyde kiþi baþýna düþen milli gelir 2500 dolarken Kýbrýs Cumhuriyeti'nde (Güney) 18.000 dolar. Kýbrýs'ta barýþýn önündeki en büyük engel Türk ordusu'nun iþgalidir. Biz Türk sosyalistleri iþgali ve iþgal altýndakileri ayný kefeye koyamayýz. Bizim mücadelemiz Türk Ordusu'nun adadan defolup gitmesine dönük olmalýdýr. Ahmet Yýldýrým

BARIŞIN DÜŞMANI

Adadaki bir çok cinayetin ve katliamýn sorumlusu olan Denktaþ ayný zamanda ada ekonomisinin soyulup soðana çevrilmesinin de baþ kahramanlarýndan. Trilyonlarýný yitiren bankazedeler de polis barikatlarýný aþýp meclisi basmýþtý. Bugün kuzeyde onbinlerce Türk emekçileri tarafýndan nefret edilen, iþgalci Türk devletinin bu ýrkçý kuklasý mutlaka gitmeli. Onun ipini onbinlerce Türk emekçisi çekecek.

Bütün dünyanýn tanýmadýðý (Türkiye hariç) uydu devletin kukla cumhurbaþkaný Denktaþ adadaki barýþýn en büyük düþmanlarýndan. Daha sonra " Rumlarla ortak sendikalarda örgütlenen Türk iþçileri öldüreceðiz" diye bildiri yayýnlayan Türk Mukavemet Teþkilatý'nýn baþkaný olarak ada halkýnýn karþýsýna çýktý.

Unutmamak gerek! Bu toplumda fakirliðin artýþýndan baþka deðiþen hiçbir þey yok!

M'nin Kýbrýs Planý'nýn ortaya çýkýþýyla Türkiye'de soldan-saða hertürlü milliyetçi histeriye tanýk oluyoruz. Saðý bir kenara býrakýrsak soldan öyle inciler dökülüyor ki ýrkçý söylemlerden ayýrmak mümkün deðil."Kýbrýs parça parça elden gidiyor", "emperyalizmin ihanetiyle karþý karþýyayýz","Kýbrýs için kuvay-i milliye ruhunu yükseltelim" vs. Bütün bunlar Kýbrýs'ýn Türk ordusunun iþgali altýnda olduðu gerçeðini saklýyor. Ve adada yaþayan Rum ve Türkler adýna karar veriyor. Bu durum ne zaman Kýbrýs sorunu gündeme gelse Türkiye'li sosyalistlerin epeyce bir kesiminin þovenist damarýný ortaya çýkarýyor. Bu planýn kuzeyde binlerce Türk tarafýndan desteklenmesinin anlaþýlýr bir yaný var. Çünkü artýk ne olursa olsun bir barýþ ve Türk ordusunun iþgalinin kalkmasýný istiy-

orlar. Oysa bu planda Rum ve Türk halkýnýn çýkarýna uygun yapýlmýþ deðil. Baþta ABD olmak üzere emperyalistlerin çýkarýna uygun yapýlýyor. Bu planla birlikte 1-Britanya askeri üssü sürekli hale geliyor. Kýbrýs'ýn uluslararasý askeri güç ve üs olarak kullanýlmasýna Kýbrýs devleti ya da federasyon deðil, Türkiye ve Yunanistan karar verecek. 2-AB'nin tüm koþullarý dayatýlýyor, koþullar tartýþtýrýlmýyor. 3-50 bin kiþi göç ettiriliyor. Bu üç madde ile ada halkýnýn çýkarlarý ya da ihtiyaçlarý deðil, emperyalistlerin çýkarlarý dayatýlmýþ durumda. Gerçek barýþ BM masalarýnda yakalanmayacak. Gerçek barýþ Türk ordusunun iþgalinin kalkmasýyla baþlayacak ve Rum, Türk halkýnýn ortak iradesiyle hayata geçirilecek.


sosyalist iþçi

BAŞ YAZ I

Bush’un savaþýna hayýr

Bu savaþý durduracaðýz! Ý

stanbul ve Ýzmir'de 1 Aralýk mitingleri yapýldý. Tertip komitesine ve polise göre Ýstanbul mitingine 35 bin, Ýzmir mitingine ise 15 bin kiþi katýldý. Kimi gazeteler Ýstanbul mitingi için 5000 sayýsýný verdi. Kimi sol örgütler ise gazetelerin bu daha küçük olan sayýsýný benimsedi. Þ i m d i s o l u n b i r kesiminde b i r k e r e d a h a umutsuzluk havasý hakim. 1 Aralýk Ýstanbul mitingi çeþitli ülkelerin basýnýnda yer aldý. Türk basýnýnda ise oldukça geniþ bir yer tuttu. Basýn, bir-iki istisna dýþýnda hemen hemen bütün gazeteler Savaþa Hayýr Platformu'nu öne çýkardýlar. Çünkü pankartlarý, dövizleri ve sloganlarý ile sadece Savaþa Hayýr Platformu gerçekten savaþa karþý bir yürüyüþ yaptý. 1 Aralýk eylemine yüzbinlerin gelmesini bekleyerek bunu göremeyince moralleri bozulan solcular ikameci bir anlayýþa sahip. Onlar, 170 örgüt bir araya gelip çaðrý yaptýðý için yüzbinlerin alana akacaðýný sanýyorlardý. Böyle bir þey olmaz. Yüzbinlerin alana akmasý için yoðun bir çalýþma, sayýsýz ön hazýrlýk gerekir. Ýþte 1 Aralýk bu ön hazýrlýklardan birisidir. Örneðin Londra'da 500 bin kiþinin savaþa karþý yürümesi öncesinde yapýlan sayýsýz mitinge ve on binlerce hazýrlýk toplantýsýna baðlýdýr. 1 Aralýk bir çok nedenle çok önemli bir dönemeç. Herþeyden önce ilk kez bu denli büyük ve meþru bir eylem gerçekleþti. Þimdi bir daha ki mitinge katýlýmýn bireyler açýsýndan çok

daha kolay olacaðýný söyleyebiliriz. Mitingin dünya basýnýnda da kendisine yer bulabilmiþ olmasý meþruiyetini iyice saðlamlaþtýrmaktadýr. Ýkinci olarak 170 örgütün yan yana getirilmesi ve bu arada sol örgütlerle Ýslamcýlarýn yan yana yürümesi bir baþka büyük adýmdýr. Bu eylemle sol ittifak fikri saðlamlaþýrken 28 Þubat aðýr bir darbe yemiþtir. Bir daha ki sefere 170 örgütün çok daha fazla artacaðýndan ise emin olmak gerekir. Son olarak ise seçimlerin arkasýndan 1 Aralýk mitingi solun toparlanmasýna neden olmuþtur. Sosyalist Ýþçi Eylül ayýndan beri 1 Aralýk mitinginin önemini anlatmaktadýr. 1 Aralýk eyleminin örgütlenmesinin gereðini vurgulamýþtýr. Sosyalist Ýþçi ayný

zamanda 1 Aralýk eyleminin nihai hedef deðil, baþlangýç olduðunu da sürekli vurguladý. Þimdi yeni eylemlere hazýrlanmak gerekir. Üstelik artýk iþimiz daha kolay. Elimizde 170 örgütün oluþturduðu bir mücadele platformu var. Yukarýdan deðil, aþaðýdan kurulmuþ bir eylem platformu bu. Bu platformu korumak ve geliþtirmek zorundayýz. 170 örgütü 270, 370 örgüte çevirmeliyiz. Elimizde þimdi meþru ve yýðýnsal bir eylemin, 1 Aralýk'ýn desteði var. Þimdi heryerde 1 Aralýk'ý anlatarak bir sonraki eylemi inþa etmeliyiz. Emin olmalýyýz ki bir sonraki eyleme katýlým Savaþa Hayýr Platformu açýsýndan çok daha kolay olacaktýr. Þimdi çok yoðun görevlerle karþý

karþýyayýz. Öncelikle savaþa durdurmaya kararlý olmalýyýz. Bizim eylemimiz sadece bir protesto eylemi deðil, savaþý durdurmaya kararlý bir uluslararasý hareketin parçasýdýr. Bütün çalýþmalarýmýzý bu perspektifle inþa edeceðiz. Türk solu 1 Aralýk'ý sadece bir eylem, bir protesto olarak gördü. Bu nedenle 1 Mayýs'da olduðu gibi eyleme geldi. Kendisini, kendi grubunu, kendi grubunun sloganlarýný ve nihai olarak ise çýkarlarýný öne çýkararak geldi. Biz ise savaþý durdurma hedefi ile hazýrlandýk. Bu nedenle kalabalýktýk, bu nedenle öne çýktýk, bu nedenle çok sayýda baðýmsýz birey bizimle yürümeyi tercih etti ve bu nedenle yarýna umutla, büyük bir umutla bakýyoruz. Savaþý durdurmak için açýk ki 1 Aralýk'tan daha büyük eylemlere ihtiyacýmýz var. Bunun için meþru ve yýðýnsal eylemlere devam etmek gerekir. Ama ayný zamanda bir dizi baþka iþ yapmak gerekiyor. Öncelikle 1 Aralýk'ta Savaþa Hayýr Platformu ile birlikte yürüyen herkesi kalýcý örgütlere katýlmaya çaðýrmalýyýz. Yerel platformlar, iþyeri, okul platformlarý kurmak için çalýþmalýyýz. 1 Aralýk'a gelen herkesi harekete geçirdiðimiz takdirde bir sonraki eyleme 2-3 katý belki de daha büyük gelebiliriz. Dýþa dönük yaygýn bir faaliyet örgütlemeliyiz. Bildiri, broþür daðýtýmý, afiþ asýmý, toplantýlar, film gösterimi, sergiler. Yaratýcý baþka eylemler. Kýsacasý savaþýn yaygýn bir teþhiri, 1 Aralýk Savaþa Hayýr Platformu kortejinin tanýtýmý. 1 Aralýk bir baþlangýç olarak üzerine düþenden daha fazlasýný yaptý. Þimdi gelecek için örgütlenmeliyiz.

Ýzmir Sosyalist Tartýþma Toplantýsý 21-22 Aralýk 2002

Anti kapitalist hareket ve Avrupa Sosyal Forumu Film gösterimi: Floransa Savaþý nasýl durduracaðýz? (Forum) Amerika’ya kafa tutmak çýlgýnlýk mý? Kadýn kurtuluþ hareketinin sorunlarý Faþizme karþý nasýl bir mücadele Küresel kapitalizmin yarattýðý yýkým Anti kapitalist bir gelenek: Devrimci marksizm Baþka bir dünya mümkün

DSÝP Ýstanbul Ýl Örgütü: 846. Sok, No: 8/3, 1. Beyler, Konak-Ýzmir


4

sosyalist iþçi

1 ar a lý k

Birlik, çeþitlilik, direniþ

Savaþa karþý ilk adým 1 Aralýk’ta Çaðlayan meydanýnda düzenlenen “Irak’ta Savaþa Hayýr” Mitingi Türkiye’de muhalefet hareketi açýsýndan çok önemli ve kritik bir dönemeci temsil ediyordu. 1 Aralýk eylemi, Savaþa Hayýr Platformu-Barýþ Giriþimi ve Emek Platformu tarafýndan ortak bir koordinas-yonla örgütlendi. Onlarca örgüt, birey, grup ve çevre tarafýndan örnek bir uyumla inþaa edilen eyleme 30 bin civarýnda insan katýldý. Televizyonlar ve gazeteler ilk defa bir eylemi reklam edercesine anlatmak zorunda kaldýlar. Çünkü 1 Aralýk gösterisi çok geniþ bir yelpazenin savaþa karþý ortak sesini buluþturan, en büyük örgütlerden tek tek bireylere kadar herkesin ortak iradesine dayalý bir eylemdi. Eylemde çeþitlilik hakimdi. Farklý anlayýþlara, politik duruþlara ve eylem biçimlerine sahip onlarca grubun yaný sýra çok sayýda yazar, sanatçý ve hatta sokak çocuklarý da eylemdeydi...Savaþa Hayýr Platformu, gruplarýn yaný sýra bireylerin de kendilerini ifade edebilecekleri, aþaðýdan ve katýlýmcý bir anlayýþla örgütlenmiþti. Platformun bu özelliði eylemde de kolayca görülebiliyordu.

Aþaðýdan birliðin adresi: Savaþa Hayýr Platformu Savaþa Hayýr Platformu, doðrudan demokrasiye dayalý iþliyor, þeffaflýk ve açýklýktan taviz vermiyor ve iþ üstünde kurulan birlikler hedefliyor. Birlikten kasýt sadece gruplarýn birliði deðil. Savaþa karþý olan herkes orada eþit söz hakkýna sahip. Bütün kararlar herkese açýk yapýlan toplantýlarda alýnýyor; gönüllü komisyonlar oluþturuluyor, karar alma sürecinde parmak demokrasisinin yerine ortak bir ikna oluþ, yani konsensus metodu uygulanýyor. 1 Aralýk eyleminin örgütlenmesinde ve böylesine renkli bir eylem gerçekleþmesinde çok kritik bir rolü olan Savaþa Hayýr Platformu’na katýlmak ve bu sürecin aktif bir parçasý olmak isterseniz Karakedi Kültür Merkezi’ne (Ýstiklal Cad, Büyükparmakkapý sok, 8/4, Beyoðlu) gelebilirsiniz.

170 örgütün eylem birliði 1 Aralýk Irak'ta Savaþa Karþý Miting Koordinasyonu'na 121 örgüt imza verdi ancak yürüyüþe kadar 49 örgüt, grup ve çevre daha Koordinasyon'da yer almak üzere baþvurdu. Böylece sayý 170’e çýktý. Bu katýlýmý ile 1 Aralýk Koordinasyonu Türkiye'de ilk kez bu kadar çok örgüt ve çevreyi bir araya getirmeyi baþaran bir giriþim oldu. 1 Aralýk'ý destekleyen örgütler 1 Aralýk'ýn inþasýnda da büyük bir uyum gösterdiler. Onlarca örgüt afiþleme ve bildiri daðýtýmý yaptý. Bazý örgütler bu tür iþlere hiç katýlmazken bazý örgütler ise yoðun olarak görev aldý. Miting çaðrýsý ve afiþ asýmý merkezi olarak planlanmamasýna raðmen 100 bin bildiri bir günde daðýtýldý ve bunun üzerine 60 bin bildiri daha daðýtýldý. O da yetmedi ama zaman darlýðýndan üçüncü bir baský yapýlamadý. Miting çaðrýsýnýn yaný sýra 15 bin afiþ asýldý. 1 Aralýk Koordinasyonu þimdi kalýcýlýk kazanmaya çalýþýyor. Yani bundan sonra savaþ karþýtý eylemlerin odaðýnda Koordinasyon olacak ve daha þimdiden 170 örgütün desteði ile baþlayacak.

Sendikalarýn katýlýmý daha çok olabilir 1 Aralýk eyleminin Tertip Komitesi olmayý üstlenen Emek Platformu'na baðlý KESK, DÝSK, Türk-Ýþ ve HakÝþ'in mitinge katýlýmý beklenenin altýnda oldu. Sendikalarýn bütün þubeleri eyleme katýldý ama bir çok þubenin pankartýnýn arkasý çok cýlýzdý. Açýk ki bir sonraki eyleme sendikalar daha yoðun hazýrlanmalý.

Odalarýn katýlýmý yüksekti TMMOB, Tabipler Birliði, Eczacýlar Odasý gibi meslek örgütlerinin katýlýmý çok iyiydi. Tabipler Birliði'ne Ankara, Kocaeli ve Adana'dan da katýlým olmuþtu. TMMOB'un da katýlýmý yüksekti ve Ankara'dan gelen 4 otobüs mimar ve mühendis Ýstanbullu meslektaþlarý ile birlikte yürüdüler.

14 Aralýk, Cumartesi Dünya’da ve Ortadoðu’da savaþ tehdidi ve barýþ Süleyman Çelebi-Noam Chomsky-Tarýk AliGilbert Achcar

Kadýrga Eðitim ve Kültür Merkezi-Eminönü


sosyalist iþçi

1 ar a lý k

5

Basýnýn ilgisi Hem yazýlý basýn hem de televiz-yon kanallarý 1 Aralýk'a büyük bir ilgi gösterdiler. Bazý gazeteler 1 Aralýk öncesinden baþlayarak Savaþa Hayýr Platformu'nu tanýtýrken Evrensel, Özgür Gündem ve Radikal dýþýndaki bütün basýn Savaþa Hayýr Platformu'nun pankartlarýný ve kortejini öne çýkardý. Çünkü savaþa karþý yürüyüþün en renkli, en çeþitli ve en net bir biçimde savaþ karþýtý olan korteji “Savaþa Hayýr” kortejiydi. Türk basýnýnýn yaný sýra 1 Aralýk uluslararasý basýnda da yer aldý. 1 Aralýk'ýn gerek uluslararasý gerek ulusal basýnda yoðun yer almasý bir tesadüf deðil. Türkiye'de ilk kez haber yapýlmaya deðer bir savaþ karþýtý eylem oldu.

28 Şubat'a karþý ilk kitlesel eylem 1 Aralýk sadece savaþa deðil ayný zamanda dolaylý bir biçimde 28 Þubat'a karþý da bir eylem oldu. Politik Ýslamcýlar meslek örgütlerinin, sendikalarýn ve sol örgüt ve gruplarýn yaný sýra yürüyüþ ve mitingde yerlerini aldýlar. Politik Ýslamcýlarla solun yan yana, omuz omuza yürümesi neredeyse bir ilki oluþturmaktaydý ve bu eylem birliði 28 Þubat'a verilen ilk kitlesel cevap oldu.

Uluslararasý destek 1 Aralýk mitinginin bir de uluslararasý konuðu vardý. Ýngiltere Stop The War Coalition (Savaþý Durdur Koalisyonu)’dan milletvekili Jeremy Corbyn’da 1 Aralýk’a katýldý. Polis Corbyn’in konuþmasýna izin vermedi. Bunun üzerine konuþmasýný yazan Corbyn kürsüde dururken konuþmasý Türkçe olarak okundu! Corbyn mitingden sonra da Karakedi Kültürmerkezi’nde Savaþa Hayýr aktivistleri ile sohbet etti. Sohbeti sýrasýnda 11 Eylül’den bu yana 150 toplantýya katýldýðýný belirtti.

Bu giriþimi güçlendirelim Savaþa Hayýr Platformu'nun pankartý altýnda yürümeyi tercih edenler büyük bir çeþitlilik içindeydiler. Ýstanbul Üniversitesi, Marmara Üniversitesi, Yýldýz Teknik, Mimar Sinan ve Bilgi Üniversitesinden öðrenciler, liseliler, öðretmenler, saðlýkçýlar, eþcinseller örgütü Lambda, Kadýköy ve Beþiktaþ Savaþa Hayýr Platformlarý, savaþ karþýtý avukatlar, Green Peace, SaKa pankartý taþýyanlar ayný zamanda ellerinde turuncu renkli “Savaþa Hayýr” dövizleri taþýdýlar. Savaþa Hayýr Platformu pankartý arkasýnda yürümeyi tercih edenler ayný zamanda çok renkliydi. Savaþa Hayýr Platformu þimdi herkesi savaþ hayýr platformlarý kurmaya çaðýrýyor. Okulda, iþyerinde, mahallede, arkadaþ çevresinde Savaþa Hayýr Platformlarý inþa edilebilir. Savaþa Hayýr Platformu’nda bireyler de yer alabiliyor. Savaþa karþý çýkmak isteyen herkes, ölmek ve öldürmek istemeyen, kimsenin askeri olmak istemeyen herkes Savaþa Hayýr Platformu’na omuz verebilir. Hep birlikte bu savaþý durdurabiliriz.


6

IRAK’A SALDIRI ÝÇÝN G A

BD Türk hükümetinden aralarýnda Ýzmir ve Trabzonun da olduðu yedi liman ve hava sahasýný bildirimsiz kullanma izni, 150 bin veya daha fazla ABD askerini Türkiye'den Irak'a sokmak ve 40 bin Türk askeri istedi. Bu talepler kabul edildi. Ýncirlik üssünden kalkan uçaklar geçen Pazar Basra kentindeki bir binayý bombalayarak dört sivilin ölümüne neden oldu. ABD ordusu Katar'da Baðdat'tan 1000 km uzakta bir kumanda merkezi kurdu ve General Tommy Franks'in yönettiði bir savaþ simülasyonu ile saldýrý planýnýn son rotuþlarýný yapýyor. Birleþmiþ Milletler takvimi bir þey deðiþtirmedi. BM'nin silah denetçilerinin incelemelere baþlamasý ve Irak'ýn kendisinden istenen raporu BM'ye vermesi ABD savaþ planýnda hiçbir deðiþikliðe ya da duraklamaya yolaçmadý. Bush ve ekibi Irak'ta kitle imha silahlarý olup olmamasýyla ilgilen-

Kitle imha silahlarýna sahip en büyük tehdit:

ABD

ABD'nin 10 bin tane nükleer savaþ baþlýðý var. Bunlardan tek bir tanesi bir kenti yokederek yüz binlerce kiþiyi öldürebilecek güçte. ABD kitle imha silahýný tarihte kullanmýþ tek güç. 1945'te Hiroþima ve Nagazakiye atýlan atom bombalaro 250 bin kiþiyi öldürdü. ABD 1960 ve 70'lerde Viyetnam'da kimyasal silah kullandý. Viyetnam'da çocuklar hala o bombalarýn etkileri yüzünden sakat doðuyor. ABD'nin Nevada'da biyolojik silah üretim tesisleri var.

miyor. Tek ihtiyaç duyduklarý þey bir bahane. Bush kabinesi açýkça Saddam sonrasý Irak senaryolarý üzerine tartýþýyor. Saddam yerine ABD tarafýndan kurulacak bir rejimin yaratacaðý kaosu görmek için Afganistan'a bakmak yeterli. ABD'nin yerel iktidar olarak desteklediði Kuzey Ýttifaký istikrar saðlayamýyor. ABD geçtiðimiz haftalarda doðrudan müdahale ederek batý Afganistan'daki rakip aþiretleri bombaladý. Saddam sonrasý Irak'ta iktidara yerleþmek isteyen iki grup arasýnda þimdiden sýký bir rekabet var. Bunlardan Irak Ulusal Kurulu’nun baþýnda Saddam Hüseyin'in Baas Partisi’nin eski üyeleri var. Diðer grup, Irak Ulusal Kongresi'nin baþýnda milyarder banker Ahmet Çelebi bulunuyor. ABD kendisine sadýk bir hükümet kurmak istiyor. Asýl sorunu ise petrol rezervlerini garantiye almak. Irak dünyadaki ikinci büyük petrol rezervlerine sahip.

Bush çetesi Dick Cheney: Baþkan yardýmcýsý, baba Bush'un savunma bakaný. Silah þirketi TRW'in eski yönetim kurulu baþkaný. Yakýn zamana kadar karýsý, silah üreticisi Lockheed Martin'in yöneticilerindendi. Colin Powell: Dýþiþleri bakaný. Güvercin denilen Powell bir savaþ suçlusu. 1991 savaþýnýn baþkomutaný. 1989'da ABD'nin Panamayý iþgalinde görev aldý. 1969'da Amerikan askerleri MayLai'de 400 Viyetnamlýyý öldürdükleri katliamýn ötrbas edilmesini saðladý. Condoleeza Rice: Ulusal güvenlik danýþmaný. Chevron'un eski yöneticisi. Chevron'da çalýþtýðý sürede Chevron Nijeryadaki kanlý diktatörün milis güçlerine yardým yapmakla suçlandý. Richard Perle: Taraftarlarý ona "karanlýklar prensi" diyorlar. Reagen'ýn dýþiþleri bakan yardýmcýsýydý. ABD'nin emperyal politikasý tartýþmasýnda "bütün diðer devletleri halledeceðiz" diyen sürekli savaþ taraftarý. Paul Wolfowitz: Savunma bakan yardýmcýsý. Bakýþ açýsýný "devletleri yoketmeliyiz" diyerek açýkladý.

BM'in sicili oldukça kanlý - 1948'de korsan Ýsrail devletini tanýdý. - 1991 Körfez savaþýný onayladý. - 1990-98 arasýnda 500 bin Iraklý çocuðun ölümüne yolaçan ambargoyu onayladý. - Afganistanýn bombalanmasýný görmezden geldi.

Bush'un savaþýnýn gerçek nedenleri:

Petrol ve iktidar Bush'un savaþýnýn arkasýnda kapitalizmin petrol ihtiyacý ve ABD egemen sýnýfýnýn dünyayý ekonomik ve askeri olarak yönetme isteði var. Petrolü dünya çapýnda elinde tutan beþ þirket var: ABD merkezli Exxon-Mobil ve ChevronTexaco, Ýngiliz BP, Ýngiliz-Hollanda ortaklýðýndaki Shell ve Fransýz TotalFinaElf. Bu beþ þirket dünyanýn en büyük onbeþ þirketinin baþýnda yeralýyorlar. Orta Doðu bu þirketler için yaþamsal bir öneme sahip. Bölge dünya petrol rezervlerinin üçte ikisine sahip. Irak dünyadaki en büyük ikinci petrol rezervine sahip. Bu þirketler ve bunlarýn arkasýndaki devletler dünya çapýnda petrol rezervlerini ellerinde tutmak için herþeyi yapýyorlar. Venezüella, Kolombiya ve Angolaya müdahale etmelerinin nedeni de bu. ABD Orta Asyadaki askeri gücünü geniþletip kalýcýlaþtýrarak Hazar çevresindeki petrol ve gaz rezervlerini garanti altýna alýyor. ABD yönetimi Sudi Arabistan rejiminin istikrarýný koruyabileceðin-

den uzun süredir endiþe duyuyor ve Irak'ý garantiye almak istiyor. Petrolün denetimi ayný zamanda ABD için daha geniþ bir küresel stratejinin parçasý. ABD Irak'da ezici bir silahlý gövde gösterisi yaparak þu mesajý vermeye çalýþýyor: "benim dediðimi yapmayanýn baþýna bu gelir, Saddam gittiyse sen de gidebilirsin". Bush adres listesini þer ekseni adýyla açýklamýþtý: Ýran, Kuzey Kore, Suriye, Libya, Küba vd. ABD kapitalizmi uzun vadede potansiyel rakiplerinden üstün olmak istiyor. Eðer Orta Doðuda üstünlük kurarsa petrole baðýmlý rakipleri; Avrupa, Çin ve Japonya karþýsýnda rahatlamýþ olacak. Bush'un baþkan yardýmcýsý Dick Cheney 1992'de baba Bush'un savunma sekreteriyken ABD'nin küresel hedefini þöyle ifade etmiþti: "Þimdi stratejimiz, gelecekte olasý bir rakibin ortaya çýkmasýný engellemeye odaklanmaktýr".


7

GERÝ SAYIM BAÞLADI Saddam Hüseyin'i iktidara getiren ve silahlandýran kim? ABD'nin çöplüðü destekleyip silahlandýrdýðý ve sonra çizgiyi aþtýðý veya artýk iþine yaramadýðý için azýlý dikdatör ve terörist ilan ettiði þahsiyetlerle dolu. Sýrbistan katili Miloseviç, 11 Eylül'ün sorumlusu Usame bin Ladin, Kürtlerin katili diktatör Saddam Hüseyin. Hepsi ABD tarafýndan desteklenmiþ ve silahlandýrýlmýþtý. Saddam Hüseyin 1963'te CIA'nin desteklediði bir darbeyle iktidara geldi. CIA Saddam'a Komünistlerin ve diðer muhaliflerin isim listesini verdi. Saddam bunlarý yoketti. Rejim içerde destek görmediði için uzun süre dayanamadý. 1968'de yine CIA destekli bir darbe Baas partisini tekrar ikitadar getirdi. Yeni rejim hem ABD hem de Rusya'dan destek aldý. Rusya kuzeydeki kürt ayaklanmalarýný bastýrmak için silah verdi. ABD Irak'a kimyasal silah fabrikasý kurmasý için bir ABD þirketi aracýlýðýyla bilgi saðladý. 1979'da ABD'nin bölgedeki diðer

önemli dostu Ýran Þah'ý halk devrimiyle devrildi. Ýran rejimi petrolü devletleþtirdi. ABD ve batý ittifaðýnýn desteðiyle Saddam Hüseyin 1980'de Ýran'la savaþa girdi. ABD Irak rejimini tepeden týrnaða silahlandýrdý. ABD ordusu ve istihbaratý Irak ordusuna muharebe planlama desteði verirken kimyasal silah kullanýldýðýný biliyorlardý. Birleþmiþ Milletler Irak'ý kimyasal silah kullandýðý için kýnadýðýnda ABD kararý veto etti ve þimdi ABD savunma bakaný olan Dunald Rumsfeld Baðdat'a uçarak Saddam Hüseyin'e desteðini gösterdi. Saddam ABD ve Avrupadan aldýðý silah ve destekle 1988'de Halepçe'de kürtleri katlettiðinde görmezden gelindi. Saddam Hüseyin 1990'da on yýllýk savaþýn yarattýðý sýkýntýlarý aþmak isteði ve ABD'nin tam desteðine alýþýk olmanýn güveniyle Kuveyt petrollerine göz diktiðinde birden ABD'nin bir numaralý düþmaný haline geldi.

Irak'ýn komþularýný tehdit edebilecek füzeleri var mý? 1997'de silah denetçileri Irak'ýn elinde sadece iki balistik füze kaldýðýný açýkladýlar. 1991 savaþýnda da Scud füzeleri tehlikesinden bahsedilmiþti ancak hiçbirþey çýk-

madý. Bunlar en fazla 400-500 km atýþ menziline sahip ve þarbon gibi kimyasal silahlar taþýmaya müsait olmayan silahlar.

Irak'ýn kimyasal ve biyolojik silahlarý var mý? 1980'lerde Irak rejiminin elinde kimyasal silahlar vardý çünkü bunlarý ABD vermiþti. 1990'larda BM denetçileri tümünü yokettiler. Bush'un Cumhuriyetçi Partisi'nin üyesi olan, eski BM silah denetçisi Scott Ritter Bush çetesinin iddalarýný yalanladý: "1998 Aralýk ayýnda, Irak'ýn kitle imha silahlarý üretme ve koruma kapasitesini sýfýr düzeyine indirdik. Silah denetçileri kimyasal, biyolojik veya nükleer silah üretiminde kullanýlabilecek tesisleri imha ettiler... sývý þarbon ürettikleri fabrikayý 1996'da havaya uçurduk. Sývý þarbon ancak üç yýl korunabiliyor.

Dolayýsýyla bir kýsmýný bizden saklamayý baþarmýþ olsalar bile artýk kullanýlamaz". BM'nin Irak Özel Komisyonu 1998'deki raporunda Irak'ýn tamamen silahsýzlandýrýlmýþ olduðunu kabul açýkladý. Hardal gazý daha uzun süre saklanabiliyor ve bir miktarý saklanmýþ olsa bile silah denetçileri bunun tehdit oluþturamayacak kadar küçük bir miktar olacaðýný söylüyorlar. VX sinir gazý da uzun süre saklanabiliyor ancak Irak hiçbir zaman bunu labratuar dýþýnda üretebilecek bir teknolojiye sahip olmadý.

Irak'ýn kýsa tarihi Modern Irak, Birinci Dünya Savaþýnýn sonunda Osmanlý Ýmparatorluðu çökerken kuruldu. 1932'ye kadar Birleþmiþ Milletler'in önceli olan Milletler Birliði'nin kararýyla Ýngiliz sömürgesi olarak yönetildi. Ýngilizler bu tarihte yönetimi kendi destekledikleri Kral Faysal'a devrettiler. Irak'ta petrol ilk kez 1928'de sonradan BP (Ýngiliz Petrolleri) tarafýndan yutulan bir þirket

tarafýndan çýkarýldý. Ýngilizler ülkeyi denetim altýnda tutabilmek için biryandan toprak sahiplerini destekledi. Diðer yandan kuzey Irak'taki isyanlarý bombalayarak durdurdu. 1958'de General Kasým, Irak Komünist Partisi’nin de tam desteðiyle monarþiyi devirip baðýmsýz bir rejim kurduðunda Ýngiliz egemenliði sona erdi.

Birleþmiþ Milletler barýþ gücü olabilir mi? Birleþmiþ Milletler beþ ülkenin yönetiminde; ABD, Ýngiltere, Fransa, Rusya ve Çin. Nükleer güce sahip bu ülkeler kritik kararlarýn alýndýðý Güvenlik Konseyinin daimi üyeleri. Hepsinin veto hakký var. ABD ve diðerleri gerektiðinde BM'yi hiçe sayarak hareket etmeye hazýr. Çete olarak davrandýklarýnda da daha kibar deðiller. Ýngiltere: Ýngiliz Ýþçi Partisi hükümeti Bush'un en yakýn müttefiði. Ýngiliz askerleri 1990-91 Irak, 1999 Balkan ve Afganistan savaþlarýna katýldýlar. Fransa: Fransanýn muhafazakar devletbaþkaný Chirac, Ortadoðudaki petrol savaþýnda Fransanýn devre dýþý kalmamasý için pazarlýk yapmakla meþgul. 1991 Körfez savaþýna Fransa da katýldý. Balkanlardaki ve

Afganistandaki savaþlarý destekledi. Zaire'nin eski diktatörü Mobutu'nun en yakýn dostuydu. 1994'te Ruanda'da katliam yapan Hutu milislerine Fransa silah verdi. Rusya: Rusya devlet baþkaný Putin eski KGB subayý. Putin Çeçenistanda katliam yaparak iktidara geldi. Rus ordusu Çeçenistan'ýn baþkenti Grozni'de yangýn fýrtýnasý yaratan bombalarla katliam yaptý. Rusya 11 Eylül sonrasýndaki ortamý kullanarak Çeçenistan'a saldýrýsýný yoðunlaþtýrdý ve Ukrayna'ya sýçrama hesaplarý yapýyor. Çin: Çin 1989'da demokrasi isteyen vatandaþlarýný Tiananmen meydanýnda katletti. "terörle savaþ" bahanesiyle Batý Çin'deki azýnlýklara ve iþgal altýnda tuttuðu Tibet'e saldýrýlarýný arttýrdý.


8

sosyalist iþçi

Sosyalist toplum nasýl bir þey olacak? Jonathan Neale Bütün gösterilerimizde "baþka bir dünya mümkün" diye baðýrýyoruz. Peki, bu ne anlama geliyor? Geçen sene Londra'daki anti-kapitalist gösterilerden birine gelen bir grubun elinde kendi yaptýklarý bir pankart vardý ve üzerinde "kapitalizmi yýk ve yerine daha iyi bir þey getir" yazýyordu. Ýþte bu þimdi dünyada milyonlarca insanýn geldiði nokta. Neye karþý olduðumuzu biliyoruz ama ne istediðimiz konusunda bitmek tükenmek bilmeyen tartýþmalar yapýyoruz. Ýþte size baþka bir dünyanýn nasýl olacaðý konusunda bir bakýþ, benim bakýþým. Öncelikle, baþka bir dünyan Sovyetler Birliði, Çin, Vietnam ve Küba'daki diktatörlüklerle benzer hiçbir yaný olmayacak. Bizim alternatifimiz bir polis devleti deðil. Ama Ýtalya, Ýngiltere veya Hindistan'daki gibi bir parlamenter demokrasi de olmayacak. Oy vermeye karþý olduðumdan deðil. Sorun sadece 5 yýlda bir oy vermemiz ve kime oy verirsek verelim verdikleri sözü tutmamalarýnda. Ama asýl sorun demokratik parlamentolara sahip olmamýza raðmen çalýþma tam bir diktatörlük. Ýþe baþladýðýnýz andan iþi býraktýðýnýz ana kadar sadece size söyleneni yapmak zorundasýnýz. "Eðer beðenmiyorsan Jonathan" diyorlar "býrakýp gidebilirsin." Hayatýmýzýn büyük kýsmýný iþe hazýrlanmak, iþe gitmek, çalýþmak, eve dönmek ve sonra kendimizi toparlamak, dinlenmek için harcýyoruz. Dolayýsýyla iþteki diktatörlük yaþamýmýzýn temel deneyimidir ve demokratik deðildir. Ve þirketler ve iþverenler zaten politik dünyayý yönetenler. Her þey çalýþmak için daha yeterince büyümeden baþlýyor. Okullar ve üniversiteler de diktatörlük. Bizi çalýþma hayatý için hazýrlýyor ve disipline ediyorlar. Dolayýsýyla baþka bir dünyaya iþi, çalýþmayý demokratikleþtirerek baþlayacaðýz. Yöneticileri aramýzdan seçeceðiz ve gerektiði vakit deðiþtireceðiz. Bütün bunlarý herkes yapabilir. Zaten trenleri üretiyoruz, zamanýnda çalýþtýrýyoruz, hastaneleri iþletiyoruz, binalarý yapýyoruz. Ýnsanlar bu iþleri gönüllü olarak yapmaya baþlayýnca daha az yöneticiye ihtiyacýmýz olacak. Ama sadece bu yetmez. Hala dünya pazarý sorununu çözmemiz gerekir. 10 yýl boyunca feminist bir kürtaj kliniðinde çalýþtým. Ýþleri paylaþýyorduk. Hepimizin ücreti eþitti. Ama pazardaki diðer kliniklerle rekabet ediyorduk ve sonunda bir yönetimimiz oldu ve bütün sendikalý çalýþanlarý iþten attý. Benzer bir þey dünya

pazarýnýn ortasýnda kendi baþýna demokrasisi olan bütün bir ülkenin baþýna da gelecektir. Dolayýsýyla bir þirkette veya bir hükümet bürosunda çalýþanlar bütün iþletmeye el koymalýdýr. Bu insanlar yukarýdan paraþütle inmiþ avukatlar ve politikacýlar deðil bizim gibi insanlar olacak, marangozlar, temizlikçiler ve öðretmenler. Bizimle birlikte çalýþacaklar ve bildiðimiz, tanýdýðýmýz ve tartabileceðimiz insanlar olacak. Her þehirde bütün iþyerlerinin temsilcileri haftada bir toplanarak ekonomi üzerine kararlar alacaklar. Birçok kentte bu kadar çok temsilciyi alabilecek tek yer futbol stadyumu olacak. Sonra bu temsilciler ulusal toplantý için temsilciler seçecekler ve orada da uluslararasý toplantý için temsilciler seçilecek. Bütün bunlarýn temelinde her hafta her iþyerinde yapýlacak toplantýlar olacak. Her hafta, her düzeyde eðer istiyorsak temsilcilerimizi deðiþtirebileceðiz. Tabii ki bazý insanlar çalýþmayacaklar. Emekliler kendi klüplerinde kendi temsilcilerini seçebilecekler, çocuklar ise okulda kendi temsilcilerini seçecekler. Bütün bu toplantýlar iþte ne yapacaðýmýza karar verecek. Kapitalizmde her þirket rekabet etmek zorundadýr ve kâr en önemli kriterdir. Bizim yeni dünyamýzda ise kâr için deðil ihtiyaçlarýmýzý temel alan kararlar alacaðýz. Bu toplantýlarda bitmek tükenmek bilmeyen tartýþmalar olacak. Bazýlar yaþlýlara bakmak için daha çok çalýþmamýz gerektiðini söyleyecekler. Bazýlarý ise daha çok müzisyen ve artist isteyecekler. Bazýlarý sadece 4 gün çalýþmak isteyecek ve Pazartesi'yi kafadan silecekler. Bazýlarý ise daha çok çalýþmamýzý ve dünyanýn yoksul ülkelerini zenginlerin düzeyine çýkarmamýzý isteyecekler. Baþkalarý ise bütün enerjimizi çevreyi korumak ve düzenlemek için harcamamýzý isteyecekler.

Sonsuz tartýþmalar olacak ve biz bu tartýþmalarý mümkünse bir anlaþma zemini oluþturarak sonuçlandýracaðýz, mümkün deðilse oylamaya baþ vuracaðýz. Uzlaþmalar, anlaþmalar olacak. Ama þurasý kesin ki her þey gerçekten demokratik olacak. Hareketimizin baþarýlarýndan birisi de zaten hepimiz için demokrasinin merkezi önemidir. Bu toplantýlarýn nelere karar vereceðini tam olarak bilmiyorum. Sanýrým eþitlik isteyeceðiz, herkesin eþit kazanmasýný isteyeceðiz. Sanýrým herkes iþ deðiþimi yapacaðýz, dolayýsýyla herkes haftanýn bir kýsmýný ya da yýlýn bir kýsmýný en iyi iþleri yaparak geçirecek ve herkes sýrayla sýkýcý, zor ve aðýr olan iþleri de yapacak. 4 kýtada 6 deðiþik ülkede yaþadým ve çalýþtým. Bütün bu ülkelerde çalýþan insanlarla yaptýðým konuþmalardan kesinlikle eminim ki herkes için merkezi olan konu korkudan arýnmaktýr. Bütün hayatýmýz boyunca korku içinde yaþýyoruz, öðretmen tarafýndan aþaðýlanma korkusu, aptal görünme korkusu, gece parasal konularý düþünerek yatakta yatarken duyduðumuz korkular, doðal gaz faturasýnýn korkusu, yaþlanan babanýzý bir hastaneye götürememe korkusu, iþinizi kaybetme ve eve gelerek karýnýza ya da kocanýza ve çocuklarýnýza artýk eve para getiremeyeceðinizi söyleme ve utanma korkusu. Ýþinizi kaybetmek hayatýnýzda bir ya da iki kez gerçekleþebilir ama iþten atýlma korkusunu her gün yaþarsýnýz. Bir baþka þekilde söylersek, insanlarýn bütün bu korkularýndan kurulmasýný saðlayacaðýz. Mükemmel bir dünya olmayacak. Ýnsanlar gene ölecekler ve sevilmediklerini düþünecekler. Gene sorunlar olmaya devam edecek. Ama çok ama çok daha iyi bir dünya olacak. Ve zaman içinde yeni bir insan

yaratacaðýz. Burada iki þey yardýmcý olacak. Birincisi, þimdiki halimizle biz bu yeni dünyayý yaratamayýz. Bu yeni dünya için mücadele ederken ve onu kazanýrken çok farklý insanlar haline geleceðiz, sadece küçük bir kýsmýmýz deðil fakat dünyada yaþayan insanlarýn çoðunluðu farklýlaþacak. Bir büyük eylemde, örneðin Floransa'da bulunmayý düþünün Avrupa Sosyal Forumu'nun bir tek deneyimi ile bile kazandýðýmýz güveni, umudu düþünün. Çok daha büyük mücadelelerde bunun binlerce defa büyüdüðünü düþünün, bütün bunlar size deðiþim hakkýnda bir fikir verebilir. Fakat bir de yeni bir dünyada büyüyecek olan yeni bir nesil yetiþtireceðiz. Hepimiz kapitalizm altýnda büyüdük. Hepimiz üzüntüler, kayýplar, korkular altýnda yetiþtik. Sigara içiyorum. Þiþmaným gibi. Hepimiz bu korkularý yürüyüþümüzle, duruþumuzla vücudumuzda taþýyoruz. Bir bebeðe bakýn, kocaman gözleri ile dünyayý merak ve heyecanla yuttuðunu görürsünüz. Ama her bebek deðil, yeterince yiyeceði olmayan bebekler deðil, diðerleri. Ya büyükler? Öyle bir dünya yaratabiliriz ki bebeðin merakýnýn yetiþkinlikte sürmesini saðlayabiliriz. Ve yeni bir biçimde yetiþtirilen yeni insanlar yeni bir dünyayý da yaratabilirler. Bütün bunlarý aile ile mi yapacaðýmýzý bilmiyorum. Sonunda herkes tek çocuklu bir aile ve bir bahçe çiti isteyebilir. Belki nüfusun yarýsý gey ve lezbiyen olabilir. Belki bütün gey ve lezbiyenler tek çocuklu bir aile ve bahçe çiti isteyebilir. Bilmiyorum? Ama þunu biliyorum ki bütün bunlara demokratik olarak karar vereceðiz ve istediðimizi seçme hakkýmýz olacak. Bu yeni dünyayý oluþturmak kolay olmayacak. Anti-kapitalist hareketin daha çok baþýndayýz. Önümüzde uzun, iniþli çýkýþlý bir yol var. Þimdi tahmin edemeyeceðimiz kadar büyük zaferler kazanacaðýz, ve yýkýcý yenilgilere uðrayacaðýz. Süreç içinde sayýsal olarak çoðalacaðýz ve hepimiz büyük ölçüde deðiþeceðiz. Yeni dünyayý mutlaka kazanacaðýmýzý kimse iddia edemez. Sloganýmýz "baþka bir dünya mümkün" dür, ama bunun olacaðý kesin deðil. Ama þunu biliyorum, 54 yaþýndayým ve bütün yetiþkin yaþamýmda bir devrimciydim. Bir sene önce benim yaþamým içinde baþka bir dünyanýn mümkün olacaðýna inanamazdým. Geçen sene Cenova'daki büyük gösteriden bu yana artýk biliyorum ki bu mümkün. *) Jonathan Neale Cenova protestosunun arkasýndaki gerçek: Siz G8'siniz, biz 6 milyarýz adlý kitabýn yazarýdýr.


Meclise sosyalizmin bayraðý… Çok yakýn geçmiþte yaþanan Paþabahçe direniþini sürdüren iþçilerin alýþagelmiþ olduklarý olaðan, tekdüze yaþam biçiminin devamý yalnýzca ve yalnýzca o fabrikada çalýþýyor olmalarýna baðlýydý. Ýþveren kapatma kararý aldýðýnda (kuþkusuz pek azý sosyalist fikirlerle donanmýþ olan) iþçiler fabrikayý iþgal edip direniþe geçtiler. Çünkü gündelik yaþamlarýnýn, tüm geçim olanaklarýnýn ve geleceklerinin ellerinden alýnýyor olmasý karþýsýnda dehþete kapýlarak bir çare aradýlar ve eski yaþam standartlarýný korumanýn tek aracý olan çalýþma yerlerini iþgal ettiler. Birinci aþamada patronun saldýrýsýna maruz kalan iþçiler, hemen ardýndan, bu mülkiyeti zorla eski sahibine geri vermeye gelen polisle karþý karþýya kaldý. Yani kapitalist iktidarýn dayandýðý iki temel ayakla yüzleþti: üretim araçlarýnýn denetimi ve devlet erkinin denetimi. Bu direniþe katýlan iþçiler kýsa süre sonra Paþabahçe halkýnýn çeþitli kesimleriyle de dayanýþarak ilgisiz gibi görünen politik açýklamalar da yaptýlar. Örneðin yaklaþan savaþa da karþý olduklarýný söylediler.

Bilinç nerde oluþur? Bu örnek bütün toplum çapýnda düþünüldüðünde de geçerlidir. Genel bir hoþnutsuzluk durumunda, varolan koþullarýndan ödün vermeleri istenen insanlar çeþitli araçlarla (iþgal, grev, boykot, gösteriler vb.) tepkilerini dile getirirken 'birþeyleri becerebileceklerini', kendi iþlerini 'akýllý, bilgili devlet büyükleri' olmadan da görebileceklerini öðrenmeye baþlarlar. Yani kapitalizm iþçileri, sistemin öðrettiklerinin tam zýttý fikirlere açýk hale getiren sýnýfsal çatýþma koþullarýný bizzat yaratýr. Üstelik bunu hiçbir parti ya da grubun beceremeyeceði bir hýz ve þiddette yapar. Kapitalizmin tarihinin yüzyýllarýn egemen fikirleriyle 'sünepe sünepe' yaþayan milyonlarca iþçinin birdenbire devrimci duygularla harekete geçip ayaklandýðý dönemlerle dolu olmasýnýn nedeni budur. Reform mu, devrim mi? Bu uzun giriþin nedeni toplumun 'aydýnlanmýþ' bir grup insan tarafýndan yukarýdan yönetilerek refaha ulaþtýrýlabileceðini (ne garip ki egemen sýnýflar da bizi buna

inandýrmaya çalýþýyor!) va'zeden anlayýþlara bir hatýrlatmada bulunmaktý. Parlamento yoluyla ya da silahlý mücadeleyle iktidarý alýp sosyalizme gideceðini iddia eden bu akýma genel olarak reformizm adý veriliyor. Birincisinin argümaný, kabaca 'bize oy verin, parlamentoya çýkýp sizi kurtaralým' iken ikincisininki de -pek de farklý olmayarak- 'bize militan verin, daða çýkýp sizi kurtaralým'dýr. Yani her ikisi de aþaðýdan kitlesel eyleme deðil, yukarýdan elitist bir giriþime bel baðlamaktadýr. Silahlý tarafta pek kimseler kalmadýðýndan, yaygýn olan diðeriyle tartýþmak daha gerçekçi. Bunlara göre gereken tek þey sosyalistlerin parlamento ve yerel yönetimler gibi geleneksel kurumlarý ele geçirmesine yetecek oy oranýna ulaþmaktýr. Böylece varolan devleti kullanarak egemen sýnýfý adým adým geriye atacak ve toplumu deðiþtireceklerdir. Bu yolu deneyen her giriþimin baþarýsýzlýða uðramýþ olmasý bir yana (bakýnýz 1972-73 Þili, Allende iktidarý), bu fikir bize hergün anlatýlan 'ülkenin halkýn istekleri doðrultusunda seçilmiþ bir parlamento tarafýndan yönetildiði' yalanýný pekiþtirir.

Bayraðý nasýl diksek? Ayrýca bu yolun kaçýnýlmaz baþarýsýzlýðýna yol açan üç temel etken vardýr: 1. Sosyalistler parlamentoda sosyalizmi inþa ededursunlar, bu arada gerçek ekonomik iktidar hala eski egemen sýnýfýn elindedir.

Bu sýnýf, iþler biraz aleyhine dönmeye baþlar baþlamaz, ekonomik gücünü kullanarak sanayii iþlemez hale getirir, stok ve spekülasyon yoluyla fiyatlarý arttýrýr, parasýný yurtdýþýna transfer edip ödemeler dengesini bozar ve medya gücüyle de, sorumlu olarak 'sosyalist' hükümeti gösterir. 2. Devlet tarafsýz deðildir. Ordusu, polisi, bürokrasisi, adaletiyle 'mülkün temelini' korumak için örgütlenmiþtir. Yeni iþbaþýna gelmiþ bir hükümetten ibaret deðildir. Büyük çoðunluðu karar alma süreçlerinden haberdar bile olmayan yüzbinlerce insandan meydana gelmiþ devasa bir çarktýr. Hükümetler gelir gider ama devlet aygýtý iþlemeye devam eder. 550 milletvekilliðinin çoðunluðunu ele geçirmek bu dev aygýtý yok etmez. 3. Kapitalizmin kendisi için yarattýðý bir rejim olan parlamenter 'demokrasi' sosyalizmin parlamenter yolla inþasýný olanaksýz kýlan iç mekanizmalara sahiptir. Yüksek bir mücadele düzeyi yakalandýðýnda -ancak o zaman- halkýn ezilen/ezici çoðunluðu devrimci fikirlere açýk hale gelir. Ama egemen sýnýf iktidardan bütünüyle alaþaðý edilmedikçe bu düzey sürekli ayný þekilde gitmez, geriler. Egemenler grev ve iþgallerin hýzý kesilir kesilmez ordu ve polis aracýlýðýyla eylemleri kýrmaya giriþir. Bu tökezleme iþçilerde moral bozukluðuna, özgüven kaybý ve birlik duygusunun kýrýlmasýna yol açar. Seçimlerin tam bu dönemde yapýlmasýný isteyenler de elbette egemenlerdir. Seçime kadar grevlere ara verilir.

9

Egemen sýnýfa önde duran militan iþçileri 'toplatma' fýrsatý doðar. Basýn yeniden eski düzenin propagandasýný yaymaya giriþir. Nihayet seçim yapýldýðýndaysa oylamanýn sonucu mücadelenin yüksek deðil düþük düzeyini gösterir. 1968 Fransa'sýnda reformist partiler grevlerin ertelenmesini istediler. Seçimleri General De Gaulle kazandý. Kýsacasý kapitalizmin doðasý iþçilerin iktidarý parlamento yoluyla ele geçirmesine izin vermiyor. Kapitalist devlet ile iþçi devleti (Lenin'in sözleriyle "aslýnda devlet olmayan bir komün devleti") arasýndaki bir dizi en temel fark da toplumun yukarýdan deðil aþaðýdan örgütlenmesi gerektiðini anlatýyor: Devlet küçük bir azýnlýðýn deðil, ezici çoðunluðun çýkarlarýna hizmet etmeli; zor, toplumdan yalýtýk, yüksek rütbeli subaylarýn emrindeki katil sürüsü tarafýndan deðil, çoðunluðun 'seçtiði' temsilciler tarafýndan ve ancak çoðunluk zararýna eylemlere karþý savunma sýrasýnda kullanýlmalý; ayrýcalýklý bürokratlar yerine ortalama bir iþçiyle ayný ücreti alan ve derhal görevleri býraktýrýlabilen temsilciler varolmalý... Ancak bu sayede iþçiler hiçbir þekilde ihtiyaçlarý olmayan nükleer silahlar yerine daha çok sayýda hastane, okul vb. yapýlmasý konusunda söz sahibi olabilirler. Bütün bunlar parlamentoya giren iyi niyetli, aydýnlanmýþ sosyalistlerin arzularýndan tamamen baðýmsýzdýr. Parlamentoya reformist solun girmesi elbette olumlu bir siyasal geliþmedir. Kapitalizmin saldýrýlarýndan bitkin düþmüþ halkýn öfkesini, deðiþim isteðini yansýtýr. Ýþçi sýnýfýnda moral yaratýr. Ayrýca mücadelenin görece yüksek düzeyini kanýtlar. Ancak varacaðý sonuçlar bakýmýndan pek de bir önemi yoktur. Son olarak, uzun zamandýr düþük seyreden bir mücadele döneminin ardýndan gelen 3 Kasým seçimlerinde, (%6'lýk olumlu ama küçük birlik giriþimini saymazsak) kendileri bile birleþemediði halde bütün halkýn oylarýný isteyen, halkta güven saðlayamamýþ, paramparça bir solun parlamentoda sandalye hesabý yapmasýný ise anlamak mümkün deðil.

Cengiz ALÐAN


10

sosyalist iþçi

SO S Y A L ÝS T T A RT I ŞM A

baþka bir dünya mümkün

T S Ý L A Y S A O M S Þ I T R A T 03

16-19 OCAK - Amerika'ya kafa tutmak çýlgýnlýk mý? - Küreselleþme ve emperyalizm - Savaþa son veren devrim - Seattle, Cenova, Floransa… Orada neler oluyor? - Dünden bugüne DSÝP - Kadýn özgürlüðü mücadelesi nasýl kazanýr? Ýnsan doðasý cinsiyetçi midir? - Kadýnlar, eþcinseller, ezilen uluslar ve kimlik politikalarý - Faþizm nedir, ne deðildir? - Aþaðýdan sosyalizm geleneði ve troçkizm - Bürokratik planlama, parti diktatörlüðü, kalkýnma, bunlar sosyalizm mi? - Sosyalizm iyi bir fikir ama… - Yeni bir hareket, yeni bir sol - Otonomculuk, anarþizm, Leninizm - AK Parti, Ýslam ve ezilenler - Bir devrimci tipolojisi olmalý mý? - Ýmaj, etiket, logo - günümüzde kapitalizm - Birey özgürlüðü ve toplumsal mücadele - Bugün nasýl bir yayýna ihtiyacýmýz var? - Ýþçi sýnýfý, ezilenler ve sýnýflý toplum- Arjantin filmi - Savaþ ve kriz - PANEL/Hareket, örgüt, birlik - FORUM/68'den bugüne savaþa karþý mücadele deneyleri

Karakedi Kültür Merkezi BüyükParmakkapý Sokak, 8/4, Beyoðlu, 0212-249 45 08

20


11

sosyalist iþçi

N O T D EF T E RÝ

‘Açýn savaþ karþýtlarýnýn önünü’ baþarýlýydý. Sol genel olarak geleneksel bir mitinge gelir gibi hazýrlanmýþtý, sendikalar iþyerlerini yeterince taþýmamýþtý. Fakat mitingin en ilgi çekici yaný, Savaþa Hayýr Platformu kortejiydi. SAHP 8 aylýk birlik tartýþmalarýnýn iyi bir sonucunu alana taþýdý. Alanýn en çoþkulu korteji olmasýnýn yaný sýra, kendini hiçbir örgütte ifade edemeyenlere de adresin neresi olduðunu gösterdi. Bu miting þunu kanýtladý, eðer birlik olsun, çeþitlilik olsun, direniþ olsun istiyorsak SAHP çok daha güçlenmeli. Bu da yerel kampanyalarýn gücüyle doðrudan orantýlý. SAHP bileþenleri bu savaþý durdurabileceklerini biliyorlar. Bizi güçlü kýlan da bu. Tunç Yýldýrým

1 Aralýk eylemini niye beðendim? 1 Aralýk eylemi ilk defa yüz kusur kuruluþun tüm organizasyona müdahele edebildiði ve parçasý olduðu ilk eylemdi. Eylemi birileri yapýyor, diðerleri de katýlmýyordu. Bu organizasyonasol dýþý gruplarýn katýlmasý çok olumluydu. Hatta pek çok kuruluþ geleneksel üç kiþi temsilci geleliminde ötesinde katýldýlar. Eylemin en güzel ve tatmin edici yaný, gerçekten savaþa karþý öfkesi olanlarýn durdurmaya niyeti olanlarýn katýldýðý "Savaþa Hayýr" platformuydu. Genç, enerjik "biz, anti-kapitalistiz" sloganlarýyla politik duruþlarý çok alakasýz hatta o an oraya katýlmýþ insanlar, tüm o kasýk, suratsýz, içi geçmiþ solculara dil çýkartýrcasýna oradaydýlar. Ben eylemi asolarak böyle bir enerjiyi ortaya çýkardýðý için beðendim. Ýkna deðilseniz bir adah baðýrýrýz. "Biz anti-kapitalistiz" Umut Doðan

1 Aralýk 1 Aralýk sadece bir yürüyüþ deðildi. Barýþ festivali idi ayný zamanda. Bir dahaki gösteriye mutlaka katýlacaðým. Afrora

1 Aralýk izlenimleri Uzun örgütlenme çabalarýnýn arkasýndan beklenen tarih gelmiþ ve biz 1 Aralýk'ta Çaðlayan meydanýnda toplanmaya baþlamýþtýk. Birkaç ilki birarada gerçekleþtirmenin belirsizliðinin yaratmýþ olduðu heyecan ve tedirginlik hepimizde bulunmaktaydý. Biraraya gelemeyeceðini düþündüðümüz tam 152 kurum yanyana meydanda durmaktaydý. Bu duruþun nedeni bizim açýmýzdan çok açýktý. Biz bir savaþýn yaratacaðý sonuçlarýn vehametini biliyorduk ve bu sonuçlarý yaþamak istemiyorduk. Ayrýca dünyada geliþen anti-kapitalist ve savaþ karþýtý hareketin etkilerini gözardý etmemek gerekir. Ýlk eylem çaðrýsýný yapan ve benim de içinde bulunduðum Savaþa Hayýr Platformu ise bence geliþen yeni bir hareketin canlýlýðýný ve renkliliðini taþýmaktaydý. Durduðu zeminin meþruluðu ile kendine güvenli, farklýlýklarý içinde barýndýrabilen ve coþkulu bir kortejdi. Sabah hissettiðimiz tedirginlik kendini sonradan baþarýlý bir eylem gerçekleþtirmenin mutluluðuna ama ayný zamanda yeni bir çok sorumluluklara býraktý. Bu savaþý durdurabilecek güçler ilk kez 1 Aralýk'ta biraraya geldiler ve bunun ilk olduðu bilinciyle. Savaþý durdurmak için daha fazla örgütlenmeye ve daha fazla sesimizi duyurmaya ihtiyacýmýz var. 1 Aralýk bize bu gücü saðladý. Nuran Yüce

1 Aralýk önemli çünkü! 1 Aralýk "Birlik, Çeþitlilik, Direniþ" sloganýn Türkiye'de ilk kez sokaða yansýdýðý gündü. Bu anlamda bir yol açtýðý söylenebilir. Ayrýca çok yýðýnsal olmamasýna raðmen toplumda yarattýðý sempatiði de gözden kaçýrmamalýyýz. Eylemin çok kritik bir süreçte ve doðru halkadan yola çýkarak gerçekleþtiðini buradan da anlamak mümkün. Son olarak "28 Þubat"ýn yarattýðý sahte bölünmüþlüklerin 1 Aralýk'la önemli bir darbe

1 cümleyle 1 Aralýk

aldýðýný eklemek gerekiyor. 1 Aralýk bundan böyle suyun nerden ve nasýl akacaðýný gösterdi. Þimdi devamýný getirmek için kollarý sývayalým. Erkin Erdoðan

Bütün miting boyunca konuþmalarýn ve müzik dinletilerinin yapýldýðý platformdaydým. Platformdan baktýðýmda kortejler oldukça renkli gözüküyordu. Bayraklar, pankartlar, puþiler, fularlar rengarenk bir görünüm oluþturuyordu. Halay çekenler, zýplayanlar, slogan atanlar coþkuluydu. Jeremy Corbyn (Stop The War Coalition) konuþmasýndan sonra "bu ilk eyleminiz mi çok müthiþ olmuþ" dedi. Bu oldukça mutluluk vericiydi. Miting programý bitmesine raðmen kalabalýk hala sloganlar atýyordu. Diðer mitingler gibi katýlýmcýlar hýzla ayrýlmadýlar. Bu da eylemin baþarýsýný kanýtlýyordu. Miting bittikten sonra tüm örgütleyenler birbirimizi yaptýðýmýz iþ için kutladýk. Herkesin yüzü baþarýlý bir eylem sonrasýnýn mutluluðunu yansýtýyordu. Hepimizde " bu savaþý durdurabiliriz" inancý pekiþti. Yýldýz Önen

gösterilerinde ilk kez sokaða yansýyan yeni bir anlayýþý biraz daha büyümüþ bir çocuk olarak karþýmda buldum. 1 Mayýs'ta savaþý önceden gören bazý muhalif gruplar (sosyalistler, anarþistler, çevreciler, eþcinseller, barýþ anneleri...) tek pankart ardýnda biraraya gelerek Türk soluna yeni bir muhalefet odaðýnýn 'tanýtýmýný' yapmýþlardý. Geleneksel asýk suratlý sol muhalefetin dýþýnda, renkli, canlý, sekter olmayan ve doðrudan savaþý ve kapitalizmi hedef gösteren bu anlayýþ 1Mayýs'ta çoðu eski gruplar tarafýndan yadýrgandý. Ama þaþýrtýcýydý, çünkü savaþ karþýtý öðretmenlerle öðrenciler, avukatlarla doktorlar, iþsizlerle çevreciler vb. yanyanaydý. Üstelik 'savaþ karþýtý' bir mitingte 'Mahir, Hüseyin, Ulaþ; Kurtuluþa Kadar Savaþ' diye kulak týrmalayýcý bir sloganýn karþýsýnda günün anlam ve önemine uygun sloganlar (kimsenin askeri olmýycaz, öldürmiycez, ölmiycez!) atýyorlardý. Gelecek umudu vaadeden bu çocuk 1 Mayýs'tan 1 Aralýk'a boy atmýþ olarak geldi. Biraz daha büyümüþ bir çocuk, ama henüz çocuk. Gözümüz gibi bakalým. Eðitim-Sen 3 No'lu Þb.'den bir eðitim emekçisi

Yeni bir çiçek açýyor

1 Aralýktan sonra þimdi daha güçlüyüz

Bu savaþý durdurabiliriz

1 Aralýk mitinginde, geçtiðimiz 1 Mayýs

1.5 aylýk bir kampanyanýn ürünü olan 1 Aralýk mitingi, baþlangýç olarak oldukça

Fatih (ÝÜ-Edebiyat) Çok güzeldi, iyi ki katýlmýþým! Sanem (Bilgi Üniversitesi) Hareketin var olduðunu gösterdik. Berkay (ÝÜ-Hukuk) Türkiye'nin Seattle'ý oldu. Özden (Karakedi) Çok güzeldi, devamý gelmeli. Sinan (ÝÜ-Edebiyat) Savaþý durdurabilmek için attýðýmýz ilk adýmdý. Kemal (YTÜ-Hazýrlýk) Kitlesel katýlým düþüktü. Erkin (ÝÜ-Ýktisat) Ýyi bir baþlangýç. Deniz (Karakedi) Koptuk, geliyoruz! Barýþ (Öðretmen) Ýnsanlar soldan çekinmeseydi daha da güçlü olurdu. Görkem (Öðrenci) Burada kalmamalý. Bilgiseven (MÜ-Resim) Harikaydý, savaþa karþý ancak bu kadar güçlü ve çeþitli bir protesto olabilirdi. Baþak - Durduramazsýnýz, barýþ geliyor! Levent (ÝÜ-Edebiyat) Kendimiz için yeni bir sorumluluk süreci baþlattýk. Savaþý durdurana kadar durmak yok. Selim (Liseli) Bir daha ki sefere yalnýz baþýma gelmeyeceðim.


SAYI:192 10 ARALIK 2002 500.000 TL ISSN 1300-4026 Uluslararasý Tanýtým ve Yayýncýlýk Ltd. Şti. Sahibi: Özden Dönmez Sorumlu Yazýiþleri Müdürü: Volkan Akyýldýrým Adres: Sakýzgülü Sok. 24/4 Kadýköy/Ýstanbul Baský: Yön Matbaasý

www.geocities.com/sosyalistisci/

sosyalistisci@hotmail.com

savaþý durdurmak için BÝRLÝK,ÇEÞÝTLÝLÝK,DÝRENÝÞ - 1 Aralýk mitingi, takvim ya da tarih solculuðu olarak deðil, bütün dünya ile eþ zamanlý bir þekilde savaþa karþý tavýr koymak için ve savaþý durduracak bir mücadele sürecini baþlatmak için düzenlendi. -Bu eylemi düzenleyenler, kendi küçük güçlerinin kahramanlýðýna deðil, büyük kitlelerin aþaðýdan ve çoðul enerjisine inandýklarý için eylem çok renkli ve çeþitliydi. Sosyalistler, anarþistler, müslümanlar, çevre gönüllüleri, eþcinsel aktivistler, sendikacýlar, meslek gruplarý, biz, siz, onlar... Savaþa karþý olan ve bu eylemi duymuþ olan ve o gün baþka iþi olmayan ve savaþý durdurabileceðine inanan binlerce insan...

Savaþa Hayýr Platformu, okullarda, iþ yerlerinde, mahalelerde, arkadaþlar arasýnda, her an her yerde Amerika’nýn katliam planlarýný durdurmak için birþeyler yapmaya ve birleþmeye çaðýrýyor. Bu çaðrý, ayný zamanda ABD’den Amman’a kadar dünyanýn dört bir yanýnda mücadele eden savaþ karþýtý hareketi büyütme ve savaþsýz bir dünyanýn yollarýný birlikte arama çaðrýsýdýr. 1 Aralýk eylemi, mantýðý itibariyle bir ilkti, bir baþlangýçtý. Şimdi vakit, savaþ karþýtý cepheyi çok, daha çok ve daha çok büyütme vaktidir...

DEVAM EDECEK...


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.