Zizek’in Koronavirüs Hakkında Neredeyse Gelişigüzel Konuşması Üzerine Sinan Özbek
D
ünya; koronavirüs ve yol açtığı covid-19 pandemisiyle boğuşuyor.
Her gün TV’lerden hastalık hakkında uzmanlığı olan meslek mensuplarını izliyoruz. Yer yer uzmanlığı olmadığı halde konuşan zevata da rastlanıyor. Bu yaşanan olay karşısında felsefecinin kafasını yoracağı nokta, pandeminin toplum ve siyasetteki sonuçlarıyla ilgilidir. Bu, devlet tartışması, ekoloji tartışması, sistem eleştirisi ve benzeri olabilir. Batı felsefe geleneği önemli, kitleleri etkileyen somut güncel olay ve olgular üzerine yeri ve zamanı geldiğinde konuşma geleneğine sahiptir. Bu olumlu bir gelenektir. Bizde bu gelenek yoktur, zira felsefe bizzat kendisinin varlığı tartışma konusudur. Bu geleneğe uygun olarak, Batı’da filozofların salgın hakkındaki yorumlarını duymaya başladık. Sorunun büyüklüğü ve neden olduğu tehdit, alışılagelmişin dışında çok sayıda felsefecinin konuşmasını da getirdi. Bazıları da birden çok kere konuştu. Tabi ki Zizek her zamanki cevvalliğiyle ilk konuşanlardan oldu. Zizek’in nerdeyse gelişi güzel konuşmalarına çok tanık olduk. Bu kez Zizek, ilk yazdığı makaledeki gelişi güzelliği, ikinci bir gelişi güzel makaleyle düzeltmeye kalktı. Burada geniş çerçevede bir Zizek değerlendirmesi yapmayacağım. Dikkatim pandemi hakkında yazdığı iki metin üzerinde olacak. Bunu yapma gereği duyma nedenim: Zizek’in metinlerin içeriğiyle, yol açtığı tartışmanın orantılı olmadığına ve metinlerin başlığının çağrışımlarıyla, içerikleri arasındaki uyumsuzluğa dikkat çekmek. Birinci metin: “Koronavirüs Kapitalizme ‘Kill-Bil’vari Bir Darbedir. Komünizmin Yeniden İcat Edilmesine Yol Açabilir.” Zizek bu ilk metninde retoriği yüksek bir dil kullanıyor. Tarantino’nun Kill Bill 2 filmindeki Bill’in öldürmek için kullanılan tekniğe gönderme yapıyor. Zizek, burada beş ayrı noktaya parmaklarla uygulanan basınç sonrası, bu basınca maruz kalan kişinin geri çekilirken beş adım atmasıyla, kalbin patladığı ve ölümün gerçekleştiği
45