BOYUN 500 BİN arıyoruz EĞMEYEN KİŞİ TÜRKİYE KOMÜNİST PARTİSİ’NE OY VERMEK İÇİN
10
NEDEN
Türkiye Komünist Partisi sizden oy istiyor. Türkiye Komünist Partisi, saltanat düşkünlerine, emekçinin ensesinde boza pişiren parababalarına, yobazlara, Amerikancı liboşlara pabuç bırakmayanlardan oy istiyor. Türkiye Komünist Partisi, 500 bin boyun eğmeyen kişinin oyunu istiyor! Bu oylar boşa gitmeyecek. TKP ilkesiz seçim pazarlıkları yapmıyor, ya da “bağımsız aday” göstermiyor. TKP, halkın iradesini çarpıtmak, onun gerçek tercihinin sandığa yansımasını durdurmak amacıyla konulmuş yüzde 10 barajı engelini aşmak için farklı bir yol sunuyor. Sizi bu yolu kullanmaya, Türkiye’nin siyasi dengesini iyiden, güzelden, haklıdan, halktan yana değiştirmeye çağırıyoruz. İşçi sınıfının, emekçi halkın, yoksulların, ezilenlerin partisi Türkiye Komünist Partisi’nin bu seçimlerden güçlü çıkması kendine güvenini kaybeden, umutsuzluğa düşen, AKP iktidarı karşısında kendini çaresiz hisseden milyonlarca insanın güçlenmesi demek. Neden mi?
1 2
Komünist partinin güçlü olduğu bir Türkiye’de parkta el ele dolaşan gençlerin yolunu polis çeviremez; kimse 18 yaşındakilerin alkollü içki kullanmasına yasak getirip, belinde silahla dolaşmasına izin çıkartamaz; gazeteci ve yazarlar mahkeme ve cezaevlerinde süründürülemez; basının yer vermediği, televizyonların göstermediği taleplerini anlatmak ve haklarını aramak için sokağa çıkanlara polis düşmana saldırır gibi saldıramaz, kimyasal silahlarla, plastik mermilerle, tank gibi panzerlerle halkın üzerine yürüyemez; ağır bir sosyal yara, sapıkça bir kadın düşmanlığı olan tecavüzü mazur gösterip tecavüze uğrayan kadınları suçlu gösteren profesörler üniversitelerde barınamaz; kadınlara ikinci sınıf insan, ev kölesi ya da şeytanın ortağı gözüyle bakanlar insan içine çıkamaz.
3 4
Komünist partinin güçlü olduğu bir Türkiye’de patronlar işçileri dilediğince işten çıkaramaz; sigortasız, güvencesiz, yarını olmadan çalışma yaygınlaştırılamaz; mazota, benzine, şekere, tuza her gün zam gelirken uyduruktan hesaplamalarla “enflasyon sıfır çıktı” denerek halk kandırılamaz; işçi ücretleri sürekli aşağı çekilemez; hükümetler yargı kararlarına bile kafa tutup işçiyi işinden aşından edemez, keyfi uygulamalarla emekçinin hakkını yiyemez; torba yasa gibi ucube yasalar teklif bile edilemez; öğrenci velilerinden, “okulun kömürünü de sen al” denilip para talep edilemez; kimse patronlara ucuz tarife için devlete yaslanıp, sokak lambalarının tükettiği elektriğin parasını vatandaşın faturasına ekleyemez; vatandaşı en temel hakları için para vermeye zorlayıp, okul ve hastane kapılarını deli dumrul köprüsüne çevirip, “sadakaya” mahkum ettiği insanların onuruyla oynayamaz; iki aylık bebekler açlıktan ölmez.
Komünist partinin güçlü olduğu bir Türkiye’de başbakanlar insanlara hakaret edemez, kimseye “ananı da al git” diyemez, kabadayılığı delikanlılık diye yutturamaz, padişahlığa özenemez, açlık sınırının altında asgari ücret uygulanan bir ülkede, oğluna gemicik alamaz; hükümet üyeleri ticaretle uğraşıp devlet olanaklarını kullanarak kendilerini ve ailelerini zengin edemez, memleketi “babalar gibi satmakla” övünemez.
6 7 8
Komünist partinin güçlü olduğu bir Türkiye’de sayısız cinayetten yargılanan Hizbullahçılar ortadan kaybolsunlar, kaçıp gitsinler diye serbest bırakılamaz; insanlar sahte belgelerle, sudan suçlamalarla yıllar boyu tutuklu kalamaz; halkı soyup soğana çevirenler mutlu mesut yaşarken Başbakan’ı protesto eden gençler için hapis cezası istenemez; hükümet üyelerinin cebine para girecek diye şahsa özel kanun çıkarılamaz.
5
Komünist partinin güçlü olduğu bir Türkiye’de gazeteci katili Mehmet Ali Ağca’ya devletin televizyon kanalından övgüler yağdırılamaz; kentin arka sokaklarında yakaladıklarına dayak atıp, işkence yapan polisler televizyon dizilerinde yakışıklı oğlanlar, güzel kızlar, sevimli kahramanlar olarak resmedilemez; medyumlar ve falcılar bilim insanlarının yerini alamaz; sporu kabadayılık, futbolu rakibe tekme atıp, küfretmek zannedenler Ulusal Takım’da ülkeyi temsil edemez.
Komünist partinin güçlü olduğu bir Türkiye’de işkence yapılan CIA uçaklarına hava sahasını açan başbakan bir gün dahi görevde kalamaz; siyasi parti liderleri destek için Amerikan başkanının huzuruna çıkamaz, çıkanlar bir daha geri dönemez; askerler NATO’dan aldıkları madalyalarla övünemez; İncirlik’ten komşu ülkeleri bombalamak için tek bir Amerikan uçağı kalkamaz.
Komünist partinin güçlü olduğu bir Türkiye’de cemaatler ahtapot gibi yayılıp, ülkeyi avcuna alamaz; çocuklara zorla din dersi verilmesi düşünülemez bile; inanç ve ibadet özgürlüğüne kimse dokunamaz; küçücük çocukların başı zorla örtülemez, “ben olmasam Cumhuriyet gitti gider” diyerek oy toplayan CHP’nin Genel Başkanı “laiklik tehlikede değil” diye açıklama yapamaz, kendini Cumhuriyet’in kurucusu ve garantisi olarak gösteren bu partinin “üye eğitimleri” Fethullahçılara teslim edilemez.
Komünist partinin güçlü olduğu bir Türkiye’de kimse bir yandan ülkeyi satıp bir yandan da birlik-bütünlük edebiyatı ile milliyetçiliği pompalayıp düşmanlık üretemez; halkları biribirine düşürecek söylemler alıcı bulmaz; Kürtlerin umutsuzluk içinde emperyalist ülkelerden, cemaatlerden ya da ayrılıktan medet umar hâle getirilmesine kimse izin vermez; farklı etnik kökenlerden insanların birbirlerine güveni pekişir; birçok okulda İngilizce, Fransızca, Almanca eğitim verilirken, bu ülkenin dillerinden Kürtçe üzerindeki yasaklama ve kısıtlamalar kolay kolay savunulamaz.
10
9
Komünist partinin güçlü olduğu bir Türkiye’de heykellere tükürenler, onları yıktırmaya kalkanlar yargılanır; konser ve tiyatro salonlarının yerine alışveriş merkezi dikmeye kalkan kültür bakanları koltuğunda duramaz; seviyesizlik, çürüme ve bayağılık saçanlar sanatçı sıfatıyla ortalıkta salınıp, ucuz yaşamlarını gazetelerde sayfa sayfa gözümüze sokamaz; sanat, insanın kendini var ettiği, geliştirdiği, derinleştirdiği bir üretim alanı olmaktan çıkartılıp, çirkin ve derinliksiz malların satıldığı bir pazar haline getirilemez.
Komünist partinin güçlü olduğu bir Türkiye’de kimse bağımsızlığın modası geçti diye ahkam kesemez; kimse kapitalizmin alternatifi yok diyemez; kimse sosyalizmi boş bir hayal gibi gösteremez. Komünist partinin güçlü olduğu bir Türkiye’de halkın umudu da güçlüdür, devrim ve sosyalizm ideali de…
TÜRKİYE KOMÜNİST PARTİSİ İŞTE BU NEDENLERLE BOYUN EĞMEYEN 500 BİN KİŞİ ARIYOR. HALKA GÜÇ KATMAK İÇİN! Sizin de TKP’ye oy vermek için çok nedeniniz var. Oylar TKP’ye, oylar umuda!
TÜRKİYE KOMÜNİST PARTİSİ