SEÇME ŞİİRLER
Sabir Rüstemhanlı
Azerbaycan Türkçesinden Türkiye Türkçesine aktaran:
HOseyin Adıgüzel
ISBN: 975-6288-49-3
iLERİ YAYINLARI
No:58 Birinci Basım: Haziran 2005
© 2005, ileri Yayıncılık Reklamcılılc Tur. Nak. İnı. Gıda San. ve
Tic.
Ltd.
Şti.
Kilabın lüm yayın hakları İleri Yayıncılık Reklamcılık Tur. Nok. İnş. Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti.'ne aittir. Yayınevinden yazılı izin almadan kısmen veya tamamen alınlı yapılamaz.hiçbir şekilde kopya edilemez, çağallılamaz ve yayımlanamaz.
İLERİ YAYINLARI ISTANBUL: Sıraselviler Cad.
Tel/Faks: (0212) 292 61 27
No: 113 Kat: 4 (Alman Hastanesi yanı) Beyoğlu-İstanbul ANKARA: GMK Bulvarı 45/11 Kızılay Tel: (0312) 229 76 87
lzMIR: Şair Eşref Bulvarı No: 37/3 Alsancak Tel: (0232) 464 71 52 ADANA: Cemal Paşa Mahallesi 5. Sokak Yıldız Hasoğlu Apt. No:42 Daire:12-13 Seyhan Tel: (0322) 453 48 40 IZMfT: Şehabettin Bilgisu Cad. No: 22 Kat:1 Daire: 1 Tel: (0262) 323 47 45 EDiRNE: Arilpaşa Cad. Selahattin Güreke Apt. Daire:4 Tel: (0284) 214 70 16 lntemet: www.ileri2000.org e-posla: ileri2000@hotmail com
Baskı:
Günaydın Ofset
(0212) 501 29 45
Sabir Rüstemhanlı SEÇME ŞİİRLER
SEÇME ŞİİRLER
içindekiler Sabir Rüstemhanlı Hakkında
. . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . .
. . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . .
.
. . . . . .
. . .
. . . . . . .
. . . . . . . . . .
. . . . . .
. . . . . . .
. . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
. . .
. . . .
. . .
. . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . .
.
.
. . . . . . .
..
.
. . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . .
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . .
.17 19 22 25 27 28 29 30 33 36 38 40 42 43 .44 46 .48 49 50 51 .52 .53 55 . .55 .57 .60 ... 62 64
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . .
.10
. . . . . .
BiZiM SEÇTiKLERİMİZ
1.
Vatan Sağ Ol, Ana Dilim Bu Basit Millet Değil . 20 Ocak Ağrısı Yumruklar Çiçek Açıb Vur Gülleni . Vakti Değil . Ruhumuz Sınırsız Olduğu İçin Yurdumun En Güzel T ürküsü Niye ? . Yandırır Beni Unutma Sözüm Kuruyor Allah, Özün Koru Dostlarımızı Sonu Ba§tan Ya§ayamam Son Seven Değil . . Ne Söyleyim . Seher Yeline . Talihimle Barışmağım Vatan Bana El Salladı Halil Rıza'ya Mersiye Milletvekili Alim Aydın Memmedov'un Defn Gününde Ben Demedim . Siz Ne Umursunuz Bu Gidişattan Geri Dön . Baka Bilmirik . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . .
. . . .
. . . . . . . .
.
. .
. . . . .
. . . . . .
.
.
. . . . . . . .
. . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . .
.
. . . . . .
.
. . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . .
.
.
.
. . .
.
.
.
. . .
.
. . . . . . .
.
.
. . . . . . .
. . . .
.
.
. . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . .
.
. . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . .
.
.
. . . . .
. . . . . . . . . . . .
. . . . .
.
. . . .
. . . .
.
. . . . .
. . .
.
.
.
.
.
. . . . .
.
.
. . . . . . . . . . . . . .
. . . . . .
. . . . . .
. . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . .
. . . . . . . . .
. . . . . . . . . . .
. .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . .
. . . . . . . . .
. . . . . . . .
. . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . .
. . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . .
. . . . .
. .
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. .
. . . . . . . . . .
.
.
. . . .
. .
. . . .
. . . . . . . . . . . . .
.
. . . . . . . . . .
.
.
. . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . .
.
.
. . . . . . . .
.
. . . .
. . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . .
. . . .
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . .
5
SABİR RÜSTEMHANLI
Sözün Mü Kalmı§? 65 Neye Gerek Bele Kardeş 67 Ba§ını A§ağı Sal İşini Gör . 71 Korku . 73 Allah Bu Milletten Ne Esirgeyip 75 Açılan Yolların T ürküsü . . .. 77 Y ığıplar Üzümüzü . ... . 79 Vakti Yeıişer . .. . 81 Haber Gözleyirem . 83 Taş 85 Dözebilmirem 87 Ayır Bizi 88 Bu Millet Ölmeyi Bacam Hele . .. 89 İller Ayrıcında . 92 Nüsreı Kesemenliye 94 O Torpak Bizleri Götürmeyecek . 96 Merhemeı 98 Dinme Mikayıl .101 Kar Yağırdı .105 Yaşamak İnadı . .. . . 106 Böyle Yaşayıram 108 110 Anam Tanımak İstesen 111 Biz Bele Uzağık 113 Arkamca Ağlama ..............................................115 Unut Beni 116 Bağışla 11 7 Ayrılığın Dilini Öyrenirem . 119 Sana Doğru 121 Saçını Yuya - Yuya 123 Kepenek 124 Ölüm-Görü§ . . 125 Ölüm De Bir İşdir . 126 .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. .
.
.
.
.
. . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
. . . . . . . .
. . . . . .
. . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
. . .
. . . . . . .
.
.
.
.
. . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . .
.
.
.
6
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . .
.
.
.
.
. .
.
.
.
.
.
. . . . .
. . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . .
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . .
.
.
.
. .
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
. .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . .
. . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . .
. . . .
. . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . .
.
.
.
.
. . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . .
.
.
.
. . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . .
SEÇME ŞİİRLER ÖZÜNÜN SEÇTİKLERİ
2.
Şairlik Debden Düşüb ..........................................129 Savaş Şiiri ....................................................13 1 Ölüm Medhiyecileri ........................................... .132 Tanrıya Kavuşmak .............................................134 Şehriyarın Hatırasına ..........................................136 Soyuyur ......................................................137 Çıkır .................................. ;...................... 138 Dünya Güzeldi Ancak... ........................................ 140 Çeper............................... ........................ 142 Dayak ....................................................... 144 Bakı ( Bakü) .. . .. . . .146 Yolların Sonu .................................................149 Amerika'da Şuşa Hasreti .......................................151 Namibiyanın Göklerine Yazılmış Şiirler ...........................154 Kalmaz ....................... · ,: . 162 Şamilin Ruhu . .. :............................. 163 Dert Dili . 164 Eli Menekşeli Kadın ...........................................167 Dağlara Kalkırık ..............................................169 Tebriz'de Bayram Akşamı....................................... 171 1996.Yılın Sonbahar Düşünceleri ................................ 173 Yatmış V icdanlar ..............................................179 Putperest .....................................................180 Kopsun Milletden ............................................. 183 Neden Danışırık............................................... 185 Başlıksız Şiir .................................................. 187 Memmed A�lan'a.............................................. 189 Bunlar Ne İsteyir Milletden Gören ...............................191 Siyasetçi .......... ,..........................................192 Dözüm ......................... ,............................193 Ebediyyet Uykusu .............................................194 Dünyam Küçülür ..............................................195 Teklik 196 Elçibeyin Ruhunu Tanrı Kaytarar ................................198 .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. ..
. ·.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. ·.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . .
. .
. . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.·.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
7
SABİR RÜSTEMHANLI Baş Taşı Mezara Daş Ekilir Niye Korkur Siz Ne Umursunuz Bu Gidi�aıdan Bu Bayan Şiir İsıeyir Sen Yola Çıkmışdın Bakı - Nahçıvan Uçağında Deyilcm Bir Gün Dağa Geldim Ebedi Sevda Bu. Menim Halkım Deyil Gölge Üsıünde Sonuncu Bileı Gelme Pir Kulu Kalır Sevgime Dokunma Yaşını Deme Dünya Özü Bu Sensin İnan Bu Kadın Hanım Teki Sen Yaşayasan Ben Gurbet Adamı Deyilem Deyilsen Ucaldanmaz Kar Yağır Güvenmirem Yaşamak Allahın Büyüklüyü Bakın İnanmırık Gece Yağmur Yağdı Kaçıram .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
. . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
. . . . . . . . . .
.
.
. .
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . .
. .
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
. . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . .
. . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. .
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . .
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . .
.
. .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . .
.
. . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
. .
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
8
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
. . . . . .
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
200 201 202 203 205 207 208 209 210 212 215 218 219 220 221 223 224 225 227 229 233 235 236 238 240 242 244 245 247 248 250 251 252 253 254
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . .
.
. .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . .
. . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . .
.
.
. . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
SEÇME ŞİİRLER Toprağa Vermedim Seni Göy Muhabbeti . . . Belki Ben Ölmü�em Bedahaten . .. . ... .. .. . .. . . Yardımlı Hiffeıi ....... ..... .... Kış Babam Yadıma Düşür . .. . . . . Dert Müzesi .. ... .... .... . Nece Bahım ... . . . Edib .. . .... . Ne Var? . . . . Dünya Bizi Anlamadı . . ... . .. Benden Selam Söyle . . . . . . . . . . . . .
.
. . . . .
.
. . . .
.
.
.
.
.
.
. .
.
. . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . .
.
256 . 258 . . 259 . .. . . . ... ... ..260 .. ... ..... ... ........261 262 .. . . . .. .... ... 263 .265 266 .. . 268 ... . .. . . . . 269 . . .270 . . .. . . 27 l
.
.
.
.
. .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . .
. . .
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . .
.
. .
.
.
.
.
.
.
. . . . . .
.
.
.
.
.
. .
.
. .
.
.
. .
.
. . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
. . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . .
.
TÜRK DÜNYASI ŞiiRLERi
3.
Bu Kılınç da Senin Bu Baş da Senin .. . . . . . . ... . ...275 T ürkiye Duyğuları . .. ... .. . . .. . . .279 Güneş Doğur .. ............ . ... . . . . . 281 İsıanbul'un Kızları . . .. .... .. . . . . . .. . .. . ... . .. 282 Gülen Hanımın Çiçekleri . . 283 İki Y ürekle . . . . ... . . . 285 Kader Seni .. . . . . 288 Çuvaş Şairesi Raisa Sarbiye . . . . . . .. . 289 Yetim Adlar . . . . ... 290 Bana Dokunma . . . ... ..... . ... 292 Kopuz Sesi- Şaman Duası . . . ... . . 294 Çare Nedir? ............................................. ' :....296 Kıpçak .. . .... ... ... ........ .. . 298 Danış Beledçi, Danış . . . ...... . ... . . . .302 Karaçay Anaları ... .. ..... . ,............ ,....... 305 : Yollarım Kopuz Simleri . . ... . . .. . . . . 307 Biz ................... : ......................................309 Tanrı Işığı .. ..... ... .. .. 3 l ff Ateş Böceği . ...... .... .. . . . . . 312 .
.
.
.
. . .
.
.
. . .
.
.
. . . . . .
. .
. . . .
. . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . .
.
.
.
.
.
. .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . .
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . .
.
. . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. .
.
.
.
. . . . .
. . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . .
. . . .
.
.
.
. . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . .
.
.
.
.
. .
.
.
.
. . . . . . . . . .
. . . . . . . .
.
.
. . . .
.
.
.
. . . . . .
.
.
.
. . .
.
.
.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
.
. . . . .·
.
.
.
. . . .
. .
. . . . . . . . . . . . . . . . . . .
.
. .
.
. . . . . . .
.
.
. . . . . . . . . . . .
. . .
.
.
.
. .
. . . . . . . .
. . . .
. .
.
.
.
. . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
.
. .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . . . . . . . . . . .
.
.
.
.
.
.
. .
.
. . . .
.
.
.
.
.
.
.
.
.
. . . .
9
SABİR RÜSTEMHANLI
Sabir Rüstemhanlı Hakkında
A
zerbaycan'ın son d0nem edebiyatına, sosyal ve politik hayatına damgasını vuran ender şahsiyetlerden biri olan Sahir Rüstemhanlı,
1946 yılında Azerbaycan'ın İran sınırına yakın Yardımlı kasabasında doğ muştur. İlk ve orta eğitimini Yardımlı'da, üniversite eğitimini Bakü'de tamam lamıştır. Edebiyat alanına 1970 yılında yayınladığı "Tanımak İstesen" şiir kitabı ile ilk adımını atan Sahir Rüstemhanlı "Sevgim Sevincim 1974", "Haber Gözleyirem 1979", ·'Gence Kapısı 1981", '·Sağ ol Ana Dilim 1983", "Kan Yaddaşı 1986" şiir kitaplanyla son dönem Azerbaycan ede biyatının en verimli ve en usta şairi olarak parladı.
1988 yılında yayınladığı ..Ömür Kitabı" ile memleketini tanıyan, seven, tanıtmayı amaçlayan, geniş ufuklu, üstün yetenekli usta bir yazar olduğunu herkese kanıtladı. SSCB'nin sarsılmaya haşladığı ilk yıllarda, engin bir millet ve vatan sevgisiyle, oluşmaya haşlayan şartlardan endişeli ve kaygılı, düşünen, çözüm yolları arayan, ileri görüşlü bir aydının, gönlünü yakan, kavuran sancılarının ifadesi olan Ömür Kitabı, Azerbaycan ve tüm Türk dünyasında edebi-politik bir olaya dönüştü. Traji üç yüz hine ulaştı. Türk dünyasının özlemini çektiği milli şuur, unutmaya haşladığı yiğitlik ve cesaret örneği olan hu eser, Sahir Rüstemhanlı'nın politik hayatının da başlangıcı oldu.
10
SEÇME ŞİİRLER Meydan hareketinin lideri, özgürlük meşalesinin taşıyıcısı, bağımsızlık düşüncesinin mimarı, Halle Cephesi kurucularından Sabir Rüstemhanlı özgürlük ve insan hakları mücadelesinin de öncülerindendir. Halen Azerbaycan parlamentosunda milletvekili ve Vatandaş Hemreyliyi Partisinin Genel Başkanı olan Sabir Bey evli ve üç çocuk babasıdır. Sahir Rüstemhanlı Sovyet döneminde, milli kimliğin telaffuz edilmesinin hile yasak olduğu zamanlarda, milli kimliğini tanıtan, milletini uyanık olmaya davet eden şiirleri ile, milli edebiyat döneminin habercisi gibiydi. Yani Sahir Rüstemhanlı, Sovyet edebiyatı dönemini yaşarken bile, milli şiirleri ile, ortalıkta görünmeyen milli edebiyatın temsilciliğini yapıyordu. Şu bakımdan şanslıydı: ne Sovyet edebiyatından koparken zorluk çekmiş, ne de milli edebiyata uyum sağlarken... Sovyet döneminde bir şair, bir yazar, bir gazeteci gibi tanınan Sabir Rüstemhanlı, milli edebiyat döneminde, dönemin en büyük milli şairi, milli yazarı ve milli gazetecisi olarak tanındı ve takdim edildi. O, bütün ünvanlan, şiirleriyle ve milli mücadelenin en ön saflarında olmasıyla zaten hak ediyordu, ama, milletinin ona bu ünvanlan layık görmesi ayrı bir bahtiyarlıktı. Çünkü o, herkesin köşe bucak saklanarak yapmaya çalıştıklarını çok açık bir şekilde yapmış, , çok genç bir şairken kendisine görev olarak verilen "en genç şair konuşmasına", herkesin Rusça konuş tuğu bir ortamda " Sağol Ana Dilim" şiiri ile başlamış ve Azerbaycan Türkçesine devlet dili statüsü kazandırana dek mücadelesini sürdür müştür. . Konferanslarda, sempozyumlarda, açık oturumlarda, milli temalar üzerinde yoğunlaşmış, milletinin geleceğini azatlıkta ve hür bir toplumda gördüğünü her defasında açıkça söylemişti. Bir Çuvaş Türk'ü ve bilim adamı olan Atner Huzangay'ın .. Aydın önce likle milletinin emrinde olmalıdır. Milleti için düşünmeli, üretmeli, teorisini yapmalı, sonra da en önde pratik için meydanlarda olmalıdır. Teoriden sonra, köşesinde miskin-miskin oturan aydının, milleti için çalıştığını hiç kimse söyleyemez. Millet, aydınından kendisine yol gösteri-
11
SABİR RÜSTEMHANLI cilik yapmasını bekler. Bu asgari milli aydının görevidir." görüşlerine tıpa tıp uyan bir hayat süren Sabir Rüstemhanlı, haklı olarak milletinin sevgisini ve teveccühünü kazanmıştır. Sabir Rüstemhanlı'yı, Sabir Rüstemhanlı yapan, onun milli yoldaki çalış malarıdır. Milletinin tarihini araştırır, ülkesini en ücra köşelerine kadar gezer, yetmedi, Hazar etrafını, Güney Azerbaycan'ı, Aras boylarını, İran'ı, yetmedi Türkistan'ı, Altay'ı, Özbekistan'ı, Moğolistan'ı, Orhun vadisini, Bulgaristan'ı ve Türkiye'yi adım-adım gezer, milletinin tarihini yerinde araştırır. Kültürünü, ört, adet ve ananelerini, dilini, dinini, araştırır ve öğrenir. Öğrendiklerini yazar ve ortaya dev bir eser çıkar. Türk ellerinin hemen hepsinde okunan "Ömür Kitabı'", Azerbaycan genç kızlarının çeyiz sandıklarının en güzel çeyizi olur. "Kan Yaddaşı, Babamın Ruhu, Gence Kapısı" gibi eserleriyle, duygu larını, düşüncelerini, vardığı sonuçları milleti ile paylaşır. Ve sonra, mil letinin önünde Azatlık meydanına çıkar. Nasıl teoride en öndeyse, pratikte de en önde o vardır. Yani Huzangay'ın tabiri ile o, milletinin aydınıdır. Ruhunu şe)1ana satmayan ender aydınlardandır. Sabir Rüstemhanlı, vatanına ve milletine büyük bir aşkla bağlıdır. Beyin hücrelerinin en derin noktalarına kadar bünyenin bütün her tarafı milli ruh ile dolmuş ve yoğrulmuştur. Dunnadan yazar, içinin coşkun duygu larını kaleme verir. Vatanına, milletine duyduğu büyük sevgiyi, milletinin, özelliklerini, güzelliklerini, kahramanlıklarını, yiğitliklerini, cesaretini anlatır. Bazen sıkılır, karamsarlaşır; vatanının ho)Tatça dağıtılmasına, esarete, zulmete, haksızlığa, isyan eder, milletine kızar, bu zilletlere nasıl katlandığını sorar, karanlıklardan çıkış yolları gösterir. Bu sırada şair değil, adeta bir hocadır, ders verir. Sabir Rüstemhanlı, nihayetinde bir insandır. Hem de çok duygulu bir insan ... Onun da herkes gibi, sevinci, neşesi, acısı, sıkıntısı, iyi yönleri ve zaafları da vardır. Bu bir zaafsa, çabuk aşık olur ve aşklarının acılarını, hasretini mutluluklarını sık terennüm eder. Şiirlerinde işlenen en önem-
12
SEÇME ŞİİRLER li tema milli duygular ise, ikincisi kesinlikle aşktır. Milli duygularla yoğrulduğu için, genelde maddi aşklarını da yüceltir, onlara manevi bir zenginlik katar. Hatta, bazen çektiği aşk acılarına, vatanını, vatanının dağlarını, onnanlarını, nehirlerini ortak eder, genelde acılarını, bazen de mutluluklarını vatanı ile paylaşır. Bazen, kara tahta başında ders veren bir hocadan farksızdır. İçinin yangınlarını, ateşini, adaletsizlikleri, yalnızlığı milletine aktarır, adeta rahatlamak, huzur bulmak için milletinden yardım talep eder. Onlara, doğruyu, eğriyi göstenneye çalışır. Aslında amacı ders vennek değildir. İçinin yangınını, sıkıntılarını milletiyle bölüşmektir tek amacı. İyi bilir ki, sevdiklerle bölüşülen acılar, azalmaz, katlanarak büyür. Büyüyecek bu acılarla
birlikte,
bir
şeyleri
hissedebilecek
bir
millet
düşünür.
Hissedebilen milletin de, zafere mutlaka ulaşacağını bilir. Neresinden bakarsanız bakınız, altmışa merdiven dayayan ömrunun hiçbir anında, Sabir Rüstemhanlı'yı, milletinin meselelerinden uzak göremezsiniz. Altmış yıllık ömrün her bir günü, vatan ile, millet ile, azatlık ile, hürriyet ile doludur. Elbette ki bu yoğun duyguların şiirlerine aks etmesinden doğal bir şey olamaz. Bu yüzden Sabir Rüstemhanlı'nın sanatı da, şiirleri de, düz yazıları da, vatanının bağımsızlığı, milletinin özgürlüğü ve mutluluğu için birer araçtan başka bir şey değildir. O, bu bakımdan incelendiği zaman, her şeyini Azerbaycan'a vakfeden bir şah siyet olarak ortaya çıkar. Sabir Rüstemhanlı'nın hayatı, hayata bakışı, anlayışı ve yorumlayış tarzı, şiirlerinin temalarını açık olarak gösterir. Yani, Sabir Rüstemhanlı'nın şiirlerinde kullandığı temaları görebilmek için şiirlerine bakmanız gerek mez. Onun, yaşayışını, hayat tarzını biliyorsanız, temaları öğrenmeniz için bu yeterlidir. Sabir Rüstemhanlı'ya göre "Edebiyat hayatın aynasıdır, hayatta yaşananların ifadesi ve tarihin hakimidir" Sabir Rüstemhanlı'nın bu görüşü şiirlerinde aynen ifadesini bulur. Bu şiirlerin büyük bir kısmı romantiktir. Aşk teması ile işlenen şiirlerin, '
13
SABİR RÜSTEMHANLI vatan, millet sevdalı, tabiat ve insan sevdalı şiirlerinin hepsi romantizm anlayışının ürünleridir. Burada, Sabir Rüstemhanlı'nın romantizmi ortaya çıkar. Genelde, bir hayalin ürünü olan bu şiirler de, Sabir Bey'in olmasını hayal ettiklerinin ifadesi yer alır. O, milletinin içinde yaşadığı durumdan memnun değildir. Daha iyiyi, daha güzeli hayal eder, hayal ettiklerini aktarır. Hayallerinde kurduğu dünyayı anlatır ve halkının o dünyada yaşaması için mücadele eder. Kahramanlar yaratır, onları mil letine idol yapar. Onların cesaretlerini, yiğitliklerini hatırlatır ve milletine "sen bu kahramanların soyundansın, sana bu zillet yakışmıyor" demek ister. Öğretici tema taşıyan şiirleri genelde realisttir. Onun realizmi, her şeyi tüm çıplaklığı ile gözler önüne serecek kadar acımasızdır. Milletinin içinde yaşadığı şartları beğenmez, bu durumdan kurtulmasının yollarını göstermeye çalışır. Bu işi yaparken, milletinin hatalarını ortaya koyarken hiç çekinmeden, yöneticilerin hatalarını da açıkça ortaya koyar. Aslında bu realizmin içerisinde, biraz da, onun romantizminin tesiri vardır. Çünkü, realist bir şekilde durumu göstermezse, hayalindeki dünyayı anlatması mümkün olamaz. Bu yüzden Sabir Rüstemhanlı'da realizm ile romantizm kol kola yürüyen iki duygudur, diyebiliriz. Sabir Rüstemhanlı'yı en güzel ifade eden rahmetli büyük şair Halil Rıza Ulutürk'tür. O , Sabir Rüstemhanlı için yazdığı şiirinde şunları söylüyor. .. . . .
Çek kafesi. kır da. kes de Ey ada/er sergerde.si, Riislemlıanlı şelalesi Yıldızlara diişer aksin. 111111nanlardan gelir sesin, Azerbaycan ıoprağ111111 özii IXJyda mııcizesi, Ciireı, gayre/ abidesi. Riisıemlıanlı şelalesi
ı4
.1··
Hüseyin Adıgüz.el
1. Bizim seรงtiklerimiz
SEÇME ŞİİRLER
Vatan
Bir elçim buluttur Bir ömür umutdur Bir içim sudur Yandıkça odlanan ocakdır Tatdıkça tatlanan arzudur Bir dere bahar leysanıdır 21 Azerin kanıdır Cevat Han'ın kati yeridir Sabir'in "Fehriyye" şiiridir Dağları dumanda iten Veten. Veten! Hadi'nin şiir pazarıdır Fuzuli'nin mezarıdır Taleyin elenen eleyidir Durna leleyidir Araz hörüyünden, Kemende düşmüş Sevi l'dir, "Enelhak harayıdır" Elesker'in sazıdır. Kedim el yazmasıdır, Dahiller boylanır setirlerinden, Veten, veten ! ı7
SABİR RÜSTEMHANLI
Şimşekler çınar dek sancılıp yere, Düşmenin gözüne dirsektir her dağ, Babalar atını sürüp gediptir, Kalalar boylanıp galıpdır ançak. Oğlu Şah lsmaiyıl Hetayi adlı, Ağ atlı oğlan var, atı kanadlı; Bir de Surahanı ateşgahı var, Bir de Misri kılınç, bir de Çenlibel; Bir de "Heyder Baba" yazılmış bir dil, Torpağı ot deyil, kişi göyerden Vatan, vatan! ( 1 967)
Leysan: Bol yağmur 21 Azer: Güney Azerbaycan'da 1945 yılında kurulan Azerbaycan Demokratik Cumhuriyetinin kuruluş günü. Burada kurucuları. Cevat Han: 19. y.y. da Rusların Azerbaycan'ı işgaline karşı mücadele eden Gence Han'ı. Sabir: 1866-1911 yıllrı arasıyan Azerbaycan'ın büyük şairlerinden. Haıay: Feryad, çığlık. Eleslrer: 1826-1926 yında yaşayan Azerbaycan'ın en büyük satirik şairi. Hadi: 1879-1920 yılları arasında yaşayan Azerbaycan'ın büyük halk ozanı. Enelbak: Tasavvufta ulaşılan son mertebe iJe "Ben Tanrı'yım" manasında bir terim. Sancılmak: Batmak, saplanmak. Şah lsmayıl Hatayi: 16. y.y. da yaşamış büyük Türk Safevi hükümdarı. Hatayi mahlası ile şiirler yazardı. Surabanı atqgihı: Eski devirlerde ateşe tapanların Azerbaycan 'daki büyük mabetleri. Heyder Baba: Güney Azerbaycanlı meşhur Azerbaycanlı şair Şehriyarın T ürkçe yazılmış şiiri. GOyerdmek: Yeşertmek. 18
SEÇME ŞİİRLER
Sağ Ol, Ana Dilim
Yollarım sınandı yad ülkelerde Niçe yad dudakda seslendi adım Sağ ol, ana dilim, beni heç yerde Yardımsız koymadın, yalnız koymadın Parmağım altında düyme fırlanır Londonla, Parisle yanaşı Bakü ... Doğma sözler için darıhan hanı Deyin koy dinlesin:"Danışır Bakü!" Danışır, açılır gönlün baharı, Dünyaya ben, onun koynundan uçtum, Benim yüreyimin antenaları Türkün bu ölümsüz diline tuştu. Döyüşte kılınctek sıyrıldı kından Başımın üstünde bayrağım oldu. Toprağım ikiye bölünen zaman Bu dil bölünmeyen toprağım oldu. 19
SABİR RÜSTEMHANLI
Utansın tarihe dellallık eden, Tarih kapısına açar sözler var, Perdeni kaldırsan beş-on kelimeden Kondarma ciltler tarımar olar. Bu dilde sevincim, kamım, kederim, Yeni umutlara açılan seher. Bu dilin reaktiv teyyareleri, Araz sınırını kıran kelimeler. İpek türkülerim mermi batmazdı, Kolunu kandalla bağlamak olmaz. O taydan bu taya arhayın keçen Bu taydan o taya arhayın keçen Dilin senedini yoklamak olmaz, Sevginin yolunu saklamak olmaz. Sağ ol, ana dilim, ana öyüdüm, Fuzuli eşkinden divane dilim! Üreyim başına nefes dermeden Fırlanıp kül olan pervane dilim! 20
SEÇME ŞİİRLER
Hanı Hanım çaylar, hanı Beygöller? Dillerde cüceren yurdun izidir. Yüz yol yaralınmış doğma kelimeler Halkımın döyüşler haritasıdır. Karabağ, Karadağ, .. di seç, di ayır, Dağları basılmas ordum sanmışam. Harda birce kelme sözüm yaşayır Oranı halalca yurdum sanmışam. Ü stüne yürüdü kanun dilleri Peygamber dilleri, Kur'an dilleri Kapı arhasında koydular seni, Hakk dedin, dabandan soydular seni, Ancak mahvolmadın, anam, can dilim, Ordular sarsıdan kahraman dilim! Ö mrüm kırılmazdı, yol kırılsa da, Seninle hemişe ben üzü ağam . Bedenim toprağa tapşırılsa da, Ruhumu ben sana tapşıracağım! ( J 7 Ocak 1 982)
Kömek: Yardım Yalgız: Tek başına, yalnız Danbmak: Özlemek Danqmak: Konuşmak Açar: Anahtar ICondarma: Yapay, suni ICandal: Kelepçe Tay: Taraf, yön Arbayın: Rahat, korkusuz, güvenli. Sened: Vesika, belge. Pırlanmak: Dönme Cücermek: Büyümek, gelişmek. Hemqe: Her zaman Tapşırmak: Emanet etmek 21
SABİR RÜSTEMHANLI
Bu Basit Millet Değil
Şehitlik ömrün tacı, şehiddi baş tacımız, Şehiddi niçe-niçe kardaşımız, bacımız. Allah üz dönderende şehidlik ilacımız. Bir candı, veririz kimseye m innet değil. Koy tarih yine görsün, bu basit millet değil. Dünya boyda evi var, evinden kovulandı Azrayil yorulanda içinden boğulandı, O semender kuşutek külünden doğulandı Başkasına son olan ona felaket değil, Koy tarih bir de görsün, bu basit millet değil! Gam bana teselliydi, daha gam güllelenip Beş ildi her gündüzüm, her gecem güllelenip, Kuru nefesim kaldı, düşüncem güllelenip, Sinem bir kebristandı ölüme sınır değil, Koy tarih şahit olsun, bu basit millet değil!
22
SEÇME ŞİİRLER
Adam saymadığımız adamlıkdan danışır Dünyaya haray çekip, cahil, nadan danışır Ermeni'nin cildinde Cosef, İvan danışır, Yine keyfimizdeydik, düşman bize dert değil Koy tarih şahit olsun, bu basit millet değil. O kadar ki talandım, içim boş kalmalıydı O kadar aktı kanım, dünya yaş kalmalıydı, Bu toprağın üstünde tekçe taş kalmalıydı, Yine ümit, teselli, belki kıyamet değil! Biz nece sübüt edek, bu basit millet değil! Bugün bey sandığına, sabah geda diyecek Bugün put bildiğine, sabah hede diyecek, Piçlik felsefesini o çok sade diyecek Taçların parıltısı gözünde kıymet değil, Her adımı hayretti, bu basit millet değil! Nerde ufak gördüyse, hamısına palandı, Niçesine eğilip,gafil tepik alandı, Bin yalan nutk işidip, yine çepik çalandı, Aldanışlar, hiyleler tahammüle hedd değil, Her avcının avıdı, bu basit millet değil! 23
SABİR RÜSTEMHANLI
Evinde düşman gezen- pazarların kovhası, Bacısı esir olan, Nataşanın sovhası. .. Yallah indi lazımdı Sabirlerin kovğası, Şiirimizde yıprandı, kesersizdi, sert değil, Doğrayıp göstere ki, bu basit millet değil! Düşmanla bacarmayıp, kardaşı yenen biziz, Çölde kuzuya dönüp, evde deyinen biziz, Hem tilkinin civcivi, hem civcive den biziz! Bu benim haykırışım, özüme nefret değil, İ nşallah uyanırız- bu basit millet değil! Bir gün küllenmiş başlar,cana gelip çalışar, Bir gün yurt tutanların mezarları alışar! Bir gün Savalan yanar, Hazar Muğan'a taşar! Görürüz Abşeron'a sinmek kifayet değil, Dünyaya göstereriz bu basit millet değil.. (} 993)
Kaytamıak: Geriye vermek Semender kuşu: Yanıp küle çevrilen ve sonra külünden yeniden doğan kuş Nadan: Bilgisiz, cahil, geri kalmış. Talanmak: Talan edilmek, soyulmak. Sübdt etmek: ispat lamak Geda: Dilenci, miskin. Hede: Tehdi t Biçlik: Tuzak, hiyle Çepik: Alkış. Kovba: Kahya Sovba: Ölü elbisesi, kçfen Çöl: Dışarısı, yerleşim yerinin dışı. Savalan: Azerbaycan'ın güneyinde, l ran sınırında ulu, yüce bir dağ. Mufan: Azerbaycan'ın bölgelerinden biri. Abp!ron: Üzerinde Bakü'nün de bulunduğu yarım ada. 24
SEÇME ŞİİRLER
20
Ocak Ağrısı
Bura şum yeri deyil, Durdur kotanı, durdur! Çek demir cilovunu, Kızmış atını durdur! Her yiğit bir buğdaydı bir sünbülün içinde her yiğit bir leçekdi kızıl gülün içinde! Tek tek gelmeyipler ki, tekleyip yatırasan Yüz bin yürek birleşip Damarlarda ayn ı . k an. Tek-tek konuşmuyorlar ki, sesini batırasan Birisinin sözünde Azerbaycan haykırır 25
SABİR RÜSTEMHANLI
Başı kim, ayağı kim daha seçe bilmezsen. demir bıçak olsan da kesip keçe bilmezsen!.. Yüz bin genç yüz yanır, doğrasan kanı çıkmaz Zaman da onların kulu, dartma, zamanı, çıkmaz! Şehir, göz denizidi, kara tufandır şehir. Balaca dalgasında dünyalar silkeleyir! Kaldırın bu çiçeyi tepiklerin altından, Çıharın üreyimi tetiklerin altından. (1 990)
20 Yanvar: 20 Ocak. 1990 Rus tanklarının Bakü'ye girerek katliam yaptıkları gün. Şum yeri: Ekilmiş yer, tarla. Kotan: Pulluk. Saklamak: Durdurmak Cllov: Yular Leçek: Gül yaprağı Batımıak: Burada, susturmak, konuşmasını engellemek. Dartmak: Germe. Tepik: Tekme 26
SEÇME ŞİİRLER
Yumruklar Çiçek Açıb
� üzel dünya, tebili çal,
·
itip gitti kara hayal, Kolumdaki kanlı kandal! Daha, paslanıp, paslanıp.
Yatar çaylar kükreyende Küheylanlarım yol yeyende, Yurdun kırmızı geyende, Düşman, yaslanıp, yaslanıp. Yelkenimi külek açıp, Tarih bana ürek açıp, Bak, yumruklar çiçek açıp Meydan yazlanıp, yazlanıp. (Azat!tk Meydam,
Gandal:
1988)
Kelepçe Tebill: Davul ICQJek: Rüzgar 27
SABİR RÜSTEMHANLI
Vur Gülleni
İ nanmıram mert oğul Savaş günü darıksın. Meydanda kan coşanda Daypanıp yandan baksın Azadlığa yol açık, Bu yolda ağrı, acı, Şehitlik ömrün tacı . . . B u kısmeti buraksın! Daha bezdim bu kemden, Bu itkiden, elemden, Vur kurşunu sinemden, Yürekten ağrı çıksın! (1 990) Dava: Savaş, kavga Daypanma.k: Geri çeki lip seyretmek İtki: Kayıp 28
SEÇME ŞİİRLER
Vakti Değil
Kılınç seslerine dinen olmasın, Döyüş küheylanından inen olmasın, Geri çağırsalar dönen elmasın, Meydan ki kızıştı, " Dur" çağı değil! Karankuş yuvamda çöp de yanırsa, Yüz yıl uyduğumuz gop dağılarsa, Yurdum yad ayakda tapdalanarsa Benden kimliğimi sor çağı değil! Ekranda eğlence, musiki, şiir, Komşu komşusuna iftira deyir, Ersense düşmenin cevabını ver, Yoksa dostlarına zor çağı değil! Nereye bakarsan elem, göz yaşı, Kırğınlar, matemler. . . dert baştan aşır, Ö lenle beraber ölme kardaşım, Tarih sınağıdır, gor çağı değil! ( 1992)
Garanlaq: Kırlangıç Gop: Palavra, yalan. Gor: Mezar
Dinmek:
Haykırmak
29
SABİR RÜSTEMHANLI
.
Ruhumuz Sınırsız Oldugu için "'
Bu vatan deyilen dünyam sırhdı, Bir paytahtı sevinç, bir paytahtı gam, Bu vatan toprağı çok geribedi, Hele sınırın bula bilmirem! Arzu da belece sınırsız olur, Umman da belece, göl de belece, Ruhumuz sınırsız olduğu için Payımız gelibdi göyden belece!.. Bele sonsuzluğun sonsuz kaygısı. .. Belke de kaderim düz elemeyir, Bana, yurdumuzun son sahiline Yetmeye bir ömür bes elemeyir. Dünyanın göğsünden bir nehir akar, Yayılır kolları, deyişir adı, Yolları Şerur'da dayanan halkın Kalbinin paytahtı Kerbeladadı. 30
SEÇME ŞİİRLER
Derbend mezarlığ ı özünden böyük, Müdrik babamıza dayanacak.dır... Bir gün Dedem Korkud bana işimce Yeni ad vermeye uyanacakdır! " İ revan çukuru" alışır sazda Sineme sıkmaya "Göyçe götüm" var. Dağların başında Elesker kimi Bizden uzak düşmüş, bir küsülüm var. Gezem oba-oba Karayazını Süleyman saz çala, ağlayanı zar-zar. Her biri yurdumun bir menkezidir Borçalı elinde tutkun analar! 31
SABİR RÜSTEMHANLI
Nasıl bulacaksın sınırlarını Emrah'ın sazından keçirse eğer! Derbend'de Pervane adlanan kızın Çağlayan gözünden keçirse eğer! Kıtalar dolanan diderginlerin Yolundan, izinden keçirse eğer! O şeker dillerin belini kıran Şehriyar sözünden keçirse eğer! Sümerden adlayan on min il yaşlı Ö lümsüz bir dilin söz katlarında "Nene" kelimesinden keçirse eğer! . . Arzu d a belece sınırsız olur, Umman da belece, göy de belece Ruhumuz sınırsız olduğu için Payımız gelibdi göyden belece! . . ()8 Ocak 1983) Paytaht Başkent Bes elemek: Yetmek. Şerur: Nahçıvan'da bir ilçe merkezi. Kerbeli: lrak'ta l lz. llüscyin'iıı şehit edildiğive Fuzuli'nin mezarının olduğu mekan. Barçalı- Karayazı: Gürcistan'da Azerbaycan Türklerinin yaşadıkları bölgeler.
32
SEÇME ŞİİRLER
Yurdumun En Güzel Türküsü
Yurdumun en güzel türküsü -önde Halen yazılmamış, okunmamıştır. Sazıma can veren bin- bin sazende Hele sarı sime tokunmamıştır. Dağlara köklenmiş el yollarında Döyüş türküleri çalınmalıdı r Araz simi üstü addımlarımdan Görüş türküleri çalınmalıdır. Umutlar gönlümde goşa boy atan, Ezablı günüm de bal dadı nedir? Sedası güneyi kuzeye katan En büyük sevincim hele öndedir. Yiğitler yol gedir üzü sabaha, Güzeller görüşe bezenir hele, En iti sözümün kıymeti baha, Damarda kanımla beslenir hele. 33
SABİR RÜSTEMHANLI
Yollar kırağında bir deste uşak, Papağı gözünde, dizleri açık ... O yalın ayakdan güç emen toprak Açılan gülüyle gönül açacak . . . Çırtlayır çiçeyi, çağlayır suyu, Bu vatan denilen okeana bak! Çekiler, çekiler yüz iller boyu, Kim deyir o bir de kabarmayacak. Masallar ağaca dönderib bizi, Demeyin, masaldı,taşdı, yazıdı. Taşların nabzını duyuranı, düzü, Ağaç kardeşim da canla nasıdır. 34
SEÇME ŞİİRLER
Bağışlasın meni Fuzuli babam, Demesin söz burcum uçulacakdır. Dilimin söz katı açılıp, amma, Mucize kanadı açılacakdır. En En En En
güzel rahat güzel derin
şehirler dikilir hele, yolumuz çekilir hele, sözümüz yetişecekdir. yaralar bitişecekdir.
Kılıncam, ovharım sözle, inamla, Bin ilin başında yurdun sesiyem, Özüm bu günlere kül ola-ola, Gelecek günlerin pervanesiyem. Sarı sim: Sazın en inn· idi Ç ınlamak: Çiçl'ğin tomurcuğunun patlaması, açıl ması. Ovhar: Kılıncı itell'ınek.
35
SABİR RÜSTEMHANLI
. ...1 Nıye
Sen ki, o yolları son defa geçtin Niye taş olmadın, ayağım, n iye? Onur çeşmesinden doymadın, içtin Niye odlanmadın dudağım niye? Bir sevinç sesledim, bin gam oyatdım, Dağdözmez derdimi sene boşalttım, Ü stünde gürhagür ocaklar çattım Niye kül olmadın, varağım niye? Hanı bol mahsulum, hanı bol ayım? Silinsin yolumdan bahtın kolayı; Namerd ortalıkta meydan sulayır, Niye korşalmısqtı., silahım niye? 36
SEÇME ŞİİRLER
Hele gözümüzde bin söz, bin dilek, Umuttan umuda yol salır ürek, Kayaya çarpılan eks-seda tek Ü stüme dönürsen, sorağım, niye? Gülerem, hayanda kılınç dinirse, Ö lerem, hayanda vatan enirse Baharım yenice pöhrelenirse, Hazan henirlisen, yaprağım niye? Bin arzu uyuyor her nakışında, Kanımdan od aldın hicran kışında, Benim yüreyim tek, Tebriz başında Niye yellenmirsen bayrağım niye? ( 1970) ICoqalmak: Paslanmak, çalışmamak. Vaıag: Sayfa, yaprak. Pöluelenmek: Sürgün vermek. Henlr: Koku 37
SABİR RÜSTEMHANLI
Yandırır Beni
Gecikip payızda açılan çiçek Sevindi gurubta oya nan yürek Katardan ayrılıb yol giden turna, Sonsuz düzenlerden çovuyan külek Sizin kederiniz yandırır beni. Evtad yollarına göz dike-dike, Ö mür yola veren ay ata-ana! Evtad kayğısına yetebilmeden Yettiniz onların ayrılığına! Yürek intizarda, kulaklar seste. Günler haberlerden asılı kaldı. Dünyanı dolandı yürekparanız Ö mür bir ocağa kısılı kaldı. Dağlar arkasında ay balaca kent, Şehli çığırları titreyen çöller Işığı sozalmış ay doğma ocak Masalı bitmemiş mehriban eller, Sizin dözümünüz yandırır beni! 38
SEÇME ŞİİRLER
Gözü çeşme olmuş kardeşime bak. Sınırlar üstünden yine el eder. O Araz çayıdır-ak şimşek gibi, Ya hicran dağları eriyib gider? Siz ey yer yüzüne doğulmamışdan Alnına ayrılık sözü yazılan! Hele bu dünyaya göz yummamışdan Kalbinde ümide mezar kazılan Kuzeyli, güneyli- o tay, bu taylı Hicranı asırla başabaş olan, Derbendli, Kerküklü, Karayazılı, "Türk" I "Tatar" I " İ ranlı" I "Acem" I "Müslüman" Gah da "Terekeme", " Kızılbaş" olan, Kolları Araza köprü olmamış Sınık köprüleri su altda kalan Fikirli kardeşler, gamlı bacılar! Sizin sükfıtunuz yandırır beni! Kurbanı olduğum, ay ata-ana, Başına döndüyüm veten torpağı, Köprüsü kırılan gamlı Arazını, Ü midim, göz yaşım, hayatım, arzum, Sizin sükfıtunuz yandırır beni, Sizin kederiniz yandırır beni, Sizin dözümünü.i yandırır beni! . . . U3 Ocak 1 982J Payız: Sonbahar Katar. Surü, turna sürüsü. Külek: Rüzgar OreJcpaıanız: Yüreğinizin Jldr�·ası �·ornğunuz. Ata: Baha Orek: Yürek, gönül. Kend: Köy NatıJ: Masal Dözüm: lalıammül Fikirli: Düşünceli Sınık köprü: ı\ras nehri üzerindeki kırık köprü
39
SABİR RÜSTEMHANLI
Unutma
Bu dünyada herkesin öz kökü var, Kökden kopan Allah'ı da danacak Tekbaşına kızıl olsun taş-duvar, Başka ocak başkasına yanacak, Ö mür borçtur, bu yükünü de unutma, Bin budak ol, öz kökünü unutma! Öz nefsimiz, kendimize zindansa, Günahını nefsinde gör, yurtta yok, Kör iştahla sürülerin talansa, Günahını çobanda gör, kurtta yok! Öz sürünü, öz kurdunu unutma Türk'e kömek, Bozkurtunu unutma! Ata yurdu dağ başında kalaçık, Her bulakta bir meclisi kurulan, Senden sonra dağlar kime kalacak Kim olacak o çaylarda durulan? O çayları, o dağları unutma, O ninnili dudakları unutma! 40
SEÇME ŞİİRLER
Parçalandı neçe yere bir ürek Sınır değil şeytan kesti aranı Derdimiz� ilaç bulabilmesek Kim sağaldar göğsümüzdeki yaranı? Hükmümüzü kimler yazdı, unutma! Bu namustu, bu kısastı, unutma. Ne umurduk el i kanlı yağıdan? Biz sustukça zaman böyle akası, Bu dünyanın karası da, ağı da Çokdan beri öz yurdunun ağası. .. Aynı kalan tekçe bizik, unutma, Hem Baküyük, hem Tebrizik, unutma! Dört taraftan gıcansa da diş bana, Yene yazdı, gül-çiçekdi toprağım, Bir elimi kalkan etdim düşmana, Bir elimde ay- yıldızlı bayrağım, Birleşecek ruh ile can unutma! Yaşayacak Azerbaycan unutma! Yükselecek koca Turan, unutma! ( 1996) Danmak:_ İnkar etmek, unutmak. Budak: Ağacın dalı Bulak: Kaynak Sağa.ltmak: iyileştirmek, tedavi etmek. Gıcanmak: Diş gıcırdatmak 41
SABİR RÜSTEMHANLI
Sözüm Kuruyor
Elim toprak eşip, dağ oyabilmir, Bin derdi bir kalbe toplayabilmir, Sözüm göz yaşımı saklaya bilmir Gözde yaş yananda sözüm kuruyor, Orda kaynak suskun, çaylar gedergi, Dedeler kabrine izim itergi. . . Yaylaklar yerinde gözüm didergi, Yurda boylananda sözüm kuruyor. Başımı ucald ır, belimi döyen, İzimi uzadır yolumu eyen, Allah, son döyüşüm yakındı deyen Kılınç sulananda sözüm kuruyor. ( 1990) Gedergi: 42
Gidecek olan
İtergi:
Kayıp, yok olan.
Dldergtn:
Ka\·ak. derbeder.
SABİR RÜSTEMHANLI
Allah, Özün Koru Dostlarımızı
Fırtına koynunda balaca kayık, Milyonlar derdini daşıyan ürek Dünya ne haldadı, biz ne haldayık? Kanmaza gül düşür, bize daş-kesek Onda ki teklendik, fikrimiz azır, Allah, özün koru dostlarımızı! Çörek imt iyazı, kayğı savaşı, Çörek de temenna, salam da minnet . Vuruşu-eylence, kini-göz yaşı Kıybet deyirmanı olupsa millet, Düşman talayırsa her barımızı, Allah, özün koru dostlarımızı! Zaman ayırmırsa nahaksan, haksan, Könlümü zamana bes niye açım? l letta düzlüğün de deyeri yoksa, Bu alçak dünyadan hayana kaçım? Gözümde gömüler arzu-murazım, Allah, özün koru dostlarımızı. (f 990) Daş-kesek: Taş, ıoprak. Kıybet: Dedikodu Bar: Meyve, burada değerli külıürel varlıklar. Düzlük: Doğruluk.
43
SABİR RÜSTEMHANLI
Sonu Baştan Yaşayamam
Namerd oğlu, benden ona, Ondan bana ne diyersen? Özün üryan ola- ola Dondan bana ne diyersen? Yüreyimde kara zindan Kan süzülür yarasından, Kansızların arasında Kandan bana ne diyersen? İ steyimiz kara benzer, Sarvanımız köre benzer, Can sözümüz cora benzer, Candan bana ne diyersen? Sarvan:
44
Sarı renkli, lal verici bir bitki. Şiirde kervan başı C.Or: acı
SEÇME ŞİİRLER
Güzümüze solmadımsa, Yasımıza dolmadımsa, Kendim imdat bulmadımsa Yandan bana ne diyersen? Yollara gül döşeyenem, Dünyaya od taşıyanam, Sonu başdan yaşayanam, Sondan bana ne diyersen? (03 Ağustos
1 995)
45
SABİR RÜSTEMHANLI
Son
Belki son bahardı, belki son kışdı, Diz çöküp toprağa enmeyim de son. Bu köy cığırıyla payi- piyada Ata ocağına dönmeyim de son. Yazıp yol lentine addım sesini, Çekip her kaynağa yeni şeklini, Kırıp yokuşların iradesini, Zirve inadını yenmeyim de son! Yine genç ümidim-ömrün yazından, Yine ölümsüzlük-elin ağzından, Mest olup deyişmez yurd havasından Kadim bir avazla dinmeyim de son. 46
SEÇME ŞİİRLER
Gedikde o tenha palıd ağacı, Çemen sofraları yene de açık, Hatıra küheylanı üstüme kaçır Onu sesleyerek binmeyim de son! Ruhları uyanık köy akşamında, Dünyanın sırları an yaşamında, Sonuncu çiçeğin titrek şamında Yanıp pervane tek sönmeyim de son! (25
Ekim /990J
Cıjır. Patika yol Lent: Yollara koyulan levha Cavan: Genç, taze. Kedim: Eski, tarihi. Gedik: Kayalık Dağların sırlı.Köble: Küheylan , iyi beslenmiş at. Cilov: ı ienı, atlara vurulan gem. 47
SABİR RÜSTEMHANLI
Seven Değil
Kaderden taranıp gelir, Bahtım tarak seven deyil! Gözüm göyün çırağından Başka çırak seven deyil ! Benim yurdum birce rengdi, Göz aparan bir çelengdi, Öyle bütün bir yürekdi. Başka yamak seven değil! Yağı gelse kara kışam, Bahar gelse karankuşam, Hakla birge yaranmışam, Ruhum calak seven değil! (]987)
Calak: Aşı, aşılama I<aıanltuı: Kırlangıç Bilge: Birlikte 48
SEÇME ŞİİRLER
Ne Söyleyim
Evladını başka dille Dindirene ne söyleyim? Şöhretimi göyden yere, indirene ne söyleyim? Gördüm dünya tezadını Çürük canda yeni donu, Öz eliyle öz odunu Söndürene ne söyleyim? Varlığını sata- sata, Yüz günaha bata-bata, Namerdi kanatlı ata Bindirene ne söyleyim? Kılıncı yatırıp kına, Elimi susadıp kana Suyumuzu yad arkına Dönderene ne söyleyim? (03 ,\�ıısıos 1 985)
49
SABİR RÜSTEMHANLI
Seher Yeline
Seher yeli, müjde getir Ben sabahın sırdaşıyam Sen bu yurdun türküsüsen, Ben de onun göz yaşıyam. Ey yıldırım çak yolumda, Ey yüreksiz çık yolumdan. Ben isterim hak yolunda Kirpiyimle od taşıyanı. Varlığımda binbir iz var, Dudağımda temiz söz var. Hangi elde ki msesiz var, Ben de onun kardeşiyem! (J985J
50
SEÇME ŞİİRLER
Talihimle Barışmağım
Ha gedirem yol çetindir, Ben inadçıl, yol metindir, Belki talih, kısmetimdir Tufanlarla yarışmağım. Bu ağrıdan kaçan var mı? Ağrı maksat, ağrı bar mı? Bir kimseni ağrıdar mı Topraklara karışmağım? Geci-tezi solan cansa, Dediyim söz kılınç olsun. Koy neslime kakınç olsun Yalanlarla barışmağım. (}982!
Çetin: Zor. gü\-.
Bar:
Meyve, burada yük, ağırlık. Kakınç: Yüz karası. utanç. 51
SABİR RÜSTEMHANLI
Vatan Bana El Salladı
Dünya gezdim, yüz-yüz şehir dolandım, Bir tütsülü ocağından doymadım. Gurbet yolu ayağımda gül açdı Boz çölümün sazağından doymadım. Boz kayalar cevabımı verendi, Ayna pınar her sırrımı görendi, Yakın aşkım, uzak bahta direndi, Yakınından, uzağından doymadım. Sabahını arzularla oyattım, Çayırıyla, tikanıyla boy attım, Vatan bana el salladı kayıttım, Bin yol geldim, kucağından doymadım. Söz kaladım, yanğısından köz düşdü, El uzattım, yardımımdan iz düşdü, Hansı elde soyumuzdan söz düşdü Dost dilinde sorağından doymadım. Tarih beni yollar boyu seyr etti, Sıramızı gah artırdı, seyreltti, Dilimizi türkülere öyretdi Elimizin bayrağından doymadım. ( 1985) 52
SEÇME ŞİİRLER
Halil Rıza'ya Mersiye
Kırk il öz kefenini boğazında taşıdın, Sineni siper ettin, sengerlerde yaşadın. Sen bene dost değildin, kanı bir kardeş idin! Masası ocak taşı, yol taşı Halil Rıza, Nesiminin, Cavidin yoldaşı Halil Rıza. Düşman gözümü oyur, Kelbecerde, Laçında Vatan alev içinde, vatan yol ayrıcında, Milletin kişi sözü kaleminin ucunda. Sözü de yurdu gibi, göğsü kan Halil Rıza, Sağ iken şehid olan kahraman Halil Rıza.
Yürekte çarpaz dağlar- yurdu bölen şırımlar, Gözünde gam bulağı, göğsünde yıldırımlar Tabutta da yüreğin Tebriz deyip haykırar Kalemiyle buz kıran, dağ yaran, Halil Rıza, Tebrizden, Karabağdan nigaran Halil Rıza! 53
SABİR RÜSTEMHANLI
Çocuk sedadil, dahi gibi duyulmaz. Dost eliyle döyüler, külüng ile oyulmaz. Derisinden soyular, inamından soyulmaz, Fil çekemez dertleri tek çeken, Halil Rıza, Bu dözümde, bu ruhda tekcesen Halil Rıza! Şimdi sene farkı yok, o yahşılık, yamanlık Sözün yolu ebedi, ömrün yolu bir anlık, Sana unvan verdi de büyüdü kabristanlık, Gülünçleri özüne güldüren, Halil Rıza, Zahmetiyle ölümü öldüren, Halil Rıza! Yüreyini sıkardı bu nadanlar dünyası, "Şengülümün, hependin" kafası dar dünyası, Düşmana fırsat veren vaktin murdar dünyası, Dünyanı kaleminde fırlayan, Halil Rıza, Deniz kimi kabaran, gürleyen Halil Rıza! Turan çelengi hördün Türkistan'ın sesinden, Altaydan Akdenize yürüşler hevesinden, Azatlık ruhun uçdu ömrün dar gafesinden, Odum, od koruyanım, Ulutürk Halil Rıza, Ölümünden doğulan, ey büyük Halil Rıza!.. Helil Rıza lnutürk: Azerbaycarı'ın ünlü vatan ve millet şairi 54
SEÇME ŞİİRLER
Milletvekili Alim Aydın Memmedov'un Defn Gününde
Yarıldı yerin göğsü- ebediyyet kapısı, Kabristanlık yolları dolup-taştı adamla . Ak kefene serpildi ak buludun göz yaşı Baharın ilk yağışı. ., Tümü beş-altı damla! Söndü Allah ocağı- bir yürek yarı yolda, Daha ona ne farkı- ya alevlen, ya yanma? Göz yaşları sel olsun bu zaman ummanında Udulup kuruyacak Tümü beş-altı damla! Dallardan birer-birer kalkır kövrek yapraklar, Ağır buludlara bak-yüzüp gidir rızamla, Köhne kabristanlıkda yosunlanmış baştaşı Yüz yıllar yadigarı,Tümü beş-altı damla! 55
SABİR RÜSTEMHANLI
Deyilmemişmemiş sözümüz, yazılmamış yazımız, Allah'ın sır bohçası- taşa dönen ilhamla. Zamana karışacak! Kazancımız ne imiş? Zaman bulup dediğimiz ... Tümü beş-altı damla. Meydanlar, çayhaneler- sözün biley taşları, Dostların ışığına uçtuğumuz akşamlar... Herkes vahşi derdini salıp yürek kafese, Sevinci dil ucundaTümü beş-altı damla. Yeşile çalan gözler, gizli gam burulganı, Ö lümün o yüzünden yine bizi selamlar! Deyer ki, milletimiz yeşerecek içinden, Suyunu Tanrı verseTümü beş-altı damla . . . (} 99/) 56
SEÇME ŞİİRLER
Ben Demedim
Halkın yürek yangınları taş eridir, Dağ oynadar gönlündeki ağrı-acı Her günümüz bir facia eseridir, Beş-onumuz oyuncudur, kalanımız tamaşacı! Her adamın göyden gelen kısmeti var, Birisine gül destesi, birisine kurşun çatır! Bu dünyada bir az pazar adedi var, Beş-on kişi söz satandı, kalan tümü alkış satır! Milletimin taleyinde bu bir yazı, Yüz yüzedir sevgi kinle, kılınç kanla. 1 Ier danışan bir siyaset balıkçısı Bin yüreye olta atır bir yalana. Bu yürüşe talihini koşanla bir Koşulupdu ağız pusup, söz güden de Koca kervan bu yollarda divanedir, Söz sorsa da, menzil sormaz her ötenden. 57
SABİR RÜSTEMHANLI
Ben dervişem, yüreyimi dert okudur, Kimlerise ısıtacak dert ocağ ım Bu dünyanın nesnesinde gözüm yoktur, Belki biraz Tanrı'dan var umaca ğım, Talihten var ih tiyacım, söze evez ... Helal sözü, haram payla yoklamasın. Daha beni öz yolumdan dönderemez, Yularımı kuyruklara ba ğ lamasın! Birlik deyip yüz yılda bir yı ğ ıldıksa, Her korkunu, her hiyleni duyacak kim? Öz derdine hayret ile kulak asan Milletime bu iblisder nece deyim? Nece deyim kimler burda neler gezir, Ne umurlar hak- nahakka akan kandan, Bu meydanda öz marşına yananla bir Var başkasının havasını çaldıran da! Dereleri göremezdim da ğ aşanda, Cevap vermek ağır gelir goreşene Bu çor - çöpler aya ğ ıma dolaşanda Ben kaçırdım hasretimin görüşüne. Vatan aşkı! Bir esim yel, geçen duman, Onumuzun üreyinde, binimizin dilindedir. Ben azatlık kapısını döyen zaman Gördüm o da iblislerin elindedir. 58
SfÇME ŞİİRLER
Yurt yenilip! Yürek yara, dilim kabar, l lara baksan söz güllesi... Kimler kimin karasına! Dünen halka öz aşkınden dem vuranlar Merhem deyi!, köz basırlar memleketin yarasına! Tarihimin göz dağları, aldananlar, yanılanlar, Ancak yine duvar kalın, perde-demir! LYıllar boyu lanet ile anılanlar Çürük kökden yine çürük pöhrelenir! Lanet olsun bu vazife minnetine! Kırmak olmur-aynı kilit, aynı açar, O sırlar ki, derd artırar milletime; MBn demedim, ben açmadım, Zaman açar! (1 992)
ç.atmalt: Varmak, ulaşmak. ötmek: <lilmek, uzaklaşmak. Evez: Yerine. Kolay, zor olmayan. Nahak: Haksız Gorqen: Sırtlan Pöbrelenmek: Sürgün vermek
Asan:
59
SABİR RÜSTEMHANLI
Siz Ne Umursunuz Bu Gidişattan
Bizi kananlardan bizi danan çok Küçük oyunlarda hırdalanan çok, İ ş gören tek-tekdi, gurdalanan çok Siz ne umursunuz bu gidişattan? 70 70
il kurulan harabeler bu, il yazılan salnameler su, Millet kahramanı, ya Rus casusu? Siz ne umursunuz bu gidişattan! Ah namussuz yalan, ah, gaddar yalan, Millete yalmanıp milli olmusan. Elin gayretidir ortada talan, Siz ne umursunuz bu gidişattan? 60
SEÇME ŞİİRLER
ister fitne yeşert, ister tohum ek, İ ster dert bağışla, isterse yürek, Ağız ağızayık ac canavartek Siz ne umursunuz bu gidişattan? Ben sözün ağası, söz benim kulum, Ben hakkın yolcusu,hakk benim yolum, Duvar taşı olum, baştaşı olum? Siz ne umursunuz bu gidişattan? ( ; ündüz gölgelenip, ay güne dinmiş, Sevgi kısırlaşır, kin-kine binmiş Allah'da şeytanın terkine binmiş Siz ne umursunuz bu gidişattan? (}988)
Danma1c: İnkar etmek Hırdalanmak: Parçalanmak, çok parçaya bölünmek. Gur Oyalanmak, boş yere vakii kaybetmek. Yalmanmalc Yaltaklanmak
dalanmak:
61
SABİR RÜSTEMHANLI
Geri Dön
Kul olmaya yarandınsa Kul ol! . . Sene sözüm yokdur! Daha benim "kahramanık" Laflarına yüzüm yoktur. Helal idik, güçlü idik, Haram nefsin hastalanıiş. Zalim kardeş, zalim bacı, Tamah bizi üstelemiş. Kayıt! Benim deli ruhum, Yer titreden naram,kayıt! Aslı aşkı bizi yıkdı, Kes bu aşkı Kerem, kayıt! Yağmaladı mere kafir, Düşman eli kıran,kayıt! Baküde Çaldıran kurma! Şuşanı kaldıran, kayıt! Biz namusla uca idik, Namus üste ölen, kayıt! Ay Ağdamın pazarında Ermeniye gülen, kayıt! 62
SEÇME ŞİİRLER
Kayıt, kayıt pazarlardan, Mezarlardan, yanıp kayıt Kabristanlar ekin oldu, Üz ananı anıp kayı t! Agçileri n kucağından, Bu sersemlik dumanından, Bu"düzeler" gümanından Çıkmalısan, çıkıp, kayıt! Yorgunluğu, bitkinliği, Korkaklığı yıkıp, kayıt! Kayıt, benim gür nefesim, Kür nefesim, sel nefesim. Kayıt, yurdu hilas ele, Üstüne düşman gelmesin! Yuyamazsan bu lekeni, ( )tüm, kalım savaşıdı. 1 >ört tarafin yağı düşman !eklenen öz kardeşindi! Kayıt ana sütü içen, 1 >ün ya bize güler, kayıt! Huhumuzu diriltmezsek, A1.erbaycan öler, k�yıt! (}988!
Yaddaş: Hafıza Şuşa: Azerbaycan'ın bir şehri. Şu anda Ermeni işgali altındadır. ı\Adam: Azerbaycan'ın bir şeh ri. Şu anda Ermeni işgali alıındadır. Ahçi: Ermeni �ııı. Hllas: Kurıuluş Bart (Rusça) birader (Farsça): Kardeş 63
SABİR RÜSTEMHANLI
Baka Bilmirik
Gören bizi kim karğıyıp Tılsımden çıka bilmirik Şeytan yol bulup yüreye Yüreyi yıka bilmirik... Kuçmak için kol verilib, Nimetimiz bol verilib, Baştan bin tür yol verilib, Birine sığa bilmirik. Gözüm sevmir, kaş deyeni, Hoşlanmırık hoş deyeni, El verib kardeş deyenin Elini sıka bilmirik. Tarih duymur sesimizi, Yer unudub izimizi, Şer karaldıb üzümüzü, Allah'a baka bilmirik. (1 982)
64
SEÇME ŞİİRLER
Sözün Mü Kalmış?
Benimle ortada söz güreştirme, Hakdan danışmaya sözün mü kalmış? Sattın bu milletin, pamuğun, neftin, Pazara sürmeye bezin mi kalmış? Özge oyuncağı, özge sesisen, Helal toprağımda yad nefesisen Ellerde sürtülmüş para kesesisen Rengin mi seçilir, yüzün mü kalmış? Milleti ayırdın, yakına, yada, Sensen zamanenin yaptığı hata ... ı\kıl meydanrında para geçmez, atam, Yokuş direnmeye dizin mi kalmış? 65
SABİR RÜSTEMHANLI
Seni saldırıplar bu dönüş bana, Yada gül uzatdın, attın taş bana, Milletin odunu satdın düşmana, Şimdi ısınmaya közün mü kalmış? Yüz mekir karışıp cümle yazına, Dönmüsen yüz yerde el kağızına. Vicdan kelimesini alma ağzına, Baştan eğrisense, düzün mü kalmış? Siz sevinç rüzgarı, ben gam taşıyam Her kırık yüreyin ilk sırdaşıyam, Ben kaya yazısı, kan yaddaşıyam, Siyaset kumunda izin mi kalmış? ( 1993) 66
SEÇME ŞİİRLER
Neye Gerek Bele Kardeş
Milyon,, milyon nesil keçib, Bu torpağın özü kalır, Yer altında yer üstünde Keçmişinin izi kalır Ocağımın, oymağımın her katında, Türkülerin, ninnilerin kanadında Yaşamışık mucizeler umuduna Yol açmışık, Neslimizin yeni-yeni umuduna. Külüngünü sen vuranda o duvara ()z elinle, öz sinende açdın yara. Tarihin bir verekitek, Ovulanda elinde daş ()zünü kör koyduğunu Düşünmedin neden kardaş? 67
SABİR RÜSTEMHANLI
Göze deyen neyimiz var, yad aparmış, Sel aparmış, yel aparmış, Od aparmış ... Bir yandan da biz özümüz, Bizim iti iştahımız, "Menim olsun" ihtirası Uçan duvar, taşınan taş, İten yazı. Uluların bu kalanı ucaltmışdı Elin için, Yurdun için, Senin için, Sense yıkıp daşıyırsan Tavuğunun hini için! . . Kadim bir yurt uçuğundan Taş aparmak ganimetin ... Kendimize yük olduğun bes değilmiş, Köküne de od vurursan bu milletin! 68
SEÇME ŞİİRLER
Sen tek olsan-gezebilme yer olmazdı, Kişilerin ucaltdığı Nakişler ellelinde uçulmazdı. Kalemiyle, yazısıyla Halka leke yakanlar var. Tarihçi diploması için Tarihimi yıkanlar var. < ;eçmişi de kurban verir şöhretine, ()z-özüne leke yakar Başkasının hürmetine, Eli bil ki, yad ananın Yad betninden doğulubdur. ı\llah'ı da yad olubdur. Yad gelmese, o yok imiş, Yad kartaldı, o hinlerde tavuk imiş. ı\dını da yadlar verib, l >cağına odunu da yadlar verib, 1 )oğulduğu bu el bile, 1-.:onuştuğu bu dil bile, l layalinde bir bahşişdir, Neçe özge müzey görüb, Nizaminin türbesini görmemişdir! . . 69
SABİR RÜSTEMHANLI
Soyumuzu dağa çeken, taşa çeken, Çöreyimle alim olup Bana gülüp, neşe çeken! Özümüzü içimizden yiyen kurtlar Alimciyez tarihbazlar, Öz kökünden çoktan kopup Kökten yazan oyunbazlar! Hoş gayretli filanzade Nöker ruhlu haramzade Senden de pis, Daha korkunç, daha habis! Neye gerek bele kardeş Yakınlığı yoksa bana Böylesinden milyon kere doğma olmuş, Yerden çıkan saksı bana!.. ( } 5 Eylül 1 983)
ICülOog: Kazma Veıeg: Yaprak, sayfa Aparmak: Götürmek Hin: Kümes 70
SEÇME ŞİİRLER
Başını Aşağı Sal İşini Gör Ben böyle bir adam gördüm genç yaşımda, Ben böyle bir kaya gördüm, durub karşımda Ben böyle bir zulmet gördüm, yollara enen, Yürek yiyen bir atalet kurdunu gördüm. "Ne işin var"deye-deye bizi yatıran Elsiz koyar,dilsiz koyar yurdunu, gördüm . . . Ey balaca bir obadan gelen yollarım, Adımıma düzlük dersi vermisen, şükür! Ü stündeki her çiçeyi yüzü güneşe, Gözü güler, başı uca görmüsen, şükür! . . Ü füfrülmüş bir şar kimi bir iyneye bend Bu izzeti, bu hürmeti ayaklayaram. Kişileri kapılarda sümsük eleyen Pay verilen o şöhreti ayaklayaram. Hat çekerem bu küflenmiş ahlak dersine, "Akıllıdır, utancakdır- başı aşağı! " Büyüklerin moda olan b u tarifinden Başımıza bir korkunun taşları yağır.. . Köle korku, aciz korku bana deyir ki, Başım kalksa gerçeği görebilirem. Fil bildiğim, garışkanın hırdalığını Caşıb birden öz başına vura bilirem! 71
SABİR RÜSTEMHANLI
Gerek deyil bana hele dost mesleheti, Azabından ders almışam utangaçlığın. Öz sözünü vahimeyle kısıb saklayan Yüreklerin krizine dikkatle bakın!.. Tarihimin her veregi bana bir ibret: Başaşağı geri döndük Araz üstünden, Başaşağı bir heykel yap Culfa yolunda, Ü midimi kefen kimi cır, as, üstünden ... Babalarım bir barışta susmuşdu kardaş, Sonra onlar buna göre söyülen oldu. Kılınç ile vurulmazsa eyilmeyen baş Ödül için her huzurda eyilen oldu. Ben yurdumda konak kimi gezdiyim zaman Nobellerin banklarına akıb dolmuşam. Öz özümü gözden salıb unutduğumdan Özgesinin yanında da unudulmuşam. Başaşağı- bir ayrılık serheddi artar Başaşğı- kanadlanıp uça bilmerik Öz elimle öz kapıma vurduğum açar Tılsımlener, baş çıkarıb aça bilmirik. (22
Te111111ıız 1979)
Tehglr: Aşağılama, hakaret. Kabak: Ön taraf, ön. Ahtalanmak: İ ğdiş edilmek Tük: Tüy Gülüstan: Gül bahçesi Etalet: Teıpbellik, durgunluk Ganşka: Karınca Cqmak: Şaşırmak, şaşmak. Meslehet: Nasihat Infarkt: Kalp krizi Cınnak: Yırtmak 72
SEÇME ŞİİRLER
Korku
Başına gül-çiçek serpse de bahar Selleri dağlara güç gele biler. Keder de kapını ansızın çalar Sevinç de eylenip geç gele biler. 1 )ün yanın
gelişi ged işi uygun, Nedense bir azca gorkmakdan korkma 1 )alınca dolaşan uğursuzluğun ( ;özüne korkusuz bakmakdan korkma. ı\k günün döşünde kara saç kadar, Ta lihin bu baha pazarından kork l'abiyat dünyanı bezeyen yerde 1 >örd duvar bezemek azarından kork! l J mitler
kervanı düzü le bir de Başçısı ümitsiz olsa neyleyek? Yürekten Allah'ı kovduğun yerde Yüreğe şeytanlar dolsa neyleyek? 73
SABİR RÜSTEMHANLI
Bu günden sabaha kalan vadeler Kork ki, sabahtan da o yana geçe... Odumuz Arazı kurutsa eğer Yollar kanımıza boyana geçe. Her el dalından bir meyve dere, Korkunu koz edek öz başımızda. Yüzümüz o kadar yad boya göre, Özümüz silinek yaddaşımızdan. Deli dağ çayına benzeyen ömrün, Kayalar döşünde çağlamalıdır, Zirveye aparan cığır da her gün Neçe dere ağzı bağlamalıdır... Korkuyla başına dolanak yerin, Onun da karası, ağı ten gelir Birce yolu varsa aydın seherin O da ki, hem işe zulmetten gelir. . . W2
Geflet An iden Dal:
Hemqe: Her zaman 74
Ekim 1 985>
Arka, arka taraf Yaddaş: Hafıza Aparmak: Götürmek
SEÇME ŞİİRLER
Allah Bu Milletten Ne Esirgeyip
Allah bu milletten ne esirgeyip Yerin nefesiyle yanan odu var. 9zünde göylerin sırlı ışığı, lstidad istesen istidadı var. Dünyanın en münbit toprağı gibi Ne desen bitirer ruhu da ele Onun bu bereket mucizesiydi Bin yıller düşmanı korkudan ele! ( ;özü göylerdeyken ayrılır işden, l lakkın yollarına verib varını, l) hele torpağı becermemişden Ruhuna sepibdi arzularını! Ağılda aksakkal, yürekde uşak, güzelliğin birincisidi. nu yurdun evladı her şeyden önce En hoş duyguların ekinçisidi!
l ;önlü
75
SABİR RÜSTEMHANLI
Zülmetden adlayır eli çıraklı, Tanrı'dan dileyi helal ekmekdir. Bütün ümidleri göylere bağlı, Başına taş yağsa götürecekdir. Uf demez, merdlikle göğsünü yarsan, Bin yıl kapı açıb şeytana, bilmir, İ nsanın içinde iblis de varsa, Bele komşuluğa inana bilmir. Söyle neden bu dünya yağıdır ona, Bin defa cehennem odundan çıkıb Yakın sehavetle yaratdığına Baht vermek Aillah'ın yadından çıkıb. (1 995)
Yerin odu: Yerin ateşi. Burada doğal gaz ve petrol kastedilmiştir. Münbit: Verimli Aksakkal: Akıllı, bilgili, tecrübeli, irfan sahibi. Yağı: Düşman Sehavet: Cömertlik, eli açıklık 76
SEÇME ŞİİRLER
Açılan Yolların Türküsü
Yollar açılacak bir gün bilirem! Yollar yeşerecek cavan meynetek Benim yüreyimden, arzularımdan. Arazı bin yerden kesip geçecek, Hazarı rahatça yüzüp geçecek. Gönlümden boy atan dilekler gibi Bu yurdu büsbütün bürüyecekdir. Açılan yollarla bizim sevgimiz Tomurcuk-tomurcuk yeriyecekdir. Olub Kara şanı, olub Ak şanı. l )Jub kızıl şanı, olub çılçırak şanı Evlerde, yollarda alışacağım. Milyon cığır olub, milyon iz olub, Yurdun torpağına karışacağım ... 77
SABİR RÜSTEMHANLI
Yollar açılacak bir gün bilirem! Belki Cebrayılın, belki Culfa'nın Belki Yardımlının dağları üstden, Belki Astaranın bağları üstden. Birlik hasretinden yanan ellerin, Küsseleri üstden, ahları üstden! Özüm yetişsem de yetişmesem de, Evladım gidecek ön cergelerde. Görebilmediyim doğma ellere Benim gözümle de bakacak herden. Özüm yetişsem de, yetişmesem de, O böyük sevinçti kaynadan kanı. Şimdiden, şimdiden okuyorum ben Birleşik yurdumun türkülerini!.. (18 Mart 1 983)
GOyeımek: Yeşermek Cavan: Genç, taze. Meyııe: Üzüm çubuğu ICOsse: Dert, t.ısa, sıkıntı Ceı:ge: Sıra 78
SEÇME ŞİİRLER
Yığıplar Üzümüzü
Kaymak bağlayan gibi Yığıblar üzümüzü. /\lıblar aklımızı, Sıkıplar gücümüzü... Hoynu bükük durmuşuk Biz tarih karşısında. Deyib: gülme toyunda, Yaş akıtma yasında!.. !\aşına and içdirib, Heni kıl köprüsünden Hu dünyada keçdirib Kolumda kanlı kandal Haşımda ters değirmen, Vcrmişem açık elden, /\yık baştan imtahan. Tarihin haksızlığı, Sayım mı, saya gelmez! l loş günümden mey tatan 1 >ar günde haya gelmez (,:emende boy gösterib ll.·zeden dirçelirik. ı\�· kapını, ey zaman 1 ın ta hana gelirik! .. 79
SABİR RÜSTEMHANLI
Ah dostlarım, alnından Güneş doğan, ay doğan. Ay dostlarım, yanlışları Düzeltmeye darıkan Başının üzerinde Vicdanı bayrak olan Elden yardım ummayan, Eline dayak olan. Gül yüzlü, gülşen yüzlü, Şehitleri dirilten. Bizim de talihimiz Yazılıp ileriden Bilmirem ne vakt geler Son imtahan, son sınak Talihin şirin payı; "Ya ölüme boyun ey, ya özün ol" harayı. Tereddütsüz, korkusuz Hükmümüzü veren an Deyerik, haydi, dostlar, Kurban giden kaymakdı Satılıb kalan ayran ! . . (Ol Şubat 1 983) Toy: Düğün, eğlence Kıl körpüsO: Sırat köprüsü Dlıçelmek: Canlanmak, yeniden hayata dönmek. Sebv: Hata, yanlışlık. 80
SEÇME ŞİİRLER
Vakti Yetişer
" Moskova'ya"
Kırıb inamını doğmanın, yadın Yıhılana gülmek gör nece asan! Hökm etdin, ayırdan, çapdın, taladın İ ndi de ruhuma el aparırsan. Men viran ocakda titreyen bir şam, Kuduz fırtınadır üstümden esen, Ele bil bazarda herrac malıyam Kıymeti koyasan, naca istesen! Sen cell�d olsaydın bele yanmazdım, Boynumda baltanın izi bir deyil, Mene kardaş deyib, kebrimi kazdın, Cellad sözü birdi! Sözün bir değil! Men senin gözünde bir sağmal inek, Daha süd yerine gelen kanımdı, Allah da bu zulmü götürmeyecek, O da öz sebrinden usanmalıdır. 81
SABİR RÜSTEMHANLI
Ele bilirsen ki donacak zaman, Kış daim menedi, yaz sene çatır ? Dünyanı bürüyen imperiyalardan Kalan viraneler gör, ne haldadır!
Esre bir damğadır dilimdeki dağ, Dağında düzlenen vedesi çatır. Bülbülü kafese saldılar ancak Köksünde azadlık neğmesi yatır. Hele ki tarih de kenardan bahan, Hele ki, zaman da yaman ahsıyır. Günde bir milletin avuna çıhan Canavan avunu cinayet sayır. Telesme! Yetişir intikam vahtı, Siliner könlümden illeri gemi. Kayıdar müstekil yaşamak hakkım Ağaca yarpaklar kayıdan kimi. (1986)
İnam: <�üven Dolma: Çok yakın akraba Apaımak: Götürmek, çalmak Şam: Mum ışığı lmpeıtya: imparatorluk Cinayet: Suç ICayıdmak: Dönmek, geri gelmek 82
SEÇME ŞİİRLER
Haber Gözleyirem
Haber gözleyirem ... Kimden, hayandan? Hansı memleketden, hansı zamandan? Hansı ocaklarda alışan közden ? Gözüme yığdığım hansı denizden ? Cevap alamadığım hansı sualdan, Uzak hetireden, sirli heyalden 1 teber gözleyirem, şirin, hoş hheber. Teletek dalımca dolaşıp gezen, Meni ahtarmakdan yorulmuş heber... ( ;eıe bir mektubun kanadı üstde !\ti tebessümde, doğma nefesde. 1 )ereler dolduran gür selde gele, Behtime açılan könülde gele. l ler dost sevgisinden getire bir pay, Bağlı kapıları aça taybatay. ! ;üyere baharın otları kimi, �ığıya bir sür'et katan kimi. 1 .ap ele ümidin son nidasında l .a p ele ölümün astanasında ! ı ahtara meni, o tapa meni. 83
SABİR RÜSTEMHANLI
Gele, gözlediyim haberim, gele, Gele o ebedi zaferim gele. Görem ki süfremin başında bir gün, Bir heber oturur, aziz konaktek. Görem ki evimin gür ışığında Alışır bir sevinç, yanar bir ürek. Heber gözleyirem, kimden, hayandan ? Hansı ümidlerden, hansı gümandan ? Bağlı serhedlerin üstünden aşan, Yolları sorğusuz gezip dolaşan Ayrı sahillere körpüler salan, Adsız şehitlerin heykeli olan, Mene ana kimi yanan bir heber. Mene veten kimi duyan bir heber! İ tmiş sevgi kimi kayıdıp gelen, Ö mrün baharını oyadıp gelen, Muştuluk bir heber, şirin bir heber, Şefekden don keyen aydın bir seher. (Mayıs 1977) Hayandan: Hangi taraftan Hansı: Hangisi Taletek: Kader gibi Taybatay: Kapı nın iki kanadını da a�·mak. Süfre: Sofra Güman: Ummak, umut l'tmek. Şıjımak: Süratli, hızlı hareket etmek. Aniden saldırmak. Astana: Kapı eşiği 84
SEÇME ŞİİRLER
Taş
Bir gün uçub dökülecek !\aşımıza göyün taşı. Nefsi dağdan ağırlara Deyecekler yiyin taşı! Daş kedehler içilirse, <,:örek taşla ölçülürse, Mezar taşdan biçilirse, 1 >iriyken de giyin taşı. Yaşadıkça taş hasarlar l l midim taşa sarılar Ay kalbinden taş asarlar, Yumuşakdısa döyün taşı! 85
SABİR RÜSTEMHANLI
Sapand taşıbana yeter, Bu noktayla masal biter. Kardeş var ki, taşdan beter, Övün kardeş, övün taşı! Ü stelese kara ağı, Karalsa hakkın ocağı, Korkutmaz ganmazın dağı Çok ağırdı beyin taşı. Milyar versen, kuruş almaz, Bu taş baltası korşalmaz, Ecel yığar, yer boşalmaz, Ne çok imiş çayın taşı ? (22 Ara!tk 1 994)
86
SEÇME ŞİİRLER
Dözebilmirem Men bir zerif dağ otuyotm Arana dözebilmirem. Kururumu acı sözle, Kırana dözebilmirem. Kesirler yalan eliyle, Esirler talan yeliyle, Halımı yılan diliyle Sorana dözebilmirem. Yolumuzu bura- bura Köksümüzü yara-yara, Kemiğimden kızıl saray Kurana dözebilmirem! Sen ha çalış, sen ha kazan, Özge kanla yaşmazsan, Ağ bahtimi kara yazan, Karana dözebilmirem.! Arzularım teze, den-den Ot göyerir teze, dennen . . . Dünya uçub tezedenden Yarana, dözebilmirem. (03 Ağustos 1 985)
Den: Buğdayın yeni başa k tutması Dennen: Tohum
87
SABİR RÜSTEMHANLI
Ayır Bizi
Yurudun servetini talayan alçak! Onsuz da Ermeni talayır bizi, Neye od vurursan üreyimize Derd öz ocağına kalayır bizi. Bu ne vurhavurdu, bu ne kazancdı? Milletin didergin, milletin acdı, Pul hansı hikmeti üzüne açdı, Cahillik kurd olup dalayır bizi. Gövdem baltalanır,kolum dallanır, Dellalar dilinde adım hallanır, Halkın çöreyine itler yalanır, Sonra diy cıharıb yalayır bizi. Ne kar yakdırırsan yazıma bele ? Haramı fikrime kazıma bele, Kardaşın kanına susama bele Ya çıh kardaşından, al, ayır bizi. Pozdun damarından ahan bu kanı İ tirdin zamanın hak yolu hanı ? Herraca koymusan insanlığını Temahın heyvana calayır bizi! (Temmuz 1 994)
88
SEÇME ŞİİRLER
Bu Millet Ölmeyi Bacanr Hele
Şere meydan açan bir söz üstünde, Könlü şişelenmiş bir kız üstünde, l leysiyyet üstünde, namus üstünde Hu millet ölmeyi bacam hele! Ne olsun arada nadanı artıb, Kişi giyiminde kadını artıb, Südünün mayası çürüyüb bir az 1 >üşman torpağına yeriyib bir az, l ) zge zurnasını çalanı çohdur, Sözünün yaltağı, yalanı çohdur, Nefsini caşdırıp eyri terazi, Ruhunu kiçildip tayfa merezi... Ne olsun zemi de alaksız olmur! <,:inar da yarasız, calagsız olmur! Alıp kölgesine tikanlıkları Vügar heykeli tek ucalır hele, Ele başadönüb öz kökü üste Bu millet ölmeyi bacam hele! 89
SABİR RÜSTEMHANLI
Min il öz nefesinde boğulan odur, Min elle, min kaba sağılan odur. Boynunu kesdiler-göye direndi, Suyunu kesdiler, ildırım emdi! Hakkı sesledikçe dili gül açdı, Yolu bağlandıkça dünya dolaşdı! Onun ocağına gızındı dünya, Kızınıb adını kıskandı dünya, Kiteler bürüyen kökü danıldı, O göyden kalandı, göye danıldı. İ nsana ölmezlik öyredenlerin Üzüne kebirler eçılır hele, Hatta mezarı da göz çıharırsa, Bu millet ölmeyi bacam hele! 90
SEÇME ŞİİRLER
Eli kıhnçhydı, gandalh olub, Köhne çemenzarı kankalhk olub. Düşmeni güldürür, ölüme gülen, Yatakta keçinir, at üste ölen ... Torpağın üstünde koşa nökte tek Şehid mezarıyla,kaçkın mezarı. Tel-tel doğulmuşduk el ele ölürük Kelbecer mezarı, Laçin mezarı! Sonda nefer-nefer bölünürükse, Gedib kardaş deyim kucum mezarı! Menim tarihimin yelkeni açık, Orda zefer çavhr, bac alır hele. Özü kurduğunu özü uçuran Bu millet ölmeyi bacam hele! Ölmeyi bacaran ölü deyildir, Bu yol ebediyyet ,-olu deyildir, Bu millet kulların kulu deyildir, Ölecek, ölecek, ölecek millet, Sonra ölümüne gülücük millet, Sonra öz gücünü bilecek millet! şqe: Cam Nadan: Cahil, görgüsüz Kfıt Erkek Özge: Yabancı Qqdınnak: Şaşırmak
Tayfa merezl: Bölgecilik, ayrımdık Calak: Budak Ganclal: Kelepçe Kelbecer- Ltçin: işgal altındaki Azerbaycan şehirleri Ç'.avlımak: Çalınmak Bac Haraç 91
SABİR RÜSTEMHANLI
İller Ayncında
İ ller ayrıcırda, vakt ayrıcında, Tale ayrıcında, baht ayrıcında Zirveden boylanan yolçular kimi Bahıram bir ömrün yohuşlarına, Susuz çöllerine, vadilerine, Bahıram sabahın ümid közerden, İ lğıma bürünen badelerine. Ne daş-terazi var, ne ölçü mizan, Ne tenbeh eyleyen, ne günah yazan ... Ovcumda telefon kuş üreyi tek, Arabir çırpınır, sussa ölecek, Derede günüme günülük eden Zirve tekliğime bahsa gülecek. Yüz ilde ötüştü, min il de bele! Men de yollardayam min ildi bele! 92
SEÇME ŞİİRLER
Min ildir dünya ile yumruk yumruğa Savaş içindeyem, baharla, kışla. Tarihin yolları- ömür yoldaşım, Çadırım göylerde- ulduz nahışla! Min nağme goşmuşam, sedası hakdan Saldığım bançalar, çiçek, çiçekdir. Kime el uzattım, yüz budakr oldu Ancak öz üreyim yene de tektir! Onsuz da bilinmez deyeri ömrün, Ne ferki, il gedir yaşımın üstten Baş altıda bu yurdun dedi-kodusu, Bir de hakkı gören başımın üstte! Ayrı bir dünyaya sesleyir yollar, Koyduğum ne oldu, apardığım ne? . . Meni öz hökmüne bağlayanı da Tapşırdım Tanrı'nın merhametine! Budak: Ağacın dalı Tapıımıak: Emretmek. (Burada havale etmek) 93
SABİR RÜSTEMHANLI
Nüsret Kesemenliye
Gitmek isteyirdin Neye gerekdi Böyrek bahanesi Ü rek bahanesi Birdefelik deyeydin yaşamak istemirem, bezdim bele dünyadan. Dostlar satılır tek-tek, Tut ur dört yanı nadan . . . Bir defelik deyeydin İ lahi eşki varken Bu sevgiler hederdi... Araz aramızdayken Ağırdı ikinci Araz derdi! 94
'ıfÇME ŞİİRLER
Bir defelik deyeydin Cıdır düzünde Esir düşen adımız Elimizle daşlanan kırılmış kanadımız l'ydi, sındırdı bizi. llu vatan cehennemi sağken yandırdı bizi! Bizler ele beleyik 'evgimiz ezab dolu, 'evincimiz kem- keder ll.·briz sıhdı köksüne Seni boğana geder! Veride olsaydım kayıtmazdım Tcbriz'in bir daşı olardım, l laganiyle, Şehriyarla konşuluk !\anlı gölle l laram gonşulukdan yahşi olardı. Tebrlz: Güney Azerbaycan'ın en büyük kenti. Hagaııl: Güney Azerbaycan'da ı·.ı�amış büyük şair, yazar. Şehrlyar. Güney Azerbaycan'da yaşamış büyük şair. 95
SABİR RÜSTEMHANLI
O Torpak Bizleri Götürmeyecek
Ü züme dağların nefesi deyir Alış�r, danışır, yanır, inleyir. Torpağa kayıtmak asan iş değil, Bu zulmü bir karar bitirmeyecek O torpak bizleri götürmeyecek! Vatan dağlarında daş olanındı, Yerde su, göyünde kuş olanındı, Sinesin açmaya hış olanındı Ağeç ek, tohum sep, yetirmeyecek, O torpak bizleri götürmeyecek! Ne vaht söz sepmişem söz göyerdibdi Çaşıp köz sepmişem köz göyerdibdi, Eyri ektiğimi düz göyerdibdi Get, derdiyi ovut, başına el çek, O torpak bizleri götürmeyecek! Her daş kulağında dilini atdın, Her ev divarında elini atdın, Özün ölmekdense, ölünü atdın Ne keder istesen ağla, haray çek, O torpak bizleri götürmeyecek! 96
SEÇME ŞİİRLER
Birce yıl gorhudan sıyrılmadınsa, Vatanı kaldırıb kırılmadınsa Ruhunda o yurda dönmesin gerek, O torpak bizleri götürmeyecek! �ikrin aşınsa da dağlar aşınmaz, Közü daşınsa da ocak daşınmaz, Südün çürüdümü ökür yaşanmaz, Bir kök kırıldımı susdu min ürek O torpak bizleri götürmeyecek! Helke kulu olak, nökeri olak, Helke Terter olak, Hekeri olak, Namusun hak-hesab çekeni olak Yoksa her dönüşle soyumaz ürek, o torpak bizleri götürmeyecek! Bu veten dersleri üsullanmadan, < ;özünde her daşı kızıllanmadan, l lere öz içinde küsullanmadan Oztutub, yalvarıb tövbe etmesek, Bu torpak bizleri götürmeyecek! Sepmek: Serpmek, ekmek. Gôyermek: Yeşermek, gelişmek Düz: Doğru Haıay \"demek: Bağırıp çağırıp inlemek. Nöker: H izmetçi Gızıl: Altın 97
SABİR RÜSTEMHANLI
Merhemet
Merhemet umuruk özgelerinden, Ele bahan olub bu boyda Veten ! Çöreyi kenardan, suyu kenardan, Mesleki kenardan, boyu kenardan Bu çay- damarıma kan vuran gerek, Bu kala- evimi kaldıran gerek ! Ne oldu, kollarım boşaldı birden Kaşığı ağzıma aparammıram, Alak çoğalıbsa-meşveret gerek, Onu da müskekil koparammıram ! Gelir pulla birge, pulla alınan, Haric istehsali- çalan, çalınan. Ele bil kişiler taketten düşüb, Ele bil arvadlar kısırlaşıbdı. Çirke, zibilliye iten yerimiz Özge ellerinde gızıllaşıbdır ! 98
SEÇME ŞİİRLER
Gözümün tovunu alır reklamlar, Ecnebi kaynaklı bu adlar şirin, Lap ele yüzünün altından çıksın Harici markalı kadınlar şirin ... Silah mektebimiz olmayıb, belli, Bes sevgi mektebi, bes söz, bes yürek ? Bin yıldir bu torpak bizi yemleyir, Onun dilini de yad öyredecek ? Ahlak da harici, söz de harici, Ekranda ölçürler keflerimizi, Bennam, taşyonanım iş merağında Diken ecnebidir evlerimizi ! . . "Sen Allah, gel benim neftimi apar, Beş kuruş borç versen bana dermandır, Kızıma bir hesab, oğluma bir ev, Sonra Azerbaycan sene kurbandır! " 99
SABİR RÜSTEMHANLI
İte de bir kemik,kuşa da bir çöp, Anadan doğulan körpemiz borçlu, Milletin talihi özge elinde, Borç alan başkası, amma biz borçlu! Hepimiz köhnenin bilyard seveni, Bu gandal ciblerde elimiz ifliç! Teselli zirvemiz namus sözüydü, Zirveden düşenden dilimiz ifliç! Yaman çekinirem oyun sözünden, Koyunu her çoban otaracakdır. Şuşam, Laçılı ... Pazar ehline Ecnebi merhamet kaytaracakdır ? Görevi diz çöküb yalvarmak olan Kişisi merhametsiz ölse yahşıdır. Ecnebi payına göz diken halkın Payı Azrayilden gelse yahşıdır. (03 Şubaı 1 996)
İfliç: inas etmiş.
1 00
SEÇME ŞİİRLER
Dinme Mikayıl
"Ohu, Mikayıl ohu!" /.e limhan Yakub Sen gözümde hemişe şelaletek çağlayan, l lakkı göye kaldıran haksızlığı dağlayan, l ldırım neresiyle dünyanı kucaklayan, l l ırdalık sene yaddı, bu vedlere sevinme, Millet danış demese, dinme, Mikayıl, dinme ! �irvan-şir yurdu demek, şir oğlu şir olmusan, Söz deyenin sayı çoh, sen ise bir olmusan, Senetin zirvesinde mükeddes pir olmusan, lnnac yerim, ocağım, nezir altında sönme, 1 )ilin ele dönmesin, dinme, Mika yıl, dinme ! Sen vetenin sazısan milyon ruha köklenen, Sen savaş eskerisen- kezeble körüklenen. Sen yurdun içindesen- yurdsuzlardı teklenen, lhılbul ol, halk içinde, söz-söz hörül bir himne, 1 )i.iz sözün hılh içinde, dinme, Mikayıl,dinme! 101
SABİR RÜSTEMHANLI
Hakimlerin çevresi koca-karı tilsimi Mükafatlar, rütbeler ömrün bahar nesimi, Eygandallı Hakani, ey soyulan Nesimi, Kuru sümük de kalsan, kul paltarı geyinme, Yuban bu karvana da, dinme, Mikayıl, dinme ! Millet derdin içinde, dert milletin içinde, Milleti kim çıharsın bu zimlletin içinden, Yolun geçib her zaman hekiketin içinden, Sen namerdlik daşına sinme, Mikayıl, sinme! Bu ilan dillilere dinme, Mikayıl, dinme! Ya padşah, ya soltan, prezident, baş nazir, Növ-növ adlar altında hamısının işi bir, Başını sığallayıp tarifiynen emr edir, Hiç kimin enamına enme, Mikayıl, enme, Sözünü kiçiltseler dinme, Mikayıl, dinme ! 1 02
SEÇME ŞİİRLER
Günahkarlar başında söz Tanrı'nın hedesi, Ümidsiz dünyamıza söz hilaskar vedesi, Min ordunu hışmalar bir sözün serkerdesi, Merdler vuruşu deyil, dinme, Mikayıl, dinme! Bu şahlık kuşu deyil, dinme, Mikayıl, dinme! Türk deyende üşenib dodakları seyriyen, Milletinin üstüne yağı kimi yeriyen, l ler sağalmaz yaraya, her dözülmez eyriye, Gülmek gereken yerde, gülen kimi görünme, /\c ol, döyül, tapdalan, dinme, Mikayıl, dinme! 1 la rayına. dostların alkış sesi gelmese, Vuruşunda Helil'in ulu ruhu gülmese, Sesin Memmed Araz'a derman ola bilmese, Sus hekiket namine! Dinme ,Mikayıl, dinme! Ulu niyyet namine, dinme, Mikayıl, dinme! Menim halımı da gör, dört terefim karmakdı, On ildir işim, peşem buz dağını yarmakdı, l lalkı öz ucaltdığı bütlerden koparmakdı! Varsa iti süngü ver, dinme, Mikayıl, dinme! l;ücünü külünge ver, dinme, Mikayıl, dinme! 1 03
SABİR RÜSTEMHANLI
Senin mağrur sesinde yalan da gözelleşir, Senin böyük sevginle ilan da gözelleşir, Milletimin ruhunu çalan da gözelleşir, Şehidlerin hetrine! Dinme, Mikayıl, dinme! Yerin, göyün hetrine! Dinme, Mikayı!, dinme! Ohu, şerin kolunu bağlada bilsen, ohu, Bu zulmet ahınını sahlada bilsen, ohu, Yurda kan ağladanı, ağlada bilsen, ohu, Yalanları öyende, dinme, Mikayı!, dinme! Sözün daşa deyende, dinme, Mikayı!, dinme! Gürle el meclisinde, esi Gülüstan 'da din, Dinsen Mugan düzünde, Milde, Savalanda din, Zerbaycan adından gurla bu cahanda din, Yurdumun hak sesi tek dünyaya yayıl ohu, Zelim han onda desin, ohu, Mikayı!, ohu! Huda: Par�·a, küçük parça, Şlr: Aslan Nezir: Adak Hörülmelc Orülmek Halh: Sümük: Kemik Dan: Yılan Prezident: Cumhurbaşkanı. Hede: darbe Yağı: Düşman Saptmaz: iyileşmez. DözOJmez: Sabredilmez HeW(Rıza UlutO.rk): Son dönem Azerbaycan edebiyatının büyük vatan ve milll't şairi. Memmed Araz: Son dönem Azerbaycan edebiyatın ın büyük vatan ve millet şairi. Büt: Put 1 04
SEÇME ŞİİRLER
Kar Yağırdı
Kar yağıdoğ, subhun zerif ışığı tek, Tebiyetin uykusuna kar yağırdı. l\udaklarda teze- teze kı mıldanan <)çeklerin korhusuna kr yağırdı!.. Esirlerin buz nefsini kıranların, Kayalarda bize yuva kuranların, Mezarlıkta daşa dönüp duranların Ebediyyet uykusuna kar yağırdı. anaydı- göyden gelen kar danesi! ataydı, ömrümüzün pervanesi Telesirdim ürek yollar divanesi, Ureyimin ağrısına kor yağırdı. l> l>
l\ağ içinden budakları eyen kesin, Men im bahar hasretimi duyan kesin, Elleriyle"get yahşı yol" deyen kesin, < ;özündeki sorgusuna kar yağırdı. . . ( 1978)
1 05
SABİR RÜSTEMHANLI
Yaşamak İnadı
Bu gece öz kabrim girip röyama Sonuncu limana yan almış gemi Özümden sonraya tamaşacıydım, Kussesiz, kedersiz, Yad adam kimi... Gördüm köyümüzde köhne evimiz, Evin sol yanında yamaç yamyaşıl, Bir vaht uşağlığım geçen yerlerde Torpaktan dikelir kara baş taşım. Bura ne kabristan, ne yol kenarı, Kuzu kırpımına gelen bir çemen. Bahıram benzersiz mezar daşına Köhne evimizin penceresinden. Biraz kötüye de benzeyir bu daş Neçe ildirimin izi üstünde, Biraz yarpağa da benzeyir bu daş, Baharın sonuncu sözü üstünde. 1 06
'>EÇME ŞİİRLER
Uçuşa açılan, uça bilmeyen Sığalsız bir kartal kanadı kimi. Sonuncu nefesin mermer cildinde Sonuncu yaşamak inadı kimi. Sahilde donukmuş kara bir yelken, /.amanın yelleri doldurabilmez, Ömrün son sirrine koyulan heykel-, Kimse perdesini kaldırabilmez. Ya da ki, yonkarsız kaya parçası, Buluddan torpağa sncılan kölge. Kaya arhasında sipere yakıp Ölümü nişana almışam belke ? l leç
ne deyişmeyib bu taştan özge, Yaşıl gözleriyle gülürdü çemen, Ölüme bakmaktan kolay ne varmış, Eski evimizin penceresinden. (2 1
Ocak 1 982) 1 07
SABİR RÜSTEMHANLI
Böyle Yaşayıram
Bir ömür yol geldim "mutluluk" diye, Gör neler ummuşam "ne iselerden" Ne ise fikrime gam katır her gün, Ne ise üreyi ağrıdır herden. Ele sabahlar da bi r tür açılır. Ele akşamlar da gelir bir sayak Ne ise kısmeti elimden alır, Beni birce addım kabaklayarak. İhtiyaç dırnağı yahamı didir, Ben hara dönüm ki, saçlarımda den ? Güvencim o fakir köy evineydi, O da birden bire soyuyub benden. Dilim alışırdı vatan deyende, Kayaya dirnenir bu aşkin izi. Dünenle bugünüm görüşmez bende, Birisi gelende, gider birisi. 1 08
'ıEÇME ŞİİRLER
Ne ise çatışmır mutluluk için, Bir uzak ünvanda telefon dinmir. < :avabı kayıtmır dediyim sözün Beni sevindiren, bana sevinmir. Ne olsun adıma isinenler çok, ı\raba bir övünç de başımdan aşır, Benim talihime bayram keyfi yok, Bir kalbin nisgilli aşkı yaraşır. Özü sıkılırken adı ucalmak Bir zerre ışığa dönmedi neden? Zengin ola- ola herşeysiz kalmak ı\ğırdı dilenci bedbahtlıyından ... Derdimin menzili var mı bu akşam, Yürekle gözleyen kimdi, kim beni ? Ya ben talihimi kabaklamışam, Ya da kabaklayıp talihim beni... ()mürler karışıb bir yola akar, Benimse ömrümü yalnızlık çeker, Böyle yaşayıram, yaşamak hakkı Tekçe mutlulura verilmeyib ki ? (J8 Ş11baı 1 979)
ı· t .
Cür. Tür, şekil. Kabaklamak: Öne geçmek. Kend: Köy Döz: Dayan, tahammül Te'rif: Övme, meth etme. Nlsgilll: Hasretli Ucalmak: Yükselmek 1 09
SABİR RÜSTEfl
Anam Dağların başında, gam d umanında, Sırrına sığınan kalecik anam. Ruhum yaşadıkça, sözüm durdukca Sözümün canı tek kalacak anam. Yüz torun dilinde adı çekilen Yüz eve paylanan balaca anam Ateşi kalbimde benimle gezen Güneşin parçası-gür ocak anam! Zengin sarayların böyük derdinden Gelerem, komana ilaca, anam! Düriyada ne kadar yükseklik gördüm Bütün zirvelerden en uca anam! Yurdun türküleri ağıya dönüp ... Sevinç laylamızı çalacak anam! Evlad kaygısıyla sararıp solan Çocuk gelişine gül açan anam! Dünyanın mihveri nedir sorsalar Yüz defa söylerem anam, can anam! . . (1 994)
ICalaça: Kale Hezan: Sonbahar, yaprak dökümü. 1 10
SEÇME ŞİİRLER
Tanımak İstesen
Gel tutup el-ele kaçak bu günden Ulaşak Öz uşak geçmişimize. Utangaç, mihriban, Deli, gusseli, Yolları dolaşık geçmişimize. Dolaşak günlerin sık ormanını, Deysin üzümüze söz-sov budaklar Kırak ilk sevginin buz şüşesini, Görek kuruyup mu hasret bulaklar ? Döyek kapısını dostun-yadın da. Kapılar ayrılık pencesidi mi ? Uşaklık yolları kalır yadımda Yalın ayakların neğmesi gibi. ı ı ı
SABİR RÜSTEMHANLI
Eh geçen günlerin her varağında Neçe arzu odu alışır belki. Köyün kırağında Kurub çağında Şair uşaklığım dolaşır belki. Gel gedek, o sene yüz şiir desin, Şindi benim tebim ona çatamaz. Yok, dayan, Güzelsin, seni görmesin, Uzun geceleri yoksa yatammaz. Yığışsın kemlerim, toy/düğünlerim, Düzülsün yan yana neçe kış- bahar. Utana- utana öten günlerim El verip seninle tanış olsunlar. Onda tanıyarsan beni, azizim, Sonra bu günlere kaçıp gelerik Daha sorgu-sual ayırmaz bizi, Olup-geçenleri yahşı bilerik. (1 968) Mebrlban: Sevimli, cana yakın. öten gOnler: Geçen günler Şe'r: Şiir Çatmak: Ulaşmak, varmak
l
12
SEÇME ŞİİRLER
Biz Bele Uzağık
Orda adımımı yutan yollara Burda ayağımı göynek bağlayır. Orda kederinden dolan bulutlar, Burda başım üste durup ağlayır. Günde neçe defa bağlayır bizi Rüzgar da belece, sel de belece Birge Ömrümüzden baş alıp geden, Fesil de belece, yıl da belece. Güneş üstümüze aynı nur seçir Aynı acı geçir gurubumuzdan, Birdi yahşılığda erimeyimiz, Sertlikde Dişbatmaz onururumuz da! 1 13
SABİR RÜSTEMHANLI
Sen orda, ben burda Tes�lli nedir ? Her gün aynı zamanda uyanmağımız. Aynı yıldızların altından geçip, Aynı toprak üste dayanmağımız. Bu sırlı ayrılık cazibesinde, Duymuram bir özge sevinci, gamı, Biz böyle uzagık ayla gün gibi, Biz böyle bağlıyık ayla gün gibi! .. (1972)
Gerk olmak: Batmak Hilas olmak: Kurtulmak GOn: Güneş 1 14
SEÇME ŞİİRLER
Arkamca Ağlama
Yolumu kesende bulutlar Arkamca ağlamaBulutlar ağlayır onsuz da Tökülende yağmur, elenende kar. Arkamca ağlamaYağmur, kar ağlayır onsuz da ... Boylanıp pencere camlarından Arkamca ağlamaŞüşeler ağlayır onsuz da. Ötende sonbahar ormanlarından Arkamca ağlamaOrmanlar ağlayır onsuz da! . . Arkamca ağlamaBöyle geç görüşüb tez ayrılanda. Arkamca ağlamaYürek ayrılınırsa biz ayrılanda! ( 1 979) 115
SABİR RÜSTEMHANLI
Unut Beni
Saralan yaprakları Saklamırsa budaklar Tufanın günahı ne ? Unut beni, at beni, Senin bahar ömrüne Zamansız bir fırtınayım, Kadağayam günaham. ( 1 979) 1 16
SEÇME ŞİİRLER
Bağışla
Bilmem hiç neyi değişmek olmaz, Ne göz yaşlarıyla, ne yalvarışla. Gelmişem yanına günahkar gibi, Bağışla azizim, beni bağışla! Yine pencerende ak güller açıp, Yine pencereler güneşe açık, Gözüme gün düşür, ya bakan sensen? Te'neli bir evde darıkan sensen! Yine analığın soğuk bakışı, Yine karanlığa yağan göz yaşı . . . Solan duygunu yeşertmek olmaz Ne gelen baharla, ne geçen kışla. Fesiller saçına çekip elini, Ağarmış saçını bana bağışla! .. Bağışla, yüzünün gırışlarını, Geçen gençliği ki, uykuya dönmüş. Senin dudağından kopan ahlardı: Dumana çevrilib beni bürümüş! 117
SABİR RÜSTEMHANLI
Gözünün acısı enmiş ömrüme, Sevinç meyvesini dadabilmirem. Uykusuz kalmısan benden öteri, Şimdi de şüphedek yata bilmirem! Arama, günahkar bulunan değil, Onun ki alnına yazılmamış gam, Yaş geçir en rahat günlerimde de Gözümün önünde, seni görürem ... Çetindi bir ömrü kurban elemek, Sen bu itibarla feryadsan, ahsan Öz yatmış bahtını oyadammadın, Beni mezardan da oyadacaksan! Bizim ki arzumuz çiçek hevesli, .. Niye sevincimiz kırıldı daşla Seni bu günüme yetiremedim, Bağışla azizim, beni bağışla Geçmişim, günahım beni bağışla! (7 Eylül 1 980) 1 18
SEÇME ŞİİRLER
Ayrılığın Dilini Öyrenirem
Çiçekler baharın dilini öyrenir, Arılar çiçeklerin, Yollar yokuşların dilini öyrenir, Dalgalar küleklerin. Dil öyredir, gün, aya, Yağış yere bilirem. Kendde toprak dilinden İmtihana gelirem. Hezan dili, kar dili Payızın, kışın barı Bu dilleri bilmesek, Biz de dilsiz olarık. ıı9
SABİR RÜSTEMHANLI
Yıldırım buludun dilini öyrenir, Gemiler denizin. Ayrılığın dilini öyrenirem azizim! Aramızda denizler, Çaylar, ormanlar, dağlar. Dünyanın üçde biriAkla getirmek çetin. Gelmişem uzak elden, Öz dilinde sorayım Görüm ki ne isteyir Benden senin hasretin. ( 1 980)
Külek: Rüzgar Rezan: Sonbahar Payız: Sonbahar Meşe: Orman Bar: Ağaç 1 20
SEÇME ŞİİRLER
Sana Doğru
Çaylar yüzü denize boy atır, Çiçekler yüzünü güneşe, Yüzü sene yaşayıram hemişe. Geceler yuhuma dolursan, Gündüzler korkuma, Ben seni aktarmıram, Tale çıkarır kabağıma. Her şey sana bağlıdır, Hatta dert-ser, intizar, Gam nedir ki onda Canlı bir heykelin var. En uzak gurbetlerin Buz gibi taşı bele, Denizlerin dalgası, Göylerin kuşu beleSırlı, göze görünmez Bin simle sene bağlı. 121
SABİR RÜSTEMHANLI
Yaşayıram dünyada Yüreğimin ağrısı, Gözümün ışığıyla, Ü müdümle, derdimle Hissimle sene bağlı . . .. Toprak yüzü göylere yaşa yır, Yüzü göye, Allah'a ... Ben de kara torpağım! Yüzü seneyem her an, Yüzü sana hasrete Yüzü gama, mihnete Yüzü cevabsız söze, Boşluğa, ayrılığa! Seni elimden alan Işıksız bir sabaha!.. (f 982)
Seher: Sabah 1 22
SEÇME ŞİİRLER
Saçını Yuya :- Yuya
Yuyursan saçından öpüşlerimi, Öpüşlerime göz yaşım karışmışdı Yuyursan göz yaşlarımı. Göz yaşlarıma Yılların hasreti karışmışdı Yuyursun yılların hasretini. Yılların hasretine Senin şeklin sinmişti, Öz şeklini yuyursan, Özünden ayrı düşmek Bele yahşı işdimi, Saçını yuya-yuya Türkü de okuyursan! () 984) 1 23
SABİR RÜSTEMHANLI
Kepenek Göy der ki bizimdi Çemen deyir, yok, bizim, Ne çiçeksen, ne kuşsan, Elime kon azizim. Ben de ele senin gibi Ne yerdenem, ne göyden. Milyon arzu renginde Kopmuşdum bir yürekden. Baş götürüb uçurdum Başsız esen yellerden, Azizleyip öldüren Seven- cellat ellerden. Kuş olsan, yuvan olar, Çiçek olsan dibçeyin Ayna tut talihime, Görüm bes ben neçiyem! Kon elime, kanadım, Kon elime, çiçeyim, Sana başka el deyse, Bir yerde öleceyik! . . (} 984)
Dlbçek: Saksı 1 24
SEÇME ŞİİRLER
Ölüm-Görüş
Dünyanın üstünden geçtim sel gibi Bilmirem ileri, bilmirem geri. Ben kimem?- zamanın çektiyi şekil, Ben kimem ?- dünyanın düşünceleri. Tanrı'ya götüren ölümü sevin, Bir bina kurulur-hakkın sesidir. Bağlanan gözlerim belke bu evin Başka bir dünyaya penceresidir. ( } 99 1 ) 1 25
SABİR RÜSTEMHANLI
Ölüm De Bir İşdir
Öleceyem Bu ilaçsız sevgiden Ne olsun, Ölüm de bir işdi. Ancak beni ağrıdan, Ömrümün bu çağında Ruhunu kırmağımdı, Bir teline deymeyen Kansızlar arasında Seni tek koymağımdı. .. Yoksa ölüme ne var? Ölüm hakka dönüşdü, Evden eve girişdi... Miskinlerden kopub da İlahiyle görüşdü! . . (1991) 1 26
2.
Özünün Seçtikleri
SEÇME ŞİİRLER
Şairlik Debden Düşüb
Şairlik debden düşüb ... Bir yere sığışmaz, Garagüruh, Ruh ... Bir yere sığışmaz Yürekle Kötek Duyguyla Uyku! Bu toprak adalar insanla dolu, Bir ana döşünde milyarla zeli, Toprakdan sorulan toprağa dönür Şairler toprağa dönmür demeli! .. Duyğudur, arzudur, ruhdur gıdası, Doğuşu, ölümü dilinden gelir. İnsanlar toprağın yetirmesise Şairler Allah'ın belinden gelir. 1 29
SABİR RÜSTEMHANLI
Allah balasını şeytan istemez, Yalnız duyanadır şairin erki Zulümden, zulmetten korkmayan ilham Şeytan ocğından düşer didergin, Dilimde dolaşırsa doğruluk ölür, Ölüm de şairin bir sualidir Nerde ki, eğriler doğruya gülür, Ora cehennemin filialidir! Hatta celaddan da merhamet gözler, Gönlünü ısıtmaz parçadan çiçek. Dünyanı yerinden oynatan sözler, Soğuk yüreklerde çiliklenecek! Çekib silahını gitti ordular, Ancak bozulmazdı şiirin söz sefil Dünya yaranandan iki hedef var: Kurşunun hedefi, sözün hedefi! .. Şiirsiz, ışıksız darıkır yürek! Şiirden gönlüme gür ışık düşür. . . Şairin hak yolu unudulan da Dünyanın işleri dolaşık düşür. (Bakii- 2001)
Deb: Moda Gaıagüıuh: Avam toplum. Döş: Göğüs, bağır. Bala: Çocuk, evlat. Dldergin: Ayrı, uzak. Harda: Nerde? Fllial: Şube, dal, bölüm. Gözlemek: Beklemek Gu.dımıak: lsıtınak Şer: Şiir Sef: Hata, yanlışlık. Gülle: Kurşun, mermi. Danhmak: Özlemek, hasret çekmek. 1 30
SEÇME ŞİİRLER
Savaş Şiiri
Yüreyim taşa döndü, ne aşk bilir, ne hasret, Ne ayrılık, ne görüş, ne nefret, ne merhamet, Yüz- yüz cilve içinde dönsede ilk muhabbet, Savaş meydanındayam, şiirim de savaş şiiri, Bu gayret kalasını hiç kikse alabilmez, Bu sihirli kılıncı her yiğit çalabilmez Sözüm namerd zamana mi hriban olabilmez, Başkaları yazacak arkayın, yavaş şiiri. Hala bitirmemişem talihden gileyimi, Bu gönül fısıltısı, bu tarihin deyimi, Kan ile yuyulubsa vatanımın giyimi, Kim vecine alacak zerbafta, kumaş şeri? . .
Muhabbet: Aşk Albayın: Rahat Giley: Kadere karşı direnmek Yuyulmak: Yıkanmak Vedne almak: Onemsemek, önem vermek l.erbafta: Süslü, ipek kumaş 131
SABİR RÜSTEMHANLI
Ölüm Medhiyecileri
Yurdu yağmalanan Yıkılan, duran. Vuruşa- vuruşa Ev eşik kuran Halkın şairleri dünyadan küskün, Sızıltı içinde, giley içinde, Talih başımıza yıldırım dökür, Yanar harayımız bir ney içinde. Sözün başı ölüm, ayağı ölüm, Dilimiz ucunda bayağı ölüm ... Herşeyin helalı, haramı olur Derd de öz kadrini bileni sevir. Yatakda ölene mezar rah atsız Toprak da döyüşte öleni sevir. Yerde yaşamakdan yorulub daha, Ne aldın, ne verdin sen evezine? Onsuz da her yerden ölüm boy atır Mezar sepilirse den evezine. 1 32
SEÇME ŞİİRLER
Düşman ölüm saçar Düşman kötülük saçar Başdan dökülenden hediye olmaz. Bu halka yaşamak öyretmemişden Ölüme bu kadar medhiye olmaz. Yaşamak! Hayatı koruyabilmek! Toprak doğma dilde dinecek onda. Tanrı'ya kavuşan ruhlar sağalsa. Ölüm de kıymete binecek onda. Bizim de mayamız bele tutulub Dünyanı söz ile değişmeliyik Ölüm hepimizin son sengerimiz Sonuncu söze dek döyüşmeliyik. (()J Şubat 1 997)
Haray: Söz, sevinçli sözler. Evez: Karşılık, yerine. Göyennek: yetişmek, �-ıkmak. 1 33
SABİR RÜSTEMHANLI
Tanrıya Kavuşmak
Bakının siyaset burulğanından Kopup yüreyimle kaldım baş başa, Yovşanlı çöllerin ılık havası Rengler şelalesi boz dağlar, Yol üste Yalnız ağaç, Sonra orman adlı Yeşil tamaşa! . . Nereye bakıram Tanrı'nın hükmü, Allah'ın resmidir, yüzüme gülür, Tek benim içimde, insan kaygısı Tek benim gözümden ağrı dökülür. 1 34
SEÇME ŞİİRLER
gönlümü açaydım bu şelaleye, Bu seller içimden akıp geçeydi. Bu güller aksidir bin bin duygumun, Rengini sözüme yakıp geçeydi. Saçımın ağı nı yuyacak leysan, Belki göz kemine çemendi derman! . . Belki yol götürdü diz ağrısını Atdım bu taşları kanatlarımdan Toprakda o kadar bereket var ki, Özün öz avucunda bitebilersen Kapını Azrail döymezden önce Tanrı'ya kavuşub itebilersen! YoVJan: Bir b_i tki Çöl: Bozkır. TaJDalll: Scyireı mek, bakmak. Leysan: Güz yağ muru Derman: ilaç, çare. Ô� Kendi Döymek: Çalmak, vurmak 1 35
SABİR RÜSTEMHANLI
Şehriyann Hatırasına
Başka bir yolum kalınır, varb, çıkıb gitmekden, Dümenlerin yerine dostları göynetmekden Doğma karatikanda türküsüz de yaşaram Bezdim kızıl kafeste bülbül gibi ötmekden Dünyaya can borcum var, vereceyem zamanında Eli aşağı olar borcumu gizletmekden. Biz Allah ışığıyık, Güneşden könlümecen Yazılır şah eserim öz-özüme yetmekden. Toprağa inen bitir, yükseklikte yaşam yok, Kısırdı yüzüncü kat rişelenib bitmekden. Yeri çekim üzüme, ipek bir yorgan gibi Orda kapılar açık- korkumuz yok itmekden. Yahmak için gam yeter, kurumuş odun gibi, Yorulmur cehennemci kazanı ısıtmakdan Bir az da ruh dilinde, Tanrı'dan gileylenim, Elim kabardı daha yakasını didmekden! Şehıiyer: (;üney Azerbaycanlı ünlü şair. Göynetmek: Acı vermek Karattkan: Kara diken. Didmek: Kamarlamak, tullurmak. 1 36
SEÇME ŞİİRLER
Soyuyur
Dostlar sofraıinde soyuyur sözler, Kaynar kazanlarda yemek soyuyur. Lap ela tendirlerden kızarmış gele Halal kesilmeyen ekmek soyuyur. Gidip üreyini güneşe yapa, Gedip taleyini ışıkdan kapa Yanar sahraları dördnala çapa Tenha zirvelerde külek soyuyur. Verilib insana ürek de, baş da, Özünü korusun üreksiz başdan, O keder yorulup kanlı savaşdan, İnsan kızışanda melek soyuyur. Her çiçek gözünde bir kişi kanı Her kişi gözünde bir gül destanı, Gülzarda Tanrı'dan od alıp yanır, Mezarmar üstünde çiçek soyuyur. Allah'ım ekinci,gönlüm toprakdı, Ümidden su içip yaşayacakdı, Vatan yüyürende yürek bayrakdı, Vatan eriyende yürek soyuyur. 1 37
SABİR RÜSTEMHANLI
Çıkır
Hırda gölmeçeni, hırda burulğan Kaldırır, astarı yüzüne çıkır. Derdden de yol bulur öz yolu olan Yolsuzun palçığı üzüne çıkır. Olsa da her gözde şeytan merağı, Değişmez sınırı karayla akın. Ne kadar düz gitse eyri ayağın Yine eyriliği izine çıkır. Doymaz, meyvesini yetirende de, Susmaz nağmesini bitirende de, Bahar sevdasını itirende de Ağacın hasreti közüne çıkır. 1 38
SEÇME ŞİİRLER
Gileyi, isteği, derdi, ahı yok, Meskeni, makamı, yolu, çağı yok, Tanrı'nın insandan umacağı yok, İnsanı Tanrını da özüne çıkır. Menzile bir gedir yüyüren, yatan, Yuvalar dağıdan, ocaklar çatan, Sana bu dünyanı havayı satan, Borcunu üç arşın bezine çıkır. Şimdi ki, her şeyin ilki, sonu var, İlkten sona kimi bu dünya ağlar, Dağların göz yaşı -sıska bulaklar İnsanın çeşmesi gözüne çıkır. Ben uda bilmirem, dünya udsa da, Unuda bilmirem el. unudsa- da . Milletin çekdiyi derdler batsa da Yene Rüstemhanlı sözüne çıkır. Yüyüren: Yürüyen Bulak: Kaynak, kendi kendine kaynayan Kazanmak, aldaı mak
su.
Udmak:
1 39
SABİR RÜSTEMHANLI
Dünya Güzeldi Ancak ...
Dünya güzeldi ancak, ihanetkar güzeldi, Fitnedi baştan başa sözüyle işvesiyle. Neçesinin fikrinde ümid tohumu ekir, Birisinin hakkını bölüşür neçesiyle, Cennetin bir bölümü, ancak yüreyi bumbuz, Verdiği birce lokma, almak isteyi sonsuz. Hepsi onun kuluymuş, akıyla, karasıyla. Hepsini ala bilir zoruyla, parasıyla Bir milyon kaçkınımı kör gözü görmez iken, Bir avuc düşmanıma yanıb teessüb çeken, Yurdumu zebt edenin zehiri de ona bal, Ya bizi aptal bilir, ya da özüdür aptal. 1 40
SEÇME ŞİİRLER
Beni soyur, talayır, katillere pay verir, Yüz mescid inildesin, kiliseye haray verir! Bizim kanımız suymuş, bunun kanı, Bunlar tecrübe yapan, biz tecrübe sıçanı ? Dünya güzeldir dedim? Bu güzellik yalandı! Melek cildi geyse de mahiyeti yılandı! Yine Salib akını, yine de din davası Sivil devlet, parlament- Vatikan aftafası! Od vurub, yağ da dökür, görsün nasıl yanıram, Bu Alah emridirse, Allah'ı da danıram! 141
SABİR RÜSTEMHANLI
Çeper
Here çeper çekir, öz bağçasına Biri sevincine, biri yasına. Biri devletine, biri varına, Biri öz bostanı, öz gülzarına. Bir de görürsen ki el seyrengahı, Çevrilib birinin bağçası olur. Bin yıllar toprakta arkayın yatan, Hazine Birinin boğçası olur. Biri Buzovnanın kayaların, Sakilce ötürür öz balasına. Biri Gobustanı özelleşdirir, Biri sahiblenir Kız Kalasına. Gözü dağdan doymur, arandan doymur, Ormandan, kamışdan, şorandan doymur. Önüne ne keçir satır çepere, Hayvan hasletini, kul gayesini, Özünün olmayan sermayesini Olmayan abrını satır çepere. 1 42
SEÇME ŞİİRLER
Yazık denizimiz tor- tor bölünüb, Ahır menzilimiz gor-gor bölünüb. Tanrı'dan bir ele pay gibi gelen, Bu bulak birinin evine akır. Yollarda görmürsen yol kesenleri Çaylar da birinin nefine akır. Sağken anasına baş sekmeyenler Kalaça tikdirir el mihnetinden Mermer de karalır haramlığına, Heykel de kızarar hecaletinden. Göyler de bölünüb, şırım-şırımdı �er garış yer üste bir yeni ocak insanın iştahı itilenende, Tanrı'nın özüne yer kalmayacak. (Şubat- 2004> Here: Herkes Bajca: Rahçe Çeper: Bahçenin duvarı Buzovna: Bakü yakınların da tarihi kayaları ile ünlü bir kasaba. Kabustan: Azerbaycan'da tarihi kaya resim lerinin bulunduğu bölge. Kız Kalası: Bakü'de bulunan ve tarihi değeri olan Kız kalesi. Teu: Yeni 1 43
SABİR RÜSTEMHANLI
Dayak Penceremin altında çam Rüzgarla oynayır bu akşam, Yaprakları iyne - iyne, Bin yol görsem de ilk defa bayılıram güzelliğine! İlk defa duyuram adi ağaç olmadığını baktığını iğne elleriyle bana dokunmak ihtiyacını. Belki de tanışlığımızdan beleymiş! Ağac dilini bilmemişim sadece O da baka- baka Allah'ın bu dil bilmez insanına büyüyüb ne vakitse başa düşüleceğine ümidle! Yüreğimde bunca yara, bu kadar gazap, dil bilmez adamlara bu kadar ağrı içimi diderken Rüzgarla oynayan çam beni ayıltdı bu akşam! Görmek üçün dünyanın güzelliğini 1 44
SEÇME ŞİİRLER
Silkelenib çıkmak için bu acılardan Ağaç dili ile danışmak için dünyanın ayrı yüzünde Göstermek için hayatın gizli güzelliğini! Ağaca baktım, duydum gerçek mutluluğu ve onun içinde olduğumu özümün de! Belki Kür boyunda Eldar ormanlarında Milyon ile yaranmış çam nesli besleyib bu ağacı büyüdüb, geçirib bin tohumun içinden tufandan, fırtınadan Tekçe onun hatırına ki, bu akşam bana dayak olsun ümidim kırılan zaman! Şam: Mum Şam aAaa: Çanı ağaçı Külek: Rüzgar Başa düşmek: Anlamak Yaramlta: Yaratılmak, ortaya çıkmak Dayak olmak: Destek olmak 1 45
SABİR RÜSTEMHANLI
Bakı (Bakü)
Gözü oyun gezir, eyş-işret gezir, Kanımız battıkça kan udur Bakı. Pazar havasında, pul ışığında, Şuşanı, Laçını unudur Bakı. Düşman elindeyken yüz-yüz istihkam, Halka lay - lay deyir, bu koca ehkam! Gapçısı, gopçusu başına bela. Vatan ne haline kürsüsü varsa. Her gün kanımıza zehir yeriden, Herzesi, mirzesi, gürzesi varsa! Cenabı baş eğen, bayı baş eğen, Meclisi millete azar-derd Bakı. Ermeni şırkanır cıdır düzünde Sen nece yat ırsan ay namerd Bakı ! Acların ovcunda ağzının tadı, Evsizin gönlünde sınan vükarın. Çölde kum yeyirse halkın övlad ı Nece ucaldırsan bu sarayları. 1 46
SEÇME ŞİİRLER
Rus verip yerine İngilis alan, Bir pisin yerine başka pis alan Kucaksız yaşaya bilmeyen Bakı, Karabağ ölende ölmeyen Bakı! Bu deli sevdaya ruhumuz esir, Ne dedi öyreşdim, tozundan başka Bu nasıl şehirdi, herkesi sevir, Herkesi beyenir özünden başka. Toyhane, meyhane, benzin-iç, bazen, Milyonçu millete kul payı vermir. Alıb ömrümüzü deyer deymeze Bir mezar yerini bedava vermir. Bir dua yerini, bir şam yerini, Bir ocak yerini, ilham yerini, Bir ölüm yerini bedava vermir. Burda üreyimi sıkdım her taşa, Taşlar duyğuluydu kardeşimizden. Bakı ne bilsin ki, Hazarla koşa Ayrı bir göl de var göz yaşımızdan . Kim geldi keçirtdi yukarı başa, Özünkü gurbetde, ekmek peşinde, Düşmanı unutup benle savaşan Niye kopa bilmir bu verdişinden. 1 47
SABİR RÜSTEMHANLI
Ağ evin gözleri kara pazarda Karapazarların başı Ağ evdi. Neçe birincini girinc eledi Yine deyişmeyen naşı, Ağ evdi. Bakı-Ceyranbatan şekilli kitab, Bir yola sığışmış yurtların hanı ? Bir milyon kaçkının yüreyi kebeb Neynirsen bu kadar kebaphaneni ? Kedehler togguştu silah yerine, Dünyaya od verip, kuruyan Bakı! İten torpaklara mahnılar koşup Tekçe öz-özünü koruyan Bakı! Gapçı-gopçu: Bo' laf eden. Ucaldmalt: Yükseltmek Milyonçu: Parası çok olan, zengin. Lay ıay demek: Masal anlatmak, ninni söylemek. Verdq:Blr nesneyi öğrenmek At ev: Azerbaycan cumhurbaşka nlığı sarayı Gop: Paralel C-eyranbatan: Bakü yakınlarında bir göl Toybana: Düğün salonu 1 48
SEÇME ŞİİRLER
Yolların Sonu
Ben yol delisiyem, Sefer delisi, İster aran olsun, ister dağ olsun. Her izin, çığırın sonu üç nökte ... Koy onu yeniden uzatmak olsun. Neçe yol silmişem son kelimesini, Kim deyir her menzilBir yolun sonu ? Yolu da ağaç tek insan ekirse Özü bacerdikce büyüdür onu!. . . Yol d a vefalıdır öz sahibine Ne kadar canı var yürüyecekdir, Ayak sepinidi tomurcuk izler Büyüyüp dünyanı bürüyecekdir. 1 49
SABİR RÜSTEMHANLI
Onsuz da kainat renkleri okşar, Hatta yılan yesen, yene tadı bir. Bütün kiteleri dolanıp gezsen Yolunun evveli öz evindedir. Boynunda bir kolun sızıltısı var, Lap ele melekler bürüyür seni, Ne kadar tartılsa bu rezin yollar O kadar tez atar geriye seni! Neçe çokbilenmiş bu zaman-karı, Azadlık . . . Falcılar felinde imiş ... Sen deme dünyanın bütün yolları Bizim kabristanın elinde imiş . . . 1 50
SEÇME ŞİİRLER
Amerika'da Şuşa Hasreti
Burda her şey gözümden geçir. . . Dibçek gülü-ormanlar, Gelin otağı- şehir, Çemenlerin semeni teraveti, Toprağın doğulmamış bereketi, Bembeyaz evlerden Boyunbağı takmış güller Çayların dopdolu tokluğu, Kaygısız gülüşlerin soyukluğu, Damar atmış çokriıertebe yollar, "Dünyanın merkezi burdadır" diyenlerin Bizleri unutmağı, Geçip gedir gözümden, Yüreyime tokunmur asla!.. ısı
SABİR RÜSTEMHANLI
Türküleri dinledim ak, kara, sarı, yeşil... Toprak bir, güneş birken insan rengi karışık ... Yüz dilin bir mecrası, Yüz milletin dözümü, Bir elde yüz talihin, yüz tarihin düzümü. Sabahı ne olacak? kazan kaynayır hele Bir duvara hörülür kaçgın, milyloner, köle . . . Ne yetirer göresen Bu adam peyvendleri Hindu hatırasınde Ağların, karaların Yüz mertebe fendleri? . . . 1 52
SEÇME ŞİİRLER
Şüşenin o üzünde Yağış yok,şelale yağır, Şüşenin bu üzünde Sofradan yüz nimet bakır, Kadeh yok, bulak olsa Yine düşüncem açık! Sevinmek isteyirem Üzüme tek gam açık Ne davamız olaydı, ne de ki kaçkınımız, Ne de gücümü boğan Paslı, koca kınımız! Oturaydık Şuşa'da! Yağışa boylanaydık Silinmemiş şüşeden. (Ma_ws. /998 Baltimor- ABDJ Şuşa: Şimdi Ermeni işgali alt ında olan Azerbaycan şehri. Hindu: Kızılderili Şiqe: Cam, pencere Peyvend: Müsvedde 1 53
SABİR RÜSTEMHANLI
Namibiya'nın Göklerine Yazılmış Şiirler
1 . Afrika- Kırmızı Yürek
Afrika - kara derililerin kırmızı yüreyi, AfrikaYer tendirinin kızarmış ekmeyi! Üstünde yüz milletin parmak izi, AfrikaZulmetden boylanan göz denizi Akı- karadan artık karası zulmetden Saçları kıvrım-kıvrım tütsülenir mihnetden Dillerinin ucunda yüreklerinin açarı, Kızları kızaranda ağa çalar Konfet sorurmuş gibi şirince marçıldadırlar kelimeleri. Yüz iller adam sayıb başa geçirirler gelmeleri. 1 54
SEÇME ŞİİRLER
Sonra birden görürler: gelme kerme de deyil! Gelme ona ne verir: " İşle, boyun bükük, eyil! Garasansa geri dur, sırada sonuncusan! İtden kurtdan da sonra, her işin son ucusan!" Afrika- fil dözümlü, deve kinli, Mahnıları oynak, özü temkinli. Dört yanı okeandı, çimerlikdi dört yanı, Kara niye deyirsen, derisi günde yanıb. Afrika kızıl yaprak, yanan alev dilimi, Her yürekden od alıb şöle çeken bir ocak, Günü ağarmadıkça dünyanı karaldacak! 1 55
SABİR RÜSTEMHANLI
2.
Kara Olanda Ne Olur?
Kara olanda da günün ak ola, Dörd yandan üstüne diş gıcanmaya kapından, bacandan derd uzak ola. Hepsinin göğsünde yurdun gayreti. Satgınsız, hainsiz yaşamak ola. Milleti nefsine kurban verenler Tükene bir yolluk, damak çağ ola! Arkayın gidesen vakt yetişende, Hepsinin yerine, vatan sağ ola! . . 1 56
SEÇME ŞİİRLER
3. Toprağa Çekir
Hatıram beni sola, Ümidim sağa çekir. Ellerim yaratmaya, Gözüm yatmaya çekir. Nuh'dan bu güne gibi Bir an imiş, demeli, Tufan kapcak gemimi Dalgalar dağa çekir. Nefesin yalan olsa, Gözün dolu kan olsa, Ne kadar karan olsa Azrayil aka çekir. Dert danışdım neylere Benden sonra söyleyer Ruhum beni göklere Cismim toprağa çekir. 1 57
SABİR RÜSTEMHANLI
4. Ayrılık Da insan İçindir
Sebr et, ayrılık da insan içindi, Dünyanı dolanan yolum dönendi. Ben ki sürünmürem onun dalınca Çektikçe ardınca yol sürünendi. En uzak menzil ler umutla kese, En solgun gönlümü hatıran bezer, En katı zülmeti işığın keser Ne olsun dumandı, ne olsun çendi. Bir günde dünyanın yarısın gördüm, Konuru, kumralı, sarışın gördüm. Her yerde gözünün karasın gördüm Gam yükü dünyanın yüküne tendi. İnsanın ilk işi emeli aşktı, Dünya ovcumdasa, demeli aşktı Bizim komamızın temeli aşktı, Yüzüncü katdan da şen görünendi. 1 58
SEÇME ŞİİRLER
5.
Nerden Böyle
Sen Bakını andırırsan Rüzgar kardeş, nerden böyle ? Bu gurbetdi, yıkma beni, Bir az yavaş, nerden böyle ? Bu ak çınar, yeşil erik, Bu boz serçe, körpe elik, Nere gitsem ömre şerik Ay yolda taş, nerden böyle ? Okeanlar aşan duygu, Gözlerimden iten uyku, Yine fikir, yine kaygı Yine savaş! . . Nerden böyle? Zenci kızı- kapkara kov, Çakmağını saran alov, Her işvesi bir kovhakov, Göz ile kaş, nerden böyle ? 1 59
SABİR RÜSTEMHANLI
Bu da talih karğışıdı Sürtülmüş bir çay taşıdı, Yine benlen yanaşıdı Düşman oğraş, nerden böyle ? Ben dünyanın bu yüzünde, Bir adayam su yüzünde Bu sarhoşluk denizinde Yürekle, baş, nerden böyle ? Sonsuzlukdan sona bendem, Hayran kaldım bu kemende, Hangi bulak çağlar bende, Gözümde yaş, nerden böyle ? Bu gurbetin yellerine, Yürek açdım döne-döne, Bir gün gelib yetse sana, Sor ki, yoldaş, nerden böyle ? 1 60
SEÇME ŞİİRLER
6. Bundan O Yanası Yok
Düzlüyüyle bizden ileridedir kara Afrika, Kimsenin cibinde gözü yok! Onuruyla bizden ileridedir kara Afrika, Her tin başı dilencisi yok! Temizliyiyle bizden ileridedir kara Afrika, Bakının küçeleri kimi zibilhanası yok! Ümidiyle bizden irelidedir kara Afrika, Her vazife mıhında bir ürkek danası yoh ! Allah'ım zenci de irelidedirse bizden Ta bundan o yanası yoh! (Giiney Afrika C11111/ııır�veıi ve Na111ib�va 1 999) Okean: Okyanus Açar: Ana htar Çlmerllk: Pilaj Konfet: Şeker veya çikolata. Dincelmek: Dinlenmek Quıgüden: Koruma Danbma: Özleme Dq gıcımak: Dişlerini hırsla sıkmak. Hamı: l lepsi Hardan: Nereden Fikir: Düşünce Şerik: Ortak Ulduz: Yıldız Küçe: Sokak Dal: Arka, geri. Tekemseyrelt: Seyrek, sık olmayan Mqe: Orman
161
SABİR RÜSTEMHANLI
Kalmaz
Bu payızdan ne sorursan, Sual çetin, cevap asan, Ku kuşuna cennet kursan Hazan gelse gölde kalmaz. Kırılsa da inadımız Türkülerde kanadımız. Her nağme bir evladımız Doğuldusa dil de kalmaz. Ben anamdan keder emdim, Vuruşum da bir sitemdi Ömrümün şah kökü bemdi Ha ucalsa zilde kalmaz! Demeliyem el kınası Bel bağladık bir kanmaza Elçi elin satkınısa Gider vatan elde kalmaz!.. (22
1 62
Ocak 1998)
SEÇME ŞİİRLER
Şamil'in Ruhu
Ölmez Şamilin ruhu Ot olar, çiçek olar, Buludlardan sıyrılar, Seher olar kayıdar. Düşmanının boğazına, Zehir olar, kayıdar Çeçenlerin kanına Cevher olar kayıdar! Zaman küçüğe ölüm Büyüklere hayatdır... O yasakdan doğuldu Kadağada boy atdı Her evde bir oğultek Efsanetek, nağıltek Yüz-yüz Şamil, şam iller! ... Bir ruh milyon yüreye Onur ışığı çiler! Geçer, bin yıller keçer, Keçer, nesiller geçer, Şamilin ruhu ölmez! · Hırda: küçük, parça. Gadağa: Yasak Çiler: Saçar, d ağıt ır. 1 63
SABİR RÜSTEMHANLI
Dert Dili
Bu dilde anlaşırlar Uzak-uzak yıldızlar, Fısıldaşan çiçekler, Danışır derd dilinde. Kim kesib, harda kesib Ağacın kollarını Kesik kollar baş-başa Alışır derd dilinde. Bu dilin ilk kelimesi, güneşdi, oddan gelir, Birici gam havası Tanrı'dan ayrı düşmek! Buna göre yolların Kelefi bir eldedir, Yalnız yolun hakkıdır, Tanrı ile görüşmek! 1 64
SEÇME ŞİİRLER
İnsanın kainata Sesini duyurmağa Gönderilen kızıl val Musikidi - derd dolu. Nerde yaşam varsa Onu anlaya biler, Canlı varsa, derd de var, Hayat yolu-derd yolu! . . Aşar milyon yıllarıYer söner sesi sönmez, Bu dildi alemlerin Tercümesiz tek dili. Toprağa endirende Döner ekmek diline, Göylere kaldıranda Ruh dili, yürek dili... Ne vakttı yol gelirem Kader tacı başımda, Doğuşdan ölümecen Vuruş, kırğın,kazanç, iş ... 1 65
SABİR RÜSTEMHANLI
Yürüdükçe içimde Yeni bir dil hasreti, Hasretsiz öyrendiyim Yalnız derdin diliymiş! İnsan dil akrabası, Akıyla,karasıyla. Sevinci ocak gibi Karşısını eşenler Ocakda birleşmedi, Birleşecek yasıyla. Buna göre şairler Bir kaderin ortağı, Puşkine gülle atır. . . Nesim'ini soyanlar Buna göre Müşfikle Lorkanın talihi bir, Cavidin ağrısında Benim de kısmetim var... Pıçılda$mak: Fısıldamak Gohum: Akraba P\qldn: Ü nlü Rus şairi Neslmi . Ünlü Azerbaycanlı mutasavvıf_ şair Cavid: Ünlü Azerbaycan şairi M(qftk: Ünlü Azerbaycanlı şair. Lorta: Unlü lspanyol şairi ..
1 66
SEÇME ŞİİRLER
Eli Menekşeli Kadın
Saçları ağarmış, yüzü kırışmış yaşlı bir kadın kötüye dönmüş elinde ücce saplak menekşe gedir yolla yanından geçip giden insanları görmeden. İlglendirmir onu "bu yaşta çiçek ne, sen ne?" deye bilirler. Elece menekşeyle danışır ya da bu sihirli mikrofonla Tanrı'ya yerden röportaj vermişcesine tutub üzüne çiçekleri. 1 67
SABİR RÜSTEMHANLI
Torun elinden tutmuş gibi gedir Yüzünde üç saplak kar a ltdan çıkmış solgun menekşeli tebessümü. Gedir- belki de bu çiçeklere ömrünün en ağır itirafını edir. ya derdini açır özü de menekşe olduğu illerin. Ya da duyarak yakınlaşan sonunu Tanrı dergahına böylece gitmek isteyir, elinde menekşe karşılamak isteyir onu. Saçlarına taksaydı Kar altdan çıkıb diyerdim, yaz yakınlaşır... kızıl gül yaraşmazdı belki, menekşe yaraşır. (07 Nisan 2004J 1 68
SEÇME ŞİİRLER
Dağlara Kalkınk
Dağlara kalkırık gözüm büyüyor Seni de büyümüş görürem nese. Dünyanın sifeti deyişib tamam Sen de tanıdığım kadın deyilsen! Kar basmış ağactek şişdi kayalar, Yüzü bir-birine kısılıb burda. Bulud, paraşütler- beyaz köpükler Güneşin tellinden asılıb burda. 1 69
SABİR RÜSTEMHANLI
Ağaran zirveler- ağaran dişler, Dünya neye gülür özünden başka. Daha bu gülüşe baka bilmirem Başka şey görmürem gözünden başka. Orda bin yılların hatıraları Bahışın bu zirve karından tmiz Görünür şehirler bizi küçültür Onunçün dağlarmış ilk Vatanımız! Haraya bakıram seni görürem. Karda iz açacak Od bakışların Bir zirve gezirem duyğumuza ten Ucalan olmasın bizden yukarı! . . (09 Şubat 1997, DanbayJ 1 70
SEÇME ŞİİRLER
Tebriz'de Bayram Akşamı
Tebriz göz denizidi, Kara ümmandı Tebriz. Görer-görmez beni de Dalgası sandı Tebriz! Al yanak, kara çadra Gül eller akdı kardan, Kaldırıb beni yerden Arşa dayandı Tebriz! Neye dedim soğukdu, Her halımdan duyukdu Ben canamsa, o ruhdu, Ruhamsa candı Tebriz! 1 71
SABİR RÜSTEMHANLI
Bakdı yıllar evezi, Sordu diller evezi, Kucdu eller evezi Bana dolandı Tebriz! Çıkıb tarih pasından Toy bulunuptu yasından Deme göz sevdasından Bele cevandı Tebriz! Üzüne çarşaf atsa, Başını derde katsa Tekce gözü azadsa Yine isyandı Tebriz! Ne çıkıb gedeceyem, Ne hurda biteceyem, Gözlerde iteceyem Koyma amandı Tebriz! 1 72
SEÇME ŞİİRLER
1996. Yılın
Sonbahar Düşünceleri
Elli yaşın payızında Yaşamak isteyi Yaşadığından çok, Yüreğim şimdi hazırlaşır Asıl işini görmeye. Açıkdır tohum sepen Ekinçi eli kimi Ümidi var bu bahar da göyermeye! . . ( 1 9 Eylül 1996J Göyennek: Yeşermek, gelişmek 1 73
SABİR RÜSTEMHANLI
ı.
Dertli deyingen olar, Deyirler Benim derdim arttıkça Dilim bağlanır Özüme çekilirem. Kayadan uçan suyam İçime tökülürem ... < 19 Eyliil 1996J
2.
Sözümü ezberleyib Özümü beyenmedin Ne olar, farkı nedir? Neyim var, sözümdedir!. .. (20 Eyliil 1996J 1 74
SEÇME ŞİİRLER
3.
Bu kadar açık eli yummağa Cibim çatmır, Tebim yetmir Bu kadar söz arayan Dilleri doldurmağa . . . Çiynini ver kardeşim, Tek benim gücüm çatmır Bu yükü kaldırmağa ... (20 Eylül 1996) 4.
Ömrümü söze bağladım, Bilmirem niye ... Şiir yazmasaydım Ağaç ekerdim, Çocuk ellerini Bir almalık sevindirmeye! (20 Eylül 1996J 5.
Kuşlar ilk baharda yuva kurar, Ben son baharda . . . Kuşlar çiçeklerden yuva dokuyur ben saralmış yapraklardan . . . (21 Eyliil 1996) 1 75
SABİR RÜSTEMHANLI
6.
Göyde ağır buludlar, Yüreğimde gam yükü. Ne yağmur havası var, Ne de umut görükür... (23 Eyliil 1996J 7.
Tebessümü göyde kapıram Yüreğimde gizlemeye Gazetelerden sonra Elimi yuyaram Sözün kirini temizlemeye ... (20 Eyliil 1996) 8.
Yansa da gözlerde çilçirak gibi Ben şimdi bilirim ki kasıbmış dünya Yerin dallarından oyuncak gibi Bizi bir günlüye asıbmış dünya ... 1 76
SEÇME ŞİİRLER
9.
Basdırdık ... Dünyaya kar perde çekdi, Yolu itecek mi bilmek istedi Yürekten toprağa düşen bu halı Köyün yanağından silmek istedi... 10.
Ben de bir konağam dünyada söz yok. Ancak uzun sürdü ezamiyyetteyim. Başa vura bilsem öz işlerimi Yok idi gecikip kalmak niyet im . . . 11.
Zaman denizinin Kumlu sahillerinde Gezen bir şair vardı Sözünü yazdı kuma Unutkan hafızaya ... Deniz yuyub arardı. 12.
Koşa izimizden tor hörek bir de Zaman haps edib saklamak için Deli dalgaların harayı altda İten bir sevgiye ağlamak için . . . 1 77
SABİR RÜSTEMHANLI
1 3.
Savaş bitseydi doyunca gülerdim, Sözüm bitseydi rahatça ölerdim ... 14.
Bin yıldı sahilini döyeçleyir bu deniz Bin yıldı bu sahilde fikre gedib bendeniz ... Tanrı'nın elindeyken onun tükenmesi yok, Yazık! Birce kurtumla boşalacak badeniz ... ıs.
Bir parça bira içmeme bir sürü kuru balık ... Bir boş kabın içinde bir tayfa-kalabalık, Burda bir insan oğlu iştahına dur demir, Orda deniz yurdunda çok.atar harabalık . . . 16.
Ayrıldı bir dostum da sonuncu menziline, İçimde bir acı yok, içim sakitdi ancak. Sanki bir yad şehire alınıb biletimiz O benden önce gedir- beni karşılayacak . . . Açık eli yummak: Yardım et mek, para vermek. Ç�: omuz Çatmak: Varmak, ulaşmak Çllçiıak: Çıra ICasıb: Fakir, yoksul Fzamlyyt!t: lznl' ayrılma. 1 78
SEÇME ŞİİRLER
Yatmış Vicdanlar
Hardan gelir bu zehir, bu nifret hardan yağır, Toprak nasıl besleyir bu yılan-çiyanları, Bu cennet vatanımı cehenneme dönderen, Didergin ruhumuzu her gün talayanları ... Allah, döze bilmirem, al beni, apar beni, Yaşat şere sevinib, zülme uğrayanları Uca başlar kesilir, düz ellerle beraber, Sevirler boyun eyib, kandar yalayanları . . . Vecsiz vücutlarını saraylarda besleyib, Yetimlerin mülkünden ocak kalayanları. Azrail-cenabında deyişilib iştahı. İlan-çayan: Yılan, çiyan Dldergln: Karamsar Apamıak: Götürmek Kamlar: Etek Galamat: istiflemek 1 79
SABİR RÜSTEMHANLI
Putperest
Biz eski putperestik, Tapınmak verdişimiz!.. Secdegah aramakdan Başlanır her işimiz! Yılanın sürünmeyi, Kuşun uçmağı sırmış, Yüreyimiz taşa da, Ağaca da esirmiş. Koyun öz koyunluğu, Tosbağa çanağıyla, Kartal bütün kuşları Vahşi saymazlığıyla Dönüp bütümüş olub . . . Dağ görmüşük, tapınak Su görmüşük,tapınak Kurdur arkası ile Yüyürmüşük ... Tapınak! . . 1 80
SEÇME ŞİİRLER
Tükenende putumuz Puta dönüb atımız, Pişiyimiz, itimiz. Putların yularında Sürünüb milletimiz! Putlara muti olub, Ölüb katiyetimiz! Her padişah bir Allah Altından heykelleri, Bir putun eteğinde Milyonların elleri. .. Putlara göz dikmekden Milyon göz şüşelenmiş, Bir yolsuzun yoluna Milyon yürek döşenmiş. Yaşayırık ümidsiz, Ekmeksiz, susuz, etsiz Kala bilmirik putsuz. 181
SABİR RÜSTEMHANLI
El çal, elimiz kabar, Diz çök, dizimiz yara. İnandıkça aldandık Bu yapma Allahlara. Sitayişden yorulmur Bu putlar saltanatı. Cansızı canlı sayan Cesetler saltanatı, Biz Müslüman deyilik! .. Şamançı da Buddist de ... Ateşperest, Tanrıçı Neçe din bulut gibi Keçip başımız üsten Neçe kitab okunub Amma sanma biri de Ruhumuza tokunub ... Ha ileri yürüdük, Ha sabaha telesdik Müselman ola-ola Yene de putperestik. (08 Ocak 1 998) Pişik: Kedi Gondarma: Yapma, suni Telesmek: Acele etmek 1 82
SEÇME ŞİİRLER
Kopsun Milletden
Bu bizim Nahçıvan, bu bizim Muğan, Bu bizim Karabağ, bu bizim Şirvan, Hepimiz bir yürek, hepimiz bir can, Kim deyir ayırak kemiği etden, Ayırmak isteyen kopsun milletden! Sevine de bizimdi, derd de bizimdi, Benim öz Bakımdı, öz Tebrizimdi, Her ev öz evimdi bu memleketde Ayırmak isteyen kopsun milletden! Herkese süd verdi kaygıkeş ana, Bin il bin çay akır bir sonsuz denize, Didme bu alevi,elleri n yanar, Herkese pay düşüb son bereketden, Ayırmak isteyen kopsun mi lletden! 1 83
SABİR RÜSTEMHANLI
Hepsinin yüzüne açıldı bir dan, Aynı kaynaktandı damarlarda kan, Hepsini aynı tür döydü bu zindan, Yoğrulub çıkmışık bu hararetden, Ayırmak isteyen kopsun milletden! Buludu yağışdan, çayları selden, Aklı keserinden,kılıncı elden, Tanrı'nı ilhamdan, türküyü dilden, Gözü ışığından, aklı zahmetden, Ayırmak isteyen kopsun milletden! Kervanı geriye dönen deyildir, Güneşi göylerden inen deyildir, Yüz çayı bağlaşan, sönen deyildir, O mum ki, alışıb yanır kudretden, Söndürmek isteyen kopsun milletden! 1 84
SEÇME ŞİİRLER
Neden Danışınk
Bir deste danabaş, bir deste nacins, İster Duma olsun, isterse Meclis, Yalan öğütürse, yalan yeyirse, Her şeyi yalanla perdeleyirse, Başa hükm edirse ayak, bilmirem, Neden danışırık,neden bilmirem? Kaş ki, kanadlarım kırılmamaydı Ruhum bedenimden ayrılmayaydı Yaşaya bilmirem, gide bilmirem, Neden danışırık,neden, bilmirem? Hardan yolumuza çökdü kara sis, Hansı cehennemden çıkdı bu iblis, Canlı yok,canlının gölgesi gibi Yüz ilin şikesti, hastası gibi Nedir içimizi diden bilmirem, Neden danışırık, neden, bilmirem? 1 85
SABİR RÜSTEMHANLI
Şadlık isteyirdin, bu şadlık deyil, Kuldura kuldursa, azadlık deyil. Behresi buymuşsa bağımsızlığın, Yeyin bu behreni, özünüz yiyin Gören ayıldı mı vatan, bilmirem? Neden danışırık, neden, bilmirem? Bir nadan yol verir, gelir birisi, Şir ile tilkinin birdi derisi, Milleti, tayfası, yurdu bir şehir, Bizden ne isteyir bu heyvareler, Gelen mi haklıdır, geden, bilmirem Neden danışırık, neden, bilmirem? .. Duma: Rusya Parlamentosu Şikest: Sakat Didmek: Parçalara ayırmak, bölmek. Nadan: Cahil. görgüsüz, bilgisiz. Şlr: Aslan 1 86
SEÇME ŞİİRLER
Başlıksız Şiir
Dünen oğlum tutuklandı, bu gün de kardeşlerim, Yüreyime atılır kör şeytanın taşları. Sen adalet deyirdin ... Adaletin buydu mu? Beni ittiham edir anamın göz yaşları. Kim verdi ihtiyarı? Keçirtdiler yukarı Halkın son tikesine göz diken ayyaşları. Düşmanıma el verib kesirler elimizi, Bizden yakın sayırlar kudurmuştan. Celladdı ya melekdi- alıp toruna çekdi, Özünkü olmayanın bostanları hışlanır. 1 87
SABİR RÜSTEMHANLI
Yağmalayıb malım,kış etdi baharım Sevgi sanır nefretten yoğrulan alkışları İçe- içe kanını, yurdun evlatlarını Yurddan didergin salıb... kesib uca bağları. Dünen kabir kazanlar, bugün öğünç yazanlar, Hakk yerine- medhiye, dermanı behuş-darı Bülbüller susur, yorğun, çahalıb karga- kuzgun Sonumuzu bekleyir, bu cehennem kuşları, Kırk yıldir vatan deyib ulumuşsun kurt gibi, Mükafatı beleymiş el üçün savaşanların ... Behuş-dan: Yendiği zaman insanı uyutan v e bilincini yok eden bitki. 1 88
SEÇME ŞİİRLER
Memmed Aslan'a
Her gülün önünde ay diz çökenim, O gülden, çiçekden ne istiyorsun? Onlarda dağların hiffet çekeni, O kalbi kövrekden ne istiyorsun? O dümen zirveye yüklenen şele, O atlı Kerem'i arayan Lele, O kala sırrını açmayıb hele, O bağlı yürekden ne istiyorsun? Taş çektin, dörd yanın taşlara tayken, Çay çektin, ömrümüz akarı çayken, Özümüz bir rüzgar kanadındayken O öten külekden ne istiyorsun? 1 89
SABİR RÜSTEMHANLI
Çektin teraziye eyriynen düzü, Mevla da özünsen, derviş de özün, Cennet kapısını döyürse sözün Huriden, melekden ne istiyorsun? Göçtümü saçına dağımdaki kar, O karda ömrünün hesabın apar. Susursa soruna canlı adamlar, O cansız kesekden ne istiyorsun? İlham da dünyanın kaynar kazanı, Birinin oduna bini kızınır, Kompüter yazmamış lelek yazanı, O suskun lelekden ne istiyorsun? Ay koca dünyanın dede Memmedi, Dertler yüreyimde pembe-pembedi, Fatihler dünyayı düzeltemedi, O yazık felekden ne istiyorsun? 1 90
SEÇME ŞİİRLER
Bunlar Ne İsteyir Milletden Gören
Vuruşa bilmirse- milletden görür, Danışa bilmirse- milletden görür, Könlünde Alhlah'ın ocağı sön müş, Ahşa bilmirse- milletden görür. " Biz millet deyilik" Düşman sözüdür. Sakız gibi verirler ağzına, bilmir. Özge harabenin küllüyü güzel Öz yanan dağında kızına bilmir. .. Yolu eyri gedir, yolları söyür, Gözü eyri görür, eyir çınarı. Yılan da düz girir öz yuvasına Evinde düzlüyü bacarmır barı. Harabe: Yıkık, viran. 191
SABİR RÜSTEMHANLI
Siyasetçi
Bu acaib görüntü, Canlı iken taş adam, Tütün kisesi boyda Dağarcığı boş adam. Başı tütsü- dumanlı, Vicdanı sarhoş adam, On yıldir olmak ister Memleketde baş adam!.. Alimliyi yarımçık, Elmi kollektiv emek. İşi düz yüreklere Eyri söz itilemek. Beş on duzsuz yumoru Her yerde hütülemek Özünü kurutmakdan Ruhu kurumuş adam. On yıldır olmak ister Memleketde baş adam!.. 1 92
SEÇME ŞİİRLER
Dözüm Allah, dergahından bana sabır ver, Katiller yemleyen her güne dözüm. Özüm öz evimdi haps olunmama, Özüm, öz yurdumda sürgüne dözüm! İşğale, zulmete, ölüme bilmem, Hiyanete bilmem, zülüme bilmem, Kelepçe vurulmuş, dilime bilmem Eynimde cehennem kürküne dözüm! Tabutum başında gül deyir bana, Gülmesem yüz kirli el deyir bana, Kişiler öğüten bu değirmene, Kulların hükümdar börküne dözüm! Göyden tesellimiz gelir söz ile, Sözle de işimiz çetin düzele, Yaşam kazancını minnetsiz ele Koyma telheklerin erkine dözüm! Kurt-kuş suvaşa elin canına, Kardeşi susutma kardak kanına, Ya beni bir yolluk apar yanına, Ya koyma bu aksak terkine dözüm! Nöker: Kötü insan Dözmek: Sabretmek Telhek: 1 93
SABİR RÜSTEMHANLI
Ebediyyet Uykusu
Geceler yata bilmirem, Bakıb elin uykusuna. Gülle deyir, kan çilenir Gönlümün ilk duygusuna. Dünya burulğanlı sudur, Uyub gitsen, seni udur, Başda kanatlı arzudur Yetişmeyir çoğu sona. Gözüm karanlığa ışık, Ömür hayır-şer karışık, Ya mermiye uyanmışık Ya menekşe kokusuna. Aldım hakkın sorağını, Sırr yandırır dudağımı, Açın mezar yatağını, Ebediyyet uykusuna ! Çillenmek: Saçılmak. 1 94
SEÇME ŞİİRLER
Dünyam Küçülür
Dünyanı gezirem dünyam küçülür, Yolun makasıyla biçilmirem ki. . . Bulut doğramışam, deniz içmişem Göğsü eriş-arğaç keçilmirem ki. . . Ayak yoruldukça süreti artar, Ömür azaldıkca söhbeti artar, Şöhret artıranın geybeti artar, Ak karga ... Desteden seçilmirem ki. . . Duygumu tutmuşam kovhar kaşına, Bahar hevesimi koştum kışıma Derdi şerbet gibi çektim başıma Ben de kedehlerde içilmirem ki. . . Balaca milçekdi balaca naşı, Yoluma kim düzür balaca taşı, Adamlar gözümde balacalaşır, Onlara koşulub küçülmirem ki. . . Eriş: Halı tezgahındaki enine ipler Arlaç: Halı tezgahındaki dikine ipler. 1 95
SABİR RÜSTEMHANLI
Teklik
Çiçiklerin gözünde kuruyur son damla yaş, Bulutlar göl yüzünü karaldır yavaş-yavaş, Günün suallarını makaslayır bir ucdan Tamamlanmış halinın erişini kesentek, Duman taşan süd kimi doldurur dereleri Gözlerimi pamukla örtmeye telesentek. Bin yılin hatırası taşa hopur an gibi, Yalnızlık örtür beni kranit yorgan gibi. Ne ocak, ne işartı, ne bir insan heniri, Zaman oğru sıçan yüreyimi kemirir Demek bu yaşamaktı- üzgün, ayrı, kimsesiz, Sinen boşalan bilir yurd, kurumuş, ölü deniz. Saçından asılan gibi, kırk kapı arkasında, Erisin gençliğin zencirlerin pasında, Bin kaya arasında mamırlanmış taş gibi, İnsan iken toprağa, ağaca yoldaş gibi. Ne geceler sübhedek beni ezen günahım, Ne Alah ümidine güvenip yaşamağım, Ne döyüşken cesaret, ne unutkan sarhoşluk, Ne sevinç, ne teessüf, fekat acı bir boşluk ... 1 96
SEÇME ŞİİRLER
Ne nefret var, ne sevgi, Ne görüş, ne ayrılık, Bir avuç su içinde parmak boyda bir balık! İlahi ben nerdeyim,nereye attın beni, Niye yerin üstünde, yersiz yarattın beni, Marsın kuru sahrası, ya ay taşı olardım, Belke özge planet burdan yahşı olardı! Canamsa ruhumu ver, kuşumsa kanadımı, Yoksa kimim, neciyim, nerden buldum adımı? Ne geçmiş, ne gelecek, ömür geçti an gibi, Sessizlik örtür beni, kranit yorgan gibi! (09 Eylül 1 999J Telesmek: Acele etmek.
İşartı: H ışırtı 1 97
SABİR RÜSTEMHANLI
Elçibey'in Ruhunu Tanrı Kaytarar
Araz Elses okuyurdu Elçibey için Bin-bin diri yanında yüz tutmuşdu bir ona Dünyanın unutduğu kadim bir ruh dilinde Ulayırdı bu dili anlayanın ruhuna. Sazın fırtınasında duygumuzun tarihi, Mete'den Nadir Şah'a büyüklerin ağrısı Simlerin ışığında kovuşub birbirine Bin yılin ayrısıyla, bir gecenin ayrısı. Ayrılıp gide bilmir, durub başımız üste, Ayrı bir dünyadan da dokunur sarı sime, Bakır sonuncu kere"dostların" yüzüne, Onsuz fakir görünen vatan adlı tılsıma. 1 98
SEÇME ŞİİRLER
O şimdi gamdan yüksek, ne göz yaşı, ne ağrı, Yasin, dua, özge dil- bu dünyanın malıdır. Savaşlardan yarımçık giden döyüşçü için Yurdunun en döyüşken marşı okunmalıdır. Bir hava ki, yol gelir tarihin o başından, Belki Tanrı evinin kapısını açan ses. Mahşerde vatanının havası duyulmursa, Yüz-yüz melek de gelse, onunla konuşamaz. O kimdir? Savalandan bir bahar esintisi Umudunu körükler amma milyon yüreyin. Araz Elses okuyur fakat onun sesiyle, Milleti silkeleyen sesidir Elçibeyin! Uçan küskün ruhlardı, sevilen ruh kalır, Bizimle bir sırada� bu namus savaşında Elçibeyin ruhunu Tanrı gönderir bize Birinin gülüşünde, birinin göz yaşında! Kasıb: ı:akir, yalnız, hakir. DincUrebtlmelt: Tatmin etmek Gaytamıak: Geri vermek. 1 99
SABİR RÜSTEMHANLI
Baş Taşı
Yakınlan yakında yanıb yakılır, Fikrimi dünyanın o başı çekir. Açık pencereden çağırır güller Benise sağalsız çay taşı çekir. Bir yüzü kurt, bir yüzü koyun Ayırabilmedim yasıynan toyun Vatanı ayağa saldı bu oyun Ruhumu bir meydan savaşı çekir. Fikrimi çayır tek bürüyen ne çok Kölgetek arkamca yürüyen ne çok Sevinci süd kimi çürüyen ne çok Beni yetimlerin göz yaşı çekir. O kadar kansızın kanadı var ki, O kadar gönlümü kanatdılar ki, O kadar başıma taş atdılar ki, İndi de başımı baş taşı çekir. Toy: Düğün, şenlik.
200
SEÇME ŞİİRLER
Mezara Daş Ekilir
Mezara taş ekilir Toprağın dişi artır, İnsanı çeynemeye Köhne verdişi artır. İşledikçe değirmen Çahçaha yatır zaman Elenib gedir insan Allah'ın işi artır, Hey yaz, hey söze köçür, bin-bin mucize köçür! Ruhlar o yüze köçür Bu yüzün taşı artır. Çahçaba: Değirmen taşı döndükçe ona dokunup ses çıkaran bir çubuk. 20 1
SABİR RÜSTEMHANLI
Niye Korkur
Başlayandan doğru deyip, doğru yazıpsa Bu söz, yazı sınağından dil niye korkur? Tamahkarlar vızıldaşıb uçup gidecek, Güzelliyi göz çıkaran gül, niye korkur? Dünya onun ateşinden kızınıpdısa, Gelip-gelip bir ocağa kısılıpdısa, Varlığını döyüşlerde kazanıpdısa İlk döyüşdü, son döyüşdü? El niye korkur? Ya ölümdü, ya kalımdı. Yollar direnip, Oku ruhum, cengi adlı bu zümzümeni, Tanık olsunlar düşmanlarım oyadır beni Karışkanın gölkesinden fil niye korkur? Gaıqka: Karınca Zümzüme: Dudak allı okumak 202
SEÇME ŞİİRLER
Siz Ne Umursunuz Bu Gidişatdan
Bizi kananlardan bizi danan çok Hırda oyunlarda hırdalanan çok, İş gören tek-tekdi, kurdalanan çok, Siz ne umursunuz bu gidişatdan? il kurulan harabeler bu, il yazılan salnameler su, Millet kahramanı, ya Rus casusu? Siz ne umursunuz bu gidişatdan! 70 70
Ah namussuz yalan, ah satkın yalan, Millete yalmanıb milli olmusan. Elin gayretidi ortada talan, Siz ne umursunuz bu gidişatdan? 203
SABİR RÜSTEMHANL
İster fitne büyüt, ister tohum ek, İster dert bağışla, isterse .yürek, Ağız-ağızayık aç canavartek Siz ne um ursun uz bu gidişatdan? Ben sözün ağası, söz benim kulum Ben hakkın yolcusu, han benim yolum, Duvar taşı olum, baş taşı olum Siz ne umursunuz bu gidişatdan? Gündüz gölgelenib ay güne dinmiş, Sevgi kısırlaşır, kin kine binmiş Alah'da şeytanın terkine binmiş Siz ne umursunuz bu gidişatdan? Hırda: Küçü k Gurdalamak: K u rcala mak Salname: Ü n lülerin hayat ve mücadelelerini anlatan eser. 204
SEÇME ŞİİRLER
Bu Bayan Şiir İsteyir
Firavuna
"Şiir"deyir bu hanım, ancak yürek isteyir Şiirin kolları üste azizlenmek isteyir Kül basan ocakları belki şiir yandırdı, Mürgüllü duyguları kelimeler uyandırdı. Sevgi, görüş, ayrılık ... ötüb keçir an gibi, Dünyada oğru yoktur soygunçu zaman gibi Her şeye eli çatır, denize de, göye de Bin yılda bir doğulan eşsiz güzelliye de. Tek şairin şiirine dokuna bilmir zaman Kızlar sevgi yaşında boylanır mısralardan. Başkası duymayanı şair, sözsüz duyacak, Açılmamış yüreyin sırrını okuyacak. Saçlar tarağa yatmır, taranacak söz ile Gözden korunmayanlar korunacak söz ile 205
SABİR RÜSTEMHANLI
Şiir deyir, gönlünün isteyi sevilmekdi, Vurulub birisine vurgunlukdan ölmekdi Bu Tanrı vergisini anlayan bir er ola, Onu yad bakışlardan koruyan siper ofa. Kudurgan erkeklerin sözünden korumağa, Yolunu şaşıranda, özünden korumağa Bu giybetçil dillerden Bu kirlenmiş ellerden, Yarı yolda dayanan bu yarımçık erlerden, Şeytan kurgularından, örümcek ağlarından Çekib basa bağrına, deye ki, benimkisen, Sen ruhumun bircesi, üreyimin tekisen. Şiir isteyir bu hanım, onu duyan bir şiir, Yalnızlığın elinden oğurlayan bir şiir. Gelinliyinde nene, neneliyinde gelin Bu kadar insanlara kaygı payladı, besdi, Güzeli vesf edende artır sözün deyeri Söze kavuşan zaman güzellikler ölmezdi. (2003) 206
SEÇME ŞİİRLER
Sen Yola Çıkmışdın
Hakikat Habipbeyli'nin hatırasına Sen yola çıkmışdın bir hoş sefere Yolların özüde azarmış bacı, Azrayil istese ölüm hükmünü Gözle kaş arası yazarmış bacı. Kardeş mi düşündün, oğul mu andın, Yoksa yol kısmeti sene eyandı. O hettin üstünde neye dayandın, O da bir keçilmez hasarmış, bacı. Üç ümid yelkenin, üç balan vardı, Yüreyin onlarçın kabar-kabardı Cemalın Tanrı'dan ışıklanırdı Tanrı yazdığını pozarmış, bacı. Senin her gelişin toydu, düyündü, Kardeş sevgisine çok mu öyündün Bize telesirsen gör neçe gündü Sen deme menzilin mezarmış, bacı ! . . 207
SABİR RÜSTEMHANLI
Bakı - Nahçıvan Uçağında O boyda ruhum esir Üç otak arasında Kışlakdan yaylayacan Düzle dağ arasında. Ömür kulağı sesde Doymadı bu heves den Hep zildeyem hep peste Bir sorak arasında. Tikan boyda gülümle, Sus söyleyir dilimle, Günüm keçir ölümle Yaşamak arasında. Her tarafım hisardı Ne garibe güzardı İşdi, evdi, pazardı Üçbucak arasında. Şöhret, vazife, maşın, Sonu yok bu savaşın, Gideceyik üç arşın, Ucuz ak arasında. 208
SEÇME ŞİİRLER
Deyilem
Ben sevgi türküsüyem, Döyüş cengi deyilem . Her canlıya çevrilen Av tüfenki deyilem . Gönlümde çiçekli yaz, Ruhum kar gibi beyaz. Korkum olsa da bir az, Ölüm rengi deyilem. Bir yolam gidib gelen, Bir gözüm ağlar gülen, Sevdalıyam hakk ilen Tek seninki deyilem. Tuşlanmak: Çevrilmek 209
SABİR RÜSTEMHANLI
Bir Gün Dağa Geldim
Bir gün dağa geldim dağ düşünüyordu. Üstüne çökmüşdü dumanlı keder. Boyuna ne kadar öğünçler dedim, Halını bozmadı bir zerre kadar. Taşların buz gibi soğuktu yüzü Gamdan tutulmuşdu kaynağın gözü Oba yollarını ayrılık üzür. Sevgim gecikmişdi, gelişim heder... Yollar intizarda, gökler kövrekdi, Söz desen bulutlar hönkürecekdi. Ocaklar yerine yanan çiçekdi, Çehlimsiz, çığırsız çemen teze ter. . . 210
SEÇME ŞİİRLER
Kayıtdı ruhuma deli hayretim, Dolandı başıma öz tabiatım, Bakanı olmayan güzellik yetim, Görünen çirkirçin yüreyin kadar! Dağ dedi utanma, öz yolundu, geç Git öz geçmişinden kısmetini seç, İçmek isteyende öz suyunu iç, Çiçek arayanda öz gülünü der! (23 Şubat 1998) İntlz.tr. Beklemek Kövıelmek: Duygulanmak
21 ı
SABİR RÜSTEMHANLI
Ebedi Sevda
Yeşilken kötüklenen Yüz yana yıkılmakdan içeri çiliklenen, haram pul, haram tike, haram müfteden gelen, ekmekten suyunacan her şey müfteden gelen, ne kadar yetişse-kal. . . düşüncesi, inamı, dili, fikri d e ithal, korkan şimşek çakanda, leysan yağanda korkan, karanlık yuvalardan yüze çıkanda korkan, toprağın sevincine arkları bağlanmayan, bir çiçeyin mehrine sıkılıb ağlamayan Beni anlamaz asla! 212
SEÇME ŞİİRLER
Elimiz üste düşmen eli koyanlar !aylası duasını minetle okuyanlar, unudanlar bin yıllik yolun-izin dilini, dünyaya sığışmayan derdimizin dilinine bilsin hardan gelir gözümüze çöken gam bu göylere bağlılık, bu sınırsız düşüncem, Çinden Kobustanacan yazılı daşlarımın toz basan aynasını silip baka bilmeyen gündoğan sevgisinde her gün doğa bilmeyen hardan duysun içimde yaşayan büyük ruhu, hardan duysun ne demek bu ebedi, bu ulu, bu yorulmaz Türk ruhu? Onlara deyen var mı Altaydan Balkanlara Tanrı'dan Savalana, kopuz simleri kimi uzanan tarih yolu halen kökten düşmeyib biz göylerden gelsek de, yolu ben ağartmışam, yollar göyden düşmeyib 213
SABİR RÜSTEMHANLI
Paramparça bölünmüş, Yürüşden yorgun, ezik, Ancak hakka hamile, Yene tarih yolunun Her yoleusu-Bu bizik! Bu bizik, benim, sensin ... bu gün yorgun, cüssesiz, sabah fırtına gibi, dünya boyu esensen! . . Bunlar... b u etnomüştebehler bu retrokomünistler, demokrat, islahatçı, klobalçı faşistler, ve onların kulları, Azerbaycan soyadlı hediye çocukları Beni duyamaz asla! Duymaz damarlarımda dolaşan kaynar kanı, Tanrı'yacan yol çeken Bu ebedi sevdanı! (2002) Dinçlik: Dinlenmiş, rahatlamış İcaı.eli: İzinli Çllildenmek: Parça parça olmak Leysaıı: ince bahar yağmuru Etnomüştebeh: Etnik ayrımcılık yapan 214
SEÇME ŞİİRLER
Bu, Menim Halkım Deyil
Millet halk deyende onları düşünmedim yazmadım onlar için paradan başka kağıt tanımayan, karnı baş evezi nadanlar üçün! Alış- veriş dilinden başka dil bilmeyen sürü- salakhana sırasında ... hangi keçi aparacak onu bıçak altına farkına varmaz! ruhunu itirmiş köle bir nesli silah kurtarmaz! Sekkiz ya elli milyon suratsız kitle heç olmayıbmış gibi çekilib gidecek bu sahneden çekilib gidecek milyoncu görmemişler siyasetbaz kemişler, ancak feleyin çarkı yine durmadan döner. Yazık ruh ekincisi yurdu becerenedek, kötük kebristanından orman cücerenedek! 215
SABİR RÜSTEMHANLI
Benim halkım bir ruh ağacıdı çiçeklerini soğuk vurub, meyve vermez bu payız, kuraklık vakitsiz soldurub yapraklarını, yaprak tabutlandı küçeler boyu akan, ağaçlar gölgesiz sıkılan, neğmesiz darıkan ... amma başı göylerde, suyunu kesenler bilmirler onun su yok, söz içdiyini, dünyanın fesillerinden önce üreyimin yazından keçdiyini. Devletden önce sözle çekmişem sınırlarını, bin yıldır yürek tellerim tikanh meftillerden daha gözel koruyub yurdu. Kerkükden beri kimseni bırahmadı Fuzuli-ordu! 216
SEÇME ŞİİRLER
Hetai at üstünde beş yüz yıldır dolanır gece gündüz memleketin başına, Bakır şah onurunun sonucuna, yasma! Kılmçla yara vurdu sözüyle melhem koyur milletin yarasına ... Yazık koca Elesker! dağlarının başında Göyçe viranesinde teklik onu köynedir. Ordusu çıkıp gedip osa öz yerindedir. Benim halkım sizler deyilsiniz kardeş! o ucadır bizlerden, büyüktür özümüzden Analar darıkmasm millet doğulacakdır hamile sözümüzden. (09 Nisan 2004) PJesker.
Azerbaycan halk şairi, aşık. 217
SABİR RÜSTEMHANLI
Gölge
Vatan bir tarafa, millet bir yana Bu insan bilinci deyildir beyler, Bu turna bilinci, arı bilinci, Karınca bilinci deyildir, beyler. Petek intizamı,katar birliyi, Karınca gayreti gülmeli deyil, Hayvan da özüne kıymırsa, bir bak, İnsan öz eliyle ölmeli deyil. Bizi de sınadı menseb, vazife, Yüz yana sesleyir şeytanın sesi. Bu toprak üstünde iki gölge var, Tanrı gölgesiyle, kürsü gölgesi. Bundandı beynimde karışır tez-tez Allah'ın emriyle, hakimin emri. Göyün ibadeti yadından çıkır Yerin Allah ları seni gemirir. 218
SEÇME ŞİİRLER
Üstünde Sensin, benim,yürekdi Şükür dünya büyükdü Allah, ne güzel yükdü Kollarımın üstünde. Sevgiler saralarak, Dökülür yaprak- yaprak Ümid körpüsüne bak, Sellerimin üstünde. Ne bir ağrı, ne fikir Beni meydana çekir Gençlik sarayı tikir Ellerimin üstünde Günlerim gitdi heçe Gündüzüm oldu gece Bu yazık dözmüş nece Yollarımın üstünde. Yürek kotanı çekdi, İlham toprağı ekdi, Açan solmaz çiçekdi, Kollarımın üstünde. 219
SABİR RÜSTEMHANLI
Sonuncu Bilet
Bu ayrılık olsa da, ayrılıkdan kaçmakdı, Derdden havalananda kanadlanıb uçmakdı. Üzüme gülenlerin her kelimesi dikenli, Gidip gurbet ellerde yalnızlığı uçmakdı. Sırrını silah eden sırdaşların elinden Dil verib, dilbilmeze yüreyini açmakdı. Son baharın elinden dumanlandı başımız, Sevgi tokluğunun da bir ilacı acmakdı! Bir bilet de almışım Tanrı'nın katarına Şimdi işe yaramır, yarayır ecel vaktı! .. 220
SEÇME ŞİİRLER ·�
Gelme
Onsuz da sonbahar yapraklarına benzer gemiler Kopup gidip sahil budaklarından, Yükü sevgi dolu günlerimiz, Bu garip yuvanı soyudur rüzgar. Şirmanan it gibi dalga diliyle Bizim izimizi yala yır deniz. . . Onsuz da tersine yazılıp b u yazı, Sonu yürek ağrısı. Onsuz da keder saçır boş kalmış yollar, Sinesine eyilib başı serv ağaçlarının Darıkan kan çınarlar Gidenlerin ardınca aramsız el eleyir, Kopan yapraklarıyla kaderi şilleyir. Gece Eldar şamları vıyıldayır kurt gibi, Yüreyinin ağrısı rüzgarlar açılır. O da benim derdime tel-tel olup eriyir Her teli iyne kimi üreyime sancılır. 22 1
SABİR RÜSTEMHANLI
Onsuz da sevgimizin göyünü bürüyüb çen Bıkdık kanadımızı bükülü saklamakdan. Sevinç ile kederin yuyuldu sınırları Gizlice ağlamakdan ... Bu sırr kalasına kiminse eli yetmez, Yüyürse de üstüne bu dünya ordu gibi. Sevgi bizi deyişib başka cilde salacak Öz torunun vurğunu barama kurdu gibi... Sonu bele olacak! Gülmeli deyil! Gülme! Gelme! Şlrmanmak: Ayakta sürünmek Şlllelemek: Tokatlamak Glzllnce: Saklı ağlamak, gizli gizli ağlamak. 222
SEÇME ŞİİRLER
Pir Kulu
Aşağılar dumandı, Tekçe Pirkulu açık, Tutulub kafir yolu, Kalır Pir yolu açık. Burası rasathane Boylanır yana-yana, Allah'ın asimana Çeken hür yolu açık. �öz görürse ta ne sırr, insan özü sırr gezir Min menzile telesir, Tekçe bir yolu açık. Pir Kulu: Büyük Kafkas dağlarında ünlü rasathanenin bulunduğu yer. Yıl boyunca burada gök yüzü açıktır. 223
SABİR RÜSTEMHANLI
Kalır
Ömür çürüt, dünya kazan Yüklü çetin, yüksüz asan, Sen yolcusun, ben yol azan. Yolcu gider, azan kalır. Hak nahakka boğulsa da, Düz teklenib sıkılsa da, Minareler yıkılsa da Minber gider, ezan kalır. Çemenemse, sen kuzusan, Sohbetemse, sen duzusan, Sevdam ızın yıldızı, Sönende fezan kalır. Işığımı günde görme, İmanım dinde görme Sazı benden önde görme, Saz kırılır, ozan kalır. 224
SEÇME ŞİİRLER
Sevgime Dokunma
İlahi, neyin var, al, apar benden, Tekçe sevgime dokunma! Ne bir temennası, ne bir mihneti, Milyon yıl toprakda şeklini çeken ... Ekinçi elini mat koya-koya Her gün ruhumuza güzellik eken Bu fırtına aşkım, bu tufan aşkım Kimin yüreyine deyibse, desin, Kimin göylerine bulud getirib, Kimin ağacını eğibse desin Dağların ağaran başını sevir, Çayların göyeren daşını sevir, Yollara vurulur adımlarıyla, O gölün balığı, o çölün kuşu, O oba harayı, o dağ yokuşu Belece minnetsiz azizlenirse Dokunma sevgime, dokunma menim! 225
SABİR RÜSTEMHANLI
Onsuz da bu çemen sen becerendi, Seni yamsılayır bu ekib-biçen. Zaman sensizlikden sene kederdi, Yollar da kapına yetişenecen ... Bu güzel dünyada sevgi payımsa, Onsuz yüreyimi bürüyürse gam, Yüreyin seninçin darıkır demek, Ben seni sevmeyi öyrenmekdeyem ... İlahi sevgime dokunma benim, Ruhuna benzerse neyi pisdi ki? Şeytana vurgunun menzili ayrı, Allah'ın bendesi Allah'a çekir! . . İlahi, sevgime dokunma benim, Tek seni gösterir bu sırlı güzğü. Senin görüşüne gelende bir gün Ne payım olacak sevgimden özge! . . (200 / ) Eklnçt: <,:iftçi Sehavet: Eli açıklık 226
SEÇME ŞİİRLER
Yaşını Deme
Te11Zileye
Ad günün mübarek sevincim, derdim Bu güne en güzel duygumu verdim Sözüm gül-çiçekdi, yoluna serdim, Çiçek yaşındasan, yaşını deme! Belki bahar geldin, belki kış geldin, Belki mezarıma soğuk taş geldin, Ne zaman geldinse bana hoş geldin İstek yaşındasan, yaşını deme! Hasretin sel idi, akını sana, Ne kadar türküm var, okunur sana, Gülün leçeyi de dokunur sana, Kövrek yaşındasın, yaşını deme! 227
SABİR RÜSTEMHANLI
Güneş ışığından indirib belki, Beni baht atına bindirib belki, Allah cennetinden gönderib belki, Melek yaşındasan, yaşını deme! Kanını kaynadır bu garip ocak, Ruhumu dinceldir bu ev, bu otak, Sırrımı okuyan derdime ortak, Kömek yaşındasan, yaşını deme! Sevgi yaşayırsa yılın farkı yok, Könlük senindirse dilin farkı yok, Sinemde, sinende, gelin farkı yok, Yürek yaşındasan, yaşını deme! (28 Kasım 1996) Ad günü: Doğum günü Leçey: Gül yapraklan 228
SEÇME ŞİİRLER
Dünya Özü
Dut. . . dut ... dut ... Telefonun o başında Namelum bir boşluk Çaresiz sükut ... Sanki o doğma evde Ne hay veren olubmuş, Ne danışan, ne gülen, Sanki son anlarımdı Telefonun sesiyle Yokluğuna dökülen. 229
SABİR RÜSTEMHANLI
Yüreyim atlanır lal karanlığa İlk defa duyuranı Hayat ses imiş. İlahi bir anda itti her şeyim Sabah da, akşam da, lap abes imiş! Haraymış, feryatmış bu dünya özü, ben sesin içinde yaşayırm ışam. İlk defa yüzümde ölüm nefesi, sensiz,ruhsuz kalan gezeri taşım! Üstüme yırtıcı dalgalar gelir, Sonsuz karanlıkda batar gemim de en şirin sözlerim sene yetmedi Çattıra bilmedim gileyimi de . . . Yalvarıb deyerdim: kaytar o sesi Bari yaşamaya hevesim olsun. Sevgimi söylemek bir yana, bari "İnsafsız" demeye bir kesim olsun . . . 230
SEÇME ŞİİRLER
Dut . . . dut. .. dut ... Ölümden beter bir sükut... Orda bir kapı var kulak asmazdım, gecenin ne vahtı gelsem Zilini basmazdım. Açıkdı kapı, arkasında isti kolları, ağzımı açıb söz demeye koymayan öpüşler, uzun-uzun bir gece sevgisi bol bol . . . 23 1
SABİR RÜSTEMHANLI
Orda bir kapı var o zamandan unudub bağlanmağı, arkasında bir hanım boş kalıbdı kucağı. "Ahır ki"geldin sözü kara kaysak bağlayıb rengi solan dudak.da yalnızlık etri gelir nem bağlayan otak.dan ölüsüne göz yaşı kalmayıb Ben diriye ağlamak.dan. Ben de öz dünyamda tek, yaşamıram ölmürem. yolumu kesen im yok, neye gide bilmirem? 232
SEÇME ŞİİRLER
Bu Sensin İnan
Sıkıcı günlerin soğuğu bitdi, Ruhuma el çekdi ılık bir seher, Ağır havanı kovan açılmış pencereler, denizin duru havası, ilk cümlesini yazacağım yazı dünya doğulacak zerre duyğudan ... Bu sensin inan ... Yolcu, bu komanın yanından ötme, Alması göylerde masa ldı, dinle! Koy şehli çemene düşsün çehlimin, Duvarlar ısınsın hararetinle Birce bakışından yanacak ocak, Her şey kayıdacak ilkin rengine, Güller açılacak gül dudağından Bu sensin, inan ... 233
SABİR RÜSTEMHANLI
Biraz mürgülüydüm, biraz da yorgun Yüküm bir kervanın yüküydü sözsüz. Her gün dört yanımda evler ucalır, Benimki kuruca hörgüydü amma. O da ki,bir azca yerden aşağı, Kiremit gerekmez, damı toprakdan ... Kimdi "teze" eve göçmeye koymur? Bu sensin, inan . . . Ben ki, isteyimin yazındaymışam, Neymiş dünyamızı kefil saraldan. Ürek soyuyanda ne farkı varmış O mermer sarayın, toprak saraydan. Bağla kapıları, kes bu yolları, Haps ele, bırakma beni yanından. Sırrını gezirdim ölümsüzlüyün, Bu sensin,inan! 234
SEÇME ŞİİRLER
Bu Kadın
Yarıya bilmedim yer adamından, Taladı içimi soyguncu külek, Belki de Allah'ın bir armağanıydı, Bahtıma göylerden gelen bu melek. Uçuşda kanadım, deyişde sözüm, Döyüşde silahım, ocakda közüm, Bu kadın, ruhuma dolan bu kadın, Köçümden yadigar kalan bu kadın ... Yaprak da saralır, çiçek de solur, Bizim baharımız her an taze-ter. Sen deme dünyanın her mutluluğu Sevgiden başlanar, sevgide biter. Erki de şirindi, nazı da bele, Bu da bir kısmetti, yazıdı bele! Sırdaşım, yoldaşım olan bu kadın, Sonuçta baş taşım olan bu kadın . . . 235
SABİR RÜSTEMHANLI
Hanım
Bu yollar kalacak benden sonra da Kimse aparmayıp yolunu özüyle Kalacaksan tek ... Yalnızlıkdan üşüyen çiçek ... Koluma girmek isterken Elin donacak havada. Kollarım sarmayacak üşüyen omuzlarını. Yanağım yanağına tokunmayacak Yüz-yüz türkü yağsa da başına Benim türküm okunmayacak. Dünyanın her yönünden Bağıracak hatıram Sevinçli gerek. 236
SEÇME ŞİİRLER
Geçdiğimiz ellerden denizlerden, dağlardan yürüyecek üstüne ötüşen günlerimiz temennasız tertemiz... ne derd yada düşecek, ne de ki, umu-küsü. Siyah rengi hoşlamır geçmişlerin güzgüsü ... Kadrimi bil, ya bilme ruhuma ayan olar... Bensiz yalnız sözlerim ömrüme hayan olar! .. Kqluımak: Bağırmak Ayan olmak: Belli olmak, bilinmek 237
SABİR RÜSTEMHANLI
Teki Sen Yaşayasan
Niye kapalı kapına çırpılır duygularım Kapının o yüzünde olanları bilmeden Gönlümde çiçek açır bir günah gece-gündüz Fikrimde sırr ağacı boy atır ekilmeden! Sonu uçurumsa da yine çağırır bu yol, Yandırıp kül eleyen bu alevdan kaçılmaz Ne vakt biçildi gören bu giyim eynimize, Bir ömür odlansak da son düymesi açılmaz. 238
SEÇME ŞİİRLER
Hiç özüm de bilmirem senden ne isteyirem, Belki bir udum hava, belki bir damla yağış, Belki yürek özünün en güzel duygusunu Öz sırrlı mabedinin kurbanlığı saklamı K! Aramızda geçilmez dağlar ucalırken Bir sesin ışığından ne umulur göresen ? Herenin yazılmışı alıp aparır onu, Bu talih akarım hayan dönderesen. Here bir planetde, here öz kafesi nde, Ancak yazık ruhumuz aralıkda didergin . . . Niye sana açıram sırrlerımı göresen, Bu sırrı de özüyn aç, adı nedir bu erkin ? Teki ömür bitmeye, teki sen yaşayasan Dünyanın sen yüzünden umut yelleri ese, Hiç özüm de bilmirem, senden ne isteyirem Bütün isteklerimin sonucu belli ise . . . Eyn: Beden 239
SABİR RÜSTEMHANLI
Ben Gurbet Adamı Deyilem
Ben gurbet adamı deyilem, beyler, Kısmetim yazılıp, başka tür olmak, Benden ancak eken, taş yonan olar Ancak gurbetlere mühacir olmaz! Beş-on gün dözerim eylence için Biraz dağı çeker, meşesi çeker Yeni bir kitabı verekleyerem, Ya da kızlarının neşesi çeker! Di gel ki, aniden deyişer halım, Lap ele sevginin gür ocağında, Lap ele sevincin kaynar çağında Burnuma vatanin havası gelen, Ü stüme ardımca dünyayı gezen Hazarin bir deli dalgası geler! 240
SEÇME ŞİİRLER
Dolar kulağıma anamın sesi, Gam yağar gurbetin güzelliyine, Cennet havasından bezse yüreyim Uçar Kobustanın yavşan iyine. Tuzlanan topraklar Muğanda, Milde Ayna gibi aslımı gösterir bana Gurbet, bu celladlar giriftarında Çaresiz neslimi gösterir bana. Uçuk mekteplerde yoksul uşaklar, Zekalı yurdlarım ışığa muhtaç. Hangi kemfürsete bırakıp gidek, Hangi zatıkırık bulacak ilaç. Bu nefsieyriler- zehirli nefes Yurdun baharını soldurabiler! Uzak düşen kimi vatanın derdi Çiynime yüklenir, taşımak olmur. Her yan rahatlıkdı, di gel ki burda Şerle vuruşmazsan yaşamak olmur! Ben gurbet adamı deyilem, beyler Gurbetin sevinci derden bahadı. . . Girtftaı: (;irişmiş, karışmış Kemfllrset: Kötü fırsat Zatıkınk: Seviyesiz, saygısız Nefsieyriler: Doğru olmayanlar 24 1
SABİR RÜSTEMHANLI
Deyilsen
Dönüp düşman oldun, yağı kesildin Sana cevap verim! Kişi deyilsen! Erkekli, dişili, hamı insandı, Sen kancık neslisen, dişi deyilsen! Yolumuz ayrıdı, olanı dedim Yalvarma, gözlerin, bulanır dedim Koynuma almaram yılanı, dedim. Benim isteyimin eşi deyilsen. Yolum yad menzile yetirmir, bala Bağçam zeher gülü bitirmir, bala Nefesim nefsini götürmür, bala Şeytansan, Tanrının işi deyilsen. 242
SEÇME ŞİİRLER
Düşünen beynin,yoksa başında? Senden küçelerde koşun-koşundu, Kolundan tutmuşam! Hala hoşundu. İ ylenme, it-pişik leşi deyilsen. Herden ürek çalar, herden söz çalar Yazar iddialı bu murdarçalar Oğrusan? Onun da öz kaydası var Bu ki, öz yolundu, naşı deyilsen. Birine vezirsen, birine vekil, Birine kuyruksan, birine kekil Ay itin küçüyü, yolumdan çekil Sen ki, yuyulmamış kaşık deyilsen! Yağı:
Düşman Kql: Erkek koşun koşun: Ordu ordu.
İy:
Pis koku. Oğnı: H ı rsız
243
SABİR RÜSTEMHANLI
Ucaldanmaz
Lap ele peygamber adı taşısan Zatıkırıkları ad ucaldanmaz. Ruhunda Tanrı'nın ateşi yoksa, Onu bir ocaklık od ucaldan maz. Bir kelimesi kisas, bir kelimesi kan Kimlere güvenir bu bala şeytan ? Elin hikmetini unutup çokdan Millet sevmeyince yad ucaldanmaz. Niyeti eyriyse, haramsa yükü, Örümcek torudu- hördüyü hörgü, İlhı getirsinler önüne her gün Keçe! Hemzeleri at ucaldanmaz. İllu: 24 4
Al sürüsü
SEÇME ŞİİRLER
Kar Yağır
Kar yağır. . . Dökülür yorgan parası, Evvelce üşüyen dağları basır. Sonra ağaclara, otlara yağır, Sonra koyunlara, kurtlara yağır Evler de ağarır tüstülüsü gec, Yollar da ağarır bacarırsan geç. Kar yağır. .. gizlenir vaktin aharı, Ağ ipler tor hörür sanki zamana. Allah ketan çekir yer çerçeveye Rengi vurduracak yaz ressamına. Günün tebessümü, suların sesi, Toprağın buğulanan nefesi donur. Yollaı:. bağlananda çaylar yol verir Çayların kükreyen türküsü donur. Siyah noktalardı isti ocaklar Onlar da soyuyub ağaracaklar. Kar yağır, hayva nlar, kuşlar uyukuda, Kar yağır, ağarır dünya korkudan. 245
SABİR RÜSTEMHANLI
·
Ben canlı alevim kar denizinde, Kış da nefesime dokunmayacak. Türküm susmadıkca benim üstümde Ayrılık türküsü okunmayacak. Bu külün altında işarır gözüm, Ketanın ilk rengi oddur- ocakdır. Ele ki, dilimde kırıldı sözüm Benim de giydiğim ağaracakdır. Bir gün buz kefesden çıkacak zaman Şekile dönecekdir Yer çiçek-çiçek Eriyib gidecek dünyanın karı Tekce benim karım erimeyecek . . . Ketan: Ressa mın üstüne resim yaptığı beyaz yağan iri kar 246
bez,
tuval.
Yorgan parası: Sakinn·
SEÇME ŞİİRLER
Güvenmirem
Bir gün beni aramadın Saçlarımı taramadın Yaram vardı saramadın Daha sana güvenmirem . Bu gamı yara sanmazdım Gamımdan yara anmazdım Kader de bir yaramazdı Daha sana güvenmirem. Dudağım dişi unutdu Ellerim işi unutdu Beni ölmemiş unutdun Daha sana güvenmirem. 247
SABİR RÜSTEMHANLi
Yaşamak
Yaşamak! Şubatta kar altından süzülen sular gibi, süzülüp geçmek, Yılların soğuğundan, Sonra dupduru çıkmak bir ümman hevesine. Köylü çocuk umudu öz masal dünyasından ses versin köprü salınsın, uçağın gölgesine katarların sesine. Önde uşaklık, gençlik, sonsuz görüner sefer, okundukça bitmeyen sihirli sahifeler, Kınından yeni çıkmış sihirli bir silahsın Milyonların yolunda yine ilkin seyyahsın! . . 248
SEÇME ŞİİRLER
Yaşamak! . . ilk iirin i l k m ısrası, çap olunan ilk yazı... ilk sevginin utancak elinin ilk teması. . . Kelebek nece uçur çiçeklerin üstüne Elece bir sevinçle uçup konmak bir güle. Yaşamak! Hiyleden, kinden uzak Korkudan, vahimeden gamdan, hekimden uzak. İlk ateş, ilk hayranlık, haksız kanı görmeden Dünyanın,dostlarının Astarını görmeden ... Eymeden, eyilmederi Döymeden, dövülmeden Yaşamak! yaşamağın sonucunu bilmeden! . . 249
SABİR RÜSTEMHANLI
Allahın Büyüklüyü
Gök bulutlar ağırlaşır, Göy de hamile olur. Milyon-milyon damladan Yere bir hemle olur. Kuş avlanır,kuş ile Bahar cütdü kış ile Gülüşüm göz yaşıyla, Sevincim gamla olur. Dil verme dil bilmeze Dilim kılıncı kesen Hakkı bulur hak gezen Ancak sitemle olur. Od yanır, şiş de yanır İş gören damgalanır Alem Allah'ı danır Allah alemle olur. U9 Ocak 1 998> 250
SEÇME ŞİİRLER
Bakın
Ö lü ruhlar arasında Öz ruhum da ölür, bakın! Şiiri nece öyreşdimse Kader bana gülür, bakın! Bir başsız var başımızda, Dinlerik bu yaşımızda, O taş oğlu taşımızdan Taş daha incedir,bakın! Ne evveli, ne de sonu, Bela verip Tanrı onu, Bin elin el ruzusunu, Öz nesline bölür, bakın! Unutduk, yurdu, unutduk, Kuzunu, kurdu unutduk, Şeytan buyurdu unutduk, Derd yüreyi delir, bakın! Yeter, ölüm geçdi genden, Rüşvete ki bakınır kefen, Gül ekenin, kül ekenden, Kısas günü gelir, bakın! 25 1
SABİR RÜSTEMHANLI
İnanmırık
Nurdan düşüp gözümüz, Çırağa inanmırık. Sızlayır kemiğimiz, Ocağa inanmırık. Niye vaktsız tökülek, Niye gidene gülek. Koparıp atır külek Yaprağa inanmırık. Yüreye bükül mese, Göylere çekilmese Yerinde dikilmese Bayrağa inanmırık. Ayrılıp kaldık göçden, Elimiz düştü gücden, Tohum sepmeyib, heçden Toprağa inanmırak . . . 252
SEÇME ŞİİRLER
Gece Yağmur Yağdı Şırhaşır... göylerin dili açılır, Hasis bulutların eli açılır, Asfaltda bin zambak gülü açılır, Arhlar, novalçalar taşır şırhaşır! Kuraklık baharın vaktsız yasıymış, Sessizlik zamanın sükut pasıymış, Kayalar çayların kovurcasıymış, Seller de çeyneyir taşı, şırhaşır! Söz de yağmur gibi dökülür hakdan, Sel de fısıltılı sıska bulakdan Bu dağ çaylarının yolu uzakdan Sonu kasırgasa, başı şırhaşır! Bakmadı deyere, bakmadı yaşa, Su vurdu, çerçöpü geçirdi başa, Elde Azrailin silahı mişar Kesir gövdemizi naşı, şırhaşır! İ çimde başlanır fasıllar, aylar, Kükremiş baharlar, solukmuş yazlar, Yüreye dökülür görünmez çaylar Akır gözlerimin yaşı şırhaşır! . . Şuhıqu:
Yağmurun yağması.
Navalça:
Yağmur suları için yapılmış s u borusu
253
SABİR RÜSTEMHANLI
Kaçıram
Size verdim bu şehiri Karmaşık, yoldan kaçıram. İzlerimi ak denize Satan sahilden kaçıram. Servetini heçe veren, Kazancını borca veren, Çocuk alıp, koca veren, Fitneden, felden kaçıram. Ayağa atdı dilimi, Hezana katdı gülümü, Yarmamış vermir ölümü Gizli katilden kaçıram. 254
SEÇME ŞİİRLER
Milyonları kumarlayan Haram malı tumarlayan, Ne görse tez kamarlayan Bulaşık elden kaçıram. Hezinesi daşa-daşa El tutmadı bu savaşa, Düşmanı yukarı başa Geçiren filden kaçıram. Tüstüsü çene karışan Çinesi dene karışan Dostu düşmana karışan Kedirsiz elden kaçıram! 255
SABİR RÜSTEMHANLI
Toprağa Vermedim Seni
Dünya sona yetmez nizam içinde Ağacın kanadı, taşın sesi var. En uzak yıldızın küçücük mumla, Ü mmanın damlayla alakası var. Herkesin içinde bir güneş yanır, Payını dünyaya yaysa haklıdır. Yerden seçilmeyen hırda cücü de Güneşi özünkü saysa haklıdır. Heç ola bilmez ki, kar piltelene Bu yükü dağların başı duymaya. Bir yürek odlana, bir ocak yana, Onu bu ocağın taşı duymaya! 256
SEÇME ŞİİRLER
Yıldız var bin yıldır kırılıp ömrü, Işığa ne var ki ölen deyildir. Zerreni bilenler Tanrı'nı bilir Yoksa özünü de bilen deyildir. Bir bak etrafında neler baş verir, Otlar el uzadır, güller dil açır Dünyanın başına yağışdı yağan, Gönül adamına gök gönül açır. İçimde çiçektek bitirdiyimden Özge bahçesinden dermedim seni, Sen de göyden gelen nur damlasısan Nuş etdim, toprağa vermedim seni! 257
SABİR RÜSTEMHANLI
Göy Muhabbeti
Karanlık göylerde bir yıldızım var, Titrek ışığına uçup yaşadım. Talihten umduğum, el yetişmeyen, Şirin hayalini kucub yaşadım. Belki de günahdı, belki de suçdu, Her gün işartısı gelirse, yeter. Lap ele hırdaca işıldak gucdu Zulmetle vuruşa bilerse, yeter. İ llerle amansız yandırıp yakan, Odun evessizdi, şirindi ancak. Gözümden asılan göylere çekir Kolumdan asılan yerimdi ancak. Bilmirem hayana sesleyir beni, Işık süretidi ruhun süreti, Bu toprak sevgisi tez yetsin başa, Gelsin gözlerinin göy muhabbeti! 258
SEÇME ŞİİRLER
Belki Ben Ölmüşem "Ta11111ıadığı111 bir lıa111111, şiirlerimin bazılarım son derece gamlı bir sesle, bir kasete ok11d11,�11 liirkiilerle bana gö11der111işli... "
Bana ne gelirse sevgimden gelir, Kime yürek verdim, yağıdır bana, Arka söykemeye dağlarım vardı İ ndi de gözümün dağıdır bana. Gece güneş yatır, gözlerim yatmır, Göğsüme sancılan, aklıma batmır, Daha çaylarımız denize çatmır, Dünyanın derdini akıdır bana ! . . . Ruhuma od düşdü senin ahından, Yarana dokundum, geç günahımdan, Yüreğim sınmışdı hakk dergahından Bu mahnı bir ümid bağıdır bana. Dert çekmek çetindir, Dert vermek asan, Sırrımı ne güzel varaklamısan, Belki ben ölmüşem, sen ağlamısan, Türkünde duadır,ağıdır bana. (2000)
Sanamak:
Bal ırmak, sokmak.
Asan:
Kolay, zor olmayan
259
SABİR RÜSTEMHANLI
Bedahaten
Ekim ay111111 otuzunda Nalıçıvan 'da Hiiseyin Cavid'in mekberesinin açıltşmdan ve dalıa önce Kars şenliklerinin açıltşmdan dönerken uçakta bıı miinasebetle lıer biri bend demeliydi. Ben de dedim:
"Nerede kişnerse Türk'ün atı Kırılırdı bir ülkenin kanadı." Hüseyin Cavid Ulu Turan, ulu niyyet Hakka vara beşeriyyet Uçuş yerin ebediyyet Mermerleşen kanadsan mı? Sarı şeytan öldü, dede, Zaman bana "gül" demede, Türk'ün atı kişnemede, At üstünde muradsan mı? Bir ulusun toyu, yaşı Tanrı'dan alnımda yazı Melekle şeytan arası Her sözü kainatsan mı? (} 3 Ekim 260
1995)
SEÇME ŞİİRLER
Yardımlı Hiffeti
Ben kılıncı şimşekten Atı dağlardan alan Tarihi kocaldarak Değişmeyen bir oğlan! Atilla'nın babası, Mete'nin kanadıyam Kökünü bende ara Türklüyün ilk katıyam!.. 261
SABİR RÜSTEMHANLI
Kış
Kış öz halısın dokuyor yine, Erişi, argacı süd kimi akdır. Sabahtan akşama uca dağlara Kışın ak örtüyü dokunacakdır. Kapıdan enirik kar yağmuruna, Bir beyaz arzuya dalıp giderik. Ak simler uzanır göyden yerecen Gurbet havasını çalıp giderik. iki buta kimi, iki çeşme tek, Kış öz halısına dokuyur bizi. Seven, deyip-gülen, yüreyi dolu, Kış ise biçmede kefenimizi! . . (22 Eyliil 1997J 262
SEÇME ŞİİRLER
Babam Yadıma Düşür
Sübh çağı babam yadıma düşür, Belki bizim için Gündoğan şafağı gibi yandığına göre. Belki güneşden evvel uyandığına göre, Belki alatoran mehini hoşladığına, Belki her güne savaş gibi başladığına, Belki talihi, inadından döndermek hevesine göre. 263
SABİR RÜSTEMHANLI
Belki yorgun bakışına, Belki yumşak yüreyine, Belki çetin suallara asan cevaplarına, Belki teklendiyime, Belki kaygımın artdığına göre. Belki bu sübh esintisinin Yatmış anılarımı oyatdığına göre. Sübh çağı babam yadıma düşür, Durulmuş su gibi Tanrı'ya yakınlaşıram Babamın arzusu gibi... (}9 Haziran 1 997) 264
SEÇME ŞİİRLER
Dert Müzesi
Ağrı söze sığınır, sığmak istemir, Elece yüreyin derin katında. Fikrin, düşüncenin kuş kanadında, Herkesin özpayı! Herkes tek çekir, Bin söz kervanını bir yürek çekir. Dertler bu dünyanın lal resimleri, Her gün öz ekseni içimden asdı. Ocağa dö n seydi gözü karsalar, Söze çevrilseydi söz bulunmazdı. Belece yükümü artırır günler Ağırlık eleyir sinemdeki gam, Siz öyle bakmayın, adam deyilem, Dünyanı dolaşan derd müzesiyim! (21 Haziran 1 997)
265
SABİR RÜSTEMHANLI
Nece Babını
Cemile adlı bir kızla Şimal denizinde, gemide tanış olduk. O gözlere gurbet baka bilirse, O gözlere hayret baka bilirse, O gözlere şehvet baka bilirse, O gözlere nece bakım, özün de! Sema desem göylerin yok, yerindi, Deniz desem denizlerden derindi, Bir bakışlık şölesine büründüm O gözlere nece bakım özün de! 266
SEÇME ŞİİRLER
Çiçek deyil, bin çiçeyin kokusu, Kirpiklerin kovdu gözüm uykusun, Korkuram ki, her sırrımı okusun, O gözlere nece bakım, özün de! Demirem ki, bu hasreti kem ele, Demirem ki, ayrılığı gam ele, Adam deyil, bir melekmiş Cemile, O gözlere nece bakım, özün de! Yıldırımı başımıza çakırsan, Soyuk elde elde isti yaşı akırsa, Bakışına bir okean sığırsa, O gözlere nece bakım, özün de! (Norveç-1 995) 'Şimal: Kuzey
İsti: Sıcak 267
SABİR RÜSTEMHANLI
Edib
Adını edib koymuşsan, Edibin edebi olar. Ebediyyet iddiadı, Bir deyimlik tebi olar. Müğennitek çağlar sesli, Seyyah gibi gür hevesli ... Olmasa da esli-nesli Elifba mektebi olar... Yad deyilse ruhu, başı Zehirlemez her kardeşi Ya bu elin ocak taşı Ya dönüb ecnebi olar. MOAuml: Şarkı okuyucusu Ellfba: Alfabe. 268
SEÇME ŞİİRLER
Ne Var?
Yol şaşırıp, şahlık kuşu Bu soğuk kanlarda ne var? Biz Allah'ın vurulmuşu, Beslenmiş canlarda ne var? Bindik hayalın atına, Konduk masal kanadına. Baş vurduk yerin altına Eski zamanlarda ne var? Bıktık eski çuhasından Daş asılıb yakasından Karatorpak-kara zindan Göyde, dumanlarda ne var? Ö lüm var ölümden beter, Uzandıkça tuzu iter, Bu yanlardan doyduk, yeter, Gören o yanlarda ne var? 269
SABİR RÜSTEMHANLI
Dünya Bizi Anlamadı
Gör ne güne kalıp adam, Yarı iblis, yarı nadan. Varıp gidek bu dünyadan, Dünya bizi anlamadı. Gün dedik, günü tutuldu, Menekşe bini tutuldu Sesledik ünü tutuldu, Dünya bizi anlamadı. Sarı imiş, küren imiş, Düzü eyri gören imiş, Ocaklar söndüren imiş, Dünya bizi anlamadı . . . 270
SEÇME ŞİİRLER
Benden Selam Söyle
Benden selam söyle! Kime? Heç kime! Daha o yerlerde kimsem kalmadı. Daha güneylerde saralan zemim, Hırmanda yarımçık kesem kalmadı. Ala yaylaklara kanadlanmağım Kırovlu kışlağa tedarüküm yok, Arkı bağlanmayıb bostanlarımın Yeni yurd yerinde yeni hörgüm yok! Alması düşmedi masallarımın, Ü çe de şerikdi, beşe de şerik. Dünyanın gücesi,gündüzü tekrar, Tekrar olunmayan tekce bizlerik. Benden selam söyle benim olsa da, Aslında benimki olmayanlara. Çokdan topraklara karışıp giden Ancak hatırası solmayanlara. Fesiller kaygıma, duyguma ortak Bahar teraveti kış dözümü var Yahşı ki dünyada insana evez Ağaç itibarı, taş dözümü var. 27 1
SABİR RÜSTEMHANLI
Çiçekden nakışlı kabir taşları Ne yola boylanar, ne sana bahar, Selam de, yüzüne bakmaz bu dünya, Ancak temizdirse sesine bahar... Benden selam söyle, beşiyim üste Çayları saz gibi çaldıranlara, Dünyada neslimin nişanesitek Namus kalaları kaldıranlara. Benden selam söyle, yurt yerlerinde Halen okunmayan lal yazılara, Tütsüsü ruh gibi uçan evlere, Çokdan açılmayan darvazalara. O koca palıdın gölgesi benim Çok da ki, Gedikte yalnızdı, tekdi. Sübhün yellerine benden selam de, Bütün ünvanlara yetirecekdir. Benden selam söyle, o koca dağlar Sana da koynunda öz balam deyer. Şükür ki zirveler öz yerindedirBir selam deyene, yüz selam deyer! 272
3. Türk Dünyası Şiirleri
SEÇME ŞiİRLER
Bu Kılınç da Senin Bu Baş da Senin
Bah, gardaşım, bah! Men de bir güzgü tuturam üzüne. Öz taleyini gösterirem özüne, Min iller, min düşmen aynasında eyri gösterildin. Ele deyilsen! Sen bir gehremansan, köle deyilsen! Dünya senen yaşıdın, Süngülerinin ucunda hürriyet daşıdın! Nefesinle cennete çevirdin bozkırları. Dünyanın seherine yüyürdü Bozkurtların. Göyde Tanrı ışığısan Yerde torpağın hevesi. Kiteden kiteye körpü salıb, "Türkem ! " deyen sensin. 275
SABİR RÜSTEMHANLI
Bah, kardaşım, bah ! Ötüken yaylaları Beşik kimi yellenir, Orhonda, Yeniseyde Laylaların dillenir, O tarih karvanıdı, Aşır Tanrı dağından, Altaydan, Ağdenize Yol salır sorağından . . . İ rkinin kanadları Dört kiteye gerilib. Özünü kiçik sanma, dünya sene verilib. 276
SEÇME ŞİİRLER
Bah, kardaşım, bah! Haraya üz tutdunsa Apardığın ulu niyyet, Atlarının dırnağından göyerib medeniyyet. Ok atdın, raket olduulduzlara yürüdün. Hakka kavuşmak üçün Zulmetlere yeridin Min-min yuva kurmusan ellerinle süsleyip Milletler, körpe, uşak kucağında beslenip Gündoğandan günbatana bayrağının ışığı sen hakkın aşikisen Ey Türk, sen hakka şıkı Bah, kardaşım, bah! Aynadan ne boylanır! Kılınc gereken yerde çiçeye dönmeyimiz. Yurdu tenha burahıb yada söykenmeyirniz. Namerd tele kuranda Söze güvenmeyimi z . Meydan açıp,kan töküb kardaşı yenmeyimiz! 277
SABİR RÜSTEMHANLI
Bah, kardaşım, bah ! Süzülen göz yaşıma, Men ad bula bilmirem ölümle savaşıma, Menem kanadlı ata düşmeni mindiren de . . . Çatti�lm ocaklara su töküp söndürende, Dünya yanır mum kimi pervanese menem, men. Yol verip yolsuz kalan divanesi menem, men. Gem dolu üreklerin meyhanesi menem, men! Bah, gardaşım, bah ! B u tarih d e senin, b u hakk d a senin Göyü yetenine tahıp getiren Kanımı dirilten bayrak da senin Bu gılnc senin di, bu baş da senin, Gılnc işlemeyen, kurşun yetmeyen, Ruhumda bu bitmez savaş da senin. Bah, kardaşım, bah ! Bir hakk neğmesi var dünyanı gezen, Keyb olup gedecek Onu bilmesen!.. (}983) Gözgü: Ayna Körpü salmak: Köprü kurmak Dayanmak, yaslanmak.
Söykenmek: 278
uyla: Ninni Göyermek: Yeşermek
SEÇME ŞİİRLER
Türkiye Duyğuları İbralıim Bozyel ve Z. Abidin Makas ·a
Ey kardeşler! Sındırıp sınırları Göyden düşebileydik Dop-dolu yüreyimizle Yine görüşebileydik. Geçeydik zeminlerin sonsuz sarılığından, Hilas olan gibi yılan ağzından Yüz yıllık ayrılığın Sızlayan yarasından! Geçeydik geçilmez sayılan izden, Azaydık yollarda sevincimizden Baş alıb gideydik Bir çay boyunca Çay kanlı kandaldı kolumdan akır Ü mitsiz gözlerin bitmez yağışı Çaylara sığmayıb yolumdan akır. Tılsım ki kırılıb daha farkı yok, Yol hangi obaya çatarsa çatsın, Teki dost elleri yüz yıl kolumu Sarmış kelepçeyi çekip kopartsın. 279
SABİR RÜSTEMHANLI
Bakaydım bu yerin toprağı tanış Bulakların suyu, kentlerin adı, Kuşların neğmesi Çöllerin otu, Tenha ağaçların yaprağı tanış. Burda dilimizin sıkıntısı yok, Yürekli yaşayır dilimiz burda Ö lü duamızda yasaklanmışdı, Arkayın uyuyur ölümüz burda! Kars'ın yaylakları eriş-arğaçdı Tarihin hanası lokunmadaymış Bizde kandallanan Türklük havası Burda her dudakda okunmadaymış. Kur'an de, bayrak de, Ay-yıldız söyle İ nam yasağı yok,din yasağı yok, Ben böyle gurbetten korkmam biraz Va tande gördüyüm bin yasağı yok. Çiynimden kanatlar çıkacak deyen, Azadlık-ucalmak, dergaha çatmak! Kardeşler ele-bir yere gidek ki, Çıksın yadımızdan geri kayıtmak. ( 1987) l.eml: Ta rla Azmak:
280
Yolu
şaşırmak Hana: Halı tezgahı
SEÇME ŞİİRLER
Güneş Doğur
Güneş doğur pencereden Pencere önündeki kızıl gül Sanki güldü pardahlanan, Sanki bir butadan boylanır güneş, Sanki bir butadır alışıp yanan. Güneş doğur Marmara'dan Lepe döyen haray salır Denizin doğduğu mucizeye Dalgalar el çalır! Güneş doğur Asya'dan Güneş özü Asyalı Yerlim, vatandaşım, Nere gitsem aktarıb Beni bulan kardeşim. (30
Ekim 1 990J 281
SABİR RÜSTEMHANLI
İstanbul'un Kızları
İ stanbul'un kızları Saçları kıvrım kıvrım Gözlerinde boğuldum Yüzüme bakma yavrum. Dermem çiçek deyilsen, Sınmam külek deyilsen Sen ki şimşek deyilsen Başımda çakma yavrum. Bu aman sazdan akar Bu duman yazdan akar Zaman Boğaz'dan akar Su olup, akma yavrum! Soğuk nefes deyilem Özge bir kes deyilem Ben dil bilmez deyilem Sesimden korkma yavrum . Gülsüz gülmek olur mu? Sensiz ölmek olur mu? Bir de gelmek olur mu? Beni bırakma yavrum! (Ataköy, 29 Ekim 1990) 282
SEÇME ŞİİRLER
Gülen Hanımın Çiçekleri Tıirk Dıinyası Araşıırınaları Vak/111111 Başkam Tııron Ya;:ga11 re lıayaı Yoldaşı Giilen Hamma
Tanrı'nın insana bakan gözleri, Sihirli ayna, T9prağın ruhu. Ellerin dilsiz cevabı, Ü reyin merhamet sevabı. Bir evin susmaz nağmesi, Möcüze sergisi, Min il sonra da Ressamların bula bil meyeceği renk. Ruhla canın birliyi, Sevgi deyilen aheng! . . Çiçek sanıb aldandım . . . Allah'ın bu eve lütfünü Çiçek sandım!
283
SABİR RÜSTEMHANLI
Sen çiçek becermirsen, bacım, Toprakta göz bitmez! Toprak İ nsan tebessümü göyertmez. Ü flesen nefesinde uçar göylere, Ah çeksen, Bir anda solar! Su gerekmez bu zarifliye, Bakışınla sulanar. Bir damla göz yaşı katsan Kayıdar sevine yağışı gibi, Kayıdar torunların bakışı gibi. Parmakların göyerib Güldanlardan, Gözlerindi bakar Nigaran, nigaran. Özün çağırmakdan yorulanda Çiçekler çağırır "Turan!" " Turan ! " Neve: 284
Torun
SEÇME ŞİİRLER
İki Yürekle
Dağlardan dünyaya boylanan Minareli göylerinle Dörd denize şekil çeken Mavi, açık göylerinle Bana tanışsan Türkiye! Bu ucundan o ucuna Evikde gezer gibi gezdim Ne yaprağını kopardım, Ne gülünü ezdim. Doğma yüzler gördüm Bin yılın tanışı. Mavi gözler gördüm Işığından gözüm kamaşır. 28 5
SABİR RÜSTEMHANLI
"Anne" " Baba" dedim yaşlılara. "Yavrum" dedim bebeklere. Sevgi türküsü okudum Anadolu'dan esen küleklere. Çocukların elimi öpüp Koydu alnınaBizde yalnız sözde kalıp! Bu başından o başına Sözümün şöhreti ucalıp Sıkılmadım öz dilimle danışmağıma, Kısılmadım Özge kapısı açdığıma Yüreğim elli yıl önce vurulmuş "Pan" damgalarına kapandı, 286
SEÇME ŞİİRLER
Kanıma ve dilime tapındam, İ nandım gördüyüme, Ruhun, sözün gücüne. Bin yılların o yüzünde Goca dedelerin göçüne. Kardeş sözüne sığmayan Divane hasrete Ağrıya, acıya, mihnete. Türtünden dökülen göz yaşına, İ nsanın ömür boyu Kardeşe yetmek için Ö lümle savaşına. İ nandım, Ekinçine, biçinçine, Kişilerin yüreğine, Dostlarımın halal çöreyine, Sofraya dönmüş bayraklarına, Kılınçdan düzelmiş oraklarına, Savaşdan, vuruşdan üzgünlüyüne, Sözünün, andının düzgünlüyüne. Bir memleket dolusu Ezan sesleri çöktü ruhuma, Hırmanların sarı ışığından geçdim. İ ki kıtayı kucaklayan Yollarını uyatdım. İ kinci bir vatan keşfetdim sende, Ben iki yürekle yurda gayıtdım!.. ( 1 987) 287
SABİR RÜSTEMHANLI
Kader Seni
Aramızda Aras oldun, İçeceğim kader seni. Bu sararan tarla gibi Biçeceğim kader, seni. Bu zamanın akışında, Bu zalımlar nakışında Bu kardeşler bakışında Seçeceğim, kader, seni. Bir sahilsiz nehir olsan, Bir güneşsiz seher olsan, pünya dolu zehir olsan, Içeceyim, kader, sen i. (Kars-Gii111rii yo/ıı. 1987J 288
SEÇME ŞİİRLER
Çuvaş Şairesi Raisa Sarbiye
O uzak şehirin, garip şehirin Beline bir nehenk çay dolanırdı Ü stünde sevgimin keşikçisi tek, Güneş dolanırdı, ay dolanırdı. O uzak şehirin, garip şehirin Payız ormanları odlar içinde, Bir zarif çiçeyi doğmaydı bana Beni yaşadırdı yadlar içinde. O uzak şehirin, garip şehirin Sahil kumlarında yalnız kayıklar, Gamlı çağlarımızda beni çağıran Tenha adalarda lal kayalıklar. . . Bir d e k i balaca vazgal binası, Sonbahar rüzgarı, veda yağışı, Soğukgölmeçeler içiyle kaçan O kızın umutsuz, son yalvarışı. . . O uzak şehire, garip şehire Fikrim gece gündüz beni uçurur. Orda anıların mezarlığında Kimsesiz sevgimin baş taşı durur. . . (Çebolısarı (Şııbaşkar) , Mart
1980) 289
SABİR RÜSTEMHANLI
Yetim Adlar
Göylere dokunan minarelerden Geceler sissiyah bayraklar gibi Asılır ruhların sessiz feryadı Bu lal harayların intikamından Soraksız şehirler,korkusuz kendler Bir yadlık içinde kıvrılıb yatır... Kıvrılıb, Kavrulur öz akanında Dağları gazaplı uçansuları, Kayalar göğsünü verib kaytarır Deniz talhinden kaçan suları. Uçuk kız kalası kimsesiz kalıp Sudağ kalasından atılmak ister Yaş döker taşları boş kalaların Eriyib bu derdden kurtulmak ister. . . Adına kısılıp dinceler bir az Burda Karadağlar, Soyukbulaklar, Bur da Göytepeler, Bağçasaraylar. . . Kimsesiz mezarlar yüzü göylere Çöllerden bir deste çiçek haraylar. . . 290
SEÇME ŞİİRLER
Bana tanış gibi baktı bu bulak Hele göz yaşları sellenecekdir Ağaçlar boynumu kucaklayacak Kalbi yaprak yaprak tellenecekdir. Saralmış otların etrinden huşsuz Benim, Yıldızların altında yatan Toprak da yüzünü sürtür yüzüme, Mest olub uyuyur bu doğmalıkdan! Ben hansı kayaya sıkım göğsümü, Ben hangi ışığı yandıracağım? Darağdaş altında bir cır armudun Titrek parmağında sarı yaprağım. Ya kara bayrağım ele özüm de O boş minareden asılıp kalan, Ruh gibi. Gamını duyan olmayan Ne soruşabilen, ne cevab alan. (Kımıı-Göytepe, 10. 10. 1 980)
Dtncelmek: Dinlenmek I<aradal, Soyukbulak, Göytepe, Batçasaıay, Daraldaş: Kırım'daki eski Türk yerleşim yerleri. Clr aımud: yaba n i armud
29 1
SABİR RÜSTEMHANLI
Bana Dokunma
Bu gurup çağında bana dokunma, Dön, git, Gittiğin yollar tanışdı., Dön,git, bir bakayım sararmış otlar, Kurumuş çiçekler neden danışır? Bir de bu umuda umsunma tamam, Gel ayrı ellerden nevaziş ara Bu toprak üstünde sana sarılsam, Toprak da od tutup beni yandırır. . . Baş vursam göğsünün cüt dalgasına, Dalgalı denize ben yad olurum, İsti nefesine uyuyaramsa İsti ocağımda unutulurum! 292
SEÇME ŞİİRLER
Ü stümden bu yurdun rüzgarı ese Sıcak fısıltılar olmasa ne gam, Yüzümü yüzüne söykemekdense Bu kara taşlara sürtmek isterim . Doğmadı ormandan dalgalanan ses, Kuşlar da bir tanış havayla dinir Senin tek yüz güzel anlaya bilmez, Bir tenha çığırın gam tarihini. . . Göğsüme sıkılıb bir mamırlı taş, Yüzüme saçın dek dokunur duman, Dağ çayıknuşur, sen dinle yavaş, Yüz sırra yol açır danışığından. Günün batan çağı bir ağlar neyem, Bu yurdun kaderi gösteripdi gün. Toprakdan bozarmak öyrenmeliyem, Sinemde yad güller bitirmemek çin . . . (Göytepe. 1 8 Eki111 1980) 293
SABİR RÜSTEMHANLI
Kopuz Sesi- Şaman Duası Da,�ltk Altay şairi Di111a11 Bilekov ·a
Okuoduğun bu türkü Tanrı nefesitek yakındı bana Anamın sesitek yakındı bana. Yakındı, doğmadı öz adım gibi Bu Kızıl dağları, Savalanları, Bu Hantengrileri,bu Şahdağları Birlik karvanına koşup aparan Kadim bir sevdanın feryadı gibi. Yakındı ruhuma ölmezlik veren Bir dilin binyıllar altından gelen Duygu bünövresi, söz katı gibi. Bu Ana yerlere, Ata göylere Tohum bereketi, göz ışığıyla, Şaman duasıyla,kopuz sesiyle Karışan yüreğim,hayatım gibi!.. 294
SEÇME ŞİİRLER
Okuduğun bu türkü Ö mür dediyimiz yalnız limanın Sakin sahilinden koparır beni Geçmişden boylanan solgun ay gibi Çekip şua şua aparır beni. Kanımda haykıran vuruş aşkının, Gündoğan aşkının, yürüş aşkının Sedası ·bu kadim türküden gelir! Ulu bir ulusun beşiyi olmuş O ana kokulu, süt kokulu Dağların ruhundan, ahından gelir! Bana kardeş deyip okudun sonra Türkün kardeşliğin marşına benzer Balaca yurdunun büyük dünyaya Sepilen sevinci, gamına benzer. Uzakdan iki yurt çekirdi bizi, Dilimiz ayrıla bilmirdi ancak . . . Bin yıllar öncesi baş başa yatan Ö lümüz ayrıla bilmirdi ancak. Ehey! . . Duman kardeş zirvenden inme! Yurdunun gücüdür türkündeki gam Gündoğan beşikden ışıkla akan Şaman duası tek, kopuz sesi tek Sahralar üstünden, dağlar üstünden, Ben seni hemişe eşideceyem! . . (Ekim 1 982J 295
SABİR RÜSTEMHANLI
Çare Nedir?
Ayten Hanım, Bir ülkede Adlarınız deyişilib Türklüğünüz danılırsa, Bura size vatan değil, Vatan deyib yanılırsan . . . Adın dönüb Milka olup, Milyon yarım Türk idiniz Milyon yarım gölge olub. Bir millete diri-diri Ö lüm marşı çalınırsa, Türk dilinde söz demeye, İ htiyarın alınırsa, İ şlediğin bu dükkanın Geyindiğin bu paltarın Kazandığın bu ekmeğin Ne kıymeti? Sen bunları geri ver Varlığını bulup getir. . . Benim dilim yasak deyil, Bil, azizim. 296
SEÇME ŞİİRLER
Göz yaşını Yanağından sil, azizim! Hangi pasport taşısam da Senin doğma kardeşinim. Ancak kalbim kapanıbdı Göz yaşına Bu katarda yerim yoksa Vaktinda yer tapmalıyam Megamında düşmeliyem. Ben ezelden ah-nalenin Sızıltının düşmanıyım Biri bakar, biri yer, Biri susur, biri döyür, Karvanınız nerden geldi Nereye gitti. Bu asırda göz yaşına bel bağlamak Cinayetdi... Benim sırrım özüme yük, Benim derdim özüme bes ... Benden nicat umarsansa Umma abes! Dünen erin Mustafaydı, Bugün kimdi? Çağır getir! Ben erine söyleyerem, Bu derdlere çare nedir! (03 Kasmı 1 985)
Bulgaristan
Sabir Rüslemha nl ı ' n ın , Bulgaristan'da bir seyahati sırasında isimleri değiştiri len. Türkleri görd üğü zaman yazdığı şi irdir. . ihtiyar: Yet ki, sorumluluk Paltar: Elbise qlemek: Çalışmak Çörek: Ekmek Gatar: Tren Nale: Ağlama, sızlama, inleme. Nicat: Kurtuluş, medet, yardım. Bes: Yeler Umma abes: Boş yere umma, bekleme.
297
SABİR RÜSTEMHANLI
Kıpçak
Kıpçak düzü "Deşti-Kıpçak" Burdan ne vakt Geçdi Kıpçak ? Burdan hara köçdü Kıpçak ? Belki el- ulus deyildi Bir edebi köçdü Kıpçak? Belki ele bir rüzgardı Bu danyanı silkeleyen, Süngülerle buludları Karışdıran kilkeleyen, İ lhıları güne perde, Sahraları gölgeleyen Ne önünde engel gören, Ne dünyanı bölgeleyen, Boz çölleri, boş çölleri Nefesiyle ısındıren, Yurdlaştıran, ölkeleyen! 298
SEÇME ŞİİRLER
Yekin benim kanıma da Kıraşıpdı kıpçak kanı, Oğuz, Kıpçak. . . Olub mu hiç ayıranı? Yoksa bu karlı çöllerde Kanım bele kaynamazdı. Özge yerin çalğasına, Yüreğim bele yanmazdı. Bu yolu yüz yol geçmişem Kanadh atlar belinde, Bu ırmakdan su içmişem Yolumuzun evvelinde. Neçe defa taş olmuşam Ö nünde bu güzelliyin. Cennet, tarih uyukusudur Ona nece güzel deyim. Güller yanır eyvanlarda Gözlerimin nişanesi, Kar uçkunu, yol uçkunu Zirvelerin lal hevesi. 299
SABİR RÜSTEMHANLI
Bu Karaçay güzelidi Beni dilimle dindiren, Bu anamın ekmeğiydi Beni hayalden endiren. Gözlerim çekib şeklini Çok bakmışam göy yüzüne Bu yaylaklar neçe kere Sıkıbdı beni göğsüne. Kurdalansa hansı ocak Kül altında közümüz var Hansı adı çağırsalar Mayasında özümüz var, Okeanım çekilse de Kalıb uca adalarım, Kalıb gözü yaşlı dağlar, Kalıb kanlı hatalarım ... Alatau, Beştaudu ... Gözü dikilib gözüme. Yene de durur üzüme ... 300
SEÇME ŞİİRLER
Kıpçak çölü, Deşti kıpçak. . . Burdan hara köçtü kıpçak? Kıpçak Kapalı kalmayacak Yolu kırılmayacak, Öz hakkını tapacak. Tarih bir bardak deyil Ağzında kanlı kapçak. Hakkını kansızların Caynağından kapacak! Kıpçak Kanı kalkacak. Deyecek gel toprağın Kara yakası n açık! Yazılanlar silinib Yazan yok, verekler ak! Yine tarih kalemi Sen diyeni yazacak! . . Yürüş zamanı keçdi Kıpçak Kalk, uçak! . . (14 Şubat 1997) Kıpçak: Türklerin büyük kollarındi!n biri. Kazak, Tatar, Kırgız, Özbek,Ka raçay, Balkar Türkleri bu kola mensuptur. Ohı: At süıüsü Deşti Kıpçak: Kıpçak yurdu, toprağı Gurdalamak: Karıştırmak
30 1
SABİR RÜSTEMHANLI
Danış Beledçi, Danış
Yol seninin, yolak senin İt senin, yalak senin Türk'ün dede yurdunda Yellenen bayrak senin. Zora tapınır dünya, Sesini kim kesecek? Allah'ın rüzgarı da Sen tarafa esecek! Kurt ölüb, koyun sağdır, Nasıl isteyirsen yaz, Nasıl isteyirsen boz ... Kan çıkır boğazına Nasıl isteyirsen yoz! Ne ilini tutan var, Ne de ağzından vuran. Senin cildine girip Rahat yaşayır şeytan. 302
SEÇME ŞİİRLER
Dünya kopur yerinden Göç-kıtalar boyunca. Nasıl halkın yurdunda Dövran sürdün doyunca! Birinden sıskaca iz, Birinki hiç kalmayıp. Ele yara vurmusan Bin yılda sağalmayıp Tekçe ülkeye deyil, Ruha yaddaşa baskı ... Yer altındaki mezara, Kalada taşa baskı! . . Adına, soy adına, Tarihine, sözüne ... Sarılık hastalıyı, Yayılsın yer yüzüne! ... 303
SABİR RÜSTEMHANLI
Anlat beledçi, anlat Ancak külü gördünse! Çalış odunu da de. Bu dağın, bu çemenin Otun adını da de! De, dilin dolaşmasın, Ayağından yer kaçır, Burda her daş, her ocak Mene könlünü açır. Senin beledçiliyin Bir maşın, iki maşın Sene susan zirveler Menimle selamlaşır. Yazık özün bilmirsen Yad kapı açdığını Gel sene izah edim Neden danışdığımı ! . . ffilwrda. 22 Ocak 1998) 304
SEÇME ŞİİRLER
Karaçay Anaları
Dünyanı bırakın Karaçay analarına Tanrıya yardımçı olsun Nakış-nakış, ilme- ilme, Süslesin onu. Kaysak bağlamış dudaklarıyla Ninnisini okusun . . . . Gece-gündüz çalışan parmaklarıyla Çorabını gözesin. Eteyini, köyneyini tokusun. Keçe salsın Başına çekib yandırmaya ocağını. Arakçınını tiksin Zerle bezesin kotazını, saçağını Beşik bağı hörsün belekleri bağlamağa, Yaylık bezesin Gözüne basıb ağlamağa. 305
SABİR RÜSTEMHANLI
Aşılanmış deriden ekvator ooyda kemeri, Koyun derisinden Ağappak papağı, dağların buzulu gibi Hangi duyguları desen köçürsün itmeye, İsteyene sevinç, isteyene keder! .. Analar için yazlığını, Kızlar üçün leçeyini Gömlekte konuştursun. Danbayın min çiçeyini Geçirsin parmağından Erlerin kışlığını kızların başlığını yaşamak ihtiyacı, ve gönül hoşluğunu. Doğanın bin rengi Bu atçaya hopubsa ... Ferman yazan ellerin gazabı sökülecek Parmaklar Açılmadan suale dönmüş Tetikden çekilecek ... 306
SEÇME ŞİİRLER
Yollarım Kopuz Simleri
Yollarım kopuz simleri Bir ucu tarihin o tayında, Oğuz hanın kızıl ok yayında Zerdüştün Savalandaki mağra sarayında Göylerin dilini bilen yağmur taşında Korkut atanın ölümle savaşında Alper Tonganın camına tökülen zehirde Çinin damarını kırdığım, İ stanbulun içinden doğulduğum seherde . . . Sümer- Altay arası Cehre kirişi kimi Dünyanı fırlatmada . . . Dünyanı fırlanmada Yol delisi bu adam! •
Nenem çevre, işle hey Geçirt iyne sabrınden Bu halını, cecimi Arğacı parmaklarım Erişi kopuz simi! 307
SABİR RÜSTEMHANLI
Bir ucu Tanrının elinde ... Bu simleri ilkin özü çalıb Bana öyrede bilmediyi dilinde, Bu çalgı ondan gelir, Bana kalan kulak sevincidi, Dilini özü bilir! Yollarının kopuz simleri... Köklenen çağı yetdi! Ozan ruhum di dirçel, Bur, Altay aşığını Kök perde tarım olsun, Bu Han Tengri aşığı Sarı sim yarım olsun! Bu nağme yağışından Doğan baharım olsun! . . Mizrabda deyişir, e l d e deyişir, Nesil de deyişir, el de deşyişir, Alınmaz kalalar alına bilir Bu nağme kalası çökmez, çapılmaz Benim ayaklarım kelepçedese Bu yolu dindiren mızrab tapılmaz! . . Gopuz: Türk halklarıııııı tclli çalgıla rından biri. Zerdüşt: Ateşe tapanların peygamberi. �ir düşü nn·yc göre Türk peyga mberi. Korkud ata: Dede Korkut Alper Tonga: U n lü Türk h ü kümdarı. Ira n-Tu ran savaşının ka hramanı. Fırlanma: Dolaşma, gezme. Dirçelmelt: Uyanmak, ayılmak, ayağa kalkmak.
308
SEÇME ŞİİRLER
Biz
Ah, biz şafakla gelen Sibhün kızıl atları . . . A h , biz güneşden doğan Asyanın evladları ... Kökü sakit okean Son yaprağı Marmara Kainatı anlatdık Sayı bilmeyenlere! Parça- parça eyledi Tarih rüzgarı bizi, Belimizden gelenler Eydiler belimizi... Sakit: Sakin, durgun. 309
SABİR RÜSTEMHANLI
Tanrı Işığı
Bir kökümüz doğudadı, Bir kökümüz günbatanda. Biz tarihin yoldaşıyık Dünya boyda bir vatande. Bin savaşın ağrısı var Damarlarda coşan kanda Düşman kesti yolumuzu Geçtik Tanrı ışığıtek Zehir oldu kaderimiz İçtik Tanrı ışığıtek! Yakutlardan üzü beri Bir kardeşti yakın-uzak 310
SEÇME ŞİİRLER
Türk, Azeri, Türkmen, Tatar, Özbek, Başkırd, Kırgız, Kazak ... Kim aranı kesecekse, Bu savaşı uduzacak. Yenmek üçün doğulmuşuk, Sertlik, Tanrı ışığıtek ... Bir babanın evladıyık Türkük, Tanrı ışığıtek! Koy yan-yana dalgalansın Bir milletin bayrakları. Güneş bize beşik olup Hatırlayak o çağları, Alak düşmen caynağından Esir düşen toprakları Şehidlere selam verek, Sorak, Tanrı ışığıtek, O yurtlar ki bekler bizi Varak Tanrı ışığı tek! . . GOnbatan: Ba l ı
Tek: Gibi Uduzmak:
Kaybetmek, y u t u l ma k .
31 l
SABİR RÜSTEMHANLI
Ateş Böceği İraıı 'da yaşayaıı otıız mi!yoııdaıı faz!a Azerbaycaıı Tiirk!eriııiıı özgiir!i(fii ve basımsız!ı.fıyo!ımda miicade!e edeıı, bıı yo!da şelıit o!aıı biitiiıı miicade!e arkadaşlarıma ...
Hoş geldin! Hoş geldin, kardeş, Sonunda ölüm talihi kurulacak, sonu kanla yoğrulacak milletimin unutkanlığından kırılacak bu kurban, bu şehid bu namus yoluna! Yarım asırdı kimise yürek verip vurulmak istemirdi ona! 312
SEÇME ŞİİRLER
Yol da titrek ayaklardan üzgün, ha dolaş, ha çevir, Yol da mecnun sevdalı dönmez ayakları sevir, Titremesin, esmesin! Öz menzili kalırken Özge yere telesmesin! Sulakların kabap kokusundan, obaların arkayın uykusundan bin cığırı, bin izi toplayıp yığa bilsin. Tale keçirende iyne gözünden sınaklardan çıkabilsin! 313
SABİR RÜSTEMHANLI
Yol ki, başsız kaldı çatıya döner, hara çekseler ora sürüner! Yol da arkalansa Kız kalasına, Erke dünyanın her yerinden görüner! Bu yolu gitmeli kişilerin yarım asr önce kesildi başları! Dünya siyasetine kurban getdi er savaşları! Yolumuz da el kuzusu gib inandı Tahran'ın Moskova'nın mazlum kanı içmekden kırmızılaşmış saraylarına! Vatandan kopdu mu Yol senin deyil, çemanlar titremez, youşlar yanmaz gerip ayakların haraylarına! 314
SEÇME ŞİİRLER
Belece balığı ayırdılar Denizden Belece kopduk Tebriz'den! Arkaya çevrilende tiördük kimse yoktur. İ ran'dan kaçanları da viranhanalar boğdu! Kırmızı tanklara sığınıb Tebriz'e şöhret dalınca cumanlar Bakı'da kapısından kovdu o taydan merhamet dileyib gelenleri! Dilini kesdirdiler Sırr bilenlerin. " Bakıda su yerine süd akır" demişdiler. Özge südü aksaydı ne olacakmış? Sen deme Bakı övlatlarının ahıyla Yelpiklenen ocakmış! . . 315
SABİR RÜSTEMHANLI
Kapılar döyüldü 46. ilin kış günü kar dayananda dizden " Ey, benim,kardeş, Tebriz'den" Fısıltı işitildi o yüzden: "Sehv salmısan, yoldaş, Tebrizle alıp-vereceyim yok! " Ses d e sahibi gibi donuk . . . Sanki Tebriz'de "Vatan" " birlik" deyip bağıran, hamını evine konak çağıran bu deyilmiş! Bes niye deyişildi. Bu fısıltı, bu ne sesdi. Ele bil kapının o yüzünde Yüreyi uçurulmuş kafesdi! . . Can nasıl şirin şeymiş, canını koruyanlar sattılar vicdanını Öz hiylemiz işletdi Düşman değirmenini cesurluğun, mübarizen başına serki. Acayip sır ömür kardeş evinde didergin! . . 316
SEÇME ŞİİRLER
Millet leke yakdı, Teki özü barına. Dahiler kurban getdi alçak oyunlarına. Belece Tebriz'den ayrılan gibi Şimal cehennemi uddu bizleri. Bin- bin talihsizin Talih yelkenini kuduz iştahına, "uf"da demeden çekirdi Sibirya'nın kar denizleri. Bazen toprak üste bazen havada kurulan kezalar, beklenmez, itki . . . Çoğunun nesli d e kesilip tamam, Çoğu özge adam mühacir,itkin! Çoğu öz yolunu deyişip birden sengerden eve girdi. KGB ünvanlı hanımlar şirin. İ sti kucağında erler eridip ömür bitirdi. ·
317
SABİR RÜSTEMHANLI
Özge topraklarından boynu bükük çiçeklerle Şimdi yeni boylanır itkin kişilerin kan yaddaşları. Dünya boyda sonsuzlukdan yurda bakır ilaçsız dağılıp viran kalmış ata ocağının soyuk taşları! Gidenlere koşulup Herkes gide bilmez ki, İtkimizin sonu yok, yol da ite bilmez ki! Bu yolu bitirmeli kişilerin yarım asır önce kesilse de başları Başsız, elsiz de kalsak bizi yine sesleyir on yere parçalanmış milletin göz yaşları! 318
SEÇME ŞİİRLER
Yarım asırdı gözüm yol divanesi, kulağım asılır her sesden. Sac üste kovrulan dek divaneyem "Eski" bir hevesden! "Haber gözleyirem" Bilirem hasret bunca taşlaşa bilmez! Bu kadar şehit kanı eme-eme toprak kısırlaşa bilmez! Bilirem ot basan yollar hırman yerleri gibi kaşınacak adımların polad tiyesinde! Sıyrılacak neslimiz ölüm vahimesinden! Göz yaşı kurumayan analar sinesi dağlansa da sevinecek yurda kurbanlık verip, er doğduğuna! Yine bir kardeş sevgisini milyon yürek fışkıracak, merdlik meydanları utanacak elli yıl unutulduğuna. 319
SABİR RÜSTEMHANLI
Bizde de çoktur bele meydanlar kırmızı boyanardı kara günümüzde. Yazılarla, kumaşlarla, Yüzlere maske olan kondarma gülüşlerle, kemiğimize sancılan oyunlarla, kürsüden bakıp irişen koyunlarla gizlediler halimizi bayram ederdiler işgalimizi, Moskova'nın sesi ucalan gibi Azer sözü didergin düşürdü kitaplardan Burda da mutluluk şerbetigibi boğazımıza dökülürdü yalan! Amma bir gün Ü midsizlikden milyon - milyon insan göyerdi Lenin meydanı döndü Azadlık meydanına. 320
SEÇME ŞİİRLER
Gördüler millet yine aynı Er oğlu erdi! Yetmiş yıll her işi tersine koyulsa da, ruhundan, yaddaşından cesaretinden soyulsa da eceli yetmeyip hele tükenip bitmeyip, hele! Anların çorap dokuyan parmakları titreye-titreye bayrak dokudu! Halk kabardı ümman gibi! 32 1
SABİR RÜSTEMHANLI
Gözümüz açılınca dağıldı korku. Özümüz de hayretlendik iki asrın körlüğüne Araza koştuk yana-yana! Od vurduk bize od vuran hasrete. Bayram mumlarına dönderdik gözümüze dürtülen sınır direklerini! Köprü eledik köprü aramadan Araza koşanların yüreklerini. itkilerin, ağrılarını, gamını akıttık Araz'da! sınır kıvrılıp kaldı, başı ezilmiş efi! 322
SEÇME ŞİİRLER
Tikanlı meftilleri doladık kolumuza, talihin açılan kelefi Yurdun her yiğidi oka dönmüşdü Arazsa son kisas hedefi! Meftil sovkatı geldi Nahçıvandan, Yardımlıdan Bakıya evden-eve, kohumdan kohuma . . . Bir ömürde ilk defa rahatlık çilendi ruhuma, Bir meftil topasını sıktım göğsüme dünyanın en etirli çiçeklerini Bele ürekle sıkmazdım! Meftil deyil fürsetdi! Tapmışdım, bırakmazdım! 323
SABİR RÜSTEMHANLI
Aydan-yıldızdan haber gelseydi beni bunca sevindire bilmezdi! Yerin birce otu da bu tikanlı meftiltek gönlüme ekilmezdi! Çalhalandı memleket iki koşa kap gibi, döküldü ordan bura, döküldü burdan ora ... Kimde o cüret var ki, bir de bizi ayıra! Tebriz, Bakıya akdı, Bakı Tebrize akdı ... Bin fitne sepseler de fitneleri nahakdı! Nefesimden od aldı karalan çırağımız. Milyon elde dikeldi üç renkli bayrağımız! 324
SEÇME ŞİİRLER
Azadlık kapı tek açan gibi önümde tarihin bu döngesi sancıldı küreyime zeherli Rus süngüsü. Tankların lüleleri Azrayil gözü gibi gözlerime dikildi, dirçelen yüreklere yene korku ekildi. Millet "Ben varam"deyir cevabı hiyle, zindan, Milleti ayırdılar Azadlık meydanından Ellerimi bağlayıb "Vur" dediler düşmene. Talih yeni bir sınak · getirdi bahşiş bana! Düşmanın niyeti bir yıkılım ayağına. "amandı, komşuma de girmesin toprağıma ! " 325
SABİR RÜSTEMHANLI
Bir yandan kışkırdılan Köpeklerin korkusu. " Dostam, komşuyam"deyip el altdan kuyu kazan. Yüzüme irişerek tarihimi talayan adıma bühtan yazan İ blisin töremesi... Görür ara karışıp külek hayrına esir gelir"Karabağ" deye, Onun elinde silah, benimkinde kelepçe, gelir"vuruşak"deye! . . Ermeni- böhtan eken, hiylekar, hain, casus Arkasında bu dünya Türkün düşmanları, Rus! Yurdun bu başından o başına Şehid mezarları ekildi çiçek-çiçek ... Bağımsızlık bir aşktı ondan kim çekilecek! 326
SEÇME ŞİİRLER
il
Onda sen de Bakıya gelmişdin konuk gibi. Ancak senden önce demir alverçileri gelmişdi! Sakız satan bez satan . . . "dere helvet, tülkü bey" kardaşının eyini yağmalayan şarlatan! Bazıları "mukaddes" . . . İslam, dini dellaları Bir dükkanı Bakıda birisi Yerevanda milletin dellaları ! Yüz emeli, yüz işi ezelden yolu belli, adam alış-verişi... Bazısı da ele bil ömrü boyu sovetin dersini almışdı, küçede, pazarda gıybet değirmeni çoğalmışdı! " Babam, sizde KKB-ye 327
SABİR RÜSTEMHANLI
bağlı olmayan var mı? Babam, şairlerimiz korkakdı, çekilibdi Bahtiyar! Babam, Memmed Araz'ın yazdığı az, Babam, Rüstemhanlı'nın adını çekmezseniz olmaz! Azeroğlu-filandı, Söhrab Tahir beşmandı" Adam Selam vermeyine pişmandı! Beleydi sizden gelen simasız, rengsiz adam! udlaksız, engsiz adam! bir cocuk tapançasıodsuz, fişengsiz adam! Güneyden gelip diye kollarımızı açdık göğsümüze sıkdık Vatan evezi! Gördük kucağımızda cibimizi iyleyir. 328
SEÇME ŞİİRLER
Bazısına söz verip, kaldırdık kürsülere barı ana dilinde danışmaya öyreşsin. Bizi yanaşı görüb milletin yüreyi bütövleşsin. Ancak su yene farsın semtine akırdı, Kürsüye kalkan kimi milletine yukarıdan bakırdı! Her kürsüde bir rengdi, hansı meclise gitsen teraziye persengdi! İ ran desen- İ rançı, Turan desen- Türk idi. Adı yeddi mertebe boyundan büyük idi. Sözümüzü işitip, yüzümüzü görmeden onlar da hakkımızda böhtan deni öyüden. 329
SABİR RÜSTEMHANLI
Özü farsın casusu nökeri ola-ola Cefakeş donu geyib incimiş gezeyenler Dünen yeşil,kırmızı, bu gün mavi geyimde Meslek adamlarına mezheke bezeyenler Bize yüz damga vurur: " İranperest" " Rusperest" Yazık bilmir dünyada "perest" yok seven de var. . . Öz halkına söykenen, başı uca, onurlu şöhreti talihinden kulpsuz büyüyen de var. . . 330
SEÇME ŞİİRLER
Tünlük idi Bakının siyaset pazarları. Ağzımızdan söz kapıp kürsüye dırmaşanlar, Ermenini unudup dünyayla vuruşanlar. Köhne hanlar dirilip yeni şah olmak için, Here bir deste tutur padişah olmak için. Ortada vatan, namus, arkadada kürsü davası! Neçe tayfa lideri KKB aftafası!.. "Türkem!" harayı yalan, yaddır damarında kan. Her gün yeni tapşırık Tahrandan, Moskovadan! Dilde birlik, gelecek ağlar göz, açık sine ... Halkını kurban verip yol açır dedesine! . . Sönük kafa, sönük baş Milletin ruhunu da söndürür yavaş-yavaş! . . 33 1
SABİR RÜSTEMHANLI
Hoş geldin, kardeş, Bu dellal pazarından Benlik azarından Vatanı kurtaracak yola! Belki senin ayağın yüngül ola! Belki sensin Tebrize nicat Ne olar unut müellimliyi, İ lmi -al illiği... Alimi biemelimiz çayır kimi.. .Ne kadar istesen ... Atalar üçecen deyip Bu asrın üçüncü azadlık rüzgarıdır esen. Belki Allah'da sınayır bizi. Görür ki, dökülürük kemiksiz bir et gibi. Deyir yolunu bulsun düz olsun! Helal olsun, merd olsun, erkek olsun yaşasın millet gibi! 332
SEÇME ŞİİRLER
Yoksa Allah uşak bahçesinin öğretmeni deyil öyrede kaşık tutmayı ayakkabı giymeyi, elini-elden çekip serbestçe yürümeyi! Allah'da sevir ışığı yaşatanları. Her gün komşuya deyil, Şeytana taş atanları! Hakka-dayak, göze-çırak hafızalara yazı içinde Allahla vahdet güzellik arayan, minnetsez yanan mumları! Uca adamları! Yoksa dünyaya yük Yarı iblis, yarı melek Onun neyine gerek! 333
SABİR RÜSTEMHANLI
Ben hakka inanıram, Ancak o göyden düşmür ekilir, becerilir, büyüyür aram-aram. Allah'ın yüz yıllarca Yüzü dönübse benden demek ben günahkarım! Nicatı ilğım gibi ben göre bilmemişem Halalca kısmetimi götüre bilmemişem! . . Dünya dönük, savaşçı! Ö ldüren kim, ölen kim. Düşman bata bilmezdi Oldun özüne genim! Tanrı'nın mucizesi varsa biri de benim, dilim-dilim doğranıb yine de diri benim. 334
SEÇME ŞİİRLER
Biz tarih kervanının talandıkça-talanan yorgun develeriyik. İyneye benzerlerin Çıplak neveleriyik. Tapdan toprağım talan içimde ona benzer. Müdriklere süd veren Öksüz, divane gezer! Bes niye bu gündeyik içinden parçalanan içinden süİgündeyik! Ne itip, harda itip, deyişilib kanımız! nasıl gölmeçe olup sahilsiz ummanımızı Gemiş, kamış bitirer, kurbağalar vatanı! Balina yetiremmez küçük gölmeçem benim. 335
SABİR RÜSTEMHANLI
Ne Hetayi, ne Sabir, Ne Cavid, ne Ü zeyir. Hani o okeanım ayağım yere deyir. Hazar topuğumdandı ona da yüz tor atan Kurdlar kolları bağlı kafesleri tor atan Canımızda hastalık. . . Kırk milyon şikest, elil Bu kanser beynimize kök atıptı ele bil! Kırk milyon kırık,kuyruk, Kırk milyon haris, teşne. Kırk milyon ben, ben deyen Döymekdir döşüne! Yarısı Rus harisi, Yarısı fars delisi. Babasından o yanı unudub bilmelisi. 336
SEÇME ŞİİRLER
Olaydı kırk milyon arı çokdan balla sıvanmışdı bu sınır duvarları. Kırk milyon koyun Ölümünü gözlemezdi arkayın. Kırk milyon karınca özüne yuva kurmazdı başka-başka . . . Kırk milyon kara karganın ka nadları koparardı kara bir rüzgar! Hansı canlım desek kırk milyonu bir olsa düşman gözünü ovar! Kırk milyon biziz bele ezik-üzük. Yaşamakdan yorgun Her kararı telesik! Kırk milyon-kırık milyon Kıştan yenice çıkan Karalmış,arık milyon Hep Hazar dek çekile . sonra yelkesi göyde bulutlara fınkıran Cesur, kabarık milyon. 33 7
SABİR RÜSTEMHANLI
Kırk milyondan biri bu akşam elinde kalem. " Özünüze götürmeyin"deyir kardeşler o hasta benim! ... Kırk milyon ağrı nın, azabın, gamın düğüm noktası! Kırk milyonun ümidinden yuğrulub sesim! Seve-seve söymek öymekden beter Dökülen zehirimden kızıl gül biter! Milyon- milyon hasretlisinden biri bendim Tebrizin. Ziyarete gelecekdim sürüne-sürüne dizin-dizin 338
SEÇME ŞİİRLER
Ancak 92. ilin bir şubat günü Teyyarede uçdum Tahrandan. Tahranla Tebriz arası kap-kara duman . . . N e uzanan yolları gördüm, ne karlı dağları, "Şükür, şükür"demekden yaraydı dudaklarım. Tebrizden yazdıklarım hafızamı göynedirdi ağı gibi. Azerbaycan'a gelirdim, Başka bir Azerbaycan'ın resmi konağı gibi... Meclis üzvü, nazir, şairliğimden de haberleri var... Bunlar bir yana . . . Ele bilirdim gelişim, şehiri ayağa kaldırar. . . 339
SABİR RÜSTEMHANLI
Bu kadar göz yaşı, vuruş, yazı Mecnunluk.dan beter Tebriz sevdası. . . Ancak dağların soğuğu çökmüşdü yüzlere. Göz Tahrandan gelendeydi El uzansa da bizlere . . . Çaşıb birden benimle biraz sıcak görüşer Yukarıdan gelenin yüreyine hal düşer. Azerbaycan ? Bağımsız . . . Öz dövleti, bayrağı ? . Çoğu hele inanmır, ya da mizahla bakır. . . .
" Baba, Rus yahşi idi neden el çekirsiniz" Bu hem gizli bir giley, hem de farsa "kıymetdi" hem taleden şikayet hem özüne töhmetdi... 340
SEÇME ŞİİRLER
Ancak bu memurların mumyalanmış yüzlerinden kenarda ayrı yüzler de vardı. Ü midle, iftiharla soruyla, umacakla bakan gözler de vardı... Bildim ki, bu büyükler yüzü değil halkın. Asıl Tebriz kenarda makam gözleyen, dalgın . . . Gördüm İ ran memuru Sovyet memuruyla bir Günde bir cilde girir. Bir gün otel tutsağı, seherden ahşamacan Bizi kim karşıladı, yola salan kim oldu? Tebriz'e kuş bakışı Gördüm, görmed im oldu! Gördüm, görmedim oldu, sorularım dudakda gazabını yüreye yük . . . 34 1
SABİR RÜSTEMHANll
Gördüm harda olsak da zerrece farkımız yok Hep böyle, böyleceyik! Ancak dört il Sonra da gittim ... Eriş-arğaç eledim Hemedan, Marağa yollarını, Erde bil boynuma doladı kollarını. Kapılar açdım öz kapım gibi Çölleri gözümle içdim dünyanın en meraklı kitabı gibi. Seraptan Kezvinden adladım teşne hevesimle Sav alana od vurdum sesimle Şehriyar türbesine okudum yüreyimin hasretini sübhe gibi 342
SEÇME ŞİİRLER
Layla gibi dinledim Çingizin sazını Tebrizin genç Edaletini!.. Duydum O toprağın ruhunu! Tahrana rahatlık vermeyen korkunu . . . Gördüm bütün mücahitler eli bağlı, . Evtutsağı göz tutsağı. .. Mesleğine yürek veren İ nsan özü öz tutsağı! Hoş gördük seni, Hoş gördük! Kınından sıyrılan kılıncım! Zulmet ile vuruşan yaln ız ateş böceyi. Ya ölecek vatanımız Düşmanların elinde parça parça bölükmüş Ya ikimiz bir sengerde öleceyik! . .
( / 996 J 343
Göktanrı
Son dönem ı\zerhaycan edebiya t ı n ı n önde gelen i s i m leri nden Sabir Rüste m h a n l ı , Göktanrı'da Türklerin tari h i n i uesta n laştı rarak a n l a t ıyor. Oğuz 1 l a n ' ı n doğuşu e t ra fı nda gelişen t a r i hte, t ü m T ü r k hoyl a r ı n ı n i z i n i s ü rüyor v e Tü rklerin g i t t i kleri t ü m coğrafya ları.la yarattıkları medeniyeti ortaya ç ı k a rıyor. Göktanrı, ke n u i a l a n ı nı.la bir i l k eser ve hir başya p ı t . l l e m bir Tü rk m i tolo j i s i , h e m b i r T ü r k t a r i h i , h e m de modern uöneme göndermeleriyle usta h i r pol i t i k eser. Eser ı\zerhayca n'da ve Türkiye'de a y n ı a nd a yayı n l a n ıyor.
360 sayfa, 12 YTL