Türkiye Milliyetçiler Birliği'nin Görüşü

Page 1



Türkiye Milliyetçiler Birli ği Yayınlan

:

I

TÜRKiYE MiLLiYETÇiLER BIRLIGl'NIN GÖRÜŞÜ

- ilk Bildiri -

Mors Maıbaası

-

1964


TtlRKİYE MİLLİYETÇİLER BİRLİGİ'NİN GÖRÜŞÜ

İLK BİLDİRİ Türkiye Milliyetçiler Birliği Genel Merkezi, yurdumu· zun ve milletimizin bugünü ve yarını il e ilgili bazı mese· leler hakkındaki görüş, düşünce ve dileklerini, Türk kamu oyuna aç ıklamay ı gerekli bu1ur :

Yurdumuz son y ı llarda çok hareketli, karışı k hatta velvele li tartışma ve çekişmelere sa hne olmuş, aşırı telkin­ l ere hedef tutulmuştur. ,

İkinci D ünya Savaşı'ndan sonraki yıllarda, hemen her ülkede hukuki, siyasi, iktisadi t oplum sal ve kültü re l alan­ larda görülen h a reket ve gelişmeler; dünyayı, savaş öncesi ,

ile kıyaslanamayacak derecede değişi�liğe götürdü.· Özel­ likle fikri ilmi ve teknik gelişme; hem milli, hem de mil­ letlerarası pi l anda dünyanın y en i baştan ku ru lma sın ı ge· rekli kıldı. ,

,

Türkiye'nin, bu g enel aıkışın dı şında kalması, dünyayı saran değişiklik ve gelişmelere sırt çevirmesi, şüphesiz, mümkün değildi. Yurdumuz, elbette, kendi meselelerini ve ihtiyaçlarını yeni şartlara, dünya gid i şine ve kendi yapı s ı na g öre ayarlayacak ve düzenleyecekti. Ancak, savaş son­

3


rası dünyasında görülen her değişiklik ve gelişme, Türkiye için de yenilik sayılamazdı. Mesela, «insanlara hürriyet, milletlere bağımsızlık» il· kesi, aslında, İstiklal Savaşı'n11zın bir parolası idi. Millet­ lerin eşitliği ve miiletlerarası meselelerin hak ve adalet çer­ çevesinde barışçı yollarla çözümlenmesi hususu da böyley­ di. Yine «milli hakimiyet ve demokrasi» ile iktisadi kal­ kınma ve organlaşma da, yeni Türkiye'nin amaçlarındandı. Toplumsal adalet ve güvenlik ile ilgili meseleler ise, Türk milletinin, kendi kültür ve geleneklerine de aykırı düşme­ yen ilkeleri idi. Esasen, dünyada meydana çıkan her yeni akımın, gözü kapalı kopyacısı olmak, yeni Türkiye'den de beklenemezdi. Buna göre, savaş sonrası dünyasına Türkiye'nin inti­ bak etmesi diye bir mesele bahis konusu olamazdı. Fakat olaylar, bunun aksini gösterdi. Cumh ur iyet Türkiye'sini başka yollara kaydırmak isteyenler, yeni durumların çeşit­ li güçlüklerinden de faydalanarak, kendi fikir ve ideolo­ jilerini memlekete hakim kılmaya çalıştılar. Bunlar, cum­ huriyet hayatının bütün Türk milletinde nası] bir zihniyet ve idrak yaratmış olduğunu pekiyi bildiklerinden, işe, Ata­ türk'ü, onun ilkelerini, ülküsünü bambaşka şekillere sok­ ınakla başladılar. Atatürk'ün, Trü rklüğün ve yurdun yara­ rına olan ilkelerinin ve ülküsünün tam tersi birtakım yıkıcı fikirleri, Atatürkçülük ve devrimcilik olarak göstermeye çalıştılar. Atatürk gibi, milli benHk ve şuur örneği bir in­ sana, milliyetçilik dışı bir kişilik yamanıaktan çekinmedi­ ler. Onu «sosyalist», «pasifist» hatta «enternasyonalist» ola­ rak tanıtmaya kalkıştılar. Bu sözde Atatürkçülük ile dev­ rin1cilik ve onlara eklenen ümanizın, ilericilik, akılcılık, öz­ gürlük gibi perdeler arkas ından bizi, milletçe ayakta tu,

4


tacak bi.itün nıanevi ve ma·ddi teınellerimize saldırıp onları

yıpratmaya koyuldular

.

İşte bugün yurdumuz, bu kışkırtıcıların ve yıkıc ıları n yaratmış olduğu karışık durumdan rahats ızdır ve bir gü­ vensizlik, ümitsizlik içindedir. Türkiye'mizi bu ıztıraplı h a vadan kurtarmak, onu sevenlerin vazifesidir. Bu vazife­ nin yeri ne getirilmesinde ise Türk milliyetçileri kendileri­ nı baş g örevli saymaktadırlar. ,

Türk milleti, uzun ve şerefli tarihi boyu n c a tehlikeli ve b uhranl ı devirler yaşamıştır. Tarih tanıktır ki, milleti­ miz, bütün bu te hlikeleri ve buhranları, eşsiz manevi gü­ cüyle alt e t miş ve milli var l ı ğ ı n ı şerefle devam ettirmiştir. Bugünkü tehlike karşısında da, elbet te ki, milletimizden, evvelce gösterdiğinden başka bir davranı ş beklenemez. Bi­ rinci Dünya Sava ş i ndan sonraki o korkunç ve fe ci durunı­ dan dah i bir milli s ilkini şle kurtulan Türk milleti, bugün­ kü tehlikeyi de muhakkak alt edec ektir Yalnız bunun için, milli bütünlük ve birliği pekiştirmek ve çeşitli bölüc ü sal­ dırılara karşı korumak şarttır. Bu itibarla belirtmek isteriz ki : ,

'

.

1 -Toplum hayatında her kuruluşun ve her kurumun, belli ölçülerle s ı nırl anın ış ödevleri, hak ve yetkileri vardır. Bu sınırlar Anayasada tesbit olunmuştur. Herhangi bir fa­ aliyet veya kuruluşun, toplum hayat ının her alanı ve çalış­ ma dalı üzerinde tüm bir yetkiye sahip olması veya sah ip sanılması, gerçek demokrasi ile bağdaşamaz .

.

Bu hususu belirttiıkten sonra, Türkiye Milliyetçiler Bir­ liği nin mutlak bir kesinlikle siyasetin dışında ve bunun so­ nucu olarak da milli birlik ve bütünlüğümüzü, kültürıümü­ zü ve bağımsızlığımızı zedelemeyen her partiye kar şı dost'

5


ça bir tarafsızlık içi n de bulunduğunu b i ld i rir i z 2

-

.

Türkiye Mllliyetçller Birliği, art enı ellere dayan ­

mayan sağ ve sol çeşitli görüş ve düşüncelerin; şuur, akıl ve bilim düzeyinde tartışılabileceği k anısındadı r Bu ba­ kımdan, maneviyat ve mukaddesat tara ftarlı ğının kaçınıl maz bir surette ge ric il i ğe varacağı iddiasını k uşk u ile kar­ şılamaktadır. Bu türlü iddiaların ardında milli manevi değerleri, Türklük ruh ve ş u ur unu sarsmak ve çökertmek i s t eyen gizli emellerin varlığından, ciddi şekilde endişe et­ mektedir. .

­

-

Aynı endişeyi top lumumuzu istikrarlı bir hukuk ve ik­ tisat düzenine kavuşturmak üzere başvuru l an toplum sa l adalet ve güv enlik tedbirlerine yanlış anlam verenlerin zih­ n i ye t leri dolayısıyle de belirtmek zorundayız. Ancak, top­ lumsal adalet ve güvenlik ted b irlerinin sosyaliz m kelimesi ile maskelenen komünizm adına sömürüldüğü gerçeği de gözden kaçmamalıdır. ,

,

Toplumsal adalet ve g üvenl iğ i n yalnız komünizm saye­

sinde gerçekleşebileceği iddiaları ise, tamamen bil im ve gerçek dışı bir görüştür; batıdaki bi n bir örneği ile çürü­ müş, çürütülmüştür. Hal böyle iken birtakım sözde aydı n çe vrelerin bu gerçek ve bilim dışı iddialarda direnmeleri, en m ü s amah a l ı iyi niyet sa hi p ler i n i dahi tedirgin etmekte ,

ve

kuşkulandırmaktadır.

3

-

Günümüzün ulaştırma ve ha b e rleşme vasıtaları,

milletlerarası kültür alışverişini artırmış ve hızla ndırmıs bulunuyor. Ayrıca, İkinci Dünya Savaşı ertesi doğan mil­ letl erara sı durum: kaderleri, zihniyetleri, çıkarları ortak mille tle r in milletlerarası kuruluşlar meydana getirmelerini ,

6


zaruri lik

ve

kılmıştır. Bu kaçınılmaz duruma bakarak, milli ben­ bağımsızlık devrinin geçtiğini söyl eyen veya bµnu

hafife alan, ha� ta daha ileri giderek kozmopolitliği ve ccenıer­

nasyonalizm» i savunanlara rastlanıyor. Türkiye Milliyetçiler Birliği, şu büyük gerçeği milleti­ mizin bir kere daha dikkatine sunmak ister : Batının cta, doğunun da hem m edeniyet ve kül türün de hem de tutum ve politikasında temel; milli şu urdur , milli ç ık ardı r Yani tek kelime ile «milliyetçilik» tir Hatta, milli h ükümranbk ­ lar üstü kuruluşlarda dahi, milli benlik ve bağımsıılı k ,

.

.

maııevi

esas olmaktadır. Bu bir gerçekken ve maddi ve

a lanl arda

,

Türkiye'mizden çok daha ilerde bu]unan toplum·

lar dahi milli bağımsızlıkları üze rine titrerken, bizim, ha­ yatın bu büyük gerçeğine sırt çevirmemizi i s temek bir ba­ ,

kıma gülünçtür,

bir

bakıma da büyük tehlike ve felflkettir.

İnsanlık alemi içinde, bugünkü hayatın

zaruri kıldı ğı

çeşitli alanlardaki alışverişleri tamamen önlemeye elbe tte imkan yoktur.

Fakat,

bunların, milli benliğimizi kemirm e

­

sine ve bunun sonucu olarak mi11i var h ğımı zı çökertmesine

asla

göz yumulamaz.

Türkiye Milliyetçiler Birbğt, Türklüğü, tarih için­ de oluşan, gel i şen ve günümüzde bu lun du ğu kişiliği içinde 4

-

tanınması gerekli ulu bir varlık bilir. Bu sebepten, milleti

­

mizin,

Türklük

karşı dır

ve

müs ]ü man lık

dışında

ele alınmasına

.

Türklük mış

ve müslümanlık, birbiri içinde eriyip kaynaş­ iki kutsal temel kaynaktır. Bu iki temel kaynaktan

Türklüğü reddeden

yan,

veya milliyetçil iği i sl am l ığa karşı sa­

bil im ve gerçek dışı iddiaları ise hiçbir şekilde ka7


bule imkan yoktur.

heın

5 - Bugün kü Türklük, ta ri hin derinliklerine i n en kökün, hem de kültürel va rlığımızın devamıdır. Türk­ lük kavramı, bir özel kültürün deyimi olduğu kadar, işte, binlerce yıl öteye gi den o şanlı kökün de ifadesidir Başka bir söyleyişle, biz bugünkü Türkler, bir zamanlar tarihe yön veren ş anlı ataların, XX. Yüzyılda yaşayan torunlarıyız. .

h

T0ilrk m i lliye t ç i li ğ i bfrtün ta ri i gelişmesi içinde bu kök ,

şuuFuna bağlı kalmış, o asla bağlılıktan övünç ve gurur d uy­

muştur. Bazı milletlerin, kendilerini bir köke dayayama­ dıklan veya türlü köklerden geldikleri için milliyeti yal­ nı zca bir kültü r birliği saymaları, Türk mil liyetçilerini bağlayamaz, bağlaman1alıdır. ,

İşte, bu inanışta olup soyları ile övünç d uyan Türkleri,

yakın yıllarda dünyanın bazı ülkelerinde görülen ve başka milletler üzerinde hakimiyet iddiası şeklinde tecelli eden siyasi ve em peryal is t ırkçılık iJe suç laın aya yeltenmek, sa­ dece gi.ilünçtür. Türk milliyetçiliğinin ne em peryal i st s iya­ si ırkçılıkla, ne de milliyeti kafatası öl ç üleri veya kan tah­ lilleri ile tayine çalışan bilim dışı zihniyetle bir i lgis i var­ dır. Bu gibi iddialar, n1illiyetçilik düşmanı

ve

kökü dışar·

da yıkıcı akımların yalan ve iftiralarıdır. Bu gerçeği orta· ya koyarken şunu bir kere daha belirtelim ki, Ti.İrk mille­ tini k en di kökü, soyu, şan lı ataları ve soydan gelen üstün

vasıfları ile gurur duy n1ak t an hiç kimse alık oya m a z

.

Şuur­

l u Türklerde bulunan bu gurur, «·mill i » ye düşman olanla­ rın iddia e t t ik l e ri gibi milli birliği bozucu değ i l , tamamen ters ine, perçinleyicidir. Milli birliği bozucu olan, sinsi azın­ lık ı rkçı lığ ı dır Ancak, hen1 Türklüğü tehdit edici, hem de toplumuınuzu bölücü bu gi bi çabaların, ge l i şe n Türk kül.

8


türü önünde ve yakın bir gdecekte tesirsiz hale geleceğine ınanıyoruz. 6

-

Türkiye Milliyetçiler Birliği, Türkiye sınırları dı­

şındaki Türk ülkelerini v e toplumlarını inka r edenlerle bu

gerçeğe sı r t çevirenleri, yahut Türkiye dışı Türk dünyasını unu t turmak isteyen olumsuz çab�ları haksız, yersiz. üzücü, zararlı ve utanç verici bulmaktadır. Geçmiş üzyıll ar ı n ardından dü ny a haritasına yeniden y

do ğan İ rl a nda i le İ srail ; Asya'nın yeni devletle ri Pakistan ile Endonezya ve dünün esir Afrika'sından kısa bir zaman iç in de fışkıran 36 bağın1sız yeni ülke ç ağımızın hang i bü­ yük ilk esin in eserleridir? Afrika'nın kara talihli in sa n ı nı n dönen tal ih ine ve kav uştuğ u bağımsızlığa dahi sevinirken; bizlerle aynı kökten gelen, aynı kültür ve medeniyet mira sını paylaşan, uzun bir tarihin büyük bir böl ümü nü bir­ Hkte yaşadığımız soy, dil ve din kardeşlerimizin de hürri­ yetlerini ve bağımsızlıklarını isteme k bir günah mıdır? Birleşmiş Mille tler Anayasası ve İnsan Hakları Beyanname­ si'nin de t e me l ilkesi olan çağımızın bu en büyük insanlık anlayışını, tutsak Türklere çok görmeyi ne insanlık, ne vic­ dan ne hak ve ne d� adalet fikir ve duygusu ile bağdaştır ınaya imk an vardır. ,

­

,

­

Türkiye MJlliye tçiler Birliği, dünya Türklüği.inün kül­

tür birliğ in e bunun için inanmaktadır. Türk milliyetçileri, Türkiye dışında kalan soy, dil ve din kardeşlerinin bağım­ sı zlı ğın ı bunun için istemektedirler. Milli şeref ve gurur sahibi, bilim ve n1antık hay siyeti n e bağlı, hukuka saygılı herkesin böyle düşünmesinin kaçınıl m a z bir z arure t olma­ sı da bundandır. Ve en il k e l toplumların hü r r i ye t ve ba­ ğın1sızlık ülküsüyle ayağa k alktı ğı bir çağda, üçbin yıllık ·

9


bir tarihin, büyük bir medeniy e tin ve bin sekiz yüz yıllık bir dünya önderliğinin bugünkü talihsiz milyonlarına hür­ riyet ve bağımsızlık ist emeyi emperyalizm olarak dam gala­ mak da aklı, mantığı ve insanlık haysiyetini hiçe saym ak ­ tan başka bir şey değildir. 7 - Türkiye Milliyetçiler Birliği,

Türk'ün tarihinin, sanatının, edebiyatının, dilinin ve bütün kültür mirasının bütünlüğünü bozmak isteyen düşünce ve akımların karşı­ sındadır.

Türk tarihi bir bütündür. Bu tarih, Türk'ün tarih ala­ nında görüldüğü çağdan başlar ve bütüm yüzyılları kapla­ yarak günümüze kadar gelir. Şu veya bu düşünceyle islami yetten, veya Malazgirt'ten, yahut Osmanlılardan, yahutta C umh uriyet 'ten önceki Türk tarihini inkar etmek, hor gör­ mek ne gerçekle, ne insanlık . fik riyle, ne de milliyetçilikle bağdaşır. Türk edebiyatı da bir bütün dür. Ne islamlıktan önceki o zengin ve Tür klük dolu edebiyatı, ne de Diyan Edebiyatı ile Tanzimat sonrası edebiyatını bu kadrodan çıkarmak mümkündür. Türk kültür mirasının bütün unsurları, özellikle Türk dili konusunda da durum aynıdır. Türk dili, tarihi geliş­ mesi ve çeşitli lehçeleri ile bir bütündür.. Bu bakımdan, Türkiye Milliyetçiler Blrllll: Türk tarihini, Türk sanatını, Türk edebiyatını, Türk dilini ve bütün Türk kültür mırasını soysuzlaştırıcı her türlü akıma karşıdır. 8 - Türkiye Milliyetçller Blrliğl; ins�hlc��mini, hak

ve adalet ilkelerinin kesin surette

ha � ,\�t'.ı}ü� , '

:

1

10

'ı

*··

1

'

.1

�··ı; �,;) .

' J','. )"

:=,._ "t·

;...;_

eşit


haklara sahip , hür ve bağımsız milletlerin alemi olarak ka­ bul eder. Bu sebepten. insanların hürriyetlerine ve millet lerin bağımsızlıklarına ·göz diken, demokrasiye dü ş man bencil, aşırı, sömü rge ci ve müstebit her türlü eğilimi ve tu­ tumu reddeder.

­ ,

Türkiye Milliyetçiler �irliği, yurt çapındaki sömürücü­

lüğün ve hükmetme zihniyetinin de karşısındadır. Toplum­ sal ve iktisadi hayatın, toplun1sal adalet ve güvenlik şartlan içinde ve karma iktisat çerçevesinde düzenlenmesini uygun bulur. Bunun yanında ferdi mülkiyet, teşebbüs ve çalışıp ka­ zanma hak ve hürriyetlerini de en olagan haklar savar. Türk milliyetçiliği, bundan ötürü, hem şahsiye t ç i , hem de millet çı karlar ı n ı herşeyin üstünde tuttuğu için mil­ letçidir. Dolayısıyle hü rriyetçi, toplumsal adalet ve gü­ ven lik taraflısı ve dayanışmacıdır. -

-

Türk milletini, manevi ve maddi yön leri ile bir bütün olarak kabul eden Türkiye Milliyetçiler Birliği; bütün Türk­ lerin eğitim ve öğrenim, iktisat, teknik güç, iş, mesken sağlık gibi her türlü alanda en üstün seviyeye ulaşmaları­ nı, Türk milliyetçiliğinin zaruri ve asla vazgeçilmez dava1'1rından sa ya r Yine; köylü, işçi, esnaf, memur v.b. züm­ relerin sömürülmesine de karşıdır. Çünkü, milleti bir ulu aile sayan Türk milliyetçiliğinin, zümrelerin olduğu kadar fcrtleriıı dahi setaletine ve sömürüln1csine tahammülü yok1ur. ,

.

9

-

Türkiye Milliyetçiler Birliği;

ve Türklüğün

Türkiye'nin yarını

edil i ği bakımından, nufusumuzun artma­ sının engellenmesi amacını güden davranışlara karşıdır. Türkiye MJIHyetçiler Blrltği'ne göre, yurdumuzun ve mileb

11


!etimizin büyük yarını için, nufusumuzun sınırlandırılması değil ; kültürel, toplumsal, iktisadi ve teknik gucumuzun artırılmasını amaç edinmiş medeni ve p ilanl ı ç a lı şm ala ra y er verilm e s i gere k ir .

Türkiye bugün künün çok üstünde bir nufusu, bütün m ill et fertlerini ferahlığa kavuşturmak s u ret i yle ve rahatça barındırabilir. Türkiye nin bir ili kadar toprağa sahip ülke­ lerde bugün yaş a ma k ta bulunan milletlerin nufus yoğun­ luklar ı ile medeniyet ve refah bak ı mı nd an ulaştıkları se­ viye malumdur. Bu örn e k l ere sırt ç evi rmek, gerçeğe s ı rt çevirmektir. İşte bu bakımdan bu alandaki hede fimi z nu­ fusu dondurmak değil, Atatürk'ün «atinin medeniyet uf­ kundan bir güneş gibi doğmasını» özledi ği nufusça da kuv· vet haline g elm i ş Büyük Türkiye olmahdır. ,

'

,

10 Türkiye Milliyetçiler Birliği, milli eğ iti m dava­ mızın, Atatürk'ün açı k ve k esin bir şekilde gösterdiği milJi ruh, milli benlik, milli şuur ve milli birlik ile gerçekçi, bilinı c i ve faydacı a nlay ış hakkındaki sözlerinde işaret edi­ len esaslara göre düzenlenmesini gerekli bulur. -

,

Türk milletinin maddi ve manevi

kalkınmasında en önemli rolün milli şuura sahip, bil gili ülkücü, ferag at ve çalışkanlık vasıflarını taşıyan Türk öğretmenleri ile onla rın yetiştirdiği her meslekten aynı ruha ve karaktere sahip kims el er in omuzları üzerinde ol d uğu hususundaki inancı­ nı tekrarlar İ lkoku l dan üniver s iteye k adar öğret i m üyele­ rinin bütünlüğünü ve eşit değerini saygı ile belirtir. Ve bü­ tün öğ ret i m ve eğitim kadrosun u, yuk a r da belirtilen esas­ larda birleşmeye ve elbirliği ile ç alı ş maya çağırır. ,

­

.

Türkiye Mllllyetçller Birliği, medeni alemde, dinin

ve

manevi değe rlerin yerine ve rolüne öneın le işaret eder. Bi12


lim ve erdemle

si

lahlanm ış , her

t ürlü siyasi etkilerin üs­

tünde kalacak din adamlarının yetiştirilmesini, Türkiye '­ nin ve Türklüğün geleceği ıçın temi nat sayar. ı;ı **

Görüş ve düşüncelerimizi özetlemek gerekirse, diyebi­ liriz ki, Türkiye Milliyetçiler Birliği; mill iyetç i

,

medeniyet­

çı, maneviyatçı bi r görüş ve düşünceye sahiptir. Kesin olarak siyaset dışında ve partiler üstüdür. Mille t imi zi n ,

devletimizin ve kültürümüzün

varlığına

ve büt ü nl üğün e yönelen her türlü eğilim ve akımlar ile, Anayasa'nın kendisine verdiği hak ve hürriyetl er çerçeve­ sinde mücadele etmek azim ve kararındadır. Milli şuur ve iman ile olduğu kadar bilim ve fikir gü­

h

cü ile de mü ceh ez bulunarak, Türk n1illiyetçiliğini ve il­ kelerini benl iği

,

Türk

ülküsünü

yaymak;

böylece mi lli

şuur ve

Tür klüğüniin meselelerini içte ve dışta tanıtmak Türkiye Milliyetçil er Blrllğt'nin amaç­ ları arasındadır. güçlendirmek ;

dünya

İkinci Dünya Savaşı sonrasının

m ill

i ve milletleraras1

sıkıntılarından milli varlığımızın selametle sıyrı lıp yüksel­ m esi

ve yücelmesi davasında, Türk mi lliyetçileri, kendile­

rini de görevli sayarlar. Onun içindir ki, bu

u

ğurda çaba

gösterenler, Türkiye Milliyetçiler Birliğt 'ni her zaman ya­ nıbaşlarında yardımcı bulacaklardır.

Türkiye Mtlllyetçller Birliği aynı düşünceleri, görüş­ leri ve duyguları paylaşanları çatısı altına çağırırken, özel­ likle Türk toplumuna ve Türk tari hine karşı sorumluluk duygusuna sahip bulunanlara, Atatürk'ün dili

ile seslen13


ıneyi de bir vazife sayar «. ..

:

Mllletimlzln yüksek

karakterini,

yorulmaz

çalış­

kanlığını, fıtri zekasını, ilme bağlılığını, güzel sanatlara sevglslnt, milli birlik duygusunu mütemadiyen ve her türlü vasıta ve tedbirler ile besleyerek inkişaf ettirmek, milli iil­ kümüzdür. Türk milletine çok yaraşan bu ülkü, onu

·

,

bütün beşe­

riyete hakiki huzurun temini yolunda, kendine düşen me­ deni vazifeyi yapmak ta muvaffak kılacaktır. Bugün aynı inan ve kat'iyet ile söylüyorum ki, milli ülküye tam bir bütünlükle yürümekte olan Türk mtlletl­ ntıı, büyük millet olduğunu bütün medeni alem, az zaman­

da bir kere daha anlayacaktır. Asla şüphem yoktur ki, Tiirklüğün unutulmuş büyük medeni vasfı ve büyük ınede· ni kaablllyeti, bundan sonraki inkişafı ile, atinin yüksek medeniyet ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır. Ne mutlu Tür k 'üm diyene . . . »

T ürk i y e

M i l l i y etçi l e r

B i rliği

Merkez Yönetim Kurulu

Dr.

Genel Başkan

Genel Başkan Yardımcısı

Nejdet Sançar

Dr. Hikmet Tanyu

Genel Yazman

Genel Sayman

Haluk

Karamağaralı

Mehmet Orhun (Kimya Yüksek Mühendisi)

14


Üye

tiye

M. Zeki Sofuoğlu

Dr.

Aziz

Al pau t

tiye

tiye

Necati Torun

M. Kemal Erkovan

(Avukat) tiye

Hacıömeroğlu (Vet. Hekim Zootekni Uzmanı)

Mustafa

15




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.