Türk Sineması
AYLIK SİNEMA DERGİSİ Ocak 2015
Sayı 1
HELAK: KAYIP KÖY 30 OCAK’TA VİZYONDA
Turksinemasi.com
3
TÜRK SİNEMASI DERGİSİ/ Ocak 2015
EDİTÖRDEN Merhaba Dergimizin bu ilk sayısında siz sinema severlerle buluşmaktan dolayı çok heyecanlıyız. Dergimiz içerik olarak uzun süredir internet üzerinde zaten yayın hayatına devam etmekteydi.
Fakat dergi olarakta sinema severlerle buluşmalıyız diye düşündük ve dergimizi hazırlamaya karar verdik. Dergimiz sizlerle aylık olarak buluşacak. Bu ay dergimizi hazırlarken çok heyecanlıydık. Bundan sonrada bu heyecanı bizlere yaşatacağınızı düşünüyoruz. Dergimiz içeriğinde; sinema dünyasından haberler, vizyondaki filmler hakkında genel bilgiler, röportajlar, portreler, festivaller hakkında bilgiler yer alacaktır.
Turksinemasi.com Yayın Yönetmeni Hasan Yılmaz Tasarım & Fotoğraflar Onur Yılmaz Editör Duygu Yılmaz Görsel Yönetmen Emrah Gökmen
Nice yeni aylarda buluşmak üzere... sevgi ile kalın... Duygu Yılmaz
turksinemasi@turksinemasi.com Dergimizde konu olan yazı ve fotoğraflar izinsiz kullanılamaz.
TÜRK SİNEMASI DERGİSİ/ Ocak 2015
İÇİNDEKİLER 6 Haberler
Sinemanın içinden haberler
14 Filmlerden KISA KISA
Vizyonda ki filmlerden kısa haberler
16 Ödüllü Bilgi Yarışması
Sinema konulu ödüllü bilgi yarışmamıza katılabilirsiniz.
18 Reklamlardan Sonra
Sinema Eleştirmeni Alaittin Biçer’in Köşe Yazısı
20 Geçmiş Zaman Sinemadan anılar...
22 Röportaj
Dergimizin röportajı
24 Tarihin İçinden
Dansözler Kraliçesi Nejla Ateş
29
Portre
Portreler
6
TÜRK SİNEMASI DERGİSİ/ Ocak 2015
HABERLER
Halit Akçatepe Ne Durumda? Aralık ayı başında Halit Akçatepe’nin felç geçirdiği haberini almıştık. Kısmi felç geçiren sevilen oyuncunun durumu stabil.. Türk sinemasının en sevilen oyuncularından Halit Akçatepe hafta başında kısmi felç geçirdi. Ünlü oyuncunun doktoru Akçatepe’nin sağlık durumuna ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, sanatçının vücudunda kuvvetsizlik ve konuşma problemi nedeniyle kendisine ulaştığını söyledi. Doktorun verdiği bilgilere göre Akçatepe’nin beynindeki damar tıkanıklığına bağlı olarak kısmi felç geçirdiği, birkaç gündür hastanede tedavi altında olduğu ve bu aşamadan sonra fizyoterapi adımına geçileceği öğrenildi. Özellikle Güdük Necmi rolüyle gönüllere taht kuran değerli oyuncuya Turksinemasi.com ailesi olarak acil şifalar diliyoruz.
7
TÜRK SİNEMASI DERGİSİ/ Ocak 2015
HABERLER
Yüzyıllık Aşk: Türkiye’de Sinema ve Seyirci İlişkisi İstanbul Modern’in kuruluşunun 10. yılında, Türk sinemasının 100. yıl dönümüne ithafen sunduğu “Yüzyıllık Aşk: Türkiye’de Sinema ve Seyirci İlişkisi” sergisinde ilk kez bir araya getirilen arşiv malzemelerini kalıcı bir belleğe dönüştürmek amacıyla, projeye özel bir internet sitesi hazırlandı. İstanbul Modern’de sergilenen arşivlerden önemli bir seçkinin dijital ortama aktarılması sayesinde bu görsel belleğe, sergi sona erdikten sonra da “yuzyillikask.istanbulmodern.org” adresinden ulaşılacak. Türkçe ve İngilizce olarak hazırlanan dijital arşiv, hem sinemaseverler hem de araştırmacılar için değerli bir kaynak oluşturuyor. İzleyicilerle ilk kez buluşan özel koleksiyonlardan derlenen fotoğraflar, gazete ilanları, biletler, dergi kapakları gibi arşiv belgelerinin yanı sıra, sinema fanatiklerinin koleksiyonları ve özel röportajları ile sinema tarihine ışık tutan nadir afişler sitede yer alıyor.
Online sergi deneyimi sunan ve projenin çıkış noktasına uygun olarak yine izleyiciyi merkez alan bu dijital arşiv, ziyaretçilerin beğenilerine göre kendi sergilerini hazırlamalarını sağlayan “Kendi Sergini Oluştur” başlıklı, etkileşimli bir modül de içeriyor. Ziyaretçiler, “Kendi Sergini Oluştur” paneline giriş yaptıktan sonra beğendiği içeriğe işaret koyarak kolayca kendi seçkisini yaratıyor ve kişisel “Yüzyıllık Aşk” sergisini sosyal medyada paylaşabiliyor. Akıllı telefonlarla da uyumlu hazırlanan Yüzyıllık Aşk Dijital Arşivi ile sergi kapsamında oluşturulan dijital belleğin geniş kitlelere yayılması amaçlanıyor. Sergi, 25 Eylül’de açıldığı günden bugüne kadar 147.600 izleyiciyle buluştu. Etkileşimli sergilemesiyle her yaş grubundan ziyaretçilerin büyük ilgi gösterdiği sergiyi, Yeşilçam’ın yıldız isimleri de ziyaret ediyor. Gökhan Akçura ve Müge Turan eş küratörlüğünde gerçekleştirilen sergi, 8 Ocak 2015’e kadar sürecek.
8
TÜRK SİNEMASI DERGİSİ/ Ocak 2015
HABERLER
Hulusi Kentmen Kadıköy’de Anıldı… Yeşilçam’ın büyük çınarı Hulusi Kentmen ölümünün yirmi birinci, Türk Sinemasının yüzüncü yılında, ilginç bir seremoniyle İstanbul Kadıköy’de anıldı. İstanbul Klasik Otomobilciler Derneği’nin organize ettiği, Mobil 1’in destek verdiği bir etkinlikle, Hulusi Kentmen’i andı. Gerçekleştirilen etkinliğe ailesinin yanı sıra Ediz Hun, Selda Alkor, İzzet Günay, Süleyman Turan, Tolga Savacı, Nuri Alço, Yavuz Karakaş, Teoman Ayık, Çetin Tunca gibi önemli birçok sanatçı arkadaşı da katıldı. Ayrıca Ulan İstanbul dizisinin oyuncuları da anma programda hazır bulundular. Konuklarını kendisine ait ve Yeşilçam’da birçok oyuncunun kullandığı 1956 model Ford Fairline marka üstü açık klasik aracıyla karşılayan Hulusi Kentmen, birebir ölçülerde yapılan hiperrealist heykeliyle, izleyicilere duygusal anlar yaşattı. Etkinliğe sanatçı arkadaşlarının yanı sıra Hulusi Kentmen’in gelini Leyla Kentmen ve torunu Melek Kentmen de katıldı.
Leyla Kentmen yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Hulusi Kentmen’in dostları olarak onu en az bizim kadar iyi tanıyorsunuz. Çünkü babam 81 yıllık hayatının 46 yılını sizlerle birlikte geçirdi. Sizleri bu anlamlı günde yanımızda görmek bizi onurlandırdı. Hani derler ya vefa sadece bir semt adı değil diye o sözü bugün bir kez daha iyi anladım. Bu nedenle sözlerimi daha fazla uzatmadan sizlerin huzurunda bugünü organize eden İstanbul Klasik Otomobilciler Derneği’ne ve bu anlamlı günde bizleri yalnız bırakmayan değerli misafirlerimize ve basın mensuplarına teşekkür ederim hepiniz hoş geldiniz sefalar getirdiniz.” Sanatçı dostları ise yaptıkları konuşmalarda Hulusi Kentmen’in Türk Sineması için ne kadar önemli bir karakter olduğunu vurgulayarak, kendisine olan özlemlerini dile getirdiler. Konuşmaların ardından, Selda Alkor tarafından, Hulusi Kentmen’in torununa anma programının anısına bir plaket takdim edildi. Daha sonra Melek Kentmen’in dedesi için yaptığı pasta kesildi ve anı kurabiyeleri dağıtıldı.
9
TÜRK SİNEMASI DERGİSİ/ Ocak 2015
HABERLER
Dağ Filmleri Festivali Başvurularınızı Bekliyor.. Dağ Kültürü Derneği ile Mineral Event tarafından düzenlenen 10. Dağ Filmleri Festivali için son başvuru tarihi; 09 Ocak 2015! Her yıl izleyicilerine dünyanın en iyi film ve belgesellerini sunan festival, bunların yanı sıra festival süresince fotoğraf ve kitap sergilerine, seminerlere ve alanında dünyaca tanınan konuşmacıların katıldığı söyleşilere de ev sahipliği yaparak Türkiye’de Doğa Kültürü alanındaki çok önemli bir boşluğu doldurmaya gayret eden Dağ Filmleri Festivali, filmlerinizi bekliyor! Türkiye’nin 9 yıldan bu yana doğa, macera ve keşif konulu en büyük etkinliği olan Dağ Filmleri Festivali’nin onuncusu 2015 yılının Mart ve Nisan aylarında İstanbul, ve Bursa’da doğaseverlerle buluşacak. Dağ Filmleri Festivali’nin uzun soluklu Türkiye yolculuğuna katılıp dağ, doğa, çevre ve doğadaki insan temalı filmlerini göstermek isteyen sinemacılar için son başvuru tarihi: 09 Ocak 2015.
10
TÜRK SİNEMASI DERGİSİ/ Ocak 2015
HABERLER
!f İstanbul’dan Mesaj Var; “Kalbine Bak Yerinde mi?” Bu yıl 14.’sü gerçekleşecek olan !f İstanbul Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali’nin teaser’ı bugün görücüye çıktı. Festivalin 2015 kampanyasına dair ipuçları veren film, Türkiye’nin önde gelen ajanslarından Rafineri tarafından çekildi. “Kalbine Bak, Yerinde mi?” adını taşıyan ve parçalanan bir kalbin hikâyesini anlatan film aynı zamanda, Mars Entertainment sinemalarının 56 salonunda birden gösterilecek. 12-22 Şubat 2015 tarihlerinde İstanbul’da, 26 Şubat-1 Mart 2015 tarihlerinde ise Ankara ve İzmir’de gerçekleşecek olan 14. !f İstanbul Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali’nin biletleri ise; 2 Şubat’ta indirimli ön satışta olacak.
Sinema; Bazen as覺k . olmakt覺r...
Turksinemasi.com
12
TÜRK SİNEMASI DERGİSİ/ Ocak 2015
HABERLER
2014’te Türkiye’de Sinema Sektörü Ne Durumdaydı? Antrakt Sinema, Türkiye’deki sinema sektörünü mercek altına aldı. Antrakt Sinema “2014’te Yerli Yapımcılar ve Yapımevleri” adlı raporuyla 2014 vizyon programını mercek altına aldı. Antrakt’a göre; 300 bin bilet satış adedini ve 3 milyon TL’lik hasılat seviyesini geçen 15 yapımevi oldu. Bunlarda başı, toplamda satılan sinema biletlerinin gelirinin 1/6’sını kasasına götüren BKM Film çekti. BKM Film 2014 yılında, Hükümet Kadın 2, Düğün Dernek, Patron Mutlu Son İstiyor, Eyyvah Eyvah 3, Deliha, Silsile, İncir Reçeli 2 gibi 8 filmi vizyona sokarak, bu yıl en çok filmi vizyon gören yapımevi de oldu. 2013 yılında dijitalleşen Avrupa ile beraber, Türkiye de dijital akımına kapıldı. Üretilen yerli sinema filmlerine de bu doğrultuda 35 mm. film kopyası basılmıyor. 2015’in ilk haftasıyla birlikte peliküle basılacak film bulmak mümkün olmayacak.
Dijitalleşmenin sinemaya olan etkisi hızla kendini göstermeye başladı. Dağıtımın çok daha kolay olması sayesinde Avrupa pazarındaki pek çok film, bu yıl Türkiye’de izleyicilerle buluşma şansı yakaladı. Aynı zamanda Yeşilçam’a taş çıkartacak şekilde işleyen Türkiye sinemasının örnekleri de dünyanın dört bir tarafında vizyon şansı gördü. Antrakt Sinema konuyla ilgili raporunda gelişimi şu cümlelerle aktarıyor; “Sinemalarda vizyona çıkarılan Türkiye yapımlarının sayısı 1990 ile 2007 arasında 40’ı aşmazken aynı sayı 2008’den bu yana 50’nin altına düşmüyor. Türkiye’de sinemanın yüzüncü yılı olarak kabul edilen 2014’te vizyona çıkan yerli yapımların sayısı 109. Bu yirmi beş yıllık sürede ulaşılan en yüksek sayı…” Antrakt, 109’a ulaşan yerli yapımların bir yıllık vizyon macerasına yapımcıları ve yapımevleri üzerinden kısaca bakıyor: “2014 yılının en hareketli yapımevi olan BKM
13
TÜRK SİNEMASI DERGİSİ/ Ocak 2015
Film; üç komedi ve iki dram ile tamamladığı kırk dokuz hafta sonunda elde ettiği 7.579.453 adetlik bilet satışı kasasına 79.396.029,00 TL. bıraktı. Bu satış 650 milyon TL.’yi geçecek 2014’ün toplam sinema gişesi hasılatının %12’sine tekabul ederken, BKM’nin sinema gişelerinde satışını gerçekleştirdiği 7,7 milyonu geçen bilet toplam sayısı ise 60 milyon adet civarında sonuçlanacak 2014 yılı toplam bilet satışı sayısının %13’ünü oluşturacak. “ 2014 başında resmen ortaya çıkan TAFF (Tam Aile Filmleri Fabrikası) 2014 yılında dört yerli yapımla yer aldı. Yıla Kadın İşi filmiyle giriş yapan yapımevi, gişe bombalarını yıl sonuna sakladı. Eylül ayı ile birlikte peş peşe vizyona çıkan Dabbe 5: Zehr-i Cin, Unutursam Fısılda ve Çakallarla Dans 3: Sıfır Sıkıntı ile sinemalara hem korku hem dram hem de komedi filmleriyle renklendirdi. Filmlerinin ikisinin sinema programlamasında Warner Bros. Türkiye’yi, ikisinde ise Ekim 2014’te kurulan Mars Dağıtım’ı tercih edenTAFF, dört yapımından toplam 34.489.134,99 TL. hasılat elde etmeyi başardı.
HABERLER
14 Aralık 2014 Perşembe günü tamamlanan son seansın ardından, 346 günlük vizyon süresi sonucunda 3.483.190 adetlik bilet satışına ulaştı. 2014 yılında; Gulyabani, Siccin ve Sabit Kanca 2 filmleri vizyona çıkan Muhteşem Film, üç yapımla gişede 5.274.636.00 TL. hasılat ve 503.181 adetlik bilet satış sayısına ulaştı. 2014’ün ilk 49 haftalık vizyon macerası sonucunda yukarıda bahsedilen en üretken üç yapımevinin on iki filmi en çok hasılat elde eden yerli filmler listesinin ilk ellisi arasına girmeyi başardı. Bu on iki filmden en çok kazandıranı BKM Film’in Eyvah Eyvah 3 olurken, en az hasılata imza atına da gene BKM’nin Silsile’si oldu.
14
TÜRK SİNEMASI DERGİSİ/ Ocak 2015
Filmlerden KISA KISA Komedi ve dramın müzikle iç içe olduğu Çalsın Sazlar filminden eğlenceli bir kamera arkası videosu yayınlandı. Dönem mekanları ve keyifli müzikleriyle şimdiden dikkatleri üzerine toplayan yapımın yönetmen koltuğunda Züğürt Ağa ve Selamsız Bandosu filmlerine imzasını atan Nesli Çölgeçen oturuyor.
Çalsın Sazlar Filminin Kamera Arkası Görüntüleri Yayınlandı.
Belçim Bilgin, Caner Cindoruk ve Engin Hepileri’nin başrollerini paylaştığı film; hayatı hafife alan iki yakın arkadaşın aynı kadına aşık olmasıyla değişen hayatlarını eğlenceli, neşeli ve aynı zamanda naif bir hüzünle anlatıyor. Çalsın Sazlar, 9 Ocak 2015’te sinemalarda!
TAFF Pictures ve BRK’S Production’dan merakla beklenen Aşk Sana Benzer filminden ilk fragman sinemaseverlerin beğenisine sunuldu. Acı Aşk ve Kadın İşi filmlerine imzasını atan A. Taner Elhan’ın üçüncü uzun metrajlı yapımı olan filminde başrollerini yakışıklı oyuncu Burak Özçivit ile Fahriye Evcen paylaşıyor. Ege’de yaşayan ve ailesinden kalan restoranı elinde tutmaya çalışan Ali bir gün kasabaya gelen Deniz ile tanışır. Esrarengiz bir kadın olan Deniz ile aralarında güçlü bir yaşayan Ali büyük bir aşk yaşamaya başlarlar. Bu sıcak Ege kasabası, kendisi gibi bir aşka tanıklık ederken, Deniz’in geçmişinden gelenler onun ve aşkının peşini bırakmayacaktır… Aşk Sana Benzer, 23 Ocak 2015’te sinemalarda!
Aşk Sana Benzer Filminin İlk Fragmanı Yayınlandı.
Bana Masal Anlatma filminden yeni bir klip yayınlandı. Burak Aksak yönetmenliğindeki Bana Masal Anlatma filminden kahkaha dolu yeni bir klip yayınlandı.
Bana Masal Anlatma’dan Yeni Klip ...
Başrollerini Hande Doğandemir ile Fatih Artman’ın paylaştığı romantik komedide ayrıca; Devrim Yakut, Tarık Ünlüoğlu, Cengiz Bozkurt, Erdal Tosun, Berat Yenilmez ve Sadi Celil Cengiz gibi isimler yer alıyor. Suriçili dolmuş şoförü Rıza, doğup büyüdüğü mahallede, esnafın ve mahallelinin gözbebeği olan bir gençtir. Rıza’ya bildiği her şeyi unutturup ezber bozduran ise, el attığı herşeyi güzelleştiren Ayperi olacaktır. BKM Film yapımı, sezonun bol kahkahalı romantik komedisi Bana Masal Anlatma 9 Ocak 2015’te sinemalarda!
Yapışık Kardeşler filminden izleyenleri kahkahaya boğan kamera arkası görüntüler yayınlandı. Yapışık Kardeşler’in “Bu Sette Her Şey Var” isimli özel kamera arkası klibi filmin komedi ve eğlencesi hakkında önemli ipuçları veriyor. Üç bin kişinin emeği geçen ve yılın en büyük prodüksiyonlarından biri olan Yapışık Kardeşler, sağlam kadrosu ve eğlenceli hikâyesiyle bu sezonun en komik filmi olmaya aday. Bu yaratıcı ve eğlenceli klibi internet fenomenlerinden Educatedear olarak tanınan Boğaç Soydemir hazırladı. Film, yaşadıkları köyde mutlu bir hayat süren yapışık kardeşler Halim’le Selim’in komedi ve aksiyon dolu maceraları anlatılıyor.
Yapışık Kardeşler’in Kamera Arkası Görüntüleri Yayınlandı...
15
TÜRK SİNEMASI DERGİSİ/ Ocak 2015
Filmlerden KISA KISA
Yusuf Yusuf filminden yeni bir Tv spotu yayınlandı. Televizyonda yaptığı işlerin yanı sıra Sağ Salim serisinin yönetmeni olarak da anılan Ersoy Güler imzalı Yusuf Yusuf filminden yeni bir tv spotu sinemaseverlerin beğenisine sunuldu. Araba yarışlarına olan tutkusu yüzünden yarışçı olmak isteyen ama hayat şartları nedeniyle minibüs şöforü olan Yusuf’un kahkaha dolu hikayesinin anlatıldığı filmde başrolleri Ali Sunal, Burak Satıbol ve Oya Başar paylaşırken onlara; Sinem Öztürk, Bülent Seyran, Yakup Yavru, Sezai Alptekin ve Tülin Oral gibi isimler eşlik ediyor.
Yusuf, Yusuf’a Karşı! ...
Mahsun Kırmızıgül’ün son filmi Mucize’den eğlenceli bir video klip yayınlandı! Mahsun Kırmızıgül’ün son filmi olan Mucize’den eğlenceli bir klip sinemaseverlerin beğenisine sunuldu! Kırmızıgül’ün, filmin başrol oyuncularıyla birlikte söylediği “Deh Diyin Kızlar Deh Diyin” türküsü, filmden görüntüler eşliğinde, kısa ve ilgi çekici bir video klip haline getirildi. Mucize Filminden Eğlenceli Bir Klip Yayınlandı…
Filmin başrolleriniyse; Mahsun Kırmızıgül, Talat Bulut, Mert Turak, Büşra Pekin, Erdem Yener ve Metin Yıldız gibi isimler paylaşıyor.
13 Şubat 2015’te vizyona girecek korku soslu komedi filminin ilk fragmanı geçtiğimiz günlerde yayınlandı! Başrolleri genç oyuncular Ozan Özcan ve Caner Özyurtlu ile deneyimli oyuncu Settar Tanrıöğen’in paylaştığı korku-komedi türündeki Hayalet Dayı filminden ilk fragman geçtiğimiz günlerde internet ortamında da paylaşıldı! Ev kiralarının ateş pahası olduğu ve kimsenin iki bekar erkeğe ev kiralamak istemediği bir ortamda nihayet kalacak bir ev bulduklarını sanan Ozan ve Caner, ucuza, eşyalı tuttukları konağın bir hayalet tarafından işgal edildiğini fark edince hayatlarının en büyük şokunu yaşarlar.
Hayalet Dayı’nın Fragmanı Yayınlandı..
Televizyonda yaptığı işlerle tanınan Kartal Çidamlı yönetmenliğindeki Karaman’ın Koyunu, kahkahalarla izleyeceğiniz bir aile komedisi. Zengin bir oyuncu kadrosu olan filmin başrollerini Dost Elver, Melis Tüzüngüç, Fırat Çöloğlu ve Halit Akçatepe’nin paylaştığı filmde onlara; Bengi İdil Uras, Sami Aksu, Ferdi Sancar, Sinan Çalışkanoğlu, Gamze Gözalan, Burak Sarımola ve Nusret Çetinel gibi isimler eşlik ediyor. Karaman’ın Koyunu 27 Şubat 2015’te Vizyonda!
Karaman’ın Koyunu, 27 Şubat 2015’te sinemalarda!
16
TÜRK SİNEMASI DERGİSİ/ Ocak 2015
Ödüllü Yarışma
Ödüllü Bilgi Yarışması / Ocak 2015 Aşağıdaki soruları doğru cevaplayın, ödülümüzü kazanma şansına sahip olun… Bu ay sorularımıza doğru yanıt verecek sinemaseverler arasında yapılacak çekilişte 1 kişi, Dört Yapraklı Yonca isimli kitabı kazanacaktır… Cevaplarınızı turksinemasi@turksinemasi.com e-posta adresine gönderiniz. Kazananlar dergimizin Şubat ayı sayımızda duyurulacaktır. Bol Şanslar… 1- Sinemamızda kamera karşısına geçen ilk çocuk oyuncu kimdir? Ergun Köknar
Tarık Akan
Kahraman Kral
Yıldız Asyalı
Mete İnselel
Kartal Tibet
2- Gazete ilanıyla sinemaya geçen ilk oyuncu kimdir? Işıl Yücesoy
Neyyire Neyir
3- Hangi Filmde Cüneyt Arkın ve Tarık Akan birlikte oynamışlardır? El Yazısı
Kardeş Katili
Alev Alev
Mutluluk
1984
1973
4- Bir yılda 311 film çekilen yıl hangisidir? 1972
1964
Reklamlardan Sonra
Alaittin Biçer Sinema Yazarı & Film Eleştirmeni
Hiç bir yapıcılığı yok! Öyle ki oyuncular yönetmene bakarak “ne yapayım abi” der gibi sima veriyor! Nerede kaldı bunun gerçekçiliği? Ki kaldı ki insana hergün altın kasede çorba da içirsen, inanın ki bıkar ve birgün bana alüminyum tasta çorba getir der. Bu kadar mı insanlar film ve dizilerde iki yüzlü olur? Hiç mi bir tutar yanı olmaz.. Aklımdan “A Takım”ı geçti… 80’li 90’lı yıllar.. Bunlar tek minibüs de film çeviriyorlardı ama her çeşit insanı ve konu olarak her düzeyi görebiliyorduk.
İnsana her gün altın kasede çorba da içirsen, inanın ki bıkar ve birgün "bana Amerikanın bütün şehirlerini izleyebiliyorduk tek dizide.. alüminyum tasta çorba getir" der. Merhabalar,
Peki biz ne görüyoruz bizim dizide? 20 m ofis, 3 minibüs…
İnsan bir dizi yaparken, hem efekt kullanmasını Dizinin ismi gibi iki tane de arka sokak var.. Konubilir, hem görselliğe önem verir, hem de aydınlatıcı larda her gün sabit ve belli. olur. Anons var çökelim! Bizim televizyon kanallarımız bunlarla alakası olmayan dizilerle dolu! ve... Bu diziyi de 70 milyona izletelim… Bunu batı dünyası 60’lı yıllarda yapıyordu…
İnsan eleştirirken vicdanı da sızlamıyor değil…
Şimdi örnek vereceğim; Bir karavan tipi minibüs al Ama hiç mi bu dizileri yapanların vicdanları yok?.. ve “Arka Sokaklar” diye dizi çevir. Sen bir polisiye dizisi çeviriyorsun…
Oldu gözlerim doldu… Alaittinbicer@hotmail.com
20
TÜRK SİNEMASI DERGİSİ/ Ocak 2015
Geçmiş Zaman
Fikret Hakan’la Türk sinema tarihine yolculuk! Fikret Hakan, edebiyatla ilgilenen tek yıldızımızdır. Altı-yedi yıl önce, bir hikaye kitabı yayınlamıştır. Şimdi de Türk filmciliğinin geçmişini kaleme alıyor… Fikret Hakan, arşivi için, her haftanın bir gününü Sahaflar Çarşısı’nda geçiriyor…
- “Gördüğünüz defterler, fihristler, fotoğraflar 64 yılık sinema tarihimizin sayfalarını dolduracak belgelerdir. Dilerseniz, bu defterlerin sayfalarını birer birer çevirelim, fihristi A’sından, Z’sine kadar inceleyelim. Mesela, filmciliğimizin tarihi şu fotokopi ile başlar…” Büyük defterin ilk sayfasındaki bir fotokopiyi gösFikret Hakan, çalışma odasında üç sanatı teriyor: kaynaştırabilmiştir. Duvarları, aydınlık renkli nonfigüratif desenler, serbest ölçülü şiirler süsler. Bu - “Fransızca yazılmış bir ilan fotokopisinin özeti tabloların arasına, Türk sahne ve perdesinin şöyle: ‘Galatasaray’da Sallessponek Birahanemeşhurlarının fotoğraftarı asılmıştır. Ayrıca, si’nde canlı fotoğraf gösterilecek’. İlanın tarihi 1897 çalışma masasının üstü, tepeleme sahne ve perde ama; daha önce adı sana bilinmeyen bir Fransız fotoğrafları ile doludur. Fihristler, not defterleri, ki- ressamının Dolmabahçe Sarayı’nda ‘canlı fotoğraf’ taplar da, kitaplıkta yer kalmadığından masanın üz- gösterdiğini, arşivlerden çıkan belgelerden erine sıralanmıştır. öğreniyoruz. Yakışıklı artist, bu dekor içinde sinemamızın 64 yıllık tarihini yazmaktadır. Önce, notları derler, sonra bu yazıları fotoğraflarla değerlendirir… Türk filmciliğinin tarihini, defterleri, kitapları karıştırarak, soranlara şöyle anlatır:
İlk defa, bir sinema salonunda film gösterilişi ise, 1908 yılına rastlar. Sigmund Weinberg adlı bir Polonyalı, Tepebaşı’nda, Komedi Tiyatrosu’nun bulunduğu yerde, “Pathe” adlı bir sinema salonu açmış…”
21
TÜRK SİNEMASI DERGİSİ/ Ocak 2015
Geçmiş Zaman Fikret Hakan, defteri kapıyor, fotoğraf albümünü açıyor: - “1914 yılı Türk filmciliği tarihinde önemli bir noktadır. O yıl, ilk belge filmi çekilmiş, ilk konulu filmin hazırlıkları bitmiş, ilk Türk sineması açılmış… Fuat Uzkınay adlı bir yedek subayımız, Yeşilköy’de Ruslar tarafından dikilen bir sütunun havaya uçuruluşunu filme almış. Arşak Benliyan ve arkadaşları, “Himmet Ağa’nın İzdivacı’ adlı konulu bir filmin çekimine başlamışlar. Oyuncuların çoğu askere gittiği için, film ancak savaş sonunda bitirilebilmiş. İlk Türk sineması olan “Milli” ise Şehzadebaşı’nda Fevziye Kıraathanesi’nin bulunduğu yerde açılmış… Bu arada, Enver Paşa’nın kurduğu ‘Ordu Sinema Dairesi’ tarafından çeşitli belge filmleri çevrilmiş. Ayrıca, “Himmet Ağa’nın İzdivacı”ndan sonra başlandığı halde, ondan önce bitirilen iki konulu film var: Birinin adı “Casus”, ötekinin ise “Pençe…” Bu filmlerin çekilmesi işi ile, Müdafaa-i Milliye Cemiyeti ilgilenmiş…”
Fikret Hakan albümün sayfalarındaki film fotoğraflarını gösteriyor: - “Filmlerimizde rol alan ilk Türk artisti Behzat Butak… “Himmet Ağa’nın İzdivacı” filminde oynamış… Vasfi Rıza Zobu, İsmail Galip Arcan, Sadi Karagözoğlu da ilk yıldızlardan… Kadın artistlerin perdede görünmesi, “Ateşten Gömlek” filminde gerçekleşebilmiş. Daha önceki filmlerde, Ermeni ve Rum kadınları oynarmış… İlk kadın artistler ise, Neyyire Ertuğrul ile Bedia Muvahhit… “Allah’ın Cenneti” filminde, ilk defa bir ses sanatkarı ile bir Türkiye güzeli oynamış. Münir Nurettin Selçuk’un sesi, Feriha Tevfik’in güzelliği bir araya gelince, film tutmuş… ” Fikret Hakan bir yandan sayfaları çeviriyor, bir yandan da konuşuyor: - “Kemal ve Şakir (Seden) kardeşler, 1919 yılında ilk Türk film şirketini kurmuşlar. 1922’de de “Kemal Film” adıyla “Tombul Aşığın Dört Sevgilisi” filmini çevirmişler… 60 yıl içinde çevrilen Türk filmlerinin sayısı 1200’dür… Bunlardan yüzde 60’ının konusu dram, yüzde 20’si komedi, yüzde 15’i ise tarihi… Yüzde 5’inde ise çeşitli konular işlenmiş… Halk edebiyatı ile ilgili ilk film “Kerem ile Aslı”… Bu yıl çevrilen son film ise, “Karacaoğlan’ın Kara Sevdası” adını taşıyor… Filmlerde ölme rekoru Muhterem Nur ile Ahmet Tarık Tekçe’de… Gene filmlerimizde en çok geçen kelime ise, ‘kader’ sözü… 26 filmin adında ‘kader’ kelimesi kullanılmış. ‘Kanlı’, ‘günah’ kelimeleri ise ikinciliği, üçüncülüğü alıyor… Filmlerde en çok kullanılan kadın adı “Ayşe”… İki adlı filmlerin çokluğu göze çarpıyor. Filmlere İstanbul sinemaları için ayrı, Anadolu sinemaları için ayrı ad konuluyor. Bu konuda bir, iki misal vereyim. Mesela, filmin birinci adı ‘Anneciğim… Anneciğim…’ İkinci adı ise ‘Bir Dilim Ekmek…’ ‘Kapıcının Kızı’nın ikinci adı ise ‘Onu Muhakkak Görmeliyim…’ ‘Yüzbaşı Tahsin’ filmine de ‘Bizim Oğlan’ diye ikinci bir ad konulmuş”.
22
TÜRK SİNEMASI DERGİSİ/ Ocak 2015
Röportaj
Cem Yılmaz’la Söyleşi Elinizde sihirli bir değnek olsa neleri değiştirmek isterdiniz? Elimde bir değnek olmadığını kim söyledi. (Çok gülüyor) Hayat bir kumar mı öyleyse kim kazanıyor? Tabii ki mekan sahibi kazanıyor. "Neden mizah, bu esprileri nereden buluyorsun, nasıl komik oluyorsun?"
virecek misiniz? Bir film senaryosu yazdım bitirdim ama çok tatmin etmedi beni. Vazgeçme sebebimiz ekonomik gibi düşünüldü ama öyle değil. Bu işle uğraşan bir ekip durumunda değiliz, çok yalnız kaldığım için biraz zor netice veriyor. Bir-iki senede ancak bir tane film senaryosu bitirebiliyorsun. Çok pahalı bir iş olduğu için dikkatli olmak lazım. O nedenle yazıp bitirdiğim şeyi rafa kaldırdık, ama 2002'nin ilkbaharında belki filme çekeceğiz. Yeni gösteriler ne zaman?
Böyle klasik soru olunca hiç gerçek cevap vermemek gerekiyor. Soru çok feci, bari cevabı eğlenceli olsun. Neden mizahın cevabını ciddi verince "Çünkü yapacak başka işim yoktu" gibi bir şey çıkıyor ortaya. Onun için bu soruyu bu cevaba kurban edelim. Neden mizahtan sonra en popüler soru geleceğe ilişkin planlardı. Mesela yeni film çe-
Bizim öyle çok ciddi bir sahne performansımız yok, çıkıp anlatıyorsun. Bir şey biriktirmiş olman lazım. Son altı senede anlatılanlar, altı senenin bir önceki iki senesi yaşanan şeyler ve o gösteri sırasında gelişen esprilerdi. Aşağı yukarı beşbeşbuçuk saatlik bir şeye dönüştü. Şimdi bana yeni bir gösteri için aşağı yukarı 120 dakikalık bir performans lazım. Askerde sahneye çıkıyordum
23
TÜRK SİNEMASI DERGİSİ/ Ocak 2015
ordan birikmiş bir şey var, hep askerlik hatırası değil tabii ama. Gene böyle 120 dakikalık bir performans biriktirecek durumdayım. Ama planlamak istemiyorum, Kasım ayına kadar hazır olur öyle bir performans. Yakın zamanda üniversitelerde bir iki şey yapıcam. Sizce Cem Y ı l m a z 2053'de ne yapıyor olacak?
Röportaj Ayakkabı numaranız kaç? 42. Taraklı ama. Başka bir ülkede yaşamak isteseydiniz hangi ülkeyi seçerdiniz? N e r e s i olmadığını çok iyi biliyorum. Hindistan. Hindistan'a gittik de geçenlerde. Çok feci. Çok kokuyordu.
(Gülüyor) Reklam filminBurcunuz ne? deki gibi olmayacağım. Boğa. Çünkü orda kendisi ile kafayı bozmuş, Elinizde sihirli bir delirmiş yaşlı bir amca değnek olsa neleri var, ben öyle olmak istedeğiştirmek isterdiniz? mem. Heykeli falan dikilmiş, aklını kaybetmiş. Bir iki ayrıntı var Elimde bir değnek olmadığını kim insanların dikkatini çekti mi bilmiyorum. Madaly- söyledi. (Çok gülüyor) onu var, kendisi gene. İyice aklını kaybetmiş. Kendi şöhretiyle, kendi ismiyle aklını bozmuş olmak iste- Hayat bir kumar mı öyleyse kim kazanıyor? mem. 2053'te de olmak ister miyim? Olmak isterim 2153'te de olmak isterim de o kadar buruşuk ola- Tabii ki mekan sahibi kazanıyor. caksam olmasam daha iyi aslında. Birazcık daha diri kalmak isterim, Ajda Pekkan'dan bir iki tavsiye Sizce para mı önemli, aşk mı? almak isterim. (Gülüyor, teybe yaklaşıyor) Biraz mikrofona yakın En çok hastası olduğun futbol takımı? konuşmak istiyorum şimdi. Bilmem. Aşk da önemli tabii. Aklı balî olan birisi tabii ki aşk daha önemli Hastası olmak. (Gülüyor) Tedavi görüyorum. Yok, der. Aşk denilince gazetede, televizyonda yaşanan futbolla çok fazla ilgilenmiyorum ama Fener- magazin aşkından bahsetmiyorum. Gerçekten bahçeliyim diyeyim. Zaten çok fazla ilgilenmediğim aşksa eğer oysa soru daha önemli tabii ki. İnsanı daha çok mutlu edebilir, parasızlığı da unutturabilir belli. ya, o nedenle, doğrusu o.
24
TÜRK SİNEMASI DERGİSİ/ Ocak 2015
Tarihin İçinden
Tarih: 7 Mart 1927… Yer: Romanya Köstence şehrine bağlı Kanara ilçesi. Kırım Türk’ü bir ailenin kızı Naciye Batır doğdu. Yol yapım işçisi babasının geçirdiği iş kazasında ölmesi üzerine, annesi ve üç kız kardeşiyle birlikte Türkiye’ye geldi. Çorap fabrikasında çalışmaya başladı. Dansa merakı vardı; Madam Ester adındaki dansçıdan dersler aldı. Madam Ester, onu Ses Opereti topluluğuna götürdü. 1942’de dans hayatı başladı. Tepebaşı Bahçesi’ndeki revü gösterilerine katıldı. Burada Tenasüp Onat ve Marco adındaki Macar dansçı ile çalıştı. Akrobatik dans etmeyi Marco’dan öğrendi. Akrobat Rıfat Telgezer’in cambazhanesinde çalışmaya başladı ve adını “Nejla Ateş” olarak değiştirdi. 1947’de Ferdi Tayfur’un yönettiği “Kerim’in Çilesi” filminde oynadı. Kıbrıs, Beyrut, Bağdat, Kahire derken Avrupa’ya; Roma ve ardından Paris’e gitti. Paris’te; Maurice Chevailer, Josephine Baker, Edith Piaf gibi dünya starlarını programına almış olan Casino de Paris adlı ünlü müzikholde 1951’de sahnelenen “Gay Paris” adlı revüde birinci dansçı olarak yer aldı. Lido, Folies BergerÈ, L’Aglion, Sherezade, Casino Pigall gibi gece kulüplerinde dans etti. Paris’te hem Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde okuyup hem de Türk basınına haberler gönderen 22 yaşındaki Metin Toker, Nejla Ateş ile Yıldız dergisi için röportaj yaptı. Toker, bundan sonra anılacağı ismi o röportajda koydu: “Türk Lokumu”… Yıl, 1952. Lou Walter adlı ünlü organizatör, Amerikan şov dünyasının bir numarası New York’taki Latin Quarter’in Miami’deki yazlık kısmında sahneye çıkması için teklif götürdü.
Dansö
teş A a l j e esi N ç i l a r K zler
25
TÜRK SİNEMASI DERGİSİ/ Ocak 2015
Tarihin İçinden
Latin Quarter’deki gösteriyi Amerikalı ünlü sunucu prano Florence Henderson ile aynı sahneyi Joe Lewis sunuyordu. Ve anonslarında “Turkish paylaşacaktı. Delight” sıfatına bir de “Exquisite” yani “Nefis” tamlamasını ekledi. Oyunu sahneye koyan Joshua Logan, Nejla Ateş’i provalarda görür görmez Mısırlı ünlü virtüöz ve Nejla Ateş’in şansı açıldı; Aslan Yürekli Rişar fil- besteci Muhammed el Bakkar’a onun için bir beste minde oynadı… ısmarladı. Yer yer Türkçe okuduğu “Shika, Shika” isimli şarkı ile dans eden Nejla Ateş, müzikalin en Majestic ve Belasco gibi Broadway’in önemli sah- parlak isimlerinden olmayı hayal ediyordu. nelerinde dans etti. Fakat… Fanny adlı müzikalde oynarken çıplak heykeliyle gazetelere konu oldu. Müzikal pek ses getirmedi; iyi yorumlar almadı. Bugün bile gerçeği tam bilinmeyen olayın aslı şuydu… Heykelin sırrı Broadway yapımcısı David Merrick, “Fanny” adlı müzikali 1954’te sahnelemeye karar verdi. Nejla Ateş, devrin en önemli müzikal oyuncularından Ezio Pinta, Walter Slezak ve so-
Yapımcı Merrick, üzerinde “Fanny’yi Gördünüz mü” yazan etiketleri şehirde pek çok erkekler tuvaletinin aynalarına yapıştırttı. Gazetelere ve radyolara aynı soruyu soran reklamlar verdi. Beklediği ilgiyi göremedi. Sonunda dikkatleri çekmeyi başardı. İtalyan heykeltıraş Albino Manca’ya şovun dansözü Nejla Ateş’in gerçek ebatlarda çıplak heykelini sipariş etti.
26
TÜRK SİNEMASI DERGİSİ/ Ocak 2015
Tarihin İçinden 3 Kasım gecesi heykeli atölyeden aldırıp, Central Park’ta Şair Köşesi olarak adlandırılan yere koydurdu. Sabah da polise ve gazetelere “çalıntı heykel” ihbarı yaptırdı. Plan başarıyla uygulandı.Nejla Ateş pijama ve terlikleriyle heykelin yanına çıkıp poz verdi. Çıplak Heykel, Funny müzikalini 17 hafta içinde kâra geçirdi. Müzikal iki yıl daha sahnelendi… Çıplak Heykel Nejla Ateş’e de şans getirdi. Çünkü…Karısı Helen’le de çok yakın olduğu menajeri ve parasını kontrol eden Cuss Frankline, Nejla Ateş’in 1 milyon dolarını 48 saat kalkmadığı kumar masasında kaybetmiş ve tabancayla intihar etmişti. Nejla Ateş’in 5 kuruşu yoktu ve üstelik maliyeye 250 bin dolar borcu vardı. Aşk hayatı da kötüydü… Teksaslı petrol devi varisi Shephard William King III ile 1953’te tanışmıştı. Adam daha önce Mısır’lı dansöz -yüksek topuklu ayakkabılar giyerek ilk dans eden kişi- Samia Gamal ile evlenmiş ve hatta bu evlilik için Müslüman olup “Abdullah Bey” adını almıştı. Mısırlı dansöz karısından ayrılıp Türk dansöz Nejla Ateş ile nişanlanmıştı. Tam evlilik öncesi adam bu defa 19 yaşında bir striptizci ile nişanlandığını ilan edivermişti! Kısaca…
27
TÜRK SİNEMASI DERGİSİ/ Ocak 2015
Tarihin İçinden
Nejla Ateş iki hafta poz verdiği heykelle 1954’te yapmaya başlaması Nejla Ateş’in rahat hayat eski pırıltılı hayatına döndü. Dans etmesi için ünlü sürmesine neden oldu. kulüplerden teklifler aldı. 1955’te “Sinbad’ın Oğlu” filminde oynadı. Öyle ki… Nejla Ateş’in aşk hayatı hareketliydi. Suudi Arabis- Özer Baysaling Türkiye’de vücut geliştirme tan Prensi Faysal Hegelan, Prens Ali Han, vücut sporunu ilk başlatan kişiydi. geliştirmeci Gerrard Brix, şarkıcı Billy Daniels, aktör Gary Crosby, şarkıcı Dünya vücut geliştirme şampiyonu Bob Sweeneys ve Zsa Zsa Arnold Schwarzenegger’den ABGabor’dan boşanmasına neden D’ye davet aldı. Nejla Ateş’le birolduğu aktör George Sanders likte gitti. ile ilişkiler yaşadı. Nejla Ateş, yıllar sonra Latin Şarkıcı sevgilisi Bobby Quarter’a gitti; kapanmıştı. Colt’la kavgası sonucu intihara kalkıştı. Frank Sinatra ve Nat King Cole’le çalıştığı Metropol Ve… Cafe’ye gitti; açıktı. Orada yaşlı bir adama Gelişi Türk basınında yaklaştı; “Beni tanıdın mı büyük haber oldu. HürJoe?” dedi. riyet gazetesi hayatını 14 günlük dizi yaptı. Joe, baktı, baktı, “Nejla” diye sarıldı. Ardından, topKazablanka Gazinosu’nda less kızların fotoğraflarını sahne aldı. Erol Büyükburç, göstererek, “Nerede o günHamiyet Yüceses, Tanju ler, şimdi sanat dedikleri bu Okan’la aynı kulisi paylaştı. göğüsleri çıplak kızlar” deyince, Nejla Ateş ağlamaya Zamanla işler iyi gitmeyince başladı… kurduğu dans ekibiyle Anadolu turnesine çıktı. İşler umduğu gibi gitmedi. Ve… Amerika’dan gönderdiği paralarla ablasının Tarih: 19 Eylül 1995. Feriköy’de yaptırdığı gecekonduda yaşadı. Dansöz Nejla Ateş yaşama gözlerini İstanbul’da Yıl, 1990… kapadı. Kendinden 14 yaş küçük -bir dönem kadrosunda akrobat olarak çalışan- Özer Baysaling ile evlendi. Öğrenci iken tanıştığı eşinin mezun olup avukatlık
28
TÜRK SİNEMASI DERGİSİ/ Ocak 2015
Portre
Şahan Gökbakar Şahan Gökbakar Türk komedyen ve tiyatro oyuncusu.Şahan Gökbakar, okul hayatına Ankara’da başladı ve ilk, orta, lise öğrenimini ODTÜ Koleji’nde tamamladı. ODTÜ Koleji’nden 1997-1998 eğitim döneminde Sosyal Bilimler Bölümü’nü bitirdi.
TRT 1’de Pazar günleri canlı yayınlanan “7. Gün” programında beş hafta boyunca sunuculuk yaptı. Ardından daha önce Kamil Güler’in sunduğu Zoka isimli gizli kamera yarışma programının sunuculuğunu ve oyunculuğunu yapmaya başladı ve 13 bölüm devam ettirdi.
1998 yılında Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Tiyatro Bölümü’ne 350 kişi Zoka’dan sonra yine TV 8’de Alper Mestçi ile bearasında ilk dörde girerek başladı ve bu bölümden raber “Dikkat Şahan Çıkabilir” isminde bir antime2002 yılında mezun oldu. dya-skeç şov hazırladı ve bir sezonu 15 bölüm ile geride bıraktı. Özellikle yaptığı Recep İvedik ve Şahan Gökbakar aynı zamanda fanatik bir Küçük Oskar tiplemeleriyle ilgi çekti. Galatasaray Taraftarıdır. Galatasaray taraftarı olduğunu GSTV ye yaptığı açıklamalarda Kariyerin NTV’de yayınlanan Kime Diyorum Ben söylemiştir. Ayrıca takımdan Sabri’nin gitmesini is- adlı reality show programını hazırlamıştır. temektedir. 8 yaşındayken, babası trafik kazasında 22.02.2008 tarihinde vizyona giren ve Dikkat hayatını kaybetmiştir. Şahan Çıkabilir programındaki tiplemelerden biri olan Recep İvedik filmi Türk sinema tarihinde en Mezuniyeti’nden sonra İstanbul’a yerleşen Gök- fazla izlenen filmlerden biri olmuştur. bakar, bir süre çeşitli reklam seçmelerine katılarak şansını denedi. Sonrasında “Zıbın” isminde bir pro- Ayrıca Kanal 1’de 4 bölüm olarak rol aldığı Kolay gram hazırladı ve bu program 2003’ü 2004’e Gelsin adlı doğaçlama sit-com vardır. bağlayan yılbaşı gecesi TV 8’de yayınlandı. Ayrıca
Tüccar değilim, eğitimciyim ben! Münir Özkul / Hababam Sınıfı