Yeşil Küf Green Mold
18.01.2019 - 23.02.2019
KURUCU FOUNDER
Hamit Hamutçu DİREKTÖR DIRECTOR
Bengü Gün SANATÇI İLİŞKİLERİ ARTIST LIAISON
Özhan Kakış PROJE KOORDİNATÖRÜ PROJECT COORDINATOR
Emrah Çoban STAJYERLER INTERNS
Dilan Şengül, Ece Altaş GRAFİK TASARIM GRAPHIC DESIGN
Mert Gümren
18.01.2019 - 23.02.2019
Yeşil Küf Green Mold SANATÇILAR ARTISTS
Bilal Yılmaz Deniz İkizler Eda Aslan Giuseppe Lo Schiavo Gökçe İrten Horasan Nergiz Yeşil Sami Aslan Sırma Doruk Sinan Logie
18.01.2019 - 23.02.2019
Yeşil Küf Green Mold
SANATÇILAR ARTISTS
Bilal Yılmaz Deniz İkizler Eda Aslan Giuseppe Lo Schiavo Gökçe İrten Horasan Nergiz Yeşil Sami Aslan Sırma Doruk Sinan Logie
İçinde bulunduğumuz yüzyılda gittikçe popülerleşen sanat, beraberinde bir sürü sorun ve soruyu peşinde getiriyor. 2017’nin ilk çeyreğinde, dönemin en büyük müzayede evlerinden biri olan Christie’s Müzayede Evi’nde satışa çıkan, Leonardo Da Vinci’ye ait olup olmadığı hala uzmanlar tarafından tartışılan “Salvator Mundi” bu zamana kadar bir müzayede evinde satılmış en pahalı eser olarak tarihe geçti. Sanat tarihi yazımı içerisinde sık sık yer bulan sanatsal değer ve ekonomik değerin arasındaki ilişki bu durumla tekrardan körüklenmiş oldu. Buradaki en büyük sorun belki de sanat eserinin güzellik değerinin estetik bağlam içinde açıklanmasında yatar. Çünkü sanatta obje ve süje arasındaki ilişki ne yazık ki Kant’tan beri içine hapsolduğu formalist köklerinin izini taşımaktadır. San Diego Üniversitesi Sanat Tarihi profesörü Maurizio Seracini ve ekibi 2000’li yıllarda kültür arkeolojisi diye nitelendirebileceğimiz bir buluşa imza atıyorlar. Floransa’daki Vecchio Sarayı’nın 500’ler salonunun duvarlarında gerçekleşen buluş, Leonardo da Vinci’nin “Anghiari Savaşı” isimli eserle onu tıpkı yeşil bir küf gibi kaplayan Vasari’nin “Marciano Savaşı” eseri arasında gerçekleşiyor. Sergiye de ismini veren bu benzetme, tıpkı toprak altında korozyona uğramış obje gibi tanımlıyor Leonardo’nun
eserini. Sami Aslan’ın geliştirdiği sergi projesinin ismine ilham veren ise Emre Zeytinoğlu’nun Sanatta Yeni Popülerleşme yazısında bahsi geçen ‘yeşil küf’ metaforudur. Walter Benjamin’in Pasajlar kitabında “Bronz bir yapıtın üstündeki yeşil küfün kimyasal çözümlemesi o yapıtın hakikiliğinin saptanmasına yardımcı olabilir.” demektedir. Sergi ise hakiki olan eserin hangisi olduğunu sorguluyor, küfün altındaki mi yoksa küf ile birlikte var olan eser mi? İzleyicilere arkeolojik bir kazı deneyimi de yaşatacak sergi aynı zamanda onu bir araştırmacı konumuna sokarak, tarih yazma sürecinin bir parçası haline getiriyor. Bilal Yılmaz’ın “Objelerin Anıları” serisindeki işler, buluntu objenin yeni bir form almadan önceki ham halinin şehirdeki konumsal varlığına ve çağrışımlarına değiniyor. Gezinti, araştırma ve üretim sürecinde, şehirde sanatçının karşısına çıkan şeylerin, atölyede arızalı bir yaklaşım ile ele alınmasıyla ortaya çıkan yeni estetik formlarının, buluntu objelerin kimliğine ve hikayesine dair bir şeyler söyleyebilme çabasıdır. Deniz İkizler’in Otoperformans başlıklı çalışması, daha önceki performanslarını tek bir performansla birleştirirken performans sanatında “otoperformans” niteliğini irdeler ve son aşamada
performansını enstalasyona dönüştürdüğü bir fikirle hareket eder. Sanatçı, bu iki sanat türünü bir araya getirirken, aynı zamanda bir performans sanatının izleyici önünde ilk defa gerçekleşme anını, ardından video, fotoğraf, enstalasyon şekline dönüşerek sergilenmesinin her bir katmanını sorgulamaya açar ve izleyiciye izlediğinin ne olduğu sorusunu sorar. Eda Aslan’ın üretimlerinin her bir parçası kimi zaman kentin içinde saklı kayıp bir mekana, kimi zaman ise kendi kişisel tarihinde hatırlayabildiği zamana ve parçalara odaklanmaktadır. Bugünün gözünden bu mekanlara, parçalara baktığında ise kaydetme temelli bir obsesyon hali üretimlerinin merkezinde yer almaktadır. Bugün büyüdüğü, yaşadığı ve ürettiği coğrafyada mekanların, nesnelerin ve hafızanın nasıl bir anlatı oluşturabileceğini sorgular. Giuseppe Lo Schiavo’ya ait bu fotoğraf çalışmasına konu olan heykeller, 1972 yılında Romalı kimyager Stefano Mariottini tarafından, Tiren Denizi’ndeki dalışı esnasında öncesinde bir ceset sandığı objenin aslında iki heykel olduğunun keşfedilmesiyle ortaya çıkmış. Milattan önce 5. Yy’a ait bu Yunan heykelleri, bronz sanatının en güzel örneklerinden kabul ediliyor. Şu an Reggio Calabria’daki Ulusal Müze’nin kalıcı koleksiyonunda yer
alan heykellerin restorasyon çalışmaları devam etmesine rağmen kimlikleri hala açıklanamamaktadır. Yapılan son çalışmalarda Bronzo A’nın Ares’in oğlu, kahraman Tydeus olduğu varsayılıyor. Gökçe İrten, “Sana Dün Tepeden Baktım Aziz İstanbul” isimli yeni serisiyle izleyiciyi İstanbul’da geçmişin izini sürmeye davet ediyor. Kolaj üretimlerinin yanında son dönemde yeniden seramik geçmişinden faydalanan sanatçı, İstanbul’un çok kültürlü dokusuna ve betonlaşmış ruhuna odaklanırken binlerce yıldır farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış şehrin yığılmış hayatlarını ve çarpık şehirleşmesini bir adım geriden izlememize olanak tanıyor. Horasan “siyahlar” isimli serisiyle, siyah bir zemin üzerinde rastlantısal olarak bir araya gelmiş ve katman katman işlenmiş desenleri izleyiciye sunmaktadır. Suyun bir yüzeyde sistemsiz hareketiyle kendi yolunu oluşturması gibi mürekkebin kağıt üzerinde yaptığı bilinçsiz dansın ürünü olan tesadüfü çizgiler ile zaman kavramını yeniden yorumluyor. Doğa ile insan arasındaki mücadeleye vurgu yapan heykelinde ise istediği taktirde kazananın daima doğa olacağından bahseder. Zamanı ve mekanı anonim olarak ele alan yapıt, doğa tarafından ele geçirilmiş ve biyolojisi biçim değiştirmeye yüz tutmuş bir figürden
oluşmaktadır. Doğa ve insan arasında gerçekleşen bu tepkime hali izleyicinin bireysel yorumuna açıktır. Nergiz Yeşil’in “Aynı Köken Farklı Türler ‘Diğer Olası Normaller’” başlıklı yeni serisi, tanıdık canlı formlarını kastederek, başka olası ya da olası olmayan türlerin var edilmesi, bu var ediş için kombucha kültüründen elde edilen organik yapının (ana/scoby) kullanılması ve nadire kabineleri (cabinet des curiosités) tavrındaki dolaplarla teşhir edilmesine ek olarak canlının olası yaşam bilgisine referans veren sanatçı kitabı ile bir bütün olarak kurgulanmıştır. Kümülatif yapılı olmalarının ön kabulü ile tarih yazımının göreceliğine ve epistemolojiye alternatif bir zihinsel gerçeklik ortaya koyarak eleştiri getirilmektedir. Sami Aslan eserlerinde, yüzey üzerinde geçmişin izlerini hissettirmeyi ve izleyiciyi geçmişin gizemine doğru yolculuğa çıkarmayı amaçlamaktadır. Bunu yaparken tarihsel dokümana bağlı kalmadan arkeolojik alanı yeniden kurgulayarak kendi duyusal alanını yaratma çabası içerisinde, belleğinin eskiye olan ilgisini sorgulamaktadır. Bu sorgulama, bir hesap sormadan ziyade, alt belleğe yolculuğun kapılarını aralayarak, yeniden kurgulama sürecinin nedenlerini irdeleyerek zihninde oluşmasını istediği özgürleşme arzusunu
barındırmaktadır. Sırma Doruk güncel çalışmalarında kimliği merkeze alan bir perspektiften normları, görsel ve işitsel oldurulmuşlukları inceliyor. Algılama faaliyetinin ortaya çıkardığı temel problemleri olgu ve fenomen eleştirisi üzerinden ele alıyor. Video ve yerleştirmeyi kullandığı işlerinde imgelerle oluşturulmuş anlamları bölüp döngüsel veya tesadüfi farklı düzlemlerde yeniden bir araya getirerek bir bütün oluşturuyor. Sesi de görüntü ile asenkron kullanarak algının ve anlamın değişkenliğini vurguluyor. Sinan Logie’nin üretimi, mekan-bedenzihin üçgenine yoğunlaşan bir içe ve dışa bakış süreci olarak görülebilir. Bu yolculuk esnasında, sanatçının pratiği malzemenin üretim sürecindeki bozulmalarına izin verir.
18.01.2019 - 23.02.2019
Yeşil Küf Green Mold
SANATÇILAR ARTISTS
Bilal Yılmaz Deniz İkizler Eda Aslan Giuseppe Lo Schiavo Gökçe İrten Horasan Nergiz Yeşil Sami Aslan Sırma Doruk Sinan Logie
In the 21st century, art brings along lots of questions and discussions while becoming more popular. In the first quarter of 2017, Leonardo da Vinci’s “Salvator Mundi” was presented for sale at Christie’s Auction House. “Salvator Mundi” is written up in history as the most expensive work ever sold in an auction house, whilst the issue of whether or not it is actually the work of Leonardo Da Vinci is still being discussed by experts. This has resulted in the relationship between artistic value and economic value being questioned once again. The biggest problem here is the explanation of the artistic value of the work in an aesthetic context, because the relationship between the object and the subject in art, unfortunately, carries traces of the formalist roots that have been discussed since Kant. Maurizio Seracini, Professor of Art History at the University of San Diego, and his team discovered some findings on the walls of Hall of the Five Hundred at the Palace of Vecchio, which can also be classifıed as culture archaeology. This research was focused on the wall painting of the Battle of Anghiari by Leonardo Da Vinci and the wall painting of the Battle of Marciano by Vasari. Vasari’s painting was covering Da Vinci’s like a green mold. This analogy – from which the exhibition’s name was derived – describes the work
of Leonardo as corroded under the soil. The name of the exhibition project, developed by Sami Aslan, was inspired by the green mold metaphor that was mentioned by Emre Zeytinoğlu in his article about New Popularization in Art. It was a metaphor strikingly used by Walter Benjamin in Passages “Chemical analysis of green mold on a bronze work can help determine the authenticity of that work.” The exhibition is questioning the true work of art, is it the one under the mold, or is it the work that exists together with the mold? The audience will experience archaeological excavation while having a chance to be a researcher and a part of the process of history writing. Bilal Yılmaz’s works in the “Memories of Objects” series refer to the spatial existence and multiple connotations of found objects in their initial state as a raw material, before they take on a new form. This is an attempt to say something about the story and identity of the objects, which were found while wandering around the city. The work titled Self-performance by Deniz İkizler combines the previous performances with a single performance and acts with an idea that it transforms into an installation. While bringing these two types of art together, the artist also
takes care of the next chapters of the time a video and photographed performance art first meets the audience. In this way, it offers multiple viewpoints by combining each layer of Self-performance into video, photography and installation, and presenting each layer of its performance to the audience. While focusing on the the quality of self-performance, she questions which is the main performance; the one audience is watching now or the previous performance. Eda Aslan’s works sometimes focus on a lost place that is hidden in the city, and sometimes focus on time and pieces that she can remember in her personal history. In the center of her works lies obsession of registration. She questions the possibility of writing history in her own practice and how places, objects and memory in the city that she grew up, lived and produced can create a narration in the other geographies. A chemist, Stefano Mariottini from Rome discovered the sculptures that are the subject of photo work by Giuseppe Lo Schiavo, during his dive in the Tyrrhenian Sea. He saw an arm and thought that it belonged to a corpse but soon realized that there were two sculptures deep down in the sea. These Greek statues from the 5th century BC are regarded as one of the best
examples of bronze art. The restoration of the statues that are in the permanent collection of the National Museum in Reggio Calabria is still in progress and their identity cannot be explained yet. According to the most recent studies, Bronze A might represent Tydeus, a fierce hero from Aetolia, Son of God Ares. Gökçe İrten, with a new series called “I looked at you from another hill, dear Istanbul! ”, invites the audience to follow the history in Istanbul. In addition to the production of collages, the artist also uses the discipline of ceramic art. While she focuses on Istanbul’s multicultural texture, its concrete spirit also allows us to see the stacked lives and distorted urbanization in the city that has been home to different civilization for thousands of years. “Blacks”, the series of works by Horasan, presents to the audience the coincidentally united, layer-by-layer processed patterns on a black background. He is reinterpreting the concept of time with the production of the unconscious movement of ink on paper just like the water creates its own path on a surface. The statues that are emphasizing the struggle between nature and man, mention that the winner will always be nature if it wishes. The work that addresses the time and place anonymously is a figure captured by nature
and biologically reshaped. This reaction between nature and man is open to the individual interpretation of the audience. The new series of works by Nergiz Yeşil, “Same Roots Different Species ‘Other Possible Normals’” is formed by creating new species in reference to familiar living things (made by using kombucha tissue culture/ scoby to create organic material) and displaying them together with cupboards like cabinets of curiosities, including an artist book about the possible anthropology of the new species. The critical approach is towards the historiography and epistemology, with the acceptance of their cumulative nature, creating an alternative way of mental reality. Sami Aslan seeks to make the viewer feel the traces of the past on the surface and to take the audience on a journey of mysteries from the past. While doing this, he intends to recreate the archaeological field without being bound to the historical documentary and by questioning his own mind’s interest to the past. This questioning is to be understood more as an opening of the doors to the sub consciousness than an accounting. It includes the desire to be free -which he wants to have shaped in his mind – by studying carefully the causalities of the process of recreating.
Sırma Doruk examines visual and aural norms in the modern world from a perspective centered on identity and the fundamental problems that are caused by our perception through the material world. In her works, revealed using image and sound, she creates a whole by dividing the substance into pieces then reuniting them into an entirely different meaning. Aural expression also emphasizes the variability of perception and meaning using asynchronously with both itself and the image. Sinan Logie’s work can be seen as a process focusing on the triangle of spacebody-mind, through a look from inside and outside. In the frame of this journey, the artist’s praxis leaves room to the deteriorations of the materials.
12
Yeşil Küf
Green Mold
Bilal Yılmaz objelerin hafızası isimsiz 5 memories of objects unnamed 5 ağaç wood, 48x10x10 cm, 2017
13
14
Yeşil Küf
Bilal Yılmaz objelerin hafızası isimsiz 1 memories of objects unnamed 1 ağaç ve metal wood and metal 14x14x3 cm, 2017
Green Mold
Bilal Yılmaz objelerin hafızası isimsiz 2 memories of objects unnamed 2 ağaç wood, 21x10x5 cm, 2017
15
16
Yeşil Küf
Bilal Yılmaz objelerin hafızası isimsiz 3 memories of objects unnamed 3 ağaç wood, 28x6x3 cm, 2017
Green Mold
Bilal Yılmaz objelerin hafızası isimsiz 4 memories of objects unnamed 4 ağaç wood, 20x12x10 cm, 2017
17
18
Yeşil Küf
Deniz İkizler otoperformans self-performance 2019
Green Mold
19
20
Yeşil Küf
Eda Aslan senden bir parça a piece from you göbek bağı fanus metal umbilical cord bell glass metal 23x22 cm, 2015
Green Mold
21
22
Yeşil Küf
Giuseppe Lo Schiavo bronzo a 02 lambda baskı lambda print 90x60 cm, ed.30, 2018
Green Mold
Giuseppe Lo Schiavo bronzo a 04 lambda baskÄą lambda print 60x90 cm, ed.30, 2018
23
24
Yeşil Küf
Gökçe İrten sana dün bir tepeden baktım aziz Istanbul i looked at you from another hill, dear Istanbul ahşap üzerine kağıt ve seramik kolaj paper and ceramic collage on wood various sizes değişken boyutlar, 2019
Green Mold
25
26
Yeşil Küf
Horasan siyahlar blacks kağıda opak pigment opaque pigment on paper 51x36 cm, 2018
Green Mold
27
28
Yeşil Küf
Horasan siyahlar blacks kağıda opak pigment opaque pigment on paper 51x36 cm, 2018
Green Mold
Horasan isimsiz untitled polyester poliester y.h. 31x21x20 cm, 2018
29
30
Yeşil Küf
Nergiz Yeşil ”normal” canlı “normal” cansız “normal” alive “normal” lifeless organik malzeme ve karışık teknik organic material and mixed media y.h. 22,5x15x14 cm, 2019
Green Mold
31
32
Yeşil Küf
Nergiz Yeşil ”normal” canlı “normal” cansız “normal” alive “normal” lifeless organic malzeme ve karışık teknik organic material and mixed media y.h. 22,5x15x14 cm, 2019
Green Mold
33
34
Yeşil Küf
Sami Aslan buluntu hali tuval üzerine karışık teknik mixed media on canvas 55x55 cm, 2018
Green Mold
Sami Aslan karşılaşma encounter tuval üzerine karışık teknik mixed media on canvas 55x55 cm, 2018
35
36
Yeşil Küf
Sami Aslan kenet clamp strafor üzerine karışık teknik mixed media on styrofoam 60x110 cm, 2017
Green Mold
Sami Aslan kırmızı alan red side tuval üzerine karışık teknik mixed media on canvas 55x55 cm, 2018
37
38
Yeşil Küf
Sami Aslan otoportre self-portrait tuval üzerine karışık teknik mixed media on canvas 55x55 cm, 2018
Green Mold
Sami Aslan romalı asker roman soldier alçı döküm üzerine altın varak golden leaf on plaster cast y.h. 20x16x10 cm, 2018
39
40
Yeşil Küf
Sinan Logie akışkan yapılar faz 17 shafluid structures phase 17 tuval üzerine yağlı boya oil on canvas 110x90 cm, 2018
Green Mold
Sırma Doruk perde shade video ses video sound 3’ loop, ed.2+1AP., 2019
41
+90 212 243 54 43
| www.mixerarts.com | info@mixerarts.com