1 minute read

Gökleri İçine Dolduran Güzel İnsanaCengiz DEMİR

Next Article
Gazel

Gazel

Gökleri İçine Dolduran Güzel İnsana

Cengiz DEMİR

Advertisement

Biliyor musun, duyuyor musun ben de seni çok seviyorum.

Ölümünden on üç saat önce son defa sarılmıştık; ve sen, “Seni seviyorum” demiştin. Üstelik bu muhteşem cümleyi neredeyse her hafta söylerdin. Bize hep dua ederdin. Derdin ki “Allah seni cennetine alsın, içine gökler dolsun.” Şimdi inşallah Mevlamız seni cennetine alır ve gökler içine dolar.

Nur içinde yat.

Kaç yıl önceydi ilk karşılaşmamız, hatırlamıyorum. Seni ilk gördüğümde bana munis, mütebessim ve güven veren yüzünle uzak diyarlardan gelen bir derviş gibi başka âlemleri hatırlatmıştın.

Sonra yıllar geçti ve yollarımız Radyo Onbeş’te kesişti.

Yaklaşık dört yıl birlikte çalıştık. Acıyı, hüznü ve neşeyi paylaştık. Yol arkadaşlığı yaptık. Birlikte şarkılar, türküler söyledik.

Bir gün yola revan olmuştuk. Hem de öyle bir gündü ki; günlerin ve gecelerin en güzeliydi. Kadir Gecesi’ydi. Radyodan birlikte çıkmıştık ve tam boğaz köprüsünü geçerken sen

rahatsızlanmıştın. Nereden bilebilirdim ki o gün sonun başlangıcıymış.

Kalp krizi geçiriyordun ve ikimiz de bilmiyorduk. Seni eve bıraktım ve sabah öğrendim kalp krizi geçirdiğini. Sonrası malum, tetkik, tedavi ameliyat derken düne kadar iyiydin. Son programını yaptın, vedalaştık, sarıldık ve ayrıldık.

Öğleye doğru bir toplantıdayken öğrendim son haberini. Şaşkınlıkla, “Bir daha arayın, yanlışlık olmasın” dedim. Ama yanlışlık yoktu. En büyük gerçek vardı. Seni son defa görebilmek umuduyla hastaneye gittik ama sen hem var hem yoktun. Boynu bükük döndük.

Senin vefat haberini akşam radyoda okurken ismin boğazıma takıldı ve haberi okuyamadım. Kolay mı bir dostun ayrılık haberini okumak; bir daha o nurlu yüzünü göremeyeceğimi bilerek sana veda etmek.

Biliyorum bu son veda değil, biliyorum bir yerlerde daha karşılaşacağız. Ama o gün gelene kadar bir zoraki ayrılık olacak.

Herkesi sevdin ve herkes de seni sevdi. Güzel yaşadın, güzel öldün.

Bu yazıyı yazarken son görüşmemizin üzerinden daha 24 saat bile geçmedi. Dün ayrılırken demiştin ya “Seni seviyorum” diye. Arkandan bağırdım, duymadın.

Ben de seni seviyorum. Hakkını helal et. Nur içinde yat. Gökler içine dolsun.

This article is from: