1 minute read

O Gece Sekiz Saat KonuşmuştuAsım GÜLTEKİN

Next Article
Gazel

Gazel

O Gece Sekiz Saat Konuşmuştu!

Asım GÜLTEKİN

Advertisement

Kocamustafapaşa’da Hacı Muharrem yurdunda kültürel etkinlikler düzenliyordum. Haftada birkaç yazar, bilim adamı, sanatçı getirirdim yurda. Sene 2000. Arkadaşlar dediler ki Mehmet Şeker’i getirelim. Dedim ki o pek konuşmaz. Gözlemci yazarlar kapsamındadır kendileri. Yok abi getir dediler. İyi dedik, aradım Mehmet Ağabeyi. “Asım, ben konuşmam ki!” “Olsun abi gel!, bakarız öyle birbirimize..” Mehmet Ağabey dedi ki Nusret Özcan ağabeyi de getireyim de ben bitince o başlar.” Tamam dedik. Vakit geldi. Saat 19’da başladı söyleşi. Sorular Mehmet Şeker’e hep. Asıl yanındaki Nusret Abi şeker şeker sakalları ile duruyor ama onu tanıyan yok tabii.

Zar zor 20 dakika Mehmet Şeker sorularla konuşuyor. Ardından bitiyor gibi. Sonra da bir şekilde Nusret Ağabeye geçiyoruz ve 19:20’de başlayan sohbeti kahkahalarla, vay bee’lerle, ara ara hüzünlenmelerle gece üç buçuğa kadar sürüyor. Gençlerden sohbeti bırakıp kalkan yok gibi. Üç buçuk olduğunda “Çocuklar ben artık kalkayım, eve pek gecikmesem iyi olur“diyor Nusret Ağabey.

O sohbetteki gençlerden birini, Melih’i cumartesi namazında gördüm Nusret Ağabeyin. Melih muhteşem âşık bir delikanlı idi. Kalbi coşar, düşer bayılırdı yere. Âşıkların

yıldızını bilen çocuktu. Nusret abisini bulması iyi olmuştu. Sonradan çok sohbetler etmişler birlikte. Kalabalıktı, selamlaşamadık delikanlı ile. Defin sonrası Tahsin Sınav ve İlhan Kutluer Hoca ile oturduk “Mavera dergisi çıkmalı mı çıkmamalı mı”yı konuştuk. Hakkı Yanık ile kucaklaştık, Osman Bostan’a selam verdim ilk defa. Bu ismini bin defa duyduğum adamı ilk defa görmüş oldum böylece.

Hey Nusret ağabey! En son Şaban Abak ağabeyin Ömer’inin namazında selamlaşmıştık, müşfik bir sesle hâlimi hatırımı sormuştun. Birkaç Güzel Gün’ün vesilelerinden biriydin abi! Cennet bahçelerinde dolaşasın. 29.06.2007

This article is from: