SAYI: 1015 KURULUŞ 1988 - YIL: 30 FİYATI 1
5 KASIM 2018 PAZARTESİ
Bozkır Belediye Başkanı İbrahim Gün, gazetemize 4,5 yılda yapılan yatırımları değerlendirdi ve…
Bozkır’da ilkler gerçekleştirildi Bozkır Belediye Başkanı İbrahim Gün, Bozkır 4,5 yıl önce küçük bir kasaba Kaymakam Emre Öztürk’ten boşalan ilçemiz Bozkır görünümündeyk Kaymakamlığına Bozkır Kaymakamı olarak Fahri onay en 4,5 yıl gibi kısa birkaç aylığına atanmıştı. Geçtiğimiz hafta ise İçişleri bir sürede yapılan Bakanlığının kararnamesiyle Bozkır Kaymakamlığına yatırımlarla ilçe Kaymakam olarak Oltan Bayraktar atandı. görünümüne Yaklaşık olarak iki yıla yakın atanmasıyla birlikte boşalan Bozkır kavuştuğunu ilçemizde başarılı bir şekilde kaymakamlığının koltuğuna Samsun söyledi. Başkan kaymakamlık görevini yerine getiren Kavak kaymakam vekili Fahri Onay ve ilçe halkının da sevgisini kazanan atanmıştı. Kaymakam Onay ise bir Gün, 34 maddelik kaymakam Emre Öztürk’ün Kırklareli ay kadar Bozkır kaymakamlığının seçim iline bağlı Kofçaz kaymakamlığına koltuğuna oturmuştu. D. Sayfa 3’de beyannamesiyle ilçe halkına söz verdiğini, bu Bozkırlı Başkan, komşu ilçelerimizden Ahırlı ve Yalıhüyük’te vatandaşlara seslendi: sözlerin %95’ini gerçekleştirdiğini, sadece otogar projesinin kaldığını, bu projenin de ihale Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Bozkırlı hemşehrimiz Uğur İbrahim Altay, komşu ilçelerimizden Ahırlı aşamasında ve Yalıhüyük’te Büyükşehir Belediyesi’nin bölgeye kazandırdığı yatırımları inceleyerek ilçe halkıyla istişarelerde olduğunu bulundu. Son 5 yılda Büyükşehir Belediyesi’nin ilçelere önemli hizmetler kazandırdığını belirten Altay, “Daha vurguladı. yapacak çok işimiz var. İlçelerimizi daha güzele, daha iyiye hazırlamak için gayret ediyoruz. Bizim işimiz hizmet Haberi Sayfa 2’de etmektir. Sizlere layık olabilmek için gece gündüz çalışıyoruz” dedi.
“Daha yapacak çok işimiz var”
DSİ tarafından yıllardır yapımı bitirilemeyen Çağlayan Göleti ve Sulama çalışmasında son yapılan açıklamalara göre, %88 oranında tamamlanmasının aşamasına gelindiği öğrenildi.
Haberi S. 2’de
Bozkırlı Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, yatırım incelemeleri ve çeşitli programlar için komşu ilçelerimizden Ahırlı ve Yalıhüyük il çe lerini zi ya re t ed erke n, vatandaşlarla hasbihal etti. B a ş k a n A l t a y, A h ı r l ı
programı kapsamında Ahırlı Belediye Başkanı İsa Akgül, AK Parti Konya İl Başkanvekili Gökhan Taşkıran, İl Yönetim Kurulu Üyesi Yavuz Selim Özkan, AK Parti Ahırlı İlçe Başkanı Mustafa Öncü ve belediye meclis üyeleriyle birlikte önce esnaf
ziyareti yaptı sonra da ilçe halkıyla bir araya geldi. Başkan Altay, buluşmada Büyükşehir Belediyesi’nin ilçede hayata geçirdiği yatırımlar ve projeleri anlattı, bölge halkıyla istişarelerde bulundu. Devamı Sayfa 3’de
SAYFA 2
5 KASIM 2018
‘Bozkır’a yaptığımız hizmetlerin mutluluğunu yaşıyorum’ Belediye Başkanı İbrahim Gün; “İlçe halkımızın bir çoğunda Bozkır’a bunca yaptığımız hizmetlerimiz konusunda ümitleri yoktu. Elhamdülillah bugün geldiğimiz noktadan geriye dönüp baktığımızda sosyal hayattan, ekonomik hayata, kültürel hayattan sosyal sorumluluk projelerine varana kadar hemen hemen her alanda hemşehrilerimize hizmet sunmanın mutluluğunu yaşıyorum” dedi. Belediye Başkanı İbrahim Gün, Gazetemizin Genel Yayın Y ö n e t m e n i Yu n u s Yılmaz’a, Bozkır’a 4,5 yılda 100 milyon liranın üstün de bir yatır ım ge r ç e k l eş t i r d i k l er i n i vurgularken, bunların ba ş ı nd a en ö ne ml i yatırımlarının doğalgaz olduğunu söyledi. Doğalgaz’ın kasım ayından itibaren 519 konutta ilk defa k u l l a n ı l m a y a başlayacağını, gelecek yıllarda da devam edecek çalışmalarla ilçe merkezinin tamamında k u l l a n ı l m a y a başlayacağını sözlerine ekleyen Başkan Gün, “İlçemize 4,5 yıl gibi kısa bir sürede birçok hizmeti kazandırdık. En önemli hi zmetl er in başın da ilçemizin doğalgaz ile tanışması geliyor. Bu yıl kasım ayının sonunda 519 k onut doğalgaz ko nforuy l a tanış mış olacak . Bu hizmeti n mimarı olan Milletvekilimiz Ziya Altunyaldız’a Bozkırlı hemşehrilerimiz adına teşekkürlerimi sunuyorum. Bunun yanında ilçemiz ilk defa 4 yıllık bölümlerle tanışmış oldu. Acil Yardım ve Afet Yönetimi ile Odyoloji Bölümleri yüksekokul bünyesinde eğitim vermeye başladı. Bu iki hizmet ilçemizin hem ekonomik, hem kültürel hem de sosyal hayatına olumlu katkılar sağlayacaktır. Bu hizmetin de mimarlarından olan Se l ç u k Ü n i v e rs i te s i Rektörümüz Prof. Dr. Mustafa Şahin’e, Mi l l e tv ek i l i m i z Z i y a Altunyaldız’a ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi.
5 KASIM 2018 PAZARTESİ
Bozkır ’da olmaz d en i le n h i z m e t le r i hayata geçirdik Başkan Gün, g az e te m i z e y a p tı ğ ı açıklamalarına şöyle devam etti: “4,5 yıl önce kapalı pazar alanı, gençlik merkezi, tarihi yapıların restorasyonları, mahallelere halı sahalar, 600 bin m² parke taşı döşemesi, belediye yeni hizmet binası, modern me z b ah a ne , y ü z m e havuzlu şehir konağı, yeni modern kütüphane, sıcak asfalt çalışmaları gibi daha sayamayacağımız birçok hizmeti söylediğimizde “bunca zamandır yapılmadı şimdi siz de yapamazsınız” deniliyordu, ilçe sakinlerimizin çoğunun bu hiz metlerin Boz kır ’ a kazandırılacağı konusunda ümidi yoktu. Ama elhamdülillah bugün gel diğimi z nok tadan geriye dönüp bak tığımız da sos yal hay a ttan , ek on omi k hayata, kültürel hayattan sosyal sorumluluk projelerine varana kadar hemen hemen her alanda hemşehrilerimize hizmet sunmuşuz” dedi. 2014 yerel seçimlerinde Bozkır’a aday olduğunda ilçe sakinlerinin karşısına 34 maddelik seçim beyannamesiyle çıktığını, 2014 yerel seçimlerinden sonra 34 maddelik seçim vaatlerinin %95’ini gerçekleştirdiğini vurgulayan Bozkır Belediye Başkanı İbrahim Gün, konuşmalarını şu şekilde sürdürdü, “seçim vaatlerini gerçekleştirme oranı, ne kadar başarılı olup olmadığını göstermektedir. Partim ile birlikte hazırlayıp ilçe
s a k i n l e r i m i z e y er e l seçimlerde vermiş o l d uğ u m u z s ö z l er i , Bakanlıklarımız ile birlikte, Büyükşehir Belediyemiz i l e bi rl ik te, Mi ll etv eki l leri miz il e birlikte, kendi imkanlarımızla birlikte gerçekleştirdik ve şu anda 34 m ad del i k s e ç i m vaatl erimiz in 33’ünü gerçekleştirdik. Geriye sadece otogar projemiz kaldı. Otogar projemizin de yapılacağı alanın kamulaştırmasını gerçekleştirdik. Projemiz hazırlandı ve şu anda ihale aşamasında. Devlet o l a r a k y a ş a d ığ ı m ız e k o n om i k s ı k ı n tı l a r sebebiyle projemizi belli bir müddet ertelemiş d ur um da y ız . B un un yanında seçim vaatlerimiz arasında yer almayan hizmetlerimizi de ilçemize kazandırdık.
İlçemize 2 mesire alanı kazandırdık, yeni belediye binası yaptık, yeni kütüphane yaptık, Prof. Dr. Mustafa Öz Parkımızı baştan aşağı y e n i l e d i k . Ta r i h i camilerimizin, köprülerimizin restorasyonunu ger çek l eş tir dik . İl çe merkezindeki yıkılmaya yüz tutmuş büyük k ö pr ümü z ü y eni den yaptık. Yeni sağlık meslek lisesinin yapımını sağladık. Şehit Astsubay Ömer Halisdemir yürüyüş yolunu ilçemize kazandırdık, yeni KYK yurtlarını, yeni halı sahayı i l ç e mi z i n hi z me ti ne sunduk. Daha saymakla bitiremeyeceğimiz hizmetleri Bozkır’ımıza kazandırdık. 25 yıldır süre gelen sorunlara neşter vurduk, çözüme kavuşturduk. Ak Partimizin hizmet
anlayışında var olan halka hizmeti en iyi şekilde sunmaya çalıştık. Özellikle yıllardır s ü r e g e l e n mahallelerimizdeki sorunları en aza indirdik. Bu hizmetlerimizi B o z k ı r ’ ı m ı z a kazandırırk en hiç bir zaman desteğini e s i r g e m e y e n hükümetimizin her bir bakanlığına, her bir milletvekilimize, Mi l l e tv ek i l i m i z Z i y a Altunlaydız’a, önceki dönem Büyükşehir Belediye Başkanımız Tahir Akyürek’e, şimdiki Büyükşehir Bel ediy e Başkanımız hemşehrimiz Uğur İbrahim Altay’a, il ve ilçe teşkilatımıza, kurum müdürlerimize, personellerime kısaca herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu. (Haber: Özgür Yılmaz)
SAYI: 1015
İMTİYAZ SAHİBİ Bozkır Postası Gazetesi ve Matbaası Adına Şerife YILMAZ GENEL YAYIN YÖNETMENİ Yunus YILMAZ
HUSUSİ İLANLAR SÜTUN CM.: 3.00
SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Filiz KILINÇEL DURU
ABONE ŞARTLARI POSTA ÜCRETİ DAHİL YILLIK YURT İÇİ 50
HUKUK SORUMLUSU Avukat Mustafa AKGÜL
ABONE ÜCRETLERİNİ YATIRABİLECEĞİNİZ HESAP NUMARASI BOZKIR PTT HES. NO.: 1108715
İDARE YERİ - DİZGİ VE BASKI Bozkır Postası Gazetesi ve Matbaası Yukarı Mahalle Çarşı İçi Kızılay Binası Yanı No: 2 - BOZKIR/KONYA
Tel. (0332) 426 1026 - Gsm: 0530 458 1232 web: www.bozkirpostasi.com.tr email: haber@bozkirpostasi.com.tr
BU GAZETE BASIN AHLAK YASASINA UYAR YAZILARIN HUKUKİ SORUMLULUĞU YAZARINA AİTTİR.
İlçemize bağlı Çağlayan Mahallesinde yıllardır yapımı devam eden Çağlayan Göleti’nin yükseltilmesi çalışmalarında sona doğru gelindiği belirtiliyor. DSİ tarafından yapılan açıklamaya göre, İlçemize bağlı Çağlayan Mahallesi sınırları içerisindeki Çağlayan Göleti’nin gövdesinin yükseltilmesi, 7700 metre derivasyon kanalı, regülatör yapısı, ilave 4870 dekar borulu sulama şebekesi ve sanat yapılarının yapılması amacıyla ele alınan işte fiziki gerçekleşmesinin %88'inin tamamlandığı belirtildi. Yıllardır sürdürülen Çağlayan Göletindeki çalışmaların en kısa zamanda tamamlanarak bölgemizdeki çiftçilerimize fayda sağlaması umudumuz ve dileğimizle diyoruz.
KÜFÜR EN BÜYÜK MEZİYET OLDU Eğitim denilen şey evde başlar, çocuk ilk önce aileden ve yakın çevresinden gördüğünü duyduğunu tekrarlar ve aslında bütün hayatı boyunca kendisine eşlik edeceği karakteri de böyle oluşur. Bizim en büyük hatamız çocuklarımızı eğitirken “büyüdükçe değişir, büyüyünce öğrenir” mantığıyla hareket edip, çocuklarımızın eğitim ve terbiyesini hep ileriye ertelemektir. Okulda öğrenir diyerek yükü okula öğretmenlere atmak da bir başka hatamız ve kolaycılığımızdır. Okulda öğretmen elbette çok büyük faktördür çocuğumuzun karakterinin oluşmasında, eğitim terbiyesinde ama bir öğretmen ne kadar etkilerse etkilesin çocuk illa ki aileden gördüğünü bir kenara not eder ve en büyük etken yine ailedir. Öğretmen ne kadar çocuğa yalan söyleme derse desin , sürekli yalan söyleyen ve bunu meziyet ve uyanıklık olarak düşünen bir baba karşısında öğretmenin etkisi ne kadar olabilir ki… Sürekli dedikodu yapan bir anne modeliyle yaşayan bir çocuk, büyüdüğünde ne kadar uzak durabilir ki dedikodudan… Örnekleri çoğaltmak mümkün tabi ama uzatmaya gerek yok, kısaca bir çocuktan ailenin profilini çıkartabilirsiniz ki bunu en iyi öğretmenler bilirler. Ailede küfür ayıp karşılanırsa ve büyükler küfür edeni kınar yadırgar ve kendileri de küfretmezlerse, sokakta istediği kadar küfürlü konuşmalara maruz kalsa da çocuk, kendisi küfretmez edemez. Çünkü aile onun bilinçaltına bunun kötü ve saygısızca olduğunu kazımıştır artık, değiştirmek çok zordur. Birkaç yıl önce de bu konuda yazmıştım ama şu an gördüğümüz manzara eskiyi aratır oldu. Okuldan çıkıp koşarak internet kafelere giden çocukların ağızlarından çıkan küfürleri, bir yerde çay içerken yan masada oturan daha ilkokul ya da ortaokul öğrencilerinin ağzından çıkanları, sokakta ya da her hangi bir yerde aynı yaşlardaki çocukların ağızlarından çıkanları duyunca aklı başında her insanın tüyleri diken diken olur normalde ama artık bu öyle kanıksanmaya başlandı ki kimsenin umurunda bile olmuyor. Gerçi umurunda olup uyaranlarda bu yeni yetme ve maalesef aile terbiyesi almamış çocukların hışmına uğruyor. Peki bunda tek suçlu o çocuklar mı? Noktalama işareti yerine küfür kullanan babalar abiler ve dahası evde anasına küfreden babayı gören çocuk ve küfretmeyi erkeklik sayan bir toplumun hiç mi suçu yok? Eskiden de küfürden şikayet ederdik ama son yıllarda ortaya çıkan, yanında kadın mı var çocuk mu var demeden alayına sövüp sayan insanlar yoktu. En azından çarşıda pazarda daha dikkat edilirdi. İlkokul- ortaokul çağındaki çocuklar böyle ulu orta küfürleşmezlerdi. Birbirleriyle bu denli küfürlü konuşup bunu da meziyet saymazlardı. Çünkü büyükler duysa azarı yerlerdi, komşu duyar babama söyler diye çekinilirdi. Yine küfür ederlerdi ama en azından etrafında kim var diye bakarlar, birileri onları duyunca da yüzleri kızarırdı. Maalesef artık yüzün kızarmasını geçtik uyarsanız da daha üst perdeden karşılık buluyorsunuz. “Ne yapalım okulda öğreniyor, arkadaşlarından öğreniyor” falan demeyin, kendimizi kandırmayalım. Aynı okulda aynı ortamda okuyan ama aile terbiyesi almış çocuklara bakın, yanlışlıkla ağzından küfür çıksa yüzü kızaran çocuklara bakın. Demek ki sorun sadece okulda değil sorun sadece arkadaşlarda değil… Sorun maalesef büyük oranda ailelerde… Bunu kabul etmeyen ve ne kendini ne de çocuğunu değiştirmeyi düşünmeyen insanlara ne desek etki etmez biliyorum ama bir umudum Müftümüzde… Bu konuda yakın zamanda en hızlı etkiyi imamların ve din görevlilerinin yapacağına inanıyorum ve Müftümüzün bu konuyu gündemde tutarak köylere kadar etki edeceğine, bir nebze de olsa ilerleme kaydedileceğine inanıyorum… Küfürü büyük meziyet zannetmeye başlayan bir toplumu bu hatadan döndürmek hepimizin boynunun borcu ve bu konuda atılacak her adıma destek olacağımızı ve gazetemizin kapılarının sonuna kadar açık olduğunun bilinmesini istiyorum.
SAYFA 3
Geçtiğimiz haftalarda İçişleri Bakanlığının yayınladığı kararnameyle Bozkır İlçe Kaymakamlığına Kaymakam Oltan Bayraktar atan dı. Kaymakam Bayraktar geçtiğimiz hafta ilçe mizd e gö revin e başladı. Ye n i g ö r e v i n e başlayan Bozkır Kaymakamımız Oltan B a y r a k t a r ’ a , ga ze t em izi n G e ne l Yayın Yönetmeni Yunus Yılmaz ile kardeş haber sitesi siristat.com’un sahibi ve Anadolu Ajansı muhabiri Yakup Çetin ile birlikte Kaymakamımız Bayraktar’ı makamında ziyaret ederek hayırlı olsun dileklerinde bulundular. B o z k ı r Ka ym a ka m ı o la ra k ilçemizde göreve başlayan Oltan Bayraktar ile Genel Yayın Yönetmenimiz Yunus Yılmaz ve Yakup Çetin yaklaşık olarak bir saate yakın hoş bir
5 KASIM 2018
sohbet gerçekleştirdiler. Kaymakam Bayraktar ile yapılan sohbette ilçemizin genel kültürü ve gelenekleri konuşulurken, Yunus Yılmaz gazetemizin tanıtımını ve Bozkır için Basın olarak görevimizi en iyi şekilde yerine getirdiğimizi konuştu. K ay ma ka mı m ı z Bayraktar; “görevimiz
icabı birçok ilçelerde kaymakam ve kaymakam vekili olarak görevler yaptım. Ama Bozkır’ın tarihi bir ilçe olduğunu ve Bozkır’ın adı g ibi bir Bozkır olmadığını tam bir şehir olduğunu gördüm. Bozkır ilçesini gelişmiş, ye şilli kle r i çeris ine bürünmüş bir ilçe olarak da gördü m. Ayrıca
Bozkır insanının misafirperverliğine de hayran kaldığım gibi kültür ve geleneklerine de bağlı bir ilçe olduğunu da fark ettim” dedi. Daha sonra Kaymakam Oltan Bayraktar, sözlerini şöyle tamamlarken; “Bozkır’da Basın olarak sizlerle iç içe
çalışmalıyız. Bozkır’ın sorunlarının üzerine birlikte istişareler ya pa ra k g itm eliyi z. Sonuçta sizlerde kamu görevini yerine getiriyorsunuz. Bizler kamu görevlileri olarak bazı olayları duymadan ba sın o la rak sizler duyarsınız. Telefonumu kaydedin. Her hangi önemli bir konuda gece gündüz demeden bana ulaşabilirsiniz. İlçemizin sorunlarını basın olarak sizden de öğrenmeliyim. Bazı sıra dışı konular haber bile yapılmadan inşallah sizlerle de istişare yaparak hallederiz” şeklinde konuşmalarını tamamladı. Kaymakam Oltan B ayra kt ar, B ayb ur t ilinden olup, evli ve üç ç o c u k b a b a sı d ır. Önümüzdeki haftaki Kaymakamımızın özgeçmişini gazetemiz Bozkır Postasından okuyabilirsiniz. Ka ym ak am ı mı z O lt a n Ba y ra k t a r ’ a ,
“Daha yapacak çok işimiz var” BOZKIRLI BAŞKAN ALTAY AHIRLI ŞEHİR KONAĞI’NDA İNCELEMELERDE BULUNDU Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Ahırlı programı kapsamında B ü y ü k ş e h i r Belediyesi’nin ilçeye kazandırdığı ve kısa bir süre içinde Aile Sanat hizmet vermeye başlayacak olan Ahırlı Şehir Konağı’nda da incelemelerde bulundu. BÜYÜKŞEHİR’DEN AHIRLI’YA 5 YILDA 21 MİLYON LİRALIK YATIRIM Başkan Altay, ilçe z iyaretlerinde her gittikleri yerde B ü y ü k ş e h i r Belediyesi’nin yatırımlarına şahitlik ettiklerine vurgu
yaparak, “Ahırlı’da da 21 milyon liralık yatırım gerçekleştirildi. Bunun büyük bir kısmı altyapı çalışmaları ve prestij cadde yapımı. Prestij cad de tamamla ndı. Ahırlı’yı Bozkır ’a bağlayan yol da bir standarda kavuşmuş oldu. Şu anda Şehir K o n a ğ ı ’ n ı n
bahçesindeyiz. Bina tamamlandı, inşallah en kısa süre de içind e yüzme havuzu, spor salonu ve meslek edindirme kurslarıyla Ahırlı’ya yeni bir soluk getirecek bu binamız 3 milyon liralık bir m a l i y e t l e gerçekleştirilmiş oldu. Kapalı pazar yerimizin
yapımı da devam ediyor. Bugün hem yaptığımız işleri yerinde görüyoruz h e m d e vatandaşl arımızl a istişare etme imkânı buluyoruz. Büyükşehir Yasası’nın ilçelerimize ne kadar değer kattığına şahitlik ediyoruz” diye konuştu. ALTAY’DAN AKKİSE MAHALLESİ’NE ZİYARET B a ş k a n A l t a y, Akkise Mahallesi’ni de ziyaret ederek burada esnaf ve vatandaşlarla buluştu. A l t a y, B ü y ü k ş e h i r Belediyesi’nin çalışmaları hakkında mahalle sakinlerine bilgi vererek istişarelerde bulundu. BAŞKAN ALTAY YALIHÜYÜKLÜLERLE BİR ARAYA GELDİ Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Yalıhüyük Belediye Başkanı Hasan Koçer ile birlikte
Yalıhüyük’te de esnaf ziyareti yaptı. Başkan Altay, Yalıhüyüklülerle de bir araya gelerek B ü y ü k ş e h i r Belediyesi’nin yatırımları ve projeleri hakkında ilçe halkıyla istişarelerde bulundu. BİZİM İŞİMİZ HİZMET ETMEK Yalıhüyük İlçesi’ne Yeni Büyükşehir Yasası sonrası 15 milyon liralık yatırım ya ptıkların ı k a y d e d e n A l t a y, B ü y ü k ş e h i r Belediyesi’nin ilçelerde öne mli işlere imza attığını dile getirerek, “Daha yapacak çok işimiz var. İstişarelerimiz devam ediyor. İlçelerimizi daha güzele, daha iyiye hazırlamak için gayret ediyoruz. Bizim işimiz hizmet etmektir. Sizlere layık olabilmek için gece gündüz çalışıyoruz” ifadelerini kullandı. (HABER MERKEZİ)
Bozkır Postası Gazetesi olarak ilçemize hoş geldiniz der, görevinin hayırlı uğurlu olmasını dilerken, ilçemizde de
başarılı hizmetlere imza atmasını yüce mevla’dan dileriz. (HABER MERKEZ İ)
PSİKOLOJİK BAKIŞ M. Emin KARABACAK Çocuklar Okul Başarısı için “DUA…” İster (2) Bedduanın Okul için Olumsuz Tarafları: Anne babaların hayır duaları çocukların okul başarısına olumlu etki yaparken; beddualar ise çocukların kişiliklerini ve okul başarılarını olumsuz etkilemektedir. Anne babalar kendilerini üzmeyen, derslerini zamanında yapan, okula gidip gelme konusunda sıkıntı çıkarmayan çocuklara hayır dua ederken, olumsuz davranışlar sergileyen ve okul konusunda sorumluluklarını yerine getirmeyen çocuklara da gayri ihtiyari olarak beddua edilmektedir. Beddua edilen çocuklar okula moralsiz gideceğinden okulda dersi dinlemekten ve derse katılmaktan kaçınacaktır. Derslere katılmayan çocuklarda kendilerini ifade etme adına ister istemez kendini olumsuz arkadaş çevresinde bulabilmektedirler. Çocukların olumsuz davranışlarına sabredip eğitmek ve dua etmek yerine, beddua eden anne babalar, çocuklarının olduğu kadar kendi hayatlarını da karartmaktadırlar. Sinirlilik anlarında ağzından çıkan bir sözün nereye varacağını kestiremeyen anne babalar, sıkıntıların dönüp dolaşıp kendilerini bulduğunu zorda olsa zamanla fark etmektedirler. Ders çalışmayan ve olumsuz davranışlar sergileyen çocuklara beddua edilmemelidir. Çünkü anne babaların duasının Allah katında kabul edildiğini bilmeyenimiz yoktur. Anne babasının bedduasını almış çocuklar, bırakın başarılı bir öğrenci olmasını, zamanla ana babasına asi davranan, söz dinlemeyen, suç işleyen ve toplumun değerleriyle çatışan bir kimse olarak karşılarına çıkmaktadırlar. Onun için çocuklara beddua yerine hayır dua edilmelidir. Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.v): "Üç dua var bunların kabul olacağında şüphe yoktur: Mazlumun (haksızlığa uğramış olan kimsenin) duası, misafirin (ikramını gördüğü kimseler için) duası ve anne-babanın çocuklarına olan duasıdır.'' (Tirmizî, Birr,7) buyurmuşlardır. Çocuklara yapılan bedduaların Allah tarafından kabul edilip çocukları bulması halinde, buna ilk ve en çok üzülecek olan yine anne babalar olacaktır. Her ne kadar kızgınlık anlarında duygu yoğunluğu fazla yaşansa da çocuklara beddua edilmemesi gerekir. Çünkü çocuklara yapılacak beddualar hem anne babalar için hem de çocuklar için hayırlı olmayacaktır. “Yüzüme hasret kalasın!” diye beddua eden bir anne, kızının Avrupa’ya gitmesinden sonra anne-kız yıllarca görüşememişler. Annesinin kızgınlık anında söylediği bir sözden dolayı hem annesinin hem de kendisinin yıllarca bu sıkıntıyı yaşadıklarını söyler bir gurbetçi bayan. Allah Resulü (s.a.v) çocuklara beddua etmeyi doğru bulmamış ve devesine kızan ve bu sebeple arkasından lanet eden birisini ikaz ettikten sonra şöyle buyurmuştur: “Kendinize beddua etmeyin. Çocuklarınıza beddua etmeyin. Mallarınıza beddua etmeyin. Duaların kabul olduğu bir ana rastlarsınız da duanız kabul olur. ” (Ebu Davud,Vitr,27). Sonuç olarak çocukların okul başarısında duanın önemi çok büyüktür. Normal zekâya sahip olup normal bir çalışma ve anne babasının duasıyla meslek hayatında çok iyi yerlere gelen insanlar vardır. Yine çok zeki olup da anne babasının bedduasını almış birçok çocukta h aya t ın i çin de kay bo lu p g it mi şle rd ir.
SAYFA 4
ALİ DUTAL ANDIMIZ TARTIŞMASININ NERESİNDEYİZ Danıştay’ın “ANDIMIZ” kararı sonucu yaşanan tartışmalar bir kere daha gösterdi ki, ümmeti kavmiyetçi duygularla birbirine düşman eden, Osmanlı İmparatorluğunun parçalanmasına neden olan “KAVMİYETÇİLİK” hastalığı toplumumuzu kısmen de olsa etkilemeye devam etmektedir. Danıştay kararının bu kadar farklı taraflara çekilerek tartışılmasına üzülüyorum. Yüzde 99’nun kendisini Müslüman olarak tanımladığı bir toplumda “KAVMİYETÇİLİK” bu kadar insanımızı etkilememeliydi; demek ki, hepimizde bir sıkıntı var! Kavmiyetçilik, cahiliye döneminin en önemli sapkınlıklarından biriyken dinimiz İslam bu sapkın anlayışı ortadan kaldırmıştır. Hz. Muhammet(sav)’in ümmeti olma şerefiyle şereflenen cahiliye insanı akrabalık bağlarını bir kenara bırakarak İslam kardeşliğinde bütünleşmişlerdir. İslam, Arap Yarımadasının dışına taşıp çok farklı toplulukların İslam’ı kabul etmesiyle ortak bir kültür oluşturmuştur. Bu kültürün adı; “Ümmet Kültürü” dür. Ümmet; Allah’ın birliğine, Hz. Muhammet (sav) peygamberliğine inan insanlardan oluşan bir topluluktur. Bu topluluğunun içerisinde her türlü dilden, kültürden insan bulunmaktadır. Zaman içerisinde “ümmet topluluğu” büyük devletler ve imparatorluklar kurdu. Bu imparatorlukların en büyüğü ve en uzunu Osmanlı İmparatorluğu’dur. Osmanlı İmparatorluğu, ümmetten millet oluşma sürecinin zirveye ulaştığı en son noktadır. Osmanlı İmparatorluğu içinde yer alan tüm Müslüman topluluklar inançta, duyguda hatta dilde birliği sağlamışlar; bu birliktelik Osmanlı İmparatorluğu’nun gücüne güç katmış ve “Efsane İmparatorluk” meydana gelmiştir. Öyle bir efsane ki dünyaya zulümle değil; adaletle, merhametle hükmetmiş; sömürmemiş ve savaş alanı dışında kan dökmemiştir. Kendi içinde yaşayan gayri Müslimlere İslami çerçeve içerisinde verilmesi gereken her türlü hakkı vermiş ve asimilasyon politikası içerisinde olmamış; kendi içinde yaşayan Müslüman toplulukların tamamını imparatorluğun asli unsuru görerek hanedan Türk olmasına rağmen ayrımcılık yapmamışlardır. Yani “ÜMMET”ten bir “MİLLET” meydana gelmiştir. Bu milletin adı; TÜRK MİLLETİ’dir. Türk, bir kavmin adı olmaktan çıkıp İslam topluluklarının ortak adı olmuştur. “Türk” algısı ile “Müslüman” algısı aynıdır. Bu algı bugünde her türlü olumsuz çalışmalara, propagandalara rağmen devam etmekte olup “Türk” ve “Türkiye” tüm dünya Müslümanlarının umudu durumundadır. Osmanlı İmparatorluğu’nun bu gücünü bilen İslam düşmanları ümmet olma süreci oluşan, temelleri sağlam “MİLLET” birlikteliğini bozmak için Osmanlı İmparatorluğu’nun içinde yaşayan Müslüman halklara, yerli işbirlikçileri vasıtasıyla ırkçılık fikirlerini aşılayarak koskoca imparatorluğu yıkmışlardır. Bugün Osmanlı coğrafyasında yer alan tüm devlet ve halklar bu parçalanmışlığın acısını yaşamakta; huzur bulamamışlar ve bu gidişle bulmaları da imkansız gibi görünüyor. Osmanlıyı parçaladıkları yetmedi, güzel ülkemizi de parçalamak istiyorlar. Çevremizde olan biten her şeyin arka planında Türkiye’yi parçalama yatmaktadır. Bunu hepimiz kulağımıza küpe yapalım. Şunu da iyi anlayalım; güçlü bir Türk Devletine her zamankinden çok ihtiyacımız olduğu gibi güçlü devlet için “Ümmet Birlikteliğine” de ihtiyacımız var. Yapılması gereken şey “Ümmet Temelli Millet Olma Şuurunu” insanımıza, özellikle gelecek nesillerimize yeniden kazandırmaktır. Bu şuuru kazandırmak bu kadar tahribattan sonra çokta kolay değil; uzun ve planlı bir çalışmayı zorunlu kılmaktadır. “Andımız” veya başka sebeplerle birbirimizi ağır sözlerle suçlayarak ülkemiz ve dinimizin düşmanlarının değirmenine su taşımayalım. Bunun zararını hangi etnik gruba mensup olursa olsun ülkemin tüm insanları çekmektedir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti hepimizin devletidir. “Türküm, doğruyum, çalışkanım…” demenin övünülecek bir tarafı olmadığı gibi söylenmesinden rahatsız olunacak, gocunulacak bir tarafı da yok! Ben her sabah aynı sözlerle ant içilmesini yani yemin edilmesinin amaca hizmet etmediğini, yeminin bir ağırlığının olması gerektiğini düşünüyorum. Esas olan her sabah okunması değil; içeriğinin içselleştirilmesidir. Ben bir TÜRK ana babanın çocuğu olarak TÜRK olduğum kadar KÜRDÜM, ZAZAYIM, ARABIM, ÇERKEZİM…ve ben MÜSLÜMANIM, var mı bunun ötesi? Yüce Rabb’im hepimizi Müslüman kardeşini kavminden dolayı aşağılayanlardan eylemesin. Kavmiyetçiliğin son durağı Hz. Allah(cc) korusun hem bu dünyada hem de öbür dünyada felakettir! Hz. Allah(cc) Hucurat Suresi 10. Ayette; “Müminler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını bulupdüzeltin ve Allah’tan korkup sakının, umulur ki, esirgenirsiniz” buyurmaktadır. Hz.Allah(cc)’ın sözünün üzerine başka söz olabilir mi?
5 KASIM 2018
Konuk: Cumhuriyetimizi istikametinden döndürmeyeceğiz 25. ve 26. Dönem AK Parti Karaman Milletvekili ve PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk, coşkuyla kutladığımız 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayınladı.
Yazan: Bahadır ALTUNAY Mahlası: Gaybeti Hakk
GÖNLÜNDE HAKK OLAN Gönlünde Hakk olan bir can, Kevseri seçer de yanar. Hakk’tan medet kesse bir an, İrem cennetine kanar. Dünya gözünde tatlıdır, Ol susuz, nefsine uyar. Şifası izhar-ı aşktır, Çün ateşi için yakar. Şiirlerim noter onaylı olup telif hakları şahsıma aittir.
SAYFA 5
5 KASIM 2018
Misafir Gözüyle
Ankaralı Ali ERZİNCAN
Bir Sonbahar Gününde Dipsiz Göl
Bu sonbahar günlerinde, orta Torosların gökyüzü maviliği altında, bünyemize rehavet veren güneş ışınlarının, tatlı bir sıcaklığında, Bozkır ve yöresinin yaylalarını dolaşmak keyifli oluyordu. Akşamları soğuk ve insanı üşüten, öğlenleri ise güneşin ışınlarının tatlı sıcaklığını hissettiğimiz Toroslarda 27 Ekim 2018 Salı günü yörede gezme amaçlı olarak yollara koyulduk. Bozkır’ın Kadı belinden sonra Kuruçay’a doğru Arvana yayla yolu üstünde Ahırlılı Ahmet Pala’nın, (Pala) Suğla Baraj Gölü manzaralı, şirin konaklama mekânında mola verdik. Pala’nın özlemini çektiğimiz, odun ateşinde demlenen çay servisi ile eşinin kendi elleriyle keçi, koyun sütünden bastırdıkları peynirli gözlemesini göle karşı piknik havasında tatmanın keyfi de bir başka güzeldi. Önceden Ankara için, sipariş verdiğimiz peyni bidonumuzu da alarak Ahırlı’nın Bartlı yaylası yolundan devamla, Sorkun üzerinden asfaltlanmış yayla yoldan Karac ahi s ar ’ ın m eşh ur s ay fiy e yerlerinden olan, doğa harikası aygır gedi ği (aygır pınarına) vardık. Bu son bahar aylarında yukarılarda yaylalardan, düdenlerden gelip kayalar arasından çıkan suların azalması ile aygır pınarı cazibesini biraz aşağıya çekmiş oluyordu. Neticede Çarşamba ç a y ı n ın s u l a r ı d a c o ş k u s u n u kaybetmişti. Gene de aygır pınarı bu aylarda az da olsa piknikçilere ev sahipliği yapıyordu. Bu doğa harikası muhteşem alanda bahar ve yaz aylarındaki piknik yapan ailelerden, çöplerini, yiyecek artıklarını sahiplenmeyen sorumsuz, duyarsız kimselerin bıraktıkları görüntü kirliliği ile bu kez karşılaşmamış olmamız bizleri mutlu etti. Ertesi günde sonbaharın bu güzel günlerini değerlendirmek amacıyla Yolören (Fart) köyünden Torosların Çat, Akçapınar, Dere Sarıot yaylalarına doğru yolculuğa çıktık. Dipsiz Göl ve Alacabel de dahil Bozkır’ın Kadıbeli ve Yolören köyüne kadar olan gezi yolumuzun mesafesi tam 100 kilometre idi. Çat (Çağlayan) kasabasının dar ve kıvrımlı sokak aralarından kasabanın tepesindeki evlerine kadar, sıkıntılı bir çıkışın ardından gelen, asfalt yayla yolunun sonunda, Çağlayan Baraj Gölünü takiben yaylalara ulaştık. Buradan inişli çıkışlı toprak yoldan hedeflediğimiz, dipsiz göle doğru yol aldık. Sarıot yaylasında bahar aylarının aksine sarıot gölü havzasında damla su kalmamıştı. Gölün çevresinde bir çizgi halinde daha önceleri taşımış olduğu s uların izi bariz şekilde görülüyordu. Dereciklerdeki künklü geçitlerden geçerek bazen de tepelerin virajlı toprak yolunu izleyerek, neticede bir tepenin ardında dipsiz gölün yerleşim alanına ulaştık. Geçen s enel erde de görme şansımın olduğu doğa harikası bu alanda, dört cenahtaki yayla evleri ve vilyamsı yapılar aşağılara doğru gölü çembere almış görüntüsü veriyordu. Tepeden inerken güneşin ışınlarının etkisiyle göl çukur alanı ortasında mavi ve lacivert renklerinin iç açıcı en güzel
tonunda görünüyordu. Yaylada davar sürüsü ve köpeğiyle karşımıza çıkan çobanla samimi selamlaşmamızın ardından göle yaklaştığımızda nilüfer çiçeklerinin özellikle gölün kıyılarında göl yüzüne serpilmiş yapraklarının görüntüsü dipsiz göle ayrı bir güzellik kaytıyordu. Gölün her köşesini, etrafını gezerek dolaşma dürtüsü bizi heyecanlandırıyordu. Bir an önce gölün muhteşem güzelliğini havasını güneşin rehavetinde içimize çekip tenefüs etmek istiyorduk. Öylede yaptık. Lakin bir hayal kırıklığı moralimizi çökertti. Bu güzelliğe yapılan görüntü kirliliği içimizi acıttı. Dip siz gölün kıyıya yakın yerlerindeki yarım adacık şeklindeki çıkıntıları, burunları arasında kalan küçük su birikintilerindeki ve kıyı kenarlarındaki poşetler, pet şişeleri, yiyecek artıkları hatta ve hatta çocuk bezlerinin mide bulandıran görüntüsünü, kirliliğini dipsiz gölün sevimli asaletine yakıştıramadık. Öncelikle şunu belirtmeliyim ki; bu günlerde yayla evlerinin genelde boş olması, bu densizliği, dipsiz göl sakinlerinin dışındaki sorumsuz hoyrat piknikçilerin yapmış olabileceğini düşünmekteyiz. Çünkü modern villa evlerinin yapılmakta olduğu, bu doğa harikası güzelliği dipsiz göl sakinlerinin yörelerine böylesi bir kirli ihanet içinde olacaklarına ihtimal vermiyoruz. Hem mutlu, hem de buruk bir haleti ruhuyeyle dipsiz gölden ayrılarak 1825 metre rakımlı Alacabel sırtlarına doğru yol aldık. Alacabele yaklaştığımız sırada, yeşilliklere doğru girdiğimizde pürlerin, çamların kayalıklar arasında yükselen görüntüsünün zenginliği çevreye farklı bir güzellik veriyordu. Yayladan sonra asfaltlanmış virajlı dik kıvrımlı yamaçlarda ve uzaklardaki tepelerde yükselen katmanlı kayalıkların görüntüsünün yöreye vermiş olduğu do y um s u z ş i r i n m a nz a ra s ın da Alacabel’e ulaştık. Zirve ve tesislerinden ise Bozkır yayla yoluna saparak suğla baraj gölüne bakan palanın yerinde çayımızı içerek günün tatlı yorgunluğunu da atarak köye döndüğümüzde 100 kilometrelik keyifli yolculuğumuzu sonlandırmış olduk. Önemli Not: Çevre merakımız nedeniyle Bozkır, Seydişehir, Beyşehir dahil bu ilçelerin tüm yörelerini, dağlarını mes ir e alanl arını, ormanl arını, yaylalarını dolaşmış, gezmiş görmüş bir vatandaş olarak gördüklerim çevreye duyarsız kimselerin olumsuzluklarıyla hiç de iç açıcı değildi. Yörede, genelde mesire alanları, pınarbaşları, insanların çevresinin güzelliklerini seyre kalktıkları yerler, kırsaldaki tuvaletler hatta ibadet yeri olan kırsal mescit çevreleri yiyecek, içeceklerin çöp artıkları, rengârenk laylon poşetler, pet şişeleri, yetişkinlerin ve çocuklarının dışkıları, kamyonların, traktörlerin çöp ve hafriyat atıklarıyla dolup taşmış. Bizlere Allah’ın lütfu olan doğal çevre güzelliklerine karşı bu sorumsuz ve duyarsız davranışları ancak ve ancak bir ihanet olarak gö r üy or v e de ğ er l e nd i r i y o r uz .
Bozkır Zengibar Kalesi Turizme Kazandırılıyor Konya Büyükşehir Belediyesi Koruma, Uygulama ve Denetleme Bürosu (KUDEB) tarafından 4 bin yıllık tarihi antik kent Bozkır Zengibar kalesinin koruma amaçlı imar planı çalışmalarına başlanıldı.
İmar planı çalışması kapsamında K U D E B y et k i l i l e r i Bozkır ’da Zengibar kalesini gezdi ve daha sonra Bozkır Belediye Başkanı İbrahim Gün’ü ziyaret ederek, çalışmaların yürütülme aşamasını istişare etti.
hayallerden bir t a n e s i d i r. B u r a d a başlayacak olan çalışma bu yüzden bizler için çok büyük a n l a m l a r t a ş ı y o r. Başlamak, bitirmenin yarısıdır derler. İnşallah biz de güzel bir giriş yaptık ve bu imar planı
Koruma amaçlı imar planı çalışmasının çok kısa bir sürede bi ti r i l m es i n i hedeflediklerini, 2019 yılının ilk aylarında onaya sunmak için de yoğun çalıştıklarını belirten KUDEB yetkilileri, bu ç a l ı ş m a n ı n ta ma ml a nm as ı v e on a y l a nm a s ı sonrasında kalenin kazı çalışmal arına önayak olacağını söyledi. Zengibar kalesinin 4 bi n yıl l ık tar ih i olduğunu ve bu 4 bin yılı gün yüzüne çıkarmak için yoğun uğ r aş v er d i k l e r i n i belirten Bozkır Belediye Başkanı İbrahim Gün, koruma amaçlı imar planı çalışmas ının kalenin gün yüzüne çıkması yolunda en önemli çalışmalardan biri olduğunu vurguladı. Koruma amaçlı imar pl a n ı ç a l ı ş m a s ı n ı yürüten KUDEB çalışanlarına teşekkür eden Başkan Gün, “Zengibar kalesinin turizme kazandırılması, Bozkır olarak en önemsediğimiz
çalışmasıyla birlikte tarihi antik kent Zengibar kalesinin turizme kazandırılması için önemli mesafe almış olacağız” dedi. Zengibar kalesinde daha önce yapılan üst kazı çalışmaları hakkında da bilgi veren Başkan G ü n, “ d ah a ön c e yapılan üst kazı çalışmalarında şehrin içerisinde 27 adet tapınağın bulunduğu s ap t a n mı ş , p az ar yerleri, sütunlu cadde, zafer takları s aptanmıştı. Şuan kalede ayakta duran tek yapı, Roma İ m p a r a t o r u Hadrianus’un şehre gelişi anısına inşa edilmiş zafer takıdır. Daha önce yapılan yüzey araştırmaları bizlere şunu gös ter mek tedi r ki , detaylı bir kazı çalışmasında koca bir şehir tüm bütünlüğüyle ortaya çıkacak, 4 bin yıllık antik kent gün yüzüne çıkacak, tarihe ışık tutacaktır” diye konuştu. (Haber: Yunus Yılmaz)
Aday öğretmenler makam ziyaretlerinde bulundu İlçemizde göreve başlayan aday öğretmenlerimiz, Aday Öğretmen Yetiştirme Programı kapsamında İlçe Kaymakamlığını, Bozkır Belediye Başkanlığı, Yazı İşleri Müdürlüğünü, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Müdürlüğünü ve İlçe Nüfus Müdürlüğünü ziyaret ettiler.
İlçe Kaymakamımız Oltan Bayraktar z iyarette bulunan öğretmenlere öğretmenlik mesleğinin yüceliği ve önemini vurgulayarak, öğretmenlerin geleceğin şekillenmesinde önemli rolleri o l du ğ u nu s ö y l e d i . K e n d i l e r i n i yenilemelerini, sosyalleşmelerini ve mesleklerini sevmelerini isteyen Bayraktar, genç öğretmenlerimizle tanışmaktan mutlu olduğunu ifade etti. Program kapsamında Belediye Başkanlığımızı ziyaret eden öğretmenlerimizi makamında ağırlayan Belediye Başkanımız İbrahim Gün ise öğretmenlerimize ilçenin tarihi hakkında
ve ilçeye kazandırdıkları ile ilgili bilgi vererek öğretmenlerimize ç alışmal arında başarılar dil edi. Öğretmenl eri mi z k endilerine kıymetli vakitlerini ayıran başta İlçe Kaymakamımız Oltan Bayraktar olmak üzere, Belediye Başkanımız İbrahim Gün'e, Yazı İşleri Müdürü Namık Kemal Çınar'a, Sosyal Yardımlaşma Vakfı Müdürü Hasan Adıgüzel’e ve İlçe Nüfus Müdürü Bilal Pancar'a çok teşekkür ederek, yapılan bu etkinliğin mesleki ve kişisel gelişimleri açısından çok yararlı olduğunu ifade ettiler. (Haber Merkezi)