Bozkır Postası Gazetesi Sayı:916

Page 1

5 ARALIK 2016 PAZARTESİ

SAYI: 916 KURULUŞ 1988 - YIL: 29

FİYATI 1

BOZKIR’DA ESNAF SIKINTILI

Piyasaların durgunluğu ilçemiz Bozkır’da daha fazla etkisini gösteriyor. Çarşı ve küçük sanayi esnafının işlerinin günden güne durması ve dövizdeki aşırı yükseliş ile birlikte esnafın sıkıntısını giderek artırıyor. Haberi S. 2’de

Bozkır Kaymakamlığından, Çamoluk Kaymakamlığına İçişleri Bakanlığınca hazırlanan kararnameyle Bozkır Kaymakamı Mustafa Demir'in yeni görev yeri Giresun ili Çamoluk ilçe Kaymakamlığı oldu. İçişleri Bakanlığınca hazırlanan kararnameyle, Bozkır Kaymakamı Mustafa Demir, 3. Derece Kadrolu Çamoluk Kaymakamlığına atanmıştır. Kaymakam Demir ilçemize 2013 yılında atanmış ve 3 yıldır d a i l ç e mi z de g ör e v yapmaktaydı. Geçtiğimiz hafta İçi şleri Bakanlığınca yapılan atama kararnamesindeki listede ise ilçemiz için yeni görev yapacak bir isim bulunmamaktadır. 3 yıldır ilçemizde görev yapan ilçemiz K ay makamı Mustafa Demir’e, Bozkır Postası Gazetesi ailesi olarak kendisine ilçemize yapmış olduğu hizmetlerinden dolayı teşekkür eder yeni görev yerinde başarılar D. Sayfa 3’de dileriz.

Beyaza Büründük Yaz ve son bahar aylarını geride bırakırken, kışa girdiğimiz bu aylarda yaşanan kuraklık halkımızı tedirgin ediyordu. 1 Aralık 2016 Perşembe günü sabahı kış ayının ilk karı Bozkır’ı beyaza bürüdü.

Kan Bağışı Rekoru Ali Güleç’te Türk Kızılay’ına 40 kez kan bağışında bulunarak rekor kıran isim Bozkır Tapu Kadastro biriminde memurluk yapan hemşehrimiz Ali Güleç’in olduğu öğrenildi. Güleç’in aldığı ödüller ise Bozkır Türk Kızılayı Şube Başkanı Mustafa Ünal tarafından sergilendi. Türk Kızılayı tarafından en çok kan bağışı yapan 80 kişiye plaketleri ve madalyaları verildi. Türkiye genelindeki 80 kişinin içerisine, 40 kez kan bağışı yapan hemşehrimiz Ali Güleç’in de girdiği öğrenildi. Güleç’in aldığı ödüller ise Bozkır Türk Kızılay Şube Başkanı Mustafa Ünal tarafından sergilendi. 40 kez kan bağışında bulunan ve aldığı ödülleri Bozkır Kızılay Şube Başkanı Mustafa Ünal ile sergilediler. Bozkırlı hemşehrimiz 57 yaşındaki Ali Güleç, ödüllerini D. Sayfa 4’de

Ülke genelinde kış haberlerini izleyen ilçe halkımız, 1 Aralık 2016 Perşembe günü gece başlayan ve sabah kar yağışıyla uykudan uyanan ilçe halkı yağan kar’a sevindi. Başta çocuklar olmak üzere, halkımız sabah uyandı ğında mevsimin ilk yağan karla ilçeyi beyaza bürünmüş olmasına oldukça sevindi. Sabah mesai saatlerinin başlaması ile birlikte ilçede hafif beyaza bürünmüş kar üzerinde giden, gelen vatandaşlar ve çocuklar ufak ufakta olsa birbirlerine kartopu attıkları görüldü. Ö t e yan dan önce den kış hazırlıklarını yapan Bozkır Belediyesi ilçe genelinde kar ve buzlanmaya karşı ted birlerin in al ındı ğı nı açı kl arl arken, yetkilil er a raç sahiplerinin gerekli önlemlerini alarak yola çıkmalarını isterlerken, Koski yetkilileri de su abonelerinin sayaçlarını buzlanmaya karşı korumalarını istedi. (Haber Merkezi)


SAYFA 2

5 ARALIK 2016

Kurdaki yüksek artış ve ülkemiz genelindeki bazı belirsizlikler nedeniyle;

Bozkır’daki Esnaflar,1999-2001 yıllarındaki ağır ekonomik kriz dönemlerine benzetiyor Bozkır’daki çarşı ve küçük sanayi esnafını etkileyen en önemli gelişmelerin başında dolar ve euro da yaşanan aşırı artış geliyor. Esnaf, bu aylarda yaşanan zorlu süreci, 1999-2001 yıllarındaki ağır ekonomik kriz dönemlerine benzetiyor. R e k a b e t ed e r e k ayakta kalmaya çalışan ilçemizdeki küçük esnaflar bu kez de kurdaki yüksek artış olsun, ülkemizdeki bazı belirsizlikler nedeniyle de esnafın işlerini iyice vurdu. Esnaf, bu günlerde yaşanan zorlu s ü r e c i , 19 9 9 - 2 0 0 1 yıllarındaki ağır ekonomik krize benzetiyor. Esnaf, başta ülkedeki bazı beli rsi zli kleri n olması üzeri ne kur artışları, alım gücündeki zayıflığa bağlı olarak tüketimin azalması ve AVM ’ l er e y önel i ş i n yaşattığı sıkıntıları üzerinden atamıyor. Bozkır’daki esnafların işlerinde ise satışlar dibe vurmuş durumda görünüyor. Herkes gergin İlçemizdeki esnaflar, piyasanın durgun olduğunu satışlarda yüzde 100’ e y ak ın düşüş bulunduğunu belirtirlerken, gazetemiz muhabirine şöyle konuştular: “Türkiye genelinde artan terör olayları, bazı belirsizlikler ve son günlerde kurdaki aşırı yükseliş işlerimizin durgunluğunu daha da etkiliyor. Yaz aylarında da Bozkır’da beklediğimiz işler olma dı. Zat en 15 Temmuz’da da lanet olası fetö terör örgütünün darbe girişiminden dolayı da

5 ARALIK 2016 PAZARTESİ

HEPİMİZİN SUÇU YOK MU?

ilçeye fazla gurbetçi gelmedi. Kış aylarında da zaten kimse olmaz. B u nd an d o l ay ı da herkeste bir gerginlik v a r. P i ya s a l a r d a dengesizlik ve işlerde bozukluk yaşanıyor. Kesinlikle sosyal ekonomik bir durumdur bu. Geçen yıla göre y üz de 100’e yakın işlerimizde bir düşüş var. Her geçen gün satışlarımız ve ziyaretçi oranımızda oldukça a z a l m a g ö r ü l ü y o r. Gördüğünüz gibi çarşıda esnaftan başka kimsecikler yok. İnanın siftahsız dükkan kapatıyoruz. İş olsun, olmasın. Aylık giderlerimiz artıyor, düşmüyor. Kredilerle ayakta kalmaya çalışıyoruz. Krediyle borçlarımızı ödemekte bir yere kadar” diyen ilçedeki küçük esnaflar

SAYI: 916

İMTİYAZ SAHİBİ Bozkır Postası Gazetesi ve Matbaası Adına Şerife YILMAZ HUSUSİ İLANLAR GENEL YAYIN YÖNETMENİ SÜTUN CM.: 3.00 Yunus YILMAZ SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Filiz KILINÇEL DURU

ABONE ŞARTLARI POSTA ÜCRETİ DAHİL YILLIK YURT İÇİ 50

HUKUK SORUMLUSU Avukat Mustafa AKGÜL

ABONE ÜCRETLERİNİ YATIRABİLECEĞİNİZ HESAP NUMARASI BOZKIR PTT HES. NO.: 1108715

gerçekten kara kara düşünüyorlar. Dövizdeki yükseliş Bozkır’daki çarşı ve küçük sanayi esnafını etkileyen en önemli gelişmelerin başında d o l a r v e eu r o d a yaşanan aşırı artış ge l i y or. Es n af, bu aylarda yaşanan zorlu s ü r ec i , 1 9 99 - 20 0 1 yıllarındaki ağır ekonomik kriz dönemlerine benzetiyor. Buna karşılık, hükümet dövizdeki artışın geçici olduğuna dair açıklamalar yapsa da, d öv i z d ek i y ü k s el i ş durmadan zirve üstüne zirve yapıyor. Ülkemiz üzerinde gerçekten iç ve dış güçler hükümetimize karşı her türlü denemedikleri oyunlar kalmadı. Ama şimdilerde ise ekonomik yönden yıpratmayla karşı karşıyalar. Sanki iç ve dış güçler anlaşmışlar gibi dövize zirve üstüne z i r v e ya ptı r ı yo r l ar. B un da n d ol a y ı d a dövizdeki artış ithal ürünlere yansım ası sonucu artan fiyatların, talebi olumsuz etkiledi ğini beli rten esnafın içinde yerli malı kullananlar biraz daha rahat gibi görünse de toptan eşya fiyatlarındaki artışların da sıkıntılarından dert yanıyor.

Esnaf, tüketicinin alım gücünün “maaşların yetersizliği ve bank al ar a ol an bo r ç l a r ” ne d en i y l e zayıfladığı, bu yüzden esnafların daha düşük maliyetli ürünler ile tüketicinin ihtiyacını karşılamaya çalıştığını söylediler. Ancak bu durumun kaliteye olumsuz yansımasından bazı esnaflar rahatsız. Zaten Büyükşehirlerdeki büyük mağazalar ve AVM’lerin yıllardır işlerini sekteye uğr attığını kaydeden esnaf, müşterilerin taksitli alışveriş imkanı yüzünden büyük mağazaları ter ci h ettiklerinin de tespitini yapıyor. Ancak esnaf, taksit imkanı kısıtlı da olsa, pazarlık yapma şansının her zaman bu l u nm a s ı nı n, ç ok önemli bir unsur olduğunu, üstelik pazarlıkla birlikte daha do s t ç a v e s a m i m i ortamda alışveriş gerçekleştirildiğinin de altını çiziyor. Bozkır esnafı, özellikle ülkemizdeki terör olaylarının ve dövizdeki artışın işlerini sekteye uğr attığını sö ylü yor. E sna f ı n anlatımlarına göre böyle giderse iflaslar ilçemizde de hızla artacağından endişe ediyorlar. (Haber: Yunus YILMAZ)

İDARE YERİ - DİZGİ VE BASKI Bozkır Postası Gazetesi ve Matbaası Yukarı Mahalle Çarşı İçi Kızılay Binası Yanı No: 2 - BOZKIR/KONYA

Tel. (0332) 426 1026 - Gsm: 0530 458 1232 web: www.bozkirpostasi.com.tr email: haber@bozkirpostasi.com.tr

BU GAZETE BASIN AHLAK YASASINA UYAR YAZILARIN HUKUKİ SORUMLULUĞU YAZARINA AİTTİR.

ZAYİ: 25 Kasım 2016 Tarihinde Nüfus Cüzdanımı ve Halk Bankasına ait maaş ve kredi kartımla birlikte kaybettim. Hükümsüzdür. Hasan Hüseyin SAYIN Bademli Mahallesi - AHIRLI/KONYA

Bizim için balık hafızalı diyorlar, çabuk unutuyoruz olanları, bir iki gün ah vah deyip üzülüp sonra unutuyoruz. Ama biz ne yapalım, ülkemizde gündem o kadar çok değişiyor ki takip etmekte zorlanıyoruz. 2008 yılında Taşkent’te yurt binasında çocuklarımız yandığında üç gün ağladık, sonra unuttuk. Ne zaman hatırladık o olayı, bir başka yerde aynı şeyle karşılaştığımızda yani Aladağ’da çocuklarımız yandığında aklımıza geldi. O günden bu güne çok şeyler değişti doğru, ancak maalesef değişmeyen şeylerde olduğunu hatırlattı bize Aladağ yurt yangını… O gün Taşkent’te olanlardan hiç ders almadığımız ortaya çıktı, ne fiziksel anlamda ne de manevi anlamda hiç ders almamışız. Mesela 15 Temmuz’dan da dersler çıkardığımızı sanıyorduk ya yanılmışız, aslında hiçbir şeyden ders çıkartmamışız. Eski tas eski hamam aynen devammış meğer… Kız çocuklarını okutun diye bas bas bağıranlara sormak lazım, okutalım da nasıl? Nerede kalacak bu çocuklar, ne yiyip ne içecekler diye neden düşünmez devlet büyüklerimiz. Yıllardır bu hataları yapa yapa sonunda 15 Temmuz gibi bir facia yaşamadık mı? Çocuğunu okutmak isteyen ama çaresi olmayıp çeşitli tarikat yurtlarına evlatlarımızı teslim etmenin, ülkemiz için nelere mal olduğunu hepimiz görmedik mi? Bu işlerde aklıselim düşünen herkesin vardığı tek nokta, bu suçun çoğunun devletin olduğunu konuşmadık mı? Hem oku diyeceksin, hem de nasıl nerede sorusunu havada bırakacaksın ve okumak için direnenleri çeşitli tarikatlara teslim olmak zorunda bırakacaksın… Madem bu çocukları bu yurtlarda kalmaya mecbur ediyorsunuz bari kurallara uygun bir yer olmasını sağlayın… O da olmaz, neden derseniz bu ülkede işini layıkıyla yapanlar sevilmezler. Şimdi eğri oturup doğru konuşalım, bir denetmen o yurtlardan birinde aksaklıklar gördü ve bunların düzeltilmesi için uyardı, düzeltilmedi ve aynı görevli bu yurdun kapatılmasına karar verdi. Referansı din olan böyle bir yeri kapatmaya kalkmak o görevlinin başına ne işler açar hepimiz biliyoruz. İlk başta adamı dinsizlikle, imansızlıkla, inanç düşmanlığıyla, İslam düşmanlığıyla suçlar yerin dibine sokarız. Öyle işler gelir ki başına bir daha aklının ucundan bile geçirmez böyle bir şeyi… Onun başına gelenler diğerlerine de ders olur ve görmezden gelirler birçok şeyi… Anl aşıl an o ki hi çbi r şey den ders çıkarmadığımız gibi tam gaz yolumuza da devam ediyoruz. Bizler kafasını kuma gömen deve kuşu gibi kafamızı gömünce, görmezden gelince tüm bu olup bitenlerin vebalinden kurtulduğumuzu sanıyoruz. Ancak ders almadığımız her olayın ardından, yenilenen her olayda bizim de payımız var ve hepimiz suçluyuz, maalesef bu suçumuzun bedelini de çocuklarımız canıyla ödüyorlar. Yurt konusu geçince, Bozkır’daki ihtiyacı görüp, sesimizi duyup İlçemize bir ortaöğretim yurdu yaptırmak için canını dişine takıp, sonunda İlçemize bir yurt kazandıran eski Milli Eğitim Müdürümüz Erdoğan beye bir teşekkür borçlu olduğumuzu hatırlatmak istiyorum. Allah ondan ve emeği geçen herkesten razı olsun. Umarım devletimiz artık her ihtiyaç olan yere bu yurtlardan yaptırmak için ivedilikle kolları sıvar… Al l ah’ t an, A l adağ’ d a y anar a k ö l en çocuklarımıza rahmet, ailelerine sabır, bizlere de akıl fikir vermesini diliyorum… Amin


SAYFA 3

5 ARALIK 2016

Şehir konağı inşaatında sona yaklaşılıyor PSİKOLOJİK BAKIŞ M. Emin KARABACAK Çocukların korkuları için neler yapılmalı? Çocukların Korkuları Nasıl Oluşur? Ben çocuklardaki korkuların oluşmasını çöp kovasına atılan çöplere benzetmekteyim. Bilindiği gibi çöp kovasına ne atarsak atalım, çöp kovası almam demez. İsterseniz mendil atın, isterseniz yemek artığı, isterseniz çocuk bezi, isterseniz altınlarınızı, isterseniz paralarınız, hatta isterseniz kendinizi atın kabul eder. Dolan çöp kovası boşaltılmadığı takdirde görüntüsüyle, kokusuyla insanlara ve çevresine zarar verir. İşte ben de insanlardaki bilinçaltını çöp kovasına benzetmekteyim. Bu çocuklarda id, ego ve süper ego tam gelişmediği için gerçekleri değerlendirme yetileri de tam gelişmemiştir. Bilinçaltı hakkında Hans Zülliger: “Bilinçaltı aptaldır, şakadan anlamaz; her şeyi doğru olarak kabul eder.” der. İnsanlardaki bilinçaltı da ne söylersen onu doğru olarak kabul eder, doğruluğunu ya da yanlışlığını değerlendirmez. Mübarek, çöp kovası gibi ister değerli olsun ister değersiz olsun her sözü doğru kabul eder. Yine ister yalan söyle ister şakadan söyle hepsini gerçekmiş gibi algılar. Nasıl ki dolan çöp kovasını boşaltmak gerekirse insanın bilinçaltındakileri de boşaltmak gerekiyor. Çocukların korkularını birileriyle paylaşarak (tabi ki onun korkularını da kendisinde pekiştirmemek gerekir) deşarj olması gerekir. Eğer bu şekilde deşarj olmazsa, rüyasında farklı şekilde deşarj olacaktır. Bu da çocuğun korkularını ister istemez iyice artırarak karabasan haline dönüştürecektir. Buna bir de ergenlik dönemi eklenince, korkuları biraz daha abartılacaktır. Bizim için çok önemli olmayan ve söylenmesi çok kolay olan; fakat sonucunun nereye varacağını bilmediğimiz anlamsız bir sözün çocukta neler yapacağını kestirmek zordur. Çocuklara şaka olsun diye köpek, fare gibi hayvanlarla korkutmak, kapı dışarı bırakmak, balkondan sallandırmak, suya atmak, arabayı üzerine sürmek gibi anlamsız korkutmalardan kaçınmak gerekir. Bu tür davranışlar çocuğu kekeme yapacağı gibi tamiri zor psikolojik hastalıklara da sebep olabilir. Çocukların Korkuları için Neler Yapılmalı? 1. Öncelikle çocukların olumsuz etkileneceği filmlerden, masal ve hikâye kitaplarından uzak tutulmalı. 2. Çocukların korkularını pekiştirecek cin, şeytan, peri, hayalet gibi şeylerden konuşulmamalı. 3. Aile bireyleri korkularıyla çocuklara model olmamalı. 4. Çocukların korkuları için olumlu iletişime geçilmeli. 5. Bazı çocuklar mizacı gereği korkmaya fazla meyillidir. Bu çocuklar için anlatılacak korkulu şeylere daha fazla dikkat edilmeli. 6. Çocuklara korkularını yenmeleri konusunda gerekli güven ve cesaret verilmeli. 7. Çocukları korkusunu arttırabilecek arkadaşlarından uzak tutmalı. 8. Çocukların korkularına saygı tutulmalı. 9. Çocukların korkularıyla alay edilmemeli. “Bunda korkulacak ne var, kocaman adam oldun, sen de çok ödleksin…” gibi sözlerle çocuğun korkusu küçümsenmemeli. 10. Çocuğa korkusunun geçici olduğunu ifade ederek bunun zamanla geçebileceği anlatılmalı.

Konya Büyükşehir Belediyesi, ilçelerin sosyal hayatına katkı sağlamak amacıyla şeh ir konakları yapmaya devam ediyor. Bozkır’da yapımı son a şa ma y a g el en şe hir ko nağı 3 milyon liraya mal olacak. Konya Bü yükşehi r Belediyesi, ilçelere şehir konakları kazandırma çalışmaları kapsamında Bozkır’daki şehir konağı inşaatına sona yaklaştı. Konya Bü yükşehi r Belediye Başkanı Tahir Akyürek, Yeni Büyükşehir Ya s a s ı ö n c e s i i l ç e zi y a re t l e ri sı ra sı nd a hanımlardan Aile Sanat ve Eğitim Merkezi (ASEM)

yapılması konusunda yoğun talep aldıklarını belirterek, bu kapsamda yaptıkları şehir konaklarının ASEM olarak hizmet verdiğini söyledi. İlçelerin modern hale gelmesi ve Konya merkezdeki yatırımların şehrin tamamına yayılması konusunda önemli çalışmalar yaptıklarını belirten Başkan Akyürek,

altyapı yatırımlarına ilave o lara k prest ij cadd e yatırımları, mahalle yolları, şehir ve mahalle parkları, şehir ve mahalle konakları yaptıklarını dile getirdi. Bozkır’da yapımı son aşamaya gelen şehir konağının kısa süre içinde hizmete gireceğini kaydeden Başkan Akyürek, 3 milyon liraya mal olacak yatırımı n

yüzme ha vu zu , spo r salonu, meslek edindirme kurs alanları ve çok amaçlı salonları ile ilçeye değer katacağını ifade etti. BO ZKI RL I LARD AN BÜYÜKŞEHİR’E TEŞEKKÜR Bozkır Belediye Başkanı İbrahim Gün, Yeni Büyükşehir Yasası ile Bozkır’ın sosyal donatı ala nları konusunda ki eksiklerinin giderilmeye b aşl an dı ğ ı nı , ö ne mli yatırımlar yapıldı ğını belirterek, Şehir Konağı ve d iğ er y at ı rı mla r i çin Bü yükş eh ir Bel ed iye Başkanı Tahir Akyürek’e teşekkür etti. Bozkırlılar da şehir konağının ilçede önemli bir boşluğu dolduracağını belirterek, Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür ettiler. Ereğli, Akşehir, Ilgın, Cihanbeyli, Çumra ve Karapınar ilçelerindeki şehir konakları tamamlanırken Seydişehir, Kulu, Beyşehir, Güneysınır, Tuzlukçu ve Sarayönü ilçelerindeki şehir konaklarının yapımı devam ediyor.

Bozkır Kaymakamlığından, Çamoluk Kaymakamlığına Kaymakam Mustafa Demir'in yeni görev yeri Giresun iline bağlı Çamoluk İlçesinin tarihi ise şöyle; Çamoluk, Giresun ilinin bir ilçesidir. Eski adı Mi n d a va l ' d ı r ( ya d a Mindeval). İsmin kökeni Galatyalılara kadar götürülebilir ve "huzur vadisi" anlamına gelmesi muhtemeldir. Pazar yeri Teştik en az ilçe kadar ünlüdür. Nişanyan, Teştik etimolojisini Ermenice "düz ola n yer" anlamınd a "taşdik" kelimesine bağlasa da, Türkçe "dış alan, açık bölge" anlamında "taşarı" kelimesinden türetilmiş olması daha gerçekçidir.

Yakın bölgenin en önemli yerleşim yeridir. Çepni'lerin bu bölgeye Trabzon'un fethinden önce Akkoyunlu Hükümdarı ve Safavi Türkmen İmparatorur Şah İsmail'in D a yı s ı U z un H a s an zamanında kafileler halinde geldikleri b i l i n me kt ed i r. Ç e p ni kelimesinin anlamı; Düşmana karşı gözü pek, Asi, mazlumlara karşı merhametli, mert, sınır bekçiliği yapan manasına gelmekte olup, yöre insanı bu özelliklerin tümünü taşımaktadır. 2015 Yılı TUİK verilerine göre Çamoluk ilçesi Şehir Nüfusu 2.148

Kır Nüfusu 3.569 Toplam Nüfusu 5.717'dir. Öte yandan Kaymakam Mustafa Demir’in gideceği Çamoluk ilçesinin nüfusu küçükte olsa, ilçenin derecesi 3. Derecede bir ilçedir. Bozkır’ın derecesi ise 4. Derecede, yani Çamoluk ilçesi Bozkır ilçesine bakarak derecesi yüksek. Bozkır’ın derecesi de 3. Derecede bir ilçeydi fakat 3-4 yıl önce Bozkır’ın derecesi 3. Dereceden 4. Dereceye nasıl düşürüldüyse düşürüldü. Halende 4. Derecede bir ilçeliğe devam ediyor. Eh ne diyelim, bizlerden siyasilere duyurulması. (HABER MERKEZİ)


SAYFA 4

5 ARALIK 2016

Çiftçilere destek ödemeleri yapıldı Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, tarımsal destekleme ödemelerine ilişkin aşağıdaki açıklamayı yaptı: "2016 yılı tarımsal destekleme ödemeleri kapsamında 1 Aralıktan itibaren üreticilerimize toplam 599,8 milyon TL'lik ödemelerin başladığını söyledi.

ALİ DUTAL ILIMLI İSLAM PROJESİ” VE MÜSLÜMANLARIN DURUMU

Ö d e m e l e r kapsamında genç çiftçi proje desteği için 100 milyon TL, IPARD için 90 milyon TL, Kırsal kalkınma desteği için 65 milyon TL, tarım sigortası desteği için 50 milyon TL, hayvan gen kaynakları desteği için 40 milyon TL, iyi tarım desteği için 27 milyon TL. Süt tozu desteği için

26 milyon TL, tarımsal yayım ve danışmanlık desteği için 17 milyon TL. Sertifikalı tohum kullanım ve üreti m desteği için 10 milyon TL, biyolojik mücadele desteği için 5 milyon TL, lisanlı depolarda ürün depolama kiralama için 1,3 milyon TL. Süt desteği için 160 milyon TL ve AR-GE desteği

için 8,5 milyon TL olmak üzere toplam 599,8 m i l yon l i r al ık hi be desteği, 1 Aralık 2016 günü saat 18.00'den sonra üreticilerimizin hesaplarına aktarıldı. Bu ödemelerle beraber yılın ilk 11 ayında çiftçilerimize toplam 10,87 milyar liralık destekleme ödemesi yapılmış

olacak. Böylelikle 2016 yılı için üreticilerimize vermeyi planladığımız toplam 11 milyar 644 milyon TL'lik tarımsal hibe desteğinin yüzde 93'lük kısmını ödemiş olacağız. Geri kalan destek ödemeleri ise 20 Aralık sonrasında üretici hesaplarına aktarılmaya başlanacak” (Haber Merkezi)

Kan Bağışı Rekoru Ali Güleç’te

sergilerken yaptığı konuşmasında; uzun yıllar daha kan bağışı yapmak i st e d i ğ in i b e l ir t t i ve “Sağlığımı kan bağışına borçluyum” dedi. Bozkır Türk Kızılay Şube Başkanı Mustafa Ünal’da yaptığı konuşmasında, kan bağışının organ bağışından daha önemli olduğunu vurguladı. Kanı olmayan bir hastanın asla bekletilemeyeceğini dile getiren Ünal: “Üç ayda bir defa kan verebiliyorsunuz. Çünkü vücuttaki alyuvarlar her 120 günde bir ölüyor. İlik yenisini yapıyor. Bunu ciğere gönderiyor. Ciğer

de bunu kalp marifetiyle vücuda pompalıyor. Siz kan verseniz de, vermeseniz de kan ölmüş oluyor. Dalak bunu alıp, emiyor. Ve dışkı olarak dışarı atıyor. Sizce kan verip, bir insana faydalı olmak mı doğru? Yoksa bunu dışkı olarak dışarı atmak mı? Bu dinen de çok önemli bir konu” diye konuştu. Kan bağışına kadınların ilgisiz o l d uğ u n d a n y a kı n a n Başkan Ünal, Avrupa'da kadınların yüzde 40'ı kan verirken, Türkiye'de bu oranın yüzde 6'larda ge zin diğini belirtti. Hanımları kan vermeye

çağıran Ünal, “Hanımlar iğneden korkuyor. Bakın Bozkır rekortmeni Ali Güleç kardeşimiz olmuş, Maşalla h aslan g ibi. Sağlığı deseniz yerinde, Kan vermek insan vücudu için çok önemli” ifadelerini kullandı. Öte yandan Kızılay Bozkır Şubesi Başkanı Mustafa Ünal, kan vereceklerin aşağıdaki sıraladığı şekilde ödüllerini alabileceklerine de vurgu yaptı. 10’dan fazla kan ba ğ ış la ya na “Bro n z madalya”, 25’den fazla kan bağışlayana “Gümüş madalya”, 35 defa kan bağışlayana ise “Altın

madalya” ve 35’den fazla kan bağışlayanlara da “Plaket” verilmektedir. Bozkır Türk Kızılay Şu be Başka nı Ün al, yukarıdaki şartları yerine getiren ve bütün ödülleri kazanan hemşehrimiz Ali Güleç kardeşimizi yönetim kurulumuz adına tebrik etti. Başkan Ünal h e m şe h ri l er i mi ze ş u hatırlatmalarını da yaptı. Kızılay’a bağışlanan 5. kandan sonra (eşine, çocuklarına, anne ve babasına) ücretsiz kan verilmekte olduğunu da belirtti. (Haber: Özgür YILMAZ)

İslam’ın ılımlısı, ılımsızı, soğuğu, sıcağı yok; İslam emir ve yasaklarıyla, nizamıyla bir bütün olup değişmemiş, değiştirilememiş; çünkü, dinin sahibi değiştirilmesine izin vermeyecektir. Ancak, İslam düşmanlarının arkasında olduğu, “Dinler Arası Diyalog” temelli “Ilımlı İslam Projesi” ve proje kapsamında İslami yaşamı yozlaştırma çalışmalarının her türlü araçla yapıldığı da inkar edilemez bir gerçektir. Kısaca, “Ilımlı İslam Projesi” ile hedeflenen, Müslümanları İslami yaşamdan uzaklaştırmak; bir nevi İslamsızlaştırmadır. Yani, sorulduğu zaman Müslümanım denilecek, dindarlık kimseye bırakılmayacak; İslam’ı gerçekten y aşamaya çalış anlar İs lam ’ı değiştirmekle suçlanacak; her türlü olumsuzluğun faturası İslam’a ve İslam’ı yaşamaya çalışanlara çıkarılacak. İşte “Ilımlı İslam” adı altında yapılanlar bunlardır. Bu kısa açık lamadan sonra ülk emiz Müslümanlarının bugünkü durumuna bir bakalım; ne kadar ılımlı ne kadar İslam’dan uzak! -İslam, gerek kendi yaşam alanımızda gerekse toplumun yaşam alanında ne kadar var? -Yüce Rabb’imizin emir ve yasaklarını ne ölçüde yerine getiriyoruz? Müslüman bir toplumdaki yozlaşmanın ölçüsü; kadın erkek ilişkilerindeki mesafenin ölçüsüyle doğru orantılıdır. Müslüman toplumda mahremiyet çok önemlidir. Bunu bilen İslam düşmanları mahremiyeti ortadan kaldırmak için son iki yüz yıldır yoğun bir faaliyet içindedirler. Çok uzağa gitmeye gerek yok; şu televizyonlarda yayınlanan dizilere, filmlere, programlara dikkatlice bakmak yeterlidir. M.Sıddık Gümüş tarafından tercüme edilen “İngiliz Casusunun İtirafları” kitabında: “Kız, erkek, bütün İslâm gençliğinin kafasını karıştırıp İslamiyet hakkında şüphe ve tereddüde düşmelerini temin etmeliyiz. Mektep, kitap, mecmua ve bu iş için yetiştirilmiş elemanlarımızın vasıtası ile onların ahlaklarını sıfıra indirmeliyiz. Yahudi, Hıristiyan ve bütün gayr-i Müslim gençleri, onları avlamak için birer tuzak olarak yetiştirmek için, gizli cemiyetler açmalıyız” açıklamasıyla, gençler üzerine iki yüz yıl önce yapılan plan ortaya konulmuştur. İslam düşmanlarının faaliyetleri iki yüz yıl önce neyse bugün de aynı ve hiç durmadan devam etmektedir. Hem de daha misliyle ve daha kahredici biçimde! Bugün, üniversite öğrencilerinin kızlı erkekli evler tutarak birlikte aynı mekanı paylaşmalarının temelinde de ülkemizde faaliyetini sürdüren bazı dernek ve vakıfların çalışmalarının sonucu olduğunu, hepimiz biliyoruz. Görüldüğü gibi, gençlerimiz en zayıf noktalarından yakalanarak ahlakları bozulmakta, İslami ve insani yaşamdan uzaklaştırılmaktadır. Müslüman bir ülkede, Müslüman çocuklarının ne hale getirildiğini, bir düşünün! Küçücük ilçelerde bile yüksekokul öğrencileri gece yarılarında el ele kol kola sarmaş dolaş ortalıkta dolaşmaktalar. Maalesef, mahremiyet ılımlaşmıştır. Bilmem ki hangi birini sayayım: -Tesettür ne durumda? -İçki, zina, faiz, uyuşturucu ne durumda? -Haram, helal, adalet, kul hakkı ne durumda? -Saygı, sevgi en önemlisi güven ne durumda? -Lüküs hayat, israf ne durumda? -Namaz, oruç, zekat; süslü camilerde cemaat ne durumda? Sayacak o kadar çok şey var ki; aslında hepimiz her şeyin farkındayız da bir türlü kafamızı kumdan çıkarmak istemiyoruz. Kafamızı kaldırdığımızda iş işten geçmiş olabilir, benden söylemesi… Siz karar verin; İslam düşmanlarının “Ilımlı İslam Projesi” ne oranda gerçekleşmiş!


SAYFA 5

5 ARALIK 2016

Çıkma Parça ile Araç Kar ve Buzlanmaya Tamirine Danıştay Freni Karşı Tedbirler Artırıldı

Türkiye Barolar Birliği’nin açtığı davada Danıştay, trafik kazalarında orijinal parça yerine çıkma parça ile araç tamirine imkan veren düzenlemenin yürütmesini durdurdu. Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı tarafından hazırlanan ve 1 Haziran 2015 tarihinde yürürlüğe giren, “Karayolları Motorlu Araçlar Z orunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları” kamuoyunda tartışmalara yol açmıştı. Düzenlemeyi yargıya taşıyan Türkiye Barolar Birliği, Anayasa'ya, Karayolları Trafik Kanunu'na, Avukatlık Kanunu'na, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na aykırı olduğu gerekçesiyle d ü z e n l e m e n i n y ü r ü t m e s i n i n durdurulmasını ve iptalini

istemişti. Davayı gören Danıştay 15. Dairesi, düzenlemede yer alan ve çıkma ve sökme parçaların sigorta şirketlerince karşılanan h a sa r o n ar ı ml a rı n d a sigortalı ya da mağdur onayı haricinde kullanılmasına imkan veren maddenin y ü r ü t m e s i n i d u r d u r. G Ü VEN L İ K R İ SKİ TAŞIYOR Kararda, orijinal parça yerine takılacak parçalar nedeniyle aracın başka ye rind e ol uşab ile cek bozukluk veya hasarların karşılanması hususunda

araç sahipleri ile üreticilerin karşı karşıya gelebileceklerine dikkat çekilerek, “Orijinal olmayan daha önce kullanılmış ve yıpranmış yedek parçalardan dolayı oluşabilecek güvenlik riskleriyle de karşılaşılması söz konusudur. Çıkma ve sökme parçaların sigorta şirketlerince karşılanan h as ar o na r ı ml ar ı n da sigortalı ya da mağdur onayı haricinde hiçbir şekilde kullanılmamaları kişi ve kamu yara rı gereğidir” denildi.

Konya Büyükşehir Belediyesi, şehir merkezinde ve ilçelerde hava şartlarından dolayı vatandaşların günlük yaşamının olumsuz etkilenmemesi için gerekli tedbirleri aldıkları gazetemize gelen haberler arasında. Şehir genelinde 28 farklı noktada oluşturulan ekiplerde 332 araç ve iş makinası, 704 personel görev yapacak. Ko nya Bü yük şeh ir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, kış mevsiminde şehir genelinde kar yağışı ve buzlanma nedeniyle vatand aşların gü nlük hayatının etkilenmemesi için gereken tedbirlerin alındığını söyledi. Kış aylarında şehir merkezinde ve tüm ilçelerde oluşabilecek kar ve buzlanmaya karşı ekiplerin hazır olduğu kaydeden Başkan Akyürek, Konya merkezde 21 noktada, ayrıca Yeni Büyükşehir Yasası ile

merkeze bağlanan mahalle yollarında Fen İşleri Dairesi’ne bağlı 7 bölge şefliğinde kar ve buzlanmaya karşı ekipler konuşlandırıldığını ifade etti. Bu merkezlerde kışın 24 saat nöbetçi personel bulu ndurulduğunu ve ekiplerin hazır bekle tildiğini b elirte n Başkan Akyürek, merkezdeki çalışmaların 101 araç ve iş makinası, 200 personel ile ilçelerdeki çalışmaların ise 231 iş makinası, 504 personel ile

gerç ek leştirilec eğini söyledi. Ayrıca, hava şartlarına göre yay a yürüy üş yollarında kar ve buz temizleme çalışmalarda i se 26 ekipte 566 personelin görev y apac ağı nı belirten Başkan Akyürek, Büyükşehir Belediyesi’nin 3 bin ton tuz ve 750 ton kar ve buz çözücü solüsyon stoku bulunduğunu, hava şartlarına göre stokun artırılacağını dile getirdi.

Genç Saadet Konya’da bayrak değişimi Saadet Partisi Konya Gençlik Kolları Başkanlığı görevine Makine Mühendisi Seyit Muhammed Halit Arık getirildi. Yak l aş ı k 2 yı l d ı r Saadet Partisi Konya İl Gençlik Kolları Başkanlığı görevini yürüten Sefa Taşbaşı, yapılan istişareler neticesinde görevini İl Gençlik Kolları Yönetim Kurulu Üyeliğini yürüten Seyit Arık’a devretti. Konya İl Başkanlığı tara fın da n titi zli kl e yürütülen süreç sonrasında görevi devralan Müh. Seyit Arık g e ç mi ş d ö n e m l e r d e yapılan çalışmalarından ötürü Sefa Taşbaşı’ya teşekkür ettiğini belirtti. Arı k, önü müzde ki dönemde Konya gündemine damga

vuracak, gençliğe sahip çıkacak ve ahlaki ve manevi buhranda bulunan gençlere ağabeylik yapacaklarını belirterek zor bir vazife üstlendiğini söyledi. Açıklamalarına ül ke mizi n i çer isi nd e bulunduğu zorlu durum karşısında başta Ya şan abi li r T ürki ye, Yeniden Büyük Türkiye ve sonrası nda Yeni Bir Dünya idealine ulaşabilmek için kadrolar yetiştireceklerini belirterek devam eden Arık; Türkiye’nin en hayırlı hareketi olan Milli Görüş Hareketi’nin tek siyasi

Seydişehir’de Mahallelere tip proje uygulaması temsilcisi Saadet Partisi’nin bundan önce o ld uğ u g ib i b un da n so n rad a T ü rki ye ’ ni n teminatı olacağının altını çizdi… Makine Mühendisi Seyit Muhammed Halit Arık Kimdir ? 27 Nisan 1990 tarihinde Konya’da dünyaya geldi. İlk ve orta

öğrenimini Konya’da t amamladı . Selçuklu Anadolu Lisesi’ni bitirdikten sonra Selçuk Ü n iv er si t es i M ak in e Mühendisliği bölümünden me zun o ld u. Ayrı ca İlahiyat önlisans p r o g r a m ı n ı d a tamamlayan Arık, evli ve makine mühendisi olarak iş hayatına devam ediyor.

Komşu ilçelerimizden Seydişehir ilçesine bağlı kasaba ve köyler mahallerde yaşayan vatandaşlar için belediye tarafından tip projeler hazırlanarak ücret alınmayacak. Seydişehir Belediye vatandaşlarımı zın ve Başkanı Tutal, Tip Proje k ı r s a l d a oturan kullanımının merkezde vatandaşlarımızın evlerinin maddi durumu uygun p r o j e l e r i n i ü c r e t s i z olmayan ve kı rsalda hazırlama kararı aldık. yaşayan vatandaşların İmar Müdürlüğü olarak umudu olduğunu kaydetti. kırsal yerleşim alanı Büyükşehir Yasası ile i ç e r i s i n d e y a ş a y a n birlikte kırsalda yaşayan vatandaşlarımızın evlerinin vatandaşlarında proje projelerini hazırlayıp, yine hazı rla tma k zorun da vatandaşlarımıza ücretsiz o l d u ğ u n u k a y d e d e n veriyoruz" diyerek ilçeye Belediye Başkanı Mehmet bağlı mahallelerin halkına Tutal;'' merkez mahallelerde olduğu gibi tekrar uyarılarda bulundu. Hazırlanacak olan tip kırsalda yaşayan vatandaşlarımızda artık ev projelerin, vatandaşların yapacakları zaman proje y a ş a d ı ğ ı y e r l e ş i m hazırlatmak ve bu projeler alanlarına uygun olarak içi n yükse k ü cret l er hazırlanacağını ifade eden Tutal; ödemek durumunda B a ş k a n kalacaklardı. Seydişehir “ V a t a n d a ş l a r ı m ı z B e l e d i y e s i o l a r a k Belediyemiz tarafından vatandaşlarımızın bu hazırlanan tip projeler durumunu düşünerek, karşılığında hiçbir ücret geçtiğimiz Eylül ayı meclis ö d e m e y e r e k p r o j e toplantımızda durumları bedelinden kurtulmuş uygun o l m a y a n olacaklar'' dedi.


SAYFA 6

5 ARALIK 2016

Misafir Gözüyle

Başkan Gün’den Zengibar Atağı

Zengibar kalesinin hali, son görüntüleri, Bozkır Belediye Başkanı İbrahim Gün kadar, Bozkır’ın Sesi olan Bozkır Postası ailesi olarak bizleri de üzüyor.

Ortalardaki, cahil, kültür yoksunu, mezar (kabir) soyguncularının, yada Işid (DAİŞ) gibi tarihi eser düşmanı zihniyetinde olanların marifetleri, hırsları değerli tarihide silip yok ediyor.

Bu mahlukatların bir medeniyetin kalıntılarını, beş para etmez menfaatleri adına nasıl delik, deşik edip talan ettiklerine, nasıl insafsızca yıkıp tahrip ettiklerine, bir devrin medeniyet tarihini bir taş yığınına nasıl dönüştürdüklerini, bu son günlerde yerinde görüp ve de üzüldük. Bozkır Postasındaki köşemizde zaman, zaman belirttiğimiz üzere 2001 yılından bu güne kadar

emeklilik yıllarımızın 6-7 ayını aralıksız olarak, doğal yaşam kaynaklarına olan tutkumuz nedeniyle, beni cezbeden orta Torosların şirin, doğal peyzaj zengini Bozkır ve yöresinde geçiriyoruz. Zengibar kalesini görüp, gezmek istediğim o ilk yıllardaki Zengibar’ı şimdilerde özlemle arar olduk. 2000’li yılların başlarında Zengibar Kalesini görmeyi arzulamıştım. Kaleye çıkış yolu bilgisini almak üzere Bozkır’ın Hacılar Köyündeki eşimin Ankara’da tanıdığımız hemşehrisi, Muhittin ağanın evine uğramıştık. Ailesi Bozkırlıya yakışan bir misafirperverlikle bizleri karşılayıp ağırladılar. M uhi tti n a ğa ve dam adı Adem k al eye ulaşabileceğimiz yolun bilgisini verdikten sonra (bahara yeni girdiğimiz bu günlerde, Zengibar’ın eteklerinde güzel ve temiz kar vardır.) diye bize kendi yaptıkları pekmezden katıp birde elimize birkaç tahta kaşık tutuşturdular. O zamanların, o günlerin Zengibarında karlı pekmezi ilk kez tatmış oldum. Bu satırları, bu anıyı o günlerin az tahribata uğramış zengibarıyla bu günlerin kalesi taş yığınına dönüşmüş, o günkü lahitlerden eser kalmamış, o muhteşem kale kemerleri yıkılmış, yerlere yatmış zengibarıyla mukayese etmek ve de canınızı acıtmak için sizlerle paylaşmak istedim. Bu üzücü gerçeği Konya Müzeler Müdürü Yunus Benlibey’in gözlemleri sonucundaki tepkilerinden de anlıyoruz. Öncelikle belirtelim ki bu güne kadar, Bozkır’da söz sahibi olanlardan Belediye Başkanı İbrahim Gün’ün dışında herhangi bir yetkili ve sorumlunun Zengibar’la, tarihiyle ilgilendiğine bir tek Bozkırlının bile tanık olduğunu sanmıyoruz. Genç, dinamik Başkanın atak, aktif ve de projeler üreten yönü ve tavizsiz mizacıyla konuya tabiri caizse içi sızlayarak girdiğini görmemezlikten gelemeyiz. Başkan’ın ilgili kurum ve kuruluşları harekete geçirdiğini görmek zengibar’ın bundan böyle Başkan’ın gayretiyle kurtulacağı, Bozkır’da turizme kazandırılacağı yönünde bizlere olumlu kanaat vermiştir. Gün, şimdi Bozkır halkının Başkanlarının yanında en azından Başkanlarının bu konudaki hassasiyetine, hırsına ve duyarlılığına destek olmaları günüdür. Başkan Gün, Konya Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanıyla müştereken, birlikte hazırladıkları projeyi, yani yıkılan, daha da yıkılmaya

yüz tutan Bozkır’ın medeniyet abidesi Zengibar kalesinin onarımı, restorasyonu için hazırladıkları projeyi Kültür ve Turizm Bakanlığına sunmuş bulunuyorlar.

Konuyu Bozkır Postası Gazetesi olarak öncelikle iktidar ve muhalefetteki Konya Milletvekillerinin bilgisine arz ederiz. Ayrıca önemli ve olumlu beklentimiz olarak da Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkililerinin ilgisine sunarız. Konya Büyükşehir ve Bozkır Belediye Başkanının önceliklerinden olan Zengibar’ın kurtarılması operasyonunun olumlu sonucunu Bozkırlılar adına Bozkır Postası Gazetesi olarak kısa zamanda müjdelemeyi umuyoruz.

NOT: Yukarıda Başkan Gün’ün çalışma yöntemi ve mizacıyla ilgili abartıda bulunduğumuz sanılmasın. Başkanla dostluğumuz bir merhabadan ibarettir. Amacımız yiğidin hakkını yiğide vermektir. Çalışıyor ve de çalıştırıyor. Bizlerde görüyoruz.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.