SAYI: 900 KURULUŞ 1988 - YIL: 27
8 AĞUSTOS 2016 PAZARTESİ
FİYATI 1
Bozkır Gündüz işte, Gece Nöbette Oldu
Bozkır Anıt Meydanında milli irade nöbetini sürdüren Bozkırlılar ülkemizin düşmanlarına verilecek en güzel cevabını 15 Temmuz gününden bu yana birlik, beraberlik ve kardeşlik içerisinde tüm siyasi partililerle birlikte verdi. Bozkır darbe girişiminin 24. gününde de, fetö terör örgütü ve vatan hainlerine karşı Anıt Meydanı’nda birlik ve beraberlik mesajları vermeyi aralıksız s ürdürdü. 24 gün boyunca hiç bıkmadan, usanmadan, gündüz işine giden Bozkır halkı gecede milli irade ve vatan nöbetini tuttu.
MEDAŞ Haberimize Duyarsız Kalmadı
D. Sayfa 4’de
Albaylıktan Tuğgeneralliğe Yükseldi Bozkır Ziraat Odası Başkanı Ali Köse’nin verdiği bilgiye göre, Bozkır’a bağlı Yolören Mahallesinden olan Bozkırlı hemşehrimiz Jandarma Albay Mustafa Başoğlu Albaylık görevinden terfi ederek Jandarma Tuğgeneralliğine yükseldi. Bozkırlı hemşehrimiz Mustafa Başoğlu J a n d a rma A l b a y lı k g ö r e v i n i sürdürmekteyken, Tu ğgenera lliğine yükseldiğinin haberini Bozkır Ziraat Odası Başk anı Ali Köse gazetemize bildirdi.
ESKİ HALİ
D. Sayfa 3’de
Bozkır’ın ilk genç hafızına ödül
Haberi S. 3’de
Bozkır İlçe Müftülüğü ve Bozkır İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Gönüllüleri Derneği (Bimder)’in ortaklaşa yürüttüğü hafızlık projesi ilk meyvesini verdi. Haberi S. 2’de
25 Temmuz 2016 Tarihli gazetemizde: “Bu Trafo Tehlike Saçıyor” başlıklı çıkan haberimize Bozkır MEDAŞ İşletmesi duyarsız kalmadı. Haber çıkar çıkmaz anında traf onun bulunduğu y ere müdahale eden MEDAŞ, trafonun bulunduğu yeri daha uygun ve daha estetik bir görünüme kavuşturdu.
YENİ HALİ
Haberi S. 2’de
SAYFA 2
8 AĞUSTOS 2016
YENİ HALİ
ESKİ HALİ Bozkır Merkez Cumhuriyet Mahallesi, Cumhuriyet Caddesi üzerinde bulunan trafonun ayak d e m ir l e ri n i n t e h l ik e saçtığını ve MEDAŞ yetkilileri tarafından bu
trafoya acilen tedbir almaları gerektiğini haber yaparak uyarmıştık. O tarihteki gazetemizde çıkan haberin başlığı ise: “ B u T r a f o Te h l i k e Saçıyor” şeklindeydi. Bozkır işletme sorumlusu
Ali İnce olaya hemen el atarak tüm ekiplerini o bölgeye seferber ettiği yine muhabirimiz tarafından takip edilerek görüldü. İ l ç e mi zi n m er ke z mahallesi olan
Bozkır’ın ilk genç hafızına ödül
Geçtiğimiz yıllarda Bozkır il çesine bağlı Soğucak mahallesinden ilçe merkezine taşınan Ayyıldız ailesinin çocuklarına ilçede yürütülen Hafızlık projesi ile sahip çıkan İlçe Müftülüğü ve Bimder sivil toplum kuruluşu kısa zamanda hem okul eğitimini gören hem de hafızlık eğitimi alan Halit Ayyıldız’ın hafız olmasını sağladı. İlçemiz merkezinde yürütülen hafızlık projesinin ilk hafızı olmasından dolayı Bozkır
8 AĞUSTOS 2016 PAZARTESİ
ilçe Müftülüğünde genç hafızımıza ilçe Müftüsü Seyit Böğet tarafından çeyrek altın verilirken, Bozkır Bimder Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Görür ve Dernek yönetimi tarafından ise yarım altın ve umreyle ödüllendirildi. Bimder yönetimi tarafından yapılan açıklamada 15 tatil’den sonra ilçede ilk olarak hafız olan Halit Ayyıldız’ın öğrencilere söz verild iğ i gibi Umrey e gönderileceğinin sözünü
SAYI: 900
İMTİYAZ SAHİBİ Bozkır Postası Gazetesi ve Matbaası Adına Şerife YILMAZ
SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Filiz KILINÇEL DURU
HUSUSİ İLANLAR SÜTUN CM.: 3.00 ABONE ŞARTLARI POSTA ÜCRETİ DAHİL YILLIK YURT İÇİ 50
HUKUK SORUMLUSU Avukat Mustafa AKGÜL
ABONE ÜCRETLERİNİ YATIRABİLECEĞİNİZ HESAP NUMARASI BOZKIR PTT HES. NO.: 1108715
GENEL YAYIN YÖNETMENİ Yunus YILMAZ
İDARE YERİ - DİZGİ VE BASKI Bozkır Postası Gazetesi ve Matbaası Yukarı Mahalle Çarşı İçi Kızılay Binası Yanı No: 2 - BOZKIR/KONYA
Tel. (0332) 426 1026 - Gsm: 0530 458 1232 web: www.bozkirpostasi.com.tr email: haber@bozkirpostasi.com.tr
BU GAZETE BASIN AHLAK YASASINA UYAR YAZILARIN HUKUKİ SORUMLULUĞU YAZARINA AİTTİR.
tekrarladı. Ö dül t ör eni n de ço k duygulandığını belirten ilçenin ilk genç hafızı Halit Ayyıldız yaptığı konuşmada: “7. sınıfın sonunda Soğucak Ortaokulunda okurken, ailemin Bozkır ilçe merkezine taşınması sonrasında Bozkır Merkez Atatürk Ortaokuluna kayıtımı yaptırdım. İlçeye geldiğimiz günden sonra eğitim anlamında Bozkır İlçe Müftülüğü ve Bozkır İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Gönüllüleri Derneği (Bimder) bizlere her konuda destekçi oldu. Bizlere yapmış oldukları desteklerin gereği olarak bizlerde okulumuzu okurken, hafızlığa da çalıştık. Allah’a şükürler olsun ki; hocalarımızın destekleri ile başarılı olduk. Öğrenci arkadaşlarımıza tavsiyem istedikten sonra herkes başarılı olabilir teşekkür ediyorum” dedi. İlçe Müftüsü Seyit Böğet yaptığı açıklamada: “İlçemizde faaliyet gösteren Bozkır İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Gönüllüleri Derneği (Bimder) ile birlikte Elhamdülillah ilk hafızımızı çıkardık. Bu bir meyvedir. Bundan sonraki gayretimiz bu hafızların arkasının gelmesidir. Hem erkeklerde hem de kızlarda hedef artık hafızlık taç giyme törenleri yapmaktır. Bozkır’da fetret devrini yaşayan hafızlık sistemi yeniden canlanmaya başladı. Rabbim sonuna kadar bizleri ve tüm emeği geçenleri muavvaf eylesin” dedi.
MEDAŞ Haberimize Duyarsız Kalmadı ‘Cumhuriyet Mahallesinin Cumhuriyet Caddesinde, halk arasında Üçpınar yolu üzeri olarak bilinen cadde üzerinde ve Fatih Camisi ile Cumhuriyet Ortaokulu dönüşündeki kaldırımın köşesinde bulunan Trafonun profil demirlerinin tehlikeli’ olduğu ve yıllardan beri bir önlem alınmadığı ile ilgili konuları da haberimizin içeriğinde belirtmiştik. Konu ile ilgili gazetemizde haber çıkar çıkmaz Bozkır MEDAŞ işletme sorumlusu Ali İnce, Gazetemizde çıkan habere duyarsız kalmadı. Yıllardan bu yana çok ama çok uygunsuz bir trafonun oraya yerleşt irilmesini İlçe halkımız sık sık şikâyetlerini dile getiriyordu. Halkımızın bu sesine kulak veren Bozkır Postası olayı haber yapınca, Bozkır MEDAŞ İşletmesi de trafonun bulunduğu yere hemen el atarak daha estetik ve daha uygun bir yerleştirme yaptı. Cumhuriyet Mahallesi sakinleri ile o caddeden gelen, geçen ilçe halkı, söz konusu trafonun yerinin şimdi daha uygun ve daha estetik olduğunu ve seslerine aracılık yaparak haber yapan gazetemize, MEDAŞ Bozkır işletmesine ve çalışanlarına teşekkür ettiler. Bizlerde Bozkır Postası Gazetesi olarak “ d u y a r l ı vatandaşlarımızın bu sesine kulak vererek, yay ın ı mı zda n so nr a yetkili ler acil ted bir almazla rsa konunu n takipçisi olacağız. Umarız ki; Bozkır MEDAŞ yetkililerimizde bu yayınımıza kulak verir, bizle rde konu yu bir dahaki sefere olumlu olarak haber yaparız” demiştik. Böylece bizlerde yapılan çalışmayı yerinde görünce, MEDAŞ’a olumlu haberimizi hemen yapalım dedik ve yaptık. Öte yandan konu ile ilgili gazetemizi arayan ve konun takipçisi olduklarını ve sorunun çözüldüğünü belirten Konya MEDAŞ Genel Müdürlüğüne, Bozkır MEDAŞ İşletmesine ve çalışanlarına yayınımıza gö ste rdikl eri ol uml u duyarlılıklarından dolayı Bozkır Postası Gazetesi olarak teşekkür ederiz.
PSİKOLOJİK BAKIŞ M. Emin KARABACAK Tercih danışmanlığından geri kalanlar (1) Bir TEOG tercih danışmanlığını daha geri bıraktık. Malumunuz 15–29 Temmuz tarihleri arasında 8. Sınıfı bitiren öğrenciler, lise yerleştirmeleri için tercih yapmışlardı. Bizde o tarihlerde Konya Alâeddin durağında Karatay İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün açtığı standa görev yapmıştık. Burada yaptığımız tercih danışmanlığında birçok şeylerin tekrar farkındalık adına geribildirimlerini aldık. Üniversitede iken psikolojiyi kitaplarda değil hayatın içinde daha iyi bulursunuz derdi hocalarımız. Gerçekten de yaşayan psikolojiyi, çarşı merkezinde kurmuş olduğumuz tercih danışmanlığında daha iyi farkına vardık. Amacım size burada halkın psikolojisi anlatacak değilim. Amaç tercih danışmanlığında yaşadığım bazı geribildirimleri tecrübe adına sizlerle paylaşmaktır. Eskiden öğrenciler üç gruba ayrılırdı. Tembel, normal ve çalışkan öğrenciler diye. Günümüzde ise orta tabaka gitti tembel ve çalışkan öğrenciler kaldı. Orta tabakayı kaldıran neden ise sanal âlem yani cep telefonları ve tabletler… Bundan beş yıl önce başka bir ifade ile SBS döneminde tablet ve cep telefonları bu kadar yaygın değildi. Cep telefonu da sadece anne babalarda vardı ve o da iletişim için kullanılırdı. Telefonlar akıllı ve dokunmatik olmadığı için çocuklar anne babalarının cep telefonlarının istedikleri şekilde oyun oynayamazlardı. Günümüzde ise bırakın lise öğrencisi ortaokul öğrencilerinin hepsinde olduğu gibi ilkokul öğrencilerin birçoğunda cep telefonu var. Hem de babasının kullanamadığı telefonun en akıllısı. Hal böyle olunca ders çalışmanın önündeki en büyük engelde cep telefonları ve tabletlerdir. Çocuklar tablet ve cep telefonlarıyla ya oyun oynamaktalar ya da sanal âlemde gezinmektedirler. Bugün apartmanlarda dahi erkek çocukları ellerinde tabletlerle grup halinde oyun oynadıklarına şahit oluyoruz. Daha düne kadar oyunlarını sokakta arkadaşlarıyla oynayan bu çocuklar, bugün oyunlarını tabletlerde oynamaktadırlar. Kız çocukları da erkeklerden farklı değildirler. Onlarda çocuk odalarına kapanmaktalar ve sanal âlemde gezinmekten derse çalışamamaktadırlar. Durum bu olunca ortaya ders çalışan çocuklar ya da sanal âlemde gezinen çocuklar ortaya çıkmaktadır. Bunun sonucunda da çocukların TEOG sınavlarında yüzdelik dilimleri genelde %1-10 arasında ya da % 30 ve yukarı olmaktadır. Bir zamanları normal lise olup da TEOG ile Anadolu Lisesi dönüşen liselerin aldığı % 10 ile % 30 yüzdelik dilimleri arasında öğrencilerin çok fazla olmadıklarını gördük. Aslında esas yoğunluk burada olması gerekirken esas yoğunluk % 50 ve yukarında yoğunlaşmaktadır. İşte asıl sorun burada. Zamanında sanal âlemde gezinmekten ya da oyun oynamaktan ders çalışmayan çocuklar % 24’ün üzerinde bir yüzdelik dilimi girince de bu sefer okul beğenmemektedirler. Senin yüzdelik dilimin ancak meslek lisesine tutuyor deyince sanki biz vermiyormuş gibi sitemli bakışlarına maruz kaldık. Kız çocukları erkek çocuklarından daha başarılı. Bu ne hikmetse üniversite sınavlarında da böyle olmaktadır. Üniversite sıralarına baktığımız zamanda bunu daha iyi görebilmekteyiz. Kızların başarısının temelinde duygusallıkları, azimleri ve annelerin “Ben okuyamadım sen bari oku!” ifadelerinin yanı sıra kızların daha fazla sorumluluk sahibi olmaları ve sosyal çevreye fazla çıkmalarını da sayabiliriz. Erkek çocukların arkaları anneleri tarafından toplanmasına bağlı olarak sorumsuz yetiştirilmeleri, sosyal çevreye fazla çıkmaları, sanal âlemde fazla gezinmeleri başarılarını da olumsuz etkilemektedir. Bunu tercih danışmalığında daha iyi gördük. Anneler tercih danışmanlığı için geldiği çocuğu kızsa, beraberinde kızını da getirmiştir. Yok, erkekse, tercih danışmanlığında annenin yanında onları pek göremedik. Bu babalar içinde geçerlidir. Bunu yukarıda da belirttiğim gibi kızların kısmen de olsa sorumluluk sahibi olması, erkek çocukların arkalarının anneleri tarafından toparlanmasına bağlamaktayız. Hocam sen ne diyorsun. Günümüzde kızlarında sorumluluk ve sorumsuzlukları konusunda erkeklerden farkı yok dediğinizi duyar gibiyim. O ayrı bir yazı konusu. Ama şunu da unutmamak gerekir ki erkek gibi hal ve hareketleri olan kız çocuklarını da biz anne babalar yetiştirdiğimizi de unutmamak gerekir. (Devam Edecek)
SAYFA 3
UYAN ARTIK TÜRKİYE Birkaç yıl önce bir gezimiz sırasında meşhur tarihi bir Mevlevi haneyi ziyaret etme fırsatımız oldu, tarihi binayı gezerken bir ilan gördük, akşam sohbet olacağı ve herkesin davetli olduğu yazıyordu, bizim de vaktimiz var bize de tecrübe olur dedik katıldık sohbete… Kısaca anlatacağım, içeriye girdiğimizde 100-150 kişilik bir gurup konuşmacıyı dinliyordu. İlanda konuşmacının adı yazmadığından kim olduğu hakkında bilgimizde yoktu, oturduk dinlemeye başladık. İlk başlarda gayet olumluydu fikrimiz, güzel konulardan bahsediliyordu ancak sohbet ilerledikçe konuşmacının egosu dikkatimizi çekmeye başladı. Soru cevap kısmına geçilmişti, soru soran kişiler öyle bilgililerdi ki bizim gibi sıradan insanların hoca efendiye soru sorması çok acayip olurdu. Farsça Arapça karışık kelimeler kullanılıyor ve ne sorudan bir şey anlıyorduk ne de verilen cevaptan… Ne kadar da bilgililer diye düşünmemiz sağlanıyordu. Soru tarzlarının ve kelimelerin aynı kalıptan çıkmış gibi olduğunu fark etmemiz uzun sürmedi ve salonu incelemeye başladık. Hoca efendi sorular karşısında coşuyor arada bir “orada durun bu bir sırdır, beni yaktı sizi de yakar daha hazır değilsiniz” gibi cümleler kurarak oradakileri kendine daha çok bağlıyordu. Soru soran kişilerin aslında kendi guruplarından seçilmiş kişiler olduğunu anlamamız çok sürmedi. Birbirimize bakıp çıkalım mı diye düşünürken, mikrofon orta yaşlarda bir beye geçti. O guruptan olmadığı belliydi çünkü onlar gibi değildi soruların şekli… Neyse mikrofonu alan bey ilme meraklı olduğunu, özel haller yaşadığını falan anlattı, rüyalar gördüğünü ama yorumlayamadığını anlattı, ne yapmalıyım diye sordu. İşte bizim o salondan hızla çıkmamızı sağlayan cümleler ve davranış. “Önce çolunu çoğunu, ananı babanı silecek geride hiçbir şey bırakmayacak ve malını mülkünü bağışlayarak kendini sıfırlayacaksın ve sana yön verecek o mürşide adayacaksın ömrünü, seni bu kurtarır” dedi hoca efendi. Adam merakla ilgiyle sordu “iyi de nereden bulacağım böyle mürşidi”, hoca efendi boynunu yana eğip kollarını iki yana açtı, ben buradayım demedi ama kendisini bir güzel tarif etti adama… Bu hareketi görünce hemen kalktık, amacı anladık, aynı anda hoca efendi de kalktı, ara verelim deyip kendisine ayrılan bölüme geçti. Biraz daha bekleyip olacakları izlemek istedik, tam da tahmin ettiğimiz gibiydi. Az önce usturuplu sorular soran kişiler o bey amcayı hemen ablukaya aldılar, hocamız sizinle görüşmek istiyor deyip koluna girip g ötürdü ler, ada mcağ ız ço k mutluy du… Dışarıya çıktık, tezgâh çok güzel hazırlanmıştı, o topluluktan birkaç kişiyi kafalamaktı amaç ve ilk avlarını da yakalamışlardı. Kapının önünde duran son model bir otomobilin kime ait olduğunu söylememize gerek yok sanırım. Bu anımı niye anlattığıma gelince, ülkemiz büyük bir felaketin eşiğinden döndü, laik demokratik Cumhuriyetimize bomba koymaya çalışanlar şimdilik amaçlarına ulaşamadılar çok şükür. Tüm bu felaketleri neden yaşadık, süreç nasıl gelişti iyi tahlil edip ders çıkarmamız ve daha uyanık olmamız gerektiğini anlamamız gerekiyor. “Sen anlayamazsın, bunlar derin konular biz senin yerine düşünürüz, sen cahilsin anlamazsın” gibi kelimelerle insanları kendilerine bağlayanlar, keramet adı altında her türlü sahtekârlığı şaklabanlığı yapanlar, şefaat sahtekârlığı adı altında insanları kandırıp, guruplaştırıp sonrada amaçlarına uygun kullananlara karşı bir dakika da olsa oturup düşünmemiz gerekiyor. Bizimkiler böyle değil, bizim hoca efendimiz böyle yapmaz, biz onlar gibi değiliz, diyerek bu işte ki sorumluluğumuzdan kurtulamayız. Maalesef ülkemizde eline imkân geçtiğinde daha beterini yapacak olan ama yeterli güce sahip olmadığından sessizce faaliyet gösteren beklide yüzlerce oluşum var. Kendilerini keramet gösterdiğine inandırdığı binlerce insanı sömüren guruplaştıran sorgulattırmayan düşündürtmeyen o kadar çok gurup var ki ülkemizde, say say bitmez… Şunu da hemen belirteyim, insanları ilime bilime aklı kullanmaya, araştırmaya, sevgiyle kardeşlikle guruplaştırmadan ötekileştirmeden yaşamaya sevk eden âlimlerimize hocalarımıza saygımız sonsuzdur. Ancak insanları bölen, guruplaştıran ayrıştıran, egolarına hizmet eden, dini çıkarları için kullanan, keramet ve şefaat hikâyeleriyle insanları kendine bağlamaya çalışan ve ne yazık ki toplumuzun her kesiminde var olan bu sözde hocalara, sözde âlimlere karşı artık uyanmamız ve bir dur dememiz gerekiyor. Önce ferdi olarak kendi içimizde kendimizi sorgulamalı, sonra ülke olarak bu konuları enine boyuna inceleyip yaşadıklarımızdan ders çıkarmalıyız. Yani artık daha uyanık olmak zorundayız. Kimsenin bizi din adı altında kandırmasına izin vermemek için ise okumalı, araştırmalı, sorgulamalı ve aklımızı kullanmalıyız. Başka türlü uyanamayız…
8 AĞUSTOS 2016
Cenaze yıkama ve kefenleme kursuna yoğun ilgi
Bozkır KOMEK tarafından “cenaze yıkama ve kefenleme” kursu açıldı. Bozkır KOMEK’ teki açılan cenaze ve kefenleme kursuna ise yoğun ilgi gösterildi. Kurs sonrası 33 kursiyere sertifikaları verildi. Bozkır KOMEK tarafından açılan cenaze yıkama ve kefenleme kursuna yoğun ilgi gösterildi. İki hafta süren kursta, eğitimin ardından uygulamalı sınav yapıldı. Sınavı başarıyla tamamlayan kursiyerlere sertifikalarının verildiği öğrenildi. Kendi bünyelerinde resmi olarak ilk defa böyle bir k urs un aç ıl dığını söyleyen Bozkır KOMEK’in kurs hocası Ali Süner: “Özellikle erkek cenazelerde yıkayıcı ve kefen giydirici bulmakta ilçemiz Bozkır’da zorluk çekilmekteydi. Biz de Konya Büyükşehir Belediyesine bağlı Bozkır KOMEK olarak bu talebi yerine getirdik. Talep olduğu takdirde bir kurs daha açabiliriz” dedi. Kurs Eğitmen Hocası Ali Süner is e: “Artık cenazelerimizi daha hızlı yıkayacak ve c enaze yakınlarının telaşını bir nebze azaltacağız. Ben de bu maksatla bu kursta görev aldım. Cenazeler insanın kendi yakını da olsa ürpertici bir tarafı bulunmaktadır. Aslında ibret alacağımız bir gerçek ols a da c enaz elerde yıkamacı, kefenleme gibi bütün görevler imamlardan beklenir. Oysa bu görevi Müslüman olarak bi l m el i y i z . Bo z k ı r ’ d a açtığımız bu kursa yoğun ilgi gösterilmesi memnuniyet vericidir. Artık Bozkır ve mahallelerinde imamlara yardımcı olacak birçok cenaze yıkayacak ve kefenleyecek insanlar yetiştirmiş olduk” diye konuştu.
Bozkır’lı Albay Başoğlu Tuğgeneral oldu Bozkırlı Başoğlu’nun terfi olayı hakkında bilgilendirmelerde bulunan Bozkır Ziraat Odası Başkanı Ali Köse: “Jandarma Tuğgeneral Başoğlu, aslen Bozkır’a bağlı Yo l ö r e n Mahallesinden olup, babası da subay emeklisidir. Tuğgeneral olan paşamız, Mehmet Başoğlu, lakabı süslü kaymakamın oğlu ve eşimin yakın a k r a b a s ı d ı r. Başoğlu’nun paşalığa yükselmesi ailemizi ve Bozkırlılar olarak bizleri
sevindirmiştir. Jandarma Tuğgeneral Mustafa Başoğlu’na yeni görevinde üstün b aş arı lar d ilerke n , başarılarının devamını temenni ederim. Akrabam olan paşamızın Cenabı Allah yar ve yardımcısı olsun” dedi. Bozkırlı Paşamızın Öz geçmişi ise şöyle; Bozkır Yolören köyü nüfusuna kayıtlı olup, 1 9 89 y ılın d a h arp okulundan mez un olmuş. Çeşitli görevlerde bulunarak 2 9 . 0 7 . 2 0 1 6 t a ri h l i kararname ile A l b a y l ı k t a n Tuğgeneralliğe terfi etmiş ve Jandarma’nın en seçkin birliği olarak b i l e n e n J a n d a r ma Komando Özel Asayiş Komutanlığı’na atanmıştır. Tuğgeneral Mustafa Başoğlu’nun evli ve 3 çocuk babası
olduğu da öğrenildi. Bozkır Postası gazetesi olarak, Jandarma’nın en seçkin birliği olarak bilenen Jandarma Komando Özel Asayiş Komutanlığı’na atanan Bozkırlı hemşehrimiz Jandarma Tuğgeneral Mustafa Başoğlu’na yeni görevinin hayırlı olmasını dilerken, vatan hainlerine karşı ülkemizi en iyi şekilde sa vu na cağı na da şimdiden inanıyoruz.
YEŞİLİ KORU, ÇEVRENİ TEMİZ TUT
SAYFA 4
8 AĞUSTOS 2016
Başıbozuk Kalkışmasına Türk Milleti Geçit Vermedi Tarih 15 Temmuz 2016 Cuma. Türkiyemiz’de akşam olmuş, eceye doğru ilerliyor zaman..Herkes kendi aleminde,evinde,işinde,nöbetinde,tatilinde..Bir anda hareketleniyor Ankara,İstanbul..Hava alanları,boğaz köprüleri,meydanlar.Tanklar yürüyor,uçak-helikopterler uçuyor.Darbe geliyor,darbe…Ankara’da Genelkurmay ablukada,Genelkurmay,Kuvvet komutanları darbeye karşı gelince, rehin alınıyor…TRT işgal edilip,silah zoruyla darbe bildirisi (Yurtda sulh konseyi) okutuluyor.TBBM, Beştepe/Cumhurbaşkanlığı,Gölbaşı Özel Kuvvet Komutanlığı bombalanıyor.CNN TürkHürriyet gazetesi basılıyor. İstanbul’da Boğaz köprüleri kapatılıyor, Atatürk havaalanına tank-asker yığınağı yapılıyor. Saat akşamı 22:00 gibi olan, bitenin farkına varılıyor.Bu bir askeri darbedir.Kim,kime karşı yapılmışına bakmadan,Siyasi partiler mesaj yoluyla üyelerini meydanlara çağırıp,darbeye dur demeye davet ediyor.TV ler an ve an darbeye karşı yayınlarla vatandaşları bilgilendiriyor.Başbakanlık bunun bir kalkışma olduğunu TV’lerden Türk Milletine duyuruyor…Cumhurbaşkanı olanın bir darbe olduğunu ve Türk Milletini darbeye karşı Havaalanları,meydanlara çıkmaya davet ediyor.TBBM Üyesi bütün partiler milletvekileri gelişmeleri izlemek,vaziyet etmek için TBMM ‘de buluşuyor.Hülasa Türk Milleti tek yürek darbeye karşı duruşunu sergiliyor… Kısa zamanda emir-komuta zinciri içinde değil, TSK içinde yuvalanmış bir cuntanın kalkışmaya geçtiği fikri oluşuyor. Bu saatten sonra da karşı darbe hız kesmez bir atağı başlıyor. İşgal, baskına uğrayan bütün kurumlar
Türk Emniyeti ve vatandaşın desteğiyle işgalcilerden temizleniyor. Rehineler kurtarılıyor… Türkiye Cumhuriyeti idare, yöneticileri duruma hâkim oluyor. Söylentiler bir darbenin beklendiği, gün boyu bazı birliklerde hareketliliğin yaşandığıdır. Junta heyetinin bu akşam tutuklanacağı dile getiriliyordu. Şimdiye kadar yaşadığımız darbeler hep gece yarısı, sabaha karşı olmuştur. Şimdi ise can havliyle gece yarısını beklemeden, gecenin ilk saatlerinde darbenin PİMİ çekilmiştir… Zaman içerisinde bu kalkışmanın detayları tarihe not olarak düşülecektir. Lakin teknolojinin son imkânları varken, Milletimizin göz bebeği, istihbaratın hat safhada olmasına rağmen, TSK nasıl bunun farkına varmaz. Nasıl devlet-hükümet birimlerini bilgilendirmez, bilgilendirilme yapıldıysa niye gereği yapılmaz. Bu seferki başka… Emri altındaki askerleri, özellikle Mehmetçikleri, tatbikat, baskın, Suriye’ye gidiyoruz yalanıyla kışlalarından çıkarmak, zor da kaldıklarını da, ekmeğini yedikleri, vatan savunması için ellerine verdikleri silah-tankları, necip Türk Milletinin üzerine çevriltmeleri, sıkışında yabancı bir ülkeye kaçmaları. 200’ün üzerinde Darbeye mukavemet şehidimiz var.Bunlar “ ASKER KIYAFETİ İÇİNDEKİ İŞGAL KUVVETLERİ”nden başkası olamazlar.. Farkında mısınız, pkk hız kesti. İşgal kuvvetleri pkk’nın yapacağını yapıyor da ondan.Yeni kalkışmalar beklendiği için başta Ankara-İstanbul olmak üzere,bütün ülkemizde “ darbeye KARŞI NÖBETLER “ tutuluyor.Gündüz işlerinde olanlar,gece meydanlara nöbete devam ediyorlar.
Efendim, şunlar yapmış, bunlar desteklemiş, fişmakan ülke arkalarındaymış. Geçin bunları efendiler,geçin..Asırlar ötesinden Türk’ün AtasıDedem Korkut’a kulak verin ; “ HAİN,HANEDE OLDUKÇA,KAPI KİLİT TUTMAZ OĞLU…” Düşman, düşmanlığını yapacak… As olan, BİZİM NE YAPTIĞIMIZDIR. Bütün olanlardan ders çıkarıp, gereğini yapmazlarsa, Türkiye’m bu ve benzeri darbe, kalkışmaları daha çok yaşar. Daha çok kan dökülür, Ali Rıza ÖZASLAN ülkemizin önü kesilir. Dün düzenli ordularıyla Türk Milletiyle başa çıkamayanlar; bugün içimizden çıkanlardan oluşan taşeron oluşumlarla karşımıza çıkıyorlar.” Kesilen Ağaç; niye ağlıyorsun dendiğinden; “NASIL AĞLAMAYAYIM, BENİ KESEN BALTANIN SAPI, BENDEN…” Özet olarak ; “TARİH TEKERRÜRDEN İBARETTİR” derler. Lakin “ İBRET ALINSAYDI TEKERKÜR EDER MİYDİ TARİH !”
Bozkır Gündüz işte, Gece Nöbette Oldu Hüseyin BORAZAN Emekli Adliye Yazı İşleri Müdürü
MALAZGİRT
Darbe girişimine karşı milli irade nöbetine devam eden Bozkırlılarla buluşan Bozkır Belediye Başkanı İbrahim Gün , Ak Parti İlçe Başkanı Memduh Çelmeli, CHP İlçe Başkanı Bahri Rıza Duran ve MHP Bozkır İlçe Başkanı Rifat Ata Küçükduran, son bir haftada Konya’nın dört şehidi olduğunu hatırlatarak, şehitlere Allah’tan rahmet, aziz milletimize başsağlığı dilediler. Milletimize ihanetin dört koldan devam ettiğini belirten Bozkır Belediye Başkanı ile Ak Parti ve Muhalefet partilerinden CHP, MHP ilçe başkanları: “Şer cephesi tamamen ayağa kalkmış durumda. Yüzlerce yıldır verdiğimiz mücadelenin bir başka aşamasındayız. Cenab-ı Hak şehitlerimize rahmetiyle muamele etsin,
tüm hemşerilerimize ve aziz milletimize sabırlar ihsan etsin. Bizler bir ve beraber olduğumuz sürece hainlerin asla a m a c ı n a ulaşamayacağını bir defa daha buradan haykırmak istiyoruz” dediler. Pazar akşamı Bozkır Anıt Meydanı’nda tüm Türkiye genelinde olduğu gibi Bozkır ’da da iktidarıyla muhalefetiyle büyük bi r buluşma gerçekleşti ri ldi. Bu buluşmada ilçe halkı tek ağızdan; “Allah’ın izniyle yü re kle r bö yle top lu vurduktan sonra, hep birlikte ayağa kalktık. Bu birlik ve beraberliğimizi devam ettirdiğimiz sürece şer güçler, hiçbir zaman a m a ç l a r ı n a u la şa m ay ac a kla rd ır. ” şeklinde ifadelerde bulundular. 24 gün boyunca Bozkır
Anıt Meydanında tüm siyasi partilerin Bozkır temsilcileri ile dışarıdan gelen konuşmacılar ve Bozkır belediye başkanı tarafından da, nöbet tutan ilçe h alk ına y ap ıla n konuşmalarda önemli mesajlar verildi. Konuşmacılar tarafından ilçe halkımıza verilen mesajlarda, Türk milletinin ve Bozkır’ın istikbaline ve vatanına bir kez daha sahip çıktığı belirtildi. Ülkemizin fetö terör örgütüne olsun, pkk terör örgütüne olsun ve tüm düşmanlarına olsun, verilecek en güzel cevabını birlik, beraberlik ve kardeşlik içerisinde verdikleri görülmüştür. Millet iradesine milletin si la h la rı y la s a ld ı r a n darbeci bozuntularının emellerini, milletin aklıselimiyle boşa çıkardığını ve dimdik
ayakta durduğumuzun gösterildiğini söylediler. 24 gün boyunca Bozkır Anıt Meydanında yapılan Konuşmalar şöyle devem e tt i: “M ille tim iz tü m renkleriyle sokaklarda. Tüm farklılıklarımızla milli iradeye, demokrasiye, hukuk devletine, Türkiye’ye sahip çıktık. 79 milyon vatan evladı ayağa kalktı. Bir millet istiklaline, istikbaline böyle sahip çıktı. Devletini, bayrağını, ülkesin i dış güçlerin maşalarına asla teslim etmedi. Fetöcü katiller karşısında tek yumruk olduk. Allah bütün milletimizden razı olsun. Allah ülkemize bir daha böyle günleri yaşatmasın. Ya ş a tm a ya k a lk ı şa n şerefsizlere de fırsat vermesin. ” diye konuştular.
1071’de Malazgirt’te doğdum. 2016’da Anadolu’da yaşarım. Bu vatanı bana yurt yapan Alparslan benim hakanım. Aklını almak görevim olsun. Vatanıma kurşun sıkanın Tarihin derinliklerinde benim, Adım, köküm kökenim. Bu topraklarda yaşayan benim canlarım. Topraklarla yoğrulmuş, oluk oluk akan kan benim, Vatan bölünür elden giderse, Ne anlamı kalır, bu canın, bu tenin. Sen esarete alışık değilsin, vatana sahip çık evladım. Malazgirt, Malazgirt şanlı tarihim. Malazgirt’te doğdum. Cumhuriyet benim adım. Sana miras bıraktım bu vatanı Bu vatana sahip çık evladım. Malazgirt, Malazgirt şanlı tarihim. Son topraklarım, son vatanım Sen olmazsan ne yaparım, nerde yaşarım. Cennet vatanım…!
SAYFA 5
8 AĞUSTOS 2016
Terör örgütlerinin kökü kazınmalı MHP Konya Milletvekili Bozkırlı Mustafa Kalaycı, darbe girişimi ve yapılan işlemlerle ilgili TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmasını gazetemiz Boz kır Postasına da gönderdi. Bozkırlı Milletvekili Kalaycı’nın konuşmalarını siz okuyucularımıza aynen aktarıyoruz. 15 Temmuz darbe girişimini bir kez daha n ef re tl e v e ş i d det l e lanetliyorum. Milletimizi, Meclisimizi, millî kurum ve kuruluşlarımızı bombalayıp kurşunlayacak kadar gözü dönen FETÖ'cü canilerin darbe girişimi hamdolsun başarıya ulaşamamıştır. Darbecilere karşı canı pahasına mücadele veren, tanklara, helikopterlere, uçaklara, en ağır silahlara, kurşunlara ve bombalara karşı tereddüt göstermeden göğsünü s i p e r ed e r e k d a r b e girişimini püskürten, üstün cesaretini ve demokrasi tercihini tüm dünyaya gösteren aziz Türk milletinin bir ferdi olmaktan gurur ve onur duyuyorum. Türk milleti hainlerden b üy ü k tü r, d em ok r as i darbeden büyüktür. İster FETÖ ister PKK PYD isterse de IŞİD olsun T ü r k i y e ' y i geçemeyecekler, Türk m i l l e t i n i y e n e m e y e c e k l e r d i r. Türkiye zalimlere yem olamayacak kadar kudretlidir. Bir olalım, Türkiye'nin millî dava ve istiklaline bağlı kalalım. T E D B İ R L E R A L I N I R K E N M A S U M L A R A İLİŞİLMEMELİ Paralel devlet yapılanmasının tüm unsurları tespit edilmeli, hepsi birden adaletin önüne çıkarılmalı, en ağır ş e k i l d e d e cezalandırılmalıdır. Bu yapılıyorken masumların ha kkın ı ga sb etmek, suçsuz günahsız insanımızı mağdur etmek en az terör örgütünün zalimliği kadar tehlikelidir. Aldığımız yoğun şikâyet ve eleştiriler, vatanını ve milletini canından aziz bilen kardeşlerimizin de FETÖ terör örgütüyle aynı kategoride ele alındığı yönündedir. Bu, doğru ve h a k k a n i y e t l i g ö r ül me y ec e k t i r. B u
itibarla, idari ve kanuni tedbirler alınırken masumlara ilişilmemeli, onların hak ve insanlık onurları çiğnenmemelidir. Toplumun her kesimi kaygılı ve huzursuzdur. Eğer söylenenler doğruysa, FETÖ terör örgütüyle örgütsel herhangi bir bağı veya bağlantısı olmaksızın sadece ve geçmişte bu yapının banka, dernek, okul, dershaneleriyle ilişkisi olduğu gerekçesiyle işlem yapılıyorsa; bakanlarından başbakanlarına, milletvekillerinden belediye b a ş k a n l a r ı n a , bü r o k r a tl ar d a n p ar t i yöneticilerine kadar Adalet ve Kalkınma Partililerin cemi cümle, alayını içeri almak gerek i r. Bunu ke sinlikle suçlama k kastıyla söylemiyorum, aynı durumda olanların yoğunlukla varlığını ortaya koymak için belirtiyorum. SUÇLUYLA, SUÇSUZ B İ R B İ R İ N E K A R I Ş T IR I L MA MA LI 14 yıldır ülkeyi yöneten ama m i ll e ti n v erd iğ i emanete sahip çıkamayan, bu yapıyı görmeyen, göremeyenin de AKP olduğu açıktır. "Bizi kimse uyarmadı." diyemezsiniz. Bu konuda MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin uyarıla rını yıllarca dinlemeyen, üstelik ona saldıran ve hakaretler eden de Hükûmetin ve AKP'nin en yetkili ağızlarıdır. Yine terörist başı Gülen'e önceden övgüler düzenler, elini öpmek için Pensilvanya'da kuyruğa girenler, "12 yıl ne istedilerse verdik." diyenler, onları devletin en önemli görevlerine getirenler, ok ul larına, banka ve şirketlerine, derneklerine, vakıflarına, sendikalarına, medyasına tüm kurumlarına her türlü imkânı hem de devlet kesesinden sağlayanlar da ortadadır. Dolayısıyla bu süreçte i k ti da rda s o rum l ul u k mevkisinde bulunanlar görevli ve yetkili olanlar "Bizi aldattılar, safmışız, ahmakmışız." Gibi sözlerle k e nd i l er i n i b u i ş t en sıyırmaya, sorumluluktan kurtarmaya çalışırken eğer masum insanlar mağdur ediliyor, zulme uğruyorsa siyasi veya başka
MHP Genel Sekreter Yardımcısı ve Konya Milletvekili Bozkırlı hemşehrimiz Mustafa Kalaycı’nın TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, “Darbe girişimi ve yapılan işlemler” ile ilgili olarak önemli konuları gündeme getirmiştir.
ALİ DUTAL MİLLİ EĞTİM SİSTEMİMİZ VE BUGÜN YAŞADIKLARIMIZ
amaçlarla ahlaksızca kuru iftiralar atılarak yapılan ihbarlar üzerinden işlem yapılıyorsa bunun hesabını iki dünyada da veremezs ini z. Bunun vebalinin altından kalkamazsınız, her şeyden önce Cenab-ı Allah'ın g a z a b ı n d a n kurtulamazsınız. O s ebep l e Hü k ûmette n beklentimiz FETÖ terör örgütünün kökünü k u r u tu r k e n s u ç l u y u , suçsuzu birbirine karıştırmamaktır. FETÖ'NÜN DE, PKK'NIN DA, IŞİD'İN DE KÖKÜ KAZINM ALI Diğer taraftan, b u gü n l e r d e P K K ' n ı n alçakça saldırıları sonucu ardı ardına şehit haberleri gelmektedir. Hakkâri ve Siirt'te 3'ü asker, 2'si polis 5 şehidimiz var. Şehit olan kahraman vatan evlatlarına Cenab-ı Allah'tan rahmet, ailelerine ve büyük milletimize sabır ve baş sağlığı diliyorum, yaralı kardeşlerimize de tez elden şifa ve deva temenni ediyorum. FETÖ terör örgütünde olduğu gibi PKK ve diğer terör örgütleriyle aidiyet, iltisak veya irtibatı olanlarla ilgili neden işlem yapılmıyor? Başta belediyeler olmak üzere devlette yuvalanmış terör örgütlerinin güdümünde bulunanlar ivedilikle açığa alınmalı ve adalete teslim edilmelidir. Yine, terör örgütleriyle aidiyet, iltisak veya irtibatı olan dernek, vakıf tüm özel kurum ve
şirketlerle ilgili de gerekli işlemler derhâl yapılmalıdır. FETÖ'nün de, PKK'nın da, IŞİD'in de diğer terör örgütlerinin de kökü kazınmalı, hainlerden, alçaklardan, kalleşlerden hesap sorulmalı, hak ettikleri c e z a l a r v er i l m e l i d i r. GURURUMUZ OLAN POLİSLERİMİZE 3600 EK GÖSTERGEYİ VERELİM Darbecilere karşı mücadelede gururumuz olan polislerimizin e k onom i k v e s os y al sorunlarına artık çözüm getirelim. Gerek çalışırken gerekse emekli olduktan sonra polisimizin ele güne muhtaç olmadan huzurlu, itibarlı, güvenli ve insanca bir hayat sürdürebilmesini tem in edelim. Türk polisinin en başta gelen isteği, ek göstergelerinin yükseltilmesidir. Tamamına yakını yüksek öğrenimli olan polislerimiz 3600 ek göstergeyi haklı olarak istiyor. Kamuda emsal alınabilecek birçok kadroya yapılan uygulamayı, verilen 3600 ek göstergenin kendilerine de verilmesini istiyorlar. M i l l i y et ç i H a r ek et Partisi olarak Hükümetten beklentimiz ve isteğimiz, emniyet çalışanlarının özlük haklarını ve çalışma şartlarını iyileştirecek, polislerimize 3600 ek gösterge verilmesini de içeren düzenlemeyi bir an önce yapmasıdır.
Her Türlü Nişan, Düğün Sünnet Merasimlerinizde ve Özel Günlerinizde Hizmetinizdeyiz. Caner DOĞDU 0.545 468 10 08
Özden KISSAL 0506 330 78 99
Son darbe girişimi ile birlikte yaşadığımız ihanetler; özellikle de okumuşların ihaneti Eğitim Sistemimizi yeniden değerlend irmenin gerekliliğini ortaya koymaktadır. Milli Eğitim Sistemimizin en temel sorunu; milli ve manevi değerlerimizin çocuklarımıza aktarılamamasıdır. Genel anlamda, milli eğitim; milletin, milli ve manevi değerlerini, kendi evlatlarına aktaran; aktarılan değerlerin yaşatılmasını sağlayan eğitimdir. Ülkenin geleceği, büyümesi, kalkınması bu eğitimin ne ölçüde verilip verilmediğine bağlıdır. Onun için, milletler; kendi milli eğitim sistemini oluştururken, milli ve manevi değerlerin çocuklara ö ğ re t i lm e si n i, ö n c e li k li a ma ç o la ra k benimsemişlerdir. Türk Milli Eğitiminin Genel Amaçlarında da “…Türk Milleti’nin millî, ahlâkî, insanî, manevî ve kültürel değerlerini benimseyen, koruyan ve geliştiren; ailesini, vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan yurttaşlar olarak yetiştirmek,” önceliği olarak ortaya konulmuştur. Devlet; milli eğitim politikalarını bu temel üzerine oturtmalı, tüm hükümetler programlarını bu temel üzerine bina etmelidir. Türk Milleti’nin; öz değerlerini koruması, devletimizin bekası; nesillerimize milli ve manevi değerlerimizin aktarılmasıyla daim olur. Buraya kadar her şey tamam; ancak, milli eğitim sistemimiz değerlerimizin aktarılmasında ne derece etkili; maalesef toplum olarak yaşadığımız bunalımlar, sistemin amaçlarına uygun olarak işlemediğini bütün çıplaklığıyla ortaya koymaktadır. Yine maalesef; okullarımız, sınavlara hazırlama merkezleri olarak çalışmakta ve bütün başarı değerlendirmeleri bu minval üzerine yapılamaktadır. -Hainlerin, devlet ve millet düşmanlarının kahir ekseriyetinin okumuşlardan çıkması sizce manidar değil mi? -Allah aşkına, kendinizi nasıl tanımlarsanız tanımlayın; solcu olun, sağcı olun, siyasi tercihleriniz ne olursa olsun hiç önemli değil; söyleyin, bu bunalımları niye yaşıyor bu ihanetler niye ? Bir şeyler eksik, bir sorun var; birbirimizi suçlamakla eksikleri tamamlayamayız, sorunları gideremeyiz! Sistem eleştirisi yaparken birilerini, kurumları suçlayarak değil; hepimiz kendi sorumluluğumuz nispetinde önyargılarımızdan sıyrılarak üzerimize düşenin fazlasını yapmalıyız, en azından duyarlı olmalıyız! Amacım ne birilerini suçlamak ne de siyasi bir polemiğe girmek değil; samimi ve içtenlikle duygu ve düşüncelerimi ortaya koymaktır. Düşüncelerim isabetli olmayabilir; ancak, safiyanedir.
ZAYİ: 20 Temmuz 2016 Tarihinde Nüfus C ü z d a n ı m ı k a y b e t ti m . H ü k ü m s ü zd ü r. Ahmet SANDAL Çağlayan Mahallesi - BOZKIR
SAYFA 6
8 AĞUSTOS 2016
Bozkır Gençlik Merkezinin Temelleri Atılıyor
HAYIRLI OLSUN!
Bozkır’a kazandırılan çok amaçlı gençlik merkezinin temelinin atılması için kazı çalışmaları başladı. İnşaat müteahhidi Bozkır Kaymakamı Mustafa Demir’e, Bozkır Belediye Başkanı İbrahim Gün’e ve Bozkır Belediyesi Meclis üyelerine inşaat hakkında bilgilendirmelerde bulundu.
Belediye Meclisi 15 Temmuz Darbe Girişimini Kınadı Bozkır Belediye Meclisi Ağustos ayı meclis toplantısında 15 Temmuz darbe girişimi kınandı, ortak bildiriye imza atıldı. M e c l i s toplantısında konuşan Bozkır Belediye Başkanı İbrahim Gün, “Göklerden gelen bir karar, Allah’ın da bir planı vardı. Çok şükür milletimizin bağımsızlığına bağlılığıyla, milli iradesine sahip çıkmasıyla, vatan ve bayrak sevdasıyla, d e m ok r as i d e n öd ü n vermemesiyle, 7 kıtada mazlumların duasıyla bu badireyi atlattık. Allah ülkemize ve milletimize zeval vermesin” dedi. B aşkan Gün, demokrasi şehitlerimize rahmet dileyerek, siyasi parti temsilcilerine ve m i l le ti mi z e teş e k kü r ederek “vatan ve bayrak sevdasıyla meydanları dolduran tüm halkımıza teşekkür ediyorum. Bu uğurda vefat eden şehitlerimize Allah’tan rahmet yakınlarına başs ağl ığı diliyorum. Vatan, millet, bayrak, demokrasi denilince tüm siyasi partilerimiz başta olmak üzere millet olduk. Millet olmamızı tebrik ediyorum. Artık gün bu
bayrak uğruna, bu millet uğruna, bu vatan uğruna d aha ih ti ras l ı, daha gayretli çalışma günüdür. İri olacağız, diri olacağız, bir olacağız. 15 Temmuz darbe girişimini Bozkır Belediyesi olarak kınıyoruz, darbe girişimini lanetleyerek ortak bildiriye i m z a a tıy or uz ” di y e konuştu. Ak Parti Bozkır İlçe Başkanı Memduh Çelmeli de Bozkır Belediyesi Meclis toplantısına katılarak, 15 Temmuz darbe girişimini
kınadı. Çelmeli konuşmasında şu i f ade l er e y er v er di , “Milletimizin iradesiyle tüm siyasi partilerimiz darbe girişimine karşı, memleket için, vatan için, bayrak ve millet için ortak bir duruş sergiledi. Artık particilik yok, millet var. 15 Temmuz g ec es i nd en i ti ba re n bizlerle birlikte meydanları dolduran, sokaklara sahip çıkan CHP, MHP, BBP, SP teşkilatına ve ilçe başkanlarına milletimiz adına teşekkür ediyorum. Bu yapı tam anlamıyla
temizlendi diyemeyiz. M i l l e tç e te y ak k uz d a olmaya devam edeceğiz. Halkımızın daha dikkatli v e dirayetli olmasını d i l i y o r u m . A r t ık b u z amandan s onra bu ülkede kim vatanına sahip çıkıyorsa, bayrağına, milletine, demokrasisine, milli iradesine kim sahip ç ıkıyorsa daha fazla yanlarında olacağız. Artık partililik yok millet olma bilinci var. Bu vesileyle 15 Temmuz darbe girişimine lanetleyerek kınıyorum” diye konuştu.
Bozkır Kaymakamı Mustafa Demir, Bozkır Belediye Başkanı İbrahim Gün ve Bozkır Belediyesi Meclis Üyeleri temel atımı için kazı çalışmaları başlayan gençlik m e r k e z i n d e incelemelerde bulunarak inşaat müteahhidinden bilgiler aldı. Gençlik merkezini 2017’nin haziran aylarında hizmete açmayı planladıklarını söyleyen inşaat müteahhidi, gençlik merkezinin çok amaçlı olarak kullanılabileceğini ve gençlik merkezinin bu yönüyle daha modern bir şekilde yapıldığını kaydetti. 2 katlı olarak yapılacak olan gençlik merkezinin zemin katı 1500 m², ikinci katı 600 m², toplamda 2100 m² alanı kapsıyor. Dış cephesi cam ve andezit, ahşap görünümlü kompozit kaplamayla ya p ı l a ca k . G e n çl ik merkezinde spor salonu, konferans salonu olarak da ku lla nı la bile ce k şekilde inşa edilecek. Gen çlik merkezinin içinde kafeterya, kütüphane, resim ve müzik salonları, bilgisayar salonu, 50 m²lik derslikler olacak. Gençlik merkezinin ilçede gençlerin sosyal alanlarına önemli katkılar sağlayacağını vurgulayan Bozkır Belediye Başkanı İbrahim Gün, gençlik merkezinin Bozkır’a kazandırılmasında emeği geçen herkese teşekkür etti. Bozkır’a tarihi yatırımları kazandırdıklarını vurgu la yan Başka n Gün, Bozkır’ı bir kasaba olarak değil, gelişmiş bir ilçe yapmak için tüm im k a n l a r ı s e f e r b e r ettiklerin i sö zlerin e ekledi. S e ç i m beyannamesinde verilen sözlerden bir tanesini
daha gerçekleştirmenin m u t l u l u ğ u n u yaşadıklarını belirten Başkan Gün, “seçim beyannamemizde yer alan 34 maddenin 33 maddesini yer ine getiriyoruz. Bugün temel için kazı çalışmaları başlayan gençlik m e r k e z i n i n tamamlanmasıyla b irli kt e t ü m se ç im beyannamemizi gerçekleştirmiş olacağız. Emeği geçen herkese teşekkür ediyor, ilçemize hayırlı olmasını diliyorum. “dedi. Bozkır Kaymakamı Mustafa Demir Gençlik me r k e z i n in h a y ı r l ı o lm a s ın ı d i le ye r e k emeği geçen herkese teşekkür etti. Kaymakam D e m i r, “ i l ç e m i z d e Başkanımız İbrahim Gün ile birlikte önemli eksiklikleri gideriyoruz. Başkanımızın dediği gibi Bozkır’ı gelişmiş bir ilçe olma yolunda emin adımlarla ilerletiyoruz. Gençlik merkezimizin yerini buraya yapmamızdaki en önemli etken, hemen yanı başında üniversite yurdumuz var. hemen yanında yine kapalı spor salonumuz var. Yüz metre ilerisinde yeni dönemle birlikte hizmete girecek olan 200 kişilik KYK yurdumuz var. Tüm b u n l a r ı düşündüğümüzde gençlerimize daha yakın bir yer seçmiş olduk. Hayırsever bir vatandaşımız tarafından kazandırılan anaokulu ve kreşin kaba inşaatı tamamlandı. 8 derslikli okul projemiz vardı o devam ediyor. Y o l l a r ı m ı z , kaldırımlarımız, parkl arımız, şehir konağımız oldu. Bozkır adım adım gelişmiş ilçe yolu nd a ile rle meye deva m ed iyo r. ”d iye konuştu.