SAYI: 802 KURULUŞ 1988 - YIL: 26 FİYATI 50 Kr.
15 EYLÜL 2014 PAZARTESİ
Yayınlarımıza ses veren ve Bozkır-Antalya Yolumuzu geçde olsa tekrar trafiğe açan Konya Karayolları Bölge Müdürü Mahmut
TEŞEKKÜR ED Bozkır-Antalya yolunun sarp bir alanında heyelan sonucu çöküntü ve kaymaların bir an önce düzeltilerek trafiğe açılması için gazetemiz Bozkır Postası 30 Haziran 2014 tarihinde “Neredesin Ey Karayolları” başlığıyla çıkış yapmıştı. Gazetemizin bu çıkışına Karayolları Bölge Müdürümüz Mahmut Yıldız ta ra fında n verilen talimatlarla çökmelerin meydana geldiği bölgede sil Kamu Hastaneleri Birliği Genel baştan hummalı bir çalışmaların Sekreteri Op. Dr. Gökhan Darılmaz, ilçemize başladığına tanık geldi. Genel Sekreter Darılmaz önce Bozkır olduk. Devlet Hastanesini ardından Bozkır Gazete miz Bel edi ye Başkanı İb rahim Gün’ ü Bozk ır Postası 1 makamında ziyaret etti. Eylül 2014 tarihinde d e “H ab e ri m iz a m a c ı n a ul a ş t ı” başlığıyla bir haber daha yapmıştı. O tarihli haberimizin içe riğ in de is e, Karayolları Bölge Mü dür ü M a hm ut Yıldız’la görüşmemiz olmuş tu. Bölge Müd ürü Yıl dı z, Konya İli Kamu Genel Sekreter “B oz kı r- A nta ly a Hastaneleri Birliği Genel O p . D r . G ö k h a n S e kr e t e r i O p. D r. Darılmaz, Bozkır Devlet yolunu 10 Eylül 2014 Gökhan Darılmaz ve Hastanesi Başhekimi tarihinde inşallah g e n e l s e k r e t e r l i k Op. Dr. Numan Varol’a trafiğe açaca ğız” bünyesinde görev yapan da yen i g ör evi nde de mi şt i v e aç t ı. uzmanlar, Bozkır Devlet başarılar dileyerek hayırlı Söz ünde duran Hastanesi’ni gezerek ol s u n di l e k l er i nd e burada inceleme ve bulundu. Bölge Müdürümüze değerlendirmelerde Daha sonra bizlerde teşekkür bulundular. Bozkır (D. S. 2’de) ediyoruz. (Haberi S. 2’de)
Darılmaz’dan Bozkır’a Ziyaret
Üyeler Hayati Teber’le hizmete devam dedi
A k k i s e Ta r ı m s a l K a l k ı n m a Kooperatifi'nin Yapılan Olağan Genel Kurulunda Başkan Hayati Teber’le, Ali Kayaalp yarıştı. Hayati Teber kooperatif üyelerinin teveccühüyle tekrar başkanlığa seçildi. Akkise Tarımsal Kalkınma Kooperatifi'nin yapılan olağan genel kur u lun a 2 84 ü ye katılırken, Hayati Teber katılan üyelerden 145’inin oyunu aldı. Rakibi Ali Kayaalp’ta 131 üyenin
AK Kadınlar, Bozkır’da Kan Bağışı Yapıyor
20 Eylül’de açılışı yapılacak Bozkır Kültür Eğitim ve Teknoloji Derneği tarafından ilçemize kazandırılan Özel Bozkır Bahar Çiçekleri Mustafa Özarslan Ana Okulu Kreşi’nin muhteşem binasının açılışı 20 Eylül 2014 tarihinde saat 11.00’de gerçekleştirilecektir. İ l çe m i z E n e s Yönetim Kurulu tüm ilçe Öğrenci Yurdu tarafından hal kı m ı zı ga zet e m iz geçtiğimiz yıl inşaatına aracılığıyla açılışa davet başlanan Özel Bozkır ettiler. Bahar Çiçekleri Mustafa Bozkır Kültür ve Ö zarsl an Ana Okul u Teknoloji Derneği Yönetim Kreş’inin i n ş a a t ı Kurulu Ana Okulu Kreş’nin tamamlandı. Kreşin açılışı açılışıyla ilgili gazetemize 20 Eylül 2014 tarihinde yaptıkları açıklamalarında: yapılacak. Bozkır Kültür “D e r nek o l ar ak t ü m (D. S. 4’de) Eğitim ve Teknoloji Derneği hayırseverS E SL EN İŞ
PSİKOLOJİK BAKIŞ
Filiz KILINÇEL
VEBALİ VAR… Yazısı 6’da
ARADA BİR
VİZYON
M. Emin KARABACAK
Cemal ÇALIŞKAN
Nuri YÜCEER
Çocukları da “Nomofobi”den Kurtarmalı
HÜKÜMET BAŞKANI DAVUTOĞLU
ARKADAŞIN KİM!
Yazısı 5’de
Yazısı 3’de
Yazısı 2’de
oyun u a ldı . 8 oyda geçersiz sayıldı. Böylece Ha yat i Teb er t ek r ar kooperatif başkanlığına seçildi. Y a p ı l a n kongreden son ra gazetemizi (D. S. 3’de)
Bozkır AK P arti Kadın Ko lla rı Başkanlığı’nın katkılarıyla 11 Ağustos 2014 tarihinde, Türk Kızılay’ı ile kan bağışı kampanyası düzenlemişlerdi. AK parti Bozkır Kadın Kolları Başkanı Fatma Soylu, Ekim ayında da ilçemizde tekrar kan bağışı kampanyası başlatabileceklerini açıkladı.
AK Parti Bozkır Kadın Kolları Yönetimi 11 Ağustos 2014 Tarihinde, Türk Kızılayı ile birlikte düzenledikleri kan bağışı kam panyasına
i l ç e m i z d e k i vatandaşlarında yoğun ilgisi olmuştu. Kadın Kolları Başkanı Fatma Soylu, Ekim ayında da tekrar (D. S. 3’de)
SAYFA 2
15 EYLÜL 2014
Yayınımıza Ses Veren Konya Karayolları Bölge Müdürü Mahmut Yıldız’a; PSİKOLOJİK BAKIŞ M. Emin KARABACAK Çocukları da “Nomofobi”den Kurtarmalı
B ozkı r - Ant al ya yolundaki yol çalışmaları geçtiğimiz yıl tamamlanarak “trafiğe açılmıştı” diye sevinmiştik. Fakat Bozkır-Antalya yolu üzerinde bulunan Yalıhüyük ya y l a s ı i l e A v r a n a yaylasının arasındaki yol güzergâhı üzerinde, kış aylarında oluşan heyelan nedeniyle yolda büyük çökmeler olduğundan yol trafiğe kapatılmıştı. B ozkı r - Ant al ya yolundaki heyelan yolun yaklaşık olarak 9 aydır trafiğe kapalı kalmasına neden olmuştu. Yolun trafiğe ilk kapanmasından altı ay sonra, BozkırAntalya yol uyla i lgil i gazetemiz Bozkır Postası, 30 Haziran 2014 tarihinde
“Neredesin Ey Karayolları” başlığıyla sürmanşetten çıkış yapmıştı. O tarihteki gazetemizin manşetten vermiş olduğu çıkışına sessiz kalmayan ve kulak veren, Karayolları Bölge Müdürümüz Mahmut Yıldız oldu. Bölge Müdürümüz Yıldız’ın Bozkır-Antalya yolumuzda oluşan heyelan bölgesiyle bizzat kendisinin ilgilendiğini ve 4-5 defa heyelan alanına geldiğini de biliyorduk. Yolun biran önce trafiğe açılması için, Bozkır-Antalya yolundaki çalışmalara 15 Temmuz’da Ka ra y o lla r ı Bö l ge Müdürümüz Mahmut Yıldız tarafından start verilmişti. Verilen bu startın ardından
çalışmalara hummalı bir şekilde başlandığına da gazetemiz tanık olmuştu. Bo zkı r- A nt al ya yolunun sarp bir alanındaki yerde heyelan sonucu çöküntü ve kaymanın bir an önce düzeltilmesi için Kar ayol ları Bölge Müdürümüz Mahmut Yıldız ta ra fınd a n ve rile n talimatlarla çökmelerin meydana geldiği bölgede sil baştan hummalı bir çalışmaların varlığına da Bozkır Postası gazetesi olarak yine tanık olmuştuk. 26 Ağustos 2014 tarihinde de gazetemiz Bozkır Postası BozkırAn ta lya yo lu nd a ki çalışmaları incelemek üzere o bölgeye tekrar gitmişti. Yo l d a k i
Darılmaz’dan Bozkır’a Ziyaret
B e l e d i y e Başkanı İbrahim Gün’ü de makamında ziyaret eden Darılmaz, ilçe de sağlık alanında yapılması planlanan pr ojeler hakkında da başkan Gün ile fikir alışverişinde bulunurken, hastaneye vermiş oldukları destekten dolayı da Başkan Gün’e teşekkür etti. Başkan Gün’de yapt ığı kon uşmad a: “Bozkır Belediyesi olarak Bozkır Devlet Hastanesi’nin kendileri için çok değerli olduğunu ve hastane bahçesinin düzenlenmesi gibi bazı konularda yaptığımız
BU GAZETE BASIN AHLAK YASASINA UYAR. VERİLEN YAZILAR BASILSIN, BASILMASIN İADE EDİLMEZ.
ç a l ı ş m a l a r ı gerçekleştirmek için genel sekreter likl e bir li kt e çalışmaya hazırız” dedi. Ziyaretler öncesi hast aneni n sağlı k
YAZILARIN HUKUKİ SORUMLULUĞU YAZARINA AİTTİR.
hizmetlerinde geldiği durumu özetleyen bir sunum gerçekleştiren Bozkır Devlet Hastanesi Ba şhe ki m i O p . D r. N u m a n Va r o l ’ d a : “H ast ane m izde 1. Basamak Yoğun Bakım Servisi’nin açılması için gerekli tıbbi cihazların al ınması için Genel Sekreterliğimizin vermiş olduğu destekten dolayı te şek kür ed iy or um . Bozkır Devlet Hastanemizin vermiş olduğu sağlık standartını yuk arı se viyele re çıkartmak için ekibimle birlikte var gücümüzle çalışacağız” dedi.
REKLAM CM. 2.00 TL KONGRE İLANI CM. 6 TL. RESMİ İLAN SÜTUN CM. 8.90 TL.
çal ışm alar ın başında K ar a y o lla r ı Bö lg e M üdürüm üzü gör dük. Böylece Bölge Müdürümüzle sohbet etme imkanını yakalamış olduk. Bölge müdürümüz Mahmut Y ıldı z i se, yoldaki çalışmaların çok yoğun devam ettiğini ve biran önce trafiğe açılmasını sağlamak için gece gündüz demeden gördüğünüz gibi çalı şmalarımı z devam ediyor diye ifade etmişti. Ya p ıl a n bu gör üşm eler in üzer ine Yıldız, “10 Eylül 2014 tarihinde Bozkır-Antalya yolunu inşallah trafiğe açacağız” demişti. Ama biz Bozkır Postası olarak, 1 Eylül 2014 tarihindeki gazetemizde “Haberimiz amacına ulaştı” başlığıyla bir haber daha yapmıştık. O tarihli haberimizde de bölge müdürü Yıldız, 10 Eylül 2014 tarihinde trafiğe açacağız demesine rağmen, gazetemiz ne olur, ne olmaz düşüncesiyle Bozkır-Antalya yolu 15 Eylül’de trafiğe açılacak diye haber yapmıştı. Bizim dediğimiz tarihten daha önce Bölge Müdürünün ifade ettiği tarihte yolumuz t r afi ğe açı lm ış ol du. Sözünde duran Bölge M ü dü r üm ü z M a hm u t Yıldız’ı bizlerde Bozkır Postası gazetesi olarak kut luyor ve teşekkür ediyoruz. B ozkı r - Ant al ya yolunda heyelan nedeniyle yoldaki kaymanın ve çökmenin, yer altı su kaynağından oluştuğu belirtiliyor. O nedenle yoldaki çalışmaların basit bir çalışma olmadığını bizlerde gördük. Yaklaşık olarak yolda iki aydır çift e ki bi n g ece gün düz ç al ışmal a rın a da mahallinde tanık olmuştuk. Bozkı r Postası Gazetesi olarak Konya K ar a y o lla r ı Bö lg e M ü dü r üm ü z M a hm u t Yıldız’ın sözünü yerine getirmiş olması nedeniyle, Bozkır adına kendisini tekrar tekrar kutlar, teşekkür ve şükranlarımızı sunarız.
SAHİBİ Şerife YILMAZ GENEL YAYIN YÖNETMENİ Yunus YILMAZ YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Filiz KILINÇEL
Önceleri anne babalar, iletişim kurma adına cep telefonlarına sıcak bakarlarken, zamanla internete de girilmeye başlanınca bakış açıları değişmeye başladı. Önceleri anne babalar, çocukların interneti okul başarısı için kullanacaklarını (ödevlerini, araştırmalarını) düşünürlerken, zamanla arkadaşlarıyla mesajlaşma, ileti gönderme, çevrim içi oyunlar oynama, sohbet odalarında tanımadığı insanlarla sohbet etme gibi şeylerde kullandıklarını fark etmeye başladılar. Önceleri anne babalar, arkadaşına ya da sokağa çıkacağını söyleyen çocuklara; en azında güvenlik adına nerede ve kiminle buluşacağı gibi sorular sorulurdu. Oysa günümüzde ise çocuğu evde tutmak için bilgisayar ya da cep telefonundan internet sunulurken güvenlik taraması yapılmamaktadır. Bu amaçla çocukların t elefon ya da bilgisayardan ne yaptıklarına, ne oynadıklarına, kimlerle mesajlaştıklarına, hangi sitelere girdikleri direk olmasa da takip edilmeli sıkıntı olmadığı takdirde müdahale edilmemelidir. Eğer sıkıntı varsa çocukla konuşulmalı gerekirse sözleşme yapılmalıdır. Amaç kontrol altına almaksa, sözleşme iki taraf içinde uygulanabilir bir plan olmalıdır. Kurallara uyulduğu zaman mükâfatın, uyulmadığı zaman yaptırımların neler olabileceği açık açık belirtilmelidir. Mesela internete girmek okul notlarının düşürdüğü takdirde internete girip girmeme tekrar değerlendirilerek gerekirse yasaklanacak diye açık açık yazılmalıdır. Çocuğun okul başarısını olumsuz etkilemiyorsa zaten problem yok demektir ve internete girmesi kontrol altına alınmış demektir. Malumunuz interneti ortadan kaldırmak mümkün değildir. Önemli olan da yasaklamak değil nasıl kullanılacağını öğretebilmektir. Bunun için öncelikle anne babalar, çocuklara cep telefonu ve internet kullanma konusunda olumlu şekilde örnek ol malıdır lar. Bunun içinde anne babalar: 1. Telefon günlük hayatın vazgeçilmezleri arasında olmamalı ve telefon kullanımını mümkün olduğunca en aza indirilmelidir. 2. Telefon kullanım konusunda bazı kriterler getirilmelidir. 3. Telefon günlük hayatta amaç değil iletişimde kullanılan bir araç olmalıdır. 4. Telefonla yapılan işler mümkün olduğunca kısa tutulmalı, keyfi ve gereksiz kullanımlardan kaçınılmalıdır. 5. Her konuda telefona sarılmamalı, gözü ve gönlü telefondan uzak tutulmalıdır. 6. Nomofobinin insan sağlığına zararları hakkında bilgi edinilmelidir. 7. Telefon ve internet kulanım konusunda çocuklara model olunduğu akıldan çıkarılmamalıdır. 8. Çocuklara zaman ayırabilmek için iş görüşmelerini eve taşımamalı ve gerekirse akşamları telefonu kapalı tutmaya gayret edilmelidir. 9. Eğer evde bilgisayar varsa bunu çocuk odasına koymalı ve bilgisayar herkesin rahatlıkla girip çıkabildiği bir odaya ve ekranı da görünür şekilde olmalıdır. Sonuç olarak telefon çağımızın getirdiği bir yeniliktir. Bu yenilik yerinde ve zamanında kullanıldığı zaman insanlığa faydalı bir hizmettir. Her şeyde olduğu gibi telefon kullanımının da fazlası zararlıdır. Onun için anne babalar telefon ve interneti yerinde ve zamanında kullanarak hem kendilerini hem de model olmadırlar. Yine telefon ve internet hayatın vazgeçilmezleri arasında görülmeyip iletişim ihtiyacını gideren bir araç olarak algılanmalı o şekilde kullanmak gerekir. Bunların yanında nomofobi hakkında bilgi edinmek, korku veya iletişimsizlik korkusunun üstesinden gelmenin ilk adımıdır. Çocukları sosyal aktivitelere katılmalarını, kitap okumak, yüz yüze sohbet ortamları sağlamak bağımlılığın engellenmesinde yardımcı olabilecektir. ABONE ŞARTLARI YILLIK YURT İÇİ 50 TL. ABONE ÜCRETLERİNİ
DİZGİ VE BASKI Bozkır Ofset Matbaa Çarşı İçi - BOZKIR
HESAP NUMARASI
Tel. : 426 1026 Faks : 426 1026
BOZKIR PTT HES. NO.: 1108715
bozkirofset@hotmail.com
YATIRABİLECEĞİNİZ
SAYFA 3
15 EYLÜL 2014
Bozkır ve Çumra’ya içme suyu projesi Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, KOSKİ Genel Müdürlüğü'nün Bozkır ve Çumra'ya bağlı dört mahallede İçme ve Kullanma Suyu Projesi yapımına başladığını duyurdu. Akyürek, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, su sıkıntısı yaşayan m ahal leler in sağlıkl ı, kesintisiz içme ve kullanma su ihtiyaçlarını aciliyet sırasına göre giderdiklerini söyledi. KO SK İ ' nin Çumra'ya bağlı Tahtalı, Bozkır'a bağlı Ayvalıca, Kayacılar ve Ki ldere mahallelerinde İçme ve Kull anma Su P rojesi yapım ına başladı ğını belirten Akyürek, şunları kaydetti: "Çalışma bölge halkı için son derece önemli. Uzun yıllar su sıkıntısı çeken Tahtalı, Ayvalıca, Kayacılar ve Kildere mahallelerinde 2 milyon 500 bin lira maliyetli İçme ve Kullanma Su Projesi yapımına başlandı. P r o j e kapsamında; 8 bin 873 metre ana isale hattı, 8 bin
S
9 7 8 m e t r e d ağ ı t ı m şebekesi, 100 metreküp kapasiteli terfi istasyonu ve 300 metreküp kapasiteli su deposu ve yumuşatıcı su ar ı tm a tesi si yapım ı gerçekleştirilecek. Ana isale hattı üzerinde 4 bin
9 2' n ci m e tr e de 10 0 metreküplük terfi istasyonu y ap ı la ca k. S u, t e r fi istasyonundan 4 bin 781 m et re me s a fed e ki Kayacılar Mahallesi'ne yapılacak 300 metreküplük su deposuna aktarılacak.
u
deposundan Kayacılar, Ayvalıca, Kildere ve Tahtalı mahallelerine su şebekesi bağlantı sı yapıl acak. Depodan su, mahallelere verilecek."
sloganına dikkat çeken Kadın Kolları Başkanı Fatma Soylu, “Gerçekten kan, kaynağı insan olan bir madded ir. Temini ta ma men gö nü ll ül ük esasına dayanır. Hayati bir öneme sahip olan kan için Türk Kızılay’ı sürekli kampanyalar düzenliyor. Bugün ise ilçemizdeler. Kan bağışında vatandaş desteği çok önemli. Bizler AK Parti Kadın Kolları olarak ilçemizde bugün böyle bir kampanyayı başlattık. Bu vesileyle kan veren tüm kadın kolları y ö n e t i m i m e , hemşehrilerimize teşekkür ediyorum. AK
Parti Bozkır Kadın Kolları Yönetimi olarak Ekim ayında da Türk Kızılay’ı i le gö rü şere k t ekrar
ilçemizde kan bağı şı k a m p a n y a s ı b a ş l a t a b i l i ri z ” d i y e konuştu.
Üyeler Hayati Teber’le hizmete devam dedi ziyaret e den Akkise Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Hayati Teber: “Öncelikle beni bu göreve tekrar layık görerek oylarıyla beni destekleyen ve desteklemeyen tüm Akkise Tarımsal Kalkınma Kooperatifimizin üyelerine teşekkür ediyorum. Beni iki nci kez kooperat if başkanlığına layık gören üyelerimizi hiçbir zaman m ahçup e tm edim ve etm eyeceğim . Akki se Ta r ı m s a l K a l k ı n m a Kooperatifimiz yaptığımız ve yapacağımız yatırımlarla ilerlemeye devam edecektir. Süt inekçiliğini Akkisemize nasıl kazandırdıysak aynı şekilde kazandırmaya devam edeceğiz. Bu seçimler gelici geçicidir.
Önemli olanı ise, kooperatif olarak Akkisemize hizmet yapmaktır. Üyelerimizin bana vermiş oldukları desteklerini hiçbir zaman
ZAYİ 42 RH 730 No’lu Plakama Kayıtlı D4 Belgemi kaybettim.Hükümsüzdür. Ali AKGÜL Soğucak Mahallesi - BOZKIR/KONYA
boşa çı karmadım, ç ık ar m am ak i çi n d e gecemizi gündüzümüze katarak yönetim kurulu arkadaşlarımla beraber
Nuri YÜCEER ARKADAŞIN KİM!
AK Kadınlar, Bozkır’da Kan Bağışı Yapıyor kan bağışı k a m p a n y a s ı yapabileceklerini söyledi. Ağustos ayında B o z k ı r Es k i G a r a j Meydanına kurulan Türk Kızılay’ı kan toplama aracı vatandaşlardan da yoğun ilgi görürken, AK Pa rt i Ka d ı n K ol l a rı Yönetiminin tam kadro kan verdikleri de görüldü. Vatandaşlar ise önce kendilerine verilen formu doldurdu ardından da kan ö lçü ml eri ni yap t ırd ı. Sonrasında kan vermeye müsait olan vatandaşlar b ağ ı şt a b ul u na b il d i. Kızılay’ın ‘Kan acil değil, sürekli ihtiyaçtır’
VİZYON
çal ı şm a kt ı r. Za t en kooperatif üyelerimizde beni ikinci kez başkanlığa getirmelerinde de bu anlam çıkmaktadır” diye konuştu.
ÇEVREMİZİ TEMİZ TUTALIM
Hayırlı şeyleri öğretmenin en verimli zamanı küçük yaşta olanlara yapılandır. Babanın çocuğuyla baş başa kalıp bir şeyler öğretmesi, güzel örnek olması gerekir. Unutmayalım, ilgilenilmeyen çocuğu sokak yetiştirir. Suçlu olan sokak değil ebeveynlerdir. Anne Baba olarak, millet olarak Allah’ın bizlere emaneti olan evlatlarımıza sahip çıkmazsak, emanete hıyanet etmiş oluruz. Bunun cezasını hem bu dünyada hem de ahirette çekeriz. Çocuklaraiman, kur ’an ve Allah’ın emirleri öğretilir ve yapmaya alıştırılırlarsa din ve dünya saadetine ererler. Topluma faydalı birer evlat olurlar. Bu saadette anaları babaları ve hocaları da onlara ortak olur. Bunlar öğretilmez ve alıştırılmaz ise bedbaht olurlar Kendilerine, anne babalarına ve topluma zarar verirler. Yapacakları her fenalığın, kötülüğünvebali, günahı aynı şekilde annesine ve babasına da verilir. Bir babanın, evladını cehennem ateşinden koruması, dünya sıkıntılarından korumasından daha önemlidir. Cehennem ateşinden korumak da imanı, farzları ve haramları öğretmekle ve ibadete alıştırmakla mümkündür. Çocuklarımızı hem eğitmek hem öğretmekle mesulüz. Bir babanın evladına yapacağı en büyük iyilik onu dinsiz, ahlaksız ve kötü arkadaşlardan uzaklaştırmaktır. Bütün kötülüklerin başı, fena ve kötü arkadaştır. İnsanın üç büyük düşmanı vardır; Nefis, şeytan ve kötü arkadaştır. Bunların içerisinde en tehlikeli olanı kötü arkadaştır. Bunun için ana baba çocuğunu takip etmelidir. Kimlerle arkadaşlık kuruyor, nerelere gidip geliyor, hal ve hareketleri, davranışlarınasıldır. Bunlar ihmale gelmez, çocuklar kontrollü bir şekilde takipte olmalıdır, çocuklar balık gibidir,nasıl ki; avucunuzdaki balığı çok sıkarsanız avucunuzun arasından kayar gider. Onun için aman çok dikkatli olalım. Başıboş bırakılan çocuğu sokak yetiştir. Önceden çocuk evde de terbiye görürdü, sokakta da. Şimdi evde gördüğü terbiyeyi sokakta kaybediyor. Sokaktaki arkadaş çok önemlidir ne demiş atalarımız veciz bir sözde; Bana arkadaşını söyle senin kim olduğunu söyleyeyim Ağaç yaş iken eğilir. Atasözü meşhurdur. Hayırlı şeyleri öğretmenin en verimli zamanı küçük yaşta olanlara yapılandır. Babanın çocuğuna zaman ayırması; onunla baş başa kalıp bir şeyler öğretmesi, güzel örnek olması gerekir. Yaşam tarzıma dikkat etmemiz gerekir. Her baba çocuklarıyla ortak alanlar hobiler bulmalı bunları onlarla paylaşmalıdır. Birlikte spor, sanatsal, kültürel etkinlik yapılabilir, her hafta sonu mutlaka ailecek bir etkinlik yapılabilir. Ailede büyük baba, anneanne vb.pisikoloğ destek görevi yapabilirler. Mutlu evlilikler, sağlıklı aileler, huzurlu toplumlar, güçlü devletleri oluştururlar. Yapılan araştırmalar sonucunda ilgi gören çocuklar da kendi özgüvenleri oluşup büyüdüklerinde çok değerli insan olmuş kendilerine ve memleketlerine büyük hizmetler yapmışlardır. Anne ve babalar çocuklarına helal lokmalar yedirip, çocuklarını sevip, eğitip, öğretip topluma hayırlı bireyler olarak hazırlayarak elbette onlarla ilgileneceklerdir.
SAYFA 4
15 EYLÜL 2014
Konya-Alanya arası Hadim ve Taşkent üzerinden 2 saate inecek Başbakan Ahmet Davutoğlu geçtiğimiz hafta Konya ziyaretinden sonra, Taşkent ve Hadim’i de ziyaret etti. Başbakan Davutoğlu, Taşkent ve Hadimlilere müjdeli haberi verdi. Konya-Alanya arası Hadim ve Taşkent üzerinden 2 saate inecek dedi. D av ut o ğl u' n un ziyaretine Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elv an , AK Parti M illet vekiller i, Konya B üyükşe hir Be led iye Başkanı Tahir Akyürek, belediye başkanları ve partililer katıldı. Burada vatandaşlara hitap eden Başbakan Davutoğlu, ' M aneviya tın ı, m u ha b be t in i H a di m i Hazretlerinden, yiğitliğini Toros Dağlarından alan Hadimliler size muhabbetle selamlıyorum' şeklinde konuşarak, 'Çok daha coşkuyla karşılamak isterdiniz anc ak İ s t a n b u l ' d a 1 0 i şç i kardeşim izi kaybettik.
Onların ruhuna bir Fatiha bağışlayın. Babam ve d e d e m r a h me t lid e n aldığım talimat gereği bu topraklardan hiçbir zaman Hz. Hadimi'nin huzuruna g itm ede n geçm edi m. Buraya size, bu dağların çocuklarına, ninelerine, amcalarına, kardeşlerine geldim. Selam etmeye, t eşekkür etmeye, sığınmaya, sizleri şahit kılmaya geldim. Yolumuz uzun, omzumuzda ağır sorum luluklar var. Bu sorumluluklar ancak Hz. H adim i'den feyz alan H ad iml ile ri n, Hz. Mevlana'dan feyz alan K onyalı ların duasıyla t a şın ab il ir. Al la h Hadimlilerden razı olsun. Buraya gelen 2009 yılında
GÖLGELER Mehmet CEYLAN 30 Mart Yerel Seçimler geçeli yaklaşık altı ay geçti. Yeni Bozkır Belediye Başkanı İbrahim Gün’ün seçilmesiyle kendisine hayırlı olsun diyerek söz söylemek için erken zaman içinde takipçi olacağımızı yazmış yapmak istediklerinin ve yaptıklarının yanında olacağımız, yapmadıklarının ve yanlışlarında karşısında olacağız demiştik. Başkan isterse, olmasını düşündüğümüz aklımızdaki projeleri kendileriyle paylaşacağımızı yazmıştık. Altı ay geçmesine rağmen hala Bozkır için umut verici bir proje bilgisi almadık. Bozkır’lı kiminle konuşsak bir dokunuyoruz bin ah işitiyoruz. Geçtiğimiz günlerde bir dostumuzla telefonla konuşuyoruz. Dostumuz adeta imdat diye çığlık atıyordu. Bozkır her geçen gün kan kaybediyor. Bozkır Postası haberleri, yazarları üstüne basa basa Bozkırın yok oluşunu yazıyor. İKTİDAR PARTİSİ OLURSA DENİYORDU!... Seçim öncesi iktidar partisi olursa Bozkır kalkınır denirken biz yazılarımızda iktidar partisi olması değil projelerin öneminden bahsetmiş, iktidarda kendi partisinden olmadığı için yatırım yapmıyorsa doğru bir tutum olmadığını yazmıştık.
i lk D ı ş i şl er i B ak an ı olduğum gibi, Allah nasip etti, ilk Başbakan olarak bur alara, bu dağların çocukları olarak gelmek de nasip oldu. Benim için en büyük onur, doğduğum bu topraklara, bu dağlara a ğı r b ir s or u m l u l uk üstlenerek geri dönmektir. Yeni bir yola çıkıyoruz. Dün TBMM'de Türkiye C u m h u r i y et i ' ni n 6 2 . hükümetin Başbakanı olarak güvenoyu aldıktan sonr a yaptığım ilk iş Konya'ya, sizin huzurunuza gelmek oldu. Her zam an desteğini, duanızı bekliyorum. Bize bir e m anet ver din iz. Kalbiniz mutmain olsun, hiçbir namerde bu e m a n e t i
çiğnetm eyeceğim. Bu emanet bu al bayrakta tecessüm eden istiklaldir. Dünya alem bilsin ki, bu can bu tendeyken ve bu beden nefes alıp verirken bu em aneti n hakkını vermek için dua edeceğiz. T ü rki ye 'n in k ad e ri değişiyor. Yeni Türkiye derken başı dik, onurlu insanların, müreffeh bir şekilde yaşadığı Türkiye'yi kastediyoruz. Bizden yurt, k i r a z a l ı m t es i s l er i istemiştiniz, dün açılışını yaptık. Konya -Alany a ARASI 2 SAATE İNECEK Buradan bir başka müjde verm ek i st iy or um . U l aşt ı r m a Bakanımız Lütfi beyle helikopter le gelir ken,
ziyafetiyle açılışını yapacağımız çocuk kreşimizde, milli ve manevi değerlerimize sahip, geleceğimizin tem i n at ı o la ra k g ö r d ü ğ ü m ü z yavrularımızın rahat bir şekilde sosyal ve kültür el yönd e yetişece ği tabi r yerinde ise dört dörtlük bir hizmet verilecektir” dediler.
insanları göreyim dediğinde yolu Toroslar'a çıkacak. Hz. Mevlana'yı ziyaret etmek isteyenler Had im üz erin de n Konya'ya inecekler. Allah devletimize, milletimize zeval vermesin' şeklinde konuştu. B a ş b a k a n Davutoğlu, konuşmasının a r d ın d an m e m l ek e ti Taşkent ilçesindeki açılış pr og ram ı na kat ıl ma k üzere Hadim'den ayrıldı.
HALA DAVULUN SESİ HOŞ GELMİYOR!.. İktidar Partisinden Belediye Başkanı seçilmesine rağmen hala Bozkır için umut verici nüfusu koruyacak, göçü geri getirecek umut veren bir proje duyumlarımız veya bilgilerimiz yok. Tabi Başkan gelmesiyle birlikte Pazar yerinde ve çay kenarında güzel görünümler yaptı. Hakkını verelim ama Bozkır için önemli olan geleceği ilgilendiren projelerin olmasıdır. Aslında burada yapılması gereken parti siyasetinden daha çok Bozkır siyaseti uygulanmalıdır. Birlikte parti gözetmeden neler yapılması gerektiğini konuşup, tartışıp yapılması gerekenleri yapmamız gerekmektedir. Ama bunu seçimler sonrası da yazılarımızda; iktidar kim olursa olsun diğer muhalefet adayları ve başkanlarıyla, STK yöneticileriyle, bu konuda yararlanması gerekenlerle koordinasyon yapılmasını önermemize rağmen şimdiye kadar böyle bir şey yapılmadı, yapıldıysa da bizim haberimiz veya basında yer almadı. HALA BÖLGENİN EN HAREKETLİ İLÇESİYİZ KIYMET BİLENE!... Aktif nüfusu Seydişehir’den daha fazla olduğu Bozkır hala bölgenin en hareketli ilçesidir. Buna rağmen
20 Eylül’de açılışı yapılacak lerimizin destekleriyle Bozkırımıza yeni bir hizmet daha sunuyoruz. Bozkır halkımızın çocuklarına sunacağımız bu hizmetin açılışını 20 Eylül 2014 tarihinde saat 11. 00’de yapacağız. Açılışımıza tüm ilç e halk ımız ı da vet ediyoru z. Kur ’an-ı K eri m
E y i st e ' y e y a p ı l a ca k viyadüğü anlattı. Konya Alanya arasındaki yol Taşkent'ten sonraki yol ayrımına kadar çift yönlü bölünmüş yol olacak. Daha sonra da Alanya'ya kad ar. Ş i m di K on ya Alanya arası 2 saate in ece k. K on ya i le Alanya'yı birleştireceğiz. Bu ne demek Alanya'ya gelen her turist bu yalçın ve güzel dağları , bu dağların arasındaki güzel
Bozkır hakkettiği ilgiyi görmüyor. Bozkır Postasının son sayılarına baktığımız zaman bunları görmek mümkün. Bozkır Postasının; 4 Ağustos 2014 Tarihli 796 sayılı nüshanın manşetinde “Bu Adalet mi?” haberin içinde Seydişehir’de 306, Ahırlı’da 115, Yalıhüyük’te 9 asker uğurlanırken, Bozkır 404 Asker uğurluyor amam şube Seydişehir’de. 11 Ağustos 2014 Tarih 797 sayılı nüshanın manşetinde “Gurbetçi gitti Bozkır boşaldı.” Denildi. Demek ki, Bayram dışında gurbetçiyi çekecek bir durumun olmadığını gösteriyor. 8 Eylül 2014 Tarihli 801 sayılı nüshada “Komşu İlçe Seydişehir’e 26 Milyon Liralık yatırım” manşeti gösteriyor ki, hala Bozkır iktidar partisi belediyesi olmasına rağmen bir şey alamadı. 18 Ağustos 2014 tarihli 798 sayılı nüshanın manşetinde olduğu gibi verilen sözlerin yapılanların ve yapılmayanların her zaman takipçisi olacağız. Asıl problem Bozkır için kayıpları telafi edip, nüfusu korumak, göçü geri getirecek projeler yapmak. Yoksa yakın tarihte Bozkır diye anılarımızı anlatıp nüfussuz dağlardan bahsedeceğiz. Biz değilse gelecek neslimiz. Yada birileri zaptedip biz ağzımızı açıp baka kalacağız!... Selametle
SATILIK DAİRE Efekent Yapı Kooperatifinde D Blok 4. Kat İçi Full Yapılı Dairem Satılıktır. Müracaat Aziz BİLDİRCİN Tel: 0536 484 34 13 - BOZKIR
BÖLGENİN SESİ ve KULAĞI B O Z K I R P O S TA S I G A Z E T E S İ
SAYFA 5
ARADA BİR Cemal ÇALIŞKAN HÜKÜMET BAŞKANI DAVUTOĞLU “Açgözlü ile dost olma, ikram bilmez , k ural bilmez, d oym a k bilm ez , üzü lürs ün. Görgüsüzle dost olma, Yol bilmez, yordam bilmez adabımuaşeret bilmez, sonra üzülürsün.” Şeyh Edibali Önce hükümeti ve başındaki Anadolu’nun yiğit evladı Başbakanımızı kutluyorum. Dış İşleri Bakını Mevlit Çavuşoğlu’na başarılar diliyorum. İlk dönem vekilliği döneminde çayını içip sohbet etme şansım olmuştu. Çavuşoğlu Bozkır’ın dağlarını ve köylerini, biz Bozkırlılardan daha iyi bildiğini sohbet esnasında öğrenmiştim. Davutoğlu iyi bir seçim yaparak Onu Dışişleri bakanı yaptı. Yukarıda sözünü aldığım Şeyh Edibali’ öğütleri ve çocukken ninesinin söylediği sözler Sayın Başbakanımızın unutmaması gerekir. İnsanların korkudan dolayı değil, sevgiden dolayı saygı duydukları insan olmasını diliyoruz. İstanbul’u Tayyip Beyin müteahhitlerine talan etme gevşekliğini göstermeyip mertliği ve dürüstlüğü devam ettiği sürece, milletin hayır duası kendisiyle olduğuna inanması gerekir. Ankara’da yıllar önce Konya vakfının katkılarıyla, Konya’nın sorunlarını konuşmak üzere Rahmetli Faruk Sükan Başkanlığında toplantı yapılmıştı. Hatırlayabildiğim kadarıyla Konyalı Bürokratlara, Konya ile ilgili bilgileri ve projeleri soruldu. Bu toplantı Ramazan ayında bir iftar akşamıydı. Konyalı Bürokratların hiç birisi ne Konya’dan ne sorunlarıyla ilgili bilgiden bir söz söyleyemedi. Hiç bir çalışmalarının olmadığı da böylece anlaşılmış oldu. Sadece o günden aklımda kalan Akörenli bir bürokrat yaptığı çalışmaları anlattı. Avrupa parasıyla projeleri destekleyeceklerini fakat ne Üniversitelerden ne Belediyelerden bu konuda bir proje çalışması yaptıramadığını üzüntüyle aktarmıştı. Sayın Başbakanımızın yakınında bulunan donanımsız ve çapsız yağcı insanlardan uzak durmasını dileriz. Böylesi memurları Konya ve çevresinden uzak tutmasını, yerlerine donanımlı Bürokratlarla Konya’yı ayağa kaldırmasını Konyalılar adına istiyoruz. Rahmetli Faruk Sükan Büyüğümüz o toplantıdaki konuşmasında, yaşlıların gece karanlığında yıkık kerpiçler arasındaki gördüğü saman çöpünü, gençlerin sabahın aydınlığında göremediklerinden söz etmişti. Bence esas burada Bakanın söz ettiği yaşlılar, yaşarken basiretli ömür tüketen hikmet sahibi olanlarını kastetmiştir. Çünkü yaşlı olup da hayatını heder edenler olduğu gibi genç yaşta hikmet sahibi olanlar da bulunmaktadır. İnancımızda ve kültürümüzde, Hikmet ve irfan çok yüksek yer işkâl ederler. Âlimlerimiz oldu ama o nispette Hikmet sahibi devlet adamlarımız hiç bulunmadı. 12. Hükümetin başı Ahmet Davut oğlu belki rahmetli Bakanımızın dediği gibi karanlık gecede bile yıkık kerpiçler arasındaki samanı görebilenlerdendir. Üniversite öğrencisi iken dostun biri Ona, her kesin kendisine fikir danışmasından dolayı, sen Şamansın demişti. Biraz dudak buruşturmuştu. Şamanın manası karanlıkta bile gören adam demektir. Böyle olmasını isteriz Türklerin Kınık boyundan olan bu evladımızın karanlıkta bile doğruyu yanlışı seçebilmesini dileriz. Şaman, Orta Asya’da Türklerin din adamlarına verilen isimdi. Toplumda Şamanların büyük mevki ve önemi vardı. Başı sıkışan onlara müracaat ederdi. Ahmet Davut oğlu öksüzlüğün verdiği ağırbaşlılıkla, çocukluk ve gençliğini şımarıklıktan uzak yaşayıp geçirmişti. Bu nedenle kendisini okumaya ve tefekküre adayıvermişti. Milletin hakkını en yakını bile olsa ayetin gereği yedirmeyeceğinize inanıyor ve güveniyoruz. Sözlerinin derinliği ve adil biri olarak tarihe yazılacağına inanıyoruz. Yeni başbakanımız her zaman felsefe derinliği ve hikmetli konuşmalar yapacaktır. Bundan önce duymuş olduğumuz sığ, derinliği bulunmayan sözleri duymayacağız. Bu millet çıkan sesin Hakkı müdafaa etmek için mi, ekosunu tatmin etmek için mi çıktığını artık fark edecektir. O zaman, Başbakanım Tamam diyecektir. Araplar, Türkler sadece konuşur, İranlılar yapar sözünün doğru olmadığını artık anlayacaklardır. Davut Oğlu’nun boşuna konuşmayacağını dünya anlayacaktır. Buna hükümet fırsat vermeyecektir. Türk başbakanı içerideki popülaritesini artırmak için yüksek sesle dünyaya nizam vermeye kalkmayacaktır. Türkiye’nin Askeri ve ekonomi gücü bellidir. Tıpkı Rahmetli Enver Paşanın Anadolu’yu Ruslardan kurtarmak dururken, Asya Fatihliği düşünü kurduğu düşü kuranlar oldu. Amerikan’ın Almanya’yı dinlediği duyulunca, Marker açıklama istedi. Hemen Amerika özür dileyip dinlemeyeceği sözünü verdi. Âleme nizam veren Tayyip Bey bizi dinleyenlere karşı bağırıp esmedi. Vatan ve milletin namusu konusunda dilleri lal oldu. Uysallaştı. Eski yaptıklarını yapmadı. Mısır ve Suriye’deki olayları biz çözemeyiz. Çözdürmezler. Türk milleti bundan dolayı zarar görmü ştür. Daha da görecektir.
15 EYLÜL 2014
Misafir Gözüyle Bozkır-Antalya Yolu Öncelikli Tercihimizdir ÖNCELİKLE KARAYOLLARI BÖLGE MÜDÜRÜ S AY I N M AH M UT Y IL D IZ ’ IN BO Z KI RANTALYAYOLUNDAKİ BU ÇALIŞMALARA O L A N Ö Z E Nİ Nİ TAK Dİ R E D İY OR UZ .
Bozkır-Antalya yolu olarak bilinen, BozkırKadıbelinden başlayarak, Kuruçay-Avrana yaylası üstlerinden zirve tesislerine kadar olan yolun iki etapta tamamlanması safhasına 13-14 yıldır yaz aylarının büyük bir bölümünü Bozkır’da geçirmem nedeniyle bizzat tanık olmuştum. Bu sürecin sağlıklı olarak işlediğini söylemem mümkün değil. (Bozkır Postası Gazetesi) arşivlerinden takip ettiğim kadarıyla da, gazetenin kuruluş tarihi olan 1988 yılından başlayarak, yol projesinin her safhasında 30 yıl gibi bir süre yol çalışmaları, ödenek çıkarma zorluğu da dahil, siyasi ve bazı grupların engellemesi sonucu süreç, son derece sıkıntılı ve maceralı olarak süre gelmiş. Bu zorluklara rağmen, Bozkır’da bulunduğum süreçte ise, Bozkır Postası gazetesinin Bozkır için zaruri bir ihtiyaç olan Bozkır-Akdeniz yolunu özümseyip, benimseyip Bozkır halkı adına sahiplenmiş olmasına bizzat tanık oluyordum.
gündüzlü iki vardiya şeklinde ilgili mü teahh itçe tamamlanmasına kadar yol uzun süre trafiğe kapalı kalmıştı. Heyelan il e ilgili çalışmaların başlamasından itibaren Bozkı r Postası Gazetesi yolun biran önce trafiğe açılması gayretine girmişti. ANKARALI Bo z k ı r P o s t a s ı Ali ERZİNCAN olarak ilk etapta, Konya Karayolları Bölge Sayın Müdürü Mahmut Yıldız beyle yolun biran önce trafiğe açılmasının Bozkır için önem ve zorunluluğunu anlatma şansını gazetemizin Genek yayın Yönetmeni Yunus Yılmaz bizzat yakalamıştı. Daha önceleri bu yolda yaşanan badereler nedeniyle, heyelanın giderilmesi çalışmalarında, ümitsiz bir şekilde beklemeye alınacağı düşüncesine ister istemez kapılmıştık. Ummadığımız bir anda bizi şaşırtan ve
heyecanlandıran haber Konya Karayolları Bölge Müdüründen Bozkır Postası Genel Yayın Yönetmeni Yunus Yılmaz’ın gerek haber yazısı, gerekse telefon g ö rü ş me s i ni n h e me n a r dı n d a n g e l m i şt i . Karayolları Bölge Müdürü Sayın Mahmut Yıldız Bey konuya öncelikli olarak bizzat müdahil olmuş ve yoldaki heyelan bölgesine vararak Bozkır Postası olarak bizleri de bölgeye davet etmişti. Heyelan bölgesindeki Müteahhit ekibinin hummalı çalışmalarını bizlerle birlikte izlemiş ve gerekli talimatları vermiş olduğunu da gazete olarak bizlerde tanık olmuştuk. Bilah are müt eahhidin heyelanla ilgili çalışmalarını bitirmesinin hemen ardından da vakit geçirmeden Karayolları Bölge Müdürü sayın Mahmut Yıldız bey, Beyşehir Karayolları Şefliğini son çalışmalar için görevlendirmiş, genç ve dinamik şefleri Tuncay Günay’ın acar ekibinin heyelan sahasında ve BozkırAntalya yolu boyunda aktif olarak yoğun bir tempoda çalıştıklarına bizzat tanık oluyorduk.
Bozkır Postası büyük bir sorumlulukla, 30 yıl gibi uzun ve meşekatli geçen süreçte, yol sorununu, ısrarlı ve kararlı tutumuyla manşetlerinde öncelikli haber olarak tutmuş. Ayrıca o tarihlerde yılan hikâyesine dönüşen bu yol sorunu ile ilgili olarak Bozkır halkı adına gazete, sorumluluk duygusu içinde her hangi bir çekince gözetmeksizin isyan ve tepkilerini de siyasilere ve iktidarlara şirin gözükmek gayesi taşımadan, çekinmeden gazetecilik özverisiyle örnek bir tavır koymuş olduğunu, gazetenin arşivlerine girdiğimde, konu ile ilgili manşetli haberleri okuyarak tanık olmuştum. Adeta Bozkır Postasıyla özdeşleşen BozkırAntalya yolunda bu defa 15 Temmu itibarıyla yer altı suyundan kaynaklanan, dranejlerden akan suyun tahliyesinin kalıcı bir çözüme kavuşturulup halli için geçen süreçte heyelan bölgesindeki çalışmalar geceliBozkır Postası Genel yayın Yönetmeni Yunus Yılmaz’la birlikte araştırmacı yazar olarak ben Ali Erzincan müteahhidin heyelan bölgesindeki çalışmalarını kontrollü olarak yürütmelerindeki dikkat ve titizliklerine heyelan bölgesinde defalarca tanık olmamız nedeniyle Bozkır halkı adına yolun tekrar hizmete girmesi üzerine öncelikle Konya Karayolları Bölge Müdürü Sayın Mahmut Yıldız’ın şahsına, ayrıca mahiyetindeki sorumlularla, Beyşehir Karayolları Şefliğinin ekibine ve ilgili müteahhidin gayretlerinden dolayı, bu yolu, yayla yolu özelliğinden dolayı, Bozkır’da bulunduğum yaz aylarında en çok tercih edip, kullanmaktan keyf alan, Ankaralı bir turist bir misafir olarak yoldaki heyelanla ilgili çalışmalarındaki tüm kadroya ayrı ayrı şükran ve teşekkürlerimizi sunarız.
SAYFA 6
15 EYLÜL 2014
Bütün Kararların Oybirliği ile Alındığı Pankobirlik Genel Kurulunda Konuşan Genel Başkan Recep Konuk; "Pancarı Teslim Etmedik, Diğerlerinde de Teslim Olmayacağız" dedi. 2013 yılı hesaplarının tasdik edildiği, Yönetim Kurulunun ve Denetçilerin ibraedildiği Pankobirlik Genel Kurulunda üretici fiyatları ile tüketici fiyatları arasındaki farka vurgu yapan Recep Konuk; "Üretici tarladan sonraki sürece de ortak olmalı" dedi.
KONUK: Çiftçinin payına kıssadan hisse, başkalarına pastadan hisse devrini kapatıyoruz.
Pancar Üreticileri Kooperatiflerine ortak 1.546.546 çiftçininMerkez Birliği Pankobirlik’in 42’nci Olağan Mali Genel Kurulu Ankara’da yapıldı.Türkiye genel i nde kuru lu 31 kooperatifin Yönetim Kurulu Üyeleri ile Türk Şeker, Tarım Bakanlığı ve sivil toplum örgütlerinden temsilcilerin katıldığı Genel Kurul’da tüm kararlar oybirliği ile alındı. Nur i O ynağanl ı' nı n oybirliğiyle Başkan seçildiği Divan teşkilinden sonra, Genel Müdür V. Taner Taşpınar faaliyet dönemine ilişkin detaylı bir sunum yaptı. Girdi fiyatlarında referans Pankobirl ik fiyatlarıdır Yeni kooperatifler Kanunu ve Şeker Kanunu çalı şmalarında Pankobirlik’in etkin bir şekilde görüş ve önerilerini payl aştı ğı nı, şeker fabrikaları özelleştirme sürecini yakından takip ettik lerini belirte n Pankobirlik Genel Başkanı Recep Konuk, çeşitli mecralarda pancar şekerine karşı yürütülen kam panyal ar a d ikkat çekerek, kurumun da bu menfi propagandaya karşı yeni bir tutum takınacağını belirtti. Pankobirlik’in toplu alım gücünü kullanarak ortaklarına ucuz ve kaliteli girdi sağlama konusunda uzak ara önde olduğunu belirten Konuk, “artık tarımsal girdi piyasasında referans fiyatlar Pankobirlik fiyatlarıdır” dedi. Tek meşgale pancar değil T ü r k i y e genelindeki 31 kooperatife üye üreticilerin tek üretim kale minin şeker pancar ından i baret olmadığına dikkat çeken Pankobirlik Genel Başkanı Recep Konuk, “biz bu salonda asli f aaliyet alanımızı, yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı konuşmak üzere toplanıyoruz. Ancak hepimiz biliyoruz ki, bu salonda temsil edilen, 64 ildeki, yaklaşık 7.500 köyde
yaşayan 1.5 milyonu aşan çif tçi ortağımı zı n t ek meşgalesi, tek üretim kalemi pancardan ibaret değil. Ve biz uzunca bir süredir şunu diyoruz, çiftçi her ne üretiyorsa ya da üretebilecekse o ürün de bizim ilgi alanımızdadır, t ar ım sektörünün her meselesi bizim meselemizdir. O nedenle bu salonda toplandığımızda buğdayı da, ayçiçeğini de, mısırı da, fındığı da, sütü de, besiyi de konuşuyoruz, konuşmak zorundayız. Çünkü bu salondakilerin t em sil e tt iğ i kit le nin geleceğinde şeker pancarı nasıl vazgeçilmez ürünse, bölgesine ve iklimine göre d i ğ er ü r ün l e r d e vazgeçilmezdir. Bu salon nasıl şeker pancarı tarımını k or um ak i çin ön l em alıyorsa, şeker pancarına yönelen tehditlerde sesini yükseltiyorsa, diğer ürünler için de aynı hassasiyeti taşımak mecburiyetinde” olduklarını söyledi. 'Para niye sizde, borç senetleri niye köylüde?' B u sene ba zı b ö l ge l e r d e ya şa n an kuraklık, bazı bölgelerde ü rünün don vur m ası nedeniyle z ara r görmesinden kaynaklanan rekolte düşüşleri ve bunun ürün fiyatlarına olası etkileri nedeniyle kimsenin ü r e t i c i y e suçlayamayacağını belirten Konuk, bu durumun asıl spekülatörler tarafından fırsata çevrilmek istendiğini h a t ı r l a t a r ak , “ k i m se yapacağı zamları çiftçiye yü klem eye, çi f tçi yi su çla yar ak it hal at ı kolaylaştırmaya, yapacağı ithalat üzerinden vurgun y a p m a y a k al km a sı n” i f ad el e r in i kullandı. Son dönemde çiftçiyi stokçuluk yapmakla ve iklimi bahane ederek para peşinde koşmakla s uçl ayanl ar ı n or t aya çıktığını hatırlatan Konuk, “o zaman para niye sizde, b o r ç s en et l er i n i ye köylüde?” diye sordu. Bir anket şirketinin tarım sektörüne yönelik yaptığı “tarım sektöründe durum ve algı araştırması” sonuçlarını paylaşan ve TZOB’un üretici ve market fiyatları arasındaki farka vur gu yapan Başkan Konuk, sektörün çare kapısının kooperatifçilik olduğunu belirtti. Konuk, ko oper at if i şle tm el er vasıtasıyla üreticinin tarlada başlayan süreci rafta noktalayarak tüm sürece or tak olm ak zor unda olduğunu, Pankobirlik'in bu anlamda Türkiye tarım sektörünün rol modeli
olduğunu vur guladığı konuşmasında özetl e şunları söyledi; “Ağustos başında bir araştırma yayınlandı. Gezici Araştırma ülkemizdeki 26 ildeki 180 köyde çiftçilerle yüz yüze bir anket yapmış. Çiftçiye sor muş, zor unl u harcamalarınızdan sonra elinizde para kalıyor mu diye. Çiftçinin %87.60’ı hayır cevabını vermiş. Yani 10 çiftçiden biri ucu ucuna denk getirebiliyor, 9’unun cebinde dar zamanlar için para olmuyor. Ahırlarınızda hayvan sayısı artıyor mu azalıyor mu diye de sormuş anket şirketi. %72.40’ı azalıyor de miş. Kazancınızla geçinebiliyor musunuz diye de sorulmuş çiftçiye, üç çiftçiden ikisi hayır demiş. Yani borçla yaşadığını beyan etmiş. Sonuç ne, o da sorulmuş ve göç gerçeği çıkmış. Üç haneden birinden göç yaşanmış. Çiftçi 60 milyar dolarlık değer üretiyor Tarım sektörü, ülke çiftçisi sırtından ter, elinden nasır eksik olm adan yaklaşık 60 milyar dolarlık değer üretiyor. Bu üretilen ister doğrudan satılsın, ister sanayi sürecine girsin yeni gelirler oluşuyor, hem de köylünün eline geçenden çok daha yeni gelirler. Süreci çiftçi başlatıyor, aslan payını çi ftçinin dışında herkes alıyor. Misal mi istiyorsunuz, işte küçük bir misal. Tür kiye Zir aat Odaları Birliği periyodik olarak açıklıyor, tarla ile tüketici fiyatları arasındaki farkı. Mesela, 1 Ağustos itibarıyla domatesin tarla fiyatı ile market fiyatı arasındaki fark tam %253. Yani çiftçi eline geçen her 100 liraya karşılık aracıların eline 253 TL geçmiş. Yani tü keti cini n dom at ese ödediği 353 liranın ancak 100 lirası çiftçiye kalmış. Biberde çiftçi 100 lira kazanmış, aracılar 308 lira, patateste çiftçi 100 lira kazandıysa aracılar 141 lira kazanmış, kuru fasulyede çift çi ekmi ş, bakmış, toplamış, kurutmuş 100 lira almış, aracılara çiftçinin 100 lirası düştükten sonra 179 lira kalmış. Bu nohutta da, yeşil mercimekte de, limonda da böyle. Mesela kuru kayısıdan çiftçinin cebine 100 lira girdiyse aracıları cebine 177 lira girm iş. Kur u üzümde çiftçinin payına 100 lira düşmüşse aracıların payına 249 lira düşmüş. Birileri sürekli çıkıp veryansın ediyor, çiftçinin eline geçen 100 liradan da rahatsız oluyorlar. Biraz da siz
fedakârlık ediverin, birazda siz tatlı kârınıza veda ediverin. İlla ki kooperatifçilik Bu salon yıllardır aynı şeyi söylüyor, üretici sadece tarlada olmamalı. Üretici tarlada, tapanda, ahırda, ağılda başlattığı sürecin sonuna kadar içinde olmalı. Ürün rafta tüketici ile buluşana kadar oluşan tüm katma değerli süreçten hissesine düşeni almalı. Üretici bu sürece dahil olmadığı sür ece başkalar ına pastadan büyük hisse düşüyor, çiftçiye kıssadan hisse kalıyor. Bugün sayımız az olabilir, çoğalacak. Bugün çiftçinin ekseriyeti tarlanın dışındaki sürece dâhil olamamış olabilir, çoğunluk bu güzergâha girecek. Kooperatif işletmeler bugün sadece bizle birlikte birkaç işletmeden ibaret olabilir, katlanarak artacak. Bunu biliyorum; çünkü biz bir yol açtık ve o yoldan gidelim diyenlerin sayısı katlanarak artmaya başladı. Bu bir tahmin değil, bilgi. G e z i c i Araştırmanın yaptığı o ankette çiftçiye çare de sorulmuş. Devlet destekleri artırılmalı diyenler yine birinci sırada ancak bu sefer her 5 çi ft çid en iki si kooper at ifçili k demiş. Bu, buranın başarısıdır. Eğer Türkiye’nin 7 bölgesinde binlerce köyde yaşayan her beş kişiden ikisi tarlanın kurtuluşunu kooperatifçilikte, kendi kur duğu işl etmel erde görmeye başlamışsa bu, bu salonun ve bu salondaki 31 kooperatifin başarısıdır. Bu ülkenin köylerindeki her beş kişiden ikisinin örneği bu salondur ve bu salondakiler in sahada yaptıklarıdır. Hiç kimse o 5’te 2'yi küçümsemesin. Karşımızda küresel firmalar ve markalar var diye de çekinmesin. Sultan Alparslan 27.000 askeriyle ilerlerken keşfe gönderdiği askerlerden biri huzura girip telaşla; 300 bin kişilik düşman ordusu bize doğru yaklaşıyor diye haber getirmiş. Sultan Alparslan hiç istifini bozmadan şöyle demiş; Biz de onlara yaklaşıyoruz; Biz de onlara yaklaşıyoruz.” G enel Ba şkan Recep Konuk’un konuşmasından sonra yapılan oylamada Pankobirlik’in hesapları oybirliği ile ibra edilirken, iş programı da oy birliği ile kabul edildi.
VEBALİ VAR… Doğal güzelliği dillere destan Aygır Dibi’ne uzun yıllardır gitmiyordum. Gitmeme sebebim o muhteşem doğaya yapılan betonları görmek istemeyişimdi. Geçtiğimiz hafta hasretimiz depreşti herhalde, tuttuk Aygır yolunu… Bu mevsimde suyun çok az olması normal, baharda ki coşkuyu bulamayız elbette ama bu kadar susuz kalışımızda elbette biz insanoğlunun da suçu vardır diye düşünüyorum. Gittik ama gördüklerimizle de şok olduk, fotoğraflarını da çektim, yer darlığından burada yayınlayamayacağım. Ama görüntüyü tahmin edebiliyorsunuzdur… İnsan olmak bu kadar zor bir meziyet demekten kendimizi alamıyoruz… Aygır Dibi’nde adım atacak yer yok, neredeyse her ağacın altında aileler piknik yapıyor, çocuklar neşeli eğleniyorlar ancak, orada olmaması gereken bir şeyler de var. Tahmin ettiğiniz gibi Aygır Dibi adeta çöplük alanına çevrilmiş. İnsanlar olmasa, belediye çöp arabasını mı boşaltı yoksa buraya diyebilirsiniz, gidenler görmüştür, abartmıyorum her yer çöplerle dolu, rüzgârla savrulan poşetler- gazetelerde ağaçlara takılmış sallanıyorlar. Gözlerimize inanamayıp, insanlığımızdan iğrenip, söylenerek etrafa bakınırken, bir hanım abla çocuğun altını değiştiriyor ve gözümüzün önünde savuruveriyor bezi suya… Yüzüne bakıyorum kadının, yanlışlıkla yapmıştır belki, pişmandır falan diye umut ediyorum ama, yok gayet doğal gayet sıradan bir iş yapmış olmanın verdiği rahatlık var üstünde… Gidip desem ki “bak kardeşim; sen buraya bu bezi attın ama bu kaç yılda yok olur doğadan biliyor musun, bu yaptığın yanlış, yarın aynı yerde bir başkası ya da sen piknik yapacaksın yine, atma böyle” desem, alacağımız cevabı biliyoruz… Yutkunup geri dönüyoruz. Diyeceksiniz ki çözümü var, “Belediye iki çöp bidonu koysun”, koymuş efendim, iki değil daha fazla çöp bidonu koymuş belediye ama çöp bidonlarının içi boş, kimse zahmet edip çöpü bidona atmamış ya olduğu yerde bırakmış ya da sallamış Aygır suyuna… Peki, biz nasıl öğreneceğiz insan olmayı? Çocuk bezini suya sallayan o annenin yüzünde ki rahatlığı görünce anlıyorum ki insanlar yaptıkları şeyin yanlış olduğunu anlamıyorlar, bilmiyorlar, ya da sürü psikolojisiyle hareket edip “herkes atmış ben atsam ne olur ki” diye düşünüyorlar. Bunun çözümü ise eğitimden geçiyor, hep söylüyoruz Camilerde, okullarda insanlara doğayı korumanın ve toplum içinde yaşamanın dersleri verilmeli… Attığı o çöpün doğayı nasıl kirlettiği ve bunun bir hak yeme olduğunu anlatmalıyız. Doğaya saygının bir iman meselesi olduğunu, en güzel ibadetlerden birinin doğayı korumak olduğunu anlatmalıyız. Kim yapacak bunu? Tabi ki okullarda öğretmenlerimiz, camilerde imamlarımız hocalarımız yapmalılar. Yapmazsak, yapamazsak bu veballe yaşayacağız ve bu vebal boynumuzda asılı kalacaktır… Gelecek nesillerin hakkını yediğimizi unutmayalım…