Tourism today 134

Page 1








16

Yedi Reklam Tanıtım Org. Medya, Mat. Tur. ve Tic. A.Ş. Adına Sahibi Haluk Özsevim / haluk@tourismtoday.net

32

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Haluk Özsevim / haluk@tourismtoday.net Haber Müdürü Tuncay Sevin / tuncay@tourismtoday.net Haber Editörü Ayşegül Yücedağ / aysegul@tourismtoday.net Ebru Altın / ebrualtin@tourismtoday.net Görsel Yönetmen Bahar Sinemce / bahar@yediiletisim.com Tasarım&Uygulama Hilal Günel / grafik@yedireklam.com Reklam Koordinatörü Cengiz Özsevim / cengizozsevim@tourismtoday.net

3. Turizm Şûrası

46

Turizmcilerimiz Londra WTM’den umutlu döndü

60

Reklam satis@yedireklam.com Mali Danışman İlhami Uğur Sevimli Finans Neşe Başer / nese@yediiletisim.com Hukuk Danışmanı Erdal Yiğit / erdal@erdalyigit.av.tr Matbaa GD OFSET / İstanbul / www.gdofset.com

Resort Turizm Kongresi turizmin nabzını tuttu

Osman Ayık: “Hedefimiz, 2014 rakamlarının üzerine çıkmaktır”

Reklam indeks THE LAND OF LEGENDS l KAPAK GEZİNOMİ l Ön Kapak İçi l 1 ART-MİM l ARKA KAPAK TOYOTA BAKIRCILAR l ARKA KAPAK İÇİ ACE OF M.I.C.E l 200-201 AHK l 13 AHMET KASAPOĞLU l 50-51 AKRA HOTELS l 41 ALUMEN YAPI SİSTEMLERİ l 107 ANADOLU HASTANESİ l 175 ANFAŞ l 205 ANKARA TERMAL OTELLERİ l 88-89 ASTERIA HOTELS l 151 BALABAN OTOMOTİV PEUGEOT l 9 BALLERINI l 155 CASA DE MARIS l 171 CEYSU l 115 CORENDON AIRLINES l 23 DÜFA BOYA l 15 EMİR KARGO l 193 EMITT l 195 FİLLİ BOYA - ALPINA PLASTIX l 35 FİLLİ BOYA - CAPAROL - EXXEN l 37 GALERİ KRİSTAL l 99 GALERİ KRİSTAL l 103 GENÇ BOYA l 29 GÜRAL PREMIER HOTELS & RESORTS l 83 GRANADA LUXURY HOTELS l 119 HILTON DALAMAN l 95 ICF AIRPORTS l 123

İNOKSAN l 55 INTER GLOBAL l 207 KAYA KAPI l 143 KEKOVA ENERJİ SİSTEMLERİ l 79 KİLİT GLOBAL l 135 KRİSTAL ENDÜSTRİYEL l 71 LİMAK HOTELS l 75 MALL OF ANTALYA l 10 MARTI HOTELS l 189 MASERATI l 7 MAXSTYLE l 85 MELTEM ÜNİFORMA l 57 NASHIRA HOTELS l 167 NG HOTELS l 111 ÖZDİLEKPARK ANTALYA l 63 POLİN l 19 PRESTIGE l 191 PRONTO TOUR l 25 RUBI PLATINUM l 139 SAN TSG l 131 SELECTUM LUXURY RESORT l 147 SMACH l 91 SPICE HOTEL & SPA l 163 TATİL.COM l 27 TEMSA l 31 TITANIC HOTELS l 45 TURQUOISE HOTEL l 127 TÜLAY TOSUN l 2-3 YAŞAM HASTANESİ l 159

64

Fettah Tamince’nin 1 milyar dolarlık efsanesi büyüyor

68

66

Gezinomi, büyümeye devam edecek

72

www.tourismtoday.net Çağlayan Mahallesi, 2076 Sk. Ya-Se Sitesi, A Blok No:22/A ANTALYA Tel: +90 242 324 79 77 Fax: +90 242 324 79 37 Tourism Today 2 ayda bir yayınlanmaktadır. Derginin isim ve yayın hakkı Yedi Reklam Tan. Org. A.Ş.’ye aittir. Dergide yer alan yazı ve fotoğraflar izin alınmaksızın kullanılamaz. Yazılardaki görüşler sahiplerine aittir.

ISSN 1304 - 1754 8/

Mehmet İşler: “Avrupalı turist gelecek”

Bülent Bülbüloğlu: “2016-2017’de ayakta kaldık. 2018 için hazırız”


Mehmet Haluk Beceren: “Kongre, termal ve fuar turizmi geliştirilmeli”

100

Alexander Sinigibskiy: “İlk aşkımız Antalya’dır”

128

Yakup Dinler: “Bölgemiz eşsiz, otellerimiz kaliteli”

152

Tolga Kilit: “Fiyatlar konusunda dik durmalıyız”

80

Dr. Erkan Yağcı: “Eski günlerimize dönmek çok zor değil”

116

OTI Holding 25. yaşını Antalya’da kutladı

148

Mete Vardar: “İç pazara yönelik desteğin daha da artırılması gerekiyor”

156

A. Zeki Apalı: “Rehberler, turizmin gizli kahramanlarıdır”

Haluk Özsevim

76

15. yıl

2002’nin Kasım ayında ilk sayımızı yayımladık. Dile kolay 15 yıl oldu. Ne mutlu ki bize bu 15 yılda Türkiye turizminin gelişimine ve büyümesine haberlerimizle şahitlik ettik. 2002 yılında Türkiye yaklaşık 13 milyon yabancı ziyaretçi ağırlıyordu. O günlerden bugünlere gelindiği zaman bu rakamı neredeyse tek başına Antalya ağırlıyor. Güzel bir sektörün içindeyiz. Bu açıdan çok mutluyuz. Her ne kadar krizli ve stresli bir sektör olsa da turizmin içinde olmak ve turizmciler ile Türk turizminin gelişimine şahit olmak bizim için ayrı bir gurur. 15 yıl yayıncılık yapmak hiç de kolay olmadı. Tourism Today olarak hiçbir kişiye ve kuruma bağlı olmadan çok zor şartlarda çalışarak hep dik durduk. Yeri geldi burukluğumuz oldu ama turizmcilerin bize olan ilgisi ve gösterdiği güven yılmadan bu mücadeleye devam etmemizi sağladı. Bu 15 yılda ayakları yere basan haberler ve turizmcilerin sesi olmaya çalışan bir yayıncılık anlayışı ile ilerledik. Tourism Today, her zaman turizmcilerin yanında oldu. Yurt dışı veya yurt içi fark etmeden birçok toplantı ve fuarda turizmciler ile bir aradaydık. Onların sevinçlerine de üzüntülerine de ortak olduk. Şimdi yine beraberiz ve uzun yıllar yine beraber olacağız. Bundan sonra da aynı çizgide ilerleyeceğiz. Dere tepe, uzak yakın demeden turizm gelişmelerini aktarmaya sizlere devam edeceğiz. Türkiye turizminin bugünlere gelmesinde katkısı olanları yakından tanıdık. Yaptıkları çalışmaları, yaptıkları fedakarlıkları gördük. Krizlere kafa tutan, rakipleri karşısında korkusuzca mücadele veren turizmciler verdikleri bu emeklerle Türkiye turizm sektörünü yukarılara taşıdı. İşte tüm bunlara şahit olmak, sektörün nereden nereye geldiğini gözlemlemek bizim için de ilginç bir deneyim oldu. Bundan sonraki süreçte neler göreceğiz çok merak ediyorum. Türkiye turizmini bu seviyelere getiren duayen turizmciler yerlerini yavaş yavaş yeni isimlere bırakmaya başladı. Bu nesil, modern, yeniliklere açık ve cesur. Korkmadan adımlar atabiliyorlar. Duayenlerden öğrendikleriyle bundan sonraki süreçte başarıyı yakalayacak. Şu an Türkiye turizmi moladan çıkıyor. 2016 yılını kırmızı ışık 2017 yılını sarı ışık, 2018 yılını ise yeşil ışık olarak görüyorum. Türkiye 2018 yılında gaza basacak ve 2019 yılında yine hızla ilerleyecek. Ama bu sefer daha güçlü bir şekilde ilerleyecek. Çünkü derslerini iyi çalıştılar. Molada edindikleri tecrübeyle yine kazanmak için hırsla mücadele edecekler. İşte tüm bu gelişmeleri yine yakından takip ederek okuyucularımızla paylaşacağız. Yanınızda olmaya devam edeceğiz. 15 yıllık süreçte bizi yalnız bırakmayan dostlarımıza buradan çok teşekkür ediyorum. Bilin ki bizler sizin sesiniz olmaya devam edeceğiz. Hep birlikte nice 15 yıllar diliyorum… /9


KISA HABERLER

Rıdvan Edebal, emekli oldu

İsmet Güral, fahri doktora ünvanı ile onurlandırıldı Güral Premier Hotels & Resorts’ün de bünyesinde bulunduğu Güral Şirketler Grubu’nun Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Güral, Fahri Doktora ünvanıyla onurlandırıldı. Güral Şirketler Grubu’nun Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Güral, bilim, sanat, spor, kültür ve sosyal hayatın, toplumların gelişmesi yolunda ve ülkenin temel değerleri doğrultusunda yapmış olduğu çalışmalar sonucu Avrupa ve Macaristan’ın en eski ve köklü üniversitelerinden Pecs Üniversitesi tarafından “Fahri Doktora” ünvanıyla onurlandırıldı.

Rıdvan Edebal, 27 yıldır görev yaptığı Öger Tours’tan ayrıldı. Edebal, 27 yıldır işbirliği içinde bulunduğu turizmcilere gönderdiği mektup ile ayrılığını açıkladı. Edebal, mektubunda : “Bundan 27 yıl önce 01 Ekim 1990 tarihinde başladığım ve 27 yıl boyunca Türkiye turizmi için Öger Tours’da şeref ve gururla çalıştığım gönül verdiğim işimden emekliliğim dolayısıyla 01.11.2017 tarihi itibarıyla ayrılmış bulunuyorum. Hepinizi Hamburg’tan en içten dileklerimle kucaklıyor, sizlere gönül dolusu selam ve sevgilerimi yolluyorum” dedi.

Otelcilerden “israfa hayır” kampanyası

Rixos Hotels, en iyileri ödüllendirdi Rixos Hotels, ‘RixosBonus’ sistemi üzerinden en çok satış yapan seyahat acentalarını ‘Rixos Diamond Awards’ ile ödüllendirdi. Rixos Hotels, 14 ülkeden 800 turizm acentasını bu yıl ilk kez gerçekleştirilen ‘Rixos Happy Days’ etkinliğinde buluşturdu. Rixos Hotels Grup Satış Koordinatörü Murat Alpman, “Bu yıl ilk kez uygulamaya başladığımız RixosBonus programı ile partnerlerimizle bağlarımızı ve iletişimimizi güçlendirmeyi başardık. Hepsine katılımlarından ve desteklerinizden dolayı teşekkür ediyor, 2018 yılında işbirliklerimizin artmasını ve hepimiz için 2018’in başarılı bir yıl olmasını diliyorum” dedi.

EMITT, turizm profesyonellerini buluşturacak Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) tarafından her yıl 16 Ekim, Dünya Gıda Günü olarak kutlanıyor. Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) de “16 Ekim Dünya Gıda Günü” nedeniyle bir açıklama yaparak “İsrafa Hayır” kampanyası başlattı. TÜROFED’den yapılan açıklama şöyle: “İnsanlığın en önemli yaşam malzemesi olan ‘gıda’ günümüzde hoyratça ve bilinçsizce tüketilmektedir. Bugün kutlanan 16 Ekim Dünya Gıda Günü vesilesiyle TÜROFED olarak ‘İsrafa Hayır’ kampanyası başlatmış bulunmaktayız. Başta Türkiye’deki otellerimiz ve turizm işletmelerimiz olmak üzere herkesi ‘İsrafa Hayır’ kampanyamıza desteğe davet ediyoruz.” 10 /

T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Türk Hava Yolları’nın kurumsal sponsorluğunda, KOSGEB’in desteğiyle ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) ve Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği’nin (TYD) iş ortaklığında düzenlenecek fuarı bu sene 50.000’den fazla kişinin ziyaret etmesi bekleniyor. ITE Turkey Turizm & Seyahat & Moda Grup Direktörü Hacer Aydın Aydın, “EMITT, bugün 102 ülkeden 1.676 davetli tur operatörü başvurusu ile büyük bir ilgi görmüş durumda. Dünyanın dört bir yanından gelen sektör temsilcileri Hosted Buyer Programı (davetli tur operatörü) ile EMITT’te bir araya gelip yeni iş birliklerine imza atacaklar” dedi.



KISA HABERLER

Regnum Carya’ya iki uluslararası sertifika Regnum Carya, uluslararası belgelerine yenilerini ekledi. Regnum Carya, hizmet kalitesini yönetim ve gıda güvenliği alanlarında da uluslararası standarda bağladı.

Turizm devi Thomas Cook açıkladı: “Türkiye en popüler 3. ülke”

12 /

Bentley by Molton Hotels, Türkiye’nin en iyisi oldu

Intourıst, 2018 için müjdeyi verdi: Rus turist sayısı artacak

Molton şehir otelleri arasında yer alan Bentley by Molton Hotels, bu yıl 24. Kez düzenlenen Dünya Seyahat Ödülleri’nde (World Travel Awards) Türkiye’nin En İyi Tasarım Oteli seçildi. Molton Hotels Yönetim Kurulu Başkanı İ. Halil Korkmaz, “Molton otelleri arasında özel bir yeri olan Bentley by Molton Hotels’de misafirlerimize sunduğumuz seçkin atmosferin, Dünya Seyahat Ödülleri ile tescillenmiş olması bize gurur verdi. Türkiye’nin, özellikle de İstanbul’umuzun markalaşması adına bu tür ödülleri çok değerli buluyorum” dedi.

Intourist ve Thomas Cook Rusya Genel Müdür Yardımcısı İsmail Bölükbaşı ise şu ana kadar Dalaman bölgesine gelmiş 2 turistten bir tanesini kendilerinin getirdiğini anlatarak, şu bilgileri paylaştı: “Rusya’dan Dalaman bölgesine şu anda ortalama 230 -240 bin civarında turist geliyor. Hedefimiz bunu 500 bine çıkarmak. Bu gerçekleşebilir bir hedef. Mevcut olan otelleri iyi değerlendirebilirsek iyi satabilirsek 500 bin rakamına ulaşmak mümkün. Dalaman gerçekten özel bir bölge doğasıyla kültürüyle geçmişe dayanan Likya Uygarlığı’nın üzerine kurulmuş bir bölge çünkü burası. Bundan dolayı görülmeyi hak ediyor. Biz elimizden geleni yapıyoruz” dedi.

Regnum Carya, merkezi İsviçre’de bulunan ve 162 ülkenin üye olduğu Uluslararası Standardizasyon Örgütü tarafından çok az otele layık görülen ISO 9001 2015 Kalite Yönetim Sistemi ve misafirlerin sağlıklı şekilde konaklamasının güvencesi olan ISO 22000 2005 Gıda Güvenliği Yönetim Sistemi sertifikalarını hem ANAB (National Accreditation Board) hem de TÜRKAK (Türk Akreditasyon) tarafından çift akreditasyon ile almaya hak kazandı. Uzun ve titiz bir denetim sürecinin ardından alınabilen sertifikalar, Regnum Carya’nın bu alanlarda da fark yarattığının göstergesi oldu.

Dünyanın en büyük tur operatörlerinden Thomas Cook’a göre 2016 ve 2017 yıllarında gerçekleşen terör saldırıları ve İngiltere Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan seyahat uyarılarına rağmen Türkiye, İngiliz turistler için yurtdışındaki en popüler tatil destinasyonları arasında yer aldı. Thomas Cook, Türkiye’ye yapılan tatil rezervasyonlarında bir yıl öncesine göre yüzde 80 artış yaşadığını gördükten sonra 2018 yılı için Türkiye’ye düzenlenen uçuş seferleri için kapasitesini artırdı. Aile rezervasyonlarının ise bir yıl öncesine göre yüzde 87 artış kaydettiği aktarıldı.

Türkiye, UNESCO’nun Yürütme Kurulu’na seçildi Türkiye’nin kurucu üyelerinden olduğu, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü’nün (UNESCO) halen devam eden 39. Genel Konferansı esnasında Paris’te yapılan seçimlerde Türkiye, UNESCO’nun en üst düzey icra organı olan 58 üyeli Yürütme Kurulu’na 4 yıl süre ile 134 oyla seçildi. Türkiye’nin mensubu olduğu I. gruptaki seçimlere; Almanya, Finlandiya ve Portekiz katılmış olup, Türkiye ile birlikte Finlandiya ve Portekiz de Yürütme Kurulu’na seçildi. Böylelikle Türkiye, 2005 yılından bu yana temsil edilmediği Yürütme Kurulu’nun 2017-2021 döneminde görev yapmaya hak kazandı.



KISA HABERLER

Coral Travel, Ukrayna’da yine birinci 2000 yılından beri düzenlenmekte olan ‘1 Choice of the Year’ ödül töreninin on yedincisi Kiev’deki Regent Hill’de gerçekleştirildi. Ukrayna’daki turizm sektörünün gelişimine yaptığı katkılar ve verdiği üstün hizmet ile bu sene de ‘1 Choice of the Year’ ödülüne layık görülen Coral Travel Ukrayna, bu unvanı üst üste iki yıl kazanmış oldu. Coral Travel Ukrayna Direktörü Tataina Prokopenko, “Şu an turizmde pazar lideri markalardan biri olmak ve üst üste iki yil birincilikle ödüllendirilmekten dolayı gurur duyuyoruz. Her yıl toplam satışımızın içindeki çocuklu aile sayısı artıyor. Özellikle en önemli destinasyonumuz Türkiye’de ürün seçimini bu doğrultuda yapıyoruz ve Sun family Club konsepti ile destekleyerek en iyi aile tatili hizmetini veriyoruz” dedi.

Türkiye’nin En İyi Golf Tur Operatörü “Polar West Golf” oldu Bu yıl 24. yıldönümünü kutlayan World Travel Awards programının bir kolu olan World Golf Awards ödülleri İspanya’da bulunan La Manga Principe Felipe Hotel’de yapılan törenle sahiplerini buldu. Türkiye’den, 17 farklı adayın bulunduğu “2017 Turkey’s Best Inbound Golf Tour Operator” kategorisindeki oylamalar sonucu, Polar West Turizm bünyesinde bulunan, Polar West Golf ödüle layık görüldü. Polar West Golf’ü temsil etmek için İspanya’ya giden Iş Geliştirme Direktörü Cengiz Yılmaz, “Türk golf turizminin zor bir dönemden geçtiği bu günlerde dünya golf turizminde bu ödüle layık görülmüş olmak bizi çok onurlandırdı ” ifadelerini kullandı.

Turizm için deniz üzerine 18 delikli golf sahası yapacaklar

Doğu Karadeniz Bölgesi’nde, 650 dönümlük deniz dolgusu üzerine uygulanacak sosyal donatı projesi kapsamında, 18 çukurlu golf sahası yapılacak. Trabzon’un Yomra ilçesinde, 50 milyon liraya mal olacak proje için çalışma başlatıldı. Golf sahasıyla ilçenin turizm potansiyelinin artacağını belirten Yomra Belediye Başkanı İbrahim Sağıroğlu, dolgu çalışmalarına ise 2018’de başlanacağını duyurdu. Sağıroğlu: “Bizler turistlerimizin kalıcı olabilmesi için projeler geliştirmekteyiz. Bu alanda, 650 dönümlük dolgu projesi hazırladık. Projede, golf sahası da yer alacak. Bu proje ilçemize katacağı değerlerden ötürü heyecanlanmaktayız” dedi.

Bodrum’daki lüks oteli Turan Avcı satın aldı Muğla’nın Bodrum İlçesi’nde mayıs ayında açılışını ünlü Hollywood yıldızı Nicole Kidman’ın yaptığı The Bodrum By Paramount Hotel’i, ünlü turizm yatırımcısı ve işletmecisi Turan Avcı satın aldı. Otelin önceden yapılan sözleşmesinin süreceğini belirten Vogue Otelleri Yatırımcı Temsilcisi Cem Avcı, “Bodrum’da halen işletmesini yaptığımız turistik tesislerimize bir yenisini daha ilave ederek dünyaca ünlü bir tesisi Türk turizmine kazandırmanın gururunu yaşıyoruz” dedi. 14 /

İhracat şampiyonları Meeting Point ve Voyage Hotels oldu Türkiye İhracatçılar Meclisi, (TİM) Türkiye’nin 500 Büyük Hizmet İhracatçısını açıkladı. Seyahat Acenteleri kategorisinde birinciliği 170 milyon 319 bin dolar ile Meeting Point Turkey Turizm A.Ş. elde ederken Konaklama Hizmetleri kategorisinin birincisi ise 63 milyon 252 bin dolar ile ETSGroup’a bağlı Voyage Turizm Otelcilik İşletmesi ve İnşaat San. Tic. A.Ş. oldu.



KISA HABERLER

Bentour, Türkiye spesiyalisti olmaya devam edecek Bentour Reisen, Almanya, Avusturya ve İsviçre’den gelen partner seyahat acentelerini çalıştay ve eğlenceyi birleştirip geleneksel hale getirdiği Bentour Comedy ve Magic Night ile Antalya/Belek’te ağırladı. Yaklaşık 800 katılımcının yer aldığı 3 günlük organizasyonda Türkiye’nin misafirperverliği gözler önüne serildi. Gecede konuşan Bentour Reisen CEO’su Deniz Uğur, “Türkiye’yi aktif bir şekilde pazarlıyoruz. Ürün yelpazemizin genişlemesine rağmen Bentour Reisen bir Türkiye spesiyalisti olarak faaliyetlerini sürdürecektir” dedi.

Muğla’nın istihdam şampiyonu Liberty Hotels Lykia oldu Milli İstihdam Seferberliği Ödül Töreni, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Açıklanan sonuçlara göre 2017’nin Muğla turizm sektörü istihdam şampiyonu Liberty Hotels Lykia oldu. Liberty Hotels Lykia’nın ödülünü genel müdür Mehmet Biçer aldı. Biçer, “Ülkemize sağladığımız katkı nedeniyle çok mutluyuz” dedi.

Celex Travel, Fransa’daki 18 milyon Mağripliye odaklanacak Celex Travel Genel Müdürü Mehmet Bahar, Tunus ve Cezayir’den Antalya ve İstanbul’a yaptıkları operasyonların başarılı geçtiğini belirterek, 2018 için Tunus ve Cezayir’in yanı sıra Fransa ve Fas pazarlarına da odaklanacaklarını söyledi. Mehmet Bahar, şöyle konuştu: “. Fransa pazarında büyük oyuncuların hemen hepsi çekildi ve bu pazarda büyük bir boşluk var. Evet, Türkiye’ye karşı Fransızların ilgisizliği var ama unutulan bir konu var: Fransa’da 18 milyona yakın ‘mağrip’ dediğimiz Fas, Tunus ve Cezayir asıllı insan yaşıyor. Boşluğu gördük ve bu pazara açılmayı planlıyoruz” dedi.

Pegas’ın otel markası Swandor’a iki dev ödül

Mardan Palace, ihtişamlı günlerine geri dönecek Mardan Palace, 31 Mart 2018 tarihinde yeniden hizmete açılacak. Otelin Genel Müdürü Selçuk Şentepe, “Birçok otelin sıkıntıları olduğu gibi bizim de var. Bu sıkıntıları aşıp, yolumuza devam edeceğiz. Oteli tadilat nedeniyle kapattık; fakat 200’e yakın personel çalışmaya devam ediyor. 2018 yılına birçok şey planladık. Mardan’ı eski ihtişamlı günlerine döndüreceğiz. 31 Mart’ta otelin açılışı olacak. Türkiye’de Hint düğünleri açısından baktığımızda çok ses getiren bir düğün olacak. Üzerimizdeki negatif enerjiyi, Hint düğün ile pozitife çevirmeyi planlıyoruz” diye konuştu. 16 /

Pegas Touristik’in otel markası Swandor Hotels & Resorts’ün Wietnam’daki tesisi Swandor Hotel Cam Rahn, ‘The World Luxury Hotel Awards 2017’de Asya Kıtası’nın En İyi Her Şey Dahil Aile Oteli ve Vietnam’ın En İyi Aile Oteli ödüllerine layık görüldü. Ödül törenine Swandor Hotels & Resorts - Vietnam adına katılan Swandor Hotels & Resorts Türkiye - Bölge Müdürü Barış Alp, Vietnam’da yeni hizmete giren Swandor Hotel Cam Rahn adına bu ödülleri almaktan gurur duyduklarını belirtti.



KISA HABERLER

KETOB, yeni yönetimini belirledi Kemer Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (KETOB) Olağan Genel Kurul Toplantısı PGS Rose Residence Beach Hotel’de gerçekleştirildi. Yeni yönetimin belirlendiği genel kurulda Şener Gürler, KETOB’un yeni başkanı oldu. KETOB yönetim kurulu üyeleri şu isimlerden oluştu: Şener Gürler, Tayyar Gül, Selçuk Akıltopu, Osman Kafadar, Dinçer Sarıkaya, Yusuf Çelik, Umut Uysal, Alper Tamer Dolanay, Derya Billur, Levent Gültekin Toper, Şinasi Gürocak, Günaydın Atar, Mehmet Levent Kılıçoğlu.

Dünyanın en iyi 3. Radisson Blu Hotel’i Türkiye’de Dünya’nın en büyük turizm değerlendirme sitesi olan TripAdvisor’ın milyonlarca kullanıcısının verdiği puanlara göre ‘Radisson Blu Hotel Kayseri’ dünyanın en iyi 3. Radisson Blu Hotel’i seçildi. Artaş İnşaat A.Ş’nin Turizm Koordinatörü Recep Arifoğlu konu hakkında: “Misafirlerimizin göstermiş oldukları teveccüh, bizim için büyük bir gurur kaynağıdır. Grubumuzun 40 yıla yaklaşan otelcilik tecrübesi ve gelişmenin sonsuza kadar süren bir dinamik olduğunun bilinci ile hiç hız kesmeden daha iyisini yaparak, misafirlerimize hak ettikleri daha iyi hizmeti sunabilmek için çalışmalarımıza her zaman devam edeceğiz” dedi.

Wome Deluxe Hotel, nitelikli iş gücü için harekete geçti Faaliyet gösterdiği tüm alanlarda sürdürülebilir iş modelleri ile inovatif projeler geliştiren Ortadoğu Grup, turizm sektöründeki markası olan Wome Deluxe ile Türkiye’de bir ilke imza attı. Wome Deluxe Otel ile Antalya Bilim Üniversitesi’nin, turizm sektörü için nitelikli iş gücü yetiştirme amacıyla ortaklaşa yürüteceği Wome Akademi projesini hayata geçirmek için Alanya’da bulunan Wome Deluxe Otel’de lansman ve protokol imza töreni gerçekleşti.

Oteller dikkat! Denetimler 2018’de başlıyor Turistik otel işletmeleri ve tüm şirketleri kapsayan Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’na yönelik denetlemelerin Nisan 2018’de başlayacağı bildirildi. Kleopatra Otelciler Birliği haftalık toplantısı Gardenia Otel’de yapıldı. Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkanı ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Yönetim Kurulu Üyesi Burhan Sili’nin de katıldığı toplantıda Han Bilişim ve Danışmanlık firmasından Bilişim Uzmanı Onurhan Yılmaz, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu hakkında bilgiler verdi. Yılmaz, yasanın Nisan 2016’da çıktığını, tüm şirketlerde olduğu gibi turistik tesislerde stoklanan misafir bilgilerinin korunmasına belirli standartlar getirildiğini, Nisan 2018’de ise denetlemelerin başlayacağını söyledi. 18 /

Komisyonsuz otel rezervasyon platformu Bidroom, Türkiye’de Hollanda merkezli otel rezervasyon topluluğu olan Bidroom, Türkiye pazarına girdiğini açıkladı.Fairmont Quasar İstanbul’da gerçekleşen zirvede konuşan Bidroom Operasyon Direktörü Marcin Wesołowski, Bidroom online otel rezervasyon platformu sunumunu gerçekleştirdi. Rezervasyon portallarındaki yeni yaklaşımlar ve görüşleri içeren bir konuşma gerçekleştiren Marcin Wesołowski, Bidroom’un devrimci fikri “komisyonsuz portalı”, Türk seyahat sektörü temsilcilerine sundu. Wesołowski yaptığı konuşmasında Adnan Mordeniz’in, Bidroom şirketine Türkiye Pazar Yöneticisi göreviyle katıldığını da açıkladı.



HABER / Tuncay SEVİN

Cumhurbaşkanı Erdoğan “Turizmde yeni yaklaşımlara ihtiyacımız var”

3. Turizm Şûrası’nın açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin turizm politikaları artık tıkandı. Turizmde yeni yaklaşımlara ihtiyacımız var. Ekonomiye katkısı ile turizm vazgeçilmez bir sektördür” dedi.

20 /


“Müşterisiz iş motorsuz otomobile benzer” Turistlerin beklentileri ile elimizdeki imkanları bir araya getirdiğimizde üstesinden gelemeyeceğimiz bir sorunun olmayacağına inanıyorum. Müşterisiz iş, motorsuz otomobile benzer. Çalışmaya başlayalım gerisi kolayca gelecektir. Türkiye güvenlik sorunlarının yanında ekonomik sorunlarla da karşı karşıya bırakılıyor. Bu art niyetleri kimse ciddiye almıyor. Yapılan açıklamalar siyasidir. Bu nedenle biz işimize bakacağız. Türkiye güçlü bir ülkedir ve güçlenerek yoluna devam edecektir. Seyahat uyarıları ciddiyetini kaybediyor. Ülkemizi ziyaret eden insanlar kendi ülkelerinin uyarılarını ve medyanın açıklamalarını karşı karşıya getirince doğruyu görüyorlar. Bunlar bizim sorumluluklarımızı ortadan kaldırmıyor. Yurt dışında yaşayan tüm vatandaşlarımızı gönüllü turizm elçisi olarak görüyorum. Geçen sene komşunu al gel kampanyasına devam ediyoruz. Almanya’dan gelen turist sayısının 2.5 milyonu geçmesi kampanyanın başarılı olduğunu gösteriyor.

B

irincisi 1998, ikincisi 2002 yılında yapılan Turizm Şûrası’nın üçüncüsü Ankara’da gerçekleştirildi. 3. Turizm Şûrası Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş’un konuşmaları ile başladı. Erdoğan: “Turizm politikamız artık tıkandı” Turizm Şûrası için Ankara’ya gelen turizmcilere seslenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin turizm zenginliklerine dikkat çekerek “Türkiye ile aşık atacak kaç ülke bulabiliriz” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti: “Şûramızın ülkemiz milletimiz ve sektörümüz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Emeği geçen Kültür ve Turizm Bakanımız Numan Kurtulmuş başta olmak üzere tüm bakanlık ve sektör temsilcilerini tebrik ediyorum. Turizm politikamızın artık tıkandığı yeni bakış açılarına ve yaklaşımlara ihtiyacımızın bulunduğu ortadadır. Turizmde 2023 hedefleri çerçevesinde belirlediğimiz bir çıta var. Buradaki görüşme ve tartışmaların büyüyen ve güçlenen Türkiye’nin en önemli unsurlarından turizmdeki hedeflere katkı sağlamasını diliyorum. Turizmde Türkiye hakikatten çok zengin bir arşive sahip. Buna sahip olmamıza rağmen acaba turizmdeki bir çekim alanı oluşturamamamızın eksiklikleri nelerdir bunları bulup ortaya çıkarmamız lazım. İnsanların görme tanıma, dinleme ve dinlenme veya benzeri amaçla seyahat etmesi insanlığın tarihi kadar eski bir geçmişi vardır. Turizmin sektör haline dönüşmesi geçtiğimiz yüzyılda ortaya çıktı. 2. Dünya savaşı sonrasında turizm sektörü büyük bir atılım gösterdi. “Turizm başı çekiyor” Turizm sektörü tüm dünya GSMH’nın yüzde 10’una denk gelen bir büyüklüğe sahip. Önümüzdeki 10 yıl boyunca dünya ortalamışının üzerinde büyüyeceği öngörülüyor.

Hizmet sektörü dendiği zaman turizm başı çekiyor. Türkiye geniş potansiyeli ile bu süreci yakından takip etmesi gereken ülkelerin başında geliyor. Turizm hassas bir sektördür. Bölgemizde yaşanan terör ve savaş nedeniyle turizme büyük bir darbe vuruldu. 40 milyona yaklaşan turist sayımız geçen sene 25 milyona kadar geriledi. Bu sene 22 milyonu ilk 8 ayda yakaladık. 9 ayda da 26 milyonu yakalamamız bizler için umut vesilesidir. Bu da olumlu istikamette geliştiğimizi gösteriyor. Kötü dönemi geride bırakmaya başladık. Türkiye’nin turizm sektöründe yaraları tedavi eden güçlü bir ülke olduğuna işarettir. Turizm gelirlerinde ise kat etmemiz gereken çok yol olduğunu biliyoruz. Turist sayısına paralel olarak istenen geliri elde edemiyoruz. Onu da yakalamanın yolunu bu şûrada müzakere etmemiz lazım. Sertleşen rekabet şartlarının yanında uygulanan düşük fiyat politikasının bunda etkili olduğu açıktır. Ekonomiye katkısı ile vazgeçilmez olan turizm sektöründe yükselmeye başlamalıyız. Türkiye’nin potansiyeli öyle büyük ki turizmde de kaybettiğimiz pazarların telafisini için gerekli pazarlar bir el kadar uzaktadır. Değişen dünya ile değişen bir turizm algısı var. İnsanlar artık lezzetli bir yemeği tatmak yapılışını görmek, malzemelerini tanımak ve tecrübe etmek istiyor. Turizmi belli alanlarla kısıtlamak mümkün değil, doğa kadar gastronomi turizmi de rağbet gören bir turizm çeşididir. Termal ve sağlık turizmi gibi alanların süratle geliştiğini görüyoruz. İnsanlar sadece gezmek için değil tecrübe etmek için de geziyor. Bu yeni turizm anlayışından en karlı çıkacak ülke biziz. Başka hangi ülkede bizdeki kadar yemek, müzik ve bu denli köklü medeniyetlerin izi sürülebilir. Bizimle aşık atabilecek kaç ülke bulunabilir. Ülkemize gelen turiste Türk örfünü, misafirperverliğini sunduk sunmaya da devam edeceğiz. Turistlere ülkemizin güzelliklerinin yanında insanımızın gönül zenginliğini gösterdiğimizde sadece para değil aynı zamanda dost da kazanmış oluruz.

Kurtulmuş: “Turizm politikamızı gözden geçireceğiz” 3. Turizm Şûrası’nın açılışında konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş “Turizm Şûrası yeni dönemdeki yolumuzu çizme anlamında çok önemlidir” dedi. 3. Turizm Şûrası’nda emeği geçen 13 komisyon ile görüşlerini ifade edecek olanlara ve bakanlık personeline teşekkür eden Bakan Kurtulmuş, “Turizm alanında yeni bir adım atmanın tam zamanı. Rahmetli Özal zamanında atılan adımlar turizmin ilk evresini oluşturdu. Olumlu adımlar atıldı. Turizmin kazandığı tecrübe ile üçüncü döneme girmenin tam zamanıdır. Bu Turizm Şûrası zamanlama açısından çok önemlidir. Şûranın turizme büyük katkılar kazandırmasını temenni ediyorum. Turizm politikalarımızı gözden geçireceğiz ve yeni stratejileri belirleyeceğiz. Hedefleri ortaya koyacağız. Özel sektör odaklı yaklaşımları gözden geçirip sektörümüzün yeniden güçlü bir şekilde adımlar atmasını temin edeceğiz. Kültür ve turizm diplomasini daha güçlü hale getireceğiz. Turizm ve seyahat sektörü devasa bir sektördür. Diğer sektörlerle kıyaslandığı zaman turizm daha hızlı büyüyor. Yan etkileri ile 7.6 trilyon dolarlık bir sektörden bahsediyoruz. İstihdam üretimi 380 milyona çıkacağı öngörülüyor. Bu devasa pastadan Türkiye olarak pay almak zorundayız. Türkiye’yi 10 yıl içinde çok daha iyi bir noktaya getireceğiz. 2023 hedeflerini aşacağımızı öngörüyoruz. /21


“Sektörümüz ayakta ve güçlenmeye başladı” Rusya ile uçak krizi, 15 Temmuz hain girişimi, Avrupa’daki algı yönetimi ile oluşturulan olumsuz havaya rağmen Türkiye turizmi yeniden güçlenmeye başladı. Turizmin kaoslara karşı güçlü olduğunu görüyoruz. Turizmci arkadaşlarımızı bu noktada tebrik ediyorum.

“Yeni hamle ile daha iyi hale geleceğiz” Bu senenin 9 aylık turizm verilerine göre 26 milyon yabancı turist seviyesini aştık.Sadece Eylül’de 4 milyon turist geldi. Geçen seneye göre yüzde 40 daha fazla. 9 ayda yüzde 30’a yakın bir gelişim var. Bu sektörün toparlanmaya başladığını gösteriyor. Yeni hamle ile daha da iyi hale geleceğiz. Rus turistlerin sayısı 9 ayda 4 milyonu Alman turist sayısı ise 3 milyonu aştı. Alman turist sayısı azaldı ama Almanya’daki bazı politikacıların Türkiye’ye gitmeyin gibi söylemlerine rağmen 3 milyon Alman turistin Türkiye’ye gelmesi çok önemli. Siyasetçiler ne söylerse söylesin Türkiye’deki misafirperverliği görüp bundan sonra da gelmeye devam edeceklerdir. “Pazarları çeşitlendirmeliyiz” 3. Hamle döneminde bazı stratejik hedeflerimiz var. Pazarları çeşitlendirmek bunlardan ilkidir. Uzakdoğu Asya ülkelerine açılım devam edecek. Asya açılımımız sürecek ve dünya nüfusunun yarısını barındıran Çin ve Hindistan pazarlarının

22 /

kapısını açacağız ve misafirleri Türkiye’de ağırlayacağız. “Ürün çeşitlerini sektöre sunmalıyız” Ürün çeşitlendirmesine de gitmeliyiz. Sağlık spor inanç ve doğa turizmi gibi paketlerimizi çeşitlendirecek ve dünya turizm sektörüne yeni ürünlerimizle girip insanların Türkiye’ye gelmesini sağlayacağız. “Yumuşak güç olarak turizmi kullanacağız” Özellikle son yıllarda İslam ve Türkiye karşıtlığı için Türkiye’nin engin turizm ve kültürel zenginliklerini yumuşak güç olarak kullanacağız. İslam ve Türk düşmanlığının hatta Erdoğan karşıtlığının üzerine gidip Türkiye’nin bu gücünü kullanacağız. Bu söylediklerimiz bir hayal değildir. Türkiye’nin imkanlarına güveniyoruz. En büyük zenginliğimiz Anadolu topraklarının zenginliğidir. Anadolu toprakları insanlığın buluştuğu yerdir. Bu zenginlik dünyanın hiçbir yerinde yoktur.”



HABER

Bakanlar turizm sektörüne destek mesajı verdi

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleştirilen 3. Turizm Şûrası’nın açılışı sonrasında Bakanlar Oturumu’na geçildi. 3. Tûrizm Şurası’nın 2. ayağı olan Bakanlar Oturumu’na katılan 8 bakan, turizm sektörüne destek mesajları verdi.

K

ültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş’un moderatörlüğünde gerçekleştirilen Bakanlar Oturumu’na Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Maliye Bakanı Naci Ağbal, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan katıldı. Numan Kurtulmuş: “Üç strateji ile yola devam edeceğiz” 3. Turizm Şûrası’nın çok ciddi bir hazırlık süreci olduğunu açıklayan Bakan Kurtulmuş, “333 uzman arkadaşımız bu şurada yer aldı. Bu sektörde bulunan kuruluşlardan çok sayıda arkadaşımız bir araya geldi. Ortaya 1700 sayfalık bir rapor ortaya çıktı. Çok ciddi bir sonuç ortaya çıkacak” dedi. Turizmde üçüncü hamle döneminin başlangıcını bugün ortaya koyduklarını belirten Kurtulmuş, “tarihi bir adım oldu. Turizm toparlanmaya başladı. 2023 hedefimiz 50 milyon turist 50 milyar dolar turizm geliri hedefine ulaşmamız mümkün. Üç stratejiyi önemsiyoruz. Birincisi Pazar çeşitliliği. Asya ülkeleri başta olmak üzere dünyada yeni pazarlara yöneleceğiz. Ümit ediyorum bu ülkelerden milyonlarca turisti Türkiye’ye getirmeyi mümkün kılacağız. İkincisi ise yeni ürünlerin ortaya konulması lazım. Sağlık, spor, gastronomi gibi yeni ürünleri ortaya koyacağız. Üçüncüsü ise Türkiye’nin zenginliğini gelişen İslam ve Türkiye karşıtlığı karşısında iyi bir şekilde kullanmalıyız. Muazzam bir güce sahibiz ve bunu güçlü bir Türkiye oluşturmak için kullanacağız. Bu üç strateji ile çalışmalarımıza hız vereceğiz. Kolları sıvayıp vira bismillah diyerek ilerleyeceğiz” dedi. Bakanların turizm hakkındaki açıklamaları şöyle: Veysel Eroğlu: “Tabiat turizmi için turizmcilerin tekliflerine açığız” “Turizmle en çok işbirliği yapan bakanlığız. 49 yıllık turizm tahsislerini biz veriyoruz. Tabiat parkları ilan ediyoruz. O alanları da turizme tahsis edebiliyoruz.

24 /


Neler yapmalıyız? Evet stratejimizi gözden geçireceğiz. 2023 ve ileriki yıllara taşıyacak bir strateji ortaya koymalıyız. Nasıl? Destinasyon odaklı alan yönetimini mutlaka uygulamaya geçirmeliyiz. Destinasyona odaklanmalıyız. Bir başka konu çeşitlilik. Sağlık, termal, gastronomi ve doğal güzelliklerimiz, kültürel değerlerimizi dünya yeterince tanımıyor. Tanıtım noktasında ciddi adımlar atmalıyız. Turizmi çeşitlendirici yaklaşımlar ortaya koymalıyız. Destinasyon odaklı bir tanıtım stratejisi ortaya koymalıyız. Yine turizm yatırımlarımızın turizm politikası ile ortak noktada buluşmalı. Bütüncül bir yaklaşım sergileyemezsek yarım kalmış onlarca tesisimiz ve alt yapımız olacak. Turizm merkezlerini önceliklendirerek destinasyona odaklanmalıyız. Kamu özel işbirliği konusunda da daha fazla mesafe alabiliriz. Daha esnek modeller uygulamaya koyabiliriz. Turizmi destekleyen fonların tek çatı altında toplanmalı.”

Yeni bir kanun hazırlığı var ve bunları 49 yıla uzatmayı planlıyoruz. A, B ve C tipi mesire alanlarımız var. Bu alanlardaki konaklama alanlarını da 49 yıla uzatmayı planlıyoruz. Tabiat turizmi şu anda zengin turistlerin tercih ettiği bir turist dalıdır. Tatil turizmine göre daha karlı bir turizm çeşididir. 81 ilde tabiat turizmi master planı ve eylem planı hazırladık. Tabiat turizminde ülkemizi dünyanın ilk 5 ülkesi içine girmesini sağlamak istiyoruz. Tabiat turizmi yüzde 20-30 büyüme gösteriyor. Tabiat turizmi için her türlü kolaylığı ve desteği göstereceğiz. Bizdeki bitki çeşitliliği çok iyi Türkiye bir cennet ve bu cenneti bütün dünyaya göstermek gerekir. 4 saatlik uçuş mesafesi, dört mevsim turizm ve zengin kaynaklarımızla Türkiye çok büyük bir potansiyele sahip. Türkiye’yi bu noktada uluslararası bir marka haline getirmek için yola çıktık. Tabiat turizmi ile alakalı çalışmalar yapıyor ve yeni alanları turizme kazandırıyoruz. Örnek vermek gerekirse Belek. Belek’te 265 bin yatak kapasitesi bizim tahsis ettiğimiz alanlarda yer alıyor. Hedefimiz üst gelir grubundaki turistlere çekmektir. Bu noktada sizin de teklifleriniz olursa her türlü yardımı yapacağız. Master planlarımız da hazır. Eylem planları da hazırladık. Sizlerin de katkısını bekliyoruz. Turizm Şurası da önemli bir fırsattır. Tavsiye ve tekliflerinizi bekliyoruz. Uludağ’ı 4 mevsim turizm yapılan bir bölge olması için çalışmalar yapacağız. Kış turizmi bizim için çok önemli. Uludağ’daki otelleri dönüşüme soktuk. Talep olması durumunda Uludağ’daki imkanlarımızı turizm yatırımcılarımıza arz ederiz. Bakanlık olarak serbest turizm ve ticaret bölgesi yapabilir miyiz diye düşündük ve bölgeleri belirleyerek 5-6 tane yapmayı planlıyoruz.”

Lütfi Elvan: “Turizm sektörünün önünün açılması gerekiyor” “Bu şuranın hazırlıklarını yaptığımız 11. Kalkınma Planı’na büyük katkı sağlayacaktır. Turizm dünyada en hızlı büyüyen sektörlerin başıda geliyor. 60 yıldır kesintisiz büyüyor. Son 5 yılda turist sayısı ikiye katlandı. Turizm ülkeler için önemli bir gelir kaynağı olduğunu görmemiz gerekiyor. Bu büyüme artarak devam edecek. Türkiye’de çok önemli bir dönüşüm gerçekleştirildi Özal döneminde. Ak Parti Hükümetleri ile birlikte turizmde ikinci bir turizm hamlesi gerçekleştirildi. Geldiğimiz nokta bizim için yeterli değil. Turizmde bir duraklama oldu turizm sektörünün önünün açılması gerekiyor. 2023 hedefine ulaşmak istiyorsak mutlaka turizm sektöründe turizm dönüşüm programını hayata geçirmeliyiz. Orta vadede turizm stratejisinin revize edilmesi için bu adımı programımıza koyduk. Turizmde zayıf yönlerimiz: gelirimiz düşük. Turist sayısı itibariyle dünyadaki 1.2 milyar turistin yüzde 2,5 pay alabiliyoruz gelir olarak da yüzde 1,5 pay alıyoruz. Daha yüksek gelir almalıyız ve bunun için yol almalıyız. Her şey dahil sistemi çok yaygın. Bu sistemi bir anda terk edemeyiz. Yavaş yavaş her şey dahilden çıkacak bir yol haritası ortaya koymalıyız. Turizm çeşitliliği konusunda zayıfız. İnanılmaz bir potansiyele sahibiz. Bunu değerlendirmeliyiz. Bir başka konu odaklanmadır. Kamu yatırımlarının turizm politikaları konusunda uyumu, turizmin önünü açacak bir mekanizmanın oturtulmuş olmaması zayıf yönlerimizden biridir. Teşvik konusuna gelince yine bir çeşitlendirme söz konusu değil. Bir başka husus tanıtım. Bu noktada da atılması gereken adımlar var. Çok fazla sayıda kurum ve kuruluşun turizm alanına destek veren mekanizmalara sahip. Çok sayıda fon değişik şekillerde bu alana destek vermesi bütüncül anlayışı ortadan kaldırıyor.

Ahmet Arslan: “Turizm sektörünü çok önemsiyoruz” “Ulaştırma sektörü bütün sektörlerin olmazsa olmazıdır. Ulaştırma olmazsa turistleri leylekler getirmeyecek. Biz bunu sağlamaya devam edeceğiz. Bakanlık olarak en önemli yaptığımız şey istişaredir. Plan ortaya koyduk ve öyle yol aldık. 10 ulaştırma şurasını yaparak dersler çıkardık. Yaptıklarımız ne kadar doğru yapmamız gerekenler ne kadar doğru. Bunu bütün bakanlıklarla yaptık. Hedef 2023’ü ortaya koyduk ve bu partimizin ve hükümetimizin politikası haline geldi. Kültür ve Turizm Bakanlığı çok büyük işler yapıyor biz de onlara destek olmaya çalışıyoruz. Ulaşımı kolaylaştırırken ülkemize gelen turisti de hizmet vermiş oluyoruz. Çok önemli bir görev yapıyoruz. Yaptığımız işlerin turizme de hizmet verdiğini biliyoruz. Deniz, kara, hava ve demir yolları hatta haberleşme konularının birbirini tamamlaması gerekiyordu ve biz de öyle hareket ediyoruz. Yollar, köprüler, tüneller yaptık. Yol konforunu da artırdık. Yol konforu artınca seyahat konforu da artıyor. Bu da turistin ülkemizi tercih etmesi ve turizmin gelişmesi için önemli. Turist demiryolunu çok tercih ediyor. Bunun için dünyanın 6. hızlı tren işletmecisiyiz. Turizmi önemsiyoruz. Özellikle yüksek gelir seviyesi ile yat turizmini çok çok önemsiyoruz. Bakanlık olarak her platformda paydaşlarımızın bize desteği çok önemli.”

Güçlü yönlerimize bakarsanız Anadolu açık hava müzesi gibidir. 10 binlerce yıllık tarihi Anadolu’da görebilirsiniz. Birçok ülkede bu değerleri göremezsiniz. Hizmet kalitemiz oldukça yüksek, otel standartlarımız oldukça yüksek. Turizm deneyimimiz yüksük. Ülkemizin doğal güzelleri de güçlü yönlerimizden. /25


HABER Ahmet Demircan: “Sağlık turizmi ile turizm gelirimizi artırabiliriz” “Dünya üzerinde 2016 yılında 30 milyon insan sağlık turizmine konu olup ülkesinin dışına çıkıyor. Bu insanlar 500 milyar dolar para harcadı. 1 turist ortalama 15 bin dolar harcıyor. Sağlık turizminde turist sayısını arttırsak turizm gelirine ciddi bir katkı sağlarız. Hastanelerimiz ve donanımları çok iyi yönde gelişiyor. Sağlıkta yaşanan dönüşüm programımız sayesinde sağlık imkanları açısından büyük bir mesafe kaydedildi. Bu gelişimin devam etmesi için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Türkiye’ye 1 saatlik uçuş mesafesinde 12 ülkeye ulaşılabiliyor. 4 saatlik uçuş mesafesinde 57 ülke ve 1,5 milyar insana ulaşabilirsiniz. İnsan gücü konusunda Türkiye sağlık hizmetleri açısından çok güzel bir yerde. Bazı sıkıntılar yaşasak da Türkiye sağlık alanında çok iyi bir eğitim verebiliyor. Türkiye sağlık bilimi açısından dünya standartlarının gerisinde kalmadı hatta önünde yol aldı. Sağlık turizminin gelişebilmesi için yapılması gereken işler var. Ülke çeşitliliğini artırmamız lazım. Sağlık hizmeti veren tesislerin sağlık turizmi hizmeti verdiğini belgelememiz gerekiyor. Belge sayısı olan tesislerin artmasını istiyoruz. Mevzuat alt yapısını tamamlamak üzereyiz. Yasal düzenleme hazır hale getirildi. Sağlık turizminde siz sağlık hizmeti veren kurumları doğru tanıtırsanız merdiven altı pazarlamaya konu ettirmezseniz bu işi sürdürülebilir hale getirirseniz. Akreditasyona dikkat etmezsek, sigorta kuruluşları ile belli sözleşmeler yapılmazsa arzuladığımız o yüksek verimi yakalayamayız. 2023’e kadarki süreçte 1 trilyon dolara ulaşacak bir sektörden bahsediyoruz. Sağlık turizminde Türkiye’deki potansiyeli tam anlamışla harekete geçmedi. Termal merkezlerimizi geliştirerek yatak ve tesis kapasitemizi bugünkü durumundan çok daha ileriye taşımalıyız. Dünya nüfusu yaşlanıyor. Yaşlı bakımı da sağlık turizmi açısından çok önemli. Onlara da bir ortam hazırlamamız mümkün. Gerekli çalışmalar yapılırsa 2023 yılında sağlık turizmi turizm gelirlerine 20 milyar dolar katkı sağlayabilir.”

Naci Ağbal: “Tahsis sürelerinin uzatılması turizmin önünü açacak” Turizm Şurası’nın ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Bugüne kadar çalıştığımız turizm bakanlarımızın ortak konusu en düşük bütçeyi biz alıyoruz diye. Bakanlık olarak bu turizm şurasına bağlı olarak her halde bütçeyi daha fazla isteyecek. Biz de onlara destek olacağız. Turizm bizim için çok önemli. Katma değer ve istihdam ve diğer sektörlere verdiği katkı çok önemli. Bakanlık olarak her zaman gerek bütçeden daha fazla kaynak, hem de sektörden gelen talepleri karşılama noktasında her zaman hassas olduk. Geldiğimiz noktadan memnunum. Geçen sene Eylül, Ekim döneminde birçok sorunla baş etmeye çalışan sektör, Hükümet olarak verdiğimiz destekler sayesinde en fazla da sizin sayenizde bu zorlukları aştık. Bundan sonra da çok güzel mesafeler kaydedeceğiz. Bugün burada sizinle paylaşacağım en somut konu tahsis sürelerinin 49 yıla uzatılması konusudur. Temelde sizden gelen bu talebi en kısa sürede hayata geçireceğiz. Komisyondan madde geçti ve genel kurulda bir iki iyileştirme daha yapacağız. Kıyı yapılarında bütün tesis sahiplerine tahsis sürelerini 49 yıla uzatacağız.

26 /

Bakanlıklardan almış oldukları bu yerleri ister sözleşmeleri uzatabilecek isterlerse satın alabilecekler. Hayırlı uğurlu olsun. Bunu yaparken de bir hususa dikkat ettik. Mevcut sözleşmelerde yapılacak yeniliklere imkan sağlayacağız. Sadece süre uzatılması değil bütün sözleşmeleri tadil edeceğiz. Böylece kredi kuruluşlarından daha fazla kredi kullanma yolu açılacak hem de yeni yatırımların yolunu açacağız. Bu proje sektörün önünü açacaktır. Bakanlıklar olarak biz kendi kendimize oturup çalışma yapmadan önce sektörün bu düzenlemenin ikinci boyutunda hazırlıklar yapmasında fayda var. Sözleşmelerin ne koşullarda tadil edileceği, ödeme koşulları gibi bir çok başlık var. Sektör bu noktada hazırlıklarını yaparsa biz de önerileri alırsak çalışmaları başlatacağız. Bir diğer nokta vergi indirimleri. Birçok noktada bizden indirim isteniyor. Peşinen söyleyelim: mali imkanı bulduğumuz zaman bütün unsurları kaldırmayı ve maliyetleri düşürecek bütün durumları olumlu karşılıyoruz. İstihdam artıracak vergi indirim önerileri var. Gelir ve kurumlar vergisinde indirimler yaparak turizmin önünü açacak düzenlemeler yapacağız. Turizmin daha da gelişmesi için bakanlık ve hükümet olarak sonuna kadar yanınızdayız.”



Jülide Sarıeroğlu: “İstihdam noktasında en önemli sektör turizmdir” “Bakanlık olarak gündemimizin en önemli maddesi istihdamdır. Bu noktada en önemli sektör turizmdir. Ekonomik göstergelerdeki iyileşme ile güçlü hedeflere yürüyeceğiz. Bu durum turizm sektörüne de katkı sağlayacaktır. İstihdam teşvik paketi ile turizm sektörüne önemli bir paket sunuldu. Karşılıklı fedakarlıklarla çok fazla zarar görmeden süreci atlattık. İstihdamı geliştirmek turizmdeki istihdamı geliştirmek için güçlü planlarımız var. Bakanlık olarak konseptsiz bir çalışma içinde değiliz. Ulusal istihdam stratejimiz var ve turizm sektörü istihdam stratejimiz ve eylem planımız var. Turizm istihdam stratejimize sağlayacağımız teşviklerle ortak akılla oluşturacağımız politikalarla ulaşacağımıza inanıyoruz. Turizm Şurası’ndan çıkacak sonuçlar bizim de alınıma giren birçok husus var. Şura sonuçları ortaya çıktıktan sonra Turizm Bakanlığımızın alanına girecek konuları tekrar revize edebiliriz. 2018 yılında istihdamda yüzde 5’lik bir artı hedefleniyor ama yapacağımız çalışmalarla bunu artırmak istiyoruz. Yabancı iş gücü konusunda talepler vardı. Bu kotaları 5 olan sayısını 10 Türk vatandaşı çalıştırıldığı zaman sınırsız yabancı çalıştırılması konusunda esnettik. 2018 yılında yapacağımız çalışmaları bir yol haritası çerçevesinde harekete geçireceğiz. Önümüzdeki dönemde sektörün hizmet kalitesini artırmak için nitelik ve becerilerde dolanılması için çalışmalar uygulamaya koyacağız. Turizmdeki istihdamı yüzde 50 oranında artırma hedefimiz var. Bu hedefler kapsamında etkili istihdam teşviklerinin devreye sokulması için çalışma yapıyoruz. Teşvik uygulamasında farklı modeller üzerinde çalışmalar yapıyoruz. Turizm otelcilik mezunu olan kişilerin mesleki yeterlilikler oluşturuluyor. AB normlarında olan bir düzeyde. Bu çalışma kapsamında mesleki yeterli belgesi yerine geçecek bir uygulama üzerinde duruyoruz. Alınan diploma da yeterlilik belgesi olmasını sağlayacağız. Kayıp dışı istihdam konusunda ve ücretlerin eksik ödenmesi üzerinde çalışmalarımız sürüyor. Turizm sektörünü, yeni istihdamın oluşması açısından en fazla aşama kaydedeceğimiz iş kolu olarak görüyoruz.” 28 /

Süleyman Soylu: “Dünyanın en pahalı arazisinde oturuyoruz” “Ülkemizin geleceği açısından çok önemli bir toplantıyı tertip eden bakanlığımıza teşekkürlerimizi sunuyoruz. Dünyanın en pahalı arazisinde oturuyoruz. Elbette ki bu araziye müdahil olmak isteyenler olacaktır. Türkiye üzerindeki bu iddialar hep devam edecek. 2016 15 Temmuz sonrasındaki süreci beraber geçirdik ve iyi yönettik. Turist sayılarındaki artış ortada. Mardin ve Van’daki turist sayılarındaki artışa bakın. Keza Diyarbakır’da da turist sayısı arttı. Bakın, Antalya, İstanbul ve Muğla’dan bahsetmiyorum. Bizim bu ülkeyi yöneten insanlar olarak morale ihtiyacımız var. Üzüldüğümüz nokta şurası: TÜSİAD başkanı ‘Olağanüstü halin kaldırılması lazım’ dedi. Mesele reel olmaktır. Ben turizmci adama ahkam kesemem. Ben siyasetçiyim. Olağanüstü halde hangimizin hayatı etkilendi.

Bir takım mücadeleler veriyoruz. Devletin arazisini başkalarına satanlar var. Trabzon, Giresun, Gümüşhane ve Artvin’de tespitler yaptık. 2470 adet kaçak yayla evi yapılmış. Bunları yıkalım diyoruz ve sivil toplumdan destek görmüyoruz. Bunun yapılmaması üzerine değerlendirmeler ortaya konuyor. Türkiye ucuz bir memleket değil. Türkiye dünyanın en pahalı arazisidir. Ne olursunuz malınızı ucuza vermeyin. Türkiye ucuz bir ülke değildir. Tedbir alırken bu tedbirleri hep birlikte alalım. Birçok terörle mücadele ortaya koyarak son 40 yılın PKK karşısındaki en önemli süreci içindeyiz. Bu hükümetimizin son 15 yılda ortaya koyduğu kararlığın neticesidir. Biz üstünlüklerimizi iyi yönetmeliyiz. Bu fırsatı yarına taşımalıyız. Tarihi bir dönem içindeyiz. Hepimize sorumluluk düşüyor ve hepimiz daha fazla çalışacağız.”



HABER

13 komisyon 3 gün boyunca turizmi masaya yatırdı

3. Turizm Şûrası için oluşturulan 13 komisyon Ankara Sheraton Hotel’de 3 gün boyunca Türkiye turizminin sorunlarını masaya yatırdı. Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, komisyonları ziyaret ederek komisyon üyelerine teşekkür etti.

D

ünya genelinde turizm sektörünün talep ve ihtiyaçlarının farklılaşması yanında siyasal, sosyal, ekonomik, kültürel ve teknolojik alanlardaki baş döndürücü gelişmeler yenilenmeyi zorunlu kılıyor. Bu değişimi yakalamak için Kültür ve Turizm Bakanlığınca turizm sektörünün mevcut durumunun değerlendirilmesi ve geleceğe yönelik ulusal bir turizm politikasının oluşturulabilmesi hedefiyle 3. Turizm Şûrası’nın düzenlenmesine karar verildi. 1. Turizm Şûrası 1. Turizm Şûrası, 20-22 Ekim 1998 tarihlerinde Ankara’da, “ulusal ekonominin önemli bir dalı durumuna gelen Türk turizminin yapısının yurtta ve dünyada değişen ve gelişen olaylar ışığında daha ileriye götürülmesi için gerekli önlemleri saptamak ve turizm politikası ile ilgili görüşleri belirlemek” amacıyla toplanmıştır. 1. Turizm Şûrası’nda kamu, özel sektör, öğretim kurumları, sivil toplum örgütleri ve basın kuruluşlarının katılımıyla 8 alt komisyon halinde çalışmalar yürütülmüştür. Şûranın Sonuç Bildirisinde, 21. yüzyılda ülkemizin turizm hedeflerini gerçekleştirmede büyük yararlar sağlayacak ve gelecekteki çalışmalara ışık tutacak önemli görüş ve öneriler yer almıştır. 30 /

2. Turizm Şûrası 2. Turizm Şûrası ise 12-14 Nisan 2002 tarihlerinde yine Ankara’da turizm sektörüne ivme kazandırmak ve yeni bir atılım dönemi başlatmak amacıyla toplanmıştır. 2. Turizm Şûrası çerçevesinde 450 komisyon üyesi 9 komisyonda 3 gün boyunca çalışmıştır. Turizm sektöründe 2000’li yılların ilk yıllarında izlenmesi gereken politikalar ve atılması gereken adımlar konusunda gerçekçi ve uygulanabilir konuların belirlenmesi, tartışılması ve karara bağlanması bakımından önemli kararlar alınmış; “Geleceğimiz Türkiye” sloganıyla turizmde yeni bir atılım dönemi başlatılması amaçlanmıştır. 3. Turizm Şûrası 2002 yılından günümüze kadar olan süreçte yaşanan küresel, bölgesel ve yerel gelişmeler; ülkemiz turizm sektöründe yeni açılımları, yeni vizyonları, kalıcı ve sürdürülebilir politikaların belirlenmesini, yeni bir gelecek anlayışını elzem hale getirmiştir. Bu amaçla, kamu kurum ve kuruluşları, turizm meslek örgütleri, sivil toplum kuruluşları, turizm sektörü ve akademik camianın katılımı ile güncel görüş ve önerilerin paylaşılacağı yeni bir şûra düzenlenmesi iradesi ortaya çıkmıştır. 3. Turizm Şûrası da bu doğrultuda, ülkemiz turizmi açısından tarihî adımlara öncülük etmesi beklentisiyle 01-03 Kasım 2017 tarihleri arasında düzenlendi.



HABER

32 /



HABER 13 komisyon oluşturuldu Çevreye duyarlı, dünya gerçekleri ile uyumlu, turizm sektörünün taleplerini cevaplandırabilecek sürdürülebilir turizm politikalarının tartışılması ile turizm sektöründeki yeni eğilimleri de yakalayarak geleceğe yönelik izlenecek politikaların değerlendirilebilmesi gayesiyle düzenlenen 3. Turizm Şûrası kapsamında Turizm Politikaları, Turizmde Örgütlenme ve Destinasyon Yönetimi, Turizmde Ürün Çeşitliliği ve Sürdürülebilirlik, Çevre-Planlama-Altyapı, Yatırım-Teşvik-Finansman, Konaklama Sektörü, Seyahat Acentacılığı ve Ulaşım, Tanıtma ve Pazarlama, Dijital Turizm ve İnovasyon, Turizm Eğitimi, İstihdamı ve Turist Rehberliği, Yerel Yönetimler ve Turizm, İç Turizm, Gastronomi Turizmi komisyonları oluşturuldu. Şura çerçevesinde; 1. Turizm Sektörü, Kamu ve Akademik Camiadan oluşan 1500 kişilik havuzdan 13 Komisyon için 333 üye seçimi yapıldı. 2. 8 Sekretarya Üyesi tarafından 1400 saatlik sekretarya çalışması gerçekleştirildi. 3. Komisyonlarda görev alan 28 Raportör tarafından toplam 150 sayfa Çalışma Raporu hazırlandı. 4. Üyelerce 750 sayfa öneri metni hazırlandı. 5. 4 İlde (Ankara, İstanbul, Antalya, Gaziantep) 16 Hazırlık Toplantısı gerçekleştirildi. 6. Şûra Bilim Kurulunda 31 Üye, 10 Editör görev aldı. Türk turizmine yol gösterecek Diğer taraftan Turizm Şûrası kapsamında Tebliğ Çağrısına çıkılmış ve kısa zamanda 167 tebliğ Şura Bilim Kuruluna iletildi. Uygun bulunan 109 tebliğ kitap haline getirilerek basımı gerçekleştirildi. Ön toplantılarda yapılan görüşmeler neticesinde, üyeler tarafından komisyon konuları çerçevesinde oluşturulan özet metinlerin, Şûra esnasındaki müzakerelere yol göstermesi beklenmektedir.

34 /



WTM / Ayşegül YÜCEDAĞ

Turizmcilerimiz Londra WTM’den umutlu döndü

2018 yılı için en önemli fuarların ilki İngiltere’nin başkenti Londra’da gerçekleştirildi. 3 gün süren ve Türkiye’den turizmcilerin büyük ilgi gösterdiği fuarda Türkiye stantları büyük ilgi gördü.

36 /


İ

ngiltere’nin başkenti Londra’da 38. kez kapılarını açan World Travel Market’te (WTM) olumlu sinyaller alan turizmcilerimizin beklentileri büyüdü. Önemli ipuçları yakaladılar 2018 sezonu için umutlu bir beklenti içine giren turizmcilerimiz bu beklentilerine karşılık bulmak için WTM’deki yerini aldı. Başta Ege Bölgesi’ndeki turizmcilerimiz olmak üzere Türkiye’nin farklı noktalarından Londra’ya gelen Türk turizmciler, 2018 yılı için önemli ipuçları elde etti. Avrupa’nın nabzını tuttular 2015 ve 2016 yıllarındaki fuarlardan istedikleri ipuçlarını alamayan turizmcilerimiz, 2018 sezonu için önemli beklentiler içinde geldikleri fuardan büyük bir moral buldu. Özellikle İngiltere pazarında artış bekleyen turizmcilerimiz, fuar boyunca Avrupa pazarının da nabzını tuttu. Turizmciler umutlandı Türkiye’nin 783 metrekarelik stant ile temsil edildiği WTM’de standa olan ilgi dikkat çekti. Bu yoğunluk İngiltere pazarı için umutlu olan turizmcileri daha da umutlandırdı.

Bakan Kurtulmuş yalnız bırakmadı Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş ve bakanlık bürokratları da turizmcilerimizi İngiltere’de yalnız bırakmadı. Türkiye standını gezen ve turizmcilerle görüşüp fotoğraf çektiren Bakan Kurtulmuş, fuar çerçevesinde bir de basın toplantısı düzenledi.

“Türkiye turizmi rahat bir döneme girecek” Yabancı düşmanlığının başlı başına Avrupa siyasetinin en önemli handikaplarından biri olduğunu söyleyen Kurtulmuş, “Türkiye’nin gidilirse tehlikeli olabileceğini ifade eden siyasetçiler bile oldu. Ama bu sene baktığımız zaman ilk 9 ayda Türkiye’ye gelen Alman turistlerin sayısı 3 milyona yaklaştı. Evet, rakam bir önceki yıla göre düşmüş ama bu şunu gösteriyor. Bu kadar çok söyleme rağmen Alman vatandaşları, Alman dostlarımız Türkiye’ye gelerek ziyaret ediyor. Çünkü Türkiye’nin zenginliğini, güzelliğini, misafirperverliğini, turizmdeki kaliteyi daha evvel görmüşler. Dolayısıyla turizm kendi diliyle hareket ediyor ve Avrupalı turistler Türkiye’ye gelmeye devam ediyor. Bu süreç devam edecek. Avrupa’daki seçimlerin ayrıca sona ermesi bu sıkıntılı diye bir şekilde rafa kaldırılması bakımından önümüzü rahatlatacaktır. Önümüzdeki dönemlerde bu artan ırkçı söylemlerin etkisinde kalan siyaset turizm alanını etkileyen bir dil kullanmaya muktedir olmayacaktır diye düşünüyorum ve Türkiye turizmi rahat bir döneme girecektir” ifadelerini kullandı.

Yabancı düşmanlığı… Londra’daki Excel Fuar Merkezi’nde düzenlenen fuarda Türkiye ve KKTC’nin stantlarını gezen Kurtulmuş, yaptığı basın açıklamasında batı dünyasındaki yabancı düşmanlığına değindi. Kurtulmuş, “Özellikle Avrupa kıtasında ama genel olarak batı dünyasında yabancı düşmanlığını, özelde İslam düşmanlığı ve bunun çok somuta indirgenmiş bir hali olarak Türkiye karşıtlığını görüyoruz. Bu son yıllarda artan bir trend haline geldi. Ve bu öyle kendiliğinden ortaya çıkan bir şey de değil. Bazı çevrelerin bazı siyaset merkezlerinin bütün bu düşmanlıkları bilinçli olarak artırmaya çalıştıklarını görüyoruz. Özellikle son yıllarda Avrupa’da siyasette seçimlerin de gündeme gelmesi dolayısıyla tabiri caizse Türkiye düşmanlığı, yabancı düşmanlığı pirim yapar bir hal almaya başladı” diye konuştu. /37


WTM

38 /



WTM

Bülent Bülbüloğlu: “Eski günleri özlemiştik. Bizi İngiltere’de iyi bir sezon bekliyor” Güney Ege Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (GETOB) Başkanı ve TÜROFED Başkan Yardımcısı Bülent Bülbüloğlu, İngiltere pazarındaki gelişmeleri ve Londra’daki WTM fuarını değerlendirdi. Bülbüloğlu, “İngilizlerin seyahat alma alışkanlıklarında Mayıs ayında başlayan Ocak ve Şubat ayında pick yapan bir satın alma pozisyonu var. Bu pozisyon içinde Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül ve Ekim’deki satın almalar 2013-2014 seviyelerine yaklaşmış durumda. Bu da memnuniyet verici bir durum. Bilindiği üzere 2 senedir İngiltere’de çok kan kaybetmemize rağmen çok da siyasi olarak gündem bulmadık. Dolayısı ile bu artış içindeki sebeplerden biri de buydu. Diğeri ise Euro-Pound paritesi. Biliyorsunuz İngiltere’de pound - sterlin kontratı yapan tek ülke biziz. Üçüncüsü ise rakip destinasyonların doluluklarının en yüksek seviyeye çıkması ile fiyatları da yukarıya çıktı. Bunlar bize dönüşü hızlandırdı. Fuarda Türkiye’ye ilgi yüksekti. Eski günleri özlemiştik. Acentacıların bizleri beklediği ve bizlerden kontenjan istediğini görüyoruz ve bu da bizim açımızdan memnuniyet verici bir durum” diye konuştu.

Kaan Kavaloğlu: “2018’de Antalya’ya 450 bin İngiliz gelecek” AKTOB Başkan Yardımcısı ve Limak Holding Turizm Grup Başkanı Kaan Kaşif Kavaloğlu, Avrupa pazarındaki gelişmeleri değerlendirdi. Avrupa’da Türkiye’ye yönelik pozitif gelişmeler olduğunu kaydeden Kavaloğlu, “Ben, ‘2018 yılı iyi bir sezon olacak’ derken gereksiz bir optimizm içine girerek söylemedim bunu. 2018 neden iyi geçecek anlatayım: Almanya’dan ilk gelen rakamlar yine çok olumlu değil. Ama Almanya, aralık ayı ile artı ivmeye geçecek, Belçika çok kötü değil, Hollanda da bu seneden daha iyi olacak. Gelelim İngiltere’ye. Ben Antalya için 1 milyon İngiliz hayal değil diyorum. 3 sene içinde İngilizlerin 1 milyona ulaşması bütün sistemi otelcinin lehine dengeleyecek. 1 milyon İngiliz Antalya’ya gelince Rusya, Almanya, Benelüx ve İskandinavya’dan gelecek turist sayısı belli bir dengeye oturacak. 2018 yılında Antalya’ya 450 bin civarında İngiliz turist, gelecek. İngilizler için pound-euro paritesi ve erken rezervasyondaki uygun fiyatlardan dolayı en uygun destinasyon Antalya ve Türkiye’dir. Ege Bölgesi ve Antalya, İngiltere pazarında artıya geçecekler” dedi.

Zafer Alkaya: “Avrupa’daki kaybı İngiltere pazarı telafi edemez” AKTOB Yönetim Kurulu Üyesi ve Cornelia Diamond Genel Müdürü ve Zafer Alkaya, İngiltere pazarının 2018 yılında artışlar kaydedeceğini belirterek, “İngiltere’den daha fazla golf turisti almamız gerekiyor” dedi. WTM Londra’da İngiliz pazarındaki umutlarının daha da arttığını söyleyen Zafer Alkaya, “İngiltere pazarındaki verilerde artışlar var. İngiltere pazarının 2018’de artış kaydederek devam edeceğini söyleyebiliriz. Ancak buradaki en önemli konu, turizmi 12 aya yayabilme anlamında golf turizmidir. Golf turizmi olarak hedef kitlemiz tamamen İngilizler olmaya başladı. Almanya başta olmak üzere diğer Avrupa ülkelerinden istediğimiz golf turistini alamıyoruz. Hala o sıkıntıyı aşamadık” dedi. Avrupa pazarındaki golf turisti kaybının İngiltere pazarı ile telafi edilemeyeceğini belirten Alkaya, “İngiliz pazarından golf turisti geliyor ve veriler de iyi ama Avrupa genelindeki kayıplarımızı telafi etmek için İngiltere tek başına yeterli gelmiyor. İngiltere’den daha fazla golf turisti almamız gerekiyor. Daha fazla İngiliz golfçüyü Antalya’ya getirmek zorundayız. Bu noktada Turizm Bakanlığı ve sektör temsilcilerine önemli görevler düşüyor” diye konuştu.

40 /



WTM

Erol Akın: “İngiltere ve Almanya’da ilk veriler olumlu” Papillon Hotels Turizm Koordinatörü Erol Akın, 2018 yılı için Avrupa pazarının Türkiye’ye ilgisini değerlendirdi. İngiltere-Londra’daki World Travel Market ve Thomas Cook’un Almanya-Frankfurt’ta düzenlediği organizasyon çerçevesinde Avrupa pazarının 2018 yılı için Türkiye’ye ilgisinin olumlu olduğunu söyleyen Erol Akın, “Londra ve Frankfurt’taki ilk feedback’ler olumlu. Ama bunun ne kadarı realize olur tam olarak bilemiyoruz” dedi. İngiltere’deki WTM ve Almanya’daki Thomas Cook organizasyonunda Türkiye’ye ilginin arttığını söyleyen Erol Akın, “Almanya’da olumlu bir hava var. İngiltere’de yaptığımız görüşmelerde de tur operatörleri kapasitelerini yüzde 100 arttırdıklarını söylüyorlar. Bu gelişmeler Avrupa pazarı için bize moral veriyor. Bunun devamı gelir mi onda biraz kuşkularımız var. İlk verilere göre 2018 yılı 2017’den daha iyi olacak” şeklinde konuştu.

Dede Akkaş: “Avrupa pazarında umut ışığı gördük” Regnum Carya Golf & Spa Satış ve Pazarlama Direktörü Dede Akkaş, WTM Londra’da 2018 yılı için Avrupa pazarını değerlendirdi. Avrupa pazarında son üç yılı göre 2018 için umut ışığı gördüklerini söyleyen Dede Akkaş, “Avrupa pazarından 2018 yılı için umutluyuz. WTM’ye Thomas Cook’un Frankfurt’taki katalog tanıtımına katıldıktan sonra geldim. Bu tanıtım etkinliğinde son üç yıla göre göze çarpan bir ilgi ile karşılaştık. Bu da bizi özellikle Almanya pazarında umutlandırdı” dedi. Almanya’da seçimlerin bittiğini ve daha sakin bir ortamın bulunduğunu ifade eden deneyimli turizmci, “Bunun yanında insanlar, Türkiye dışında tercih ettikleri destinasyonlardan mutsuz döndü ve Türkiye’deki tatil ortamını aradılar. Bu da bizim için her zaman avantaj oldu” şeklinde konuştu. Son olarak İngiltere, Belçika ve Hollanda pazarlarındaki beklentilerini açıklayan Dede Akkaş, “Belçika yine 2018 yılında artışta olacak, orası da daha olumlu ve Türkiye’ye pozitif bakıyor. Hollanda’da da aynı şekilde. Türk oyuncular sayesinde Hollanda’da da artış olacaktır” diye konuştu.

Cengiz Şayır: “2018’de Avrupa pazarı yüzde 20 büyüyecek” Maxx Royal Satış Pazarlama Koordinatörü Cengiz Şayır, Avrupa pazarının 2018 yılında büyüyeceğini belirterek, “2018 yılsonu itibari ile Avrupa pazarındaki büyüme yüzde 20 oranında olacaktır diye düşünüyorum” dedi. Özellikle İngiltere’de ciddi artışların söz konusu olduğunu belirten Şayır, “İngiltere’de ciddi bir artış var. Şu an içinde bulunduğumuz dönemde geçen seneye göre yüzde yüz artış var. Sezon sonuna kadar bu pazarı yüzde 30 civarında bir artış ile kapatırız diye düşünüyorum. Avrupa geneline bakacak olursak; 2018’de yüzde 20 artış yakalarız. Avrupa’daki bu olumlu gelişme 2017 yılında müthiş bir geri dönüş yapan Rusya pazarında da devam ediyor” şeklinde konuştu. İngiltere ve Avrupa pazarında üst segment misafirlere odaklanan Maxx Royal’e ilginin arttığını belirten Cengiz Şayır açıklamalarına şöyle devam etti: “İngiltere, pazarında Maxx Royal ile birlikte üst segment oturmaya başladı. Türkiye’deki oteller İngiltere pazarında üst segment misafirlere hizmet verebiliyor. Last minute satış yapılan bu segmentte biz geçen senenin rakamlarını tutturduk. Sezonun gidişatına göre de artıya geçeriz.”

42 /


/43


WTM

Tolga Kilit: “2018 için Avrupa’daki pax sayımız artacak” Bünyesinde Crystal Hotels, Amara World Hotels , Nirvana Lagoons Villmas Suites&SPA gibi markaları bulunduran Kilit Hospitality Group’un (KHG) Yönetim Kurulu Üyesi Tolga Kilit, Avrupa pazarındaki gelişmeleri değerlendirdi. Geçtiğimiz günlerde katıldıkları WTM fuarını ve İngiltere pazarını değerlendiren Tolga Kilit, “İngiltere pazarında 2016 sonrasında ciddi bir sıçrama söz konusu. İngiltere’nin Brexit’e geçmesi ve ardından Türkiye’ye yakın duruşu bize katkı sağladı. Grup olarak bu pazarda geçtiğimiz yıla göre yüzde 30’a yakın bir büyüme yakaladık. Bu artış devam ederse 2015’i de yakalayacağız” dedi. Türkiye’yi 2018’de iyi bir sezonun beklediğini belirten Kilit, açıklamalarına şöyle devam etti: “TUI ve REWE, Almanya ile alakalı olarak kapasite arttırmaları gerektiğini dile getirmişlerdi. Bu büyük gruplar bu pazarda kapasite artırıp Türkiye’ye yönelik turist sayılarını artıracak. Bu da 2018’de 2017’ye göre Avrupa’dan ciddi bir pax alacağız anlamına geliyor. Rusya’dan da iyi sinyaller geliyor. Avrupa pazarı da yüzde 20 büyürse ben umut ediyorum ki hem sezonumuz uzar hem de otellerimiz daha rahat hareket eder. Bu gelişmelerle birlikte şu an en büyük problemlerimizden biri olan fiyatların düşmesinin de önüne geçebiliriz.”

Şahin Senai: “Thomas Cook, TUI ve Jet2 ile Türkiye yükselişte” Gloria Hotels & Resort Satış ve Pazarlama Koordinatörü Şahin Senai, İngiltere’nin Türkiye için üçüncü ana pazar haline gelmeye başladığını söyledi. İngiltere pazarındaki gelişmeleri yakından takip eden ve World Travel Market ile (WTM) Türkiye’ye olan ilgiyi bizzat yaşayan Gloria Hotels & Resort Satış ve Pazarlama Koordinatörü Şahin Senai, İngiltere’nin Türkiye için üçüncü ana pazar haline gelmeye başladığını söyledi. İngiltere ve Avrupa pazarındaki gelişmeleri Tourism Today’e değerlendiren Şahin Senai, “2018 yılını Avrupa’da tekrar toparlanma yılı olarak görüyoruz. Avrupa’dan kastımız ağırlıkla Almanya olsa bile orada durum şu an için stabil ilerliyor. Ama İngiltere pazarı, uzun süredir konuştuğumuz üzere toparlanarak üçüncü ve belirleyici pazar haline gelmeye başladı. İngiltere’deki önemli tur operatörleri Thomas Cook, TUI özellikle Jet2’nun yaptığı atak ile Türkiye’ye yönelik sayıların ciddi anlamda arttığını görüyoruz. Bu artış Türkiye açısından çok olumlu bir durum” dedi. “Almanya, Hollanda ve Belçika pazarlarını konuşmak için daha çok erken” diyen Senai açıklamalarına şöyle devam etti: “Ama şunu söyleyebiliriz; bu pazarlarda en azından geri gidiş yok. Oradaki tanıtım ve pazarlama faaliyetlerimize ağırlık veriyoruz. Mevcut Türkiye algısı ile ilgili olumsuza doğru ilerleyen bir durum yok. Şu an küçük bir durgunluk var ama tahmin ediyorum yılbaşı sonrasında olumlu bir grafik çizmeye başlayacaktır.”

Kerem Özyurt: “Uçak sayısı ile 2018’de İngiliz turist sayısı da artacak” Bodrum’da faaliyet gösteren Paloma Group’un Genel Müdürü Kerem Özyurt, İngiltere’nin Bodrum’u bilen bir destinasyon olduğunu belirterek, “İngiltere pazarında iki kat artış yakalayacağız” dedi. İngiltere’nin Bodrum’un en önemli pazarları arasında yer aldığını hatırlatan Kerem Özyurt, “İngiltere pazarındaki gelişmeler Bodrum adına sevindirici. Bilindiği üzere İngiltere pazarı bizim için çok önemli. İngiltere pazarından Türkiye’ye uçak sayısının artacak olması turist sayısını da iki kat artıracaktır” dedi. İngiltere’nin Brexit ile AB’den ayrılmasının Pount-Euro paritesine etki ettiğini söyleyen Özyurt, “Pound, Euro karşısında değer kaybederken TL karşısında değerini korudu. İngiltere pazarında Pound ile satış yaptığımız için bu durum İngilizlerin Türkiye’ye olumlu bakmasına neden oldu. WTM fuarındaki ilgiyi de birebir gördük. İngiltere pazarında iyi bir sezon bizi bekliyor” diye konuştu.

44 /



WTM

Murat Özen, “İngiltere’de yüzde 40 artışlar göreceğiz” Türkiye’nin İngiltere pazarındaki son durumunu değerlendiren Thomas Cook İngiltere Kontrat Müdürü Murat Özen, “2018 için şu an İngiltere pazarında görüntü çok iyi” dedi. Diğer ülkelerdeki parite sıkıntılarının Türkiye satışlarını oldukça olumlu etkilediğini söyleyen Murat Özen, “Şu an büyük artışlar söz konusu ama sezon sonunda bu pazarda final olarak yüzde 40-45 gibi artışlar göreceğiz” dedi. Türkiye’nin İngiltere pazarındaki avantajlarına değinen Özen, “İngiliz turistler, Türkiye’den aldıkları her şey dahil fiyatına rakip ülkelerde oda-kahvaltı olarak alınca zaten hizmet olarak eksik kalıyorlar. İngiltere pazarında fiyatın yanında Türkiye’deki hizmet kalitesi de satışlara olumlu yansıyor. Türkiye’deki hizmet kalitesinde düşüş olmadığı sürece İngiltere pazarında her şey yolunda ilerleyecektir” diye konuştu.

Samuray Önen: “Tur operatörleri satışlarını ikiye katladı” Turizmcilerimiz geçtiğimiz günlerde İngiltere’nin Londra kentinde gerçekleştirilen World Travel Market’ten (WTM) büyük bir moralle döndü. Tur operatörleri Türkiye kontenjanlarını artırırken erken rezervasyon satışlarının ise iki misli arttığı ifade ediliyor. Londra’da gerçekleştirilen WTM, Türkiye açısından sevindirici haberler verdi. İngiltere’ye çıkarma yapan turizmcilerimiz aldıkları haberlerle moral bulurken, çalışmalarına da buna göre yön verecekler. Turizmcilerin WTM’den edindikleri bilgiye göre Türkiye, İngiltere’den ciddi sayıda turist ağırlayacak. Fuara katılan Barut Hotels Satış Pazarlama Direktörü Samuray Önen de gelişmelerin sevindirici olduğunu belirterek, İngiltere pazarında pozitif bir görünüm olduğunu söyledi. Önen: “İngiltere pazarı, 2018 yılında artıda görünüyor. Duyduğumuz son rakamlar gayet iyi. Yaptığımız görüşmelerden edindiğimiz bilgilere göre bazı tur operatörleri 2017 için yapılan erken rezervasyon dönemi rakamlarının iki misli satış yaptı. Bu da mutluluk verici. Bilindiği üzere son iki yıldır Avrupa pazarında bir düşüş vardı. İngiltere pazarının olumlu yönde olması ileriye dönük olarak da Avrupa pazarında umut veriyor” dedi.

Seda Gezgüç: “İnanılmaz bir Türkiye talebi var” Paloma Hotels Satış ve Pazarlama Direktörü Seda Gezgüç, Türkiye’nin turist ağırladığı pazarlar için öngörülerini açıkladı. Geçtiğimiz günlerde WTM’ye katılan ve bu fuardaki Türkiye ilgisinin ise bir hayli yüksek olduğunu belirten Seda Gezgüç, “İngiltere pazarında 2018’de artış öngörüyoruz. Aldığımız rakamlara göre yüzde 40 civarında bir artış var. Bu artışın yılsonuna kadar daha da artacağı öngörülüyor. İnanılmaz bir talep var. Fuarda da iyi bir ilgi ve kalabalık vardı” dedi. Türkiye’nin diğer pazarlarını da değerlendiren Gezgüç, “2018 yılında Rusya pazarları iyi olacak. İngiltere de öyle görünüyor. Ukrayna pazarında artış olacak. Ortadoğu pazarı aynı hızla devam edecek. İç pazar ise Avrupa ve İngiltere pazarının gücü ile birlikte kapasiteler otel kapasiteleri ile doğru orantılı olarak belirlenecek. Almanya için ise tahminim iyi yönde. Veri olarak Almanya pazarını konuşmak için çok erken. Geçtiğimiz günlerde Almanya’daydık ve aldığımız verilerde ufak tefek artış vardı ve planlamalar da artış yönünde. Fakat pazarda hareket biraz zayıf.” diye konuştu.

46 /


/47


WTM

Tuncay Özbakır: “İngiltere’deki gelişmeler Türkiye için olumlu” 2018 yılı için Avrupa pazarının nabzını tutan Turquoise Hotel Genel Müdürü Tuncay Özbakır, İngiltere, Belçika ve Hollanda’daki gelişmelerin Türkiye ve Antalya turizmi için olumlu olduğunu söyledi. Son bir ay içinde Londra ve Paris’teki iki etkinliğe katılan Turquoise Hotel Genel Müdürü Tuncay Özbakır, Avrupa pazarında aldığı ipuçlarını Tourism Today’e açıkladı. Avrupa pazarındaki görüşme ve gözlemlerine göre 2018 için olumlu sinyaller aldıklarını söyleyen Özbakır, “İzlenimlerim gayet olumlu. Önümüzdeki sene Antalya’ya daha fazla İngiliz turist gelecek” dedi. WTM’deki Türkiye ilgisini birebir bir gözlemlediğini ve bu ilgi ile turizmcilerin iyi bir moral yakaladığını söyleyen Tuncay Özbakır, “İngiltere’de her şey yolunda ilerliyor. Umarız bu ilgi bir aksilik olmaz va devam eder. İngiltere dışındaki pazarlardan da olumlu sinyaller alıyoruz. Hollanda ve Belçika pazarlarındaki gelişmeler de bizi sevindiriyor. Net bir şey söylemeyeceğim ama Avrupa pazarı bu sene geçen seneden daha iyi geçecek” diye konuştu.

Volkan Şimşek: “Tur operatörleri İspanya ve Yunanistan’dan omuz silkti” Bünyesinde TUI Magic life Masmavi, TUI Magic life Jacaranda ve Schloss Hotel Lüdersburg Golf and Spa Resort’ü bulunduran Jacaranda Hotels’in CEO’su Volkan Şimşek, Türkiye turizm sektörünün 2018 yılında nefes alacağını söyledi. Şimşek, Türkiye’nin vazgeçilmez bir turizm destinasyonu olduğunu ve tur operatörlerinin Türkiye’nin eski gücüne kavuşmasını istediğini söyledi. 2016-17 yıllarının çok zorlu geçtiğini belirten Şimşek, “Rusya ve Avrupa pazarlarında bazı nedenlerden dolayı boşluklar yaşandı. Bu nedenle yıpranan ve ciddi gelir kaybına uğrayan turizm sektörünün 2018 yılında nefes alacağını düşünüyorum. WTM’de Türkiye’ye olan ilgi ve rezervasyon artışını görmek, bana ileriye umutla bakmam gerektiği söylüyor. Almanya’da da Ekim sonunda rezervasyon akışları başladı ve bu rezervasyonların da pozitif yönde olduğunu görmek bizi 2018 için motive ediyor. Acentelerin hepsi İspanya ve Yunanistan’dan omuz silkiyor. Tur operatörleri Türkiye’nin eski durumuna gelmesini ve Yunanistan ve İspanya’ya gerekli dersi vermek istiyor” şeklinde konuştu.

Ufuk Gezgin: “Pound ile satış, Türkiye’yi cazip hale getiriyor” Ela Quality Genel Müdürü Ufuk Gezgin, Pound ile satış yapabilmesi nedeniyle Türkiye’nin İngiltere’de çok cezbedici olduğunu belirterek, “Türkiye bu pazarda 2018 yılında 400 bin pax’a ulaşacaktır” dedi. İngiltere’de Pound ile satış yapmasının Türkiye’ye avantaj sağladığını belirten Ufuk Gezgin, “Pound ile satış yapmamız, bu pazarda bizi cazip hale getiriyor. Rakip destinasyonlar İspanya, Portekiz ve Yunanistan, bu pazarda Euro ile satış yapıyor. Dolayısı ile İngilizlerin paraları bizde çok güçlü. Bunun avantajı ile Türkiye satışları 2015 verilerine çok yakın seyrediyor. 2017’de 300 bin paxı bulduğumuz İngiltere pazarından gelecek sene 400 bin pax alabiliriz” şeklinde konuştu. Tur operatörlerinin Türkiye için İngiltere’de kapasite artırdığına dikkat çeken Ufuk Gezgin, “İngiltere pazarında yeni oyuncu var: Jet2. TUI, hala kapasitelerini çok yüksek seviyelere taşımadı ancak Thomas Cook ve Jet2’nun katkısı ile Türkiye bu pazardan 400 bin pax üretebilir. Ayrıca satışların bölge gitmesi durumunda tur operatörlerinin Türkiye’ye ilave uçak koyma durumları da var” diye konuştu.

48 /



RESORT TURİZM KONGRESİ / Ebru ALTIN

7. Uluslararası Resort Turizm Kongresi

turizmin nabzını tuttu Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği’nin (AKTOB) düzenlediği ve yerli ve yabancı turizm otoritelerinin katılım gösterdiği 7. Uluslararası Resort Turizm Kongresi, Dünya ve Türkiye turizminin nabzını tuttu.

7

. Uluslararası Resort Turizm Kongresi, Trendy Lara Hotel’deki iç pazar forumu ve kokteyl ile başladı. Ertesi gün ise Concorde De Luxe Hotel’deki 7. Uluslararası Resort Turizm Kongresi, yerli ve yabancı turizmcileri bir araya getirdi. Bakan Kurtulmuş da katıldı Kültür ve Turizm Bakanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’un da katılım gösterdiği kongreye STK, otel yöneticileri, acente ve tur operatörlerinin temsilcileri yoğun bir katılım gösterdi. 7. Resort Turizm Kongresi’nin açılış konuşmalarını ise Kültür ve Turizm Bakanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, Antalya Valisi Münir Karaloğlu, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ve AKTOB Başkanı Dr. Erkan Yağcı yaptı.

50 /


Yatırımcılar desteklenmeli Turizm büyük bir ekonomik güçtür. 200 milyon insan turizmden ekmek yiyor. Bir o kadar insanın da gözü kulağı bu sektördedir. Türkiye turizmde örnek bir vakadır. Ulusal niteliği en yüksek sektördür. Turizm sektörü bugün 1 milyon 200 bin yatak kapasitesine ulaştı. Biz bunu kaybetmemeliyiz. Yatırımcının iştahını hiçbir zaman kaçırmamalıyız ve desteklemeliyiz. Konaklama sektörü turizmde en önemli noktadır. Bu noktada rakiplerimize göre avantajlıyız. Sektörün gelişebilmesi için en önemli dayanak da budur. 2016 ve 2017’de Antalya’da yerel yönetimler ve turizmciler çok iyi bir işbirliği yaptı. Bu noktada herkese çok teşekkür ederim.”

Umut verici gelişmeler Açılış konuşmalarında ilk olarak kürsüye AKTOB Başkanı Dr. Erkan Yağcı çıktı. 2017 yılı ile Türkiye turizminin büyüme trendine girdiğini söyleyen Yağcı; “Türkiye turizmi büyüme trendine başladı. 2017 yılı Türkiye’de büyüme yılı olması lazımdı ve bunu başardığımız için sektör olarak çok mutluyuz. Akdeniz’deki rakiplerimize bakarsak yüzde 7-10 arasında artış eğilimi gösterdi. Türkiye turizmi ise bu sene yüzde 28 büyüdü. Bunlar umut verici gelişmeler” dedi. Turizm Şûrası daha sık yapılmalı Yağcı açıklamalarına şöyle devam etti: “3. Turizm Şûrası’nda yapılan tespit ve analizlerin geleceğe ışık tutacağına eminiz. Sayın Bakanımıza ve bürokratlarına gösterdikleri çaba ve gayretler için teşekkürlerimi iletiyorum. 3. Turizm Şûrası nedeniyle alınan kararların uygulanması sektörün geleceği için önem arz etmektedir. Bu şûranın 5 yılda bir yapılması gerektiğini düşünüyorum.

Başkan Türel: “Antalya’yı geliştirmeye çalışıyoruz” Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ise yaptığı konuşmada Antalya’nın marka değerini daha fazla arttırılması için uğraştıklarını söyledi. Başkan Türel’in açıklamaları şöyle: “Zorlu geçen iki yılı birlik ve beraberlik içinde geride bıraktık. Bir destinasyonun 1 senede toparlanması büyük bir başarıdır. Rusya pazarını tamamen geri kazandık. İran, Ortadoğu ve İsrail pazarı güzel ilerliyor. Avrupa’da iyi ilerleyeceğini düşünüyoruz ve sektördeki arkadaşlar da bu noktada önemli gelişmeler olduğunu söylüyor. Geçen hafta Almanya’daydım. 2018 için Almanya ve Benelüx ile ilgili izlenimlerin çok olumlu olduğunu düşünüyorum. Hindistan gibi pazarlarda da daha fazla çalışmalıyız. Turizmde yolun başındayız. Antalya turizmini deniz turizminden ibaret bırakmayacağız.

Antalya’nın keşfedilmemiş birçok köşesi var. Halen üzerinde çalışmamız gereken hususlar var. Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak Antalya’yı yenilemeye ve geliştirmeye çalışıyoruz. Yapmış olduğumuz birçok proje ile Antalyamızın marka değerini yükseltmek için uğraşıyoruz.” Vali Karaloğlu: “Yeni trendler oluşturmalıyız” Antalya Valisi Münir Karaloğlu da turizmde yeni trendler oluşturulması gerektiğini dile getirdi. Karaloğlu: “Kültür ve Turizm Bakanlığımızın önderliğinde yerel otorite olarak bizler sektör temsilcilerimiz ve sektörün hepsi bu süreçten çıkmak için dersimizi iyi çalıştık ve bir destinasyonda yaşanabilmiş en büyük sıçramayı yakaladık. Geçen sene ile bu sene arasında a yüzde 60 fark var. Bunu başaran turizm sektörümüze teşekkür ediyoruz. 2018-19 yılları da bugüne kadar en iyi sezonlar olacak gibi görünüyor. Bunu yine sektörle başaracağız. Dünyada bir dijital devrim yaşanıyor ve bu bütün sektörleri derinden etkiliyor. Bu dijital çağda turizm sektörü ile ilgili yeni bakışlar ve trendler ne olmalı ona bakmalıyız. Gelecekte turizm nasıl şekillenmeli bunu teknoloji ile beraber büyüyen neslin turizmden beklentisi ne olacak. Mutlaka yeni trendler oluşturmak zorundayız. Siz turizmciler bunu bize söyleyecek ve biz de bundan ders çıkaracağız. Geleceğin turizmine bugünden hazırlanmamız lazım. 2027, 2037’deki trendlerden bahsediyorum. Mutlaka bunu konuşmamız ve sektörümüzü yeniden organize etmemiz lazım. Bu kongre bu noktada büyük önem taşıyor” diye konuştu.

“Önemli fedakarlıklarda bulunduk” Turizmde önemli değişimler yaşanmaktadır. 2016 yılında yaşadıklarımızı iyi analiz edersek 2017’de sağladığımız toparlanma fırsatlara dönüşebilir. Kriz sürecinde önemli fedakarlıklarda bulunduk. Hayatta kalabilmek için bu gerekliydi. Rekabet avantajımız olan hizmetimizdeki zenginlik içinde bazı gerçekler var. Bunları da konuşmamız gerekiyor. Kriz döneminde artan maliyetler herkesi zorladı.

/51


RESORT TURİZM KONGRESİ

Bakan Kurtulmuş

“Turizmden daha fazla pay almalıyız” AKTOB düzenlediği 7. Resort Turizm Kongresi’nin açılışında konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, turizmcilere önemli mesajlar verdi. Bakan Kurtulmuş, “Türkiye’nin turizmden daha fazla pay alması gerekiyor” dedi.

T

urizm sektörünün dünya ekonomisine büyük bir katkı sağladığını söyleyen Bakan Numan Kurtulmuş, “Çok büyük bir sektörden bahsediyoruz. Sektörün ekonomiye katkısı çok çok önemli. Dünyadaki diğer sektörlerle kıyaslandığı zaman turizm sektörünün ekonomiye katkısının artacağını görüyoruz” dedi. 26 milyar dolara ulaşılacak Dev turizm pastasından daha fazla pay alınması gerektiğini belirten Bakan Kurtulmuş, “Bunun için de her şeye sahibiz. Türkiye’nin en büyük gücü doğası tabiatı, 10 bin yıllık tarihi geçmişi, bu büyük coğrafyada barındırdığı medeniyetlerle Türkiye çok önemli bir ülkedir ve turizmden çok daha fazla pay alabilecek bir ülkedir. Türkiye birçok ülkeye yakınlığı ile de önemli bir noktada. 2017 yılının verdiği sinyaller var. İlk 10 ayda 29. milyon turist ağırladık. Yüzde 28’lik bir gelişme yaşıyoruz. Bu önemli bir başarıdır. Turizm gelirlerinde ise 20.2 milyar dolarlık bir seviyeye ulaştık. Tahminimize göre 34 milyon turist 26 milyar dolar turizm gelirine ulaşacağız. Başarımızı turist sayısı ile ölçmeyeceğiz. 664 dolar olan turist başı gelirimizi 1000 dolara çıkartmak için çalışacağız” şeklinde konuştu. Almanlar gelmeye devam etti Bakan Kurtulmuş açıklamalarına şöyle devam etti: “10 ay içinde Rusya birinci sırada. Almanya ikinci sırada, İran ise üçüncü sırada yer alıyor. Avrupa’daki seçimler sırasında yaşanan gerilim ile Alman turistlerin bundan etkilenmesi gerekiyordu. Ancak siyasetin dili ve turizmin dili başkadır. Ne söylerlerse söylesinler Türkiye’yi bilen Antalya’nın doğal güzelliklerini bilen Almanlar Türkiye’ye gelmeye devam ettiler.

52 /

“Türkiye’nin ürünleri çeşitlendirilmeli” 3. Turizm Şûrası Türkiye turizmi için önemli bir adım oldu. Yeni bir safhanın başlangıcı oldu bu. Turizm sektörü 3. dönemine giriyor. Burada kamu ve turizm sektörünün yakın çalışması ile çok iyi bir yol kat edeceğiz. Stratejik konuları belirlemeliyiz. Turizmi stratejik bir sektör olarak algılamalıyız. Geleceğin turizmi anlayışı içinde turizmi stratejik bir sektör olarak görmek zorundayız. İkincisi turizmdeki iki önemli ayağımızı kuvvetlendirmeliyiz. Türkiye’de ürün çeşitlendirilmeli. Sadece Antalya’da çok sayıda turizm çeşitlendirmeliyiz. Türkiye’nin ürünlerini çeşitlendirmeliyiz.

“Zenginliklerimizi daha fazla tanıtacağız” Troia çok önemli bir marka değerimizdir. Bu markanın bilinmesine vesile olacağız. Her sene de başka bir değerimizi tanıtacağız. 2018 yılı Çin’de Türkiye yılıdır. Çin pazarını zorlamak için 2018’deki Türkiye yılı etkinliğinde var olacağız. Önemli şehirlerde var olacağı ve özel sektörün temsilcileri ile bu ülkede yer alacağız. Türkiye’nin en büyük zenginliği ise Türkiye’nin kültürel zenginliği, doğasının güzelliğidir. Bu Allah’ın bize bahşettiği büyük bir zenginliktir. Böle bir zenginlik dünyanın hiçbir yerinde yoktur. Bu zenginlikleri daha fazla tanıtacağız.”


Osman Ayık “Hükümet’in turizme

gereken önemi vermesini bekliyoruz” AKTOB’un organize ettiği 7. Uluslararası Resort Turizm Kongresi’nde konuşan Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık: “Siyasilerin ve Hükümet’in turizme gereken önemi vermesini bekliyoruz” dedi.

7

. Resort Turizm Kongresi’nde konuşan ve Türk turizmi için önemli noktalara parmak basan TÜROFED Başkanı Osman Ayık, “Turizmi tüm ülke geneline yaymalıyız” dedi. “Turizm bizim petrolümüzdür” Osman Ayık’ın açıklamaları şöyle: “Türkiye’deki yatırımların yüzde 4’ü turizme yöneliktir. Bu yatırımlar daha da yaygınlaşabilir. Turizm yatırımlarının yüzde 50’si Antalya ve İstanbul’dadır. Turizm 59 sektör içinde ekonomiyi en fazla canlandıran 20. sektördür. Turizm sektörü kredi geri ödemelerindeki en risksiz grubu oluşturmaktadır. Turizm sektörünün cari açığa olan katkıları ortada. Elde edilen döviz ülkemiz için ne kadar önemli olduğunu ve stratejik sektör olmayı hak ettiğinin en önemli göstergesidir. Türkiye’de bugün en fazla destek gören otomotiv sektörü ve tekstil sektörü ile kıyaslandığı zaman turizm bizim petrolümüzdür. Biz bu sektörü gözbebeği bir sektör haline getirmemiz lazım. Bu sektöre gereken önemi siyasilerden ve hükümet yetkililerinden bekliyoruz. “Turizmciler ihracatçı kapsamına alınmalı” 2014 yılına kadar çok istikrarlı büyüdük. Dünyadaki toplam turizm hareketinden daha hızlı büyüdük ve bu noktaya geldik. 2014 yılındaki payımızı korumak ve bunun üzerine çıkmak asıl hedefimiz olmalı. Türkiye turizmini toparlayacak güce sahibiz. Bakanımızın dediği gibi Türkiye 3. evreye girdi. Son iki yılda rekabet ettiğimiz ülkelerle aramız çok açıldı ama sektörün bilgisi ve birikimi ve kamunun otoritesi ile bu farkı hızlı bir şekilde kapatırız diye düşünüyorum. Türkiye’nin bulunduğu nokta itibari ile çok önemli bir yerde. Türkiye, seyahat alışkanlığının en çok geliştiği ülkelere çok yakın. Kısa vadede bizim için önemli olan konulardan biri de iç turizm. İç pazar bizim için önemli kaynak pazarlardan biridir.

Biz iç pazarı farklı bir şekilde ele almalıyız. İç pazar ile ilgili okul tatilleri başta olmak üzere konaklama tesislerinin belgelendirilmesindeki çifte standartın giderilmesi çok önemli. ÖTV iadesini de çok önemsiyoruz. Bu sektörün ÖTV iadesi bu sektör için çok önemli bir destek olacaktır. Konaklama sektörü ihracatçı kapsamına alınmalı.” Çağlar ve Edebal’e teşekkür etti TÜROFED Başkanı Osman Ayık, kongre kapsamında Türkiye-Rusya ilişkilerine sağladığı katkı için Cavit Çağlar’a, geçtiğimiz günlerde emekli olan ve Türkiye turizmine ciddi katkıları olan Rıdvan Edebal’e birer teşekkür plaketi verdi. /53


54 /


/55


RESORT TURİZM KONGRESİ

Dietmar Gunz

“Tek alternatif Türkiye” Türkiye’de önemli çalışmalara imza atan FTI Group’un CEO’su Dietmar Gunz, 7. Uluslararası Resort Turizm Kongresi’nde Türkiye turizminin önemine işaret etti. Gunz, “Türkiye’ye alternatif olarak başka ülke var mı diye düşünmüyoruz. Çünkü tek alternatif Türkiye’dir” dedi.

T

urizmcilere seslenen FTI Group CEO’su Dietmar Gunz, FTI Group tanıtarak Türkiye’de yaptıkları çalışmaları anlattı.

“İçinde bulunduğumuz sektörde dünya gerilerken biz şirket olarak ilerlediğimizi ve faaliyetlerimizi sürdüreceğimizi belirtmek isterim” diye konuşan Dietmar Gunz, “Burada yapılan konuşmalarda vizyonlarla ilgili birçok kelime duyduk. Benim de fırsatlarla ilgili söyleyeceklerim olacak” dedi. “2018 kapasitemizi artırdık” Dietmar Gunz, açıklamaları şöyle: “Biz bir aile şirketiyiz ve Türkiye’deki aile şirketleri sayesinde turizm sektörü turboya geçti. Bizler de sizin gibi riskler alıyoruz. Türkiye’de risklerden fırsatlara dönüşen bir ortamda çalışıyoruz. 2018 yılında da kapasitemizi yükselttik. İnsanlar Türkiye’yi seçiyorlar. Şirket olarak Antalya, Alanya, Side, Marmaris, Bodrum ve İstanbul’da fazlasıyla varlık gösteriyoruz. Operasyonlarımızı 15 havayolu şirketi ile sürdürüyoruz. Bu şirketler zorlu durumlarda bize önemli esneklikler gösteriyorlar. “Türkiye’nin tercih edilmesini istiyoruz” Operasyonlarımızdan bahsetmek gerekirse Alman havalimanlarının hepsi ve 19 Avrupa havalimanı ile Türkiye seyahatlerinde çalışıyoruz. Önümüzdeki yıllar için farklı şehirlerde henüz servis yapılmayan bazı şehirlerimize de hizmet vermek istiyoruz. Daha geniş bir hizmet portfolyosu oluşturmak istiyoruz. Türkiye’nin mümkün olduğunca tur operatörleri tarafından tercih edilmesini istiyoruz. Asla pişman olmayacaklar. Günün sonunda Türkiye’ye alternatif olarak başka ülke var mı diye düşünmüyoruz. Tek alternatif Türkiye’dir. 56 /

“Türkiye’de yatırım zamanı” Türkiye’ye yatırım yapma zamanıdır. Son iki yıl içinde Denizbank önemli sponsorlardan biridir. Onlar da bizi güçlü bir şekilde destekledi. Özel ve kamu banka sektöründe o kadar büyük bir zenginlik ve arz imkanı var ki başka bir ülkede bankacılık açısından bu kadar büyük bir seçenek olmuyor. Bodrum’a daha fazla yoğunlaşacak Önümüzdeki yaz için satışlar başladı. Türkiye için önemli programları uygulamaya koyduk. Her ne kadar istenen seviyede olmasa da rakamlar tatmin edici. Büyük bir adanmışlık göstereceğiz. Almanya’dan Bodrum’a 16 uçuş olacak. Mart ayından itibaren başka havalimanlarında da uçuşları artıracağız.

Türkiye’de binden fazla çalışanımız var ve yatırım yapmaktan fazlasını yapıyoruz. Daha fazla uçuş gerçekleştirecek Eğer biraz gelişim göstermek için sezonluk işlerle yetinmek istemeyen çalışanlarımıza daha iyi bir kariyer sunmak için daha çok çalışmalıyız. Mayıs’tan sonra Almanya çapında 20’den fazla uçuş gerçekleştireceğiz. Biz de ortamın getirdiği negatif durumlardan dolayı üzgünüz. Türkiye bizim için çok önemli bir örnek. Bütün endüstri yatırım yapıyor ve bizde öyle. Tabi ki tüketici açısından değil de seyahat acentalarının tavsiye de bulunması gerekiyor. Bunun içinde online bir endüstri kurulmalı. Bu bilgi sistemleri ile veri depolama ile sanırım daha hızlı bir şekilde medya tarafından da ilgi çeken bir ortama doğru kayağız.”


Alexei Mordashov

“Otel dolulukları artabilir” TUI Rusya & BDT Ortağı, TUI AG Denetleme Kurulu Üyesi Alexei Mordashov, AKTOB 7. Uluslararası Resort Turizm Kongresi’nde “Turizme Küresel Bakış” başlığını taşıyan bir konuşma gerçekleştirdi. Mordashov: “TUI Rusya olarak Türkiye ile ilgili olarak Rusya’da büyüme planlarımız var” dedi.

T

urizmcilere seslenen Alexei Mordashov, turizm sektörünün büyük gelişim gösterdiğini söyledi. Mordashov, “Öncelikle turizm endüstrisinin çok önemli bir gelişim ve değişimden geçiyor. Bu durum şu anı etkilediği gibi hayatımızın bir çok alanını da etkiliyor. Teknoloji, birçok farklı sektörü etkiliyor ve değiştiriyor. Kişiselleştirilmiş ve bireysel ürün sunmamız gereken bir evreye geçiyoruz” dedi. Mordashov’un açıklamaları şöyle: “Müşterilerimizin daha seçici olduğunu görüyoruz. 2000 yılından sonra doğan nesil artık daha baskın bir nesil. Bu neslin davranışlarını incelediğimizde evlerinde olduğu rahatlığı seyahat ederken de tatil yaparken de istiyorlar. Bağlantı olmadan erişim olmadan envai çeşit hizmetlere erişmeden tatil yapmak istemediklerini gördük. Yüksek seviyede konfor istiyorlar. Geleceği kimse tahmin edemiyor. Nasıl bir değişim olacağını ve gelecekten ne beklediğimizi bilmiyoruz. Pazarın neyi seveceğini neyi sevmeyeceğini bilmiyoruz. Bu nedenle verileri birleştirerek her müşteriye spesifik çözümler üretebilmemiz lazım. “Otel doluluklarını artıracak” Otellerin önünde çok büyük bir değişim ve fırsat var. Tur operatörleri için de aynı şeyi söylüyorum. Bu rekabette öncü olabilecek kişiler içeriği yönetenlerdir. Otel en büyük içerik sağlayıcısıdır. Turizm işletmelerinin hedefi müşteri ihtiyaçlarını karşılamaktır. Buradaki en büyük sorun bunun nasıl yapılacağıdır. Bizce bize müşterinin tercihlerini yakinen takip ederek olabilecek bir şey bu. Bu ürünü öyle bir anda oluşturamazsınız. Bu denenmesi gereken bir süreç. Müşteriye hızlı ürün üretip hızlıca geri dönüş alıp ürünü ve kendinizi değiştirmeniz gerekecek. Gelecek farklılaşmada. Bu farklılaşma sayesinde bu ürünleri sağlayabiliriz.

Bunun, müşteri sadakatini, pazar payını ve otel doluluklarını artıracağını düşünüyoruz. Antalya sayesinde gerçekleşti Müşterinin tüm ihtiyaçlarını hedeflemeyeceksiniz ama büyük çoğunluğunu karşılayacak ürünler sunacaksınız. Örneğin TUI Fun&Sun uygulaması. Son derece basit ve elde edilebilecek hedefler koyduk. Böylece volümü iki katına çıkardık Rusya’da. 400 bine çıkardık sayımızı. Önümüzdeki yıl için de 600 bin hedefliyoruz. Klasik yaklaşım ile bu alternatif yaklaşımın farklılıkları ise en iyi otellerle işbirliği yapmamız gerekiyor.

Bu güçlü ürünler aracılığı ile pazardaki payımızı artırmayı hedefliyoruz. Deneysellik aşamasında her şeyi incelemeliyiz. Müşterinin tercihine göre ürünü modifiye etmeliyiz. CRM ve dijital yaklaşımı kullanarak ürünler sunmalıyız. İlk aşamalarındayız ama bunu bizim için de mümkün olduğunu düşünüyoruz. Bizce Türkiye Rus turistler için çok büyük bir çekim alanı. TUI Rusya olarak Türkiye ile ilgili olarak Rusya’da büyüme planlarımız var. 4.3 milyon turist Türkiye’ye geldi. Otellere, acentelere bunu sağlayan herkese çok teşekkür ediyorum. Antalya’nın liderliği sayesinde bu gerçekleşti.”


RESORT TURİZM KONGRESİ

AKTOB’un anketi

turizmdeki gerçekleri gözler önüne serdi AKTOB’un organize ettiği 7. Uluslararası Resort Turizm Kongresi kapsamında yapılan anket, turizmcilerin 2018 yılı beklentilerini gözler önüne serdi. Anket ile 2017 yılını da değerlendiren turizmciler, 2018 yılından çok umutlu.

A

KTOB’un organize ettiği 7. Resort Turizm Kongresi’nde önemli bir anket gerçekleştirildi. Yapılan anket ile turizmciler 2017 yılını değerlendirip 2018 yılındaki beklentilerini de gözler önüne serdi. Turizmciler sorulara verdikleri cevaplara göre 2017 yılında doluluk ve gelirlerinin arttığını belirtti. Turizmciler 2018 yılına da çok olumlu bakıyor. Ankete katılanların cevabına göre turizmcilerin çoğu 2018 yılında gelir ve dolulukların artacağını öngörüyor.

İşte sorular ve turizmcilerin verdiği cevaplar (Yüzde olarak-%): 1- 2017 yılı doluluklarınız 2016 yılına göre nasıl değişti? Aynı kaldı - Yüzde 8 Yüzde 5 arttı - Yüzde 13 Yüzde 10 arttı - Yüzde 21 Yüzde 15 ve üzeri arttı - Yüzde 48 Yüzde 5 azaldı - Yüzde 3 Yüzde 10 ve üzeri azaldı - Yüzde 8 2- 2017 yılı gelirleriniz 2016 yılına göre nasıl değişti? Aynı kaldı - Yüzde 11 Yüzde 5 arttı - Yüzde 20 Yüzde 10 ve üzeri arttı - Yüzde 46 Yüzde 5 azaldı - Yüzde 6 Yüzde 10 ve üzeri azaldı - Yüzde 16 3- 2017 yılı giderleriniz 2016 yılına göre nasıl değişti? Yüzde 5 ve üzeri azaldı - Yüzde 7 Aynı kaldı - Yüzde 6 Yüzde 5 arttı - Yüzde 25 Yüzde 10 arttı - Yüzde 30 Yüzde 15 ve üzeri arttı - Yüzde 33 58 /

4- 2017 yılında Türk turizmini etkileyen en önemli sorun sizce hangisidir? Dış politika - Yüzde 61 İç politika - Yüzde 6 Terör ve güvenlik endişesi - Yüzde 10 İmaj ve tanıtım - Yüzde 5 Bölgemizdeki siyasi gelişmeler - Yüzde 17 5- 2018 yılında Türk turizmi için en önemli risk hangisidir? Düşen fiyatlar - Yüzde 13 Enflasyon artışı - Yüzde 8 Rakip destinasyonlar - Yüzde 1 Kalifiye personel sıkıntısı - Yüzde 13 Güvenlik endişesi - Yüzde 8 Bölgemizdeki siyasi gelişmeler - Yüzde 57 6- 2018 yılı için Avrupa pazarı hakkında ne düşünüyorsunuz? 2017 yılı ile aynı olur - Yüzde 7 2017 yılına göre düşer - Yüzde 1 2017 yılına göre göre yüzde 5 artar - Yüzde 18 2017 yılına göre göre yüzde 10 artar - Yüzde 36 2017 yılına göre göre yüzde 10 ve üzeri artar - Yüzde 38 7- 2018 yılı için işletmenizde ekonomik beklentiniz nasıl olacak? 2017 yılının özelliklerini taşıyacak - Yüzde 9 2017 yılından daha iyi olacak - Yüzde 86 2017 yılından daha kötü olacak - Yüzde 5

8- 2018 yılı için ortalama Euro kuru tahmininiz nedir? 4.60 ve altı - Yüzde 1 4.60 – 4.80 arası - Yüzde 5 4.80 – 5.00 arası - Yüzde 33 05.00 – 5.20 arası - Yüzde 47 5.20 ve üzeri - Yüzde 15 Kredi kullanımınız ne oldu? Kredi kullanımını azalttık - Yüzde 6 Kredi bulmakta zorlandık - Yüzde 8 Yeniden yapılandırdık - Yüzde 40 Yeni bir kredi aldım - Yüzde 18 Kredi kullanmayacağım - Yüzde 28 Geleceğin Türk turizminde sizce önce neye ihtiyaç var? Turizmin devlet politikası olmasına - Yüzde 46 Yeni bir bakış açısına - Yüzde 13 Yeni pazarlara - Yüzde 5 Eski Pazarları geri kazanmaya - Yüzde 7 Eski fiyatlara ulaşmaya - Yüzde 2 Yapısal reformlara - Yüzde 26 İç Pazar kontenjanınızı 2017 yılında artırdınız mı? Azalttık - Yüzde 14 2016 ile aynı kaldı - Yüzde 15 Yüzde 5 artırdık - Yüzde 15 Yüzde 10 artırdık - Yüzde 27 Yüzde 15 ve üstü artırdık - Yüzde 30



RESORT TURİZM KONGRESİ

İrfan Önal “Avrupa’daki tanıtım bütçelerimizi artıracağız” AKTOB’un 7. Resort Turizm Kongresi’nde konuşan Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürü İrfan Önal, yaptıkları ve yapacakları tanıtma çalışmaları hakkında bililer paylaştı. Önal, Avrupa’daki tanıtım bütçelerini artıracaklarını söyledi.

Meselelerin düğümlendiği konulardan biri de tanıtma ve pazarlama. Bizim sorumluluğumuzda olan bir konu” diye konuşmasına başlayan İrfan Önal, “Biz faaliyetleri Ankara’dan kamu kaynakları ile yapıyoruz. Dünya ise bunu kamu-özel sektör işbirliği ile yürütülüyor. Bir yerde yazmasa da kamu-özel sektör işbirliğini defacto olarak uygulamaya çalışan bir kurumsal kültürümüz var” dedi. Avrupa bütçesi artacak 2018 yılında yapacakları çalışmalar hakkında sektör temsilcilerine bilgi aktaran Önal, “2018 yılında ne yapacağız? Sektörümüzle beraber imaj ve destinasyonların tanıtımları konusunda çalışmalar yapıyoruz. Eksik işler de yaptık ama tecrübe de biriktirdik. Son 4 yılda tanıtımda karmaşık yapıdan sıyrılmaya çalışıyoruz. Turizm boardları bir karmaşaya gittiler. Yalınlıktan ve sadelikten uzaklaştılar. Dünyadaki turizm boardları da meseleyi daha sade noktalara çekmek için çaba harcıyorlar. Global reklam kampanyamızı Turkey Home olarak sürdürüyoruz. En güçlü aracımız ise sosyal ve dijital medyadır. Herkesin önem verdiği ve üzerinde durulan bir konu bu. Pozitif bir hikaye ile kendimizi anlatmaya çalışıyoruz. Turizm alanında bu meselede üreticiyi belli bir strateji altında bu kampanya vesilesi ile insanlara anlatmaya çalışıyoruz. Çalışmamızın merkezinde bu var. Home kampanyası bunu yapmaya çalışıyor. Daha fazla üretmemiz ve bireylerle iletişime geçirmemiz gerekiyor. Klasik reklamlardan da vazgeçmedik. Klasik reklamlar olmazsa olmaz. Klasik mecraları kullanmaya da devam ediyoruz. 2018 için Avrupa’da yoğunlaşmak üzere 70 tane tur operatörü ile işbirliği yapıyoruz. Birlikte reklamlar yaparak tur operatörlerinden bilgiler alıyor ve onların pazarlama faaliyetlerine kamu olarak katkı sağlamaya çalışıyoruz.

60 /

2018’de de Avrupa pazarlarındaki bütçelerimizi artırmayı planladık. Tanıtım anlamında sokağa inmeyi planlıyoruz ve bu çerçevede tur operatörleri ve acentelerin faaliyetlerine destek olmanın yollarını arıyoruz” şeklinde konuştu. Tematik yıllar İrfan Önal konuşmasına şöyle devam etti: “Milyonlarca insana ulaşma noktasında günün teknolojilerini kullanarak kendi hikayemizi anlatma imkanlarımız var. Dijital ve sosyal medyada, seyahat medyası ile de ilişkiler kuruyoruz. 2018 için çalışmalarımıza devam ediyoruz. 2018 yılında Utrecht fuarında Türkiye standı ile değil Antalya standı ile karşılaşacaksınız. ITB Berlin’de de bu böyle olacak. Destinasyona yönelik çalışmalarımızı daha zeki hale getirip bundan sonraki evrede destinasyon örgütlenmesi konusunda tecrübe kazanmak istiyoruz. Tematik yıllarımız var aynı zamanda. Troia yılı olduğunu belirtti bakanımız. Bu tür çalışmaları da yoğunlaştıracağız.

Çanakkale bölgesinde çok çağdaş bir müze açılacak. Bunu PR iletişimizin merkezine alıyoruz. Yurt dışında ilgi çekecek konu budur. Türkiye’nin bu yatırımı yapması çok önemlidir. Dünyaca önemli olacağı için de PR çalışmalarımızın merkezine alacağız. Çin ve Hindistan konusunda da neler yapacağız nasıl değerlendireceğiz ve oralardaki kapasiteyi Türkiye’ye nasıl taşırız bunun çalışmalarını yapıyoruz. 3. Turizm Evresi Gastronomi potansiyelinin görünür kılmak için çabalarımız var. Önemli platformlarda yer alıyoruz ve yer almaya da devam edeceğiz. Türkiye 3. Turizm evresinde kurgulayacağı turizmi pazarlama ve tanıtım boyutunda tecrübeyi masanın üzerine şeffaf bir şekilde yayıp bundan sonraki çalışmalara örnek olacak. Dünya ne yapıyorsa onu alıp süzüp ülkemize taşıyacağız. 2018 yılında kültürel anlamda da tanıtım çalışmalarımız devam edecek. İnsanlara dokunacak faaliyetlere önem vereceğiz. Bunları da sizlerle paylaşacağız.”


/61


RESORT TURİZM KONGRESİ

Arjan Kers

“Küçük otellere de yatırım yapın” AKTOB’un 7. Uluslararası Resort Turizm Kongresi’ne katılan TUI Hollanda CEO’SU Arjan Kers, “Benelüx Pazarında Gelişmeler” hakkında bir konuşma gerçekleştirdi. Kers, Türk otel yatırımcılarına da seslenerek “Küçük otellere de yatırım yayın” dedi.

K

onuşmasına TUI hakkında bilgiler vererek başlayan Arjan Kers, “Belçika’da yüzde 48 Hollanda’da da yüzde 38 pazar payımız var. Türkiye geçtiğimiz yıl biraz geri kaldı ancak ilerleyen yıllarda bu yükselişe geçecektir. Birçok satış büromuz var. Dijitalleşiyoruz ama bu satış bürolarımızda da ilerliyoruz. Halen satışlarımızın yüzde 50’sinden fazlasını bu bürolarda gerçekleştiriyoruz” dedi. “Algı değiştirilmeli” Arjan Kers’in açıklamaları şöyle: “Türkiye ve biz para harcıyoruz, ama kiminle nerede harcayacak olmanız çok önemli. Yoksa paranızı boşa harcarsınız. Müşteriyi nerede bulacağını konuşun. Bürolarımızdan birine gidip insanlar neden Türkiye’ye gitmiyorlar diye sorduğumda ‘Türkiye’de huzurlu hissetmiyoruz’ diyorlar. Bu algıyı değiştirmemiz lazım. Bunun için yardımınıza ihtiyacımız var. “İnsanları geri Türkiye’ye getirmeliyiz” Benelüx için 2015 çok iyi bir yıldı. Ama iki yılda yüzde 40 azalma oldu. Bu lokasyonlar büyük şeyler elde ettiğimiz lokasyonlardı. Bunu nasıl geri alabiliriz? Bunu herkes nasıl alınacağını biliyor. Çünkü bu gerileme siyasi gelişmelerden dolayı oldu. İnsanları Türkiye’ye geri getirmek zorundayız. Geleneksel satışlar Ailelere hitap edin ama ek olarak tek ve çift olarak gelen insanların azaldığını görüyoruz. Bu bilgiler size de gerekli. Türkiye’ye bakarsanız web üzerinden çok işlem yapıldığı gibi geleneksel olarak da satışlar ciddi anlamda devam ediyor. “En iyi alternatif Türkiye” Türkiye halen fiyat-kalite oranına bakarsanız en iyi lokasyon. 62 /

Türkiye’deki güler yüzlü insanlar, iyi yemek ve geniş otel odaları büyük değer. Otelleriniz çok iyi. Türkiye’deki oteller gerçekten fiyat-kalite denkleminde en iyi alternatif ama bu tek başına yeterli değil.

9 farklı havalimanından uçacağız. Belçika ve Hollanda’dan haftada 60 uçuş ve Antalya’ya günübirlik uçuşlarımız olacak. Kapasiteyi doldurmak için birbirimize ihtiyacımız var. İşbirliği yapmalıyız.

“Türkiye kesinlikle geri dönüş yapacak” 2018 yaz satışlarında tarihi rakamlar var. Bunu 2012 değerlerine getirmek için yardımınıza ihtiyacımız var. Benelüx pazarında yüzde 128 oranında artış potansiyeli var. Türkiye kesinlikle geri dönüş yapacak ve buna inanmalıyız. Bu noktada size ihtiyacımız var. Yatırım, kapasite ve işbirliği ile bunu yapabiliriz.

Doğru müşteri doğru partner Hindistan ve Çin pazarlarını duydum ama ana pazarlara da odaklanın. Yeni kapılar açmak önemli ama ana pazarların da güçlü olması gerektiğini unutmayın. Doğru müşteri ve doğru partner çok önemli.

“Kapasiteyi doldurmalıyız” Farklı konseptlere yatırım yapmalıyız. Değer skorunuzu artırmak sizin için yararlı olacaktır. İnovasyon ve teknoloji müşteri için daha pahalı olacak ama tesislerinizin çok daha fazla insana ulaşmasını sağlamalısınız.

“Küçük otellere de odaklanmalısınız” Yeni segmentler üretmeliyiz. Birlikte işbirliği yapabiliriz. Mileniumlulara odaklanmalıyız. Kış için de alternatif var. Küçük otellere de odaklanılmalı. İspanya ve Yunanistan’da küçük otel çok. Ama Türkiye’de daha çok 5 yıldızlı otellere odaklanıldı. Bu nedenle biraz daha küçük otellere de odaklanmalısınız.”


SunExpress

2018’e ve Türkiye’ye umutla bakıyor

2

017 yılındaki artışın gelecek yıllar için önemli ipuçları verdiğini söyleyen Jens Bischof, şöyle konuştu: “Ocak ayında şirketimizin ve Türkiye’nin Akdeniz çanağındaki başarısına inandık. Diğer şirketler 2017 yaz kapasitelerini İspanya’ya kaydırırken biz bunu yapmadık hatta yüzde 20’lik bir artış planladık. Bu noktada sözümüzü de tuttuk. Uçuşlarımızı azaltmadık ve bu kapasiteyi sağladık. Türkiye’nin turizmdeki en büyük ayaklarından biri ve güvenilir havayolu ortağınız olmaya devam ediyoruz. Sunexpress olarak 2017’yi başarılı geçirmemizden dolayı mutluyuz ve 2018’e umutla bakıyoruz. Antalya’da yüzde 50 artış yakaladık ve bunu da artırmaya devam edeceğiz. Pazardaki konumumuzu kötü yönde kullanmadık. Bunun yerine Antalya ve Türkiye’deki turistik bölgelerde sürdürülebilir ve dayanaklı bir çalışma yapabileceğimizin garantisini aldık.

Avrupa’dan gelen uçuşlar İngiltere, Rusya, ve Ortadoğu’dan gelen uçuşlar kadar önemli. Avrupa’da 28 havalimanı ile işbirliği yaptık. Bu da kapasitemizin yüzde 17 artmasına neden oldu. Özellikle İngiltere’de 2018 yazı için kapasitemizi artırıyoruz yüzde 50’den fazla artırıyoruz. Aynı şeyi Moskova’daki bağlantılarımız için de geçerli. Sunexpress olarak Türkiye’ye güveniyoruz. 2018, 2017’den daha iyi olacak. Bunu sağlayacak kapasiteyi hazır edeceğiz. Bu başarıları 2018’de de devam edebiliriz. Şu an yapılan rezervasyonlar umut verici. Sizi temin ederim ki yatırımlarımıza devam edeceğiz. 70’den fazla uçağımızla size yatırım yaparken filomuzu da genişleteceğiz. Gelecek yıllar için de 32 yeni boing siparişimiz var. 2018’de Sunexpres ile 10 milyon insan taşımayı hedefliyoruz.”

Sinan Kızıldağ

“Turizmde dijitalleşerek karlılığı artırabiliriz”

K

ızıldağ’ın açıklamaları şöyle: “Göçler, savaşlar, ekonomik gelişmeler bu dönem içinde dünyanın her yerinde ve Türkiye’nin etrafında çok sık yaşar olduk. Ekonomik göstergelerde turizm çok önemli bir yapı taşıdır. Turist sayısı büyüyecek ama kar marjımız büyüyecek mi ona bakmak lazım. Oda başına karlılık, kişi başı karlılık çok fazla önem ve dikkat arz ediyor. Biz işadamları olarak ticaretin gelişen normlarına ayak uydurmamız gerekiyor. Data erişimi çok önemli bir hale geldi. Geleceğe hazırlanmamız gerekiyor. Değişim başlıyor ve buna hazır olmak için dünyayı takip ederken dijital ortamı da kaçırmamamız gerekiyor. Önümüzdeki dönem içinde muhakkak bu çağı yakalayacak çalışmaları ortaya koymalıyız.

AKTOB’un 7. Uluslararası Resort Turizm Kongresi’nde konuşan Sunexpress Genel Müdürü Jens Bischof, “Türkiye’ye güveniyoruz, yeni uçuşlar ve yatırım yapmaya devam edeceğiz” dedi.

Vodafone İcra Kurulu Üyesi Sinan Kızıldağ, AKTOB 7. Uluslararası Resort Turizm Kongresi’nde “Turizm ve Dijitalleşme” başlığını taşıyan bir konuşma gerçekleştirdi. Dijitalleşmenin önemine vurgu yapan Kızıldağ: “Turizmde dijitalleşerek karlılığı artırabiliriz” dedi.

Dijital ekosisteme bağlı kalmayan, demode olacak. Bu noktada ürünleri sunabilmemiz gerekiyor. Bu noktada alt yapımıza dikkat etmeliyiz. Milyonlarca dolarlık yatırımlar yapıyoruz. Dijitalleşme imkanlarını önümüzdeki dönemlerde kaçırmamalıyız. Teknolojik bir dönüşüm yaşıyoruz. Bütün sektörlerde değişim yaşanıyor. Sadece alt yapı sadece belli bir ülkeye odaklanmak değil bütün ülkelerin turizmi çeşitlendirirken karımız ne olacak ona odaklanmamız lazım. Dijital dönüşümü turizme dokundurduğumuzda muhakkak bir farkındalık oluşturacağız. Turizm çok önemli bir noktaya gidiyor. 1.5 trilyon dolarlık bir sektör. Turizm, etkili bir kalkınma aracıdır. Dijitalleşerek karlılığı en krizli dönemde bile yakalayabiliriz.”

/63


HABER / Tuncay SEVİN

Osman Ayık “Hedefimiz,

2014 rakamlarının üzerine çıkmaktır” Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık, 2018 yılı için Türkiye’nin önemli pazarlarındaki son durumu değerlendirdi. 2018’deki hedeflerini açıklayan Başkan Osman Ayık: “2018 yılında 2014 rakamlarının üzerine çıkmak bizim temel hedeflerimizden biridir” dedi.

64 /


T

ürkiye turizmi, zorlu geçen iki yılın ardından 2017 yılında yaralarını sarmaya başladı. Özellikle 2016’da Rusya ve BDT, 2017’de de Avrupa’da kayıplar yaşayan Türkiye, farklı pazarlar ile kayıplarını telafi etmeye çalışsa da bu açığını bir türlü kapatamadı. Hedef büyüttü 2017 yılına kötü giren Türkiye turizmi, özellikle Rusya ve BDT pazarındaki geri dönüş ile geçmiş yıllara göre daha hareketli bir yıl yaşadı. Rus turistlerin Türkiye’ye akın etmesi ile moral bulan turizmciler 2018 yılı için hedeflerini büyüttü. 2018 yılı için umutlu Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık, 2018 yılı için umutlu konuştu. Türkiye turizmine önemli bir hedef belirleyen Ayık, “Sektör ve Turizm Bakanlığı birlikte hareket ederek 2018’i kayıpların telafi edildiği bir yıl haline getirmek bizim en önemli hedefimizdir” dedi. Rusya ve BDT TÜROFED Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık, 2017 yılının beklentileri çerçevesinde gerçekleştiğini ifade etti. Başkan Ayık, “2016 yılının ardından 2017 yılı bizim beklentilerimiz çerçevesinde aşağı yukarı gerçekleşti. İki kayıp yılın sonrasında 2017’nin tekrar çıkış yılı olmasını bekliyorduk ve nitekim de öyle oldu. 2017 yılına damga vuran pazarlar ise Rusya Federasyonu ve BDT ülkeleri oldu. Yüzde 30 büyüme gerçekleşti Rusya Federasyonu ve BDT’nin geri dönüşü ile birlikte 2017 yılı Türkiye açısından yüzde 30’lar civarında büyüme gerçekleşti.

2017 rakamları bizim arzu ettiğimiz gibi değildi. Belki tam istediğimiz seviyede olmadı ama 2017 yılı sonu itibari ile 32-33 milyon rakamları ile yılı tamamlayacağız. Bu rakamlar bizim 2014 ve 2015 rakamlarımızın gerisindeki rakamlardır. Amaç burada çok hızlı bir şekilde eski seviyelerimize ulaşmaktır” dedi.

söyleyen deneyimli turizmci, açıklamalarına şöyle devam etti: “Avrupa açısından baktığımız zaman bu pazardaki en önemli hareketliliği de muhtemelen yan pazarlar dediğimiz Polonya, Hollanda, Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Balkan ve Baltık pazarında yoğun hissedeceğiz. İngiltere ise bizim için en önemli pazarlardan biri olacak.

Asıl geri dönüş 2018’de 2017 yılında Avrupa pazarının performansına da değinen Osman Ayık, Avrupa pazarındaki gelişmelerin de olumlu olduğunu açıkladı. Başkan Ayık, “2017 yılının şöyle bir özelliği de var: Bizim ana bloğumuzu oluşturan Almanya ve Orta Avrupa ülkelerinde kayıplarımız hala devam ediyor. Yan pazar dediğimiz eski demir perde ülkeleri Polonya, Çek Cumhuriyeti ve Avrupa ülkelerinde ciddi bir hareketlilik yaşadık. Bunun yanında İngiltere pazarında da artıya geçtik. Asıl bu rakamların geri dönüşünü 2018 yılında göreceğiz” şeklinde konuştu.

Rusya’daki gelişim sürecek BDT’de ise işler gayet yolunda ilerliyor. BDT içindeki Rusya Federasyonu, Türkiye’nin en önemli pazarlarından biridir. Bu ülkedeki gelişmeleri çok yakından takip ediyoruz. 2017’de Rusya Federasyonu’nda tarihi bir rekor kırdık ve 2018’de bunun üzerine bir miktar daha ilave olacaktır.

Almanya’da umut veren gelişmeler Osman Ayık, 2018 verilerinde Türkiye açısından olumlu gelişmeler yaşandığını ifade etti. Ayık: “2018 yılı şu an itibari ile bakıldığında ilk gelen verilere göre bizim açımızdan son derece hareketli görünüyor. İngiltere pazarında büyük artışlar var. İskandinavya’da ufak ufak geri dönüş ile ilgili sinyaller almaya başladık. Almanya pazarındaki belli tur operatörlerinde satışlar geçen senenin üzerinde ilerliyor. Almanya’da 2016’yı da aşıp 2015’e yaklaşan rakamları 2018’de göreceğiz gibi görünüyor” dedi. Yan pazarlar daha haraketli olacak Avrupa’daki asıl hareketliliği yan pazarlarda göreceklerini

Ortadoğu, Çin ve Hindistan Rusya pazarının yanında Ukrayna pazarı da bir hayli hareketli geçti. Ukrayna pazarındaki aynı hareketliliğin 2018’de de olmasını bekliyoruz. Diğer BDT ülkeleri ve Türki Cumhuriyetlerinde de yoğun bir hareketlilik görünüyor. Bunların yanında Ortadoğu pazarı da hareketliydi. Ayrıca Hindistan ve Çin gibi pazarlarda da tanıtım ve pazarlama faaliyetleri devam ediyor. “Asıl hedef; 2014’ün üzerine çıkmak” 2018 yılı bizim 2014’deki seviyelerimize yaklaştığımız hatta gönlümüzden geçen de şudur: 2014 rakamlarının üzerine çıkmak bizim temel hedeflerimizden biridir. Sektör bu konuda elinden geleni yapıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yoğun hazırlıkları var. Sektör ve Turizm Bakanlığı birlikte hareket ederek 2018’i kayıpların telafi edildiği bir yıl haline getirmek bizim en önemli hedefimizdir.” /65


HABER

Turizm istihdamında

dev ödül Kilit Şirketler Grubu’nun Türkiye turizm sektörünün en fazla istihdam sağlayan şirketi; Kilit Şirketler Grubu oldu. Kilit Şirketler Grubu’nun ödülünü Yönetim Kurulu Üyesi Taner Kilit, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım’ın elinden aldı.

M

illi İstihdam Seferberliği Ödül Töreni, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. 16 oteli ile istihdam sağlıyor Türkiye turizm sektöründe en fazla istihdam sağlayan şirket; Kilit Şirketler Grubu oldu. Kilit Şirketler Grubu’nun Kilit Hospitality Group bünyesinde Crystal Hotels, Amara Hotels ve Nirvana markaları ile hizmet veren 16 oteli bulunuyor. Ödülü Cumhurbaşkanı ve Başbakan verdi Kilit Şirketler Grubu’nun ödülünü Yönetim Kurulu Üyesi Taner Kilit, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım’ın elinden aldı. En fazla istihdam sağlayan iller Milli istihdam seferberliği kapsamında en fazla istihdam sağlayan iller kategorisinde Ardahan, Bayburt, Bingöl, Tunceli ve Muş ödüle layık görülürken, Türkiye genelinde istihdamını en fazla artıran illerin İstanbul, Antalya, Ankara, İzmir ve Muğla olduğu açıklandı. İstihdamı en fazla artıran şirketler Türkiye genelinde istihdamını en fazla artıran şirketler olan İGA Havalimanı İşletmesi AŞ, KMO Anadolu Otoyol İşletmeleri A.Ş. ve BİM Birleşik Mağazaları AŞ ödüllendirildi.

66 /



HABER

Fettah Tamince’nin

1 milyar dolarlık efsanesi büyüyor Antalya’da Türkiye’nin en büyük yaşam ve eğlence parkı The Land Of Legends’in hızlı trenler ve eğlence merkezinden oluşan etabı, 2018 yılının Mayıs ayında açılacak.

A

ntalya’nın dünyaca ünlü turizm bölgesi Belek’te toplamda 1 milyar dolarlık yatırımla Türkiye’nin en büyük yaşam ve eğlence parkı olarak planlanan The Land Of Legends Theme Park’ın yarısına yakını tamamlandı. Rixos Oteller Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Fettah Tamince, içinde Türkiye’nin çocuklara özel tasarlanmış ilk otelinin de bulunduğu The Land Of Legends’in devam eden diğer etaplarındaki yatırımları ve hedeflerini anlattı.

68 /


10 yıl boyunca büyütülecek proje Antalya’nın deniz, kum, güneş ve tarih potansiyelinin yanında farklı şeylere de ihtiyacı olduğuna dikkat çeken Tamince, “Hep dile getirdiğimiz, ‘Sezonu nasıl uzatırız, farklı konseptler nasıl ortaya çıkarırız?’ diye yıllardır hayalini kurduğumuz çok önemli bir tema parkı Antalya’da gerçekleştirmek istiyorduk. Nasip oldu, 2017’de ciddi bir bölümünü açtık. Önümüzdeki 6-7 yıl boyunca, hatta 10 yıl boyunca sürekli büyüteceğimiz bir proje. Aslında bu projenin sonu yok. Sürekli yenilememiz, eklemeler yapmamız gereken bir yapı, yaşayan bir organizma. Şu an önemli bölümünü tamamladık. 2018, 2019, 2020’de daha ciddi potansiyele ulaştıracağız” dedi. İstanbul konseptli eğlence merkezi Tamince, parkın tamamlanan suyla alakalı kısımlarının haricinde 2018 yılının Mayıs ayından itibaren daha fazla kuru alanları, 365 gün kullanılabilecek hızlı trenler ve adrenalini çok yüksek aletler ile önemli bir park daha ekleyeceklerini açıkladı. Bu alanların 09.00-24.00 saatleri arasında açık olacağını kaydeden Tamince, “Bazı aletler, dünyada ilk defa bu parkta kurulmuş olacak. İnşaat, ciddi anlamda devam ediyor. Örneğin, ‘skyfly’ diyorlar, uçuş tecrübesi yaşanan oyuncaklar, çok hızlı tren ve neredeyse 1.5 km uzunluğu olan trenlerimiz var. Bunları tarihi konseptlerle bir araya getiriyoruz. İstanbul’dan çok özel, tarihi izlenimleri buraya taşıyoruz. Konseptimizde biraz da tarihimize götürdük. İnşallah 2018 Mayıs’ta yeni etabın kapılarını ziyaretçilerimize açmış olacağız” diye konuştu. 1 milyar dolarlık yatırım Theme Park’ın tamamı 1 milyar dolarlık veya biraz üstünde bir yatırım olacağını dile getiren Tamince, şu anda bu yatırımın yarısına yaklaşıldığını söyledi. Bu yıl 550 bin ziyaretçi ağırladıklarını belirten Tamince, “Bu parka, 2018’de 1 milyon ziyaretçi bekliyoruz. Bu parkın parasız giriş yapılabilen çok önemli üniteleri var. Bir de bilet satın alınarak, giriş yapılan bölümleri var. O bölüme biz, 2018’de 1 milyon ziyaretçi hedefliyoruz” dedi. 2020 hedefi, 3 milyon ziyaretçi Asıl hedeflerinin ise 2020 yılında 3 milyon ziyaretçi olduğunu açıklayan Tamince, “3 milyon ziyaretçiyi alabildiğimizde Türk turizmine çok büyük katkı sağlamış olacağız.

Şu anki yaptıklarımız da bölge için çok önemli; ama amacımız, 3-4 milyar insanın yaşadığı coğrafyada çok önemli bir eğlence merkezi haline gelmek. Bunu da 2017’de aldığımız neticeler, 2018’e ilişkin sinyaller ve yaptığımız yatırımla rahat gerçekleştirebileceğimizi düşünüyoruz” diye konuştu. Efsane olacak Türkçesi ‘efsane’ olan ‘legends’i hem Türkiye’de hem dünyada efsane haline getirmek istediklerini belirten Fettah Tamince, şunları söyledi: “Burada çalışan, buraya gelen herkesin kendini efsane içinde hissetmesini istiyoruz. Ciddi bir iddiamız var, ilk günden itibaren dedik ki ‘Yeni jenerasyon tema park, teknolojiyle çok iç içe, sosyal medyayla çok iç içe’. Aslında geleceği ciddi anlamda planlıyoruz. Dolayısıyla kendimizi çok özel hissediyoruz. Tabi ki rekabet dünyası; ama iddiamız dünyada aranan, özel, efsane bir park olmak. Legends’i önce Antalya’da ciddi bir marka haline getirmek istiyoruz.” Yatırım ve ortaklık teklifleri gelmeye başladı The Land Of Legends’i şu an dünyanın başka yerlerinde yapmak isteyen yatırımcılar olduğunu ve ortaklık teklifleri geldiğini anlatan Tamince, “Etüt ettiklerimiz de var; ama ilk önce burayı dört başı mamur hale getirelim, inşallah ondan sonra büyümek kolay. Biz, bunu Rixos’ta çok rahat yaşadık. Dünyada büyümeyle ilgili çok ciddi sıkıntımız yok. Dolayısıyla The Land of Legends efsane parkı önce Antalya’da hak ettiği yere taşıyalım. Çünkü çok önemli ve olumlu geri dönüşler alıyoruz. Gelen misafirimizin ne kadar memnun olduğunu çok net hissediyoruz. Misafirimizin talebine göre de işimizi büyütüyor, farklılaştırıyoruz” dedi. Mini şehirde renkli yılbaşı Oteli, alışveriş alanları, temalı parkları ve eğlence organizasyonlarıyla yeni yıl hazırlıkları da tamamlanan The Land Of Legends’in yılbaşına hazır olduğuna da dikkat çeken Fettah Tamince, “Biliyorsunuz ben yılbaşı hazırlıkları, bayramlarla ilgili sürekli talebi olan, sürekli bu konuda konuşan biriyim. Çünkü Antalya, bir turizm kenti. Antalya’ya insanlar bayrama, yılbaşına geliyor, eğlenmeye geliyor. Bunu da gelenlere sürekli hissettirmeliyiz. Dolayısıyla bu park, bir mini şehir. Biz, bu şehri en iyi şekilde süslemeye, yılbaşına hazırlamaya çalışıyoruz” diye konuştu.

/69


HABER / Ayşegül YÜCEDAĞ

Gezinomi

büyümeye devam edecek

70 /

Ercan Şirketler Topluluğu bünyesinde yer alan ve kuruluşundan itibaren hızlı ve emin adımlarla büyümeye devam eden Gezinomi, 2017 yılı acenteler buluşmasını Antalya’da gerçekleştirdi. Buluşmada acentelerle buluşan Ercan Şirketler Topluluğu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Ercan, Gezinomi’nin emin adımlarla büyümeye devam ettiğini söyledi.


E

Temkinli ama emin adımlarla ilerleyeceğiz. Böyle devam etmek ve sizlerle birlikte büyümek istiyoruz” diye konuştu.

“Sizlerle birlikte büyüyoruz” Vonresort Golden Coast Hotel’deki buluşmada acentelerle bir araya gelen Ercan Şirketler Topluluğu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Ercan, Gezinomi’nin emin adımlarla büyümeye devam ettiğini belirterek, “Bu bir ekip işidir. Bu büyümeyi siz acentelerle birlikte başarıyoruz” dedi.

“12 ay satış yapmalıyız” Gezinomi Genel Müdürü Kazım Pehlivan ise 23 kişi ile adım attıkları bu sektörde şimdi 95 kişi ile hizmet verdiklerini söyledi. İçinde bulundukları sektörde teknik yeterliliklerin tek başına yetmediğini belirten Pehlivan, konuşmasına şöyle devam etti: “En önemli nokta satmaktır. Satarsanız ve teknik yeterliliğiniz de varsa ilerlersiniz. Gezinomi’nin satışlarının yüzde 70’ini siz acenteler gerçekleştirdiniz. Sürdürülebilir ticaret için en önemli konu sizin en iyi yaptığınız şey yani satıştır. Bu noktada bizim de riski yönetmemiz önemli. Sezonumuz dar bir döneme sıkıştı. Sürdürülebilir ticaret için 12 ay satış yapmamız gerekiyor. Resort dönemi daraldı. Acentelerin yeni finans kaynakları yaratmaları gerekiyor. 12 ay satış yapmamızı sağlacak olan şehir otellerini de misafirlerimize sunacağız. Bu noktada gerekli olan hazırlıkları tamamladık. İkinci nokta ise paket tur sözleşmesi yaparken ulaşım büyük bir sorun teşkil ediyor. Bu disiplin için Gezinomi olarak önemli bir kadrolama yaptık ve teknik yeterliliği sağladık. Acentelerimize satabilecekleri iyi ve doğru fiyatla ürünler sağlayabilirsek daha da yukarıya çıkabiliriz.

rcan Şirketler Topluluğu bünyesindeki Vonresort Hotels’te acenteleri ile buluşan Gezinomi, organize ettiği buluşma ile acentelerini 2018 yılına motive etti. Acenteler buluşmasına Ercan Şirketler Topluluğu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Gezinomi Seyahat Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ercan, Gezinomi Genel Müdürü Kazım Pehlivan, Gezinomi Genel Müdür Yardımcısı Enver Murat ve Gezinomi departman müdürlerinin yanı sıra Türkiye’nin farklı noktalarından acente temsilcileri katılım gösterdi.

“İç turizm geliştikçe biz de büyüyoruz” Konuşmasında iç pazarın önemine dikkat çeken Ali Ercan, “Yurt dışındaki pazarlarda sıkıntılar yaşanıyor. Önceden birçok otel Türk tatilci istemiyordu ancak son iki yıldır bu oteller iç pazara büyük önem vermeye başladı. İç turizm gelişiyor ve gelişmeye de devam edecek. Bu durum işlerimizin gelişeceği anlamına gelmektedir. Bu sene, geçen seneye göre 2-3 kat daha fazla büyüdük. Bu büyüme devam ederse önümüzdeki yıllarda çok iyi bir noktaya geleceğiz” şeklinde konuştu. “Emin adımlarla ilerliyoruz” Çalıştıkları otelleri titiz bir şekilde belirlediklerini ifade eden Ali Ercan, risk taşıyan otele girmediklerini söyledi. Ali Ercan: “Misafirlerimizin en değerli anları olan tatillerinde sorun yaşamalarını istemiyoruz. Bilindiği üzere bu sezon 3-4 otelin müşterileri tahliye edilmek zorunda kalındı. Bu nedenle sağlam adımlarla sağlam otellerle ilerlemeliyiz. İyi otellerle çalışmak için de acentelerin desteği şart. Sizlerle birlikte büyüyebiliriz.

“Kaliteli turizm yapmak istiyoruz” Her otelle çalışmıyoruz. Ana faaliyet konumuz para değil hizmettir. Biz Gezinomi olarak kazancımızın tümünü yatırıma çeviriyoruz. Biz Anadolu’daki her acenteye 12 ay sattırmak için talibiz. Kaliteli turizm yapmak istiyoruz. Tüm acentelerimize bizi destekledikleri için teşekkür ederiz. 2018 yılının da iyi bir yıl olmasını temenni ediyorum.” Ünlü sanatçı Altay’ın şarkıları ile eğlendiler Gezinomi acenteler toplantısı Gala Yemeği ile devam etti. Gala Yemeği’nin ardından ünlü sanatçı Altay, acente yetkilileri için sahne aldı. Geceye katılanlar Altay’ın sevilen şarkıları eşliğinde gecenin ilerleyen saatlerine kadar eğlendi. /71


HABER

Mehmet İşler “Avrupalı turist gelecek”

Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler, “İmaj ve güvenlik konusuyla siyasi ortamın düzelmesi durumunda, Avrupalı turist bu pazara geri gelecektir” dedi. İşler, 2018 yılı için ise “Umutlarımızı koruyoruz” dedi.

T

ürkiye’nin turizm sektöründeki lokomotiflerinden Ege Bölgesi, zengin turizm potansiyeli ve kendisine has turizm çeşitleri ile Türkiye turizminin önemli duraklarından olmaya devam ediyor. Ancak Ege Bölgesi ve İzmir, 2016 ve 2017 yılında yurt dışı ana pazarlarının tamamında turist kaybına uğradı. Son iki yılı kayıpla geçiren turizmciler 2018’den ise umutlu. Tanıtım ve imaj Ege Bölgesi ve İzmir turizmi ile ilgili olarak Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler ile konuştuk. Ege Bölgesi’nin turizm zenginliklerine dikkat çeken İşler, “Dış turizmden beklenen verimin alınabilmesi ve sahip olunan büyük potansiyelin değerlendirilmesi ve ülkeye olan talebi artırabilmesi için öncelikle tanıtım ve imaj yaratma konularına önem verilmesi gerekiyor” dedi. 72 /

2017’de turist sayısı arttı Mehmet İşler ilk olarak 2016 ve 2017 yıllarını değerlendirdi: “2016 yılında ülke turizmi 10 milyon, İzmir turizmi yaklaşık 530 bin turist kaybetti. 2016’da İzmir’e gelen yabancı ziyaretçi sayısı yüzde 44,5 gerileyerek 1 milyon 201 bin 921’den 672 bin 300’e düştü. 2016 yılında İzmir, bir kaç pazar dışında ana pazarlarının tamamında turist kaybına uğradı. 2016 yılında İzmir turizminin ana pazarlarından Almanya yüzde 23.5, İngiltere yüzde 25.5, Hollanda da yüzde 30,5 turist kaybetti. 2016 yılının Ocak - Ekim döneminde 636 bin 407 yabancı konuk ağırlayan İzmir’i bu yılın on aylık döneminde 724 bin 617 yabancı konuğa ulaştı.


İletişim stratejisi İletişim ve pazarlama stratejileri belirlenirken özellikle hedef tüketici özelliklerine dikkat edilmelidir. Ana hedef, eğitim ve gelir seviyesi orta ve üzeri, çevreye duyarlı, marka bilinci yüksek, paket tatil turlarından çok özel ilgiye yönelik turizm türleriyle ilgilenen, etkinliklere ve başka kültürlere merak duyan, sık yolculuk eden kişilerdir. Ülke imajını etkileyen sorunların giderilmesi için iyi bir iletişim stratejisi geliştirilmeli.

İç turizm sektöre nefes aldırdı On aylık dönemde gösterilen bu iyileşmeyle 2016 krizi rakamsal boyutta geride kalırken 2015 yılı verilerinin 400 bin dolayında gerisine düştü. Öte yandan, Ramazan Bayramı ile Kurban Bayramı’nda yaşanan yurt içi turizm hareketliliği sektöre biraz soluk aldırdı. Yer yer yüzde 100’leri bulan doluluklar turizm merkezlerini hareketlendirirken Egeli turizmciyi sevindirdi. Tatile çıkan vatandaşlar Ege kıyılarını tercih etti ve bölgedeki turistik tesislere yöneldi. Yurt dışı pazarda ciddi kayıplar yaşan Egeli turizmciler, bayramdaki hareketlilikle soluk aldı.”

Kaynak oluşturulmalı Hedef pazarlardaki tüketiciler üzerinde etkili olacak çalışmalar için Türkiye tanıtımı bütçesi ayrılmalı. Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Birliği Bakanlığı, Başbakanlık Tanıtma Fonu Genel Sekreterliği, Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürlüğü ve sektör ortak bir çatı altında buluşarak kaynak oluşturmalı ve bu alanda kullanılmalı.”

”Avrupalı turist geri gelecek” Türkiye turizminin son iki yılda yaşanan olumsuzluklar nedeniyle krize girdiğini belirten Mehmet İşler, “Dünya turizminin rekabet ortamında ülkemiz, imaj, güvenlik sorunu ve bir de üstüne gelen diplomasi krizi nedeniyle kaybediyor. Ana pazarlardaki Avrupalı tüketici ile Türkiye arasında bir blok oluşuyor.

İmaj ve güvenlik ETİK Başkanı İşler, “Türkiye, turizmdeki eski gücüne ne zaman kavuşur?” sorusuna ise şöyle cevap verdi: “Uzaklaştığımız demokratik zemine hızla yaklaşılırsa, imaj ve güvenlik konusu çözümlenirse, siyasi ortamın düzelirse, Avrupalı turist bu pazara geri döner. 2018 yılı için umutlarımızı koruyoruz. Belirttiğimiz gelişmeler sağlanırsa, ancak 2019 yılında kayıplarımızı gidermeye, yaralarımızı sarmaya başlayabiliriz.”

Ülke ekonomisine ciddi katkılar sağlayan Türkiye turizmi konjonktürdeki ve diplomasi alanındaki gelişmeler sonucu krizde. Demokratik zeminden uzaklaşmamız ve konjonktürel sıkıntılar nedeniyle kriz derinleşiyor. İmaj ve güvenlik konusuyla siyasi ortamın düzelmesi durumunda, Avrupalı turist bu pazara geri gelecektir” dedi.

“Yaralarını sardı” Mehmet İşler Ege Bölgesi’ndeki turist profilindeki değişikliklere de değindi: “Ege Bölgesi ve İzmir, 2016 ve 2017 yılında yurt dışı ana pazarlarının tamamında turist kaybına uğradı. İzmir, 2012 yılında 1 milyon 368 bin 929, 2013 yılında 1 milyon 407 bin 240, 2014 yılında 1 milyon 294 bin 461, 2015 yılında 1 milyon 201 bin 921, 2016 yılında 672 bin 299, 2017 yılının ilk on ayında 724 bin 617 yabancı turist aldı. Turizmciler, yurt içindeki hareketlilikle yaralarını sarmaya çalıştı.” Tanıtım ve imaj Ege Bölgesi’nin eşsiz zenginliklere sahip olduğunu hatırlatan deneyimli turizmci, bu değerlere talebin artması için tanıtım ve imaj çalışmalarına dikkat çekti. İşler şöyle konuştu: “Ülkemiz ve Ege Bölgemiz yalnızca deniz, kum, güneş değil, doğa, kültür, sağlık, gastronomi, kış, dağ, yayla, kırsal, kongre ve fuarlar, kruvaziyer, yat, golf, mağara gibi turizm türleri açısından eşsiz olanaklara sahip. Dış turizmden beklenen verimin alınabilmesi ve sahip olunan büyük potansiyelin değerlendirilmesi ve ülkeye olan talebi artırabilmesi için öncelikle tanıtım ve imaj yaratma konularına önem verilmesi gerekiyor. /73


HABER

Turizm Bakanlığı’dan dijital tanıtım atağı

Kültür ve Turizm Bakanlığının, dünyanın en büyük seyahat medyası şirketlerinden olan Matador Network’le başlattığı iş birliği çalışması meyvelerini vermeye başladı. Turkey Home projesi kapsamında başlatılan çalışma sonucunda çekilen 8 film ve yazılan makaleler yayınlanmaya başladı.

D

ünyanın önemli dijital seyahat ağlarından Matador Network, Türkiye’yi tanıtıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığının, dünyanın en büyük seyahat medyası şirketlerinden olan Matador Network’le başlattığı iş birliği çalışması meyvelerini vermeye başladı. Turkey Home projesi kapsamında başlatılan çalışma sonucunda çekilen 8 film ve yazılan makaleler yayınlanmaya başladı. Bir ailenin Türkiye tatili Matador Network ekibi ile birlikte gelen sosyal medyanın güçlü isimlerinden Tim Landis ve ailesi de çekilen filmlerle bir ailenin Türkiye tatilini etkileyici bir şekilde aktardılar. Matador Network ekipleri İzmir, Dalyan, Efes ve Kapadokya’da Tim Landis ve ailesinin hikayesini anlatan iki filmin yanı sıra, bu bölgelerin güzelliklerini aktaran dört ve ayrıca 360 derece kameralarla çekilen dört filmle birlikte on filmi daha yayına hazırladı. Yüz milyonlarca takipçiye ulaşacak Bunun dışında Matador Network’le yapılan iş birliğiyle “Türkiye’de ziyaret edilebilecek en romantik 8 yer”, “Türkiye’nin bir sonraki tatil planınızda yer alması için 8 sebep”, “Türkiye’deki en iyi doğal alanlar için seyahat rehberi” ve “Türkiye’deki en iyi alışveriş noktaları” başlıklı dört makale daha yayınlandı. Yapılacak bu çalışmalarla Matador Network’un etki alanında olan yüz milyonlarca takipçiye ulaşılması hedefleniyor. 10 milyon ziyaretçisi bulunuyor Matador Network aylık 110 milyon kişiye ulaşan seyahat ve macera düşkünleri için en hızlı büyüyen seyahat portallarından biri olarak dikkat çekiyor. Online olarak yayınlanan derginin her ay yaklaşık 10 milyon ziyaretçisi bulunurken; Facebook’ta 1 milyon 200 bin, Google+’ta 1 milyon 900 bin, Instagram’da 209 bin takipçisi bulunuyor. Matador Network büyük ağırlıkla ABD, İngiltere, Kanada, Avustralya ve Hindistan’dan takip ediliyor.

74 /



HABER / Ebru ALTIN

Bülent Bülbüloğlu

“2016-2017’de ayakta kaldık. 2018 için hazırız” Güney Ege Turistik Otelciler Birliği (GETOB) Başkanı Bülent Bülbüloğlu, Marmaris için önem arz eden pazarları değerlendirerek 2018 yılı öngörüsünü açıkladı. Bülent Bülbüloğlu, “2016 ve 2017’de ayakta kalmayı başardık. 2018 için hazır ve umutluyuz” dedi.

G

üney Ege Turistik Otelciler Birliği (GETOB) Başkanı Bülent Bülbüloğlu, Marmaris’e turist gönderen pazarları değerlendirerek 2018 yılı öngörüsünü açıkladı: “İngiltere, Rusya, Ukrayna ve iç pazardaki gelişmeler 2018 için umut veriyor. 2016 ve 2017’de ayakta kalmayı başardık. 2018’e hazırız.” “İngiltere pazarını korumalıyız” Dalaman ve Marmaris için ciddi önem taşıyan World Travel Market’te önemli ipuçları aldıklarını belirten Bülent Bülbüloğlu, “İngiltere, bizim ana pazarımız. İngiltere pazarı Dalaman bölgesine 1 milyon 200 bin turist gönderirken bu sayı 570 bine kadar geriledi. Bu durum bütün Marmaris’in dinamiklerini bozuyor. Çünkü Marmaris yüzde 100 turizme bağımlı bir bölgedir. Limon satan esnafından taksicisine kadar turizm ile ayakta kalıyoruz. Bozulan dinamikler de dolayısı ile bütün şehri etkiliyor. Bu nedenle bizim ana pazarımız olan İngiltere’yi yaşatmamız ve korumamız gerekiyor” dedi.

76 /


Ortadoğu’dan da misafirler ağırladıklarını ancak bu pazardan kültürlü, yeme içmeyi bilen, nitelikli yatak arayan misafir alamadıklarını söyleyen Bülbüloğlu, “15-20 dolar fiyat vererek Ortadoğu pazarından turist ağırlamaya başladık. Bu pazardan para harcayan, Marmaris’e katkı sağlayan Arap turistin gelmesini istiyoruz” dedi. Hollanda’dan sinyaller iyi Marmaris’e turist gönderen pazarları değerlendirmeye devam eden GETOB Başkanı Bülent Bülbüloğlu, Hollanda pazarının da umut verdiğin dile getirdi. WTM esnasında Hollandalı tur operatörleri ile de görüştüklerini belirten Bülbüloğlu, “Hollanda’da eski sayılara ulaşmamız zor ama bu pazarda 2017’den daha iyi bir yıl geçireceğiz. Hollanda’dan en çok turist getiren tur operatörünün sahibi ile konuştuk. Onlar da çok umutlu. Türkiye için koltuk sayılarını arttırdılar, şubat ayında tekrar revizyon yaparak koltuk sayılarını yine artırabileceklerini söylüyorlar. Belçika ve İskandinavya zayıf ama Hollanda iyi görünüyor” diye konuştu.

“Ocak, Şubat ve Mart’ı ıskalamamalıyız” WTM fuarında umut veren gelişmeler yaşandığını söyleyen Bülbüloğlu, pazardaki satışların yüzde 70 oranında artış gösterdiğini aktardı. Bülbüloğlu, “Bu pazarda 2016 yılında dibe vurduk. Ancak 2017 yılındaki 2018 yılına yönelik satışlar gerçekten bizi sevindiriyor. 2018 için Marmaris iyi satılıyor. Şu an için yüzde 70 artışımız var. Özellikle ana satışlarımızı yapacağımız Ocak, Şubat ve Mart aylarına doğru gayet iyi bir şekilde ilerliyoruz. Bu üç ay Marmaris için çok önemli. Bu üç ayı ıskalarsak 400 bine yakın turist kaybı yaşayabiliriz. O zaman istediğimiz paxları yakalamak için çok ciddi fiyat indirimleri yapmamamız gerekecek. Özellikle İskandinavya pazarındaki fiyat dengemiz bozulur. O zaman 2016’ya geri döneriz. Ama şu an için 2018 satışları çok iyi gidiyor. 3 senedir fiyatlarımız aynı. Otelciler bu fiyatlarla 2016 ve 2017’de para kazanmadı. Ancak bir şekilde ayakta kaldık ve 2018’i bekliyoruz” şeklinde konuştu.

2018’de taşlar yerine oturacak İngiltere pazarından sonra Rusya, Ukrayna ve iç pazarı da değerlendiren Bülent Bülbüloğlu, “İngiltere pazarının iyi olması diğer pazarları da tetikliyor. Marmaris olarak en iyi senemizde 174 bin Rus misafir 15-20 bin civarında da Ukraynalı turist ağırlamıştık. Bu sene ise toplam 340 bin toplam Rus ve Ukraynalı turist ağırladık. Şimdi bu pazarlarla çalışan tur operatörleri Marmaris’te yatak peşine düştü. İç pazar ise çok ciddi bir şekilde gelmeye başladı. İç pazarda en iyi artışı Marmaris yakalamıştır. İki sene önce iç pazar için yaptığımız çalışmalar meyvesini vermeye başladı. 2018, taşların yerine oturacağı bir yıl olacak. 2019 yılında da bu gelişimin meyvelerini daha iyi alacağız” şeklinde konuştu. Nitelikli Arap turist Bülent Bülbüloğlu, Marmaris için Ortadoğu pazarını da değerlendirdi.

Marmaris parlıyor Deneyimli turizmci, Marmaris’in turizm ile büyüdüğünü ve bu noktada geleceğinin çok parlak olduğunu söyledi. Bülbüloğlu açıklamalarına şöyle devam etti: “Herkes bilsin ki Marmaris’in geleceği çok parlak. 5 sene sonra Türkiye’nin en yaşanabilir en güzel bölgesi Marmaris olacak. Doğası, çevresi, yaşam tarzı ile Marmaris çok özel bir bölge. Marmaris’e çok güveniyorum. Yerli ve yabancı turistler buranın ileride çok daha değerleneceğini iyi biliyorlar. Bizim kadar çevreye duyarlı bir turizm merkezi yok. Marmaris’te herkes çevresine, doğaya sahip çıkıyor. Buna ek olarak Marmaris, kentsel dönüşüm ile de örnek bir şehir oldu. Marmaris’te düşük profilli turistlerin tercih ettiği apartlar yıkıldı ve nitelikli tesisler yapıldı. Bu da Marmaris’i kalitesine önemli bir katkı sağlamaya başladı. Marmaris bu anlamda gerçekten yaşanabilir örnek yerlerden biri. Buraya sahip çıkmalıyız. Marmaris’in geleceğinin parlak olduğunu gören yatırımcılar bu sene kör topal ayakta durdu. Herkes malını satmamak için mücadele etti. İlerleyen süreçte ne kadar doğru kararlar aldığımızı göreceğiz.” Turizm politikası Turizm sektörünün Türkiye için önemine değinen GETOB Başkanı, devletin turizm sektörüne sahip çıkmasını istedi. Bülbüloğlu açıklamalarına şöyle devam etti: “Devletin, turizmin önemini biraz daha iyi kavraması lazım. Cari açığa en önemli katkıyı turizm sektörü veriyor. Bunu bir tık daha yukarıya çıkarsak dış ticaret açığına katkımız daha da büyür. Bu noktada devletin iyi bir turizm politikası oluşturması gerekiyor. Bütçesi ile birlikte dünya turizmine entegre olmamız lazım. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bütçesi Türkiye bütçesinden binde 5 oranında pay alıyor. Bu oran Yunanistan’da yüzde 6.5, İspanya’da ise yüzde 7. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın binde 5’lik payının üçte biri ise zaten Kültür için kullanılıyor. Yani, daha iyi bir bütçe sağlanabilirse turizmin Türkiye ekonomisine katkısı katlanarak artacaktır.” /77


HABER

Hüseyin Gazi Coşan “Almanya’da eski gücümüze kavuşmamız şaşırtıcı olmaz”

Kültür ve Turizm Bakanlığı Berlin Tanıtma Müşaviri Hüseyin Gazi Coşan, Türkiye’nin Almanya pazarında iddialı bir ülke olduğunu belirterek, “2019 yılında Türkiye’nin Almanya’daki eski gücüne kavuşması şaşırtıcı olmaz” dedi.

K

ültür ve Turizm Bakanlığı Berlin Tanıtma Müşaviri Hüseyin Gazi Coşan, Almanya’daki son durumu Tourism Today’e değerlendirdi. Moral veren açıklamalarda bulunan Coşan, “Bu pazarda toparlanacak güçteyiz” dedi.

“Almanya pazarı iyi görünüyor” Şu anda Almanya pazarında iyi bir görünüm olduğunu söyleyen Hüseyin Gazi Coşan, “2017 yılı beklediğimizden iyi olacak. Ancak şunu da belirtmek istiyorum bir uçak sorunumuz olacak. Uçak sorununu çözdüğümüz takdirde 2018 Almanya pazarında gayet iyi görünüyor. Türkiye, her zaman Almanya pazarında iddialıdır. 2016’da kayıplar oldu ancak bunu toparlayacak güçteyiz. Arkamızda 3.5 milyon Türk kökenle insan ve 1000’e yakın Türk acente var. COOP TRR gibi bir oluşum da var. Bunlar bizim bu pazarda toparlanmamızda büyük katkı sağlayacak. 78 /

2019 yılında Türkiye’nin Almanya’daki eski gücüne kavuşması şaşırtıcı olmaz” dedi. Tanıtımlar, kültür ve sanat üzerinden yapılacak Almanya’da yapacakları reklam çalışmaları hakkında da bilgi veren Coşan, “Tur operatörleri ile birlikte yaptığımız reklam kampanyalarımızı artıracağız. Bunun yanında yeni şirketler kazandık ve onlarla da çalışacağız. Tabi ki fuarlar bizim için önemli. Kültür ve sanat faaliyetlerimiz olacak. Tanıtımı, kültür ve sanat aktiviteleri üzerinden yapacağız. Yazılı ve görsel basını da sık sık yer alacağız” şeklinde konuştu.



HABER

Mehmet Haluk Beceren “Kongre, termal ve fuar turizmi geliştirilmeli” Güney Marmara Turizm ve Otel İşletmecileri Birliği Derneği (GÜMTOB) Başkanı Mehmet Haluk Beceren, Bursa’nın potansiyelinin yabancı turisti çekmeye yetmediğini söyledi. Beceren: “Otellerin doluluk oranlarının artırılması için en önemli başlıklar, kongre, termal ve fuar turizminin geliştirilmesidir” dedi.

G

üney Marmara Turizm ve Otel İşletmecileri Birliği Derneği (GÜMTOB) Başkanı Mehmet Haluk Beceren, Güney Marmara turizmini ve bu bölgedeki turizmin gelişimi için gerekli olanları Tourism Today’e açıkladı. Doluluklar yükselmiyor Deneyimli turizmci Mehmet Haluk Beceren, oteller çoğalmasına rağmen doluluk oranlarının artmadığına dikkat çekti. Beceren, “ Her şeyde olduğu gibi turizm de siyasi konjonktüre bağlı olarak değişim gösteriyor. Şehir otellerinin doluluk oranlarının artırılması için en önemli başlıklar, Kongre, Termal ve Fuar turizminin geliştirilmesidir” dedi.

80 /


İç pazarı olumsuz etkiliyor Online pazarlama payının tüm dünyada büyüdüğünü ifade eden Mehmet Haluk Beceren, “Bu nedenle, Türk vatandaşlarının Booking.com aracılığıyla Türkiye’de bulunan otellere ulaşamaması iç pazarı olumsuz olarak etkilemekte, bundan en büyük zararı da küçük ve orta boy işletmeler ile münferit pazarlama yapan tesisler görmektedir” şeklinde konuştu, Yabancıların kış turizmine katkısı yok” “Kış turizmi yüzde yüz yerli bir turizm” diye konuşan deneyimli turizmci, yurt dışından kış turizmine herhangi bir katkı olmadığını söyledi. Beceren, “Eskiden Rusya ve Ukrayna’dan misafirlerimiz olurdu maalesef artık olmuyor. Gidiş geliş ücretleri ve mesafeler yabancı turistin gelmesini engelliyor. Yabancı ülkelerin ekonomik sıkıntıları da ne yazık ki bizi etkiliyor. Sıkıntılar elbette ki aşılır önemli olan o süreci hasarsız atlatmak” dedi. Potansiyel turisti çekmeye yetmiyor” Mehmet Haluk Beceren, açıklamalarına şöyle devam etti: “Bursa’da Arap turizminden başka turizmimiz yok. Sanayimize gelen misafirlerimiz artık günübirlik geliyor. İstanbul-Bursa arasındaki hızlı ulaşım dolayısıyla, Bursa’da konaklama sayısı gittikçe azaldı. Görüşmelerini yapan iş adamları işlerini halledip İstanbul’a dönüyor. İstanbul’a kıyasla Bursa’da da gidilecek mekân çok daha sınırlı sayıda. Bursa’nın potansiyeli yabancı turisti çekmeye yetmiyor. Doluluk oranları yüzde 40’ta kaldı Bursa’da 2017 Kasım ayı itibariyle; Bakanlık Belgeli; 105 tesiste; 18.200 yatak, Belediye Belgeli;183 tesiste; 11.570 yatak, toplam da ise; 288 tesiste; 29.770 yatak hizmet vermekte. 2016 yılında Bursa genelinde; 983.061 yerli; 242,648 yabancı olmak üzere toplam: 1.225,709 kişi gelmiş olup, doluluk oranı da yüzde 40,17 olarak gerçekleşti. 2017 Kasım sonu itibariyle Bursa genelinde; 932,086 yerli; 244,846 yabancı toplamda 1.176,932 kişi; doluluk oranı ise yüzde 42,93. Siyasi konjonktüre bağlı Oteller çoğaldığı halde maalesef doluluk oranlarımız paralel artmamakta. Bursa’da yaz sezonu Arap turizmiyle şekilleniyor.

2017 yılı Arap turizmde 2016 ya göre daha iyi de olsa istenilen seviyede gerçekleşmedi. Her şeyde olduğu gibi turizm de siyasi konjonktüre bağlı olarak değişim gösteriyor. Şehir otellerinin doluluk oranlarının artırılması için en önemli başlıklar, Kongre, Termal ve Fuar turizminin geliştirilmesidir. Kür merkezleri kurulmalı Bursa’da turizmi çeşitlendirme çalışmalarımız var Kaplıca merkezi Bursa’da Sağlık turizmini geliştirmek adına yerel yönetimlerle birlikte çalışmalar yapıyoruz. Bursa’da açılan hastaneler ile Medikal Turizm konusunda önemli gelişme gösterdi. Termal Turizm için olmazsa olmaz kür merkezlerini kurmalıyız. Sağlık turizminde yabancı hastaları kente çekecek kür merkezlerine ihtiyacımız var. Misafirler öncelikli hizmetlerini ve tedavilerini o merkezlerde almalı, şehir otellerini de bir ring şeklinde servisle kullanarak, oralarda konaklamalılar. “Bursa bunu hak etmiyor” Sağlık Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında imzalanan işbirliği kapsamında 5 pilot il içerisinde Termal Tarihi Kentler Birliği Üyesi Bursa’nın yer almaması üzücü. Bursa bunu hak etmiyor. Projeler devam ediyor Bursa’nın doluluk oranlarını artırabilmek adına yurtiçi ve yurtdışı fuarlara katılıyoruz. Yurt dışı fuarlarında; Dünya pazarında, tekel olduğumuz ‘Osmanlı Kenti Bursa’; Arap ülkelerinde ise “Yeşil Bursa” başlığı ile pazarlama çalışmaları yürütülmesi ile ilgili projeler devam etmekte.” Birçok sorun var 2016 yılında yaşanan olumsuzluklarla sezonu zorlu bir şekilde kapatan sektörün, 2017 yılında yaşanan hareketliliği 2018 yılına taşıma çabasında olduğunu söyleyen Beceren, “Turizm sektörünün karşı karşıya olduğu birçok sorun mevcuttur. Bu sorunları çeşitli mecralarda dile getirdik. Gelirlerdeki düşüş, maliyetlerin artması, belediyelerin ve Maliye Bakanlığı’nın talep ettiği vergiler, turizm sektörü için açıklanan desteklerin yetersiz ve işlevsiz olması, kredi desteği, tanıtım alanında daha etkin olunması, imaj, güvenlik algısı, günübirlik evler, kalifiye personel sıkıntısı vs.” dedi.

/81


HABER

Corendon Airlines

2018’den umutlu H

ollanda, Belçika, Almanya ve İskandinav ülkelerinden Türkiye’ye en fazla yolcu taşıyan havayolu firmalarından Corendon Airlines, 2018 yaz sezonu için umutlu olduğunu açıkladı. Corendon Airlines, Avrupa-Antalya hattında koltuk kapasitesini yüzde 50 artırarak 1 milyon koltuk planladı. Koltuk sayısını yüzde 50 artırdı Corendon Airlines Yönetim Kurulu Başkanı Yıldıray Karaer, “Hem Avrupa’daki tur operatörlerinden aldığımız iyi sinyaller hem de geçtiğimiz hafta Ankara’da düzenlenen Üçüncü Turizm Şûrasında devlet kademelerinden gelen olumlu mesajlar sayesinde turizmciler olarak 2018 turizm sezonundan umutluyuz. Tüm bu pozitif beklentiler ışığında, biz de Corendon Airlines olarak 2018’de özellikle uzman olduğumuz Hollanda, Belçika ve Almanya pazarlarında pazar payımızı yukarılara taşıyacak şekilde planlamalar yaptık ve sunduğumuz koltuk sayısını % 50 oranında arttırdık. Geçtiğimiz yıl sektör, Avrupa’dan Türkiye’ye uçacak uçak bulmakta zorlanmıştı. 2018 için önlemlerimizi şimdiden alarak Antalya’ya planlanan uçuşlarımızı çoğalttık” şeklinde konuştu.

82 /

Almanlar Türkiye’nin öneminin farkında Yıldıray Karaer, 2018 sezonu için pazarlar bazında değerlendirmelerde de bulundu. Planlamalarını yaparken Almanya pazarında 25 farklı tur operatörü ve bir çok acenta ile görüştüklerini ve Alman tur operatörlerinin Türkiye’nin turizm sektörünün lokomotifi olduğunun bilincinde olduğunu belirten Karaer, “2018 için tur operatörleri, oteller ve havayolları ile el ele vererek ibreyi Türkiye’ye çevirmek için sürekli projeler üretiyorlar. Çünkü Türkiye, sunduğu fiyat/ kalite kriterleri ile özellikle çocuklu aileler için rakiplerinden daha avantajlı ve tur operatörleri açısından yüksek sayılara ulaşıldığından karlılığı yüksek bir destinasyon. 2018’de son iki yılın sayılarının üzerinde Alman’ın Türkiye’ye geleceğine inanıyoruz. Bu sebeple, 2018 Nisan-Ekim dönemi için yüksek sezondaki ilave kapasitelerle birlikte 400.000 koltuk arz ediyoruz” açıklamasında bulundu. Karaer sözlerini, “Belçika ve Hollanda’da faaliyet gösteren kendi tur operatörümüzün rezervasyonlarına baktığımızda da 2015 sayılarını yakalayabileceğimize olan inancımız artıyor. Bu yıl Hollanda ve Belçika için 350.000; bir diğer önemli pazarımız olan

Türkiye’nin önde gelen turistik havayolu şirketlerinden Corendon Airlines, 2018’de Avrupa turizminden umutlu olduğunu açıkladı. Özellikle Hollanda, Belçika ve Almanya pazarlarında pazar payını yukarıya taşıyacak şekilde planlamalar yapan Corendon Airlines, Antalya hattında sunduğu koltuk kapasitesini de yüzde 50 oranında artıracak.

İskandinav ülkeleri için ise 150.000 koltuk planladık. Ayrıca 2016’da ilk kez uçmaya başladığımız Rusya’da da güçlü tur operatörleri ile yapacağımız ortak çalışmalarla Pazar payımızı arttırmak hedefindeyiz” diyerek sürdürdü. 2018’de herkes yüzünü Türkiye’ye dönecek Almanya‘daki tur operatörlerinin Türkiye tatili satmak konusundaki isteklerinin aslında tüm Avrupa’da geçerli olduğuna değinen Karaer, Türkiye’de 2016 ve 2017’de yaşanan olumsuz gelişmeler sonucu rakip destinasyonlara yönelen tur operatörlerinin bu ülkelerde Türkiye’deki tesislerin fiyat seviyesini ve ürün kalitesini yakalayamadığının altını çizdi. Dolayısıyla özellikle çocuklu ailelerde müşteri memnuniyeti oranlarının çok düştüğünü belirten Karaer, “Avrupalı turist Akdeniz çanağındaki diğer tatil destinasyonlarını deneyimledikçe Türkiye’nin fiyat-kalite dengesi hem tur operatörü hem de turistler tarafından daha iyi anlaşılıyor. ” dedi.



SÖYLEŞİ / Tuncay SEVİN

Dr. Erkan Yağcı

“Eski günlerimize dönmek çok zor değil” Antalya’nın 2014 yılında 12 milyon turist ağırladığını hatırlatan AKTOB Başkanı Dr. Erkan Yağcı, “Eski günlerimize dönmek düşünüldüğü ya da sıklıkla konuşulduğu kadar zor değil. Eski günlerimize dönmek için çok çalışacağız, her şeyin çözümü var” dedi.

84 /


Antalya, zorlu geçen 2016 sonrasında nasıl bir sezon yaşadı? 2016 yılı turizmde her şeyin yeniden formatlandığı bir yıldı. İşimizin doğasının değiştiği bir dönüm noktasıydı. Artık sektör olarak 2016 yılı ve sonrasını daha farklı düşünmek zorundayız. Ama bunu daha iyisini başarmak için yapmalıyız. 2017, önceki yıla kıyasla gayet güzel. Sene başındaki hedefimiz 2017’nin güçlü gitmesiydi ve durum 2016 yılına göre son derece iyi. İyileşme kaydediyoruz. 2018-2019 yılında 12 milyon turisti aşacağımızı düşünüyoruz. Hem turist sayısında hem gelir bakımından 2016’yı geçmiş durumdayız. Otelciler gerçekten fiyatlardan ödünç vererek Rusya pazarının bu kadar hızlı geri dönmesine katkı sağladı. 2014’teki rakam 12 milyondu. Yaşadığımız kötü senaryolar olmasaydı bu sene 15 milyon rakamını çok rahat görürdük. Ama sene sonu itibariyle 10 milyona ulaşacağımızı düşünüyorum. Antalya’nın 2018 beklentileri nedir? 2017 sonrasında beklentiler yükseldi mi? 2018 yılının 2017 yılından çok daha iyi olacağını düşünüyorum. Dünyanın günlük, anlık değiştiği şu zamanda ön görülemezliğin vermiş olduğu şartlarda, bugünün koşullarına göre söylüyorum. Bilinmezin hayatımızı şekillendirdiği bir dönemde yaşıyoruz. Açıkçası yaptığımız en büyük mücadele bu bilinmezlikte yaşamak. Şu an ki duruma baktığımızda, beklenti anlamında 2018 yılının daha iyi olacağını düşünüyorum. Antalya’nın başarı eşiği 12 milyon yabancı turisttir. Antalya’nın tekrar başarıyı konuşması için bu rakamlara yaklaşması lazım. 2018 yılında Antalya’nın bir an önce 12 milyona yaklaşması hedefini koyuyoruz. Tabi işin gelir tarafı da var. Bunu da belirtmeden geçmemek gerekiyor. Bizim turizm gelirimizi dünya ortalamasının üzerine çıkartmamız gereklidir. Antalya’nın turizmde daha iyi noktalara gelebilmesi için neler yapılmalı? Çok ciddi stratejiler geliştirmemiz gerekiyor. Ama bunu özel sektörün tek başına yapması zor. Kamu sektörüyle entegre bir şekilde bu geliştirilebilir. Türkiye’deki asıl sorun pazarların yeterli hacme ulaşmamasıdır. Gelen turistlerin yüzde 50-55’i iki pazarda kalmış durumda. Diğer kaynakları yani turizm pazarlarındaki hacmimizi arttırmamız gerekiyor.Ama bunları yaparken ,bu kaynak pazarlar bizim için ne kadar uygun, çalışmalar yapılırken iyi analiz edilmelidir. Ayrıca Türkiye olarak bizim turizm çeşitlendirmemiz var, ama hacimleri yeterli değil. Örneğin biz Çin’den 300 bin turist değil 1 milyon turist getirmeliyiz. Ayrıca Somut hedefler koymalıyız. Hem Türkiye için hem de Antalya için farklı farklı stratejiler oluşturmalıyız. Bence Antalya ve Türk turizminin bunlara ihtiyacı vardır. Antalya, otelleri ile doğası ve tarihi ile tam bir şehridir. Antalya, turizmde tam anlamıyla marka olabildi mi? Antalyayı keşfedilmemiş bir potansiyel olarak görüyorum ve yaptığımız görüşmelerde hep dile getiriyoruz.

Euro monitörün yayınladığı verilere göre Antalya dünyada en fazla yabancı ziyaretçi çeken 12. şehir ama maalesef dünyada turistik destinasyonlar veya şehirler sıralanırken genelde Antalya’yı bazı kurumlar alıyor, bazıları almıyor. 12 milyon yabancı turistin geldiği bir şehrin dünyada konuşuluyor olması gerekir. Antalya’nın çok daha farklı bir vizyonu, farklı bir konumu olmalıdır. AKTOB’ da görev aldığımız süre boyunca operatör bağımlı tanıtımın yanında, dünyada önemli turizm destinasyonu olması anlamında ciddi çalışmalarda bulunuyoruz. İlk olarak turistik bir destinasyon olması için alt yapısının iyi olması lazım, özellikle havalimanı altyapısı çok önemlidir ve otel yatırımları olması gereklidir. Antalya’da 900 tane tesisimiz var ve bunun yaklaşık 410 tanesi beş yıldızlı tesistir. Aynı şekilde iyi işleyen bir havalimanımız var. Dolayısıyla altyapı anlamında çok ciddi bir mesafe kat etmiş durumdayız. Bu noktada Antalya gerçekten kendini kanıtlamış bir turizm varış noktasıdır. 2014 ve 2015 yılında 12 milyon yabancı turist rakamına ulaştık. Antalya çok rahat 20 milyon yabancı turist sayısına yaklaşacak kapasiteye sahiptir. Bu nedenle bizim orta dönem hedefimiz 20 milyonluk yabancı turisti Antalya’ya çekmek olmalıdır.

Bunun için sürdürülebilirlik çok önemli, tamamlayıcı unsur olarak diğer değerlerimizi de konumlandırıp tanıtmalıyız. Bakanlık yada Belediye ön onayıyla uluslar arası şampiyona yada festival organizasyonunun, yamaç paraşütü, trekking gibi etkinlikler ile doğal güzelliklerimizin tanıtımını yaparak turizme kazandırabiliriz. Geçtiğimiz iki yılda büyük bir sınavdan geçen Türkiye, turizmdeki eski gücüne kavuşur mu? Eski günlerimize dönmek düşünüldüğü ya da sıklıkla konuşulduğu kadar zor değil. Yaşanan bir takım aksiliklerden sonra ne yazık ki çoğu turizmci kaybettiği umutlarını henüz kazanamamış durumda. Eski günlerimize dönmek için çok çalışacağız, her şeyin çözümü var ama öncelikle gerçekleşmesi gereken talebin tekrar Türkiye’ye yönelmesi. Bu olursa hem fiyatlar hem misafir profili eski seviyesine yükselecektir. Bunun gerçekleşmesi için , yıllardır süre gelen deneyim, yüksek sayıda ve her kesime hitap etme potansiyeli bulunan tesislerimiz ile ürün çeşitlerimizin farklılıklarına yönelik tanıtıma önem vermeliyiz. /85


HABER

TÜROFED ve

Rus turizmcilerden önemli anlaşma Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED), Rusya Seyahat Acenteleri Birliği ve Business Russia Ağırlama Endüstrisi Komitesi önemli bir anlaşmaya imza attı. Antalya’da bir araya gelen taraflar yaptıkları işbirliği anlaşması ile yaşanabilecek iflaslar durumunda tatilci, acente ve otellerin mağduriyetlerini önleyecek.

T

ürkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık, Rusya Seyahat Acenteleri Birliği Başkanı Natalia Osipova ve Business Russia Ağırlama Endüstrisi Komitesi Başkanı Elena Krivenkova, Antalya’da bir araya geldi. Mağduriyet azalacak Rusya ve Türkiye arasındaki turizm işbirliklerini daha da güçlendirmek isteyen Ayık, Osipova ve Krivenkova, önemli bir anlaşmaya imza attı. Taraflar yaptıkları anlaşma ile yaşanabilecek iflaslar karşısında Rus tatilciler, acenteler ve otelcilerin mağduriyetini en aza indirecek. Daha sağlıklı hale getirilecek Rusya Seyahat Acenteleri Birliği Başkan Yardımcısı Rashad Mamedov, yapılan anlaşmanın RusyaTürkiye arasındaki turizm işbirliğini ve dostluğunu daha da güçlendireceğini söyledi. Mamedov şöyle konuştu: “Yaptığımız anlaşma, Türkiye otelleri ile Rusya’da faaliyet gösteren acentelerin işbirliği yapmasını sağlayacak. Bilindiği üzere yaşanan iflaslar vardı ve bu iflaslarda acenteler, oteller ve tabi ki Rus tatilciler mağdur oldu. Bu anlaşma ile yaşanan mağduriyetlerin en aza indirilmesi için çalışmalar yapacağız ve Türkiye-Rusya arasındaki turizm hareketlerini daha sağlıklı hale getireceğiz.” 86 /


/87


HABER

Alper Özkan Rus turist hedefimizi açıkladı: “5 milyon” A

lanya Turizm Tanıtma Vakfı (ALTAV) 2017-2018 fuar sezonunun ikinci, Rusya pazarının ilk fuarına katıldı. Alanya 12-14 Ekim arasında Rusya’nın ikinci, Avrupa’nın ise dördüncü büyük şehri Saint Petersburg’da yapılan Inwetex CIS Travel Market’de Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı çatısı altında yer alıyor. “Sezonun uzamasına katkı sağlayacak” 25’inci kez kapılarını açan Inwetex CIS Travel Market’e ALTAV Yönetim Kurulu Üyesi Gürol Birgen ile katılan ALTAV ve Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkan Yardımcısı Mehmet Dahaoğlu, Rusya-Beyaz Rusya Turizm Müşaviri Alper Özkan ile görüşme yaptı. Yapılan görüşmede Özkan şöyle konuştu: Bu önemli fuar 25’inci kez kapılarını açtı. Türkiye olarak bu fuara her yıl kesintisiz katılım gösteriyoruz ve bu istikrarımızla ilgili fuar organizatörlerinden 25. Yıl plaketi aldık. 70 metrekare alanda kurulan Türkiye standı fuar alanı girişinde misafirlerini ağırlıyor. İçerik ve dönem olarak fuarın, kış turizmine, sezonun uzamasına ve alternatif turizme katkı sağlayacağını düşünüyorum. “Alanya’ya Rus ilgisi var” Moskova’dan sonra Rusya’nın en büyük şehri Saint Petersburg’da düzenlenen bu fuar geçtiğimiz yıl 5 binin üzerinde ziyaretçiyi ağırladı. Görüşmeler sonucunda Kayseri’ye ilk kez charter sefer konulacak. Rusya pazarı inişli çıkışlı bir pazar fakat devlet ve sektörün desteğiyle 4 milyon rakamını aşacağımıza inanıyorum. Kapasite artırımları bu seviyeye işaret ediyor. 2018’de 5 milyon sayısına ulaşmak için elimizden geleni yapıyoruz. Antalya ise 2014 rakamlarını geçti. Alanya olarak sağlık ve konaklama sektörlerinden katılımcılar var. Alanya Ruslardan büyük ilgi görüyor. Rusya’da yapılan her etkinliğimizde Alanya’nın varlığını ve desteğini her zaman hissediyoruz. Bu fuarda da bölgesini Alanya temsil etti. Bu anlamda desteğini esirgemeyen ALTAV ve Alanya Belediye Başkanı Sayın Adem Murat Yücel ve ekibine teşekkür ediyorum. 88 /

“2019 Türkiye ve Rusya yılı olacak” Tur operatörleri ile yapılan reklam çalışmalarının daha başarılı ve verimli olduğunu rakamsal verilerden görebiliyoruz. Bakanlık ve TÜROFED olarak 2017 yılında direkt vatandaşlara dokunan festival yaptık ve bunun devamı için çalışmalar yapılacağını öngörüyoruz. Bakanlık ve özel sektörün bu güzel birlikteliği her anlamda tüm kurumlara örnek olmalı ve birçok bölgede de uygulanabilmeli. 2019 yılında Türkiye ve Rusya arasında karşılıklı kültür ve turizm yılı olacak. Çalışmalara şimdiden başladık ve 2020 yılından itibaren etkisini rahatlıkla göreceğiz.”

Rusya-Beyaz Rusya Turizm Müşaviri Alper Özkan, 2018 Rusya pazarı için önemli açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin Rusya pazarındaki 2018 hedefini açıklayan Özkan: “2018’de 5 milyon sayısına ulaşmak için elimizden geleni yapıyoruz” dedi.



HABER

Birol Akman

“Hedefimiz 2018 itibariyle tekrar yükselişe geçmek” Anadolu Turizm İşletmecileri Derneği (ATİD) Başkanı Birol Akman, Anadolu turizmini Tourism Today’e değerlendirdi. Kıyı bölgelerini etkileyen sürecin Anadolu’yu da etkilediğini söyleyen Akman, “Hedefimiz 2018 yılı itibariyle de tekrar yükselişe geçmek” dedi.

90 /


T

ürkiye’de turizm hareketliliğinin en fazla olduğu kıyı bölgeleri; Ege ve Akdeniz’in dışında Anadolu da önemli bir turizm potansiyeli taşıyor. Ancak Anadolu’daki turizm hareketleri bir türlü istenen düzeye ulaşamıyor. Son iki yılda Türkiye turizmini ciddi şekilde sarsan gelişmeler Anadolu turizmini de etkisi altına aldı. Anadolu, yarına umutla bakıyor. Anadolu, 2018 yılı itibari ile Türkiye turizmindeki yükselişine devam edecek. “Geleceğe umutla bakıyoruz” Anadolu Turizm İşletmecileri Derneği (ATİD) Başkanı Birol Akman, Anadolu turizmini dergimiz Tourism Today’e değerlendirdi. Rusya ile yaşanan uçak krizi, mülteci sorunu, ülkemizin çevresindeki jeopolitik gelişmeler, dünya genelinde artan terör olayları ve 15 Temmuz’da gerçekleşen hain darbe girişimi gibi birçok olayın turizmi olumsuz etkilediğini hatırlatan Akman, “Ancak yaşanan tüm bu olumsuzlukların ardından yine de geleceğe umutla bakıyoruz. 2018 yılının Türk turizmi için yeni bir yükseliş sürecinin başlangıcı olmasını ümit ediyoruz” dedi. Anadolu turlarında azalma oldu Kıyı bölgelerini etkileyen sürecin ki Anadolu’yu da etkilediği belirten Birol Akman, “Kıyı bölgelerinde tatil yapan turistler, Anadolu turları da yapıyordu. Maalesef, 2017’de bunda azalma oldu. Ama şunu söyleyebiliriz, yerli turist 2017 sezonunun iyi geçmesini sağladı. Yerli turist, Anadolu’yu bu yıl gezdi. Bunda 9 günlük bayram tatilleri de etkili. Her şeye rağmen 2018 yılında turizmin daha iyi rakamlarla anılacağına inanıyoruz. ATİD olarak bu konuda bir dizi çalışma yapacağız. Bunların istediğimiz sonuçlara ulaşmamızda fayda getireceğini umut ediyoruz. Olumsuzlukların bellekteki düzelme süresi bir buçuk senedir. Sektördeki kötü gidişatın ancak 2018’in ikinci yarısından itibaren düzeleceğini öngörüyoruz. 2017 yılında, turizmde büyük ölçekli yeni yatırımların olacağını beklemiyorduk. Avrupa’da Türkiye’ye yönelik başlatılan olumsuz propagandaların dozajı düşmeden devam ediyor. Bu nedenle Avrupalı turist sayısındaki düşüş devam edecektir. Rusya pazarı için ise beklentilerimiz olumlu. Tek soru Rusya pazarındaki artışın, Avrupa pazarındaki düşüşü karşılayıp karşılayamayacağıdır. Hedefimiz 2018 yılı itibariyle de tekrar yükselişe geçmek” şeklinde konuştu. “2014 yılını yakalamak en büyük arzumuz” “Bu yıl oteller ortalama yüzde 50 dolulukla çalıştı” diye konuşan Akman, birçok otelin, kirasını, personel maaşlarını ödeyemediğini belirtti. Sektörde minimum yüzde 40 personel kaybı olduğunu da hatırlatan Akman, “Anadolu hiç destek alamadı. Açıklanan turizme destek paketleri genel olarak kıyı bölgelerini kapsıyor. Şehir otelleri de destekler kapsamına alınmalı. Mevcut şartlardaki desteklerin kurtarıcı paketler şeklinde olması gerekiyor. Uluslararası fuarlardan edindiğimiz izlenimler ışığında, gelecek yıla ilişkin talepte de artış bekliyoruz. Kurdaki yükselişin, turizm giderlerinin TL’ye endeksli olması sebebiyle işletme maliyeleri açısında

avantaj sağladığını söylemek ile beraber, proje yatırım finansmanlarının geri ödemesi açısında oldukça zorlayıcı olduğunu belirtmekte fayda var. Anadolu turizminde, 2014 sezonunu yakalamak en büyük arzumuz. Bunun için çalışmalar yaptık, projeler ürettik. İnanıyoruz ki, 2018 sezonu Anadolu için hareketli geçecek. Bununla birlikte, iç turizmin de hareketlenmesi ile daha iyi bir sezon geçirmeyi istiyoruz. Biz turizmciler, artık yerli turistin önemini kavradık. Buna yönelik çalışmalar da yapıyoruz. Yerli turiste yönelik promosyonlar ve ödeme kolaylıkları getirdik. Yerli turistin Anadolu’nun güzelliklerini farkı varabilmesi için farkındalık ve bilinçlendirme çalışmalarına önem veriyoruz” dedi.

yönetimlerin inisiyatiflerinde; markalaşma çalışmalarının başlatılması, ilk adımda uluslararası akredite kuruluşların standart denetimlerine hız verilmesi ve bölgesel niteliklerin uluslararası ölçülere yükseltilmesinin önemi fark edildi. Sektörün istatiksel rakamlara ve analizlere yeterince ilgi göstermeyişi, gerçekçi çözüm planlarının hayata geçirilmesini zorlaştırıyor. Şu anda yaşadığımızın ilk değil, büyük olasılıkla son kriz olmayacağı gerçeği yeniden anlaşıldı. Bu faktörler ışığında Türk turizmi yeniden şekillenmeye hatta kabuk değiştirmeye doğru gidiyor. İstediğimiz hareketliliği bu sayede yakalayacağız. Kültür gezileri artırılmalı Anadolu turizmi adına odaklanması gereken pek çok konu var. Öncelikle, kültür gezilerini artırmamız gerekiyor. İç turizmi geliştirmek için teşvikler önemli. Bunun yanında tanıtımlar ve reklamların etkisini biliyoruz. Son dönmelerde, sosyal medyanın gücünü de kullanmak gerekir. Kentturizmini tüm bileşenleriyle ele almak da diğer önemli bir konu. Sıralanan saptamaların ışığında, bu süreçte sektörün işletmeci mantığıyla yönetilmesi, gerçekçi bir çözüm mekaniği kurgulanması, çıkış için yeterli ön koşulları sağlıyor. Bu aşamada; ‘kültürel ve arkeolojik’ etkinliklerin uluslararası takvimlerde yer almaları, her alanda düzenlenecek ‘spor karşılaşmaları’, ‘farklı kültürlere hitap eden müzik dinletileri’, Anadolu’nun tarihsel çeşitliliklerinden yararlanan, yıllık eylem planları hazırlanması, iç pazarda tatil merkezlerine ucuz ve sürekli hava ulaşımı sağlanması, uluslararası pazardaki merkezlere yıl boyunca günlük tarifeli uçuşlar yapmaları, doğrudan tanıtım, pahalı reklamlar ve turizm fuarlarına büyük bütçeli katılımlardan umulan yararlardan daha kısa sürede, çözüme giden yolu açacaktır.”

Türk turizmi kabuk değiştiriyor Birol Akman, Anadolu’daki turizm hareketliliğinin istenen düzeyde olmadığını da söyledi. Akman şu açıklamaları yaptı: “Anadolu’daki turizm hareketliliği istenen düzeyde değil. Hedefimiz iç turizmde yüzde 90’ları yakalamak. İç turizmi çok daha geliştirmeyi amaçlıyoruz. Bunun için biraz da devletten destek istiyoruz. Bankalardan uygun krediler çekerek, otellerimizi yenilemek ve otel kalite standartlarımızı yükseltmek hedeflerimiz arasında. Tanıtım bu süreçte en önemli olgu. Yurt içi ve yurt dışı fuarlar, toplantılarda sürekli Anadolu turizmi tanıtılmalı. Turizmciler son krizle karşılaşıncaya kadar, görece dünyadaki gelişmelerden uzak kaldıkları, tatil turizmi alanındaki yapısal sorunlarını ağırlıklı hissetmeye, bu sürecin yeniden yapılanmak için ciddi fırsatlar sunacağının farkına varmaya başladılar. Tatilci ve gezgin profilinin; giderek bireyselleştiği göz önüne alınarak, yerel

“Ankara’yı hissetmek gerekiyor” Ankara turizmine de değinen Birol Akman, başkent turizminin daha iyi hale gelmesi için yapılması gerekenleri sıraladı: “Ankara için turizm çok önemli. Özellikle büyükelçiliklerin hepsi Ankara’da bulunduğu için buradaki hareketlilik bütün Türkiye’yi etkiliyor. Bunun için önce Ankara’yı yaşamak ve hissetmek gerekiyor. Ankara’nın nüfusu oluşturan insanlardan başlanarak Türkiye’deki herkesin Ankara’nın farkında olması gerekiyor. Her gün yaşayıp gittiğimiz şehrin maalesef çok farkında değiliz. Çok yakınımızda çok büyük tarihi eserler, kültürel zenginlikler bulunmakta, maalesef bunları fark edemiyoruz. ATİD olarak bu konuda önemli çalışmalar yapıyoruz. Ekonomik gelişim için de turist sayısındaki artış iç turizm için çok önemli. Bunun farkındayız. Bu yüzden Ankara ve bölgedeki turizmin canlanması için çaba sarf ediyoruz. Turizmin gelişimi için kültürel etkinlikler de önemli yere sahip. Bunun yanında dünyada bilinirlilik de turizmi etkileyen faaliyetlerden biri. Bizler bu bilinçle çalışıyoruz ve Ankara’yı turizmde önemli bir yere getirmeyi hedefliyoruz. Ankara’dan direk uçuşların artması bize büyük bir moral oldu.Yeni projeler ve turizmi geliştirici çalışmalar bizi hedeflerimize taşıyacak.” /91




HABER

World Travel Awards’ten Cornelia Hotels’e

3 ödül birden Her sene olduğu gibi bu sene de ödülleri toplayan Cornelia Hotels, turizmin oscarları olarak bilinen World Travel Awards’te yine Türkiye’yi gururlandırdı. Cornelia Hotels, Türkiye’ye iki dünya ödülü ile döndü.

World Travel Awards 2017” Dünya Galası bu yıl Vietnam Phu Quoc şehrinde gerçekleşen muhteşem bir ödül töreni ile gerçekleştirildi. Gecede Antalya’da iki oteli ile hizmet veren Cornelia Hotels, 2 dünya bir de Türkiye ödülü alarak Türkiye’yi gururlandırdı. Cornelia Hotels’in ödüllerini Cornelia Diamond Golf Resort & Spa Genel Müdürü Zafer Alkaya teslim aldı. Cornelia Hotels’in aldığı ödüller şöyle: World’s Leading Fully Integrated Resort Cornelia Diamond Golf Resort & Spa Turkey’s Best Resort Spa 2017 Crassula Spa Cornelia at Cornelia Diamond Golf Resort & Spa World’s Best Eco Spa 2017 Crassula ECO SPA at Cornelia De luxe Resort

94 /



HABER

Oteller, tur operatörleri ve acenteler Türkiye için Almanya’da buluştu Almanya’nın Essen kentinde Türk Acenteler Birliği (COOP TRR) tarafından düzenlenen buluşmada, otelciler, acenteler ve tur operatörleri Türkiye için bir araya geldi. Oldukça verimli geçen buluşma, Türkiye’nin Almanya’daki etkinliğine katkı sağlayacak.

96 /


İ

lki geçen yıl düzenlenen çalıştaya bu yıl, Avrupa’da faaliyet gösteren dört yüze yakın seyahat acentasının yanı sıra Anex Tour ve Bentour gibi sektörün öncü şirketleri de katıldı. Ayrıca buluşmaya Türk turizminin çatı kuruluşları TÜROFED ve TÜRSAB’ın yanı sıra Kültür ve Turizm Bakanlığı Berlin Tanıtma Müşavirliği de destek verdi. Türk turizmini değerlendirdiler Almanya’nın Essen kentindeki Ruhr Turm’da gerçekleştirilen ve Almanya, Belçika ve Hollanda’dan çok sayıda seyahat acenta temsilcisini ve sektörün çatı kuruluşlarını bir araya getiren çalıştay, sabah yapılan toplantıyla başladı. Türk turizminin masaya yatırıldığı toplantıda, COOP TRR Kurucusu Cumhur Sefer, Rus Acentalar Birliği (Coop East CEO) Başkanı Antonina Syromiatnikova, TÜROFED Başkan Yardımcısı Bülent Bülbüloğlu, Anex Tour Almanya Genel Müdürü Hakan Bakar, Bentour CEO’su Deniz Uğur, Starlight Hotel Satış Müdürü Raşit Eti, TÜRSAB Temsilcisi Hüseyin Baraner, Kültür ve Turizm Bakanlığı Berlin Tanıtma Müşaviri Hüseyin Gazi Coşan birer konuşma yaptı. Konuşmacılar, Türk turizminin mevcut durumuna ve geleceğine dair konuşmalar yaptı. “Türk turizmi kazanıyor” Türk Acenteler Birliği (COOP TRR) Kurucusu Cumhur Sefer konuşmasında, “COOP TRR’nin ana hedeflerinden birisi, tüm Avrupa’da bulunan Türk seyahat acentalarına ulaşıp, bu acentalara destek sağlamak, bilgilendirme hizmeti vermektir. Beraberinde de Türkiye turizmine yönelik çalışan tur operatörlerini, hava yolu şirketlerini, Türk otellerini, yani Türkiye turizmine çalışan şirketleri desteklemektir. Geçen yıl ki workshop toplantımızda COOP TRR olarak birlikte çalıştığımız dört yüz Türk seyahat acentesi ile karşınıza çıkmıştık, bugün ise başta Almanya olmak üzere Avrupa’dan toplam 728 seyahat acentesi ile birlikte çalıştığımızı söyleyebiliyoruz. Tüm acentalarımızla ulaştığımız ciro, 600 milyon euro’yu aştı. Bu cironun büyük bir kısmı Türkiye turizm paket satışları ve Türkiye’ye uçuş bileti satışlarından oluşmakta. Bizim bu çalışmalarımızla sektörde bulunan şirketler, en önemlisi de Türk turizmi kazanıyor. Bizimle çalışan şirketlere, bize destek veren çatı kuruluşlarına teşekkür ederiz” dedi. “Türkiye turizmine destek verdiler” Toplantıda bir konuşma yapan Kültür ve Turizm Bakanlığı Berlin Tanıtma Müşaviri Hüseyin Gazi Coşan da “COOP TRR’nin kurulmasının Türk turizmi açısından ne kadar önemli olduğunu hep birlikte görüyoruz. COOP TRR yöneticileri yaptıkları bu çalışmalarla, 2016 ve 2017 sezonlarında sıkıntılar yaşayan Türkiye turizmine, önemli destek sağladı, bu da bizleri sevindirdi” dedi. Konuşmaların ardından gerçekleşen workshopta oteller ve tur operatörleri, COOP TRR üyesi acentelerle bir araya gelerek yapabilecekleri işbirlikleri hakkında görüş alışverişinde bulundu. /97


HABER

Uğur Atun “2018’de de gelişerek büyümeyi sürdüreceğiz” Tatil.com Genel Müdürü Uğur Altun, 2017 yılının kendileri için verimli bir yıl olduğunu söyledi. Tatil.com’un 2018 hedefini de açıklayan Altun, “2018 yılında da geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi gelişerek büyümeyi sürdüreceğiz” dedi.

M

etGlobal bünyesinde faaliyet gösteren Tatil.com, müşteri odaklı yeni pazarlama stratejisi ile 2017 yılını yüzde 50 büyüme ile kapattı. 2018 yılı için de büyümeyi hedefleyen Tatil.com, 2018 yılı içerisinde hem geleneksel iletişim kanallarında hem de dijital platformlarda marka yatırımlarını artıracak. Farklı segmentlere kampanyalar Tatil.com’un hedefleri ve iç pazarın durumu hakkında Tatil. com Genel Müdürü Uğur Altun ile konuştuk. İlk olarak Tatil.com açısından 2017 yılını değerlendiren Uğur Altun, “2017 yılı, Tatil.com için bir önceki seneye göre %50 büyüme kaydedilen verimli bir yıl oldu. 2016 yılı Türk turizmi açısından zorlu bir yıldı. Dolayısıyla 2017 yılına müşteri odaklı birçok yeni pazarlama stratejisiyle giriş yaptık. Tek yetkili olduğumuz otel sayısı, havayolu anlaşmalarımız, yurt içi, yurt dışı tur seçeneklerimizi artırdık. Performans odaklı yaklaşımımız sayesinde müşteri memnuniyetini hem dijital hem de fiziksel tarafta ölçümleyerek farklı segmentlere yönelik kampanyalar geliştirdik” dedi. “Gelişerek büyümeyi sürdüreceğiz” Uğur Altun, 2018 hedeflerini de açıkladı: “Misafirlerimizin seyahat dünyasındaki tüm ihtiyaçlarını karşılayacak tek bir platform olmayı hedefliyoruz. Hem konaklama hem ulaşım alanında farklı seyahat paketleri sunarak günümüz dünyasında gereken esnekliği ve zenginliği sunmak istiyoruz. Kıbrıs Uçaklı Paket turumuzu 2017 yılsonu itibariyle satışa sunduk. Bundle paketlerimizin sayısını artıracağız. Şu anda marka dönüşümü süreci içerisindeyiz. 98 /

2018 yılı içerisinde hem geleneksel iletişim kanallarında hem de dijital platformlarda marka yatırımlarımızı artıracağız. 2018 yılında da geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi gelişerek büyümeyi sürdüreceğiz.”

Dolayısıyla bu durum Türkiye iç pazarını avantajlı bir konuma taşıyor. Vize ve ulaşım maliyetleriyle uğraşmıyor olmak, Türkiye’nin 4 mevsimi yaşatan coğrafi konumu da önemli tercih sebepleri arasında bulunuyor.

Tatil ve erken rezervasyon İç pazarın tatil ve erken rezervasyon alışkanlıklarına da değinen Altun, iç pazarın gezmeyi sevdiğini ve erken rezervasyon alışkanlığının geliştiğini söyledi. Altun şu açıklamaları yaptı: “Türkiye’nin genç nüfus yapısı keşfetmeye açık ve yeniliklere karşı talepkar. Fırsat buldukça gezmeyi ve yeni yerlerde bulunmayı seviyor. Türkiye’de hizmet sektörü birçok Avrupa ülkesine göre çok daha gelişmiş durumda.

Seyahat sektöründeki operatörler için Erken Rezervasyon, Türk turizmini canlandıran ve yerli turiste birçok maliyet avantajı sağlayan bir dönem haline geldi. Müşterilerimiz bu dönemde gerçekleşen birçok kampanyaya ve ödeme planına dair farkındalık ve alışkanlık kazandı. Biz de kendilerini özgün seyahat seçenekleri ve kampanyalara dair düzenli olarak tüm iletişim kanallarımız üzerinden bilgilendirmeyi sürdürüyoruz.”



HABER

Burhan Sili: “2018’de,

2015 performansını yakalamak istiyoruz” 2017 turizm sezonunda turist sayısı anlamında mutlu olduklarını belirten Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD), gelir ve karlılık anlamında istedikleri noktada olmadıklarını söyledi. 2018 hedeflerini açıklayan Sili: “Olağan dışı bir durum söz konusu olmazsa daha iyi bir 2018 yılı geçirme ve 2015 performansını yakalama beklentisindeyiz” dedi.

100 /


A

ntalya’nın en önemli turizm merkezlerinden Alanya, 2016 yılına göre 2017 yılında daha başarılı bir sezon yaşadı. 2017 yılında turist sayılarının artmasıyla 2018 için ümitlenen Alanyalı turizmciler, Avrupa pazarından gelen olumlu sinyaller ile hedef büyüttü. 2016 yılındaki büyük sıkıntılardan sonra 2017 yılında turist sayısı bakımından sevindirici bir yıl yaşadıklarını belirten Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkanı Burhan Sili, Alanya turizmi hakkında önemli çeken açıklamalarda bulundu. “Az da olsa kar etme şansı yakaladık” “Geçtiğimiz yıl (2016) Türkiye turizminde yaşanan büyük sıkıntıların ardından 2017 turizm sezonu gelen kişi sayısı anlamında sevindiriciydi” diyerek açıklamalarına başlayan Burhan Sili, “2016’da Antalya ve Gazipaşa-Alanya havalimanlarında 6 buçuk milyon yolcu sayısında kalmışken 2017 Ekim ayı itibariyle 10 milyon yolcu sayısına ulaşmış durumdayız. Bu sayısal yükseliş aynı oranda Alanyamızı da olumlu yönde etkiledi. Gelir ve karlılık anlamında olumsuzluk devam etse de bu yıl faaliyetlerimiz sonucunda başa başı yakalama ya da az da olsa kar etme şansını yakaladık” dedi. “2015’i yakalama beklentisindeyiz” 2018 için Avrupa pazarındaki olumlu sinyaller, bütün turizm merkezlerinde olduğu gibi Alanya’ya da moral kazandırdı. Avrupa’daki gelişmeleri değerlendiren deneyimli turizmci, “Tur operatörleri ve acenteler ile yapmış olduğumuz görüşmeler neticesinde Rusya ve bağlı ülkeler olarak değerlendirdiğimiz bölgelerden 2017 turist sayısının altına düşmeyeceği yönünde bilgiler alıyoruz. Almanya pazarı belirsizliğini korumakla beraber, Avrupa pazarında, İngiltere ve Doğu Avrupa pazarlarında artışlar olacağını görüyoruz. Almanya’da da en azından 2016 sayılarının yakalanacağı yönünde beklentimiz mevcut. Bu bilgiler hem turist sayısı hem de karlılık anlamında 2017’nin altına düşmeyeceğimiz anlamına geliyor. Yani olağan dışı bir durum söz konusu olmazsa daha iyi bir 2018 yılı geçirme ve 2015 performansını yakalama beklentisindeyiz” şeklinde konuştu.

Spor, sağlık, kültür bunlardan başlıcaları. Bu konulara ağırlık vermeliyiz ki hem hükümetin hem de bizlerin, yatırımcı ve işletmecilerin bu bağlamda yaptığı çalışmalar sürüyor.” Rusya, İskandinavya ve Doğu Avrupa ALTİD Başkanı Sili, Alanya’nın önemli pazarlarını da değerlendirdi. Rusya pazarındaki artışa dikkat çeken Sili; “Alanya bu yıla değin Rus turizminden ciddi bir pay almaktaydı ki bu sene bu payda artış oldu. Rusya pazarında artışın devam etmesi sürecinde Alanya da artan oranda pay almaya devam edecektir. Ancak bu pazardaki artışın yanı sıra amacımız, bu güne değin Alanya’ya talep gösteren özellikle İskandinav ve Doğu Avrupa pazarlarındaki oranlarımızı korumak ve hatta arttırmaktır. Bir diğer yandan iç pazardaki kapasitemizi de daha geniş bir termine yayma ve arttırma çaba ve çalışmalarımız devam ediyor” dedi.

Doğru planlama ve koordinasyon Türkiye turizmi son iki yılda ciddi sorunlarla karşı karşıya kalırken hem turist anlamında hem de gelir anlamında büyük kayıplar yaşadı. Bu olumsuz gelişmeler sonrasında Türkiye’nin eski konumuna geleceğini belirten Burhan Sili, açıklamalarına şöyle devam etti: “Türkiye turizmi ve aktörleri son iki yıla rağmen güçlü ve hem ülkemiz hem de kaynak pazarlar anlamında vazgeçilemez konumda olduğunu ispat etmiştir. İnanıyorum ki doğru planlama yapılır ve bu plana hem kamu hem de sektör olarak bağlı kalır isek Türkiye turizmini orta vadede düzlüğe çıkarır uzun vadede de çok daha olumlu noktalara getiririz. Bu bağlamda hem her türlü avantaja (doğal, tarihi, tesis/hizmet yapısı, kaynak pazarlara olan uçuş mesafesi vb) hem de istek ve bilgi birikimine sahibiz. Doğru planlama ve koordinasyonla eskisinden çok daha güçlü konuma geliriz.”

“Tesislerin yenilenmesi için destek sağlanmalı” Burhan Sili, Alanya’nın diğer turizm merkezlerinden daha farklı bir yapıda olduğunu söyledi. Bu özelliğinin Alanya’yı bir adım öne çıkardığını ifade eden Sili, açıklamalarına şöyle devam etti: “Alanya yapı itibariyle diğer bölgelerden farklılıkları olan bir bölge. Yaşam ve turizm iç içe. Ağırlıklı olarak küçük kapasiteli tesislerin oluşturduğu bir destinasyon. Bu anlamda mevcut yapının, tesislerin yenilenmesi gerekli. Bunun için de düşük faizli ve uzun vadeli kredi desteğine ihtiyaç var. Bir diğer yandan bu yapının daha karlı çalışabilmesi için kaynak pazarlardan tarifeli seferlere ihtiyaç var ki Alanyamızın tarihi ve doğal güzelliklerine, yaşamına olan talebi getirebilme ve arttırabilme noktasında bunun gerekli olduğunu düşünüyoruz. Ayrıca turizm ürününün çeşitlendirilmesine yönelik yatırımlar planlanmalı ve planlanmış olanlar da biran önce hayata geçirilmeli. /101


HABER

Murat Erdoğan

Sunis Hotels CEO’su Murat Erdoğan, 2017 yılını değerlendirerek 2018 öngörülerini açıkladı. Sıkıntılı dönemleri çok çalışarak geçirdiklerini belirten Murat Erdoğan, “Sunis Hotels olarak 2018’den umutluyuz” dedi.

Dünya Türkiye’siz turizm yapamaz” T

ürk turizmine 5 oteli ile kalite katan otel gruplarından Sunis Hotels, yaptığı çalışmalarla 2017 yılında olumlu bir tablo çizdi. 2018 yılı için hazırlıklarını sürdüren otel grubu, 2018’den umutlu. “Grup olarak 2018’den umutluyuz” Sunis Hotels CEO’su Murat Erdoğan, “Sunis Hotels olarak 2017’ye hazırlıklı girmiştik. 2017 için dinamiklerimizi harekete geçirerek değişik pazar ve ülkelerde çalışmalar yaptık. Bu pazarların yanında iç pazara da eğilim göstererek çalışmalarımızı sürdürmüştük. Bu çalışmalarımızın neticesinde 2017 bizim için iyi geçti. 2018 için de çalışmalarımıza tüm hızımızla devam ediyoruz. Umutla baktığımız 2018’e otellerimizle, ekibimizle ve sürprizlerimizle hazırız. Grup olarak 2018’den umutluyuz” dedi. “Dünya Türkiye’siz turizm yapamaz” 2016 ve 2017’nin turizmcilere önemli dersler verdiğini de söyleyen Murat Erdoğan, “Biz zaten bunu yıllardır söylüyorduk. 2016 ve 2017 gibi sıkıntılı yıllar turizmcilerimize dik durmamaları gerektiğini öğretti. Avrupa veya dış etkenlere boyun eğmemeyi ve fiyat anlamında geriye düşmemeyi öğretti. Değişik açıklamalarımda söylüyorum bizden iyi bir tatil lokasyonu ve ülke yok. Otellerimiz, turizm bölgelerimiz, cennet koylarımız, kültürümüz, tarihimiz ve en önemlisi misafirperverliğimizle eşsiz bir tatil ülkesiyiz. Biz kendimizi biliyoruz ve bilmeye de devam edelim. Ülke olarak gelen etki ve tepkilere karşı dik durmalıyız. Kendi işimizi yapalım yeterli. Türkiye’yi ve turizmimizi daha iyi günler bekliyor. Dünya Türkiye’siz turizm yapamaz. Bunu da çok iyi biliyoruz” şeklinde konuştu. Yatırımlarımızda geri adım atmadık Murat Erdoğan, Sunis grubu olarak yatırım yapmaya da devam edeceklerini söyledi. Erdoğan: “Antalya-Konyaaltı’nda Sunis Residence projemiz var ve çalışmalar tüm hızıyla sürüyor. Yani biz yatırıma devam ediyoruz. Dünyanın ve ülke olarak içinde bulunduğumuz bölgenin sıkıntılı olduğu bir dönemde yatırımlarımızda geri adım atmadık atmayacağız. Ülkemize, kendi dinamiklerimize ve halkımıza güveniyoruz” diye konuştu.

102 /



HABER / Ayşegül YÜCEDAĞ

Alexander Sinigibskiy “İlk aşkımız Antalya’dır”

T

ez Tour Yönetim Kurulu Başkanı Alexander Sinigibskiy, Türkiye ve Antalya’nın Tez Tour için ayrı bir yeri ve önemi olduğunu belirterek, “Tez Tour’u Türkiye’de kurarak büyük bir tur operatörü olduk. Bu nedenle bizim ilk aşkımız Türkiye ve Antalya’dır. 23 yıldır ana destinasyonumuz olan Türkiye, bizim ana destinasyonumuz olmaya da devam edecek. 2018’de Türkiye’ye 1 milyon turist getirmeyi planlıyoruz” dedi. Türkiye’ye 650 bin turist getirdi Tez Tour’un Yönetim Kurulu Başkanı Alexander Sinigibskiy, 2018 yılı hedeflerini açıklayarak Tez Tour için Türkiye’nin önemine değindi. 2017 yılının Tez Tour için iyi bir yıl olduğunu açıklayan Alexander Sinigibskiy, “2017, Tez Tour için çok iyi geçti. Bunda ana destinasyonumuz Türkiye’nin büyük bir payı bulunuyor. Rusya ve Rusça konuşan ülkelerin Türkiye’de tatil yapmayı çok sevdiğini biliyoruz. Buna otellerin fiyat indirimleri de eklenince turist rakamları büyüdü. Fiyat indirimlerine Ruslar çok çabuk tepki verdi ve paxlar eski düzeyine geldi. Türkiye, talebe göre hızlı hareket edip fiyatlarını değiştirebiliyor. Bu noktada otellere çok teşekkür ediyoruz. Bu sayede Ruble’nin Dolar karşısında değer kaybetmesine rağmen Tez Tour olarak iyi bir turist potansiyeli yakaladık. Tez Tour olarak 2017 yılında 1 milyon 300 bin turiste hizmet verdik. Bunun da 650 binini Türkiye’ye getirdik” dedi. 104 /

Tez Tour Yönetim Kurulu Başkanı Alexander Sinigibskiy, Türkiye ve Antalya’nın Tez Tour için ayrı bir yeri ve önemi olduğunu söyledi. 2018’de Türkiye’ye 1 milyon turist getirmeyi hedeflediklerini söyleyen Sinigibskiy, “Türkiye ana destinasyonumuz olmaya devam edecek” dedi.


Kaliteli ve marka oteller Tez Tour olarak kaliteli ve marka otellerle çalıştıklarını söyleyen Alexander Sinigibskiy, bu çizgide ilerlemeye devam edeceklerini ifade etti. Sinigibskiy, “Fiyatlara bağlı olarak 2017 yılında otellerin hizmet kalitelerinde ister istemez düşüşler yaşandı. Ancak biz misafirlerimizden çok fazla şikayet almadık. Çünkü her zaman kaliteli ve marka otellerle çalışıyoruz. Fiyatlarını düşürmelerine rağmen çalıştığımız oteller hizmet kalitelerini korudu. Bu noktada otellere bir kez daha teşekkür etmek istiyorum” şeklinde konuştu. 2018’de Türkiye’ye 1 milyon turist getirecek Alexander Sinigibskiy, 2018 yılı için de Türkiye kapasitelerini artıracaklarını söyledi. Yine 4 ve 5 yıldızlı otellere odaklanacaklarını belirten Sinigibskiy şu açıklamaları yaptı: “2018 için Rusya ve Rusça konuşan ülkelerden Türkiye’ye toplam 1 milyon turist getirmeyi planlıyoruz. Tez Tour olarak sadece Rusya’da değil Rusça konuşan ülkelerde de bilinen bir markayız. Bu marka bilinirliliğimizle hedefimize ulaşacağız. 2018 yılında Rusya’dan Antalya’ya ise 4.5 milyon turist geleceğine inanıyorum. Çünkü Rusya’da yılda iki kere tatil yapma alışkanlığı artıyor.”

“İlk aşkımız Türkiye” Türkiye ve Antalya’nın Tez Tour için önemine de değinen Alexander Sinigibskiy, “Türkiye ve Antalya bizim ilk aşkımızdır” dedi. Sinigibskiy açıklamalarına şöyle devam etti: “Türkiye ve Antalya bizim için çok önemli ve kalbimizdeki yeri çok ayrıdır. Çünkü biz Tez Tour’u Türkiye’de kurduk. Tez Tour olarak 23 yıldır faaliyet gösteriyoruz ve bu 23 yılda Türkiye bizim hep ana destinasyonumuz olmuştur. 1994 yılında buraya geldiğimiz zaman çok farklı bir Antalya vardı. O yıllarda çok çaba ve emek harcadık. Tez Tour’un temellerini Antalya’da attık ve çok çalışarak şimdi birçok ülkede yer alıyoruz. Çıkış noktamız Antalya oldu. Ve Antalya’nın Rusya pazarının gelişiminde de çok büyük rolü vardır. Ben Antalya’yı ‘ilk aşk’ olarak görüyorum. Halen de Antalya ve Türkiye’nin bizim için yeri çok farklıdır.

23 yıl boyunca Türkiye ve Antalya bizim ana destinasyonumuz oldu. Bundan sonra da bu böyle devam edecek” diye konuştu. “Fiyatlar artacak” Tez Tour olarak ilk hedeflerinin doluluk ve fiyatlar olduğunu söyleyen Sinigibskiy, zengin Rus turistlerin Türkiye tercihine de değindi: “Tez Tour olarak ilk sıradaki hedefimiz dolulukları yakalamak ikincisi ise fiyatları yükseltmektir. Belli dolulukları sağladıktan sonra fiyatlar otomatikman artacaktır. Zengin Rus turistlerin tercihlerine gelince bir kısmı Avrupa’yı bir kısmı da Türkiye’yi tercih ediyor. Türkiye’ye zengin Rus turist gelmiyor diyemeyiz. Hatta büyük kısmı Türkiye’yi tercih ediyor. Avrupa’yı ve Dünyanın farklı noktalarını da gezmek istiyorlar. İstedikleri konsept nerede varsa orayı tercih ediyorlar.”

/105


HABER

Güral Premier Hotels’e

4 büyük ödül

Turizm sektörünün Oscar’ı olarak kabul edilen World Luxury Hotel Awards’ta, Kütahyalı işadamı İsmet Güral’a ait olan Güral Premier Belek ve Güral Premier Tekirova, farklı kategorilerde 4 ödül birden almaya hak kazandı.

K

ütahyalı ünlü işadamı İsmet Güral’a ait olan Güral Premier Otelleri, dünyanın en büyük organizasyonu olan World Luxury Hotel Awards’ta, uluslararası otel zincirlerini geride bırakarak dünyanın en iyileri arasına girdi. Lüks Turizmin Oscarları Güral Premier Belek; Europe Continent Winner Luxury Family All-Inclusive Hotel ( Avrupa kıtasının En Lüks Her Şey Dahil Aile Oteli) ve Turkey Country Winner Luxury Beach Hotel ( Ülkenin En Lüks Sahil Oteli ) ödüllerini aldı. Güral Premier Tekirova ise; Eastern Europe Regional Winner Luxury Beach Hotel (Doğu Avrupa’nın En Lüks Sahil Oteli) ve Eastern Europe Regional Winner Luxury Family All Inclusive ( Doğu Avrupa’nın En iyi Her Şey Dahil En Lüks Aile Oteli ) ödüllerini kazandı. İsviçre’de düzenlenen törene Ali Güral ve Sami Güral kardeşler katıldı. Güral Kardeşler, Lüks Turizmin Oscarları sayılan ödülleri Türkiye’ye kazandırmış olmaktan son derece mutlu olduklarını ifade ettiler. İşletmelerinin böylesine büyük ödüllerle taçlandırılmasının kendileri için onur verici olduğunu ifade eden Ali ve Sami Güral Kardeşler, ödüllerin kazanılmasında emeği olan tüm çalışma arkadaşlarına teşekkür ettiler.

106 /



HABER

Halil Özyurt: “Bodrum’un

yaşam stilini ön plana çıkarmalıyız” Bodrum açısından 2017 turizm sezonunu değerlendirerek 2018 beklentilerini açıklayan Bodrum Otelciler Derneği (BODER) Başkanı Halil Özyurt, “Bodrum’un doğal tabiatı ve mimarisiyle bütün olan yaşam stilini pazarlama noktasında daha ön plana çıkarmamız gerekmektedir” dedi.

108 /


T

ürkiye’ye turizmine farklı bir soluk kazandıran Bodrum, mimarisi ve yaşam tarzı ile yine dikkat çekmeye devam ediyor. Kendisine has bir turizm potansiyeline sahip olan Ege’nin incisi, 2017 yılında iç pazardan aldığı destek ile yurt dışındaki kayıplarını biraz olsun telafi etti. 2018’de artış bekliyor 2017 turizm sezonu başında yaşanan depremlerle, büyük bir korku yaşayan ancak bu süreçte turist kaybı yaşamayan Bodrum, 2018 yılından ise artış beklentisi içinde. Özellikle İngiltere pazarından beklenen büyük artış ile sezonun gözdesi olmaya aday olan turizm merkezi, Rusya pazarı ve özellikle iç pazar ile turizmdeki iddiasını gözler önüne serecek. Düşüş hızını frenlediler Bodrum turizmi hakkında BODER Başkanı Halil Özyurt ile konuştuk. 2017 yılında 2016’daki hızlı düşüşü frenlediklerini söyleyen Özyurt, “Yurtdışından gelen ziyaretçi sayılarını değerlendirdiğimizde; ana pazarlarımız olan başta İngiltere ve diğer Avrupa ülkelerinde düşüş devam etmiştir ama geçen yıla oranla düşüş hızı azalmıştır” dedi. Gelir seviyeleri düştü BDT ülkeleri ve özellikle Rusya pazarında 2017 yılı için ciddi bir artış gerçekleştiğini ifade eden Özyurt, “İç pazardaki talebi değerlendirdiğimizde ise 2017 yılında yüksek sezonun başında yaşanan depreme rağmen herhangi bir azalma olmamış, genelinde yurtdışı pazarlarındaki yaşanan kaybı belli oranda telafi etmiştir.2017 yılı yurtdışından gelen toplam ziyaretçi sayısı 2016’dan biraz daha fazla olmasına ve aynı zamanda yurtiçinden gelen ziyaretçilerimizde artış yaşanmasına rağmen fiyatlarımızın aşağı çekilmesinden dolayı gelir bazında daha düşük bir yıl olmuştur” şeklinde konuştu. İngiliz turist sayısı artacak 2018 yılı beklentilerini de açıklayan Halil Özyurt, “2017’deki verilere göre 2018 yılını değerlendirdiğimizde en önemli yurtdışındaki ana pazarımız olan İngiltere’deki bazı tur operatörlerinin uçak sayısındaki artış planlamalarıyla İngiliz ziyaretçi sayılarında artış bekliyoruz. BDT ülkelerinde özellikle Rusya pazarında 2017 yılında yaşanan ciddi artışın 2018’de devam edeceğini düşünüyoruz. İç pazarda da talebin 2017 yılı gibi devam edeceğini ön görüyoruz” dedi. Yaşam stili ön plana taşınmalı Deneyimli turizmci, Bodrum turizminin daha iyi noktalara gelmesi için yapılması gereknleri de anlattı: “Bodrum’un doğal tabiatı ve mimarisiyle bütün olan yaşam stilini pazarlama noktasında daha ön plana çıkarmamız gerekmektedir. Bodrum’un konaklama yapısı değerlendirildiğinde küçük, orta ve büyük ölçekteki tesislerden oluştuğunu görmekteyiz. Dolayısıyla Bodrum’un yaşam sitilini daha iyi vurgulayabilmek adına konaklama yapısını küçük ve orta ölçekli tesislerimizde daha butik hizmet anlayışıyla güncellemeliyiz.”

Otel çeşitliliği fazla Bodrum, sahip olduğu otel çeşitliliği ile de dikkat çekici bir turizm merkezi. Bu özelliğinin Bodrum’a avantaj sağladığını söyleyen Halil Özyurt, “Bodrum’da ziyarete gelen her misafirin arzu ettiği her yapıda, her bütçede tesis mevcut, bu da Bodrum açısından tercih edilirliği arttırmaktadır” dedi.

“Türkiye eski gücüne kavuşacak” Türkiye’nin dünya turizmindeki yerine değinen Özyurt, “Türkiye dışardan bakıldığı zaman turizm sektöründe halen ucuz ve kaliteli hizmet veren bir ülkedir. Bu da rakiplerimize baktığımız zaman bize avantaj sağlayan bir unsur olduğu için eski gücümüze kavuşacağımızı söyleyebiliriz” diye konuştu.


HABER

Dünyanın En İyisi

NG Hotels oldu

NG Hotels, Dünyanın en prestijli turizm ödülleri arasında başı çeken World Luxury Hotel Awards 2017’de aldığı üç ödül ile kalite ve eşsiz hizmetini bir kez daha kanıtlamış oldu.

İ

sviçre’de yer alan Kulm Hotel St. Moritz’de düzenlenen ödül töreninde; NG Sapanca, “Dünya’nın En Lüks Doğa Oteli” ödülünü kazanırken, “En Lüks Spa Oteli kategorisinde Doğu Avrupa Bölge kazananı” oldu. NG Afyon ise “Dünya’nın En Lüks Termal Oteli” ödülünü aldı. NG Hotels yönetimi Ödül törenine NG Hotels Başkanı ve Kütahya Porselen Yönetim Kurulu Üyesi Hediye Güral Gür, NG Lojistik Pazarlama Yatırım ve Gayrimenkul A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Gülden Güral, NG Hotels İcra Kurulu Başkanı Kamil Berk, NG Sapanca Genel Müdürü Tezcan Özdemir ve Hediye Güral Gür’ın oğlu Bora Gür katıldı. İşte ödüller Ng Sapanca, World Luxury Hotel Awards 2015 ve 2016’da, “Dünya’nın En Lüks Resort Spa”sı, 2016’da”En Lüks Doğa Oteli” seçilmişti. NG Afyon da “Avrupa’nın En Lüks Termal Oteli” ödülüne layık görülmüştü. Benzersiz deneyimler Sapanca’da, geniş ve el değmemiş bir alanda, her biri kayıt altına alınmış binlerce ağacın yükseldiği bir ormanın kalbinde yer alan NG Sapanca üstün hizmet anlayışını sürdürüyor. Otelin 4500 m2’lik bir alanda hizmet veren Aliva Spa bölümü ise konuklarına benzersiz bir wellness deneyimi yaşatıyor. Termal mucizesi Geleneksel termal tatil anlayışının dışında, termal mucizesini konuklarına yenilenme ve tazelenme deneyimi yaşatarak sunan NG Afyon, konuklarına unutamayacakları bir tatil yaşatıyor. NG Afyon’un şifalı suyunun en saf ve sağlıklı haliyle sunulduğu Termal Spa merkezi günlük yaşamın stresinden uzaklaştırıyor, bedeninize sağlık ve canlılık katmanıza yardımcı oluyor.

110 /



HABER

Gazi Murat Şen: “2018’de

daha iyi bir sezon bekliyoruz”

Denizli Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (DENTUROD) Başkanı Gazi Murat Şen, Denizli bölgesinin ciddi bir turizm potansiyeline sahip olduğunu belirterek, 2018 yılında daha iyi bir sezon beklentisi içinde olduklarını açıkladı.

T

ürkiye turizminin önemli durakları arasında yer alan Denizli, sınırları içindeki başta Pamukkale olmak üzere, Hierapolis ve Leodikya antik kentleri, Karahayıt ve Gölemezli termalleri ile ciddi sayıda turist ağırlıyor.

112 /

“Termal İyi Gelir” 2017 yılında 2016’ya göre yüzde 40’a varan konaklama artışı sağlayan bölge, 2018 yılı için ise daha da umutlu. Denizli, özellikle DENTUROD çatısı altında düzenlenen “Termal İyi Gelir” kampanyası ile 2017 yılında iç turizmde önemli bir hareketlilik sağladı. “Daha iyi bir sezon bekliyoruz” Denizli ve turizm zenginlikleri hakkında açıklamalarda bulunan Denizli Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (DENTUROD) Başkanı Gazi Murat Şen, Denizli’nin sahip olduğu zenginliklere dikkat çekerek “2018 yılında daha iyi bir sezon bekliyoruz” dedi.

Yüzde 40 konaklama artışı yakaladı 2017 yılının 2016’dan daha iyi geçtiğini belirten Gazi Murat Şen: “Türkiye’de en çok ziyaret edilen örenyeri Pamukkale, ülkemizin yaşadığı sıkıntılı 2016 turizm sezonundan sonra düzelen Rusya ilişkileri, gelişen Uzakdoğu pazarı ve Denizli ve Turistik Otelciler İşletmeciler çatısı altında yapılan iç pazara yönelik ‘Termal İyi Gelir’ kampanyasıyla bir önceki yıla göre %40 a varan konaklamalarda doluluk artışları yaşamıştır. Denizli Pamukkale bölgesi 2018 yılına da özellikle Avrupa ile yaşanan siyasi gerginliklerin azalması, Uluslararası ilişkilerin normale dönmesiyle daha iyi bir sezon yaşamayı beklemektedir.


Karlılıklar olumsuz etkilendi 2017 yılında yaşanan doluluk artışlarının Türkiye’deki turizm sektöründeki firmaların ciddi fiyat indirimlerine bağlı olarak gerçekleşmesi Pamukkale bölgesinde de konaklama fiyatlarını aşağı çekmiş, bu da artan maliyetler karşısında karlılıkları olumsuz olarak etkilemektedir” dedi. 19 antik kente sahip Denizli’nin sahip olduğu tarihi zenginliğe de dikkat çeken Şen: “Denizli bölgesi 19 tane antik kentiyle Türkiye’de en büyük kültürel mirasa sahip bölgedir. Bunlar arasında Unesco Dünya Kültür Doğa Mirası’na sahip Pamukkale, Hierapolis antik kenti en büyük yerli ve yabancı ziyaretçiyi bölgede ağırlamaktadır. Bunun yanında Unesco geçici kültür mirasına aday Pamukkale Üniversitesi tarafından 15 yıldır kazı çalışmaları devam eden Laodikya antik kenti de bölgede yükselen ziyaretçi potansiyeline sahip bir alan olarak her geçen gün daha fazla ziyaretçiyi almaktadır. Laodikya antik kenti özellikle İncil’de geçen 7 kiliseden birinin olduğu yer olup Hristiyan inancına göre Efes ve Laodikya kiliselerini ziyaret eden bir Hristiyan hacı olmaktadır. Bu da bölgenin inanç turizmi açısından da önemli bir bölge olmasını sağlamaktadır” şeklinde konuştu. Karahayıt ve Gölemezli Gazi Murat Şen, Denizli’nin sahip olduğu termal suları ile de Türkiye’nin gözde turizm bölgelerinden biri olduğunu söyledi. Şen, açıklamalarına şöyle devam etti: “Denizli Pamukkale, Karahayıt, Gölemezli bölgesi Türkiye’nin kullanılabilir en önemli farklı termal su kaynaklarına sahip olup, Pamukkale Karahayıt bölgesinde Sağlık Bakanlığı’ndan belgeli A tipi bir sağlık kuruluşu mevcut olup, bunun yanında Sarayköy ve Karahayıt bölgesindeki Turizm Bakanlığı’ndan belgeli tesislerde termal tedavi ve SPA hizmeti yüksek standartta hastalara uygulanmaktadır. Termal sağlık kür merkezi İnşası devam eden Pamukkale Üniversitesi Fizik Tedavi Rehabilitasyon Hastanesi’nin 2 yıl içinde Karahayıt bölgesinde hizmete girmesiyle, Karahayıt bölgesi uluslararası bir termal sağlık kür merkezi haline gelecektir. Karahayıt bölgesinin uluslararası niteliklere sahip olabilmesi için Denizli Büyükşehir Belediyesi ve Pamukkale Belediyesi tedaviye gelecek hastaların ihtiyaçlarına yönelik, çevre düzenlemesi, park, bisiklet yolları, genel alanların düzenlenmesi çalışmalarına da hızla devam etmektedir. Fuarların gözdesi olacak Medikal anlamda da yeni kurulan hastaneleriyle Denizli, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığının imzalamış olduğu protokolle uluslararası sağlık fuarlarında da tanıtılacak pilot illerimizden biri olacaktır.” /113


HABER

Christian Tour Macaristan’dan Antalya’ya yoğun talep var” R

omanya’da 20 yıldır faaliyet gösteren ve yılda 250 bin yolcuyu dünyanın çeşitli yerlerine taşıyan Christian Tour’un satış temsilcileri ve 2 basın mensubu Alanya’ya geldi. Ziyaretle ilgili değerlendirmede bulunan ve şirketin planlamaları hakkında bilgiler veren Christian Tour’un Türkiye’deki kendine ait incoming acentesinin Genel Müdürü Şaban Atalar, şunları söyledi: “2 yıl önce Romanya dışında Christian Tour olarak Polonya, Macaristan, Sırbistan ve Moldova’da kendi ofislerimizi açtık. 2018 yılında Macaristan’dan haftada 3 sefer ile Antalya’ya uçuşlarımızı başlatacağız. Macaristan’dan 38 acente satış temsilcisi ve 2 basın mensubunu Antalya’da ağırlamaktayız. Hem otelleri hem de bölgelerin tanıtımını yapmaktayız. Bu vesileyle Alanya bölgesi ve otellerinin tanıtımını da yaptık. Alanya’da bizi ağırlayan ve desteklerini esirgemeyen başta Alanya Belediye Başkanı Sayın Adem Murat Yücel olmak üzere Alanya Turizm Tanıtma Vakfı (ALTAV) ve Alanya Turistik İşletmeciler Derneği’ne (ALTİD) misafirlerimize gösterdikleri yakın ilgi ve başarılı Alanya programlarından dolayı çok teşekkür ediyorum. “2019’da GZP’ye direkt uçuş planlıyoruz” Macaristan’dan Antalya’ya yoğun talep var. Grup olarak bizler de Türk turizmine ve geleceğine inanmakta ve Türkiye ile ilgili yatırımlarımızı ve kapasitemizi artırmaktayız. 2018 yılında grup olarak Antalya’ya Romanya başta olmak üzere haftada 20 uçuş gerçekleştireceğiz. 2019’da ise Alanya-Gazipaşa Havalimanı’na uçmayı planlıyoruz. Desteklerini arkamızda hissettiğimiz tüm turizmci dostlara da sonsuz teşekkür eder 2018 turizm sezonunun herkese başarı ve bol kazanç getirmesini temenni ederim.” Hayran kaldılar Ziyaretle ilgili değerlendirmede bulunan ALTAV Başkan Yardımcısı Mehmet Dahaoğlu ise “Vakıf olarak tanıtım faaliyetlerimizi mümkün olduğu kadar çeşitlendirmeye özen gösteriyoruz. Her fırsatta sosyal medya fenomenlerini, sanatçıları, blogger’ları, turizm yazarlarını, basın mensuplarını ve acente gruplarını Alanya’da ağırlıyoruz. Christian Tour’a da Alanya’ya olan ilgilerinden dolayı teşekkür ediyoruz. Satış temsilcilerine Alanya’yı sevdirdik. Özellikle Alanya Teleferik ve Kale turuna hayran kaldılar bol bol fotoğraf çektiler. Alanya’yı deneyimlemiş ve buradan mutlu olarak ayrılmış olan satış temsilcileri Alanya’yı ülkelerinde daha iyi pazarlayacak” dedi. 114 /

Antalya’ya haftada 20 uçuş planlayan Christian Tour’un Macaristanlı acente satış temsilcileri Alanya Turizm Tanıtma Vakfı davetiyle Alanya’ya geldi. Şaban Atalar, “2018 yılında Macaristan’dan haftada 3 sefer ile Antalya’ya uçuşlarımızı başlatacağız” dedi.



HABER

Murat Demir

“Çukurova, Türkiye’nin parlayan yıldızıdır” Çukurova Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (ÇUKTOB) Başkanı Murat Demir, Çukurova Bölgesi’nin Türkiye’nin parlayan yıldızı olduğunu belirterek, “Bölgemizin güzelliklerini iyi tanıtırsak, Çukurova’yı ciddi bir turizm merkezi haline getirebiliriz” dedi.

Ç

ukurova, tarihi, kültürü ve gastronomisi ile dikkat çeken bir turizm potansiyeline sahip. Bu zenginliğini turizmde daha verimli kullanmak isteyen bölge, turizm adına çalışmalarına devam ediyor. Son yıllarda gastronomi turizmi ile dikkat çeken bir yapıya bürünen Çukurova, ilerleyen yıllarda bu özelliğini turizme daha çok yansıtacak.

116 /

“Ciddi bir iyileşme sürecine girildi” Çukurova Bölgesi’nin turizm hareketlerini değerlendiren ÇUKTOB Başkanı Murat Demir, ilk olarak 2017 yılını değerlendirdi: “2016 yılı sadece Çukurova Bölgesi için değil, ülkemiz için de turizm anlamında ciddi sıkıntıların yaşandığı bir yıl oldu. Coğrafyamızda yaşanan karışıklık, Türk turizmine ciddi anlamda zarar verdi. Çünkü turizmin gelişmesinde ve turist çekebilmekteki en önemli unsur güvenlik.

Turist kendini güvende hissedebileceği yerleri seçiyor. Bu manada 2016’da ciddi sıkıntılar yaşadık. Ancak 2017 yılı bir nebze de olsa sektörü rahatlattı. Bölgede sağlanan güvenlik ve devletin sektör yatırımcısına sunduğu teşvik ve devlet katkıları ile toparlanma sürecine 2017’de girdik. Bu rakamlara da yansıdı. Sadece Çukurova Bölgesi’nde değil Türk turizminde ciddi bir iyileşme sürecine girildi.”


Çalışmalar yoğunlaşıyor Irak ve Suriye’deki iç savaşın bölgeyi çok etkilediğini belirten Murat Demir, “İki ülkede yaşanan iç savaş Ortadoğu pazarımızı ciddi şekilde etkiledi” dedi. Demir açıklamalarına şöyle devam etti: “Az önce de bahsettiğim gibi güvenlik zaafiyetlerinin olması ve savaş ortamında turist çekmeniz çok fazla mümkün olmuyor. Çukurova Bölgesi’nin yapısı itibari ile de baktığımızda önceki yıllarda Ortadoğu’da ciddi bir pazarımız vardı. Arap turistler kendilerine hem kültür olarak hem de ulaşımda sağladıkları kolaylıklar sebebiyle Çukurova Bölgesi’ni genellikle tercih ediyorlardı. Irak ve Suriye’de yaşanan iç savaş bu pazarda ciddi kan kaybı yaşamamıza sebep oldu. Şimdi yavaş yavaş bu pazar ile ilgili yeniden çalışmalarımızı yoğunlaştırma sürecine girdik.” “Ciddi bir turizm merkezi haline getirebiliriz” 2017 yılından umutlu olduklarını belirten Murat Demir, “Çukurova hem tarihi hem de kültürel zenginlikler olarak Türkiye’nin parlayan yıldızı. Buna Akdeniz Bölgesi’nin iklimi ve sahili de dahil olunca turizm açısından çok önemli bir bölge haline geliyor. 2018 yılından beklentilerimizi de bu yönde hazırladık. İyileşme sürecine girdiğimiz turizm sektöründe Çukurova Bölgesi’nin güzelliklerini iyi tanıtırsak, bu bölgeyi ciddi bir turizm merkezi haline getirebiliriz” dedi. “5 yıldızlı projelerin hayata geçmesi önemli” Murat Demir, Çukurova Bölgesi’nin turizmden daha fazla pay alması için öncelikle devlet teşvikleri ve katkılarının çok önemli olduğunu söyledi. Demir, “Özellikle bölgeye yatırımcı çekilebilmesi konusunda devletimize büyük görevler düşüyor. Ne kadar yatırımcıyı bölgeye çekebilir isek, turizmi de o derece canlandırırız. Turizm alanlarının açılması ve 5 yıldızlı projelerin hayata geçmesi önemli. Böylece hem ülke ekonomisine ciddi katkı yaşanır hem de bölgenin gelişmesi anlamında net bir adım atılmış olur” diye konuştu. “Gastronomi seyahat motivasyonu hâline geliyor” Gastronomi, Çukurova’nın en önemli zenginliklerinden. Murat Demir, “Bölgeniz bu özelliği turizm anlamında yeterince değerlendiriyor mu?” sorusuna ise şöyle cevap verdi: “Bölgemizin yemek kültürü oldukça iddialı. Gastronomi konusunda ciddi lezzetleri bünyesinde bulunduran bir kültüre sahibiz. Bu manada bölgemizin ciddi bir gastronomi merkezi olması mümkün. Gastronomi giderek artan sayıda insan için temel bir seyahat motivasyonu hâline geliyor. Henüz başında bulunduğumuz iletişim çağında tüketicilerin talep ve beklentileri de hızla değişiyor. İnsanlar kısıtlı ve tekdüze seçenekler üzerine kurulu kitle turizminden uzaklaşmaya başladı. Genellikle daha maliyetli olmasına karşın ilgi alanları doğrultusunda kendi seyahat planını yapan ve bireysel gezen turist sayısı gün geçtikçe artıyor. Günümüz turisti gittiği bölge kültürüne uyum sağlamayı seven, kültürün tüm öğelerini görmek ve yaşamak isteyen bir yapıya sahip. Alternatif turizm çeşitlerinin geliştirilmesi, yoğun rekabet ortamında ülke, destinasyon ve işletmelere önemli avantajlar sağlıyor. Alternatif turizm çeşitleri içerisinde ise gastronomi turizmi son yıllarda özellikle dikkat çekiyor. Dünyada turizm gelirlerinin önemli bir kısmının gastronomi turizmi ile sağlandığını bilinen bir gerçek. Seyahatlerini lezzet duraklarına göre yapanların sayısı hızla artmakta ve gastronomi, giderek artan sayıda insan için temel bir seyahat motivasyonu hâline gelmekte. Öyle anlaşılıyor ki hızla küreselleştiği söylenen dünyada insanlar yöresel lezzetlerin önemini fark etmeye başladı. Bu anlamda Çukurova Bölgesi iddialı bir merkez. Değerlendirilmesi anlamında bakıldığında ise bu konuda çok fazla pozitif düşünmemek lazım. Çünkü tanıtım önemli. Tanıtımı iyi sağlar isek bu alanda da bölge ciddi bir potansiyele sahip.” /117


HABER

Ramazan Kara: “Türkiye

turizmi parlak günlerine geri dönecek” Adalya Hotels Yönetim Kurulu Üyesi Ramazan Kara, Türkiye turizmine güvendiklerini belirterek, “Türkiye turizmi eski parlak günlerine geri dönecektir. Biz turizm yatırımcıları olarak sabrederek o günleri bekliyoruz” dedi.

A

dalya Hotels Yönetim Kurulu Üyesi Ramazan Kara, Türk turizminin geleceği hakkında açıklamalarda bulundu. Türkiye’ye güvendiklerini söyleyen Kara, “Türkiye eski parlak günlerine geri dönecektir” dedi. “Türkiye turizmine güvendik” Adalya Hotels olarak dünden bugüne misafir memnuniyetine çok önem verdiklerini belirten Ramazan Kara, “Özellikle son iki yıldaki sıkıntılı süreçte hangi bir tasarruf tedbiri almadık. Çünkü yapacağımız kısıtlamalar otellerimize, bölgemize ve ülkemize imaj sorunu yaşatacaktı. Verdiğimiz hizmet ve sunduğumuz fiyatların mutlaka talep göreceğini düşündük ve sabrettik. Sonuç olarak 2018, 2017’nin üzerinde bir yıl olacak gibi görünüyor. Gelirlerimiz 2 yıldır umduğumuzun altındaydı. Bu durum bize para kaybettirdi ama biz kısıtlamalar yapmadık ve imajımızı koruduk. Para kaybettiğiniz zaman bunu telafi edebilirsiniz ama imaj kaybını toparlamak çok daha uzun yıllar alacaktır. Biz Adalya Hotels olarak bunun farkındaydık ve kısıtlamalara gitmedik. Hatta bu süreçte ciddi bir yatırım yaparak Adalya Elite Lara’yı hizmete açtık. Bu ülkenin turizmine güvendik ve böylesi büyük bir yatırıma girdik. İnanıyoruz ki Türkiye turizmi eski parlak günlerine geri dönecektir. İlerleyen yıllarda çok daha iyisini de göreceğiz” dedi. “Yatırım yapmaya devam edeceğiz” Ramazan Kara, Adalya Hotels olarak Türkiye turizmine yatırım yapmaya devam edeceklerini söyledi. Kara, “Adalya Elite Lara’yı geçen sene açtık. Dolayısı ile yeni yatırımdan çıktık. Umduğumuz gibi iki sene geçirmeyince hedeflerimizin altında kaldık. Bu da birkaç yıl projelerimizin ertelenmesine neden oldu. İlerleyen dönemde yatırım anlamında takipteyiz. Süreç ilerledikçe turizmde yükselmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu. Antalya, turizmin başkenti olmaya devam edecek Antalya’da Adalya Hotels bünyesinde 4 otellerinin bulunduğunu hatırlatan Ramazan Kara, Antalya’nın Türk turizminin başkenti olmaya devam edeceğini söyledi. Kara, “Antalya, deniz-kum-güneşin yanında otelleri ve sunduğu hizmet ile turizmin başkenti olmaya devam edecek. Bu özellikleri ile Antalya rakipsiz bir turizm destinasyondur. Geleceğe ümitle bakıyoruz. Biz yatırımcı olarak özellikle kış dönemlerinde sorunlar yaşıyoruz. Hükümetimizden bu noktada daha çok destek bekliyoruz. Hükümetimizin verdiği destekler var. Bu destekler turizm sektörüne önemli katkı sağlıyor. Ancak bu desteklerin daha da artması gerekiyor. Yatırımcı olarak ülkemize güveniyoruz. Moral bozucu olaylar bizi yolumuzdan döndüremeyecektir” diye konuştu.

118 /



HABER

OTI Holding

25. yaşını Antalya’da kutladı

120 /

Türk turizmine önemli katkılar sunan OTI Holding, 25. Yılını Antalya’da organize ettiği etkinliklerle kutladı. Belek’te birbirinden farklı ve renkli etkinliklerle 25. yılını kutlayan OTI Holding, önümüzdeki yıllar için de hedefini büyüttüğünü açıkladı.


O

TI Holding, 25.kuruluş yıldönümünü, Antalya’da gerçekleştirdiği özel bir organizasyonla kutladı. Belek’te yer alan The Land of Legends’daki Goran Bregovic’in konseri ile başlayan kutlamalar farklı aktivitelerle devam etti. Etkinlikler çerçevesinde basın mensupları ile de bir araya gelen OTI Holding yönetimi ilerleyen yıllar için hedeflerini de açıkladı. “1,2 milyon turist getirdik” Xanadu Resort Hotel’de gerçekleştirilen basın buluşmasına OTI Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Bektaş, Başkan Yardımcısı Coşkun Yurt ve Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Bektaş, katıldı. Toplantıda önemli açıklamalar yapan OTI Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Coşkun Yurt, OTI Holding’in bu yılki toplam paket tur turist sayısının 2.4 milyonu bulmasını beklediklerini söyledi. Bu sayının bilet ve blok koltuk ile birlikte 3 milyonu geçeceklerini belirten Yurt, “Türkiye’de ise toplam 1 milyon 280 bin turiste hizmet verdik. Bunun 95 binini iç pazardan elde ettik. Türkiye’ye en çok turisti Avrupalı tur operatörleri getirirdi. Bu yıl Türkiye’ye en çok turisti 1,2 milyonla biz getirdik” dedi. Ukrayna’da büyüyecek Coşkun Yurt’un açıklamaları şöyle: “14 uçaklık bir filomuz var. Türkiye’de kendi uçaklarımızı kullanıyoruz. Uçak filomuza 4-5 uçak daha ekleyip 18-19 uçağa ulaşacağız. Rusya’nın yaklaşık 40 şehirden uçuş yaptık ve gelecek yıl da bu uçuşlara devam edeceğiz. Bu yıl Ukrayna’da önemli bir artış yakaladık. Ukrayna’daki Pazar payının yüzde 95’ine 7 tur operatörü hakim. Biz ise ilk üçteyiz. Ukrayna’da da büyüyoruz. Türkiye bu pazarda 1 milyon 300 bin, Antalya ise 750 bin rakamlarını geçecek.

Rus turist rekoru kırılacak Bu yıl Rusya’da, Türkiye ve Antalya özelinde rekor kırılacak. Türkiye 4 milyon 600 bin, Antalya ise 3 milyon 700 bin turiste ulaşacak. Rusya pazarında gelirler 2014’e göre çok düştü. Almanya’da hedef 1 milyon turist Bu yıl Ferien Touristik’i satın alarak Almanya’ya adım attık. Almanya’da 2018 yılında klasik tur operatörlüğüne başlayacağız. Kendi paketlerimizi bu pazara sunacağız. Gelecek yıl için Almanya pazarında 200 binin üzerinde turist hedefi belirledik. Bu pazarda önümüzdeki 4-5 yılda pazar payımızı yüzde 5’e çıkarmayı hedefliyoruz. Avrupa’nın Türkiye’ye bakışı değişirse bu pazar artışa geçecektir. Almanya pazarında 5 yıl içinde 1 milyon turist sayısını yakalamak istiyoruz.

Ürünler güncellenmeli Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan OTI Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Bektaş ise şöyle konuştu: “Hükümetin tur operatörlerine verdiği yakıt desteği 2018’de de devam edecek. Şirket olarak kısa vadede yeni otel yatırımı düşünmüyoruz. Antalya’ya yeni otel yatırımı gerekmiyor. İhtiyacımız olan şey renovasyon ve ürünlerin güncellenmesidir. Kapasitesini artıracak OTI Holding’in 2017 cirosu 1.7 milyar dolara ulaşacak. Geçen yıl ciromuz 1 milyar dolar, 2014 yılındaki ciromuz da 2.4 milyar dolardı. 2018 yılı için kapasitemizi yüzde 20, arttırmayı hedefliyoruz.

Gelirler 2-3 yıla kadar düzelecek Gelecek yıl grup olarak yüzde 20, Türkiye’de ise yüzde 17 artış hedefliyoruz. 2015 ve 2016 yılından sonra 2017 yılında hareketlenme var. Avrupa’nın da devreye girmesi ile gelirlerimiz de 2-3 yıl içinde düzelecektir.

Renovasyonlar başlayacak Hükümetin turizmi yeniden yapılandırma planı var. Ayrıca tahsisli arazilerin tekrar 49 yıla uzatılması söz konusu. Kredi Garanti Fonu’dan 2 milyar dolar kredi kullandırılması da gündemde. Yatırımlar ve renovasyonlar devam edecek.”

İç pazara da odaklanacak Türkiye’de iç pazarda önemli bir yatırım yapacağız. Önümüzdeki sene yüzde 60-70 artış ile 160-170 bin turiste ulaşmak istiyoruz. İç pazarda ciddi bir reklam ve pazarlama bütçesi hazırladık. 2018 yılından sonra Türkiye’den başta Avrupa olmak üzere yurt dışı satışları da yapacağız.”

Kendi yazılımlarını kullanıyor Ahmet Bektaş ise bilişim teknolojilerine ciddi yatırımlar yaptıklarını belirterek, “Yüzde 95 kendi yazılımlarımızı kullanıyoruz. 130 kişilik bir yazılım ekibimiz var. Bir yılda 10-15 milyon dolar yatırım yapıyoruz. Bunun meyvelerini de almaya başladık” dedi. /121


HABER

“Almanlar tekrar Türkiye’yi

tercih edecek”

D

r. Frenzel ve Lawless, düzenlenen basın toplantısında yerli ve yabancı basın mensupları ile bir araya geldi. Dr. Frenzel yaptığı açıklamalarla dikkat çekti. OTI Holding’in 25. yılını kutlayarak konuşmasına başlayan Dr. Frenzel, Türkiye’nin eski bir dostu olduğunu söyledi. “Her yerde güvenlik sorunları yaşanıyor” Tatilcilerin seyahatlerinde güvenlik, harcadığı paranın karşılığını almak ve otantik-özgünlük aradığını belirten Dr. Frenzel, “Dünyanın her yerinde güvenlik sorunları yaşanıyor. Misafirler dünyanın hiçbir yerinde yüzde yüz güvenli bir yer olmadığını bilmeleri gerekiyor. 122 /

Güzel olan gelişme ise şöyle: tüm gelişmelere rağmen insanlar seyahat etmeye devam ediyor. Dünyanın en büyük tatil piyasası Akdeniz’dir. Bunda kaymalar oldu ancak bir süre sonra bu durum yeniden eski seviyesine gelecektir. Almanlar, Türkiye’ye dönecek Seyahatlerdeki ikinci nokta insanlar harcadıkları paranın karşılığını almak istiyor. Almanların 2018’e yönelik rezervasyonlarına bakarsak Türkiye için güzel bir tablo görüyorum. 2018 itibari ile güçlü bir büyüme görüyoruz. İspanya’da iki sorun var: kalite ve kalabalık. İnsanlar ilerleyen dönemde bu sorunları görmek istemeyecek.

OTI Holding, 25. yıl kutlamaları kapsamında Almanya Turizm Endüstrisi Federal Birliği (BTW) Başkanı Dr. Michael Frenzel ve Dünya Seyahat ve Turizm Konseyi (WTTC) Başkanı Gerald Lawless’ı Antalya’da ağırladı.

Türkiye bu noktada avantajlı. Uzun vadede Alman pazarında iyi bir gelişme olacak. Almanlar verdikleri paranın karşılığını almak için tekrar Türkiye’yi tercih edecekler” dedi. Türkiye’ye gelen turist sayısı artıyor WTTC Başkanı Gerald Lawless ise vize uygulamalarındaki düzenlemelerin seyahatleri artırdığını belirterek, “Artık vize verilirken ülkesine değil kendisine bakılmalı. Bugün 1.2 milyar insan seyahat ediyor” dedi. Lawless, veriler ışığında Türkiye’ye gelen turist sayısında iyileşme olduğunu belirterek bu iyileşmenin süreceğinin sinyallerini verdi.



HABER / Ebru ALTIN

Timur Bayındır

“Turist sayısından çok fiyatlara odaklanmalıyız” 2017 yılında turizm sektörünün iyiye doğru ilerlediğini 2018 yılında da turist sayısındaki artışın devam edeceğini belirten Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Timur Bayındır, “Turist sayısındaki artıştan daha çok, fiyatlarda yükselme sağlamaya odaklanmak lazım” dedi.

124 /


T

urizm sektörünun büyük ve uzun bir kriz yaşadığını söyleyen Timur Bayındır, “Sektör çok zor bir dönemden geçti ve rakamlar inebileceği son noktaya kadar indi. Daha aşağı seviyelere inmemiz artık mümkün değil. Dolayısıyla bir yükselme trendi başlayacaktır. Bütün mesele, bu yükseliş trendinde bir takım hatalar yaparak geciktirmemek. Bu süreci düzgün idare etmemiz lazım. Nitekim 2017 yılında rakamlara baktığımızda küçük kıpırdanmalar var. Turizmde her şey düzeldi, güllük gülistanlık oldu diyemeyiz. Ama iyiye doğru bir gidiş söz konusu. İnşallah böyle devam eder. Yılı turist sayısında ve konaklama sektörü doluluklarında yükselişle bitireceğiz. Türkiye’nin Ekim 2017 otel dolulukları, 2016 yılının aynı dönemine yüzde 22.9 artarak yüzde 64.2 olarak kaydedildi. Ocak-Ekim 2017 döneminde Türkiye genelinde otel dolulukları 18.5 artışla yüzde 60.1 olarak gerçekleşti. İlk 10 aylık dönemde otel doluluklarında en büyük artışı gösteren ülke de Türkiye oldu” dedi. “Fiyatları kongre turizmi yükseltir” 2017 yılındaki artışı iyi tahlil etmek gerektiğini söyleyen Bayındır, sözlerine şöyle devam etti: “Gelen müşteri profili artık daha farklı. Bunu fiyatlara yansımasını da net bir şekilde görüyoruz. 2017 yılı ilk 10 ayında oda fiyatlarında en büyük kaybı yaşayan ülke yüzde 13.1 düşüş ve 68.9 Euro ile Türkiye oldu. Şimdi üzerinde önemle durulması gerek konu, “elimizdeki müşteriyi de kaybetmeden fiyatlarımızı nasıl yükselişe geçirebiliriz” olmalı. Turist sayısındaki artıştan daha çok, fiyatlarda yükselme sağlamaya odaklanmak lazım. Tabii elimizdeki müşteriyi de kaybetmeme kaydıyla. Yeni yılın ilk ve en önemli çalışması bu olmalı. Zor bir konu ama biraz turizmcilerin fiyat konusunda direnç göstermesi lazım.

Fiyatları hızlı yükseltmeyelim ama bizi ve müşteriyi rahatsız etmeyecek normal yükselişlerle fiyatlarda da düzelme yoluna girmemiz lazım. Özellikle İstanbul’da konaklama fiyatlarını yükseltecek olan kongre turizmidir. Ancak bu konuda pek düzelme işareti yok. İşaretler başlasa da 2020’den önce meyve vermez. Ama inşallah kongre turizminde de düzelme yoluna girer de 2020’den itibaren tekrar yaşam başlar.” “İlk önce kendi halkına güveneceksin” Timur Bayındır, 2018 beklentilerini de açıkladı: “Gelecek yıl herhangi bir olumsuzluk yaşanmazsa turist sayısındaki yükselişin devam etmesini öngörüyoruz. Ancak yine de beklenti çıtasını çok fazla yükseğe koymamak lazım. Maalesef 2018’in tanıtım planı henüz belli değil. Bir an önce tanıtımlar başlamalı ve tanıtım bütçesi artırılmalı. Türkiye’de çok önemli bir iç turizm potansiyeli var. Yerli tatilci sadece Türkiye’de değil, gittiği diğer ülkelerde de terci edilen, istenen bir profile sahip. Dolayısıyla iç pazarda da bunun değerini bilememiz ve ona göre uygulamaları hayata geçirmemiz lazım. İlk önce kendi halkına güveneceksin. Ne olursa olsun bu ülkenin çocuklarıyız ve bu ülkede yaşıyoruz.” “Pazarlar çeşitlendirilmeli” “Tek pazara bağlılık her zaman risklidir” diye konuşan Bayındır, pazarların çeşitlendirilmesi gerektiğini söyledi. Bayındır: “Ne kadar çok ülkeye, ne kadar çok kıtaya, ne kadar çok insana yayabilirsek dalgalanmalardan olumsuz etkilenmemiz o kadar az olur. Türkiye olarak turizmde çok büyük rakamlara ulaştık. Bu durum büyük ölçüde Avrupa sayesinde oldu.

Avrupa pazarında sorunlar yaşanınca Türk turizmi de bundan olumsuz etkilendi. Avrupa pazarlarındaki kan kaybı olması da turizmde yaşanan sıkıntının da ana sebebi oldu. Mevcut pazarlarımızı kesinlikle ihmal etmemek lazım. Potansiyeli artırmak istiyorsak mevcut müşteriniz kaybetmemeliyiz. Bunun üzerine yeni müşteriler bulmamız lazım ki bu potansiyel gittikçe büyüsün. Onun için hiçbir müşteriyi kaybetme lüksümüz yok. Rusya pazarında büyük canlanma başladı. Bu devam ederse 2018 yılında Rusya pazarı fiyat açısından değil ama turist sayısı açısından eski haline döner. Almanya’nın dönüşü şu an için zayıf görünüyor. Zaten gelenlerin çoğu da Alman pasaportlu Türkler. 1 milyon Çinli Türkiye’nin mutlaka Hindistan, Çin ve diğer Uzakdoğu ülkelerine açılması lazım. Burada da bütün sorunlar hep ulaştırmaya gelip dayanıyor. THY, turizmde gerçekten çok büyük atılımlar yapmamızı sağlıyor turizmde ama bir yandan da transit yolcu geçişleriyle müşterinin Türkiye’ye gelmesi zorlaşıyor. Muhakkak ki Çin havayollarının Türkiye’ye uçuşlarının artması lazım. Mevcut durumda bütün Çin Türkiye’ye gelmek istese senede 300 bin kişi gelebilir. Çin hükümetinin Türkiye’ye uçak seferleri koymasını sağlamak lazım. Çinli havayollarının Beijing-Atina direkt uçuşları başladı bile. Bu uçuşların Türkiye’ye de gelmesini sağlarsak Çinli turist sayısı artar. Ne yapıp edip Çinli turist sayısını 1 milyona çıkarmamız lazım. 1 milyon Çinli çok da büyük rakam değil. Bu rakama ulaşabiliriz. Yeter ki biz imkanları sağlayalım. İmkanlar da tamamen ulaşım kaynaklı. Ayrıca henüz az sayıda turist geliyor olsa da Arjantin, Brezilya gibi Güney Amerika pazarlarının yanı sıra Güney Afrika başta olmak üzere Afrika ülkelerinde tanıtımlara hız kesmeden devam etmek lazım” şeklinde konuştu. Yatırımlardaki artış devam ediyor Başkan Bayındır, yatırımların sürdüğüne işaret ederek sözlerini şöyle tamamladı: “Geçtiğimiz Ocak - Ekim dönemi rakamları tesis sayısı bakımından artış kaydetti. Yatak sayısında 2016’nın ilk 10 aylık dönemine göre düşüş yaşanırken, yatırım tutarında artış gözlemleniyor. 2017 yılının 10 aylık döneminde 46 ilde toplam 28 bin 73 yataklı 153 otel projesi 2 milyar 564 milyon TL’lik teşvik başvurusunda bulundu. Geçen yılın aynı döneminde bu rakamlar 37 ilde toplam 32 bin 112 yataklı 146 proje için 2 milyar 438 milyon TL’lik teşvik başvurusu olmuştu. Gelecek yıl herhangi bir olumsuzluk yaşanmazsa yatırımlardaki artış devam edebilir. Ancak her zaman belirttiğimiz gibi artık İstanbul ve Antalya yeni yatırımlara doydu. Yatıtrımların Anadolu’ya yayılması gerek. Ancak bunu yaparken de planlı yatırımlar yapılmasına dikkat etmek gerek. Ayrıca maalesf yenileme teşviklerinin yeterli deği. Bu konuda adımlar atılmalı. Antalya, İstanbul, Aydın ve Muğla’da yıpranma sürecine giren birçok otel bulunduğu göz önüne alınmalı ve bu illerimize verilecek teşvik belgelerinde yeni yatırımlar yerine, daha çok mevcut yatırımların modernizasyonu ve renovasyonu yönünde düzenleme yapılmalı.” /125


HABER

Murat Ersoy: Dünyanın

en büyükleri bizimle masaya oturmak istiyor”

Büyümesini hız kesmeden sürdüren Atlasglobal’in, ev sahipliğinde düzenlenen Red Night partinin bu yılki adresi Ortaköy Ruby Club oldu. Global havayolu şirketi olma vizyonuyla büyümesi sürdüren Atlasglobal, kurumsal rengi kırmızıdan yola çıkarak yarattığı konsept olan Red Night partisinin bu yıl beşincisini gerçekleştirdi.

İ

stanbul Ortaköy’de yer alan Ruby Club’ta düzenlenen davet, Atlasglobal Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ersoy ve eşi Elexus Otel Yönetim Kurulu Başkanı Nisa Ersoy’un ev sahipliğinde gerçekleşti. Turizm ve havacılık dünyasının önde gelen isimleri, seyahat acenteleri temsilcileri, Atlasglobal’in iş ortakları ve basın mensuplarının katıldığı gecede misafirler, eğlencenin ve Boğaz’ın tadını çıkardı. “2018’de Rusya uçuşlarımız devam edecek” Atlasglobal Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ersoy, gecede yaptığı konuşmada, yurt dışındaki planlamalarına ve büyüme hedeflerine dikkat çekti. Ersoy, Atlasglobal’in uluslararası standartta rekabet eden global bir havayolu şirketi haline geldiğine vurgu yaparak şöyle devam etti: “2014’te 7 adet dış hat uçuşumuz varken, 2017’yi 35 ülkede 50’den fazla noktaya uçuş gerçekleştirerek kapatıyoruz. Bu yıl Rusya’da 5 destinasyonu uçuş ağımıza kattık, yaz sezonunda Antalya ve Dalaman’dan Rusya’daki birçok noktaya uçuş gerçekleştirdik. 2018’de de Rusya uçuşlarımız devam edecek, yaz döneminde Antalya’dan 14, Dalaman’dan 6 noktaya uçuş gerçekleştireceğiz. Rusya’ya yönelik uçuş ağımıza İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan da 3 yeni nokta daha ekleyeceğiz. Atlasglobal olarak 2016 yılında 3,6 milyon yolcu taşıdık, 2017’yi 4,5 milyon yolcu ile kapatmayı planlıyoruz. 2018’de ise 6,5 milyon yolcu taşımayı planlıyoruz.” “Her ay bir işbirliği anlaşması duyuracağız” Atlasglobal kalitesi ve hizmet standartlarının üst düzey bir seviyeye geldiğini aktaran Ersoy sözlerine şöyle devam etti: “Öyle bir seviyeye geldik ki artık dünyanın en büyük havayolları bizimle iş birliği yapmak için masaya oturmaya başladı. Dünyanın en büyük hava yollarından Air France ve KLM ile ortak uçuş anlaşması yaptık. Air France ile yaklaşık 8 aydır uçuyoruz. KLM ile ortak uçuşlarımıza bu ay başladık. Air Serbia Belgrad hattından çıktı, trafik haklarını bize devretti ve bizimle codeshare anlaşması yaptı. Kazakistan’da da Scat hava yollarıyla anlaşmamız var. Bu işbirliklerimiz 4 hava yoluyla sınırlı kalmayacak. 10’un üzerinde milli hava yoluyla codeshare görüşmelerimiz devam ediyor. Yakında yeni işbirliklerimizi duyuracağız. Bu sayının 4’ten 14’lü 24’lü rakamlara çıktığını göreceğiz. Biz sadece 4 havayoluyla codeshare anlaşması yapmıyoruz. Yaklaşık 44 havayoluyla da interline anlaşması yapıyoruz. Bunların her biri dünyanın en önemli hava yolları arasında yer alıyor.”

126 /



SÖYLEŞİ

Haldun Kilit

“İnovatif çalışmalar ve kalite, olmazsa olmazımızdır” AHK Worldwide, içinde bulunduğu dikkat çeken projelerle Türkiye ve Antalya’yı yurt dışında başarı ile temsil etmeye devam ediyor. 5 farklı ülkede operasyonlarına devam eden ve 15 ülkeye de ihracat yapan AHK Worldwide’ın Yönetim Kurulu Başkanı Haldun Kilit: “Hedefimiz; Dünya’nın birçok noktasına proje bazlı ihracat gerçekleştirmektir” diyor.

128 /


K

urulduğu günden bugüne içinde bulunduğu projelerle adından söz ettirmeyi başaran AHK, inovatif çalışmaları ve kalitesi ile bir dünya markası haline geldi. Türkiye’yi yurt dışında başarıyla temsil eden AHK, kendisine belirlediği global hedefler doğrultusunda hem Türkiye’yi hem de Antalya’yı temsil etmeye devam edecek. AHK Worldwide Yönetim Kurulu Başkanı Haldun Kilit, başarılarının sırrını ise şöyle açıklıyor: “Yenilikçi ve kaliteli iş yapmak her zaman tercih edilmeniz ile ilgili en önemli etkendir.” 1996 yılında kurduğunuz AHK, şu an istediğiniz noktaya geldi mi? Bundan sonraki süreçte AHK’yı nasıl bir noktada hayal ediyorsunuz? AHK her zaman gelecek planları, hedefleri ile ilgili çıtayı yüksel tuttu. Bu geldiğimiz nokta içinde geçerli. Çünkü kurulduğu yıldan bu yana hep daha yeni ve hep daha global düşünüp o yolda ilerliyor. AHK, şu an Türkiye merkezli 5 farklı ülkede operasyonunu yürütmektedir. Söz konusu ülkeler inşaat piyasasının nabzını tutan ülkeler olup, ilerideki hedeflerimiz hem Türkiye’den hem de şube oluşturduğumuz ülkelerden Dünya’nın birçok noktasına proje bazlı ihracat gerçekleştirmektir. Böylelikle hem şehrimizi hem ülkemizi global piyasalarda gururla temsil etmenin onurunu yaşamak en büyük hedefimizdir. AHK’nın olmazsa olmazı nedir? Neden? AHK’nın olmazsa olmazı inovatif çalışmalar ve kalitedir. Çünkü global piyasada iş yapabilmek için her zaman yeni kalmak zorundasınız. O yüzden katma değerli inovatif yatırım, proje ve üretkenlik ile yol almak zorundasınız. Tabi ki bununla birlikte kalite olmazsa olmazlardan biridir. Yenilikçi ve kaliteli iş yapmak her zaman tercih edilmeniz ile ilgili en önemli etkendir. Özellikle yurt içi ve yurt dışındaki otel projeleriniz ile dikkat çekiyorsunuz. Otel projelerine ağırlık vermenizde çıkış noktanızın Antalya olması ne kadar etkili oldu? 1996 yılında kurulan şirketimiz tabi ki kurulduğu yıllarda Antalya turizminin yatırımlarının hızla başladığı döneme denk gelmesinden dolayı firmamızın ana çıkış noktasının otel yatırımlarına çözüm ortağı olması döneme paralel ilerlemesine sebep olmuştur. Kendimizi Antalya da sektörle tanışmaktan dolayı şanslı görüyoruz. Sektörün sezonsal kısa döneme yayılmasından dolayı hızlı ve pratik olma adına önemli tecrübelere sahip olduk ve bu tecrübelerin şu an global piyasalarda avantajlarını yaşıyoruz. Gerek üretim, gerek taahhüt ve tedarik anlamında kısa sürede zengin kaynaklardan servis verebilmenin her zaman pozitif yanlarını gördük ve yaşadık.

Bundan sonraki süreçte de yine otel projeleri ağırlıklı mı ilerleyeceksiniz? Firmamız şu an yüzde 60 otel sonrasında rezidans, alışveriş merkezi ve hastane projelerinin Design+Built yani projelendirmeden anahtar teslimi süreçlerine kadar hizmet vermekte. Genel firma yapısı olarak yatırım, üretim ve taahhüt olarak Türkiye merkezli olmak üzere 5 ülkede şube, 15 ülkeye de ihracat olarak servis vermekteyiz. Antalya’da KNDU Villas projeniz de dikkat çekici. Neden böyle bir proje içindesiniz? KNDU Villas projesi doğup büyüdüğüm Antalya şehrine şahsi katkıda bulunmak ve doğaya saygılı bir proje üretme heyecanım ile başladı. Genel maliyetinden hiç bir ödün vermeden güneş enerjisinden elektriğini üreten, tamamen yeşil bina olup tüm kullanılan aksesuarlar su ve enerji tasarrufu yapmaya yöneliktir. Nehre yakınlığı temiz hava ve doğa içinde golf alanlarına yakın yer alması projeye ayrı bir prestij katıyor. KNDU Villas’ı tamamladıktan sonra bu tür projelere imza atmaya devam edecek misiniz? KNDU Villas projesi gerek yurtiçi gerekse yurtdışında birçok ödüle layık görüldü. Şu an mevcut proje talepleri dışında farklı şehir ve ülkelerde aynı projenin uygulanması ile ilgili talepler var. AHK Development olarak farklı destinasyonlarda yatırım dışında otel yatırımı ve çok katlı rezidans konusunda girişimlerimiz sürmekte. /129


SERBEST KÖŞE

RECEP YAVUZ

Nardugan Kutlu Olsun! Yılın son günlerinde karlara gömülmüş Avrupa’yı seyrederken aklıma Sumerolog Muazzez İlmiye Çığ’ın tespitleri geldi. Anlatabilseydik kendimizi dünyaya, Narduganı kutluyor olacaktı bugün bütün dünya...

Hristiyanların İsa’nın doğuşu olarak kutladığı Noel bayramı, Türklerin yeniden doğuş bayramıdır aslında. Farkında mısınız? Son yıllarda yılbaşı kutlamasına dair kısır tartışmalarla karşılıyoruz yeni yılı. Bilgi eksikliği üzerine oturtulan bu tartışmalar, ‘kutlanmalı mı, kutlanmamalı mı, ışıklandırılmalı mı, ışıklandırılmamalı mı?’ diye anlamsızca sürüp gidiyor... Birbiri ardına geçip giderken yıllar, suların çekildiğinin farkına varmadık gölün dibindeki solucanla uğraşmaktan. Oysa biraz sahip çıkıp, öğrenebilseydik kendi kültürümüzü, bugün bu anlamsız tartışmalara hiç gerek kalmayacaktı. Aslında ne evrensel ve zengin kültürü var üzerinde yaşadığımız toprakların. Yılın son günlerinde karlara gömülmüş Avrupa’yı seyrederken aklıma Sumerolog Muazzez İlmiye Çığ’ın tespitleri geldi. Anlatabilseydik kendimizi dünyaya, Narduganı kutluyor olacaktı bugün bütün dünya... Hristiyanların İsa’nın doğuşu olarak kutladığı Noel bayramı, Türklerin yeniden doğuş bayramıdır aslında. Türklerin, tek Tanrılı dinlere girmesinden önceki inançlarına göre, yeryüzünün tam ortasında bir Akçam ağacı bulunuyordu. Buna Hayat ağacı diyorlardı. Bu ağacı motif olarak bizim bütün eski halı, kilim ve işlemelerimizde görebiliriz. Türklerde güneş çok önemli. İnançlarına göre gecelerin kısalıp gündüzlerin uzamaya başladığı 22 Aralık’ta gece gündüzle savaşıyor. Uzun bir savaştan sonra gün geceyi yenerek zafer kazanıyor. İşte bu güneşin zaferini, yeniden doğuşunu, Türkler büyük şenliklerle Akçam ağacı altında kutluyorlar. Güneşin yeniden doğuşu, bir yeni doğum olarak algılanıyor. Bayramın adı NARDUGAN (nar=güneş, tugan, dugan=doğan) Yani ‘Doğan güneş’. Güneşi geri verdi diye Tanrı Ülgen’e dualar ediyorlar. Duaları Tanrı’ya gitsin diye ağacın altına hediyeler koyuyorlar, dallarına bantlar bağlayarak o yıl için dilekler diliyorlar Tanrı’dan. Bu bayram için, evler temizleniyor. Güzel giysiler giyiliyor. Ağacın etrafında şarkılar söyleyip oyunlar oynuyorlar. Yaşlılar, büyük babalar, nineler ziyaret ediliyor, aileler bir araya gelerek birlikte yiyip içiyorlar. Yedikleri; yaş ve kuru meyveler, özel yemek ve şekerleme. Bayramda, aile ve dostlar bir araya gelerek kutlanırsa ömür çoğalır umuduyla buluşuyor insanlar. Akçam Ağacı sadece Orta Asya’da yetişiyor. Filistin bu ağacı bilmiyor. Bu yüzden bu olayın Türklerden Hıristiyanlara geçtiği ve bunu da Hunların Avrupa’ya gelişlerinden sonra onlardan görerek aldıkları söyleniyor. İsa’nın doğumu ile hiç ilgisi yok! “Doğum, güneşin yeniden doğuşu” Ama kim farkında bunun? Biz hala ışıklandıralım mı, ışıklandırmayalımla mı meşgulüz…

130 /



HABER

Yakup Dinler

“Bölgemiz eşsiz, otellerimiz kaliteli”

Kapadokya Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (KAPTİD) Başkanı Yakup Dinler, Kapadokya bölgesinin 2017 yılında 2016 yılına göre yüzde 25 artış yakaladığını belirterek, “2018 yılında 2015 gibi olmasa dahi güzel bir sezon yaşarız, buna cidden çok ihtiyacımız var” dedi.

K

apadokya Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (KAPTİD) Başkanı Yakup Dinler, Kapadokya açısından 2016 ve 2017 yıllarını değerlendirerek 2018 beklentilerini açıkladı. “Bölgemiz eşsiz, otellerimiz kaliteli” diye konuşan Dinler, “Kapadokya olarak maalesef eksik olduğumuz noktalar var. Bu eksikliklerimizi giderirsek bugün bulunduğumuz yerin çok ilerisinde yer alabiliriz” dedi. 2016’ya göre yüzde 25 artış yakaladı 2016 yılının tüm Türkiye’de olduğu gibi Kapadokya içinde bir felaket ve kaos yılı olduğunu söyleyen Dinler, “2016’da üst üste gelen bombalar, hain FETÖ darbe girişimi ve yanı başımızda devam eden Suriye iç savaşı yüzünden bölgemiz 2015 yılına kıyasla yaklaşık %65-70 oranında 2016 yılında bir düşüş yaşadı. Tabi böylesine vahim bir tablodan sonra 2017 yılını “yaralarımızı sarma” yılı olarak görerek umutla başlamıştık fakat ne yazık ki yeni yılın ilk saatlerinde Ortaköy’de yaşanan terörist saldırı sebebiyle bu noktada ciddi motivasyon kaybına sebep oldu ve umutlarımızı gerçekleştiremedik. Yine de 2017 yılında özellikle Gurbetçi ve Uzakdoğulu (Japon hariç) turistlerin desteği ile bölgemiz 2016 yılına göre %25 civarında bir artış yakaladı, fakat fiyat düşüşleri ile beraber 2015’e kıyasla yarı yarıya iş yapmış olduk. Özetle 2016 yılına göre daha iyiyiz, ama iyi bir sezonun çok uzağında bir sezon geçirdik” dedi. “2018’de güzel bir sezon yaşarız” 2018 yılı ile ilgili beklentisini de açıklayan Yakup Dinler, 2018 için pozitif konuştu: “2018 yılında Kapadokya olarak beklentilerimiz büyük, açıkçası büyük bir sıkıntı yaşanmazsa 2015 yılına çok yaklaşacağımızı düşünüyorum. 2015’e göre kayıplarımız var mı? Elbette var, mesela Avrupa Pazarı kesinlikle yine kötü olacak (hatta 2017’den bile kötü) ama özellikle Latin Amerika ve Japonya dahil Uzakdoğu pazarlarında çok ciddi bir hareket olacağını şimdiden öngörebiliyoruz. İnşallah öngörülerimizde herhangi bir sıkıntı yaşanmaz ve 2015 gibi olmasa dahi güzel bir sezon yaşarız, buna cidden çok ihtiyacımız var. Buna ek olarak Kültür ve Turizm Bakanımız Sayın Numan Kurtulmuş’a Rusya pazarından pay alabilmemiz açısından günlük olarak Kapadokya-Antalya seferlerinin başlaması noktasında fikrimizi bizzat arz ettik, umarız ki Sayın Bakanımız bize bu konuda her zaman gösterdiği desteği vermeyi sürdürecektir.”

132 /


Turist profili ciddi bir değişim gösterdi Yakup Dinler, son iki yılda yaşanan sıkıntılardan dolayı Kapadokya’nın turist profilinde ciddi değişiklikler olduğunu söyledi. Dinler, “Bundan iki yıl öncesine kadar Kapadokya bölgesinin kitle turizmi ayağında Avrupalılar (özellikle shopping turizmi) ve Latin Amerikalılar, münferit turizm anlamında da Amerikalılar ve Anzaklar ciddi ön plana çıkmaktaydı. Bugün baktığımız zaman bu pazarlardan Latin Amerika pazarı hariç diğerleri neredeyse bitme noktasına geldi. Bu boşluğu ise her iki segmentte de olmak üzere Çin Halk Cumhuriyeti ve Çin Cumhuriyeti (Tayvan) menşeli dostlarımız doldurdu. Yaz aylarında ise Gurbetçi dediğimiz Avrupa’da yaşayan Türkler ciddi anlamında bölgeye büyük bir katkı sağladı. Yani çok net şekilde söyleyebiliriz ki İç Pazar desteğini de işin içine katarsak, turist profilimiz neredeyse tamamen değişti” şeklinde konuştu.

Benzersiz bir deneyim sunuyor Kapadokya’nın ciddi bir turizm potansiyeli olduğunu ifade eden Dinler, eksikliklerinin giderilmesi durumunda Kapadokya’nın bugün bulunduğu noktanın çok üzerine çıkabileceğini de belirtti. Dinler açıklamalarına şöyle devam etti: “Kapadokya dünyada eşi benzeri olmayan bir coğrafyaya sahip olan Kapadokya bölgesi yer altı ve yer üstü zengin turizm çeşitlendirmesine ilaveten dünyanın balon başkenti olması ile beraber özellikle kayadan oyma, mağara otelleri ile bölgemize gelen dostlarımıza benzersiz bir deneyim sunuyor. Bütün bu artı noktalarımıza ilaveten gururla söyleyebiliriz ki Kapadokya otelleri dünyaca ünlü değerlendirme siteleri tarafından yapılan değerlendirmelerde hep en üst noktalarda puanlar alıyor ve bölge ortalaması olarak Türkiye’de 1. dünyada ise ilk 10’un içerisinde. Bu işimizi ne kadar ciddi ve kaliteli yaptığımızın en önemli göstergesi.

“Potansiyelimizi maalesef kullanamıyoruz” Bölgemiz eşsiz, otellerimiz kaliteli, sunduğumuz ürün çeşitliliğinin yanında maalesef eksik noktalarımız var, bunlar özellikle Gastronomi noktasındaki çeşitsizlik ve kalitesizlik artı Eğlence kısmında çok zayıf ve demode kalmamız. Bu konularda da iyileştirme yapabilirsek ve buna ek olarak Kültür ve Turizm Bakanlığımızın tanıtım stratejisi değişikliğine giderek Ülkesel’den Bölgesel’e yani Destinasyon tanıtımına ağırlık vermesinden de kendimize düşen payı alırsak bugün olduğumuz noktadan çok daha iyi yerlerde oluruz. Kapadokya turizm noktasında hala emekleyen bir bebek, hala ayağa kalkmış değiliz. Potansiyelimizi maalesef henüz kullanamıyoruz ama kullanmaya başlayacağımız günler yakındır diye düşünüyorum.”

/133


HABER

Alman-Türk dostluğu Bodrum’da canlandı

Federal Almanya eski Cumhurbaşkanı Theodor Heuss’un genç Türkleri 1957 yılında meslek eğitimlerini Almanya’da tamamlamaları için davet etmesi, Alman-Türk dostluğun temelini oluşturdu. 60 yıl sonra Almanya’nın önde gelen tatil kanalı Sonnenklar.TV ve Alman gezi gazetecileri grubu bu yıl dönümünü kutlamak için Bodrum Belediyesini ziyaret etti.

A

lmanya’nın en tanınmış sunucularından biri olan dostluk elçisi Gülcan Kamps ile röportaj ve TV çekimlerinin yanı sıra, 3 günlük basın gezisinde programda birçok turistik etkinliklerin ziyareti vardı. Tarihsel anlamı olan ören yerlerinden Bodrum değirmenleri, dünyanın yedi harikasından biri olan Halikarnas mozelesinin yanı sıra alman basın temsilcileri sandalet imalatçısı, sünger dalgıçlarından yeni açılmış alman-türk okulu öğretmenine kadar yerli halk ile sohbetleri özellikle ilgi çekici oldu. Sonnenklar.TV şefi Andreas Lambeck bu buluşmadan öyle etkilendi ki, ani bir karar ile 5 türk öğrenciyi 2018 yılı için tatil kanalının merkezi Münih’e davet etti. Derin kökler var Bodrum Belediye başkanı Mehmet Kocadon, Ramada Resort otelindeki basın konferansı çerçevesinde 35 Alman ve 20 Türk basın mensubunu karşıladı. Kocadon: “Alman dostlarımızın her iki ülke insanının kültürlerarası değişimine katkı vermesinden ve basın gezisi ile Alman-Türk dostluğuna yeni heyecanlar katmasından mutluluk duyuyoruz” dedi. Lambeck ise “Kendi gözleriyle orada yaşayan insanların samimiyetine ikna olmaları için Almanya’nın basın temsilcilerini Türkiye’ye davet etmeyi başardık. Bu, zor zamanlardan bile etkilenmeyen Alman-Türk ilişkilerinin ne kadar derin kökleri olduğunu gösteriyor. Bodrum’un misafirperverliğine de teşekkür ederiz” dedi. FTI, Bodrum kapasitesini artıracak FTI Türkiye uzmanı Hicabi Ayhan’ın de organizasyonda rol aldığı basın gezisinin önemini vurgulayarak “Tatil ülkesi olarak Türkiye hala muazzam bir şekilde popüler” diye değerlendirdi. Ayhan, FTI’nin 2018 yaz sezonunda uçuş programını devasa bir şekilde genişleterek toplam kapasitesini sadece Bodrum için 100.000 koltuk artıracağını söyledi. Bodrum seyahatini anlatacak Gülcan Kamps için Bodrum’a seyahatin sebebi sonnenklar.TV sunucusu olarak turizm sektöründen insanlarla, rehberlerle, hizmet sektöründe çalışanlar ve tatilciler ile röportajlar yapmaktı. Bunun dışında Almanya’da da Sonnenklar.TV SunExpress desteğiyle düzenlenen yerel şehir festivalleri, müzik etkinlikleri ve kültürel organizasyonları desteklemek amacıyla yer alacak. 134 /



HABER

Kaan Kavaloğlu: “İngiltere, Fransa ve Polonya pazarlarından büyük volüm bekliyorum” AKTOB Başkan Yardımcısı ve Limak Holding Turizm Grup Başkanı Kaan Kaşif Kavaloğlu, 2018’de ön plana çıkacak pazarlara değindi. Kavaloğlu; “İngiltere, Fransa ve Polonya pazarlarında büyük volüm bekliyorum” dedi.

136 /


2

018 yılında Avrupa’daki özellikle üç tane pazara fokuslanmayı göz ardı etmemek gerektiğini söyleyen Kavaloğlu, “2018 yılında İngiltere, Fransa ve Polonya’dan büyük bir volüm alacağız” dedi.

Antalya olarak İngiltere pazarında 1 milyon turiste ulaşırsak bu pazarda fiyatları 3-4 senedir artıramama durum vardı, eski fiyatlarımıza döneriz hatta fiyatlarımızı rutin bir şekilde artırmaya da başlarız” dedi.

“Rusya pazarında fiyatlar bir parça artacak” Türkiye’nin en yüksek paxı aldığı ülkeler olan Rusya, Almanya, Hollanda ve Ukrayna’da normal şartlarda bir düşüş beklemediğini belirten Kavaloğlu, “2018 yılında bu pazarların her birinde artışlar olacak. Rusya bu sene inanılmaz derecede büyük bir volümle geldi. Önümüzdeki sene Avrupa pazarının iyi olması ile birlikte Rusya pazarındaki fiyatların bir parça yükseleceğini düşünüyorum. Bu nedenle 2017’de gelen Rus turist sayısının 2018 yılında sabit kalmasını başarı sayıyorum. Esas önemli olan Avrupa’daki oyuncuların yüzdesel olarak büyümesidir. Hollanda ve Almanya’da da artış beklememe rağmen esas büyük patlamayı İngiltere, Fransa ve Polonya’dan bekliyorum. Özellikle Antalya bu pazarlarda büyük volüm yakalayacak” şeklinde konuştu.

“1 milyon İngiliz turist hayal değil” Her yeni sezon öncesinde öngörülerde bulunduğunu ve bu öngörülerden birinde rakamı tutturamadığını itiraf eden Kaan Kavaloğlu, “Ukrayna’nın 2016 rakamlarına baktığımızda 2017’de Ukrayna’daki turist sayımızın sabit kalacağını hatta bir miktar düşüş olacağını düşünmüştüm. Ancak böyle olmadı ve Ukrayna sayıları arttı. İlk defa yanılınca bir araştırma yaptım ve şöyle bir veriye ulaştım: Dolar benim beklediğim düzeyde artmadı. Almanlar ve Avrupalıların boşalttığı yerleri Ruslar doldurdu. Bunu sağlarken dolar bazlı fiyatlarımız gerektiği gibi artmadı. Fiyatlar yükselmeyince Ukraynalı turist sayısı artış gösterdi. Burada yanıldığımı itiraf etmek durumundayım. Dolayısı ile bu sene yoğurdu üfleyerek yemem gerekiyor. Yani Avrupa’nın iyi gelmesi durumunda Rusya pazarında 2017 turist sayılarının 2018 yılında sabit kalması veya artış olmasını başarı sayarım. Rusya fiyatlarının da otelcinin yaşaması ve kar yapması için bir parça artırması gerekiyor. Önceden Ruslar ve Almanlar 3.5 milyon turist sayısını yakalıyordu. Dolayısı ile Antalya’nın Avrupa’nın eksiği kadar eksiği var. Ancak İngiltere, Fransa ve Polonya’dan gelecek artışlar Almanya açığını kapatmaz. 2020 yılında 1 milyon İngiliz Antalya için hayal değil. Bunu net olarak söyleyebilirim. Tur operatörleri bu artışı daha kısa bir sürede de yapabilir ama dikkatli davranıyorlar. Antalya denince Rusya ve Almanya pazarları akla gelir. İngiltere pazarının da sabit hale gelmesi çok iyi olur” diye konuştu.

“Türkiye’ye yönelik büyük pax artışı olacak” Son bir ay içinde İngiltere pazarındaki en büyük ilk 5 tur operatörünün 4’ü ile görüştüğünü ifade eden Kaan Kavaloğlu, “İngiltere’den tüm dünyaya yapılan paket satışlarda ilk 5 sırayı, TUI, Jet2, Thomas Cook, Expedia, Travelrepublic paylaşıyor. Expedia hariç diğer tur operatörleri ile görüştüm ve hepsi 2018 için büyük bir koltuk savaşına girdi. Bu nedenle Türkiye’ye yönelik büyük bir pax ve koltuk artışı olacak. Ben senelerdir söylüyorum Antalya, ne zaman İngiltere pazarında 1 milyon kişiye ulaşır o zaman çok büyük bir denge yakalar. O zaman arz talep dengesi oluşur ve otelcinin lehine ciddi bir arz imkan bulur.

Fransa pazarı şaşırtacak Kaan Kavaloğlu, Fransa pazarındaki artış beklentisine de şöyle açıklık getirdi: “Fransa’daki artış beklentimin nedeni şöyle açıklayabilirim: Türkiye, Avrupa’da kötülenmediği ve algı yönetimi yapılmayan ülkelerden biri Fransa’dır. Fransa’da, Türkiye hakkında kötü bir habere rastlamıyorum. Bu da Fransızların özellikle Türkiye tercihlerinde etkin bir rol oynayacaktır. Fransızlar bizi laik bir ülke olarak görüyor ve İslamofobi yaşanan ülkelerden farklı değerlendiriyorlar.”

/137


HABER

Fahri Tan “2018 yılı, 2017’den daha iyi olacak” C

asa De Maris Hotel Genel Müdürü Fahri Tan, 2017 yılını değerlendirerek 2018 yılındaki beklentileri açıkladı. 2016’nın Türk turizminin dip yılı olduğunu söyleyen Tan: “2017, moralleri düzelten bir yıl oldu. Herhangi bir olumsuzluk yaşanmaması durumunda 2018 daha iyi olacak” dedi. 2017 yüzleri güldürdü 2017 yılında Rusya ve BDT ülkelerinin Türkiye’ye yönelmesinin yüzleri güldürdüğüne işaret eden Fahri Tan, “Avrupa’nın gerilemesi ile Dalaman bölgesi için İngiltere’den sonra Rusya ve BDT ikinci pazar konumuna geldi. BDT ülkeleri bizim için çok önemli. Ayrıca iç pazarda da çok önemli bir hareketlilik vardı. İç pazar için yurt dışı kaynaklı satışların zayıflaması ile geniş bir alan açıldı. Bu sayede iç pazar daha uygun fiyatlara tatil yapma imkanı buldu. Bu gelişmelerle 2017’de 2016’ya nazaran daha iyi bir sezon geçirdik” dedi. “2018, 2017’den iyi olacak” 2018 yılı için olumlu gelişmelerin yaşandığını da söyleyen Fahri Tan, “İngiltere pazarı, Dalaman bölgesi için hayati önem taşıyor. İngiltere’den en çok talep gören destinasyonuz. İngiltere’de, otel ve operatör bazında farklılık göstermek ile beraber minimum yüzde 40 artış var. Ancak Avrupa genelinde net veriler yok. Ama mevcut veriler ışığında Avrupa’da da belli bir artış bekliyoruz. Her hangi bir olumsuzluk yaşanmadığı sürece 2018, 2017’den daha iyi bir yıl olacak. 2018’de 2014 yılındaki verileri yakalayamazsak da büyük bir açığı kapatacağız. Türkiye, özellikle Avrupa pazarının da devreye girmesi ile eski günlerine dönecektir. Bunu sağladığımız zaman satış fiyatlarımız yükselecek, gelirlerimiz artacak ve kişi başı harcanan rakamlarda ciddi bir artış yakalayabiliriz. Bu noktada Avrupa pazarı bizim için önemli” şeklinde konuştu. Barış ve istikrar Barış ve istikrarın turizme büyük katkı sağladığını da hatırlatan deneyimli turizmci, “Barış ve istikrarın olmadığı bir yere turist gelmez. Bu nedenle de bizim ilişki içinde olduğumuz kaynak pazarlar başta olmak üzere bütün dünya ülke ve halklarıyla barışı tesis etmemiz gerekiyor” diye konuştu. 138 /

Casa De Maris Hotel Genel Müdürü Fahri Tan, 2016 yılı sonrasında 2017 yılının yüzleri güldürdüğünü söyledi. Özellikle Rusya ve BDT pazarının etkisi ile teselli bulduklarını belirten Tan, “Her hangi olumsuz gelişme yaşanmadığı sürece 2018 yılında daha iyi bir sezon yaşayacağız” dedi.



HABER

Halit Ergül: “Kaliteli tesise ve tanıtıma ihtiyacımız var” B

olu, Düzce, Karabük, Sakarya, Bartın, Zonguldak’ı kapsayan Batı Karadeniz Otelciler Birliği’nin (BAKTOD) Başkanı Halik Ergül, Batı Karadeniz turizmini ve zorlu geçen son iki yılı değerlendirdi. Tanıtım ve ulaşım Batı Karadeniz’in 2016 yılındaki sıkıntılardan en az etkilenen bölge olduğunu söyleyen Halit Ergül, 2018 yılı için daha iyimser beklentiler içinde olduklarını söyledi. Batı Karadeniz’in daha fazla kaliteli tesise ve tanıtıma ihtiyacı bulunduğunu belirten Halit Ergül, “Ulaşımın kolaylaştırılması ve çeşitlendirilmesi de bölge turizmine büyük katkı sağlayacaktır” diye konuştu. Konaklama sayısı arttı Halit Ergül, ilk olarak 2016 ve 2017 yıllarını değerlendirdi: “Batı Karadeniz, 2016’da Türkiye’de turizmdeki durağan dönemden en az etkilenen bölgelerden biri oldu. 2017’de de turizm açısından Türkiye’deki birçok bölgeye göre iyi bir sezon geçirdi. Tesislerimiz de konaklamalarımız da 2017’de artış gösterdi.” Doluluklar yüzde 10 artacak Batı Karadeniz’in 2018 beklentilerinin ise iyimser olduğunu açıklayan Ergül, “2017’de yeniden hareketlenen turizm sektörüne bakarak, bölge olarak 2018 için daha iyimser beklentiler içindeyiz. Batı Karadeniz bölgesi olarak 2018’de turizm alanında doluluklarda en az yüzde 10 artış bekliyoruz” dedi.

140 /

Batı Karadeniz Otelciler Derneği (BAKTOD) Başkanı Halit Ergül, Batı Karadeniz turizmini Tourism Today’e değerlendirdi. 2016 yılındaki olumsuzluktan en az etkilenen bölgenin Batı Karadeniz olduğunu belirten Ergül, “2018 otel doluluklarında yüzde 10 artış bekliyoruz” dedi.


Ulaşım kolaylaştırılmalı “Batı Karadeniz’in daha fazla kaliteli tesise ve tanıtıma ihtiyacı var” diyerek bölgenin turizmde daha iyi noktalara gelmesi gerektiğini belirten Halik Ergül: “Batı Karadeniz bölgesinin tamamının turizm teşvikleriyle canlandırılması gerekliliği ortada. Yurtdışında Batı Karadeniz gibi doğal güzelliklere sahip bölgeler tüm dünyadaki turistlere tanıtımlarını yapıyor, dünyaca tanınıyor, biliniyor. Teşviklerin bu konuda yardımcı olacağı kesin. Daha fazla tesis, daha iyi hizmet ve daha iyi tanıtımla Batı Karadeniz gerek Türkiye’de gerek dünyada çok daha bilinen bir marka değerine sahip olacaktır. Bunun dışında bölgeye ulaşımın kolaylaştırılması ve çeşitlendirilmesi de bu konuda etkili olacaktır” şeklinde konuştu. Otel yatırımı yeterli değil Halit Ergül, Batı Karadeniz’de yeterince otel bulunmadığını söyledi. Ergül: “Batı Karadeniz, Türkiye’nin en büyük iki şehri olan İstanbul ve Ankara’ya yakınlığıyla ve doğal güzellikleriyle çok daha popüler olmayı hak eden bir bölgemiz.

Batı Karadeniz’de yeterince otel olmadığı kanısındayım. Teşviklerle bölgede yeni yatırımlar yapılmasının yolu açılmalı, halihazırda bulunan yatırımlar da canlandırılmalı. Bölgede oteller arttıkça, bölge olarak tanıtımı da çok daha etkili olacaktır.” “Türkiye turizmdeki eski gücüne kavuşacaktır” Türkiye turizminin olumsuzluklardan ciddi oranda etkilendiğini hatırlatan deneyimli turizmci, açıklamalarına şöyle bitirdi: “Türkiye’nin biraz zaman alacak olsa da mutlaka turizmdeki eski gücüne kavuşacağına inanıyorum. Türkiye; gerek coğrafi konumuyla, gerek turizm tesisleriyle ve bu tesislerde sunulan hizmet kalitesiyle öne çıkan dünyadaki sayılı ülkelerden. Turizm, dünyada hep yükselen bir trend. Türkiye’nin elindeki turizm gücünü artık çok daha iyi kullanacağını, her bölgesini yurtdışında tanıtmak için çok daha fazla çalışacağını düşünüyorum.”

/141


SERBEST KÖŞE

ADİL GÜRKAN

Bir dinozorun turizm anıları Geriye dönüp bakınca hep sevgi, saygı, güzellik ve mutluluk görüyorum. Bu 31 yıl boyunca hep dostluklar biriktirmiş olduğumu görüyorum.

Dostlarım, uzun bir zamandır baskı yapıyordu kitap çıkarmam için. Sonuna kadar hak vermeme rağmen tembellik nedeniyle oldukça geciktim. 2017’nin Kasım ayında bana bir cevvallik, bir canlanma geldi. Editoryal okuma, düzenleme falan derken bir baktım iş ciddiye bindi. Bir baktım ben de kitaplılar safına katılmışım. Burada, A7 yayınlarının yürekli ve başarılı sahibesi değerli Arzu Sandal Hanımefendi’ye bir parantez açmalıyım. Onun bana güvenmesi, hızlandırması ve desteği ile oldu her şey. Kendisine bu muhteşem yolculuğunda başarılar diliyorum. Şükranlarımı sunuyorum. Hayatımın odağında hep turizm oldu Sevgili Dostlarım ben bir turizmciyim. Hayatımı sürdüreceğim geliri turizm sektöründen elde ediyorum. Bir barış ve sevgi sektörü olan turizmde olan değerler, fırsatlar ve güzellikler başka hiçbir yerde yoktur. Bu anlamda mesleğime büyük bir aşk ile bağlıyım. 1986 yılında Bolu’nun Mengen İlçesinden Kaş’a gelişimle başlayan bu heyecan ve sevgi dolu macerada son durak Crystal Otelleri oldu. Bu keyifli ve heyecanlı deneyim için belleğimde Kilit Şirketler Grubuna sevgi ve saygı dolu bir bölüm açmam gerekiyor. Teşekkürler Kilit Ailesi 2010 yılında bana kucak açtılar ve başarı yolculuklarında beni de yanlarına aldılar. Bu yolculuğun başarılı kaptanları Sayın Süleyman Kilit’e, Sayın Tuncay Kilit’e, Sayın Taner Kilit’e, Sayın Turan Kilit’e ve Sayın Tolga Kilit’e teşekkür ediyorum. Bu 31 yılda çok şey yaşadım. Bu çok şeyin içinde ihanet, kırgınlık, kavga ve üzüntü de var elbette. Ama çok yer kaplamıyor. Geriye dönüp bakınca hep sevgi, saygı, güzellik ve mutluluk görüyorum. Bu 31 yıl boyunca hep dostluklar biriktirmiş olduğumu görüyorum. Değerli dostlarımın uzun zamandır sürdürdüğü ısrarlı teşviklere dayanamadım. Çoğunuzun turizm haber sitelerinden hatırlayacağı yazılarımı derledim, toparladım. Ayrıca son yıllarda bloğumda yayınladıklarımı da ekledim. Oldu size bir kitap. Amacım kimseyi üzmek, eleştirmek değil Bazılarında hafiften takılmalar var. Bazılarında sitem. Bazılarında da eleştiri… Ama hiç birisinde öfke, saldırganlık, alay ve küçümseme yok. En küçük bir yanlış anlamaya neden olacak belirsiz bir söz var ise de en kalbi duygularla özür dilerim. Ben birçok yazıda sadece yaşananları dile getirdim. İşini mükemmel yapan oteller ve otel grupları var. Zaten bu nedenle dimdik ayaktalar. Mensubu olmaktan her zaman büyük bir gurur duyacağım Crystal Otelleri bunlara en sağlam örnektir. İşini çok iyi yapan Genel Müdürler, yöneticiler de var. Tam da bu nedenle hepsi hala muhteşem noktalarda sektöre hizmet ediyor. Türkiye turizmi geçmişe göre zor bir dönem yaşıyor. Yönetim, kadrolar, sistem ve seviye anlamında çok kan kaybettik. İşler gittikçe daha da zorlaşıyor. Ama bu zor günler bir anda patlamadı. Birkaç günün işi de değil. Uzun yıllar boyunca hepimiz altımızdan kayan toprağı pek dikkate almayan gözlerle seyrettik. Bugün işte o seyretmelerin bedelini ödüyoruz. Türkiye turizmi makas değiştirmeli Deniz bitti. Her yıl milyonlarca insanı uçaklarla otellere taşıyıp, ( bilerek Antalya ya da benzeri bir destinasyonu söylemedim) yedirip içirip evine gönderdiğimiz sürecin sonuna geliyoruz. Bu fiyatlar ve bu uygulamalar ile bu konseptin sürdürülebilir olma şansı kalmadı. Türkiye acilen oturup yeni turizm tüketicisinin beklentilerine bire bir uyacak modeller geliştirmeli ve rekabette bir adım öne geçmeli. Bu kitap ile bir mesaj vermiyorum. Umarım ve dilerim Türkiye ve turizm hep en iyi saygın noktada olur.

142 /



SÖYLEŞİ

Hakan Külahçı

“En önemli kriterimiz farklılık”

Yüksek İç Mimar G. Hakan Külahçı’nın kurucusu olduğu Art-Mim, 100’ün üzerinde otel projesine imza atarak alanındaki iddiasını gözler önüne seriyor. Konaklama sektörünün dikkat çeken yatırımlarında yer alan Art-Mim, farklı projelerde yer almaya devam edecek.

T

asarım felsefesinin temeli, farklı, çarpıcı ve göze hitap eden fonksiyonel tasarımlarla dolu uzun ömürlü mekanlar yaratmak olan Artmim, bugüne dek 100’ün üzerinde otel projesinde yer almış. Ele aldığı projelerde fark yaratmayı kendine hedef edinmiş olan Artmim, çağdaş projelere imza atarken özgünlük unsurunu da koruyarak her defasında yepyeni ve farklı bir yaşam alanı yaratmayı başarıyor. Projenin ihtiyaçlarına uygun şekilde her projede farklı bir tarzı benimsemeye özen gösteren Artmim’in portfolyosunda hem modern, hem klasik tasarımlar yer alıyor. Tecrübeli ve geniş ekibiyle Artmim, son tasarım teknolojilerine yer vererek her defasında çevresiyle uyumlu ve özgün projeler tasarlıyor. Artmim hakkında kurucusu Yüksek İç Mimar Hakan Külahçı ile konuştuk.

144 /


Yıllar ilerledikçe turizm ve turist profili de değişim gösteriyor. Bu değişiklikler otel projelerinde sizin çalışmalarınızı nasıl etkiliyor? Yerleşimden malzemeye her şey değişiklik gösteriyor. Projelerini yaptığımız oteller, misafirlerin beklentilerine göre değişiklikler yaptıkları için ihtiyaçlar değiştikçe tasarımlar da onunla doğru orantılı değişmekte.

Artmim, son dönemde hangi projeler içinde yer aldı/alıyor? Barut Acanthus & Cennet Hotel, Elexus Hotel & Resort & Spa, The St. Regis İstanbul, Four Points Hotels By Sheraton, Sirene Luxury Hotel, Royal Adem &Eve Hotel, Shangri-la Bosphorus Hotel, CVK Park Bosphorus Hotel, Mardan Palace Hotel gibi 100’ün üzerinde proje gerçekleştirdik. Projelerimizi konsept proje veya anahtar teslim proje olarak gerçekleştiriyoruz. Ahşap ve mermer işçiliği üzerine kurulu fabrikamız ile uygulama projelerimizi tamamlıyoruz. 100’ün üzerinde otel projesine imza attınız. İçinde bulunacağınız otel projesinde en önemli kriterleriniz nedir? Bizim Artmim olarak tasarım felsefemizin temeli, farklı, çarpıcı ve fonksiyonel tasarımlarla uzun ömürlü mekanlar yaratmak. Bu sebeple projenin hedefinin ‘farklı olmak’ olması bizim en önemli kriterimizden. Art-Mim, fark yaratan bir marka olarak hep dikkat çekti. Bu özelliğinizi nasıl koruyorsunuz? Taklitten kaçınarak. Bu da takdir edersiniz ki bilgi doygunluğu gerektiren bir iştir. Yeniliklere açık olmak ve sürekli kendimizi geliştirmek hedeflerimiz arasındadır. Tasarladığımız projelerde genel olarak doğal malzemeler kullanıyoruz. Naturel taşlar, mermerler, naturel kumaşlar... Bu malzemeleri kullanarak tasarımlarımızı kalıcı hale getiriyoruz ve tasarladığımız mekanların güncelliğini sağlıyoruz.

Tasarım sırasında belirlediğimiz temel ilkelerimiz de gelecek turist profili,çevre koşulları, genel konsept gibi kriterlere bağlı olarak şekillenmektedir.Bu sebeple turizm ve turist profili bizim için önemlidir. Günümüzde, özellikle güneyde yabancı misafirler çevreye daha duyarlı davranıyorlar ve öncelikli tercihlerinde sürdürülebilirlikle ilgili kriterleri de var. Biz kendi yapmış olduğumuz anahtar teslim tasarımlarımızda mümkün olduğu kadar çevreye duyarlı malzemeleri uygulamaya çalışıyoruz. Art-Mim olarak ilerleyen dönemde yeni ve hayalini kurduğunuz bir proje var mı? Tabi ki var. Tasarım yapmak ruhunuza işlediği zaman doğada gördüğünüz her şey sizin için ayrı bir anlam ifade etmeye başlar. Bizler de bu döngüyü her projede aynı heyecan ve istekle sürdürüp, hayallerimizden vazgeçmeyerek yeni ve farklı projeler üretmeyi hedefliyoruz. Art-Mim, klasik ve modern tasarımlara imza atabiliyor. Bu durum işinizi zorlaştırmıyor mu? Hayır zorlaştırmıyor. Aksine bizim mesleğimizden zevk almamızı sağlayan yanı budur. Kendimizi sürekli geliştirmeye çalışmak bizi dinç tutuyor. Her şeyden önemlisi klasik tasarım yapabilmek bir ayrıcalıktır. Doğru bir şekilde yapabilmek çok önemlidir. Çünkü her türlü detaya hakim olmanız gerekir. Bu da bizim tasarım yönümüzü güçlendirerek her türlü konsepte yaratıcılığımızı arttırıyor. /145


HABER

Dedeman Otelleri rezervasyonlarını artırdı

Dedeman Otelleri, online satış yapılan platformda bulunan rezervasyon kanallarını tek bir sistemde toplayarak misafirleri için fiyat eşitliğini korurken, konaklama sırasında sunduğu online uygulamalar ile de hizmet kalitesini artırıyor.

G

ünümüzde, seyahatlerin başlangıcından sonuna kadar her adım online portallar üzerinden yürütülüyor. Türkiye’nin ilk uluslararası otel zincirinin sahibi Dedeman Grubu; kullandığı “Channel Manager” sistemi ile online rezervasyon kanallarına tek bir sistemden ulaşarak tüm sitelerde aynı anda güncelleme yaparken; misafir yorumları ve tercihlerini analiz ederek pazar taleplerini yakından takip ediyor. Online rezervasyonda yüzde 26 artış Dedeman Grubu’nun yaptığı araştırmaya göre günümüz kuşağının yüzde 49’unun rezervasyon için online platformları tercih ettiğini gösteriyor. Yeni çağa uygun şekilde hizmet kalitesini yükseltmek ve ziyaretçilerin hizmete hızlı ulaşımının sağlanması için online platformların işletmelere yol gösterdiğini belirten Dedeman Turizm Yönetimi A.Ş. Genel Müdürü Emrullah Akçakaya; “Dedeman Grubu olarak online rezervasyon oranımız diğer rezervasyon taleplerine göre yüzde 26 artış gösterdi. Misafire doğrudan veya dolaylı olarak ulaşabileceğimiz sistemlerin hepsinde yer almaya özen gösteriyoruz. Kullandığımız misafir değerlendirmesi ölçümleme sistemi ile online kanallarda otellerimiz hakkında yapılan yorumları yakından takip edebiliyoruz. Konaklama sonrasındaki değerlendirmeler ve puanlamalar ise bizlere kendimizi yenilememizde yol gösterici bir etmen oluyor” dedi. Fiyat eşitliğini takip ediyor Konuklarına sundukları hizmetleri online kanalları kullanarak konuklarına güvenilir ve kaliteli hizmet sunduklarını dile getiren Dedeman Turizm Yönetimi A.Ş. Genel Müdürü Emrullah Akçakaya; “Yaptığımız araştırmalar gösteriyor ki günümüz kuşağının yüzde 49’u online platformlar üzerinden seyahatlerini planlıyorlar. Kullandığımız sistemler, promosyon ve özel fiyat uygulamaları ile aynı anda doğru fiyatı misafirlerimize sunuyor, akıllarında soru kalmadan güvenli bir seyahat planlamasına imkan sağlıyoruz” dedi. 146 /

İş seyahatlerinde gündeme erişim imkanı Müşterilerinin ihtiyaç ve beklentilerine göre hizmetlerini geliştiren Dedeman Otelleri, bünyesinde bulunan Park Dedeman Levent için online bir uygulama kullanıyor. İstanbul’da iş dünyasının merkezinde konumlanan Park

Dedeman Levent, iş seyahati sırasında konuklarına gündeme ulaşma imkanı sunuyor. Park Dedeman Levent’te sunulan online “Pressreader” uygulaması ile misafirler konaklamaları süresince binlerce gazete ve dergiye bir uygulama ile erişimlerini sağlıyor.



HABER

Mete Akcan

“Turizm potansiyelimizi iyi tanıtmalıyız” Güneydoğu Anadolu Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (GATOD) Başkanı Mete Akcan, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin çok ciddi turizm potansiyeli olduğunu belirterek, “Bölgenin turistik potansiyelinin reklam ve tanıtımları daha etkin bir yapılmalı” dedi.

G

üneydoğu Anadolu, sınırları içindeki zengin turizm potansiyeli ile dikkat çekerken bu potansiyeli sınır komşularımızdaki iç savaşlar nedeniyle yeterince kullanamıyor. 2016 yılındaki sürecin ardından 2017’nin ikinci yarısında toparlanma belirtileri gösteren Güneydoğu Anadolu’nun 2018’den beklentisi ise yüksek. Büyük potansiyel Güneydoğu Anadolu’nun turizm hareketlerini değerlendiren Güneydoğu Anadolu Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (GATOD) Başkanı Mete Akcan, sınır komşularımızdaki sıkıntıların sona ermesi ile Güneydoğu Anadolu’nun turizmde önemli bir pozisyon alacağını söylüyor. Güneydoğu Anadolu’nun büyük bir turizm potansiyeline sahip olduğunu da belirten Akcan, “Bu zenginliği reklam ve tanıtım çalışmalarını daha etkin bir şekilde yaparak ön plana çıkartabiliriz” diyor. 2017, 2016’dan daha iyiydi Açıklamalarına 2016 ve 2016 yılını değerlendirerek başlayan Mete Akcan, “2015 ve 2016 yıllarında Suriye’de yaşanan sorunların negatif yansımasını tüm bölge olarak yaşadık. Bunun yanında Gaziantep’te yaşanan bombalama olayları 2016 yılının beklentilerin çok altında geçmesine neden olmuştur. 2017 yılının özellikle 2. yarısından sonra bir toparlanma gözlenmiş ve özellikle iç turizmde hareketlilik başlamış, çok az da olsa GAP turları yeniden başlamıştır. Dolayısı ile 2017 yılı bir önceki yıldan daha iyi gerçekleşmiştir” dedi.

148 /


2018 beklentisi yükseldi 2018 beklentisini de açıklayan Mete Akcan, “2018 yılından beklentilerimiz çok yüksek” dedi. Özellikle komşu ülkelerdeki sorunların sona ermesinden sonra Hatay, Şanlıurfa ve özellikle Gaziantep’in ticari alanda çok daha önemli bir pozisyon alacağını belirten Akcan, “Bunun yanında iç turizmde ve özellikle GAP turlarında ciddi bir artış olacağına inanıyorum. Ayrıca Gaziantep gastronomi dalında, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü’nün (UNESCO) ‘Yaratıcı Şehirler Ağına’ girdi. Dolayısı ile gastronomi eksenli tanıtımların arttırılarak yapılması iç turizmde bireysel olarak seyahat eden insanların tercihleri arasına girecektir” şeklinde konuştu. Reklam ve tanıtım Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin ciddi turizm zenginliklerine de dikkat çeken Akcan, bu potansiyelin tanıtım ve reklamlar ile daha anlatılması gerektiğini söyledi. Akcan: “Güneydoğu Anadolu Bölgemizde tarih boyunca oluşan medeniyetler, kültürel mimari, bölgeye has el sanatları ve mutfak kültürüne kadar çok sayıda alanda önemli bir turizm potansiyeli bulunmaktadır. Kış turizminden inanç turizmine uzanan geniş bir yelpazede turizm çeşitliliği potansiyeli değerlendirilebilmelidir. Bölgede turizm sektörünün geliştirilebilmesi için bölgenin turistik potansiyelinin reklam ve tanıtımının daha etkin bir şekilde yapılabilmesi de gerekmektedir.

Öncelikle tanıtım faaliyetlerinin sürekliliği çok önemli, ülkemizde yapılan fuar vs. organizasyonların dışında tüm bölge illerinin katılımı sağlanarak belli bir çerceve içinde sürdürülebilir tanıtım faaliyetlerine ihtiyaç vardır.” Gastronomiye dikkat çekti Mete Akcan, bölgenin en önemli çekim unsuru olan Gastronomiye de dikkat çekti. Akcan şöyle konuştu: “UNESCO, 33 ülkeden 47 kenti ‘Yaratıcı Şehirler Ağına’ aldı. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin girişimleriyle başlatılan çalışma kapsamında Gaziantep, UNESCO’nun aldığı kararla, bu alanda Türkiye’nin öncü şehir olma özelliğini kazandı. Böylece Gaziantep mutfağı dünyanın en önemli mutfaklarından birtanesi haline geldi. Şu ana kadar yeterince değerlendirebildiğimiz soylenemez ancak tanıtım faaliyetlerini bu eksende yapmaya devam edersek sonuç alacağımıza yürekten inanıyorum.” “Her daim cazibe merkezi olacak” Akcan açıklamalarını şöyle noktaladı: “Turizm ve ticaret özellikle geçtiğimiz son iki yılda bölgemizde yaşanan olumsuzluklardan dolayı çok etkilendi. 2017 yılının ikinci yarısından itibaren olumlu yönde bir hareketlik olduğunu gözlemliyoruz. Bölgedeki turizm hareketinin biteceğine inanmıyorum. Bölgemiz tarihi ve kültürel anlamda o kadar çok zenginlikler ile dolu ki bölge her daim cazibe merkezi olma özelliğini koruyacaktır.” /149


HABER

Antalya’da Beyaz Bayrak alan 25 otel açıklandı Antalya’da başta temizlik ve hijyen olmak üzere gıda mevzuatındaki kriterleri yerine getiren 25’i otel olmak üzere toplam 49 işletmeye Beyaz Bayrak verildi.

A

ntalya Valiliği’nin güvenli gıda üretimi ve sunumu ile sürekliliğinin esas alındığı ‘Beyaz Bayrak Gıda Güvenliği Ödülü’ 2006 yılından bu yana Türkiye’de sadece Antalya’da uygulanıyor. Türkiye’nin turizm ve tarım sektörlerinde ‘başkenti’ olarak kabul edilen Antalya’da, bu iki sektöre bağlı 500’ü aşkın beş yıldızlı otel başta olmak üzere, diğer kategorilerdeki otellerin yanı sıra, restoranlar, kafeteryalar, lokantalar, pastaneler gibi iş yerleri Beyaz Bayrak Ödülü kapsamında tutuluyor. Antalya’da Beyaz Bayrak Ödülü’ne sahip iş yeri sayısı ise 49. Gıdanın üretiminden sunumuna kadar tüm aşamaların izlenebilirliğinin sağlandığı bu sistem, işletmelere yüzde 25’in üzerinde ek maliyet getiriyor. Beyaz Bayraklı İşletmeler Antalya’da Beyaz Bayrak Ödülü’ne sahip 49 işletmenin 25’i otel. Ayrıca şubeleriyle birlikte 7 restoran, 6 kurum yemekhanesi ve 2 pastane ve dondurma işletmesinden oluşan Beyaz Bayrak ödülüne sahip oteller şöyle: Adalya Resort, Amelia Beach Resort Hotel, Aska Lara Resort, Belazur Hotel, Bellis Deluxe Hotel, Blue Waters Club, Calista Luxury Resort, Cornelia De Luxe, Cornelia Diamond, Crystal Sunset Luxury Resort, Crystal Tat Beach Resort, Crystal Waterworld Resort, Diamond Hill Resort Hotel, Grand Hotel Artside, Gloria Golf Resort, Gloria Sports Arena, Kaya Palazzo, Mary Palace Hotel, Paloma Oceana Hotels, Paloma Renaissance, Regnum Carya, Rixos Downtown Antalya, Rixos Hotel Premium, Side Sungate Hotel, Villa Side Residence. Gıda güvenliği olmazsa olmaz Bir konaklama işletmesi için olmazsa olmaz şeylerden birinin gıda güvenliği olduğunu vurgulayan Aska Lara Hotel Genel Müdürü Mahir Gümüş, yemek sunumlarında sadece lezzet ve görselin dışında gıda güvenliğinin de hayati derecede önem taşıdığını söyledi. 150 /

Günde yaklaşık 2 bin 500 kişiye yemek hazırlandığını, sıcak ve soğuk farklı ünitelerde sunumlar yapıldığını belirten Gümüş, “Dolayısıyla bunların üretiminden saklanmasına, büfede sunumlarına kadar tüm alanlarda güvenli şekilde işlemleri yürütmemiz için bir yapıya ihtiyaç var. Bu yapıyı da kesin çizgilerle sağlayabilen bir sistem olan beyaz bayrak, ürünün tedariğinden sunumuna kadar tüm aşamaları kontrol edebiliyor” dedi. Üretimden sunuma gıda güvenliği zinciri Aska Lara Hotel Yönetim Sistemleri ve Kalite Müdürü Canan Ozan Bıyık, 2014 yılında beyaz bayrak ödülünü almaya hak kazandıklarını belirterek, 6 ayda bir denetimler yapıldığını ve

kriterler sağlanmadığı takdirde ödülün geri alındığını söyledi. Beyaz Bayraklı işletme sayısı 49 Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü’nden Gıda Güvenliği Eylem Kurulu üyesi Baran Arslan, 2006’da başlatılan beyaz bayrak uygulaması kapsamında bugüne kadar 80 işletmenin hak kazandığını, zaman içinde ödül koşullarını devam ettiremeyip kaybedenler olduğunu ve iptal edildiğini söyledi. Şu anda beyaz bayrak ödüllü işletme sayısının 49 olduğunu belirten Arslan, mevzuatta belirlenen kriterleri özenle yerine getiren işletmeleri ödüllendirerek halka duyurmayı ve diğer işletmeleri de ödül almaya teşvik etmeyi amaçladıklarını kaydetti.



SÖYLEŞİ / Tuncay SEVİN

Mete Vardar

“İç pazara yönelik desteğin daha da artırılması gerekiyor” Jolly Tur Yönetim Kurulu Başkanı Mete Vardar, Jolly Tur’un yüzde 45 ile sektörün üzerinde bir büyüme gösterdiğini söyledi. Başarılı bir yıl geçirdiklerini belirten Vardar, iç pazarın önemine değinerek “2016 yılında yaşanan olaylar iç pazarın öneminin çok daha net anlaşılmasını sağladı”

152 /


T

ürk turizminin önemli markaları arasında yer alan Jolly Tur, 2017 yılını yüzde 45’lik bir büyüme yakaladı. Bu başarısında arkasında 31 yıllık bir deneyim bulunan Jolly Tur, 2018 için kendisine daha büyük bir hedef belirledi. Tourism Today’in sorularını yanıtlayan Jolly Tur Yönetim Kurulu Başkanı Mete Vardar, Jolly Tur’un hedeflerini açıklayarak iç pazarın önemine dikkat çekti. Vardar, iç pazara yönelik yeniliklere de devam edeceklerinin altını çizdi. 2017 yılı Jolly Tur için nasıl geçti? Hedeflerinize ulaştınız mı? Jolly Tur açısından 2017, yüzde 45 büyümeyle belirlenen hedeflerin de aşıldığı son derece başarılı bir yıl olarak geride kalıyor. Bu büyümeyi sağlayan alt kollara baktığımızda oldukça çarpıcı veriler söz konusu. Mesela kültür turlarında yüzde 54, Kıbrıs otellerinde yüzde 40, yurtiçi otellerde yüzde 40 ve yurtdışı turlarda ise yüzde 32’lik büyümemiz söz konusu. Bu başarılı performansın en önemli etkeni olarak sektörde yer aldığımız 31 yıl boyunca hizmet kalitemizi her yıl daha da yenilememiz ve sektörde trend yaratacak kadar etkili yenilik ve yatırımlarımızı en önemli enstrümanlardan biri olarak göstermek gerekiyor. 2016-2017 yılında iç pazarın performansını nasıl değerlendiriyorsunuz? İç pazarın daha da büyüyebileceğini her fırsatta dile getiriyorsunuz. İç pazarın gelişim hızını yeterli buluyor musunuz? Aslında, 2016 yılında 15 Temmuz Darbe Girişimi başta olmak üzere yaşanan olaylar, konaklama sektörü başta olmak üzere turizmde iç pazarın öneminin çok daha net anlaşılmasını sağladı. Bu dönemden itibaren konaklama sektörü başta olmak üzere pek çok kesim, yerli turiste yönelik avantajlarını artırdı. Ki, bu, yerli turistin yabancı turiste göre daha yüksek bütçeli tatil yaptığı yönündeki algının önünü kesecek adımların atılmasını da beraberinde getirdi.

Devletin turizm sektörünün daha da gelişmesi için destekleri var. Ve biz bunu takdirle karşılıyoruz. Ancak, sözünü ettiğim gerçekler nedeniyle iç pazara yönelik desteğin daha da artırılması gerekiyor. 2018 yılında Jolly Tur’un hedefi nedir? Bu hedefi tutturmak için neler yapacaksınız? Jolly Tur, her yıl olduğu gibi bu yıl da pazarın büyüme olasılığından daha yüksek bir hedef belirledi. Büyüme hedefimiz yüzde 50 ve bu hedefe ulaşma noktasında Jolly Tur’un üzerinde dört yıldır çalıştığı teknoloji yatırımı en önemli enstrümanı olacak. 1 Ocak 2018 itibariyle önce Türkiye, ardından tüm dünya için hayata geçireceğimiz bu yatırımla globalleşme yönündeki en kritik adımlardan birini atmış olacağız.

Önümüzdeki yıllarda Jolly Tur’da hangi yenilikleri göreceğiz? Jolly Tur’un gelecek yıllardaki yeniliklerini kuşkusuz iç pazara yönelik olarak sürdürecek. Ama artık global arenaya çıkan bir şirket olarak bu yeniliklerin tümünü global pazara odaklı olarak düşünmek gerekiyor. Sizce Ankara’da yapılan Turizm Şûrası’nın, Türkiye turizmine katkısı nasıl olur? İç Turizm Komisyonu’nda yer aldığımız Turizm Şurası’nın Türk turizmine büyük katkıları olacağına inanıyoruz. Alınan kararların uygulanacağına büyük bir inancımız var. Kararların uygulanması halinde turizm sektörü, Türkiye’nin cari açığının kapatılmasında çok daha büyük katkılar yapacak ve bir bu kadar önemlisi, Türk turizmi için belirlenen 2023 hedefleri de aşılabilecek.

2016, olumsuz gelişmeler nedeniyle iç pazar açısından sorunlu bir dönem olarak kapansa da hükümet düzeyinde atılan adımların yanı sıra konaklama sektörüyle birlikte Jolly Tur gibi iç pazarın önemini çok önceden kavramış şirketlerin bu yöndeki çalışmalarını daha da yoğunlaştırması 2017 için iyi bir zemin oluşturdu. Ve 2017 bu yöndeki çabaların yanı sıra Rus turist sayısında yaşanan ciddi artışla birlikte iyi bir yıl olarak kapanacak. Yalnız, bu noktada Jolly Tur’un yüzde 45 ile sektörün üzerinde bir büyüme gösterdiğinin altını bir kez daha çizmek gerekiyor. Bugün, ülke nüfusunun ancak yüzde 10’u seyahat acentesi aracılığıyla seyahat edebiliyor. Bu oranın yüzde 20’ye çıkması hayal değil. Bunun için de tatilin bir lüks değil, ihtiyaç olduğunu daha çok benimsetmemiz gerekiyor. Aslında kriz dönemlerinde iç pazarın bir can simidi olduğu gerçeği ortada iken, bu yaklaşımın tüm acenteler ve konaklama sektörü için bir sosyal sorumluluk projesi olarak algılanması gerekiyor. /153


SERBEST KÖŞE

FEHMİ KÖFTEOĞLU www.turizmgazetesi.com

Turizm artık bir endüstridir ve Türkiye bir ‘Case Study’dir Turizm dendiğinde ilk akla nedir? Boynunda fotoğraf makinesi, ayağında şortuyla gezen ya da deniz kenarında kumsalda uzanmış yatan kişiler akla gelir. Oysa turizm günümüzde artık bir endüstridir. Hem de dünyanın en hızlı büyüyen endüstrisi. Nitekim uluslararası kuruluşlar turizmi artık ‘Seyahat endüstrisi’ ana başlığı altında tanımlayıp değerlendiriyor.

Türkiye’de turizmin temel dayanağı olan oteller yatırımişleme ve yönetim itibariyle yüzde 90’ın üzerinde yeri firma ve yöneticilerin elindedir. Bu olgu Türkiye’nin turizmde gösterdiği gelişmenin temel nedenidir.

Peki, Türkiye’de “Seyahat endüstrisi” olarak turizmin durumu nedir? Önce konuyla ilgili doğru bilinen bir yanlışı düzelterek başlayalım. Yanlış olan turizm sektörünün Türkiye’de yabancıların elinde olduğu varsayımıdır. Türkiye’de turizm sektörünün yabancıların elinde olduğu varsayımı doğru değildir. Turizmin yabancıların elinde olduğu varsayımında bulunanlar, turizmin yapısı nedeniyle uluslararası ilişkileri en yoğun sektör olmasından hareketle bu alanın yabancıların elinde olabileceğini düşünüyor. Bu varsayım ilk bakışta doğru gelebilir. Gerçekte ise durum bunun tam tersidir. Seyahat endüstrisinin tümü ve onun alt başlığı olan turizm Türkiye’de ulusal niteliği en yüksek sektördür. Bu, turizm ile ilgili tartışmalarda yabana atılmayacak, üzerinde önemle durulması gereken bir saptamadır. Peki bunun dayanakları nedir? İşte turizm Türkiye’de ulusal niteliği en yüksek sektör olduğuna ilişkin saptamanın dayanakları : Turizm, ‘sacyağı’ denebilecek üç ana ayak üzerine oturuyor. Bunlar; tur operatörleri, havayolu ulaşım sistemi ve konaklama kesimidir. Bu üç temel dayanak üzerine oturan turizm her ülkede farklı biçimlerde gerçekleşiyor. Yurttaşları gezme-eğlenmedinlenme amacıyla başka yere giden ülkelerde turizm, müşteriye satılacak ürün hazırlama, hazırlanan bu ürünlerin paket haline getirerek satan ve organizasyonları yapan tur operatörü denilen kesime odaklıdır. Bir başka deyimle o ülkelerde turizm tur operatörü merkezlidir. Buna karşılık, turist kabul edip ağırlayan ülkelerde turizm konaklama kesimi merkezlidir. Turizmin üç ayağından biri olan havayolu ulaşımı ise hem turist gönderen hem de turist çeken ülkeler için önemli olduğu gibi, destinasyon denilen gidilecek yere uzak olan ülkeler için daha da önemlidir. Bu nedenle uzak ülkelerde turizm havayolu ulaşım merkezledir. Türkiye turizmde ziyaretçi karşılayıp ağırlayan konumda, yani incomingici bir ülkedir. Dolayısıyla Türkiye’de turizm konaklama odaklı, yani otel merkezledir. Bu nedenle turizmde konaklama merkezli olan Türkiye’de bu alanın nasıl bir yapıya sahip olduğu önemlidir. Türkiye’de turizmin temel dayanağı olan oteller yatırım-işleme ve yönetim itibariyle yüzde 90’ın üzerinde yeri firma ve yöneticilerin elindedir. Bu olgu Türkiye’nin turizmde gösterdiği gelişmenin temel nedenidir. Turizmde müşteri ağırlayan (İncomingci) bir ülke olan Türkiye’de otellerin yatırım-yönetim ve işletme olarak yerli firmalarda olması uluslararası alanda yaşanan rekabette önemli avantajlar sağlıyor. Öyle ki bu nedenle Türkiye bu alanda kendisinden 40 yıl önce uluslararası pazara çıktıkları halde bugün İspanya ve Yunanistan ile rekabet edebiliyor. Türkiye’yi kendisinden çok önce uluslararası pazara çıktıkları, bu alanda daha çok yatırımları olduğu halde rekabet edebilir kılan, konaklama merkezli olan ülkede otellerin yerli firmaların elinde olmasıdır. Tek başına bu bile turizm sektörünün bilinenin tersine ulusal nitelikli olduğunu gösteriyor. Ama turizmin diğer sektörlere göre ulusal niteliğinin daha yüksek olduğunun dayanakları bununla sınırlı değildir. Turizmin üç dayanağı olan tur operatörlüğü-pazarlama ve havayolu ulaşımı alanında, şimdi epey azalmış hatta kimi yerlerde hiç kalmamış olsa da, sektörün üç sacayağını oluşturan bu alanlarda yapı büyük oranda yerli ağırlıklıdır. Sektörün lokomotifi konaklamada; yatırım, işletme ve yönetim büyük oranda yerli firma ve kişilerin elindedir. Sektöre ulusal ağırlıklı nitelik veren de budur. Aralarında Dünya Turizm Örgütü (WTO), Ekonomik İşbirliği ve kalkınma Örgütü ‘OECD)’nin de olduğu uluslararası kuruluşların Türkiye’yi turizmde bir tür ‘Case study’ olarak görmelerinin nedeni de budur.

154 /



HABER / Ayşegül YÜCEDAĞ

Tolga Kilit

Kilit Hospitality Group (KHG) Yönetim Kurulu Üyesi Tolga Kilit, otel gruplarını fiyat anlamında dik durmaya çağırdı. 2017’nin yaraların sarılmaya başlandığını söyleyen Tolga Kilit, 2018 yılının turizmcilere umut verdiğini de söyledi.

“Fiyatlar konusunda dik durmalıyız”

156 /


K

ilit Hospitality Group (KHG) Yönetim Kurulu Üyesi Tolga Kilit, 2017 yılı değerlendirip 2018 yılı beklentilerini Tourism Today’e açıkladı. 2016 yılı sonrasında 2017 yılının yaraların sarılmaya başlandığını söyleyen Kiyit, “2017, biraz daha İstikrarı yakaladığımız bir yıl oldu. Fiyat dengelerini de bir tık yukarıya taşıdık. 2017’de otel doluluklarında 2015 yılını yakaladık” dedi.

Sonra otelci, o acentenin verdiği fiyatın altına düşüyor ve sonrasında rezervasyon alabiliyor. Ama burada otelci de acenteci de kaybediyor. Ama en önemlisi Antalya ve Türkiye adına ucuz servis ve hizmet veriyormuş algısı oluşuyor.

“2018’den umutluyuz” Turizm sektörünün 2018 yılından umutlu olduğunu belirten Tolga Kilit, Kilit Hospitality Group’un hedefini de açıkladı: “Biz de 2018’den umutluyuz. Kendi otel grubumuz için en büyük hedef fiyatlar olacak. Kişi başı fiyatları nasıl artırırız, kalitemizi nasıl yukarıya taşırız bu noktada bir hedefimiz var. Çünkü Antalya’da ‘turist getirelim de nasıl getiriyorsak getirelim’ anlayışından çıkmamız lazım. Artık fiyatları artırmak için çalışmalar yapmalıyız. KHG olarak da hedefimiz bu olacak.”

“Oteller başını dik tutmalı” Bizim en büyük isteğimiz bizler gibi büyük grupların fiyatlar anlamında direnç oluşturmasıdır. Direnç oluşturamazsak Türkiye ve Antalya adına kayıp yaşarız. Umudumuz 201920 senelerinde eski istikrarın yakalanmasıdır. Eski müşteri profilini yakalamamız lazım. Rusya ve Almanya’da ekonomik dengeler çok normal değil. Ekonomik dengeler iyi olmadığı için fiyat indirimleri yapıldı. Bunlar kısa vadeli çalışmalar. Orta ve uzun vadeli çalışmalar için otellerin başını dik tutması lazım. Bunun için de elimizi taşın altına koymalıyız. Sadece oteller değil devlet, turizm birlikleri ve federasyonlar bu noktada çalışmalı.”

“Otelci de acenteci de kaybediyor” Fiyatlar konusunda turizmcilerin dik durması gerektiğini de söyleyen Tolga Kilit, açıklamalarına şöyle devam etti: “Şu an en büyük problemimiz: Biz bir kontrat fiyatı yapıyor ve acentelere gönderiyoruz. Sonrasında mevcut koşullar, rekabet ve arzın çok olmasından kaynaklı olarak acenteler, kendilerine göre bir otel fiyatı belirliyor ve pazara sunuyorlar. Otelci verdiği fiyattan rezervasyon bekliyor ve beklediği fiyattan daha düşük fiyat verilmiş olduğunu görüyor.

Misafir memnuniyeti artacak KHG olarak tatilcilere yenilikler sunmak için çalışmalar yaptıklarını söyleyen Kilit: “2018 için yenilik çalışmalarımız sürüyor. Ciddi bir çalışma yapıyoruz. Amara Dolce Vita’da ciddi bir aquapark yatırımız olacak. 12 yaş grubuna kadar olan gruba çok planlı ve büyük bir aquapark yapacağız. Bu otelde senelerin vermiş olduğu bir yıpranma ile bir renovasyon çalışması da yapıyoruz. Nirvana’da da aynı şekilde çalışma yapıyoruz.

“Ciddi bir yapılanma var” Crystal Otellerinde de çocuklara yönelik yenilemeler yapacağız. Türkiye’deki kaliteli oteller çocuklar ve eğlence eventleri üzerine ciddi çalışmalar yaparak misafir memnuniyeti ve fiyatları yükseltmek adına uğraş veriyor. Biz de lüks segmentte hem sanatçı hem de çocuklar için ciddi yapılanmalar yapacağız. Her milletin hoşuna gidecek aktiviteler yapacağız. Bunlar fiyat artırıcı unsurlar. Siyasi ve ekonomik istikrar devam ederse 2018 bize çok şey gösterecektir” diye konuştu. /157


HABER

Golfün devleri Titanic Deluxe Golf Belek’te buluştu O

yuncular arasında ünlü İrlanda’lı şarkıcı Brian Mc Fadden, Portekiz’li ünlü futbolcu Ricardo Pereira ve Italyan futbolcu Michela Paramatti de bulunuyor. Kısa sürede dünyadaki en önemli amatör golf turnuvalarından biri haline gelen Turkish Airlines World Golf Cup’ın finalinin gerçekleştiği Titanic Golf Club Türkiye’nin ilk 27 delikli golf sahası olma özelliğine sahip. İngiltere’nin ünlü Hawtree golf sahası mimarları tarafından toplam 110 hektarlık arazi üzerine inşa edilen Titanic Golf Club, 1997 yılından bu yana uluslararası şampiyonalar dahil olmak üzere seçkin ziyaretçilere hizmet veriyor. İlk yapım aşamasında Avrupalı golf sporcularının eğilimleri dikkate alınarak planlanan sahalar, 3 seçenekli 9 delik “Championship” düzenlemesi ve değişken 18 delik olanağı gibi önemli teknik özellikleri ile golf tutkunlarının en önemli buluşma noktası olma özelliğini sürdürüyor. Antalya’nın incisi Belek bölgesinin denize kıyısı olan tek sahası ve her çukurda farklı peyzaj özellikleri taşıyan Titanic Golf Club The Mediterranean 1 - 18, The Forest 10 - 27 ve The River 19 - 9 kombinasyonları ile 3 ayrı sahada golf oynama fırsatı sunuyor.

158 /

Bu yıl beşincisi düzenlenen ve Golf sporunda önemli bir yere sahip Turkish Airlines World Golf Cup 2017 kapsamında 62 ülkede 100 eleme turnuvası düzenlendi. Genel toplamda yaklaşık 8.000 golfçünün yarışacağı turnuvanın tüm final misafirlerine Titanic Deluxe Golf Belek ev sahipliği yaparken, büyük final heyecanı da Titanic Golf Club’ta yaşandı.



SÖYLEŞİ

A. Zeki Apalı

“Rehberler, turizmin gizli kahramanlarıdır” Turist Rehberleri Birliği (TUREB) Başkanı A. Zeki Apalı, turizmin gelişiminde rehberlerin birer gizli kahraman olduğunu söyledi. Turist rehberlerinin tanıtım anlamında kullanılamadığını belirten Apalı: “Ülkeyi her yönüyle karış karış tanıyan ve yabancı dile hakim bu kitlenin özellikle yurt dışı tanıtımlarında değerlendirilmesi gerekiyor” dedi.

160 /


Türkiye, turizm alanında ciddi bir büyüme göstererek dünyanın en önemli turizm ülkeleri arasında yer aldı. Sizce turist rehberleri bu başarının neresinde? Türkiye turizmi son 30 yılda gerçekten büyük mesafeler kat etti. Arada yaşadığımız kısa süreli olumsuzluklara rağmen gelişmeleri görmezden gelemeyiz. Gelişimin sessiz kahramanları ise rehberlerdir. Özellikle kültür turlarına, uzun Anadolu turlarına gelen turistleri öyle ağırladılar ki ülkenin her yönüyle üst düzeyde doğrudan tanıtımını gerçekleştirerek o insanların her birini gönüllü tanıtım elçisine çevirdiler. Hem o insanlar farklı program ve destinasyonlara tekrar tekrar geldiler hem de çevrelerindeki insanların gelmesini sağladılar. Doğru tanıtım ve profesyonel rehberlik memnuniyeti, memnuniyet sürekliliği, süreklilik istikrarı, istikrar başarıyı getirdi. İşte bunun görünmeyen gizli kahramanlarıdır rehberler... Turist rehberleri, Türkiye turizminin gelişimi ve tanıtımı için önemli bir misyona sahipler. Rehberlerimiz günümüzde bu misyonu istedikleri şekilde gerçekleştirebiliyor mu? Günümüzde rehberlerimiz tanıtımda kullanılamıyor. Bana sorarsanız kötü gidişi azaltabilecek olan arkadaşlarımızdan yararlanmıyoruz. Bunun birkaç sebebini belirtebilirim. Siyasi karar vericiler turizmdeki rehber katkısını tam olarak hala bilmiyorlar ve işe sadece bizim siyasi görüşümüze yakın mı değil mi noktasından bakıyorlar. Oysa turizmin siyasi görüşü, dini, dili, ırkı olmaz. Elinizde dünyanın en değerli emaneti olan Anadolu var ve bunun tanıtımını hala dar pencereden yapıyorsunuz. Kendini bu ülke turizminin gelişimine adamış rehberlerimizden en yetkinlerini yurt dışı tanıtım faaliyetlerinde değerlendirelim diyorum yıllardır. Bunu sayın bakanlarımıza anlattığımda hak verip çalışın talimatı veriliyor ama sonra nasıl oluyorsa iş sonuçlanmıyor. Ülkeyi her yönüyle karış karış tanıyan ve yabancı dile hakim bu kitlenin özellikle yurt dışı tanıtımlarında değerlendirilmesi gerekiyor.

Turizm sektörü son iki yılda ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kaldı. Bu süreç turizm rehberlerini nasıl etkiledi? Son iki yıldır yaşanan olumsuzluklardan en çok rehberler etkilendi. Rehber, emeği ile geçinen insandır. Kazandığını kendini geliştirmeye, güncellemeye harcar, dolayısıyla birikim yapması zordur. Azalan turist sayısında -işini doğru yapan acenteleri tenzih ederek- ilk iş Rehberi maliyet unsuru görüp onun yerine acente görevlisini tura göndermek, iç turizmde belgesiz insanları (kargo, ptt görevlileri dahil) sadece yolu göstersin diye tura çıkarmak, turizm kötü bu durumda denetim yapılmasın diye il kültür ve turizm Müdürlüklerine, bakanlığa baskı yapmak çok bilindik ve gördüğümüz şeylerdi. Haliyle rehberlerimiz olumsuz etkilendi, yıllarca yaşanarak elde edilen deneyimler bir kenara bırakılıp başka sektörlere geçişler başladı. Bazı rehberlerimiz yurt dışına çıktı. Ne acıdır ki turizmin diğer paydaşlarına az ya da çok destek sağlayan devletimiz rehberlere bu ülkenin evlatları değilmiş gibi davrandı. Turizm ve turist profili değişim gösteriyor. Turizm rehberlerimiz bu değişime nasıl ayak uyduruyor? Turizm değişiyor ve gelişiyor da... Örneğin 2030 yılında dünya üzerinde yaşayan her 4 kişiden 1’i seyahat edecek, yani turist olacak. Bu da 2 milyar insana tekabül edecek. Peki biz bu büyük pastanın neresinden tutup ne kadar pay alacağız? Kamu idareleri sektöre uzak, yüksek öğretim kurumları sektöre uzak, herkes kendi içinde uğraşıyor. Sektöre yol açılması, onların önerileri doğrultusunda öğretimin geliştirilmesi ve kamunun yönlenmesi halinde değişen ve gelişen sektörümüzde dinamik hareket kabiliyeti ile yol alınır, işsize iş, umutsuza umut, cari açığa çare olanaklarını yaşatırız.

Turist rehberleri, Türkiye’nin turizm potansiyelini en iyi bilen insanlardır. Sizce Türkiye turizmi büyümeye devam eder mi? Türkiye turizminin potansiyeli öyle kolayca hesaplanamayacak kadar büyüktür. Hani yer altı kaynakları vardır, uzunca seneler uzmanlar çalışır, araştırır ve potansiyeli raporlar. Türkiye turizmi yer altı, yer üstü, kültürel-doğal, arkeolojik, tarihi vb. aklınıza ne gelirse her şeyin içine katılacağı bir değerler bütünüdür. Bunu hangi babayiğit hesaplayabilir? Ancak daha çok potansiyeliniz olmasına rağmen ancak şu kadarını kullanabiliyoruz diyebilirler. TUREB’in Türkiye turizmi veya turist rehberleri üzerine yeni projeleri var mı? TUREB’in Türkiye turizmi için büyük hayalleri var. Biz 780 bin kilometrelik vatanımızın her bir santimetrekaresinin turizm açısından değerlendirilebileceğine inanıyoruz. Rehberlik eğitimlerinin mesleğin gerektirdiği dersleri içerir ve bu dersleri gerçekten konunun uzmanlarınca verildiği, yabancı dil öğretiminin dünya standartlarına getirildiği, öğrenim süresi içinde en az bir konuda uzman rehberlerin yetişeceği yüksek öğrenim kurumları hayal ediyoruz. Bilinen bölgelerimizin yanında Ankara, Trabzon, Erzurum, Adana vb Şehirler merkez havayolu ulaşımı ile desteklenip yeni destinasyonlara doğrudan turist getirildiği, havaalanı desteklenen illerin etrafındaki şehirlerin de turizmden yararlanmasını, işsizlerin iş sahibi olmasını, dönemsel çalışmaların 12 aya yayılacak turizm ile süreklilik kazanmasını, emekçi kesimin bir ay sonra işimi kaybedecek miyim diye düşünmemesini, terörden çok çekmiş bölgelerimizin turizmin gülen yüzü ve getireceği refahla teröre panzehir olacağını, ülkemizden mutlu ayrılacak yüz milyonlarca dünya insanının ülkemizden sevgiyle ve övgüyle bahsedeceği günleri hayal ediyoruz. Olmayan imkanlarımızla bu hayallerimizi gerçekleştirmek, kalıcı işler yapabilmek için canla başla yürek çırpıyoruz. /161


HABER

Dünyaca ünlü golfçüler

Regnum Carya’da yarıştı Tüm dünyada 1 buçuk milyar kişinin izlediği turnuvanın galibi aynı zamanda ilk golf Olimpiyat şampiyonu unvanının da sahibi olan Justin Rose oldu.

D

ünyanın gözü kulağı bir kez daha Antalya-Belek’teydi. Bu yıl 5’inci kez düzenlenen Turkish Airlines Golf Turnuvası, geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da Regnum Carya Golf&SPA Resort’te gerçekleşti. 2016’da olimpiyatlara dahil edilen golf sporunun ilk Olimpiyat Şampiyonu Justin Rose, 2014 şampiyonu Martin Kaymer ve turnuvanın iddialı isimlerinden Henrik Stenson gibi dünyaca ünlü sporcuların yarıştığı turnuva kıyasıya mücadeleye sahne oldu. Justin Rose‘un şampiyon olduğu turnuvada şampiyon ödülünü Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun elinden aldı.

162 /

Çavuşoğlu: “Büyük heyecana tanık oldum“ Kapanış töreninde konuşan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu “Turnuvada, oyuncuların yanısıra golfseverlerin de büyük heyecanına tanık oldum. Hepinize memleketime geldiğiniz için teşekkür ederim. Bu etkinliği desteklemeye devam edeceğiz. Fikret Öztürk ve değerli eşine özel teşekkürlerimi sunarım. Sizlerin sayesinde bu turnuva güzel“ dedi. Rose: “Türkiye’de olmak her zaman çok güzel“ Turnuvanın kendisi için önemli bir deneyim olduğunu dile getiren Justin Rose ise, şunları söyledi:“Türkiye’de olmak her zaman çok güzel. Fikret Öztürk ile Çarşamba günü gerçekleşen Pro-am’de oynadığım golf çok eğlenceliydi, sahayı çok iyi biliyor. Regnum Carya’da olmak her zaman çok eğlenceli.“

Öztürk: “Ülkemiz için bulunmaz bir fırsat“ Dünyanın en prestijli golf turnuvalarından biri olan Turkish Airlines Golf Turnuvası‘na bu yıl ikinci kez evsahipliği yapmaktan dolayı mutlu olduklarını dile getiren Regnum Carya Golf&Spa Resort Onursal Başkanı Fikret Öztürk ise turnuvanın Belek için önemini belirtti. “Bildiğiniz gibi Turkish Airlines Open Golf Turnuvası, Avrupa’nın en önemli golf organizasyonlarından biri. Turnuvanın burada düzenlenmesi ülkemiz için bulunmaz bir fırsat. Öncelikle Türkiye Golf Federasyonu’na ve Türk Havayolları’na bu çapta büyük ve yankı uyandıran bir organizasyonu ülkemize ve Belek’e kazandırdıkları için teşekkür ederim” diyen Fikret Öztürk, Belek’in yaklaşık 20 yıl önce sazlık, bataklık bir alan iken bugün dünyanın en önemli golf destinasyonlarından biri haline geldiğini belirtti.



HABER

Murat Toktaş “Karadeniz’e talep artarak devam edecek” Karadeniz Turistik İşletmeciler Derneği (KATİD), Başkanı Murat Toktaş, Karadeniz Bölgesi’nin bu sene 2016 yılına göre daha iyi bir yıl geçirdiğini söyledi. Gelen ön rezervasyonların iyi göründüğünü belirten Toktaş, “Karadeniz’e olan talep artarak devam edecek” dedi.

164 /


“İyi hizmet verirsek gelmeye devam ederler” Karadeniz Bölgesi, Arap turistlerin büyük ilgisini çekiyor. Arap turistlerin bu ilgisi ilerleyen yıllarda da devam edecek gibi görünüyor. Murat Toktaş, “Eğer iyi hizmet verir ve gelen misafirlerimizi hoşnut edersek bu ilgi uzun süre devam edecektir. Ayrıca bizi doğa için tercih eden Arap turistlere sürdürülebilir bir doğa bırakmamız ve yerel yönetimlerinde buna sahip çıkması şart” dedi.

D

oğası ve kendisine has kültürel yapısı ile büyük beğeni toplayan Karadeniz, özellikle Körfez ülkelerinin ve iç pazarın ilgisini çekmeye devam ediyor. 2016’ya göre 2017 yılında daha hareketli bir sezon geçiren Karadeniz, 2018 yılından da büyük beklentiler içinde. Karadeniz daha avantajlı Karadeniz Bölgesi turizmi hakkında bilgi veren Karadeniz Turistik İşletmeciler Derneği (KATİD), Başkanı Murat Toktaş, 2018 yılı için taleplerin artarak devam edeceğini söylüyor. Karadeniz’in diğer turizm alanlarına göre daha bakir bir yapıda olduğunu ifade eden Toktaş, “Karadeniz’in zengin özelliklerini kendi lehimize çevirebiliriz” dedi. “2017, geçen seneye göre daha iyiydi” İlk olarak 2017 yılını değerlendiren Murat Toktaş, “Ne yazık ki 2016’nın yüksek sezonu 15 Temmuz gölgesinde geçmişti. Bu durum hem iç turizmi hem de körfez ülkelerinden gelen rezervasyonları etkiledi. Yaz döneminin eskisine göre biraz daha durgun geçmesine neden oldu. Bu sene ise geçen seneyi yakaladık ve daha hareketli bir sezon geçirdik. Körfez’deki Katar ve Suudi Arabistan arasındaki gerginlik, Doğu Karadeniz Bölgesi’ndeki Arap pazarının kısa süreli duraklamasına neden olsa da genele yayılmayışı sıkıntı yaratmadı ve geçen seneye göre daha iyi bir yıl geçti” dedi.

“Karadeniz 3 ayrı destinasyon olarak pazarlanmalı” Murat Toktaş, Karadeniz Bölgesi’nin turizmde daha iyi noktalara gelmesi için yapılması gerekenleri de açıkladı. “Bölgemiz diğer turizm alanlarına göre çok daha bakir ve tüketilmemiş durumda” diye konuşan Toktaş, “Turizmin kum güneş deniz üçlemesinden çıkmaya başladığı bu dönemleri kendi lehimize daha hızlı çevirebiliriz. Öncelikle destinasyon pazarlamasına geçmemiz gerekiyor. Bölgemizi 3 ayrı destinasyon olarak pazarlamalıyız; Orta, doğu ve batı Karadeniz. İl bazında yapılan çalışmalar çok kısır kalmakta ve gelen misafirlerin uzun süre bölgede kalmasını sağlayamamaktadır. Misafirlerin özellikle doğa ve buradaki kültür için geldiklerini unutmamalıyız. Bu yüzden bölgeye gelenlerin bunları deneyimlemelerini sağlayabilecekleri ortamlar hazırlamalıyız” diye konuştu. Kontrolsüz yatırımlar Deneyimli turizmci Karadeniz’in yeni otel yatırımlarına da dikkat çekti. Murat Toktaş açıklamalarına şöyle devam etti: “Türkiye genelinde yaşanan kontrolsüz yatırımlar ne yazık ki bölgemiz içinde geçerli. Arz talep makası çok fazla açıldı. Yılın büyük bir bölümünde ciddi rekabetler yaşanmakta maliyet altı fiyatlar verilmektedir. Bu durumun önüne geçilmemesi sektörü büyük bir krize sokacağı ortada. Ayrıca Karadeniz Bölgesi’nin yıl boyu potansiyeli göz önünde bulundurulduğundan yıl genelinde çok büyük bir oda/yatak arzının atıl olduğunu görmekteyiz.”

Talepler gelmeye başladı 2018 yılı için de umutlu konuşan deneyimli turizmci, “Son yıllarda iç pazarda Karadeniz Bölgesi’ne olan ilgi aynı şekilde devam etmektedir” dedi. 2018 yılı için kültür turu görüşmelerinde taleplerin artarak devam edeceğini gördüklerini belirten Toktaş, “Özellikle en büyük pazarımız olan İstanbul haricinde de Anadolu’nun çeşitli illerinden bölgeye taleplerin gelmesi memnuniyet verici. Dış pazarımız olan Körfez ülkelerinden gelen ön rezervasyonlarda iyi görünüyor. Siyasi bir kriz olmadığı takdirde Doğu Karadeniz Bölgesi’ne olan ilgi Orta Karadeniz Bölgesi’ne de yayılmaya başlayacak ve kullanılan destinasyon genişlemiş olacak” şeklinde konuştu. /165


HABER

Kristal Endüstriyel ve Antalya’yı

Merkezi Antalya’da bulunan ve 75 ülkeye gerçekleştirdiği ihracat ile Türkiye’nin alanında önemli markalarından biri olan Kristal Endüstriyel, Avrupa ve Ortadoğu pazarındaki bayilerini 3 gün Antalya’da ağırladı.

yakından tanıdılar

E

ndüstriyel mutfak, soğutma ve açık büfe konularında turizm sektörünün önde gelen markası Kristal Endüstriyel, 75 ülkeye yaptığı ihracat ile büyümeye devam ediyor. Bu sene 20. yılını kutlayan ve özellikle turizm sektörünün önemli ekipman sağlayıcıları arasında bulunan Kristal Endüstriyel, 10-12 Kasım 2017 tarihleri arasında Avrupa ve Ortadoğu’dan 25 ülkedeki bayileri ile Antalya’da bir araya geldi. Bölge güzelliklerini tanıdılar Antalya’nın önemli turizm merkezlerinden Kemer’deki Crystal De Luxe Resort’te ağırlanan bayi yöneticileri, düzenlenen gezi ve programlarla Kristal Endüstriyel’i ve turizmin başkenti Antalya’yı yakından tanıdı. Antalya’da bulundukları süre boyunca, Kristal Endüstriyel’in fabrikasını, Galeri Kristal Showroom’unu gezerek üretim ve ürünleri inceleyen bayi yöneticileri, farklı oyun ve oyunlarla iş ortamından da uzaklaşarak stres attı. Serbest zamanlarında Kemer ve çevresini gezen bayi yöneticileri, düzenlenen yat turu ile bölgenin güzelliklerini de yakından tanıdı. Yorgunluk attılar Kristal Endüstriyel, yurt dışından gelen misafirleri için yine Crystal De Luxe Resort’te bir Gala Yemeği düzenledi. Kristal 166 /

Endüstriyel yöneticileri ile bir araya gelen misafirler keyifli bir akşam ile yorgunluklarını attı. Düzenlenen Gala Yemeği’nde yurt dışından misafirlere çeşitli hediyeler ve teşekkür plaketleri sunuldu. Müşteri odaklı çalışma Gecede konuşmalar gerçekleştiren bayi yöneticileri, ürün ve kalitesini çok beğendiklerini belirterek, uzun süre Kristal Endüstriyel ile çalışmaya devam etmek istediklerini dile getirdi. Gece bir konuşma gerçekleştiren Kristal Endüstriyel Genel Müdürü Ramazan Kaynakçı, “Kristal Endüstriyel, 20 yıldır kalite ve müşteri odaklı çalışmalarına devam ediyor. Bu süreçte çok olumlu tepkiler aldık. Bu da bizleri ileriye dönük olarak motive ediyor. Sizlerle uzun yıllar çalışmayı bizler de istiyoruz” dedi. Gece, canlı müzik ve dans gösterileri ile devam etti. “Antalya’yı da tanıttık” Düzenlenen organizasyon hakkında da açıklamalar yapan Kristal Endüstriyel Genel Müdürü Ramazan Kaynakçı, “Avrupa ve Ortadoğu’da bulunan 25 ülkedeki bayi yetkililerimizle Antalya’da bir araya geldik. Bayilerimizin bizi daha yakından tanımasını istedik. Üretim alanlarımızı ve kalitemizi birebir gördüler. Bu organizasyon ile hem Antalya’yı hem de Kristal Endüstriyel’i yakından tanımalarına vesile olduk” dedi.



HABER

Bülent Uysal

“2014 rakamlarını yakalayabiliriz” Fethiye Otelciler Birliği (FETOB) Başkanı Bülent Uysal, 2017 yılını değerlendirip 2018 yılı beklentilerini açıkladı. 2017’nin Fethiyeli turizmcilere moral kazandırdığını söyleyen Uysal, “Özellikle İngiltere, BDT ve iç pazarın etkisiyle 2018 daha iyi bir yıl olacak” dedi.

168 /


F

ethiye’nin 2017 yılında 2016’ya göre daha iyi bir sezon yaşadığını söyleyen FETOB Başkanı Bülent Uysal, 2017 yılının ise turizmcileri karlılık anlamında olmasa da doluluk anlamında mutlu ettiğini ifade etti. Yaşanan darbe girişiminin 2016 yılını çok etkilediğini belirten Uysal: “2017 yılında ise yurt içi ve yurt dışı satışları çok ciddi anlamda artsa da karlılık anlamında da beklentilerimiz gerçekleşmedi ancak doluluklar mutlu etti. 2017 için moral kazandığımız bir yıl oldu diyebiliriz. Özellikle iki bayram arasında iç pazardan ciddi bir pay aldık” dedi. İngiltere’deki gelişmeler sevindirdi Bülent Uysal, 2018 beklentilerinin de olumlu yönde olduğunu söyledi. Uysal: “2017 sonrasında 2018 için beklentilerimiz yükseldi. Özellikle ana pazarımız İngiltere’deki tur operatörlerinin kapasite artışı bizi çok umutlandırdı. Bu kapasite artışı ile 2017’nin Ağustos ayında başlayan erken rezervasyonlarda yüzde 100’e yakın artışlar var. Ancak Avrupa pazarı için aynı şeyi söyleyemiyoruz. Almanya, Hollanda ve Belçika’da erken rezervasyonlarımız hala geride. Umarım bu pazarlarda toparlanma yaşarız. Bu pazarlar toparlanırsa Fethiye turizmi için iyi olacaktır” şeklinde konuştu. Tur operatörlerine teşekkür etti Bölge olarak Rusya ve Ukrayna pazarında büyük bir gelişim gösterdiklerini belirten Bülent Uysal, “Rusya ve Ukrayna pazarlarında son iki yıldır artışlar var. Dalaman bölgesi özellikle Rusya pazarından bu sene 230 bin yolcu aldı. Fethiye olarak da Rusya ve Ukrayna pazarındaki ağırlığımız artıyor” dedi. Uysal açıklamalarına şöyle devam etti: “Ruslar ve Ukraynalılar daha çok 5 yıldızlı otel istiyor. Ancak bölgemizin doğal güzellikleri bir çekim oluşturuyor. Bölgemiz için en iyi yılımız 2014’tü. 2014 yılı sonrasında çok ciddi turist kaybı yaşadık. 2017’de Rus ve Ukraynalı turistler sayesinde artış yakaladık ve iyi bir sezon geçirdik. Önümüzdeki yıl artışlarla birlikte 2015 yılını yakalarsak 2019 yılında da 2014 rakamlarını yakalayabiliriz. Fethiye, Rusya ve Ukrayna pazarlarında büyümeye devam edecektir. Bu pazarlar Marmaris ve Fethiye’yi yeni keşfediyor ve gelen de tekrar tekrar gelmeye devam ediyor. Bölgemiz için tur operatörleri de ciddi uçak yatırımları yapıyor. Tur operatörlerine verdikleri emek için çok teşekkür ediyorum” dedi.

İç pazar büyüyor İç pazarın Fethiye turizmine büyük bir katkı sağladığını belirten Bülent Uysal, iç pazardaki paylarını artırmak için çaba harcadıklarını ifade etti. Uysal, “Bizim için lokomotif pazarlardan biri de iç Pazar oldu. Fethiye’nin 2014 yılına göre dış pazarda 500 bin turist kaybı var. Bu açığın kapanmasında iç pazar büyük katkı sağladı. Önümüzdeki yıllarda iç pazarın Fethiye’ye ilgisinin de devam edeceğini düşünüyoruz. Özellikle sosyal medya çalışmalarımızla iç pazarda aktif olarak yer almaya devam edeceğiz ve iç pazardaki payımızı artırmak istiyoruz” dedi. “Kaliteden ödün vermedik” Bülent Uysal, Fethiye’nin turizmde daha iyi bir noktaya gelmesi için yapılması gereken çalışmaları sıraladı: “Türkiye tanıtımlarında kullanılan 100 fotoğrafın 90’ı Ölüdeniz fotoğrafıdır. Bu bizim için büyük bir artı. Ölüdeniz’de ciddi bir doluluk sağlıyoruz ama bu doluluğu Fethiye geneline yaymak istiyoruz.

Bunun için de Fethiye bölgesinin zenginliklerini doğru bir şekilde kullanmalıyız. Zenginliklerimizin marketingini biraz daha iyi yapmamız lazım. Fethiye’de eksikliğimiz olan bir inanç turizmi var. Kayaköy’de iki tane kilisemiz var ve bunlar restore edilip inanç turizmine kazandırılırsa 12 turizm anlamında önemli bir basamak olacaktır. Bir diğer örnek; Likya yolu. Bu unsurun üzerine de yeterince gidemiyoruz diye düşünüyorum. Deniz-kum-güneşin yanına turizmimizi 12 aya yayacak zenginlikleri de turizme kazandırmalıyız. Fethiye, çok fazla zenginliğe sahip. Bunların değerlendirilmesi lazım. En büyük zenginliklerimizden biri de hizmet kalitemizdir. Bu unsur bölgemizin tekrar ziyaret edilme nedenidir. Bu konuda hiç ödün vermedik ve vermeyeceğiz. Biz Türkiye turizmine güveniyoruz. Şahsi olarak, Fethiye olarak turizme yatırım yapmaya devam ediyoruz. Bizim en büyük gelirimiz turizm. Türkiye turizmi emin olun 2023 yılındaki hedefe daha çabuk ulaşacaktır.”

/169


HABER

Akra Hotels’in

“Meze Festivali”

damak çatlattı

Akra Otel’in ev sahipliğinde gerçekleştirilen I. Uluslararası Meze Festivali’nde Lübnan, Beyrut ve Yunanistan’ın yanı sıra Türkiye’den 25 işletme, hazırladıkları 100’e yakın meze çeşidini tanıttı.

M

eze tutkularının heyecanla beklediği dünyanın ilk uluslararası meze festivali MezeFest, Antalya’nın vazgeçilmezi haline gelen Akra’da önceki gün gerçekleştirildi. Türkiye’nin yanı sıra Lübnan, Yunanistan ve Beyrut’tan toplam 25 işletmenin katılım gösterdiği festivalde 100’e yakın meze çeşidi tanıtıldı. 100’ün üzerinde meze Antalya’nın turizm ve ticaretin yanında tarım alanında da önemli bir konuma sahip olduğunu söyleyen Meze Festivali Komite Üyesi Vedat Başaran, “Uluslarası Meze Festivali’ne katılım gösteren her işletmenin en az 2 – 3 aşçısı burada. Yani 50’yi aşkın şef festivale katıldı. 100’ün üzerinde meze hazırlandı. Şeflerimiz festivale katkı sağlayıp, hünerlerini paylaştı” dedi. Mezenin, Ortadoğu ve Akdeniz kültürünün en önemli yemek sistemlerinden biri olduğunu vurgulayan Başaran, “Yemek paylaşılırsa güzeldir” diyerek, mezenin de paylaşılan yemeklerin başında geldiğini ifade etti. Ülke katılımı artacak Festival Komite üyesi Gökmen Sözen ise Türkiye’nin farklı yerlerinde meze alanında uzman restoranların festivale katıldığını söyledi. Sözen, “Festivale konularında uzman olan işletme ve aşçıları çağırdık. Bu sene ülke anlamında az katılım var. Gelecek yıl İtalya, İspanya ve Portekiz gibi ülkeleri de bu işin içine katmamız lazım. Yine Fas, Tunus ve Cezayir’i de içine alacak bir çalışmayla geliştireceğiz” dedi. Unutulmayacak bir tat Usta şeflerin ellerinden çıkan birbirinden güzel lezzetleri en iyi şekilde misafirlerine sunan Akra, muhteşem bir festivale imzasını atarak, damaklarda unutulmayacak bir tat bıraktı. Lezzetleri kadar sunumlarıyla da birer sanat eserine dönüşen mezeler, festival süresince damak tadınızın yanı sıra estetik dokunuşlarıyla da görsel bir şölene dönüştü. Konularında uzman şefler Festival kapsamında Aila Fairmont Quasar, 7 Mehmet, Bay Nihat, Deniz Restoran, Bi Lokma, Dietta, Mutfak Sanatları Merkezi, Volkan Şiş Kebap, Zennup 1884, Duble Meze, Komodor, Tirmisci Bilo, Piyazcı Ahmet, Yengeç, Lapis, Baklacı Humusçu İbrahim, Charbel Antoun, Zıpkın, Gaspar ve Fakhreddine yaptıkları mezelerle festivale destek verdi. Her biri konusunda iddialı olan şefler, festival süreci içerisinde yaptıkları 3’er tane meze ile misafirlerine unutamayacakları bir gün yaşattı. 170 /



HABER

Tacettin Özden

“Turizmciler bu krizi de yönetmeyi başardı” 2016 ve 2017 yıllarının Türk turizmi açısından zorlu iki yıl olduğunu belirten Kuşadası Otelciler ve Yatırımcılar Derneği (KODER) Başkanı Tacettin Özden, “Turizmciler geçmiş dönemlerdeki krizlerden edindiği tecrübelere dayanarak, bu krizi de yönetmeyi başardı” dedi.

172 /


T

ürkiye turizmi büyümeye devam ederken yaşanan sıkıntı ve krizleri de bertaraf etmesi bildi. Türkiye turizminin büyük bir gelişim gösterdiği son 20 yılda turizmi etkileyen çok sayıda sorun ve kriz turizmcileri farklı çözümler bulmaya yöneltti. Farklı birçok krizle karşı karşıya kalan turizmciler, her krizi başarı ile atlattığı gibi bazı krizleri de fırsata çevirmeyi başardı. Deneyimle ayakta kaldılar 2016 yılına gelindiği zaman ise Türkiye’yi çok farklı bir kriz bekliyordu. Turizm dışındaki gelişmeler nedeniyle turist ve gelir anlamında büyük kayıplar yaşayan turizmciler, aldıkları önlemlerle ayakta kalmayı başardı. KODER Başkanı Tacettin Özden, bu başarıyı şöyle özetliyor: “Turizmciler geçmiş dönemlerdeki krizlerden edindiği tecrübelere dayanarak, bu krizi de yönetmeyi başardı.” 2018 için umutlu konuştu Kuşadası Otelciler ve Yatırımcılar Derneği (KODER) Başkanı Tacettin Özden, sıkıntılı geçen 2016 ve 2017 yıllarını Tourism Today’e değerlendirdi. 2018 yılına umutla bakan Özden, 2018 yılında 2015 yılına yaklaşan doluluklara ulaşacaklarını söylüyor. Deneyimli turizmci, toparlanmanın sadece doluluklarda değil fiyatlarda da olacağını ifade etti. Kuşadası, 2016 sonrasında nasıl bir sezon yaşadı? 2017 yılı 2016 yılına kıyasla iyi geçti. Bir toparlanma, bir düzeltme sezonuydu. 2018 yılının daha iyi olacağını ve 2015 yılına yaklaşan bir doluluğa ulaşacağımızı düşünüyorum. Aynı oranda olmasa da, fiyatlarda da bir toparlanma yaşanacak diye düşünüyorum.

Kuşadası turizmi ve turizmcileri, 2016 ve 2017 yıllarından nasıl bir ders çıkardı? Türk turizmcisinin bu kriz dönemindeki en büyük avantajı, risk yönetmeyi biliyor olmasıydı. Geçmiş dönemlerdeki krizlerden edindiği tecrübelere dayanarak, bu krizi de yönetmeyi başardı. Hepimizin dikkat etmesi gereken en önemli şey misafir memnuniyetidir. Gelenlerin ülkemizden mutlu ve memnun ayrılmasını sağlamamız lazım. Ülkemiz hakkında olumsuz propaganda yapmamamız lazım. Kuşadası turizminin 2018 beklentileri nedir? Kuşadası iklimi ve doğası ile çok özel bir konumda, ancak yıllarca yapılan yanlışlar sonucunda bu avantajdan da yeteri kadar faydalanamamıştır. Kuşadası, 2018 yılında hangi konulara dikkat etmeli? Yüksek doluluk ve yüksek fiyatlarla satılan bir destinasyon olmaması için hiçbir sebep yok. Kuşadası turizmini siz hangi noktada hayal ediyorsunuz? Bu hayale ulaşmak için neler yapılmalı? Bunun için Kuşadası’nı özel olarak ele alıp, cazibe merkezleri oluşturmak, şehrin çehresin değiştirmek ve çevresiyle beraber özel tanıtım stratejisi izlemek lazım diye düşünüyorum. 3. Turizm Şûrası, Türk turizmine katkı sağlar mı? Turizm Şurasını çok önemsiyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızdan başlayarak, devletin bütün kurumları konuya sahiplenmiştir. Turizm Bakanlığı çok güzel bir organizasyon gerçekleştirmiştir. Çok ciddi bir emek verilmiştir. Bu konuda yoğun bir çalışmanın emeğinin karşılığını alacağını düşünüyorum. /173


SERBEST KÖŞE

KEREM KÖFTEOĞLU (Turizm Ekonomisi ve Pazarlaması Yazarı)

Hayaller milyon, gerçekler minyon Dünyayı 2016 yılında 135 milyon Çinli turist gezerek, toplam 261 milyar dolar harcama yaptı. Araştırmalar Çinli turist sayısının 2025 yılında 220 milyonu aşacağını gösteriyor.

Bu aralar herkes yeni pazarlar ve Çin’i konuşuyor. Türkiye’de 5 yıldır yayınlanan China Today Türkiye Dergisi’nin şef editörlü olarak, Çin’i izlediğimden birkaç saptamayı sizlerle paylaşmak istiyorum. Bazıları araştırmadan 1 milyon Çinli turist hedefini kolayca dile getiriyor. Ama rakamlara baktığımızda THY’nin Çin’de Pekin, Şanghay, Guangzhou ve Hong Kong olmak üzere dört noktaya haftada toplam 21 sefer düzenlediğini görüyoruz. Diyelim ki, bu seferlerin hepsinde uçakları sadece Çinli yolcularla doldurduk. Bu durumda yıllık yolcu sayısı en fazla 350 bin kişiye ulaşır. Bu rakama Çin seferlerine yeni başlayan Onur Air’in yıllık 100 bin kişi taşıma hedefini de koyalım. Yine de THY’nin slot sayısını artırmadan bu 1 milyon hedefini yakalamamız mümkün değil! Dünyayı 2016 yılında 135 milyon Çinli turist gezerek, toplam 261 milyar dolar harcama yaptı. Araştırmalar Çinli turist sayısının 2025 yılında 220 milyonu aşacağını gösteriyor. Yarını şimdiden planlayan Avrupa Turizm Konseyi (ETC), “Çinli Gezginlerle Tanışın” adlı bir broşür hazırladı. Broşür, üye ülkelere daha fazla turistin çekilmesi amacıyla rehber niteliği taşıyor. Broşürde özetle; önce Çinli turisti tanıyın sonra hizmetlerinizi Çin dostu haline getirin mesajı veriliyor. Gerekli pazar araştırmaları yapılıp, ciddi hazırlıklar yapılırsa Türkiye’nin de gelişen Çin pazarında pay alabileceğine inanıyoruz. Hedef, araştırmalardan çıkacak sonuç doğrultusunda belirlenirse gerçekçi olur. Oraya iddialı hedefleri atmadan önce, Türkiye’deki mevcut Çince bilen rehber sayısına bakmakta yarar var. Çince Rehberler Derneği’nden (ÇİRED) alınan bilgilerine göre, Türkiye’de Çince bilen rehber sayısı 154 kişi. Bunun 123 kişisi aktif, 93’ü de ÇİRED’e üye. Özeti; ülkemize gelen Çinli turist sayısı 400 bini bulursa, ihtiyacı karşılamak için mevcutlara ek olarak 150 kişilik rehbere ihtiyaç var demektir. Sorunlar doğru saptanırsa çözüm yolları da bulunabilir. Şöyle ki, Türkiye’deki kokartlı 12 bin rehberin 3-4 bini işsiz. İşsiz rehberler Çin’e gönderilerek, ülkenin dili ve kültürünü öğrenmeleri sağlanabilir. Çin, Çinli turist denince, kültür son derece önemli hale geliyor. Çin kültürünü bilmeyen rehber, mitolojideki tanrı ve tanrıçaları Batılı turiste anlattığı gibi anlatırsa Çinli için bir şey ifade etmeyebilir. Ama Çin kültürünü öğrenince, Adalet Tanrısı Themis’i Gao Yao’la, Güneş Tanrısı Helios’u Shen Yi’le, Zafer Tanrısı Nike’ı Cai-Shen’le, Ay Tanrıçası Bendis’i Heng O gibi Çin mitolojisindeki tanrı ve tanrıçalarla karşılaştırmalı anlatacak. Bu da Çinli turistin işini kolaylaştıracaktır. Kafalarımızdaki bazı şablonları da ancak Çinli turisti tanıyarak yıkabiliriz. Örneğin, bazıları sanıyor ki Çinliler yurtdışı tatile sadece alışveriş için çıkıyor. Bu eskide kaldı, Çinliler turizmde kalite aşamasına geçti. Artık keşfedip yeni deneyimler kazanmak için geziyorlar. Şimdilik 85 ülkede bin 155 şehirde dolaşarak, ortalama bin 300 dolar harcıyorlar. Sürekli büyümekte olan Çin turizm pazarından pay almak istiyorsak, vakit kaybetmeden hazırlıklara başlamalıyız. Hazırlık denince bunu rehber sayısını artırmakla sınırlamayıp, Çinli turist kimdir? Beklentisi nedir? Nasıl memnun edilir? Gibi soruları yanıtlayacak şekilde genişletmeliyiz. Bunları yaparsak 1 milyon hedefini 2018 yılında değil, ama sonrasında pekâlâ yakalayabiliriz.

174 /



HABER

Futbol turizminde

Avrupa’nın açığını alternatif pazarlar kapattı Spor Turizm Birliği Başkanı Recep Şamil Yaşacan, futbol kamp döneminin yılsonuna doğru başlayacağını ve rezervasyonların gayet iyi ilerlediğini söyledi. Avrupa’dan kaynaklanan boşluğu farklı pazarlarla kapattıklarını belirten Yaşacan, özellikle Antalya’nın bu sene bin 500’den fazla takımı ağırlayacağını söyledi.

176 /


F

utbol takımları için kamp döneminin Aralık ayında başlayacağını değinen Spor Turizm Birliği (STB) Başkanı Recep Şamil Yaşacan, rezervasyonların olumlu yönde ilerlediğini ve Avrupa’dan kaynaklı boşluğun ise farklı pazarlarla doldurulduğunu söyledi. Yüzlerce takım kampa gelecek Avrupa pazarının kamp için eskisi gibi Türkiye’yi tercih etmediğini belirten Başkan Yaşacan, “Şu an Avrupa pazarında en kötü sezonumuzu yaşıyoruz. Avrupa pazarı bu sene için kayıp. Biraz son dakika satışları olabilir ama bu pazar eskisi gibi olmayacak. BDT pazarındaki rezervasyonlarımız çok olumlu. Bu Pazar eskisinden daha iyi noktaya ilerliyor. Uzakdoğu ve Ortadoğu pazarları da hareketlendi. Avrupa eksik olduğu halde eklenen pazarlar ile açığımızı kapatacağız. Avrupa pazarının olmaması ile farklı pazarlardaki arayışlarımız hızlandı. Bunun da meyvelerini kamp sezonunda toplayacağız. Antalya 1500’den fazla futbol takımına kamp imkanı sağlayacak” dedi. TFF’ye teşekkür Türkiye Futbol Federasyonu’nun kamp dönemini uzatmasının çok olumlu sonuçlar doğurduğunu söyleyen Yaşacan, “Türkiye Futbol Federasyonu’na aldığı karardan dolayı teşekkür ediyoruz. Kamp döneminin uzatılması kamp yapmak isteyen Türk takımlarının sayısını artırdı. Türk takımlarının artması, farklı takımlarla hazırlık maçı yapmak isteyen yabancı futbol takımlarını da olumlu etkiledi. Türk takımlarını gelmesi demek yabancı takımlarla maç yapması demektir. Bu da sezonu önemli oranda etkileyecek. Takımlar buraya tatile gelmiyor. Takımlar buraya çalışmaya ve kendi sevilerindeki takımlarla maç yapmak için geliyorlar. Bu takımlara iyi bir kamp ortamı ve hazırlık maçı yapma imkanı sağlarsanız sorun kalmaz” diye konuştu.

Alternatif pazarlar devreye girdi Recep Şamil Yaşacan, kamp için Avrupa’ya giden Türk takımlarına da tepki gösterdi: “Avrupa takımları kamp için Türkiye gelmiyor ama Türk takımlarımız koşa koşa Avrupa’ya gidiyor. Avrupa’ya kamp yapmaya ciddi sayıda takımımız gidiyor. Avrupa pazarı bazı nedenlerden dolayı bize tepki gösteriyorsa bizim de onlara göstermemiz gerekir. İlla ki Türkiye’de kamp yapsınlar demiyoruz, Avrupa’nın alternatifleri var. Eski Yugoslavya ülkeleri, Bulgaristan, Ukrayna ve Beyaz Rusya kamp için çok uygun ülkeler. Bizi tercih etmeyen Avrupa ülkelerine kampa gitmemiz gerekiyor.” 3 binin üzerinde kamp Türkiye’ye kamp için gelen futbol takımlarının sayılarına da açıklık getiren Yaşacan, “Yapılan haberlerde sayılar hakkında bazı yanlışlıklar bulunuyor. Sayıları karıştırıyoruz. Antalya’ya 1500 civarında profesyonel futbol takımı geliyor. Bazı takımlar ise yıl içinde 2 veya 3 kere kampa geliyor. Yani Antalya’ya 1500 takım geliyor ama kamp sayısına bakarsak bu sayı 3000 binin üzerine çıkıyor. Bu sayılara genç ve çocuk futbol takımları, veteran takımları ve farklı spor kollarındaki takımları da eklersek sayılar daha da büyüyor” şeklinde konuştu. Tanıtım için büyük güç Futbol ve spor turizminin tanıtıma olan katkısına da değinen Yaşacan, spor ve özellikle futbolun toplumların bütünleşmesine, barışa ve tanıtıma büyük katkısı bulunduğunu söyledi. Yaşacan açıklamalarına şöyle devam etti: “Futbol ve spor turizmine sadece kamp yapan takımlar olarak bakılmaması gerekiyor. Futbolun tanıtıma olan katkısını da değerlendirmeliyiz.

Futbolun, spor turizmine katkısından daha çok tatil turizmine katkısı bulunuyor. Örneğin Rusya Premier Ligi takımlarından Zenit, 14 günlük kamp için Antalya’ya geliyor. Bu takım her gün sabah ve akşam olmak üzere iki kere antrenman yapar. Zenit, bu antrenmanları ve yaptıkları hazırlık maçlarını kendi web sitesinden naklen yayınlıyor. Ayrıca Zenit’in antrenmanları ülkelerindeki spor programlarında yayımlanıyor. Zenit’in binlerce belki de milyonlarca taraftarı var. Bu etkileşim çok önemli. 1500 profesyonel takımdan ve yaptıkları tanıtımdan bahsediyoruz. Tanıtım diye dağlara taşlara Türkiye yazıyoruz. Uluslararası turnuva şart Spor ve futbol turizminin tanıtıma çok büyük katkısı var. Biz de diyoruz ki elimizdeki bu potansiyeli kullanalım. Biz şirketler için fark etmiyor biz bir şekilde kendi ekmeğimizi kazanıyoruz. Ama biz diyoruz ki elimizde bir elmas var ve bu elmasın parlatılması lazım. Bunu kullanmalıyız. Bu bedava tanıtım demektir. Ayrıca özellikle Antalya’da yapılacak bir turnuvaya da ihtiyacımız var. Tanıtma Genel Müdürlüğü, Turizm Bakanlığı bu işte öncü olmalı. Araplar yapıyor. Biz de yapabiliriz. Ben yapayım demiyorum, bunu yapacak olan özel şirketler var. Bu şirketlere sahip çıkalım, destekleyelim. Örnek vermek gerekirse Saran Grubu var. Bu şirket bu turnuvayı yapar. Dünyadaki takımların yayın hakları da zaten elinde. Sen turnuva yapsan yayınlayamazsın ama Saran Grubu, yayın hakları da elinde olduğu için bu maçları rahat rahat yayınlar. Bu turnuvalar tanıtım adına çok önemli. Avrupalılar, güvenlik endişesi nedeniyle Türkiye’yle gelmiyor. Turnuvaları ve spor turizminin tanıtım gücünü kullanırsak ve buraya kampa gelen takımları onlara gösterirsek güvenlikte sıkıntı yaşanmadığını görebilirler. Yani spor ve futbol turizminin imaja da katkısı büyük.” /177


HABER

İnoksan gözünü ABD’den sonra Çin pazarına dikti B

ursa’da küçük bir işletme olarak yola çıkan İnoksan, bugün Turquality markası olmasının verdiği güçle yurtdışı hedeflerini büyüterek özellikle Çin pazarında Türk mühendislerinin imzasını taşıyan inovatif bulaşık makinesiyle önemli atılımlar gerçekleştirmeye hazırlanıyor. CE standartlarında üretim Hali hazırda ABD pazarında döner ocakları ile faaliyet gösteren ve yakın zamanda buradaki pazar payını set altı bulaşık makinalarıyla artırmayı hedefleyen İnoksan, ABD’nin önde gelen firmalarından biri ile işbirliğine de gitti. İnoksan, elektrik, gaz ve su gibi teknik aksamlarının Avrupa standartlarından farklı olması nedeniyle ABD standartlarına uygun olarak yeniden geliştirdiği set altı bulaşık makinesini Bursa’daki fabrikasında hijyen ve güvenlik sistemleri ile CE standartlarının üzerinde üretecek. “Bizim için artık daha fazlasını yapma zamanı” 5 kıtada 80 ülkeye ihracat yaptıklarını aktaran İnoksan Yönetim Kurulu Başkanı Vehbi Varlık, “Gelirimizin yüzde 35’ini oluşturan ihracat payımızı yüzde 50’ye çıkarmayı hedefliyoruz. Çünkü bizim için artık daha fazlasını yapma zamanı” dedi. Çin’e binlerce bulaşık makinesi satacak ABD pazarı için yaptıkları önemli atılımların ardından, yakın zamanda Çin pazarına da hızlı bir giriş yapacaklarını ifade eden Varlık, “Çin’de bulaşık makinelerimizin toptan satışı için çalışmalar yapıyoruz. Burada bizim için büyük bir potansiyel var. Planlarımız doğrultusunda ilerleyerek, orta vadede Çin’e binlerde bulaşık makinesi satışı gerçekleştirmeyi hedefliyoruz” diye konuştu. 178 /

5 kıtada 80 ülkeye yaptığı ihracatla endüstriyel mutfağın globalleşen markası İnoksan, Çin pazarına açılmak üzere hazırlıklarını tamamlamak üzere olduğunu açıkladı. İnoksan Yönetim Kurulu Başkanı Vehbi Varlık, “Türk mühendislerin imzasını taşıyan binlerce bulaşık yıkama makinesini Çinli endüstriyel mutfak kullanıcılarına sunacağız” dedi.



HABER / Ebru ALTIN

Emre Narin

“50. yılımızda ciro artışımız sürecek” Martı Otel İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Emre Narin, Martı Hotels hedeflerini açıkladı. Martı Hotels’in 2017 yılında ciro anlamında büyüdüğünü hatırlatan Narin: “50. Yılımız olan 2018’de büyümemiz devam edecek” dedi.

180 /


Bu yıl Devletimizin verdiği çeşitli destekler de çok önemliydi. en az 2 yıl daha devam etmesi, sektöre çok olumlu etki yapacaktır. Çünkü doluluk ve fiyat seviyeleri olarak 2019’da istenilen rakamlara ulaşılacağını görüyoruz. Diğer yandan bu hafta içerisinde resmi gazetede yayınlanan tahsislerin 49 yıla uzatılabilecek olması da otellere büyük bir katkı ve destek sağlayacaktır. Tahsis sahibi yatırımcıların bankalar nezdinde teminat yapısının güçlenmesi gerek taze kaynak bulma açısından, gerek yabancı yatırımcıların sektörümüze bakışı açısından da çok büyük bir adım oldu.”

M

artı Otel İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Emre Narin, Martı Hotels’in 2017 yılında dolar bazında ciro olarak yüzde 30 büyüdüğünü belirterek, “50. yılımızı kutlayacağımız 2018’de özellikle BDT ve İngiliz pazarlarından gelen olumlu sinyaller ve yapılacak sermaye artışından da gelecek sinerji ile tekrar atağa kalkan, Türk turizm sektörünün köklü ve önemli bir oyuncusu olarak ciromuzdaki büyümenin devamını planlıyoruz” dedi. Martı Grubu olarak 50 yıldır Türkiye ve Türk turizmine her zaman güvendiklerini belirten Narin, 2019’da sektörün 2014 fiyat ve doluluk seviyelerine yaklaşacağının altını çizdi.

“2016’ya göre iyi bir sezon geçirdik” 2016 yılının Türkiye turizmi için bir hayli zorlu geçtiğini söyleyen Emre Narin, bu süreçten Martı Hostes olarak kendilerinin de etkilendiğini söyledi. Emre Narin: “2016 yılına göre 2017 yılında özellikle BDT pazarlarındaki hareketliliğin etkisiyle doluluklardan kaynaklı olarak ciromuz arttı ancak bu yılın hepimize en önemli katkısı moral oldu. Gelinen nokta sektörümüzün tarihi zirvesi olan 2014 yılı rakamlarından uzak olmakla birlikte o seviyelere yeniden dönmek için önemli bir adım oldu. Biz ise Martı Hostes olarak ciro anlamında dolar bazında yüzde 30 büyüdük.

2018 umut veriyor 2018 yılı için öngörüsünü de açıklayan Emre Narin, “Önümüzdeki yıl özellikle Rus ve BDT pazarına ek olarak İngiliz pazarı, gelen veriler ışığında ciddi bir artışa sahne olmaya aday. Tabii bir de iç pazar gerçeğimiz var. İç pazar yine aynı şekilde geçen yıl olduğu gibi büyüyerek Türkiye turizmine katkı sağlamaya devam edecek. Avrupa pazarında yaşanan gerileme ile Ortadoğu pazarında ciddi çalışmalar yapıldı ve bu pazardaki hareketlilik de devam ediyor. Bütün bu olumlu gelişmelere bakınca 2018 yılı için umutlanıyoruz. 2018 yılında olmasa da 2019 yılında Türkiye turizmde tarihi zirve olan 2014 yılını yakalayacaktır” şeklinde konuştu. 2018’de ciroda büyüme sürecek 50. kuruluş yıldönümünü kutlayacak olan Martı Hotels’in önümüzdeki yılda da sektörle uyumlu bir şekilde doluluk ve ortalama satış fiyatlarında artış doğrultusunda ciro bazında büyüyeceğini ifade eden Emre Narin, “2017 bizim açımızdan, sektörün genelinde olduğu gibi 2016 senesinin yaralarını sarma yılı oldu diyebiliriz. 2018 yılına yönelik çalışmalarımız ise tüm hızıyla devam ediyor. Yapılan kontratlar ve piyasadan gelen sinyaller ışığında 2018’de de dolar bazında ciromuzda büyümenin devamını öngörüyoruz. Diğer yandan sektörümüzün tekrar atağa kalkacağı 2018 yılına hazırlanırken, 1989’dan beri halka açık bir firma olmamız nedeniyle bizim için çok önemli bir konu da, yakın zamanda gerçekleşecek olan ve sermayemizi mevcut 87.1 mio TL’den 120 mio TL’ye çıkartacak olan sermaye artışıdır. Değerli ortaklarımızın önemli katkılarıyla buradan gelecek kaynak ile hem operasyonel olarak 2017’de başlayan çıkışımızı daha ileriye taşıyacak, hem de sektörde yaşanan gerilemenin getirdiği etkilerden arınarak finansal olarak daha sağlıklı ve sürdürülebilir bir yapıya kavuşmuş olacağız.”

/181


HABER

ICF Airports Antalya

hem çevreci hem engelsiz ICF Airports Antalya Havalimanı, dikkat çeken çalışmalarıyla adından söz ettiriyor. Çevreyi korumak adına yaptığı çalışmaların yanında engelli yolcuları için de çalışmalar yapan ICF Airports Antalya, bu hazırlıklar sonucunda “Green Company/ Yeşil Kuruluş” ve “Engelsiz Havalimanı” belgelerini alarak örnek havalimanları arasında yer almayı başarıyor.

182 /


2

007 yılında Almanya’dan Fraport AG’nin ve Türkiye’den IC İçtaş Holding’in ortaklığıyla Antalya’da kurulan ve 2007’de iç hatlar terminali, dış hatlar terminali 1, VIP ve CIP terminalleri ile başlayıp 2009’da Dış Hatlar Terminali 2’yi de işletmesine katan ICF Airport, 2024 yılına kadar havalimanının işletmesini elinde bulunduruyor. 4 uluslararası belgeye sahip Türkiye havacılık tarihinin ilk “Yap-İşlet-Devret” projesi olan Antalya Havalimanı’nı işletmeye başlayan ICF Airports, 100 milyon Avroluk bir yatırım ile yeni bir İç Hatlar Terminali inşa etti ve 2010 yılı Nisan ayında hizmete açtı. Türk turizminin amiral gemisi Antalya’nın dünyaya açılan kapısı olan Antalya Havalimanı, 2007’de 17 milyon 400 bin yolcuya hizmet verirken, bu rakam 2017 yıl sonu itibari ile iç hatlarda 7.1 milyon, dış hatlarda ise 19 milyon olmak üzere toplamda 26.1 milyon toplam yolcu sayılarına ulaşmaktadır. ICF Airports sahip olduğu toplam 46 milyon yolcu kapasitesi ile 2017 yılında, 60 ülkede 300’e yakın noktaya uçuş yapan toplam 117 havayoluna hizmet verilmiştir. Türkiye’nin ilk ve tek birbirinden bağımsız üçlü paralel pistine sahip olan Antalya Havalimanı, bu özelliği sayesinde aynı anda iki uçağın iniş ve kalkışına imkan tanımaktadır. Bu, en yoğun dönemlerinde bile uçuşların gecikme yaşanmadan gerçekleştirilmesinde önemli rol oynuyor. ICF Airports etkin havalimanı yönetimi, müşteri odaklı hizmet anlayışı, yüksek çevre bilinci ile sürdürdüğü faaliyetleri bakımından TSE tarafından İş sağlığı ve güvenliği, kalite yönetimi, çevre yönetimi ve müşteri memnuniyeti yönetim sistemleri alanlarında ISO standartlarında belgelendirilmiş. Sektörde 4 uluslararası belgeye sahip ender havalimanlarından birisi olan ICF Airports Antalya Havalimanı Avrupa Uluslararası Havalimanları Birliği (ACI) tarafından da 2011 yılında “Avrupa’nın En İyi Havalimanı” seçilmiştir.

ACI World (Uluslararası Havalimanları Birliği), Eurocontrol (Avrupa Hava Seyrüsefer Emniyeti Teşkilatı) ve ECAC (Avrupa Sivil Havacılık Konferansı) gibi oldukça saygın ve bağımsız kuruluşlar ve önemli sektör temsilcileri değerlendirme jürisinde yer aldı. Çevreci havalimanı ICF Airports Antalya Genel Müdürü Serhat Soğukpınar, ICF Airports Antalya Havalimanı’nın, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün başlattığı “Yeşil Havalimanı Projesi”ne dâhil olan ilk Terminal İşletmesi olduğunu ve otorite tarafından “Green Company/Yeşil Kuruluş” olarak belgelendirildiğini söyledi. Soğukpınar açıklamalarına şöyle devam etti: “Buna ek olarak, ICF Airports’un çevre yönetimine dair yaptığı faaliyetler TSE tarafından TS ISO EN 14064 sera gazı doğrulaması ile onaylanmıştır. Ayrıca sürdürülebilir çevre stratejisi ve entegre yönetim sistemleri politikası çerçevesinde Avrupa Havaalanları Birliği ile işbirliği içinde yürüttüğü karbon emisyonunu azaltma çalışmalarında ICF Airports Antalya Havalimanı, 2010 yılında “Mapping” Seviye 1, 2011 yılında “Reduction” (karbon emisyon azaltımı) Seviye 2 ve 2012 yılında “Optimizasyon” Seviye 3 safhasına ulaştı. ICF Airports 2015 yılında ise bu başarısını sürdürerek Seviye 3+ belgesini yeniledi. Bu belgeye sahip Avrupa’da aralarında Antalya, Frankfurt, Münih, Zürih, Geneve, Manchester, Roma, Heatrow, Charles de Gaulle, Orly, Farnborough, Helsinki ve Copenhag’ın da bulunduğu toplam 25 akredite havalimanı bulunuyor. ICF Airports, “Karbon Akreditasyonu”nda 4. Seviyeye Ulaşan İlk Türk Havalimanlarından birisi olarak Türkiye’yi 3 yıldır 48.738 tCO2 karbon denkleştirmesi yaparak Avrupa’da temsil ediyor.

Bu belge kendi emisyonu kadar yinelenebilir kaynaklara yaptığı yatırımla sıfırlamayı, üçüncü kuruluşların da emisyonlarının düşürülmesi için önemli proje ve faaliyetler gerçekleştirildiğinin ACI tarafından onaylandığını anlatmaktadır. ICF Airports bu kapsamda çalışmalar sonucunda 2011-2016 yılları 65.339 ton CO2 emisyonunun azaltılmasını başarmıştır. Bu miktar ICF Airports’un söz konusu yıllar arasında neden olduğu toplam emisyonun da %65,1’ine eşittir.” Engelsiz Havalimanı Projesi ICF Airports Antalya, engelli yolcular için yaptığı çalışmalarla da dikkat çekiyor. Engelli yolcuların kesintisiz, bağımsız ve erişilebilir olarak seyahat edebilmelerinin sağlanması için gerekli tüm çalışmaları yaptıklarını söyleyen ICF Airports Antalya Genel Müdürü Holger Schaefers “Yaptığımız çalışmalarla Antalya Havalimanı Terminalleri işletmecisi ICF Airports, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından 2011 yılının Kasım ayında ‘Engelsiz Havalimanı’ olarak belgelendirildi” dedi. Holger Schaefers açıklamalarına şöyle devam etti: “ICF Airports Antalya Havalimanı, fiziki olarak yaptığı engelsiz erişim çalışmalarına ek olarak Türkiye’de ilk işitme engelli yolcularımız için “Induksiyon Döngü Sitemi” gibi özel tasarlanmış kolaylıklar ile, özellikle görme engeli olan yolcularımız için de son teknolojik sistemle geliştirilmiş olan “ICF Smart Steps” uygulaması ile terminal binası içinde bağımsız olarak her istedikleri noktaya erişebileceklerdir. Bu uygulamalarla dünyada ilk havalimanı olmayı başaran ICF Airports Antalya Havalimanı engelli engelsiz ayırt etmeden tüm yolcularına kaliteli ve üstün hizmet sunmayı hedef edinmekte ve bu hizmet standardına ulaşmak için en son teknolojiyi ve sürekli gelişen dünyayı takip etmektedir.” /183


HABER

Muhammet Murat Cüntay “Tematik otellerin önü açılmalı”

POYD İstanbul Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Muhammet Cüntay, İstanbul otelleri ve son iki yılda yaşanan sıkıntıları değerlendirdi. Muhammet Cüntay: “İstanbul’a farklılık katacak tematik otellerin önü açılmalı ve bu tesisler ile İstanbul’un pastası büyütülmeye çalışılmalı” dedi.


P

OYD İstanbul Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Muhammet Murat Cüntay, “İstanbul otelleri son iki yılda belki de Körfez Krizi’nden sonraki en büyük imtihanını vermeye çalışıyor ve sınıfı ikmale kalmadan geçmek belki de büyük başarı sayılacak” dedi. 33 tane bombalı eylemin 461 can kaybının yaşandığı 2 yıllık periyod içerisinde İstanbul otellerinin çok sert inişler yaşadığını belirten Cüntay, “Dolulukların %30-40 aralıklarında düşüş yaşadığı, satış fiyatlarının ise neredeyse yarı yarıya düştüğü bir dönemdi. Yani genel tabloya bakılacak olursa tesisler ortalama % 60 kayıp yaşadılar. Her zaman olduğu gibi gelir kaybı yaşanan sektörün ilk denize bıraktığı maliyet kalemi ise çalışanlarımız oldular. Birer birer işten çıkartmalar yaşandı ve İstatistik Kurumu verilerine göre bölgelere göre fark arz etse de yarı yarıya istihdam kaybı yaşandığını biliyoruz” şeklinde konuştu. Krizin öğrettikleri “Ülkemizde turizm yatırımlarının ayakta kalmasının daha çok Türk turizmcisinin kriz yönetimini çok iyi yapar hale gelmesiyle sağlandığını düşünüyorum” diye konuşan Cüntay, “Yıllardır savunduğumuz bir tez vardı pazarlama noktasında... Tüm yumurtaları aynı sepete koymamak; bu krizde de bu düsturda pazarlama yapanların daha az kayıp yaşadığını gözlemledik. Güvenlik güdüsü çok ön planda olmayan pazarlara ağırlık verilerek o kanallardaki satış hacmi yükseltilmeye çalışıldı. Maliyetlerde yaşanan kayıplar kriz döneminde daha çok çalışılarak giderildi, bu noktada krizin yine öğrettikleri oldu da diyebiliriz” dedi. Tematik oteller Muhammet Murat Cüntay, İstanbul’daki otel yatırımlarına da değindi: “İstanbul bana kalırsa arz-talep dengesine bakıldığında genel anlamda ve birçok bölgede doyuma ulaşmış durumda, belgeli 108000 odaya yaklaşık 30000 yatak daha ekleniyor, bu yatak sayısı önümüzdeki ilk 5 yıl için kesinlikle yeterli olacaktır. İstanbul için acilen turizm arz talep cetvelinin çıkarılması ve yeni yatırımların önünün alınması gerekmektedir. Bu yaklaşıma istinai bir durum eklemek lazım tabi. Şehre farklılık katacak tematik otellerin önü açılmalı ve bu tesisler ile İstanbul’un pastası büyütülmeye çalışılmalıdır. İstanbul’un çevresinde eko-turizm tesisleri, şehir içinde spor temalı tesisler, sağlık odaklı tesisler yapılabilir.” “10 sene hissedilecek” İstanbul’un turizm ve turist profilinde de değişiklik yaşadığını belirten Cüntey, açıklamalarına şöyle devam etti: “Turizm ve turist profili çeşitli nedenlerle eksen değişimi yaşamaktadır. Turist profillerinin en önemli kriteri olan milliyet analizine bakılacak olursa bunu net bir şekilde görebiliyoruz. Bu profil değişiklikleri bazen dönemsel bazen ise daha uzun süreli yaşanabiliyor. Kanımca bu kayma İstanbul için en azından önümüzdeki 10 sene hissedilecektir. Bu süreç içerisinde ise inşallah Avrupalı ve Amerikalı turist sayımızı kademe kademe arttırarak eski haline yaklaştırmak mümkün olur.

Oteller bu profil değişikliğine bağlı olarak personel alım süreçlerindeki seçimlerini değiştirdiler, artık aranan birinci yada ikinci yabancı dil Arapça halini aldı, uzun süredir İngilizce haricinde diğer bir Avrupa dilini konuşan personel arayan tesis ile karşılaşmadığımı söyleyebilirim. Tesislerin verdiği hizmetlerde de kısmi olarak bazı adaptasyonel değişimler ve eklemeler olduğunu da eklemek gerekir. Yeni kurgulanan tesislerin spa alanlarında bay bayan ayrı alanlar kurgulandığına da tanık olmaktayız. Bu biçimde tesisler vardı ama sayı olarak artmaktalar. Bazı oteller renovasyon dönemlerinde oda birleşimi yaparak geniş odalar yarattı, yeni kurgulanan yapılar ise daha geniş odalar ile planlanmalı.” “Orkestranın şefliğine talip olduk” Muhammet Cüntay, POYD İstanbul’un, İstanbul’daki en önemli misyonu ve amacını da açıkladı. Cüntay, “POYD İstanbul, sektörel konular ile alakalı bürokratik kurum, kuruluşlara, kamu idarecilerine, basın yayın organlarına arzu ettikleri bilgi akışını sağlamak, gereken yorumları yaparak yardımcı olmak için çaba sarf ediyor.

Çok sesli bir sektörümüz var, biz POYD olarak bu orkestranın şefliğine talip olduk ve elimizden gelen çabayı göstermekte, yöneticilerimizi ve sektör çalışanlarının dili olmaya gayret ediyoruz. Diğer önemli misyonumuz ise Turizm Eğitiminin kalitesini yükseltme noktasında paydaşlarımıza destek olmak. Ayrıca akademisyenler ile turizm profesyonellerini tabiri caizse aynı masada toplamak. “Dinamizmi ayakta tutacağımıza inanıyoruz” POYD İstanbul yönetici ekibi zaten göreve bazı hazır projeler ile gelmişti, önceki dönemlerde sıranın bize geldiği sırada göreve layık olmak için çalıştık ve ürettik, bugün ise sırası ile bunları hayata geçirmekteyiz. Profesyonel hayatın bize bıraktığı maksimum zamanı ve emeği sorumluluğunu hissettiğimiz otelcilik ve İstanbul için harcamaktayız. Bundan sonrasında da bu eforu sarf edeceğimizden kimsenin kaygısı olmasın, gereken sinerji için kurulumuza sürekli taze kan enjekte ederek bu dinamizmi ayakta tutacağımıza inanıyoruz. Bu değişimler yanımızda ve arkamızda olan sektör yöneticilerinin de bu oluşumun içinde yönetim kadrosunda yer bulması noktasında haklarıdır diye düşünüyorum.”


HABER

Bu ofis Avrupa’da değil

Türkiye’de

186 /

Türkiye’de sektörünün lider firmalarından Türkticaret.net, yaptığı çalışmaların yanında Bursa’daki ofisi ile de dikkat çekiyor. Klasik ofislerin dışında farklı bir tasarıma sahip olan ve çalışanların rahatlığına hitap eden bu ofis, ziyaretçilerini de bir o kadar şaşırtıyor.


2

000 yılında kurulan ve Türkiye’nin ilk ve en büyük B2B elektronik pazaryeri olan Türkticaret.net, bunun yanında katma değerli internet servisleri de sunarak alanında Türkiye’nin lider firması durumunda.

Üst kata çıktığınızda ise Bursa geleneksel evleri, meydan, bakkal, kütüphane, kafe, anfi. Burası tamamen çalışanların kendisini evinde hissettiği zamanın ötesinde bir home ofiskent simgesi” dedi.

Sektöründe öncü Türkticaret.net, 2007 yılından bu yana dijital reklamcılık alanında da önemli çalışmalara imza atarak Adhood.com markasıyla dijital reklamcılığın Türkiye’deki öncülerinden biri haline geldi. Firma, Theadx.com markası altında en güncel reklam teknolojisi ile geliştirilen bir reklam platformu oluşturmuş ve reklam verenlerin self-servis olarak kullanımına sundu. Sosyal video network ve interaktif canlı yayın platformu olan Web.tv, firmanın 2012 yılından beri yayında olan bir diğer markasıdır.

Mutlu, yaşanır, hızlı ve üretken Tasarımı yaparken Türkticaret.net’in içinde bulunduğu sektörü de dikkate aldıklarını söyleyen Mimar Nurgül Güllüpınar Mercan, “Tasarım felsefemizi oluşturan temel unsur zaten sektörün kendisi olmuştur. Teknoloji ve bilişim sektörü, çağımızın değişimini ve gelişimini etkileyen hatta oluşturan bir durumdur. Yeniçağ tüm dünya için teknoloji ve bilişim devrimidir. Dolayısıyla tüm yaşantımızı ve çalışma şeklimizi belirleyen, değiştiren bir unsur olmuştur. Artık yeni dünya zaman, hız ve verim üzerine kurulmuştur. Buna ulaşabilmek için de kalıpların dışına çıkmak, mesai saatleri içinde masa başında çalışıp üretmeye çalışmak değil, evimizin rahatlığında bir dizüstü ile her yerde mutlu hızlı ve verimli çalışma imkanları sağlamak gerekmektedir. Bu nedenle teknoloji ve bilişimin ana felsefesi bizim konseptimiz olmuş, sıkıcı kalıplaşmış mekanlar ve zamanlar değil, mutlu, yaşanır, hızlı ve üretken çalışma alanları yaratmak hedeflenmiştir” şeklinde konuştu.

Klasik ofislerin çok dışında Turkcell, Halkbank ve Ülker gibi dev firmalara alanında çözümler sunan Türkticaret.net, sektörde yaptığı çalışmaların yanında Bursa’daki ofisi ile de dikkat çekiyor. Her köşesi ile şaşırtıcı bir tasarıma sahip olan ofis, klasik ofislerin çok çok dışında... Bütüncül bir tasarımdan ziyade her köşesinde farklı bir tasarımın bulunduğu bu ofis, 1000 metrekarelik bahçesi, spor, dinlenme ve masaj odaları ile tamamen çalışanlar için dizayn edilmiş. Her bölümün kendine has bir tasarıma sahip olması; çalışanların rahatlığına aynı zamanda ziyaretçilerin de şaşırmasına yol açıyor. Mutlu=Verimli çalışma ortamı Birçok şaşırtıcı detaya sahip bu yaşam alanında Mimar Nurgül Güllüpınar Mercan’ın imzası bulunuyor. Mimar Nurgül Güllüpınar Mercan, tasarımdan önce Türkticaret.net yönetiminin mutlu ama verimli bir çalışma ortamı istediğini söyledi. Mercan: “Türkticaret.net ve Web.tv, bilişim ve teknoloji sektörünün en önde gelenlerinden biri olarak bize kendini çok güzel ifade etti. Teknoloji ve bilişim için önemli olanın zaman, hız ve maksimum verim olduğunu bunun için de dünyada örneklerinin olduğu gibi kalıpların dışında mutlu=verimli çalışma ortamlarının olması gerektiğini aktarmışlardır. Mimari olarak biz de bu yaklaşımı konsept belirleyip bunu da kendi coğrafyamızda kendi kültür ve yerelliğimizde çözümlemeye çalıştık.

Örnekleri artıyor Mimar Mercan, bu tür ofislerin dünyada birçok örneğinin olduğunu da söyledi. Mercan açıklamalarına şöyle devam etti: “Biraz önce de söylediğim gibi yeni dünya bu felsefe üzerine kurulu. Google, Facebook, Skype gibi sektörün öncüleri bize bunun örneklerini çok güzel göstermişlerdir. Biz bu felsefeyi kendi coğrafyamıza kendi kültürümüze uygun olarak yeniden oluşturmaya çalıştık. Bizim ülkemiz de artık çok güzel örnekler var ve hızla oluşmaya devam etmektedir...”

Bursa’nın yeşil ağaçlarının altında beklemeyi simgeledik. İçeriye girdiğiniz anda ise farklı bir dünya, yine ağaç dallarını ve ışığını simgeleyen tavan altında bir sahne ve oturma alanları... Burası yeri gelince dinlenme müzik sahnesi, yeri gelince de konferans çalışma alanı. Hemen çevresinde çok farklı toplantı mekanları, alışılmışın dışında sıkıcı toplantıları keyifli kılan metaforik mekanlar. Bursa’yı simgeleyen teleferik, İpek kozası içinde tırtıl masa, Mudanya’ya gönderme gemi, hapishane, tamirhane, TV, mağara konseptinde çalışma alanları, sadece katları bağlayan olmanın ötesinde yaşayan bir mekan olarak merdiven ve onu çevreleyen kafe bar. Sesten izole çalışması gerekenler için camdan bir fanus. /187


HABER

Skalite Ödülleri sahiplerini buldu

188 /

Skal International İstanbul Kulübü’nün bu sene 20.’si düzenlenen 2017 Skalite Ödülleri “Her Şey’e Rağmen” konseptiyle Wyndham Grand İstanbul Levent Hotel’de yapılan törenle sahiplerini buldu.


T

urizm sektörünün otel, acente, havayolu, kongre merkezi, vb. tüm dallarının profesyonellerini çatısı altında toplayan Skal International İstanbul Kulübü Skalite Ödülleri Wyndham Grand İstanbul Levent Hotel’de yapılan törenle sahiplerini buldu. “Her Şey’e Rağmen” 82 yıllık geçmişiyle dünyanın en köklü sivil toplum örgütlerinden biri olan Skal International’in 90 ülkedeki yapılanması içinde en büyük kulübü olan Skal International İstanbul Kulübü’nün düzenlediği Skalite’nin bu seneki konsepti “Her Şey’e Rağmen” olarak belirlendi. Kriterlere uygun olan kurum ve kişiler kendilerini aday gösterdikleri gibi; Skal üyelerinin de bu kriterlere uygun aday belirlemeleri istendi. İstanbul Skal Kulübü Yönetim Kurulu ve Skal İstanbul Kulübü geçmiş dönem Başkanlarından oluşan jüri tarafından gerçekleşen ön elemeden sonra, finale kalan adayların oylaması Skal üyeleri tarafından Skalite 2017 gecesinde canlı olarak yapıldı. Görkemli gece Nebil Birgi’nin sunuculuğunu, Murat Ali Aydın’ın sanat yönetmenliğini, KM Events Kurucu Başkanı Meltem Tepeler’in organizasyonunu yaptığı geceye işitme engelliler dans ve ritm atölyesi projeleri gerçekleştiren So Türkiye, Özel Olimpiyatlar organizasyonu ayrıca Samsun’da yapılan 23. İşitme Engelliler Olimpiyat Oyunları açılışında da sahne alan Deaf Dance Academy küçük bir bale ve ritim gösterisi ile yer aldı. Geceye Deaf Dance Academy’nin Kurucusu ve Sanat Yönetmeni Salim Sinar da katıldı. IDA Consulting Bu yılki 2017 Skalite Ödüllerinin Platin Sponsoru MNG Airlines, Altın Sponsorları ise Çelebi Hava Servisi A.Ş. ve Diversey olurken, Hizmet Sponsorları ise Bersay İletişim Grubu, Wyndham Grand İstanbul Levent, KM Events, Murat Ali Aydın, SparklebyMarche, İltek İletişim Tanıtım Hizmetleri A.Ş., Staras Teknik ve Görüntü Sistemi, Es Müzik, Çizgi Medya, IDA Consulting ve Pamukkale Şarapları olarak yer aldı. Turkey Home Skalite 2017 Skal İstanbul Kulübü Özel Ödülü Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürlüğü Turkey Home Projesine verildi. Ödül Turkey Home Proje Koordinatörü Nuraydın Arıkan takdim edildi. Elite World Hotels Skalite 2017 Jüri Özel Ödülü içinde bulunulan zorlu dönemde her şeye rağmen ülkemize güvenmeyi hiç bırakmayan, bu dönemde İstanbul’daki otellerine bir yenisini ekleyen, Küçükyalı ve Sapanca’da iki yatırıma daha imza atan ve ‘Her Şey’e Rağmen’ Türkiye’nin Dünya’nın en önemli ülkelerinden bir olduğuna, Türk markalarının yurtdışında da yaygınlaşması gerektiğine inanan Elite World Hotels’e verildi. Ödülü Elite World Hotels Genel Müdürü Ünsal Işık aldı.

Stone Group Diversey Özel Ödülü, bu yıl Antalya’ya 7. otelini açma girişimciliğini gösteren, her şeye rağmen, çevreyi koruma adına sürdürülebilirlik kavramını destekleyen grup Stone Group’a verildi. Ödülü Stone Group Royal Seginus Yönetim Kurulu Üyesi Gizem Taş aldı. Uluslararası Skal Dernekleri Federasyonu Özel Ödülü ise Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muharrem Tuna’ya verildi. “Kahramanca büyük işlere imza attılar” Bu yıl 20.’si düzenlenen 2017 Skalite Ödül töreniyle ilgili olarak konuşan Bahar Birinci, “Öncelikle bu seneki konseptimizle ilgili bir kez daha bilgi vermek istiyorum. Bu yıl ‘Her Şey’e Rağmen’ dedik. Son iki seneden fazladır Türkiye’de turizm çok yara aldı. Ancak ‘Her Şey’e Rağmen’ bazı kişi ve kurumlar yatırımları ve faaliyetleri ile hiç yılmadan kahramanca büyük işlere imza attılar. Biz de bu sene Skalite Ödülleri için onlara seslendik ve adaylarımızı onların içinden belirledik” diye konuştu. ÖZEL ÖDÜLLER Uluslararası Skal Federasyonu Özel Ödülü: Prof. Dr. Muharrem Tuna İstanbul Skal Kulübü Özel Ödülü: Tanıtma Genel Müdürlüğü Turkey Home Projesi Skalite 2017 Jüri Özel Ödülü: Elite World Hotels SKALİTE 2017 KATEGORİ ÖDÜLLER Uluslararası Otel Yatırımcılığı ve İşletmeciliği: Hilton Worlwide Şehir Oteli: Wyndam Grand İstanbul Levent Kongre ve MICE Organizasyonu: TEAMCON Seyahat Acentası: Setur Servis Turistik A.Ş Turizme Yenilik Katanlar: Erkansas City- Chaleten Otel Türkiye’yi Tanıtıcı Etkinlikler: Inflow Summit Turizme Katkıda Bulunan Sanatsal Faaliyetler: Tasarım Tom Tom Sokakta Turizmi Teşvik Eden Yayınlar: Ayrıcalıklı Rotalar BÖLGE ÖDÜLLERİ Ankara Skal Kulübü: Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi İzmir Skal Kulübü: Rehber Ayça Keskin Bursa Skal Kulübü: Almira Hotel Thermal Spa & Convention Antalya Skal Kulübü: Biomühendis Hüseyin Çağlar İnce Marmaris Skal Kulübü: Julıan Hotels Fethiye Skal Kulübü: Onur Ugan Kapadokya Skal Kulübü: Salomon Ultra Trail Cappadocia Alanya Skal Kulübü: Alanya Belediyesi Çukurova Skal Kulübü: Mersin Sanayi ve Ticaret Odası Eskişehir Skal Kulübü: Eskişehir Ticaret Odası Başkanı Metin Güler Konya Skal Kulübü: Araf Hotel Karadeniz Skal Kulübü: Eski Spor Bakanı Çağatay Kılıç Troia Skal Kulübü: Hampton By Hilton Çanakkale Gallipoli /189


SÖYLEŞİ

Volkan Ataman

MICE sektörü 2018 yılına umutlu bakıyor” Turizm Medya Grubu Genel Müdürü Volkan Ataman, ACE of M.I.C.E. Exhibition by Turkish Airlines 2018 hakkında Tourism today’in sorularını yanıtladı. MICE sektörünün beklentilerini de açıklayan Ataman, “MICE sektörü 2018 yılına umutlu bakıyor” ACE of M.I.C.E. Exhibition by Turkish Airlines 2018 içeriği hakkında bilgi verir misiniz? Bu yıl katılımcıları neler bekliyor? Türkiye’nin ilk ve tek, dünyanın ise en büyük üçüncü kongre, toplantı ve etkinlik fuarı olan ACE of M.I.C.E. Exhibition by Turkish Airlines’ın beşincisi, 21-23 Şubat 2018 tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi- ICC’de gerçekleşecek. MICE profesyonellerini ve global MICE endüstrisini beşinci kez bir araya getirecek olan ACE of M.I.C.E. Exhibition by Turkish Airlines, her geçen yıl çıtasını daha da yükselterek Türkiye MICE sektörünün büyümesine ve gelişmesine büyük oranda katkı sağlıyor. Geçtiğimiz yıl, 22-24 Şubat 2017 tarihlerinde 39 ülkeden 746 hosted buyer’a, 9791 B2B görüşmeye, 4.975m² stant alanında 220 ulusal ve uluslararası katılımcıya, 19 oturuma, 35 konuşmacıya, 160 sponsora ve 15.000+ ulusal ve uluslararası ziyaretçiye ev sahipliği yapan fuar, “Tüm renklerimizle bir araya geliyoruz” mottosuyla Türkiye’den ve dünyadan sektör profesyonellerine yeniden ev sahipliği yapacak. ACE of M.I.C.E. Exhibition by Turkish Airlines, Türkiye’nin en kapsamlı B2B etkinliği olarak, her yıl dünyanın dört bir yanından gelen MICE sektörünün lider firmalarını; kurumsal şirketler, dernekler ve MICE profesyonellerinden oluşan yerli ve yabancı satın alıcılar ile buluşturuyor. 3 gün boyunca devam edecek olan profesyonel hosted buyer programının yanı sıra, fuar kapsamında ulusal ve uluslararası MICE sektörünün bir araya geleceği bir “Business Network Gecesi” düzenleyeceğiz. 350 kurumsal şirket, 40 ülkeden 200 yabancı hosted buyer, 220 katılımcı firma temsilcisi, celebrity ve basın mensupları dahil 1.000 kişilik özel davetliyi, daha güçlü iş birlikleri sağlamak amacıyla 21 Şubat 2018 tarihinde, fuarın ilk gününde, fuar alanında bulunan asma katta düzenlenecek gecede bir araya getireceğiz. 190 /

Fuarın ikinci günü olan 22 Şubat 2018 tarihindeyse, boğazın muhteşem manzarasında 40 ülkeden 1.200 MICE profesyonelini beşinci kez bir araya getirecek ve artık bir marka haline gelmiş olan “AMEzing Parti”de, video mapping şov, müzik grupları, DJ ve sürprizlerle dolu dans performansları eşliğinde unutulmaz bir gece yaşayacaklar. Bu yıl, ACE of M.I.C.E. Exhibition by Turkish Airlines 2018 yeniliklerinin arasında, etkinlik teknolojilerini içeren ve hem Türkiye hem de dünyadan en son trendleri içinde

barındıracak olan bir “TECH ZONE” da bulunuyor. Yerli firmalar dışında ABD, İngiltere, Belçika gibi teknolojinin beşiği olan ülkelerdeki markalar, Tech Zone’da yer alacak. Bu fuarın artık vazgeçilmez bir parçası olan Speakers’ Corner’da ise Dünya MICE endüstrisi başkanları, sanal gerçeklik/ arttırılmış gerçeklik, giyilebilir teknoloji, datanın anlamlı kullanılabilmesi, etkinlik yazılımları, nöro-pazarlama, esnek ekran teknolojileri gibi 2018 yılının etkinlik teknoloji trendleri ve yepyeni teknolojik gelişmelerle ilgili birçok oturum gerçekleşecek.


ACE of M.I.C.E. Exhibition by Turkish Airlines’ın sektöre ne gibi katkıları bulunuyor? ACE of M.I.C.E. Exhibition by Turkish Airlines, dünyanın en büyük üçüncü MICE fuarı olarak, öncelikle Türkiye MICE sektörünü dünyaya tanıtıyor ve sektör hakkındaki farkındalığı arttırıyor. Türkiye MICE sektörünün güçlü paydaşlarını global MICE pazarına tanıtırken, bir yandan da hosted buyer programıyla yeni etkinliklerin Türkiye’ye kazandırılmasını ve sektörün sürdürülebilir olmasını sağlıyor. Yukarıda da belirttiğim “Tüm renklerimizle bir araya geliyoruz” mottomuza uygun olarak Türkiye MICE sektörünün tüm profesyonellerini ve oyuncularını bir araya getirerek, paneller ve seminerlerle sektör sorunlarını tartışabilmeyi, bu konulara çözüm yollarının bulunmasını ve mesleki gelişim sağlanmasını ve sektörün motive olmasını sağlıyoruz. ACE of M.I.C.E. Exhibition by Turkish Airlines, Türkiye ve dünya MICE endüstrisini bir araya getirmek ve sektörün büyümesine katkı sağlamak amacıyla her yıl büyük bir emek ve özenle gerçekleşiyor. ACE of M.I.C.E. Awards 2018’nin bu yıl düzenlenecek ödül töreni için ne gibi hazırlıklar yapıldı? Katılımcıları bekleyen sürprizler neler? Ödüllere yeni kategoriler eklendi mi? 3 Nisan 2017 tarihinde Zorlu PSM’de beşincisi gerçekleşen ve kongre, toplantı ve etkinlik sektörünün buluşmasına ev sahipliği yapan ACE of M.I.C.E. Awards, Nisan 2018 ‘de Turizm Medya Grubu organizasyonunda altıncı kez MICE’ın aslarını belirleyecek. ACE of M.I.C.E. Awards Kongre, Toplantı ve Etkinlik Ödülleri; Etkinlikler, Etkinlik/ Toplantı Yönetim Firmaları, Servis Sağlayıcılar ve Proje Uygulamaları ve Toplantı Otelleri olmak üzere 4 ana başlık, 26 ayrı dalda değerlendirilecek. Başvurularsa, 2 Ekim 2017 ve 20 Kasım 2017 tarihleri arasında miceodulleri.com web sitesi üzerinden gerçekleştirilebilecek. ACE of M.I.C.E. Awards Kongre, Toplantı ve Etkinlik Ödülleri’ne sadece belirlenen kriterlere uygun olan başvurular kabul edilecek. MICE sektör profesyonellerinin, sanat ve iş dünyasından tanınmış isimlerin davetli olarak katılacağı törende, MICE endüstrisi ödüllerini önemli isimler takdim edecek. MICE endüstrisi turizm gelirinin %30’unu kaplıyorken ve 6 milyar dolarlık bir sektöre büyük katkı sağlarken, 5 yıldır başarıyla devam eden bu organizasyonda 148 ödül verildi, 10.549 MICE profesyoneli geceye katıldı, 376 jüri heyeti ile başarıyla çalışıldı, 930 firma başvuru yaptı ve 320 sponsor firma destek sağladı. ACE of M.I.C.E. Awards 2018’in jüri üyeleri ve etkinlik firmaları aday adaylarının katılım gösterdiği ACE of M.I.C.E. Awards Beyin Fırtınası Toplantısından ve sektörden alınan geri bildirimler değerlendirilerek, bu yıl ödüllere yeni kategoriler eklendi. Yeni eklenen kategoriler şu şekilde sıralanıyor: En İyi Uyarlama Etkinlik, En İyi Konser, En İyi Roadshow, En İyi Toplantı Hizmeti Sunan Şehir Oteli, En İyi Toplantı Hizmeti Sunan Sahil Oteli, En İyi Konferans Oteli, En İyi Etkinlik Teknoloji Uygulaması.

Bu yıl ilk kez açılan ve çok önemsediğimiz başka bir kategorimiz daha var; “En İyi Sosyal Sorumluluk Projesi”. Bu kategoriye, hem kurumlar hem de ajanslar başvuru yapabilecek. Zaman gözetmeksizin halen aktif olması koşuluyla, sosyal sorumluluk alanında yarışan projelerin başvuru ücretleri ise, diğer kategorilerden ayrılarak %50 indirimli olacak. 5 yıldır başarıyla yürütülen ACE of M.I.C.E. Awards, jüri-finalist toplantısı ve görkemli ödül töreniyle, sektör paydaşları arasında önemli bir network sağlıyor. Sektör paydaşlarının şıklık yarışına girdiği ve Oscar tadında bir organizasyon olan ACE of M.I.C.E. Awards, global MICE endüstrisinin en büyük ödül töreni. Dünyadaki diğer ülkelerle kıyaslandığınızda Türkiye MICE sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz? Sektörün daha da canlanması için neler yapılabilir? Ülkemiz ve özellikle turizm ve MICE sektörleri çok zor bir süreçten geçti. Bu süreç sonrasında, yavaş yavaş yaraları sardık ve artık ayağa kalkmaya hazırız diyebilirim. Geçirdiğimiz dönemin etkileri hala hissediliyor olsa da, sektörün geneli önümüzdeki döneme ve özellikle 2018 yılına umutlu bakıyor. Eğer 2018 yılı tahmin ettiğimiz gibi olumlu geçerse, sektörümüzü toparlayıp geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi sağlam adımlarla global MICE sektöründeki yerimizi daha da ileriye taşıyabiliriz. 2017 yılında gerçekleştirdiğimiz ACE of M.I.C.E. Exhibition by Turkish Airlines’da ağırladığımız yabancı katılımcılar ve konuşmacılar bizlere Türkiye MICE sektörüne olumlu baktıklarını ve ülkemizin potansiyeline gönülden inandıklarını söylediler. Bu noktada, sektör olarak bir arada hareket etmemizin ve bizleri geliştirecek doğru adımları atmamızın çok önemli olduğunu düşünüyorum. “Ben” algısından sıyrılıp, “biz” demeye başladığımız zaman Türkiye turizm ve MICE sektörünün önünde kimsenin duramayacağına inanıyorum.

Dünyada eşi benzeri olmayan micemap.com, global MICE endüstrisine yeni bir bakış açısı ve büyük bir yenilik sunacak. micemap.com’un lansmanını, büyük bir organizasyonla 5. ACE of M.I.C.E. Exhibition by Turkish Airlines kapsamında gerçekleştireceğiz. Ek olarak, Türkiye MICE endüstrisini ilgilendiren ve bizleri çok heyecanlandıran yepyeni bir oluşumdan bahsetmek istiyorum. Türkiye Etkinlik, Toplantı ve Kongre Sektörü Yöneticileri Derneği, kısaca TETKİD, kurumsal şirketlerin etkinlik yöneticileri ile etkinlik, kongre ve incentive alanında faaliyet gösteren ajansları bir araya getirmek ve bu doğrultuda Türkiye MICE sektörünün standartlarını ve hizmet satın alma kriterlerini belirlemek amacıyla kuruldu. Dernek, Türkiye MICE sektörünün genel yapısını dünya standartlarına çıkarma hedefini taşıyor ve uzun vadede Türkiye MICE sektörünün tüm paydaşlarını bir araya getirerek tam kapsamlı bir birlik olmayı hedefliyor. TETKİD’in yarattığı olumlu etkileri, çok yakında Türkiye MICE endüstrisi üzerinde görmeye başlayacaksınız. Dernek hakkındaki gelişmeleri, www.tetkid.com adresinden takip edebilirsiniz.

Yeni projelerinizden bahseder misiniz? 11 senedir düzenli olarak MICE profesyonellerinin ve kurumsal firmaların iş ve yaşam dergisi olan M.I.C.E. Dergi’yi yayımlıyoruz. Bu yıl, sektörün nabzını tutan güncel konuları kapsamlı bir bakış açısıyla ele alan M.I.C.E. Dergi’nin içeriğini ve tasarımını MICE endüstrisindeki en yeni gelişmeler doğrultusunda yeniledik. Ayrıca, dünya ve Türkiye MICE sektöründeki tüm gelişmelerden anında haberdar olabilmeniz için kurulan eventturkiye.com’un da içeriklerini ve tasarımlarını bu yıl yeniledik. İçerisinde, sektörel haberler, etkinlikler, dünyadan haberler, röportajlar, araştırmalar, köşe yazıları ve sektöre dair tüm güncel gelişmeleri bulabileceğiniz eventturkiye.com, aynı zamanda MICE Sektörünün açılış sayfası olarak biliniyor. 2018 yılı için yepyeni bir proje üzerinde çalışıyoruz, micemap.com web portalı ve uygulaması, global MICE sektörünü bir araya getirecek. Dünyanın dört bir yanındaki MICE profesyonellerinin bakış açısını genişletecek ve değiştirecek olan dijital platformda, MICE sektörüne dair her şey elinizin altında olacak. Global MICE Endüstrisinin en büyük global ağını yaratıyoruz. /191


PROFESYONELLER

Adnan Soyaslan

Concorde Luxury Resort’te ZAF Grup, Antalya’daki Corcorde De Luxe Resort’ten sonraki ikinci otel yatırımı olan Kıbrıs-Bafra’daki Concorde Luxury Resort Hotel’in genel müdürlüğünü, konaklama sektörünün deneyimli ismi Adnan Soyaslan’a emanet etti. Son olarak yine Kıbrıs’ta görev yapan Soyaslan, deneyimlerini Concorde Luxury Resort için kullanacak.

Hakan Duran World Of Sunrise’da

Deneyimli turizmci Ethem Hakan Duran, bünyesinde Starlight Resort Hotel ve Sunrise Resort Hotel’i bünyesinde bulunduran World Of Sunrise’ın genel müdürü oldu. Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği (POYD) Başkanı da olan Duran, deneyimlerini World Of Sunrise için kullanacak.

Erkan Yıldırım

Rixos Hotels’ten ayrıldı Rixos Hotels’te Kıdemli Başkan Yardımcılığı görevini yürüten ve 17 yıldır görev yaptığı Rixos Hotels’ten ayrılan Erkan Yıldırım, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada: “Yaklaşık 17 senelik Rixos kariyerimi bugün itibariyle karşılıklı anlaşarak nihayetlendirdik. Herkese sonsuz teşekkür eder, en içten selam ve saygılarımı sunarım” dedi.

192 /

Mehmet Mülayim Mutlu Sağsözlü Limak Cyprus’ta

World Of Sunrise’da

Konaklama sektörünün deneyimli ismi Mehmet Mülayim, Limak Hotels’in KKTC’deki yeni yatırımı Limak Cyprus Deluxe Hotel’in Genel Müdürü oldu. Kariyeri boyunca birçok otelde görev yapan Mülayim, deneyimlerini Limak Cyprus için kullanacak.

Mutlu Sağsözlü, bünyesinde Starlight Resort Hotel ve Sunrise Resort Hotel’i bulunduran World Of Sunrise’ın Satış Pazarlama Koordinatörü oldu. Sağsözlü aynı zamanda Sunrise Resort Hotel’in Genel Müdürlüğünü de yapacak.



PROFESYONELLER

Ali Balaban

Amara Dolce Vita’da Konaklama sektörünün deneyimli ismi Ali Balaban, Kilit Hospitality Group markalarından Amara World Hotels’in Kemer’deki oteli Amara Dolce Vita Luxury’nin genel müdürlüğüne getirildi. Kemer bölgesini yakından tanıyan Balaban, tecrübelerini Amara Dolce Vita Luxury’nin başarısı için kullanacak.

Erol Sanat Royal Palace’ta

Sevilen turizmci Erol Sanat, Manavgat-Evrenseki’de bulunan Royal Palace Hotel & SPA’nın Genel Müdür Yardımcısı oldu. Son olarak Paloma Hotels’te görev yapan Erol Sanat, tecrübelerini Royal Palace için kullanacak.

Arda Dayıoğlu Susesi Luxury’de

Arda Dayıoğlu, Susesi Luxury Resort Hotel’in Satış Pazarlama Direktörü oldu. Dayıoğlu sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada: “Susesi Luxury Resort Hotel bünyesinde Satış & Pazarlama Direktörü olarak göreve başlamış bulunmaktayım. Bugüne kadar göstermiş olduğunuz ilgi, destek ve işbirliğinin, artarak devam etmesi dileği ile teşekkür ederim” dedi

194 /

Armağan Aydeğer Levent Akkiraz ÇATOD’un başkanı oldu

yeniden Rixos Hotels’te

Çanakkale Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Derneği’nin (ÇATOD) Başkanı Armağan Aydeğer oldu. ÇATOD yönetimi şu isimlerden oluştu: Armağan Aydeğer (Anzac Hotel), Yaşar Ersoy (Kolin Hotel), Salih Zeki Yüksel (Büyük Truva Otel), Mert İnce (Sarıçay Otel), Ramazan Candan (Hotel Des Etrangers), Şenol Dağınık (Kale Palas Hotel), Mustafa Surhan Tokoğlu (Assos Barbarossa).

Titanic Deluxe Golf Belek’in genel müdürlüğünü yapan ve geçtiğimiz günlerde görevinden ayrılan Levent Akkiraz, Rixos Hotels ile anlaştı. Titanic Hotels grubu öncesinde de Rixos Hotels bünyesinde farklı otellerde üst düzey yöneticilik yapan Akkiraz, Rixos Premium Belek’in Genel Müdürü oldu.



PROFESYONELLER

Mehmet Yalçınkaya “En İyi Şef” seçildi

Anadolu Yakası’nın en prestijli oteli Wyndham Grand İstanbul Kalamış Marina’nın Executive Şefi Mehmet Yalçınkaya ödüllerine bir yenisini daha ekledi. Türkiye Lezzet Ödülleri yarışmasında ‘En İyi Şef’ ödülünün sahibi Mehmet Yalçınkaya oldu.

Tuncay İnce

Rubi Platinum’a yeni direktör Daha önce Lykia World Fethiye, Hillside Beach Club, Calista Luxury, Sun Zeynep, Voyage Belek gibi gözde tesislerde görev yapan Tuncay İnce, 2017 yılında Rubi Platinum Ön Büro Müdürü olmuştu. Başarılı çalışmalarına Rubi Platinum’da devam eden İnce, Rubi Platinum’un Satış Pazarlama Direktörlüğü’ne getirildi.

Murat Uçar TUI Magic Life’ta

Dünya seyahat devi TUI’nin Türkiye’deki iki Magic Life oteline yeni genel müdür atandı. Atamaya göre Murat Uçar, TUI Magic Life Jacaranda ve TUI Magic Life Masmavi’nin Genel Müdürü oldu.

Seha Özirik Büyükkalfa

Maxx Royal&Voyage Hotels’te Konaklama sektörünün deneyimli isme Seha Özirik Büyükkalfa, kariyerine Maxx Royal Resorts & Voyage Hotels’te devam edecek. Deneyimli turizmci, bünyesinde 7 otel bulunan Maxx Royal Resorts & Voyage Hotels’in Pazarlama Müdürü oldu.

196 /

Ülkay Atmaca

Innvista Hotels Belek’te 2017 turizm sezonunu Bodrum’da geçiren konaklama sektörünün deneyimli ismi Ülkay Atmaca, Antalya’ya geri döndü. Ülkay Atmaca, Antalya’nın gözde turizm merkezi Belek’te yer alan Innvista Hotels Belek’in Genel Müdürlüğünü yürütecek. Antalya turizmini yakından tanıyan Atmaca, deneyimlerini Innvista Hotels Belek için kullanacak.



PROFESYONELLER

Erdem Başarır Vogue Bodrum’da

Bodrum’un dikkat çeken otellerinden Vogue Hotel Bodrum’un Satış ve Pazarlama Direktörlüğüne yeni bir isim atandı. Bodrum’un sevilen oteli Vogue Hotel Bodrum, Satış ve Pazarlama Direktörlüğüne Erdem Başarır’ı getirdi.

Guenther Gebhard “En İyi Alman Otelci” seçildi

Mandarin Oriental Bodrum Genel Müdürü Guenther Gebhard, Almanya’nın önde gelen otel rehberi Schlummeratlas tarafından belirlenen “En İyi Otel Yöneticisi Ödülleri”de, yurtdışında çalışan en iyi 10 Alman otelci arasında yer aldı. Gebhard, son iki yıldır Mandarin Oriental, Bodrum’da başarılı çalışmalara imza atıyordu.

Göktan Bal

Ramada İstanbul Asia’da Göktan Bal, İstanbul Altunizade’de hizmet veren Ramada İstanbul Asia Hotel Genel Müdürü olarak göreve getirildi. Bal, yeni görevi ile ilgili Uran Holding bünyesinde Ramada İstanbul Asia Hotel’in Genel Müdürü olarak aileye katılmış olmaktan memnuniyet duyduğunu dile getirdi.

İhsan Güzel

İsmail Tirali

Deneyimli turizmci İhsan Güzel, dünya seyahat devi TUI’de. Rusya ve CIS ülkeleri Konsept ve Markalaşma Müdürü olarak göreve başlayan İhsan Güzel, deneyimlerini TUI için kullanacak.

KKTC otelleri Antalya’dan yönetici transfer etmeye devam ediyor. Son olarak KKTC’ye giden isimlerden biri de İsmail Tirali oldu. Antalya konaklama sektörünün başarılı isimlerinden İsmail Tirali, KKTC-Girne’de bulunan Elexus Hotel’in genel müdürü oldu.

TUI Group’ta

198 /

Elexus Hotel’de



HABER

Global markaların tercihi

Paximum

Acente ve tur operatörü yazılımlarında dünya liderleri arasında yer alan ve alanında Türkiye’yi başarıyla temsil eden SAN Tourism Software Group (SAN TSG), global markalar tarafından da tercih edilen ürünü Paximum ile turizm sektörüne katma değer sağlamaya devam ediyor.

A

cente ve tur operatörü yazılımları ile dikkat çeken SAN Tourism Software Group (SAN TSG), Paximum markası ile turizme katma değer sağlamaya devam ediyor. Turizm sektörüne hızlı çözüm önerileri sunan ve bunda da büyük bir başarı yakalayan SAN TSG, alanında dünya devleri ile yarışıyor. Çözümleri bir adım ileriye taşıyor Paximum ile kendilerine önemli bir hedef belirlediklerini söyleyen SAN TSG Genel Müdürü Erol Türk, “SAN Tourism Software Group olarak, Paximum ile başlattığımız global seyahat ürünleri entegrasyonlarına GDS’lerin bulunduğu uçak XML bağlantılarını da ekleyerek dinamik paketleme ile çözümlerimizi bir adım daha öteye taşıyoruz” dedi. Hızla büyümeye devam ediyor “San TSG çözümlerinin 70 ülkede aktif olarak çalıştığını ifade eden Türk, “Daha dinamik yazılımlar ile daha fazla alıcı-satıcı buluşturması yapılabilen, aynı zamanda Back Office olarak yönetilebilen sistemlerin ihtiyacına yönelik hızla ürettiğimiz çözümler, seyahat teknolojilerinde yeni bir anlayış getirdi. Kurucusu olduğumuz Paximum ile başladığımız B2B entegrasyonlar hızla büyümeye devam ediyor. Paximum, şu anda 100’den fazla incoming acentenin otel kontratlarını teknolojinin en yaygın kullanıldığı pazarlara ulaştırmakta ve önemli anlaşmalara da imza atarak lokal otel datası konusunda global markalar tarafından tercih edilmeye başlandı. Yakın zamanda gerçekleştirdiğimiz Dünya devi Amadeus-Contentinn çift taraflı satış anlaşması ile hızına hız kattı. Maliyetsiz ve daha hızlı LotsofHotels, Sunhotels, RoomsXml, Dnata-Travel Republic, W2M, Special Tours, Smyrooms, ve daha onlarca B2B tedarikçisi ile yine çift yönlü çalışma modeline başladığımız Paximum ile lokal acenteleri daha fazla global dağıtım kanalına maliyetsiz ve çok hızlı taşıyoruz. Ayrıca Atlas Holidays ile başlayan havayollarının kendi uçakları ile tatil oluşturma projelerine birkaç global havayolu ile de devam ediyoruz” şeklinde konuştu.

200 /


Paximum satışı B2B fiyatlardan gerçekleştirir ve otelci rezervasyonunu X incoming acentesinden alır. Böylece Paximum X incoming acentesi ile, acente ise otel ile faturalaşır. Aslında yıllardır süregelen klasik acente-Tur Operatörü ürün alım ve satış döngüsünden farklı bir durum olmamakla birlikte artık acente tek bir entegrasyon ile global bedbank’lere hem ürün verip hem rekabet etme şansına sahip olabiliyor. Aşağıda özellikle çalışma alanımız ile ilgili bazı önemli bilgileri vurgulamak istiyorum; Paximum’un şu anda kadar ürün tedarik ettiği ülkeler: Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır, Türkiye, Malta, Kıbrıs, Bulgaristan, Tunus, Thailand, Meksika, Maldivler, Yunanistan, Sri Lanka, Hindistan, Malezya. Paximum Satış Kanalları: B2B platformlar (Tur Operatörleri, Wholesaler-B2B Kanallar, Satış acenteleri.) Fiyatlama modeli: B2B net fiyatlar + %mark up. Teknoloji: XML/API entegrasyonları, Cache-INFX, OTDS, EDF data altyapısı. 2017 Pax sayısı: 100.000 + Paximum, Almanya’nın yeni nesil teknoloji platformu olan Peakwork’e entegre olmuş ilk Türkiye menşeili B2B tedarikçidir. Paximum ayrıca, aynı alanda faaliyet gösterdiği MetGlobal, IATI, Vanilla-Leonardo, Adonis, Biletbank, Mercan, Bedir gibi B2B dağıtıcıları ile cross-sell çalışması yapar. TourVisio Tur operatörü yazılımımızı kullanan 40 ülkedeki 100+ tur operatörümüzün B2B kanallarına da kendi ürünü gibi entegre etmektedir.

Otelciler daha fazla satış kanalına ulaşıyor Erol Türk, açıklamalarına şöyle devam etti: “Paximum iş modeli tamamen Sejour kullanan incoming acentesinin otel ürününü global kitleye taşıma üzerine kurgulanmıştır. Örnek vermek gerekirse; Dubai’de faaliyet gösteren X incoming acentesi 600 kadar Sejour kullanıcısı acenteden sadece biridir.

Sisteminde yer alan kontratlı otelleri tur operatörlerine hali hazırda web servisler ya da klasik-manuel-extranet ile servis ediyor iken, aynı ürünleri (milliyet bazlı) Paximum kanalına da kendi belirlediği fiyat ve şartlarla açar. Paximum net aldığı fiyatı kendi karlılığını ekleyerek satış kanallarına sunar. Böylece otelci dolaylı olarak daha fazla satış kanalına ulaşmış ve doluluklarını artırmış olur.

Dünya devi olma yolunda ilerliyor Son zamanlarda özellikle Antalya’da faaliyet gösteren bazı lokal tedarikçilerin fiyat standartlarına uymaması gibi nedenlerden dolayı adres Paximum gösterilmiş ve hakkımızda olumsuz bir imaj oluşturulmaya çalışıldığını üzülerek duydum. Net fiyat + mark up eklenen bir platformda fiyat sorunlarının oluşmasını ilk zamanlar hayretle karşıladık fakat nedenleri tespit ettikçe artık bu tip acentelerin sistemdeki aktivitelerine de son verdik, rekabet edici fiyatların zedelenmemesi için gereken tüm hassasiyeti gösteriyoruz. 2017’de toplam satılan destinasyonlarımız içerisinde sadece %20’lik bir payı olan Antalya’da fiyat sorunlarından dolayı olumsuz izlenim edinen otelci dostlarımıza tavsiyem, Paximum’un tedarikçilerden topladığı otelleri servis eden aracı bir kurum olduğunu unutmamalarıdır. Paximum’un hiçbir otel ile direkt kontratı bulunmamakta ve herhangi bir oteli, herhangi bir operatöre açıp kapama yetkisi bulunmamaktadır. Fiyatlar ve oteller sadece incoming acentalarından ve global bedbank’ler den gelmektedir. Ürünleri incoming acentaları tamamen kendileri yönetmektedir. Aynı şekilde tur operatörü de hangi ürünü kimden alıp almayacağına kendi karar verebilmektedir. Bu manada Paximum Sejour kullanan incoming acentalarının yaptığı otel kontratlarını birçok farklı kanala maliyetsiz bir şekilde taşıyarak turizm sektörüne Dünya’da benzeri olmayan bir şekilde katma değer sağlamaya ve Dünya devi olma yolundaki hedefine devam edecektir.” /201


HABER

Kekova Enerji’den

kaliteli çözümler

ESC Elektrik ve İZGİ İnşaat’ın bir araya gelerek kurduğu Kekova Enerji, “Enerjiniz hiç bitmesin” sloganı ve sunduğu kaliteli ürünleriyle sektöre önemli bir sinerji getirdi. Kekova Enerji, sunduğu çeşitli çözümler ile Türkiye’nin dışa bağlılığını azaltmayı hedefliyor.

S

ektörlerinde 50 yılı aşkın tecrübesi ile faaliyet gösteren ESC Elektrik ve İZGİ İnşaat’ın bu sene bir araya gelerek kurdukları Kekova Enerji Sistemleri, özellikle golf arabaları, endüstriyel temizlik makineleri, personel yükseltici platformlar ve yenilenebilir enerji sistemlerinde kullanılan, Amerika’da üretilen CROWN Deepcycle aküleri, Eurobat Belgeli Dynoeurope Jel aküleri ve Güneş enerjili LED aydınlatma armatürlerinin ithalatını gerçekleştirerek, toptan ve perakende satışını gerçekleştiriyor. Doğal ve temiz enerji Günümüzde yaygınlaşan, gelişen ve değişen yenilenebilir enerji sistemlerinin Türkiye’de öncü kuruluşu olma hedefi ve “Enerjiniz Hiç Bitmesin” sloganı ile yola çıkan Kekova Enerji Sistemleri, kalite anlayışının en belirgin özelliklerinden birini “insana saygı” olarak belirledi. Kalitesini, ürünlerinde ve hizmetlerinde ön planda tutan bir anlayışla çalıştıklarını belirten Kekova Enerji Sistemleri Genel Müdürü Halil Şepitçi, “Ülkemiz genelinde sektörde kendi enerji üretimimizi olabildiğince arttırabilmek, çeşitli çözümler ile doğal ve temiz enerjiyi ülkemize daha fazla sunarak, dışa bağlılığımızı azaltmayı hedefliyoruz. Bu amaçla ilkini Ekim ayında gerçekleştirdiğimiz İstanbul Kongre Merkezinde yapılan ISSA CLEAN 2017 fuarında yer aldığımız gibi sektörümüzle alakalı ulusal fuarlara katılarak marka bilinirliğimizi arttırmayı planlıyoruz” diyor. Turizm sektörü ile yakından çalışıyor Kekova Enerji olarak, turizmin başkenti Antalya’da faaliyet göstermeleri nedeniyle turizm sektörüne de hizmet verdiklerini söyleyen Şepitçi: “Ancak sadece Antalya değil Türkiye genelinde konumuzla ilgili her noktaya ulaşmaktayız” dedi. Rakiplerine göre bir adım önde Kekova Enerji’yi rakiplerinden bir adım ileriye taşıyan özellikleri de sıralayan Şepitçi: “Zamanın kıymetli olmadığı hiçbir alan yoktur ki bu alanda da rekabet yaşanmasın. Kekova enerji olarak bulunduğumuz sektörde ürün ve hizmetlerimize olan inancımız ile birlikte, bizi müşterilerimizin tercih etmesine sebep olan en önemli etkenlerden biri, ürünlerimizin zamanında ulaşımını sağlamak olmuştur. Beraberinde müşterilerimize, kalitenin yanında sunduğumuz en uygun fiyatlar ile kendimizi rakiplerimizden daha tercih edilebilir duruma getirmiş bulunmaktayız” diye konuştu.

202 /


HABER

Yapay zeka

otellerdeki yerini aldı

Teknolojik gelişmelere ayak uyduran oteller, son günlerin tartışılan konusu yapay zekaya da evsahipliği yapmaya başladı. Konaklama sektörüne yeni nesil dijital pazarlama çözümleri sunan Webius’un derlediği habere göre “yapay zeka” otellerin yeni ve en iyi arkadaşı olma yolunda ilerliyor.

Y

apay zekanın (AI – Artificial intelligence) insanların yerini alacağı yönündeki korkularla birlikte, insan hayatına getireceği yeniliklerin haberlerini düzenli olarak alıyoruz. Bu haberler insan ve yapay zekanın uyum içinde çalıştığı alanlardan bahsediyor aslında. AI ile ilk tanışmamız telefonlarımızdaki kişisel asistanlardır. Geçtiğimiz birkaç yıl içinde cepte yaşayan sesli yardım görevlileri ile nispeten rahat olmayı başardık ve evlerimizi kontrol etmemize yardımcı olması için AI’yı davet etmeye bile başladık. Şimdi, aynı tür teknoloji AI destekli bir otel kapı görevlisi şeklinde bulunabilir. Cosmopolitan of Las Vegas Hotel AI destekli otel kapıcısı daha akıllı, daha kullanışlı ve konuk deneyimi için gerçek bir destek haline geliyor. Cosmopolitan of Las Vegas Hotel Ocak ayı başında mizah duygusuyla donatılmış Rose isimli chatbotu tanıttı. Rose’un diğer sohbet botlarından farkı kişiliğidir. Otel yetkilileri kendine özgü davranışı ve mizahı olan bu chatbot ile ilgili şu uyarıyı yapıyor; “Bu kendi özgün kişiliği olan, ne söyleyeceği öngörülemeyen bir yapay zeka olduğundan fikirleri ve söyleyecekleri hakkında sorumluluk almıyoruz” dedi. Örneğin bir konuşmasını paylaşan birisi şunları söylüyor “Rose kendi varlığına inandığını söylüyor, hatta sen bana insan olduğunu kanıtlayabilir misin?” diye kafa tutmuştu. Tavsiyelerde bulunuyor İstediğiniz her şeyi, istediğiniz zaman yazabileceğiniz Rose’a ait bir telefon numarası var. Çoğu durumda Rose, soruları kendisi cevaplayabilir ancak cevap veremediği herhangi bir şey için otel personeli bu boşlukları doldurabilir. Rose tatiliniz boyunca sizlere yapılacak şeyler hakkında da tavsiyelerde bulunur. Misafirler için bunun anlamı, istediği her şeye sahip olabilmeleri, istedikleri zaman istedikleri hizmeti hemen alabilmelerini sağlamaktadır. Şunu da belirtmekte yarar var. Rose çalışmalarını sürdürürken arka planda, The Cosmopolitan’ın personeli, Rose’un yapamadığı her şeyi yönetmek üzere hazırdır.

Hilton Worldwide - Connie Hilton Worldwide‘ın AI botu Connie, Hilton konuk deneyimini kişiselleştirmenize ve geliştirmenize yardımcı olacaktır. Neredeyse yarım metre boyu olan Connie, konukların check-in masasına giderken etkileşimde bulunabileceği iki ayaklı bir robot. Connie, IBM’in Watson AI ve seyahat veritabanı WayBlazer’in bilgi işlem gücü ile konukları yerel cazibe merkezleri ve ilgi çekici siteler konusunda bilgilendirir. Connie ayrıca, sık gelen talepleri öğrenerek yanıtlarına ince ayar yapma yeteneğine de sahip. Ne yazık ki, bu hizmeti kullanmak için check-in masasına gitmeniz gerekiyor., Radisson Blu Edwardian Hotels – Edward Radisson Blu Edwardian Hotels‘de konaklayanlar AI sohbet botu “Edward”dan kısa mesaj yoluyla yardım isteyebilirler.

Otel Grubu bir basın bülteninde Edward’ın “dijital marka etkileşimini tercih eden misafirler için istisnai deneyimler sunmak üzere tasarlandığını” belirtti. Edward, şikâyetlerin yanı sıra, yerel barlar ve restoranlar hakkında da detaylı bilgi verebilir. Cosmopolitan’nın Rose botu gibi, Edward da sorulara cevap veremediği durumlarda otel personelinden destek alıyor. Sonuç olarak AI destekli botlar, otel personeli için yükü hafifletirken, aynı zamanda misafirler için de daha özel ve kişiselleştirilmiş bir deneyim sunuyor. Sohbet botları ve cep telefonu uygulamaları otel kapı hizmetinin bazı yönlerini yerine getirmeyi başarırken, AI’nin eklenmesi ile konukseverlik endüstrisinin ihtiyacı olan bir problemi hemen çözme alanını ciddi oranda desteklemektedir. (webiusdigital.com) /203


204 /


/205


SERBEST KÖŞE

İSMAİL HAKKI ÇELİK

Turizm işletmeleri dikkat! Yaptırımlar geliyor Calipso Biokim ve Funozon Sistemleri’nin sahibi Ziraat Mühendisi İsmail Hakkı Çelik, turizm sektöründe çevre duyarlılığı ve biyolojik arıtmayı anlattı. Çelik, “Tesisler çeşitli yaptırımlarla karşı karşıya kalacak” dedi.

Hızlı nüfus artışı ve endüstrileşme sonucunda oluşan atık sular doğanın özümleyebileceği miktarı aşmış ve alıcı ortamları kirlenme tehlikesi ile karşı karşıya bırakmıştır. Doğadaki ekolojik dengeyi olumsuz yönde etkileyebilecek ve diğer faydalı kullanımlarını engelleyecek bu durumun önüne geçebilmek için atık suları uzaklaştırmadan önce, belediyelerin ‘Atıksuların Kanalizasyon Şebekesine Deşarj Yönetmeliği’ne uyma ve atık sularını arıtma zorunluluğu doğmuştur. 3009 sayılı kanunla değişik 20.11.1981 tarihli, 2560 sayılı yasanın 20’nci maddesinde tanımlı ve sınırlı görev ve yetki alanı içinde halen mevcut ve yeni kurulacak olan tüm atık su kaynakları adı geçen yönetmeliğin kapsamındadır. Atık su arıtımında temel esas, atık suyun deşarj edildiği ortamlarda halk sağlığına ve ekolojik dengeye verebileceği olumsuz etkilerin en az düzeye indirilmesidir. Günlük atık su debisi 50 m3/gün üzerindeki konvansiyonel atık suyu olan işletmeler, ASAT’ca tahakkuk ettirilen Kirlilik Önlem Paylarını ( KÖP ) ödemekle yükümlüdürler. KÖP değerinin hesaplanmasında etkili olan, bu yönetmelik kapsamında aranan konvansiyonel parametreler şu şekildedir; Biyolojik Oksijen İhtiyacı (BOİ), Kimyasal Oksijen İhtiyacı (KOİ), Askıda Katı Madde (AKM), Toplam Fosfor (TP), Yağ ve Gres, Yüzey Aktif Maddeler (Biyolojik olarak parçalanabilir). Parametrelerin yönetmelik çerçevesinde belirlenen limit değerlerinin üzerinde çıkması durumunda, işletmelere faaliyetlerini durdurmaya kadar varan yaptırımları ilgili kurumdan talep etmek, belediyelerin yetkisi dahilindedir. Tüm bu bilgiler ışığında, günlük atık su debisi 50 m3/gün üzerinde olan işletmelerin atık sularının kanalizasyona deşarjından önceki son noktadan ASAT tarafından alınan numunelerde, aranan parametrel değerlerin, limitlerin üzerinde çıkması sonucunda, tesisler çeşitli yaptırımlarla karşı karşıya kalacaktır. ASAT tarafından numune alımı, yönetmelik çerçevesinde belirlenen sıklıkta yapılacaktır. Yaptırımlara konu olan konvansiyonel parametrel değerlerin, yönetmelik limit değerlerin altına düşürülmesi, biyolojik arıtmanın konusudur. Bu kapsamda firmamız; Biyolojik arıtmanın baş aktörü olan mikroorganizmalar (bakteriler) konusunda ABD’nin 1995’den beri ürünleri dünyanın birçok ülkesinde kullanılan C.-Bio Lab..Int.Steelville USA firmasını temsil ederek ürünlerinin uygulamasını yapmaktadır. Biyolojik arıtma, atık suda kolloidal veya çözünmüş halde bulunan biyolojik olarak parçalanabilir maddelerin mikroorganizmalar tarafından besin ve enerji kaynağı olarak kullanılmak suretiyle atıksudan uzaklaştırılması esasına dayanır. Biyolojik Arıtmada gerçekleşen temel aşamalar şunlardır; Askıdaki katı maddelerin uzaklaştırılması, Biyolojik olarak parçalanabilen organik maddelerin uzaklaştırılması, Atık sudaki azot ve fosforun uzaklaştırılması, Patojenik organizmaların yok edilmesi. Biyolojik Arıtmanın Temel Esasları şunlardır: Yağ kapanlarının mekanik temizliği, her bakteri uygulamasından önce muhakkak yapılmalıdır. Ürünlerin direk firma tarafından uygulanması, doğu aşılama bakımından önemlidir. Bakteri ürünlerinin MSDS’leri ki çevreye duyarlı ürünlerin kullanılması bakımından elzemdir. Uygulamaların 7 ila 10 günde bir yapılması, Biyolojik arıtmadan olumlu sonuç almanın gereklilikleridir.

206 /


HABER

Türkiye’nin

sağlık turizmi

dünyaya tanıtılacak

Türkiye’nin en önemli turizm türlerinden sağlık turizminin dünyaya tanıtılması amacıyla Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı arasında iş birliği protokolü imzalandı.

S

ağlık turizminin dünyadaki büyüme hızının, Türkiye’nin turizm gelirlerine de yansıması için Bakanlar Numan Kurtulmuş ile Ahmet Demircan arasında imzalanan “Sağlık Turizminin Tanıtımı İş Birliği Protokolü” ile uluslararası tanıtım kampanyalarında sağlığa özel bir yer ayrılması hedefleniyor. Meşhur hekimlerimiz tanıtım yüzü olacak Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Bakanlık toplantı salonunda gerçekleştirilen protokol imza töreninde yaptığı konuşmada, ‘Sağlık için Türkiye’ başlığı altında Türkiye’nin sağlıktaki potansiyelini bütün dünyaya tanıtabilmek için bu protokolü imzaladıklarını söyledi. Bakan Numan Kurtulmuş: “Bu vesileyle meşhur Türk hekimlerinin birer tanıtım yüzü olarak özellikle yurt dışındaki sağlık etkinliklerinde kendilerinden istifade edilmesi ve böylece uluslararası alanda, sağlık tanıtım kampanyalarına özel bir önem verilmesi bu iş birliği protokolümüz çerçevesinde her iki Bakanlığında önemle üzerinde durması gereken alanlardır.”

Büyük hedeflere ulaştıracak Sağlık Bakanı Ahmet Demircan ise “Protokol, bizi sağlık turizmindeki büyük hedeflere ulaştırmanın ilk adımı olacak. Sağlıkta dönüşüm reformlarını, sağlıkta gelişim ve kalite dönemiyle yeni bir faza taşıyoruz” dedi. Neler yapılacak? Kaliteli, teknolojik ve rekabetçi sağlık hizmeti anlayışı ile dünyada ‘Sağlık için Türkiye’ algısı oluşturması amaçlanan tanıtım protokolü çerçevesinde, medikal, termal ve ileri yaş turizmi alanlarında, her iki Bakanlığın da hazırlayacağı görsel ve işitsel tanıtım materyalleri ilgili mecralarda paylaşılacak. Ankara, Antalya, İstanbul, Denizli, Afyon ile İzmir öncelikli olmak üzere, sağlık turizmi alanında dünyada etkin basınyayın organları, blogger, acenta ve sigorta şirketlerinin de iki Bakanlık tarafından Türkiye’de ağırlanması sağlanacak.

Geleneksel Türk misafirperverliği Türkiye’de gerçekleştirilen başarılı sağlık operasyonlarının dünyaya anlatılacağı iş birliği çalışması, uluslararası turizm fuarlarında Sağlık Bakanlığına stand açma imkânı sunacak. Türkiye’nin dünyaca tanınmış hekimlerinin ise, sağlık turizmi için düzenlenecek yurt dışı etkinliklerde, adeta birer tanıtım yüzü olarak, ülkemizde gerçekleştirilen başarılı operasyonları anlatmaları sağlanacak. Türkiye’nin turistik değerleri ile geleneksel Türk misafirperverliğinin öne çıkartılacağı tanıtım çalışmalarının hedefinde Türkiye’yi dünyada bir sağlık destinasyonuna dönüştürmek var. Bakanlar düzeyinde imzalanan “Sağlık Turizminin Tanıtımı İşbirliği Protokolü”nün hedef kitlesi ise, Körfez Arap ülkeleri ile komşu ülkeler öncelikli olmak üzere, dünya ülkelerinden ziyaretçiler. /207


HABER

The Land of Legends Theme Park ve Polin’e Amerika’dan

prestijli ödül

Polin Waterparks imzalı su parkı ile The Land of Legends Tema Parkı ve Polin Amerika’dan ödülle döndü.

S

u parkları sektörünün en önemli kuruluşlarından biri olan Dünya Su Parkları Birliği (WWA), su parkları tasarımcı, mühendis, danışman, park sahipleri ve operatörleri ve tedarikçilerinin katılımıyla her yıl Amerika’da düzenlediği, su parkları sektöründeki trendleri, yenilikleri paylaşmaya imkan sağlayan fuar ve kongre programının 37.’sini West Palm Beach, Florida’da gerçekleştirdi. Ödüller takdim edildi Program kapsamında, 17 Ekim 2017 Salı günü, Palm Beach Kongre ve Fuar Merkezi balo salonunda gerçekleştirilen ve su parkı sektörünün dünya devlerinin bir arada olduğu organizasyonda Leading Edge Ödülleri de takdim edildi. 103 ülkede 3000 su parkı Polin Waterparks, 41 yıldır sektöründe gösterdiği başarılı çalışmaları, 103 ülkede gerçekleştirmiş olduğu 3000 su parkı ve sektöre yön veren çalışmalarıyla su kaydırakları sektöründe bir Türk firması olarak adını altın harflerle yazdırdı. Polin 2014 yılında, Tayland’da gerçekleştirmiş olduğu Cartoon Network Amazone projesi ve geçen yıl da su parkları sektörüne kazandırmış olduğu yenilikler ile bu ödüle layık görülmüştü. “Leading Edge” Bu yıl da Türkiye’de gerçekleştirilen en büyük tema parkı olma özelliği taşıyan ve su parkı atraksiyonlarında Polin Waterparks imzası bulunan The Land of Legends Theme Park sektörün en prestijli ödülü olan “Leading Edge” ödülünün sahibi olarak, geceye damgasını vurdu. Ödülü şirketleri adına The Land of Legends Tema Parkı Pazarlama Direktörü Pınar Pehlivan, Polin Waterparks Pazarlama ve Kurumsal İlişkiler Direktörü Şöhret Pakiş ile Satıs ve Tasarım Direktörü Kubilay Alpdoğan, Dünya Su Parkları Birliği Başkanı Steve Miklosi’den aldı. 208 /

Avrupa’nın en prestijli projesi Polin Waterparks Pazarlama ve Kurumsal İlişkiler Direktörü Şöhret Pakiş, “Yıllardır sürdürdüğümüz başarılı çalışmalarımızın, aldığımız sayısız ödülün yanında bir Türk firması olarak Amerikalı tedarikçi ve parkların domine ettiği; sektörün kalbinin attığı ve yönelimleri noktasında karar mekanizması rolünde olan Dünya Su Parkları Birliği tarafından verilen Leading Edge Ödülü, hepimizi çok onurlandırdı. The Land of Legends, Türkiye’nin ve Avrupa’nın en prestijli projesi ve biz de bu projenin su parkı tarafında tedarikçisi olmaktan onur duyuyoruz. Kendilerini de yürekten kutluyoruz. Aldığımız her ödül, kazandığımız her başarı bizi daha iyi isler yapmak için cesaretlendiriyor.

Bu da ortaya çıkan üstün kalitede ürünlerimize yansıyor. Alanında uzman bir ekiple çalışarak bu başarıyı elde ettik, Polin Waterparks olarak tedarikçi tarafında Leading Edge Ödülü’ne layık görüldüğümüz için çok mutluyuz” sözleriyle ödülün Polin Waterparks için ne ifade ettiğini açıkladı. Kalite ve inovasyon Kurulduğu günden bu yana kalite, inovasyon ve teknolojiden ödün vermeyen bakıs açısıyla ARGE çalısmalarını sekillendiren Polin Waterparks, her geçen gün ürün gamına eklediği yeni üretim teknolojileri ve ürünleriyle sektördeki öncülüğünü koruyor.



HABER

Geleceğin oteline

AGT imzası B

ir tarafı ırmak diğer tarafı orman ve deniz olan eşsiz bir doğa içinde kare formuna yakın 16.000 m2’lik bir arsada konumlanan Sorgun Bosphorus Otel, yapının tüm mekanlarına bu eşsiz doğa manzarasını sunmak üzerine tasarlanmış. “Doğada Köşe Yoktur” fikrinden yola çıkılarak, doğanın her şeyi yumuşatması gibi köşeleri yumuşatarak ana forma ulaşılmış. “Doğaya saygı” İhtiyacınız olan her şeyin özenle tasarlandığı odaların her birinde farklı AGT ürünleri tercih edilmiş. Her katı farklı renklerden oluşan tasarımlarda, sarının, mavinin ve yeşilin farklı tonları AGT Soft Touch panellerle kombinlenmiş. Yatak başlarında kullanılan geometrik şekiller ile otelin ana konseptine gönderme yapılmış. Zemin için açık renk AGT Parke tercih edilerek bütünlük korunmuş. Otelin birçok alanında hissedilen ve Mimar Nail Atasoy’un mesleki izlerinden biri olan “Doğaya Saygı” oda tasarımlarında da kendini en sıradışı hali ile hissettiriyor.

210 /

Yaşam alanlarına özel ahşap çözümler sunan AGT, ürünleriyle tasarlanan mekanlara bir yenisini daha ekledi. Belek Sorgun Bosphorus Hotel’in tüm iç mekan ve mobilyalarında AGT ürünleri kullanıldı.



SPA

Sağlıklı Beslenmede Son Trend

Raw Food “

Raw food” kilo vermeyi kolaylaştıran ve tüm dünyada giderek popülerleşen yepyeni bir sağlıklı beslenme trendi. Yiyeceklerini pişirmeden yiyenlerin sayısı ise gün geçtikçe artıyor. Üstelik bu beslenme biçimini seçenler hayat tarzlarını, yaşam alışkanlıklarını da yavaş yavaş değiştiriyor. Kısaca raw food, bir diyetten ziyade bir yaşam biçimi olarak karşımıza çıkıyor. Bütün sebzeler, otlar, meyveler, tahıllar, baklagiller, kuruyemişler, filizler ve deniz bitkileri bu diyetin takipçileri tarafından bol miktarda tüketiliyor. Arı ürünleri dışında bütün hayvansal, kimyasal ürünlerin, şeker, un gibi işlenmiş gıdaların bu diyette kati bir şekilde yeri yok. Bu beslenme biçimi temelde ısıya maruz kalmamış çiğ besinler, meyve, kuruyemiş ve yağlı tohumlardan oluşuyor. Besinlerin çiğ tüketilmesinin sebebi ise 40 derecenin üzerinde bir ısıya maruz kalan yiyeceklerin enzim ve vitaminleri kaybetmesi. Yani eğer bir yiyeceği ısıtmanız gerekiyorsa ısının 40 derecenin üstüne çıkmamasına dikkat etmelisiniz. Aslında temelinde veganlığı temsil eden bu beslenme şeklinde vitamin, mineral ve protein açısından zengin beslenilir. Kızartmalar Çok Tehlikeli Modern dünyamızda her şey ne yazık ki bizi daha asidik yapmaya yöneliktir. Çevresel toksinler, içtiğimiz sudaki toksinler, yiyecekleri pişirdiğimizde oluşan toksinler ve paketlenmiş gıdalar hepsi asit oluşturucudur. Bunlar da ciddi sağlık problemlerine yol açar. Örneğin kızartma yağları, oksidize ederek, serbest radikalleri yaratır ve kanser oluşumuna, kalp hastalığına ve erken yaşlanmaya sebep olur. Vitamin ve minerallerin yüzde 50 – 80’i kaybolur. Daha da önemlisi 45 derecenin üstünde ısı gördüklerin enzimler tamamen yok olur. Vücudun alması gereken enzimlerin alınmaması nedeniyle pişmiş yemek yedikten sonra yorgun hissetmemiz ve uyku bastırması çok normaldir. Diyet Değil Bir Yaşam Biçimi Çiğ besin mutfağı, gurme şefler tarafından da rağbet gördüğü için son zamanlarda giderek daha fazla raw food restoranları açılmaya başlandı. Çiğ beslenmenin getirdiği farkındalıkla, kişilerin hayatlarındaki birçok şey de değiyor. Örneğin egzersiz ve meditasyon hayatlarının bir parçası haline gelirken, diğer toksinlere karşı daha hassas oluyorlar.

212 /

Veganlık, vejeteryanlık derken yeni beslenme trendlerinden biri de şimdilerde Raw Food yani beslenme. Dünyada uzun süredir yaygın bir şekilde uygulanan bir beslenme türü olan Raw Food kısa süreli uygulandığında detoks etkisi olan bir beslenme şekli.


Lüks Spa Markası Elemis, İstanbul Marriott Hotel Şişli’de Afyon’da Termal Tatilin Tam Zamanı

İngiltere’nin bir numaralı lüks spa ve cil bakımı markası

Havaların soğumasıyla birlikte hem bedene hem ruha

ve araştırma insanları, yetkin dermatologlar ve cilt bakım

sağlık katacak termak tatil sezonu açıldı. Kapalı ve açık

eksperlerinden oluşan dev ekibi tarafından geliştirilen inovatif

havuzlarında termal suyu hiçbir katkı uygulanmadan

ve çığır açıcı terapi ve bakımlarıyla tüm cilt tiplerinde farkedilir

ısısı uygun şartlarda sunan NG Afyon, akla ilk gelen

derecede gençleşme, sıkılaşma, ışıltı ve yenilenmenin yolunu

adreslerden. NG Afyon, klasik kaplıca – termal kür

açıyor. Global ekosistemi destekleyen ve dünyada yaşayan tüm

kullanımlararının dışında sağlığı koruma ve genel iyilik

bitki örtülerinin çeşitliliği ve aynı zamanda da eşsizliğinden

halini güçlendirme amacıyla termali SPA ürünleri ile

ilham alan Elemis, ürünlerinde kullandığı botanik bazlı

birleştirmiş ve ülkemize ilk kez “Termal SPA” kavramını

malzemelerin harmanlamasını da ekibindeki bilim insanlarının

getirmiştir. NG Afyon, kış mevsiminin en tercih edien tatil

özenli uygulamalarıyla el yapımı olarak gerçekleştiriyor.

Elemis, İstanbul Marriott Hotel Şiş’i’de hizmet vermeye başladı. Dünyaca ünlü spa ve cilt bakım markası Elemis, bilim

konseptlerinden olan termal tatilini, konuklarına en keyifli haliyle yaşama imkanı tanıyor. Bu özel termal su ayrıca romatizmal hastalıklar, kas iskelet sistemi rahatsızlıkları, cilt hastalıkları, sinir sistemi rahatsızlıkları, metobolizma ve hormonal dengesizliklerde önemli faydalar sağlıyor.

Otacı SPA Ürünleri Otacı, Aromaterapi Masaj Yağları ve Bitkisel Saç Bakım ürünlerinden oluşan yeni bir SPA “suyla gelen sağlık” serisi hazırladı. Bitkilerden elde edilen besleyici ve aromatik yağ karışımlarından hazırlanan, Aromaterapi Masaj Yağları, masaj veya banyo yoluyla bedeni rahatlatıyor. Masaj Yağları bileşimindeki bitkilerin vücut, ruh ve zihindeki etkilerine göre; ısıtıcı, canlandırıcı, sıkılaştırıcı, rahatlatıcı ve afrodizyak olmak üzere beş çeşit geliştirildi. Bileşiminde susam, kayısı çekirdeği, ceviz yağı, buğday tohumu, çörek otu, zeytin yağı gibi cildi besleyici ve lavanta, ylang ylang, sandal, ardıç, melissa, limon, kekik yağı gibi aromatik yağlar ve yaşlanmayı geciktirici ;E vitamini içeriyor.

Caudalie, Cildinizde Kaşmir Hissi Yaratacak Caudalie’nin yaşlanma karşıtı Resveratrol Lift Serisi’nden kuru ciltler için sıkılaştırıcı ve kırışıklık karşıtı Face Lifting soft Cream ile cildinizi şımartın. Çok hafif yapılı olmasına rağmen yoğun besleyici etkili buy krem formülünde stabilize edilmiş asma sapı resveratrolü ve mikro hiyalüronik asit birleşimi ile cildin derinlerine kadar nüfuz ederek cilde yaşlanma karşıtı etki sunar. Fosfolipidler aktif içeriklerin emilimini destekleyerek, cildi nemlendirip yumuşatır. /213


GASTRONOMİ

Dünyaca Ünlü Şeften Sihirli Dokunuşlar N

orveçli Şef Gunnar Hvarnes, workshopun ilk gününde yetenekli Türk şefileri ile bir araya gelerek Bocuse D’or da kendisine ödül getiren tabağı hazırladı. Ünlü şef, Metro Cash & Carry Türkiye’nin ülkemize kazandırdığı özellikle profosyonel aşcılar için ideal bir platform olan Gastronometro’da yarışmaya hazırlanma aşamalarından, pek çok pişirme tekniğine kadar pek çok bilgi ve tecrübeyi Türk şefleri ile paylaştı. Workshop’un ikinci gününde Bocuse D’or Türkiye 2017 seçmeleri için yarışacak olan şeflere Somon balığını fleto etmenin püf noktalarını anlatan Şef Gunnar, yarışmaya hazırlanırken izlediği yolu ve altın kuralları aday şeflerle paylaştı. Workshop’un son gününde ise gastronomi öğrencilerine düzenlenen seminerde Şef Gunnar, genç yarışma adaylarına ve gastronomi öğrencilerine Taze Somon Balığını fleto etme tekniklerini gösterdi ve pişirne tavsiyelerinde bulundu. Marine Harvest Satış Direktörü Mert Keçeci’nin sunumuyla Somon balığı ve sürdürebilir balıkçılık hakkında bilgiler paylaştı. Workshop, Marine Harvest Turkey evsahipliğinde, Türkiye’nin ilk gastronomi platformu olarak dikkati çeken Gastronometro platformunda gerçekleşti. 214 /

Marine Harvest Turkey, Norway Seafood Council ve Metro Cash & Carry işbirliği ile dünyanın en prestijli yarışması olan Bocuse D’or isimli yarışmada ödül alan Norveçli Şef Gunnar Hvarnes’i bir workshop ile Türkiye’de ağırladı.


Türk Mutfağını Dünyaya Tanıtan Oyun: Kebap World Kebap World yöresel bir mobil yemek hazırlama oyunu olarak mobil marketlerde yer almaya hazırlanıyor. Mobil marketlerde bulunan diğer yemek oyunlarından farklı olarak Kebap World sadece Türk mutfağını konu alıyor ve Türk yemeklerini tüm dünyaya tanıtmayı hedefliyor. Her restoranda olduğu gibi Kebap World’de amaç müşterileri memnun edebilmeniz. Bunun içinde müşterilerin siparişlerini zamanında vermeniz gerekiyor. Ayrıca mutfağınızı geliştirebiliyor, daha kaliteli ve hızlı siparişler hazırlayabiliyorsunuz. Memnun müşterilerin de daha çok bahşiş verdiğini belirtmekte fayda var. KEBAP WORLD NASIL BİR OYUN? Dünyanın en zengin mutfaklarından biri olarak gösterilen Türk mutfağı ülkenin farklı bölgelerinde farklı damaklara hitap ediyor. Oyuncular Türkiye’nin farklı coğrafyalarında farklı mutfaklar üzerinden yemek pişirme deneyimine sahip olabiliyorlar. Adana’ya gidip Kebap, Samsun’a gidip pide veya Ege’ye gidip balık hazırlamaya başlayabilirsiniz. Yapım, Türk Mutfağı’nın kullanıldığı ilk yemek yapma mobil oyunu olarak Appstore ve Android Play Store’da 10 Ocak 2018’de ücretsiz olarak yayınlanacak.

Sheraton Ataköy’de Bi Kasa Kahvaltı Başlıyor Yeşil ve mavinin buluştuğu Sheraton İstanbul Ataköy Hotel’in Trendy Lounge & Bar’ı, sizleri Bi Kasa Kahvaltı ile Cumartesi – Pazar günleri, 11.30 – 15.30 saatleri arasında zengin içerikli kahvaltı mönüsüyle lezzet şöleni yaşamaya davet ediyor. Trendy Lounge & Bar, ihtişamli deniz ve havuz manzarası, sıcak atmosferi ve konukseverlik anlayışıyla zengin mönüsü, yerli ve yabancı içecek seçenekleri ve Trendy kokteylleriyle ayrıcalıklı hizmet veriyor. Bi Kasa Kahvaltı mönüsünde reçel çeşitleri, petek bal, tereyağı, kaymak, zeytin çeşitleri,zengin peynir çeşitleri, domates, salatalık, biber, yeşillikler, zeytinyağı, dana ve hindi jambon, sucuk, incir ve kayısı kurusu, sahanda yumurta, akıtma, acuka, ekmek çeşitleri, açma, poğaça, simit, danish çeşitleri, limitsiz çay ve kahve bulunuyor.

IV. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı’nın tarihleri belli oldu IV. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı’nun tarihleri belli oldu. Gastromasa, 14 – 18 Kasım 2018 tarihleri arasında Gaziantep ve İstanbul’da gerçekleşecek. Dünya gastronomisi ile Türkiye gastronomisi arasında köprü kuran ve her geçen gün dünya gastronomisinde adından söz ettiren Gastromasa Konferansı’nın çalışmaları başladı. Bu yıl Kapadokya ve İstanbul destinasyonlarını tanıtan konferans, gelecek yıl için destinasyonunu UNESCO tarafından ‘Yaratıcı Şehirler Ağı’na dahil edilen Gaziantep olarak belirledi.

Hilton İstanbul Bosphorus’tan keyifli bir meyhane Lalezar Hilton İstanbul Bosphorus’un en gözde mekanlarından Lalezar, meyhane konseptiyle misafirlerini ağırlamaya başladı. Otelin açıldığı ilk yıllarda Şark Köşesi olarak düzenlenen, zamanla bara dönüşen mekan şimdilerde ise meyhane konseptiyle hayat buluyor. Muhammara, Mütebbel, Zeytinyağlı ve Narlı Zahter Salatası gibi meyhana kültürünün başı çeken soğuk mezelerinin yanında karides güveç, acı biberli Edirne tava ciğeri ve kalamar tavanın bulunduğu mönü, Hilton’a özel Hatay usulü oruk ve humuslu zahterle sote işkembe gibi özel tatları da içinde barındırıyor. Yenilenen konseptiyle meyhane kültürü sevenlerin popüler mekanlarından biri olmaya aday Lalezar Meyhane, haftanın her günü, 19.00 – 24.00 saatleri arasında lezzet düşkünü misafirlerini bekliyor. /215


MİMARİ / İÇ MİMARİ

2018 Dekorasyonları Daha Minimalist ve Daha Çevreci Edda Mimarlık Kurucusu İç Mimar Eda Tahmaz, yeni yıl ile beraber gelen yeniliklerin başta ıslak mekanlar olmak üzere tüm yaşam alanlarımızdaki yansılamalarını analiz etti.

Stil, renk, doku ve malzemelerdeki 2018 trendlerini değerlendiren Tahmaz, kişilerin fazlalıklardan arındırılmış, daha kompakt mekanlara yönelmeye başladığını vurgulayarak geleceğim konut iç mimarisinde yaşanacak değişimlerde minimalist ve çevreci bir yaklaşımın hakim olacağı görüşünde. Yeni yıl ile beraber yaşam alanlarında fark yaratmak isteyen kişiler için 2018 yılında konut iç mekanlarında sıklıkla rastlayacağımız trendleri aktaran İç Mimar Eda Tahmaz, vaktimizin büyük bir kısmını geçirdiğimiz banyo ve mutfak gibi ıslak mekanların da artık birer yaşam alanına dönüştüğünü vurgulayarak, stil, bütünlük, kullanılan malzemeler ve renkler gibi değişim yaratacak püf noktalar ile mekanların yeni yıla nasıl adapte edilebileceğini aktardı. Gelişen ve hızlanan şehirli yaşamının bireyler üzerinde yarattığı etki sonucunda, daha çok bireyin ön planda olduğu kompakt yaşam alanlarının bir tercih sebebi haline gelmesi ile önem kazanan kriterlerin başında, aynı mekan içerisinde farklı fonksiyonların çözülebilmesi geliyor. Fonksiyonel mutfaklar Azalan oda sayısı ile beraber alanlar da küçülürken, mutfaklar da salonla birleşiyor ve yemek odalarının fonksiyonu mutfaklara yükleniyor. Islak mekanlarda bu sene hakim olan koyu gri ve siyah tonları ile 2018 yılında da özellikle mutfak zeminlerinde sıklıkla karşılaşacağımızı belirten Eda Tahmaz’a göre lacivert, yeşil, mor gibi canlı renkli veya naturel ahşap mutfak dolap kapaklarını, siyah yada beyaz mermer veya akrilik tezgah malzemelerle tamamlayarak dinamizmi kolay bir şekilde mekana katmak mümkün. 216 /

Samimi ve sıcak bir kimlik Mat ya da parlak ayırt etmeden kullanılacak olan bakır ya da pirinç renkli metal kulplar, doğal efekt verilmiş veya ham malzemeler yeni yıl trendleri içerisinde ön plana çıkarken ıslak alanlarda ahşap, mermer ve seramik bu sene de vazgeçilmezler arasında. Klasik tarzdaki çizgilerden şaşmayanlar için ise modern mobilyalar ve minimalist lambalar kullanarak dekorasyonda sürprizler yaratılabileceği önerisini getiren Tahmaz, çeşitli aksesuar ve yeşil bitkilerle yeni yılda ıslak mekanlara samimi ve sıcak bir kimlik kazandırılabileceğini vurguluyor. Aydınlatmada ise sadece yeni yıla özgü olarak değil, her zaman gün ışığının tercih edilmesi, beyaz ışıktan uzak durulması gerektiğini ifade eden Tahmaz, günümüz şartlarına uygun olarak dekorasyona haim olan minimalist anlayış doğrultusunda azalan mobilya sayısı ile beraber çevreye duyarlı ürünlere ağırlık verileceğine de dikkat çekiyor.


Yüzeylerde Sıradışı bir Dokunuş

Kalitesi ile Her Zaman İddialı: Prestige

EGGER, sadece doğal görünüme sahip olmakla kalmayan, aynı zamanda otantik bir izlenim bırakan ürünlere yönelik

Prestige Mensucat, 1968’den bu yana döşemelik ve

taleplere cevap veren dekorlar ve yüzeyler geliştirmeye

perdelik kumaş sektöründe hizmet veriyor. Bursa’daki

devam ediyor. EGGER reprodüksiyonları, daha uzun

fabrikası ile yurt dışı ve yurt içi satışlarında her türlü arzı

ömürlü ve solmaya dayanıklı olduğundan orijinal

karşılayabilecek kapasitede hizmet verebilen Prestige, yurt

malzemelere oranla daha avantajlı. Firma bütün dekorların

içinde ağırlıklı olarak turizm sektörüyle çalışıyor. Firma,

otantik olması için çalıştığı için ürünlerinin sadece

tekstil sektöründeki 20 yılı aşkın deneyimi ile 300’ü aşkın

görünüme değil, oluşturdukları hislere de özel olarak önem

büyük çaplı tesise perde ve döşemelik ürünler, genel

veriyor.

mekan dekorasyonu, tadilat konularında hizmet verdi. Son yıllarda sektörde gördüğü kalite ve hizmet açığı sebebiyle beyaz tekstil ürünlerinde pazarlama hizmetine de başlayan Prestige, zamanında teslimat, fiyat/kalite ve ürün gerçekliği konusunda sektörün en iddialı firması konumunda. Yurt dışı projelerini arttırmayı hedefleyen Prestige, yeniliklerine tüm hızıyla devam ediyor.

HÜPPE Solva’da 30 Yıl Garanti NOA Intelligent Design tasarımı HÜPPE Solva, 30 yıl garanti seçeneği ile bayilerde yerini aldı. İki duvar arası ve köşe alanlara sahip duşlar ile yalın görünüm sağlayan Solva, içe ve dışa açılabilen çeşitli kapı çözümleri ile sunuluyor. Standart 200 cm yükseklikte üretilen seri, duvara alüminyum profil ile sabitleniyor. Direkt duvardan menteşeli modeller ise Solva Minimal adı ile anılıyor.

BTM Optigreen ile Bitkilendirilmiş Yeşil Çatı Sistemleri Türkiye’nin öncü yalıtım firması BTM, Almanya’nın yeşil çatı çözümleri uzmanı Optigreen firması ile işbirliği içinde 2011 yılından bugüne Türkiye’nin çatılarını BTM Optigreen markasıyla yeşillendiriyor. Daha çevreci, görsel zenginliği yüksek ve yaşanılası mekanlar yaratmak BTM Optigreen Yeşil Çatı Sistemleri ile gerçeğe dönüşüyor. Yalıtım katmanına Botanik PE4 kullanılan bahçe çatı detaylarında, ayrıca kök tutucu kullanmaya gerek kalmadığı için malzeme ve işçilikten tasarruf sağlanıyor. /217


BİLİŞİM

Y Kuşağının Gözde Trendi #TravelBrag Hotels.com Mobile Tracker’ın yeni araştırması, arkadaşları arasında ünlü olmak için sosyal medyada seyahat gösterişi hatta sahte arkadaş olma gibi yeni bir Y kuşağı eğilimini ortaya çıkardı. #TravelBrag ‘beğenileri’ için araştırmaya katılanların yaklaşık %40’ı seyahat ederken günde 2 saatten fazla bir süreyi cep telefonlarında geçirdiğini, genellikle ekrana plajlardan daha çok baktıklarını itiraf etti #sorrynotsorry. Seyahatte, meraklı gezginlerin sosyal açıdan gösterişini yapmayı tercih ettikleri şeyler söz konusu olduğunda kendi fotoğraflarını, şehir görüntüleri (%52), plaj (%48) ve yemek fotoğrafı (%43) paylaşımları takip ediyor. Seyahatleriyle övünenler, evde kapanıp kalmışlara #foodporn etiketi ile gösteriş yaparken; kahvaltı tabaklarından, dünyanın farklı mutfaklarından çeşit çeşit, harika ve çok farklı yemek fotoğrafları paylaşıyorlar. Kızarmış örümcek isteyen? Filtreye bayılan ve selfie (özçekim) çubuğu bağımlısı bu kuşağın üçte ikisinden fazlası (%69) (18-29 yaşları arasındaki katılımcılar) tatildeyken arkadaşları veya sevdikleriyle birlikte bir fotoğraf (%37) yerine kendi fotoğraflarını paylaşmayı tercih ediyor #savage. Sadece bu da değil, erkekler (71%) selfie yapmayı kadınlardan (66%) daha çok sevdiklerini de itiraf ediyor. Araştırmaya katılanlar arasında ise moda fotoğraflarından (%16) çok, bir şehir manzarası paylaşmak isteyen bazı kültür avcıları (%47) da yok değil. Bu yeni araştırma, uzun zamandır tartışılan romantizmin gerçekten öldüğünü de ispatlıyor gibi. Gezginler seyahatlerinde eşleriyle kavga etmekten (%9) çok, telefonlarının şarjının bitmesinden (%15) endişe ediyorlar #FOMMO (cep telefonunu kaybetme korkusu). Mobil Seyahat İzleme Raporu Hotels.com tarafından yaptırılan araştırma, mobil teknolojinin seyahat sırasında nasıl kullanıldığına dair yeni eğilimleri de tanımlıyor ve ikinci yıllık Mobil Seyahat İzleme Raporu’nu sunuyor. 218 /

Hotels.com Başkan Yardımcısı Daniel Craig; “Hotels.com’da, seyahat severlerin yarısı (%50) akıllı telefonları olmadan tatillerinden keyif alamayacağını biliyoruz – telefonları olmadan nasıl en iyi selfie’yi yapıp, gezemeyen arkadaşlarına gösteriş yapabilirler ki!- Ayrıca biliyoruz ki kusursuz bir selfie için her yerde poz verebileceğini söyleyen %23’lik grup için mükemmel fotoğrafın önemi çok büyük. Hatta bazı durumlarda kendi güvenliklerinden bile fazla” diyor ve sözlerini şöyle tamamlıyor:

“Seyahat severlerin yarısı ücretsiz Wi-Fi olmayan otellere rezervasyon yapmayı reddetmesi, onların her an bağlantıda kalma arzusunu açıkça gösteriyor. Hotels.com mobil uygulamamızda sadece bir tuşu tıklayarak rezervasyon yapabileceğiniz çok fazla harika seyahat noktaları bulunuyor. Eminiz ki bunlar selfie severler için Instagram’da #nofilter (filtresiz) fotoğraf paylaşımı yapmalarını sağlayacak fotoğrafları çekebilecekleri ve aynı zamanda da #TravelBrag ile gösteriş yapabilmeleri için ideal kareler olacaktır.”


Amazon Web Services’den Akıllı Asistan Hizmeti Amazon Web Services (AWS), çalışanların toplantı salonlarındai masalarında ve ofisin geri kalanında bulunan teknolojiyle etkileşimlerini basitleştirmek için onlara akıllı bir asistan sağlayan yeni hizmeti Alexa for Business’ı tanıttı. Alexa for Business, iş yerinde teknolojiyle etkileşime girmek için insanların ses kullanmalarına izin vererek bu zorlukların çoğunu çözmeye yardımcı oluyor. İş yerindeki akıllı yardımcınız Alexa for Business ile bir konferans çağrısı yapmak, “Alexa, toplantıyı başlat” cümlesini kurmak kadar kolay. Alesa for Business çalışanların takvimlerini yönetmelerine, görev listelerini unutmamalarına ve telefon görüşmeleri yapmalarına yardımcı olabiliyor. Alexa for Business ofis ortamında yaşanan bir ekipman sorununun IT’ye bildirilmesi veya müsait bir toplantı salonu bulunup, rezerve edilmesi gibi işlemleri yalnızca birkaç kelimeyle gerçekleştirebiliyor.

Setur Duty Free’de Dijital Çağın Hızını Yakalayın Duty Free işletmeciliğinde Türkiye’nin en büyük markası olan Setur Duty Free, kaliteli, avantajlı ve hızlı alışveriş deneyimini dijital ortama taşıyor. Sabiha Gökçen Setur Duty Free mağazasından yapılacak alışverişler için ön sipariş olanağı sunan Seturdutyfree.com artık yayında. Ürünü mağazada aramakla zaman kaybetmeyen yolcular, mağazaya geldiklerinde önceden hazırlanmış olan ürünlerinin ödemesini Pre Order Teslim ve Ödeme noktasında yaparak, alışverişlerini hızlıca tamamlayabiliyor. Alkollü ürünler ve sigara dışında, Sabiha Gökçen Setur Duty Free’de satışa sunulan parfüm, kozmetik, cilt bakımı, gıda ve şekerleme, oyuncak, butik aksesuar ve elektronik kategorisindeki tüm ürünler için ön siparişin kabul edildiği Seturdutyfree.com web sitesinde ön siparişler, yolcuların uçuşlarından 2 saat öncesine kadar yapılabiliyor.

Obilet.com, Türkiye’nin En Hızlı Büyüyen Turizm Odaklı Teknoloji Firması Oldu Geçtiğimiz yıl 2.4 milyon bilet satışı yapan, portfolyosuna uçak biletini de ekleyen obilet. com, Deloitte’un “Teknoloji Fast 50” listesinde, Türkiye’nin en hızlı büyüyen teknoloji odaklı turizm şirketi oldu. Obilet.com kurucularından Ali Yılmaz konuyla ilgili olarak “obilet.com olarak yolculuğumuzun 5. Yılında Deloitte’un açıkladığı sonuçlara göre Türkiye’nin en hızlı büyüyen teknolojik şirketleri arasında ilk onda yer almaktan gurur duyuyoruz. Teknolojik alt yapımız ve genç ekibimiz sayesinde Türkiye’nin 81 ilindeki kullanıcıya ulaşarak bu yılı 3.5 milyondan fazla bilet satışı gerçekleştirerek tamamlamayı planlıyoruz” dedi.

Global Blue’dan Tax Free Mobil Uygulaması Global Blue, dünya genelinde Tax Free alışveriş yapan ziyaretçilerin yanlarından ayırmayacakları ve kendilerine her aşamada yardımcı olmak üzere geliştirilmiş Shop Tax Free uygulamasını hizmete sunuyor. Güçlü yeni özellikleri arasında, vergi iadelerinin anında takibi, gelişmiş harita seçenekleri, tüm dünyadaki destinasyonlar için kapsamlı Tax Free Alışveriş bilgileri ile dijital Shop Tax Free Kartı bulunuyor. Uygulama, hem İOS hem de Android cihazlarda kullanılabiliyor. Tüm dünyada 305 bin mağazada geçerli Shop Tax Free kartı, “Globe Shopper’ların, Tax Free Formu doldurma zahmeti yaşamadan KDV iadelerini talep etmelerine de olanak sağlıyor.

/219


OTOMOBİL / YAT

Lotus Cars Türkiye’De Otomobil sektörünün efsane markası Lotus Cars Türkiye, İstanbul-Caddebostan’da görkemli bir açılış yaptı. Royal Motors’un yeni markası Lotus Cars Türkiye, Ortadoğu ortaklığı ve Lotus Cars’ın bölgedeki distribütörlüğü ile birlikte Türkiye’deki otomobil tutkunlarına bu özel markayı deneme fırsatının kapılarını açmış oldu.

L

otus Cars Türkiye’nin açılışında konuşan Royal Motors’un Yönetim Kurulu Üyesi Hilal Aysal şunları söyledi; “Dünyaca bilinen marka Lotus’u bu pazarda temsil etmekten heyecan ve gurur duyuyoruz. Otomotiv endüstrisinde donanımlı bilgi birikimi ve tecrübemiz ile kendimizi kabul edilir müşteri memnuniyetine adadık. Bu yeni showroom Lotus’un Türkiye’ye dönüşünü göstererek Royal Motors’un ürünlerini teşhir ederek müşterilerimize en iyi kalitede destek verir. Hepimiz uzun vadeli ortaklık ve başarıdan umutluyuz” dedi. Daha sonra konuşan Lotus Ortadoğu Bölge Müdürü Mr.Jonathan Stretton ise “Royal Motors Lotus’un bu bölgede büyümesinde atılan önemli ve büyük adımdır. Bizler Royal Motors ile çalışmaktan ve Lotus spor arabalarını Türkiye pazarında tanıtimindan son derece memnuniyet duyuyoruz” şeklinde konuştu.

220 /


Denizlerin kırmızı boğası

Ipanema

Deniz tutkunlarının motor yatlardaki tercihi genellikle beyaz ve tonları oluyor. Mondomarine’in ürettiği Ipanema, kırmızı – beyaz rengi ile bu tercihleri değiştirmeye aday. Deniz üzerinde kırmızı ağırlıklı rengi ile çok güçlü bir görüntü veren Ipanema, özellikleri ile “Kırmızı Boğa” söylemini hak ediyor.

İ

talyan megayat üreticisi Mondomarine’in Savona’daki tersanesinde ürettiği ve geçen sene tanıttığı 49,20 metrelik Ipanema, kırmızı renkteki gövdesi ile dikkat çekiyor. Rengi ile sportif bir görüntü sunan Ipanema, deniz üzerinde farklılık arayanlara hitap ediyor. Dış tasarımda ağırlıklı olarak kırmızı rengi ile dikkat çeken Ipanema, güvertesindeki beyaz rengi ile ferahlık hissi uyandırmayı başarıyor. Modern bir sanat eseri olarak gösterilen Ipanema’nın iç ve dış tasarımında sportif bir estetik gözlere çarpıyor.

/221


TEKNOLOJİ

Lenovo’dan Oyunseverlere Legion Y920 Lenovo, Legion Y920 ile oyun oynarken profesyonel performans sergilemek isteyenlere iddialı bir seçenek sunuyor. Dizüstü oyun bilgisayarı Legion Y serisinin en gelişmiş üyelerinden olan Legion Y920, işlemci gücü ve yeni nesil grafik teknolojisi ile oyunseverlerin dikkatini çekiyor. 3.9 GHz’ye varan 4 çekirdekli frekans ve 8 MB’ye varan önbellek kapasitesine sahip Legion Y920, güçlü Intel Core i7 işlemcisi ile hem profesyonel gibi oyun oynamanızı hem de internetten yayın yapmanızı sağlayacak performans vadediyor. Windows 10 işletim sistemi ve IPS teknolojisine sahip 17.3 inç ekranla gelen Legion Y920, OneKey Turbo özelliği sayesinde tek bir tuşa basarak maksimum performans düzeyine ulaşmayı sağlıyor.

Apple AirPods Uyumlu Akılı Sırt Çantası Dünyanın en akıllıca tasarlanmış minimalistik sırt çantası olarak lanse edilen Visco Novel, cihazlarınızı şarj edebiliyor ve aydınlatması ile gözden kaybolmamanızı sağlıyor. Teknoloji odaklı sırt çantası bütünleşik USB bataryası ile hareket halindeyken cihazlarını şarj etme yeteneğine sahip. Bu batarya özellikle bisiklet kullanırken güvenliğinizi sağlayacak harici aydınlatmaya da güç sağlıyor. Dahili LED aydınlatmalar ise çantanızın içinde kaybolmamanızı mümkün hale getiriyor. Ürünün dikkat çekici yeteneklerinden birisi de omuz askılarına yerleştirilmiş durumda. Kulaklıklarınızı buralarda yer alan güçlü mıknatıslar ile buraya sabitleyebiliyorsunuz.

GoPro HERO6 Black Uzun zamandır dedikodusu konuşulan yeni aksiyon kamerası GoPro Hero 6 Black gün ışığına çıktı! Aksiyon tutkunlarının beğenisine sunulan GoPro Hero 6 Black, iPhone 8, iPhone 8 Plus ve iPhone X’te olduğu gibi saniyede 60 kare 4K video kaydı yeteneğiyle geliyor. Hero 5 Black modeliyle kıyaslandığıyla çok daha akıcı 4K video kaydı yeteneğine sahip olan Hero 6 Black, bununla birlikte saniyede 240 kare Full HD video kaydına da imkan tanıyor. Aksiyon kamerası MP4 (H.264/AVC) ve MP4 (H.265/HEVC) video formatlarına destek veriyor. 12 megapiksel çözünürlüğünde fotoğraf çekebilen Hero 6 Black’te GPI görüntü işlemcisi bulunuyor.

222 /


Multy X ile Roaming Teknolojisi Evlere Geliyor Üç bantlı tüm ev WiFi Mesh Sistemi Multy X, internete bağlı uygulamaların performansını en yüksek düzeye çıkararak, kapsama alanına girmeyen ölü noktaları ortadan kaldırıyor. Böylece Multy X, kullanıcıların basit, sezgisel bir akıllı telefon uygulamasıyla yüksek performanslı bir WiFi ağı kurmalarını ve yönetmelerini kolaylaştırıyor. Kullanıcılar uygulama sayesinde ebeveyn kontrolü, misafir ağı, Alexa ses kontrolü ve benzeri özellikleri kolaylıkla uygulayarak yönetebiliyor.

Panasonic Thea Iq Dokunmatik Paneller İle Artık Evler Daha Konforlu Dünyanın önde gelen markalarından Panasonic tarafından geliştirilen Thea IQ dokunmatik paneller ile evlerde aydınlatma, alarm, güvenlik ve iklimlendirme cihazları, perde ya da panjurlar tek noktadan kontrol edilebiliyor. Ayrıca görüntülü konuşma yapılarak, site yönetim hizmetlerine de ulaşılabiliyor. Dışarıya çıkacak olanlar ise trafiğin durumunu bile Thea IQ dokunmatik panellerden öğrenerek hayatı çok daha kolay hale getirecek.

/223


KISA HABERLER

Papyon Orgnzsyn’dan kaliteli çözümler Turizm sektöründeki tecrübe ve hizmet kalitesini 2013 yılında kurduğu Papyon Orgnzsyn ile düğün planlama ve uygulamalarına taşıyan İlker Amanat, bu konudaki başarısını Papyon Etkinlik ile tema partileri, kokteyl, gala dekor hizmetleri konusunda bir kez daha gözler önüne serdi. Papyon Orgnzsyn’un sahibi İlker Amanat, “Antalya bölgesinde en büyük işveren grubu olan otel ve acentalar ile sürekli kurumsal düzeyde çalışmanın yanında, bireysel müşterilerimiz ile çalışarak butik sunumlar, kişiye özel çözümler üretmeye çalışıyoruz. Her detay ile her an ilgilenip otel işletmelerinin vaadettiği hizmet kalitesinin altında kalmamak adına, uluslararası taleplerin yoğun olması sebebiyle turizm sektörü ve konaklama işletmeleri ile sıklıkla partnerlikler yapıyoruz” dedi.

Conrad İstanbul Bosphorus 25. yılını kutladı Conrad İstanbul Bosphorus, 25. yıl dönümünü seçkin davetlilerin katıldığı özel bir partiyle kutladı. Conrad İstanbul Bosphorus Genel Müdürü Andreas Jersabeck yaptığı konuşmada “Kapılarımızı açtığımız 1992 yılından bu yana Türk misafirperverliğinden ödün vermeden, en iyi konaklama deneyimini yaşatarak misafirlerimizi ağırlamayı sürdürüyoruz. 25 yıldır süregelen desteğiniz, iş birliğiniz ve sadakatiniz için sizlere minnettarız. Ayrıca Aksoy ailesi ile çalışmaktan büyük mutluluk ve memnuniyet duyduğumuzu da belirtmek isterim” dedi.

Webius, Online Tours’un Türkiye’deki çözüm ortağı oldu Rusya’nın en popüler ve en çok trafik alan tatil paketleri portali Onlinetours.ru’nun Türkiye’deki çözüm ortağı Webius Digital oldu. Yüksek sezonda aylık 1,5 milyonun üzerinde tekil ziyaretçi alan ve sitede kalma ortalaması 10 dakikanın üzerinde olan portal; tüm tur operatörlerinin paket fiyatlarını veriyor. Tesislerin ve destinasyonlarının reklam ve tanıtımının yapıldığı sitede otellere ait puan ve yorumların yanı sıra Booking, Tophotels puanları da yer alıyor. Özel ve benzersiz bir algoritma ile tesis bilgileri güncel ve eksiksiz olarak tatil arayanlara sunuluyor. Oteller ve destinasyonlar marka bilinirliğini artırmak ve daha fazla görüntüleme alarak satışlarını çoğaltmak için onlinetours.ru’yu tercih edebilirler.

Polonya’dan Türkiye’ye büyük ilgi

Polonya’nın Varşova kentinde gerçekleştirilen TT Warsaw 2017 turizm fuarında Türkiye’ye ilgi dikkat çekti. Fuarı yakından takip eden Vonresort Hotels Satış Pazarlama Müdürü Uğur Ecel, gördükleri ilgi ve tur operatörlerinden aldıkları bilgiler doğrultusunda Polonya pazarında Türkiye’yi iyi bir sezon beklediğini söyledi. Polonya pazarından aldıkları sinyallerin gayet olumlu olduğunu belirten Ecel, “Tur operatörleri, Türkiye için 2018 yılında kapasite artışı planladıklarını belirtiyorlar. Hatta şimdiden rezervasyonlar bile gelmeye başladı. Bizi Polonya pazarında iyi bir sezon bekliyor diyebiliriz” şeklinde konuştu.

180 milyon dolarlık otel ile 700 bin turist ağırlayacak Yalova’nın Termal ilçesinde 180 milyon dolarlık yatırımla kurulan Termal Palace açılış için gün sayıyor. Karaderili Şirketler Group’un 2014 yılında temelini attığı 2 bin 200 yatak kapasiteli Termal Palace’da son aşamaya gelindi. Devre mülk kısmının tamamlandığı ve kullanımın başladığı projede otel bölümü ise yüzde 80 seviyeye geldi. Karaderili Şirketler Group Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Karaderili, 2016 yılının başında otelin pazarlaması için özellikle Avrupa, Türk Cumhuriyetleri ve Ortadoğu’da 15 ayrı satış ofisi kurduklarını, 1 yıl içinde Yalova nüfusu kadar yani 700 bin kişiyi getirmeyi planladıklarını söyledi.




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.