Tt 122

20

22

Yedi Reklam Tanıtım Org. Medya, Mat. Tur. ve Tic. A.Ş. Adına Sahibi Pınar Özsevim / pinar@tourismtoday.net Yazı İşleri Müdürü Haluk Özsevim / haluk@tourismtoday.net Haber Tuncay Sevin / tuncay@tourismtoday.net Ayşegül Yücedağ / aysegul@tourismtoday.net Ebru Altın / ebrualtin@tourismtoday.net Sanat Yönetmeni Semih Balseven / semih@yediiletisim.com Tasarım&Uygulama Bahar Sinemce / bahar@tourismtoday.net Reklam Koordinatörü Cengiz Özsevim / cengizozsevim@tourismtoday.net

Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal oldu

32

Antalya dünya liderlerini ağırladı

42

Mali Danışman İlhami Uğur Sevimli Finans Neşe Başer / nese@yediiletisim.com Hukuk Danışmanı Erdal Yiğit / erdal@erdalyigit.av.tr Matbaa GD OFSET / İstanbul www.gdofset.com

World Travel Market

Reklam indeks AHK / ÖN KAPAK İÇİ – 1 ART-MİM / ARKA KAPAK TOYOTA BAKIRCILAR / ARKA KAPAK İÇİ ALUMEN YAPI SİSTEMLERİ / 2-3 ÖPÇİN MOBİLYA / 4-5 TÜLAY TOSUN / 6-7 THY / 11 İSTİKBAL / 13 ÖZTİRYAKİLER / 15 GÜNSU / 17 GW / 19 POLİN / 23 GALERİ KRİSTAL / 29-31 GÜRAL PORSELEN / 35 ASTERİA / 41 CEYSU / 45

AHMET KASAPOĞLU / 48-49 AKRA BARUT / 51 BBA İNŞAAT / 56-57 KRİSTAL ENDÜSTRİYEL / 61 EXPO 2016 / 65-67-69 GALERİ TEKSTİL / 73 ANADOLU HASTANESİ / 77

BY GÜNGÖR TENTE / 81 TEMSA / 87 PANORAMA EVLERİ / 89 TRAVEL TURKEY / 93-99 BECKER / 103 ACE OF MICE / 118-119 ANFAŞ / 123 GÜRTEKNİK / 127 INTERGLOBAL / 131

46

Uluslararası Resort Turizm Kongresi

54

Ahmet İllez “Sektör yorgun”

52

Öger Tours 2016 yaz programını tanıttı

58

www.tourismtoday.net Çağlayan Mahallesi, 2076 Sk. Ya-Se Sitesi, A Blok No:22/A ANTALYA Tel: +90 242 324 79 77 Fax: +90 242 324 79 37 Tourism Today 2 ayda bir yayınlanmaktadır. Derginin isim ve yayın hakkı Yedi Reklam Tan. Org. A.Ş.’ye aittir. Dergide yer alan yazı ve fotoğraflar izin alınmaksızın kullanılamaz. Yazılardaki görüşler sahiplerine aittir.

ISSN 1304 - 1754 8

Songül Göktaş Rosati Türkiye hedefini açıkladı

Rezidor, Türkiye’de yeni otellerle büyüyecek

62

Hayallerin gerçekleştiği otel: Taş Otel

78

74

Servet Şakiroğlu “Taban fiyat şart”

84

Çok çalışmalıyız 2015 yılı gerçekten garip bir yıldı. Birçok turizmcilerimizin dediği gibi 2015 gibi bir yıl daha önce geçirmedik. Aslına bakılırsa bu krizlerin sinyalleri 2014 yılında verilmişti. Ama krizler öyle değişken ve farklı oldu ki ne yaparsanız yapın krizin getirdiği olumsuzluklardan kurtulamadık.

Turizmcilerimiz 2015 yılında kriz üstüne kriz ile boğuştu.

Krizin biri devam ederken bir diğerini karşısında buldu. Şaşkın değillerdi ancak çok yoruldular. Ama en güzeli nokta ise asla umutlarını kaybetmediler.

Seyahat acenteleri 2016 için tedirgin

96

Kaleiçi’nin simgesi: Alp Paşa Otelleri

106

Dr. Frenzel: “Turizm için kamu ve özel sektör işbirliği şart”

Tayfun Başkurt “Üst segment misafir ağırlamak istiyoruz”

100

Palmalife Hotels: Lüks ve konforlu konaklama deneyimi vaat ediyor

124

Turkish Airlines Open

2016 yılı ise daha zorlu olacağı ortada. Çünkü ekonomik kriz içindeki Rusya’dan gelen turist sayısı 2015 yılında düşüş gösterdi. Bu pazarda yaklaşık 800 bin turist kaybımız var. Buna bir de uçak krizi eklenince 2016 yılında Rusya’daki kaybımız daha da büyüyecek. Bu öngörü değil bir gerçek.

Bu tür kriz durumlarında ilk akla gelen ise “Turizmciler krize alışıktır” oluyor. Ama artık bu söz de gerçekten çok klişeleşti. Böylesi önemli krizlerle bu sözü söyleyerek her hangi bir önlem almamak işin vurdumduymazlığı olur. Turizmci artık yoruldu. Turizmciler artık sıkıldı.

Sorunsuz geçen bir yılımız yok. Turizmcilerimiz 2015’i zor atlattı. 2016 yılında turizmcilerimizin daha çok desteğe ihtiyacı var. Bakanlığın 2015 yılında verdiği desteği 2016 yılında genişleterek büyütmesi gerekiyor.

Kültür ve Turizm Bakanımız Mahir Ünal ve ekibi de bu krizin farkında. Kültür ve Turizm Bakanlığı turizmcilerle daha yakından işbirliği kurarak bu zorlu günlerin atlatılması için çaba harcayacaklardır. Bakanlığın vereceği her türlü destek turizmcilerimizin daha da güçlenmesini sağlayacaktır. Güçlü bir turizm sektörü her türlü sorun ile boğuşabilir.

Unutulmamalıdır ki turizm 56 yan sektörü destekliyor.

Turizmin kötü olması herkesi etkiler. Bu düşünce ile yola devam etmeliyiz.

9

Kısa Haberler

Cornelia Diamond’a “Best For Famies” ödülü Seyahat ve konaklama rehberliğinde dünya çapında otorite olarak kabul edilen Conde Nast Johansens, “Best For Families” kategorisinde Avrupa’dan aynı kategoride yarışan 6 otel arasından Cornelia Diamond Golf Resort & Spa’yı ödüle layık gördü.

2016 Yılı Mükemmellik ödülleri sahiplerini bulurken, Cornelia Diamond Golf Resort & Spa “Best For Families” ödülüyle onurlandırıldı. Uzman ekiplerin değerlendirmelerine dayanarak her yıl verilen Mükemmellik Ödülleri, sıra dışı deneyimler sunan ayrıcalıklı mekanları dünya çapında daha görünür kılmaktadır. Conde Nast Johansens seyahat uzmanları Cornelia Diamond Golf Resort & Spa tesisinin Ailelere sunmuş olduğu hizmetlerin farkını belirterek tavsiye etti.

Güral Premier Hotels & Resorts’e iki ödül Güral Premier Hotels & Resorts, ‘Lüks Sahil Tatil Mekanı’ ve ‘Lüks Her Şey Dahil Aile Oteli’ kategorilerinde iki ödüle layık görüldü.

Bu yıl iki kategoride birden ödüle layık görülen Güral Premier Hotels & Resorts adına Güral Premier Hotel Belek Genel Müdürü Atalay Arslan, 24 Ekim 2015’te Hong Kong’ta gerçekleşen ödül törenine katılarak, ödülleri teslim aldı. ‘Lüks Sahil Tatil Mekanı’ ve ‘Lüks -Her Şey Dahil- Aile Oteli’ anlamına gelen, ‘Luxury Beach Resort’ ve ‘Luxury Family All-Inclusive Hotel’ kategorilerinde ödüle layık görülen Güral Premier Hotels& Resorts adına konuşan Arslan, “Her zaman daha iyisi için çalışıyoruz, kaliteli hizmet anlayışımızın ödüllendirilmesi bizim için gurur verici” ifadelerini kullandı.

10

Destination Touristic Services 1 yaşında DER Touristik’in Türkiye’deki incoming şirketi Destination Touristic Service, 1. yaşını personeli ile kutladı. Ertan Sakallı ve Hakan Ketenci’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen Destination Touristic Service 1. Yaş Günü ve Personel Gecesi, renkli görüntülere sahne oldu. Şirket çalışanları eğlenceli bir gece ile yılın yorgunluğunu attı. Destination Touristic Services Genel Müdürü Ertan Sakallı, “Düzenlediğimiz gecede hem 1. yaşımızı kutladık hem de personel gecemizi gerçekleştirdik” dedi. Destination Touristic Service olarak yorucu bir yıl geçirdiklerini söyleyen Sakallı, “Bizim için çok çalıştığımız yorucu bir yıldı. Bu bir yılda iyi hizmet ve servis verdik. Hedeflerimizin tümüne ulaşarak gayet başarılı bir yılı geride bıraktık” diye konuştu.

Park Dedeman Elazığ için anlaşma imzalandı Dedeman Grubu; Ballıca Otelcilik ile Park Dedeman Elazığ otel için işletme anlaşması imzaladı. Dedeman Grubu ile Ballıca Otelcilik arasında gerçekleşen işletme sözleşmesi imza törenine: Ballıca Otelcilik Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Ballıca, Dedeman Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Murat Dedeman, Dedeman Grubu Yönetim Kurulu Başkan Vekili Rıfat Dedeman, Dedeman Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Banu Dedeman, Dedeman Turizm Yönetimi A.Ş. Genel Müdürü Emrullah Akçakaya ve Dedeman Grubu yöneticileri katıldı. Emrullah Akçakaya, Park Dedeman Elazığ hakkında şunları söyledi: “Grup olarak 2016 yılına Park Dedeman Elazığ otelimizin açılış heyecanı ile başlayacağız. Sahip olduğu tarihi ve kültürel değerleri günümüze taşıyan Elazığ’da, Ocak 2016’da açılacak yeni otelimizin hem şehre hem de ülke turizmine hayırlı olmasını diliyoruz.”

Osman Ayık, Dünya Turizm Örgütü toplantısında Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Turizm Sektör Meclisi Başkanı Osman Ayık, Londra’da gerçekleştirilen UNWTO Yönetim Kurulu Toplantısı’na katıldı. Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü (UNWTO) Yönetim Kurulu Toplantısı Genel Sekreter Taleb Rifai başkanlığında İngiltere’nin başkenti Londra’da gerçekleştirildi. World Travel Market (WTM) kapsamında gerçekleştirilen toplantıya UNWTO Yönetim Kurulu’nda yer alan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Turizm Sektör Meclisi Başkanı Osman Ayık da katıldı. Toplantıda dünya turizminin sorunları konuşulurken yönetim kurulu üyeleri ayrıca 2016 yılı ile ilgili olarak da öngörülerini dile getirdi. UNWTO toplantısında TOBB ve Türkiye’yi temsil eden TÜROFED Başkanı Osman Ayık, gerçekleştirilen toplantıda UNWTO’nun önümüzdeki dönemde yapılacak toplantılarından birinin Türkiye’de yapılması konusundaki davetini yönetim kurulu üyelerine iletti.

Kısa Haberler

Vikingen Quality Resort & Spa Hotel satıldı

Pera Palace Hotel Jumeirah ödüle doymuyor Titanic Beach Lara’dan özel kutlama Misafir memnuniyetine dayalı anketlerde ön sıralarda yer alan ve sınırsız hizmet anlayışı ile 13 yıllık deneyimini birleştirerek Avrupalı misafirlerin vazgeçilmezi haline gelen Titanic Beach Lara, Repeat Guest misafirlerine özel kutlama yemeği düzenledi. Defalarca konaklayan misafirler, Titanic Beach Lara Genel Müdürü Hediye Çete tarafından özel bir gecede ödüllendirildi. 2-27 kez konaklama yapan misafirler, keyifli anların yaşandığı gecede Genel Müdür Hediye Çete ve Departman Yöneticileri tarafından özel olarak ağırlandı. Hatırı sayılır repeat guest oranıyla hizmet veren Titanic Beach Lara 13 yılın vermiş olduğu tecrübeyle hareket ederken aynı zamanda yeniliklere açık yönüyle de dikkat çekiyor.

2015 yılını sonlandırırken hizmet kalitesinden ödün vermeyen Pera Palace Hotel Jumeirah’a iki ödül birden verildi.

Gezginler ve seyahat etmeyi sevenler tarafından internet ortamı üzerinde yapılan oylamalar sonucunda verilen puanlarla Pera Palace Hotel Jumeirah, dünyada turizm sektörünün en prestijli ödüllerinden olan “Condé Nast Traveler’s Readers’ Choice Awards” 2015’te, ilk 10’a girdi. ‘Türkiye ve Yunanistan’ın En İyi Otelleri’ listesinde 6’ıncı sırada yer aldı. Ödüller bununla sınırlı kalmadı.

Hizmet kalitesindeki mükemmellikleri kapsamında dünyanın en iyi lüks otellerinin değerlendirildiği, kusursuz hizmet standartlarını yakalayan otellere ekstra kredibilite sağlayan ve dünya çapında farkındalıklarını artıran, alanındaki en önemli uluslararası organizasyon “World Luxury Hotel Awards”, En Lüks Otel kategorisinde Avrupa kıtasında Pera Palace Hotel Jumeirah’ı ödüllendirdi.

Kemer’in temalı otellerinden Orange County Resort Hotel’in Genel Müdürü Kaya Hünler yaptığı açıklamada, Orange County kalite ve eğlence anlayışını Alanya’ya taşıyacaklarını söyledi. Konu hakkında açıklamalarda bulunan Orange County Resort Hotel Genel Müdürü Kaya Hünler, “2005 yılından beri faaliyet gösteren Orange County Resort Hotel Kemer Toros - Han Restaurant Turizm Ticaret A.Ş şirket bünyesine Vikingen Quality Resort & Spa Hotel’i katmış bulunmaktayız. Tesis 20.10.2015 tarihi itibari ile Orange County Resort Hotel Alanya olarak faaliyet gösterecek. Otelimiz yenilenmiş yüzü ile 2016 sezonunda kapılarını açacak. Grubumuza ve Türk turizmine hayırlı olsun” dedi.

Sirene Luxury Hotel adıyla hizmet verecek Antalya Golf Klübü Turizm A.Ş., JW Marriott Bodrum Oteli’nin artık Sirene Luxury Hotel Bodrum adıyla hizmet vereceğini açıkladı.

Antalya Golf Klübü Turizm A.Ş.’den yapılan açıklamada, “Antalya Golf Klübü Turizm A.Ş. olarak 15 Mayıs 2015 tarihinde Marriott International markası ile işletmeye açtığımız Bodrum/Yalıkavak’ta konumlanan 115 odalı (107 misafir odası ve 8 villa) JW Marriott Bodrum Oteli’nin 31 Ekim 2015 tarihi itibariyle Marriott markası altında işletilmeyeceğini kamuoyuna duyururuz. Bu tarihten itibaren Antalya Golf Klubü Turizm A.Ş. ‘ye bağlı tesisimizin söz konusu Marriott grubu ile hiçbir bağlantısı kalmaksızın bağımsız bir işletme olarak devam edecektir” deniydi.

Regnum Carya’ya bir ödül daha Her yıl geleneksel olarak DorukNet tarafından gerçekleştirilen ve bu yıl 13.’sü düzenlenen Altın Örümcek Web Ödülleri’nde, G20 Zirvesi’nin merkez oteli olan Regnum Carya Golf&SPA Resort’un web sitesi, en iyi web sitesi seçildi. 37 kategoride 322 finalistin yarıştığı Ödül Programında, jüri üyelerinin değerlendirmelerinin yanı sıra Halk Oylaması ile de en iyiler belirlendi. Halk Oylamasında, otel kategorisinde, 322 web sitesi için 18 binin üzerinde oy kullanıldı. İnternet kullanıcılarının yaptığı oylamada, Antalya Belek’te bulunan ve G20 Zirvesi’nde devlet başkanlarını ağırlayacak olan Regnum Carya Golf&SPA Resort, en iyi web sitesi ile hizmet veren otel seçildi. Regnum Carya Golf&SPA Restort, geçtiğimiz Ağustos ayında yine internet kullanıcıları tarafından ‘Dünya’nın en iyi oteli’ seçilmişti.

12

Kısa Haberler

Antalyalı gurmeler Aska Lara’da buluştu Dünyanın sayılı gurmelerini bünyesinde bulunduran Paris merkezli Chaine Des Rotisseurs Antalya bölgesinin geleneksel gala yemeği Aska Lara Resort&Spa’da gerçekleşti. Chaine Des Rotisseurs Antalya Yönetim Kurulu Üyeleri, eşleri ve lezzet ustası Rotisseur’lerin katıldığı gecede Aska Lara Resort &Spamutfak şefi ve ekibi tarafından hazırlanan seçkin mönüler ve özenle seçilmiş şaraplar konuklara sunuldu. Chaine Des Rotisseurs Antalya Bölge Başkanı M.Nihat Tümkaya yaptığı konuşmada, “Bir özel teşekkürümüzü de soframızı onurlandıran ASKA Hotels Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Ramazan Aslan Beyefendi ve eşine atfetmek istiyorum. Gastronomi Sanatının ve Servisinin gelişmesini amaçlayan Chaine Des Rotisseurs Derneği’nin organizasyonları içerisinde üyelerimiz tarafından takdirle anılan ve uzun süre gündemimizde kalacak muhteşem bir yemeği gerçekleştirdik” dedi.

Magic Life Jacaranda Hotel’de çifte gurur TUI Magic Life Hotel Genel Müdürleri’nin katılımıyla gerçekleştirilen GM Meeting Programı’nın ardından ödül töreni gerçekleştirildi.

Magic Life Jacaranda Hotel, tüm TUI Magic Life Hotel Genel Müdürleri’nin ve Matthias Gehring, Corinna Jakob, Heiko Bremer, Petra Aghator-Kästner, Stefanie Rittner, Fabian Esser, Marcel Goertz, Andreas Pospiech gibi üst düzey yetkililerin de katılımıyla gerçekleşen Genel Müdürler Toplantısı’na ikinci kez ev sahipliği yaptı. 2014 yılında hizmete giren ve organizasyona ev sahipliği yapan TUI Magic Life Jacaranda Hotel de TUI tarafından verilen Rising Star ve Host ödüllerine layık görüldü. Magic Life Jacaranda Hotel Genel Müdürü Murat Uçar, 2014 yılında Magic Life markasının franchise oteli olarak hizmete girdiklerini, yeni bir tesis olmalarına rağmen ekip ruhu ve inançla ikinci sezonunda bu ödülleri almanın haklı gururunu yaşadıklarını dile getirdi. Jacaranda Hotels CEO’su Volkan Şimşek de ödüllerin haklı gururunu yaşadıklarını belirtirken, Magic Life Jacaranda ailesine teşekkürlerini iletti.

14

CVK Park Bosphorus, Preffered Hotel Group’u ağırladı Türkiye’nin en prestijli oteli Park Bosphorus Hotel, dünyanın 70’den fazla ülkesinden binin üzerinde oteli çatısı altında toplayan “Preferred Hotel Group”un önemli toplantılarından birine geçtiğimiz günlerde ev sahipliği yaptı. Bu önemli etkinliğe Forbes Travel Guide CEO’su Gerard J. İnzerillo ve Vogue Runway Contributor Fashion and Travel’dan Soren Jepsen de konuşmacı olarak katıldı. Park Bosphorus Hotel’in böyle bir etkinliğe ev sahipliği yaparak, konaklama sektörünün önemli organizasyonunu ağırlama onuruna ulaştıklarına dikkat çeken Park Bosphorus Hotel Genel Müdürü Bahri Şahin, “Dünyanın çeşitli ülkelerinden toplantı için ülkemize gelen meslektaşlarımızı en iyi şekilde ağırlamanın gururunu yaşadık. Bu toplantıda Park Bosphorus Hotel’in Türkiye’de bir otelcilik ekolü olduğunu da ortaya koyduğumuzu düşünüyorum” diye konuştu.

Expo 2016, World Travel Market’te Dünyanın en büyük turizm fuarları arasında gösterilen Londra’daki World Travel Market (WTM) fuarına, EXPO 2016 Antalya da katıldı. Türkiye için ayrılan bölümde stant açan EXPO 2016 Antalya Ajansı, ziyaretçilere broşür, tanıtım filmleri ve sanal gerçeklik gözlüğü ile alanı ve EXPO’yu tanıttı. İngiltere’nin başkenti Londra’da Excel Olimpia’da düzenlenen WTM’ye Türkiye, 583 metrekarelik bir alan ile katıldı. Otel, havayolu, turizm şirketlerinin yanı sıra Türkiye’nin ilk EXPO’su olan EXPO 2016 Antalya Ajansı da açtığı bir stant ile Türkiye için ayrılan bölümde yerini aldı. EXPO 2016 Antalya Ajansı Tanıtım ve Halkla İlişkiler Direktörü Burak Katmer, standı ziyaret eden katılımcılara Türkiye’nin ilk EXPO’sunu anlattı.

Nuri Özaltın: “Turizmi bir barış hareketi olarak görüyoruz” Son yıllarda spora yaptığı yatırımlarla dikkat çeken Gloria Hotelleri’nin de sahibi Özaltın, “Almanya ve Türkiye Arasında Köprüler” başlıklı Uluslararası Diyalog Enstitüsü Konferansı’nda bir konuşma gerçekleştirdi. Beykoz’da bulunan Türk-Alman Üniversitesi’nde gerçekleştirilen konferansa Almanya eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff ve 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de katıldı. Özaltın Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Özaltın, “Turizmi bir barış hareketi olarak görmek istiyoruz. Tüm insanlığı din, dil, renk, kültür olarak ayırmadan, aynı değer ve sevgi ile kucaklamak istiyoruz” dedi.

Kısa Haberler

Pegasus cirosunu yüzde 14 artırdı Pegasus Hava Yolları, 2015 yılının ilk 9 ayına ait finansal verilerini açıkladı. Kamuyu Aydınlatma Platformu’nda (KAP) yer alan verilere görePegasus, 2015’in ilk dokuz ayı itibarıyla cirosunu, önceki yılın aynı dönemine oranla %14 artırarak 2.7 milyar TL’ye çıkardı. Pegasus FAVKÖK’de (Faiz Amortisman Vergi ve Kira Öncesi Kâr) %22’lik bir yükselme elde ederek 636.6 milyon TL’ye ulaştı, Arz Edilen Koltuk Km Başına Maliyet birimini %2’lik bir iyileştirme ile3.93€c.(Euro sent) olarak gerçekleştirdi. 2015’in ilk 9 ayında taşıdığı misafir sayısını, geçen yılın aynı dönemine oranla %12,1 artırarak 16.84 milyona yükselten Pegasus, toplam uçuş blok saatini de %15,6 artırarak 205.839’a çıkardı. Aynı dönemde iç hatlarda 66.844, dış hatlarda 47.423 olmak üzere toplam 114.267 uçuş gerçekleştiren Pegasus, bu alandaki performansını önceki senenin aynı dönemine oranla %13.7 artırdı.

TUROB’dan Güney Amerika pazarı için tanıtım önerisi Türkiye’nin yılda 200 bin civarında turist ağırladığı Güney Amerika pazarlarında Türk dizilerinin olumlu etkisi sürüyor.

TUROB’un konuyla ilgili değerlendirmesinde, özellikle Brezilya ve Arjantin’de Türk imajının diziler sayesinde adeta moda haline geldiğini belirtilerek, “Türk dizilerinin bu olumlu etkisi tanıtım faaliyetlerinde kullanılmalı. Duygusal bir karaktere sahip Latin Amerikalılar’ı etki altına alan bu furyanın süresi dolmadan avantaja çevrilmeli” denildi. TUROB, Güney Amerika’da ünlü olan Türk oyuncuların tanıtım yüzü olarak kullanılmasının fayda sağlayacağına işaret etti.

TAV, Bodrum dış hatları devraldı

Setur’a bir ödül de Altın Örümcek’ten Setur, görme engelli misafirleri için tasarladığı engelsiz.setur.com.tr web sitesi ile web dünyasındaki en prestijli ödüllerden biri sayılan “Altın Örümcek Ödülleri“nde “Sivil Toplum Organizasyonları/Sosyal Sorumluluk” kategorisinde birincilik ödülüne layık görüldü.

Tim Maslak Show Center’da düzenlenen ödül töreninde Setur adına ödülü Setur Pazarlama ve Kurumsal İletişim Müdürü Selen Sözer aldı. Setur Pazarlama ve Kurumsal İletişim Müdürü Selen Sözer yaptığı açıklamada görme engelliler adına farkındalık yaratmayı hedefleyerek oluşturdukları engelsiz.setur.com.tr platformunun, görme engelliler için bugüne dek yapılmış en kullanışlı web sitelerinden biri olduğunu belirtti.

16

TAV Havalimanları, Türkiye’nin en önemli turizm destinasyonlarından Milas – Bodrum Havalimanı’nda iç hatların ardından dış hatlar terminalini devralarak işletmeye başladı. Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) tarafından açılan ihaleyi kazanan TAV, iç hatlar terminalini Ekim 2014’te devralmıştı. TAV, Milas-Bodrum Havalimanı’nı 2035 sonuna kadar işletecek. TAV Havalimanları İcra Kurulu Başkanı Sani Şener, “Milas–Bodrum Havalimanı yılda yaklaşık 4 milyon yolcu ağırlayarak ülkemizin en önemli turizm merkezlerinden birini dünyaya bağlıyor. İç hatlar terminalini devraldıktan sonra bir yılda yüzde 16 yolcu artışı sağladık. Şimdi bu performansı dış hatlara da taşımak için çalışacağız” dedi.

Odeon 100 marka içinde

Uluslararası marka değerlendirme kuruluşu Brand Finance, Türkiye’nin en değerli markalarını sıraladı.

Türkiye’nin En Değerli Markaları araştırmasının sonucunda göre bu sene 100 markanın toplamı 34 milyar 383 milyon değerinde olduğu ve geçen seneye kıyasla yüzde 15 yükselme gösterdiği belirlendi. Turkey 100 tablosundaki markaların toplam değeri, bu seneki Global 500 tablosunun toplam marka değerinin yüzde 4’üne eşit geldi. Araştırmada bu oranın er yıl bu oran artmakta olduğu ve Türk markalarının gittikçe daha fazla değer kazandığı belirtildi. Listeye turizm markalarımızdan sadece Odeon girdi. Odeon 100 marka içinde 61. Sırada yer aldı.

Kısa Haberler

Almanya-Bodrum uçuşları başlıyor Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, Germania Fluggesellschaft yetkilileri ve TAV pazarlama müdürü Serkan Karahatay, Almaya ile Bodrum arasında tarifeli uçak seferlerinin başlayacağını duyurdular. İlk etapta haftada birer sefer olmak üzere 2016 Mayıs ayından Ekim ayı sonuna kadar Bodrum ile Almanya arasında tarifeli seferlerin başlayacağının açıklandığı basın toplantısında, uçuşların Bodrum ile Hamburg ve Bodrum ile Berlin arasında olacağı açıklandı. Toplantıda, 2016 turizm çalışmalarına hızlı bir şekilde devam ettiklerini belirten başkan Kocadon, “Bodrum’a Almanya’dan tarifeli uçak seferleri koyuyorlar. Bu bir ilk. Tabii ki bizim için çok büyük bir avantaj. Burada esas amacımız kış turizmini geliştirmek” dedi.

Muğla Turizm Konseyi Ula’da toplandı Muğla’nın turizm lokomotifi ilçeleri Bodrum, Marmaris ve Fethiye Belediye Başkanları ile GETOB, FETOB ve BODER başkanlarının bir araya gelerek oluşturdukları ‘Turizm Konseyi’ son toplantısını Ula’nın Akyaka Mahallesindeki Yücelen tesislerinde yaptı. Muğla Turizm Konseyi Akyaka’da yaptığı toplantıda 2016 yılının acil eylem planı, fuarlar, ortak yapılacak çalışmalar, su fiyatları gibi konular ele alındı. Toplantının açılışında konuşan Muğla Valisi Amir Çiçek, “Turizm Konseyi Bodrum, Marmaris ve Fethiye adı üzerinde odaklanmış ama bizim 13 ilçemiz ve Muğla genelinde genel bir konsept olarak devam ederiz.”

Fransız şaraplarının tanıtımı Belek’te yapıldı Türk-Fransız Ticaret Derneği’nin her yıl düzenlemiş olduğu erken hasat kutlaması (Beaujolais) ve şarap tanıtımı Demok İthalat ve İhracat sponsorluğunda Antalya-Belek’te gerçekleştirildi. Calista Luxury Resort’te gerçekleştirilen hasat kutlaması ve şarap tınıtımına Türk Fransız Ticaret Derneği Başkanı Yves-Marie Laouënan, Demok İthalat ve İhracat’ın sahibi Oktay Demirel ve sektör temsilcileri katıldı. Oktay Demirel yaptığı konuşmada; “Demok olarak Antalya’da ilk defa düzenlenen erken hasat kutlamasını her yıl geleneksel hale getirmek istiyoruz. Ayrıca terör saldırıları nedeniyle Fransız halkına en derin duygularımla baş sağlığı diliyorum” dedi.

Alanya’nın tanıtım bütçesi artacak Alanya Tanıtma Vakfı Yönetim Kurulu, yeni dönemin ilk toplantısını yaptı. Aynı zamanda Alanya Belediye Başkanı olan Alanya Turizm Tanıtma Vakfı (ALTAV) yeni başkanı Adem Murat Yücel, toplantı sonunda şu açıklamayı yaptı: Bundan önceki dönemde görev almış ve özverili çalışmış olan ve ALTAV’ı bu günlere taşıyan herkese teşekkür ediyorum. İlk toplantımızda görev dağılımı yaptık. Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) ve Alanya Ticaret ve Sanayi Odası (ALTSO) üyelerinden başkan yardımcılarımızın olmasına karar verdik. Üyemiz Şükrü Cimrin ise muhasip görevini almıştır. Önceki dönemde yapılanların üzerine ne katabileceğimizi görüştük. Farklı tanıtım çalışmaları üzerinde konuştuk. Bu çalışmalar doğrultusunda vakıf bütçemizin 4-5 katı arttırılması ve kaynak sağlanması konusunu masaya yatırdık.

18

Sentido Lykia Resort & Spa dünyanın en iyisi oldu Her yıl Thomas Cook tarafından, misafirlere anketler sonuncunda belirlenen Sunny Heart ödülleri arasında Sentido Lykia Resort & Spa “Dünyanın En İyi Sentido Oteli” olma başarısını gösterdi. Misafirlerine huzur, sakinlik ve kaliteyi taahhüt eden Sentido Lykia Resort & Spa, aynı zamanda hemen yanında yer alan dünyanın aktivitesi en bol otellerinden biri olan ve aynı zamanda 2015 Sunny Heart ödüllerinde en iyi aile otellerinden biri seçilen Liberty Hotels Lykia’nın tüm faaliyetlerinden faydalanma imkanı da tanıyor. Konu hakkında kısa bir açıklama yapan Genel Müdür Mehmet Biçer, “Her iki tesisimizin aldığı ödüller, özellikle Sentido Lykia Resort & Spa’nın, Sentido otelleri içinde dünya birincisi olması bizler için sürpriz olmadı. Başta mesai arkadaşlarım olmak üzere, emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.

Haber

Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal oldu Başbakan Ahmet Davutoğlu, 64.

Hükümet’te yer alacak isimleri açıkladı. Turizm sektörünün merakla beklediği isim ise AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal oldu. Ünal, geçici hükümette Kültür ve Turizm Bakanı olarak görev yapan Yalçın Topçu’dan görevi devraldı.

20

Başbakan Ahmet Davutoğlu, 7 Haziran genel seçimlerinin ardından 1 Kasım Genel Seçimlerine kadar olan süre içerisinde kurulan geçici Bakanlar Kurulunun istifasını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sunmuştu.

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yaklaşık 40 dakika süren görüşme sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan, 64. hükümeti kurma görevini Başbakan Davutoğlu’na verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan onayladı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Davutoğlu’na hükümeti kurma görevini vermesinin ardından Erdoğan ile Davutoğlu Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde tekrar bir araya geldi ve bu görüşmede Davutoğlu 64. hükümetin listesini Erdoğan’a sundu. Erdoğan’ın listeyi onaylamasının ardından Davutoğlu kameraların karşısına geçerek 64. hükümette yer alan isimleri açıkladı.

Sektör için sürpriz isim Başbakan Davutoğlu’nun açıkladığı kabinede, Kültür ve Turizm Bakanı Ak Parti Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal oldu. Turizm sektörü Ege veya Akdeniz Bölgesi’nden bir milletvekilinin bakan olarak açıklanmasını beklerken Kültür ve Turizm Bakanı olan Mahir Ünal sektör için sürpriz oldu.

Görevini Topçu’dan devraldı Geçici Bakanlar Kurulunda Kültür ve Turizm Bakanlığı görevine getirilen Yalçın Topçu, görevini yeni bakan Mahir Ünal’a Bakanlık’ta düzenlenen törenle teslim etti. Devir teslim töreninde konuşan Bakan Ünal, Yalçın Topçu’ya bir teşekkür borcu olduğunu belirterek, “13 yılın sonunda geldiğimiz noktada Türkiye hızla değişirken, Türkiye gelişen, değişen dünyaya uyum sağlarken değişimin yansıdığı en temel alanlardan bir tanesi kültürel alandır.

Dolayısıyla bizim yaşam biçimimizi, günlük hayatımız içindeki bedi ve estetik zevklerimizi belirleyen o yaşam biçimi kültür duygusu da bu değişimin ve gelişimin içerisinde kendisini güncelleyerek tarihin içerisindeki akışını sürdürecektir.

Mahir Ünal kimdir?

1966, Kahramanmaraş, Elbistan doğumlu. 1984 Bahçelievler Kocasinan Lisesi, 1991 Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezun oldu. 1997 yılında İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Sosyal Yapı ve Sosyal Değişme Ana Bilim Dalı’nda yüksek lisansını tamamladı.

Kent çalışmaları, yerel yönetimler ve siyasal iletişim konularında danışmanlık hizmetleri vermenin yanı sıra özel bir üniversitede Davranış Bilimleri Bölüm Başkanlığı görevini yürüttü. AK Parti İstanbul İl Başkanlığı tarafından 2003 yılında gerçekleştirilen Siyaset Akademisi’nde etkili iletişim dersleri ve bir vakıf üniversitesinde MBA’da

Örgütsel Davranış dersleri verdi. 2005 yılında İTO’da müşavir olarak görev yaptı. 2007-2009 yıllarında İstanbul Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü Yönetim Kurulu üyeliği yaptı. Ak Parti 2004 Yerel Seçim, 2007 Genel Seçim ve 2009 Yerel Seçim kampanyalarında görev aldı ve birçok yurtdışı seçim kampanyasında danışmanlık hizmeti verdi. İstanbul Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Ana Bilim Dalı’nda doktora çalışması devam ediyor.

AK Parti TBMM Grubu’nda Grup Başkanvekili olarak görev yapmaktadır. Arapça ve İngilizce biliyor.

“Makamlar fani meseleler” Kültür 13 yıl içerisinde Ak Parti’nin üzerine hassasiyetle durduğu, eğildiği bir alan. Bu bayrak yarışında hem de bir Kahramanmaraşlı olarak Kahramanmaraş’ta bu kültürümüzün ve inancımızın bizi geleceğe taşıyan değerlerimizin ocaklarından bir tanesidir. İnşallah bu bayrak yarışında hem kültürümüzü hem turizmimizi geleceğe en güzel şekilde taşımak için bütün gayretlerimizi sarf edeceğiz. Asıl olan bu alanda ortaya konulan hizmetler. Bütün bu makamlar gelip geçici fani meseleler.

Umarım Rabbim bizi bu hizmete layık kılar” dedi.

21

G20

Antalya liderleri ağırladı Dünya liderleri G20 kapsamında Antalya’ya çıkarma yaptı. Antalya, Türkiye’nin dönem başkanlığında ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ev sahipliğinde düzenlenen G20 Liderler Zirvesi’ni büyük bir başarı ile gerçekleştirdi.

Bu sene 10. kez gerçekleştirilen G20 Liderler Zirvesi, Antalya’nın önemli turizm merkezlerinden biri olan Belek’te gerçekleştirildi. Dünyanın en büyük 20 ekonomisini oluşturan ülkeleri ağırlayan G20, özellikle güvenlik önlemleri ve zirve öncesi yapılan hazırlıklar ile dikkat çekti.

22

Dünya liderleri Antalya’da Angela Merkel, Barack Obama, Vladimir Putin, David Cameron gibi önemli isimleri ağırlayan Antalya, Türkiye için büyük önem taşıyan G20’yi başarılı bir şekilde gerçekleştirdi.

Medya mensupları Antalya’dan canlı yayınlarla gelişmeleri ülkelerine aktardı. Sorunsuz bir şekilde gerçekleştirilen organizasyonun en önemli getirisi ise Antalya ve Belek’in tüm dünya tarafından tanınması oldu.

G20 boyunca hizmet veren oteller 24 saat kesintisiz hizmet vererek en önemli özellikleri olan hizmet kalitesini dünya liderleri ile buluşturma imkanı yakaladı.

Turizmcilerimiz memnun Turizmcilerimiz G20’nin Türkiye ve Antalya’ya uzun vadede çok önemli katkılar sağlayacağını belirtti.

Sorunsuz bir şekilde gerçekleştirilen G20 Liderler Zirvesi’nin Antalya’nın marka değerine önemli bir katkı sağlayacağını söyleyen turizmcilerimiz, Antalya’nın böyle organizasyonlara daha fazla ev sahipliği yapması gerektiğini söyledi.

Sorunsuz organizasyon G20 boyunca dünya medyasının da gözü de Antalya’daydı.

G20

Fikret Öztürk:

“Zirvenin başarısı turizme katkı sağlayacak” Ülkemizin tanıtımı ve Türk misafirperverliğini en iyi şekilde sergilediklerini belirten Öztürk Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Fikret Öztürk, Türkiye’nin çok önemli bir sınavı başarıyla atlattığını, turizm cenneti Antalya ve Belek’in tüm dünyaya adını duyurduğunu söyledi.

G20 Zirvesi’nin merkez oteli olarak dünya liderlerini ağırlayan Regnum Carya Golf & Spa Resort, 2 günlük zorlu zirveden tam not aldı. Regnum Carya Golf & Spa Resort adına konuşan Öztürk Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Fikret Öztürk, “Tüm liderlerimiz memnuniyetlerini bizzat belirterek otelden ayrıldılar.

Ben de aldığım her teşekkürden sonra bir kez daha gurur duydum” dedi.

Adını dünyaya duyurdu Zirve başarısının önümüzdeki dönemde Türk turizmine olumlu katkı sağlamasını beklediklerini söyleyen Fikret Öztürk, dünyanın en önemli golf destinasyonlarından biri olan Belek’in adının Zirve ile tüm dünyada duyulduğunu söyledi.

Büyük gurur Öztürk Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Nurten Öztürk, aile geleneği olarak benimsenen titiz ve

olmaz hazırlıklara başladık. Regnum Carya olarak sadece ağırlama yapmadık. Yaklaşık 1 yılldır her ayrıntıyı titizlikle düşünerek G20 Zirvesi’ne hazırlandık. Sonuç olarak da Başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, tüm liderlerden teşekkür aldık.

ABD Başkanı Obama, ‘muhteşem bir tesis ve çok

özenli hizmetin G20 Zirvesi’nin başarılı bir şekilde

başarılı bir ağırlama’ sözleri ile memnuniyetini bizzat

tamamlanmasının asıl faktörlerinden biri olduğunu

dile getirdi. Liderlerden aldığımız memnuniyet, ülkemiz

belirterek, “G20’nin merkez oteli olacağımız belli olur

adına duyduğumuz büyük bir gururdur.” diye konuştu.

24

Özel dekorasyon Operasyonel sürecin ayrıntılarına dair bilgiler veren Yönetim Kurulu Üyesi Ali Şafak Öztürk, ise “Liderlere tahsis edilen özel alanlar, heyetlerin ve devlet başkanlarının özel istekleri doğrultusunda dekore edildi.

Golf tutkusuyla tanınan ABD Başkanı Barrack Obama için Carya Golf Club tahsis edildi. Obama tüm ikili görüşmelerini Carya Golf Club’ta gerçekleştirdi. İlk gün ikili görüşmelerden ve toplantılardan fırsat buldukça villasında dinlenmeye çekildi” dedi.

Ali Kızıldağ:

“Çok başarılı bir G-20 oldu”

Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği (POYD) Başkanı ve Calista Luxury Resort Genel Müdürü Ali Kızıldağ, G20 zirvesini değerlendirdi. Antalya-Belek’te yapılan zirve ile birlikte Türkiye’nin tanıtımda önemli bir fırsat yakaladığını söyleyen Kızıldağ, “Bence çok başarılı bir G-20 oldu” dedi.

G20 zirvesini değerlendiren POYD Başkanı ve Calista Luxury Resort Genel Müdürü Ali Kızıldağ, Antalya ve Belek açısından önemli bir sinerji yakalandığını belirterek, “Sadece konaklama ve operasyon açısından 100 milyon Euro civarında bir gelir elde edildi. Belek bu hacimdeki organizasyonlar için kendisini ispat etti” dedi.

“Efsane misafirperverlik” Ali Kızıldağ’ın açıklamaları şöyle: “G20, Türkiye’nin prestiji açısından çok önemli bir organizasyondu.

Zirveye kadar Türkiye olumsuz haberlerle anılan ve gündeme gelen bir ülkeydi. Bu nedenle zirvenin olumlu geçmesi Türkiye açısından çok önemliydi.

Başarılı bir zirve oldu. Barack Obama’nın söylediği ‘Efsane Misafirperverlik’ çok önemli. Bunu alıp bütün tanıtımlarda kullanabiliriz. Heyetlerdeki insanların bölgemiz ve organizasyon için söyledikleri tanıtım için çok önemli.

100 milyon euro alt yapıya harcandı Bizi tek üzen şey Fransa’daki terör saldırıları oldu. Bu saldırılar nedeniyle dünya gündemi tam olarak G-20’ye odaklanamadı.

Ama yine de dünya liderlerinin Antalya’ya gelmesi oldukça önemli. Bunun reklam ve PR değerini ölçemezsiniz. Sıkıntı olmadan hem hizmet hem operasyon açısından başarılı bir zirve yaşandı. Zirvenin tanıtımın yanında Belek’te alt yapı hizmetleri anlamında da çok olumlu katkıları oldu. Alt yapıya 4 ay gibi kısa bir sürede 100 milyon Euro’ya yakın harcama yapıldı.

Rüzgar esmeye devam etmeli G-20’ye katılan ülkeler Türkiye’ye turist gönderen ülkeler.

Bize en fazla turist gönderen ülkelerin devlet başkanları veya başbakanları tarafından temsil edilen bir zirve. Biz Türkiye açısından turizm pazarlanmasının başladığı bir döneme giriyoruz. Fuarlar dönemi başlıyor. Türkiye bu gündemi yakalamışken bu rüzgarın estirilmeye devam ettirilmesi lazım.

Antalya’da 2016 açıdan turizm beklentileri pozitif değil. Ne Rusya’da ne durum değişti ne de alternatif pazarlarda ivme yakalanabildi. G-20’de yakalanan ivmenin ardından bir şeyleri patlatmak lazım.”

25

G20

Zafer Alkaya:

“G20 ile başarılı bir sınav verdik” Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Yönetim Kurulu Üyesi ve Cornelia Diamond Genel Müdürü Zafer Alkaya, Belek otellerinin G20 zirvesi ile önemli bir sınav verdiğini söyledi. Alkaya, “Zirve başarı ile tamamlanmıştır” dedi.

G20 Antalya Zirvesi çerçevesinde hizmet veren Belek Otellerinin hizmet kalitesi ile ön plana çıkarak çok önemli bir sınav verdiğini söyleyen Zafer Alkaya, “Belek otelleri zirveyi başarı ile tamamlamıştır” dedi.

Dünya markası Zafer Alkaya, G20 ile ilgili görüşleri şöyle: “Evet, G20 Antalya Zirvesi ile bir kez daha tescillenen bir Dünya Markamız var! Turizmde rekabet ettiğimiz ülkelerin bize göre imaj anlamında üstünlüklerinden hep söz etmiyor muyuz? İşte onları bu anlamda gerilerde bıraktığımız ve özellikle Avrupalı turistin çok net olarak gördüğü önemli bir avantajımız; Bir Dünya Markası ‘Hizmet Kalitemiz.’ İtici güç olabilir Turizm hareketimizin geleceği adına mutlaka iyi değerlendirilmesi ve gerçek anlamda bir avantaja dönüştürülmesi gereken çok önemli bir değer. Elbette tek başına istediğimiz sonuçları almaya yetmeyecektir ama bize önemli bir ivme kazandıracağı da tartışılmaz.

Ayrıca üst segment turisti hedefleyen ve bu anlamda bir değişim ihtiyacı içerisinde olan Antalya turizmi için de hizmet kalitesindeki başarımız itici güç olabilir.

Dikkat çekti G20 Antalya Zirvesi dünya siyaseti ve ekonomisine yön veren ülkelerin liderlerini ve beraberindeki 26

heyetleri Antalya Belek bölgemizde toplarken, zirveyi yazılı ve görsel medyadan takip eden tüm dünyanın dikkatlerini çekmeyi başardı. Turizmin başkenti Antalya G20 Zirvesi ile güvenlik anlamında da çok ciddi bir sınavdan gerçekten başarıyla çıkmış ve dünya kamuoyuna güvenli şehir bağlamında önemli mesajlar iletmiştir. Zirve süresince yapılan tüm yazılı ve görsel medya etkinlikleri noktasında ön plana çıkan Antalya düşüncemize göre daha geniş kitlelerin de dikkatlerini çekerek gelecek için tatil anlamında yeni taleplerin oluşmasını sağlayabilmiştir. G20 Antalya Zirvesi çerçevesinde hizmet veren Belek Otelleri ise hizmet kalitesi ile ön plana çıkarak çok önemli bir sınav vermiş

ve Zirveyi başarı ile tamamlamıştır. Ve artık söz konusu bu başarıyı taçlandırma ve en üst düzeyde avantaja çevirme zamanıdır.

“Bu fırsat değerlendirilmeli” G20 her anlamda dünya çapındaki etkinliğinden yeterince yararlanamadığımız çok önemli bir fırsat olarak asla kalmamalı. G20 ile yakaladığımız güçlü tanıtım rüzgarı yeni tanıtım ataklarıyla mutlaka desteklenerek daha da güçlendirilmelidir. Bu anlamda biz turizmciler kadar bugünlerde oluşmasını beklediğimiz ülkemizin yeni siyasi iradesine de görev düşecektir.”

Gıyas Şahin

“G20, uzun vadede büyük katkı sağlayacak” Bellis Deluxe Hotel Genel Müdürü Gıyas Şahin, Belek’te gerçekleştirilen G20 zirvesinin Türkiye ve Antalya’ya büyük bir katkı sağladığını söyledi.

Gıyas Şahin, “G20 çok çok başarılı bir şekilde bitti. Türkiye yüzyıllar boyunca yakalayamayacağı bir tanıtım fırsatı yakaladı” dedi.

Bellis Deluxe Hotel Genel Müdürü Gıyas Şahin, G20 zirvesinin çok çok başarılı bir şekilde gerçekleştiğini söyledi. Şahin, “Türkiye yüzyıllar boyunca yakalayamayacağı bir tanıtım fırsatı yakaladı” dedi.

24 saat kesintisiz hizmet Gıyas Şahin’in açıklamaları şöyle: “G20’de dünya devleri Antalya’daydı. Bu zirveye katılan ülkeler organizasyondan çok memnun kaldılar. İyi bir güvenlik vardı. Bizler de 24 saat kesintisiz olarak hizmet verdik.

Gayet iyi bir hizmet verdiğimizi düşünüyoruz. Bizim ağırladığımız konuklar çok misafirperver olduğumuzu bütün hizmetlerin gayet başarılı olduğunu söylediler.

Bunlar bizim için önemli değerlendirmelerdir.

Uzun vadede büyük katkı sağlayacak G20 zirvesi için alt yapı ve yol çalışmaları da yapıldı.

Bunlar 4 ay gibi kısa bir sürede yapıldı. Bu açıdan da Belek ve Antalya için önemli bir yatırım gerçekleştirildi.

Bazı otel ve golf tesisleri G20 zirvesi boyunca yeteri doluluğu yakalayamadıklarını söylüyorlar ama bu organizasyonun uzun vadeli katkısı ölçülemez. G20, Belek ve Antalya turizmi için önemli bir katkı sağladı.

Merkel’e Almanca karşılama Bellis Deluxe Hotel olarak 4 heyet ağırladık. Almanya, İspanya, Meksika gibi ülkeleri ağırladık. G20 hizmet gücünün belirlediği her ülke için üç tane otel önerisi oldu. Heyetler gelip tespitler yaparak otellerini seçti.

Alman heyeti 85 oda, Meksika 48 oda, İspanyollarda 48 odada kaldılar. Otelimize gelen başkanları ben karşıladım. Angela Merkel gece geldi. Almanca karşıladığımızı görünce ‘Alman misafirleriniz’ var mı diye soru sordu.

TUI’nin Best Family oteli olduğumuz söyleyince çok hoşuna gitti.

“Büyük organizasyonlara hazırız” Bütün dünya artık Belek ve Antalya’yı daha iyi biliyor.

G20 logosunun bir yıl boyunca kullanılacak olması bile önemli bir tanıtım çalışmasıdır. Belek artık böyle büyük organizasyonlar için hazır. Bu Türkiye için de önemli bir deneyimdi.”

27

G20

İsmail Tirali

“G20’nin Türkiye’ye katkısı ölçülemez” Belek’te gerçekleştirilen G20 zirvesini değerlendiren Susesi Luxury Resort Genel Müdürü İsmail Tirali, böyle dünya çapında bir organizasyonun Belek’te yapılmasının çok önemli olduğunu belirterek, “22 otelin her biri üstün hizmet kalitesini en iyi şekilde gösterdi” dedi.

G20 gibi dünya çapında bir organizasyonun Belek’te yapılmasına katkı sağlayanlara teşekkür eden Susesi Luxury Resort Genel Müdürü İsmail Tirali, “Dünyanın en büyük toplantısını Belek’te yapmak çok önemli bir konu. Bu organizasyon içinde bulunan 22 otelin her biri üstün hizmet kalitesini en iyi şekilde gösterdi” dedi.

“Teşekkür mektupları aldık” İsmail Tirali’nin açıklamaları şöyle: “Susesi olarak son 2 yıldır tam 4 tane uluslararası toplantıya evsahipliği yaptık. 4 toplantıda bize yeni şeyler kattı. Mayıs ayında da 46 ülkenin dış işleri bakanlarını ağırlamıştık.

O toplantı ile çok şey öğrendiğimizi gördük. Birçok ülkeden teşekkür mektupları aldık. Bu da başarımızın ödülü oldu.

24 saat kesintisiz hizmet Susesi olarak çok başarılı bir çalışma gerçekleştirdik.

Ekimize çok teşekkür ediyorum. Bu insanlar gerçekten çok ciddi bir hizmet gösterdiler. Susesi olarak 24 saat kesintisiz hizmet sunduk. Konuklarımızı uğurlarken gerek kendi ülkemizin gerekse misafir ülkeler noktasında çok güzel olumlu geri bildirimler aldık. Bu da bizim tüm yorgunluğumuzu aldı.

28

Çok mutlu oldular Otelimizde konaklayan devlet başkanlarını ve örgüt başkanlarını uğurlama şansım oldu. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-moon aldığı kaliteli hizmetten ve burada konaklamaktan ve gülen insanları görmekten çok mutlu olduğunu söyledi. IMF başkanı da aynı şekilde.

Antalya’ya büyük katkı sağladı G20 zirvesinin Türkiye’ye katkısını rakamlarla telaffuz edemezsiniz. Bunun bir ölçüsü yok. Bir önceki toplantı Avustralya’nın Brisbane şehrinde yapıldı. O dönemde bu şehir nerede diye insanlar muhakkak araştırma

yapmıştır. İnsanlar aynı şekilde Antalya’yı araştırdığı zaman karşısına tatil beldeleri çıkıyor. Güzel bölgeler çıkıyor. Yani toplantı yapılacak bir destinasyon ararken bir sonraki tatil yapacağınız yeri buluyorsunuz. G20’nin yüzde 1 milyon Antalya ve Belek noktasında katkısı oldu.

“Bu tarz toplantılar artmalı” Bu tarz toplantıların artarak devam etmesi gerekiyor.

NATO ile başladı G20 ile devam etti ve EXPO 2016 ile devam edecek. Bu tarz toplantılara daha fazla ev sahipliği yapmalıyız.”

Haber

Lider eşlerinden

EXPO 2016’ya dostluk ormanı

Gelecek yıl kapılarını açacak olan EXPO 2016 Antalya Sergi Alanı’nda G20 Zirvesi’ne katılan liderler için “G20 Barış ve Dostluk Ormanı” oluşturuldu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın ev sahipliğinde lider eşleri, bin 121 dönümlük sergi alanına barış ve dostluğun sembolü zeytin ağaçları dikti.

Suiçmez çalışmaları anlattı EXPO 2016 Antalya Ajansı Genel Sekreteri Haşmet Suiçmez, alana yapılan projeleri ve çalışmaları davetlilere anlattı. EXPO’ların yeniliği, paylaşmayı, ilerlemeyi teşvik edip işbirliğini destekleyen kültürel etkinlikler olduğuna işaret eden Genel Sekreter Suiçmez, şöyle konuştu; “Ülkeler, uluslararası kuruluşlar, özel sektör, sivil toplum örgütleri ve halk EXPO’ların doğal paydaşlarıdır. Geniş bir katılımcı yelpazesine sahip ‘Çiçek ve Çocuk’ temalı EXPO 2016 Antalya bir bahçecilik EXPO’su olup, insanları doğayla bütünleştirecek ülke bahçeleri, çocukları toprak ile buluşturacak atölye çalışmaları, sergiler, diplomatik temaslar, iş toplantıları, kongre ve sempozyumlar, şehirlerin en iyi uygulamaları, müzikaller ve konserlerden oluşacak binlerce etkinliğe ev sahipliği yaparak alt temalarımız olan ‘tarih, sürdürülebilirlik, biyoçeşitlilik ve yeşil şehirlere’ dikkat çekilecektir.”

Ece ve Efe ile poz verdiler Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan ve kızı Sümeyye Erdoğan, lider eşleri ile yakından ilgilendi. Emine Erdoğan, lider eşleri ile G20 Dostluk ve Barış Ormanı’na geçerken, EXPO 2016 Antalya’nın sevimli maskotları Ece-Efe’yi gördü. Emine Erdoğan, Ece-Efe’yi yanına çağırıp lider eşleri ile birlikte kameralara poz verdi. Genel Sekreter Haşmet Suiçmez, konuklara Ece-Efe’nin yörük kıyafetleri ile Antalya’yı temsil ettiğini belirtti.

30

Turizmin başkenti Antalya, ‘G 20 Liderler Zirvesi’nin ardından gelecek yıl Türkiye’nin ilk EXPO’suna ev sahipliği yapacak. Aksu İlçesi’nde bin 121 dönümlük alanda hazırlık çalışmaları hızla sürerken dün G 20 Zirvesi’ne katılan liderlerin eşleri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın ev sahipliğinde alanı ziyaret etti.

WTM Londra

World Travel Market Türkiye için en önemli fuarlar arasında yer alan World Travel Market, İngiltere’nin Londra kentinde gerçekleştirildi. 2016 sezonu için ipuçları arayan turizmcilerimiz fuarda yer alarak İngiltere pazarının nabzını tuttu.

32

Dünyanın en önemli turizm fuarları arasında gösterilen World Travel Market, Londra’da gerçekleştirildi.

Türkiye’den ağırlıklı olarak Ege Bölgesi’nden turizmcilerin yer aldığı fuarda ülkemizin değişik bölgelerinden turizmciler de yer aldı.

Geçen seneye göre daha hareketli olduğu gözlemlenen fuar İngiltere pazarındaki ilk satışları da gözler önüne serdi. Ön rezervasyonlar geçen senenin aynı dönemine göre yüzde 20-25 oranında düşüş gösteriyor. İngiliz turistler daha çok Ocak ve Şubat aylarında rezervasyonlarını yaptırdığı için ön rezervasyonlardaki düşüş turizmcilerimizi fazla tedirgin etmedi.

Turizmcilerimize göre pazarda yapılacak çalışmalar bu düşüşü telafi edebilir. Ancak turizmcilerimiz bu düşüşün ciddiye alınmaması durumunda ciddi sorunların olacağını da ekliyor.

33

WTM Londra

Osman Ayık:

“İngiltere’den daha fazla pay alabiliriz” World Travel Market’te İngiltere pazarını değerlendiren Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık, “İngilizler için seyahat çok önemli. Türkiye olarak bu pazardan daha fazla turist ağırlayabiliriz. Türkiye huzurlu yaşayan bir ülke konumuna gelirse aldığımız payı arttırmamız mümkün” dedi.

Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık’ın açıklamaları şöyle: İngiltere’de Türkiye hakkındaki olumsuz haber ve yorumlar ister istemez Türkiye’ye olan tatil akışını olumsuz etkiledi. Yapılan özel fiyat çalışmaları ve indirimlerle düşüş limitli seviyede kaldı. Belki bu son yaşananlar olmasaydı biz belki bu yüzde 2’lik düşüşü de yaşamayacaktık.

Pazar payı arttırılabilir İngiltere pazarından daha çok pay almak mümkün.

Türkiye bir seçimden çıktı. Eğer Türkiye, huzurlu yaşayan bir ülke konumuna gelirse bu pazarlardan biz çok daha fazla pay alabilmemiz mümkün. İspanya’ya yılda 9-10 milyon İngiliz gidiyor, Türkiye’ye gelen ise 2 milyon 600 bin civarında. Tabii ki mesafe, yakınlık ve İngiliz vatandaşlarının İspanya’da sahip olduğu ikinci konutlar bu farkta etkili. Ama yine de bizim bu pazardan alacağımız pay var.

34

Büyüme devam eder 2016 yılı 2015 yılından kötü olmaz. Hatta üzerine bir şeyler koyacağımızı da düşünüyorum. Özellikle Suriye’deki olaylar sakinleşirse, ülke içinde barış ortamı sağlanır ve Ukrayna ve Rusya arasındaki sorunlar da çözülürse ve tabi ki dünyada ekonomik olumsuzluklar yaşanmadığı taktirde İngiliz pazarında büyümeye devam edebiliriz.

olmamasının nedenlerinden biri de bu fiyatlara gelen

Fiyatların geri gelmesi zaman alacak 2015 yılında birçok pazarda ve Avrupa’da çok ciddi fiyat tavizleri verildi. Bu fiyat tavizlerine en olumlu tepkiyi Almanya, İngiltere ve bazı Avrupa ülkelerinden aldık.

Aslında İngiliz pazarında çok fazla gerileme

İngiltere pazarında satışlar çok erken başlıyor. İngilizler

olumlu tepkiler oldu. Yüzde 10 ila 35-40 arasında değişen fiyat indirimleri yapıldı. O yüzden bizim bu fiyatları geri getirmemiz birkaç yılımızı alır. İlk satışlarda düşüş var Fuarda tur operatörleri ile de görüşmeler yaptık. 2016 satışlarının henüz istenilen düzeyde olmadığını gördük. şuadan 2017 yılını satmaya başladılar. Bana gelen ilk haberlere göre 2016 yılının satışları geçen seneye göre yüzde 8 gerilerde görünüyor. İngiltere pazarı için önümüzde zaman var. Toparlanacağını düşünüyoruz.”

WTM Londra

Mehmet İşler:

“İngiltere pazarında hareketlilik bekliyoruz” Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı ve Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler, İngiltere’nin Türkiye için kaynak pazarlardan biri olduğunu söyledi. Mehmet İşler, 2016 yılı için İngiltere pazarında hareketlilik bekliyoruz” dedi.

Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı ve Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler’in açıklamaları şöyle: “Türkiye, 36’ncısı yapılan WTM’ye çok büyük bir stand ile katıldı.

İngiltere, Türkiye için vazgeçilmez kaynak pazarlardan biri. İngiltere pazarı geçen sene yatay geçiş gösterdi. Çok az bir eksi ile kapattı. 2015’in en önemli yıldızları Almanya, Orta Avrupa ve İran pazarındaki artışlardı. Türkiye Rusya açığını buradaki artışlarla dengeleyerek aradaki büyümenin turist sayısındaki negatif büyümenin önüne geçti. WTM’de gördüğümüz ise şudur: Türkiye 2015 yılını 2016 yılında arayacak gibi görünüyor. Ama süreç devam edecek. Almanya, Orta Avrupa ve Balkan pazarlarının Türkiye’ye ilgisi fazla. İngiltere pazarına bakarsak yüzde 3-4 geride gibi görünüyor ama Ocak ayı gibi bu pazarda artışa geçecektir. İngiltere bu sene itibari ile Yunanistan’ı

Almanya ile biraz daha fazla destekliyor. Yunanistan’ın verdiği fiyatlarla turizmde ihtiyacı olduğu bu pazarlara da önemli bir şekilde saldırıyor. Yeni Hükümet ve yeni bakanımızla birlikte Orta Avrupa ve İngiltere pazarında daha fazla tanıtım yapmamız bizim önümüzdeki engelleri kaldırır. Kendimizi daha iyi anlatacağımız bir döneme giriyoruz. İngiltere kaynak pazar olduğu için çok önemli. İzmir olarak ETİK ve İZKA olarak stand alarak fuarda yer aldık. İzmir’in WTM’de ikinci kez kendi başına standı oluyor. WTM, bu anlamda bizim için ve İzmir için önemli bir fuar.”

Yavuz Torunoğulları: “Fiyatlarımızı koruduk”

TÜROFED Başkan Yardımcısı ve Fethiye Otelciler Birliği (FETOB) Başkanı Yavuz Torunoğulları, 2015 turizm sezonunun değerlendirip 2016 yılı ile ilgili beklentilerini açıkladı. İngiltere pazarının önemine değinen Torunoğulları, Britanya pazarı için kontratların yapıldığını da söyledi.

Geçen sene yapmış

pazarının siyasi ve ekonomik durumu gelişmelerin olumsuz

yapmalıyız. Britanya pazarının kontratları hazirandan önce

oldukları açıklamalarda

olacağını göstermişti. Beklenilen gibi oldu. Özellikle

2015 yılında Türkiye’nin

Rus pazarına bağlı Kemer gibi Antalya›nın belli bölgeleri

yapıldı. 2015›ten 2016›ya 2014 yılından 2015›e geçen

önündeki en büyük

daha çok etkilendi. Bizim Fethiye ve Dalaman olarak Rus

tehlikenin Rusya pazarı

pazarından şu kadar etkilendik dememiz yanlış olur; çünkü

olduğunu söylediğini

bu pazardan aldığımız rakam düşük.

belirten Yavuz

36

fiyatları koruduk. Aslında bizim şu anda 2014 fiyatlarımız pazarlanıyor. Eğer 2015 yılından kötü olmayacaksa biz vermiş olduğumuz ile devam ederiz. Ekstra bir aksiyon veya indirime gidileceğini sanmam. Görüntü şimdilik böyle.

Mesele tüketicinin talebi ve tur operatörünün politikası.

Torunoğulları şöyle

Tanıtım ve imaj çalışmaları sadece fuarlara endeksli

konuştu: “2015 yılında

olmamalı. Fuar sonrasındaki hamleler de önemli. Temel

Ülkemizde benzeri istikrarsızlıklar olursa tur operatörleri

beklenen oldu” dedi.

pazarlarda gücümüzü koruyacak hamleleri yapmaya devam

o zaman hamle yapacak. Bizim rakip olarak gördüğümüz

Torunoğulları, “Rusya

edip sayımızın düşük olduğu pazarlara dönük çalışmalar da

Yunanistan, İspanya gibi ülkelere yönlendirme yapacak.”

Bülent Bülbüloğlu: “Agresif olmalıyız”

Güney Ege Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (GETOB) Başkanı Bülent Bülbüloğlu, İngiltere pazarında satışların yüzde 21 geride olduğunu belirterek, “Bu pazarda acilen imaj ve pazarlama çalışmaları yapılmalı. Yoksa zorlu bir dönem bizi bekliyor” dedi.

Bülent Bülbüloğlu’nun açıklamaları şöyle: “İngiltere pazarındaki satışlar yaklaşık olarak yüzde 21 geriden geliyor. İngiliz turistler rezervasyonlarını Ocak-Şubat döneminde yapıyor. Bu döneme kadar ciddi bir çalışma yapmamız lazım. İngiltere’den

Türkiye’ye tur operatörlerinin satışlarında geçen yılın aynı dönemiyle karşılaştırıldığında yüzde 21 gerideyiz. Bodrum, Dalaman, Fethiye veya Antalya’da farklılıklar olabiliyor.

Ama eksi olduğumuz gerçek. Bizim İngiltere’de ciddi imaj sorunumuz ve pazarlama eksiklerimiz var. Satışların yüksek seyrettiği Ocak ve Şubat aylarını kaçırmayacak şekilde bu aylara kadar çok ciddi ve agresif çalışmamız lazım. Bunu yapamazsak telafisi olmayan bir süreç olacak.

Tanıtma Genel Müdürümüzün olması gerekiyordu. Tabii

İngiltere, Türkiye’ye 2.5 milyon turist gönderiyor. İngiltere, Almanya ve Rusya’nın ardından 3. ülke konumunda. Bizim fuarda Bakanımızın veya en azından Müsteşarımızın,

doyuyor. Antalya’nın değerleri çok farklı. Orda Alman, Rus

seçimlerden yeni çıktık; o nedenle saygıyla karşılıyor ve kimseyi suçlamak istemiyorum ancak şu tarihten sonra hükümetimiz kurulur kurulmaz ve bakanımız belli olur olmaz bütün dünyada çok ciddi bir pazarlama çalışması yapılması lazım. Çünkü şuanda her yerde eksideyiz. Bölge olarak İngiltere bizim için çok önemli. Bu pazarı eksi kapatacak gücümüz yok. Yüzde 70 bölgemiz İngilizler ile var; Hollandalı, vb. var. Ama bizde bunların hiçbiri yok. O yüzden biz İngiltere pazarını çok önemsiyoruz.

Zafer Alkaya:

“Bu pazarı daha fazla önemsememiz gerekiyor” Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Yönetim Kurulu Üyesi ve Cornelia Diamond Genel Müdürü Zafer Alkaya, “Her zaman söylüyoruz; İngiltere bizim için çok önemli. Bizim üçüncü pazarımız. Dolayısı ile bu pazarı daha fazla önemsememiz gerekiyor” dedi.

AKTOB Yönetim Kurulu Üyesi Zafer Alkaya’nın yaptığı açıklamalar şöyle: “2015 yılı 2014’e göre geride. Geride kapatacağımız kesin.

Buradan çıkardığımız dersler önemli. Rus pazarının eksikliğinin nelere sebep olduğunu net olarak gördük.

Burada en büyük ders

belli pazarlara alternatifleri görmezlikten gelecek şekilde bel bağlamanın ne kadar yanlış olduğudur. Tabi ki Almanya ve Rusya lokomotif pazarlar. Bu pazarlardaki sıkıntılar büyük sorunlara neden oluyor. Çünkü alternatif pazarları devreye sokamıyoruz. Alternatif pazarlarla ilgili yeterli çalışmamız yok. Bunu bir politika olarak belirleyemedik benimseyemedik. Bir ana pazar kolaylığı içinde bugünlere geldik. İngiltere’de karamsar tablo çizmek için çok erken.

Bugünden İngiliz pazarını değerlendirmek ve bir görüş bildirmek yanlış olur. İngiliz pazarı her zaman Türkiye’ye

ilgi gösteren bir pazar. Burada anormal bir gelişme ve sıkıntılı bir süreç beklemiyoruz. Ama bizim performansımız, İngiltere’deki gelişmeler, Türkiye’deki politik gelişmeler ki şimdi bir muhatap var artık karşımızda diyorlar. Gerek Avrupa’daki pazarlarda konuştuğumuz insanlar karşımızda istikrar olabilir düşüncesindeler. Bunun da oransal değerini şimdiden belirtmek doğru olmaz. Zaman içinde göreceğiz. Tur operatörleri ile 2015’i değerlendirip 2016’yı konuşuyoruz. Bizi endişeye sevk edecek bir tablo yok.

Her zaman söylüyoruz İngiltere bizim için çok önemli.

Bizim üçüncü pazarımız. Dolayısı ile bu pazarı daha fazla önemsememiz gerekiyor.”

37

WTM Londra

Alper Alp:

“Hayal kırıklığı ile sonuçlanan bir fuar” Stone Concept Hotel Yönetim Kurulu Başkanı Alper Alp, “Maalesef WTM’in ülkemiz adına çok başarılı geçmeyeceği ilk günden belli olmuştu. Diğer ülke standları özellikle Uzakdoğu ülkelerinin standları yoğun ilgi görürken ülkemize olan ilgi yok denecek kadar azdı” dedi.

Stone Concept Hotel

fuarda yer alarak Kapadokyamızın tanıtımını en iyi şekilde

komşu ülkelerle sorunlar ve en önemlisi Suriye’nin içinde

Yönetim Kurulu

yapmak amacındaydım. Fakat fuarın ilk günü anladım ki

bulunduğu iç savaş. Bu olaylar nedeniyle Türkiye’ye

Başkanı Alper Alp’in

beklentilerimiz karşılık bulamayacak. Maalesef WTM’in

turist gönderen ülkelerin Dışişleri Bakanlıkları tarafından

açıklamaları şöyle:

ülkemiz adına çok başarılı geçmeyeceği ilk günden belli

yapılan Türkiye’ye gitmeyin uyarılarıdır. Tabii ki bu sorun

“Dünya’nın en büyük

olmuştu. Diğer ülke standları özellikle Uzakdoğu ülkelerinin

sadece ülkemizin sorunlarından ibaret değildi. Londra’da

2. turizm fuarı olan

standları yoğun ilgi görürken ülkemize olan ilgi yok

2 tren hattının grevde olması fuar alanına ulaşımda büyük

WTM London’a büyük

denecek kadar azdı.

zorluklara sebep oldu. Türkiye standının dizaynı da diğer ülke standlarına göre çok fazla cezbedici olmadığı gibi son

beklentilerle katılım sağladım. Dünyanın her

Tabii ki bu düşük ilginin sebepleri de var. Bunların en

derece sönük ve karmaşık bir görüntüye sahipti. Sonuç

yerinden turizmcilerin

önemlisi ülkemizdeki terör olaylarından ötürü güvenlik

olarak WTM London fuarı ülkemiz be biz katılımcılar adına

katılım gösterdiği

sorunu, uzun süredir içinde olduğumuz seçim süreci,

hayal kırıklığı ile sonuçlanan bir fuar olmuştur.”

Tayfun Başkurt:

“İngiltere 2015 ile aynı seviyede olabilir” Martı Resort Marmaris ve Martı La Perla Marmaris’in Genel Müdürü Tayfun Başkurt: “İngiltere pazarı bölgemiz için çok önemli bir Pazar. Bu nedenle İngiltere bizim için çok önemli. 2016 kolay olmayacak. Ama sevindirici durum şu tur operatörleri uçak iptali yapmadı” dedi.

Martı Resort Marmaris ve Martı La Perla Marmaris’in Genel Müdürü Tayfun Başkurt’un açıklamaları şöyle: “2015 kolay bir yıl olmadı zor bir yıl oldu. Londra 2016 yılı için ilk fuar. Rakamların net olarak ortaya çıkmadığı bir fuar.

2016 yılı kolay bir yıl

38

olmayacak. Ama sevindirici durum şu tur operatörleri uçak iptali yapmadı. Sıkı takip edilmesi gereken tur operatörleri ile sıkı diyalogların olması gereken bir yıl. Açıkçası Ben ümitsiz değilim. Mahvolduk gibi laflar kullanmıyorum.

Kolay bir yıl değil ama mücadele ederek 2015 yılının önüne geçecek bir yıl olur diye düşünüyorum. İngiltere pazarı 2015 yılı ile aynı seviyede olabilir. Avrupa pazarında bir sıkıntımız var. Avrupa pazarına biraz yükleniyor ve ayrıca alternatif pazarlara açılmaya çalışıyoruz. İskandinavya, Ortadoğu pazarları gibi pazarlara açılmaya çalışıyoruz böylece açıkları kapatmaya uğraşıyoruz. 2016’nın nasıl gideceği çok önemli. 2016 yılı için belirsizlik var. 2016’yı

2015 gibi kapatmayı becerebilirsek ondan sonraki süreçte eski ivmemizi yakalarız diye düşünüyorum. Yunanistan ve İspanya’nın da fiyatlarını kırmış olmasının da önemi var. İspanya ve Yunanistan AB ülkesi olması nedeniyle avantajlılar.

Bizim maalesef ülkemizde yaşanan sıkıntılardan dolayı böyle bir kayış oldu bu pazarlara. Ama ülkemiz her anlamda çok zengin. 2016’yı 2015 gibi geçirirsek daha sonraki yıllarda toparlarız. Benim düşüncem 2015 yılını yakalarız.

Ben 2016’nın 2015’ten kötü olmayacaktır. Belli olmaz 2015’i geçebiliriz de.”

Volkan Yorulmaz:

“Ne yazık ki bu pazar çeşitliliğini kaybettik” Kemer Tanıtım Vakfı (KETAV) Başkanı Volkan Yorulmaz, “Kemer’de pazar çeşitliliği konusu bizim en büyük sıkıntımız olarak dikkat çekiyor. Bunların için de İngiliz, Alman, İsviçre, Hollandalı da var. Biz, Kemer’de ne yazık ki bu pazar çeşitliliğini kaybettik” dedi.

Kemer Tanıtım Vakfı

İngilizler genelde Ege’yi tercih ediyor. Alanya ve Belek son

Önümüzdeki süreçte umarım daha programlı ve planlı bir

(KETAV) Başkanı ve

dönemlerde biraz öne çıktı. Ancak olaya sadece İngiltere

şekilde hareket edebiliriz. 2013-14 yıllarındaki gelirlere

Ulusoy Tatil Köyü

açısından bakmamak lazım. Kemer’de pazar çeşitliliği

geri dönmek için en az 3 yıl beklemek gerekiyor. Tabii

Genel Müdürü

konusu bizim en büyük sıkıntımız olarak dikkat çekiyor.

devletin de bu anlamda destek planları var. Antalya

Volkan Yorulmaz’ın

Bunların için de İngiliz, Alman, İsviçre, Hollandalı da var.

milletvekili, Eski Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu ile

açıklamaları şöyle:

Biz, Kemer’de ne yazık ki bu pazar çeşitliliğini kaybettik. Bu

görüştük. Onun da bu konuya çok sıcak baktığını biliyoruz.

“Kemer’de İngiltere

konuya özellikle yoğunlaşmamız gerektiğini düşünüyorum.

Kışın personel istihdamı ile ilgili destek nasıl olabilir bunları

pazarı neredeyse yok

2015’te yaşadıklarımız bizi adeta silkeledi. Yaşanan

konuştuk. Ancak şu da bir gerçek ki, turizmde bir yangın

denilecek kadar az.

olaylardan dolayı bir pazar planlaması da yapamadık.

var. Herkesin bunu görmesi lazım. Ülkedeki sükunet ve

Rusya dışındaki bütün

Bu durum sadece Kemer için değil, Antalya’daki bütün

huzur çok önemli. Çünkü tatil için gidilecek yerde ki en

pazarlar az aslında.

bölgeler için geçerli.

önemli ihtiyaç huzur olduğunu düşünüyorum.”

Geylan Dursunoğlu:

“Şu an çok endişe edilecek bir durum yok” Regnum Carya Golf & Spa Resort Genel Müdürü Geylan Dursunoğlu, “Şu an çok endişe edilecek bir durum yok. Ancak herkesin tur operatörüyle birlikte satışları her gün takip etmesi gerekiyor. Bunları yapanların geçen seneki hatalara düşmeyeceğine inanıyorum” dedi.

Regnum Carya Golf & Spa Resort Genel Müdürü Geylan Dursunoğlu’nun açıklamaları şöyle: “Otelcilik sektörünün önünde zorlu bir süreç var. 2015’te açıkçası turizmcinin çok canı yandı. Bu kadar çabuk bir şekilde yaraları sarmak kolay

olmayacak. İngiltere ve Avrupa pazarının ilk sonuçlarını World Travel Market (WTM)’de alıyoruz. İngiltere pazarı hakikaten çok erken satış yapmaya başlıyor. Bir gerileme elbette var. Ancak ben bunun özellikle son 6-7 ayda Türkiye’nin dış pazardaki görünümüyle paralel olduğunu düşünüyorum. Bu gerilemenin önümüzdeki birkaç ay içinde yüzde 2’lik farkın kapanacağı hatta 1-2 puan öne geçeceği kanısındayım. Şu an çok endişe edilecek bir durum yok. Ancak herkesin tur operatörüyle birlikte satışları her gün takip etmesi gerekiyor. Bunları yapanların geçen seneki hatalara düşmeyeceğine inanıyorum.

Otelcilere ve turizmcilere çok iş düşüyor. Ne yazık ki,

önümüzdeki birkaç sene, 2013-2014 yıllarındaki doluluk oranlarını belki de yakalayamayacağız. Ama 2016 yılını, 2015’in birkaç puan üzerine çıkarabiliriz. Siyasi açıdan olumlu gelişmelerle herkesin işlerini doğru yapacağını düşünüyorum. 2016 senesinde hemen yüzde 5-10 gibi bir artış yakalayıp bir önceki seneyi yakalarız gibi bir hayale kimsenin kapılmaması lazım. Bu rakamları yeniden yakalamak en az 3 yıl sürecektir. Belki bu süre bazı tesislerde daha da uzun olabilir. Önümüzde zor görünen 3 yıllık bir süreç var. 2016’nın da çok iyi olduğunu düşünmek doğru değil. Bu kadar çabuk bir şekilde yaraları sarmak kolay olmayacak.”

39

WTM Londra

Aslı Bayar Ulukapı: “İngiltere’de artış bekliyoruz” AKTOB Yönetim Kurulu Üyesi Aslı Bayar Ulukapı; “Bu fuara Kemer Belediyesi ile birlikte ilk defa katılıyoruz. İngilizler Kemer’i çok tercih etmiyor. Ancak bu pazar

bizim için çok önemli bir potansiyel barındırıyor. Bundan da pay almak için alternatif bu pazara yöneldik. Rusya pazarını biliyorsunuz büyük bir kriz yaşadılar. Örneğin Fransa, İngiltere gibi farklı pazarlara yöneldik ve önümüzdeki seneki açığı bu pazarlarla kapatma düşüncesindeyiz. 2015 yılında İngilizler verilen fiyatlardan fazla yararlanamadı. Çünkü acentalar hazırlıksız yakalandı. 2016 yılında verilen uygun fiyatların tur operatörleri daha hazırlıklı ve

farkındalar. Sanıyorum Kemer için 2016 daha iyi bir yıl olacak. İngiltere pazarında 2015’te yüzde 2.2 oranında bir artış vardı bu sene de aynı oranlarda artış bekliyoruz. Talep iyi görünüyor. Özellikle seçim sonuçlarını bekliyorduk. İstikrarlı ve güçlü bir hükümet turizme yansıyacaktır.

Kurlarda da bunu gördük. 2016 için umutluyuz. İngiltere pazarı dahil bütün pazarlarda iyi bir sezon geçireceğimizi düşünüyorum.”

Ahmet Küçükyıldız: “Kapadokya’yı İngiltere’de yeterince tanıtamadık” Hit The Road (HTR) Genel Müdürü Ahmet Küçükyıldız; “Yıllardan beri rehberlik yaptığım için Ege ve Akdeniz’de de çalıştım. Ege’ye daha çok İngiliz geliyor.

Kapadokya’da böyle bir şansımız yok. Uçağımız olmadığı için İngiltere’den Kapadokya’ya misafir getiremiyoruz.

Genellikle İstanbul’a gelip 3-4 gece konaklayıp Kapadokya’ya geliyorlar. Bu da istenilen düzeyde değil.

Tanıtım yapmaya çalışıyoruz ama ne kadar başarılıyız bilmiyoruz. Genellikle yaşlı İngilizler Kapadokya’yı tercih ediyorlar. Bunların da konaklama süresi daha uzun. Günde

20’ye yakın uçak var Kayseri ve Nevşehir’e. Ama maalesef Kapadokya’yı İngiltere’de yeterince tanıtamadık. Bir Alman kadar bir uzak doğu pazarı kadar İngilizler Kapadokya’ya ilgi göstermiyorlar. İngilizlerin aklında tatil dendiği zaman deniz, kum, güneş geliyor. Uzun zamandır Kapadokya’da turizmcilik yapıyorum. Uzun zamandır genç İngiliz görmedim.

Ertuğrul Karaoğlu: “Tanıtım çalışmaları bir an önce başlamalı” Intra Travel Yönetim Kurulu Başkanı Ertuğrul Karaoğlu: “Turist ve paket turların göstergeleri çok parlak değil. Almanya iyi ama Rusya ve Ukrayna pazarlarının yanında 40

Fransa ve İtalya’da çok şiddetli düşüşler var. Türkiye’ye giriş rakamlarında İtalya ve Fransa pazarlarında yüzde 40-45 civarında kayıplar söz konusu. İspanya pazarımız da toparlanamadı. Bunların sebeplerini görüyoruz. Sorun şurada: 2016’nın hem planlandığı dönemde bu sıkıntılar atlatılmamıştı. Seçim yeni bitti. İnşallah bundan sonra toparlanma ve sakinleşme dönemi olur. Bugün seçim yapıldı yarın Türkiye’ye gidelim demeyecek insanlar.

İnsanların radarında olacağız. Seçim bitti noktası değil Türkiye neler yapacak diye inceleyecekler. Tanıtımda ve benzer noktalarda biz de beklemek durumunda kaldık.

Yapılması gereken de buydu. Ortalık karışıkken çok sayıda reklam yapmak doğru değildi. Şimdi yeni bakanımızın atanması ile yapılacak çalışmalar konusunda heyecanlıyız.

Bu durum hızlandırılıp tanıtım ve çalışmaların bir an önce devreye girmesi gerekiyor.”

Söyleşi Hazırlayan: Tuncay Sevin

Ahmet İllez “Sektör yorgun” 2015 krizlerle dolu bir yıl oldu. Turizm hayatınızda 2015 gibi bir yıl yaşadınız mı?

38 yıllık meslek hayatımda böyle krizlerle dolu bir yıl görmedim. Sadece Körfez Savaşı vardı. Savaşın başladığı günün sabahı muazzam bir faks yağmuru geldi. Otelde kalan konukları ülkelerine götürmek için acentalar ve tur operatörleri fakslar göndermişti. Gerçekten 2 gün içinde doluluklar yüzde 0’a düştü. Malum savaş vardı ama biz Türkiye olarak savaşın içinde değildik.

Yine bir savaşın içinde değiliz ama sıkıntı daha mı büyük? Şimdiki risk daha büyük. Çünkü bu savaş sınırımızda. Suriye tehdidi ve onunla beraber gelişen sınır hareketliliği çok endişe verici. 15 gün önce G20 zirvesini yaşamıştık. Dünya devleri Türkiye’ye geldi ve sorunsuz bir organizasyon sonrasında ülkemizde mutlu ayrıldılar. Çok iyi bir organizasyon harika bir ev sahipliği ve harika bir hava. İnsanlar Antalya’yı çok olumlu izlenimlerle ve bir daha geleceklerini söyleyerek ayrıldılar. G20 hanemize büyük artılar yazdı. Bizler de G20 ve 2016’da yapılacak olan EXPO 2016’nın turizme önemli bir katkı koyacağını düşünüyorduk.

Bu katkı ile 2015 yılındaki kayıplarımızı 2016 yılında telafi ederiz diyorduk. Ta ki Türkiye-Rusya arsasındaki uçak krizine kadar. 2016 gelmeden 2016’yı kaybettik aşamasına geldik.

Rusya ile aramızda ticaret, tarım ve turizme dayalı önemli bir ilişki var.

Bu krizden en çok turizm sektörü etkilenecek değil mi?

Rusya’dan 4 milyona yakın turist alıyoruz. Bugün itibari ile yüzde 50 kayıptan bahsediyoruz. Bütün olumlu hava dünden bugüne sona erdi. Rusya’nın açıklamalarını görüyoruz.

Biliyorsunuz Rusya’da çok sayıda Türk tur operatörü var.

Bunların çok ciddi sıkıntıları oluşacak. Niye? Anlaşmaları yapmışsın, ön ödemeleri yapmışsın. Bu durum karşısında muazzam bir ekonomik sıkıntıya düşeceksin. Bizim temennimiz insanların konuşup bu işi halletmeleridir.

42

Miracle Resort Hotel Genel Müdürü Ahmet İllez ile krizler üzerine bir röportaj gerçekleştirdik. Önemli açıklamalarda bulunan Ahmet İllez, turizmcilerin psikolojilerinin her geçen gün daha da bozulduğunu belirterek, “Elinizdeki alternatifler birer ikişer yok oluyor. Ne kadar sıkıntılı olursa olsun her zaman yaraya mehlem olacak çareler ürettik, şimdi de üreteceğiz” dedi.

Bu sıkıntılı süreç ne kadar sürer?

Bu krizin çok çabuk toparlanacağı kanaatinde değilim. Çünkü ortada ciddi bir savaş hali var. Rusya, Lazkiye’ye S400 füzelerini konuşlandırdı. Ve bunun kapsama alanını içinde Antalya Nevşehir ve Mardin de yer alıyor. Savaş öncesi hazırlık var sanki.

Tatile gidecek insanlar 10 defa düşünecek. Şubat ayında erken rezervasyon satışlarının ve kış turizminin canlılığının had safhada yaşandığı aylar bunlar. Mart ayında en büyük turizm fuarı ITB Berlin bizi bekliyor. Oraya da gideceğiz.

Orada bizi bekleyen ne olacak şimdiden onu kestirmek çok zor.

2015 yılında olduğu gibi bu sene yine Avrupa pazarına mı yoğunlaşacağız?

2016’da sarılacak bir Avrupa pazarı da olmayacak.

Avrupa’da İslamofobi denilen bir olay var. Belçika’da bunu geçen hafta gördük. Bir tane teröristin peşine düştüler.

Hayat durma noktasına geldi. Fransa’nın göbeğinde terör olayları ile onlarca insan öldü. Bunların yanında Putin, Türkiye’nin İslamlaşma yolunda olduğunu söyledi. Bu açıklama Avrupa’nın da dikkatini çekti. Şimdi kızışan bir coğrafya var ortada. Biz de bunun içindeyiz. Turizm her şeyi sever, huzur ortamının olmadığı bir ortamı sevmez.

Turizm barış, kardeşlik, hoşgörü, huzur demektir. Huzuru tesis edemediğinizde deniz, kum ve güneşin hiçbir kıymeti yoktur. Seninle iki gün önce bir röportaj yapsaydık tüm bu konuştuklarımızı konuşmayacaktık. Ben sana çok olumlu gelişmelerden bahsedecektim. Düne kadar kış anlaşmalarımızın hepsini yapmıştık. 2016 anlaşmalarımızı da yaptık. Şimdi tablo bir anda değişti. Bugün Avrupa’dan şu aşamada herhangi bir iptal yok. Felaket senaryoları yazılıyor. Bu durum Avrupa’yı da etkileyecek. Lazkiye’ye yerleşen S400 füzelerinin menzili içinde Antalya’nın da olması ve bunun telaffuz edilmesi insanları korkutabilir.

Aslında Avrupa pazarında nelerle karşılaşacağınızı biliyoruz değil mi?

Evet biliyoruz. Ekonomik sıkıntı nedeniyle bir Rusya krizi yaşadık 2015’te. Bu pazardan yüzde 30 kayıp yaşadık. 800 bin civarında Rus turistten bahsediyoruz. Bu kayıp bu sene belki 2.5 - 3 milyon olması söz konusu. Biz bu rakamların telafisini nasıl yapacağız? Tabi ki daha çok Avrupa ve alternatif pazarlar ile. Bizim için sıkıntılı olan süreci herkes kullanacak ve inanılmaz bir fiyat anarşisi doğacak.

“Getiririz ama bu rakamlara zor” diyecekler. Herkes bu fırsatı değerlendirmek isteyecek. Bundan 1 ay evvel Mısır’da uçak düşünce çok üzüldük. Rus tur operatörleri rezervasyonlarını Türkiye’ye kaydırdığını da gördük. Orada yaşanan bir olumsuzluk bizim için fırsata döndü. Ancak bu durum şu an bizim başımıza geldi. Bu durum ispanya ve Yunanistan’a muazzam bir şekilde katkı sağlayacak. Şu an itibari ile yurt dışı fuarları çok önem kazandı. Bilgi verme anlamında tabloyu olumlu ve ılımlı gösterme açısından ve alternatif pazarları yakalama açısından önem kazandı.

2016 yılındaki kaybımız rakamsal olarak nasıl olur?

Bu kriz hükümetler arası bir kriz. Tamamen siyasi.

O nedenle çok fazla uzatılacağını sanmıyorum. Ama bugün için kötü konuşuyoruz. Ama aramızdaki gerginlik iki günde de bitmez. Erken rezervasyonları kaçıracağız diye düşünüyorum. Kış aylarına denk geldi. Eğer sezona girerken böyle bir kriz olsaydı durum daha da farklı olabilirdi. Erken rezervasyonların akabinde olması erken rezervasyonları öldürebilir. Akabinde de toparlar. Ama ne kadar. 2015’in kaybının üzerinde bir yıl olur diye düşünüyorum. Şu an itibari ile hangi ülke Türkiye’ye uçuyorsa o ülkenin pazarlarına çok ciddi şekilde yatırımlar yapılacak ve telefi edilmeye çalışılacak. Erken rezervasyonlar için bir şey diyemiyorum ama yaz sezonu için vakit geç değil. Tren kaçmadı. Ama kardan zarar edeceğimiz bir yıl olacak.

Turizmciler krize alışıktır. Ama bu durum sanırım 2016 yılı için geçerli olmayacak? İlk defa iyimser değilim. Bugüne kadar çok kriz gördük. 38 yıllık meslek hayatımın 28 yılı Antalya’da geçti. Antalya’da çok krizler atlattık. Özellikle gençlere şunu öneriyorum.

“Panik yapıp fiyat kırmayın. Bunlar geçici. Çok kısa zaman içinde her şey olumlu olacaktır” moralini ve deneyimini aktaran bir isim olarak bugün aynı şeyi söyleyemiyorum ancak umuyorum.

Bu kriz ortamından da en büyük zararı Antalya mı görecek?

Antalya bu krizden diğer turizm merkezlerine göre daha çok zarar görecektir. Rakamlar bunu gösteriyor.

43

Ben şu anki karamsarlığımı yaz sezonunda biraz iyimserliğe dönüştürmek arzusu içindeyim. Bu krizin kimseye faydası yok. Türkiye-Rusya krizi ticaretin bütün dallarında karşılıklı fatura çıkaracaktır. Bunun aşılması için gerek başbakanlık gerekse cumhurbaşkanlığı makamları düzeyinde yumuşama ve yumuşatmaya yönelik bir gayret içinde olunacaktır.

Turizmcilere bu noktada ne tavsiye edersiniz? İlk tavsiyem sakinlikten yana olacaktır. İşin güç tarafı yılı kapatmak üzereyiz. Bir sonraki yılın bütçelerini yaptık.

Hiçbir genel müdür müstakil ve bağımsız bir hareket kabiliyeti içinde olan bir birim değil. Tam aksi şirketlerini ve patronlarını beklenti içine sokan bir yapılanmanın tepesindeki insandır. Şu anda çok ciddi çok aklıselim bir şekilde belki bütçelerin revize edilebileceği bir dönemdeyiz. Bilançolar henüz çıkmadı. Bir ay sonra bilançoları çıkarıp aralık ayının sonunda bu bilanço ile birlikte yeni yılın bütçelerini patronlara teslim edilecek.

Kış ayındaki kayıpları ciddi öngörüp yaz ayları için de tedbirlerini alırlarsa verecekleri taahhütlerde çok fazla sapma olmaz.

2016 yılı için Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izleyeceği yol ne olmalı? Öncelikle çok yapıcı olmalılar. Hem seyahat acentaları hem tur operatörleri hem charter firmaları hem de konaklama işletmeleri açısından çok ciddi şefkat gösterilmesi gereken 44

bir yıl. Gerekli tedbirler geçen sene az da olsa alındı. En azından onların devamı gelir diye düşünüyorum. Bakanlık kadroları sorunun ciddiyetine vakıflar. Alınacak tedbirleri bakanımıza en iyi şekilde aktaracaklardır. Ayrıca çok ciddi bir imaj çalışması yapılmalı. Antalya turizmi için bir avantajımız da Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu’dur.

Turizm camiası tarafından sevilen ve sayılan bir değer.

Turizme büyük artısı olacaktır. Bölgenin turizmin bütün problemlerini yakinen bilmektedir. Expo 2016’yı da iyi kullanabiliriz. 23 Nisan’da açılacak olan bu etkinliği dış ülke katılımcı sayılarını arttırarak sezona moralli bir giriş yapabiliriz. Hem sayın bakanımızın hem EXPO 2016’nın bir moral olacağı kanaatindeyim. Bize o konuda desteklerini esirgemeyeceklerdir.

Turizmcilerimiz kriz dönemlerinde umutlarını hiçbir zaman kaybetmediler. Bu konu hakkındaki düşünceleriniz nedir? İşimizin en büyük yönüdür umutlu olmak. “Can çıkmayan bedenden umut kesilmez.” Ölmediğimiz sürece var olma mücadelesini vereceğiz. Bu sektörde her zaman olumsuzluklar ve sıkıntılar oldu. Sahte içki yaparlar turistler canlarını kaybeder bedelini biz çekeriz, uykusuz şoförler kaza yapar bedelini biz öderiz, uçak düşer bedelini biz öderiz, savaş çıkar bedelini biz öderiz. Biz umudumuzu yitirdiğimiz takdirde turizminden bahsetmek mümkün değil. Bugüne kadar umudumuzu kaybetmedik ve kaybetmeyeceğiz. Kaybetmediğiniz noktada hep kazanımlarımız oldu. Ama yorulduk. Sektör yorgun.

Son bir yıldır yaşadığımız terör ve kaos ortamı sıkıntılar yarattı. O kadar sıkıntı ile uğraşırken öbür taraftan maliyetler yükseliyor. Asgari ücret artacak, işverenin işçi maliyeti de artacak. Bir taraftan da bakım ve onarım ile uğraşıyoruz. Miracle Resort Hotel olarak 5 ay içinde bütün oteli yenileyeceğiz. Harcadığımız bu paraları çıkartmak zorundayız. Psikolojik olarak yorulduk. Psikoloji kolay kolay düzelmiyor. Turizmcinin psikolojisi her geçen gün bozuluyor. Elinizdeki alternatifler birer ikişer yok oluyor. Çaresizlik en kötü şeydir. İnsan çaresiz olmamalı. Ne kadar sıkıntılı olursa olsun her zaman yaraya mehlem olacak çareler ürettik, şimdi de üreteceğiz. Bir an önce krizin ortadan kaldırılıp mevcut kayıpları daha çok büyütmeden yarınlara güvenli, sağlıklı, mutlu ve barış dolu günlere yelken açmayı diliyorum. Barış olduğu ortamda sıkıntı söz konusu olmaz. Barış var olduğu sürece turizm de vardır.

Haber

Uluslararası Resort Turizm Kongresi AKTOB ve Resort Dergisi’nin ortaklaşa gerçekleştirdiği Uluslararası Resort Turizm Kongresi büyük bir katılım ile Aska Lara Resort’te gerçekleştirildi. Birbirinden önemli konukları ağırlayan turizm kongresi, önemli konulara ışık tuttu.

Corconde De Luxe’te kokteyl Turizm kongresi öncesinde yine geleneksel hale gelen kokteyl Concorde De Luxe Resort’te gerçekleştirildi.

Kokteyl ile bir araya gelen turizmciler 2015 yılını değerlendirerek 2016 yılı ile ilgili yapacakları çalışmalar hakkında sohbet ettiler.

Açılış konuşmasını AKTOB Başkanı yaptı Turizmciler ertesi gün Aska Lara Resort’te tekrar bir araya geldi. Büyük bir katılımın gerçekleştiği kongrenin açılış konuşmasını AKTOB Başkanı Yusuf Hacısüleyman gerçekleştirdi. Hacısüleyman’ın ardından sahneye çıkan Türk turizminin duayen isimlerinden Nizamettin Şen, kongrenin yönetimini gerçekleştirdi.

“Artık güvenlik de satacağız” Kongrenin ilk konuşmacısı Der Touristik CEO’su Sören Hartman konuştu. Terör saldırılarına dikkat çene Hartman, tur operatörü olarak “Artık güvenlik de satacağız. Dünya artık güvensiz geliyor. Müşteri kendisi için en doğru yeri seçiyor. Esnek ve dinamik tepkiler vermeliyiz. Fiyat ve ürünleri adapte etmeliyiz. Konuklarımız için emniyet seviyesini de arttırmalıyız. Bu son derece önemli” dedi.

“Kendimizi geliştirmeliyiz” Sören Hartman’ın ardından kürsüye Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık konuştu.

Türk turizminin gelişimi için yapılması gerekenleri sıralayan Başkan Ayık, “Dünyada destinasyonlar arasında hızlı ve gelişen bir rekabet var. Bu ortamda kendimizi koruyarak geliştirmeliyiz.

46

Dünyadaki değişimleri okuyarak kendimizi konumlandırmalıyız” ifadelerini kullandı.

“Tanıtım ve pazarlamaya önem verilmeli” Uluslararası Resort Turizm Kongresi’nin ana sponsoru olan Denizbank’ın Genel Müdürü Hakan Ateş, dünyadaki ve Türkiye’deki ekonomik gelişmeleri değerlendirdi. Ateş: “Türkiye’de doluluk oranları nispeten Avrupa’nın altında ancak ülkemizde her yıl muazzam yatak kapasitesinin devreye girmesini unutmamak lazım. Yatırımcılarımız tanıtım ve pazarlama faaliyetlerine önem vermeli” şeklinde konuştu.

“Taleplerde farklılıklar oldu” Resort Turizm Kongresi’nin konuşmacılarından biri TUI

Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) ve resmi yayın organı Resort Dergisi’nin ortaklaşa gerçekleştirdiği Uluslararası Resort Turizm Kongresi’nin 5’incisi Antalya’da gerçekleştirildi. Aska Lara Resort’te yapılan turizm kongresinde Türkiye turizmi adına önemli konular masaya yatırıldı.

Nordic’in CEO’su Eivor Andersson oldu. İskandinav pazarı ve firması hakkında bir sunum yapan Andersson, “Yaşanan son terör olaylarından sonra taleplerde farklılıklar oldu. Özellikle mültecilerin gelişi ve buradan Yunanistan’a geçişlerinde yaşananlar Türkiye talebini olumsuz etkiledi” dedi.

“Türkiye’nin dünyaya açık yüzü” Uluslararası Resort Turizm Kongresi’nde 54. Hükümet Turizm Bakanı Bahattin Yücel, ünlü gazeteciler Murat Yetkin ve İsmail Küçükkaya, Turizm ve Medya üzerine bir sohbet gerçekleştirdi. İsmail Küçükkaya, “Turizm sektörü Türkiye’nin dünyaya açık yüzü” derken Murat Yetkin, ise “Elinizde iyi malzeme varsa tanıtırsınız. Önemli olan ülkenin kalitesinin yükseltilmesidir” dedi.

“İnternet satışları çok revaçta” Uluslararası Resort Turizm Kongresi’nde Klaus Hildebrandt moderatörlüğünde HolidayCheck AG İçerik Müdürü Georg Ziegler, Google Inc. Dijital Strateji ve Pazarlama Özgür Deniz Aydın ve Tripinview Yatırımcısı Emir Demirci online seyahat ile ilgili konuştu. Emir Demirci: “İnternet üzerinden yapılan satışlar çok revaçtadır. Bu da ürünlerin online olarak sunuluşunu mümkün kıldı” diye konuştu. İnteraktif anket Turizm kongresine katılan turizmciler interaktif anket ile 2015 yılını değerlendirerek 2016 yılındaki beklentilerini gözler önüne serdi. Ankete katılan turizmcilerin yüzde 60’ı 2016 turizm sezonunun 2015’ten daha kötü olacağını belirtti.

47

Haber

3’üncü havalimanı

Türkiye’yi uçuracak Türk Hava Yolları (THY) Genel Müdürü Temel Kotil, İstanbul’da yapımı süren 3’üncü havalimanı projesinin Türkiye’yi uçuracağını belirtti. Kotil, söyleşide THY’nin dünyanın en iyi 5’inci havayolu şirketi olduğunu da söyledi.

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Öğrenci Konseyi, THY Genel Müdürü Temel Kotil’i öğrencilerle buluşturdu. KTÜ Osman Turan Kongre ve Kültür Merkezi’nde ‘Temel Kotil Başarı Hikayesini Anlatıyor’ adlı söyleşide öğrencilerle buluşan Kotil, öğrencilere THY’nin son yıllarda yakaladığı başarılardan bahsetti. İstanbul’da yapımı süren 3’üncü havalimanı projesinin Türkiye’yi uçuracağını belirten Kotil, THY’nin dünyanın en iyi 5’inci havayolu olduğunu söyledi.

Türkiye’yi uçuracak THY’nin 2015 hedefinin 63 milyon kişiyi taşımak olduğunu ifade eden Kotil, “İstanbul’da yapılan yeni havaalanı projesi süper bir proje. Ben öyle sanıyorum ki bu havaalanıyla ilgili kitap yazılacak. Ve dünyaya katkısı anlatmakla bitmiyor. İstanbul’da havaalanı yaparsanız dolar taşar.

Yeni havaalanı 2025 yılında yolcu sayısı olarak dünyadaki 3’üncü büyük havaalanı olacak. Atatürk Havaalanı ise bu yıl itibariyle Avrupa’da ikinci büyük havalimanı. Bir zamanlar diplerdeydik, şimdi ise yükseklerdeyiz. İstanbul 2025 yılında 121 milyon yolcu kapasitesiyle 3’üncü, 2035 yılında ise 256 milyon yolcu kapasitesiyle dünyanın en çok yolcu gelen havaalanı olacak. Bu proje çevreci, az karbondioksit yakıyor uçaklar, insanlar evine erken gidiyor, rekabetçi.

Devlet her yıl 1 milyar dolar kira alacak. Havalimanı açıldığı ilk yıl her dairesi kiraya veriliyor, 90 milyon kapasite 90 milyon yolcu. Zararı yok. Doluluk olduğu için geçiş dönemi yok. Bu proje uçuracak Türkiye’yi” dedi.

50

Günde 1200 sefer İstanbul’da turist sayısının giderek arttığını kaydeden Kotil, “İstanbul’a bu yıl Allah’ın izniyle 12 milyon turist geliyor. Büyüme oranı yüzde 7’dir. İtalyan Hükümeti Turizm Bakanlığı bir yaygı yapıyor; ‘Türkiye’ye gitmeyin’ diyor. Buna rağmen İstanbul’daki turist büyüme oranı yüzde 7, önce yüzde 11’di sonra düştü. 2003 yılında İstanbul’daki turist sayısı 4 milyondu. Şuanda 12 milyon oldu. 8 milyon fark var. 8 milyar dolar İstanbul’a her yıl tabi bizim firmamızın da etkisi var. Tabi turist parası hoş oluyor. Biz şu anda günde bin 200 sefer yapıyoruz.

Atatürk Havaalanı’ndan bin 600 sefer yapılıyor. Dubai’deki firmaların merkezleri artık İstanbul’a geliyor. Atina’daki geliyor. Frankfurt’dakiler gelmiyor. Bu havaalanı dünya tarihini etkileyecek. Bu havaalanı olmazsa alternatif yer Dubai, Frankfurt ve Paris oluyor. Asya’dan gelen yolcular aktarma ile gitmek zorundalar. Herkesin seyahati Paris’te, Frankfurt’ta son bulmuyor. Bu havaalanı olunca Dubai, Frankfurt ve Paris yolcu sayıları artmayacak” diye konuştu.

Hedef 120 milyon yolcu Kotil, 2023 yılı sonunda Türk Hava Yolları’nın 120 milyon yolcu, 24 milyar dolar gelir ve 450 uçak kapasitesini hedeflediklerini sözlerine ekledi. Söyleşinin ardından Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, Kotil’e çiçek takdim ederken, KTÜ Öğrenci Konseyi Başkanı Hüseyin Yavuz da bir plaket sundu.

Haber

Öger Tours 2016

yaz programını tanıttı

52

Öger Tours, Almanya’nın Berlin şehrinde düzenlediği toplantı ile 2016 yaz programını tanıttı. Titanic Deluxe Hotel’de gerçekleşen toplantıya TÜROFED Başkanı Osman Ayık ve AKTOB Başkanı Yusuf Hacısüleyman da katıldı.

Toplantının açılışında bir sunum gerçekleştiren Öger Tours Genel Müdürü Songül Göktaş Rosati, 2014-2015 sezonunda seyahat acentalarında yüzde 10 oranında artış yakaladıklarını söyledi. Rosati, Mısır’da yüzde 21, Birleşik Arap Emirlikleri’nde yüzde 25 ve Fas’ta yüzde 7 oranında artış yakaladıklarını kaydetti. Türkiye satışlarında yüzde 5 oranında artış yakaladıklarına dikkat çeken Rosati, kapasitelerinin yüzde 90’dan fazlasının Türkiye’ye ait olduğunu ve bu nedenle oransal olarak düşük olsa da, sayı anlamında diğerlerinden çok daha büyük bir niceliğe tekabül ettiğini söyledi. Rosati ayrıca, 2014-15 mali yılında yüzde 10 büyüme kaydettiklerini de açıkladı.

Türkiye’den 60 otel Türkiye’de hem otel portföyünü hem de uçulan destinasyon sayısını arttırdıklarını söyleyen Rosati, ‘”Dalaman ve Bodrum havalimanlarını uçuş programımıza ekledik. 60 yeni oteli programımıza ekleyerek Türkiye kataloğundaki tesis sayısını 471’e çıkardık. Türk otelciler fiyatlarda yüzde 3 indirim yaparak iyi bir fiyat belirlediler.

Erken rezervasyonlarda ise yüzde 35’e varan indirimler yapılıyor. Ayrıca, yaşlılara yüzde 10 indirim, çocuklara ise 199 euro sabit fiyat uygulamamız var”’ dedi.

Lara ve Kemer Özellikle Antalya/Lara, ve Kemer bölgelerinde yeni otellerin programa dahil edildiğini belirten Rosati, bu iki bölgenin Almanların yoğun olarak tercih ettiği Side’ye kıyasla, daha büyük artış kaydettiklerine dikkate çekti.

Rosati, ‘’Dalaman ve Bodrum havalimanlarına operasyona başlamamız nedeniyle bu bölgelere hem ulaşım kolaylığı, hem de esneklik getiriyor. Bu bölgelere eklediğimiz ilave kapasitenin büyük bir kısmı Sun Express, Germania ve Condor hava yolu şirketleri ile yapılıyor’’ dedi.

Kemer’e daha fazla turist gönderecek Toplantıda bir sunum yapan Öger Tours Türkiye Ürün Müdürü Altan Tarakçı ise, şirketin programına eklenen yeni destinasyonlar ve otellerle ilgili bilgiler verdi. Türkiye’den 6 tatil bölgesinin Öger Tours’un programında olduğunu ifade eden Tarakçı, İstanbul’dan ise 89 otelin şirketin programında olduğu bilgisini paylaştı. Almanya’nın Berlin, Münih ve Hannover kentlerinden Dalaman, Hamburg ve Münih’ten ise Bodrum uçuşlarına başladıklarını kaydeden Tarakçı, ‘’Almanya’nın 14 havalimanından günlük, toplamda ise 23 havalimanından Antalya’ya uçuş yapıyoruz. Bizim en büyük müşteri kitlemiz çocuklu aileler ve bu nedenle 13 oteli daha programımıza aldık. Şu aqua parkı olan 46 otel kataloğumuzda. Yetişkinlere özel otel sayısı ise 20’’ dedi. Alanya ve Side gibi destinasyonların Alman müşteri tarafından iyi tanındığına dikkat çeken Tarakçı, amaçlarının Kemer gibi yeni destinasyonları programlarına almak ve bu bölgelere daha fazla turist götürmek olduğunu ifade etti.

Ortadoğu ve Kuzey Afrika Toplantıda bir sunum da Öger Tours Katalog Müdürü Volker Bromud yaptı. Bromund; şirketin Mısır, Tunus, Ürdün ve Fas gibi ülkelere dönük planlamaları ile ilgili bilgiler verdi. Orient kataloğunda toplam 220 otel yer aldığını kaydeden Bromund, bunlardan 56 tanesinin Tunus’ta, 73 tanesinin Mısır’da 16 tanesinin Fas’ta ve 66 tanesinin Birleşik Arap Emirlikleri’nde olduğunu belirtti.

Bromund ayrıca, Tunus’un 14 euroluk çıkış harcını kaldırdığını ve bu ülkeye sattıkları turların 4 hafta kalıncaya kadar değişim veya para iadesi opsiyonu taşıdığını da ifade etti.

Şirketin ‘’deneyim’’ kataloğunda Kapadokya ve İstanbul da yer alıyor. 5 ülkede 10 ayrı gezi programı oluşturan Öger Tours, 3 gece Kapadokya, 4 gece İstanbul konaklamalı turları satışa çıkardı. İstanbul ve golf katalogları da çıkaran şirket, deneyim kataloğuna 18 butik oteli dahil etti.

Yeni destinasyonlar ve deneyim turları Öger Tours’un önümüzdeki dönemde yeni destinasyonlara ve farklı ilgi alanlarına yoğunlaşacağı anlaşılıyor. Lara ve Kemer’in yanında, Olympos ve Sığacık da kataloğa girmiş durumda.

Dalaman bölgesinden 9 otel liste dışına çıkarken, 16 yeni tesisin eklenmesiyle birlikte bu sayı 63’e ulaştı. 2016 yılında Öger Tours, Bodrum’da 6’sı yeni olmak üzere 37 otel, İzmir’de 5’i yeni olmak üzere 42 otel ve İstanbul’da 18’i yeni olmak üzere toplam 89 otelle çalışacak.

Hangi destinasyonda kaç otel Öger Tour’un 2016’da çalışacağı 474 otelin 311 tanesi Antalya’da bulunuyor. Geçen yıl listedeki toplam 293 tesisten 5 tanesi program dışında kalırken, 23 yeni tesis kataloğa eklendi.

53

Haber

Songül Göktaş Rosati Türkiye hedefini açıkladı

Thomas Cook içinde devam eden yeniden yapılanma programı kapsamında Öger Tours’ta genel müdürlük koltuğuna oturan Songül Göktaş Rosati, hem Türkiye hem de Öger Tours’a ilişkin hedeflerini paylaştı.

54

2016 sezonu için Türkiye’ye ilişkin pozitif bir öngörüye sahip olduğunu belirten Rosati, “Türkiye çok güzel bir destinasyon ve kapasitemizin çok önemli bir bölümünü oluşturuyor. Türkiye, hem otel hem fiyat hem de çeşitlilik konusunda çok büyük bir potansiyel barındırıyor’’ şeklinde konuştu.

“Hedefim Türkiye’nin güzelliklerini ön plana çıkarmak” Rosati, değerlendirmelerine şöyle devam etti: “Orta ve uzun vadeli hedefim tabi ki Öger Tours’ta Türkiye’nin her türlü güzelliğini daha çok ön plana çıkarmak. Sunmuş olduğumuz ürün çok mükemmel bir ürün. Türkiye’nin bütün güzelliğini Almanya’daki insanlara sunmayı istiyorum. Yeni kitleler hedefliyoruz. Türkiye sadece 5 yıldızlı, her şey dahil 499 euroluk bir destinasyon değil.

Türkiye’nin değişik güzellikleri var. Kültür, yemek, sanat gibi farklı alanlarda turistleri Türkiye’ye çekmek istiyoruz. Örneğin yeni kataloğumuzda çok daha değişik küçük butik oteller sunuyoruz. Bunu daha fazla öne sürüp yeni kitlelere ulaşmayı amaçlıyoruz.

Türkiye’ye olan bakış açısı değişmeli Köln’de eskiden elma toplayan Türkler vardı. Orada elma bahçesi olan bir aile ile tanıştık. Benimle tanışınca ‘Türkiye’yi hiç bilmiyormuşuz’ dediler. Ve Türkiye’ye tatile gittiler. İstanbul’a geldiler. Bu ailenin bakış açısı yüzde 100 değişti ve Türkiye’yi kendileri gibi düşünen arkadaşlarına anlattılar. Bizim burada kötü bir algımız var. Bunu yıkmamız lazım. Nereden bakarsanız bakın reklamlarımızın tamamı 5 yıldızlı Antalya otelleri reklamı. Türkiye bundan mı ibaret?

Benim istediğim Türkiye’ye olan bakış açısını değiştirmek.

Yeni kuşağın tercihleri 17-18 milyon Alman’ın Türkiye tecrübesi var. Bunun yüzde 60’ı tekrar müşteri. Bizim müşterilerimiz yaşlandı, alttan gelen kuşağı alamıyoruz. Buraya dönük kampanya yapmamız lazım. İspanya’ya, Fransa’ya niye gidiyor bu jenerasyon? Çünkü dillerini okulda öğrenip geliştirmek için buralara gidiyor. Belki Türkçe için de bunu düşünmeliyiz.

Bu insanlara; Türkiye’nin sadece buraya çalışmaya gelen,

memleketini terk etmek zorunda kalmış insanlardan ibaret olmadığını göstermemiz lazım. Bu durum beni çok düşündürüyor.

Tur operatörleri ve oteller sabırsız Bizim isteğimiz daha stabil bir ürünle fiyatları sabit tutmak. Uzun süre beklemesini biliyoruz. Ancak çoğu tur operatörü bunu bilmiyor ve panikleyip fiyatları indiriyor.

Malesef insanlar da artık ilk etapta fiyata bakıyor. Birazcık daha gayret göstersek, sabırlı olsak hem otelciler, hem tur operatörleri için daha iyi olacak.

Kadın genel müdür Normalde kadın genel müdür olmasının büyük bir olay olmaması lazım. Ama Hamburg’daki gazeteler bile bunu farklı gördü ve benimle büyük bir röportaj yaptılar. Umarım bir gün bir Türk kadınının böyle bir pozisyona gelmesi normal karşılanır.”

55

Haber

Rezidor, Türkiye’de yeni otellerle büyüyecek Carlson Rezidor Otel Grubu’nun bir üyesi ve dünya çapında en dinamik otel şirketlerinden biri olan Rezidor Otel Grubu, globaldeki, bölgedeki ve Türkiye’deki faaliyetlerini, yeni yatırımlarını, büyüme stratejisini ve hedeflerini açıkladı.

Rezidor Otel Grubu’nun hedef ülkelerinin başında Türkiye olduğunu ifade eden Carlson Rezidor Otel Grubu Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Global Direktörü Yiğit Sezgin, “16 yıldır Türkiye’deyiz. İstanbul ve Anadolu’da yeni otellerle büyüyeceğiz” dedi.

Büyüme stratejisini açıkladı Dünyanın en büyük otel gruplarından biri olan Carlson Rezidor Otel Grubu’nun bir üyesi ve dünya çapında en dinamik otel şirketlerinden biri olan Rezidor Otel Grubu globaldeki, bölgedeki ve Türkiye’deki faaliyetlerini, yeni yatırımlarını, büyüme stratejisini ve hedeflerini açıkladı.

Rezidor Otel Grubu’nun portföyünde hâlihazırda işletilen ve yapım aşamasında olan 100 bin 500’ün üzerinde oda sayısıyla 457 oteli bulunduğunu ve 80 ülkeye yayıldığını ifade eden Carlson Rezidor Otel Grubu Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Global Direktörü Yiğit Sezgin “Grup, Türkiye’nin de dahil olduğu Avrupa, Ortadoğu ve Afrika’da ana markaları olan Radisson Blu ve Park Inn by Radisson ayrıca 2014 başında Carlson ile birlikte lansmanı yapılan Radisson RED (lifestyle select) ve Quorvus Collection (lüks) markalarıyla hizmet veriyor” dedi.

Türkiye stratejik destinasyonlar arasında Dünya turizm sektörünü de değerlendiren Sezgin “Avrupa’da bir hareketlenme yaşandığını gözlemlerken, Ortadoğu pazarında hem arzın, hem de talebin düştüğünü görüyoruz. Yaşanan ekonomik krizler ve güvenlik sıkıntılarına rağmen geçen yıla göre rakamlarda iyileşmeler de göze çarpıyor. Rezidor Otel Grubu, Avrupa’nın en büyük otel zinciri olmakla birlikte, gelişmekte olan Rusya, Ortadoğu, Afrika gibi pazarların da en büyük oyuncusu konumunda bulunuyor. Hedefimizde, stratejik destinasyonlar olarak başta Türkiye, Afrika ülkeleri, Rusya ve Suudi Arabistan bulunuyor” diye konuştu. İstanbul ve Anadolu Sezgin sözlerini şöyle sürdürdü: “Rezidor Otel Grubu’nun Türkiye’deki odağında ise İstanbul başta olmak üzere,

58

Anadolu’daki pek çok şehir yer alıyor. İstanbul’da otel sayısının çokluğu oda fiyatlarını düşürürken fiyat stratejisini ve rekabeti de etkiledi. Buna rağmen İstanbul ve Türkiye büyümeye devam ediyor. 2015 yılında İstanbul’da oda kapasitesi 7000 arttı. 2016’da ise ise 4000’in üzerinde oda eklenecek. Seçim sonrası ortaya çıkan ekonomik istikrar tablosu da Türkiye’ye olan inancımızı artıyor. Türkiye, zengin destinasyon çeşitliliği ile birlikte sahip olduğu yetişmiş eleman sayısı bakımından da gelişmekte olan pazarlar arasında öne çıkıyor. Rezidor Grubu olarak dünya konferansımızı Mart ayında İstanbul’da gerçekleştireceğiz. Grubun merkez ofisi ve dünyanın farklı bölgelerinden 750 yöneticimiz ve yatırımcımızla birlikte 21-25 Mart tarihleri arasında İstanbul’da toplanacağız ve hedeflerimizi konuşacağız.”

Türkiye’de 11 oteli bulunuyor Rezidor Otel Grubu 2017’de Türkiye’de 20 otel 3 bin 787 odaya sahip olacak. Rezidor Otel Grubu, Türkiye’deki faaliyetlerine 1999’da İstanbul’da Radisson Blu Conference&Airport Hotel ile başladı. Bu yıl Türkiye’de 16’ncı yılını tamamlayan grup, şu anda Radisson Blu ve Park Inn by Radisson markalarıyla ülkede hizmet veriyor.

Grubun Türkiye’de; 7’si İstanbul’da, 1’i Ankara’da, 1’i İzmir’de, 1’i Mersin’de ve 1’i de Kayseri de olmak üzere operasyonda olan 11 oteli, 1200’den fazla çalışanı ve 2 bin 500’in üzerinde odası bulunuyor. Radisson Blu, kendi segmentindeki otel zincirleriyle karşılaştırıldığında İstanbul’da en fazla otele sahip zincirdir.

rezidansını 2016’da açmaya hazırlanıyor. Radisson Blu Residence İstanbul Batışehir’in 171 dairesiyle 2016’nın ikinci yarısında hayata geçirilmesi planlanıyor. “Hizmet verilen lüks daireler kapsamında, özellikle iş ve tatil için Orta Doğu’dan gelen misafirlerimizden gittikçe artan bir talep gözlemliyoruz.” Yiğit Sezgin “Radisson Blu Residence, grubumuzun, Avrupa’nın en hareketli ve en çekici pazarları arasında bulunan İstanbul’daki varlığını çeşitlendirecek.

Deneyimli ulusal ve uluslararası partnerlerle birlikte daha çok büyümek ve yükselmek istiyoruz” dedi.

The Radisson Blu Residence Şehrin en geniş ve en çok pazarlanan gayrimenkul girişimi sıfatını taşıyacak The Radisson Blu Residence İstanbul Batışehir, Batışehir projesinin bir parçası olarak İstanbul’un batı tarafında konumlanacak. 818 bin metrekare üzerinde yükselecek olan Batışehir’de, farklı konut seçenekleri, ofisler, alışveriş alanı ve eğitim merkezi yer alacak. Proje, bitiminde 15 bin kişiye konut imkanı sağlayacak. Atatürk Uluslararası Havalimanı ve şehir merkezi arasında görünür bir biçimde konumlanan ve 23-125 metrekare arasında değişen 171 stüdyo ve daireden oluşan Radisson Blu Residence’ta yüksek hızlı internet ücretsiz olacak. Diğer hizmetler ise tüm gün açık restaurant, bar, 4 toplantı salonu bulunan iş merkezi, spor salonu ve otopark alanı olarak öne çıkıyor.

20 otele ulaşacak Grubun 2017 yılında Türkiye’de 20 otel ile 3 bin 787 odaya ulaşacağını ifade eden Rezidor Otel Grubu Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Global Direktörü Yiğit Sezgin “2015 Aralık ayında Radisson Blu Ottomare Hotel, İstanbul Atakoy’ün açılışını gerçekleştireceğiz. Haziran ayında açtığımız Türkiye’nin ilk Park Inn by Radisson markalı oteli olan Park Inn by Radisson Istanbul Ataturk Airport Hotel’den sonra, İstanbul dışındaki ilk Park Inn by Radisson markalı otelimizi Ankara Çankaya’da açacağız.

Ardından 2016 yılı içinde Park Inn by Radisson Istanbul Ataşehir, üçüncü köprü bölgesinde yer alan Park Inn

by Radisson Hotel & Residence Istanbul Odayeri , Park Inn by Radisson İzmir ve Park Inn by Radisson Samsun açılışları gelecek. Radisson Blu markamızla da Diyarbakır ve İstanbul Topkapı otellerimiz hizmete açılacak. Karadeniz odaklandığımız bölgelerde biri. Bunun yanı sıra Kapadokya, Gaziantep, Antalya, Bodrum, Bursa ve Abant bölgesinde de çalışmalarımız sürüyor” diye konuştu.

“Daha çok büyümek istiyoruz” Rezidor’dan Türkiye’de bir ilk daha: Radisson Blu Residence Istanbul Batışehir. Rezidor Türkiye’deki ilk 59

Serbest Köşe

Recep YAVUZ

Biz ne krizler gördük!

Ardı ardına patlayan bombalar, mahşere dönen sokaklarda canını kurtarmaya çalışan insanlar,

Düşürülen yolcu uçakları, rotası değişen uçuşlar, Ötelenen iş seyahatleri, organizasyonlar, Son anda İptal edilen maçlar, boşaltılan stadyumlar, Hayatlarında ilk defa güvenlik tedbirleri uygulayan şehirler, Rizikolu ilan edilen alanlar, meydanlar, ülkeler… İhbarlar, yanlış alarmlar ve kimyası bozulan milyonlarca insan…

Kötü bir zaman geçiyoruz hiç kuşkusuz!..

Birkaç aydır dünyayı etkisi altına alıp, hallaç pamuğu gibi atan bu tedirginliğin dünya turizm hareketliliğine vereceği zarar gözden kaçırılmamalı.

Bu psikoloji ile süper markete giderken iki kere düşünen insan, uçağa binerken ne düşünecek varın siz tahmin edin.

Birkaç aydır dünyayı etkisi altına alıp, hallaç pamuğu gibi atan bu tedirginliğin dünya turizm hareketliliğine vereceği zarar gözden kaçırılmamalı.

Türkiye’nin de bu global hareketsizlikten etkileneceği rahatlıkla öngörülebilir. Şimdiden 2016-17 planlarını yapan turizmciler, bunu konuyu eminim planlamalarının tam göbeğine yerleştiriyorlar.

Körfez krizi ile gözünü açan Antalya turizmi, son 25 yıl içinde onlarca kriz ile mücadele etmiş, bugünlere gelirken, ‘nasılsa olur bir şekilde’ ucuzluğuna kaçmadan çözümler üretmiş, fedakarlıklara katlanmış, alternatifler sunarak bugünlere gelmiştir.

Tabii ki, bu fokurdayan gündeme moral ve destek vermek, motivasyon sağlamak şu anda en önemli katkı olacaktır. Ancak bunu yaparken var olan durumu hafife alarak, “Biz ne krizler gördük” edasındaki vurdumduymazlık, sadece moral bozmaya hizmet edecektir.

Her kriz ayrı bir strateji, ayrı yöntemler gerektirir. Antalya bunu dünyada açık ara en çok tecrübe etmiş bir tatil destinasyonu olarak, çalışmaya, üretmeye ve çözümler bulmaya devam edecektir.

60

Söyleşi

Hazırlayan: Tuncay Sevin

Hayallerin gerçekleştiği otel:

Taş Otel Profesyonel iş hayatını geride bırakarak hayallerinin peşinden koşmaya karar veren Zeynep Öziş, sahibi olduğu Taş Otel ile hayalini gerçekleştirdi. Alaçatı’da yaklaşık 14 yıl önce hayata geçirdiği Taş Otel ile Türk turizmine hizmet veren Zeynep Öziş, şimdi örnek gösterilen bir turizmci.

62

Bir hayaldi… 14 yıl önce bu hayal gerçek oldu. Örnek gösterilen, birçok girişimciye ilham veren bir otel haline geldi. Burası Taş Otel.

Profesyonel iş hayatını aldığı karar sonrasında geride bırakan Zeynep Öziş, 14 yıl önce hayalini gerçekleştirmek için zorlu bir yol seçti. Ne istediğini iyi biliyordu. Kendisi için büyük bir adım attı ve Alaçatı’da Taş Otel’i hayata geçirdi. 14 yıldır da Taş Otel ile başarılı bir turizm hayatının içinde.

Alaçatı Taş Otel’in sahibesi ve aynı zamanda Küçük Oteller Derneği’nin de Başkan Yardımcısı olan Zeynep Öziş, ile Taş Otel’i konuştuk.

2001 yılında profesyonel iş hayatınızı terk ederek Alaçatı’daki otelinizi açtınız. Sizi otel açmaya iten neden neydi? Çok kısaca özetlemek gerekirse profesyonel hayatın (Henkel firmasında Pazarlama Direktörü idim) “anlamsızlığı” kapalı mekanlarda, büyük şehirlerde, çok çalışıp, çok para kazanıp, o parayı yiyecek ne zamanımın, ne de halimin kalmaması!

Çalışmaya devam etmek istiyordum ama daha fazla açık havada bulunabilmek, kendime, aileme, arkadaşlarıma ve hayvanlarıma daha fazla zaman ayırabilmek istiyordum.

Boğaziçi Üniversitesi’nde okurken profesyonel turist rehberliği yaptığım yıllardaki hayalimdi Ege sahillerinde bir küçük otel sahibi olmak... (1970’lerin sonundan söz ediyoruz) Peki, neden Alaçatı?

Alaçatı’ya büyük şehirden gelip yerleşen üçüncü aileydik.

Eski bir taş evi alıp restore etmiş, yılın 9 ayını orada geçirmeye başlamıştık. Alaçatı’nın sakinliği, eski taş binaları, mübadil halkı (ben de mübadil torunuyum), bomboş kumsalları, İzmir’e ve havaalanına yakınlığı, otoyol bağlantısı otel fikrimi destekleyen unsurlar oldu.

Alaçatı’nın ilk otelini açtığınız zaman size “Dur yapma” diyenler oldu mu?

Olmaz mı! Hele ilk oturduğum evi bir yakınımız arkadaşına “köpek bağlasan durmaz” diye anlatırdı... Değil otelin, neredeyse restoranın bile olmadığı, deniz kenarında bile olmayan bir yerde “hiç turizm olur mu” diyen çok oldu.

Atladıkları konu bizim gibi eğitimli, şehir yorgunu, orta yaş grubunun doğala ve eskiye olan özlemi ve saygısı idi.

63

Taş Otel’i açarken ne tür sorunlarla karşılaştınız?

Hiç bir sorunla karşılaşmadım. Anlaşılan ne istediğimi iyi biliyormuşum ve iyi bir proje ve pazarlama planı yapmışım. Prensip olarak hem restorasyon sürecinde, hem de sonrasında hep Alaçatılı ustalar ve gençlerle çalıştım.

Bu kararımın çok doğru olduğunu her gün bir kez daha anlıyorum.

Taş Otel, Alaçatı’daki oteller için öncü oldu. Bu durum sizi mutlu ediyor mu?

Elbette... İş hayatında “iş işi getirir”... Hele de açılan otellerin hepsi birbirinden güzel olursa... Ancak arz talep dengesinin bozulması söz konusu olabilir, bu da fiyat rekabetini getirir. Fiyatların düşmesi konuk açısından kulağa iyi gelse de orta ve uzun vadede hem sunulan hizmette, hem de gelen konuklarda kalite düşüşü kaçınılmaz hale gelir.

14 yıldır faaliyet gösteren Taş Otel’in “olmazsa olmazı” nedir?

Ekip, hizmet kalitesi, doğallık, köpeğimiz ve kedilerimiz…

14 yıl önceki Alaçatı ile bugünkü Alaçatı’yı karşılaştırır mısınız?

Biraz sayılarla başlayalım: 14 yıl önce bir otel ve iki

64

restoran varken, şimdi 350’den fazla küçük otel ve 100’e yakın restoran/cafe var. Alaçatı, beldenin tarihi ve mimari dokusu başarıyla korunarak turizmle tanıştı ve gelişti.

Alaçatı’yı diğer yörelere kıyasla ayrıcalıklı kılan bu turizm modelini günümüzde birçok belde örnek almakta.

Türkiye’deki küçük otellere olan ilgi her geçen sene büyüyor. Bunu neye bağlıyorsunuz?

Bu eğilim yalnızca Türkiye değil, dünya için de söz konusu.

Klasik her şey dahil 3S turizmi (sun-sea-sand) yerini kültür turizmine bırakıyor ve küçük otellere ilgi artıyor.

Küçük otellere olan ilgi ilerleyen yıllarda da devam eder mi?

Kesinlikle evet, giderek bu otellere hem ilgi artacak, hem de otellerin kalitesi artacak diye düşüyorum.

Küçük otellerin Türk otelleri içindeki yeri ve önemini değerlendirir misiniz?

Küçük otellerin Türk kültürünü daha iyi yansıttığını düşünüyorum. Büyük otellerimiz her ne kadar dünyanın en iyi otelleri arasında yer alıyorsa da anonim olmaktan yine de çok kurtulamıyorlar, yani otel Türkiye sahilinde mi, Tunus veya İspanya’da mı, konuk çok fazla algılamıyor.

Haber

Divan CEO’su Appelbaum “Bazı yerlerde ilk olmak istiyoruz” Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) tarafından düzenlenen Contract Hotel Expo Bursa Fuarı’na katılan dünyaca ünlü otellerin üst düzey yöneticileri, otel yatırımlarının önümüzdeki süreçte daha da artacağını söyledi.

BTSO liderliğinde, TÜYAP Bursa Fuarcılık AŞ işbirliğiyle Türkiye’de ilk defa otel, restoran, cafe ve hastane sektörüne kontrat işleri yapan güçlü tedarikçileri için kapılarını açan Contract Hotel Expo Bursa Fuarı (COHO), sektör temsilcilerini buluşturmaya devam ediyor.

COHO Fuarı kapsamında uluslararası alanda hizmet veren firmaların üst düzey yöneticileri de panellerde ziyaretçilerle buluştu.

Appelbaum ve Dorn İlk olarak Servotel Turizm Başkanı Sedat Nemli moderatörlüğünde, Starwood Hotels Türkiye Bölge Direktörü Sabine Dorn ve Divan Grup CEO’su Richard Peter Appelbaum, ‘İşletme Sözleşmeleri, Franchising, Kiralama’ konulu panele katıldı. Panelistler, otelcilik sektöründeki tecrübelerini katılımcılarla paylaştı. “İlk olmak istiyoruz” Divan Grup CEO’su Richard Peter Appelbaum, dünyada artık ülke ekonomilerine markaların yön verdiğini söyledi.

Her sektörde markalaşma ve farklılığın önemli olduğuna işaret eden Appelbaum, Türkiye ve Bursa’nın bu konuda turizm alanında büyük potansiyeli olduğuna dikkati çekti.

“Bursa, sanayi endüstrisinde Türkiye’nin merkezi” diyen Appelbaum, hem turizm hem de yatırım bakımından Bursa’nın zenginliklerinin beklentilerinin üzerinde olduğunun altını çizdi. Bursa’daki otel yatırımlarının her geçen yıl arttığına işaret eden Appelbaum, sektörel büyümenin artarak devam edeceğini belirtti. Bursa pazarından oldukça memnun olduklarını vurgulayan Appelbaum, “Bursa, iyi bir destinasyon.

66

Sadece Bursa’da değil, başka şehirlerde de yeni oteller açmayı hedefliyoruz. Bazı yerlerde de ilk olmak istiyoruz. Çünkü, bir bölgede ilk olursanız en iyi yeri siz almış olursunuz” ifadelerini kullandı.

“Bursa’dan memnunuz” Starwood Hotels & Resorts Türkiye Bölge Direktörü Sabine Dorn ise, firma olarak Bursa’da iki otellerinin bulunduğunu ve Bursa pazarından da oldukça memnun olduklarını aktardı. Türkiye ve Bursa’nın sektörel olarak her geçen gün büyüdüğünü ifade eden Dorn, “2015, Türkiye için zor bir yıl oldu. Yeni dönemde belirsizliklerin ortadan kalkmasıyla sektörde büyüme trendi devam edecek. Bu da büyük fırsatları doğuracaktır” dedi.

Sayısız hazine Servotel Turizm Başkanı Sedat Nemli, Türkiye’de her sene bine yakın otelin sektöre dahil olduğunu ifade etti.

Türkiye’nin bir turizm ülkesi olduğunu belirten Nemli, “Ülkemizin sektörde sayısız hazinesi var. Bunların her birinde ayrı ayrı başarılar yakalanabilir” diye konuştu.

Serbest Köşe

Necip BOZ

Biz bunu niye yaptık? İstanbul Taksim Atatürk anıtını herkes bilir, önünden sayısız defalar geçmişsinizdir. Hiç heykellere alıcı gözle bakıp kim kimdir dediniz mi? Çoğunluğun bildiğini sanmıyorum.

Atatürk, İsmet İnönü, Fevzi Çakmak’ın bulunduğu kaidenin arkasında biraz da gizli pozisyonda köylü şapkalı iki erkek heykeli vardır. İsimleri General Mihail Frunze ve General Kliment Voroşilov’dur. Heykelde yerlerini durup dururken estetik amaçlı almamışlardır. Heykel 1928 yılında yapılmış ve Atatürk’ün talimatıyla bu iki generale yer verilmiştir. General Mihail Frunze Kurtuluş Savaşı sırasında Ankara’ya gelmiş ve bir süre kalmıştır. Hem Rusya’dan gelen yardımların koordinasyonu ile uğraşmış, hem de Büyük Taarruz’un hazırlıkları sırasında katkıda bulunmuştur.

Lenin Atatürk’ün başlattığı Kurtuluş Savaşı’na inandığı için fakir halimize karşın 10 milyon altın gönderdi, bu saldırıyı niye yaptınız?

Düşürülen Rus uçağı nedeniyle oluşan atmosferi yerinde görmek isteyen Petersburg Kanal 5 muhabirleri TÜROFED Başkanı Osman Ayık ile mülakat istemişler, mülakat bittikten sonra tarihsel Rus-Türk ilişkileri konuşulurken yukarıdaki heykeli hatırlatınca muhabir aynen şunu söyledi. “Ekim Devrimi sırasındaki iç savaştan sonra fakir düştük. Ama Lenin Atatürk’ün başlattığı Kurtuluş Savaşı’na inandığı için fakir halimize karşın 10 milyon altın gönderdi, bu saldırıyı niye yaptınız? İşte o heykeldeki Rus generaller yapılan yardıma ve desteğe saygı duyulduğunu belirtmek için konuldu Atatürk’ün talimatıyla. Arkasından bir yığın sanayi hamlesinde Rusların destek ve yardımları görülür.

20 yıldır ülkemizde yaşayan Victoria dün canhıraş soruyor “Necip ne oluyor? Eski halimize dönecek miyiz? Ben bizimkilere ne söyleyeyim.” Ben de Taksim’deki heykeli anlattım bilmiyormuş, şaşırdı.

“Hemen bakacağım” dedi.

Bu yazıya başlamadan önce Tuncay mesaj gönderdi; dergiye yazı için. Ben de “Tuncay, otellerin üstüne düşen bir patlamış uçak yerleştirin, yazım bu olsun” dedim.

Sahi biz bunu niye yaptık?

68

Design Hotel

The Library İsminden yola çıkarsanız ilk akla gelen bir kütüphane olabilir ama burası Tayland’da deniz kenarında bulunan bir otel. İlgi çekici bir isme sahip olan “The Library”, kitap okumak ve sakin bir tatil yapmak isteyenlere sesleniyor.

70

The Library, Tayland körfezinde bulunan Ko Samui adasında yer alıyor. Ko Samui, karaya 15 km uzaklıkta yer alıyor. Yaklaşık 48 bin kişinin yaşadığı ada Samui takımadasının en büyüğüdür. Ada turizm odaklı yapısı ile bölgenin dikkat çeken tatil mekanlarından biri durumunda.

Sessiz ve sakin Otelin öncelikle isminden başlayalım. Otelin ismi daha önce de söylediğimiz gibi; The Library. Otelin isminin Türkçe karşılığı kütüphane olsa da bizim aklımıza sessizlik geldi. Sonuçta kütüphaneler sessiz mekanlar olduğu için hedef kitlesinin tatillerini sessizlikten ve sakinlikten yana kullananlar olduğunu tahmin ediyoruz.

Kırmızı havuz Otelde ilk dikkatimizi çeken unsur kırmızı havuz. Otellerin daha çok mavi ağırlıklı havuzları olur ama The Library, bu konuda da dikkat çekici bir renk seçmiş. Kırmızı bir havuza sahip olan The Library, gerçekten ilgi çekmeyi başarmış. Design Hotels’in sitesinde gezinirken dikkatimizi çekmesinin nedeni kırmızı havuzu oldu. Kırmızı havuz, misafirlerin ilginç ve güzel fotoğraflar çekmesine neden olacaktır.

71

Kitap okumak isteyeceksiniz Otel, Ko Samui adasında yer aldığı için şehir kargaşasından uzak bir konumda yer alıyor. Sessiz ve sakin bir plajda konumlanan The Library, kitap okumayı sevenler için birebir. Tabi ki kitap okumak için Tayland’a gitmeye gerek yok ama sakin ve huzur veren bu otelde ister istemez kitap okumak isteyeceksiniz.

Başarılı tasarım Otelin sahibi Samui yerlisi olan Kasemtham Sornsong ile tasarımcı Tirawan Songsawat’ın birlikte oluşturduğu bu otel ince ve modern tasarımı ile göz alıcı. Sakin ve geniş mekanlar insanları dingin bir tatile sürüklüyor. Sade bir tasarıma sahip olan otel, manzarası ile de büyülüyor. Beyaz kumsalı ve kırmızı havuzu ile gönülleri fetheden otel, gerçekten başarılı bir tasarıma sahip.

26 geniş suit The Library’de 26 suit bulunuyor. Suitler gerçekten ferah ve geniş. Şık ve bir o kadar da sade tasarım odaları daha güzel hale getirmiş. Odalarda teknolojinin verdiği tüm imkanlar bulunuyor. Yani tatilde aradığınız her türlü konforu bu otelde bulabilirsiniz.

1300 kitap Otelde tabi bir de kütüphane bulunuyor. Bu şık kütüphanede 1300’ün üzerinde kitap bulunuyor. Bu kitapları ödünç aldığınız gibi satın da alabiliyorsunuz.

72

Söyleşi Hazırlayan: Tuncay Sevin

Servet Şakiroğlu: “Taban fiyat şart”

74

Kleopatra Otelciler Birliği Başkanı Servet Şakiroğlu, Tourism Today’in sorularını yanıtladı.

Deneyimli turizmci, oteller arasındaki haksız rekabetten dolayı “Taban Fiyat” uygulamasının bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini belirterek, “Haksız rekabetten dolayı maliyetinden çalan çırpanın yanında dürüst hizmet anlayışı ile çalışan oteller zarar ediyor” dedi.

Ayrıca şimdiye kadar ihmal edilmiş olan iç pazarın farkına varılarak gereken hassasiyetin gösterilmesi ve iç pazara yönelik farklı tur paketlerinin sunulması gerekir. Tabi bu arada uçak şirketleri de tarifeli seferlerini iç pazarı destekleyecek şekilde düzenlemesi icap edebilir. Ayrıca hükümetin de iç turizmi canlandıracak atraksiyonlar içine girmesi gerekir. Örneğin; Rusya’nın yaptığı gibi şirketler elemanlarını ülke içinde tatil yaptırmaları halinde, devletinde bu olaya teşvik mekanizmaları ile desteklemesi oldukça güzel bir uygulama, aynı metoddan yola çıkarak devletimiz sıfır faizli veya maaşından taksit dilimleri halinde kesilen tatil kredileri verebilirler. Ön ve son sezonda devletin bu sektörü desteklemesi turizmcilerin daha dik durmasını sağlar kanaatindeyim.

Paris’te yaşanan son terör olaylarından sonrada Avrupalı turistlerin İslam ülkelerinde tatil yapma şansını azaltıyor.

Bu da 2016 yılında ülke içi turizmine ağırlık vermemizi salık veriyor.

Öncelikle 2015 turizm sezonu Alanya için nasıl geçti?

Alanya, 2015 turizm sezonuna dünyadaki ekonomik olaylardan etkilenerek başladı. Alanya destinasyon itibariyle Antalya’ya bağlı olmanın yanında kendisi de tercih edilen bir destinasyon. Ekonomik krizin etkisi, dünyadaki petrol fiyatlarının düşmesi neticesinde Rusya’nın para biriminin değer kaybetmesi, euro ve dolardaki kur artışları turistin tatile çıkmasını zorlaştırdı.

Son yıllarda oldukça yüksek kapasiteli yapılan tesisler, turistin az gelişiyle fiyatlarını birden bire panikleyerek geriye çekmiş ve indirim yapmışlardır, ayrıca early booking indirim oranlarının yükseltilmesi 2015 turizmini daha doğarken öldürdü. Arkasından dolar ve euro’nun Türk Lirası karşısında değer artışı neticesinde iç girdi fiyatları birden bire yükseldi. İşçilik ücretlerindeki artışta bu tabloya eklenince otelcide çok zor bir yıla girdiğini anladı. kurdaki artış neticesinde zararlar bir nebze olsun telafi edilmeye çalışılsa da bu yılı bıçak sırtında geçirdi diyebilirim.

Alanya için 2016 yılı turizm sezonu öngörünüz nedir?

Dört tarafımızda savaşların devam ettiği bir ortamda turizm de artış beklemek oldukça komik bir durum olur.

Dünyamızı yöneten güçler, ucu daha sonra kendilerine de değeceğini düşünüp işin farkına varır da umarım barışa hasret dünyaya yardımcı olurlar. Çok uluslu güçlerin, Suriye konusunda terör örgütlerine karşı iş birliği içinde olmaları sonucu bildiğiniz gibi Rusya’nın da terör örgütlerinden etkilenmesi ve Mısır’da uçağının düşmesi sonucu belki 2016 operasyonlarını en yakın ve en ucuz destinasyon olan Türkiye üzerine yönlendirmelerine neden olabilir.

Tabi bu arada Türkiye’nin de dikkatli davranarak terör örgütlerinin kucağına düşmemesi gerekir.

Alanya’nın Antalya’daki turizm bölgeleri içindeki yeri sizce neresi?

Alanya, Türkiye turizminin ilk başladığı yer. O bakımdan yıllarca bu yöre turizmcilerin işe ilk başladıkları ve işi öğrendikleri yerdir. İlk kariyer ve tecrübeler Alanya’da yaşanarak edinilmiştir. Turizme ilk başlama yeri deneme yanılma metodu ile buralarda yaşanarak ispatlanmıştır. İlk olarak pansiyonculuktan tutunda her şey dahile kadar büfe dizaynlarından açık büfelere kadar çoğu buralarda yaşanarak değişim ve gelişmelerle tecrübe edilmiştir.

Acenteler açısından da isimsiz oda satışları yine Alanya ile başlamıştır. Yıllarca acentelerin boş koltuklarını doldurmak için oteller kurbanlık koyun misali harcanmış ayrıca büyük ödenmeyen paralar yüzünden Alanya çok zor günler geçirmiştir.

Tüm bu yaşanmış deneyimler, edinilen tecrübeler neticesinde Alanya gerek şehirleşme dizaynı ve otel yenilemelerine Antalya’nın birçok turizm bölgesinden önce başladı. Alanya Antalya’dan farklı bir destinasyon olduğunu tur operatörlerine kabul ettirdi. Özellikle buranın sonradan yapılma bir şehir olmayışı ve tarihle iç içe olması tatilcilerin ilk tercihleri arasında olmasını sağladı. Plaj ve şehir iç içe dünyada şehrin içinden denize girilebilinen çok az sayıdaki şehirlerden biri Alanya’dır. Kumsalında pirinç tanesi büyüklüğünde ve tene yapışmayan altın kumları ve duşlarında her zaman tatlı su akan nadide turizm merkezlerindendir. Önemli noktalardan biride yapılaşmaya rağmen doğaya sahip çıkan,çeşitli spor aktivitelerine öncülük yapan daima ilklerin başladığı yer Alanya Alanya turizminin bulunduğu nokta sizce yeterli mi?

Tabi ki yeterli değil. Yukarıda saydığım daima ilklerin şehri olma özelliği yine artarak devam ediyor.

75

Artık turizmci doğaya daha saygılı ve ondan faydalanmanın yollarını arıyor. Çeşitli yürüyüş parkurları, doğa sporları, safariler, son yıllarda golf ve futbol takımlarına yönelik yatırımların devam etmesi gelecekte spor ve her yaş ağırlıklı bir turizme geçmesi bu doğrultuda turizmi 12 aya yayma çalışmaları devam etmektedir.

Alanya’nın turizmden daha fazla pay alması için neler yapılmalı?

Burada yapılması gereken işlerin başında uzun bekleyişler sonrasında elde ettiğimiz Alanya-Gazipaşa Havalimanı’nın, uzatılan pist sayesinde her uçağın inişine müsait olması pistin yanında apron sayısının ve araç otopark sayısının arttırılması ve buraya Anadolu ve Avrupa’nın hava limanlarından tarifeli seferlerin konulmasını desteklemek olmalıdır. Artık günümüzde online ucuz uçak ve tarifeli sefer bulan yerli ve yabancı müşteri her zaman kısa tatillerini değerlendirmek için Alanya’yı tercih edeceklerdir.

Alanya turizmi için bölge turizmcileri güçlerini yeterince birleştiriyor mu?

Alanyamızda ALTİD (Alanya Turistik İşletmeciler Derneği) çatısı altında sekiz adet bölgesel derneğimiz var. Bu dernekler kendi bölgelerindeki otellerin hak ve menfaatlerini savunmak, iyi hizmet vermek ve bölge otelleri ile diyalog halinde olmak suretiyle gelişmelerden ve yeniliklerden otelcileri haberdar etmek niyetiyle faaliyet gösteriyorlar. Yeri gelince bir çok konuda ortak tavır alıyoruz fakat bazı konularda bunu gerçekleştirmekte zorlanıyoruz. Konu açılmışken otelci dostlarımızla her fırsatta konuştuğumuz mutabık kaldığımız fakat gerçekleştiremediğimiz konu taban fiyat uygulamasıdır.

Fırıncıların sattığı ekmeğin bile taban fiyatı var. Belirlenen fiyattan aşağı satılmasın. Biz bunu hayata geçirmekte zorlanıyoruz. Diyorum ki en azından elektrik, su, işçilik çeşitli zorunlu ödemeler ile masraflarımızı alt alta koyup toplayalım en düşük sezonda bile zararına satış yapmayalım. Belirlenen fiyat taban fiyatı olsun ve altında satış yapılmasın. Her sene bölge bölge bu rakamlar belirlenerek resmi makamlar, ticaret odaları ve bölge derneklerinin ortak mutabakatıyla yükseltilsin. Eğer fiyatlar düşerse de düşürülsün.

Alanya’daki otel kalitesi hakkındaki düşünceleriniz nedir?

Alanya yukarıda bahsettiğim gibi turizme ilk başlayan yer olma hasebiyle oteller küçük mülkiyetler üzerine yapıldığından dolayı ağırlık küçük ve orta ölçekli otellerdir ancak son yıllarda büyük kapasiteli otellerde yapılmıştır. İlk yapılan küçük ölçekli oteller bu yapıdan kopamayarak iyileştirmeler yaparak güncel kalmış hizmet kalitesinden vazgeçmemiştir. Ancak buradaki eşitsizlik yatak maliyetlerinden dolayı birim konaklama üzerine düşen işçilik payı küçük otellerde daha fazladır. Yeri gelmişken şu uyarıyı da yapmadan geçemeyeceğim biz otelcileri bekleyen en büyük tehlikelerden biride SGK’nın Turizm Bakanlığı’ndan bağımsız olarak kafasına göre yıldızlama yapması ve otellerde oda sayısına bakmaksızın 80 odalı 4 yıldızlı otelle 500 odalı oteli aynı tutmakta ikisinden de aynı oranda personeli baz almaktadır. Bu durum haksızlık içermekte ve küçük otellere haksız yere cezalar yazılmaktadır. Yetkililerin bu durumu bir an önce ele alarak yanlışlığı ortadan kaldırmaları gerekmektedir.

Bu uyarıyı da yaptıktan sonra küçük ölçekli otellerin diğer büyük kapasiteli oteller ne imkan sağlıyorsa bizlerde şehir içi otelciler olarak yarıştan kopmadan hizmet ve kalitemizi her sene güncellemekteyiz. Çoğu otelde wi-fi ücretsiz verildiği gibi şehir içi otellerden çoğu her şey dahile geçişmiş durumdadır. Gönül her ne kadar yarım pansiyon istese de acentelerin ve müşterilerin talepleri doğrultusunda her şey dahil sisteme geçmişlerdir.

Haksız rekabetten dolayı maliyetinden çalan çırpanın yanında dürüst hizmet anlayışı ile çalışan oteller zarar ediyor bu sebeple diğerlerinin yaptığı olumsuzluklardan dolayı şehrin ve hizmetin adı kötüye çıkıyor gelen misafir hizmetlerin ve kalitenin kötülüğünden dem vurarak bir daha burayı tercih etmiyor. Olumlu konumumuzu başkalarının fiyat hırsından dolayı olumsuza dönüştürüyoruz. Bu konuda devletin ve Turizm Bakanlığı’nın tavan fiyat yerine taban fiyat çalışması yaparak yıldızına göre fiyat belirlemesi ve bu fiyat altında satılamaz demesi gerekmektedir. Böylece haksız rekabet ortadan tamamen kalkar.

Alanya’nın mevcut pazarları yeterli mi? Bu pazarlar çeşitlenebilir mi?

Turizm de pazarların yeterli olması diye bir şey yoktur.

Her zaman değişik pazarlara açılmakta fayda vardır.

Alanya turizme ilk yıllarında Almanlarla başladı. Daha sonra İskandinav ülkeleri ağırlık kazandı sonra pazara Rus turistler de katıldı. Rusların ağırlık oranı yüzde 30-40 civarında. Bu da gösteriyor ki yüksek oranlı turist getiren bir ülkede bir problem yaşanıyorsa bölge çok çabuk etkileniyor. Bu sebeple bölgeyi çeşitlendirmek gerekiyor.

Bence ağırlık son yıllarda yıldızı parlayan Çin ve Hintli turistlerle Azerbaycan gibi Türki Cumhuriyetler.

76

Ayrıca iç piyasaya da ağırlık veremiz gerektiği inancındayım.

Alanya turizmi içinde Kleopatra bölgesini değerlendirir misiniz?

Daha öncede bahsettiğim gibi Kleopatra bölgesi konumu itibariyle dünyada eşine az rastlanan deniz-kumsal-şehir iç içedir. Kumsalı dünyanın en meşhur kumsalları arasına girmiştir. Efsanelere konu olmuş bir kumsaldır. Temiz ve mavi bir denize sahiptir. Kleopatra bölgesinin Avrupa İskandinav ülkelerinden bölgeyi sahiplenmiş, müdavim müşterileri vardır. Alanya turizminin gidişini Kleopatra bölgesinin doluluğuna göre tahmin edebilirsiniz. Bu bölgedeki oteller derneğimiz sayesinde daima yeniliğe açık. Değişik ve alternatif öneriler sunarak yerel idareleri harekete geçirtme gücünü üzerinde toplamış yeniliklere ve daima öncü olmuştur. Bölgemizde park, yollar, sahil, büfeler daima kontrol altındadır. Ayrıca güvenlik kameralarıyla bölge kontrol altındadır. Sahil için özel kıyafetli güvenlik güçleri ile daima ilklerin öncülüğünü yapmış ve yapmaya devam edecektir. Bizde geçmiş yıllarda bölgenin adını aldığı Kleopatra heykelini sahilde bulunan bir parkın içine yaptırdık ve misafirlerimizden olumlu tepkiler aldık. Dernek olarak üyelerimizle yaptığımız toplantılarda fikir ve görüşleri toplayıp istek doğrultusunda yapılması gerekenleri ilgili bilgileri gerekli yerlere iletiyoruz.

Ayrıca kendimizi sürekli geliştiriyoruz. Personel eğitimini dernek önderliğinde aldırıyoruz. Ayrıca üyeler arasında personelin ilgi ve aktivitelerini arttırmak ve otellerin hizmet yarışında tutmak için otel personeline verilmek üzere her yıl Holidaycheck puanını arttıran iki üye otelimize para ödülü veriyoruz. Maliyeti düşürmek için bazı kalemlerde satın almada ortak hareket ediyoruz. Üyeler arasında her an haberleşmeyi sağlamak için whatsupp, mail ve toplu SMS kullanıyoruz. Enerji maliyetimizi düşürmek için toplu enerji satın alıyoruz bu da birlikte hareket ettigimiz için en uygun fiyattan almamızı sağlıyor. Sıkıntımıza gelince çok fazla gözle görülür bir sıkıntı yok ancak bölgeden kaleye teleferik veya asansör sistemi ile çıkış konusunda yıllardır bir bekleyiş içerisindeyiz. İnşallah onunda gerçekleştiği günleri görürüz.

Haber

Seyahat acenteleri

2016 için tedirgin Seyahat Acenteleri Yöneticileri Derneği (SAYD), düzenledikleri toplantı ile 2015 turizm sezonunu değerlendirerek 2016 yılı ile ilgili görüşlerini açıkladı. 2015 yılının zorlu bir yıl olduğunu söyleyen SAYD yöneticileri 2016 yılı ile ilgili olarak tedirgin olduklarını ifade ettiler. SAYD Başkanı Sefa Altınay, 2015’deki sürecin 2016’da devam etmesi durumunda iflasların artacağı uyarısında bulundu.

Seyahat Acenteleri Yöneticileri Derneği (SAYD) Yönetim Kurulu, düzenlediği toplantı ile 2015 turizm sezonunu değerlendirip 2016 yılı ile ilgili öngörülerini açıkladı.

Toplantıya SAYD Başkanı Sefa Altınay, SAYD Başkan Yardımcısı Mehmet Özseren, SAYD Genel Sekreteri Cengiz Yılmaz, SAYD Yönetim Kurulu Üyeleri, Ferit Turgut, Rafi Rafioğlu, Onur Özer, Gökhan Kaya ve Hamit Kuk katıldı.

Reel kayıp daha büyük SAYD Başkanı Sefa Altınay, bu yıl pek çok acentenin mali sıkıntı içine düştüğünü, sorunların 2016’da da devam etmesi halinde iflaslar yaşanabileceğini söyledi. Turizm gelirinin 30 Eylül 2015 itibariyle 26,4 milyar dolara gerilediğini ifaden eden SAYD Yönetim Kurulu Başkanı Sefa Aytınay, 12 aylık kaybın 2,2 milyar dolar olduğunu söyledi. Bunun devletin rakamları olduğuna dikkat çeken Altınay reel kaybın çok daha büyük olduğunu söyledi. İflas eden acentalar var Terör olayları ve Rusya pazarındaki ekonomik krizin Antalya’daki 770 seyahat acentesinin tamamını silkelediği belirten Altınay, iflas eden acenteler olduğunu söyledi. Kurumsal olmayan ve markalaşmamış işletmelerin 2015’te çok zorlandığını ve mali sıkıntı içine girdiğini açıklayan Altınay, “Seyahat acentelerinin yüzde 75-80’i çok ciddi etkilendi.

Bu sıkıntılar seneye de devam ederse bunların önemli bir bölümü iflas edebilir” dedi. Altınay, tüm bu olumsuzluklara rağmen gerçekleştirilen Turkish Open Golf Cup ve G20’nin yanında önümüzdeki sene yapılacak olan Antalya Expo 2016’nın Antalya’ya çok önemli katkılar sağlayacağını söyledi.

78

Avrupa’da güvenlik ilk sırada SAYD Yönetim Kurulu Üyesi Hamit Kuk ise Paris saldırısı sebebiyle Avrupa insanların evinlerinden çıkamaz hale geldiğini belirterek, “Avrupa şu an terörizmle yüz yüze geldi. Şu an Avrupa’da güvenlik birinci sırada” diye konuştu. Hamut Kuk, açıklamalarına şöyle devam etti: “Bugün Alman ve Rusya pazarı ana pazarlarımızdır. Bu iki pazarın ana pazar olması planlanmış bir şey değildir. Bu iki ülke 2-3 tane idealist insanın riskler alarak tamamen kişisel çabalarıyla ana pazar haline geldi.

Eğer değişik pazarlar istiyorsak acentalara destek olunmalı. Bugün Mısır ve İspanya’da turizmin bütün aktörleri bir araya gelerek tek çatı altında toplanıyor. Mısır’da turizm bakanlığı otoritesinde otelciler birliği ile acentacılar birliği ortak hareket ediyor. Bu İspanya ve İtalya’da da böyle. Türkiye’de otelciler birliği ve acentacılar birliğinin ortak proje ürettiğini gördünüz mü? İşte bu nedenle yeni pazarlar oluşturulamadı.

2009’dan itibaren Arap baharı yaşanırken biz de ise turizm baharı yaşandı. Ayrıca Yunanistan ve İspanya’daki protesto ve olaylar nedeniyle de bu ülkeyi tercih eden turistler Türkiye’ye yöneldi. 4 yıl boyunca bu sayede harika sezonlar geçirdik.

Oturup bu turistleri devamlı gelmeye nasıl ikna ederizi düşünmedik. Konaklama sektörü, seyahat acentaları ve bakanlık bir araya gelip 4 yılda beyin fırtınası yapmamız gerekiyordu. Bu treni kaçırmadık. Bunu bugün bile yapabiliriz.”

Rusya’da kayıp büyüyebilir Turizmdeki ikinci büyük pazar Rusya’da da benzer bir durum yaşanıyor. Rus yolcu uçağının Mısır’da bomba ile düşürülmesinin ardından Rusya’dan ülke dışına çıkışlar yüzde 40 azaldı. SAYD Yönetim Kurulu Üyesi Rafi Rafioğlu, Rusya’da iki yıldan önce toparlanma beklemediklerini söyledi. Rafioğlu, “Mısır’da bir uçaktaki bomba her şeyi değiştirdi. Mısır’da sezon birden sıfırlandı. Aynı şey şu an Türkiye için de geçerli. Rusya’dan yurt dışına çıkışlarda yüzde 40 azalma var. Bundan en çok Türkiye etkilenecektir. Çünkü Ruslar’ın en çok tercih ettiği ülke Türkiye” dedi. Rafioğlu, terör saldırılarının devam etmesi ya da Türkiye’de olumsuz bir olayın meydana gelmesi halinde Rusya’da 2016 kaybının bu yıldan daha fazla olabileceği uyarısında bulundu.

Tehlike çanları çalıyor SAYD Yönetim Kurulu Üyesi Ferit Turgut ise spor turizmi üzerine açıklamalarda bulundu. Turgut: “21 yaş altı spor gruplarında ciddi bir düşüş var. Yüzde 50-60 oranında bir düşüş bu. Aileler çocuklarına izin vermiyor. 01 Kasım sonrasındaki sakinlik devam ederse bu durum düzelebilir. Büyük takımlarla bu açığı kapatmaya çalışıyoruz. Futbol turizmi için tehlike çanları çalıyor ama bu dönem iyi yönetilirse durum düzelebilir” dedi.

Yeni sahalar golf turizmini geliştirecek SAYD Genel Sekreteri Cengiz Yılmaz ise golf turizmi hakkında açıklamalarda bulundu. Antalya’da gerçekleştirilen Turkish Open Golf Cup’ın Türkiye golf turizmine büyük katkı sağladığını söyleyen Yılmaz açıklamalarına şöyle devam etti: “56 TV kanalı turnuvayı naklen yayınladı. Bunun sunduğu katkı ülkemiz için çok önemli. Türkiye’deki golf sahası sayısının 35’e çıkacağı yönünde çalışmalar var. Golf turizminin gelişimi için sahaya ihtiyacımız var. Alanya’da 4-5 saha yapılacak, Oymapınar’da golf sahası yapımı söz konusu aynı şekilde Serik tarafında da sahalar yapılacak. Bu sahaların yapılması golf turizmimizi daha da ileriye taşıyacaktır.”

79

Serbest Köşe

Emir HEPOĞLU Tüm zamanların en büyük hastalığı; Kıskançlık Türk Dil Kurumu, kıskançlık kelimesini şöyle açıklamış; “Bir kimse bir üstünlük gösterdiğinde veya sevilen birisinin, başkası ile ilgilendiği kanısına varıldığında takınılan olumsuz tutum”

Günümüz iş dünyasında sıklıkla ve bizzat gözlemlediğim gündelik hallerden biri olmuş bu kıskançlık mevzusu insanın bedene gelmesi ve Dünya üzerine paketlenmesinin hemen ardından başlayan ve insanoğlunun ilk olarak benimsediği davranış biçimi olsa gerek.

80

Kıskançlık doğuştan değil, sonradan öğrenilen ve birçok insanı etkileyen, rahatsız eden bir duygudur. Dozunda bırakıldığı sürece kıskançlık bir hastalık değil davranış bozukluğudur. Kişi bu konuda kendini kontrol edemezse bu davranış bozukluğu ileride depresyona sebebiyet verebilir. Kıskançlık öz güven eksikliği ve yetersizlik duygusundan dolayı ortaya çıkmaktadır. Kıskançlık yaşayan birisi zaman ile değersizlik, çaresizlik, öfke, mutsuzluk ve yalnızlık gibi duyguları da yaşar. Bu davranış bozukluğu hayvanlarda da görülmektedir. Örneğin bir evde uzun süre bulunan bir kedi tüm ilgiyi kendi üzerine çektiğini hisseder. O eve ikinci bir kedi geldiğinde diğeri asabi tavırlar göstererek kıskanç olmaya başlar ve sahibini de protesto eder. Günümüz iş dünyasında sıklıkla ve bizzat gözlemlediğim gündelik hallerden biri olmuş bu kıskançlık mevzusu insanın bedene gelmesi ve Dünya üzerine paketlenmesinin hemen ardından başlayan ve insanoğlunun ilk olarak benimsediği davranış biçimi olsa gerek. Hatta ve bilhassa ilk olarak biz bulmuşuzdur bu kıskançlık hikayesini, bundan adım gibi eminim. Kaynana gelini kıskanır, eltiler birbirini kıskanır, komşular mahalle genelinde birbirini kıskanır, sokakta minikler markalı lastik pabuçları, i pad, i pod, akıllı telefon vs kıskanır, erkek adam kısmısı arkadaşlarının pahalı arabalarını kıskanır ve bu hal silsile halinde uzayıp gider, kısır döngüdür yani.

Dolayısı ile kıskançlık bizim milli sporumuzdur. Kıskançlık konusunu turizm ve otelcilik sektörü açısından değerlendirdiğimiz vakit ise; *Yatırımcı diğerini kıskanır, daha çok oteli var diye. *Yatırımcı diğerini kıskanır, onun oteli daha güzel diye. *Yatırımcı diğerini kıskanır, yan komşunun daha çok ödülü var diye. *Yatırımcı diğerini kıskanır, daha pahalıya satıp daha çok kazanıyor diye. *Genel müdür diğerini kıskanır, daha havalı bir işletmede çalışıyor diye. *Genel müdür diğerini kıskanır, başarılı olmasından dolayı iş bulmakta zorlanmıyor diye. *Genel müdür diğerini kıskanır, ötekinin otelinde misafir memnuniyeti daha yüksek diye. *Genel müdür diğerini kıskanır, diğerinin sekreteri daha güzel diye. *Genel müdür diğerini kıskanır, diğeri daha şık ve havalı giyiniyor diye. *Departman müdürü diğerini kıskanır, anketleri ve puanları daha yüksek diye.

*Departman müdürü diğerini kıskanır, mutlu ve huzurlu çalışıyor diye. *Departman müdürü diğerini kıskanır, otel çalışanları tarafından daha çok seviliyor diye. *Departman müdürü diğerini kıskanır, bütçeyi tutturdu ve hatta kara geçirdi diye. *Departman müdürü diğerini kıskanır, genel müdür onu daha çok seviyor diye. *Departman müdürü diğerini kıskanır, arabası yeni ve daha pahalı diye. *Personel diğerini kıskanır, daha çok TİP alıyor diye. *Personel diğerini kıskanır, güler yüzlü, sevimli ve misafirle kontağı daha iyi olduğu için. *Personel diğerini kıskanır, herkesten daha çok çalıştığı ve başarılı olduğu için. *Personel diğerini kıskanır, departman müdürü onu daha çok sevdiği için. *Personel diğerini kıskanır, kazandığı üç kuruş ile ev ve araba alabilmeyi başardığı için.

Bilim adamları ise kıskançlığı şöyle tanımlıyor; kıskançlık, aşırı sahiplenme ve aşırı aidiyet duygusudur. Aşktan da yoğundur, yıkıcıdır.

Tabii sağlıksız kıskançlıktan bahsediyorum. Sağlıklı kıskançlık ise olması gereken, sıcak bir duygudur. Kıskançlığın egodan dolayı ortaya çıktığını belirten bilim adamları, patolojik olarak kıskançlık yapanların kendine güveni olmadığını belirtmekte. Çocukken anne ya da baba’nın ihanetine şahit olmuş olma ihtimalleri ise çok yüksek. Beynimizde bulunan prefrontal korteks duygu dünyamızı kontrol etmekte. Kısaca kıskançlığın merkezi burası, ameliyatla aldırdık mı kurtulduğumuzun resmidir.

Bunun dışında ne çok parası olanı, ne lüks arabası olanı, ne katı, ne yatı, ne marka giysileri olanı ne de çevresi olanı kıskanmamakta fayda var. İnanın bu saydıklarımın hiç birinin pirinç tanesi kadar değeri yok aslında, hiçbirimiz içinde anlam ifade etmemeli. Başarıyı kıskanmak lazım, ancak öyle alelade küçük şeyleri değil, büyük başarıları, kitlelere ulaşabilen şeyleri kıskanmak. Ve inanın bu kıskançlık biçimi yerinde ve dozunda kullanıldığında oldukça olumlu sonuçlar verebiliyor, biliyorum zira konunun muhatabı bizzat tanıdığım birkaç kişi var.

SON DİP NOT: Donatella Marazzitti tarafından 400 kişiyle yapılan bir AŞK araştırması sonucu deneklerin büyük çoğunluğunun serotonin düzeyinin düşük olduğu saptanmış. Dolayısı ile kıskançlıkla depresyonun kuzen olduğunu gösteriyor bu araştırma, aman diyeyim!

Haber

Gloria Ironman 70.3 Turkey Gloria Ironman 70.3 Turkey, Antalya’nın Belek ilçesinde gerçekleşti. Gloria Hotels & Resorts sponsorluğunda gerçekleştirilen Gloria Ironman 70.3 Turkey’de 60 farklı ülkeden bin 224 sporcu yarıştı. Antalya’yı spor cennetine çeviren yarışı binlerce seyirci yakından takip etti.

Gloria Ironman 70.3 Turkey, Gloria Hotels & Resorts sponsorluğunda, Türkiye’nin turizm merkezi Antalya’nın Belek ilçesinde gerçekleşti. Dünya’da yılda 92 farklı şehirde gerçekleştirilen Ironman yarışı, bu yıl Türkiye’de ilk kez Özaltın Holding bünyesindeki Gloria Hotels & Resorts sponsorluğunda, Türkiye’nin turizm merkezi Antalya’nın Belek ilçesinde gerçekleşti.

60 ülkeden bin 224 sporcu Gloria Ironman 70.3 Turkey yarışı, Gloria Sports Arena’daki bitiş noktasına varılmasıyla başarıyla tamamlandı. 60 farklı ülkeden bin 224 sporcu 1.9 kilometrelik yüzme etabının ardından, 90.2 kilometre bisiklete bindikten sonra, 21.1 kilometre koşarak yarışı bitirdi. En genç sporcu 18 yaşındayken, en yaşlı sporcu ise 80 yaşındaydı.

Yarışmacıların %25’i kadın sporculardan oluşuyordu.

10 bin kişi takip etti Antalya Belek’te gerçekleşen yarışta bin gönüllü, operasyona ve yarışçılara destek amaçlı parkurlarda ve parkur çevrelerinde görev aldı. Antalya’yı adeta bir spor cennetine çeviren yarış, yerli halk tarafından da oldukça ilgi ve destek gördü. Gloria Ironman 70.3 Turkey yarışının spor dünyasında yarattığı muhteşem heyecanı Gloria ailesi ile birlikte yaklaşık 10.000 kişi yerinde seyretti.

3 saat 53 dakikada parkuru tamamladı Dünyanın en zorlu yarışlarından biri olan Gloria Ironman 70.3 Turkey yarışında Pro Erkeklerden Belçika asıllı Frederik Van Lierde, tüm parkurları 03:53:48 zamanlamayla bitirerek yarışmada birinci gelirken, Almanya asıllı Paul Schuster 03:57:53 zamanlamayla ikinci, yine Alman asilli Patrick Lange ise 03:59:50 zamanlamayla pro erkekler kategorisini üçüncülükle tamamladı.

82

Belçikalı Alexandra Tondeur, tüm parkurları 04:26:39 zamanlamayla bitirerek Pro Kadınlar arasında birinci olurken, İspanyol pro atlet Gurutze Frades 04:28:41 zamanlamayla ikinci, İngiltere’den Caroline Livesey 04:34:34 zamanlamayla pro bayanlar arasında üçüncü oldu.

En hızlı Türk Türkiye’den katilim gösteren Triatlet İpek Onaran, Gloria Sports Arena sponsorluğunda yarışarak, 04:52:46’lik derece yaptı. Aynı zamanda yine Gloria Sports Arena sponsorluğunda yarışan Barlas Kazancı ise, 04:28:12 zamanlamayla yarışta en hızlı Türk erkek atlet oldu.

Yılın son yarışı Gloria Ironman 70.3 Turkey yarışına katılan Ironman’in Avrupa, Ortadoğu ve Güney Afrika CEO’su Thomas Dieckhoff ise 06:06:46 dereceyle yarışı tamamladı.

Gloria Sports Arena Türk turizminde ilklerin temsilcisi olan Özaltın Holding, Ocak 2015’de Avrupa’nın ve Türkiye’nin özel sektöre ait en kapsamlı spor tesisi olan Gloria Sports Arena’nın kapılarını spor severlere açtı. 50’den fazla spor dalının bir arada yapılabildiği, tüm sahalarının uluslararası standart ve

sertifikalar ile belgelendiği ve sporcu sağlığı merkezi ile sporcuların ihtiyacı olan her şeyi bir araya getirilen spor kompleksinde, sporcular için tüm ihtiyaçlar düşünüldü.

Spor cenneti Özaltın ailesi olarak spora ilgilerinin her zaman fazla olduklarını belirten Özaltın Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Özaltın, “Her zaman oldukça fazlaydı. Son yatırımımız Gloria Sports Arena ile de spora olan desteğimizi göstermek istedik. Gloria Ironman 70.3 Turkey yarışına ana sponsor olarak ise ülkemize ve bölgemize kazandırdığımız ilkler gibi bu ilke de imza attık. Gloria Ironman 70.3 Turkey, Türkiye’ye kazandırılan spor anlamında en büyük organizasyonlarından biri oldu. Türkiye’nin turizm cenneti olan Antalya artık spor cenneti de olarak da anılacaktır” şeklinde konuştu.

Katılım artacak Türkiye’de ilk defa gerçekleştirilmesine rağmen, yüksek katılımcı sayısına ulaşması, hava şartlarının elverişli olması ve parkurların çok beğenilmesinden dolayı seneye bu zamanlarda gerçekleştirilecek Gloria Ironman yarışına katılımcı sayısının minimum 2 bin 500 kişi olması bekleniyor.

83

Söyleşi

Hazırlayan: Tuncay Sevin

Tayfun Başkurt

“Üst segment misafir ağırlamak istiyoruz” Martı Hotels’in Marmaris’teki iki oteli olan Martı Resort & Marmaris ve Martı La Perla & Marmaris’in Genel Müdürü Tayfun Başkurt, Tourism Today’in sorularını yanıtladı. Dikkat çekici açıklamalar yapan Başkurt, “Bizler daha fazla harcama kapasitesine sahip daha üst segmentte misafir ağırlamak istiyoruz” dedi.

Martı Hotels’in Marmaris’teki iki oteli olan Martı Resort & Marmaris ve Martı La Perla & Marmaris’in Genel Müdürü Tayfun Başkurt ile Marmaris turizmi ve Martı Hotels üzerine konuştuk.

Daha önce Güney Ege Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (GETOB) Başkanlığı da yapan Tayfun Başkurt, Marmaris turizmi üzerine önemli açıklamalarda bulundu. Tayfun Başkurt, “Marmaris oda ve yatak kapasitesi olarak sayısal anlamda turizmden beklenen payı alıyor denilebilir ancak turist sayısıyla birlikte ekonomik anlamda getirisi de doğru orantılı artması halinde başarıdan söz edilebilir.

Bizler hem daha ekonomik anlamda daha fazla harcama kapasitesine sahip daha üst segmentte misafir ağırlamak istiyoruz” dedi.

Marmaris 2015 yılında nasıl bir turizm sezonu geçirdi?

Marmaris bölgemiz; 2015 turizm sezonunu Ülkemizin Ege ve Akdeniz bölgesindeki turizm destinasyonları içerisinde planlanan doluluk oranına ve yapılan programlamaya yakın bir seviyede geçirmiş, Antalya bölgesi ve Bodrum, Fethiye gibi turizm bölgelerinin yaşadığı ciddi düşüşlere karşın ülkemizin içinde bulunduğu tüm olumsuz şartlara rağmen en az kayıpla ve en yumuşak geçişle kapatmıştır.

84

Marmaris 2016 yılında nasıl bir performans ortaya koyacak? Öngörünüz nedir?

Marmaris bölgesi 2016 Turizm Sezonunu en iyi şekilde geçirebilmek için hazırlıklarını sürdürmektedir. Bölge tesislerinin yöneticileri ve yetkililer misafirlerimizin rahat ve huzurlu bir ortamda tatil yapmalarını sağlayabilmek için çalışmaktadırlar. Sektör olarak beklentimiz Ülkemizin güney sınırlarındaki komşu ülkelerde yaşanan savaş halinin yanı sıra gerek ülke içerisinde ve gerekse; Avrupa ülkelerinde yaşanan asayişe müessir olayların bir an önce son bulmasıdır. Bu gerçekleştiği takdirde 2016 yılının beklenenin üzerinde bir doluluk yaşanabileceğini öngörüyoruz.

Marmaris, Türkiye’nin en önemli turizm merkezlerinden.

Peki, Marmaris turizmden hak ettiği payı alabiliyor mu?

Marmaris oda ve yatak kapasitesi olarak sayısal anlamda turizmden beklenen payı alıyor denilebilir ancak turist sayısıyla birlikte ekonomik anlamda getirisi de doğru orantılı artması halinde başarıdan söz edilebilir. Bizler hem daha ekonomik anlamda daha fazla harcama kapasitesine sahip daha üst segmentte misafir ağırlamak istiyoruz.

Marmaris’in turizmden daha fazla pay alabilmesi için neler yapılmalı?

Marmaris’in turizmden daha fazla pay alabilmesini sağlayabilmek için ülkemizin içinde bulunduğu sıkıntılı süreci atlatması gerekiyor. Bizlerin bölgesel anlamda ve tesisler bazında bir sıkıntımız yok ancak yetkililerden emek yoğun çalışılan bir hizmet sektörü konumundaki turizme gerekli desteklerin vermesini bekliyoruz. Bu sağlandığı takdirde hem Marmaris hem bölgemiz hem de ülkemiz karlı çıkacaktır.

Marmaris otelleri geçtiğimiz yıllara göre kalite çıtasını yükseltti ve yükseltmeye devam ediyor. Bu durumun getirilerini değerlendirir misiniz?

Marmaris tertemiz denizi, çam ormanları ve yemyeşil doğasıyla, cadde, kordon ve meydan düzenlemesiyle, park ve bahçeleriyle, çevresel faktörleriyle gerçekten kendini olumlu yönde değiştirdi. Bu değişiklik yerli yabancı turistlerimiz tarafından da gözlemleniyor. Buna paralel olarak birçok konaklama tesisi de kendisini yenileyerek bu değişime ayak uydurdu. Bu memnuniyet verici bir unsurdur. Yenilenen, değişen, tarz olan yerlere ilgi daha fazla olur. Yoğun ilginin olduğu yerlerin ekonomik anlamda getirisi de fazla olacaktır.

Türk turizminin 2015 yılında yaşadığı sıkıntıları değerlendirir misiniz? Bu sıkıntılar ilerleyen yıllarda da devam eder mi?

Türk turizminin 2015 yılında yaşadığı sıkıntıları birkaç başlık altında toplamak mümkündür. Bunların birisi; komşu ülke Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş sonucunda Rusya ekonomisinde yaşanan daralmadan dolayı iptallerin artması 85

sebep olmuştur. Daha sonra özellikle güney sınırlarımızdaki komşu ülkelerdeki kargaşa ve savaş hali uluslararası arenada tedirginlik yaşanmasına neden oldu. Hemen ardından gelen mülteci akını hem insanlık dramı yaşanması hem de turizmin gerilemesine zemin hazırladı.

Avrupa ülkelerindeki terörist eylemler tatil yapmayı düşünen insanların bu düşüncelerinden vazgeçmesi gerilemeyi tetikleyen bir başka unsur oldu.

Martı Hotels’in Marmaris’te iki oteli bulunuyor.2015 yılı bu oteller için nasıl geçti?

Marmaris’te 2 resort otelimiz dışında Orhaniye’de marinamız bulunuyor. Yine Kemer’de bir otelimiz var.

Marinamızın içinde 2 tane butik otelimiz mevcut. İstanbul Taksim’de şehir otelimizin yanı sıra Kuşadası Şirince’de Güllü Konakları adında tesisimiz var. Biz otellerimiz açısından 2015 yılında bir önceki yılı yakaladık. Geceleme sayısının daha az olmasına rağmen 2014 cirolarına ulaştık.

Bunu başarı olarak görüyoruz. Çünkü fazla fiyat kırmadık; direndik. Doluluğa değil; daha çok kaliteye ve karlılığa odaklandık. Daha az yatak kapasitesi ile direnebilirseniz ciroları yakalayabiliyorsunuz. Tabii Martı’nın geçmişinin olması, ilk otelcilik yapan marka olması, bir kültürünün olması önemli.

Martı Hotels için Marmaris ne kadar önemli?

Martı Hotels için Marmaris çok şey ifade eder.

Grubumuzun ilk oteli olan Martı Resort Deluxe Hotel, Marmaris’in ilk tesislerindendir. 1969 yılında hizmete açılan otelimiz 48 yıldır kesintisiz olarak Marmaris’e dolayısı ile Türk turizmine hizmet etmektedir. Ayrıca grubumuzun yatırımlarının büyük bir bölümü bu bölgededir.

Kuşadası ile birlikte Türkiye’de turizmin başladığı ilk bölge olan Marmaris’te hizmet, sosyal sorumluluk, vizyon ve liderlik konularında en önde gelen marka olan Martı gurubu bölgenin kalkınması ve tanınması için de büyük çaba sarf etmektedir. Türkiyemizin doğası, denizi ve kaliteli tesisleri ile Marmaris bizim için çok şey ifade ediyor. Martı Hotels olarak buradaki otellerimizin başta yöneticilerimiz olmak üzere tüm personelimizle beraber çok başarılı olmamızın sebeplerinden biri de bulunduğumuz bölgeyi çok sevmemizden ve benimsememizden kaynaklanmaktadır.

Martı Hotels’in iki yeni otel yatırımı yapacağını açıkladınız.

Bu oteller hakkında bilgi verir misiniz?

Martı Grubu’nun 2 önemli yatırımı olacak. Bir tanesi 350 oda civarında Marmaris’te Martı Resort’un hemen yanındaki Maliye arazisinin bulunduğu alana, diğeri ise 450-500 oda civarında Sarıgerme’de bir yatırımımız olacak.

Hizmet kalitenizi doğru yapıyorsanız, misafir verdiği paranın karşılığını alıyorsa oraya gelir. Bizim grup olarak tekrar misafir sayımız çok fazla. Memnuniyet bizim için çok önemli. Markamız bu konuda çok başarılı. Yeni yatırımlarda pazarlama sıkıntımız olmayacaktır.

86

Serbest Köşe

Nazif DEMİR

2016 umutlarımızı karşılasın 2015 yılının son günlerini yaşadığımız şu tarihlerde turizmciler olarak hepimiz arkamızda birçok olumsuzluklar yaşanmış bir sezon bırakıyoruz.

Uzun yıllardır aynı sezon içerisinde bu kadar olumsuzluğu belki de yaşamamış idik.

Seçimlerin de tamamlanması ile ülkemiz ve Türk turizmi üzerinde gezen kara bulutların dağılmaya başlamış olması; 2016’nın pazarlanmaya başlandığı günlere denk düşmesi hepimizi sevindirdi umutlarımızı artırdı.

Turizm sektöründe hedefimiz her zaman MARKA olmak, krizlerde anında vazgeçilen ülke olmaktan çıkmak, önümüze bakıp sürekli gelişmektir. Önümüzdeki günlerde bakanlıkların atanması ile Türk turizmini tekrar ateşleyecek, sektörün önünü açacak değerli bir bakanımız olacağını da ümit ediyoruz.

Sektörümüzün tüm STK’larını yan yana getirip bakanlığın tüm imkanlarını da birleştirip şu kısacık tanıtım aylarında tekrar popüler, güvenilir, tercih edilen tüm dünyadan talep gören ülke olmak en büyük özlemimizdir.

Sektörümüzün tüm STK’larını yan yana getirip bakanlığın tüm imkanlarını da birleştirip şu kısacık tanıtım aylarında tekrar popüler, güvenilir, tercih edilen tüm dünyadan talep gören ülke olmak en büyük özlemimizdir.

Kültürel değerleri, iklimi, hizmet kalitesi ile sektörümüz dünyanın birçok turizm ülkesi ile yarışacak kadar olumlu gelişmeye zaten sahiptir.

Hatta birçok ülke veya turizm şehirlerine göre güvenli marka kentlerde yaratılmış ve yaşatılmaktadır.

Bir an önce bakanlığımız, sektör temsilcileri, yerel yöneticiler, idareciler, işletmeciler aynı hedefe odaklanıp herkes üzerine düşen bu sorumluluğun şartlarını yerine getirmelidir.

Kaybedecek saniyelerimizin bile kalmadığı şu günleri iyi programlayıp 2016 yılında hepimizin yüzünü güldürecek, sezon umutlarımız yeşermeli, hayat bulmalıdır.

2016 Türkiye ve Türk turizmi için güzel şeyler getirmesi dileklerimle...

88

Haber

Dünyadaki ilk dijital seyahat sitesi Modern ve yenilikçi bir internet platformu olan Tripinview, destinasyonlara görsel içerik zenginliği sunarak tanıtım ayağında önemli bir hizmet sunuyor. Tripinview, destinasyonlara olduğu kadar gezginlere ve tatilcilere önemli veriler sunarken seyahate başlamadan, seyahat edilmişçesine tecrübe kazandırıyor.

90

Tripinview Türkiye Genel Müdürü Barış Toplan, dijital seyahat sitesi olan Tripinview ile destinasyonlara ve gezginlere önemli bir hizmet verdiklerini söyledi. Tripinview ile destinasyonlara yıllardır eksikliği hissedilen görsel içerik zenginliği ile önemli bir tanıtım imkası sunduklarını söyleyen Toplan, gezginler ve tatilcilere de yapacakları seyahat öncesinde seyahat tecrübesi yaşattıklarını söylüyor. Türkiye’de iki yıldır faaliyet gösterdiklerini hatırlatan Toplan, “Akdeniz çanağı sahil şeridini içeren yaklaşık 40.000 km üzerinde çekimi ve dijital işlemi tamamlanmış zengin görsel içerik, 300 saat üzerinde yüksek çözünürlüklü video çekimi ve 800.000 adet ultra yüksek çözünürlüklü fotoğraf arşivine erişilmiştir” dedi.

Nedir Tripinview?

Tripinview, dünyadaki destinasyonların tanıtımı için yapılmış ilk dijital seyahat sitesidir. Uluslararası bir şirket olan Geotag Aeroview tarafından dizayn edilmiş modern ve yenilikçi bir internet platformudur. Helikopter aracılığı ile düşük irtifada, mükemmel çekim şartlarında, en uygun görüş açısı alınarak coğrafi etiketleme ile oluşturulmuş yüksek çözünürlüklü video ve çok yüksek çözünürlüklü fotoğrafları içermektedir.

destinasyonda otel rezervasyonu yapabilme, tüm ulaşım bilgilerine ulaşma (yakında) imkanı tanıyan, kullanıcı yorumları etkinliği artan ve her gün daha da kişiselleştirilen dinamik yapıya sahiptir. “Dream (Hayal et), Plan (Planla), Experience (Tecrübelendir)…” mottosu ile özdeşleşmek, referans noktası olmak asıl amacımızdır. Seyahat planlamasından önce kullanıcıların sürekli kullandığı, seyahatin başladığı anda mobil uygulama desteği ile sürekli devam eden bir iletişim, seyahat sonrası tecrübeleri yazabilmek için bir sosyal platform oluşturabilmek amacı ile yola çıkmıştır. Eskisi gibi artık bilinmeyen bir destinasyona gidildiğinde sürpriz ile karşılaşmak yerine video aracılığı ile seyahate başlamadan, daha önceden seyahat edilmiş gibi bir tecrübe kazanabilecektir.

Tripinview Türkiye’de ne zaman faaliyete başladı?

Tripinview, Türkiye’de faaliyetlerine yaklaşık iki sene önce başladı. Uzun zaman, doğru çekim koşulları için araştırma, turistik destinasyonların içeriklerini oluşturma, oteller ve acentaların kendilerini tanıtabilmesi için gerekli yazılımların hazırlanması için çok uzun bir çalışma yaptı. Yapılan planlama, araştırma ve uygulamalar ile bugün tüm Akdeniz çanağı sahil şeridini içeren yaklaşık 40.000 km üzerinde çekimi ve dijital işlemi tamamlanmış zengin görsel içerik, 300 saat üzerinde yüksek çözünürlüklü video çekimi ve 800.000 adet ultra yüksek çözünürlüklü fotoğraf arşivine erişilmiştir. Bununla birlikte elde edilen içerik bilgi katmanları ile ilgi çekici noktalar, turistik alanlar, plajlar, liman ve marinalar, arkeoloji vs. alanları olarak etiketlenmiştir.

Tripinview’in destinasyonlara katkısını değerlendirir misiniz?

Destinasyon tanıtımında eksikliği yıllardır bilinen görsel içerik zenginliğinin tamamlanmasında hayati önemli bir platformdur. Dünyada ilk kez bir destinasyon kendini hem fotoğraf hem video hem de metin desteği ile tanıtmaktadır.

Bu sayede sadece oteller ve acentalar değil, yerel turizm örgütleri ve belediyeler de diledikleri şekilde tanıtım yapabilecek, tüm Dünyada bilinirliklerini artırabilecektir.

Tripinview sahip olduğu yenilikçi patent ve isteğe özel esnek içerik yönetimi ile birçok sektör için ihtiyaç duyulan görsel içeriği temin edebilecek detaylı arşive sahiptir.

Tripinview gezgin ve turistlere sağladığı avantajlar nelerdir?

Tripinview kullanıcılarına destinasyonları görsel olarak, özellikle video izleyerek tanıma, beğendikleri 91

Haber

Biletall.com hedef büyüttü Biletall.com CEO’su Yaşar Çelik, Biletall.com’un hedeflerini ve sağladığı avantajları Tourism Today’e açıkladı.

Yeni iş ortaklıkları ve yeni satış kanalları oluşturmak istediklerini söyleyen Çelik, “Uluslararası bilinirlilik oluşturmayı da hedefliyoruz” dedi.

Biletall.com, online seyahat biletleri konusunda ihtiyaç duyulan tek nokta olma amacıyla 2006 yılında Kayseri’de hayata geçirildi. Biletall.com’un kuruluşundan sonraki ilk 4 yıl organizasyonun oluşturulması, taşıyıcı firmalarla anlaşmalar ve temel alt yapının hazırlanması ile geçti. 2010 yılında ise aktif pazarlama ve satış faaliyetleri başladı.

Biletall.com’da otobüs, uçak ve deniz otobüsü biletlerinin online satışının yanı sıra otel rezervasyonu, araç kiralama gibi hizmetler yer alıyor. Biletall.com CEO’su Yaşar Çelik İlerleyen zamanlar da online pazarda yer alan ürün

92

sepetlerine tren biletlerini ekleyerek, ulaşım konusunda bütün araçlara bilet satabilir hale gelmeyi hedeflediklerini söyledi. İlk ve tek Her sektörde olduğu gibi bulundukları sektöre bakıldığında birçok benzer ve aynı şekilde faaliyet gösteren şirket olduğu söyleyen CEO Yaşar Çelik Biletall.com’un diğer firmalara göre farklılıklarını anlattı. Çelik; “Sektörde yer alan 950’den fazla online bilet satış sitesinin altyapısını ve sistemini Biletall.com oluşturmuştur. Dolayısıyla şirketimiz izlemiş olduğu stratejiler ile B2C kanallarında kendi rakiplerini oluşturmuştur diyebiliriz. Biletall ile bire bir aynı hizmeti sağlayan bir rakip bulunmamakta. Sektördeki siteler yalın olarak otobüs bileti satışı gerçekleştiriyor. Biz ise yolcuların otobüs, uçak ve deniz otobüsü biletlerini alabilecekleri ilk ve tek konsept online bilet satışı şirketiyiz” dedi.

Hedef 120 milyon TL 2014 yılında Ulaştırma Bakanlığı tarafından E-ticaret

pazarında online bilet satışı alanında birincilik ödülüne layık görüldüklerini hatırlatan Yaşar Çelik, “2011-2013 yılları arasında elde ettiğimiz yüzde 267 oranında büyüme ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin düzenlemiş olduğu “Türkiye’nin En Hızlı Büyüyen Şirketleri” sıralamasında 27. sırada yer aldık. İlk 3 çeyrekte öngörülerimizin de üstünde bir ciro elde ettik. Yılsonunda 120 milyon TL ciro hedefliyoruz” şeklinde konuştu.

Bilinirliliğini arttıracak Yaşar Çelik uzun vadeli hedeflerini de şöyle açıkladı: “Şirketimiz her geçen yıl payını ve bilinirliğini artırmaya devam etmektedir. Şu an internetten otobüs bileti satış oranı yüzde 10. Bizim payımız ise yüzde 3 oranında. Önümüzdeki birkaç yılda genel oran yüzde 18’e yükselecektir. Bizler de biletall.com olarak payımızı yüzde 10’a çıkarmayı ve uluslararası bilinirliğimizi de oluşturmayı hedefliyoruz. Bunun için de önce satış kanallarımızı gözden geçirip gerekirse revize edecek, sonra da yeni iş ortaklıkları, yeni satış kanalları oluşturmaya çalışacağız.”

Haber

2016 senaryo ve trendlerini konuştular Think Tank, farklı konu ve konukları ile turizmcilerin ilgisini toplamaya devam ediyor. Antalyalı turizmciler Oktay Köylü, Bahadır Gerçek ve Metin Girgin tarafından organize edilen Think Tank panellerinin beşincisi Crowne Plaza Antalya’da gerçekleştirildi.

“2016’da Turizmde Senaryolar ve Trendler” konulu panelin konuşmacıları GIATA’nın kurucusu ve sahibi Remzi Aru ile TripAdvisor Güney & Doğu Avrupa Bölgeler Müdürü Gianluca Laterza oldu.

Katalog dönemi bitiyor Açılış konuşmasını panel yöneticisi Bahadır Gerçek yaptı.

Daha sonra ilk konuşmacı olan GIATA’nın kurucusu ve sahibi Remzi Aru turizmcilere seslendi. GIATA hakkında bilgi veren Remzi Aru, dünya çapında birçok şirkete veri tabanı sunduklarını söyledi. Aru panelde şöyle konuştu: “Tur operatörleri günümüzde otellerle uğraşmak istemiyor.

Ancak uğraşmazsa otelleri kaybedeceğini de biliyor. Eski yöntemlerle de çalışamıyor. Yani piyasaya ayak uydurmak zorunda kalıyor. Kontrat müdürlerinin tekerlekli çantaları ile otel gezme dönemi bitiyor. Tur operatörleri artık katalog bile basmıyor. Müşteri bilgisayar başına geçip otel seçiyor. Katalog dönemi bitiyor. Tur operatörleri otelin tur operatörü haline gelmesini istiyor. Yani otelin tur operatörünün sistemine bütün bilgileri girmesini istiyor.

Analiz imkanı sağlıyor GIATA olarak oluşturduğumuz veri bankası ile otellerin ve destinasyonların request oranlarını gözler önüne seriyoruz.

Yıllara ve aylara göre request analizi yapma imkanı veriyoruz.

94

Bu veriler ile otel durumunu görüp müdahalede bulunabiliyor. Anında fiyatlarını değiştirip talep yaratabiliyorlar. Ya da fiyatlarını arttırabiliyorlar.

Ancak bunu bilip hiç performans göstermeyenler var.

Yazılım ayağında biraz gayret gösteren otellerin durumu daha iyi olur.

Antalya etkilenmedi Antalya’nın ciddi oranda sabit müşterisi var.

Tunus’taki saldırıda Tunus turizmi çok ciddi yara aldı.

Rezervasyonlarda yüzde 75’e varan düşüşler yaşandı.

Ancak Antalya turizmi, Ankara’daki patlamadan çok fazla etkilenmedi.

“Misafirlerinizi dinleyin” Remzi Aru’nun ardından TripAdvisor Güney & Doğu Avrupa Bölgeler Müdürü Gianluca Laterza bir sunum gerçekleştirdi. Antalya’da bulunmaktan dolayı çok mutlu olduğunu belirten Laterza konuşmasına şöyle devam etti: “Hedef kitleniz sizi sizin gördüğünüz gibi mi görüyor?

Hedef kitleye gerçekten ulaşabiliyor musunuz? Bu çok önemli. Digital ortamda misafirlerinizi dinlemelisiniz.

Sadece yorumları dinlemeniz bile yeterli.

Türkiye avantajlı Otel fiyatlarını ülke imajı ve ürün etkiliyor. Her ülkenin kendisine göre güzellikleri var. Ancak Türkiye’nin otel ürünleri, tabiatı ve misafirperverliği başka bir ülkede yok.

Türkiye bu maratonda çok avantajlı.

Duyguları harekete geçirmek Otelinizi veya destinasyonunuzu anlatırken güzelliğinizi pekiştirin. Olmayanı verin demiyorum olanı pekiştirin diyorum. Duyguları bu yolla harekete geçirebilirsiniz.

“Yorumları ciddiye alın” Yorumların yönetilmesi çok önemli bir nokta. İyi yorum veya kötü yorum karşısında ne yapılmalı bilmelisiniz.

Yorumlara uygun cevap vermek çok önemli. Yorumları ciddiye almak lazım. Bu işi öylesine yapmayın.

Misafirlerinizin yorum yapmasını isteyin. Olumsuz yorumlar olacaktır. Bu yorumlara doğru cevaplar verip tartışma ortamı yaratmamalısınız. Esprili veya ironik cevaplar daha yararlı olabilir”

95

Haber

Kaleiçi’nin simgesi:

Alp Paşa Otelleri

96

Mehmet Alp tarafından Antalya-Kaleiçi’nde hayata geçirilen Alp Paşa Otelleri, bölgenin en önemli markası durumunda. 20 yıl önce atılan ilk adım sonrasında yıllar ilerledikçe büyüyen Alp Paşa Otelleri, günümüzde 6 küçük otel ile Türk turizmine hizmet veriyor.

Yatırımcı Mehmet Alp bundan 20 yıl önce Kaleiçi’nde şimdiki Hotel Alp Paşa’nın olduğu konağı satın alması ile bu macera başlıyor. Zorlu ve bir o kadar da yorucu bir restorasyon sonucu hayata geçirilen Hotel Alp Paşa, sunduğu farklı konaklama deneyimi ve hizmeti ile büyük bir beğeni topladı. Yıllar ilerledikçe Hotel Alp Paşa’nın çevresindeki tarihi konakları da restoren ederek otele çeviren Mehmet Alp, günümüzde 6 küçük oteli ile Türk turizmine Antalya’dan önemli bir katkı sağlıyor.

Adeta birer müze Alp Paşa Otelleri, ana binaları 18. yüzyılda, ek binaları ise 19. yüzyıl başlarında inşa edilmiş konaklardan oluşuyor.

Tarihi konaklar restore edilirken çıkan birçok tarihi eserlerin bir kısmı Antalya Müzesi’nde bir kısmı da alınan izinlerle otelde sergileniyor. Oteller adeta birer müze durumunda. Bu nedenle Alp Paşa Otelleri kültür ve tarihe önem veren turistler için farklı bir konaklama deneyimi sunuyor. Özenli restorasyon Alp Paşa Otelleri bünyesinde Alp Paşa Hotel, Regency Suites, Villa Anatolia, Villa Emperor, Villa Byzantine, Alp Paşa Villas isimlerinde 6 ayrı otel bulunuyor. Otellerin her biri özenli bir restorasyon sonucu otele dönüştürülmüş.

Alp Paşa Otelleri’nin bütün üyeleri Hotel Alp Paşa’nın etrafındaki konaklardan oluşuyor. Yani Alp Paşa Otelleri bulunduğu sokağa hakim bir yapıda. İşadamı Mehmet Alp’ın büyük bir özeri harcadığı otelleri kitle turizmi ile ön plana çıkan Antalya’ya ayrı bir değer katıyor.

Yaz aylarında doluyuz ama kış aylarında da misafirlerimiz oluyor. 12 ay açık bir tesis burası. Yıllık ortalama doluluğumuz yüzde 70 seviyesindedir. Bizim düşük olduğumuz ölü sezon dönemi Ocak ve Şubat aylarıdır. Ama bu süreçte de misafirlerimiz oluyor” şeklinde konuştu. Örnek oldu Ali Akçakaya, Alp Paşa Otelleri’nin Kaleiçi’ndeki birçok işletmeye örnek olduğunu da söyledi. Akçakaya şöyle konuştu: “Bu bizi sevindiriyor. Bu durum Kaleiçi’nin daha da gelişmesini sağladı. Bu konuda sağlayacağımız katkı bizleri mutlu eder. Kaleiçi ne kadar iyi olursa biz de o kadar iyi oluruz. Evet, buraya gelen insanlar güzel tesislerde kalıyorlar. Ama daha kültüre yönelik bir yapıya sahip olduğu için Kaleiçi’nde daha fazla kültür merkezi olması taraftarıyım. Buraya gelen konuklar gezmeyi, keşfetmeyi, tarihi ve kültürü seviyor. Kaleiçi’ne değişik müzelerin açılması gerekiyor. Çünkü misafirlerimizin bize sorduğu ilk sorulardan biri müzeler oluyor. Burada bir oyuncak müzesi var ve büyük ilgi görüyor. Müze gibi sosyal ve kültürel alanların oluşturulması Kaleiçi’ni daha da yukarıya taşıyacaktır. Kaleiçi’nde birçok tarihi yapı var. İnanılmaz bir tarihi geçmişleri var. Bunların atıl durmaması lazım. Bu değerlerin hayatın içine katılması gerekiyor. Bunlara el atamıyorlar çünkü bir yetki kargaşası var.”

Tarihi sergiliyor Alp Paşa Otelleri’nin adeta bir müze görevi yaptığını da hatırlatan Ali Akçakaya, sözlerini şöyle sonlandırdı: “1995 yılında Hotel Alp Paşa’nın restorasyon çalışmaları sürerken yüze yakın tarihi kalıntı ortaya çıktı. Biz bunları izinler alıp Antalya Müzesi’ne bağlı olarak otelimizde sergiliyoruz.

Aynı zamanda açık hava müzesi gibi hizmet veriyoruz. Yine eski bir yapımızı restore ederken binanın altından tarihi bir yol ve küçük bir ev çıktı. Gerekli izinleri alarak bu tarihi yapının üzerini camla kaplayarak binamızın restorasyonunu tamamladık. Bu şekilde bu tarihi yapıyı da sergiliyoruz.

Bu bizim için de Antalya için de önemli bir durum. Tarihi saklayarak değil hayatın içine sokarak yaşatıyoruz ve sergiliyoruz.”

Marka haline geldi Alp Paşa Otelleri İşletme Müdürü Ali Akçakaya, Torusim Today’e yaptığı açıklamada Alp Paşa Otelleri’nin 300 yıllık tarihi geçmişi ile dikkat çektiğini söyledi. Mehmet Alp’in 20 sene önce önemli bir karar alarak Hotel Alp Paşa’yı hayata geçirdiğini söyleyen Ali Akçakaya, “Mehmet Bey tarihi binaları aslına uygun bir şekilde restore ettirdi.

Bu restorasyonlar sonucu tarihi binalar otel haline dönüştürüldü. Sonuç olarak Mehmet Bey burayı bir marka haline getirdi. Otellerimizin yüzde 45 oranında tekrar misafirleri bulunuyor. Ayrıca işletmemiz Antalya-Kaleiçi’ne de büyük bir marka değeri katmıştır. Odalarımız çok büyük değil ama tarihi dokusu ve hizmet anlayışı ile büyük ilgi görüyor. Bize gelen misafirler genelde sadece oda alıyorlar çünkü bölgenin dokusunu keşfetmek ve gezmek istiyorlar.

Sadece kahvaltısını yapıp bölgeyi geziyorlar” dedi.

“Reklamımızı misafirlerimiz yapıyor” Alp Paşa Otelleri’nin özellikle Avrupa pazarında çok bilindiğini söyleyen Ali Akçakaya, “Bize gelen misafirler ülkelerine döndüğü zaman otelimizi tavsiye ediyorlar.

Otele gelen yeni misafirler daha çok tavsiye ile gelenlerden oluşuyor. Yani tanıtımlarımızı kendi misafirlerimiz yapıyor.

Bu bizim için önemli bir durum.

97

Haber

Japon turizmciler

Antalya’yı yakından tanıdı Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA), Tokyo Büyükelçiliği Kültür ve Tanıtma Müşavirliği ile Antalya Büyükşehir Belediyesi işbirliğinde JATA (Japon Seyahat Acenteleri Birliği) üyelerine yönelik Fam-Trip (tanıtım turu) programı düzenledi.

Sürdürülebilir turizm ve bölge ağırlıklı yeni tur programlarının oluşturulması amacıyla çalışmalarını sürdüren BAKA, bölgenin turizm potansiyelinin tanıtılması ve yeni tur programları oluşturulması amacıyla Japonya turizm hareketinin en önemli kurumu JATA üyelerine Antalya ile Burdur Sagalassos’u tanıttı. Tokyo Büyükelçiliği Kültür ve Tanıtma Müşavirliği ile JATA’nın 2013’de kurduğu JATA Türkiye Çalışma Grubu üyesi seyahat acente yetkilileri katıldı. Pamukkale, Efes, Fethiye ve İstanbul’u içeren tanıtım turlarına Antalya’dan başlayan Japon

98

heyette Japonya Seyahat Acenteleri Derneği Genel Müdür Yardımcısı Hidenori Sakai de yer aldı.

“Harika yerler” Antalya Büyükşehir Belediyesi işbirliğinde gerçekleşen programda; BAKA tarafından karşılanan JATA heyeti, Antalya ve Burdur Sagalassos’u gezdi. Aspendos, Side ile kazı çalışmasının yüzde 25’i tamamlanan Sagalassos’dan etkilendiklerini ifade eden JATA üyesi acente yetkililerinden Tobu Top Tours Yurtdışı Seyahat Satış

Müdürü Tatsuya Yoshioka, “Kısa sürede gezmek güzel ancak anlamak zor. Harika yerler, ancak bir kez gelmekle buraların anlaşılması kolay değil. Defalarca gelip sindirerek anlamak mümkün. Dolayısıyla bizim müşterilerimize bunu daha fazla gösterip anlatmamız için gerekiyor” dedi.

Zenginliğimiz şaşırttı Japonya Seyahat Acenteleri Derneği Genel Müdür Yardımcısı Hidenori Sakai ise, “Sagalassos ile ilgili söylemek istediğim şey şu. Kazıların yüzde 25’ine gelmesi ve bu haliyle görmemiz harika, burası tamamen bizi şaşırtmış durumda. Dünden itibaren dolaşıyoruz. İki günde o kadar çok şey gördük ki, buradaki bilgilerle malzemeleri aldık ve daha da dolaşacağız. Müşterilerimize ulaştırmamız gereken büyük bir ev ödevimiz oluştu o ödevimizi bitirmemiz lazım” diye konuştu.

Söyleşi

Palmalife Hotels

Lüks ve konforlu konaklama deneyimi vadediyor Palmali Grup bünyesinde yer alan Palmalife Hotels, Bodrum’daki turizm yatırımları ile misafirlerine liks ve konforlu konuklama deneyimi sunuyor. Tamamen kişiye özel, koşulsuz memnuniyet ve maksimum konfor üzerine kurulu bir hizmet anlayışına sahip olan Palmalife Hotels, bu yaklaşımını daha da ileriye taşımak istiyor.

100

Modern mimarisi, şık tasarımları, doğayla bütünleşen tropik peyzajı, kendi özel koyunda beyaz ince kumdan sahili ile Palmalife Hotels, lüks ve konforlu konaklama deneyimi vadediyor. 2011 yılında Palmali Grup tarafından satın alınarak tekrar inşa edilen, Bodrum yarımadası’nda Yalıkavak’ta Türkiye Riviyera’sının göz bebeği olarak anılan, Palmarina Bodrum’un bulunduğu bölgede konumlanan Palmalife Hotels bünyesinde; Palmalife Bodrum Resort & Spa, Palmalife Marina Hotel, Palmarina Bodrum Boutique Hotel ve Palmalife Bodrum Spa & Fitness’ı barındırıyor.

Bölgenin tek maga/giga yat marinası olan Palmarina Bodrum içerisinde bulunan Palmalife Marina Hotel, Palmarina Bodrum Boutique Hotel ve Palmalife Bodrum Spa & Fitness; kendisine ait özel koyu, mekan ve sınır tanımayan kişiye özel esnek hizmet anlayışı ve beklenden fazlasını sunma yaklaşımı, yıl boyunca sıcak, enerji dolu, canlı atmosferi ile bölgeye farklı bir soluk getiriyor.

Palmalife Hotels hakkındaki sorularımızı Palmalife Hotels Genel Müdürü Arzu Aygen yanıtladı.

Palmalife Hotels’in büyüme stratejisi nedir?

Palmalife Hotels’in büyüme stratejisi fiziki olarak büyümekten öte, ulaştığı hedef kitleyi uluslararası anlamda genişletmek, misafirlerine sunduğu kişiye özel hizmetlerin kalitesi ve çeşitliliğini her geçen gün artırarak, farklılaştırarak dünya standartlarının üzerine çıkarmak olarak konumlandırıyor. Türkiye’de şu anda yeni bir Palmalife oteli planlanmıyor.

Palmalife Hotels, dünyanın farklı ülkelerinde de otel açacak mı? Şu anda sadece Türkiye’de faaliyet göstermekte olan mevcut Palmalife otellerimize odaklanmış durumdayız.

Bir otelimiz de Azerbaycan Lenkaran’da bulunuyor.

Henüz dünyanın farklı ülkelerinde otel açma planımız bulunmamaktadır.

Palmalife Hotels olarak küçük ve butik otellere sahipsiniz.

Bu strateji devam edecek mi yoksa daha büyük oteller açma planı var mı?

Biz Palmalife Hotels olarak; sunduğumuz hizmetlerin tamamında en küçük ayrıntıların bile planlandığı, tamamen kişiye özel, koşulsuz memnuniyet, maksimum konfor üzerine kurulu bir hizmet anlayışıyla otellerimizin faaliyetlerini yürüttüğümüz için bu yaklaşımımızı sürdürmeyi daha büyük oteller açmaya tercih ediyoruz.

Misafirlerimize, beklentilerinin de ötesinde, katma değerli hizmetler sunmak ve her geçen gün çıtayı biraz daha yükseltmek Palmarina Bodrum’un ve Palmalife Hotels’in tüm dünyada önde gelen çekim merkezleri arasında konumunu sabitleştirmek stratejimizin önemli bir parçasını oluşturuyor.

Türkiye’de birçok otel zinciri bulunuyor. Palmalife Hotels’in diğer otel gruplarından farkı nedir?

Palmalife Hotels; Palmarina Bodrum’un da içinde bulunduğu Palmali Turizm Grubu’nun bir parçası olarak faaliyet gösterdiği için tüm yatırımlarımız aynı hedef ve anlayışla uluslararası standartların üzerinde bir yaklaşımla yönetiliyor.

Sunduğumuz entegre hizmetlerin zenginlik ve çeşitliliği her alana yayılıyor.

101

Misafirlerimizin ihtiyaçlarının en üst seviyede karşılanması, gerek gelişen teknoloji ve yeniliklere öncülük etmemiz gerekse alt yapı ve tedarik zincirlerinde, insan kaynağında en iyiyi sağlama ve sunma prensibimizin bizi farklılaştırdığını, ayrıştırdığını söyleyebiliriz.

Palmalife Hotels’in Bodrum’da 3 tane oteli bulunuyor.

Bodrum, Palmalife Hotels için neden bu kadar önemli?

Palmali Turizm Grubu altında faaliyet gösteren otellerimiz ‘Palmalife Bodrum Resort & Spa, Palmalife Marina Hotel, Palmarina Bodrum Boutique Hotel, Palmalife Bodrum Spa & Fitness; ayrıca ‘Palmarina Bodrum’ hepsi Bodrum’da faaliyet gösteren yatırımlardır. Bodrum’un, özellikle yatırımlarımızın bulunduğu Yalıkavak beldesinin doğal ve tarihi güzelliği, yatırımların art arda bölgede konumlanmasına başlıca neden olmuştur. Bundan yaklaşık beş yıl öncesine kadar bölgenin güzellikleri dünyada çok yaygın biçimde bilinmez iken, yatırımlarımız sonrasında, bölgenin gerek yerli gerekse uluslararası ziyaretçi trafiğinde inanılmaz bir artışın sağlandığını, bölge turizminde büyük bir hareketliliğe vesile olduğumuzu görüyoruz.

Palmalife Hotels’in kalite anlayışı nedir?

En iyi hizmeti, beklentilerin ötesinde yüksek bir standartta ve en kısa süre içerisinde misafirlerimize takdim edebilmek ve bunun sürekliliğini sağlayabilmek kalite yaklaşımımızın temelini oluşturur.

102

2015 yılı Palmalife Hotels için nasıl geçti?

2015 yılı tüm Palmalife Hotels için oldukça hareketli geçti. Bölgedeki misafir trafiğimiz beklentilerimiz doğrultusundaydı.

Yurtdışı hedef pazarlarımızı bu sene daha da genişleterek; Batı Avrupa, Amerika, Kuzey Avrupa ülkelerinden olduğu kadar; Ortadoğu’dan da artan yoğun talep ile karşılaştık. Bildiğiniz üzere; Ortadoğu dünyada lüks segmentte en hızlı büyüyen ve gelecek vadeden önde gelen pazarlardan birisini oluşturuyor. Diğer pazarlardan olduğu kadar Ortadoğu pazarı tarafından da yoğun ilgi ile karşılaşmamızın sebepleri arasında; bu sene Dubai’de 8.cisi düzenlenen Luxury Lifestyle Awards’un; Palmalife Marina Hotel’i, 10 Ortadoğu ülkesinden yaklaşık 120 adayın içerisinden ‘Ortadoğu’da Türkiye’nin En Lüks Oteli’ seçmesinin de payı olduğunu söyleyebiliriz.

2016 yılı için Pamalife Hotels nasıl bir strateji izleyecek?

Palmalife Hotels 2015’te yakaladığı başarıyı 2016 ve önümüzdeki yıllarda da aynı şekilde devam ettirmeyi hedefleyecek. Hedef kitlesini genişleterek uluslararası pazarlarda dünyanın önde gelen çekim noktaları arasında yer almayı sürdürecek. Katma değerli hizmetlerini; hızlı, güvenilir, yüksek standartlarda sunmaya, kişiye özel zengin hizmet yelpazesini daha da çeşitlendirmeye özen gösterecek. Palmalife wellness programlarına ağırlık vermeye devam edecek.

Haber

Turistler, Türk deri

ürünlerini sevdi Tatil tercihini Antalya’dan yana kullanan yabancı turistler, Türk deri giyim eşyalarına büyük ilgi gösterdi.

Tatil esnasında alışverişe çıkıp, deriden giyim eşyası satın alan yabancı turistler, Antalya ekonomisine 25 milyon dolar kazandırdı.

104

Antalya’da tatil yapan yabancı turistler, deri kıyafetlere büyük ilgi gösterdi. Turizm sezonunun sona erdiği bu günlerde turistlerin satın aldığı deri giyim eşyasının rakamsal değeri de ortaya çıktı.

Bunun tek nedeni var o da artık kürk giyenlerin toplumda hoş karşılanmaması. Kürk için canlıların yaşamına son veriliyor olması kürke olan bakışı değiştirdi. Her ne kadar rakamlar düşmüş olsa da gelinen nokta insanlık adına sevindiricidir” dedi. Bu dönemde toplam deri ve kürkten giyim eşyası ihracatı 30 milyon dolara yaklaştı.

Geçen yıla göre Batı Akdeniz İhracatçılar Birliği (BAİB) verilerine göre, 1 Ocak - 25 Ekim 2015 tarihleri arasında 25 milyon dolarlık deri giyim eşyası satın aldı. Yabancı turistlerin satın aldığı deri giyim eşyası miktarında geçen yılın aynı dönemine oranla büyük ölçüde artış yaşandı. İlgi arttı Turistlere yönelik deriden giyim eşyası satışını değerlendiren Batı Akdeniz İhracatçılar Birliği (BAİB) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ramazan Atılgan, “Ülkemizde, ithal deri ürünlerine gümrük uygulanmaya başladı. Ayrıca kaliteli ve günün modasına uygun kıyafetler üretmemiz turistlerin deri giyim eşyalarına olan ilgisini artırdı. Yabancı turistler tatilleri esnasında alışveriş merkezlerine giderek, deriden giyim eşyaları alıyor. Geride kalan yüksek turizm sezonu sonrasında yabancı turistler 25 milyon dolarlık deri giyim eşyası satın aldı” diye konuştu. İhracat da arttı BAİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ramazan Atılgan, “Geçen yılın aynı dönemine oranla ihracatımız büyük oranda artmış durumdadır.

Antalya önemli BAİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ramazan Atılgan, deri giyim eşyalarının tamamına yakınının Antalya’da üretildiğini ifade ederek, “Çok az bir miktar deri kıyafet başka illerden gelmekte. İhraç edilen deri giyim eşyalarının tamamına yakınının ilimizde üretiliyor olması da hem deri Kaliteli üretimimiz, cazip fiyatlarımız ve Antalya turizminin sürekli gelişimine bağlı olarak, deriden giyim eşyası ihracatımız da sürekli artacaktır. İhracat diyorum, çünkü yabancı turistlerin satın aldığı bazı ürünler yasal düzenleme sonucu ihracat kapsamında değerlendirilmektedir ve birliğimizce kayıt altına alınmaktadır” dedi. BAİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ramazan Atılgan, kürk giyim eşyası ihracatına da değindi.

Kürke olan bakış değişti Kürk giyim eşyası ihracatının da 3,7 milyon dolar olduğunu ifade eden BAİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ramazan Atılgan, “Geçen yılın aynı dönemine oranla rakamların gerilediğini görüyoruz.

105

Haber

Dr. Frenzel: “Turizm için

kamu ve özel sektör işbirliği şart” Dünya Seyahat ve Turizm Konseyi Başkanı Dr. Michael Frenzel, dünyada turizmin hafif bir endüstri olarak düşünüldüğünü, ancak rakamların bunun tam tersini gösterdiğini belirterek, “Turizm, dünya çapında ulusal gayri safi hasılaya 7,5 trilyonluk bir katkı sağlıyor ve aynı zamanda yüzde 8 ile yüzde 10 arası bir büyüme kaydediyor. Turizm, 277 milyondan fazla kişiye istihdam sağlıyor” dedi.

106

Dünya turizminin önde gelen isimlerinden, 140’tan fazla küresel şirket, havayolu şirketleri, seyahat birliği ve seyahat endüstrisini temsil eden Dünya Seyahat ve Turizm Konseyi Başkanı Dr. Michael Frenzel, ilki Mersin’de Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen 1. Uluslararası Kardeş Şehirler Turizm Zirvesi’ne katıldı. Wonasis Aqua Resort Otel’de gerçekleştirilen zirvede konferans veren Frezel, dünya turizminin gelişimini, kentlerin cazibe merkezi haline gelebilmesi için yapılması gerekenleri ve kardeş şehirlerin bu noktadaki paylaşım ve desteklerinin neler olması gerektiğini anlattı.

“Turizm 277 milyondan fazla kişiye istihdam sağlıyor” Temel amacın, turizmin nasıl geliştirilebileceği ve daha iyi noktaya getirilebileceği olduğunu belirten Frenzel, turizmin değerinin her zaman olduğundan az gözüken bir endüstri olduğunu söyledi. Turizmin, hafif bir endüstri olarak düşünüldüğünü dile getiren Frenzel, oysa rakamların tam tersini gösterdiğine işaret etti. Turizmin son yıllardaki büyümesine, kaydettiği ilerleme ve gelişimine bakılması gerektiğini vurgulayan Frenzel, dünyada turizmin en büyük sektörlerden biri olduğunu dile getirerek, “Turizm, dünya çapında ulusal gayri safi hasılaya 7,5 trilyonluk bir katkı sağlıyor ve aynı zamanda yüzde 8 ile yüzde 10 arası bir büyüme kaydediyor. Daha da önemlisi, diğer endüstrilerden daha hızlı gelişiyor. Yılda yüzde 4 civarı bir büyüme söz konusu. Aynı zamanda iş imkanı açısından 277 milyondan fazla kişiye istihdam sağlıyoruz. 10 kişiden en az birinin turizmle bağlantısı var. Ekonomik yönden güçlü bir endüstri. Gelişmekte olan devletlerde turizm hem istihdam hem zenginlik hem altyapı oluşturma açısından itici güç” diye konuştu.

Turizm Türkiye’ye büyük katkı sağlıyor Dünyada 1950’li yıllarda 25 milyon insan uluslararası seyahat ederken, bu sayının 2014’te 1,3 milyar kişiye ulaştığına dikkat çeken Frenzel, bunun çok önemli olduğunu, ancak vize sıkıntılarının 100 yıl öncesi gibi aynen devam ettiğini ifade ederek, artık sınır ötesi seyahatin farklı şekilde ele alınması gerektiğinin altını çizdi. Madalyonun diğer yüzünün de giderek kalabalıklaşan destinasyonlar olduğuna işaret eden Frenzel, Venedik, Roma, İtalya’yı örnek vererek, yaz aylarında artık insanların buralarda adım atamadığını belirterek, destinasyonların aşırı kalabalıklaşmasından kaçınması gerektiğini kaydetti.

Turizmin, ulusal pazar ve Türkiye’nin gayri safi hasılasına katkısının yüzde 12 olduğunu aktaran Frenzel, “Türkiye’de 2 milyondan fazla kişi turizm endüstrisinde çalışıyor. Bu da toplam iş imkanının yüzde 8-9’una denk geliyor. Turizm odaklı bölgelerde bu oranlar daha da yüksek. Bu da bizim sektörümüzün Türkiye açısından önemini gösteriyor” ifadelerini kullandı.

“Turizm gelişmelere ayak uydurmalı” Dünyada, küresel değişim, dijital değişim ve tecrübeye dayalı ekonomi olmak üzere üç mega trend olduğuna değinen Frenzel, artık insanların Amerika kıtası ve Avrupa dışında Çin ve Rusya gibi yeni pazarlara yöneldiğini, akıllı telefonların ise insanların hayatını yönettiğini ve müşterilerin de seyahat edenlerin de turistlerin de davranışını değiştirdiğini vurguladı. Öte yandan, insanların artık bireysel deneyimlere daha fazla odaklanarak seyahat ettiklerini dile getiren Frenzel, turizmin de tüm bu değişim ve gelişmelere ayak uydurması gerektiğinin altını çizdi.

Turizmde insanların ve ürünlerin artık daha çeşitli hale geldiğini söyleyen Frenzel, ülkelerin ve şehirlerin de ürünlerini ve hedef kitlelerini bilerek, buna uygun çeşitlilik ortaya koymaları gerektiğini belirtti. Şehirlerin profillerini korumaları ve diğer destinasyonlarla aynı hale gelmemeleri gerektiğini ifade eden Frenzel, “Otantik bir deneyim istiyor turistler. İnsanlar farklı deneyim arıyor, yeni şeyleri görmek, tatmak istiyorlar. O ülkenin ne olduğunu anlamak istiyorlar” şeklinde konuştu.

Turizmin geliştirilebilmesi için büyük fırsatlardan birinin, kamu ve özel sektör arasında bölgesel ve küresel düzeyde güçlü işbirliği yapılması gerektiğine vurgu yapan Frenzel, turizmi teşvik için vizelerin kolaylaştırılmasının en kilit noktalardan biri olduğunu söyledi.

Turizm endüstrisiyle güvenlik arasında yakın bağlantı olduğunu da belirten Frenzel, şunları söyledi: “Tunus’ta sahilde terör saldırısı oldu. Kimse bunu kontrol edemezdi.

Etkisi kesinlikle silinemez, hemen reaksiyonlara sebep oldu. Gelecekte kumsallarımız aynen böyle korunacak.

Turistler açısından kabul edilebilir değil. Güvenlikle bizim endüstrimizin yakın bağlantısı var. Bu konuda devlet kurumlarıyla, hükümet yetkilileriyle işbirliği elzem.

Müşterilere belli teminatların sağlanması için turizm temsilcileriyle birlikte çalışılması gerekiyor. Ayrıca, güvenlik ve korumayı seyahat özgürlüğü ile dengelemek lazım. Bir taraf çok kuvvetli olamaz.

Bunu da ancak devletle endüstri ve destinasyonlar arasında, insanların geldiği yerler arasında net diyalogla aşabiliriz. Doğru denge işbirliğiyle sağlanabilir. Turizm, barış ve diyalog açısından önemli bir araçtır.”

Dünyada binden fazla kardeş şehir bulunduğunu ve önemli bir potansiyele sahip olduğunu da kaydeden Frenzel, “Araştırmalar gösteriyor ki, kardeş şehirler birçok sektörde işbirliği yapıyor. Turizme bakınca çok yeterli işbirliği gerçekleşmiyor. Bunun değişmesi gerekiyor. Daha fazla işbirliği temel amacımız” dedi.

Başkan Kocamaz, Dönem Başkanlığı’na seçildi Zirvede, Frenzel’in konferansının ardından, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, iki yıllığına Dünya Kardeş Şehirler Birliği’nin Dönem Başkanlığı’na seçildi. Kocamaz, başkan seçilmesinin ardından yaptığı konuşmada, “Hepimiz bu dünyada hapis durumdayız. Dünyayı, birbirimizin eksiğini tamamlayarak, her zamankinden fazla birbirimizle yakınlaşıp, dertlerimizi dinleyip, ortak çözümler üretme konusunda kendimizi geliştirip daha huzurlu hale getirebiliriz. İnsanların en kolay yoldan birbiriyle iletişim kurması turizmle gerçekleşebilir.

Bunu bir fırsat olarak görmeliyiz. Bugün burada oluşan halkayı genişletip büyütmemiz gerekir. Bu konuda herkesi göreve çağırıyorum” ifadelerini kullandı.

107

Haber

Seyahati daha cazip

hale getirmenin sırları Turizm ve seyahat sektörünün teknoloji ortağı Amadeus’un yeni raporunda, hava yolları şirketleri ve seyahat firmalarının, yolcuların yıllar içinde değişecek talep ve ihtiyaçlarına nasıl ayak uyduracakları anlatılıyor. “Geleceğin Gezgin Grupları 2030: Seyahati daha cazip hale getirmek” raporuna göre bunun yolu “kişiselleştirilmiş satın alma deneyimi”nden geçiyor.

Yolcuların, demografik ölçütlerden ziyade değerleri, davranışları ve talepleri üzerinden tanımlandığı günümüzde havayolu şirketleri ve diğer seyahat kurumları, kişisel ihtiyaçlara uygun ‘satın alma deneyimleri’ yaratabilmek için verilerden ve sosyal medya bilgilerinden yararlanmalı.

Satış kanalları ikiye ayrıldı Rapor aynı zamanda, kişiselleştirilmiş ürün ve hizmet paketlerinin, seyahat sağlayıcı ile yolcu arasında kesintisiz iletişimin ve sorunsuz satın alma sürecinin geleceğin yolculuk tecrübesini şekillendireceğine dikkat çekiyor.

Yol gösteriyor “Geleceğin Gezgin Grupları 2030: Seyahati daha cazip hale getirmek” raporunun ana bulgularından biri bu.

Amadeus Bilgi Teknolojileri Grubu adına, araştırma şirketi Frost & Sullivan tarafından kaleme alınan rapor, seyahat şirketlerine, 2030 yılı itibarıyla ortaya çıkması beklenen altı yeni gezgin grubunun talep ve ihtiyaçlarını nasıl karşılayacakları konusunda yol gösteriyor.

Bununla beraber ortaya çıkacak satış kanallarını, daha kapsayıcı bir tecrübe sunan, keşif amacıyla kullanılacak “ilham” kanalları (akıllı telefon, tablet, sanal gerçeklik başlığı) ve özet içerikle satın almaya odaklanan “enformasyon” kanalları (akıllı saat, sanal gerçeklik gözlüğü ve hizmet robotları) olarak ikiye ayırmak mümkün.

Yolcuların istekleri Araştırma, havayolu şirketleri ve tamamlayıcı hizmet sağlayıcıların gelecekte çok daha etkili satış stratejileriyle yolcuların isteklerine nasıl daha iyi cevap verebileceklerini ayrıntılarıyla açıklarken, yolcu verilerinin daha iyi değerlendirilmesi, yeni teknolojiler ve giderek artan satış kanalları sayesinde 2030’a dek seyahatin nasıl değişeceğini de ortaya koyuyor.

108

Kişiselleştirilmiş seyahat Bu gelişmeler ışığında veri, havayolu şirketlerinin en önemli kaynağı haline gelecek. En iyi veri toplayan ve bu verileri en iyi şekilde kullanan firmalar rekabette bir adım öne çıkacak.

Bunların yanı sıra rapor yeni veri toplama teknoloji ve tekniklerinin önümüzdeki 10 yılda seyahat tecrübesinin daha da kişiselleştirilmesine nasıl katkıda bulunacağını gün yüzüne çıkarıyor.

Yeni nesil yolcular Amadeus Hava Yolu BT Stratejik Pazarlama Direktörü Robert Sinclair-Barnes konuyla ilgili olarak şöyle konuştu: “Geleceğin Gezgin Grupları isimli çalışmamızın ilk bölümü, seyahat firmalarının gelecekte kim ehizmet edeceklerini tanımladı. Bu rapor ise havayollarına ve tamamlayıcı hizmet sunan şirketlere, yeni ortaya çıkacak yolcu gruplarına nasıl hazırlanmaları gerektiğine ve seyahatin dokuz aşamasında da onlara nasıl hitap edeceklerine ilişkin pratik tavsiyeler sunuyor. Sonuçta, yolcuların talepleri ve satın alma davranışlarının evrimini anlamak, havayolu şirketleri ve diğer seyahat firmalarının yeni nesil yolculara daha iyi hizmet sunmalarına yardımcı olacak.”

Kişiselleştirilmiş hizmet bekliyorlar Raporda 2030 yılında karşımıza çıkacak 6 farklı gezgin grubun özellikleri, davranışları, öncelikleri ve ihtiyaçlarıyla ilgili araştırma sonuçları yer alıyor: Rahatlık Arayanlar, Ödül Avcıları, Sosyal Medyacılar, Kültür Meraklıları, Etikçiler ve Zoraki gezginler.

Frost & Sullivan Baş BİT Danışmanı Lawrence Lundy ise şunları kaydetti: “Şirketler, ‘seyahat’ satan firmalardan müşterilere ‘deneyim’ sunan kurumlara dönüşmek için stratejiler geliştirirken, yeni nesil yolcuların ihtiyaçlarını karşılayacak satın alma deneyimini de kurgulamalılar. Örneğin, 2030 itibarıyla ortaya çıkacak altı yeni gezgin grubundan biri olan ‘Sosyal Medyacılar’, seyahatlerini planlarken sosyal medya ağlarından ilham alırken şirketlerden de yüksek oranda kişiselleştirilmiş hizmet bekler. Seyahatlerinin her anında yeni hizmetlere açık olan bu gezginler, kendilerine öncelik gösterilmesi için ellerindeki verileri memnuniyetle paylaşırlar. Hizmet robotları ve sanal gerçeklik uygulamaları gibi yeni teknolojileri rahatlıkla kullanırlar.”

“Geleceğin Gezgin Grupları 2030: Seyahati daha cazip hale getirmek” çalışması, Future Foundation’ın bu yıl yayınladığı ve 2030 yılı itibarıyla ortaya çıkacak yeni altı gezgin “türü”nü tarif eden “Geleceğin Gezgin Grupları 2030: Yarının gezginini anlamak” raporunun devamı niteliğinde.

109

Haber

Karadenizli otelciler Samsun’da toplandı Karadeniz Turistik İşletmeciler Derneği (KATİD), Samsun’da düzenlediği toplantıda Karadenizli otelcileri bir araya getirdi. 45 otelci ve Kültür ve Turizm İl Müdürlerinin katılımı ile toplantı Samsun North Point Hotel’de gerçekleştirildi.

Karadeniz’deki otelleri çatısı altında toplayan Karadeniz Turistik İşletmeciler Derneği (KATİD), düzenlediği toplantı ile Karadenizli otelcileri bir araya getirdi. Samsun’daki North Point Hotel’de gerçekleştirilen toplantıda Karadenizli otelciler bölgelerindeki sorunları dile getirdi.

Sorunları masaya yatırıyor Şimdiye kadar geç kalınmış bir örgütlenmeyi KATİD ile sağladıklarını hatırlatan KATİD Başkanı Murat Toktaş “Son 2 yıldır turizm konuşulan her yerde Karadeniz Bölgesi de konuşulmakta görüşleri alınmakta sorunları masaya yatırılmaktadır. Kısa sürede bakanlık onaylı bir dernek olmayı başaran KATİD ayrıca Türkiye Otelciler

110

Federasyonu’na da (TÜROFED) üye olarak etkinliğini daha da arttırmıştır” dedi.

Başbakan’a bölge sorunları anlatıldı 2015 yılında yapılan KATİD ve TÜROFED çalışmalarından bahseden Murat Toktaş “Bu yıl Başbakanımız Ahmet Davutoğlu’na, Turizm, Çalışma ve Ekonomi Bakanlarına sektör ve bölge sorunlarını içeren sunumlar yaptık.

Bununla birlikte içinde çözüm önerilerinin ve sektör beklentilerinin bulunduğu raporları da paylaştık.

Ayrıca, çeşitli bakanlık genel müdürlükleri ile mevzuat değişiklikleri için kurulan istişare toplantılarında bulunarak sektörle birlikte Karadeniz bölgesinin sorun ve ihtiyaçlarını üst düzeyde dile getirme imkânı bulduk” dedi.

Yakalanan trend doğru yönetilmeli Bölge için önemli olanın destinasyon pazarlaması olduğunu belirten Murat Toktaş “İl bazında yapılan tanıtımlar yetersiz kalmakta ve karşı tarafın çok fazla ilgisini çekmemektedir.

Bizim bölgeyi bir bütün olarak pazarlıyor olmamız elimizi güçlendirecek ve ilgiyi arttıracaktır. Son yıllarda körfez ülkelerinden yoğun bir ilgi gören bölge, illere gelen misafirlere gereken önemi göstermeli. Şuan lokomotif olan Arap pazarını üzmememiz bizim orta vadede ekonomik kalkınmamız için çok önemli” şeklinde konuştu.

Yaylalar sermayemiz Arap pazarının yoğun ilgisi ve yurt içi pazarlarında yayla turizmine ilgi duyması ile yaylalarda yoğun bir yapılaşma olduğunu belirten KATİD Başkan Yardımcısı Ali Şahin “Doğal güzelliklerimiz ve yeşil yaylalarımız sayesinde talep gören doğu Karadeniz bölgesindeki yapılaşmalar ciddi sorun olmakta. Oralarda hizmet vermeye çalışan bakanlık ve belediye kayıtlı olmayan bu nedenle kontrol edilmeyen tesisler doğaya zarar vermektedir. Ayrıca, işletme kalitesini düşürüp sağlıklı fiyat politikası uygulamayarak şikâyet almamıza sebebiyet veriyor. Bu sorunların bir an önce çözülmesi ve gereken tedbirlerin alınması gerekiyor” diye konuştu.

Haber

ANTOD 1 yaşında Ankara’daki turistik otelleri tek çatı altında toplamak için geçen sene kurulan Ankara Turistik Otelciler Derneği (ANTOD) 1. yılını kutladı.

ANTOD Yönetim Kurulu Üyeleri 1. yıl kapsamında Anıtkabir’i ziyaret etti.

Ankara Turistik Otelciler Derneği (ANTOD), kuruluşunun 1. yılını kutladı.

Anıtkabir’i ziyaret ettiler Otelcilik sektörünü ilgilendiren lokal veya ulusal her konuda, üyesi olan 82 otelin sesi olmak ve bu konularda üyelerine ve sektöre katkı sağlamak misyonuyla bir yıl önce kurulan ANTOD, bu anlamlı günde üyelerinin katılımıyla birlikte Anıtkabir’e tören ziyaretinde bulundu.

Tören defterine yazı yazan ANTOD Başkanı Çiçek

Mayda; “Ankara otelleri olarak, 92. yılını kutladığımız Cumhuriyetimizin kurucusu Atamızı şükranla anıyoruz” dedi.

“Heyecanla devam edeceğiz” Birinci yaşını kutlayan ANTOD adına demeç veren Başkan Çiçek Mayda, “Tüm üyelerimizle birlikte, hem Başkent Ankara’da hem de yurt genelinde sektörümüzü geliştirmek için çalışmaya aynı heyecanla devam edeceğiz” diye de ekledi.

111

Haber

Tatilbudur.com 3 kat büyüyecek

İş Girişim Sermayesi ve Polonyalı özel sermaye fonu MCI, Mika Tur’un yüzde 80’ini 46 milyon liraya satın aldı. Bu satın alma sonrasında Mika Tur’un bünyesinde yer alan ve son dönemde yıllık ortalama yüzde 30 büyüme performansı yakalayan Tatilbudur.com’un önümüzdeki beş yılda üç katın üzerinde büyüme gerçekleştirmesi hedefleniyor.

112

Türkiye’nin önde gelen girişim sermayesi şirketi olan İş Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Ş. ile Polonyalı köklü özel sermaye fonu MCI Private Ventures FIZ ve Barış Aksoy, Türk turizm sektöründe “Tatil Budur” markasıyla son yıllarda yüksek büyüme hacmi yakalayan Mika Tur’un yüzde 80’ini satın aldı.

Başı çekti Yatırımcıların toplam 46 milyon lira yatırım yaptıkları Mika Tur, kendisine ait ve franchise olmak üzere 500’den fazla seyahat acentesi ve 1.300’den fazla otelden oluşan güçlü bir ağ ile hizmet veriyor. Mika Tur, ayrıca tatilbudur.com internet sitesinin başı çektiği güçlü online satış kanalları ve çeşitli turizm ürünleriyle dünya turizm sıralamasında istikrarlı bir şekilde yükselen Türkiye turizm sektörünün önemli oyuncularından biri haline geldi. Son yıllarda Tatil Budur ile yıllık ortalama yüzde 30 gibi yüksek bir oranda büyüme performansı sergileyen Mika Tur’un, önümüzdeki beş yılda ise üç kat büyümesi hedefleniyor.

Ortaklık yapısı İş Girişim Sermayesi, MCI ve Intel Capital’in eski Türkiye, Ortadoğu ve K. Afrika Bölge Direktörü Barış Aksoy, Mika Tur’un yüzde 80’ini 46 milyon liraya satın aldı. Satın alma sonrasında Mika Tur’un yüzde 59,75’i MCI Private Ventures FIZ’e, yüzde 20’si İş Girişim Sermayesi’ne, yüzde 0,25’i Barış Aksoy’a geçerken, mevcut ortaklardan Derya Bülent Kuş’un payı ise yüzde 20 olarak gerçekleşti.

17. yatırımlarına imza attılar Mika Tur ile 17’nci yatırımlarına imza attıklarını bildiren İş Girişim Sermayesi Genel Müdürü Murat Özgen, İş Girişim Sermayesi’nin, ortaklık sürecinde şirketlerde yarattığı katma değerin ve sürdürülebilir büyümenin yanı sıra, gerçekleştirdiği yatırımlarla ülke ekonomisine değer üretme çabasını her zaman bir adım ileri götürme kararlılığıyla hareket ettiğini belirtti. Özgen, son yıllarda dünya turizm sıralamasında yükselen Türk turizminin önümüzdeki dönemde de Türkiye’nin en dinamik sektörlerinden biri olmayı sürdüreceğine ve Mika Tur’un yaygın seyahat acentesi ağı, güçlü online satış kanalları, yıllık 20 milyondan fazla ziyaretçi çeken tatilbudur.com internet sitesi ve geniş ürün portföyü ile sektörün güçlü oyuncularından biri olduğuna dikkat çekti.

Online’da güçlü Mika Tur’un Tatil Budur markasıyla son yıllarda yıllık yüzde 30 büyüme performansı gösterdiğini vurgulayan Özgen şunları söyledi; “Türk turizm sektörünün dinamizminin yanı sıra Mika Tur’un kendine ait ve franchise olmak üzere 500’den fazla seyahat acentesi ile oluşturduğu yaygın satış ağı, 1.300’den fazla otelden oluşan geniş hizmet portföyü ve Tatil Budur markasıyla oluşturduğu güçlü online satış kanalları ve geniş turizm ürünleri yatırım yapmamızdaki en önemli unsurlardır.

Yatırımcılar olarak ana hedeflerimizden biri, Mika Tur’un geçmiş yıllardaki başarılı performansını önümüzdeki dönemlerde de devam ettirmesi olacak. Bu anlamda önümüzdeki beş yılda Tatil Budur’un üç katın üzerinde bir büyüme kaydetmesini hedefliyoruz.”

Güçlü birliktelik Mika Tur dışında bugüne kadar gerçekleştirdiği 16 yatırımın beşinde konsorsiyumlar kuran İş Girişim Sermayesi’nin konsorsiyumlar kurarak yatırım yapma konusunda önemli bir tecrübeye sahip olduğunu hatırlatan Özgen, Mika Tur’da ise online tur operatörlüğünde güçlü bir tecrübeye sahip olan Polonya’nın köklü girişim sermayesi fonlarından MCI ile kurdukları ortaklıkla dikkat çeken bir yatırıma imza attıklarını söyledi. İş Girişim Sermayesi gibi halka açık olan MCI’ın kendi bölgesinde önemli ve başarılı girişim sermayesi yatırımları ile dikkat çektiğine değinen Özgen, Mika Tur yatırımında hedeflenen yatırım stratejisinin hayata geçirilmesinde MCI’ın engin deneyimlerinin son derece yararlı olacağını belirtti.

“Türkiye’nin potansiyeli bize heyecan veriyor” Satın alma ile ilgili bir değerlendirme yapan MCI

ortaklarından Tomasz Danis; Polonya, Çek Cumhuriyeti, Slovakya gibi çeşitli Doğu Avrupa ülkelerinde ve Rusya’da online sektörlerde faaliyet gösteren birçok şirkete yatırım yaptıklarını ve özellikle geleneksel şirketlerin online satış kanallarının güçlendirilmesi stratejisi çerçevesinde önemli tecrübeye sahip olduklarına dikkat çekti. Türkiye gibi kendine özgü niteliklere sahip dinamik bir pazarda İş Girişim Sermayesi gibi yatırım başarısı kanıtlanmış ciddi yatırım tecrübesine sahip ve yerel pazarın dinamiklerine hakim bir ortak ile işbirliği yapmalarından ise memnuniyet duyduklarını belirten Danis, Mika Tur’un yatırım sürecinde online satış kanallarının daha da geliştirilmesine önemli katkı yapacaklarına olan inancını ise özellikle vurguladı.

Türkiye’deki ilk yatırımları olan İndeks Bilgisayar’dan sonra güçlenen olumlu kanaatleri çerçevesinde Türkiye’de Mika Tur ile ikinci yatırımlarına imza attıklarını hatırlatan Danis, dünya turizm sektöründe turizm gelirleri itibarıyla 11. sırada yer alan ve bu konumuyla çok önemli bir pazar olan Türkiye turizm sektörüne, şimdiye kadar yaptıkları yatırımlardan elde ettikleri tecrübe ile taze bir soluk getirmeyi ve katma değer sağlamayı hedeflediklerini belirtti.

113

Haber

Avrupalı Türkler Türkiye’ye sırt çevirdi 2015 yılında Rus turistlerden sonra Avrupalı Türkler de Türkiye’ye sırtlarını döndü. TAVAK’ın Avrupalı Türklere yönelik turizm araştırmasının sonuçlarına göre bu yıl Türkiye’ye gelmeyi planlayan Avrupalı Türk Turist sayısı 1 Milyon 900 binde kaldı.

114

Türkiye Avrupa Eğitim ve Bilimsel Araştırmalar Vakfı’nın (TAVAK) 4 yıldır yaptığı Avrupalı Türklere yönelik turizm araştırmasının sonuçlarına göre bu yıl Türkiye’ye gelmeyi planlayan Avrupalı Türk Turist sayısı 1 Milyon 900 binde kaldı ve harcamaları da ilk defa 1000 Euro’nun altına düşerek 980 Euro olarak belirlendi. Bunun en büyük nedenlerinden biri; Avrupalı Türklerin bu yıl Türkiye’de geçirecekleri gün sayısında bir düşüş olması. Artık 4 hafta kalmak yerine 24 gün kalmayı tercih ediyorlar. Böylece Türkiye’de Türk turizmine büyük katkıda bulunan ama Türkiye tarafından fazla ciddiye alınmayan Avrupalı Türk turistler yavaş yavaş Türkiye’ye olan ilgilerini azaltmış bulunuyorlar. Gerek Turizm Bakanlığı’nın gerekse TÜRSAB’ın fazla ciddiye almadığı Türk turistler arasındaki gençler büyük bir oranda Ibiza, Mallorca, ABD gibi ülkelere daha fazla ilgi gösteriyorlar.

Avrupalı Türkler artık Türkiye’yi daha az tercih ediyor TAVAK’ın yaptığı 2015 araştırmasına göre Avrupalı Türk Turistler 2014 yılına göre bu yıl Türkiye’yi tatil için daha az tercih ediyor. 2014 Yılında Türkiye’ye gelen EuroTürk sayısı 2,7 Milyon sayısına ulaşmışken 2015 yılında bu sayı 1,9 Milyon kişiye kadar düştü ve böylece 2012 yılında Türkiye’ye gelen EuroTürk sayısı seviyelerine düştü.

AB’de 5,4 milyon Türk kökenli göçmen yaşıyor TAVAK Vakfı’nın 2015 yılı araştırmasına göre 508 Milyon insandan oluşan, 28 ülkeli Avrupa Birliği sınırları içerisinde takriben 5,4 Milyon EuroTürk yaşamaktadır. Bunların %40’ının üzerinde bir kitlesi de tatillerini Türkiye’de geçirmek için gelmektedirler. Avrupa’dan gelen Türkler, ciddi bir şekilde alıverişe para harcarken, özellikle İstanbul’daki önemli eğlence merkezlerine gitmektedirler.

Yıl 2012 2013 2014 2015

Türkiye’ye gelen Avrupalı Türk turist sayısı 1.8 milyon 2.3 milyon 1.7 milyon 1.9 milyon

TAVAK 2015 ARAŞTIRMASI AB’li Türkler ortalama 3,5 hafta kalıyorlar TAVAK’ın 2015 yılında yaptığı araştırmaya göre Avrupalı Türkler Türkiye’de ortalama 3,5 hafta kalmayı planlamaktadırlar. Geçtiğimiz yıllarda bu oran 28 – 30 gün arasında dolaşırken bu yıl 24 güne kadar düşmüştür.

Bunun üç önemli nedeni vardır: 1-Avrupalı Türkler artık yavaş yavaş tatillerini başka ülkelerde geçirmeyi tercih etmeye başlamışlardır. Özellikle 35 yaşına kadar olan genç EuroTürkler tatilleri için daha canlı yerleri tercih etmektedirler. Almanya’daki Türk seyahat acentalarından alınan bilgilere göre Ibiza, Mallorca, İtalya ve ABD bu açıdan öne çıkmaktadır.

2-Avrupa’da yaşayan ve yaş ortalaması yüksek olan Türkler, özellikle emekliler, ekonomik açıdan çektikleri sıkıntılar nedeniyle tatillerini azaltmak zorunda kalmıştırlar. Yalnız Almanya’da yaşayan Türk kökenli göçmenlerin %4’ü fakirlik sınırının altında yaşarken, işsizlik oranları %32’ye çıkmış bulunmaktadır. Bu açıdan yaşlı nesil tatil yapmayı fazla planlayamamaktadır. Bunun dışında belirli bir kitle tatillerinin yarısını Türkiye’de yarısını da Almanya’da geçirmektedirler. Fakat bunlar artık Türkiye’ye yarı yarıya dönmüş kitleyi oluşturmaktadır.

3-Türkiye’deki son politik gelişmeler Avrupa’daki Türklerin Türkiye’ye gelmesini alıkoymaktadır. Türkiye’deki son gelişmeler özellikle belirli kitleleri korkutmaya başlamış ve bazı kitleleri de “Ülkem bile olsa anti demokratik bir ülkede tatilimi geçirmek istemem” yaklaşımını beraberinde getirmektedir. Buda gelmeme istemlerinde önemli bir rol oynamıştır. İstanbul ilk tercih Buna karşılık Türkiye’ye gelen Avrupalı Türkler artık akrabalarını ziyaretle fazla zaman harcamamakta, başta İstanbul, Bodrum, Antalya, Marmaris ve Çeşme gibi yerlere gitmektedirler. Avrupalı Türklerin en gözde tatil noktası ise İstanbul’dur. 2010 ve 2011 yıllarında ortalama 1200 € harcayan Türkler 2012 yılında ekonomik krizin de etkisiyle harcamalarını ortalama 1100 € ‘ya düşürmüştürler. 2013 yılındaki ortalama harcamalarına baktığımız zaman ise bu sayının kişi başına ortalama 1170 € olduğunu görürüz.

2014 yılında ortalama harcamalarda yükselme söz konusu olmuştur ve 1320 Euro seviyelerine çıkmıştır. 2015 yılında ise gelen EuroTürk sayısının düşüşü ve ekonomik krizin etkisiyle harcamalarını azaltan EuroTürkler ortalama 980 Euro harcamıştırlar.

Yıl 2010 2011 2012 2013 2014 2015

Avrupalı Türk turistlerin kişi başına ort. harcaması 1200 euro 1200 euro 1100 euro 1170 euro 1320 euro 980 euro

Avrupalı Türkler Türkiye ziyaretlerinde özellikle hava yolunu tercih etmektedirler. Buna karşılık yaz aylarında uçak fiyatlarındaki artış Türkleri eskiden olduğu gibi Balkanlar üzerinden karayoluyla ülkeye gelmeye teşvik etmektedir. Bu da tatil süresinin kısalmasına neden olmaktadır.

2015 yılında Avrupalı Türkler Türkiye’ye daha az döviz bıraktılar.

2012 yılında Türkiye’ye gelen 1,8 milyon Türk kökenli turist takriben 1 milyar 980 milyon € ‘yu ülkemize getirmişlerdi.

2014 yılında Almanya’dan 5 milyon 150 bin kadar Alman turist Türkiye’ye gelmiş ve geçtiğimiz yıllarda Türkiye’ye gelen ve ortalama süreleri 17 gün olan Almanlar en fazla 660 € harcarken, Avrupalı Türkler 2015 yılında tahminen ortalama 980 € harcayacaklardır. Bu açıdan Avrupalı Türkler her ne kadar harcamaları azalmış olsa da Alman turistlerden daha fazla dövizi Türkiye’ye bırakmaktadırlar.

2014 yılında Avrupalı Türkler 3,4 Milyar € Türkiye’deki tatillerine harcamışlardır. 2015 yılında bu rakam neredeyse yarı yarıya düşmüş ve 1,8 Milyar Euro seviyesine gerilemiştir.

Yıl 2012 2013 2014 2015

Avrupalı Türklerin yıllara göre toplam harcamaları 1.980 milyar euro 2.691 milyar euro 3.464 milyar euro 1.862 milyar euro

Avrupalı Türkler Türk Turizmi açısından her zaman önemli bir faktör olmuşturlar fakat bu yıl bu faktörün eski önemini koruyamadığı ortaya çıkmaktadır. 2015 yılında Avrupa’da yaşayan 1 milyon 950 bin Türk, Türkiye’ye gelmeyi planlamaktadırlar. Bu yıl 1 milyon 100 bini Almanya’dan olmak üzere takriben gelecek olan 1 milyon 950 bin Türkün Türkiye’deki harcamaları da düşmüş bulunmaktadır.

115

Haber

FETOB sorunların çözülmesini istedi

116

Fethiye Otelciler Birliği (FETOB) Başkanı ve TÜROFED Başkan Yardımcısı Yavuz Torunoğulları, FETOB Başkan Yardımcısı Bülent Uysal, Sayman Mustafa Argın, FETOB Yönetim Kurulu Üyeleri Mehmet Biçer ve Nurkaya Gündoğdu, turizm değerlendirme toplantısında 2015 yılını değerlendirerek öne çıkan sorunların yetkililer tarafından çözümlenmesini istedi.

FETOB’un değerlendirme toplantısında Fethiye ve bölgenin öne çıkan en önemli sorunlarını sıralayan Yavuz Torunoğulları; deniz kirliliği, çevre kirliliği, gürültü kirliliği, Asyalı turistlere 2. sınıf turist davranışı, Ölüdeniz ve Hisarönü’nde turizm danışma ofisi açılması, üniversitelerin turizm bölümlerinin öğretim takviminin turizm sezonuna uyarlanması, pazarlama ve fuarlara daha fazla katılım, 6 ay faaliyet gösterilmesine rağmen işletmelerden 12 ay ecrimisil alınması, dolmuş ve taksicilerin otel servis araçlarına yaklaşımı, turizm sezonu boyunca elektrik kesintileri ve düşük voltaj sorunlarının giderilmesi, Ölüdeniz bölgesindeki otopark ücretlerinin yüksekliği, Babadağ teleferik projesinin bir an önce hayata geçirilmesi, eğlence vergisi ve Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin su ve atık bedellerinin yüksekliğinden yakınıp ilgililerden bu sorunların çözümünü istedi.

Deniz ve çevre kirliği FETOB Başkanı Yavuz Torunoğulları, üyelerin en çok öne çıkardığı konunun deniz ve çevre kirliliği olduğuna dikkati çekerek bu kirliliğin geçmiş yıllara oranla da arttığının tespit edildiğini belirtti. “Gözle görülür derecede bir kirlilik var” diyen Torunoğulları; “Deniz ve çevre kirliliğini bilimsel olarak da araştırmak gerektiğini düşünerek üniversiteden de yardım talebinde bulunduk. Bu dönemde bir hazırlık yapabiliyorsak yapalım ve önümüzdeki yaz için tedbir almış olalım. Çevre kirliliğinden kasıt olarak sadece şehir içinden bahsetmiyoruz. Özellikle koylar, halkımızın kullandığı plajlar, orman alanlarındaki kirlilik gibi kirlilikler ön plana çıktı. Bunları Fethiye Belediyesi, Muğla Büyükşehir Belediyesi, Kaymakamlık ve Valilik nezdinde de dile getirdik” dedi.

Uzakdoğulu turist Torunoğulları, Uzakdoğulu turistlere 2. sınıf turist davranışında bulunulduğuna da işaret ederek bu misafirlere en çok balık pazarında ve tekne turlarında ayrımcılık yapıldığını söyledi. Bu davranışların nedenini de araştırdıklarını kaydeden Torunoğulları, Asyalı misafirlerin alkol tüketiminin az olmasından kaynaklanan sorunlar olduğunu tespit ettiklerini söyledi. Kimseye zorla alkol içirilemeyeceğini vurgulayan Torunoğulları; “Olaya tek boyutuyla da bakmak yanlış olur. Otellerin doluluğu, şehir içindeki esnafa yansıması bunları da hesap etmek lazım.

Sadece balık pazarında ya da tekne turunda yapacağı harcama boyutuna indirgersek ciddi bir haksızlık olur. Çin gibi hızlı büyüyen 5 milyondan fazla insanın yeni pasaport aldığı bir pazarı elimizin tersiyle itme lüksüne sahip değiliz.

Bizim bölgemize böyle ciddi bir ilgi var bunu teşvik etmek yerine böyle davranılmasını bizde yadırgadık” dedi. Çin ve Güney Kore Londra fuarında GEKA’yla bir görüşmelerinin olduğunu belirten Torunoğulları: “2016 yılında Çin ve Güney Kore’de düşündüğü fuarlara Fethiye olarak aktif destek verme noktasında hem fikir olduk.

Önümüzdeki hafta planlanmanın içinde yer almak isteyerek rolümüzü başka ilçelere de kaptırmak istemiyoruz. Bu ülkelerde kardeş şehirler oluşturmak için Fethiye Belediyesi de çalışma içerisinde” diye konuştu.

Turizm Ofisi Yıllardır çözüm bekleyen bir başka konuya da dikkati çeken Torunoğulları, Ölüdeniz, Hisarönü ve Çalış’ta turizm ofisinin olmaması ve gelen misafirin doğrudan iletişim kurabileceği, dil bilen personelin olmamasından dolayı şikayetlerin olduğunu söyledi.

Türkiye’nin imajı Türkiye’nin yurt dışında imajının düzeltilmesi için fuar ve tanıtımların bölgeler nezdinde yapılması gerektiğine işaret ederek: “Türkiye’nin tamamını tek bir çerçeveden pazarlamak yanlış olur. Ayrı ayrı ürünlere sahibiz. Bunu biraz daha çeşitlendirip yıl boyunca yapılan bir tanıtıma dönüştürmek için bir talep oluştu. Özellikle 3 belediye başkanımızın başlattığı ve Muğla genelinin ilgilendiği bir ortak çalışma var. Bizde sektör olarak bu çalışmaya her türlü destek olacağız” dedi.

Ecrimisil sıkıntısı Ecrimisil uygulamasının otellerde yarattığı sıkıntıyı da paylaşan Torunoğulları: “6 aylık olan işletmelerimizde ecrimisil bedeli 12 ay üzerinden hesaplanarak alınmakta bu da işletmelerin maliyetini yüzde yüz arttırmaktadır. Bu haksız durumun ortadan kaldırılıp 6 ay gibi bir rakamla ücretlenmesi gerekiyor. Ayrıca ecrimisil fiyatlarını tespit ederken biraz daha günün şartlarına uygun olarak, otellerin kazançlarını göz önünde bulundurarak yapılması ve sektörün görüşünün alınmasını rica ediyoruz” dedi.

Torunoğulları ayrıca üniversitelerin turizm bölümlerinin öğretim takviminin turizm sezonuna uyarlanması gerektiğini, dolmuş ve taksicilerin tutumunun yanlış olduğunu, turizm sezonu süresince yaşanan elektrik kesintileri, Fethiye’nin merkezi ve Ölüdeniz’deki otopark sorununa çözüm bulunması gerektiği, teleferik projesinin hayata geçirilmesi gerektiği, Fethiye’ye gelen yabancı misafirlerin duygu ve düşüncelerinin sosyal medya

aracılığıyla takip edilmesi gerektiğini ve su bedellerinin otelcilere önemli derecede mali yük getirdiği ve konunun Büyükşehir Belediyesi nezdinde ele alınarak iyileştirme yapılması gerektiğini söyledi. Torunoğulları turist sayısı ile ilgili olarak yaptığı açıklamada 2015 turizm sezonunu yabancı da yüzde 4 eksi ile kapattıklarını yüzde 17’lik bir yerli turist ağırladıklarını belirtip “Muğla’ya 3 milyon 100 bin turist geldi. Bu rakamların sağlanması için sektör ciddi tavizler verdi. Suriye ve Irak’taki iç savaşları ile terör bitmiş değil. 2016 yılında 2015’ten farklı olmayacağı aşikar” ifadelerini kullandı.

Bakanlık ilgisiz FETOB Yönetim Kurulu Üyesi Nurkaya Gündoğdu ise şu açıklamaları yaptı: “Türkiye’ye gelen 3 milyon İngiliz turistten 1 milyonu Muğla bölgesine geliyor. Bugüne kadar gelecekle ilgili yapılan hatalar turizmdeki ivmeyi düşürdü. Çalış bölgesine düne kadar garantili Bulgar ve Romanyalı turistler geliyordu. Şimdi bunlar yok. Bakanlık ilgisiz kaldı.” Ören yerlerinin bakımı ve tuvaletleriyle ilgili sorunlara dikkat çeken Gündoğdu, “2016 yılında umarım ören yerlerindeki yollar ve yolların bakımıyla ilgili, tuvaletlerin ve sosyal alanların daha derli, daha düzenli ve alınan paranın hakkı verilerek insanların orada daha güzel bir şekilde sonuçlandırılması gerektiğiyle ilgili çalışma yapılacak” dedi.

2016’da ciddi sıkıntılar var FETOB Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Biçer de terör olaylarının bitirilmesi halinde sektörün gerekli fedakarlıkları yaparak Türkiye’ye daha çok turist gelmesini sağlayacağını söyledi. Biçer, taşıma yasasının bir an önce düzenlenmesi gerektiğine işaret ederek bu durumun gecikmesi halinde 2016 turizm sezonunda ciddi sıkıntılar yaşanacağını kaydetti.

“Sorunlar çözülmeli” FETOB Yönetim Kurulu Üyesi Bülent Uysal ise İngiltere pazarındaki yüzde 12 düşüşün bu yıl daha da artabileceğine işaret ederek sorunların çözümlenmesini istedi.

117

Profesyoneller

Adnan Soyaslan, Elexus Hotel Resort Casino’da Deneyimli turizmci Adnan Soyaslan, Kıbrıs’ta hizmete giren Elexus Hotel Resort Casino’ya genel müdür oldu. Mahmut Bozkurt ve damadı Murat Ersoy’a ait olan Elexus Hotel Resort Casino’da göreve başlayacak olan Adnan Soyaslan, Belek’te bulunan 5 yıldızlı Zeynep Golf Resort’ün genel müdürlüğünü yapıyordu. Çalışmalarıyla adından sıkça bahsettiren deneyimli turizmci kariyer hayatı boyunca Sentido, Silliyum, Hilton, Swiss ve Mövenpick gibi birçok önemli otelde görev yaptı. Yıllardır Antalya’da görev yapan sevilen turizmci deneyimlerini Kıbrıs’taki Elexus Hotel Resort Casino’da paylaşacak.

Derya Billur Rixos Hotels’te IC Hotels Green Palace’taki görevinden ayrılan Derya Billur’un yeni adresi belli oldu. Deneyimli turizmci Rixos Hotels’in AntalyaBeldibi’ndeki amiral gemisi Rixos Sungate’in Genel Müdürü oldu. 30 yılı aşkın süredir turizm otelcilik sektöründe yer alan Billur, toplamda 10 yıl Iberotel Türkiye bünyesinde çalışmış, Magic Life, Kaya Hotels, Sungate Port Royal ve Rixos Premium Belek’te yöneticilik yaptı. İki dönemde toplam 11 yıl IC Hotels bünyesinde Genel Müdürlük görevini sürdüren Billur, daha önceden de Genel Müdürlük görevi yaptığı Sungate Beldibi oteline dönüş yapıyor. 1968 Ankara doğumlu olan ve Hacettepe Üniversitesi Turizm Otelcilik Mezunu Derya Billur, SKAL Antalya ve POYD Yönetim Kurulu’nda da görev alıyor.

Mehmet Aydın, Turquoise Hotel Side’den ayrıldı Mehmet Aydın, Genel Müdür olarak görev aldığı Turquoise Hotel Side’den 11 Kasım 2015 tarihi itibarı ile ayrıldı. Kısa bir açıklama yapan Aydın, “Turquoise Hotel’de çalıştığım süre içinde desteğini esirgemeyen başta çalışma arkadaşlarım olmak üzere, tüm partnerlerimize ve yönetim kurulumuza teşekkür eder, sevgi ve saygılarımı sunarım” dedi. Balıkesir Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik yüksek Okulu’ndan ( BTİOYO ) mezun olan ve çeşitli otellerde değişik görevlerde bulunan Aydın, Majesty Hotels, Rixos Hotel Beldibi›nde Genel Müdür Yardımcılığı, Amara Beach Resort Hotel Side ve Ela Quality’de Genel Müdür olarak görev aldı. Aydın son olarak görev aldığı Turquoise Hotel›de 18 Şubat 2013 tarihinden 11 Kasım 2015 tarihine kadar Genel Müdürlük yaptı.

Özgür Çinkılıç’ın yeni adresi belli oldu Türk turizminin profesyonel yöneticilerinden Özgür Çinkılıç’ın yeni oteli belli oluyor. Daha önce birçok üst düzey otelde yöneticilik yapan Çinkılıç, Rixos Hotels’in amiral gemilerinden Rixos Premium Belek’in genel müdürü oluyor. Konu hakkında Rixos Hotels’ten resmi bir açıklama yapılmazken Özgür Çinkılıç’ın pazartesi günü yeni görevine başlayacağı öğrenildi. Ayrıca Rixos Hotels’in Belek’teki yeni oteli Rixos Theme Park’ın da Özgür Çinkılıç’a emanet edileceği tahmin ediliyor.

Divan Grubu Ceo’luğuna Richard Appelbaum getirildi Divan Grubu CEO’luğu görevine atanan Richard Appelbaum, meslek yaşamına 1992 yılında Hilton Mainz’de “Yiyecek – İçecek Müdürü” olarak başladı. Sonrasında Hilton Brüksel ve Hyde Park Londra’da “Yiyecek- İçecek Müdürü” olarak devam etti. 1996 yılında İstanbul’a gelen Appelbaum, 1999 yılına kadar Swissotel Bosphorus’ta “Yiyecek-İçecek Direktörü” olarak görev yaptı. 2011 yılına kadar da Hotel Mulia Senayani Jakarta’da, Zabeel Saray by Rixos Dubai’de ve Jumeirah Messilah Beach Hotel & Spa Kuveyt gibi zincir otellerde de “Genel Müdür” olarak hizmet verdi. 2013 yılında Divan Grubu’na katılan ve Divan Grubu Oteller ve Restoranlardan Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı görevinde bulunan Appelbaum, Ekim ayı itibariyle Divan Grubu’nun yeni CEO’su oldu.

120

Profesyoneller

Ali Türk, DoubleTree by Hilton Piyalepaşa’da DoubleTree by Hilton İstanbul – Piyalepaşa’nın Genel Müdürlük koltuğuna turizm sektöründe 23’üncü yılını geride bırakan Ali Türk oturdu. Ali Türk, çalışma hayatına 1992 yılında Conrad İstanbul’un açılış kadrosuna adım atarak başladı. 23 yıllık çalışma hayatı boyunca Ön Büro Şefliği, Ön Büro Müdürlüğü ve Kat Hizmetleri Müdürlüğü gibi sektörün tüm branşlarında yer alan Türk, Conrad İstanbul’un ardından sırasıyla Courtyard by Marriott İstanbul International Airport Hotel’de Odalar Bölümü Direktörü, Dedeman Hotels’te yaklaşık 1,5 yıl Genel Müdür Yardımcısı ve sonra aynı otelde 2014 yılına kadar Genel Müdür olarak görevini sürdürdü. 2014 yılından Mart 2015’e kadar İstanbul Gönen Otel’de görev alan Ali Türk, Nisan 2015’ten bu yana DoubleTree by Hilton Istanbul-Piyalepaşa’nın Genel Müdürü olarak görev yapıyor.

Atakan Altuğ, BW PLUS The President’ın Operasyon Müdürü oldu Atakan Altuğ, Ekim 2015 tarihi itibariyle BW Plus The President Hotel Operasyon Müdürü görevine atandı. Altuğ, İstanbul Üniversitesi (İ.Ü.) İşletme Bölümü’nü bitirdi. İstanbul Üniversitesi (İ.Ü.) Uluslararası İşletme Bölümünde yüksek lisans yaptıktan sonra, Londra’da pazarlama eğitimi aldı. Kariyerine Efes Pilsen’de profesyonel basketbol oynayarak başlayan Atakan Altuğ, daha sonra Anadolu Sigorta acente satış temsilciliği görevinde bulundu. Londra’da pazarlama üzerine aldığı eğitim sırasında, çeşitli otel ve event firmalarında çalıştı. İstanbul’a kesin dönüş yaptıktan sonra, BW Plus The President Hotel ve BW Citadel Hotel’de çalışma hayatına başladı. Önce satış temsilciliği yapan Altuğ son olarak Event Müdürlüğünü üstlenmişti.

Derya Tıkansak, Hilton’un İstanbul Otelleri Pazarlama Müdürü oldu Hilton Worldwide Üst Sınıf Oteller Türkiye Bölge Müdürü Asistanı ve Kurumsal Sosyal Sorumluluk Koordinatörü Derya Tıkansak, Hilton Worldwide İstanbul Bölge Otelleri Pazarlama Müdürü olarak atandı. Tıkansak, meslek hayatına 2005’te Hilton İzmir’de genel müdür asistanı olarak başladı. 2007’de, o dönemHilton Worldwide’ınİstanbul’daki bölge otellerinden sorumlu müdür olarak görev yapan Armin Zerunyan’ın asistanı olarak İstanbul ekibine katılan Tıkansak, 2011’de Hilton Worldwide Üst Sınıf Oteller Türkiye Bölge Kurumsal Sosyal Sorumluluk Koordinatörü görevini de üstlendi. Tıkansak, Ekim ayı itibariyle Hilton Worldwide İstanbul Bölge Otelleri’nin tüm pazarlama faaliyetlerinden sorumlu olacak.

Esin Müftüoğlu Aksu Hilton İstanbul Otelleri Halkla İlişkiler Müdürü oldu Hilton Worldwide İstanbul Bölge Otelleri Halkla İlişkiler Müdürü pozisyonuna Esin Müftüoğlu Aksu getirildi. Aksu, Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü’nde lisans eğitiminin ardından London School of PR’da Bütünleşik Pazarlama Eğitimi gördü ve Galatasaray Üniversitesi’nde Pazarlama İletişimi Yönetimi Yüksek Lisans Programı’nı tamamladı. 2003-2012 yılları arasında Dedeman Hotels&Resorts International’da, Dedeman Holding ve Dedeman Otelleri’nin iletişim faaliyetlerini yürüten Aksu, 2012-2014 yılları arasında ise Vialand ve Viaport Venezia Kurumsal İletişim Müdürü olarak görev yaptı.

Eylem Fındık, Radisson Blu Ottomare Hotel’de İstanbul Avrupa yakasının kalbi Ataköy’de yer alan Radisson Blu Ottomare Hotel, İstanbul Ataköy›ün Genel Müdürlüğüne Eylem Fındık atandı. Fındık, Rezidor ailesine İstanbul Radisson SAS Conference & Airport Hotel’de Satış Yetkilisi olarak katıldı. Kariyerini 2004 yılından itibaren Satış ve Pazarlama Direktörü olarak sürdürdü. 5 yıl sonra aynı firmada Yeme-İçme Yöneticisi olan Fındık, Çeşme Radisson Blu Resort & Spa’daki geçici Satış ve Pazarlama görevinin ardından Tiflis’teki Radisson Blu Iveria Hotel’e Genel Müdür Yardımcısı olarak atandı. Fındık, 2010 Nisan ayında kariyerini Radisson Blu Bosphorus’ta sürdürmeye devam etti. 2011 yılında Fındık, terfi ettiği Radisson Blu Hotel Ankara Genel Müdürlük görevini başarıyla üstlendi. Eylem Fındık son olarak Park Inn by Radisson İstanbul Ataturk Airport’un Genel Müdürlüğü görevini yapıyordu.

121

Profesyoneller

Gülçin Karaçocuk Köni, ANEX Tour Moskova’da ANEX Tourism Group’un (ATG) Kurumsal Marka Müdürü Gülçin Karaçocuk Köni ANEX Tour’un Moskova ofisine tayin oldu. Turizmde kurumsallaşma projelerinde tecrübeli bir isim olan Gülçin Karaçocuk Köni, 21 ülkede operasyonu olan, havacılık, tur operasyon, acenta, incoming ve konaklama sektörlerinde faaliyet gösteren ATG’nin çatısı altında çalışmalarına devam edecek. Turizmde farklı pozisyonlarda bulunan Karaçocuk, en son sırası ile Kayıgroup ve Aska Hotels’te Kurumsal İletişim Direktörü görevini yürütmüştü. İngilizce, Almanca, Rusça ve Bulgarca bilen Gülçin Karaçocuk Köni, 01 Ekim 2015 tarihi itibariyle yeni görevine başladı.

Güneş Bahçekapılı, Rezidor Türkiye Bölge Pazarlama Müdürü oldu Radisson Blu Bosphorus Hotel Pazarlama ve İletişim Müdürü olan Güneş Bahçekapılı, Rezidor Hotel Group Türkiye Bölge Pazarlama ve İletişim Müdürlüğü görevine terfi etti. Bahçekapılı, Boğaziçi Üniversitesi Turizm İşletmeciliği Bölümü’ndeki lisans eğitimini 2008 yılında tamamladı. Çalışma hayatına Hilton Park SA’da başlayan Bahçekapılı, İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda Pazarlama Yetkilisi olarak görev aldı. 2010 yılında Gezi Hotel Bosphorus’a transfer olan Bahçekapılı Halkla İlişkiler ve Pazarlama Uzmanı görevinde bulundu. 2011 yılında Halkla İlişkiler ve Pazarlama Koordinatörü olarak Radisson Blu Bosphorus Hotel’de çalışmaya başlayan Bahçekapılı, son olarak aynı otelde Pazarlama ve İletişim Müdürü olarak çalışıyordu.

Kemal Bayık Raffles İstanbul Zorlu Center’da Raffles Istanbul Zorlu Center, yönetim ekibini güçlendiriyor. Kemal Bayık, otelin Satış Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak atandı. Bilkent Üniversitesi’nin Turizm ve Otel İşletmeciliği bölümünden mezun olan Kemal Bayık, eğitimine Floride Lynn Üniversitesi’nde MBA yaparak devam etti. İş hayatına, Kempinski Grubu’nda Satış Pazarlama Koordinatörü olarak başlayan Bayık, Four Seasons’ta Satış Müdürü, daha sonra Starwood Group bünyesindeki W Hotel’de Asistan Satış Direktörü ve Kempinski Hotel Barbaros Bay Bodrum’da Satış Direktörü olarak çalıştı. Four Seasons’a tekrar katılan Bayık, Raffles grubuna katılmadan önce son olarak, grubun Bakü’deki otelinde Satış & Pazarlama Direktörü olarak görev yapıyordu.

Merih Erdil, Rezidor Hotel Group Türkiye Bölge Gelir Yöneticisi görevine getirildi Erdil, Bilkent Üniversitesi Turizm Otelcilik Bölümü’ndeki eğitimini 1997 yılında tamamladı. 1997 yılında kariyer hayatına başlayan Erdil, 2006-2007 yılları arasında Swissotel The Bosphorus’ta Rezervasyon ve Gelir Şefi, 2007-2011 yılları arasında Gelirler Şefi görevlerini üstlendi. Rezidor Group Türkiye’ye Radisson Blu Hotel Ankara Gelir Yönetimi Şefi olarak katılan Erdil, Radisson Blu Hotel Istanbul Asia ile Radisson Blu Hotel & Spa Istanbul Tuzla’da Gelir Şefi olarak görev aldı. Türkiye Bölge Direktörü ve Gelir Optimizasyonu Orta Doğu, SSA ve Türkiye Bölge Direktörü’ne direkt olarak rapor veren Erdil, bundan sonra Radisson Blu Asia Hotel İstanbul merkezli olarak Türkiye Park Inn by Radisson ile Radisson Blu Hotels & Resorts portfölyosunun yönetimini de üstlenecek.

Özlem Öktem, The Ritz-Carlton İstanbul’da Geçtiğimiz günlerde 14. yılını kutlayan The Ritz-Carlton, İstanbul’un Satış ve Pazarlama Direktörü Yardımcılığı’na Özlem Öktem getirildi. İş hayatına 2005 yılında Anemon Oteller zincirinde Satış Yetkilisi olarak başlayan Özlem Öktem, daha sonra Swissotel Grand Efes’in açılış ekibinde yer alıp, 2009 yılında Çırağan Palace Kempinski zincirine geçerek uzun yıllar otelin Satış&Pazarlama ekibinde Kurumsal Satış, Grup ve Acenta Satış bölümlerinde çeşitli görevlerde bulundu. Öktem, Çırağan Palace Kempinski’deki Satış Direktörlüğü görevinin ardından, zincirin Bodrum’daki oteli Kempinski Hotel Barbaros Bay’in Satış & Pazarlama Direktörlüğü’nü üstleniyordu. Öktem, İzmir Özel Türk Koleji Anadolu Lisesi’nin ardından Bilkent Üniversitesi Turizm ve Otel İşletmeciliği’nden Lisans derecesine sahip bulunuyor.

122

Haber

Turkish Airlines Open Avrupa Turu Final Serisi kapsamında düzenlenen Turkish Airlines Open’da Victor Dubuisson ikinci kez şampiyon oldu. 7 milyon dolar toplam ödüllü turnuvanın son raundunda inişli çıkışlı bir grafik çizen genç oyuncu son iki çukurda yaptığı iki birdie ile rakiplerini geride bıraktı. Final raundunu 66, turnuvayı 266 vuruşla tamamlayan Dubuisson, Avrupa turundaki ikinci zaferini Antalya’da yaşadı.

Montgomerie Maxx Royal sahasında düzenlenen turnuvanın final raundu büyük çekişmeye sahne oldu.

Güne Dubuisson ve Jaco Van Zyl’in bir stroke gerisinde başlayan Kiradech Aphibarnrat, ilk dört çukurda yaptığı dört birdie ile liderliği ele geçirdi. Van Zyl altıncı çukurda yaptığı birdie ile yaniden zirveye ortak oldu. İlk dört çukurda yaptığı üç birdienin ardından par 3’lük beşinci çukurda double bogey (+2) yapan Victor Dubuisson bir ara liderin dört vuruş gerisine düştü.

Dramatik anlar Turnuvanın başından bu yana skorbordun en üst sırasında yer alan Jaco Van Zyl, 13 ve 14. çukurda üst üste iki birdie yaparak bir vuruşluk avantaj yakaladı. Victor Dubuisson, 17. çukurda 1,5 metrelik başarılı pata ile birdie yaparak zirveye ortak oldu. Her şeyin belli olacağı 18. çukurda dramatik anlar yaşandı. Van Zyl ve Dubuisson’un bir vuruş gerisinde son çukura giren Aphibarnrat’ın eagle için yaptığı vuruş direğe çarparak dışarı çıktı. Taylandlı oyuncunun yaklaşık 25 santimetreden birdie için attığı pata da deliği bulmadı. Bu çukurda ikinci vuruşunu bayrağın yaklaşık 1,5 metre yakınına atan Dubuisson ilk vuruşunda eagle’ı kaçırdı ama birdie yapmayı başardı. Van Zyl bu çukuru par ile bitirince Dubuisson rakibinin bir vuruş önünde şampiyon oldu.

124

Jaco Van Zyl 2. oldu Güney Afrikalı Jaco Van Zyl toplamda 267 vuruşla ikinci olurken, Kiradech Aphibarnrat bir vuruş gerisinde üçüncü oldu. Turnuvanın son gününe şampiyonluk hedefiyle çıkan yıldız oyuncu Rory McIlroy son günü 71 ile bitirebildi ve Peter Uihlein ile birlikte toplamda 272 vuruşla altıncılığı paylaştı.

Ali Altuntaş; en başarılı amatör Turkish Airlines Open’ın ödül töreni 18. çukurda yapıldı.

Törene eski Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Antalya Valisi Muammer Türker, Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanı İlker Aycı ve Türkiye Golf Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Ağaoğlu katıldı. Turnuvanın şampiyonu Victor Dubuisson’a şampiyonluk kupası ve sembolik ödül çekini THY Yönetim Kurulu Başkanı İlker Aycı sundu. Turkish Airlines Open’ın en başarılı amatör oyuncusu olan Ali Altuntaş’a da kupa verildi.

125

Kısa Haberler

Bienal koleksiyonları Amerika’da göz doldurdu Bienal, Amerika’nın North Carolina eyaletinin High Point şehrinde gerçekleştirilen; “High Point Market” fuarından övgülerle dönerek Kuzey Amerika pazarında başarıya hazır olduğunu hissettirdi. Ev mobilyasında Bienal Home markası, projeli taahhüt işlerinde ise Bienal Project markası ile fuarda yer alan Bienal, konfor ve tasarım çizgisi ile Avrupalı ve modern bulundu.

Her tasarımınözel bir hikayeile yaratıldığı Bienal koleksiyonları, “High Point Market” da renkleriyle de ön plana çıktı. Bienal Home Triangle koleksiyonu yeşili Amerika Birleşik Devletleri’nin en büyük boya üreticilerinden biri olan Benjamin Moore firması tarafından, bu yılın 2 sıcak renginden biri seçildi.

Polin bir kez daha ilk 100’de Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) öncülüğünde, Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) ve AllWorld Network iş birliğiyle gerçekleştirilen Türkiye’nin en hızlı büyüyen şirketleri yarışması “Türkiye 100” sonuçlandı. Listeye girmeye hak kazanan Polin Su Parkları ve Havuz Sistemleri A.Ş. su kaydırakları sektöründeki tartışmasız başarısını bu ödülle bir kez daha kanıtlamış oldu. TOBB başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu’nun ve TEPAV Başkanı Ozan Acar’ın açılış konuşmalarını yaptığı törende Polin Yönetim Kurulu Başkanı Barış Pakiş ve Polin Pazarlama ve Kurumsal İletişim Direktörü Şöhret Pakiş hazır bulundular. TOBB başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu’nun takdim ettiği ödülü, kendini su parkı sektörüneadamış olan tüm çalışanları adına Barış Pakiş kabul etti.

Avrupalı ve Amerikalı rakipler Evinoks ürünlerine hayran kaldı Sektöründe lider firma olan Evinoks, İtalya’nın Milano şehrinde iki yılda bir organize edilen, sektörün en büyük fuarı olan HOST fuarına katıldı. Dünya çapında en büyük tedarikçilerin yer aldığı fuarda ürünlerini sergileyen Evinoks, patentli, yeni ürünlerini tanıtarak yurtdışı yeni bağlantılar kurdu. Avrupalı ve Amerikalı birçok rakibini standında ağırlayan Evinoks, ürün kalitesi, stand tasarımı ve yeni ürünleri ile ilgili rakiplerindenövgüler aldı ve yeni işbirliklerinin temeli atıldı. Evinoks Yönetim Kurulu Başkanı N. Coşkun İrfan; “Evinoks’un şık ve modern çizgilerini bu güzel ortama yansıttık. Böyle bir ortamda bize düşen diğer bir görev de ülkemizi en iyi şekilde temsil etmek, İtalya’da dünyanın birçok yerinden gelen ziyaretçilere Türk mühendislerin neler başarabildiklerini göstermekti” dedi.

Olympos Teleferik’ten havalimanına çocuk alanı Olympos Teleferik, 2015 sezon başında Antalya Havalimanı iç ve dış hatlarda oluşturduğu teleferik temalı oyun parkları ile hem tanıtım yaptı hem de çocukların ilgisini çekti. Oluşturulan oyun alanlarında EXPO 2016 logoları yer alırken, 2016 yılında Antalya turizmine büyük katkı sağlayacak olan EXPO’nun tanıtımı da yapılıyor.

Gelecek yıl da oyun alanlarının burada yer almaya devam edeceği ifade edilirken, gösterilen ilgiye de teşekkür edildi. Olympos Teleferik Satış Müdürü Haydar Culfa yaptığı açıklamada “2015 yılı sezon başında Antalya Havalimanı iç ve dış hatlarda yolcu iniş bölümünde yaptığımız çocuk oyun alanları gelen misafirler tarafından büyük bir beğeni ile karşılandı. Oyun alanımızı yaparken sadece bir reklam hedefi gözetmedik, çocuk ve çiçek temalı olan ve Antalya’mıza büyük katkı koyacak olacak EXPO 2016’ya da burada yer verdik” dedi.

126

Profesyoneller en iyi mutfak markası olarak Öztiryakiler’i seçti Öztiryakiler’in bağımsız bir araştırma şirketine yaptırdığı marka araştırmasının sonuçları açıklandı. Araştırma; “Marka Bilinirliği”, “En İyi Marka”,“En çok Tercih Edilen Marka”, “Gelecekte Satın Alma Eğilimi” ve “Müşteri Beklentileri” kapsamında iki büyük ilde gerçekleştirildi. Katılımcılarla yüz yüze gerçekleşen bu araştırma sonuçlarına göre Öztiryakiler; ilk akla gelen marka, en iyi marka, en çok tercih edilen marka ve gelecekte satınalma eğilimi en güçlü marka olarak sektörde birinci sırada yer aldı. Araştırma sonuçlarını değerlendiren Öztiryakiler Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztiryaki, firma olarak sektörde 60 yıla dayanan tecrübeleriyle köklü bir geçmişleri olduğunu vurgulayarak “Bugünleri koşulsuz müşteri memnuniyetini kurumsal bir program haline getirmemize ve müşterilerimizi çok iyi anlamamıza borçluyuz. Dünyanın dörtbir yanında anahtar teslim mutfakların projelendirilmesi, imalatı, kurulumu ve satış sonrasında verdiğimiz hizmetlerle müşterilerimizin sadece mutfak tedarikçisi değil, çözüm ortağıyız” dedi.

Kısa Haberler

Club Med Kemer hedefine ulaştı Kemer’in en eski oteli olan Club Med Kemer Tatil Köyü’nde iki yıldan bu yana görev yapan Fransız Köy Şefi Pierre Jean Montagne 2015 yılını değerlendirdi. Club Med Kemer’i tercih eden misafirlerin yüksek bir memnuniyet oranı ile ülkelerine döndüklerine dikkat çeken Pierre Jean Montagne, çok iyi bir sezon geçirdiklerini ifade ederek, “Mayıs-Haziran ve Temmuz aylarında biraz durgun geçen sezon sonrasında doluluklarımız oldukça iyi geçti. Fiyatlarımızda her hangi bir indirime gitmedik. Hedeflere ulaştık. 17 Ekim tarihi itibarıyla bu sezonu kapattık” dedi. Club Med Kemer’in misafir portföyü hakkında da bilgi veren Montagne, “Club Med Kemer’i en çok tercih eden ülkeler arasında % 50’lik bir oranla Fransızlar oluşturuyor.

Geri kalan oranı ise Belçika, İsviçre, Rus, Türk ve Almanlardan oluşuyor. Özellikle bayramlarda Türkler Club Med’in vazgeçilmez misafirleri oluyor” diye konuştu. (Halil Öncü)

KETOB’dan kitap desteği Kemer Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (KETOB), Kemer METEM Mesleki ve Teknik Eğitim Merkezi (Kemer Lisesi) Kütüphanesi/ne kitap okumayı sevdirmek, okuma alışkanlığını yaygınlaştırmak amacıyla kitap desteğinde bulundu. Konu hakkında bir açıklama yapan KETOB Başkanı Tayyar Gül, “Yapılan araştırmalarda ülkemiz okuma yeterliliğinde 65 ülke arasında 42›nci sırada. Kitap okuma oranının ülkemizde daha yüksek seviyelerde olması gerekiyor. Bu bağlamda KETOB Yönetim Kurulu olarak aldığımız karar doğrultusunda, Kemer Lisesi’nden gelen yardım talebini olumlu karşılayarak destek olma kararı aldık” dedi.

Okullarına ve eğitime katkılarından dolayı teşekkür eden Kemer Lisesi Müdürü Sadullah Eken “KETOB›un çalışmalarını yakından takip ediyoruz. Eğitime verdikleri önemden dolayı teşekkür ediyoruz” dedi.

Dedeman Hotels, Kapadokya’daki otelini sattı Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü’nden Miracle Resort’e konferans Antalya Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdür Yardımcısı Psikolojik Danışman Nevzat Özer ve Psikolog Mehmet Koçak Miracle Resort Hotel personeli ve yöneticilerine konferans verdi.

“21. Yüzyılda Anne ve Baba Olmak”, “Çocuk ve gençler nasıl bir anne ve baba ister”, “Çocuk cinayetleri”, “Cinsel istismar”, “Günümüzün çocuğunu ve gencini anlama yolları” konularına değinen Psikolojik Danışman Nevzat Özer: “Annebaba olduktan sonra bu mesleğin geri dönüşü, istifası ya da emekliliği ne yazık ki yok” derken Psikolog Mehmet Koçak ise çocuklarda cinsel istismar nedir nasıl anlaşılır ve bu konuda ailelere düşen görevler nelerdir başlıkları altında geniş ve doyurucu bilgi ve tecrübelerini paylaştı. Otel yöneticileri ise oldukça verimli geçen eğitimden dolayı aile ve sosyal politikalar il müdürlüğüne teşekkür etti.

128

Dedeman Grubu yeni iş hedefleri doğrultusunda; Dedeman Kapadokya otelinin satışını gerçekleştirdi. Otel, yılsonu itibariyle faaliyetlerini sonlandıracak. Dedeman Grubu, 1989 yılında bölgenin ilk beş yıldızlı oteli olarak açılan Dedeman Kapadokya’nın satışını gerçekleştirdi. Otel açıldığı günden itibaren, iş dünyasının olduğu kadar, yerli ve yabancı turistlerin tercihi olarak bölge turizmine önemli katkılarda bulundu. Dedeman Grubu’nun yeni iş hedefleri doğrultusunda 26 Kasım 2015’de devredilmesi konusunda anlaşılan Dedeman Kapadokya, 2015 Aralık sonunda faaliyetlerini sonlandıracak. Yeni dönemde hızlı ve istikrarlı bir şekilde büyümeyi hedefleyen Dedeman Grubu, 2016 yılında Elazığ, Trabzon ve Osmaniye’de, 2017’de ise Tokat’taki yeni otel projeleriyle faaliyet alanını genişletmeye devam edecek.

Grand Prestige Hotel&Spa 25 yaşında

1990 yılından bugüne yerli ve yabancı 400.000 ziyaretçiyi ağırlayan, Akdeniz Bölgesi’nin ilk bisiklet dostu 5 yıldızlı oteli Grand Prestige Hotel&Spa, 25 yılı geride bıraktı.

Uran Holding’e bağlı olan Grand Prestige Hotel & SPA, 732 yatak kapasiteli 342 odası ile yerli ve yabancı misafirlerine yüksek kalitede hizmet sunuyor. Uran Turizm Genel Koordinatörü Bülent Çimenli, geçmiş yılları değerlendirirken; “Uran Holding olarak sektörü sürekli takip ediyoruz. 25 yıllık tecrübemizle her yıl yeni hedefler belirleyerek, sektörün hizmet ve kalite çıtasını yükseltme ve yeni yatırımlar gerçekleştirme gayesindeyiz.

Gerçekleştireceğimiz yatırımlarla ülkemize yarar sağlama hedefimiz hiçbir zaman son bulmayacaktır” dedi.

Haber

Retaj Hotels

Körfez ülkeleri arasında en büyük turizm yatırım gruplarından olan Retaj Hotels, Türkiye’deki ikinci otelini Yalova’nın Termal ilçesine açtı. Retaj Yönetim Kurulu Başkanı Bin Johar Al Mohammed, Trabzon ve Bursa’ya da otel yapmayı düşündüklerini söyledi.

Türkiye’de 2 otel daha yapacak Yalova’nın ilk ve tek uluslararası oteli olan Retaj Termal ve Spa’nın açılışı, Katar kraliyet ailesi, Retaj Group’un üst seviyede yetkililerinin iştirakiyle yapıldı. Hisar Karadağ Group ile yapılan iş birliği anlaşması ile işletilecek Retaj Termal Hotel, Hisar Karadağ Group’un ise ilk turizm tarımı oldu. Oteliin açılış törenine AK parti Yalova Milletvekili Fikri Demirel, CHP Milletvekili Muharrem İnce, Retaj Hotels Yönetim Kurulu Başkanı Bin Johar Al Mohammed, Hisar Karadağ Group Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hamdi Sülükoğlu ile çok sayıda davetli katıldı. Mehter eşliğinde otelin kurdelesi kesildi. Mohammed, Türkiye ve Katar arasında son yıllarda gelişen ilişkilerden övgü ile bahsetti.

Türkiye’deki yatırımları artacak Mohammed, “Bundan 10-15 yıl evvel Türkiye ve Ortadoğu ülkeleri arasında ticari münasebetler çok sağlıklı ilerlemiyordu.

Ancak Ak Parti hükümetinin iş başına gelmesi ile birlikte iktisadi ve ekonomik konularda başarılı bir grafik yakaladık.

Bundan sonra da aynı istikrarın devam edeceğini düşünüyoruz. Türkiye ve Katar arasındaki askeri ve iktisadi bağlar ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Katar Emiri arasında iyi ilişkiler de her geçen gün gelişiyor. Bu yönde anlaşmalar yapıldı, bundan sonra da devamı gelecek. Retaj oteller zinciri olarak Türkiye’deki yatırımlarımızı da arttıracağız. Türkiye’de İstanbul ve Yalova’da yatırımlarımız var. Trabzon ve Bursa’da da yatırımlar yapmak istiyoruz” dedi.

ülkeleri ile bağlarımız yeniden güçlendi. Bu kardeşliğimizi ticari anlamda da pekiştirmemiz lazım “ şeklinde konuştu.

35 milyon TL’ye maloldu 35 milyon TL’ye mal olan otelde bin 100 metrekarelik spa ve sağlık alanı, 88 oda, açık yüzme havuzu, spor salonu, 2 adet çok amaçlı konferans salonu, çocuk parkları ve dinlenme alanları bulunuyor. Her odasında termal su bulunan odaları ile büyük bir konfor sağlayan Retaj Termal Hotel, Termal’in 2 bin 200 metre derinlikte gelen termal sıcak suları ile misafirlerine sağlıklı bir tatil vaat ediyor.

İlişkiler gelişecek Sülükoğlu da ilişkilerin, bundan sonra daha da gelişeceğine vurgu yaparak, “Bizler uzun yıllar birçok sebepten dolayı İslam alemindeki kardeşlerimizden uzak kaldık. Dünya ve ülkemizdeki siyasi konjönktür bizi buna mecbur kıldı.

Ancak Erdoğan’ın iş başına gelmesi ile birlikte İslam

129

Kısa Haberler

Swissôtel Büyük Efes ekibine yeni bir ödül daha Swissôtel Büyük Efes’in Eğitim Müdürü Aksu Akpınar, Türkiye’nin tiyatro oscarları olarak bilinen,“15. Direklerarası Seyirci Ödülleri”nde, “Oyunun Oyun” adlı tiyatro gösterisindeki performansıyla 2015 yılı “En İyi Kadın Komedi Oyuncusu” ödülünü aldı. Bu ödülle sahne sanatları alanındaki başarısını kanıtlayan otelin Eğitim Müdürü, almış olduğu tiyatro eğitimini iş hayatına da uygulayarak, otel personelinin interaktif olarak öğrenme sürecinin hızlanmasını, kişinin olaylara karşı farkındalığının artmasını sağlıyor. Otelin Genel Müdürü H. Rıza Elibol, çalışanların sosyal hayatlarındaki başarılarını iş hayatına yansıtmasından dolayı duyduğu mutluluğu dile getirirken, “Swissôtel Mutfak Ekibi’mizden Tuğba Aktaş’ın Chaine des Rotisseurs Genç Aşçılar Yarışması’nın birincisi olması ardından, Eğitim Müdürümüz Aksu Akpınar’ın En İyi Kadın Komedi Oyuncusu ödülünü almasından gurur duyuyoruz” dedi.

Dünya devinin tercihi Belconti Resort Hotel oldu Dünya bapında 220 ülke ve bölgede faaliyet gösteren lojistik devi DHL “FiredUp Ready ToGoParty” organizasyonunu 8-11 Ekim tarihleri arasında Belconti Resort Hotel’de gerçekleştirdi. Global ölçekte 325 bin çalışanı olan DHL’nin Türkiye üst düzey yöneticileri, her güne özel toplantı ve parti organizasyonları ile motivasyon çalışmaları yaptılar. Belconti Resort Hotel’in ev sahipliğinde organizasyonun ilki plajda beach party ile başladı.

Devam eden günlerde motivasyon arttırıcı toplantılar, sahilde yapılan takım çalışması merkezli aktiviteler fasıl ve barbekü ile devam etti. Son gün ülkemizde yaşanan acı dolu Ankara saldırısına gerek Belconti Resort Hotel gerekse DHL üst yöneticilerinin gösterdiği duyarlılık ile tüm aktiviteler iptal edilerek ve terör bir kez daha lanetlenerek sakin bir akşam yemeği ile tamamlandı.

Club Hotel Phaselis Rose yaz sezonuna veda etti Turizmciler nitelikli personel için dernek kuracak Aydın’ın Kuşadası ve Didim ilçelerinde hizmet veren turizm işletmeleri nitelikli personel istihdamı ile ilgili ortak karar almak amacıyla bir araya geldi. Didim Majesty Tarhan Otel Toplantı Salonu’nda düzenlenen toplantıya, Kuşadası Richmond Int otel, Carpe Mare, Majesty Kuştur, İmbat & Grand Blue Sky insan kaynakları yöneticileri ile Didim Majesty Tarhan Beach otel, Esra & Aquasis otel, Caprıce otel, Venosa Beach, Palm Wings, Garden Of Sun otel ve Büyük Anadolu Resort otel insan kaynakları yöneticileri katıldı. Majesty Tarhan Beach İnsan kaynakları Müdürü Osman Eker, yaptığı açıklamada, Aydın il genelinde başta turizm olmak üzere sanayi, lojistik ve diğer ticari işletmelerin nitelikli personel arayışı içerinde olduklarını belirtti. Eker, Didim ve Kuşadası turizm işletmeleri, sorunların çözümü için bir dernek kurularak ortak paydada tek bir çatı altında toplanmanın amaçlandığını ifade etti.

130

Alanya’da hedef Britanya pazarı Alanya Turizm Tanıtma Vakfı (ALTAV) İngiltere ve İskoçyalı, fotoğrafçı, blogger ve gazetecilerden oluşan bir gurubu Alanya tanıtımı kapsamında ağırladı. Gezi yazıları ve fotoğraflarıyla ülkelerinde popüler olan grup üyeleri, restoranlar, Alanya Kalesi, Tershane, Kızılkule, Toroslar, köy yaşantısı, doğa sporları, Türk Hamamı gibi yer ve konularda bilgilendirildiler. Tanıtım çalışmalarına Alanya Belediyesi, Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD)ve Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Alanya Bölgesel Yürütme Kurulu (BYK)da ulaşım ve konaklama desteği verdi. 2014’ün ilk dokuz ayında Antalya’ya giriş yapan İngiliz vatandaşlarının sayısı 379 bin 490 iken 2015’in aynı döneminde 395 bin 445 oldu. İlk dokuz aylık rakamların karşılaştırması yapıldığında Antalya’ya giriş yapan İngiliz vatandaşlarının oranı yüzde 4,2 seviyesinde artış gösterdi.

Kemer Tekirova’da yer alan Club Hotel Phaselis Rose, 2015 yaz sezonunu personeli ile birlikte mükemmel bir organizasyon ile kapattı.

1996’dan beri misafir memnuniyetini daima ön planda tutan, 557 odası, güler yüzlü personeli ve üstün hizmet kalitesi ile misafirlerini ağırlayan Club Hotel Phaselis Rose, Genel Müdür Şinasi Gürocak’ın öncülüğünde hem eğlenerek hem de ödüller alarak unutulmaz bir gece geçirdi. Misafir memnuniyeti yüksek bir sezon geçirdiklerini belirten Gürocak, ‘Bu başarıyı personelimize borçluyuz.’ diyerek, şirket içinde 10. ve 15. yılını tamamlamış personeline plaketlerini dağıttı.

Gecede kendilerini yalnız bırakmayan Yönetim Kurulu Başkanı Sonay Gürgen’e de teşekkürlerini belirten Gürocak, “Önümüzdeki sezonda başarılarımızı sürdüreceğiz” diyerek 2016 yazı için de temennilerini bildirdi. (Halil Öncü)

Kısa Haberler

Turizmin başkenti haline gelecek Rize 5 yıldızlı oteline kavuşuyor Uzun yıllar siyasiler ve bürokratların Rize’ye 5 yıldızlı otel kazandırmak için harcadığı çaba sonuçlandı. Temizel Grup, Rize’nin Engindere Mahallesi’ndeki devlet arazisine 800 yatak kapasiteli 5 yıldızlı otelin inşasına başladı. Otel açılışından 50 yıl sonra da Rize İl Özel İdaresi’ne devredilecek. İçerisinde toplantı, konferans, balo, sinema, fitness, çok amaçlı restoran ve kongre salonları bulunacak ötelin kapalı ve açık yüzme havuzları da olacak. Temel atma töreninde konuşan Temizel Grup Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Temizel, Doğu Karadeniz Bölgesi’nin büyük bir turizm potansiyeline sahip olduğunu ifade edip, bölgenin yapımına başlanılan otel gibi birçok otele ihtiyacı olduğunu, atılan temelin ileride yapılacak yeni turizm yatırımları için sadece bir harç olması dileğinde bulundu.

İstanbul dergi kapaklarında İngiltere’nin iş, kongre ve turizm dünyasına yönelik en önemli yayınlarından biri olan Business Destinations dergisi, son sayısının kapağında İstanbul’a yer verdi. 98.766 tiraj ve dijital ortamda aylık 27.000 ziyaretçi sayısına sahip Business Destinations dergisi kapakta ayrıca İstanbul’un sahip olduğu etkileyici konumu itibariyle diğer bağlantı merkezi şehirlere kıyasla elinde bulundurduğu avantaja vurgu yapıldı.

Derginin ilk sayfalarında kısa bir giriş yapılan haberin detaylarına, gösterişli fotoğraflar eşliğinde ve “Dünyanın Buluştuğu Yer” haber başlığı altında iç sayfalarda geniş olarak yer verildi.

Editör Aaron Fronda tarafından kaleme alınan haberde bilhassa İstanbul’un bulunduğu coğrafi konum itibariyle önemi ve iş dünyası açısından yatırımcılara yönelik güçlü bir çekim merkezi olduğu vurgulandı.

2007 yılında kurulan ve Diyarbakır’ın tanıtımını yapmak adına son derece başarılı işlere imza atan Diyarbakır Turizm ve Tanıtma Derneği, 2016 yılının Diyarbakır’da turizm yılı olması yönünde ciddi çalışmalar yapmaya hazırlanıyor. Kendisi de bir turizm işletmecisi olan dernek başkanı Nedim Çizmeci, bölgede ve Diyarbakır’da yaşanan olumsuzlukların kendilerini asla ümitsizliğe sürüklemediğini, kentin turizm geleceğiyle ilgili hiçbir zaman kaygı duymadıklarını, sadece planlarını ertelemek durumunda kaldıklarını söyledi. UNESCO kararının Diyarbakır’da fevkalade büyük bir sevinçle karşılandığını, bir milat olarak görüldüğünü ifade eden Çizmeci “Sevincimiz kursağımızda kaldı. UNESCO listesine girmenin gereğini yapacak bir atmosfer bulamadık. Tabi bu gelişmeler sadece bizim hızımızı kesti, asla ümidimizi kaybetmedik’.

Oteller yarıştı çocuklar kazandı Starwood Otelleri bünyesinde yer alan W İstanbul, Le Meridien ve St. Regis, UNICEF yararına Oteller Arası Futbol Turnuvası düzenledi.

Toplam 18 otelin katıldığı söz konusu etkinlik ile toplam 8.500 Euro bağış elde edildi. Turnuvaya katılan otel çalışanları keyifli bir gün geçirirken, çocuklara yardım etmenin de mutluluğunu yaşadı. Çırağan Palace Kempinski, Ritz Carlton, Shangri- LA, Raffles, The Marmara Otelleri, Radisson BLU Otelleri ve Intercontinental gibi otellerin hazır bulunduğu turnuvada, takım başına 500 Euro bağış UNICEF hesabına aktarıldı. Saat 9’da başlayan turnuva 3’te son bulurken, birinci Steigenberher Hotel Maslak takımı olurken, ikinci Ritz Carlton, üçüncü ise Raffles oldu.

İstanbul Fuar Merkezi 500 milyon dolarlık yatırımla büyüyecek Yılda onlarca fuara ev sahipliği yapan İstanbul Fuar Merkezi yeniden düzenlenerek 65 bin metrekare alandan 700 bin metrekarelik bir alana dönüştürülüyor. 2 etap şeklinde inşa edilecek olan fuar merkezinde 8 bin araç kapasiteli kapalı otopark, alışveriş merkezi, ticaret ve turizm kompleksleri yer alacak. Wow Otel’de düzenlenen tanıtım lansmanına İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Kadir Topbaş, İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar, işadamları ve fuar yetkilileri katıldı. İstanbul’un coğrafi konumuna dikkat çeken İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, İstanbul’da fuar alanlarının talepleri karşılamada güçlük çektiğini ifade etti.

132