Tt 123

Page 1








18

24

Yedi Reklam Tanıtım Org. Medya, Mat. Tur. ve Tic. A.Ş. Adına Sahibi Pınar Özsevim / pinar@tourismtoday.net Yazı İşleri Müdürü Haluk Özsevim / haluk@tourismtoday.net Haber Tuncay Sevin / tuncay@tourismtoday.net Ayşegül Yücedağ / aysegul@tourismtoday.net Ebru Altın / ebrualtin@tourismtoday.net

TÜROFED 10. yılını Antalya’da kutladı

Hollanda-Vakantiebeurs

Sanat Yönetmeni Semih Balseven / semih@yediiletisim.com

34

Tasarım&Uygulama Bahar Sinemce / bahar@tourismtoday.net Arzu Yılmaz / arzu@tourismtoday.net

36

Reklam Koordinatörü Cengiz Özsevim / cengizozsevim@tourismtoday.net Mali Danışman İlhami Uğur Sevimli Finans Neşe Başer / nese@yediiletisim.com Hukuk Danışmanı Erdal Yiğit / erdal@erdalyigit.av.tr

Yıldıray Karaer “Türk turizmi stratejisini değiştirmeli”

Matbaa GD OFSET / İstanbul www.gdofset.com

38

Reklam indeks AHK / ÖN KAPAK İÇİ – 1 ART-MİM / ARKA KAPAK TOYOTA BAKIRCILAR / ARKA KAPAK İÇİ ALUMEN YAPI SİSTEMLERİ / 2-3 TÜLAY TOSUN / 4-5 İŞ BANKASI / 9 DÜFA / 11 ÖZTİRYAKİLER / 13 TEMSA / 15 ASTERİA / 17 POLİN / 21 GALERİ TEKSTİL / 23 GENÇ BOYA / 27 KRİSTAL ENDÜSTRİYEL / 32-33 CEYSU / 37

Corendon Airlines’tan Türkiye tanıtımına önemli katkı

42

AHMET KASAPOĞLU / 41 BECKER / 47 BY GÜNGÖR TENTE / 51 BBA İNŞAAT / 54-55 GÜNSU / 63 ANADOLU HASTANESİ / 73 YAŞAM HASTANELERİ /83 GW / 93 EXPO 2016 / 95

Bankalar turizme destek çıkacak

Skalite ödülleri sahiplerini buldu

PANORAMA EVLERİ / 101 ACE OF MICE / 112-113 GÜRTEKNİK / 115 ANFAŞ / 117 INTERGLOBAL / 119

44

48

www.tourismtoday.net Çağlayan Mahallesi, 2076 Sk. Ya-Se Sitesi, A Blok No:22/A ANTALYA Tel: +90 242 324 79 77 Fax: +90 242 324 79 37 Tourism Today 2 ayda bir yayınlanmaktadır. Derginin isim ve yayın hakkı Yedi Reklam Tan. Org. A.Ş.’ye aittir. Dergide yer alan yazı ve fotoğraflar izin alınmaksızın kullanılamaz. Yazılardaki görüşler sahiplerine aittir.

ISSN 1304 - 1754 6

Bülent Akarcalı Krizin reçetesini açıkladı

The Marmara Taksim 45 milyon dolara yenilendi


52

HolidayCheck’ten 20 otelimize ödül

60

Yurder Yıldız “Bir markadır Alanya”

70

Faik Pişkin “Turizmde ivme kazanacağız”

90

56

TUI’DEN Türk otellerine ödül yağdı

64

TYD 7 milyar dolar kayıp bekliyor

80

Gökhan Tufan “Türk Mutfağı paha biçilemeyecek kadar zengin”

98

Ders almak Rusya ekonomik krize girdi, Türkiye turizmi için 2015 çok zor geçti. Rusya ile uçak krizi yaşadık, 2016 daha da zorlu geçecek. Sultanahmet’te turistlere saldırdılar, Almanya pazarı pamuk ipliğine bağlandı. Yıllardır yumurtaları tek sepete doldurduğumuzu söyledik, uyardık. Riski paylaştırmadık. Bu konuda onlarca haber ve söyleşi yaptık. “Nasıl olsa turist geliyor” dedik pazarları çeşitlendirmedik. Almanya ve Rusya pazarları ile adeta akraba olduk. Sonuç ortada onlar hapşırınca biz grip olduk. Turizm adına sadece otel ve havalimanı yaptık, onun dışında başka bir şey yok. Alt yapı ve çevre düzeni yerlerde. Çünkü turist nasıl olsa otelleri dolduruyor. Artık yatak arzına sınırlama getirilmesi şart. Bu kadar sıkıntı içinde yeni otellerin devreye girecek olması başka bir ülkede yoktur herhalde. Yeni tesis yerine mevcut tesisleri renove edip otel dışındaki cazibe merkezlerine yatırım yapmalıyız. Trendler değişiyor, maalesef biz değişmiyoruz. Farklı turizm eğilimlerine ve çevreye yatırım yapmak yerine hep yeni otellere yatırım yapıldı. Seyahatler bireyselleşiyor ama bizim kafamız hala kitle turizminde. Kitle turizmine tabi ki karşı değilim ama artık turist, macera ve otantizm ararken onlara lüks otel ve sadece deniz-kum-güneş sunmak yeterli değil. Otantizm ve macera yüklü bir ülkeyi doğru kullanamıyoruz. Artık insanlar anında karar verip anında seyahat etmek istiyor. Tanıtımı bile doğru düzgün yapamıyoruz. İçinde bulunduğumuz fuar dönemlerinde bunu çok iyi bir şekilde gözlemledim. Fuarlarda darmadağınık bir halimiz var. Destinasyonlarımız çok dağınık bir şekilde kendi başlarına bir şeyler yapmaya çalışıyor ama maalesef tanıtım bütçelerini boşa harcıyorlar. Oteller, Belediyeler, STK’lar ayrı bir telden çalıyor. Yaptıkları tanıtımlarda ne bir bütünlük ne de görsellik var. Hükümetimizin de turizmi bir politika haline getirmesi şart. Evet, verilen destekler tabi ki turizme fayda sağlayacak ancak sadece destek olmakla bitmiyor. Hükümet’in öncü ve yol gösterici olması da lazım. En kısa sürede turizmi devlet politikası haline getirmeleri gerekiyor. Bu sene hayatta kalma yılıdır. “Krizden fırsat yaratmak” ve “Turizmciler krize alışıktır” gibi sözlerle boş vermişlik yapılmamalı. Birlik ve beraberlik içinde birbirimize destek vererek bu yılın da üstesinden gelmemiz lazım.

Ercüment Alkaner “Didim turizmin yıldızı olacak”

İbrahim Armağan Aydeğer “Çanakkale turizminin geleceği çok parlak”

Evet, bugüne kadar yapılanları görmemezlikten gelemeyiz. Ortada inanılmaz bir başarı var. Dünyada en fazla turist ağırlayan 6. ülkeyiz. Artık bir turizm ülkesiyiz. Bu saatten sonra daha profesyonel olup bu tip hatalar yapmamalıyız. Artık olanlardan ders çıkarmalıyız… 7


Kısa Haberler

Rixos Otelleri stratejisini farklı senaryolara göre yaptı Tatilcilere yön veren, Avrupa’nın önde gelen otel derecelendirme kuruluşlarından Holiday Check, 2016 listesinde üç Rixos oteline ilk on içinde yer verdi. Rixos Sungate, Rixos Premium Bodrum ve Rixos Sharm el Sheikh otelleri 1 milyonu aşkın ziyaretçinin oyuyla Holiday Check mükemmellik ödülüne layık görüldü. Rixos Otelleri CCO’su Başak Erel, “Tüm dünya turizmine yön veren çok önemli bir değerlendirme kurumunun 3 otelimize birden mükemmeliyet ödülü vermiş olması mevcut konjonktür nedeniyle sıkıntılı günler geçiren Türk turizmine moral vermiştir. Dünyada 12 ülkede 31 farklı oteli ile hizmet veren en büyük Türk otel zinciri Rixos, küresel gelişmeler çerçevesinde stratejik planlamasını farklı senaryolara göre yaptı” dedi.

Osman Ayık: “Destekler sektöre katkı sağlayacak” Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın girişimleri sonucunda turizmcilere sağlanan desteğin sektöre olumlu yansıyacağını söyledi. 2016 yılının zorlu geçeceğini belirten TÜROFED Başkanı Ayık, “Kültür ve Turizm Bakanlığımızın girişimleri ile 2015 yılında sağlanan destek 2016 yılı için genişletildi. Bilindiği üzere uçak başına verilen 6000 dolarlık desteğe başta Avrupa olmak üzere diğer büyük pazarlar da dahil edildi. Ayrıca tur operatörleri ve seyahat acentaları için Kredi Garanti Fonu destekli krediler de yerinde ve olumlu olmuştur. Bu destekler turizm sektörünün daha fazla kayıp yaşamamasına katkı sağlayacağına inanıyoruz. Verilen destekler konusunda da konaklama ayağı ile ilgili çalışmaların da ivedilikle tamamlanıp otelcilerimize müjde verilmesini bekliyoruz.” dedi. 8

Burhan Sili: “Krizi devlet desteğiyle aşabiliriz” Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Alanya Kaymakamı Dr.Hasan Tanrıseven’in ev sahipliğinde Eftalia Otel’de Turizm, İnşaat ve Tarım Sektörleri Değerlendirme ve İstişare Toplantısı’nda Alanya sektör temsilcileriyle buluştu. ALTİD Başkanı ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Yönetim Kurulu Üyesi Burhan Sili yaptığı konuşmasında “Avrupa ülkeleri başta olmak üzere devletimizin hızlı hareket ederek güvenlik algısını yeniden yapılandırması gerekmektedir. Bizler reklam ve tanıtım konusunda elimizden geleni yapıyoruz. Bunun dışında SGK desteği ve ÖTV indirimi, uzun vadeli ve düşük faizli devlet kredileri, konaklama tesisleri yatırımlarının durdurulması, ihracatçıların yararlandıkları teşviklerden yararlanma gibi konular hakkında Sayın Bakanımıza her fırsatta dosyalar iletiyoruz. Bu krizi ancak devlet desteğiyle aşabiliriz” dedi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı Antalya’ya ofis açacak Rusya krizinin ardından Antalya’da turizme yönelik tedbirler kapsamında alınan bir kararı da müjdeleyen Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, Antalya’da kurulacak bir Kültür ve Turizm Bakanlığı ofisini işaret etti. Açılacak ofisle turizmle ilgili sorunların en hızlı şekilde tek elden aşılacağını belirten Bakan Ünal, “Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak Antalya’da bir ofis açıyoruz. Turizmle ilgili olan müsteşar yardımcısı, ilgili bürokratlar Antalya’ya düzenli olarak gelip gidecekler ve sektör temsilcileri ile yakından ilk elden takibi konusunda bundan sonra daha etkin güçlü yola devam edilecek. Menderes Türel kardeşimiz belediye binasını taşımaya hazırlandıklarını ve eski belediye binasını bu ofis için tahsis edeceğini söyledi” diye konuştu.

Turizm Bakanı Ünal Almanya’da turizmcilerle buluştu Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, son dönemde yaşanan gelişmelerin Türk turizmini önümüzdeki sezonda olumsuz etkilemesini önlemek üzere Almanya’da turizm sektör temsilcileriyle buluştu. Bakan Mahir Ünal, Frankfurt kentinde, tur operatörleri, seyahat acenteleri ve sektör temsilcileri ile bir araya gelerek, turizmin sorunlarını masaya yatırdı. Görüşmelerde sektör temsilcilerinin sorunlarını ve çözüm önerilerini dinleyen Bakan Ünal, Bakanlık olarak yaptıkları çalışmaları da katılımcılarla paylaştı. Bakan Ünal yaptığı açıklamada, “Bakanlık olarak birlikte yürüttüğümüz reklam kampanyalarını ve önümüzdeki süreçte Türkiye’nin tanıtımına ilişkin temel meseleleri konuştuk. Türkiye’nin ne kadar güvenli bir ülke olduğu meselesini konuştuk” dedi.



Kısa Haberler

Belediye belgeli tesisler için tüzük değişti

Derya Billur: “Turizme Ruslarla başlamadık, Ruslarla da bitirmeyeceğiz” Rixos Sungate Genel Müdürü Derya Billur, Rusya ile yaşanan krizi değerlendirdi. Billur, “Turizmciler olarak olaya pozitif bakmak ve olumlu düşünmek zorundayız. Biz turizme Ruslara başlamadık, Ruslarla da bitirmeyeceğiz. Birçok alternatif pazarda araştırmalarımız devam ediyor, devletin de vereceği destekle çok büyük sıkıntılar yaşanmadan krizi aşacağız. Sadece deniz, güneş, kum turizmin yanı sıra doğa turizm, inanç turizm, kongre turizmi. G-20 ile birlikte başarı ile yapacağımızı gösterdik. Tabii Rusya ile yaşanan kriz sonrası Rus turistler ile ilgili programlarımızda birçok değişikliğe gittik” dedi.

İş adamlarına çağrı: “Turistik gezilerimizi yurt içinde yapalım” TÜGİK Genel Başkanı Erkan Güral, ülke turizmine destek vermek amacıyla “Turistik gezilerimizi yurt içinde yapalım” dedi. Rusya ile gerilen ilişkilerin ülke turizmini olumsuz yönde etkileyeceğini söyleyen Türkiye Genç İşadamları Konfederasyonu (TÜGİK) Genel Başkanı Erkan Güral, «Bu sebeple 2016 yılında yurt dışından gelecek turist sayısında önemli bir düşüş bekleniyor. TÜGİK olarak biz bu konuda ülkemize ve turizm sektörüne nasıl bir destek verebiliriz diye düşündük ve içimizde şöyle bir karar aldık. Bizler TÜGİK üyeleri olarak bu yıl turistik gezilerimizi yurt içinde yapalım. Yetmedi, çevremizi de böyle yapmaya davet edelim. Böylece, iç turizmi canlandırarak sektöre destek vermek istiyoruz» ifadelerini kullandı.

Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Olağanüstü Genel Kurulu’nu Antalya Concorde De Luxe Hotel’de gerçekleştirdi. Yapılan tüzük değişikliğiyle birlikte Belediye Belgeli tesislerin TÜROFED’e üye olabilmelerinin önü açıldı. Üye aidatlarının revize edildiği toplantıda Dernekler Yasası değişikliğinden dolayı tüzük değişikliği de yapıldı. Önceki dönemde sadece Bakanlık Belgeli turistik işletmelerin üye olabildiği TÜROFED’in tüzüğünde yapılan değişiklikle birlikte Belediye Belgeli turistik tesislerin de bölge dernekleri üzerinden TÜROFED’e üye olabilmelerinin önü açıldı.

Nizamettin Şen’den turizm bakanına önemli öneri Antalya Tanıtım Vakfı (ATAV) Başkanı Nizamettin Şen, Anfaş Hotel Equipment fuarını ziyaret eden Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal’a dikkat çekici bir öneri sundu. ATAV Başkanı Nizamettin Şen, Türkiye dışında yaşayan Türklere yönelik “Tatilini memleketinde geçir” kampanyası düzenlenmesinin Türk turizmine büyük bir getiri sağlayacağını söyledi. Bu kampanyanın daha önceki kriz dönemlerinde de uygulandığını hatırlatan Şen, “Böylesi bir kampanya turizme ve turizmcilerimize büyük katkı sağlayacaktır” dedi. Bakan Mahir Ünal, konuyu gündeme getireceğini söyledi.

Haldun Kilit, “Yılın İş Adamı” seçildi Antalya Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (ANSİAD) 26. Kuruluş Yıldönümü muhteşem bir balo gecesi ile Ramada Plaza Oteli’nde kutlandı. Gecede ANSİAD 2015 yılı “Yılın Medya, Sanat , Başarılı İş İnsanı” ödülleri de sahiplerini buldu. ANSİAD Yüksek Danışma Kurulu tarafından yapılan değerlendirme sonucunda ödüle layık görülen Haldun Kilit, ödülünü Vali Vekili Mestan Yayman’ın elinden aldı. Kısa bir konuşma yapan Yılın İşadamı Haldun Kilit, Uluslararası arenada ve Türkiye’de kazandırdıkları başarılar için tüm AHK ailesine, kendisini yılın işadamı seçen işadamı arkadaşlarına, Ailesine ve geceye özel olarak davet ettiği iİlkokul öğretmenine teşekkür etti.

10



Kısa Haberler

Türk turizminin simgesi için 60 milyon TL Muğla’nın Fethiye ilçesinde yer alan Ölüdeniz, uzun yıllardır sıkıntı çektiği alt yapı sorununu gidermek üzere Muğla Su ve Kanalizasyon İdaresi (MUSKİ) Genel Müdürlüğü bölgede çalışma başlattı. Konuyla ilgili olarak açıklama yapan MUSKİ Genel Müdürü Baki Ülgen, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ve Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı (YİKOB) ile görüşmelerinin yaklaşık 1 yıldır sürdüğünü söyledi. Büyük bir yatırım hazırlığı içerisinde olduklarına dikkat çeken Ülgen, “Ölüdeniz-Belceğiz-Hisarönü ve Ovacık mevkilerini kapsayan yatırımımız 60 Milyon TL’ye mal olacak” derken, bölgeye 130 kilometrelik kanalizasyon şebeke hattı yapacaklarını belirtti.

Öger Tours’tan V.Ö. Travel açıklaması Öger Tours bir açıklama yaparak iflas eden V.Ö. Travel ve Öger Türk Tur ile bir bağlantılarının bulunmadığını duyurdu. Öger Tours’un Zurich Versicherung tarafından V.Ö Travel’in Türkiye’deki yolcularına hizmet vermesi için görevlendirildiğini ifade eden açıklama şöyle: “Müşteri mevduat sigortası Zurich Insurance PLC’nin Almanya’daki tasfiye bürosu Kaera sigorta komisyoncusu, müşterilere yerinde hizmet, havaalanına geri dönüş için transfer ile otel masraflarını yerinde karşılama ile ilgili olarak Öger Tours’u görevlendirdi.” Öger Tours Genel Müdürü Songül Göktaş Rosati ise “Almanya’daki Türkiye tatillerinin piyasa öncüsü olarak tatilcilere yerinde yardım etmek için önemli ölçüde sorumluluk hissediyoruz. Müşterilere tatillerinde eşlik etmeye devam etmek ve onları güvenli bir şekilde evlerine geri göndermek ile ilgili olarak Zurich Insurance tarafından görevlendirilmekten mutluluk duyuyoruz” dedi. 12

Dinçer Sarıkaya: “Uzun konaklama için formüller geliştirmeliyiz”

Limak Limra Genel Müdürü Dinçer Sarıkaya son dönem yaşanan krizler ile boğuşan turizm sektöründeki gelinen noktayı değerlendirdi. Sarıkaya, dünyanın çeşitli noktalarında gerçekleşen terör olayları nedeniyle genel anlamda bir seyahat sıkıntısının yaşandığına dikkat çekerek, “Dünya, genel terör olaylarından dolayı bizim dışımızda da oldukça etkilenmiş durumda. Dolayısıyla pax olarak herhangi bir pazarda artış sağlamak çok da kolay görünmüyor. Bunun yerine hedefin hâlihazırda gelebilecek turistin önceki yıllarda olduğu gibi, bir haftanın üzerinde konaklamasını sağlamak olmalıdır” dedi.

4 otelimiz dünyanın en iyisi seçildi

Bakan Mahir Ünal Hotel Equipment’ta

World Travel Awards (Dünya Seyahat Ödülleri) Fas’ın Mazagan Beach & Golf Resort Oteli’nde gerçekleştirilen gala yemeği ve ödül gecesinde sahiplerini buldu. “Dünya” kategorisinde ödüllerin verildiği gecede Türkiye’den 4 otel ödül kazandı. Hotel Les Ottomans Dünya’nın en iyi butik oteli, Cornelia Diamond Golf Resort & Spa Dünya’nın en iyi tam donanımlı resort oteli, Çırağan Palace Kempinski İstanbul Dünya’nın en iyi kültürel mirasına sahip oteli, Angel’s Marmaris Dünya’nın önde gelen luxury oteli olurken Rixos Otellerine ait Rixos The Palm Dubai Hotel ise Dünya’nın en iyi lifestyle resort’ü oldu.

Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, Antalya EXPO Center’da gerçekleştirilen “Hotel Equipment” Otel Ekipmanları Fuarı’nı ziyaret etti. ANFAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Sadık Badak, Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal’a bir sunum gerçekleştirdi. Kış turizmi üzerine bir sunum gerçekleştiren Sadık Badak, Antalya’nın 5-6 aylık kış döneminde spor, sağlık, fuar ve kongre turizmi üzerine çalışmalar yapılması gerektiğini söyledi. Bakan Mahir Ünal ise “Etkisi ve çevresi ile 100 milyar dolarlık bir sektörden bahsediyoruz. Bu sektörün üretim yeteneğine dönük bir riski tabi ki biz asla göz ardı etmeyiz, edemeyiz” dedi. Toplantının ardından fuarda stantları gezen Bakan Ünal, firma yetkilileri ile bir araya geldi.



Kısa Haberler

Türkiye ve Antalya için ilk ve tek Antalya’nın Aksu ilçesinde bin 121 dönümlük alandaki EXPO 2016 Antalya’da çalışmalar sürerken en büyük alana yapılan Kongre Merkezi inşaatı da devam ediyor. Bu yıl 23 Nisan’da ‘Çiçek ve Çocuk’ temasıyla kapılarını açacak olan EXPO 2016 Antalya’da aynı anda hizmete girecek olan kongre merkezi, Türkiye ve Antalya için ‘ilk ve tek’ olma özelliğini de beraberinde getiriyor. Geçen yıl temeli atılan ve inşaat süresi 10 ay olan kongre merkezi, 33 bin metrekarelik kapalı, 8 bin 500 metrekarelik açık alan olarak inşa edildi. Çalışmalarda ise ilerleme yüzde 80’lik orana ulaştı. Ana salonu 5 bin 3 kişi olan EXPO 2016 Antalya Kongre Merkezi, Türkiye’de ana salon kapasitesi ile bir ‘ilk ve tek’ olma özelliğini de taşıyor. EXPO 2016 Antalya Ajansı Genel Sekreteri Kazım Aydın, kongre merkezi inşaatının yapımını üstlenen TACA İnşaat’ın yetkilileri ile kongre merkezindeki çalışmaları denetledi ve bilgi aldı.

Hollandalılar Kaleiçi’ne büyük ilgi gösterdi Geçtiğimiz yıl, Uluslararası Berlin Turizm Borsası’nda (ITB) başlattığı tanıtım atağını sürdüren Antalya Muratpaşa Belediyesi’nin 2016 yılının ilk turizm fuarı olan Utrecht Turizm Fuarı’ndaki standı, konseptli tek stand olması ile dikkat çekti. Hadrian Kapısı’nın (Üçkapılar) modellendiği Muratpaşa Belediyesi’nin standında ayrıca Kesik Minare, Yivli Minare, Saat Kulesi ve tarihi evler gibi Kaleiçi görselleri de, ziyaretçilerin beğenisini kazanıyor. Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, standa gelen her ziyaretçi ile tek tek ilgilenerek Antalya’ya davet etti. Başkan Uysal, “Konseptli katılım, turizm sektöründe yaşanan olağanüstü günler nedeniyle daha da önem kazandı” dedi.

Çeşme 2015’te turist sayısını arttırdı Turizmciler zamlara tepkili Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı müze ve ören yerlerinin zamlı giriş fiyatları belirlendi. Duyurulan yeni fiyat tarifesinde dikkat çekici artışlar yapıldı. Konuyla ilgili açıklamada bulunan Denizli Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (DENTUROD) Başkanı Gazi Murat Şen, “Böyle bir sezonda bu zamlar anlaşılır gibi değil. Bu zamlar gittikçe kan kaybeden ören yeri ve müzelerin ziyaretlerinin iyice azalmasına yol açacaktır” dedi. Gazi Murat Şen’in açıklamaları şöyle: “2015 yılında ziyaretçi sayılarında dikkat çekici bir düşüş yaşayan Pamukkale ören yeri, 2016 yılında turizm sezonda yaşanacak düşüş kaygılarının yanında bir de yapılan dikkat çekici zamlardan sonra ziyaret edilme oranında büyük kayıplar yaşayacaktır. Turizmciler olarak bu zamları anlamakta zorluk çekiyoruz. 25 TL’lik giriş ücretinin bile halkımıza çok geldiği noktada giriş ücretinin 35 TL’ye çıkarılması Denizli halkını Pamukkale’den daha da uzaklaştıracaktır.’ 14

İzmir’in turizm ilçesi Çeşme’de, 2015 yılında yerli ve yabancı turist sayısındaki artış binde 9 olarak gerçekleşirken, geceleyen turist sayısında yüzde 1,8 azalma yaşandı. Çeşme Turizm Müdürlüğü’nden yapılan açıklamaya göre, 2015 yılında Çeşme’deki otel, butik otel ve pansiyonlarda 581 bin 408 yerli, 53 bin 997 yabancı turist konakladı. Çeşme genelinde yerli turistlerin geceleme sayısı 1 milyon 345 bin 603 olarak gerçekleşirken, yabancı turistlerin geceleme sayısı 317 bin 376 oldu. Yapılan açıklamaya göre, Çeşme’deki 31 turistik belgeli tesiste konaklayan yerli turist sayısı 169 bin 598, yabancı turist sayısı 41 bin 10 kişi olarak gerçekleşti. Bu tesislerde yerli ve yabancı turistlerin geceleme sayısı 622 bin 178 olarak belirlendi.

Hollanda’dan 1 milyon turist bekleniyor

Hollanda’nın Utrecht kentinde düzenlenen ve dünyanın en önemli turizm fuarlarında biri olarak gösterilen Utrecht Turizm Fuarı’na ETİK (Ege Turistik işletmeler ve Konaklamalar Birliği) ve İZKA (İzmir Kalkınma Ajansı) İzmir standı ile damgasını vurdu. Fuara katılan ve İzmir standını ziyaret eden tüm konuklarla yakından ilgilenen ETİK Başkan Yardımcısı Şinasi Akçay, Yönetim Kurulu Üyesi Özgür Ardil, Orhan Belge, İzmir standının İzmir’de büyük ilgi gördüğünü belirterek, “Hollanda’yı daha fazla kaynak ülke haline getirmeliyiz” dediler. ETİK Başkanı ve TÜROFED Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, ise şu açıklamalarda bulundu: “2016’da bu pazardan 1 milyon turist hedefliyoruz” dedi.



Kısa Haberler

Hedef 10 milyar euro “Bir Kalkınma Modeli Olarak Kayak” projesinin tanıtım programı Ankara’da gerçekleştirildi. Green Park Hotel’de düzenlenen programa, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Kayseri Milletvekili Mehmet Özhaseki, Spor Genel Müdürü Mehmet Baykan, iş adamları ve davetliler katıldı. Türkiye Kayak Federasyonu Başkanı Erol Yarar, “12 yılda 30 bölgesel şampiyona, 10 Dünya Kupası, Kış Olimpiyatları’nın yapılması ve bu organizasyonlara 14 milyon turist beklerken, 10,8 milyar Euro’da gelir hedefliyoruz” dedi. Türkiye’nin fiziki imkanlarının elverişli olmasına karşın, yanlış yapılan tesis yatırımlarının, hem turistik hem de sportif anlamda sahip olduğu potansiyeli kullanmasını engellediğini kaydeden Yarar, sportif anlamda daha düşük bütçelere sahip ülkelerin çok gerisinde olduklarını söyledi.

Kuşadası otelleri tek çatı altında Hollanda’da Kuşadası’ndaki oteller bu yıl da KODER-KUŞADASI çatısı altında Hollanda’daki turizm fuarı ‘Vakantiebeurs’a katılarak Kuşadası’nın tanıtımını yaptı. Korumar Hotel De Luxe, Ephesia Otel, Sealight Resort Hotel, Charisma De Luxe Hotel, Pine Bay Holiday Resort, Ömer Tatil Köyü, Flora Garden Ephesus Otel, Palmin Hotel, Batıhan Beach Resort Otelleri güçlerini birleştirerek KODER’in organize ettiği 72 metrekarelik stantta önemli bir çalışmaya imza attı. Kuşadası Kaymakamı Muammer Aksoy’un da katıldığı fuarda Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal da KODER-KUŞADASI standını ziyaret etti. Bölge için önemli çalışmalar yapan EKODOSD’un faaliyetleri de fuarda tanıtıldı.

Onur Air, Guinness Rekorlar Kitabı’na girecek Onur Air, saniyede 11 bilet sattığı zaman dilimiyle ilgili olarak Guinness Rekorlar Kitabı’na girmek için başvuruda bulunacak. Onur Air’in bir saatte sattığı bilet rekoru ise 20 bin 157 adet oldu. Onur Air Genel Müdürü Teoman Tosun, tüm 2016 yılı için satışa sunulan kampanya biletlerinin an itibariyle 370 binden fazlasının satıldığını belirterek, “Kampanyanın başladığı ilk günlerde 3 Aralık günü saat 16.00 ile 17.00 arasında 20 bini aşkın bilet satıldı. Bu saat dilimi içerisinde bir saniyede 11 bilet satılan oran ise en kısa zaman diliminde en yüksek bileti sattığımız an oldu. Kampanya sonunda bu kayıtları bir rekor olarak tescil ettirebiliriz” diye konuştu.

MICE profesyonelleri 3. kez bir araya gelecek Türkiye’nin tek kongre, toplantı ve etkinlik endüstrisi fuarı “ACE of M.I.C.E. Exhibition” 16-18 Mart 2016 tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi ve İstanbul Lütfi Kırdar – ICEC ‘de 3.kez MICE profesyonellerine ve tüm etkinlik sektörüne ev sahipliği yapacak. 3 gün boyunca B2B görüşmelerin yer alacağı fuarda içerik olarak birbirinden zengin sempozyum, konferans, etkinlik ve network aktiviteleri düzenlenecek. Tüm dünyadan MICE profesyonellerini aynı çatı altında toplayan “ACE of M.I.C.E. Exhibition” fuarı 2015 senesinde 25 ülkeden 269 katılımcı, 11.687 ziyaretçi ağırladı. Bu sene 2016 yılında çıtası yükselerek devam eden fuarın ikinci gününde ise ACE of M.I.C.E. Kongre, Toplantı ve Etkinlik Ödül Töreni sektörün en iyilerini taçlandıracak. Türkiye, Kuzey ve Latin Amerika, Avrupa, Ortadoğu, Afrika ve Asya ülkelerinden toplamda 656 satın alıcı ağırlayan fuarda MICE profesyonellerini yeni teknolojiler, sektörün merak ettiği konu ve konuşmacılar ile sürprizlerle dolu etkinlikler bekliyor. 16

Tur operatörleri tatilcileri kısıtlıyor İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cengiz Demir, turizmde yöntem değişikliğinin şart olduğunu söyledi. Sürekli yeni ve büyük otellerin yapıldığını dile getiren Öter, ayakları üzerinde duran butik otellerin yapılması gerektiğini ve deniz-güneş-kum üçgeninden öteye, tur operatörlüğü kontrollü turizmden, sivil turizme geçilmesi gerektiğini söyledi. Denizgüneş-kum üçgeninde seyahat edenlerin rezervasyondan en çabuk vazgeçenler olduğunu anlatan Doç. Dr. Öter, sözlerini şöyle tamamladı: “Tur operatörü modeli, insanları belli bir noktaya sıkıştırıyor ve halkla bütünleşmesini engelliyor. Dünyada uluslararası turizme katılan insan sayısı yılda ortalama yüzde 4 artıyor. Uluslararası seyahat kolaylaşırken, aynı zamanda ucuzluyor. O zaman şunu görüyoruz; gezen insan sayısı artacak ve dünyada çok daha fazla insan uçacak bu yeni modele göre hazırlanmak lazım.”



Haber

TÜROFED

10. yılını Antalya’da kutladı Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) kuruluşunun 10. yıldönümü dolayısıyla Antalya’da kutlama yemeği düzenledi. Concorde De Luxe Resort’te gerçekleştirilen kutlama yemeğine TÜROFED’in 14 bölgede yer alan delegeleri ve turizmciler katıldı.

Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) kuruluşunun 10. Yılı için Antalya’da bir kutlama yemeği gerçekleştirdi. Türkiye’nin farklı köşelerinden TÜROFED delegelerinin ve turizmcilerin katılım gösterdiği yemek Concorde De Luxe Resort’te gerçekleştirildi. Başkan Ayık davetlilere seslendi Gece kokteyl ile başladı. Kokteylin ardından yemeğe geçen davetliler keyifli bir gece geçirdi. Düzenlenen gecede bir konuşma gerçekleştiren TÜROFED Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık, turizmin huzur ve barışla yan yana bir olgu olduğunu söyledi. Turizm ciddi sıkıntılarla karşı karşıya Dünyanın ve Türkiye’nin içinde yer aldığı bölgenin yaşadığı sıkıntıların, turizmcilerin mesleklerini icra etmesinde ciddi sıkıntılarla karşı karşıya bıraktığını belirten Ayık, Türkiye’nin turizmde çok önemli mesafeler kat ettiğini ve bu süreçte çok önemli bir değer oluşturduğunu kaydetti. Turizmin gücü Turizmde bütün dünyanın gıpta ettiği bir endüstri oluşturduklarını ifade eden Ayık konuşmasına şöyle devam etti: “Bu endüstri tek boyutlu değildir ve kendi içinde bileşenleri vardır. Çok boyutlu değer ve bir ürün yaratıldı. Bunun hacmini, kapasitesini çok iyi biliyoruz. 2015 yılı resmi rakamları henüz açıklanmadı. 2014 rakamları 40 milyon ziyaretçinin ülkemize geldiği, 32 milyar doların üzerinde de gelir elde edildiğini gösteriyor. Sektörümüz ithal, ikameci bir sektör değildir. Elde ettiğimiz gelirin yüzde 95’i, ülkenin kendi değerlerini, kaynaklarını kullanarak ürettiği bir hizmetin üstelik de yerinde ihracıyla sağlanmış bir gelirdir. Cari açığın da çok önemli bir bölümünü bu gelirle kapatırız.

18


“Turist kaybı yaşadık” Özellikle 2014’ün Ağustos sonundan itibaren bölgede yaşanan birtakım sıkıntılardan dolayı turizmde olumsuz sinyaller başladı. Bu sürecin devamında da uzun bir aradan sonra eylül ayında özellikle Antalya’da ve kıyı bölgelerde kayıplar yaşanmaya başladı. 2015, bu sürecin gölgesinde başladı. Rusya ile yaşanan krizin de etkisiyle bu pazarda 700 bin civarında turist kaybı yaşadık.

Bizden sonra federasyon tarafında da çalışmalarına devam ettireceklerine dair hiçbir şüphem yok. 2016 yılı turizm sezonuna daha yeni başladık. Bu yeni turizm sezonunun hepimiz için hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum. Umarım TÜROFED’in 25. yıllarında da birlikte olmaya devam ederiz.” Sponsorlara plaket Konuşmaların ardından TÜROFED’in sponsorları Sunexpress, Nilco, Düfa, AHK, Aktüel, Concorde Deluxe Resort ve Yedi İletişim’e katkılarından dolayı birer teşekkür plaketi verildi.

Rusya pazarındaki kaybın bir kısmını başka pazarlardan telafi etmeye çalıştık ve Türkiye genelinde geçen yılın gayri resmi rakamlarına göre yüzde 1 civarında kayıp yaşandık. Dinamik bir sektör 2015’te elde edilen değerler bakımından, gelirler anlamında bir takım kayıplar olsa da sayısal anlamda bu değerleri yakalamamız bile bir başarıdır. Çok dinamik bir sektörüz. Birçok ülkenin yapamadığı şeyleri yaparak bu noktalara geldik. İnşallah bu krizden de çıkacağız. Muhtemelen de güçlenerek çıkacağız. Bu güçlenmenin bir bedeli olacak. Birtakım kayıplarımız söz konusudur. Bunların hepsi bize bugüne kadar kazandığımız tecrübeleri önümüzdeki birkaç yıllık dönemde aktif olarak kullanmamızla da bağlantılı olacak. “Enseyi karartmayalım” Kamu- özel sektör işbirliği çok önemli. Beraber hareket ettiğimiz takdirde bu süreci mümkün olan en kısa sürede en az zararla geçeceğiz diye düşünüyorum. Böyle bir umudu da taşıyorum. Bunun temel nedeni de biz hayal satarız. Hayal satanların umudu bitmez. Dolayısıyla da enseyi de karartmayalım.” “Gurur duyuyorum” TÜROFED Başkanı Osman Ayık’ın ardından TÜROFED Kurucu Başkanı Ahmet Barut konuştu. Barut: “TÜROFED’in kuruluşunda emeği geçmiş kişilerden biri olarak federasyonun sektörümüze hizmet veren bir kurul olduğunu görmekten, bizden aldıkları çıtayı bir kademe daha yukarıya çıkartacağını izlemekten gurur duyuyorum.

19


20



22



Hollanda

Hollanda - Vakantiebeurs Avrupa’nın 2016 yılındaki ilk önemli fuarı Hollanda’nın Utrecht şehrinde gerçekleştirildi. Kapılarını 46. kez ziyarete açan Vakantiebeurs Turizm Fuarı’na bu sene İstanbulSultanahmet’teki terör saldırısı damga vurdu. Tüm olumsuz gelişmelere rağmen turizmcilerimiz yılmadan çalışmalarına devam etti.

Türkiye turizmi 2015 yılında önemli bir sınav verdi. Tüm zorluklara rağmen ayakta kalmayı başaran turizmciler 2016 yılı için de çalışmalarına aralıksız sürdürüyor. 2015’ten daha zorlu bir yıl ile karşı karşıya olan turizm profesyonelleri tüm olumsuzlukları bir kenara bırakarak Hollanda’da uçtu. Fuarı moralsiz açtılar Avrupa’daki terör saldırıları, Rusya krizi, komşu ülkelerimizdeki savaş halinin yarattığı imajsal sıkıntı ve sınırlarımız içinde yaşanan olumsuz gelişmeler ışığında turizmciler Hollanda’da 2016 yılı için umut aradı. İstanbul’da turist grubuna yapılan saldırının moralsizliği ile fuarı açan turizmciler günü bu olumsuz haberle geçirdi. Yılmadan çalıştılar Fuarın ikinci günü kendilerini toparlayan Türk turizminin temsilcileri, 2016 yılı için çalışmalarına hız verdi. Kendilerini bekleyen sıkıntılara rağmen pozitif olmaya devam eden turizmciler, Türk turizmi için ellerinden geleni yaptı. 2016 sezonunu en az hasarla atlatmaya çalışacak olan turizmciler fuarda birlik ve beraberlik örneği gösterdi. Bakan Ünal yalnız bırakmadı Başta TÜROFED olmak üzere ülkemiz turizminin önemli oyuncuları fuarda yerini aldı. Ayrıca Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal ve bürokratları da fuarda turizmcileri yalnız bırakmadı. Bakan Mahir Ünal, Türkiye standındaki turizmcilerimizi tek tek ziyaret ederek “Yalnız değilsiniz” mesajı verdi. Pozitif olmaya çalıştılar Fuarda görüşlerini aldığımız turizmcilerimiz İstanbul’daki saldırının morallerini bozduğunu ancak pozitif olmaya devam edeceklerini söyledi. 2016 ve devamındaki yıllar için sıkıntıların çok fazla olduğunu hatırlatan turizmciler tüm bu olumsuz gelişmelere rağmen Türkiye turizmi için çalışmaya devam edeceklerini söyledi.

24


25


Hollanda

26



Hollanda

Mahir Ünal “Türkiye evinizdir” Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, Hollanda turizm fuarında İstanbul’da turistlere yönelik gerçekleştirilen saldırı için bir basın açıklaması yaptı. Bakan Ünal: “Dünyanın her neresinde olursa olsun, terörün amacı aynıdır. Terör, bugün sadece İstanbul’u vurmadı, Paris’i, Londra’yı bir kez daha vurmuştur” dedi. Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, Hollanda’da gerçekleştirilen Utrecht Turizm Fuarı’nda İstanbul’daki terör saldırısı ile ilgili bir açıklama yaptı. Terörün amacının insanları korkutmak olduğunu vurgulayan Bakan Ünal, “Dünyanın her neresinde olursa olsun, ister Londra’da, ister Paris’te, ister New York’ta ister İstanbul’da terörün amacı aynıdır” ifadesini kullandı. “Terör Paris’i bir kez daha vurmuştur” Türkiye’de herkesi üzen bir terör olayına şahit olunduğunu vurgulayan Bakan Ünal, şunları dedi: “Terör bugün sadece İstanbul’u vurmadı. Terör bugün Paris’i bir kez daha vurmuştur. Londra’yı bir kez daha vurmuştur. İnsanlığı, özgürlüğü, üzerinde yükseldiğimiz değerleri bir kez daha vurmuştur. Bu açıdan özellikle bütün dünya medyasını Paris saldırısı sonrası gösterilen hassasiyeti bu saldırı sonrasında da bu göstermeye davet ediyorum. Çünkü 129 kişinin hayatını kaybettiği Paris saldırısında eşini kaybeden Fransız Antoine Leiris’in çocuğuna yazdığı o duygulu mektupta söylediği sözleri buradan terörü ve bu terörist eylemi gerçekleştirenlere aynı şekilde ben de tekrar etmek istiyorum. ‘Bizim

“Türkiye sizin evinizdir” İnsanları korkutmak, özgürlüklerinden vazgeçirmek ve bir şiddet sarmalının içerisine çekme amacında olan teröristlerin asla başarılı olamayacağını ifade eden Ünal, İstanbul’un tıpkı Paris ve Londra gibi bütün insanların büyük bir keyifle dolaştıkları, gezdikleri dünyanın incisi bir şehir olduğunu kaydederek şunları dedi: Bakan Ünal, bütün misafirleri, sektör temsilcilerini bu terörist

korkmamızı, etrafımıza şüphe ile yaklaşmamızı,

eyleme karşı işbirliğine, birlikte dayanışmaya, birlikte

güvenliğimizi için özgürlüğümüzü tehlikeye atmamızı

karşı durmaya, İstanbul saldırısını gerçekleştirenlerin

istiyorsunuz. Kaybettiniz. 17 aylık çocuğumla ben size

hedeflerine ulaşmamaları için daha hassas davranmaya

inat yaşamaya devam edeceğim’ diyordu Antoine Leiris.”

davet ederek şunları kaydetti:

28

“Çünkü İstanbul’da Paris gibi, Londra gibi bütün insanların büyük bir keyifle dolaştıkları, gezdikleri dünyanın incisi dediğimiz nadide bir şehrimiz. Terör ve terör olaylarının amacına ulaşmaması için Antoine Leiris’in dediği gibi korkmadan, özgürlüğümüzü herhangi bir şekilde feda etmeden, güvenlik içerisinde İstanbul’a gelebilirsiniz. Türkiye sizin evinizdir. Türkiye güvenliğinizin hiç bir şekilde tehlikede olmayacağı bir ülkedir ve biz terörle mücadele eden ve terörün amacına ulaşmaması için gayret gösteren Fransa gibi, İngiltere gibi, Hollanda gibi, Belçika gibi tüm ülkelerle birlikte teröre ve terörizme karşı mücadelemizi sürdüreceğiz.”


Kaan Kaşif Kavaloğlu

“Bu kriz fırsata dönüşecek bir kriz değil” AKTOB Genel Sekreteri ve Limak Turizm Grubu Genel Koordinatörü Kaan Kaşif Kavaloğlu, “Böyle sıkıntılı bir süreçte fiyatla oynamanın büyük bir sonuç doğuracağını düşünmüyorum. Fiyatla oynamadan Türkiye’nin imajına yönelik çalışmalar yapmalıyız” dedi. AKTOB Genel Sekreteri ve Limak Turizm Grubu Genel Koordinatörü Kaan Kaşif Kavaloğlu, Hollanda’da gerçekleştirilen turizm fuarında Tourism Today’e önemli açıklamalarda bulundu. Kavaloğlu’nun açıklamaları şöyle: “Fuarda

Sultanahmet’teki menfur saldırı olayı ile gözümüzü açtık. Tabi ki çok demoralize olduk. Terörün her türlüsü kötüdür ve lanetliyorum. Ancak biz turizmciyiz. Turizmci her zaman geleceğe optimist bakmak zorunda. Her şeye efsunluyuz ancak daha kötüsü ne olur dediğimiz her şey başımıza geliyor. Ah vah etmeden önümüze bakacağız. Aklıselim olmak lazım. Herkes fikir beyan etmek için birbiri ile yarışıyor. Yani bir konu ile sektörümüz içinde olan olmayan herkesin bir yorumu var. Bu yorumların ne sonuçlar doğuracağını görerek yorum yapmak lazım. Hollanda’da Rusların olmadığı bir Avrupa’yı düşünürken

Türkiye algısı ile ilgili problemler olması sebebiyle Avrupa’nın tüm ülkelerinde de Türkiye satışları düşüşte. Bazı arkadaşlarımız krizi fırsata dönüştürmekten bahsediyor. Bu kriz fırsata dönüşecek bir kriz değil. Enseyi karartmayalım diyoruz ama her tarafın karanlık olduğunu düşünerek hareket etmeliyiz. Aklıselim bekleyerek panik havası yaratmadan hareket edilmeli. Fiyatla oynamanın büyük bir sonuç getireceğini düşünmüyorum. Fiyatla oynamadan Türkiye’nin imajına yönelik çalışmalar yapmalıyız. Türkiye’yi tercih eden tekrar misafirleri üzerinden Türkiye algısını güçlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum.”

Zafer Alkaya

“Asla umudumuzu kaybetmiyoruz” AKTOB Yönetim Kurulu Üyesi ve Cornelia Diamond Genel Müdürü Zafer Alkaya, “Sıkıntılı dönemler hep oldu. Öyle bir dönemi yaşıyoruz yine. Ama bunu da aşacağımıza yönelik umudumuz sonsuz. Asla umudumuzu kaybetmiyoruz. Hep pozitif olmak durumundayız” dedi. AKTOB Yönetim Kurulu Üyesi ve Cornelia Diamond Genel Müdürü Zafer Alkaya, Hollanda fuarında Hollanda ve Avrupa pazarını değerlendirdi. Alkaya Şöyle konuştu: “Hollanda pazarı bizim için çok önemli bir pazar. Bu fuara gelirken büyük bir umutla

yola çıkmıştık. İstanbul saldırısı bizi çok üzdü. Bu olay umuyoruz ve diliyoruz ki bizi negatif anlamda etkilemesin. Ama mutlaka insanların kafasında bunlar sıkıntı yaratıyor. Bugün için bir netleşen resimden bahsetmek erken olur. Önümüzde önemli fuarlar var. Hollanda pazarı da o fuarlarda daha iyi şekillenecektir. Sıkıntılı dönemler hep oldu. Öyle bir dönemi yaşıyoruz yine. Ama bunu da aşacağımıza yönelik umudumuz sonsuz. Asla umudumuzu kaybetmiyoruz. Hep pozitif olmak durumundayız. Bu anlamda çaba gösteriyoruz. Ülkemizin potansiyelini biliyoruz. Değerlendirilmesi

gereken önemli bir potansiyelimiz var. Umutsuzluğa kapılırsak mesafe kat edemeyiz. Yarına umutla bakacağız. Çalışmalarımızı bu anlamda sürdürüyoruz. Tanıtımla ilgili nerede ne varsa biz oradayız. Cornelia ve ülkemizin bayrağını her yerde dalgalandırıyoruz. Umutla çalışmaya devam edeceğiz. Her sene aynı düşüncelerle yola çıkıyoruz. Bu sene en önemli argüman tabi ki Rusya pazarı ile yaşadığımız sıkıntı. Onun ikame edilmesi gerekiyor. Bu pazarın eksikliğinin doldurulması lazım. Bu nedenle Avrupa’ya daha fazla önem verip diğer alternatiflere de bakacağız. Şu an çok umutlu veya umutsuz olmak için çok erken. Bekleyip göreceğiz.”

29


Hollanda

Atalay Arslan

“Pozitif olursak sıkıntıları aşarız” Güral Premier Belek Genel Müdürü Atalay Arslan, “Turizmciler olarak pozitif düşündüğümüz takdirde en kısa zamanda sıkıntıların üstesinden geleceğiz. Rusya ile Türkiye arasındaki sıkıntılar nedeniyle bizim için çok önemli olan Avrupa pazarı ayrı bir önem taşıyor” dedi. Hollanda fuarında yer alan turizmcilerimizden biri de Güral Premier Belek Genel Müdürü Atalay Arslan oldu. Fuarın ilk günü İstanbul’dan aldıkları saldırı haberinin turizmcilerin moralini bozduğunu söyleyen Arslan şöyle konuştu: “Hollanda fuarı 2016’nin ilk fuarı olduğu için büyük umutlar taşıyorduk. İstanbul’dan aldığımız haber ile üzüldük. Ancak biz tecrübeli bir ülkeyiz ve sektörüz. Tüm kurumlar, oteller, acentalar hep birlikte olumlu atlatacağımızı düşünüyorum. Turizmciler olarak pozitif düşündüğümüz takdirde en kısa zamanda bunların üstesinden geleceğiz. Rusya’daki gelişmeler malum. Bundan dolayı bizim yıllardır çalıştığımız Avrupa pazarımız

ayrı bir önem taşımaya başladı. Yumurtalarını farklı sepetlere ayıran otelcilerimiz 2016’yı daha az sancılı ve daha az zararla atlatacak. Güral Premier olarak biz planımızı erken yaptık. Geçen sene de zor şartlar altında iyi bir sezon yaşadık. Bundan dolayı arkadaşlara tavsiyemiz kendilerini sıcak tutsunlar, pozitif düşünmeye devam etsinler. Turizm güvene dayalı bir sektör. Güven bizim için önemli bir konu. Marketing açısından bakarsak ülke olarak bütün pazarlarda ve fuarlarda bulunuyoruz. Sadece güveni çözmemiz lazım. Güveni sağlarsak ülkemizin önü açık.”

Tolga Kilit

“Birbirimize destek olmalıyız” Kilit Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Tolga Kilit, “Verdiğimiz kaliteli hizmet ve fiyat dengesi çok oturdu. İnsanlar bundan vazgeçemiyor. Dileriz ki bu sıkıntıları kötü süreci bir an önce aşarız. Birlik ve beraberlik içinde hareket edersek bu süreci atlatırız diye düşünüyoruz” dedi. Kilit Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Tolga Kilit de

Bu sıkıntılı süreçte doğal bir seleksiyon bir eleminasyon

Hollanda fuarını yakından takip edenler arasındaydı. Tolga

olacak.

Kilit, açıklamalarında birlik ve beraberlik çağrısı yaptı.

30

Tolga Kilit şöyle konuştu: “İstanbul’daki saldırı Hollanda’da

Orta segment oteller fiyat düşürüp alt segmenti yiyecek.

bulunan turizmcilerin gerçekten çok moralini bozdu. Fuarın

Alt segment ne yapacak otellerini açmayacak. Gerçek

ikinci günü daha canlıydık. Turizmci olarak pozitif olmaktan

turizmcilerin bu sene sahneye çıkıp yoluna devam etmesi

başka şansımız yok. Tabi ki Türkiye sıkıntı yaşayacak. Ancak

gerekiyor. İnşallah bu sene insanlar biraz daha birlik

Türkiye vazgeçilmez bir ülke. Verdiğimiz kaliteli hizmet ve

ve beraberliğin farkına varır. Yan yana olmayı turizmci

fiyat dengesi çok oturdu. İnsanlar bundan vazgeçemiyor.

abilerimiz daha iyi anlar. Artık ego ve kaprisi bir kenara

Dileriz ki bu sıkıntıları kötü süreci bir an önce aşarız.

bırakmalıyız. Birbirimize destek olmalıyız. Birlikte hareket

Rusya gitti o gitti bu gitti diyerek bir şey elde edemeyiz.

edersek çok daha iyi olur.”


Halil Özyurt

“2016’yı az hasarla atlatmalıyız” Bodrum Otelciler Derneği (BODER) Yönetim Kurulu Başkanı Halil Özyurt, “Terör bütün dünyada var ama turizmle terör bir arada olmaz. Can güvenliği olmayan bir ülkeye turist gelemez. 2016 yılında sıkıntı yaşayacağımız aşikar. Bu yılı en az hasarla atlatırsak bizim için iyi olacaktır” dedi. Bodrum Otelciler Derneği (BODER) Yönetim Kurulu Başkanı Halil Özyurt, Hollanda turizm fuarının ilk günü İstanbul’daki saldırının turizmcilerin moralini bozduğunu söyledi. Özyurt’un açıklamaları şöyle: “Aslına bakarsanız Hollanda pazarı iyi görünüyordu. Fuarın ilk günü sabah aldığımız haber bizi üzdü. Bunun sonuçlarını ilerleyen süreçte göreceğiz. Terör bütün dünyada var. Ancak turizmle terör bir arada olmaz. Bu konuda bütün Türkiye’nin en önemli konusu güvenliktir. Turizm için güvenlik çok önemli. İnsanlar 12 ay çalışıyor kafasındaki problemleri bir kenara atmak için tatile geliyor. Can güvenliği olmayan bir ülkeye turist gelemez.

Komşularımızda maalesef savaş var. Komşularımızdaki karışıklık ve savaş hali nedeniyle Türkiye’nin adı başka türlü anılıyor. Güvenlik tabi ki önemli Allah hiç kimseye göstermesin ama aynı olaylar Paris’te de oluyor. Ülke olarak teşkilatlarımız daha uyanık. Bir taraftan da Rusya krizi var. Rusya krizi ile bazı sıkıntılar yaşıyoruz ama Ege ve Bodrum olarak bunu daha çabuk aşacağımızı düşünüyorum. İç pazar ve dış pazarda biz Antalya’dan daha farklı bir kulvardayız. Ama ülke olarak 2016 yılı sıkıntı yaşayacağımız aşikar. Bu süreci en az hasarla atlatırsak bizim için iyi olacaktır.”

Bülent Bülbüloğlu

“Otelcilerimize moral vermeye çalışıyoruz” Güney Ege Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (GETOB) Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Bülbüloğlu, “Birçok sıkıntı var. 2016 zorlu bir yıl olacak. Üstesinden geliriz diye düşünüyoruz. Ocak ayını heba ettik. Bunun telafisi de olmayacak. İnşallah şubat ayını da kaçırmayız” dedi. Güney Ege Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (GETOB) Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Bülbüloğlu, Hollanda fuarında Tourism Today’e açıklamalarda bulundu. Bülbüloğlu şöyle konuştu: “Fuara geldiğimiz ilk gün fuar bitti diye baktık. İstanbul’daki saldırı

moralimiz çok bozdu. Demoralize olduk ama daha sonrasında toparladık. Hollanda bizim için iyi ve önemli bir pazar. Marmaris’in ikinci büyük pazarı olduğu için Hollanda’yı çok önemsiyoruz. Ama her şey istediğimiz gibi gitmiyor. Türkiye turizmi sıkıntılı bir süreçten geçiyor. Bu süreçte ayakta durmaya çalışıyoruz. Otelcilerimize moral vermeye çalışıyoruz. Fuarda misafirlerimize ulaşmaya çalıştık. Onlara bildikleri özledikleri Marmaris’in hala yerinde durduğunu anlattık. Sıkıntılar var ama çalışmalarımıza devam ediyoruz. Çalışmalara devam edip yılmayacağız. 2016 zor olacak. Ancak üstesinden geliriz diye düşünüyoruz. Bu sıkıntılar bu yıla haiz değil.

Önümüzdeki 3 yıl zorlu geçecek. Bu sene ağır geçer. Bu seneden sonra bu yarıştan elenenler olacak. Ama bir daha ki sene bu krizden daha güçlenerek çıkacağımıza inanıyoruz. Bizim en büyük yardımcımız, partnerimiz, abimizin Kültür ve Turizm Bakanlığı olması lazım. Onlardan beklentimiz büyük. Bizim için çok önemli olan üstüne basarak söylüyorum çok çok önemli olan ocak ayını heba ettik. Bunun telafisi de olmayacak. İnşallah şubat ayını da kaçırmayız. Onu da kaçırırsak öngörülerimizin de dışında adına kriz demeyeceğiz herhalde sezonu kapatmış oluruz diye düşünüyorum. İnşallah o hallere düşmeyiz.”

31




Haber

Yıldıray Karaer:

“Türk turizmi stratejisini değiştirmeli” Corendon Turizm Grubu Kurucu Ortağı Yıldıray Karaer, Hollanda’nın Utrecht kentinde düzenlenen Vakantiebeurs Turizm Fuarı’da basın mensupları ile bir araya geldi. Birçok konuda açıklamalarda bulunan Karaer, Türkiye turizminin ciddi bir krizle karşı karşıya olduğunu söyledi.

34


Hollanda’da gerçekleştirilen Vakantiebeurs Turizm Fuarı’da basın mensupları ile bir araya gelen Corendon Turizm Grubu Kurucu Ortağı Yıldıray Karaer, önemli açıklamalarda bulundu. Birçok konuda açıklamalarda bulunan Karaer, Türk turizminin ciddi bir krizle karşı karşıya olduğunu belirterek, “İşten anlamayanların turizm konusunda ahkam kesmesine dayanamıyorum” dedi. Yıldıray Karaer’in açıklamaları şöyle: Hollanda’da engeller çıkarıldı Hollanda’da bazen önümüze engeller çıkarıldı. Birkaç yıl önce kapasitesi yüzde 70 ve üzeri olan tur operatörlerine yönelik özel bir sigorta sistemi hayata geçirildi. Bir kategori oluşturuldu ve biz o kategoriye girmemek için Türkiye’nin yanında Yunanistan, Bulgaristan, Endonezya, Fas ve Mısır gibi 11 ülkeye daha operasyon başlattık. Bunun nedeni ise sadece Türkiye’ye dönük operasyon yaparken önümüzün kesilmiş olması. Gelinen noktada diğer ülkelere yaptığımız sayılar Türkiye’nin de üzerine çıktı. Otelcilikte büyüyecek Corendon Hava Yolları Hollanda, Corendon Hava Yolları Almanya, Corendon Hava Yolları Belçika, Corendon Hava Yolları Türkiye’den sonra, Corendon Hotels Türkiye ve Corendon Hotels Hollanda’yı da hayata geçirdik. Hollanda da iki otel faaliyete geçirdik. Yeni otelimiz de yolda. Barselona, İbiza ve Londra’da yeni otel projelerimiz var. Otelcilik alanında da büyümek istiyoruz. Lansmanı iptal etti İzlediğimiz stratejilerle turizme değişik bir bakış açısı getirmeye çalıştık. Bunun bir parçası olarak da yeni ‘safety demo’ filmi yaptık. Farklı olmasını istedik ve filmi Türkiye’yi tanıtan bir hale getirdik. Fuarda bunun lansmanını yapacaktık ama İstanbul Sultanahmet’teki saldırı nedeniyle iptal ettik. “Kıbrıs yatırımını çöpe attık” Kıbrıs’ta uzun dönemli bir tesis kiraladık ama Maliye Bakanlığı alt kiralama yapılmasına izin vermedi. Kıbrıs destinasyonunun açılması için hem hava yolu şirketi, hem de tur operatörü olarak maddi yatırımlarımız olmuştu. Maliye Bakanı’nın inadına ve turizmi katletmesine ben katlanamadım ve yaptığımız tüm yatırımları çöpe attık. Kıbrıs hükümetinin tutumu yüzünden bu destinasyondan vazgeçtik. Bazı oteller boşa çıkacak Türkiye’de ne zaman bir kriz yaşansa, biz bünyemize bir destinasyon daha ilave ettik. Şimdi de mesela tur operatörü olarak buradaki kapasitemizi İspanya’ya kaydırabiliriz. Türkiye ile yaptığımız sayıları Yunanistan’da veya İspanya’da yapamayız ama uçakların yönünü bu ülkelere çevirebiliriz.

Hava yolu anlamında ise uçaklarımızı wet liease operasyonlarına verebiliriz. Bunları bu şekilde bertaraf edebiliriz. Bertaraf edemeyeceğimiz şey ise otel yatırımları. 2016’da tüm konaklama sektörü ciddi bir krizle yüz yüze kalacak. Bunu bertaraf etmek çok kolay olmayacak. 2016’da bazı oteller boşa çıkacak. Bu krizin 1 yıl süreceğini de zannetmiyorum. İsrail ile yaşanan ‘one minute krizi’ bile beş yıl sürdü. Otelleri satacak oyuncu bulunamayacak Olumlu mesajlar vererek işleri olumluya çeviremiyoruz. İşler bizimle çözülmüyor. Devlet büyüklerinin bu işlerin çözümü konusunda çaba sarf etmesi lazım. Rusya’daki Türk tur operatörlerinin başına gelenler ortada. Vural Öger Travel da operasyonlarını durdurdu. Değişik pazarlarda Türkiye’nin lokomotifi olabilecek kaç tane tur operatörü var? Herkes otel yapıyor ama yarın öbür gün bu otelleri satacak oyuncu bile bulunamayacak. Ahkam kesenlere tepki Hollanda’nın, Almanya’nın, Belçika’nın her zaman gidecek başka bir destinasyonu var. Hollandalılar eskiden karavanlar ile tatile giderlerdi. 5 yıldızlı her şey dahil otellerle biz bunun yönünü değiştirdik. Ancak insanlar canlarını sokakta bulmadı. Mısır’a haftada 7 sefer yapıyorduk şimdi bir anda durdu. ‘Bizden iyisini mi bulacaklar’ diyerek kimse kimseyi kandırmasın. Hollanda’nın köylerinden iki tane turist getirmemiş, üç tane uçağın riskini almamış, gazeteye ilan verip ‘ya bu telefon niye çalmıyor’ diye beklememiş, işten anlamayanların turizm konusunda ahkam kesmesine dayanamıyorum. Tek çatı altında tanıtım Tanıtımın tek çatı altında yapılması lazım. İzmir, Belek, Kuşadası... Bunlar tek başına kendini tanıtamaz.

‘Türkiye’ye dönük seyahat sakıncalı’ dendiğinde bu destinasyonlar tek başlarına kendini kurtarabilecek mi? Ben Bodrum’a uçak koymazsam oradaki otelci ne yapabilir? Mesela Kıbrıs’a her yıl 30 bin yolcu götürüyorduk. Şimdi kapattık orayı. Nasıl götürecekler 30 bin yolcuyu? “Oteller borcunu nasıl ödeyecek?” Rusya’daki kaybın Avrupa’dan telafi edilmesi mümkün değil. Bedavaya verirsen Alman gelir. Otel fiyatları yüzde 25-30 hatta yüzde 50 oranlarında düşecek. Bunu kim karşılayacak? Adam kredi çekmiş. Bu fiyatlara satarsa borcunu nasıl ödeyecek? Bankalar ‘Biz otelcilerin borcunu öteleyelim ama merkez bankası da zorunlu karşılıkları kaldırsın’ diyor. Yeni yatırımların bekletilmesi lazım. Ben hep şunu söylüyorum: Hiçbir şey olmamış gibi devam edemeyiz. 3-5 sene önceki gibi olsaydı, ‘yatırımlar durmasın, sayıyı artıralım’ derdim. Ama Türkiye’nin bu şartlarında turizm sektörünün de stratejisini değiştirmesi gerekiyor. Hiçbir sorun yokmuş gibi bu kadar odanın piyasaya girmesi herkesi zora sokacak. Destek sektöre yardımcı olacak Bakanlığın açıkladığı destekler, sektöre belli oranda yardımcı olacak. Yolcu getirmek için maliyetleri düşürmek lazım. Devletin vermiş olduğu destek, bizim indirimlerimizi kompanse edecek. İspanya’da hedef büyüttü 2015 yılında hedefleri tutturduk. 260 bini Türkiye’ye, geri kalanı diğer ülkelere olmak üzere Hollanda’dan toplam 477 bin yolcu sayısına ulaştık. Belçika ile birlikte 600 bin rakam 600 bin oldu. 2016 yılı içinse, Hollanda’da Türkiye ve diğer destinasyonlar dahil 610 bin, Belçika’dan ise 110 bin kişiye ulaşmayı planladık. En büyük artış ise İspanya’ya dönük olacak. TUI’den İspanya’yı çok iyi bilen bazı isimler transfer ettik. Bu nedenle İspanya’ya dönük kapasiteyi yüzde 100 arttırdık. 35


Haber

Corendon Airlines’tan

Türkiye tanıtımına önemli katkı

Corendon Airlines, yeni uçuş emniyet filminde Türkiye’yi tanıttı. Türkiye’ye en fazla turist getiren firmalardan biri olan uluslararası havayolu şirketi Corendon Airlines, alışılagelmiş sunumlardan oluşan emniyet demonstrasyonlarını Türkiye’de geçen tatil hikâyeleri üzerinden anlattığı iddialı filmini dijital dünyada beğeniye sundu. Son yıllarda Avrupa ve Türkiye’de yaptığı büyük yatırımlarla adından sıkça söz ettiren Corendon Turizm Grubu bünyesinde faaliyet gösteren Corendon Airlines, yeni “Safety Demo” filminde uçuş emniyet kurallarını, Türkiye’nin eşsiz güzellikleriyle dolu görsel bir şölen içerisinde bir Hollywood filmi tadında anlattı. Corendon Airlines’ın 15 uçaklı filosuyla birlikte video paylaşım sitelerinden tüm dünyada eş zamanlı olarak yayınlanan film, daha ilk günden sosyal medya gündeminde yerini aldı. “285 Saniyede Türkiye Macerası” Reklam ajansı ID Istanbul tarafından hazırlanan ve yönetmenliğini Alican Zeren’in yaptığı “285 Saniyede Türkiye Macerası” adlı filmin çekimleri 2 ay sürdü ve Türkiye’nin 8 farklı tatil destinasyonunda çekilen film için 95 kişilik bir ekip çalıştı. Türkiye tatilinde yapılabilecek kite-surf, golf, balon gibi alternatif aktiviteleri ön plana çıkaran filmin yıldızı ise Antalya Lara plajında aslına sadık kalınarak yapılmış Boeing 737-800 uçak maketi oldu. “Misyon edindik” “285 Saniyede Türkiye Macerası” adlı uçuş emniyet filmi için demeç veren Corendon Turizm Grubu Kurucu Ortağı Yıldıray Karaer, “Corendon Airlines, ağırlıklı olarak Avrupa’da faaliyet gösteriyor ve Türkiye’nin Avrupa’daki imajıyla ilgili sıkıntıların yaşandığı şu günlerde 36

koltuğumuza oturup neler olacağını beklemek yerine ülkemizin tanıtımına katkıda bulunmayı seçiyoruz. Şu anda, Türkiye’ye en fazla turist taşıyan havayollarından birisiyiz. Bu sebeple, Türkiye’nin tanıtımını kendimize misyon edindik. Bu film ile amacımız; Türkiye’nin güzelliklerini ön plana çıkarırken yolcularımızda Türkiye’ye yeniden gelme isteği uyandırmak” dedi. Uçuş güvenliği filmleri denildiğinde akla alışılagelmiş renksiz animasyon filmler veya demonstrasyonlar geldiğini hatırlatan Karaer,

“bu algıyı pozitif duyguları açığa çıkaran bir yaklaşımla değiştirmek ve Türkiye’yi her yaştan, her zevkten insan için cazip tatil imkânları olan bir ülke olarak lanse etmek üzere yola çıktık.” şeklinde konuştu. “Macera Devam Edecek” diye sonlanan filmden sonra firma, Türkiye’nin kış turizmini ve diğer önemli değerlerini ön plana çıkaracak yeni filmlerle Türkiye’nin tanıtımına destek olmaya devam edeceğini açıkladı.



Haber

Bankalar turizme destek çıkacak

Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu, son dönemde küresel ekonomide ve yakın coğrafyamızda yaşanan siyasi gelişmelerin farklı sektörlere olan etkilerini görüşmek amacıyla Antalyalı turizmciler ve işadamları ile bir değerlendirme toplantısı yaptı.

38


Aska Lara Resort Otel’de gerçekleştirilen toplantıya Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED), Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO), Antalya Ticaret Borsası, Batı Akdeniz İhracatçılar Birliği, Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanları ve Yönetim Kurulu üyeleri katıldı. Beraber hareket edilecek Toplantıda, ülke menfaatleri gözetilerek mevcut durumun en iyi şekilde yönetilmesi amacıyla, ilgili sektör temsilcilerinin kısa ve uzun döneme ilişkin değerlendirmeleri aktarıldı. Görüş ve önerilerin yanı sıra bankacılık sektöründen beklentilerin de konuşulduğu toplantıda, hükümete ve ilgili kurumlara sunulabilecek ortak konular belirlendi. Bankalar ve müşterilerinin ticari gelenekler, düzenlemeler, uzun dönem ilişkiler, iyi niyet kuralları çerçevesinde yapıcı ve çözüm odaklı bir yaklaşım içinde beraberce hareket etmesi konusunda hem fikir kalındı. “Her türlü katkıya hazırız” Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın, ülkemizin varlıklarının ve kazanımlarının en iyi şekilde korunması amacıyla, Türkiye Bankalar Birliği’nin, turizm, turizm yatırımı, tarım, ticaret ve ihracat sektör temsilcileriyle işbirliği yapmasının yararlı olacağına karar verdiğini belirtti. Aydın, Antalya’da yapılan toplantıyla ilgili olarak şunları söyledi: “Küresel büyüme yeniden hızlanıp ticaret hacmi artıncaya ve bölgemizde istikrar yeniden sağlanıncaya kadar, ihtiyatlı olmamızı gerektiren bir ortam ve dikkatli yönetmemiz gereken yeni bir bilanço var. Hükümetimizin ve ilgili kurumların ülkemizde büyümenin sürdürülmesi ve ekonomik kayıpların en aza indirilmesi amacıyla yoğun bir çalışma yaptığını görüyoruz. İlgili tüm sektörlerimiz bu çabayı olumlu yönde destekleyecek her türlü katkıyı yapmaya hazırdır.” İlişkileri ileri boyuta taşıyacak Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık ise 1982 yılında başlayan Türk turizminin parlak başarısından bahsederek, yatak, tesis ve turist sayısı, turizm geliri gibi rakamlardaki mucizevi artışa değindi. Ardından “Dünyada turist sayısında 6., turizm gelirinde ise 10. sıradayız. Bunun daha da yukarılara taşınmasını diliyoruz. 54 farklı sektörle hayat bulan turizm endüstrisinin başarısında Türk otelciliği büyük önem taşıyor. Bugün Avrupa’nın en yeni, kapasitesi en yüksek otelleri ülkemizde yer alıyor. Bu tesisler Türk bankacılığı sayesinde inşa edilebiliyor, bu anlamda Türk bankalarına her zaman gereksinim duyuyoruz. Yapılan bu toplantının, Türk bankacılığıyla ilişkilerimizi daha ileri boyuta taşıyacağına inanıyoruz” şeklinde konuştu. 39


Haber

Der Touristik’ten

otellere önemli destek

Der Touristik Genel Müdürü Rolf-Dieter Maltzahn, Akra Barut’ta gerçekleştirilen toplantıda Antalya’daki partner otelleri ile buluştu. Otel yetkililerine önemli açıklamalarda bulunan Rolf-Dieter Maltzahn, “Türkiye’ye güveniyoruz. Otellerle işbirliğine hazırız. İyi günde olduğu gibi kötü günlerde de sizin yanınızdayız. Türkiye bizim için çok önemli” dedi. 23 milyon Euro ek destek verecek Son üç yılın istatistiklerini açıklayan Maltzahn, “Almanya’da 2016 yılı için yapılan rezervasyonlar yaklaşık yüzde 30 geride. İstanbul-Sultanahmet’teki saldırı etkisini gösterdi. Bu saldırı özellikle çocuklu aileleri etkiledi. Almanya’da yapılan ankete katılan insanların yüzde 50’sinin tatil yapacağı yeri belirlemedi. Türkiye ile çalışmaya devam edeceğiz. İşbirliği yapmalıyız. Biz Der Touristik olarak otellere ön ödeme için 23 milyon Euro ek ödeme yapmaya karar verdik. Partnerlerimizi desteklemeye hazırız” dedi. Türkiye’de büyümek istiyor Rolf-Dieter Maltzahn’ın ardından İskandinavya pazarında faaliyet gösteren Apollo Travel Group’un Başkan Yardımcısı Nina Hornewall da firması hakkında otel yetkililerine bilgi verdi. Hornewall, Türkiye’de büyümek istediklerini söyledi. “Birlikte aşacağız” Toplantının sonunda konuşan Destination Touristic Services Genel Müdürü Ertan Sakallı da “Otelcilerin yanındayız” dedi. Sakallı, 2016 yılının zorlu bir yıl olacağını ve bu yılı birlikte aşacaklarını söyledi.

40

Almanya’nın en önemli tur operatörlerinden Der Touristik’in Genel Müdürü Rolf-Dieter Maltzahn, Antalya’ya gelerek otelcilere “yanınızdayız” mesajı verdi. Maltzahn, otelcilere yapacakları ön ödeme desteğine 23 milyon Euro daha eklediklerini söyledi.



Haber

Skalite ödülleri sahiplerini buldu

Skal International İstanbul Kulübü tarafından Türk turizminde kaliteye yapılan katkıyı ödüllendiren Skalite Ödülleri, Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleşen törenle sahiplerini buldu. MNG Airlines’ın platin; TAV Havalimanları, Çelebi Havacılık Holding A.Ş, SealedAir ve Redrock Minerals’in altın sponsorluğunda düzenlenen ve Murat Ali Aydın’ın sanat yönetmenliğini üstlendiği gecede 21 kategoride 2015 yılının en iyileri ödüllendirildi. 18. kez düzenlendi Turizm sektörünün otel, acente, havayolu, kongre merkezi, v.b tüm dallarının profesyonellerini çatısı altında toplayan, 81 yıllık geçmişiyle dünyanın en köklü, 90

42

Skal International İstanbul Kulübü tarafından Türk turizminde kaliteye yapılan katkıyı ödüllendiren SKALİTE Ödülleri, Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleşen törenle sahiplerini buldu. Gecede 21 kategoride 2015 yılının en iyileri ödüllendirildi.

ülkede yapılanmasıyla da en geniş tabanlı sivil toplum örgütü olan Skal International’in en büyük kulubü olan, Skal International İstanbul Kulübü evsahipliğinde, Skalite ‘Turizm’de Kalite’’ Ödülleri’nin bu yıl 18.’si düzenlendi.

Başkanlığını 2008-2009 dönemi Skal International

Seçkin jüri Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen ödül töreninin sunuculuğunu Ceylan Saner üstlendi. Tören; Skal International geçmiş dönem Dünya Başkanları Hülya Aslantaş ve Salih Çene, Skal International İstanbul Kulübü Başkanı Feza Solaklar, As Başkan Bahar Birinci, Yönetim Kurulu üyeleri ile turizm dünyasının seçkin isimlerinin katılımlarıyla gerçekleşti.

Danışmanı ve İstanbul Turizm Atölyesi Koordinatörü Tülin

Dünya Başkanı; Universal Turizm Genel Direktörü ve de Skalite’nin yaratıcısı Hülya Aslantaş’ın üstlendiği Skalite Jürisi’nde; İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan Ersöz, İstanbul Ticaret Üniversitesi Turizm İşletmeciliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nüzhet Kahraman, Alem Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Melis Aygen, İZ TV Genel Yayın Yönetmeni Coşkun Aral, İstanbul Kültür ve Turizm İl Müdürü Nedret Apaydın ve MNG Airlines Lojistik Başkanı Emir Akın yer aldı.


Barışa vurgu yaptı Skal International İstanbul Kulübü Başkanı Feza Solaklar genel teması “Barış ve Kardeşlik” olan gecede, yaptığı konuşmasında barışın turizm ve kalite açısından önemine vurgu yaptı. Feza Solaklar; “Bu seneki Skalite temamızı oluşturan barış, turizm ve kalite aslında ayrılmaz bir üçlü oluşturuyor. Barış olmadan, turizm ve kalite hiçbir zaman tam anlamıyla bir araya gelemiyor.Bizim de çabamız, üçünü bir arada gerçekleştirebilmek. Bu hedefe ulaşana kadar da sabırla çalışmaya devam edeceğiz. 18’incisini düzenlediğimiz Skalitemizi gerçekleştirmemize imkan sağlayan platin, altın, gümüş ve tüm hizmet sponsorlarımıza; aynı zamanda, bize değerli zamanlarını ayırarak destek veren tüm jüri üyelerimize çok teşekkür ediyorum” dedi. Solaklar, turizmde kaliteye yapılan katkıyı ödüllendirerek, Türk turizminin gelişimine fayda sağlamak amacıyla düzenledikleri Skalite Ödülleri’nde her geçen yıl daha nitelikli başvurular almanın heyecanını yaşadıklarını belirtti. Skalite Ödülleri Yerli Zincir: Maxx Royal Hotels Yabancı Zincir: Raffles Istanbul Zorlu Center Butik / Küçük Otel: 10 Karaköy, A Morgans Original Resort: Maxx Royal Belek Resort Incoming Seyahat Acentası: Universal Turizm Outgoing Seyahat Acentası: Fest Travel Mice Acente: Setur Mice / Setur Servis Turistik A.Ş. İç Turizm Seyahet Acente: Etstur Online Seyahat Rezervasyon / Hizmetleri: Bookinturkey (Setur) Havayolu: Emirates Havayolu Rent A Car: Otokoç Otomotiv San. Tic. Ltd. Şti / Avis Turistik Otobüs Kiralama: Aker Otobüs İşletmesi Marina: D- Marin Didim Marina Havalanı Yer Hizmetleri: Çelebi Hava Servisi A.Ş. Restoran: Topaz Restaurant Etkinlik Mekanı: Reji Events Center Istanbul ByKalyon Çevrenin Korunmasına Katkı: NG AfyonWellness & Convention Kültürel Değerlerin Yaşatılmasına Katkı: BTA Havalimanları Hizmetleri A.Ş Turizm Eğitimine Katkı: Vatel International Business School – Hotel & Tourism Yılın Rehberi: Nükhet Everi Turizm Yayını: Best Of Istanbul Doğan Burda Dergi Yayıncılık ve Pazarlama Dernekleri Federasyon Ödülü: Kapadokya Ultra Trail Maratonu (Cut)

Sealedair Sürdürebilirlik ve Turizm Özel Ödülü: Wow Hotels Kremlin Palace Bölge Ödülleri Ankara Kulübü: Çengelhan Rahmi M. Koç Müzesi İzmir Kulübü: Tadında Anadolu Restaurant Antalya Kulübü: Antalya Devlet Tiyatrosu Genel Müdürü Selim Gürata Bodrum Kulübü: Ahşap Yat Yapım Ustası Erol Ağan Marmaris Kulübü: Bono Good Times Kuşadası Kulübü: Kadıkalesi / Anaia Kazı Başkanı Prof. Dr. Zeynep Mercangöz Fethiye Kulübü: Fethiye Otelciler Birliği (FETOB) Kapadokya Kulübü: Velotürk projesi Çukurova Kulübü: Sheraton Adana Hotel Eskişehir Kulübü: Eskişehir Genç Sanayi ve İşadamları Derneği Konya Kulübü: Ney Otel Karadeniz Kulübü: Karadeniz Turistik İşletmeciler Derneği (KATİD) Troia Kulübü: Grafik ve Fotoğraf Sanatçısı Mine Konakçı Troia Kulübü: 18 Mart Üniversitesi Polifonik Koro Şefi Mete Gökçe

Özel Ödüller Skalite Özel Ödülü: Barış İçin Müzik Skalite Özel Ödülü: Liluz Otel Skalite Özel Ödülü: Prof. Dr. Aziz Sancar Skalite Özel Ödülü: Setur Servis Turistik.A.Ş 43


Söyleşi

Bülent Akarcalı

Krizin reçetesini açıkladı ANAP Hükümeti’nde Sağlık ve Turizm Bakanlıkları yapan Bülent Akarcalı, Tourism Today’in sorularını yanıtladı. Sağlık turizmi üzerine önemli açıklamalarda bulunan Bülent Akarcalı, Türk turizminin içinde bulunduğu sıkıntılı dönemi de değerlendirerek krizin reçetesini de açıkladı.

ANAP Hükümetlerinde Sağlık Bakanı ve Turizm Bakanı olarak kabinede yer alan Bülent Akarcalı ile sağlık turizmi ve krizlerle boğuşan Türk turizmi üzerine konuştuk. Şimdi deneyimlerini Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) ile paylaşan TÜRSAB Başkanlık Danışmanı Bülent Akarcalı, sağlık turizmi ve Türk turizminin içinde bulunduğu kriz hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Türkiye, sağlık turizminde hangi noktada? Türkiye, sağlık turizminde son derece iyi bir noktada. Ancak insanlarımız kendimizi yetersiz görüyoruz. Bunda da İstanbul basınının suçu büyük. En küçük olayda “biz adam olmayız” diyorlar. Kötü haber yayarak var olacaklarını sanıyorlar. İnsanları kötüleyerek ülkeyi kötüleyerek hep olumsuzu veriyorlar. Güzel şeyler okuyacağımıza olumsuzluklar yansıtılıyor. Her ülkede olumsuz gelişmeler vardır. Ben Sağlık Bakanı iken de hep olumsuz haberler verilirdi. O dönem Türkiye’de bir sene içinde ne kadar poliklinik hizmeti veriliyor diye bir araştırma yaptırtmıştım. Hastanelerdeki şikayet oranı 10 binde 1’di. Eleştirirken hiç araştırma yapmıyoruz. 44


Buradan sağlığa gelirsek sağlık turizmi için Türkiye küçümseniyor. Ben sağlık turizmini dünyanın siyasi ve diğer çalkantılarından etkilenmeyecek en güvenli liman olarak görüyorum. Avrupa, sağlık olunca her yere gider. Fransız vatandaşları Paris’teki olaylar sonrasında tatil için Türkiye’ye gelmekten çekinebilir ama sağlığı için Türkiye’ye gelir. Sağlık turizmi katma değeri en yüksek turizm şeklidir. 10-15 tatil turistinin bıraktığı parayı bir sağlık turisti bırakır. Türkiye’de bu iş artık oturdu. Dünyanın en iyi hastaneleri bizde. Çok sayıda tıp fakültemiz var. Yurt dışında tıp okuyanlar artık Türkiye’ye dönüyor. Sağlık turizminden daha fazla pay alabilmemiz için neler yapılmalı? Tabipler Odası biraz daha anlayışlı davranarak yabancı tabiplerin Türkiye’de çalışmasına izin vermeli. Neden? Bir doktoru yetiştirmek milyonlarca TL’dir. Avrupalı doktorlar Türkiye’de çalışabilir. Gelen hasta talebini karşılayabiliriz. Gelen yabancı hastanın dilini bilen kültürünü bilen

doktorların Türkiye’de bulunması bize avantaj kazandırır. “İstemezük” diyerek bu iş yürümez. Sağlık turizmi Türkiye’nin istikrarlı bir şekilde büyüyeceği ve kalıcı olabileceği turizm şeklidir. Yalnız Sağlık Bakanlığı’nın değil Türkiye’deki tüm kurumların çok ciddi şekilde ahenkli çalışması lazım. Sağlık kuruluşları ile hastalar arasında tıbbi açıdan hiçbir ehliyeti olmayan, ticari açıdan hiçbir garanti veremeyen aracı kuruluşlar var. Bunlar sadece alacakları komisyonu düşünen hastayı düşünmeyen kuruluşlar. En çok komisyonu hangi hastaneden alırım diye düşünüyorlar. Ameliyat olmaması gereken hastayı ameliyat ettiriyorlar. Örneğin Romanya’dan gelen ve çingenelerin kralı olarak bilinen kişiyi, aracının fazla para alması için kalp ameliyatı yaptırıyorlar ve adam ameliyatta ölüyor. Bu nedenle Romanya’dan hasta akışı durdu. Bu nedenle hastanelerin kendilerini disipline etmeleri gerekiyor. Hastaneyi kurmuşsun ama önüne gelen komisyoncu ile

çalışmamalısınız. Hastane sahiplerinin ve yöneticilerinin etik davranması gerekiyor. Hastanelerin bu kadar yatırım yaptık düşüncesi ile paraya karşı büyük zaafları var. Bu durum ağacın meyve vermesini önler. Bakanlık bu konuda çok ciddi çalışmalar yaptı. Türkiye, sağlık turizminde Edirne’den Hakkari’ye kadar hizmet verebileceği bir ülke. Türkiye’de sağlık hizmetleri yurt dışına göre daha ucuz. İnsanlar sağlık hizmetlerinin ucuz olması nedeniyle Türkiye’ye geliyor ama bu konudaki kalitemizi de iyi biliyorlar. Aracı kuruluşları eleştirdiniz. Aracı kuruluşlar ile ilgili olarak nasıl bir düzenleme yapılmalı? Türkiye sağlık turizminde daha da gelişebilir ve daha fazla pay alabilir. Ancak bunun için de tamamen sağlık turizmi konusunda uzmanlaşmış acenta ve tur operatörlerine ihtiyaç var. 45


Ben yeni bakanımıza bu konuda bir mektup yazdım. Turizmi sadece otellerin kendisi değil tur operatörleri de pazarlıyor. Sağlık turizminde de 4-5 tane 50 – 100 milyon dolarlık sermayeye sahip tur operatörlerine ihtiyacımız var. Ve bunlarla çalışabilecek doktorların bulunduğu acentalar lazım. Bu sistem ile potansiyeli olan hastaya her türlü güvence verilebilecek. Bunu sağlayabilirsek Türkiye’ye tüm dünyadan hasta gelir. 2015 turizm sezonu sıkıntılıydı. Sizce 2016 nasıl olacak? 2016 yılı sanıldığından daha da zor olacak. Çünkü 2016, dünyada para bolluğunun azalacağı bir yıl olacak. Yani turistin hem gelme hevesi hem de seyahate harcayacağı para azalacak. Bana göre Rusya’dan turist gelmeme durumu kadar önemli bir olay da Fransa’daki terör olaylarıdır. Bu terör saldırıları Avrupa’nın kendi içine kapanmasına neden olacak. Biz bunu 1991 yılında yaşadık. Irak’ın Kuveyt’i işgali ile başlayan bir süreçti bu. O dönem Turizm Bakanı olduğumda birçok karikatür çizilmişti. Hepsini saklıyorum. Bir karikatürde kocaman bir uçak havalimanına inmiş ve içinden iki yolcu çıkıyor. Bu turistleri de ben ve 8-10 otel sahibi karşılıyoruz. Ve benim elimde de torba var. O turistleri hangi otele göndereceğiz kura çekeceğim. Oteller o dönemde gerçekten boşaldı. Otellerimiz müşteri bulamadı. Ama akılcı ve hızlı bir çalışma ile krizi çözmüştük. Bu nasıl bir çözümdü? Dünyanın ilk tatil köyleri olan Club Med’in kurucusu Gilbert Trigano vardı. Gilbert Trigano’nun da Türkiye’de 7 tane tatil köyü vardı. Turizm Bakanı olduğumun ikinci günü ona telefon açtım ve “Ne yapacağız?” diye sordum. Benden Turizm Bakanlığı adına hareket edebileceğine dair bir yetki belgesi istedi.

46

Ben de gönderdim. Avrupa’daki tur operatörleri ile bir araya geldi. Daha sonrasında beni arayarak tur operatörlerinin şartlarının olduğunu söyledi. Ben de “Şartları ne olursa olsun peşinen kabul ediyorum” dedim. Şartlardan biri o dönemde uçak havalimanına girdikten sonra turistin 1 saat içinde havalimanından çıkmasıydı. O dönemde havalimanından turist 1 saatin önce çıkamıyordu. Bunun gibi şartları vardı. Tüm şartları yerine getirdik. Ayrıca tur operatörlerine de 4 tane fax ve 12 telefon hattını verdik. Ne sorun olursa olsun İngilizce, Fransızca ve Almanca olarak bize bildirmelerini istedik. Bunlar doğrudan doğruya bakanlık hatlarıydı. Bu hatlar 24 saat hizmet verdi. Sonrasında İngiltere’de eski müsteşar Mustafa Türkmen vardı. Onu arayıp “İngiltere’ye geliyoruz. Çok büyük bir olay yaratacağız” dedim. Hyde Park’ta çadır kurup İngiliz seyahat acentaları ile bir araya geldik. Ayrıca o dönemde İngiltere’de Türkiye’yi satan acentelerden Türkiye’yi gelmiş bir kişi bile yoktu. Türkiye satıyorlar ama Türkiye’yi bilmiyorlar. Bir çalışma daha yaparak 3 ayda 4 bin acentayı Türkiye’ye getirdik. Bu çalışmaların benzerlerini bugün de yapabiliriz. Devletin bu çalışmalarda öncü olması lazım. Yapılacak çalışmalar için 2016 turizm sezonuna kadar olan süreç yeterli mi? Yapılacak bir diğer şey ise turizm sektörümüzün önde gelenleri ile yurt dışındaki turizmcilerin önde gelenleri bir araya getirilmeli.

Yurt dışındaki turizmciler de Türkiye satamadıkları için zarar ederler. Dolayısı ile bütün bu çalışmalarda Avrupa’da yanımızda olacak insanlar var. Türkiye’ye turist gönderen ülkelerde birer hafta harcamamız lazım. 10 ülkeyi hedef seçseniz 10 hafta demektir. Çok uzun bir süreç değil. Hedef ülkelerdeki acentalardan insanları buraya getirmek lazım. 10 bin kişi getirilmesi gerekiyorsa getirilmeli. Bu tamamen mümkün bir çalışma. İkinci olarak Avrupa’daki turizm yazarlarını ve muhabirlerini Türkiye’ye getirmeliyiz. Tanıtmak için değil olay yaratmak için. verilmeli. Avrupa kamuoyunun dikkatini çeken insanları getirmeliyiz. Örneğin Fransa’nın en iyi gitaristini getirmeliyiz. O gelirse birçok insan da Türkiye’ye gelir. 89 yılında Alman turistlerin sayısı çok ciddi bir artış gösterdi. Nedir bu durum diye araştırma yaptırdık. İnanılmaz bir sonuç çıktı: Jupp Derwall. Alman sayısının üç misli artmasının nedeni Jupp Derwall’di. Derwall, Almanların çok sevdiği bir antrenördü. O dönem Galatasaray’a geldi ve bu durum Alman gazetelerinin hepsinde çıktı. İnsanlar “Derwall orada memnunsa ben de gidebilirim” dedi. Tanıtım çalışmalarında nasıl bir yol izlenmeli? Bizim yurt dışında yapacağımız reklamlarda çok ciddi bir şekilde sosyoloji ve psikoloji anlayanlardan yararlanmamız lazım. İnsanlara ve kültürlerine dokunmalıyız. Örneğin Almanlar ve Belçikalılar muazzam bira içer. Ama içebilecekleri her türlü biranın Türkiye’de olduğunu bilmiyorlar. “Türkiye’de 50 çeşit bira var” demeniz bile önemli. Çok basit bir çözüm. İnsana dokunmak budur. Rahmetli Adnan Kahveci ile bir reklam çalışması düşünmüştük. Anadolu’da bulunmuş antik isimleri çıkaralım dedik. Mesela Diyojen. “Diyojen buradaydı” demeliyiz. “İskender de buradaydı” diyebiliriz. Onların kendi kültürlerine hitap ederek “kendi evindesin” imajı verilmeli.



Haber

The Marmara Taksim 45 milyon dolara yenilendi Turizm sektörünün güçlü yerel oyuncularından The Marmara Taksim, 45 milyon dolar yatırımla yenilendi. Lobisinden toplantı odalarına, Kral Dairesi’nden resepsiyonu ve havuzuna kadar tamamıyla renove edilen otel, teknolojik altyapısı ve şaşırtan hizmetleriyle 25. yaşını kutluyor. İstanbul’un simge yapılarından The Marmara Taksim, bu yıl tamamıyla yenilendi. The Marmara Collection zincirinin en köklü üyesi olan otel, sanatsal bir yorumla renove edilen iç yapısının yanı sıra hizmet anlayışına da yeni bir yaklaşım getirdi. The Marmara Taksim, dünya çapında lider mimarlık şirketlerinden Wilson Associates bünyesinde yer alan; otel ve restoran tasarımında bir marka olan Dan Kwan imzasıyla yeni baştan yaratıldı. 2011 yılında başlayan renovasyon çalışmaları kapsamında ilk olarak otelin lobi alanı, toplantı odaları ve girişi yenilendi. 2014 yılı içerisinde otelin Gym ve Spa bölümleri yeni yüzüyle hizmet vermeye başladı. Kasım 2015 itibarıyla ise süitler, odalar ve toplantı salonlarının devamı yenilenerek süreç tamamlandı. Otelin revonasyon projesi için toplam 45 milyon dolar yatırım yapıldı.

48


İstanbul’un simgesi Yenilenen The Marmara Taksim, uluslararası zincirlerle rekabette öne çıktığı “yerli ve özgün” hizmet anlayışını yeni tasarımında da benimsiyor. Yerel motifler ile modern sanatı aynı çizgide buluşturan yeni dekorasyonu ile konumlandığı bölgenin canlı ruhunu yansıtıyor. Dan Kwan’ın tasarladığı lobi Osmanlı Kaftanları’ndan izler taşırken, ünlü tasarımcı Nahide Kaymakçı’nın hayat verdiği ve otelin girişinde yer alan avize, semazenlerden ilham alıyor. Ağırlıklı olarak yerel malzeme kullanılan projede; toprak, boğaz, Türk kahvesi, zeytin ağaçları, gün doğumu ve gün batımı renklerine yer veriliyor. Global kalitede, yerel güç Otelin sadece dekorasyonunun değil, hizmet içeriklerinin de renove edildiğini ifade eden The Marmara Taksim Genel Müdürü Uygar Koçaş; 25 yıllık The Marmara Taksim başarısının arkasında, global platformlarda yarışabilen ve %100 yerli sermayeli bir yapının yattığını söyledi. 24 saat demli çay servisi yapıldığını ve konuklar ayrılırken arkalarından tasla su döküldüğünü belirten Koçaş, “Global kalitede yerel güç olmakla övünüyoruz” dedi. Koçaş ayrıca, başarılarını geleceğe taşıyabilmek için Y ve Z kuşağının farklı beklentileri üzerinde de çalıştıklarının altını çizdi. Teknolojik hizmette artı değer Otelde teknoloji kullanımının dikkat çekici bir noktaya ulaştığını vurgulayan Uygar Koçaş, “Otelimizde konaklayan misafirlerimizin

resepsiyonla whatsapp üzerinden iletişebilmesi, 100 MBit hızında wi-fi sağlanması, iş insanlarının ve yaşça genç profildeki misafirlerimizin özellikle ihtiyaç duyduğu ve büyük övgüler aldığımız hizmetlerimiz arasında yer buluyor. Misafirlerimize yeni yılda da fark yaratan hizmetler sunmaya devam ediyoruz. Öncelikle, konaklama süresince yanlarında bulundurabilecekleri akıllı telefon ‘Handy’ ile misafirlerimiz, artı bir ücret ödemeden dünyanın her noktasıyla telefon görüşmesi, mesajlaşma ve internet kullanımını gerçekleştirebilecekler. Bunun yanında kağıt anketleri kaldırarak dijital anket ve kiosk sistemine geçeceğiz. Bu sayede 10 yılda 50 bin adet kağıt israfının önüne geçmiş olacağız. Bu sistem misafirlerimize hızlı geri bildirim, bizlere de hızlı ve yerinde hizmet olanağı sağlayacak” dedi. Toplantılarda benzersiz hizmet The Marmara Taksim’in yenilenen hizmet anlayışı içerisinde sürprizlere her zaman yer olduğunun altını çizen Uygar Koçaş, “Biz misafirlerimizi şaşırtmayı seviyoruz. Konuklarımızı, evlerinde gibi hissettirecek küçük sürprizler hazırlıyoruz. Mesela toplantı aralarında konuklarımıza boyun ve sırt masajı yapıyoruz. Ya da yayık ayranı, kestane, patlamış mısır, karpuz gibi hemen herkesin özlediği ya da sevdiği tatları ikram ediyoruz. Sunduğumuz tüm hizmetlerde konuklarımızla bir bağ kurmak bizim için çok önemli” dedi.

49


Haber

Cristiano Ronaldo

otelcilik sektörüne adım attı Real Madrid’in dünyaca ünlü yıldızı Cristiano Ronaldo da konaklama sektörüne adım attı. Birçok ünlü isim gibi konaklama sektörüne adım atan Ronaldo, önemli miktarda yatırım yapacak.

50

Real Madrid’in yıldız oyuncusu Cristiano Ronaldo, Portekiz oteller zinciri Pestana’nın ortağı oldu. Yeni otellerin ortağı CR7 markasıyla tekstil ve aksesuar sektöründe yer alan yıldız oyuncu Ronaldo, bu kez otelcilik sektörüne el attı. Portekiz otelcilik grubu Pestana ile anlaşan Ronaldo, Lizbon, Madrid, New York ve Madeira’da yapılacak yeni otellerin ortağı oldu.

70 milyon euro’luk anlaşma Pestana Grubu Başkanı Dionisio Pestana, açılacak 4 yeni otel için Ronaldo ile 70 milyon Euro’luk anlaşma sağladıklarını belirtti. Pestana, yapılan anlaşma sonrası Ronaldo’nun bir ekol olduğunu söyledi. 2016 ve 2017’de açılacak Lizbon ve Madeira’daki otellerin 2016’da, Madrid ve New York’taki otellerin ise 2017’de açılması öngörülüyor.



Haber

HolidayCheck’ten 20 otelimize ödül Seyahat yorum sitesi HolidayCheck, dünyanın en popüler otellerini açıkladı. Yaklaşık 1 milyon ziyaretçinin katıldığı ankete göre Türkiye’den 20 otel ödüle layık görüldü.

52


Tatil yorum sitesi HolidayCheck, dünyanın en popüler otellerini açıkladı. Türkiye’den 20 otelin girdiği listede İspanya’dan 80, Yunanistan’dan 40, Mısır’dan 20, Tunus’tan ise 12 otel yer aldı. İşte ödül alan otellerimiz... Alan Xafira Deluxe Resort& Spa Kirman Hotels Leodikya Resort Hotel Delphin Palace Hotel Delphin Imperial Smartline Greenwood Kirman Hotels Arycanda Deluxe Hotel Rixos Sungate Hotel Thalia Beach Resort Saphir Resort & Spa Maxx Royal Belek Golf & Resort Aurum Spa & Beach Resort Rixos Premium Bodrum Robinson Club Sarıgerme Park TUI Blue Sarıgerme Park (Iberotel) Puravida Resort Seno Hapimag Resort Bodrum Sentido Bellazure Hotel Casa De Maris Spa & Resort TUI Magic Life Sarıgerme Vera Miramar Resort 53




Haber

Türk otellerine ödül yağdı Dünya seyahat devi TUI, Top Quality 2016 ve TUI Holly 2016 ödüllerini kazanan otelleri açıkladı. TUI Top Quality 2016 listesinde Türkiye’den 60 otel, TUI Holly listesinde ise Türkiye’den 33 otel yer buldu.

56


Dünyanın en önemli tur operatörlerinden TUI’nin otel misafirlerine yönelik olarak gerçekleştirdiği ve müşteri memnuniyetine dayanan, TUI Top Quality 2016 ve TUI Holly Award 2016 alan oteller belli oldu. Ödüllere Türk otelleri damga vurdu. Türkiye’den toplam 93 otel ödül almaya hak kazandı. TUI Top Quality 2016 listesinde Türkiye’den 60 otel, TUI Holly listesinde ise Türkiye’den 33 otel yer buldu. TUI TOP Quality 2016 Ali Bey Resort Angora Beach Resort Anik Aparthotel Barut Hemera Barut Hotels Arum Resort & Spa Barut Kemer Barut Lara Blue Waters Club Club Grand Aqua Club Grand Side Cornelia Diamond Golf Resort Spa Crystal Palace Luxury Resort Spa Side Ela Quality Resort Evren Beach Resort und Spa Gloria Golf Resort Gloria Serenity Resort Gloria Verde Resort Hillside Beach Club Hotel Alba Royal Hotel Baia Lara Hotel Commodore Elite Suites Spa Hotel Cornelia De Luxe Resort Hotel Delphin Deluxe Resort Hotel Delphin Imperial

Hotel Delphin Palace Hotel Grand Side Hotel Korumar Hotel Melas Holiday Village Hotel Melas Resort Hotel Meryan Hotel Panorama Hotel Papillon Zeugma Hotel RIU Kaya Belek Hotel Riviera Hotel Turquoise Resort and Spa Hotel Yetkin Iberotel Sarigerme Park Kirman Hotels Arycanda de Luxe Kirman Hotels Leodikya Resort Liberty Hotels Lykia Resort Spa Melas Lara Resort Monachus Hotel Spa Paloma Grida Resort Spa Paloma Oceana Resort Paloma Pasha Resort Papillon Belvil Holiday Village and Hotel Puravida Resort Seno RIU Kaya Palazzo Robinson Club Çamyuva Robinson Club Pamfilya Susesi Luxury Resort Titanic Beach Lara TUI best Family Felicia Village TUI best Family Iberotel Palm Garden TUI best Family Papillon Ayscha TUI Magic Life Sarıgerme Viverde Hotel Berke Ranch Viverde Hotel Loryma Voyage Belek Golf & Spa Yalihan Una

TUI HOLLY 2016 Ali Bey Resort Anik Aparthotel Barut Hotels Arum Resort & Spa Barut Kemer Barut Lara Club Grand Aqua Cornelia Diamond Golf Resort Spa Ela Quality Resort Gloria Golf Resort Gloria Serenity Resort Gloria Verde Resort Hillside Beach Club Hotel Commodore Elite Suites Spa Hotel Cornelia De Luxe Resort Hotel Delphin Deluxe Resort Hotel Delphin Palace Hotel Grand Side Hotel Melas Resort Hotel Panorama Hotel Papillon Zeugma Hotel Turquoise Resort and Spa Hotel Yetkin Iberotel Sarigerme Park TUI Blue Sarigerme Park Kirman Hotels Leodikya Resort Liberty Hotels Lykia Resort Spa TUI Magic Life Sarigerme Paloma Grida Resort Paloma Oceana Resort Puravida Resort Seno TUI best Family Iberotel Palm Garden TUI Blue Palm Garden Voyage Belek Golf & Spa 57


Serbest Köşe

Necip BOZ

Yürümeye başlamak... Önceleri keyifle yazıyordum. Çünkü her şey turizm açısından iyi gidiyordu. Tuncay’ın talimatı gelince oturup hızla yazıyı bitiriyordum. Şimdi işler değişti. Hollanda-Utrecht fuarına girerken duyduğum Sultanahmet saldırısı, Alman turistlerin hedef alınması, amiyane tabiriyle fuarı başlarken bitirdi. Salonda herkesin yüzü asıldı, gerildi. Herkes Rusya zaten bitti derken Almanya da mı bitti tartışmasına başladı ve enerjimizi tüketti.

Sadece turizmci değil ki sıkıntıda olan. Ya tedarikçiler, emekçiler ve onların bakmakla yükümlü oldukları. Her şey ardı ardına dizilmiş domino taşlarına benziyor. Baştaki yıkıldı mı, gerisi gelecek doğal olarak.

Gelişen olaylar, gelmeyen teşvikler, alınmayan önlemler turizmciyi sürekli rahatsız ediyor ve panik havasına sokuyor. Herkes gemisini kurtaran kaptan rolüne soyunmaya çalışıyor, bazısı gizliden, bazısı açıktan. Bu bizi daha da krize sokacak, kaybımızı daha da artıracak. Söylemek kolay ama yapılması zor olan şey sakin olmak, çünkü çekler gelmedi, avanslar alınamadı, ödenecek krediler kapıda. Kolay mı sakin olmak? Sadece turizmci değil ki sıkıntıda olan. Ya tedarikçiler, emekçiler ve onların bakmakla yükümlü oldukları. Her şey ardı ardına dizilmiş domino taşlarına benziyor. Baştaki yıkıldı mı, gerisi gelecek doğal olarak. Yılmamak gerekir. Umut her zaman var eğer yaşıyorsak. Çok badireler atlattık ve hepsinden büyüyerek çıktık. Aslında gereğinden fazla büyüyerek çıktık. Beklemediğimiz rakamlara çok çabuk ulaştık. Rakip ülkelerin rakamlarına bakınca apaçık görünüyor. Belki buradan hovarda hesabına veya kumarbaz hesabına geçmek gerekiyor, moral bulmak için, yeni planlar yapmak için. Kardan zarar edeceğiz dememiz gerekiyor belki de. Yeni açılan otelin gece kulübü 3 ay içinde büyük zarar etmiş, genel müdür sıkıntıyla patrona anlatıyor. Patronda hiçbir rahatsızlık belirtisi yok. Genel müdürü dinledi sakin sakin. Sonra “Filan sanatçıya şu kadar verdik, şu kadarını da ben pavyonlarda harcadım, gerisi masraf, demek ki zarar etmemişiz” deyince genel müdür rahat bir nefes aldı. Gerçek bir hikayedir bu aslında. Acaba biraz da böyle mi bakmak gerek? Ama kesin cesaret gerekir. Galiba koşmayı bırakıp yürümeye başlamamız gerekir. Hem yürürken düşünme şansımız da var. Esen kalın…

58


Haber

Jolly Tur, 2016’ya hızlı girdi 2016’da iç pazarı canlandırmaya odaklanan Jolly Tur, bu yönde planladığı yeniliklerden birini hayata geçirdi. Online satış ve kanal yönetim platformu HotelRunner ile işbirliği ve entegrasyon gerçekleştiren Jolly Tur, bu projeyle şehir otelleri ve butik otellerin doluluk oranlarını artıracak.

Jolly Tur’un HotelRunner teknoloji platformuyla gerçekleştirdiği işbirliği, 2016 planlamaları arasında yer alıyordu. Yenilikçi projeleriyle turizmin hemen her alanındaki konumunu 1 numaraya taşıyan Jolly Tur, 2016’da şehir otelleri ve butik oteller alanındaki iddiasını daha da artırma kararı aldı. HotelRunner ile gerçekleştirilen işbirliği, bu hedefe ulaşılma yolunda atılan önemli adımlardan birisi. Jolly Tur, bu iş birliğiyle şehir otelleri ve butik otellerin doluluk oranlarını artırma kararlılığını net olarak ortaya koymuş oldu. Önemli bir adım Hayata geçirilen proje doğrultusunda oteller, bu sisteme ücretsiz bir şekilde bağlanıp bilgilerini anlık olarak güncelleyebilirken, güncellenen bilgiler, Jolly Tur’un acenta ağına ve internet sitesine anında ulaşacak.

Online satış ve kanal yönetim platformu HotelRunner ile gerçekleştirdikleri işbirliğini değerlendiren Jolly Tur Genel Müdürü Figen Erkan, şöyle konuştu: “Jolly Tur olarak 2016’da iç pazarı canlanmaya odaklandık. İşbirliğimiz bu yöndeki en önemli adımlarımızdan bir tanesi. Bu yönde farklı çalışmalarımız da söz konusu olacak. HotelRunner ile yaptığımız bu çalışmayla oteller, Jollytur.com üzerinden hızla satışa başlayıp fiyat ve kontenjanlarını anlık olarak güncelleyebilecekler. Bu sayede hem nihai tüketiciye ulaşacaklar hem de Jolly Tur satış temsilcilerinin kullandığı sisteme anında erişebilecekler. Bu konuda önceliği şehir otelleri ve butik otellere vereceğiz. Böylece anlık fırsat ve aksiyonları yansıtarak tüketicinin hızlı satışa karar vermesini sağlayacağız ve otellerin boşluklarını bu sistem ile iyi değerlendirerek doluluklara ciddi katkı sağlayacağız.

Öte yandan kurumsal konaklama hizmetleri alanında da bu sisteme üye olan otelleri kurumsal müşterilerimize hızla sunacak ve otellere daha fazla rezervasyon olanağı sağlayacağız. Türkiye’nin önde gelen tur operatörü olarak şehir otelleri ve butik otellerin satışlarını ve doluluk oranlarını artırmak amacıyla bu önemli iş birliğine imza attık.” Otellere avantaj sağlayacak Jolly Tur ile gerçekleştirilen stratejik işbirliğini değerlendiren HotelRunner Kurucu Ortağı Arden Agopyan ise, “Jolly Tur ve HotelRunner’ın bir araya gelmesi, kısa sürede otellere büyük avantajlar sağlayacak. İşbirliği kapsamında HotelRunner platformundaki oteller de Jollytur.com üzerinden oda satışlarını gerçekleştirebilecekler” dedi. 59


Söyleşi

Yurder Yıldız

“Bir markadır Alanya” Utopia World Deluxe Hotel Genel Müdürü Yurder Yıldız ile Alanya turizmi ve Utopia World üzerine konuştuk. Alanya ve Utopia World’ün 2015 performansları ve 2016 yılı beklentileri hakkında açıklamalar yapan Yıldız, Alanya’nın bir turizm markası olduğunu belirterek “Alanya’da turizmin on iki aya yayılması sağlanmalıdır” dedi.

Tourism Today’in sorularını yanıtlayan Utopia World Deluxe Hotel Genel Müdürü Yurder Yıldız, 2015 yılında Türkiye’de yaşanan politik krizler ve güvenlik sorunlarının Alanya turizmini olumsuz yönde etkilediğini söyledi. 2016 yılında her pazarda düşüş yaşanacağını söyleyen Yurder Yıldız, “Özellikle küçük işletme ve otellerin çok fazla etkileneceği endişesindeyiz” dedi. Utopia World’ün sezona iyi hazırlandığını ifade eden Yıldız, “Hizmet kalitemizden, servis hizmetimizden ödün vermeden çalışmalarımızı yaptık. Hepimiz bekleyip, birlikte göreceğiz” şeklinde konuştu. Alanya turizmi için 2015 yılını değerlendirir misiniz? Alanya, ağırlıklı olarak Rusya, Ukrayna, başta olmak üzere BDT ülkelerinden Avrupa ve Ortadogu ülkelerinden gelen misafirleri ağırlamaktadır. Ülkemizde yaşanan gerek politik krizler, gerekse güvenlik sorunları Alanya’yı olumsuz yönde etkilemiştir. 60

Bununla birlikte doların yükselmesi, rublenin değer kaybetmesi tesisleri de etkilemiştir. Bazı tesislerin zayıfladığını, tesislerin kapanma noktasına geldiğini söyleyebiliriz. Bazıları ise küçülmeye gitmiştir. Utopia World Hotel için 2015 nasıl geçti? 2015 sezonunun bizim için kötü geçtiğini söyleyemeyeceğim. Sezon başlarında katıldığımız yurt içi ve yurt dışı fuarlardan edindiğimiz izlenimler doğrultusunda, gerekli tedbirler alınmıştır.

İşletmemizi sezona iyi hazırlamamız, servisimizi bozmamamız, geçmiş yıllardan otelimize sürekli gelen misafirlerin bizi tekrar tekrar tercih etmeleri 2015 yılında bize avantaj sağlamıştır. Hedeflemiş olduğumuz bütçe doğrultusunda çalışmalarımızı başarıyla gerçekleştirdik. Utopia World Deluxe Hotel’in 2016’dan beklentisi nedir? Sorunlu geçecek olan 2016 için ne tür önlemler aldınız? Tabiki, her işletme gibi geçen yıldan devam eden krizlerden en az etkilenmek bizim de beklentimizdir.


Katıldıgımız fuarlarda Türkiye’nin güvenilir bir ülke olduğunu anlatıyoruz. Amacımız Alanya ve Utopia World Otel severlerini bulup; kazanmak ve kazandırmak. Her zaman olduğu gibi kendimizi sezona iyi hazırladık. Hizmet kalitemizden, servis hizmetimizden ödün vermeden çalışmalarımızı yaptık. Hepimiz bekleyip, birlikte göreceğiz. Alanya için 2016 yılı öngörünüz nedir? Ne yazık ki bu sene her pazarda düşüş yaşanacak. Özellikle küçük işletme ve otellerin çok fazla etkileneceği endişesindeyiz. Fuarların devam ettiği şu günlerde, fuarlarda birebir turistlerle diyalog kurma imkanımız oluyor. Güvenlik sorununun her destinasyonda var olduğunu, buna rağmen ülkemizi tercih edeceklerini söyleyenler oluyor. İnsanlar ülkemizi seviyor.

Alanya turizmi sizce hak ettiği noktada mı? Alanya, Türkiye çapında turizmin ilk başlangıç yerlerinden biridir. Alanya artık bir dünya kentidir. Toros Dağları ile süslenmiş, doğal güzellikleri olan, deniz, kale, tershane, kızılkule, Dim Çayı, Dim Mağarası gibi doğa ve tarihi güzelliklerine sahip bir turizm şehridir. Gazipaşa Havaalanı’nın uluslararası standartlara gelmesinin turist sayısını daha da artıracağını düşünüyorum. Alternatif turizm geliştirilerek turizmi tüm yıla yaydığımız zaman hem Alanya kazanacaktır, hem de bir çok insana da iş imkanı sağlanacaktır. Bunun için hem otelcilere hem de Turizm Bakanlığı’na görev düşmektedir. Alanya, ALTİD’in değerli üyelerinin bir çok çalışması bu yönde, kendilerini takdir ediyorum.

Utopia World Deluxe Hotel’in Alanya içindeki yerini değerlendirir misiniz? Utopia World olarak, Alanya’da turizm hizmet ve kalite anlamında birçok konuda ilkleri ve enleri yaşattığımız kanısındayım. Bu tür bir etkileşim bizleri daha motive ediyor. Sonuçta yalnızca biz kazanmıyoruz; Alanya, Antalya ve her iyi şeyde olduğu gibi ülke ve sektör kazanıyor. Utopia World Deluxe Hotel’in kalite anlayışı nedir? ISO 9001:2008 Kalite Yönetim Sistemi ve ISO 22000:2005 Gıda Güvenliği Yönetim Sistemi belgelerine sahibiz. Kalite politikamız; *Misafir memnuniyetini en üst düzeyde sağlamak için, hizmet sunumumuzu misafirlerimizin talep ve ihtiyaçlarına göre sürekli geliştirmek ve yenilemek;

61


*Misafirlerimizin duygu, düşünce ve ihtiyaçları doğrultusunda onlara huzurlu ve güvenli bir ortam sağlamak; *Dışardan temin etmiş olduğumuz hizmet ve ürünlerin güvenilir ve kaliteli olmasını sağlamak; *Gıda üretimi ve sunumunda misafirlerimize en üst düzeyde hijyen koşullarını sağlamaktır. 2016, Türkiye turizmi için sancılı geçecek, Türkiye bu süreci nasıl atlatabilir? Ne yazık ki, bu süreci atlatmak kolay olmayacak. İnsanlar güvenlik yüzünden ülkemizi tercih etmeyebilirler. Bu kötü imajı öncesinde kırmamız lazım. Zaten ekonomik kriz insanların karar vermesini etkiliyor. Dolayısıyla bize düşen görev gittiğimiz her ülkede, her fuarda güvenilir ülke olduğumuzu, gereken bütün önlemlerin alındığını ifade etmeliyiz. Tabiki, bunu sadece biz turizm sektörü olarak değil; bütün sektörler ve devlet olarak yapmalıyız. Alanya’nın, Antalya turizmi içindeki yerini değerlendirebilir misiniz? Alanya, bir turizm kenti konumundadır. Dünyanın neresine giderseniz gidin, ziyaret edilmemişse bile, ismi duyulmuştur Alanya’nın. Bir markadır Alanya. Sadece gelen turistler değil, Alanya’ya yerleşmiş yabancı insanlar da mutlular burada. Antalya’da bir çok bölgede turizm yapılmaktadır. Ama hiç biri Alanya kadar adını duyuramamıştır.

62

Alanya turizminin daha iyi bir noktaya gelmesi için neler yapılmalı? Turizmin on iki aya yayılması sağlanmalıdır. Alternatif turizm geliştirilmelidir. Mevcut güzelliklere ilave ; turizmi daha aktif hale getirecek alışveriş imkanları, spor alanları oluşturulmalıdır. Aktif kongre merkezlerinin oluşturulup , bunların aktif tutulması Alanya’nın daha üst noktaya taşınmasına yardımcı olacaktır. Otellerin iyi bir hizmet vermesi sağlanmalıdır. Sadece oteller değil, turizme direkt ya da dolaylı yönden katkı sağlayan bütün işletmelerin bu konuda üstüne düşeni yapması gerekmektedir .Misafirlerin memnuniyetini ön planda tutmak gerekir ki sürekliliği sağlayabilelim.



Haber

TYD 7 milyar dolar kayıp bekliyor Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği’nin (TYD) geleneksel yılsonu değerlendirme toplantısı Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal’ın katılımı ile Ankara’da gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan TYD Başkanı Murat Ersoy, 2016 yılı ile ilgili değerlendirmeler yaparak Hükümet’ten beklentilerini açıkladı.

64


TYD’nin yılsonu değerlendirme toplantısı Ankara Sheraton Otel›de gerçekleştirildi. Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal’in turizm yatırımcılarını yalnız bırakmadığı toplantının açılış konuşmasını TYD Başkanı Murat Ersoy yaptı. Kayıp 7 milyar dolar olacak Ersoy’un yaptığı açıklamalar şöyle: “2016 yılında kendi pazarlamamıza yönelmek istiyoruz. Rusya’da yaşadığımız gelişmeler var. 4.5 milyon kişi Rusya’dan geliyor. Bunun turizm ekonomisine yaklaşık 5 milyar etkisi var. Ortalama 4 milyon kişi pazardan çekilmesi ve Avrupa pazarından beklenen 2 milyarlık kayıpla 2016 yaz sezonu için 7 milyar dolarlık kayıp bekliyoruz. Sektörün karı 7 milyar dolar azalacak. Kredi ödemeleri yapılandırılacak Biz yatırımcılar yurtdışındaki erken rezervasyon kampanyalarına çok alışığız. Buradan gelen gelirleri otellere aktarıyorduk. Oteller de bu çekleri finans sektörüne götürüp erken finansman sağlayıp ihtiyaçlarını gideriyorlardı. Bu yeni durum sonunda neredeyse hiçbir otelci tek bir kuruş Rus sezonundan ön ödeme alamadı. Çok büyük ihtimalle Avrupalı turizmciler de erken rezervasyon ödemeleri yapmaktan ya vazgeçecekler ya da nakit ödeme yapmayacaklar. Bu sene kredi ödemelerinin yeniden yapılandırılması gerekiyor.

Bize en uygun model ABD Las Vegas ve BAE modeli. Bu iki modelin paralelinde bir hazırlık içindeyiz.” “Kriz fırsata dönmeli” Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal da toplantıda TDY üyelerine seslendi. Bakan Ünal’ın açıklamaları şöyle: “13 yıl içinde turizm alanında ciddi ilerleme kaydettik. Sektör her seferinde krizleri fırsata dönüştürdü. Sektörün bugünkü krizi de fırsata dönüştüreceğine inanıyorum. Bu kriz birçok şeyi görmemizi sağladı. Burada aslında yapısal tedbirler ile sorunların aşılabileceği görüldü. “Patinaj yapıyoruz” Bizim artık konaklama, otelcilik ülkesi olmaktan turizm ülkesi olma eşiğine yükselmemiz gerekiyor. Türkiye’nin daha çok orta-alt gelir grubundan turist aldığını görüyoruz. Ya alt ortadan orta-üst gelir grubuna hitap edip yapısal dönüşüm sağlayacağız ya da bu patinaja devam edeceğiz. Biz maksimum 41 milyon turist alabiliyoruz. Ama bu değişimi gerçekleştirebilirsek, tanıtım anlayışımızdan her alanda paydaşlarımızla birlikte oluşturabileceğimiz yeni yapılanmaya baktığımızda bütün paydaşların hareket ettiği, sektörün ortak bir çatı altında hareket etme durumu ile karşı karşıyayız.

Sorun yapısal Bizim bütün dünyadan gelecek uçaklara 6 bin dolar yakıt desteği vermemiz inanılmaz bir şey. Şuanda bunu bütün dünyaya dönük yaptık. 8 gün boyunca Avrupa’da tur operatörleri ile bir araya gelip bu avantajları konuşacağız. Rekabet avantajını kullanmak isteyen aynı pazarı kullanmak istediğimiz ülkeler var. Biz bunu tanıtımla aşamayız. Bizim bilinirlikle ilgili bir sorunumuz yok. Bizim güvenlikle ilgili sorunumuz var ki, bu temasla ve birebir görüşme ile aşılabilir. Bizim dünyada ulaşabileceğimiz herkesi harekete geçirmemiz gerekiyor. Önümüzdeki bir ay çok önemli. Ben sorunun içerikle ilgili değil; yapıyla alakalı olduğunu düşünüyorum. Sorunu ve mevcut durumu kavramak ve ihtiyaçlar için doğru kaynaklar belirleyip bunları hayata geçirmemiz gerekiyor. Kriz aşılacak Önümüzdeki süreçte Türkiye Tanıtım Koordinasyon Kurulu gibi bir çatı altında birleştirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bütün bunlar üzerinden yapılacakların planlanacağı bir süreç olacak. Gönlünüzü rahat tutun. Bu krizler yeni eşikler aşmamızı sağlayacak. Bu krizi aşacağımızı düşünüyoruz. Şuanda açıklamadığımız birçok tedbir söz konusu.”

KDV sıfırlanmalı Biz hükümetimizden otelcilerin bir önceki yıla ait ne kadar döviz girdisi varsa bunun yarısı kadar 6 ay ödemesiz işletme kredisi sağlanması. Bunu sağlayabilirsek otelciler yaz sezonuna hazırlıklı bir şekilde girebilecek. 7 milyar doların turizm ekonomisine katılmayacağını düşünürsek 8 yıla kadar teminat verilmesi sağlanmalıdır. Bunu hemen ilan edebilirsek ve kredi garantileme fonunu kullanabilirsek bu kriz 3 yıl için aşılmış olacak. Turizmcilerin ihracatçı statüsüne alınması konusu görüşülmüştü. Bunun bize faydası KDV’nin sıfırlanması. Buna Maliye Bakanlığı sıcak bakmıyor. Eğer KDV en azından yüzde 3’e indirilebilir ve yatırımcıların bilançolarında karlılık artmış olacak. Bir son konu havayolu konusu. Hava köprüsü olmadan turizm olmaz. Çok erken bir şekilde 6 bin dolar katkı pazar ayrımı yapılmaksızın açıklandı. Özellikle bu Alman pazarı için çok önemli. Bu sezonun uzamasını sağlayacak. Birlik olma vakti geldi Bu sene sadece Rusya’da kriz yok. Çevremizde ve dünyada küçük çaplı dünya savaşı var. Paris’te bombalar patlıyor. Her yerde hareket var ve belki her sene kriz olma ihtimali var. Biz turizm yatırımcıları olarak her sene krizlere hazır ve önlem stratejilerimizin hayata geçmesi gerekiyor. O nedenle turizm yatırımcılarının kanunla düzenlenmiş birlik olma vakti geldi. Birliğin başkanı Turizm Bakanı olacak ve birliklerden temsilciler olacak. Bu modelin benzeri İspanya, Fransa, Dubai ve Amerika’da var. 65


Serbest Köşe

Recep YAVUZ

23 Nisan günü Expo 2016 ‘yı kaç turist ziyaret edecek?

İçinde bulunduğumuz dönemin hassasiyetinden yola çıkarak, Expo’yu ticari bir kaynak olarak görmekten ziyade, bölge turizminde önemli bir etkinlik ve ülkemizin tanıtımına verilmiş önemli bir destek olarak işlemek ve ne yapıp edip bölgedeki turist yoğunluğunu Expo’ya kaydırmak bütün turizmcilerin görevi olmalıdır.

Expo 2016 ‘ya 90 gün kaldı. Hazırlıklar ve eksikler hızla yetiştirilmeye çalışırken ben iyiden iyiye açılış gününü dert ediyorum. Türkiye, tarihinin ilk Expo’sunu şanına yakışır bir açılışla selamlayabilecek miyiz? Zira bu aynı zamanda endişe ile beklenen 2016 Turizm sezonunun açılışı anlamına da gelecek. Eksik, gedik tamamlanacak, yarım kalan işler rötuşlanacak ve kırmızı kurdele kesilecektir mutlaka. Ancak, 23 Nisan günü yeteri kadar yabancı ziyaretçi Expo alanını dolduracak mı, yoksa açılış Aksu’daki ilk ve ortaöğretim öğrencilerinin törenine mi dönecek? Expo 2016 ‘nın Antalya’ya kazandırılması için verilen emekleri biliyorum. Bu en büyük tanıtım organizasyonumuz fos çıkmamalı. Bu konuya dair kim hangi hazırlıkları yapıyor, hangi öneriler var? Günlerdir bu soruyu çevremdeki arkadaşlarıma soruyorum. Cevaplar tatmin edici değil. Buna dair bir program, tur veya aktivite hazırladı mı tur operatörleri ve acentalar bilemiyorum? Ben bu konuda kaygılıyım biraz. Hadi vaad edilen birkaç milyon yabancı ziyaretçiyi geçtim, açılış günü o devasa alanı dolduracak birkaç bin turist bulabilecek miyiz? Zira açılış sezonun en zayıf dönemine denk geliyor Nisan ayı, yaz turizm sezonunun en düşük ayıdır. Son 3 yılda Nisan aylarında yaklaşık 650.000 turist Antalya’ya geldi. Bunun yarısını Alman ve Rus turistler oluşturuyor. Konuştuğum otelci ve acentacı arkadaşlar hem bu iki ülke turistleri, hem de Nisan ayı için hiç umut var değiller. İçinde bulunduğumuz dönemin hassasiyetinden yola çıkarak, Expo’yu ticari bir kaynak olarak görmekten ziyade, bölge turizminde önemli bir etkinlik ve ülkemizin tanıtımına verilmiş önemli bir destek olarak işlemek ve ne yapıp edip bölgedeki turist yoğunluğunu Expo’ya kaydırmak bütün turizmcilerin görevi olmalıdır. Buna dair benim önerilerim var, daha öncede olmuştu. Ne kadar dikkate alınır bilemem; 1- Yurt dışı tanıtımda neredeyse yokuz. Kimsenin Expo’dan haberi yok. Yurt dışında Road Showlar – özellikle Antalya’ya turist gönderen ülkeler- ve fuarlarda güçlü bir tanıtım kampanyası yapılması gereken en önemli hamle olacaktır.

66

2- Klasik umursamazlığımızdanımdır nedendir bilemiyorum ama kimse kendiliğinden harekete geçmiyor. Yerle Yönetimlerin koordinasyonunda sektör temsilcileri bir araya getirilerek, konunun önemi birinci ağızdan vurgulanmalı, yapılacaklar belirlenmeli ve uygulamaya geçilmelidir. 3- Perge’yi Expo için kullanalım. Turist yoğunluğunu çekebilmek için tur operatörlerinin cazip ve makul paketler oluşturması şart. Expo 2016 yı ziyaret eden tursitlere Perge Örenyeri ücretsiz olsun. 2014 yılında 117.000 turistin gezdiği Perge’yi, geçen yıl 50.000 turist gezdi. Böylelikle yeni kazılarla ve yürütülen yoğun çalışmalarla Akdeniz’in Efes’i haline gelen Perge’deki bu kan kaybını durdurmuş ve tanıtımı için önemli bir katkı sağlamış oluruz. 4- Antalya’daki bütün turist taşıyan otobüslerde Expo 2016 Logosu büyük olarak kullanılmalıdır. 5- Transferleri unutmayın! 2016 yılının Nisan ayında yaklaşık 400.000 turist Antalya’ya gelecek. Bunların hepsinin bir arada olduğu tek yer Havaalanı olacak. Otellere girdikten sonra Antalya sıcaklarında misafiri Expo alanına getirmek zor olacak. Ben , özellikle erken geliş ve geç dönüş transferlerinde misafirlerin otel lobilerinde bavulun üstünde oturup zaman zamanın geçmesini beklemektense Expo’ya getirilip gezdirilmesinin turistler için de önemli bir hizmet olduğuna inanıyorum. Expo’nun ilk günlerinden itibaren önhazırlıksız öngörülerle yayılan ‘8 milyon turist, 100 ülke’ hesaplarının ne kadar hayalci olduğu artık ortada. Expo’nun Antalya halkının kalbini fetih edemediği de acı bir gerçek. Ama artık hep beraber Antalya’yı düşünme zamanı. 90 gün kala, kırgınlıklar, alınganlıklar rafa kaldırılmalı ve Antalya’ya yapılacak hizmet ön plana çıkarılmalıdır. 50 yıl sonra kimse bu işe kimler önayak olmuştu hatırlamayacak, ama Expo 2016 tarihte yerini alacaktır. Zaman kaybetmeye müsaade etmeden harekete geçmeli, aksi takdirde çok büyük bir tanıtım fırsatını kaçırmış oluruz.


Artan asgari ücret turizmi olumsuz etkiler

Haber

Seçim vaadi olan 1300 liralık asgari ücretin işçi maliyetlerinde genel bir artışa yol açacağını vurgulayan işverenler, gerekli destek ve önlemler alınmazsa işletmelerin kapanmasından kayıt dışı işçi çalıştırmaya kadar pek çok sorunu beraberinde getireceğine dikkat çektiler. Ege Turistlik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Yönetim Kurulu Üyesi ve Boyalık Beach Hotel Spa Genel Müdürü Orhan Belge, çalışan gözüyle bakıldığında refah düzeyinin az da olsa artacağını ve işçiye biraz nefes aldıracağını belirterek, “Ancak şunu da unutmamak gerekir; 910 TL’den başlayıp 1300 TL’ye kadar varan ve şu an işletmelerde çalışan ara maaşların da olduğu bilinmektedir. İşletmeler bu ara maaşları personelin çalışma sürelerine ve kalifiyelerine göre yapmaktadır. Asgari ücret 1300 TL olduğu zaman bütün bu maaş grupları 1300 TL’de toplanacaktır. 1300 TL ve üzeri maaş alan diğer grup personel de işletmelerinden beklenti içinde olacaklardır.” dedi. Bu durumda işletmelerin ya 1300 TL ve üzeri maaşlarda da biraz oynama yapmak zorunda kalacağını ya da büyük olasılıkla “isteyen gider isteyen çalışır taktiği” uygulayacağını öne süren Belge, “İşveren tarafından baktığımızda bu işverene ciddi bir maliyet yükü getirmektedir. Bu konuyu tek taraftan ele alamayız. Çalışanı, işvereni ve devleti tüm ülkemiz açısından ele aldığımız zaman kimseyi mağdur etmeyecek bir çözüm bulunması kanaatindeyim” diye konuştu. İşverenin yükü artacak Asgari ücretin 910 TL’den 1300 liraya çıkması durumunda her yıl yüzde 5 + yüzde 5 oranında yapılan artışın 2016 yılı ilk altı aylık dönemi içinde yüzde 43’e yükseldiğine dikkat çeken Belge, şöyle devam etti: “Eğer maliyetin yarısını devlet karşılar ise yüzde 21,5 yine işverene yük olarak binmektedir. Bunun her yıl olası yapılan yüzde 5’ini düşersek yine net yüzde 16,5 gibi yüksek bir rakam yük olarak gelmektedir.

İşletmelerin kapanmaması, dolayısıyla işçilerin işten çıkarılmaması, yeni yatırımların önünün kesilmemesi ve eskiden olduğu gibi kayıt dışılığa mahal vermemek için bunun acilen bir çözüme ulaştırılması gerekmektedir. Her zaman söylediğimiz gibi Türk ekonomisinin jeneratör pozisyonundaki turizm sektörünü ayakta tutmak istiyorsak ülkemizin fiziki konumu itibariyle yaşadığı sorunları da göz önüne alırsak, buna gerçekten milli bir görev gibi bakıp öyle hareket etme zorunluluğumuz olduğu kanaatindeyim.” Artış oranını devletle paylaşalım Bir ülkede özellikle düşük ücretli maaşlardan yüksek vergi ve SGK primi alarak o ülkenin refah düzeyinin artmasının mümkün olmadığını belirten ETİK Üyesi Orhan Belge, “Biz ülke olarak vergimizi zamanında ödeyerek kayıt dışı gelire izin vermeden bilinçli bir vatandaş olarak hareket ettiğimiz sürece ülkemizde refah düzeyi hiçbir zaman aşağılara düşmeyecektir” dedi. Belge, asgari ücret artış oranının ortaya çıkaracağı sorunları şöyle sıraladı: “Asgari ücretin 12. ayda değişen vergi dilimi 9-10. aylarda yükselmeye başlayacaktır. Personelin kıdem tazminatında önemli bir artış meydana gelecektir. SSK taban ve tavanı büyük oranda artış gösterecektir. Bugüne kadar asgari ücretle 1300 lira arasında maaş alan personelde motivasyon düşüklüğü yaşanacaktır. İlave teşvik, damga ve gelir vergisi alınmaması, artış oranının devletle paylaşılması gibi bazı düzenlemeler yapılabilir. Bu rekabet ortamında maliyetleri misafirlerimize de yansıtamayacağımıza göre devletimizin bu konuda yapacağı açıklamaları ve uygulamalı merakla bekliyoruz.” 67


Haber

2016’da 5 yeni Dedeman geliyor Türkiye’nin ilk uluslararası otel zinciri Dedeman Hotels & Resorts International, yurt içi ve yurt dışındaki otel projelerine önümüzdeki dönemde hız kesmeden devam edecek. 2015’te Park Dedeman Izmailovo Moskova’yı ve Park Dedeman Levent’i hizmete açan Dedeman Grubu, 1 Ocak 2016’da Elazığ ile başlayan otel açılışlarını sene içinde PARK DEDEMAN Bostancı, Park Dedeman Trabzon, Dedeman Osmaniye ve Park Dedeman Tokat açılışları takip edecek. 50 yıla yakın süredir geleneksel Dedeman misafirperverliği ile hizmet veren Dedeman Grubu, ülke ekonomisine ve turizm sektörüne katkı sağlamak için 2016’da yeni otel projelerini hayata geçirmeye hazırlanıyor. Dedeman Grubu, İstanbul, Palandöken, Palandöken Ski Lodge, Konya, Şanlıurfa, Gaziantep, Zonguldak, Park Dedeman Denizli, Park Dedeman Gaziantep, Dedeman Erbil, Dedeman Bostancı, Dedeman Oskemen Tavros, Park Dedeman Izmailovo Moskova ve Park Dedeman Levent ile bugün, 14 oteliyle toplam 4 ülke ve 10 şehirde faaliyet gösteriyor. Büyümeye devam ediyor 2015’te Park Dedeman Izmailovo Moskova ve Park Dedeman Levent’te konuklarını ağırlamaya başlayan Dedeman Grubu, 1 Ocak 2016’da Elazığ’ın ardından aynı yıl içerisinde İstanbul Bostancı’da ikinci oteli ve Trabzon, Osmaniye ve Tokat’ta hizmet vermeye başlayacağı otelleri ile büyümeye devam ediyor. Dedeman Konya için sözleşme uzattı Dedeman Turizm Yönetimi A.Ş. Genel Müdürü Emrullah Akçakaya, önümüzdeki dönem hedefleri hakkında şu bilgeleri verdi: “2016 itibariyle hem açılışlarına hazırlandığımız, hem de sözleşme aşamasında olan projelerimiz bulunuyor. Grup olarak 2016 yılına Park Dedeman Elazığ otelimizin açılışı ile başlayacağız. Sonrasında ise, yıl içinde planladığımız İstanbul Bostancı’da ikinci otelimiz ile birlikte Trabzon ve Osmaniye otellerinin açılışları için hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Dedeman otellerinin yanı sıra Park Dedeman konseptimizle de farklı noktalarda açtığımız otellerle hizmet veriyoruz ve gündemimizdeki projelerimizden biri de Park Dedeman Tokat. Bu projemiz için Dedeman Konya otelimizin de yatırımcısı ile anlaşma imzaladık ve 2016 yılının son döneminde Tokat otelimiz faaliyete geçecek” dedi. Şu anda 14 olan otel sayısını 2016 itibariyle 19’a çıkarmayı hedeflediklerini belirten Akçakaya, “Yeni otellerin yanı sıra güzel gelişmelerden biri de Dedeman Konya Oteli’nin işletme sözleşmesini 10 yıl uzatmamız“ dedi. 68


“10 yılda ciromuz 5 katına çıkacak” Akçakaya, yılda yaklaşık 1 milyon konuk ağırlayan Dedeman Grubu’nun 10 yıllık süreçte ciro ve kapasite sayısını artırma hedeflerini ise şöyle açıkladı: “Dedeman Grubu olarak yurt içi ve yurt dışında faaliyet gösteren otellerimizle yılda yaklaşık 1 milyon misafir ağırlıyoruz. Hedeflerimiz kapsamında, 2025 yılına kadar Dedeman Grubu bünyesinde 16’sı Dedeman, 27’si Park Dedeman olmak üzere toplam 43 otele ulaşmak yer alıyor. Yeni projelerimizle 6 milyona yakın misafir ağırlayacak kapasiteye ulaşmayı hedefledik. Bu kapasiteyle birlikte ciromuzun 5 katına çıkmasını ve 4 bin kişilik bir istihdama ulaşmayı planlıyoruz” dedi. 2016’nın ilk oteli Elazığ’da Dedeman Grubu’nun iş dünyasının konaklama ihtiyaçlarına cevap vermek amacıyla hayata geçirdiği ikinci markası Park Dedeman konseptiyle hizmet verecek Park Dedeman Elazığ oteli, 1 Ocak 2016’dan itibaren hizmet vermeye başlayacak. Şehrin en merkezi yerinde konaklama imkanı sağlayacak Park Dedeman Elazığ, toplam 72 oda ile konuklarını ağırlayacak.

Ayrıcalıklı konfor sunacak Park Dedeman Elazığ; birbirinden farklı konseptlerde 3 süit ve her biri özenle hazırlanmış 66 standart oda, 3 adet engelli odası ve sigara içmeyen misafirlere özel kat ile ayrıcalıklı bir konfor yaşatacak. Birisi balo salonu olmak üzere toplam 3 toplantı salonu ile özel davetler ve düğün organizasyonlara ev sahipliği yapacak. Otel bünyesinde Türk hamamı, sauna, tuz odası, kapalı yüzme havuzu, dinlenme salonu imkanları bulunuyor. Ayrıca otel, 700 metrekare üzerine kurulu SPA ve fitness center; restaurant ve iki barıyla hizmet verecek. 69


Söyleşi

Faik Pişkin

“Turizmde ivme kazanacağız” Denizli Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (DENTUROD) Yönetim Kurulu Üyesi Faik Pişkin, Denizli turizmi üzerine sorularımızı yanıtladı. 2015 yılını değerlendiren Faik Pişkin, 2016 yılı ilgili öngörülerini açıkladı. Denizli turizminin sağlık turizmi ile ivme kazanacağını söyleyen Pişkin, “Denizli, turizmde hak ettiği yere hızla gelecektir” dedi.

Denizli Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (DENTUROD) Yönetim Kurulu Üyesi Faik Pişkin, Denizli turizmi üzerine konuştuk. Denizli turizmini değerlendiren Faik Pişkin, Denizli’nin turizmde istediği noktada olmadığını belirterek, “Elimizdeki turizm değerlerimizi iyi tanıtırsak Denizli turizmi istediği noktaya hızla ulaşacaktır” dedi. Pişkin, DENTUROD olarak tanıtım çalışmalarına ağırlık vereceklerini söyledi. Denizli’nin önemli bir turizm potansiyeli barındırdığını söyleyen Faik Pişkin, “Pamukkale Üniversitesi’nin yapacağı fizik tedavi hastanesi, bölgeye yapılması planlanan havalimanı ve bölgedeki antik kentler, bölgemiz ve Türkiye turizmi için çok önemli” dedi. 2015 yılı birçok turizm merkezi için zorlu bir yıldı. Denizli için 2015 yılı nasıl geçti? 2015 senesi bütün Türkiye’de olduğu gibi Denizli’de de beklentileri karşılamadı. Bunun sebeplerini herkes biliyor. Yurt içindeki ve yurt dışındaki siyasi gelişmeler, Türkiye’nin komşu ülkeleri ile ilişkileri ve özellikle Suriye politikası 2015 turizm sezonunu etkiledi. Bazı pazarlarda büyük kayıplar yaşandı. Bu kayıplar farklı pazarlarla telafi edilmeye çalışıldı ancak bu durum fiyatlara yansıdı. Dolayısı ile otellerin ayakta kalması her geçen sene zorlaşıyor. 2015’i geride bıraktık, şimdi de 2016 yılının başındayız. 2016 yılını nasıl görüyorsunuz? bilinen bir atasözümüz var: “Görünen köy kılavuz istemez.” 2016 senesi herhalde 2015’i arattıracak. 2015 yılında birçok soru işareti vardı ancak 2016 yılı ile ilgili daha çok soru işaretleri var. Terör saldırıları ve Rusya ile ilişkiler turizm sezonunun en büyük belirleyicileri olacaktır. Özellikle Rusya’daki gelişmeler çabuk çözülür diye umuyoruz. İki halk arasında bir sorun yok. Rusya bizim için önemli bir ülke. Umudumuz ilişkilerin normalleşmesinden yana. 70


Pamukkale gibi bir değere sahip olan Denizli’nin Türk turizmi içindeki yerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Pamukkale ve Karahayıt’ın Türk turizmi içindeki önemi azalıyor. Pamukkale artık Rodos üzerinden satılmaya başlandı. Operasyonlar Rodos’tan başlıyor. Rodos’ta iki gün kalan turistler feribotlarla Bodrum’ ageçiyor. Oradan da Pamukkale’ye ve sonrasında da Antalya’ya geçiyorlar. Shopping turlarının daha cazip hale gelmesi için daha farklı destinasyonları devreye sokuyorlar. Pamukkale ve Denizli shopping turların vazgeçilmez bölgesidir. Bu nedenle Pamukkale ören yeri Türkiye’deki ören yerleri arasında birinciliğini koruyor. Türkiye’de 2014-15 yıllarında en fazla yerli ve yabancı ziyaretçi alan ören yeri Pamukkale’dir. Bu böyle de kalacaktır ancak Türk turizmi ne kadar çok turist alırsa Pamukkale de o kadar turist alacaktır. Türkiye’ye gelen turist artarsa Pamukkale’ye gelen turist sayısı da artacaktır. Karahayıt ve Pamukkale’yi birbirinden ayırmamak gerekiyor değil mi? Pamukkale’yi Karahayıt’tan, Karahayıt’ı da Pamukkale’den ayırmamak lazım. Karahayıt Denizli için önemli bir bölge. Karahayıt’ın önemil ilerleyen yıllarda daha da artacaktır. Pamukkale Üniversitesi’nin Karahayıt’ta bir hastane yatırımı olacak. Çok ciddi bir yatırım. O hastane yapılınca ciddi anlamda önemli ölçüde turist artışı bekliyoruz. Denizli sağlık turizmi bu hastane ile ivme kazanacaktır. Yapılacak olan 100 yataklı fizik tedavi hastanesi bölge otellerine çok ciddi katkı sağlayacak.

Hastanenin bu sene temeli atılacak. Ayrıca Sarayköy’e yapılması planlanan havalimanı da bu ivmeyi destekleyecek. Pamukkale büyük bir turizm potansiyeline sahip. Denizli bu potansiyeli doğru kullanabilmiş mi? Denizli, antik kentlerin en fazla olduğu ildir. Özellikle Leodikya antik kentine dikkat çekmek istiyorum. Türkiye’de kazı çalışmaları en hızlı ilerleyen yer Leodikya kazılarıdır. Denizli Büyükşehir Belediyemiz de bu kazıya büyük destek oluyor. Bu kentin ziyaretçi sayıları katlanarak büyüyor. İnanç turizmi anlamında büyük bir şehir burası. Ege Bölgesi’nde antik kentleri ile Denizli farklı bir yerde. Denizli bu potansiyeli şu ana kadar yeterince kullanamamış. Pamukkale ve Karahayıt, bundan 3 bin sene önce tedavi merkezi olarak kullanılmış. Pamukkale ve Karahayıt Roma’nın tedavi merkezi imiş. Bununla ilgili ciddi bir araştırma var. Yani Denizli’nin çok güzel bir hikayesi var aslında. Leodikya ciddi bir turizm merkezi. Bu potansiyel kullanılamamış. Bunu hızlı bir şekilde telafi etmeye çalışıyoruz. Belediyemiz, otellerimiz ve derneğimiz bu konuda bilinçli ve bunu telafi etmeye çalışıyoruz. Denizli turizmini ilerleyen yıllarda hangi noktada hayal ediyorsunuz? Denizli, tarihi geçmişi, termal özelliği, ticareti ve diğer illere olan mesafesi ile merkezi bir konumda yer alıyor. Denizli, turizmi ve alt yapısı ile gelişmeye çok önemli bir aday. 71


Ve Denizli gelişiyor da. Biz Denizli’nin değerlerini tanıtırsak Denizli turizmde hak ettiği yere gelecektir. Denizli hak ettiği yerin altında olsa da hızlı bir şekilde yukarıya çıkacaktır. Denizli’de turizm bilinci var. Turizmin getirisi hakkında bilinç taşıyoruz. Belediyeler çok bilinçli. Ne yaparız diye arayıştayız. Biz de dernek olarak Pamukkale’yi her platformda tanıtıyoruz. Pamukkale Belediyesi ile birlikte çalışıyoruz. Başkanımız ve belediyemizle birlikte dernek olarak her platformda bölgemizi tanıtıyoruz. Bu tanıtım çalışmalarını da arttırmayı planlıyoruz. Bölgenizdeki turizm yatırımları hakkında ne düşünüyorsunuz? Denizli’deki konaklama tesisleri yıllar önce yapıldı. Bu oteller termal tedavi düşünülerek yapılmamış. Denizli’deki otellerin termal tedavi düşünülerek yapılması gerekiyordu. Yeni oteller termal tedaviye yönelik yapılıyor. Karahayıt bölgesindeki oteller günübirlik turizme yönelik yapılmış. Son yıllarda yapılan oteller ise termal ve sağlık turizmi düşünülerek yapılıyor. İleriye bakmak lazım artık. Karahayıt’ta yapılması planlanan hastane bitince otel yatırımcıları bölgemize yatırım yapmaya daha sıcak bakacaklar. DENTUROD olarak önümüzdeki süreçte neler yapacaksınız? DENTUROD güçlü bir birliktelik oluşturdu. Yani kuvvetli bir iletişimimiz var. Üyelerimizle çok sıcak bir ortamda birbirimize yararlı olmaya çalışıyoruz. DENTUROD bundan sonra tanıtımlara daha fazla ağırlık verecek. DENTUROD, otelleri ile birlikte bölgemizin zenginliklerini daha fazla ön plana çıkaracak. Tanıtım bölgemiz için önemli. Eğer elimizdeki değerleri iyi bir şekilde tanıtabilirsek bölgemizi turizmde daha iyi noktalara taşıyabiliriz.

72



Haber

Hazırlayan: Halil Öncü

Bekir Akkaş’tan,

TÜRSAB ve TYD’ye çağrı Akkanat Holding Turizm Grup Başkanı Bekir Akkaş, 41 yıldır bu sektörün içinde yer aldığı belirterek çok krizler geçirdiklerini ancak bu yıl yaşanan sıkıntıların ve krizlerin çok büyük olduğunu söyledi. Akkaş, kasasında parası olan TÜRSAB ve TYD gibi kurumların yurt dışı tanıtımlara ağırlık vermeleri gerektiğini de söyledi. Akkanat Holding Turizm Grup Başkanı Bekir Akkaş, İstanbul Sultanahmet Meydanı’nda yaşanan bombalı saldırı sonrası içinde Almanların da bulunduğu çoğu turist 10 kişinin ölmesi ve 15’e yakın yaralının olmasının turizm sektöründe endişeli bekleyişi arttırdığını da ifade ederek, Almanların onurlu bir millet olduklarını ve zor gün dostu olduklarını belirterek “Almanlar çok onurlu bir millettir. Zor günlerinde Almanlar her zaman Türkiye’ye destek olurlar. Almanlar dostunu zor günde bırakmaz” diye konuştu. “Tanıtıma el atmaları gerekiyor” Bekir Akkaş, böylesine zor bir zamanda kasasında parası olan TÜRSAB ve TYD gibi kurumların yurt dışı tanıtımlara ağırlık vermeleri gerektiğini de söyleyerek, “TÜRSAB’ın kasasında tonlarca lira parası var. TÜRSAB bugüne kadar yurt dışında hangi kampanyayı düzenlemiş? Ben duymadım. Bu konuda TÜRSAB’ı göreve davet ediyorum. Aynı zamanda Turizm Yatırımcıları Derneğini örnek verebilirim. Sadece devletten beklemek yerine bu kurumlarımızın da acilen yurt dışı tanıtımlara el atmaları gerekmektedir” dedi. TÜRSAB’ı göreve davet ediyorum! Son yaşanan Sultanahmet saldırısının turizme büyük bir darbe vuracağına inandığını belirten Akkanat Holding Turizm Grup Başkanı Bekir Akkaş konu hakkında şunları söyledi: “Sultanahmet’in zararı İstanbul’a büyük bir kayıp oluşturacaktır. Kültür turizmi bu konuda oldukça zarar görecektir. Bu arada bu olay ülke imajımızı da etkileyecek, Antalyamıza da zarar verecektir. Şu anda Türkiye’de yaşananlar, herkesi yakıyor. Turizmde 41. Yılımdayım. Türk turizmi çok krizlerden geçti ancak bu yıl ki kriz başka. Eğer önlemler alınmaz ise çok sıkıntılı bir dönem bizleri bekliyor. Bu dönemde hem hükümet hem de muhalif kanadındaki siyasilerin çok dikkatli olmaları gerekiyor. Bu arada yaşadığımız bu krizde, Türkiye’de yaşayan yabancıları kullanamıyoruz. Mısır da bu tip krizlerle çok sık karşılaşmakta. Ancak Mısır’ın bu krizlerden çıkmasının ve kısa sürede atlatmasının en büyük nedeni ise tanıtıma ve reklama para harcamasıdır. 74


“Para harcamıyoruz” Biz Türkiye olarak devlet olarak yurt dışında para harcamıyoruz. Mesela burada TÜRSAB’ı örnek verebilirim. TÜRSAB’ın kasasında tonlarca lira parası var. TÜRSAB bugüne kadar yurt dışında hangi kampanyayı düzenlemiş? Ben duymadım. Bu konuda TÜRSAB’ı göreve davet ediyorum. Aynı zamanda Turizm Yatırımcıları Derneğini örnek verebilirim. Sadece devlette beklemek yerine bu kurumlarımızın da acilen yurt dışı tanıtımlara el atmaları gerekmektedir. Bu kurumlar devletle bir araya gelip yurt dışındaki medyada çok ciddi Türkiye reklamları ve tanıtımları yapmaları gerekiyor.” Kar sıkıntısı Davraz’da kış turizmini etkiliyor Akkanat Holding tarafından işletilen ve Isparta Sirene Davras Otel’deki çalışmalar ve bölgedeki kış turizmini de değerlendiren Akkaş, kış sezonunu kış gibi yaşayamadıklarını istenilen karın yağmadığı için bölgede sıkıntılı bir kış sezonu yaşadıklarını söyledi. Kar yağmadığı için bölgeye ilginin az olduğunu ve bu bakımdan da ciddi zararlar yaşadıklarını belirten Akkaş, “ Geçen sene otelimizi yılbaşı öncesi açmıştık. Bu sene ise 27 Aralık’ta açtık. Bugün otelimizin cirosuna baktığımızda geçen yıldan bu yıla kaybımız 430 bin lira olarak görülüyor. Geçen yıl Davraz otelimizi 9 Martta kapattık. Sebebi ise geçen yıl 7 Martta Eğirdir’de badem ağaçlarının çiçek açmış olmasıydı ve forecast’ta kar olmamasıydı. “Yabancı turist yok” Bu sene 9 Marttan sonra otelimiz açık kalırsa ve kar olursa ve bunların dışında da müşteri olursa açık kalırız. Bildiğiniz gibi cemreler başladı mı önce havaya sonra suya sonra da karaya düşüyor. En son karaya düşmesi martın ilk haftası. Karaya düştükten sonra hava ısınıyor ve kar yumuşuyor. Ve bizim Türk insanı piknik moduna dönüyor. Zaten yabancı turist yok. Bu bakımdan bu sene maddi olarak bu şekilde kayıplar ile devam edeceğini düşünüyorum. Eğer istenilen miktarda kar yağmaz ise ve bu kar kalıcı olmaz ise Davraz için kış turizmi bu yıl istenileni veremeyecektir” dedi. 75


Haber

Cenk Alptekin

“Türkler seyahat etmeye devam edecek” Prontotour Genel Müdürü Cenk Alptekin, 2015 yılını değerlendirerek 2016 yılında yapacakları çalışmalar hakkında Tourism Today’e bilgiler verdi. “Krizler olmasaydı 2015’i yüzde 50 büyüme ile kapatabilirdik” diyen Alptekin, “Türkler 2016 yılında yurt dışında tatil yapmaya devam edecekler” dedi. Sunduğu yurt dışı turlarla Türk tatilcilerin dikkatleri çeken Prontotour, 2016’da sorunsuz bir şekilde misafirlerine hizmet vermek için çalışmalarına devam ediyor. 2015 yılını her şeye rağmen yüzde 20’lik büyüme kaydeden Prontotour, 2016 yılı için umutlu. Prontotour’un 2015 performansı ve 2016 hedefleri hakkında Prontotour Genel Müdürü Cenk Alptekin ile konuştuk. Önemli açıklamalarda bulunan Alptekin, 2016 yılında tatilcilerin yurtdışı tatilleri yapmaya devam edeceğini söyledi. “Kriz olmasaydı yüzde 50 büyüyecektik” İlk olarak 2015 yılını değerlendiren Cenk Alptekin, “2015 yılından her şeye rağmen mutluyuz” dedi. 2015 yılının Prontotour için çok keyifli başladığını söyleyen Alptekin, “Özellikle ilk 6 ayda yüzde 40-50 gibi bir büyüme yakaladık. Ardından iki seçim yaşadık. İlk seçimden sonra büyüme hızımız devam etti ama ardından belirsizlik dönemi ve ikinci seçim kararı ve ardından gelen döviz kurlarının artışı bizim işimizin bir nebze düşmesine neden oldu. Tabi bu iki üç aylık derin düşüş genel olarak aşağı doğru bir seyir almamıza neden oldu. Ancak biz 2015’i yüzde 20 gibi bir büyüme ile kapatacağız. Biz 2015’ten mutlu muyuz? Evet, 2015’ten her şeye rağmen mutluyuz. İlk 6 ayda çok ciddi bir büyüme gerçekleştirdik. Bir takım yeni ürünler ve çok ciddi fiyat avantaları sunduk. 2014’e göre yüzde 40-50 gibi bir büyüme yakaladık. Eğer krizler olmasaydı biz bu yılı yüzde 50 büyümelerle kapatabilirdik. Krizlerle hedefimizden saptık ama büyümemizi sürdürdük” dedi. Keşfetmeyi sevenlere Cenk Alptekin, 2016 yılında yapacakları çalışmalar hakkında bilgi verdi. 2016 yılı için “Keyifli bir yıl olacak” şeklinde konuşan Alptekin, “2016 bizim heyecan duyduğumuz bir yıl olacak. Çünkü 2016 yılında bayramlar uzun olacak. Malum bayram dönemleri çok yoğun seyahatlerin olduğu bir dönemdir. Kurban ve Ramazan bayramı 10 gün olacak. Bütün hazırlıklarımızı ve planlarımızı büyük volümler üzerine yapıyoruz. Bunun dışında yeni ürünlerimiz de olacak. Yeni pazarlar ve paket ürünlerimiz olacak. 76


Mesela yazın yurt dışında misafirlerimizin deniz tatili yapması için Ibiza’ya yer vereceğiz. Her hafta iki uçak koyacağız. Şu anda direkt uçuş olmadığı için bu koyduğumuz uçuşlar tatil sevenlere iyi bir imkan sunacak. Ibiza, Akdeniz çanağının en eğlenceli ve en güzel adalarından biri. Yine yazın koyduğumuz direkt uçuşlarla deniz tatiline yeni destinasyonlar hazırlıyoruz. Bunları yavaş yavaş duyuracağız. Yine Akdeniz çanağında Adriyatik sahillerinde birkaç yer koyacağız. Yunan adalarında da birkaç yer anons edeceğiz. Rus pazarı malum biraz düştü. Bu düşüşü başka rotalarla destekleyeceğiz. Ayrıca bildiğiniz üzere Pronto Mıce, Pronto DMC, Pronto Plus gibi markalarımız var. Bu sene özellikle Pronto Plus ön plana çıkacak. Bu markamız ile daha üst segment misafirlere sesleneceğiz. Rotalarımız daha çok gidilmeyen destinasyonlar olacak. Trans Sibirya Ekspresi, Uganda Ruanda safari turları, Güney Afrika turları sunacağız. Pronto Plus ile keşfetmeyi seven müşteri profiline sesleniyoruz. Bu markamız çok ilgi gördü. 2016’da bu paketlere çok yoğun talep var. Bu ürünlerde çok ciddi büyüme bekliyoruz” şeklinde konuştu.

Terörden etkilenmiyorlar Avrupa’da meydana gelen terör saldırıları sonrasında Türk tatilcilerin tercihlerinin değişip değişmediğine de değinen Alptekin, açıklamalarına şöyle devam etti: “Türkler terör saldırılarından Fransızlara ve Avrupalılara göre daha az çekiniyor. Paris’teki olaylara reaksiyonu verdiler. İptaller aldık.

daha Azalma oldu tabi ki. Ama satışlarımız halen devam ediyor. 2016 için satışlar sürüyor. Rusya ile vize ile ilgili bir belirsizlik var. Son dönemde 2016 ilk çeyreğinde oturacaktır. Bu belirsizlikten sonra normal performansımızı yapacağımızı düşünüyorum. Türklerin Avrupa’ya ilgisi devam ediyor. Ancak Paris’e gitmek istemeyenlere İtalya, İspanya turları sunduk. Ama yeni rotaları da zaten bu tarz dünya üzerinde gelişebilen durumlara göre yeni rotaları sunuyoruz ve tavsiye ediyoruz. Seyahat etmeye devam edecekler 2016 yılında Türklerin tercihlerine gelirsek Türklerin yoğun olarak gittiği İtalya var. Türkler devamlı bu ülkeyi tercih edecek. Prontotour olarak bu ülkede birkaç rota açacağız. Ibiza bu sene yükselen trendlerden biri olacak. İspanya ve Portekiz yoğun ilgi görüyor. Bu paketler aylar öncesinden kapanıyor. 2015 yılında İngiltere turlarına büyük ilgi vardı. Çok önceden kapattık bu turları. 2016’da kutup safari turları da ilgi gördü. Sürekli satışta ve ilgi devam ediyor. Değişik yöreleri tüketici de takip ediyor. Ama genel olarak bir değerlendirme yapacak olursak Türkler seyahat etmeye devam edecekler.” 77


Haber

150 Milyon TL’lik otel hizmete girdi Ortadoğu Grup ve Gür Yap tarafından 150 milyon liralık yatırımla Alanya’nın Avsallar bölgesinde inşa edilen Türkiye’nin en yeni ve en lüks aile oteli Wome Deluxe misafirlerini ağırlamaya başladı. Gür Ailesi’nin ikinci otel yatırımı olan ve 120 bin metrekare alan üzerine inşa edilen Türkiye’nin yeni aile oteli Wome Deluxe, 1800 yatak kapasitesiyle misafirlerini ağırlamaya başladı. Çam ormanlarının içinde tertemiz havası ve eşsiz güzellikteki plajıyla denize sıfır hizmet veren Wome Deluxe, ailelerin rahatlığı ön planda tutularak özel olarak tasarlandı. Wome Deluxe’ün beş yıldızlı otel ve her şey dahil, alkolsüz konseptinde hizmet verdiğine dikkat çeken Ortadoğu Grup İcra Kurulu Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Gür, “Gür ailesi olarak bölgenin aile oteli statüsündeki en yeni ve en lüks otelini inşa ettik. Ailelerin rahat etmesi için en ince ayrıntıyı bile düşündük. 5 yıldızlı otelimizde tam 10 bin metrekare alan hanımların rahatça tatil yapabilmesi ve denize girebilmesi için ayrıldı. Tesisimizin 7 bin metrekarelik spa alanı ve temiz havasıyla sağlık turizmine de büyük katkı sağlayacağını düşünüyorum. 12 ay boyunca faaliyet gösterecek otelimizde, şirket organizasyonları, seminerleri için özel olarak tasarladığımız alanlarla iş dünyasına da hizmet veriyoruz. 150 milyon lira yatırım değeriyle hayata geçirdiğimiz Wome Deluxe, turizm sektörüne hem konsepti hem de kalitesiyle farklı bir soluk getirecek” dedi. Sadece kadınlara özel Orman içinde konumlanan Wome Deluxe, Alanya 78


Avsallar’da Alanya’nın en güzel plajına sahip olan İncekum Mevkii’nde, denizin ve yeşilin buluştuğu noktada ailelerin her türlü hassasiyeti göz önünde bulundurularak tasarlandı. Erkekler, kadınlar ve çocuklar için kapalı ve açık olmak üzere toplam 10 adet yüzme havuzu bulunan tesiste, sadece kadınlara özel 10 bin metrekare alanda plaj, iskele, havuz, güneşlenme terasları ve aquapark da bulunuyor. Ayrıca isteyen misafirler için karma olarak kullanılabilecek havuz ve plajlar da yer alıyor. 7 bin metrekarelik spa ve güzellik merkezi ise erkek ve hanımlara ayrı ayrı hizmet veriyor. Her iki bölümde de kapalı yüzme havuzu, fitness center, Türk hamamı, sauna, buhar odası, tuz odası, kuaför, güzellik merkezi, masaj odaları ve VIP aile hamamları mevcut. Yeşilin ve denizin buluşması Yeşilin ve denizin muhteşem buluşmasına şahitlik eden, Akdeniz’in klasik sıcağından uzak, ılık esintiler içinde ferah bir atmosferde denize girebilme ve ormanda yapılacak keyifli yürüyüşler sonrasında kır kahvelerinde çay ve kahve keyfi olanağı sunan Wome Deluxe, geniş, lüks ve deniz manzaralı odalarıyla da dikkat çekiyor. Her şey dâhil konseptinde alkolsüz olarak hizmet veren 5 yıldızlı otelde, Osmanlı ve dünya mutfağının farklı lezzetlerini bir arada bulmak mümkün. Keyifli tatil Aktiviteleriyle de keyifli vakit geçirmeyi vaat eden tesiste; plajlar, açık ve kapalı havuzlar, çocuk havuzu, çocuk parkı, su kaydırakları, sauna, hamam, buhar odası, tuz odası, fitness center, basketbol, mini futbol, voleybol, tenis, masa tenisi, tavla, masa oyunları, animasyon programları, amfitiyatro, kır kahvesi, 4-12 yaş için mini club, sinema ve disko bulunuyor. Alternatif seçenekler Farklı sayı ve nitelikteki gruplar için alternatif seçenekler sunan konferans merkezi, deneyimli ekibi ve profesyonel hizmet anlayışıyla; seminer, toplantı, VIP davetler ve düğün organizasyonlarına ev sahipliği yapıyor. Gazipaşa Havaalanı’na 45 dakika Merkezi noktalara yakınlığıyla dikkat çeken Wome Deluxe, Avsallar’a 3 dakika, Alanya’ya 25 dakika ve Gazipaşa Havaalanı’na 45 dakikalık uzaklıkta bulunuyor.

79


Söyleşi

Gökhan Tufan

“Türk Mutfağı paha biçilemeyecek kadar zengin” Kısaca kariyerinizden bahsedebilir misiniz? 1995 yılında Bolu Mengen Anadolu Aşçılık Meslek Lisesi’nden mezun oldum. Sırası ile Divan Hotel Altınyunus Marmaris, Divan Hotel İstanbul, Four Seasons Hotel İstanbul Sultanahmet, Ritz Carlton İstanbul otellleri mutfaklarında çeşitli görevlerde çalıştım. Başaşçı olarak görev yaptığım oteller; The Marmara Bodrum, The Marmara Antalya, Magic Life der Club International, Hilton Adana, Sheraton İstanbul Ataköy Hotel. 1997 yılında Türkiye Aşçılar Milli Takımı’na seçildim ve takımda 2010 yılına kadar görev yaparak Ustalar Takım Kaptanlığı’na kadar yükseldim. Türkiye Aşçılar Milli Takım’ı ile almış olduğum ödüller; 1997 Türkiye Şampiyon Aşçı Yarışması Bronz Madalya, 1998 Londra Dünya Aşçılar Şampiyonası Altın Madalya, 2001 Malta Uluslararası Akdeniz Aşçılar Şampiyonası Altın Madalya, 2003 Malta Uluslararası Akdeniz Aşçılar Şampiyonası 1 Altın, 1 Gümüş, 2 Bronz Madalya, 2005 Rusya Kremlin Culinary Cup Bronz Madalya. 2008 Rusya Dünya Aşçılar Şampiyonası ve 2010 İngiltere Dünya Aşçılar Şampiyonası’na federasyon tarafından Milli Takım Sorumlusu olarak görevlendirilip iştirak ettim. Birçok ülkede Türk Mutfağı tanıtım çalışmalarına katıldım ve üst düzey protokol davetlerini yönettim. 2005 yılında Genç Aşçılar Derneği’ni kurdum. 2013 yılından başlayarak Türkiye’nin Euro-Toques Avrupa Aşçılar Birliği üyelik müzakerelerini yöneterek 2015 yılında T.C İç İşleri Bakanlığı izni ve 213 no’lu Bakan Olur’u ile resmi olarak Avrupa Aşçılar Birliği Türkiye Şubesi’ni kurdum. Halen Radisson Blu Hotel İstanbul Asia Executive Chef ve Türkiye Otelleri Ambassador Chef’liği ile aynı zamanda Tüm Aşçılar ve Pastacılar Konfederasyonu Yönetim Kurulu Başkanlığı görevlerine devam etmekteyim. Türk Mutfağı’nın diğer dünya mutfakları içindeki yeri neresidir? Aslında çeşitlilik, aroma ve lezzet yönünden önemli değerlere sahip olan mutfağımız maalesef sahip çıkılmaması ve tanıtımdaki eksiklikler yüzünden bugün hak ettiği yerde değildir. 80

Tüm Aşçılar ve Pastacılar Konfederasyonu (TAŞPAKON) Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Tufan, Türk Mutfağı üzerine sorularımızı yanıtladı. Türk Mutfağı’nın sahip çıkılmaması ve tanıtımdaki eksiklikler yüzünden hak ettiği yerde olmadığını söyleyen Tufan, “Türk Mutfağı paha biçilemeyecek kadar zengin bir kültürel değerdir” dedi.


Burada en büyük sorumlu bugüne kadar gelmiş geçmiş bu ülkeyi yönetmiş ve hala yöneten devlet büyüklerimizdir. Türk Mutfağı’na gereken yatırımlar yapılmamış, bunun için gönülden çalışan STK’lar desteklenmemiş ve böylesine kültürel bir değer başıboş bırakılmıştır. Türk Mutfağı’nın diğer ülke mutfakları içinde global anlamda hak ettiği yeri bulabilmesi için önce kendi ülkemizde desteklenmesi ve benimsenmesi gerekmektedir. Bugün bakıyoruz bir yabancı mutfak ve yemek kültürü hayranlığı almış başını gidiyor. Evlerimizde pişen yemekler belli. Bu şekilde milletimizin kendi içinde sahip çıkmadığı, değer vermediği bir mutfak global anlamda nereye varabilir. Devletin birtakım yaptırımları ve kanun hükümleri ile bunu desteklemesi gerekir. Mesela yeni açılan bir restaurantın menüsünde %30’nun orjinal reçeteleri ile Türk Mutfağı’na ait yöresel yemeklerden oluşmasının zorunlu olması gibi. Ayrıca ithal ürünlerin kullanımı yıldırılmalı ve yine kanun hükümleri ile bu kontrol altına alınmalıdır. Yoksa biz hem caima olarak, hem sektörel basın olarak yıllarca bu konuyu tartışsakta kendimizi oyalamaktan başka bir iş yapmış olmayız. Türk Mutfağı’nın çok zengin olduğu her zaman konuşulur. Gerçekten Türk Mutfağı ne kadar zengin? Türk Mutfağı paha biçilemeyecek kadar zengin bir kültürel değerdir. Ben hep söylüyorum Türk Mutfağı dediğimiz değer Türkiye sınırları içinde kalan bölgelerde, illerde, ilçelerde ve köylerde saklı olan yöresel mutfaklardır. İşte bu yöresel mutfaklar Türk Mutfağı dediğimiz olguyu oluşturmaktadır. Doğusu ayrı, batısı ayrı, kuzeyi ayrı, güneyi ayrı birbirinden oldukça farklı karaktere ve özelliklere sahip, hem deniz hem de kara ürünleri ile oldukça elverişli imkanlarla donatılmış bir coğrafyada bunun gibi dünya üzerinde kaç örnek var acaba. Bugün devlet tarafından bizlere, yani bu ülkede aşçılık sanatını icra eden şeflere, STK’lara maddi ve manevi gereken imkan verilse ve tüm ülkeyi en ücra köşesine kadar dolaşıp reçeteleri bir kitap haline getirmeye kalksak bu iş kaç sene sürer kaç cilt eser olur inanın bunu kestirmek bile mümkün değil. İşte böylesine zengin ve böylesine muhteşem bir mutfak kültürüne sahip ülkede bunun değerini bilememek çok manidar. Dünya, Türk Mutfağı’nı yeterince tanınıyor mu? İlk sorduğunuz soruda aslında buna bir nebze cevap vermiştim. Dünya, Türk Mutfağı’nı döner, kebap, baklava vb olarak tanıyor. Türk Mutfağı sadece bunlardan ibaret kısır bir döngü gibi kendini lanse ediyor. Elbette bu ne kadar yanlış ve bizim açımızdan ne kadar büyük bir kayıp. Lakin bırakın dünyayı Türkiye’de yaşayan halk Türk Mutfağı’nı ne kadar tanıyor. Yani kendimizin tanımadığı, bilmediği bir mutfağı dünyanın gerektiği gibi tanımaması sizce de normal değil mi. Aşçılarımızın bilgi, yetenek ve hünerlerini yeterli buluyor musunuz? Ülkemizde gerçekten çok yetenekli birçok yönüyle kendini iyi yetiştirmiş ustalarımız var. Özellikle yurt dışına yaptığım seyahatlerde görüp tecrübe edindikçe bizim ustalarımızın ne kadar el maharetine, el lezzetine ve pratik çalışma becerisine sahip olduğunu daha iyi anlama fırsatı buldum. Ama değer konusuna gelince bugün yabancı aşçıların kendi ülkelerinde onlara verilen değerle, bizim ustalarımıza kendi ülkelerinde verilen değer arasında dağlar kadar fark var. Gerçi yabancı aşçı bizim ülkemizde de el üstünde tutuluyor. Bir Türk Şefe verilen değerin çok daha fazlası veriliyor. 81


Birçok yabancı şef Türkiye’de başarısız oluyor. Bu da işin gerçek yüzü. Ama bizim insanımızda bu yabancı hayranlığı olduğu sürece önüne gelen yemeğin tuzu atılmış olmasa dahi harika edalarıyla alkışlar havada kopuyor. Ne kadar yazık. Ne kadar üzücü. İyi bir şef öncelikli olarak hangi özellikleri taşımalı? İyi bir şef, iyi bir usta önce mütevazi olmalı. Ekip ruhuna sahip ve ekibi ile güzel, seviyeli bir uyum içinde olmalı. Araştırmacı, yenilikçi vasıflarında ve bunu kendine hep misyon edilmeli. Günümüz şartlarında maliyet kontrolü kuvvetli, yönetimsel açıdan donanımlı ve minimum 1 yabancı dili yeterli seviyede konuşabilmelidir. Türkiye, turizmi ile dikkat çekici bir ülke haline geldi. Turizmin Türk Mutfağı’na olan katkısını nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye’de turizmin gelen misafir sayısı olarak belli dönemlerde arttığı hatta yatak sayılarınada her sene yeni yatırımlarla eklemeler olduğu doğrudur. Şimdi şehir otellerini bir kenara koyalım. Sezonluk bölgelerdeki otellerimiz yüksek sezonda dolup boşalıyor. Her şey dahil sistemi ile çalışan otellerde görev yapan şef arkadaşlarımız kendilerine verilmiş kısıtlı maliyetlerle ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorlar. O sebeple bu gelişimin Türk Mutfağı’na katkısı benim görüşümce tartışılır. Bugün her şey dahil sistemi bana göre ülke mutfağımıza, ustalığımıza, sanatımıza zarar vermektedir. Doldur boşalt mantığında belli sayıda otel dışında bugün özellikle Antalya’da şeflerimizin yaşadığı zorluklar ve sıkıntılar ortadadır. Fakat büyük şehirlerde özellikle İstanbul’da durum daha farklı. İstanbul restaurant sektöründe büyük bir gelişme kaydetmiş ve bir dünya gastronomi şehri olma yönünde hızlı yol almaya başlamıştır. Otel yöneticileri ve sahipleri otellerinin mutfağına yeterince önem veriyor mu? Bir genelleme yapmak doğru olmaz ama %90’ı vermiyor diyebilirim. Ben şahsım olarak uluslararası zincir bir işletmede yönetim (management) otelinde mesleğimi icra ettiğim için kurumsal bir mantıkta görev yapıyorum. Lakin patron ve franchise işletmelerde durum çok farklı. Aşçının, şefin bir sanatkar olduğu yöneticiler ve patronlar tarafından bilinmiyor ve maalesef idrak edilemiyor. Maaşlı elemanım yemeğimi yapan kişi muamelesi son derece amatör ve etik olmayan bir davranış. Otel sahibinin bir yakınının söylemiş olduğu bir laf yüzünden bir gecede işinden olan meslektaşlarımıza şahit oluyoruz. Başka mesleki alanlardan yetişerek göreve gelmiş genel müdürlerin mutfağa girip başaşçıya işini öğretmeye çalışmasına ve operasyonuna haddinden fazla muadil olmasını şahit oluyoruz. Mutfağın yıllarca süren bir maraton ile ustalık vasfını insana kazandıran bir sanat olduğunu unutmamak, mesleğe ve ustaya saygı göstermenin önemli bir husus olduğunu düşünüyorum. 82

TAŞPAKON olarak neler yapıyorsunuz? Öncelikli hedefiniz nedir? Tüm Aşçılar ve Pastacılar Konfederasyonu olarak 5 bölgesel federasyon (Marmara, Karadeniz, Doğu Anadolu, İç Anadolu, Ege-Akdeniz) ve 36 ile derneği ile mevcutta faaliyet gösteriyoruz. Hedefimiz 7 bölge federasyon ve 81 il 81 dernek. İnşallah bu hedefe doğru emin adımlarla ilerliyoruz. Birçok faaliyet yapıyoruz ve etkinlik düzenliyoruz fakat 3 önemli önceliğimiz var. Eğitim, yöresel mutfaklar ve engelli bireyler. Eğitim ile ilgili T.C.Milli Eğitim Bakanlığı ile imzaladığımız Eğitimde İş Birliği Protokolüne istinaden okullarda öğrenci ve öğretim görevlileri ile buluşarak teorik ve pratik eğitimler düzenliyoruz. Yöresel mutfaklar ile ilgili yurdun birçok yerinde Taşpakon Yöresel Lezzetler Buluşmaları düzenliyoruz ve organize ettiğimiz yarışmalarda yabancı mutfaklara ait yemeklerin yapımını ve yabancı menşei ürünlerin kullanımını yasaklıyoruz.

Engelli bireyler ile ilgili Engelsiz Dünya Platformu kurucu üyesi olarak birçok çalışmaya imza atıyoruz, yarışmalar düzenliyoruz. Engelsiz Lezzetler adı altında çok önemli bir projeye inşallah Mart ayı ile başlıyoruz ve en büyük projemiz ise Engelsiz Lezzetler Akademisi ile diplomalı engelli aşçı ve pastacıları otel ve restaurantlarda istihdam etmek. Bir STK olarak en büyük özelliğimiz kar gütmeyen ticari olmayan bir mantıkla bugüne kadar konfederasyon kasasına 1 kuruş bile koymamış olmamız. Sponsorlarımızdan nakit desteği değil hizmet desteği alarak ilerliyoruz. Üye federasyon ve derneklerimize maddi ve manevi desteklerde bulunarak onların gelişmesine katkıda bulunuyoruz.



Haber

Hampton by Hilton’tan bir otel daha Hem iş hem turistik amaçlarla seyahat edenlere hitap eden Hampton by Hilton İstanbul Ataköy, İstanbul’un tarihi merkezine 20 dakika, Atatürk Havalimanı’ndan ise sadece 10 dakika uzaklıkta bulunuyor. Otelin konukları, Ayasofya’dan Kapalıçarşı’ya, şehrin birçok turistik noktasına kolaylıkla ulaşabiliyor. Pek çok imkan sunuyor Hampton by Hilton İstanbul Ataköy Genel Müdürü Uğur Can “Yeni otelimizde misafirlerimizi ağırlamaktan mutluluk duyuyoruz” dedi ve ekledi: “Otelimiz, toplu taşıma bağlantı noktalarına yakınlığı ile mükemmel bir konumda bulunuyor. Ataköy, marinada keyifli bir akşam yemeğinden uluslararası bir spor arenasında müsabaka izlemeye kadar misafirlerimize pek çok imkan sunuyor.” 24 saat açık Hampton by Hilton İstanbul Ataköy bununla birlikte markanın imzası, 24 saat açık spor salonu, günün her saatinde hizmet veren atıştırma alanı ve özel otopark ile de hizmet veriyor. Tüm misafirlerin konaklamadan memnun kalacaklarını garanti eden %100 Hampton Garantisi (100% Hampton Guarantee®), konuklamadan memnun kalmayan misafirlere ise ödeme yapmama hakkı sunuyor. Odalarda ayrıca 40 inç HD televizyon ve geniş bir çalışma alanı bulunuyor. Benzersiz misafirperverlik Hampton otellerinin alametifarikası ‘Hamptonality’ diye tabir edilen benzersiz misafirperverlik. ‘Hamptonality’, güler yüzlü hizmet, konukların ihtiyaçlarını önceden tahmin etmek, onlara civardaki görülmeye değer yerler, eğlenceli aktiviteler ve tarihi bilgeler konusunda yardımcı olmak anlamına geliyor. Ayrıca her otelde sergilenen, tesisin bulunduğu bölgeye ait fotoğraflar ve sanat eserleri, işletmenin bölgeyle ilişkisinin ve toplumlara verdiği desteğin göstergesi. 84

Hilton Worldwide’ın orta fiyat segmentinde yer alan ve kaliteye önem verenlere yönelik küresel markası Hampton by Hilton, en yeni oteli Hampton by Hilton İstanbul Ataköy’ün açılışını gerçekleştirdi. 86 odalı Hilton Worldwide tesisi, 2 binden fazla Hampton by Hilton, Hampton Inn by Hilton and Hampton Inn & Suites by Hilton otelinin yer aldığı Hampton by Hilton ailesine katıldı.


Marriot Hotel

Haber

Kapadokya’ya geliyor Kapadokya bölgesinde yaklaşık üç bin yatak kapasitesiyle en büyük turizm yatırım grubu olarak faaliyetlerini sürdüren Dorak Holding, bölge turizminin gelişimi açısından önemli bir zincir marka ile el sıkıştı. Geçtiğimiz ay Dedeman Hotel Kapadokya’yı satın alarak bünyesine dahil eden Dorak Holding, Marriot markası ile anlaştı. Bir yıl boyunca tadilata alınacak olan ve 300 odası ile bundan sonra misafirlerini Marriot markası ile ağırlayacak olan otel, bölge turizmi açısından önemli yatırımlardan biri olarak gösteriliyor.

Ramada Cappadocia satın alındı Dünya çapında önemli zincir otellerden biri olan Marriot markasını bünyesine dahil eden Dorak Holding, bölge yatırımlarına da hız kesmeden devam ediyor. Holdingden yapılan açıklamada, 2014 Nisan ayından beri kiracısı olarak faaliyetlerini sürdürdükleri Ramada Cappadocia Otel’in mülk satın alması gerçekleştirildi. Dorak Holding’in, bundan sonra otelin mülk sahibi olarak turizm faaliyetlerini daha da ileriye taşıyacağı belirtildi.

Geçtiğimiz ay gerçekleştirilen satın alma ile Dedeman Hotel Kapadokya’yı iştirakleri arasına katan Dorak Holding, dünyaca ünlü otel zinciri Marriot markası ile el sıkıştı. Bir yıl boyunca yenilenmeye alınacak otel, Ocak 2017 tarihi itibariyle Marriot Hotel Kapadokya adıyla misafirlerini ağırlamaya başlayacak. “2016 Kapadokya’nın yılı olacak” Dorak Holding bünyesinde çeşitli konseptlerdeki 9 otelin halen Kapadokya bölgesinde faaliyetlerini sürdürdüğünü belirten Dorak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Serdar Körükçü, “İlk olarak 2016 yılının şubat ayında Double Tree by Hilton Ürgüp’ü hizmete açacağız. Ardından Ocak 2017 tarihinde Marriot Hotel Kapadokya misafir ağırlamaya başlayacak. 2016 yılı Kapadokya turizmi açısından önemli bir yıl olacak” dedi.

85


Haber

Toros Demirdöven “Tanıtıma devam edeceğiz” Bodrum Ticaret Odası (BODTO) Meclis Üyesi turizmci Toros Demirdöven ile Bodrum turizmini konuştuk. Deneyimli turizmci 2016’nın sıkıntılı bir yıl olacağını belirterek, “2016’yı en az zararla kapatmaya çalışacağız” dedi. Demirdöven, Bodrum turizmi için öncelikle Bodrum’un doğasını ve çevresinin korunması gerektiğini sözlerine ekledi. Türk turizmi denince ilk akla gelen turizm merkezlerinden Bodrum, Türk turizmine önemli katkılar koymaya devam ediyor. Bodrum Yarımadası Tanıtma Vakfı (BOYTAV) öncülüğünde birçok fuara katılan Bodrumlu turizmciler bölge turizmi için çalışmaya devam ediyor. Travel Turkey İzmir’de yerini alan Bodrumlu turizmciler Bodrum’un farkını ortaya koyuyor. Travel Turkey İzmir Fuarı’na katılan Bodrumlu turizmcilerden biri de Bodrum Ticaret Odası (BODTO) Meclis Üyesi ve Gölköy Mandalya Hotel’in sahibi Toros Demirdöven ile Bodrum’u konuştuk. “2016 iyi görünmüyor” İlk olarak 2015 yılını değerlendiren Toros Demirdöven, 2015 yılının biraz sıkıntılı geçtiğini söyledi. Seçim karmaşası ve Türkiye’deki sıkıntıların sıkıntı yarattığını söyleyen Demirdöven, “2015 Bodrum için biraz sıkıntılı geçti. Biliyorsunuz seçimlerin Haziran ayına, Ramazan ayının yaz sezonuna denk gelmesi sıkıntı yarattı. Bunlara Türkiye’deki sıkıntılar da eklenince istediğimiz verimi elde edemedik. İşin kötü tarafı 2016’dan da pek umutlu değiliz. 2016 maalesef çok da iyi görünmüyor” dedi. Tanıtım tüm hızıyla devam edecek Toros Demirdöven, olumsuz gelişmelere rağmen Bodrum olarak tanıtım çalışmalarına devam edeceklerini söyledi. Deneyimli turizmci aynı hızda tanıtıma devam edeceklerini belirterek, “Bodrum’a farklı pazarlar kazandırmaya çalışıyoruz. 2016 yılını az hasarla kapatmaya çalışacağız” şeklinde konuştu. Bodrum da etkileniyor Deneyimli turizmci Toros Demirdöven açıklamalarına şöyle devam etti: “Bodrum, çok farklı misafir profiline seslenebiliyor. Yeter ki fazla karışıklık olmasın. Doğudaki karışıklıklar ister istemez Bodrum’u da etkiliyor. Umarım bu sıkıntıları en kısa sürede atlatırız. 86


İnsan faktörü Bodrum bugün meşhur bir turizm bölgesi ancak Bodrum geçmişte de meşhurdu. Her zaman popüler bir yerdi Bodrum. Bunu da Bodrum’a gönül vermiş insanlara ve Bodrumlulara borçluyuz. Bodrum’dan çok daha güzel yerler var ama insan faktörü Bodrum’u önemli bir yere taşıdı. Doğa ve çevre Bodrum sürdürülebilir bir turizm istiyorsa doğaya ve çevreye mutlaka saygı göstermeli. Bodrum doğasına ve çevresine sahip çıkmalı. Suni yaratılan güzellik geçicidir. Bu nedenle değerlerimize sahip çıkmalıyız. Özellikle denizi kaybetmemeliyiz. Mutlaka bunlara önem vermeliyiz. Eğitim şart Personel eğitimine de önem vermeliyiz. İstediğiniz kadar lüks tesis yapın eğitilmiş personel bulamazsanız o işletmeler batmaya mahkumdur. İnsana yatırım yapmalıyız. BODTO olarak mesleki eğitimlere önem veriyoruz ve çalışıyoruz.

Kaliteyi yükseltiyor Bodrum’a marka ve büyük tesisler geliyor. Bu tesisler kaliteyi yükseltiyor. Bu durum diğer tesisleri de kalite ve hizmet anlamında tetikliyor. Onlar da kendi tesislerini daha iyi hale getirmek için çabalıyorlar. Rekabet kızışıyor ve herkes kendisine çeki düzen veriyor. Her keseye uygun Bodrum çok pahalı diyorlar ama her kategoride hizmet sunan tesisler var. Basına çıkan bazı haberler magazinsel haberler. Bir lahmacun haberi var mesela. Biz de her bütçeye her keseye uygun işletmeler mevcut. İkinci konutlar Yapılaşma iyi bir şey değil. Buna dur demeli ancak müteşebbisin de önünü kesmemek lazım. Bir plan dahilinde yapılmalı tesisler. Bir master planımız yok hala. Türkiye turizminin master planı yok. Otel yatırımları önümüzdeki süreçte yatırımlarına devam edecek. İkinci konutlar da artıyor. Bu da büyük sıkıntı.

RES’lerin konumu kirlilik yaratıyor Rüzgar enerji santralleri de sıkıntı olmaya başladı. Biz temiz enerjiye karşı değiliz. İşletmeler, BODTO, Bodrum Belediyesi ve STK’lar rüzgar enerji santrallerine karşı değil. Bizler bu santrallerin konumunun yanlış olduğunu savunuyoruz. Bodrum’daki en büyük sıkıntılardan biri bu. Bundan birkaç yıl önce de balık çiftlikleri ile sıkıntılarımız vardı. Ankara’dan bakma ile Bodrum’dan bakma anlamında çok büyük fark var. Temiz enerjiye varız ama doğru yerde. Rüzgar enerji santralleri turizmin olduğu yerde görsel bir kirlilik yaratıyor. Farklı pazar arayışları Yurt dışı pazarlarımızı Bodrum Yarımadası Tanıtma Vakfı üzerinden tek elden yapıyoruz. Avrupa’da 20’nin üzerinde fuara gidiyoruz. Çin ve Hindistan’da da çalışmalar yapmak için araştırma içindeyiz. Pazarlarımız çeşitlendirme adına Bodrum turizmcileri olarak yoğun bir çaba harcıyoruz.”

87


Serbest Köşe

Emir HEPOĞLU

Diktatör kadın, seni buralarda çalıştırtmam diyeli tam 24 yıl oldu! Tam 24 yıl önce bu otelden ayrılırsan eğer, seni bir daha değil Antalya Türkiye’nin hiç bir otelinde çalıştırtmam, asla iş bulamazsın şeklinde tehdit eden çemkirme ustası diktatör hanım şimdilerde ortak tanıdıklar üzerinden bana haber yolluyor; “Ona selam söyleyin bildiği bir yer varsa beni yönlendirsin.” Yeni göreve başladığı otele “hayırlı olsun”a gittiğim arkadaşım (!) hanımefendi, kendi aramayıp kapı güvenlik vasıtası ile “şimdi çok yoğunum sonra gelsin” diyeli tam 5 yıl oldu. Dün bir vesile ile karşılaştığım pişkin bağyan “canım neden hiç uğramıyorsun” diye sorduğunda aldığı cevapla hüsrana uğrayalı ise tamı tamına 22 saat oldu. Bu sabah tedavi görmeye başlamış!

20 yıl geçti. Hayatımın en güzel bölümü olarak rahatlıkla adlandırabileceğim bu zaman diliminde dünyalar güzeli ülkemin sahillerinde en büyük aşklarımdan birini yaşadım. İyi ki de yaşamışım, yaşasın turizm, yaşasın otelcilik.

Çok sevdiğim bir büyüğüm, otelciliği sakın bırakma, bak kaç yıldır bu sektördesin rezil olursun, sürünürsün diyeli 10 yıldan fazla oldu. Aynı büyüğümün “ya ne akıllı bir iş yaptın be Emirciğim, seni çok takdir ediyorum vallahi” şeklindeki keskin dönüşünün süresi 15 günü geçmemekte. İşsiz kaldığı süre içerisinde bizim ofisten bir an olsun ayrılmayan, hatta ortak çalışmayı teklif eden, her şekilde yanında olduğumuz değerli büyüğümüz, bir süre sonra göreve başladığı otele ziyaret gittiğimizde bizleri kapıdan içeri aldırmayalı tam 8 yıl oldu. Şimdilerde her görüştüğümüzde sarmaş dolaş olduğumuz bu büyüğümüzün bana karşı takdirlerine sıklıkla mazhar olmaktayım. Yeni yönetim geldi, ortam bozuldu hocam şeklinde bir atristlik yaparak uzun süredir çalıştığım otelden istifa vesilesi ile kaçışımın ardından tam 9 yıl, patronumun bana küsüp uzun süre konuşmamasının ardından ise 6 yıl geçti.

88

Şimdilerde hepsi ile can ciğer, kuzu sarması kıvamındayız. Takdiri İlahi. “Havlunun kitabı mı olurmuş canım, Emir yine çıldırmış işte, kendi kendine bir şeyler yapıyor” diye arkamdan atıp tutan gudubet ablanın bir toplantı esnasında yanıma gelip “Sizi gerçekten çok takdir ediyorum, sektör adına çok enteresan ve ses getiren bir iş yaptınız” demesinin üzerinden tam 3 yıl geçti. Günah çıkartmak dedikleri bu olsa gerek. Doymak bilmeyen departman müdürüme, ödenmez hakkını doldurmamak için room servisden 4 adet kruvasan çalarken otelin genel müdürüne yakalanmamın üzerinden tam 26 yıl geçti. Gırtlağımı sıkan ve nereye götürüyorsun bunları diye soran genel müdüre ispiyonaj yapmamamın beni güvenilir insan moduna sokması da aynı tarihlere denk gelmekte. Son 5, 6 yıldır beni her gördüğünde Emir beyciğim bizim otellere de eğitime gel şeklinde sıklıkla ağzıma baş parmağıyla bal çalan, ancak hiç bir şekilde bunu realiteye dönüştürmeyen otel patronuna “Sizin bütçeniz yetmez, çok pahalıyım ben” diyeli tam 4 ay oldu. Çok bozulan patron beyefendi şimdilerde otellerinin güvenlik kapılarına resmimi astırmış “İçeri almayın” diye. İlk kez bir tatil köyünde çalışma fırsatı yakaladığımda “Seni yeneceğim ulen İstanbul” benzeri moda girip, ortam güzel, iş güzel deyip bir de kız arkadaş yapsak iyi olur şeklinde kendimi motive etmemin üzerinden tamı tamına 20 yıl geçti. Hayatımın en güzel bölümü olarak rahatlıkla adlandırabileceğim bu zaman diliminde dünyalar güzeli ülkemin sahillerinde en büyük aşklarımdan birini yaşadım. İyi ki de yaşamışım, yaşasın turizm, yaşasın otelcilik.


Radisson Blu,

Haber

İstanbul’daki 7. otelini açtı Yönünü inovasyon ve tasarıma göre belirleyen ikonik otel markası Radisson Blu, İstanbul’daki yedinci oteli olan Radisson Blu Hotel İstanbul Ataköy’ün açıldığını duyurdu. Hem İstanbul’un cazibe merkezi olan tarihi yarımadaya hem de Atatürk Havalimanı’na ideal yakınlıkta konumlanan Radisson Blu Hotel, İstanbul Ataköy; misafirlerine Marmara Denizi’nin nefes kesen manzarasını sunuyor. Ayrıca otel, Ataköy Marina ve Bakırköy İDO iskelesine yürüme mesafesinde yer alıyor. Yeni yatırımlar da gelecek Rezidor Otel Grubu Orta Doğu ve Türkiye Bölge Başkanı Mark Willis, otelin açılışıyla ilgili “Radisson Blu, üst segment otel markaları arasında İstanbul’da en çok otele sahip olan otel zinciri. Türkiye’deki portföyümüze eklediğimiz en son otel olan Radisson Blu Hotel, İstanbul Ataköy ise ülke çapındaki büyüme hedeflerimizi taçlandıran en yeni otelimiz. Yakın gelecekte bunların yanına sekiz yeni otel, resort otel ve rezidans eklemeyi planlıyoruz” dedi. Nefes kesen manzara Otelde bir adet kral dairesi, 7 adet tek yatak odalı süit, 13 adet junior süit ve 12 adet business class oda dahil olmak üzere toplamda 133 adet, günümüz konaklama trendlerini yansıtan misafir odası bulunuyor. Otelin tüm odalarında espresso makinesi gibi modern ek hizmetler ve Marmara Denizi’nin ışıltılı ve nefes kesen manzarası yer alıyor. Radisson Blu markası ayrıca tüm misafirlerine, otelin tüm alanlarında yüksek hızda ücretsiz internet bağlantısı hizmeti sunuyor.

“Yes I Can” Radisson Blu Hotel, İstanbul Ataköy’ün Genel Müdürü Eylem Fındık ise açılış ile ilgili görüşlerini “İstanbul’daki bu muhteşem oteli açıyor olmaktan büyük heyecan ve gurur duyuyoruz. Doğa ile bütünleşen tasarımı sayesinde ikonik, stil sahibi ve sofistike bir marka olan Radisson Blu’nun tarzını yansıtan otelde tüm çalışanlar olarak hafızalarda yer eden ‘Yes I Can!’ hizmet felsefemizi tüm Türk ve yabancı misafirlere sunmaya hazırız” sözleriyle ifade etti.

Toplantı ve SPA Otelin en son ses ve görüntü teknolojisine sahip ve tamamı gün ışığı alan 4 adet toplantı salonu, tüm katılımcılara yüksek hızda ücretsiz internet bağlantısı sunuyor. Otelin yaratıcı ve deneyimli toplantı ve davetler ekibi ise planlama aşamasından etkinlik sonrası sürecine kadar tüm ihtiyaçları karşılamak için misafirlerini bekliyor. Otelin şık ve seçkin spa’sı ve tam donanımlı fitness merkezi, misafir deneyimini her zaman ön planda tutan Radisson Blu markasının vaadini yerine getiriyor.

89


Söyleşi

Ercüment Alkaner “Didim turizmin parlayan yıldızı olacak” Didim Turizm Derneği Başkanı Ercüment Alkaner, Tourism Today’in sorularını yanıtladı. Didim’in kendisine has bir tatilci profili olduğunu söyleyen Ercüment Alkaner, Didim’in 2015 yılını en az zararla kapatan bölgelerden biri olduğunu söyledi. Didim’in geleceğinin çok parlak olduğunu söyleyen Alkaner, “Didim gelecek yılların parlayan yıldızı olacak” dedi.

Aydın sınırları içinde yer alan Didim, Kuşadası’ndan 70, Bodrum’dan 110 km uzaklıkta önemli bir turizm merkezi konumundadır. Didim, konumundan dolayı büyük bir avantaja sahip. Antik dünyanın pek çok yerleşim yeri, günlük turlarla gidilip gezilebilecek uzaklıkta. Didim; havada ki nem oranının çok az olması ve coğrafi yapısı gereği Astım hastalığına iyi gelen dünyadaki iki bölgeden biri durumunda. 90 km sahil şeridine sahip olan Didim oldukça sıcak bir iklim kuşağında olmasına karşın, düşük nem oranı yazın bunaltıcı sıcaklardan şikayet edenler için iyi bir seçenek oluşturmakta. 90


Yıllardır turizmle iç içe bir yaşam süren Didim, Anadolu için en önemli tatil beldeleri arasında yer alıyor. Yılar ilerledikçe turizmdeki gelişimini de sürdüren Didim, girişimci turizmcileri ile birlikte her geçen gün popülaritesini arttırıyor. Didim turizmi hakkında Didim Turizm Derneği Başkanı Ercüment Alkaner ile konuştuk. Didim hakkında çarpıcı açıklamalarda bulunan Ercüment Alkaner, Didim’in geleceğinin parlak olduğunu söyledi. Didim’in kendisine has bir tatilci kitlesi olduğunu hatırlatan Alkaner, “Bu tatilci kitlesi sayesinde Didim, kriz yılı olan 2015 yılını çok da kötü geçirmedi” dedi. Didim’in büyük ve marka otellere ihtiyacı olduğunu söyleyen Alkaner, “Büyük ve marka oteller Didim’i Avrupa’daki farklı pazarlara açacaktır. Bu açıdan kaliteli ve büyük otellerin bölgemize gelmesi çok önemli” dedi. Turizm adına sıkıntılı bir yılı geride bıraktık. 2015 yılı Didim için nasıl geçti? 2015 yılı Didim için çok da kötü geçmedi. Didim kendine özgü bir destinasyon olduğu için arz azalmadı. Kendine has bir kitlesi var Didim’in. Sadece dış pazarda değil iç pazarda da didim olgusu çok yüksek. Haziran, temmuz ve ağustos dönemlerinde okullar açılana kadar Didim’e Anadolu’dan çok ciddi bir talep var. Küçük otellerin faydalandığı bir kitle bu. Didim’in de en büyük sıkıntısı büyük otellerin olmamasıdır. Didim daha çok küçük oteller ve pansiyonların olduğu bir tatil bölgesi. Marka ve büyük otellere ihtiyacımız var. Bu durum Didim’e popülerlik kazandırdığı gibi bölgemizin pazarlamasına da katı sağlar. Pazarları da arttırır. Çek Cumhuriyeti, Finlandiya ve Danimarkalı turistlerin gelmesi için bu otellerin olması gerekiyor. Marka ve büyük oteller yapılırsa bu ülkelerden gelenler artacaktır. Otel çeşitliliği tur operatörlerini uçak konusunda rahatlattığı için bölgeye olan talebi yönlendirebiliyor. Didim’i Bodrum’u besleyen bir alt destinasyon gibi görüyorlar. Bunları aşmak için yeni tesislere ihtiyaç oluyor. Önümüzdeki sene 2000 yataklı bir otel açılacak. Yeni yeni otel yatırımları var bölgemizde. Diğer oteller de kendilerine çeki düzen verirlerse daha üst ödeme gücü olan kitle burayı tercih edecektir.

Ama her şeye rağmen 2015 iyi geçti. 2015 yılında en az hasar alan bölgelerden biri Didim’dir. Çünkü Didim’de büyük ölçekli Rus operasyonu yok. İç pazar ve Avrupa endeksli çalıştığımız için kayıp yaşamadık.

Hollanda fuarı sonrasında Avrupa’nın resmi ortaya çıkacak. Polonya’da bir durağanlık var. Bu anlamda bölgedeki sıkıntılar çözülürse ve Rusya ile ilişkiler güzelleşirse daha iyi yol alacağız diye düşünüyoruz.

2016 yılının 2015’ten daha zorlu geçeceği öngörülüyor. Didim için 2016 öngörünüz nedir? Evet, 2016 için büyük soru işaretleri var. 2016 yılı daha zorlu olacak. Bodrum Havalimanı’nda yüzde 35 daralma var. İzmir Adnan Menderes’te de yüzde 30-35 düşüşler var. İç pazarda erken rezervasyon dönemi başladı. Bunlar bu ay masaya yatırılacak. Çok yoğun bir doluluk yok ama satışlarımız devam ediyor.

2016 yılı için Didim Turizm Derneği olarak otellere ne tavsiye ediyorsunuz? 2016 yılı ile ilgili olarak genelde 2015 fiyatları geçerli. Bunu herkes böyle kullandı. Bunun yanında erken rezervasyon fırsatları arttırıldı. Bu durum satışları desteklemek adına mecburiyet haline geldi. Otelcilere tavsiyemiz fiyat indirimlerine gitmemeleridir. Şu an bekleme dönemidir.

91


Resim netleşmedi. Fiyat indirirseniz bu durumda karşılığını alamazsınız. Bunun yanında iyi tanıtım ve pazarlama çalışmaları yapılmalı. Tur operatörleri ile ilişkilere dikkat edilmeli. Tur operatörleri ile ilişkileri geliştirecek çalışmalar yapılmalı. Sürekli onları ziyaret edip kendimizi hatırlatmalıyız. Didim ciddi bir turizm potansiyeline sahip. Didim bu z enginliğe rağmen turizmden istediği payı alabiliyor mu? Didim turizmden istediği payı alamamış. Didim, Bodrum ile Kuşadası arasında kalmış küçük bir tatil bölgesi olarak duruyor. Şimdiye kadar Anadolu’nun memuru, işçisi, pansiyon ve küçük otellerde kalan kesim geldi. Didim hiçbir zaman tur operatörleri nezdinde satışa sunulmamış. Böyle bir sansasyonel ve tanınır bir durumu yok. Son 8 yıldır yeni açılan tesislerin destekleri ile özellikle Peninsula Grubu’nun Didim’de otel sahibi olması sonrasında balkan operasyonlarını Didim’e yönlendirmesi ile var olan otelleri de besledi. Bunun arkasından Balkanlardan tur operatörleri geldi. Orta Avrupa Didim’e önem verir hale geldi. Bu durum iyi bir sinerji yarattı. Bodrum Havalimanı’nın tam olarak bitmesi ve Bodrum karayolunun çift şeritli olarak hizmet vermesi de bölgemiz için iyi bir gelişme oldu. Polonya, Slovakya ve Çek Cumhuriyeti’nden Didim’e turist gelmeye başladı. Almanya, Didim’i istemeye başladı. Belçika ve Hollanda’dan da turistler ağırlıyoruz. Uzun yıllar TUI ile İngiltere pazarında çalışıyoruz. 92

TUI bu gelişmelere bakıp Hollanda ve Almanya pazarı için bizlerle kontrat yapmaya başladı. TUI, 2016 yılında Hollanda ve Belçika’da Didim’i satmaya başlayacak. Didim destinasyon olma yolunda hızla ilerliyor. Didim’in geleceğini nasıl görüyorsunuz? Didim, gelecek yılların parlayan yıldızı olacak. Sahillerinin imkanları ile Didim, yatırıma en müsait yer. Kuşadası ve Bodrum’da yatırım yapılacak yer kalmadı. Didim’de ise kamuya ait turizm bölgesi ilan edilen o kadar çok yer var ki anlatamam. Bu araziler turizme açıldığı zaman Didim uçacak. Ayrıca Didim Belediye Başkanımız Deniz Atabay da turizmden geliyor. Bu durum da Didim’e ayrı bir avantaj sağlıyor. Didim şu an imardan geçiyor. Altınkum dizayn edildi. Bütün mahallelere taş döşendi kaldırımları düzenlendi. Tabelalar da aynı standarta getirildi. Didim, marka kent olma yolunda adım attı. Belediyemiz master planı önüne koyarak yola çıktı. Başkanımız turizmci ile beraber. Didim’deki otel kalitesi hakkında ne düşünüyorsunuz? Peninsula Grubu’nun Palm Wings Beach Resort’ü açması ile dünden bugüne hizmet kalitemiz de arttı. İnsanlar örnek aldı ve kalite de arttı. Olması gereken hizmeti sağlarsak herkes Didim’e gelmek ister. A otelinde yer bulamayan B oteline gidecektir. Bu nedenle otellerin kalitesinin artması bölgeye değer katar.

Didim’in otel kalitesi yükseldi. Çok şükür hijyen konusunda çok titiziz. Didim’de kanalizasyon var bu nedenle denizimiz pırıl pırıl. Deniz kirliliği gibi bir kaygımız yok. Çocuklu aileler rahatlıkla denize girebiliyor. Çocuklu ailelerin tercihi oluyoruz. Bu bizim daha fazla yatırım almamıza da neden olacaktır. Didim olarak kendimizi ispat ettik ve turizmde Didim olarak biz de varız.



Serbest Köşe

Nazif DEMİR

Turizm neden hedef alınıyor? Ülkemizin son zamanlarda yaşadığı ölümlü olaylara baktığımız zaman özellikle turizm neden hedef alınıyor diye düşünmeden geçemiyoruz. Her ne kadar Ankara’daki vahim ve üzücü canlı bomba olayı direk olarak turizmi hedef almış gibi görünmese de Başkentimizin göbeğinde ve tarihi tren garı önünde olması söz konusu. Sultanahmet’te ise direk turist kafilesi hedef alınmış Ankara’daki olaya göre can kaybı az olsa bile ölenlerin hepsi turistti.

Devlet politikası ile çok hızlı hareket edip, özellikle ülkemizde yaşayan yabancı misafirlerimizin söylemleri ile gerçekleri, güzelliklerimizi, insanlığımızı her fırsatta tanıtımlarda sunmalıyız.

Bu yaşanmışlıklara bakınca ülkemize turist olarak gelip gezen dünya insanlarının dışarıda bizim ülkemiz hakkında yapılan haksız ithamları hak etmediğimizi, insanlarımızın güzelliğini, ülkemizin modernliğini, çok da kavgacı bir ülke topluluğu olmadığımızı görmeleri sanırım gerçek düşmanlarımızı rahatsız etti de hedefleri onları bizden uzaklaştırmak mı diye düşünür olduk. Ülkemizi turistlerden de uzak tutarak bizleri daha fazla yalnızlığa itmek mi acaba hedefleri? Bizlerin söylemleri, ifadeleri belki tek başına dünyada doğru kabul edilmeye bilinir, şüpheli yaklaşıla bilinir, oysa dünya insanları turist olarak gelip bizi ülkemizde günlük yaşantımız ile tanır ise haksızlığa uğradığımızı göreceklerdir ve başka zeminlerde dile getireceklerdir. Kendi ülkelerinde veya paylaştıkları diğer ülke vatandaşları ile bizim için yapıcı yorumlar yapmaları birilerini rahatsız ediyordur Bizler bu barış güvercinimiz olan TURİZMİ sahiplenmeyi ve korumayı başarmak zorundayız. 2016 yılına girdiğimiz şu ilk günler itibari ile binlerce çalışanımız, işletmelerimiz ayakta kalmak, geleceğe ümitle bakmak için büyük bir özveri gösteriyor. Devlet politikası ile çok hızlı hareket edip, özellikle ülkemizde yaşayan yabancı

94

misafirlerimizin söylemleri ile gerçekleri, güzelliklerimizi, insanlığımızı her fırsatta tanıtımlarda sunmalıyız. Uluslararası tur operatörlerini sürekli olarak ülkemize davet edip cennet ülkemizde onları ağırlayarak ilişkilerimizi sürekli sıcak tutmalıyız. Reklam giderlerimizde yurt dışında görsel ve yazılı basında ciddi harcamalar yaparak etkimizi artırmalıyız. Turizmde sabit giderleri olan işletmelerin dayanabilmesi için büyük teşvikler ve destekler yaratmalıyız. İç turizmi canlandırmak için devlet ile sektör önemli çıkışlar yaratmalıdır. Turizm üzerindeki ağır vergiler en azından eski doluluklara ulaşılana kadar hafifletilmelidir. Turizm kredileri yeniden yapılandırılmalı ve ilave imkanlar yaratılmalıdır. Şu aylarda uluslararası turizm fuarlarında en etkin tanıtım faaliyetleri Türkiye’nin olmalıdır. Bunun gibi birçok öneri en kısa zamanda hayata geçirilmeli ve istihdamdan tutun birçok tüketim kalemini etkileyen turizm bir an önce yeniden hayat bulmalıdır. Bu güne kadar yaşanmışlıklardan da ders alınıp turizm politikamızı artık yaratmalı ve her olay karşısında dengemizi kaybetmemeliyiz, savrulup sıkıntıya girmemeliyiz. Üzerimizdeki bu kara bulutların bir an önce dağılması temennisi ile hepimize güzel sezonlar, umutla bakacağımız yarınlar diliyorum.



Haber

Haydar Çulfa

“Turistleri otellerden çıkarıyoruz” Antalya turizmine önemli bir katma değer sunan Olympos Teleferik, 4350 metrelik hat uzunluğu ile yerli ve yabancı turistleri Tahtalı Dağı’nın 2365 metre yüksekliğindeki zirvesine taşıyor. Antalya’da farklı bir seyahat tecrübesi yaşatan Olympos Teleferik, sunduğu manzara ve zirvedeki imkanları ile büyük beğeni topluyor.

Olympos Teleferik hakkında Olympos Teleferik Pazarlama Müdürü Haydar Culfa ile konuştuk. 2007 yılında faaliyetlerine başlayan Olympos Teleferik’in yerli ve yabancı turistlerin büyük ilgisini gördüğünü söyleyen Haydar Culfa, 2015 yılında yaklaşık 220 bin misafir ağırladıklarını söyledi. 2015 başarılı geçti Haydar Culfa’nın açıklamaları şöyle: “Her sene yüzde 10 büyüme hedefi ile yola çıkıyoruz. Bu seneki gelişmeler neticesinde yüzde 10’luk artışı elde etmek mümkün değildi. 96

Özellikle Rusya pazarında yüzde 30 gerileme vardı. Bizdeki gerileme ise yüzde 2. Yüzde 30 gerileme olan bir yerde yüzde 2 düşüş bence bir artıştır. 220 bin misafir ağırladı 2015 yılında 220 bin misafir ağırladık. 2014 yılında ise 225 bin turist ağırladık. 2015 yılında piyasada Rusyaların alım gücünün düşmesi neticesinde pahalı ürünlerin satın alınmayacağı düşünülürken biz ekstra ücret ekleyerek günbatımı turları düzenledik. Gelir düzeyi düşen bir müşteri profiline 20 dolar artışla ürün sattık.

“Bu tür tesisler artmalı” İnsanları 4 bin 350 metrelik hat ile 2 bin 365 metreye çıkarıyoruz. İnsanlar böyle bir hizmetin verilmesine şaşırıyor. Bu tür turlar Antalya için yararlı. Bu tür farklı hizmetler sunan tesis ve cazibe merkezlerinin artması gerektiğin düşünüyorum. Bu cazibe merkezleri bize sıkıntı yaratmaz aksine insanların otellerinden çıkmasını vesile olur. Antalya’da akvaryum açıldığı zaman akvaryum ile kombinasyonlu turlar ortaya çıkardık ve çok başarılı oldu. Bunu otelciler de görüyorlar ve bizden harita ve broşür talep ediyorlar. Önceden otellere broşür vermek için uğraşıyorduk. Misafir bir yere geldiği zaman sadece deniz ve kumla yetinmek istemiyor ve belli bir süre sonra arayışa giriyor. Alternatif turizm ve otel için de bu tür cazibe merkezleri fayda yaratıyor. Turistleri otellerinden çıkarıyoruz. Sadece otel misafir için yeterli değil.”


Haber

Crema, GW ile Türkiye’de Avrupa ve dünyaca tanınmış markaların Türkiye distribütörlüklerini yapan Global Warehouse (GW), distribütörlüklerine bir yenisini daha ekledi. İtalyan markası Crema’nın da Türkiye distribütörlüğünü yapacak olan GW, Crema’nın iki kişilik şezlonglu Gazebo ve diğer fileli sandalye modellerini Türkiye mobilya piyasasına sunacak. Global Warehouse (GW) Genel Müdürü Arda Kilit, Türkiye distribütörlüğünü yapacakları İtalyan markası Crema’yı ve ürünlerini anlattı. İşlevsellik önemli bir nokta Kendi özgün tasarımları olan köklü bir aile firması İtalyan Crema ile partnerliğe başladıklarını söyleyen Arda Kilit, “Tasarımlarında işlevsellik ve fiyat fayda konusu ön planda olduğu için Crema ile partnerliğimiz başladı. Siz de biliyorsunuz ki GW firması olarak birçok Avrupa ve dünyaca tanınmış markaların Türkiye distribütörlüklerini yapmaktayız. Mandarin Oriental başta olmak üzere Sheraton, Carya Golf, Titanik, Maxx Royal gibi büyük ve lüks projelerde tercih edilen bir marka haline geldik. Tasarımda işlevsellik bizim ve müşterilerimizin

en çok önem verdiği husus” dedi. Lüks otellerin tercihi olacak Crema’nın iki kişilik şezlonglu Gazebo ve diğer fileli sandalye modellerini Türkiye mobilya piyasasına sunacaklarını söyleyen Kilit, “Bu ürünler yukarıda da bahsettiğim üzere işlevsellik ve görsellik sağladığından dolayı lüks otellerin tercihi olacağını düşünüyorum. Artık lüks otellerde plastik şezlong ve şemsiye kombinasyonu otel müşterisini görsel açıdan mutlu etmiyor ve özel hissettirmiyor. Birçok yatırımcıdan da tarafımıza alternatif bir ürün bulunması konusunda talep gelince biz de bu hususta yeni arayışlara girdik. İhtisas fuarında da bu firma ile distribütörlük anlaşması yaptık” şeklinde konuştu.

97


Söyleşi

İbrahim Armağan Aydeğer “Çanakkale turizminin geleceği çok parlak” Çanakkale Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Derneği (ÇATOD) Genel Sekreteri İbrahim Armağan Aydeğer, Çanakkale turizmi üzerine önemli açıklamalarda bulundu. Tourism Today’in sorularını yanıtlayan Aydeğer, Çanakkale’nin turizminin geleceği hakkında “Çanakkale’nin, Türkiye’nin değil dünyanın en önemli destinasyonlarından biri olacağımıza inanıyoruz” dedi.

ÇATOD Genel Sekreteri İbrahim Armağan Aydeğer, Çanakkale turizmi üzerine sorularımızı yanıtladı. Aynı zamanda Anzac Hotels Genel Müdürü ve Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Üyesi olan İbrahim Armağan Aydeğer, Çanakkale turizminin geleceği üzerine önemli açıklamalarda bulundu. Çanakkale’nin önemli turizm değerlerine sahip olduğunu söyleyen Aydeğer, “Çanakkale, önümüzdeki 10 yılın parlayan şehri olacak” dedi. Çanakkale için özel bir yıl olan 2015’i bir turizmci olarak değerlendirir misiniz? Evet, 2015 Çanakkale Zaferi’nin 100. yılıydı. Dolayısı ile Çanakkale turizmi diğer bölgelere göre 2015’i daha iyi geçirdi. Turistik tesislerimiz, esnafımız ve turizmle iştigal bütün işletmeler iyi bir yıl geçirdi diyebiliriz. Bölgemizde Çanakkale Zaferi’nin 100. yılı nedeniyle yüze yakın etkinlik düzenlendi. Bu etkinlikler de yıl içine yayıldı. Dolayısı ile bu etkinlikler turizme olumlu etki yaptı. Örneğin Gelibolu Maratonu gerçekleştirildi. Çanakkale Valiliği, Gençlik Spor İl Müdürlüğü ve Milli Eğitim Müdürlüğü önemli organizasyonlar gerçekleştirdi. Ayrıca 18 Mart Deniz Zaferi törenleri ve Anzak törenleri de çok ciddi bir ilgi gördü. 24 Nisan törenlerinde 18 farklı ülkenin devlet başkanını ağırladık. Bu durum Çanakkale’nin uluslararası düzeyde adını duyurdu. 98

Birçok soru işaretleri bulunan 2016 yılı için beklentiniz nedir? Çanakkale, mart ve haziran ayları arasında ağırlıklı olarak iç turizm, nisan ve ekim ayları arasında da dış turizm ile besleniyor. Bölgemizin iki büyük değeri var; biri Gelibolu diğeri de antik Troya kenti. Troya derken sadece bir antik kentten bahsetmiyorum. Biga yarımadası, Çanakkale boğazı ve Kazdağları üçgeninde yer antik değerlerden bahsediyoruz. Bu üçgende birçok antik değer var. Kazdağları’nın getirdiği eko turizm var. Burası dünyanın en önemli oksijen kaynakları arasında gösteriliyor. Fauna ve flora çeşitliliği ile de büyük bir zenginlik. Burası termal tesislerin de yer aldığı bir sağlık cenneti. Ayrıca Çanakkale, adaları ile de önemli bir turizm potansiyeli barındırıyor. 2016 yılı için iç turizmde çok büyük bir kaybımız olmayacak diye umut ediyoruz. Dış turizmde ise ülkemizin çevresindeki olumsuz gelişmeler ve tabi ki terörizm bütün dünyayı derinden etkiliyor. Komşularımız ve etrafımızdaki olumsuz senaryolar, Ortadoğu’daki sıkıntılar ve Rusya ile yaşanan diplomatik gelişmeler dış turizmde ciddi bir sıkıntı yaratıyor. Rusya ile yaşanan krizden Antalya’nın etkilenmemesi mümkün değil ama netice itibari ile Antalya’da milyar dolarlık yüzlerce tesis varken burada yaşanacak bir krizden Çanakkele’nin etkilenmemesi mümkün değil.


Bu sıkıntılı süreci nasıl atlatacağız? Tanıtım ve turizmle ilgili her türlü faaliyette daha agresif olmamız gerekiyor. Bu sene tanıtıma çok daha fazla önem vermeliyiz. Tanıtıma daha fazla değer verip kendimizi daha iyi ifade etmemiz gerekiyor. Kesinlikle alternatif pazarlar yaratmamız gerekiyor. Rusya ile ilgili bir kriz var, hepimizin istemediği bir kriz bu. Ama hayıflanacak bir saniye geçirecek boş vaktimiz yok. BDT ülkeleri hızla geliştirilmeli. Balkan pazarları aynı şekilde. Avrupa pazarları daha da geliştirilebilir. Türkiye’nin güvenli bir ülke olduğuna yönelik imaj çalışmaları önemli. 2016 endişeleri ile birlikte geldi. Ama bu endişelere yenilecek insanlar değiliz. Pes etmeyeceğiz. Şu an sezonun başında olmaz bizim için hem avantaj hem de dezavantaj. Dezavantaj çünkü kontratlar bu dönemde gerçekleşiyor. Bu dönemde olumsuz senaryolar sonradan düzelse de telafisi bir hayli zor olur. Avantajımız ise biraz daha vaktimizin olmasıdır. Son dakika satışlarını ve algıyı değiştirecek süremiz var elimizde ve bu süreci umarım iyi kullanırız. Çanakkale çok güzel değerlere sahip. Çanakkele turizmden yeterince pay alabiliyor mu? Çanakkale’nin turizmde bulunduğu noktayı değerlendirebilir misiniz? Şöyle söyleyeyim: Türk turizmi bir şiirse Çanakkale turizmi daha bir mısra kadardır. Yani Çanakkale’nin alması gereken çok mesafe var. Gelibolu tarihi yarımada büyük bir potansiyel çekmeye başladı ve burada taşlar yerine oturmaya başladı. Ancak dünya genelinde çok büyük bir değere sahip olan bir de Troya var. Çanakkale, Troya’dan yeterince fayda sağlayamıyor. Türkiye turizminde Çanakkale’nin bulunduğu nokta daha başlangıç. Daha önümüzde çok uzun bir yol var. Ama şunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim; Çanakkale Türkiye’nin en önemli turistik destinasyonlarından biri olmaya adaydır. Yapımı devam eden Troya Müzesi projemiz var. 1 sene içinde tamamlanması kesin gözüyle bakılıyor. Kaba işçiliği bitti. Detay işçiliği yapılıyor. STK’lar olarak 2018 yılının Dünya Troya Yılı olması ile ilgili bir girişimimiz var. 2018 yılı Troya’nın Unesco Dünya Tarih Mirası Listesi’ne seçilişinin 20. yılı olacak. STK’lar olarak 2018 yılının UNESCO nezdinde Dünya Troya Yılı olması ile ilgili çok ciddi bir çalışma içindeyiz. Hem Dışişleri Bakanlığı hem de Turizm Bakanlığı nezdinde ciddi çalışmalar var. Bu gerçekleşirse 2015 yılı Çanakkale Zaferi’nin 100. Yılıydı, 2018 yılı da Dünya Troya Yılı olarak Çanakkale ve Türkiye için önemli bir yıl olmasını planlıyoruz. 2017 yılını da dünyada bunun tanıtımını yapmak istiyoruz. Malum Çanakkale boğazı köprüsü projesi de neticelendi. 2016’da ihalesi gerçekleştirilecek ve daha sonrasında da proje hayata geçirilecek. Bu proje de Çanakkale’ye ayrı bir değer katacak. Çanakkale önümüzdeki 10 yılın yıldız parlayan şehri olacak. Çanakkale’de turizm bilinci var mı? İnsanlar turizmin getirileri konusunda yeterince bilinçli mi? Çanakkale’nin entelektüel kapasitesi çok yüksek. 99


Genç bir nüfusa sahibiz. Çanakkale çok güzel bir bölge. Tarih, doğa ve kültürün bulunduğu önemli bir değer. Tarım ve deniz ürünleri çeşitliliği insanları etkiliyor. Halkımız ve vatandaşlarımız turizme inanıyor. Çanakkale halkı Çanakkale’nin özelliklerini bozmadan büyümesini istiyor. Turizmin verdiği sorumluluğu yerine getirebiliriz. Çanakkale bir sanayi şehri değildir. Turizm, tarım ve üniversitesi ile büyümesi gereken bir şehir. Turizm en önemli ayak. Bu konuda da herkes hemfikir. Çanakkale, önemli bir turizm potansiyeli barındırıyor. Sadece turizm potansiyelinin olması yeterli mi? Biz hep şuna inanıyoruz; bir bölgenin destinasyon olması için en önemli etken bölgedeki etkinliklerdir. Sadece var olan öz kaynaklarla değil etkinlikler de büyük önem taşıyor. Gelibolu Maratonu’nda 3 bin kişiyi ağırladık. Boğaz yüzme yarışları var buna benzer etkinlikler önemli. Bunlar turizmin kalıcılığına önemli katkı sağlar. Kültürel, tarihsel ve doğal güzelliklerin gücünü hissediyoruz. Türkiye’nin değil dünyanın en önemli destinasyonlarından biri olacağımıza inanıyoruz. 100

Anzac Hotels, 4 oteli ile Çanakkale’de hizmet veriyor. Anzac Hotels’in Çanakkale turizmi içindeki yeri neresidir? Çanakkale’nin en eski markalarından biriyiz. 26 senedir bu sektördeyiz. 1990 yılında başlayan serüven 4. otel ile taçlandırdık. Şehir merkezinde 100’ün üzerinde odamız ve 300’ün üzerinde yatağımızla 3 yıldızlı otel segmentinde önemli bir oyuncuyuz. Yatırımlarımız devam ediyor. Özellikle her şeyi müşteri memnuniyeti üzerine kurguluyoruz. Gelecek müşterilerimizin beklentilerini yönetebilirseniz başarılı olursunuz. Çalışmalarımızı bu yönde sürdürüyoruz. Anzac Hotels’in yeni otel projeleri olacak mı? Biz büyümemizi refah üzerine değil istihdam üzerine ve şehre katma değer sunma üzerine kurguluyoruz. İmkanlar ve gelişmeler olumlu olduğu sürece yatırımlarımıza devam edeceğiz. Durduğumuz zaman bizim geri gitmemizin başlangıcı olacaktır. Bu nedenle gelişmeler dahilinde büyümeye devam edeceğiz. Daha Çanakkale’de potansiyel olduğunu düşünüyoruz. O nedenle yatırımlarımızı Çanakkale’ye yapmaya devam edeceğiz.



Haber

Kapadokya’daki Derin Aşk

Aşk-ı Derun Hotel Kapadokya’nın kalbi olarak nitelendirilen Uçhisar’da yer alan Aşk-ı Derun Luxurious Cave Boutigue Hotel, 2014 yılının Mayıs ayında Türk turizminin hizmetine girdi. Birbirinden farklı renkte dekore edilen 9 odası ile hizmet veren Aşk-ı Derun, Kapadokya ruhunu turistlere aşılıyor. Türk turizminin önemli duraklarından Kapadokya, birbirinden ilginç ve güzel otellere sahip. Fiziki yapıları dışında bu oteller verdikleri hizmetle de yerli ve yabancı tatilcilerin büyük beğenisini topluyor. Bu otellerden biri de Aşk-ı Derun Luxurious Cave Boutigue Hotel’dir. Mimar Sinan’ın izleri Aşk-ı Derun Luxurious Cave Boutigue Hotel, Kapadokya’nın kalbi olarak nitelendirilen Uçhisar’da yer alıyor. Uçhisar Kalesi’nin altında Güvercinlik Vadisi’ne hakim bir bölgede yer alan Aşk-ı Derun Hotel, Mimar Sinan’ın yaptığı iki cami arasındaki konumu ile de dikkat çekici. Aşk-ı Derun, “derin aşk”, “içten duyulan aşk” anlamına geliyor. Ancak Mimar Sinan’ın Sultan Süleyman ve Hürrem Sultan’ın kızları Mihrimah Sultan’a duyduğu aşk için de “Aşk-ı Derun” deniyor. Farklı odalar Aşk-ı Derun Hotel, kaya ve taş olarak 9 farklı odaya sahip. Bu odalar renk konseptine göre belirlenmiş. Ev konforunda bir tatil sunan Aşk-ı Derun Hotel, restaurantı ile de dikkat çekici. Otelin muhteşem manzarası eşliğinde bölgeye has yerel yemekler yiyebilirsiniz. 102


Renk konsepti Aşk-ı Derun Luxurious Cave Boutigue Hotel hakkında otelin sahibi Ceran Yıldırım ile konuştuk. 9 odalı bir otel olduklarını hatırlatan Ceran Özdemir, “2014 yılının Mayıs ayında otelimizi açtık. 9 odalı butik bir oteliz. Otelimizdeki odalar renk konseptine göre hazırlandı. Bütün renklerde otel odalarımız bulunuyor. Hamam, sauna, jakuzisi olan odalarımız var. Oda-kahvaltı konseptinde hizmet veriyoruz. Ancak istenen hizmetleri de verebiliyoruz” dedi. Büyük beğeni topluyor Bulundukları konumun Aşk-ı Derun Hotel’e önemli bir özellik kattığını söyleyen Ceran Yıldırım, “Uçhisar Kalesi’nin altında, Güvercinlik Vadisi’ne hakim bir konumdayız.

Yani Kapadokya’nın kalbinde yer alıyoruz. Bu özelliğimiz misafirlerimiz tarafından büyük bir beğeni topluyor” şeklinde konuştu. Özel bir yer Kapadokya’nın çok çok özel bir turizm merkezi olduğunu söyleyen Ceran Yıldırım’ın açıklamaları şöyle: “Biz aile olarak Avanosluyuz. Buralı olup da böyle bir otelimiz olduğu için de çok mutluyuz. Böyle bir otele sahip olmayı herkes ister. Kapadokya’da bu tarz oteller artıyor. Kapadokya klasik otelcilikten sıyrıldı artık. Bu otellerin sayısı da artıyor. Bu durum Kapadokya’ için büyük avantaj sağlıyor.

Bu trend ilerleyen yıllarda da devam edecek. Bizim amacımız buranın güzelliğini göstermektir. Doğayı ve coğrafyayı koruyup eski yaşam stillerini modernize ederek insanlara sunuyoruz. “2016’dan umutluyum” Kapadokya turizmden bence yeterince pay alabiliyor. Ama daha çok çalışmalıyız. Kapadokya turizmde daha iyi yerlere gelebilir. Kapadokya’da 2015 sıkıntılıydı. 2015 yılında biraz fedakarlıklar yapmamız gerekiyordu. Yapabildiğimiz kadar yaptık. 2016 yılı için de bölgemiz için umutluyum. Kötü söylentiler olsa da önce inanmalıyız. Ben 2016 yılından umutluyum.”

103


Haber

Ekipman sağlayıcıları 2016’dan ümitli Antalya’da gerçekleştirilen otel ekipmanları fuarı “Anfaş Hotel Equipment” birbirinden önemli firma ve markalara ev sahipliği yaptı. Fuara katılan firmalar 2016 yılı ilgili beklentilerini Tourism Today’a açıkladı. Ekipman sağlayıcıları önlerinde karamsar bir tablo olsa da 2016 yılından ümitli olduklarını söylediler.

Bu sene 7.’si gerçekleştirilen Anfaş Hotel Equipment, 410 firma ve 3 bin 500’ün üzerinde marka ile Antalya Expo Center’da gerçekleştirildi. 4 gün süren fuar süresince konaklama ve ağırlama sektörü ürün grupları sergilendi. Her yıl ortalama 35 bin profesyonel ziyaretçiyi ağırlayan fuara bu yıl yoğun bir katılım gerçekleşti. Almanya, Azerbaycan, BAE, Bulgaristan, Cezayir, Fas, Irak, İran, İtalya, Katar, Kazakistan, Kosova, KKTC, Makedonya, Mısır, Nijerya, Rusya, Suudi Arabistan, Tunus ve Ürdün’den ziyaretçilerin ilgi gösterdiği fuarda bu yıl ilk defa ‘Hotel Design Show’ etkinliğine katılan mimarlar da katılımcı firma ve yatırımcılarla görüşmeler yaptı. Fuarda Türkiye’nin farklı bölgelerinden birbirinden önemli firma ve markalar yer aldı. Açıklamalarda bulunan firma yetkilileri 2016 yılından ümitli olduklarını söylediler. Özellikle turizm sektöründe yaşanan sıkıntıların farklı çözümlerle giderilebileceğini söyleyen yetkililer üretimlerine devam edeceklerini dile getirdi.

Ramazan Kaynakçı: “Ümitsiz değiliz” Kristal Endüstriyel Genel Müdürü Ramazan Kaynakçı, 2016 yılından ümitsiz olmadıklarını söyledi. Ramazan Kaynakçı’nın açıklamaları şöyle: “Kristal Endüstriyel için 2015 yüzde 15’lik bir büyüme ile geçti. 2015’te yurt dışı pazar payımızı da arttırdık. Yurt içi ve yurt dışında büyüdük. Akdeniz ve Ege dışındaki bölgelerde satışlarımızı arttırdık. Kristal Endüstriyel’in ürün gamı ve üretim tesisleri Türkiye’deki hiçbir firmada yok. Firmamız bugüne kadar Akdeniz çanağında biliniyordu, şimdi ise Türkiye genelinde bilinen bir firmayız ve bu bilinirlilik her geçen sene daha da artıyor. Bunun da geri dönüşümünü alıyoruz. 2016 yılı yine Antalya’da 20’nin üzerinde otel projesi var. Devam eden projeler var. Turizmdeki kriz ekipman sağlayıcılarını tabi ki etkiler ama biz ümitsiz değiliz. Bunu yaşayıp göreceğiz. Kesinlikle ümitsiz değiliz. Firma olarak enerji tüketimine önem veriyoruz. Bu sene enerjisini güneş enerjisinden alan buzdolabı soğutma odalarını piyasaya sunduk. Bu yöndeki çalışmalarımızı arttıracağız.

104


Hakan Ceylani: “Turizm olmazsa olmaz” Öztiryakiler Pazarlama ve Satış Koordinatörü Hakan Ceylani, 2015 yılının Öztiryakiler için son derece başarılı geçtiğini söyledi. Hakan Ceylani şöyle konuştu: “2015 yılında öngörülerimizin de üstünde büyümelerle karşılaştık. Bizim için iyi bir seneydi. Fakat 2016 yılı iyi başlamadı. Ülkemizdeki durum ortada her gün yeni şeylerle karşılaşıyoruz. Bu nedenle 2016 çok öngörebildiğimiz bir sene değil. Bilinmez bir vaziyet var fakat bu kötümser olmak için bir neden değil. Biz üretmeye ve ihracat yapmaya devam ediyoruz. Gönül ister ki ülke içindeki ve dışındaki nahoş olaylar uzlaşma ve anlaşma ile son bulsun. Projeksiyonlarımızı her şey iyi gidecek gibi yapıyoruz. Turizmle olmazsa olmaz bir ilişkimiz var. Gelişmeler yakından takip ediyoruz. Rusya meselesi gündemde. Antalya’da bu fuar özelinde konuşacak olursak; Antalya Türk turizminin önemli merkezlerinden biri. Bu fuara bakarak ümitleniyoruz. Turizm sektörü ciddi bir darbe görmez diye umuyorum.”

İsmail Erdoğan: “Karamsar değiliz” Hisar Yönetim Kurulu Başkan Vekili İsmail Erdoğan da 2015’in Hisar için iyi bir yıl olduğunu söyledi. İsmail Erdoğan’ın açıklamaları şöyle: “Biz 2015’te hedeflerimizi yüzde 98.5 yakaladık. Ancak bizim için en sevindirici nokta 48 yıllık bir üretici olarak yatırımlarımıza tam hızda devam ettik. 3 yıllık yatırımların sonucu olarak üretim kapasitemizi de yaklaşık yüzde 350 arttırdık. Ciddi bir üretim artışı gerçekleştirdik. Burada tek amacımız horeca grubunun ihtiyaçlarını karşılayabilmek ve bu sektörün lideri olmaya devam etmekti. İhracatta yüzde 5 civarında bir büyüme yakaladık. Hedefimiz daha büyüktü ama bu açığı diğer satışlarla kapattık. Her satış kanalında hedeflerimizi yakaladık. 2016 yılı için çok karamsar değilim. Bir takım olaylar yaşanıyor ancak bunların hepsini geçici görüyorum. Önümüzde günlük güneşlik günler olacak. Hiçbir şekilde motivasyon kaybına gerek görmüyoruz. Tam gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.”

Cenk Karace: “Enseyi karartmamalıyız” Tolkar Yönetim Kurulu Başkanı Cenk Karace, 2015 yılının ihracatta iyi bir olduğunu söyledi. Cenk Karace’nin açıklamaları şöyle: “2015 Tolkar için iyi geçti. İç pazardan ziyade ihracat iyi gitti. 2015 yılı 2014’e göre biraz daha geride kaldı. Ancak enseyi karartmamak lazım. Bütün turizm paydaşları el ele verip bu sarmaldan çıkılması lazım. 2016 yılını herkes kayıp diye görüyor ama 2017 daha iyi gidecektir. 2016 için de kapımıza kilit vurmadık. Çalışmalarımız devam edecek. Ancak 2016 tabi ki 2014 yılı gibi olmayacak. 4 milyon Rus birkaç milyon Alman gelmeyecek. Bu durum tesisler için büyük bir sorun. İnsanlar yatırımlarını erteliyor. Önümüzdeki seneye bakacağız artık. Biz 2016 yılı için ihracatımıza önem vereceğiz. Yurt dışında zaten iyi gidiyorduk. Antalya bizden mal almasa da firmamız için bir sıkıntı olmaz ama diğer firmalar için endişeliyiz.”

Ömer Tolon: “Hedefimizi aşacağız” Tolon Genel Müdürü Ömer Tolon da Tolon için 2015 yılının iyi geçtiğini söyledi. Ömer Tolon’un açıklamaları şöyle: “2015’in ülke için hayırlı bir yıl olduğuna inanmıyorum ama bizim için iyi bir yıldı. Çünkü Avrupa’ya açıldık. Belçika’da Avrupa ofisimizi açtık. 2015 yılında üretimimizin yüzde 60’ını ihraç ettik. 2016’da ihracat hedefimiz yüzde 70 ama bunu aşacağımızı düşünüyoruz. Jensen firması ile birleştikten sonra ürünlerimizin kalitesini Avrupa standartlarına çektik. Kalitenin artması satışlarımızı arttırdı. Üretimimizi Türkiye’de tutmaya çalışacağız. 3-5 sene sonra üretimimizi yüzde 90’ını ihracata yönlendireceğiz diye düşünüyoruz. 2016 yılında yüzde 70 ihracat hedefi koyduk ama bu hedefi aşacağız gibi. Ancak biz hiçbir zaman yurt içini gözden çıkarmadık. Yurt içinde çok değerli müşterilerimiz var. Rusya ile yaşanan olaylar ve Sultanahmet’teki patlama sonrasında negatif beklentiler var umarız olmaz. Türkiye için turizm çok önemli bir sektör. Biz umutsuz değiliz açıkçası.”

105


Haber

QM Awards 2015 Ödülleri Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği (POYD) resmi yayını GM Turizm ve Yönetim Dergisi’nin QM Awards 2015 Ödülleri sahiplerini buldu. Bu sene 6’ncısı gerçekleştirilen QM Awards 2015 Ödülleri turizm endüstrisinde kalitenin önemine dikkat çekmeyi amaçlıyor.

106


Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği (POYD) resmi yayını GM Turizm ve Yönetim Dergisi tarafından turizm endüstrisinde kalitenin önemini vurgulamak amacıyla 2010 yılından bu yana düzenlenen Türkiye’nin en geniş tabanlı turizm ödülü Quality Managament “QM Awards 2015’in bu yıl 6’ncısı gerçekleştirildi. Ödüller geleneksel POYD Gala Gecesi ile sahiplerini buldu. QM Ödülleri QM Ödülleri turizm endüstrisinde kaliteyi yönetmenin önemini vurgulamak amacıyla düzenlemeye başladı. Bu yıl 6.sı düzenlenen QM Ödülleri; çağımız gerçeklerini kavramış, kurumsallaşma ve markalaşma sürecinde önemli mesafeler kat etmiş olan otel, grup, yatırımcı, bölge, tur operatörü, acente, kişi, kurum ve özel teşebbüsleri, takdir ve teşvik ediyor. 43 profesyonel oy kullandı QM Ödülleri iki aşamalı oylama sistemi ile sahiplerini buluyor. Oylama, yaklaşık 43 bin turizm profesyonelinin, çalışanlarının, üyelerinin ve yatırımcılarının katılımıyla gerçekleşmektedir. Oylamalar sonucunda oluşan nihai adaylar, POYD Yönetimi Kurulu tarafından değerlendirilerek kazananlar belirleniyor. İki aşamalı olan QM Ödülleri’nin bu yıl ki ilk oylama aşaması, 16-28 Kasım 2015, ikinci oylama ise 28 Kasım-10 Aralık 2015 tarihleri arasında gerçekleştirildi.

Türkiye’nin En İyi Yönetilen Otel Destek Hizmetleri Türkiye’nin En İyi Yönetilen Otel Çamaşırhane Hizmetleri: Tolkar Laundry Türkiye’nin En İyi Yönetilen Otel Gıda Tedarik Hizmetleri: Yörükoğlu Gıda Türkiye’nin En İyi Yönetilen Otel SPA & Wellness İşletmeciliği: Sultan SPA Türkiye’nin En İyi Yönetilen Turizm Danışmanlık Hizmetleri: Human Exper Türkiye’nin En İyi Yönetilen Otel Yazılım Hizmetleri: Fidelio Türkiye’nin En İyi Yönetilen Acente Yazılım Hizmetleri: Sejour Türkiye’nin En İyi Yönetilen Otel Party&Event Yönetimi: Tontu Organizasyon Türkiye’nin En İyi Yönetilen Otel Canlı Müzik, Sanatçı Yönetimi: BAD Türkiye’nin En İyi Yönetilen Otel Show Yönetimi: Seans Organizasyon Türkiye’nin En İyi Yönetilen Otel Animasyon Yönetimi: Ballerini Entertainment Türkiye’nin En İyi Yönetilen Tur Operatörleri Türkiye’nin En İyi Yönetilen Alman Pazarı Tur Operatörü: TUI Türkiye’nin En İyi Yönetilen İngiliz Pazarı Tur Operatörü: Thomas Cook Türkiye’nin En İyi Yönetilen Balkan&Baltık Pazarı Tur Operatörü: Akay Travel Türkiye’nin En İyi Yönetilen Benelüx Pazarı Tur Operatörü: Corendon Türkiye’nin En İyi Yönetilen BDT Pazarı Tur Operatörü: Anex Tour Türkiye’nin En İyi Yönetilen Ortadoğu Pazarı Tur Operatörü: Akay Travel Türkiye’nin En İyi Yönetilen İç Pazar Tur Operatörü: Etstur Türkiye’nin En İyi Yönetilen Spor Turizm Acentası: Bilyana Golf Travel Türkiye’nin En İyi Yönetilen Otelleri Türkiye’nin En İyi Yönetilen Butik Oteli: Liberty Hotel Ölüdeniz Türkiye’nin En İyi Yönetilen Aile Oteli: Titanic Deluxe Belek Türkiye’nin En İyi Yönetilen SPA & Termal Oteli: NG Güral Sapanca Türkiye’nin En İyi Yönetilen Kongre Toplantı Oteli: The Green Park Pendik Türkiye’nin En İyi Yönetilen Spor Oteli: Gloria Sports Arena Türkiye’nin En İyi Yönetilen Eğlence Oteli: Maxx Royal Kemer Türkiye’nin En İyi Yönetilen Çevreci Oteli: Rixos Premium Göcek Türkiye’nin En İyi Yönetilen Konsept&Dizayn Oteli: Hotel Su Türkiye’nin En İyi Yönetilen Şehir Oteli (Antalya): Akra Barut Türkiye’nin En İyi Yönetilen Şehir Oteli (Ankara): JW Marriott Ankara Türkiye’nin En İyi Yönetilen Şehir Oteli (Bursa): Divan Bursa Türkiye’nin En İyi Yönetilen Şehir Oteli (İstanbul): Bosphorus Four Seasons Türkiye’nin En İyi Yönetilen Şehir Oteli (İzmir): Swissotel İzmir Türkiye’nin En İyi Yönetilen Resort Oteli: Calista Luxury Resort Türkiye’nin En İyi Yönetilen Luxury Oteli: Regnum Carya Türkiye’nin En İyi Yönetilen Zincir Otel Markası: Rixos Hotels Kalite Yönetim Özel Ödülü: Mete Vardar

107


Söyleşi

Polin

Dünya çapında üstün kalite Su kaydırakları ve su parkları tasarım, üretim, mühendislik ve montajında A’dan Z’ye hizmet sunan su parkı tedarikçisi Polin, sektöre sunduğu birçok ilk ile dikkat çekiyor. 97 ülkede 2500 su parkı projesi gerçekleştiren ve dünya genelinde ödüller alan su parklarında imzası bulunan Polin, üretim tekniği ile de Avrupalı su kaydırağı üreticileri arasında zirvede yer alıyor.

Tourism Today’in sorularını yanıtlayan Polin Pazarlama ve Kurumsal İletişim Direktörü Şöhret Pakiş, Polin’in çalışmaları ve hedefleri hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Firma olarak sizi kısaca tanıyabilir miyiz? 1976 yılında İstanbul’da kurulan Polin, su kaydırakları ve su parkları tasarım, üretim, mühendislik ve montajında A’dan Z’ye hizmet sunan su parkı tedarikçisidir. 97 ülkede 2500 su parkı projesi gerçekleştiren Polin; “Daima Yenilikçi”, “Dünya Çapında Üstün Kalite” ve “Teknoloji Liderliği” vizyonuyla sektöründe birçok ilki gerçekleştirmiştir. Bugün birçok ülkenin, hatta kıtanın en büyük ve ödüllü su parklarında Polin imzası vardır. Dünya›nın en geniş ürün çeşitliliğine sahip olan Polin’in 2010 yılında lanse ettiği ve sektörde yeni bir km taşı olarak gösterilen “King Cobra” su kaydırağı 2012, 2013 2014 ve 2015 yıllarında “Avrupa’nın en iyi su kaydırağı” seçilmiştir. 108

Ayrıca 2013 yılında Kompozit Sanayicileri Derneği’nce eğlence sektöründe “En İnovatif Ürün” seçilmiştir. Polin, bugün 470 kişilik ekibiyle, 35,000 m2’lik dünyanın en büyük su kaydırağı üretim tesisi olan fabrikasında tüm üretimini üstün kalite anlayışıyla Türkiye’de gerçekleştirmektedir. Su kaydırağı üreticileri arasında globalde en yüksek üretim kapasitesine sahip firmadır. 2012 yılında KOBİ kategorisinde Yılın İhracatçısı; hem 2013 ve 2015 yıllarında Türkiye’nin en hızlı büyüyen ilk 100 şirketi arasına girmiştir. Polin 2006 yılından bu yana kaydıraklarını iki tarafı parlak yüzeyli ve pürüzsüz, daha mukavim ama daha hafif, görselliği mükemmel ürün elde etme gibi önemli avantajları olan RTM (Resin Transfer Molding) kapalı kalıp kompozit üretim teknolojisiyle üretmeye başlamıştır. Bu teknoloji kaydırak üretiminde en ileri noktadır.

Polin böylece bu üretim tekniğini kullanarak üretim yapan ilk ve tek Avrupalı su kaydırağı üreticisi olmuştur. Bugün bu teknolojiyle tüm ürün gamını sunan Polin sektör liderliğini sürdürmektedir. Gündeminizde yeni yatırım ya da ürün çalışması var mı? Çocuk grubu ürün gamımızı tamamen yeniledik. Özellikle interaktif su oyun gruplarımızı tamamen yepyeni temalarla müşterilerimize sunuyoruz. Hem yapısal hem tasarım anlamında birçok yenilik yaptık. İnteraktivitiyi su kaydıraklarına entegre ediyoruz. Bu yıl kaydıraklarda trafik ışıklarından, zaman ölçerlere, led uygulamalarına, ses, ışık, efekt uygulamalarına kadar bir çok farklı sistemle tanıştırdık ülkemizi. Temalandırma anlamında yine yeniliklerimiz var. Kendinden temalı, hikaye anlatan su kaydırakları ürettik. 2015 yılında teknolojiyi waterparklara ve kaydıraklara entegre etmek için çalışmalar başladık. Çok yakında bunu lanse ediyor olacağız. Ayrıca 2016 yılında, çok kısa bir zaman önce lanse ettiğimiz, 4 kişilik, racer ve özel bir kule tasarıma sahip olan, Space Race kaydırağımızı, ayrıca yine sektörün trendlerinin belirlendiği ve büyük yatırımcılar için de odak noktası olan IAAPA fuarında lase ettiğimiz, su kaydıraklarında oyun değiştiren, 7 yeni teknolojimizi sektöre sunuyoruz. Eğlence-Etkinlik sektöründe projelerin başarısında etkili olan faktörler ve detaylar nelerdir? Sektörümüz sürekli gelişen bir sektör. İnovasyon ve özgünlük olmazsa olmaz. Her proje biricik.


Her birini ayrı ayrı ele alıp, tüm kritik faktörleri en iyi şekilde anlamak değerlendirmek ve ihtiyaca uygun bir proje sunmak çok önemli. Bir projede işe yarayan fikir diğer projede işe yaramayabilir. Biz her projeyi ayrı ayrı ve tek başına o projeyi 100% başarıya götürecek faktörleri dikkate alarak detaycı ve iyi işleyen bir proje yönetimiyle takip ediyoruz. Kendi alanınızda 2016’da yeni trend beklentileriniz var mı? Varsa neler? Hem globalde hem de Türkiye’de sektörümüz gelişiyor, büyüyor ve kapsamı genişliyor. Bu çok sevindirici. Türkiye’ye baktığımızda, son yıllarda açılan ya da açılacak olan nitelikli ve lüks tesisler artık standart kaydıraklar yerine daha ekstrem, daha tasarım ve daha özel imza ürünlere yönelmeye başladılar. Beklentiler yükseldi. Rekabet arttı. Dolayısıyla yatırımcılar için ürün veya hizmet seçiminde yenilikçi olmak önemli. Su parklarında hikaye anlatımı ve temalandırma da giderek yükselen bir trend haline geldi. Biz kaydırak tasarlayan bir firma olarak, çalışmalarımızı müşterilerimizin ve müşterilerimizin müşterilerinin yani parka gelip bu ürünleri kullananların ne istediklerini anlamaya çalışarak yapıyoruz. Yaptığımız son pazar araştırması bize şu sonuçları verdi: Birincisi en heyecanlı, en adrenalini yüksek atraksiyonları tercih ediyorlar. İkincisi inter aktivite istiyorlar, eğlenceyi, deneyimi eşleri, çocukları, kardeşleri, arkadaşları ile paylaşmak istiyorlar. Üçüncüsü temalı kaydıraklar istiyorlar. Kaydırakların onlara hikayeler anlatmasını istiyorlar. Dördüncüsü yüksek kapasiteli kaydıraklar istiyorlar. Bu sebeple aynı anda 4 ya da 6 kişinin aynı anda bu deneyimi paylaşabileceği ürünler istiyorlar. Biz tüm tasarım çalışmalarımızı işte bu sonuçlara göre şekillendiriyoruz.

Yani kaydırağın tasarımını aslında müşteriler şekillendiriyor. 2016 yılında markanız için hedef – beklentileriniz ve bu doğrultuda gerçekleştirdiğiniz çalışmalar nelerdir? Sektörde global bir oyuncu olarak inovasyon ve teknoloji liderliği konumumuzu sürdürmek için çalışmalarımızı bu yönde konumlandırıyoruz. 40 yıllık sektör tarihçesi, 97 ayrı ülkede 2500 proje gerçekleştirmemiz bize benzersiz bir işletme teknolojik uzmanlık kazandırdı. Tüm bu süreçte değişmeyen tek şeyse Polin’in müşteri ihtiyaçlarını karşılamaya verdiği öncelik oldu. Dolayısıyla ileriye dönük planlarımızı bu önceliğe göz ardı etmeden ele aldık. Bugün ve gelecek öngörülerimiz ve müşterilerimizin görüşleri sektörümüzde iki önemli küresel gelişmeyi işaret ediyor: A’dan Z’ye kadar tüm ihtiyaçlara tek elden ve entegre edilmiş çözümler üretmek ve sektöre yeni, adrenalini yüksek ürünler sunmak. Her iki konuda da liderliğimizi ve öncülüğümüzü önümüzdeki yıllarda da sürdürmeyi amaçlıyoruz”

109


Profesyoneller

Kültür ve Turizm Bakan Yardımcılığına Doç. Dr. Hüseyin Yayman getirildi Resmi Gazete’de yayımlanan atama kararına göre Kültür ve Turizm Bakan Yardımcılığı’na Doç. Dr. Hüseyin Yayman getirildi. Hüseyin Yayman, 1969 yılında Hatay’ın Kırıkhan İlçesi’nde dünyaya geldi. İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü’nü bitiren Yayman, daha sonra Hacettepe Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü’nde yüksek lisans yaptı. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde “Türkiye’nin İdari Reform Tarihi” isimli doktora teziyle unvanını aldı. Doç. Dr. Hüseyin Yayman Gazi Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü’nde öğretim üyeliği yaptı.

Expo 2016 Antalya Ajansı’nda Kazım Aydın dönemi İstifa eden Expo 2016 Antalya Ajansı Genel Sekreteri Haşmet Suiçmez’in yerine Kazım Aydın atandı. Malatya’nın Akçadağ İlçesi’nde 1964 yılında dünyaya gelen Aydın, 1988 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Denizli Mühendislik Fakültesi İnşaat Bölümü’nden mezun oldu. 1988 yılında Erzurum Tarım Kredi Kooperatifleri Bölge Birliği’nde göreve başladı. Malatya, Kayseri Bölge birliklerinde çeşitli kademelerde görev yaptı. Aydın 25 Ocak 2011 tarihli yönetim kurulu kararı ile Teknik İşler Daire Başkanlığı görevine atandı ve geçen yıl emekli oldu. Aydın bir yıldan bu yana özel sektörde görev yapıyordu.

Hakan Alpay, Paloma Hotels’te Sektördeki başarılarıyla adından söz ettiren Hakan Alpay, Paloma Hotels’in yeni genel koordinatörü oldu. Sektördeki 25 yıllık tecrübesiyle birçok önemli başarıya imza atan Alpay, Corinthia Grubu’ndaki Mali İşler Koordinatörlüğü’nün ardından sırasıyla Susesi Luxury Resort Hotel, Göçay - Onur Turizm A.Ş ve Hilton Dalaman Sarıgerme Resort & SPA gibi işletmelerde görev yapmıştı. Paloma Hotels Genel Koordinatörü olan Hakan Alpay, deneyimlerini kalitesi ile dikkat çeken Paloma Hotels ile paylaşacak.

Bir transfer de Zeynep Golf’e Antalya’nın en önemli turizm merkezlerinden Belek’te yer alan Sentido Zeynep Golf’ün genel müdürlüğünü Kaplan Uğur Akkor yapacak. Geçtiğimiz sene hayata geçirilen Regnum Carya Golf & Spa Resort’ün sahibi Fikret Öztürk’ün satın aldığı Sentido Zeynep Golf’ün Genel Müdürlüğünü Pazartesi gününden itibaren sektörün deneyimli ismi Kaplan Uğur Akkor yapacak. Daha önce Barut Hotels ve Voyage Hotels’te işletme müdürlüğü yapan Kaplan Uğur Akkor, son olarak Crystal Tat Beach Golf Resort’ün genel müdürlüğünü yapıyordu.

Sadun Alp, Sürmeli Hotels’e Koordinatör oldu Satışı gerçekleştirilen Sürmeli Efes’ten Kasım ayında ayrılan Sadun Alp, 2016 itibari ile Sürmeli Hotels ailesine farklı bir görev ile geri döndü. Deneyimli turizmci Sadun Alp, Sürmeli Hotels’in Ankara ve Adana Otelleri Koordinatörü oldu. Sadun Alp yaptığı yazılı açıklamada “2015 Kasım ayı itibarı ile Sürmeli Efes otelden ayrıldıktan sonra 01 Ocak 2016 tarihi itibarı ile yine Sürmeli Hotels ailesine Ankara ve Adana Otelleri Koordinatörü olarak göreve başlamış bulunmaktayım” dedi. 110


Profesyoneller

Buğra Berberoğlu River Rock Hotels’te Buğra Berberoğlu, River Rock Hotels & Resorts’ün CEO’su oldu. Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği’nin (AKTOB) kurucusu Ali Berberoğlu’nun oğlu Buğra Berberoğlu, son olarak Rixos Hotels’te görev yapıyordu. Uluslararası zincirlerde önemli görevlerde bulunan Buğra Berberoğlu, InterContinental Hotels Group, Kempinski Hotels ve son olarak da Rixos Hotels’te görev almıştı. Rixos Hoteys’ten ayrılan Berberoğlu, River Rock Hotels & Resorts’ün CEO’su oldu.

Divan Adana’nın Genel Müdürü Yaşar Ersoy oldu. Divan Adana Genel Müdürlüğü görevine atanan Yaşar Ersoy, meslek yaşamına 1988 yılında Hilton Ankara’da ön büro hizmetlerinde başladı. 2005 yılına kadar Hilton Ankara’da sırası ile Ön Büro Müdürü, Gece Müdürü ve Yiyecek – İçecek Müdürü olarak görevlerine devam etti. 2005 yılında Antalya Silence Park Resort’un açılışından itibaren 2 yıl süresince Otel Genel Müdürü olarak görevini sürdürdü. 2006 yılı sonunda Hilton Ankara’ya Yiyecek-İçecek Müdürü olarak dönen Ersoy, 2 iki yıl süresince bu görevini de başarıyla yerine getirdi. 2008 yılında Sueno Beach’te otel müdürü olarak hizmet vermeye başlayan Ersoy, Divan ailesine katılana dek bu görevini sürdürdü. Yaşar Ersoy iyi derecede İngilizce biliyor.

Ferko Ilgaz Mountain Hotel & Resort’a Yeni Direktör Ferko Ilgaz Mountain Hotel & Resort Otel Direktörlüğü’ne turizm sektörünün deneyimli ismi Cumhur Özen getirildi. Eğitim hayatına Marmara Üniversitesi’nde başlayan Cumhur Özen, sonrasında Glion International Management Certificate derecesine sahip oldu. Eğitim hayatı sonrasında otelciliğin her kademesinde görev yapan Cumhur Özen bugüne kadar sırasıyla, Sheraton İstanbul, Mövenpick Otel İstanbul, Çırağan Palace Kempinski, Intercontinental Hotel Astana, Mardan Palaca Antalya, Mardan Golf International ve son olarak Mivara Luxury Resot & Spa Otel’de farklı unvanlarda çalıştı. Cumhur Özen İngilizce, Almanca, Rusça ve Azerice biliyor.

Metin Peltek, Kemer’den Marmaris’e transfer oldu Deneyimli turizmci Metin Peltek rotayı Marmaris’e çevirdi. Metin Peltek Marmaris’te Orka Hotels bünyesinde yer alan Sentido Orka Lotus Beach’in Genel Müdürü oldu. Konu hakkında bir açıklama yapan Metin Peltek “Sentido Orka Lotus Beach, Edel Stall şirketler grubu turizm iştiraki olan Orka Hotels bünyesinde yer alan 10 otelden 450 oda kapasitesiyle en büyüğü olup, Marmaris’de 2015 yılında açıldı. Kaliteli personeli ve yönetim anlayışı ile kısa sürede Marmaris’de adından söz ettirmeyi başarmış, böyle güzel ve iddialı bir tesiste çalışmak bana gurur vermektedir” dedi.

İsa Levent Gürçavdı, yeniden başkan Merkezi Kuşadası’nda bulunan Aydın Turist Rehberleri Odası 2. Olağan Genel Kurulunu yaptı. Aydın Ticaret Borsası’nda gerçekleştirilen genel kurul sonucu İsa Levent Gürçavdı yeniden başkanlığa seçildi. Yönetim ve denetim kurulu raporlarının oylanmasının ardından gidilen seçimler sonucu 189 üyeden 103’ünün oyunu alan İsa Levent Gürçavdı, yeniden Aydın Rehberler Odası başkanlığına seçildi. Rehberlerin büyük ilgi gösterdiği genel kurulda yeni seçilen yönetim kurulu üyeleri ise şu isimlerden oluştu: Mert Taner, Ozan Sayın, Yücel Temirodaman, Mehmet Tunalı, Tuğrul Sökmen ve Fulya Karaosmanoğlu. 111




Kısa Haberler

Antalya’da turizmciler terörü lanetledi Antalya Kent Konseyi Turizm Çalışma Grubu, Antalya Rehberler Odası (ARO) ve Seyahat Acentaları Yöneticileri Derneği (SAYD) ortak bir basın açıklaması yaparak Sultanahmet’te turistlere yönelik gerçekleştirilen terör saldırısını lanetledi. Antalya Kent Konseyi Turizm Çalışma Grubu, Antalya Rehberler Odası (ARO) ve Seyahat Acentaları Yöneticileri Derneği (SAYD) üyeleri saldırıyı kınamak için ayrıca Cumhuriyet Meydanı’nda yer alan Atatürk Anıtı’na karanfiller bıraktı. Yapılan ortak basın açıklamasında “Türk misafirperverliğinin gereği ülkemize gelen misafirlerimize kalkan olmaya devam edeceğimizi tüm Türk ve Dünya kamuoyuna saygıyla duyururuz” denildi.

Corendon’dan yeni yıla coşkulu kutlama Türkiye ve Avrupa’nın en büyük turizm gruplarından biri olan Corendon, 2016 yılını tüm çalışanları ile birlikte Ceila Club’da düzenlediği coşkulu bir kutlama ile karşıladı. Her yıl geleneksel olarak düzenlenen yılbaşı etkinliği ile tüm yıl boyunca çalışarak başarılı bir sezon geçiren ekip streslerini doyasıya eğlenerek attı. Antalya’da bulunan 300 çalışanın eşleri ve misafirleri ile birlikte katıldığı gecede, ünlü şarkıcı Aslızen’in repertuarındaki hareketli şarkılar ile eğlence doruğa ulaştı. Gecede, Corendon Turizm Grubunda 10 seneden fazla çalışanlar için düzenlenen ödül töreninde 68 kişi plaket ve hediye çeklerini Corendon Turizm Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Yıldıray Karaer ve Corendon Touristic Genel Müdürü ve Kurucu Ortağı Bora Karaer’in elinden aldı.

Hisar Akdeniz Bölge Müdürlüğü hizmete girdi Türkiye’nin önemli markalarından Hisar, Akdeniz Bölge Müdürlüğü’nü düzenlediği tören ile hizmete açtı. Çatal, kaşık ve bıçak setleri, tencere ve mutfak aksesuarları üretimi gerçekleştiren Hisar, kapılarını açtığı Hisar Akdeniz Bölge Müdürlüğü ile Antalya bölgesine verdiği önemi bir kez daha gözler önüne serdi. Kırcami Mahallesi’nde yer alan Hisar Akdeniz Bölge Müdürlüğü’nün açılış törenine Hisar Yönetim Kurulu Başkan Vekili İsmail Erdoğan ve davetliler katıldı.

AHK Worldwide 19. yaşında Antalya’da İç Mimar Haldun Kilit tarafından 50 metrekarelik bir ofiste ticari hayatına başlayan ve yıllar ilerledikçe sektörünün önemli oyuncuları arasına giren AHK Worldwide, 19. yaşını çalışanları ve iş ortakları ile birlikte kutladı. Kutlama öncesinde AHK Türkiye, Dubai ve Azerbaycan ekipleri seri toplantılarla 2015 yılını değerlendirerek 2016 yılında yapacakları çalışmalar hakkında görüş alışverişinde bulundu. Toplantıların ardından gerçekleştirilen kokteyl ile 19. yıl pastası kesildi. AHK Worldwide’ın 19. yaşının kutlandığı gecede bir konuşma gerçekleştiren Haldun Kilit, 19 yıl boyunca önemli projelerde yer alarak büyüdüklerini söyledi. Kilit, “AHK Worldwide iyi bir takım oyunu sergileyerek bu 19 yılda önemli başarılara imza attı. Uluslararası markaların tercihi haline geldik. Aynı çizgide yürümeye devam edeceğiz” dedi. 114

Titanic Deluxe’te macera başlıyor Qaulity Management Awards 2015’te Türkiye’nin En İyi Yönetilen Aile Oteli seçilen Titanic Deluxe Belek, çocuklar için çok özel bir dünya sunuyor. Küçükhanımlar ve beyefendilere özel olarak dizayn edilen Tini Kids Club’ta çocuklar için eğlence dolu macera başlıyor. Titanic Deluxe Belek’te tatile gelen çocuklar için her şey en ince ayrıntısına kadar düşünülmüş. Tini Kids Club hem eğlenceli hem de eğitsel farklı deneyimlerin sunulduğu ayrıcalıklı bir dünya. Yaş gruplarına göre özel olarak hazırlanan Tini Kids Club programı çocukların hayallerindeki tatili yaşamalarını sağlıyor. Tini Kids Club kaydıraklı çocuk havuzları, çocukların sağlığı baz alınarak ahşaptan özel olarak dizayn edilmiş interaktif oyun salonları, bale ve jimnastik odaları, 0311 yaş arası tüm çocuklar için sunulan farklı programları, özel şovları ve çok daha fazlası ile küçük misafirlerinin en güzel en eğlenceli tatili yaşamalarını sağlıyor.



Kısa Haberler

Kemer’e dizi dopingi Başrollerini Özge Özpirinçci ve Buğra Gülsoy›un paylaştığı televizyon dizisi Aşk Yeniden çekimleri Kemer’de gerçekleştirildi. Kemer’in farklı alanları ile Yörük Parkı ve Olympos Teleferik’de gerçekleştirilen çekimlerde eğlenceli dakikalar yaşandı. Olympos Teleferik Genel Müdürü Haydar Gümrükçü yaptığı açıklamasında, “FOX TV’de yayınlanan ve reytinglerde zirvede yer almayı başaran Aşk Yeniden dizisinin Kemer çekimlerinde Olympos Teleferik’i de kullanmak isteyen yapımcılar bizleri aradılar. Bizlerde bu isteklerine evet dedik. Bilindiği gibi daha önce de zirvemizde Vatan Sağolsun-Nefes filmi çevrilmişti. Burada gerçekleşecek bu tip organizasyonlara her zaman destek oluyoruz” dedi.

Türkiye’deki otellerine bir yenisini daha ekledi Hilton Worldwide’ın ödüllü otel markası Hilton Garden Inn bugün Hilton Garden Inn Ankara Gimat’ın açılışını gerçekleştirdi. Hilton Garden Inn Ankara Gimat’in sahibi, Hilton Worldwide ile franchise anlaşması imzalayan UFBA Turizm & İnşaat Ltd. Şti. 176 odalı tesis, markanın Ankara’daki ilk yatırımı olmasının yanı sıra bölgede faaliyet gösteren ilk uluslararası otel zinciri olma özelliğini taşıyor. Hilton Garden Inn Ankara Gimat Genel Müdürü Levent Özaygen şöyle dedi: “Konuklarımızı Ankara’nın merkezinde, bu yeni ve modern otelimizde ağırlayacak olmanın heyecanını yaşıyoruz.”

İsmail Hakkı Yılmaz: “İç pazar tek başına yeterli değil”

7 otel kapandı, sayı daha da artabilir

Antalya Kent Merkezinde bulunan Hotel Su Genel Müdürü İsmail Hakkı Yılmaz, genel bir turizm değerlendirmesi yaptı. Yılmaz, “Genel değerlendirme yapacak olursak son günlerde yaşanan tatsız olaylar nedeniyle sektörümüz çok mutlu değil. Ne kadar süreceğini bilmiyoruz ancak düzeleceğini umut ediyoruz. Şehir içi Ankara, İstanbul, İzmir, Konya illerde de geniş bir yelpaze var. Rusya bizim için ana bir pazar. 4,5 milyon turist geliyor. Alternatif pazarlar peşindeyiz. İç pazar alternatif gibi gözükse de tek başına yeterli değil. Orta Avrupa, Balkanlar önem kazanacak» diye konuştu.

Güneydoğu’da 6-7 Ekim Kobani olaylarıyla birlikte hortlayan terör olayları bölge turizmine büyük darbe vurdu. Bölgenin gözde turizm merkezlerinden Mardin’de, çözüm süreciyle birlikte canlanan turizm, terör olaylarıyla birlikte dibe vurdu. Tarihi mekanların yerli ve yabancı turiste hasret kaldığı kentte, yaşanan olaylar nedeniyle 7 otel kapandı. Kentteki, turizm işletmelerinde çalışan 600’ü aşkın vatandaş ise işsiz kaldı. Mardin Turizm ve Otelciler Derneği (MARTOD) Başkanı Özgür Azad Güngör “Şu ana kadar 7 otelimiz kapandı, geriye kalan otellerimiz ise küçülmek zorunda kaldılar ve şu an kapanma noktasına geldiler. Bu sayının daha da artmasından endişe ediyoruz” dedi.

Ruslar 4 uçak değiştirerek Antalya’ya gelebildi Dosso Dossi Fashion Show Yönetim Kurulu Başkanı Hikmet Eraslan, fuara katılmak isteyen Rus misafirlerin Türkiye’ye gelmek için 4 uçak değiştirip başka yollardan gelmek zorunda kaldığını söyledi. Victorias Secret mankenlerinden Candice Swanepoel’in yaşanan krizi ve güvenlik sorunlarını gerekçe göstererek gelmemesi üzerine Dosso Dossi Fasion Show 10’uncu yılı özel defilesinde Ukraynalı Barbie lakaplı Model Valeria Lukyanova boy gösterdi. Özel koleksiyonların sergilendiği defileyi değerlendiren Dosso Dossi Fashion Show Yönetim Kurulu Başkanı Hikmet Eraslan, Candice Swanepoel’in gelmemesini umursamadıklarını söyledi. Her şeye rağmen güzel bir defile geçirdiklerini belirten Eraslan, Rusya krizi nedeniyle Rus misafir ve müşterilerin fuara katılmak için 4 uçak değiştirip farklı şehirlerden gelmek zorunda kaldıklarını belirtti. 116



Kısa Haberler

Ramada İstanbul Asia’nın 2016 hedefi belli oldu Bülent Çimenli, Uran Turizm A.Ş. bünyesinde yer alan Ramada İstanbul Asia Hotel’in 2016 hedeflerini açıkladı. İlk olarak 2015 yılını değerlendiren Uran Turizm A.Ş. Genel Koordinatörü Bülent Çimenli, Ramada İstanbul Asia için 2015 yılının son derece başarılı geçtiğini söyledi. Çimenli; “Doluluk oranlarımız ve ciromuz 2015 yılı içerisinde % 15 artış gösterdi. Türkiye ve İstanbul’un mevcut turizm verileriyle karşılaştırıldığında bu artışın önemsenecek ölçüde olduğunu söyleyebiliriz. 2016 yılında da benzer bir yükselişi yakama hedefindeyiz, ekibimizle birlikte daha iyilerini de başarabileceğimize inanıyorum” dedi.

Avrupalıların estetik tercihi Türkiye Sağlık turizminde hizmet veren İsveç Klinik’in Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Kul, estetik operasyonlarda Türkiye’nin geldiği son durumu değerlendirdi. Kul, estetik için her 10 Avrupalı’dan 4’ünün ülkemize geldiğini belirterek “2015 yılında Macaristan’dan sonra en çok tercih edilen 2’nci ülke konumuna ulaştık. Bu yıl her 10 Avrupalı’dan 4’ü ülkemizi tercih etti” dedi. Zafer Kul, ülkemizde her ay ortalama 5-6 bin estetik ve plastik cerrahi operasyonu yapıldığını belirterek, “Uygun kombine fiyat, kaliteli hizmet ve müşteri memnuniyetinin yanı sıra devletin verdiği reklam ve tanıtım teşviki de bu başarıda büyük rol oynadı” dedi.

Prontotour Ailesi 2016’yı birlikte karşıladı

İşletme hakkını TÜRSAB’tan geri istedi Pamukkale Belediye Başkanı Hüseyin Gürlesin, MÜSİAD Denizli Şubesi’nin konuğu olduğu toplantıda, Pamukkale’nin işletmesinin Denizli’ye geri verilmesini istediklerini söyledi. Beyaz cennet Pamukkale’nin işletilmesi noktasında Kültür ve Turizm Bakanlığı’na başvuru yaptıklarını da hatırlatan Başkan Gürlesin, “Şuan işletme hakkı TÜRSAB’ta olan Pamukkale’nin Denizli’ye tekrar verilmesini istiyoruz. Bu konuda yaptığımız girişimlerle Pamukkale Belediyemize ya da Büyükşehir Belediyemize, bu cennet köşenin işletim hakkının verilmesini talep ettik. Bunun için çabalıyoruz. Eğer yerel yönetimlerimize devir edilmesi durumunda insanlarımızın bu güzelliği görmeleri için ayda 1 gün ya da dini veya milli günlerde halka açılması noktasında çalışmalarımızı da hayata geçirebileceğiz. Pamukkale’nin işletilmesi ile ilgili bir devir olmaz ise de 2016 yılının sonunda sözleşme süresinin dolması nedeniyle burası ihaleye çıkacak. Bu ihaleye de girmek istiyoruz” dedi. 118

Marmaris Denizli’ye artık daha yakın Marmaris Belediyesi ve Güney Ege Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (GETOB) işbirliğiyle Denizli’de “Marmaris Gecesi” düzenlendi. Denizli protokolü, iş dünyası ve basını Marmaris Belediyesi ev sahipliğinde gerçekleşen geceye büyük ilgi gösterdi. “Marmaris Denizli’ye artık daha yakın” sloganıyla yola çıkılan proje kapsamında Denizlililere Marmaris tanıtıldı. Marmaris ve Denizli’nin Türkiye’de ilk kez uygulanan bir yöntemle turizm sektörüne katkı sağlayacak projeler geliştirdiği organizasyonda alınan kararlar doğrultusunda, Marmaris ve Denizli arasında önümüzdeki 1 yıl içinde turizme yönelik çeşitli tanıtım çalışmaları ve organizasyonlar gerçekleştirilecek.

Prontotour Ailesi yılbaşı partisini Yönetim Kurulu Başkanı Ali Onaran’ın evinde kutladı. Misafirlerini ağırlamaktan bir hayli keyifli görünen Ali Onaran yaptığı konuşmada: “Siz benim büyük ailemsiniz. Böylesine mutlu bir günde hep birlikte olmaktan dolayı çok mutluyum. Birlikte daha nice güzel yıllara adım atacağımıza inanıyorum. 2016 yılının bize getireceği en güzel hediyelerden biri de Prontotour’un en genç üyesi Sare Bebek olacak. Umarım bu aile başarılarına yenilerini ekleyerek, her geçen gün daha da kendini geliştirerek büyümeye devam edecek. Sizlerle olmaktan gurur duyuyorum. Herkese şimdiden mutlu yıllar diliyorum” dedi.



Kısa Haberler

Kimsesizlerin de oteli var

Sentido Palmet Beach Yeşil Yıldızını aldı Antalya’nın Kemer İlçesinde yer alan Sentido Palmet Beach Resort, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından çevreye duyarlı konaklama tesislerine verilen Yeşil Yıldız belgesini aldı. Sentido Palmet Beach Resort Genel Müdürü Saim Tümmü, Teknik Müdür Erkan Ünlü ile Tesis Çevre Danışmanlığını yapan Ayel Çevre Danışmanlık Firması Genel Koordinatörü Ertunç Demir hep birlikte aldıkları yeşil yıldızın gurur ve mutluluğunu yaşadıklarını söylediler. Sentido Palmet Beach Resort Genel Müdürü Saim Tümmü yaptığı açıklamasında, çevreci bir otel olduklarını belirterek, “Mimaride gösterdiğimiz özeni mevcut ağaçları korumaktan, yenilerini de dikerken yöreye özgü türleri seçerek göstermeye çalışıyoruz” dedi.

Sürmeli Ankara Avrupa’nın en iyilerini ağırladı Sürmeli Ankara Otel, Rio Olimpiyatları için yapılan Avrupa Kıta Elemelerinde 7 ülkenin A milli bayanlar voleybol takımlarını ağırladı. Konu hakkında bir açıklama yapan Sürmeli Hotels Ankara & Adana Genel Koordinatörü Sadun Alp, “5-21 Ağustos 2016 tarihleri arasında Brezilya’nın Rio kentinde düzenlenecek olan 2016 Rio Olimpiyatlarının Avrupa Kıta Elemelerinde yarışan A Milli Bayanlar Voleybol takımlarına, Sürmeli Ankara Oteli ailesi olarak ev sahipliği yapmaktan büyük gurur duyuyoruz. 04-09 Ocak 2016 Tarihleri arasında yapılan ve ülkemiz için bu çok önemli organizasyonda, Türkiye ile birlikte Avrupa’nın en iyi yedi takımını sorunsuz bir şekilde ağırlamış bulunmaktayız. Elemeler süresince heyecanın, dostluğun ve başarının kalbinin attığı yer olmak bizleri onurlandırmıştır” dedi.

Nevşehir’in Ürgüp ilçesinde, soğuk havalar dolayısıyla barınma ve yeme ihtiyacını karşılamayan muhtaç kişiler ve sokak hayvanları için bir otel sahibi 2 yıldır ücretsiz barınma hizmeti sunuyor. Türkiye’nin önemli turizm merkezlerinden biri olan Ürgüp ilçesinde faaliyet gösteren Tuğra Otel kapılarını 2 yıldır, soğuk hava ve olumsuz kış şartları dolayısıyla sokakta kalan insanlar ve hayvanlar için açıyor. İlçede kalacak sıcak bir yuvası bulunmayan muhtaç kişiler ile sokakta kalan yavru kedi ve köpekler bu otelde diledikleri kadar kalabilecek. Otel sahibi Ömer Gülyuva, “Otelimizde ücretsiz kalan kişiler normal parasını verip kalan kişilerden farksız hatta daha da first class konseptinde misafir oluyorlar” dedi.

Anemon Konya’dan DownCafe’ye destek Anemon Konya Hotel, yöneticileri operasyon toplantılarını Gökçem Konya DownCafe’de gerçekleştirdi. Toplantılarını DownCafe’de gerçekleştirmelerinin sebebini sosyal girişimcilik ve duyarlılık için farkındalık oluşturmak olduğunu belirten Anemon Konya Genel Müdürü Kazım Öztoklu, iyi bir eğitim ve rutin iş hayatı down sendromlu bireylerin normal bir birey olarak hayatlarını sürdürmelerini sağlayabileceğini, tüm sektörlerde imkân tanındığında da meslek sahibi olabileceklerini söyledi. Öztoklu, “DownCafe’de down sendromlu gençlerin kendilerine büyük bir enerji verdi. Tüm Konya halkının bu cafeye destek olması gerekiyor” dedi.

Ankara’ya en çok Amerikalılar geliyor Divan Çukurhan Otel Müdürü Sylwia Dal, turizm sektörünün 2016 yılı beklentilerini anlattı. Ankara’ya en çok Amerikalı turistlerin ziyarete geldiğinin altını çizen Dal “Bürokratik bir şehir olması sebebi ile turistler mutlaka Türkiye ziyaretlerinde Ankara’yı görmek istiyorlar. Ankara’nın sayılı tarihi mekanlarından biri olan Ankara Kalesi de mutlaka görülmesi gereken yerlerin başında yer alıyor. Turistler tarafından en çok konuşulan konu ise Ulus semtinin tarihi dokusunun korunması ve muhafaza edilmesi yönünde oluyor” dedi. Ankara otellerinin konaklama anlayışını ve turizm sektörünün bu sürecini değerlendiren Sylwia Dal “2016 yılı tüm ülke geneline baktığımızda bizim için hem ağırlama kapasitesi hem de ziyaretçi profili açısından aynı hızda gidecektir düşüncesindeyim” dedi. 120




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.