20
24
Yedi Reklam Tanıtım Org. Medya, Mat. Tur. ve Tic. A.Ş. Adına Sahibi Pınar Özsevim / pinar@tourismtoday.net Yazı İşleri Müdürü Haluk Özsevim / haluk@tourismtoday.net Haber Tuncay Sevin / tuncay@tourismtoday.net Ayşegül Yücedağ / aysegul@tourismtoday.net Ebru Altın / ebrualtin@tourismtoday.net Görsel Yönetmen Semih Balseven / semih@yediiletisim.com
Fettah Tamince’nin hayalleri gerçek oldu
28
Tasarım&Uygulama Bahar Sinemce / bahar@tourismtoday.net Arzu Yılmaz / grafik@yedireklam.com
Alman tur operatörleri Türkiye için ne düşünüyor?
32
Reklam Koordinatörü Cengiz Özsevim / cengizozsevim@tourismtoday.net Reklam Rüçhan Olucak / satis@yedireklam.com Mali Danışman İlhami Uğur Sevimli Finans Neşe Başer / nese@yediiletisim.com
Cennet’in yeni yüzü Barut Acanthus & Cennet
Hukuk Danışmanı Erdal Yiğit / erdal@erdalyigit.av.tr
38
Matbaa GD OFSET / İstanbul www.gdofset.com
Gerald Kassner “Türkiye için elimizden geleni yapacağız”
42
Reklam indeks AHK / ÖN KAPAK İÇİ – 1 ART-MİM / ARKA KAPAK TOYOTA BAKIRCILAR / ARKA KAPAK İÇİ ACE OF MICE / 84-85 AHMET KASAPOĞLU / 36-37 ALESTA / 47 ALUMEN YAPI SİSTEMLERİ / 4-5 ANADOLU HASTANESİ / 71 ANFAŞ / 81 ASTERİA / 59 BARUT HOTELS / 27 CEYSU / 51 DEEPO / 55 DÜFA / 13 FIAT / 17
GALERİ KRİSTAL / 35 GALERİ TEKSTİL / 41 GENÇ BOYA / 31 GÜRAL PORSELEN / 19 INTERGLOBAL / 101 İŞ BANKASI / 11 KRİSTAL ENDÜSTRİYEL / 23 PAŞABAHÇE / 15
Sebastian Ebel “Türkiye’nin alternatifi yok”
THY, 6. kez Avrupa’nın en iyisi oldu
TEMSA / 67 THE LAND OF LEGENDS / 2-3 TÜLAY TOSUN / 6-7 WIND OF LARA / 75
44
52
YAPEX / 91 YAŞAM HASTANELERİ / 63
www.tourismtoday.net Çağlayan Mahallesi, 2076 Sk. Ya-Se Sitesi, A Blok No:22/A ANTALYA Tel: +90 242 324 79 77 Fax: +90 242 324 79 37 Tourism Today 2 ayda bir yayınlanmaktadır. Derginin isim ve yayın hakkı Yedi Reklam Tan. Org. A.Ş.’ye aittir. Dergide yer alan yazı ve fotoğraflar izin alınmaksızın kullanılamaz. Yazılardaki görüşler sahiplerine aittir.
ISSN 1304 - 1754 8
Erkut Kara “Bizim asıl patronumuz misafirlerimizdir”
İngiliz turist mirasını otel personeline bıraktı
56
Thomas Cook’un listesindeki 33 Türk oteli
64
Erçin Yalçın “Kaliteyi koruyup, sezonu uzatmalıyız”
78
Mehmet Mülayim: “Başarının anahtarı öğrendiklerimizi doğru uygulamaktadır”
98
60
Demokrasi destanı
Yavuz Torunoğulları “Yerli turist kurtarıcı değil”
68
2017 yılı için destek uyarısı
88
Molton Hotels’te tüm beklentilere yer var
106
2016, ülkemiz için birçok sıkıntıyı yaşadığımız bir yıl olarak devam ediyor. Turizm tarihimiz boyunca başımıza gelebilecek birçok sıkıntıyı bu yıl içinde yaşadık. Turizmcilerimizin tabir ettiği gibi “2016 yılında bir tek uzaylı işgali yaşanmadı.” Tüm olup bitenler içinde “darbe girişimi” en çok korktuğumuz gelişmelerden biriydi. Bu girişim sadece turizm sektörünü değil Türkiye’yi ve en önemlisi demokrasiyi tehdit etti. Bu süreçte birçok komplo teorisi okuduk, dinledik ve dinlemeye de devam ediyoruz. Darbe girişimi eğer başarılı olsaydı neredeyse Türkiye diye bir ülke kalmayacaktı. Halkımızın bu girişime karşı verdiği mücadele olmasaydı şimdi ciddi sıkıntılar yaşıyor olacaktık. Halkımızın demokrasi çıkışı tüm dünyaya Türkiye’nin üçüncü dünya ülkesi olmadığını gösterdi. Her eline silah alanın bu ülkede söz sahibi olmayacağı bir kez daha gösterildi. Bu, halkımızın yazdığı demokrasi destanıdır; tanklara, F16’lara ve silahlı güçlere karşı vücudunu siper edenlerin destanıdır… İşte bu noktada Türkiye için yeni bir hikaye başlıyor. Bu demokrasi hikayesini tüm dünyaya iyi anlatmamız gerektiğini en başından bu yana söylüyorum. Türkiye, kaybettiği imajını bu destan ile yeniden kazanabilir. İnsanlarımızın, ülkesini ve demokrasiyi korumaya yönelik cansiperane tutumu, bizim bir Kuzey Afrika veya Ortadoğu ülkesi olmadığımızın en güzel örneğidir. Bu destanı Hükümetimiz ve Kültür ve Turizm Bakanlığı başta olmak üzere turizm sektörü iyi okumalı. Buradaki hikaye tüm dünya insanlarının Türkiye’nin nasıl bir ülke olduğunu göstermeye yeter. Türkiye’nin doğası, tarihi, tesisleri ve hizmet kalitesi anlamında hiçbir problemi yoktur. Yapılması gereken en önemli çalışma imaj üzerine olmalıdır. Bir an önce daha sempatik bir ülke imajı yaratmamız gerekmektedir. Önce ülkemiz içindeki iç huzuru sağlamalıyız. Daha sonra ise çevre ülkelerle problemsiz bir dış politika izlenmeli. Oluşturulacak bu olumlu tabloyu hedef pazarlarımıza en iyi şekilde anlatmalıyız. 2016 yılı hatıralarda kötü bir yıl olarak kalacak. Bence 2017 yılı Türk turizminin yükselişe geçeceği yıl olacak. Atlattığımız büyük badireyi düşündükçe ticaretin ve turizmin belirli bir dönem kötü gitmesi kaçınılmaz bir durum. Fakat bardağın dolu tarafına baktığımız zaman biz bu sıkıntılı süreci çok kısa bir sürede atlatacağımızı düşünüyorum. Ulu önderimiz Atatürk’ün yıllar önce “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” söyleminde dile getirdiği gibi turizmde en önemli unsur barıştır.
NURİ ÖZALTIN
Yakup Demir: “Çeşme, krizden en az etkilenecek destinasyondur”
Hakan Külahçı: “Tasarımlarımda güncel akımları çizgime yansıtırım”
Geçtiğimiz günlerde Türkiye’nin önemli iş adamlarından Nuri Özaltın’ı kaybettik. Kendisi ile sık sık bir araya gelen biri olarak vefat haberi ile büyük üzüntü duydum. Türkiye’ye önemli hizmetler veren, Gloria Hotels ile Türk turizmine örnek yatırımlar yapan Nuri Özaltın’a Allah’tan rahmet, Özaltın Ailesi ve sevenlerine de başsağlığı diliyorum. “Mekanın Cennet Olsun…” 9
KISA HABERLER
Yabancı ziyaretçi sayımız Haziran’da yüzde 40 azaldı
Turizmin oscarları sahiplerini Cornelia Diamond’da bulacak
Turizm ve seyahat sektörünün oskarları olarak tabir edilen “World Travel Awards’ün 2016 Avrupa Galası, Cornelia Diamond Golf Resort&SPA’da gerçekleştirilecek. Cornelia Diamond, Avrupa’nın en önemli otellerinin yöneticilerini ağırlayarak Antalya ve Türkiye’nin de tanıtımına önemli bir katkı sağlayacak. Konu hakkında bir açıklama yapan World Travel Awards Başkanı Graham Cooke: “Cornelia Diamond Golf Resort & Spa’da daha önce World Travel Awards 2013 Dünya Galası’nı gerçekleştirmiştik. Şimdi 2016 Avrupa Galası için Cornelia Diamond’a tekrar gelmek büyük bir zevk” dedi.
Turizm gelirimiz %35 azaldı
Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2016 yılı Haziran ayı ‘Sınır Giriş-Çıkış İstatistikleri’ni açıkladı. Emniyet Genel Müdürlüğü’nden alınan geçici verilere göre, 2016 yılı Haziran ayında Türkiye’yi ziyaret eden yabancı sayısı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 40,86’lık bir azalışla 2 milyon 438 bin 293 oldu. Haziran ayında Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçilerin en çok giriş yaptıkları sınır kapılarının bağlı olduğu iller sıralamasında; İstanbul yüzde 29,03 (707 bin 949) ile birinci, Antalya yüzde 28,77 (701 bin 580) ile ikinci, Muğla yüzde 10,62 (259 bin 4) ile üçüncü oldu. 2016 yılı Ocak-Haziran döneminde Türkiye’yi ziyaret eden yabancı sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 27,89 azalış oldu.
Ali Şafak Öztürk, Antalyaspor’un Başkanı oldu Regnum Hotels’in sahibi Ali Şafak Öztürk Antalyaspor’un başkanı oldu. Antalyaspor Kulübü olağan genel kurulu AKM’de gerçekleştirildi. Gültekin Gencer’in yeniden başkan adayı olmadığı genel kurulda Regnum Hotels’in sahibi 32 yaşındaki Ali Şafak Öztürk aday olmuştu. Genel kurulda Ali Şafak Öztürk ve ekibi 3 yıllığına Antalyaspor’da göreve geldi. Genel kurulda konuşan Antalyaspor Kulübü’nün yeni Başkanı Ali Şafak Öztürk, “Bundan sonra yeni bir sayfa açıyoruz. Geçmişte olan doğru ve yanlış şeyleri değerlendireceğiz ama sizden de desteğinizi bekliyorum” dedi.
Gloria Hotels’in sahibi Nuri Özaltın, hayatını kaybetti Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2016 yılı 2’inci çeyrek (Nisan-Haziran) ‘Turizm İstatistikleri’ni açıkladı. Buna göre; turizm geliri Nisan, Mayıs ve Haziran aylarından oluşan 2’inci çeyrekte bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 35,6 azalarak 4 milyar 981 milyon 318 bin dolar oldu. Turizm gelirinin (cep telefonu dolaşım ve marina hizmet harcamaları hariç) yüzde 77,1’i yabancı ziyaretçilerden, yüzde 22,9’u ise yurt dışında ikamet eden vatandaş ziyaretçilerden elde edildi. 10
Gloria Otelleri’nin sahibi işadamı Nuri Özaltın, tedavi gördüğü İstanbul’da hayata gözlerini yumdu. Özaltın’ın cenazesi İstanbul Teşvikiye Camii’nde kılınan cenaze namazı sonrasında Kanlıca Aile Mezarlığı’na defnedildi. Cenaze namazına Fikret Orman, Mehmet Ağar, Mesut Yılmaz, Sadettin Saran, Mehmet Cengiz, Murat Ersoy, Firuz Bağlıkaya gibi iş ve turizm dünyasının önemli isimleri de katıldı. Tourism Today Ailesi olarak merhuma Allah’tan rahmet, ailesi ve yakınlarına başsağlığı diliyoruz.
KISA HABERLER
Kaya Hotels İran’daki otelini açtı
Erkan Yıldırım “imajımızı bir an önce düzeltmeliyiz”
Anex Tour, Rusya’da en iyi tur operatörü seçildi Rusya’nın en büyük acenta zinciri TGB’nin “Gurur duyduklarımız” anlamına gelen ödülü Anex Tour’un oldu. İnternet üzerinden yapılan oylamaya Acentalar Birligi’ne üye 1700’den fazla acenta oy verdi. Oylama sonucunda Anex Tour Rusya’da “Yurtdışına Turist Gönderen En İyi Tur Operatörü” ödülünü açık bir fark ile kazandı.
Rixos Hotels Kıdemli Başkan Yardımcısı Erkan Yıldırım, turizmcilerin daha çok çalışıp gittikleri ülkelerde Türkiye’nin güvenli olduğunu anlatması gerektiğini söyledi. Yıldırım’ın yaptığı açıklama şöyle: “Meslektaşlarıma nacizane önerim; Biz turizmciler olarak biran evvel toparlanıp, eskisinden çok daha fazla çalışarak ve dolaşarak, ülkemizin darbe girişimi döneminden çok daha güvenli olduğunu tüm Dünya’ya anlatmamız lazım. İmajımızı biran evvel düzeltmek olacaktır. En son 1 hafta içerisinde Kazakistan, Rusya ve Dubai de ülkemizin durumunu soran tüm herkese bu mesajları veriyoruz. Tüm ekiplerimize de bunu anlatıyoruz.”
Türk konaklama sektörünün önemli oyuncularından Kaya Hotels, İran’ın ilk uluslararası otelini Tebriz’de açtı. Kaya Hotels, Kaya Laleh Park Tebriz’i hizmete açarak KKTC’den sonra yurt dışındaki ikinci yatırımını da yapmış oldu. Kaya Hotels, otelin açılışını Facebook hesabından yaptığı paylaşım ile duyurdu. Paylaşımda şu ifadeler yer aldı: “Kaya Laleh Park Tebriz’de açıldı. İran‘ın ilk uluslararası otelini KAYA markası ile açmaktan büyük onur ve gurur duyuyoruz”.
ABD Başkanı Obama’dan Calista’ya teşekkür Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği (POYD) Başkanı Ali Kızıldağ’ın genel müdürü olduğu Calista Luxury Resort’e Beyaz Saray’dan Başkan Barrack Obama ıslak imzalı mektup geldi. Barrack Obama, Genel Müdür Ali Kızıldağ’a hitaben başlayan mektupta misafirperverlikten duyduğu memnuniyeti dile getirerek otelin çalışmalarında başarılar diledi. Nisan ayında kaleme alındığı öğrenilen mektup kargoyla 14 Haziran’da otele ulaştırıldı. Ali Kızıldağ, mektubun kendileri için moral ve motivasyon için iyi bir zamanda geldiğini söyledi.
Corendon Havayolları, Fortune 500 listesinde yükseliyor Corendon Havayolları, şirketleri net satışlar, faiz/vergi öncesi kar-zarar, aktif toplam ve öz kaynak değerlerine göre sıralayan ve Türkiye’nin en büyük 500 şirketinin açıklandığı “Fortune 500 Türkiye”de bu yıl da ilk 250 şirket arasında yer aldı. Corendon Havayolları Genel Müdür Yardımcısı Olcay Türker, bu başarı ile ilgili şunları söyledi: “Dünyanın en itibarlı araştırmalarından biri olan listenin Türkiye ayağında her sene yükselerek yer almak bizler için gurur verici. 2005 yılında sektöre adım atan Corendon Havayolları, istikrarlı büyüme politikaları sayesinde bugün Türkiye´nin ve Avrupa’nın önde gelen firmalarından birisi olarak yoluna devam ediyor” dedi.
12
KISA HABERLER
Ve Rus turistler Antalya’da Geçtiğimiz sene Kasım ayında yaşanan uçak krizi sonrasında Rus turistleri taşıyan ilk yolcu uçağı Antalya’ya indi. Moskova’dan gelen Rossiya Airlines’a ait uçak 189 yolcu ile Antalya’ya iniş yaptı. Moskova’dan kalkan Rossiya Airlines’a ait tarifeli uçak ile Antalya Havalimanı’na iniş yapan Rus misafirleri Biblio Globus’un ana partneri Kilit Global karşıladı. Konu hakkında bir açıklama yapan Kilit Global Genel Müdürü Sezgin Özer, “Kilit Global olarak 14 farklı ülkeye servis verdiğimiz için her açıdan hazırdık. Geçen senelerde olduğu gibi tur operatörümüzün uzak ara büyük kısmını Kilit Global karşılayacak. Turizm sektörüne hayırlı olsun” diye konuştu.
Türkiye’deki otellerin aranma oranı düştü
Dünyanın en büyük otel arama motoru trivago, 2016 yılının yaz dönemi için Avrupa’dan yapılan Türkiye’deki otellerin aranma oranlarını araştırdı. trivago verilerine göre 2015 yılının yaz ayı için Türkiye’deki otelleri tercih eden Avrupalı kullanıcılar, 2016 yılında tercihlerini farklı tatil destinasyonlardan yana kullanırken Avrupa genelinde Türkiye’deki otellerin aranma oranı %58 düştü.
Rus turist Eylül-Ekim’de gelecek
Ramazan Taş, yine vergi rekoru kırdı
Intourist Genel Müdürü Viktor Topolkaraev, araştırmalara göre, temmuz ve ağustos aylarında Türkiye’ye gidecek Rus turist sayısının ayda 70-80 bini geçmeyeceğini, sonbahar başlarında ise Türkiye’ye gidecek turist sayısında yoğunluk yaşanacağını açıkladı. Topolkaraev, “Eylül, ekim aylarında Türkiye’ye gidecek Rus turist sayısında ciddi artış olacak. Bu dönemde bizim ülkemizdeki hava koşulları tatil için elverişli olmayacak ancak Türkiye’de bu dönemde mükemmel kadife sezon yaşanacak. Bu nedenle bizim ülkemizde turizm sezonunun nasıl geliştireceğimizi ve devamını nasıl sağlayacağımızı düşünmemiz gerekiyor.” 14
Antalya’da 5 oteli bulunan ve 6. otelini açmaya hazırlanan Stone Group’un sahibi Ramazan Taş, Yönetim Kurulu Başkanı olduğu GİTAŞ A.Ş. isimli şirketi ile Manavgat vergi rekortmenliğini kimseye bırakmıyor. Antalya’nın Manavgat ilçesi’nde 2015 yılı vergilendirme döneminde Kurumlar ve Gelir Vergisinde en çok vergi ödeyen mükellefler belli oldu. Kurumlar Vergisinde Gitaş A.Ş (Stone Hotels) Manavgat 1.si - Antalya 7.si olurken Karamancı Turistik Tesisleri (Melas Hotels) Manavgat 2. Antalya 10.su, Polen Turizm ise Manavgat 3.sü Antalya 11.si oldu. Ramazan Taş’ın Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yaptığı Gitaş A.Ş. Kurumlar Vergisi’nde 2010, 2012, 2014 ve 2015 yıllarında Manavgat rekortmeni olmayı başardı. Gitaş A.Ş. 2011 yılında ise 2. olmuştu.
Bild Almanlara Antalya’yı önerdi Alman Bild Gazetesi, “Antalya’da darbe hissedilmedi” başlığı ile yayımladığı haberde, Antalya’nın güvenli bir tatil yöresi olduğunu belirtti. “Antalya’da darbe hissedilmedi” başlığı ile yayımlanan haberde, Antalya başta olmak üzere tüm tatil yörelerinin güvenli olduğu kaydedildi. Bild Gazetesi muhabirinin Antalya’da tatil yapan Alman vatandaşları ile yapılan röportajlara yer verilen haberde, milyonlarca insan tarafından durdurulan darbe girişiminin tatil bölgelerinde hissedilmediği kaydedildi.
KISA HABERLER
Turistler teröre meydan okudu Muğla’nın Marmaris ilçesinde düzenlenen ‘Türk-İskoç Dayanışma Gecesi ve Kardeşlik Yürüyüşü’ne katılan turistler teröre meydan okuyarak, “Terör Türkiye’ye gelmemizi engelleyemeyecek” diye konuştu. İskoç turistlerin kendilerine özgü müzik aletlerini çalıp, ülkelerinin şarkılarını söyleyerek doyasıya eğlendiği geceye havai fişek gösterisi renk kattı. Ertesi gün öğleden sonra ise ellerinde Türkiye, Büyük Britanya ve İskoçya bayrağı taşıyan yüzlerce İskoç, trampet ve davullardan yükselen marşlar eşliğinde, önceden belirlenmiş yaklaşık 500 metrelik güzergah boyunca yürüdü. le kalacak. Bunu da bugün burada göstermiş olduk” dedi.
Turizmcinin israf isyanı Antalyalı otel sahibinin Facebook hesabından paylaştığı fotoğraf otellerdeki israfı bir kez daha gözler önüne serdi. 5 yıldızlı bir otelin sahibi, paylaştığı fotoğrafla otellerinde yapılan israfa isyan etti. Paylaştığı fotoğrafın altına “Bir masada 38 adet tabak bulunur mu?” diye tepki gösteren turizmcinin gönderisindeki fotoğrafta tabaklardaki yiyeceklerinin hiçbirinin bitirilmemiş olması dikkat çekici. Otel sahibinin yaptığı açıklamada fotoğraftaki 4 kişilik masada 32 adet çatal ve 38 adet de tabak bulunuyordu.
TUI’den Korumar’a ödül
Ertan Sakallı: “Türkiye, pazara en iyi şekilde dönecek” Der Touristik’in Türkiye’deki incomming şirketi Destination Touristic Service’in Genel Müdürü Ertan Sakallı gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Türkiye’ye talebin olacağına inandıklarını ileten Ertan Sakallı, “Türkiye’nin kötü haberler ile gündemde olması kaçınılmaz bir problem yarattı. Türkiye’nin geçtiğimiz yıllarda gösterdiği performansı nedeniyle çok ciddi bir Avrupalı ve Alman sabit kitlesi var. Bununda semeresini önümüzdeki günlerde alacağımıza inanıyorum. Türkiye pazara en iyi şekilde dönecektir” dedi. 16
Kuşadası’ndaki KoruMar Hotel De Luxe, ödüllerine bir yenisini daha ekledi. Tesis, 2016 yılında Almanya’nın en büyük tur operatörlerinden TUI Almanya’dan müşteri memnuniyet anketinde, konaklama ve yüksek standartlarda servis kalitesiyle, Dünya’nın en iyi 250 tatil otellerinden biri olduğunu gösteren “TUI Top Quality” ödülünü aldı. KoruMar Hotel De Luxe’ün Genel Müdürü Tacettin Özden, “Bu ödül, otelde konaklayan misafiri bir ev sahibi gibi ağırlamayı kendine görev edinen, yaptığı işten zevk alan, güler yüzünü eksik etmeyen, KoruMar çalışanlarına verilmiştir. Her ödül bize daha büyük bir sorumluluk yüklemekte, işimizde bizi daha titiz olmamıza teşvik etmekte ve bizi gururlandırmaktadır” dedi.
SunExpress 1.4 milyon koltuğu satışa çıkardı
SunExpress, 2016-2017 iç hat kış tarifesini kampanya ile satışa açtı. Türk Hava Yolları ile Lufthansa’nın ortak kuruluşu SunExpress, 2016-2017 kış sezonunda iç hatlarda İzmir ve Antalya’dan toplam 22 destinasyona, haftada karşılıklı 354 uçuş ile toplam 1 milyon 400 bine yakın koltuk arz edecek. İzmir ve Antalya’dan iç ve dış hatlarda en fazla noktaya uçan SunExpress, bu kış sezonunda, iç hatlarda önceki kışa göre İzmir ve Antalya’dan uçuş sayısını toplamda yüzde 4 artırıyor.
KISA HABERLER
Teröre inat turizm yatırımı İstanbul Fatih Belediyesi tarafından 2006 senesinde başlatılan Ayvansaray Türk Mahallesi Kentsel Yenileme projesi kapsamında bölgede turizmi canlandırmak amacıyla bir konaklama alanı inşa edilecek. Projede yapılacak yeni otel ile ilgili imza töreninde konuşan Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir: “Terör saldırılarından dolayı oluşturulmak istenen algıya inat yapılan bu proje çok önemli” dedi. Projeyle birlikte bölge, turizm açısından önemli bir destinasyon olma önemini daha da arttıracak. Tescilli 15 binanın tarihi dokusu korunarak yenilenen bölgede turizmi canlandırmak amacıyla otel inşaatı için anlaşma imzaları atıldı” dedi.
Ne terör ne de darbe, gelmeye devam ediyorlar Geçtiğimiz günlerde Tunus’tan charter sefer ile tatilcileri Antalya’ya getiren Celex Travel, dün akşam Tunus’tan ikinci charter seferini de gerçekleştirdi. Merkezi Antalya’da bulunan, Tunus ve Cezayir pazarlarında faaliyet gösteren Celex Travel, yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen Türkiye’ye turist getirmeye devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde Tunus’tan ilk charter sefer ile misafirlerini Antalya’ya getiren Celex Travel, yine Tunus’tan charter sefer ile gelen misafirlerini karşıladı. Celex Travel Genel Müdürü Mehmet Bahar, “Yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen charter seferlerimiz devam ediyor” dedi.
Titanic Hotels yine zirvede Türkiye’nin en seçkin otel zincirlerinden Titanic Hotels, Bodrum ve Antalya’da yer alan resort otelleri ile başarısını yükseltmeye devam ediyor. Bodrum’un en güzel koylarından Güvercinlik’teki Titanic Deluxe Bodrum ilk üç ayda Ege otelleri arasında en yüksek puan ortalamasını elde etti. Turizm sektörünün güvenilir portalı otelpuan.com’un yaptığı sıralamada 96 puan alarak Ege otelleri arasında birinci sıraya yerleşti. Titanic Hotels’in Antalya’da hizmet veren Titanic Beach Lara ve Titanic Deluxe Belek otelleri misafirleri tarafından yapılan gerek sayıca gerekse yüksek puanlı yorumlar sayesinde Holidaycheck 2016’da tavsiye edilen oteller sıralamasına girdi.
Avrupa’nın en düşük doluluk oranı İstanbul’da TÜROB’un açıkladığı STR Global’in ‘Haziran 2016 Ülke Performans Raporu’na göre, Haziran ayında Türkiye genelinde ortalama doluluk yüzde 31 gerileme ile yüzde 44.2’ye düştü. İstanbul’un Haziran 2015’te yüzde 66.2 olan doluluk oranı, Haziran 2016’da yüzde 39.6’lık düşüş ile yüzde 40 oldu ve İstanbul, tüm Avrupa destinasyonlarında, bir önceki yılın aynı dönemine göre, en büyük düşüşü yaşayan ve en düşük doluluk oranına sahip destinasyon oldu.Antalya’da Haziran 2016 otel dolulukları bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla 21.5 düşerek, yüzde 53.7 olarak gerçekleşti. 18
Avrupa’da en çok tavsiye edilen otel oldu Tarihsel zenginliklerle doğal güzellikleri buluşturan Ege’nin, en güzel köşelerinden birinde yer alan Richmond Ephesus Resort, Avrupa’nın en büyük otel değerlendirme portalı HolidayCheck tarafından en çok tavsiye edilen otel seçildi. Avrupa’nın en büyük otel değerlendirme portalı HolidayCheck kullanıcıları tarafından en yüksek oyu alan Richmond Ephesus Resort, tüm aile bireylerinin farklı beklentilerine farklı aktiviteler anlayışı ile hizmet veriyor. Her şey dahil sistemi ile çalışan Richmond Ephesus Resort, farklı ihtiyaçlara uygun olarak hazırlanmış 90 standart, 54 deniz manzaralı, 8 junior suite, 4 senior suite, 103 villa oda, 1 presidential suite ve 4 bedensel engelli odası bulunuyor.
HABER
Fettah Tamince’nin
hayalleri gerçek oldu Fettah Tamince, Emaar ve Franco Dragone ile birlikte Türkiye’nin en büyük yaşam ve eğlence merkezi The Land of Legends Theme Park’ı düzenlediği basın toplantısı ile tanıttı. Tamince, yeni yatırımları ile eğlence parklarıyla ünlü Orlando’ya rakip olacaklarını söyledi.
Rixos Hotels Yönetim Kurulu Başkanı Fettah Tamince, 15 yıldır hayalini kurduğu The Land of Legends Theme Park’ı düzenlediği basın toplantısı ile tanıttı. Tamince, The Land of Legends Theme Park ile eğlence merkezleri ile ünlü Orlando’ya rakip olacak. Emaar ve Franco Dragone Türk turizmi açısından büyük öneme sahip olan projede; dünyanın en büyük gayrimenkul geliştirme şirketlerinden biri olan Emaar Gayrimenkul PJSC ile stratejik ortaklık yapılıyor. Bir tatilin her yönünün mükemmel bir şekilde harmanlandığı benzersiz bir konsept olarak hayata geçirilen The Land of Legends Theme Park, etkileyici mimarisi ve eğlence dünyasının dahisi olarak bilinen Franco Dragone’nin yaratıcılığıyla yepyeni bir eğlence konseptinin öncülüğünü yapacak. Las Vegas, Macau, Paris, Wuhan, Dubai ve Rusya’da gerçekleştirdiği gösteriler 100 milyondan fazla kişi tarafından izlenen Dragone Productions’ın kurucusu ve sanat yönetmeni Franco Dragone, eğlence dünyasının ihtişamını Land of Legends Theme Park ile Türkiye’ye taşıyor. “Ülkemizin potansiyeline güveniyoruz” Düzenlediği basın turu ile The Land of Legends Theme Park’ı tanıtan Rixos Hotels Yönetim Kurulu Başkanı Fettah Tamince, Türkiye turizmine katma değeri yüksek bir proje kazandırdıklarını söyledi. Tamince; “Farklı projelerimiz oldu ancak yıllardır özlem ve heyecan duyduğumuz bir projemiz ile bir aradayız. Turizmde belli sıkıntılar yaşıyoruz. Son aylarda belli bir düşüş var ve sezon istediğimiz gibi gitmiyor. Bütün bunlara rağmen devasa bir yatırımı tamamlamanın arefesindeyiz. Neden bunu yapıyoruz? Ülkemizin dününe ne kadar güveniyorsak bugün ve yarın da güveniyoruz. Ülkemizin ve Antalya’nın turizm potansiyeline inancımızı hiç kaybetmedik aksine bu inancımız her geçen sene katlanarak devam etti” dedi. “Önemli projelere devam edeceğiz” Sıkıntılı bir süreçte tesisi hayata geçiren Fettah Tamince,
20
yaptıkları yatırımla Türkiye’ye ve turizm sektörüne güvendiklerini dile getirdi. Tamince: “Turizm sektöründe inişler ve sıkıntılar olabilir. Bu her sektörde olabilir. Turizm sektöründen daha sıkıntılı sektörler oldu ve olmaya da devam edecek. Bugüne kadar özellikle son 10 yıldır Türkiye turizm sektörü büyük ivmelerle büyüdü. Sadece turist sayısında değil kalite ve nicelik anlamında da büyük bir sıçrayış yaptı. Belek bölgesinin 10 yıl önceki halini biliyoruz. Günümüzde ise geldiği noktayı görüyoruz. Bu sahip olduğumuz alt yapı ve dinamizm çok önemli. Biz bu potansiyeli gördükçe ülkemizin ve turizmimize inancımız büyüyor. Bunun içinde çok önemli projeleri gerçekleştiriyoruz ve gerçekleştirmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu. Amaç gelişleri arttırmak Proje için dünyanın en büyük gayrimenkul şirketlerinden Emaar ile yatırım ortaklığına gittiklerini belirten Tamince, açıklamalarına şöyle devam etti: “Antalya hepimizin benim de belirttiğim gibi önemli bir turizm potansiyeline sahip. Ama hep beraber şunu arzu ediyorduk: eğlence, alışveriş ve showlar, bir takım adrenalin yükselten bir merkez oluşturabilir miyiz. Öyle bir şey yapalım ki insanlar uzak köşelerden buraya gelsin. Yeni bir değer ve fark olabilir mi? Bunun arayışı içinde olduk. Amacımız bu projeden dolayı ülkemize ve bölgemize gelişleri arttırmaktı. Bunu yaparken iki konuya çok önem verdik. Birincisi bu yatırımı yaparken kiminle yapalım diye düşündük. Bunun için de dünyanın en büyük gayrimenkul şirketlerinden biri olan Dubai merkezli Emaar ile yatırım ortaklığına gittik. Hep, kaynak pazarlarımızı farklılaştırma arayışında olduk. Türkiye’ye gelmemiş insanları Emaar ile Türkiye’ye getirebilir miyiz diye düşündük. Uzun görüşmeler sonucunda yatırım ortağımız oldular.” Dünya markası Tamince, ikinci işletme ortaklarını ise Franco Dragone olduğunu söyledi. Dragone’nin şu ana kadar yaptığı showlarla 100 milyona yakın seyirci toplayan bir topluluk olduğunu hatırlatan Tamince, “Franco Dragone, Çin ve Amerika’da çok tanınan biri. Binalar beton ve demirle yapılır. 21
Ancak bir yapı ile çok büyük ve doğru bir proje yaptığınızı iddia edemezsiniz. Asıl amacımız bunun ruhunu kiminle yakalayacağımızdı. Sonuç olarak Franco Dragone ile bir araya geldik” ifadelerini kullandı. Orlando mu yoksa The Land Of Legends’a mı? “Rixos, Emaar ve Franco Dragone bir araya gelerek Antalya ve ülkemize hizmet etmek için bir araya geldik” diye konuşan Fettah Tamince, “Ben 30 yıldır turizmin içindeyim. Doğru iş yapıyorsanız günün sonunda karşılığını buluyorsunuz. Buradaki amacımız ortaklarımızla birlikte ortaya çok başarılı bir konsept koymak ve 2-3 yıl içinde dünyanın en önemli merkezlerinden biri haline gelmektir. İddialı bir cümle söyleyeceğim: Antalya’ya 5 saatlik uçuş mesafesinde 3 milyar insan yaşıyor. Bu 3 milyar insan şöyle bir tercih ile karşı karşıya kalmalı; Orlando’ya mı yoksa The Land Of Legends’a mı gideyim? Gayretimiz bu yönde olacak” dedi. 4 milyar TL’ye tamamlanacak Şu an tesisin ilk etabının tamamlandığını belirten Tamince, “Ama arkada yatırımı devam edecek önemli bir etap var. İlerleyen dönemde bu etapları da paylaşacağız. Ayrıca planladığımız yatırımda da büyüme oldu. Bunun da nedeni; ne olursa olsun bu projede doğrusunu yapacağız dememizdir. Dünya çapında marka olacak bir proje hayata geçirmeye çalışıyoruz. Projemizin ilk etabını 1.2 milyar TL’ye hayata geçiririz diye öngörüyorduk ama şu an 1.5 milyar TL’lik bir yatırım miktarına ulaştık. Projemizin geri kalan kısmını da tamamlayınca ortaya 4 milyar TL’lik bir yatırım çıkacak. Şu an için tesisimizin ilk etabında bin kişiye iş imkanı sağlıyoruz” diye konuştu. 22
30 ayda tamamlandı Fettah Tamince, açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Tamince’nin cevapları şöyle: “Ben bu projenin hayalini 15 yıldır kuruyordum. Proje aşaması ile bugüne bakarsak da 30 ayda projemizin ilk etabını tamamladık. 18 milyon ziyaretçi Parkın iki giriş yönü var. Birinci bölümü olan ücretsiz girilen tarafta; kanal boyunda alışveriş ve eğlencenin olduğu bölümde 15 milyon ziyaretçi bekliyoruz. Diğer bölümümüzde de 2018 yılı itibari ile 3 milyon ziyaretçi bekliyoruz. Yarısı özsermaye Gelen ziyaretçi her geldiği sene yeni atraksiyonlar görsün istiyoruz. Şu an projemizin birinci etabını açıyoruz. İkinci etabımız da çalışmalarımız devam edecek. Bu yatırımın yarısını öz kaynaklarımızla yaptık. Bu yatırımın doğru bir yatırım olduğunu düşünüyoruz. Uzun ömürlü bir yatırım olarak görüyoruz. Antalya’da 35 milyar dolarlık bir turizm yatırımı var. Biz bu yatırımımız ile 35 milyar dolarlık yatırımların merkezi olacağız. Her şey dahil uygulanmayacak Burada 250-300 TL’den başlıyor geceleme. Bu da diğer otellere bakacak olursanız çok büyük bir fiyat değil. Ama bizim asıl amacımız diğer otellerde konaklayan insanların buraya ziyaretçi olarak gelmesidir. Park içindeki otelimizde Her Şey Dahil konsepti uygulanmayacak.”
HABER
Alman tur operatörleri Türkiye için ne düşünüyor? Almanya’nın önemli turizm dergisi FVW’nin Antalya’da düzenlediği çalıştay Alman ve Antalyalı turizmcileri bir araya getirdi. Yapılan konuşma ve panellerde Türkiye turizminin içinde bulunduğu durum analiz edildi.
24
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin ana sponsorluğunda Miracle Resort’te gerçekleştirilen organizasyona; Sunexpress, Miracle Hotel, Diana Travel, Öger Tours, Bentour-Regnum Hotel, Barut Hotels, Baia Hotels, Delphin Hotels, Aska Lara Hotel, Concorde De luxe Hotel destek veren kuruluşlar arasında. Çalıştayın açılış konuşmalarını Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık, Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Yusuf Hacısüleyman ve Alman Seyahat Acenteleri Birliği (DRV) Başkanı Norbert Fiebig yaptı. Fiebig: “İki ülkenin birbirine ihtiyacı var” TÜROFED Başkanı Osman Ayık “Terör saldırıları ve diğer sıkıntılar işimizi yapmamızı engeller hale geldi. Ancak bizim hizmet standartlarımızdan ve kalitemizden ödün vermeden çalışmaya devam etmemiz gerekiyor” derken AKTOB Başkanı Hacısüleyman ise “Güvenlik uzun yıllar gündemimizde olacak” dedi. DRV Başkanı Fiebig de “İki ülkenin birbirine ihtiyacı var. Terör saldırıları ve güvenlik sorunları işin olumsuz yanları. Son zamanlarda iptal edilen rezervasyon sayılarının azaldığını görüyoruz. Bu da turizmde işlerin yoluna girmesinin işareti” dedi. Ihlau: “Türkiye ürün olarak çok iyi, ama….” Açılış konuşmalarının ardından Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü’nden (UNWTO) Günter Ihlau, konuşmasına Türk misafirperverliğine değindi. Türkiye’nin 30 yılda genelde güzel bir trend yakaladığını söyleyen Ihlau, “Bugünlerde ise şu ana kadar görmediğimiz bir düşüş var. FVW’nin yaptığı analize göre Türkiye 10 seçenek içinde 5. sırada. Türkiye ürün olarak çok iyi. Otelleri, kalitesi, hizmeti, misafirperverliği ile dikkat çekiyor. Ancak tek olumsuz nokta güvenlik. Uzun yıllır TUI’de çalıştım ve böyle bir süreç yaşamadım. Bu süreçte ne yapmalıyız? Güven sağlamalıyız” dedi. Gunz: “Türkiye’de güvendeyim” Daha sonrasında sahneye çıkan FTI Group CEO’su Dieter Gunz, Türkiye’nin güçlü bir turizm ülkesi olduğunu söyledi. Gunz, “Ben kendimi Türkiye’de güvende hissediyorum. Güvenlik tabi ki hassas ve önemli bir konu ama medya işi abartıyor. Türkiye’ye ilgi her zaman var. Antalya bugün bile önemli bir lokasyon. FTI olarak kapasitelerimizi korumaya çalışıyoruz. Kriz kelimesini ağzımıza almak istemiyoruz. 1 milyon misafirimiz olacak. Son 5 haftaya bakacak olursak bazı günlerde rezervasyonlarda artış bile var. Türkiye zor bir dönemden geçiyor. Ben duruma olumlu bakıyorum. Bu yaz rezervasyonları arttıracağız” diye konuştu. Glade: “Antalya’dan hiç vazgeçmedik” Gunz’un ardından SunExpress’ten Peter Glade bir sunum gerçekleştirdi.
Glade: “Türkiye’ye gelmeyen ve İspanya’daki 3. sınıf tatil yapan kitle tekrar Türkiye’ye gelecek. 2017 yazına çok olumlu bakıyorum. Biz güçlü bir şirketiz. 2016 yılı son dakika satışları için kapasitemiz var. Çünkü SunExpress Antalya’dan hiç vazgeçmedi. İyi günlerde tabi ki birlikte olabiliriz ama biz kötü günde de birlikte olmak istiyoruz” dedi. Tur operatörleri ne dedi? FVW çalıştayında Alman tur operatörleri Türkiye turizmini değerlendirdi. Öger Tours’tan Songül Göktaş Rosati, Bentour Reisen’den Deniz Uğur, TUI’den Patrik Hogrefe, Alltours’tan Karsten Fricke ve Der Touristik’ten Ertan Sakallı, Türkiye turizmi ve satışları hakkındaki düşüncelerini paylaştı. TUI: “Türkiye’ye talep artıyor” TUI’den Patrik Hogrefe, Türkiye satışları ile ilgili olarak son haftalarda olumlu bir süreç olduğunu belirterek, “Verileri iyi analiz etmeliyiz. Türkiye’ye talep ve ilgi arttı. Ben Türkiye satışlarına olumlu bakıyorum” dedi. Öger Tours: “Satışlar gelişim gösterecek” Öger Tours’tan Songül Göktaş Rosati ise Türkiye satışlarına yönelik olumlu bir trend olduğunu belirtti. Rosati: “Türkiye satışlarına olumlu bakıyorum. Satışların daha da gelişim göstereceğini düşünüyorum. Zor ama kaybettiklerimizi telafi etmek arzusundayız” şeklinde konuştu. Alltours: “Trend olumlu yönde” Alltours’tan Karsten Fricke de Türkiye satış trendinin olumlu yönde ilerlediğini söyleyenler arasında. Fricke: “Türkiye’deki iş ortaklarımızla sürekli etkileşim içindeyiz” dedi. Der Touristik: “Türkiye’ye güveniyoruz” Der Touristik’ten Ertan Sakallı şu ana kadarki satışlardan dolayı zararda olduklarını belirterek “Zarardayız ama trend yükselişte. Partnerlerimizle etkileşim ve iletişim halindeyiz. Devamlı toplantılar yapıyoruz. Der Touristik olarak Türkiye’ye güveniyoruz ve Türkiye’ye destek vermeye devam edeceğiz. Bu süreçte otellerin hizmet ve kalitelerini korumaları çok önemli. Olumsuzluklar kaliteyi ve hizmet etkilememeli. Misafirperverlik Türkiye için önemli. Bunu gösteremezsek müşteriyi elimizden kaçırırız. Bu konuda bir sıkıntı yaşayacağımızı sanmıyorum. Otellerimiz bu konulara dikkat ediyor” diye konuştu. Bentour: “Türkiye bizim için önemli” Bentour Reisen’den Deniz Uğur da şu açıklamaları yaptı: “Türkiye uzmanı ve bilirkişiyiz. İşletmemizin olumsuz etkilenmemesi için işimize devam ediyoruz. Sabit kalmaya çalışıyoruz. Türkiye bizim için çok önemli” dedi. 25
HABER
Avrupa’nın Türkiye tercihi azaldı Trivago’nun, 2015 ve 2016 yılının arama verilerini karşılaştırdığı raporda bir önceki yıl Türkiye’yi tercih eden ülkelerin bu yıl farklı destinasyonları tercih ettikleri görüldü. 2015 yılında yaz tatili için en çok Türkiye araması yapan, Almanya, Rusya, Fransa, İngiltere, Ukrayna, Danimarka, İsviçre ve Hollanda gibi ülkelerden 2016 yılında yapılan yaz tatili aramalarında Türkiye’deki popüler tatil destinasyonları arama sıralamalarında Avrupa’daki diğer tatil destinasyonlarının gerisinde kaldı. Özellikle 2015 yılında Türkiye otellerini en çok arayan Alman ve Rus kullanıcılar 2016 yılında farklı destinasyonları tercih ederken Türkiye aramaları azaldı. Yunanistan ve İtalya artışta 2015 yılında Almanya’dan yapılan otel aramalarında Antalya otelleri, Mallorca, Rimini gibi popüler tatil destinasyonlarından sonra 6. sırada yer alırken, 2016 yılında yapılan aramalarda 27. sıraya geriledi. Alman turistler, 2016’nın yaz aylarında Türkiye otellerini 2015 yılına göre %60 daha az arayarak tercihlerini Hırvatistan, Yunanistan, İtalya’dan yana kullanarak bu destinasyonlardaki aramalarını bir önceki yıla göre %46 arttırdı. Rusların 34. destinasyonu oldu 2015 yılında yaz tatili tercihini Türkiye’den yana kullanan Rus kullanıcılar da 2016 yılında aramalarını başka ülkeler üzerine yoğunlaştırdı. 2015 yılında Ukrayna ve Mısır’dan sonra Rus kullanıcılarının en çok tercih ettiği 3. destinasyon olan Türkiye, 2016 yılında Rus kullanıcılar tarafından tercih edilen 34. destinasyon oldu. Rus kullanıcılar 2016 yılının yaz dönemi için otel aramalarında daha çok Ukrayna, Gürcistan gibi yakın destinasyonları 26
tercih ederken, 2015 yılına göre Yunanistan, Kıbrıs, Mısır ve Karadağ aramaları %30 arttı. Türkiye’ye daha az ilgi gösteriyorlar Avrupa geneline bakıldığında İngiltere, Fransa, Danimarka, İsviçre, Hollanda gibi 2015 yılında Türkiye’deki otelleri tercih eden ülkelerin de 2016 yılında Türkiye’ye daha az ilgi gösterdiği görüldü. İşte Türkiye’deki otellerin 2015 ve 2016 yılları arasındaki aramalarda yer aldıkları sıralama:
Dünyanın en büyük otel arama motoru Trivago, 2016 yılının yaz dönemi için Avrupa’dan yapılan Türkiye’deki otellerin aranma oranlarını araştırdı. Trivago verilerine göre 2015 yılının yaz ayı için Türkiye’deki otelleri tercih eden Avrupalı kullanıcılar, 2016 yılında tercihlerini farklı tatil destinasyonlardan yana kullanırken Avrupa genelinde Türkiye’deki otellerin aranma oranı %58 düştü.
Ülke
Türkiye 2015 Türkiye 2016 Aranma Sıralaması Aranma Sıralaması
Almanya
6
27
Rusya
3
34
Fransa
8
25
İngiltere
12
28
Danimarka
3
7
İsviçre
4
10
Hollanda
8
32
HABER
Cennet’in yeni yüzü
Barut Acanthus & Cennet Türk turizminin önemli markalarından Barut Hotels’in ilk halkası Barut Acanthus & Cennet, 6,5 aylık bir çalışma sonunda yıkılarak yeniden inşaa edildi. Geçtiğimiz günlerde misafirlere kapılarını yeniden açan tesis, Barut Hotels’in yenilikçi yapısını bir kez daha gözler önüne seriyor.
28
Barut Ailesi’nin ilk otel yatırımı olan ve 1971 yılında açılan Cennet Otel, yapılan yatırımla günümüz şartlarında yeniden inşaa edilerek geçtiğimiz günlerde hizmete girdi. Daha önce 4 yıldızlı olan inşaa sonrasında 5 yıldızlı bir hale getirilen tesis aynı zamanda segmentini de yenilemiş oldu. Kısa sürede tamamlandı İlk turizm yatırımı olması nedeniyle Barut Ailesi’nin büyük önem verdiği Barut Acanthus & Cennet geçen sene yaz sezonu sonunda yıkılarak 6,5 aylık süreç sonunda yeniden hayata geçirildi. Tesis, yıkıldıktan sonra daha fazla odaya sahip olabilecekken Barut Ailesi’nin tercihi ile 261 oda ile hizmet vermeye devam edecek. “Yeniden inşaat ettik” Yeni Barut Acanthus & Cennet hakkında açıklamalarda bulunan Barut Hotels Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Barut, tesisin maddi öneminden çok manevi öneminin daha büyük olduğunu söyledi. Barut, “Bu otel babam Ali Barut’un turizme ilk adım attığı oteldir. Bu nedenle tesis ailemiz için çok büyük önem arz ediyor. O zaman Cennet Otel ismi ile hizmet veren tesis Antalya’nın en güzel otellerinden biriydi.
Zaman içinde standartlar değişti ve fiziki yapısı da günümüz müşterisinin ihtiyaçlarına cevap veremez hale gelmişti. Biz de köklü bir renovasyondan ziyade köklü bir değişiklik yaparak oteli yıkıp yeniden inşaa ettik” dedi. Külahçı ve Altındal imzası Yeni yapacakları otelde Cennet Otel’in kendisine has havasının kaybolmasını istemediklerini söyleyen Barut, bu konuda çok titiz davrandıklarını da söylüyor. Barut, “O auranın kaybolmasını istemedik ve buna çok önem verdik. Ayrıca bu otelin çok sayıda repeat müşterisi var, onların da rahatsız olmayacağı bir ortam yarattık. Bunları yaparken de tesisimizin günümüz standartlarına uygun, hem dekorasyon hem de alt yapı olarak çağdaş olmasını istedik. Bu konuda da başarılı olduğumuza inanıyorum. Mimarımız Şevket Altındal ve İç Mimarımız Hakan Külahçı çok güzel bir ürün ortaya çıkardılar. Tabi ki son söz misafirlerimizin” şeklinde konuştu. Yeni haliyle de örnek olacak Ahmet Barut, Barut Acanthus & Cennet’in oda kapasitesini arttırmadıklarını söyledi. Tesisin 261 oda ile hizmet vereceğini belirten Barut açıklamalarına şöyle devam etti: 29
“Antalya’da 600-700 odalı tesisler çok normaldir. Ama bizim 261 odamız var. Oda sayısını, odaları küçük tutarak ve sosyal alanlardan kısarak daha da arttırabilirdik ama bunu tercih etmedik. Ayrıca bu tesisin en önemli unsurlarından biri de bahçesidir. Bu bahçeyi de koruduk. Çünkü otelimizin eski havasının kaybolmasını istemedik. Ailemizin ilk oteli olan bu tesis insanlara turizmden ve otelcilikten para kazanılabileceğini de gösterdi. Tesisin yeni haliyle de örnek olmasını ve bu bölgeyi tercih etmeyen turist kitlesini bu bölgeye çekmesini istiyoruz.” “Tek işimiz otelcilik” Barut Hotels’in otellerine gösterdiği öneme de değinen Ahmet Barut, “Otelcilik bizim tek işimiz. Ayrıca otellere de ismimizi verdik. İsmimize ve işletmelerimize bir leke gelmesini istemeyiz, bu nedenle tesislerimize gözümüz gibi bakıyoruz. Hizmet ve fiziki standartların yüksek olmasına özen gösteriyoruz” diye konuştu. 30
HABER
Gerald Kassner
Türkiye için elimizden geleni yapacağız Almanya’nın hızla büyüyen tur operatörlerinden Schauinsland Reisen’in Yönetim Kurulu Başkanı Gerald Kassner, Summer Tour’un organize ettiği toplantı ile Antalyalı turizmcilerle buluştu. Turizmcilere seslenen Kassner, “Türkiye için elimizden geleni yapacağız” dedi. Regnum Carya Golf & SPA Resort’te gerçekleşen ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık, Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Yusuf Hacısüleyman, Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkanı Burhan Sili’nin de katıldığı toplantıda Antalyalı turizmcilere seslenen Kassner, Antalyalı turizmcilere önemli mesajlar verdi. “Partnerlerimizin yanındayız” Kassner Schauinsland Reisen’in 1918 yılında kurulduğunu ve 50 yıldan bu yana da paket tur satışı gerçekleştirdiklerini söyleyerek başladı. Aile olarak bu kadar büyüyeceklerini tahmin etmediklerini de söyleyen Kassner, “İşbirliğimize katkı sağlamak adına Antalya’dayım. Aile şirketi olduğumuz için iyi ve kötü günde partnerlerimize destek olmak için elimizden geleni yapıyoruz” dedi. “Türkiye çok iyi bir kaliteye sahip” “Turizm açısından zor bir dönemden geçiyoruz” diye konuşan Kassner, “Türkiye bizim için çok önemli bir ülke. Almanya’dan Türkiye’ye çok ciddi oranda Alman turist geliyor. Alman tatilciler Türkiye’de iyi hizmet ve kalite bulabiliyor. Diğer tatil ülkeleri ile karşılaştırdığımız zaman Türkiye çok iyi bir kaliteye sahip” dedi. 1.1 milyar euro ciro Kassner’in açıklamalarına şöyle devam etti: “Son yıllarda iki basamaklı büyümeler kaydederek 1.1 milyar Euro ciroya ulaştık. Geçtiğimiz yıllarda yüzde 350 büyüme yakaladık. 32
Sıkı ve zorlu koşullarda çalışıyoruz ve yükselmeye ve yatırımlara devam ediyoruz. Erken rezervasyonlardaki kayıp yüzde 50 Bu sene için erken rezervasyon satışlarında Türkiye yüzde 50 kayıp yaşadı. Biz şirket olarak erken rezervasyon döneminde Türkiye için yüksek beklentiler içindeydik ama olmadı. Bunun sebeplerini hepimiz çok iyi biliyoruz. Türkiye için paket satışlara Ekim ayında başladık.
Bu dönemde Türkiye için düzenli bir rezervasyon vardı. Bombalama ve ölümlü olaylar rezervasyonları düşürdü. Siz turizmcilerin desteği ile rezervasyonlardaki düşüş düzelmeye başlamıştı. Burada sizin verdiğiniz destek bizim için çok önemliydi. Günlük rezervasyon kaybı yüzde 40 Son dönemde yaşanan darbe girişi rezervasyonları ciddi oranda etkiledi. Ciddi bir düşüş yaşadık.
Almanya, çok kuvvetli bir medyaya sahip. Bu nedenle Alman tatilciler Türkiye’deki gelişmeleri ayrıntılı bir şekilde öğrendi. Bu haberler Alman tatilcileri çok ciddi bir şekilde yönlendirdi. Bu koşullar altında insanlar tatil kararlarını verdi. Darbe girişimi sonrasında Schauinsland Reisen olarak ciddi iptaller alacağımızı düşünüyorduk. Ama 100 civarında iptalimiz oldu. Ama bizim şu an en büyük sorunumuz yeni rezervasyonların olmayışıdır. Günlük olarak yüzde 40 rezervasyon düşüşü var. “Önümüzdeki dönemi çok olumsuz bulmuyoruz” Ancak Türkiye’deki durum sakinleşir ve her şey yoluna girerse müşterilerimizin Türkiye’yi yeniden tercih edeceğini düşünüyoruz. Ama öncelikli olarak Alman medyasında Türkiye açısından güzel bir görünüş sağlanmalı. Ben önümüzdeki dönemi çok olumsuz görmüyorum. Schauinsland Reisen olarak hedefimiz geçen senenin rakamlarını yakalamak olacak. Bunun için de ciddi bir çalışma yapacağız. Sonbaharda Türkiye’nin alternatifi çok olmadığı için ve rakiplerinin satışlarının iyi olduğunu düşünürsek Türkiye’deki o dönem satışlarının daha iyi olacağını düşünüyorum. “Türkiye için elimizden geleni yapacağız” Biz Schauinsland Reisen olarak verdiğimiz sözü tutarız. Öncelikle uçak koltuğu sağlamak için çalışacağız. Air Berlin gelecek sene Türkiye’ye uçmayacağını açıkladı. Ama bu duruma her zaman bir alternatif çıkar. Biz de alternatif bulmak için çalışacağız. Schauinsland Reisen olarak 12 bin seyahat acentası ile çalışıyoruz. Bu sıkıntılı süreçte pazarlama çalışmalarını beraber yapabiliriz. Bize güvenebilirsiniz. Summer Tour ile birlikte Türkiye için elimizden geleni yapacağız. Sizler de imkanınız varsa bizleri desteklemelisiniz. Türkiye ve Schauinsland için müşteri sayımızı gözle görülür şekilde arttırmayı planlıyoruz. Tabi ki daha önemlisi hepimizin karşılıklı para kazanması… Biz her zaman Antalya’ya full charter olarak uçmayı planlıyoruz ve bizi bu konuda desteklemenizi rica ediyoruz. Türkiye’de barış ve sakinliğin hakim olmasını istiyoruz. Ayık: “Sıkıntıları birlikte aşacağız” Kassner’in ardından küçük bir konuşma gerçekleştiren TÜROFED Başkanı Osman Ayık, Schauinsland Reisen Yönetim Kurulu Başkanı Gerald Kassner’e verdiği destekten dolayı teşekkür etti. Ayık, “Turizmciler olarak zor bir dönemden geçiyoruz. Bu durum iş ortaklarımız için de zor bir durum. Dayanışma içinde olmamız gerekiyor. Sayın Kassner’in Antalya’ya gelip bizlere birlik, beraberlik ve destek mesajı vermesi bizim için çok önemli. Bu sıkıntıları birlikte aşacağımıza inanıyoruz” diye konuştu. 33
HABER
Corendon, İbiza’daki ilk Türk otelini açtı Corendon Turizm Grubu, otelcilik sektöründeki son yatırımı İbiza Adası’ndaki Marble Stella Maris Hotel’i açarak adadaki ilk Türk yatırımını gerçekleştirdi. Corendon Turizm Grubu Kurucu Ortağı Yıldıray Karaer, bu son yatırımlarıyla dünyanın en pahalı turizm destinasyonlarından biri olan İbiza’yı daha geniş bir kitlenin ziyaretine açtıklarını belirtti. Son dönemde hem yurtiçinde hem de yurtdışında yaptığı yatırımlarla dikkat çeken Corendon Turizm Grubu, bünyesine en son kattığı İspanya’daki oteli Marble Stella Maris’in açılışını gerçekleştirdi. İspanya’nın en gözde tatil beldesi İbiza’da açılan Marble Stella Maris Hotel ile Corendon, İspanya’ya ilk defa her şey dahil sistemini de taşımış oldu. Gelen talepleri karşılayacak Corendon Turizm Grubu Kurucu Ortağı Yıldıray Karaer, bu son yatırımlarıyla dünyanın en pahalı turizm destinasyonlarından biri olan İbiza’yı daha geniş bir kitlenin ziyaretine açtıklarını belirtti. Karaer, Marble Stella Maris’teki aşçı kadrosuna “her şey dahil” sistemini öğretmek için Türkiye’deki otellerinden 5 aşçıyı İbiza’ya gönderdiklerini anlattı. Karaer; “Yıllardır Türkiye ve Hollanda pazarlarından İbiza ile ilgili yoğun talep alıyor fakat istediğimiz konseptte otel bulamıyorduk. Gelen talepleri karşılamak amacıyla kendi otelimizi hizmete sunduk. Bizden yüksek kaliteyi uygun fiyata bekleyen müşteri portföyümüz için her şey dahil konsepti geliştirdik. Fakat bu konseptte biraz farklı olarak kaliteli bir şarap, yüksek hızlı wi-fi bağlantısı veya alakart 34
akşam yemeği isteyen misafirlerimize özel hizmetler de sunuyoruz” diye konuştu. Karaer, ayrıca Marble Stella Maris’te kış aylarında da misafir ağırlamaya devam edeceklerini; böylece adanın Haziran-Eylül ayları arasındaki sezonunu uzatmaya katkıda bulunacaklarını belirtti. İbiza’nın ilk resort otellerinden Corendon Hotels and Resorts bünyesine girdikten sonra baştan aşağı yenilenen Marble Stella Maris, İbiza ve Hollanda tarzlarının kombinasyonundan yaratılmış özel bir stille döşenmiş 295 modern ve konforlu odadan oluşuyor. Akdeniz’in en güzel adasının ilk resort otellerinden olan 4 yıldızlı tesisin en önemli özelliklerinden biri, eğlence adası İbiza’da çocuklarıyla tatil yapmak isteyen ailelere uygun az sayıda otelden biri olması. Gece hayatıyla ünlü adanın batı kıyısında konumlanan otelde, yetişkinlere özel iki yüzme havuzu dışında, çocuklar için ayrı bir havuz, açık ve kapalı oyun alanları ve yemek dersleri gibi hobi kursları mevcut. Tesis, 60 bin metrekarelik görkemli bir bahçenin içinde konumlanıyor.
HABER
TUI CEO’su Sebastian Ebel
“Türkiye’nin alternatifi yok” Antalya’ya gelen dünyanın en önemli tur operatörlerinden TUI’nin CEO’su Ebel Sebastian, Türkiye ve özellikle de Antalya turizmine övgüler yağdırdı. Ebel, Yakın gelecekteki hedeflerinin Türkiye’deki kapasitelerini arttırmak olduğunu söyledi.
38
Dünya seyahat devi TUI’nin CEO’su Sebastian Ebel, Antalya’ya gelerek Antalya Valisi Münir Karaloğlu, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık ile bir araya geldi. Turizmcilerle buluştu TUI CEO’su Sebastian Ebel, TÜROFED Başkanı Osman Ayık ve turizmcilerle Lara Barut’ta bir araya geldi. Ebel, TÜROFED Başkanı Ayık, TÜROFED Başkan Yardımcısı Sururi Çorabatır, TÜRSAB Yönetim Kurulu Üyesi Kerim Çavuşoğlu, turizmciler Haydar Barut, Ahmet Barut ile karşılıklı görüş alışverişinde bulundu. Ebel’e ziyaretlerinde TUI Türkiye Genel Müdürü Koray Çavdır eşlik etti. Antalya’ya gelmesi çok önemli Ebel Sebastian’ın ziyaretini değerlendiren TÜROFED Başkanı Osman Ayık, “Bu ziyaret TUI’nin Türkiye ve özellikle Antalya’ya verdiği önemi göstermektedir. Ebel’in Türkiye’nin içinde bulunduğu bu zorlu süreçte Antalya’ya gelmesi bizi fazlasıyla mutlu etti. Kendisi de Türkiye ve Antalya’ya verdikleri önemi dile getirdi. Bu süreçte kendilerini yanımızda görmek ve desteklerini hissetmek bizler için çok önemliydi. Önümüzdeki süreçte TUI ile daha fazla işbirliği yaparak Türkiye’ye olan turist akışını sağlıklı hale getirmek istiyoruz” diye konuştu. “Türkiye’nin payını arttıracağız” Turizmcilerle yaptığı görüşmelerde Türkiye ve özellikle Antalya’nın kendileri için çok önemli olduğunu açıklayan Sebastian Ebel, “TUI’nin toplam kapasitesi içinde Türkiye’nin yüzde 20 payı bulunuyor. İspanya’nın payı da yüzde 24 dolayında. Yakın gelecekteki hedefimiz Türkiye’nin payını arttırmaktır” dedi. Türkiye ve Avrupa’da meydana gelen terör saldırılarına da değinen Ebel, “Bu sene yaşanan terör olayları geçici olaylardır. Terör sadece Türkiye’nin değil tüm dünyanın ve turizm destinasyonlarının sorunudur” şeklinde konuştu.
Lokal ve bölgesel tanıtımlara ağırlık verilmeli. Dünyada ve Türkiye’de herhangi bir olay yaşanmadığı takdirde servis kalitesi, otellerin kalitesi, otellerin fiyat-kalite dengesi ile Türkiye çok kısa sürede geriye dönecektir. Bu konuda Türkiye’nin yanındayız ve bunu göstermek için de Antalya’ya geldik. Türkiye’nin geri dönüşü için TUI olarak tüm çabayı göstereceğiz. Türkiye satan seyahat acentaları ile de yeni projeler üzerinde çalışıyoruz.” Ebel, Kuşadası’nda yapılması planlanan DRV toplantısına da programının uyması durumunda katılmak istediğini söyledi.
de makamlarında ziyaret etti. Ebel, Vali Karaloğlu ve Başkan Türel’e Antalya’nın TUI için çok önemli bir tatil destinasyonu olduğunu dile getirerek işbirliği yapmaya hazır olduklarını söyledi.
Vali ve Belediye TUI’nin CEO’su Ebel, Antalya Valisi Münir Karaloğlu ve Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’i
Tatilciler evlerinde oturuyor “Türkiye ve özellikle Antalya alternatifi olmayan bir destinasyondur” diye konuşan Ebel, açıklamalarına şöyle devam etti: “Antalya’nın en önemli özelliği fiyat-hizmet kalitesinde rakipsiz olmasıdır. Gerek İstanbul Atatürk Havalimanı’ndaki saldırı gerek Franca-Nice’deki olaylar ve Cuma günü İstanbul ve Ankara’da yaşanan olaylara kadar olan süreçte trend Türkiye’ye dönmüştü. Bu olaylar sonrasında iptaller olduğu gibi yeni rezervasyonlar da mevcut. Türkiye’nin müşterileri sabit turistlerdir. Geçen sene Türkiye’ye gelen turistlerin yüzde 60’ı bu sene başka bir yere tatile gitmedi, evinde oturuyor. Her türlü desteği verecekler Türkiye için aileler büyük önem taşıyor. Ailelere dönük bir takım çalışmalar ve tanıtımlar yapmak lazım. 39
HABER
Türkiye’nin ilk tatil Türkiye’nin ilk tatil köylerinden biri olan Kuşadası’ndaki eski Fransız Tatil Köyü’nün (Club Med) kapanmasının ardından bir dönem çıplaklar kampı olarak ün yapan Arslanburnu Koyu’nda şimdi develer denize giriyor. Kuşadası Kadınlar Denizi Mahallesi Arslanburnu Koyu’ndaki Emekli Sandığı arazisinde kurulan ünlü Club Med, Türkiye’nin ilk tatil köylerinden biriydi ve özellikle 1970’li ve 1980’li yıllarda Fransa sosyetesinin yoğun tercihi nedeniyle çıplaklar kampı olarak da ün yapmıştı. Develer cirit atıyor Fransız Tatil Köyü’nün 30 yıllık sözleşmesinin bitip, kapanmasının ardından Emekli Sandığı tarafından satışa çıkarılan araziyi önce İsrailli iş adamı Sami Ofer satın almış, Ofer grubu daha sonra bu araziyi Diana Turizm’in sahibi Hasan Tonbul’un başında olduğu konsorsiyuma satmıştı. Fransız Tatil Köyü’nün kapanmasının ardından tamamen boş olan Türkiye’nin en güzel doğal güzelliklerine sahip koylarından biri olan Kuşadası’ndaki Arslanburnu Koyu’nun bir dönem Fransız sosyetesinin güneşlenip, denize girdiği plajlarında şimdi develer cirit atıyor. Çevre sakinlerinin şaşkın bakışları arasında denize girip, serinleyen develer bu tarihi ve ünlü koyda ilginç görüntüler oluşturuyor. Develeri plaja sokuyorlar Bu arada, Arslanburnu Koyu’na bitişik yazlık sitelerde oturanlar ise develerin denize girmesinden şikayetçi. Çevre sakinlerinden İlhan Öden, develerin kasıtlı olarak plaja sokulduğunu belirterek, “Plajın arkasındaki arazinin sahibi halkın plaja girmesinden rahatsız oluyor. İnsanların denize girip, plajda güneşlendiği saatlerde develeri plaja sokuyorlar. Hatta bu amaçla Arslanburnu Koyu’na giriş tel örgü ile çevirmişti. Şikayetimiz üzerine tel örgü kaldırıldı. Ancak, tel örgü kaldırıldı ama plaja girenlerin develerle tacizi devam ediyor” dedi. 40
köyüydü
HABER
THY, 6. kez
Avrupa’nın en iyisi oldu
Bu yılki Skytrax sonuçlarına göre, “En İyi Business Class İkram Servisi”, “En İyi Business Class Özel Yolcu Salonu İkramı” ve “Güney Avrupa’nın En İyi Havayolu Şirketi” ödülleri de yine Türk Hava Yolları’nın oldu. Ödüller, Londra’da düzenlenen törende Skytrax CEO’su Edward Plaisted tarafından Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı M. İlker Aycı’ya takdim edildi.
42
Küresel havacılığın farklı alanlarında ticari kaygılardan bağımsız, performans esaslı yürüttüğü araştırmalarla havayolu şirketlerini her yıl düzenli olarak ödüllendiren Skytrax, geçtiğimiz beş yılda olduğu gibi bu yıl da Türk Hava Yolları’nı, “Avrupa’nın En İyi Havayolu Şirketi” ilân etti. Bayrak taşıyıcı havayolu aynı zamanda, Avrupa’da bulunduğu bölgenin en iyisi seçilerek peş peşe sekizinci kez “Güney Avrupa’nın En İyi Havayolu Şirketi” unvanına sahip oldu. Ödülleri topluyor Bu ödüllerden farklı olarak, yolcularına uçuş öncesi sıra dışı konforun kapılarını açan ‘Turkish Airlines Lounge Istanbul’un dünyaca ünlü ikram konsepti, geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da Türk Hava Yolları’na, dünya sıralamasında “En İyi Business Class Özel Yolcu Salonu İkramı” ödülünü kazandırdı. Ayrıca, Business Class yolcularına sunulan ‘Flying Chef’ hizmeti ve yenilenen ikram konseptiyle ayrıcalıklı uçuşun sınırlarını zorlayan küresel taşıyıcı, 2013 ve 2014 yıllarında olduğu gibi, yine bu yıl da dünya sıralamasında “En İyi Business Class İkram Servisi” ödülünün sahibi oldu. Ödülü İlker Aycı teslim aldı Türk Hava Yolları, elde ettiği bu ödüllerle yolcular
nezdinde tercih nedeni olma başarısını bir kez daha tescilledi. Bugün, Londra’daki Farnborough Airshow’da açıklanan ödüller, Skytrax CEO’su Edward Plaisted tarafından Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı M. İlker Aycı’ya takdim edildi. Haklı gurur Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı M. İlker Aycı ödül töreninde yaptığı açıklamada; “Lâyık görüldüğümüz bu ödül, yalnızca Türk Hava Yolları’nın değil, aynı zamanda Türk Sivil Havacılığının başarısı, hepimizin ortak paydası. Geçtiğimiz altı yıl boyunca, dünya genelindeki yolcular tarafından “Avrupa’nın En İyi Havayolu Şirketi” seçilmek bizler için son derece gurur verici. Bu gurur, 40.000’in üzerinde çalışanımız ve iş ortaklarımızın yer aldığı büyük ailemizin her bir ferdinin haklı gururu. Bu ödül ve tabii ki diğerleri, farklı ve yenilikçi hizmet anlayışımız ile dünyanın en iyi havayolu şirketi olma hedefimiz doğrultusundaki ilerleyişimizde önemli birer teşvik unsuru. Bizlere bugün burada bu mutluluğu yaşatan, Türk Hava Yolları ailesinin çalışkan bireyleri başta olmak üzere, markamızı bir istikrar sembolü hâline getiren daimi velinimetimiz yolcularımıza sonsuz teşekkür ediyor ve daha uzun yıllar bu başarıya
ortak olacağımızın taahhüdünü buradan da yenilemek istiyorum” dedi. 1 milyon yolcu “Havacılık sektörünün Oscarları” olarak nitelendirilen Yolcu Tercihleri Ödülleri, dünyanın saygın denetleme ve danışmanlık kuruluşlarından biri olan Skytrax tarafından yapılan denetlemeler sonucunda her yıl düzenli olarak takdim ediliyor. Bu yıl da, dünya genelindeki 550 havalimanında yürütülen ve 1 milyonun üzerinde yolcunun katılımıyla sonuçlandırılan bağımsız araştırmada; check-in’den, varışlara, transfer hizmetlerinden, alışverişe, güvenlikten, ülke giriş hakları ve kalkış noktası prosedürlerine kadar birçok farklı alanı kapsayan temel performans kriterleri değerlendirilerek, ödüller sahiplerine teslim edildi. Gücünü pekiştiriyor Küresel havacılık sektöründeki ürün ve hizmet kalitesi eksenli rekabet noktasında ulaştığı başarıyı bir kez daha ispat eden Türk Hava Yolları, son yıllarda hayata geçirdiği önemli yatırımlar, elde ettiği dikkat çekici büyüme rakamları ve ses getiren başarılarıyla dünya havacılığındaki etkin konum ve gücünü pekiştirmeye devam etmekte. 43
RÖPORTAJ
Hazırlayan: Tuncay Sevin
Erkut Kara Bizim asıl patronumuz misafirlerimizdir Corendon Hotels & Resorts Yetkilisi Erkut Kara, Türk turizmi ve Corendon Hotels için 2016 yılını değerlendirdi. 2016’nın hiç yaşanmamasını istedikleri bir yıl olduğunu söyleyen Kara, “Bir arkadaşımın söylediği gibi: Bundan sonra daha ne olabilir ki? Sanırım uzaylıların istilası” dedi. Corendon Hotels & Resorts Yetkilisi Erkut Kara, Tourism Today için sorularımızı yanıtladı. Önemli açıklamalarda bulunan Kara, “Akdeniz çanağında bu işi en iyi yapan ülkeyiz ama maalesef kontrolü bizim elimizde olmayan parametreler krizi doğuruyor” dedi. Abartılı tasarrufa dikkat çekti Bu süreçte otellere bir öneride bulunan Erkut Kara, “Sadece otelci meslektaşlarımıza naçizane önerim, her şeye rağmen yine ülkemizi ve tesislerimizi tercih etmiş misafirlerimize bu karar ve tercihlerinden pişmanlık duymalarına yol açacak, memnuniyetlerini aşağı çekecek gereksiz veya abartılı tasarruf tedbirlerini yapmamaları yönünde olabilir” şeklinde konuştu. “Olmazsa olmazımız…” Corendon Hotels’in aldığı önlemlere de değinen Erkut Kara, sıkıntıyı alternatif 44
pazarlar ile aşmaya çalıştıklarını söylüyor. “Corendon Hotels’te misafir memnuniyeti olmazsa olmazımızdır” diyen Kara, “Bizim için mutlu olması gereken asıl patron; herhangi bir sebep ile otellerimizden birisini seçerek tatilini geçirmeye gelmiş misafirdir ve çok mutlu ayrılması için elimizden gelenin çok daha fazlasını yapmamız gereken kişidir” diye konuştu. Türk turizminin içinde bulunduğu süreci kısaca özetler misiniz? Geçen yıldan ilk işaretlerini veren kriz, gerek global ve gerekse ulusal düzeyde yaşanan olumsuz gelişmelerle bu sene tüm varlığını hissettirdi. Ülke ve sektör olarak elimizden gelenin fazlasını yapıyor olsak bile maalesef yönetemediğimiz şartlar oluştu. Ve bu sezon hiç yaşanmasını istemediğimiz bir sene oldu sektör adına. Bir arkadaşımın söylediği gibi “Bundan sonra daha ne olabilir ki? Sanırım uzaylıların istilası.”
Türk turizminin içinde bulunduğu sürecin 2-3 yıl süreceği konuşuluyor. Sizce Türk turizmi ne zaman normal seyrine dönecek? Bu tamamen ilk etapta ulusal ve uluslararası konjonktürle ilgili. Akdeniz çanağında bu işi en iyi yapan ülkeyiz ama maalesef kontrolü bizim elimizde olmayan parametreler krizi doğuruyor. Ancak, özellikle Rusya ile ilişkilerin normal seyrine dönmesi ile 2016’yı kaybetmiş olsak da en kısa zamanda krizin etkilerinin azalacağını ve eski günlere dönebileceğimizi düşünüyorum. Bu tezimdeki temel dayanağım sektörümüzün dinamizmi ve devletimizin turizme yaklaşımıdır. Fakat bu seneye özel olarak gerçekleşen otellerimizdeki fiyat indirimlerinin, önümüzdeki bir veya birkaç sezonu etkileyebileceğini de öngörüyorum ve fiyatlarımızın tek bir sezonda tekrar toparlanabileceğini de açıkçası beklemiyorum. Bu süreç içinde otellerimiz ne yapmalı? Bu süreci en az zararla nasıl atlatırız? Zarar zaten edildi, ediliyor. Yatırımların geri dönüş süresi ile ilgili tüm hesaplamalar bozuldu bu kriz ve etkileri nedeniyle. Bu sezonda işletmeler en az zararla nasıl kapatırım diye uğraşıyor, malum. Sadece otelci meslektaşlarımıza naçizane önerim, her şeye rağmen yine ülkemizi ve tesislerimizi tercih etmiş misafirlerimize bu karar ve tercihlerinden pişmanlık duymalarına yol açacak, memnuniyetlerini aşağı çekecek gereksiz veya abartılı tasarruf tedbirlerini yapmamaları yönünde olabilir. Neticede bu bir maraton ve her bir işletmenin bu yaz gelen misafirlere önümüzdeki dönemlerde de ihtiyacı var. Ancak gerçekten bu bakış açısına sahip bir çok meslektaşımız
kamunun desteği gibi nedenlerden dolayı daha da kurtarıcı bir pazar oldu. Özellikle, hükümetin bayramlar için almış olduğu kararlar ile artan iç pazar yoğunluğu sayesinde otellerimiz biraz daha nefes aldı. Aslında var olan bir tatil kültürü ve ihtiyacı olgusu, imkanları ölçüsünde tatil planı yapan insanlarımız açısından böylece bir ivme kazandı. İç pazarı daha da canlandırmak için neler yapılmalı? İç pazar potansiyelinin arttırmanın temel yolu, toplumdaki refah düzeyinin artması, insanlar için tatilin artık bir lüks değil ihtiyaç olduğu bilincinin ayakta tutulması, bu seneye özel olmamasını dilediğim fiyat, erken rezervasyon indirimleri gibi kampanyaların özel-kamu el birliği ile devamıdır.
var sektörde ve imkanları ölçüsünde zaten bu yolu tercih etmişlerdir eminim. Bu sene iç pazar nasıl bir performans ortaya koyacak? İç pazar zaten dinamikti ama bu sene iç pazar, acentaların çeşitli kampanyaları, sektörümüzün yurtdışı pazarlardaki kriz sebebiyle yurtiçine daha da konsantre olması, artık bir şehir efsanesi olan yabancı-yerli fiyat farkının olmaması,
Corendon Hotels bu süreçte ne tür önlemler aldı? Ana hedef pazarlarımızdaki daralmanın yarattığı sıkıntıyı alternatif pazarlar ile aşmaya çalıştık, çalışıyoruz. Tabir caizse elimizde çanta ile proaktif bir pazarlama yapıyoruz. Her otel gibi, nihai tüketicinin tatil kararını alırken göz önünde bulundurduğu fiyat olgusunu düşünerek, belli oranda indirimler ve özel kampanyalar düzenliyoruz. Online satış mecrasını çok daha etkin kullanıyoruz. Bunun büyük bir ölçüde neticelerini alıyor olsak bile yine de istediğimiz seviyelerde doluluklarımızı yakalamakta zorlanıyoruz. Corendon Hotels’in bu seneki performansı nasıl olacak? Doluluk hedefleriniz nedir? Grubumuzun bünyesinde bir tur operatörü ve uçak firmamızın bulunması bir sinerji yaratarak birçok otele 45
kıyasla bize avantaj sağlıyor olsa da, neticede grup bünyemizdeki her bir kurum ayrı birer kar merkezi olarak görülür. Bunun sonucunda da tabiri caizse, her bir işletme kolumuz kendi yağı ile kavrulmaya çalışır. Tur operatörümüz ve incoming firmamız yüzlerce otel ile çalışmaktadır ve yeri geldiğinde o otellerdeki müşteri sayıları, kendi otellerimizdekilerden çok daha fazladır. Bu açıdan baktığımızda grup otellerimiz, kendi tur operatörümüzün arka bahçesi olmayıp, Hollanda ve Belçika hariç, her pazardan her acenta ile işbirliği yapmaktadır. Bunun dışında otellerimizin Bodrum, Kemer, Lara, Çeşme ve Alaçatı gibi farklı lokasyonlarda ve farklı ürün gamında bulunmaları ve hedeflenen misafir yelpazemizin de geniş olması bize pazarlama açısından önemli bir avantaj sağlamaktadır.
Misafir memnuniyeti olmazsa olmazımızdır.
Bu sene için Corendon Hotels’in diğer otel gruplarına göre avantajları nedir? Kesinlikle misafir memnuniyeti olmazsa olmazımızdır. Bizim için mutlu olması gereken asıl patron; herhangi bir sebep ile otellerimizden birisini seçerek tatilini geçirmeye gelmiş misafirdir ve çok mutlu ayrılması için elimizden gelenin çok daha fazlasını yapmamız gereken kişidir. Bundan başka biz, her bir personelimizi, ailemizin bir üyesi olarak görür ve kıymet veririz. Hem iş ortaklarımız olan acentelerimiz ve tedarikçi firmalarımız ve hem de personelimiz ile ilişkilerimizde vazgeçemeyeceğimiz 3 şey karşılıklı olarak samimiyet, dürüstlük ve güvendir. Bu üç olgu ticari hayatımızda da, insan ilişkilerimizde de önem arz eden temel kavramlardır.
46
HABER
16. dünya mirasımız
Ani Harabeleri
48
Ani Tarihi Kenti, bu yıl Türkiye’nin dönem başkanlığı ve ev sahipliğinde, İstanbul’da gerçekleştirilen UNESCO Dünya Miras Komitesi 40. Toplasında, Dünya Miras Listesi’ne kaydedildi.
2012 yılından itibaren UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi’nde yer alan Ani Harabeleri de UNESCO Dünya Miras Listesi’ne kaydı ile Türkiye’nin listedeki kültürel varlıklarının sayısı 16’ya yükseldi. Müjdeyi Bakan Avcı verdi Müjdeli haberi çeşitli temaslar için bulunduğu Sakarya’da basın mensuplarına Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, Ani’nin birçok kültüre ev sahipliği yaptığını ve farklı kültürlerden izler taşıdığını belirtti. Bakan Avcı, Ani Tarihi Kenti’nin Dünya Miras Listesi’ne alınmasının Türkiye açısından sevindirici bir karar olduğunu aktardı. Listedeki varlık sayımız 16 “Ani, Dünya Miras Listesi’ne kaydoldu. Böylece Türkiye’nin Dünya Miras Listesi’ne kayıtlı yerlerinin sayısı 16’ya yükselmiş oldu. Ani biliyorsunuz Kars’ın güneydoğusunda çok eski tarihi bir yerleşim yeri. M.Ö. 1000 yılından başlatılan bir tarihi var. Emeği geçenlere teşekkür etti Geçmiş dönemde Pagan ve Hristiyan kültürlerinin, son dönemde de Müslüman kültürünün izlerini taşıyan çok değerli bir miras alanı. Ani’nin bu açıdan dünya miras alnına dahil edilmiş olması Türkiye açısından sevindirici bir sonuç oldu. Bu çalışmada emeği geçen arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. UNESCO Dünya Miras Komitesi’ni de bu kararından dolayı tebrik ediyor teşekkür ediyorum.” Ani Tarihi Kenti Tarih öncesi dönemlerden itibaren çeşitli kültürlere ev sahipliği yapan ve Ortaçağda önemli bir ticaret yolu olan İpek Yolu’nun Kafkaslardan Anadolu’ya ilk giriş noktasında kurulmuş olan Ani, bu dönemde büyük bir gelişme göstererek bölgenin politik, kültürel ve ekonomik merkezi konumuna yükseldi. Çok kültürlülük örneği Büyük oranda ayakta kalmış olan etkileyici surları, dini ve sivil mimarlık örnekleri ve şehir planlaması ile Ortaçağ kentinin bir özeti niteliğindeki Ani’de, tarih boyunca süren çok kültürlülük buradaki dini ve sivil mimarinin biçimlenmesinde de etkili olmuş. Her türlü yapı çeşidi var Çeşitli Pagan, Hıristiyan ve Müslüman kültürlere ait mimari kalıntıların büyük bir çoğunluğu sağlam durumda günümüze ulaştığı antik kentte, dini, sivil, askeri her tür yapı çeşidine ait eserler bulunuyor. Ani, ayrıca plan ve mimari özellikleri bakımından nadirlik sınıfına dahil edilebilecek yapıların yanı sıra ilk olma, gelenekleri aktarma, kültürel etkileşimleri yansıtma bakımından önem taşıyan yapıları da barındırıyor. Ani Tarihi Kenti’nin ardından UNESCO Dünya Miras Listesi’ne kayıtlı ‘Dünya Miras Alanlarımız’ şöyle oldu:
1. İstanbul’un Tarihi Alanları 2. Göreme Milli Parkı ve Kapadokya 3. Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası 4. Hattuşa: Hitit Başkenti 5. Nemrut Dağı 6. Xanthos-Letoon 7. Hieropolis-Pamukkale 8. Safranbolu Kenti 9. Troia Arkeolojik Siti 10. Selimiye Camii ve Külliyesi 11. Çatalhöyük Neolitik Kenti 12. Bursa ve Cumalıkızık 13. Bergama 14. Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Bahçeleri 15. Efes 16. Ani Tarihi Kenti
49
HABER
Bodrum 24 saat canlı Turizmin gözde turizm merkezlerinden olan Bodrum 24 saat boyunca canlı yayınla izlenecek. Yılda 5 milyon turistin ziyaret ettiği ilçeye kurulan kameralarla izlenecek olan Bodrum’da İngilizce ve Türkçe yayın yapılacak.
50
izlenecek
Turizmin göz bebeği olan Bodrum artık 24 saat boyunca canlı izlenecek. Canlı bir şekilde izlenecek olan ilçe için biri Türk diğeri ise yabancı site olmak üzere 2 İnternet sitesinden yayın yapılacak. Gece termal kameralarla da izlenecek olan ilçe canlı yayına pazartesi günü başlayacak. Bodrum dünyaya açıldı Konuyla ilgili açıklama yapan Bodrum Otelciler Birliği Derneği (BODER) Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Sekreteri Orhan Kavala, “Bodrum’un dünyaya açılmasını ve dünyanın Bodrum’u görebilmesi için bir çalışma yaptık. Bu konuda birçok kişiden destek almaya çalıştık
ama biz BODER olarak tek başımıza bunu yapmak mecburiyetinde kaldık. BODER olarak Bodrum’u canlı yayınla dünyaya açılmasının sonuna geldik. Herkes 2 kanaldan Bodrum’u izleyebilir. İlk etapta 4 kamerayla Bodrum’u dünya ile buluşturacağız. 24 saat canlı yayın yapacak hem gece hem gündüz. Bu canlı yayın işini Bodrum’un birçok bölgesine koyacağımız kameralarla daha kapsamlı bir şekle getireceğiz. 2 tane yayın yapacağımız internet sitesi var biri yabancı biri yerli bunlar ise şöyle: www.bodrumcanlı.com ve www. watchbodum.com bu iki siteden Bodrum canlı canlı izlenecek” dedi.
HABER
İngiliz turist mirasını
otel personeline bıraktı Hayatını kaybeden Kuşadası tutkunu İngiliz turist Charles George Courtney, mirasının bir kısmını yılda iki kez tatil yaptığı Korumar Otel’in personeline bıraktı. Korumar Otel’e 52 kez tatile gelerek otele ve Kuşadası’na bağlılığı gösteren Courtney, yasal mirasçısı olan yeğenine evinin satılmasını ve paranın bir kısmının Korumar Otel personeline dağıtılmasını istedi. Kuşadası ve Ege Bölgesi’nin en köklü otellerinden biri olan Korumar Hotel De Luxe çalışanlarına, otelin devamlı misafiri olan ve 2014 yılında ülkesinde vefat eden İngiliz misafirden miras sürprizi. Otelin açılışından bu yana… İngiliz Charles George Courtney, Korumar Hotel’e eşiyle birlikte otelin ilk hizmete girdiği 1990 yılından bu yana yılda en az iki kere geliyordu. Courtney, 2009 yılında eşinin vefat etmesinin ardından da Kuşadası ve Korumar Hotel’e gelmeye devam etmişti. Vedalaşmak için gelmişti Doktorlarının sağlık sorunları ve ilerleyen yaşı nedeniyle uçağa binmemesini tavsiye etmesine rağmen, otel çalışanları ve otelde tanıştığı, uzun yıllar aynı tarihlerde Korumar Hotel’de buluşup birlikte tatil yaptığı, Avrupa’nın farklı ülkelerinden gelen arkadaşları ile vedalaşmak için son kez geldi. 52. tatilden sonra vefat etti Courtney, 2014 yılı Mayıs ayında 52. tatilinden 52
döndükten 2 ay sonra vefat etti. İngiliz turist, yasal mirasçısı olan yeğenine, vefatından sonra evinin satılmasını ve satıştan elde edilen paranın bir miktarının Korumar Hotel›de uzun yıllar çalışan veya emekli olmuş, kendisinin belirlediği personele dağıtılmasını vasiyet etti. Personeli duygulandırdı Otel personeli ve diğer otel misafirleri tarafından çok sevilen Charlie’nin, şakacı, sevecen ve sürprizlerle dolu bir kişi olduğunu belirten otel çalışanları, gelen miras haberiyle, vefatından 2 yıl sonra bile Charlie›nin sürprizlerine devam ettiğini ve kendilerini çok duygulandırdığını belirttiler. Misafir memnuniyeti ve personel Korumar Hotel Genel Müdürü Tacettin Özden, ilk günden beri yüzde 100 misafir memnuniyeti ilkesi ile çalıştıklarını ve bunun neticesinde 20-30-40 hatta Charlie gibi 52 defa tatil için Korumar Hotel›i seçen devamlı misafirlerinin olduğunu belirtti. Odasına, Charlie’nin ismini verdiler Özden, bu devamlılığın en önemli etkenlerinden birinin, personelin çok büyük bir kısmının uzun yıllardır Korumar Hotel’de çalışmasına ve bunun sonucunda hizmet kalite standardını devamlı üst seviyede tutabilmeleri olduğunu söyledi. Özden: “Korumar›da halihazırda çalışan ve hatta Korumar›dan emekli olan personel ile dünyanın bir çok ülkesinden gelen devamlı misafirler bir aile gibidir. Charlie›nin de ‘Korumar Ailesi’ ismini verdiği bu ailenin babasıdır. Korumar olarak her zaman kaldığı odanın kapısına ismini yazarak Charlie›nin hatırasını yaşatmaya devam ediyoruz” diye konuştu.
53
HABER
Trendy Lara kapılarını açtı 1994 yılından bu yana Türk turizmine hizmet veren Trendy Ailesi büyüyor. Trendy Hotels’in 5. oteli olan Trendy Lara, kapılarını açtı. Misafirlerini ağırlamaya başlayan Trendy Lara, modern mimari ile doğayı buluşturarak konuklarına “Merhaba” dedi. Trendy Ailesi’ne Antalya Lara’da yeni bir üye daha katıldı. Trendy Hotels, 5 otelini geçtiğimiz günlerde hizmete açtı. Antalya’nın en gözde turizm bölgesinde yer alan Trendy Lara, Trendy Ailesi’nin 1994 yılından bugüne taşıdığı kalite ve güler yüzlülüğünü göstermeye devam edecek. “Ultra Her Şey Dahil” Antalya şehir merkezine yakınlığı ile dikkat çeken otel, Antalya Havalimanı’na 25 dakika mesafede bulunuyor. “Ultra Her Şey Dahil” konseptiyle hizmet verecek olan otel misafirlerine Türk ve dünya mutfaklarından lezzetler sunacak. Teşekkür etti Konu hakkında kısa bir açıklama yapan Trendy Hotels Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mehmet Tümbül, “Trendy Lara misafir kabul etmeye başladı. Bu süreçte emeği geçen herkese şirketimiz ve ailem adına teşekkür ederim. Böyle sıkıntılı bir senede Allah hem bize hem de çalışma arkadaşlarımıza sabır verdi, bu günlere gelmemizi sağladı. Hepimize hayırlı olsun. Allah utandırmasın” diye konuştu.
54
HABER
Thomas Cook’un
listesindeki 33 Türk oteli
Thomas Cook, kış sezonundan itibaren lüks otellerini ‘Signature’ adı altında ayrı bir kategoride toplayacağını açıkladı. Thomas Cook’un bu yeni lüks oteller kategorisine Türkiye’den 33 otel yer alacak.
56
Thomas Cook, otel portföyünde yeni bir düzenlemeye gitti. Çalıştığı lüks segment otellerini “Signature” adı altında ayrı bir kategoride toplayan Thomas Cook, ilk kez Ekim 2016’da başlayacak olan 2016/2017 kış sezonu programında bu kategori altında dünya genelinde toplam 1.500 otel ve yaklaşık 200 turu topladı. Farklı hizmetler Thomas Cook’un lüks segment kategorisi “Signature” etiketi ile pazarlanan oteller arasında Türkiye’den de 33 otel bulunuyor. Otel markalarını “SunConnnect”, “Sunwing”, “Smartline” “Sentido” gibi 12 kategoride belirli isimler altında toplayan Thomas Cook, “Thomas Cook” markasını ise yalnızca grup ve tur operatörü markası olarak kullanacak. Çoğu 4 ve 5 yıldızlı lüks otellerden oluşan “Signature” kategorisinde ise belirli lüks hizmetlerin sunuluyor. Deneyimli rehberlerin yer aldığı Signature kategorisindeki ürünlerde, uçaklarda ön koltuk rezevasyonu gibi paket turlarda rastlanmayan hizmetlere de yer veriliyor. Bu segment daha da genişleyecek Signature markası altında “Signature Finest Selection” adlı daha üst kategoriye de yer veren Thomas Cook, bu kategorideki seyahat paketinde özel transfer benzeri daha lüks hizmetleri de sunuyor. “Signature Finest Selection” Thomas Cook’un daha çok uzak destinasyonlardaki otellerindeki bir uygulama olarak kış sezonundan itibaren hizmete sunuldu. Thomas Cook Orta Avrupa Genel Müdürü Stefanie Berk, mevcut lüks otel portföylerini bu segmente yönelik artan talebi göz önünde bulundurarak daha da genişleteceklerini söyledi.
Thomas Cook’un “Signature” koleksiyonuna Türkiye’den dahil ettiği 33 otelin isimleri ise şöyle: Amara Sealight Elite Sentido Orka Lotus Beach Liberty Hotels Lykia Royal Holiday Palace La Blanche Island Bodrum Aska Lara Resort & Spa Paloma Oceana Resort Voyage Sorgun Royal Alhambra Palace Regnum Carya Golf & SPA Resort Orka Sunlife Resort and Spa Barut Lara Cornelia Diamond Golf Resort & Spa Voyage Torba Voyage Belek Golf & Spa Barut Hemera Paloma Pasha Resort Rixos Premium Göcek Suites & Villas Maxx Royal Belek Golf Resort Titanic Deluxe Belek Cornelia Deluxe Resort Maxx Royal Kemer Resort Hilton Dalaman Sarıgerme Resort & Spa Xanadu Resort Hotel Royal Taj Mahal Delphin Imperial Voyage Turkbuku Xanadu Island Paloma Renaissance Antalya Beach Resort & Spa Gloria Serenity Resort Gloria Golf Resort Gloria Verde Resort Rixos Premium Bodrum 57
HABER
FTI CEO’su Gunz: “Türkiye satışlarında artış var” FTI Group CEO’su Dietmar Gunz ve Meeting Point CEO’su Roula Jouny, Meeting Point Türkiye’nin Rixos Downtown’da düzenlediği toplantı ile Antalyalı otelcilerle bir araya geldi. Gunz, Türkiye’ye 1 milyondan fazla turist getireceklerini söyledi. Toplantıya Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık, AKTOB Başkan Yardımcısı Erkan Yağcı, Rixos Hotels Yönetim Kurulu Başkanı Fettah Tamince ve çok sayıda otel yöneticisi katıldı. Meeting Point Türkiye CEO’su Kamil Özil ve FTI Group Türkiye Destinasyon Müdürü Hicabi Ayhan’ın da yer aldığı toplantıda Antalyalı otelcilere seslenen FTI Group CEO’su Dietmar Gunz ve Meeting Point CEO’su Roula Jouny, mevcut 2015/16 sezon rakamlarının sunumu ve gelecek ile ilgili hedeflerini açıkladılar. Yıldan yıla artış Roula Jouny, konuşmasında otelcilere özellikle geçtiğimiz hafta ve aylarda gösterdikleri iyimserlik için teşekkür etti. Daha sonra mevcut verileri açıklayan Jounny şöyle konuştu: “Meeting Point Turkey özellikle son üç yılda müthiş bir şekilde gelişti. 2011 yılından bu yana misafir sayılarımızı yıldan yıla ikili hanelerde artırıyoruz. Bugün 7 ofiste toplam 350 çalışanımız yolcularımıza hizmet veriyor. Takip eden 2015/16 sezonu için 1 milyonu aşkın yolcuya hizmet etmiş olacağımızı hesaplıyoruz” dedi. Rezervasyonlar artıyor FTI Group CEO’su Dietmar Gunz ise otelcilere desteklerinden ve İşbirlerinden dolayı teşekkür etti. Gunz, “Ortak çalışma, çaba ve çözümlerle İstanbul’da gerçekleşen ağır hadiselerden sonra müşterilerimizin Türkiye’ye güvenlerini tekrar güçlendirdik. Türkiye yine bir yaz tatil merkezi olarak müşterilerimiz tarafından soruldu. 58
Zorlu ve ortak çabalarımıza değdi. Pazar, yine eksilerde olmasına rağmen, rezervasyonlarımızda son 8 haftadır belirgin bir artış gözleniyor. Rezervasyon sayıları nisan ayı ortasından beri her gün artıyor ve özellikle son dakika satışlarında geçen yılın üzerinde seyrediyoruz. 2015/16 mali yılını yine başarılı bir şekilde bitireceğimize inancımız sonsuz“ diye ekledi. Daha fazla turist getirdi Meeting Point Türkiye CEO’su Kamil Özil de Antalya’ya Avrupa’dan olan talep geçen yılın çok altında kaldığını ancak aynı dönemde geçen yıla göre iki kat daha fazla müşteri getirmeyi başardık. Nisan ve Mayıs aylarında Antalya’ya geçen yıldan 21 bin daha fazla turist getirdik” dedi.
HABER
Yerli turist kurtarıcı değil Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı ve Fethiye Otelciler Birliği (FETOB) Başkanı Yavuz Torunoğulları, iç pazarın turizm sektörüne kadar fayda sağlayacağını açıkladı. Torunoğulları: “Yeri turist kurtarıcı değildir” diye konuştu.
60
TÜROFED Başkan Yardımcısı ve FETOB Başkanı Yavuz Torunoğulları, turizm sektöründeki krize dair değerlendirmelerde bulundu. İstanbul’daki terör saldırısından sonra Avrupa pazarında rezervasyon iptallerinin gelmeye başladığını bu iptallerin yeni rezervasyon oluşumlarını da yavaşlatacağını belirten Torunoğulları, bu noktada yerli turistten beklentilerin sektörde yanlış anlaşıldığına dikkati çekti. Kurtarıcı olmayacak Yerli turistin kurtarıcı olmadığını ifade eden Torunoğulları şöyle konuştu: “Yerli turistten tabi ki beklentimiz var ama yerli turistin ortalama konaklama gecesi 4 gecedir. Sahil kesiminde 4 gece kısa bir konaklama süresi. Yeri turistin sayısı çok artsa da ortalama konaklama süresi sezon başında çok artmayacağı için faydası olur ancak kurtarıcı değildir. Yerli turistte geçen senenin yüzde 40’ı üzerinde oluşacağını da düşünüyoruz. Ancak özellikle Rusya ve Avrupa’dan eksilen rezervasyonları kapatacak büyüklükte olmaz. Onun içinde sektörün kurtarıcısı değildir.” Yerli turisti etkilemiyor Torunoğulları, terör olaylarının yerli turistin tatile çıkmasını engellemeyeceğini de belirterek, “Terör olaylarından dolayı ülkenin ekonomisi olumsuz etkilendi ve yerli turistin alım gücü zayıfladı. Vatandaşımızın ekonomik alım gücü düştüğü için yerli turizmde olumsuz etkisi olacağını düşünüyorum” dedi.
daha da artacaktır. Bunun önüne geçemezsiniz. Önümüzde böyle kötü bir dönem var ve bu dönem sadece bugünlerle de sınırlı kalmayacak. Sezonun ikinci yarısında da beklenilen sonuçlar oluşmazsa önümüzdeki kış döneminde bu tür olumsuz tablolarla karşılaşacağız” diye konuştu.
Operasyonları birleştirdiler Tüm Türkiye’de birden fazla oteli olan turizmcilerin operasyonlarını birleştirdiğini, küçük otele yapılan rezervasyonların üst kategorideki otellere kaydırıldığını kaydeden Torunoğulları, şunları söyledi: “Daha fazla oteli olan gruplar otellerini geç açarak operasyonu birleştirdiler. Yeteri kadar misafir ve rezervasyon olmadığı ve maliyetten kurtulmak için daha küçük ölçekli otellerini 1-2 ay geç açarak oradaki misafirleri daha büyük ölçekteki otele taşıyarak bu hizmeti verdiler. Sadece bizim bulunduğumuz bölgede değil Türkiye’nin tamamında benzeri uygulamalar yapılıyor. Bizim de Marmaris’te açılmayan bir tane otelimiz var. Yine bu sebeplerden dolayı… Buradaki misafirleri de daha üst düzey, kalitedeki otelimize aktararak müşterimizi mağdur etmiyoruz.” “Önümüzde kötü bir dönem var” Turizmdeki krizden dolayı sahibinden.com internet sitesinde Fethiye’de 53 otelin satılık olmasını da değerlendiren Torunoğulları, “Önümüzde çok iyi veriler veya gelişen olumlu haberler olmadığı için bu ve benzeri el değiştirmeler, ilanlar yılsonunda özellikle 61
SERBEST KÖŞE
Necip BOZ
Uzaylı da gelir! Turizmimizin hali, ülkemizin hali. Yazı yazacak derman yok, Avrupa ülkelerinde 100 yılda olacak işler biz de 6 ayda oldu. Unutulmasın diye 15 Kasım’da başlayan turizmi doğrudan ilgilendiren saldırıları ve olayları sırayla belirttim. Tarih
Yer
Yaralı Sayısı
Ölü Sayısı
15 Kasım 2015
Gaziantep
1
5
24 Kasım 2015 (Rus uçağı düşürüldü)
Hatay
1
1
12 Ocak 2016
İstanbul
11
15
17 Şubat 2016
Ankara
29
61
13 Mart 2016
Ankara
38
120+
19 Mart 2016
İstanbul
5
36
28 Nisan 2016
Bursa
1
13
1 Mayıs 2016
Gaziantep
4
23
7 Haziran 2016
İstanbul
13
36
28 Haziran 2016
İstanbul
45
236
14 Temmuz 2016 (Darbe girişimi)
Türkiye
250
1500+
Siz olsanız gelir misiniz? Gelenlere üstün cesaret madalyası takmak gerekir. Ben uzaylı da gelir diyorum. Esen kalın. 62
RÖPORTAJ
Hazırlayan: Ebru Altın
Erçin Yalçın Kaliteyi koruyup, sezonu uzatmalıyız Alaçatı bölgesinin kalite anlayışına yakışan otellerinden biri olan Alaçatı Alkoçlar, misafirlerine kalite sunmaya devam ediyor. Alkoçlar Exclusive Alaçatı Genel Müdürü Erçin Yalçın, Alaçatı’ya uygun mimari yapısı ve bulunduğu konumuyla Alaçatı bölgesinin en güzel otellerinden biri olduklarını söyledi.
Alaçatı’ya uygun mimari yapısı ve bulunduğu konumuyla Alaçatı bölgesinin en güzel otellerinden biri olan Alaçatı Alkoçlar, bölgenin kalite anlayışına yakışan hizmet anlayışıyla misafirlerine eşsiz bir tatil sunmaya devam ediyor. Geçtiğimiz yıl açılan ve kısa süre içerisinde de Alaçatı’nın seçkin otelleri arasındaki yerini alan Alaçatı Alkoçlar, 2016 yılında da kalite sunmaya devam ederek, lüks ve konforlu bir tatilin adresi olacak. Tourism Today’in sorularını yanıtlayan Alkoçlar Exclusive Alaçatı Genel Müdürü Erçin Yalçın ile Alaçatı Alkoçlar ve Alaçatı turizmi üzerine keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. Erçin Yalçın, geçtiğimiz yıl açılan tesisleriyle ilgili olarak her geçen gün misafirlerinin de yönlendirmesiyle daha kalitesi hizmet verme yolunda ilerlediklerini söylüyor. 64
Alaçatı turizmini nasıl tanımlarsınız? Alaçatı, Türkiye’nin üçüncü büyük metropolü olan İzmir’in bilindiği gibi en gözde tatil destinasyonlarından biridir. Beldedeki surf ile başlayan bu gelişim, bölgenin korunaklı yapılaşması, bölge insanının misafirperverliği ve iyi hizmet anlayışı ile her geçen gün gelişerek devam etmektedir. New York Times gazetesinin 2016 yılında ziyaret edilmesi gereken destinasyonlar listesinde de yer alan bölge, ileriki yıllarda da popülaritesini ve kalitesini sürdürmeye devam edecektir. Alaçatı turizminin son yıllardaki yükselişini nasıl değerlendiriyorsunuz? Öncelikle destinasyonumuzu ziyaret eden misafir portföyümüzün beklentilerinin yüksekliği, hizmet kalitesinde sürekli gelişmeler yapılmasını öngörüyor. Bu anlamda tüm bölge otelleri ve esnafının, memnuniyetin devamlılık getireceğinin bilincinde olduğunu da içtenlikle söyleyebiliriz. Dolayısıyla bu anlayışın bol oksijenli hava ve turkuaz renkteki denizle birleşmesiyle yükselişe geçmiş olması da son derece doğaldır. Çeşme bölgesinde tarih, spor, eğlence ve yemek anlamında her şeyi rahatlıkla
Oysa kıyaslama yapılırken sadece deniz ve güneş anlamında değil, alınan hizmet, yatak kapasitesi, mimari doku ve aktiviteler anlamında da değerlendirilmesi gerekiyor diye düşünmekteyim. Açıkçası bu anlamda bizim bölgemizde her keseye uygun bir alternatif mutlaka bulunmaktadır. Keza aynı durum Yunanistan için de geçerli. Bütçe ise malum tamamen beklenti ve isteklerle doğru orantılıdır.
bulabilirsiniz. Bundan sonrasındaki süreçte bize düşen görev ise aynı kaliteyi koruyarak, sezonu uzatmaya çalışmaktır. Fazla gündemde olmak Alaçatı için ne tür riskler taşıyor? Söz konusu Alaçatı olduğunda her sezon, destinasyon fiyatları konusunda bildiğiniz gibi karşılaştırmalar yapılmaktadır. Özellikle deniz anlamında aynı yapıya sahip olduğumuz Yunan adaları ile yapılan bu kıyaslamalar, son dönemde fazlasıyla mevcuttur.
Alaçatı bundan sonraki süreçte nasıl bir yol izlemeli? Bölgenin tanıtım çalışmaları ara verilmeden devam ediyor. Mimari doku ise zaten belediye tarafından kontrol altında. Hizmet kalitesi ve değerler anlamındaki sürdürülebilirlik ise önemli kriterlerin başını çekiyor. Biz de bunun için çaba sarf etmeye devam edeceğiz. Bölgedeki termal kaynakların kullanımının artması, sağlık turizmi anlamında da çok önemli artılar sağlayacaktır. 2018 yılına kadar tamamlanması planlanan termal kür merkezleri projesiyle, bölgemizin en büyük sorunu olan nitelikli turist sorunu da azalarak, ortadan kalkmış olacaktır. Tabii bunun için yine doğru planlama yapılarak, nitelikli yatak kapasitesini de arttırılması gerekmektedir. 65
Böylece tur operatörlerinin bölgedeki operasyonu da kesinlikle rahatlayacaktır. Ayrıca bu yıl Türkiye’nin en büyük aquaparkı da Alaçatı’da hizmete girecek. Aquaparkın sadece çocuklar için değil, içerisinde yer alan su parkları sayesinde yetişkinlerin de dikkatini çekeceğini düşünüyoruz. Bizler, mevcut turizm potansiyelinden ödün vermeden, üzerine yenilikler ekleyerek yolumuza devam etmeliyiz.
Alaçatı Alkoçlar olarak en büyük hedefimiz her zaman en iyi olmaktır.
Alkoçlar Alaçatı’nın Alaçatı turizmi içerisindeki yeri neresidir? Alkoçlar markası herkesin bildiği üzere 1950 yılından bu yana kaliteli ve misafir memnuniyeti odaklı anlayışla gelişerek, ilerlemekte olan zincirlerden biridir. Bizler, 2011 yılından bu yana Alaçatı bölgesinde hizmet vermekteyiz. 2015 yılı itibariyle Alkoçlar Alaçatı Exclusive adı altındaki yeni tesisimiz, Alaçatı’ya uygun mimari yapısı ve bulunduğu konumuyla Alaçatı bölgesinin en güzel otellerinden biri haline gelmiştir. Hem markamıza hem de Alaçatı bölgesinin kalite anlayışına yakışan bir otel olduğumuzu iddia ediyoruz. Alkoçlar Alaçatı bu sene nasıl bir performans sergiliyor? Geçen yıl, tesisimizin ilk yılıydı. Bu dönemde eksiklerimizi görme şansımız oldu. Her geçen gün misafirlerimizin de bizi yönlendirmesiyle daha kaliteli hizmet verme yolunda ilerliyoruz. Bu ilerleyişimiz sosyal medya üzerinden bizi değerlendiren misafirlerimizin memnuniyet yazılarıyla puansal anlamda da artarak devam ediyor. Her eleştiriyi dikkatle inceleyip, aksiyonlarımızı planlıyoruz. En iyi olmak hedefimiz. Ve bu hedef için tüm gücümüzü ekip olarak sergiliyoruz. 66
Alkoçlar Alaçatı’nın Alaçatı’daki diğer otellerden farkı ne? Öncelikle tesisimizin mimari yapısı, bölge ile son derece uyum içinde. Denize sıfır olmamız ve tesisimizin kurulduğu alanın büyüklüğü çok büyük bir avantaj. Misafirlerimizin kendilerine ait geniş dinlenme alanları fazlasıyla var. Deniz olarak çok temiz bir denize sahibiz. Ayrıca en önemli farkımız bölgenin ultra herşey dahil çalışan tek oteliyiz. Bünyemizde bulunan konseptlerine uygun dekore edilmiş alakart restaurantlarımız ile Alaçatı içinde başka kültürleri de otelden çıkmadan misafirlerimize yaşatabiliyoruz. Spa merkezimiz içindeki tüm misafirlerimizin kullanımına sunduğumuz Türk hamamımız, saunamız ve bakım hizmetlerimizin yanısıra çocuklu ailelerimiz için mini club hizmetimizde bulunuyor. Tesis içinde vakit geçirmekten sıkılmıyorsunuz. Tesis, Alaçatı merkeze olan yakınlığı sayesinde de son derece ulaşılabilir konuma sahiptir. Alkoçlar Alaçatı’nın kalite anlayışını tanımlar mısınız? Bizim en büyük avantajlarımızdan birisi, ekibimizin 12 ay boyunca çalışmasıdır. Böylece hem gelen devamlı misafirlerimiz aynı yüzleri görmeye devam ediyor hem de personelimiz misafirimizin ne istediğini biliyor. Kendi evlerindeki rahatlığı bu sayede sezonluk çalışan otellerimizde de sağlayabiliyoruz. En önemli kuralımız zincirimizin hiçbir otelinde “Yok” kelimesinin kullanılmamasıdır. Bir diğer artımız ise yiyecek içecek ve temizlik servisimizde kullandığımız tüm ürün gruplarının yeterlilik belgelerine sahip, Türkiye’nin öncü firmalarından seçilmiş olmasıdır. Tesis için de oluşturduğumuz tüm imkanlarımızın tesisimiz kapasitesinin üstünde olmasına dikkat ediyoruz. Böylece misafirimiz herhangi bir arayışa girmeden huzurlu bir tatil geçiriyor. Güncel yenilikler ve sunuları da takip edip, göz zevklerine de hitap etmeye çalışıyoruz.
HABER
2017 yılı için destek uyarısı Manavgat-Side Turistik Otelciler Birliği (MASTOB) Başkanı Cengiz Haydar Barut, 2016 turizm sezonunu değerlendirerek 2017 yılı için destek uyarısında bulundu. Barut: “2017 yılı için destekleri bugünden vermek lazım” dedi.
68
Manavgat Side Turizm Yatırımcılar Birliği (MASTOB) Başkanı Cengiz Haydar Barut, Almanya Parlamentosu’nda Ermeni Soykırımı Yasa Tasarısı’nın kabul edilmesinin ardından iptallerin söz konusu olmadığını ifade etti. “Almanya’dan iptal yok” Almanya parlamentosunda Ermeni Soykırımı yasa tasarısının kabul edilmesi nedeniyle yaşanan krizin ardından iptalin söz konusu olmadığını belirten MASTOB Başkanı Cengiz Haydar Barut, “Alman ve Türk halkının yıllardan bu yana gelen güçlü bir beraberliği ve dostluğu var. Özellikle bu iddianamenin geçmesinden sonra bir iptal yok. Rezervasyonlarda genel olarak bir yavaşlama var ama biz bunu ayırt edemiyoruz. Terörden dolayı mıdır, bundan dolayı mıdır ya da başka etkenlerden dolayı mı bunu ayırt edemiyoruz. Ama rezervasyonlarda yavaşlama var” diye konuştu. “Turizmciler krize müdahil olamaz” Turizmciler olarak Rusya ile Türkiye arasında yaşanan krize müdahil olmaları gibi bir şeyin söz konusu olmadığını ifade eden Barut, “Bu olay devletler arasında gelişen bir kriz. Bizim bireysel yapacağımız girişimler bu sorunun çözümünde etken olamaz. Yaşanan krizden dolayı Akdeniz çanağında 60 bin kişiden fazla kişi işsiz kaldı. Manavgat’ta aynı şekilde etkilendi. Bölgemizde birçok turizmci Haziran ayında tesisini kapatmayı düşünüyor. Bugüne kadar görülmemiş bir kriz yaşıyoruz. Doğal afetler dışında karşımıza çıkabilecek en büyük kriz. 60 binden fazla kişiyi işsiz bıraktı. Krizin bu yılki kadar kötü olmasa da önümüzdeki 2-3 yılı olumsuz yönde etkileyeceğine inanıyorum” şeklinde konuştu.
Çünkü biz burada tesislerimizde büyük ekranlarda televizyonlarla Avrupa Şampiyonası havasını birçok otelimizde yaşatıyoruz. Şuanda rezervasyonlara bakarsak yerliye yönelik 6-7 ay öncesinde verilen fiyatların daha da altında fiyat bulmak mümkün. Onun için yerli-yabancı fiyat ayrımının konuşulmasının bir anlamı kalmadı. Yani yerli müşterilerimiz için de korkunç derecede indirimlerimiz var” dedi.
Kaybettiğimiz turist o ülkelere gitti Hükümetin turizme yönelik açıkladığı acil plan destek paketlerine de değinen MASTOB Başkanı Barut, “Yeni bakanımız göreve başladı. Henüz bir toplantı yapmadık. Yeni bakanımızın ne yapacağını bilemiyoruz ama 2017 yılı için bugün açıkladığımız herhangi bir uçak paketi ya da turizm desteği önümüzdeki bir kaç ay içerisinde kendini hissettirmez. Bu tür destekleri 2017 yılı için bugünden vermek lazım. Yapacağımız toplantıda bunu yeni bakanımız Nabi Avcı’ya da ileteceğiz. Bayram tatili 9 güne uzatıldı, ayrıca Okulların tatil edilmesiyle gelecek bir süreç var. Biz hiç bir zaman ümidimizi kesmiyoruz. Tamam dolmak için değil ama hiç olmazsa bugünden daha iyi günleri ümit ediyoruz. Fiyat ayrımının anlamı kalmadı Şu anda tüm Avrupa, İspanya, Portekiz, Hırvatistan çevresindeki ülkeler ve Yunanistan bizim kaybettiğimiz turistin büyük bölümünü toplamış görünüyor. Avrupa Futbol Şampiyonası’nın ise çok büyük bir etkisi olacağını sanmıyoruz. 69
HABER
Otellerin bilinmeyen yönlerini anlattı: “Otel Faresi” Yaklaşık 25 yıldır Ege ve Akdeniz sahillerinde çeşitli otellerde farklı görevlerde bulunan Emir Hepoğlu, tanık olduğu olayları ‘Otel Faresi’ adıyla kitaplaştırdı. Hepoğlu, çalıştığı otellerde tanık olduklarının yanında duyduğu komik olaylara da yer veriyor. Uzun yıllar konaklama sektöründe farklı görevlerde bulunan Emir Hepoğlu, ikinci kitabı “Otel Faresi”ni tanıttı. Sevimli Havlular isimli ilk kitabı ile okurlarının karşısına çıkan Hepoğlu, “Otel Faresi” ismini taşıyan ikinci kitabı ile otelcilik ve turizm sektörünün arka planında görülmeyenduyulmayan olaylara yer verdi. Renkli lansman Kitabında turizm sektöründe karşılaştığı ve duyduğu komik olayları anlatan Emir Hepoğlu, yeni kitabını The Marmara Antalya’da gerçekleştirilen kokteyl ile tanıttı. Hepoğlu, A7 Yayıncılık etiketiyle satışa sunulan 178 sayfalık kitapta tanık olduğu 42 olaya yer vermiş. Neden Otel Faresi? Emir Hepoğlu, kitabına neden Otel Faresi adını verdiğini şöyle açıklıyor: “Bu tanım birkaç şekilde kullanılıyor. Birini, otelleri bedava kullanıp sömürme tekniği geliştirip bunu yaşam biçimi haline getirenler oluşturuyor. Diğeri ise kadın erkek demeden otel müşterisini soyup soğana çeviren iz bırakmadan da sıvışan hırsızlardır. Sonuncusu ise fazla bilinmeyen otelin her bölümünü kullanan, olup bitenleri bilen ama yer, mekân ve isim vermeden anlatanlardır. Bundan dolayı asıl farenin otelin içinde olduğunu söyleyebiliriz.” 70
Yılların birikimi Hepoğlu, 178 sayfa olarak yayına hazırladığı Otel Faresi kitabında, yıllar içinde tanık olduğu olaylardan sadece 42 tanesine yer verdi. Kitabın ikincisinin hazırlanmakta olduğunun sinyalini veren Hepoğlu, “Turizm sektöründe geçirdiğim 25 yıllık süreçte Ege ve Akdeniz sahillerinde onlarca tesiste farklı pozisyonlarda görev yaptım. Çoğunluğu yeni açılış yapan tesislerde çalıştım. Çalıştığım otellerde tanık olduğum olayları yıllardır paylaşıp durdum. Otel Faresi kitabımı bu paylaşımlarımın toparlanarak yayın haline getirilmiş ilk bölümü olarak adlandırılabiliriz” dedi.
HABER
Saç ekimi için Türkiye’ye özel jet gönderiyorlar Arap turistler Türkiye için son yılların en gözde turistleri arasında yer alıyor. Gelir düzeyleri ve tatil harcamaları ile dikkat çeken Arap turistler saç ekimi konusunda da Türkiye’ye büyük ilgi duyuyor.
72
Birinci yıl tamamlandığında ekilen saçların tamamına kavuşmuş oluyor ve dilediği gibi saçlarını uzatabiliyorlar” dedi.
Saç ekim konusunda Saç Ekim Merkezi Genel Koordinatörü ve Trikolojist Bahadır Sercan Ayar konu ile ilgili olarak, “Çeşitli ilginç talepler geliyor. Zengin Arap hastalarımız otelden helikopterle merkezimize gelmek istediklerini söylüyorlar. Helikopter pistinin olup olmadığını soruyorlar. Bazı Arap hastalar ise kendi ülkelerinde bu ameliyatın gerçekleştirilmesini istiyorlar ve ekibinizin tüm masraflarını karşılayıp sizi jetle İstanbul’dan aldırabilirim gibi talepler geliyor” dedi. İki teknik kullanılıyor Saç Ekim Merkezi Genel Koordinatörü ve Trikolojist Bahadır Sercan Ayar, saç ekimi süreçlerini anlattı. Saç ekimi operasyonunda hangi teknikleri kullandıklarını anlatan Sercan Ayar, hastaların talepleri ve yapılan uygulamalar hakkında bilgiler verdi.
Saç ekiminde yeni teknolojiyle birlikte gelen “fue” uygulamasından söz eden Bahadır Sercan Ayar, “Saç ekimi hali hazırda iki teknikle yapılıyor. Son yedi yıldır yeni bir teknik var ama onun öncesinde cerrahi ve mikro cerrahi olmak üzere ikiye ayrılan iki teknikle yapılıyordu. Eski olan teknikte enseden saçlı deri alınıp dikiş atılırdı ve ensede bir iz kalırdı. Ve hastalar istediği kısalıkta saçını kullanamazdı. Ama son 8-10 yıldır gelişen “Fue” adı verilen mikro cerrahi olan teknikte 0- 6 mili metre çapında mikro punch adı verilen iğnelerle, tek tek saç köklerini aldığımız için hasta istediği kısalıkta saçını kullanabilir. Bunun yanı sıra en önemli unsur da eski tekniğe göre ekilen saç kökü sayısı bu yeni teknikte iki kat daha fazla oluyor. Operasyon süresi ortalama olarak söylemek gerekirse 6 ile 8 saat arası sürüyor. Ortalama 6 ile 8 ayda ekilen saçın yüzde yetmişi, yüzde sekseni çıkmış oluyor.
İlginç istekleri bulunuyor Bazı hastaların farklı isteklerinin olabildiğini söyleyen Saç ekim Merkezi Genel Koordinatörü ve Trikolojist Bahadır Sercan Ayar, özellikle zengin Arap hastaların çok ilginç istekleri olabildiğini belirtti. Yüzde 80 hastanın Ortadoğu’dan geldiğini vurgulayan Bahadır Sercan Ayar, “Şu anda yüzde 80 hasta Ortadoğu’dan sağlanıyor diyebilirim. Ortadoğu’da özellikle Dubai ve Katar bölgesinde çok fazla hasta var. Ancak yakın bölgeler oldukları için bunun yanında Suudi Arabistan, Kuveyt, Ürdün, Lübnan gibi ülkelerden de çok fazla talep alıyoruz. Saç ekimi ile ilgili farklı ve ilginç taleplerle karşılaşabiliyoruz... Saç çizgileri, vs. Hastalarımızın çoğu referansla geldikleri için sıkıntı yaşamıyoruz. Biz aynı zamanda sağlık turizmi de yapıyoruz. Hastalarımızın otel konaklama, havalimanı transferlerini de sağlıyoruz. Çeşitli ilginç talepler geliyor. İstanbul trafiğinin yoğunluğunu önceki gelen arkadaşlarından bildikleri için zengin Arap hastalarımız otelden helikopterle merkezimize gelmek istediklerini söylüyorlar. Merkezimizde helikopter pistinin olup olmadığını soruyorlar bunun yanı sıra yine ilginç taleple geliyor. Özellikle buraya gelemeyen veya gelmek istemeyen Arap hastalara da orada kendi bölgelerinde bu ameliyatın gerçekleştirilmesini istiyorlar. Ve bununla alakalı ‘ekibinizin tüm masraflarını karşılayıp sizi jetle İstanbul’dan aldırabilirim’ gibi talepler geliyor” şeklinde konuştu. Canlı örnek Kendisinin de saç ektirme operasyonu geçirdiğimi ifade eden Saç ekim Merkezi Genel Koordinatörü ve Trikolojist Bahadır Sercan Ayar, “6 ay önce bende saç ektirdim. Bu psikolojik olarak bir rahatsızlığım bulunduğundan değildi. Yapmış olduğumuz iş saç ekimi ve saç tedavileri olduğu için bizde kendi merhemimizi kendi başımıza sürmeye karar verdik. Aynı zamanda o olumsuz “çim adam” gibi olduğunu düşünen hastalara da, korkan çekinen hastalara da canlı bir örnek olmak adına bende saç ektirmeye karar verdim ve 6. ayda görüldüğü gibi yoğun sık saçlara kavuştum” diye konuştu. 73
SERBEST KÖŞE
Nazif DEMİR
Olan oldu, artık önümüze bakalım Türk turizmi ve hali ile Kültür turizmi için 2016 yılı bir çok meslektaşımın da dile getirdiği gibi ne kadar olumsuzluk var ise yaşadı ve yaşamaya devam ediyor.
Eylül ayı itibari ile uluslararası turizm fuarları başlayacak. Bu fuarlarda Türkiye son yıllarda yaptığı tüm tanıtım faaliyetlerinin çok üstünde bir bütçe ile kusursuz bir çalışma ve tanıtım atağına geçmelidir.
Birçok işletme açılmadan sezona veda etti, birçoğu zararına da olsa hala direnmeye çalışıyor. Önümüzde kış sezonu var; sanırım kapanmalar, işten çıkarılmalar, banka borçları kredileri yüzünden sorunlar çok daha vahim hale gelecek. Bu kadar olumsuzluk içinde sıkıntısı en büyük olan sabit giderler ile açık kalmaya direnmeye çalışan konaklama işletmelerinin olduğu herkesçe kabul görecektir. Çalışan sayısından daha az misafir ağırlanıyor, giderler gelirlerden çok daha fazla ve her ay hanesi kabarmaktadır. Yaşananlardan dolayı daha fazla dert yanmanın artık faydası yok. Bundan sonra önümüze bakmamız gerekecek ve çok net ışık görünmemesine rağmen kusursuz bir tanıtım ve ilgi çekme, talep artırma yollarına bakmalıyız. Eylül ayı itibari ile uluslararası turizm fuarları başlayacak. Bu fuarlarda Türkiye son yıllarda yaptığı tüm tanıtım faaliyetlerinin çok üstünde bir bütçe ile kusursuz bir çalışma ve tanıtım atağına geçmelidir. Türkiye, tüm fuarların yıldızı olmak
74
zorundadır. Turistlerin kafasındaki olumsuzlukları bu fuarlarda tamamen silemesek de acaba dedirtmek zorundayız. Fuarlarda o ülkenin en çok tercih ettiği DESTİNASYON ön plana çıkarılmalı, ciddi gövde gösterisi ve kusursuz bir tanıtım zinciri yapılmalı. Kapadokya DESTİNASYONU, Brezilya, İtalya, İspanya, Portekiz, Arjantin, Almanya, Japonya, Kore, Çin, vb. birçok ülkede fuarın yıldız olmalıdır. İstanbul, Antalya, Pamukkale, İzmir, gibi DESTİNASYONlar da ses getireceği fuarlarda en kusursuz tanıtım faaliyetlerine imza atmalıdır. Fuarlar için gidilecek her şehrin havaalanından başlayıp her can alıcı nokta stand dışında da Türkiye görselleri herkesin dikkatini çekmeli. Turizm sektörü kendi içinde ve yolunda yapabileceği her şeyi en iyi şekilde yapacak, bunların dışında kalan harici etkenlerin de olumsuzlukları en azında 2017 yılı itibari ile yakamızı bırakır ve bu kadar istihdamı olan, döviz girdisi olan sektörümüz hak ettiği güzel yılları bir an önce kavuşur. Hepimiz için umutla bakacağımız güzel sezonların yaşanması dileklerimle…
HABER
Antalya tanıtım atağına kalktı Turizmin başkenti Antalya, turizm sektöründe yaşanan sıkıntıları ortadan kaldırmak için tanıtım atağına kalktı. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel liderliğinde oluşturulan heyet çalışmaların birinci etabında Almanya, İsveç, Norveç, Danimarka, Avusturya’da temaslarda bulundu. Antalya turizmine yeni pazarlar kazandırmak, farklı dallarda turizm çeşitliliğini sağlamak, yaşanan sıkıntıları ortadan kaldırmak ve mevcut durumu daha iyiye götürmek amacıyla başlayan Antalya Destinasyon Tanıtım Projesi ve yapılan çalışmalar, Akra Barut’ta düzenlenen basın toplantısıyla anlatıldı. Basın toplantısına Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, TÜROFED
76
Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık, AKTOB Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Hacısüleyman, ATAV Yönetim Kurulu Başkanı Nizamettin Şen, ICF Airports Yönetim Kurulu Üyesi Yaşar Döngel, TÜROFED Onursal Başkanı Ahmet Barut ve ANSET Genel Müdürü Gaye Doğanoğlu katıldı. Toplantıda, Antalya Destinasyon tanıtım çalışmalarının nasıl başladığı ve neler yapıldığı anlatıldı. “Yerimizde oturamazdık” Antalya’nın çalıştığı yoğun turizm pazarlarında yapılan çalışmalarda önemli bir sürecin ilk etabının tamamlandığını söyleyen Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, “Dünya turizm endüstrisinin ciddi bir türbülans yaşadığı süreçte, biz de yerimizde oturarak turistlerin Antalya’ya gelmesini bekleyecek bir noktada olamazdık. Onun için turizmdeki en önde gelen sivil toplum örgütlerimizle çok hızlı bir şekilde bir araya gelmek suretiyle, neler yapabiliriz hususunda çok önemli bir süreci başlattık. Antalya Destinasyon Tanıtım Projesi çalışmaları elbette ki bu süreci iyi yönetmek için Antalya
turizmine yeni pazarlar kazandırmak ve farklı dallarda turizm çeşitliliğini sağlamak, yaşanan sıkıntıları da ortadan kaldırmak ve mevcut durumu daha iyiye götürmek amacıyla ortaya çıktı” dedi. 21 Mayıs-31 Ekim Çalışmaların birinci döneminin 21 Mayıs-31 Ekim tarihlerini kapsayacak şekilde planlandığının altını çizen Başkan Türel, heyetin hızlı bir şekilde oluşturularak çalışmalara başladığını söyledi. Başkan Türel, “Heyet ilk önce Antalya turizmi ile ilgili durum değerlendirmesini yaptı ve ardından kısa, orta ve uzun vadede yapılması gerekenleri üç aşamada planladı. Antalya’ya katkı sağlayacak çalışmalar için önemli bir atağa geçildi. Bu kapsamda bir takım yurtdışı temaslarında bulunuldu” dedi. Geri dönüşler umutlandırdı Başkan Menderes Türel sözlerini şöyle sürdürdü: “Gerçekten yapmış olduğumuz temaslarda bugüne
kadar hiç karşılaşmadığımız derecede geri dönüşlere muhatap olmak bizi gelecek için umutlandırdı. O yüzden bu çalışmaları sürdürebilir hale getirme niyetimizde var. Bu yurt dışı temaslarımız doğrultusunda heyet, Almanya, İsveç, Norveç, Danimarka, Avusturya’da temasları tamamladı. Ve hemen hemen gittiğimiz her ülkede tur operatörleri ile yabancı basın mensupları ile toplantılarımız oldu. Basın toplantıları düzenlenerek Antalya’nın güvenli bir destinasyon olduğu özellikle belirtildi. Uluslararası organizasyonlara G20 gibi, NATO Zirvesi gibi, Strong City gibi Expo gibi önemli organizasyonlara başarılı bir ev sahipliği yapıldığından bahsedildi tarafımızca. Ülkelerin önemli gazete ve dergilerinde ve internet sitelerinde yayınlanmak üzere özel röportajlar, genel röportajlar gerçekleştirildi. Fiyat kalite dengesinin Avrupa’ya oranla en uygun ülke olarak Türkiye’nin olduğu ortaya çıktığı rakamlarla ile ifade edildi.” “Biz gerçeği söylüyoruz, işimiz kolay” Ziyaret edilen her ülkede en önemli medya kuruluşları, en yüksek tiraja sahip gazeteler, televizyon temsilcileri ile bir araya gelindiğini belirten Türel, bunun neticesinde gazetelerin ve dergilerin Antalya ve Türkiye’yi ciddi bir şekilde sayfalarına taşıdığını belirtti. Son zamanlar ciddi bir şekilde Türkiye aleyhine yönelik yayınların yer aldığı gazetelerde Antalya ile ilgili Türkiye ile ilgili fevkalade haberlerin çıkmasının önemine değinen Başkan Türel, “Biz oradaki yabancı basın mensubu olan arkadaşlara şunu söyledik; bizim işimiz kolay dedik. Çünkü biz doğruyu, gerçeği ifade ediyoruz Antalya’nın nasıl bir şehir olduğunu anlatıyoruz. Bunun kontrol edilmesi fevkalade kolay, gelin Antalya’da bizim anlattığımız gerçekliğin ne olduğunu kendiniz de test edin; biz kendimize güveniyoruz. Dolayısı ile karşımızda özellikle Türkiye hakkında, şehrimiz hakkında dezenformasyona yönelik yanlış bilgilendirme kampanya yürütenler gerçekleri ifade etmiyor. Onların işi daha zor. O yüzden bizim işimiz kolay, biz gerçeği gösteriyoruz. Gerçek tabloyu ifade ediyoruz. O yüzden bizim işimizin gerçek dışı haberlerle Türkiye’yi yanlış bir resme dönüştürmeye çalışanlara göre daha kolay olduğunu da ifade ettik” diye konuştu. Çalışmalar artarak devam edecek Almanların dünyaca ünlü gazetesi Bild, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yakından takip edilen Frankurter Allgemeine Zeitung, Avrupa’nın en çok satan 3’ncü gazetesi Cronen Zeitung, ünlü turizm dergisi FVW başta olmak üzere birçok gazete tatil için Türkiye ve Antalya’yı tavsiye ettiğini söyleyen Başkan Türel, “Yapılan çalışmalar, dönemsel ya da tek bir hedefe yönelik olmadığı için Antalya Destinasyonu Tanıtım Projesi daha da genişletilerek devam edecektir” dedi.
Dünyada ilk kez yapılıyor TÜROFED Başkanı Osman Ayık da yerel inisiyatifin dünya genelinde ilk defa böyle önemli bir çalışma yaptığını belirtti. Ayık: “Hepimiz çok iyi biliyoruz PR çalışmaları uzun soluklu çalışmalardır. Mutlaka bunun sürekliliğinin olması gerekiyor. Sadece böyle kısa bir programda değil, uzun vadede, önümüzdeki birkaç yıl devam etmeli ki geri dönüşleri çok daha etkili bir şekilde alabilelim” dedi. Etkili bir çalışma AKTOB Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Hacısüleyman da billboard çalışmalarının yanı sıra sosyal medyanın, PR çalışmalarının, birebir teması gerektiren çalışmaların çok daha etkili olduğunu anlattı. Hacısüleyman, temasları sırasında hem turizm medyasının hem sivil toplum örgütlerinin Antalya ile ilgili ne kadar az bilgiye sahip olduklarını gördüklerini söyledi. Bloggerlar gelmeye başladı ATAV Yönetim Kurulu Başkanı Nizamettin Şen de projenin önemine dikkati çekerek, “Destinasyon yönetimine ve yapılanmaya ihtiyacımız olduğu ortadadır. Yurt dışında yoğun çalışmalar yaptık. Sosyal medyanın, dışarıya yönelik tanıtım eksikliğini bir kere daha gördük, bunları tamamlayacağız” dedi. Şen, yurtdışındaki çalışmaların ardından blogger ve yabancı gazetecilerin Antalya’ya gelmeye başladığını anlattı.
Türkiye’deki ilk ve tek ICF Airports Yönetim Kurulu üyesi Yaşar Döngel de söz konusu projenin sadece Antalya’da değil, tüm Türkiye’de ilk ve tek halkla ilişkiler çalışması olduğunu söyledi. Yurt dışı ziyaretlerinde güvenliğe ilişkin sorularla sıkça karşılaştıklarına değinen Döngel, çalışma kapsamında yurt dışındaki ilk etap gezilerin 2 milyonu yazılı, 5 milyon kişiye ulaştığını, bunun önemli bir rakam olduğunu bildirdi. 77
RÖPORTAJ
Hazırlayan: Tuncay Sevin
Mehmet Mülayim Başarının anahtarı öğrendiklerimizi doğru uygulamaktadır Yaklaşık 30 yıllık otelcilik kariyerini geride bırakan Mehmet Mülayim, bundan sonra eğitimci kimliği ile turizm sektörü içinde olmaya devam ediyor. HTL Consultants ile yılların verdiği bilgi, tecrübe ve birikimlerini turizm işletmeleri ile paylaşmaya başlayan Mülayim, Tourism Today’in sorularını yanıtladı.
Otelcilik kariyerinizi noktalayıp başta oteller olmak üzere turizm işletmelerine eğitimler veriyorsunuz. Neden? Yaklaşık 30 senedir aralıksız olarak otelcilik sektörünün içindeydim. Bu 30 yıllık dönemin içinde 2 sene boyunca Bilkent Üniversitesi’nde Odalar Bölümü dersleri vermiştim. Bundan da büyük bir keyif almıştım. Radisson’da çalıştığım dönemde Radisson’un Türkiye Eğitimcisi görevini de üstlenmiştim. Türkiye’deki bütün Radisson çalışanlarına Radisson’un konsept eğitimlerini de ben veriyordum. Yani, eğitim her dönemde keyif aldığım bir işti. Profesyonel birikimimi, otelciliğe bakışımı ve hizmet anlayışımı daha geniş bir kitle ile paylaşabilmek, turizme katkımı arttırma hedefi ile HTL Consultants ismini verdiğim kendi eğitim ve danışmanlık firmamı kurdum. 78
Kime, ne tür eğitimler veriyorsunuz? Ağırlıklı olarak profesyonel yönetim teknikleri; yani otellerdeki özellikle departman müdürü ve ara yönetici kadrolarına doğru bir şekilde ekiplerini yönetebilmeleri, performanslarını denetleyebilmeleri, koçluk yapabilmeleri ve kendi profesyonel birikimlerini etkin bir şekilde kullanabilmeleri hedefli eğitimler veriyoruz. Bunun dışında yine yöneticilere yüzde 100 misafir memnuniyeti yönetimi eğitimleri veriyorum. Mavi yakalı dediğimiz otelin bahçıvanından resepsiyonistine kadar tüm kitlelere misafir memnuniyeti nasıl yakalanır, misafir beklentileri nasıl karşılanır gibi ilgili eğitimler veriyorum. Ek olarak da yine beyaz ve mavi yakalılara iletişim ve beden dili; doğru beden dilinin kullanımı ve okunması konularında eğitimler, firma ve işletmelerden gelen ihtiyaç ve talebe göre de stratejik planlama ve potansiyelini keşfetmeye yönelik eğitimler veriyorum. Günümüzde bu tür eğitimler veren birçok firma var. HTL Consultants’ın bu firmalardan farkı nedir? Şöyle örnek vereyim: İlaç firmalarında eğitim verenlerin çoğu ilaç sektörünün içinden gelir. Emlak zincirlerinde de eğitimlerin büyük çoğunluğu yine emlakçılık sektörünün içinden gelen eğitimciler verir. Onlar sahayı, ürünü ve müşteriyi bilirler. Turizm sektöründe ise eğitim veren çok değerli bilgilere sahip akademisyen arkadaşlarımız var. Bunların dışındaki eğitmenlerin büyük bir çoğunluğu ya hiç turizm deneyimleri yok ya da çok kısa deneyimlere sahipler. Turizm sektörüne eğitim verenlerin içinde profesyonel anlamda yıllarca sektörde çalışmış ve birikimini sektöre aktaran kişi sayısı bir elin beş parmağını geçmeyecek kadar azdır. Bizim de farkımız sektörden ve sahadan geliyor olmamızdır. Personeli, yöneticileri, patronları, misafiri bütün partnerleri tanıyor ve biliyor olmamız bizim en büyük farkımız. Eğitime, ne kadar ihtiyacımız var? Eğitime, herkesin her dönemde ihtiyacı vardır. Eğitim içinde olan grubun bir ortak fikirde buluşması gerekiyor. Bazen eğitim, yeni bir şeyin öğrenilmesi değil, tüm katılımcıların doğru olan ortak noktada buluşmasıdır. Yani verdiğiniz eğitimler her zaman yeni bir şeyi öğretmeye yönelik değil bildiğiniz şeyi aktif olarak hayata geçirmeye de yöneliktir. Bence başarının anahtarı, yeni bir şey öğrenerek değil öğrendiklerimizi hayata doğru bir şekilde uygulamaktadır. Bunu uygulanır hale getirmek de bizim öncelikli hedefimizdir. Turizmciler eğitime gerektiği kadar önem veriyor mu? İçinde bulunduğumuz dönem zor bir dönem. Ancak turizm sektörü Türkiye için her zaman ayakta kalması gereken bir sektör. Çünkü turizm sektörü, onlarca yan sektörü de doyuruyor. İçinde bulunduğumuz sıkıntılı dönemde çoğu işletme finansal sıkıntı nedeniyle ilk olarak satış pazarlama ve eğitim giderlerini kısıyor.
Bazı oteller içinde bulunduğumuz dönemi, eğitim firsatı olarak değerlendiriyor. HTL Consultants olarak biz de 2016 yılında bu yıl hedeflenen bütçeleri otellerin canını yakmayacak rakamlara çekmeye çalıştık. Bu dönemde daha önce hiç eğitim almamış tesisler çok yoğun eğitim almaya başladılar. Onlar aslında şunu yapıyorlar: bu dönemi fırsat olarak değerlendirip işletmelerini birkaç tık daha hazır hale getirmeye çalışıyorlar. Yani bu dönemi eğitim fırsatı olarak görüyorlar. Bazı işletmeler ise eğitim bütçelerini tamamen sıfırladılar. Bazı tesisler birkaç tık yukarı çıkarken bazıları ise bu krizden sonra birkaç tık aşağı inmiş olacaklar. Yurt içinde olduğu gibi yurt dışında da eğitimler veriyor musunuz? Türkiye’nin hemen hemen her şehirde eğitimler verdim. Yurt dışında da en son İran’daydım. İran’da önemli bir turizm çabası var. Bunun için ellerinde done henüz yoksa da oluşabilecek potansiyel var. İran çok enteresan ve insanını çok sevdiğim bir ülke. İran’ın en büyük havayolu şirketi Mahan Air’ın özellikle lounge hizmeti veren ve kendi otellerinde hizmet veren tüm personelinin eğitimlerine devam ediyoruz. Biz bildiklerimizi aktarmaya yurt içinde olduğu gibi yurt dışında da devam ediyoruz. Türkiye’nin artık turizm eğitimi veriyor olması da farklı bir nokta değil mi? Azerbaycan, Gürcistan ve Ortadoğu’nun bazı ülkelerine 79
tecrübelerimizi de ihraç ettik. İran da tecrübelerimizi ihraç edebileceğimiz ülkelerden birisi. İran’ın turizm sektöründe bulunduğu nokta bizim 40 sene önceki halimiz. İran, eğer doğru adımları atarlarsa turizm sektöründe önemli bir noktaya gelebilir. O potansiyelleri var. Bunun için bir hayli yol kat etmesi lazım. Bu anlamda bizden talep edilen tecrübe ve bilgiyi ihraç etmekten mutluluk duyarız. Eğitim sizce bir kereye mahsus mudur? Yoksa sürekli mi olmalı? Eğitim her sene devam etmesi gereken bir süreçtir. Eğitimin, işletme yönetimi tarafından devamlılığının sağlanması gerekiyor. Aynı konuda olmasa bile benzer konularda eğitimlerin tekrar edilmesi, öğretilen şeylerin alışkanlık ve kurumun kültürü haline gelmesi bir süreçtir. Bu sürecin yaşanması lazım. Yüzbinlerce dolar harcayıp 6 ay sonra o arada bir şey yapmadıysanız bunun bir ektisi olmaz. Süreklilik önemli. İşletmeler hizmet kalitelerini, karlılıklarını doğru yönetimlerinde süreklilik sağlarlar. Doğru yapılan ve sürekliliği sağlanan eğitimler personel değişim oranlarını da düşürüyor. Yani; hiç eğitim almayan işletmelerde veya insan kaynakları mantığı olmayan işletmelerde çok yüksek oranda personel değişim oranları varken düzenli eğitim yapan hatta rakiplerine göre bir tık daha düşük maaş veren ama personeline değer ve eğitim veren, onları takip eden ve motive eden işletmelerde personel değişim oranları çok çok daha düşük ve personel sadakati daha yüksek oluyor. Turizmciler, eğitim alacakları firmayı seçerken nerelere dikkat etmeli? Eğitim öncesinde muhakkak eğitim analizi çıkartılmalı. Bunu biz de çıkartıyoruz diğer eğitim kurumları da çıkarıyor. Biz, eğitim öncesinde personel ve yöneticilerle görüşmeler yapıyoruz. Bu görüşmeler neticesinde neye ihtiyaç var ortaya çıkıyor. Çıkan sonuçlara göre özel eğitimlerin dizayn edilmesi lazım. Kopyala-yapıştır şeklinde eğitim mantığı olmaz. Her işletmenin kendine özel bir eğitim provasının yapılması lazım. Bu da bir süreç. İhtiyaç analizi sonrasında 1 yıllık veya daha uzun planlarda hangi eğitimlerin verileceği tespit edilerek yapılmalı. Firmaları seçerken firmadan önce eğitmenin kim olacağı daha önemli. Çok büyük firmalar olabilir ama gelecek eğitmenin bu sektörle bağı ve ilişkisi var mı yok mu iyi irdelenmeli. Gelecek eğitimcinin, personelin dilinden, jargonundan anlayan, personelin ve yöneticilerin dilinden konuşabilecek, onların sorunlarını onlar söylemeden biliyor olması gerekli. Uluslararası otel zincirlerinin eğitim paketleri mevcut. Bu eğitim paketleri ne kadar yeterli? Uluslararası zincirlerin kendi eğitim paketleri var. Zincirler bu eğitim paketlerini işletmelere verdiriyorlar. 80
Ben de uluslararası işletmelerde çalıştım ancak o eğitim paketlerinde çoğu zaman Türkiye gerçekleri ile uluslararası gerçekler örtüşmüyor ve bazı şeyler havada kalıyor. Türkiye’de her bölgenin kendisine has bir misafir profili var. Bunun için de ince ayar yapılmalı. Uluslararası zincirler daha kalıp eğitimler kullanıyorlar ama yüzde 100 başarı yakalayamıyorlar. Eğitim öncesindeki süreç ne kadar önemli? Dışarıdan bakıldığı zaman haftanın 3 günü çalışıp 4 günü de yatıyor görünüyoruz. Ama ben pazarları dahil gece geç saatlere kadar çalışıyorum. Çünkü eğitim öncesinde o işletmeyi inceleyip, işletme hakkında sosyal medyada insanların yorumlarına bakmak gerekiyor. Misafirler o işletme için ne düşünüyor bu çok önemli. Otelleri derin bir şekilde araştırmam lazım. Bazen ortaya işletmelerin farkına varmadığı özellikler çıkıyor. Bu nedenle eğitimleri her defasında otele ve işletmeye göre yeniden dizayn ediyoruz. Benim bilgisayarımda yüzlerce farklı otele hazırlanmış birbirinden farklı eğitimler var. Bir eğitimi başka bir otele aynı şekilde uygulayamazsınız. Eğitim dışında otellere yönelik farklı çalışmalarınız var mı? Eğitimlerin dışında şu anda iki yeni otel yatırımına danışmanlık hizmeti veriyorum. Ben, otelcilik kariyerimin son dönemlerinde 4 tane 5 yıldızlı otel açtım. Buradaki birikimlerimi yeni otel açılışlarında; konsept dizaynı, malzeme ihtiyaçlarının doğru listelenmesi, yatırımcıya zarar vermeden doğru ürünlerin ve doğru yöneticilerin seçilmesi, konsepti bölgeyle ve tüketici kitlesiyle örtüşüyor olması, ürünün satılabilir ve pazarlanabilir güçlü yönlerinin ortaya çıkartılması ve parlatılması konularında da danışmanlık hizmeti veriyorum. Yani bir şekilde otelcilik sektörünün içinde olmaya devam ediyorum.
HABER
UNWTO: “Türkiye’ye gidin” Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü (UNWTO) turistlere “Türkiye’ye gidin” mesajı verdi. Genel Sekreter Taleb Rifai: “Türkiye, dünyanın bütün turistlerini ve ziyaretçilerini her zaman olduğu gibi sıcak bir şekilde karşılamaya hazır” dedi. Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü Genel Sekreteri Taleb Rifai, FETÖ’nün 15 Temmuz’daki darbe girişiminin ardından Türkiye’ye tam desteğini iletti ve turistlere dönük “Türkiye’ye gidin” mesajı verdi. İspanya’da görüştüler Türk turizmini desteklemek için Birleşmiş Milletler (BM) Dünya Turizm Örgütü ile bir mutabakat zaptı imzalamak ve ikili görüşmeler yapmak üzere İspanya’nın başkenti Madrid’e giden Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, İspanya Devlet Sekreteri Isabel Borrego ile ardından da Dünya Turizm Örgütü Genel Sekreteri Taleb Rifai ile görüştü. Mutabakat zaptına imza attılar Birleşmiş Milletler (BM) Dünya Turizm Örgütü binasında görüşen Bakan Avcı ve Genel Sekreter Rifai, Türk turizmini desteklemek için hazırlanan mutabakat zaptına imza attı. İmzaların atılmasının ardından konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, mutabakat zaptının bundan sonra zaten var olan işbirliğimizi çok daha ileri boyutlara taşınması için gerekli önlemleri ve önerileri içerdiğini söyledi. Tedbirleri konuştular Özellikle kriz yönetimi ve kültürel turizmin geliştirilmesi için alınması gereken tedbirler konusunda mutabakat zaptının çok ön açıcı bir metine sahip olduğunu belirten Bakan Avcı, konuşmasına şu şekilde devam etti: “Dünya Turizm Örgütü ile Türkiye’nin birlikte yaptıkları ve bundan sonra yapabilecekleri konularını görüştük. 82
Gerek iletişim alanında gerek etkinlikler alanında gerekse vize ve uçuşlar alanında pek çok pratik konuları içeren ayrıntılı görüşmemiz oldu. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü ile Türkiye arasında sadece Kültür ve Turizm Bakanlığımız değil, aynı zamanda pek çok paydaşımızla çok verimli ve çok bereketli ve çok boyutlu faaliyetleri gerçekleştireceğimizi ve bunun için bir takvim hazırladığımızı göreceksiniz. Sayın Rifai İstanbul’da Atatürk Havalimanı’na yapılan terör saldırısı sonrasında hemen verdiği bir demeç ile Türkiye’nin yanında olduklarını Türk turizminin ne kadar bu konularda sağlam durduğunu bütün dünyaya ilan etti.
Sayın Rifai bununla da yetinmeyerek, CNN International televizyonuna verdiği demeçte Türkiye’nin herhangi bir şekilde bu olaydan zarar görmemesi için elinden gelen gayreti göstereceğini beyan etti ve bunun gereğini daha sonraki çalışmaları ile yerine getirdiler. Bugün gerçekleştirdiğimiz toplantıda aslında bu mesajın en somut kanıtlarından biri olarak gerçekleşti. Önümüzdeki günlerde Türkiye’de gerçekleştireceğimiz pek çok toplantıda inşallah bu mesajımızı daha yaygın hale getireceğiz.” “Türkiye ziyaretçilerini ağırlamaya hazır” Dünya Turizm Örgütü Genel Sekreteri Taleb Rifai ise konuşmasında şunları kaydetti:
“Türkiye bizim için gerçekten çok önemli. Turizm dünyasının kalbinde yer alıyor. Biz desteğimizi verdiğimizde kalbimizle ve aklımızla yapıyoruz. Geçtiğimiz hafta Türk insanı demokrasilerini müdafaa etmek konusunda çok cesur davrandı. Bize düşen görev Türkiye’nin önemli ekonomik sektörlerinden biri olan turizmi destekleyerek, onların çabalarına omuz vermektir. Biz görevimizi aynen bu şekilde değerlendiriyoruz. Sahadakilerin bu gösterdiği başarıya ve cesarete övgülerimizi gönderiyoruz. Bugün imzaladığımız metin uzun süren bir çalışmanın toplantının sonucu olarak yapılacakların listesini oluşturuyor. Önümüzdeki günlerde sonuçlarını görüyor olacağız. Ben kültürün dünyada barış inşa edilmesi konusunda çok önemli bir etken olduğunu düşünüyorum ve tüm bu ifadelerde sayın Bakanın ifadelerinde de kendini gösterdi. Pek çok kişi olan olayları mazeret göstererek gelmeyebilirdi ama sayın Bakan gelmeyi tercih etti. Böylece dünyaya bütün bir
mesaj gönderiyoruz. Türkiye tekrardan işinin başında. Umuyorum dünyanın her yerinde yankılanacak bu mesaj. Türkiye ziyaretçilerini ağırlamaya hazır. Dünyanın bütün turistlerini ve ziyaretçilerini her zaman olduğu gibi sıcak bir şekilde karşılamaya hazır. Mesajımız budur, ortak mesajımız budur ve bunu beraber yapacağız.” Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü (UNWTO) Örgüte, Birleşmiş Milletler üyesi 154 ülke, 2 gözlemci ülke, ortak üye statüsünde 7 bölge, bağlı üye statüsünde 418 kuruluş ve şirket üyedir. Türkiye Kurucuları arasında yer aldığı Örgüte 1975 yılından beri tam üyedir. Seyahat ve turizm alanında faaliyet gösteren uluslararası bir örgüttür. Birleşmiş Milletlerin ilkeleri çerçevesinde görev yapan Örgütün amacı, uluslararası anlayış, barış, refah ve evrensel değerler ile insan haklarına saygı ilkeleri doğrultusunda, özellikle üye ülkelerin ekonomik gelişimlerini destekler mahiyette dünya turizmine katkıda bulunmaktır.
83
HABER
Turizmciler Başbakan’dan
yardım istiyor
Egeli turizmciler, İzmir ve Ege’nin süre uzatımına gidilen turizm acil eylem destek paketi kapsamına alınmamasını eleştirdi. ETİK Başkanı Mehmet İşler: “Kültür ve Turizm Bakanlığı sesimizi duymuyor. Egeli turizmciler olarak Başbakanımızdan acil yardım istiyoruz” dedi.
86
Ege Turistik işletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı ve TÜROFED Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, “İzmir turizm acil eylem ve istihdam destek paketlerinde topal ve kadük bırakıldı. Süre uzatıldı ama İzmir yine oyun dışı bırakıldı. Bu sorunun düzeltilmesi için İzmir’in bağrından çıkan Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım’dan artık yardım talep ediyoruz” dedi. Mayıs sonuna kadar A sınıfı acentalara verilen 6 bin dolarlık uçak desteğinin Ağustos sonuna kadar uzatıldığını, ancak İzmir’in tarifeli uçak desteğinden yine yararlandırılmadığını söyleyen İşler ,”Galiba yalnız bırakılan, negatif ayrımcılığa kurban edilen İzmir kaderini kendi kendine belirlemek zorunda” diye konuştu. Paket genişletildi, İzmir yine yok Yeni Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, turizm sektörüne ilişkin destek paketlerinden yararlanmada süre uzatımına gidileceğini açıklarken, İzmir ve Ege’nin bu destek paketinin tarifeli uçuşlar dışında kalması Egeli turizmcilerde yine hayal kırıklığı yarattı. ETİK Başkanı ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, bu durumu “Gerek turizm acil eylem destek planında, gerekse turizm istihdam destek paketinde kapsama alınmayan İzmir topal ve kadük bırakılmıştır” diye değerlendirdi. Önceki Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal’a, Adalet ve Kalkınma Partisi İzmir Milletvekili Atilla Kaya’ya destekler konusundaki görüş ve önerilerini içeren birer dosya sunduklarını hatırlatan İşler şu görüşleri dile getirdi: “Sayın Ünal, turizm sektörü ve Sayın Soylu çalışma hayatına dönük desteklerin kapsamının genişletileceğini ve tüm Sektörü kapsayacağına dair söylemleri sektörü sevindirmişti. İzmir Milletvekili Sayın Atilla Kaya’nın pakette değişiklik yapıldığı, Antalya ve Muğla’nın dışında kalan tüm illerde de aynı desteğin verileceğini açıklaması sevincimizi arttırmıştı. Ancak beklediğimiz ve yolda olduğu belirtilen değişiklikler bir türlü gerçekleşmedi. Hükümet değişikliğiyle birlikte bu konu askıda kaldı.”
“İktidar partisi İzmir milletvekilleri nerede?” “İktidar partisinin İzmir milletvekilleri nerede?” diye soran ETİK Başkanı Mehmet İşler, “Sayın milletvekilleri neredeler, neden turizmcinin yanında değiller? Ankara’dan beriye gelemiyorlar. İzmirli turizmcinin sorunlarını kim çözecek? Sadece sözler veriliyor, ancak kimse sözünü tutmuyor. Mağduruz ve zordayız. Sesimizi bari siz duyun Sayın Başbakanımız” dedi. İşler, sözlerini şöyle sürdürdü: “Acil yardım İstiyoruz” “İzmir’in bağrından çıkan Başbakanımızın müdahalesiyle bu yanlışlıktan dönüleceğini, kadük ve topal bırakılmaktan kurtulacağımızı umut ediyoruz. Bu yanlıştan vazgeçilmesinin İzmirlilerin yüzünü güldüreceğini düşünüyoruz. Daha önce dosya verip sorunlarımızı aktardığımız milletvekillerinden destek sözü almamıza rağmen yardım görmüyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığı sesimizi duymuyor. Egeli turizmciler olarak Başbakanımızdan acil yardım istiyoruz.” Tanıtım ve pazarlama desteği “Galiba yalnız bırakılan, negatif ayrımcılığa kurban edilen İzmir kaderini kendi kendine belirlemek zorunda” diyen ETİK Başkanı Mehmet İşler, bu konuda yerel yönetimleri İzmir’e daha fazla tanıtım ve pazarlama desteği vermeye çağırdı.
Haksız rekabeti teşvik ediyor Didim, Kuşadası, Aydın, Pamucak, Özdere, Seferihisar, Gümüldür, Urla, Çeşme, Alaçatı, Selçuk, Birgi, Dikili, Foça, Ayvalık, Çanakkale’nin turizm hareketliliğiyle ülke ekonomisine önemli katkılar sunduğunu vurgulayan ETİK Başkanı Mehmet İşler, “Destek paketinin dışında bırakılan bu beldelerdeki tüm tesisler olumsuz etkilenmiştir” dedi. “Bu eylem planı, Antalya ve Muğla ile bu bölgeler arasında haksız rekabetin adeta teşvikçisi durumuna düşmüştür” görüşünü dile getiren İşler, süre uzatımına gidilen destek paketi kapsamına alınmayan İzmir ve Ege’nin yine oyun dışı bırakıldığını, İzmir turizminin Ocak ve Mayıs aylarını eksi 36, sadece Mayıs ayını eksi 48 ile kapattığını anlattı. 87
RÖPORTAJ
Hazırlayan: Ayşegül Yücedağ
Umut Dülger Molton Hotels’te tüm beklentilere yer var Birçok otel markasına ev sahipliği yapan İstanbul’da Molton Hotels’in yeri bambaşka. Hizmet anlayışı ve otellerinin lokasyonları ile tercih edilen bir otel markası olan Molton Hotels, kendisine çizdiği yolda emin adımlarla ilerliyor.
İstanbul’un merkezinde 4 otel ile hizmet veren Molton Hotels, 5. oteli için de gün sayıyor. 2017 yılında Karaköy’deki otelini açmaya hazırlanan Molton Hotels, buna ek olarak iki yeni proje için de çalışmalarını sürdürüyor. Profesyonellerin eli Molton Hotels, bir otelden beklediğinizden daha fazlasını sunuyor: Ev rahatlığını aratmayacak bir yatak, zevkli ve ince düşünülmüş temiz bir oda, şehre ve şehrin misafirlerine sunduklarına yakın bir lokasyon, güler yüzlü bir hizmet. Tüm bunların hepsi Molton Hotels’i rakiplerinden ayıran özelliklerin başında geliyor. Ancak Molton Hotels’in en önemli özelliği ise uzun süredir bir arada çalışan profesyonellerin yönettiği otellerden olmasıdır.
88
Merkezi lokasyonlar “Tüm beklentilerinize yer var” mottosunu kendisine ilke edinen otel grubu İstanbul’da olmanın avantajını çok iyi kullanıyor. Merkezi lokasyonlardaki otelleri ile rahat ve ulaşılabilir bir otel markası olan Molton Hotels, bu özelliğini açmayı planladığı otellerinde de sürdürmeyi planlıyor. “Tüm beklentilerinize yer var” Molton Hotels hakkında Umut Dülger ile konuştuk. Molton Hotels’in “Tüm beklentilerinize yer var” mottosunu bize hatırlatan Umut Dülger, işini bilen ve profesyonel bir yönetime sahip olduklarını belirterek, Molton Hotels’in başarısında tesadüfün ve şansın yer almadığını söylüyor. Umut Dülger, İstanbul konaklama sektöründeki rekabetten hizmet anlayışları ve otellerinin lokasyonları sayesinde sıyrılacaklarını da açıkladı. Molton Hotels’i kısaca anlatır mısınız? Molton Hotels’i nasıl tanımlarsınız? Molton Hotelleri İstanbul’un kalbi sayılan merkezler üzerinde yer alan, “Tüm beklentilerinize yer var” mottosunu kendisine ilke edinmiş bir grup. Molton Hotels’i diğer otel zincirlerinden ayıran özellikleri nelerdir? Kısaca söylemek gerekirse: Şehrin kalbinde yer alan, uzun yıllardır sektörün içerisinde bulunan profesyoneller tarafından kurulan ve yönetilen bir zincir olması. Molton Hotels, 4 otel ile İstanbul’da faaliyet gösteriyor. İstanbul’da olmak size nasıl bir avantaj sağlıyor? Aslında bizim çıkış noktamız İstanbul oldu ve bunun avantajlarından yararlanıyoruz. İstanbul sonuçta bir dünya markası ve sizi tüm tur operatörleri ve sektörün bileşenleri çok hızlı tanıma şansı buluyor. Bir sektör organizasyonuna katıldığınızda marka algısının yavaş yavaş oturduğunu hissediyorsunuz. Ayrıca sadece İstanbul’da kalmak gibi bir stratejimizde yok. Amacımız, Molton markasını şehir otelciliğinde ayakları yere basan, büyüyen bir yapıya getirmek. Zaten İstanbul’daki otellerimizi planlarken gerek Merkez Satış Ofisi, gerek Merkez Satın Alma gerekse Merkez Muhasebemizin alt yapısını bu stratejiye uygun olarak kurguladık ve buna göre yatırım yaptık. İstanbul, otel sayısı ile rekabetin arttığı bir şehir. Molton Hotels, bu rekabet ortamından nasıl sıyrılacak? Hizmet anlayışı, lokasyonlarının Harbiye, Nişantaşı, Şişli, Mecidiyeköy gibi çok stratejik noktalarda olması zaten belirgin olarak Molton markasını diğerlerinden ayıran özellikler. Ayrıca daha önce de söylediğim gibi Molton markasının bileşenlerinin, turizm sektöründe uzun yıllardır var olmaları da bir diğer önemli etken. 89
Oteller için kalite belirleyici bir unsur. Molton Hotels’in kalite anlayışı nedir? Molton Otellerinin kalite anlayışı: “All Expectations Reserved” yani; Evinizi aratmayacak bir ortam, Zevkli ve ince düşünülmüş bir oda, Şehre ve size sunduklarına yakın bir lokasyon. Saydıklarımızı arayan bir misafirin Molton markasında memnun olmama ihtimali bizce yok… Molton Hotels’in büyüme stratejisi nedir? Bünyenize yeni oteller katmayı planlıyor musunuz? Kesinlikle evet, büyümek öncelikli planlarımız arasında. Halen Karaköy de devam eden, 2017 yılında hizmete alacağımız 4 yıldızlı bir otel projemiz ve görüşmelerini sürdürdüğümüz birisi Sabiha Gökçen Havalimanına çok yakın iki projemiz mevcut. Ayrıca Anadolu’da da bizimle birlikte hareket etmeyi isteyen bazı yatırımcılarla sıcak temas halindeyiz. İçinde bulunduğumuz süreç nedeniyle İstanbul’da doluluklar ve fiyatlar düşüş gösteriyor. Bu konudaki düşünceleriniz nedir? İstanbul hatta Türk turizmi zor bir dönemden geçiyor. Biz her şeye rağmen bu döneminde geçeceğini ve İstanbul’un ve Türkiye’nin hak ettiği yere geleceğini düşünüyoruz. İstanbul, turizm ve seyahat anlamında görülmesi gereken şehirler içinde yer alıyor. İstanbul, bu özelliğini yeterince kullanabiliyor mu? Kullanıyor ama halen eksiklerimiz var. İstanbul’un farklı özelliklerini de ön plana çıkartmayı başarmalıyız. Sağlık turizmi ve İstanbul hastanelerinin ne kadar başarılı olduğu ortada ve turizmin bu tarafı sadece 4-5 senelik bir konu.
90
İstanbul, yabancı zincir otellerinin de büyük ilgi gösterdiği bir şehir. Bu durumun avantajları ve dezavantajları sizce nelerdir? Yabancı markalara bakıldığında algı bakımından tüketiciye farklı bir perspektif sunabilme ihtimali var ama yatırımcı tarafından bakıldığında ise yatırımcıya getirdiği yükler de var. Artık günümüzde internet teknolojisi ile misafirler sadece markaya bakarak tüketim yapmıyorlar. Bulunduğunuz lokasyon, daha önceki misafirlerin yaptığı yorumlar, otelin imajı markadan daha önemli hale gelmiş durumda. Bu sebeple Molton olarak doğru yerlerde bulunuyoruz ve misafirlerimizin ihtiyaçlarını karşıladığımızı düşünüyoruz.
HABER
İlk turizm yatırımını
120 milyon dolarlık otelle yapıyor Özgür Yapı, 5 yıldızlı termal otelini 120 milyon dolarlık yatırımla Afyonkarahisar’da hayata geçiriyor. Afyonkarahisar’a geceleme ve turist sayısı bakımından önemli ölçüde katkı sağlaması beklenen otel yatırımı; sahip olduğu özellikleri ile Sağlık, Kongre, Spor ve Kültür turizmi gibi birçok alan için hizmet sunacak.
92
Afyonkarahisar’da yapı sektörünün öncü firmalarından Özgür Yapı’nın turizm sektöründeki 120 milyon dolarlık 5 yıldızlı ilk yatırımı Akrones Hotel, Ağustos ayında kapılarını misafirlerine açmaya hazırlanıyor. İlk etapta her yaştan yerli turistin hedeflendiği otelin Genel Müdürlüğü’ne 1991 yılından bu yana sektörde üst düzey görevler üstlenen Hamit Topaloğlu atandı. 317 odası ile hizmet verecek Afyonkarahisar – İzmir karayolu üzerinde 97 bin metrekare alan üzerinde inşası süren Akrones’in
yapımında sona yaklaşıldı. Standart, engelli, süit, corner süit, family süit, balayı süit, sultan süit ve kral dairesi olmak üzere büyüklükleri 30 ile 471 metrekare arasında değişen 8 farklı oda tipine sahip otelde toplam 317 oda bulunuyor. 12 ay açık kalacak Termal&SPA denince akla ilk gelen şehirlerden olan Afyonkarahisar’da 12 ay açık kalacak bir otel inşa eden Özgür Yapı, FIFA standartlarında oluşturduğu antrenman sahaları ile ulusal ve uluslararası profesyonel futbol
takımlarını şehirde ağırlamayı amaçlıyor. Odalarında 900 misafire kadar ağırlama yapabilecek olan Akrones; 1750 kişi kapasiteli balo salonu, 2 Ala Carte restoran, farklı konseptlere sahip barlar, ana restoran, ücretli ve ücretsiz aktivite alanları, özel çocuk kulübü, kullanım şekline göre kapasitesi değişen 7 toplantı salonu ve 16.000 m2 uluslararası standartlara sahip Thermal SPA ile 2016’da turizm sektörüne kazandırılan yeni oteller arasında yerini alacak. Afyon büyük yatırımları hak ediyor Akrones Hotel Genel Müdürü Hamit Topaloğlu 120 milyon dolar yatırımla ülke turizmine kazandırılacak tesis için yoğun heyecan hissettiklerini ve gün saydıklarını söyledi. Topaloğlu: “Akrones bizim için çok farklı bir anlam taşıyor. Tesis Özgür Yapı’nın ilk otel yatırımı. Afyonkarahisar’da birbirinden kaliteli tesisler bulunuyor, bizimle birlikte başka tesislerin de yapımı devam etmekte” dedi. Birçok özellik bir arada “Tesislere bakıldığında artık sadece termal özelliklerin dışında farklılıklarla, her yaşa hitap edebilmek için birçok özellikli alan içeriyorlar” diye konuşan Topaloğlu, açıklamalarına şöyle devam etti: “Biz de sağlık turizminden kongre turizmine, kültür turizminden spor turizmine kadar birçok alanda misafirlerimize hizmet verebilmek için Akrones’i Termal&SPA Convention Sport Otel konseptiyle inşa ediyoruz. Bizlerle birlikte önemli güçlerin yer aldığı rekabet ortamında tesisler sahip oldukları farklılıklar ile ön plana çıkacak, en nihayetinde kazanan Afyonkarahisar ve Türk ekonomisi olacak.” 93
HABER
Türk misafirler tatilde
otelimizden ne ister? Son yıllarda yaşanan gelişmeler ışığında Türk tatilcilerin önemi bir kez daha gözler önüne serildi. Oteller, Türk tatilcileri kendilerine çekmek için çalışmalarını yoğunlaştırırken Crystal Hotels Kemer Otelleri Koordinatörü Ali Zengin, “Türk misafirler tatilde otelimizden ne ister?” isimli yazısı ile otellere önemli ipuçları veriyor. Crystal Hotels Kemer Otelleri Koordinatörü Ali Zengin’in Türk tatilciler için otellere verdiği ipuçları şöyle: Misafir hizmetleri - Ödediği para ile aldığı hizmeti karşılaştırır ve yetersiz bulma eğilimdedir. Bu yüzden oda istekleri varsa öncelik verilmeli daha önceden notları varsa mutlaka yerine getirilmelidir. - Türk misafirlerle daha fazla irtibat halinde olunmalıdır. CRM sisteminin kurulması ve uygulanması gereklidir, tüm istekleri remarks bölümüne kayıt edilmelidir. - VIP misafir hizmeti sunulması ve sürekli iletişim içinde olunmalıdır. - Yüksek seviyede güler yüz beklentileri karşılanmalıdır . - Odaya giriş yaptıktan sonra telefon ile aranmaları, istekleri sorulmalıdır. - İstekleri her zaman güler yüz ile karşılanmalı ve teyit edilmelidir. - Küçük sürprizler yapılmalıdır (Doğum günleri, Evlilik yıldönümü vb.) - Özel günlerde odalarına ikram yapılmalı ve GM imzalı mektup gönderilmelidir. Kat hizmetleri - Oda temizlikleri iyi yapılmalı ve iyi kontrol edilmiş olmalıdır. 94
- Çay kahve ikramı yapılmalıdır. - Misafirlere her zaman isimleri ile hitap edilmelidir. - Yemeklerden sonra çay veya kahve ikramı yapılmalıdır. - Yedikleri ve içtikleri hatırlanmalı ve sipariş vermeden takdim edilmelidir. - Her zaman, tüm FB alanlarında hızlı servis verilmelidir. - Gecikme ve aksamlar için mutlaka özür dilenmeli ve bir tekrarı olmaması sağlanmalıdır. - Çok iyi ve içten karşılama ve uğurlama yapılmalıdır. - Yanlarında misafirleri olduğunda çok daha dikkatli ve özel oldukları duygusu yaratılmalıdır. - Sürekli olarak masalarının kontrol edilmesi ve istekleri sorulmalıdır. - Mutlaka kendimizi tanıtmalı ve çok fazla samimi olmadan iyi hizmet verilmelidir. - Çok hassas ve iyi iletişim kurulmalı ve dengeli davranılmalıdır. - Diğer ülke misafirlerinin yanında oldukça fazla ilgi gösterilmelidir. Sağlık kulübü ve spa - Zumba, plates, fitness vb. güncel programlara davet edilmelidir. - Hamam ve masaj partileri yapılmalıdır. - Özel indirim paketleri hazırlanmalıdır. - Oda arızaları iyi kontrol edilmeli ve tüm arızalar eksiksiz sağlanmış olmalıdır. - Oda buklet istekleri tamamlanmalı ve eksiksiz olmalıdır. - Her gün mutlaka oda temizlik görevlileri özel ilgi göstermelidir. - Kişi sayılarına göre tüm oda ürünleri eksiksiz set edilmelidir. - Her gün mutlaka istekleri sorulmalı ve yerine getirilmelidir. - Çevre, genel alan, merdiven, asansör, koridor, yangın merdivenleri ve wc temizliklerine azami dikkat edilmelidir. Aktivite & eğlence - Daha fazla Türkçe müzik özellikle canlı müzik grupları sağlanmalıdır. - Daha fazla aktiviteye davet edilmelidir. - Daha fazla Kids Club ilgi gösterilmelidir. - Sertifika ve minik hediyeler verilmelidir. - Daha fazla iletişim kurulmalıdır. İnsan kaynakları - Personelin bazı sınırlar içinde muhabbet etmesi, kişisel bilgilerden kaçınma, kendi aralarında konuşma ve telefonla oynama konusuna hassasiyet gösterilmelidir. - Daha fazla selamlama yapılması eğitimleri verilmelidir. - Güler yüz ve selamlama konusunda eğitimler verilmelidir. - Cep telefonu yönetmeliği eğitimleri verilmelidir.
- Türk misafirlerimize hitap ve yaklaşım tarzı eğitimleri verilmelidir. - Günlük ayaküstü eğitimleri daha çok kontrol etmelidir. Güvenlik - Otel ana kapı girişlerinde mutlaka ayakta karşılama yapılmalıdır. - Çok fazla bekletilmeden, isim listesi kontrolü yapılıp içeriye alınmalıdır. - Plaj ve Havuzlar çok iyi kontrol edilmelidir ( dışarıdan başkalarının gelmesi). - Cankurtaranlar her zaman görev başında olmalı, çocukları iyi kontrol etmelidir. - Su kaydırakları tüm üniteler cankurtaranlar tarafından çok dikkatli kontrol edilmelidir. - Plaj kum alan her gün sabah cankurtaranlar tarafından tırmık yapılmalı ve taşlar alınmalıdır. - Otopark ve araçlar çok iyi kontrol edilmelidir.
Teknik servis - Oda ve tüm kapalı alan klimalarının verimli çalışması sağlanmalıdır. - Oda ve diğer bölümler arızaları hemen yapılmalıdır. Yiyecek ve içecek - Daha iyi plaj servisi verilmelidir. - Daha iyi garson ve barmen hizmeti verilmelidir. - Restaurant ve barlarda her zaman öncelik tanınmalı ve iyi hizmet verilmelidir.
Mutfak - Büfelerde tekrarlanmayan yemekler olmalı ve baharat seçenekleri sunulmalıdır. - Oda servisi yemekleri sıcak gönderilmelidir. - Türk Yemekleri festivali veya günleri düzenlenmelidir. - Döner veya mangal partileri yapılmalıdır. - Atölye çalışmaları düzenlenmelidir. ( Makarna, sushi, kebap vb.) - Meyve ve dondurma çeşitler arttırılmalıdır. Ön Büro - Giriş ve çıkışta fazla bekletilmemelidir. - Hesapları eksiksiz ve düzenli olmalı, hesap hatası olmamalıdır. - Faturaları doğru ve düzenli hazırlanmalı ve takdim edilmelidir. - Girişlerinde mutlaka tanınma istemelerine karşılık her zaman içten davranılmalıdır. - Hızlı bagaj hizmeti sunulmalıdır. - Otopark, vale hizmeti eksiksiz verilmelidir. Bahçe - Tüm bahçe alanları temiz ve bakımlı olmalıdır. - Kurumuş veya sararmış bitkiler olmamalıdır. - Özel dönemlerden önce genel bakım budama ve biçme işleri yapılmalıdır. Her zaman söylediğim gibi misafirlerinizi sevgi ile karşılayın ve kendinize aşık edin… 95
HABER
Türkiye’de dört kişiden biri tatil stresi yaşıyor Seyahat sitesi Momondo’nun yeni araştırması, Türkiye’de her dört kişiden biri tatil stresi yaşadığını gösteriyor. Momondo, tavsiyelerde bulunarak bu alanda tatilcilere yol göstermeyi hedefliyor.
96
Yaz aylarında tatile rahatlamak ve yılın stresini üzerimizden atmak için çıkıyoruz. Ancak planlamasından seyahat aşamasına, tatile dair uğraşlar zaman zaman rahatlamamıza engel olabiliyor. Tatil stresi masaya yatırıldı Seyahat deneyimini kolaylaştırmayı hedefleyen momondo’nun yeni araştırması, işte tam da bu konuya eğiliyor. Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 20 ülkede yapılan ve seyahat stresi konusunu masaya yatıran araştırma, yaş, bölge ve ülke karşılaştırmalarıyla detaylı bir analiz sunuyor. Gençler ve kadınlar daha zor rahatlıyor Araştırmaya göre Türkiye’nin yüzde 27’si, tatil planı yaparken strese girdiğini itiraf ediyor. Üstelik kadınlar özelinde incelendiğinde, oran yüzde 31’e kadar çıkıyor. Tatil planı yaparken en çok strese girenler, yüzde 35’le 18-22 yaş grubundaki gençler. Oranın en yüksek olduğu coğrafi bölgemiz ise yüzde 33’le İç Anadolu Bölgesi. Diğer ülkelere bakıldığındaysa, planlama aşamasında en az strese girenlerin yüzde 14’le İtalyanlar, en çok strese girenlerin yüzde 37’yle ABD’liler olduğu görülüyor. Listenin ilk sırasında ABD’liler var Katılımcıların yüzde 25’i ise tatile dair en büyük stres kaynağının, tatil yapacakları yere gidene kadarki süreç olduğunu söylüyor. Başka bir deyişle her dört kişiden biri tatil öncesi yolculuk yaparken strese giriyor. Seyahat nedeniyle en çok stres yaşayanlar yüzde 37’yle ABD’lilerken, an az strese girenler yüzde 17’yle İspanyollar. Rahatlamayı en iyi 36-55 yaş grubu biliyor Araştırmanın en ilginç sonucu ise Türkiye’nin yüzde 15’inin tatildeyken dahi rahatlamakta güçlük çektiğini ortaya koyması. Tatil sırasında en çok strese girenler 18-22 yaş grubundaki turistlerken, tatilin tadını en çok diğer yaş gruplarından daha az strese giren 36-55 yaşları arasındakiler çıkarıyor. Diğer ülkelere bakıldığındaysa, tatil sırasında en az Almanların (yüzde 7), en çok ise ABD’lilerin (yüzde 22) strese girdiğini görülüyor. Tatilde rahatlama yöntemleri Momondo Türkiye Sözcüsü Serpil Öztürk, araştırmayı şu sözlerle yorumluyor: “Tatil, gündelik yaşantımızdan bir süreliğine dahi olsa kopmak, yeni şeyler keşfetmek ve en önemlisi rahatlamak için önemli bir fırsat. Bu nedenle planlama aşamasında strese girmemeleri ve en uygun fırsatları bulabilmeleri için, tüm tatilcilere seyahatlerini önceden planlamalarını tavsiye ediyoruz. Yolculuk aşamasını daha kolay hale getirmek içinse, hafif bir bavulla yola çıkmanızı, yola çıkmadan önce bavulunuzun ağırlığını tartmanızı ve uçuş günü erkenden havaalanına gitmenizi öneriyoruz.
“Altın kuralı unutmayın” Öztürk şöyle devam ediyor: “Diğer yandan tatildeyken bedenimizin yanı sıra beynimizin de dinlenmeye ihtiyacı olduğunu unutmamalıyız. Bir süreliğine dahi olsa iş ile alakalı e-mail trafiğinden uzak kalmak, ciddi şekilde rahatlamanızı sağlayabilir. Tatilde rahatlamanın altın kuralı ise beklentileri doğru bir şekilde yönetmek. Elbette ziyaret edilecek şehirdeki tarihi zenginlikleri, müzeleri ve tüm güzel restoranları ziyaret etmek isteyebilirsiniz. Ancak kısıtlı süreye çok fazla sayıda aktivite sıkıştırmak yorulmanıza neden olabilir. Ancak önceliklerinizi belirleyip o doğrultuda hareket ettiğiniz taktirde gerçek bir rahatlama deneyimi yaşayabilirsiniz.”
97
RÖPORTAJ
Hazırlayan: Tuncay Sevin
Yakup Demir Çeşme, krizden en az etkilenecek destinasyondur Çeşme Turistik Otelciler Birliği (ÇEŞTOB) Başkan Yardımcısı Yakup Demir, Çeşme turizmini Tourism Today’e değerlendirdi. İçinde bulunduğumuz yılı ve sıkıntılı süreci değerlendiren deneyimli turizmci, Çeşme’nin 2016 yılında çok kayda değer bir kaybı olmayacağını söyledi.
98
Son yılların gözde turizm merkezi Çeşme’nin bu sene nasıl bir performans göstereceği merak konusu oldu. Özellikle iç pazardaki kemikleşen tatilci kitlesi ile dikkat çeken Çeşme, bu özelliği sayesinde diğer turizm merkezlerine oranla bu sene daha az sıkıntı çekecek. Çeşme turizmini Çeşme’yi çok yakından tanıyan bir isim olan Yakup Demir ile konuştuk. Çeşme Turistik Otelciler Birliği (ÇEŞTOB) Başkan Yardımcısı olan Yakup Demir, Çeşme ve Çeşme turizmine yönelik sorularımızı yanıtladı. Yakup Demir, Çeşme’nin 2016 yılındaki sıkıntılardan en az etkilenen destinasyonlardan biri olacağını söyledi. Akdeniz Bölgesi’ndeki fiyat indirimlerinin Çeşme turizmine çok kayıp yaşatmayacağını söyleyen Demir, “Çeşme alışkanlığı olanlar, bu yıl da Çeşme’ye geleceklerdir” dedi. Çeşme’nin son 10 yıldaki yükselişine dikkat çeken Yakup Demir, bu yükselişin ilerleyen yıllarda da devam edeceğini söyledi. Demir, “Çeşme, son 10 yılda çok ciddi çıkış yaptı. Bu çıkışı koşarak yaptı; ama yorulmadı, çıkış devam edecek” şeklinde konuştu. Çeşme, turizm açısından sıkıntılı bir yıl olan 2016’da nasıl bir performans gösterecek? Çeşme, 2016 yılında Türkiye ve özellikle Akdeniz bölgesindeki birçok dış turizmine bağlı krizden en az etkilenecek destinasyondur. Nedeni malum, Çeşme turizmi daha çok iç turizme hizmet etmekte ve kendisine özel, tekrarlayan tatilci konseptine hitap etmektedir. Dolayısıyla, Çeşme’nin, 2016 yılında turizm açısından çok kayda değer kaybı olmayacaktır. Çeşme otelleri 2016 yılı için nasıl önlemler aldı? Çeşme, Nisan ayının ilk haftasında Alaçatı Ot Festivali ile sezona başladı ve 19 Mayıs‘ta da iyi bir doluluk yaşadı. Neredeyse, hem Alaçatı Ot Festivali hem de bu yıl 19 Mayıs sayesinde gerçekleşen mini tatilde yaz doluluklarını aratmadı. Haziran ayının ilk haftalarında (Ramazan Ayı ile birlikte) bir düşüş görünse de, Ramazan Bayramı’na yakın % 90 doluluklara ulaşacaktır. Dolayısıyla, otelcilerimiz 2016 yılı doluluk oranlarında fazla bir kayıp olmayacağını tahmin etmektedir. Bu sıkıntılı süreçte herkesin gözü iç pazarda. Çeşme’nin iç pazardan beklentisi ne? Çeşme, iç pazarın yıllarca lokomotifi olmuştur. Akdeniz Bölgesi’ndeki fiyat düşürmeler Çeşme turizmine çok kayıp vermeyecektir. Yani, Çeşme’yi yıllardır tercih eden tatilciler Akdeniz Bölgesi’ni tercih etmeyecektir.
Zira Çeşme’nin iklimsel değerleri ve beach’leri başka bir destinasyonda çok fazla yok. Dolayısıyla Çeşme alışkanlığı olanlar, bu yıl da Çeşme’ye geleceklerdir. Çeşme turizminin, Türk turizmi içindeki yerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Çeşme, son 10 yılda popülerliğini zirveye taşımıştır. Özellikle Alaçatı sokakları, sörfü, termali ve hızlı ulaşımıyla bu popülerliğini korumaya devam edecektir. Çeşme’de son 5 yılda arsa fiyatları % 500 artmış ve İstanbul - İzmir Otoyolu da bu artışlara doping uygulamıştır.
Kurduğum hayallerin gerçekleşme zamanının geldiğini düşündüm.
ÇEŞTOB olarak 2016 yılı için otellere ne tür uyarılarda bulunuyorsunuz? Çeşme’de 15 bin yatak kapasitesi var. Bu yatakların neredeyse 13 bini nitelikli. Yani, otellerin nitelikli olması ve özellikle İstanbul misafirlerinin beklentisine göre hizmet verebilmesi çok önemli. Bu kalite devam ettiği sürece talepte eksiler olmayacaktır. Çeşmeli otelciler kalite de yarış halindedir. Bu yarışçı rekabetin devamını hep isteyeceğiz. Bu da Çeşme’yi kalitede hep ileriye taşıyacaktır. Otelcilerimizin hiçbir şey yapmasına gerek yok. Yalnızca, misafir memnuniyeti odaklı çalışmaları ve hiçbir zaman kaliteli hizmetten ödün vermemeleri yeterlidir. Çeşme turizmi son yıllarda büyük bir çıkış içinde. Bu çıkışı değerlendirir misiniz? Çeşme, son 10 yılda çok ciddi çıkış yaptı. Bu çıkışı koşarak yaptı; ama yorulmadı, çıkış devam edecek. Ve Çeşme, “Alaçatı Konsepti” olarak turizmde rol model oldu. 99
Hatta birçok ülke belediyeleri, Alaçatı’nın gelişimini inceleyerek bu konsepti ülkelerine model alıyor. Çeşme’nin bu çıkışı ilerleyen yıllarda da devam edecek mi? Zirveye çıkış enerjimizi kaybetmediğimiz sürece Çeşme geriye gitmez. Çeşme’de çok bilinçli ve zevkli yatırımcılar, işletmeciler var. Değerlerin fazla olduğu yerde, değersizler kaçar. Yani, Çeşme’de kötü yatırımcı, kötü işletmeci barınamaz, talep görmez. Siz Çeşme’yi turizmde nasıl bir noktada hayal ediyorsunuz? Çeşme’yi hep İtalyan Rivierası gibi çok beğendiğimi, Cinque Terre veya Belçika’nın en çok ziyaret edilen şehri Brugge gibi olacağını hayal etmiştik. Bu hayalimiz gerçekleşti. Ve Çeşme, neredeyse o ülkelere giden ziyaretçi sayısıyla yarışır duruma geldi. Çeşme’deki turizm yatırımları yeterli mi? Turizm yatırımcılarının Çeşme’ye ilgisi nasıl? Çeşme’deki yatırımlar muhakkak kontrollü olarak devam etmesi gerekir. 100
Çeşme’de en büyük eksiğimiz kış aylarında yeterli doluluğa ulaşamamış olmamız. İçeriği çok olan ve hastalıkların tedavisine katkı sağlayan Deniz Suyu Termali’ni (Thalasso Havuzu) yeteri kadar tanıtamadık. Bu da eksiğimiz. Hala Termal deyince ilk akla gelen Türkiye Destinasyonu Afyon. Kış aylarında Afyon’daki otellerin doluluğu % 80’lere ulaşırken, Çeşme’de kış doluluğu % 35’leri geçemedi. Kaymakamlığımız, Belediyemiz ve ÇEŞTOB olarak bugünlerdeki hedefimiz, Çeşme’nin kış aylarındaki doluluğuna destek sağlayıcı ürünleri ön plana çıkarmak olacaktır.
GOLF
Böyle bir golf sahası dünyada yok Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan ve büyük bölümü deniz dolgusu ile oluşturularak dünyadaki ilk golf sahası olma özelliği taşıyan Samsun Büyükşehir Belediyesi Golf Sahası’nın açılışı iki bakanın katılımıyla gerçekleştirildi. Türkiye Golf Federasyonu’nun düzenlediği “Federasyon Kupası” ile açılışı yapılan Büyükşehir Belediyesi Golf Sahası’nın ilk vuruşunu Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç yaptı. Sporcuların hizmetinde Açılış öncesi konuşan Türkiye Golf Federasyonu Başkanı Ahmet Ağaoğlu, “Dolgu alan üzerine dünyada ilk olan golf sahasının hizmete girmesinin gururunu yaşıyoruz. 18 çukur olarak hizmete gireceği zaman 6 bin 200 metre ve 72 vuruşluk saha olarak hizmet verecek olan sahamız turizme olan katkısının yanında halkımızın, iş adamlarımızın ve Trabzon’da dahil olmak üzere kıyı şehirlerimizde yetiştirdiğimiz sporcularımızın hizmetinde olacaktır” dedi. Heyecan ve iyi niyet Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz ise “Heyecan ve iyi niyetin ortaya konduğu bir ortamda her şey kendiliğinden geliyor. Biz bu işe 2015’te Mayıs’ın sonunda başladık. 2-3 ay proje yapımıyla geçti. Bu süreçte aynı zamanda ‘bir golf alanı nasıl yapılır’ öğrendik. Varsa bir yerde golf alanı yapmak isteyen biri bize müracaat etsin. Bakanımız Çağatay Kılıç’ın desteği olmasa bu işin içinden çıkamazdık” diye konuştu. Zenginleşen insanlar için Samsun’da açılan golf sahası ile Samsun’un ve Samsunlunun kazandığını vurgulayan Samsun Valisi İbrahim Şahin, “Golf sanki zengin sporu gibi bir algı oluşuyor. Doğrudur, golf ile uğraşanlar zengin oluyor. 102
Biz onun için Samsun’da zenginlerin değil, zenginleşen insanların oluşturduğu ve uğraştığı bir spor alanını buraya sunmuş olacağız” dedi. “Büyük düşüneceğiz” Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, yapılan bu yatırımı eleştirenlerin de olduğunu belirterek: “Özellikle bazı kesimler tarafından ne gerek vardı diyenler oldu. Ama biz eğer spor kültürümüzü, spor alt yapımızı ve spora karşı olan ilgiyi artırmak için ülkemizin geldiği durumda bu yatırımlara yapacaksak dünyanın ilk 20 ekonomisi arasında yerimizi aldıysak ve ilk 10 ekonomisi arasına girme noktasında hedefimiz varsa bizim her türlü spor branşında sözümüzün sesimizin duyulması gerekir. Küçük düşünmeyeceğiz büyük düşüneceğiz” diye konuştu. “Çok para kazandırır” Golf sever ve golf oynayan biri olarak törene katılmasının kendisi için büyük bir mutluluk olduğunu belirten Dışişler Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Türkiye’nin değişik bölgelerinde golf seviler bir spor haline geldi. Bu spora karşı maalesef ön yargı var. Birincisi zengin sporu. Bu spor çok para kazandırır, turizm de çok para kazandırır.
O şehre çok şey kazandırır ama oynayanlar için çok öyle para isteyen bir spor değil. Diğer bir ön yargı bu golf sahaları çevre düşmanıymış. Şimdi siz görüyorsunuz bunun çevreye ne zararı var. Efendim golfle ilgili monşer sporu diyorlar. Şimdi ben golf oynuyorum monşer oldum mu bazen kendimi test ediyorum karşılaştırma yapıyorum bazen ufak tefek zemin kayması oluyor ama halen bir Yörük çocuğu olarak sağlam durduğumuzu düşünüyoruz. İstanbul’da Antalya’da golf sahalarında çalışan insanlar golf hocaları Anadolu’nun değişik şehirlerinden Tunceli’den de var Antalya’nın en yüksek dağ köyünden de var. O yüzden önyargılı olmayalım. Herkesin yapabileceği spor” dedi. Ardından Bakan Çavuşoğlu ve Bakan Kılıç golf sahasında açılış vuruşu yaptı. 103
PROFESYONELLER
Muhammet Cüntay Sura Otelleri’nde Muhammet Cüntay’ın yeni adresi Sura Otelleri oldu. Dosso Dossi Hotels Genel Müdürlüğü görevinden ayrılan Muhammet Cüntay, Sura Otelleri ve Turizm Grubu Genel Koordinatörü olarak yeni görevine başladı. Başarılı yönetici, deneyimlerini bundan sonra Sura Otelleri için kullanacak.
Özgür Bayrak
yeniden Baia Hotels’te
Turizm sektörünün başarılı isimlerinden Özgür Bayrak, kısa bir ayrılığın ardından tekrar Baia Hotels’e geri döndü. Özgür Bayrak, Sönmez Holding’in bünyesinde yer alan Baia Hotels’in Turizm Koordinatörü oldu. Sevilen turizmci Bayrak, tekrar Baia Hotels ailesi bünyesinde bulunmaktan dolayı mutlu olduğunu söyledi.
Ülkay Atmaca
Sherwood Club Kemer’de
Antalya konaklama sektörünün sevilen isimlerinden Ülkay Atmaca, Sherwood Hotels’in Kemer’deki temsilcilerinden Sherwood Club Kemer’in genel müdürü oldu. Sherwood Club Kemer’in genel müdürü olan Ülkay Atmaca daha önce Majesty Club La Mer Art’ın genel müdürlüğünü yapıyordu. Kemer turizmini çok yakından tanıyan Atmaca, yeni görev yeri ile Kemer’den kopmadı.
Mehmet Güneli
Fehmi Durak
23 yıllık tecrübesi ve uzmanlığını ProntoLife
Deneyimli turizmci Fehmi Durak’ın yeni adresi
dergisi ve Prontotourblog ile seyahat
Maksimum AŞ ‘ye ait olan Gümüşlük Coronas
tutkunlarına aktaran Prontotour, daha fazla
Resort Hotel oldu. Coronas Resort’ün yeni
içerik üretip, tüm gezginlere kılavuz olacak
Genel müdürü olan Durak daha önce Angel’s
yayınlara imza atma hedefiyle sektörde bir ilki
Marmaris Otel, Susesi Luxury Hotel, Asdem
gerçekleştirerek, İçerik ve Yayınlar Bölümü’nü
Beach Hotel ve Grida Village gibi önemli
kurdu. Bölümün başına ise deneyimli gazeteci
turizm yatırımlarında görev almıştı.
Prontotour’da
Mehmet Güneli getirildi.
104
Coronas Resort’te
Denizhan Sezgin BURO’nun başkanı oldu
Bursa Turist Rehberler Odası’nın (BURO) olağanüstü genel kurulunda Denizhan Sezgin başkan oldu. BURO’nun olağanüstü genel kurulu 37 delegenin katılımı ile gerçekleşti. Odanın önceki dönem başkanı Almira Can ile birlikte Denizhan Sezgin ve Yunus Şimşek başkanlık için yarıştı. Genel kurula katılan 37 delegenin 20’sinin oyunu alan Denizhan Sezgin odanın yeni başkanı oldu.
Murat Cevherioğlu Carlson Rezidor Grubu’nda Murat Cevherioğlu, Dubai’ye atanarak Carlson Rezidor Hotel grubunun Doğu ve Türkiye satış direktörü oldu. Profesyonel iş hayatına 1995 yılında VIP Tourism DMC’de satış temsilcisi olarak başlayan Cevherioğlu, Hilton International İstanbul, W İstanbul ve Mövenpick otellerinde olmak üzere çeşitli görevlerde bulunmuştu.
Savaş Türkay Sheraton Samsun’da Sheraton Hotels & Resorts’ün Samsun’daki temsilcisi Sheraton Samsun’un Genel Müdürü belli oldu. Sheraton Samsun’un Genel Müdürü Savaş Türkay oldu. Savaş Türkay daha önce D-Hotel Maris, Casa Dell’arte Hotel of Arts & Leisure Bodrum, Doubletree by Hilton Avanos Cappadocia
Abdulaziz Ediz
ve Antalya’daki Kempinski Hotel The
emekli oldu
Dome’da görev yapmıştı.
İzmir İl Kültür ve Turizm Müdürü Abdulaziz Ediz, yaş haddinden dolayı 1 Temmuz itibari ile emekli oldu. 6 yıldır İzmir’de Kültür ve Turizm Müdürü olarak hizmet veren ve Temmuz ayından itibaren emekliye ayrılan Ediz, düzenlenen küçük bir törenle 28 yıldır birlikte çalıştığı personeline veda etti. Ediz, bundan sonraki yaşantısını da yine İzmir’de devam ettirecek.
Nihat Yücel
Four Seasons Hotel Sultanahmet’te Four Seasons oteller zincirinin İstanbul’daki ilk oteli Four Seasons Hotel Istanbul at Sultanahmet’in yeni Otel Müdürü, 1999 yılından bu yana Four Seasons bünyesinde çeşitli görevler yürüten Nihat Yücel oldu. Dünyanın önde gelen lüks otel zincirlerinden Four Seasons’ın bünyesinde yaklaşık 17 yıldır çalışan Nihat Yücel, Haziran 2016 itibariyle yeni görevine başladı.
105
HABER
Hazırlayan: Ebru Altın
Hakan Külahçı
“Tasarımlarımda güncel akımları çizgime yansıtırım” Maxx Royal ve Mardan Palace gibi otel sektöründe tasarım ve işletim olarak ses getiren tanınmış yüzlerce otelin iç mimari tasarımına imza atan Yüksek İç Mimar Hakan Külahçı, şu günlerde adını Barut Otelleri’nin ilk halkasını oluşturan Barut Acanthus Cennet ve Girne’de yapmış olduğu Elexus Hotel Resort Casino ile bir kez daha duyuruyor. Türk turizminin önemli markalarından biri olan Barut ailesinin 1971 yılında açmış olduğu ilk otel yatırımı olan Cennet Otel, yapılan yatırımla günümüz şartlarında yeniden inşaa edilerek, geçtiğimiz günlerde hizmet vermeye başladı. Şevket Altındağ’ın mimari projesini yaptığı tesisin iç mimari projesinde ise Art – Mim’in imzası bulunuyor. “Malzeme seçimlerim doğadan yana” Yüksek İç Mimar Hakan Külahçı, Tourism Today’e yaptığı açıklamada, Barut Acanthus Cennet’te yalınlığı ön planda tutarak, Geleneksel Akdeniz mimarisini yansıtan mekanlar yaratmaya özen gösterdiklerini söyledi. Projede özellikle naturel malzemelere ağırlık verdiklerini dile getiren Külahçı, “Bu nedenle kullandığım renkler de yine aynı şekilde doğal, soft ve insanları dinlendiren tonlardan oluştu. Tesisin nostaljik bir imajının olması da bizim için çok önemliydi. Bölgedeki oda yoğunluğu çok fazla olan otellere nazaran, bu otelin butik ve üst standartta olmasını arzuladım. 106
Çünkü amacım tatile gelenlerin rahat edebileceği mekanlar yaratmaktı. Bunu da ekibimle birlikte başarıyla gerçekleştirdim” dedi. Bütün odalar aynı görünümde Toplamda 260 odası bulunan Barut Acanthus Cennet’teki bütün odaları aynı görünümde tasarladığını edildiğini söyleyen Hakan Külahçı, “ana kavram aynı olmakla birlikte oda planlarında elbette farklılıklar oldu. Ayrıca Swimup ve Executive olan odaları da mevcut” şeklinde konuştu. Toprağın rengi Hakan Külahçı, doğada en fazla olan renklerden birinin de bej tonları olduğunu söyledi. Külahçı şöyle konuştu: “Tasarım sırasında naturel olmayı ön planda tuttuğum için odalarda genellikle bej tonları kullandım. Dekoratif boyalar ve harman tuğla tekstürü ile daha sıcak ve adeta konukların kendilerini evindeymiş gibi hissettiren bir ortam yaratmaya çalıştım. Odaların içine girildiğinde ilk dikkat çeken çok dolu durmasıdır. Duvardaki genç bir sanatçımızın telden yaptığı balık figürleri oda içerisindeki en etkili objelerden bir tanesidir. Ayrıca deniz kabuklarından oluşan dörtlü resim kompozisyonu da sanatsal çalışmaları kapsamaktadır. Aydınlatma ürünleri de son derece yalındır. Tüm bunların dışında yerdeki halılara da değinmek istiyorum. Odalarda hemen herşey bej tonlara sahipken, yerde ise pembeler ve canlı renklerin ön plana çıktığını görürsünüz. Akdeniz esintisini böylece daha iyi vurguladığımı düşünüyorum.
Hepsi çağdaş çizgilere sahip. Casino’da zenginliği ve ihtişamı ortaya çıkaracak şekilde, altın tonları fazla oranda kullanılarak, avangard bir hava oluşturuldu” açıklamasında bulundu. Art-Mim hiçbir şeyin kopyasını yapmaz Artmim’e atfedilen klasik çizgi normu olduğunu da hatırlatan Hakan Külahçı sözlerini şu sözlerle sonlandırdı.
“Herşeyden önemlisi klasik tasarım yapabilmek bir ayrıcalıktır. Bunu doğru bir şekilde yapabilmek çok önemlidir. Çünkü her türlü detaya hakim olmanız gerekir. Son zamanlarda yapılan mekanlardaki ucuz taklitler, bu çizgiyi maalesef olağanüstü kötü hale getirebiliyor. Bizim yaptığımız ise her zaman aslının modernize edilmiş halidir. Biz Artmim olarak hiçbir şeyin kopyasını yapmayız. Bu da takdir edersiniz ki bilgi doygunluğu gerektiren bir iştir.”
ELEXUS HOTEL RESORT CASINO
Akdeniz’in en büyük casinosu Yüksek İç Mimar Hakan Külahçı, Girne’de İç mimari proje olarak yaptığı Elexus Hotel Resort Casino hakkında ise Akdeniz’in en büyük casinosu olmasının yanısıra spa, restoran, executive floor, eğlence salonları, lobisi, barları ve pastanesiyle oldukça kapsamlı bir proje olduğunu söyledi. Tasarım sırasında çeşitliliği artırabilmek ve gelen misafirlerin sadece casinodan yararlanmayacaklarını düşünerek hareket ettiğini ifade eden Hakan Külahçı konuşmasına şu sözlerle devam etti. “Çocukların hem bakımını üstlenecekleri , hem de eğlenebilecekleri bir yer kurmak istedik. Gerek oda fazlalığı gerekse de convention center’ı ile Kıbrıs’ın en kapsamlı projelerinden biri olan Elexus Hotel Resort Casino’da Art-Mim Mobilya Fabrikası olarak imzamızın olmuş olması da benim için son derece gurur kaynağıdır.” Casino’da ihtişamı ortaya çıkarttık Elexus’da da yine doğal tonların ön planda olduğunu dile getiren Külahçı, “Zaman zaman tatil imajı versin diye canlı renkler kullandığımız yerler oldu. Ama genellikle pastel tonlarda renkler ön planda. Restoranları da yine kendi tarzına göre tasarladık.
BARUT ACANTHUS CENNET 107
SPA
Dünyanın En İyi 5 SPA Merkezi Çağlar öncesinden gelen doğal yöntemleri, günümüz teknolojisiyle birleştiren SPA ve welness otelleri, sundukları spor, sağlık ve güzellik programlarıyla tatilleri mucizeye dönüştürüyor. İşte kendinizi yeniden doğmuşçasına canlı, enerjik ve sağlıklı hissettirecek, dünyanın en iyi 5 SPA adresi. Tayland / Chiva Som Deniz kenarında tropikal bahçelerden oluşan yedi hektarlık bir alana kurulan Chiva Som, yirmi yıldır hem detoks ve masaj hem de fitness ve sağlıklı beslenmeyle beraber vücut geliştirmek isteyenlerin öncelikli tercihi. Endonezya / Como Shambhala Estate Como Shambhala Estate, alanında uzman yoga eğitmenleri, ayurveda terapistleri ve diyetisyenlerin bulunduğu bir merkez olup, masaj terapileri ve güzellik uygulamalarıyla da gözde spa merkezlerinin başında gelmektedir. Hindistan / Swaswara Yeryüzündeki en zengin wellness merkezi olarak gösterilen Swaswara, ruhunu ve zihnini yeniden yapılandırmak için yeni bir hayat planına ihtiyacı olanların ilk tercihi. İspanya / Sha Wellness Clinic Akdeniz kıyısındaki Sierra Helada Doğal Parkı yanında bulunan Sha Wellness Clinic, Avrupa’nın en çok tercih edilen sağlık ve güzellik merkezlerinden biridir. Macrobiotic beslenme tekniğini benimseyen dünyadaki ilk sağlık merkezi olan tesiste ruhunuzu yeniden canlandırabilirsiniz. Güney Mauritus / Maurltus Shantl Maurlce Güney Mauritus’un turkuvaz denizi ve bembeyaz kumsallarına açılan sıradağlarının arasındaki tropikal bahçelerin çevresine kurulan merkez de toplamda 25 ayrı bakım ve terapi odası bulunmakta. 108
Beş duyuya hitap eden marka: Thann
Dünyanın En Lüks Resort Spa Ödülü NG Sapanca’nın oldu
Uzakdoğu’nun bir numaralı cilt bakım markası Thann, doğal terapileri modern dermatoloji bilimiyle birleştirerek, bitkisel temelli bir dizi saç ve cilt bakım ürünü sunuyor. Beş bin yıllık Uzakdoğu bitkisi pirincin yağ özlerinden oluşturduğu bakın ürünlerinin yanında Thann, cilt bakım ürünlerinde shiso bitkisinin özlerini kullanan ilk marka olması özelliğini de taşıyor. Cilt bakım ürünleri içerisinde shiso özü kullanan ilk marka olmasıyla da diğer markalardan ayrılan markanın tüm ürünleri, tamamen bitkisel ürünlerden üretilerek, doğal terapi ve modern dermatoloji bilimini de mükemmel bir biçimde bileştiriyor.
Kuru hacim ıslak bakım yatağı: Haslauer Isıtılmış bir su kütlesinin içerisinde suya değmeden, insana yerçekimsiz ortam hissi veren Haslauer Soft Pack System Pure, eşsiz bir kuru hacim yüzme yatağıdır. Vücut sarmalama terapileri eşliğinde, uygun bir kabin ortamında gerçekleştirilen seans sonrasında ürün; kişilerde incelme, güzelleşme, ruhsal ve bedensel rahatlama imkanı vermektedir. Kuru Hacim Islak Bakım Yatağının aynı zamanda romatizma ve benzeri iskelet sistemi rahatsızlıklarında gevşeme ve rahatlatma, ruhsal ve bedensel dinlenme ve ter atarak fazla kiloları giderme gibi özellikleri de bulunmaktadır.
Uluslararası bilinirliği olan World Luxury Awards tarafından, otel misafirlerinin ve turizm sektörü profesyonellerinin oylarıyla belirlenen, 2016 World Luxury SPA Awards Global kategorisinde “Luxury Resort SPA” ödülünü bu yıl yine NG Sapanca aldı. Tüm dünyadan lüks seyahat tutkunları tarafından referans olarak kabul edilen ödül, lüks ve mükemmel servisi kusursuzca birleştirerek benzersiz bir SPA deneyimi sunan Aliva SPA’ya ikinci kez verildi. St. Moritz’deki tarihi The Grand Hotel Kronenhof’un büyüleyici atmosferinde gerçekleşen ödül törenine dünyanın dört bir yanından yoğun katılım gerçekleşti. NG Sapanca’nın ödülünü almak üzere törene NG Hotels İcra Kurulu Başkanı Hediye Güral Gür, NG Hotels and Resorts Turizm Koordinatörü Kamil Berk ve NG Sapanca Wellness & Convention Otel Müdürü Tezcan Özdemir katıldı.
CVK Safira SPA’dan Kahve Kesesi Türkiye’nin en büyük otel SPA’sına ev sahipliği yapan CVK Park Bosphorus Hotel, Bali’den özel olarak getirilen masözlerin uyguladığı masaj ve bakım terapileriyle, misafirlerine benzersiz yenilenme ve güzellik fırsatları sunmaya devam ediyor. Safira SPA’nın en çok tercih edilen bakımlarından biri olan Kahve Kese ise vücudunuzu kışın yıpratıcı etkilerinden arındırarak yaz mevsimine tazelenmiş olarak girmenizi sağlıyor. Kahve Kesesi, içeriğindeki uyarıcı maddeler sayesinde cildin sıkılaşmasını sağlayıp, kan dolaşımını hızlandırarak yaz mevsimi için ideal bakımlardan birini sunuyor. Pek çok selülit ve cilt bakım ürününü de baz teşkil eden kahve çekirdeklerinin kullanıldığı bakım ritüelinde, cildiniz kesenin sonrasında yapılan köpük masajıyla da kadifemsi bir görünüme kavuşuyor.
RAEN, doğal olanı taşır Renklerini, içeriklerinde bulunan bitki – meyve yağlarından ve parçacıklarından alan Raen, farklı cilt tiplerinin ihtiyaçları göz önünde bulundurularak hazırlanır. Cildin nem dengesini kazanması ve koruması ise Raen ürünlerinde gözetilen en temel işlev olarak öne çıkmaktadır. Özellikle kozmetik ürünlere hassasiyet geliştirmiş olan cilt tipleri, Raen ürünlerini tercih ederek olumlu sonuçlar almaktadır. Firma, çevre duyarlılığı nedeniyle paketleme için de doğal geri dönüşümlü ve yalın malzeme kullanımını tercih etmektedir. 109
GASTRONOMİ
Türkiye’de gıda güvenliği arttı Bilim şirketi DuPont tarafından desteklenen ve Economist Intelligence Unit (EIU) tarafından geliştirilen 2016 Küresel Gıda Güvenliği İndeksi sonuçları açıklandı. 113 ülke arasında 45. sırada yer alan Türkiye, bulunduğu Ortadoğu ve Kuzey Afrika (MENA) bölgesindeki 15 ülke arasında ise 8. oldu.
Küresel Gıda Güvenliği İndeksi 2016 sonuçları açıklandı. Sonuçlara göre, Türkiye, 113 ülke arasında 45. sırada yer aldı. Açıklanan Gıda Güvenliği İndeksi’ne göre bu yıl; ülkeler genelinde gelir seviyesinin artması, global ekonomideki iyileşme ve gıda fiyatlarının düşmesine bağlı olarak indekste yer alan 113 ülkenin genel notu geçtiğimiz yıla kıyasla 0.6 puan artış göstererek 57,3’e yükseldi. İndeksin 2016 sıralamasına bakıldığında ilk üçe giren ülkeler ise 86,6 puanla Amerika Birleşik Devletleri, 84,3 puanla İrlanda ve 83,9 puanla Singapur oldu. İndeksin sonuçları bir yandan tüm dünyada küresel gıda güvenliğinde iyileşmelerin yaşandığını belirtirken, diğer yandan küresel ısınma ve iklim değişikliği nedeniyle gıda konusunda pazarın dengesini etkileyen devlet politikalarının gelecek için risk oluşturabileceğini gösteriyor. 2016 yılında da Türkiye’nin en güçlü alanı “Kalite & Güvenlik” oldu. Küresel Gıda Güvenliği İndeksi’nde puanı 2015 yılına kıyasla 0,5 puan azalan Türkiye 45. sırada yer aldı. İndeksin sonuçlarına göre Türkiye; en yüksek skorunu 69,9 puanla ‘Kalite&Güvenlik› alanında alırken ‹Ulaşılabilirlik› alanında 1,0 puan ve ‹Uygunluk› alanında ise 0,2 puanlık bir düşüş yaşadı. İyileşme kaydetti Ortadoğu ve Kuzey Afrika (MENA) bölgesi sonuçlarında Türkiye; 15 ülke arasında ‹Ulaşılabilirlik› alanında 8. sırada yer alırken ‹Uygunluk› alanında 7. sırada ve en güçlü olduğu ‹Kalite&Güvenlik› alanında ise İsrail, Katar, Kuveyt ve Umman’dan sonra 5. sırada yer aldı. İndekse göre gıda güvenliği konusunda güçlü yönlerinin; beslenme standartları, gıda güvenliği, küresel açlık sınırı altında yer alan nüfus oranındaki iyileşmeler, gıda güvenliği programlarının varlığı ve çiftçi finansman programlarına ulaşılabilirlik kategorileri olduğu görülen Türkiye’nin, aynı zamanda geçtiğimiz yıla göre kentsel emilim kapasitesi ve GSYH kategorilerinde iyileşme kaydettiği anlaşıldı. En büyük puan kaybı ise siyasi istikrar riski kategorisinde yaşandı. Ciddi gelişmeler var DuPont Türkiye Ülke Müdürü Halide Aydınlık; “Bu sene yayınlanan 2016 Küresel Gıda Güvenliği İndeksi’nin sonuçlarına baktığımız zaman ülkeler genelinde gıda güvenliğinde ciddi gelişmeler olduğunu görüyoruz. DuPont olarak, Türkiye’nin gıda güvenliği konusunda istikrarlı bir ilerleme kaydettiğini görüyoruz ve yapılan çalışmalarla bu rakamları her geçen gün daha da yükselteceğimize inanıyoruz” dedi
110
10 farklı lezzet SkyTeam Food Festivali’nde buluştu Sky Priority, Go Round The World Pass, Global Meetings gibi ürünleri ile tüm üye havayollarının hizmet ve ürünlerinin entegre kullanımı ile yolcularına seyahat imkanları sağlayan SkyTeam, düzenlediği Food Festival ile bu kez de dünya mutfaklarından eşsiz lezzetleri bir araya getirdi. Türkiye’ye uçuşu olan 10 havayolu şirket ülkesi Rusya, Fransa, İtalya, Çin, ABD, Hollanda, Güney Kore, Lübnan, Suudi Arabistan ve Romanya yemeklerinin sergilendiği etkinliğe, Türkiye’nin 75’e yakın seçkin seyahat acentası katıldı. 10 farklı ülkenin özenle seçilmiş lezzetlerinin sunulduğu menüde Fransız mutfağının vazgeçilmezi erik soslu ördek konfit, Çin mutfağının geleneksel yemeği karidesli dumpling ve Amerikan kültürünün en bilinir parçası balkabaklı cheesecake gibi 30 farklı tat yer aldı.
Herkes için bir Ülker var Yemek vadisi, dünya şeflerini ağırladı İtalyan gıda devi Barilla, dünyanın dört bir yanından genç yetenekleri ve tanınmış şefleri Dünya Makarna Şampiyonası’nda ağırladı. Academia Barilla tarafından “Yemek Vadisi”nde bu yıl beşinci kez düzenlenen organizasyonda, ‘Genç Yetenek’ İtalyan şef Caterina Amelio, ‘Star Chef’ ise Slovenyalı usta şef Jure Tomic oldu. Gastronomi alanındaki en önemli etkinlikler arasında gösterilen şampiyonada Türkiye’yi ‘Genç Yetenekler’ kategorisinde Yusuf Gülyiyen, ‘Star Chef’ kategorisinde ise Murat Aslan (Big Chefs) ve geçen yılın şampiyonu Daniel Evangelista (Pepperoncini) temsil etti.
Türk gıda ürünleri Japonya ve Güney Kore’ye tanıtıldı
Yıldız Holding, dünyanın en eski çikolata markalarından biri olan Godiva’da, lüks konseptinde izlediği satış stratejisi değiştirmeye hazırlanıyor. Buna göre, Godiva ürünleri market raflarına çıkacak ve daha geniş bir kitleye ulaşacak. Pladis Bölge CEO’su Mehmet Tütüncü, “Her lokasyonda, herkes için ve her fiyat aralığında ürünü tüketicimizle buluşturmuş olacağız” dedi. Türkiye, Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Orta Asya CEO’su Mehmet Tütüncü, “Pladis yapılanması ile ürün portföyünü tamamladık” diyerek bu üç markanın birbirini tamamladığını kaydetti. Ülker ve McVitie’s için ‘kendi kategorilerinde lider iki marka’ değerlendirmesi yapan Tütüncü, Fransa’da İspanya milli maçı sonrasında düzenlediği basın toplantısında yaptığı konuşmada, her lokasyonda herkes için ve her fiyat aralığında ürünün tüketiciyle buluşacağını bildirdi.
Türk gıda ürünlerinin Japonya ve Güney Kore pazarlarında tanıtılması amacıyla Ege İhracatçı Birliklerinin hayata geçirdiği Turquality Projesi’nin basın lansmanı ve tadım etkinliği gerçekleştirildi. Tokyo’daki Main Dining Restoran’daki etkinlikte şef Akihiko Murata’nın, Japon damak tadına uygun hazırladığı 5 farklı tarifte Türk yemeğinin davetlilere tattırıldı. Etkinliği değerlendiren Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Sabri Ünlütürk, mesafe olarak Türkiye’ye uzak olsa da gerek tarihi gerekse benzer kültürel ve geleneksel özellikleri nedeniyle Japonya’yı çok yakın hissettiklerini ifade etti. 111
EKİPMAN
Kristal Endüstriyel
20. yılını kutluyor Merkezi Antalya’da bulunan, yaptığı çalışmalarla kısa sürede Türkiye’nin aranılan markalarından biri haline gelen Kristal Endüstriyel, 20. yılını kutluyor. 1997 yılında kurulan Kristal Endüstriyel, tecrübesi, dinamik kadrosu ve günün teknolojisini takip eden yapısı ile endüstriyel mutfak, soğutma ve açık büfe alanlarında kalite sunmaya devam edecek. Kilit Grubu bünyesinde yer alan ve endüstriyel mutfak, soğutma ve açık büfe konularında Türkiye’nin önemli markaları arasına girmeyi başaran Kristal Endüstriyel, 20. yılını kutluyor. Sertifikalı ürünler Kurulduğu günden bugüne, tecrübeli yönetimi ve dinamik kadrosuyla, günün teknolojisini takip edip ve uygulayarak çalışmalarına devam eden Kristal Endüstriyel, projelendirme, pazarlama, imalat, montaj ve pazarlama sonrası servis departmanları ile Antalya merkezli olarak tüm Türkiye ve yurtdışına hizmet vermeye devam ediyor. Üretimini, 56.000 m2 alan üzerine kurulu 40.000 m2 kapalı alana sahip fabrikasında, bilgisayar tabanlı yüksek teknoloji ile gerçekleştiren firma, kalitesini ISO 9001, CE ve diğer uluslararası sertifikalar ile belgelendirdi. Deneyimli ve profesyonel Kristal Endüstriyel’in en önemli hedeflerinden biri de koşulsuz müşteri memnuniyetidir. Bu amaçla; müşteri ihtiyaçları ergonomik çözümler üretilerek, kullanıma en uygun şekilde projelendirilir ve kısa sürede hayata geçirilir. Pazarlama sonrası servisi ile imzasını taşıyan her projenin, verimli ve uzun ömürlü olmasını destekler ve bu projeleri güvencesi altına alır. 112
Kristal Endüstriyel, kalitesinin, deneyiminin, profesyonellik anlayışının sonucu olarak, Endüstriyel Mutfak sektöründe dünyaca ünlü birçok lider markanın da Türkiye distribütörüdür. “Önemli bir mesafe aldık” Kristal Endüstriyel’in 20. yılı nedeniyle bir açıklama yapan Genel Müdür Ramazan Kaynakçı, 20 yıllık süreçte önemli bir mesafe kaydettiklerini belirterek: “20 yılda kalite odaklı çalışmalarımızla Kristal Endüstriyel’i önemli bir noktaya taşıdık.
Antalya’da başlayan serüvenimiz, günümüzde Türkiye genelinde ve yurt dışında da sürmektedir” dedi. “Kalite çizgimizi koruyacağız” Kalite ve müşteri odaklı çalışma prensiplerinin bundan sonra da devam edeceğini söyleyen Kaynakçı, “Çıktığımız bu yolda prensiplerimizden hiçbir zaman taviz vermedik. Bundan sonra da çizgimizi korumaya devam edeceğiz. Şu ana kadar bizim yanımızda olan, bizi tercih edenlere ve tüm çalışanlarımıza katkılarından dolayı teşekkür ediyoruz” diye konuştu.
Kristal Endüstriyel’den Mengen’e büyük destek
31. Mengen Uluslararası Aşçılık ve Turizm Festivali çerçevesinde Tüm Aşçılar ve Pastacılar Konfederasyonu (TAŞPAKON) tarafından düzenlenecek “TAŞPAKON Yöresel Lezzetler Büyük Buluşma” etkinliği Kristal Endüstriyel’in desteği ile gerçekleşecek. Taşpakon’a bağlı 55 vilayetten 55 derneğin katılımı ile düzenlenecek etkinlikte her il kendine ait 1 çeşit yöresel yemeği halka ve katılımcılara ikram ederek Mengen’i Türkiye’nin mutfağı ile buluşturacak. Bu organizasyon için kullanılacak mutfaklar TAŞPAKON’un ana sponsoru Kristal Endüstriyel tarafından kurulacak. Konu ile ilgili bilgi veren Kristal Endüstriyel Genel Müdürü Ramazan Kaynakçı; TAŞPAKON’un her zaman yanında olduklarını, bu büyük etkinlikte de kullanılacak mutfakların kurulumunu üstlenerek Türk Mutfağı’nın tanıtımı için büyük bir fırsat olan bu organizasyona ve Mengen’e destek verecek olmaktan dolayı çok mutlu olduklarını belirtti.
Türkiye’deki tek Ar-Ge merkezi Öztiryakiler’de Besinler İnoksan soğutucularla güvende Endüstriyel mutfak sektöründe yeniliklerin öncüsü İnoksan’ın anında soğutan yeni seri soğutucu sistemleri SDN 070 ve SDN 140 depo tipi soğutucular, besinleri güvenle saklarken yüksek verimlilik ve enerji tasarrufuyla da göz dolduruyor. AISI304 kalite iç ve dış kaplamaya sahip olan yeni soğutucu sistemler, 18/8 Cr-Nİ paslanmaz çelik saçtan üretildi. 600 ve 1200 lt seçenekleri bulunan SDN 070 ve SDN 140, yiyecekleri uzun süreler ilk günkü tazeliğinde muhafaza ederken, düşük enerji tüketimiyle de işletmelere fayda sağlıyor. İnoksan’ın yeni soğutucuları hakkında detaylı bilgi için www.inoksan.com adresine göz atabilirsiniz.
Ar-Ge ve yeni teknolojilere son derece önem veren Öztiryakiler, sektöre ait Türkiye’deki tek Ar-Ge merkezine sahip. Öztiryakiler Ar-Ge Müdürü Murat Hacı, «Bulaşık makinelerimiz birçok avantaja sahip ve sektörün tüm ihtiyaçlarını karşılayabiliyor» dedi. Ar-Ge merkezinde bulaşık makineleri için yaptıkları çalışmaları üç ana başlık altında topladıklarını belirten Ar-Ge Müdürü Murat Hacı, bunları “benchmark çalışmaları, ürün – geliştirme ve yeni teknolojiler” çalışmaları olarak sınıflandırıyor. Hacı konuyla ilgili şu bilgileri paylaşıyor: “Benchmark çalışmaları ile sektördeki gelişmeler takip edilerek farklı markalara ait ürünler incelenmekte ve değerlendirilmektedir. Ürün-geliştirme çalışmalarında ise mevcut ürünümüz üzerinde ürün geliştirme çalıştırmaları yapılarak ürünün kalitesi ve özellikleri iyileştirilmeye çalışılmaktadır. Yeni teknolojiler çalışmalarında ise şirketimize ilerideki yıllarda yön verebilecek özel teknolojileri ürünümüzde kullanmak için çalışıyoruz.”
Evinoks, demo mutfağında profesyoneller buluştu… Evinoks 16.000m2 kapalı alanı içerisinde oluşturduğu yaşayan showroom ile ilk konuklarını Electrolux ile birlikte ağırladı. Bursa Yemek Sanayicileri katılımı ile Evinoks & Electrolux Demo mutfağında teorik olarak yemek sanayilerine yönelik pişirme teknikleri konusunda uygulama ve tanıtımlar yapıldı. Yaşayan showroom içerisinde Demo Mutfak ve Pastane bölümü sürekli olarak gerçekleştirilecek etkinlikler ile profesyoneller hizmet vermeye devam edecek.
MİMARİ / İÇMİMARİ
Tarihe tanıklık etmeye hazır mısınız?
Emre Arolat Architecture, Antakya Müze Oteli’ni anlatan archstrataantioch projesiyle Venedik Mimarlık Bienali kapsamında Palazzo Bembo’da yer aldı. Müze Otel Hilton’un eşsiz mimarisi ise görenleri kendisine hayran bırakmakıyor. Atina’daki Akropolis Müzesi’ne mimari açıdan benzerlik gösteren otelin yapımında 15 bin ton çelik ve kompozit madde kullanıldı. Arkeologların gözetiminde gün yüzüne çıkartılan tarihi kalıntılar ise çelik kazıkların üzerine oturtulan otelin cam zemininden de rahatlıkla görülebiliyor. Kazı sırasında bulunan 30 bin ton Helenistik, Bizans, 5. ve 6. Yüzyıl Roma, İslami ve Osmanlı dönemlerine ait objelerde otelle birlikte inşası tamamlanan müzede sergilenecek. Antakyalıların alışkanlıklarına uygun Antakyalıların açık hava teras kullanım alışkanlıklarını devam ettirmek amacıyla oteldeki tüm restoran, gece kulübü, fitness, açık ve kapalı yüzme havuzları çatıya yerleştirilmiş olup, odalar ise içinde her türlü konforun olduğu çelik konteynırlardan meydana gelmektedir. Çelik kirişlerden oluşan ana platformun üzerine yerleştirilen yatak odaları ise yatak bağlantı yolları ve köprülerle ana dolaşıma bağlanmaktadır. Hristiyan dünyasının önemli hac noktası Otelin ilk katı, caddeden 7 metre yukarıda bulunurken, kalıntılar ise zeminden 7 metre aşağıda yer alacak şekilde planlanmıştır. 200 odalı otelin içinde Antakya mimarisine uygun avlularda oluşturulmuştur. Eşsiz mimarisi ile dikkat çekiyor Antakya’nın merkezinde, Hristiyan dünyasının önemli hac noktalarından biri olan St. Pierre Kilisesi’nin oldukça yakınında bulunan Müze Otel Hilton’un eşsiz mimarisi ise şimdiden görenleri kendisine hayran bırakmaktadır. 114
Ödülleri toplayan otel Türkiye›de bir eserde kullanılan en büyük çelik konstrüksiyon olma özelliği taşıyan yapısı ve konteynırlardan oluşan odaları ile dikkat çeken bu önemli yatırım, 2014›te İspanya›da düzenlenen ve 700›ün üzerinde projenin yarıştığı “Dünya Mimarlık Festivali”nde dünyanın en iyi 10 projesi arasına girmekle kalmamış, Singapur›da düzenlenen Dünya Mimarlık Festivali›nde de “Geleceğin Yapıları” kategorisinde birincilik ödülüne layık görülmüştür.
Origami esintili mobilyalar tasarladı
Woven Koleksiyonu, ilhamını artizan dünyadan alıyor
Origami sanatından esinlenerek tasarladığı mobilyaları takipçilerine sunan Dubaili tasarımcı Aljoud Lootah, yeni koleksiyonları ile mekanlara keyif katmayı planlıyor. Keskin çizgiler ve açıların oluşturduğu hissiyat ise ilk etapta kişide katlanmış bir kağıt izlenimi oluşturuyor. Ahşabın 3 boyutlu düşünce gücüne de yatkın olduğunu savunan tasarımcının portfolyosunda, origamiden esinlenerek tasarladığı mobilyaları görmek mümkün.
İlhamını artizan dünyadan alan Woven Koleksiyonu, tüm dünyada görülebilen dokumaların artizan özelliklerini yansıtıyor. Tüvit gibi klasik yün dokumalardan ilham alınarak yapılan tasarımlar, 6 grup Skinny, Planks ve 3 grup kare üzerinden oluşturuldu. World Woven One; sakinlik ile karmaşıklığı 3 farklı desen ve dokuda harmanlarken, World Woven Two ise Yorkshire ve İskoçların kasaba havasını daha parlak renklerle yansıtıyor. Renklerin kendi içlerindeki çeşidi ve renk geçişlerinin tamamen yüzde 100 geri dönüştürülmüş iplikle sağlandığı tasarımlar, 50 cm x 50 cm boyutlarında olacak şekilde Colling Cottage, Mod Cafe ve Scottish Sett olmak üzere 3 farklı ürün üzerinden tasarlandı. Sözkonusu ürünler, tasarımlar sırasında belirli bölgeleri öne çıkarmak için ya da tek parçalı halı olarak sert zemin üzerinde kullanılabiliyor.
Gorenje Infinity serisi Avrupa’nın 1950 yılından bu yana beyaz eşya üreticisi olan Gorenje, 2000’li yıllarda ilk olarak ünlü tasarımcı Pininfarina ile beyaz eşya tasarımlarında başlattığı görsel devrimine Karim Rashid, Ora-Ito ve Philippe Starck gibi ünlü tasarcımcılar ile devam etti. Şimdi de Infinity serisi ile Bakır renkli retro Davlumbaz, Fırın ve Ocaklar ile mutfaklarda modayı takip ediyor. Son yıllarda bakır rengi, verdiği sıcaklık hissiyle hayatımızın hemen her alanına girmişken, mutfaklarda yalnızca tencere ve tavayla sınırlıydı. Gorenge’nin en yeri serisi Infinity ile mutfağınızda lezzet, keyif ve mutlulukta artık sonsuz olacak.
Hilton Garden Inn Trabzon’a ödüllü tasarımlar Hilton Garden Inn Trabzon ile gerçekleştirdiği işbirliği sonucunda, tasarımlarını gerek tatil gerekse de iş için bölgeyi ziyaret eden otel misafirleriyle buluşturan Koleksiyon markası, sektöre dair yenilikçi öneriler sunmaya devam ediyor. Özer + Tulgan Mimarlık tarafından yapılan proje tasarımında; oteldeki giriş ve karşılama alanlarında ünlü İtalyan tasarım ofisi Studio Kairos’un Koleksiyon için tasarlamış olduğu, uluslararası Red – Dot tasarım ödülüne sahip Halia berjerlerine yer veriliyor. Peri kanatlarından esinlenilerek tasarlanmış bu berjerin yüksek ve alçak sırtlı tipleri ise otelin farklı alanlarında kullanılıyor. Bu ürünle birlikte Faruk Malhan tasarımı Babil Serdiyar kanepe kullanılırken, yemek alanlarında da guamba masalar göze çarpıyor. Otelin genel mekanlarında ise yöre sanatçıları tarafından bölgeye özgü olarak yapılmış heykel ve rölyefler yer alırken, yapının çevreyle uyumlu olması için de cephe kaplamalarında doğal taş ve traverten kullanımına özen gösteriliyor. 115
BİLİŞİM
Rezervasyonların yüzde 27’si mobil cihazlardan yapılıyor Performans pazarlama teknolojileri şirketi Criteo, dünya çapında seyahat planlamaları ve satın almalarda mobil tüketici davranışlarına ışık tutan Travel Flash Report’u yayınladı. Rapora göre 2016’nın ilk çeyreğinde dünya genelinde yapılan seyahat rezervasyonlarının yüzde 27’si mobil cihazlar üzerinden yapıldı. Online turizm acenteleri ve seyahat odaklı siteler için mobilin rezervasyonlardaki payı ve değeri hakkında içgörü sağlayan rapor, turizm sektöründeki reklam verenlerin mobilin yarattığı fırsatları daha iyi değerlendirebilmesi adına önemli gözlemler ve öneriler sunuyor. 2015 yılından itibaren dünya çapında binden fazla seyahat sitesinin faaliyetlerine dayanarak hazırlanan raporda öne çıkan veriler şu şekilde sıralanıyor: - Akıllı telefonlardan yapılan rezervasyonlar aniden yükselecek. Özellikle son dakika rezervasyonları, akıllı telefonlardan yapılacak: Tablet de akıllı telefon da önemli, ancak asıl farkı yaratan akıllı telefonlar. Seyahatin birçok alt kategorisindeki mobil rezervasyonlarda akıllı telefon egemenliği görülüyor. Örneğin ABD’de online turizm acenteleri için akıllı telefonlar yüzde 81 payla tabletleri açık farkla geçiyor. 2016 Mart’ta ülkedeki son dakika rezervasyonların yüzde 60’ı akıllı telefonlar üzerinden yapıldı. - Çapraz cihaz rezervasyon niteliğini derinden etkileyecek: Kapsamlı bir çapraz cihaz takibi kritik öneme sahip. Kullanıcıların rezervasyon kararlarının yüzde 33’ü birden çok temas noktasından etkileniyor. 116
- Mobil uygulamalar, mobil rezervasyonların çoğunluğunu oluşturacak: 2016’nın ilk çeyreğindeki mobil rezervasyonların yüzde 57’sini uygulamalar oluşturdu. 2015’in üçüncü çeyreğinde bu oran yüzde 40’tı. Toplamda uygulamalar üzerinden yapılan rezervasyonlar sadece 90 günde 3 puan artarken, 18 ayda 40 puan artış gözlemlendi. Criteo Türkiye Yönetici Direktörü Erkan Soy, “Mobil, online seyahat rezervasyonları ve satışlarının olağanüstü büyümesinin arkasındaki itici güç ve bu Türkiye için de geçerli. Türkiye’de akıllı telefon penetrasyonu çok yüksek. Çok fazla tüketicinin elinde akıllı telefon ve tablet var.
Bu yüzden seyahat pazarlamacıları, müşterileri için etkili ve tamamen iyileştirilmiş bir mobil alan geliştirmek adına stratejik düşünmeli. Aynı zamanda kapsamlı bir çapraz cihaz takibinin kritik önemini anlamaları gerekiyor. Kapsamlı bir çapraz cihaz takibi olmadan müşterinin satın alma yolu veya satın alma niyeti doğru olarak değerlendirilemez. Müşterilerinin farklı cihazlar üzerindeki ürün inceleme davranışlarını bütünsel olarak inceleyebilen pazarlamacılar programatik açık artırma tekliflerini daha doğru uyarlayabilir, daha iyi ürün önerileri sunabilir, banner performansını artırabilir ve genel olarak belirgin bir şekilde daha yüksek yatırım getirisi sağlayabilir” dedi.
İşletmelerde bulut bilişim dönemi Amazon Web Servisleri’nin gerçek zamanlı geçiş uzmanlığı programında ilk iş ortaklarından biri olan Dynatrace, dijital performans yönetimi konusundaki uzmanlığı ile kurumların iş süreçlerini kolaylaştıracak. AWS Migration Competency, gerçek zamanlı geçiş uzmanlığı konusunda başarılı olan iş ortakları için oluşturulmuş bir program. Bu programa dahil olan çözüm sağlayıcı iş ortakları, AWS bulut izmetlerine geçiş sürecinde işletmelere baştan sona çözüm sağlayarak, keşiften planlamaya, veri geçişinden operasyona kadar her aşamada hizmet sunmaya yetkili olacak.
Pronet Contact Center World Awards’tan ödülle döndü Pronet, çağrı merkezi alanında, sektörün en iyilerinin yarıştığı Contact Center World Awards’tan büyük ödülle döndü. Bu yıl 11. kez düzenlenen, Avrupa, Ortadoğu ve Afrika’dan birçok şirketin katıldığı yarışmada Pronet, “En İyi Müşteri Deneyimi” kategorisinde EMEA Bölgesi birincisi oldu. Bu ödülle Pronet, kasım ayında Las Vegas’ta düzenlenecek dünya finallerinde yarışma hakkını da elde etti. Sıradan bir çağrı merkezinin ötesinde, verdiği kaliteli ve hızlı hizmetle hayat kurtaran Pronet›in bu farkı, ödüle layık görülmesinde en önemli etkenlerden biri oldu. Contact Center World Awards’ta ödüle layık görülmekten gurur duyduklarını belirten Pronet Müşteri Deneyiminden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Olgun Kükrer, “Pronet olarak sektörde fark yaratan müşteri odaklı hizmet anlayışımız, çağrı merkezi sektörünün dünya çapındaki en önemli ödüllerinden biriyle taçlandı.’
ZyXEL’den otellere özel çözümler Ankara, İstanbul, Edirne ve Antalya bölgelerindeki beş yıldızlı otellerde hayata geçirdiği projelerle turizm sektörüne destek olan ZyXEL, son teknoloji ürünleri ve yüksek hizmet kalitesi ile ülkemizi ziyaret eden turistlere internet keyfi yaşatıyor. Ağ teknolojileri alanında faaliyet gösteren ZyXEL, turizm sektöründe son dönemde adından sıkça söz ettiriyor. Stone Hotel Group ile işbirliğine giden ZyXEL, Stone Hotel Group’a bağlı olan Royal Holiday, Royal Wings, Royal Alhambra, Royal Taj Mahal, Royal Dragon ile Metropolitan Ankara, Metropolitan Taksim ve Edirne Kalevera Hotel olmak birçok büyük oteli ortaya çıkan ihtiyaçlar doğrultusunda en yeni kablosuz ağ teknolojileriyle donattı. ZyXEL Türkiye Marka ve Pazarlama Müdürü Özden Aliyagiç Uyar, «ZyXEL olarak ülke ekonomimize büyük destek veren turizm sektörü için projeler geliştirmek önceliğimizdeki konular arasında yer alıyor” dedi.
Yazılım dünyası Antalya’da buluşuyor ANFAŞ Fuarcılık öncülüğünde yazılım, teknoloji ve iletişim sektör temsilcilerini buluşturacak ‘Software Market’, 6-8 Ekim tarihleri arasında Antalya Expo Center’da düzenlenecek. Antalya’da bu yıl ilk defa düzenlenecek Yazılım, Teknoloji ve İletişim Fuarı ve Kongresi (Software Market) ile sektörün yerli ve yabancı temsilcileri bir araya gelecek. Türkiye için de stratejik önem taşıyan sektörü Antalya’da ilk kez buluşturacak fuara ilişkin konuşan ANFAŞ Genel Müdürü Murat Özer: “Türk yazılım firmalarının deneyimleri, Ortadoğu ve Avrasya pazarında yeni ve güçlü bağlantılar kurmak isteyen Avrupa firmaları için en ideal geçiş noktası. Önümüzdeki yıllarda bu coğrafyada iş yapmak isteyen gelişmiş ülkeler, Türkiye yazılım ve bilişim sektörüyle daha sıkı işbirliği yapmak zorunda kalacak” dedi. 117
OTOMOBİL / YAT
Navetta 33 Motoryat sahiplerinin en fazla dikkat ettiği nokta motoryatların sunduğu konfordur. Sık sık deniz üzerinde vakit geçirmek isteyenlerin tercih ettiği motoryatların bazıları bu konforu fazlasıyla sunabiliyor. Custom Line firması da bunu göz önünde bulundurarak tasarladığı Navetta 33, motoryat tutkunlarının isteğini fazlasıyla gerçekleştiriyor. Custom Line firmasının yarı-deplasman serisinde yer alan Navetta 33, konforunun yanı sıra modern çizgileri ile de motoryatçıların beğenisini topluyor. Geniş iç ve dış alanları ile konforun ve lüksün sınırlarını zorlayan Navetta 33, misafirlerini deniz keyfinin doruklarına çıkarmayı başarıyor.
118
Custom Line’in yarı deplasman kategorisindeki Navetta 33, geniş ve lüks motoryat tutkunlarına hitap ediyor. Modern ve şık çizgileri ile dikkat çeken Navetta 33, deniz üzerindeki konfor yaşamak isteyenleri büyülüyor.
Aston Martin DB11 göz kamaştırıyor
Bu sene Mart ayında Cenevre Otomobil Fuarı’nda sergilenen Aston Martin DB11, tasarımı ve özellikleri ile yine göz kamaştırıyor. Aston Martin DB11, 5,2 litrelik çift turbolu V12 motoruyla da tarihinin en güçlü modelini gözler önüne serdi.
Aston Martin’in Cenevre Otomobil Fuarı’nda tanıttığı DB11, tasarımı ve çizgisi ile otomobil meraklılarının dikkatini çekmeye yine başardı. DB11 ile ayrıcalıklı bir tasarım ortaya koyan Aston Martin, 5,2 litrelik çift turbolu V12 motoruyla gücünü de göstermeyi başarıyor. 600 BHP ve 700 Nm’lik torku ile DB11, bugüne kadar üretilen en güçlü DB modeli olarak gösteriliyor. DB11, bu güçlü motoru ile 100 km’ye 3,9 saniyede çıkabiliyor. Akıllı tümsek aktivasyonu ve dur-başla teknolojisi ile DB11, gücünü daha verimli bir şekilde sunabiliyor.
119
KISA HABERLER
Melek Hotels’in üçüncü halkası Beyoğlu’na Girişimci Mehmet Ulusoy, ilkini 2012 yılında Marmaris Selimiye’de hizmete açtığı Melek Hotels zincirinin üçüncü halkasını Beyoğlu’nda hizmete açıyor. Otelin “Soft” açılışı Başakşehir Kaymakamı Kazım Tekin ile Melek Hotels Genel Müdürü Uğur Zeren tarafından yapıldı. Melek Hotels Genel Müdürü Uğur Zeren, açılışa katılan TUYED yönetimine yeni yatırımları hakkında bilgi verdi. Beyoğlu’ndaki yeni otellerinin “Versiyon2” diye tanımladıkları farklı konsepte sahip olacağını vurgulayan Zeren, “Örneğin 12 odalık yeni otelimizde resepsiyon olmayacak. Onun yerine misafirlerimize bir kahve ikram edeceğimiz bir cafemiz olacak. Otelimize gelen misafirimiz cafede dinlenirken giriş işlemleri tamamlanıp odasına buyur edilecek” diyor.
Türkiye’de tedavi olmak yüzde 60 daha ucuz
Bu maçta dostluk kazandı
Turquoise Hotel Side ve Antalya Almanya Konsolosluğu’nun oluşturduğu takımlar dostluklarını pekiştirmek için futbolu tercih etti. Turquoise Hotel Side’nin futbol sahasında kozlarını paylaşan iki takımın mücadelesi centilmence sona erdi. Heyecanlı maçın sonucunda Tuncay Özbakır’ın liderliğini yaptığı Turquoise Hotel, rakibini 10-3 gibi farklı bir skorla mağlup etti. Maçın ardından açıklamalarda bulunan Turquoise Hotel Side Genel Müdürü Tuncay Özbakır, “Sorunlu bir sezonun stresinden uzaklaşmak için böyle bir dostluk maçı organize ettik. Maçı biz kazandık ama asıl kazanan bence dostluk oldu” diye konuştu.
Yeme-içme profesyonelleri tek çatı altında
Türkiye sağlık turizminde büyük atak halinde. Yapılan çalışmalar sonucunda dünya standardına ulaşan sağlık faaliyetleri ve doğal kaynakları sayesinde Türkiye son yıllarda sağlık turizminin en gözde destinasyonları arasında. Hem maliyet avantajı, hem gezme fırsatı, hem de kaliteli teknolojik altyapı sunan ülkemiz, yurtdışındaki hastaların tercihlerinin başında geliyor. Birçok Avrupa ülkesine göre yüzde 60 oranında daha ucuz olan Türkiye gelişmiş alt yapısını “Global Sağlık Turizmi Zirvesi ve Fuarı (Health Sumex)” ile daha geniş bir pazar haline getirmeye hazırlanıyor. 120
Yeme-İçme Profesyonellerini eğitim, etkinlik ve iş ağı temelinde bir araya getirmeyi ve sektöre toplam fayda sağlamayı amaçlayan Yeme İçme Profesyonelleri Derneği, düzenlediği lansman ve tanışma etkinliğinde, sektörün tüm paydaşlarından temsilcileri buluşturdu. Yeme İçme Profesyonelleri Derneği (YİP) Yönetim Kurulu Üyeleri ile derneğin amaç ve hedeflerinin tanıtıldığı etkinlik, aynı zamanda 500 sektör profesyonelini, iş ağı (network) temelinde bir araya getirdi. CVK Park Bosphorus Otel’de düzenlenen etkinlikte konuşan YİP Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Koç, aynı zamanda tedarikçileri, yeme-içme işletmeleriyle farklı etkinliklerde buluşturarak, ölçek ekonomisi oluşturmak gibi bir misyon üstlendiklerini söyledi.
Antalya’da teleferik heyecanı başlıyor Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin 6 milyon 950 bin TL’ye ihale ettiği projede adım adım sona geliniyor. Sarısu’dan ve Tünektepe’ye biri 43 metrelik 9 direk dikildi ve hat çekildi. Yapım çalışmaları devam eden iki istasyonun kısa sürede bitirilmesi hedefleniyor. Teleferik hattında yolcu taşıyacak 36 kabin Sarısu’da bulunan istasyona getirildi. Saatte bin 250 kişiyi Sarısu’dan Tünektepe’ye taşıyacak yolcu kabinlerinin insansız test sürüşleri başladı. Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Dairesi yetkilileri, kabinlerin sekiz kişilik olacağını ve teleferiğin iki istasyon arasını 6-10 dakika arasında kat edeceğini belirtti.