Turofed 11

Page 1








Türkiye Otelciler Federasyonu Adına İmtiyaz Sahibi Osman AYIK TÜROFED Yönetim Kurulu Başkanı Genel Yayın Yönetmeni A. Haluk ÖZSEVİM YAYIN KURULU Yusuf HACISÜLEYMAN - Sururi ÇORABATIR AKTOB – Akdeniz Turistik Otelciler ve İşetmeciler Birliği Gülçin GÜNER - Burhan SİLİ ALTİD – Alanya Turistik İşletmeciler Birliği Seçim AYDIN ATİD – Anadolu Turizm İşletmecileri Derneği Halil ÖZYURT BODER – Bodrum Otelciler Birliği

18

Bakan Topçu, TÜROFED ile buluştu

22

Avrupa’nın en iyileri Türkiye’den

Cafer Tayyar ZAİMOĞLU - Murat DEMİR ÇUKTOB – Çukurova Turistik Otelciler Birliği Gazi Murat ŞEN DENTUROD – Denizli Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği Mehmet İŞLER ETİK – Ege Turistik İşletmeciler ve Konaklamalar Birliği Yavuz TORUNOĞULLARI FETOB – Fethiye Otelciler Birliği Mete AKCAN GATOD – Güneydoğu Anadolu Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği Bülent BÜLBÜLOĞLU GETOB – Güney Ege Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği

26

TÜROFED ve TSS işbirliği yapacak

30

Başkanlar Fethiye’de

Haluk BECEREN - Savaş ÇOLAKOĞLU GÜMTOB – Güney Marmara Otelciler ve İşletmeciler Birliği Derneği Ahmet TOK - Yakup DİNLER KAPTİD – Kapadokya Otelciler ve İşletmeciler Derneği Murat TOKTAŞ KATİD – Karadeniz Turistik İşletmeciler Derneği Tacettin ÖZDEN KODER – Kuşadası Otelciler ve Yatırımcılar Birliği Derneği Yayın Koordinatörü Necip BOZ

34

Başkanlar Bodrum’da

38

Ali Onaran: “Türkler

istenen turist profilleri arasında”

Haber Tuncay SEVİN Ebru ALTIN Grafik Tasarım Semih BALSEVEN Bahar SİNEMCE Reklam Cengiz ÖZSEVİM Reklam Rezervasyon Ayşegül YÜCEDAĞ

Çağlayan Mh. 2076 Sk. Ya-Se Sitesi A Blok No:2 Muratpaşa/ANTALYA T: 0.242 324 79 77 F. 0.242 324 79 37 www.yediiletisim.com Baskı Yeri: GD Ofset / İstanbul www.gdofset.com

TÜROFED / 6

60

M.Haluk Beceren: “Master plan şart”

72

Mete Akcan: “Hak

ettiğimiz potansiyele ulaşacağız”



Sezon biterken Osman Ayık TÜROFED Yönetim Kurulu Başkanı

Baştan zorlu ve sıkıntılı geçeceği belli olan bir sezonun sonuna yaklaşıyoruz. Bazılarımız umduğunu buldu, bazılarımız hayal kırıklığı yaşadı. Sezona hazırlıklı giren ve öngörüler çerçevesinde önlemlerini alanlar gelen baskılara direnç göstererek her şeye rağmen sezondan memnun kaldılar. Girişimci esnekliğimiz ile gelişen şartlar karşısında hızlı davranarak, sezonu minimum kayıplarla geçirmeye ve sektörün devamlılığını sağlamaya çalıştık. Özellikle yaptığımız aksiyonlar ve erken hamleler sayesinde son yıllarda ulaşamadığımız bir artışı Alman pazarında sağlamış olduk. Almanya gibi oturmuş klasikleşmiş pazarlarda bu fevkalade bir artıştır. Normal şartlarda böyle pazarlarda çift haneli artışlar yakalamak hemen hemen imkansızdır. Bu yılki göstergeler Almanya ve Orta Avrupa pazarının, bizim en önemli bloklarımızdan bir tanesi olduğunu gösterdi. Rus pazarının ne kadar önemli olduğunu bu yıl iyice gördük. Ancak bu pazarda önümüzdeki yıllardaki soru işaretleri henüz dağılmadı. Bu açıdan bakıldığı zaman alternatif pazarların geliştirilmesi yönünde kamu, özel sektör ve STK’lar olarak çok daha yoğun çaba harcamalıyız. Her şeye rağmen Türkiye klasikleşmiş turizm ülkelerinden bir tanesidir. Bu yılın en önemli sonuçlarından biri de budur. Biz önümüzdeki süreci iyi bir şekilde planladığımız, yatırımları kontrol altına aldığımız ve hizmet standartlarımızı düşürmediğimiz taktirde her şeye rağmen güvenle klasikleşmiş bir ürün olarak yolumuza devam edebiliriz. Bunun yanında sevindirici gelişmeler de olmadı değil, okulların açılmasının kurban bayramının ertesine alınması, yaptığımız girişimler sayesinde sağlandı. Bu talebimizin kabulünden dolayı emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz. Ama bunu bir adım ileriye götürmemiz gerekiyor. Okulların açılıp kapanma tarihlerinin bölge ve şehirlere göre belirlenmesi ve LGS, TEOG ve üniversite sınavlarının okulların kapanışından önce tamamlanması, dolayısı ile tatil aralığının iç pazar için uzatılması gerekmektedir. Çünkü önümüzdeki dönemde iç pazardaki büyüme ve gelişmeler sektörün istikrarı ve çalışanların uzun süreli çalışma aralığına kavuşması için çok önemlidir. Saygılarımla.

TÜROFED / 8



Kısa Haberler

Antalyalı turizmciler Kaş’ta toplandı

Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği’nin (AKTOB) Ağustos ayı toplantısı Kaş’ta gerçekleştirildi. Antalya’nın Kaş ilçesinde gerçekleştirilen toplantıya, Antalya Valisi Muammer Türker, Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık, TÜROFED Başkan Yardımcısı Sururi Çorabatır, AKTOB Başkanı Yusuf Hacısüleyman ve turizmciler katıldı. AKTOB Başkan Yusuf Hacısüleyman, Türkiye’de ve Antalya’da turizmin önemi ve Antalya’nın batısında gerçekleştirilen turistik faaliyetlerin nitelikleri hakkında bilgi verdi. Antalya Valisi Muammer Türker ise “Bu bölgeyle ilgili hep aynı şeyi vurguluyorum. Bu bölgenin ve buna benzer bölgelerin tabiatını ve tarihi dokusunu bozmayacak şekilde bir turizm modeliyle gelişmesi gerekmektedir” dedi.

G20 için oteller belli oldu Antalya’da düzenlenecek G20 Liderler Zirvesi için kullanılacak oteller belli oldu. Zirve için ‘Özel Bölge’ oluşturuldu. Belek’teki Üçkumtepesi, Taşlıburun ve İskele Mevkii’nde yer alan 24 otel zirveye hizmet verecek. G20 Zirvesi için şimdiye kadar belirlenen oteller şöyle: Club Asteria, Club Megasaray, Adora Golf Resort, Crystal Tat Beach, IC Hotels Santai, Green Max, Sirene Belek, Kempinski The Dome, Kaya Palazzo, Riu Kaya Belek, Regnum Golf Resort, Sentido Zeynep, Jacaranda Club, Papillon Belvil, Bellis Deluxe, Calista Luxury, Sueno Golf, Cornelia Diamond, Su Sesi, Ela Quality Resort, Magic Life Waterworld, Belconti Resort, Limak Arcadia, Grida Village, Güral Premier Belek, Spice Hotel, Royal Adam&Eve, Maxx Royal, Voyage Belek.

TÜROFED / 10

Dışişleri Bakanlığı’ndan E-Vize açıklaması Dışişleri Bakanlığı,Türkiye’nin e-Vize uygulamasının Avrupa’ya yönelik yasadışı göçü kolaylaştırdığı yönünde iddiaların asılsız olduğunu açıkladı. Bakanlıktan yapılan açıklamada, bazı dış kaynaklı basın haberlerinde, Türkiye’nin e-Vize uygulamasının Avrupa’ya yönelik yasadışı göçü kolaylaştırdığı yönünde asılsız iddiaların yer aldığının görüldüğü vurgulanarak, “Önemli bir turizm ülkesi olan ülkemiz tarafından özellikle turist ve işadamlarına yönelik bir uygulama olarak geliştirilen e-Vize sistemi, 2013 Nisan ayından bu yana sorunsuz olarak işlemektedir. Sistemin güvenliği için ilgili tüm kurumlar tarafından gerekli önlemler alınmakta olup, ülkeye girişlerde sıkı kontroller uygulanmaktadır. Bugüne kadar e-Vize almak suretiyle ülkemize gelenlerle ilgili ülkemizde yasadışı kalma sorunu yaşanmamıştır. Diğer taraftan, ülkemiz yasadışı göçe karşı kararlı mücadelesini sürdürmektedir” ifadesine yer verildi.

Corendon Vitality Hotel Amsterdam’ın gözdesi oldu Avrupa ve Türkiye’nin en büyük turizm gruplarından biri olan Corendon Turizm Grubu, otelcilik sektöründeki yatırımlarını arttırarak büyümeye devam ediyor. Grup, son olarak Amsterdam’daki oteli The Vitality’yi de açarak otel sayısını 7’ye çıkardı. Corendon Hotels & Resorts’un son otel yatırımı 4 yıldızlı Corendon Vitality Hotel Amsterdam, Schiphol Havalimanı ile şehir merkezinin ortasındaki konumu ve Türk ve Hollanda kültürlerinden esinlenen ilginç konsepti ve SPA’sıyla şehrin gözde otelleri arasında yerini aldı. Corendon Turizm Grubu Kurucu Ortağı Yıldıray Karaer, son dönemde ivme kazandırdıkları otel yatırımları hakkında “Türkiye’de Kapadokya, İstanbul, Marmaris, Side, Alanya; Avrupa’da ise Rodos, Girit, Amsterdam, İspanya, Londra, Hırvatistan şu anda otel yatırımı yapmak istediğimiz bölgeler. Amsterdam’da havaalanı bölgesinde bir yatırımımız daha var. 300 odalı bir airport hotel projemiz olacak” şeklinde konuştu.



Kısa Haberler

Terör olayları Karadeniz’i de vurdu Son günlerde artarak devam eden terör olayları yurt dışında tedirginliğe sebep olmaya başlayınca tur operatörlerinden iptaller gelmeye başladı. Konu hakkında açıklama yapan KATİD Başkanı Murat Toktaş “Terör olayları yurt dışında tedirginliğe sebep olmaya başladı. Yurt dışındaki operatörlere gelen iptallerin artması sonucu bölgemize organizasyon yapan birçok yabancı acente ve tur operatörleri yoğun bir şekilde iptal mailleri gönderiyorlar. Bu durum 2016’yı da etkiyecek Kapadokya’dan başlayıp Amasya, Samsun, Trabzon’dan Van’a devam eden yurt dışı kültür turlarının tamamına yakını iptal edilmiş durumda. Eylül, Ekim aylarında yüksek doluluğu yakalayan otellerimiz şuan iptaller karşısında zor durumda kaldı” dedi.

CLK Akdeniz’den uçuran kampanya

Duayen turizmcilerden Türk turizmini uçuracak proje Duayen turizmciler Vural Öger ve Hüseyin Baraner Avrupa’nın en kapsamlı yaşlılar lifestyleclub tur operatörü markasını kurdu. Sunnysider kurucularından Vural Öger, konuklarını yani ‘Sunnysider’ları, kendisiyle beraber sağlıklı, çok yönlü ve heyecanlı zevklere davet etiğini belirtip, “Dostlarla, ilginç ülkelerde, harika damak lezzetleriyle, nefes kesen doğayla, yüksek seviyeli ve içtenlikle tatil yapma fırsatı sunduklarını” söyledi. Hüseyin Baraner ise şunları ilave etti: “SunnysiderClub destinasyon odaklı değildir. Dünya genelinde tam da cazip olan bölgelerde ve hayatımızı zenginleştirecek etkinliklerle birlikte çok sayıda yeni ürünler sunacağız. Tüm bunları tek bir pakette bir araya getireceğiz. Buradan yola çıkarak Avrupa’nın en büyük ‘Interaktiflifestyle Club Seyahat-Topluluğunu’ kurmuş olacağız.”

Letoonia Golf Resort’ten 93. yıla 93 metrelik pasta

CLK Akdeniz Elektrik abonelerini uçuruyor. Antalya, Isparta ve Burdur bölgelerindeki, 1.7 milyonu aşan abonesine kaliteli ve kesintisiz elektrik hizmeti sunmak için sürekli yeni yatırımlar yapan CLK Akdeniz Elektrik, sunduğu kampanya ve fırsatlarla kullanıcılarının yüzünü güldürmeye devam ediyor. Firma, düzenlediği yeni kampanya ile abonelerine bedava uçak bileti hediye ediyor. “CLK Uçuruyor” kampanyası kapsamında; aylık 200 TL ile 499 TL arasında elektrik faturası ödeyen ya da yıllık toplam elektrik tüketimi 6500 kWh üzeri olan aboneler, 12 aylık Elektrik Satış Sözleşmesi imzalamaları koşuluyla Sun Express’in seçili iç hat tarifeli uçuşlarına bedava gidiş bileti almaya hak kazanıyor. Aylık 500 TL ve üzeri fatura ödeyen ya da yıllık elektrik tüketimi toplam 15000 kWh üzeri olan aboneler ise gidiş-dönüş uçak bileti alma hakkı elde ediyor. “CLK Uçuruyor” kampanyası 1 Eylül 2015 - 15 Ekim 2015 tarihleri arasında geçerli olacak.

TÜROFED / 12

Letoonia Golf Resort, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 93. yıldönümünü 93 metrelik pasta ile kutladı. Konu hakkında açıklamalarda bulunan Letoonia Golf Resort Genel Müdürü Bozkurt Atilla, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde büyük sıkıntılar ve yokluklar içerisinde kazanılan ve Yüce Türk Milleti ile kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri’nin gücünü tüm dünyaya gösteren şanlı 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 93. yıldönümünü kutlamanın büyük gururunu ve onurunu yaşıyoruz. Türk Milleti olarak bize düşen ise, ‘tek millet, tek bayrak, tek Vatan, tek devlet’ ülküsü ile birlik ve beraberliğimizi daha da güçlendirmek, gücümüzü kendimizden ve değerlerimizden almak ve çok daha fazla çalışmaktır. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi bir kere daha hürmet, minnet ve şükranla anıyorum” dedi.



Kısa Haberler

Kundu-Belek arası 7 dakika Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, EXPO-Kundu, Kundu-Belek Yolları’na yapacakları alternatif yollarla Kundu-Belek Yolu’nu 7 dakikaya düşüreceklerini söyledi. Türel, “Turistler Kundu’dan Belek’e, Alanya yoluna çıkıp U dönüşü yaparak zamanını heba etmeyecek. Kundu’dan, Belek e 4.5 kilometrelik yeni bir yol açıyoruz. Kundu-Belek arası 7 dakikaya düşüyor. Antalya, tarihinin en önemli projelerinden EXPO 2016, 23 Nisan’da hayata geçirilecek. Bu iki merkezi bir araya getirecek prestij yol haline gelecek. EXPO projesinden önce faaliyete açacağız. EXPO-Kundu 12 km, KunduBelek 4,5 kilometre olmak üzere 16,5 kilometrelik yol. Üzerinde köprü var. 46 milyon 500 bin proje bedeli. İhalesine çıkıldı. Yılbaşına kadar bu önemli bağlantı yolunu Antalya’ya kazandıracağız. Kundu-Belek’i birbiriyle ve EXPO’yla birbirine bağlayacağız” dedi.

Casinolar için “Turizm Serbest Bölgesi” önerisi

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Davut Çetin, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi tarafından açıklanan “Turizm Serbest Bölgeleri” kurma projesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Başkan Çetin açıklamasında şunları kaydetti: “Bir gazetemizde Ekonomi Bakanı Sayın Nihat Zeybekçi’nin Serbest Turizm Bölgeleri kurulacağı yönündeki açıklamaları yer almış, bölgelerin kurulacağı iller arasında Antalya da sayılmıştır. Turizmi destekleyecek özel proje alanlarına gelince, Odamız, 1990 ortalarında yarattığı sakıncalar nedeniyle kapatılan casinoların, yalnızca yabancıların girmesi için Antalya Serbest Bölgesi içerisinde açılmasını yıllar önce önermişti ve casinolar için böyle bir uygulama bugün de düşünülebilir” dedi.

TÜROFED / 14

FETOB saldırıları kınadı, sağduyu diledi Fethiye Otelciler Birliği (FETOB) yaptığı yazılı açıklama ile terör saldırılarını kınadı. FETOB Başkanı ve TÜROFED Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yavuz Torunoğulları’nın imzasını taşıyan açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Son dönemlerde ülkemizin çeşitli yerlerinden gelen şehit haberleri tüm halkımızı derinden üzmüştür. Türkiyemizin birliğine, huzuruna ve bütünlüğüne karşı yapılan terör saldırılarını kınıyor ve lanetliyoruz. Bu saldırılarda şehit olan güvenlik güçlerimize ve hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyoruz. Başta şehitlerimizin aileleri olmak üzere tüm milletimizin başı sağ olsun. Bu terör saldırılarında yaralanmış olan asker, polis ve vatandaşlarımıza acil şifalar diliyoruz. Farklılıkların yüzyıllardır kardeşçe bir arada yaşadığı ülkemizde birlik ve huzurumuzun en kısa sürede sağlanmasını temenni ediyoruz.”

Seçim Aydın, ANKA Yönetim Kurulu’nda Anadolu Turizm İşletmecileri Derneği (ATİD) Başkanı Seçim Aydın, Ankara Kalkınma Ajansı Yönetim Kurulu’na seçildi. Ankara Kalkınma Ajansı Yönetim Kurulu seçimleri 16 Eylül 2015 tarihinde yapıldı. ATİD Başkanı Seçim Aydın, seçimle yönetime gelen 3 üye arasında en fazla oyu alarak yönetim kuruluna seçildi. Yasal olarak Ankara Valisi Mehmet Kılıçlar’ın Başkan olduğu Yönetim Kurulu’nun ilk toplantısı 30 Eylül 2015 tarihinde yapıldı ve görev dağılımı aşağıdaki şekilde belirlendi: Ankara Valisi Mehmet Kılıçlar (Başkan), Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek (Başkan Vekili), Ankara Ticaret Odası Başkanı Salih Bezci (Yönetim Kurulu Üyesi), Ankara Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir (Yönetim Kurulu Üyesi), ATİD Başkanı Seçim Aydın (Yönetim Kurulu Üyesi), ODTÜ Teknokent Yönetim A.Ş. Mustafa İhsan Kızıltaş (Yönetim Kurulu Üyesi), Muradiye Kültür Vakfı Ahmet Hüsrev Ulusoy (Yönetim Kurulu Üyesi).



Kısa Haberler

Alman turist sayısı yüzde 40 düştü Küçük Oteller Derneği / Kapadokya Temsilciliği’nin yapmış olduğu ve 2015 yılının ilk 7 ayının değerlendirildiği çalışmanın ikinci bölümü yayınlandı. Yabancı gezgin istatistiklerinin yer aldığı çalışmanın sonuçlarına göre, 2015 yılının ilk 7 ayında bölgede konaklayan yabancı turist sayısı, bir önceki yıla göre %18,3 düştü. Yerli ve yabancı ziyaretçi toplamındaki düşüş ise %11,6 olarak gerçekleşti. Sayısal olarak en büyük düşüş, genellikle kitle turizmini tercih eden Alman ve Fransız turistlerde. Fransız gezginlerde düşüş %60’ı geçmiş durumda. Almanlarda ise bu rakam %40’lara yakın. Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Dernek Kapadokya Temsilcileri aşağıdaki açıklamalarda bulundu: “Tablolardaki grafikler durumun ne kadar ciddi ve acilen önlem alınması gerektiğini çok net gösteriyor.”

Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan izin çıktı Türkiye’nin en önemli kayak merkezlerinden biri haline gelen, yaz aylarında ise kamp merkezi olması için büyük çaba sarf edilen Davraz Dağı için önemli bir adım daha atıldı. Davraz Kayak Merkezi’ne yatırım yapılması için en büyük engel olan imar planı tadilatlarına Kültür ve Turizm Bakanlığı onay verdi. Davraz’ın 1/5000 ve 1/25000’lik imar planlarının tadilatlarının onayı ile Kayak Merkezi’ne yapılacak yatırımların önü açıldı. İmar planı tadilatının onayına kadar Davraz’a yatırım yapmak isteyenler beklemek zorundaydı. Bundan böyle Davraz Kayak Merkezi’ne özel sektör ve kamu yatırımlarının önü açıldı. Davraz’a özel sektörün otel yapma planının bulunduğu, bununla birlikte özellikle Davraz’ın “Gençlik Kamp Merkezi” ilan edilmesi için gerekli kamu yatırımlarının artık yapılabileceği öğrenildi. Davraz Kayak Merkezi’ne spor salonu, yüzme havuzu, yürüyüş ve koşu parkuru ile sosyal ve kültürel tesisler yapılması planlanıyor.

TÜROFED / 16

GETOB sağduyuya davet etti Güney Ege Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (GETOB) yaptığı yazılı açıklama ile sağduyuya davet etti. GETOB’un yaptığı yazılı açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Gerek sosyal paylaşımlarda ve gerekse düzenlenen toplantı ve yürüyüşlerde toplumu kışkırtmaya çalışan, gayet masum duygu ve düşüncelerle bu protesto eylemine katılan kişileri tahrik ederek onları suç işlemeye yönelten, taşlama, yakma, yıkma tahrip etme gibi telafisi mümkün olmayan eylemlere itmeye çalışan kötü niyetli kişilerin olabileceğini aklınızdan çıkartmayınız. Lütfen dikkatli olun ve oyuna gelmeyiniz. Yasal çerçevede her türlü protestoya ve sesimizi duyurmaya “Evet” ama tahriklere ve provokasyonlara aldanıp suç işlemeye kesinlikle “Hayır” diyoruz. Bu vesile ile aziz vatanımız ve ay yıldızlı şanlı bayrağımız uğrunda canlarını feda eden tüm şehitlerimizi bir kez daha saygıyla, minnetle ve rahmetle anıyor, yakınlarına, sevenlerine ve tüm milletimize başsağlığı ve sabırlar diliyoruz.”

Turizmcilerden insanlığa davet Çukurova Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (ÇUKTOB) Başkanı Murat Demir, uluslararası antlaşmalar gereği koruma altında olan caretta carettaların Mezitli Davultepe sahillerinde var olma savaşı verdiğini belirtti. Konu hakkında açıklamalar yapan Murat Demir, “Uluslararası antlaşmalarda, nesli yok olma tehlikesi altında bulunan tür ve bunların yaşama ortamlarının korunması esastır.’ hükmü yer almaktadır. Yasal ve vicdani sorumluluk olarak Davultepe sahillerini günübirlik kullanan yurttaşlarımızdan ve konuyla ilgili resmi kurumlardan, Davultepe sahiline yumurtlamaya gelen caretta carettaların yumurtalarından yavrularının çıkıncaya kadar koruma çalışmalarına katılmalarını ve insanlık bilincimize ve insanlık gururumuza yeni bir sayfa eklemelerini bekliyoruz” dedi.



Haber

Bakan Topçu, TÜROFED ile buluştu Kültür ve Turizm Bakanı Yalçın Topçu, Antalya’da TÜROFED yönetimi ile bir araya geldi. Toplantıda 2015 sezonu değerlendirilerek 2016 yılı ile ilgili fikir alışverişinde bulunuldu.

TÜROFED / 18


Kültür ve Turizm Bakanı Yalçın Topçu, T20 Turizm Bakanları Toplantısı için geldiği Antalya’da Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Yönetim Kurulu ile bir araya geldi. TÜROFED Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık ve TÜROFED Yönetim Kurulu üyeleri, Akra Barut’ta gerçekleştirilen yemekte Kültür ve Turizm Bakanı Yalçın Topçu ile 2 saat görüştü. Basına kapalı gerçekleştirilen toplantıda Bakan Topçu ve TÜROFED yönetimi, 2015 ve 2016 turizm sezonlarını değerlendirdi. Akra Barut’ta gerçekleştirilen toplantıya, TÜROFED Başkanı Osman Ayık, TÜROFED Başkan Yardımcıları Ahmet Tok, Mehmet İşler, Yavuz Torunoğulları, TÜROFED Yönetim Kurulu Üyeleri Burhan Sili, Bülent Bülbüloğlu, Cafer Tayyar Zaimoğlu, Gazi Murat Şen, Gülçin Güner, Mehmet Haluk Beceren, KATİD Başkanı Murat Toktaş, GATOD Başkanı Mete Akcan, AKTOB Başkanı Yusuf Hacısüleyman, AKTOB Başkan Yardımcısı Erkan Yağcı, AKTOB Genel Sekreteri Kaan Kaşif Kavaloğlu, AKTOB Yönetim Kurulu Üyeleri Yeliz Gül Ege ve Selçuk Akıltopu, BODER Genel Sekreteri Orhan Kavala, TÜROFED eski Başkanı ve Barut Hotels Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Barut ve Antalya İl Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim Acar katıldı.

TÜROFED / 19


Haber

TÜROFED’den kınama ve başsağlığı Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık, bir açıklama yaparak yaşanan terör saldırılarını kınadı ve şehitlerimize başsağlığı diledi.

TÜROFED Başkanı Osman Ayık’ın açıklamaları şöyle: “Son dönemde yaşanan terör saldırıları sonucunda ülkemizin can ve mal güvenliği için gece gündüz mücadele eden polis ve askerlerimizin şehit olması bizleri derinden üzmüştür.

yarar getirmemiştir. Yapılan hain saldırılar daha çok nefrete ve kine neden olmaktadır. Yüzyıllar boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan bu topraklarda barış ve hoşgörünün hüküm sürmesi en büyük isteğimizdir.

Bilinmelidir ki, çatışma ve kargaşa ortamı hiçbir ülkeye ve millete

Polisimize ve askerimize yapılan hain saldırıları nefretle kınıyoruz.

TÜROFED / 20

Bu saldırılar sonucunda ülkemizi çatışma ortamına sokmak isteyen güçler emellerine ulaşamayacaktır. Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) adına ülkemizi korumak için amansız bir mücadele gösteren ve bu yolda canlarını hayatlarını feda eden şehitlerimize Allah’tan rahmet yakınlarına ve halkımıza başsağlığı ve sabır diliyoruz.”



Haber

Avrupa’nın en iyileri Türkiye’den Her sene yapılan ve dünyanın en iyilerinin belirlendiği World Travel Awards Avrupa Galası, İtalya’da gerçekleştirildi. Gecede Avrupa’nın ve Türkiye’nin en iyileri açıklandı. Türkiye’de yer alan 12 otel Avrupa’nın en iyisi olmayı başardı. Dünya seyahat endüstrisinin oscarları olarak kabul edilen World Travel Awards (WTA) Avrupa Galası, İtalya’nın Sardinya adasındaki Forte Village Resort’te gerçekleştirildi. Nefes kesen gecede Avrupa’nın en iyi otelleri açıklandı. Türkiye’de yer alan 12 otel değişik dallarda Avrupa’nın en iyisi olmayı başardı. Ayrıca bir havayolu şirketimiz ve bir acentamız da Avrupa’nın en iyisi olmayı başardı. Gecede Türkiye’nin en iyileri de açıklandı. 18 marka Türkiye’nin en iyileri kategorisinde ödüllerin sahibi oldu.

TÜROFED / 22


Avrupa kategorisinde ödül kazananlar Europe’s Leading All Inclusive Resort: Concorde De Luxe Resort, Europe’s Leading All Suite Hotel: Hotel Les Ottomans Europe’s Leading City Hotel: Conrad Istanbul Bosphorus, Europe’s Leading Family Resort Angel’s Marmaris, Europe’s Leading Fully Integrated Resort: Cornelia Diamond Golf Resort & Spa, Europe’s Leading Hotel: Çıragan Palace Kempinski Istanbul, Europe’s Leading Leisure Resort: Titanic Deluxe Belek, Europe’s Leading Lifestyle Hotel: Rixos Premium Bodrum, Europe’s Leading Luxury All-Inclusive Resort: Concorde De Luxe Resort, Europe’s Leading Luxury Resort: Cornelia Diamond Golf Resort & Spa, Europe’s Leading Marina & Villa Resort: Rixos Premium Göcek Europe’s Leading New Business Hotel: Mercure Istanbul Topkapi, Europe’s Leading Regional Airline: Pegasus Airlines Europe’s Leading Incentive & Incoming Agency: DE&HA Tourism Ülke kategorisinde ödül kazananlar Turkey’s Leading All Inclusive Resort: Concorde De Luxe Resort Turkey’s Leading Beach Resort: Sianji Wellbeing Resort Turkey’s Leading Boutique Hotel: Hotel Les Ottomans Turkey’s Leading Business Hotel: Mövenpick Hotel Izmir Turkey’s Leading City Hotel: Hilton Istanbul Kozyatagi Turkey’s Leading Conference Hotel: Conrad Istanbul Bosphorus Turkey’s Leading Design Hotel: Orange County Resort Kemer Turkey’s Leading Destination Management Company: Society Of Travel Turkey’s Leading Entertainment Hotel: Orange County Resort Kemer Turkey’s Leading Family Resort: Rixos Premium Tekirova Turkey’s Leading Hospitality Development Company: Rixos Hotels Turkey’s Leading Hotel: Angel’s Marmaris Turkey’s Leading Hotel Residences: Kempinski Residences Barbaros Bay Turkey’s Leading Hotel Suite: Sultan Suite Ciragan Palace Kempinski Istanbul Turkey’s Leading Lifestyle Hotel: Sura Hagia Sophia Hotel & Spa Turkey’s Leading Luxury Hotel Villa: Sultan and Pasha Villa Turkey’s Leading MICE Hotel: Silence Istanbul Hotel & Convention Center Turkey’s Leading New Business Hotel: Mercure Istanbul Topkapi Turkey’s Leading Resort: Rixos Premium Belek Turkey’s Leading Serviced Apartments: Fraser Place Anthill Istanbul Turkey’s Leading Spa & Wellness Resort: Sianji Wellbeing Resort Turkey’s Leading Spa Resort: Kempinski Hotel The Dome Turkey’s Leading Travel Agency: Backpackers Travel

TÜROFED / 23


Haber

TÜROFED Antalya’da toplandı Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Olağan Genel Kurul Toplantısı’nı Antalya’da gerçekleştirdi. Osman Ayık başkanlığındaki toplantı Akra Barut’ta gerçekleştirildi. Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) her ay farklı bir bölgede yaptığı toplantılarının sonuncusunu Antalya’da gerçekleştirdi. Akra Barut’ta bir araya gelen TÜROFED yönetimi gündem maddeleri üzerinde uzun bir toplantı gerçekleştirdi. Osman Ayık başkanlığındaki toplantıda ayrıca 2015 yılı değerlendirilerek 2016 yılı ile ilgili yapılacak çalışmalar üzerinde konuşuldu.

TÜROFED / 24

Toplantıya TÜROFED Başkanı Osman Ayık, Başkan Yardımcıları Ahmet Tok, Mehmet İşler, Yavuz Torunoğulları, Sururi Çorabatır, Yönetim Kurulu Üyeleri Gülçin Güner, Burhan Sili, Bülent Bülbüloğlu, Gazi Murat Şen, Cafer Tayyar Zaimoğlu, Mehmet Haluk Beceren, AKTOB Başkanı Yusuf Hacısüleyman, KATİD Başkanı Murat Toktaş, GATOD Başkanı Mete Akcan ve BODER Genel Sekreteri Orhan Kavala katıldı.



Haber

TÜROFED ve TSS işbirliği yapacak Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Türkiye’ye gelen turist sayısını arttırmak için çalışmalarına hız verdi. TÜROFED, bu çalışmalar kapsamında merkezi Almanya’da bulunan ve Avrupa’da 3 bin 200 seyahat acentasını çatısı altında toplayan Bağımsız Seyahat Acenteleri Örgütü (Touristik Service System GmbH – TSS) ile işbirliği yapacak.

TÜROFED / 26


2 bin 214’ü Almanya’da olmak üzere Avrupa’daki 3 bin 200 bağımsız acenteyi tek çatı altında toplayan Bağımsız Seyahat Acenteleri Örgütü (TSS Group), Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) işbirliği yapacak. Akra Barut Otel’de düzenlenen toplantıya TSS Group Başkanı Manuel Molina, TÜROFED Başkanı Osman Ayık ve TÜROFED Yönetim Kurulu katıldı. Özel projeler üretilecek Toplantıda TSS Group hakkında bilgi veren TÜROFED Başkanı Osman Ayık, Grubun 20 Avrupa ülkesinde faal çalıştığını söyledi. TSS Group’a bağlı Almanya’da 2 bin 200 seyahat acentesinin olduğunu belirten Ayık, “TSS, her yıl 3,5 milyon satış üretiyor. 4 milyar euro civarı ciro yapıyor. Bu grup bizim için çok önemli. Yapacağımız işbirliği Türkiye’nin daha iyi pazarlanması içindir. Beklentilerimiz doğrultusunda gerçekleşmesi için TSS Group’la bundan sonra her türlü işbirliğini yapacağız. Kendileri de bir takım özel projeler gerçekleştirecek. Türkiye’nin tüm bölgelerini başta Almanya olmak üzere tüm Avrupa’da pazarlanması ve Türkiye’ye seyahatlerin beklentilerimizin üstünde gerçekleşmesi için TSS ile işbirliği içinde olacağız” dedi. “TSS’yi çok önemsiyoruz” Almanya’da 10 bin civarında faal seyahat acentesinin bulunduğunu hatırlatan Ayık, “Bunların belli bölümü belli grupların şemsiyesi altında. TSS ise tamamen bağımsız ve bağlantısız bir grup, ardında hiçbir tur operatörü yok. Bunun için TSS Group’u çok önemsiyoruz. Yapacağımız işbirliğine çok değer ve önem veriyoruz.

Biz aynı gemideyiz. Tur operatör acente bir iş üretebilirsek herkes daha fazla kazanmaya başlayacak. Bu sonuçta Türkiye’ye yönelik turizm hareketine katkı yapacak. Hemen yarın neticesini alacağız diye düşünmemek lazım. Uzun soluklu bir işbirliği olacak. Doğru noktalara doğru projelerle yaklaştığımızda ülkemize ve bölgelerimize bu işbirliğinin çok önemli katkısı olacak” diye konuştu. Daha net bilgi TÜROFED ile iyi bir işbirliğinin başlangıcı olacağını belirten TSS Group Başkanı Manuel Molina ise TSS Group’u 1992 yılında Almanya’nın Dresden şehrinde kurduğunu ifade etti. TSS Group olarak yeni satış kanalları açacaklarını belirten Molina, “Eski denenmiş sistemleri devam ettiriyoruz. Yeni yolları da araştırıyoruz. Yeni satış kanalları açacağız. Teknoloji dünyasında yaşıyoruz ama bizim işimiz insan olacak. Almanya’da İspanya ve Türkiye destinasyonu ağırlıklı olarak satılıyor. Bizim yapmak istediğimiz mesajı olduğu gibi kendi kanallarımızdan kullanarak bire bir onlara daha yakın ulaşmak. Bu işbirliği ile otelci ile Almanya’daki acente bürosunu ortak bir yerde birleştirip aynı bilgilere daha kolay ulaşabilmeyi sağlayacağız.

Türkiye’deki otelci de acente bürosundan daha net bilgi alabilecek” dedi. Uzun vadeli işbirliği Yılda 7 ülkeye 3,5 milyon turist gönderdiklerini belirten Molina, “Türkiye geçen yıl gelen 1 milyon 200 bin, İspanya’da 1 milyon 300 bin turist gönderdik. Turizmde hemen sonuç bekleniyor. Bizim başlatacağımız projeler uzun vadeli olacak. Onların çözümlerini de zaman zaman göreceğiz” diye konuştu. “Türkiye çok avantajlı” Türkiye’de yaşanan terör olayları ve siyasi süreç ile ilgili görüşlerini de açıklayan TSS Group Başkanı Manuel Molina, “2015 senesini kaybetmedik. Çok az bir kayba uğradık. Önemli olan pozitif komünikasyona bağlanmak lazım. Türkiye’ye pozitif hale çıkarmamız ve üretmemiz lazım. Bir sürü ülke gezdim. Türkiye’nin çok avantajı var. İnsanları çok sıcak. Bunu bürolarımızla insanlara yaymamız lazım. Bunun üzerin ne kadar pozitif haberler üretirsek o kadar çok insanı Türkiye’ye teşvik etmiş oluruz. Almanlar güvenli, rahat bir yerde tatilini yapmak istiyor ve güzel düşüncelerle geri dönmek istiyor. Bunu dikkate almamız lazım” diye konuştu.

TÜROFED / 27


Haber

İzmir turizmi denizden kaybetti Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK), İzmir turizminin nabzını tutmaya ve turizmde yaşanan gelişmeleri masaya yatırmaya devam ediyor. 2013-2014 ve 2015 yılı ağustos ayında İzmir’e havayolu ve denizyoluyla giriş yapan ziyaretçi sayıları ve son 3 seneyi kapsayan ilk 8 aylık dönemlerde İzmir’i ziyaret eden ilk dört ülke sıralamasının ele alındığı raporda, havayolu girişlerinde artış yaşandığı; ancak denizyolu girişlerinde ise büyük bir oranda azalma görüldüğü ifade edilerek, geçen seneye göre denizyolu girişlerinde yaklaşık 16 bin kişilik bir azalma meydana geldiği bilgisi verildi. 2015 yılı ağustos ayı havayolu ve denizyolu girişlerine bakıldığında, havayoluyla İzmir’e giriş yapan ziyaretçi sayısının yaklaşık 167 bin kişi olduğu bilgisi verilerek, son 3 yılda ağustos ayı havayolu girişleri verilerine benzer bir tablo çizdiği gözlendiği, böylece bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 6 oranında bir artış görülmesi dikkatleri çekti. Gözle görülür düşüş yaşandı Öte yandan raporda, denizyolu girişlerinde gözle görülür bir gerilemenin yaşanması dikkat çekti. 2013 yılı ağustos ayında denizyolu girişleri yaklaşık 78 bin kişiyken, aradaki 3 yıllık dönemde azalan denizyolu giriş sayısı son olarak 2015 yılı ağustos ayında yaklaşık 36 bin kişiye kadar düştüğü belirtildi. Geçen sene ise bu sayı yaklaşık 52 bin kişiydi.

TÜROFED / 28

2015 ağustos ayı havayolu ve denizyolu girişleri toplamının ise 203 bin 95 kişi olduğu ifade edilirken, böylece toplam girişlerde yaklaşık yüzde 3 buçuk azalma gerçekleştiği bilgisi verildi. 2013, 2014 ve 2015 yılları ilk 8 aylık dönemde İzmir’i en çok ziyaret eden ülke sırlamasına değinilen raporda ilk sıra yine Almanya’nın oldu. Almanya’yı takip eden Fransa ikinci sırada yerini alırken, üçüncü sırada yer alan İtalya’da geçen yıla göre yaşanan büyük düşüş dikkatlerden kaçmadı. Dördüncü sırada ise İngiltere yerini aldı. “Zaman artık icraat zamanıdır” Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TUROFED) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, İzmir turizminde

yaşanan gerilemeyle ilgili açıklamalarda bulundu. Daha önce birçok platformda İzmir turizmi için yapılması gerekenleri sıralayan İşler, yine İzmir’in tanıtımına dikkat çekerek, devlet tarafından hibesiz teşvikler beklediklerini ve turizme yönelik mevzuatların günün koşullarına göre ele alınması gerektiğini ifade etti. İşler, “Artık, zaman kaybetmeden sektörümüz için yapılmasını gerekenleri icraat haline dönüştürmenin zamanı çoktan geldi ve geçiyor” ifadelerini kullandı.



Haber

Başkanlar Fethiye’de GETOB Başkanı Bülent Bülbüloğlu’nun girişimi ile başlatılan Marmaris, Fethiye ve Bodrum ilçelerinin dahil olduğu “Başkanlar Zirvesi Turizm Değerlendirme Toplantısı”nın 2.’si Fethiye’de gerçekleştirildi.

TÜROFED / 30


Güney Ege Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (FETOB) Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Bülbüloğlu’nun girişimi ile başlatılan “Başkanlar Zirvesi Turizm Değerlendirme Toplantıları tüm hızıyla devam ediyor. İlçeler arasındaki birlik ve beraberliğin pekiştirilmesinin yanı sıra; özellikle turizmde yaşanan sorunlara bölgesel anlamda çözüm bulabilmenin yolunu açan toplantıların ilki GETOB’un evsahipliğinde Marmaris’te yapılmıştı. Başkanlar Zirvesi’nin ikinci durağı ise Fethiye oldu. Yüksek katılım “Başkanlar Zirvesi Turizm Değerlendirme Toplantısı”nın ikincisi Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı’nın ev sahipliğinde Fethiye Belediyesi Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Toplantıya; Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı, Marmaris Belediye Başkanı M. Ali Acar, Bodrum Belediye Başkan Yardımcısı İsmail Altındağ, Fethiye Belediye Başkan Yardımcısı Mete Atay, GETOB Yönetim Kurulu Başkanı. Bülent Bülbüloğlu, FETOB Yönetim Kurulu Başkanı ve TÜROFED Başkan Yardımcısı Yavuz Torunoğulları, BODER Yönetim Kurulu Başkanı Halil Özyurt, Bodrum Ticaret Odası Başkanı Mahmut Kocadon, Bodrum Esnaf Odası Başkanı Erdoğan Başeymez, Marmaris Ticaret Odası Başkanı Mehmet Baysal, Fethiye Ticaret Odası Başkanı Akif Arıcan, Fethiye Esnaf Odası Başkanı Mehmet Soydemir, FETOB Yönetim Kurulu Üyesi ve Fethiye Belediyesi Meclis Üyesi Nurkaya Gündoğdu ve Turizm eski Bakanı Bahattin Yücel katıldı.

İlk açıklama ses getirdi Toplantı Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı’nın kısa bir açılış konuşması ve misafirleri selamlamasıyla başladı. Başkan Saatcı yaptığı konuşmasında ülkemizdeki terör olaylarının artmasından duyduğu üzüntü ve endişeyi dile getirdi. Bodrum, Fethiye, Marmaris Belediye Başkanlarının bir araya gelmesinin çok önemli olduğunu ve bu girişimin bir ilk olduğunun altını çizen Başkan Saatcı, 2015-2016 Eğitim ve Öğretim yılı açılışının 28 Eylül 2015 tarihine ertelenmesiyle ilgili 3 belediye başkanının yaptığı ortak basın açıklamasının Türkiye’de çok ses getirdiğini ve yankı bulduğunu söyledi. “Toplantılar devam etmeli” Toplantının ev sahipliğini yapan Başkan Saatcı’dan sonra söz alan Başkanlar Zirvesi’nin mimarı GETOB Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Bülbüloğlu, katılımlarından dolayı tüm katılımcılara teşekkür etti. Marmaris’te yapılan ilk toplantıyı özetleyen Başkan Bülbüloğlu, geleceğe dönük çalışmalarla ilgili kısa bir özet sundu. Başkan Bülbüloğlu, toplantıların devam etmesinin bölge turizminin gelişmesi ve sorunlarının giderilmesi açısından çok büyük yararı olacağını belirtti. Bülbüloğlu, “Bu toplantılarımızın Ticaret Odaları ve Esnaf Odaları Başkanlarımızla genişletilmiş olması çok önemli. Bu işe Valiliğimizin ve Büyükşehir Belediye Başkanlığının de mutlaka destek vermesi gerekir, onları da ziyaret edip derdimizi ve sorunlarımızı anlatalım” dedi.

“Yıpranan otellere rağbet yok” Bülent Bülbüloğlu toplantıda sözlerini şöyle sürdürdü; “Turizmciler olarak 2016 yılına rahat girebilmemiz için gereken önlemleri acilen almalıyız. Gözlemlediğimiz kadarıyla tur operatörleri eski otelleri gözden çıkardı. Bu önemli bir girişimdir. Kaliteden ödün vermeden çalışmalı, çıtayı yüksekte tutmalıyız. Bu bizim olmazsa olmazımızdır. Bu konuda da odalarla birlikte çalışmamız şart” dedi. Bölge için stratejik plan yapılmalı Toplantıya misafir olarak katılan Hilton Dalaman-Sarıgerme Resort & SPA Genel Müdürü Hakan Alpay; 19 Ağustos 2019 tarihi itibariyle Dalaman Havaalanı’na inen uçak sayıları hakkında geçmiş yıllarla karşılaştırmalı olarak bilgi vererek Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürü İrfan Önal’ın geçtiğimiz haftalarda Dalaman’da olduğunu ve bölge için bir stratejik planı yapılmasını istediğini ifade etti. Alpay, bu çalışmanın şu an toplantıya katılanlar tarafından rahatlıkla yapılabileceğini söyledi. “Kendi gücümüzü ortaya koyalım” FETOB Yönetim Kurulu Başkanı ve TÜROFED Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yavuz Torunoğulları’nın açıklamaları ise şöyle: “Muğla olarak kendi gücümüzle ne yapacağımıza kendimiz karar verelim. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın da desteğini alabilirsek çok daha güzel olur. Haziran ayında Antalya’da yapılan toplantıdan da olumlu sonuçlar çıkmadığını ve verilen rakamların gerçeği yansıtmadığını düşünüyorum” dedi.

TÜROFED / 31


Turizmde değişim şart Toplantıda söz alan Turizm eski Bakanı Bahattin Yücel; “Olumsuz giden bir tabloyla karşı karşıyayız. Önümüzdeki günlerin daha da kötüye gideceğini tahmin etmek zor değil ama ümidimizi de kesmeyelim. Türkiye iç savaşın eşiğindeyken turizmi konuşmak zor. Turizm Ankara’dan yönetilemez ve Ankara’dan çok şey beklemeyelim, kendi iç dinamiklerimizi harekete geçirmek zorundayız” dedi. “Değişim şart” Turizmde değişimin şart olduğunu ifade eden Yücel, “Artık günümüzde tur operatörlerinin yerini elektronik aletler aldı. Charter uçak taşımacılığı bitti. Kanaatimce: Müşteri memnuniyeti ön plana alınmalı ve TÜV gibi bir mekanizmayla ölçülmeli. Taklit ürünlere karşı mücadele edilmeli. ‘Bu iş yerinde taklit ürün satılmaz’ gibi tabelalar asılarak güvence ve garanti verilmeli. Yabancılara danışma merkezleri kurulmalı. Uçak şirketleri ile temasa geçilmeli. İngiltere başta olmak üzere dünyanın her yerinden tarifeli uçak koydurmaya çalışılmalı. Gerekirse taşımalı uçak şirketlerine koltuk başına bir para teklif edilmeli” dedi. Müjdeli haber toplantıda alındı Okulların açılmasının 28 Eylül 2015 tarihine ertelenmesiyle ilgili 3 belediye başkanının yaptığı ortak basın açıklamasının daha mürekkebi kurumadan, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun bu talebin uygun görüldüğünü teyid eden açıklamasının toplantı salonundaki televizyondan izlenmesi memnuniyet verici bir gelişme ve birlikteliğin ilk meyvesi olarak değerlendirildi.

TÜROFED / 32

“Birlikteliğimizi devam ettirmeliyiz” Toplantıda konuşan ve “Şuna inanıyorum ki bu birlikteliğimizi devam ettirirsek ve ilgili diğer kurumlarla doğru işbirlikleri kurarsak başaralı olmamızın önünde hiçbir engel görmüyorum” diyerek görüşlerini dile getiren Marmaris Belediye Başkanı M. Ali Acar, “Bence toplantıya katılan Ticaret Odası ve Esnaf Odası Başkanlarımızı da dinleyelim. Bundan sonra ne yapacağımıza, nasıl devam edeceğimize ortak karar verelim. Bu birliğe bir şekil verelim. Öncelikle bir sekretarya oluşturulması gerekir diye düşünüyorum. Çalışmalarımızı bu sekretarya yürütsün. Gelecek toplantının gündemini hazırlasın. Bundan sonra gündem çerçevesinde düzenli olarak toplantılarımızı sürdürelim. İhtiyaç çerçevesinde de diğer şehir ve kurumları davet ederiz” dedi. İşbirliği içinde rekabet Toplantıya katılmaktan dolayı memnuniyet duyduğunu ifade eden Bodrum Ticaret Odası Başkanı Mahmut Kocadon, bu hareketin aynı zamanda “İşbirliği içinde rekabetçiliğin” çok güzel bir örneği olduğunu söyledi. Kocadon, “İnanıyorum ki; bu çalışma diğer şehirlerimize de örnek olacak. Önümüzdeki süreçte yazarları, sanatçıları da getirip ortak tanıtım programları yapalım. İzlenimlerimize göre Bodrum çarşı esnafı eski cazibesini ve güvenini kaybetmeye başladı. Bu güvenin tekrar tesis edilmesi lazım. Ayrıca oluşturulan bu birliğin sekretaryasının belediye başkan yardımcılarından kurulmasının çok daha iyi olacağını düşünüyorum” şeklinde konuştu.

“2016 sıkıntılı bir yıl olacak” Toplantıda söz alan Marmaris Ticaret Odası Başkanı Mehmet Baysal; “Personel eğitimi ve kalifiye eleman için işletmelerle işbirliği yapmak zorundayız. Bizim bu konuda yapılmış çalışmalarımız var. Bunları geliştirerek sürdürüyoruz. 2016 yılının sıkıntılı geçeceği belli ama biz oda olarak üstümüze düşeni yapmaya hazırız” diyerek sözlerini tamamladı. “Birlikte iş yapma kültürünü geliştirelim” Muğla’nın özellikle Bodrum, Marmaris ve Fethiye ilçelerinin dünyadaki diğer şehirlere göre çok özellikli bir yer olduğunu hatırlatan Fethiye Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Akif Arıcan, “Örneğin Mavi Yolculuk gibi çok özel imkânlarımız var. Ancak bir türlü gerektiği gibi pazarlayamıyoruz. Biz birlikte iş yapma kültürünü geliştirmeliyiz. Bu girişim de bunun güzel bir örneğidir. Fethiye Sanayi ve Ticaret Odası olarak bizim de personel eğitimiyle ilgili değişik çalışmalarımız ve projelerimiz var. Paydaşlarımızla ortak çalışıyoruz. Anketörlerle hangi alanda eğitim yapılacağını araştırıp tespitlerimize göre çalışmalıyız” dişe konuştu. Başkanlar zirvesi devam edecek Katılımcıların farklı konulardaki görüşlerini aktarmasının ardından yapılan ortak açıklamayla; Bodrum, Fethiye ve Marmaris birlikteliğinin birçok anlamda yararlı olacağına ve bölge genelinde faydalı işler başarılacağına olan inanç dile getirilerek “Turizm Değerlendirme Toplantıları”nın devam etmesi kararlaştırıldı.



Haber

Başkanlar Bodrum’da Bodrum, Marmaris ve Fethiye Turizm Koordinasyon Toplantıları’nın üçüncüsü Bodrum’da gerçekleştirildi. İlki Marmaris’te ikincisi Fethiye’de gerçekleştirilen toplantıların üçüncüsü Bodrum’da gerçekleştirildi. Toplantıda turizm gündemi değerlendirilerek 2016 yılı için alınacak önlemler masaya yatırıldı. Bodrum Yalıkavak’ta düzenlenen toplantıya Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, Marmaris Belediye Başkanı Ali Acar, Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı, turizm eski bakanlarından Bahattin Yücel, Bodrum Belediye Başkan Yardımcısı İsmail Altındağ,

TÜROFED / 34

Fethiye Belediye Başkan Yardımcısı Mete Atay, Bodrum Ticaret Odası Başkanı Mahmut Kocadon, Fethiye Ticaret Odası Başkanı Akif Arıcan, Bodrum Deniz Ticaret Odası Başkanı Gündüz Nalbantoğlu, Fethiye Deniz Ticaret Odası Yöneticisi Bülent Telli, Bodrum Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı

Erdoğan Başeymez, Fethiye Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Mehmet Soydemir, Bodrum Otelciler Derneği Başkanı Halil Özyurt, Fethiye Otelciler Derneği Başkanı Yavuz Torunoğlları, Güney Ege Otelciler Birliği Başkanı Bülent Bülbüloğlu, Dalaman Havaalanı Yöneticisi Çoşkun Aksoy,


Fethiye Belediyesi Meclis Üyesi Nurkaya Gündoğdu ve Marmaris Belediyesi Özel Kalem Müdürü Sedat Kirt katıldı. Bölgesel tanıtım stratejisi Toplantıda, Muğla kıyılarında yaşanmakta olan göçmen sorunu, terör olayları ve alınması gerekli önlemler yanı sıra yaşanmakta olan sıkıntılı süreçte 2016 yılı turizm tanıtımı ve pazarlamasına yönelik alınması gereken önlemler, turist gönderebilecek alternatif pazarlar için görüş ve öneriler ile birlikte “Bölgesel Tanıtım Stratejisinin” oluşturulmasının yöntemi ve işleyişi konuşuldu. “2016 yılı için önlemleri şimdiden almalıyız” Yapılan sunumların ardından konuşan Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, “Biz aylar önce bu işe başladık. Bugün dönüp baktığımızda hem Türkiyemizdeki bu acı olaylar hem komşularımızdaki sıkıntı hem Avrupa’daki ekonomik sıkıntı bizi bir araya daha önce getirmesi lazımken bugünlerde gelebildik. Ama yine de şanslıyız, herhalde böyle toplantıları yapan da tek bizleriz. Şimdi özellikle bu 3 belediyenin bir araya gelmesinden büyük bir güç doğdu. Hepimize bir güven geldi. Demek ki birleşip bir araya gelebiliyoruz, ortak konularda aynı fikirleri paylaşabiliyoruz. Turizm imajı Ben onun için tüm katılımcı arkadaşlara bu birlik beraberliği sağladığımız için teşekkür ediyorum. Bodrum’un tabi bir avantajı var, Anadolu halkının Bodrum’a olan merakı bizi biraz daha kurtarıyor. Ama son günlerdeki özellikle artan terör

olayları ve Türkiye’nin birçok yerinde akan kan, maalesef turizm de yapsak hiçbirimizin içinde bir mutluluk, huzur ve hiçbir şey bırakmadı. Hepimiz bir gerginlik, bir halsizlik, bir mutsuzluk tablosu çiziyoruz. Her ne kadar kendimiz bir çalışma yapsak da ya da birlikte bir çalışma yapsak da; sonuçta baktığımızda ülkemizdeki durum, çevremizdeki durum turizmi de ciddi etkiliyor. Yani onun için biz Bodrum’u, Marmaris’i, Fethiyemizi turizm imajında başarılı bir çalışmayla doldurmamız lazım. Yoksa 2016 yılı da arkadaşlar, kayıp bir yıl olacak.” şeklinde konuştu. “Çok ciddi bir potansiyelimiz var” Ardından söz alan Marmaris Belediye Başkanı Ali Acar, “Çok anlamlı bulduğumuz, çok önemsediğimiz bölgemiz adına oluşturduğumuz bu yeni takımın 3. toplantısında takım arkadaşlarıyla birlikte olmak gerçekten heyecan verici. Motivasyon açısından ve şahsım açısından söylüyorum ki bu çok önemsediğim bir tablo. Bölgesel ve ortak sorunlarımız oldu. Hele hele ortak sorunlarımızın ülkenin fiziki koşulları ve bu olumsuz tablo yüzünden ne hale geldiğini gayet iyi gözlemleyebiliyoruz. Baktığımız zaman çok ciddi bir potansiyelimiz var. Bu potansiyel hem altyapı zenginliklerimiz ve turizmdeki zenginliklerimiz açısından değerlendirilebilir, hem de arz açısından baktığımız zaman gerçekten her üç bölgeyi de birleştirdiğiniz zaman büyük bir kapasite olarak ortaya çıkıyor. Sadece bir tek Bodrum’un 1 milyon ziyaretçi sayısının ortalama olduğu düşünüldüğü zaman diğer ilçeleri

de buna dahil ettiğinizde, gerçekten çok büyük bir pazar. Hem mevcudu iyi bir şekilde koruyabilmek hem de buna yeni ilavelerin gelişmesini sağlayabilmek için çok ciddi mücadele içinde olmamız lazım” dedi. “Pes etmek yok” Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı ise konuşmasında şunları söyledi: “Turizm konusunda alacağımız dersler var. Önce çok açık yüreklilikle bunu ifade edeyim. Birbirimizin tecrübesinden yararlanarak gidebildiğimiz yere kadar gideceğiz. Pes etmek yok, arkadaşlar. Yani karınca gibi çalışıp mücadeleye devam edeceğiz. Ancak tabi sadece çalışmayla olmuyor bu. Demek ki geçerli bazı objeler var ilçelerimizde dışarıdan gelen turistleri çeken. Biraz önce kardeşlerimizden bir tanesi Fethiye ile ilgili Kore örneğini verince gerçekten çok ilginçtir. Bunlar sadece yazın gelmiyor, kışın da oradalar. Yani biz onları getirmek için özel bir çaba sarf etmiyoruz. Demek ki coğrafya da kendisine çekiyor. Bunu bu çabalarla destekleyerek, bu coğrafyayı daha iyi pazarlama şansına sahip olabilirsek daha iyi tanıtım yapabilirsek, herhalde başarılı oluruz. Ben çabasından dolayı buradaki herkese teşekkür ediyorum.” Çalışmalar devam edecek Turizm eski Bakanı Bahattin Yücel, toplantıların çok verimli geçtiğini ifade ederek önümüzdeki günlerde yapılacak ziyaretlerle de çalışmaların devam edeceğini söyledi.

TÜROFED / 35


Haber

Osman Ayık RTK’nın galasında Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık, Avrupa genelinde 6 bin seyahat acentası bulunan RTK’nın Antalya’da düzenlenen galasına katıldı. RTK’nın seyahat acentelerine seslenen Başkan Ayık, uzun yıllara dayanan işbirliğinin devamını diledi. Avrupa genelinde 6 bin seyahat acentesi bulunan RTK, 13. Genel Kurul Toplantısı’nı Antalya’da gerçekleştirdi. RTK, Antalya’da yaptığı bu önemli organizasyonun galasını da Akra Barut’ta gerçekleştirdi. RTK’nın galasında TÜROFED Başkanı Osman Ayık da yer aldı. Gerçekleştirilen organizasyonda RTK’nın seyahat acentelerine seslenen Osman Ayık, uzun yıllar RTK ile işbirliği yaptıklarını bundan sonra da bu işbirliğinin güçlenerek devam edeceğini söyledi. Osman Ayık gecede şöyle konuştu: “Öncelikle RTK’nın Başkanı Thomas Bösl’e teşekkür ediyorum. Tüm Alman dostlarımıza ve RTK’nın çalışanlarına buraya geldikleri için çok teşekkür ediyorum. Hepinizi Antalya’da görmekten dolayı çok mutluyuz. Türkiye ve Almanya arasındaki turizm ilişkisi 30-40 yıl öncesine uzanıyor. Bu ilişkiyi hep birlikte çok iyi noktalara taşıdık. Burada bu işin bu noktaya gelmesinde katkısı olan birkaç tane önemli kişi var. Öncelikle Barut Ailesi’nden Ahmet

TÜROFED / 36

Barut’a teşekkür ediyorum. Barut Ailesi’nin Türk turizmine 40 yılın üzerinde katkıları olmuştur. Vermiş oldukları mükemmel servis dolayısı ile kendilerine çok teşekkür ediyorum. Burada değerli büyüğümüz var Vural Öger de var. Kendisinin Türkiye ve Antalya turizminin bu noktaya gelmesinde çok büyük katkıları var. Kendisine çok teşekkür ediyorum. RTK Başkanı Thomas Bösl’ü 10 yıldan fazla bir süredir tanıyorum. Kendisinin Türkiye sevgisini, Türkiye’ye bakışını ve Türkiye ile

iş yapma arzusunu çok değerli buluyorum. Biz turizmciler ve otelciler olarak şu ana kadar kendisi ile işbirliği yaptık ve bundan sonra da işbirliği yapmaya devam edeceğiz. Özel bir teşekkür de Hüseyin Baraner’e göndermek istiyorum. RTK’nın 13. Genel Kurulu’nun Antalya’da yapılmasında çok büyük katkıları var. Hüseyin Baraner, her zaman Türk turizmi için önemli organizasyonlar içinde oldu. Kendisine Türk turizmine sağladığı katkılar nedeniyle teşekkür ediyorum.”



Söyleşi

Hazırlayan: Tuncay Sevin

Ali Onaran “Türkler, istenen turist profilleri arasında” Prontotour Yönetim Kurulu Başkanı Ali Onaran, Türklerin yurt dışına olan ilgisini dergimize anlattı. Türk turistlerin yurt dışına olan ilgisinin devam edeceğini belirten Ali Onaran, Türk turistlerin istenen turist profilleri arasında olduğunu söyledi.

TÜROFED / 38


Türk tatilciler yurt dışı tatillerinde ne arıyor? Tercihini nasıl belirliyor? Türkiye’den yurt dışına gidecek seyahat severlerin tercihlerinde damak zevkine uygun bir ülke olması önemli, sıcak kanlı insanların olduğu bir yer olmalı, yani kuzey Avrupa yerine Akdeniz çanağı ülkeleri ilk yurt dışına çıkışlarda öncelikli yer alıyor. Tabii fiyat, ulaşım kolaylığı, kişisel tercihler, vizesinin daha kolay alınabilmesi de önemli kriterler.

Prontotour Yönetim Kurulu Başkanı Ali Onaran, Türklerin yurt dışı tatillerine olan ilgisini değerlendirdi. Türk turistlerin yurt dışında istenen bir turist profili olduğunu söyleyen Ali Onaran, “Geçmişe kıyasla son derece hürmet gören, en çok istenen turist profilleri arasındayız. Bu konuda başlıca sebep, Türk turist para harcıyor ve tabii çok da sorun çıkarmıyoruz” dedi. Ali Onaran ilk defa yurt dışı tatili yapacak olanlara da önerilerde bulundu: “İlk olarak İtalya, İspanya, Yunanistan ve Balkan ülkeleri ile keşfe başlanmasını tavsiye ederim. Zira ilk defa yapılacak bu seyahatte yurt dışına ısınmanın belki de en kolay yolu, iyi yeme-içme imkanları ve arkadaşça yaklaşılan ülkeler olmasıdır.” Türk tatilcilerin bu sene yurt dışı tatillerine olan ilgisi nasıl? 2015 yılında %20 büyüme hedefi ile yola çıktık. Son çeyreğe girerken, %25 büyüme rakamlarındayız. Yılsonu yavaşlayan bir döneme doğru giriyoruz.

Özellikle döviz kurlarının hızlı yükselişi talepleri kısıyor. Eğer, döviz kurlarında tırmanış devam etmezse yılsonunda %20 hedefimizi tutturma öngörüsündeyiz. Yapılan anlaşmalarla birçok ülke ile karşılıklı olarak vizeler kaldırıldı. Vizelerin kaldırılması Türk tatilcilerin tercihini nasıl etkiliyor? Özel anlaşmalar yapılarak her geçen gün basında yeni bir ülkeyle daha vize kaldırıldı haberleri, özellikle yurt dışı seyahatleri gerçekleştiren bizim gibi tur operatörleri için son derece olumlu bir hava estiriyor. Az seyahat eden veya seyahat etmeye niyetli olup da vize konusunda çekinceleri olan önemli sayıda bir kitleyi, seyahat etme konusunda cesaretlendiriyor. Yeni bir ülke ile daha vizeler kalktı, haberi çıktığı günlerde o ülke dahil diğer vizesiz tur paketleri için çağrı merkezimize aldığımız aramalarda artış gözlemliyoruz. Tabii tam tersi de söz konusu, Hırvatistan’ın vize uygulamaya başlaması ülkeye satışları %30 düşürdü.

Her sene yurt dışına tatile giden Türk tatilci sayısı artıyor. Bu artışın en önemli nedeni nedir? Yurt dışına olan tatil talepleri son 10 yılda hemen hemen çift hanelerde büyüdü. Alım gücümüzün artması, ulaşım fiyatlarının düşmesi, dünyanın internet ile küçülüyor olması önemli faktörler. Artık dünyanın hemen her yerine uydu görüntüleri ile ulaşmak, oraları görebilmek mümkün. Bu bilgilere ulaşabilen herkes seyahat konusunda hevesleniyor. 99-199 Avro’lara yurtdışına çıkmak mümkün, üstelik 9’a varan peşin fiyatına taksit imkanı da veriliyor. Sonuç olarak seyahat acentaları daha geniş kesimlere ulaşabiliyor. Türk tatilcilerin yurt dışı tatillerine olan ilgisi artmaya devam eder mi? Kesinlikle ilgi artmaya devam edecek. Dönemsel düşmeler olacaktır, örneğin döviz fiyatlarındaki hızlı artışlar etkileyecektir fakat uzun vadede bu artış sürecektir. Ülkemizde pasaport sahip olma oranı sadece %6 yani daha %94 gibi çok büyük bir pazar var.

TÜROFED / 39


Türklerin Yunan adalarına olan ilgisini nasıl değerlendiriyorsunuz? Yunanistan adaları neden bu kadar ilgimizi çekiyor? Yunan adaları ilgimizi çekiyor çünkü Yunan halkı karakter ve yapı olarak bizlere diğer dünya ülkesi insanlarına göre belki de en yakın millet. Yeme içme alışkanlıklarımızdan, bir olayla karşılaştığımızda verdiğimiz tepkiler, aile yaşantılarına kadar birçok benzer yanlarımız var. Bunlara ilave olarak adalara yapılan seyahatler, anakaralara göre her zaman daha keyifli olabiliyor. Ayrıca adalarda arkadaş, hoş geldin, gel indirim yapalım diyen pek çok yerde kendi dilinin konuşulduğunu gören seyahat sever mutlu oluyor. Deniz mahsullerini ve diğer yemeiçme imkanlarına da son derece uygun fiyata ulaşabiliyorlar. Üstelik yiyecekler de damak zevkimize uygun ve lezzetli. Türk tatilciler yurt dışında nasıl bir turist profili çiziyor? İstenen bir misafir miyiz? Geçmişe kıyasla son derece hürmet gören, en çok istenen turist profilleri arasındayız. Bu konuda başlıca sebep, Türk turist para harcıyor tabii çok da sorun çıkarmıyoruz. Gittiğimiz yerlerde uyum sağlıyoruz. Siz yurt dışına ilk kez çıkacak olan tatilcilere ilk olarak nereleri önerirsiniz? İlk olarak İtalya, İspanya, Yunanistan ve Balkan ülkeleri ile keşfe başlanmasını tavsiye ederim. Zira ilk defa yapılacak bu seyahatte yurt dışına ısınmanın belki de en kolay yolu, iyi yeme-içme imkanları ve arkadaşça yaklaşılan ülkeler olmasıdır.

TÜROFED / 40

Yenilikçi bir yapıya sahip olan ve kendisini her zaman yenileyen Prontotour, bu sene tatilcilere ne gibi yenilikler sunuyor? Az keşfedilmişi yaşatma çabasında olan, en doğru mevsimde en doğru içeriğe sahip programı ve bölgeyi en iyi bilen rehberle seyahat ettiren Prontotour’un alt markası ProntoPLUS sektöre katkı sağlayacak önemli bir yeniliğimiz. Ayrıca Ibiza’da deniz tatili gibi, Alsace’de lezzet durakları, fotografçı Mehmet Turgut ile Vietnam-Kamboçya, Ruanda’da nesli tükenen gümüş sırtlı gorillere seyahat gibi nitelikli ve az yapılmış seyahatleri de moda haline getirmek misyonu ile sektörde yurt dışı turlardaki liderliğimizi sürdürmek arzusundayız.



Haber

GETOB, yılmadan çalışıyor Bölge turizmini canlandırmak, turizm sezonu uzatmak ve kış döneminde işletmelerin açık kalmalarını sağlayabilmek amacıyla yoğun emek harcayan Güney Ege Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (GETOB), bu kez AnadoluJet ile yeni bir kampanyaya imza attı. “Avantaj Rotası” adı verilen kampanya sayesinde yerli turiste avantajlı tatil yaptırılması hedefleniyor.

AnadoluJet ile yapılan anlaşmayı kamuoyu ile paylaşmak amacıyla D-Hotels Grand Azur’da basın mensupları ile bir araya gelen GETOB Başkanı Bülent Bülbüloğlu, çarpıcı açıklamalarda bulundu. GETOB Başkanı Bülbüloğlu, yürütülecek kampanyanın Korhan Kelebek, Hakan Alpay, Tayfun Başkurt, Selda Vural, Salim Akçay, Hakan Kurtul’dan oluşan ekip arkadaşlarının ve AnadoluJet’ten Demokan Murat Öktem ve çalışma arkadaşlarının özverili çalışmaları sonucu gerçekleştirildiği söyledi. 500 bin Türk misafir Turizmin ekip çalışması olduğu vurgulayan GETOB Başkanı

TÜROFED / 42

Bülbüloğlu, konaklama sektörü ile birlikte bölge genelindeki farklı iş kollarındaki tüm işletmelerin gayreti ve bölge yaşayanının destekleriyle bölge turizminin ve ekonomisinin canlanabileceğine dikkat çekti. Bülbüloğlu, “Marmaris uzun yıllardan beri ilk defa iç pazarda ciddi yoğunluk yaşıyor. Yerli turistimiz tüm işletmeciler için umut ışığı oldular. Cumhuriyet Bulvarı’nın siteler başlangıcından Kordon Caddesi’nin sonuna kadar trafik sıkışıklığı yaşıyoruz. Ama bundan şikâyetçi değiliz tam tersine memnuniyet duyuyoruz. Bu durum iç pazarda hak ettiğimiz yerli turisti almaya başladığımızın göstergesidir. Eğer bölge genelindeki tüm işletmeciler

olarak, çarşı esnafıyla, taksicisiyle, dolmuşçusuyla, teknecisiyle el ele verip, güler yüzle ve kaliteli hizmet anlayışıyla gelen yerli turistimizi memnun gönderebilirsek yılda en az 500 bin Türk misafir ağırlamamız mümkün, bu sayı artarak yükselebilir” dedi. Direkt seferler Bülent Bülbüloğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “GETOB olarak; destinasyonumuza hizmet vermekte olan Dalaman Havalimanı’na Ankara’dan tarifeli uçak seferleri başlatılması için Sayın Valimiz Amir Çiçek’in destekleriyle yaptığımız girişimlerin olumlu sonuçlandığını ve karşılıklı direkt uçak seferleri başladığını kamuoyu ile


paylaşmıştık. Şimdi hedefimiz daha da ilerisi. İstanbul ve Ankara’dan başka, yurt içi ve yurt dışından daha farklı yerlerden de Dalaman Havalimanı’na direkt tarifeli seferlerin konulması için uğraşıyoruz.” İşbirliğine hazır AnadoluJet’i temsilen basın toplantısına katılan Anadolujet Marka işbirlikleri Koordinatörü Demokan Murat Öktem “DalamanAnkara arasında karşılıklı tarifeli uçak seferleri konulması aşamasında tanıştığımız GETOB yöneticileriyle güzel işlere imza koyacağımızdan şüphemiz yok. GETOB bize getirdiği her teklifi ısrarla takip ediyor ve bize önemli destekler veriyor. Şu an DalamanAnkara arasında haftada karşılıklı 10 sefer uçuşumuz var. Kış döneminde haftada 3 seferimiz devam edecek. Bu arada AnkaraDalaman uçuşlarımıza 14 farklı ilden bağlantı sağlanabilmekte. Bu da çok önemli bir avantajdır. Kampanyalar bölge turizmine önemli katkılar sağlayacaktır. GETOB, AnadoluJet olarak bizim çok büyük destekçimizdir. Diğer bölgelerden de GETOB gibi bir destekçimiz çıkarsa o bölgelerle de işbirliği yapabiliriz” diye konuştu. Yüzde 25 indirim GETOB olarak AnadoluJet ile işbirliği içerisinde yaptıkları “Avantaj Rotaları” isimli ilk projenin 1 Eylül - 30 Eylül 2015 tarihlerini kapsayacağını belirten Başkan Bülbüloğlu, “AnadoluJet firması çok düşük bedelle Ankara’dan Dalaman’a yolcuyu taşırken konaklama tesisleri işletmecileri olarak da bu misafirlere otellerde %40 oranında indirim yapacağız.

Proje dahilindeki restoranlar ve Marmaris Ahu Hastanesi’nin (Check-Up) bu program dahilinde bölgemize gelen AnadoluJet yolcularına %25 oranında indirim yapıyorlar. Özellikle belirtmek isteriz ki; bu projemize Marmaris Belediyesi ve Marmaris Ticaret Odası da katkı sağladı. Bu vesile ile kendilerine teşekkürlerimi sunuyorum” dedi. “Kış dönemi için de farklı projemiz var” Bülent Bülbüloğlu, GETOB olarak turizm sezonunu uzatmak için farklı bir projelerinin olduğunu söyledi. Bülbüloğlu, “AnadoluJet’in Avantaj Rotaları isimli ilk projesi sona erdikten hemen sonra 01 Ekim 2015 ile 31 Mart 2016 yani Kış periyodunda Kış Avantajları programı başlatıyoruz.” Bu program dahilinde belirlenen tarih aralığında bölgemizde tatil yapmayı düşünen misafirlerimiz için gidiş/ dönüş uçak bileti+transferler+2 gece konaklama hizmetlerinden oluşan tatil paketleri oluşturduk. Bu paketlerin ücreti konaklanacak tesislerin niteliğine göre 299, 349 ve 449 TL olarak belirlenmiştir. Tesislerde konaklama ağırlıklı olarak oda+kahvaltı şeklindedir. Bu kampanya için bölgemiz dahilinde faaliyet gösteren ve kış döneminde açık olan 4 ve 5 yıldızlı otellerimizden 10 tane tesis bulunmaktadır” şeklinde konuştu. İç pazardaki yükseliş Türk insanının da erken rezervasyonlardan ve GETOB’un uygulamaya koyduğu farklı avantaj programlarından yararlanmaya başladığını ve bölgenin sayısal anlamda iç pazarda yükseliş kaydettiğini, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın da bu artışı takip

ettiğini öğrenince memnun olduklarını söyleyen GETOB Başkanı, “Bizim insanımız Suriye’deki iç savaş nedeniyle tatilini ertelemiyor. IŞİD’i tatili ertelemek için bir tehdit olarak görmüyor. Bu durum bölgemiz turizmi için bir avantajdır. Türkiye’nin her bölgesinden misafirlerimizi ağırlamaya hazırız” dedi. Açığı iç pazar kapatabilir Toplantıda söz alan Hilton Dalaman Genel Müdürü Hakan Alpay, Dalaman Havalimanı verilerine göre, 31 Temmuz 2015 itibariyle dış hatlarda yolcu kaybının %5 civarında olduğunu belirterek, “Bu da yaklaşık 40 bin kişi eder. Aynı dönemde iç hatlardaki yolcu sayısında ise %19 artış var. Bu ciddi bir artıştır. Demek oluyor ki yerli turistlerimizi iyi ağırlayıp memnun edersek dış pazar açığını iç pazar misafirlerimizle kapatabiliriz” dedi. Tanıtım çalışmalarına başlandı Toplantıda bölgenin ana pazarı konumundaki İngiltere ile ilgili küçük bir not aktaran Bülent Bülbüloğlu; “Geçen hafta sonu Tanıtma Genel Müdürü Sayın İrfan Önal ile görüşme fırsatım oldu. Kendisi bana İngiltere ile ilgili yaptığı çalışmalar hakkında bilgi verdi. Normalde kasım ayında başlayan bölge tanıtım çalışmalarına ağustos ayı başında başladıklarını ve Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bu iş için ayırdığı bütçeyi %40 arttırdıklarını ifade etti. Bakanlığın yaptığı bu çalışma bölgemiz turizmi için olumlu bir gelişmedir” diyerek sözlerini tamamladı.

TÜROFED / 43


Haber

Bursa’da golf turizmi konuşuldu Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Turizm Konseyi’nin organize ettiği panel ile golf turizmi masaya yatırıldı. Panele katılan GÜMTOB Yönetim Kurulu Üyesi Cengiz Tokatlı, Bursa’da açılacak bir golf sahasının Bursa turizmine önemli katkı sağlayacağını söyledi. BTSO Turizm Konseyi, organize ettiği panel ile golf turizmine dikkat çekti. Panele katılan konuşmacılar golf turizminin getirileri hakkında bilgiler vererek golf turizminin önemine vurgu yaptı. Bursa’ ya katkı sağlar Panelde Güney Marmara Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (GÜMTOB) Yönetim Kurulu Üyesi Cengiz Tokatlı panelin açılışında yaptığı konuşmada golf turizminin, Bursa turizmine katık sağlayacağını söyledi. Golf turizminin önemine değinen Cengiz Tokatlı, “Bursa’ya kazandırılacak golf sahası ile alternatif turizmin bir çeşidi olan golf turizmini Bursa’da da harekete geçirecektir. Bu hareketlilik de Bursa’nın turizm potansiyelinin artmasına sebep olacaktır” dedi. Golfün önemine değindiler Oturum başkanlığını BTSO - Turizm Konseyi ve 35. Komite Başkanı Hasan Eker’in yaptığı panelde konuşmacılar; Türkiye Golf Federasyonu Başkan Vekili Muaz Ergezer, Türk Golf Milli

TÜROFED / 44

endüstri, hem de turizme katkıları olduğunu, dünya üzerinde her yıl 30 milyon insanın golf turizmi sayesinde seyahat ettiğini, aynı zamanda ciddi bir istihdam ve gelir kaynağı olduğunu, Avrupa ülkelerinin golf turizmi sayesinde ciddi gelirler elde ettiğini, Bursa’nın tabiatı bakımından bu spora çok uygun olduğunu, golf müşterisinin minimum 7 gece konaklama yaptığını, otellerin satışlarını ve fiyatlarını da yükselttiğini ve Bursa’nın golf turizminde pazarının Uzakdoğu ve Ortadoğu ülkeleri olabileceğini ifade ettiler. Takımı Antrenörü Gencer Özcan, Bursa Golf Kulübü Başkanı Gürkan Kaya ve IAGTO Uluslararası Golf Operatörleri Birliği Türkiye Temsilcisi Kurtuluş Gülşen, golf, golf turizmi ve golf turizm yatırımları hakkında konuştular. Ciddi bir gelir sağlıyor Konuşmacılar panelde dünyada büyük bir kitle tarafından yapılan golf sporunun aynı zamanda önemli bir maddi getiri sağladığını, golfün sadece bir spor değil, hem



Haber

Yusuf Hacısüleyman: “2016’da düzelme öngörmüyoruz” Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Yusuf Hacısüleyman, Antalya Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (ANSİAD) düzenlediği kahvaltıya katıldı. ANSİAD üyelerine seslenen Hacısüleyman, “Rusya Federasyonu’nda yaşanan Ruble krizi nedeniyle turizmdeki düşüş tüm sektörleri, Antalya ve Türkiye’yi etkileyecek. Rus gelmiyorsa, turist gelmiyorsa beni ilgilendirmez deme şansımız yoktur. Ucundan kıyısından hepimize dokunacaktır” dedi.

ANSİAD 2015 yılı onuncu kahvaltılı toplantısının konuğu AKTOB Yönetim Kurulu Başkanı ve Antalya Sanayi ve Ticaret Odası (ATSO) Başkan Yardımcısı Yusuf Hacısüleyman oldu. AKTOB Başkanı Hacısüleyman, 2015 Antalya turizm gündemi hakkında bilgi vererek soruları yanıtladı. Antalya’nın turizme katkısı Dünyada ve Türkiye’de turizm ekonomisi hakkında bilgi veren AKTOB Başkanı Yusuf Hacısüleyman, “Dünyada seyahate çıkan kesimin yüzde 50’si tatil amaçlı seyahate çıkıyor. Bu insanların harcadıkları paraya baktığımız zaman dünyadaki turizm ekonomisinin sadece seyahat endüstrisinden elde ettiği gelir 1 trilyon 245 milyar dolardır. Biz bu rakamın yüzde 50’sinin tatil amaçlı olduğunu düşünürsek 500 milyar ABD dolarıdır diye tanımlayabiliriz. Biz de bu paranın 28 milyar ABD doları turizm geliri olarak kayıtlarımıza geçiriyoruz. Aslında çok büyük bir para.

TÜROFED / 46

100 kişiden 13’ü turizmde çalışıyor Turizm sektörünün istihdamı hakkında açıklama yapan Hacısüleyman, “Dünyada turizm sektöründe istihdam açısından baktığımızda her 100 kişiden 12 kişi turizm sektöründe çalışırken; biz de her 100 kişiden 13 kişi turizmde çalışıyor. Dolayısıyla turizm genç nüfusun yoğun olarak yer alabildiği bir sektörü temsil ediyor.” diye konuştu.

rolü olduğunu anımsatan AKTOB Başkanı Yusuf Hacısüleyman, sözlerini şöyle sürdürdü: “Adeta bir dönüşüm yaşandı. Geçen yıl ağustos ayı sonunda Rusya para birimi Ruble birdenbire bir devalüasyonla karşılaştı. Bununla birlikte tehlike çanları çalmaya başladı. Çünkü geçen yıl eylül-ekim aylarında Antalya’ya gelen Rus turist sayısında yüzde 30 düşme vardı. Biz bunu fark ettiğimizde turizm sektörü olarak bas bas bağırmaya başladık. Bir sorun var, bir sorun üstümüze geliyor diye. Bu sorun sadece konaklama sektörünün turizm sektörünün sorunu değil, çünkü turizm ekonomisinde bulunan tüm sektörlerin bütün bunlardan etkileneceğini çok kısa sürede kavradık ve dillendirmeye başladık. Neticede bugün Antalya’da şu an Rus turist bakımından eksi 617 bin kişideyiz.”

617 bin Rus turist gelmedi Türkiye ve dünya turizmi açısından bu yılın çok önemli ve değişken bir

“Yakıt desteği yıl boyu devam etmeli” Mart ayında “önemli olan

28 milyar ABD dolarının yaklaşık 15 milyar ABD dolarını Antalya üretiyor. Bazen içinde bulunduğumuz şehrin ne kadar önemli bir kent olduğunu unutabiliyoruz. Hepimiz birer bireyiz. Hepimiz bir araya geldiğimizde öyle bir güç oluşuyor ki hem sizlerin işletmeleri hem de Antalya’nın turizm potansiyeli ülkemize çok büyük bir katkıda bulunuyor” dedi.


yolcunun gelmesi” şeklinde ifadeler kullandıklarını anlatan Hacısüleyman, sözlerine şöyle devam etti; “Konaklama sektörü olarak biz bir şey istemiyoruz. Ama bu insanların gelebilmesi için tur operatörlerini destekleyelim şeklinde bir talebimiz oldu. O talebimizin bir kısmı gerçekleşti. nisan ve mayıs aylarında Antalya’ya gelen uçaklara hazine tarafından 6 bin ABD dolar yakıt desteği verildi. Bizim talebimiz bunun yıl boyu devam etmesiydi. 6 bin ABD dolarlık rakamın nasıl tespit edildiği konusunda bir fikrimiz yok. Çünkü bizim önerimiz kişi başınaydı. 189 koltuğu olan bir Boeing uçağıyla 512 koltuğu olan bir Jumbo uçağının katkısı devlet tarafından belirlendi. Paketi yolcu için daha cazip hale getirmek istersem bunu kişi başına bölmem gerekiyor. Bazı şeyleri anlamakta güçlük çekmekle beraber hiç yoktan iyidir dedik.” “Teşvik Avrupa ülkeleri için de geçerli olmalıydı” Katkının sadece 11 ülkeden gelen charter uçaklarına ve 5 havalimanına verildiğini vurgulayan AKTOB Başkanı Yusuf Hacısüleyman, “Biz bu desteğin 11 ülkeyle sınırlı kalmamasını ve Avrupa ülkelerinde de imaj nedeniyle sıkıntılar olduğunu belirterek oralarda devam etmesini istedik fakat kamu yönetimi devam etmedi. İkinci uygulama tur operatörlerinin likit durumunu daha sağlamlaştırmak için tur operatörüne 100 milyonluk bir kredi hattı açılması şeklindeydi. Ancak burada da bizim talep ettiğimiz gibi olmadı. Sadece 3 tur operatörümüz bundan yararlanabildi. Çünkü kriter daha önce minimum bu ülkelerden 400 bin kişi getirmiş olmaktı. Orada farklı bir model önermiştik, olmadı” diye konuştu.

“Yüzde 35 gelir kaybımız var” Antalya için 12 milyon üzerinden hesaplandığında yüzde 6.7 oranında eksilme olduğunu dile getiren Hacısüleyman, sözlerini şöyle sürdürdü: “turizm ekonomisine, Antalya ekonomisine, Türkiye ekonomisinin kaybı çok çok daha fazla. Çünkü bu oranı yüzde 7’de tutabilmek için yapılan fedakarlık çok daha fazla oldu. Eğer konaklama sektörü, tur operatörleri ve uçak şirketleri eski çalışma sisteminde devam etseydi bu eksi yüzde 20’leri bulabilirdi. Kişi sayısı bakımından eksimiz az, gelir kaybı bakımından yaklaşık yüzde 35 civarında bir gelir kaybımız var.” “Beni ilgilendirmez” deme şansımız yok Gelir kaybının bütün sektörleri etkilemeye devam edeceğini ifade eden AKTOB Başkanı Yusuf Hacısüleyman, Rusya bölgesinden beslenen tesislerin daha erken kapanabileceğini belirterek, “Ödeme dengesi bu saatten sonra bozulacaktır. Bu bir zincirdir. Rus gelmiyorsa, turist gelmiyorsa beni ilgilendirmez deme şansımız yoktur. Ucundan kıyısından hepimizi etkileyecektir” dedi.

“2016’da düzelme öngörmüyoruz” 2016’da düzelme öngörmediklerini belirten AKTOB Başkanı Yusuf Hacısüleyman, şunları söyledi: “Bu duruma alışmak zorundayız. 1 ABD doları şu an 32 ruble, geçen sene 66 rubleydi. İran petrolündeki düşüş Rusya’daki etkileri artıracaktır. Rusya ekonomisi çok zor toparlanacak diye düşünüyoruz. Petrol fiyatlarındaki düşüş tüm sektörleri etkileyecektir.” “Alman turist sayısındaki artış verimli değil” Sayısal oranda Alman turist sayısında artış olduğunu ifade eden Hacısüleyman, bu artışın verimli bir artış olmadığına dikkati çekerek “Rusya’daki krizden düşen fiyatların Alman pazarına fiyatsal yansımasıdır. Tabiri caizse akşam pazarından kaynaklanan bir artıştır. Gelecek yıl bu artış olmayacaktır. Bütün sistem yeni duruma adapte olmak zorundadır” ifadelerini kullandı. Türk turizmcilerin yeni pazarlara topyekun olarak gitmesi gerektiğinin altını çizen AKTOB Başkanı Yusuf Hacısüleyman, “Karşılıklı kolay ulaşım sağlandığı müddetçe Hindistan, Pakistan iyi seçenek olabilir” dedi.

TÜROFED / 47


Haber

Turizmcilerimiz futbol turizmi için İngiltere’de Her sene yüzlerce futbol takımı ağırlayan Türkiye, futbol ve spor turizminden daha fazla pay almak için İngiltere’ye çıkarma yaptı. Turizmcilerimiz futbol endüstrisi için büyük bir öneme sahip olan Soccerex Global Convention’a katıldı. Turizmcilerimiz fuardan Türkiye’ye olan ilgiden son derece memnun ayrıldı.

TÜROFED / 48


Son yıllarda futbol başta olmak üzere spor turizminde önemli girişimlerde bulunan Türk turizmi, bu turizm çeşidinden daha fazla pay almak için çalışmalarını yoğunlaştırdı. Futbol turizmi için Avrupa önemli bir kaynak. Bu anlamda çalışmalarına başlayan TÜROFED, önemli bir adım atarak İngiltere’deki Soccerex Global Convention’a katıldı. Bakanlık da destekledi Turizmcilerimiz, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteğiyle Türkiye Otelciler Federasyonu’nun (TÜROFED) öncülüğünde futbol turizmi için İngiltere’deki Soccerex Global Convention’a çıkarma yaptı. Çıkarma yaptılar Turizmcilerimiz, 6 – 9 Eylül 2015 tarihinde Manchester’da yapılan Soccerex Global Convention’da yerini aldı. Futbol endüstrisi için büyük bir öneme sahip fuarda stantlarıyla yer alan turizmcilerimiz futbol turizmini geliştirmek için tanıtım çalışması yaparak ikili görüşmelerde bulundu.

Soccerex Global Convention hakkında dergimize açıklamalarda bulunan Ali Selçuk Can, “Bilindiği gibi, Soccerex Global Convention dünyanın en önemli futbol fuarı ve kongresi olup, aynı zamanda bu etkinlik dünyada futbolun kalbinin attığı en önemli şehirlerden biri olan Manchester’da gerçekleşmektedir. Dolayısıyla futbol turizmi açısından oldukça önemli olan bu organizasyonda yer alınması, bu alanda gerek ülkemizde mevcut olan altyapının gerekse nitelikli otellerimizin olanaklarının tanıtılması açılarından önem taşımaktadır. Öte yandan, özellikle futbolun İngiltere’de bir endüstri olduğu dikkate alındığında, ülkemizin anılan fuarda yer almasının; farkındalık ve rekabet avantajı yaratma, potansiyel karar alıcılar ile ülkemiz otelcilerinin

buluşmalarının sağlanması anlamındaki katkıları ise yadsınamaz” dedi. Önemli görüşmelerde bulundular Fuarın son derece verimli geçtiğini söyleyen Ali Selçuk Can sözlerini şöyle sürdürdü: “Fuar gerek Türkiye Otelciler Federasyonu ve gerekse katılım sağlayan otelcilerimiz açısından en verimli olacak şekilde değerlendirilmiştir. Fuarda Türkiye’ye yönelik sadece İngilizler tarafından değil aynı zamanda uluslararası katılımcılar tarafından da ülkemizin altyapı ve olanakları hakkında bilgi almak için yoğun bir ilgi gözlemlenmiştir. Fuar esnasında Türkiye’de özellikle Antalya bölgesinde futbol sektörüne yönelik yapılabilecek projeler ile ilgili önemli görüşmeler yapılmıştır.”

Uluslararası tanıtım Turizmcilerimiz fuarda yaptıkları tanıtım ile Türkiye’ye futbol ve spor turizmine önemli bir katkıda bulundu. İyi bir farkındalık yaratan turizmcilerimiz fuarda Türkiye standına gösterdiği ilgiden memnun. Fuarda sadece İngilizler tarafından değil uluslar arası katılımcılar da yer aldı. Bu anlamda turizmcilerimiz fuarda stand açarak önemli bir çalışma yapmış oldu. “Önemli bir fuar” Londra Kültür ve Tanıtma Ataşesi Ali Selçuk Can, İngiltere’de bulunan turizmcilerimizi yalnız bırakmadı.

TÜROFED / 49


Haber

Denizli’de turizm için işbirliği konuşuldu Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, Pamukkale Kaymakamı Veysel Beyru, Merkezefendi Belediye Başkanı Muhammet Subaşıoğlu, Pamukkale Belediye Başkanı Hüseyin Gürlesin turizm sektör temsilcileri ile bir araya geldi. Denizli Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (DENTUROD) Başkanı Gazi Murat Şen, dernek üyeleri ve turizm sektörünün temsilcilerinin katıldığı toplantı Colossea Termal Otel’de gerçekleştirildi.

TÜROFED / 50


Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, Denizli’nin turizmden aldığı payı arttırmak için kamu ve özel sektörün ortak hareket etmesi gerektiğini ve bu amaç için ne gerekiyorsa yapmaya hazır olduklarını söyledi. Ortak hareket edilmeli Pamukkale Belediyesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen toplantıda Denizli turizmi masaya yatırıldı. Denizli’nin turizmden aldığı pay ve turist sayısının artırılması için neler yapılması gerektiği konusunda fikirlerin paylaşıldığı toplantıda konuşan Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, Denizli’nin turizmden aldığı payı artırmak için kamu ve özel sektörün ortak hareket etmesi gerektiğini ve bu amaç için ne gerekiyorsa yapmaya hazır olduklarını söyledi. Eşi benzeri yok Kentin turizmde önemli bir değere sahip olduğunu belirten Başkan Zolan, “Turizm Denizli’nin ana lokomotiflerinden biri. Hele hele Pamukkale bu dünyada eşi benzeri olmayan bir güzellik. O nedenle kentimizde var olan bu değeri, turizmi görmezden gelmek, yok saymak mümkün değil. Denizlimize değer katan bu güzellikleri yine Denizlimize katma değer olarak kazandırmak gerekiyor. Siz sektör temsilcilerinin beklentilerini biliyor ve bu beklentileri karşılamak için biz yerel yöneticiler olarak ne yapılması gerekiyorsa üzerimize düşeni yapacağız” dedi.

belirten Başkan Zolan, “Turizmde bizi taşıyacak olan lokomotiflerden biri Pamukkale’dir. Bu bölgede geçtiğimiz yıllarda yapılan bir çalışma yarım kalmış. Su kaynaklarının daha verimli kullanılması için yapılan sistemde aksamalar olmuş. Ancak biz Büyükşehir olarak bu su sistem konusundaki çalışmada sona yaklaşmak üzereyiz. Termal su Pamukkale için çok önemli. Buradaki kaynakların doğru kullanılması bölgenin kalkınmasına katkı sağlayacak. Bu konuda bütün işletmeler de suyun daha verimli kullanılması için üzerine düşeni yapmalı. Bölgeye gelen turist burada 5-10 gün kalabilmeli. Pamukkale ve Karahayıt’ta Pamukkale Belediye Başkanı Hüseyin Gürlesin 1,5 yıl gibi bir sürede bu bölge için önemli adımlar attı. Bu bölgenin görsel olarak birçok sıkıntısını çözdü” dedi. İnanç turizmi Yakın zamanda inşa edilecek olan yeni tesislerle Denizli’nin turizm alanında en önde yerlerden biri olacağını belirten Büyükşehir

Belediye Başkanı Osman Zolan, “Denizli, termal sağlık ve inanç turizminin yanında farklı turizm potansiyelleri ile de turist çekmeye devam edecek. Pamukkale ve Hierapolis antik kentlerinin yanında son dönemlerde büyük kazıların yapıldığı Laodikya da inanç turizmi açısından kentin lokomotifleri arasında yer alacak. Ayrıca bu bölgeye yakın zamanda kurmayı düşündüğümüz akvaryum ile de bu bölgeye gelen turistler bu tarafa kaydırılacak. Kısa süre sonra bitecek olan teleferik sayesinde bir anda 1400 rakımlı noktaya vatandaşlarımız çıkma imkanı bulacak. Ayrıca kış aylarında kayak yapılan Bozdağ Kayak Merkezi’nin de bir an önce tamamlanarak kış turizmine kazandıracağız. Burada tesisleşme devam ediyor” dedi. Güç birliği yapılacak Toplantıda başta Denizli’nin tanıtımı olmak üzere ortak iş birliği, güç birliği yapılarak Denizli turizminin her alanda geliştirilmesi için çalışmalar yapılması sonucu ortaya çıktı.

Pamukkale için çok önemli Denizli’nin turizm potansiyeli içinde kentin lokomotiflerinden birinin Pamukkale ve çevresi olduğunu

TÜROFED / 51


Haber

B20, tanıtıma ve otellere büyük katkı sağladı Ankara’da gerçekleştirilen B20 Zirvesi, Ankara ve Türkiye’nin tanıtımına büyük katkı sağladı. Zirve boyunca Ankara’daki oteller de %100 doluluğa ulaştı.

TÜROFED Başkanı Osman Ayık yazılı bir açıklama yaparak B20 Zirvesi’nin Türkiye ve Ankara’nın tanıtımına büyük katkı sağladığını belirterek zirve boyunca Ankara otellerinin de %100 doluluğa ulaştığını söyledi. Başkan Ayık, B20 Zirvesi için TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’na teşekkür etti. TÜROFED’in Başkan Osman Ayık imzasını taşıyan yazılı açıklaması şöyle: “Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu’nun ev sahipliğinde uluslararası ekonomi ve iş dünyası

TÜROFED / 52

temsilcilerinin bir araya geldiği B20 Türkiye Konferansı’nın Ankara’da düzenlenmesi Ankara’nın tanıtımına ve otellerine büyük bir katkı sağladı. Şu ana dek Ankara’da düzenlenen en büyük konferans olan zirve boyunca Ankara’daki oteller %100 doluluk oranına ulaştı. IMF Başkanı’ndan, dünyanın en büyük ekonomilerinin hazine bakanlarına, merkez bankası başkanlarından, alanının en büyüğü firmaların patronlarına kadar 61 ülkeden bin 400’ü aşkın katılımcının katılım gösterdiği organizasyon ile

Türkiye ve Ankara büyük bir tanıtım gerçekleştirmiş oldu. Bu önemli organizasyonun başarıyla gerçekleştirilmesini sağlayan başta Sayın TOBB Başkanımız Rifat Hisarcıklıoğlu olmak üzere organizasyonda yer alan tüm kişi ve kuruluşlara katkılarından dolayı Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) olarak teşekkür ederiz. Bu tür organizasyonların daha sık yapılması yönünde de etkin girişimlerde bulunulmasını bekliyoruz.”



Haber

Alternatif turizmin zirvesi: Babadağ Fethiye turizmine önemli bir katkı sağlayan Babadağ, alternatif turizmin zirvesinde yar alıyor. “Babadağ” denince akla ilk olarak yamaç paraşütü gelse de bölge, nikah, düğün, özel yemekler, kutlamalar, bisiklet, yürüyüş ve doğa fotoğrafçılığı için de önemli bir çekim merkezi durumunda.

TÜROFED / 54


Fethiye sınırları içinde yer alan Babadağ, sadece dünyanın en iyi yamaç paraşüt merkezi olarak akıllara geliyor. Son yıllarda başta yol ve pistler olmak üzere yapılan yatırımlar ile Babadağ’da yamaç paraşütü yapanların sayısı her yıl kendi rekorunu kırmayı başarıyor. Etkinlik merkezi Ancak Babadağ’ı sadece ymaç paraşütü merkezi olarak görmek hata olur. Çünkü Babadağ, yamaç paraşütü dışında nikah, düğün, özel yemekler, kutlamalar, bisiklet, yürüyüş ve doğa fotoğrafçılığı içinde önemli bir çekim merkezi durumunda.

da rekor yaparak artmaya devam ediyor.” Teleferik olsa? Babadağ’ın teleferik olmadan önemli bir başarı yakaladığını söyleyen Mehmet Biçer, “Burada akıllara gelen soru teleferik yapılmadan önce Ordu/Boztepe, Kemer/Tahtalı, Dubrovnik/Srnd dağlarının durumları ve teleferikten sonraki durumları göz önüne alındığında Babadağ’a teleferik yapılsa ne olur? Teleferiksiz olarak bütün dağlara meydan okuyan Babadağı’nın teleferikle neler yapacağını hayal etmek bile zor” dedi.

“Rekabet üstünlüğü sağlar” Babadağı’nda, yamaç paraşütü haricinde birçok etkinliğe evsahipliği yaptığını hatırlatan Biçer, “Babadağı bütün zorluklara rağmen yapılan nikah, düğün, zirve kampı, özel yemekler, kutlamalar, bisiklet ve yürüyüşler desteklenmeli, tanıtılmalı ve teşvik edilmeli. Altın yumurtlayan Babadağ’ın kıymetini yeterince keşfedemedik, keşfedelim. Çünkü bu dağın alternatif turizme çok ciddi katma değer yaratacak potansiyeli var. Turizmde rekabet üstünlüğü kurmak için dağımızı, babamızı, Babadağımızı görelim” diye konuştu.

Dünyada tek Babadağ’ın önemli bir çekim merkezi haline geldiğini söyleyen Fethiye Otelciler Birliği (FETOB) Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Biçer, Babadağ’ı altın yumurtlayan bir tavuğa benzetti. Babadağ’ı dünyanın en güzel yamaç paraşüt merkezi olduğunu dile getiren Biçer, “Babadağı’nda 365 günün en az 325 günü yamaç paraşütü yapmanın mümkün olduğu dünyadaki tek dağdır” dedi. Rekorlar kırıyor Mehmet Biçer, Babadağ ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu: “Yolların ve pistlerin yapılması, pilot sayısının artması, 1200 m pistin açılması, kışın ve bulut altı uçuşların buradan yapılması, Asyalı turistlerin bu merkezi keşfetmesi gibi nedenlerden dolayı turizmdeki düşüşe rağmen ziyaretçi sayısını arttırıyor. Bölgeyi 2013 yılında 74 bin kişi ziyaret ederken bu rakam 2014 yılında 92 bine yükseldi. 2015 rakamlarının ise 112 bin olması bekleniyor. Ayrıca paraşüt dışında yürüyüş ve bisiklet turlarının sayısı

TÜROFED / 55


Köşe Hazırlayan: Orhan KAVALA / BODER Genel Sekreteri

Sorunlar Sorular İyisi ve kötüsü ile bir turizm sezonunun daha sonuna yavaş yavaş yaklaşıyoruz. 2015 yılını tahmin ederken yaptığımız projeksiyon aşağı yukarı bazı ekstra durumlar hariç tuttu. Dünyadaki ekonomik krizin ülke ve bölge turizmine olumsuz yansıyacağını zaten 2014’te ziyaret ettiğimiz turizm fuarlarında gördük, hissettik ve tahmin edebildik. Ancak Bodrum için özellikle göçmen sorununu hiç hesaplayamadık. Bunun Bodrum turizmini ne kadar olumsuz etkilediği çok net ortada iken acil önlemler alınması gerekirken maalesef alamadık. Sektör olarak yöneticilerimizi bu konuda bilgilendirsek bile maalesef yetkilerinin olmadığı ve suç işlemeden müdahale edemeyeceklerini bize bildirdiler. Bu bir çaresizliktir. Yaz sezonu boyunca çok sayıda göçmen Bodrum’a akın akın geldi. Parası olanlar tesislerde kalırken, olmayanlar umuma açık yerlerde (park, bahçe, cami, plaj, sokak, pazar yeri, otopark) gibi gölgenin olduğu her yerde konaklamaya başladılar. Her geçen gün sayıları arttı. Ciddi bir sorun oluştu. Bir süre sonra bundan yerel halk, esnaf ve turistler rahatsız olmaya başladı. Bu konuyu toplantılarımızda gündeme getirdik ve tartıştık. Bir ara gelenleri geldikleri yere göndermek için

TÜROFED / 56

geçici tedbirler alındı. Maalesef gelenlerin önü kesilemedi. Ta ki küçük yavrumuz Aylan’ın cesedi Akyarlar kıyısına vurup ulusal ve uluslararası medyada yer buluncaya kadar. Bu olaydan sonra bir genelge yayınlandı ve tedbirler alındı. Ama sonlandırılamadı. Hala Bodrum’a göçmenler gelmekte ve Kos adasına geçmek için canlarını hiçe saymaktadırlar. Bu olaya insani olarak mutlaka bir çare üretilmelidir. Bugün yaz bu insanlar açık alanlarda kalabilirler ve birçok insani ihtiyaçlarını da açık alanda karşılayabilirler. Kışın şartlarında ise ne açık alanda kalabilir ne de botla denize açılıp Kos’a gidebilirler. Sonuçları çok bilinmeyen ve vahim bir durum. Yöneticilerimizi yerelde ve merkezde göreve çağırıyoruz. Bu olumsuz durum 2016 yaz sezonu için de olumsuz sinyaller veriyor. İkinci tahmin edemediğimiz durum da 7 Haziran seçimlerinden sonra birden

bire hızlanan terör olayları oldu. Turist, güvenliği olmayan hiçbir yerde bedava da verseniz gelmez. Bunda da çok haklılar. Ne yapacağız? Turizm tanıtımları ve fuarlar başlıyor. Bu sorulara hem bireysel hem de acenta bazında muhatap olacağız. Nasıl cevaplayacağız. Yöneticilerimize soruyoruz: 1 Kasım 2015’te yapılacak seçimlerin sonuçları acaba siyasetçilerimizi ve halkımızı tatmin edecek bir sonuç verebilecek mi? Bunları hiç bilmiyoruz. İnanıyorum ki siyasetçilerimiz de tahmin edemiyorlar. Bu kadar bilinmezin içinde 2016’nın ne kadar bilinebileceğini ben şahsen kestiremiyorum. Yöneticilerimize soruyorum: Göçmen sorunu bitecek mi? Terör sona erecek mi? 1 Kasım seçimleri sağlıklı yapılabilecek mi?



Haber

Kapadokya’nın önünü açın! Yandex, Türkiye’deki ve Rusya’daki kullanıcıların tatil için ülkemizde en çok hangi yöreleri aradığını açıkladı. Haziran – Ağustos ayları arasında yapılan arama sonuçlarından derlenen analize göre Türkiye’de tatilciler en çok Bodrum’u aradı. Bodrum’u, Antalya ve Alanya takip etti. Rusya’dan yapılan aramalarda ise en üst sırada Kemer yer aldı. Kapadokya’da çekim yapmak isteyen film ve dizi yapımcıları, karşılaştıkları maddi ve bürokratik engeller nedeniyle sıkıntılı. Motivasyonlarını kaybeden yapımcılar, izin prosedüründeki karmaşanın devam etmesi durumunda Kapadokya’da film çekmeyeceklerini açık şekilde ifade etti. Kapadokya Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (KAPTİD) konu hakkında yazılı bir açıklama yaparak

TÜROFED / 58

“Kapadokya’nın önünü açın!” dedi. KAPTİD’den yapılan yazılı açıklamada bölgede çekilen film ve dizilerin Kapadokya’nın tanıtımına büyük katkı sağladığı belirtildi. Film ve dizi yapımcılarının karşılaştığı maddi ve bürokratik engeller nedeniyle motivasyonlarını kaybettiğini belirten açıklamada, bu engellerin kaldırılmaması durumunda yapımcıların Kapadokya’da çekim yapmayacağı açıklandı.


KAPTİD Yönetim Kurulu Başkanı Yakup Dinler’in imzasını taşıyan açıklama şöyle: Kapadokya’nın önünü açın! Bildiğiniz üzere Kapadokya, dünyada eşi benzeri olmayan bir bölgedir. Yer altı ve yer üstü şekilleri ile tarih ve kültürü ile ciddi bir cazibe merkezi olup, yeryüzünde tek olduğu için dünyanın her yerinden farklı turizm çeşitlenmeleri altında her yıl milyonlarca turisti ağırlamaktadır. Bu çeşitlenmeler arasında kültür, inanç, shopping ön plana çıkmakla beraber son bir kaç yıldır futbol ve kongre turizmi konusunda da ciddi ataklarımız mevcuttur. Yukarıda yazmış olduğumuz bu turizm çeşitlenmelerin dışında, aslında Kapadokya’da bunlardan çok daha önce ön plana çıkmış bir turizm çeşidi vardı: Film / Sinema Turizmi. Film yapımcı ve uygulayıcıları Kapadokya bölgesinin çalışma koşullarının kolaylığı, bölge insanının misafirperverliği nedeniyle, severek ve isteyerek mekan olarak bizi kullanıyorlar daha doğrusu kullanıyorlardı. İşin rengi maalesef son dönemlerde biraz değişti. Bu konuya gelmeden önce Film ve Kapadokya’nın biraz geçmişini hatırlatmak istiyoruz. Film / Sinema turizmi ile Kapadokya bölgesi yabancı film olarak ilk kez İtalya-Fransa-Batı Almanya ortak yapımı olan “Medea” filmi ile bundan tam 46 yıl önce 1969 yılında tanıştı. Türk sineması ise çok daha önce keşfetmiş Kapadokya’yı, usta yönetmen Atıf Yılmaz 1958 yılında daha bölgede turizm adına hiç bir şey yok iken Yılmaz Güney’in başrol oynadığı “Bu Vatanın Çocukları” isimli filmi çekmiş. Bu filmleri günümüze kadar yüzlerce film, reklam ve dizi çekimi takip etti.

Bölgemizde çekilen her film, reklam veya dizi çok önemli fakat 2 dizi var ki bölgenin ciddi anlamda kaderini değiştirdi: Asmalı Konak ve Salve Jorge. Bu dizilerin ilki olan Asmalı Konak Türk insanına Kapadokya gibi büyüleyici bir bölgeye sahip olduğumuzu hatırlattı ve o dönemde kötü giden incoming bazlı operasyonların yerini iç turizm aldı ve ciddi şekilde en ücra pansiyona kadar bölgemiz konaklama işletmelerini doldurdu, esnafımızın yüzünü güldürdü. Brezilya yapımı olan Salve Jorge dizisi ise THY’nin o dönemde yeni başlayan Brezilya-Türkiye direkt seferlerine ciddi katkı yaptı ve Brezilya pazarı bölgenin en önemli pazarlarından birisi belki de en önemli pazarı oldu. Yukarıda verdiğimiz örneklerden de görebileceğiniz üzere tanıtım anlamında çok önemli evet ama bir de bunun bölgeye direkt katkısından bahsetmek gerekiyor. Örnek olarak daha 1-2 ay öncesine kadar çekimleri devam eden ve vizyona 2016 yılında girecek olan Hollywood yapımı bir film çekildi bölgemizde, ismi : “The Mountains and The Stones”. Bölgemizde 6 hafta boyunca 6-7 farklı otelde toplam 250 oda olarak konakladılar ve bu kişiler arasında ünlü Hollywood yıldızları da vardı. Kapadokya’nın düşük sezonu olarak ifade edebileceğimiz bu yaz ayları döneminde bu yapım bölgemize ilaç gibi geldi ve bölgemize en az 5 milyon TL’lik artı bir ekonomi yarattı. Buradan bu vesileyle Anka Film firma ve yetkililerine Kapadokya’yı tercih ettikleri ve her zaman destek verdikleri için teşekkür ediyoruz.

Fakat bütün bu çekimler yapılırken film şirketlerinin karşılaştığı çok ciddi sorunlar oldu. Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve Çevre / Şehircilik İl Müdürlüğü gibi devlet kurumları bu tür yapımlara destek olması gerekirken motivasyon düşürücü bürokratik ve maddi engeller çıkardılar. Dünyanın bir çok bölgesinde sinema filmleri devlet tarafından desteklenirken yukarıda bahsetmiş olduğumuz bazı kurumların “gelin - paranızı yatırın, yoksa çekemezsiniz” gibisinden sözler sarf etmesi hiç hoş karşılanacak bir durum değil, motivasyon kırıcı ve yapımcıları canından bezdirici. İşte bu yüzden artık son dönemde maalesef bu izin prosedüründeki karmaşa böyle devam ettiği koşulda Kapadokya’da film çekmeyi düşünmediklerini açık bir şekilde ifade etmeye başladı film yapımcıları. Kapadokya - bir doğal film platosu olabilecek ve diğer turizm çeşitlenmelerinden daha ciddi gelir getirici ve aynı zamanda otomatik reklam / tanıtım yapan bir mecraya sahip olabilecekken bazı devlet kurumların bu tür davranışlar sergilemesi hiç hoş olmayan durumlar. Eğer devletimiz Kapadokya bölgesini, sinema / dizi yapımcılarına özel, teşvik alanında bir bölge yapabilirse bölgemizde yılda 10 sinema filminin çekilmesi içten bile değil. Bu Film Platosu olayı ile beraber ilerleyen yıllarda dünyanın en büyük film festivallerinden birisini yapmaya Kapadokya olarak gücümüz de var, ekibimiz de var en önemlisi vizyonumuz da var, sadece Kapadokya’nın önünün açılması lazım…

TÜROFED / 59


Söyleşi

Hazırlayan: Tuncay Sevin

Mehmet Haluk Beceren “Master plan şart”

Güney Marmara Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (GÜMTOB) Başkanı Mehmet Haluk Beceren ile Güney Marmara turizmi, Arap turistler ve kayak turizmi üzerine konuştuk. GÜMTOB Başkanı Beceren, dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

GÜMTOB Başkanı Mehmet Haluk Beceren dergimize önemli açıklamalarda bulundu. Deneyimli turizmci, adı krizlerle anılan 2015’i değerlendirerek Arap turistlerin Güney Marmara’ya olan ilgisini anlattı. Kayak turizmine de değindiğimiz söyleşimizde dikkat çekici açıklamalarda bulunan Mehmet Haluk Beceren, “Kayak turizminden pay istiyorsak öncelikle master plan yapmalıyız” dedi. Turizm sektörünün bu sene yaşadığı sıkıntılar ortada. Güney Marmara Bölgesi’nde durum nedir? Bu sene sizin için nasıl bir yıl oldu? Maalesef Türkiye’deki turizm merkezlerimiz gibi bizde de düşüş var. Özellikle Arap turistlerin ilgisi ile 10 Eylül’e kadar hareketlilik sürer diye düşünüyorduk ancak Arap turist sayısı ve ilgisi Ağustos ayında zayıfladı. Bu nedenle hedefimize ulaşmadığımızı söyleyebilirim. Körfez ülkelerinden gelen turistler bu sene erken çekildiler. 2015 sonuna kadar nasıl olur bunu bilemiyoruz.

TÜROFED / 60


Bölgenizde 2016 yılı için nasıl bir görüntü var? Bölgemizi tercih eden Arapların büyük bölümü son dakikacı. Bu nedenle erken rezervasyon gibi bir durumumuz yok. Dolayısıyla son dakikaya kadar neyin nasıl olacağını bilemiyoruz. Bursa, Arap turistin ilgi gösterdiği bir bölge. Arapların ilgisi devam eder mi? Evet, Arap turistlerin Bursa’ya ilgisi bir hayli yüksek. Araplar yine ilgi gösterecektir ancak Araplar geçtiğimiz yıllarda Bursa’da çok sayıda konut ve daire satın aldı. Önceki senelere göre Arapların geceleme sayısı düşüyor. Ne kadar çok fazla etki etmez dense de bu durum otellerimizdeki geceleme sayısını etkiliyor. Ayrıca Araplar aldıkları konutlarını diğer Arap tatilcilere pazarlıyor. Bu durum otellere ister istemez yansıyor. Bu durum karşısında otelciler ve Türkiye gelir kaybı yaşıyor. Bu durum kontrol altına alınıp denetlenemez mi? Denetlenmesi gerekiyor ama ülke olarak böyle bir kontrol

mekanizmamız yok. Araplar maliye kaydı yaptırmıyor. Çok ciddi sayıda konut satın aldılar. Geldikleri zaman bu konutlarında geceliyorlar kalmadıkları zaman da bu evleri pazarlayarak para kazanıyorlar. Bu durumun bir an önce kontrol altına alınması gerekiyor. Bir kontrol mekanizması var ama maalesef zayıf. Bu mekanizmanın etkin bir şekilde hareket etmesi gerekiyor. Sonuç olarak otellerimiz ve Türkiye burada bir kayıp yaşıyor.

bölgemize çok sayıda Arap turist taşıyor. Bu çok güzel bir durum. Ancak oteller açısından durum o kadar da güzel değil. Evet, Arap turist Bursa’ya geliyor ve harcama yapıyor. Ancak otellerimizde kalmıyorlar. Yapılan ziyaretler çoğunlukla günübirlik. Esnafın bir kısmı bu durumdan faydalanabiliyor ama otellerimize çok büyük getirisi olmuyor. Gelen Arap turisti bölgemizde tutmamız lazım. Böylelikle herkes kazanacaktır.

Son yıllarda Arap turistlerin bölgenize ilgisini nasıl değerlendiriyorsunuz? Bursa, Arap turistin her zaman ilgi gösterdiği bir destinasyondu. Yalova depremi sonrasında gelmediler. Yani depremden sonra Arap turistlerin bölgemize ilgisi bitti. Son yıllarda tekrar bu hareketliliği yakaladık. Ulaşım kolaylığı ile Arap turistler rahat bir şekilde Bursa’ya gelebiliyor. Ayrıca bireysel hareket eden Arap turist sayısı da arttı. Ulaşımın kolaylığı ile bireysel hareket eden turistler de bölgemize geliyor. Ancak belirtmemiz gereken şöyle bir durum daha var. İstanbul ve Bursa deniz otobüsleri

Kış ayları yaklaşıyor. Uludağ bu sene nasıl bir yıl geçirecek? Uludağ, yüzde 90 oranında iç turizme yönelik hizmet veriyor. Bu nedenle Uludağ iç olaylardan çok etkileniyor. Bölgemiz için bir erken rezervasyon durumu yok. Bizim bölgemiz için en önemli belirleyici Kasım ayındaki kar durumudur. Kar yağarsa ve ülkede bir karışıklık ve kriz yoksa sezonu normal şartlar altında yaşarız. Eskiden 1 yıl öncesinden ön rezervasyonlar alıyorduk. Artık karın ne zaman yağacağını kestiremiyoruz. Bu nedenle ön rezervasyonlar da yapılmıyor.

TÜROFED / 61


Bu kayak merkezleri her sene ciddi sayıda kayak turistini ağırlıyor. Ancak bu kayak merkezleri planlamalarını çok önceden tamamlayarak bu yıllara geldi. Avrupa’da ciddi oranda kayak ile ilgilenen turist var. Ellerinde çok güzel kayak merkezleri de var. Bu insanları eğer Türkiye’ye getirmek istiyorsak iyi bir hazırlık yapmalıyız. Bu hazırlığı da gelişi güzel değil bir master plan dahilinde yapmalıyız. Ancak oteller hazırlıklarını sürdürüyor değil mi? Tabi ki. Otellerimiz her sene olduğu gibi bu sene için hazırlıklarını sürdürüyor. Misafirlerimize en iyisini sunmak için sorunsuz bir sezon geçirmek için çalışmalarımız ve hazırlıklarımız sürüyor. Şu dönemde de İstanbul’dan Uludağ ve Bursa’nın çevresindeki mesire yerlerine haftasonları ziyaretçiler geliyor. Bu ziyaretlerin otellerimize bir faydası yok ama bölgedeki esnaf ve turizm adına diğer ticari kuruluşlar yarar sağlıyor. Son yıllarda Türkiye’de çok sayıda kayak merkezi açıldı. Kayak merkezinin açılması turist geleceği anlamına gelmiyor değil mi? Evet, son yıllarda ülkemizin değişik bölgelerinde kayak merkezleri açılıyor. Ancak bizde kayak merkezi tanımlamasında bir yanlış anlama var. Bir bölgenin kayak merkezi olabilmesi için 10-15 oteli ve 10-15 tane de farklı tesisi olması lazım. Bir tane oteli yok bir tane mekanik tesisi ile kendisini kayak merkezi ilan edenler var. Türkiye’de tam anlamıyla kayak merkezi olmayı hak edenler Uludağ, Palandöken, Kartalkaya, Erciyes ve Ilgaz’dır. Bu kayak merkezleri işini profesyonelce yapıyor. Bunların içinde Uludağ ise ayrı bir noktadadır.

TÜROFED / 62

Uludağ bir marka haline gelmiştir ve ziyaretçi sayısı ve kayak yapma sayıları diğer kayak merkezlerine fark atar. Diğer kayak merkezlerine göre çok fazla turist ağırlıyoruz. Yani bir kayak merkezi için tesisleşme çok önemli. Çünkü bu kayak merkezlerine gelen insanlara sadece kar sunmakla kayak merkezi olunmaz. Kayak merkezleri dışında, kayak turizmini geliştirmek için öncelikle yapmamız gereken nedir? Öncelikle plana ihtiyacımız var. Eğer biz kayak turizminden faydalanmak istiyorsak kayak turizmi üzerine bir master plan ortaya koymalıyız. Plansız bu iş olmaz. Çünkü kayak turizmi ile binlerce turist ağırlayacaksınız. Bu planı yapmadan kayak turizminden ciddi bir beklentimiz olamaz. Bakın Avrupa’da birkaç saatte ulaşılabilecek ciddi sayıda kayak merkezi var.

Avrupa’dan iyi kayak pistlerine ve kaya merkezlerine sahip olduğumuz söyleniyor. Şu anki hali ile Türkiye kayak turizminde Avrupa’ya rakip olamaz değil mi? Şu an için Avrupa’ya rakip olmamız mümkün değil. Avrupa, planlı, düzenli ve markalaşmış kayak merkezilerine sahip. İnsanlar araçlarına binip 3-4 saatlik yolculuktan sonra kayak merkezine ulaşarak kayak yapmaya başlıyor. Ancak Avrupalılar Türkiye’de aktarmalı olarak kayak merkezlerine ulaşabilirler. Zaman kaybı yaşarlar. Bu nedenle Avrupalılar çoğunlukla kendi kıtalarında yer alan kayak merkezlerini tercih ediyor. Dediğim gibi kayak turizminden ciddi girdiler sağlamamız için master plan, ulaşım ve alt yapı gibi olmazsa olmazları tamamlamamız lazım. Bu eksiklikleri giderdikten sonra tanıtım çalışmaları ile kayak merkezlerimizi tanıtabiliriz.



Köşe

Misafir bir numara değildir

Hazırlayan: Prof. Dr. İbrahim Birkan

Artık birbirinden lüks otellerde iyi hizmeti tüm rakiplerimiz verebiliyor. Sizi farklılaştıran ve misafirlerimizin ihtiyaç duyduğu farklı şey sıcak bir ilgi, açık kulaklar, göz teması ve misafirin kim olduğunun öğrenilme isteğidir.

TÜROFED / 64

1953 yılında Sivas’ta doğdum. Annem, babam adımı İbrahim koydular. İlkokulda numaram 183, Ortaokulda 468, Lisede 695 oldu. Daima bir numara veya unvan ile hitap edildim. Hocam, müdürüm, başkanım… Geçen hafta kaldığım otelin oda numarası 1068. Büyük kuruluşlarda kişiler isimlerinden ziyade unvanları ile anılırlar. Napolyon’un dediği gibi herkes üstüne giydiği üniformanın adamı olur. Ben hep bir numara veya unvan ile anılmaktan dolayı neler hissettiğimi çok iyi biliyorum. Çağımızda insanlar tanınmaya çok fazla önem veriyorlar. Bir otelde odaya, restoranda yiyecek ve içeceklere tanınmaya verilen önem kadar önem veriyorlar. Bu çok doğru, gittiğim restoranda beni “hoşgeldiniz İbrahim Bey, masanız hazır” diye karşılarlarsa bundan sonra aşçının bifteğimi yakması bile benim için o kadar sorun olmaz. Abraham Maslow’un meşhur insanların ihtiyaçlarının hiyerarşisi piramidini çağımıza uyarlarsak çoğumuzun tanınmaya yiyecek ve içecekten daha fazla gereksinim duyduğunu görebiliriz. İnsanların birbirlerini şahsen tanımaları ve isimleri ile hitap etmeleri gerçekten çok önemli. Bir kuruluşta çalışan aile üyeleri birbirlerine isimleri ile hitap etmiyorlar, çalışma arkadaşlarını isimleri ile tanımıyorlarsa, bu çalışanların bana “günaydın İbrahim Bey” demelerini nasıl bekleyebilirsiniz? Bunu sağlamanın bir yolu da isim kartlarının kullanılmasıdır. Ben bazı yöneticilerin şikâyete muhatap olmamak için isim kartlarını takmaktan imtina ettiklerini bilirim. Bir otele geldiğim andan itibaren, bavulumun

üstünde isim kartım olmasına rağmen, bellboy bana “efendim” diye hitap eder. Resepsiyona geldiğimde hoş geldiniz “efendim” diye karşılanırım. Sonra da oda numaram 1068 diye nitelendirilirim. Restorana rezervasyon yapmak istediğimde bana ismimle hitap edilmez, gene oda numaram sorulur. Ben otelde onlar için bir numaradan ibaretim. Hâlbuki ben bir numara değil, bir isimim. İsmim benim için kulağıma gelen en hoş müziktir. Niçin otelde kimse benim müziğimi çalmıyor? “Evet efendim” sözcüğü çok saygılı ve formal. Fakat çok yavan ve soğuk. Misafirlerine isimleri ile hitap etmeyi öncelik kabul eden oteller, misafirlerinin otele tekrar gelme isteğini yaşayacaklarını göreceklerdir. Misafirin ismini öğrenmenin ve ona ismi ile hitap etmenin sizin otelinize ek bir maliyeti var mı? Bizim sektörümüzün adı “hospitality industry” yani “misafirperverlik sektörü”. Artık birbirinden lüks otellerde iyi hizmeti tüm rakiplerimiz verebiliyor. Sizi farklılaştıran ve misafirlerimizin ihtiyaç duyduğu farklı şey sıcak bir ilgi, açık kulaklar, göz teması ve misafirin kim olduğunun öğrenilme isteğidir. Otelimize gelen her misafire evimize gelen bir misafir gibi neden davranmayalım? Berlin in Berlin filminde olduğu gibi. Türkler bu misafirperverlik sektörüne yapı ve kültür olarak çok yatkınlar. Ben otel yöneticiliği yapmış bir sektör mensubu ve akademisyen olarak bir otele yeni bir misafir getirmenin pazarlama maliyetinin mevcut misafiri tekrar getirmekten kat kat daha düşük olduğunu çok iyi biliyorum. Bu farklılığı ve artı değeri otellerimizde kullanmak konusunda otel yöneticilerimize görev düşüyor.


Sipariş almak veya sipariş yaratmak Turizm tesislerinin cirolarının ve kârlılıklarının arttırılması için üretim ve satış kapasitelerini arttırmak mutlaka çok önemlidir. Ancak, artan rekabet şartları dolayısıyla tesisler atıl kapasite ile çalışmak mecburiyetinde kalabilirler. Bunun yanında yüksek yatırım maliyetleri kapasiteyi arttırmaya imkân vermiyor olabilir. Tesislerin her durumda mevcut kapasitelerinioptimal şekilde kullanarak verimliliklerini arttırmaları gereklidir. Bu anlamda turizm tesislerinde personelin eğitilmesi çok önemlidir. Bu farklılığı sipariş almak (order taker) ve sipariş yaratmak (up seller) olarak ifade edebiliriz. Servis konusunda çok iyi eğitimli iki garsonu düşünelim: Her iki garsonumuz da en iyi şekilde servis yapmasını biliyor. Garsonlarımızdan birincisi sipariş alan (order taker), diğeri de sipariş yaratan (up seller) olsun: Sipariş alan garson misafir oturur oturmaz kendisini tanıtır, menüleri sunar ve bir süre sonra misafirlerin yiyecek ve içecek taleplerini not alarak siparişi mutfağa ve bara iletir. Sipariş yaratan garsonumuz ise kendini tanıttıktan sonra önden nasıl bir içecek ve iştah açıcı (appetizer) ile başlamak istediklerini sorarak seçenekleri anlatır. Sipariş verilen içecekleri getirdikten sonra menüleri sunarak yemek siparişlerini alır. Hatta ana yemeğin yanında ek sebze, haşlanmış patates vb. isteyip istemediklerini misafirlere sorar. Aynı zamanda şarap menüsünü de sunarak yemeklere uygun bir şarap tavsiye eder. Ana yemek sonrası tatlı siparişlerini almak

için misafirlere gerekirse menüleri tekrar sunar. Daha sonra çay-kahve servisi için bir kere daha misafirlere giden garsonumuz kahvelerinin içinde bir shotKahlua veya Tia Maria Likörü isteyip istemediklerini misafirlere sorabilir. Sipariş alış pozisyonundaki ilk garsonumuz misafirlerin taleplerini bir kerede alırken sipariş yaratma pozisyonundaki garsonumuz siparişleri halka halka alarak, satışlarını arttırmakta ve adisyon toplamını yükseltmektedir. Sipariş alan pozisyonundaki garsonumuzun ortalama çeki $50 ise ve o shift sırasında 20 misafire hizmet vermişse, toplam cirosu $1000 ($50 x 20 px) ve alacağı tahmini bahşiş $100 (%10) olacaktır. Daha çok satış yapan sipariş yaratıcı konumundaki garsonumuz ise ortalama adisyon tutarının $90 olduğunu, gene 20 misafire hizmet verdiğini düşünürsek o shift için cirosunun $1800 ($90 x 20 px) ve tahmini bahşiş tutarının da $180 olacağını kolaylıkla hesaplayabiliriz. Sipariş yaratıcısı olmak hem satış elemanları ve hem de tesis için daha fazla ciro ve daha fazla kâr elde etmek anlamına gelmektedir. Otellerde sadece satış bölümü değil, misafirle temas eden tüm personel satış personeli durumundadır ve tüm personelin sipariş yaratıcı olması için eğitilmesi gereklidir. Bu eğitimin kaldığımız bir otelde verilip verilmediğini anlamak çok zor değildir. Rezervasyon için bir oteli aradığınızda $150 lık oda ile $210’lık oda arasındaki farkı sorduğunuzda cevap $60 olursa hiç şaşırmayın

veya bu akşam gece kulübünüzde ne var diye sorduğunuzda eğlence diye cevap alırsanız gene şaşırmayın. Ne tür eğlence? Orkestra çalıyor. Hangi orkestra? Emin değilim, sorayım. Restoranda garsona günün çorbasını veya spesiyalinin ne olduğunu sorduğunuzda da cevap alamayabilirsiniz. Hiç şaşırmayın. Burada görev kesinlikle otel yöneticilerine düşmektedir. Personelimizin sipariş yaratan olması için özel olarak eğitilmesi gereklidir. Resepsiyonda veya satış ofisinde çalışan personelinizi arada bir odalarınızda otelin müsait olduğu zaman misafir ederseniz o elemanınız $150 lık oda ile $210’lık oda arasındaki farkı misafirlere çok iyi bir şekilde anlatabilir. Servis saati öncesinde yemeklerini yiyen garsonlarınız, günün yemeklerinin tadına bakarlarsa, günün çorbasını ve spesiyalini çok iyi anlatıp satabilirler. Up sell yapabilmek için otelimizde sonsuz fırsatlar yaratabiliriz. Bir bell boy odaya misafirleri götürürken koridorda ve asansörde kullanabileceği 3 dakika zarfında otelin şefinin spesiyalinden veya gece kulübündeki orkestradan bahsedebilir, rezervasyon yapmayı teklif edebilir veya havaalanından transfer yapan şoförler oteli aynı şekilde anlatabilir. Sizin otelinizin personeli sipariş alan mı yoksa sipariş yaratan mı? Bunu tekrar kontrol edin. Satış personeline ve resepsiyondaki personele “upgrade” için yetki verin. Misafire ara sıra daha kaliteli bir oda vermenin otel müsaitse hiçbir ek maliyeti yoktur. Fakat bunun bir karşılığı mutlaka vardır ve bu karşılığın adı “KAZANÇ”tır.

TÜROFED / 65


Haber

Alanya’da hedef “gezgin turist” BAKA’nın projesiyle sırt çantalı turistler Toroslar’ın eteklerinde dolaşacak. Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkanı Burhan Sili, «Projeyle 20 bin adet trekking, bisiklet ve off-road parkur haritası bastırdık» dedi. Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı’na (BAKA) Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) tarafından başvuru yapılarak Alanya’ya kazandırılan Alanya Doğa Sporlarını Geliştirme Projesi’nin tanıtımı yerinde yapıldı. Toplam 31 parkurdan oluşan projenin bir güzergahı, basın mensupları ve turizm acenta yetkililerine safari cipleriyle gezdirildi. “En uzun mesafe 30 kilometre” Alternatif turizmi geliştirme anlamında BAKA desteğiyle oluşturulan “Alanya Doğa Sporlarını Geliştirme Projesi”nin tanıtımını gerçekleştirdiklerini söyleyen ALTİD Başkanı ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Yönetim Kurulu Üyesi Burhan Sili, “Yürüyüş, bisiklet ve off-road olarak tabir edilen ve ciplerle yapılabilen gezi güzergahlarından oluşan toplam 31 parkur belirledik.

TÜROFED / 66


En kısa mesafenin 4 buçuk, en uzun mesafenin 30 kilometreyi bulduğu bu parkurlarda talep yaratarak, deniz, kum ve güneş üçlemesi dışında Alanyamızın tarihi ve doğal güzelliklerini de dünyaya duyurmak istiyoruz. Böylece turizm pastasından kırsal kesimin de pay alabilmesini sağlayarak bütüncül olarak turizm yapılmasını hedefliyoruz. “Doğa sporlarıyla Alanya’da buluşturacağız” Alternatif turizm alanlarının oluşumuna katkı sağlayarak bölgemize defalarca gelen, tatilini uzun tutan, yerleşik yaşayan veya Alanya’yı henüz keşfetmemiş yerli ve yabancı misafirlerimizin doğa sporlarıyla bölgemizde tanışmasını planlıyoruz” dedi. “Parkurları yürümek en az 30 gün” Projeyle 20 bin adet trekking, bisiklet ve off-road parkur haritası bastırdıklarını söyleyen Sili, doğa sporları projesi kapsamında bastırılan bu haritalardaki toplamda 31 parkurun en az 30 gün sürede yürünebileceğini belirtti. “Kış turizmi için çok önemli bir proje” Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Alanya Bölge Yürütme Kurulu (BYK) Başkanı Suat Çavuşoğlu da ALTİD’in öncülüğünde, BAKA, Alanya Doğa Sporları Kulübü (ALDOSK), Alanya Belediyesi ve Alanya Tanıtma Vakfı (ALTAV) katkılarıyla hazırlanan projenin özellikle bahar ve kış aylarında turistler için büyük önem taşıdığını, kış turizminin hareketlenmesi için büyük bir adımın atıldığını vurguladı.

“Oryantiring için önemli adımlar atıldı” Proje yetkilisi ve arkeolog İlhami Yetkin, çok yorucu fakat yılların birikimiyle ve uzun süren alan çalışmaları sonucunda projenin hazırlandığını söyleyerek, zamana karşı hedef ve yön bulmayla alakalı insanı yarıştıran oryantiring sporu için de önemli adımların bu projeyle atıldığını söyledi. Proje özeti: ALTİD’in BAKA finansörlüğünde başlattığı projenin iştirakçileri Alanya Belediyesi, ALDOSK ve ALTAV’dır. Alanya yürüyüş, bisiklet ve off-road parkurlarının belirlenerek çizilen harita ile proje kapsamında Alanya doğuda Syedra ve Laertes antik kentlerinden kuzeydoğuda Akdağ Kayak Merkezi, Oba – Alacami, Kızılalan, Aksaray, Basırlı, Mahmutseydi, Türktaş, Süleymanlar, Gümüşgöze, Burçaklar, Karamanlar, Gedevet, batıda Alara Han, Hamaxia, kuzeyde Küçük Ayasofya tarihi alanı, güneyde Alanya merkezi, Karayolları Mevkii’ni içine alan 56 km genişliği 40 km derinliği ile toplam 2.240 km2’lik alanda birbiri ile bağlanabilen mevcut yollarda trekking, bisiklet ve off-road güzergahları Alanya merkezden başlayarak parkur haritalı bilgilendirme panoları, km’li proje yönlendirme levhaları, yüksek ve

dik noktalarda işaret çubukları, dağ bisikleti organizasyonunun da gerçekleştiği Kızılalan Mevkii’nde (2 adet) geçiş köprüleri, bir adedi Cebelireis yamaç paraşütü takeoff noktası, diğeri de Hıdırelles Kilisesi üstü Yasır Ali Mevkii’ne Alanya panoramik manzara seyir/ gözetleme/buluşma amaçlı yapılan 2 kule konulmuştur. 19 yürüyüş/ trekking, bisiklet ve off-road/ araç parkur güzergahları, 12’si sadece yürüyüş/trekking parkur güzergahları olmak üzere toplamda 31 rota belirlenmiştir. 20 bin adet trekking haritası bastırıldı 20 bin adet trekking, bisiklet parkur haritası ile Türkçe, İngilizce, Almanca ve Rusça dillerinde toplam 20 bin adet parkur tanıtım kitapçığı bastırılmıştır. Basılan harita ve kitapçıklar turizm fuarlarında ve diğer temaslarla dağıtımı ile destinasyonumuzun ürün çeşitlendirmesinde katkı sağlayacaktır. Ayrıca Alanya otellerinde, acenta ve tur operatörleri kanalıyla da broşür ve harita dağıtılacaktır. Proje kapsamında tamamlanan km’li yönlendirme levhaları ile bir kişinin kaybolmadan bölgeyi kolaylıkla gezmesi sağlanmaktadır. Son yıllarda ilgisi gittikçe artan bir mevkii için de oryantiring haritası hazırlatılmıştır.

TÜROFED / 67


Advertorial

Sorunun çözümü

Antislip

Açık ve kapalı alanlarda insan için en büyük tehlike kayarak düşmektir. Gün geçmiyor ki bir ünlü isim, tanıdığımız bir insan banyoda, havuz kenarında, kaldırımda, alışveriş merkezlerinde, iş yerinde veya evinde ayağı kayarak düşüp hayati tehlikeyle karşı karşıya kaldığı haberiyle karşılaşıyoruz. Bu tür haberleri internet ortamında, yazılı basında, televizyon kanallarında da gördüğümüz zaman hepimiz üzülüyoruz.

TÜROFED / 68


İnsanlar kayarak düşüyor, bir yerini kırıyor, daha da ciddisi hayati tehlikeyle karşı karşıya kalıyor. Bütün bunların neticesinde bu konuda Avrupa ülkelerinde olduğu gibi Türkiye de bir takım yasal zorunluluklarla güvenli zemin için tedbirler getiren kanunlar çıkararak bunları uygulamayan kuruluşlara iş yerlerine para ve hapisle sonuçlanan ceza-i şartlar getiriyor. Mucizevi sıvı İş yeri sahipleri, AVM’ler, konutlar, turistik tesisler, evlerinde önlem almak isteyen insanlar, herkes, hepimiz ne yapmalıyız diye düşünürken mucizevi bir sıvı, anti bakteriyel bir kimyasal, kullanılan zemine hiçbir zarar vermeden parlaklığı ve görünümü bozmadan üstelik 5 yıl da koruma altına alarak imdadımıza yetişiyor. İşte bu mucize sıvının ismi Antislip… Sorunun çözümü: Antislip Antislip, her türlü zeminde; mermer, granit, seramik, yer karoları, havuz, cam, metal, fiberglas, ahşap, vinil ortamında hem kaymayı hem de aşınmayı önlüyor. Islak ve kuru zeminlerde kaymayı önleyen, İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na dayalı olarak 28512 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren kanuna göre de kaydırmazlık sağlamadığı takdirde para cezası ve kaymaya yönelik yaralı kazalarda yüksek tazminatlar getiren bu sorunun çözümü Antislip ile ortadan kalkıyor. Antislip’e ilgi büyüyor Türkiye’ye girdiği andan itibaren Türkiye’nin birçok seçkin kuruluşu tarafından hemen Antislip Türkiye temsilciliğini, illerdeki ve Kuzey

Kıbrıs’taki distribütörlerini arayarak uygulamaya başlayan şirketlerin sayısı her geçen gün artarak büyüyor. 5 yıl garantili Merkezi İstanbul’da bulunan ve Türkiye’de her geçen gün il il bayilikleriyle büyüyen Antislip Kaymaz Zemin Sistemleri Genel Müdürü Doğan Demiray şunları söyledi: “İthalatçısı ve distribütörü olduğumuz bu mucizevi kimyasal ile insanlar Türkiye’nin her yerinde açık ve kapalı alanlarda uygulama yaptırarak, güvenli bir zemin elde ederek kaymadan rahat bir şekilde yürüyebilecekler. Antislip 5 yıl garantili, anti bakteriyel, en önemli iki özelliği kaydırmazlık ve malzemenin kullanıldığı yerin hiçbir şekilde görünümünün bozulmaması. Turistik tesisler için uygun Yeni yasada cezai şartlarda Antislip’in insanoğlu için ne kadar önemli olduğunu gösteren bir yaptırımdır. İnsanoğluna saygı ve sevgi, Antislip uygulama alanlarının hızla yayılmasıyla en güzel belirtisidir. Bizim için İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyükşehirlerin dışında en önemli hedefimiz her yıl milyonlarca turistin geldiği turizmin başkenti Antalya’daki turistik tesisler, havuz kenarları, dış mekanlar, SPA merkezleri,

AVM’ler, hastaneler, eğitim kurumları, resmi dairelerdir. Zemin güvenliği Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in de üzücü bir kaza sonucu ayağı kayarak düşmesi ve ciddi sorun yaşaması hepimizi çok üzmüştür. Kuzey Kıbrıs Türkiye Cumhuriyeti’nde de özel bir çalışma girişimimiz var. Kuzey Kıbrıs’ta da Eski Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun eşi Meral Eroğlu’nun kayarak düşmesi sonucu yaralanması, çok sevilen ve hala iyileşemeyen Kenan Işık’ın kayma sonucu hayati fonksiyonlarını kaybetmesi kayma yoluyla geçirilen kazaların ciddiyetinin son günlerdeki en önemli örnekleridir. Dileriz ki bu tür kazalar yaşanmasın, insanlarımız kayarak yaralanmasınlar. Biz zemin güvenliğini Antislip ile sağlayarak insanlarımızın yaşam standartlarını artırıyoruz. Ülkemizdeki iş kazalarının yüzde 35’ini kaymaya dayalı kazalar oluşturmaktadır. Bunların çoğunluğu geçici, bedensel engelli ya da yaşamlarını kaybetmesi ile sonuçlanmaktadır. Bu kazalar önlendiği takdirde sosyal sigortaların yüklü bir gideri ortadan kaldırıldığı gibi iş yerleri de deneyimli eleman kaybını önlemiş olacaktır. Biz diyoruz ki; ‘Antislip Yerlerde Güvenle Gezin Her Yerde’”

TÜROFED / 69


Haber

2015’te konaklama fiyatları nasıl değişti? Hotels.com tarafından yayınlanan son Hotel Price Inde, otel fiyat endeksi raporuna göre, seyahat yapan otel misafirlerinin dünya genelinde otel konaklamaları için ödedikleri fiyatlar, 2015’in ilk yarısında sadece yüzde 1 arttı. Türkiye çıkışlı misafirlerin popüler tatil merkezlerindeki oteller için ödediği fiyatlar ise, 2015 yılının ilk altı ayında az da olsa artış gösterdi. Hotels.com™ tarafından hazırlanan son Hotel Price Index (HPI™) otel fiyat endeksi raporuna göre, 2014 yılının aynı dönemine oranla 2015 yılının ilk yarısında genel global artış sadece yüzde 1 seviyesinde seyrederken, ilk kez dünyanın üç bölgesinde ödenen otel fiyatları 2008/2009 ekonomik krizi öncesindeki seviyeleri aştı. Kuzey Amerika, Karayipler ve Latin Amerika yeni rekorlara imza attı. Bu sonuçlarda, ziyaretçi sayısındaki artışın, belirli alanlarda daha yüksek tüketici harcamaları yapılmasının ve döviz kurlarındaki güçlü dalgalanmaların etkili olduğu görüldü. Türk Lirası’nın dünya genelinde değer kaybetmesi Türk gezginler için benzer bir tablonun ortaya çıkmasının önünü kesti; Türkiye çıkışlı misafirler yurt içi de dâhil olmak üzere, rapor kapsamına giren destinasyonların hemen hemen yarısında otel konaklamaları için daha yüksek ödeme yaptı. Türkler için en uygun konaklama Hotels.com tarafından hazırlanan rapora göre, Türkiye çıkışlı gezginler HPI kapsamına incelenen şehirler arasında en yüksek otel

TÜROFED / 70

fiyatını New York ve Londra’da öderken, Pattaya 116 TL’lik ortalama fiyat ile gezginlerin en düşük konaklama ücretini ödedikleri destinasyon oldu. Londra 644 TL ile geçen senin lideri Dubai’yi (550 TL) geride bıraktı. Türkiye çıkışlı gezginlerin Londra’daki otel konaklamaları için ödedikleri ortalama fiyat, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 8 artış gösterdi. En çok fiyat artışı En yüksek ortalama otel fiyatı artışı, yüzde 21 ile New York (2014 1YY 549 TL, 2015 1YY 662 TL) ve Milano’da (2014 1YY 417 TL, 2015 1YY 505 TL) yaşandı. Bununla birlikte, Türkiye çıkışlı gezginler otel konaklamaları için Las Vegas’ta bir önceki yıla kıyasla yüzde 17 (2014 1YY 353 TL, 2015 1YY 292 TL), Dubai’de yüzde 11 (2014 1YY 619 TL, 2015 550 TL) daha az ödeme yaptı.

Türklerin popüler merkezi Bu yılın ilk altı ayında, Türkiye çıkışlı gezginler sadece yurt dışındaki destinasyonlara değil, iş ve tatil amaçlı olarak yurtiçine de ilgi gösterdi. Hotels.com™ tarafından yayınlanan son HPI™ raporuna göre, Bodrum ve Antalya Türklerin tercih ettiği popüler tatil merkezleri arasına Türkiye’den giren iki destinasyon oldu. Ancak, Türkiye çıkışlı gezginler, 2015 yılının ilk altı ayında, Bodrum’daki konaklamaları için bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla daha fazla ödeme yaptı: Yerli gezginlerin Bodrum otelleri için ödedikleri ortalama fiyatlar bir önceki yıla göre yüzde 13 artarken (2014 1YY 417 TL, 2015 1YY 505 TL), Antalya otelleri için ödedikleri ortalama fiyatlar hemen hemen aynı seviyede (2014 1YY 245 TL, 2015 1YY 241 TL) kaldı.



Söyleşi

Hazırlayan: Tuncay Sevin

Mete Akcan

“Hak ettiğimiz potansiyele ulaşacağız” Geçtiğimiz aylarda Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) çatısı altına giren Güneydoğu Anadolu Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği’nin (GATOD) Başkanı Mete Akcan, dergimizin sorularını yanıtladı. Mete Akcan, “Umuyorum ki içinde bulunduğumuz bu sıkıntılı dönemin üstesinden el birliği ile en kısa sürede gelerek hak ettiğimiz potansiyele ulaşacağız” dedi.

TÜROFED / 72


TÜROFED’in 14. bölge derneği olan GATOD’un başkanı Mete Akcan, dergimizin GATOD ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi ile ilgili sorularını cevapladı. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki oteller için GATOD’un son derece önemli bir oluşum olduğunu söyleyen Mete Akcan, “GATOD, bu işletmelerin doğru bilgiye ulaşmaları, sorunlarının doğru şekilde çözümlenmesi açısından önemli bir noktada yer almaktadır” dedi. Bölge turizmine de değinen Akcan, “Elbette ki gelinen nokta bölgemizin coğrafi ve politik durumundan dolayı, istenilen seviyeye henüz ulaşmamıştır ama umuyorum ki içinde bulunduğumuz bu sıkıntılı dönemin üstesinden el birliği ile en kısa sürede gelerek hak ettiğimiz potansiyele ulaşacağız” şeklinde konuştu. Öncelikle GATOD’u kurma amacınız neydi? GATOD, 2005 yılında bölgemizdeki otel işletmecileri ve turizm işletme belgeli restoranları bir araya getirerek, sektörel birliktelik sağlamak ve sektörün sorunlarına, mevzuatlara, gelişen dinamiklere daha yakından ulaşabilmek, ülke turizminin gelişmesine katkıda bulunmak, bölgemizi ulusal ve uluslararası platformlarda en iyi şekilde temsil etmek, bölgemizdeki turizm potansiyelinin bilinçli tanıtımını yapmak için kurulmuş bir dernektir. Yeni yönetim olarak bizler uzunca bir süre pasif olan derneğimizi 2015 yılı içerisinde yapmış olduğumuz çalışmalarla yeniden aktif hale getirmiş bulunmaktayız. GATOD’un bünyesinde kaç otel var. Hedefiniz nedir? Şu anda 43 otel mevcuttur. Bu sayıyı 80’e çıkarmak istiyoruz.

GATOD ile TÜROFED bünyesine dahil oldunuz. Neden? Turizm ile ilgili konularda ülkemiz gündemini daha yakından takip edebilmek, kamu kurum ve kuruluşlarıyla koordinasyon içerisinde olabilmek, üyelerimizin sorunlarını ilk ağızdan ve daha hızlı çözebilmek için ve bunların yanı sıra sadece bölgesel değil ulusal bir platformda olabilmek için TÜROFED’e üye olduk. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki oteller için GATOD’un önemi nedir? Bölgemiz otelleri için GATOD son derece önemli bir oluşumdur. Bölgemizin turistik ve tarihi değerleri göz önüne alındığında sahip olunan turizm potansiyeli oldukça yüksektir. Özellikle son yıllarda ülkemizde ve bölgemizde artan turist sayısında, bölgemizi

ziyaret eden yerli ve yabancı turistlerin konaklamaları, yiyecek içecek ihtiyaçlarının karşılanması doğrultusunda her geçen gün yeni işletmeler açılmaktadır. GATOD, bu işletmelerin doğru bilgiye ulaşmaları, sorunlarının doğru şekilde çözümlenmesi açısından önemli bir noktada yer almaktadır. Yine aynı zamanda kuruluş amaçlarımızda bahsettiğimiz üzere, gelişen bölge turizminin ulusal ve uluslararası platformlarda tanıtımı açısından da GATOD son derece önem arz etmektedir. Güneydoğu Anadolu Bölgesi önemli turizm zenginliklerine sahip. Bölge şu ana kadar elindeki bu zenginlikleri yeterince kullanabildi mi? Bölgemiz sınırları içerisinde bulunan tarihi ve turistik zenginliklerimiz, son yıllarda

TÜROFED / 73


yapılan bilinçli tanıtımlarla her geçen gün yükselen bir ziyaretçi grafiğine sahiptir. Tanıtımlara paralel, alt yapıya ve personel eğitimine de gereken önem verilerek gelen ziyaretçilerin artık daha mutlu dönmeleri sağlanmaya başlamıştır. Elbette ki gelinen nokta, bölgemizin coğrafi ve politik durumundan dolayı istenilen seviyeye henüz ulaşmamıştır ama umuyorum ki içinde bulunduğumuz bu sıkıntılı dönemin üstesinden el birliği ile en kısa sürede gelerek hakettiğimiz potansiyele ulaşacağız. Çözüm süreci ile bölgede turizm hareketlilikleri hızla artmıştı. Ancak son günlerdeki gerginlik ve çatışma durumu bölge turizmine nasıl zarar verdi? Hepimizin bildiği üzere yerli ve yabancı turistler açısından gidecekleri bölgedeki güvenlik unsurları son derece önem arz etmektedir. İçinde bulunduğumuz bu ortamda, ziyaretçilerimizin tedirginliği bölgemize düzenlenen seyahatlerinin iptallerine sebep olmuştur. Arkası arkasına gelen iptallerin sonucunda maalesef bölgemiz turist potansiyeli hissedilir bir şekilde düşüşe geçmiştir.

Ümit ediyorum ki bu konuda kanaat önderlerinin alacağı olumlu kararlar ve atacakları olumlu adımlar sayesinde bölgemiz turizmi ve ticareti tekrar yükselişe geçecektir. Sizce, Güneydoğu Anadolu Bölgesi turizm ile kalkınabilir mi? Benim bu konudaki fikrim, sadece Güneydoğu Anadolu bölgemiz değil ülkemiz de turizmle kalkınabilir. Bilindiği üzere turizm sektörü kendi ana gurubunun dışında birçok alt gruplara da destek veren bir sektördür. Bugün sadece açılan bir yeni otel bile tükettiği ürün çeşitliliği göz önüne alındığında onlarca tedarikçi ile çalışmaktadır. İstihdam ve dolaylı istihdam açısından turizm sektörü ülkelere ciddi katma değerler sağlamaktadır. Bütün bu değerlerin bölgemizdeki etkileri ve artıları, kalkınma açısından yadsınamaz şekilde pozitiftir. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki turizm yatırımları sizce yeterli mi? Bölgemizde sahip olduğumuz turistik ve tarihi potansiyelin önemine, çeşitliliğine, değerine baktığımız zaman, bölgedeki turistik yatırımların yeterli olmadığını düşünmekteyim. Ancak içinde bulunduğumuz sıkıntılı ortam ve kaos sebebiyle düşen turist sayısını göz önünde bulundurduğumuzda şu anda

TÜROFED / 74

yatırım konusunda aceleci davranmanın da çok doğru olmayacağını düşünüyorum. Güneydoğu Anadolu Bölgesi hangi turizm kollarına önem vermeli? Turizm; insanların özellikle uzun süreli tatilleri esnasında bilgi ve görgülerini artırmak, çeşitli doğa ve tarihî eserlere karşı olan meraklarını gidermek, çeşitli ülkelerdeki toplumların kültürel özelliklerini, geleneklerini incelemek, önemli tarihîarkeoloji sahalarını öğrenmek ve dinlenmek amacı ile yaptıkları seyahatleri kapsamaktadır. Turizm etkinliklerinde her ne kadar seyahat veya gezme unsuru varsa da bu faaliyette esas olarak başka bir ortamın kültürel ve tarihî özelliklerini öğrenmek, çeşitli sportif ve eğlence faaliyetlerinden yararlanmak yatmaktadır. Bu nedenle turizmde esas aktivite çekiciliğe dayanmaktadır. Bölgemiz coğrafi yapısı ve sahip olduğu turistik ve tarihi değerler ve yerler açısından öncelikle tarih ve arkeoloji turizmi, eşsiz lezzetler açısından gastronomi turizmi, farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış zengin topraklarımızda inanç turizmi hatta ve hatta son yıllarda bölgemizdeki büyük şehirlerde açılan donanımlı hastanelerimiz sayesinde sağlık turizmi gibi farklı turizm kollarına önem verebiliriz.



Köşe

Miras Turizmi Hazırlayan: Dr. Enis G. TATAROĞLU

Miras geçmişten aldıklarımızdır. Bugünün yaşayan kültür unsurları miras içerisinde yer almaz. Geçmişten aldığımız somut ve somut olmayan kültürel varlıklara kültür mirası denmektedir. Dolasıyla miras turizmi kültür turizmi içerisinde yer alan alt bir kategoridir.

TÜROFED / 76

Miras konusu kültürün arkeoloji, sanat tarihi, halk bilimi gibi akademik alanları içerisinde daha çok ele alınsa da son yıllarda turizmin bu alanlarla daha çok yakınlaşması miras turizmi (heritegetourism) adı altında bir turizm türünün doğmasına ve giderek popülerleşmesine neden olmuştur. Miras ile turizmin oldukça geniş bir ilişki ağına sahip olduğu artık yaygın bir şekilde kabul edilmektedir. Miras, bir topluma geçmişten aktarılan varlıklara işaret etmekte ve literatürde doğal ve kültürel miras olarak iki başlık altında ele alınmaktadır. Doğal miras ögeleri arasında, dağlar, nehirler, ormanlar, fiyortlar yer alırken kültürel mirasın unsurları arasında insan eliyle yaratılan kültüre ait ögeler yer almaktadır. Kültürel miras unsurları somut ve somut olmayan kültürel miras olarak iki başlık altında toplanmaktadır. Somut kültürel miras unsurları arasında, camiler, kiliseler, anıtlar, arkeolojik alanlar, kaleler, eski madenler, fabrikalar vb. yer alırken somut olmayan kültürel miras unsurları arasında sanat gelenekleri, el sanatları becerileri,

gastronomi, müzik, otantik diller, giyim, folklor, inançlar, seremoniler, festivaller vb. ögeler yer almaktadır. Doğal miras, doğaya dayalı turizmin kültürel miras da kültür turizminin arz ve talep yapıları içerisinde yer almaktadır. Miras ile ilgili konular kültür içerisinde ele alınmakta bazen de kültür ile aynı anlamda kullanılmaktadır. Ancak, kültür ile miras arasında önemli farklar vardır. Miras kavramı eskiye gönderme yaptığından öncelikle geçmişle ilişkilidir. Bir kültürel veya doğal varlığın miras olarak nitelendirilebilmesi için geçmişle yani tarih ile bağının olması gerekir. Kültür ise bir toplumda yaşayan insanların olağan yaşam tarzı ve geçmişten alınan somut ve somut olmayan ögelerini içermektedir. Kültür, toplumsal yaşamın olağan akışında oluşan sembol ve değerleri de kapsadığından miras ile doğrudan ilişkili olmayabilir. Bu nedenle kültür hem günümüz hem de geçmişten gelen varlık ve değerleri içerdiğinden mirasa göre daha geniş bir kavramdır ve daha çok sayıda ögeyi içerir.


Miras, geçmişten aldıklarımızdır. Bugünün yaşayan kültür unsurları miras içerisinde yer almaz. Geçmişten aldığımız somut ve somut olmayan kültürel varlıklara kültür mirası denmektedir. Dolasıyla miras turizmi kültür turizmi içerisinde yer alan alt bir kategoridir. Bunu bir örnekle ifade edebiliriz. Bir ülkenin geçmişten alıp yaşattıklarına ve/veya dünya mirasına kattığı varlıklarına yönelik seyahatler kültür turizminin bir alt formu olan miras turizmini, bir konser ya da sanatsal etkinliğe veya kent, sokak veya yemek kültürü gibi yaşayan kültüre yönelik ziyaretler ise kültür turizmini içerir. Görüldüğü gibi mirası kültürden ayıran özelliği, tarihle olan bağından kaynaklanmaktadır. Ancak, miras ile tarih arasında da önemli farklar bulunmaktadır. Tarih esas olarak geçmiş ile ilgilidir; amacı da geçmişin anlaşılması, geçmiş hakkında doğru bilgilerin günümüze ulaşmasını sağlamaktır. Miras ise geçmişten aldıklarımızı bugün için kullanmamıza işaret eder. Başka bir deyişle bir varlığın miras olarak adlandırılabilmesi bugün için bir anlam taşımasına bağlıdır. Geçmişte yaratılan somut ve somut olmayan varlıklara toplumsal veya kültürel bir anlam atfedilmemişse bunlar miras olarak adlandırılamamakta ve tarihsel bir olgu veya bilgi olarak kalmaktadır. Bir kültürel varlığın bugün için taşıdığı anlam o varlığın

turizm, eğitim veya kültürel gelişim amacıyla kullanılmasıyla oluşur. Tarihte sayısız olay gerçekleşmiş ve çok sayıda kültürel varlık yaratılmıştır. Ancak bunlardan çok azı miras olarak değer bulmaktadır. Miras, tarihi/geçmişi günümüze taşır ve yanı başımıza getirir. Ancak mirasın yanı başımıza getirdiği tarih geçmişin bütün olguları ve kültürel varlıkları değildir.Sadece kültürel gelişim, eğitim, politika veya turizm için anlam atfedilen geçmiş olgu veya varlıklar miras olarak adlandırılabilmektedir. Dolayısıyla miras, geçmişin günümüz yararına ya da ihtiyaçlarına göre nasıl yorumlanacağı ve kullanılabileceği ile de ilgilidir. Bu nedenle miras ekonomik, kültürel veya toplumsal nedenlerle faydalanılan bir geçmişi ve buna dayalı olarak gerçekleşen bir kültürel üretim tarzını gerektirir. Miras kavramının şimdiki zaman ile çok yönlü ilişkisi bulunmaktadır. Çok genel bir tanım yapmak gerekirse miras, geçmişin, bir kısmı ekonomik bir kısmı da kimlik ile ilgili olmak üzere bir dizi stratejik hedefler için kullanımına işaret etmektedir. Miras kültürel bir üretimdir ve bu süreç nesneler, imgeler, olaylar ve temsiller aracılığıyla gerçekleşir. Başka bir deyişle, miras bir anlamda geçmişi anlama/anlatma aracıdır. Buna göre miras toplumları

öz benliklerinin bir ifadesi olarakkendi kültürel ‘kökenleri’ ve başka toplumlara sunmaya değer bulunan kimlik özellikleri hakkında düşünmeye özendirmektedir. Mirasın bu niteliği turizm açısından oldukça önemlidir. Turizmin toplumların sahip olduğu yerler ile ilgili farkındalığı artırdığı ve dönüştürdüğü bilinen bir olgudur. Bu nedenle turizm sektörü, sivil toplum örgütleri yerel otoriteler ve devletler kaynaklarını daha fazla bir şekilde küresel turizm pazarına sunmaya çalışmaktadırlar. Turizmin bu etkisinin açığa çıkarılması turizm politikalarını oluşturanların miras ile ilgili konulara daha fazla başvurması ve tanıtım ve pazarlama stratejilerinin şekillenmesinde mirastan daha fazla yararlanmalarıyla gerçekleşmektedir. Miras turizminin pazar payı kitle turizminin gerisindedir. Ancak Dünya Turizm Örgütü’nce yapılan araştırmalardan miras turizmine olan ilginin her geçen yıl arttığı görülmektedir. Bununla birlikte miras turizmine ilgi duyan turist kesiminin kitle turizmine katılanlardan ayrışan bazı farklı özellikleri de dikkat çekicidir. Miras turizmine kadınlar erkeklere göre daha fazla katılırlar. Miras turistlerinin gelir düzeyleri görece daha yüksektir ve seyahat kararlarının alınmasında tur operatörü ve seyahat acentalarının rolü daha azdır.

TÜROFED / 77


Haber

Türkiye’de Bodrum, Rusya’da Kemer Yandex, Türkiye’deki ve Rusya’daki kullanıcıların tatil için ülkemizde en çok hangi yöreleri aradığını açıkladı. Haziran – Ağustos ayları arasında yapılan arama sonuçlarından derlenen analize göre Türkiye’de tatilciler en çok Bodrum’u aradı. Bodrum’u, Antalya ve Alanya takip etti. Rusya’dan yapılan aramalarda ise en üst sırada Kemer yer aldı.

TÜROFED / 78


Yandex, Türkiye ve Rusya’daki kullanıcılarının yaz mevsimi boyunca ülkemizde en çok aradığı tatil yörelerini derledi. Tatil yörelerinin arama sonuçlarına yönelik yapılan analizde, Türkiye’deki tatilciler tarafından en çok aranan yer Bodrum olurken, Antalya ikinci sıraya yerleşti. Antalya’yı Alanya ve sırasıyla Didim ve Kuşadası takip etti. Yandex’in analizinde, Türkiye’deki İnternet kullanıcılarının yaptığı aramalara göre Marmaris altıncı sıraya yerleşirken, son dönemin en popüler tatil beldelerinden Çeşme, listeye yedinci sıradan girebildi. Fethiye’nin sekizinci olduğu tatilci aramalarında Side dokuzuncu, Kemer ise onuncu oldu.

Türkiye’deki Tatilcilerin En Çok Aradığı 10 Yöre Bodrum Antalya Alanya Didim Kuşadası Marmaris Çeşme Fethiye Side Kemer Ruslar En Çok Kemer’i Arıyor Yapılan analizde, Yandex’in istatistiklerine göre Ruslar arasında en popüler ülke olan Türkiye’de Rusların en çok hangi tatil yörelerini aradığı da araştırıldı. Yandex Rusya’dan gelen verilere

göre Ruslar, Türkiye’deki tatil yöreleri arasında en çok Kemer’i aradı. Rusya’daki kullanıcıların arama sonuçları üzerinden yapılan analize göre ikinci sıraya Side yerleşirken, Marmaris üçüncü oldu. Sıralamanın tamamı şöyle: Kemer Side Marmaris İstanbul Alanya Bodrum Antalya Fethiye Dalaman Kuşadası

TÜROFED / 79


Haber

Hazırlayan: Eda Keskiner

UNWTO’dan çağrı Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü (UNWTO) kalkınma işbirliği içerisinde turizm için daha yüksek finansman desteği çağrısı yaptı.

TÜROFED / 80


Turizm, geniş çaplı sosyo-ekonomik etkilerine rağmen, hala bir gelişim aracı olarak yeteri kadar dikkatte alınmamaktadır. 13-16 Temmuz’da Etiyopya’da gerçekleştirilen 3. Uluslararası Kalkınma için Finansman Konferansı’nda Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü, sektörün tüm dünyada sürdürülebilir kalkınmaya olan katkısını en yüksek seviyeye ulaştırılabilmesi için turizme olan desteğin arttırılması hususunda çağrı yaptı. Kritik engel Turizmin, kalkınma akımları için uluslararası finansmanında az temsil edilmesi, kalkınma potansiyelini tam anlamıyla harekete geçirebilmesi hususunda kritik bir engel teşkil etmektedir. Toplam dünya ticaretinin %6’sını oluşturan ana istihdam yaratıcısı ve kilit ihracat sektörü olarak etkisi büyük bir ekonomik aktivite olmasına rağmen turizm, toplam ticaret yardımlarının yalnızca %0,78 ‘ini ve resmi kalkınma yardımlarının ise yalnızca %0.097’sini almaktadır. Öncelikli husus Dünya liderlerinin bir araya geldiği 3. Uluslararası Kalkınma Finansmanı Konferansı’nda, Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü Genel Sekreteri TalebRifai, turizmin dünyanın az gelişmiş ülkelerinin yarısı tarafından yoksulluğun azaltılması konusunda öncelikli husus olarak tanımlandığını ifade etti. Eşitsizliğe dikkat çekti Rifai konuşmasında “Gelişmekte olan ülkeler için turizm, istihdam, fakirliğin yok edilmesi, toplum kalkınması ve doğal ve kültürel

mirasın korunması anlamına gelmektedir. Bununla birlikte, turizmin kalkınma unsurlarına olan katkısını en üst düzeye çıkartmak için sektörün kalkınmayı teşvik edici kapasitesi ve kalkınma işbirliği programlarında finansal destek hususunda düşük öncelik verilmesi arasındaki eşitsizliğe değinmek de kritik noktalardan birisidir” dedi.

turizmden18 milyar ABD Doları gelir elde etti. Bu rakam, az gelişmiş ülkelerin toplam ihracat gelirlerinin %8’ine ve petrol ihraç etmeyenlerin %12’sine karşılık gelmektedir. Turizm sektörü, Botsvana, Maldivler, Cabo Verde gibi ülkelerin daha önceki az gelişmişlik statülerinin derecelendirilmesinde katkı sağlayan ana etken olmuştur.

Ana etken Turizmin paralel kurgulu yapısı ve diğer ekonomik sektörlerle olan çoklu bağlantıları onu küresel kalkınma stratejilerinde, gelişmekte olan ülkelere küresel ekonomide yer almalarını sağlayan birkaç rekabetçi seçenekten birini sunan etkili bir çarpan yapıyor. Sektör, az gelişmiş ülkeler açısından oldukça önemli. 2013 yılında 40 az gelişmiş ülke 24 milyon uluslararası bir gecelik ziyaretçi aldı ve uluslararası

Eşsiz bir fırsat TalebRifai konferansta ayrıca “2015 eylem yılıdır. Yeni bir sürdürülebilir kalkınma programına uyum sağlayacak şekilde hareket ederek, özellikle de en çok ihtiyaç duyan ülkeler için turizmin yeşil büyümeyi ve dünya çapında kapsayıcı kalkınmayı canlandırıcı uçsuz bucaksız potansiyelini daha da ileriye taşımak için turizmdeki destek derecesini arttıracak eşsiz bir fırsata sahibiz” diye konuştu.

TÜROFED / 81


Haber

Dünyada mutlaka görmeniz gereken 25 nokta Milyonlarca takipçisi bulunan tatil ve seyahat yorum sitesi TripAdvisor, dünyada görülmesi gereken 25 noktayı belirledi. Dünyanın farklı köşelerinden 25 bölge içinde Türkiye’den sadece Ayasofya Müzesi / Kilisesi yer aldı.

TÜROFED / 82


Tatil ve seyahat yorum sitesi TripAdvisor, gezginlerin tercihlerini göz önünde bulundurarak dünyada mutlaka görülmesi gereken 25 noktayı açıkladı. 25 nokta içinde Türkiye’den Ayasofya Müzesi yer aldı. İşte 25 nokta: Angkor Vat (SiemReap, Kamboçya) MachuPicchu (MachuPicchu, Peru) Tac Mahal (Agra, Hindistan) Büyük Şeyh Zayed Camii (Abu Dabi, Birleşik Arap Emirlikleri) Kutsal Aile Bazilikası (Barselona, İspanya) Aziz Petrus Bazilikası (Vatican City, İtalya) Duomo Katedrali (Milan, İtalya) Alcatraz (San Francisco, Kaliforniya) Kurtarıcı İsa Heykeli (Rio de Janeiro, Brezilya) Golden Gate Köprüsü (San Francisco, Kaliforniya) Eyfel Kulesi (Paris, Fransa) VoskreseniaKhristova Kilisesi (St. Petersburg, Rusya) Notre Dame Katedrali (Paris, Fransa) El Hamra Sarayı (Granada, İspanya) Aya Sofya Müzesi / Kilisesi (İstanbul, Türkiye) Karl Köprüsü (Prag, Çek Cumhuriyeti) Mutianyu Çin Seddi (Pekin, Çin) Lincoln Anıtı ve Havuz (Washington DC, District of Columbia) Burç Halife (Dubai, Birleşik Arap Emirlikleri) 11 Eylül Anıtı (New York City, New York) WatPho (Bangkok, Tayland) ChichénItzá (ChichenItza, Meksika) Sydney Opera House (Sidney, Avustralya) Petronas İkiz Kuleleri (Kuala Lumpur, Malezya) Panama Kanalı (Panama Şehri, Panama)

TÜROFED / 83


Haber

GÜMTOB yönetimi ziyarette Güney Marmara Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (GÜMTOB) Bursa Vali Yardımcısı Yunus Fatih Kadiroğlu ve Bursa İl Kültür ve Turizm Müdürü Yrd. Doç. Dr. Abdullah Damar’ı makamlarında ziyaret etti. GÜMTOB Yönetim Kurulu Başkanı M. Haluk Beceren, GÜMTOB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ersin Yazıcı, GÜMTOB Yönetim Kurulu Üyeleri Cengiz Tokatlı ve Hakan Efe Bursa’ya atanan Vali Yardımcısı Yunus Fatih Kadiroğlu ve Bursa İl Kültür Turizm Müdürü Yrd. Doç. Dr. Abdullah Damar’ı makamlarında ziyaret etti. Tarihi ve kültürel değerler tanıtılmalı Yapılan ziyaretlerde konuşan GÜMTOB Başkanı M. Haluk Beceren, Bursa’nın Unesco Dünya Mirası Listesi’nde yer almasının çok önemli olduğunu vurgulayarak, “Avrupa’da dünya mirası listesinde yer alan şehirleri gezip görmek

TÜROFED / 84

isteyen ciddi bir turist kitlesi var. Bu sebeple, Bursa olarak Avrupa’daki fuarlara da katılarak tarihimiz ve kültürümüz turizm tüketicisine tanıtılmalıdır” dedi.

getirilmesi için sektörün tüm dinamiklerinin bir araya gelerek, yapılacak yeni çalışmalar için yol haritasının belirlenmesi gerektiğini ifade etti.

Arap turizmi Ziyaretlerde Arap turizminin Bursa için önemini vurgulayan GÜMTOB Yönetim Kurulu, Arap turizm potansiyelinin daha iyi noktalara

Sektör temsilcileri toplanacak Yapılan görüşmelerin ardından Bursa’da sektör temsilcilerinin katılımı ile bir toplantı yapılması kararlaştırıldı


Köşe

Doğal Marka Turizm tesislerinde yaptığım doğa gözlemlerimde birçok özel canlı türüne rastlıyorum. Son zamanlarda en çok dikkatimi çeken türlerden birisi Nil Kaplumbağası (Trionyx triunguis). Dalaman Çayı ve Köyceğiz-Dalyan civarında yaşadığı bilinen Nil Kaplumbağası, Muğla’dan Hatay’a kadar Akdeniz sahil şeridinde birçok turizm tesisinin etrafında veya içinde bulunan nehir ve derelerde yaşıyor. Caretta büyüklüğünde olan bu kaplumbağa, başının ucunda hortumsu yapısıyla dikkat çeken, tatlı suda yaşayan nesli tehlike altında olan, bir kaplumbağa türüdür. Bunun gibi birçok önemli canlı türü turizm tesislerinin etraflarında hatta bir kısmının içinde yaşam buluyor. Yeryüzünün en nadir 12 memeli türünden birisi olan Akdeniz Foku (Monachus monachus) da bu kıyılarımızda yaşamaktadır. Antalya, Kemer bölgesinde turizm tesislerinin yakınlarına kadar gelen bir vahşi kedimiz var ki Avrupa’da sadece Antalya - Bodrum arasındaki makilik alanlarda yaşıyor. Latincesi Caracal caracal olan bu canlı ismini Anadolu’daki yaygın olan ismi “Karakulak” tan almış. EXPO 2016’nın da ana konsepti için yer alan endemik bitki

zenginliğimize ülkemiz ölçeğinde bakarsak 3 binin üzerinde bitki türüne ulaşabiliriz. Bu sayının büyüklüğü açısından bir oranlama yapmak gerekirse İsviçre’de bu sayı “1” dir. Doğa turizmi ile meşhur İsviçre’de bu tek nadide çiçeğin ismi bir markadır; Grengiols Lalesi (Tulipa grengiolensis). İsviçre’nin gayri resmi ulusal marka çiçeği “Edelweiss” çiçeği Alp Dağları’nın kraliçesi olarak adlandırılır. Edelweiss çiçeği, tebrik kartlarına, hediyelik eşyalarda, tişörtlerde yer alıyor. İsviçre’nin resmi turizm örgütü de bu çiçeği sembol olarak seçmiş ve İsviçre bayrağı ile birlikte tanıtım logosu olarak kullanıyor. Bazı turizm tesisleri de bu ismi almış; Hotel Edelwiss, Silencehotel Edelweiss. Hatta bir İsviçre havayolu şirketi de bu bitkinin adını kullanıyor. Ayrıca dünyaca ünlü Lindt çikolata firması bu çiçeği çikolata paketlerine amblem olarak koymaktadır. Bizim doğal zenginliğimize baktığımızda “bize özgün” oldukça zengin bir “Doğal Marka” havuzu ortaya çıkıyor. Bu marka havuzu ile bir tesise özgün birçok pazarlama argümanı geliştirilebilir. Doğa rehber kitapları, mini rotalar, interaktif doğa panoları gibi birçok

ürün ortaya çıkacaktır. Salon isimleri birbirini tekrar eden antik kent isimlerinden sıyrılıp doğadan isimler alabilir. Bir mini kulüpte bir çizgi film karakteri üretmek veya Walt Disney’den kopyalamak yerine yakınlarda yaşayan bir canlıdan, örneğin Akdeniz fokundan yola çıkarak bir karakter hazırlanabilir. Özgün bir “Doğal Konsept” için tesislerin içinde ve yakın doğal alanlarında yaşayan canlıların belirlendiği bir “Doğa Haritası” çalışması, tesis için özgün bir çalışma haline gelecektir. Nitekim yaptığımız bazı örnek çalışmalar sonucunda doğal dokusu çok bozulmamış tesislerin, farklı canlı türlerine yakınlığı ve ev sahipliği ile kendine özgü bir “Doğal Mekan Ruhu” ortaya çıktı. Kendi “Doğal Konsept”ini oluşturan bir tesisin kurumsal kokusu kendi çiçeklerinden birisi seçildiğinde, o koku bir anda özgün bir koku ve marka halini alır. Misafiriniz bahçede aldığı kokuyu iç mekân da duyumsayacaktır. Bu kokunun türevleri minik kolonya şişeleriyle misafirler evlerine götürdüğü zaman yıl boyunca bu tatilini hatırlayacaktır.

http://www.dogadabuan.com - caglarince.wordpress.com - caglaramail@gmail.com - facebook/dogadabuan - instagram/dogadabuan - twitter/hcaglarince

TÜROFED / 85


Haber

Bölge turizminin sorunlarını sıraladı Dalaman, Ortaca, Köyceğiz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (DOKTOB) Başkan Yardımcısı ve aynı zamanda Hilton Dalaman Genel Müdürü Hakan Alpay, yapılan toplantıda bölge turizminin sorunlarını sıraladı.

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Muğla Şubesi, 2013 yılında kurulan Dalaman, Ortaca, Köyceğiz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (DOKTOB) Başkan Yardımcısı ve aynı zamanda Hilton Dalaman Genel Müdürü Hakan Alpay ile AK Parti Muğla Milletvekili Hasan Kökten’i bir araya getirerek bölgenin sorunlarını ve çözüm önerilerini masaya yatırdı.

TÜROFED / 86

Geleceğin destinasyonu MÜSİAD Muğla Şube Başkanı Sayim Akdeniz, Türk ekonomisinin ve Muğla’nın en önemli gelir kaynağının bacasız sanayi olduğunu belirterek, “Turizmde bir önceki yıla oranla az da olsa yabancı turist sayısında düşüş var. Buna karşılık yerli turist sayısında gözle görülür bir artış var. Sektörde özellikle Dalaman, Ortaca ve Köyceğiz

Bölgesi Muğla için gelecekte önemli bir destinasyon olarak görülüyor. Bu bölgemizde turizm faaliyetleri gelişirken sorunlar ve sıkıntılar da yaşanıyor. Biz MÜSİAD olarak bu sorunlar ve çözüm önerilerinin ortaya konması için sektör ile çözüm yollarında en önemli sac ayaklarından birisi olan siyasetçilerimizi bir araya getirdik” dedi.


Planlı büyüme yok DOKTOB Başkan Yardımcısı ve Hilton Dalaman Genel Müdürü Hakan Alpay, yıllardır Antalya’da turizm alanında hizmet verdikten sonra 4 yıl önce Muğla’ya geldiğini belirterek, “Antalya her yıl bir iki haneli büyüme gösterirken, Muğla maalesef bir yıl iyi geçen turizm sezonu iki yıl kötü gidiyor. Planlı bir büyüme yok. Antalya büyümeyi fiyat istikrarı ile sağlıyor. Fiyat konusunda havalimanı olsun, oteller olsun, esnaf olsun kış tarifesi ile yaz tarifesi arasında dengeyi çok iyi sağlıyor. DOKTOB’un sorumluluk alanı içinde uluslararası bir havalimanı var. Fakat havalimanını ne kadar kullanıyoruz bu tartışılır. Dalaman Havalimanı’nın dış hatlar terminali 10 milyon, iç hatlar terminali ise 2 milyon 800 yolcu kapasiteli. Bu kapasite, çok iyi bir planlama yapılarak arttırılabilir ve gelen yolcu sayısının daha yukarılara çekilmesi sağlanabilir” dedi. Sorunları sıraladı DOKTOB Başkan Yardımcısı Alpay, bölgede yaşanan sorunları başlıklar halinde şöyle sıraladı; - Bölge milletvekillerinin turizm konularında birlik beraberlik içinde hareket etmesi en önemli beklentilerin başında gelmektedir. - Sağlık altyapı konusunda turizm yörelerinde ciddi eksikler var. - Kısa vadede destinasyon tanıtımı başta olmak üzere destinasyon yönetimi anlamında stratejik planlama yapılması ve katılımın sağlanması ve bölgesel strateji çalışmasının yapılması. - Turizm ile ilgili bölgenin önde gelen işadamlarının ve STK’ların destinasyon yönetimi ve bölgesel tanıtım konusunda ciddi katkıları olmalıdır ve bu beklenmektedir.

- Kış turizminin yaygınlaştırılması için tamamlayıcı turizm enstrümanlarının belirlenmesi ve projeler geliştirilmesi gerekmektedir. Örneğin, Sarıgerme Futbol sahalarının Turizm Bakanlığı’ndan bölge turizmine kazandırılması için proje aktive edilmelidir. - Bölgenin kış turizmi planlaması için yol haritası hazırlanması gerekmektedir. - Avcılık turizmi ve diğer alternatif turizm yollarının araştırılması konusunda görüş birliği oluşturulmalı. - Bisiklet turizminin geliştirilebilmesi için bölgede ana parkurlar belirlenmeli ve yol alt yapıları geliştirilerek uygun hale getirilmeli. - Fethiye ve Dalaman arasındaki yollarda devam eden yatırımların devamı ve hızla bitirilmesi konusunda gelişmeler takip edilmeli.

- Turizm sektöründe yabancı dil eğitimi konusunda gelişime ihtiyaç vardır. Turist davranış ve iletişim yönetimin öğretilmesi gerekmektedir. - Turizm sektörün bölgesel inovasyon altyapısının tespit edilmesi, proje çalışmasının Kalkınma Ajansı ile yapılması. - Düşük ve ölü sezonlarda SGK prim indirimlerinin yapılması konusunda çalışma yapılması. “Sorunları çözmek için gayret göstereceğiz” AK Parti Muğla Milletvekili Hasan Kökten ise Muğla’nın mevcut turizm potansiyelinin ancak yüzde 20’sinin kullanıldığını belirterek, “Ekonomiye katma değer katacak alanlar atıl duruyor. Özellikle Muğlalı yerli firmalar elini taşın altına koymak zorunda. Biz bölge milletvekillerinin bizlere gelecek sorunları çözmek için gayret göstereceğimizden emin olmalısınız” dedi.

TÜROFED / 87


Haber

TAV’dan Bodrum’a önemli katkı TAV’ın sponsorluğunda hayata geçirilen Bodrum fotoğraflarından oluşan “Bodrum” adlı kitabın lansmanı Bodrum Manastır Otel’de gerçekleştirildi. Seçkin davetlilerin katıldığı lansmanda tanıtılan “Bodrum” isimli kitap turistik ilçeyi fotoğraflarla anlatıyor. TAV’ın sponsorluğunda hayata geçirilen Bodrum fotoğraflarından oluşan “Bodrum” adlı kitabın lansmanı Bodrum Manastır Otel’de gerçekleştirildi. Geceye Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, TAV Havalimanları İcra Kurulu Başkanı Sani Şener, Trabzonspor Eski Başkanı ve Manastır Otel İşletme Sahibi Sadri Şener, Bodrum Ticaret Odası Başkanı Mahmut Kocadon, TAV Milas Bodrum Havalimanı yetkilileri ile davetliler yer aldı. “Bu kitap daha başlangıç” Gecede bir konuşma gerçekleştiren TAV Havalimanları İcra Kurulu Başkanı Sani Şener, “Biz hep şöyle deriz: havalimanları bir şehrin veya bir ülkenin giriş kapısıdır. İlk intibahı insanlar havalimanlarında alıyorlar ve giderken de son intibahı havalimanlarında alıyorlar. Onun için havalimanlarının bulundukları yeri temsil etme kabiliyetleri var. Biz de Bodrum’da bu kabiliyeti elde eden Milas-Bodrum Havalimanı’nın işletme hakkını 25 yıllığına aldık ve 25 yıl Bodrum’da olacağız. Biz, bir havalimanı işletmesini aldıktan sonra o yöreyle çok fazla

TÜROFED / 88

ilgilenmeye başlarız. Bu kitap, daha işin başlangıcı çünkü biz bulunduğumuz yörelerde sosyal sorumluluk projelerine çok önem veriyoruz. Bodrum’daki turist sayısını artırmak, turizm sezonunu uzatmak için elimizden geleni de yapacağız. Bodrum Belediye Başkanımız Mehmet Kocadon’a çok teşekkür ediyorum. Bu kitapların önemli bir tarafı da şu:

bunlar bir tespit oluyor aynı zamanda, Bodrum’un bir tespiti. 25 yıl sonra bakalım bu koylarda ne yapılmış, ne yapılmamış göreceğiz inşallah. Biz de şimdi Bodrum’u tespit ettik” dedi. Başka Bodrum yok Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon ise şunları söyledi: “Böyle güzel bir Bodrum


akşamında, tanrının bize bir lütfu olan, cazibesi yüksek olan bir Bodrum’da sizlerle olmaktan son derece mutluyum. Bodrum, tarihi boyunca canlı yaşayan bir şehirdir ve bunlardan en güzel örneklerin bir tanesi de Manastır Otel’in olduğu bölgedir. Şuradan baktığımız zaman Bodrum’un ne kadar çekici bir cazibesi olduğunu hepimiz görebiliyoruz. Amacımız sizlerle beraber bu Bodrum’u en az bir yarım asır daha Türkiye’nin ve dünyanın gündeminde tutabilmek. Sürdürülebilir bir turizm için birlik ve beraberliğe ihtiyacımızın olduğunun bilincindeyiz. Özellikle TAV’ın 25 yıllığına milyon Eurolara bir yeri alıp işletme talebinin; bizim yerel yönetim olarak Bodrum’a inancımızın, Bodrum’un geleceği için ne kadar önem taşıdığının, özellikle ekonomik olarak Bodrum’a ne kadar katkı sağlayacağının bir göstergesi olduğunu düşünüyoruz. Onun için TAV ile birlik ve beraberlik içinde çalışmak, bizim için bir ayrıcalık. Çünkü TAV’a şöyle bir baktığımızda; TAV, yurt içi ve yurt dışında birçok havalimanını işleten aynı zamanda işletmeci kalitesini ve hizmet sektörünü en iyi yakalayan bir firma. Demek ki bizler de turizmde hizmet sektöründen geçiniyorsak niçin TAV ile el ele tutuşup Bodrum’un geleceğini birlik ve beraberlik içinde dünyaya tanıtmıyoruz? Onun için bu aynı zamanda Bodrum’un tanıtımına büyük bir katkı sağlayan kitapçığının da bir tanıtımı. Sani Bey’in dediği gibi bu esasında bir başlangıç, bu kitap bir başlangıç ama Bodrum’un tarihine baktığımızda bu güne kadar Türkiye’nin ve dünyanın gündemine oturttuğu en büyük güzellik, kentsel kimliğinin korunmasıdır.

Bizler hiçbir zaman Bodrum’da turizm yükselirken bina boylarını yükseltmedik, kentsel kimliğimizi koruduk ve bugün Türkiye’nin ve dünyanın gündeminde kalmayı başarabildik. Bundan sonra da kentsel kimliğimizi ve çevreye olan duyarlılığımızı koruyarak Bodrum’a gelecek her türlü yatırımcının arkasındayız. Yeter ki onlar da bizim dediğimiz gibi başka bir Bodrum olmadığına inansınlar, onların her zaman arkasında olacağız.” Bodrum Primeclass Lounge Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon ayrıca hafta sonu MilasBodrum Havalimanı İç Hatlar Terminalinde yer alan özel yolcu salonu için ortak tasarlanan proje olan “Bodrum Primeclass Lounge” adlı mekanının açılışına katılarak mekanın işletmecilere ve tüm yolculara hayırlı olmasını diledi. “Bodrum evi” konseptiyle dizayn edilen 220 metrekarelik özel yolcu salonu, aynı anda 75 kişiyi ağırlayabiliyor.

Türkiye’nin ilk ve tek ev konseptli özel yolcu salonunun, Bodrum seyahatlerini ev konforuna dönüştürmek amacıyla hayata geçirildiği belirtildi. 2015 TAV Passport Bodrum Golf Cup TAV tarafından, Ortakent’te yer alan Bodrum Golf Clup’te düzenlenen “2015 TAV Passport Bodrum Golf Cup”ın ödül törenine ise Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’un eşi Hülya Kocadon, Sani Şener’in eşi Asuman Şener ile katılarak turnuvada yarışan ve dereceye giren golf sporcularını tebrik etti.

TÜROFED / 89


Haber

Limak, otel yapmak için gözünü dünyaya dikti Limak Turizm İcra Kurulu Başkanı Kaan Kavaloğlu, Global Connection’ın daveti üzerine Türkiye’ye gelen Rus basınına yaptığı açıklamada, otel yatırımı için dünyanın bütün şehirlerinin radarlarında olduğunu söyledi. Rusya’nın önde gelen medya grupları; Komsomolskaya Pravda gazetesinin haber portalı kp.ru, Teleprogramma dergisinin internet portalı teleprogramma.pro, Komsomolskaya Pravda Medya Holding’e ait haftalık “Express Gazeta” gazetesinin internet portalı eg.ru, Gazprom Medya’ya ait Rusya’nın en büyük online

TÜROFED / 90

televizyon portalı vokrug.tv ile aylık kadın dergisi Women’s Secrets Magazine’in editörlerinden oluşan bir basın heyeti Türkiye’deki ortakları Global Connection’ın daveti ile Türkiye’yi ziyaret etti. New York ve Moskova İstanbul’da temaslarda bulunan basın heyetini Kavacık’taki Limak

Eurasia Luxury Hotel’de misafir eden Limak Grubu, turizmdeki yatırım planlarını Rus gazetecilerle paylaştı. Otel yatırımı için dünyanın bütün şehirlerinin radarlarında olduğunu söyleyen Limak Turizm İcra Kurulu Başkanı Kaan Kavaloğlu, New York, Balkanlar ve Moskova’da otel yatırımı için görüşmeler yaptıklarını açıkladı.


İstanbul’a iki otel daha yapacak Şu anda Antalya’da 4, İstanbul, Yalova ve Ankara’da birer tane olmak üzere toplam 7 otelleri olduğunu belirten Kavaloğlu, İstanbul’da yapımını üstlendikleri üçüncü havalimanının bulunduğu bölgeye bir otel yapacaklarını kaydetti. Kavaloğlu İstanbul’da ayrıca tarihi yarımada ile Galataport’un yapılacağı bölgeye de otel yapmak istediklerini söyledi. Ruslar’a indirim uyguladı Limak Hotels müşterilerinin yüzde 35’inin Ruslar olduğunu belirten Kavaloğlu, iyi ve kötü günde müşterilerinin yanında olduklarını kaydederek, “Şu anda Rusya’da devalüasyondan dolayı sıkıntı yaşanıyor. Müşterilerimizin alım gücünün düştüğünü görüyoruz, biliyoruz. Bu nedenle Rus müşterilerimize dolar bazında yüzde 25 indirim uyguluyoruz. Sloganımız da ‘Biz sizinle büyüdük, şimdi sizin bize ihtiyacınız var’. Biz böyle davrandığımız için Antalya’ya gelen toplam Rus turist sayısı 500 bin azalırken, bizim otellerimize gelen Rus turist sayısı hemen hemen aynı kaldı. Gelirlerimiz azaldı ama misafirlerimiz azalmadı” dedi.

olduğunu, Limak Turizm Grubu’nun ise turizm sektörünün ilk 5’i içinde yer aldığını belirten Kavaloğlu, geçen yıl 1 milyon 880 bin turist ağırladıklarını, bu yıl ise beklentilerinin 1 milyon 925 bin turist olduğunu kaydetti. Kavaloğlu, “Antalya’nın yatak kapasitesi 600 bin. Türkiye’nin toplam kapasitesi ise bir milyon yatak. Biz şu anda 6 bin yatak kapasitesine sahibiz. 2023 yılına kadar hedefimiz Türkiye’nin yatak kapasitesinin yüzde 1’ine ulaşmak” diye konuştu. Türk girişimciler Rusya’da hızlanacak Rus basın heyeti daha sonra İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği’ne (İHKİB) konuk oldu. Burada Rus heyete açıklamalarda bulunan İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi, “Bizim için Rusya pazarı çok önemli. Moskova’da bu yıl sonunda Türk Ticaret Merkezi açmayı planlıyoruz. Ama Rusya’da sadece ticari değil, sanayi yatırımlarımız da olacak. Ayrıca Rusya perakende sektöründe

ciddi sayıda Türk yatırımcısı var. Colin’s, Sarar, Damat, LC Waikiki, Koton gibi firmalarımız bulunuyor. Bundan sonra onların daha hızlı bir şekilde büyüyeceğini düşünüyoruz” dedi. ‘Rusya ile evlenmişiz gibi hissediyoruz’ “Biz kendimizi Rusya ile evlenmiş hissediyoruz” diyen Tanrıverdi, “Rusya’dan 32-33 milyar ABD dolarlık enerji alıyoruz. Ortak iki nükleer santral yapıyoruz. Bizim birçok firmamız orada yatırım yapmış. Bundan sonra daha da ileri gitmemiz lazım. Artık iki ülke arasında vize yok. Ben ileriki aşamada iki ülkenin gümrük kapılarını da açacağını düşünüyorum” diye konuştu. Türkiye ile Rusya’nın birçok projeyi ortak yapabileceğini belirten Tanrıverdi, “Biz tasarım gücünü, Rusya da üretim gücünü ortaya koyar ve gerekli kolaylıklar sağlanırsa bu projeleri hızlı bir şekilde hayata geçirebiliriz” dedi.

34 defa ağırlanan turistler Otellerinde 34 defa kalan Rus turist olduğunu belirten Kavaloğlu, “Sürekli müşterilerimize Elit, Platinum gibi özel kartlar veriyoruz. Bu kartlara sahip olanlar SPA’dan indirim almak, alakartı ücretsiz kullanmak gibi bir takım avantajlara sahip oluyorlar. Yani otellerimizi neredeyse benim gibi kullanıyorlar” dedi. Hedef yüzde 1 Limak Holding’in Türkiye’nin en büyük holdingleri arasında

TÜROFED / 91


Haber

Titanic Hotels’den golf turizmine dev adım Türk turizminin önemli markalarından biri olan Titanic Hotels, önemli bir yatırıma daha imza attı. Titanic Hotels, Royal Turizm A.Ş’nin Antalya Belek’te bulunan, Türkiye’nin ilk 27 delikli golf sahasını bünyesine kattı. Türkiye’nin en seçkin otel zincirlerinden Titanic Hotels’in bağlı olduğu AYG Şirketler Grubu, golf turizmine dev bir adım attı. Royal Turizm A.Ş ‘nin Antalya Belek’te bulunan, Türkiye’nin ilk 27 delikli golf sahası bundan sonra Titanic Golf Club olarak misafirlerini ağırlayacak. Golf turizmine büyük katkı sağlayacak olan Titanic Golf Club, konuklarınaTitanic Hotels’in kusursuz hizmet anlayışını da sunacak. Golf tutkunlarının buluşma noktası İngiltere’nin ünlü Hawtree golf sahasımimarları tarafından toplam 110 hektarlık arazi üzerine inşaedilen Titanic Golf Club, 1997 yılından bu yana uluslararası şampiyonalar dahil olmak üzere seçkin ziyaretçilere hizmet veriyor. İlk yapım aşamasında Avrupalı golf sporcularının eğilimleri dikkate alınarak planlanan sahalar, 3 seçenekli 9 delik “Championship” düzenlemesi vedeğişken 18 delik olanağı gibi önemli teknik özellikleri ile golf tutkunlarının buluşma noktası olma özelliğini sürdürüyor. Denize kıyısı olan tek saha Antalya’nın incisi Belek bölgesinin denize kıyısı olan tek sahası ve her

TÜROFED / 92

çukurda farklı peyzaj özellikleri taşıyacak Titanic Golf Club The Mediterranean 1-18,

The Forest 10-27 ve The River 19-9 kombinasyonları ile 3 ayrı sahada golf oynama fırsatı sunacak.


Haber

2100 oteli 100’den fazla acenta ile buluşturdu İletişimin daha fazla önem taşıdığı günümüzde Hotel2Sejour yapılamayanı gerçekleştirdi ve yayına girdiği günden itibaren yoğun olarak kıyı bölgeleri ve İstanbul dahil olmak üzere Türkiye’deki 2100 oteli 100’den fazla acenta ile online bir rezervasyon aktarım sisteminde bir araya getirdi. Hotel2Sejour offline bir rezervasyon kanalı olduğu için DMC acentalar ve otellerin pek çok iletişim süreçlerini daha ileri taşıdı. Bu kadar acenta ve otel artık birbirini daha iyi tanıyor ve çok daha hızlı rezervasyon aktarımı yapıyor. Hotel2Sejour ayrıcalığına sahip olan Sejour sistemi kullanıcısı acenteler, neredeyse tüm 4-5 yıldızlı otelleri ve diğer kategorilerdeki pek çok oteli barındıran Hotel2Sejour bilgi havuzundan faydalanarak günümüz şartlarının gerektirdiği hızlı ve doğru bilgilere inovatif bir sistem sayesinde ulaşarak rekabetin daha hızlı şekillendirdiği yakın geleceğe daha sağlam adımlar ile yaklaşmakta. Hotel2Sejour; San TSG’nin 24 yıllık tecrübesi ve 50’den fazla ülkede 500’ü aşkın acenta / operatör portföyü nedeniyle hem yazılım hem de güven konusunda kendini ayrı bir yerde buluyor. Hotel2Sejour’da bir otel olmak için, Sejour kullanan acenteler ile çalışıyor olmanız gerekiyor. Tüm Sejour acente listesine ulaşmak için; Sejour kullanıcısı acenta otelinize bir şifre oluşturur

ve anında giriş yapar, bekleyen rezervasyonlarınızı görebilirsiniz. Hotel2Sejour’da bir acente olmak için; Türkiye’nin lider acenta sistemi Sejour kullanmanız yeterli. Daha fazla bilgiye buradan ulaşabilirsiniz. Sisteminize bir kurulum kadar yakınız. 1 günde 2100 otele sizi bağlamak bir kaç tıklama kadar yakın. Hotel2Sejour hem otellerin hem de DMC acentelerin işlerini daha ileriye taşımak ve süreçlerin daha tasarruflu yürütülmesini sağlamak amacıyla bazı gelişmiş özelliklerle donatıldı; Hotel2Sejour Plus Hotel2info.com: Otel Fact Sheet ve görselleri artık GIATA’ya ile uyumlu ayrıca Hotel2info.com’da 40 dil

desteği ile daha bulunabilir. Hotel2Mobile: Artık mobil uygulama dünyası doğrudan müşteri kitlesini yönlendirmek için çok daha efektif çözümler sunabiliyor. PMS Entegrasyonu: Otel önbüro sistemlerine rezervasyonların doğrudan alınması işleri kolaylaştırıyor. Stop Sale Yönetimi: Bildirim hızı ve etkinliği sayesinde olası satış sorunları en aza iniyor. Teklif Havuzu: İhtiyacınız uygun fiyat, kontenjan veya daha fazla rezervasyon mu? Aradığınızı Teklif Havuzu’nda bulabileceksiniz. Special Offer Yönetimi: Fiyat fark yaratır diyorsanız, Special Offer Yönetimi de hız ve etkin bildirim farkı yaratır.

TÜROFED / 93


Haber

Sağlık turizmine ulaşım desteği Tur operatörleri ve havayolu şirketlerine verilen desteğin uzatılmasının ardından bir sevindirici haber de sağlık turizmi için geldi. Ekonomi Bakanlığı, “Döviz Kazandırıcı Hizmet Ticaretinin Desteklenmesi Hakkında Karar’ın 7. maddesini değiştirerek sağlık turizmine ulaşım desteği sağlayacak.

TÜROFED / 94


Türkiye’de son yıllarda büyük bir ivme kazanan sağlık turizmi, bugün Resmi Gazete’de yayımlanan karar ile önemli bir desteğe kavuştu. Sağlık turizmi için büyük önem taşıyan “Döviz Kazandırıcı Hizmet Ticaretinin Desteklenmesi Hakkında Karar”ın 7’nci maddesi değiştirildi. Bakanlık ile protokol yapan özel sağlık kuruluşları ya da havayolu şirketleri tarafından hastaların tarifeli uçak seferi ile Türkiye’ye getirilmesi halinde uçak veya diğer ulaşım giderleri hasta başına % 50 oranında ve en fazla 1.000 ABD Doları, t arifesiz (charter) uçak seferleriyle Türkiye’ye getirilmesi halinde hasta başına 200 ABD Doları’nı geçmemek kaydıyla ulaşım giderlerinin tamamı ödenecek. Resmi Gazete’de yayımlanan karar şöyle: KURUL KARARI Para-Kredi ve Koordinasyon Kurulundan: Tarih : 12/08/2015 Karar No : 2015/15 Konu : Döviz Kazandırıcı Hizmet Ticaretinin Desteklenmesi Hakkında Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair Karar

Para-Kredi ve Koordinasyon Kurulunca; Ekonomi Bakanlığının 24/07/2015 tarihli ve 91224 sayılı yazısı ile İhracata Yönelik Devlet Destekleri Değerlendirme Komitesinin 08/07/2015 tarihli ve 8 No’lu Toplantısında alınan Karar dikkate alınarak; 94/6401 sayılı İhracata Yönelik Devlet Yardımları Kararına istinaden 02/06/2015 tarihli ve 29374 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Kurulun 26/05/2015 tarihli ve 2015/8 sayılı Kararında değişiklik yapılması amacıyla hazırlanan ekli “2015/8 Sayılı Döviz Kazandırıcı

Hizmet Ticaretinin Desteklenmesi Hakkında Karar’da Değişiklik Yapılması Hakkında Karar”ın kabulüne, karar verilmiştir. 2015/8 SAYILI DÖVİZ KAZANDIRICI HİZMET TİCARETİNİN DESTEKLENMESİ HAKKINDA KARAR’DA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KARAR MADDE 1 – 02/06/2015 tarihli ve 29374 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “2015/8 sayılı Döviz Kazandırıcı Hizmet Ticaretinin Desteklenmesi Hakkında Karar”ın 7’nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “MADDE 7 – (1) Bakanlık ile protokol yapan özel sağlık kuruluşları ya da havayolu şirketleri tarafından hastaların tedavi edilmek üzere; a) Tarifeli uçak seferi ile Türkiye’ye getirilmesi halinde uçak veya diğer ulaşım giderleri hasta başına % 50 oranında ve en fazla 1.000 ABD Doları, b) Tarifesiz (charter) uçak seferleriyle Türkiye’ye getirilmesi halinde hasta başına 200 ABD Doları’nı geçmemek kaydıyla ulaşım giderlerinin tamamı, ödenir. MADDE 2 – Bu Karar yayımı tarihinde yürürlüğe girer. MADDE 3 – Bu Karar hükümlerini Ekonomi Bakanı yürütür.

TÜROFED / 95


Haber

EXPO’dan otellere tanıtım daveti EXPO 2016 Antalya Ajansı Genel Sekreteri Haşmet Suiçmez, gelecek yıl 23 Nisan’da kapılarını açacak olan EXPO için otelcilerden destek istedi. Suiçmez’e birçok otel olumlu yanıt verdi. ‘Çiçek ve Çocuk’ temasıyla kapılarını gelecek yıl 23 Nisan tarihinde açacak olan ve Türkiye’nin ilk EXPO’su olan EXPO 2016 Antalya’nın tanıtım çalışmalarına hız verildi. Bu kapsamda Antalya Havalimanı’ndan sonra otellerde de çalışmalara başlandı. Davet mektubu EXPO 2016 Antalya Ajansı Genel Sekreteri Haşmet Suiçmez, otel yöneticilerine gönderdiği davet ve destek talebi mektubunda, EXPO’nun olimpiyatlar ve Dünya Kupası ile karşılaştırmasını yapıp, kurulduğu alan, boyutları, yatırım ve ziyaretçi sayısı ile dünyanın en büyük ve prestijli organizasyonu olduğuna dikkat çekti. EXPO 2016’yı anlattı Bin 121 dönümlük alanda 23 Nisan-31 Ekim tarihlerinde yapılacak EXPO 2016’da ‘Çiçek ve Çocuk’ teması ve ‘Gelecek nesiller için yeşil bir dünya’ sloganı ile yola çıkıldığını belirten Genel Sekreter Suiçmez, dünyanın dört bir yanından gelen ülkelerin, kültürlerini iç ve dış mekânlarda sergileyeceğini söyledi. Suiçmez mektubunda şöyle dedi:

TÜROFED / 96

“Şehrin sembollerinden olmaya aday 101 metre yüksekliğindeki Expo Kulesi, 5 bin kişilik amfitiyatro, 800 kişilik küçük amfi tiyatro, uluslararası kongre ve sempozyumlara ev sahipliği yapacak 6 bin 500 kişi kapasiteli kongre merkezi, görsel su ve ışık gösterisinin sergileneceği Expo Gölü, çeşitli gösterilerin sergileneceği Şakayık Terası, eğitici ve öğretici oyunların ve atölyelerin bulunduğu Çocuk Adası, oyun alanları, Kültür Sanat Sokağı, Expo Meydanı, Türkiye’nin ilk Tarım ve Biyoçeşitlilik Müzesi,

Türkiye’de bulunan iklimleri temsilen Biyoçeşitlilik Parkuru, içinde dev bir planetaryum olan Çocuk Bilim ve Teknoloji Merkezi, Yağmur Ormanları Serası, dünyanın en büyük mozaik kültür bitki heykelleri alanı, Türk bahçecilik tarihini yansıtan Osmanlı Bahçeleri, Türkiye‘nin farklı bölgelerinden lezzetlerin sunulacağı Restoranlar Sokağı ile her yaşa ve millete hitap eden birçok etkinlik alanı olacaktır. Sergi alanının açık kalacağı 191 gün boyunca katılacak ülkelerin milli gün etkinlikleri, ulusal ve uluslararası düzeyde


konserler, dans gösterileri, tiyatrolar, müzikaller, yarışmalar, çocuk gösterileri, sergiler, eğitici ve eğlendirici çocuk atölyeleri, Ramazan ayına özel etkinlikler gibi yaklaşık 20 bin etkinlik ve gösteri düzenlenecektir.” Otellerde tanıtılmasını istedi EXPO 2016 Antalya Ajansı Genel Sekreteri Haşmet Suiçmez, otel yöneticilerinden resepsiyon karşılamalarında tanıtım filmlerinin oynatılmasını, odalarda bulunan televizyonlarda açılış ekranı olarak EXPO 2016 Antalya tanıtım filminin kullanılmasını talep etti. Animasyon ekiplerinin EXPO 2016 Antalya konusunda bilgilendirileceğini belirten Suiçmez, etkinliklerde EXPO 2016’ya yer verilmesini isterken, mektubu, “Katkı ve katılım Antalyamız ve ülkemiz için son derece değerlidir. Antalya’nın cazibesini büyük ölçüde artıracak ve turizm yelpazesini genişletecek EXPO 2016 Antalya Sergisi’ne sizlerin de desteğini beklemekteyiz“ diyerek bitirdi. Oteller olumlu yanıt verdi Suiçmez’in mektubuna birçok otelden olumlu yanıt gelirken, otel tanıtımlarının ilk etkinliği, ‘EXPO Gönüllüsü’ olan Kundu’daki IC Green Palace Otel’den başlandı. Otelin lobisine EXPO 2016 Antalya’nın maskotları ECE-EFE’nin de yer aldığı roll-up konulurken, turistlerin yoğun olarak bulunduğu otelin havuz kenarında da çeşitli tanıtımlar yapıldı. Animatörlerle toplantı Havuz etkinliği öncesi otelin animasyon ekibine EXPO 2016 Antaya projesi hakkında detaylı bilgi sunuldu ve hazırlanan proje, sinevizyon ile anlatıldı.

Sunum sonrası animatörler havuz başında turistlere bilgi verdi ve “EXPO’yu destekliyorum’ yazılı rozet ve tanıtıcı broşürler dağıttı. Animatörler, farklı dillerde anonslar yaparak EXPO 2016 Antalya’nın gelecek yıl 23 Nisan-31 Ekim tarihleri arasında açık kalacağını duyurdu ve turistleri bu organizasyona davet etti. Otelin çocuk kulübünde yapılan tanıtım çalışmaları kapsamında ise yaşları 3 ile 8 arasında değişen çocuklar tarafından çiçeklerle süslenmiş EXPO pankartı yapıldı. Türkiye tanıtımına katkı EXPO 2016 Antalya’nın Türk ekonomisi ve Türkiye’nin tanıtımı için doğru bir destinasyonda doğru bir zamanda yapıldığına dikkat çeken otel Genel Müdürü Derya Billur, tesislerin bu organizasyona hazır olduğunu söyledi. Billur şöyle dedi: “Antalya tarihi, turistik yerlerinin olması nedeniyle oldukça ilgili çekecek bir EXPO olarak tarihe geçecek diye düşünüyorum. Beklenen EXPO ziyaretçilerinin 23 Nisan-31 Ekim tarihleri arasında hem konaklamalarını tesislerimizde yapıp, ülkemizin güzelliklerinden yararlanmasını, hem de bu EXPO’ya katılarak bahçe ve peyzaj konusundaki dünyadaki son gelişmeleri, trendleri ve ülkelerin kültürlerini tanıması açısından önemli bir aktivite olarak görüyoruz.” “Otelciler ellerini taşın altına koymalı” Billur, otelde yapılan tanıtım çalışmalarının önemli olduğunu, gelecek yıl yine tatile gelecek turistlerin bilgilendiğine dikkat çekti. Billur, otelde tanıtım çalışmalarının süreceğini belirterek, “Bu hepimiz için önemli

bir konu. Otellerimizin doluluğuna direkt etki edecek bir çalışma. Onun dışında da sadece bir devlet projesi değil, tüm halkın da bu projeye destek olması gerekiyor. Bunun için otel sahipleri ve işletmecilerinin de bu konuda çaba sarf etmeleri ve ellerini taşın altına koymaları gerekiyor” dedi. EXPO’yu tanıtıyorlar IC Green Palace Otel’deki tanıtım çalışmaları kapsamında otelin info kanallarında EXPO 2016 Antalya ile ilgili tanıtım filmleri gösteriliyor. Otelin kendi web sitesinde de EXPO 2016 Antalya’nın internet sitesinin linki yer alıyor. Bunun dışında lobiye konulan roll-uplarda yer alan sevimli maskotlar ECE-EFE ikilisiyle EXPO 2016’nın tanıtımına katkı sağlanıyor. Havuz başında yapılan bilgilendirme sayesinde EXPO 2016 Antalya hakkında bilgi sahibi olan turistler ise önümüzdeki yıl tatil için Antalya’ya gelmeleri halinde EXPO 2016 Antalya alanını da ziyaret etmek istediklerini söyledi.

TÜROFED / 97


Haber

Hem akıllı hem de çevreci Nilco Turnado Zemin Temizlik ve Bakım Makineleri, Türkiye’de ilk ve tek Turnado, Variotech ve QuickChange teknolojilerine sahip. Makineler geriye doğru giderken temizliğe devam ediyor. Dar alanlardan geçerken küçülebilen temizlik makineleri kendi kendini temizleme özelliği ile de dikkat çekiyor. Teknolojisi ile fark getiren ve maksimum verimlilik sağlayan yeni nesil çevre dostu Turnado Zemin Yıkama ve Bakım Makineleri, su, kimyasal ve enerjiyi optimum düzeyde kullanılması ve paslanmaz çelik şaseleri ile dayanıklı yapısı sayesinde uzun ömürlü kullanım sağlaması için tasarlandı. Örneğin kimyasal ve su salınımı makinenin hızı ile otomatik olarak ayarlanabilir. Bunun dışında tek bir tuş ile makineyi ecomoduna alarak su, kimyasal, ses, enerji gibi fonksiyonları düşürebilir ve böylece fazla tüketimin önüne geçerek tasarruf sağlanabiliyor. Almanya’da üretilen S20 Kuru Vakum Süpürge A sınıfı enerjiye sahip olup, hem enerji hem de düşük ses seviyesi sayesinde çok fazla tercih ediliyor. Hijyenik bir sistem Paslanmaz çelik aksamı ile dayanıklılık, esnek hareket kabiliyetine sahip MediServe antibakteriyel kat arabası grubu ile Nilco sektörde ilkleri sunmaya devam ediyor. Nano-gümüş teknolojisi sayesinde bakteri oluşumuna olanak vermeyen bu makine, böylece yıllar geçse de ilk günkü gibi hijyenik bir sistem kullanmış oluyor.

TÜROFED / 98

Çevre ödülü sahibi Nilco üretim tesislerinde, doğal kaynakların enerji ve hammaddelerin kullanılmasında çevrenin korunmasına ve sürdürülebilir kalkınma ilkelerine yönelik çalışmalar ile atıkları kaynağında azaltarak değerlendiren, geri kazanan, yeniden kullanımını sağlayan ve bertaraf eden sistemleri kullanıyor. Bu bağlamda Nilco, ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemi, ISO 14001 Çevre Yönetim Sisteminin gereklerini yerine getiriyor. Nilco İSO tarafından da çevre ödülüne layık görüldü. Yeşil bir gelecek Nilco, yeni dönemde yeşil bir gelecek için temizliğe yeniden yön veriyor. Bu mottosuyla Nilco, üretim, sistem ve ürünlerde kaynak

kullanımlarını en aza indirgemeyi amaçlıyor. Nilco, benimsediği çevre yönetimi felsefesini sürekli iyileştirici ve düzeltici faaliyetleri çalışanları ile birlikte yerine getirmeyi hedefliyor. Farkındalığı arttırmayı amaçlıyor Nilco, gelişen teknolojiler ile her yeni dönemde hem üretim süreçlerini iyileştirme hem de ekolojik ürün ve ambalaj revizyonları yapıyor. Fonksiyonellik, dayanıklılık ve performansla beraber Nilco, her yeni süreçte verimliliği ön planda tutarak ürünlerden maksimum fayda sağlanmasını ve çevreye minimum etkiye sahip olmasını tasarlıyor. Nilco, bunun dışında yeşil bir gelecek için farklı projeler, sponsorluklar ve işbirlikleri ile de sektörde bu farkındalığı arttırmayı amaçlıyor.


Haber

Türkiye, Miras Komitesi’ne ev sahipliği yapacak Almanya-Bonn’da 28 Haziran-8 Temmuz tarihleri arasında gerçekleştirilen 39. Dünya Miras Komitesi Toplantısı’nda alınan karar doğrultusunda, 2016 yılında gerçekleştirilecek olan 40. Dünya Miras Komitesi Toplantısı Türkiye’de yapılacak.

Almanya’nın Bonn kentinde 28 Haziran-8 Temmuz tarihleri arasında gerçekleştirilen 39. Dünya Miras Komitesi Toplantısı’nda alınan karar doğrultusunda, 40. Dünya Miras Komitesi toplantısının, 10-20 Temmuz 2016 tarihlerinde İstanbul’da yapılması kararlaştırıldı. Komite Başkanlığına, ev sahibi ülke adına UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkan Vekili Büyükelçi Gürcan Türkoğlu oy birliği ile getirildi.

Kültür ve Turizm eski Bakanı Ömer Çelik açıklamasında, “Tarihe yön veren birçok medeniyetin ve kişiliğin vatanı olan İstanbul, dün olduğu gibi bugün de her boyutuyla önemli bir destinasyon. Bu açıdan baktığımızda dünya mirası olarak kabul edilecek dosyaların İstanbul’da görüşülmesi toplantıya daha da büyük bir anlam yüklemekte. Hiç şüphe yok ki; İstanbul ve ülkemiz, adına ve ününe yaraşır bir ev sahibi olacaktır.

2016’da İstanbul’da görüşülecek aday dosyalar arasında Kars Ani Ören Yeri için hazırladığımız dosya da bulunmakta. İnanıyorum ki ‘Ani Kültürel Peyzaj Alanı’ dosyamızın bir dünya mirası olduğunu açıklamak bizim ev sahipliğimize kısmet olacak.1985 yılından bu yana tarihi alanlarımızın UNESCO Dünya Miras Listesi’ne kaydedilmesinde emeği geçen herkese bir kez daha teşekkür ediyorum” şeklinde belirtti.

TÜROFED / 99


Haber

Gizli cennetin sorunları büyüdü Son yıllarda ünlülerin ‘gizli tatil cenneti’ olarak ünlenen Marmaris’in Selimiye Mahallesi, yaz aylarında özellikle binlerce yerli turistin akını nedeniyle yoğunluğu kaldıramaz hale geldi. Gizli cennet olarak adlandırılan Selimiye’nin turizmle birlikte sıkıntıları da büyüdü.

TÜROFED / 100


İlçe merkezine yaklaşık 45 kilometre uzaklıktaki etrafı dağlarla çevrili bir koyda bulunan Selimiye, doğal güzellikleri ve magazin basının olmamasından dolayı gözlerden uzak tatil yapmak isteyen çok sayıda ünlünün ilk adresi oldu. Gizli cennet İngiliz The Times Gazetesi’nin de Türkiye’deki “gizli cennetler” arasında gösterdiği Selimiye, her geçen yıl ününe ün kattı. Denizden yatlarıyla karadan da otomobilleriyle Selimiye’yi görmek ve tatil yapmak için gelenler bu yaz da mahallenin yoğunluk yaşamasına neden oluyor. Sorunlar artıyor Selimiye Mahallesi Muhtarı Şenol Deniz yaptığı açıklamada, bin 500 nüfusa sahip mahallelerini yaz aylarında günübirlikçilerle birlikte 7 bine yakın kişinin tatil için tercih etmesinin beraberinde bazı sorunları da getirdiğini söyledi. “Tankerle su taşıyoruz” Altyapılarının bu kadar kalabalığı kaldıramadığına dikkat çeken Deniz, “Çok sıkıntımız var. Artık bu kadar kalabalıkla baş edemiyoruz, yardım bekliyoruz. En büyük sorunumuz altyapı eksikliği.

Şebeke suyumuz yetmiyor, tankerlerle su taşımak zorunda kalıyoruz. Yukarı mahallenin suyunu kesip, sahildekilere veriyoruz, bu durum haklı şikayetlere yol açıyor” dedi. Selimiye’nin altyapısının bir an evvel yapılması gerektiğine işaret eden Deniz, foseptiklerin yüzde 90’nın sızdırmalı olduğunu vurguladı. Deniz, foseptiklerin denize akmasından endişe duyduklarını dile getirdi. 5 binadan 3’ü kaçak Yerli turistlerin büyük bir bölümünün özel araçlarıyla geldiğini belirten Deniz, bundan ötürü park yeri bulmakta da sıkıntı çektiklerini kaydetti. Otomobillerin yol kenarı boyunca park edildiğini ve çoğu zaman trafiği aksattıklarını anlatan Deniz, bir günde 4 kez park cezası kesilen araçlar olduğunu, tatilcilerin kendilerine şikayete geldiklerini aktardı. Deniz, bir diğer sorunlarının ise imar konusu olduğunu bildirdi. Selimiye’deki yaklaşık 500 binanın 300 kadarının kaçak durumda olduğuna değinen Deniz, imar planlarının çıkartılması gerektiğini sözlerine ekledi. Ünlülerden bazıları yazlık aldı Bütün bu olumsuzluklara rağmen

Büyükşehir Yasası’ndan önce köy olan Selimiye’yi çok sayıda ünlü tatil için tercih ediyor. Ünlü oyuncular Kenan İmirzalıoğlu ve Olgun Şimşek, şirin mahalleden yazlık satın alırken, aralarında Sinem Kobal, Nilüfer, Emel Sayın, Ebru Şallı, Eda Taşpınar, Erol Evgin ve Altan Erkekli’nin bulunduğu çok sayıda ünlü isim de zaman zaman tatillerini Selimiye’de geçiriyor. Selimiye ayrıca ünlü Rus iş adamı Roman Abramoviç ve dünyanın en zengin insanlarından Bill Gates gibi yabancı ünlüleri de konuk etti. Konaklama sıkıntısı Arazi yetersizliği ve imar sorunları nedeniyle yeni turisttik tesisler yapılamayan Selimiye’de toplam 4 bin kadar yatak kapasitesi bulunuyor. Konaklama yeri eksikliğinden dolayı otellerin oda fiyatları 250 liradan başlıyor, 800 liraya kadar çıkıyor.

TÜROFED / 101


Kısa Haberler

Alanyalı turizmci İsveç gazetesini böyle yalanladı Alanya’da yaşanan bazı olayların İsveç basınında İsveçli turistlerin, darp edildiği ve restoranlara kilitlendiği şeklinde yayınlanması, Alanyalı turizmciyi eşi görülmemiş bir yönteme itti. Turizmci Taylan Gündeşlioğlu, iki gün içinde Alanya’da habere konu İsveçli turisti bularak basının karşısına çıkardı. Alanya’da tatil yapan Diana Macach o gün bir grup kız arkadaşlarıyla birlikte barlar sokağında oturduklarını ve olayların çıktığını söyledi. Bu tür olayların kendi ülkesinde de yaşandığını hatırlatan Macach, “Sağ olsun restoran çalışanları bizleri içeriye aldı. Olayın sakinleşmesinin ardından biz restorandan ayrıldık. Bende bu olayı Facebook hesabımdan yazdım. Ve aynen şunu ifadeyi ettim “Alanya’da istenmeyen olaylar çıktı. Sağ olsunlar restorant çalışanları bizleri içeriye aldı. Ve daha sonra otellerimize döndük” diye konuştu.

Emir Oteller Grubu’ndan örnek etkinlik Emir Oteller Grubu, düzenlediği sürdürülebilir turizm etkinlikleri kapsamında yönetim ekibi ve çalışanları ile çevre otellerin de katılımı ile sahil ve çevre temizliği yaptı. “Çevre Bilincini” arttırmak için organize edilen etkinlik, beklenenin üzerinde bir katılım ile gerçekleştirildi. Emir Oteller Grubu’ndan yapılan açıklamada “Emir Oteller Grubu olarak şimdiye kadar düzenlediğimiz çevre etkinlikleri ile doğa ve çevre bilincini yediden yetmişe herkese aşılamaya çalışmaktayız. Amacımız süre gelen bu faaliyetler ile çevre duyarlılığını bir derece de olsa arttırabilmek ve daha yaşanılabilir bir doğa için küçük de olsa farkındalık yaratmaktır” denildi.

TÜROFED / 102

Miracle Resort Hotel, BIX-CSP Sertifikası’nı aldı Miracle Resort Hotel, BIXCSP Sertifikası’nı teslim aldı. BIX-CSP misafir güvenliği, hijyen denetimleri çalışmalarını BIX Kurumsal ile yürüttüklerini belirten, Miracle Resort Hotel Genel Müdürü Ahmet İllez, BIX Kurumsal ile yaptıkları işbirliğinin en önemli nedeninin; güvenirlik ve denetçilerinin otelcilik sektöründeki tecrübesi olduğunu söyledi. Yapılan sertifika takdimi hakkında bir açıklama yapan Bülent Dokuzluoğlu; “Miracle Resort Hotel, BIX-CSP Gıda Hijyen Noktaları programını başarıyla uygulamaktadır. BIX-CSP programını uygulayan işletmeler, misafirlerinin gıda ve su kaynaklı risklerini minimize ederek, en temel sorumluluklarını yerine getirmektedir. Bu yıl bizden sertifika almaya hak kazanan tüm Miracle Resort Hotel yönetici ve çalışanlarını tebrik ediyor ve başarılarının devamını diliyorum” dedi.

Kastamonu 12 ay turizm yapacak

Kastamonu Valisi Şehmus Günaydın, “Turizmini 12 aya çıkaracak, ülkemizdeki 3 vilayetten birisi, Kastamonu’dur” dedi. Kastamonu Daday’daki İksir Resort Town Yaşam ve Tatil Kasabası tarafından 29- 30 Ağustos 2015 tarihlerinde ‘İksir Hasat Şenliği’ düzenlendi. Dadaylıların, Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) üyelerinin, basın mensupların ve bloggerların katıldığı etkinlikte, Kastamonu Valisi Şehmus Günaydın, bir konuşma gerçekleştirdi. Yerli seyahat acentalarının bölgeye yaptığı turlarda, Kastamonu’ya kısa bir zaman dilimi olarak uğradığınıve genellikle konaklamadığını kaydeden Vali Şehmus Günaydın, “Bu noktada, daha fazla konaklama merkezine ihtiyaç bulunuyor. İşadamlarımızı, Kastamonu’da bir konak alıp, restore ettikten sonra, turizme kazandırmaya davet ediyorum” şeklinde konuştu.


Yeşil Yıldızlı otel sayısı 241’e ulaştı

Haber

Türkiye’de Çevreye Duyarlı Tesis ve İşletme (Yeşil Yıldız) sayısı son 6 aylık dönemde 37 adet artarak 241’e ulaştı. Yeşil Yıldız alan tesislerin illerle göre dağılımında 131 belge ile Antalya ilk sırayı alırken, kentin Yeşil Yıldız sayısı 25 adet arttı. Altı aylık dönemde, belge sayısı 5 adet artan İstanbul 29 adede, 2 adet artan Muğla da 19 adede ulaştı. Bu illeri; 13 belge ile İzmir, 5 belge ile Ankara izlerken, Hatay ve Aydın’da 4’er tesis Yeşil Yıldız belgesi aldı.

Yeşil Yıldız belgesi alan tesislerin illere göre dağılımı şöyle: ANTALYA 131 İSTANBUL 29 MUĞLA 19

İZMİR ANKARA HATAY AYDIN AFYONKARAHİSAR BURSA ORDU ŞANLIURFA GAZİANTEP KONYA DENİZLİ NEVŞEHİR ADANA

13 5 4 4 3 3 3 3 3 2 2 2 1

ERZURUM GİRESUN KOCAELİ KÜTAHYA MARDİN MERSİN SAKARYA SİNOP TRABZON YALOVA ZONGULDAK MALATYA ESKİŞEHİR TOPLAM

2 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 241

TÜROFED / 103


Kısa Haberler

Doluluklar ciddi oranda düştü Batman`da bulunan Real Konak Hotel Genel Koordinatörü Hüseyin Aslan bölge ve bölge turizmini değerlendirdi. Bölgedeki huzursuzluk ortamının doluluklarına büyük bir etki yaptığını söyleyen Hüseyin Aslan, “Doluluklarımız ciddi oranda düştü diyebilirim. Fakat kriz dönemini minimum zararla atlatabilmek için elimizden gelen her türlü tedbire başvuruyoruz. Halen konjonktürün terse döneceğine ve ülkemizin tekrar huzur ve güvene kavuşacağına umutla bakıyoruz. Biz Türkiye’ye ve Türkiye’nin geleceğine inanıyoruz. Bu nedenle koşullara bakmaksızın çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Burada önemli olan huzur ve güven ortamının tekrar sağlanması. Aklı selim olan herkesin yapması gerekende bu” dedi.

Antalya turizmine “Kelebek Park” katkısı Antalya’nın Kundu Turizm Bölgesi’nde turizmci bir girişimci tarafından 5 milyonluk yatırımla Kelebek Park hizmete açıldı. Yaşam ve uçuş alanı olarak Türkiye’nin en büyük parkı özelliğine sahip Kelebek Parkı’ında 12 ayrı türden yüzlerce kelebek yer alıyor. Yüzlerce kelebeğin doğal ortamlarında beslenebilmeleri için 1000 çeşit bitkiden 10 bin bitki ve çiçek dikildi. Antalya’nın iklim şartlarına uygun olarak 8 ay gibi kısa bir sürede Kelebek Park’ı tamamladıklarını kaydeden Kelebek Park Genel Müdürü Barış Dursun, “Kelebeklerin yaşam ve uçuş alanı bakımından bizim parkımız en büyüğüdür. Türkiye’nin 3. Kelebek Park’ı Antalya’da hizmeti girdi” dedi.

TÜROFED / 104

UNESCO sevinci yarım kaldı Diyarbakır, çözüm süreci dönemi hariç, son 30 yılda olduğu gibi, son günlerde de yine terör olayları ile gündeme gelmeye başladı. Bu durum, surları ve Hevsel Bahçeleri UNESCO Dünya Kültür Miras’ı listesine giren kentin, sevincini kursağında bıraktı. Diyarbakır Turizm ve Tanıtma Derneği (DTTD) İkinci Başkanı Edip Paçal, “Kentimiz UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girdi. Bütün dünyaya Diyarbakır’daki bileşenler olarak bunu sunmakla görevliyiz. Valilik ve belediye bu konuda ciddi çalışmalar yürütüyor. Artık şehir kendi özel kimliğine bürünüyor. Surlardaki yapılandırmalar ve yenilenmeler devam ediyor. Sur içi yapılanırken İç Kale’deki yapılar turizme kazandırıldı. Çok ciddi turist akını gördü. Yıllardır kapalı olan müzeler tekrardan açıldı. Çok güzel ürünler sergilendi. Gittikçe daha iyi yerlere geliyor. Medyanın bunları işlemesini ve ön plana çıkarması gerekiyor” diye konuştu.

Sinop, ilk beş yıldızlı oteline kavuşuyor Sinop Valiliği, turizmi ile ön plana çıkan Sinop’ta sektörün gelişimi için harekete geçti. Sinop Valiliği’nin girişimleri ile Toplu Konut İdaresi’nden 1.5 ay önce devralınan 40 dönümlük arazi için turizm teşvik tahsisi uygulanacak. Maliye Bakanlığı’nın sözkonusu tahsisin onaylamasının ardından yerliyabancı beş yıldızlı otel yatırımcılarına ihale edilecek. Sinop Valisi Dr. Yasemin Özata Çetinkaya, Sinop’a yerliyabancı ve yöresel turist ilgisinin her geçen gün arttığını belirterek, “Bu sevindirici bir durumdur. Bu ilgiyi, boş çıkarmamak için özellikle konaklama alanında kaliteyi yükseltmemiz gerekmektedir. Yatak kapasitemizi artırmak, turizmi 12 aya yaymak için bir dizi projemizi devreye soktuk” diye konuştu.




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.