Turofed 16

Page 1










Türkiye Otelciler Federasyonu Adına İmtiyaz Sahibi Osman AYIK TÜROFED Yönetim Kurulu Başkanı Genel Yayın Yönetmeni A. Haluk ÖZSEVİM YAYIN KURULU Yusuf HACISÜLEYMAN - Sururi ÇORABATIR AKTOB – Akdeniz Turistik Otelciler ve İşetmeciler Birliği Gülçin GÜNER - Burhan SİLİ ALTİD – Alanya Turistik İşletmeciler Derneği Birol AKMAN ATİD – Anadolu Turizm İşletmecileri Derneği Halit ERGÜL BAKTOD – Batı Karadeniz Otelciler Derneği

20

TÜROFED’den Bakan Avcı’ya 7 maddelik reçete

24

Bakan Avcı ve Osman Ayık Almanya’da

Halil ÖZYURT BODER – Bodrum Otelciler Birliği Cafer Tayyar ZAİMOĞLU - Murat DEMİR ÇUKTOB – Çukurova Turistik Otelciler Birliği Gazi Murat ŞEN DENTUROD – Denizli Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği Mehmet İŞLER ETİK – Ege Turistik İşletmeciler ve Konaklamalar Birliği Yavuz TORUNOĞULLARI FETOB – Fethiye Otelciler Birliği Mete AKCAN GATOD – Güneydoğu Anadolu Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği Bülent BÜLBÜLOĞLU GETOB – Güney Ege Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği

28

Turizmcilerin beklediği buluşma

32

TUI: “Türkiye’nin alternatifi yok”

Haluk BECEREN - Savaş ÇOLAKOĞLU GÜMTOB – Güney Marmara Otelciler ve İşletmeciler Birliği Derneği Ahmet TOK - Yakup DİNLER KAPTİD – Kapadokya Otelciler ve İşletmeciler Derneği Murat TOKTAŞ KATİD – Karadeniz Turistik İşletmeciler Derneği Tacettin ÖZDEN KODER – Kuşadası Otelciler ve Yatırımcılar Birliği Derneği Yayın Koordinatörü Necip BOZ Haber Tuncay SEVİN Ebru ALTIN Grafik Tasarım Semih BALSEVEN Bahar SİNEMCE Arzu YILMAZ

36

Thomas Cook: “Kötü günde de Türkiye’nin yanındayız”

40

Schauinsland Reisen: “Türkiye için elimizden geleni yapacağız”

Reklam Cengiz ÖZSEVİM Reklam Rezervasyon Ayşegül YÜCEDAĞ

Çağlayan Mh. 2076 Sk. Ya-Se Sitesi A Blok No:2 Muratpaşa/ANTALYA T: 0.242 324 79 77 F. 0.242 324 79 37 www.yediiletisim.com Baskı Yeri: GD Ofset / İstanbul www.gdofset.com Dergide yer alan yazı ve fotoğraflar izin alınmaksızın kullanılamaz. Yazılardaki görüşler ve sorumluluklar sahiplerine aittir.

TÜROFED / 8

44

Alman ve Türk turizmciler Antalya’da buluştu

48

TÜROFED Yönetim Kurulu Ankara’da toplandı



Çok çalışmalıyız 15 Temmuz 2016 gecesinde yaşanan darbe girişimi, içinde yaşadığımız 21. yüzyıl dünyasında ve Türkiye’sinde asla kabul edilemeyeceğimiz bir durumdu. Halkın tercihlerine ve demokrasinin ön koşulu olan kurum ve kuruluşlara yönelik olduğuna inandığımız bu kalkışmayı, çağdaş ve modern bir toplum oluşturma arzusu ve doğrudan demokrasiye yönelik bir eylem olması nedeniyle şiddetle kınadığımızı tüm platformlarda sözlü ve yazılı olarak belirtip demokrasiye ve ülkemize tüm gücümüzle sahip çıkarak çalışmalarımızı sürmeye devam ediyoruz.

Osman Ayık TÜROFED Yönetim Kurulu Başkanı

2016 yılının turizm sektörü açısında zor geçeceğini öncelerde defalarca belirtmiştik. Fakat sektörümüzde Rusya uçak krizi ile başlayan, terör saldırıları ile en üst seviyeye ulaşan kriz, Rusya ve İsrail ile aramızdaki ilişkilerin iyileşmesiyle, Avrupa’dan gelen rezervasyonlar ve iç turizmdeki hareketlenmelerle beraber canlanmaya başlamıştı ki 15 Temmuz darbe girişimi ile yüksek miktarda rezervasyon iptalleriyle karşı karşıya kaldık. Bu durumu, en az zararla atlatabilmek için birçok girişimlerde bulunduk. 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında ilan edilen olağanüstü hal ile ilgili yurtdışında çalıştığımız tur operatörlerine, olağanüstü hal durumunun günlük hayatı ve seyahat özgürlüğünü etkilemediğini aktaran yazılar gönderip görüşmelerde bulunduk. Benzer yazıları yurtdışında bulunan T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı müşavirliklerine ve ataşeliklerine, yurtdışı turizm ve otelcilikle ilgili birliklere göndererek birçok kişiye ulaşarak ülkemizin güvenli bir ülke olduğunu aktarmaya çalıştık. Ayrıca büyük tur operatörlerinin yetkililerine ülkemizin ne kadar güvenli olduğunu yerinde anlatabilmemiz için davetler gönderdik. Bununla birlikte, ülkemize etkinlikler kapsamında gelen Thomas Cook CCO’su Björne Sandström ve Schauinsland Reisen Başkanı Kassner’in iyi günde yanımızda oldukları gibi kötü günde de yanımızda olduklarını ifade etmeleri bizlere güç vermiştir. Darbe girişimi sonrasında kamu personelinin iptal edilen izinlerinden dolayı otel rezervasyonlarının kesintisiz bir şekilde iade edilmesi için tüm üye otellerimizle ortak karar alarak vatandaşlarımızı mağdur etmemeye çalıştık, bu vesileyle tüm üyelerimize hassasiyetlerinden dolayı içtenlikle teşekkürlerimi sunarım. Kamu personelinin izin kullanımının tekrar başlaması ile Kurban Bayramını da içine alan uzun dönemde ciddi sayıda dönüş alacağımızı düşünüyorum. Diğer yandan, TÜROFED olarak Milli Eğitim Bakanlığı ile yapılan protokol çerçevesinde Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı öğretmenler ile emekli öğretmenler ve ailelerinin derneklerimize bağlı üye tesislerden %0-35 oranına kadar indirimli olarak yararlanması kabul edilmiştir. Kampanyaya katılan üye tesislerimiz TÜROFED web sitesinden yayınlanmaya başlanmıştır. Kampanyaya, öğretmenler tarafından olumlu tepkiler alınmakta ve diğer meslek gruplarında da benzer kampanyaların kendileri için de uygulanması yönünde talepler gelmektedir. İlerleyen günlerde diğer meslek grupları ve çeşitli kamu kurumu çalışanları içinde çalışmalar yapacağız. Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı başkanlığında Türk turizm sektörünün önemli temsilcileri ile Almanya’nın Frankfurt kentinde Avrupa’nın önde gelen tur operatörleri ve turizm sektör temsilcileriyle bir araya geldik. Toplantıda ülkemiz turizm sektörünün durumu, Almanya’dan gelen turist sayısının artışına yönelik çalışmalar ve iki ülke turizm ilişkileri ele alındı. Ayrıca Sayın Bakan, ülkemizin Almanya ve İngiltere’nin güvenli olduğu kadar güvenli olduğunu belirtti. Son dönemde asıl önemli gelişme Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Sayın Vladimir Putin’in görüşmesiydi. 2014 yılında 4.5 milyon üzerinde ağırladığımız Rus turist misafir 6 ayda 180 bine kadar indi. Ama son dönemde iki ülke arasındaki ilişkiler yeniden canlandı ve gelişmeler çok olumlu safhalarda seyrediyor. Rusya’dan tarifeli seferle uçuşlar gerçekleşiyor. Charter seferlerinin başlamasıyla yılın kalan döneminde minimum 500 bin Rus turisti bu sene ağırlamayı hedefliyoruz. Ama bu gelişme, esas 2017 olmak üzere gelecek yılları da çok önemli etkileyecek. Hepimizin, tüm turizm sektörü bileşenlerinin, önümüzdeki yıllar için çok çalışması gerekiyor. Saygılarımla.

TÜROFED / 10



Kısa Haberler

Bakan Avcı, Amerikan heyeti ve turizmcilerle buluştu

Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı ve TÜROFED Başkanı Osman Ayık, Türk-Amerikan Ticaret Odası heyeti ile İstanbul’da bir araya geldi. İstanbul Grand Hyatt Hotel’de gerçekleştirilen toplantıya turizm sektörünün temsilcileri de yer aldı. Türk-Amerikan Ticaret Odası Heyeti ve turizm sektör temsilcileriyle bir araya gelen turizmciler son dönem turizminin değerlendirildiği toplantıya Osman Ayık’ın yanı sıra Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Timur Bayındır ve Turizm Yatırımcıları Derneği (TYD) Başkanı Murat Ersoy da katıldı.

TÜROFED’den önemli protokol Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) ve Romanya Balkan İş Adamları Derneği arasında bir işbirliği protokolü imzalandı. Kemer’deki Rose Residence Beach Hotel’de gerçekleştirilen imza törenine TÜROFED Başkanı Osman Ayık ve Prof. Liviu Pandele’nin yanı sıra KETOB Başkanı Tayyar Gül, davetliler ve basın mensupları katıldı. Başta turizm olmak üzere iki ülke arasındaki ilişkileri geliştirmek amacıyla yapılan protokolün ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan TÜROFED Başkanı Ayık, protokol sayesinde iki ülke arasındaki işbirliklerin artacağını söyledi. Ayık ayrıca Braşov’daki havaalanının tamamlanması sonrasında bölgeden Türkiye’ye ciddi bir turizm hareketliliği başlayacağını da söyledi.

TÜROFED / 12

TÜROFED’den üyelerine önemli duyuru Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED), üyelerine bir duyuru yaparak sektörün yaşadığı zararı tespit etmek için envanter oluşturmaya başladı. TÜROFED yaptığı duyuruda: “Çoğu otel işletmesi “Kobi” tanımına girmediği için Kredi Garantileme Fonu’nun desteklerinden yararlanamamaktadır. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile turizm sektörünün içinde olduğu bu sıkıntılı dönemden dolayı özel bir kredilendirme formülü çıkarılması hakkında görüşüldüğünde turizm sektörünün karşı karşıya kaldığı gerçek zararın net bir şekilde ortaya koyulabilmesi ve bunun için çalışma yapılabilmesi için envantere ihtiyaç duyulduğu belirtilmiştir. Bu kapsamda, Hazine Müsteşarlığı’na sunulacak raporda sektörün büyüklüğünü ve ihtiyacını tam olarak aktarılabilinmesi için ekteki formda yer alan soruların açık ve doğru bir şekilde doldurulması önem arz etmektedir.”

TÜROFED, telefon dolandırıcılarına karşı uyardı TÜROFED, darbe girişimi sonrası “Adınız darbe soruşturmasında geçiyor” diye arayan telefon dolandırıcılarına karşı üyelerini uyardı. Telefon dolandırıcılığına karşı üyelerin polisle iş birliği yapmaları gerektiğini ifade eden TÜROFED’in açıklaması şu şekilde: “Son zamanlarda üyelerimizden, kendini polis, savcı ya da asker olarak tanıtan kişiler tarafından aranılarak ‘Adınız darbeye karıştı, darbeciler listesinde yer alıyor’ veya ‘Şehit ailelerine yardım topluyoruz’ şeklinde söylemlerle para, altın vs. istedikleri yönünde uyarılar alınmaktadır. Esasen bu konuda, Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Dairesi Başkanlığı tarafından telefonlara uyarı mesajları gönderildiği de bilinmektedir. Bu yönde arananların itibar etmemeleri ve doğrudan polisle işbirliği yapmaları yararlarına olacaktır.”



Kısa Haberler

ATİD’den teşekkür mektubu Anadolu Turizm İşletmecileri Derneği (ATİD), Bakanlar Kurulu’nun kamu çalışanlarına getirilen izin yasağının kaldırılması nedeniyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım ve Bakanlar Kurulu’nun tüm üyelerine ayrı ayrı mektup gönderdi. ATİD Başkan Birol Akman’ın imzaladığı mektupta karardan duyulan memnuniyet dile getirildi. Akman, “Bakanlar Kurulumuz sektörün beklentilerine yanıt vermiş ve kamu çalışanlarının izin yasağı kaldırılmıştır. ATİD olarak devletimizin tüm ilgili kurumlarına teşekkür ediyoruz” dedi.

Gazi Murat Şen: “2023 hedefimiz gerçekleşecek” mektubu Denizli Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (DENTUROD) Başkanı Gazi Murat Şen, Türk turizminin durumunu tartışmaktan ziyade kazanılan demokrasi zaferinin konuşulması gerektiğini belirtti. “Türk turizmcileri olarak hükümetimizin de desteği ile en kısa zamanda Türk turizmi parlak günlerine dönecektir” diye konuşan Şen, “2023’deki 50 milyon turist, 50 milyar dolar hedefimize Türk turizmcileri olarak ulaşacağımızdan kuşkularımız yok. Ülkemizde birlik, beraberlik, demokrasiye inancımız hep beraber bir bütün olarak devam ettiği sürece aşamayacağımız hiçbir şey yoktur” ifadelerini kullandı.

TÜROFED / 14

Azeri gazeteciler Osman Ayık ile buluştu Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık, Regnum Carya Golf Resort’te gerçekleştirilen toplantı sonrasında Azeri gazetecilerle bir araya geldi. Summer Tour’un Antalya’ya getirdiği Azeri gazetecilere demeç veren Başkan Ayık, Türkiye’nin dünyanın en önemli turizm ülkelerinden biri olduğunu belirterek, Azerileri Türkiye’ye tatil yapmaya davet etti.

Kapadokya, Rus turistleri bekliyor

Kapadokya Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (KAPTİD) Başkanı Yakup Dinler, Rus turistlerin Kapadokya bölgesini de tatil programlarına dahil etmelerini sağlamak amacıyla promosyon paketler hazırladıklarını söyledi. Turizm açısından yılın ilk yarısının durgun geçtiğini belirten Dinler, 2016’nın sonuna kadarki süreçten sektör adına umutlu olduklarını dile getirdi. Rus turistlerin kültür turizmine yönelerek Kapadokya’yı tercih etmeleri amacıyla fiyatları minimum seviyeye çekerek Rusya’daki tur operatörlerine teklif sunduklarını ifade eden Dinler, “Fiyatları minimumda tutarak Rus tur operatörlerine tekliflerimizi sunduk. Bu sayede Ruslar, Ortodoks olmaları dolayısıyla Hristiyanlar için önemi olan Kapadokya’yı görmek isteyeceklerdir” diye konuştu.



Kısa Haberler

ALTİD’den ‘Balayı’ jesti Alanya Kaymakamlığı Alanya Sosyal Hizmet Merkezi, aile yapısının güçlü temeller üzerine kurulması, yüksek boşanma oranlarının önüne geçilmesi ve sağlıklı toplum için sağlıklı aile anlayışı ile eğitim programlarını sürdürmeye devam ediyor. Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) ile yapılan işbirliği sonucunda “Evlilik Öncesi Eğitim Programı”na katılan yeni evli çiftler, Alanya Sosyal Hizmet Merkezi Müdürü Ahmet Çelik ve ALTİD Başkan Yardımcısı Hızır Bozdoğan eşliğinde yapılan çekiliş ile balayı tatili kazandılar. Çekiliş sonucu balayı kazanan çiftler şu otellerde konaklayacak: Club Paradiso, Blue Wave, Blue Star, Clup Sidar, Kleopatra Royal, Aytur Eftalia.

Marmaris, Çin pazarından pay alacak Marmaris, Çin’deki kardeş şehri Jinan’la ilişkilerinde önemli adımları arka arkaya attı. Jinan Belediyesi’nin davetlisi olarak Shandong Eyaleti’nde bulunan belediye heyetine Marmarisli turizmciler de eşlik etti. İki şehir arasında 5 yıl önce başlayan ilişkilerde özellikle turizm konusunda önemli kararlar alındı. Marmarisli ve Jinanlı turizmciler karşılıklı grup ziyaretleri konusunda ilke anlaşmasına vardı ve hazırlıklara başladılar. Projenin hayata geçirilmesini Güney Ege Turistik Otelciler Birliği (GETOB) Başkanı Bülent Bülbüloğlu ve heyette bulunan 2 seyahat acentesi birlikte takip edecek. Marmaris ve Jinan Belediyeleri ise projenin ana destekleyicileri olacak. Belediye yetkilileri ve turizmciler küçük bir başlangıç sonrası asıl getirinin 5 yıl içerisinde alınacağına inanıyorlar.

TÜROFED / 16

Turizmci afet yardımı istiyor Çukurova Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (ÇUKTOB) Başkanı Murat Demir, deyim yerinde ise can çekişen turizm sektörünün de afet yardımı kapsamına alınması gerektiğine dikkat çekerek, “Sektör böyle giderse tıkanacak, yok olacak” dedi. Ülkemizde, deprem, yangın, çığ düşmesi ve sel afeti başta olmak üzere sık sık doğal felaketlerin yaşandığını ve bu felaketlere maruz kalan illere devletin afet yardımı yaptığını söyleyen Başkan Demir, “Afete maruz kalan bölgelerde temel alt yapının tahrip olması nedeniyle kamusal hizmetlerin sunumunda büyük sıkıntılar ortaya çıkmaktadır. Bu sıkıntıların giderilmesi noktasında devlet afet yardımında bulunmaktadır. Bu yardımlar ile felakete maruz kalan bölgeler yeniden ayağa kalkabilmek için devletten gelen afet yardımlarını kullanmaktadır” bilgisini verdi.

Kuşadası’nda turizm zirvesi Türkiye’de yaşanan gelişmelerin Kuşadası turizmine etkileri ve alınabilecek önlemler, Kuşadası’nda belediye tarafından düzenlenen toplantıda masaya yatırıldı. Kuşadası Belediye Başkanı Özer Kayalı tarafından düzenlenen ve politik, diplomatik ve askeri alanda yaşanan olumsuzlukların turizme yansımalarının ele alındığı toplantıda yaşanan krizi aşmak için ortak hareket etmek gerektiğine dikkat çekildi. Toplantıya katılan KODER Başkanı Özden kısa vadede yerli turiste, uzun vadede ise Kuşadası’na bir kimlik kazandırmaya yönelik çalışmalar yapılması gerektiğini belirtti.



Kısa Haberler

Osman Ayık, Macar gazetecilerin sorularını yanıtladı Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık, Antalya’da yer alan Mardan Palace Hotel’de Macar gazetecilerin sorularını yanıtladı. Macaristan’ın Türkiye turizmi için önemli bir ülke olduğunu söyleyen Başkan Ayık, “Türkiye sunduğu tatil olanakları ile Avrupa’nın en gözde turizm merkezlerinden biridir. Macar tatilcileri Türkiye’de daha fazla görmek istiyoruz” dedi.

Acı Kayıp Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) hayatını kaybeden Özaltın Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve Gloria Otelleri’nin sahibi Nuri Özaltın için bir taziye yayımladı. TÜROFED’in taziye mesajında şu ifadeler yer aldı: “Özaltın Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve Gloria Otelleri’nin sahibi olan değerli iş adamı ve turizm yatırımcısı Nuri Özaltın’ın vefatını derin üzüntüyle öğrenmiş bulunmaktayız. TÜROFED ailesi olarak merhuma Allah’tan rahmet, sevgili ailesine, yakınlarına ve tüm sevenlerine ise başsağlığı dileriz.”

TÜROFED / 18

İşler: Karabulutlar dağılıyor, umutlarımız yeşeriyor Uluslararası ilişkiler alanındaki gelişmeler, kamu çalışanlarının izinlerinin açılması ve Kurban Bayramı tatilinin dokuz güne çıkması 2016 yılını kara yıl olarak tanımlayan turizmcileri umutlandırdı. Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, 2016 yılının üstündeki kara bulutların dağılacağına inanıyoruz. Son gelişmeler ışığında 2017 yılı için artık çok daha ümitliyiz dedi. Rusya ile yakınlaşmamızın Avrupa›dan uzaklaşmamız anlamına gelmediğini vurgulayan İşler, “Türkiye hem Rusya hem Avrupa için bir güvenlik kapısıdır. Jeopolitik konumuyla çok önemli bir noktada olan ülkemizin bu topraklarda sulh içinde yaşayabilmenin bir güvencesi olmuştur” dedi.

TÜROFED, Antalya Valisi Karaoğlu’nu ziyaret etti

Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED), Antalya Valisi Münir Karaoğlu’na “hoş geldiniz” ziyaretinde bulundu. TÜROFED Başkanı Osman Ayık, TÜROFED Kurucu Başkanı Ahmet Barut, TÜROFED Başkan Yardımcısı Sururi Çorabatır, Antalya’ya yeni atanan Vali Münir Karaloğlu’nu ziyaret etti. Ziyarette turizmde yaşanan sorunlar ve çözüm önerilerine ilişkin görüş alış verişinde bulunuldu.



Haber

TÜROFED’den Bakan Avcı’ya 7 maddelik reçete Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Yönetim Kurulu, Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı ile İstanbul’da bir araya geldi. Osman Ayık başkanlığındaki TÜROFED heyeti Bakan Avcı’ya çözülmesi gereken konuları maddeler halinde sundu.

TÜROFED / 20


TÜROFED Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık’ın öncülüğünde gerçekleştirilen toplantıya TÜROFED Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, TÜROFED Başkan Yardımcısı Sururi Çorabatır, TÜROFED Başkan Yardımcısı Yavuz Torunoğulları, TÜROFED Yönetim Kurulu Üyesi Bülent Bülbüloğlu, TÜROFED Yönetim Kurulu Üyesi Burhan Sili ve bürokratlar katıldı. Talep ve önerileri sundu Gerçekleştirilen toplantıda TÜROFED yönetimi adına konuşan Başkan Ayık, 2015 yılında Rusya krizi ile başlayan ve 2016’da devam eden çeşitli olaylar ve hemen arkasından gelen darbe girişimiyle turizmcilerin son derece mağdur olduğunu dile getirerek, bu krizden çıkma yönündeki talep ve önerilerini Bakan Avcı ile paylaştı. Turizmcilerle buluşacak TÜROFED’in taleplerine olumlu yaklaşan Bakan Nabi Avcı, taleplerin değerlendirilerek, en kısa zamanda turizmcilerin beklentilerinin karşılanacağını dile getirdi. Avcı, turizmde kalifiye elemana yönelik çalışmaların yapılması gerektiğine de dikkat çekerek, kısa zamanda bütün bölgeleri gezerek, turizmcilerle buluşacağının sözünü verdi. İşte 7 madde: Türkiye Otelciler Federasyonu’nun Kültür ve Turizm Bakanı Avcı’dan talepleri ise şu şekilde oldu. 1. Borç yükümüzü çevirebilmek amacıyla, özel işletme kredileri verilerek bunun düşük faizli ve uzun vadeli olması sağlanmalıdır. 2. Halihazırda ödeyemediğimiz vergi, prim vb. borçlarımız için faizsiz erteleme acilen açıklanması gerekmektedir.

3. Acil eylem planı kapsamında açıklanan, ancak halihazırda uygulanmayan hususların bir an evvel hayata geçirilmesi gerekmektedir. Konuya ilişkin çıkarılan kanun kapsamında ecrimisil ve kiraların ötelenmesine ilişkin hüküm kapsamına kamu arazileri dışındaki özel mülk sahipleri ile orman tahsislerinin de alınması gerekmektedir. 4. Eylem planında 750.000 ABD Dolarına indirilen ihracatçı sayılma kriteri, turizmciler açısından uygulanabilir nitelikte değildir. KDV ve ÖTV iadesinin mutlaka turizmciler için de sağlanması gerekmektedir. 5. Yine eylem planı çerçevesinde, yeşil yıldızlı tesisler için sağlanan enerji indirimleri, ilgili kurumlar tarafından uygulanmamaktadır. Ayrıca 2634 sayılı Kanun’un 16.Maddesinin getirdiği hakkın genişletilerek kullanımının sağlanması, elektrik ve su ücretlerinin en düşük tarifeden uygulanılması sağlanmalıdır. Diğer yandan; belediyeler su, katı atık, atık su bedellerinde ve emlak vergilerinde yüksek bedeller istemektedirler.

Maliyetlerimizi arttıran bu unsurlarla ilgili makul çözümün ivedi bulunması gerekmektedir. 6. Türk Hava Yolları’nın uçuş politikasındaki katı tutumunu değiştirerek, Antalya, Dalaman, Bodrum, Adnan Menderes ve Gazipaşa havaalanlarına yurt dışından doğrudan uçuşlara yönelmesi sektör açısından önem taşımaktadır. 7. Uçak desteğinin 2017 yılını da kapsayacak şekilde genişletilmesi beklenmektedir.

TÜROFED / 21


Haber

Turizmcilerimiz Hindistan’a çıkarma yapacak Türk turizminin temsilcileri Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın himayesinde, Hindistan’a çıkarma yapacak. Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesindeki düğün, golf, balayı ve MICE temalı roadshow, iki etap halinde yapılacak. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın himayesinde ve TÜROFED, TÜRSAB, TÜROB ve THY işbirliğinde gerçekleştirilecek olan Hindistan Roadshow’u iki etap olarak planlandı. Düğün, golf, balayı ve MICE temalı Hindistan Roadshow’unun birinci etabı 25-30 Eylül 2016 tarihlerinde Mumbai, Bangalore, Kalküta, Lucknow ve Yeni Delhi’de ikinci etabı ise 1-4 Ekim 2016 tarihlerinde Chennai, Haydarabad ve Ahmedabad’da gerçekleştirilecek.

TÜROFED / 22

Türk heyetinin hazırlanan taslak programı şöyle: 25 Eylül 2016 İstanbul-Bombay uçuşu ve otele check in 26 Eylül 2016 Bombay programı (akşam), akabinde Bangalore uçuşu 27 Eylül 2016 Bangalore programı (gündüz), akabinde Kalküta uçuşu 28 Eylül 2016 Kalküta programı (gündüz), akabinde Lacknow’a uçuş 29 Eylül 2016 Lacknow programı (gündüz), akabinde Delhi’ye uçuş 30 Eylül 2016 Delhi programı (akşam), takip eden sabah erken

saatte Türkiye’ye dönüş veya diğer 3 destinasyona katılacak olan sektör temsilcilerimiz ile Delhi’den Ahmetaba’da uçuş 01 Ekim 2016 Ahmedabad programı (gündüz), akabinde Haydarabad’a uçuş 02 Ekim 2016 Dinlenme Haydarabad 03 Ekim 2016 Haydarabad programı (gündüz), akabinde Chennai’ye uçuş 04 Ekim 2016 Chennai programı (gündüz), akabinde Mumbai üzerinden Türkiye’ye dönüş



Haber

Bakan Avcı ve Osman Ayık Almanya’da Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı başkanlığındaki Türkiye heyeti Almanya’nın Frankfurt kentinde Alman tur operatörleri ile buluştu. Bakan Avcı’ya Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık da eşlik etti.

TÜROFED / 24


Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, Almanya’nın Frankfurt kentinde Avrupa’nın önde gelen tur operatörleri ve turizm sektör temsilcileriyle bir araya geldi. Toplantıya Türk turizm sektörünü temsil eden TÜROFED Başkanı Osman Ayık, TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, TÜROB Yönetim Kurulu Üyesi Can Göktaş ve TYD Başkanı Murat Ersoy ile Thomas Cook, TUI, FTI, Öger Tour, Bentour, Alltour, Schauinsland gibi tur operatörlerinin temsilcileri katıldı. Terörizm konuşuldu Toplantıda ülkemiz turizm sektörünün durumu, Almanya’dan gelen turist sayısının artışına yönelik çalışmalar ve iki ülke turizm ilişkileri ele alındı. Toplantının ardından bir basın toplantısı düzenleyen Bakan Avcı, toplantıda uluslararası terörizmin konuşulduğunu, terörün zararlarını en hızlı telafi eden ülkelerden birinin Türkiye olduğunu söyledi.

“Türkiye güvenli” Avcı, Brüksel’de terör saldırısı olduğunda havaalanının 11 gün sonra kısmen açılabildiğini ancak Atatürk Havalimanına saldırı olduğunda havaalanının 6 saatte normal işleyişine döndüğünü söyledi. Bakan Avcı, 15 Temmuz’dan sonra ise bütün havalananlarının 12 saatte normal işleyişine döndüğünü hatırlattı. Avcı, “Almanya, Fransa, İngiltere ne kadar güvenliyse Türkiye de o kadar güvenlidir” şeklinde konuştu. Charter seferler Bir gazetecinin, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Putin arasındaki görüşme sonrası charter seferlerinin ne zaman başlayacağı yönündeki sorusuna Bakan Avcı, bu görüşme öncesinde iki ülkenin bazı görüşmeleri yaptığını, 4-5 Ağustos’ta Rusya’dan bir heyetin ülkemize geldiğini söyledi. Avcı, bu heyetin Atatürk ve Antalya Havalimanlarında

bizim işbirliğimizde gözlem ve incelemeler yaptığını, bu heyetin bir rapor hazırladığını ve raporda herhangi bir sorun bulunmadığının belirtildiğini, bu raporun da Rusya’da üst birimlere aktarıldığını ifade etti. Avcı, charter uçuşlarıyla ilgili Putin’in talimatıyla gerekli çalışmalar yapıldığını, nihai sonuca ulaşılacağını ümit ettiğini söyledi. “Türkler komşularını da getirsin” Bakan Avcı, Almanya ve Avrupa’da yaşayan vatandaşlarımıza yönelik de Frankfurt’tan bir çağrıda bulundu. Avcı, “Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız tatillerini Türkiye’de geçirsin, hatta komşuları ve iş arkadaşlarını da yanlarında getirip ülkemizde misafir etsin” dedi. 2017 yılını konuştular Basın açıklamasının ardından Türkiye heyeti Alman sektör temsilcileri ile ikili görüşmelerde bulunarak yapılacak işbirlikleri ve 2017’ye yönelik çalışmaları konuştu.

TÜROFED / 25


Haber

TÜROFED: “OHAL seyahat özgürlüğünü etkilemedi” Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED), yaptığı yazılı açıklama ile OHAL’in seyahat özgürlüğünü etkilemediğini belirterek, “OHAL’in, ziyaretçilerimizin gündelik hayatlarına herhangi bir etkisi bulunmamaktadır” dedi. Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED), kamuoyuna yazılı bir açıklama yaparak OHAL’in seyahat özgürlüğüne etkisinin bulunmadığını söyledi. TÜROFED Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık’ın imzasını taşıyan yazılı açıklama şöyle: “Bilindiği gibi 15.07.2016 tarihinde ülkemiz hain bir darbe girişimi ile karşı karşıya kalmış olup, hükümetimiz, emniyet güçlerimiz, Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları ve halkımızın mücadelesi ile bu darbe girişimi önlenmiştir. Yaşanan bu olay nedeniyle Ankara ve İstanbul başta olmak üzere tüm ülkede güvenlik önlemleri en üst seviyeye çıkarılmıştır. Bu olayın akabinde, hükümetimiz tüm Türkiye’de 3 ay süreyle olağanüstü hal ilan etmiştir. Belirtmek isteriz ki, olağanüstü hal durumunun vatandaşlarımız ve yurt dışından gelen ziyaretçilerimizin gündelik hayatlarına herhangi bir etkisi bulunmamaktadır. Herkesin bildiği üzere, yakın zamanda farklı ülkelerde de benzer uygulamalar hayata geçirilmiş olup, bu durum

TÜROFED / 26

normal hayatı, gerçekleştirilen organizasyonları vs. etkilememiştir. Benzer şekilde, Türkiye’de de normal hayat aynen devam etmekte olup, durumun seyahat özgürlüğü üzerinde herhangi bir etkisi bulunmamaktadır. Bununla birlikte, özellikle turizmimizin yoğun olduğu Antalya ve Muğla gibi turistik bölgelerde herhangi bir terör olayı yaşanmamakla birlikte alınan bu olağanüstü hal kararı ile güvenlik en üst seviyeye çıkarılmıştır. Bu kapsamda söz konusu

çalışmalar devam ettirilmekte olup terörün önlenmesi kapsamında her türlü önlem alınmaktadır. Turizm sektörünün bu zor günlerini hiçbir turiste zarara gelmeden atlatılacağına inanıyoruz. Türkiye’nin diğer ülkeler kadar güvenli bir ülke olduğunu özellikle belirtmek istiyoruz. Son zamanlarda ülkemize gelen yabancı tur operatörlerinin bu konudaki mesajlarının da bir kanıt olduğuna inanıyoruz.”



Haber

Turizmcilerin beklediği buluşma Turizmcilerin merakla beklediği Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin buluşması Rusya’nın St. Petersburg şehrinde gerçekleşti. Buluşma sonrasında açıklama yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye-Rusya arasındaki ticari hacimde hedefin 100 milyar dolar olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasındaki tarihi buluşma gerçekleşti. Turizmcilerin merakla beklediği buluşma sonrasında iki tarafın yaptığı açıklamalar özellikle turizmciler tarafından olumlu karşılandı. Suriye için açıklama yapmadı Erdoğan ve Putin düzenledikleri ortak basın toplantısının ardından soruları yanıtladı. Suriye konusunun görüşmede ne kadar yer aldığı şekildeki soruya cevap veren Erdoğan, “Şu ana kadar yapmış olduğumuz görüşmede bu konuyu ele almadık. Basın toplantısından sonra tekrar bir araya gelip konuyu ele alacağız. Bunu bu toplantıdan sonra yapacağımız için şu anda bu konuyla ilgili bir şey söylemiyorum” dedi. “Ortak çalışabiliriz” Rusya Devlet Başkanı Putin de Suriye konusunda herkesin çözümden yana olduğunu ancak her

TÜROFED / 28


konuda aynı fikirde olamadıklarını söyledi. Putin, “Bu toplantıdan sonra bu konuda başka bir toplantı yaparak çözüm için görüşeceğiz. Tabii ki demokratik bir çözümün ancak demokratik yollarla ulaşılabileceğine inanıyoruz. Bizim Suriye konusundaki bakışımız her zaman böyle olmuştu ve tabii ki bu konuda ortak bir amacımız olması da çözüm için ortak çalışabileceğimiz anlamına gelir” dedi. Ekonomik ilişkiler Türk Akımı’yla alakalı sorulan bir soruyu yanıtlayan Putin, “Bizim aramızdaki ekonomik ilişkiler, hiçbir zaman siyasete alet olmamıştı ve buradaki projenin amacı Rus gazının Güney Avrupa’daki tüketicilere ulaştırılabilmesidir. Burada Avrupa Parlamentosu’nun da bir karar vermesi gerekiyordu. Bugün görüyoruz ki Bulgar tarafı projeye dönmek istiyor. Tabii ki bazı kayıplarımız oldu bu konuda. Türk akımı, Güney Akımı’na alternatif değil. Güney Akımı konusunda Türk tarafı da gerekli lisansların alınması konusunda gerekli adımları attı. Türk Akımı kısa sürede hayata geçebilir. Türk meclisinin bazı kararları çıkaracağı da görüşüldü” dedi. Akkuyu projesi Cumhurbaşkanı Erdoğan aynı soruya ise şöyle cevap verdi: “Akkuyu projesiyle ilgili beklenen konu buranın stratejik bir yatırım haline getirilmesi konusuydu. Bu konuda görüşmelerimizi yaptık. Süratle stratejik yatırım konusundaki karar alınacak ve Akkuyu stratejik yatırım konusu içerisinde yerini alacaktır. Teşvik yasasından o da istifade

edecektir. Bir diğer konu da Türk akımı meselesi. Bizim Rusya’dan aldığımız doğalgaz miktarı 28 milyar metreküptür. Bunun 18 milyar metreküpünü kamu olarak alıyoruz, 10 milyar metreküpünü de özel sektör alıyor. Dolayısıyla Türk Akımının gelişinde iki hat olacak. Bu hattan Türkiye istifade edeceği gibi aynı zamanda Avrupa’ya da gönderme imkanı olacaktır. Süratle bu hatların inşa edilmesi öncelikli görevlerimiz arasındadır. Bundan sonraki süreçte bunların da hızlanacağı inancındayım.” “Vize sorununu çözmemiz gerekiyor” Normalleşme sürecini kendilerinin istediğini ve bunu gerçekleştireceklerini söyleyen Putin, “Her şey çok çabuk gelişmiş durumda. Yaptırımların çerçevesi içinde tabii ki bazı değişimler de gerçekleşti. Biz de tüm bu yaşananları dikkate alarak ve öncelikli olarak ticaret ilişkilerimizin normalleştirilmesini planladık. Hükümet düzeyinde bir karar aldık. Aynı şekilde önümüzdeki yıllar içinde tarım konusundaki bir işbirliğinin de en kısa zamanda gerçekleştirilmesini öngörüyoruz. Önümüzdeki haftalarda da atılacak adımlarla tabii ki önümüzdeki günlerde detaylı olarak görüşmemiz gereken konular da var. Burada kurulacak komisyonların ve karşılıklı komisyonlarımızın ne şekilde adımları attığını izlemenizi tavsiye ederim. Burada hükümetler arası komisyonların ortak çalışmasıyla sorunlar çözülmeye devam edilecektir. Vize sorunu da çözülmek zorunda. Bunu çözmemiz gerekiyor. İki ülke arasındaki ekonomik işbirliği sebebiyle, özellikle ulaşım ve demiryolu

alanlarında da, ticaret alanlarındaki ihtiyaçlardan bazı ekonomik yaptırımlardan da bahsettiler, bunların en kısa zamanda kaldırılması gerekiyor” dedi. “Hedef 100 milyar ABD Doları” Ekonomik alanda Türkiye ve Rusya’nın 35 milyar ABD Doları ticaret hacmini yakalayan iki ülke olduğunu kaydeden Erdoğan, “Bu son gelişmeden sonra tabi bir düşüş oldu. 27-28 milyar ABD Dolarına kadar indi. Burada bizim bildiğiniz gibi ÜDİK anlaşmamız var. Üst Düzeyli İstişari Konsey, yani bir diğer adıyla yüksek düzeyli stratejik ortaklık gibi bir anlaşmayı da aramızda yapmış, buna göre çalışmalarımızı gerçekleştirmiştik. Bu yıl sonu itibariyle tekrar St. Petersburg’da kaldığımız yerden yolumuza devam edeceğiz. Önümüzdeki yıl bir diğer toplantıyı da gerçekleştireceğiz. Hedefimiz hatırlarsınız 100 milyar ABD Doları gibi bir hedef, TürkiyeRusya kendisine ticaret hacminde koymuştu. Böyle bir hedefe kararlı bir şekilde yürüme azmindeyiz. Bugün itibariyle yeniden bu süreci başlatıyoruz. Bu sürece aynı kararlılıkla devam edeceğiz. Rusya’dan Türkiye’ye gelen turist noktasında çok ciddi Türkiye’ye sağlanan imkan vardı. Halklarımızın kaynaşması noktasında da bu tabii çok önemliydi. Bu süreci de bir kenara bırakmamız mümkün değil. Bugün yaptığımız görüşmelerde de Sayın Başkan özellikle charter uçuşlarına yönelik müzakereleri hızlandıracaklarını da söylediler. Bu sürecin hızlanması da yeniden bu hareketliliğin, kaynaşmanın olacağına dair ilişkin önemli bir harekettir” diye konuştu.

TÜROFED / 29


Haber

TÜROFED’den TÜİK verilerine tepki Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED), basında “En çok tur fiyatları arttı” başlığı ile yer alan haberlere tepki gösterdi. TÜİK’in verilerini kaynak göstererek yapılan haberleri eleştiren TÜROFED, konu hakkında TÜİK Başkanı Mehmet Aktaş’a bir yazı göndererek hazırlanan raporlarda işbirliği içinde çalışılmasını istedi.

TÜROFED’in Başkan Osman Ayık imzasını taşıyan yazıda şu ifadeler yer aldı: “T.C. Merkez Bankası’nın 06.07.2016 tarihli Mayıs ayı fiyat gelişmelerini irdeleyen aylık raporunda “ Paket tur fiyatlarındaki artış (%11,07) dikkat çekmiştir” başlıklı haber basın yayın organlarında “en çok tur fiyatları arttı” şeklinde yer almıştır. Bilindiği gibi, geçen yıldan beri yoğunlaşan gerek ülkemizde gerekse bölgemizde gerçekleşen olaylar sonucunda ülkemize olan turist hareketlerinde ciddi kayıplar yaşanmıştır. Yaklaşık 1.300,000 yatak arz kapasitesi olan sektörümüz, pazarlama konusunda oluşan sıkışıklığı gidermek amacıyla uluslararası rekabeti de sağlayabilmek için yurt içi ve yurt dışı fiyatlarımızda geçen yıllara göre ortalama %35- 40 civarında indirime gitmiştir. Ayrıca ülke içi fiyatlarının artmış olmasına ve özellikle turizm sektöründe kullanılan maddelerdeki fiyat artış oranlarının enflasyon oranının

TÜROFED / 30

üstünde olmasına karşın, turizm sektöründe faaliyet gösteren işletmeler zam yapamamışlar, yukarıda belirtildiği gibi aksine büyük oranda fiyat indirimine gitmişlerdir. Hal böyleyken; saha araştırılması yapılmadan edinilen çeşitli rakamlardan derlenerek yapıldığına inandığımız bu tespitin gerçekle bağdaşmadığını düşünmekteyiz. Diğer yandan, söz konusu tespitin basında yer alması biz turizmciler ile ilgili olumsuz kanaat edinilmesinde neden olmuştur.

Ayrıca, ülkemizde döviz kurunda bir önceki yıla göre %10 artış olmasına karşın, söz konusu oranın fiyatlara yansıtılması da mümkün olamamıştır. Bu tür çalışmalar yapılırken kurumunuza yardımcı olmanın bizim temel görevlerimizden biri olması nedeniyle, bu konuda işbirliği içinde çalışmayı arzu etmekteyiz. Yeni dönemde hazırlanacak raporla ilgili olarak yukarıda belirtilen hususların değerlendirilmeye alınmasını arz ederiz.”



Haber

TUI: “Türkiye’nin alternatifi yok” TUI’nin CEO’su Ebel Sebastian, Antalya’ya gelerek bir dizi görüşmelerde bulundu. Ebel, Türkiye ve özellikle de Antalya turizmine övgüler yağdırırken “Hedefimiz Türkiye’deki kapasitemizi arttırmaktır” dedi.

TÜROFED / 32


Dünya seyahat devi TUI’nin CEO’su Sebastian Ebel, Antalya’ya gelerek Antalya Valisi Münir Karaloğlu, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık ile bir araya geldi. Osman Ayık ile buluştu TUI CEO’su Sebastian Ebel, TÜROFED Başkanı Osman Ayık ve turizmcilerle Lara Barut’ta bir araya geldi. Ebel, TÜROFED Başkanı Ayık, TÜROFED Başkan Yardımcısı Sururi Çorabatır, TÜRSAB Yönetim Kurulu Üyesi Kerim Çavuşoğlu, turizmciler Haydar Barut, Ahmet Barut ile karşılıklı görüş alışverişinde bulundu. Ebel’e ziyaretlerinde TUI Türkiye Genel Müdürü Koray Çavdır eşlik etti. Antalya’ya verdiği önemi gösterdi Ebel Sebastian’ın ziyaretini değerlendiren TÜROFED Başkanı Osman Ayık, “Bu ziyaret TUI’nin Türkiye ve özellikle Antalya’ya verdiği önemi göstermektedir. Ebel’in Türkiye’nin içinde bulunduğu bu zorlu süreçte Antalya’ya gelmesi bizi fazlasıyla mutlu etti. Kendisi de Türkiye ve Antalya’ya verdikleri önemi dile getirdi. Bu süreçte kendilerini yanımızda görmek ve desteklerini hissetmek bizler için çok önemliydi. Önümüzdeki süreçte TUI ile daha fazla işbirliği yaparak Türkiye’ye olan turist akışını sağlıklı hale getirmek istiyoruz” diye konuştu. Türkiye hedeflerini açıkladı Turizmcilerle yaptığı görüşmelerde Türkiye ve özellikle Antalya’nın kendileri için çok önemli olduğunu açıklayan Sebastian Ebel, “TUI’nin toplam kapasitesi içinde

Türkiye’nin yüzde 20 payı bulunuyor. İspanya’nın payı da yüzde 24 dolayında. Yakın gelecekteki hedefimiz Türkiye’nin payını arttırmaktır” dedi. Türkiye ve Avrupa’da meydana gelen terör saldırılarına da değinen Ebel, “Bu sene yaşanan terör olayları geçici olaylardır. Terör sadece Türkiye’nin değil tüm dünyanın ve turizm destinasyonlarının sorunudur” şeklinde konuştu. Almanlar evlerinde oturuyor “Türkiye ve özellikle Antalya alternatifi olmayan bir destinasyondur” diye konuşan Ebel, açıklamalarına şöyle devam etti: “Antalya’nın en önemli özelliği fiyat-hizmet kalitesinde rakipsiz olmasıdır. Gerek İstanbul Atatürk Havalimanı’ndaki saldırı gerek Fransa-Nice’deki olaylar ve 15 Temmuz günü İstanbul ve Ankara’da yaşanan olaylara kadar olan süreçte trend Türkiye’ye dönmüştü. Bu olaylar sonrasında iptaller olduğu gibi yeni rezervasyonlar da mevcut. Türkiye’nin müşterileri sabit turistlerdir. Geçen sene Türkiye’ye gelen turistlerin yüzde 60’ı bu sene başka bir yere tatile gitmedi, evinde oturuyor.

Yeni projeler Türkiye için aileler büyük önem taşıyor. Ailelere dönük bir takım çalışmalar ve tanıtımlar yapmak lazım. Lokal ve bölgesel tanıtımlara ağırlık verilmeli. Dünyada ve Türkiye’de herhangi bir olay yaşanmadığı takdirde servis kalitesi, otellerin kalitesi, otellerin fiyat-kalite dengesi ile Türkiye çok kısa sürede geriye dönecektir. Bu konuda Türkiye’nin yanındayız ve bunu göstermek için de Antalya’ya geldik. Türkiye’nin geri dönüşü için TUI olarak tüm çabayı göstereceğiz. Türkiye satan seyahat acentaları ile de yeni projeler üzerinde çalışıyoruz.” Ebel, Kuşadası’nda yapılması planlanan DRV toplantısına da programının uyması durumunda katılmak istediğini söyledi. Karaloğlu ve Türel’i de ziyaret etti TUI’nin CEO’su Ebel, Antalya Valisi Münir Karaloğlu ve Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’i de makamlarında ziyaret etti. Ebel, Vali Karaloğlu ve Başkan Türel’e Antalya’nın TUI için çok önemli bir tatil destinasyonu olduğunu dile getirerek işbirliği yapmaya hazır olduklarını söyledi.

TÜROFED / 33


Haber

Ecrimisil ödemeleri bir yıl ertelendi Oteller için önemli giderler arasında yer alan ecrimisil ödemeleri, Resmi Gazete’de yayımlanan yürürlüğe göre bir yıl ertelendi. Karar, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Bakanlık tarafından adlarına kamu arazisi tahsis edilen yatırımcı ve işletmeleri kapsıyor. 372 sıra nolu Milli Emlak Genel Tebliği, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yürürlüğe giren kararla beraber, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Bakanlık tarafından adlarına kamu arazisi tahsis edilen belgeli yatırımcılar ve işletmecilerin, 1/1/2016 tarihi ile 31/12/2016 tarihi arasındaki dönemde vadesi gelen ve tahsil edilmesi gereken kira, kesin tahsis, irtifak hakkı, kullanma izni bedelleri ile ecrimisiller için yapılacak ödemelerin bir yıl ertelendiği bilgisine yer verildi. Resmi Gazete’de yayınlanan karara göre ertelemeden yararlanacak olanlar: Bedel ertelemesinden yararlanma şartları da aynı tebliğ kapsamında sıralanıyor. Tebliğe göre belgeli yatırımcı ve işletmeciler tarafından bedel ertelemesinden yararlanılabilmesi için; a) Bakanlık tarafından; 8/9/1983 tarihli ve 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu, 19/6/2007 tarihli ve 26557 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmelik ve işlemin yapıldığı tarihte geçerli olanlar dahil (mülga Devlete Ait Taşınmaz Mal Satış, Trampa, Kiraya Verme, Mülkiyetin Gayri Aynî Hak Tesis, Ecrimisil ve Tahliye Yönetmeliği, vb.) diğer ilgili mevzuatı uyarınca

TÜROFED / 34

üzerinde konaklama amaçlı turizm tesisi yapılmak üzere Hazine taşınmazları üzerinde lehine irtifak hakkı tesis edilmesi, adına kullanma izni verilmesi veya kiralama yapılması, b) 12/3/1982 tarihli ve 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu, 21/7/2006 tarihli ve 26235 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Kamu Taşınmazlarının Turizm Yatırımlarına Tahsisi Hakkında Yönetmelik ve işlemin yapıldığı tarihte geçerli olanlar dahil (mülga Kamu Arazisinin Turizm Yatırımlarına Tahsisi Hakkında Yönetmelik vb.) diğer ilgili mevzuatı uyarınca üzerinde konaklama amaçlı turizm tesisi yapılmak üzere Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca adlarına kamu arazisinin kesin tahsisinin yapılması ve bu kesin tahsise dayanılarak lehlerine Bakanlık tarafından irtifak hakkı tesis edilmiş olması, c) (a) ve (b) bentlerinde belirtilen belgeli yatırımcı ve işletmecilerin taşınmazları üzerinde yer alan

tesislere ait Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından düzenlenen ve halen geçerli olan (Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından belgesi iptal edilmesine rağmen, yeni belge alması için süre verilen ve süresi henüz dolmayanlar dahil) konaklama amaçlı belgeye sahip olmaları, ç) İdarece, ertelemeye konu alacakların vadesi de dikkate alınarak bedel ertelenmesinden yararlanıp yararlanamayacağı konusunda yapılacak tebligat tarihinden itibaren bir ay içerisinde bedel ertelemesinden yararlanıp yararlanmayacağı yönünde İdareye müracaat edilmesi gerekiyor. İlgili mevzuatı uyarınca üzerinde konaklama amaçlı turizm tesisi yapılmak üzere Kültür ve Turizm Bakanlığınca adlarına kamu arazisi tahsis edilmesine rağmen Bakanlık tarafından bu kesin tahsise dayanılarak henüz lehlerine irtifak hakkı tesis edilmeyen belgeli yatırımcı ve işletmeciler de bedel ertelemesinden yararlanabiliyor.



Haber

Thomas Cook: “Kötü günde de Türkiye’nin yanındayız” Thomas Cook CCO’su Björne Sandström, turizm sektörünün temsilcileriyle Antalya’da bir araya geldi. Diana Travel’ın ev sahipliğinde Paloma Oceana Resort’te gerçekleştirilen buluşmada konuşan Sandström, “Thomas Cook olarak iyi günde olduğu gibi kötü günde de Türkiye’nin yanındayız” dedi.

TÜROFED / 36


Antalya iki gün haricinde, her gün 30 binden fazla yabancı ziyaretçi karşılamıştır. 2017 için daha hazırlıklıyız. Antalya olarak önümüze büyük hedefler koymalıyız. Antalya turizminin geldiği nokta ortada. Dünyada hiçbir turizm destinasyonu Antalya’nın sunduklarını sunamıyor” diye konuştu.

Gerçekleştirilen davete Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, TÜROFED Başkanı Osman Ayık, TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, AKTOB Başkanı Yusuf Hacısüleyman, ALTİD Başkanı Burhan Sili, Diana Travel Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Tonbul, Diana Travel Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Burak Tonbul, Paloma Hotels Yönetim Kurulu Üyesi Ece Tonbul Kilit ve turizmciler katıldı. Açılış konuşması Davetin açılış konuşmasını Diana Travel Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Tonbul yaptı. Tonbul, Thomas Cook CCO’su Björne Sandström ve Thomas Cook yöneticilerini Antalya’da ağırlamaktan dolayı mutlu olduklarını söyledi.

için Antalya’daydı. Bu kalkışma esnasında Antalya’yı terk etmeyerek tatiline devam etti. Bu durum tüm dünyaya önemli bir mesajdı. Antalya’ya en çok turist gönderen firmanın üst düzey yöneticisinin böyle bir dönemde tatil için Antalya’yı tercih etmesi çok önemli bir olaydır” dedi.

Türel: “Antalya’yı terk etmedi” Hasan Tonbul’un ardından Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel bir konuşma gerçekleştirdi. Thomas Cook CCO’su Björne Sandström’ün ailesi ile Antalya’da 4 hafta tatil yaptığını hatırlatan Başkan Türel, “Sandström, 15 Temmuz kalkışmasında tatil

“2017’ye daha hazırlıklıyız” Antalya’nın huzur ve barış şehri olduğunu söyleyen Türel, “15 Temmuz kalkışması sırasında Antalya’da her hangi bir olay yaşanmadı. Antalya’ya gelen turistler tatillerine güven içinde devam etti. Antalya’da temmuz ayı içinde 1 milyon yabancı turist ağırladık.

Sandström: “Önümüzdeki sezona odaklanmalıyız” Antalyalı turizmcilere seslenen Thomas Cook CCO’su Björne Sandström, Türkiye’nin Thomas Cook için çok önemli bir ülke olduğunu söyledi. Sandström, “Türkiye’nin sorunu Thomas Cook’un sorunudur. Türkiye ile güçlü bağlarımızı ve ortaklığımız devam etmektedir. Biz Thomas Cook olarak Türkiye’nin yanındayız. Önümüzdeki sezona odaklanmalıyız. Ancak önümüzdeki en büyük sorun uçuşlardır. Uçuş kapasitesinin arttırılması için gerekli görüşmeleri yapıyoruz. Türkiye’nin tekrar eski günlerine döneceğine şüphemiz yok” dedi. Sandström, Türkçe olarak “Bir elin nesi var iki elin sesi var” diyerek birlik ve beraberlik çağrısı yaptı.

TÜROFED / 37


Haber

İzin yasağının kaldırılması turizme katkı sağlayacak Turizm sektörü, kamu çalışanlarına getirilen yıllık izin yasağını kaldırılmasını çok olumlu değerlendirdi. Kamu çalışanlarının izin yasağının okullar açılmadan kaldırılması ve ardından gelen 9 günlük Kurban Bayramı turizmcilere nefes aldıracak. Turizm sektörü, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’un Bakanlar Kurulu toplantısı sonrasında yaptığı açıklama ile büyük bir sevinç yaşadı. Kamu çalışanlarının yıllık izin yasağının kaldırıldığını duyurulması üzerine açıklamalarda bulunan turizmciler bu gelişmenin bu sene büyük kayıplar yaşayan turizm sektörü için çok olumlu olduğunu söyledi.

Çorabatır: “Moral oldu” Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sururi Çorabatır, “Turizm sektörü bu sene malum nedenlerden dolayı sıkıntılı bir süreç yaşıyor. Avrupa’daki terör korkusu, Rusya ile yaşanan uçak krizi ile yurt dışından ciddi oranda turist kaybı yaşadık. İç turizmin hızlanması ile açığımızı kapatmaya çalışıyorduk. Tabi yaşadığımız darbe girişiminden sonra devletimiz kamu çalışanlarına izin yasağı getirdi. Bu durum karşısında turizmciler ve tatilciler negatif bir şey söylemde bulunmadı. Çünkü bu yapılması gereken bir konuydu. Bakanlar Kurulu’ndan çıkan karar neticesinde kamu personeline getirilen izin yasağının kaldırılması turizm sektörünü olumlu etkileyecektir. Bu karar ve Kurban Bayramı tatilinin 9 güne çıkması turizm sektörüne iyi yönde yansıyacaktır. Bu gelişmeler turizm sektörüne ayrıca iyi de moral oldu” dedi. Yağcı: “Katkı sağlayacak” Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkan Yardımcısı Erkan Yağcı da kamu çalışanlarına izin yasağının kaldırılmasını olumlu bulanlar arasında. “Kamu izinlerindeki yasağın kaldırılması çok olumlu bir gelişme” diye konuşan Yağcı, “Bildiğiniz üzere turizm sektörü 2016 yılında akla hayale gelmeyen gelişmeler yaşadı. Bu gelişmelerden biri de darbe girişimi sonrasında kamu sektörüne getirilen yıllık izin yasağı oldu. Bu sene iç pazar bizim için çok önemliydi. İç pazarın yurt dışındaki açığımıza bir nebze merhem olmasını bekliyorduk. Ancak kamu çalışanlara getirilen izin yasağı ile sektör bu durumdan olumsuz etkilendi. İzin yasağının kaldırılması Ağustos ayının kalan kısmında, Kurban Bayramı ve Eylül ayında turizm sektörüne büyük bir katkı sağlayacaktır” diye konuştu.

TÜROFED / 38



Haber

Schauinsland Reisen: “Türkiye için elimizden geleni yapacağız” Türkiye’ye Almanya’dan ciddi sayıda turist gönderen Schauinsland Reisen’in Yönetim Kurulu Başkanı Gerald Kassner, Antalya’da turizmcilerle buluştu. Summer Tour’un organize ettiği toplantı ile turizmcilere seslenen Kassner, “Türkiye için elimizden geleni yapacağız” dedi. Regnum Carya Golf & SPA Resort’te gerçekleşen toplantıya Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık, Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Yusuf Hacısüleyman, Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkanı Burhan Sili de katıldı. Önemli mesajlar verdi Gerald Kassner söze, Schauinsland Reisen’in 1918 yılında kurulduğunu ve 50 yıldan bu yana da paket tur satışı gerçekleştirdiklerini söyleyerek başladı. Kassner, “İşbirliğimize katkı sağlamak adına Antalya’dayım. Aile şirketi olduğumuz için iyi ve kötü günde partnerlerimize destek olmak için elimizden geleni yapıyoruz” dedi. “Türkiye bizim için çok önemli” “Turizm açısından zor bir dönemden geçiyoruz” diye konuşan Kassner, “Türkiye bizim için çok önemli bir ülke. Almanya’dan Türkiye’ye çok ciddi oranda Alman turist geliyor. Alman tatilciler Türkiye’de iyi hizmet ve kalite bulabiliyor. Diğer tatil ülkeleri ile karşılaştırdığımız zaman Türkiye çok iyi bir kaliteye sahip” dedi.

TÜROFED / 40

1.1 milyar euro ciro Kassner’in açıklamalarına şöyle devam etti: “Son yıllarda iki basamaklı büyümeler kaydederek 1.1 milyar Euro ciroya ulaştık. Geçtiğimiz yıllarda yüzde 350 büyüme yakaladık. Sıkı ve zorlu koşullarda çalışıyoruz ve yükselmeye ve yatırımlara devam ediyoruz. “Verdiğiniz destek önemli” Bu sene için erken rezervasyon satışlarında Türkiye yüzde 50 kayıp yaşadı. Biz şirket olarak erken rezervasyon döneminde Türkiye için yüksek beklentiler içindeydik ama olmadı.

Bunun sebeplerini hepimiz çok iyi biliyoruz. Türkiye için paket satışlara ekim ayında başladık. Bu dönemde Türkiye için düzenli bir rezervasyon vardı. Bombalama ve ölümlü olaylar rezervasyonları düşürdü. Siz turizmcilerin desteği ile rezervasyonlardaki düşüş düzelmeye başlamıştı. Burada sizin verdiğiniz destek bizim için çok önemliydi. Türkiye’yi yakından takip ediyorlar Son dönemde yaşanan darbe girişimi rezervasyonları ciddi oranda etkiledi. Ciddi bir düşüş yaşadık.


Almanya, çok kuvvetli bir medyaya sahip. Bu nedenle Alman tatilciler Türkiye’deki gelişmeleri ayrıntılı bir şekilde öğrendi. Bu haberler Alman tatilcileri çok ciddi bir şekilde yönlendirdi. Bu koşullar altında insanlar tatil kararlarını verdi. Darbe girişimi sonrasında Schauinsland Reisen olarak ciddi iptaller alacağımızı düşünüyorduk. Ama 100 civarında iptalimiz oldu. Ama bizim şu an en büyük sorunumuz yeni rezervasyonların olmayışıdır. Günlük olarak yüzde 40 rezervasyon düşüşü var. “Olumsuz bulmuyoruz” Ancak Türkiye’deki durum sakinleşir ve her şey yoluna girerse müşterilerimizin Türkiye’yi yeniden tercih edeceğini düşünüyoruz. Ama öncelikli olarak Alman medyasında Türkiye açısından güzel bir görünüş sağlanmalı. Ben önümüzdeki dönemi çok olumsuz görmüyorum. Schauinsland Reisen olarak hedefimiz geçen senenin rakamlarını yakalamak olacak. Bunun için de ciddi bir çalışma yapacağız. Sonbaharda Türkiye’nin alternatifi çok olmadığı için ve rakiplerinin satışlarının iyi olduğunu düşünürsek Türkiye’deki o dönem satışlarının daha iyi olacağını düşünüyorum. Barış ve sakinlik Biz Schauinsland Reisen olarak verdiğimiz sözü tutarız. Öncelikle uçak koltuğu sağlamak için çalışacağız. Air Berlin gelecek sene Türkiye’ye uçmayacağını açıkladı. Ama bu duruma her zaman bir alternatif çıkar. Biz de alternatif bulmak için çalışacağız. Schauinsland Reisen olarak 12 bin seyahat acentası ile çalışıyoruz.

Bu sıkıntılı süreçte pazarlama çalışmalarını beraber yapabiliriz. Bize güvenebilirsiniz. Summer Tour ile birlikte Türkiye için elimizden geleni yapacağız. Sizler de imkanınız varsa bizleri desteklemelisiniz. Türkiye ve Schauinsland için müşteri sayımızı gözle görülür şekilde arttırmayı planlıyoruz. Tabi ki daha önemlisi hepimizin karşılıklı para kazanması… Biz her zaman Antalya’ya full charter olarak uçmayı planlıyoruz ve bizi bu konuda desteklemenizi rica ediyoruz. Türkiye’de barış ve sakinliğin hakim olmasını istiyoruz.

Osman Ayık: “Sıkıntıları birlikte aşacağız” Kassner’in ardından kısa bir konuşma gerçekleştiren TÜROFED Başkanı Osman Ayık, Schauinsland Reisen Yönetim Kurulu Başkanı Gerald Kassner’e verdiği destekten dolayı teşekkür etti. Ayık, “Turizmciler olarak zor bir dönemden geçiyoruz. Bu durum iş ortaklarımız için de zor bir durum. Dayanışma içinde olmamız gerekiyor. Sayın Kassner’in Antalya’ya gelip bizlere birlik, beraberlik ve destek mesajı vermesi bizim için çok önemli. Bu sıkıntıları birlikte aşacağımıza inanıyoruz” diye konuştu.

TÜROFED / 41


Haber

Dünya Bodrum’u canlı izliyor Bodrum Otelciler Derneği (BODER), Bodrum’un tanıtımı için önemli bir adım attı. BODER’in LiveBodrum (BodrumCanlı) ismini verdiği proje ile değişik bölgelere yerleştirilen 8 kamera Bodrum’dan canlı yayın yapıyor. BODER, Bodrum’un tanıtımı için önemli bir projeyi hayata geçirdi. Bodrum’un gözde 8 bölgesine kurulan kameralar sayesinde dünya turistik ilçeyi canlı izleyebiliyor. BODER, bu proje ile Bodrum’un tanıtımına katkı sağlamayı amaçlıyor. BODER proje hakkında şu açıklamaları yaptı: “BODER olarak Bodrum’un gerek ülke içi gerekse ülke dışı tanıtımının yapılıp tercih edilebilirliğinin arttırılması ve üyemiz olan ya da olmayan tüm Bodrumlu turizmcilere bir katkımızın olması düşüncesiyle başlatılan LiveBodrum veya Türkçe adıyla BodrumCanlı, öncelikle pilot dört kamera hizmete girmiş olup, daha sonra devreye girecekler ile birlikte 2016 yılı için toplamda, canlı yayın yapan 8 kamera ile devam edecektir. Bu kameraların toplam sayısının ileriki yıllarda yirmi olması planlanmıştır. 2016 yılı için planlanan kameralar Bodrum’un genel aktivite alanlarını gerçek zamanlı olarak göstermekte

TÜROFED / 42

olup, izleyen kişilere de o anki zaman için bilgi vermektedir. Kameraların bulunduğu noktalar şöyle: Belediye Meydanı, Bodrum Limanı, Bodrum Kalesi, Bodrum Marina, Antik Tiyatro ve Kale, Gümbet Koyu, Barlar Sokağı, Camel Beach. Bu kameraların devreye girmesi Bodrum’un cazibe merkezlerinin hareketliliğini ve bu bölgelerdeki sosyal aktiviteleri bir aracı olmadan doğrudan kişilere ulaştırmak adına çok büyük önem arz etmektedir. Bu sistem oluşturulurken kimsenin özel hayatına müdahale edilmemesine özellikle

hassasiyet gösterilmiş ve buna bağlı olarak tüm kameraların konumlandırılması yapılırken, yüz tanıma ve plaka tanıma olasılıkları tamamen ortadan kaldırılmıştır. Bu sistemin kayıt etme özelliği de bulunmadığından geriye dönük bir bilgi depolama yapılması ihtimali de yoktur. BODER, gerek üyelerinin gerekse tüm Türk turizminin gelişen teknoloji ve gereksinimler ışığında ihtiyaçlarını karşılamak adına kendi sorumluluk sahası içinde yeni projeler üretmeye ve hayata geçirmeye devam etmektedir.”



Haber

Alman ve Türk turizmciler Antalya’da buluştu Almanya’nın önemli turizm dergisi FVW, Alman tatilcilerin uğrak noktalarından Türk turizminin başkenti Antalya’da bir turizm çalıştayı organize etti. Alman ve Türk turizmcileri bir araya getiren çalıştayda Türkiye turizminin içinde bulunduğu durum masaya yatırıldı. Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin ana sponsorluğunda Miracle Resort’te gerçekleştirilen organizasyona; Sunexpress, Miracle Hotel, Diana Travel, Öger Tours, Bentour-Regnum Hotel, Barut Hotels, Baia Hotels, Delphin Hotels, Aska Lara Hotel, Concorde De luxe Hotel destek veren kuruluşlar arasında. Çalıştayın açılış konuşmalarını Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık, Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Yusuf Hacısüleyman ve Alman Seyahat Acenteleri Birliği (DRV) Başkanı Norbert Fiebig yaptı. Fiebig: “İki ülkenin birbirine ihtiyacı var” TÜROFED Başkanı Osman Ayık “Terör saldırıları ve diğer sıkıntılar işimizi yapmamızı engeller hale geldi. Ancak bizim hizmet standartlarımızdan ve kalitemizden ödün vermeden çalışmaya devam etmemiz gerekiyor” derken, AKTOB Başkanı Hacısüleyman ise “Güvenlik uzun yıllar gündemimizde olacak” dedi.

TÜROFED / 44

DRV Başkanı Fiebig de “İki ülkenin birbirine ihtiyacı var. Terör saldırıları ve güvenlik sorunları işin olumsuz yanları. Son zamanlarda iptal edilen rezervasyon sayılarının azaldığını görüyoruz. Bu da turizmde işlerin yoluna girmesinin işareti” dedi. Ihlau: “Türkiye ürün olarak çok iyi, ama….” Açılış konuşmalarının ardından Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü’nden (UNWTO) Günter Ihlau, konuşmasında Türk misafirperverliğine değindi. Türkiye’nin 30 yılda genelde güzel bir trend yakaladığını söyleyen Ihlau, “Bugünlerde ise şu ana kadar görmediğimiz bir düşüş var. FVW’nin yaptığı analize göre Türkiye 10 seçenek içinde 5. sırada. Türkiye ürün olarak çok iyi. Otelleri, kalitesi, hizmeti, misafirperverliği ile dikkat çekiyor. Ancak tek olumsuz nokta güvenlik. Uzun yıllar TUI’de çalıştım ve böyle bir süreç yaşamadım. Bu süreçte ne yapmalıyız? Güven sağlamalıyız” dedi.

Gunz: “Türkiye’de güvendeyim” Daha sonrasında sahneye çıkan FTI Group CEO’su Dieter Gunz, Türkiye’nin güçlü bir turizm ülkesi olduğunu söyledi. Gunz, “Ben kendimi Türkiye’de güvende hissediyorum. Güvenlik tabi ki hassas ve önemli bir konu ama medya işi abartıyor. Türkiye’ye ilgi her zaman var. Antalya bugün bile önemli bir lokasyon. FTI olarak kapasitelerimizi korumaya çalışıyoruz. Kriz kelimesini ağzımıza almak istemiyoruz. 1 milyon misafirimiz olacak. Son 5 haftaya bakacak olursak bazı günlerde rezervasyonlarda artış bile var. Türkiye zor bir dönemden geçiyor. Ben duruma olumlu bakıyorum. Bu yaz rezervasyonları arttıracağız” diye konuştu. Glade: “Antalya’dan hiç vazgeçmedik” Gunz’un ardından SunExpress’ten Peter Glade bir sunum gerçekleştirdi. Glade: “Türkiye’ye gelmeyen ve İspanya’daki 3. sınıf tatil yapan kitle tekrar Türkiye’ye gelecek. 2017 yazına çok olumlu bakıyorum.


Biz güçlü bir şirketiz. 2016 yılı son dakika satışları için kapasitemiz var. Çünkü SunExpress Antalya’dan hiç vazgeçmedi. İyi günlerde tabi ki birlikte olabiliriz ama biz kötü günde de birlikte olmak istiyoruz” dedi. Tur operatörleri ne dedi? FVW çalıştayında Alman tur operatörleri Türkiye turizmini değerlendirdi. Öger Tours’tan Songül Göktaş Rosati, Bentour Reisen’den Deniz Uğur, TUI’den Patrik Hogrefe, Alltours’tan Karsten Fricke ve Der Touristik’ten Ertan Sakallı, Türkiye turizmi ve satışları hakkındaki düşüncelerini paylaştı. TUI: “Türkiye’ye talep artıyor” TUI’den Patrik Hogrefe, Türkiye satışları ile ilgili olarak son haftalarda olumlu bir süreç olduğunu belirterek, “Verileri iyi analiz etmeliyiz. Türkiye’ye talep ve ilgi arttı. Ben Türkiye satışlarına olumlu bakıyorum” dedi. Öger Tours: “Satışlar gelişim gösterecek” Öger Tours’tan Songül Göktaş Rosati ise Türkiye satışlarına yönelik olumlu bir trend olduğunu belirtti. Rosati: “Türkiye satışlarına olumlu bakıyorum. Satışların daha da gelişim göstereceğini düşünüyorum. Zor ama kaybettiklerimizi telafi etmek arzusundayız” şeklinde konuştu. Alltours: “Trend olumlu yönde” Alltours’tan Karsten Fricke de Türkiye satış trendinin olumlu yönde ilerlediğini söyleyenler arasında. Fricke: “Türkiye’deki iş ortaklarımızla sürekli etkileşim içindeyiz” dedi.

Der Touristik: “Türkiye’ye güveniyoruz” Der Touristik’ten Ertan Sakallı şu ana kadarki satışlardan dolayı zararda olduklarını belirterek “Zarardayız ama trend yükselişte. Partnerlerimizle etkileşim ve iletişim halindeyiz. Devamlı toplantılar yapıyoruz. Der Touristik olarak Türkiye’ye güveniyoruz ve Türkiye’ye destek vermeye devam edeceğiz. Bu süreçte otellerin hizmet ve kalitelerini korumaları çok önemli. Olumsuzluklar kaliteyi ve hizmet etkilememeli. Misafirperverlik Türkiye için önemli. Bunu gösteremezsek müşteriyi elimizden kaçırırız. Bu konuda bir sıkıntı yaşayacağımızı sanmıyorum. Otellerimiz bu konulara dikkat ediyor” diye konuştu. Bentour: “Türkiye bizim için önemli” Bentour Reisen’den Deniz Uğur da şu açıklamaları yaptı: “Türkiye uzmanı ve bilirkişiyiz. İşletmemizin olumsuz etkilenmemesi için işimize devam ediyoruz. Sabit kalmaya çalışıyoruz. Türkiye bizim için çok önemli” dedi.

TÜROFED / 45


Köşe

Turizmde uluslararası standartların oluşması çalışmalarında Türkiye’nin rolü

Prof. Dr. İbrahim Birkan

Turizm ile ilgili hizmetler Teknik Komitesi (Tourism and Related Services – TC 228), Uluslararası Standardizasyon Teşkilatı (ISO) bünyesinde kurulmuş olan, turizmle ilgili tüm paydaşların bilinçli karar verebilmeleri amacıyla turizm ve ilgili hizmetler ile ilgili terminoloji ve hizmet özelliklerinin standartlaştırılması konusunda çalışmalar yapmaktadır. Teknik komite bünyesinde turizmle ilgili bir konuda standart oluşturulması için bir karar alındığında, söz konusu standardın hazırlanmasına yönelik olarak konunun uzmanlarından oluşan çalışma grupları ve alt komiteler oluşturulmaktadır. Bu grupların çalışmaları neticesinde standartlar hazırlanmaktadır.

“Guest Houses” gibi çeşitli konularda geliştirilmek istenilen turizm ve turizmle ilgili konularda standartlarının oluşturulması çalışmalarından haberdar olmak ve hatta bu konularda yapıcı bir rol oynamak Türkiye turizmi açısından önem arz etmektedir.

Uluslararası Standardizasyon Teşkilatı (ISO) bünyesindeki Turizm ile ilgili Hizmetler Teknik Komitesi, üye ülkelerin Ayna Komitelerinden (Mirror Committee) oluşmaktadır. Ayna Komitelerinde; teknik komitelerle birlikte çalışmak ve bu komitelerin ulusal yansımaları olmak amacıyla konu ile ilgili kamu kurumlarından, meslek kuruluşlarından temsilciler katılmaktadır. TSE, Uluslararası ve Avrupa Birliği Standartlar Teşkilatına (CEN-CENELEC) üye olması nedeniyle standart hazırlama çalışmalarına katılabilmekte ve ülkemizi temsil etmektedir. Bu kapsamda, ISO bünyesinde kurulmuş olan TC 228 kodlu teknik komite ve hazırlanan turizm ve ilgili hizmetlere ilişkin uluslararası standartlar hakkında ulusal görüşümüzün oluşturulması amacıyla TSE bünyesinde kurulmuş olan Ayna Komitesi çalışmalar yapmaktadır. TC-228 kodlu Teknik Komitesinin yıllık toplantısı her yıl düzenli olarak bir üye ülkede yapılmaktadır. Söz konusu toplantıda üye ülkelerden uzman kişilerin oluşturdukları çalışma gruplarının standart geliştirme konusundaki faaliyetleri ve çalışmaları ele alınmaktadır. Şu ana kadar bazı

TÜROFED / 46

konularda standartlar oluşturulmuş durumdadır. Halihazırda, çeşitli ülkelerde uzmanların oluşturduğu çalışma grupları tarafından “dalış hizmetleri”, “golf hizmetleri”, “boş gemi kiralama hizmetleri”, “ macera turizmi” ve “gönüllü turizm” konularında standart hazırlama faaliyetleri sürdürülmektedir. Turizmle ilgili hazırlanmakta olan uluslararası standartları takip etmek ve hatta bu standartların oluşturulması aşamasında aktif görev almak, Türkiye gibi turizmde dünya 6.lığı elde etmiş bir ülke turizmcileri açısından önem arz etmektedir. Bu standartların oluşturulması aşamasında bazı ülkelerin kendi menfaatleri doğrultusunda çalıştıkları ve standartları ona göre oluşturma gayreti içinde oldukları da görülebilmektedir. 27 Mayıs 2016’da Kuala Lumpur’da yapılan en son TS-228 toplantısında önerilen yeni uluslararası standart yapılması çalışma konularından bir tanesi de “Guest Houses” konusu olmuştur. Temelde kişilerin evlerinin bir odasını konaklama faaliyetlerinde bulunmak için açabilmeleri, ailelere gelir sağlayan sosyal yönü de olan bir olumlu girişim gibi görünen bu teklif, Türkiye masasının itirazı üzerine yeniden değerlendirmeye alınmıştır. Türk masası dünyada otellerin zaten %50 dolulukla, atıl kapasite ile çalıştıklarını, bu uygulamanın oteller için haksız rekabete yol açacağını, devletin vergi kaybına sebebiyet vereceğini ve kalan kişilerin kayıtlarının tutulması konusunda ciddi güvenlik sorunlarının ortaya çıkacağı konularında itirazlarda bulunarak önerinin geliştirilmesini bu aşamada engelleyebilmiştir. “Guest Houses” gibi çeşitli konularda geliştirilmek istenilen turizm ve turizmle ilgili konularda standartlarının oluşturulması çalışmalarından haberdar olmak ve hatta bu konularda yapıcı bir rol oynamak Türkiye turizmi açısından önem arz etmektedir.



Haber

TÜROFED Yönetim Kurulu Ankara’da toplandı Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED), 16. Olağan Yönetim Kurulu Toplantısı’nı Ankara’da gerçekleştirdi. ATİD’in evsahipliğinde BW Otel 2000’de gerçekleştirilen toplantıda turizm gündemi değerlendirdi.

TÜROFED / 48


Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) 4. Dönem 16. Olağan Yönetim Kurulu Toplantısı Ankara’daki Best Western Otel 2000’de yapıldı. Yoğun katılım TÜROFED Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık’ın başkanlığında gerçekleşen toplantıya, TÜROFED Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, TÜROFED Başkan Yardımcısı Sururi Çorabatır, TÜROFED Başkan Yardımcısı Yavuz Torunoğulları, TÜROFED Genel Sekreteri Savaş Çolakoğlu, TÜROFED Yönetim Kurulu Üyesi Bülent Bülbüloğlu, TÜROFED Yönetim Kurulu Üyesi Burhan Sili, TÜROFED Yönetim Kurulu Üyesi Halil Özyurt, TÜROFED Yönetim Kurulu Üyesi Gülçin Güner, TÜROFED Yönetim Kurulu Üyesi Tayyar Zaimoğlu, KAPTİD Başkanı Yakup Dinler, BAKTOD Başkanı Halit Ergül, ATİD Başkanı Birol Akman, ATİD Yönetim Kurulu Üyeleri Tansu Kılıçoğlu, Faruk Ustaoğlu, Ali Cenk Yorulmaz, Semih Zazaoğlu, Ahmet Ergin Keykan ve Garip Uysal katıldı.

Gündem yoğundu İlk olarak turizm gündeminin görüşüldüğü TÜROFED 16. Olağan Yönetim Kurulu Toplantısı gündeminde Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı ile yapılan

toplantı, Müzik Meslek Birlikleri ile yapılan toplantı ve Avrupalı büyük tur operatörlerden Türkiye’ye destek olmaları yönünde talep etmeyi düşündükleri davet yazısı yer aldı.

TÜROFED / 49


Haber

Hazırlayan: Eda Bozoklu

2016 yılı ilk 4 ayında turist varışları artış gösterdi Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü’nün (UNWTO) hazırladığı Seyahat Barometresi’ne göre 2016 Ocak ve Nisan arasında uluslararası turist varışları %5 oranında artış gösterdi. Terör gibi ciddi bir soruna rağmen dünyanın en çok ziyaret edilen bölgesi olan Avrupa toplamda %4’lük artış gösterdi.

TÜROFED / 50


Ocak ve Nisan ayları arasında dünya genelindeki seyahat noktaları 348 milyon turist aldı ki bu rakam geçen yılın aynı dönemine göre 18 milyon artışa denk geliyor. ( +%5.3) Bu, 2015 yılındaki % 4,6’lık artışı takip ediyor ve 2016’yı, 2009 krizini takip eden yıllarda her yıl en az %4 artan uluslararası varışlar ile art arda ortalamanın üzerinde artış gösteren 7. yıl yapabilecektir. Dinamik bir sektör Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü (UNWTO) Genel Sekreteri Taleb Rifai sonuçları şöyle

değerlendirdi: “Sonuçlar, seyahate olan güçlü isteği göstermekte ve bu durum turizmdeki büyümeyi sürdürmektedir. Destinasyonların, süregelen zorluklara rağmen tüm dünya bölgelerinden gelen sağlam taleplerden faydalanmakta olduklarını görüyoruz. Bu da göstermektedir ki turizm dinamik ve dirençli bir ekonomik sektördür.” Küresel tehdit Taleb Rifai açıklamalarına şöyle devam etti: “Bu iyi sonuçlara rağmen geçtiğimiz aylarda yaşanan trajik olaylar emniyet ve güvenliğin hepimiz için ana sorun olduğu hususunu hatırlatmıştır. Bu küresel tehdide karşı hep birlikte yakın işbirliği içerisinde çalışmamız ve turizmin küresel, bölgesel ve ulusal düzeyde bir cevap olma ve acil planlamanın ayrılmaz bir parçası olma konumunu sürdürmeliyiz.” UNWTO’nun yılsonu öngörüsü Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü, 2010 ile 2020 yılları arası için tahmin edilen %3,8’lik oran doğrultusunda, uluslararası turist varışlarında 2016’da tüm yıl boyunca %3.5 ila %4,5 oranında bir artış öngörmektedir. Bölgesel sonuçlar Asya- Pasifik bölgesi 2016 yılı OcakNisan ayları arasında uluslararası

varışlarda %9 ile en yüksek rakama ulaşmıştır. Güneydoğu Asya ve Okyanusya %10’luk büyüme yakalarken, Kuzeydoğu Asya %8 ve Güney Asya %7 artış göstermiştir. Afrika düşüş gösterdi Afrika’da uluslararası varışlar Sahra altı Afrika’da net bir sıçrayış göstererek %13 artarken, Kuzey Afrika sonuçları %8 düşüş yaşamıştır.

Amerika’da artış var Amerika’da 2016 yılının ilk 4 ayında, Orta Amerika ve Güney Amerika’nın öncülüğünde 4 alt bölgede kayda değer büyüme kaydetmişlerdir. Her iki bölge de %7’lik büyüme kaydetmiştir. Varışlar, Mayıs ayı boyunca turizm harcamalarının %9 arttığı Amerika Birleşik Devletleri’nden gelen taleplerle beslenen Karayipler’de %6 ve Kuzey Amerika’da %5’lik artış görülmüştür. Avrupa’da yüzde 4 artış var Dünyanın en çok ziyaret edilen bölgesi olan Avrupa toplamda %4’lük artış göstermiştir. Ortadoğu yüzde 7 düştü Ortadoğu’da uluslararası turist varışları mevcut bilgiye göre Nisan ayı boyunca %7 oranında düşmüştür.

TÜROFED / 51


Haber

TÜROFED, Müzik Meslek Birlikleri ile buluştu Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı, Ege Turistik İşletmeler (ETİK) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet İşler, “2016 yılı tüm ağır koşullarıyla sürerken, en önemli giderlerimizden olan müzik meslek birliklerine ödediğimiz telif ücretleri konusunda destek istiyoruz” dedi. Turizmciler sektörün yaşadığı ağır kriz nedeniyle müzik meslek birliklerinden indirim talebinde bulundu. İzmir’de buluştular Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) ile Müzik Meslek Birlikleri’nin ortak lisanslama birimi temsilcileri toplantısı Wyndham Grand İzmir Özdilek Otel’de düzenlendi. Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği’nin (ETİK) eşgüdümünde TÜROFED Başkan Yardımcısı Mehmet İşler’in başkanlığında gerçekleşen toplantı, Egeli turizmcileri, Bağlantılı Hak Sahibi Fonogram Yapımcıları Meslek Birliği (MÜYAP), Müzik Yorumcuları Meslek Birliği (MÜYORBİR), Musiki Eseri Sahipleri Grubu Meslek Birliği (MSG) ve Türkiye Musıki Eseri Sahipleri Meslek Birliği (MESAM) temsilcileriyle bir araya getirdi. Yoğun katılım sağlandı Toplantıda müzik meslek birliklerini MÜYAP Genel Koordinatörü Bülent Forta, MÜYORBİR Yönetim Kurulu Başkanı Burhan Şeşen,

TÜROFED / 52

MSG Yönetim Kurulu Üyesi Cengiz Erdem, MESAM Yönetim Kurulu Üyesi Metin Karataş, MÜYAP Genel Sekreteri Ahmet Asena, MÜYORBİR Genel Sekreteri Merve Nimetoğlu, MESAM Genel Sekreteri Güneş Ramazanoğlu, MSG Genel Sekreteri Barış Şensoy, MÜYAP Hukuk Müşaviri Ahmet Türkoğlu temsil etti. TÜROFED Koordinatörü Necip Boz, Kuşadası Otelciler ve Yatırımcılar Derneği (KODER) Yönetim Kurulu Başkanı ve TÜROFED Yönetim Kurulu Üyesi Tacettin Özden, KODER Başkan Yardımcısı Rıza Esen, KODER Yönetim Kurulu Üyesi Naile Göçen Çukurova, ETİK Başkan Yardımcısı Şinasi Akçay, ETİK Genel Sekreteri

İlter Yılmaz, ETİK Yönetim Kurulu Üyeleri Reyhan Koç, Adil Çakır, Bilge Durdu, Funda Çam, Orhan Belge ve Didem Dirik krize ilişkin talepleri ve iki sektörün bu krizi aşabilmek için çözüm önerilerini ele aldı. İşler: “Büyük zorluk yaşıyoruz” Bu yıl turizmcilerin ardı ardına yaşanan terör ve istenmeyen olaylar nedeniyle kara bir yıl yaşadığını belirten TÜROFED Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, işbirliği içinde bulundukları tüm kurumlardan destek talep ettiklerini dile getirdi. İşler, “Biz çalıştığımız tüm kurumlardan aldığımız desteklerle yaşanabilir bir


alan yaratmaya, işçi çıkarmamaya, işyerlerimizin kapısını açık tutmaya çalışıyoruz. Bu kriz daha önce yaşadığımız hiçbir krizle benzeşmiyor. Biz sizin müşteriniz olarak ayakta kalalım ki, siz de yaşayın ve işbirliğimiz iyi ve kötü günde sürsün” diye konuştu. “Tüm sektör büyük zorda” TÜROFED üyelerinin müzik birliklerinin kurulduğu 2008 yılından bu yana destekçisi olduklarını ve üyelerinin lisanslı ürünler kullandığını dile getiren Mehmet İşler, “Bu yıl yaşadığımız kriz ne Körfez krizine, ne global krize, ne depreme ne de başka bir krize benziyor. Bu yıl gerçekten tüm sektör büyük zorda” dedi. İşler, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yüzde 50 doluluk gören işletme kendini şanslı sayıyor. Kimi işletmelerimiz 500 odalı, otelinin 250 odasını açık tutuyor. Ama sözleşmesi gereği 500 oda üzerinden ödeme yapması gerekiyor. Ya da 5-6 işletmesi olan üyelerimiz bu sezonda sadece bir otelini açıyor. Bazı otellerimiz ise şehir oteli 12 ay açık ama sezon nedeniyle altı ay iş yapıyor. Açıkçası yaşadığımız kriz nedeniyle kullanmadığımız bir hizmet için para ödemek zorunda kalmak bize

sıkıntı veriyor. Bu kriz ortamında sizden bir iyi niyet ve destek talep ediyoruz. Ne fedakarlık olabilirse. Bir açıklama yaparsanız, sınırlı bile olsa 2016’yı kapsayabilir, 2017 yılından mahsup edilebilir. Önemli olan bir adım atılması.” Forta: “Siz bizim partnerimizsiniz” MÜYAP Genel Koordinatörü Bülent Forta, müzik meslek birlikleri olarak turizm sektörünün yaşadığı sorunları çok yakından izlediklerini söyledi. Forta, “Sizin yaşadığınız sorunları çok iyi biliyor ve hatta biz de fazlasıyla yaşıyoruz. Eğer bir yerde bir bomba patlıyor ya da terör eylemi yaşanıyorsa ilk etkilenen sektörlerden biri de müzik piyasası oluyor. Konserler, eğlenceler iptal ediliyor, insanlar alışveriş merkezlerine gitmiyor, CD’ler satılmıyor. Biz de çok ciddi etkileniyoruz. Öte yandan sektörümüz yüzde 23 özel tüketim vergisiyle çalışıyor” dedi. Turizmcilerin kendileri için rakip değil bir partner olduğunu belirten Bülent Forta, sözlerini şöyle sürdürdü: “TÜROFED’le telif konusunda bir bilinç olması için yaptığımız anlaşma çok önemli. Bize lisanslama konusunda ciddi destek verdiniz.

Bizim TÜROFED ile anlaşmamızda üç parametremiz var. Sezon, yıldız ve bölge özelliğine bakıyoruz. Otel kapanmışsa anlaşmayı elbette sürdürmeyiz. Yine yıldızı değişmişse, şehir oteli olarak koşulları değişmişse koşulları gözden geçiririz. Bu sıkıntılı süreçte ne yapabileceğimize biz de yönetim kurulu olarak bakalım ve bu sıkıntıyı aşmak için bir çözüm arayalım. Türkiye’de 50 milyon müzik kullanıcısı varsa bunun sadece 50 bini telif ödüyor. Bu sayının artması, üye lisanslamanın yayılması için biz de TÜROFED’in daha fazla desteğini istiyoruz. Sayı artarsa üye başına ödenecek ücret de azalacaktır.” Şeşen: “Herkes Tarkan gibi kazanmıyor” Dört müzik birliğinin yaklaşık 13-14 bin üyesi olduğunu dile getiren MÜYORBİR Yönetim Kurulu Başkanı sanatçı Burhan Şeşen ise sektördeki tüm sanatçıların tepedeki birkaç sanatçı gibi kazancı olduğu algısının bulunduğunu söyledi. Şeşen, “Sizden aldığımız paralara bakarsak ortalama bir üyenin aldığı ücret ayda yaklaşık 77 lira dolayında. Toplumda herkes sanatçıların en tepedeki Tarkan, Sezen Aksu, Serdar Ortaç gibi kazancı olduğunu zannediyor. Keşke herkes kazansa o parayı. Ama öyle değil. Birkaç isme kilitlenmiş sektör. Sektör ne yazık ki tepedeki 50-60 kişiye çalışıyor” diye konuştu. Ortak komisyon kurulacak Toplantı lisanslı ürün kullanan üyelerin sayısının artırılması için ortak çalışma yapılması, müzik birliklerine üye olan otellere bunu gösteren birer belge asılması, ortak çalışma için bir komisyon kurulması kararıyla sona erdi.

TÜROFED / 53


Haber

Türkiye Otelciler Meclisi için ilk adım atıldı Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği’nin 2016 yılı değerlendirmesi ve 2017’ye bakış temalı öğle yemeği Mardan Palace’da büyük bir katılım ile gerçekleştirildi. Antalya Valisi Münir Karaloğlu’nun da katıldığı yemekte TÜROFED Başkanı Osman Ayık da yer aldı.

Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği’nin (AKTOB) 2016 yılı değerlendirmesi ve 2017’ye bakış temalı yemeği Mardan Palace’da gerçekleştirildi. Osman Ayık da katıldı Yemeğe Antalya Valisi Münir Karaloğlu ve TÜROFED Başkanı Osman Ayık’ın yanı sıra belediye başkanları, dernek ve birlik

TÜROFED / 54

başkanları ve çok sayıda turizmci katıldı. Fuar turizminin önemi AKTOB’un yemeği ANFAŞ Genel Müdürü Murat Özer’in, fuar turizminin kent ekonomisine katkısını değerlendirdiği bir sunum ile başladı. Özer’in ardından AKTOB Başkanı Yusuf Hacısüleyman, 2016 yılını değerlendirerek 2017 yılı beklentilerini açıkladı.

Dünya turizmi etkilendi 2016 yılının zor başladığını hatırlatan Hacısüleyman, “2016 yılı büyük kayıpların olduğu ve büyük sınavların verildiği bir yıl oldu” dedi. Terör olaylarına değinen Hacısüleyman açıklamalarına şöyle devam etti: “Terör sadece Türkiye’yi değil tüm dünya turizmini etkiledi. Terör olayları tüm dünyada tedirginlik yarattı.


Rusya ile yaşadığımız uçak krizi de Rusya’dan gelen turist akışını durdurdu. Bu durum bugün yapılan görüşme sonrasında inşallah bitecek.” “Hevesleri kursaklarında kaldı” Konuşmasında darbe girişimine de değinen Hacısüleyman, darbe girişiminin tamamen Türkiye halkına, demokrasiye ve Türkiye Cumhuriyeti’ne yapılan bir girişim olduğunu söyledi. Hacısüleyman, “Bu heves kursaklarında kaldı. Başarılı olamadılar. Hepimiz vatanımıza sahip çıktık” şeklinde konuştu. “Yılı yüzde 45 kayıpla kapatacağız” Turizmin ana öznesinin barış olduğunu söyleyen AKTOB Başkanı, açıklamalarına şöyle devam etti: “Barış yoksa turizmden bahsedemeyiz. İnsanlar kendi ülkelerindeki özgürlüğü, tatil için gittikleri ülkelerde de yaşamak ister. Türkiye bu seneyi yüzde 45 gibi bir kayıpla kapatacak. Rusya’dan charter uçuşların başlaması ile turizm biraz ivme kazanabilir. 2016 yılının dayanışma yılı olmasını istiyoruz. Özellikle tur operatörlerinin darbe girişimi ile başlayan süreçte bize verdiği desteğe teşekkür ediyoruz.”

Başkanı Menderes Türel’in vasıtası ile Türkiye Otelciler Meclisi kanun taslağını Cumhurbaşkanımıza sunduk” diye konuştu. Vali Karaloğlu: “Antalya turizmi daha çok yol alabilir” Son olarak turizmcilere seslenen Antalya Valisi Münir Karaloğlu, Antalya’nın turizm potansiyeli ve turizm alt yapısının çok güçlü olduğuna değindi. Antalya’daki bu turizm alt yapısında turizm sektörünün büyük emeği olduğunu söyleyen Vali Karaloğlu, “Bence Antalya, turizmde daha çok yol alabilir.

Antalya bunu başarısı ve tecrübesini ortak akılla buluşturarak başarabilir. Bu sene birçok krizi arka arkaya yaşadık. Bir kriz bitti diğeri başladı. Bu da bir tecrübe oldu. Antalya turizminin çözülmesi gereken sorunları da var. Bu sene yapısal sorunları çözmek için iyi bir fırsat. Antalya’nın ayrıca pazar çeşitliliğini sağlaması lazım. Antalya turizmini denizkum-güneşe hapsetmek en büyük hatadır. Turizmi 12 aya yaymak için sağlık ve spor gibi önemli fırsatlar var. Bunları değerlendirmeliyiz” diye konuştu.

Türkiye Otelciler Meclisi için ilk adım Yusuf Hacısüleyman, Türkiye’de otelcilerin gerekli birlikteliği sağlayamadığını da söyledi. Hacısüleyman, “Türk otelciliğinin yasal bir birlikteliğe ihtiyacı var. Örgütlü bir konaklama sektörü krizler karşısında daha avantajlıdır. Krizleri aşmamız açısından böyle bir örgütlenmeye ihtiyacımız var. Antalya Büyükşehir Belediye

TÜROFED / 55


Haber

Alanya Miami’ye benziyor Alanya Turizm Tanıtma Vakfı Başkan Yardımcısı Mehmet Dahaoğlu, “Yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen turizmciler olarak uluslararası alanda tanıtım ve imaj çalışmalarımızı sürdüreceğiz” dedi. Geçtiğimiz yıl bu pazardan 180 bin kişiyi ülkemize çektik. Yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen turizmciler olarak uluslararası alanda tanıtım ve imaj çalışmalarımızı sürdüreceğiz” dedi.

Alanya Tanıtma Vakfı (ALTAV) girişimleriyle, Macaristan genelinde yayınlanan 25 bin tirajlı Go Utazas seyahat dergisi yayın ekibi geçen yıl olduğu gibi bu yıl da haber ve fotoğraf çalışmaları için Alanya’ya geldi. Tanıtım ve imaj Macaristan ve Türkiye halkları arasında güçlü bir bağ bulunduğunu söyleyen ALTAV ve Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkan Yardımcısı Mehmet Dahaoğlu, “Macaristan’da düzenlenen Uluslararası Hungexpo Turizm Fuarı’nda Alanya standı açarak tanıtım sağlamıştık. Fakat sadece uluslararası fuar tanıtımlarıyla çalışmalarımızı neticelendirmiyoruz. Gittiğimiz ülkelerin basın mensuplarını Alanya’mıza getiriyoruz. Bu kapsamda Macaristan’da yayınlanan 25 bin tirajlı Go Utazas seyahat dergisinin editörü Szilvia Szeszler ve ekibini Alanya’da ağırladık.

TÜROFED / 56

“Her şey normale döndü” Alanya’da bulunduğu süre içerisinde darbe girişimine tanıklık ettiğini söyleyen Gazeteci Szeszler ise Türkiye’nin güçlü bir ülke olduğunu, turistlerin olayları sadece kendi ülkelerindeki haber kanallarından öğrendiklerini ve kendilerine hiçbir şeyin objektif olarak yansıtılmadığını, her şeyin ne mutlu ki normal akışında izlediğini söyledi. Hafta sonu sosyal sitelerde, Alanya’dan paylaşımlarda bulunarak insanların dikkatini barış ve huzura çektiğini belirtti. “En iyi hizmeti gördük” Türkiye’nin bir savaş ülkesi değil, turizm ülkesi olarak anılması gerektiğini dile getiren Szeszler, “Dünyanın birçok ülkesini gezdim. Alanya’yı Miami’ye çok benzetiyorum. Buna rağmen kendine özgü yapısı ve karakteristik özellikleri olan bir şehir Alanya.

Kalitesi belli olan olağanüstü bir coğrafya. Çevre düzenlemesi ve ekonomik yapısı güçlü. Pastel renkli bir şehir. Sahilleri tertemiz. Alanya esnafında ve otellerde görebileceğimiz en iyi hizmeti gördük. Her gelişinizde yeni ayrıntılar keşfedeceğiniz ve daha çok seveceğiniz bir turizm şehri Alanya” dedi. Szeszler, sıradaki sayıda Alanya’ya çok daha fazla sayfa ayıracağını belirtti.


Haber

Bursa turizmi için toplandılar GÜMTOB Başkanı, BTSO Meclis Üyesi ve 35. Komite Üyesi M.Haluk Beceren ile BTSO Turizm Konseyi Başkanı ve 35. Komite Başkanı Hasan Eker ile BTSO Projeler ve Kümelenmeler Koordinatörü Dr. Mustafa Hatipoğlu, Bursa turizmi için bir araya geldi.

GÜMTOB Başkanı ve BTSO Meclis Üyesi ve 35. Komite Üyesi M.Haluk Beceren ve BTSO Turizm Konseyi Başkanı ve 35. Komite Başkanı Hasan Eker, turizm sektörünün geliştirilmesi ve işbirliğinin güçlendirilmesi adına kümelenme projeleri hakkında BTSO Projeler

ve Kümelenmeler Koordinatörü Dr. Mustafa Hatipoğlu ile bir toplantı yaptı. Toplantıda gerçekleştirilecek projelerin ana amaçlarından biri olarak Turizm ve Ekonomi Bakanlığı nezdinde turizmin

ihracat sayılması ve İhracatçıların yararlandığı teşviklerden faydalanması hedeflendi. Bu kapsamda; 35. Komite öncülüğünde Turizm Sektörü Kümelenmesinin kurulması ve bu konuda sektörün tüm paydaşlarına duyuru yapılarak çalışmalara başlanması kararlaştırıldı.

TÜROFED / 57


Haber

Türkiye’nin demokrasi çıkışı imaja katkı sağlayabilir Antalyalı turizmciler, Türk halkının gösterdiği demokrasi çıkışının Türkiye’nin 3’üncü dünya ülkesi imajını yıkmak için iyi bir fırsat olduğunu düşünüyor. Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık, “Halkımızın gösterdiği demokratik refleksler dünya kamuoyunda takdirle karşılandı” dedi. Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki bir grup askerin 15 Temmuz Cuma günü kalkıştığı darbe girişiminin ardından 3 ay süreli Olağanüstü Hal (OHAL) kararı alındı. Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED)

TÜROFED / 58

Başkanı Osman Ayık, Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkanı Burhan Sili ve Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği (POYD) Başkanı Ali Kızıldağ, ülkede yaşananları değerlendirdi.

Halkın gösterdiği karşı direnişin, girişimi engellediğini belirten turizmciler, yaşananlardan dolayı üzgün olduklarını ve bir an önce normalleşme sürecine girilmesi gerektiğini söyledi.


“Demokrasi çıkışı olumlu kullanılabilir” TÜROFED Başkanı Osman Ayık, olayların her geçen gün biraz daha sakinleştiğini söyledi. Turizm sektörünün ancak huzurlu ve barış içinde faaliyetlerini yürütebileceğini belirten Ayık, “Olaylar her geçen gün biraz daha sakinleşiyor. Sektörün en önemli özelliği faaliyetlerimizin sürdürülebilmesi için huzur ve barış olması lazım. Darbe girişiminin bu şekilde sonlanması bizim için önemliydi. Halkımızın gösterdiği demokratik refleksler dünya kamuoyunda takdirle karşılandı. Sektörler açısından bunu olumlu kullanabiliriz. Dünyada bu tür olaylar nadir yaşanır ve hemen hiçbir halkın göstermediği demokratik bir durumu gösterdi halkımız. Siyasi partilerimiz de yapıcı davrandı. Türkiye topyekun bir direnç ve refleks gösterdi” dedi. Ayık, sezonun bittiğini söylemenin doğru olmadığını belirterek umutları yitirmeden çalışmaya devam etmek gerektiğini belirtti.

“Hemen PR çalışmalarına başlanmalıdır” ALTİD Başkanı Burhan Sili, bakış açısının değiştirilmesi için bir fırsat olduğunu belirterek, “Bu durumu iyi olarak kullanabiliriz. Ama bunda da tabi bize o anlamda bakan ülkelerin bakış açısı önemli. Bu bakış açışının değiştirilmesi lazım. Bu süreci çok iyi anlatmalıyız. Avrupa ve diğer pazarlara olumsuz durumumuzu olumluya çevirip bu şekilde anlatmalıyız. Derhal PR çalışmalarına başlanmalıdır” şeklinde konuştu.

“Kaybedilince bir daha bulunmaz” POYD Başkanı Ali Kızıldağ, darbe girişimine kesinlikle karşı olduklarını belirtti. Modern bir çağda, modern bir ülke olan Türkiye’de her türlü sorunun hukuk kuralları ve demokrasi çerçevesinde halledilebileceğini de belirten Başkan Kızıldağ, “Her türlü problemin ve sorunun sivil irade tarafından tartışılması ve çözüme kavuşturulması gerektiğini söylüyoruz. Bütün yaşanabilecek sıkıntıların demokrasi ve hukuk kuralları çerçevesinde çözülmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bunun dışında darbe girişimi ve benzeri oluşumlara karşıyız. Ülkeye verdiği zarar malum ortada. İnanılmaz bir travma yaşıyoruz. Demokrasi sağlık gibidir bir kaybedilince bir daha bulunmaz. OHAL’de tüm gerekli işlemler hızlı bir şekilde halledilip normalleşme süreci başlamalıdır” dedi. “Türkiye’nin 3’üncü dünya ülkesi olmadığı gösterildi” Başkan Kızıldağ, darbe girişimine Türk halkının karşı koyarak demokrasiye sahip çıkmasının Avrupa’da çok olumlu karşılandığını söyledi. Türkiye’nin artık 3’üncü dünya ülkesi imajını yıktığını belirten Kızıldağ, “Bu bir ülkenin pazarlamasını yapıyorsanız olumlu her şeyi kullanabilir. Demokrasiye halkımız sahip çıktı ve darbe girişimi bastırıldı. Bunu da olumlu bir reklam aracı olarak kullanabiliriz. Türkiye hep 3’üncü ülke, geri kalmış bir ülke olarak yansıtılıyordu. Ama durumun böyle olmadığı gösterildi. Bunu bir reklam aracı olarak kullanabiliriz ve bundan en az zararla çıkabiliriz” ifadelerini kaydetti.

TÜROFED / 59


İstatistik

Yabancı turist sayısı yüzde 27 düştü Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2016 yılı Haziran ayı ‘Sınır Giriş-Çıkış İstatistikleri’ni açıkladı. 2016 yılı Ocak-Haziran döneminde Türkiye’yi ziyaret eden yabancı sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 27,89 azaldı.

TÜROFED / 60


Türkiye’yi ziyaret eden yabancı sayısı 2016 yılı Haziran ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 40,86 azalış gösterdi. Emniyet Genel Müdürlüğü’nden alınan geçici verilere göre, 2016 yılı Haziran ayında Türkiye’yi ziyaret eden yabancı sayısı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 40,86’lık bir azalışla 2 milyon 438 bin 293 oldu. Haziran ayında Türkiye’ye gelen 2 milyon 438 bin 293 yabancı ziyaretçinin 104 bin 38’i (yüzde 4,27) günübirlikçi oldu. En çok İstanbul’a Haziran ayında Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçilerin en çok giriş yaptıkları sınır kapılarının bağlı olduğu iller sıralamasında; İstanbul yüzde 29,03 (707 bin 949) ile birinci, Antalya yüzde 28,77 (701 bin 580) ile ikinci, Muğla yüzde 10,62 (259 bin 4) ile üçüncü, Edirne yüzde 9,46 (230 bin 676) ile dördüncü ve Artvin yüzde 8,26 (201 bin 377) ile beşinci şeklinde gerçekleşti. 6 ayda yüzde 27 azaldı 2016 yılı Ocak-Haziran döneminde Türkiye’yi ziyaret eden yabancı sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 27,89 azaldı. 2016 yılı Ocak-Haziran döneminde Türkiye’yi ziyaret eden yabancı sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 27,89 azalış göstererek 10 milyon 740 bin 226 oldu. 2016 yılı OcakHaziran döneminde Türkiye’ye gelen 10 milyon 740 bin 226 yabancı ziyaretçinin 275 bin 633 ‘ü (yüzde 2,57) günübirlikçi oldu. İstanbul ilk sırada Ocak-Haziran döneminde Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçilerin en çok giriş yaptıkları sınır kapılarının bağlı olduğu iller sıralamasında; İstanbul yüzde 41,42

(4 milyon 448 bin 448) ile birinci, Antalya yüzde 19,59 (2 milyon 104 bin 258) ile ikinci, Edirne yüzde 10,87 (1 milyon 167 bin 836) ile üçüncü, Artvin yüzde 9,99 (1 milyon 73 bin 290) ile dördüncü ve Muğla yüzde 5,34 (573 bin 500) ile beşinci şeklinde gerçekleşti. Yine Almanya 2016 yılı Haziran ayında Türkiye’ye en çok ziyaretçi gönderen ülkeler sıralamasında Almanya yüzde 14,18 (345 bin 714) ile birinci, İngiltere yüzde 9,58 (233 bin 686) ile ikinci, Gürcistan yüzde 7,96 (194 bin 190) ile üçüncü sırada oldu. Ve yine Almanya 2016 yılı Ocak-Haziran döneminde Türkiye’ye en çok ziyaretçi gönderen ülkeler sıralamasında Almanya yüzde 13,99 (1 milyon 502 bin 949) ile birinci, Gürcistan yüzde

9,67 (1 milyon 38 bin 228) ile ikinci, İran yüzde 8,01 (859 bin 954) ile üçüncü sırada oldu. Vatandaş ziyaretçi Geçici verilere göre; 2016 yılı Haziran ayında Türkiye’ye giriş yapan vatandaş ziyaretçi sayısında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 4,95’lik (1 milyon 116 bin 88) bir azalma, çıkış yapan vatandaş ziyaretçi sayısında ise yüzde 4,52’lik (1 milyon 43 bin 872) bir azalma kaydedildi. Geçici verilere göre; 2016 yılı Ocak-Haziran döneminde Türkiye’ye giriş yapan vatandaş ziyaretçi sayısında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 0,44’lük (6 milyon 458 bin 908) bir azalma oldu. Çıkış yapan vatandaş ziyaretçi sayısında ise yüzde 0,19’luk (6 milyon 305 bin 371) bir azalma kaydedildi.

TÜROFED / 61


İstatistik

Turizm gelirimiz yüzde 35 azaldı Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2016 yılı 2’inci çeyrek (Nisan-Haziran) ‘Turizm İstatistikleri’ni açıkladı. Türkiye, açıklanan verilere göre 2016 yılının ikinci çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 35 gelir kaybı yaşadı. TÜİK’in açıkladığı verilere göre; turizm geliri Nisan, Mayıs ve Haziran aylarından oluşan 2’inci çeyrekte bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 35,6 azalarak 4 milyar 981 milyon 318 bin ABD Doları oldu. Turizm gelirinin (cep telefonu dolaşım ve marina hizmet harcamaları hariç) yüzde 77,1’i yabancı ziyaretçilerden, yüzde 22,9’u ise yurt dışında ikamet eden vatandaş ziyaretçilerden elde edildi. Kişisel ve paket tur harcamaları Ziyaretçiler, seyahatlerini kişisel veya paket tur ile organize etmektedirler. Bu çeyrekte yapılan harcamaların 4 milyar 73 milyon 3 bin ABD Dolarını kişisel harcamalar, 908 milyon 315 bin ABD Dolarını ise paket tur harcamaları oluşturdu. Ortalama harcama 665 ABD Doları Ziyaretçilerin kişi başı ortalama harcaması 665 ABD Doları oldu. Bu çeyrekte yabancıların ortalama harcaması 602 ABD doları, yurt dışında ikamet eden vatandaşların ortalama harcaması ise 973 ABD Doları oldu.

TÜROFED / 62

Yurt dışında ikamet edenler Ülkemizden çıkış yapan ziyaretçi sayısı 2016 yılı 2’inci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 30,3 azalarak 7 milyon 495 bin 35 kişi oldu. Bunların yüzde 84,5’ini (6 milyon 330 bin 571 kişi) yabancılar, yüzde 15,5’ini (1 milyon 164 bin 464 kişi) ise yurt dışında ikamet eden vatandaşlar oluşturdu. Turizm gideri Yurt içinde ikamet edip başka ülkeleri ziyaret eden vatandaşlarımızın harcamalarından oluşan turizm gideri, geçen yılın

aynı çeyreğine göre yüzde 2,1 azalarak 1 milyar 509 milyon 693 bin ABD Doları oldu. Bunun 1 milyar 170 milyon 772 bin ABD Dolarını kişisel, 338 milyon 920 bin ABD Dolarını ise paket tur harcamaları oluşturdu. Yurt dışı ziyaretler Bu çeyrekte yurt dışını ziyaret eden vatandaş sayısı bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 17,3 azalarak 2 milyon 35 bin 818 kişi oldu. Bunların kişi başı ortalama harcaması 742 ABD Doları olarak gerçekleşti.


Hazırlayan: Eda Bozoklu

Haber

UNWTO etik davrananlara ödül verecek Dünya Turizm Organizasyonu ve Dünya Turizm Etik Komitesi, Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü Etik Ödülleri’ni organize etmeye başladı. Ödül, işlerini Turizm için Etiğin Küresel Kodunun uygulanması yoluyla daha sorumluluk sahibi ve sürdürülebilir yapan firmalara verilecek.

Kodun uygulanmasının yönetimi ve tanıtımından sorumlu organ olarak Dünya Turizm Etik Komitesi, bu girişimi ticari birlikler ve firmaların artan sayısından güçlenen olumlu girişimleri desteklemek için geliştirdi. 2016 Ocak ayında 64 ülkeden 463 imza sahibi yasayı uygulamak ve desteklemek için imza attılar. Komiteye göre, “farkındalığa ve ortak hareket etmeye ihtiyaç duyulan şu günlerde, dünya

çapından Tüzel Sosyal Sorumluluk ile hareket eden ve sorumluluk sahibi ve sürdürülebilir turizme katkı sağlayan bu girişimcilere şükretmeliyiz”. Adaylar, kalıcılıklarını ve en azından şu 2 alanda olumlu etkileri olduğunu kanıtlamak durumundalar: (a) Kurumsal yönetim ve iş etiği (b) İş gücü kalitesi, (c) Sosyal adalet ve insan hakları, (d) Toplumsal refah ve (e) Çevresel sürdürülebilirlik.

Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü Etik Ödülü’nün ilk kazananı 18 Ocak 2017 tarihinde, Uluslararası Turizm Ticaret Fuarı (IFEMA/ FITUR) işbirliğinde Madrid’de düzenlenecek olan 13. Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü Ödül Seremonisi ve gala yemeği organizasyonu sırasında açıklanacaktır. Ödül Dünya Turizm Etik Komitesi’nin jüri olarak görev yapan bir temsilcisi tarafından verilecektir.

TÜROFED / 63


Haber

İç pazar kurtarıcı olacak mı? Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı ve Fethiye Otelciler Birliği (FETOB) Başkanı Yavuz Torunoğulları, “Yerli turist kurtarıcı değildir” diye konuştu. Torunoğulları, “Yerli turistten beklentiler sektörde yanlış anlaşıldı” dedi.

TÜROFED / 64


TÜROFED Başkan Yardımcısı ve FETOB Başkanı Yavuz Torunoğulları, turizm sektöründeki krize dair değerlendirmelerde bulundu. İstanbul’daki terör saldırısından sonra Avrupa pazarında rezervasyon iptallerinin gelmeye başladığını bu iptallerin yeni rezervasyon oluşumlarını da yavaşlatacağını belirten Torunoğulları, bu noktada yerli turistten beklentilerin sektörde yanlış anlaşıldığına dikkati çekti. Konaklama ortalaması 4 gece Yerli turistin kurtarıcı olmadığını ifade eden Torunoğulları şöyle konuştu: “Yerli turistten tabi ki beklentimiz var ama yerli turistin ortalama konaklama gecesi 4 gecedir. Sahil kesiminde 4 gece kısa bir konaklama süresi. Yeri turistin sayısı çok artsa da ortalama konaklama süresi sezon başında çok artmayacağı için faydası olur ancak kurtarıcı değildir. Yerli turistin geçen senenin %40’ın üzerinde oluşacağını da düşünüyoruz. Ancak özellikle Rusya ve Avrupa’dan eksilen rezervasyonları kapatacak büyüklükte olmaz. Onun içinde sektörün kurtarıcısı değildir.” Terör yerli turisti etkilemiyor Torunoğulları, terör olaylarının yerli turistin tatile çıkmasını engellemeyeceğini de belirterek, “Terör olaylarından dolayı ülkenin ekonomisi olumsuz etkilendi ve yerli turistin alım gücü zayıfladı. Vatandaşımızın ekonomik alım gücü düştüğü için yerli turizmde olumsuz etkisi olacağını düşünüyorum” dedi. “Misafirleri mağdur etmiyoruz” Tüm Türkiye’de birden fazla oteli olan turizmcilerin operasyonlarını birleştirdiğini, küçük otele yapılan

Sadece bizim bulunduğumuz bölgede değil Türkiye’nin tamamında benzeri uygulamalar yapılıyor. Bizim de Marmaris’te açılmayan bir tane otelimiz var. Yine bu sebeplerden dolayı… Buradaki misafirleri de daha üst düzey ve kalitedeki otelimize aktararak müşterimizi mağdur etmiyoruz.”

rezervasyonların üst kategorideki otellere kaydırıldığını kaydeden Torunoğulları, şunları söyledi: “Daha fazla oteli olan gruplar otellerini geç açarak operasyonu birleştirdiler. Yeteri kadar misafir ve rezervasyon olmadığı ve maliyetten kurtulmak için daha küçük ölçekli otellerini 1-2 ay geç açarak oradaki misafirleri daha büyük ölçekteki otele taşıyarak bu hizmeti verdiler.

“El değiştirmeler artacak” Turizmdeki krizden dolayı sahibinden.com internet sitesinde Fethiye’de 53 otelin satılık olmasını da değerlendiren Torunoğulları, “Önümüzde çok iyi veriler veya gelişen olumlu haberler olmadığı için bu ve benzeri el değiştirmeler, ilanlar yılsonunda özellikle daha da artacaktır. Bunun önüne geçemezsiniz. Önümüzde böyle kötü bir dönem var ve bu dönem sadece bugünlerle de sınırlı kalmayacak. Sezonun ikinci yarısında da beklenilen sonuçlar oluşmazsa önümüzdeki kış döneminde bu tür olumsuz tablolarla karşılaşacağız” diye konuştu.

TÜROFED / 65


Haber

Hazırlayan: Sezin Ulusoy

Alman seyahat pazarı 2015 verileri Almanya Seyahat Birliği (DRV) tarafından 2015 yılına ait Alman seyahat istatistikleri raporu yayınlandı. Rapora göre 2,9 milyon kişiye iş imkanı sağlandı. Turizm sektöründeki çalışan sayısının, otomotiv sektörü çalışan sayısından daha fazla olduğunu gösteren raporda turizm sektöründe yüzde 10 büyüme yaşandığı belirtildi. 2014 yılında Alman tur operatörlerinin toplam satış geliri 26,3 milyar Euro iken 2015 yılında satış gelirleri artarak 27,3 milyar Euro’ya ulaştı. Almanya’nın en büyük ilk 7 tur operatörü; TUI Deutschland: 4,5 milyar Euro – 6,3 milyon kişi katılım - %19,8 pazar payı Thomas Cook: 3,5 milyar Euro – 6,1 milyon kişi katılım - %12,9 pazar payı Der Touristik: 3,2 milyar Euro – 6,4 milyon kişi katılım – 11,9 pazar payı FTI: 2,1 milyar Euro – 3,8 milyon kişi katılım - %7,9 pazar payı Alltours: 1,5 milyar Euro – 1,8 milyon kişi katılım - %5,5 pazar payı Aida Cruises: 1,3 milyar Euro – 823 bin kişi katılım - %4,8 pazar payı Schaunisland Reisen – 1,1 milyar Euro – 1,37 milyon kişi katılım - %4 pazar payı *Diğer tur operatörleri pazarın %33,2’sini oluşturmaktadır. Raporda seyahat acentelerinin daha fazla gelir için kaçınılmaz olduğu belirtilmiştir.

TÜROFED / 66

2013 yılında 9.729 seyahat acente 22,8 milyar Euro gelir, 2014’te 9.829 seyahat acentesi 23,1 milyar Euro gelir, 2015’te sayısı 9.880’e yükselen seyahat acenteleri gelirlerini arttırarak 23,7 milyar Euro gelir elde etmiştir. Almanya’daki seyahat acentelerinin 2.384’ü klasik seyahat acentesi, 790’ı iş acentesi, 6.706’sı turizm seyahat acentesidir.

2015 yılında Almanlar 69,1 milyon seyahat gerçekleştirmiştir. Bu seyahatlerin %28,9’u yurt içinde, %71,1’i yurt dışında gerçekleşmiştir. Almanların yurt dışı gezilerinin bölgelere göre dağılımı aşağıdaki şekildedir; Akdeniz: %37 Batı Avrupa: %12,8 Doğu Avrupa: %7,3 İskandinavya: %2,8


Uzak Mesafe Bölgeler: %8,1 Kruvaziyer: %3,1 2015 yılında Almanların yurt dışı tatillerinde tercih ettiği ülkeler sırasıyla; İspanya (%13,1), İtalya (%8,2), Türkiye (%7,3), Avusturya (%5,3), Hırvatistan (%3,2), Yunanistan (%3), Fransa (%2,9), Polonya (%2,5), Hollanda (%2,1), Amerika (%1,9)’dır. Ulaşım aracı olarak Alman turistlerin %50’si arabayı, %34’ü uçağı, %8’i treni, %5’i otobüsü, %3’ü diğerlerini (Kurvaziyer vb.) tercih etmektedir. Almanlar yurt dışı gezilerinde 2014 yılında 69.9 milyar Euro, 2015 yılında 71.5 milyar Euro harcamıştır. Almanya, yapılan uluslararası seyahatlerden 2014 yılında 32,6 milyar Euro gelir elde etmişken 2015 yılında %1.2 büyüme ile 33 milyar Euro gelir elde etmiştir. 2015 yılında Almanların ortalama tatil süresi 10.2’dir. Bu rakam, 1990 yılında 15.7 gün, 2000 yılında 12.1 gün, 2005 yılında 11 gün, 2010 yılında 10.6 olarak gerçekleşmiştir. İstatistikler, ortalama gün sayısının yıllar ilerledikçe azaldığını göstermektedir.

elde etmişlerdir. Ortalama seyahat ücreti 1,580 Euro ve ortalama seyahat süresi 8,7 gündür. Nehir kruvaziyerinde en çok Ren

Nehri ve Tuna Nehri tercih edilirken yolcu sayısı 423.635, elde edilen gelir 435 milyon Euro’dur. Ortalama seyahat ücreti 1,027 Euro, ortalama seyahat süresi 7.2 gündür.

Son 20 yılda kruvaziyer pazarı %710 büyüme göstermiştir. 1995’te 309.000 yolcu taşınırken, 2015 yılında 2.2 milyon yolcu taşınmıştır. Deniz-okyanus kruvaziyerlerinde; Akdeniz çanağı, Kuzey ve Batı Avrupa (Baltık Denizi dahil), Norveç, Atlantik ve Kanarya Adaları en çok tercih edilen destinasyonlardır. Almanlar, 2015 yılında 1.8 milyon yolcu taşıyarak 2.9 milyar Euro

TÜROFED / 67


Haber

İngiliz turist mirasını onlara bıraktı Kuşadası tutkunu İngiliz turist Charles George Courtney, mirasının bir kısmını Korumar Otel’in personeline bıraktı. Korumar Otel’e 52 kez tatile gelen Courtney, yasal mirasçısı olan yeğenine evinin satılmasını ve paranın bir kısmının Korumar Otel personeline dağıtılmasını istedi.

TÜROFED / 68


Kuşadası ve Ege Bölgesi’nin en köklü otellerinden biri olan Korumar Hotel De Luxe çalışanlarına, otelin devamlı misafiri olan ve 2014 yılında ülkesinde vefat eden İngiliz misafirden miras sürprizi. 1990’dan beri geliyor İngiliz Charles George Courtney, Korumar Hotel’e eşiyle birlikte otelin ilk hizmete girdiği 1990 yılından bu yana yılda en az iki kere geliyordu. Courtney, 2009 yılında eşinin vefat etmesinin ardından da Kuşadası ve Korumar Hotel’e gelmeye devam etmişti. Personelle vedalaşmak için geldi Doktorlarının sağlık sorunları ve ilerleyen yaşı nedeniyle uçağa binmemesini tavsiye etmesine rağmen, otel çalışanları ve otelde tanıştığı, uzun yıllar aynı tarihlerde Korumar Hotel’de buluşup birlikte tatil yaptığı, Avrupa’nın farklı ülkelerinden gelen arkadaşları ile vedalaşmak için son kez geldi.

devam ettiğini ve kendilerini çok duygulandırdığını belirttiler. Misafir memnuniyeti Korumar Hotel Genel Müdürü Tacettin Özden, ilk günden beri yüzde 100 misafir memnuniyeti ilkesi ile çalıştıklarını ve bunun neticesinde 20-30-40 hatta Charlie gibi 52 defa tatil için Korumar Hoteli seçen devamlı misafirlerinin olduğunu belirtti. Charlie’nin ismini verdiler Özden, bu devamlılığın en önemli etkenlerinden birinin, personelin çok büyük bir kısmının uzun yıllardır Korumar Hotel’de çalışması ve bunun sonucunda hizmet kalite standardını devamlı üst seviyede tutabilmeleri olduğunu söyledi.

Özden: “Korumar’da halihazırda çalışan ve hatta Korumar’dan emekli olan personel ile dünyanın birçok ülkesinden gelen devamlı misafirler bir aile gibidir. Charlie’nin de ‘Korumar Ailesi’ ismini verdiği bu ailenin babasıdır. Korumar olarak her zaman kaldığı odanın kapısına ismini yazarak Charlie’nin hatırasını yaşatmaya devam ediyoruz” diye konuştu.

52. tatilden sonra vefat etti Courtney, 2014 yılı Mayıs ayında 52. tatilinden döndükten 2 ay sonra vefat etti. İngiliz turist, yasal mirasçısı olan yeğenine, vefatından sonra evinin satılmasını ve satıştan elde edilen paranın bir miktarının Korumar Hotel’de uzun yıllar çalışan veya emekli olmuş, kendisinin belirlediği personele dağıtılmasını vasiyet etti. Charlie’nin sürprizi Otel personeli ve diğer otel misafirleri tarafından çok sevilen Charlie’nin, şakacı, sevecen ve sürprizlerle dolu bir kişi olduğunu belirten otel çalışanları, gelen miras haberiyle, vefatından 2 yıl sonra bile Charlie’nin sürprizlerine

TÜROFED / 69


Haber

Savaş Çolakoğlu

“Kaybetmeye lüksümüz yok” TÜROFED Genel Sekreteri Savaş Çolakoğlu, Kanal B’de yayımlanan Günce programında 2016 sezonunu değerlendirerek, turizm sektörünün çok zorlu yollardan geçtiğini söyledi. Türkiye turizminin bugünlere kolay gelmediğini belirten Çolakoğlu; “Bu sektör gerçekten çok zorlu yollardan geçerek bugünlere gelmiştir. Bunu da hemen kaybetmeye lüksümüz yok” dedi. 2016 yılının sıkıntılı bir yıl olacağını önceden tahmin ettiklerini belirten Çolakoğlu, “Ne yazık ki 2016 yılında Rus uçağının düşürülmesiyle başlayan krizin, daha sonra şehirlerimizde patlayan bombaların gölgesinde başlamak durumunda kaldığını ifade etti. Çolakoğlu konuşmasına şu sözlerle devam etti: “Biz, 2016’ya başlarken sıkıntılı bir yıl içerisinde olacağımızı biliyorduk. Ancak tüm bunlara rağmen 2016 yılının ilk yarısını bir önceki yıllara oranla yüzde 27 oranda bir düşüşle kapatmak durumunda kaldık. Bu düşüşün etkisi ülkemizin bulunmuş olduğu coğrafi bölge, komşularıyla olan ilişkileri ve en önemlisi de yurt dışındaki algısı çok önemliydi. Bizler, yıla başlarken hep şunu vurgulamaya çalıştık. Bizler, yurtdışında katıldığımız fuarlarda veya yaptığımız ziyaretlerde ülkemizi iyi anlatabilirsek ülkemizde yaşanan

TÜROFED / 70


bu olumsuzlukları da en az zararla atlatabiliriz düşüncesi içerisindeydik.” Yurt dışında olumsuz propaganda Yurtdışında Türkiye için olumsuz propaganda yapıldığını söyleyen TÜROFED Genel Sekreteri Savaş Çolakoğlu, “Yılın başında Avrupa’da ülkemizin üzerine yapıştırılmak istenen, Türkiye’nin güvenilir bir ülke olmadığına dair ciddi bir propaganda çalışması vardı. Kültür ve Turizm Bakanlığı başta olmak üzere TÜROFED ve diğer sivil toplum örgütleri olarak bu algıyı yıkmak için çaba sarf ettik. 2016 yılındaki başka bir hedefimiz ise; Avrupa’daki kaybı yurt içindeki turizmi canlandırarak telafi etmekti. Bunun içinde de yıllardır üzerinde durduğumuz erken rezervasyon kampanyaları vardı. Buna bu yıl daha da önem vererek, ciddi anlamda ivme kaydettik.” dedi. “Kaybedecek lüksümüz yok” Türkiye’de turizm sektörünün çok zorluklar yaşadığını dile getiren Çolakoğlu, “Türkiye turizmi bu rakamlara kolay gelmedi. Basit örnek verecek olursak eğer; 1982 yılında konaklama sektöründe 569 tane tesis varken bugün ülkemizde 3300’e yakın tesis bulunmaktadır. Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı tesislerden bahsediyorum. Yine Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan belgeli yatak sayımız 32 bin iken şimdi 1 milyon 300 bin yatak sayımız var. Ülkemizde ağırlamış olduğumuz turist sayısı 1 milyon 400 binden şimdi 39 - 40 milyon turist ağırlayan bir ülke haline

geldik. Turizm gelirlerimiz 370 milyon dolar iken şimdi 39 milyar dolardan bahsediyoruz. Biz çok ciddi bir potansiyeliz. Konaklama alanı ciddi bir güç. Önemli güçlerimizden biride çalışan sayımız. Tesislerimizde çalıştırdığımız insan sayısı 32 bin iken şimdi 1 milyon 200 binlere çıktı. Bu sektör gerçekten çok zorlu yollardan geçti. Çok emek vererek bu hale geldik. Bunu hemen kaybedecek bir lüksümüz yok” diye konuştu. Pazar çeşitliliği Turizm sektöründe her zaman farklı Pazar arayışlar olmasını gerektiğine dikkat çeken Savaş Çolakoğlu, “Bizim her daim farklı pazarlarımız olmuştur. Konaklama alanında çalışan arkadaşlara da her zaman pazar çeşitliliğini arttırmaları gerektiğini söyledik. Pazarı çeşitli tutabilirsek, kayıplarımızı en aza indiririz. Mesela bu sene bizim en büyük kaybımız Rusya pazarından yana oldu. Rusya pazarı, en büyük pazar gibi görünüyor ama Almanya pazarı da bizim için vazgeçilmez, en fazla turistin geldiği ülkelerden bir tanesidir. Bizim herkesin yakından bildiği üzere Almanya’da da büyük bir kaybımız vardı. Oradaki kaybı yok etmek için Almanya’da yaşayan vatandaşlarımız üzerinden bir propaganda yürüterek, orada yaşayan insanların temsilcilerimiz olmasını sağladık.” “Hakettiğimizi istiyoruz” Sezonun kötü gitmesine rağmen otellerin fiyat düşürmemesine de açıklık getiren Çolakoğlu,

“Oteller, fiyatlarını düşürmediği için çok fazla eleştiri almaktayız. Bizler, tesislerimizi satarken fiyat endeksini baz almamız gerekiyor. Hak ettiğimiz değer neyse onu istememiz gerekiyor. Sezon başında almış olduğumuz yiyecek ve enerji harcamalarında yüzde onluk bir artış olmuşsa bizler de bunu fiyatlarımıza yansıtmak zorunda kalıyoruz. Fiyatların düşebilmesi için asgari oranda giderlerimizi çıkartmamız gerekmektedir. Ayakta durabilmek için maliyetimizin üzerine çok fazla rakamlar eklemedik. Kamu personelinin izinleri üzerindeki yasağın kalkmasının ardından ise TÜROFED olarak verdiğimiz sözü tutarak, fiyat artışında bulunmadık. Sezonun başında fiyatlarımız ne ise bu dönemde de aynı fiyatlarla devam ediyoruz.” dedi. “Charter uçuşlar 2017 için umut olacak” Rusya ile yaşanan krizin çözülmesinin 2017 yılı için umut verdiğini söyleyen Çolakoğlu, “Charter uçuşlarının en kısa zamanda başlamasını istiyoruz. Bizim asıl hedefimiz 2017 sezonu. Bu charter uçuşlarının başlaması bize 2017 için umut verecek. Hem de 2017 yılı için önümüzü görmemizi sağlayacak. Biz, Türk Turizmcileri olarak hiçbir zaman umudumuzu kaybetmedik. Bu sezondaki kalan 3 aylık süre içerisinde göstereceğimiz performans ve hükümetin alacağı kararlar, bizlerin 2017 yılına daha umutla bakmamızı sağlayacak.”

TÜROFED / 71


Köşe

Kapadokya kan ağlıyor! Yakup Dinler KAPTİD Başkanı

Dünya’nın her ülkesinde düşüş halindeyiz, güvenlik imajımız kötü, işsizlik çığ gibi büyüyor, kredi noktasında en sağlam olan turizm sektörünün bile kredileri takibe düşmeye başladı ve oteller kapanıyor. Alınan önlemler yeterli değil.

TÜROFED / 72

Çok fazla söze gerek yok, herkes ne olduğunu aslında çok iyi biliyor ama işin kötü tarafı bu durumu bertaraf etmek için neredeyse hiç bir adım atılmıyor. Lütfen yazılanlara söylenenlere aldanmayın; sadece Kapadokya’da turist sayısında %75’e yakın bir düşüş var, ülkenin diğer bölgeleri de yangın yeri. Kapadokya’da sadece Nisan - Mayıs aylarında Cumartesi günlerine sıkışmış yerli yoğunluğu dışında hiç hareketlilik olmadı. 100’e yakın personel istihdam eden bazı işletmeler günü 5 - 10 oda ile kapatıyor. Turist sayısında yaşanan bu düşüş yetmezmiş gibi Kapadokya ve Türkiye turizmcileri birçok sorun yaşıyor. Bu sorunlardan bazılarını aşağıda açıklamalarını bulabilirsiniz: 1- Kapadokya Havalimanı’nın Kapatılması Eski adıyla Nevşehir Havalimanı yeni adıyla Kapadokya Havalimanı Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü (DHMİ) tarafından Ağustos ayı sonu itibariyle geçici olarak 6 aylığına “bakım” adı altında kapatılmak isteniyor. Herkes bilir - Kapadokya’nın bürokratı, siyasetçisi, turizmcisi ve halkı olarak biz bu havalimanın bugün bu yere gelmesinde “Kayseri Lobisi’ne” rağmen çok büyük aşama kaydettik. Birkaç yıl önce sadece günde 1 sefer “İstanbul Atatürk - Nevşehir” seferi olan havalimanımız bugün İstanbul Atatürk, İstanbul Sabiha Gökçen, Antalya ve İzmir olmak üzere 4 farklı noktaya Kapadokya’yı bağlıyor. Antalya seferleri hariç (malum sebeplerden dolayı) tüm

hatlar yüksek doluluk yakalamışken, bizler bu havalimanını kullanın diye o kadar reklam yapıp birçok acentayı burayı kullandırma noktasında bilgi sahibi yapmışken kapatmak ne oluyor DHMİ? Siz Kayseri Havalimanı’nda pist bakımı yaparken, terminal binasını yenilerken havalimanını kapattınız mı? Kayseri’ye yapmadığınız (veya yapamadığınız) muameleyi neden Kapadokya’ya yapıyorsunuz? Birçok kişiyi işsiz bırakacak, Kapadokya’nın bağlantısını koparacak bu hamleyi yapmanıza asla izin vermeyeceğiz. Bu konuda bizleri yalnız bırakmayan Nevşehir Milletvekili Sayın Ebubekir Gizligider’e de teşekkür ediyor ve DHMİ’den bu konunun rafa kaldırıldığına dair acilen bir açıklama bekliyoruz. 2- Hızlı Tren Projesi Niğde Milletvekili Sayın Ömer Fethi Gürer’in bir süredir ütopik bir hayali var, Antalya’yı Kapadokya’ya bağlayacak olan hızlı tren projesinin Nevşehir yerine Niğde’den geçmesi… Bu durumu bir süredir kendisi çeşitli mecralarda dile getiriyor, bu ütopik hayalinin bir öncüsü olarak da 2009 yılında “Kapadokya’nın Başkenti: Niğde” diye bir kitap bile çıkarmış kendisi. Sayın Vekil şunu bilmelidir ki Kapadokya = Ürgüp, Avanos, Göreme, Uçhisar, Ortahisar, Kaymaklı ve Derinkuyu’dur yani Nevşehir’dir. Niğde’nin bu denklemde herhangi bir yeri yoktur. Hızlı tren projesinin güzergahı Avanos üzerinden devam edeceği için “peribacaları yıkılacak” iddiası da gerçek dışıdır. Bir takım gazetelerin Ürgüp’ün simgesi Üç


Güzeller fotoğrafı kullanarak bu haberi yapması çarpıtmadır. Üç Güzeller’in yanından geçecek olsa emin olun ilk tepki verecek olan yine Kapadokya turizmcileridir, bu duruma asla izin vermeyiz. Ayrıca TCDD Genel Müdürü Sayın İsa Apaydın’ın “İnşallah yıkılmaz” açıklaması ise talihsiz bir açıklamadır. Keşke Sayın Genel Müdür inşallah ile birlikte daha bilimsel ve tatmin edici bir açıklama yapabilseydi. 3- Müslüman Dostu Turizm Çalıştayı Turizm evrensel bir olgudur, birleştiricidir. Din, dil ve ırk ayırt etmeksizin herkesin bir araya gelip yaşattığı bir çeşitliliktir. Geçtiğimiz günlerde T.C. Kalkınma Bakanlığı’nın devlet – özel sektör kurumları ile birlikte gerçekleştirdiği “Müslüman Dostu Turizm” çalıştayını basından takip ettik. Bu kavram ile örneğin Hristiyanlığın ilk yerleşim birimlerinden birisi olarak pazarladığımız Kapadokya’yı bizler nasıl pazarlayabiliriz? Ülkemize gelen her turist bizim için değerlidir: Müslüman, Hristiyan, Budist vs. turistin mensup olduğu dinin bizim için hiç bir farkı yoktur. Eğer turistlerin dinine göre biz bir sınıflandırma yapacaksak, Türkiye bir turizm ülkesi hüviyetini kaybedecektir. Eğer bu kriz ortamında illaki böyle bir şey düşünülecekse bu olgu turizm çeşitlendirmesi adı altında alternatif turizmden şimdiye kadar pay almamış (veya alamamış) bölgelerde uygulanmalıdır ve Kapadokya gibi I. sınıf turizm bölgelerinin pazarlanması ve imajı açısından zarar verici olmamalıdır. 4- Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Hükümet İlişkileri 1 Kasım 2015’te yapılan genel seçimler sonrası T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı makamına Kahramanmaraş Milletvekili Sayın Mahir Ünal getirilmişti. Birçok kişi, birçoğu kendi sektörümüzden olmak üzere bu duruma farklı yaklaşmış

ve İlahiyat Fakültesi mezunu bir Turizm Bakanı olur mu diye kafalarda soru işaretleri oluşmuştu. Mahir Ünal turizm noktasındaki bilgi dezavantajını, Kapadokya dahil olmak üzere birçok bölgede çalıştaylar yaparak, sorunları yerinde bizzat turizmcilerden dinleyerek ortadan kaldırmıştı. Bu çalıştaylar sayesinde turizmciler ile kendisi arasında ciddi bir bağ oluşmuştu. Yurtdışı fuarların hepsine hemen hemen katılmış, birçok turizmciyi ismen tanıyor hale gelmişti. Kendisi artık bizim sorunlarımızı biliyordu. Hatta döneminde bir turizm paketi bile açıklamıştı. Her ne kadar sektörü tatmin edici olmasa da bir ilk olan bu paket sayesinde sektör olarak heyecanlanmış ve devamını bir an önce bekler hale gelmiştik. Fakat daha sonra bir bayrak devir teslimi oldu ve Sayın Mahir Ünal bu makamdan ayrılarak yerine Sayın Nabi Avcı geldi. Sayın Bakan henüz makamında çok yeni, sorunlarımıza bilmiyor ve biz maalesef turizmciler olarak 6 aydır aldığımız mesafeyi tamamen kaybettik, hem de Türkiye olarak can sıkıcı en büyük turizm krizini yaşadığımız böyle bir dönemde. Bekleyen çok sorun var. Türkiye’ye gelen turistler noktasında neredeyse

dünyanın her ülkesinde düşüş halindeyiz, güvenlik imajımız kötü, işsizlik çığ gibi büyüyor, kredi noktasında en sağlam olan turizm sektörünün bile kredileri takibe düşmeye başladı ve oteller kapanıyor. Alınan önlemler yeterli değil, örneğin sadece Antalya ve Muğla’da geçerli olan İşkur desteği neden Kapadokya ve diğer illerimizde geçerli değil? Turizm sadece Antalya ve Muğla’dan ibaret değil ki. Yıllardır biz turizmciler olarak dile getirdiğimiz konaklama sektörünün ihracatçı sayılması ve KDV iadesi noktasında Ekonomi Bakanı Sayın Nihat Zeybekçi’nin geçtiğimiz günlerde dile getirdiği husus ne zaman işleme konacak? Türkiye turizmi çok ciddi bir sınavdan geçiyor, hatta bugüne kadar ki en ciddi sınavı diyebiliriz. T.C. Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Nabi Avcı’nın memleketi Eskişehir’de bundan 2 hafta önce yaptığı ziyarette yerel şivesi ile söylediği “Napcez, nedcez o turistleri buraya getcez” cümlesi sadece Eskişehir için değil Türkiye için geçerli bir söylem olmalıdır. Yoksa bu giderek büyüyen kriz, maalesef ilerleyen aylarda çok daha büyük olumsuzluklara gebe olacaktır...

TÜROFED / 73


Haber

Corendon, İspanya’daki ilk Türk otelini açtı Corendon Turizm Grubu, otelcilik sektöründeki yatırımlarına devam ediyor. Corendon şimdi de İbiza Adası’ndaki Marble Stella Maris Hotel’i açarak adadaki ilk Türk yatırımını gerçekleştirdi. Son dönemde hem yurt içinde hem de yurt dışında yaptığı yatırımlarla dikkat çeken Corendon Turizm Grubu, bünyesine en son kattığı İspanya’daki oteli Marble Stella Maris’in açılışını gerçekleştirdi. İspanya’nın en gözde tatil beldesi İbiza’da açılan Marble Stella Maris Hotel ile Corendon, İspanya’ya ilk defa her şey dahil sistemini de taşımış oldu. Gelen talepleri karşılayacak Corendon Turizm Grubu Kurucu Ortağı Yıldıray Karaer, bu son yatırımlarıyla dünyanın en pahalı turizm destinasyonlarından biri olan İbiza’yı daha geniş bir kitlenin ziyaretine açtıklarını belirtti. Karaer, Marble Stella Maris’teki aşçı kadrosuna “her şey dahil” sistemini öğretmek için Türkiye’deki otellerinden 5 aşçıyı İbiza’ya gönderdiklerini anlattı. Karaer; “Yıllardır Türkiye ve Hollanda pazarlarından İbiza ile ilgili yoğun talep alıyor fakat istediğimiz konseptte otel bulamıyorduk. Gelen talepleri karşılamak amacıyla kendi otelimizi hizmete sunduk. Bizden yüksek kaliteyi uygun fiyata bekleyen müşteri portföyümüz için her şey dahil konsepti geliştirdik.

TÜROFED / 74

Fakat bu konseptte biraz farklı olarak kaliteli bir şarap, yüksek hızlı wi-fi bağlantısı veya alakart akşam yemeği isteyen misafirlerimize özel hizmetler de sunuyoruz” diye konuştu. Karaer, ayrıca Marble Stella Maris’te kış aylarında da misafir ağırlamaya devam edeceklerini; böylece adanın Haziran-Eylül ayları arasındaki sezonunu uzatmaya katkıda bulunacaklarını belirtti. İbiza’nın ilk resort otellerinden Corendon Hotels and Resorts bünyesine girdikten sonra baştan aşağı yenilenen Marble Stella Maris, İbiza ve Hollanda tarzlarının

kombinasyonundan yaratılmış özel bir stille döşenmiş 295 modern ve konforlu odadan oluşuyor. Akdeniz’in en güzel adasının ilk resort otellerinden olan 4 yıldızlı tesisin en önemli özelliklerinden biri, eğlence adası İbiza’da çocuklarıyla tatil yapmak isteyen ailelere uygun az sayıda otelden biri olması. Gece hayatıyla ünlü adanın batı kıyısında konumlanan otelde, yetişkinlere özel iki yüzme havuzu dışında, çocuklar için ayrı bir havuz, açık ve kapalı oyun alanları ve yemek dersleri gibi hobi kursları mevcut. Tesis, 60 bin metrekarelik görkemli bir bahçenin içinde konumlanıyor.


Haber

Turizm: barış ve uzlaşma için katalizör Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü’nün (UNWTO) 11-14 Temmuz 2016 tarihleri arasında Sri Lanka, Passikudah’ta gerçekleştirilen “Turizm, gelişme, barış ve uzlaşma için bir katalizör” konulu konferansında; turizmin, barışın inşasında ve uzlaşma süreçlerinin desteklenmesinde kilit rol oynayabileceği sonucuna varıldı. Toplumsal katılım ve güçlendirme, kapasite inşası ve eğitim ile kamu ve özel sektör arasındaki ortaklık, savaş/karışıklık sonrası ülkelerde turizm yoluyla bir barış kültürünün geliştirilmesi konusunda ana faktörlerdir. Katılımcılar, turizmin, barışın ve uzlaşma gündeminin kalbinde yer almasının önemini bir kez daha hatırlattılar. Dört ana başlık Konferans 4 ana başlık üzerine yoğunlaştı: Turizm kalkınmasının barışa olan katkısı, yerel toplum katılımı ve barışa duyarlı turizm, kamu ve özel sektör ortaklığı ve savaş/karışıklık sonrası seyahat noktalarında pazarlama.

Turizm örneği olacak Turizm Kalkınma ve Hristiyan Diyanet İşleri Bakanı John Amaratunga ise “Son 30 yıldır, bu yer savaş alanıydı. Bugün, Passikudah, savaştan etkilenen insanların nasıl kendilerine geldiklerinin ve yaşamlarını yeniden kurduklarının iyi bir örneğidir. Barış olmasaydı, burada toplanamazdık” dedi ve “Dünyaya, nasıl savaşın küllerinden doğup önemli bir turizm destinasyonu olunacağı konusunda örnek olmak için çalışacağız” diye ekledi.

Örgütü Genel Sekreteri Taleb Rifai; “Hoşgörü eksikliğine karşıyız. Turizm insanları bir araya getirir, zihinlerimizi ve kalplerimizi açar. Barış kazanmak için, daha iyi bir gelecek için, insanlara fırsatlar vermeliyiz; iş imkanları yaratmalıyız ve onlara umut vermeliyiz” diye konuştu.

Turizm insanları bir araya getirir Konferansın açılışında konuşan Birleşmiş Milletler Dünya Turizm

Güven ve iyi niyet aracı Sri Lanka Başkanı Maithripala Sirisena Konferansta verdiği mesajda, “Turizm, güven ve iyi niyet için bir araçtır. Turizmin, barışın inşa edilmesindeki rolü aynı zamanda yoksulluğun azaltılmasına, kültürün ve çevrenin korunmasına olan katkısı yoluyla harekete geçirilmiştir” dedi.

TÜROFED / 75


Haber

Hazırlayan: Sezin Ulusoy

Avrupa otelcilik sektörü büyümeye devam ediyor Avrupa, Otel, Restoran ve Kafeler Birliği (HOTREC) tarafından yayınlanan 2015-2016 yıllık raporunda, MGK Group tarafından hazırlanan Avrupa geneli otel performansları gözler önüne seriliyor. Otellerin anahtar performans göstergelerinin yükseldiğinin aktarıldığı raporda, özellikle Güney Avrupa ve CEEC (Orta ve Doğu Avrupa) ülkelerinin bu artışı desteklediği belirtiliyor.

Bu yılın Mayıs ayında yayınlanan raporda, Avrupa otel endüstrisi, güvenlik konularındaki tansiyonun yükselmesine rağmen 2015 yılında pozitif olarak büyüme gösterdiği aktarılmıştır. Tabloda da ifade edildiği gibi otellerin doluluk oranı geçen yıla göre 1.1 puan ilerleme göstermiştir.

TÜROFED / 76

Bununla birlikte ortalama oda fiyat %2,9 oranında arttığı ifade edilmiştir. Bu iki faktörün birleşimi olarak Avrupa otellerinin toplam odabaşı geliri geçen yıla göre %4,5 artış gösterdiği açıklanmıştır. 4 ve 5 yıldızlı oteller Bu gözlenen artış, Orta Avrupa ve

İber Yarımadası gibi bazı Avrupa Birliği üyesi ülkelerinde ekonomik düzelmeyi takip ettiğinin belirtildiği raporda, toplam odabaşı gelirlerinin, tüm otel segmentleri karşılaştırıldığında yine 4 ve 5 yıldızlı otellerde daha çok artış olduğu belirtilmiştir.


Yıldız Sayısı

Doluluk Oranı

Ortalama Oda Fiyatı (ADR)

Toplam Odabaşı Gelir (RevPar)

%

Değişim (Puan)

€ (KDV Hariç)

Değişim (%)

€ (KDV Hariç)

Değişim (%)

2 Yıldızlı

%70.7

0.9

62.2

2.9

44

4.2

3 Yıldızlı

%68.9

1.1

74.8

1.7

51.5

3.3

4 Yıldızlı

%70.1

1.4

106.9

3

74.9

5.2

5 Yıldızlı

%70.8

1.3

187.4

3.5

132.6

5.4

Genel

%69.7

1.1

91.8

2.9

64

4.5

Bu kategorilerin toplam oda başı gelirlerinde %5.2 ve %5.4 artış görülmüşken, ortalama oda fiyatlarının %3 ve %3.5 arttığı ifade edilmiştir. Güney Avrupa büyüyor MGK Group tarafından yayınlanan raporda; Akdeniz’de bulunan ülkelerin otel endüstrisinin güçlü büyümeyi yaz aylarında yakaladığını ve toplam oda başı gelirlerinde iki rakamlı büyüme yaşadığı paylaşılmıştır. Toplam oda başı gelir, İtalya’da %11.6, İspanya’da %12.5 ve Portekiz’de %13.5 oranlarında artış gösterdiği ifade edilirken bu artışın, turistlerin Tunus, Mısır ve Türkiye ile ilgili güvenlik endişeleri nedeniyle Akdeniz’deki diğer ülkelere yönelmesinden kaynaklandığı belirtilmiştir.

Doluluk oranlarında ve fiyatlarında düzenli bir büyüme gözlenen Hollanda’da otel işletmecilerinin ulusal toplam oda başı gelirlerini %8.1 oranında arttırması, raporda sunulan diğer bir önemli bilgidir. Avrupa’daki en zayıf artış 2015 yılında da Fransa’da bulunan otel işletmelerinin geçen yılki gibi Avrupa otel endüstrisinin rakamlarını düşürdüğü aktarılmıştır. Ocak ve Kasım aylarında gerçekleşen terör

saldırıları sonrasında bazı uluslararası misafirlerde oluşan güvensizlik nedeniyle, Fransa otelcilik sektörünün zor günler geçirdiğinden söz edilmiştir. Fransa’nın, doluluk oranlarında düşüş gösteren tek Avrupa ülkesi olduğu ifade edilirken, bu düşüşün yıl genelinde %0.3 seviyesinde olduğu belirtilmiştir. Aynı zamanda raporda, Fransa toplam odabaşı gelirindeki %0.1’lik artışın Avrupa’daki en zayıf artış olduğu açıklanmıştır.

Doluluk ve fiyatlar Raporda, İngiliz otellerinin %79.2 doluluk oranı ile Avrupa’daki en iyi performansı gösterdiği aktarılmıştır. Lüksemburg otelciliğinde doluluk oranı %76’ya yükselirken ortalama oda fiyatı %15.5 artmıştır; bu rakamlar sonucu toplam odabaşı gelirlerinin %17.1 arttığı ifade edilmiştir. Bu artışın nedeni ile ilgili olarak Lüksemburg’un 2015 yılındaki Avrupa Birliği Dönem Başkanlığı’na dikkat çekilmiştir.

TÜROFED / 77


Haber

Egeli turizmciye KGF bilgilendirmesi Sektörde yaşanan krizi aşabilmek için çözüm arayan Egeli turizmciler Kredi Garanti Fonu kredileri konusunda bilgilendirildi. Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet İşler, “İşimiz zor. Her kapıyı zorlayarak açmak ve yol almak için çabalıyoruz” dedi. Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) ve Kredi Garanti Fonu (KGF) yönetimi işbirliğiyle ETİK üyesi turizmcilere yönelik bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Ege Palas Otel’de gerçekleştirilen toplantıda, KGF uzmanları Yusuf Buğra Yüksek ve Özgül Gülden, ETİK üyesi tesislerin yetkililerine uygulama esaslarını anlattı, sorularını yanıtladı. Uygun kredi koşulları 2016 yılının turizmciler için kaotik bir yıl olduğunu belirten ETİK Başkanı ve TÜROFED Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, böylesi bir dönemde üyelerinin ihtiyaç duyduğu krediye en uygun koşullarda ulaşmasının önemli olduğunu söyledi. İşler, yüzde 25 teminatla yüzde 75 kredi olanağı sunan Kredi Garanti Fonu’nun seçeneklerden biri olduğunu belirtti.

desteklerden yararlanamadığını dile getirirken, “İşimiz zor olsa da her kapıyı zorlayarak açmak ve yol almak için çabalıyoruz” diye konuştu.

Desteklerden yararlanamadılar Mehmet İşler, klasik sisteme göre koşulları biraz daha zor olsa da, Kredi Garanti Fonu’nun değerlendirilebileceğini kaydetti. İşler, Egeli turizmcinin verilen

Teminat yetersizliği KGF uzmanları Yusuf Buğra Yüksek ve Özgül Gülden, fonun 1993 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla, teminat yetersizliği olan küçük ve orta ölçekli işletmelerin finansmana

TÜROFED / 78

erişimini kolaylaştırmak amacıyla kurulduğunu anlattı. Yüksek ve Gülden, bir kredi kefalet kuruluşu olan KGF’nin ortaklarının Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), KOSGEB ile 21 bankanın olduğunu dile getirdi. 5K prensibi Uzmanların verdiği bilgiye göre, KGF’nin “öz kaynak” ve “Hazine desteği” adı altında iki tür kefaleti


bulunuyor. Kurum faizle değil komisyon sistemiyle çalışıyor. Komisyon oranı da Bakanlar Kurulu kararıyla belirleniyor. KGF’ye bankalar aracılığıyla ya da doğrudan başvurulabiliyor. Kredi değerlendirmeleri karakter, kapasite, kapital, koşullar ve karşılık (teminat) esasları üzerinden 5K prensibiyle yapılıyor. Başvurularda firmalardan her zaman teminat istenmeyebiliyor. Teminat konusu değişti KGF uzmanı Yusuf Buğra Yüksek, firmanın mali yapısı, moralitesi, borcu, ödeme gücü, mal varlığına göre teminat konusunun değiştiğini söyledi. Özkaynak desteğinde banka nezdinde kabul görmeyen teminatları kabul edebildiklerine de değinen Yüksek, “Hisseli tapular, ikinci üçüncü derecede ipotekler, tapular, bağlar, bahçeler, araç rehinleri, ikinci üçüncü derece makine rehinleri, bazen otel donanımları bile bizim için teminat olabilir” diye konuştu.

vade uygulanabildiğini söyledi. Turizmcilere, teminat konusuna takılmamalarını, daha çok finansa erişmek için ne kadar tolerans yakalayacaklarına odaklanmalarını öneren Gülden, kefalet limitine ilişkin şu bilgileri verdi: “KGF’nin kefalet limitleri destek türlerine göre değişkenlik gösteriyor. KGF’nin özkaynaklarından verilen

kefaletlerde KOBİ başına kefalet üst limiti 1 milyon lira. Ancak, Eximbank ihracat kredileri için münhasıran veya ilave olarak verilecek kefaletlerde KOBİ başına azami kefalet limiti 2 milyon liraya kadar arttırılabiliyor. Hazine Müsteşarlığı’ndan sağlanan fon kapsamında verilen kefaletlerde KOBİ başına azami kefalet limiti 1.5 milyon lira.”

“Şartlar değişiyor” Yusuf Buğra Yüksek, hazine kaynaklarına başvurulduğunda, vadesi geçmiş vergi ve SGK borcu bulunmamak, başvuru tarihine göre en az bir yıl süreyle faaliyet gösteriyor olmak gibi koşullar arandığını belirtti. ”Başvuru özkaynaklara yapılıyorsa şartlar değişiyor” diyen Yüksek, “Bir gün önce kurulmuş ya da SGK, vergi borcu olan şirketler de bu seçeneğe başvurabilirler” bilgisini paylaştı. Kefalet limiti KGF’na başvuran firmaların koşullarına göre esnek vadeler uygulandığını belirten KGF Uzmanı Özgül Gülden, firmanın koşullarına göre sekiz yıla kadar

TÜROFED / 79


Haber

Ünlüler otelci oluyor Ünlü sanatçı Emre Altuğ, Alaçatı’da aldığı 200 yıllık taş evi, bir marka ile ortak olarak butik otel ve restorana çevirdi. Ünlü pop sanatçısı Emre Altuğ, sahnedeki başarısını turizmciliğe de taşımış oldu.

TÜROFED / 80


Türkiye’nin önemli sanatçıları konaklama sektörüne adım atmaya devam ediyor. Bu isimlerden sonuncusu Emre Altuğ oldu. Galatasaray Spor Kulübü’nün eski dönem ikinci başkanlığını yapan Turgay Kıran’ın teklifini geri çevirmeyen pop müziğin sevilen ismi Emre Altuğ, La Maison’a ortak olarak Alaçatı’da aldığı 200 yıllık taş evi butik otel yaptı. Turgay Kıran, Deniz Anapa ve Ferzan Kırhan; İstanbul Çırağan’da ve Bodrum Yalıkavak açtıkları La Maison’u Emre Altuğ ortaklığıyla Alaçatı’nın tarihi dokusunun oluşturduğu büyülü atmosfere taşıdı. La Maison ortakları Emre Altuğ, Turgay Kıran, Deniz Anapa ve Ferzan Kırhan, gazetecileri akşam yemeğinde ağırlayarak Alaçatı’nın tarihi dokusunda yerini alan butik oteli tanıttı. Ortaklık hikayesini anlattı Ortaklık içinde yer alışını anlatan pop müziğin sevilen ismi Emre Altuğ, “Ev sahibi kalbini açmazsa, karşısındakinin kalbini göremezmiş. Bizler çabuk kaynaşan, birbirini anlayan, aynı dili konuşan insanlarız. Kalbinde fesatlık olan insanlar olmadığımız için bu kaynaşma daha çabuk oldu. Turgay ağabey beni arayıp, ‘Senin Alaçatı’da yerin varmış, Acaba birlikte değerlendirebilir miyiz?’ dediği zaman, ben anahtarı hemen önüne attım, ‘Buyur ağabey’ dedim. Turgay Kıran çok değerli bir insan. Herkesin karşısına kolay çıkmaz. La Maison’u bir yere getirmiş. Şimdi burasıyla arşı alaya çıkacak. Bir gün Turgay ağabeyin ofisine girecektik, ‘Dur, dur’ dedi. Beni bir odaya soktu. Yan taraf toplantı odası, içerisi silme tabak, çanak dolu. Gördüğün, beğendiğin ne kadar tabak, çanak varsa hepsi orada.

Kalitesini anlamak için elliyor. Alaçatı La Maison’a getireceklerinin en iyisini bulmaya çalışıyor. Turgay ağabeyin bu kadar işinin başında olması, en ince ayrıntıya kadar incelemesi beni çok etkiledi. Deniz hanım zaten burada şantiye şefi gibi. Bu kadar güzel ve kaliteli bir yerde, böyle güzel insanlarla bir arada olmaktan çok mutluyum” diye konuştu. “Emre Altuğ, tam bir otelci oldu” Galatasaray Spor Kulübü’nün eski dönem ikinci başkanlığını yapan Turgay Kıran da, Emre Altuğ, Deniz Anapa ve Ferzan Kırhan ile bir ortaklık yapmaktan çok büyük mutluluk duyduğunu vurgulayarak, “Birlikte yeni bir sayfa açmaya çalışıyoruz. Çok da başarılı bir sayfa oldu. Açıkçası başta şüphelerim vardı, ama şimdi tam tersi. Emre Altuğ, tam bir otelci oldu. Deniz Anapa, 38 senelik ortağım. Her şeye o koşturur. O yapar, ben yaparmışım gibi gözükürüm” dedi. “Dünyamıza bir ok gibi girdi” İşindeki titizliği Emre Altuğ ve Turgay Kıran tarafından vurgulanan ortaklardan Deniz Anapa ise şunları söyledi: “Her şeyden önce üç değerli ortakla birlikte olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Turgay Kıran ile 38 senede başarılara birlikte imza attık. Ferzan Kırhan ile çok uzun süredir sektörde beraberiz. Emre Altuğ, aramıza girdi. Şöyle söylemek istiyorum; pat diye kalbinizin ortasına birisi girer ya, Emre bizim hem iç dünyamıza hem de iş dünyamıza bir ok gibi girdi. Sanatçılığıyla her zaman gurur duyardım. Bir beyefendi ve özel bir insanla tanıştığım için çok mutluyum. İçi dışı bir insanlarla bu projede birlikte olmaktan büyük keyif aldım. Evet, söyledikleri gibi

çok çalışan bir insanım. Ama her evde çok çalışan birisi gerekiyor sanırım. Bu değerli üç insanla, sadece bu projede değil çok daha özel projelerde de birlikte yürümeyi çok isterim. Çırağan’da başlayan La Maison projemiz, dört yıl önce bir başka Ege beldesi Bodrum Yalıkavak’ta gerçekleşti. Orada da eski Bodrum gecelerini yaşatan projeler gerçekleştirdik. Şimdi bir başka Ege beldesindeyiz. Alaçatı’yı çok sevdik. Alaçatı, gerçekten çok özel bir yer. Emre’nin bize getirdiği bu ortaklıktan çok mutluyuz. Çok eski turizmcileriz. Bizlerin de bu yöreye katkıda bulunacağımıza inanıyorum.” Ferzan Kırhan da yaptığı kısa açıklamada, “Tam bir ekip çalışmasıyla, Alaçatı’da güzellikler oluşturmaya çalışıyoruz. İnşallah başarılı olacağız” dedi.

TÜROFED / 81


Haber

Müşteri odaklı havaalanları ile seyahat deneyimi değişiyor Artan havayolu trafiği ile birlikte seyahatlerde müşterilerin havaalanı deneyimlerini zenginleştirmek için yakın gelecekte çoğu havayolu ve havaalanı teknoloji temelli çözümlere yatırım yapacak. Küresel seyahat teknolojisi lideri Sabre Corporation, hazırladığı raporda müşteri odaklı havaalanları ile müşteri deneyiminin nasıl değişeceğini inceledi. Kısa ve uzun vadeli bütün göstergeler havaalanlarında yolcu trafiğinin artmaya devam edeceği, yolcuların beklentilerinin yükseleceği, güvenlik taleplerinin süreceği ve operasyon bütçesinin sınırlı kalacağı yönündedir. Bu bağlamda, iki soru öne çıkmaktadır; birincisi müşteri deneyiminin nasıl şekilleneceği, ikincisi ise havayolu ve havaalanı karlılığının nasıl korunacağıdır. Havaalanlarının, havayollarının, yerel makamların ve hava ulaşımının değer zincirine katkıda bulunanların, yolcuyu merkeze alarak tüm süreci tekrar tanımlamak için daha önce hiç yapılmamış yenilikleri ve işbirliğini yapması gerekmektedir.

TÜROFED / 82


Havaalanlarının önündeki güçlükler Havaalanında yapılan harcamaları artırmanın ve gelecekteki uçak yolculuğu planlarını etkilemenin temel yollarından biri keyifli bir havaalanı deneyimidir. Bunun için ele alınması gereken önemli konu başlıkları şöyle sıralanabilir; check in, güvenlik, sınır kontrolü, biniş ve aktarmaları kapsayan havaalanı deneyimlerinin iyileştirilmesi, uzun vadeli sadakat programları ve kişiselleştirme yolu ile müşteri mennuniyetinin devamlılığı, hizmet kesintisi gibi problemlerin giderilmesi. Havaalanlarının önünde bazı önemli güçlükler bulunmaktadır: * Hava trafiğinin önümüzdeki 15 yıl içinde ikiye katlanması beklenmektedir. Küreselleşme de şiddetli küresel rekabeti körüklemeye devam edecektir. Tüm dünyada havaalanı altyapısının güncellenmesi için hükümetlerin, vergi mükelleflerinin ve havayollarının milyarlarca ABD doları yatırım yapması gerekmektedir. * Dünyadaki havaalanlarının yaklaşık dörtte üçü kar etmemektedir. Son derece yüksek sabit giderlerle, katı yönetmeliklerle ve giderek artan rekabetle boğuşmak zorundadırlar. Bunun sonucunda da, birçok havaalanı mali modellerini yenilemekte, havacılık gelirlerini düşürmekte ve perakendecilik gibi havacılık dışı kaynaklardan sağlanan gelirleri arttırmaktadır. * Havayolları temel ulaşım şirketleri olmaktan çıkıp, perakende hizmet tedarikçisi haline gelmektedir. * Müşterilerin bugün yaşadıkları havaalanı deneyimi uzun

kuyruklardan, tekrar eden süreçlerden, iletişim ve kişiselleştirme eksikliğinden ibarettir. Buna çoğunlukla uçuşlardaki aksamalar da eklenince, sadece müşteri deneyimi olumsuz etkilenmekle kalmaz, aynı zamanda havayollarının her yıl milyonlarca ABD Doları zarar etmesine sebep olur. Havayolu ve havaalanı müşterileri artık seyahat ederken de sosyal hayatta, bankalarda ve perakende mağazalarda yaşadıkları bağlantılı, içerikçe zengin, pratik ve kişiselleştirilmiş deneyimleri yaşamak istemektedir. Uzun vadede havaalanları, yolcular ve havayolları dahil, müşterilerinin sürekli değişen ihtiyaçlarını karşılayarak yerel ve ulusal pazar koşullarına uyum sağlayacak şekilde gelişecektir. Havaalanı kavramı da değişecektir: gelişen perakende havaalanları ve akıllı havaalanları daha sık görülürken, bazı havaalanları da yok olacaktır. Akıllı havaalanı Akıllı havaalanında müşteri ihtiyaçları tüm işleyişin özünü oluşturur. Bu ihtiyaçlar arasında kesintisiz iletişim için ağ kurulumu, güvenlik, emniyet ile esneklik sayılabilir. Teknoloji düşkünü, örneğin akıllı telefon taşıyan yolculardan oluşan yeni nesil, anında etkileşime geçmeyi, müşteri hizmetlerinin sıcak olmasını ve unutulmaz deneyimler yaşamayı ister. Günümüzde müşteriler ve havayolu yöneticileri havaalanı deneyimlerinin iyileştirilmesindeki en önemli iki öncelikte mutabıktır:

* Yolculuk boyunca her güvenlik noktasında kabul edilmiş tek bir biyometrik tespit yolu aracılığıyla yolcuların kimlik doğrulamasının ve güvenlik kontrolünün tek seferde kusursuzca yapılması. * Müşteri profiline bağlanmış ve bagajların yolculuk boyunca gerçek zamanlı izlenmesini sağlayan elektronik bagaj etiketleri aracılığıyla, bagaj işlemlerinin hatasız ve verimli biçimde tamamlanması. Ayrıca, yöneticiler ve tüketiciler insanlarla etkileşime girmeden uçağa binebilme imkanının müşteri deneyimini son derece geliştireceğini kabul etmektedir. IATA (Uluslararası Hava Taşımacığı Birliği) 2020 yılına kadar yolcuların yüzde 80’nine havaalanında toplam self-servis seçeneği sunulmasını istemektedir. Havaalanları için bunun anlamı; hem havayolunun, hem de yolcuların esnek ihtiyaçlarıyla baş edebilen zengin iletişimli, dinamik ve sağlam bir altyapı demektir. Bu nedenle, geleceğin havaalanı akıllı bir ortamdır: bağlantılı, kapsayıcı, kişiselleştirilmiş ve çok duyulu. En önemli çözümlerden biri, hizmet kesintilerinin daha fazla bilincinde olabilmek için havayolu ve havaalanı sistemleri arasında daha sıkı veri entegrasyonu yapılmasıdır. Seyahat günlerinde müşteri deneyimlerinin getirdiği birçok zorluğu çözebilmek için yakın gelecekte çoğu havayolu ve havaalanının teknoloji temelli çözümlere yatırım yapması artık bir zorunluluk haline gelmiştir.

TÜROFED / 83


Haber

Turizmi geliştirmek için platform kurdular Kuşadası Belediyesi, Kuşadası Ticaret Odası ve çeşitli meslek örgütleri ve sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla Kuşadası Turizm Geliştirme ve Tanıtma Platformu kuruldu. Platforma, TÜROFED çatısı altındaki KODER de destek verdi.

TÜROFED / 84


Kuşadası Belediyesi Encümen Salonu’nda gerçekleştirilen, turizm sorunlarının tartışıldığı toplantıya Kuşadası Belediye Başkanı Kayalı, Kuşadası Ticaret Odası Başkanı Serdar Akdoğan, Kuşadası Otelciler ve Yatırımcılar Birliği Derneği (KODER) Başkan Yardımcısı Rıza Esen, Kuşadası Şoförler ve Otomobilciler Derneği Başkanı Hüsnü Öten, Kuşadası Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Halit Şakar, Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Kuşadası Turizm Fakültesi Dekan Yardımcısı Osman Eralp Çolakoğlu, Kuşadası Kent Konseyi Başkanı İsmail Tezgel, Aydın Turist Rehberleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Levent Gürçavdı, TÜRSAB Kuşadası Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Fahrettin Çiçek, CHP Kuşadası İlçe Başkanı Nail Özazman, MHP Kuşadası İlçe Başkanı Mustafa Bayraktar, Kuşadası Setur Marina Müdürü Çağlar Altuntaş ve Kuşadası Limanı’nı işleten Egeports’un Genel Müdürü Aziz Güngör katıldı. Komisyon oluşturulacak Turizm Geliştirme ve Tanıtma Platformu’nun kimliğinin belirlenmesini sağlayacak bir komisyonun da oluşturulmasına karar verilen toplantıda, platformun bir hizmet birliği gibi düşünülmesi ve tüm paydaşların güç birliğine katılması gerektiğinin altı çizildi. Yerli turist ilçeye çekilecek Kurulan komisyonun platformun yaşatılması için önem arz ettiğini belirten Belediye Başkanı Özer Kayalı “Oluşturduğumuz platform ile Kuşadası turizmini canlandırmak için elimizden gelen tüm çabayı göstermeliyiz. Platformun geleceğini belirleyecek en önemli

unsursa oluşturacağımız komisyon olacak. Komisyonda platformun her bileşeninden birer temsilci olması gerekiyor. Bu komisyon her şeyden önce Kuşadası’nın tanıtımında kullanacağımız maddi gideri toparlayacak. İlk olarak bölgesel ve ulusal alanda tanıtım çalışmalarına başlamalıyız. Medya bu konuda en belirleyici faktördür. Basın üzerinden yapacağımız tanıtımlar yerli turisti ilçemize çekecektir. Ben hep birlikte bu işin altından kalkacağımıza inanıyorum” dedi. Kuşadası krizden güçlü çıkacak TÜRSAB Kuşadası Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Fahrettin Çiçek ise tanıtım çalışmalarına bir an evvel başlanması gerektiğini belirterek “Turizmin durumu ortada. Kuşadası Belediyesi ve diğer katılımcı kuruluşların destekleriyle tanıtım çalışmalarını başlatmamız gerekiyor. Biz de kurum olarak ilk etapta yerli turiste yönelinmesi gerektiğinden yanayız. Fakat yanı başımızda bir İran pazarı var. Bu konuda da çalışma yürütmeliyiz. Örneğin, havayolu firmalarıyla görüşüp direkt Tahranİzmir seferleri düzenlemelerini sağlayabiliriz. Bu krizin bir milat olduğunu düşünüyorum. Kuşadası bu krizden daha güçlü çıkacak” dedi.

Doğru tanıtım Kuşadası Setur Marina Müdürü Çağlar Altuntaş, yabancı turistte Türkiye’ye karşı güven problemi oluştuğunu belirterek “Ben de turizmi canlandırmanın en iyi yolunun doğru tanıtımdan geçtiğine inanıyorum. Bu konuda basın ve sosyal medya kullanılabilir. Turizmle ilgili kuruluşlara güvenli olduğumuz konusunda bildiri gönderilebilir. Yabancı turist Türkiye’de savaş olduğuna inanıyor. Bu algıyı ne yapıp edip ortadan kaldırmalıyız” dedi. Toplantıda Turizm Geliştirme ve Tanıtma Platformu tarafından, yaşanan krizin aşılmasına yönelik şu çözüm önerileri dile getirildi: 1.Yapılacak tanıtımlarda alternatif tur programları da ele alınmalı. 2.Yurt dışı ve yurt içinde faaliyet gösteren turizm acenteleriyle görüşülerek yaz-eğlence turizminin yanı sıra doğa ve tarih turizminin de pazarlama alanında kullanılması sağlanmalı. 3.2-3 günlük tur programlarının satışı teşvik edilmeli. 4. Bölgesel, ulusal ve uluslararası alanda değişik tanıtım mecraları etkin bir biçimde kullanılmalı. 5.Başarılı olunması halinde önümüzdeki sezon aynı doğrultuda ilerlenmeli.

TÜROFED / 85


Haber

Doğu Karadeniz’in turizm hedefleri Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA) Genel Sekreteri Çetin Oktay Kaldırım: “Turizmin geliştirilmesi için üç hedef üzerinde yoğunlaşıyoruz; 2 milyon Arap turist, turizm sezonunun 12 aya yayılması, turizmin bölge geneline yaygınlaştırılması” dedi.

Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA) Genel Sekreteri Çetin Oktay Kaldırım, DOKA’nın gerçekleştirdiği tanıtım faaliyetleri sonucunda 2010 yılında Doğu Karadeniz’e gelen yabancı turist sayısının 30 binden yıllık ortalama yüzde 75 artış ile 2015 yılında 350 bin kişiye ulaştığını belirterek son 5 yılda yapılan turizm yatırımlarına bakıldığında sadece konaklama alanında 950 milyon değerinde 146 turizm yatırımının hayata geçtiğini söyledi. Bini aşkın projeye destek 2010 yılından itibaren DOKA tarafından turizm sektöründen imalat sanayine, Ar-Ge faaliyetlerinden eğitim faaliyetlerine kadar birçok alanda toplam bütçesi 200 milyon TL’den fazla olan bini aşkın projeye destek verildiğini kaydeden Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA) Genel Sekreteri Çetin Oktay Kaldırım, “Bunun yanında, finansmanı hibe yöntemiyle Ajansımız tarafından karşılanan ve toplam bütçesi 20 milyon TL’yi bulan, uygulama

TÜROFED / 86


aşamasındaki Ordu Fındık & Çikolata Park ve Trabzon Biyoİnovasyon Merkezi projeleri ile hazırlık aşamasındaki Rize Çay Park ve Gümüşhane Organik Tarım Enstitüsü projeleri de bölgemize kazandırılmıştır” dedi. Turizm uygulamaları Proje odaklı kalkınma yaklaşımını benimseyen DOKA tarafından AB fonları ile yürütülecek olan 8,5 milyon Avro bütçeli Gümüşhane İŞGEM Projesi ile 3,5 milyon Avro bütçeli Hazır Giyim İmalatına Yönelik Mesleki Eğitim ve Girişimcilik Projesi geliştirildiğini ifade eden Kaldırım, “9,5 milyon Avro bütçeli ‘Fırtına Vadisi ve Kaçkar Dağları Milli Parkının BROP kapsamında Sürdürülebilir Turizm Uygulamaları ve Turizm Altyapısının Geliştirilmesi Projesi’ ise IPA 1’de kabul edilmiş olmasına rağmen süreçlerin yetişmemesi nedeniyle IPA II’ye yeniden sunulacaktır” ifadelerini kullandı. Arap ülkeleri 2016 yılında Arap ülkelerinin sosyal medya fenomenlerine tanıtım organizasyonu gerçekleştirildiğini belirten Kaldırım, tanıtma fonuna Doğu Karadeniz’in Körfez Ülkelerinde tanıtımı için proje başvurusu yapıldığını ve özellikle Arap turistler için sosyal medyada Heavenly DOKA platformu oluşturulduğunu vurguladı. Yüzde 75 artış DOKA’nın gerçekleştirdiği tanıtım faaliyetleri sonucunda DOKA’nın faaliyetlerine başladığı 2010 yılında Doğu Karadeniz’e gelen yabancı turist sayısının 30 binden yıllık ortalama yüzde 75 artış ile 2015 yılında 350 bin kişiye ulaştığını söyleyen Kaldırım, “Bölge ayrıca

Körfez Bölgesi turistleri tarafından en çok tercih edilen destinasyon (İstanbul hariç) haline gelmiş durumdadır. Geçen yıl, bölgemizde bine yakın konutun körfez ülkeleri vatandaşlarınca satın alınmış olması bunun en önemli göstergelerinden biridir. DOKA tarafından, turizm sektörünün gelişimi için ulaşım imkanları ve erişilebilirliğin en önemli unsur olduğunun bilinciyle, körfez ülkelerinden charter ve tarifeli seferlerin başlaması için büyük bir çaba gösterilmiştir. Bu çabalar sayesinde; 2015 yılında Suudi Arabistan’dan (Riyad, Kasım, Cidde, Medine) Trabzon’a düzenlenen toplam 138 charter ve direkt seferlerle toplam 21 bin turist gelmiştir. 2015 yılının Temmuz ayında Kuveyt-Trabzon, 2016 yılının Mart ayında ise Riyad-Trabzon CiddeTrabzon tarifeli uçak seferleri başlamıştır. Ayrıca 2016 yılında Suudi Arabistan’ın sekiz farklı şehrinden Trabzon’a, 400’den fazla charter seferi düzenlenmesi planlanmaktadır” şeklinde konuştu. 146 turizm yatırımı hayata geçti Artan turist sayısı artışının bir sonucu olarak konaklama tesisi ihtiyacını karşılamak amacıyla DOKA ve diğer kuruluşlar tarafından verilen destekler sayesinde de bölgedeki konaklama kapasitesinin büyük ölçüde arttığını kaydeden Kaldırım, “Marka oteller bölgemizde yer almaya başlamıştır. Turizm aynı zamanda Körfez ülkelerinden bölgemize yönelik değişik sektörlerden de ciddi yatırımcı ilgisi ortaya çıkmasını sağlamıştır. Bu yatırımların da hayata geçmesi bölgemize önemli

bir katma değer sağlayacaktır. Son 5 yılda yapılan turizm yatırımlarına baktığımızda sadece konaklama alanında yapılan 950 milyon değerinde 146 turizm yatırımı hayata geçmiştir” diye konuştu. Turizmin geliştirilmesi için üç hedef DOKA olarak bölgedeki turizmin geliştirilmesi için üç temel hedef üzerine yoğunlaştıklarını belirten Kaldırım, “2 milyon Arap turist, turizm sezonunun 12 aya yayılması, turizmin bölge geneline yaygınlaştırılması. Bu hedefler doğrultusunda kış turizmi başta olmak üzere, kültür turizmi, sağlık turizmi, eko turizm, macera turizmi gibi alanları geliştirmenin ve öne çıkan destinasyonların sayısının artırılması için çeşitli proje önerileri ortaya çıkarılmakta ve çeşitli çalışmalar yürütülmektedir. Yine bu doğrultuda 2015 yılında Ajans koordinasyonunda Artvin’in Şavşat ilçesinin sakin şehir olarak tescillenmesi sağlanmış, 2016 yılında da Giresun’un Tirebolu ilçesinin de CİTTA SLOW başvuru sürecinin başlatılmasına destek olunmuştur. Verdiği mali desteklerin yanı sıra bölge paydaşlarıyla işbirliği ve turizm alanında bölgenin tanıtımında yaptığı faaliyetler neticesinde bölgeye kazandırılan yatırım tutarı 350 milyon TL’nin, bu yatırımlar sayesinde oluşturulan istihdam da 3 binin üzerine çıkmıştır. Bununla birlikte yatırım destek ofislerimizin yapmış olduğu yönlendirmeler neticesinde belirli sektörlerde firmaların kümelenerek rekabet güçlerini artırması da sağlanmıştır” dedi.

TÜROFED / 87


Haber

Turizmin kurtuluşu gastronomide İzmir Gurme Guide’ın yazarı ve Kadim Mutfağı’nın kurucusu Ahmet Güzelyağdöken, “Son 11 yılda Türkiye, turistlerin sadece yeme içmesinden 6.5 milyar dolar kazandı. Bu da gösteriyor ki turizmin kurtuluşu gastronomide” dedi. Türk turizminde kum-deniz-güneş üçlemesiyle yıldızı parlayan Alaçatı, gastronomide de öncü oldu. Mübadil ve Kıyı Ege mutfağının senteziyle ortaya çıkan kadim mutfağı yaza damgasını vurdu. Turizmciler ise artık deniz kum ve güneşin yeterli olmadığını, sektörün çıkışının gastronomi olduğunu söyledi. İzmir Gurme Guide’ın yazarı da olan ve kentin “lezzet avcısı” olarak bilinen Kadim Mutfağı’nın kurucusu Ahmet Güzelyağdöken, “Son 11 yılda Türkiye, turistlerin sadece yeme içmesinden 6.5 milyar dolar kazandı. Bu da gösteriyor ki turizmin kurtuluşu gastronomide” diye konuştu. Mübadil ve Kıyı Ege mutfağı Alaçatı’da geçen yıl mübadele mutfağıyla dikkat çeken Langaza Restoran, bu yıl konseptini bir adım öteye taşıyarak bunu Kıyı Ege mutfağıyla harmanlayıp ortaya “Kadim” mutfağını çıkardı. Mutfağın başındaki isim ünlü gurme Ahmet Güzelyağdöken ile birlikte İzmir Ekonomi Üniversitesi Mutfak Sanatları ve Yönetimi’nden Fulya Sivritaş ve Merve Öztürk ile Özyeğin Üniversitesi Gastronomi ve

TÜROFED / 88


Mutfak Sanatları’ndan Ege Apak’ın sunduğu lezzetler, kısa sürede büyük ilgiyle karşılaştı. Girit değil Kıyı Ege Kıyı Ege’nin farklı kültürler, ancak benzer ruhları barındırdığını söyleyen Güzelyağdöken şöyle konuştu: “Birçok yerde Girit mutfağından bahsedilir. Oysa bunu doğrusu Kıyı Ege’dir. Çünkü bu coğrafyanın verdikleri o kıyıda bu kıyıda aynı. Aynı rüzgar, aynı güneş, otu çöpü her şeyi aynı. Elbette Girit büyük bir ada ve onun da kendine ait mutfağı var ancak komşuluk yapmış, birbirine yakın yaşamış insanların ortak bir lezzeti de var. Birbirinden kopuk değil, birbirine bağlı bir lezzet. Burada, kadim bir kültürden bahsediyoruz, daha önce bu topraklarda yaşamış milyarlarca insan ve onlardan kalanlardan bahsediyoruz. En temel unsurlar olan zeytinyağ, deniz ve yeşilin etrafında toplanmış bir kültür. Bunun mutfağı da elbette lezzet dolu. İnsanların da bu lezzet büyük ilgisini çekti.” “6.5 milyar dolar yeme içmeye gitti” Türkiye Seyahat Acentaları Birliği’nin (TÜRSAB) son gastronomi raporuna göre Türkiye’ye gelen turistlerin kişi başına 157 ABD Doları yemeiçmeye harcadığına dikkat çeken Güzelyağdöken, “2014 yılında Türkiye’ye gelen 41 milyon 415 bin turist, 34.3 milyar ABD Doları döviz bıraktı. Bunun 6.5 milyar ABD Doları yeme içmeye gitti. Yani turistin cebinden çıkan paranın beşte biri yemeğe gitti. Şu an ise sektörde bir kriz var. Krizi aşmanın yolu ise gastronomide. En lezzetlisini sunmakta” dedi.

“Bu iş döner kebapla olmaz” Çeşme’de kum-deniz-güneş üçlemesinin bulunduğunu ancak bu üçlünün dünyadaki diğer turizm merkezlerinde de olduğunu söyleyen Güzelyağdöken, şöyle devam etti: “Fransa, İtalya, İspanya’da bu üçlüye destekleyen çok ciddi bir unsur var. O da gastronomi. Yani mutfakları. Biz de ise yarısı füzyon dediğimiz yabancı mutfakları ifade eden ve yarısı da balıkçı konseptinden çıkamamış, taklitten öteye de gidemeyen bir durum var. Bu coğrafyanın, hem evsel hem yöresel lezzetini yansıtacak mutfakların sayısı çok ama çok az. Sadece döner, kebap ve göbek dansıyla bunu başarmamız mümkün değil.

Eğer krizden çıkmak ve bir daha da etkilenmemek istiyorsak, gastronomi turizmine yönelmeliyiz. Bunun için de öncelikle bir gastronomi ve ürün haritası gerekiyor.” Caz eşliğinde Langaza’nın bu hengamede bir vaha olduğunu ifade eden Ahmet Güzelyağdöken, “Kadim” mutfağını aynı zamanda caz ile de birleştirdiklerini söyledi. Böylece Alaçatı’nın eğlence kültürünü de bir adım taşımayı planladıklarını belirten Güzelyağdöken, “Erdoğan Tuğranlı ve Ateş Şentürk’ün caz tınıları eşliğinde kadim mutfağı enfes oluyor. Tam bir Ala-Caz durumu var” diye konuştu.

TÜROFED / 89


Haber

Önce fiyata sonra konuma bakıyoruz Bayram tatilinin yaklaşması ile pek çok kişi yola koyulmak için hazırlıklara başladı. Peki otel rezervasyonu yaparken tercihimizi şekillendiren unsurlar hangileri? Seyahat arama sitesi Momondo’nun yeni araştırması, bu soruya yanıt veriyor. Momondo’nun yaptığı araştırma Türk turistlerin otel tercihini hangi faktörleri göz önünde bulundurarak yaptığını ortaya koyuyor. Erkekler için fiyat Türkiye’nin yüzde 55’i “Otel seçerken önceliğim fiyatın bütçeme uygun olması,” diyor. Yalnızca erkekler incelendiğinde oran yüzde 58’e kadar çıkıyor.

TÜROFED / 90


Yaş grupları açısından bakıldığında 36-55 yaş grubunun fiyata daha önem verdiği görülürken, coğrafi açıdan incelendiğinde İç Anadolu Bölgesi yüzde 61’le diğer tüm bölgelerin önüne geçiyor. Egeliler ve kadınlar Otel seçimi yaparken ikinci önceliğimiz ise yüzde 41’le şehir merkezine yakınlık. Yalnızca kadınlar incelendiğinde, merkezi bir otelde konaklama isteiği yüzde 45’e kadar çıkıyor. Merkeziliğe en çok önem veren bölgemiz ise yine yüzde 45’le Ege Bölgesi. Diğer yandan otelin şehrin hangi bölgesinde olduğunu en az umursayanlar, 1822 yaş arasındaki gençler. Konuk yorumları… Üçüncü önceliğimiz, otelin seyahat sitelerinde olumlu yorumlar alması. Katılımcıların yüzde 36’sı, yalnızca iyi yorumlar alan otellerde konaklayacağını söylüyor. Karadenizliler yüzde 38’le

yorumlara en çok önem verenlerken, Türkiye genelinde yorumlara en çok 23-35 yaş grubu önem veriyor. Hizmet kalitesi Momondo’nun araştırmasına göre, otel personelinin iyi ve kaliteli hizmet sunması, yüzde 35’le konaklama konusundaki tercihlerimizi şekillendiren dördüncü etken. Yalnızca erkeklerin yanıtları incelendiğinde oran yüzde 39’a çıkıyor. Başka bir deyişle erkek turistler hizmet kalitesine daha çok önem veriyor. Tavsiyelere önem veriyoruz Beşinci sırada yüzde 27’yle otelin arkadaşlarımız, ailemiz ya da diğer tanıdıklarımız tarafından tavsiye edilmiş olması yer alıyor. Eş dost tavsiyesine en çok önem verenler 56-65 yaş grubuyken, en az önem verenler yüzde 18-22 yaş grubundaki gençler. Diğer yandan

Türkiye, dünya genelinde tavsiyelere en çok önem veren ikinci ülke konumunda. Bu alanda ilk sırada yüzde 30’la Çin, Türkiye’yi takiben üçüncü sırada ise yüzde 26’yla Brezilya yer alıyor. Yüzde 16’miz konsept otel istiyor Otel seçerken önceliklerimiz arasında yer alan diğer etkenler ise sırasıyla şöyle: Yüzde 20’yle otelin bir paket tur programı içerisinde yer alması, %16’yla medyada iyi yorumlar alması, yine %16’yla otelin farklı bir konsepte sahip olması ve yüzde 12’yle otelin şehrin güzel bir mahallesinde yer alması. Uluslararası araştırma enstitüsü CINT’in Momondo adına gerçekleştirdiği araştırmaya 20 ülkeden 29.000 kişi katılmıştır. Araştırmanın Türkiye ayağında ise 6-13 Ocak 2016 tarihleri arasında 1000’in üzerinde kişi yer almaktadır.

TÜROFED / 91


Haber

Sağlıklı seyahatin ipuçları Tatil keyfi ya da iş seyahati için sadece valizleri hazırlamanız ve biletleri almanız yeterli değil! Yola çıkmadan önce ‘seyahat doktorunuza’ uğrayarak, gideceğiniz bölgenin risklerini belirleyip, gerekli önlemleri alın ve aşılarınızı yaptırın. Böylece seyahatinizin sıtma ya da ishal gibi seyahat hastalıklarıyla kabusa dönüşmesini engelleyin.

Dünyada her yıl 1 milyardan fazla kişi işi nedeniyle veya turistik amaçla seyahat ediyor ve bu sayı her yıl giderek artıyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre; seyahat edenlerin yüzde 65’i hastalanıyor. Hastalananların yüzde 15’inde ciddi sağlık sorunu oluşuyor, yüzde 4’ünün hastaneye yatması gerekiyor, yüzde 6’sı hastalık nedeniyle seyahatini yarıda kesmek zorunda kalıyor ve yüzde 1’i gittiği ülkede hayatını kaybediyor. Gerekli sağlık önlemleri alınmaması durumunda seyahat keyfinin kabusa dönüşebileceği uyarısında bulunan Bayındır İçerenköy Hastanesi Başhekim Yardımcısı ve Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Aylin İzat Liceoğlu; seyahat öncesi yapılması gereken sağlık kontrolleriyle ilgili bilgiler verdi ve önerilerde bulundu: “Seyahat ilişkili hastalıklar çoğunlukla az gelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerde görülüyor. Seyahat nedenli ölümlerde enfeksiyonlara bağlı en sık sebep sıtma hastalığı oluyor. Enfeksiyon kaynaklı olmayan ölüm sebepleri ise; kalp-damar hastalıkları, boğulma ve motorlu araç kazaları. Ölüme neden olmayan seyahat nedenli en sık karşımıza çıkan hastalık olarak ise turist ishalini görüyoruz. Bütün bu riskler nedeniyle, uluslararası seyahat planlayan kişilerin, seyahat tarihinden ideal olarak 4-8 hafta önce

TÜROFED / 92

seyahat danışmanlığı alması tavsiye ediliyor. Ancak seyahat yaklaşmış olsa dahi seyahat danışmanlığını almalarında yarar olduğunu unutmamak gerekiyor. Seyahat danışmanlığı sırasında; kişi muayene ediliyor, yapılacak seyahatle ilişkili bireysel riskler değerlendirilerek gereken aşılar yapılıyor, sıtma, seyahat ishali ve yolculukla ilgili riskler değerlendirilerek kişi bilgilendiriliyor. Seyahat öncesi danışmanlığı sırasında, gidilecek bölgede bulunan enfeksiyon riskleri ve seyahat edecek kişinin sağlık durumu ile kişiye özel korunma yolları belirleniyor. Kronik hastalığı olanlar dikkat! Seyahatle ilişkili riskleri belirlerken şu faktörler değerlendiriliyor: Hangi ulaşım yolunun kullanıldığı, nereye gidildiği, seyahatin yapıldığı mevsim ve süre, seyahatin amacı, kalınan yerin konforu, yiyeceklerin hijyen durumu, seyahat eden kişinin davranış şekli ve sağlık durumu. Kronik hastalığı olanların seyahat öncesi çok daha dikkatli olması gerekiyor. Şeker hastalığı, kalp hastalığı, yüksek tansiyon, diyaliz gerektiren böbrek hastalığı, kanser, kronik solunum sistemi hastalığı, epilepsi, derin anemi, inflamatuar barsak hastalığı, bağışıklık sistemini etkileyen ilaç kullanımı veya bağışıklık sistemi hastalığı ve önceden pıhtı

atması olanlar; seyahat öncesi mutlaka doktor muayenesinden geçmeli. Seyahat süresi boyunca, tedavileri için gereken ilaçları, yedek miktarlarıyla ve ilaç reçeteleriyle birlikte yanlarında bulunmalı. Tuzlu sularda yüzün meyvenizi kendiniz soyun Seyahat sırasında uyulması gereken genel kurallar: Özel durumlara (hamilelik, şeker hastalığı vb.) yönelik kontrolleri yaptırın. Kronik hastalığınız varsa, kullandığınız ilaçları ve dozlarını belirten doktor raporunu yanınızda bulundurun. Seyahatiniz sırasında ellerinizi sık sık su ve sabunla yıkayın. Musluk suyunun sağlık şartlarının kötü olduğu bölgelerde; kaynatılmış su ile hazırlanan çay ve kahve gibi içecekleri, kutulanmış veya şişelenmiş, ağzı kapalı ve mümkünse pastörize edilmiş meşrubatı tercih edin. Eğer içmek zorunda kalırsanız suları mutlaka kaynatın, filtre edin veya iyot tabletleri kullanın. Hangi suyla yapıldığını bilmediğiniz buzlu içeceklerden, tazeliğinden ve kaynadığından emin olmadığınız gıdalardan, sokakta satılan yiyecek ve içeceklerden uzak durun. İçecek kutuları veya şişelerin dış kısımları kontamine olabilir. Bu nedenle kutu ve şişeleri açmadan önce silin. Pişirilmiş yiyecekleri veya kendinizin soymuş olduğu kabuklu meyveleri


tercih edin. Sivrisinek ve diğer böceklere karşı gerekli önlemleri alın. Temiz olmayan sularda yüzmek veya bu sularla temas etmek çeşitli hastalıklara yol açabileceğinden, temizliğinden emin olmadığınız havuz ve deniz sularında kesinlikle yüzmeyin. Tatlı sularda yüzmekten kaçının. Tuzlu sular, her zaman daha güvenlidir. Özellikle kedi, köpek, maymun gibi hayvanlarla temastan kaçının ve ısırılmanız ya da yaralanmanız halinde hemen sağlık kuruluşlarına başvurun. - Seyahatin ardından özellikle ilk hafta gelişen ateş, kusma, ishal, sarılık veya idrar yolları ile ilgili şikayetler oluşursa mutlaka doktora danışın. Gideceğiniz bölgeye göre aşınızı yaptırın Seyahat öncesi gerekli aşıların yaptırılması durumunda; difteri, tetanos, boğmaca, kızamık, kızamıkçık, kabakulak, bazı menenjit tipleri, çocuk felci, hepatit A, hepatit B, zatürree ve gribe karşı korunma sağlanabilir. Dünya Sağlık Örgütü, gidilecek yerden bağımsız olarak, her seyahat eden kişinin tetanosa ve hepatit B’ye karşı aşılanmasını öneriyor. Dişlerinizi kaynamış suyla fırçalayın Seyahat edenlerde en sık görülen sağlık sorunu turist ishali denilen durumdur. Kontamine yiyecek ve içecekler neden olur. Genellikle seyahatin ilk haftasında görülür. Ancak seyahatten döndükten sonra da başlayabilir. Seyahatin yapıldığı yere göre risk artar. Özellikle az gelişmiş ülkelerde risk fazladır. Ani başlar, ishal ile birlikte kusma, karın ağrısı, ateş de görülebilir. İshal 3-4 günden fazla sürerse, ateş ve kusma ile seyrederse ve yoğun sıvı kaybı olursa mutlaka tıbbi destek alınmalı. Turist ishaline karşı şu önlemleri almak önemli fayda sağlar: Tuvalete gittikten sonra ve yemekten önce elleri mutlaka sabun ve suyla yıkamak veya alkol

bazlı el dezenfektanları kullanmak. Hijyenik olmayan yerlerden ve sokak satıcılarından yiyecek ve içecek tüketmemek. Çiğ veya iyi pişmemiş et ve deniz ürünlerinden uzak durmak. - Çiğ meyveleri (portakal, muz, avokado gibi) ve sebzeleri temiz suda yıkayıp, soyduktan sonra yemek. Açıkta beklemiş yemekleri yememek, taze, iyi pişirilmiş, sıcak yemekleri tercih etmek. Beyaz et, krema, mayonez gibi çabuk bozulan, kötü kokulu ve renkli yiyeceklerden, pastörize edilmemiş süt ve süt ürünlerinden uzak durmak. Sular güvenli değilse gıdaları yıkarken, yemek hazırlarken, dişleri fırçalarken mutlaka kaynatmak veya kapalı şişe sularını tercih etmek. Sivrisinekten korunun Seyahat edenler için ölüm riski içeren, sivrisineklerle bulaşan önemli bir hastalık olan sıtma, dünyada halen birçok bölgede karşımıza çıkıyor. Özellikle riski bir bölgeye seyahat edilmişse; bir haftadan itibaren gelişen ve üç aya kadar süren ateşler mutlaka sıtma yönünden araştırılmalı. Öldürücü bir hastalık olan sıtmadan korunmak için şu önlemler alınmalı: Öncelikle riskin farkında olmak gerekir. Bu nedenle seyahat edilecek yer ve sıtma ile ilgili olarak seyahat öncesi danışmanlık almak, sivrisinek ısırmalarından

kaçınmak bu nedenle de gerekli önlemleri almak, seyahat hekimi tarafından önerilen koruyucu ilaçlar var ise mutlaka önerilen şekilde eksiksiz bir şekilde kullanmak. Sağlık çantanızı hazırlayın Seyahatlerde yanınızda bulundurmak üzere hazırlayacağınız bir sağlık çantasına, özellikle gelişmekte olan ülkelere yapılacak seyahatlerde daha fazla ihtiyaç duyulabilir. Fazla yer tutmayacak ölçüdeki bir sağlık çantasında, şu basit sağlık malzemelerinin yer almasında fayda var: Yapışkan bant • Antiseptik yara temizleyici veya alkali sabun • Bandajlar • Makas • Çengelli iğne • Yumuşatıcı göz damlaları • Böcek uzaklaştırıcı • Antihistaminik tablet ve kremler (alerjik durumlar için) • Burun açıcı damla • Oral rehidrasyon tuzları (ishalli hastalıklarda kaybedilen sıvıyı telafi etmek için) • Basit ağrı kesici • Steril sargı bezi • Beden derecesi (ateş ölçmek için) • Güneş kremi • Kulak tıkaçları. Gidilecek yere ve bireysel ihtiyaçlara göre değişen ek malzemeler: • İshal önleyici ilaçlar • Yolcularda en sık görülen enfeksiyonlar için antibiyotikler • Daha önce var olan hastalıklar için kullanılan ilaçlar • Antibakteriyel krem ya da merhemler • Cilt mantarlarına karşı krem ya da merhem”

TÜROFED / 93


Haber

Türk gezginler telefonlarını ellerinden düşürmüyor Hotels.com tarafından hazırlanan Mobile Travel Tracker araştırmasına göre yaz tatili sırasında cep telefonlarımıza her gün ortalama 3 saatten fazla vakit ayıracağız. Üstelik 31 ülkede, 9.200 kişinin katılımıyla gerçekleştirilen araştırmaya göre, Türkiye’de sosyal medyayı hava atmak amacıyla kullananların sayısı da oldukça fazla.

TÜROFED / 94


Yaz tatili denildiğinde aklınıza havuz kenarında geçirilen saatler, gezilecek yeni şehirler ya da ziyaret edilecek tarihi ve turistik yerler geliyor olabilir. Ancak gerçek, hayallerinizden biraz daha farklı… Hotels.com’un Mobile Travel Tracker araştırmasına göre bu tatili cep telefonlarımıza yapışık biçimde geçireceğiz; hatta telefonlarımıza güneşlenmekten bile daha fazla zaman ayıracağız. Telefonlara günde 3 saatten fazla zaman ayıracağız Araştırma, tatilde telefonlarımıza günde ortalama 3 saatin üzerinde,

güneşlenmeye ise günde ortalama 3 saatten az vakit ayıracağımızı gösteriyor. En ilginç sonuçlardan biriyse, tatilcilerin yüzde 8’inin her gün telefonlarıyla ortalama 5 saatin üzerinde ilgilenecek olması.

Buna göre, katılımcıların yüzde 24’ü, tatil sırasında arkadaşlarının Facebook paylaşımlarını inceleyip kendi paylaşımlarının onlarınkinden daha iyi olduğundan emin olmak istiyor!

Hava atmak için fotoğraf yüklüyoruz Diğer yandan araştırmaya katılan Türk gezginlerin yüzde 35’i, tatil sırasında takipçilerine hava atmak için sosyal medyada fotoğraf paylaşımı yapacağını söylüyor. Yüzde 24 ise arkadaşlarını kıskandırabilmek için gittikleri yerlerde sosyal medya üzerinden check-in yapacağını itiraf ediyor.

İlk sırada Facebook, ikinci sırada Instagram var Tatildeyken en çok kullanacağımız sosyal medya platformları ise sırasıyla şöyle:

Yüzde 86 sosyal medyayı takip ediyor Diğer yandan Mobile Travel Tracker’a göre, tatilcilerin yüzde 86’sı seyahat esnasında arkadaşlarının sosyal medya paylaşımlarını takip edecek. Bu durumun bir sonucu olarak, yaz tatili sırasında tatilciler her gün yaklaşık iki buçuk saatlerini sosyal medyada harcayacak. Araştırmaya göre, her 10 kişiden biri ise sosyal medyaya günde 5 saatten fazla zaman ayıracak. Arkadaşlarımızdan iyi olmak istiyoruz Araştırmaya katılan tatilcilerin yanıtları, ilginç bir gerçeği de ortaya koyuyor.

Facebook (yüzde 92), Instagram (yüzde 73), Twitter (Yüzde 68), Google + (yüzde 42) ve Snapchat (yüzde 26). Hotels.com Kıdemli Mobil Direktörü Dan Craig, sonuçları şöyle değerlendirdi: “Gelişen teknoloji nedeniyle cep telefonları günümüzdeki modern gezginlerinin hayatında önemli bir role sahip oluyor. Cep telefonlarının bu etkisi, gezginler için seyahatin ilk aşaması olan otel rezervasyonu aşamasında başlıyor. Günümüzde gezginlerin yüzde 42’si otel rezervasyonlarını cep telefonu veya mobil cihazlar üzerinden gerçekleştiriyor. Araştırmamızın bu yeni sonuçları ise, başta 18-30 yaş arasındaki genç kuşak olmak üzere, gezginlerin tatil sırasında telefonlarına gezip dolaşmaktan ya da güneşin tadını çıkarmaktan daha fazla vakit ayıracağını gösteriyor.”

TÜROFED / 95


Haber

2 bin rakımlı yaylaya tatil köyü Ordu’nun turizm merkezi Çambaşı yaylasına tatil köyü kuruluyor. Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından inşa edilecek tatil köyü, yılın 12 ayı yayla turizmi yapılmasına fırsat sağlayacak.

TÜROFED / 96


Ordu’nun turizm merkezi Çambaşı Yaylası’na tatil köyü kuruluyor. Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından inşa edilecek tatil köyü, yılın 12 ayı yayla turizmi yapılmasına fırsat sağlayacak. 2 bin rakımlı Çambaşı Yaylası’na tatil köyü kurulması için çalışma başlatan Ordu Büyükşehir Belediyesi, Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı’nın (DOKA) Tarihi, Kültürel ve Doğal Değerlerin Korunması ve Geliştirilmesi Programı kapsamında sunduğu ‘Dört Mevsim Bulutlara Dokunun’ adlı projeyi imzaladı. DOKA da destek verecek Ordu Büyükşehir Belediyesi’nin mimari, statik ve teknik altyapısını hazırlayacağı ve 24 ay sürecek olan ‘Dört Mevsim Bulutlara Dokunun’ adlı projenin toplam maliyeti 3 milyon 823 bin TL olarak açıklandı. DOKA’nın vereceği destek miktarının ise 2 milyon 201 bin TL olduğu belirtildi. 12 ay yayla turizmi Çambaşı merkezine uygulanarak turizmin çeşitlendirilmesi ve sezonun tüm yıla yayılması ile bölgede istihdamın artmasını sağlayacak olan projede,

Çambaşı Yaylası’nın yöresel kimliğine ve özgün mimari yapısına uygun oluşturulacak tatil köyünün bölgenin turizm değeri haline getirilmesi hedefleniyor. 16 dönüm araziye yapılacak Proje ile Çambaşı Yaylası’nda yaklaşık 16 dönüm alana 10 adet aparttan oluşan her biri 50 metrekare zemin kat ve 36 metrekare bodrum kat, toplam 86 metrekareye sahip bungalov, 2 adet çok amaçlı toplantı salonu ve yöresel yemeklerin tanıtılacağı 1 adet birinci sınıf restoran ile tatil köyü kazandırılacak. Toplantı ve konferans Proje kapsamında içerisinde fuaye alanı ve kafe bulunan sosyal tesis tamamlandığında, ülke genelinde düzenlenecek eğitim, çalıştay, konferans ve kamp çalışmaları ile spor kulüplerine ev sahipliği yapabilecek. Daha cazip hale gelecek Proje kapsamında Çambaşı Yaylası’na yapılacak Serender Tatil Köyü Projesi’nin Ordu turizmine büyük katkı sağlayacağını söyleyen Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, “Ordu ilimiz coğrafi ve stratejik konumu nedeniyle

uluslararası turizm pazarlarına açılımı kolay, sahip olduğu doğal, tarihi ve kültürel değerler açısından oldukça zengin olan bir il. Biyolojik çeşitlilik ve doğal kaynaklar açısından oldukça zengin olan bölge, Kültür ve Turizm Bakanlığının hazırlamış olduğu Türkiye Turizm 2023 Stratejisi’nde yayla koridoru olarak gösterilmiştir. ‘Dört Mevsim Bulutlara Dokunun’ adlı proje ile Samsun’dan Hopa’ya kadar uzanan alanın yayla turizminin geliştirilip alternatif turizm türleriyle birleştirilerek turistler için daha cazip hale getirilmesini hedefliyoruz” dedi.

TÜROFED / 97


Haber

Turizmi Kuala Lumpur’da tartıştılar ISO/TC 228 Tourism and Related Services (Turizm ve İlgili Hizmetler) teknik komitesinin 11’inci toplantısı Mayıs ayında Kuala Lumpur’da düzenlendi. 24 ülkeden 63 uzmanın katıldığı toplantıda, Turizm Ayna Komitesi Başkanı Prof. Dr. İbrahim Birkan ile Kültür ve Turizm Bakanlığı Kontrolörü Tuba Ulu Yılmaz Türkiye’yi temsil etti. Mayıs ayının son haftasında gerçekleşen toplantılar dizisinde “Sürdürülebilir Turizm Tesisleri” konusunda yeni başlatılan çalışma grubunun toplantısı düzenlendi. Bu toplantıda turizm tesislerinin ekonomik, sosyal ve çevresel etkileri üzerinde duruldu. Ayrıca, Bakanlıkça “Çevreye Duyarlı Konaklama Tesisleri” çalışma grubuna başkanlık yapıldığından ISO Başkanlar Toplantısı’na katılım sağlandı. Söz konusu toplantıda turizm konusunda dünyadaki son gelişmeler tartışıldı. Tüm ülkeleri ilgilendiren terör eylemleri ve güvenlik sorunları, yükselen yeni trend olan sürdürülebilir turizm ile bilgi teknolojilerindeki son gelişmelerle turizm işletmeleri ve destinasyonların pazarlama, yönetim ve tanıtım alanlarında meydana gelen değişiklikler konularında tartışmalar yapıldı. Ayrıca, çalışma grubu başkanları ISO bünyesinde yapılan çalışmalardan edinilen deneyimleri paylaştı. Erişilebilir turizm toplantı takviminin son gününde Turizm ve Teknik Hizmetler Komitesi’nin Teknik Kurul Toplantısı düzenlendi.

TÜROFED / 98

Üye ülkeler, yıl içerisinde yapılan çalışmaları aktardı. Ayrıca, yeni çalışma grubu önerilerinin tanıtımı yapıldı. Bu öneriler; tarihi miras niteliğindeki oteller, geleneksel lokantalar, medikal turizm, konutların turistik tesis olarak pazarlanması ve erişilebilir turizm şeklinde sunuldu. Ayrıca, Bakanlık Kontrolörü Tuba Ulu Yılmaz tarafından, ülkemiz başkanlığında hazırlanan ISO/TS 13811 numaralı “Guidelines on Developing Environmental Specifications for Accommodation Establishments (Konaklama tesislerinde çevresel özelliklerin geliştirilmesine yönelik kılavuz ilkeler) başlıklı uluslararası teknik spesifikasyona ilişkin sunum yapıldı. Türkiye’de ve uluslararası

basında konuya ilişkin yayımlanan makaleler paylaşıldı. Yıl içerisinde sürdürülebilir turizm, macera turizmi, yat limanları, dalış hizmetleri, gönüllü turizmi konularında çalışma grubu toplantıları yapılacaktır. Diğer taraftan, Teknik Kurulun 2017 yılındaki toplantısı ile çalışma gruplarının toplantıları Mayıs ayında Panama’da düzenlenecektir. Uluslararası düzeyde oluşturulan standartlarda gelişme ve yenilikleri izlemek, görüş ve öneri getirerek sürece dahil olmak isteyen uzmanlar Turizm ve İlgili Hizmetler Teknik Komitesine katılabilirler. İsteklilerin TSE bünyesindeki Ayna Komiteye kayıt yaptırmaları gerekmektedir.


Haber

GÜMTOB, Vali Küçük’ü ziyaret etti Güney Marmara Turizm ve Otel İşletmecileri Birliği (GÜMTOB) Yönetim Kurulu, Bursa Valisi İzzettin Küçük’ü makamında ziyaret etti. GÜMTOB Yönetimi, ziyarette Vali Küçük’e Bursa turizmi hakkında bilgi de verdi. GÜMTOB Başkanı Mehmet Haluk Beceren, Başkan Yardımcısı Ersin Yazıcı, Yönetim Kurulu Üyesi Cengiz Tokatlı ve BTSO 35.Komite Başkanı Hasan Eker, Bursa’ya yeni atanan Vali İzzettin Küçük’ü makamında ziyaret ederek, bölge ve Bursa turizmi hakkında bilgi paylaşımında bulundu. Etkin ve verimli Bursa tanıtımı için, Bursa Kongre Tanıtım A.Ş.’nin en kısa sürede aktif olarak hizmet vermeye başlamasının gerekliliğine dikkat çeken M.Haluk Beceren, sektörün çatı kuruluşu olan Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) hakkında bilgi vererek TÜROFED tanıtım kitini ve GÜMTOB tarafından bastırılan Book In Bursa tanıtım kitapçığını Vali İzzettin Küçük’e takdim etti.

TÜROFED / 99


Haber

Ani Harabeleri dünya mirası oldu Türkiye’nin UNESCO Dünya Miras Listesi’ndeki değerleri her geçen sene artıyor. Son olarak Ani Tarihi Kenti, UNESCO Dünya Miras Komitesi toplantısında, Dünya Miras Listesi’ne girmeyi başardı. 2012 yılından itibaren UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi’nde yer alan Ani Harabeleri de UNESCO Dünya Miras Listesi’ne kaydı ile Türkiye’nin listedeki kültürel varlıklarının sayısı 16’ya yükseldi. Bakan Avcı açıkladı Müjdeli haberi çeşitli temaslar için bulunduğu Sakarya’da basın mensuplarına veren Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, Ani’nin birçok kültüre ev sahipliği yaptığını ve farklı kültürlerden izler taşıdığını belirtti. Bakan Avcı, Ani Tarihi Kenti’nin Dünya Miras Listesi’ne alınmasının Türkiye açısından sevindirici bir karar olduğunu aktardı. Miras sayımız artıyor “Ani, Dünya Miras Listesi’ne kaydoldu. Böylece Türkiye’nin Dünya Miras Listesi’ne kayıtlı yerlerinin sayısı 16’ya yükselmiş oldu. Ani biliyorsunuz Kars’ın güneydoğusunda çok eski tarihi bir yerleşim yeri. M.Ö. 1000 yılından başlatılan bir tarihi var. UNESCO’ya teşekkür etti Geçmiş dönemde Pagan ve Hristiyan kültürlerinin, son

TÜROFED / 100

dönemde de Müslüman kültürünün izlerini taşıyan çok değerli bir miras alanı. Ani’nin bu açıdan dünya miras alnına dahil edilmiş olması Türkiye açısından sevindirici bir sonuç oldu. Bu çalışmada emeği geçen arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. UNESCO Dünya Miras Komitesi’ni de bu kararından dolayı tebrik ediyor teşekkür ediyorum.”

Ani Tarihi Kenti Tarih öncesi dönemlerden itibaren çeşitli kültürlere ev sahipliği yapan ve Ortaçağ’da önemli bir ticaret yolu olan İpek Yolu’nun Kafkaslar’dan Anadolu’ya ilk giriş noktasında kurulmuş olan Ani, bu dönemde büyük bir gelişme göstererek bölgenin politik, kültürel ve ekonomik merkezi konumuna yükseldi.


Sivil mimarlık örnekleri Büyük oranda ayakta kalmış olan etkileyici surları, dini ve sivil mimarlık örnekleri ve şehir planlaması ile Ortaçağ kentinin bir özeti niteliğindeki Ani’de, tarih boyunca süren çok kültürlülük buradaki dini ve sivil mimarinin biçimlenmesinde de etkili olmuş. Her türlü yapı çeşidi var Çeşitli Pagan, Hıristiyan ve Müslüman kültürlere ait mimari kalıntıların büyük bir çoğunluğu sağlam durumda günümüze ulaştığı antik kentte, dini, sivil, askeri her tür yapı çeşidine ait eserler bulunuyor. Ani, ayrıca plan ve mimari özellikleri bakımından nadirlik sınıfına dahil edilebilecek yapıların yanı sıra ilk olma, gelenekleri aktarma, kültürel etkileşimleri yansıtma bakımından önem taşıyan yapıları da barındırıyor.

Ani Tarihi Kenti’nin ardından UNESCO Dünya Miras Listesi’ne kayıtlı ‘Dünya Miras Alanlarımız’ şöyle oldu: 1. İstanbul’un Tarihi Alanları 2. Göreme Milli Parkı ve Kapadokya 3. Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası 4. Hattuşa: Hitit Başkenti 5. Nemrut Dağı 6. Xanthos-Letoon 7. Hieropolis-Pamukkale 8. Safranbolu Kenti 9. Troia Arkeolojik Siti 10. Selimiye Camii ve Külliyesi 11. Çatalhöyük Neolitik Kenti 12. Bursa ve Cumalıkızık

13. Bergama 14. Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Bahçeleri 15. Efes 16. Ani Tarihi Kenti

TÜROFED / 101


Kısa Haberler

Erkan Yıldırım: “imajımızı bir an önce düzeltmeliyiz” Rixos Hotels Kıdemli Başkan Yardımcısı Erkan Yıldırım, turizmcilerin daha çok çalışıp gittikleri ülkelerde Türkiye’nin güvenli olduğunu anlatması gerektiğini söyledi. Yıldırım’ın yaptığı açıklama şöyle: “Meslektaşlarıma nacizane önerim; Biz turizmciler olarak biran evvel toparlanıp, eskisinden çok daha fazla çalışarak ve dolaşarak, ülkemizin darbe girişimi döneminden çok daha güvenli olduğunu tüm Dünya’ya anlatmamız lazım. İmajımızı biran evvel düzeltmek olacaktır. En son 1 hafta içerisinde Kazakistan, Rusya ve Dubai de ülkemizin durumunu soran tüm herkese bu mesajları veriyoruz. Tüm ekiplerimize de bunu anlatıyoruz.”

Turizm temsilcileri terörün durmasını istedi Ülkemizde yaşanan terör saldırıları karşısında bir araya gelen TÜROFED, TÜRSAB, TÜROB, TTYD, TUREB ve TURYİD oluşan turizm sektör temsilcileri teröre karşı ortak bir basın bildirisi yayınladı. Terörün artık yalnızca ülkemizi değil, tüm dünyayı tehdit ettiğinin vurgulandığı açıklamada, “Kalplerimiz ve dualarımız ortak, dileklerimiz aynı: TERÖRÜN DURMASINI İSTİYORUZ” deniliyor.

Titanic Hotels yine zirvede

Ramazan Taş, yine vergi rekoru kırdı Antalya’da 5 oteli bulunan ve 6. otelini açmaya hazırlanan Stone Group’un sahibi Ramazan Taş, Yönetim Kurulu Başkanı olduğu GİTAŞ A.Ş. isimli şirketi ile Manavgat vergi rekortmenliğini kimseye bırakmıyor. Antalya’nın Manavgat ilçesi’nde 2015 yılı vergilendirme döneminde Kurumlar ve Gelir Vergisinde en çok vergi ödeyen mükellefler belli oldu. Kurumlar Vergisinde Gitaş A.Ş (Stone Hotels) Manavgat 1.si - Antalya 7.si olurken Karamancı Turistik Tesisleri (Melas Hotels) Manavgat 2. Antalya 10.su, Polen Turizm ise Manavgat 3.sü Antalya 11.si oldu. Ramazan Taş’ın Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yaptığı Gitaş A.Ş. Kurumlar Vergisi’nde 2010, 2012, 2014 ve 2015 yıllarında Manavgat rekortmeni olmayı başardı. Gitaş A.Ş. 2011 yılında ise 2. olmuştu.

TÜROFED / 102

Türkiye’nin en seçkin otel zincirlerinden Titanic Hotels, Bodrum ve Antalya’da yer alan resort otelleri ile başarısını yükseltmeye devam ediyor. Bodrum’un en güzel koylarından Güvercinlik’teki Titanic Deluxe Bodrum ilk üç ayda Ege otelleri arasında en yüksek puan ortalamasını elde etti. Turizm sektörünün güvenilir portalı otelpuan.com’un yaptığı sıralamada 96 puan alarak Ege otelleri arasında birinci sıraya yerleşti. Titanic Hotels’in Antalya’da hizmet veren Titanic Beach Lara ve Titanic Deluxe Belek otelleri misafirleri tarafından yapılan gerek sayıca gerekse yüksek puanlı yorumlar sayesinde Holidaycheck 2016’da tavsiye edilen oteller sıralamasına girdi.


Haber

Havuzlar artık daha güvenli Güney Ege Turistik Otelcilerv e İşletmeciler Birliği (GETOB)’un Marmaris İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile işbirliği yaparak açtığı Havuz Suyu Operatörlüğü kursu başarıyla tamamlandı. GETOB’un Marmaris İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile açtığı Havuz Suyu Operatörlüğü kursu ile ilgili olarak açıklama yapan GETOB Müdürü Ö.Cahit Sarıbey, çalışanların bu kurs ile daha donanımlı hale geldiğini söyledi. Sarıbey’in açıklamaları şöyle: “GETOB olarak sektörümüzün ihtiyaç duyduğu mesleki konularda ilgili kurumlarla işbirliği yaparak çeşitli kurslar açıyoruz. Sağlık Bakanlığınca yürürlüğe konulan

yönetmelik gereğince süs havuzu ve özel amaçlı kullanılan havuzlar dışında kalan ve derinlik sınırlaması olmaksızın tüm yüzme

havuzlarında ve bu parklarında bu eğitimi almış havuz suyu operatörü istihdam edilmesi gerekiyor. Biz de bu konuda personellerimizi eğitmek için Marmaris İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile işbirliği protokolü imzaladık ve Halk Eğitimi Merkez Müdürlüğü kontrolünde Havuz Suyu Operatörlüğü kursu açtık. 48 saat süreli olan kursumuza Eskişehir ve Ankara illerinden bile katılanlar oldu. Kursumuz oldukça başarılı geçti. Kurs sonunda başarı gösteren 32 kursiyerimiz Havuz Suyu Operatörlüğü belgesi almaya hak kazandı” dedi. GETOB Müdürü Sarıbey sözlerini şöyle tamamladı: “Bu arkadaşlarımız artık daha bilgili olarak görevlerini sürdürecekler. Kursumuza daha önce katılan ve bu eğitimi almış diğer çalışanlar gibi havuz suyunun hazırlanması, şartlandırılması ve kullanıma sunulması noktasında donanımlı hale geldiler.”

TÜROFED / 103


Kısa Haberler

TÜROFED’den öğretmenlere indirimli tatil imkanı Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü ile Türkiye Otelciler Federasyonu arasında işbirliği protokolü imzalandı. Protokolle Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde çalışan öğretmenlere, Türkiye Otelciler Federasyonu üyesi otellerde ve işletmelerde yüzde 35’e kadar fiyat indirimi uygulanacak. Protokol ile MEB’e bağlı olarak çalışan ve emekli öğretmenlerin kendileri veya birinci derece aile yakınlarının Türkiye Otelciler Federasyonu üyesi otellerden, işletmelerden yılın talep edilen herhangi bir döneminde afişe edilen fiyatlardan yüzde 35’e kadar indirimli olarak yararlanmasına imkan sağlanacak. TÜROFED, indirim uygulanacak otellerin listesini ve bu otellerde uygulanacak indirim oranlarını, www.turofed.org.tr internet sayfasında ayda bir güncelleyerek duyuracak.

Corendon Havayolları, Fortune 500 listesinde yükseliyor

Corendon Havayolları, şirketleri net satışlar, faiz/vergi öncesi kar-zarar, aktif toplam ve öz kaynak değerlerine göre sıralayan ve Türkiye’nin en büyük 500 şirketinin açıklandığı “Fortune 500 Türkiye”de bu yıl da ilk 250 şirket arasında yer aldı. Corendon Havayolları Genel Müdür Yardımcısı Olcay Türker, bu başarı ile ilgili şunları söyledi: “Dünyanın en itibarlı araştırmalarından biri olan listenin Türkiye ayağında her sene yükselerek yer almak bizler için gurur verici. 2005 yılında sektöre adım atan Corendon Havayolları, istikrarlı büyüme politikaları sayesinde bugün Türkiye´nin ve Avrupa’nın önde gelen firmalarından birisi olarak yoluna devam ediyor” dedi.

TÜROFED / 104

SunExpress 1.4 milyon koltuğu satışa çıkardı

SunExpress, 2016-2017 iç hat kış tarifesini kampanya ile satışa açtı. Türk Hava Yolları ile Lufthansa’nın ortak kuruluşu SunExpress, 2016-2017 kış sezonunda iç hatlarda İzmir ve Antalya’dan toplam 22 destinasyona, haftada karşılıklı 354 uçuş ile toplam 1 milyon 400 bine yakın koltuk arz edecek. İzmir ve Antalya’dan iç ve dış hatlarda en fazla noktaya uçan SunExpress, bu kış sezonunda, iç hatlarda önceki kışa göre İzmir ve Antalya’dan uçuş sayısını toplamda yüzde 4 artırıyor.

Türkiye’deki otellerin aranma oranı düştü

Dünyanın en büyük otel arama motoru trivago, 2016 yılının yaz dönemi için Avrupa’dan yapılan Türkiye’deki otellerin aranma oranlarını araştırdı. trivago verilerine göre 2015 yılının yaz ayı için Türkiye’deki otelleri tercih eden Avrupalı kullanıcılar, 2016 yılında tercihlerini farklı tatil destinasyonlardan yana kullanırken Avrupa genelinde Türkiye’deki otellerin aranma oranı %58 düştü.




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.