Yüksek Teknoloji Sayı 28

Page 1

Say ı 28- F iya t ı 19 TL

Yeni Klasik Şimdi Daha Güçlü

Huawei Watch 3 Pro HarmonyOS 2 3D Cam Kaplama AppGallery Desteği Ultra Uzun Pil Ömrü Vücut Isısı Desteği ve Düşme Sensörü

Tekno Oto

İhtişamıyla Göz Alan

BMW 2 Serisi Coupe

Tekno Moto

Karşı Karşıya

Sportster Destanında Yepyeni Bir Bölüm

Sercan Sülün (CAST) Tekno Ünlü Köşemizde

Harley-Davidson Sportster S

Merak Edilenler Tüm PC Oyunlarını Oynatabilecek Bir Canavar Geliyor Teknoloji Dünyası Yeni Nesil Yaşam ve Teknolojinin Gerçeklik ile Buluşması Sosyal Bilgiler Instagram’daki Değişim Rüzgarı Tekno Mutlu Sürdürülebilirlik ve Teknoloji Tekno Spor Onlar Şampiyon Oldu, Biz Yine Sınıfta Kaldık! Tekno Sağlık Teknolojinin Sağlık Dünyasına Yansıması Tekno Psikoloji Pandemi Döneminde Sanal İlişkiler Tekno Güncel Veri Bazlı Pazarlamanın Etkinliği Tekno Sohbet Erdem Yanık Tekno Dijital Telefonlar Temassız POS’a Dönüşüyor Tekno Gündem Dijital Vergi Dairesi Tekno Oyun Oyun Dünyasını Sıcak Bir Yaz Bekliyor Tekno Yeniler Huawei Watch 3 Pro, OnePlus 9 Pro Karşı Karşıya Scoowy 500W vs Xiaomi Mi Pro 2 Mercek Altında Huawei FreeBuds 4, Spigen S550W Tekno Oto İhtişamıyla Göz Alan BMW Yeni 2 Serisi Coupe Tekno Moto Sportster Destanında Yepyeni Bir Bölüm Teknoloji Rehberi ve daha fazlası…

08/2021

Scoowy 500W vs Xiaomi Mi Pro 2


iPhone 12 Koleksiyonu Mükemmeli Korumak İçin Hazır

Ekran Koruyucu

27W Gücünde Hızlı Şarj Cihazı Minimal, ergonomik, şık tasarımlı ve akıllı çip korumalı


iPhone 12 Mini 64 GB Red Product


içindekiler 06

10

42

Huawei Watch 3 Pro

04

www.yuksekteknoloji.tv

06

Merak Edilenler

10

Teknoloji Dünyası

18

Sosyal Bilgiler

22

Tekno Mutlu

26

Tekno Spor

30

Tekno Sağlık

34

Tekno Psikoloji

38

Tekno Güncel

42

Tekno Ünlü

46

Teknoloji Rehberi

48

Tekno Sohbet

52

Tekno Dijital

56

Tekno Gündem

60

Tekno Oyun

64

Tekno Yeniler

72

Karşı Karşıya

74

Mercek Altında

82

Tekno Oto

86

Tekno Moto

64

74


editör Teknolojinin Hayatımıza Getirecekleri 2021 yılı içinde ve önümüzdeki yıllarda teknoloji her alanda çok daha etkin kullanılacak. Hatta, teknolojiyi etkin olarak kullanan bireyler, firmalar, markalar, ülkeler bir adım önde olacak. Tüm dünyanın gündeminde olan sağlık, geleceğimiz olarak görülen eğitim, bilim, spor, kültür ve sanat dünyasında da teknoloji her geçen gün çok daha efektif olarak kullanılmaya başlandı. Artık bugün, “ben sosyal medya kullanmıyorum, ben teknolojiye uzağım” demek maalesef insanın kendisini bilerek ve isteyerek önümüzdeki yıllarda yaşanacak olan, hatta hali hazırda yaşanan gelişmelerden soyutlaması manasına gelir ki, şu an için böyle bir durum içinde olmak gelecek için gerçekten çok dar bir perspektifte kalmaya eşdeğer olarak düşünülebilir. Artık her ne iş yaparsak yapalım hepimiz teknolojiyi aktif olarak kullanmak durumundayız. Hayatımızın içerisine ne kadar gireceği, ne kadar yoğun olarak kullanacağımız bizlere bağlı olarak, geleceğin dünyasına göre yaşantımızı dizayn etmemiz açısından teknolojiyi mutlaka odağımızın en önemli noktasında tutmalıyız. Biz de Yüksek Teknoloji ekibi olarak, hayatın her alanında kullanılan teknolojiyi ve teknolojik gelişmeleri sizlerin keyif alabileceğiniz haliyle sunmaya gayret ediyoruz. Her biri kendi alanınında profesyonel olan yazarları, iş dünyasının profesyonelleri, ünlü konukları, en yeni teknoloji ürünleri ve geleceğin teknolojilerini farklı bölümlerle

hayatınıza keyif katacak şekilde sizlere sunuyoruz. Teknoloji artık eskisi gibi keyifsiz bir alan değil. Özellikle sosyal medyanın gelişmesi ve teknolojiyle içi içe hareket etmesi teknolojiyi oldukça keyifli bir hale getirdi. Bunun yanında dünyanın diğer ucundaki müzeler mobil telefonlarımızın ekranlarına kadar geldi. Özellikle yaşadığımız pandeminin etkisiyle teknoloji birçok ihtiyacı karşılayacak şekilde günlük hayatımızın tam orta noktasında yer alır hale geldi. Hızla gelişen mobil uygulamalar, e-ticaret gibi günlük yaşantımızda oldukça fazla işimize yarayan uygulamaların dışında ödeme sistemlerindeki gelişmeler de hayatı oldukça kolaylaştırıyor. Artık insanların uzay ziyaretleri gerçekleştirdiği dönemler de geliyor. Geçtiğimiz günlerde iş adamı Jeff Bezos uzay seyahatini gerçekleştirdi ve önümüzdeki yıllarda Ay’a ziyaret için yapılacak olan çalışmalarda da milyarlarca dolarlık destek verebileceğini açıkladı. Artık Ay’a gitmenin yakın bir zaman diliminde hayal olmaktan çıkacağı görülürken, teknolojik gelişmelere kayıtsız kalmanın bizi ne derece olumsuz etkileyebileceğini çok daha net görebiliriz.

Ömürden SEZGİN ömürden.sezgin@yuksekteknoloji.tv Özer ASAN ozer.asan@yuksekteknoloji.tv

D.72 Zümrütevler Mah. Maltepe İstanbul Türkiye Telefon: 0850 532 77 88 Faks: 0850 532 74 27 E-Posta: dergi@yuksekteknoloji.tv İnternet Sitesi: www.yuksekteknoloji.tv

Suat BAYSAN suat.baysan@yuksekteknoloji.tv

Editörler Batuhan DÖNERTAŞ batuhan.donertas@yuksekteknoloji.tv

Baskı: Birinci Baskı Matbaacılık

Tunç BERKMAN tunc.berkman@yuksekteknoloji.tv

Yayın Türü: Yerel, Süreli, Aylık

Birol BALİ balibey@yuksekteknoloji.tv

Vadim ÖZYURT vadim.ozyurt@yuksekteknoloji.tv

Caner URAL caner.ural@yuksekteknoloji.tv

Yeşim MUTLU yesim.mutlu@yuksekteknoloji.tv

Telif: Yüksek Teknoloji Dergisi’nin isim ve yayın hakları Big Partner Group’ a aittir.

Dr. Öğr. Üyesi Ali GÜRSOY ali.gursoy@yuksekteknoloji.tv

Görsel Yönetmen Çağdaş GÜLÇEHRE cagdas.gulcehre@yuksekteknoloji.tv

İmtiyaz Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Arda MERİÇ arda.meric@yuksekteknoloji.tv Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Hande ARPALIGİL hande.arpaligil@yuksekteknoloji.tv

Emre ÇETİNKAYA emre.cetinkaya@yuksekteknoloji.tv Erdem YANIK erdem.yanik@yuksekteknoloji.tv Ergi ŞENER ergi.sener@yuksekteknoloji.tv

Zafer PEK zafer.pek@yuksekteknoloji.tv Reklam ve Pazarlama Hande ARPALIGİL reklam@yuksektenoloji.tv

Emir KOSİF emir.kosif@yuksekteknoloji.tv

Finans Direktörü Barış ERCAN baris.ercan@yuksekteknoloji.tv

Feyza Melis KÖSOĞLU melis.kosoglu@yuksekteknoloji.tv

Konuklar Dr. Ferit MANĞAL , Erdem YANIK, Sercan SÜLÜN (CAST)

Onur PEŞTİMALCİOĞLU onur.pestimalcioglu@yuksekteknoloji.tv

Yönetim Yeri Emek Caddesi Seyrantepe Sitesi No:93 A10 Blok

Tescilli marka olan Yüksek Teknoloji Dergisi’nde yayınlanan yazı, görsel, illüstrasyon ve konuların her hakkı saklıdır. Kaynak belirtilerek kullanılması için izin alınması zorunludur. İzin alınmadan kısmen veya bütünüyle kullanılamaz ve basılamaz. Sorumluluk: İmzalı yazıların sorumluluğu yazara, ilanların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir. İncelenen ve anlatılan ürünlerin özellikleri satış bölgelerinde değişkenlik gösterebilmektedir. Bu sebeple Yüksek Teknoloji ürün özellikleri konusunda sorumlu değildir. Yazılarda yer alan uzmanların şirketlerle profesyonel iş ilişkisi olabilir. Sosyal Medya *Facebook: YuksekTeknoloji.Tv *Instagram: YuksekTeknoloji.Tv *Linkedin: YuksekTeknoloji *Pinterest: YuksekTeknoloji *Twitter: YuksekTeknoTv

www.yuksekteknoloji.tv

05


merak edilenler

Tüm PC Oyunlarını Oynatabilecek Bir Canavar Geliyor PORTATİF KONSOLA GERİ DÖNÜŞ Oyun denildiği zaman akla ilk olarak konsol ve bilgisayar gibi platformları geliyor. El konsolları arasında Nintendo Switch’in de belli bir noktaya konumlandığını söyleyebiliriz, fakat el konsolu üretmek ve bu konsola uygun oyunlar

06

www.yuksekteknoloji.tv

yaratmak uzun bir süredir oyun pazarında çok sık karşılaştığımız bir durum değil. Bilgisayara gelen oyunların %90’ı Steam platformundan erişilebiliyor. Bu noktada çok büyük bir havuzun olduğunu söyleyebiliriz. Bu oyunların tamamını oynayabileceğiniz bir el konsolu olsaydı satın

Grafik kalitesi yeterli seviyede

almak ister miydiniz? Cevabınız evet ise, size Valve’ın üstünde çalıştığı yeni el konsolu Steam Deck’ten biraz bahsetmek istiyorum.

YENİ VE GÜÇLÜ BİR OYUNCU GELİYOR Yüzbinlerce oyunu tek bir konsol üzerinden


Teknik özellikleri çok yüksek olmasa da, açıklananlara göre tüm oyunları 30 FPS’de oynatacak minik bir oyun konsolu çok yakın zaman içinde tüketicilerle buluşacak. Tabii ki, Valve’nin bu yeni teknolojik ürünü, tüm oyun ve teknolojiseverler tarafından da büyük bir heyecanla karşılandı. Sonuçta istediğimiz tüm oyunlar elimizin altında bulunacak.

TEKNİK ÖZELLİKLERİYLE DİKKAT ÇEKİYOR Steam Deck’in teknik özelliklerine de biraz değinelim. Ekranı 800p olacak ve 30 FPS kilidi bulunacak. Yani oyunları 30 kare hızına sabitlenmiş bir şekilde oynayacağız. Batarya konusunda ise, 2 ile 8 saatlik kullanım bizleri bekliyor. Oyunların grafik kalitelerine göre bu ortalamanın da değişeceğini belirtmek gerekiyor. Çünkü her oyun farklı bir güç kullanıyor. Kısacası, düşük grafikli oyun oynarken 8 saat kullanabilseniz de, Portal 2 gibi

daha AAA dediğimiz oyunlarda batarya süresi gözle görülür derecede düşecektir. Zaten ne kadar iyi bir batarya olsa da, kullanma süresine bağlı olarak zamanla bataryadaki hücreler ölecek ve daha kısa sürede şarjı biten bir konsol olacağından şüphem yok. Batuhan Dönertaş

Steam Deck yepyeni bir dünyanın kapılarını açıyor olabilir

MİNİK BİR BİLGİSAYAR DA DENİLEBİLİR Diğer donanımlarda ise, AMD marka APU ve LPDDR% bellek kitinin yer aldığını belirtmemizde fayda var. Aslında minik bir bilgisayara benzer tasarımının bulunduğunu söylemekten çok da yanlış olmayacaktır. İşletim sistemi olarak içerisinde SteamOs yer alacak. Bunun yanı sıra isteyenler Windows gibi farklı işletim sistemleri de yükleyebilecek.

ÇEŞİTLİ GELİŞTİRMELER OLMA İHTİMALİ VAR Şu an için Steam Deck hakkındaki teknik bilgiler bu yönde. Hali hazırda internette bulunan videolarda ve açıklamalarda da

oynayabileceğiniz, gerekirse monitöre bağladığınız ve hatta USB bağlantısı sayesinde klavye ve fare takabildiğiniz bir el konsolu olan Steam Deck tanıtıldı. Steam Deck sayesinde binlerce oyun herhangi bir sorun ve sıkıntı oluşmadan elinizin altında olacak.

www.yuksekteknoloji.tv

07


merak edilenler

geliştirilmekte olan bir el konsolu olduğu belirtiliyor. Tasarımsal olarak ya da teknik donanım seviyesinde çeşitli geliştirmeler olacaktır. Valve, ilerleyen dönemlerde bu konular hakkında daha detaylı açıklamalar yaptığı zaman, oyun ve işletim sistemi performansını eleştirebileceğimiz konulara da giriş yapacağım. Bu nedenle, yeni konsolun teknik bazı kısımlarını es geçip,

08

www.yuksekteknoloji.tv

fiyat politikasına değinmek istiyorum.

KABUL EDİLEBİLİR FİYATLAR İLE SATIŞA SUNULACAK Steam Deck’in üç farklı seçeneği olacak ve her biri farklı fiyattan satışa sunulacak. 399, 529 ve 649 dolarlık üç farklı seçenek ile birlikte depolama alanları da değişiyor. Ayrıca ürünün yanında gelen özel çanta ve

Yeni oyunların gelişi, yeni nesil konsolların satışlarını artıracak

koruyucular da paketlere dahil oluyor. 399 ve 529 dolar olan sürümler sırasıyla, 64 ve 256 GB depolama alanı sunarken, 256 GB’lık depolama alanının NVMe destekli SSD olduğunu yani doğal olarak daha hızlı bir depolama biriminin bulunduğunu da belirtelim.

VALVE YENİ KONSOLU İLE OYUNU BAŞTAN YAZABİLİR! Seneler önce Steam


Konsol dünyasına büyük bir hareketlendirme getirebilir

hayatımıza yeni dahil olurken, bu noktalara geleceğini ve neredeyse tüm bilgisayar oyunlarının erişimini Steam üstünden yapacağımızı

düşünmezdik. Valve, yeni el konsolu ile birlikte tüm bilgisayar oyunlarını Steam Deck üstünden oynamamızı istiyor. Benzer noktalardan

yola çıkarak ortaya konulan ürünün, tüm bilgisayar oyuncularını mutlu etmesi tabi ki de gerçek dışı olacaktır. Fakat, her zaman oyun oynamak isteyen, oyunların grafik kalitesi yerine keyfini tatmak isteyen milyonlarca oyunsever var. Hiç oyun olmamasındansa, her zaman oyun olsun diyen kişiler için güzel bir el konsolu gibi görünüyor. Türkiye fiyatının ne kadar olacağını şu an kestirmek çok zor olsa da, döviz kurundaki dalgalanmalar ve diğer çeşitli nedenleri göz önüne koyarsak minimum 5.000 TL’den başlayan bir fiyatlandırma görebiliriz. Tabii, bu ürünün Türkiye’de resmi olarak satışa çıkmaması gibi bir senaryonun da söz konusu olduğunu hatırlatmam gerekiyor.

www.yuksekteknoloji.tv

09


teknoloji dünyasi

Arda Meriç ile Teknoloji Dünyası Yeni Nesil Teknoloji, Yeni Nesil Ticaret, Yeni Nesil Yaşam @ardam er i c Hayatın her alanında karşımıza çıkan teknoloji, kendisini her geçen gün yeniliyor. Her gün bir yenilik haberi duyuyoruz ve teknoloji artık hayal bile edemediğimiz noktalara bizleri sürüklemeye başladı. Bu gelişime, yeni nesil teknolojiye ayak uydurmanın yolları neler, iş hayatımızı ve ticaret hayatımızı gelişen teknolojiyle nasıl entegre ederiz, gelin bu konuya biraz değinelim.

HER GEÇEN GÜN BİR YENİLİK HABERİ Teknolojinin hızlı ilerleyişi günlük hayatımıza pozitif değerler kattığı gibi iş yapış şeklimizi de değiştiriyor. Bu değişime direnmemenin ve gelişmeleri yakından takip etmenin, hem günlük yaşantımızda hem de iş yaşantımızda bizlere oldukça

büyük faydalar sağlayacağını net bir şekilde söyleyebilirim. Gelişmeleri ve yenilikleri takip etmek hem kısa hem de uzun vadede mutlaka avantajlar mutlaka avantajlar sağlayacaktır.

de “hızlı aksiyon” alma olarak görülebilir. Yeni nesil teknolojilerde ve yeni dünyada zamanın önemi çok daha fazla hissedilir hale geldi.

TİCARİ FAALİYETLER GÜNÜN KOŞULLARINA UYARLANMALI

E-ticaretin her geçen gün daha da gelişmesi ve kullanılmasıyla birlikte ticarette “uzak” kavramı ortadan kalkmış oldu. Artık bırakın farklı bir şehir veya komşu ülke ile ticaret yapmayı, denizaşırı ülkelerle dahi ticari bağlantılar dakikalar içerisinde kurulup, geliştirilebiliyor ve gerçekleştirilen ticaretler çok yüksek hacimlere ulaşabiliyor. Özellikle döviz getirisi olarak düşündüğümüzde, e-ihracat verimli ve doğru bir şekilde yönetilirse şirketlerin ana gelir kalemlerinden bir tanesi, hatta en önde geleni halime gelebilir.

Her yeni bir güne başlarken, farklı gelişmeler bize eşlik ediyor ve gün geçmiyor ki, “vay be” dediğimiz yenilikler karşımıza çıkmasın. Aslında bu gelişmeleri yaşantımıza erken uyarlamanın, ileriye dönük olarak da avantajlar sağlayacağı açık bir şekilde gözüküyor. Ticaretle uğraşan ve başarı kovalayan herkesin bildiği gerçekler vardır ve bu gerçeklerin başında gelenlerden bir tanesi

TİCARETTE ARTIK UZAK KAVRAMI YOK

Gelişen teknolojiyle iş hayatımız değişiyor

MEKAN BAĞIMSIZ ÇALIŞMA ŞEKLİ Son dönemde özellikle pandeminin de etkisiyle gündemden hiç düşmeyen uzaktan çalışma şekli her geçen gün popülaritesini artırıyor. Mekan bağımsız çalışma şekli, son yıllarda iş dünyasında hatta günlük yaşantımızda hiç dilimizden düşmeyen zaman kavramına büyük bir destek ve kurtarıcı

10

www.yuksekteknoloji.tv


niteliğinde. Yaşantımızın her dakikasının önemli olduğu günümüzde bizleri trafik çilesi gibi stres yüklü birçok problemden uzaktan tutan mekan bağımsız çalışma şekli verimliliği artırdığı gibi insanların kendisini sorgulamasını sağlıyor. Kendi işinde veya çalıştığı iş yerinde mekan bağımsız çalışma

imkanı bulanların çok daha mutlu ve verimli çalıştığı, özel hayatına da bu imkanın pozitif etki sağladığı net bir şekilde görülüyor.

GÖRÜNTÜLÜ KONUŞMADAN, GÖRÜNTÜLÜ TOPLANTILARA Teknolojinin gelişmesiyle

Mekan bağımsız yaşam ve çalışma öne çıkıyor

birlikte; grup telefon konuşmalarından, internet üzerinden grup görüşemlerine kadar iş dünyasına hem zaman hem de fayda sağlayacak önemli gelişmeler yaşandı. Şirket içi ve şirket dışı tüm toplantılar online olarak gerçekleştirilirken bazı markalar müşterilerine de bu yol ile ulaşmayı çok iyi başardılar. İletişimin her alanında teknoloji özellikle sosyal medyanın da öne çıkmasıyla birlikte vazgeçilmez bir hale geldi.

GELENEKSEL PAZARLAMA YERİNİ DİJİTAL PAZARLAMAYA BIRAKIYOR Son 5 yıl içerisinde en çok konuşulan konulardan bir tanesi geleneksel pazarlama ve dijital pazarlama arasındaki farklar ve tercih edilmelerindeki detaylardı. Ancak son bir yıldır artık böyle bir karşılaştırmaya gerek kalmadığını net bir şekilde görüyoruz. Çünkü dijital pazarlama öyle bir hale geldi ki, artık geleneksel pazarlamanın

www.yuksekteknoloji.tv

11


teknoloji dünyasi

daha faydalı olabileceğini gösterecek veriler yok olma noktasına kadar geldi. Dijital pazarlamanın yanlış kullanımlarının markalara büyük dezavantajlar getirdiğini ve doğru yürütülemeyen dijital pazarlamanın, bırakın fayda sağlamayı, markaya çok daha fazla zarar verdiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Dijital pazarlama

12

www.yuksekteknoloji.tv

şu an için geleneksel pazarlamaya karşı bir zafer kazanmış gibi gözükse de, önümüzdeki yılların neler getireceğini kestirmenin çok da kolay olmayacağını söyleyebilirim.

TEKNOLOJİYİ DOĞRU KULLANMAK Çok kullanılan ve klişe bir

E-ihracat öne çıkıyor

tabir olarak “teknoloji doğru kullanmalı” cümlesinin hakkını verdiğimiz zaman, getirilerinin de dönüşünün çok hızlı olduğunu görebiliriz. Bugün kafamızı hangi yöne çevirsek, farklı bir teknolojik gelişme görüyoruz. Sektör, marka ve mekan bağımsız olarak gelişmeler herkesi etkiliyor ve iş yapış şekillerinizi


firmaları ciddi bir şekilde zarara uğratabiliyor. Yanlış kurgulanmış olan e-Ticaret sistemleri, işletmelerin bu ticari hamleden hem keyif almasına hem de kazanç elde etmesine engel oluyor. Bu nedenle e-Ticaret yaparken sektörel olarak koşulların çok iyi anlaşılması ve bu koşullara göre strateji oluşturulması gerekiyor. Çünkü e-Ticaret çok fazla argümanı içinde barındırıyor ve bu argümanların doğru noktalarda kullanılması büyük önem arz ediyor.

FARKLILAŞIN VE ÖZELLEŞTİRİN

Dijital pazarlamanın zaferi uzun soluklu olur mu?

entegre etmezseniz oyunda geri düşebiliyorsunuz. Bu nedenle bulunduğunuz her alanda teknolojiyi efektif ve doğru kullanmalı, gelişmeleri yakından takip etmelisiniz. Gelişen teknoloji karşısında zaman zaman geleneksel yaşam tarzımızı özlediğimiz oluyor. Bu durum hepimiz için geçerli, ancak bu duyguya

kapılıp teknolojik gelişmelere set çekmek inanın bizlere bir şeyler kazandırmayacak.

E-TİCARETİ İYİ ANLAMAK GEREKİYOR

E-ticarete başlamadan önce genellikle şöyle bir yorum yapılır; “en ucuz olmazsan, satamazsın”. Evet, bu yorum hiç de yanlış bir yorum değildir. Çünkü “dilsiz satıcı” tabirine uyan e-Ticaret satışlarında ilk odak fiyattır. Ancak, ikinci, üçüncü ve dördüncü argümanlar da çok önemlidir. Bu argümanlar müşteriler açısından önemli bir tercih sebebidir. Bunlar; hizmet, lojistik ve güven olarak sıralanabilir. Farklılık yaratabilecek hizmet anlayışı, hızlı lojistik hizmeti ve sağlayacağınız güven unsurları müşterilerin fiyat odağını terk etmesine etki edecek olan argümanlardır. Bunların dışında, yer aldığınız sektörü göz önüne alarak, farklı ve herkes tarafından sunulamayan hizmet veya ürünleri sunmak gelir yönünden de sizleri pozitif noktalara taşıyacaktır. Önümüzdeki sayılarda bu konulara daha çok değinerek, farklı detayları da sizlerle paylaşacağım. Her zaman söylediğim gibi; teknolojiyi merak edin öğrenin ve kullanın…

Son dönemin parlayan ticari noktalarından olan e-Ticaret kimi zaman bir kabusa dönüşebiliyor veya e-Ticaret yapan

www.yuksekteknoloji.tv

13


teknoloji dünyasi

Hande Arpalıgil’den

“Kadın Gözüyle Teknoloji” Teknolojinin, Gerçeklik ile Buluşması @hand ear pa ligil Teknoloji her alana oldukça fayda sağlayan gelişmeleri bizlere sunuyor. Sağlıktan tekstile kadar her alanda kullanılan teknoloji geleceğimizi de yavaş yavaş yeniden inşa ediyor diyebiliriz. Her alanda gelişemeler sağlayan ve bunu günlük yaşantımızda oldukça faydalı hale getiren teknolojiye, gelin bir de sanatsal yönden bakalım.

14

www.yuksekteknoloji.tv

3D YAZICILAR İLE GELİNEN FARKLI BİR NOKTA Bugün teknolojinin geldiği noktada en çok işe yarayan ürünlerden bir tanesi de 3D yazıcılar diyebiliriz. Kesinlikle ucu bucağı olmayan ve tamamen hayal gücünüzün yettiği yere kadar çalışmalar çıkarabilen 3D yazıcılar her alan aktif olarak kullanılabiliyor. Mimarlık,

Filmler bir bir gerçeğe dönüşüyor

tasarım gibi alanlarda sıkça kullanılan 3D yazıcılar aynı zamanda sağlık, otomotiv gibi birbirinden bağımsız alanlarda da sıkça kullanılıyor.

SANATÇI VE MÜHENDİSLER İÇİN OLDUKÇA DEĞERLİ Yapılan çalışmaları farklı boyutlara taşıyan ve çalışmaların geliştirilmesine de ön ayak olan 3D yazıcı gibi


farklı teknolojik geliştirmeler hem sanatçılar için hem de mühendisler için oldukça büyük faydalar sağlıyor. Hayalinizdeki çalışmaların gerçeğe yansıması herkesi mutlu edeceği gibi kendisini işine ve sanata adamış insanları daha mutlu ve motive edecektir.

VR BİR KAPIYI ARALADI

Geçtiğimiz yıllarda ilgi odağı haline gelen VR (sanal gerçeklik), hiç bulunmadığımız veya içerisinde bulunma ihtimaliniz olmayan yerlere bir nevi kendinizi ışınlama hissiyatı veren çalışmalar içeriyordu. Geçtiğimiz 10 yıllık döneme baktığımızda VR kullanımının birçok faydalı çalışmalara ışık tuttuğunu söyleyebiliriz. VR için geliştirilen aksesuarlarda oldukça fazlaydı. Hem yazılım hem de donanım dünyası VR üzerine belir kurguları da gerçekleştirdiler. Aslında genel olarak baktığımızda VR’ın düşünülen kada büyük bir etki ve getiri olmadığını söyleyebiliriz. Öyle iki oyun konsolları ve televizyonlar VR için 2015-2020 yılları arasında geliştirdikleri ürünlerin gelişmiş versiyonları üzerine çalışmalar yürütmediler ve daha önce geliştirmiş oldukları ürünlerle kaldılar. Özellikle VR gözlükleri sayesinde birçok müze gezilebilir, sergilenen tiyatro oyunları izlenebilir, konserler adeta konser alanındaymış hissiyatıyla takip edilebilir hale gelmişti.

AR KAPILARI SONUNA KADAR AÇARKEN, SONRAKİ GELİŞMELERE DE IŞIK TUTUYOR

Yapay Zeka’nın kullanım alanı çok geniş

VR’ın harcanan zaman ve yatırımlar göz önüne alındığında beklenen etkiyi vermemesi üzerine sonraki aşama olan AR (Artırılmış Gerçeklik) seviyesine geçildi. İşte bu noktada yapılan çalışmalar VR’dan çok daha heyecan verici bir hal aldı. VR zamanında gözlük gibi donanımlar gerekliyken, AR’da kamera ve yansıtıcılarla çok daha gerçekçi dünyalar yaratılmaya başlandı. Böylece, gezilip görülmek istenen birçok yere sanal olarak ulaşma imkanı doğmuş oldu. AR’ın sonraki aşamalarında ise hologram ve his duygularının öne çıkacağı teknolojik gelişmelerin bizi beklediği görülüyor. Yani, artık yalnızca artırılmış gerçeklik ile mekan bağımsız izleme değil, orada olduğunuzu hissetme ve hissettirme duyguları da öne çıkacak.

SEYRETTİĞİMİZ FİLMLERDEKİ TEKNOLOJİLER ÇOK DA UZAKTA DEĞİL Yıllar evvel herkesin büyük bir hayranlıkla izlediği Uzay Yolu dizindeki Kaptan’ın görüntülü telefon görüşmesinin gerçek olduğu, milyarder iş insanlarının uzay yolculuğuna çıktığı dönemlerdeyiz. Yıllar evvel, “yok artık, bu

www.yuksekteknoloji.tv

15


teknoloji dünyasi

kadarı da olmaz” dediğimiz birçok gelişmenin bugün tam ortasında yaşıyoruz. Artık uzaklar yakın hale geldi. Amerika’daki arkadaşınızla sanki yanınızdaymış gibi görüntülü görüşmeler yapabiliyor, hatta bu görüşmeleri geliştirilmiş arka planlar ile

16

www.yuksekteknoloji.tv

farklılaştırabiliyorsunuz. Evet, belki şimdilik ışınlamayla ilgili olarak bir gelişme, bir tarih yok, ancak görüntülü görüşmeler, hologramlı görüşmeler, gerçeğe yakın görüntüleme teknolojileriyle farklı bir dünyanın penceresini bizlere açıyor.

MAKYAJ MALZEMESİ, AYAKKABI VE ELBİSE İÇİN AR

3D yazıcıların kullanımı arttı

Son yılların gelişen akımlarından olan e-Ticaret’in alıcı ve satıcılarını en çok mağdur eden konuların başında beden ve renk seçimlerinin geldiği görülüyor.


GERÇEK GİBİ SÖYLEMİ HAFİF KALIYOR

VR ve AR geleceği aydınlatıyor

Durum böyle olunca yazılım geliştiriciler de bu soruna çare bulabilmek adına uzun bir süredir farklı çalışmalar yürütüyorlardı. Bu çalışmalar meyvelerini vermeye başladı ve artık telefonunuzun kamerasını ellerinize doğru tuttuğunuzda ojenin nasıl görüneceğini ve

vücut renginizle uyumunu, kamerayı ayaklarınıza doğru tuttuğunuzda üzerinize yakışıp yakışmadığını, renklerinin istediğiniz gibi olup olmadığını, kamerayı üzerinize tuttuğunuzda kıyafetinizin size uygun olup olmadığını rahatlıkla görebiliyorsunuz.

Son dönemde herkesin sıkça değindiği ve dilinden düşürmediği “Yapay Zeka” artık yavaş yavaş hayatımıza her alanda girmeye başladı. Kullanım alanı oldukça geniş olan “Yapay Zeka”anın ismi geçtiğinde birçok kişinin aklına ilk olarak robotlar geliyordu. Merakla beklenen bir soru da, “Robotlar işimizi elimizden alabilir mi” sorusuydu. Kimi zaman oldukça ürkütücü tablolarla önümüze sürülen teorilerin şimdilik gerçeklik payı olmasa da, geçmiş dönemlerde izlediğimiz filmlerin, hatta hayalini dahi kuramadığımız gelişmelerin bugün tam ortasında olmamız gelecek dönemlere karşı temkinli bakmamız gerektiğini de bizlere işaret ediyor. Yapay Zeka şimdilik bizlere chatbot kullanımı gibi önemli alanlarda çok büyük destekler sağlarken, önümüzdeki yıllarda olabilecek gelişmelere de ışık tutuyor diyebiliriz.

www.yuksekteknoloji.tv

17


sosyal bilgiler

Instagram’daki Değişim Rüzgarı

INSTAGRAM’DAN DİKKAT ÇEKİCİ DEĞİŞİMİN SİNYALLERİ Instagram CEO’su Adam Mosseri; “Tiktok’un kısa video formatının geldiği boyutu biliyorsunuz. Youtube ise, video konusunda aldı başını gitti. Instagram’ın bundan böyle video platformu olması konusunda daha çok çalışıp, videoları ön plana

18

www.yuksekteknoloji.tv

çıkaracağız. Yeni filtreler ve efektler yolda” diyerek bir açıklama yaptı. Kısa video konusunda Tiktok oldukça ileri bir seviyede. Instagram daha önce Snapchat’in özelliklerini kopyalayarak, REELS’i duyurmuştu ve bildiğiniz gibi istenilen ve beklenilen başarıyı yakalayamadı. İstedikleri seviye ne? onu da tam olarak söylemiyor, ama arada

Her zaman değişime açık olmalısınız

uçurum olduğu da ortada. Bu arada kaybettikleri kullanıcılar halen Tiktok’ta zaman geçirmeye ve içerik üretmeye devam ediyor.

SABIR VE İSTİKRAR ÇOK ÖNEMLİ “İçerik Üreticisi” olmak günümüzün en değerli mesleklerinden bir tanesi haline geldi. Tiktok’u sadece


Birol Bali

@balibey

Instagram, kan kaybını stratejik değişikliler ile durdurmaya kararlı

Bununla ilgili olarak sizlere aktarabileceğim çok güzel bir örnek var ve bu örnek sevgili dostum Ozan Sihay. Ozan Adana’da yaşayan bir yönetmen. Youtube kanalı açtı ve video düzenlemeleri üzerine anlatmaya başladı. “Nasıl hızlı düzenleme yapabilir, nasıl efektler koyarak videolar popüler olur” gibi anlatımlar yapmaya başladı. Uzun bir süre çok az izlenildi, ta ki pandemi başlayana kadar. Pandemi ve özellikle karantina döneminde insanlar evlerinden çıkamadıkları için sosyal medyaya hücum ettiler. O sırada Ozan’ın videolar izlenmeye başlandı ve kanalı o kadar hızlı büyüdü ki, şu an 200 bin aboneyi geçmiş durumda. Kendi tabiriyle Yönetmen Ozan, oldu Youtuber Ozan…Daha sonra Youtube için çektiği videoları kısaltarak Tiktok’a koydu ve telefon uygulamalarını anlatmaya başladı. Telefondan nasıl fotoğraf ve video düzenlenir anlatımları o kadar popüler oldu ki, şu an Acun Medya Akademi’de ders veriyor.

MUTLAKA BİR NOKTADAN BAŞLAYIN “Sen başla bak bakalım, okun nereye gidecek. Ama önce başla”. İçerik üreticisi olmak çok değerli ve kaliteli içerikler ise her platformun aradığı şey. Ben yaklaşık 10 senedir Instagram hesabımdan fotoğraflarımı yayınlıyorum ve uluslararası markalarla iş

dans etme platformu sananlar çok zaman kaybettiler. Orada 15-30 saniye içinde verilen bilgilerle insanlar çok ünlü oldular. Milyonlarca takipçileri var ve artık markalar kapılarından ayrılmıyor. “Youtube videosu çekip koysam ne olacak, ne kadar zamanda meşhur olurum, ne kadar izlenirim, ne kadar para kazanırım ki” diyen ve

harekete geçmeyen çok fazla kişi tanıyorum. Ben her zaman şunu söyledim; Sen başla baka bakalım, o istikrar sende var mı? Belki de 8-10 video çekip sıkılacaksın. Bu sektörede başarılı olmanın en önemli yanı istikrarlı olmak.

SOSYAL MEDYA ÇOK FARKLI KAPILAR AÇABİLİYOR

www.yuksekteknoloji.tv

19


sosyal bilgiler

birliği yapıyorum. Bu sayede yurt içi ve yurt dışında onlarca geziye katıldım. Çektiğim fotoğraflar 80 ülkede satılıyor. Başlangıçta bunları hiç düşünemezdim. Instagram o yüzden benim için harika bir uygulamaydı. Ta ki, Adam Mosseri’nin açıklamasına kadar…

INSTAGRAM ARTIK BİR VİDEO PAYLAŞIM PLATFORMU Adam Mosseri; “Instagram artık bir fotoğraf paylaşım platformundan, video paylaşımına dönmüştür” dedi. Artık videoları ön plana çıkaracağız dedi. Evet,

Hangi sosyal medya uygulamasını kendinize yakın hissederseniz, o uygulamadan başlayın

bunu gerçekten de söyledi. Bu söylemiyle, fotoğraf içerik üreticilerini adeta bir kenara itti. Gerçekten inanılır gibi değil. Tüm hayatı fotoğraf üzerine olan biri için bunlar zorlu süreçler, ama tabii ki değişime de ayak uyduracağım… Tam bu makalemi sizler için kaleme alırken Instagram, Twitter üzerinden bir yeniliğini duyurdu; “Reels videoları artık 1 dakika olacak”. Sanki Instagram kullanıcılarının tek isteği buymuş gibi…

INSTAGRAM KAYBETTİĞİ KULLANICILAR İÇİN BÜTÇE AYIRDI Şimdi size; “Instagram kaçan kullanıcıları elinde tutmak için para dağıtmaya başladı” desem? İlk 15 dakikalık canlı yayınınıza 100 USD veriyor. Daha sonra da, badge (rozet) denilen ve parayla alınabilen materyalleri takip ettiğiniz içerik üreticisine hediye olarak

20

www.yuksekteknoloji.tv


gönderebiliyorsunuz. Bugüne kadar takipçisinden hiç para istememiş/isteyemeyen kişiler ne yapacak? İşte bu şimdilik büyük bir merak konusu.

INSTAGRAM SİLKELENMEK VE YENİDEN KENDİNİ BULMAK İSTİYOR Instagram artık can sıkıcı bir hal aldı ve buna istinaden Adam Mosseri, etkileşimlerden şikayet edenler için

bir açıklama yaptı. Bu açıklamasında algoritmadan da bahsettti ve eminim kendi de buna çok hakim değildi, çünkü çok yuvarlak laflar sarfetti. Bu açıklamayı da Twitter üzerinde yapması çok manidar oldu… Bu sıcak günlerde gezdiğiniz yerler nemsiz, girdiğiniz sular serin olsun. Bol bol hikaye paylaşmayı ve bunları da sosyal medyada kullanmayı unutmayın. Belki

Fotoğraf paylaşımı, yerini kısa video paylaşımına bırakıyor

siz de fenomen/influencer olabilirsiniz. Sağlıkla ve Yüksek Teknoloji’yle kalmanız dileğiyle…

www.yuksekteknoloji.tv

21


tekno mutlu

Sürdürülebilirlik ve Teknoloji Sürdürülebilirlik, günümüzün en büyük zorluğu diyebiliriz. Hali hazırda bir dizi küresel sorunu bir arada yaşıyoruz. İçinde yaşadığımız alanın kirliliği, yoksulluk ve açlık, iklim değişikliği, mineral ve organik kaynakların tükenmesi, ekolojik yıkım ve küresel eşitsizlik.

ancak bunların çözümünde de önemli bir rol oynayacaktır. Bunun nedeni, sürdürülebilir kalkınmanın teknolojik bir misyon olması değildir. Daha ziyade, sürdürülebilir kalkınma tüm toplumun misyonudur. Ancak, şu an için teknoloji toplumumuza derinden yerleşmiş durumda.

TEKNOLOJİNİN ROLÜ ÇOK BÜYÜK

BİR TEKNOLOJİNİN ETKİLERİ ŞUNLARA BAĞLIDIR

Teknolojiler, karşılaştığımız sorunların yaratılmasında önemli bir rol oynamıştır,

22

www.yuksekteknoloji.tv

•Bir teknolojinin sosyal bağlamda algılanma ve

Elektrikli toplu taşıma yaygınlaşacak

kullanılma şekli • Bu bağlamı etkileme ve dönüştürme şekli • Teknolojik sistemlerle ve fiziksel bağlamı ile etkileşim şekli • Analizin zaman çerçevesi ve kullanım miktarı

ÖRNEKLER ÇOĞALTILABİLİR Genel olarak sürdürülebilir ürün iddiaları, örneğin enerji verimliliği veya geri dönüştürülebilir olma gibi diğer olası ifadeleri göz ardı


ederek, genellikle ürünün tek bir özelliğine dayanır. Bu basitleştirmeyle, turist CO2 tazminatı öderse, küresel turizm sürdürülebilir hale gelir.

NET BİR VİZYON GEREKİYOR Birini düzeltmeye çalışırken diğer sorunları ağırlaştırmamak için, belirli sorunları ele alırken sürdürülebilir kalkınmanın tüm yönleriyle ilgili net bir vizyon tutmak önemli olmaya devam etmektedir.

TASARIM PROJESİNİN ÖZELLİKLERİNE SAHİP Sürdürülebilir kalkınma, esasen ‘ortak geleceğimizi’ tehdit edebilecek tüm konularla ilgilenen açık bir kavramdır. Bu nedenle, sürdürülebilir kalkınma bir tasarım projesinin özelliklerine sahiptir. Bir tasarım için tamamıyla yerine getirilemeyecek birkaç koşul vardır. Tek bir ‘iyi’ tasarım yoktur, ancak bu taleplerden daha etkili uzlaşmalar aramanın birkaç yolu vardır ve her zaman yeni talepler eklenebilir. Ancak önemli bir fark da var, başarısız bir ürün tasarımı piyasada başarısız olacaktır. Sürdürülebilirliği başarılı kılmak bizim ortak sorumluluğumuzdur.

DİJİTAL TRENDLER, SÜRDÜRÜLEBİLİR TEKNOLOJİ

BÜYÜMESİNİ NASIL ETKİLER? Elbette AI, ML, Nesnelerin İnterneti , Büyük Veri, Robotik Süreç Otomasyonu ve diğerleri gibi tüm popüler teknoloji trendleri hayatımızı kolaylaştırmaya geliyor. Bu nedenle, büyük ölçekli işletmeler kadar ortalama kullanıcılar da bu yenilikleri ve değişiklikleri takip etmekte. Örneğin; yapay zeka, iklim değişikliği, hava ve su güvenliği, biyolojik çeşitliliğin korunması, afetlere dayanıklılık gibi alanlarda sürdürülebilir karar vermeyi amaçlayan karmaşık veri, analiz ve yönetimin anahtarı olmuştur .

Yeşim Mutlu

@yesimmutlu

ELEKTRİKLİ KAMYONLAR

9 TEKNOLOJİK YENİLİK, SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK GÜNDEMİNİ ŞEKİLLENDİRECEK! SürdürülebilirliK küresel olarak nereye gidiyor? Hangi teknolojiler küresel tartışmaları yönlendirecek ve dahası post-pandemi döneminde en büyük etkiye sahip olacak? McKinsey’in önde gelen sürdürülebilirlik uzmanlarının düşüncelerini toparlayarak size en güncel bilgileri aktarmak istiyorum.

ELEKTRİKLİ TOPLU TAŞIMA Elektrikli araçlara her zamankinden daha fazla erişime sahip olanlar sadece

bireysel araç sahipleri değil. Bugün 160 elektrikli ve hibrit araç modeli mevcut ve bu araçların kullanım alanlarında belediyeler de dikkat çekiyor. Çin’de her gün 300.000 elektrikli otobüs şehrin sokaklarında dolaşıyor. Elektrikli toplu taşıma araçlarının Çin’de yaygın olarak benimsenmeleri, Avrupa şehirlerini de aynı sistemi kurmaya ikna edecek. Elektrikli toplu taşıma kullanımı günümüzde çoğu şehirdeki başlıca sorunlar olan SOx, NOx ve CO2 dahil olmak üzere yerel partikülleri de ortadan kaldıracak.

Doğaya yapılan yatırımlar ekonomik ve geniş ölçüde faydalı olabilir

Kişisel elektrikli araçların giderek daha fazla pazar payı elde etmesiyle, ticari filolar da hızla aynı şeyi izleyebilir hale geldi. Bugün kısmen artan maliyet, rekabeti ve mevcut elektrikli araç altyapısı nedeniyle özellikle hafif ve orta hizmet segmentlerinde akülü elektrikli ticari araçların (BECV’ler) benimsenmesinin, 2030 yılına kadar bazı pazarlarda otomobil satış rakamlarını geçebileceği tahmin ediliyor.

UCUZ ENERJİ DEPOLAMA Elektrikli araçların yeni çağı, lityum ve kobalt pil pazarını hızla genişletti ve fiyatlarını büyük ölçüde düşürdü. Lityum iyon piller, sadece dokuz yıl önce kilovat saat başına 1.000 dolara kıyasla şimdi kilovat saat başına 200 dolara mal oluyor. Piller için genişleyen pazar, sadece elektrikli araçlardan daha fazlasını etkiliyor. Sanayi ve kamu hizmetleri, enerji depolama çözümleri olarak onlar için daha geniş bir kullanım alanı buluyor. Pil fiyatlarının hızla düşmesiyle birlikte, güç maliyetlerini azaltmak, güvenilirliği ile esnekliği artırmak ve güç sistemlerini çalıştırmak ve

www.yuksekteknoloji.tv

23


tekno mutlu

daha esnek hale getirmek için değerli olduklarını kanıtlıyorlar. Ucuz enerji depolamasının geniş erişilebilirliği, kamu hizmetlerinin hızla değişmesi gerekeceği anlamına da geliyor.

UZUN SÜRELİ DEPOLAMA Lityum iyon piller, sık sık ortaya çıkan (yılda 20-200 kez) kısa süreli depolama ihtiyaçlarını (4-5 saat) karşılamak için harikadır, ancak pazar aynı zamanda mevsimsel değişimlerin getirdiği uzun vadeli depolama ihtiyaçlarını karşılayan çözümler de istemekte. Bunlar güneşin parlamadığı ve rüzgarın esmediği çok günlük dönemler. Tarihsel olarak, hidroelektrik barajları bu mevsimsel değişimleri yönetmeye yönelik yaklaşımlardan biriydi. Bu bilgiler ışığında sistemin her yıl yalnızca birkaç gün çalışan bir dizi tesis inşa etmesi de gerekiyor.

24

www.yuksekteknoloji.tv

MALİYETLERİ DÜŞÜRMEK İÇİN ÖNEMLİ ÇALIŞMALAR YÜRÜTÜLÜYOR Google X, yenilenebilir enerjiyi erimiş tuzda depolayan Malta’dan yeni ayrıldı. Antora Energy, şebeke ölçeğinde enerji depolaması için düşük maliyetli bir termal pil inşa ederek aynı sorunu çözmeye çalışıyor ve BP destekli Lightsource, güneş enerjisi gelişmelerine depolama ekliyor. Açık olan şu ki, uzun vadeli enerji depolama işe yararsa, güç fiyatı önemli ölçüde düşecektir. Bu uzun vadeli çözümler, varlıkların yetersiz kullanımı nedeniyle ortaya çıkan maliyeti ortadan kaldırabilir ve güç kaynağına güneş ve rüzgar gibi daha düşük maliyetli jeneratörler ekleyerek para tasarrufu sağlayabilir.

PLASTİK GERİ DÖNÜŞÜM Her yıl dünya genelinde 260 milyon ton plastik atık üretiliyor ve bunların

yalnızca yüzde 16’sı geri dönüştürülebiliyor. Plastik sektörü, “al, yap ve elden çıkar” iş modelinden uzaklaşarak ekonomik, toplumsal ve çevresel faydalar yaratırken, sektörler arası atıkları ortadan kaldırmayı hedefleyen döngüsel bir model benimseme fırsatına sahip.

LED IŞIK VERİMLİLİĞİ

Enerji depolamanın önemi çok büyük

Enerji tasarruflu LED aydınlatma, Amerikan evlerinde hızla geleneksel akkor ampullerin yerini alıyor ve 2030 yılına kadar yüzde 84 pazar payına ulaşması bekleniyor. Sadece 2030’da LED ışıklar enerji tüketimini yüzde 40 azaltacak ve bu da günümüzün enerji fiyatlarına göre 26 milyar dolara kadar tasarruf sağlayacak.

ERİŞİLEBİLİR GÜNEŞ ENERJİSİ Yenilenebilir enerji, elektriğe erişimi olmayan dünya genelinde yaklaşık 1 milyar insan için büyük etkileri olan bir trend olarak günümüzde de


daha ucuz ve daha erişilebilir hale gelmeye devam ediyor. Şebekeyi genişletmek erişim çözümünün bir parçası olsa da, dünyanın elektriksiz nüfusunun çoğunluğunu oluşturan Sahra altı Afrika ve Karayipler’deki ülkeler, enerjiyi hızlı ve ucuz bir şekilde milyonlara ulaştırmak için güneş enerjisi gibi yenilenebilir çözümleri araştırıyorlar. Yenilikçi finansman planları, güvenilir bir şebeke bağlantısından çok, uzakta olan topluluklar için daha önce satın alınamayan güneş enerjisi ev sistemlerini (SHS’ler) akıllı bir çözüm haline getirmeye yardımcı olabilir.

KARBON YAKALAMA VE DEPOLAMA Plastik ve çimentonun arkasındaki başlıca endüstriyel ürünlerin tamamen karbondan arındırılmasına odaklanmak yerine, bu ürünler üretilirken yayılan karbonu güvenli bir şekilde yakalamayı da düşünebiliriz. Karbon yakalama ve depolama (CCS), endüstrinin karbonu kaynağında yakalamasına, sıkıştırmasına ve uygun bir kalıcı depolama alanına taşımasına olanak tanır. Teknoloji sadece sera gazı emisyonlarını önemli ölçüde azaltma potansiyeline sahip olmakla kalmaz, aynı zamanda CO2 başka ürünler yapmak için karlı bir şekilde kullanılabilirse daha fazla para anlamına da gelebilir. Poliüretan gibi plastikleri yapmak için yakalanan karbonu kullanan üreticiler de dahil olmak üzere, birçok endüstri hali hazırda yakalanan karbondioksiti karlı bir kullanıma sokmak için çalışıyor. Doğrudan hava yakalama da dahil olmak üzere gelişen teknolojiler, önceden ölçekte uygulamak için çok maliyetliydi. Ancak yeni bir Stanford Üniversitesi araştırması, havadaki karbondioksiti alıp, sentetik

• Fosil yakıttan sürekli enerjiye geçiş • İklim değişikliği riskinin azaltılması • Tedarik zinciri iyileştirme • BT dahil olmak üzere sektör genelinde dönüşüm • Kentsel ve kırsal ekonomi arasındaki dengeyi korumak • Doğa odaklı çözümler almak • Hassas gruplar ve alanların korunması • Emisyon ve kirlilik seviyelerinin en aza indirilmesi

yakıta dönüştüren doğrudan hava yakalamanın sonunda bir ton karbondioksit başına 600 dolardan 100 doların altına düşebileceğini tahmin ediyor.

ENERJİ GEÇİŞİNDE HİDROJEN Çevreyi temizlemeye yönelik hidrojene dayalı yollar, hidrojenin 2050 yılına kadar 400 milyondan fazla arabaya, 15 ila 20 milyon otobüse ve yolcu gemilerinin ve lokomotiflerin yüzde 20’sinden fazlasına güç sağlayacağını tahmin ediliyor. Pille çalışan elektrikli araçların genel olarak daha yüksek yakıt verimliliği göstermesine rağmen, hidrojen güçlü yakıt hücreleri daha az ağırlıkla daha fazla enerji depolayabilir. Bu, onları uzun mesafeler kat etmesi gereken ağır yük araçları için ideal bir çözüm haline getirir. Hidrojen yakıtı dünyanın karbondioksiti azaltma hedefine ulaşmasına yardımcı olabilir. Günümüzde gerekli teknoloji mevcut olmasına rağmen, hidrojen üretme maliyetlerinin önemli ölçüde düşmesi ve bunu destekleyen altyapının bir adım öteye gitmesi gerekiyor. Hidrojen, yenilenebilir elektrik için uzun vadeli bir taşıma ve depolama çözümü olarak hareket ederek diğer yenilenebilir kaynakların daha akıllı kullanımını da kolaylaştırabilir.

ŞİRKETLER SÜRÜDÜRÜLEBİLİR ENERJİYE BÜYÜK ÖNEM VERİYOR

Yenilenebilir enerjinin dünyanın bir kısmına olan etkisi oldukça önemli

Muhtemelen, dünya çapındaki en iyi şirketlerin paydaşları, sürdürülebilir dijital teknoloji sağlama ve bu teknolojiden yararlanma sorumluluğunu hissediyorlar, bu nedenle vaktinden önce işletmeler temiz ve yeşil olma yolunda adımlar attılar. Sürdürülebilirliğin insanları, gezegeni ve kârları dengelemekle ilgili olduğuna inanarak ilerlemeliyiz. Düşünün ki bu yazıyı yazdığım dizüstü bilgisayar e-atığının %70’i yeniden kullanılabilir. Önümüzdeki sayıda yeniden görüşmek üzere, sağlıcakla ve Yüksek Teknoloji’yle kalın…

SÜRDÜRÜLEBİLİR TEKNOLOJİ, ZAMANDAN 10 ADIM ÖNDE Tüm ülkeler, sürdürülebilir küresel eylemler konusunda endişe duyuyor ve Paris Anlaşması’nın taahhütlerini yerine getirmek için tutarlı stratejiler üretiyor. Kişisel ve kurumsal olarak hepimize düşen gerekli adımlar ise; • Verimli doğal kaynak tüketimi • Finansal kaynakları harekete geçirmek

www.yuksekteknoloji.tv

25


tekno spor

Onlar Şampiyon Oldu, Biz Yine Sınıfta Yine, yeni ve dopdolu bir sayıyla karşınızdayız. Bu makalemde konu olarak 2020 Avrupa Şampiyona’sını ele aldım. Biliyorsunuz, bu Şampiyona geçen sene pandemiden dolayı bir yıl sarkan bir şampiyona oldu. Eğlenceli geçti mi derseniz, ben çok keyif aldım,

26

www.yuksekteknoloji.tv

bir kere son 2-3 Avrupa Şampiyonası’na göre futbol kalitesi oldukça yüksekti ve fiziksel açıdan mücadele gücü yüksek olan, atletik oyunculara sahip olan takımların ön plana çıktığı bir şampiyona oldu ve baştan beri favorim olan İtalya oldukça zor eşleşmeleri geçerek hakkıyla şampiyon oldu.

Ertelenen şampiyonada büyük hayal kırıklığı yaşadık

YEŞİL SAHADA ŞAMPİYON BELLİ, PEKİ SOSYAL MEDYANIN ŞAMPİYONU KİM? Ben de işin sosyal medya tarafına baktım ve katılan milli takımların Instagram hesaplarını inceleyerek buradaki şampiyonu belirledim. Bu incelemeyi de


başlamadan önce İtalya’nın 3.5 milyon takipçi sayısına sahip olduğunu da hatırlatmış olayım. Verilerden anlaşılacağı üzere İtalya şampiyon olunca takipçi sayısını neredeyse ikiye katlamış.

TÜRKİYE, SOSYAL MEDYA’DA DA MI KAYIP? Özer Asan

Şampiyonluk İtalya’ya 2 katına yakın takipçi kazandırdı

Avrupa Şampiyonası’nda büyük hayal kırıklığı yaşadığımız Türkiye’yi merak edenler için, maalesef bu konuyu da hiç sormayın diyorum. Türkiye’nin sadece ve sadece 57.9 bin takipçi sayısı ile turnuvaya katılan 24 takımdan üçünü geçerek sondan dördüncü olduğunu sizlere aktarabilirim. Bu noktada son 1-2 sene dışında geçmiş yıllarda milli takıma karşı oluşan negatif havanın sosyal medyaya da yansıdığını görmüş oluyoruz. Tabii burada, iş federasyona düştüğü kadar bizlere de düşüyor. Bize düşen payda da, gelen galibiyetlere göre değil de, gönül bağıyla yensen de yenilsen de mantığıyla olması gerektiği kanaatindeyim. Madem futbol ülkesiyiz, madem futbolu bu kadar seviyoruz, neden bir kulüp fan sayısı kadar federasyonun sayısı olmasın. Bu arada arkamızda kalan ülkeleri de yazmış olayım; bunlar Kuzey Makedonya, Slovakya ve son sırada yer alan İsviçre. İsviçre’nin sadece

a Kaldık! hesapların takipçi sayıları, paylaşılan post sayıları ve mavi rozetleri açısından gerçekleştirdim ve sonunda ortaya leziz bir data çıktı. Şimdi sıra sizinle bu verilerin ana kulvarlarını paylaşıyorum.

TAKİPÇİ SAYISINDA ŞAMPİYON FRANSA!

Fransa 9.4 milyon takipçi sayısıyla bu kulvarın şampiyonu oldu. İkinci sırada 7.9 milyon takipçi ile Portekiz yer alırken, 7.1 milyon takipçi sayısı ile İngiltere üçüncü oldu. 2020 Avrupa Şampiyonu olan İtalya ise takipçi sayısı (5 milyon) sıralamasında ancak dördüncü olabildi. Turnuva

www.yuksekteknoloji.tv

27


tekno spor

6465 takipçisinin olmasının da beni çok şaşırttığını belirtmiş olayım.

INSTAGRAM GÖNDERİ SAYISINDA DA ŞAMPİYON İTALYA! 2020 Avrupa Şampiyonası’nın Şampiyonu İtalya, tam 8132

28

www.yuksekteknoloji.tv

paylaşımla Instagram’ın bu kulvarında da Şampiyon oldu. İkinci sırada 6513 paylaşımla Hırvatistan’ın ve 6186 paylaşımla Finlandiya’nın geliyor olması da ilginç. Dördüncü sırada, 5049 paylaşımla Fransa ve 5005 paylaşımla da beşinci sırada İngiltere gelmekte.

TÜRKİYE INSTAGRAM GÖNDERİ SAYISINDA DA SON SIRALARDA

Sosyal medya spor dünyasını da etkiliyor

Maalesef Türkiye’nin durumu burada daha da kötü. Sadece ve sadece 97 paylaşım yapılmış. Hadi takipçi sayısını geçtim, hiç mi paylaşım yapılacak bir haber, bir olay olmaz. Burada da 24 takım


oynamamız çok zor olur.

MAVİ ROZET DE, ÜÇ TAKIM HARİÇ HERKES ŞAMPİYON Evet, inanılır gibi değil ancak burada da sınıfta kaldık. 24 takımdan sadece Türkiye’nin, Kuzey Makedonya’nın ve Slovakya’nın mavi rozeti bulunmamakta. Diğer ülke federasyonları bu rozeti almışlar. Düşünün ki, hem takipçi hem de gönderi sayıları açısından 24 takım arasında son sırada yer alan İsviçre’nin bile mavi rozeti var.

HEM YEŞİL SAHADA HEM SOSYAL MEDYADA BİR AN EVVEL TOPARLANMAK ZORUNDAYIZ

arasında sondan ikinci olmuşuz. Gönderi sayısında son sırada yine 74 paylaşımla İsviçre yer almış. İnanın bu iki takım dışında yer alan takımlar en az bin küsür paylaşım yapmış. Buradan Futbol Federasyonu’na çağrıda bulunmuş olayım, gelin bu olaya el atın, her kim yapmıyorsa/yapamıyorsa

bırakın profesyoneller sosyal medya yönetimi olarak bu işi üstlensin. Dünyada artık sosyal medya kitleleri yönlendirebilen önemli bir mecra ve bunu herkes çok iyi biliyor. Gücünüzü, kalitenizi ve yaptıklarınızı dünya bu mecralardan takip ediyor. Burada başlarda olamazsak, reel spor dünyasında da başa

Sosyal medya yönetimi, bir takım yönetmek gibi profesyonellik istiyor

Durum bu kadar negatife dönmüşken umarım bir atılım ve çalışma yapılır, biz de düzlüğe çıkarız. Konuyu yine Şampiyona’nın enlerine getirerek bağlamak istiyorum. En genç yaş ortalamasına (25 yaş) sahip takım bizdik, en yaşlı takım Belçika (29.2 yaş). En genç futbolcu Polonya’dan Kacper Kozłowski (17 yaş) olurken, en yaşlı futbolcu Hollanda’dan Maarten Stekelenburg (38 yaş) oldu. En genç teknik direktör Andriy Shevchenko (44 yaş) olurken, en yaşlı teknik direktör Şenol Güneş (69 yaş) oldu. En pahalı kadro İngiltere’de (1.25 milyar avro) bulunurken, turnuva tarihinin tecrübeli ismi ise tam 21 maçta sahada yer alan Portekizli Cristiano Ronaldo oldu. Gelecek sayıda görüşmek üzere derken, aşınızı olmayı lütfen ihmal etmeyin demek isytiyorum. Artık daha fazla ekonomimize, çocuklarımızın eğitimine, sosyal hayatımıza, kapanmaya ve daha bir çok alana negatif yönde etki etmek istemiyorsanız, bu çağrıma lütfen kulak verin ve aşınızı olun. Teknolojisiz kalmayın, Yüksek Teknoloji ile kalın…

www.yuksekteknoloji.tv

29


tekno saglik

Teknolojinin Sağlık Dünyasına Yansıması

TOTAL DİZ PROTEZİ NEDİR? Total diz protezi, aşınmış eklem yüzeylerinin metal ve yüksek dayanıklı polietilen parçalar ile kaplanarak değiştirildiği bir ameliyattır. Öncelikli hedef, ağrısız eklem hareketi ile günlük hayatın daha konforlu hale gelmesidir. İlk kez 1968 yılında uygulanan diz protezi, cerrahi teknikler,

30

www.yuksekteknoloji.tv

kullanılan maddeler ve tasarım alanındaki teknolojik ilerlemeler sayesinde geliştirilerek günümüzde çok daha başarılı bir tedavi yöntemi olmuştur.

TOTAL DİZ PROTEZİ KİMLER İÇİN UYGUNDUR? Diz ağrısı olan kişilerde, özellikle de orta ve ileri

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Ferit Manğal

yaşlarda sık görülmektedir. İstirahat, ilaçlar, fizik tedavi yöntemleri, baston kullanımı ve eklem içi enjeksiyonlar (hyaluronik asit ya da PRP) gibi tedavi yöntemleri uygulanmış olmasına rağmen diz ağrıları kontrol edilemeyen, yürüme, merdiven çıkma gibi günlük yaşam aktiviteleri ileri derecede kısıtlanmış ve eklem kıkırdağında ileri harabiyet


olan hastalarda total diz protezi uygundur. Özellikle istirahat sırasında olan ağrılar ve gece uyku kalitesini bozan ağrısı olan hastalarda total diz protezi ameliyatı ile başarılı sonuçlar alınır. Hastanın 60-80 yaşları arasında olması tercih edilir, ancak romatoid artrit ve osteonekroz (kemik çürümesi) gibi bazı özel durumlarda daha erken yaşlarda da protez yapılabilir.

TOTAL DİZ PROTEZİNİN UYGULAMASI Total diz protezi ameliyatında hastaya uygun anestezi yönteminin (genel anestezi ya da belden iğne ile spinal ya da epidural uygulanmasının ardından dizin ön bölgesinde bir kesi ile diz eklemine ulaşılır. Eklemi oluşturan üç kemiğin (femur, tibia ve patella) birbirlerine temas eden yüzlerindeki aşınmış kıkırdak dokusu, ince bir kemik tabakası ile birlikte kesilerek çıkartılır ve sonra uygun boyutlarda seçilen protez parçaları, kemik çimentosu (polimetil metakrilat) adı verilen bir dolgu maddesi kullanılarak, hazırlanan kemik yüzeylere tutturulur.

AMELİYAT YAKLAŞIK 2 SAAT SÜRER Eklem yüzleri, metal ve plastikten yapılmış parçalarla yeniden kaplanmış olur. Ameliyat 1-2 saat arasında sürer ve ameliyat sonrası ağrı kontrolü için sıklıka epidural

(belden yerleştirilen) veya damar yoluyla ilaç veren ağrı pompaları kullanılır. Ertesi gün, diz hareketlerine başlanır ve yardımla ayağa kalkılır. Diz hareketi için CPM denilen cihaz kullanılarak hareket miktarı yavaş yavaş artırılır. Oda ve koridor içinde rahat yürüyebilir hale gelindiğinde hastaneden taburcu olunabilir. Bu süre, hastadan hastaya çok farklılık göstermekle birlikte 3 ile 7 gün arasında değişebilir. Toplam koltuk değneği kullanma süresi ise 3-4 haftadır.

olmayan sporlar yapılabilir. Araç kullanmakta bir sakınca yoktur.

BİRÇOK PROBLEM AMELİYAT SIRASINDA DÜZELTİLEBİLİR Cerrahiden önce bacağınızda var olan eğrilik ve şekil bozuklukları da ameliyat sırasında düzeltilir. Ancak, özellikle kilolu hastalarda bu hareket açıklığı daha azdır. Ortalama hareket açıklığı 115 derece civarındadır, bu nedenle diz protezi sonrası yere tam çömelmek veya namaz kılmak sıklıkla mümkün değildir. Son yıllarda diz hareket açıklığını artıran teknikler ve tasarımlar uygulanıyor olsa da, hastaların ayaklarını altlarına alıp oturmaları diz protezinin uzun süreli sağ kalımı açısından sakıncalı olabilir.

TOTAL DİZ PROTEZİ AMELİYATI SONRASI NE BEKLENMELİ Total diz protezi başarı oranları %95’in üzerindedir. Total diz protezi yapılan hastaların diz ağrılarında belirgin bir azalma ve yürüme/ merdiven inip çıkma gibi günlük yaşam aktivitelerini yapmada belirgin bir iyileşme elde edilir. Hastaneden taburcu olduğunuzda bir destek kullanarak, ev içinde yürüyüş yapma imkanınız olacaktır. Ağrınızın belirgin olarak düzelmesi ve bağımsız sokağa çıkmanız, her hasta için farklı olmakla birlikte 4 ila 8 hafta arasındadır. Total diz protezi sonrası koşma, sıçrama gerektiren sporlar ve ağır işlerin yapılması uygun değildir ve bu tip aktivitelerin gerçekleştirilmesi protezin ömrünü kısaltacaktır. Yürüyüş, golf, yüzme gibi zorlayıcı

1990 yılından önceki diz protezlerinin MR uyumu kontrol edilmeli

TOTAL DİZ PROTEZİ SONRASI MANYETİK REZONANS GÖRÜNTÜLEMESİ (MR) YAPILABİLİR Mİ? Modern total diz protezlerinin çoğu MR uyumlu bir metal olan krom kobalt alaşımından imal edilir. Her ne kadar dizin yakın komşuluğundaki dokular görüntülenemese de, başka bir bölgenin MR’ının çekilmesinde bir sorun yaşanmaz. 1990’dan önce yerleştirilmiş olan bir diz proteziniz var ise, MR uyumu açısından markası veya metal alaşımını doktorunuza danışmanız uygun olacaktır.

TOTAL DİZ PROTEZİNİN BİR ÖMRÜ Total diz protezini oluşturan metal ve plastik parçalar, hareket sırasında ortaya çıkan sürtünmeye bağlı olarak zaman içinde aşınır. Aşınma ile ortaya çıkan ve gözle görülmeyecek kadar küçük metal ve plastik parçalarına karşı vücudun cevabı ile diz protezinin parçaları tutunduğu kemikten ayrılıp gevşeyebilir. Uygun cerrahi teknik, modern ve teknolojik

www.yuksekteknoloji.tv

31


tekno saglik

protez tasarımları kullanılarak yapılan diz protezlerinin ömrü günümüzde 15-20 yıla kadar uzamıştır. Gevşeyen diz protezleri, çoğu hastada ikinci bir ameliyat ile çıkartılıp yeniden protez yerleştirilebilir, ancak ikinci protezin ömrü, ilki kadar uzun değildir. Aşınma, gevşeme gibi sorunlara erken tanı koymak amacıyla, yakınmanız olmasa bile düzenli aralıklarla muayene ve röntgen incelemeleri ile diz protezinizin kontrol edilmesi uygundur. Doktorunuz size ne zaman aralıklarında kontrole geleceğinizi belirtecektir.

32

www.yuksekteknoloji.tv

DİZ PROTEZİ AMELİYATINDAN SONRA HANGİ KOMPLİKASYONLAR (SORUNLAR) GÖRÜLEBİLİR? Total diz protezi ameliyatından sonra görülen ciddi komplikasyonlar çok düşük oranda ortaya çıkar. En sık görülen sorun ise, bacağınızdaki kan akımının yavaşlamasına bağlı olarak toplar damarlarınızda pıhtı oluşmasıdır (derin ven trombozu). Bunu önlemek için cerrahiden sonra kanı sulandıracak ilaçlarla

koruyucu tedavi uygulanır. Bu tedavi, gerektiğinde 20 güne kadar uzatılabilir. Ameliyat sonrasında erken dönemde diz hareketi ve yürüyüşlere başlamak, hareketsiz kalmaktan kaçınmak bu riski azaltacaktır.

ENFEKSİYON OLASILIĞI VAR MI?

Diz protezi ilk defa 1968 yılında uygulanmıştır

Total diz protezinden sonra enfeksiyon, yani protezin iltihaplanması % 0.1 ile %2 arasında görülür. Vücudun başka bir yerinde (idrar yolunda, dişlerde, vb.) enfeksiyon olması, şeker hastalığı ve başka kronik hastalıkların varlığı bu riski artırabilir. Ameliyat öncesinde vücudun başka bir yerinde olabilecek enfeksiyonların tedavisi gereklidir. Ameliyat sırasında koruyucu antibiyotik tedavisi yapılır ve cerrahi sırasında özel önlemler alınarak enfeksiyon riski azaltılır. Ameliyat sonrası 4-5 gün boyunca koruyucu antibiyotik tedavisi verilmektedir. Total diz protezinde enfeksiyon gelişirse, tekrarlayan cerrahiler, protezin çıkartılıp


antibiyotik tedavisi ve belirli bir süre sonra tekrar yerleştirilmesi gibi işlemler gerekli olabilir.

FARKLI SEMPTOMLAR GÖRÜLEBİLİR Mİ? Yukarıda saydıklarımız dışında, yara iyileşmesi sorunları, damar veya sinir yaralanmaları, protezin bazı parçalarının yerinden çıkması, protez çevresi kırıklar, protezin

kendisinde kırıklar gibi komplikasyonlar görülebilir, ancak bunlar çok nadirdir.

TOTAL DİZ PROTEZİ SONRASI ENFEKSİYONDAN KORUNMAK İÇİN NE YAPILMALIDIR?

Günümüz teknolojisiyle diz protezlerinin ömrü 15-20 yıla kadar uzamıştır

vardır. Protez ameliyatından sonraki ilk iki yıl içinde diş veya idrar yolları ile ilgili bir cerrahi işlem geçirecekseniz, mutlaka öncesinde antibiyotik kullanmanız gerekir. Özellikle diş çekimi, taş temizliği ve kanal tedavisi gibi işlemlerden bir saat önce uygun bir antibiyotik ile enfeksiyondan korunma önemlidir. Antibiyotiğin dozu ve süresi için mutlaka ortopedi doktoruna danışılması uygun olacaktır. Ayrıca, ayak bakımına dikkat edilmeli, ayak ve tırnak enfeksiyonu bulguları ortaya çıkarsa ortopedi doktorunun bilgilendirilmesi gerekmektedir.

Kana karışan bakterilerin diz protezinize ulaşarak oraya yerleşmesi ve enfeksiyon oluşturması riski düşükte olsa

www.yuksekteknoloji.tv

33


tekno psikoloji

Pandemi Döneminde Sanal İlişkiler Pandemi dönemi; bireyin hayatında kaydı değer bir yer tutan önemli bir geçiş dönemidir. Normalleşme ve kapanma aşamaları olan bu geçişi içeren dönem; ayrıca bilişsel, sosyal-duygusal ve biyolojik değişimleri de içermektedir. Pandemi döneminde meydana gelen bu değişimlerin hızı, diğer dönemlerde olduğundan

34

www.yuksekteknoloji.tv

daha fazladır. Çünkü pandemi döneminde kurallar değişmekle birlikte, toplum beklentisi de değişmekte ve bireyin atacağı adımlar kendini sosyal konumda nasıl bir noktada bulacağına dair değişimler, bireyden bireye değişiklik gösterirken, yine bu dönemin etkileri de kişiye göre değişmektedir

ÖZEL BİR DÖNEM İÇERİSİNDEYİZ

Her sosyal medya uygulaması farklı bir kitleye hitap ediyor.

Pandemi dönemi birçok bakımdan özel bir dönem olarak nitelendirilebilir. Özel dönemlerde herkes, kendi ekseninde bu durumla baş etmek için farklı davranışlar geliştirebilir. Pandemi döneminin herkesin kendine özgü özellikleri ve problemleri bulunduğundan, bu konu


birbirlerini görmelerini, birbirleriyle konuşmalarını sağlayan iletişim uygulamaları ise, en çok kullanılan favori uygulamalar olmuştur.

DUYGUSAL, SOSYAL VE RUHSAL YAŞANTIMIZ ETKİLENİYOR

Uzman Klinik Psikolog Feyza Melis Kösoğlu

Pandemi dönemi kendinizi ve ilişki şekillerinizi tanımanız için önemli bir dönem

Pandemi dönemi; aileden, sosyal çevreden uzaklaşılıp sosyal çevre ile iletişim ve ilişkinin kopuk olduğu bir süreç gibi gözükse de, aslında bu dönem bireylerin sosyal ortamda daha da yoğun ve aktif olarak gözlendiği bir dönem olmuştur. Bu dönem, aynı zamanda her bireyin duygusal, sosyal ve ruhsal yaşamını derinden etkilemektedir. Bu dönemde bir noktada herkesin zihninde, “ilişkileri sanal mecra üzerinden nasıl kurabilir ve sürdürebilirim” sorusu bulunmuştur. Konuşma dilinde “Mutluluk” olarak ifade edilen “Psikolojik İyi Oluş Hali”nde kişi kendi yaşamını değerlendirir. Bu değerlendirmede kişi, ilişkilerini ve ilişkilerinde kurduğu duygusal süreçleri sorgular. Bireyin diğer insanlarla olan sosyal ilişkilerinden doyum alması, psikolojik iyi oluş halini olumlu yönde etkiler. Bu noktada, pandemi döneminde bireyler psikolojik iyi oluş hallerini ve ilişkilerindeki psikolojik iyi oluş hallerini de sorgulamıştır.

DUYGULAR VE TEPKİLER DEĞİŞİKLİK GÖSTEREBİLMEKTE

üzerinde önemle durulmalıdır. Örneğin; bu dönemde en önemli sorunlardan biri ilişki kurma sürecidir. İlişki kurma süreci hayat boyu devam eden bir süreçtir. Özellikle pandemi dönemi ilişki kurmak için herkesin yeni davranış şekilleri bulması gereken bir dönem olmuştur ve bu yüzden pandemi dönemi birçok çiftin ilişkisini sorgulamasına yol

açarken, ilişkisi olmayan bireylerin de, ilişki kurma ihtiyaçlarını dile getirmelerine yol açmıştır. Bir noktada sosyal mesafenin arttığı bu dönemde bireyler sosyallik ve ilişki kurma ihtiyaçlarını daha çok sosyal medya platformları üzerinden kurar olmuştur. Bireyler, ilişki kurma üzerine sosyal medya uygulamalarını daha fazla kullanırken, kişilerin

Pandemi döneminde bireyler, duygularına dair hassasiyetlerinde de artış göstermektedir. Bu dönemde bireyler duygularına daha fazla odaklanmakta ve duygu durumlarını anlamlandırmaya çalışmaktadır. Pandemi döneminde duygulara verilen tepkiler kişiden kişiye ve durumdan duruma farklılık gösterebilmektedir. Bireylerin bazen aynı olay karşısında yaşayacakları duygular

www.yuksekteknoloji.tv

35


tekno psikoloji

değişebileceği gibi bazen de benzer duygulara vereceği tepkiler de değişebilmektedir. Pandemi döneminde bireyler kendilerini ilişkilerine dair duygularını da sorguladıkları süreç içinde bulmaktadırlar. Özellikle bireyler sanal ilişkiler aracılığıyla da ilişkilerini ve duygularını anlamlandırmaya çalışabilmektedirler.

36

www.yuksekteknoloji.tv

İLİŞKİLERİN ANLAMLANDIRILMASI ÇOK ÖNEMLİ Bireyin en önemli gelişim dönemlerinden bir tanesi olan pandemi sürecinde yaşadığı krizleri daha rahat atlatarak sağlıklı bir süreç geçirmesinde, içinde bulunduğu tutumlar da son derece önemlidir. Duygu düzenleme becerileri olan ve duygularına daha rahat

“Psikolojik iyi oluş hali” ile kendi yaşamınızı değerlendirin

bakabilen kişilerin duygusal tepkileri, özellikle de onların yoğun ve geçici özelliklerini gözlemek, değerlendirmek ve düzenlemek konusunda rahatlığa sahiplerdir. O zaman gelin hep beraber kişiler nasıl ilişkilerini anlamlandırabilirler buna bakalım. 1- Öncelikle pandeminin hepimiz için zorlu bir süreç


olduğunu fark etmek, bunu kabul etmenin yolundan geçiyor olabilir. Günlük işlerimizi yapış biçimimizden, iş hayatımızdaki davranış biçimlerimize kadar birçok konuda farklı biri olduk. Hayatımızda deneyimlediğimiz farklılıklarla da evden çalışma örneğinde olduğu üzere, çiftler beraber daha çok vakit geçirir oldu ya da uzak mesafede olan çiftler birbirinden daha da uzak kaldı. 2- İlişkilerin pandemi öncesi ve sonrasının nasıl olduğunu düşünmek, ilişkileri ele almak için yararlı olacaktır. İlişkide nelerin değiştiğinin keşfi, hangi yeni ihtiyaçların doğduğunu fark etmek için çiftlerin birbirine dair ilişkisini ve ilişkilerinin kalitesini

sanal ilişkiye nasıl gerçeklik katabileceklerini düşünebilirler.

arttırabilir. Partnerler hangi alanda desteklere ihtiyaç duyduklarına beraber karar verebilirler. 3- Pandemi dönemi ile beraber artan sosyallik ihtiyacı, sosyal medya uygulamaları ile birçok kişi tarafından karşılanmaktadır. Hangi uygulamanın hangi ihtiyaca yaradığı ve hangi duygunun tatmin edilmek istendiği düşünülürse, bireyler kendilerini ve ilişkilerini daha iyi tanıdıkça ilişkilerini güçlendirmek adına daha sağlam yol alabilirler. 4- Bireyler pandemi döneminde görüşemiyorlar ve görüşemediklerinden dolayı kendilerini sanal bir ilişki içinde buluyorlarsa;

Pandemi öncesi ve sonrasını değerlendirmek ilişkiler için oldukça önemli

5- İlişki kurma biçiminin pandemi döneminde mi sanal ilişkiler üzerinden yürüdüğü, yoksa normal dönemde de mi sanal olan ilişkiler kurulduğunu fark etmek, bireylerin ilişki biçimlerini keşfetmesi bakımından aydınlatıcı olacaktır. Umarım bu makalem; ilişkilerinizi, pandemi sürecinizi ve ilişki kurma biçimlerinizi sorgulamanız bakımından aydınlatıcı olmuştur. Keyifli bir yaz süreci dilerken, içe bakışınızın da kat kat güçlenmesini ve artmasını, sağlıklı ve Yüksek Teknoloji’li günler geçirmenizi dilerim.

www.yuksekteknoloji.tv

37


tekno güncel

Veri Bazlı Pazarlama Etkinliğinin Önemi Değişen pazar dinamikleri, yeni rekabet ve yenilikçi yöntemlerin pazara giriyor olması, pazarlamacılara müşteri kazanımı ve müşteri elde tutma konularında daha verimli olmaları için baskı yapmaktadır. Ancak, çoğu firma eksik veri ve yetersiz analiz sistemleri ile donatılmış olduğu için, pazarlamacılar genellikle daha yüksek pazarlama maliyetleri ve daha düşük gelir ile sonuçlanan kararlar alırlar. Bu kararlar veriye hâkim olmadıkları için geçmiş tecrübelere ve duygulara dayalı kararlar olmuştur.

İHTİYAÇLARI İYİ BELİRLEMEK GEREKİR Pazarlamacıların ihtiyacı

38

www.yuksekteknoloji.tv

olan hangi ürünlere tanıtım yapmaları gerektiği, elde kalabilecek hangi ürün grubuna sezon sonu indirimlerin yapılacağı, hangi müşteri grubuna nasıl bir kampanya ve indirim sunacaklarını verimli bir şekilde tahmin edebilmeleri için pazarlamacıların kritik anlarda mümkün olan en iyi kararları vermelerine yardımcı olmak, ancak veri odaklı analizler ile mümkün olabilir.

ARAŞTIRMALARIN GÖSTERGELERİ DİKKATE ALINMALI Forrester en son 2020 yılının başında yaptığı araştırmada, pazarlamacıların %87’sinin halen veri bazlı çalışma modellinin en az kullandıkları

yöntem olduğunu paylaşmıştır. Peki, pazarlamacıların çoğunu verilerini etkili bir şekilde kullanmaktan alıkoyan nedir? Ve veri kullanımı konusunda daha çevik ve verimli olmak için ne yapmaları gerekir?

İŞTE REÇETE

Tunç Berkman

Forrester raporuna göre pazarlamacıların esasında veri toplama kaynakları ve veri toplamasında bir sıkıntı gözükmüyor. Veri toplama oranı sadece son iki yıl içinde %60 artış göstermiş. Veri toplama kaynaklarına bakıldığı zaman firmaların ortalamada 16 farklı veri kaynağından müşteri bilgilerini takip ettikleri gözüküyor. Bu veri kaynakları arasında hem dahili kaynakları olan çağrı merkezi,


sosyal medya siteleri, web siteleri satış, lojistik ve stok gibi kendi birincil öncelikli verileri, iş ortaklarından ve satış kanallarından gelen harici ikinci taraf verileri ve pazarlamacıların müşteri görünümlerini zenginleştirmek için kullandıkları üçüncü partilerden aldıkları pazar araştırma ve sosyal medya raporları en başta gelen veri kaynakları arasında sayılabilir.

VERİ FORMATLARINA DİKKAT EDİLMESİ GEREKİYOR Aslında, ikinci taraf verilerin kullanımı son bir yıl içinde %24 büyümüş. Ancak, sıkıntı bu verileri depolayan teknolojilerin son derece parçalanmış olması ve veri formatlarının farklı olması nedeni ile bu verileri birbirleriyle konuşturmak. Bu işlem son derece zor ve pahalı olduğu gibi bu veriler birbirleriyle “konuşamadığından”

genellikle farklı format biçimleri olarak silolanır. Ayrıca, işletmeler sürekli genişleyen dijital ayak izi üzerinden müşterilerin ilgisini çekmek için topladıkları veriler arttıkça birbiri ile konuşmayan formatta veri siloların sayısının artması kaçınılmaz duruyor.

ARAŞTIRMALAR İÇİN FARKLI GÖRÜŞLER VAR Araştırma ile ilgili görüşlerini paylaşan CloudKettle Kıdemli Pazarlama Teknolojisi Mimarı Eliot Harper bu veri siloları için, “Yapılandırılmamış, yarı yapılandırılmış ve yapılandırılmış veri siloları arasında ortak bir şema/dil veya veri modeli olmadan eşleştirmenin zor ve masraflı” olduğunu vurgulamıştır. Bu veri kaynakları genellikle müşteri tanımak/tanımlamak için cep telefon numaraları, e-posta adresleri, çerezler, aygıt kimlikleri ve daha farklı tanımlayıcılar kullanır. Bu farklı tanımlayıcıları mantıksal veya

Veriye hakim olmak gerekiyor

karar verici eşleşen kurallar ve algoritmalar uygulayarak tek bir müşteri olarak tanımlamak çok uzun bir zaman ve enerji gerektiren masraflı ve verimsiz bir süreçtir. Parçalanmış verilerle ilgili zorluklar göz önüne alındığında, pazarlamacılar, çoğu müşteri veri kaynaklarının birleşik bir görünümünü elde etmek için mücadele etmektedir. Forrester raporuna göre müşterilerini tek bir veri tabanında tekil olarak toparlamayı başarabilen pazarlamacıların oranı sadece yüzde 49’dur.

VERİ ÇEVİKLİĞİ VE EFEKTİF KULLANIMI Veri çevikliğini ve verinin efektif kullanımını engelleyen bir başka sorun da veri analizi ve veriyi anlamak konusunda pazarlamacıların yetkinlikleri seviyesidir. Harper’ın da belirttiği gibi, ortak bir şeması olmayan birden fazla kaynaktan gelen

www.yuksekteknoloji.tv

39


tekno güncel

verileri birleştirmek ve sonra bunu sorgulamak oldukça zordur. Ancak, veriler bir yerde olsa bile başka bir sorun, çoğu pazarlamacı bu verileri sorgulamak ve analiz etmek için gerekli becerilere ve bu yeni sistemler kullanmak konusunda gerekli yetkinliklere sahip olmamasıdır. Eğer hazır bir analiz ve raporlama sistemleri ve/veya ekranları yoksa, bilgi almak için IT ekibinin desteğine ihtiyaç duyarlar. IT ekiplerine istedikleri verileri tanımlamaları ve IT ekiplerinin bu raporları hazırlaması saatler, günler veya haftalar sürebilir.

40

www.yuksekteknoloji.tv

ÖRNEKLER ÇOĞALTILABİLİR Örnek olarak; Firefly Health’in pazarlama ekibi, hasta verilerinden iç görüler çıkarmaya çalışırken buna benzer bir süreç yaşadılar. Başlangıçta ekip, hasta verilerini analiz etmek için MySQL Workbench ve Google Sheets’in bir kombinasyonuna güvenmiş. Daha sonra ürün veri tabanını, iş zekâsı yazılımına ve verileri birleştirme ile sorgulamayı kolaylaştırmayı hedefleyen büyük bir veri analizi platformuna bağlamaya çalışmışlar.

Ancak hasta verileri, VoIP ve EHR sistemleri arasındaki ilişkileri anlamayı gerektiren daha karmaşık sorular ile sorgulayıp ilişkilendirmeye çalıştıklarında bu mümkün olmamış. Harcanan zaman ve kampanyaları zamanında çıkma baskısı ile pazarlamacılar genel olarak bu tarz durumda veri analizi ile uğraşmayı bırakarak sadece içgüdüleriyle karar verirler.

Verileri depolayan teknolojiler birbirleriyle iyi konuşabilmeli

VERİ ÇEVİKLİĞİNİN ÖNÜNE FARKLI ENGELLER ÇIKABİLİR Veri çevikliğinin önündeki bir başka engel ise, verilerin etkinleştirilmesi veya aktifleştirilmesidir. Örnek olarak; dijital platformlarda verileri etkinleştirmek için pazarlamacıların kendi veri tabanlarında olan verileri, Google Reklamları ve Facebook gibi bu kampanyaları kullanacakları kanallara yüklemesi gerekir. Veri tabanlarından sorgulama yönetimi ile veri çekerek ve bunları kanala yükleyerek verileri manuel olarak


bağlamak verimsiz olduğu gibi hatalara da yol açabilir ve iyi ölçeklenemez. Sunucuların yapısından kaynaklanan yavaş sorgulama süreçleri nedeniyle oluşan zaman kaybı, bu tarz kampanyaları ölçeklendirmekte zordur. Sonuç olarak, pazarlamacılar ölçekleyemedikleri kampanyalardan istedikleri verimi alamazlar.

NELER YAPILMASI GEREKLİ Peki dijitalleşmenin bu kadar ön plana çıktığı durumda, efektif veriye dayalı pazarlama çalışmaları için yapılması gereken nedir? Firmalar daha verimli pazarlama kampanyaları yapabilmeleri için pazarlama ekiplerine nasıl destek olabilir? Öncelikle tüm ekiplerin teknolojinin bir amaç değil, daha efektif çalışmak

için bir araç olduğunu kabul etmesi gerekir. Bu sebeple hangi teknolojiye yatırım yapılacağı ve nasıl araçlar kullanılacağının belirlenmesinden önce pazarlamacıların veri stratejilerini ve topladıkları verileri nasıl, hangi amaçla kullanacaklarına karar vermelidir. Toplanacak verilerin nasıl bir temel ayrıştırıcı ile tekilleştirileceğine karar verilmeli ve farklı kanallardan gelen veriler, mutlaka bu ortak ayrıştırıcı bilgi setinin içinde yer almalıdır.

KAMPANYA YÖNETİMİNE DİKKAT EDİLMESİ GEREKİYOR Kampanya kuralları baştan tanımlanmalı ve hazırlanacak kampanya yönetim masalarının, bu verilerin kullanıcı tarafından kolaylıkla sorgulanacağı ve tabloların

Teknoloji bir amaç değil, araç olarak kullanılmalı

kolaylıkla okunabileceği şekilde tasarlanması gerekmektedir. Burada IT, pazarlama, pazar araştırma ve iletişim ekiplerinin ortak bir çalışma grubunda çalışarak, bu geliştirme sürecinde birlikte yer alması en iyi sonuçları ortaya koyacaktır.

PLANLAMA SÜRECİYLE İLERLENMELİ Bu şekilde bir çalışma ve planlama süreci ile ilerlenmesi, ileride yüzbinlerce lira harcanıp kullanılmayan ve verimsizlik yaratan sistemlerin önüne geçecek ve günümüz veri tabanlı pazarlama yapısına uygun, çevik pazarlama ekiplerinin olmasını sağlayabilecektir.

www.yuksekteknoloji.tv

41


tekno ünlü

Sercan Sülün (CAST) ile Tekno Ünlü CAST ve ilk teklisi “Aşk Acıtır”dan bize biraz bahseder misin? CAST nasıl doğdu? ve ilk teklisi “Aşk Acıtır”ın hikayesi nedir? 1996 yılından bu yana bir yandan da müzikle uğraşıyorum. Aslında bu uğraş, hobi olarak ilk olarak gitar çalmakla başladı. Dinlediğimiz grup ve sanatçıların parçalarının “gitar tab”larını satın alıp, cover’larını yapardık. Çünkü o yıllarda internet şimdiki gibi yoğun kullanılmıyordu ve hemen her istediğinizi internet üzerinden bulamıyor, bir şeyler satın alamıyordunuz. Yani kısıtlı bir kullanımı vardı. Daha sonra kendi bestelerimizi yapmaya başladık. “Aşk Acıtır”ında temellerini de aslında o

42

www.yuksekteknoloji.tv

yıllarda attık. Türkçe’den ziyade, genelde parçalarımızı İngilizce yapıyorduk. “Aşk Acıtır” ilk başta tamamıyla akustik ve İngilizce bir parçaydı. “Love Hurts” olarak bestelemiştik. Grubumuzu ilk kurduğumuzda rahmetli ağabeyim Serhan Sülün ile birlikte kurmuştuk. Kendisi grubumuzun vokaliydi. Ben ve kuzenim ise iki gitarist olarak yer alıyorduk. Grubumuzun adı “The Leaves”di. O dönemde çok fazla parça besteledik. Belki bir gün bir yerlerde, birilerine söyleyebiliriz diye… Ama bir yandan da hepimizin eğitimine devam etmesi gerekiyordu. Sonrasında da iş hayatına atıldık. Derken müzik her zaman aklımızda olan ama zamansızlıktan dolayı pek vakit ayıramadığımız

Grubumuzun her bir üyesi, global firmalarda farklı pozisyonlarda iş hayatlarına devam ediyorlar

bir hobi haline dönüşmüştü. Ağabeyimin vefatından sonra müziğe uzun bir süre ara verdik. Kurduğumuz hayaller, daha başlamadan bitmişti. Halbuki daha yapacağımız çok şey vardı. Yıllar sonra kuzenim ile hafta sonları bir araya gelip, bestelediğimiz eski parçaları yeniden aranje etmeye başladık. Her eski parçayı revize etmeye çalışırken, yeni bir şeyler çıkartıyor ve beste havuzumuzu daha da genişletiyorduk. Ben kendimi vokal konusunda daha da geliştirmek istedim ve şan eğitimi almaya başladım. Artık parçaları ben söyleyecektim. Derken, tekrar bir grup kurmak istedik ve 2008 yılında grubu tekrar kurduk. Hemen her hafta stüdyo çalışmalarımız oldu. Yoğun stüdyo çalışmaları


sonucunda “event” grubu kimliğini kazanmaya başladık. Artık global veya kurumsal firmaların çeşitli event’lerinde boy gösteren bir gruptuk. Tabii ki, bu event’lerde kendi bestelerimizi çalmıyor, ağırlıkla dinlediğimiz ve beğendiğimiz grupların parçalarını çalıyorduk. Tür olarak nostaljik rock yapıyorduk. 80’li ve 90’lı yılların popüler grup ve sanatçılarının parçalarını kendi yorumlarımızla seslendiriyorduk. Event grubu kimliğimiz, daha sonra yerini İstanbul’un popüler Rock Bar ve mekanlarında çalmaya başlayan bir grup kimliğine bıraktı. Çeşitli menajerler vasıtasıyla artık ayda 1 defa da olsa mekanlarda konser veren bir grup olmuştuk. Biz aslında bir tür “beyaz yaka” müzik grubuyuz. Grubumuzun her bir üyesi, çeşitli global firmalarda farklı pozisyonlarda iş hayatlarına devam ediyorlar. Ama müzik ortak tutkumuz ve biz onu “gizli bahçemiz” olarak nitelendiriyoruz. İş anlamında ne kadar yoğun olursak olalım, aklımız her daim müzikte oluyor… Yıllar içerisinde tüm bu deneyimleri yaşarken, aslında tek istediğimiz bir gün kendi bestelerimizi gün yüzüne çıkartmak ve insanların beğenisine sunmaktı. Ama bunun için doğru zaman ve doğru yer çok önemliydi ve biz

de doğru zamanın gelmesini bekledik, bunun için çalıştık. Ben şahsen ağabeyime yıllar önce verdiğim sözü az da olsa tutabilmiş olduğum için ayrıca mutluyum. “Bıraktığımız yerden sen devam ettireceksin” demişti. Eğer az da olsa bunu başarabildiysem ne mutlu bana. Fakat daha yolun başındayız ve gidilecek çok yolumuz var.

Müzik dünyasının dışında, teknoloji dünyasının da tam ortasında yer alıyorsun ve dünyanın en güçlü oyun konsollarından bir tanesi olan Sony PlayStation’da yöneticilik yapıyorsun. Son dönemde her an gündemde olan oyun dünyası ve geleceği hakkında neler söylemek istersin? Bu konuya parantez açmakla kalmam, saatlerce konuşabilirim. Bu yüzden diğer soruları da cevaplayabilmek adına olabildiğince özet geçmeye çalışacağım. Oyun dünyasında 17 seneden beridir çalışıyorum. Bunun 10 senesi Sony PlayStation firmasında geçti, halen de geçiyor. Oyunlar en büyük tutkum, hobim. Yaklaşık 7 yaşımdan bu yana da oynuyorum. Yani oyun dünyasının gelişmeye başladığı ilk yıllardan, vektörel

Caner Ural

Oyunlar en büyük tutkum

grafikli oyunlardan, VR teknolojisine kadar uzanan süreyi hem bir son kullanıcı veya müşteri, hem de uzun süredir sektörde çalışan birisi olarak yakinen takip ediyorum. Hemen her türü seviyorum. Sadece belli bir türe odaklanmış değilim. Hemen her gün de oyun oynuyorum. Evimde de özel bir oyun odam bulunuyor. Koleksiyoncu sürümleri figürleri, yurt dışı gezilerinden satın almış olduğum artwork’ler, posterler, kutulu oyun koleksiyonu derken, eve gelen misafirlerin de en çok beğendiği ve benimde evin içerisinde en huzurlu olduğum yer. Çünkü orası bir oyun odası… Günümüzde film endüstrisini birçok açıdan geçmiş bir sektörden bahsediyoruz. Bu hızlı gelişim, bir çok alanda da değişimi meydana getirdi yıllar boyunca. Sadece kullan, koy kenara veya arşivine sakla yapımlarından ziyade, kullanıcıları sürekli oyunun içerisinde tutmaya çalışan farklı türde yapımlar da piyasaya sürüldü seneler içerisinde. Profesyonel oyunculuk resmiyet kazandı. Ödüllü profesyonel oyun turnuvaları organize edilmeye başlandı. YouTube ve Twitch gibi platformlarda yayın yapan insanlar çoğaldı. Hepsi sektörün gelişmesine katkı sağladı ve sağlamaya da devam ediyorlar. Biraz öncede söylediğim gibi, aslında üzerine saatlerce derinlemesine konuşabileceğiniz bir konu bu. Bu yüzden birkaç cümle ile şahsen geçiştirmek istemem. Ama açıkçası ilerleyen yıllarda “stream play”in çok daha popüler olacağını düşünüyorum. Çünkü insanlar zaten ağırlıkta ya cep telefonlarında ya da tabletlerinde oyun oynuyorlar. Belki ilerleyen yıllarda TV’ler üzerinden direkt oyun oynamaya başlayacağız. Belki konsol işlemcilerini TV’lere entegre edecekler, kim bilir…

www.yuksekteknoloji.tv

43


tekno ünlü kimselere hesap vermeden özgürce yayınlayabiliyorsunuz. Üzerine kendiniz reklam bile verebiliyorsunuz. Erişim açısından da oldukça hızlı. Eskisi gibi kaset, CD veya plak ile uğraşmıyorsunuz. Çeşitli dijital platformlar üzerinden anında erişebilir olmak, oldukça önemli.

Bu ve bunun gibi birçok farklı değişikliğin ilerleyen yıllarda teknolojik manada boy göstereceğini düşünüyorum. Bu gelişmeler de, oyun dünyasını her zamankinden daha da farklı ve ilginç kılacaktır.

Müzik ve teknoloji dünyasının kesişimini en iyi yorumlayabilecek kişilerden biri olarak, bu konuya nasıl bir yorum getirirsin? Sadece müzik ve teknoloji dünyası ile ilgili değil, aslında müzik, yanına geldiği bir çok unsura hayat veren, can veren en önemli olgulardan birisi bence. Örneğin filmler… Korku filminde gerilimi yaratan müzikleri kaldırdığınızda, sahnenin de aslında hiç korkutucu veya sizi gerecek bir sahne olmadığını göreceksiniz. O sahneyi daha da ilginç hale getiren aslında müzikler ve efektler… Farklı türlere göre farklı esintiler, melodiler yaratarak, aslında o ürüne bir nevi hayat veriyorsunuz. Farkında olalım veya olmayalım, müzik hayatımızın her aşamasında yer alıyor. Kullandığımız cep telefonlarındaki melodiler, kapı zilleri, bilgisayarımızdaki uyarı mesajları ve bunun gibi birçok alanda hayatın olağan akışında yanımızda yer alıyor. Birçok filmi müzikleriyle hatırlarsanız. Birçok oyunun popüler melodileri hala kulaklarınızda tınlıyor olabilir. Biraz klişe olacak ama “Müzik Ruhun Gıdasıdır” derler ya, gerçekten

44

www.yuksekteknoloji.tv

de öyle. Şahsen bu sözü de her gün müzik dinleyen birisi olarak çok severim… Açıkçası dünyada, müzik dinlemeyen (türü ne olursa olsun) birileri olduğunu da düşünmüyorum. Herkesin uzaktan veya yakından müzikle iç içe yaşadığı yadsınamaz bir gerçek. Hiçbir şey yapmasak bile, en azından ıslık çalar, arada kendimizce bir şeyler mırıldanırız… Müzik her daim yanımızda olduğu için teknoloji dünyası ile de haliyle birlikte yürümesi de gayet doğal.

Sosyal medyanın, müzik endüstrisi üzerinde pozitif etkisi olduğunu düşünüyor musunuz? Kesinlikle düşünüyorum. Gelişen teknolojiyle birlikte artık insanlar kendilerini çok daha kolay ifade edebilecekleri platformlarda boy göstererek, bundan yıllar öncesine göre çok daha çabuk tanınabiliyorlar. Ayrıca sosyal medya üzerinden insanlara çok daha kolay ve hızlı bir şekilde ulaşabiliyorsunuz. Eskiden yaptığınız müziği birilerine dinletme zorunluluğunuz vardı. Burada birileri ise genelde yapımcı veya yayıncı plak şirketleriydi. Radyolarda parçanızın çalabilmesi, klibinizin TV’lerde yer alması için insan üstü çabalar sarf etmeniz gerekiyordu. Bir yerlerde tanıdıklarınızın olması da cabası… Şimdi bunların hiç birisine gerek kalmadan, kendi parçanızı sosyal medya üzerinden yine

İş ve özel hayatında kullandığın teknolojik ürünlerin içerisinde yer alan ve en sık kullandığın uygulamalar hangileri?

Müzik, yanına geldiği bir çok unsura hayat veren bir olgu

Açıkçası birçok farklı uygulamayı hem iş hem de özel hayatımda kullanıyorum. Bunların en başında ise, “WhatsApp” uygulaması geliyor. Günlük sohbet, konuşma haricinde yeri geliyor görüntülü aramada yapabildiğimiz için listemin en başına bu uygulamayı yazıyorum. “Google Maps”te ikincil olarak en fazla kullandığım bir diğer uygulama… Bir yerlerde kaybolma riskinizi minimize ediyor. Bu sayede sadece Türkiye’de değil, dünyada dilediğiniz yere gidebiliyorsunuz. Eskiden teknoloji bu kadar ilerlememişken insanlar yola çıktıklarında yol haritaları kullanırlarmış. Burada harita okuyucusunun iyi olması oldukça önemliymiş. Şimdi sadece telefonunuza yazıyorsunuz gideceğiniz lokasyonu, gerisi sadece aracınızı sürmeye kalıyor. Bunun haricinde herkes gibi bende Instagram, Facebook ve Twitter gibi sosyal medya hesapları kullanıyorum. İşimiz gereği sosyal medyada olup bitenleri de yakinen takip etmemiz gerekiyor. Bu yüzden şirket hesaplarının sosyal medya hesaplarını da takip ediyor ve kullanıyoruz.

Sosyal medyaya olan bakış açından biraz bahseder misin? Birazda kullanım biçimine


bağlı olarak, çağımızın önemli bir gereksinimi olduğunu düşünüyorum. Uzak mesafeleri yakına çevirebilmeniz, farklı ülkelerde yaşayan akrabalarınız ile sosyal medya üzerinden kurduğunuz bir grup üzerinden sürekli görüşebilmeniz oldukça önemli. Ama sürekli sosyal medyada yaşamak, elinden telefonunu düşürmemek, her gittiği yerde anı yaşamak yerine eline telefonunu alıp, o anı resmetmek veya kaydetmek ve bunu sürekli bir hale getirme fikrine çok fazla katılamıyorum ne yazık ki. Arkadaşlarınız veya ailenizle güzel bir akşam yemeği yediniz. Bir süre sonra bir bakıyorsunuz herkesin elinde telefon ve aniden sessizliğe bürünmüş bir masa… Biraz daha bu konuda mesafeli yaşamalıyız diye düşünüyorum. Bir de, gittikçe toksitleşen bir kitle olmaya başladı sosyal medya. Sürekli öfkeden ve olumsuzluklardan beslenen, kendisi beğenmedi diye olabildiğince olumsuz eleştiri yaparak insanları aşağılayan veya rencide eden bir kitle…

kamera özellikleri, profesyonel video kamera özelliklerini geçer hale geldi. Dizi, film, klip, dergi kapağı çekimlerinde kullanılan kameraların kalitesinde teknolojinin de gelişimiyle birlikte sence gerçekten de gözle görülür bir kalite artışı oldu mu?

Teknoloji ve bilişim alanındaki gelişmeler seni nasıl etkiliyor? Teknolojiye olan bakış açını bizimle paylaşır mısın?

Aslında yok. Olabildiğince çağın bize verdiği nimetleri sindire sindire kullanmayı, deneyimlemeyi seviyorum. Ama bu demek değil ki, ilerleyen yıllarda “keşke şöyle bir şey olsa” diyebileceğim bir gelişme yok. Bu konuda sanırım benim talebim biraz ütopik kaçabilir. Keşke “ışınlanma” olsa veya bir portal (boyut kapısı) açabilsek ve gidebileceğimiz yerlere çok daha hızlı bir şekilde ulaşabilsek.

Birbirinden ayrılmaz iki bütün. Bilimin gelişmesi sonucunda teknolojik yenilikler, cihazlar, icatlar, buluşlar ve faydalar da piyasaya çıkıyor. Bunların hepsinden olmasa da, olabildiğince birçoğundan faydalanmaya çalışıyoruz. Biz de bir kullanıcı olarak, teknolojik gelişmelerin oldukça hızla ilerlemesine bizlerde olabildiğince cevap vermeye çalışıyoruz.

Teknoloji sürekli olarak gelişiyor, hatta şu an o kadar gelişti ki, artık cep telefonlarının video

işletim sistemine olabildiğince dikkat etmeye çalışıyorum. Telefon olarak hem Android hem de iOS tabanlı işletim sistemi kullanıyorum. Her ikisinin de farklı özelliklerini beğeniyorum.

Dünyada yaşanan teknolojik gelişmeleri gözlemlediğinde, yaşanan gelişmeleri kendi pencerenden nasıl değerlendirirsin?

Evet, buna katılıyorum. Yeni dönem telefonların kamera özellikleri artık o kadar güçlü ve kaliteli ki, bazı markaların ürünleri, profesyonel kameralardan çok daha iyi çekim yapıyor. Bu soru tam olarak uzmanlık alanım değil, ama ilgili departmandaki arkadaşlarımla konuştuğumda Sony Profesyonel Kamera ekibinin elindeki ürünlerin, geçtiğimiz sene kullandıkları ürünlere kıyasla daha özellikli olduğunun altını çiziyorlar.

Teknoloji her gün daha da farklı bir noktaya gidiyor. Teknolojiyi izlerken, “keşke hemen gerçekleşse” diye düşündüğün bir gelişme var mı?

Teknolojik ürünleri kullanırken en çok dikkat ettiğin özellikler veya olmazsa olmaz dediğin özellikler nelerdir? Öncelikle kullanım ve kurulum kolaylığı. Fiyat performans ve

Işınlanmanın bir an evvel gerçek hayatımıza uyarlanmasını isterdim

Dünya döndükçe ve zaman ilerledikçe, haliyle insanlar ve ürettikleri de gelişiyor ve değişiyor. Açıkçası bu hızlı dönüşümün bir parçası olarak zamana uyum sağlamak oldukça önemli. Herkesten teknolojiyle yakinen ilgilenmesini beklememek gerekir. Ama teknolojinin nimetlerinden de kişisel olarak maksimum fayda sağlamalıyız bence. Teknolojinin hayatımıza kattığı sayısız önemli gelişme var. Özellikle de akıllı telefonların hayatımızı çok daha kolaylaştırdığı bir gerçek. Yıllar önce fikrini bile düşünemediğimiz birçok önemli gelişmeyi, şimdilerde bir kullanıcı olarak deneyimleyebiliyoruz. İlerleyen yıllarda da aklımızdan şimdilerde geçmeyen bir fikrin ürününü, kesinlikle deneyimliyor olacağız. Teknoloji hızla ilerliyor. Bu hıza anında yetişemesek bile, gelişmeleri bir şekilde takip edebiliyor ve uyum sağlayabiliyor olmak oldukça önemli.

Önümüzdeki günler için geliştirme aşamasında olduğun projeler var mı? “Aşk Acıtır” sadece bir başlangıçtı. Şimdilerde yeni parçalarımızı aranje ediyoruz. Çok yakında ikinci parçamızı dinleyiciler ile buluşturacağız. İki ayda bir yeni parça ile dinleyicilerimizin karşısına çıkmayı planlıyoruz.

www.yuksekteknoloji.tv

45


teknoloji rehberi

Apple iPad Pro 5. Nesil Wi-Fi 128 GB 12.9” Tablet

Kenwood

Microsoft

SMP060WG Blend-Xtract Sport 300 W Smoothie Blender

Xbox Wireless Controller 9.nesil Daystrike Camo Special

Monster Tulpar T7 V22.2.1

Samsung Odyssey G7 LC27G75TQSMXUF 27 Curved LED Monitör

46

Apple iPhone 12 Mini 64 GB

www.yuksekteknoloji.tv

Samsung Galaxy A21s 64 GB

Seagate Expansion 4TB 2.5 USB 3.0 Taşınabilir Disk


Sony MDR-ZX110APB Siyah Kulaküstü Mikrofonlu Kulaklık

Sony PlayStation DualSense Wireless Controller Midnight Black

Spigen

Spigen

PowerArc ArcStation 20W Hızlı Şarj Cihazı

Apple iPhone 12 Mini Kılıf Crystal Slot Crystal Clear

WD My Passport Black Worldwide 5TB 2.5 Taşınabilir Disk

Xiaomi Mi 11 Lite 128 GB

Xiaomi Mi Band 6 Akıllı Bileklik

Xiaomi Mi Box S 4K Android Tv Box

www.yuksekteknoloji.tv

47


tekno sohbet

Erdem Yanık ile Tekno Sohbet

(E-TİS Yönetim Kurulu Başkanı) Türkiye’nin ilk e-ticaret sendikası olan E-TİS’in Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı olarak, E-ticaret İşveren Sendikası’nın kuruluş hikayesini bizimle paylaşır mısınız? 08.10.2020 tarihinde ben

48

www.yuksekteknoloji.tv

ve kurucu 6 arkadaşımızla beraber ilgili resmi makamlara başvurarak sendikamızın kuruluş aşaması gerçekleştirilmiştir. Ancak pandemi yasaklarından dolayı genel kurulumuzu 06.04.2021 tarihinde gerçekleştirdiğimiz için asıl faaliyete başlama tarihimiz de bu tarih olarak

Sertifikalı eğitimler planlanıyor

kayıtlara geçmiştir. Kuruluş hikayesi, pandemi ile birlikte e-Ticaret ve online internet işlevlerinin çoğalmasını gözlemlerken ortak bir fikir ile gerçekleştirmiş olduğumuz sohbet esnasında alınmış bir karar olarak düşünebiliriz. Bu süreçte bizi, TİSKO (Tüm İşveren Sendikaları


Konfederasyonu) da yalnız bırakmayıp desteklediği için şahsım ve yönetimim adına da bir defa daha teşekkür ederim.

E-TİS Sendikasına üye olmak neden önemli? Sendika üyelerinin kazandığı avantaj ve faydalardan bahseder misiniz? E-TİS’in en önemli özelliği sektör adına yasal bir temsilci, bir sivil toplum kuruluşu olmasıdır ve sendikalar anayasanın 51. Maddesine göre kurulmuştur. İşverenler genellikle bizi dernek ile karıştırıyorlar, ben ise farklı olduğumuzu hep tek bir örnek ile veriyorum. Türkiye’de kurulmuş faal dernek sayısı 120.000 rakamının üstünde iken, işveren sendikası sayısı sadece 80 civarlarında, bu sebeple özel bir noktada olduğumuza inanıyoruz. Resmi bir kanat altında birleşmek

hem sektöre hem de üyelere fayda sağlayacaktır. Ana üye kitlemiz daima kobilerdir. Aşağıdaki bir kısım fayda ve avantajlarımızdan sizler için bahsedeceğim. Anlaşmalı Kurumlar (Kurye, Sanal Ofis, Eğitim, Marka Patent, Teknoloji, e Fatura, Web, Tasarım, v.b) Eğitim Mali Yönetim Destek Hukuki Destek Sektörel Sorunların Danışmanlığı Devlet Teşvikleri Danışmanlığı Network İl ve Ülke Temsilcilerimizden e-Ticaret Alanında Destek E-İhracat Desteği Sektörel Duyurular Yasal Temsilcilik İşçi ve İşveren Havuz Sistemi Pazar Yeri

Kuruluşunun üzerinden bir sene gibi kısa bir süre geçmesine rağmen

üye sayısı hızlı bir biçimde artan E-TİS’in, etkinlikleri de sık sık gerçekleşmekte. Sendika olarak bu yıl için ne gibi aktiviteler ve etkinlikler planlıyorsunuz?

Türkiye’de mevcut olan yaklaşık 80 sendikadan bir tanesiyiz

Bu sürece kadar bazı etkinlikler gerçekleştirdik. Bundan sonraki birkaç etkinliğimizden de sizlere kısaca bahsedeceğim. Sertifikalı Eğitim (Üyelerimize ücretsiz olup, üye olmayan işverenlerinde ücretli katılabileceği eğitimler sunmayı planlıyoruz.) Eğitimlerin içeriği, sektörel ve genel olarak ikiye ayrılıyor. Yüksek katılımlı Network Kahvaltı toplantılarımız (Bu toplantılarda üyeler birbirleriyle tanışıp, ticari bir dalga oluşturma imkanına sahip oluyorlar) Perpa, İstoç gibi ticaret

www.yuksekteknoloji.tv

49


tekno sohbet ne kadar ileri ise, e-ticaret işlevlerinin de o kadar ileri olduğunu düşünüyorum. Bu konuda Türkiye olarak çok ve çok ülkeden ilerideyiz.

Türkiye ve dünyadaki E-ticaret kullanım alışkanlıklarını gözlemlediğinizde, tüketici eğilimini nasıl değerlendirirsiniz? Tüketicilerin yaş eğilimine bakacak olursak, istatistiklere göre 60 yaşına kadar E-ticaret’ten alışveriş yapan vatandaşlarımızın mevcut olduğunu görüyoruz. Ürün eğilimi olarak günümüzde teknoloji, kozmetik ve giyim ürünleri, oyuncaklar, kitap ve market alışverişleri takip ediyor.Müşteriler tarafından e-ticaret üzerinden en çok satın alınan ürünlere örnek olarak bu sektörleri gösterilebiliriz.

Önümüzdeki yıllarda hangi teknolojilerin ve ürünlerin teknoloji dünyasına damga vuracağını düşünüyorsunuz? Açıkçası bilgi teknolojileri, tıbbi teknolojileri, eğlenceoyun teknolojileri, iletişim teknolojilerinin daha da hız kazanacağı ve gelişeceği düşüncesindeyim.

Son dönemde, özellikle de pandemi döneminde E-ticaretin ve online alışverişin fazlaca öne çıktığı net bir şekilde görülüyor. Bu gelişim hakkındaki yorumlarınız nelerdir? merkezlerinde stand .alışması Ekim ya da Kasım aylarında Antalya’da 3 günlük bir zirve düzenlemeyi planlıyoruz. 2022 Haziran ayında ise, Cenevre’de ILO (Uluslarararsı Çalışma Örgütü)’nün konferansına katılma planımız mevcut.

50

www.yuksekteknoloji.tv

Dünyadaki E-ticaret gelişimi ile ülkemizdeki E-Ticaretin gelişimi paralellik gösteriyor mu? Dünyada E-ticaret gelişimi, teknolojinin gelişiminin hızlanması ile birlikte artış gösteriyor. Bir ülkede teknoloji

Pandemi sebebiyle artış gösteren E-Ticaret kullanım oranı, artmaya devam edecek

E-Ticaret harcamalarında pandemi sebebiyle artış olması gayet normaldi. Çünkü insanların evden dışarı çıkma ve alışveriş yapma imkanları kısıtlı olduğu için E-Ticarete önemli bir yönelim oldu ve sektörde büyük bir artış yaşandı. Ayrıca günümüzde artık en değerli konu zaman, E-Ticaret üzerinden alışveriş


yapmak gerçekten günlük zaman yönetimimizde bize ciddi bir fayda sağlamakta. İnsalar da artık E-Ticaret alışverişlerine güvenmeye ve fazlasıyla inanmaya başladılar.

Önümüzdeki dönem için E-ticaret ve E-ihracat ile ilgili olarak öngörüleriniz nelerdir? Ülkemizde E-Ticaret pazar payının, E-İhracat pazar payına göre fazla olması sebebiyle E-Ticaret’in daha fazla artacağı düşüncesindeyiz. E-İhracat ile ilgili olarak işverenlerin çekinceleri mevcut ve bu konuda eğitimler olsun, yurtdışı ülke temsilciliklerimiz olsun üyelerimize destek vermeye hazırız.

E-Ticaret içerisinde yer almak için henüz

bir planı olmayan veya bu treni kaçırdığını düşünenler için söylemek istedikleriniz var mı? Kesinlikle tren kaçmadı diyebilirim. Pazar payında oldukça fazla yer var. E-Ticaret planı olanlara tek bir önerim var, hiçbir başarı tesadüf değildir sözü ile mutlaka adım atıp bir yerden başlasınlar. Eğitim konusunda www.e-tis. org adresinden veya sosyal medya hesaplarımızdan bizi mutlaka takip etmelerini tavsiye ediyorum. Hiçbir yerde olmayan ve özellikle yeni başlayanlar için çok ilginç bir eğitim paketimiz mevcut. İlginç olmasını şöyle açayım, eğitimde E-Ticaret’in dışında tacir nasıl olunur, geçilmesi gereken aşamalar, muhasebesel işlemler, hukuk ve devlet teşvikleri

gibi konularda detaylı olarak uzman ve öğretim görevlisi arkadaşlarımız eğitim verip, eğitim sonrası sertifika sunulması sağlanmaktadır.

Cenevre’de gerçekleştirilecek olan ILO Konferansı’na katılma planımız var

E-ticaret yaparken nelere dikkat edilmeli ve E-ticaret’te başarılı olmak için neler yapılmalı? Öncelikle mutlaka uzmanlardan görüş alıp eğitimlere yönelmeliler. Altyapı çok önemli, hangi ürünü satacağınızı, maliyet hesaplaması, kargo süresi, faturalama, müşteri memnuniyeti, sipariş yönetimi, reklam, SEO ve sosyal medya yönetim çalışması gibi başlıca konulara dikkat etmek gerekiyor. Başarılı olmak için tek bir çare var o da çok çalışmak.

www.yuksekteknoloji.tv

51


tekno dijital

Telefonlar Temassız POS’a Dönüşüyor ÖDEMELER YENİDEN TANIMLANIYOR Teknolojideki gelişmeler ve inovasyon döngülerinin oldukça kısalması, her sektörü olduğu gibi ödeme dünyasını da derinden etkiliyor. Bildiğimiz geleneksel ödeme yöntemleri ve altyapıları her geçen gün ekosisteme

52

www.yuksekteknoloji.tv

yeni katılan oyuncular, statükoyu sarsan “disruptive” (yıkıcı) iş modelleri ve bu yeni ortamda rekabetin de boyut değiştirmesi nedeniyle ciddi bir dönüşüm içerisinde. Mobil ödemeler ve temassız ödemeler yıllardır beklenen sıçramayı gerçekleştirememişken, Covid-19 bu alanda da ciddi

Temassız ödeme bir standart haline geliyor

bir değişime, ödemelerin hızla dijitalleşmesine ve toplumun genelinde temassız ödemelerin ilk tercih haline gelmesine neden oldu.

TEMASSIZ ÖDEMELER ÖNE ÇIKIYOR Pandemiyle birlikte temassız ödemeler günlük yaşamın


ödemelerin 3D bir hal aldığı (demokratikleşme, dijitalleşme, disruption) günümüzde, Türkiye’de hayata geçen, benim de içerisinde yer aldığım yepyeni bir inovasyonu sizlerle büyük bir heyecanla paylaşmak istedim.

Ergi Şener

vazgeçilmez birer parçası haline geldi. İngiliz Juniper Araştırma şirketine göre, pandemi sonrasında da “temassız kart” kullanım trendi hız kesmeden devam edecek. Toplum genelinde müşteri davranışındaki bu değişimin ana nedeni ise, temassız kartların kullanımının kolay ve hızlı olması. 2020 yılına baktığımızda temassız işlemler dünyadaki tüm yüz yüze işlemlerin %43’ünü oluşturdu. İngiliz araştırma şirketine göre temassız kartlar ile gerçekleştirilen işlem tutarı 2020 yılında 1,7 trilyon dolar olurken, 2021 yılının

sonunda 2,5 trilyona ulaşması bekleniyor.

MÜŞTERİ DENEYİMİNE ODAKLANILMALI Son kullanıcıların yeni ödeme yöntemlerine adaptasyonunu sağlamada, üzerinde durulması gereken asıl konu teknolojiler ya da bu teknolojilerin ödeme sistemlerine entegrasyonundan ziyade, müşteri deneyimine odaklanılması gerekliliği. Çünkü, müşteri deneyimi doğru kurgulandığında, alışkanlıkları değiştirmek de kolaylaşıyor. Bu makalemde,

Payneer POS çözümü düşük maliyet sunuyor

PAYNEER TEKNOLOJİ, NFC UYUMLU ANDROID TELEFONLARI TEMASSIZ ÖZELLİKLİ POS CİHAZLARINA DÖNÜŞTÜRÜYOR Payneer’in NFC POS çözümü “Payneer POS”, taksi ödemelerinin daha hızlı, kolay ve güvenli gerçekleştirilmesini sağlamayı amaçlıyor. Benim de kurucularından olduğum, yeni nesil bir fin-tech olan Payneer Teknoloji, ilk olarak taksilerde kullanılmak üzere NFC uyumlu telefonları temassız POS’a dönüştüren çözümünü Payneer POS ismi ile Visa ve Yapı Kredi iş birliği ile hayata geçirdi.

TEMASSIZ ÖDEME SİSTEMLERİ BÜYÜK KOLAYLIK SAĞLIYOR Ödeme dünyasının önde gelen oyuncularından VISA’nın 2021 yılı için gerçekleştirdiği öngörü raporuna göre, tüketicilerin yarısından fazlası (%56) son üç ay içerisinde oldukça fazla sayıda temassız ödemeden yararlandı ve %74’ünün aşıdan sonra dahi temassız ödeme seçeneğini kullanmaya devam etmesi bekleniyor. İngiltere’de yapılan, Nisan 2020 tarihli Barclaycard araştırmasına göre de, mağazalardaki on yüz yüze ödemenin dokuzu artık temassız olarak yapılıyor. Dijital dönüşümün hızla devam ettiği ve bundan sonra da hız kesmeden devam edeceğini gösteren bir başka araştırma ise, Bankalararası Kart Merkezi (BKM) tarafından yapıldı. BKM’nin yaptığı araştırmaya göre 2020 yılının ilk 6 ayında yapılan temassız ödeme sayısı, geçen yılın aynı dönemine göre 3 kat arttı. Bütün bu araştırmalar

www.yuksekteknoloji.tv

53


tekno dijital

günümüzde insanların nakit parayla uğraşmak istemediğini açıkça gösteriyor. Bu anlamda finansal girişimler, müşterilerin alışveriş deneyimlerini doğru analiz edip, ihtiyaçlarına yönelik kurguları bütüncül bir şekilde tasarlarsa bu yarışta bir adım öne çıkacak.

COVID-19’UN GELİŞİME ETKİSİ YADSINAMAZ Covid-19 ödemelerin dijitalleşmesine ve nakitsiz ekonominin artmasına yönelik

54

www.yuksekteknoloji.tv

dönüşümü çarpıcı bir biçimde hızlandırdı. Covid-19 öncesinde nakde dayalı ödemenin baskın olduğu sektörlerden birisi de taksilerdi. Pandemiyle birlikte bu alanda dijital dönüşüme olan ihtiyaç hızlandı. Payneer Teknoloji’nin, Visa ve Yapı Kredi iş birliği ile gerçekleştirdiği Payneer POS projesinde hem ödemeyi alan şoförün hem de ödemeyi yapan yolcunun gereksinimleri değerlendirilerek, bu doğrultuda özelleştirilen dinamik ve esnek bir ödeme altyapısı sağlandı. Visa’nın

Hızlı ve kolay işlemler ile ödemeler hesabınızda

global standartları ve tahsilatların Yapı Kredi Cepte POS uygulaması üzerinden gerçekleşmesi ile çözümün maksimum güvenliği de sağlanmış oldu.

ULAŞIM ÇOK BÜYÜK BİR PAZAR Taksi pazarının ana oyuncularından olan taksi şoförleri, şoförler odaları, taksimetre firmaları ve taksi çağırma uygulamaları ile gerçekleştirilen iş ortaklıkları neticesinde geliştirilmiş olan dijital ödeme sistemi, bu


sağlıyor. Aynı zamanda mobil internete erişim olan her yerde telefondan ödeme alınabildiği için bağlantı sorunlarını da ortadan kaldırıyor. Çözüm, mobil bir uygulama tabanlı olduğundan, teknik sorunlar ve bakım maliyetleri gibi taksicinin yüklenmek istemediği herhangi bir ek maliyet de getirmiyor.

DÜŞÜK MALİYETLİ TEKNOLOJİK ÇÖZÜM NFC POS çözümü Payneer Teknoloji, saha ekibi tarafından hızlı bir şekilde kurulduktan sonra şoförler telefonlarını normal bir POS makinası gibi kullanıp, ödeme almaya başlayabiliyor. Şoförün yolculuk sonunda taksimetredeki yolculuk tutarını ödeme ekranına girip, müşterinin tutarı onaylaması sonrası, kartını telefona dokundurması ile ödeme işlemi tamamlanıyor.

GÜVENLİ OLMASI VE GÜVEN VERMESİ ÇOK ÖNEMLİ

ekosistemin içinde var olan pek çok sorunu, yenilikçi bir çözümle ortadan kaldırıyor.

NFC ÖZELLİĞİYLE BASİT, HIZLI VE KOLAY KULLANIM ÖNE ÇIKYOR Payneer POS çözümü, NFC (Yakın Alan İletişimi–Near Field Communication) özelliği olan Android 8.1 ve üzere işletim sistemine sahip akıllı telefonlara sahip taksi şoförlerinin anında temassız ödeme kabul etmesini

Bütün ödeme işlemleri Yapı Kredi Bankası’nın lisanslı NFC POS çözümü olan Yapı Kredi Cep POS güvenli altyapısı üzerinden gerçekleşiyor. Yapı Kredi’nin Cep POS altyapısı Mastercard ve Visa’nın global sertifikasyon süreçlerinden başarıyla geçmiş durumda. Aynı zamanda Payneer POS, güvenli taksi çağırma uygulaması Taxi 7x24 ile entegre bir şekilde çalışıyor. Payneer POS çözümü sayesinde şoförler geniş bir müşteri kitlesine ulaşıp, ödemelerini güvenle alırken, müşteriler de hızlı, kolay ve güvenli bir ödeme deneyimi yaşıyor.

Yeni nesil ödeme sistemlerinde inovasyon çok önemli

istediklerinde hizmet bedellerini ön ödemeli kartları ile nakit olarak çekebiliyor ya da buna da gerek kalmadan, ödemelerini ön ödemeli kartları ile herhangi bir POS üzerinden gerçekleştirebiliyorlar. Payneer POS üzerinden gerçekleşen ödemelerden kazanılan hakedişlerini de anlık olarak uygulama üzerinden görüntüleyerek, istediklerinde ön ödemeli kartlarına, para transferini gerçekleştirebiliyorlar. Payneer POS ayrıca, 8 Mayıs 2020 tarihinde T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan “81 ile Ticari Taksi Hijyen Tedbirleri Genelgesi” uyarınca da, taksi ücretinin fiziksel temas gerektirmeyen (kredi kartı, mobil uygulamaları, vb.) temassız ödeme yöntemleriyle gerçekleştirilmesine de bir katkı sağlıyor. Payneer POS, şu anda dünyanın en geniş kapsamlı NFC POS kullanımlarından biri haline gelmiş durumda.

TEKNOLOJİ YARIŞINDA INOVASYON ÇOK ÖNEMLİ Yakın gelecekte Payneer Teknoloji gibi ülkemizden çıkacak yeni nesil fin-tech şirketleri, öncü ve inovasyon odaklı dijital ödeme hizmetleriyle sektörün gelişmesine katkı sağlarken, Türkiye’nin de nakitsiz topluma giden yolculuğunu hızlandıracaktır. Tüm okurlarımızın sağlıkla ve Yüksek Teknoloji ile kalması dileğiyle…

ÖDEMELERİ NAKİT OLARAK VE HIZLA ÇEKME İMKANI SUNULUYOR Ayrıca, taksi şoförlerine ön ödemeli kartların dağıtımı ile şoförler herhangi bir banka ATM’si üzerinden

www.yuksekteknoloji.tv

55


tekno gündem

Dijital Vergi Dairesi MALİYEDE DİJİTAL DÖNÜŞÜM HIZ KAZANDI Hazine ve Maliye Bakanlığı, “Ekonomi Reformu” kapsamında vergi düzenlemelerini

56

www.yuksekteknoloji.tv

sadeleştirirken, yatırımcının önünü açan, dijital dönüşümü hızlandıran devrim niteliğinde uygulamaları hayata geçiriyor. Bütün mükelleflere hizmet veren, işlemlerin elektronik olarak yapılmasını

7/24 açık olacak olan Vergi Dairesi geliyor

sağlayacak “Türkiye Dijital Vergi Dairesi”nin kurulmasına yönelik yasa şekillendi.

YENİ YASA BÜYÜK KOLAYLIKLAR SAĞLIYOR


İŞLEMLER HIZLI BİR ŞEKİLDE TAMAMLANABİLECEK

Erdem Yanık

Kamuya, süresinde ödenmeyen borçların tek bir idare tarafından tahsil edilmesine yönelik çalışma da bu yıl uygulanmaya başlıyor. “Elektronik Defter” uygulamalarına dâhil edilecek mükellef grupları, kademeli olarak artırılacak. “Dijital Vergi Dairesi” uygulamasıyla vergi iade incelemeleri, tebligat, tutanak ve raporlama işlemleri elektronik ortamda yapılarak hızlı bir şekilde tamamlanacak.

10 YIL PRİMLE MAAŞ VE KIDEM

“Ekonomi Reformu” sadeleşmeyi de beraberinde getiriyor

Bu başlık özellikle, emekli olmak veya kıdem tazminatını alarak istifa etmek isteyen herkesi ilgilendiriyor. Sosyal Güvenlik Mevzuatı, prim günü normal emeklilik için yeterli olmayan kişilere daha az primle yaş haddinden emekli olma imkanı sağlıyor. Yaş haddi ise, işe başlama tarihine göre değişiyor. İlk defa sigortalı çalışmaya 8 Eylül 1999’dan önce başlamış SSK’lılar 15 yıl sigortalılık ve 3600 prim gününü (toplam 10 yıllık çalışma) tamamlama koşuluyla kadın ise 58, erkek ise 60 yaşında emekli olabiliyor. Bağkur’luda ise, prim şartı biraz daha yüksek.

1999 YILI SONRASINA DA FIRSAT 8 Eylül 1999 tarihinden önce işe başlamış Bağkur’lular, 5400 prim günüyle bugün

Yasayla birlikte dijitalleşen işlemlerle etkin, hızlı sonuçlar alınırken, 24 saat açık olacak olan vergi dairesinde zaman sınırı olmadan işlem yapılabilecek. Vergi dairelerinde vatandaşı

bezdiren bürokrasi, uygulama farklılıkları da bu sayede son bulmuş olacak. Vatandaşlardan gelen sorulara yapay zekâ yoluyla yanıt hazırlanan “Vergi Asistanı” yanıt verecek.

www.yuksekteknoloji.tv

57


tekno gündem

için kadın ise 56, erkek ise 58 yaşında emekli olur. Çalışmaya 8 Eylül 1999 ile 30 Nisan 2008 tarihleri arasında başlayanlar için de avantaj var. Bu durumdaki SSK’lılar, 25 yıl sigortalılık ve 4500 prim gününü doldurduklarında kadın ise 58,

58

www.yuksekteknoloji.tv

erkek ise 60 yaşında emekli aylığı bağlatabiliyor. Aynı dönemde çalışmaya başlayan Bağkur’lular, 5400 prim günüyle kadın ise 60, erkek ise 62 yaşında emekliliğe hak kazanabiliyor.

2008 YILI SONRASI

Dijitalleşmeyle bürokrasi ve hantal yapı rafa kalkıyor

İÇİN İŞLER ZORLAŞIYOR 30 Nisan 2008’den sonra ilk defa çalışmaya başlayanlar ise, 5400 prim gününü doldurdukları tarihe göre değişen kademeli yaşa tabi oluyor. Prim gününü 31 Aralık 2035’e kadar dolduran


sigortalı kadınlar 61, erkekler ise 63 yaşında emekli olabiliyorlar.

TAZMİNAT ALINABİLİYOR 8 Eylül 1999’dan önce ilk kez sigortalı olup da, 15 yıl 3600 gün sigortalılık süresini

dolduran, yani yaş dışındaki emeklilik şartlarını yerine getiren işçiler, Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan (SGK) “Kıdem Tazminatı alabilir” yazısını temin ederek, bu yazıyı işverene verip, istifa ederse kıdem tazminatı da alabiliyor.

Emeklilik ve tazminat haklarınızı çok iyi incelemelisiniz

Yeni makalemde, dijitalleşmenin getirdiği kolaylıkları yeni gelişmelerle birlikte sizlere özel olarak kaleme alarak özellikle emeklilik ve tazminat hakkında merak edilenleri açıklamaya gayret ettim. Sağlıkla ve Yüksek Teknoloji ile kalmanız dileğiyle…

www.yuksekteknoloji.tv

59


tekno oyun

Oyun Dünyasını Sıcak Bir Yaz Bekliyor Oyun dünyası küresel pandemi sırasında biraz yavaşlamış olsa dahi, yine de biz oyun severlere eğlenceli vakit geçirecek işler sunmaya devam ediyor. Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarında çok heyecan verici bazı isimler var. F1 2021, WRC 10, New World, spor oyunlarını ayırmadan

60

www.yuksekteknoloji.tv

oynayanlar için Madden NFL 2022 bunlardan bazıları. Ayrıca Humankind’ın ve New World’ün de Ağustos ayında çıkacağını tekrar hatırlatmak isterim.

MERAK EDİLEN ÇIKIŞ TARİHLERİ BELLİ OLDU Şimdi gelin, zamanı gelince

detaylı incelemesini yapacağımız bu oyunlara ve çıkış tarihlerine kısaca bir göz atalım.

Temmuz, Ağustos ve Eylül ayları oyuncuları mest edecek


Onur Peştimalcioğlu

EA’ın, Codematers hamlesi F1 2021 F1 severlerin uzun zamandır beklediği güncelleme 16 Temmuz’da geldi. Codemasters yıllardır F1 serisini sürekli yenileyerek hep bir basamak daha yukarı taşıyordu. F1 2020 Codemasters için bir başyapıt niteliğindeydi ve neredeyse kusursuzdu. Oyun bu sene farklı bir logo altında karşımıza çıkıyor çünkü Electronic Arts, Codemasters’ı satın aldı ve oyunun dağıtımını EA logosu altında yapmaya başladı. Peki EA’nın idaresi altındaki

Codemasters oyunu hep bir adım ileriye taşıma trendine devam edebildi mi? Yoksa bizi bir hayal kırıklığı mı bekliyordu? F1 2021 bir Formula 1 simülasyonu olarak çok kaliteli bir yarış oyunu olmuş. İster seride deneyimli bir oyuncu olun, ister yeni başlayacak olan biri; özelleştirmeler, ayarlar, asist seçenekleri ile kendinize uygun bir deneyim hazırlayabiliyorsunuz. Her şeyi kapatıp F1’in tüm hızını ve zorluğunu hissedebilir ya da assistleri açıp aynı

deneyim hazzını biraz daha kolaylaştırabilirsiniz. Kariyer temelli içerik “Breaking Point” karşımıza yeni eklenen ve heyecan verici bir özellik olarak çıkıyor. Özellikle yeni başlayan bir oyuncu için kariyer seçeneği harika bir ilk adım noktası. Serinin gelecek yıllardaki güncellemeleri ile bu kısımın çok daha iyi halde geleceğini düşünmekteyim, çünkü şu an hikaye kısmı biraz zayıf. F1 2021 hızı, tehlikeyi ve heyecanı yaşamak için tasarlanmış. Direksiyon ve pedal setiniz olmasa dahi, PS5’te bulunan DualSense ile benzer bir keyfi yakalamanız mümkün.

RIMS RACING Ağustos ayının bir diğer yarış oyunu ise, Rims Racing. Rims, gerçekçi sürüş deneyimini mühendislik ve mekanik ile harmanlayacağımız bir oyun olmuş. Dünyanın en hızlı ve güçlü makinelerini parçalarını değiştirerek, veri incelemesi

www.yuksekteknoloji.tv

61


tekno oyun

yaparak ve performanlarını en üst düzeye çekmeye çalışarak yarışacağınız bir oyun Rims Racing. 19 ağustos günü tüm platformlarda aynı anda yayınlanması bekleniyor.

HADES PlayStation sahiplerine bir müjde de Hades’den

geliyor. Pc versiyonu Eylül 2020’de çıkan ve oyuncular arasında çok sevilen ve hızla popülerleşen Hades en sonunda PlayStation’a geliyor. Müthiş bir oynayış çeşitliliği sunan, ödül rekortmeni Hades, roguelike oyun severler için türünün en iyi örneklerinden biri olarak gösterilebilir. Bir PS

sahibi iseniz, 13 Ağustos’da Hades’i kaçırmayın.

MADDEN NFL 22 Her türlü spor oyununu seven ve oynayanlar için yepyeni özellikleri ile NFL 22, 20 Ağustos’da bütün platformlarda yerini alıyor. Kadro yönetimi, geliştirilmiş

PS kullanıcılarını sevindiren “HADES” müjdesi

62

www.yuksekteknoloji.tv


5 Ağustos: • The Falconeer (PS4, PS5, XBX/S, Switch, PC)

10 Ağustos: • Godfall (PS4, PS5, PC)

12 Ağustos: • Foreclosed (PS4, PS5, XBX/S, Switch, PC)

senaryo motoru ve haftalık strateji planları seriye son eklenen yenilikler. Amerikan Futbolu ilgi alanlarınızdan biri ise, Ağustos sizin ayınız olacak.

TARİHLERİ 3 Ağustos: • In Sound Mind (PS4, PS5, XBX/S, Switch, PC)

Yeni spor oyunlarının hakim olduğu yaz aylarındayız

19 Ağustos: • 12 Minutes (PS4, XBX/S, Switch, PC)

AĞUSTOS AYINDA ÇIKACAK DİĞER BAZI OYUNLAR VE ÇIKIŞ • Apex Legends: Emergence (PS4, PS5, XBX/S, Switch, PC)

•Hunter’s Arena: Legends (PS4, PS5, PC)

31 Ağustos: • Rustler (PS4, PS5, XBX/S, Switch, PC)

Tüm okurlarımızın keyifli oyunlarıyla, sağlıkla ve Yüksek Teknoloji ile dolu günler geçirmesi dileklerimle.

www.yuksekteknoloji.tv

63


tekno yeniler

En Yeni ve En Güçlü OnePlus OnePlus 9 Pro FARK YARATMAK İSTİYOR Üzerinde oldukça düşünüldüğü görülen ve yüksek fiyatını haketmesi için farklı değerli markaların iş ortağı olarak eklendiği One Plus modeli üst segment android tabanlı cihaz dünyasında varolmak istiyor

HASSELBLAD DESTEĞİ İLE ÖNE ÇIKMA GAYRETİ Hasselblad ve elçileri ile geliştirilen model benzersiz bir

64

www.yuksekteknoloji.tv

renk üretimi ve dikkat çekici fotoğraflar sergileyebilmek için çeşitli özellikler ile donatıldı.

konusunda profesyonel olanlara kadar herkes için tasarlandığı görülen kamera ile her çekimde sezgisel ve hassas kontrol deneyimine vurgu yapıldığı görülüyor.

DÖRTLÜ KAMERA 48MP Ana Kamera, 50MP Ultra Geniş Açılı Kamera, 8MP Telefoto Kamera, Mono Kamera özellikleriyle sunulan OnePlus 9 Pro; Gelişmiş birincil kamera, sınıfının lideri teknolojiyi en yenilikçi kamera özellikleriyle birleştirmeye gayret etmiş. Fotoğraf çekmeye yeni başlayanlardan,

12GB LPDDR5 Ram ve 256GB Dahili Hafıza

GELİŞMİŞ IMX789 SENSÖRÜ Büyük 1/1,4 “sensör ile OnePlus 9 Pro; 2x2 OCL, 12-bit RAW, çift ISO ve DOL-HDR gibi önde gelen teknolojiler sayesinde kaliteli bir görüntüleme yeteneği sunduğunu iletiyor. Videolarda


daha yüksek odak hızının, daha yüksek dinamik aralık ile daha zengin renklerin, daha net çekimlerin ve azaltılmış hareket bulanıklığı için 64 kat daha fazla renk desteğine sahip olabilirsiniz.

50MP ULTRA GENİŞ AÇILI KAMERA 50 MP Ultra Geniş Kameranın, öncü “Serbest Biçimli Lensi” ile benzersiz bir netlik elde edilmesi istenmiş. Serbest Biçimli Lens; türünün tek örneği olan bir lens olarak adlandırılabilir. Önemli ölçüde daha geniş bir asimetrik tasarım benimseyerek, neredeyse tüm kenar bozulmaları ortadan kaldırılır (%10-20’den görülmemiş bir %1’e 2). Güçlü lens, hassas bir eğriye sahip özel bir dikdörtgen lens içerir. Optik mühendislikte bir çığır açan bu unsur, gelen ışığı sensöre geçmeden önce düzeltir. Teoride böyle olan sistemin pratikteki haline de değineceğiz.

GÜÇLÜ IMX766 SENSÖRÜ Sony’nin son teknoloji sensörü 1/1,56” tasarıma sahip ve alınan ışık miktarını IMX586

4K 120FPS AĞIR ÇEKİM

sensörüne göre %60’tan fazla ölçüde artırır. 2x2 OCL desteği ile bu büyük sensörün her 50 MP’si, odaklanmak için kullanılabilir. Özneyi, görüntü odaklama hızını ve doğruluğunu artırarak daha da belirginleştirir.

8K İMKANI Her anı ultra akıcı ve hiper gerçekçi 8K ile hayat buldurmayı hedefleyen OnePlus 9 Pro, sinematik çekimlerinizi hareket halindeyken güçlü efektlerle çekip, düzenlemenize imkan tanıyor. Standart 1080p’nin 16 katı piksel sayısıyla, içeriğiniz keskin 8K’da her zamankinden daha iyi görünmesi hedeflenmiş. İçeride veya dışarıda, kişisel deneyimlerinizin ve yolculuklarınızın tadını çıkarmanız ve paylaşmanız tasarlandığı görülüyor. OnePlus 9 Pro modeli; her anı her ayrıntısı ile yakalamanızı, 8K video özelliğiyle sevdiğiniz anılarınızın sonsuza kadar heyecan verici ayrıntılarla yaşamaya devam etmesini sağlamak için oldukça çaba harcamış.

Qualcomm Snapdragon 888 5G destekli işlemci

Günlük hayatımızda ağır çekim çok fazla kullandığımız bir kamera modu olmamakla birlikte meraklıları için ayrı bir yere sahip. OnePlus 9 Pro modeli de, tıpkı diğer üst segment telefonlar gibi ağır çekim özelliği için dahili sistemine en iyi kayıt alabilecek sistemi entegre ediyor ve bunu verilerle tüketicilere sunuyor. Reelite de ne kadar iyi olduğu tartışılsa da Kağıt üstünde oldukça başarılı diyebiliriz.

DOL-HDR DOL-HDR teknolojisi, ışık sensörünü tek bir HDR videoda birleştirerek neredeyse aynı anda daha kısa ve daha uzun pozlamalar elde edilmesini sağlıyor. Etkileyici netlikte özellikler, canlı renkler ve daha yüksek kontrastlı görüntüler sunmasının yanında DOL-HDR ile çektiğiniz videolara farklı bir bakış açısı katıyor.

ÜST SEGMETTE YER ALAN VİDEO ÖZELLİKLERİ Hyperlapse’in, ultra geniş video formatına çok yönlü zaman atlama işlevi eklediğini görüyoruz. Düşük ışıklı arka planlar için “Gece Modu” ile videoların daha yoğun derinlik ve korunan ayrıntılarla daha parlak hale getirilmesi hedeflenmiş. Bokeh efekti ile portre videolarına havalı bir dokunuş eklenmesine de imkan verilmiş. Süper sabitleme, odak izleme ve diğer özelliklerle birlikte, OnePlus 9 Pro modelinde genel olarak üst segment telefon özelliklerinin hepsi bulunuyor diyebiliriz.

6.7” VE 120HZ EKRAN OnePlus 9 Pro’nun ekranı; 6.7” QHD LTPO teknolojisi, akıllı 120Hz ekran yenileme hızı ve renk doğruluğu ile oldukça iddialı. OnePlus 9 Pro ekranın her karesi etkileyici bir 1.300 nit parlaklık sunar. Çift

www.yuksekteknoloji.tv

65


tekno yeniler

ortam ışığı sensörleri ile 8.192 seviyeli otomatik parlaklık, maksimum konfor sağlamak için dinamik olarak ayarlanıyor. Daha az mavi ışık yayan ekran uzun süreli kullanımlarda gözlerin yorulmasını engelliyor. Oyun oynarken, film izlerken veya sosyal medyada vakit geçirirken bu özelliğin önemi daha da farkedilir hale geliyor. Tabii bu özelliğin birçok akıllı telefon da olduğunun da altını çizmek gerekiyor. Gerçekten farkı olmayan ayrıntılar ve ultra pürüzsüz yanıt süresi ile fark yaratmak için tasarlanmış olan ver bunun yanında oldukça maliyetli bir hale

66

www.yuksekteknoloji.tv

gelmiş modelin ekranındaki bu farkların günlük kullanımda büyük bir fark yaratmasının pek olası olmadığının da altını çizmek gerekiyor.

ömrüne olan negatif etkisi halen tartışmaya açık durumda diyebiliriz.

HIZLI “WARP” ŞARJ ÖZELLİĞİ

Sektör lideri 5G bağlantısı, tam entegre X60 5G Modem-RF sistemiyle birlikte geliyor. Üçüncü nesil küresel 5G çözümü olan X60, dünyanın ilk 5nm temel bant mimarisine dayanmakta. FDD ve TDD genelinde 5G taşıyıcı birleştirme, şimdiye kadar ulaşılan en hızlı, düşük gecikmeli 5G mobil hızı sağlıyor. İçerisinde bulunan Qualcomm Snapdragon

Warp Charge, bir günlük gücü 15 dakikada yeni nesil şarj ile sağlıyor. OnePlus’ın şimdiye kadarki en hızlı kablosuz şarjı olan Warp Charge kablosuz şarjda da daha fazla kolaylık sağlıyor. Modelin 4.500mAh bataryayı şarj etme konusunda başarılı olduğu bir gerçek. Ancak bu hızlı şarj teknolojisinin bataryanın

GÜÇLÜ İŞLEMCİ İLE 5G DESTEĞİ

Hasselblad ile geliştirilmiş kamera


888 işlemcisi oldukça güçlü, bu kadar güçlü bir işlemciye ancak gerek var mı? veya 5G kullanımı halen başlamamışken bu çipin maliyetini üstlenmeye değer mi? Gibi sorular da akla gelmiyor değil.

GELECEĞE HAZIR OLAN RAM 12 GB Ram ve 256GB dahili hafızayla gelen model, üst segment cihazlar için özel olarak tasarlanmış olan LPDDR5 RAM ile geliyor. LPDDR5, LPDDR4X’ten 1,5 kat daha hızlı olduğu gibi daha uzun süreli kullanım için LPDDR4X’ten %20’ye kadar daha fazla güç verimliliği sağlıyor. Diğer avantajları sıralamak gerekirse, daha hızlı çoklu görev ve daha az online oyun gecikmesi örneklerini verebiliriz.

OXYGENOS 11 VE ANDROID 11 OxygenOS 11 ve Android 11 ile en son sürümleri kullanan OnePlus 9 Pro modeli, güzel olduğu kadar cesur olan bir

tarz ile her zaman sezgisel ve sürükleyici bir kullanım sunmayı vaadediyor. Mevcut alandan en iyi şekilde yararlanmak için altın oranı kullanan geliştirilmiş başlık-gövde düzeni, kolay erişim için önemli bilgilerin düzenlenmesine imkan veriyor. Yeni geliştirilmiş koyu mod, renk tonlarını, kontrastı ve katmanları dinamik olarak ayarlayarak, içeriğin okunmasını da kolaylaştırıyor.

FİYATIYLA HAYALLERİ YIKIYOR OnePlus 9 Pro geçtiğimiz yıllarda ilk olarak yavaş yavaş Amerika’da yaygınlaşmaya ve talep görmeye başlamıştı. Bunun en büyük nedeni de fiyat/performans cihazı olmasıydı. Sonuç olarak bir ürün aldığınızda markasının da prestijli olmasını bir ücret ödenir. Ancak, fayda/ maliyet analizi sonrası bu değerlendirmeler değişebilir. İşte bu noktada OnePlus oldukça dikkat çekici modeller ile çeşitli ülke pazarlarında satışlarını giderek artırmıştı.

24 ana çekirdekli Mali G78 GPU, daha iyi bir oyun deneyimi sunuyor

Ancak, bugün OnePlus 9 9 Pro modelini incelediğimizde Türkiye satış fiyatı olarak 14.499TL gibi bir rakamı görünce, böyle bir parayı pazarı daha da oluşmamış bir markaya yatırmanın pek de akıllıca olmayacağını söylememiz gerekiyor. Kağıt üstünde özellikleri ve donanımı iyi olsa da sonuç olarak Android tabanlı bir cihaz ve bu modellerin her geçen gün yenisi çıktığın için bir önceki model hızlı bir şekilde değer kaybediyor. Bunun üzerine bir de şu an için kullanılmayan ve ne zaman kullanılacağı belli olmayan 5G maliyetinin de bu fiyata etkisi olduğunu düşünürsek, şimdili OnePlus markasının bu modelini tercih etmek pek de akılcı olmayacaktır.

www.yuksekteknoloji.tv

67


tekno yeniler

Yeni Klasik Şimdi Daha Güçlü Huawei Watch 3 Pro YENİ VE GÜÇLÜ ÖZELLİKLER İLE DONATILDI Huawei giyilebilir cihazlarda temel olarak yer alan; profesyonel sağlık uygulamaları, egzersiz izleme özellikleri ve ultra uzun pil ömrünün yanı sıra, Huawei Watch 3 Serisi’nde, vücut ısısını hassas biçimde algılayan yüksek hassasiyetli bir sıcaklık sensörü de yer

68

www.yuksekteknoloji.tv

alıyor. El yıkama ve cihazın düşme durumunu algılama gibi yeni özellikler de sunan Huawei’nin yeni akıllı saatleri, kullanıcıların mekan bağımsız olarak sportif aktivitelerini ve sağlık verilerini izlemelerini de sağlıyor.

HOŞGELDİN HARMONY OS Huawei Watch 3 Serisi’nin HarmonyOS 2 işletim sistemi

HarmonyOS 2 ile şimdi çok daha güçlü

tarafından desteklendiğini, bunun yanı sıra bağımsız cihazlar olarak konumlanarak akıllı telefonlar kadar güçlü olduğunu ifade eden Huawei Tüketici Elektroniği Grubu Operasyon Direktörü Kevin Ho; “Sağlık verileri takibi ve antrenman izleme özellikleri, giyilebilir cihazlarımızın değişmez temel özellikleri arasında yer almaya devam ediyor.


Yeni serimizde kullanıcıların sağlık durumlarını daha detaylı ve konforlu bir şekilde kontrol edebilmeleri için farklı özellikler sunuyoruz. Huawei Watch 3 Serisi; vücut ısısı desteği, el yıkama kontrolü ve düşme sensörü ile fark yaratacak” dedi.

AKILLI SAAT TASARIMINDA YENİLİKÇİ BİR ESTETİK ANLAYIŞI Huawei Watch 3 Serisi, akıllı saat ve geleneksel saat arasındaki tasarımı estetik bir şekilde dengeliyor. Saatin zarif bir tasarıma sahip olan paslanmaz çelik gövdesi, ultra kavisli 3D cam kaplama ve oldukça büyük bir ekrandan oluşuyor. Huawei Watch 3 Serisi, dokunsal 3D geri

bildirim özelliğine sahip ilk akıllı saat serisi olma özelliğine de sahip. Yüksek hassasiyetli dokunmatik sensörü ile kullanıcılar görüntüleri yakınlaştırıp uzaklaştırabilir ve menü seçenekleri arasında konforlu bir şekilde geçiş yapabilir. HarmonyOS 2 ayrıca, sezgisel bir kullanıcı deneyimi sunmak için 3D ara yüzünü tamamlayan ızgara tarzı uygulama menüsüne de sahip.

TAMAMIYLA SİZE ÖZEL BİR AKILLI SAAT Huawei Watch 3 Serisi, kullanıcıların akıllı saatlerini kişiselleştirmeleri için farklı seçenekler sunan geniş bir kayış yelpazesine sahip. Teknoloji, oyun, hobi ve popüler videolar da dahil olmak üzere, yenilikçi ve ilginç

temalarla gelen saat kayışları; şeffaf, deri, paslanmaz çelik ve titanyum seçenekleriyle, mükemmel birer aksesuar olarak farklı tarzlar yaratmak için de oldukça ideal.

BİR AKILLI TELEFON KADAR GÜÇLÜ

Binlerce saat ekranından dilediğinizi seçin

Huawei Watch 3 serisi bağımsız bağlantı desteğine de sahip. Kullanıcılar, akıllı telefonlarında eSIM hizmetini etkinleştirerek, ses ve veri planlarını akıllı telefonları ve akıllı saatleri arasında paylaştırabiliyor. Kullanıcılar ayrıca gelen MeeTime çağrılarını, seçtikleri cihazdaki bildirime dokunarak da yanıtlayabiliyor. Huawei Watch 3 serisi, aynı zamanda kişisel seyahat asistanı olarak da yenilikçi özellikler sunuyor.

www.yuksekteknoloji.tv

69


tekno yeniler

Yolculuk yapacak olanlar basit bir bilek hareketiyle taksi konumunu ve uçuş durumlarını görüntüleyebiliyor ve akıllı telefonlarını yolculuk süresince elde taşımaktan kurtulabiliyorsunuz.

geliyor. AppGallery’nin yüklü olarak gelmesi geliştirilebilir birçok uygulamanın ve yeniliğin Huawei Watch 3 Serisi modellerinde kullanılabileceğini bizlere gösteriyor.

APPGALLERY DESTEĞİNE SAHİP

UZUN PİL ÖMRÜYLE BİRLİKTE SAĞLIĞINIZ KONTROL ALTINDA

Huawei Watch 3 Serisi ile birlikte kullanıcıların üçüncü parti uygulamaları indirebileceği AppGallery de önceden yüklenmiş olarak

70

www.yuksekteknoloji.tv

Huawei Watch 3 Serisi, 100’den fazla egzersiz modu, yüksek hassasiyetli vücut ısısı sensörü, düşme

AppGallery desteğiyle sınırsız uygulama dünyasına giriş

algılama ve yardım uyarısı sunan profesyonel bir sağlık ve antrenman asistanı olarak da günlük yaşantımızda bize büyük bir kolaylık sağlıyor. Kalp atış hızı, SpO2, uyku kalitesi ve basınç özellikleriyle sağlık durumunuz hakkında da güncel kalmanızı sağlıyor.

GİZLİLİĞE ÖNEM VERİYOR Huawei Watch 3 Serisi, kullanıcıların veri gizliliğini korumak için kapsamlı


bir koruma sağlıyor ve herhangi bir veri günlüğe kaydedilmeden önce kullanıcıların onayından geçiriyor. HTTPS şifrelemesi, aktarımdaki verileri güvence altına alarak, kullanıcıların gönül rahatlığıyla Huawei’nin sağlık ve antrenman özelliklerinin avantajlarından yararlanmalarını sağlıyor.

ULTRA UZUN PİL ÖMRÜ Huawei Watch 3 Pro’nun ultra uzun pil ömrü, akıllı modda 5, ultra uzun pil ömrü modda ise 21 günlük kullanım sağlıyor.

Güçlü akıllı saatleri göz önüne aldığımızda bu sürenin oldukça yeterli olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.

ve zamanın akışına kendinizi bırakabilirsiniz.

DOĞANIN ETKİLEYİCİ GİZEMİNE BAKIŞ

100’den fazla spor moduna sahip olan Huawei Watch 3 Pro, yaptığınız her hareketi takip etmenize yardımcı oluyor. Ayrıca daha iyi bir antrenman için 10’dan fazla eğitici koşu programının içindeki sesli yönlendirme imkanıyla size daha iyi bir egzersiz deneyimini de sunuyor.

Bileğinizi yukarı kaldırdığınız an itibariyle artık gün doğumunun, gün batımının, ayın doğuşunun ve batışının zamanını öğrenebilir ve açık hava maceralarınıza hazırlanabilirsiniz. Dahası Yeni Ay, Dolunay, İlk Çeyrek Ay gibi Ay’ın 8 evresini takip ederek gökyüzünü gözlemleyebilir

100’DEN FAZLA SPOR MODU

Gerçek bir saat hissi veren uzun kullanım süresi

www.yuksekteknoloji.tv

71


karsi karsiya Scoowy 500W ÖZELLİKLER Motor Gücü 500W Menzil: 50km Hız: 40km/s Taşıma Kapasitesi: 150kg Tekerlek Tipi: Şişme Lastik Ebatı: 10” Katlanabilme: Var

TEKNİK ÖZELLİKLER Fren Teknolojisi: Mekanik Ön Fren: Disk Arka Fren: Disk Batarya Voltajı: 48V Şarj Süresi: 6 saat Güvenli Sürüş: Sinyal, Fren Lambası

TASARIM Gövde Malzemesi: Alüminyum Renk: Siyah Yükseklik: 113cm Genişlik: 23cm Derinlik: 123cm Ağırlık: 17kg

DIĞER ÖZELLIKLER Anahtar ile Çalışma Ön ve Arka Amortisör Hız Göstergesi

DEĞERLENDİRME + Daha yüksek hız + Daha uzun menzil + 150kg taşıma kapasitesi + Kısa şarj süresi - Bluetooth ile mobil uygulama desteği yok - Reflektör ve ABS eksik - Yüksekliği daha az - Daha ağır ve taşıması daha zor

PUAN

8,9

72

www.yuksekteknoloji.tv


Not: Belirtilen bilgiler ve özellikler ülkelere göre farklılık gösterebilir ve mevzuata uyacak şekilde değştirilmiş olabilir. Bu tür durumlar yaşanabileceğinden, Yüksek Teknoloji sorumlu tutulamaz.

Xiaomi Mi Pro 2 ÖZELLİKLER Motor Gücü 600W Menzil: 45kmm Hız: 25km/s Taşıma Kapasitesi: 100kg Tekerlek Tipi: Şişme Lastik Ebatı: 8,5” Katlanabilme: Var

TEKNİK ÖZELLİKLER Fren Teknolojisi: Mekanik ve Elektronik Ön Fren: Rejeneratif Arka Fren: Disk Batarya Voltajı: 37V Şarj Süresi: 9 saat Güvenli Sürüş: Reflektör, Zil, Ön Far, E-ABS, Fren Lambası

TASARIM Gövde Malzemesi: Alüminyum Renk: Siyah Yükseklik: 118cm Genişlik: 43cm Derinlik: 113cm Ağırlık: 14,2kg

DIĞER ÖZELLIKLER Mobil Uygulama, Dijital Ekran, Akıllı Telefon ile kontrol, Uzaktan Kilitleme, Bluetooth, Sürüş İstatistiği, Firmware Güncelleme

DEĞERLENDİRME + Hem mekanik hem elektronik fren desteği + Yağmur ve su sıçramalarına karşı IP54 seviyesinde koruma + Mobil uygulama üzerinden kilitleme ve sürüş istatistiği görebilme imkanı + Firmware güncelleme desteği - Sinyal ışığı eksik - Amortisör mevcut değil

PUAN

9,3

www.yuksekteknoloji.tv

73


mercek altinda Açık Tasarımlı Aktif Gürültü Engellemede Yeni Bir Dönem Huawei FreeBuds 4

Çok daha iyileştirilmiş kullanım rahatlığı ve aktif gürültü önleme performansı sunan HUAWEI FreeBuds 4, aynı zamanda yüksek çözünürlüklü ses kalitesi ve akıllı ses bağlantı deneyimiyle açık tasarım aktif gürültü engelleme 2.0 çağını resmen başlatıyor.

AKTİF VE PASİF GÜRÜLTÜ ENGELLEME Pasif gürültü engelleme

74

www.yuksekteknoloji.tv

kulak kanalını dış gürültüden izole eden fiziksel kulak tıkaçları ile elde edilirken, aktif gürültü engelleme, mikrofonlar ve gürültü önleyici ses dalgalarının kullanımı ile elde ediliyor. Aktif gürültü engelleme, harici gürültüye aktif olarak karşı koymak için dijital araçlar kullanarak, fiziksel yollarla giderilemeyen gürültüyü de ortadan kaldırıyor.

AÇIK TASARIMLI KULAKLIKLARDA BİR İLK

Rahat kullanım imkanı

Çoğu açık kablosuz kulak içi kulaklıkta aktif gürültü engelleme bulunmaz. Aktif gürültü engelleme özelliği bulunan kulaklık takarken, kullanıcıların metro vagonları veya otobüsler ve yoğun yol kenarları gibi gürültülü ortamlarda müziğin keyfini çıkarmak için genellikle ses seviyesini sonuna kadar


açmaları gerekir. Bu, sessiz ve rahat bir dinleme deneyiminin keyfini çıkarmayı zorlaştırır.

YÜKSEK KALİTELİ SES DENEYİMİ Açık tasarım, kulak kanalının derinliklerine inen kulak tıkaçlarının olmaması nedeniyle kullanıcı için daha nefes alabilir ve rahat bir kullanım sunuyor. Bununla birlikte, açık kulak içi kulaklıklar farklı

takma stillerine ve kulak boyutlarına göre daha esnek olsa da gürültü engelleme teknolojisinin akustik ortamı da değişmeye daha yatkın. Bu durum, kullanıcıların kulaklarına farklı şekilde oturan açık tip kulak içi kulaklıklarda aynı gürültü engelleme parametrelerinin kullanılmasının, farklı seviyelerde gürültü engelleme verimliliği sağladığı anlamına geliyor. Bu nedenle, açık

Kişiye Özel Gürültü Engelleme

tasarım aktif gürültü önleme özellikli kulak içi kulaklıklarla ilgili zorluk, kulak uyumunun istikrarlı ve etkili bir gürültü önleme etkisine sahip olmaktan ödün vermemesini sağlamak.

3D KULAK MODELLEMESİ Ergonomik tasarım süreci ve binlerce 3D kulak modellemesi sayesinde HUAWEI FreeBuds 4, daha iyi oturması ve

www.yuksekteknoloji.tv

75


mercek altinda

havadar bir kullanım deneyimi için mükemmel şekilde kavislendirilerek gürültü engelleme ve konfor arasında harika bir dengeye ulaşıyor.

ÇİFT CİHAZ BAĞLANTI DESTEĞİ HUAWEI FreeBuds 4 ile eşleştirme ve bağlantı daha akıllı hale getirildi. Yakındaki cihaz eşleştirmeyi, çift cihaz bağlantısını ve Huawei akıllı telefonlar, tabletler ve diğer cihazlarla Ses Merkezi kontrolünü desteklediği gibi ayrıca bir HUAWEI MateBook ile de eşleştirmeyi destekleyen ilk cihaz.

76

www.yuksekteknoloji.tv

KRİSTAL NETLİĞİNDE SES DENEYİMİ VE DÜŞÜK GECİKMELİ OYUN MODU 40 kHz’e kadar frekans aralığını destekleyen kulaklıklar, kristal netliğinde ayrıntılarla daha net sesler ve yüksek frekanslı sesler üretiyor. HUAWEI FreeBuds 4 ayrıca kullanıcıların oyun ve eğlencenin keyfini daha iyi çıkarması için HD Kayıt ve 150 ms’e kadar Düşük Gecikme Modu da sunuyor.

KİŞİSELLEŞTİRİLMİŞ DİNLEME DENEYİMİ İÇİN GELİŞTİRİLMİŞ SİSTEM

Yüksek Çözünürlüklü Ses

Huawei’nin akustik mühendisleri, HUAWEI FreeBuds 4’ü geliştirirken önce insan kulağının akustik empedansı ile ilgili kapsamlı veriler topladı. Büyük veri analizine dayanan ekip, farklı koşullar altında optimum gürültü iptali sağlamak için birden fazla parametre seti tasarladı. Tasarlanan parametre setlerine rağmen, open-fit kulaklıkların gürültü engelleme performansı kulak şekline ve ne kadar sıkı takıldıklarına bağlı olarak kişiden kişiye önemli ölçüde değişebiliyor ve bu da open-fit etkili gürültü engelleme elde etmek için başka bir zorluk yaratıyor.


UYARLANABİLİR KULAK EŞLEŞTİRME (AEM) TEKNOLOJİSİ Open-fit etkili gürültü engelleme elde etmek için çıkan zorluğu çözmek adına HUAWEI FreeBuds 4, Uyarlanabilir Kulak Eşleştirme (AEM) teknolojisine sahip. HUAWEI FreeBuds 4, kullanıcının kulak şeklini ve kullanım durumunu otomatik olarak algılayarak, her kullanıcı için optimum gürültü engelleme kurulumunu akıllı bir şekilde

belirleyerek en konforlu gürültü engelleme deneyimini sağlayarak tutarlı ve yüksek çözünürlüklü ses kalitesine sahip olmalarını sağlıyor. Yerleşik AI algoritmasıyla birleştiğinde, kulaklıklar çeşitli veri kümelerinden en uygun gürültü engelleme parametrelerini atayarak en yüksek gürültü önleme performansını sunuyor.

Çift modlu HD ses kaydı

tutan HUAWEI FreeBuds 4 kulaklıkların her biri sadece 4,1 g ağırlığında ve her kulağa rahatça oturan bir yapıda. 21,2 mm kalınlığındaki şarj kutusu, yalnızca 38 g ağırlığında olup, tıpkı bir araba anahtarı gibi cepte taşınması oldukça kolay.

HAFİF TASARIM VE RAHAT KULLANIM Hafiflik ve rahatlığı ön planda

Teknik Özellikler: Mikrofon Adedi: 2 Mikrofonlu Sistem Sürücü: 14.3 mm LCP Ortam Gürültüsü Azaltma: Var Rüzgar Gürültüsü Azaltma: Var Transparan Mod: Var Aktif Gürültü Önleyici: Var Kulak Tasarımı: Açık Tasarım Bluetooth Versiyonu: 5.2 Kablosuz Şarj Özelliği: Var Ek Yazılım Desteği: Var Renk Seçenekleri: Beyaz, Gümüş Orman

Değerlendirme: Açık tasarım ile ergonomik olarak kulağa tam uyum sağlama, Pratik kurulum ve bağlanma, Kablosuz şarj, Bluetooth 5.2, Rüzgar ve ortam gürültüsü azaltma, Aktif ve pasif gürültü engelleme, Çift cihaz bağlantı desteği, Hafif tasarım ve modaya uygun renk alternatifleri Güçlü bir su geçirmezlik özelliği eklenebilirdi

Yorum: Güçlü teknik özellikler, kulağa uyumlu tasarım, hızlı bağlantı, kolay kurulum ve kullanım, kablosuz şarj özelliği, aktif ve pasif gürültü engelleme gibi özelliklerinin yanında Bluetooth 5.2, Akselerometre, Hall Sensörü, Yakınlık Sensörü, Hızlı Şarj, Uzun pil ömrü gibi özellikleriyle dikkat çeken Huawei FreeBuds 4, ses kalitesi de göz önüne alındığında açık tasarımlı kulaklıklar içerisinde şu an için piyasada olan en güçlü tarz sahibi kulaklık olarak dikkat çektiğini ve tavsiye edilebilecek kablosuz kulaklık modelleri arasında da ilk sıralarda kendisine yer bulduğu söyleyebiliriz.

www.yuksekteknoloji.tv

77


mercek altinda Geceyi Aydınlatan Selfie (Özçekim) Çubuğu Spigen S550W LED Işıklı Kablosuz Bluetooth Özellikli Selfie (Özçekim) Çubuğu

TELEFONUNUZU TAMAMLAYAN AKSESUAR Akıllı telefonun günlük hayatımızdaki yeri arttıkça akıllı telefon aksesuarlarının da yeri aynı hızda artıyor. Son yıllarda hayatımıza giren ve neredeyse her gün kullandığımız ürünlerden bir tanesi de selfie (özçekim)

78

www.yuksekteknoloji.tv

çubuğu diyebiliriz. Ne zaman bir resim çekecek olsak selfie çubuğu adeta imdadımıza yetişiyor. Pandeminin evde kaldığımız döneminde sevdiklerimizle görüntülü konuşmalar yaparak hasret gideriyorduk. Bu görüntülü sohbetlerin de vazgeçilmez bir parçası olan selfie çubukları da teknolojiyle birlikte gelişti

ve daha kullanışlı hale geldi.

3 kademeli ve dahili LED ışık özelliği

HAFİF TASARIM VE PRATİK KULLANIM ÖNE ÇIKIYOR Evlerimizde ve farklı mekanlarda sıkça kullandığımız selfie çubuklarının, hafif ve pratik olması sayesinde her an yanımızda taşımaya başladık


ve özelikle de tatillerimizde sıkça kullanır olduk. Özellikle geniş manzara ya da kalabalık grup fotoğraflarında selfie çubuğunun farkını rahatlıkla hissedebilirsiniz.

SELFIE ÇUBUĞU DİYEREK GEÇMEK HAKSIZLIK OLUR Gelelim bu üründeki püf

noktalarına. Öncelikle Spigen S550W LED Işıklı Bluetooth Selfie Çubuğu alüminyum malzemeden oluşan sağlam bir gövdeye sahip olduğu için en uzun konumda bile sabit durabiliyor ve bu sayede net resimler çekebilmenizi sağlıyor. Ayrıca, bu selfie çubuğu herhangi bir tripod ile de altta bulunan vidalı

6 aya varan batarya ömrü

yuvasından bağlanıp uyumlu tripod ayakları ile uyumlu olarak çalışabiliyor. Kaydırmaz ve terletmez kaliteli bir dokuya sahip gövdesi sayesinde uzun yıllar rahatça kullanılabilecek bir ürün olduğunu söyleyebiliriz.

TASARIMIYLA DİKKAT ÇEKİYOR

www.yuksekteknoloji.tv

79


mercek altinda

Yanımızda taşıdığımız tüm ürünler bizler için aynı zamanda birer aksesuardır. Bunlara cüzdan, çanta hatta akıllı telefonlarımız da dahildir. Spigen S550W modeli beyaz ve siyah olarak iki renk alternatifiyle piyasaya sürülmüş ve iki renkte gerçekten bir aksesuar

80

www.yuksekteknoloji.tv

olarak yanınızda her zaman bulundurabileceğiniz bir ürün niteliğinde. Kapalı halde dururken bir selfi çubuğu olduğunun anlaşılması çok zor. Gözlerin kullandığınız selfi çubuğunda olmasına alışmanız gerekeceğini şimdiden söylemem gerekir.

HIZLI BAĞLANTI VE MİNİMAL TASARIM

Kablosuz bluetooth bağlantı teknolojisi

Maksimum 9 mm genişliğindeki tüm telefonlarla uyumlu olarak çalışabilen Spigen S550W LED Işıklı Selfie Çubuğu gelişmiş kablosuz Bluetooth bağlantısı ile kolay ve hızlı bir şekilde


telefonunuza bağlanıyor. Ayarlanabilen dahili LED aydınlatması sayesinde karanlık veya loş ortamlardan çektiğiniz fotoğraflar, adeta gündüz netliğinde ve tam istediğiniz gibi çıkıyor. 3 farklı seviyede parlaklık ayarı bulunan model ile gece gündüz ayrımı olmadan aynı kalitede fotoğraflar çekebiliyorsunuz.

UZUN PİL ÖMRÜ Bekleme modunda 6 aya kadar dayanabilen pili düşük ışık modundayken 3 saat, orta ışık seviyesindeyken 2 saat ve en yüksek ışık ayarındayken

de 100 dakika dayanabiliyor. 120mAh bataryası bir saat gibi kısa bir sürede şarj olabilen Spigen S550W LED Işıklı Bluetooth Selfie Çubuğu 50 cm uzunluğuna kadar açılabiliyor ve toplandığında da sadece 19,2 cm uzunluğa sahip oluyor. 130 gram ağırlığı sayesinde rahatlıkla yanınızda taşıyabilir ve siyah veya beyaz renginden hangisi sizin zevkinize uyuyorsa o rengi seçebilirsiniz. Kullandığımız ürünler içerisinde en faydalı ve en pratik ürünlerden bir tanesi olduğunu da rahatlıkla söyleyebiliriz.

Teknik Özellikler: Bağlantı Tipi: Kablosuz Bağlantı Teknolojisi: Bluetooth Materyal: Alüminyum LED Işık: Var Ayarlanabilir LED Seviyesi: 3 kademe Ağırlık: 130 gr Boyut: 19.2 cm Açılabilir Boyut: 50 cm Şarj Olma Süresi: 1 saat Batarya Kullanım Süresi: Yaklaşık 6 ay Şarj Bağlantı Tipi: Gizli Micro USB LED Işık Kullanım Süresi: 100 dakika ile 3 saat aralığında

Alüminyum gövde ve dikkat çekici 2 renk alternatifi

Değerlendirme: Şık ve hafif tasarım, 2 renk alternatifi, Ufak boyutlar, Ayarlanabilir kademeli LED ışığı özelliği, Gizli Micro USB girişi, Tripod bağlantı imkanı, Alüminyum gövde, Kablosuz bluetooth bağlantısı Dahili tripod özelliği ve Type-C bağlantı tipi sunulabilirdi

Yorum: Her an yanınızda taşıyabileceğiniz, hem kullanımı kolay hem de şık bir selfi (özçekim) çubuğu. Özellikle karanlık ve loş ortamlarda kullanabileceğiniz, farklı kademe ile ayarlanabilen LED ışığı ürünün hakkını veriyor. Ürünü elinize aldığınızda, Spigen’in tüm ürünlerinde olan kalite hissiyatını alabileceğiniz S550W modeli, 2 renk alternatifiyle yanınızdan ayırmak istemeyeceğiniz bir ürün olarak karşımıza çıkıyor.

www.yuksekteknoloji.tv

81


tekno oto

İhtişamıyla Göz Alan BMW Yeni 2 Serisi Coupé GÖZ ALICI TASARIMA EŞLİK EDEN DİKKAT ÇEKİCİ RENK Geçtiğimiz günlerde resmi olarak tanıtılan BMW Yeni 2 Serisi Coupé’nin gerçekten de oldukça ihtişamlı ve göz alıcı bir tasarımla karşımıza

82

www.yuksekteknoloji.tv

çıktığını söyleyebilirim. BMW 4 Serisi Coupé ile kıyasladığımızda özellikle ön ızgaraları ile daha alışıldık, klasik bir tasarımla karşımıza çıkan BMW Yeni 2 Serisi Coupé oldukça da iddialı bir renkle tanıtıldı. Görselleri detaylı

Daha alışıldık bir ön ızgara

olarak incelediğimde şimdiden kendine hayran bıraktığını da söylemeden geçemeyeceğim.

DAHA ALÇAK VE DAHA UZUN BİR TASARIM Teknik detaylardan kısaca bahsetmek gerekirse, bir


Emir Kosif

Sert çizgiler ve çift egzoz çıkışı

ve sert çizgileriyle oldukça etkileyici bir görünüme sahip.

KLASİKLEŞEN YENİ NESİL İÇ TASARIM VE TEKNOLOJİ İç tasarıma bakacak olursak, BMW otomobillerde alıştığımız yeni nesil konsol, kontrol tuşları, dokunmatik ekran, koltuk ve ambiyans aydınlatmalar da yine diğer modellerdekine benzer şekilde karşımıza çıkıyor. Yeni BMW 2 Serisi Coupé modelinde

önceki 2 Serisi Coupe otomobile göre 2,8 santimetre daha alçak ve 10,5 santimetre daha uzun olduğunu

söyleyebilirim. Küçük ızgaralara eşlik eden zarif LED farlar bir yana, arka kısma baktığımızda çift egzoz çıkışı

www.yuksekteknoloji.tv

83


tekno oto

de, diğer BMW modellerinde görmeye alıştığımız otomatik fren fonksiyonlu Sürüş Asistanı, otomatik park özellikli Park Asistanı ve Geri Sürüş Asistanı gibi sistemler mevcut. Bunların yanında, Akıllı Telefon Bağlantı Sistemi,

84

www.yuksekteknoloji.tv

Apple CarPlay ve Android Auto özelliklerini içeren Akıllı Telefon Arayüzü de bu model için öne çıkan donanımlar olmaya devam ediyor.

MOTOR SEÇENEKLERİ BMW Yeni 2 Serisi Coupé

3 farklı motor seçeceği

tanıtımında; “220i”, “220d”ve “M240i” olarak 3 ayrı motor seçeneği sunulmuş olsa da, ülkemizde hangi motor seçenekleriyle karşımıza çıkacağı henüz belli değil. Yine belirtmek isterim ki, ülkemizde ne zaman görüşe ve satışa


çıkacağını söylemek için de oldukça erken. Tanıtımda kullanılan 220i; 2.0 litrelik benzinli motora sahipken 184 beygir güç ve 300 Nm tork sunuyor. 220d; 190 beygir güç ve 400 Nm tork sunarken, performans

odaklı üretilen M240i; 3.0 litrelik 6 silindirli motoruyla 374 beygir güç ve 500 Nm tork sunuyor. Bunun yanında, sadece 4,3 saniyede 0-100km/ sa hızlanmasını tamamlıyor.

8 İLERİ OTOMATİK

ŞANZIMAN İLE GELİYOR

Zengin donanım yelpazesi

2022 model BMW Yeni 2 Serisi Coupé otomobillerin tamamında, 8 ileri otomatik şanzıman bulunacağı bilgisini de ayrıca belirtmekte fayda var.

www.yuksekteknoloji.tv

85


tekno moto

Sportster Destanında Yepyeni Bir Bölüm Harley-Davidson Sportster S 86

www.yuksekteknoloji.tv


Vadim Özyurt

Rekabeti gerisinde bırakan 1957 doğumlu miras, bugünün standartlarını alt üst edecek şekilde yeniden tasarlanıyor. Yepyeni Revolution™ Max 1250T desteğiyle Harley Davidson’un en uzun süredir piyasada olan ürün ailesinde yeni bir dönem başlıyor.

YEPYENİ REVOLUTION™ MAX 1250T

Spor motosiklet çevikliği ve hakimiyeti ile agresif sürüş

Geçmişi yüz yıl öncesine dayanan V-Twin efsanesinin bir sonraki bölümü karşınızda. Revolution™ Max sıvı soğutmalı, çift kafalı eksantrik milleri ve değişken valf zamanlaması kullanan güç aktarma sistemi, geniş bir tork yelpazesi ve sürücü kontrolünü maksimize eden değişken bir güç aralığı sunuyor.

YÜKSEĞE MONTE EDİLMİŞ EGZOZ Harley Davidson düz pist yarışlarının zafer dolu günlerinden alınan ilhamla, egzozlar 304 serisi paslanmaz çelikten imal edilmiş ve egzoz sıcaklığını sürücünün bacaklarından ve motorun arka tarafından uzaklaştıracak biçimde tasarlanmış.

KLASİK İLE MODERN BULUŞUYOR: 4 İNÇ YUVARLAK EKRAN Bilmeniz gereken her şey Bluetooth™ özellikli,

www.yuksekteknoloji.tv

87


tekno moto

4 inç yuvarlak ince film kaplı transistörlü bir LCD ekran içinde bulunuyor. Dijital göstergeler, analog göstergeler, sürüş modları ve Harley-Davidson® uygulaması tarafından sağlanan ayrıntılı navigasyon. Tüm işlevlere,

88

www.yuksekteknoloji.tv

sol ve sağ el kumandalarının üzerindeki düğmelerden ulaşabiliyorsunuz.

SÜRÜŞ MODUNUZU SEÇİN Tek hareketle ön programlı 3 Sürüş Modu (Spor, Asfalt

Ön ayak kumandaları

ve Yağmur) içerisinde seçim yapabilir veya kendi özel modunuzu oluşturabilirsiniz. Motosikletin güç dağıtımı, motor freni, İyileştirilmiş Viraj Alma Kilitlenme Önleyici Fren Sistemi (C-ABS) ve İyileştirilmiş Viraj Alma Çekiş


Kontrol Sistemi (C-TCS) ayarlarının size özel bir birleşimini kullanabiliyorsunuz.

ÇİFT AMAÇLI GÜÇ AKTARMA SİSTEMİ Revolution™ Max 1250T, motosiklet şasisinin yapısal

bir bileşeni olarak geleneksel şasinin ötesine geçerek toplam ağırlığı önemli ölçüde azaltıyor ve kusursuz bir yol tutuşu sağlıyor. Bu, gerçekten hissedebileceğiniz bir performans olarak kayıtlara geçebilir. Bununla birlikte

ağırlık merkezi aşağıda ve şasi de oldukça sağlam.

Üst düzey performans ve çarpıcı stil

www.yuksekteknoloji.tv

89




REFURBISHED

REFURBISHED ÜRÜNLERLE

DÜNYA’YA ALDIĞINIZDAN DAHA

. FAZLASINI VERIN! Efs Elektronik, firmaların doğaya atık olarak bırakacağı ürünleri alıp yeniler, yeniden kullanıma kazandırır. Ekosistemin sağlığından ödün vermeden gelecek kuşakların ekonomik ve çevresel ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlar. Çevresel sorunlara yanıt veren işletmelerle birlikte ilerler.

+90 (216) 520 10 00 +90 (216) 520 12 00


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.