Surp Pırgiç Vakfı Mayıs-Haziran 2015

Page 1

Hastane bahçesinde yapılan Hampartsum şenliği, 1908

Mayıs-Haziran 2015.indd 1

12/06/15 09:10


Abdi İpekçi Spor Salonu

E5 Çevreyolu Yedikule Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Vakfı

MARMARAY KAZLIÇEŞME İSTASYONU (100 metre)

Kazlıçeşme

Sahi lyol u

Taksim - Eminönü

MARMARA DENİZİ

Yedikule

Bakırköy Atatürk Airport

Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Vakfı ZAKİRBAŞI SOKAK NO.32 34020 KAZLIÇEŞME - İSTANBUL TEL: 0212 582 50 50 PBX FAKS 0212 547 11 21 www.surppirgic.com

Mayıs-Haziran 2015.indd 2

12/06/15 09:10


MayÄąs-Haziran 2015.indd 3

12/06/15 09:10


SURP PIRGİÇ SURP PIRGİÇ ERMENİ HASTANESİ AYLIK DERGİSİ KURULUŞ: SÂLNAME OLARAK 1900-1910 ve 1924-1949 AYLIK DERGİ 1949 SONRASI SENE 65 NO: 785 - 786 MAYIS - HAZİRAN 2015

183 yıl sonra, bugün SURP PIRGİÇ ERMENİ HASTANESİ AYLIK DERGİSİ SURP PIRGİÇ ERMENİ HASTANESİ VAKFI YÖNETİM KURULU ADINA SAHİBİ

BEDROS ŞİRİNOĞLU SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ H. MAKRUHİ B. HAGOPYAN SAYFA DÜZENİ TEOMAN MAT KATKIDA BULUNANLAR MARKRİT ARSLAN NAİRA SÜZME HİLDA KARAPEKMEZ YÖNETİM YERİ Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Zakirbaşı Sok. No:32 - 34780 Kazlıçeşme - İstanbul 0212 582 50 50 0212 510 80 52 Faks 0212 582 69 91 Yaygın Süreli Yayındır Para İle Satılmaz DİZGİ ve BASIM Teo Ajans - 2015 Mahmutbey Mah. Taşocağı Cad. Ağaoğlu My Office 212 Residence No:3 Kat:7 Ofis:106 Güneşli - Bağcılar / İSTANBUL 0212 659 59 31 Murat Ofset Solakzade Sokak No:5 Beyoğlu - İstanbul 0212 244 47 36

Surp Pırgiç’in kuruluşundan bu yana tam 183 yıl geçti. Salgın hastalıklar, büyük yangınlar, depremlerle sınandı İstanbul... Sultanlar ve fermanlar geçti ülkeden... İki koca dünya savaşı yaşandı ve bitti, rejimler, haritalar değişti... Yokolmanın eşiğinden döndü insanlık, küllerinden doğdu yeniden... Göçlerle dünyaya saçıldı Ermeniler, kuşaklar geçti... Meclisler, hükümetler geldi, geçti. Onlarca Sağlık Bakanı, binlerce mevzuat değişti. Paranın adı, değeri, anlamı değişti... Alışkanlıklar değişti, yaşam kültürleri, insan ilişkileri... Tıp bilgileri değişti durmaksızın... Surp Pırgiç kurulduğunda ne penisilin vardı, ne de antibiyotik. Röntgen, DNA’nın keşfi, kalp ameliyatı, sezaryen? Bunlar için daha uzun yıllar beklenecekti. Binalar değişti... Yıkılıp yeniden inşa edildiler bir bir... İlaçlar değişti, kullanılan aletler... Ya Yedikule? Surların yanıbaşında, havası temiz, etrafı ıssız, bostanlarıyla yemyeşil o sakin köy değişti. Bir Dzınunt yortusunda atıldı ilk adım, bir Hampartsum yortusunda resmileşti. O günden bugüne tam 183 yıl geçti. Çağ değişti. Surp Pırgiç hâlâ ayakta, yorgunluk nedir bilmiyor. 183 yıldır geceleri hiç uyumuyor, ama her sabah yeni bir güne taze bir başlangıç yapıyor. Her sabah yeniden ve yeniden hastaları, çocukları, yaşlıları şefkat dolu kollarına alıyor.

Onu yaratan ve yaşatanlara sonsuz şükranlarımızla... Kaynak: Osmanlı’dan Bugüne 180 Yıllık Bir Öykü Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Bu sayının hazırlanmasındaki yoğun emeklerinden dolayı Sayın Arsen YARMAN’a teşekkür ederiz... © Yayımlanan yazıların ve resimlerim tüm hakları saklıdır. Yedikule Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Vakfı’ndan izin alınmaksızın fotokopi dahil, optik ve mekanik herhangi bir yolla kopyalanamaz, çoğaltılamaz, basılamaz, yayımlanamaz. Dergimizde yer alan makalelerin içeriğinden yazarları sorumludur.

4

Mayıs-Haziran 2015.indd 4

12/06/15 09:10


İNDĞÇ YĞMRV USİUKŞĞK İNDĞÇ YĞMRV UÖÜUWRZ ARDUZEUZNJR Arszndu, ıuğşürğ= 1900 - 1910 şd 1924 - 1949^ rçğ Usiukşğk 1949 IUĞR 65 KRD 785 - 786 SUWRİ - WNDZRİ 2015

183 IUÐR ÞI? UWÝ0Ð İNDĞÇ YĞMRV UÖÜUWRZ ARDUZEUZNJR USİUKŞĞK İNDĞÇ YĞMRV UÖÜ$ ARDUZEUZNJR ANÜUÇUĞQNDKŞUZ UZNDZNF UĞI*ZUITĞ HŞIĞNİ BRĞRZ*PLND :SÇUÜĞUHŞI A$ SU?ĞNDAR H$ WUMNÇŞUZ T>UEĞNDKRDZ KTNSUZ SUK U>UMRJZŞĞ SUĞÜĞRI UĞİLUZ ZURĞU İRDÖST ARLIU ÜUĞUYT?STÖ FUĞVUMUZ FUWĞ İndğç Yğmrv Uöüuwrz Arduzeuznj Öu=rğhubg Ynpnj Krd 32 - 34780 Üuölgvtbst - Rikuzhndl 0212 582 50 50 0212 510 80 52 (u=i! 0212 582 69 91 Huğçşğumuz Ağuıuğumndkrdz Uzfouğ T

ÜĞUBUĞNDKRDZ ŞD IHUÜĞNDKRDZ Kt+ Ucuzi - 2014

Ý$ Yðmrv Uöü$ Arduzeuznjr arszuðmndkþztz srzvþd uwi+ð orbe nd orbe 183 ýuðr uzjud! Rikuzhndl =upu=g ausuouðumzþðnd^ uauðmnd aðeþazþðnd^ þðmðubuðcþðnd ynðqndkrdzzþðtz uzjud$$$ Ýndlkuzzþð þd aðnfuðýumzþð uzjuz þðmðtz$$$ Þðmnd Ausub.uðauwrz huýþðuöszþð uhðndþjuz þd uduðýrz auiuz! Fuðvuqþdþð^ =uðýtizþð yn.ndþjuz$$$ Suðemndkrdzg çzu<z<ndsr iþstz uzjud^ fþðu,zud rð sn.rðzþðtz$$$ Auwþð^ üupkþðnf iyxndþjuz ausuwz ub.uðar st<^ iþðndzezþð uzjuz$$$ :nðaðeuðuzzþð^ muxufuðndkrdzzþð þmuz^ uzjuz! Iuizþumzþðnf Uxnp<uhuandkþuz Zu.uðuðzþð^ auöuðudnð zrdkþð yn.ndþjuz! Eðusrz uzndzg^ uðct=g^ rsuiýg yn.ndþjud$$$ Ýnfnðndkrdzzþðg^ uhðþlumþðhr sbumnwkzþðg^ suðemuwrz wuðuçþðndkrdzzþðg yn.ndþjuz$$$ Çcbmuürýndkrdzg yn.ndþjud uzeueuð$$$ Þðç Ý$ Yðmrvg arszndþjud^ n_v ytzrirlrz-g muð^ nv ul uzkrhrnkr=-g! Bnpuzmuð^ ;rzuçuzumuz ünð,r=^ iðýr frðuauýndkrdz^ mþiuðþuz auýndsnf ,zzeuçþðndkrdz vmuð! Uinzj ausuð þðmuð ýuðrzþð auðm hrýr glluð ihuiþl! Btz=þðg yn.ndþjuz$$$ Yljndþjuz þd fþðubrzndþjuz stm ux stm$$$ Eþpþðg yn.ndþjuz^ ünð,u,ndu, ünð,r=zþðg yn.ndþjuz$$$ Rim Þýründlt#z! Çþðeþðnd mnp=rz^ su=ndð +enf^ usuwr bð<uhuýnf^ rð çuz<uðuznjzþðnf muy-muzuzv uwe auzeuðý ürdpg yn.ndþjud! ;zndzer ýupuduðr sgz tð nð uxzndþjud uxu<rz =uwlg^ Ausçuðqndsr ý+zrz hubý+zumuzujud! Uwe +ðtz srzvþd uwi+ð orbe nd orbe 183 ýuðrzþð uzjuz! Euðg yn.ndþjud! Ýndðç Yðmrvg ný=r t ýumudrz þd vr ürýþð kt r#zv t wnüzndkrdzg! 183 ýuðrt r fþð ürbþðzþðg vr =zuzuð^ çuwj ustz uxud+ý kuðs +ð sg m'np<ndzt! Ustz uxud+ý mðmrz nd mðmrz rð anüu,nd kþdþðndz st< m'uxzt arduzezþðg^ suzndmzþðg þd ýuðþjzþðg!

WUDTI ÞÐU:IUHUÐI ÞZ? UZNÐ ;ZNDZE INDNPZÞÐNDZ ÞD UHÐÞJZNPZÞÐNDZ$$$

Suasndıhtw Sua$ Kub+oupg Hnpnıuw Upu+plnd Suw *)ri 212 Ğtirıgzi Krd 3 Wuğm 7 *)ri 106 Mrdztblr - Hupogluğ 0212 659 59 31

Upçrdğ- *isuzjrzşğtz Srzvşd Uwi+ğ 180 Iuğnduz Huısndkrdz Sg% İ$ Yğmrv Auwnj Arduzeuznj!

SNDĞUI *(İTK İnlu=öuıt Ynpnj Krd 5 Htw+plnd - Rikuzhndl 0212 244 47 36

© Ağuıuğumndu, çnlnğ üğndkrdzzşğnd şd lndiuzmuğzşğnd rğudndz=g fşğuhuandu, t! Uxuzj İndğç Yğmrv Uöüuwrz Arduzeuznjr fuğvndkşuz uğı+zndkşuz^ çuösuüğndkrdzg zşğuxşul^ üğndkrdzzşğg ışinpumuz şd sş=uzr= nğşdt sr<njud gze+ğrzumşl^ çuösuüğşl şd uwl ışp ağuıuğumşl muğşlr vt! Huğçşğukşğkrz st< ağuıuğumndu, w+endu,zşğnd çnfuzeumndkşztz üğuütızşğz şz nğ huıui.uzuınd şz!

Bznğaumulndkrdz mg wuwızşz= Uğitz ŞUĞSUZr^ nğ uwi krdr huığuiındkşuz st< ndzşjud ışzeuürz ub.uıuz=!

5

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 5

18.06.2015 11:04:31


TARİHTE HAMPARTSUM KUTLAMALARI

6

Mayıs-Haziran 2015.indd 6

12/06/15 09:10


Hastanenin 100. yıl kutlamaları, (Mayıs 1932) Fotoğrafta işaretli olan çocuk ise bugün hastanenin huzurevi sakinlerinden biri olan Agop Umutyan (2012)

7

Mayıs-Haziran 2015.indd 7

12/06/15 09:10


TARİHTE HAMPARTSUM KUTLAMALARI

8

Mayıs-Haziran 2015.indd 8

12/06/15 09:10


9

Mayıs-Haziran 2015.indd 9

Kaynak: TİDAG 9 Mayıs 1932

12/06/15 09:10


10

MayÄąs-Haziran 2015.indd 10

12/06/15 09:10


TARİHTE HAMPARTSUM KUTLAMALARI

Kaynak: TİDAG 16 Mayıs 1932

Mayıs-Haziran 2015.indd 11

12/06/15 09:10


TARİHTE HAMPARTSUM KUTLAMALARI

14 MAYIS 1915

HAMPARTSUM ve YARALI ASKERLER Kaynak: Toplumsal Tarih Dergisi, 257. Sayı, Mayıs 2015, Sayfa 12

12

Mayıs-Haziran 2015.indd 12

12/06/15 09:10


Tıpkı Balkan Savaşı’nda olduğu gibi I. Dünya Savaşı’nda Ermeni askerleri cephede fedakarca görev almışlardır ve Harbiye Nazırı Enver Paşa da, Kafkas cephesinde mücadele eden Ermeni askerlerin sergilediği mücadele nedeniyle Ermeni Kilisesi’ne memnuniyeti belirten bir mektup göndermiştir. Ermeni toplumu sadece cehede değil cephe gerisinde de Osmanlı devletinin içinde bulunduğu zor şartlara uyum göstermiş, ordunun ve cephede görev yapan askerlerin ihtiyaçlarını karşılamaya katkıda bulunmuştur. Ermeni Etıbba Cemiyeti savaşın çıkcağı anlaşılınca, 1914 yılında, İstanbul Pera’daki Esayan Okulu’nda hastabakıcılık ve hemşirelik kursları açmış, İstanbul’un çeşitli semtlerinde bu konularda konferanslar düzenlemiştir. Ermeni rahip K. Balakyan da şahsen tanık olduğu bu durumu kaydetmiştir: “İstanbul ve İzmir’deki Ermeni hastanelerinin özel bölümlerinde, Çanakkale’den her gün getirilen binlerce yaralı Türk askeri için yüzlerce yatak hazır edilmişti.Ermeniler kendileri korkunç yasaklar altında yaşarken bile cömertçe Türk Kızılayına bağışta bulunuyorlardı. İstanbul v etaşrada hükümet yardım amacıyla kermesler düzenlemişti ve bunların en iyi müşterileri Ermeniler olmuştu. Özellikle Ermeniler için konulan sıkıyönetim yasalarına harfi harfine uyan Ermeni askerler, doktorlar, eczacılar, hemşireler ve ustalar Türk ordusuna aktif destek veriyorlardı” (Krikor Balakyan, Ermeni Golgothası, Belge Yayınları, 2014) Bu din adamının tanıklığı Surp Pırgiç Hastanesi’nin faaliyetleri bakımından da gayet değerlidir. Hastane, düzenlediği kurslar için Ermeni Etıbba Cemiyeti’ne yardım etmekle kalmamış kendi binalarını da devletin ihtiyaçlarına göre yeniden düzenlemiş yarısını orduya tahsis etmiştir. Bu dönemde hastane bölümlerinin yarısı cepheden dönen yaralılara ve diğer askeri ihtiyaçlara tahsis edilmiştir... Kaynak: Surp Pırgiç Dergisi, 783 - 784, Mart-Nisan, 2015, Sayfa 67

13

Mayıs-Haziran 2015.indd 13

12/06/15 09:10


TARİHTE HAMPARTSUM KUTLAMALARI

Ermeni Hastanesi Bahçesi (Hampartsum Kutlamaları). Fotokart 14

Mayıs-Haziran 2015.indd 14

12/06/15 09:11


Ermeni Hastanesi 99 ncu Kuruluş Yıldönümü Kutlamaları (Hampartsum Kutlamaları), 1931 15

Mayıs-Haziran 2015.indd 15

12/06/15 09:11


KNDĞ?RNW USTZTZ FİIUAŞLR ARDUZEUZNJZŞĞTZ% İ$ YĞMRV AUWNJ ARDUZEUZNJG Arszuğmndkşuz 183ğe Iuğşeuğqrz Ausçuğqsuz I+zumuıuğndkrdzzşğ

16

Mayıs-Haziran 2015-converted.indd 16

18.06.2015 10:50:29


Kuruluşunun 183. Yılında Hampartsum Kutlamaları

FOTOĞRAFLAR: SARKİS GÜREH

17

Mayıs-Haziran 2015-converted.indd 17

18.06.2015 10:50:38


18

MayÄąs-Haziran 2015-converted.indd 18

18.06.2015 10:50:44


Uğc$ I$ Ö+ağuh ?azw$ Orfuzşuz Udşıuğuzr bndzvnf! 19

Mayıs-Haziran 2015-converted.indd 19

18.06.2015 10:50:57


20

MayÄąs-Haziran 2015-converted.indd 20

18.06.2015 10:51:01


21

MayÄąs-Haziran 2015-converted.indd 21

18.06.2015 10:51:05


22

MayÄąs-Haziran 2015-converted.indd 22

18.06.2015 10:51:12


Fşğg% Uzeuiıuzr uğuğnpndkrdz% huğıtörz st<! Fuğg% İuğmuduüzşğnd .ndsçg% Anüb^I$ Wuğndkrdz Uçp$ Iusuışuzr bndğ<! 23

Mayıs-Haziran 2015-converted.indd 23

18.06.2015 10:51:31


Anüb$ I$ Şprbt Fğe$ Ndv=ndzşuz Udşıuğuz mg muğeuw! 24

Mayıs-Haziran 2015-converted.indd 24

18.06.2015 10:51:37


25

MayÄąs-Haziran 2015-converted.indd 25

18.06.2015 10:51:52


26

MayÄąs-Haziran 2015-converted.indd 26

18.06.2015 10:52:02


27

MayÄąs-Haziran 2015-converted.indd 27

18.06.2015 10:52:08


Auduıujşulzşğ% huğıtörz st< anüşauzüiışuz uğuğnpndkşuz mg aşışdrz! 28

Mayıs-Haziran 2015-converted.indd 28

18.06.2015 10:52:16


Anüşauzüiışuz uğuğnpndkrdz% Mrdlhtzmşuz üşğeuiıuzr eusçuğuzzşğndz ux<şd! 29

Mayıs-Haziran 2015-converted.indd 29

18.06.2015 10:52:27


Qu.tz u<^ Anüuçuğqnd% Crğuwğ Iupıtfrğtztl^ Çcbmuhşı% I+=k$ Uğıub U=ıup^ Uışzuhşı% Hşığni Brğrz+plnd^ Anüuçuğqndkşuz yn.-uışzuhşı% Aşğsuz Hulşuz!

Uışzuhşı Hşığni Brğrz+plnd şd Anüuçuğqnd Muğhri Ynluı!

I+=k$ Uğıub U=ıup^ Anüuçuğqndzşğ% Smğırv İtğkbrsbt=^ Crğuwğ Iupıtfrğtztl!

Anüuçuğqnd% Ütnğü Zşğmrö Uışzuhşı Brğrz+plndr mnp=rz!

Anüuçuğqndkşuz uwl uzeuszşğ Çcbmuhşırz bndğ<!

Mayıs-Haziran 2015-converted.indd 30

30

18.06.2015 10:52:43


Anüb$ I$ Şprbt Fğe$ Ndv=ndzşuz^ rğşz gzmşğumrj ndzşzulnf Uğc$ I$ I$ Üğrünğ Iusuışuz şd Mnğrdz (tztğoşuz =uauzuzşğz nd anüşdnğumuzuj Euig^ Arduzeuznjr çzumrvzşğndz s+ı Iz+ğazt=r 31 uğuğnpndkrdz mg muıuğt!

Mayıs-Haziran 2015-converted.indd 31

18.06.2015 10:53:00


32

MayÄąs-Haziran 2015-converted.indd 32

18.06.2015 10:53:22


33

MayÄąs-Haziran 2015-converted.indd 33

18.06.2015 10:53:46


34

MayÄąs-Haziran 2015-converted.indd 34

18.06.2015 10:53:50


35

MayÄąs-Haziran 2015-converted.indd 35

18.06.2015 10:53:54


36

MayÄąs-Haziran 2015-converted.indd 36

18.06.2015 10:54:20


37

MayÄąs-Haziran 2015-converted.indd 37

18.06.2015 10:54:53


38

MayÄąs-Haziran 2015-converted.indd 38

18.06.2015 10:54:57


39

MayÄąs-Haziran 2015-converted.indd 39

18.06.2015 10:55:01


Ausçuğqsuz Oubmşğnwk! Mşeğnzg% Huığruğ=umuz Yn.uznğe% Üşğb$ I$ Uğus Uğ=$ Uktbşuz^ rğ mnp=rz% Üşğb$ I$ İuaum Şhim$ İğçuöuz nd Uışzuhşı Hşığni Brğrz+plnd! Uğus İğçuöuz mg muıuğt andi= çuz=g! Hşığni Brğrz+plnd .+i= m'ndppt zşğmuzşğndz!

40

Mayıs-Haziran 2015-converted.indd 40

18.06.2015 10:55:15


Uğus İğçuöuz m'gzendzr Uışzuhşı Brğrz+plndr mnpst zşğmuwujndu, Arduzeuznjr ışpşmuürğg! Hşığni Brğrz+plnd rğ .+iumjndkşuz gzkuj=rz!

41

Mayıs-Haziran 2015-converted.indd 41

18.06.2015 10:55:26


42

MayÄąs-Haziran 2015.indd 42

12/06/15 09:13


43

MayÄąs-Haziran 2015.indd 43

12/06/15 09:13


44

MayÄąs-Haziran 2015.indd 44

12/06/15 09:13


45

MayÄąs-Haziran 2015.indd 45

12/06/15 09:13


46

MayÄąs-Haziran 2015.indd 46

12/06/15 09:13


47

MayÄąs-Haziran 2015.indd 47

12/06/15 09:13


KADINLAR KOLU

48

Mayıs-Haziran 2015.indd 48

12/06/15 09:13


KADINLAR KOLU ÜYELERİ KADINLAR KOLU ÜYELERİ 1. 1. AZNİV TOROS AZNİV TOROS 2. 2. AZNİV YARICIYAN AZNİV YARICIYAN

1981 -­‐ 2015 Başkan 1981 -­‐ 2015 Başkan 1978 -­‐ 2015 Başkan 1978 -­‐ 2015Onursal Onursal Başkan

3. 3. HASMİG ZADUR HASMİG ZADUR 4. 4. HIRİPSİME ARIDAĞ HIRİPSİME ARIDAĞ

1989 -­‐ 2015 1989 -­‐ 2015 1995 -­‐ 2015 1995 -­‐ 2015

Sekreter Sekreter Veznedar Veznedar

5. 5. ÖJENİ ÇİTÇİYAN ÖJENİ ÇİTÇİYAN 6. 6. NIVART İŞCAN NIVART İŞCAN

1989 -­‐ 2015 1989 -­‐ 2015 1989 -­‐ 2015 1989 -­‐ 2015

ÜyeÜye ÜyeÜye

7. 7. LUIZ ELMASDAĞ LUIZ ELMASDAĞ 8. 8. YERÇANİK ÜNAL YERÇANİK ÜNAL

1989 -­‐ 2015 1989 -­‐ 2015 1993 -­‐ 2015 1993 -­‐ 2015

ÜyeÜye ÜyeÜye

9. 9. HAYGAN ELMAS HAYGAN ELMAS 10. 10. FİDAN ÖRSÖRS FİDAN

1995 -­‐ 2015 1995 -­‐ 2015 1995 -­‐ 2015 1995 -­‐ 2015

ÜyeÜye ÜyeÜye

11. 11. ANAHİT KAYAOĞLU ANAHİT KAYAOĞLU

1995 -­‐ 2015 1995 -­‐ 2015 1998 -­‐ 2015 1998 -­‐ 2015

ÜyeÜye ÜyeÜye

2001 -­‐ 2015 2001 -­‐ 2015 2001 -­‐ 2015 2001 -­‐ 2015

ÜyeÜye ÜyeÜye

15. 15. MARGRİT SAHAKYAN -­‐ 2015 MARGRİT SAHAKYAN 2001 2001 -­‐ 2015 16. 16. JAKLİN GOSTANOĞLU -­‐ 2015 JAKLİN GOSTANOĞLU 2008 2008 -­‐ 2015

ÜyeÜye ÜyeÜye

17. 17. JANET KİRKORYAN JANET KİRKORYAN

ÜyeÜye ÜyeÜye

12. 12. YERANUHİ OTOĞLU YERANUHİ OTOĞLU 13. 13. KUDRET DURSUN KUDRET DURSUN 14. 14. KARİN MASKALACI KARİN MASKALACI

18. 18. TAKUHİ KALAYCI TAKUHİ KALAYCI

2008 -­‐ 2015 2008 -­‐ 2015 2014 -­‐ 2015 2014 -­‐ 2015

49

Mayıs-Haziran 2015.indd 49

12/06/15 09:13


KADINLAR KOLU

50

Mayıs-Haziran 2015.indd 50

12/06/15 09:14


51

MayÄąs-Haziran 2015.indd 51

12/06/15 09:14


52

MayÄąs-Haziran 2015.indd 52

12/06/15 09:14


53

MayÄąs-Haziran 2015.indd 53

12/06/15 09:14


54

MayÄąs-Haziran 2015.indd 54

12/06/15 09:14


55

MayÄąs-Haziran 2015.indd 55

12/06/15 09:14


56

MayÄąs-Haziran 2015.indd 56

12/06/15 09:14


57

MayÄąs-Haziran 2015.indd 57

12/06/15 09:14


58

MayÄąs-Haziran 2015.indd 58

12/06/15 09:14


Surp Pırgiç Hastanesi 183. kuruluş yıldönümünü kutladı

Bedros Şirinoğlu: “Şeffaf yönetilen vakıflara yardıma hazırız”

P

MALİ KAYNAK YARATMAK

askalya’nın 40. gününde, İsa Mesih’in göğe yükselişinin kutlandığı Hampartsum Yortusu vesilesiyle İstanbul’daki kiliselerde dini tören düzenlenirken, aynı güne rastlayan Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi’nin 183. Kuruluş yıldönümü de hastane bahçesinde düzenlenen yemekle kutlandı. Hastane yönetiminden Silva Trika’nın organizasyonuyla gerçekleşen davete, Patrik Genel Vekili Başepiskopos Aram Ateşyan, Episkopos Sahak Maşalyan, KEİB Ermenistan Temsilcisi Mikael Vartanyan, CHP 2. Bölge Milletvekili Selina Doğan, HDP 3. Bölge Milletvekili adayı Garabet Paylan, Vakıf başkan ve yöneticileri, sanatçılar, hastanenin huzurevi sakinleri, din adamları ve toplumun önde gelenleri katıldı. Yemekte bir konuşma yapan Hastane Vakfı Başkanı Bedros Şirinoğlu, yıllardan beri hastanede gönüllü olarak çalışan ve yaşlıların çeşitli ihtiyaçlarını gideren Mavi Meleklerin lağvedildiğini açıkladı. Söze başlarken, başkan ve yönetici olarak hastane yönetiminde 14 yıldan beri görev yapmanın kendisi için büyük bir onur olduğunu ifade eden Şirinoğlu, 7 Haziran’da yapılacak seçimlere de değinerek, milletvekili adayları Selina Doğan, Markar Esayan ve Garabet Paylan’a başarılar diledi ve üç adayın da Meclis’e girerek hem ülke hem de Ermeni toplumu için yararlı çalışmalarda bulunmasını temenni etti.

Şirinoğlu, vakıf ve hastanenin maddi varlıklarıyla ilgili açıklamalarda bulunurken “Varlıklarımız biz yöneticilerin değil tüm cemaatindir... Herkesindir. Biz tüm vakıflara yardım etmek amacındayız ama şeffaf, doğru bir bilanço istiyoruz. Bütün arzum budur. Şeffaf yönetilen tüm vakıflara elimizden gelen yardımı yapmaya hazırız” diyen Şirinoğlu, hastanenin bir 180 yıl daha yaşaması için sağlam mali kaynaklar yaratmayı ve yeni birimler kurmayı planladıklarını dile getirdi.

SOSYAL ÇALIŞMACI MECBURİYETİ

Şirinoğlu’nun verdiği bir diğer bilgiye göre ise gönüllü olarak çalışan Surp Pırgiç Hastanesi Kadınlar Kolu olan Mavi Melekler lağvedildi. Yeni düzenlemelere göre huzurevlerine “sosyal çalışmacı” görevlendirmek mecburiyetinde olduklarını belirten Şirinoğlu, Mavi Melekler’in neden lağvedildiğini şöyle açıkladı: “Yönetmeliklere göre artık ‘Mavi Melekler’ hastalara bakmayacak. Onların görevlerini bu işin eğitimini alan sosyal çalışmacılar yapacak. Mavi Melekler bu hastanenin geleneğinde vardır. Aralarında uzun süreden beri bu işi fedakârca yapanlar var. Onlar da yoruldular. Bu ananeyi sembolik olarak sürdürmesi için, halen çalışan 19 gönüllüden 5’i görevlendirecek. Neticede biz gelenekleri yaşatmak için buradayız. Onlara şükranlarımızı sunuyoruz. Onların çalışmalarının bedeli ödenemez.” Ardından Mavi Melekler teker teker sahneye çağrıldı ve birer teşekkür plaketi verildi. Melekler adına bir konuşma yapan Hasmik Zadur duydukları üzüntüyü dile getirdi. “Hastane yönetiminin ve kadınlar kolunun isteği dışında faaliyetlerimiz sona erdirilmiştir” diyen Zadur, tüm huzurevi sakinlerine veda etti. Etkinliğin sonunda Başepiskopos Aram Ateşyan, görev süresi sona eren KEİB Ermenistan Temsilcisi Mikael Vartanyan’a İstanbul Ermeni toplumu adına bir hediye sundu ve bundan sonraki çalışmalarında başarı diledi.

HASTANEMİZ PAHALI DEĞİL

Konuşmasının devamında hastane ile ilgili istatistiki bilgiler veren Şirinoğlu, “Geçen yıl 163 bin hasta kabul etmişiz. 4.400’ün üzerinde ameliyat yapmışız. Laboratuvarlarımızda ve radyolojide binlerce kişiye hizmet vermişiz. Burada, hastanenin pahalı olduğunu iddia edenlere de yanıt vermek istiyorum. Geçen yıl 163 bin poliklinikten 42 milyon tahsilat yapılmış. Hasta başına 245 lira eder. Bilançomuzda görüleceği gibi 9 milyon kâr gözüküyor ama bunun 8 milyonu vakıf akarlarından gelmektedir. Hastane bir milyon lira para kazanmış. Ortalama hasta başına 7 lira kazanmıştır” dedi. 59

Mayıs-Haziran 2015.indd 59

12/06/15 09:14


Yedikule Bostanları Marul Bayramı

60

Mayıs-Haziran 2015.indd 60

12/06/15 09:14


TARİHTE HAMPARTSUM KUTLAMALARI

Yedikule Surp Pırgiç Hastanesi Marul ve Enginar Tarlası 61

Mayıs-Haziran 2015.indd 61

12/06/15 09:14


H A F T A L I K

FATİH GÖKHAN DİLER fgdiler@agos.com.tr

S ‹ Y A S ‹

A K T Ü E L

G A Z E T E

Yedikule Bostanlar Marul Bayram’n bekliyor FATİH GÖKHAN DİLER fgdiler@agos.com.tr

mak… Böyle bir çabaya girdiğin zaman, aslnda çok yüksek bir gayretin içine giriyorsun. İnsann çocuğuyla olan gayreti de çok farkl değil en nihayetinde. Lüfer, yok olmann eşiğinde bir balk, onu korumaya uğraştğnda ne yapyorsun? Ahmet Rasim’den, Boğaz’dan konuşmaya başlyorsun, bu sana yelkovan kuşlarn hatrlatyor. Eski dereleri, o derelerin üstünde olan su kaynaklarn, mahalle çeşmelerini, bir kültürü hatrlamaya başlyorsun. Kaybettiklerini, koruman gerekenleri, dönüşmenin mecburiyetini hatrlayarak, durduğun yerdeki sğlğ, kuraklğ idrak edip yüzleşiyorsun. Biz, ‘Slow Food’ olarak bu meselelere bütüncül bakmaya gayret ediyoruz; o zaman bir şehir, o şehrin bütün insanlar, o şehre ait olma meselesi akla geliyor. İşe lüferle başladk ama lüferin tek olmadğn elbette biliyoruz; gün geldi, kültürümüzü bir başka taarruzun şiddetinden korumaya çalşrken Yedikule Bostanlar’na geldik. • Marul Bayram nasl bir etkinlik? Bir kampanya m? DK: Biz kutlayarak, dans ederek yapmak istiyoruz devrimimizi. 2013 Temmuzu’nda birden bire çok büyük bir hoyratlğa maruz

8 Mayıs 2015

‹MT‹YAZ SAH‹B‹ AGOS Yay›nc›l›k Bas›m Hizmetleri SAN. ve T‹C. LTD. ŞT‹. ADINA Rahil Dink KURUCU Hrant Dink GENEL YAYIN YÖNETMEN‹ Yetvart Danzikyan GENEL YAYIN YÖNETMEN‹ YARDIMCISI Karin Karakaşlı SORUMLU YAZI ‹ŞLER‹ MÜDÜRÜ Ferda Balancar YÖNET‹M YER‹ Ergenekon Mahallesi Papa Roncalli Sokak No: 128 Harbiye 34373 Şişli - İSTANBUL TEL: (212) 219 00 98 219 50 82 - 219 43 79 FAX: (212) 219 50 81 HTTP www.agos.com.tr e-posta: agos@agos.com.tr BASKI Dünya Süper Veb Ofset A.Ş. 100. Y›l Mh. 34440 Bağc›lar-‹ST. YAYIN TÜRÜ Haftal›k Yayg›n Süreli Yay›n ISSN 1303 - 0388 REKLAM Vuslat Kuruşyan reklam@agos.com.tr ABONE Ani Demirci Menşuroğlu abone@agos.com.tr ABONELİK KOŞULLARI Yurtiçi 6 ayl›k: 90 TL - 1 y›ll›k: 175 TL Avrupa 6 ayl›k: 95 Euro 1 y›ll›k: 180 Euro ABD/Kanada 6 ayl›k: 130 $ 1 y›ll›k: 250 $ Avustralya 6 ayl›k: 150 $ - 1 y›ll›k: 275 $ ABONEL‹K ‹Ç‹N abone bedelini TEB Kurtuluş Şubesi (Şube kodu: 209) 15938 no’lu AGOS Yay›nc›l›k TL hesab›na yat›rman›z ve havale makbuzunu göndermeniz yeterlidir. IBAN: TR760003200020900000015938 USD: TR700003200020900000015949 EUR:TR430003200020900000015950 AUD:TR160003200020900000015951 Swift ko du: TE BUT RISXXX

Levon Bağış (LB): Lüferin Bayramı’nı herkes biliyor artık, Agos okuru da Lüfer Bayramı’na oldukça aşina; şimdi bir de ‘Marul Bayramı’ var. Bu bayramın hikâyesini sizden dinleyebilir miyiz? Defne Koryürek (DK): Bir coğrafyanın üzerinde yaşıyoruz ve bu coğrafya her gün biraz daha işgal altında, giderek daha fazla şey yok oluyor. Tüm bu olan bitenin içinde aslında yok olan kendi bekâmız, kendi düzenimiz ve varlığımız. Coğrafyayla ilişkimizi de kaybediyoruz. Coğrafya sizi besleyendir. Coğrafya, sadece üzerine evini bina ettiğin değil, ekip biçtiğin, dolayısıyla kendini beslediğindir. Bu ilişkiyi kaybettiğin zaman, coğrafyanı tüketmeye ilişkin endişe de kayboluyor. Tüketmek kolaylaşıyor Coğrafyayı başka bir şeye dönüştürme arzun artıyor. İsmini ne koyarsanız koyun, para, rant…

• Levon Bağş (LB): Lüferin Bayram’n herkes biliyor artk, Agos okuru da Lüfer Bayram’na oldukça aşina; şimdi bir de ‘Marul Bayram’ var. Bu bayramn hikâyesini sizden dinleyebilir miyiz? Defne Koryürek (DK): Bir coğrafyann üzerinde yaşyoruz ve bu coğrafya her gün biraz daha işgal altnda, giderek daha fazla şey yok oluyor. Tüm bu olan bitenin içinde aslnda yok olan kendi bekâmz, kendi düzenimiz ve varlğmz. Coğrafyayla ilişkimizi de kaybediyoruz. Coğrafya sizi besleyendir. Coğrafya, sadece üzerine evini bina ettiğin değil, ekip biçtiğin, dolaysyla kendini beslediğindir. Bu ilişkiyi kaybettiğin zaman, coğrafyan tüketmeye ilişkin endişe de kayboluyor. Tüketmek

kolaylaşyor. Coğrafyay başka bir şeye dönüştürme arzun artyor. İsmini ne koyarsanz koyun, para, rant… Bunlar coğrafyadan daha üste koyma şmarklğ oluşuyor. Dönüp baktğmzda, bu ister Kuzey Ormanlar olsun, ister İstanbul Boğaz olsun, ister kaybettiğimiz tohumlar olsun, şarklar-türküler olsun, coğrafyayla ilişkiyi kaybetmek bütün bunlarda bir çözülmeye neden oluyor. Biz de düşündük ve bunlarn her birine tek tek itiraz etmek yerine, adm adm ilerleyelim, kendimize semboller bulalm dedik. Korumaclk bir anlamda uğraşlarn en güzeli, korumaclk elbette fanusa kapatmak değil, onu var etmeye kendini adamak… Onun varlğnda kendi varlğn yanstmak… Onun varlğn miras olarak brak-

Bunları coğrafyadan daha üste koyma şımarıklığı oluşuyor. Dönüp baktığımızda, bu ister Kuzey Ormanları olsun, ister İstanbul Boğazı olsun, ister kaybettiğimiz tohumlar olsun, şarkılar-türküler olsun, coğrafyayla ilişkiyi kaybetmek bütün bunlarda bir çözülmeye neden oluyor. Biz de düşündük ve bunların her birine tek tek itiraz etmek yerine, adım adım ilerleyelim, kendimize semboller bulalım dedik. Korumacılık bir anlamda uğraşların en güzeli, korumacılık elbette fanusa kapatmak değil, onu var etmeye kendini adamak… Onun varlığında kendi varlığını yansıtmak… Onun varlığını miras olarak bırakmak… Böyle bir çabaya girdiğin zaman, aslında çok yüksek bir gayretin içine giriyorsun. İnsanın çocuğuyla olan gayreti de çok farklı değil en nihayetinde. Lüfer, yok olmanın eşiğinde bir balık, onu korumaya uğraştığında ne yapıyorsun? Ahmet Rasim’den, Boğaz’dan

kaldk. Bir taraftan kadnlar ekinlerini toplamaya çalşrken, diğer taraftan koca koca kepçeler bir başka inşaatn molozunu 1.500 yllk tarm arazisinin üstüne, onun su akan kanallarnn, kuyularnn, toprağnn üstüne boca etmekle meşguldü. Bir taraftan ayak diretiyorsun, karş geliyorsun, ‘istemezükçü’ oluyorsun, buras bostan kalsn diyorsun… Ama bostanc, bostanc değil; tohum, tohum değil; orada üretileni kim tüketiyor, belli değil. O bostan kimin, kimin hakkn konuşuyorsun, o da belli değil. Bu olay karşsnda çok çaresiz hissediyor insan. 1.500 yllk tarm arazisi, bir kültür bitmek üzere. Benzer bir şeyi de şu an Kapal Çarş’da yaşyoruz. Orann asl sahipleri, bugün işgalci konumuna düşürüldü ve polis zoruyla atld. Ayn mantk. Ama biz ayak diretmemizi şenliklerle yapacağz. Orada bostanlarda, arkeologlarmz, mimarlarmz, tarihçilerimiz diyor-

önleye

PABLO N

Mays aynn 2. Cumart İstanbul’un Marul Bayr

lar ki, burada 1.500 yllk bir tarih var. Buras bir açk hava müzesi, bir tarm teknolojisi müzesi. Burada iki tane tohum var, devletin kaytlarna da geçmiş, şu anda ekilmiyor: Yedikule marulu. Biz bunu oraya ekeceğiz, bunu da orada kutlayacağz. Sonra oradan ta Çrpc Çayr’na kadar, İstanbul’un bütün bahar şenliklerinin yapldğ coğrafyay hatrlayacağz, hatrlatacağz. Bizim yaşammz sağlayan coğrafyamza sahip çkmak istiyoruz. Çayrda çimende yeşil bir şeyi yiyerek orada sohbet etmek istiyoruz. LB: Marul Bayram’nn bir de geçmişi var. Bundan da biraz bahsedebilir miyiz? DK: Bu bayram biz bulmadk. Mimarlardan, sanat tarihçilerinden, tarihçilerden, arkeologlardan ve başka ilgiliar lerden oluşan Yedikule Bostanle lar la Koruma Girişimi’nin çalşmalar sonucunda çok güzel m hikâyeler ortaya çkt. Bunhi lardan bir tanesi, 1938 tarihli la Cumhuriyet gazetesinden bir C haber. Bu haberde, Yedikule ha ahalisinin Marul Bayram’n ah nasl na yaşadğ anlatlyor. Şahsen se ben ‘Lüfer Bayram’ kavramna m aşinaym, kimsenin etraf bayraklarla donatp Lüfer Bayb ram ra kutladğ yok, ama eski İstanbul’un bir Lüfer Bayram İs var, v o da Cumhuriyet Bayram… Cumhuriyet Bayrar m’nn kutlandğ tarihlerde, m İstanbul Boğaz’ndan geçen İ lüferin haddi hesab olmazl mş. m Marul Bayram da böyle mi m diye düşündük; ama hayr, bütün kadim kültürlerde olan bahar karşlama geleneği burada da diğer kültürlerle birleşerek başka bir gelenek yaratmş. Ermeniler, Surp Zadik’in 40. gününde Hampartsum’u kutlamak için Beykoz’dan, Beylerbeyi’nden, Saryer’den, İstanbul’un dört bir yanndan çkp Yedikule’deki kiliseye gelirmiş. Bu neden diye bakarken, bir yandan bunun sadece Ermeni geleneği olup olmadğna baktk. Çünkü buras esasnda ağrlkl olarak Rumlarn da yaşadğ bir bölgeymiş. Bu bölgede iki toplumun da kilise ve hastaneleri bulunuyor. İki toplumun gelenekleri birleşerek, Hampartsum buradaki kilisenin gününe dönüşüyor. Burada yaşlsna, hastasna bakan, ibadet eden iki toplum, beraber bahar karşlamaya, marullarn olduğu bostanlara gelirmiş.

konuşmaya başlıyorsun, bu sana yelkovan kuşlarını hatırlatıyor. Eski dereleri, o derelerin üstünde olan su kaynaklarını, mahalle çeşmelerini, bir kültürü hatırlamaya başlıyorsun. Kaybettiklerini, koruman gerekenleri, dönüşmenin mecburiyetini hatırlayarak, durduğun yerdeki sığlığı, kuraklığı idrak edip yüzleşiyorsun. Biz, ‘Slow Food’ olarak bu meselelere bütüncül bakmaya gayret ediyoruz; o zaman bir şehir, o şehrin bütün insanları, o şehre ait olma meselesi akla geliyor. İşe lüferle başladık ama lüferin tek olmadığını elbette biliyoruz; gün geldi, kültürümüzü bir başka taarruzun şiddetinden korumaya çalışırken Yedikule Bostanları’na geldik. Cumhuriyet, 30 Mayıs 1938

• Marul Bayramı nasıl bir etkinlik? Bir kampanya mı? DK: Biz kutlayarak, dans ederek yapmak istiyoruz devrimimizi. 2013 Temmuzu’nda birden bire çok büyük Levon Bağış ve Defne Koryürek FOTOĞRAF • BERGE ARABIAN

I. Gün 8 Mays 15:00-16:00 Fide Dağtm Yedikule marulunu tanyacak, tohumdan paylaşlacak. SALT Beyoğlu - Açk Bahçe 16:00 - 18:00 Panel Sula Bozis ve Turgut Kut araclğyla Yedikule’nin 1.500 yllk yolculuğunu dinleyeceğiz. SALT Beyoğlu - Açk Sinema II. Gün 9 Mays 10:00-11:00 Söyleşi Nejdet Sakaoğlu ile Surp Prgiç Hastanesi karşsndaki Erey Çay Bahçesi’nde, İstanbul’un bahar şenliklerini konuşacağz.

11:00-14:00 Tur Faruk Pekin ve Hayri Fehmi Ylmaz rehberliğinde, Yedikule’nin tarihi ve İstanbul’un kültü rüne bir yolculuk. Ahmet Öztürk Bostan

12:00-14:00 Fide Ekimi Atlas Çocuk ve Yeryüzü Derneği ile birli etkinlik, sadece 14 yaş alt çocuklara açk. Ahme 12:00-14:00 Tohum Takas Yedikule (kşlk) marul tohumlarn takas Öztürk Bostan 14:00-16:00 Şölen

Marul güzelleri seçilir, marul yataklarnda oturulur, beraber gidilip dua edilir, yemek yenirmiş. Dedik ki, artk yaplmyor mu? Çünkü en son haber 1938’den… Zamanla maalesef Hampartsum, kilisenin, hastanenin içine çekilmiş. Marulun peşine düşen zaten kalmamş. 60 gün gerekiyor marul için; kşn ekeceksin, scağ gördü mü tohuma kaçyor. O altmş günde zaten bostanc üç kere paz, maydanoz, lahana ekiyor, defa defa para kazanyor. Marulu beklemeye takati yok. İstanbullu da kalmamş, marulla kapama yapan, sarmasn yapan yok. Bizim evimizde maruldan salata yaplmazd. Marul ykanr, uzun uzun konulur, yemeğin sonunda yenirdi; o en kymetli yeri cücük ksm da çocuklara verilirdi. Yedikule marulu öyle küçücük uyduruk bir şey değil, 8 kilo gelirmiş yarşmaya soktuklar zaman. • Marul Bayram’na gelenler nelerle karşlaşacak? Bütün bunlar yeniden hatrlayalm istiyoruz. Şu anda Yedikule Bostanlar’nda marul ekilmiyor. Bunun için önce bir giriş yapmak gerekiyordu. Bu girişi yapyoruz ve gelecek sene de bir bölgeye marulu ekmiş olacağz. Bölgenin tarihini, özelliklerini, rehberler araclğyla tanyacağz. Yiyeceğiz, içeceğiz, şark söyleyeceğiz. Paralel etkinliklerimiz de var. Yedikule Bostanlarn Koruma Girişimi’nin paneliyle başlyoruz. Bostanlarn tarihini öğreneceğiz. Farkl söyleşilerle Yedikule’yi, Çrpc Çayr’n konuşacağz. Teneke Trampet grubu bizlere katla-

62

Mayıs-Haziran 2015.indd 62

kesse

baharın

Yedikule Surp Pırgiç Hastan

İstanbulluların Lüfer Bayramı’yla tanıdığı Fikir Sahibi Damaklar, kaybolan Marul Bayramı geleneğini yeniden canlandırmak için harekete geçti. Bu sene ilki yapılacak olan ‘Marul Bayramı’, bundan böyle her yıl Mayıs ayının ikinci cumartesisi, Yedikule Bostanları’nda kutlanacak. Agos’un yemek kültürü yazarı Levon Bağış’la beraber ‘Slow Food’ hareketinin İstanbul’daki topluluğu Fikir Sahibi Damaklar’ın kurucusu Defne Koryürek’le bir araya gelerek, Yedikule Bostanları’nı ve Marul Bayramı’nı konuştuk. İstanbullularn Lüfer Bayram’yla tandğ Fikir Sahibi Damaklar, kaybolan Marul Bayram geleneğini yeniden canlandrmak için harekete geçti. Bu sene ilki yaplacak olan ‘Marul Bayram’, bundan böyle her yl Mays aynn ikinci cumartesisi, Yedikule Bostanlar’nda kutlanacak. Agos’un yemek kültürü yazar Levon Bağş’la beraber ‘Slow Food’ hareketinin İstanbul’daki topluluğu Fikir Sahibi Damaklar’n kurucusu Defne Koryürek’le bir araya gelerek, Yedikule Bostanlar’n ve Marul Bayram’n konuştuk.

Bütün ç

12/06/15 09:14

cak ve onlarn ekim dikim a Çoluk çocuk sokacağz. • Yedikule marulun bilecek m Yağl mar için öncelik rnn tarm mas, tohum yeniden ekil kiyor ki, o b Şimdi Yedik var malum, katman… A r var. Su ge ten sura çar eritir, zarar ki, bu bosta temleriyle s ta kalmasn üstüne molo alannn su herkes gidip yllk bilgiye a ğini sanan üç la diyorlar ki müz gibi iki tarm toprağ öyle bir şey. H alan olarak t genin ihtiya yapmak mü Ancak, yönet malleri dinle di. Evet, be tan olmas a değil, ama ş ken neden ta neklerden vaz Bostanlar b çağ mimari hemen dşn r… Bunu g bileceğin yeg yada bunun Önce lüfer d diyoruz.


bir hoyratlığa maruz kaldık. Bir taraftan kadınlar ekinlerini toplamaya çalışırken, diğer taraftan koca koca kepçeler bir başka inşaatın molozunu 1.500 yıllık tarım arazisinin üstüne, onun su akan kanallarının, kuyularının, toprağının üstüne boca etmekle meşguldü. Bir taraftan ayak diretiyorsun, karşı geliyorsun, ‘istemezükçü’ oluyorsun, burası bostan kalsın diyorsun… Ama bostancı, bostancı değil; tohum, tohum değil; orada üretileni kim tüketiyor, belli değil. O bostan kimin, kimin hakkını konuşuyorsun, o da belli değil. Bu olay karşısında çok çaresiz hissediyor insan. 1.500 yıllık tarım arazisi, bir kültür bitmek üzere. Benzer bir şeyi de şu an Kapalı Çarşı’da yaşıyoruz. Oranın asıl sahipleri, bugün işgalci konumuna düşürüldü ve polis zoruyla atıldı. Aynı mantık. Ama biz ayak diretmemizi şenliklerle yapacağız. Orada bostanlarda, arkeologlarımız, mimarlarımız, tarihçilerimiz diyorlar ki, burada 1.500 yıllık bir tarih var. Burası bir açık hava müzesi, bir tarım teknolojisi müzesi. Burada iki tane tohum var, devletin kayıtlarına da geçmiş, şu anda ekilmiyor: Yedikule marulu. Biz bunu oraya ekeceğiz, bunu da orada kutlayacağız. Sonra oradan ta Çırpıcı Çayırı’na kadar, İstanbul’un bütün bahar şenliklerinin yapıldığı coğrafyayı hatırlayacağız, hatırlatacağız. Bizim yaşamımızı sağlayan coğrafyamıza sahip çıkmak istiyoruz. Çayırda çimende yeşil bir şeyi yiyerek orada sohbet etmek istiyoruz. LB: Marul Bayramı’nın bir de geçmişi var. Bundan da biraz bahsedebilir miyiz? DK: Bu bayramı biz bulmadık Mimarlardan, sanat tarihçilerinden, tarihçilerden, arkeologlardan ve başka ilgililerden oluşan Yedikule Bostanları Koruma Girişimi’nin çalışmaları sonucunda çok güzel hikâyeler ortaya çıktı. Bunlardan bir tanesi, 1938 tarihli Cumhuriyet gazetesinden bir haber. Bu haberde, Yedikule ahalisinin Marul Bayramı’nı nasıl yaşadığı anlatılıyor. Şahsen ben ‘Lüfer Bayramı’ kavramına aşinayım,

kimsenin etrafı bayraklarla donatıp Lüfer Bayramı kutladığı yok, ama eski İstanbul’un bir Lüfer Bayramı var, o da Cumhuriyet Bayramı… Cumhuriyet Bayramı’nın kutlandığı tarihlerde, İstanbul Boğazı’ndan geçen lüferin haddi hesabı olmazmış. Marul Bayramı da böyle mi diye düşündük; ama hayır, bütün kadim kültürlerde olan baharı karşılama geleneği burada da diğer kültürlerle birleşerek başka bir gelenek yaratmış. Ermeniler, Surp Zadik’in 40. gününde Hampartsum’u kutlamak için Beykoz’dan, Beylerbeyi’nden, Sarıyer’den, İstanbul’un dört bir yanından çıkıp Yedikule’deki kiliseye gelirmiş. Bu neden diye bakarken, bir yandan bunun sadece Ermeni geleneği olup olmadığına baktık. Çünkü burası esasında ağırlıklı olarak Rumların da yaşadığı bir bölgeymiş. Bu bölgede iki toplumun da kilise ve hastaneleri bulunuyor. İki toplumun gelenekleri birleşerek, Hampartsum buradaki kilisenin gününe dönüşüyor. Burada yaşlısına, hastasına bakan, ibadet eden iki toplum, beraber baharı karşılamaya, marulların olduğu bostanlara gelirmiş. Marul güzelleri seçilir, marul yataklarında oturulur, beraber gidilip dua edilir, yemek yenirmiş. Dedik ki, artık yapılmıyor mu? Çünkü en son haber 1938’den… Zamanla maalesef Hampartsum, kilisenin, hastanenin içine çekilmiş. Marulun peşine düşen zaten kalmamış. 60 gün gerekiyor marul için; kışın ekeceksin, sıcağı gördü mü tohuma kaçıyor. O altmış günde zaten bostancı üç kere pazı, maydanoz, lahana ekiyor, defa defa para kazanıyor. Marulu beklemeye takati yok. İstanbullu da kalmamış, marulla kapama yapan, sarmasını yapan yok. Bizim evimizde maruldan salata yapılmazdı. Marul yıkanır, uzun uzun konulur, yemeğin sonunda yenirdi; o en kıymetli yeri cücük kısmı da çocuklara verilirdi. Yedikule marulu öyle küçücük uyduruk bir şey değil, 8 kilo gelirmiş yarışmaya soktukları zaman. • Marul Bayramı’na gelenler nelerle karşılaşacak? Bütün bunları yeniden hatırlayalım istiyoruz. Şu anda Yedikule Bostanları’nda marul

ekilmiyor. Bunun için önce bir giriş yapmak gerekiyordu. Bu girişi yapıyoruz ve gelecek sene de bir bölgeye marulu ekmiş olacağız. Bölgenin tarihini, özelliklerini, rehberler aracılığıyla tanıyacağız. Yiyeceğiz, içeceğiz, şarkı söyleyeceğiz. Paralel etkinliklerimiz de var. Yedikule Bostanlarını Koruma Girişimi’nin paneliyle başlıyoruz. Bostanların tarihini öğreneceğiz. Farklı söyleşilerle Yedikule’yi, Çırpıcı Çayırı’nı konuşacağız. Teneke Trampet grubu bizlere katılacak ve onların müziği eşliğinde ekim dikim alanına gideceğiz. Çoluk çocuk elimizi toprağa sokacağız. • Yedikule’nin meşhur yağlı marulundan tekrar yiyebilecek miyiz? Yağlı marulu yaşatabilmek için öncelikle tarım alanlarının tarım alanı olarak kalması, tohumun yeniden ve yeniden ekiliyor olması gerekiyor ki, o bilgi kaybolmasın. Şimdi Yedikule’de iki sıra sur var malum, o surlar katman katman… Arada kot farkları var. Su geldiği zaman üstten sura çarpacak, su ise taşı eritir, zarar verir. Düşünün ki, bu bostanlar akan su sistemleriyle surların da ayakta kalmasını sağlıyor. Bugün üstüne moloz dökülen tarım alanının su içinde olduğunu herkes gidip görebilir. 1.500 yıllık bilgiye ayak direnebileceğini sanan üç kuruşluk kafayla diyorlar ki, moloz döktüğümüz gibi iki gün sonra getirir tarım toprağı da dökeriz. Yok öyle bir şey. Hem burayı tarım alanı olarak tutup, hem de bölgenin ihtiyacı olan bir park yapmak mümkün olabilirdi. Ancak, yöneticilerimiz bu ihtimalleri dinlemek bile istemedi. Evet, belki buranın bostan olması artık kolay bir şey değil, ama şehirleri geliştirirken neden tarihimizden, geleneklerden vazgeçilsin? Yedikule Bostanları biricik, bir Ortaçağ mimarisi olan surlar ve hemen dışında tarım alanları… Bunu gidip fotoğraflayabileceğin yegâne yer… Dünyada bunun örneği kalmamış. Önce lüfer dedik, şimdi marul diyoruz.

63

Mayıs-Haziran 2015.indd 63

12/06/15 09:14


64

MayÄąs-Haziran 2015.indd 64

12/06/15 09:14


65

MayÄąs-Haziran 2015.indd 65

12/06/15 09:14


Kaynak: Gavroş - 8 Haziran 1943

Mayıs-Haziran 2015.indd 66

12/06/15 09:14


TARİHTE HAMPARTSUM KUTLAMALARI (KAYSERİ)

Kayseri, Azize Meryem Ana Kilisesi ve Mihrabları

67

Mayıs-Haziran 2015.indd 67

12/06/15 09:14


MayÄąs-Haziran 2015.indd 68

12/06/15 09:14


Kaynak: Panper 25 Mayıs 1933

Mayıs-Haziran 2015.indd 69

12/06/15 09:14


70

MayÄąs-Haziran 2015.indd 70

12/06/15 09:14


Kaynak: Panper 25 Mayıs 1933 71

Mayıs-Haziran 2015.indd 71

12/06/15 09:14


AK Partililer

Surp Pırgiç’teki

Yaşlıları Z iyaret Etti FOTOĞRAFLAR: SARKİS GÜREH

Caluste Vakfı Z iyareti AK Parti Bakırköy İlçe Yöneticilerini Hastane Vakfı Başkanı Bedros Şirinoğlu ve Başkan Vekili Herman Baliyan karşıladı.

72

Mayıs-Haziran 2015.indd 72

12/06/15 09:14


A

AK Parti Bakırköy İlçe Başkanı Aysun Çeliker ve çalışma arkadaşları yaşlılara hediyeler dağıttı.

K Parti Bakırköy İlçe yöneticileri yaşlılar haftası etkinlikleri kapsamında Surp Pırgiç Hastanesi’nde kalan huzurevi sakinlerini ziyaret etti. Hastane Vakfı Başkanı Bedros Şirinoğlu, ikinci başkan Herman Balyan ve Genel Sekreter Silva Trika tarafından ağırlanan AK Parti yöneticileri, daha sonra Özçelik ve Masis-Hermine Balyan huzurevlerinde kalan yaşlıları ziyaret etti. Bir süre yaşlılarla sohbet eden AK Parti heyeti daha sonra onlara birer küçük hediye dağıttı. AK Parti Bakırköy İlçe Başkanı Aysun Çeliker, İlçe Başkan Yardımcısı M. Zeki Gündoğdu ve Yeşim Merter, ilçe yönetim kurulu üyesi Aram Demir ve Münir Eren ile ilçe engelli komisyonu üyesi Şebnem Barış’taş oluşan heyet daha sonra Bedros Şirinoğlu Müzesi’ni gezdi.

73

Mayıs-Haziran 2015.indd 73

12/06/15 09:14


Caluste Vakfı Z iyareti Calouste Gülbenkyan Vakfının yan kuruluşu olup, Londra’da bulunan Saint Sarkis Charity Trust’da görevli Mr. Robert Brian Todd ve eşi Mrs. Barbara Todd’la 26.05.2015 saat 15:00’de Hastanemizi ziyaret etmişlerdir. Yaklaşık 18:00’a kadar Yönetim Kurulu üyemiz Garbis Polat Bey ve Genel Sekreter Sila Trika tarafından Eczane, Kilise, Gülbenkyan Mezarlıkları, Huzurevleri, Bedros Şirinoğlu Müzesi dolaştırılıp bilgiler verilmiştir.

74

Mayıs-Haziran 2015.indd 74

12/06/15 09:14


75

MayÄąs-Haziran 2015.indd 75

12/06/15 09:14


Samatya Anarat Hığutyun Okulu Öğrencileri Z iyareti

76

Mayıs-Haziran 2015.indd 76

12/06/15 09:14


Dadyan Okulu

Öğrencileri Z iyareti

77

Mayıs-Haziran 2015.indd 77

12/06/15 09:14


78

MayÄąs-Haziran 2015.indd 78

12/06/15 09:14


Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Tekne Gezisinde...

79

Mayıs-Haziran 2015.indd 79

12/06/15 09:14


Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi

Doktorlarımızdan Sayın Hüseyin Yetik Profesörlük ünvanını aldı. Kendisini tebrik ederken, Prof. Dr. HüseyinYETİK Özgeçmiş ve Eserler Listesini sizler ile paylaşıyoruz.

80

Mayıs-Haziran 2015.indd 80

12/06/15 09:14


ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı: HÜSEYİN YETİK Doğum Tarihi: 10 HAZİRAN 1972 Öğrenim Durumu: Derece Tıp Fakültesi

Bölüm/Program

Tıpta Uzmanlık

Göz Hastalıkları

Doçentlik (Unvan)

Göz Hastalıkları

Doçentlik (Kadro)

Göz Hastalıkları

Üniversite İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi

Yıl 1990-1996 1996-2000 10 Ekim 2006 07 Kasım 2007

TEZ DANIŞMANLIĞI (YÜRÜTÜCÜLÜĞÜ): NON-STEROİD ANTİİNFLAMATUAR İLAÇLARIN İNTRAVİTREAL KULLANIMININ OKÜLER ETKİLERİ Uzmanlık Tezi – Dr. Cezmi Doğan (2012) İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı (TAVŞANLAR ÜZERİNDE DENEYSEL ÇALIŞMA) Doktora Tezi/S.Yeterlik Çalışması/Tıpta Uzmanlık Tezi Başlığı (özeti ekte) ve Danışman(lar)ı : Distiroid Orbitomiyopatide Tedavi Yöntemlerinin Sonuçlarının Değerlendirilmesi. Danışman: Prof.Dr. Velittin OĞUZ Görevler: Görev Unvanı

Görev Yeri

Yıl

A r. G ö r. (Asistan)

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları A.D.

1996-2000

Uzman.Dr.

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları A.D. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları A.D.

2000-2006

Doçent Dr.

2007- Halen

Projelerde Yaptığı Görevler :

81

Mayıs-Haziran 2015.indd 81

12/06/15 09:14


Multicenter Anecortave Acetate Trial. Subinvestigator olarak. Bilimsel Kuruluşlara Üyelikler : American Academy of Ophthalmology (AAO) European Society of Retina Specialists (EURETINA) EURETINA Research Comitee Member European Society of Cataract and Refractive Surgery (ESCRS) Türk Oftalmoloji Derneği (TOD) TOD Vitreoretinal Cerrahi Birimi Aktif Üyeliği

ESERLER A- ULUSLARARASI YAYIN VE ETKİNLİKLER 1- SCI, “Social Science Citation Index (SSCI)”, “Arts and Humanities Citation Index (AHCI)” kapsamındaki dergilerde yayımlanmış eserler

DOÇENTLİK SONRASI 1. Yetik H. Which One Is Responsible: ROP or Bevacizumab?
Ophthalmology. 2015; (Accepted for Publication / Ahead of Publish), PII. SO161-6420(15)00134-7, DOI: 10.1016/j.ophta.2014.11.31 Tek İsim: Dr. H Yetik 2. Yetik H., Gunay M., Sirop S., Salihoğlu Z. Intravitreal bevacizumab monotherapy for type-1 prethreshold, threshold and aggressive posterior retinopathy of prematurity – 27 month follow up results from Turkey. Graefes Arch Clin Exp Ophthalmol. 2014 Nov. DOI: 10.1007/s00417-014-2867-0 [Epub ahead of print] BAŞLICA ESER (IMPACT FACTOR= 2,33) (ÇOK MERKEZLİ) A Merkezi - Cerrahpaşa Göz - Tek İsim: Dr. H Yetik 3. Yetik H. Dogan C., Sirop S. Günay M: Efficacy of Mid-Term Postoperative Perfluoro-Decaline Tamponade for
Complex Retinal Detachments. Ophthalmologica 2014;232 (suppl 2):79 (DOI:10.1159/000368726) (ÇOK MERKEZLİ) A Merkezi - Cerrahpaşa Göz - 1. İsim: Dr. H Yetik 4. Doğan C., Yetik H., Seymen H.O., Süzer Ö., Aydın O. The Safety of Intraocular Usage of Nonsteroid Antiinflamatory Drugs. Ophthalmologica 2014;232 (suppl 2):45 (DOI:10.1159/000368726)
 (ÇOK MERKEZLİ) A Merkezi - Cerrahpaşa Göz - 2 İsim: Dr. H Yetik 5. Gunay M, Celik G, Ovali F, Yetik H, Aktas A, Gunay BO. One-year clinical outcome after laser treatment for retinopathy of prematurity at a tertiary center in Turkey. Int Ophthalmol. 2014 Nov 9. [Epub ahead of print] PubMed PMID: 25381161. (ÇOK MERKEZLİ) B Merkezi - Cerrahpaşa Göz - B MERKEZİ BİRİNCİ İSİM: Dr. H Yetik 6. Gunay M., Yetik H. Çelik G. Intravitreal Bevacizumab Monotherapy for Zone I Retinopathy of Prematurity
 Ophthalmologica 2014;232 (suppl 2):46 (DOI:10.1159/000368726) (ÇOK MERKEZLİ) B Merkezi - Cerrahpaşa Göz - Birinci İsim: Dr. H Yetik 7. Tamcelik N, Ozkok A, Sarıcı AM, Atalay E, Yetik H, Gungor K. Tenon advancement and duplication technique to prevent postoperative Ahmed valve tube exposure in patients with refractory glaucoma. Jpn J Ophthalmol. 2013 Jul;57(4):35964. doi: 10.1007/s10384-013-0249-5. Epub 2013 May 24. PubMed PMID: 23702610. (ÇOK MERKEZLİ) A Merkezi - Cerrahpaşa Göz - 4 İsim: Dr. H Yetik 8. Sarici AM, Yetik H, Akar S, Arvas S. The association between serum homocysteine levels and retinopathy of prematurity. J Int Med Res. 2012;40(5):1912-8. PubMed PMID: 23206475. (TEK MERKEZLİ, 4 İSİMLİ) - Cerrahpaşa Göz

82

Mayıs-Haziran 2015.indd 82

12/06/15 09:14


9. Akçakaya AA, Yaylali SA, Erbil HH, Sadigov F, Aybar A, Aydin N, Akçay G, Acar H, Mesçi C, Yetik H. Screening for retinopathy of prematurity in a tertiary hospital in Istanbul: incidence and risk factors. J Pediatr Ophthalmol Strabismus. 2012 Jan-Feb;49(1):21-5. doi: 10.3928/01913913-20110208-01. Epub 2011 Feb 15. PMID: 21323244.(ÇOKM.) B Merkezi Cerrahpaşa Tek İsim: H Yetik 10. Aras C, Ucar D, Koytak A, Yetik H. Scleral buckling with a non-contact wide-angle viewing system. Ophthalmologica. 2012;227(2):107-10. doi: 10.1159/000333101. Epub 2011 Nov 10. PubMed PMID: 22076572. (ÇOK MERKEZLİ) B Merkezi - Cerrahpaşa Göz: Dr. H Yetik 11. Tamçelik N, Sarici AM, Yetik H, Ozkök A, Ozkiris A. A novel surgical technique to prevent postoperative Ahmed valve tube exposure through conjunctiva: tenon advancement and duplication. Ophthalmic Surg Lasers Imaging. 2010 MayJun;41(3):370-4. doi: 10.3928/15428877-20100430-12. PubMed PMID: 20507023. (ÇOK MERKEZLİ) A Merkezi Cerrahpaşa Göz - 4 İsim: Dr. H Yetik 12. Dinç UA, Yenerel NM, Görgün E, Yetik H, Kokame GT, Lim JI. Diagnostic and therapeutic challenges. Retina. 2009 Feb;29(2):275-9. doi: 0.1097/IAE.0b013e3181893787. PubMed PMID: 18827730. ÇOK MERKEZLİ) B Merkezi Cerrahpaşa Göz - Tek İsim: Dr. H Yetik

DOÇENTLİK ÖNCESİ 13. Yetik H., Guzel H, Ozkan S Structural features of attached retina in rhegmatogenous retinal detachments. Retina.2004 Feb;24(1):63-8.PMID: 15076946 [PubMed - indexed for MEDLINE (TEK MERKEZLİ, 3 İSİMLİ) - Dr. H Yetik 14. Yetik H, Devranoglu K, Ozkan S. Determining the lowest trypan blue concentration that satisfactorily stains the anterior capsule. J Cataract Refract Surg. 2002 Jun;28(6):988-91. PMID: 12036641 [PubMed - indexed for MEDLINE] (TEK MERKEZLİ, 3 İSİMLİ) - Dr. H Yetik 15. Seyahi N, Altiparmak MR, Kahveci A, Yetik H, Kanberoglu K, Serdengecti K, Ataman R, Erek E. Association of conjunctival and corneal calcification with vascular calcification in dialysis patients. Am J Kidney Dis. 2005 Mar;45(3):550-6. PubMed PMID: 15754277 (ÇOK MERKEZLİ) B Merkezi - Cerrahpaşa Göz - Tek İsim: Dr. H Yetik 16. Aras C, Baserer T, Yolar M, Yetik H, Artunay O, Guzel H, Ozkan S.Two cases of choroidal neovascularization treated with transpupillary thermotherapy in angioid streaks. Retina. 2004 Oct;24(5):801-3. (TEK MERKEZLİ, 6 İSİMLİ) - Dr. H Yetik 17. Yolar M, Oguz V, Pazarli H, Yetik H, Ozkan S. Early surgery for dysthyroid orbitomyopathy based on magnetic resonance imaging findings. J Pediatr Ophthalmol Strabismus. 2002 Nov-Dec;39(6):336-9. (TEK MERKEZLİ, 4 İSİMLİ) - Dr. H Yetik 18. Iskeleli G, Karakoc Y, Aydin O, Yetik H, Uslu H, Kizilkaya M. Comparison of tear-film osmolarity in different types of contact lenses. CLAO J. 2002 Oct;28(4):174-6 (ÇOK MERKEZLİ) A Merkezi - Cerrahpaşa Göz - 4 İsim: Dr. H Yetik 19. Aras,C., Ünal,M., Yolar,M., Arvas,S., Yetik H., Akar,S., Müftüoğlu,G., Güzel,H., Özkan,Ş., “Surgery for full-thickness macular holes”, Ophthalmology, 108, 2156-2157 (2001) (TEK MERKEZLİ, 9 İSİMLİ) - Dr. H Yetik 20. Arvas,S., Akar,S., Yolar,M., Yetik H., Kızılkaya,M., Ozkan,S., “Optical coherence tomography (OCT) and angiography in patients with angioid streaks”, Eur J Ophthalmol., 12,473-481(2002) (TEK MERKEZLİ, 6 İSİMLİ) - Dr. H Yetik 21. Muftuoglu G, Cicik E, Ozdamar A, Yetik H, Ozkan S. Vitreoretinal surgery for a subretinal hydatid cyst. Am J Ophthalmol. 2001 Sep;132(3):435-7. PMID: 11530073 [PubMed - indexed for MEDLINE] (TEK MERKEZLİ, 5 İSİMLİ) - Dr. H Yetik 22. Oguz V, Yolar M, Yetik H, Cakirer D, Uysal O, Pazarli H. Value of MRI in the treatment of Grave’s disease orbital myopathy] J Fr Ophtalmol. 2001 Oct;24(8):842-6. French. PMID: 11894535 [PubMed - indexed for MEDLINE] TEK MERKEZLİ, 6 İSİMLİ) - Dr. H Yetik

2- SCI, “Social Science Citation Index (SSCI)”, “Arts and Humanities Citation Index (AHCI)” kapsamındaki dergilerde

A) Editörlük: Journal of Ophthalmology (4 ayrı makale için)

Chen L, Su M, Ren SG, Hua HL, Wang JC, Zheng W. ACADEMIC EDITOR: Huseyin Yetik. Analysis of Current Status

83

Mayıs-Haziran 2015.indd 83

12/06/15 09:14


and Strategies of Retinopathy of Prematurity Screening during 6 Years in Local Regions of China: Implication and Caution. J Ophthalmol. 2014;2014:756059. doi: 10.1155/2014/756059. Epub 2014 Nov 4. PubMed PMID: 25538849; PubMed Central PMCID: PMC4236892.

B) Yayın Kurulu Üyeliği: Journal of Ophthalmology

3- Uluslararası bir kuruluş tarafından düzenlenen uluslararası bilimsel toplantılarda sunulan ve tam metni ya da özeti yayınlanan bildiriler

DOÇENTLİK SONRASI 1. Yetik H. Dogan C., Sirop S. Günay M: Efficacy of Mid-Term Postoperative Perfluoro-Decaline Tamponade for
Complex Retinal Detachments. 14TH ESASO Retina Academy, Thursday, 13 November 2014, Turkey 2.

Doğan C., Yetik H., Seymen H.O., Süzer Ö., Aydın O. The Safety of Intraocular Usage of Nonsteroid Antiinflamatory Drugs. 14TH ESASO Retina Academy, Thursday, 13 November 2014, Turkey

3.

Gunay M., Yetik H. Çelik G. Intravitreal Bevacizumab Monotherapy for Zone I Retinopathy of Prematurity. 14TH ESASO Retina Academy, Thursday, 13 November 2014, Turkey

4. Yetik H., Sirop S., Doğan C., Günay M. TURKEY Postvitrectomy macular holes - Results of re-operation vitrectomy: EURETINA Meeting- London, 11-14 September 2014, Abstract book p.37 5. H. Yetik, C. Dogan, S. Sirop, K. Ayvatoglu TURKEY
A new intraocular foreign body (IOFB) removal techniquepolytetrafluoroethylene (PTFE / TEFLON) wrapping EURETINA Meeting- London, 11-14 September 2014, Abstract book p.95 6. H. Yetik TURKEY
A new intraocular foreign body (IOFB) removal technique- polytetrafluoroethylene (PTFE / TEFLON) wrapping. VIDEO COMPETITION EURETINA Meeting- London, 11-14 September 2014, Abstract book p.97 7. Yetik H., Sirop S., Doğan C. TURKEY Combined clear corneal and pars plicata approach for pediatric cataract surgery with intraocular lens implantation. XXXII. Congress of ESCRS - London, 13-17 September 2014, Abstract book p.47 8. Yetik H. Invited Speaker. What we know, what we should know about ROP? World Ophthalmology Congress - ICC, Berlin, 5-9 June 2010 9. Yetik H. Limited laser treatment covering the demarcation line in retinopathy of prematurity - A new hypothesis in the pathogenesis of ROP. Euretina Congress, Paris 2010. 10. Yetik H., Baserer T. What is the laser treatment indication of ROP? Is it the pre-threshold or the new threshold? 3rd Mediterreanean Retina Meeting, 13-15 June - Istanbul 2008 11. Yetik H., Baserer T. Can ROP be considered as a solely vascular pathology of retina? 3rd Mediterreanean Retina Meeting, 13-15 June - Istanbul 2008

B- ULUSAL YAYIN VE ETKİNLİKLER 1. Kitap Bölümü Yazarlığı:

Kitap Adı: Riskli Bebek İzlemi

Yazılan Bölüm: Riskli Bebekte Göz Sorunları, (Dr. Hüseyin Yetik)

Ünite: 15, s. 226-46

84

Mayıs-Haziran 2015.indd 84

12/06/15 09:14


Boyut Yayıncılık - 2014 ISBN: 978 - 975-23-1148-0 Sertifika No: 10855

2. TÜBİTAK – ULAKBİM ulusal veritabanlarında taranan yurt içi hakemli dergilerde yayınlanmış eserler: DOÇENTLİK SONRASI 1) Günay M., Karataşgüler M., Yetik H. Prematürite Retinopatisi Olgularında Diod Lazer Fotokoagulasyon Tedavisi (Turk J Ophthalmol 2013; 43: 301-308

DOÇENTLİK ÖNCESİ 2) Arvas S., Oral Y., Akar S., Yetik H., Özkan Ş. Retina dekolmanı cerrahi tedavisi sonrası geç dönemde makulanın flöresein anjiografi ile incelenmesi. T. Oft. Gaz. 28, 237-241, 1998 3) Arvas S., Tamçelik N., Güngör Ü., Yetik H. Timolol maleat ile birlikte kullanıldığında pilokarpinin kullanma sıklığının göziçi basıncına etkisi. T. Oft. Gaz. 29, 405-408, 1999 4) Yolar M., Pazarlı H., Oğuz V., Yetik H. Graves Hastalığı’nın tedavisindeki farklı yöntemlerin göz tutulumuna etkisi. T. Oft.Gaz. 29(4), 367-370,1999 5) İskeleli G., Arslan O.Ş., Yetik H., Özdemir H. Kornea neovaskülarizasyonunun geriletilmesinde subkonjunktival interferon alfa 2a kullanımının etkinliği. T. Oft. Gaz. 29, 499-503, 1999 6) Cicik E., Arslan O.Ş., Yetik H., Özkırış A., Kendiroğlu G. Penetran keratoplasti sonrası erken postopertaif göz içi basıncı takibinde “dokunmasız hava püskürtmeli tonometre” kullanımı. MN Oftalmoloji. Cilt7, Sayı 3, Eylül 2000, s 223-26 7) Cicik E., Tamçelik N., Özkırış A., Yetik H., Devranoğlu K., Özkan Ş. Kombine fakoemülsifikasyon ve trabekülektomi :“tek girişli ve iki girişli girişimin karşılaştırılması“. T. Oft. Gaz. 30, 470-474, 2000 8) Tamçelik N., Özkırış A., Yetik H., Ünal M. Konjenital glokomda visko-trabekülotomi sonuçlarımız. T. Oft. Gaz. 30, 451-455, 2000 9) Devranoğlu K., Yetik H., Üstündağ C., Ocakoğlu Ö., Üstüner A., Özkan Ş. Kırmızı refle yokluğunda kapsüloreksis: ön kapsülün “tripan mavisi” ile boyanması. T. Oft. Gaz. 30, 54-58, 2000 10) Üstündağ C., Kızılkaya M., Yetik H., Özdemir H., Ocakoğlu Ö., Devranoğlu K., Tamçelik N., Özkan Ş. Normal, oküler hipertansiyonlu ve glokomlu gözlerde optik koherens tomografi ile saptanan retina sinir lifi kalınlıkları. T. Oft. Gaz. 30, 773-779, 2000 11) Üstündağ C., Özdamar A., Yetik H., Topçuoğlu E., Devranoğlu K., Bahçecioğlu H., Özkan Ş. Ön segment yapılarının incelenmesinde optik koherens tomografi. T. Oft. Gaz. 31, 215-220, 2001 12) Arslan O.Ş., Cicik E., Özkırış A., Güzey M., İskeleli G., Yetik H., Özkan Ş., Penetran keratoplastili gözlerde kapsül içi fakoemülsifikasyon uygulamasının greft saydamlığına etkisi. T. Oft. Gaz. 31, 100-103, 2001 13) İskeleli G., Karakoç Y., Aydın Ö., Yetik H., Uslu H., Kızılkaya M. Farklı tiplerde kontakt lens takanlarda gözyaşı film tabakası ozmolaritesinin karşılaştırılması. T. Oft. Gaz. 32. 909-913, 2002 14) Arvas S., Öztürk M., Toparlak T., Yolar M., Yetik H., Özkan Ş. Pterijiumlu olgularda ultrastrüktürel değerlendirme. T. Oft. Gaz. 32, 88-93, 2002

3. Ulusal ve uluslararası katılımlı bilimsel toplantılarda sunulan bildiriler DOÇENTLİK SONRASI 85

Mayıs-Haziran 2015.indd 85

12/06/15 09:14


1) Yetik H. Serebral Palside Görme Sorunları. 5. Prof Dr Hıfzı Özcan Uluslararası Cerebral Palsy ve Gelişimsel Bozukluklar Kongresi, 20-22 Kasım 2014, Sabancı Center Konferans Merkezi, İstanbul 2) Ardagil A., Arı Yaylalı S., Erbil H.H., Aybar A., Sadigov F., Mesçi C., Yetik H. Prematüre Retinopatisi İnsidans ve risk faktörleri. TOD 44. Ulusal Kongresi 29 Eylül-03 Ekim 2010, Rixos Sungate Kongre Merkezi, Beldibi Antalya. Abastact kitabı s. 308-309 (İKİNCİ MERKEZ BİRİNCİ İSİM ) 3) Yetik H. Retina hastalıklarında elektrodiagnostik testler. TOD 42. Ulusal Kongresi Panel Konuşması. 19-23 Kasım 2008. Susesi Kongre Merkezi Belek / Antalya 4) Gelegen E. Sarıcı A.M., Yetik H., Akar S., Arvas S., Özkan Ş. Anne sütü kullanımı ile prematürite retinopatisi ilişkisinin değerlendirilmesi. TOD 40. Ulusal Kongresi. 28 Ekim -01 Kasım 2006 - Sungate Port Royal Kongre Merkezi, Antalya

DOÇENTLİK ÖNCESİ 5) Sarıcı A.M., Yetik H., Müftüoğlu G., Akar s., Uçar D., Özkan S. Makula yatışık, yırtıklı parsiyel retina dekolmanlarında makulanın yapısal karakteristikleri. TOD 38. Ulusal Oftalmoloji Kongresi. 9-13 Ekim 2004 Antalya. Kongre Özet Kitabı Sayfa 107. 6) Aras C, Akar S, Yetik H, Yolar M, Arvas S, Müftüoğlu G, Başarer T, Gürsoy H, Özkan Ş: İskemik tip retina ven kök trombozunda radiyal optik nörotomi. TOD 38. Ulusal Oftalmoloji Kongresi (9-13 Ekim 2004 Antalya) Kongre Özet kitabı, sayfa 126 7) Müftüoğlu G., Arvas S., Akar S., Yetik H., Özkan S. Coat’s Hastalığının komplikasyonlarının tedavisinde vitreoretinal cerrahi. TOD 38. Ulusal Oftalmoloji Kongresi (9-13 Ekim 2004 Antalya) Kongre Özet kitabı, sayfa 159 8) Yolar M, Akar S, Aras C, Müftüoğlu G, Arvas S, Yetik H, Özkan Ş: “Göziçi yabancı cisim olgularında PPV sonrası prognozu etkileyen faktörler”. TOD 38. Ulusal Oftalmoloji Kong. (9-13 Ekim 2004 Belek) Özet kitabı, s: 235 9) Yetik H (Oftalmoloji Departmanı), Körpınar M.A. (Biyofizik Departmanı), Tuncel H., Kalkan M.T:, Yetik H, Özkan Ş. Ülkemizde ultraviole ile katarakt oluşum riskini izlemek için epidemiyolojik çalışma. XV. Ulusal Biyofizik Kongresi. 8-12 Ekim 2003. Pamukkale Üniversitesi. Denizli. 10) Yetik H., Müftüoğlu G., Akar S., Aras C. Özkan Ş. Oküler Fotodinamik Tedavide 3 yıllık sonuçlarımız. TOD 37. Ulusal Oftalmoloji Kongresi. 4-8 Ekim 2003 İstanbul. Kongre Özet kitabı sayfa 101. 11) Aras C., Ocakoğlu Ö., Kayıran A., Yetik H., Yolar M., Güzel H., Özkan S. Transpupiller termoterapinin foveoler kan akımına etkisi. TOD 37. Ulusal Oftalmoloji Kongresi. 4-8 Ekim 2003 İstanbul. Kongre Özet kitabı sayfa 111. 12) Aras C., Başarer T., Yolar M., Yetik H., Artunay Ö., Güzel H., Özkan Ş. Anjioid Streaks’da Gelişen Subfoveal Koroid Neovaskularizasyonu Tedavisinde Transpupiller Termoterapi. TOD 37. Ulusal Oftalmoloji Kongresi. 4-8 Ekim 2003 İstanbul. Kongre Özet kitabı sayfa 173. 13) Yetik H., Müftüoğlu G., Akar S., Aras C., Özkan Ş. Yırtıklı retina dekolmanlarında çökertmesiz primer vitrektomi. TOD 37. Ulusal Oftalmoloji Kongresi. 4-8 Ekim 2003 İstanbul. Kongre Özet kitabı sayfa 186. 14) Yolar,M., Akar,S., Arvas,S., Müftüoğlu,G., Aras,C., Yetik H., Güzel,H., Özkan,S.,”Diyabetik olgularda daha önce yapılmış laser tedavisinin PPV sonrası görsel prognoza etkisi” TOD 37. Ulusal Oftalmoloji Kongresi (4-8 Ekim 2003 İstanbul) Özet kitabı, s:77, 2003 15) Bahçecioğlu H., Ünal M., Yetik H., Artunay Ö. Lasik sonrası hedeflenen değere gelmeyen gözlerin tekrar tedavi edilmeme nedenleri. TOD 37. Ulusal Oftalmoloji Kongresi (4-8 Ekim 2003 İstanbul) Özet kitabı, s:273, 2003 16) Bahçecioğlu H., Ünal M., Yetik H., Artunay Ö. Lasik sonrası toksik epitelyopati. TOD 37. Ulusal Oftalmoloji Kongresi (4-8 Ekim 2003 İstanbul) Özet kitabı, s:280, 2003 17) Aras,C., Yetik H., Yolar,M., Uzun,A., Güzel,H., Özkan,Ş., “Yaşa bağlı makula dejeneresansında gelişen

86

Mayıs-Haziran 2015.indd 86

12/06/15 09:14


subfoveal koroid neovaskülarizasyon tedavisinde transpupiller termoterapi”, TOD 36. Ulusal Oftalmoloji Kongresi (5-9 Ekim 2002 Ankara), Özet kitabı, s:113, 2002. 18) Yolar,M., Akar,S., Aras,C., Müftüoğlu,G., Arvas,S., Yetik H., Güzel,H., Özkan,Ş.,“Silikonla dolu gözlerde silikon infüzyonu altında ikincil cerrahi”, TOD 36. Ulusal Oftalmoloji Kongresi (5-9 Ekim 2002 Ankara), Özet kitabı, s: 123, 2002 19) Bahçecioğlu H., Deveci N., Yetik H., Özkan Ş. Prematüre bebeklerin retinopati yönünden takibi. TOD 36. Ulusal Oftalmoloji Kongresi (5-9 Ekim 2002 Ankara), Özet kitabı, s: 141, 2002 20) Aras C., Kayıran A., Uzun A., Yetik H., Güzel H., Özkan Ş. Yaşa bağlı makula dejeneresansı tedavisinde transpupiller termotreapi sonrası submakuler hemoraji. (5-9 Ekim 2002 Ankara), Özet kitabı, s: 184, 2002 21) Akar,S., Yolar M., Arvas,S., Müftüoğlu G., Yetik H., Özkan,Ş., “Von Hippel Lindau sendromunda retina anjiomuna bağlı komplikasyonların cerrahi tedavisi”, TOD 36. Ulusal Oftalmoloji Kongresi (5-9 Ekim 2002 Ankara), Özet kitabı, s: 142, 2002. 22) Arvas,S., Akar,S., Köylüoğlu,N., Yolar,M., Güzel,H., Müftüoğlu,G., Aras,C., Yetik,H., Özkan,Ş., “Pseudofakik -afakik retina dekolmanı olgularında primer pars plana vitrektomi ve skleral çökertme cerrahisi sonuçlarının karşılaştırılması”, XXXV. Ulusal Türk Oftalmoloji Kongresi (23-26 Eylül 2001 İzmir), Özet Kitabı, s:68, 2001. 23) Oğuz V., Pazarlı H., Yolar M., Yetik H., Özkan Ş. Distiroid orbitomiyopatide MRG’ye dayalı erken tedavi. XXXV. Ulusal Türk Oftalmoloji Kongresi (23-26 Eylül 2001 İzmir), Özet Kitabı, s.74, 2001. 24) Yetik H., Akar,S., Güzel,H., Aras,C., Arvas,S., Yolar,M., Özkan,Ş., “Yırtıklı retina dekolmanlarında oftalmoskopik olarak yatışık izlenen retinanın OCT özellikleri”, XXXV. Ulusal Türk Oftalmoloji Kongresi (23-26 Eylül 2001 İzmir), Özet Kitabı, s: 86, 2001. 25) Bahçecioğlu H., Yetik H., Tunç Z., Özkan Ş. Lasersight excimer laser (LSX) ile ilk sonuçlarımız. XXXV. Ulusal Türk Oftalmoloji Kongresi (23-26 Eylül 2001 İzmir), Özet Kitabı, s: 140, 2001. 26) Aydın,Ö., Arvas,S., Akar,S., Yolar,M., Yetik H., Özkan,Ş., “İki taraflı bir optik disk piti olgusunun optik koherens tomografi ve flöresein anjiografi ile değerlendirilmesi”, XXXV. Ulusal Türk Oftalmoloji Kongresi (23-26 Eylül 2001 İzmir), Özet Kitabı, s.152, 2001. 27) Yetik H., Akar,S., Yolar M., Arvas,S., Özkan,Ş., “Eales hastalığının süreci, komplikasyonları ve tedavisi”, XXXIV. Ulusal Türk Oftalmoloji Kongresi (30 Eylül–4 Ekim 2000, Kemer), Özet kitabı, s:59, 2000. 28) Kızılkaya N.M., Üstündağ C., Yetik H., Ocakoğlu Ö., Devranoğlu K., Tamçelik N. Özkan Ş. Başlangıç glokomda retina sinir lifi tabakasında incelme. TOD XXXIV. Ulusal Türk Oftalmoloji Kongresi (30 Eylül–4 Ekim 2000, Kemer), Özet kitabı, s: 77, 2000. 29) Uslu H., Arslan O.Ş., Özkırış A., Cicik E., Yetik H., Özdemir H., Topçuoğlu E., Özkan Ş. Heparin kaplı miyopik fakik ön kamara göz içi lensi uygulamasının kornea endoteline ve miyopik fundus değişikliklerine olan etkisi. TOD XXXIV. Ulusal Türk Oftalmoloji Kongresi (30 Eylül–4 Ekim 2000, Kemer), Özet kitabı, s: 83, 2000. 30) Akar S., Yolar M., Arvas S., Cicik E., Müftüoğlu G., Güzel H., Yetik H., Özkan Ş., “Anjioid streak olgularında anjiografi ve OCT bulgularının incelenmesi”, XXXIV. Ulusal Türk Oftalmoloji Kongresi (30 Eylül–4 Ekim 2000, Kemer), Özet kitabı, s: 131, 2000. 31) Yolar M., Akar S., Arvas S., Yetik H., Köylüoğlu,N., Özkan,Ş., “Von Hippel Lindau Sendromunda retina anjiomuna bağlı komplikasyonların cerrahi tedavisi. XXXIV. Ulusal Türk Oftalmoloji Kongresi (30 Eylül–4 Ekim, Kemer), Özet kitabı, s: 149, 2000. 32) Akar,S., Arvas,S., Yolar,M., Müftüoğlu,G., Yetik H., Köylüoğlu,N., Özkan,Ş., “Maküla önü membranlarda cerrahi tedavi sonuçları”, XXXIV. Ulusal Türk Oftalmoloji Kongresi (30 Eylül–4 Ekim, Kemer), Özet kitabı, s: 149, 2000. 33) Müftüoğlu G., Yetik H., Cicik E., Arvas S. İntraoküler (subretinal) yerleşim gösteren kist hidatikte vitreoretinal cerrahi. Literatürdeki ilk olgu. TOD 33. Ulusal Oftalmoloji Kongresi. 2-6 Ekim 1999 İzmir. Kongre Özet Kitabı Sayfa: 110.

87

Mayıs-Haziran 2015.indd 87

12/06/15 09:14


34) Devranoğlu K., Yetik H., Üstündağ C., Ocakoğlu Ö., Üstüner A., Özkan Ş. Kırmızı Refle yokluğunda kapsüloreksis. Ön kapsülün tripan mavisi ile boyanması. TOD 33. Ulusal Oftalmoloji Kongresi. 2-6 Ekim 1999 İzmir. Kongre Özet Kitabı Sayfa: 141. 35) Oğuz V., Yolar M., Arvas S., Yetik H. Konsekütif ekzotropyalarda önceki cerrahinin horizontal kasların uzayabilirliğine etkisi. TOD 32. Ulusal Oftalmoloji Kongresi. 15-20 Eylül 1998 Bursa. Özet Kitabı Pediatrik oftalmoloji sayfası. 36) Yolar M., Pazarlı H., Oguz V., Yetik H. Graves Hastalığının tedavisindeki farklı yöntemlerin göz tutulumuna etkisi. TOD 32. Ulusal Oftalmoloji Kongresi. 15-20 Eylül 1998 Bursa. Özet Kitabı Oküloplastik Cerrahi sayfası.

4. Kitap çevirileri (ISBN numarası olan yayınlanmış bilimsel kitap veya nadir eser orijinal metin çevirisi)

1) Vitreus Mİkrocerrahisi. - Steve Charles - Lippiccott Williams Wilkins, 2007, 4. Baskı; Orijinal İsim: Vitreous Microsurgery, Türkçe Baskı: Nobel Tıp Kitabevleri, 2008, ISBN: 978-975-420-602-9 2) Retina ve Vitreus Cerrahisi - Abdish R. Bhavsar (Oftalmoloji’de Cerrahi Teknikler) Orjinal isim: Retina and Vitreus Surgery: Surgical Techniques in Ophthalmology, Türkçe Baskı: Veri Medikal Yayıncılık, 2009, ISBN: 9786054089284

C- BİLİMSEL ÖDÜLLER Doçentlik sonrası bulunmamaktadır D- BİLİMSEL ARAŞTIRMA PROJELERİ 1. Polifluorotetraetilen (PTFE - Teflon)’un Oküler Dokulardaki Etkisi. Bezmi Alem Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Birimince Desteklenen Hayvan Deneyi Projesi

E- BİLİMSEL ATIFLAR

Toplam 127 adet atıf 57 Tanesi Birinci İsim Yayınlarına

A1. SCI Expanded, SSCI, AHCI kapsamındaki dergilerde yapılan atıf B1. Yetik H., Guzel H, Ozkan S Structural features of attached retina in rhegmatogenous retinal detachments. Retina.2004 Feb;24(1):63-8.PMID: 15076946 [PubMed - indexed for MEDLINE (TEK MERKEZLİ, 3 İSİMLİ) - Dr. H Yetik 18 ATIF B2. Yetik H, Devranoglu K, Ozkan S. Determining the lowest trypan blue concentration that satisfactorily stains the anterior capsule. J Cataract Refract Surg. 2002 Jun;28(6):988-91. PMID: 12036641 [PubMed - indexed for MEDLINE] (TEK MERKEZLİ, 3 İSİMLİ) - Dr. H Yetik 32 ATIF B3. Akçakaya AA, Yaylali SA, Erbil HH, Sadigov F, Aybar A, Aydin N, Akçay G, Acar H, Mesçi C, Yetik H. Screening for retinopathy of prematurity in a tertiary hospital in Istanbul: incidence and risk factors. J Pediatr Ophthalmol Strabismus. 2012 Jan-Feb;49(1):21-5. doi: 10.3928/0191391320110208-01. Epub 2011 Feb 15. PubMed PMID: 21323244. (ÇOK MERKEZLİ) B Merkezi Cerrahpaşa Göz - Birinci İsim: Dr. H Yetik 3 ATIF B4. Seyahi N, Altiparmak MR, Kahveci A, Yetik H, Kanberoglu K, Serdengecti K, Ataman R, Erek E. Association of conjunctival and corneal calcification with vascular calcification in dialysis patients. Am J Kidney Dis. 2005 Mar;45(3):550-6. PubMed PMID: 15754277 (ÇOK MERKEZLİ) B Merkezi -

88

Mayıs-Haziran 2015.indd 88

12/06/15 09:14


Cerrahpaşa Göz - Tek İsim: Dr. H Yetik 4 ATIF B5. Aras C, Baserer T, Yolar M, Yetik H, Artunay O, Guzel H, Ozkan S.Two cases of choroidal neovascularization treated with transpupillary thermotherapy in angioid streaks. Retina. 2004 Oct;24(5):801-3. (TEK MERKEZLİ, 6 İSİMLİ) - Dr. H Yetik 9 ATIF B6. Yolar M, Oguz V, Pazarli H, Yetik H, Ozkan S. Early surgery for dysthyroid orbitomyopathy based on magnetic resonance imaging findings. J Pediatr Ophthalmol Strabismus. 2002 Nov-Dec;39(6):336-9. (TEK MERKEZLİ, 4 İSİMLİ) - Dr. H Yetik 1 ATIF B7. Iskeleli G, Karakoc Y, Aydin O, Yetik H, Uslu H, Kizilkaya M. Comparison of tear-film osmolarity in different types of contact lenses. CLAO J. 2002 Oct;28(4):174-6 (ÇOK MERKEZLİ) A Merkezi - Cerrahpaşa Göz - 4 İsim: Dr. H Yetik 42 atıf B8. Arvas,S., Akar,S., Yolar,M., Yetik H., Kızılkaya,M., Ozkan,S., “Optical coherence tomography (OCT) and angiography in patients with angioid streaks”, Eur J Ophthalmol., 12,473-481(2002) (TEK MERKEZLİ, 6 İSİMLİ) - Dr. H Yetik 13 ATIF B9. Muftuoglu G, Cicik E, Ozdamar A, Yetik H, Ozkan S. Vitreoretinal surgery for a subretinal hydatid cyst. Am J Ophthalmol. 2001 Sep;132(3):435-7. PMID: 11530073 [PubMed - indexed for MEDLINE] (TEK MERKEZLİ, 5 İSİMLİ) - Dr. H Yetik 3 ATIF B10. Aras C, Ucar D, Koytak A, Yetik H. Scleral buckling with a non-contact wide-angle viewing system. Ophthalmologica. 2012;227(2):107-10. doi: 10.1159/000333101. Epub 2011 Nov 10. PubMed PMID: 22076572. (ÇOK MERKEZLİ) B Merkezi - Cerrahpaşa Göz: Dr. H Yetik 3 atıf

F- PATENTLER 1) Yurt Dışı (PCT Başvuruları yapılmış raporlar beklenmektedir) a. Vücut alanlarının görüntülenmesi için bir sistem (PT2013-00460) b. Makula deliği onarıcı enstrüman (macular hole repairment instrument) (PT2014-00143) c. Vitreoretinal Cerrahiler İçin Bir Bıçak-Makas Yapılanması (PT2013-00824) d. İllüminasyonlu Vitrektomi Lensi (PT2013-00825) e. Yabancı Cisim Ekstraktörü (PT2013-00826) 2) Yurt İçi (Tümü için TÜBİTAK destekleri alınmış ve 7 yıllık patent garantilenmiştir. Halen patentin 20 yıl süreye çıkarılması için resmi araştırma aşamalarındadır) a. Vücut alanlarının görüntülenmesi için bir sistem PY2014-00109 b. Vitreoretinal Cerrahiler İçin Bir Bıçak-Makas Yapılanması (PT2013-00188) c. Yabancı Cisim Ekstraktrü (PY2014-00111) d. Vitreoretinal Cerrahiler İçin Aydınlatmalı Lens Düzeneği (PY2014-00110)

G- EĞİTİM ÖĞRETİM FAALİYETLERİ 1) Tez Danışmanlığı (Tıpta Uzmanlık Tezi) NON-STEROİD ANTİİNFLAMATUAR İLAÇLARIN İNTRAVİTREAL KULLANIMININ OKÜLER ETKİLERİ Uzmanlık Tezi – Dr. Cezmi Doğan (2012) İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı

89

Mayıs-Haziran 2015.indd 89

12/06/15 09:14


EK VİTAMİNLER İŞE YARIYOR MU? Prof. Dr. Murat GENÇBAY Kardiyoloji

90

Mayıs-Haziran 2015.indd 90

12/06/15 09:14


Vitaminler nelerdir?

Bazı vitaminlerin takviye olarak alınması ciddi sorunlara yol açabilir; • A vitamini - A vitamini takviyesi; kanser,

Vitaminler gıdalarda bulunan metabolizma için elzem maddelerdir. Çoğu vitamini vücut kendi başına yapamaz ve dışardan gıda yoluyla alınmak zorundadır.

kalp hastalığı ve kemik kırılması riskini artırabilir. Gebe kadınlarda, çok fazla A vitamini almak bebeğe zarar verebilir. Bu nedenle, sağlıklı beslenen kişilerde A vitamini takviyesi almak önerilmez.

Vitamin takviyeleri haplar, kapsüller ya da şurup şeklindedir.

Vitamin takviyesi almalı mıyım?

• E vitamini - Çalışmalar E vitamini

Normal beslenen kişilerde, aşağıda belirtilen bazı istisnalar hariç, vitamin takviyeleri almaya gerek yoktur. Bu tür durumlarda vitamin takviyelerinin küçük dozda alındığı zaman vücuda zarar verdiğini gösteren veriler de yoktur.

takviyeleri ölme riskini artırabileceğini düşündürmektedir.

Vitaminlerin alınacağı en iyi gıdalar nelerdir?

Vitaminlerin takviyelerden ziyade gıdalardan alınması çok daha önemlidir. Çünkü bu gıdaların tüketilmesinde vitaminlerin dışında başka yararlar da vardır. Yine de vitamin takviyelerinin yararlı olabildiği bazı durumlar vardır.

En iyi bol miktarda taze meyve sebze, aşırıya kaçmadan et balık ve süt ürünleri ve tam tahıllı gıdalar tüketmektir. Buna Akdeniz diyeti iyi bir örnektir.

Bunlar aşağıdakileri içerir.

Hamile kalmak istiyorsanız?:

• Yetişkinler yaş 65 ve üstü - Yaşlı yetişkinlerin günde 600-800 birim D vitamini almasında yarar vardır. Bu takviye kemikleri güçlendirmeye ve düşmeleri önlemeye yardımcı olur

Hamile kalmak istiyorsanız, folik asit takviyesi almanızı öneririz (en az 400 mikrogram) . Bu, bazı doğum kusurlarını önlemeye yardımcı olur. Hamilelik planlıyorsanız takviye almaya en az bir ay önceden başlamanız gerekir. Çünkü hamilelik tespit edildiğinde bebeğin pek çok yaşamsal gelişimi çoktan başlamış olacaktır. Hamilelikte çok fazla diğer vitaminlerden özellikle de A vitamini almaktan kaçınılmalıdır. A vitamini fazlasının bebekte gelişimsel kusura yol açabileceğini unutmamak gerekir.

• Vitamin eksiklikleri olan kişiler - Eksik olan vitamin doktor tavsiyesi ile ek takviye ile yerine konulur. Eksikliğe neden olan sorun giderilmeye çalışılır. • Kilo kaybı ameliyatı geçirmiş kişiler - Sıklıkla vitamin eksiklikleri görülür. Eksiklikler taramalarda saptanmalı ve ek takviye alınmalıdır. • Herhangi bir hayvansal ürün yemeyen kişiler (veganlar) - et, yumurta, süt, veya hayvanlardan gelen diğer gıdalar yemeyen kişilere bazen ek vitamin takviyesi gerekir. Eksikliğin rutin taramalarla ortaya çıkarılması ve yerine koyulması gerekir.

91

Mayıs-Haziran 2015.indd 91

12/06/15 09:14


ŞEKER HASTALIĞI DİYABET 92

Mayıs-Haziran 2015.indd 92

12/06/15 09:14


Şeker Hastalığı Nedir? Türk Diyabet Vakfının tanımıyla: “Diyabet, vücudunuzunda pankreas adlı salgı bezinin yeterli miktarda insülin hormonu üretmemesi ya da ürettiği insulin hormonunun etkili bir şekilde kullanılamaması durumun da gelişen ve ömür boyu süren bir hastalıktır. Sonuç olarak kişi, yediği besinlerden kana geçen şekeri yani glikozu kullanamaz ve kan şekeri yükselir (hiperglisemi).” Kısaca • İnsülin eksikliği • İnsülin etkisizliği

Diyabet hastalığın çeşitleri

Aşağı yukarı 50 çeşit şeker hastalığı vardır En sık görünen çeşitler aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.

Tip 1

Tip 2

Yaş

genelde 40 yaşın altında

Kilo

zayıf

Eskiden genelde 40 yaşın üstünde→artık her yaşta teşhis edilebilir şişman

İnsülin

insülin üreten hücrelerin yıkımı insüline bağımlı

insülin eksikliği veya etkisizliği insüline bağımlı değil

Tedavi

insülin tedavisi

hareket, dogru beslenme, ilaç tedavisi, insülin

Pankreas

Tip 1 diyabet hastalığı neden oluşur ?

• • • • • • •

Sağlıklı bireylerde vücudu dışarıdan gelen yabancı etkenlere karşı korumakta görevli bir bağışıklık sistemi bulunur. Bu bağışıklık sistemi pankreasta bulunan kendi beta hücrelerini kendi tanıyamıyor ve yabancı olarak algılayıp saldırıyor. Böylelikle bu hücreleri kötü zannedip yıkıyor. Buna “otoimmün hastalıklar” denir. Pankreas bir daha insülin üretememektedir.

Ağız kuruluğu Çok su içme Açlık hissi Cilt yaralarının geç iyileşmesi Kuru ve kaşıntılı bir cilt Sık sık enfeksiyon gelişmesi Ellerde ve ayaklarda uyuşma, karıncalanma görülür. Ancak bu belirtiler zaman içinde yavaş yavaş ortaya çıkar

Diyabetin Komplikasyonları Nelerdir?

Tip 2 diyabet hastalığı neden oluşur?

Bunlar akut ve kronik komplikasyon diye ikiye ayrılır.

Hem insülin eksikliği hem de etkisizliği görülür. Bunların sebepleri: • Fazla kilo • Hareketsizlik • Yanlış beslenme alışkanlıkları • Genler • İnsülin direnci yaş ilerledikçe artıyor

Akut Komplikasyonları: Hipolisemi (düşük kan şekeri): Kan şekeri fazla düştüğünde (çok fazla insülin, çok fazla egzersiz ya da yetersiz enerji alımı sonucu) kişi normal fonksiyonlarını yapamaz. Eğer doğru zamanda kan şekerini yükseltecek bir şeyler yemez ise düşüp bayılabilir.

Tip 2 Diyabetin Belirtileri Nelerdir? • Sık idrara çıkma

93

Mayıs-Haziran 2015.indd 93

12/06/15 09:14


ŞEKER HASTALIĞI DİYABET Ketoasidoz: Diyabetik koma da denen ketoasidoz

Diyabet Nasıl Tedavi Edilir?

insülin yokluğuna bağlı ağır bir durumdur. Esas olarak sıklıkla tip 1 diyabetli kişilerde sık görülür. Nefeste aseton kokusu oluşur. Laktik asidoz: Laktik asidoz, vücutta laktik asit birikmesidir. Hücreler enerji olarak glikoz dışı yakıt kullandıklarında (protein, yağ) laktik asit oluşur. Eğer çok fazla laktik asit vücutta kalırsa, denge bozulur ve kişi kendini rahatsız hissetmeye başlar.

Sağlıklı Beslenme: Kan şekeri kontrolünün

sağlanması tedavide önemlidir. Bunun yanı sıra eğer kişide fazla kilo var ise kilolardan kurtulması gerekir. Sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazanılması çok önemlidir.

Diyetisyeniniz size aşağıdaki konularda yardımcı olacaktır: • Hangi besinlerin şekerinizi yükselteceğini anlatır. Günde ne kadar kalori almanız gerektiğini hesaplar. • Hangi besin gruplarından ne kadar tüketmeniz gerektiğini konusunda sizi aydınlatır.İlaçlarınıza göre bir beslenme planı hazırlar.Uygun ara öğün ve saatleri belirler. • Gereken kilo kaybını planlar. • Yeterli vitamin ve mineral alımınızı sağlar • Hipoglisemide yapmanız gerekenleri size öğretir • Egzersiz yapıldığında nasıl beslenmeniz gerektiği konusunda size yardımcı olur. • Başka hastalıklarınız var ise beslenme tedavisinde onları da göz önünde bulundurur ve size tedavisinde yardımcı olur. • …. ve daha birçok şeyi size öğretecektir.

Bakteriyel / fungal (mantar ) enfeksiyonlar: Diyabetli hastalar daha çabuk enfeksiyon kaparlar.

Kronik Komplikasyonlar: Uzun bir süre kan şekerinin yüksek olması, büyük ve küçük damarları(makroanjiopati ve mikroanjiopati) ve sinirleri tahrip eder. Tahribat hangi organda ise ona ait sorunlar görülür.

Kardiyovasküler hastalık :Diyabetli kişilerde çok sık görülüyor. Bacaklardaki damarlar da etkilenir ve bu nöropatiyle beraber amputasyona yol açabilir.

Retinopati (Gözlerin hasar görmesi): Yetişkinlerdeki körlük ve görme bozukluğunun önde gelen sebebidir. Şeker kontrole alınmaz ise ağır görme bozukluğu gelişir.

Bunun için Diyetisyene gitmeniz çok önemlidir.

Egzersiz: Kan şekeri kontrolünde önemli rol

oynar. Ayrıca, şişman tip 2 diyabetli kişilerin kilo kaybetmesine yardımcı olur.

Nefropati (Böbreklerin hasar görmesi): Diyabetli

kişiler için büyük bir tehdittir. Şeker ayarlanmaz ise diyaliz ve/veya böbrek nakli gerektirebilecek, ağır böbrek hastalığı gelişebilir.

İlaç/ İnsülin: Kan şekerinin ayarını sağlamak

için ağızdan alınan ilaçlara veya insüline ihtiyaç duyulabilir. Hangisinin tedavinin size uygun olduğunda doktorunuz karar verecektir.

Nöropati (Sinirlerin hasar görmesi): Diyabetli kişilerde çok sık görülür. Diyabetik sinir hastalığı, bacaklarda ve ayaklarda duyu kaybına yol açabilir. Bacak kesilmesi ile (amputasyon) sonuçlanabilir. Ayak komplikasyonları oluşabilir. İmpotans (Cinsel güçsüzlük) oluşabilir.

94

Mayıs-Haziran 2015.indd 94

12/06/15 09:14


Yedikule Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Vakfı

Hastanemizi Tercih Eden Değerli Hastalarımızdan,

Axess, World ve Bonus Kart Sahiplerine Tüm Hizmetlerde Vade Farkı Alınmadan

4 TAKSİT! World Card sahiplerine +3 taksit toplamda

7 TAKSİT!

ZAKİRBAŞI SOKAK NO.32 34020 KAZLIÇEŞME - İSTANBUL TEL: 0212 582 50 50 PBX - FAKS 0212 547 11 21 www.surppirgic.com - info@surppirgic.com

Mayıs-Haziran 2015.indd 95

12/06/15 09:15


96

MayÄąs-Haziran 2015.indd 96

12/06/15 09:15


ÇOCUK ÇAĞI OBEZİTE Diyetisyen Yelda Özel Dağcı Obezite yağ dokularında sağlığımızı tehdit edecek düzeyde artması ve birikmesi olarak tanımlanmaktadır. Bu durum birçok kompleks faktörün etkileşimi sonucunda ortaya cıkar. Bunlar kültürel, sosyal, genetik, fizyolojik, davranışsal ve psikolojik faktörler olarak bilinir. Erişkinlerde beden kitle indeksi obezite tanısında kullanılır. Çocuklarda ise yaşa göre boy, yaşa göre ağırlık ve boya göre ağırlık için oluşturulmuş persantil eğriler gözlenir. Yaşa göre beden kitle indeksi (BKİ) obezite tanısında yardımcı olur. Yaşa göre BKİ’i 5 persentil ve altında olanlar “zayıf ”, 85. persentil ve üzerinde olanlar “şişmanlık riski içinde” ve 95. persentil ve üzerinde olanlar “şişman” olarak tanımlanmaktadır. Mesela 9 yaşında bir kız çocuğunun boyu 135 cm ve kilosu 42 kg ise, 95 persentilin üzerinde ve şişman olarak tanımlanmaktadır.

şekerlı içecekler çok önemlı rol oynamaktadır. Bunlar çocuğunuza boş kalori dışında hiçbirşey sağlamaz aksine dahada acıkmalarını sağlar. Bu da daha fazla yeme gereksimini artırır.

ÇOCUKLARDA KİLO SORUNUNUN SEBEPLERİ

• Evde öğünler düzensiz yeniliyor, anne baba çocuğa beslenme konusunda kötü örnek oluyorsa bu çocuğun beslenmesini etkiler.

• Yetersiz fiziksel aktivite kilo problemlerinde başta gelen faktörlerden birtanesidir. Günümüzün çocukları maalesef boş vakitlerini dışarda oynamaktansa veya fiziksel bir aktivitede bulunmaktansa bilgisayar ve televizyonun karşısında geçiriyor. Tembel bir hayat tarzı kilo kontrolünde önemli rol taşıyor. • Hormonal ve metabolik bazı hastalıklar fazla kiloya sebep olabiliyor. Bu yüzden hormonal ve metabolik sorunlara bakılmalıdır. Mesela tiroit ve böbreküstü bezinin aktivetesi tespit edilmelidir.

Genetik faktörler, sağlıksız beslenme, fiziksel aktivite azlığı dışında pek çok hormonal ve metabolik hastalık çocuk şişmanlığında da etken olabilir. Kilolu anne ve babanın çocuklarında kilo fazlası daha sık görülmektedir. Aşağıda çocuk şişmanlığının diğer nedenleri sıralanmıştır:

• Ailede sorunlar varsa (anne ile babanın ayrılması, huzursuz bir aile ortamı), ailede biri öldüyse, okulla ilişkili sorunlar yaşanıyorsa bunlar tetikleyici faktörlerdir. • Psikolojik sorunlar mesela kişisel güven yetersizliği, özgüven noksanlığı, kişilik bozuklukları, depresyon ve diğer bazı psikolojik sorunların mevcudiyeti de çocuğun beslenmesini olumsuz yönde etkiler.

• Sağlıksız beslenme alışkanlıkları özellikle çok yüksek kalorili cips, gofret, çikolata gibi atıştırmalıklar ve

97

Mayıs-Haziran 2015.indd 97

12/06/15 09:15


ÇOCUK ÇAĞI OBEZİTE

ÇOCUKLARDA KİLO SORUNU NELERE SEBEP OLABİLİR Fazla kilolu çocuklar ve gençler çoğu zaman yetişkin yaşlarda da şişman oluyor. Şişman çocuk ve gençlerin özellikle yetişkinlikte pek çok sağlık sorunuyla karşılaşacağından kuşku duymamalısınız. Çoğu çocuk bu sağlık sorunları ile çok genç yaşta karşılaşıyor. Daha önce Almanyada Hohenheim Üniversitesinde araştırmacı diyetisyen olarak çalıştığım dönemde çocuklarla karaciger yağlanması ile ilgili bir araştırma yaptık. Bu araştırma sonucunda 5-8 yaş arasında kilolu çocukların 25% karaciğer yağlanması çıktı. 73% de ise metabolik sağlık sorunları ile karşılaştık mesela insülin direnci ve hipertansiyon gibi. O yüzden bir şey olmaz çocuğumda biraz fazla kilo var deyip geçmeyin. Sorunu lütfen ciddiye alın. Bu erken yaşta çıkan sağlık sorunları çocukların yetişkin hale geldiğinde hala şişman ise daha da artacağını düşünün. Özellikle Tip 2 dediğimiz normalde 40-50 yaş arasında ortaya çıkan şeker hastalığı artık çocuklarda bile ortaya çıkıyor. Kilolu veya şişman çocuk ve gençler için tehdit unsuru olan daha pek çok sağlık riski vardır. Sadece bunlarla kalmıyor koroner kalp hastalıkları, beyin-damar hastalıkları gibi sağlık sorunlarına çok erken yaşlarda yakalanma riski taşıyor. Bunların dışında ilerideki yaşamları boyunca fazla kilolarını vermekle uğraşıp dururlar. Kilolarından dolayı mutsuz oluyorlar. Genelde arkadaşları ve toplum tarafından daha zor kabul ediliyorlar. Buda çocuğun psikolojisini olumsuz yönde etkiliyor. Kısacası kilo fazlalığı ve şişmanlık sorunu çocuklar ile gençleri çok sık hastalandırmakta, daha hızlı yaşlandırmakta, hayat kalitelerini azaltmaktadır.

YAPMANIZ GEREKEN NEDİR? Eğer çocuğunuzda kilo sorunu var ise mutlaka bir DOKTORA ve DIYETİSYENE danışılmalı ve ona göre bir yol izlenmeli. Genel olarak dikkat edilmesi gereken faktörler: • Çocuğunuzun yüksek kalorili gıdaları fazla tüketmemesine dikkat edin • Aç değilken, televizyon izlerken, okurken ya da başka şeyler yaparken birşeyler yemesine izin vermeyin. 98

Mayıs-Haziran 2015.indd 98

12/06/15 09:15


Diyetisyen Yelda Özel Dağcı

• Fast food besinlerin fazlaca ve sık sık yenmemesine dikkat edin.

doygunluk hissi daha geç oluşur buda fazla gıda tüketimine yol açar.

• Fast food besinleri en fazla haftada 1 günle kısıtlayın.

• Evde şekerli ve yağlı besinlerı evde bulundurmayın. Kurabiye, börek, çikolata ve şekerlemeler gibi yiyecekleri evden uzaklaştırın.

• Fiziksel aktiviteyı artırın.

• Yemek porsiyonlarınızı küçültün.

• Oturarak yapılan bazı alışkanlıkları kısıtlayın mesela çok uzun süreler televizyon izlemek, • bilgisayar oyunları oynamak seyretmek gibi.

• Çocuğunuza, tabağındaki bitirmesi için ısrar etmeyin.

ya da DVD

• Mümkünse atıştırma reklamlarını çocuklarınıza izletmeyin. Bunlar çocuk ve gençleri fazla kontrolsüz besin tüketmeye yöneltebilir, yoğun enerjili besinleri tercih etme alışkanlığını körükleyebilir.

Besinlerle çocuğunuzu ödüllendirmeyin.

yemeği

mutlaka

cezalandırıp

veya

• Bütün aile fertlerinin katılabileceği fiziksel aktiviteler ve egzersizler düzenleyin. •

• Çocuğunuzun öğün atlamasına izin vermeyin! Yemeyerek, öğün atlayarak asla kilo verilmez, kilo kontrol edilmez.

Çocuklarınıza atıştırmaları yasaklamayın. Atıştırmaların düşük kalorili ve sağlıklı olmasına dikkat edin.

• Okulda sağlıklı beslenmesini sağlayın. • Çocuğunuzun beslenme çantasına sağlıklı ara öğünler koyun mesela meyve ve yoğurt gibi.

• Çocuğunuza kesinlikle hazır, internetde bulduğunuz pöpüler bir diyet uygulamayın. Bunun size yaraından çok zararı olur!

• Çocuklar ve gençler büyüme çağında olduklaru için beslenme kısıtlamalarından kaçının. Diyetisyen çocuğunuzun gelişimini etkilemeyen bir beslenme programı ile sizi yönlendirecektir.

Diyetisyen Yelda Özel Dağcı

• Birlikte yemek yapmaya çalışın. Çocuklar yemek pişirmeyi severler. Böylelikle beraber pişirdiğiniz için sağlıklı yemekleri yerler ve yemek yapmayıda öğrenmiş olurlar. • Her zaman masaya oturarak ve beraber yemek yemeye çalışın. “Az ye” gibi cümleler kullanmayın! • Yemekte onunla konuşun, sohbet edin. Yemek sürecini bir beslenme eğitimi süreci gibi değerlendirin. Ama onu çok üzmeden. cümlesini unutun! • Yemeği yavaş yiyin. Hızlı yenilen yemeklerde

99

Mayıs-Haziran 2015.indd 99

12/06/15 09:15


CERRAHİ GİRİŞİMİN RİSKLERİ HAKKINDA AMELİYATTAN ÖNCE HASTA İLE YAPILACAK GÖRÜŞME Yazan: DR. SUREN BOĞOSYAN (Almanya) Türkçesi: ARAM KAMBURYAN Hasta bir ameliyattan önce neleri bilmek ister? Neleri bilmesi gerekir? Ne kadar bilgilendirilmelidir? Hekimler bu konu hakkında tartışmaktadırlar, çünkü bazan çok şey hakkında bilgi sahibi olmak hastaya zararlı da olabilir. Epidural anestezi bazen kısmi felce sebep olabilir. Yaşlı bir hastaya uygulanan anestezi hafıza kaybı doğurabilir. Kalp ameliyatı sırasında, kalp-akciğer makinesine bağlanan hastada felç oluşabilir. Riskler çok küçük de olsa, ameliyattan önce hasta veya yakınlarına bu hususta bilgi vermek gerekir. Aydınlatılmış hasta kendisine yapılacak işleme, hukuken geçerli onayı verebilir. Bazı hastalarda bilgilendirme dolayısiyle oluşan endişe, kanda stres hormonlarının seviyesini yükselttiğinden, hastanın durumunu daha da ağırlaştırabilir. Bu rahatsızlık, hastada bazı hayati fonksiyonların, bu arada solunumu, kan

dolaşımını ve kan basıncını etkileyecktir. Bu hal ise anesteziyi zorlaştıracaktır. Aynı hal hastanın ilaç kullanımında da gerçekleşmekte, bazı hastalar prospektüsten ilacın yan etkileri hakkında ne kadar çok bilgiye erişse, o oranda rahatsızlanmaktadır. Psikolojik bu oluşum, tıbbi çevrelerde nosıbo (plasıbonun aksi) etkisi olarak isimlendirilmektedir. Ameliyat ve anesteziden dolayı riskler konusunda hasta ne kadar çok bilgilendirilse de, buna bağlı negatif etkiler o kadar artmaktadır. Kısa bir süre önce bilim adamları, hastaya geniş bilgi verildiğinde doğacak sakıncalar doğrultusunda hekimleri uyarmışlardı (Bioethics cilt 28-3, sayfa 147), Canadian Journal of Anesthesia, online- 5 Haziran 2014) Bu husus yeni birşey değildir. 1980 yılında meşhur alman cerrahı Carl Castensen yazdığı "Aydınlanma

100

Mayıs-Haziran 2015.indd 100

12/06/15 09:15


ile gelen ölüm" (Tod durch Aufklärung) kitabında bu konuyu vurgulamaktadır. 2013 Şubatından beri Almanya'da hasta hakları konusunda yeni bir kanun yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. Buna göre hastayı aydınlatma ile görevli hekimin işi kolay değil. Bugün hekim, müdahaleden, mesela kolonoskopi, apandisit ameliyatı ve sezaryandan önce özel olarak hazırlanmış bir soru listesine göre hasta ile enine boyuna konuşmaya mecburdur. Bu görüşme sonunda ameliyatla ilgili risklerden hastanın haberdar olduğuna dair imzalı belge (aydınlatılmış onam) alınacaktır. Şikayet olduğunda, hekim bu belgeyi gösterecektir, aksi halde mahkum olabilir. Tek alternatif, hastanın bilgi almaktan imtina etmesidir. Böyle bir durumun da belgelenmesi g e re k i r. Al m a n a n e s t e z i u z m a n l a r ı n ı n s o n kongresinde, bu husus anestezistlerin hukuk danışmanları arasında tartışma konusu oldu. Özel olarak, kanun hastanın risklerden bihaber olması halini tanımamaktadır. Aydınlanmama ideal bir durum değildir; hukukçular nazarında bilgilendirmeden hiçbir şekilde vazgeçilemez. Bilgilendirme ameliyattan 24 saat önce yapılacak, bu suretle hastaya düşünme ve karar vermek için zaman tanınmış olacaktır. Acil durumlar bir istisna teşkil etmektedir. Ancak, bugün hastalar, hekimle görüşmeden önce, muhtelif kaynaklardan (media, internet) bazı bilgiler temin edip hastaneye "aydınlanmış" olarak gelmektedir. Hekimle konuştuktan sonra da internet vasıtasiyle verilen bilgileri araştırmaktadırlar. Almanya'da hastaneler sahibi bir şirketin yöneticisi Dr. T. Wolframın bin kişi ile yaptığı ankette, hastaların % 32si (özellikle kadınlar) internet vasıtasiyle, verilen bilgileri sorgulamaktadır. Ancak uzmanlığı olmayan bir kişinin elde ettiği verileri tarayıp doğru bir şekilde değerlendirmesi şüphelidir. Danimarka'da son zamanlarda şöyle bir uygulama var; hastaya önce video ile yapılacak ameliyat gösteriliyor, eğer hasta gördüklerini sükünetle karşıladıysa, daha sonra hekimle görüşmesi gerçekleşiyor. Bu suretle hastanın daha maksada uygun sorular sorması sağlanıyor. Hekimler bu tarzın yararlı olacağına başlangıçta kani değillerdi; hastanın bütün tafsilat görüp ürkeceği kanaati hakimdi. Aksi gerçekleşti, verilen detaylı bilgiler hastanın endişelerini dağıttı. Almanya'da bu maksatla hazırlanmış filimler internette www.patientenfilm.de'den ücretsiz olarak temin edilebilir. Ne yazık ki, bu aydınlatma tarzı fazla rağbet görmedi. Bir de bu yolun faydalı

olabilmesi için, hastanın belirli bir eğitim seviyesi ve ülkenin dilini bilmesi gerekmektedir. Kanaatimce, bilgilendirme için en iyi yol hasta ile, müdahaleyi yapacak hekim arasında dengeli bir dialogun oluşmasıdır. Vaktiyle, anesteziyi uygulayacak hekim, hastayla temasa geçer, hastanın ameliyathanede de aynı hekimi görmesi, olumlu bir etki yaratırdı. Bu tarz bugün, bilhassa büyük hastanelerde pek ender olarak uygulanabiliyor. Ekseriyetle ön araştırmaları ve bilgilendirmeyi bir hekim, müdahaleyi de bir başkası yapmaktadır. Amerika Birleşik Devletlerinde, bilgilendirme hususunda tartışmaların vardığı nokta şudur: Uzman arasında hekimler alınacak tıbbi tedbirlerle beraber, hastanın da hekim hakkında ne ölçüde bilgi sahibi olması veya olmaması gerektiği tartışma konusu. Cerrahi asistanı bu tarz bir ameliyata ilk kez girdiğini itiraf etmeli mi? Ameliyatı yapan hekim, son iki yılda böyle bir müdahaleyi yalnız üç defa yapmış olduğunu itiraf etsin mi? Bir hastane idaresi, personel kıtlığı nedeniyle gece servisinde, bağımsız olarak bir doğum gerçekleştirmemiş olan bir ebenin görevli olduğunu belirtsin mi? Eksikliklerden dolayı "bilgilendirmeden kaçış" bazı hastane idarelerince kabul edilebilir. Ancak şu prensipe göre, eğer hasta tecrübeli personelin yokluğunu bildiği halde, müdahaleye razı ise, ileride şikayeçti olamaz dense de, hukukçular bu tarz düşünmenin yanlış olduğunu belirtiyorlar. Her hal ve şartlar altında hastanın, hekimin tecrübesi hakkında bilgilendirilmesi gerekir. Hekimin yaptığı ameliyatlarda ortaya çıkan komplikasyon sıklığı hakkında edinilen bilgi, başka hekimlere ait verilerle karşılaştırılabilir. Bu gibi malumat hastanelerin yönetmelik gereği yayınladığı kalite raporlarından alınabilir. Bir uzman aramak için kaynak olarak yalnız gazete ve dergilerde ilan edilenleri dikkate almak emin bir yol değildir. Aynı dikkat internette görülen hekimler için tavsiye sayfaları için de gösterilmeli. Hastane arayan bir hasta için en emin yol güvenilir ve ciddi bir kuruluşun bunu belgelemesidir. Bu gibi belgelere ulaşabilmek için hastaneler yürürlükte olan yönetmelik hükümlerini uyguladığını, belirli zamanlarda yenileme çalışmaları yaptığını ispat etmelidir. Yedikule Surp Pırgiç Hastanesi Mütevelli heyetini bu tarz belgelerin anlam ve önemini takdir edip, gerekli tedbirleri aldığı için tebrik etmek gerekir.

101

Mayıs-Haziran 2015.indd 101

12/06/15 09:15


:IUJŞUL EUĞSUZNDSR MŞEĞNZZŞĞND NĞUMG ŞD UĞCŞÜRZG Üğşjrz% I+=k$ SUĞRU H*PNİŞUZ &Suizuütı <puürıumuz-znwğnlnmrb-.ıujşul euğsuzndsr/ I+=k$ İNDĞTZ H*PNİŞUZ &öüuwuöğmnp-uztiktörnlnm- şd suizuütı frğuçndcumuz .ıujşul euğsuzndsr/ Üşğsuzru Kuğüsuzşj% UĞUS ÜUSHNDĞŞUZ Uzjşul ıuğnduw 7 Eşmışsçşğrz sşz= ul ağudrğndu, trz= Rikuzhndlr İ$ Yğmrv Uöüuwrz Arduzeuznjg^ ndğ auiuğumndkşuz şd susndlrz mg zşğmuwujndtğ .ıujşul euğsuzndsr mşeğnzrz wudşlndu,umuz çucrzg! Bndğ< 40 ıuğrzşğ uxu< şğç Rikuzhndltz ethr Üşğsuzru vtr sşmzu,^ şi ul muğo cusuzumr sg ausuğ^ rçğ +üzumuz çcrbm ub.uıu, tr uwe auiıuındkşuz s t<! Rdğu =u zvrdğ çu c zr mu jndkş uz ş d öuğüujsuz şd .ıujşul euğsuzndsr mşeğnzrz suirz lndğşğ mg =uptrz= Arduzeuznjrz ışpşmuınd% {İ$ Yğmrv´ huğçşğumuztz! İumuwz şd uwzhti ndğu.ulr tğ nğ mzn<i aşı sruirz çujsuz gzkuj=rz muğşlrndkrdz ndzşjuz= sşğ uzqzumuz muğ,r=g muösşlnd öuğüujsuz şd uwcsnd gzeuğqumsuz suirz! Uğe^ Auwnj Arduzeuznjg ıtğ t uwi+ğ .ıujşul euğsuzndsr uğerumuz mşeğnzr sg! Kndğ=rnw st< uzinfnğ çuz sg% arduzeuznjr sg ausuğ^ nğ sş,usuizndkşusç zndrğuındndkrdzzşğnf m'uhğr! Uwi +ğrzumşlr qşxzuğmrz ausuğ htı= t bznğaudnğşl kt_ arduzeuznjr Anüuçuğqndkrdzg şd kt uxuıuqşxz zndrğuındz! Muğouışd sşğ hınwır gzkuj=rz ışiuz= kt çcbmumuz uwi ordprz fşğuçşğşul mşeğnzg% lşjndu, tğ arduzezşğnf^ nsuzj ausuğ qşx= uxzndu, trz .ıujşul çcbmndkşuz fşğuçşğşul euğsuzndsr suizudnğ sr<njzşğ^ nğnz= muğ+ı trz suizuürıumuz çuğqğ sumuğeumr^ rzvhti uğşuz ışdumuz şğumuwrz öınds &ftz+-ftzt+öt ünzerzndrğlrat Ats+)rleğujr+z CVVF/ şd bzvuynpg çuzulnd ünğ,npndkrdzg &çtğündeuzt

kğu=t+knsr/^ nğnzj suirz uzqzumuösg sşör ındud ürıumrj ışpşmndkrdz% euğsuzndsr gzkuj=rz şd şpuzumrz suirz! Uwi ndğu.ulr huğuüuz uxrk mg zmuışz= ışpşmndkrdzzşğ yn.uzjşlnd ausuğ Üşğsuzrnw .ıujşul euğsuzndsr uwcs ırğnp huwsuzzşğndz şd uznğ huauz<zşğndz suirz! Üşğsuzrnw st< bndğ< 1250 euğsuzuındz ndzr .ıujşul muwuz &rzetzirfbeujrnz/ sg$ uznz= mg fşğuçşğrz zşğ=rz arduzendkşuzj^ frğuçndcndkşuz^ <puürındkşuz &ztndğnlnmr/^ suzmumuz çcbmndkşuz ordpşğndz! Yn=ğ euğsuzuındzşğ wuou. ndzrz .ıujşul euğsuzndsr muwuzzşğ^ ndğ zşğ=rz arduzendkşzt ıuxuhnpzşğ şd frğuçndcndkşuz şzkuğmndnpzşğ sruizuçuğ mg euğsuzndrz! :ıujşul euğsuzndsr fşğuçşğşul çcbmndkrdzg &rzetzirfstırjrz/ mg ünğ,t öüuwuöğmnp suizuütınf &uztiktörie/ frğuçnwcnf^ zşğ=rz arduzendkşuzj suizuütınf &rzetğzrie/^ <puütınf^ znğu,rzzşğnd wuındm suizuütınf &zt+zuenlnm/^ ndpşpuwrz^ <puwrz frğuçnwcnf &ztndğ+arğndğm/! Iuğrzşğt r fşğ suizuütı çcrbmzşğ^ ünğ,zumuz şd ışiumuz wuxu<ujşul euigzkuj=zşğnf mg iıuzuz ırıpnizşğ% {.ıujşul euğsuzndsr suizuütı´r$ +ğrzumr ausuğ {<puürıumuz .ıujşul euğsuzndsr´! Çuwj şd uwzhti^ suizudnğuçuğ sş, arduzeuznjzşğnd st<^ euğsuzndsrz sr<usnd. şz zuşd öuzuöuz ordpşğt suizuütızşğ$ +ğrzumr ausuğ% iğıuürıumuz auğj sg ünğ,umjuçuğ mg euğsuzndr öüuwuöğmndkşuz

102

Mayıs-Haziran 2015.indd 102

12/06/15 09:15


&uztiktörnlnmr/ mus <puürıumuz &ztndğnlnmrb/ .ıujşul euğsuzndsr wuındm muwuzr sg st<! :ıujşul euğsuzndsr mşeğnzzşğ oüzucusuwrz muwuzzşğ şz! Buı sg arduzezşğnd ausuğ suand mşzuj auğjg r ö+ğnd t anz! Uhuanfuüğumuz auiıuındkrdzzşğ^ huauz<=r çuğqğndkşuz huıouxud^ .ıujşul euğsuzndsr huğuüuzşğnd ausuğ ndzrz suizudnğ iumşğ! Uwi huıouxud .ıujşul euğsuzndsg% arduzeuznjzşğnd ausuğ ızışiumuz ışiumtıt üğudrv ordp sgz t! Üşğsuzrnw st<^ arduzeuznjg huxmnpzşğnd ausuğ uhuanfuüğumuz fouğndszşğndz stm arzüşğnğeg mg fşğuçşğr .ıujşul euğsuzndsr! U.nğcumzşğ üğüxnp huğuüuw sg$ uwihti uzjşulr st< euğsuzuındzşğ^ nğnz= öndğm trz suizuürıumuz hrıuzr muösumşğhndkşzt^ suizumjşjuz muıuğndu, çuösumnpsuzr .ıujşul euğsuzndsr ihuiuğmndkşuz! Srzv uwe gzmşğuwrz auğjşğnd eubzumjumuz euıuğuzg rğ uğqumu, forxnf wiıum mşğhnf obeşj kt huğıudnğrv şz muösumşğhvumuz uwe huwsuzzşğg rğumuzujzşl^ +üındşlnd ausuğ .ıujşul euğsuzndsr wuındm iumşğt! R#zvşğ trz uznz=! :zeğnw uxuğmuz% ünğ,npndkşzt sg şı= muıuğndu, muğouışd aimnpndkrdzg şd euğsuzndsg vtğ^ uwl çuösumnpsuzr muıuğndu, .ıujşul euğsuzndsg$ arduzezşğnd şzkuğmndu, ,uzğ u.ırz huıouxud ışdumuz aimnpndkşuz sr<njrz wuzmuğ,umr wuwızndu, fuıujndsr huğuüuwrz sr<usışlnd muğşlrndkrdzg iışp,şl! Uwi ul mg zbuzumt uhuanfşl zşğmuwndkrdzg% .ıujşul çcbmndkşuz &rzetzirfstırjrz/ st< ynğquxnd suizuütır sg^ nğ ürıt ,uzğ arduzezşğnd şzkuğmndu, auğjşğg! Uhuanfuüğndkrdzg% çuğqğusumuğeum çcbmumuz zşğmuwndkşuz ausuğ fouğndszşğ m'gzt suizudnğ jndjumr sg ausuquwz^ çuwj uwe fouğndszşğndz yn.uğtz eğndu, şz huwsuzzşğ kt$ {Htı= t .ıujşul euğsuzndsr muwuzrz st< uhuanfndr suizuütırz zşğmuwndkrdzg´! ;u.=şğnd çuğqğndkşuz şd .ıujşul euğsuzndsr nğumudnğ çcrbmzşğnd humuirz huıouxud buı sg euğsuzuındzşğ r froumr vşz rğumuzujzşl fşğnwrbşul huwsuzzşğg! Euğsuzuındz sg üuzüuı zşğmuwujndju, tğ uhuanfuüğndkşuz ets^ nğ mg sşğctğ fouğşl giı suizudnğ jndjumr! Uwe euğsuzuıuz ub.uındkşuz wuwıuüğrz st< obendu, tğ kt^ .ıujşul euğsuzndsr muwuzg muğ çcrbm sg^ nğ m'ub.uıtğ muznzumuz cusşğndz^ srdi cusşğndz euğsuzuıuz zşğ=rz arduzendkşuzj çuczr ürbşğuhua çcrbmz tğ nğ hrır iıuzqztğ uwi çuczrz ul huıui.uzuındndkrdzg! Mg zbuzumt kt muwuzrz st< wuzmuğ,umr ,uzğ

huğuüuwr sg uxkrd auduzuçuğ çcrbm hrır vüızndr^ nğnfaşışd uz arduzeuznjrz ndğrb stm uzmrdzg uzumzmul ıuğçşğ ıuüzuh sg euğsuzşlnf öçupu, t! Aşışduçuğ muğşlr hrır vglluw orbe cusuzumrz rğumuzujzşl uwe huğıudnğrv sr<usındkrdzg! :ıujşul euğsuzndsr suizuütızşğndz ıuğşmuz ausuündsuğrz uhuanfuüğndkşuzj uxu<uğmndşjud fouğndszşğg muıuğşl ünğ,ndztndkşuz fşğ<udnğndkşuz şd =zzşlt fşğ< mujndkrdzg! Suizuütızşğnd srndkrdzg mg huauz<t nğhtiör n_v sruwz .ıujşul euğsuzndsr muwuzr fuğrvg^ uwl zuşd anz ub.uınp ustz çcrbm ndzşzuw wudşlşul uwe suizuürıumuz uiırouzg! Çuwj şd uwzhti uzünğ,ueğşlr t uwi huauz<=g Üşğsuzrnw st<^ uwcsnd mujndkşuz huıouxud! Muw ıuğçşğ auğj sg şdi! :ıujşul euğsuzndsr muwuz sg r froumr vt üzuauışlnd^ kt ndğrb muwuzzşğnd muğürz r#zv t rğ ındu, ihuiuğmndkşuz nğumg! Euğsuzuındzşğnd sr <ş d ç up e uın dkr dz sg r ğumuz u jz şl n d ausuğ Üşğsuzrnw .ıujşul euğsuzndsr suizuütızşğnd srndkrdzg muösu, t jndjum sg^ ndğ m'uğquzuüğndrz uwz arduzezşğg^ nğnz= 24 cust udşlr şğmuğ ışdnpndkşusç mg euğsuzndrz muwuzr sg st<! Kndğ=ru uğuündkşusç mg öuğüuzuw! Ustz suğöt zşği zbsuğşlr şz znğndkrdzzşğ! Ndğu. ulr t nğ aşıöaşıt udşlr sş, krdnf suğerm arduzendkşuz huğuüuwrz euğsuzndsr ausuğ uhuanfuüğndu, şz^ nğndz bznğard çcbmumuz .zus=r auizşlnd udşlr sş, muğşlrndkrdz ndzrz! Öuğüuju, şz zuşd nv-hşıumuz uhuanfuüğumuz muösumşğhndkrdzzşğg! Uhuanfuüğndnpzşğ% wuxu<rmuw ıuğrzşğnd gzkuj=rz rzvhti Üşğsuzrnw% znwzhti Kndğ=rnw st< udşlr ç,u.zerğ hrır glluz ığndu, ihuiuğmndkşuz zmuısusç! Çuj uiır hrır udşlzuw suizudnğ arduzeuznjzşğnd huw=uğg% zşğüğudşlnd auğndiı euiumuğüt arduzezşğg! Çuwj şd uwzhti ecnduğ t çupeuışl üşğsuzumuz şd kğ=umuz arduzeuznjzşğnd muösumşğhvumuz muxnwjg! Şğmnd ıuğr uxu< Uzkulru-İrıtr st< uwjşlu, trz= suizudnğ arduzeuznj sg^ ndğ arduzezşğ 80 ux auğrdğ ausşsuındkşusç öç+iubğ<rmzşğ trz! Buaşğz ul buı ünaujndjrv! Lud ünğ,np .ıujşul euğsuzndsg muğşdnğ uöeum sgz t uwe bğ<uzr eğumuz ausçudrz ausuğ^ luduünwz ünfuöeg% arduzeuznjr sg! Euğsuzuıuz sg ausuğ buauçşğ ordp sgz t .ıujşul euğsuzndsg^ ndiır mg wuzqzuğuğşz= uxuıuqşxz gllul uwz zşğeğndszşğndz ausuğ^ nğnzj bznğard hrır ndiuzr şd hrır muıuğşluünğ,ndr uwi suğör uzqzumuösg!

103

Mayıs-Haziran 2015.indd 103

12/06/15 09:15


Basın’da Surp Pırgiç Haberleri

Marmara 15 Ekim 1970 104

Mayıs-Haziran 2015.indd 104

12/06/15 09:15


Marmara 11 Şubat 1969

Marmara 13 Şubat 1969 Basından Surp Pırgiç haberleri gönderen Jirayr Kılıçdağ’a teşekkür ederiz. 105

Mayıs-Haziran 2015.indd 105

12/06/15 09:15


ZİBEÇ’liler Sahnede Parladı

S

urp Pırgiç Ermeni Hastanesi bünyesinde bulunan ZİBEÇ (Zihinsel ve Bedensel Engelli Çocuklara Yardım Kolu) geleneksel yıl sonu gösterisini Yunus Emre Kültür Merkezi’nde sahneledi. 22 Mayıs Cuma günü yapılan gösteriyi Türkiye Ermenileri Patrik Genel Vekili Başepiskopos Aram Ateşyan, Surp Pırgiç Hastanesi yöneticileri, ZİBEÇ yönetim kurulu üyeleri, veliler ve çeşitli Ermeni ilköğretim okullarından öğrenci ve öğretmenler izledi. Tiyatro sanatçısı ve ZİBEÇ yöneticisi Herman Ozinyan’ın sunuculuğunu üstlendiği etkinlikte bir konuşma yapan kurumun genel koordinatörü Gülfidan Övünç, yıl içerisinde yapılan faaliyetleri anlattı. Ardından teker teker eğitimcileri sahneye çağıran Övünç her birine çiçek verip teşekkür etti. Kendi çiçeğini ise anne ve babasının elinden alırken duygulu anlar yaşadı. Ardından sahneyi çocuklar devraldı. Ajda Pekkan, Tarkan Ricky Martin, Barış Manço, Athena gibi yerli ve yabancı şarkıcıların seslendirdiği şarkılar eşliğinde dans gösterileri sunan çocuklar, pozitif enerjileri ile salonu adeta büyüledi. Bu yıl Maral Müzik ve Dans Topluluğu’nun genel sanat yönetmeni Garbis Çapkan tara-

fından çalıştıran ZİBEÇ’li çocuklar, Maral Topluluğu dansçılarıyla birlikte bir halk oyunu sergiledi. Tüm salon ZİBEÇ’li çocukların performanslarını uzun uzun alkışladı. Etkinliğin sonunda salondaki tüm çocuklar sahneye çıkarak hep beraber dans edip fotoğraf çektirdiler.

HABER VE FOTOĞRAFLAR: SARKİS GÜREH

Mayıs-Haziran 2015.indd 106

12/06/15 09:15


ZİBEÇ BÜLTENİ ÇIKTI İsteyiniz...

107

Mayıs-Haziran 2015.indd 107

12/06/15 09:15


MayÄąs-Haziran 2015.indd 108

12/06/15 09:15


109

MayÄąs-Haziran 2015.indd 109

12/06/15 09:15


110

MayÄąs-Haziran 2015.indd 110

12/06/15 09:15


111

MayÄąs-Haziran 2015.indd 111

12/06/15 09:15


MayÄąs-Haziran 2015.indd 112

12/06/15 09:15


Kaynak: Marmara 19 Kasım 1974 113

Mayıs-Haziran 2015.indd 113

12/06/15 09:15


114

MayÄąs-Haziran 2015.indd 114

12/06/15 09:15


115

MayÄąs-Haziran 2015.indd 115

12/06/15 09:15


MayÄąs-Haziran 2015.indd 116

12/06/15 09:15


117

MayÄąs-Haziran 2015.indd 117

12/06/15 09:15


118

MayÄąs-Haziran 2015.indd 118

12/06/15 09:15


119

MayÄąs-Haziran 2015.indd 119

12/06/15 09:15


120

MayÄąs-Haziran 2015.indd 120

12/06/15 09:15


TARİHİMİZDEN

Kaynak: Tidag 28 Kasım 1932

121

Mayıs-Haziran 2015.indd 121

12/06/15 09:15


122

MayÄąs-Haziran 2015.indd 122

12/06/15 09:15


TARİHİMİZDEN

Kaynak: Tidag 6 Şubat 1928 123

Mayıs-Haziran 2015.indd 123

12/06/15 09:15


Kaynak: Tidag - 3 Aralık 1928

124

Mayıs-Haziran 2015.indd 124

12/06/15 09:16


TARİHİMİZDEN

125

Mayıs-Haziran 2015.indd 125

12/06/15 09:16


126

MayÄąs-Haziran 2015.indd 126

12/06/15 09:16


Kaynak: Tidag - 23 Nisan 1928

MayÄąs-Haziran 2015.indd 127

12/06/15 09:16


128

MayÄąs-Haziran 2015.indd 128

12/06/15 09:16


Kaynak: Teotik - 1928 129

MayÄąs-Haziran 2015.indd 129

12/06/15 09:16


Huısndkşuz Bışsuğuz Tarih Ambarı

130

Mayıs-Haziran 2015.indd 130

12/06/15 09:16


131

MayÄąs-Haziran 2015.indd 131

12/06/15 09:16


132

MayÄąs-Haziran 2015.indd 132

12/06/15 09:16


133

MayÄąs-Haziran 2015.indd 133

12/06/15 09:16


134

MayÄąs-Haziran 2015.indd 134

12/06/15 09:16


Kaynak: Yerçanig -1958 135

Mayıs-Haziran 2015.indd 135

12/06/15 09:16


Ameliyatsız Gençleşmek Artık Mümkün HABER VE FOTOĞRAFLAR: SARKİS GÜREH

A

meliyatsız gençleşmede ses dalgalı yeni dönem başlıyor. Yüksek odaklı bir ultrason cihazı uygulaması olan yöntemle tek seansta hemen sonuç alınıyor. Kırışıklık, sarkma, gıdı sorunu ve yüz kavisinin kaybolması, kol altı ve bacak içlerindeki sarkmalarla beraber göbek bölgesinde de etki-

li sonuçlar doğuruyor. Ağrısız gerçekleşen yöntemin yan etkisi bulunmuyor, kişi sosyal yaşantısına hemen dönebiliyor. Hepimizin ortak dileklerinden biri şüphesiz zamanı durdurabilmek ve her yaşta güzel ve fit bir görünüme sahip olmaktır. Bununla ilgili estetik alanında, gerek cerrahide gerekse cerrahisiz teknolojik cihazlarda süratli bir şekilde yenilikler sunuluyor. Cerrahisiz yöntemlerden en yenisi ise ses dalgaları ile çalışan yüksek odaklı ultrason sistemidir. Sistem maksimum güvenli, FDA onayı olan ultrason cihazı niteliğini taşıyor. Cihazlı uygulama sadece tek seans yapılıyor. Yaşlılık belirtileri uygulama sonrası önemli ölçüde ortadan kalkıyor ve 3 ay içinde uygulamanın etkisi tam olarak kendini gösteriyor. Medikal Estetik Uzmanı Dr. Lida Çiteli yöntemin avantajlarını şöyle anlatıyor: “Yaşlılık belirtileri olan kırışıklık ve sarkmalarda mutlu edici sonuçları var gerçekten. En önemli özelliği ise yüz ile birlikte kol altı, bacak içi ve göbek bölgesindeki sarkma ve deformasyonlara da çözüm sunuyor olmasıdır.” “SONUCU ANINDA GÖZLEMLEYEBİLİYORUZ” Yöntemin etki mekanizmasını anlatan Medikal Estetik Uzmanı Dr. Lida Çiteli, “Yöntem, odaklanmış yüksek yoğunluktaki ses dalgaları ile cildin üst tabakasında herhangi bir hasar yaratmadan alt tabakalara akustik bir enerji gönderiyor. Oluşan termal etki ile alt tabakalar 60-65 dereceye kadar ısıtılarak, cildin sıkılaşması ve gerginleşmesini sağlayan kollajen yapımını uyarıyor ve cerrahiye en yakın sonuçları veriyor. Özellikle 40 - 60 yaş arasındaki kişiler tarafından tercih ediliyor. Yöntemin klasik yüz germeden farkı ise; anestezi gerektirmeden uygulanması, cerrahi yan etkisinin bulunmaması, tek seansta gerçekleşmesi, ağrısız olması, güvenilir ve uzun süreli sonuçlar vermesidir. Terapi sonrası yüz ve boyunda herhangi bir iz, ağrı, şişme, kızarıklık, morarma veya ödem gibi olumsuzluklar görünmüyor. Uygulama yüzde mimik, hissizlik ya da ifade kaybına yol açmadığı için kişinin doğal görüntüsünü de bozmuyor. Uygulama yapılan bölgedeki sarkma ve kırışıklıklar büyük ölçüde yok oluyor. Ciltteki sıkılaşma, parlaklık ve göz kapağındaki kalkıklık (lifting etkisi) anında gözlemlenebiliyor” diyerek bu konudaki bilgileri bizlerle paylaştı.

136

Mayıs-Haziran 2015.indd 136

12/06/15 09:16


YÜZ OVALİNİN ŞEKİLLENMESİ VE GIDI SORUNU Uygulamaların mutlaka uzman hekimler tarafından yapılması gerektiğinin altını çizen Dr. Lida Çiteli, “İşlem öncesi uygulama yapılacak cilt değerlendirildikten sonra kişinin cepheden ve profilden fotoğrafları alınır. Ardından özel bir krem jel uygulama alanına sürülerek tedavi protokolü kişiye özel gerçekleştirilir. Kişinin cilt altı tabakasına, derinlemesine uygun enerjiler gönderilir, uygulama bölgesi farklı vektörler boyunca en az iki kez taranır. Bu sırada cihaz ekranından derinlik ve ısı ölçümleri alınarak kontrollü uygulama sağlanmış olur. Cihaz ayrıca derin doku etkili kartuş ile daha yüzeysel etkili kartuş olmak üzere 2 farklı katmanda çalışmaya olanak tanır. Uzman hekim tarafından cilt kalınlığı analizi yapılarak hangi kartuş ile çalışacağı belirlenir. Tek seanslık uygulama, işlemin yapılacağı alanın genişliğine bağlı olarak 45 - 60 dakika arasında sürer. Uygulama sonrası ciltteki gerginlik, oluşacak etkinin yüzde 25’i kadardır. Kalan yüzde 75’lik etki ise 3 ay içinde tamamlanır. Tedavinin etkinliği ortalama 1 - 2 yıldır. Yöntem yüz ovalinin şekillendirilmesinde, göz kapağı ve kaş seviyesi düşüklüğünde, göz altı torbalanmalarında, göz çevresi kırışıklarında, çene hatlarının belirginleşmesinde, boyun kırışıklığı ve gevşekliğinin giderilmesinde son derece başarılı sonuçlar veriyor. Gıdı bölgesi yağlı kişilerdeki uygulamaların tüm bahsedilen olumlu etkilerinin yanında bir de bu alandaki yağlı bölgelerde bir bedene kadar incelme avantajını sunduğunu da belirtmek gerekir” diyor. TEK SEANS YETİYOR Uygulama ile ilgili bilgiler aktarmaya devam eden Dr. Lida Çiteli, “Uygulama çoğu hastada tek seans olarak yeterliyken, ileri sarkması olan kişilerde 6 ay sonra tekrar işleme ihtiyaç duyulabilir. Uygulama öncesi herhangi bir hazırlığa gerek olmuyor çünkü ciltte herhangi bir kızarıklık ya da iz kalmadığı için, kişiler öğle aralarında bile uygulama yaptırabilirler. Bu yöntemde hamileler ve emziren anneler dışında, uygulama bölgesinde cilt hastalığı olanlar, kronik ciddi hastalıkları olanlar, pıhtılaşma bozukluğu olanlar ve bununla ilgili ilaç kullananlar, bağışıklık sisteminde bozukluk olanlara yöntemi önermiyoruz. Bu saydıklarımız dışındaki herkes bu uygulamadan faydalanabilir” diye ekliyor.

banyosundan kaçınılmalı. Ağır egzersizler yapılmamalı. Uygulama sonrası yaşlanmayı hızlandıran faktörler olan sigara, stres, aşırı makyaj ve cildi kurutacak çeşitli faktörlerden uzak durmak gerekir. Düzenli bir yaşam tarzı ve sağlıklı beslenme cildinizin genç kalmasına destek olacaktır. Arzuya ve yaşam tarzına göre istenirse 1 - 2 yıl sonra yüksek odaklı ultrason uygulaması tekrar yaptırılabilir.”

UYGULAMA SONRASI Uygulama sonrası dikkat edilmesi gerekenleri ise şöyle özetliyor: “Uygulama her mevsim yapılabilir. Yaz mevsiminde yapılan uygulamalarda yoğun güneşten kaçınmak gerekir. Ayrıca uygulama sonrası uygulama bölgesinde çok sıcak ya da çok soğuk uygulamalar yapılmamalı. 1 - 2 hafta sauna ve buhar 137

Mayıs-Haziran 2015.indd 137

12/06/15 09:16


FİZİK TEDAVİ EGZERSİZ ÖNERİLERİ Uzm. Dr. Firuzan ALTIN Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon

138

Mayıs-Haziran 2015.indd 138

12/06/15 09:16


AYAK EGZERSİZLERİ Her egzersizi ............................. defa yapınız. Her egzersizde ............................. ‘e kadar sayınız. Egzersizleri günde ............................. kez yapınız.

Havlu ile germe

Plantar fasia germe

Ayakta kalf germe

Statik ve dinamik denge egzersizleri

Havlu taşıma

Ayak altında sert bir cisim yuvarlama

Dirence karşı dorsifleksiyon

Dirençli plantar fleksiyon

Dirençli inversiyon

Dirençli eversiyon

139

Mayıs-Haziran 2015.indd 139

12/06/15 09:16


BOYUN EGZERSİZLERİ Her egzersizi ............................. defa yapınız. Her egzersizde ............................. ‘e kadar sayınız. Egzersizleri günde ............................. kez yapınız.

Ellerinizi alnınıza koyun. Başınızı öne doğru itmeye çalışırken, ellerinizle engel olmaya çalışın. 5’e kadar sayıp gevşeyin.

Ellerinizi başınızın arkasında kenetleyin. Başınızı arkaya doğru itmeye çalışırken engel olmaya çalışın. 5’e kadar sayıp gevşeyin.

Sağ elinizi başınızın sağ tarafına koyun. Başınızı sağa doğru itmeye çalışırken sağ elinizle engel olun. 5’e kadar sayıp gevşeyin. Aynı hareketi bu sefer sol elinizle sola doğru tekrarlayın. Aşırı zorlamadan başınızı çeneniz göğsünüze değecek kadar öne eğmeye çalışın. 5’e kadar sayıp başınızı nötral (orta) pozisyona getirip dinlenin. Sonra başınızı arkaya bükün. 5’e kadar sayıp tekrar nötral (orta) pozisyona gelin.

Başınızı yavaşca kulağınız omzunuza değecek kadar sağa eğmeye çalışın. 5’e kadar sayıp nötral (orta) pozisyona gelin. Sonra hareketi aksi yönde tekrarlayın.

Başınızı yavaşca sağa doğru döndürün. 5’e kadar sayın. Nötral (orta) pozisyona gelin, sonra başınızı sola döndürün. 5’e kadar sayın, dinlenin. Alnınızı yere koyarak yüzüstü uzanın. Elleriniz şekildeki gibi başınızın yanında olsun. Başınız ve gövdeniz yerden kalkmadan ön kol ve dirseklerinizi, küreklerinizi birbirine yaklaştırarak kaldırın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

140

Mayıs-Haziran 2015.indd 140

12/06/15 09:16


BOYUN EGZERSİZLERİ Alnınızı yere koyarak yüzüstü yatın. Elleriniz kalçanızın üzerine kenetli, başınız ve gövdeniz kalkmadan, kollarınızı kenetli olarak yukarı kaldırın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Ayakta veya oturarak omuzlarınızı yukarı, kulaklarınıza doğru kaldırın. 5’e kadar sayıp gevşeyin.

Ayakta veya oturarak omuzları yukarı kaldırın ve geriye doğru döndürün. 5’e kadar sayıp gevşeyin.

Ellerinizi göğüs hizasında birleştirip birbirine doğru ittirerek 5’e kadar sayıp gevşeyin.

Ellerinizi göğüs hizasında birleştirip birbirinden ayırmaya çalışın. 5’e kadar sayıp gevşeyin.

Ayakta kollarınızı 90 derece açı oluşturacak şekilde duvara dayayın. Öne doğru esneyip kürek kemiklerinizi birbirine yaklaştırın. 5’e kadar sayıp gevşeyin.

141

Mayıs-Haziran 2015.indd 141

12/06/15 09:16


DİZ EGZERSİZLERİ Her egzersizi ............................. defa yapınız. Her egzersizde ............................. ‘e kadar sayınız. Egzersizleri günde ............................. kez yapınız.

Oturur pozisyonda dizinizin altına rulo yapılmış bir havlu koyun. Dizinizi kilitleyerek ruloya bastırın ve ruloyu ezmeye çalışın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Oturur pozisyonda dizlerinizin arasına rulo yapılmış bir havlu koyun. Dizlerinizle rulo yapılmış havluyu ezmeye çalışın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Sırtüstü yatar pozisyonda duvarla bacağınız arasına rulo yapılmış bir havlu koyun. Bacağınızı yana doğru iterek rulo havluya bastırın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Sırtüstü yatar pozisyonda diz kilitli düz durumdayken bacağınızı yukarı (15-30 cm) kaldırın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Dizin altına kalın bir rulo koyun. Ayağınızı kaldırıp dizi düzleştirin. (30-40˚açı yapacak şekilde). 10’a kadar sayın, gevşeyin.

142

Mayıs-Haziran 2015.indd 142

12/06/15 09:16


DİZ EGZERSİZLERİ Sırtüstü yatar pozisyonda bacaklarınızı düz olarak uzatın. Hasta bacağınızı topuğu yerde kaydırarak kendinize doğru çekin. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Sağlam taraf üzerine yan yatın. Hasta bacağı yukarı doğru kaldırın 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Yüzüstü yatar pozisyonda dizinizi büküp 10’a kadar sayın gevşeyin.

Bacaklarınız sarkıtılı bir pozisyonda otururken, ayak bileğinizi kendinize doğru çekerek dizinizi düzleştirin. 10’a kadar sayın ve gevşeyin.

Duvara bir adım uzakta ayakta durun. sırtınızı duvara tam olarak yaslayın. Sırtınızı duvardan ayırmadan dizlerinizi bükerek çömelin. 10’a kadar sayın ve sırtınızı duvardan ayırmadan doğrulun.

143

Mayıs-Haziran 2015.indd 143

12/06/15 09:16


OMUZ EGZERSİZLERİ Her egzersizi ............................. defa yapınız. Her egzersizde ............................. ‘e kadar sayınız. Egzersizleri günde ............................. kez yapınız. SPOR EGZERSİZLERİ Omuzun çeşitli yönlerdeki hareketini korumak ve geliştirmek amacıyla, eller arasına alınan bir sopa yardımıyla yapılan egzersizlerdir. Ellerinizin arasına alacağınız bir sopa yardımıyla, omuz ve dirseklerinizi resimlerde görülen pozisyonlarda tutarak resimlerdeki oklar yönünde hareket ettirin; sağlam (ağrısız) taraf yardımıyla ağrılı omza yana, dışarı, öne, arkaya ve içe açma hareketlerini yaptırın.

Öne açma

Yana açma

Dışa açma

Arkaya açma

İçe açma

KOLU ÖNDE SALLAMA Masa kenarından tutun ve hafifçe öne doğru eğilin. Elinize bir ağırlık (ütü v.b.) alın ve kolunuzu vücudunuzun önünde sağdan sola doğru sallayın.

KOLU YANDA SALLAMA Önceki pozisyonunuzu bozmayın. Bu defa kolunuzu vücudun yanında önden arkaya doğru sallayın.

144

Mayıs-Haziran 2015.indd 144

12/06/15 09:16


OMUZ EGZERSİZLERİ Kolunuz vücudunuzun önünde, saat yönünde ve saatin tersi yönünde çember çizin.

Duvara yan durun. Kolunuz gövdenize bitişik, dirseğiniz dik açıda, kolunuzu dışa doğru (duvara doğru) itin.

Duvara yan durun. Kolunuz gövdenize bitişik, dirseğiniz dik açıda, yumruğunuzla duvarı itin.

Kolunuz gövdenize bitişik, dirseğiniz dik açıda durarak, kolunuzu düz olarak geriye doğru itmeye çalışın. Omzunuzu hareket ettirmeyin (dirsekle duvarı itin).

Kolunuz gövdenizle bitişik, dirseğiniz dik açıda durarak, sağlam elinizle hasta el bileğinizi tutun, hasta kolunuzu dirsekten dışarıya ve içeriye doğru itin. EL İLE GERME EGZERSİZİ Omzun arka kapsülünü esnetmek amacıyla yapılır. • Ağrılı taraftaki kolunuzu dirsekten bükerek ve eliniz sağlam taraftaki omzunuzu tutacak şekilde gövdenizin önünde çaprazlayın. • Sağlam taraftaki elinizle karşı taraftaki dirseğinizi yukarıya doğru iterek omzun arkasındaki gerilmeyi hissedin. • Hareketi tekrarlayın.

145

Mayıs-Haziran 2015.indd 145

12/06/15 09:16


SKOLYOZ EGZERSİZLERİ Her egzersizi ............................. defa yapınız. Her egzersizde ............................. ‘e kadar sayınız. Egzersizleri günde ............................. kez yapınız. Sırtüstü dizler bükülü, elleriniz beliniz altında uzanın. Karın ve kalça kaslarınızı kasarak belinizi yatağa doğru bastırın. 10’a kadar sayıp gevşeyin. Sırtüstü yatar pozisyonda bir bacağınızı elinizle kendinize doğru maksimum bükerken diğer bacağınızı düz olarak uzatın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Sırtüstü pozisyonda dizlerinizi bükerek her iki bacağınızı elinizle kendinize doğru çekin. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Sırtüstü pozisyonda, kollar yanda, dizleri bükün. Kollarınızı dizlere uzatıp başınızı ve omuzlarınızı öne doğru hafif kaldırın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Dizler bükülü sırtüstü yatarken ayaklarınıza dayanıp kalçanızı yukarı kaldırın.10’a kadar sayıp gevşeyin.

Yüzüstü yatar pozisyonda bacağınızı dizinizi bükmeden yukarı kaldırın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Yüzükoyun pozisyonda karnınızın altına ince bir yastık koyun. Kollar yanda başınızı ve göğsünüzü yataktan kaldırmaya çalışın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

146

Mayıs-Haziran 2015.indd 146

12/06/15 09:16


SKOLYOZ EGZERSİZLERİ Yüzükoyun pozisyonda kollar öne uzatılmış biçimde uzanın. Gövdenizi ve kollarınızı yukarı kaldırın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Bel çukurunuzu kalın bir yastıkla destekleyerek sağa ve sola yan yatın. Alttaki kol ve bacağınızı bükün, üstteki kolunuzla yana esneyin. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Ellerinizin ve dizlerinizin üstünde emekleme (kedi duruşu) pozisyonda durun. Karnınızı içeri çekerek başınızı öne eğin ve sırtınızı yukarı kaldırın. 10’a kadar sayın. Daha sonra başınızı yukarı kaldırıp sırtınızı çukurlaştırmaya çalışın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Ellerinizin ve dizlerinizin üstünde emekleme (kedi duruşu) pozisyonda durun. Sağ kolunuzu öne uzatırken sol bacağınızı düz olarak arkaya uzatın. 10’a kadar sayıp gevşeyin. Daha sonra sol kolunuzu öne uzatırken sağ bacağınızı düz olarak arkaya uzatın. 10’a kadar sayıp gevşeyin. Kalçanız topuklar üzerinde kollarınızı uzanabildiğiniz kadar öne uzatınb 10’a kadar sayıp gevşeyin. Daha sonra sol kolunuzu öne uzatırken sağ bacağınızı düz olarak arkaya uzatın.10’a kadar sayıp gevşeyin. İlerleyen dönemlerde sağa ve sola doğru dönerek uzanın.

Sandalyenin yaslanma bölümüne bir yastık koyun ve yan oturun. Elleriniz boynunuzda kenetli, gövdenizi yana esnetin. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Duvar köşesinde kollar 90˚ ‘de duvara dayalı öne esneyerek kürek kemiklerini birbirine yaklaştırmaya çalıştırın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

147

Mayıs-Haziran 2015.indd 147

12/06/15 09:16


BEL EGZERSİZLERİ Her egzersizi ............................. defa yapınız. Her egzersizde ............................. ‘e kadar sayınız. Egzersizleri günde ............................. kez yapınız. Sırtüstü dizler bükülü, elleriniz belinizin altında uzanın. Karın ve kalça kaslarını kasarak belinizi yatağa doğru bastırın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Sırtüstü yatar pozisyonda, bir bacağınızı elinizle kendinize doğru maksimum bükerken, diğer bacağınızı düz olarak uzatın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Sırtüstü pozisyonda, dizlerinizi bükerek her iki bacağı elinizle kendinize doğru çekin. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Sırtüstü pozisyonda, kollar yanda dizleri bükün. Kollarınızı dizlere uzatıp başınızı ve omuzlarınızı öne doğru hafif kaldırın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Sırtüstü pozisyonda, çarşaf ruloyu ayağınızın altından geçirin. Çarşafı her iki taraftan tutarak bacağınızı düz olarak kaldırın. 10’a kadar sayıp gevşeyin. (Diğer bacak yataktan kalkmayacak).

Dizler bükülü sırtüstü yatarken, ayaklarınıza dayanarak kalçanızı yukarı kaldırın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

148

Mayıs-Haziran 2015.indd 148

12/06/15 09:16


BEL EGZERSİZLERİ Sırtüstü dizler bükülü yatarken, dizlerinizi sağa ve sola değdirebildiğiniz kadar yere indirin. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Yüzükoyun pozisyonda, karnınızın altına ince bir yastık rulo koyun. Kollar yanda başınızı ve göğsünüzü yataktan kaldırmaya çalışın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Yüzüstü, dirsekler bükük ve eller yüzün yanında uzanın. Kalçalarınızı yerde tutarak dirsekler üzerinde kalkın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Yüzüstü, dirsekler bükük ve yüzünüzün yanında uzanın. Ellerinizin üzerine yüklenerek ve dirsekleri düzelterek gövdenizi kaldırın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Ellerinizin ve dizlerinizin üstünde emekleme (kedi duruşu) pozisyonda durun. Karnınızı içeri çekerek başınızı öne eğin ve sırtınızı yukarı kaldırın. 10’a kadar sayın. Daha sonra başınızı yukarı kaldırıp sırtınızı çukurlaştırmaya çalışın. 10’a kadar sayıp gevşeyin. Ellerinizin ve dizlerinizin üstünde emekleme (kedi duruşu) pozisyonda durun. Sağ kolunuzu öne uzatırken sol bacağınızı düz olarak arkaya uzatın. 10’a kadar sayıp gevşeyin. Daha sonra sol kolunuzu öne uzatırken sağ bacağınızı düz olarak arkaya uzatın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

149

Mayıs-Haziran 2015.indd 149

12/06/15 09:16


KALÇA EGZERSİZLERİ Her egzersizi ............................. defa yapınız. Her egzersizde ............................. ‘e kadar sayınız. Egzersizleri günde ............................. kez yapınız.

Bacaklarınızın arasına bir rulo ya da yastık koyun. Her iki bacağınızla ruloyu sıkıştırmaya çalışın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Sırtüstü yatar pozisyonda, bir bacağınızı elinizle kendinize doğru maksimum bükerken, diğer bacağınızı düz olarak uzatın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Sırtüstü pozisyonda, diz kilitli düz durumdayken bacağınızı yukarı (15-20 cm) kaldırın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Dizler bükülü sırtüstü yatarken, ayaklarınıza dayanarak kalçanızı yukarı kaldırın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Sırtüstü yatar pozisyonda, dizler bükülü, ayak bilekleri bitişik, ayaklarınızı ayırmadan dizlerinizi birbirinden uzaklaştırmaya çalışın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Sağlam taraf üzerine yan yatıp, hasta bacağı yukarı doğru kaldırın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

150

Mayıs-Haziran 2015.indd 150

12/06/15 09:16


KALÇA EGZERSİZLERİ Yüzüstü yatar pozisyonda kalçanızı sıkın. 10’ a kadar sayıp gevşeyin.

Yüzüstü yatar pozisyonda, bacağınızı, dizinizi bükmeden yukarı kaldırmaya çalışın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Dizlerinizi birleştirin ve ayaklarınızı birbirinden uzaklaştırın. 10’a kadar sayıp gevşeyin. Ayak bileklerinizi birleştirin ve dizlerinizi birbirinden uzaklaştırın. 10’a kadar sayıp gevşeyin.

Ayakta diz kilitli durumda bacağınızı kalçadan yana azçın. 10’a kadar sayıp gevşeyin. (Sağlam taraftaki elinizle bir yerden destek alabilirsiniz)

Ayakta diz kilitli durumda bacağınızı kalçadan içeve yana doğru açın. 10’a kadar sayıp gevşeyin. (Sağlam taraftaki elinizle bir yerden destek alabilirsiniz)

Ayakta diz kilitli durumda bacağınızı kalçadan geriye doğru itin. 10’a kadar sayıp gevşeyin. (Sağlam taraftaki elinizle bir yerden destek alabilirsiniz) NOT: 3, 6, 8, 10, 11, 12 numaralı egzersizleri fizyoterapistinizin önerisi doğrultusunda ağırlık veya therabantla yapabilirsiniz.

151

Mayıs-Haziran 2015.indd 151

12/06/15 09:16


152

MayÄąs-Haziran 2015.indd 152

12/06/15 09:17


KARİKATÜR

153

Mayıs-Haziran 2015.indd 153

12/06/15 09:17


ERMENİ TARİHİ

Ateş Tapınakları ve İkonlar

Ermenistan Pers ve Bizans İdaresinde (428-640)

İkinci Ermeni krallığının çöküşü ile Arap akınları arasında geçen iki yüzyıl, antik dünyanın inişe geçerek yerini ortaçağa bıraktığı dönemle kesişti.

Batı Roma İmparatorluğu’nun çöküşü ve parçalanmasıyla beraber Batı Avrupa’nın dört bir yanında yeni krallıklar ortaya çıktı. Soba krallığı Afrika topraklarındaki yerini alırken, Asya’da, Büyük Hint Gupta İmparatorluğu kuzeyden gelen istilacılara yenik düşmüştü. Aynı dönemde Budizm Japonya’ya kadar ulaşmış, Çin ise Sung ve Tang hanedanları yönetiminde eski imparatorluk düzenine tekrar kavuşmuştu. Doğu Roma İmparatorluğu’nun, yani Bizans’ın, Ermenistan ve Mezopotamya’da Sasani Persia’sına karşı verdiği mücadele devam etti. Zerdüştlerin taassubu ve Yunan hiyerarşisi Ortadoğu’da yaşayan diğer dini grupları da etkiliyordu. Sonu gelmeyen savaşlar, hem Pers hem Bizans kaynaklarını tüketmişti. Bu koşullar, Arapların ve İslamiyet’in yeni bir siyasi ve dini güç olarak ortaya çıkışına zemin hazırladı. Hıristiyanlığın yayılması, alfabenin ortaya çıkışı ve nakhararlara tanınmış idari özerklik sınırlarının genişlemesi, kritik bir dönemde meydana geldi. Parçalanmış Ermenistan, o zamana kadar kaderini belirlemiş olan diğer kültürler arasında tutunabilmek için, güçlü bir milli kimliğe ihtiyaç duyacaktı. Bu durum özellikle beşinci yüzyıl ortasında, müsamahakâr

Bizans ve Sasani hükümdarlarının kısa süren saltanat dönemleri sona erdiğinde geçerlilik kazandı. Perslerin ve Bizanslıların kendi taraflarındaki Ermeni eyaletlerini yönetirken uyguladıkları stratejiler aynı değildi. Dolayısıyla, parçalanmayı izleyen iki yüzyılı aşkın süre boyunca bu iki Ermenistan, birbirinden çok farklı siyasi, dini ve sosyoekonomik koşullara maruz kaldı.

Pers Ermenistanı Sasaniler, başkenti Tıvin olan Pers Ermenistanı’nın idaresi için marzban adı verilen bir vali tayin etmişlerdi. Yerel garnizona komuta eden marzban idari, adli ve hatta dini meselelerde tam yetki sahibiydi. Yönetim işlerinde marzbana bir hazarabed yardım ediyordu; ancak hazarabedin yetkisi Arşaguni dönemindekilere oranla çok daha genişti. Mokbed, yani başrahip (Zerdüşt rahiplerinin başı) sadece Tıvin’de ikamet ediyordu; vergi memurları ise Ermenistan’ın tüm eyaletlerine dağılmışlardı. Altın madenleri özel bir nezaretçi denetiminde bulunuyordu. Tıvin, idari ve dini başkent olmasının yanı sıra, Ermenistan’ı kendi kervanları için geçit olarak kullanan Pers ve Bizanslı tüccarlar sayesinde, ticaret merkezi haline de geldi. Ermenistan’da üretilen dokumalar, çömlekler ve takılar komşu bölgelere ihraç ediliyordu.

154

Mayıs-Haziran 2015.indd 154

12/06/15 09:17


Ermeni nakhararlar, yüksek bölgelerin çoğunu denetimleri altında tutmaya ve özerkliklerini korumaya devam ettiler. Bununla birlikte kendilerini tayin eden Pers krallarına vergi ödüyorlardı. Önde gelen nakhararlar marzban mevkiine getirilmişti. Nakharar askeri kuvvetleri ise Mamigonyan sülalesine mensup bir ısbarabed tarafından komuta ediliyordu. Ermeni marzbanına ve yüksek memurlara ait ikametgâhların, mücevherlerin ve giysilerin, Perslerinkine eş ihtişamı, tarih kaynaklarına konu olmuştur. Hıristiyanların büyük çoğunluğu, Pers İmparatorluğu’nda, bilhassa Mezopotamya ve batı Persia’da yaşıyordu. Hıristiyan Kilisesi’nin liderliğini Bizans’ın üstlenmesiyle birlikte, Pers yönetimi altında yaşayan Hıristiyanlar ile kabul gören doktrinlere uymayan tarikatlar, tehdit olarak görülmeye başlandılar ve zulme uğradılar. Çok geçmeden, Ermeni Kilisesi liderleri de Pers tahtı tarafından tayin edilir oldu. Persler ve nakhararlar nezdinde, krallığa ve daha merkezi bir Ermeni idaresinin tesisine destek verdiği şüphesini uyandıran Krikor sülalesi görevden alındı. Katolikos payesi, aralarında Ermeni olmayanların da bulunduğu kişilere dağıtıldı. Perslerin dinle ilgili konularda denetimi ellerinde bulundurmaları, Ermeni Kilisesi’nin Batı’yla temasını kaybetmesine ve diğer Hıristiyan kiliselerinden giderek uzaklaşmasına yol açtı. Gelecekte, bu tecridin önemli dini ve siyasi sonuçları olacaktı.

Efes Konsili Hıristiyan Kilisesi’ni 431’de harekete geçiren, bu sefer Nesturi mezhep sapkınlığı (heretizm) oldu: Üçüncü Ekümenik Konsil, bu defa Efes’te toplanmak üzere çağrıldı. Konstantinopolis patriği Nestorius, İsa’nın tanrısal ve insani tabiatının tek vücutta toplandığına inanıyordu; bu düşüncesiyle bir tartışma başlatmış oldu. Taraflar arasındaki çatışma, Konsil’in Nestorius’u mahkûm etmesiyle de dinmedi ve nihayet, yirmi yıl sonra Hıristiyan dünyasındaki ilk bölünme gerçekleşti. Eçmiyadzin’deki Ermeni dini organları bu dönemde hâlâ Pers denetimindeydi; muhtemelen Efes’teki Konsil’de de temsil edilmemişlerdi. Nesturiler, Efes

Konsili sonrasında Bizans’ın düşmanları olarak mimlendiklerinden Persia’nın desteğini aldılar. Sasaniler bu dönemde Ermeni Kilisesi’ni, Persia’daki Nesturi Kilisesi’nin parçası olarak görmüşlerdir.

Vartanants Savaşları Bölünmeyi izleyen elli yıl boyunca, dini ve kültürel meselelerinin çözümünde genellikle yalnız bırakılan Ermenistan, kendi özel kilise konsillerini toplamıştı. Bu durum, II. Yezdgerd’in 439’da tahta çıkmasıyla bütünüyle değişti. O ve maiyeti, imparatorluk sınırlarındaki tüm Pers olmayan halklara Zerdüşt inancını dayatmaya çalıştılar. Ermenistan’ın gösterdiği dirence karşılık vergiler artırıldı; bazı nakhararlar Persia’yı tehdit eden Orta Asya göçebeleriyle savaşa gönderildi. Halkı inancından çevirmek üzere Pers kralı tarafından görevlendirilen Zerdüşt rahiplerinin gelişi son darbe oldu. Ermeni köylüler, özellikle Tıvin’de yaşayanlar, başkente bir ateş tapınağı inşa etmek üzere gönderilen Zerdüşt rahiplerini öfkeyle karşıladılar. Bazı nakharar ve din adamları 447’de, Ardaşad’ta toplandı; buradan krala iletilen bir mesajda, Persia’ya duyulan sadakatin Kilise’ye de duyulduğu ifade edilmişti. Bununla birlikte diğer nakhararların tepkisi bu kadar güçlü olmadı. Pers yanlısı bir hizip, derebeyleriyle iletişim ve uzlaşma arayışına girdi. Bunların başını, ailesi zaman zaman genel valilik makamını elinde bulundurmuş olan, kendisini bir Ermeni prensi olarak gören Ermeni marzban Sünikli Vasag çekiyordu. Hükmü altındaki dağlık topraklar Persia’yla sınır komşusuydu; ayrıca iki oğlu Ktesipbon’da rehin tutuluyordu. Pers yanlılarının karşısında ise ısbarabed Vartan Mamigonyan liderliğindeki ruhbanlar, nakhararlar ve nüfusun büyük bir kısmı yer alıyordu. Perslere direniş on yıl boyunca asgari düzeyde devam etti. 450 yılına gelindiğinde, Perslerin baskı altında tuttukları Gürcüler ve Ağvanlarla güç birliği yapan Ermeniler, Konstantinopolis’ten de yardım istediler fakat cevap alamadılar. Persleri temsil eden Vasag ve yandaşları ise, hiç şüphesiz, konumlarına zarar getireceği endişesiyle ayaklanmaya karşı çıktılar. İsyancılar, 451’de, (bugün İran’daki Maku yakınlarında bulunan) Ardaz’daki Avarayr ovasında Pers ordusu ile karşı karşıya geldiler. Topyekûn bozguna uğratılan Vartan Mamigonyan ve ordusu, Ermeni Kilisesi

155

Mayıs-Haziran 2015.indd 155

12/06/15 09:17


şehitleri ilan edildiler. Savaşa katılmayan Sünikli Vasag ise, Kilise tarihçileri tarafından hainlikle itham edildi. Oysa, o dönemde, Pers yanlısı diğer nakhararlarla beraber isyandan sorumlu tutulmuş, Persler tarafından hapsedilmişti. Bugün, kimi tarihçilerin gözünde Vasag, kurnaz bir siyasetçidir. Vartan’ın ölümü ve büyük güçler karşısındaki sarsılmaz duruşu, hem onu hem de kaybedilen diğer kahramanları, dini ve milli şehitlik mertebesine yükseltmiş, onlara hayattayken sahip olmadıkları bir saygınlık kazandırmıştı. Savaşla ilgili rivayetler etrafa yayıldıkça, halkın Persler karşısındaki şahlanışı arttı. Perslerin uyguladıkları zulümler; tarafsızlar bir yana, kendilerine sadık nakhararları bile tutuklamaları ve çok sayıda rahibin idamı, halkın hükmünü kesinleştirerek yerel Ermeni direnişini başlattı. Sasaniler Ermenilerin sebatı karşısında şaşkınlığa düşmüşlerdi; nitekim, Yezdgerd kısa bir süre içinde nakhararların çoğunu serbest bıraktı ve Ermenistan’da daha ılımlı bir yönetim izlemeye başladı. Buna karşılık, sonraki yirmi yıl boyunca Ermeniler, Ermenistan ve Gürcistan’daki bir dizi ayaklanmayla, Avarayr şehitlerinin intikamını almaya çalıştı. Ermeni Kilisesi’nin de destek verdiği bu mücadele, Vartanants Savaşları olarak anılır. 481’de, Mamigonyan sülalesinden Vahan liderliğindeki isyancılar, marzbanlık makamı Tıvin’i aldılar ve 482’de Pers ordusunu yenilgiye uğrattılar. Ermenilerin Gürcistan’la anlaşma zeminini yitirmeleri, isyancıların kayıplar vermesine ve Vahan Mamigonyan’ın, mücadelesine bir yıl boyunca gerilla yöntemleriyle devam etmesine neden oldu. Sasanilerin de kendi iç sorunlarıyla uğraştığı bir dönem yaşanıyordu. Göçebe istilacıların saldırısına uğramış, veliahtlık konusunda uzlaşmazlık yaşamış, ayrıca komünist ve çileci bir öğreti benimsemiş olan Mazdak ve müritlerinin heretik inançlarıyla mücadele etmek durumunda kalmışlardı. 484’te, Vahan Mamigonyan, tahta geçecek Sasani adayı desteklemesi karşılığında, ısbarabed olarak tanındı ve tımarını geri aldı; böylece barış yeniden tesis edilmiş oldu. Ermenistan’a din özgürlüğü ve marzbana bağlı kalmaksızın doğrudan Pers sarayına başvurma hakkı verildi. Vahan bir yıl sonra marzban olarak tanındı ve yirmi yıl yönetimde kaldı. Ermeni kaynaklarında Nvarsag adıyla bilinen bu antlaşmadan Pers kaynaklarında söz edilmiyor olması ilginçtir. Bu da, ya Ermeni isyanının Pers tarihinde önemli bir olay olarak görülmediğini ya

da bu konudaki Pers kaynaklarından hiçbirinin günümüze ulaşamadığını gösterir. Yine de Ermeniler bugün Avarayr ve Nvarsag’ı birer manevi zafer olarak kutlamaktadırlar. Yahudilerin Masada deneyimleriyle benzer şekilde, Ermeniler de söz konusu mücadeleyi, büyük güçler karşısında dini ve kültürel kimliklerini sürdürebilmelerinin simgesi olarak görmektedirler. Vahan’ın ölümünün ardından, kısa aralıklarla yönetimde kalan müteakip sekiz Ermeni marzbanı Zerdüştlerden baskı görmeye devam etti; bu durum Arap istilalarına kadar sürdü. Nvarsag Antlaşması’nı bir imar dönemi izledi. Nakhararlar ve Kilise, Ermenistan’ı yeniden düzenlemeyi ve inşa etmeyi başardılar. Vağarşabad ve Tıvin onarıldı. Bizans’a uzanan ticaret yolları yeniden açıldığı için Ermenistan iktisadi açıdan da hareketlilik kazandı. Pers-Bizans savaşları süresince uğradığı bazı kesintilere rağmen, Ermenistan’daki canlanma altıncı yüzyıl ortalarına kadar sürdü.

Khalkedon Konsili Bu süre zarfında, dördüncü Ekümenik Konsil 451’de Khalkedon’da [Kadıköy] toplandı. Konsil, İsa’nın iki tabiatının, Nestorius’un iddia ettiği gibi ayrı, ya da Eutykhes’in savunduğu gibi birleşik olmadığını, hiçbir karmaşa, değişim ya da bölünme içermeksizin, bütünleşmiş olduğunu buyurdu. İskenderiye Patriği’nin önderlik ettiği Kıpti ve Habeş kiliseleri de dahil birçok Doğu Kilisesi, Khalkedon’un diofizit hükümlerini Nesturiliğin bir yorumu, dolayısıyla mezhep sapkınlığı (heretizm) olduğu gerekçesiyle reddetti. İsa’nın tek bir ilahi tabiata sahip olduğunu kabul eden bu kesim, Monofizit Kiliseler olarak tanımlandılar. Hıristiyan dini liderler, durumun ciddiyetinin farkına vararak ihtilafa düşen grupları uzlaştırmanın bir yolunu bulmaya çalıştılar. 482’de İmparator Zeno’yu Henotikon olarak da bilinen “Birlik Emirnamesi”ni ilan etmeye ikna ettiler. Emirname, ilk üç Ekümenik Konsil’in üzerinde uzlaştığı dini esasları yeterli kabul etmekteydi. Buna göre “İsa uluhiyette Baba ile, beşeriyette İnsan ile (bizle) bir cevherdendi(r).” “Tek tabiat” ya da “iki tabiat” ifadelerinden uzak durulmuştu. Uzlaşma monofizit kiliselerin önderlerini başlangıçta memnun ettiyse de, nihayetinde ne onlar,

156

Mayıs-Haziran 2015.indd 156

12/06/15 09:17


ne de diofizitler tarafından kabul gördü. Monofizitler fermandaki hükümleri muğlak bulurken, diofizitler karşı tarafa verilen bir taviz olarak değerlendiriyorlardı. Ermeniler, Khalkedon’daki toplantıyla aynı yıl patlak veren Vartanants Savaşı’ndan (Avarayr Muharebesi) dolayı Konsil’e katılamamışlardı. Konsil hükümleri ve Zeno’nun Henotikon’u, Ermenistan’a ancak kademeli olarak ve dönüşüme uğramış biçimde ulaşabildi. Ermeni piskoposların Vağarşabad’ta toplanarak Khalkedon kararlarını reddetmeleri ancak beşinci yüzyılın sonlarında, 491’de, Pers tehdidinin dinmesi üzerine gerçekleşti. Piskoposlar birkaç yıl sonra (506), Tıvin’de, Gürcüler ve Ağvanlarla bir olup bu itirazlarını yinelediler. Bununla birlikte Henotikon reddedilmiş değildi; bu da Ermeni ve Yunan kiliseleri arasındaki iletişimin muhafaza edilmesine yardımcı oldu. Ermenistan topraklarının üçte birinin hâlâ Bizans yönetimi altında olduğu düşünüldüğünde, ihtiyatlı bir karardı bu. Ermeni Kilisesi, monofizit olmadığını belirtiyor fakat bu konuda kendi özgün yorumunu sunuyordu: Buna göre İsa’nın iki tabiatını birbirinden ayrıştırmak mümkün değildi. İsa’nın beşeriyeti özellikle vurgulanmıyor, öte yandan bütünüyle göz ardı da edilmiyordu. Çoğu din uzmanı Ermeni Kilisesi’ni monofizit olarak sınıflandırır. Aslında monofizit öğreti açısından bakıldığında Ermeni Kilisesi tam olarak monofizit sayılmaz; daha ılımlı bir ifadeyle, monofizit öğretiyi kabul etmeye yakın durduğu söylenebilir. Peki, Khalkedon Konsili’nin reddi, siyasi bir karar mıydı, dini mi? Muhtemelen her ikisi de. Bizans’ın batı Ermenistan üzerinde denetim kurduğunu gören Ermeni piskoposlar, muhtemelen Konstantinopolis’teki güçlü dini hiyerarşinin nihayetinde kendi kiliselerini de yutacağından korkuyorlardı. Yunanlılar, Ermeni Kilisesi’nin apostolik geleneğine uzun süreden beri karşı çıkmaktaydılar. Krikor’a ruhban unvanının Kaisereia’daki [Kayseri] Yunan piskoposu tarafından verilmiş olmasından dolayı Ermeni Kilisesinin Konstantinopolis patriğine bağlı olduğunu ileri sürüyorlardı. Bu zaman zarfında Persler de hoşgörü sınırlarını, Nesturiler dahil diğer tüm heretik Hıristiyan grupları içerecek şekilde genişletmişlerdi. Özgün öğretilerinden ve apostolik geleneklerinden şaşmayan Ermeniler, bu sayede hem ulusal kiliselerini koruyabilmiş, hem de Perslerle ters düşmemişlerdi. Bununla birlikte, izleyen birkaç on yıl boyunca devam eden Bizans baskıları, İmparator İustinianos’un

saltanat döneminde şiddetlendi. Ermeniler sonunda Konstantinopolis’le bağlarını koparmak zorunda kaldılar. Ermeni Kilisesi 552’de kendi takvimini benimsedi. 554’te Tıvin’de toplanan ikinci konsilde Konstantinopolis’ten bütünüyle kopmayı mütalaa etmeye başladılar. Nihayet 608 veya 609’da resmiyet kazanan bu kararla, müstakil bir Ermeni Kilisesi kurulmuş oldu. Karar, aynı zamanda, Gürcü ve Ermeni kiliselerinin de ayrılmasıyla sonuçlandı.

Bizans Ermenistanı Bizanslıların niyeti, hükmettikleri Ermenistan topraklarını giderek imparatorluğun diğer kısımlarına benzetmekti. Bizans askeri komutanlarının denetimi altında bulunan, kısmen asimilasyona uğramış Küçük Ermenistan, Dux Armeniae, başkentleri sırasıyla Sebasteia (Sivas) ve Melitene (Malatya) olan Birinci Ermenistan ve İkinci Ermenistan şeklinde iki idari birime ayrılmıştı. Büyük Ermenistan’ın 387’deki paylaşımda Bizans’a bırakılmış batı kesimleri, İç Ermenistan şeklinde anılmaya başlandı; buranın Comes Armeniae olarak adlandırılan sivil valisi, Pers marzbanına eşdeğer kabul edildi (bkz. Harita 11). Vali, halkla işbirliği sağlamak için bölgede kalan birkaç nakharara bel bağlamıştı. Nakhararların bir kısmı ile Mamigonyan ve Arşaguni ailelerine mensup prensler, kendi topraklarını ellerinde tutuyor, fakat aynı zamanda Bizans’a vergi ödüyor, asker temin ediyorlardı. Hıristiyan Kilisesi, Khalkedon öncesinde parçalı bir yapı sergilemiyordu. Yunanca üst sınıfların yazı dili olmaya devam etmişti. Kendi hallerine bırakılmış nakhararlar çoğunlukla imparatorluğa hizmet ediyorlardı. Özellikle İç Ermenistan’ın, yani Sophene bölgesinin, o dönemde artık Pentarşi ya da güney satraplıkları olarak adlandırılan güney eyaletleri, Bizans tarafından hem müttefik hem de Perslere karşı tampon olarak görülüyordu; daha önce de belirtildiği gibi, bunlar, Bizans askeriyesi ya da idari kontrolünden bağımsız hareket ediyorlardı. Halkı harekete geçirecek rahatsız edici bir durum ya da kimliklerine yönelik açık bir tehdit söz konusu değildi. Bununla birlikte, Ermeni alfabesinin kullanılmaya başlanması ve sonucunda ortaya çıkan yazın ve eğitim faaliyetleri, Ermeni Kilisesi’nin bağımsız duruşuyla

157

Mayıs-Haziran 2015.indd 157

12/06/15 09:17


birleşerek genel atmosferi değiştirdi. Pentarşi’de bulunan, Konstantinopolis’le yakın ilişki içindeki nakhararlar 485’te isyan ettiğinde durum daha da kötüleşti. Ya Pers Ermenistanı’ndaki Ermeni ayaklanması ve direnişi bu nakhararları da isyana sevk etmiş, ya da Persia’dan gelen vaatlere aldanmışlardı. İsyanın ardından, Bizans Pentarşi’yi ilhak etti ve imparatorluk yetkilileri tarafından yönetilmek üzere Ermenistan’ın geri kalanıyla aynı statüye yerleştirdi. Ayrı yönetimlere sahip olsalar da, Pers ve Bizans Ermenistanı arasında birçok iletişim kanalı bulunuyordu. Çin ve Persia’dan gelen ürünler Ardaşad ve Nisibis üzerinden Bizans Ermenistanı’na ulaşıyordu. Pers Nesturileri Edessa’da büyük bir ilahiyat okuluna sahiplerdi; Persia’dan gelen Ermeniler burada eğitim görüyordu. İki bölge arasındaki sınırda yaşayan Ermenilerde kız alıp vermeler oldukça yaygındı, hatta seyahatlere sınırlı da olsa izin veriliyordu. Bizans Ermenistanı’ndaki ilk büyük değişiklikleri İmparator Zeno başlattı. Zeno, İç Ermenistan’ı Birinci Ermenistan ve ikinci Ermenistan’la aynı konuma taşımak adına Roma kanunlarını devreye sokarak sınır denetimini sıkılaştırdı. Edessa’daki eğitim merkezi kapatılarak Pers İmparatorluğu topraklarındaki Nisibis’e taşındı. Sınır bölgelerinde faaliyetlerini artıran Bizans casusları, Perslere seyahat kısıtlaması getirdiler. Bizanslıların asıl hedefi, imparatorluk sarayında büyük rağbet gören Çin ipeği üzerindeki Pers tekelini kırmaktı. Bizanslıların düşmanca tutumları ve göçebe istilalarına karşı Kafkaslar’daki geçitlerin korunması için yapılan masraflardan paylarına düşeni ödemeyi reddetmeleri, Persia ile yeni bir anlaşmazlık başlattı. 503-505 ve 524-531 yılları arasında, Bizans Ermenistanı ve Mezopotamya’da yapılan savaşlar Bizanslıların aleyhine sonuçlandıysa da Persia’nın iç sorunları Bizans’ın güçsüzlüğünden tam olarak istifade edilmesini engelledi. Bununla birlikte (Sasani) Persia, 531’de Mazdak ve müritlerini katlederek, Mazdakiler meselesini; I. Hüsrev’in, erkek kardeşlerini ve onların biri hariç tüm erkek evlatlarını idam ettirmesiyle de veliahtlık ihtilaflarını çözmüş oldu. 533’te, Anuşirvan olarak bilinen I. Hüsrev, İmparator İustinianos’la “ebedi barış” ilan etti. Buna göre Bizans, Kafkas savunmasının muhafazası için büyük miktarlarda altın verecek, ayrıca doğu sınırlarındaki saldırgan tutumunu eski şiddetiyle sürdürmeyecekti.

İustinianos Döneminde Bizans Ermenistanı Persia’yla yaşadığı çatışmayı çözüme kavuşturan İustinianos, imparatorluğun yeniden düzenlenmesine Bizans Ermenistanı’nda büyük değişikliklere girişerek başladı. 536’da, Ermenistan’daki tüm idari makamların lağvedilerek, merkezi Theodosiopolis’te yer alan tek bir askeri şeflik (Magister militum per Armeniam) altında birleştirildiğini ilan etti. Bizans’ı Persia’dan ayıran yeni istihkâmlar, komşusundan fiilen yalıtılmış bir Bizans Ermenistanı yarattı. İki tarafın (yani iki Ermenistan’ın) sakinleri artık birbiriyle kaynaşamaz ya da ticari ve kültürel etkileşime dayanan birliklerini koruyamaz hale geldiler. İustinianos, Bizans Ermenistanı’nı dört idari birime ayırdı. Başkenti Theodosiopolis olan Armenia Prima (Birinci Ermenistan -Ermenistan’ın iç kısımları ile eski Armenia Prima’nın büyük kısmı); başkenti Sebasteia olan Armenia Secunda (eski Armenia Prima’nın kalan kısmı ile kuzeybatıdaki topraklar); merkezi Melitene olan Armenia Tertia (eski Armenia Secunda); ve merkezi Martyropolis olan Armenia Quarta (Pentarşi yani güney satraplıkları) (bkz. Harita 12). Bizans Ermenistanı’nın imparatorluğun geri kalanıyla bütünleşmesini sağlamak için her bölgede valiler ve vergi tahsildarları ikamet etmekteydi. Nakhararlar özerkliklerini kaybetmişler, Bizans ise Ermenileri mümkün olduğunca sindirmek için hukuki tedbirler almaya başlamıştı. Roma hukukunun tüm Bizans Ermenistanı’nda eksiksiz uygulanması, nakhararlar açısından ağır sonuçlar doğurdu. Roma hukukuna göre kız evlatlar ve yaşça küçük oğullar da mirastan pay alabiliyordu. Böylece, ailenin en yaşlı erkek üyesi (danuder) reisliğinde topraklarını kuşaklar boyunca bölünmeden elinde tutmuş olan Ermeni nakha-rarlar, artık varlıklarını çocukları arasında paylaştırmaya mecbur kalıyorlardı. Nakharar toprakları nihayetinde gücünü kaybetmiş küçük araziler haline gelecekti. Ermeni soylularının çoğu ayaklandı; Bizans memurları öldürüldü; hatta yardım için Persia’ya yönelen nakhararlar oldu. Bu nakhararların bir kısmı Balkanlar’a sürüldüler; kalanlar ise Bizans bürokrasisine dahil edildiler. Başlangıcı çok daha gerilere giden Ermeni asimilasyonu altıncı yüzyıl boyunca devam etti. Bizans’ın sınırdaki

158

Mayıs-Haziran 2015.indd 158

12/06/15 09:17


silahlı istihkâmları, izledikleri yayılmacı politikalar ve özellikle de ipek üretimiyle ilgili gizli bilgilere ulaşmaları Hüsrev’i kızdırdı. Bizans bölgesindeki Ermeni nakhararların taleplerinden cesaret alan Persia, 540’dan 562’ye kadar sürecek yeni bir savaş başlattı. Savaşı yarım asırlık bir ateşkes dönemi izledi; buna göre Persia, Kafkas geçitlerini korumanın maliyetini üstlenecek, karşılığında Bizans’tan altın cinsinden yıllık haraç alacaktı.

Pers-Bizans Çatışması ve Ermenistan’ın İkinci Paylaşımı Altıncı yüzyılın son çeyreğinde genel siyasi durum her iki Ermenistan için de kötüleşti. 571’de Pers marzbanı Tıvin’de bir ateş tapınağı inşa ettirdi. Pers Ermenileri, “Kızıl Vartan” adıyla tanınan Vartan Mamigonyan önderliğinde isyan ederek II. İustinianos’un himayesini talep ettiler. Persia’ya vaat edilen büyük miktardaki yıllık haracı ödemek istemeyen İmparator, 572’de ateşkesi bozdu ve Pers Ermenileri’nin destek talebini kabul etti. Öte yandan savaşın Bizans aleyhine dönmesiyle beraber tahttan çekilen İustinianos’un halefi, 575’te Mezopotamya’nın belli kesimlerini elinde tutmak için Pers yönetimiyle anlaşmaya vardı. Vartan, beraberinde birçok Ermeni nakharar ve onların destekçileriyle Bizans’a sığındı. Öte yandan, bu ateşkes de uzun sürmedi; iki hasım, Bizans Ermenistanı’nda yeniden savaşa tutuştular. İmparator Mauricius (582-602) Perslerle savaşta daha etkili oldu. Persia sınırında izlediği imha politikası, devasa bir insansızlaştırılmış bölge yaratarak her iki Ermenistan’ın da zararına sonuçlandı. Evlerini kaybeden Ermeni ahali Kıbrıs’a sürüldü. Behram Çubin [Vahram Çoben], Perviz olarak bilinen II. Hüsrev’i 591’de tahttan indirdiğinde, Mauricius Bizans’ın sınırlarını genişletmek için yeni bir fırsat yakaladığını düşündü. Yıl bitmeden harekete geçen Mauricius, Pers prensinin yeniden tahta geçmesine yardım etti. Persia’nın iç işlerinde Bizans’ın kazandığı bu ağırlık, yalnızca yıllık haracının kaldırılmasını sağlamakla kalmadı, Pers Ermenistanı’nın büyük bölümünü almasını da sağladı. Bu ikinci paylaşımdan itibaren iki kesim arasındaki sınır artık Van Gölü’nün kuzeydoğu kıyısından başlayarak Hraztan nehrini takip ediyor, oradan Sevan Gölü’nün kuzeybatısına kadar uzanıyordu. Tıvin Pers bölgesinde yer almaya devam ederken, Erivan Bizans

himayesine kalmıştı. Diğer bölgeler İç, Aşağı ve Yukarı Ermenistan olarak adlandırıldı. Bizanslıların, ellerindeki eski Ermeni topraklarını yeniden isimlendirmeleri işleri daha da karıştırdı. Birinci Ermenistan Büyük Ermenistan oldu; ikinci Ermenistan aynı kaldı; Üçüncü Ermenistan’ın ismi Birinci Ermenistan olarak değiştirildi ve Üçüncü Ermenistan terimi kullanımdan çıkarıldı. Pentarşi’nin yanı sıra kuzey ve doğudaki toprakları da kapsayan Dördüncü Ermenistan’a ise İustiniana adı verildi (bkz. Harita 13). Mauricius’un da, Hüsrev’in de Ermenistan’da izledikleri politika aynıydı: İnsansızlaştırma. Her ikisi de nakhararlarının çoğunu imparatorluğun değişik bölgelerine, Afrika, Orta Asya ya da Balkanlar’a savaşmaya göndermişlerdi. Mauricius ve oğullarının 602’de Phocas tarafından katli, Persia’yla yeni bir savaş başlattı. Bizanslıları ağır bir yenilgiye uğratan II. Hüsrev, Konstantinopolis’e iyice yaklaştı. Savaş, Phocas’ın ölümünden ve Herakleios’un 610’da tahta çıkmasından sonra da devam etti. 620’de Persler, Ermenistan’ın tamamını, Ortadoğu’yu ve Küçük Asya’nın büyük bölümünü fethettiler. İsa’nın çarmıha gerildiği Haç’ı Kudüs’ten Ktesiphon’a getirdiler. İmparator Herakleios, birliklerini Pers hatlarının yakınına nakletmek amacıyla donanmasını kullanmaya karar verdiğinde Bizans’ın durumu ümitsizdi. Ne var ki 622’deki Bizans saldırıları başarılı oldu; nitekim 628’de Küçük Asya, Ortadoğu ve Ermenistan ele geçirilmişti. II. Hüsrev kendi birlikleri tarafından öldürülmüş, oğlu, Herakleios’la barış anlaşması yapmıştı. İsa’nın Haç’ı iade edilerek 591’deki anlaşma ve daha önce belirlenmiş olan sınırlar kabul edildi. Sasaniler artık Bizans için bir tehdit olmaktan çıkmış, hızla gerilemeye başlamışlardı. Herakleios, Ermenistan’ın stratejik önemini seleflerinden çok daha iyi kavramıştı. O dönemlerde Bizans’ın batı sınırlarında sıklaşan Avar ve Slav akınlarına yoğunlaşabilmesi için, doğu kanadında güçlü bir müttefike ve güvenliği sağlanmış bir Ermenistan’a gereksinimi vardı. Buradan hareketle “Ermenistan prensi” makamını ihdas etti ve Ermenistan’ın idaresi için Mamigonyan sülalesinden bir isim yerine, küçük bir nakharar ailesi mensubunu seçti. Bu kişi, Ermeni tarihinin sonraki döneminde önemli bir yere sahip olacak Teotoros Rışduni’ydi.

159

Mayıs-Haziran 2015.indd 159

12/06/15 09:17


Edebiyat, Eğitim ve Sanat Yıkımlarla, sürgünlerle ve ticaretin kesintiye uğramasıyla geçen iki yüzyıl, her iki Ermenistan’ı, özellikle de Bizans Ermenistanı’nı olumsuz etkilemişti. Sanat, bilim ve edebiyat faaliyetlerinin bu süreçte devam etmekle kalmayıp gelişme göstermesi şaşırtıcıdır. Mimari, bu dönem inşa edilen çok sayıda kilisede kendini gösterdi. Daha çok bazilika formunda, haç biçiminde merkezi kubbeli yapılar kullanıldı. Masdara’daki Surp Hovhannes, Avan ve Surp Hıripsime katedrallerinin yanı sıra Otzun, Surp Kayane ve Aruc kiliseleri bu döneme aittir. Başlangıçta, bazı mimarlık tarihi uzmanları, köşe desteklerinde taş kubbe kullanımının ilk Ermenilerde görüldüğünü ileri sürmüşlerdi. Ancak bu savın yerini, aynı dönem başka ülkelerde de benzer yapıların tasarlanmış olduğu yönündeki yeni fikirler aldı. Yine de, Ermeni mimari tasarımlarının Gürcü, Ağvan ve Balkan kilise mimarisini etkilediği yönündeki görüş değişmemiştir. Bu döneme ait başlıca heykeller, ibadethanelerdeki birkaç kabartmadan ibarettir. Bıdığni Kilisesi’nde yer alan bir kabartmada, Amaduni ailesinden, kilisenin kurucusu bir nakharar, aslan avında tasvir edilmekte olup, bu döneme ait eserlere iyi bir örnektir. Resim çalışmaları nadirdir; bunlardan en önemlisi, Bizans ve Sasani sanatının özgün bir Ermeni üslubu oluşturacak şekilde harmanlandığı resimli İncil’dir. Pers Ermenistanı’nın siyasi ve sosyoekonomik koşulları edebi faaliyet için çok daha elverişliydi; bununla beraber Bizans tarafı da, Yunanlılara ait birçok felsefi ve bilimsel eserin Ermeniceye çevrilmesiyle bu çalışmalara kendine has bir katkı sunmuştur. Edebi eserlerin, bilhassa tarih, ilahiyat ve felsefe konulu özgün Ermeni yapıtlarının ortaya çıktığı bu dönem çok önemlidir; gerçekten de beşinci yüzyıl, Ermeni edebiyatının “Altın Çağı” olarak tabir edilir. Tarih üzerine ilk çalışmalar muhtemelen Pavıstos Püzant’ınkilerdir; Badmutyun Hayots [Ermenilerin Tarihi] başlıklı epik eserinde, Ermenistan’ın dördüncü yüzyılını, 387’deki parçalanmaya kadar kaleme almıştır. Mamigonyan destekçisi olan yazar, Persia

ve Bizans hakkında da değerli bilgiler sunmuştur. Eser ya dördüncü yüzyılda Yunanca yazılmış ve bir sonraki yüzyılda Ermeniceye çevrilmiş ya da beşinci yüzyılda doğrudan Ermenice yazılmıştır. Tavit Anhağt [Yenilmez], Yunan felsefi eserleri üzerine yazdığı tefsirlerin yanı sıra özgün felsefi metinler de kaleme almıştır. Yeznig Goğpatsi [Goğplu], Yeğdz Ağantots [Tarikatlara Reddiye] başlıklı eserinde, Zerdüşt inancını, Mani dinini ve Gnostisizmi çürütmeye çalışmıştır. Tarihçi Akatankeğos, Badmutyun Hayots [Ermenilerin Tarihi] eserinde “Ermenistan’ın Din Değiştirme Tarihi” başlıklı ayrı bir bölüm kaleme almıştır; Gorün, hocası Mesrob Maşdots’un biyografisini yazmıştır. Avarayr Muharebesi ve 430465 arasındaki olaylar Yeğişe’nin Vartani yev Hayots Baderazmi Masin [Vartan’a ve Ermenilerin Savaşına Dair] başlıklı etkileyici çalışmasına konu olmuştur. Ermenistan’ın bölünmesi ve Ermenilerin 384-485 yılları arasında Zerdüşt inancına karşı verdikleri mücadeleyi, Ğazar Parbetsi [Parbili] Badmutyun’da [Tarih] anlatmıştır. Bu dönemin en önemli eseri olan Movses Khorenatsi’nin [Khorenli] Hayots Badmutyun’u [Ermenilerin Tarihi], Ermeni halkının kökenleriyle başlar, 440 yılına kadar devam eder. Bu eserin ne zaman yazıldığı, güncelliğini korumakta olan akademik bir tartışma konusudur. Kimi akademisyenler eserin beşinci yüzyılda yazılmış olamayacağını, yaklaşık üç yüzyıl sonra kaleme alındığını kabul ederken, bazılarına göre bu tarihlendirme doğrudur. Her halükârda bu eser, içerdiği kronolojik hatalara rağmen Ermeni tarihinin ilk dönemlerine dair zengin bir kaynaktır. Dönemin yoğun edebiyat ve çeviri faaliyetleri, milli bilincin yükselmesinde ve Ermenilerin gerek Pers gerekse Bizans’ın kültürel ve dini baskılarına karşı mücadelesinde hayati rol oynamıştır. Bunun yanı sıra Ermenileri, çok daha çetin bir mücadeleye, Arap istilalarına ve İslamiyet’in gelişine hazırlamıştır.

Kaynak: George A. Bournoutian, ERMENİ TARİHİ Ermeni Halkının Tarihine Kısa Bir Bakış, Sayfa 68-80, Aras Yayıncılık, 2011

160

Mayıs-Haziran 2015.indd 160

12/06/15 09:17


Bir Ermeni’nin Trajikomik Kimlik Mücadelesi

YENİ KİTAPLAR

İyi Kötü Ermeni

J

an Devletoğlu’nun İyi Kötü Ermeni adlı kitabı 2015 yılının yoğun ilgiyle karşılanan yayınları arasında yerini aldı. Doğan Kitap’tan çıkan kitap, Devletoğlu’nun bir ömür boyu sahip çıktığı toplumda hep farklı bir kimlikle kabul edilmek istenişine karşı direnişini konu alan bir anlatı niteliğinde. Editörünün önerisi ile “İyi Kötü Ermeni” adını alan kitap için Jan Devletoğlu: “Sanırım ayrımcılık politikaları ve “iyi-kötü” mücadelesi içinde bir ömür boyu katettiğim yolu açıklayan en anlamlı isimdi” sözleriyle kitabın önsözünde açıklamada bulunuyor. İyi Kötü Ermeni Türk basını ve yabancı basında ömür boyu çalışmış bir gazetecinin, hatırlayabildiği kadar gerilere

giderek, çocukluk döneminden bugüne çeşitli evrelerde Türkiye ve İngiltere’de kimlik arayışını anlatıyor. Hayatı boyunca çoğunluktan biri olduğunu kanıtlamaya çalıştığını belirten Jan Devletoğlu, yaşadığı üzücü ve garip olayları, karşılaştığı güçlükleri, ayrımcı davranışları, trajikomik bir dille ele alıyor. Kitabın küçük bir bölümünde yer alan Ermeni Tehciri konusunda ise Devletoğlu, “1915 Ermeni Tehciri’ne ve babamın ölümünden sonra ortaya çıkan ‘tehcir güncesi’ne gelince, amacım, geçmişteki olayları anlatmak veya tartışmak değildi. Hayat ikilemimi anlatırken babam da o hayatın içinde olduğu için buna yer verdim” diyor.

Aret Vartanyan’la Yalandan Gerçeğe Yolculuk

Ütopyam olan geleceğin dünyasını yazacağım. Görülmeyen dünyayı bize göstermek istiyorum.

GİTME ZAMANI

161

Mayıs-Haziran 2015.indd 161

12/06/15 09:17


“Eksik” başlıklı sergisi büyük ses getiren Kirkor Sahakoğlu:

“Ben tuallere dokunurken Zabel Yesayan da, Gomidas da hep yanımdaydı!” Acının, önden hazırlık yapmayı gerektiren bir konu olmadığına işaret eden sanatçı, “O anda içinden gelir ve yaparsın. İşte bu doğaçlamalar ve çırpınışlar bu resimleri bu noktaya kadar getirdi” diyor. RÖPORTAJ: MAYDA SARİS / FOTOĞRAFLAR: MIGIRDİÇ ARZİVYAN

M

art ayı boyunca Tophane Depo’da sergilenen Kirkor Sahakoğlu’nun 39 parça resim ve bir videonun toplamından oluşan “Eksik” başlıklı projesi, bir suskunluğun ve kanayan bir yokluğun isyana dönüşen dışavurumuydu. Sanatçının yoğun ve serbest fırça darbeleriyle oluşturduğu özgün dilinde, acının binbir çeşidi, kan, gözyaşı, şiddet, göç, ayrılık vardı. Siyahın ve kırmızının ustalıkla harmanlandığı resimler-

den taşan duygu yoğunluğu tokat gibi aksediyordu izleyenlere. Ancak Sahakoğlu yer yer beyaz ve sarılarla soluk aldırıp bir umut ışığı yakmayı da ihmal etmemişti. 1915 felaketinin üzerinden 100 yıl geçtiği halde, Ermenilerin layıkıyla yaşayamadığı acının izlerini taşıyan bu çarpıcı tuallerin hikayesini yaratıcısından dinlemeden geçemezdim. Ancak açılış günü yoğun katılım nedeniyle bu pek mümkün olamadığından

162

Mayıs-Haziran 2015.indd 162

12/06/15 09:17


yaklaşık bir hafta sonra Kirkor’un Kurtuluş’taki evinin kapısını çaldım. İyi ki de öyle yapmışım, zira özgün bir sanatçı evine adım atmıştım. Kendisi gibi sanatçı olan eşi Ani Setyan’la birlikte adeta bir hayat tarzı yaratmışlar. Farklı malzemelerin bir arada ve uyum içinde kullanıldığı bu evde huzur ve sıcak bir atmosfer var. Evet, Kirkor’un ev dekorasyonu da yapıtları gibi şaşırtıcı ve yaratıcı. Ancak konumuz resim olduğuna göre gelelim sohbetimize. Reklam Grafiği Bölümü’nden mezunsun, Türkiye’nin önde gelen reklam ajanslarında artdirektörlük ve kreatif direktörlük yaptın. Ancak yanılmıyorsam bugüne kadar pek resim sergisi düzenlemedin. Şimdi de birdenbire çok vurucu bir sergiyle karşımıza çıktın. 1915, yas ve acı temasını resimde işleyerek düşündürmek sence daha mı etkili oluyor? Birincisi, her şeyin başı resim, heykelin başı da resim, tasarımın da, grafik sanatının da, fotoğrafın da... Bu tabii Altamira’dan başlıyor. İspanya’daki bu mağarada bulunan ilk resimler, daha ziyade bizonların olduğu hayvan resimleri, 40.000 yıl öncesine tarihleniyor. Ben de hayatta ne yaptıysam, reklam tasarımı vb. hep resim düşünerek yaptım. Bunları yaparken de insanları düşündürmeyi yeğledim. Hiç bağıran reklam yapmadım. Düşündüren işlere imza atmaya çalıştım. Bir indirim ilanında bile karşındakini düşünmeye sevk etmek gerekir. Reklam veren patronlar daha pragmatik düşünmez mi? Tabii ama sen ne kadar bağırırsan bağır, o adam senin emrini dinlemez. O adamı düşündürdüğün sürece başarılı olursun. Tabii ki “reklam veren” dediğin müşteri hep bağırmanı ister ama bu nasıl oluyor da Mahmutpaşa’daki vitrinde o kadar çok satmıyor da, bir Versace vitrini hiçbir şey koymadığı halde kazancını artırıyor? Markalaşma kaliteyle oluyor demek istiyorsun? Tabii ki... Peki, ne zaman resim yapmaya başladın? Ben kendimi bildim bileli resim yapıyorum. Mesela ilkokulda resim yapamayan çocuklar bana gelirdi, hepsinin ödevini ben yapardım. Ortaokulda da bu böyleydi. Getronagan’daki resim hocam Berç Çalıkman resmi daha da sevmemi sağlayan insan-

lardan biridir. Sonra Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu’na girdim, orada da resim yaptım ama öyle bir okul temposu vardı ki biz sadece ödevleri yapıyorduk. Bize öğretilen disipline cevap vermeye çalışıyorduk; realist resim, grafik resim, fotoğraf vb... O dönemde tamamen hocaların istediği şeyleri yaptık. Okul bittikten sonra, resim sanatının yanı sıra bir takım felsefi aktörler girmeye başlıyor hayatına. Server Tanilli gibi bir uygarlık tarihi hocam vardı, bir Azra Erhat hocam oldu. Bu insanlardan aldıkça sormaya başladım. Kübizmle tanışmak, varolmayanı görmeye çalışmak ya da varolanın bir arkasında ne varı sorgulamak... Bir de realizm yıkılmıştı, artık gerçeği fotoğraf makinesi belgeliyor; senin onun yanında ne yaptığın önem kazanıyordu. Zaten sanatta önemli olan yaratıcılık değil midir? Mutlaka... İşte tüm bunlar öne çıktığı sırada, ben de kendimi İtalya’da master yaparken buldum. Öncelikle içimdeki renkleri dışarıya vurdum. Renk dediğin şey ortaya çıkmış oldu, sonra özgürlük geldi. Orada da devam ettim resme. Hiç durmadım ve işte bugünkü sergimin temelleri o sırada master döneminde İtalya’da atıldı. Bu açıklaman, projeyi daha da ilginç kılıyor. Heyecanlandıran kısmı bu olsa gerek? Küçükken ailelerimize 1915’le ilgili soru sorduğumuzda cevap alamazdık. Yayalar (büyükanneler), dedeler anlatmaya çalışır ama anne babalarımız engellerdi. Belki de kendi açılarından haklıydılar. O zamanki konjonktürde bunlar açık edilemezdi. İtalya’dayken bir 24 Nisan günü kiliseye gittik. Dua ettik, aynı akşam da Hay Dun’a (Ermeni Evi) gittik. Orada İstanbul’da olduğu gibi geniş bir Ermeni toplumu yok. Küçük bir grup var, toplantı yerlerine de İtalyanca “Casa Armena” diyorlar. İşte orada, o akşam tanıştığım yaya, Deir Zor’dan kurtulanlardandı. Damaskus’tan gelmişti. Venedik’teki Mıhitaristlerden bir vartabedin yayasıydı ve bana her şeyi bir bir anlattı. Her kelimesi içime işliyordu. 1915 felaketini yaşamış, işkence görmüştü, açıp yaralarını da gösterdi. Anadolulu bir kadındı ve muhtemelen benden o kokuyu, o duyguyu alıyordu çünkü tüm samimiyetiyle paylaştı geçmişini. İlginçtir, o yaya, o kadar insanın arasından gelip beni buldu. Anadolu’yu, bu toprakları hissetti. İtalya’da doğan bir Ermeni’yle aramızda çok fark var sonuçta.

Kirkor Sahakoğlu, eksik kalışın hikayesini Mayda Saris’e anlattı.

163

Mayıs-Haziran 2015.indd 163

12/06/15 09:17


Çok başka bir şey ve bu duygu seni kemiriyor. Mesela sofralarımızda bir şey kutlarken kadehlerimiz hep “patsaganerou genatsı” (aramızda olmayanların şerefine) diye kalkardı. Her evde bir patsaga (namevcut) vardı. Zira 1915’te parçalanan aileler tüm dünyaya dağıldı, Uruguay’a kadar nereye baksan Ermeni var. Ölüm ilanlarına baktığımızda, akraba isimlerinin yanında Paris, Los Angeles, Arjantin falan yazdığını görürüz. Ermeniler olarak dünyanın dörtbir yanına savrulmuşuz. Bu dağılmışlık insanı üzüyor. Bu durum Cumhuriyet döneminde de devam etti, ben de göçe şahit oldum. Çok samimi arkadaşlarım bir dönem ABD’ye, Kanada’ya, Avustralya’ya göç ettiler. Yani bu göç hep var, hiç bitmedi. Birkaç sene evvel 2015’i çok da düşünmeden ama koleksiyon isminin 24 olduğu bir seri yapmaya karar verdim bunun da temelinde “patsaga” (namevcut) vardı. Bunu yaparken de doğaçlama ekolü (Tachisme) eserlerime çok iyi oturdu. Acı, önden hazırlık yapmanı gerektiren bir konu değil, o anda içinden gelir ve yaparsın. Gerçi bu gördükleriniz bir kerede bitmiyor, bazıları iki yıl bile sürmüş olabilir. Sen duygunu boyayla buluştururken tual de seni yönlendirmiyor mu? Tual seni idare ediyor zaten. Bu konuya konsantre olduğumda, fazlasıyla içine girdim. Konuyla ilgili tüm kitapları, hikayeleri okudum diyebilirim. Bu arada bir de Dildilyan sergisi çıkarttık ortaya. O öksüz fotoğraflarına bakmak hiç kolay değildi. Çok yoğun şeylerdi. Çok ağladım, çok üzüldüm. Ani bana “Mahvoluyorsun, farkında değilsin” diyordu. Bu resimlerin aslıda gizli kahramanı Ani’dir. Eşim beni çok cesaretlendirdi, atölyesini açtı, tüm organizasyonlarını, konumlandırmalarını bana göre ayarladı. Kolay değildi, bu süreçte evi de iyice dağıttım. Bu doğaçlamalar, bu çırpınışlar bu resimleri bu noktaya kadar getirdi.

Şöyle bir özgürlük de vardı, mesela Türkiye’de hiçbir şey konuşulmazken, orada hem konuşuyor hem de kütüphanelere gittiğinde anlatılanları bütün belgeleriyle karşında buluyor, rahatça araştırabiliyordun. Yani bu serginin temelini İtalya’daki yaya mı atmış oldu? Evet, fikir o sırada doğdu ve ben aslında bu sergiye kadar o resimleri hep kafama çizdim. Ha, bu arada başka resimler de yaptım. Mesela bir koleksiyonum Stockholm’deki bir sergiye gitti. İtalya’da da karma sergilere katıldım ama resim hiçbir zaman çok öne çıkardığım bir şey olmadı. Hep kendime sakladım. 2000’li yıllardan sonra hayatı biraz daha kendimize dönük yaşamaya başlayıp, tasarım ve reklam dünyasını biraz daha geriye çektiğimizde resim olayı ortaya çıktı ve daha da hızlandı. Bu serginin hazırlık sürecinde neler yaşadın? 1915-2015, 100. yıl derken insanın aklına gelen tarih değil...

var...

Tuallerinde acının binbir çeşidini gördük. Dışavurduğun duyguları şiddetli bir biçimde hissettik, orada kan var, tecavüz, var, derin yaralar var ama bir de senden dinleyelim, sen neyi resmetmek istedin? Bak sen onları ne güzel görebiliyorsun ama ben sergide kulak misafiri olduğumda farklı yorumlar da duydum mesela resimlerimde evler veya başka şeyler görenler de

Sonuçta soyut resmi başka başka okuyanların olması da normal değil mi? Tabii ki farklı yorumlanabilir ama ben acıyı resmettim. Yani demin söylediğin gibi kan, bıçak, kanayan yaralar, tecavüz... İşte ben bunları resmettim. Ben tuallere dokunurken Zabel Yesayan hep yanımdaydı, Gomidas da sürekli kulağıma bir şeyler söyledi. Bu sergi, bir içe dönük duygu selinin tuale yansıması. Seninle aynı duyguları paylaşıyor olmamı sanırım ben de yayama borçluyum. Peki konuyla ilgili çalışmalarının hepsi sergilendi mi? Sergidekiler sadece bir kısmı, bunlardan daha dolu var. Osman Kavala ile konuştuk, kendisi de geldi buraya. Resimlere baktı, çok etkilendi ve sergiye destek oldu. Osman çok enteresan bir adam.

164

Mayıs-Haziran 2015.indd 164

12/06/15 09:17


Dildilyan sergisi zamanı hüngür hüngür ağladığını hatırlıyorum. Serginin adı nasıl ortaya çıktı? “Patsaga”dan çıktı ama bu kelimenin Türkçe karşılığı yok, Osmanlıcası var “namevcut.” Öyle olunca Beral Madra Türkçe harflerle “Patsaga” yazmamı önerdi. Benim de içimden o geçiyordu ama Türkçede “ts” harfi de yok, dolayısıyla “pataga” veya “pasaga” diye yanlış okunacaktı. İngilizce karşılığı “absent” oluyor, epeyi düşünüp taşındık sonunda “Eksik”te karar kıldık. Sergideki insanları derinden sarsan bir diğer unsur da video oldu. Serginin anlamıyla bütünleşen civcivlerin nakledilmesi fikri nasıl gelişti? Bu sergiyi yaparken, bunun bir de akan görüntüleri olması gerektiğini düşündük. Ben bu resimleri tasarlarken, 7-8 yıl önce bir tavuk çiftliğinde çekim yapmıştım. Çeşitli zamanlarda başka videolar da çekmiştik. Görüntüleri önümüze alıp seyrettik ve bir video yerleştirme çıktı ortaya, bu bir kurgu filmi aslında. Bu kurguyu da Sercan Tekin’le birlikte yaptık. Sercan müthiş bir katkı sağladı, tek başıma bunu böyle yapamazdım. Müziği de etkileyiciydi, nasıl buldunuz? Aslında tam oturan bir müzik bulamadık. Bir ara Kim Kashkashian’ın “Hayeren” dediği albümünden bir şeyler baktık ama olmadı. Sonunda Sercan bir viola parçasını aldı, bozdu ve oturttu oraya. Civcivlerle allegorik bir yaklaşım yapmaya çalıştık. Bir katliam var, bir geçit görüyorsunuz orada. Öksüz ve yetimlerin sırat köprüsünden geçişi gibi... Senelerce biriktirdiğin acıyı öyle bir dışavurmuşsun ki, gerçekten de hepimiz tokat yemiş gibi olduk sergiyi gezerken. Bu şiddetli dışavurum içini biraz olsun rahatlattı mı? Bir nevi acıyla vedalaşma diyebilir miyiz? Tam olarak veda mı, yoksa restart mı ederim? Aslında buna cevap vermek zor... Peki bu konuyu bir dizi halinde tekrarlamak gibi bir fikrin mi var? Yok, artık bunu burada durdururum. Bu tamamdır artık, olması gerektiği gibi bir koleksiyon olarak kalır. Resimlerde ağırlıklı olarak siyah ve kırmızıyı kullandım. Kırmızı o dehşeti, siyah ise yası simgeliyor ama aslında çok da moralsiz değilim bu sergiyle ilgili. Evet acıyı tasvir ediyorum ama her karede, her bir resimde bir ümit var. Orada yaşanan felakete ve tüm baskılara rağmen ayakta kalanların hikayesini de anlatıyorum.

Çok... Zaten bilen biliyor artık. Bundan böyle endirekt dışa vurumlarımız yeterli. Yani her şeye rağmen kabul etmek istemeyen adamı ben zaten zorlamak istemem. Sanat bunu en iyi anlatan faktör tabii ki. Bu sergide neden satış yapmadın? Başka mekanlara da taşımayı düşünüyor musun? Sergi süresince bütünlüğü bozmamak için satış yapmadık. Zaten birer birer de satılmaz bu resimler. Blok blok satılması lazım ki bu sergi dağılmasın. Bu arada Gülbenkyan Vakfı da destekçilerden biri oldu. Tabii ki serginin birkaç yeri daha dolaşmasını isterim. Birtakım teklifler de var, nereye doğru gideceği zaman içinde belli olur. Satılabilir de... Bir kurum talip olabilir. Bütün olarak da satılabilir, beşerli onarlı bloklar halinde de satılabilir çünkü o zaman resimler de daha güçlü oluyor, anlam kazanıyor. Hepsinin bir hikayesi var mı? Hepsinin bir hikayesi var, alan insanlara teker teker anlatabilirim. Tabii bütün hikayeler birbirine çok yakın, yani hikaye versiyonları diyebiliriz. Mesela bir tanesinde Boğazlıyan’daki o dehşet anı var. Şnorhk Badriark’la yaptığım, günler, hatta haftalar süren sohbetler var... Evet, Kirkor şiddetli fırça darbeleriyle, yayaların ve dedelerin kan ve gözyaşı dolu acı hikayelerini anlatırken, her şeye rağmen ayakta kalmayı sağlayan, devam etme gücünü veren umut ışığını da yakıyor; sonsuza dek sönmeyecek... İstanbul doğumlu olan Kirkor Sahakoğlu, Getronagan Lisesi’nin ardından Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu Reklam Grafiği Bölümü’nden mezun oldu. Daha sonra Milano’da Istituto Europeo Di Design’da Master’ını tamamladı. Domus Academy’de bir süre eğitim aldı ve workshop’lara katıldı. 1985 yılından itibaren Türkiye’nin önde gelen reklam ajanslarında artdirektörlük ve kreatif direktörlük yaptı. Ardından kendi ajansını kurdu. Markalaşma sürecinde pek çok kuruma ve ürüne destek verdi. Sayısız Kristal Elma ödülü kazandı. 2010 yılından bu yana serbest çalışan, ajanslara ve kuruluşlara danışmanlık yapan Sahakoğlu, Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde lisans ve yüksek lisans öğrencilerine ders veriyor. Kirkor Sahakoğlu bunun dışında çeşitli üniversitelerde seminerler ve workshoplar yapıyor.

Moru ağırlıklı olarak kullandığın resimdeki altın sarısında gördüm ben o umudu... Tahminim doğru mu? Doğrudur, o da onlardan biri... Zaten aslına bakarsan bu sergi sadece kılıç artıklarının değil, bütün olaylara rağmen ayakta kalanların, kültürüyle varlığıyla devam edenlerin sergisi. Herkes bunu taşıyamıyor. Şu küçücük toplumumuza baktığında görürsün, herkes bunu taşıyamıyor; asimile olmayı tercih edenler, isminden kimliğinden vaz geçenler var. İşi gırgıra vuranlar bile oluyor. Halbuki günümüzde acımızı paylaşan o kadar büyük bir kitle var ki, artık bunlara gerek yok. Bu manada sanat dilinin çok etkileyici olduğunu düşünüyor musun?

165

Mayıs-Haziran 2015.indd 165

12/06/15 09:17


Kirkor Sahakoğlu’nun Eksik başlıklı sergisi her kesimden sanatseverin yoğun ilgilisi ile karşılandı.

166

Mayıs-Haziran 2015.indd 166

12/06/15 09:17


Dostlarının yanı sıra Sahakoğlu’nun ablası da yalnız bırakmadı.

167

Mayıs-Haziran 2015.indd 167

12/06/15 09:17


ÜNDZUIU; ÇUWJ FUDŞĞUMUZ T>ŞĞ İ$ YĞMRV UÖÜ$ ARDUZEUZNJR ANÜUÇUĞQNDKŞUZ UIŞZUÜĞNDKŞUZ IŞIĞUMZŞĞTZ Huığuiışj% S$H$W$

ZRİI PU 19 Wndzri 1874 Zşğmuw= 1- I+=k$ S+öşuz 2- Ç$ İuüuwşuz 3- Ş$ Çndloşuz 4- İ$ İrdötzroşuz Uxuzj sş,uünwz sui ünwuzulnd uışuz çujndşlnf^ wu<nğe zriırz fudşğujsuz zşğmuwujzşlnd huğıudnğndkşusç aşışdşul nğnbndszşğz şpuz$ Muğü .zeğnj$ 1- Ftörğ .uzr mukr )tğupr ,u.ndj .zerğg! 2 - Ü uçus uor :u vu ındğr zndrğu, a r z ü mulndu,nj 1/3 çucrzzşğndz ausuğ şpu, ,u.=z! 3- İuh+zor Aulrs upuwr uxzşlr=g 4- I+=k^ S+öşuzr huauz<suzj st< üızndu, ıuğçşğndkrdzg 5- Zuxlgüuçndjr Auor ındındr uğiuwrz .zerğg 6- Eşpuünğ, H$ Smğırvr usiumuzr wudşlndsz 7- Çşğu Itfğrb ynpnj 50 şd 25 krd ıuz =nzkğukg 8- Hnd=ğtbr uğcşınsi k$ 14 itğr 5770 9- Huğıröhuz S$ Mğrirz ağucşbıg 10- Şyğni İışyuzşuz :şluüuğrz uduzeg! 1- Uwui+)ruwr şd Şıründltr iuyğrv uğaşiıudnğ= rğşzj işyumuz Ftörğ .uz fşğr wuğm k$ 11 şd 13 işzşumzşğz Arduzeuznjr zndrğu, gllulnf^ wuzndz ?ğriıniuındğ Wnfityşuzr euğqndjrz öuznz=$ uwi uxkrd Ardz=şuğhtwzışuz Çuğknp T)tzırr qşx+= 1533 +is$ ,u.= şpu, gllulnf^ Anüuçuğqndkrdzi nğnbşj öuwz Uöüuwrz Arduzeuznjr ındsuğuj st< wuzndz wrbşul işzşmuj uxzşlr= zbuzumşl! 2- Üuçusuor :uvuındğr zndrğu, 5 mınğ mulndu,nf 1/3ğe çucrzzşğz wuzndz Wnfityşuzr euğqu, gllulnf uwi uxkrd Çuğknp T)tzırr qşx+= 1207 +is$r ,u.=z nğnbndşjud wuzndz wrbşul :uvuındğr ındsuğuj st< uxzşlr= zbuzumşl! 3- Ariuğlşuz İuğüri Upuwr qşx+= İuhndzor Aulrs upuwtz uxzndu, aşışdşul uhğuz=zşğz nğnbndşjud huğındj muğüz uzjgzşl$ çğrzq =ub 155!200 E$ 31/8 602!20 +is$

uoux =ub 860 E$ 5 1/4 4515 +is$ :uzkuğ şd yn.ueğndkrdz 79 +is$ 5$196!20 4- I+=k$ S+öşuz T)tzır wuwızşj kt Xndçtz şd Irüğuz Wnfauzztişuz ıpuw=z 13 *üniıni^ İşhışsçşğ^ Anmışsçşğ usrizşğndz Arduzeuznjtz çujumuw gllulnf^ uzndbueğndkşusç uznzj usiumuzzşğz

168

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 168

18.06.2015 11:04:50


200umuz pğndbtz 720 +is$r aubrd huauz<suzj fouğşl üğndşğ t! Znwzhti I+=k$ Rdkrdoşuzr qşx+= rs aubndnwi ausuğ 124 +is$ 90 +is$ şd 160 +is$ gzeustzg 374 +is$ iıum fouğndşğ t$ kt uwi şd kt 720 pğndbg nğnz= rzq wuzqzndu, vşz^ htı= t <z<şl rzq üğndu, fouğsuzj muğütz! Anüuçuğqndkrdzi zmuınpndkşuz uxzşlnf kt 720 +is$ g uzışpr fouğ= sg üğndu, t şd 374 uz ul I+=k$ S+öşuzr wuzqzndu, ündsuğ sg vt^ nğnbşj uxu<rzg çnlnğnfrz <z<şl şd fşğ<rzg I+=k$ S+öşuzr aubndtz auzşlnf I+=k$ Rdkrdoşuzr^ huğındj fğuw wudşljzşl! 5- Zuxlg üuçndjr Auor Indındrz Zuxlg üuçnd bgstzıg)tğrz üuju, uğiuwrz itztızşğz nd uznğ uğct=rz 4000 +is$r stm itğmrz Anüuçuğqndkrdzi wuzqzşj Ariuğlşuz İuğüri upuwrz nğ auğm şpu, ünğ,npndkrdzg muıuğşl ıulnf^ uğiuwrz uğct=g şpu, 4000 +is$g iıuzuw! 6- Eşpuünğ, H$ Smğırv Btağrşuzr wuımujşul 400 +is$ usiumuzrz fğuw wuxu<rmuw Wndlri 1tz 100 +is$ udşljzşl nğnbndşjud! 7- Çşğu Itfğrb ynpnj krd 50 şd 25 ındzz wuxu<rmuw Wndlri 1tz stm ıuğnduz ausuğ muz. rm 120 +is$ lrğuwr zu.nğe fuğqumul sndörmuor Tssuzndtlr fuğqnd ığndşlnf =+zkğukr rlsnd. uhtğg fudşğujud^ şğmnd=r ünğ,ueğndkrdzz wuzqzndşjud Ariuğlşuz İuğüri Upuwrz! 8- Hnd=ğtbr uğcşınsişğtz k$ 14 itğr 5770 ınsiumz 20 )ğ$ buau, gllulnf^ uznğ ışp k$ 11 itğr 2040 uğcşınsi uxzndşlnf r huaşiır wuzqzndşjud üuzquhşı Ş$ Çndloşuz T)tzırr! 9- Huğıröhuz S$ Mğrirz rdğ hubı+ztz ağucşbı ındu, gllulnf^ gzendzndşjud öuwz şd 19 Wndzritz eueuğşul zbuzumndşjud! 10- Şyğni İışyuzşuz uzndz .şluüuğ mrz sg arduzeuznj ıuğndşlnf fğuwtz 25 +is$ 160 auı +is$ =+zi+lrıt şd stm wumrzkşuw suıuzr şlu, gllulnf^ nğnbndşjud üğşl zşğ=rz ız+ğtzndkşuz nğ öuznz= üğuişzşum pğmt! Aşışduçuğ 25 lrğuz izındmr sndı= üğndşlnf wuzndz Şyğni İışyuzşuzr huğı= zbuzumşl ındsuğuj st<! Uışuzg ünjndşjud Uışzuehrğ UWFUÖŞUZ

Uışzuhşı Ş$ ÇNDLOŞUZ

Zriı PÇ$ 26 Wndzri 1874

Zşğmuw= 1- Ü$ Öuğeuğşuz 2- I+=k$ Uwfuöşuz 3- Ş$ Çndloşuz 4- Ç$ İuüuwşuz 5- M$ Örloşuz 6- İrdötzroşuz Sş,uünwz suir zşğmuwndkşusç uışuzg çujndşjud$ Zu.nğe Qg$ Qk$ P$ Pu zriışğndz uışzuüğndkrdzg muğeujndşlnf uxuzj erınpndkşuz fudşğujud! Muğü .zeğnj$ 1- Luzmuwr iuyğrv uğaşiıudnğuj .zerğg 2- Uüzti up<muz euıg 3- Arduzeuznjr huırz znğnündkrdzg 4- Ousrlr .uzr işzşumrz itztıg 5- Hukndbtz 50 lrğuwr yn.uxndkrdzg 1- Luzmuwr iuyğrvzşğtz :uvuındğ şd Üğrünğ upuw= buçknd st< üğuişzşum üulnf^ wuwızşğ şz kt rğşzj işyumuz Suwğ Şmşpşjdnw mnpsg üızndu, 30 k$ iğouğuzg Arduzeuznjrz zndrğşlnd sıuerğ gllulnf rğşzj st< giı uwzs suaitğuüğndkrdz sg huığuiışğ şz şd kt wrbşul suaitğuüğndkrdzg kt wrbşul uğouıuz mulndu,uüğşğg wuzqzşğ şz ausuğumulrz^ yn.uğtz iınğuüğndkrdz sg uxzşlnf^ uinzjst öuı iuyğrv S$ Zbuz şd Udşıri upuzşğndz stm rhğuwuürğz ul wuzqzşlnf gişğ şz kt znwz iğouğuzg nğ wrbşul upuzşğndz fğuw üukr )tğndp şpu, t wrbşul rhğuwuüğnf huğıudnğşul şz srbı kuüğrğ ıul$ uznğ fğuw suizudnğ ağudrğuüğnf S$ Zbuz şd Udşıri upuwrz uwi+ğnduz zriırz ağudrğndu, gllulnf zşğmuwujuz Anüuçuğqndkrdzi! Anüuçuğqndkrdzi Luzmu ş+lnd iuyğrvzşğndz yuyu=z nd .zerğg huğöşlnf uznzj wuwızşlt şı= ndöşj mus=şğzrz ürızul nd S$ Zbuz upuwrz uxuğmşj kt zu. inwz suaitğuüğndkrdzg uimt vnği ıuğr uxu< huığuiındu, t$ şğmğnğe aşışdşul uzqşğnd iınğuüğndkrdzg vşz eğndu, suaitğuüğndkşuz st<! İndlkuwz huwuörı ndiıu Sr=uwtl Irğt=ltğ uğuig ndiıu Şpruöuğ Ftöztorltğ ndiıu Auor Sşl=nz

169

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 169

18.06.2015 11:04:56


ÜNDZUIU; ÇUWJ FUDŞĞUMUZ T>ŞĞ İ$ YĞMRV UÖÜ$ ARDUZEUZNJR ANÜUÇUĞQNDKŞUZ UIŞZUÜĞNDKŞUZ IŞIĞUMZŞĞTZ

Luzmu ndiıu Udşıri Luzmu ndiıu Auor Üğrünğ Zbuzog^ Tırğztlr ndiıu Auor Muğuhşı Ündsüuçndr Endği ndiıu Auor Smgğ Ündsüuçndr endği ndiıu Auor :ufşuğoşuz Vnd=ndğvtbstr ndiıu Auor Wumnç kt uwi rzz uzqşğnd iınğuüğndkrdzz şd kt suaitğuüğndkşuz znğ stm +ğrzumz vglluz^ kuüğrğ ıulnd ecmusumndkrdz mg wuwızt nd Anüuçuğqndkrdzi nğnbşj ux rz=z ndppşul {hrluitstr´ fğuw üğndu, znğ suöhuku sg brzşl ıulnf fşğnwrbşlnf uzqşğnd şdi uxu<uğmşl nğ iınğuüğşz! 2Uüzti up<muz ausuğ Anüuçuğqndkşuzi mnpst H$ İşhndar ets niırmuzndkşuz ux<şd euı çujndu, gllulnf^ H$ İşhnda zşğmuwujud Anüuçuğqndkşuzi şd upuvşj nğ rğşz ets çujndu, euıg .uyuzndr^ .niıuzulnf sruzüusuwz kt uimt uxu< H$ Sr=uwtlr ets Uüztir mnpst şpu, çnpn=z ünğ,ueğndkşuz sızşlnd ausuğ auğm şpu, <uz=z r ünğ, ezt nd Anüuçuğqndkrdzi H$ İşhndar .zerğz gzendzşj! 3- Arduzeuznjr =nfr çuğqğ huıg =uw=uwndu, gllulnf^ ouğıuğuhşı S$ Üğrünğ upuz sruwz 1000 pğndbnf öuwz znğnüşl wuzqz uxud! 4- Ousrlr .uzr işzşumrz mulndu,uürğg huaşlnd ausuğ wuzqzndşjud Ş$ Çndloşuz t)tzırr! 5- Ş$ Çndloşuz t)tzırr qşx+= Hukndbtz 50 lrğu yn.uxndkrdz gzşl nğnbndşjud! Uışuzg ünjndşjud! Uışzuehrğ UWFUÖŞUZ Uışzuhşı Ş$ ÇNDLOŞUZ

170

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 170

18.06.2015 11:05:10


SURP PIRGİÇ DERGİSİ ÜCRETSİZ ABONELİK FORMU Adı: ............................................................................................................................................................................................ Soyadı: ......................................................................................................................................................................................... Mesleği: ............................................................................................................................................................................. Doğum Tarihi: ...................................................................................................................................................................... Firma Adı: .......................................................................................................................................................................... Ev Adresi

İş Adresi

Adres: ................................................................................................................................................................................... .....................................................................................................................................................................................................

Semt: ...................................................................................................................................................................................... Şehir: ..................................................................................................................................................................................... Ülke: ...................................................................................................................................................................................... Ev Telefon: .......................................................................................................................................................................... İş Telefon: .......................................................................................................................................................................... Gsm Telefon: .......................................................................................................................................................................... E-Posta: ................................................................................................................................................................................ Ücretsiz abonelik için formu doldurarak lütfen bize ulaştırın. Adres: Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Zakirbaşı sokak no:32 - 34020 Kazlıçeşme - İstanbul / Türkiye Telefon: +90 212 582 50 50 - +90 212 510 80 52 Faks: +90 212 582 69 91 e-posta: markrid.arslan@surppirgic.com

171

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 171

18.06.2015 11:05:12


AUSUWZ?UWRZ MŞUZ?

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 172

18.06.2015 11:05:31


AUSUWZ?UWRZ UZJNDEUĞQŞĞ 14 UHĞRL 2015 -10 WNDZRİ 2015 Huığuiışj% S$H$W$

14 UHĞRL- Huığruğ=uğuzr st< Huığruğ=umuz Yn.uznğe Üşğb$ I$ Uğus Uğ=$ Uktbşuzr zu.uüuandkşuz zşğ=şd^ İ$ :uv Ehğşfuz=r :zusumulndkşuz Uışzuhşı şd rb.uzndkrdzzşğnd s+ı Yn=ğusuizndkşuzj zşğmuwujndjrv% Knğni Ul ou z ş d Ü u l )u w ş u zr : zu s u m u l n d kş u z uışzuhşı% Iruzu Üusçuğnişuz iınğuüğşjrz ausuquwzuürğ sg^ nğnf m'nd.ıtrz sşğ uwi şğmnd auiıuındkrdzzşğnd pşmufuğndkrdzg sruizuçuğ =ulşjzşl^ zrdkumuz şd mğkumuz üşızr fğuw ausuünğ,umjndkşuz usçnp<umuz nürnf şd zndrğndsnf! Cnpnfrz zşğmuw trz sşğ ausuwz=tz% s+ıudnğuhti 60-70 zşğmuwujndjrvzşğ$ Fuğ­c uğuzzşğnd şd ausuwz=uwrz auiıuınd­ krdzzşğnd fuğrvzşğ^ .zusumulzşğ^ a r s ­z u ­e r ğ z ş ğ ^ ç u ğ ş ğ u ğ z ş ğ ş d s u s l n w zşğmuwujndjrvzşğ! Zşğmuw trz% FUIRY-r şd İ$ Yğmrv Uöü$ Arduzeuznjr Anüuçuğqndkşuz Uışzuhşı% Hşığni Brğrz+plnd^ Brblrr yn.=upu=uhşı% Fuöütz Huğgz^ Üuğumt+öşuzr :zusumulndkşuz Uışzuhşı% Irüğuz Mrdlstömrl^ *ğkuürdpr Kupuwrz :nğandğer Uışzuhşı% Rimtzıtğ Buarzmt+ö^ çuğşğuğzşğ% Auwm Uiluzşuz^ Uğtı Şğmuzşuz şd çuö­ sukrd ndğrbzşğ! Zşğmuw trz Üul)uwşuzr :zusumulzşğg uışzuhşındar Iruzu Üusçuğnişuzr ül.udnğndkşusç% usçnp<umuz muösnf^ arszuerğ Kusuğ Üuğuind^ ız+ğtzndar Uwıu Üuwutğ^ İ$ :uv Ehğşfuz=r :zusumulzşğg% uışzuhşı Knğni Ulouzr ül.udnğndkşusç usçnp<umuz muösnf^ arszuerğ Fuğndcuz Hndlıuz^ İ$ :uv Ehğşfuz=r zu.mrz ız+ğtz Auwm Zbuz^ zşğmuw ız+ğtz% Uğstz İuğnd. uzşuz!

Cnpnfg çujud Uğus İğçuöuz^ nğ wuwızşj kt şğmnd auiıuındkrdzzşğg uauduirm^ Üul) uwşuzz nd Ehğşfuz=g qşx= qşx=r ındu,^ znğ t< sg mg çuzuz ausuwz=uwrz mşuz=t zşği! Rğşzj uzndzzşğg hrır huaşz$ Üul)uwşuz Nğçuznj şd İ$ :uv Ehğşfuz= fuğcuğuzzşğ! Uwi suirz .+i=g uxrz Iruzu Üusçuğnişuz^ Knğni Ulouz! Sşğ ausuwz=r mğkumuz mşuz=r suirz buı ı.ndğ huımşğ sg ü,şj Uışzuhşı Hşığni Brğrz+plnd^ nğ wuwızşj kt rz= sşğ ausuwz=r mğkumuz mşuz=r uhuüuz sndk mg ışizt! Giud nğ uwi ıuğr hşındkşztz 8 srlrnz lrğu zrdkumuz zhuiı iıujuz=^ uwzndauzeşğq^ sşğ fuğcuğuzzşğg ıumudrz hrdıotr uaudnğ çujşğ ndzrz! {R#zv hrır huıuar şkt wuxu<rmuwrz hşındkşuz mnpst ığusueğndu, ündsuğg viıujndr^ mus çuzr v,uxuwt şd 16-17 srlrnz lrğu çuj ndzşzuz=! Uwz uışz hrır iırhndrz= sşğ fuğcuğuzzşğg srşdznwz şğer=rz ıum srujzşl! *ğrzum% muğşlr t Tiuşuzg^ (tğrürdpg^ zuşd Mşeğnzumuzg srujzşl srşdznwz şğer=rz ıum! Mğzuz= uwe btz=şğtz stmg huzenmr fşğu,şl^ nğhtiör ausuwz=rz şmusndı uhuanfşz=! Fşğ<uhti^ şi wnxşışi şs sşğ uhuüuwrz zmuısusç´^ giud Brğrz+plnd! :+i= uxrz zuşd çuğşğuğzşğ% Auwm Uiluzşuz^ Uğtı Şğmuzşuz şd ndğrbzşğ^ nğnz= supkşjrz nğ çu.ıuçşğ glluw uxzndu, =uwlg! Yumsuz .+i=g uğıuiuzşj Uğus İğçuöuz^ nğ giud kt uxzndu, =uwlg şğuö sgz tğ^ nğ rğumuzujud! Wuwızşj zuşd nğ uwi şğuörz arsg eğndşjud FUIRY-r st<! Fşğ<udnğndkşuz^ Uğus İğçuöuzr^ Iruzu Üusçuğnişuzr şd Knğni Ulouzr iınğuüğndkrdzzşğnf fudşğujndşjud ausuquwzndkşuz nd.ıg! Sşmzndsr gzkuj=rz çnlnğ zşğmuzşğndz zndrğndşjuz suğsuğşuw uğquzrmzşğ^ Ehğşfuz=r arszuerğ% Üuğşürz Huığruğ= :uvuındğşuzr şd Üul)uwşuzr arszuerğ% İğçndar Suwğuhşı Üul)uwşuzr =uzeumzşğnf! 16 UHĞRL- Auw Muknprmt Ausuwz=r froumudnğ Uğar$ I$ Wnfauzzti Uğ=$ Vnlu=şuz^ gzkşğjnpzşğnd nd şmşpşjumuz üğumuzndkşuz zndrğşj znğ ub.uıuirğndkrdz sg^ nğ zndrğndu, t Rikuzhndlr Auw Muknprmt şmşpşjrzşğnd st< uxmuw wrbuıumuğuzzşğndz! Ürğ=rz st< ışp üğudu, Auw Muknprmt

173

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 173

18.06.2015 11:05:35


ausuwz=r uwe 12 şmşpşjrzşğz şz% Pulukrnw Wrindi Yğmrv^ *ğkuürdpr İ$ Üğrünğ Lndiudnğrv^ İusukrnw Uzuğuı Wpndkrdz^ Htw+plndr İ$ Şğğnğendkrdz^ Sş, Mpörr Uiındu,us+ğ Fşğuyn.suz^ Ku=irsr İ$ Wnfauz Nimşçşğuz^ Şzrürdpr İ$ Wnfauzzti Smğırv^ Htw+plndr Uknxuzriı İ$ Uiındu,u,rz^ Htw+plndr Uzuğuı Wpndkrdz suındx^ Kuğuhrnw İ$ Uzınz Çuınfujr^ Hrdwrd=ıtğtr İ$ H+pni^ Şlsuıupr İ$ Wumnç Arduzeuznjr arz nd znğ şmşpşjrzşğg!

16 UHĞRL- Hnikuzog {Sş, Umndsç´tz zşği iuğ=ndşjud jndjuauzeti sg^ nğnd usçnp< auinwkg wuımujndşjud Örhtvr aubsuzeus şğu.uzşğnd mşeğnzrz! Jndjuauzetir muösumşğhrvzşğz trz Örhtv şd Yuğni usiuüğr .sçuüğndkrdzg! Jndjuauzetir st< zşğmuwujndu, trz Sşlrzt Kuluir udşlr =uz 50 ub.uıuz=zşğg^ nğnz= ıuğçşğ zrdkşğnd bndğ< trz$ muwrz çzuzmuğzşğ^ ersuzmuğzşğ^ ünwzşğnd üşpşjrm .upşğnf! Qşxzuğmrz zşğmuw trz Örhtv-r Uışzuhşı Irüğuz Irdlmtğ+plnd şd gzmşğzşğg! Çnlnğ ünğ,şğz ul fuouxndşjuz r zhuiı Örhtv-rz! Ardğşğnd ausuğ iuğ=ndu, tğ gzırğ =n=ktwl sg! Jndjuauzetir şğmğnğe çucznf muösumşğhndşjud yn=ğ uondğe sg şd fuoux=r auzndşjud rğuzjr wuwızr zmuğrv Cufuı İnltwsuzyndğr stm ub.uıuz=g! Uondğetz uxu< zmuğvr suirz .+işjud Örhtv-r fuğvndkşuz uzeuszşğtz Aşğsuz *örzşuz! Uondğerz uwi ündsuğz ul wuımujndşjud Örhtv-r muğr=zşğndz!

16 UHĞRL- İ$ Öuımnduz uxrknf^ Htbrmkubr =upu=uhşındkşuz zu.uqşxzndkşusç şd muösumşğhndkşusç Nğednj Nğnısuz şmşpşjdnw st< ausşğü sg iuğ=ndşjud^ suizumjndkşusç (tğrürdpr İ$ Fuğeuzuzj şğüvu.ndsçrz şd wndzumuz {?u)t Usuz Rikuzhndl´ şğucbıu. ndsçrz! Zşğmuw trz Huığruğ=umuz Gzeauzndğ Yn.uznğe Üşğb$ I$ Uğus İ$ Uğ=$ Uktbşuz^ Wndzuj Huığruğ=ndkşuz zşğmuwujndjrv anüşdnğumuz sg^ Htbrmkubr ?upu=uhşı Sndğuı Auörztıuğ şd +üzumuzzşğg^ uöüuwrz ets=şğ şd auw nd wnwz ağudrğşulzşğ nd ardğşğ! Uxu<rz suirz st< auzeti şmud Fuğeuzuzj şğüvu.ndsçg^ pşmufuğndkşusç fuğrv Uığndbuz Auluoşuzr şd şğüşanzuauğndkşusç Lrdir Üuaftor+plndr^ rim şğmğnğe çuczrz st<' {?u)t Usuz Rikuzhndl´ wndzumuz şğucbıu. ndsçg!

18 UHĞRL- ?ğriınir İ$ Wuğndkşuz Iupuduğrz uxkrd Huığruğ=umuz Gzeauzndğ Yn.uznğe I$ Uğus İ$ Uğ=$r uğı+zndkşusç Anüb$ I$ Wuğndkrdz Uçp$ Iusuışuz şd Uğc$ I$ Üğrünğ U$ ?azw$ Iusuışuz anfndumuz uwjşlndkrdz ındrz Sulukrnw şd Tluögpr auw ausuwz=zşğndz! ?upu=r üşğşösuzıuz İ$ Wuğndkrdz Up+kuğuz Suığuz st< zu. muıuğndşjud Nızlnduwr uğuğnpndkrdz!

174

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 174

18.06.2015 11:05:40


İ$ Huıuğuüg suınwj I$ Wuğndkrdz Uçşpuz! İ$ Huıuğuür şğüşjnpndkrdzzşğg muıuğndşjuz I$ Üğrünğ U$ ?azw$ Iusuışuzr uxu<znğendkşusç .ndsç sg Sulukrujr şğrıuiuğe auduıujşulzşğnd mnpst!

18 UHĞRL- Auwuiıuzr İyrdx=r Zu.uğuğndkşuz ağudtğnf şd muğüueğndkşusç^ Auwmumuz ıuğuözşğnd aşprzum^ huğndinwj Cndlru Sndklnd^ zmuğvndar Cuzrz Yuyuöşuz şd rğ .ndsçg 100usşumr wrbuıumndkrdzzşğnd ,rğtz zşği^ Şğşduzr *ytğuwr İhşzeruğşuz iğuarz st< iuğ=şjrz ıuğuözşğnd jndjuauzeti sg! Qşxzuğmrz mg zu.uüuatğ Auwuiıuzr Uxu<rz Irmrz% Xrku İuğüişuz^ anfuzudnğndkrdz mg çşğtğ İyrdx=r Zu.uğuğ Ağuznwb Wumnçşuz^ suizumjndkrdz şd ö+ğumjndkrdz mg çşğtğ Sbumnwkr Zu.uğuğ% Wuisrm H+pnişuz! *ğnduz .+izumz tğ Uğşd Muğşuz! Çujsuz ndpşğqnf sg auzeti şmud usiukşğkri :sçuüğuhşıg% Su=ğndar H$ Wumnçşuz! :ndsçr suizumrjzşğg zşğmuwujndjrz Cndlru Sndklndr mnpst huığuiındu, 100 ıuğuözşğg! Wuwıuüğrz şğmğnğe çuczrz st< uöüuwrz şğüşğnf auzeti şmud şğürv% Huğkşd Muğşuz! :ndsçg zşğmuwujndj zuşd Cndlru Sndklndr çşsueğndkşusç% Lndizum Ürbşğg$ Uğus Mniıuzşuzr çşsueğndkşusç%Fuauz Kt=tşuzr çuxşğndz fğuw% Şmşpşjrz Auwmumuzg! Auzerindkrdzg fşğ< üıud Uğu Ütnğüşuzr şğucbındkşuz fğuw% Cndlru Sndklndr Sndiu Lşx% huğnf! Fşğ<udnğndkşuz çşs ağudrğndşjud İyrdx=r Zu.uğuğndar Irm$ Ağuznwb Wumnçşuz^nğ rğ .nğ üzuauıuz=g wuwızşlt şı=^ Cndlru Sndklndz huğüşduığşj Zu.uğuğndkşuz nimşuw b=uzbuznf şd huındnw ürğnf^ rim Cuzrz Yuyuöşuzg% Uğbrl Mnğ=r b=uzbuznf! Huındnw ürğşğnf fuğquığndşjuz zuşd Huğkşd Muğşuz şd Uğus Mniıuzşuz!

21 UHĞRL- Çuzmulkgr S.rkuğşuz Fuğcuğuzr st< ışpr ndzşjud zmuğvndar ?ğriırz İultğrr uznduz sr<-fuğcuğuzuwrz 4ğe sğjndsg^ zu.umğkuğuzr^ sr<zumuğür şd lritr çuczr ubumşğızşğnd suizumjndkşusç! Euıumuösr uzeuszşğz trz% Suwıu İuğri^ Uğkrz Itsrğor^ Suxltz Kt=rğıuplgouz^ Uğb+ Üuihuğşuz şd Xşauz İultğr-İuğghuw! Rim 28 Uhğrlrz Tlsuıup {Ynwrzk´ huzenmr iğuazşğndz st< muwujud sğjuzumuçub. ndkrdzg^ nğst uxu< zu. iuğ=ndşjud on. =n=ktwl sg^ rim wşınw ?ğriırz İultğrr öudumzşğndz% Xşauz İultğr-İuğghuwr nd Muğ+ İuğghuwr mnpst wuwıuğuğndşjuz sğjuzumumrğzşğnd uzndzzşğg!

22 UHĞRL -Auğhrwt% ?nzmğt Mşeğnzr iğuarz st< *isuz Üufuluwr Uzuınlnd ?rdlkrdğ Arszuğmndkşuz nd Üuluz Şğucbıumuz gzmşğumjndkşuz ıtğ Auiuz İulkg=r mnpst sruizuçuğ muösumşğhndşjud 24 Uhğrlr zuauıumzşğnd wrbuıumrz zndrğndu, çujuxrm ausşğüg! Uwi ausşğüg rğ ışiumrz st< uzzu.gzkuj tğ^ =uzr nğ ub.uğar ustz mnpst şd Auwuiıuzt çuösukrd zbuzudnğ uğndşiıuütızşğ ağudrğndu, trz suizumjşlnd nd sruzulnd Kndğ= uğndşiıuütızşğnd! Auzetig mnvndu, tğ {R wrbuıum´ şd wuğüuz=r ındğ= sg mg suındjuztğ uznzj nğnz= 1915-rz rğşzj mşuz=g mnğizjndjrz usşzuı.ndğ huwsuzzşğnd

175

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 175

18.06.2015 11:05:44


st<! Qşxzuğmrz ndbuüğud şd buı zbuzumulrj stm şğşiumg mg muöstrz şğucbındkşuz uxgzkşğ zuauıum Auw üğuütızşğt auwşğtznf muıuğndu, gzkşğjndszşğg nğnz= şğmrdpu,ndkşusç m'ndzmzeğndtrz iğuarz st< sş,usuizndkrdz muösnp Kndğ= ndzmzerğzşğnd mnpst rim! Muğeujndu, auwşğtz huıotzzşğndz kğ=şğtz nd uzülşğtz kuğüsuzndkrdzz ul znwz fuwğmşuzrz mg muğeujndtğ fşğşd eğndu, aimuw huiıuxr sg fğuw! Qşxzuğmrz rğ znduünf suizumjşjud zuşd eubzumuauğ Buauz Uğ,ğndzr! Atzrzm Bsrır nd kud-<ndkumuauğ Tğsuz Rsuaşuzr mnpst sşmzuçuzndşjud Lrfuzşlrr mnpst Mnsrıuir r wuğüuzi w+ğrzndu, mınğg! Ctğuğ Sul.uişuz muğeuj İrusuzknwr {;uğud´ mınğg! Uzülruwtz ağudrğndu, şğüvndar Uwlrz :uvuındğşuz zşğmuwujndj şğüşğ! Ausşğüg fşğ<udnğndkşuz çşğndşjud Onğır İufulr^ Iufrı Suwnğulr^ Üuürm Sndğuışuzr nd Auwm İuğgündwndsoşuzr znduünf Ausşğütz uxu< ul çujndu, tğ jndjuauzeti sg ndğ mg zşğmuwujndtrz 1840-1915r sr<şd Auw kşğkşğt nd auwuıux kğ=şğtznf kşğkşğt zsnwbzşğ nd m'gzeü,ndtğ Auw cnpnfndğerz mnpst susndlr çşğndu, ,uxuwndkrdzg! Uwi jndjuauzetig huığuiındu, tğ *isuz ?t+=tğr şd Ulrz Mrğtmt+ö+plndr mnpst! 23 UHĞRL- {Auwouğ´ Srndkrdzg &Auw Ouğıuğuütızşğnd nd Ouğıuğuhşızşğnd Srndkrdz/ rğ znğ fuğvndkşuz gzığndkrdzg muıuğşj nd Uışzuhşı zbuzumşj wuwızr ouğıuğuhşı Cuz Mufğrln)g! Uwcs Srndkşuz Ç$ Uışzuhşız t Sndğuı Indfuğog^ Uışzuehrğ% Suğul İuphuöuğ^ Aubndumul İşduz Wumnçşuz^ uzeuszşğ Buzk Örzorğ^ İtğlr Anhr=+plnd^ İşğşzu ?tbrb+plnd^ Rğtz Hvu=og^ Ülnıru Vu=uz^ Uğtı Ouzrmşuz şd Euluğ Indsuz! Srndkşuz arszuerğ uzeusz nd zu.mrz Uışzuhşız tğ Zuöuğ Hrzuklg!

24 UHĞRL- Ündsüuçndr Suwğ Şmşpşjdnw st< uxu<rz uzüus İ$ Huıuğuü suındjsusç wrbuıumndşjuz 1915r zuauıumzşğg^

auzeriuhşındkşusç Huığruğ=umuz Gzeauzndğ Yn.uznğe Uğus İğçuöuzr! Hşındkşuz uzndznf uğuğnpndkşuz zşğmuw trz Şdğnsrndkşzt Huıui.uzuınd Zu.uğuğ Fnl=uz H+ö=gğ^ Wndzuj Huğknlnstni Huığruğ= İğçuöuzg^ Srd)krdr +üzumuzg^ ağtrj :u.usuhşıg^ Uinğrzşğnd Uxu<znğe Şndind) İup şd uwl anüşdnğumuzzşğ! Şğüşjnpndkrdz muıuğşj Wumnç Susrmnzşuzr pşmufuğndkşusç şğüvu.ndsçg! Uwi uxrknf Huığruğ=uğuz auiud zuşd Zu.uüua Tğınpuzr mnpst Huığruğ=umuz Yn.uznğerz pğmndu, huıüusg! 28 UHĞRL- Ku=irsr (ğuziumuz Ardhuıniuğuzr jndjueğndkşuz iğuarz st< muösumşğhndşjud zmuğr jndjueğndkrdz sg {wupkuauğşl iuasuzzşğg´ .nğuüğnf! Jndjuauzetir zrdkz trz Uzr^ Muği şd Mrdsğr =upu=zşğg nğnz= aumuxum nğ ndzrz rğuğnd aşı huısumuz muhşğ^ uwcs rim iuasuzzşğnd huıouxud uz<uındu, mg szuz rğuğst! Jndjuauzetig çşsueğndu, t Röötıırz Vulgbluğr mnpst! 2 9 U H Ğ R L Huığruğ=uğuzr mnpst ağuhuğum auzndşjud {Huıuğuüusuınwj´ sg^ ub.uğauçuğr öndüuaşx kuğüsuzndkşusç! Wuxu<uçuzg üğr uxzndu, t Fupuğbum İğm$ İşğnfçşuzr mnpst! Ürğ=g ağuıuğumndu, t Ü u l n d i ı Mrdlhtzmşuz Arszuğmr sşmşzuindkşusç!

29 UHĞRL- Hğuörluauw lndiuzmuğrv Znğuwğ Buarzşuz lndiuzmuğzşğnd jndjuauzeti sg iuğ=şj K+yauzt Ity+ btz=r st<^ nğndz aşı auğjuöğnwj sg muıuğndşjud^ şd rğ ünğ,şğtz 176

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 176

18.06.2015 11:05:46


yuxudnğ audu=u,nw sg ulhnsr qşdnf ıhndşjud Uğui Ağuıuğumvuıuz mnpst!

3 SUWRİ$- Brblrr ?tzk auzeriuiğuarz st< Mşeğnzumuz Fuğcuğuzr gzıuzr=g üğumuzüşpuğndşiıumuz auzerindkrdz sg iuğ=şj zuauıum çuzuiışp, Euzrtl Fuğndcuzr r wrbuıum! Üşpuğndşiıumuz auzerindkşuz çujndsg muıuğşj Iz+ğtzndar Irmrz İrlfu ÜndwndsoşuzSuğmnişuz! Wuwıuüğr gzkuj=rz zşğmuzşğnd uv=şğndz ux<şd huımşğujud Fuğndcuz% suğeg^ Fuğndcuz% ndindjrvg^ üğuütıg^ =upu=uütıg^ gzmşğg^ nğnz= srudnğndu, trz Euzrtl Fuğndcuz sş,uıupuze çuzuiışp,r suğszrz st<! Üşpuğndşiıumuz uwi audu=nwkr ustztz ıhudnğrv suig euğqud Fuğndcuzr mşuz=r fşğ<rz +ğnduw suirz huısnp zşğmuwujndsg^ nğndz çşsuüğndkrdzz nd çşsueğndkrdzg muıuğnduu, tğ H+pni Vulmgog+plndr mnpst! Zşğmuwujndsg mg mnvndtğ {Fiıua t#=´ şd jnwj mndıuğ kt Fuğndcuz rzvht_i ethr sua =bndu, tğ 24 Uhğrl 1915rz! Andim çuz=g uğıuiuzşj Kukndl Auwğ İndğçg! Sr<njuxsuz uxrknf huığuiındu, tğ zuşd Fuğndcuzr suirz huısnp şd zmuğuöuğe üşpşjrm üğ=nwm sg! 6 SUWRİ- K+yüuçndr İndğç Zrmnpuwni Şmşpşjdnw Kupuwrz :nğandğer Uışzuhşı nd Lşdnz Fuğendaşuz fuğcuğuzr fuğvumuz .nğandğer uxu<znğe Irmrz S+zr= Şğmuzşuz ağucuğumuz zşğmuwujndj rğ hubı+ztz^ nğhti huıouxuçuzndkrdz jnwj ıulnf nğ 15 ıuğr ,uxuwu, t fuğcuğuzrz^ uwlşdi wnüzu, t şd m'ndöt uwi hubı+zg wuzqzşl ndğrbr sg! Srzv uwe^ wuwıuğuğşj nğ uwindaşışd şdi uz rğ çuğnwumuz şd zrdkumuz u<umjndkrdzg hrır buğndzumt r zhuiı fuğcuğuzrz!

9 SUWRİ-Zbuzkubgr {Suğ=r´ Uğndşiıuiğuarz st< çujndsg muıuğndşjud zmuğvndar Rıu Üuağusuzr znğ jndjuauzetirz! Rıu Üuağusuz uğndşiıuitğzşğnd ığusueğndkşuz ıum eğu, tğ 42 zmuğzşğ^ nğnzjst 16g u=ğrlr= zşğmnf huığuiındu, trz^ rim szujşulg <ğuzşğmnf! 13 SUWRİ- İ$ Yğmrv Uöüuwrz Arduzeuznjr Anüuçuğqndkrdzg aupnğeuüğndkrdz sg ağuhuğumşlnf wuwıuğuğşj nğ wşı hşıumuz =zzrvzşğnd mnpst muıuğndu, =zzndkşuz^ iırhndu, t azuöuzerl Uxnp<uhuandkşuz Zu.uğuğndkşuz mnpst huğıueğndu, +ğtz=r nd uwe +ğtz=r arsuz fğuw ,şğuznjr çucrzzşğndz st< huıihuğşulzşğndz aşı öçupşlnd hubı+zg hrır wuzqzt Gzmşğuwrz Ub.uıudnğumuz .ndsçr sg uzeuszşğndz^ nğnz= uwi zhuıumnf huığuiındu, ub.uıudnğzşğ şz! Uwirz=z =zzrvzşğg uzhuışa üıu, şz nğ ,şğuznjr çucrzzşğndz st< aimşz zndrğşul nd irğuw+cuğ ub.uınp Irmrzzşğg^ nğnz= {Muhnwı Ağşbıumzşğ´ mg mnvndtrz şğmuğ ıuizusşumzşğt r fşğ! 14 SUWRİ- Uduzeumuz bnd=nf ı+zndşjud İ$ Yğmrv Uöü$ Arduzeuznjr arszuğmndkşuz 183ğe$ ıuğşeuğqg! &Uwi auzerindkşuz suirz gzeuğqum zmuğuüğumuzg muğeul sşğ srdi t<şğndz st</! 16 SUWRİ- Tiuşuz Fuğcuğuzg^nğ arszndu, t Smğırv şd Wnfauzzti şpçuwğzşğnd mnpst^ uwi ıuğr çnlnğşj rğ arszuğmndkşuz 120usşumg! Uwi uxrknf^ Tiuşuz İuzndj Srndkşuz iğuar şd uhu ausuzndz fuğcuğuzr huğıtörz st< sş,uauzeti mşğhnf ı+zndşjuz Tiuşuzjrzşğnd +ğz nd fuğcuğuzr arszuğmndkşuz 120ğe$ mğmzum ıuğşeuğqzşğg! Qşxzuğmg ndztğ önwü ı+zumuıuğndkrdzzşğ$ zu.% Wnçşlşuğ euiuğuzzşğnd ,uz+kujnds şd uznzj r huırd sş,uğuz=^ uhu huğıtörz

177

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 177

18.06.2015 11:05:49


Npçujşul Tlrö Suzuir Ü$ ıuğşlrjrz uxkrd brğsr uwjşlndkrdz şd up+k= ışpr ndzşjuz! Iuışuzjrzşğnd *ğnduz .+izumz tğ ndindjvndar Suğul Hukuğ! Mrğuğmndşjud mnmrm wuwıuürğ sg^ nğ imiud fuğcuğuzr ız+ğtzndar Irmrz Ulri Huwğusr çujsuz .+i=nf! Uhu çşs ağudrğndşjuz fuğcuğuzr 40usşuw şd 25usşuw iuzşğg^ nğnzj ığndşjuz wndbuhzumzşğ ;znpuj Srndkşuz Uışzuhşı Şğnduze İfuog+plnd şd Fuğcuğuzr Arszuerğ Uğitz Uğbg=r mnpst!

st<^ çnlnğ Tiuşuzjrzşğnd ausuğ oubmşğnwk! Rzvhti srbı^ +ğnduz .+izumz tğ Tiuşuz İuzndj Srndkşuz Uışzuhşındar% Suğrus Iğustğşuz^ nğ muğüud zşğmuwujndj 60usşumr^ 50usşumr^ 40usşumr şd 25usşumr wnçşlşuğ bğ<uzuduğızşğg! Rdğu=uzvrdğ euiuğuzt zşğmuwujndjrvzşğ^ rğşzj gzmşğndarzşğndz uzndznf uğıuiuzşjrz ndpşğqzşğ! Auzetirz şğmğnğe suig uzjud huğıtörz st<^ oubuişpuzzşğnd bndğ<! Ani uğıuwuwındkrdzzşğ ndzşjuz fuğcuğuzr ız+ğtzzşğg% İukşzrm Zbuz şd Uxlrz Şbrlktyt! Mrğuğmndşjud üşpuğndşiıumuz wuwıuürğ! Zşğmuzşğndz auoşlr znduü ağusjndjrz Auwm Mrdötl=tvtoşuz^ Ağuze Üuğuauz şd gzmşğzşğg! Rim wu<nğe +ğ^ Ku=irsr İ$ Wuğndkrdz Şmşpşjdnw st< İ$ Huıuğuü suındjndşjud şd Anüşauzüiışuz hubı+z muıuğndşjud r wrbuıum fuğcuğuzr arszuerğzşğnd^ çuğşğuğzşğnd^ ndindjrvzşğnd^ ubumşğızşğnd! Uğuğnpndkşuzj auzeriuhşışj^ İ$ Huıuğuüg suındjuzşj şd =uğnöşj Anüb$ I$ Bznğa= Uçp$ I+zrmşuz!

17 SUWRİ- I+zndşjud Iuışuzjrzşğnd *ğg! Zu. kupr İ$ Uiındu,u,rz Şmşpşjdnw st< nüşmnvndşjuz auzündjşul Iuışuzjrzşğ^ nğnzj ausuğ anüşauzüriı muıuğndşjud! Uhu Brblrr üşğşösuzuıuz st<^ Iuışuz Fuğcuğuzr şğçşszr fuiıumubuı ız+ğtzndar

19 SUWRİ - Yuğrör Uzuınlnd Sbumnwkr Mşeğnzrz st< çujndşjud zmuğvndar Fşğcrz Buhogr znğ jndjuauzetig^ nğ mnvndu, t {Çuğr lnwi Yuğrö´! Çujsuz auzerindkşuz gzkuj=rz .+işjuz Kndğ=rnw RDZTİ?*-r s+ı szuwndz zşğmuwujndjrv eşihuz Arditwrz Ufzr Hnkiulg^ Yuğrör 9ğe bğ<uzr =upu=uhşı Itl)rz Hndğ=lr^ uznğ +üzumuzg Ulş=ir Mt+foşuz^ şd Uzuınlnd Sbumnwkr Mşeğnzr Zu.uüua Itsrğ (rkğuk *zmtğ! 19 SUWRİ - NDĞU: LNDĞ% İ$ YĞMRV UÖÜ$ ARDUZEUZNJTZ Uxnp<uhuandkşuz Zu.uğuğndkşuz ?zzrvzşğg Sş,uhti Üzuauışjrz Arduzeuznjr Şğer=rz Ium Muıuğndu, Ub.uıuz=g İ$ Yğmrv Uöüuwrz Arduzeuznjr euğsuzuıuz s u w ğ ç u cr z g fş ğ < ş ğ i u z u m z m u l m ş ğ h n f Uxnp<uhuaumuz Zu.uğuğndkşuz =zzrvzşğnd aşğkumuz =zzndkşuz şzkuğmndşjud! Zu.uhti muıuğndu, tğ ,şğuznjr nd huıihuğşulzşğnd çucrzzşğnd =zzndkrdzg! Uwi uzüusnduz =zzndkrdzg mg muıuğndtğ Arduzeuznjr euğsuzuıuz suwğ çuczrz st<! Rğşzj =zzndkrdzg uduğışlt fşğ< hşıumuz =zzrvzşğg sşğ arduzeuznjrz ındrz auğrdğr fğuw 98 zrb^ rzv nğ buı çuğqğ üzuauıuz= t! Uğquzuüğndu, znğ nd yuwlndz uwi öuğüujndsrz ersuj .sçuüğndkrdzi <şğs+ğtz mg bznğaudnğt Anüuçuğqndkşuz Uışzuhşı Hşığni Brğrz+plndz nd uznğ aşı ünğ,umjnp çnlnğ Anüuçuğqndzşğg^ nğnz= sşğ uwi euğudnğ Ükndkşuz Wuğmg euğqndju, şz zuşd uöüuwrz ahuğındkşuz wuğm! 20 SUWRİ- Ukuürdpr Şndzndi Tsğt auzeriuiğuarz st<^ Hu=gğürdpr Iuışuz Fuğcuğuzr ,rğtz zşği auiıuındu, {Sbumndkuwrz Wuzqzu.ndsç´r zu.uqşxzndkşusç^ zşğmuwujndşjud Çuüğuı Tiknd=şuzr {Şğü Huzend.ır´ huısndu,=r zrdkrz fğuw^ Auwuiıuzjr çşsuüğrv^ çşsueğrv şd eşğuiuz Uğus Mniıuzşuzr mnpst fşğusbumndu,^ auğndiı şğm.+indkrdzzşğnf 178

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 178

18.06.2015 11:05:50


uzeuszşğ şd anüşdnğumuzzşğ! Mrğuğmndşjud üşpuğndşiıumuz mnmrm wuwıuürğ! *ğnduz .+izumz tğ Şmşpşjdnw ?uğındpuğ% Fupuğbum Vrloşuz! İuğüri Itsrğoşuz^ zşğmuwujndj Kupuwrz :nğağenw ıuğşmuz ışpşmuürğg^ Udşıri ?thuhoşuz gğud :nğağenw ıuğşmuz aubndşındndkrdzg! Üşpuğndşiıumuz wuwıuüğrz suizumjndkrdz çşğrz şğürv İtğouz Muötğ+plnd şd ubumşğızşğ! Andim çuz=g gğud İuaum Auwğg İndğçg!

on.ujndu, nd çşsumuzujndu, kuışğu.up sg% srşdznwz uzndznf$ {Şğü Huzend.ır´!

25 SUWRİ- İusukrnw Uzuğuı Wpndkrdz^ İuaumşuz-Zndzşuz^ Üuıgürdpr Uğusşuz^ *ğkuürdpr Kuğüsuzvuj fuğcuğuzzşğnd arz nd znğ bğ<uzuduğızşğg srşdznwz +ğnduz st< şd wuındm wuwıuürğzşğnf ı+zşjrz rğşzj bğ<uzuduğızşğnd +ğg!

25 SUWRİ- Htw+plndr İ$ Şğğnğendkrdz şmşpşjdnw st< muıuğndşjud Anüşüuliışuz sş,uauzeti şd uduzeumuz ı+zumuıuğndkrdz^ auzeriuhşındkşusç Üşğb$ I$ İuaum İ$ Şhim$ Subulşuzr! İ$ Huıuğuüg suındjuzşj Anüb$ I$ Bznğa= Uçp$ I+zrmşuz! Cusşğündkşuz şğüşjnpndkrdzzşğg muıuğşjrz Ehğuj Euind uzeuszşğz nd ehrğzşğg^ uxu<znğendkşusç şğucrbı Çğb$ Zbuz İğm$ Vulmgoşuzr! Rim İ$ Huıuğuür şğüşjnpndkrdzzşğg Şmsulşuz çuösuquwz muıuğşjrz Uinprm Şğüvu.ndsçr uzeuszşğg!Muıuğndşjud Anüşauzüiışuz wuındm Hubı+z% İ$ Şğğnğendkrdz Şmşpşjrz muxndjuznp sş,uzndz çuğşğuğ% Üğrünğ Usrğu Ütnğüşuzrz &Vuğuölşuz/^ uğ=ndzr ouğıuğ u h ş ı% Mu ğu hş ı Usrğu Hulş uz r anürzşğndz ausuğ! Mğ+zumuz uğuğnpndkrdzzşğnd uduğırz^ Suışzueuğuzr auzeriuiğuarz st< İrğnw İşpuz iuğ=ndşjud^ nğndz şdi auzeriuhşışj İuaum İğçuöuz^ rğ mnp=rz ndzşzulnf Uışzuhşı% Hğz$ Uçrm Auwğuhşışuzg^

25 SUWRİ - (tğrürdpr İ$ Fuğeuzuzj Ehğuj Euind uzeusndarzşğtz Ulri Buarz+plnd ausşğü sg iuğ=şj Brblrr ?tzk auzeriuiğuarz st<^ zşğmuwujzşlnf zbuzudnğ uğruzşğ! Wuwıuüğrz% st< gze st< suizumjndkrdz mg çşğtrz zuşd ktznğ Ouz Ğtau Mrdz şd i+yğuz+ (ndzıu Mrdllrd^ rim eubzumuauğz tğ% İrsktz Btzynluı!

179

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 179

18.06.2015 11:05:55


27 SUWRİ-Üul)uwşuzr Irmzuzj Wuzqzu.ndsçg şd ;znpuj Srndkrdzg^ uışzuhşındkşusç Kuündar Mrdlr şd Xrku T+öüuwuwr^ Ündğndvtbsr auzerhumuj İnduıu &zu.uhti Hulşuzzşğnd işyumuzndkrdz/ mpöşumrz {İnduıu´ oubuğuzrz st< r zhuiı Üul)uwşuz fuğcuğuzrz iuğ=şj oubmşğnwk sg!

28 SUWRİ- Auw Muknprmt Ausuwz=r znğgzırğ Froumudnğ Uğar$ Lşdnz Uğ=$ Öt=rşuz Üşğuhuw,ux (tğrürdpr Zuöuğ Brğrz+plnd iğuarz st< çuzu.+işj wşı şpşxzşuz bğ<uzr auwndkşuz nd uwe bğ<uztz uierz muösudnğndu, Auwmumuz İyrdx=zşğndz suirz! Qşxzuğmg muösumşğhndu, tğ Hnsnzkrr S.rkuğşuz İuzndj Srndkşuz mnpst! Audu=nwkrz çujndsg muıuğşj Uışzuhşındar Bndbuz İfuilşuz! Öt=rşuz Üşğuhuw,ux rğ çuzu.+indkşuz st< gğud 1915-r zbuzumndkşuz fşğlnd,ndsg^ bşbıg ezşlnf uwi eth=r çu.ınğnb nd oumuıuüğumuz aşışduz=zşğndz fğuw! 29 SUWDİ- Iuışuz Fuğcuğuzr iğuarz st< uisndz=r sr<-srndkşzumuz sğjnds ışpr ndzşjud! Euıumuösrz st< trz Uğus Mniıuzşuz^

Üuğşürz Huğiusşuz^ İşduz Itwrğstzoşuz şd Uğr Üuluwlg! Sğjndsr ausuğ nğhti huğıuerğ zrdk gzığndu, tğ 1915r zuauıum üğnpzşğtz Xndçtz İşdumr mşuz=r suirz huısnp {Şmndğ´ çuzuiışp,ndkrdzg! Sğjndsr uxu<zndkrdzg .lşj İuaumşuz İuzndj Srndkşztz Suğrus ?tbrb+plnd^ şğmğnğe auzeriujuz Lşdnz Fuğendaşuz fuğcuğuzr İuzndj Srndkşztz Sşlriu Kuboşuz nd Htöoşuz fuğcuğuzr İ$ Sr n dkş z tz I r u z u V r l r z m r ğş u z ^ r i m şğğnğe ışpg üğudşjrz Hnsnzkr S.rkuğşuz fuğcuğuzr İ$ Srndkşztz Srğtllu Mrdltğ nd Iuışuz fuğcuğuzr İuzndj Srndkşztz Uilrz Kndğndzv!

30 SUWRİ- (tğrürdpr İ$ Fuğeuzuzj Şmşpşjdnw Zuöuğ Brğrz+plnd iğuarz st< ausşğü sg iuğ=şj Şğşduzr Ulş=iuzeğ İhşzeruğşuz +ytğuwr şd hultr uöüuwrz umueşsumuz kuığnzr şğrıuiuğe sşzşğürv^ hui-huğrknz% İuğüri Çucçtndm- Sşlr=şuz! Rğşz eubzumnf m'gzmşğuzuğ Uğu Hşığnişuz! Audu=nwkrz çujsuz .+i=g uğıuiuzşj% Üuğtz Ktğöşuz! Znwz audu=nwkr gzkuj=rz şlnwk ndzşjud zuşd auwuıux kğ=şğtzr suizuütı^ Auwuiıuzjr Wuisrm İışyuzşuz^nğ ,uz+kujndj rğ ürğ=şğg!

180

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 180

18.06.2015 11:05:59


30 SUWRİ- Kuğüsuzvuj Fuğcuğuzr ausşğub.ndkşuz umndsçr ubumşğızşğnd şd anüşçuz ndpşjnwj Uwlrz Ulkgzknyndör mnpst Örhtvr ubumşğızşğndz aşı auzerhnds sg muösumşğhndşjud! Uwi auzerhndsrz zhuıumz tğ öuzuöuz .upşğ .upul nd sruizuçuğ şğüşl Örhtvr ıpnj aşı! Auoşlr şd ıu=ndm skznlnğır st< Kuğüsuzvujjr şd Örhtvjr ıpu=g .+iumjşjuz öuzuöuz zrdkşğnd bndğ<^ .upşğ .upujrz şd şğüşğ şğüşjrz! Buğcndz .upnf sg fşğ< üıud ünğ,ndztndkrdzg! Kuğüsuzvujr ubumşğızşğg rğşzj huığuiıu, qşxumuz ub.uındkrdzzşğg nğhti wrbuıum zndrğşjrz Örhtvr ıpnj!

30 SUWRİ- Hu=gğürdpr ?uxuindz Suzmuzj Ehğuj Eui şğüuvu.ndsçg mğ+zumuz nd ub.uğarm auzerindkrdzzşğnf zbşj rğ arszueğndkşuz mğmzum ıuğşeuğqzşğg% Ehğuj Euind 125 şd şğüvu.ndsçr 86usşumg!

2 WNDZRİ- Brblrr Suğöumuz Umndsçr

fuğvndkrdzg Ündsüuçndr Uknxuzriı Suwğ şmşpşjdnw {Htöoşuz´ iğuarz st< iuğ=şj ausuwz=uwrz oubmşğnwk sg^ nğ ışpr ndzşjud {Znğu,uünds´ muğüu.+ir zşğ=şd! S+ıudnğuhti 250 ağudrğşulzşğ suizumjşjuz uwi nüşdnğ qşxzuğmrz! Znğu,uüsuz uwi audu=nwkrz zu.uüuaşj Huığruğ=umuz Gzeauzndğ Yn.uznğe Üşğb$ I$ Uğus İ$ Uğ=$ Uktbşuz! 3 WNDZRİ- Huığruğ=umuz Uknxnw Şğuzubznğa üuaumulzşğtz Wnfauzzti K$ Çuprbşjr Mnlnı Huığruğ=r uznduz q+zndu, kuzüuğuzg hubı+zumuz ouzuvnds iıujud! Muıuğndu, hubı+zumuz qşdumşğhndkşuzj uduğırz^huımuz rb.uzndkrdzzşğ Mnlnı Huığruğ=r Uznduz Kuzüuğuzr Işindv% Çğb$ Fupuğbum İğm$ İşğnfçşuzr wuzqzşjrz hubı+zuürğg!

3 WNDZRİ-Tiuşuz fuğcuğuzr lritr çuczr ubumşğındarzşğtz Üuğrz T+oul aubsuzeuszşğnd ü,nf lnpr suğöuqşdtz zşği Kndğ=rnw u.nwşuz axvumndşjud!

3 WNDZRİ- Huığruğ=uğuzr şğer=rz ıum auzeriudnğ huwsuzzşğnd zşğ=şd çujndsg muıuğndşjud znğumuxnwj ardğuıuz sg nğ sş,

181

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 181

18.06.2015 11:06:04


uzağucşbındkrdz mg zmuındtğ sşğ euğudnğ uknxrz ausuğ! Auzeriudnğ uwi çujsuz suizumjşjuz anüşdnğuzumuz euind fşpuğudnğ auwğşğ nd =uauzuzşğ^ (ukrar =upu=uhşı Sndiku)u Itsrğ^ Brblrr şd Suwğ =upu=uhşındkşuz s+ı auw hubı+zşuzşğ% Fuöütz Huğgz şd Zuıru Kubtl^ ausuwz=uwrz muğşdnğ ets=şğ^ uöüuwrz çuğşğuğzşğ nd öuzuöuz auiıuındkrdzzşğnd pşmufuğzşğ! Znğumuxnwj ardğuındzg mg çupmuzuw buı wuğsuğudtı^ luduhti muaudnğndu, işzşumzşğt$ ardğuındzg mg üızndr Huığruğ=uğuzr şırz!

şğüşanzr gzmşğumjndkşusç!

6 WNDZRİ-Lndiudnğrv Ehğuj Eui ş ğ üv u . n ds ç r a n fu z r r z ıu m m u ö s n d ş j u d suzmuhuıuzşmuz muös sg^ nğ İtğouz Muötğ+plndr pşmufuğndkşuz ıum Ündsüuçndr Nğednj Nğnısuz şmşpşjdnw st< rğ uzeğuzrm ausşğüg iuğ=şj! Ausşğürz çujndsg muıuğşj Lndirz Hupog! Wşınw ünğ,ueğndkşuz eğndşjud ausşğüuwrz wuwıuürğg ınasrm şğüşğnd çnfuzeumndkşusç! 6 WNDZRİ-Ünzkğhuörik^ w+ğrznp nd şğüvu.ndsçr fuğrv Uğıu Uğıubti Um+bşuz Auğhrwt İtzk Tiyğr şmşpşjdnw st< auzeti şmud rğ znğ arszu, {AUW- ÜUYTLLU´ şğüvu. ndsçnf! Uüuytllu uwi ausşğürz wuwıuüğr gzkuj=rz ağusjndşjuz Mnsrıuir^ Yndvrzrr^ Bndhtğkr^ Yultikğrzuwr^ Ndrl=gir^ Miknlırr^ Snğlrr nd İtğsrirr iışp,uünğ,ndkrdzzşğtz zsnwbzşğ! Wuwıuüğrz imröçg nğhti ardğ uğndşiıuütı Uzr Rzor frnluwnf sşmzuçuzt Yndvrzrr {Ğt=ndts´g! Uwi mınğrz st< rğşz şğüşanznf gzmşğumjşjud Zukulr H+pnişuz! 6 WNDZRİ- (tğrürdpr İ$ Fuğeuzuzj şmşpşjdnw Zuöuğ Brğrz+plnd iğuarz suzmuzj ausşğü sg iuğ=ndşjud! Auzeti şmuz şğmnd .ndsçşğ! Uxu<rzrz st< muwrz 4-8 ıuğşmuzzşğ% Wndirm İu=suzr pşmufuğndkşusç^ Buzk Tistğr eubzumr gzmşğumjndkşusç^ rim şğmğnğe .ndsçrz st< 9-15 ıuğşmuz uzeus-uzeusndarzşğ Wnfity Ündwndsoşuzr .sçufuğndkşusç şd Lrdir Üuaftor+plndr

7 WNDZRİ-Muıuğndşjuz Kndğ=rnw :nğağeuğuzumuz gzığndkrdzzşğg! U-Üt-Yt ndzşjud 258 şğşyn.uz^ Ot-At-Yt% 132 şğşiyn.uz^ St-At-Ytz 80 şğşiyn.uz^ rim At-It-Yt% 80 şğşiyn.uz! Kndğ=rnw huısndkşuz ıuğşüğndkşuz st< uxu<rz uzüus Auw ausuwz=tz şğş= uz<uı mndiumjndkrdzzşğt gzığndşjuz şğş= şğşiyn.uzzşğ$ U-Üt-Yttz% Suğüuğ Tiuşuz^ Ot-At- Yttz İtltzu I+puz^ rim At-It-Yttz% Muğ+ Yuwluz! 182

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 182

18.06.2015 11:06:05


MIUMR İ$ HUIUĞUÜ ŞD ANÜŞAUZÜİIŞUZ HUBI*Z İ$ YĞMRV UÖÜUWRZ ARDUZEUZNJR SUIĞUZ ST> 4 Suwri 2015 Şğmndbuçkr^ İ$ Yğmrv Suığuz st< suındjndşjud mıumr İ$ Huıuğuü şd muıuğndşjud Anüşauzüiışuz Hubı+z auzündjşul çuğşğuğzşğ% \ \ Sşiğnh Uğ=$ Zuğnwşuzr^ \ \ H+pni Htw Iuışuzr^ Wnfauzzti Htw Iuışuzr^ Iuışuz üşğeuiıuzr \\ M u ğ u h ş ı U s r ğ u H u l ş u z r ş d H u l ş u z üşğeuiıuzr \ \ Htöoşuz Usrğuwr \\ G k u z r m T ) $ T ü z u w ş u z r ş d T ü z u w ş u z üşğeuiıuzr \ \ Ausçuğqnds Üuçğrtlşuzr \ \ İukşzrm^ Asuwşum Brbsuzşuzr şd Uğbumndar Brbsuzşuzr \ \ Ytbırsuloşuz üşğeuiıuzr \ \ T+ctzr Xnsuzr \ \ Wuğndkrdz şd Zndzru Kndlndshuoşuzr şd öudumuj% Uçğuausr şd İşeğumr \ \ Ütnğü Srzuişuzr \ \ Axryirst M$ Aulthlşuzr \ \ Suzzrm Knfsuişuzr \ \ Cnğc Öuğr)şuzr \ \ *ğ$ Umrdlrzt Mt+sğrdmoşuzr \ \ Suaışir Uçüuğ Wnfauzztişuzr \ \ Axryirst^ Üuçğrtl Aulthlşuzr şd şpç+ğ Ausçuğqndsr^ Btaöuıthubgr^ Irğt=ltğuğuir^ Ir=ror şd Üufu) uğaşiıudnğuj zz<şjşulzşğnd \ \ İuaum Uığrzt Ardğsrdöşuzr \ \ *ğ$ Kşğşö Muıhuzr \ \ İuğüri Wnfumrsşuzr \ \ Suzuişuz üşğeuiıuzr \ \ Uğu=ir şd Wuğndkrdz Auwğuhşışuzr \ \ Irüğuzndar :ıgğşuzr^ ,znpuj Irüğuz şd Azuöuze Indwndğuzr^ usndiznwz% Fuat :ıgğşuzr şd ,znpuj İışyuz şd \ \ Şpriuçtk :ıgğşuzr \ \ Wumnç Iulıuhuzr \ \ Suğr T+övuslgouwr \ \ Şxuzerm Uğuhşuzr^ ,znpuj s+ğ% T+ctzr İuğuoşuzr^ a+ğ İuğüri İuğuoşuzr^ şpç+ğ Smğırv İuğuoşuzr zuşd Uğuhşuz nd İuğuoşuz üşğeuiıuzuj \ \ Wuğndkrdz Kt=rğşuzr \ \ Fşğcrz It+btstoşuzr \ \ Lrdir Üuhuxuoşuzr \ \ Uğus Sşlr=şuzr \ \ Uğsşzum^ Uzrvu Uhuwr \ \ Fşğcrz Örğt=şuzr^ ,znpuj :uvuındğ^ İn) ru^ Su=ğndar^ Uğitz şd Wumnç Örğt=şuzr \ \ Uwıu Üushndğşuzr şd Hşznz Üushndğşuzr \ \ Aşğsrzt Uüirğnçşuzr \ \ Uğtı :zerğşuzr^ Ünauğrm :zerğşuzr \ \ Üuxzrm Sndku)şuzr \ \ Uğsşzndar-Suğırğni Rbltğr

\ \ Fuluzkrz İuukogr \ \ Zuöuğtk^ Suwıu^ Ulri^ Nfiuzzu şd Muğuhşı İuukogr şd İuukog üşğeuiıuzr \ \ Şğuzndar İultğşuzr \ \ Uğışsri Hrlt=r^ Wumnç Suğrus Suğnwr^ Fxusbuhnda Iuzqrmşuzr^ Iuzqrmşuz şd Hrlt= üşğeuiıuzr \ \ Lndirz Knsuir \ \ Zuörm Iuındğşuzr \ \ İ+)rm ?rdvrd=ündwndsondr \ \ Şenduğe Htöuör \\ F u a ğ u s H u ğ ı r ö h u z ş u z r ^ Ü u ç ğ r t l Huğıröhuzşuzr şd Huğıröhuzşuz üşğeuiıuzr \ \ Fuağus Mşiuğr \ \ Uğndişum Üustğ Stsrorr \ \ Üuğşürz Znduğe Kuetni+plndr \ \ Suğrus İt+wltstör \ \ Üuxzrm Uboşuzr \ \ İrğfuğe Vndhnd=oşuzr \ \ Üğrünğ Eşğqumşuzr \ \ Öuğrm Şulgzr \ \ Şğuzndar T+ösuzndmşuzr \ \ Nfiuzzu şd Zndğauz Hşğo Arditwrzoşuzr \ \ Bndbuz ?rdvrd=huhrm+plndr \ \ Upudzr Wumnçşuzr \ \ Fuğendar Uzndbr \ \ I+=k$ Uğitz Öuğ)ogr \ \ Zndtğ Srzuir \ \ Muğ+ İuğu)şuzr \ \ Muw,um Uğeuğr \ \ Şpriuçtk Hri=nfi=r \ \ İrğuznwb Sşiğnhbtzr \ \ Uzctl İndsuwşuzr \ \ :uvrm şd Puöuğni İndsuwşuzr \ \ İukşzrm İsnduwşuzr anüdnjz r auzüriı! İndğç Huıuğuüg suındjuzşj İ$ Yğmrv Uöüuwrz Arduzeuznjr suığuz Anüşdnğ Anfrd %

UĞC$ I$ ÜTNĞÜ U$ ?AZW$ VGZUĞŞUZ İ$ İşpuzrz ihuiuğmşjrz Çğb$ İuğmuduüzşğ Wumnç Yuyuöşuz şd Fuağus Lrdltoşuz! Şğüşjnpndkrdzzşğg muıuğndşjuz ağudrğşul ehğuj mnpst^ uxu<znğendkşusç şğucrbı Çğm$ Zbuz Ndğuğumrğ ehrğ Vulmgoşuzr!

ANÜUÇUĞQNDKRDZ İ$ YĞMRV UÖÜUWRZ ARDUZEUZNJR

183

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 183

18.06.2015 11:06:06


SUĞI-UHĞRL usrizşğndz İ$ Yğmrv Uöüuwrz Arduzeuznjrz şpu, şz aşışdşul zndrğuındndkrdzzşğg$ Ü$ NDÖNDZR WNDP$ UXKRD Uğıubti Irdstoşuz 100! FŞAUZNWB ÜUĞÜUĞR WNDP$ UXKRD Aşğsuz Krdstğ 100! ÜUSHTĞ NDÖNDZR WNDP$ UXKRD R$ Uouğlg 50! T$ HGVU?OGR WNDP$ UXKRD Cuz ?t+yğrdlşuz 200! ŞYĞUI ?T*İTSR WNDP$ UXKRD Lndirz İndlkuz+plnd 20^ İuğüri Ügğg=+plnd 50^ Fuauz :uvnwşuz 20! A$ H*ÖUOG*PLNDR WNDP$ UXKRD Suzndtl Irdömrdz 100^ Suğüuğ Uğkrz Üuluwog+plnd 50^ *isuz Üuğuhuou= 50^ İuğüri Knğr=+plnd 50! KNĞNİ MT*ĞTZTĞR WNDP$ UXKRD Fuğndcuz Ynluı 100! KNFSUİ İRLUALGR WNDP$ UXKRD Wumnç Ulkgzüuwu 200^ Uğkrdğ Itsrğhub 100^ Muğrzt İşğnfçşuz 50^ Auwm İrlualg 140^ Cuz Ulrz Btzuw 200^ Lndirz Üuxzrm Yusrğ 140^ Sndğuı Kuğu=og 20^ Çuüğuı Tiknd=şuz 100^ İukşzrm Znğuwğ Huauğ 140! YTZR INDĞİNDZR WNDP$ UXKRD Uüügö Auog 50^ Uzığt Huğıu=og 25^ Uğıu T+övu=uz 25^ Tğvul T+övu=uz 30^ Zuölg Uüıtsrğ 100! ŞENDUĞE L*?SUMT*ÖŞUZR WNDP$ UXKRD Uzuarı Vröstoşuz 50^ Riğuwtl T+öuözudndğşuz 200! İUĞÜRİ İŞĞNFÇŞUZR WNDP$ UXKRD Muğhri ?tbrb+plnd 100^ Üğrünğ Snğ 100! ÖT?R HGVU?OGR WNDP$ UXKRD Stindk Mt+lygzuğlg 50! FUĞENDAR HUPIUIR WNDP$ UXKRD Xnhtğe İuğuzmrl 50! RĞSU ŞUFĞND İUKNDMR WNDP$ UXKRD Uzzu Bu=t Ş$ Z+önd=lnd+plnd 200! ZUÖLG HULOGR WNDP$ UXKRD Onğo Ouzmrdl 50! LNDİUÇŞĞ MRDFTZR WNDP$ UXKRD Üğrünğ Snğ 50! SUĞR İUSNDTLŞUZR WNDP$ UXKRD Stindk Mt+lygzuğlg 50! MUĞHRİ VT?ROR WNDP$ UXKRD Wnfauzzti Uku+plnd 100! ÜUSTĞ İTWZNDĞR WNDP$ UXKRD *zndğ Iup+plnd şd mnpumrjg 100! UWL ZNDRĞUINDNDKRDZZŞĞ Üğrünğ Irüğuzşuz 410^ Uğıubti Zbuzşuz 104^ Wuğndkrdz Udşıri Suğüuğ 150^ Wuğndkrdz (tioşuz 18^ Xustlu Üuğsuz 1$032^ Ördl)rwt Uüsuz 15^ H+pni Muğrzt Huavtor 1$000^ Üğrünğ Tlsuwşuz 1$000^ İşğnfçşuz gzıuzr= 1$000^ Öudtz Mrdötlşnlıub 280^ Xndır Tğ+l Htğhtğ+plnd 600^ Uğkrz İuğuwlg 5$000^ Wuisrm Suüuioşuz 500^ Suğr Yt=stöşuz 150^ Irğuwğ T+oul 1$200! 184

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 184

18.06.2015 11:06:06


SUĞI-UHĞRL usrizşğndz ÖRHTVrz şpu, şz aşışdşul zndrğuındndkrdzzşğg (RLŞUZR AUOGZŞUZR WNDP$ UXKRD Üğrünğ Mt+zord 50^ Zrmnpni Üuğuou 40^ Uiluz Stzktbt 20! WUMNÇ ÜUYKUZR WNDP$ UXKRD Smğırv Vu=gğ 50^ İtğıuğ Vu=gğ 50! SRAĞUZ YNKRM*PLNDR WNDP$ UXKRD Zndhuğ Itsrğ 100^ Crdlrtk *ükuzşuz 50! FŞAUZNWB ÜUĞUÜUĞR WNDP$ UXKRD Rdsrk Vu=gğtğ 50^ Uğr Huğgz 50^ Fuauz *lmndz 20^ Ardizrdöuğ Hşırm+plnd 20! KNĞNİ MT*ĞTZTĞR WNDP$ UXKRD Lşdnz Üuğu+pluz+plnd 100^ İışyuz Huloşuz 100^ Huığrzt Vulg=suz 100^ Uğk+ Kuzru Üuğuou+plnd 100^ İtlrz Htllr Uğsuzlg 100^ İışyuz Yu=şrdö 100^ Şndind) Ötzmrllr 100^Ünauğrm İuznwşuz 50! ÜUSTĞ NDÖNDZR WNDP$ UXKRD Auğndz ?tvtor+plnd 200^ :uvuındğ V+lu= 100^ Şğnduze Üuluwog+plnd 100^ Sndğuı Fuğnlşuz 100^ Zuöuğ İuplustğ 100^ Hşğondar Nimşğrvşuz 100^ Arlıu Ri=tzıtğ Tğinw 150^ Sşlrzt Zndğauz Kului 100^ Otzru Hrğgbg= 50^ Znğu It+ztğkub 50^ Suğul Huksuö 50! WUMNÇ SŞLÜNZŞUZR WNDP$ UXKRD Uğıtz Uğşdşuz 100^ Zndğauz Şuğgog 100^ Aşğsuz Tğus 100^ Uğkrdğ Suıltz Vndhnd=ond 100^ Ütnğü İtstğor+plnd 50! ARLIU ÜNYUĞUZR WNDP$ UXKRD Wuğndkrdz Hrhtğşuz 100^ Aşğsuz Yrlrhhnişuz 100^ *ğkuürdpr ;znpuj Srndkrdzg 100^ Sndğuı Ulkgzk+yndö 50^ :uvrm Mtötğ+plnd 50^ Suğrztl Orz+plnd 50^ Rlıu Irdlmtğ+plnd 50! WUĞÖNDUĞK H*ÖUOG*PLNDR WNDP$ UXKRD Irüğuz H+öuog+plnd 400^ Ütnğü İtstğor+plnd 100^ Uğsuz İşeu Hrdwrd=ündwndsoşuz 100^ Xnhtğk Şuikuzmuv 100^ Uze+ Bubsuö 50^ H+pni İtwğt= 50^ Uzuarı Üuör=+plnd 50^ Şuündh Üuzuk 100^ Uğsuz It+ztğkub 100^ Ütnğü Ündsub 100^ Znğuwğ Yzuğog 100^ İrzuwrğ Şglıgö 20! TĞNDÖ HGOU?OGR WNDP$ UXKRD Ulş=iuz Ündsub 200^ Zuöuğ Ukglsgb 200^ Uğk+ Şbrlktyt 50^ Üğrünğ Üşpndar Mt+zord 50^ Yuxuzqşs Suösuz 50^ Sşlıu (gğuk+plnd 50^ Uğkrdğ İtlrstoşuz 30!

ŞYĞUI ?T*BTSR WNDP$ UXKRD *ğkufrğuz gzıuzr= 250^ Fşğcrz Şuwlu 100^ Knğni T+öaulluoşuz 50^ İuğüri Zulhuzıpuöuğ+plnd 50^ İrsnz Zşdğndö 30! FŞAUZNWB ÜUĞUÜUĞR WNDP$ UXKRD İrsnz H+wuog+plnd 50! KNĞNİ MT*ĞTZTĞR WNDP$ UXKRD Rh+ Otğua+plnd 50! İUĞÜRİ İŞĞNFÇŞUZR WNDP$ UXKRD :uvrm Uğuçmrğlr 100^ Lnxr Öu=uğ 100^ Zuöuğ Hrzuklg 100^ Zndhuğ Ytalrfuz 100^ Auğndz ?tvtor+plnd 100^ :uvrm Uçtlşuz 200^ Uğkrdğ Şuömrdl 50^ Çşzrusrz Rzmrllr 50^ Yzuğ Uwıu Mndıindö 50^ Aşğsuz *örzşuz 50^ Irüğuz Üuaftor+plnd 50^ Itğhuh Şglıgö 50^ İ+zu Suluog+plnd 50^ I+=k$ Nfiuzzu Üuğuündb 50^ Zndhuğ İrdğtğ 20! ŞENDUĞE L*?SUMT*ÖŞUZR WNDP$ UXKRD Wumnç İupgğşuz 200^ Sşlrzt Aşğsuz Üuöuzog 100^ Zuıru Uğk+ Aukts+plnd 100! FUĞENDAR HUPIUIR WNDP$ UXKRD Üğrünğ Mrdğltğ+plnd 100^ Udşıri Upıusuğ 100^ Uğitz Uğöndsuz 50^ Suğırğni Suğırmşuz 50^ Üğrünğ T+öüul)uşuz 50^ Ulr=iuz Buarzşuz 50^ Suıltz Auwğuzşuz 50! KNFSUİ İRLUALGR WNDP$ UXKRD Rlıu Zndğtz Htbrğşuz 50^ Zşğiti Hul 50^ Ultz Iuğvgz 50^ Hşğo Iuğvgz 50! YTZR INDĞİNDZR WNDP$ UXKRD (tğsuz Ndiku+plnd 200^ Üuırs Hrğni 200^ Uğsuz K+yond 150^ Knğni Ndiku+plnd 150^ Indğindz Şuyuğ 100^ Tğ+l Auöuğ 100^ Zndhuğ Knğni+plnd 100^ Uğıub Uğöndsuz 100^ Lndk) rm K+yond 100^ Xndçtz Ti=rorüuihuğ 50^ Uğu H+wuoşuz 50^ Uğsuz Tğüuz 50^ Ultz Lrzıu Iuğvgz 50^ Uiluz Auflndond 50^ Muğ+ *auz+plnd 50^ Smğırv Vu=gğ 50^ Hşğo Chrı Iuğvgz 50^ Suğrus Uğöndsuz 20! ÖT?R HVU?OGR WNDP$ UXKRD Fuğeufux Tğünl 100^ Lşdnz K+yul 100^ Uğıu Upıusuğ 50^ Rlıu Snfiti+plnd 50^ İuwuk Auwğuzşuz 30^ Hşırğ Ndwuzg= 20^ Öt=r Itsrğor 20^ İrzuwrğ Şglıgö 20! (RĞUZMRDL İTLFRLTĞR WNDP$ UXKRD Üuırs Hrğni 200^ Şpru Ündsub 100^ Zuölg Uüıtsrğ 100^ Indğindz Şuyuğ 50^ Suğrus

185

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 185

18.06.2015 11:06:06


WNDZNDUĞ-YŞIĞNDUĞ usrizşğndz ÖRHTVrz şpu, şz aşışdşul zndrğuındndkrdzzşğg İrdilrd 20! İNDLKUZ ITPRĞSTZORR WNDP$ UXKRD Üğrünğ Ü+vu 50^ Muğhri ?t+itşuz 30! XRKU ŞUFĞND QUÜNDMR WNDP$ UXKRD Zuırz Üğrünğ Muötğ 200^ Uilg Ulluaftğır 100^ Kuirluğrıri gzıuzr= 100^ Ağuwğ Knğni 100^ Aus+ ?tltbşuz 100^ Uğyr Uğsuz Brğrzygzuğ 100^ Uğu=ir Şğnduze Suzndmşuz 100^ Uwbt Ütvr= 50^ (uknb Hrdkrdzltw 50^ Aşğsuz Tğus 100^ Uözrd Şuögoşuz 20^ Uzeğuzrm Bubsuö 150! İUĞÜRİ İŞĞNFÇŞUZR WNDP$ UXKRD Üşpus Tğşuög 200! MUĞHRİ VT?RVR WNDP$ UXKRD Kusuğ İuzığu Şuğgv+ 270! ZUÖLG HULOGR WNDP$ UXKRD Üuırs Hrğni 200^ Nsz 200^ Rlıu Zrmuğ 200^ İşduz İt+prdk 50^ Fşğcrz Vrdğrd=ord 50^ Uğndişum Uze+ İuğşuz 50^ Uğsuz Tğüuz 50^ Sndğuı It+zşuz+plnd 50^ Wnfauzzti Tğüuz 50^ Uğk+ Fuzlg+plnd 50^ Suğırm Şusuz 100^ Srzui Hulu= 50! LNDİUÇŞĞ MRDFTZR WNDP$ UXKRD Kulrz Rftk Itğöudtzşuz 300^ Fuağus (tkfuoşuz 100^ Uğsuz Şuğıgs 100^ Ütnğü Ündsub 100^ Şpru Ündsub 100^ Kuzru Uğk+ Üuğuou+plnd 100^ Uzzu Suğr+ Euğçrzşuz 100^ Ulş=iuzığu Mrdğsuz 100^ H+pni (tğuaşuz 100^ İrlfru U)=tğ 50^ Üğrünğ Şuügog 50^ İ+zu Ndvuğ 25^ Buarz İusştlr 25^ Üşpus Huhu= 500! ULŞ?İUZ ÜULUWOŞUZR WNDP$ UXKRD Zndhuğ Kuzğgftğır 30! MUĞHRİ VT?ROR WNDP$ UXKRD Uğıu Ueu+plnd 150^ Xndçtz Ueu+plnd 150! MUĞUHŞI SUZMR*PLNDR WNDP$ UXKRD Tiuşuz İ$ Srndkrdz 100^ Lrdir Muğhri Kuasrzor+plnd 100^ Suğırğni Suğırmşuz 50! ÜUSTĞ İTWZNDĞR K+zr Htauğ 100^ Tlsu Htğ=suz 50! İUKŞZRM RDĞZTBLRR WNDP$ UXKRD Şndind) Ündöndond 50^ Uğk+ Şbrlktyt 50^ Ğtht=u Tuğuz)rl 50^ Buarz Mtötğ 50^ Uze+ Ulkndzüuğu 50! MUĞUHŞI ÜNDBONDR WNDP$ UXKRD Wuğndkrdz Gğsu= 100^ Uğk+ Şbrlktyt 50^

Sndğuı Ulknd 50^ İuğüri Knmuv 50^ Buarz Mtötğ 50! MUĞ* UWFUÖR WNDP$ UXKRD U$ Musiuğumuz 100^ Buzk Ti=roşuz 20! UWL ZNDRĞUINDNDKRDZZŞĞ ?rvu Auzrıri 300^ İşduz Udşır=şuz 700^ Tsğt Uzkthlr 320^ Tğrzv İ+wıuz Uüş+l 600^ Kuw)ndz Kulrh+plnd 100^ Uwbt İtğğu Huğlu= 350^ Nsz 20^ İ+ir Zulhuzıpuöuğ+plnd 500^ Wnfauzzti Şltmtz 150^ Ytlrz Vnlu= 200^ Üupuz Tllrulkg+plnd 1$000^ Tğıts Vgzuğ 50^ İ+ir İndlkuzşuz 750^ Lndüui Kub 200^ İuğüri Indğindz 200^ Auog Indğindz 200^ Wnfauzzti Orğmuzşuz 400^ Uğsupuz H+wu Gzmşğndkrdz 500^ Vupuz Ndğui İuğgtlsui 150^ Vrbt Sşlr=t Indğsuö 150^ Tınduğı Gğsu= 100^ İuwuk Sşlıu Sndğuışuz 500^ Itğndz Suzndm Uxu=şlşuz 200^ Rırlzuö Üuğu 150^ (ndğüuz Uwktz 320^ Auwmndar Ytalrfuz 25^ Uüitl Itsrğor 100^ Knğni Ytalrfuz 25^ Iuzrtl Uzkr=uoşuz 1$000^ Muğ+ Uluoşuz 150^ Zuöuz Nimşğrvşuz 200^ Üuğ+lrz Yrtğ Uğ g= ş uz 300^ Br b lr r Suğ sz usuğ öu m u z Umndsçr Fuğvndkrdzg 40^ Ltwlu Zbuz 100^ Srğtw İuğftz İtğkbrsbt= 200^ Uğk+ Suwıu Hrdwrd=ündwndsoşuz 100^ Stğr Üglgouğiluz 200^ İ+zu Smğırv İtğkbrsbt= 100^ Srğtw Uluziukuz 200^ Uğu=ir ?tltmşuz 100^ Xnötk Muğuhşışuz 100^ Ulri ?tikt= 100^ Srbtl Auwm :uvrmşuz-Cndlru Kulrz :uvrmşuz 1$000 ınluğ^ Lrzıu Üultor= 50^ I+=k$ Suğırğni Şzrşnğmuz 100^ Nsz 10^ Sr=uwtl K+yond 400^ Uzeğuzrm Udrk+plnd &Ündğndvtbstr Şmşpşjdnw Irmzuzj Wuzqzu.ndsçr uzeuszşğtz/ 100^ İşduz Vufıuğ 50^ Zndğauz Otsots 100^ Wumnç Mrdzırdö 100^ Uğr Uxlrz Stğırzşuz 70^ Çuğrz Kub=gğuz 500^ Puöuğni Ndzuz 500^ Lrdir Kub 1$200^ Tğrs Stwıuzog 50^ Ulytğ Uühuwğu= 240^ Lşıu Uğsuz Upıup 100^ Fuğndcuz Ouzorm 100^ Vrbt Sşlr=t Indğsuö 150^ Şzul İndor 300^ Zuğhtw Uiuındğşuz 100^ Muğhri Ouzorm 500^ Tğ+l İtatğşglıgög 200^ Zuöuğtk Hu=gğmrl 200^ Lşdnz Buışuz 100^ Ğu))r Buışuz 100^ Wumnç Sigğlşuz 30^ *ıtk Ouzıuz 50! 186

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 186

18.06.2015 11:06:06


AĞUHUĞUMUWRZ ŞĞU:IUÜRINDKRDZ ŞD BZNĞAUMULR? Şi^ fuiıumubuı şğmuğusşuw ndindjvndar^ euğquw stmg uwz auöuğudnğ auwuiıuzjrzşğtz^ nğnz= 1990umuz kndumuzzşğndz^ Puğuhupşuz huışğuösr nd şğmğr bğ<uyumndsr aşışduz=nf^ uzünğ, szujrz nd mşuz=r ecnduğ huwsuzzşğtz sşmzşlnf^ çxzşjrz üupkr ousçuz^ auiıuındşlnf +ıuğ uyşğnd fğuw! Rz,r nd gzıuzr=ri froumşjud oumuıuüğr ets znğ mxnduz sg nd {uxcusuçuğ´ auiıuındşjuz= Rikuzhndl! İmiuw ub.uırl^ snxzulnf ndindjvumuz uihuğtög^ wuzndz gzıuzr=ri stmer knplnf ahuğındkrdzz nd ınmulnf çu.ır =suauonw=nf rz,r çucrz rzmu, rzv rzv suğıuağudtğzşğnd! ?iuz ıuğr buğndzum huındnf^ uzçuirğ ub.uıuz=nf .zusşjr vnği şğu. uzşğ^ srbı$$$ şğuöşlnf +ğ sg auwğşzr= fşğueuxzulnd^ wnüzuçşm çuwj auzüriı .rponf mşuz=i buğndzumşlnd suirz! Çuwj oumuıuürğg znğ ynğqndkrdz sg huığuiıu, tğ rz,r ausuğ! Uzjşul ıuğr^ Suwri usindz nğhti {fuğquığndkrdz´ =upjmşpr zsuz uzr,şul arduzendkrdzz ul çşxjndşjud ndişğndi fğuw şd mşuz=r ausuğ huw=uğr znğ bğ<uz sg çujud rs ux<şd! Ecnduğrz +ğşğ mg ihuitrz rz,r nd gzıuzr=ri! Uhuüuw +ğşği eğndu, trz zcuğr fğuw nd uzmuğşlr hrır glluğ euğsuzndsi^ şkt uözrd auwnğer nd çuğşğuğ ets= sg qşx= vşğmuğtğ rz,r! \\\ Uwcs^ şğç uwlşdi çnlnğu, şs uhu=rzsuz şğmuğ bğ<uzg şd gzeustzg =uzr sg zşğuğmndszşğ szuju, şz rz,r^ huğı= mg öüus ağuhuğumud rs uzandz şğu. ıuürındkrdzz nd bznğaumulndkrdzzşği wuwızşl İ$ Yğmrv Uöüuwrz Arduzeuznjr Anüuçuğqndkşuz Uışzuhşı^ uöüuwrz sş, çuğşğuğ

W U Ğ Ü U Ğ C U Z

HŞIĞNİ BRĞRZ*PLNDRZ nğ MŞUZ? zndrğşj rz,r^ zrdkumuz çuğqğuündsuğ çnlnğ ,u.işğg iıuzqzşlnf^ uhuanfşj nğ şi şğmuğ usrizşğ buğndzum lrumuıuğ mşğhnf euğsuzndrs ndxndj=uçuzumuz suizudnğ çcbmumuz mşeğnzr sg st<^ fşğuüızşs uxnp<ndkrdzi nd =uzr sg +ğ fşğ< fşğueuxzus Auwuiıuz! Şi rs usşz+ğşuw up+k=zşğndi st< srbı hrır wrbşs örz=g^ Uiınd,st hrır .zeğşs nğ nğ ustz ışium ynğquz=t aşxnd huat BRĞRZ*PLND gzıuzr=r uzeuszşğg şd znğuznğ wu<npndkrdzzşğnf hiumt RĞŞZJ çnlnğ zu.uqşxzndkrdzzşğz nd ünğ,şğg! Arsu auwğşzr anpi t nğ mg ihuit rz,r! ZNDUĞE SMĞIVŞUZ-İU?UZŞUZ 187

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 187

18.06.2015 11:06:06


DAHİLİ TELEFONLAR Genel Sekreter

VAKIF YÖNETİM Silva Trika

Yönetim Kurulu Sekreteri

Markrit Arslan

Müze

Sonya Donbaoğlu

Başhekim Başhekim Yardımcısı

HASTANE YÖNETİM

755 752-754 554

Dr. Ardaş Akdağ

1147

Dr. Tercan Mildanoğlu

1076

Başhekim sekreteri

1145-1146

Başhemşire

Anita Karaca

1253

İdari Müdür

Talar Maviyan

1005-1048

SERVİSLER ACİL ALTIPARMAK

AMELİYATHANE

ASTARCIYAN GİRİTLİYAN-KUYUMCUYAN GÜLBENKYAN HAGOPYAN

PSİKİYATRİ - SAATÇİ

PSİKİYATRİ - DR. TARVER RUH VE SİNİR HAST. SERVİSİ UNCUYAN YOĞUN BAKIM ÜNİTESİ YENİ DOĞAN YBÜ HASTA ODALARI

Doktor odası Gece telsiz Hemşire odası Vezne Hemşire bankosu Anestezi Teknisyeni Astarcıyan Ameliyathanesi Direktörlük Doktor odası Steril Depo Sterilizasyon Hemşire bankosu Bebek odası Doktor odası Hemşire bankosu Doktor odası Hemşire bankosu Hemşire bankosu Danışma bankosu Doktor odası Güvenlik Hemşire bankosu Hemşire odası Hemşire bankosu Erkek - Dilsizyan Kadın - Evleyan Hemşire bankosu Hemşire bankosu Hemşire bankosu Hasta odası kapı numarası

724 767 723 722 659-668 1072 1024-1071 1025-1028 1027 1099 1026 1133-1134 1354 1355 1351 1254 1255-1258 1251-1252 1400-1401 1407 1406 1402-1403 1404-1405 549-566 551 552 1256-1257 1113-1114 1354

LABORATUVAR - ÜNİTE BİOKİMYA LABORATUVARI EKG EMG-EEG ENDOSKOPİ ÜNİTESİ FİZİK TEDAVİ VE REHAB. ÜNİTESİ MİKROBİYOLOJİ LABORATUVAR PUVA RADYOLOJİ LAB.

UYKU LABORATUVARI

Dr. Vahen Kuyumcu Kan Bankası Sekreterlik Ön Banko Çekim Odası Çekim Odası Sekreterlik İşlem Odası Hemşire Odası Tedavi Salonu Dr. H. Ferda Soysal Puva Odası Dr. Nurper Denizoğlu MR Odası Müracaat Bankosu Sekreterlik Vezne Uyku Odası Sekreterlik

1108 643 1107 738 1068 1152 1152 1073 1112 1136 1109 1029 1035 1036 1031-1032 1034 1033 1224 1152

188

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 188

18.06.2015 11:06:07


ARDUZEUZNJR ZŞĞ?RZ AŞXUQUWZZŞĞND KRDŞĞG ANÜUÇUĞQNDKRDZ Gzeauzndğ ?uğındpuğndar

İrlfu Kğr=u

Anüuçuğqndkşuz ?uğındpuğ

Suğüğrı Uğiluz

752 - 754

755

Kuzüuğuz

İnzru Inzhu+plnd

544

ÇCBMUMUZ MUÖS Çcbmuhşı

I+=k$ Uğıub Uüıup

1147

Çcbmuhşır *üzumuz

I+=k$ Ktğouz Srlıuz+plnd

1076

Çcbmuhşır ?uğındpuğ

1145-1146

Uduü Çnwc ?nwğ

Uzrku Üuğuou

1253

Fuğvumuz Iz+ğtz

Euluğ Sufrşuz

1005-1048

WUĞMUÇUCRZZŞĞ BIUH *ÜZNDKRDZ ULKGYUĞSU?

FRĞUAUIUĞUZ

UİIUĞOŞUZ MRĞRKLŞUZ-ÜNDWNDSOŞUZ MRDLHTZMŞUZ WUMNÇŞUZ ANÜŞÇNDCUĞUZ-İUUKOG

ANÜŞÇNDCUĞ$ - I?K$ EUĞFTĞ ANÜŞMUZ ŞD >PUWRZ ARDUZE$ WUĞMUÇUCRZ NDZOŞUZ :IUJŞUL EUĞSUZNDS ZNĞU;RZZŞĞND :I$ EUĞS$ ARDUZEUİŞZŞUMŞĞ

Çcbmr işzşum Ürbşğuwrz uzkşl aşx$ Çnwc =nwğr işzşum Uğmpumul Çnwc =nwğr işpuz Öüuwuöğmndsr suizuütı Uiıuğoşuz frğuauıuğuz Iz+ğtzndkrdz Çcbmr işzşum U.ıuöşğ,ndsr usçuğ U.ıuöşğ,nds Çnwc =nwğr işpuz Znğu,rzzşğnd işzşum Çcbmr işzşum Çnwc =nwğr işpuz Çcbmr işzşum Çnwc =nwğr işpuz Çnwc =nwğr işpuz :nğağeuındumuz işpuz Çcbmr işzşum Aimrv mtı Çnwc =nwğr işpuz Çnwc =nwğr işzşum Çnwc =nwğr işpuz Uwğşğ-Irliröşuz Mrzşğ-Tfltşuz Çnwc =nwğr işpuz Çnwc =nwğr işpuz Çnwc =nwğr işpuz Arduzeuişzşumr krdg

724 767 723 722 659-668 1072 1024-1071 1025-1028 1027 1099 1026 1133-1134 1354 1355 1351 1254 1255-1258 1251-1252 1400-1401 1407 1406 1402-1403 1404-1405 549-566 551 552 1256-1257 1113-1114 1354

IUĞĞULND;UĞUZZŞĞ I+=k$ Fuatz Ündwndsond Hrn=rsruwr Iuğğulnd,uğuz

T ?U MT T ST MT - T T MT TZINİ?NYRR ÇUCRZ

1108

Uğrdz uxzşlnd işzşum

643

?uğındpuğndkrdz

1107

Zu.uişpuz

738

?zzndkşuz işzşum

1068

?zzndkşuz işzşum

1152

?uğındpuğndkrdz

1152

?zzndkşuz işzşum

1073

Çnwc =nwğr işzşum

1112

(RÖR? EUĞSUZNDSR ŞD FŞĞUMUZÜZNDSR ÇUCRZ

Euğsuzndsr işzşum

1136

SR?ĞNHRNLNCR IUĞĞULND;$

I+=k$ A$ (tğıu İnwiul

1109

YNDFU

Yndfu-r işzşum

1029

ĞUIRNLNCRR IUĞĞULND;$

I+=k$ Zndğytğ Itzrö+plnd

1035

Ts-Uğ işzşum

1036

Ersndsr işpuz ?uğındpuğndkrdz

?ZUZULND IUĞĞULND;UĞUZ

1031-1032 1034

Uğmpumul

1033

?zuzulnd işzşum

1224

?uğındpuğndkrdz

1152

189

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 189

18.06.2015 11:06:07


POLİKLİNİKLER-DOKTORLAR Dr. Armenak Aslan ANESTEZİ VE REANIMASYON ASTIM ALLERJİ BESLENME VE DİYET

1148

Anestezi Konsültasyon Odası

1068

Dr. Jilber Berberoğlu

1143

Dyt. Yelda Özel Dağcı

1060

Dyt. Nazan Desticioğlu Sekreterlik

ÇOCUK HASTALIKLARI

DERMATOLOJİ

FİZİK TEDAVİ VE REHAB. GENEL CERRAHİ ÇOCUK CERRAHİSİ GÖĞÜS HASTALIKLARI VE TÜB.

GÖZ HASTALIKLARI

İÇ HASTALIKLARI

Dr. Sayat Gülbayzar

KULAK BURUN BOĞAZ

1164 1039

Dr. Vahe Kösem

1040

Dr. Eznik Ardaşes Menesyan

1068

Dr. Firuzan Altın Sekreterlik Dr. M. Ferhat Çelik

NÖROŞİRURJİ

1115 1103

Dr. Ebru Duygu Sekreterlik

780

Dr. İliya Ayvatoğlu

642

Dr. Sarkis Sirop

641

Dr. Garbis Yakupyan

1016

Dr. Maksut Ahbap

1014

Dr. Talar Kılıçdağı

1017

Dr. Tarık Turfan

1013

1062

Dr. Yasemin Ağralı

1018

Dr. Yakup Çilingir

1046

Prof. Dr. Murat Gençbay

1137

Dr. Feza Güzet

1142

Sekreterlik

1140

Dr. Ali Akın Erkan

1065

Dr. Sait Şirazi

1066

Dr. Karolin Yıldırmaz

1023

Sekreterlik

1020

Doktor odası

1019 1101-1102-1103

Sekreterlik

1150

Dr. Aram Bakırcı

1043

Sekreterlik Dr. Aydan Tandoğan Sarp

Dr. Ufuk Oztürk Sekreterlik

1050-1063 1041 1139 1037-1138 1021 1022 1050-1063

Dr. Zeynep Nergis Tellioğlu Saka

1054

Dr. Gürkan Odabaşıoğlu

1055

Prof. Dr. Özgür Öztürk

1053

Dr. Yasin Genç

1054

Dr. Belinda Maşalı Sekreterlik ÜROLOJİ

1015 1012-1064

Dr. Ağavni Tezenli

Dr. Sevan Sıvacıoğlu

PSİKİYATRİ - PSİKOLOJİ

1151 1037-1138

Doç. Dr. Hüseyin Yetik

Sekreterlik ORTOPEDİ VE TRAVMATOLOJİ

1116

Dr. Nuri Şen

Dr. Armenak Mezaduryan NÖROLOJİ

1137 1037-1138

Dr. Kamer Tomaoğlu

Odyometri Çekim Odası KONSÜLTAN HEKİMLER

1106

Dr. Serkis Barış

Sekreterlik

KARDİYOLOJİ

1038 1037-1138

Sekreterlik

Dr. Yeliz Zıhlı

KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM

1024

Dr. Halis Enhoş

Dr. Hakan Suiçmez Sekreterlik

1053 1056-1057 1044 1050-1063

Dr. Nişan Çilingiroğlu Dr. Murat Kuyumcu ASİSTAN DOKTORLAR

Dr. Jilber Berberyan Dr. Avedis Çepkinli Dr. Lida Çiteli Doktor Dinlenme Odası

768

190

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 190

18.06.2015 11:06:08


ÇUÖSUÇNDCUĞUZZŞĞ-ÇCRBMZŞĞ I+=k$ Uğsşzum Uiluz ÖÜUWUÖĞMNDS ŞD FŞĞUMUZÜZNDS UİKGS ULTĞCR İZZEUMUZNZ ŞD İZZEUX$

1148

Öüuwuöğmndsr :nğağ$İşzşum

1068

I+=k$ Crlhtx Htğhtğ+plnd

1143

Suizuütı Şlıu T+ötl Iupog

1060

Suizuütı Zuöuz Itikror+plnd ?uğındpuğndkrdz

SUZMUMUZ ARDUZENDKRDZZŞĞ

SNĞKUWRZ ARDUZENDKRDZ$

W*EUJUD ŞD (RÖR? EUĞS$ GZEAUZNDĞ FRĞUÇNDCNDKRDZ SUZMUMUZ FRĞUÇNDCNDKRDZ MNDĞ;?R ARDUZENDKRDZZŞĞ

UMZUÇNDCUĞUZ

ZŞĞ?RZ ARDUZENDKRDZZŞĞ

I+=k$ İuwuk Mrdlhuw,ux

UMUZ>^ ?RK^ MNMNĞE

1106 1164

I+=k$ İuğüri Huğgb

1039

I+=k$ Fuat ?t+its

1040

I+=k$ Şözrm Uğıubti Stztbşuz

1068

I+=k$ (rğndöuz Ulkndz

1037

?uğındpuğndkrdz

1138

I+=k$ S$ (şğauk Vtlr=

1116

I+=k$ Üustğ Knsu+plnd

1115

I+=k$ Zndğr Btz

1103

I+=k$ Thğnd Indwmnd ?uğındpuğndkrdz

1151 1037-1138

Inv$ I+=k$ Arditwrz Şkr=

780

I+=k$ Rlru Uwfuı+plnd

642

I+=k$ İuğüri İşğnç

641

I+=k$ Muğhri Şupndhşuz

1016

I+=k$ Suüindı Uahuh

1014

I+=k$ Euluğ Üglgoıupg

1017

I+=k$ Kuğg= Kndğ)uz

1013

I+=k$ Şlrö Ögalg

1015

I+=k$ Upudzr Ktötzlr

İĞIR ARDUZENDKRDZZŞĞ

1038 1037-1138

?uğındpuğndkrdz

?uğındpuğndkrdz MZN>UMUZ ARDUZENDKRDZZŞĞ ŞD ;ZZEUÇŞĞNDKRDZ

1024

I+=k$ Aulri Tza+b

1012-1064 1062

I+=k$ Şuitsrz Upğulg

1018

I+=k$ Şuündh Vrlrzmrğ

1046

Yğ+($ I+=k$ Sndğuk Mtzvhuw

1137

I+=k$ (töu Mrdötk

1142

?uğındpuğndkrdz

1140

I+=k$ Ulr Uügz Tğ=uz

1065

I+=k$ İurk Brğuör

1066

I+=k$ Üuğ+lrz Şglıgğsuö ?uğındpuğndkrdz Linpndkşuz Vuyndsr işzşum :NĞAĞEUIND ÇCRBMZŞĞ ZŞUĞEUWRZ FRĞUÇNDCNDKRDZ

Çcbmr işzşum ?uğındpuğndkrdz

1150 1043

?uğındpuğndkrdz I+=k$ Uwıuz Kuzınpuz İuğy ?uğındpuğndkrdz

*ĞKNYTIR-KĞUFSUKNLNCR

1139 1037-1138 1021 1022 1050-1063

I+=k$ Ötwzşç Ztğmri Ktllr+plnd İuüu

1054

I+=k$ Mrdğ=uz *ıuhubg+plnd

1055

Yğ+($ I+=k$ T+ömrdğ T+ökrdğ=

1053

I+=k$ Şuirz Mtzv

1054

?uğındpuğndkrdz

*ÜZUMUZ ÇCRBMZŞĞ

1041

I+=k$ İşduz İfuog+plnd

I+=k$ Htlrzıu Subulg

RDĞNLNCR

1050-1063

I+=k$ Nd)nd= T+ökndğ= ?uğındpuğndkrdz

ANÜŞMUZ ARDUZENDKRDZZŞĞ

1019 1101-1102-1103

I+=k$ Uğus Hu=gğog I+=k$ Uğsşzum Sş,uındğşuz

>PUWRZ ARDUZENDKRDZZŞĞ

1020

I+=k$ Au=uz İndrvstö ?uğındpuğndkrdz

1053 1056-1057 1044 1050-1063

I+=k$ Zbuz Vrlrzmrğ+plnd^ I+=k$ Sndğuı ÜndwndsOnd^ I+=k$ Crlhtğ Htğhtğşuz^ I+=k$ Udşıri Vty=rzlr^ I+=k$ Lrıu Vrktlr Çcrbmr auzüiıuişzşum

768

191

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 191

18.06.2015 11:06:08


AMBAR ARŞİV BİLGİ İŞLEM BİYOMEDİKAL ÇAĞRI MERKEZİ ÇAMAŞIRHANE ECZANE GÜVENLİK HALKLA İLİŞKİLER HASTA HİZMETLERİ İNSAN KAYNAKLARI İŞYERİ HEKİMLİĞİ KALİTE BİRİMİ KANTİN MEDİKAL MUHASEBE MUHASEBE MUTFAK MÜHENDİSLİK PERSONEL ŞEFLİĞİ SATINALMA

TEKNİK BİRİMLER

TEMİZLİK HİZMETLERİ

VEZNELER

YEMEKHANE

Birim Sorumlusu Medikal Ambar Birim Sorumlusu Birim Sorumlusu Ofis Birim Sorumlusu Ofis Ofis Çamaşırhane Terzihane Ecz. Makruhi Çilingiroğlu Eczane Ana Kapı Otopark Kapısı İzleme Odası Birim Sorumlusu Birim Sorumlusu Birim Sorumlusu İşyeri Hekimi İşyeri Hemşiresi Ofis Eğitim Hemşiresi Enfeksiyon Kontrol Hemşiresi Cafe Medical Birim Sorumlusu Ofis Müdür Ofis Birim Sorumlusu Diyet Mutfağı Elektrik Mühendisi İnşaat Mühendisi Personel Şefi Ofis Boyahane Elektrik Atölyesi Kazan Dairesi Marangozhane Tesisat ve Demirhane Atölyesi Birim Sorumlusu Müdür Danışma Zemin kat I. Kat Yatış-Çıkış Veznesi Selviyan Salonu

BİRİMLER

Alen Uluk Arman Nalçacıer Cevat Yazıcı Sayat Çınar Yurdagül Demiriz

Madlen İnal Alin Şarklı Sevan Karatoprak Dr. Lida Çiteli İlknur Nuhoğlu Demet Sükün Sevda Karakılıç Mesut Caba Maryam Malhasoğlu Pınar Demiralay Nurhayr Ahbap Mari Hergel Serkis Küzel Yeros Asa

Sevgi Güventepe Toros Özhallaçyan

HUZUREVLERİ

Doktor Odası Bilek Huzurevi Erkek Huzurevi - Karamanukyan-Balyan Hintliyan - Taş Huzurevi Kadın Huzurevi - Karamanukyan-Balyan Kazancıyan - Yerganyan Huzurevi - Hemşire, Mutfak Anita Ösme

717 779 762 764 763-764 745 765 640-695 721 731 702 703 733 727 715 1007 1006 1031 682 682 761 1253 681 707 1011 1004-1042-1049 757 756 718 704 728 701 758 729 687 714 710 708 712 674 1008 1059 1001-1002-1058 1161-1162 1009-1010 709

564 665 562 565 563 568, 569

Özçelik Huzurevi

567

Psikolog Odası

677

ZİBEÇ Akademik Sınıf Bireysel Sınıf Psikoloğu El Sanatları Sınıfı İdare Kadınlar Kolu Öğretretmenler Odası Konuşma Terapisti Sekreterlik Terapi Havuzu Uygulama Sınıfı Yemek Salonu

Gülfidan Övüç

686 688-691 690 709-698 692 691 734-735 696 689 694

YARDIMCI KURULUŞLAR

EMLAK KOMİSYONU LOJMANLAR

Kadınlar Kolu Din Görevlisi Sendika Odası Sekreterlik Lojman

751 719 713 672-673 711-781-782-783

192

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 192

18.06.2015 11:06:10


ŞZKUMUXNWJZŞĞ

OUBUĞUZ

Çuczr huıui.uzuınd Çcbmumuz usçuğ Çuczr huıui.uzuınd Çuczr huıui.uzuınd Ub.uıuişzşum Çuczr huıui.uzuınd Ub.uıuişzşum Ub.uıuişzşum Lnduj=uındz Eşğqumr işzşum Eşp$ Su=ğndar Vrlrzmrğ+plnd Eşpuğuz Suwğ endx Muxuıuz endx Erıuğmndsr işzşum Çuczr huıui.uzuınd Çuczr huıui.uzuınd Çuczr huıui.uzuınd Ünğ,uışprr Çcrbm Ünğ,uışprr çnwc =nwğ Ub.uıuişzşum Ndindjuznp Uduü çnwc =nwğ Fuğumr iındünds Stır=ul iğouğuz Çuczr huıui.uzuınd Ub.uıuişzşum Iz+ğtz Ub.uıuişzşum Çuczr huıui.uzuınd İzzeumuznzr .nauznj Şlşmığumuzndkşuz ouğı$ Brzndkşuz ouğıuğuütı Hubı+ztndkşuz ız+ğtz Ub.uıuişzşum Zşğmuişzşum Şlşmığumuzndkşuz uğaşiı$ Mukiuwuındz Uıupquünğ,uğuz Şğmukr şd muösu,$ uğaşiı$ Çuczr huıui.uzuınd Iz+ğtz :nğağeuınd Zmndpuwrz wuğm Uxu<rz wuğm Şl= şd sndı=r uğmpumul İtlfrşuz iğua

Uzrku T+ist

Çcbmr işzşum Hrlt= Auzüiıuğuz Uwğşğnd Auzüiıuındz- Üuğusuzndmşuz-Hulşuz Mzn<umuz Auzüiıuındz-Üuğusuzndmşuz-Hulşuz Arzelşuz - Kub Üuöuzoşuz-Şğmuzşuz Auzüiıuındz-Çnwc =nwğ Üuöuzoşuz-Şğmuzşuz Auzüiıuındz-:nauznj Arzelşuz - Kub Auzüiıuındz T+övtlr= Auzüiıuındz Anüşçuzr işzşum

USÇUĞ UĞ:RD IŞPŞMUINDUMUZ ÇCBMUMUZ-MŞZİUÇUZUMUZ MUZVR MŞEĞNZ LNDUJ?UINDZ EŞPUĞUZ UHUANFNDKRDZ AUİUĞUMNDKŞUZ AŞI MUHŞĞ ARDUZEZŞĞND ;UXUWNDKRDZ SUĞEMUWRZ UPÇRDĞZŞĞ ÜNĞ;UIŞPRR ÇCBMNDKRDZ NĞUMR ÇUCRZ ?UZKRZ ÇCBMUMUZ AUSUĞUMULNDKRDZ INSUĞUMULNDKRDZ :NAUZNJ OUĞIUĞUÜRINDKRDZ HUBI*ZTNDKŞUZ FUĞV$ ÜZNDSR ÇUCRZ

KT?ZR? ÇUCRZZŞĞ

SU?ĞNDKŞUZ ;UXUWNDKRDZ

UĞMPUMULZŞĞ

Ultz Ndlnd= Uğsuz Zulvuogtğ Otfuk Şuögog İuwuk Vgzuğ Şndğıumrdl Itsrğrö

Suıltz Rzul Ulrz Buğ=g İşduz Üuğuk+yğu= I+=k$ Lrıu Vrltlr Rlmzndğ Znda+plnd Itstk İrd=rdz İtfıu Üuğuüglgo Sşindı Ouhu Suğrus Sul.ui+plnd Ygzuğ Itsrğuluw Znğuwğ Uahuh Suğr Atğmtl İuğüri Mrdötl Şğni Uiu

İtfmr Mrdftzktyt Knğni T+öaulluoşuz

717 779 762 764 763 - 764 745 765 640-695 721 731 702 703 733 727 715 1007 1006 1030 682 682 761 1253 681 707 1011 1004 - 1042 - 1049 757 756 715 704 728 701 758 729 687 714 710 708 712 674 1008 1059 1001-1002-1058 1161-1162 1009-1010 709

AUZÜİIUINDZŞĞ 564 665 562 563 565 568 569 565 567 677

ÖRHTV Umueşsumuz euiuğuz Uzqzumuz anüşçnwcnf euiuğuz Qşxuğndşiızşğnd euiuğuz Fuğvndkrdz Irmzuzj Wuzqzu.ndsç ndindjvuj işzşum :+iufuğcndkşuz suizuütı ?uğındpuğndkrdz Euğsuzndsr uduöuz Ünğ,ueğndkşuz euiuğuz Oubuiğua

686 688-691 690 Mrdl)rıuz T+frdv 692 691 734-735 696 689 694

*ÜZUMUZ SUĞSRZZŞĞ

MULNDU;NJ WUZQZU:NDSÇ AUZĞUMUJUĞUZ

Irmzuzj Wuzqzu.ndsç Anüşdnğumuz Uğasrndkşuz İşzşum ?uğındpuğndkrdz Auzğumujuğuz

751 719 713 672-673 711-781-782-783

193

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 193

18.06.2015 11:06:10


ANLAŞMALI KURUMLAR SOSYAL GÜVENLİK KURUMU (SGK) BAĞ-KUR SSK T.C. EMEKLİ SANDIĞI • ACIBADEM SAĞLIK VE HAYAT SİGORTA A.Ş. • AK SİGORTA A.Ş. • AMERİCAN LİFE SİGORTA • ANADOLU ANONİM TÜRK SİGORTA ŞTİ. • AXA SİGORTA A.Ş. • GROUPAMA SİGORTA A.Ş. • DEMİR HAYAT SİGORTA A.Ş. • ERGO SİGORTA • MAPFRE GENEL SİGORTA A.Ş. • MAPFRE GENEL SİGORTA A.Ş. (TAMAMLAYICI SİGORTA) • RUSYA FEDERASYONU İSTANBUL BAŞKONSOLOSLUĞU • "T.C. ZİRAAT VE HALK BANKASI A.Ş. MENSUPLARI EMEKLİ VE YARDIM SANDIĞI" • T.E.A.Ö. ÖĞRETMENLER VAKFI • TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ • TÜRKİYE JOKEY DERNEĞİ AT YETİŞTİRİCİLERİ VE YARIŞÇILARI İKT.İŞLET. • ALLİANZ - YAPI KREDİ SİGORTA A.Ş. • INTER PARTNER ASSİSTANCE

• TÜRK NİPPON SİGORTA ACİL TEDAVİ SİGORTASI • IŞIK SİGORTA ACİL TEDAVİ SİGORTASI • MEDLİNE SAĞLIK PAKETİ VE ACİL TEDAVİ SİGORTASI • SBN SİGORTA A.Ş. ACİL TEDAVİ SİGORTASI • GÜNEŞ SİGORTA ACİL TEDAVİ SİGORTASI • HALK SİGORTA ACİL TEDAVİ SİGORTASI • ING EMEKLİLİK ACİL TEDAVİ SİGORTASI • METLİFE EMEKLİLİK ACİL TEDAVİ SİGORTASI • METRO TURİZM SEYAHAT ORGANİZASYON A.Ş. • LİFE CENTER (MEDİKAMED SAĞLIK (MEDİKA GROUP)) • DR.BACK-UP KİŞİSEL SAĞLIK SİSTEMİ • BACK-UP KİŞİSEL SAĞLIK SİSTEMİ • DR. BACK-UP KİŞİSEL SAĞLIK SİSTEMİ & FORTİS BANK KARD • IPA CARD • IPA PREVİLEGE CARD • BENEFİT CARD • BENEFİT GLOBAL AIG CARD • BENEFİT GLOBAL & AVİVASA HAYAT VE EMEKLİLİK • BANK ASYA PLATINUM CARD & BANK ASYA CLASSIC CARD • BANK ASYA TUSCON KART

• TÜRKİYE EKONOMİ BANKASI • TÜRKASSIST CARD • LİFE PARTNER CARD • TICKET RESTAURANT - (IPA) ASİSTANS HİZMETLERİ • VIP HAYAT CARD • ASİST POİNT CARD • AXA PPP & AXA ASSISTANCE

• CGM TÜRKİYE (PROMED)

• ZÜRİCH SİGORTA A.Ş. & ZÜRİCH SİGORTA HSBC ACİL TEDAVİ SİGORTASI • FORTİS BANK SANDIK (ÇALIŞAN VE BAĞIMLILARI) • EUREKO SİGORTA (Garanti - Eureko Mediko Özel Sağlık Sigortası ve Garanti Bankası Çalışanları-İştirakleri) • RAY SİGORTA A.Ş. ACİL TEDAVİ SİGORTASI • ZİRAAT SİGORTA • SOMPO JAPAN SİGORTA (FİBA) • HDI SİGORTA • HALK SİGORTA (BİRLİK) • DUBAİ STARR SİGORTA A.Ş. • GENERALİ SİGORTA • ACE EUROPEAN SİGORTA (Ferdi Kaza Sigorta Hastane Tedavi Teminatı) • ANKARA ANONİM TÜRK SİGORTA • RAY SİGORTA

• CGM SAĞLIKTA AVANTAJLAR DÜNYASI

1. MEDLİNE BOX ÜYELERİ BİREYSEL 2. MEDLİNE BOX ÜYELERİ KURUMSAL • Aloynaver • Citibank • Groupama Emeklilik • Plastisan Plastik • Sodexo • Kobi Sağlık Paketi Üyeleri • TMSF 3. HDI Sigorta Acil Sağlık Sigortası 4. HDI-GS Sigorta-Galatasaray Aslan Yürek-Aslan Taraftarım Güvende 5. AvivaSA Emeklilik ve Hayat A.Ş. 6. Elite Card 7. HS GRUP • Hizmetmax • Artı Yaşam • Kadıköy Card • Köpük Card • Med Power • S-Line • Super Card • Şişli Card 8. Çağdaş Koruma Planı 9. ACE Group Sigorta Üyeleri 10. Mapfre Genel Yaşam Sigorta Ferdi Kaza 11. Nar Sağlık Hizmetleri • Efor Patent 12. Telemed Sağlık Hizmetleri 13. Card Asist 14. LİFE Card

194

Mayıs Haziran 2015-ermenice bölümü.indd 194

18.06.2015 11:06:15


MayÄąs-Haziran 2015.indd 195

12/06/15 09:18


Yedikule

Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Vakfı

ZAKİRBAŞI SOKAK NO.32 34020 KAZLIÇEŞME - İSTANBUL TEL: 0212 582 50 50 PBX FAKS 0212 547 11 21 www.surppirgic.com

BU SÜRELİ (YAYGIN) YAYIN PARA İLE SATILMAZ

Mayıs-Haziran 2015.indd 196

12/06/15 09:18


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.