ASRACK_3.pdf
1
6.01.2015
15:55
C
M
Y
CM
MY
CY
CMY
K
SAYI
HAFTALIK BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ VE EKONOMİSİ GAZETESİ www.bthaber.com.tr
Sayfa
Uzmanlık, birleşerek büyük bir güç yarattı
11
Alkin Aksoy
Sayfa
12
Üyesi olduğu United VARs topluluğunun, SAP’nin 10’uncu küresel partneri olması, Detaysoft’un yurtdışı operasyonlarının daha da artırmasını sağlayacak.
1045 9 - 15 Kasım 2015
Türk bilişim şirketlerine yabancıların ilgisi artıyor
Bölgenin ‘ödeme şampiyonu’ olacağız Kuruluşundan bu yana 14 bini aşkın kayıtlı üye işyerine ulaşan iyzico, Dünya Bankası Grubu üyesi IFC’den yatırım aldı.
Barbaros Özbugutu
Sayfa
27
Ağ yapısı dönüşüyor ve karmaşadan kurtuluyor IDC’nin “Yazılım Tabanlı Ağ: Ana Trendler ve Fırsatlar” raporu, Türkiye’deki SDN eğilimlerini ve fırsatları analiz ediyor.
Özel Günümüzde yeni teknolojiler ve inovasyon alışkanlıklarını, sektörleri değiştirirken, birleşme ve satın alma Haber eğilimleri de gücünü koruyor. Türkiye’de son 10 yılda BT sektöründe gerçekleşen birleşme ve satın alma Handan Aybars
Gelişmiş tehditler için gelişmiş güvenlik* çözümü. McAfee Advanced Threat Defense *AV-TEST raporuna göre imzasız gelişmiş inatçı tehditlerde (APT) %99,98 oranında tespit
Sayfa işlemlerinde ana motivasyonu, mevcut pazarda payını arttırma, benzer bölgelerde yeni pazarlara açılma, yeni müşteriler, projeler ve kontratlar kazanma gibi diğer sektörde de gözlemlenen sebepler oldu. Son 1-2 yılda ise bu sebeplere ek olarak, yeni yetkinlikler kazanma ve yeni ürün geliştirme gibi gerekçeler de öne çıkıyor.
3-4
TOUGHBOOK CF-54
YARI DAYANIKLI DİZÜSTÜ BİLGİSAYAR YENİDEN TANIMLANIYOR
Windows 8.1 Pro işletim sistemli, Intel® Core™ i5-5300U vPro™ işlemcili, yarı dayanıklı, 14 inç dizüstü bilgisayar Panasonic, Toughbook ailesinin yeni ürünü CF-54 ile yarı dayanıklı dizüstü bilgisayarların tasarımında çığır açıyor. Yeni Toughbook CF-54, en ince ve en hafif yarı dayanıklı Toughbook’lardan biri!
www.toughbook.eu
Intel, Intel logosu, Intel Core, Intel vPro, Core Inside ve vPro Inside, Intel Corporation'ın ABD ve diğer ülkelerdeki tescilli markalarıdır.
BThaber
GÜNDEM
9 - 15 KASIM 2015
3
Türk bilişim şirketlerine yabancıların ilgisi artıyor Handan Aybars Geçmişte altyapı, BT danışmanlık şirketleri, sistem entegratörleri, ERP çözüm ortakları gibi alt sektörlerde daha çok işlem gerçekleşirken, son yıllarda yazılım firmaları ile mobil uygulama geliştiren firmalarda da hareket var. Bu arada, doğru iş modeli ile yola çıkarak, doğru yatırım stratejisi ile doğru pazarda doğru ürünleri geliştirenler de küresel alıcıların ve özel sermaye fonlarının ilgisini çekiyor. Proje ve kontrat bazlı iş modelinden çıkıp, ‘ürün bazlı’ iş modeline dönüşümü gerçekleştirenler de tercih ediliyor. Burada Ar-Ge önem taşırken, teknokent ve diğer yatırım teşviklerinden faydalanarak özgün yazılım ürünleri geliştiren firmalar, kârlarını uzun vadede arttırıyor ve şirketlerine değer katıyor. Türkiye’nin payı küreselle kıyaslandığında devede kulak PricewaterhouseCoopers Türkiye Kurumsal Finansman Danışmanlık Hizmetleri Direktörü Baran Engür’e göre, küresel bilişim sektörü için iyi bir yıl olduğunu söyleyebiliriz. Küresel oyuncular kendilerini yeni ürünler geliştirmek, yeni pazarlara girmek veya mevcut pazarlarında pazar paylarını korumak için sürekli bir baskı altında hissediyorlar. Dolayısıyla inorganik büyüme stratejilerine öncelik veren birçok küresel oyuncu, 2015 yılında yeni birleşme ve satın alma işlemlerine imza attı.
Türkİye’de 2015’e bakış Pozitron’un 100 milyon dolar gibi Türkiye BT sektörü için oldukça yüksek bir bedel ile Monitise’a satılması 2014 yılının en çok ses getiren işlemlerinden biri olmuştu ve 2015 yılında hareketlilik devam etti. • Dubai merkezli InfoFort Holding, doküman ve süreç yönetimi gerçekleştiren CBKSoft’u (“Envision”) satın aldı. • Güney Koreli Netmarble Games Corporation, Joygame Interactive Services’in yüzde 50 hissesini satın aldı. • Sistem entegrasyonu ve yazılım alanlarında çözümler üreten Dataserv, Alman merkezli Comparex Deutschland GmbH’ye yüzde 51 hissesinin satışını gerçekleştirdi. • Mekan keşif ve yorum servisi Mekanist.net, 22 ülkede hizmet veren Hindistan merkezli restoran arama ve keşif platformu Zomato tarafından satın alındı. • Otobüs bileti satın alma platformu ClickBus, online
otobüs biletinin yanı sıra uçak bileti satışı da yapan NeredenNereye.com ile birleşti. • Almanya’nın köklü enerji şirketlerinden EWE AG’nin yüzde 100 iştiraki olan EWE Turkey Holding, Millenicom Telekomünikasyon Hizmetleri’nin hisselerinin tamamının devralınmasına ilişkin sözleşmeyi imzaladı. • El Cezire televizyonunun da sahibi olan Katarlı beIN Media Group, Digiturk’ü satın aldı. • Yemeksepeti, dünyanın en büyük online yemek sipariş platformu Delivery Hero tarafından satın alındı. • Dünyanın önde gelen yatırım şirketlerinden Bahreyn merkezli Investcorp, araç takip sistemleri şirketi Arvento’nun çoğunluk hisselerini aldı. • Doğan Online iştiraki hepsiburada.com’u da içinde bulunduran D-Market Elektronik Hizmetler, Hollanda merkezli fon TurkCommerce B.V.’ye hisse satışı yaptı.
MUTABAKAT zaman alan, emek isteyen cari hesap mutabakat işlemlerinde hız, kolaylık, doğruluk
BA / BS mutabakatlarının yapılması yasal bir zorunluluk. Zaman alması, çok insan emeği istemesi bir yük. İnsan hatasına açık olması bir risk. Çözüm
“2015, küresel bazda bilişim sektöründe diğer yıllara göre hem adet hem değer bazında daha yüksek birleşme ve satın alma işleminin gerçekleştiği bir yıl oldu” yorumunu yapan Baran Engür, Türkiye bilişim sektörü özelinde de yorumlarını paylaşıyor. Buna göre, Türkiye’de bilişim sektörü son yıllarda hızlı bir gelişim gösteriyor. “Ancak sektörün gerçek potansiyeline çok uzak olduğunu düşünüyoruz” yorumunu
yapan Baran Engür’e göre, bu da gerek küresel yatırımcıların gerek girişimcilerin iştahını kabartan bir faktör. Yaklaşık 3.5-4.0 trilyon dolarlık telekom da dahil olmak üzere küresel bilgi teknolojileri pazarından şu anda alınan payı 35-40 milyar dolar olarak gösteren Engür, “Yani yüzde 1 civarı payımız var” bilgisini veriyor. Engür, Türkiye bilişim pazarının konumu Devamı 4. sayfada
Kalsiyum Mutabakat Uygulaması Mutabakat İşlemlerinde İşgücü ve Zamandan Tasarruf
Kolay üyelik Hızlı ve kolay veri aktarımı KEP entegrasyonu Mutabakat daveti Karşılıklı kayıtların eşleştirilmesi Eşleşmeyen kayıtların kolayca bulunması
www.kalsiyum.co
4
BThaber
GÜNDEM
ve potansiyeline yönelik şu yorumu yapıyor: Fonlar ve melek yatırımcılar da destekliyor “Sektördeki firmalara baktığımızda kurumsallaşmış, küresel piyasaya açılmış çok değerli markalarımız olmakla beraber, sektörün çoğunluğu küçük, orta ölçekli ve gerçek potansiyeline ileride ulaşacak firmalar. Özellikle teknokent ve Ar-Ge teşviklerinin firmaların olgunlaşmasında önemli bir kaldıraç olacağını düşünüyoruz. Küçük ve orta ölçekli çok sayıda firmanın önümüzdeki 5 yıl içinde olgunlaşarak, birleşme ve satın alma piyasasına girmesiyle birlikte, işlem hacminde kayda değer bir artış bekliyoruz. Türkiye’de birçok küçük ölçekli olgunlaşma aşamasında bilişim şirketi; fon ve melek yatırımcı ağlarından da yatırımlar alıyor. Önümüzdeki yıllarda girişim sermayesi, fonlar ve melek yatırımcı ağlarının desteklediği markaların birleşme ve satın alma piyasasına hareket getireceğini düşünüyoruz.” BT sektörümüz cazibesini koruyacak EY Kurumsal Finansman Bölümü Başkanı Müşfik Cantekinler’in de işaret ettiği gibi, bu yıl Türkiye’de adından söz ettiren en önemli bilişim sektörü işlemi Yemeksepeti’nin Almanya merkezli Delivery Hero tarafından yaklaşık 589 milyon dolar bedelle satın alınması oldu. Küresel bazda ise yılın şimdiye kadarki en büyük işlemi Dell’in EMC Corporation’ı 63 milyar dolar bedelle satın alması. “Bu işlem, aynı
9 - 15 KASIM 2015
Gerekçeler türlü türlü
2015 yılında dünya BT pazarında seyİr
Teknoloji ve telekom sektörlerindeki şirketler, küresel satın alma ve birleşme süreçlerinde her geçen gün ön plana çıkıyor. Bir tarafta bu sektörlerdeki şirketlerin sermaye duyarlılığı ve yatırım hedeflerini gerçekleştirebilmek için belli ekonomi ölçeğe ulaşmak adına satın alma ve birleşmelere olumlu baktıkları görülüyor. Bu konuda hamle yapması beklenen büyük ölçekli şirketler ise rekabette öne çıkmak, inovasyon ile aynı zamanda kurumsal fayda elde etmek için bu konuda yoğun araştırmalar yapıyor. Mobil ödeme sistemleri, veri analitiği, bulut bilişim gibi başlıklarda fikri mülkiyet ve yetenek temini için birleşmeler öne çıkarken, M2M süreçleri de telekom şirketlerinin farklı sektörlerde satın alma ve birleşmelere eğilmesini sağlıyor. KPMG’nin ‘2015 Yılı Satın Alma ve Birleşme Büyümesi’ araştırmasına göre, fikri mülkiyet ve yeteneğe erişim
• BT sektöründe en büyük satın alma ve birleşme işlemlerinden biri oldu ve Dell, EMC’yi 67 milyar dolar bedelle satın aldı. • Yılın bir diğer önemli satın alma işlemi Western Digital’in, rakibi SanDisk’i 19 milyar dolara satın alması oldu. • Symantec, veri depolama alanında faaliyet gösteren alt şirketi Veritas’ı 8 milyar dolara dünyanın önde gelen özel sermaye fonlarından Carlyle Group ve GIC’e sattı. • Çip üreticisi Altera’yı 16,7 milyar dolara satın aldığını duyuran Intel, PC satışlarının yavaşlamasıyla düşen çip talebini, veri merkezleri ile telafi etmeyi planlıyor. • Apple, tüketici alışkanlıklarına ve teknolojik trendlere yön vermek için satın almalara hız veriyor: İsrailli kamera teknolojisi şirketi Linx, navigasyon sistemleri geliştiren Coherent Navigation, konum bilgilerini görselleştiren ve analiz eden haritalandırma aracı geliştiren Mapsense ve yapay zeka ile çalışan sanal asistan geliştiren girişim VocalIQ. • Kurumsal güvenlik şirketi Blue Coat Systems, kurumsal bulut veri koruma çözümleri şirketi Perspecsys’i satın aldı.
zamanda bilişim sektöründe şimdiye kadar gerçekleşen en büyük işlemlerden birisi olarak dikkat çekti” hatırlatmasını yapan, 2016 yılının birleşme ve satın almalar adına hareketli bir yıl olacağı beklentisini dile getiren Müşfik Cantekinler, bu potansiyeli şu sözlerle tanımlıyor: “Bilişim sektörü, işlem sayısı bazında Türkiye’de 2011’den bu yana en aktif sektör olarak karşımıza çıkıyor. 2015 yılında da ilk üç çeyrekte toplam 50 civarında bilişim sektörü işleminin gerçekleştiğini
bu kararlarda belirleyici olacak. Mobil, bulut bilişim, veri ve analitik ile güvenlik ise araştırmaya göre, BT sektöründe satın alma ve birleşmelerde önem taşıyan başlıklar. Woodside Capital Partners’ın “Küresel Teknoloji Satın Alma ve Birleşme Trendleri ve Analizi” (Global Technology M&A Trends and Analysis) çalışmasına göre, M2M, IoT, giyilebilir teknolojiler, akıllı evler, mobil ödeme ve mobil alışveriş başta olmak üzere tüm mobil başlığındaki çalışmalar birleşme ve satın almaların öne çıkacağı başlıklar olarak gösteriliyor. PC’den mobile geçiş ile bağlantı gücünü artırmak adına çip sektöründeki gelişmelerin de satın alma ve birleşme hamlelerinde öne çıkacağı üzerinde durulurken, analitik ve düşük maliyetli mimari talebi de akıllı depolama sistemlerinde satın alma ve birleşmeleri öne çıkartacak.
söyleyebiliriz. Önümüzdeki sene de bilişim sektörünün cazibesini korumasını ve çok sayıda küçük boyutlu işlemin yanı sıra orta ve büyük boyutlu işlemlerin de gerçekleşmesini bekliyoruz.” Politik istikrar, etkisini gösterecek Bu potansiyelin, politik gündemden, sonuçlanan seçimden etkileneceği de bir gerçek. IDC Türkiye Sistem ve Altyapı Çözümleri Kıdemli Araştırma Analisti Aslı Koçkal da, “Türkiye’de tek parti dönemine girilmesi ve politik
anlamda istikrarın ekonomiye de olumlu katkılarının olacağını öngörerek yerli firmaların yabancı firmaları satın almak anlamında daha cazip bir ortam yaratacağını düşünüyoruz” yorumunu yapıyor. Koçkal’a göre, özellikle bir distribütör üzerinden varlık gösteren üreticiler, kendileri
• adidas, fitness uygulaması Runtastic’in hisselerini 220 milyon avroya satın aldı. • Siber güvenlik şirketi Fortinet, akıllı Wi-Fi ağ çözümleri sunan Meru Networks’ün satın almasını tamamladı. • Mitsubishi Electric, İtalya’nın önde gelen endüstriyel klima üreticisi De’Longhi Grubu’na ait DeLclima’nın çoğunluk hisselerini aldı. • OKI Grup şirketi OKI Data Corporation (ODC) ile Seiko Instruments Inc. (SII) arasında imzalanan hisse alım anlaşması ile OKI Data Corporation, SII’ın iştiraki olan Seiko Infotech Inc.’in (“SIIT”) geniş formatlı yazıcı iş kolunu satın aldı. • Qualcomm iştiraki Qualcomm Life, medical cihaz entegrasyonu ve klinik veri yönetim çözümlerin sağlayıcısı Capsule Technologie’yı satın aldı. • Blippar, Layar’ın ardından, sanal deneyim uygulama ajansı Binocular’ı satın aldı. • Autodesk, kurumsal IoT servis platformu geliştiricisi SeeControl’u satın aldı. • Activision Blizzard, küresel kapsamını genişletmek amacıyla Candy Crush oyununun üreticisi King Digital Entertainment’ı toplam 5.9 milyar dolara satın aldı.
Türkiye’de ofis açmak için yatırım yapmaya başlayacaklar. Bunun bir örneği olarak Bilgitaş’ı gösteren Koçkal, “Kyocera doküman çözümleri, Ekim 2015’de tek distribütör Bilgitaş’ın yüzde 60 hissesini aldı ve Kyocera Bilgitaş Türkiye ofisi olarak çalışmaya başladı” örneğini paylaşıyor.
KÜÇÜK VE SAĞLAM.
Küçük ve sağlam. Günümüz iş ortamı zor ve rekabetçidir. Küçük ve Orta Ölçekli işletmelerin BT ve Ofis yöneticilerinin günlük sorunlarından biri de azalan bütçeler ile yeni BT donanımı satın almaktır ve ofis alanları oldukça değerlidir. Aklınızda bu varken, özellikle de güvenilmez cihazların artan sayıdaki hata mesajları ile uğraşıp zaman ve kaynaklarınızı tüketirken, işinizin esas sorunlarına odaklanmak zor olabilir. KYOCERA Document Solutions bu sorunlara bir çözüm sunabilir. A4 yazıcı ve MFP’lerimiz az yer kaplar ve kendini ispatlamış ECOSYS teknolojisine sahiptir. Bu ürünlerimizin sadece gayet sağlam olmakla kalmayıp, uzun ömürlü ve sık değiştirmeye gerek olmayan parçaları ile bakım süresi ve maliyetleri azalttığı, çevreyi mutlu ettiği anlamına da gelir. Bir bütün olarak bunlar iş ve çevre için oldukça önemlidir. KYOCERA Document Solutions Europe B.V. - www.kyoceradocumentsolutions.eu
KYOCERA Document Solutions Inc. – www.kyoceradocumentsolutions.com
6
BThaber
E-TOPLUM
Haber Merkezi 8. Uluslararası Bilgi Güvenliği ve Kriptoloji Konferansı (ISCTurkey 2015) 30-31 Ekim tarihinde ‘Siber Güvenlik ve Kritik Altyapılar’ ana temasıyla, ODTÜ Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlendi. Bilgi Güvenliği ve Kriptoloji Konferansı, düzenlendiği ilk yıldan beri; ülkemizin bilgi güvenliği ve kriptoloji alanlarındaki bilimsel ve endüstriyel çalışmalarının paylaşıldığı, üniversite-kamuendüstri iş birliğinin geliştirildiği, toplumun bilgilendirildiği ve eğitildiği, bilim insanları, araştırmacılar ve sektörel uygulayıcılar arasında bilgi alışverişinin sağlandığı bir etkinlik olarak kabul görüyor. ISCTurkey 2015, bu yıl Avrupa Ağ ve Bilgi Güvenliği Ajansı (ENISA) tarafından da destekleniyor ve Avrupa Siber Güvenlik Ayı etkinlikleri arasında yer alıyor. Konferansın açılış konuşmasını yapan Bilgi Güvenliği Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hamdi Atalay, insanların günlük hayatlarının bütününü etkileyen temel altyapıların tamamı olan kritik altyapıların siber güvenlik tehditleriyle karşı karşıya olduğuna vurgu yaparak artık siber güvenliğin ABD ve Çin devlet başkanlarının ülkeler arasında tartıştıkları tek gündem maddesi olduğuna dikkat çekti. Atalay, “Bilgi Güvenliği Derneği, 10 yıl önce kuruldu. Tüm çalışmalarımız toplumda farkındalık yaratmaya yönelik. Şu anda ‘Siber Güvenlik Strateji Belgesi’ne sahip birkaç
9 - 15 KASIM 2015
Türkiye’de siber güvenlik endüstrisi kurulması için çalışılıyor
Bilgi Güvenliği Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hamdi Atalay ülkeden biriyiz. Derneğimizin çalışmalarıyla; ‘Bilgi Güvenliği Uzmanı’ ve ‘Bilgi Güvenliği Denetmeni’ tanımlanmış meslekler haline geldi. Türkiye’de siber güvenlik endüstrisi oluşturmaya çalışıyoruz, bununla ilgili çalışmalarımız bulunuyor. Bireyler, kurumlar ve uluslararası alanda iş birliği artık kaçınılmaz. Kurumlarımız arasında sinerji bulunmuyor. ENISA benzeri, milli koordinasyonu sağlayacak bir kurum olması gerektiğini düşünüyoruz. ‘Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’ hâlâ çıkmadı. Kanuni düzenlemelere ihtiyaç duyuluyor. Diğer yandan siber güvenlik uzmanı açığı bulunuyor. Milli çözümlerin yaratılması için yapılacak daha çok iş var. İyi niyetliler en az kötü niyetliler kadar çok çalışmalı!” şeklinde konuştu.
Siber orduya ihtiyacımız var Gazi Üniversitesi, Bilgi Güvenliği Mühendisliği Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Alkan, Türkiye’nin en çok siber saldırılara maruz kalan ülkeler arasında olduğunun altını çizerek çok ciddi bir farkındalığa ihtiyacımız olduğunu kaydedip “Hukuki, teknik, kurumsal altyapılar oluşturulması gerekiyor. Donanım ve yazılımlar dahil tüm çözümlerimiz yerli ve milli olmalı. Kurumlarımızın yüzde 90’ı savunmasız durumda. Siber orduya ihtiyacımız olduğu bir gerçek” dedi. ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Acar, ODTÜ olarak her zaman destek vermeye açık olduklarını vurgulayarak Kriptografi bölümlerinin ülkemizin bilgi toplumu olma yolunda önemli bir katkı verdiğini belirtti.
Sİber güvenlİk konusunda teknolojİ üreten bİr toplum muyuz? Önümüzdeki süreçte siber güvenlik alanına tam destek vereceklerini söyleyen BTK Başkanı Dr. Ömer Fatih Sayan, tüm olanakları seferber edeceklerini ifade etti. Sayan, “Sektörü yönlendiren, ulusal yazılımlarla öncü bir kuruluş olmalıyız. Denetimleri daha da sıklaştıracağız. Siber güvenlik konusunda teknoloji üreten bir toplum muyuz? Her birey bunu kendine sormalı. BTK olarak her türlü iş birliğine açığız. Yazılımın milliğini denetleyecek organizasyonların oluşturulması gerekiyor” şeklinde konuştu. Konferansta, Ulaştırma,
Denizcilik ve Haberleşme Eski Bakanı Binali Yıldırım’ın video mesajı da gösterildi. Yıldırım mesajında; acil alınması gereken tedbirler olduğunu belirterek nitelikli siber güvenlik uzmanlarının yetiştirilmesi konusuna dikkat çekti. Yıldırım, “Uluslararası hukuk altyapısının geliştirilmesi de büyük önem taşıyor. Bilişime ve teknolojiye yapılan yatırım, ülkenin geleceğine yapılan en önemli yatırımdır” dedi. Etkinlikte; ‘Kritik Altyapılarda Siber Güvenlik’ ve ‘Siber Güvenlikte Yerli Çözümler’ panellerinin yanı sıra eğitimler, oturumlar ve poster sunumları da gerçekleştirildi.
Yarın daha çok proje yöneticisine ihtiyaç olacak! PM Summit 2015 Ankara, ‘Kalkınma ve Proje Yönetimi’ temasıyla 27 Ekim tarihinde TOBB ETÜ Sosyal Tesisleri’nde düzenlendi. Zirve; 23 ayrı oturumda, 26 konuşmacı ve 330 kişinin katılımıyla gerçekleştirildi. PM Summit 2015 Ankara; proje yönetimini kendilerine bir meslek olarak seçmiş yurt içinden ve yurt dışından gelen profesyonellerin yanı sıra, bu alanda akademik çalışmalar yapmış eğitimcileri, proje yönetimi konusunda kariyer yapmayı planlayan öğrencileri ve genç akademisyenleri tanıma ve onlarla geniş bir ilişki ağı kurma fırsatı sundu. Zirve; proje yönetimi konusundaki son gelişmelerle kamu ve özel sektördeki önde gelen kurumların proje yönetimi uygulamalarını ve algılarını görme olanağını profesyonellere sağladı. Açılış konuşmasında; PMI Türkiye
– Ankara Proje Yönetim Zirvesi Proje Yöneticisi Emre Alıç, “Proje Yönetim Zirvesi’nin hazırlıkları gönüllü bir ekip tarafından yapıldı. Sadece proje ekibi değil, konuşmacılarımız da gönüllülük esasıyla buradalar. Salonda Türkiye’nin dört bir yanından katılımcılar bulunuyor. Değişen dünyanın, gelişen teknolojinin büyüyen ekonomisinin, yarın, bugünden daha çok proje yöneticisine ihtiyacı olacağını biliyoruz. Ülkemiz kalkınması
için her sektörde yürütülen büyük ya da küçük projelerin her zamankinden daha kaliteli yürütülmesi gerektiğini düşünüyoruz. PMI Türkiye de; ülkemizde proje yöneticilerinin bir araya gelmesini kolaylaştırarak bu ağın genişlemesine yardımcı olmaya çalışıyor. Kendinizi yeni şeyler duymaya, ilham almaya ve heyecanlanmaya hazırlayın” dedi. TOBB ETÜ Rektörü Prof. Dr. Adem Şahin proje süreçlerinin hayatımızın değişmez parçaları
haline geldiğini vurgulayarak proje yönetiminin kaynakları daha etkin kullanmamızı sağlayacağına dikkat çekti. ‘PMI TR Ankara Branch’ etkin hale getiriliyor PMI Türkiye, 2016 Dönem Başkanı İsmail Kurtoğlu, “PMI Türkiye olarak iş çevrelerini geliştirmek için çeşitli olanaklar sunuyoruz. PMI Educational Foundation ile ilköğretime kadar faaliyetlerimizi yaygınlaştırmayı
hedefledik. Çalışmalarımıza destek vermek isteyen herkesi bekleriz” derken, çağrılı konuşmacı ‘PMI Global’i temsil ettiğini söyleyen Deena Gordon Parla da ‘Bilgi Yönetimi ve KamuÖzel İş birliği’ başlıklı sunumunu gerçekleştirdi. Proje Yönetim Zirvesi, proje yöneticilerine 7 PDU (Professional Development Unit) kazandırdı. Etkinlikte ayrıca ‘Agile Scrum Proje Yönetimi’ ve ‘Liderlik ve Etkili İletişim’ konulu iki atölye çalışmasının yanı sıra ‘Sürdürülebilir Büyüme Planlarında Proje Yönetiminin Yeri’ konulu panel düzenlendi. Zirvede yapılan açıklama göre; PMI TR Chapter artık sadece İstanbul’da proje yöneticilerine hizmet vermeyecek. Gerekli onayları alan PMI TR Ankara Branch, PMI TR gönüllüleri tarafından ivedilikle faal hâle getirilecek.
Tab Gıda Markalarının Menü Board’ları Tab Gıda Markalarının Menü Tab Gıda Markalarının Menü Board’ları Board’ları Sistem 9 Medya’nın Teknolojisi İle Dijitallești Sistem 9 Medya’nın Teknolojisi İle Sistem 9 Medya’nın Teknolojisi İle Dijitallești Dijitallești Digital Signage stratejilerinin markanıza Digital Signage stratejilerinin markanıza Digital Signage stratejilerinin markanıza katkıları neler oldu ? Digital stratejilerinin markanıza katkılarıSignage neler oldu ? Digital Signage stratejilerinin markanıza katkıları neler oldu ? katkıları neler oldu ? Tab Gıda neler olarak, Burger Sbarro, Popeyes, katkıları ? King, Tab Gıda olarak,oldu Burger King, Sbarro, Popeyes, Tab Gıda olarak, Burger King, Sbarro, Popeyes, Arby’s gibi 4 uluslararası markanın Türkiye master Tab Gıda Burger King, Sbarro, Popeyes, Arby’s gibiolarak, 4 uluslararası markanın Türkiye master Tab Gıda olarak, Burger King, Sbarro, Popeyes, Arby’s gibi 4 uluslararası markanın Türkiye master franchise ve kendi markamız olan Usta Dönerci’nin Arby’s gibive4 kendi uluslararası markanın Türkiye master franchise markamız olan Usta Dönerci’nin Arby’s gibive4 uluslararası markanın Türkiye master franchise kendi markamız olan Usta Dönerci’nin tüm dünya haklarına sahibiz. Bu beș markamız için franchise ve kendi markamız olan Usta Dönerci’nin tüm dünyavehaklarına sahibiz. Bu beș markamız için franchise kendi markamız olan Usta Dönerci’nin tüm dünya haklarına sahibiz. Bu beș markamız için dijital teknolojiler ve dijital menü board’lar kullanmatüm dünya haklarına sahibiz. Bu board’lar beș markamız için dijital teknolojiler ve dijital menü kullanmatüm dünya haklarına sahibiz. Bu beș markamız için dijital teknolojiler ve dijital menü board’lar kullanmaya bașladık. Bunlara bașlarken amacımız, değișik dijital teknolojiler ve dijital menü board’lar kullanmaya bașladık. Bunlara bașlarken amacımız, değișik dijital teknolojiler ve dijital menü board’lar kullanmaya bașladık. Bunlara bașlarken amacımız, değișik saat dilimlerinde müșterilerden gelen değișik ya bașladık. Bunlara bașlarken amacımız, değișik saat dilimlerinde müșterilerden gelen değișik ya bașladık. Bunlara bașlarken amacımız, değișik saat dilimlerinde müșterilerden gelen isteklere karșılık verebilmek ve pazarlama stratejileri saat dilimlerinde müșterilerden gelen değișik değișik isteklere karșılık verebilmek ve pazarlama stratejileri saat dilimlerinde müșterilerden gelen değișik isteklere karșılık pazarlama stratejileri geliștirebilmekti. Dijital menüve board’lar bilhassa isteklere karșılık verebilmek verebilmek pazarlama stratejileri geliștirebilmekti. Dijital menüve bilhassa isteklere karșılık verebilmek veboard’lar pazarlama stratejileri geliștirebilmekti. Dijital menü board’lar bilhassa food court gibi alıșveriș merkezlerindeki restorangeliștirebilmekti. Dijital menü board’lar bilhassa food court gibi alıșveriș merkezlerindeki restorangeliștirebilmekti. Dijital menü board’lar bilhassa food court gibi merkezlerindeki restoranlarımızda ile aramızda büyük farkındalık food courtrakipler gibi alıșveriș alıșveriș merkezlerindeki restoranlarımızda rakipler ile aramızda büyük farkındalık food court gibi alıșveriș merkezlerindeki restoranlarımızda rakipler ile aramızda büyük farkındalık yarattı. Çok uzak mesafeden görünen, çok kaliteli, larımızda rakipler ile aramızdagörünen, büyük farkındalık yarattı. Çok uzak mesafeden çok kaliteli, larımızda rakipler ile aramızda büyük farkındalık yarattı. Çok uzak mesafeden görünen, çok kaliteli, iștah açıcı ve güzel görüntüler pozitif bir etki yarattı. yarattı. Çokveuzak mesafeden iștah açıcı güzel görüntülergörünen, pozitif birçok etkikaliteli, yarattı. yarattı. Çokveuzak mesafeden görünen, çok kaliteli, iștah açıcı güzel görüntüler pozitif bir etki Günün değișik saatlerinde, değișik kampanyalar iștah açıcı ve güzel görüntüler pozitif bir etki yarattı. yarattı. Günün değișik saatlerinde, değișik kampanyalar iștah açıcı ve güzel görüntüler pozitif bir etki yarattı. Günün değișik saatlerinde, değișik kampanyalar yapabilmemize olanak sağladı. Günün değișik saatlerinde, değișik kampanyalar yapabilmemize olanak sağladı. Günün değișik saatlerinde, değișik kampanyalar yapabilmemize yapabilmemize olanak olanak sağladı. sağladı. yapabilmemize olanak sağladı.
Burak AKIN
Toplam kaç adet șubenizde sistem aktif çalıșıyor? Toplam kaç adet șubenizde sistem aktif çalıșıyor? Toplam kaç șubenizde aktif çalıșıyor? İleriye yönelik düșüncelerinizi paylașır mısınız? Toplam kaç adet adet șubenizde sistem sistem aktif çalıșıyor? İleriye yönelik düșüncelerinizi paylașır mısınız? Toplam kaç adet șubenizde sistem aktif çalıșıyor? İleriye yönelik düșüncelerinizi paylașır mısınız? İleriye yönelik düșüncelerinizi paylașır mısınız? İleriye yönelik düșüncelerinizi paylașır mısınız? Beș markamız adına da dijital menü board Beș markamız adına da dijital menü board Beș markamız adına dijital menü teknolojilerine çok olumlu Beș markamız geçmek adına da dabizim dijitaladımıza menü board board teknolojilerine geçmek çok olumlu Beș markamız adına dabizim dijitaladımıza menü board teknolojilerine geçmek bizim adımıza çok olumlu oldu. Satıșımızı belli bir oranda, belli bir seviyede teknolojilerine geçmek bizim adımıza çok olumlu oldu. Satıșımızıgeçmek belli bir bizim oranda, belli bir seviyede teknolojilerine adımıza çok olumlu oldu. Satıșımızı belli bir oranda, belli bir seviyede yükseltti. Ama inovatif yanımız ve bu stratejileri oldu. Satıșımızı belli bir oranda, belli bir seviyede yükseltti. Ama inovatif yanımız ve bu stratejileri oldu. Satıșımızı belli bir oranda, belli bir seviyede yükseltti. Ama inovatif bu geliștirme çalıșmalarımız devamve ediyor. Tab yükseltti. Ama inovatif yanımız yanımız bu stratejileri stratejileri geliștirme çalıșmalarımız devamve ediyor. Tab yükseltti. Ama inovatif yanımız ve bu stratejileri geliștirme çalıșmalarımız devam ediyor. Tab Gıda ve quick servis restoran zinciri olarak geliștirme çalıșmalarımız devam ediyor. Tab Gıda ve quick servis restoran zinciri olarak geliștirme çalıșmalarımız devam ediyor. Tab Gıda ve quick servis olarak 1000’e var.zinciri Beș marka Gıda veyakın quickrestoranımız servis restoran restoran zinciri olarakçatısı 1000’e yakın restoranımız var. Beș marka çatısı Gıda ve quick servis restoran zinciri olarak 1000’e yakın restoranımız var. Beș marka çatısı altında en büyüğü tabi ki Burger King. Daha 1000’e yakın restoranımız var. Beș marka çatısı altında en büyüğü tabi ki Burger King. Daha 1000’e yakın restoranımız var. Beș marka çatısı altında en büyüğü tabi ki Burger King. Daha sonra sırasıyla Popeyes, Sbarro, Arby’s ve Usta altında en büyüğü tabi ki Burger King. Daha sonra sırasıyla Popeyes, Sbarro, Arby’s ve Usta altında en büyüğü tabi ki Burger King. Daha sonra sırasıyla Popeyes, Sbarro, Arby’s ve Dönerci geliyor.Popeyes, Usta Dönerci bizim yenive veUsta sonra sırasıyla Sbarro, Arby’s Usta Dönerci geliyor. Usta Dönerci bizim yeni ve sonra sırasıyla Popeyes, Sbarro, Arby’s ve Usta Dönerci geliyor. Usta Dönerci bizim yeni ve iddialı olduğumuz bir markamız. Bu markalara ait Dönerci geliyor. Usta Dönerci bizim yeni ve iddialı olduğumuz bir markamız. Bu markalara ait Dönerci geliyor. Usta Dönerci bizim yeni ve iddialı olduğumuz bir markamız. Bu markalara ait 500 restoranda, 8 ay gibi kısa bir sürede dijtal iddialı olduğumuz bir markamız. Bu markalara ait 500 restoranda, 8 ay gibi kısa bir sürede dijtal iddialı olduğumuz bir markamız. Bu markalara ait 500 restoranda, 8 ay gibi kısa bir sürede dijtal menü board sistemlerini entegre ettik. Bu en500 restoranda, 8 ay gibi kısa bir sürede dijtal menü board sistemlerini entegre ettik. Budijtal en500 restoranda, 8 ay gibi kısa bir sürede menü board sistemlerini entegre ettik. tegrasyonu Sistem 9 Medya’nın büyük menü boardyaparken sistemlerini entegre ettik. Bu Bu enentegrasyonu yaparken Sistem 9 Medya’nın büyük menü board sistemlerini entegre ettik. Bu entegrasyonu yaparken Sistem 9 Medya’nın büyük faydalarını gördük. Türkiye de sektörün lideri tegrasyonu yaparken Sistem 9sektörün Medya’nın büyük faydalarını gördük. Türkiye de lideri tegrasyonu yaparken Sistem 9 Medya’nın büyük faydalarını gördük. Türkiye de sektörün lideri olan Tab Gıda’nın bu kadar kısa sürede bu kadar faydalarını gördük.bu Türkiye sektörün olan Tab Gıda’nın kadarde kısa sürede lideri bu kadar faydalarını gördük. Türkiye de sektörün lideri olan Tab Gıda’nın bu kadar kısa sürede bu hızlı yayılabilmesi için tabi ki çok büyük bir olan Tab Gıda’nın için bu kadar bu kadar kadar hızlı yayılabilmesi tabi kikısa çok sürede büyük bir olan Tab Gıda’nın buvardı. kadar kısa sürede bu kadar hızlı yayılabilmesi için tabi ki çok büyük bir entegratöre ihtiyacı Arayıșlarımız ve hızlı yayılabilmesi için tabi Arayıșlarımız ki çok büyük ve bir entegratöre ihtiyacı vardı. hızlı yayılabilmesi içinsonra tabi Arayıșlarımız ki çok büyük bir entegratöre ihtiyacı araștırmalarımızdan Türkiye’de buve entegratöre ihtiyacı vardı. vardı. Arayıșlarımız veiși araștırmalarımızdan sonra Türkiye’de bu entegratöre ihtiyacı vardı. Arayıșlarımızbu veiși araștırmalarımızdan sonra iși Sistem 9 Medya ile yapabileceğimizin kararını araștırmalarımızdan sonra Türkiye’de Türkiye’de bu iși Sistem 9 Medya ile yapabileceğimizin kararını araștırmalarımızdan sonra Türkiye’de bu iși Sistem 9 Medya ile yapabileceğimizin kararını verdik. Bu doğru karar doğrultusunda da sekiz Sistem 9 Medya yapabileceğimizin kararını verdik. Bu doğru ile karar doğrultusunda da sekiz Sistem 9 Medya ile yapabileceğimizin kararını verdik. Bu doğru karar doğrultusunda da sekiz ayda beș yüz restoran ve üç bin ekran șu an verdik. Buyüz doğru karar ve doğrultusunda da sekiz ayda beș restoran üç bin ekran șu an verdik. Buyüz doğru karar ve doğrultusunda da sekiz ayda beș restoran üç bin ekran șu ayda beș yüz restoran ve üç bin ekran șu an an ayda beș yüz restoran ve üç bin ekran șu an
www.sistemdokuzmedya.com www.sistemdokuzmedya.com www.sistemdokuzmedya.com www.sistemdokuzmedya.com www.sistemdokuzmedya.com
Burak AKIN Dijital ve Bilgi Teknolojileri Müdürü Burak AKIN Dijital ve Bilgi Teknolojileri Müdürü Burak AKIN Dijital ve Bilgi Teknolojileri Müdürü Burak AKIN Dijital ve Bilgi Teknolojileri Müdürü Dijital ve Bilgi Teknolojileri Müdürü
otomasyon sistemine geçti. Dijital Menü Board otomasyon sistemine geçti. Dijital Menü Board otomasyon sistemine geçti. Board ekranlar dıșında, lobi kenarlarında ki dikey otomasyon sistemine geçti. Dijital Dijital Menü Menü Board ekranlar dıșında, lobi kenarlarında ki dikey otomasyon sistemine geçti. Dijital Menü Board ekranlar dıșında, lobi ki da pazarlama aktivitelerimizi yaptığımız dıșında, lobi kenarlarında kenarlarında ki dikey dikey ekranlar da pazarlama aktivitelerimizi yaptığımız ekranlar dıșında, lobi kenarlarında ki dikey pazarlama aktivitelerimizi yaptığımız ekranlar olarak restoranlarımızda yer almaktadır. ekranlar da da pazarlama aktivitelerimizi yaptığımız olarak restoranlarımızda yer almaktadır. ekranlar da pazarlama aktivitelerimizi yaptığımız olarak restoranlarımızda yer almaktadır. Genellikle food court restoranlarımızda özel ekranlar olarak restoranlarımızda yer almaktadır. Genellikle food restoranlarımızda court restoranlarımızda özel ekranlar olarak yer almaktadır. Genellikle food court restoranlarımızda özel uygulama videowall’lar kullandık. Bunları food Genellikle food court restoranlarımızda özel uygulama videowall’lar kullandık. Bunları food Genellikle food court restoranlarımızda özel uygulama videowall’lar kullandık. Bunları food court’larda kullanmamızın sebebi farkındalık uygulama videowall’lar kullandık. Bunları food court’larda kullanmamızın sebebi farkındalık uygulama videowall’lar kullandık. Bunları food court’larda sebebi farkındalık yaratmaktı. Müșterinin ilgisini, dikkatini o an court’larda kullanmamızın kullanmamızın sebebi farkındalık yaratmaktı. Müșterinin ilgisini, dikkatini o an court’larda kullanmamızın sebebi farkındalık yaratmaktı. Müșterinin dikkatini an yaptığımız kampanyaya ve ürünlerimize yaratmaktı. Müșterinin ilgisini, ilgisini, dikkatini o oçekebilan yaptığımız kampanyaya ve ürünlerimize yaratmaktı. Müșterinin ilgisini, dikkatini oçekebilan yaptığımız kampanyaya ve ürünlerimize çekebilmekti. Sekiz ay içinde beș yüz restorana ulaștık. yaptığımız kampanyaya ve ürünlerimize çekebilmekti. Sekiz ay içinde beș yüz restoranaçekebilulaștık. yaptığımız kampanyaya ve ürünlerimize mekti. Sekiz ay içinde beș yüz restorana ulaștık. Hedefimiz önümüzdeki beș, altırestorana ayda 1.000 mekti. Sekiz ay içinde beș yüz ulaștık. Hedefimiz önümüzdeki beș, altırestorana ayda 1.000 mekti. Sekiz ay içinde beș yüz ulaștık. Hedefimiz önümüzdeki beș, altı 1.000 restorana kadar sistemi genișletmek. Hedefimiz kadar önümüzdeki beș, altı ayda ayda Tab 1.000 restorana sistemi genișletmek. Tab Hedefimiz önümüzdeki beș, altı ayda 1.000 restorana kadar genișletmek. Tab Gıda’nın ve açılıșlarımız devam restoranabüyümesi kadar sistemi sistemi genișletmek. Tab ediyor. Gıda’nın büyümesi ve açılıșlarımız devam restorana kadar sistemi genișletmek. Tab ediyor. Gıda’nın büyümesi ve açılıșlarımız devam ediyor. Yurtdıșında Gürcistan, Makedonya, KKTC ve Çin Gıda’nın büyümesi ve açılıșlarımız devam Yurtdıșında Gürcistan, Makedonya,devam KKTCediyor. ve Çin Gıda’nın büyümesi vevar. açılıșlarımız ediyor. Yurtdıșında Gürcistan, Makedonya, KKTC de operasyonlarımız Uzun vadeli Yurtdıșında Gürcistan, Makedonya, KKTC ve ve Çin Çin de operasyonlarımız var. Uzun vadeli Yurtdıșında Gürcistan, Makedonya, KKTC ve Çin de operasyonlarımız var. Uzun vadeli hedeflerimizde de burada ki operasyonları da bu de operasyonlarımız var. Uzun vadeli hedeflerimizde de burada ki operasyonları da bu de operasyonlarımız var. Uzun vadeli hedeflerimizde de burada ki operasyonları da bu sistemlere dahil etme gibi planlarımız var. hedeflerimizde burada operasyonları bu sistemlere dahilde etme gibi ki planlarımız var. da hedeflerimizde de burada ki operasyonları da bu sistemlere sistemlere dahil dahil etme etme gibi gibi planlarımız planlarımız var. var. sistemlere dahil etme gibi planlarımız var. Sistem 9 Medya hizmetlerini nasıl değerlendiriSistem 9 Medya hizmetlerini nasıl değerlendiriSistem 9 hizmetlerini nasıl yorsunuz? Anahtar teslim çözümler üretmesinin Sistem 9 Medya Medya hizmetlerini nasıl değerlendirideğerlendiriyorsunuz? Anahtar teslim çözümler üretmesinin Sistem 9 Medya hizmetlerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Anahtar teslim çözümler üretmesinin șirketinize hakkında söz eder misiniz? yorsunuz? katkıları Anahtar teslim çözümler üretmesinin șirketinize katkıları hakkında söz eder misiniz? yorsunuz? Anahtar teslim çözümler üretmesinin șirketinize katkıları hakkında söz eder șirketinize katkıları hakkında söz eder misiniz? misiniz? șirketinize katkıları hakkında söz eder misiniz? Bu yola Sistem 9 Medya ile birlikte çıktık. Biz Tab Bu yola Sistem 9 Medya ile birlikte çıktık. Biz Tab Bu yola Sistem 9 ile birlikte çıktık. Biz Gıda olarak bu iși herkesin sınırlar Bu yola Sistem 9 Medya Medya ileyaptığı birliktegibi çıktık. Biz Tab Tab Gıda olarak bu iși herkesin yaptığı gibi sınırlar Bu yola Sistem 9 Medya ile birlikte çıktık. Biz Tab Gıda olarak bu iși herkesin yaptığı gibi sınırlar içerisinde yapmak istemedik. Sistem 9 Medya bu Gıda olarak bu iși herkesin yaptığı gibi9 sınırlar içerisinde yapmak istemedik. Sistem Medya bu Gıda olarak bu iși herkesin yaptığı gibi sınırlar içerisinde yapmak istemedik. Sistem 9 Medya noktada, istediğimiz hayal gücünü, yazılım içerisindeistediğimiz yapmak istemedik. Sistem 9 Medya bu bu noktada, hayal gücünü, yazılım içerisinde yapmak istemedik. Sistem 9 Medya bu noktada, hayal geliștirmeyi, içerik desteğini verecekyazılım firma olarak noktada, istediğimiz istediğimiz hayal gücünü, gücünü, yazılım geliștirmeyi, içerik desteğini verecek firma olarak noktada, istediğimiz hayal gücünü, yazılım geliștirmeyi, içerik desteğini verecek olarak karșımıza çıktı. Gerek istediklerimize göre uygugeliștirmeyi, içerik desteğini verecek firma firma olarak karșımıza çıktı. Gerek istediklerimize göre uygugeliștirmeyi, içerik desteğini verecek firma olarak karșımıza çıktı. Gerek istediklerimize göre uygulanan yazılım geliștirme olsun, gerek içerik karșımıza çıktı. Gerek istediklerimize göre uygulanan yazılım geliștirme olsun, gerek içerik karșımıza çıktı. Gerekentegrasyon istediklerimize görebașarılı uygulanan geliștirme olsun, içerik yönetimi olsun gerek olsun lanan yazılım yazılım olsun, gerek gerek içerik yönetimi olsungeliștirme gerek entegrasyon olsun bașarılı lanan yazılım geliștirme olsun, gerek içerik yönetimi olsun gerek entegrasyon olsun bașarılı hizmetler aldık. gerek Çünküentegrasyon bu ișin bir de arkabașarılı tarafı yönetimi olsun olsun hizmetler aldık. gerek Çünküentegrasyon bu ișin bir de arkabașarılı tarafı yönetimi olsun olsun hizmetler aldık. Çünkü bu ișin bir de arka tarafı var. Ekranları takıp yayını görmekle iș bitmiyor. hizmetler aldık. Çünkü bugörmekle ișin bir deișarka tarafı var. Ekranları takıp yayını bitmiyor. hizmetler aldık. Çünkü bugörmekle ișin bir deișarka tarafı var. Ekranları takıp yayını bitmiyor. Geceleri yapılan montajları, kablolamaları, ar-ge var. Ekranları takıp yayını görmekle iș bitmiyor. Geceleri yapılan montajları, kablolamaları, ar-ge var. Ekranları takıp yayını görmekle iș bitmiyor. Geceleri yapılan montajları, kablolamaları, ar-ge geliștirmeleri, teknolojileri, bilgisayar destekli Geceleri yapılan montajları,bilgisayar kablolamaları, ar-ge geliștirmeleri, teknolojileri, destekli Geceleri yapılan montajları, kablolamaları, ar-ge geliștirmeleri, teknolojileri, bilgisayar destekli yayın yapabilme altyapıları bunlar çok büyük iș geliștirmeleri, teknolojileri, yayın yapabilme altyapıları bilgisayar bunlar çokdestekli büyük iș geliștirmeleri, teknolojileri, bilgisayar destekli yayın yapabilme altyapıları bunlar çok büyük iș gücü ve bilgi gerektiren șeyler. Burada kendi bilgi yayın ve yapabilme altyapıları bunlar çok büyük gücü bilgi gerektiren șeyler. Burada kendi iș bilgi yayın yapabilme altyapıları bunlar çok büyük iș gücü ve bilgi gerektiren șeyler. Burada kendi birikimimizi Sistem 9 Medya firmasının sektör gücü ve bilgiSistem gerektiren șeyler. Burada sektör kendi bilgi bilgi birikimimizi 9 Medya firmasının gücü ve bilgi gerektiren șeyler. Burada sektör kendi birikimimizi 9 Medya firmasının tecrübesi veSistem teknolojisi ile harmanlayıp kendi bilgi birikimimizi Sistem 9 Medya firmasının sektör tecrübesi veSistem teknolojisi ile harmanlayıp kendi birikimimizi Medya firmasının sektör tecrübesi ve ile kendi isteklerimize yönelik9esneyebilmesini, tecrübesi ve teknolojisi teknolojisi ile harmanlayıp harmanlayıpanlayıșını kendi isteklerimize yönelik esneyebilmesini, anlayıșını tecrübesi ve teknolojisi ile harmanlayıp kendihem isteklerimize yönelik esneyebilmesini, anlayıșını ve hızını gördüğümüz için, hem Tab Gıda’ya isteklerimize yönelik esneyebilmesini, anlayıșını ve hızını gördüğümüz için, hem Tab Gıda’ya hem isteklerimize yönelik esneyebilmesini, anlayıșını ve hızını gördüğümüz için, hem Tab Gıda’ya hem de sektöre dijital menüiçin, board’lar, büyük bir ivme ve hızını gördüğümüz hem Tab Gıda’ya hem de sektöre dijital menü board’lar, büyük bir ivme ve hızını gördüğümüz için, hem Tab Gıda’ya hem de sektöre menü ve getirmiștir... de aksiyon sektöre dijital dijital menü board’lar, board’lar, büyük büyük bir bir ivme ivme ve aksiyon getirmiștir... de sektöre dijital menü board’lar, büyük bir ivme ve ve aksiyon aksiyon getirmiștir... getirmiștir... ve aksiyon getirmiștir...
advertorial
İçerik Yönetimi konusunda nasıl çözümler İçerik Yönetimi konusunda nasıl çözümler İçerik Yönetimi üretiyorsunuz? İçerik Yönetimi konusunda konusunda nasıl nasıl çözümler çözümler üretiyorsunuz? İçerik Yönetimi konusunda nasıl çözümler üretiyorsunuz? üretiyorsunuz? üretiyorsunuz? Dijital Menü Board kullanmanın en temel ve en Dijital Menü Board kullanmanın en temel ve en Dijital Menü Board kullanmanın en en faydalı yanı 1.000 ekranda 1.000 ayrı ve içerik Dijital Menü Boardayrı kullanmanın en temel temel en faydalı yanı 1.000 ayrı ekranda 1.000 ayrı ve içerik Dijital Menü Board kullanmanın en temel ve en faydalı yanı 1.000 ayrı ekranda 1.000 ayrı içerik sergileyebilir olmanızdır. Beș ayrı markanızın faydalı yanı 1.000 ayrı ekranda 1.000 ayrı içerik sergileyebilir olmanızdır. Beș ayrı markanızın faydalı yanı 1.000 ayrı ekranda 1.000 ayrı içerik sergileyebilir olmanızdır. Beș ayrı markanızın olması, örneğin; Malatya Beș iline ayrı yönelik bir kamsergileyebilir olmanızdır. markanızın olması, örneğin; Malatya Beș iline ayrı yönelik bir kamsergileyebilir olmanızdır. markanızın olması, örneğin; Malatya iline yönelik panya yapıp farklı bir içerik hazırlayabiliyorken, olması, örneğin; Malatya iline yönelik bir bir kamkampanya yapıp farklı bir içerik hazırlayabiliyorken, olması, örneğin; Malatya iline yönelik bir kampanya yapıp farklı bir içerik hazırlayabiliyorken, İstanbul’da bașka kampanya yapıp içerik panya yapıp farklı bir içerik hazırlayabiliyorken, İstanbul’da bașka kampanya yapıp içerik panya yapıpbașka farklı bir içerik hazırlayabiliyorken, İstanbul’da yapıp içerik hazırlayabilmek insana inanılmaz bir güç veriyor. İstanbul’da bașka bir kampanya kampanya içerik hazırlayabilmek insana inanılmazyapıp bir güç veriyor. İstanbul’da bașka bir kampanya yapıp içerik hazırlayabilmek insana inanılmaz bir güç İçeriklerin değișebilmesi esnek olması, hazırlayabilmek insana inanılmaz bir güç veriyor. veriyor. İçeriklerin değișebilmesi esnek olması, hazırlayabilmek insana inanılmaz bir güç veriyor. İçeriklerin değișebilmesi esnek olması, istediğimiz zaman istediğimiz İçeriklerin değișebilmesi esnekiçeriğin olması,fiyatını istediğimiz zaman istediğimiz içeriğin fiyatını İçeriklerin değișebilmesi esnekiçeriğin olması, montajı istediğimiz zaman istediğimiz herhangi bir baskı maliyetine istediğimiz istediğimizgirmeden, içeriğin fiyatını fiyatını herhangi birzaman baskı maliyetine girmeden, montajı istediğimiz zaman istediğimiz içeriğin fiyatını herhangi bir baskı maliyetine girmeden, montajı ile uğrașmadan, kağıt veya karton harcamadan herhangi bir baskı maliyetine girmeden, montajı ile uğrașmadan, kağıt veya karton harcamadan herhangi birvermeden baskı maliyetine girmeden, montajı ile uğrașmadan, kağıt veya karton harcamadan hataya yer tek merkezden kontrol ile uğrașmadan, kağıt veya karton harcamadan hataya yer vermeden tek merkezden kontrol ile uğrașmadan, kağıt veya karton harcamadan hataya yer vermeden tek merkezden kontrol edebilmek kontrol edebildiğin her șeyin hataya yer ve vermeden tek merkezden kontrol edebilmek ve kontrol edebildiğin her șeyin hataya yer vermeden tek verebilmek merkezden kontrol edebilmek ve kontrol edebildiğin her șeyin içeriğini bin ayrı noktaya edebilmek ve kontrol edebildiğin herinanılmaz șeyin içeriğini bin ayrı noktaya verebilmek inanılmaz edebilmek ve kontrol edebildiğin her șeyin içeriğini bin ayrı verebilmek inanılmaz bir șey. Bu insanların dikkatini çekecek, içeriğini biniçerikler ayrı noktaya noktaya verebilmek inanılmaz bir șey. Bu insanların dikkatini çekecek, içeriğini biniçerikler ayrıiçin noktaya verebilmek inanılmaz bir șey. Bu içerikler insanların dikkatini çekecek, gıda sattığımız hijyenimizi, temizliğimizi öne bir șey. Bu içerikler insanların dikkatini çekecek, gıda sattığımız için hijyenimizi, temizliğimizi öne bir șey. Bușekilde içerikler insanların dikkatini çekecek, gıda sattığımız için hijyenimizi, temizliğimizi öne çıkaracak tasarlanıyor. Çekimler gıda sattığımız içintasarlanıyor. hijyenimizi, temizliğimizi öne çıkaracak șekilde Çekimler gıda sattığımız için hijyenimizi, temizliğimizi öne çıkaracak șekilde tasarlanıyor. Çekimler yapılıyor, animasyonlar, yeri geldiğinde videolar çıkaracak șekilde tasarlanıyor. Çekimlervideolar yapılıyor, animasyonlar, yeri geldiğinde çıkaracak șekilde tasarlanıyor. Çekimler yapılıyor, animasyonlar, yeri geldiğinde videolar ve fotoğraflar kullanılıyor.yeri Bugeldiğinde stratejiler pazarlayapılıyor, animasyonlar, videolar ve fotoğraflar kullanılıyor.yeri Bugeldiğinde stratejiler pazarlayapılıyor, animasyonlar, videolar ve fotoğraflar kullanılıyor. Bu pazarlama departmanının öngörülerine ve marka strave fotoğraflar kullanılıyor. Bu stratejiler stratejiler pazarlama departmanının öngörülerine ve marka strave fotoğraflar kullanılıyor. Bu stratejiler pazarlama departmanının öngörülerine ve marka stratejilerine göre değișiyor. En basit örneklerinden ma departmanının öngörülerine ve marka stratejilerine göre değișiyor. En basitveörneklerinden ma departmanının öngörülerine marka stratejilerine göre değișiyor. En basit örneklerinden birisi; mesela sbarro restoranlarımızda sabah tejilerine göre değișiyor. En basit örneklerinden birisi; mesela sbarro restoranlarımızda sabah tejilerine göre değișiyor. En basit örneklerinden birisi; mesela sbarro restoranlarımızda sabah saatlerinde sosisli burgu menümüzün yanında birisi; mesela sbarro restoranlarımızda sabah saatlerinde sosisli burgu menümüzün yanında birisi; mesela sbarro restoranlarımızda sabah saatlerinde sosisli burgu yanında kahvaltıya uygun olduğu için çay çıkartıyoruz. saatlerinde sosisliolduğu burgu menümüzün menümüzün yanında kahvaltıya uygun için çay çıkartıyoruz. saatlerinde sosisli burgu menümüzün yanında kahvaltıya uygun olduğu çay çıkartıyoruz. Öğleden sonra çay yerineiçin soğuk geçekahvaltıya uygun olduğu çay içeceğe çıkartıyoruz. Öğleden sonra çay yerineiçin soğuk içeceğe geçekahvaltıya uygun olduğu için çay çıkartıyoruz. Öğleden sonra çay yerine soğuk içeceğe geçebiliyoruz. Bu içerikleri önceden planlayarak Öğleden sonra çay yerine soğuk içeceğe geçebiliyoruz. Bu içerikleri önceden planlayarak Öğleden sonra çaydayerine soğuk içeceğe geçebiliyoruz. Bu içerikleri önceden planlayarak yapabiliyoruz. Bu tabi ki içerik yönetiminin ve biliyoruz. Bu içerikleri önceden planlayarak yapabiliyoruz. Bu da tabi ki içerik yönetiminin ve biliyoruz. Bu içerikleri önceden planlayarak yapabiliyoruz. Bu da tabi ki içerik yönetiminin ve esnemenin ne Bu kadar olduğunu ve yapabiliyoruz. da önemli tabi ki içerik yönetiminin ve esnemenin ne Bu kadar önemli olduğunu ve yapabiliyoruz. da tabi ki içerik yönetiminin ve esnemenin ne kadar önemli olduğunu ve markaya olan gösteriyor. esnemenin ne katkısını kadar önemli olduğunu ve markaya olan katkısını gösteriyor. esnemenin ne kadar önemli olduğunu ve markaya markaya olan olan katkısını katkısını gösteriyor. gösteriyor. markaya olan katkısını gösteriyor. Șubelerinizde dijital ekranlar kullandığınız ve Șubelerinizde dijital ekranlar kullandığınız ve Șubelerinizde dijital ekranlar kullandığınız kullanmadığınız dönemleri kıyasladığınızda Șubelerinizde dijital ekranlar kullandığınız ve veen kullanmadığınız dönemleri kıyasladığınızda Șubelerinizde dijital ekranlar kullandığınız veen kullanmadığınız dönemleri kıyasladığınızda büyük artısı nedir? kullanmadığınız dönemleri kıyasladığınızda en en büyük artısı nedir? kullanmadığınız dönemleri kıyasladığınızda en büyük artısı nedir? büyük artısı nedir? Tab Gıda sektörün büyük artısı nedir? amiral gemisi, yeniliklerin Tab Gıda sektörün amiral gemisi, yeniliklerin Tab Gıda sektörün amiral öncüsüdür. Burger King’ingemisi, Türkiyeyeniliklerin de bu sene Tab Gıda sektörün öncüsüdür. Burger amiral King’ingemisi, Türkiyeyeniliklerin de bu sene Tab Gıdayılı. sektörün amiral gemisi, yeniliklerin öncüsüdür. Burger King’in Türkiye de bu yirminci Yirmi yılda bu noktaya gelebilmöncüsüdür. Burger King’in Türkiye de bu sene sene yirminci yılı. Burger Yirmi yılda bu noktaya gelebilmöncüsüdür. King’in Türkiye de bu sene yirminci yılı. Yirmi yılda bu noktaya gelebilmesinin altında yeniliklere açık olması, inovatif yirminci yılı. Yirmi yılda bu noktaya gelebilmesinin altında yeniliklere açık olması,gelebilminovatif yirminci yılı. Yirmi bu noktaya esinin altında açık inovatif düșünebilmesi ve yılda hızlı hareket edebilmesi esinin altında yeniliklere yeniliklere açık olması, olması, inovatif düșünebilmesi ve hızlı hareket edebilmesi esinin altında yeniliklere açık olması, düșünebilmesi ve hızlı hareket edebilmesi geliyor. Bu sisteme geçmek veedebilmesi öncü inovatif olmak hızlı düșünebilmesi ve hızlı hareket geliyor. Bu sisteme geçmek ve öncü olmak hızlı düșünebilmesi ve hızlı hareket edebilmesi geliyor. Bu sisteme geçmek ve öncü büyümemiz bașta olmak üzere bizlere farklı hızlı geliyor. Bu sisteme geçmek ve bizlere öncü olmak olmak büyümemiz bașta olmak üzere farklı hızlı geliyor. Bu getirdi. sisteme geçmek ve bizlere öncü olmak hızlı büyümemiz bașta olmak üzere farklı avantajları Diğer yandan müșterilerimize büyümemiz bașta olmak üzere bizlere farklı avantajları getirdi. Diğer yandan müșterilerimize büyümemiz bașta olmak üzere bizlere farklı avantajları getirdi. yandan müșterilerimize inovatif olduğumuzu gösterdik. ve avantajları getirdi. Diğer Diğer yandanAvrupa’yı müșterilerimize inovatif olduğumuzu gösterdik. Avrupa’yı ve avantajları getirdi. Diğer yandan müșterilerimize inovatif olduğumuzu gösterdik. Avrupa’yı ve dünyayı takip ettiğimizi göstermiș olduk. Yurt inovatif olduğumuzu gösterdik. Avrupa’yı ve dünyayı takip ettiğimizi göstermiș olduk. Yurt inovatif olduğumuzu gösterdik. Avrupa’yı ve dünyayı takip ettiğimizi göstermiș olduk. Yurt dıșından, Burger King Corporation’dan dünyayı takip ettiğimizi göstermiș olduk.gelen Yurt iș dıșından, Burger King Corporation’dan gelen iș dünyayı takip ettiğimizi göstermiș olduk. Yurt dıșından, Burger King gelen ortaklarımız bile Türkiye’deki teknolojinin ne iș dıșından, Burger King Corporation’dan Corporation’dan gelen iș ortaklarımız bile Türkiye’deki teknolojinin ne dıșından, Burger King Corporation’dan gelen iș ortaklarımız bile Türkiye’deki teknolojinin ne kadar ilerde olduğunu görünce hayretlerini ortaklarımız bile Türkiye’deki teknolojinin ne kadar ilerde olduğunu görünce hayretlerini ortaklarımız bileİçerik Türkiye’deki teknolojinin kadar ilerde görünce hayretlerini gizleyemediler. yönetimi bu ne kadar ilerde olduğunu olduğunu görünceolsun, hayretlerini gizleyemediler. İçerik yönetimi olsun, bu kadar ilerde olduğunu görünce hayretlerini gizleyemediler. İçerik yönetimi olsun, bu teknolojileri uygulayabilmek olsun bizim çok gizleyemediler. İçerik yönetimi olsun, bu için teknolojileri uygulayabilmek olsun bizim çok gizleyemediler. İçerik yönetimi olsun, bu için teknolojileri uygulayabilmek olsun bizim için çok önemli; çünkü biz her zaman yeniliklerde öncü teknolojileri uygulayabilmek olsun bizim için çok önemli; çünkü biz her zaman yeniliklerde öncü teknolojileri uygulayabilmek olsun bizim için çok önemli; çünkü zaman olmaya çalıșan bir her firmayız. önemli; çünkü biz biz her zaman yeniliklerde yeniliklerde öncü öncü olmaya çalıșan bir firmayız. önemli; çünkü biz her zaman yeniliklerde öncü olmaya olmaya çalıșan çalıșan bir bir firmayız. firmayız. olmaya çalıșan bir firmayız.
8
BThaber
E-TOPLUM
9 - 15 KASIM 2015
Edip Emil Öymen edip.oymen@gmail.com
Edward Snowden’a AB desteği FATİH Projesi’nde içerik MEB Nabi Avcı 10 ay önce: “FATİH Projesi sadece bir donanım projesi değildir, aynı zamanda bir içerik projesidir ve yakın zamanda inşallah açıklamasını da yapacağız.” (Bilim Okulu açılışı. 17.01.2015) Bakan Avcı, 10 ay sonra: ““Bütün eğitim sistemimizi derinden etkileyen sessiz devrim işte burada, sınıflarda gerçekleşiyor.” (07.10.15, Yeni EBA Tanıtım Programı, Eskişehir) Aynı gün, FATİH’in içeriğini sağlayan Eğitim Bilişim Ağı (EBA) yenilikleri hakkında YEĞİTEK Genel Müdürü Dinçer Ateş’ten alıntı: “Biz, bir araçtan bahsediyoruz. Bu aracın asıl görevi, bir içeriği ilgililere ulaştırmak. Dolayısıyla asıl olan içeriktir... İçeriğin merkezi EBA portal. Her öğretmen, kendi kullanıcı kimliğiyle kişiselleştirilmiş olarak kullanmaya başlayacak. Öğretmenlerimize EBA market uygulamaları, market içerikleri, içerik portallarına erişim, mail
hesabı, içerik geliştirme stüdyolarına erişim. FATİH Projesi kapsamında her öğretmenin kendine ait olan 10 GB bir bulut hesabı var. Öğretmen sayısının 1 milyona yaklaştığını göz önünde bulundurursanız, bunun ne kadar büyük bir kapasite olduğunu görebileceksiniz. Yeni EBA ile öğrencilerimize de 1 GB bir bulut hesabı açtık. Zaman içinde bunu da artıracağız.” “Öğrencilerimiz için ne veriyoruz; EBA portal, EBA market, bulut hesabı, kimlik yönetim sistemi, öğrenim yönetim sistemi, ödev paylaşımı, bireysel öğrenim materyalleri, öğrenciye özgü kendi beğendiklerini aldıkları bir kütüphanesi tabiri caizse ve tablet bilgisayar. FATİH Projesiyle ilgili proje planında 120’den fazla alt bileşen var.” “Geçen yıl ve bu yıl 1 milyon 437 bin 800 tablet bilgisayar seti dağıtıldı. 2016 yılından itibaren ise planlamamız, yılda 2 milyon 650 bin tablet bilgisayar setini öğrencilerimize ulaştırmak.”
Nohut unu yenilikçi mi? Türkçede “pasta,” bir tür hamur tatlısıdır. Ama anglosakson dünyasında “pasta” denildiğinde İtalyan makarna türleri kastedilir: Fusilli, spaghetti, tagliatelli, conghiglie, rigatoni, farfalle sadece en tanınmış bilinenleri... Bunların ve diğerlerinin yapılış biçimi, sosu farklı bütün bu türe “pasta” deniliyor. İtalyan mutfağını dünyanın marketlerine kadar sokan bu tanınmışlıkta yenilikçilik yapılabilir mi?
Sorunun yanıtı: Evet. Nişastaun temelli bu yemeği nohut unuyla yaparak örneğin. Buradaki yenilikçilik elbette sadece ABD’deki girişimci Brian Rudolph’u ilgilendiriyor. Çünkü bizim kültürde tanıdık: Nohut unu Rumeli ve Anadolu’da bilinir, kullanılır. Kendine özgü lezzetli tadı ve dokusu olan nohut ekmeği, bizim kültür için yeni değil, eski... Ama şimdi, yüzyıllardır kullanılan nohut unundan ekmek değil, makarna yapmaktan söz ediyoruz.
Avrupa Parlamentosu, Edward Snowden’a AB ülkelerinin siyasal sığınma hakkı tanıması ve hakkındaki suçlamaların iptali gerektiğini kabul etti. 29 Ekim’de oylanan karar tasarısına 285 üye evet, 281 üye hayır dedi. Sadece 4 oy farkla kabul edilse dahi, Avrupa Parlamentosu’nun böyle bir konuda böyle bir karar alması, internette düşünce ve ifade özgürlüğü, saydamlık, özel yaşamın gizliliği, kişisel verilerin korunması, devlet güvenliği gibi çeşitli konuların kesiştiği büyük tartışma alanında önemli bir sonuç. Kararda Edward Snowden, “Uluslararası bir insan hakları savunucusu” olarak tanımlandı. Edward Snowden, Amerikan Ulusal Güvenlik Kurumu’nun (NSA), Microsoft, Yahoo, Google, Facebook, PalTalk, YouTube, Skype, AOL ve Apple’la “anlaşarak” kullanıcılarının iletişim bilgilerine sahip olduğunu dünyaya açıklayan NSA çalışanıydı. Gazeteci Glenn Greenwald ve belgesel yapımcısı Loira Poitras’ın yardımlarıyla haber, 6 Haziran 2013’te Guardian, 7 Haziran’da Washington Post’ta yayınlandı. İki gazete, bu yayınlarıyla 2014 Pulitzer Ödülü’nü kazandılar. Snowden, sonraki süreçte son 2 yıldır Rusya’da siyasal sığınmacı olarak yaşıyor. ABD Yönetimi, onu casuslukla suçluyor. Diğer iki kişi, Greenwald ve Poitras, hükümetlerin,
“kamuoyunun duymasını istemediği” sızdırma bilgilerle veri gazeteciliği yapan The Intercept (Kesintiye uğratmak, “çomak sokmak”) adlı siteyi kurdular. Sitenin “bombası,” ABD’nin Pakistan’da drone saldırılarında “teröristten çok, masum sivillerin öldüğüne” dair sızıntı bilgilere ulaşarak yayınlaması oldu. Poitras, hakkında mahkeme kararı olmadığı halde, şimdiye kadar 50 kez ABD sınırında durdurulup sorgulanması, seyahat özgürlüğünün kasıtlı olarak ihlali şikayetiyle İç Güvenlik ve Adalet Bakanlıklarına, ayrıca Ulusal İstihbarat Dairesi’ne karşı ABD’de dava açtı. Avrupa Parlamentosu’nun kararının yasal bir yaptırımı yok. Ancak karar, AB kamuoyunun bu konudaki
duyarlılığını yansıtan bir nabız yoklaması sayılıyor. Karardan hemen sonra Danimarka’da iki parti, Alternativet ve Kırmızı-Yeşil İttifakı (Enhedslisten), Danimarka Parlamentosu’nu Snowden’a iltica hakkı tanımaya davet etti. Parlamento’da 9 üyesi olan Alternativet, 2014’te de Snowden’a iltica hakkı tanınması için girişimde bulunmuştu. Enhedslisten’in de parlamentoda 14 üyesi var. Partinin açıklamasında şöyle denildi: “Edward Snowden, Amerikan istihbaratının Avrupa hükümetlerine yönelik casusluk faaliyetinde bulunduğunu ve Avrupa halkına yönelik kitlesel istihbarat yaptığını açıklamıştır. Bu cesur kişiyi korumak bizim çıkarımızadır.”
Yenilikçilik burada... Brian, makarnasını yapmak için 1.3 milyon Dolar bulmuş. Gerekçesi: Nohutta iki kat protein var. Dört kat lif var. İtalyan makarnasına göre yarı
yarıya daha az kalorili. Diet ve kilo takıntılı milyonlar için bulunmaz bir “yeni” yiyecek. Banza markasıyla ABD’de bin 700 noktada satılmaya başlandı.
Marka mesajına (vaadine) bakınız: “Şahane makarna, suçluluk duymadan.” İletişim üstadımız Ali Saydam’ın tanımıyla marka vaadi, hedef kitleye hangi rasyonel ve/ veya duygusal faydanın sağlandığının ifade edilmesidir. Bu, doğru olarak kodlanmış bir mesajla mümkün. Çünkü algı, gerçeklerden daha güçlü olabilir: “Şahane makarnamızı dietti, kaloriydi, göbekti, kalçaydı düşünmeden yiyebilirsiniz.” Marka vaadi, doğrudan mideye hitap ediyor. Ama gerçekten sağlıklı bir beslenmeye de hitap edecek mi acaba?
Önemli olan kesintisiz alışveriş T reo ve Boyner Grup arasında
yaklaşık 4 yıl önce depolama projesi ile başlayan işbirliği,
diğer holding şirketlerini de kapsayan bir takım çalışması ile sürüyor. Bu yatırım
Birlikte başarılı çalışmalara imza atan Treo Bilgi Teknolojileri ve Boyner Grup, yeni projeler ve farklı çözümlerle bu işbirliğini geliştirmeye devam ediyor.
kapsamında Boyner Holding, Boyner Büyük
Treo’nun hamlesi, yatırım vizyonumuzu geliştirdi
Mağazacılık ve Beymen’in de dahil olduğu tüm grup şirketlerinin veri merkezleri Treo’nun desteği ile, aşamalı olarak tek bir noktada birleştirildi. Yani bu dev yatırımla, fiziksel sunucuların aynı veri merkezinde birleştirilmesi sağlandı. Bu proje sayesinde Boyner Grup içinde ortak bir çözüm ortaya konularak, Holding’e ilave olarak grup bünyesindeki Ay Marka Mağazacılık, Beymen ve Boyner Büyük Mağazacılık gibi grup şirketlerinin hem fiziksel hem de sanal platformlarının entegrasyonu sağlandı. Projede farklı çözümler, uyumlu bir şekilde kullanılarak sorunsuz geçiş sağlandı. Lokasyon konsolidasyonu, herhangi bir iş birimine
Soldan sağa: Gökhan Dikmen, Erdem Yazar, Özgür Erbay, Sevilay Gürel Yalçınkaya, Gökçen Ürpek, Evren Ballı, Erhan Panayırcı.
yansımadan ve kesinti yaşanmadan
dakikasına kadar detaylı bir şekilde
Teknolojide danışmanlık
gerçekleştirildi. Yatırımın bundan sonraki
planlanarak ve sürekli testler yapılarak
fark yaratıyor
aşamasında ise felaket kurtarma ve
gerçekleştirildi.”
yedekleme çözümünün hayata geçirilmesi hedefleniyor.
Kademeli geçişler ve yatırımda başarı Boyner Grup Kıdemli Sistem Yöneticisi
platformlarının seçimi için 4 yıl önce
Geçiş süreci en ince ayrıntısına kadar planlandı Geçiş esnasında herhangi bir sorun yaşanmaması ve süreçlerin kesintisiz bir şekilde devam edebilmesi için süreçler
çalışmaya başladıklarını, seçimin ardından gelişen ilişkilerle farklı çözümleri de sunduklarını vurgulayan Treo Bilgi Teknolojileri Kurucu Ortağı Erhan Panayırcı, bu projede üstlendikleri görevleri şöyle anlattı:
Özgür Erbay, bu çalışmaları şöyle özetledi:
en ince ayrıntısına kadar planlandı. Ayrıca
“Holding olarak BT çalışmalarının merkezi
geçiş işleminden bir hafta önce tüm
bir kimlik kazanması ve tek noktadan
şirketlerde testler gerçekleştirildi. Böylece
yürütülmesi ile ilgili çalışmalarımız
eksiklikleri görme şansı elde edildi. Test
kapsamında tüm sistemleri tek noktada
yapılmadan geçiş yapılmasının sorunlara
çalışması içerisinde bu başarılı projeyi
toplayarak entegrasyon çalışmalarımızı
yol açma riskine dikkat çeken Erbay, “Bizim
gerçekleştirdik. Taşınma sırasında,
tamamlayacağız.”
çalışmamızda ise çok detaylı bir planlama
birbirinden bağımsız ve farklı yapılarda
ile adım adım yol almak, beraberinde
olan 4 ayrı grup firmasının sistemlerinin
şekilde yapıldığını vurgulayan Boyner Grup
başarıyı getirdi. Bu yatırımı farklı kılan en
ve üzerinde çalışan servislerinin kesintisiz
Sistem Yöneticisi Erdem Yazar ise şunları
önemli özelliği ise veri yedekleme ve birebir
taşınması için, Treo demo atölyemizde
kaydetti: “Mağazacılık tarafında böyle bir
kopyalama başlığında, her ihtimale karşı
bulunan kendi cihazlarımızı konumlandırıp
geçiş kolay değil. Çünkü 7/24 kesintisizlik
yedek sunucuların da yatırım süresince
her firma için gerçek felaket kurtarma
gerektiren bir iş. Dolayısıyla planlama
hazır tutulduğu bir çalışma olması” bilgisini
senaryosu oluşturup, çözümü hayata
yapması kolay değildi. Tüm bu çalışmalar,
verdi.
geçirdik.”
Planlama çalışmalarının çok özenli bir
advertorial
Boyner Grubu ile, veri depolama
“Boyner Grup BT ekibinin, Treo Danışman ekibine olan güveni sayesinde müthiş bir işbirliği ve takım
“Sahip olunan envanterin ne şekilde yedeklenip nasıl taşınması gerektiği konusunda Treo uzmanlığına güvendik” diyen Boyner Grup Kıdemli Sistem Yöneticisi Özgür Erbay, Treo ile daha önce başka projelerde birlikte çalıştıkları için çalışma yöntemlerini de yakından bildiklerini vurguladı. “Bu yüzden bize en iyi çözümü önerdiler” yorumunu yapan Erbay’a, Boyner Grup Sistem Yöneticisi Erdem Yazar da şu sözlerle destek verdi: “Yatırımımızın önemli bir aşaması olan bu adımda Treo, bizim 60 terabayta ulaşan depolama yapımızı yedekledi. Bu imkanı bize teklif veren diğer şirketlerin hiçbirisi sağlayamamıştı. Hatta bu adımı atmamızı bize Treo önerdi. Biz bu çalışmaya veri yedeklemesi olarak bakarken, Treo yedeklemenin yanında birebir kopya alma önerisini getirdi. Bu proje sayesinde sistemlerde herhangi bir sorun olması halinde, çalışmaya kaldığımız yerden devam edebilme imkanına kavuştuk. Bu bizim yatırım vizyonumuza büyük bir katkı sağladı.”
Treo Hakkında Bilişim sektöründe güven ve hizmet kalitesi denildiğinde ilk akla gelen kurumlardan biri olan Treo Bilgi Teknolojileri, uzun vadeli, karşılıklı güvene dayalı ilişkiler ile tüm paydaşlarına değer katarak büyümede sürekliliği hedefliyor. Treo’nun şimdiye kadar gerçekleştirdiği başarılı projeleri, kazandığı ödülleri, bünyesinde bulundurduğu dikey uzmanlıkları, HP ve Microsoft başta olmak üzere güçlü iş ortaklıkları ve 9 yılda 200 kat büyüttüğü sermayesi göz önüne alındığında hedeflerine ulaştığı görülüyor. Yüzde 100 müşteri memnuniyeti sağlama misyonuyla; yüksek katma değerli hizmet üreterek müşterilerine
rekabet avantajı sağlayan Treo, sağladığı fayda ve yarattığı fark ile üstlendiği her projeyi başarı hikayesine dönüştürüyor. Yetkin ve deneyimli ekibi ile verimliliği artıran çözümlerini aşağıdaki 12 ana başlıkta 40’tan fazla dikey uzmanlık ile sunan Treo, uçtan uca hizmet ve teknoloji danışmanlığı veriyor. • Profesyonel Hizmetler (Kurulum, Danışmanlık, Yönetilen Hizmetler, Dış Kaynak Kullanımı) • Veri Merkezi Modernizasyonu • Konsolidasyon (Network, Sunucu, Depolama, Sanallaştırma)
• • • • • • • • •
Bulut Hizmetleri (Özel, Karma, Genel) Kurumsal Yedekleme Çözümleri Felaket Kurtarma ve İş Sürekliliği Birleşik İletişim Çözümleri Network ve Güvenlik Çözümleri İş Zekası Çözümleri Microsoft Kurumsal Çözümler İstemci Çözümleri Bakım ve Destek Hizmetleri (HP Yetkili Servis Hizmetleri) www.treo.com.tr
10
BThaber
BİLİŞİM DÜNYASI
Karel’den küçük işletmeler için özel çözüm Karel, küçük işletmeler için özel olarak tasarladığı yeni IP santrali MS26IP’yi pazara sundu. Küçük işletmelere kurumsallık, yüksek verimlilik, maliyet tasarrufu ve rekabet avantajı sağlayan ürün, tümleşik iletişim çözümlerini sunarak rakiplerinden fark yaratmalarını sağlıyor. Üstelik bu avantajları, santrale entegre olarak sunulan IP iletişim özellikleri sayesinde ek bir maliyet gerektirmeden, korkulanın aksine çok cazip bir yatırım avantajı ile sunuyor. Çalışan sayısı ne olursa olsun bütün şirketlerin, zamanı ve kaynakları en iyi şekilde kullanan akıllı ürünleri tercih ettiğine değinen Karel Pazarlama Direktörü Nurşen Yıldırım, “Günümüzde iletişim ile sağlanan faydalar önemli rekabet avantajları sunar hale geldi. Bunun farkında olan büyük işletmeler IP iletişim çözümlerimizi alıp kullanıyorlar. Biz yeni ürünümüz MS26IP ile küçük işletmelerin de bu faydaları kullanmalarını sağlayacağız. Yeni santralımız Karel MS26IP gerek sunduğu verimlilik, gerekse ilk yatırım maliyeti açısından ideal bir ürün. Tümleşik İletişim Çözümlerine kolayca erişim imkanı veren MS26IP, büyük işletmelerde olduğu gibi küçük işletmelere de her yerden, kesintisiz ve
ekonomik iletişim imkanı sunuyor” dedi. Her an her yerden kesintisiz iletişim Otomatik karşılama, sesli mesaj, ses kayıt, sesli mesajların ve ses kayıtlarının e-posta ile gönderimi gibi faydalı özellikler sunan Karel MS26IP, kullanıcılara bilgisayarlarından, tabletlerinden ve akıllı cep telefonları üzerinden her an her yerden kesintisiz ve ücretsiz iletişim imkanı sağlıyor. Bu sayede hareket halinde olan çalışanlar, dahili numaraları üzerinden doğrudan görüşme gerçekleştirebiliyor. Düşük maliyet, yüksek verimlilik Karel MS26IP sahip olduğu IP iletişim özellikleri sayesinde, tümleşik iletişim çözümlerine kolaylıkla erişim imkanı veriyor. Ürün bu sayede küçük işletmelere uzak noktalarda bulunan kişilerle sesli ve görüntülü konferans yapma, kaydetme, yeniden görüntüleme ve raporlama imkanı sunuyor. Böylece, toplantılar için harcanan süre kısalırken, oluşan iletişim maliyeti azalıyor. Karel MS26IP santralinin yönetim ve bakımı, internet üzerinden uzak erişim ile konuma bağlı kalmadan yapılabiliyor.
9 - 15 KASIM 2015
Vatandaşın katılımcı rolü artıyor TBD Kamu-BİB’te teması; ‘2023 ve Ötesi: Kamu Hizmetlerinde Yenilikçi Yaklaşımlar’ olan platforma, Türkiye ve KKTC’nin bilişim konusundaki önemli karar vericileri, kamu bilgi işlem yöneticileri ve özel sektör temsilcileri katıldı. Yöneticiliğini TBD Yönetim Kurulu Başkanı İlker Tabak’ın yaptığı panelde; Microsoft CTO’su Onur Koç, teknolojinin dünyayı ve kamuyu nasıl değiştirdiğine değinip bulutun da artık okula inşa edildiğini, kaliteli eğitim için sadece internet bağlantısının olmasının yeterli olacağını söyledi. Koç, “Yetenekli iş gücü; teknolojiyi üretebilen bir iş gücüdür. Bunun için yazılım teknolojileri anahtar oluşturuyor. Özellikle ‘startup’lara, KOBİ’lere kamu olarak nasıl yardımcı olunabileceği çok önemli. Türkiye’den, teknokentlerden dünya çapında kaç yazılım şirketi çıktı? Bu soruların cevabını bulduğumuzda, çok daha farklı bir toplum olabiliriz” dedi. Turkcell, Kamu Sektörü İş Geliştirme Yöneticisi Aykut Dalyan, çok güçlü bir internet altyapımız olması gerektiğine vurgu yapıp buluta yatırımın önemine dikkat çekerek “Turkcell olarak vurgumuz; erişim ve erimek üzerine” ifadesini kullandı. “Kamunun e-Dönüşümünü sağlamak çok kritik” diyen Türksat Bilişim İş Geliştirme ve Proje
Yönetimi Direktörü Ömer Faruk Çöllüoğlu, “İş buluta doğru gidiyor. Kamu sayısal e-Dönüşümünü tamamlamaya çalışıyor. Türksat olarak Kıbrıs e-devlet projesini de devam ettiriyoruz. Türkiye e-Devlet kapısında 25 milyon aktif üye bulunmakta; burada 1360 civarında hizmetten bahsediyoruz. Sıkıntımız kamudaki dönüşümü sağlamak. Kamuda sahipliği, denetim sorununu çözmeliyiz. BT yol haritasının çıkarılmasında sorun var. Kurumlararası entegrasyon ve iletişim sorununu da gidermeliyiz” değerlendirmesini yaptı. Dünyada tahmine ve önlemeye yönelik kamu projeleri başladı Bulut bilişimin Türkiye’de başlama aşamasında olduğunun altını çizen Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Bilgi İşlem Dairesi Başkanı Yrd. Doç. Dr. Ahmet Ercan Topçu, Web 3.0 akıllı sistemlerinin geliştirilmesi gerektiğini kaydetti. Topçu, “Gerçekleştirilecek çalışmaların kalitesi, teknolojik olarak yapılabilirliği önemli. e-Devlet uygulamaları bu yönde olmalı; farklı kurumlarla entegrasyonlar söz konusu olacak. Kamudaki ihale süreçleri çok sıkıntılı. KOBİ’lere destek olunmalı. Dünya ile rekabet edebileceğimiz firmalar, yerli yazılımlar
çıkarmalıyız. Yazılımda; dünyanın açık kaynağa gittiği süreçte biz de bunu uygulamalıyız. İlkokula ve ortaokula kodlama dersi konulması konusunda MEB ile bir rapor paylaştık” şeklinde konuştu. Havelsan Siber Güvenlik Direktörlüğü, Güvenlik Operasyonları Grup Yöneticisi Salih Talay, nesnelerin internetiyle birlikte siber ortamın kontrol edilemez bir hızla ilerlediğine dikkat çekerek her gün ortalama 230 bin yeni zararlı yazılımın ortaya çıktığını söyledi. Talay, Havelsan olarak çok katmanlı ve derinlemesine güvenlik çözümleri olduğunu ifade edip yaşanan olaylardan yeterince ders alınmadığına vurgu yaparak “Siber Tehdit İstihbaratı büyük önem taşıyor” dedi. Bilge Siber Güvenlik Teknolojileri Genel Müdürü Burak Çifter, 2023 ve ötesine bakıldığında güvenlikle ilgili tehditlerin boyutuna dikkat çekerken Hitachi Data Systems Ankara Bölge Satış Müdürü Mehmet Güner de, toplumda vatandaşın katılımcı rolünün arttığına dikkat çekti. Güner, “Kamu güvenliği ile ilgili projeler ‘after the fact - olay gerçekleştikten sonra’ devreye giren sistemler. Oysa dünyada tahmine ve önlemeye yönelik kamu projeleri başladı. Bu da elbette büyük verinin en ileri şekilde kullanıldığı yöntemlerden birisi” yorumunu yaptı.
Blippar Binocular’ı satın aldı Artırılmış gerçeklik teknolojisi ile fiziksel dünyayı anında hayata geçiren Blippar, Layar’dan sonra sanal deneyim uygulama ajansı Binocular’ı satın aldı. Sanal prova üzerine uzmanlaşmış, Austin, Teksas merkezli Binocular, şimdiye kadar Beyaz Saray, Google, Disney, Apple, Nike, Microsoft, IBM, Dell, Sony, Audi ve Olimpiyatlar gibi pek çok kurum ve organizasyon için sanal deneme uygulamaları geliştiren bir teknoloji ajansı. Firma, geçtiğimiz yıl dünyadaki güneş gözlüklerinin yüzde 75’ini üreten ve
aralarında Ray-Ban, Miu Miu, Armani, Dolce & Gabbana, DKNY, Tiffany gibi ünlü markalara güneş gözlüğü üreten Luxotica için Glasses. com uygulamasını geliştirerek kullanıcıların, akıllı telefon kullanarak çok gerçekçi çizimlerle güneş gözlüklerini prova etmelerini sağlamıştı. Konuyu değerlendiren Blippar Türkiye CEO’su Zehra Öney şunları söyledi: “Blippar dünya hedefli büyüme stratejisi ile değerli satın almalar yaparak sağlam bir şekilde büyüyor. Son yapmış olduğumuz Binocular satın alımından sonra markaların
deneysel pazarlama alanındaki eksiklerini tamamlayıp onlarla kurulmuş ilişkilerimizi sağlamlaştırmakla kalmayıp, Binocular’ın ürettiği etkileyici teknolojiyi de Blippar sayesinde geliştirme fırsatına sahip olduk. Böylece önümüzdeki günlerde Blippar Türkiye olarak birlikte çalıştığımız markalara ‘sanal prova’ alanında daha fazla içerik sunma imkânına sahip olacağız. Bu uygulamalar bilhassa kişisel bakım ve moda markaların deneysel pazarlamada çok ileri teknolojileri kullanabilmeleri ve tüketicilerine gerçek bir deneyimi sunabilmeleri için önemli bir alt yapı olacaktır.”
BThaber
BİLİŞİM DÜNYASI
9 - 15 KASIM 2015
Ar-Ge merkezİnİn odaklandığı başlıklar neler?
United VARs yapısında 2016 planları nasıl şekİllenİyor?
İstanbul Üsküdar’da Ar-Ge merkezimiz, ayrıca Sivas’ta da ofisimiz var. Orada Cumhuriyet Üniversitesi ile ciddi işbirliğimiz var ve ders de veriyoruz. Ar-Ge merkezimizde ise halen İTÜ ile büyük veri odaklı bir TÜBİTAK projesi yapıyoruz. Yılın sonunda TÜBİTAK onaylı projelerimizin sayısı 6’ya ulaşacak. Avrupa Birliği (AB) Horizon 2020 kapsamında Portekiz ile çalışmalar kapsamında oraya bir arkadaşımızı gönderiyoruz. SAP
Küresel partner açıklaması yeni yapıldı ama her geçen gün gelişim var. Mesela 2015’te bazı yabancı iş ortaklarımızın küresel projelerinin Türkiye operasyonlarını gerçekleştirdik ve gerçekleştirmeye devam ediyoruz. Çok daha entegre bir yapı haline gelindi. Bu yapı olmadan dahi biz yılda minimum 2-3 uluslararası projede yer alıyorduk. Ama
ve SAP-dışı çalışmalar arasında ArGe’nin sonu yok. Dijital yayıncılık platformumuz GalePress’i ayrı bir şirket olarak konumlandıracağız. Çünkü kendi Ar-Ge’mizden çıkan, bizim lisansladığımız, bulut ve yönetilen hizmetler mantığıyla sunduğumuz bu yapının halihazırda 80’in üzerinde müşterisi var. Bu çözümün önümüzdeki dönemde Avrupa ve ABD’de satılması da önemli referans değer olacak.
11
artık SAP’nin kabul ettiği bir yapı var. Bu yıl profesyonel kadro oluşumu ile beraber önümüzdeki dönemlerde global projelerde, diğer 9 global partner gibi daha iç içe bir yapı olacak. Çünkü profesyonel ekibin belli hedefleri var. Bütün şirketlerin birbiri ile daha entegre olacağını, daha fazla projenin ortaya çıkacağını gözlemliyorum.
Uzmanlık, birleşerek büyük bir güç yarattı Bu yapının sağladığı bilgi ve deneyim transferinin önemine işaret Handan Aybars eden Detaysoft Genel Müdürü Alkin Aksoy, kendi Ar-Ge çözümlerinden biri olan dijital yayıncılık platformu GalePress’in de potansiyeline dikkat çekti. Alkin Aksoy, 2015 yılını ve 2016 yılı planlarını bu eksende paylaştı: n United VARs nedir ve ne kadar zamandır bu yapıda yer alıyorsunuz? Kendi rüştünü ispat eden iş ortakları birleşerek SAP’nin yeni partneri olduk. Biz aslında üç yıldır United VARs topluluğunun üyesiyiz. SAP’nin 9 küresel iş ortağının yanında, her ülkede iş ortakları vardır. United VARs da federe bir yapıyla, yani SAP’nin diğer küresel iş ortakları gibi tek isim altında olan değil, her ülkenin önde gelen parterlerinin kurduğu bir organizasyon. SAP gibi büyük bir şirkette iş ortaklığı modelinin bu şekilde farklı bir yapıya bürünmesi fazla rastlanan bir olay değil. United VARs, 70’ten fazla ülkede operasyon gerçekleştiren 35’in üstünde partnerden oluşuyor ve bu sayı sürekli artıyor. Her ülkenin bir temsilcisi oluyor. Organik bir bağdan ziyade, federe bağ var. United VARs yapısına Genel Müdür atadık. Yani profesyonel yönetim var ve United VARs kimliğiyle SAP ile küresel bir anlaşma imzalandı. SAP’de 10’ncu global partner olarak yer alındı. Her ülkede ismi aynı olan diğer 9 partnerden farklı olarak, bu yapıda ilgili ülkedeki şirketin ismi, örneğin ‘Detaysoft - Member of United VARs’ şeklinde öne çıkıyor. Bu yapı ile taraflar arasında bilgi ve deneyim transferi oluyor. Giderek daha iç içe bir bağ
Üyesi olunan United VARs topluluğunun, SAP’nin 10’uncu küresel partneri olması, Detaysoft’un yurtdışı operasyonlarının daha da artırmasını sağlayacak. halini alan federe yapıyla, her ülkedeki statüsü kendi ismiyle devam eden, ‘Member of United VARs’ titrini alan, her biri SAP’nin yetkin birer iş ortağından oluşan güçlü ağ söz konusu. n Bu oluşumu SAP nasıl karşıladı? United VARs yönetim kurulunda SAP’den de küresel bazda üst düzey bir isim bulunuyor. Onlar bu konuyu çok destekliyor. Diğer 9 partnerin her biri alanında büyük ve 10’uncu olarak bizi kabul etmeleri, onlar için de çok önemli ve küresel anlamda onların diğer 9 iş ortağının gücünde bir yapı ortaya çıktı. n United VARs bünyesinde yer almanın kriterleri neler? O ülkede büyüklük ve yapılan iş, satış hacmi gibi kriterler ışığında önde gelen SAP iş ortaklarından biri olmalısınız. United VARs bu konuda seçim yaparken SAP’ye de soruyor. Biz de SAP iş ortaklarından oluşan United VARs olarak bazı taahhütler veriyoruz. Örneğin United VARs olarak ‘yıllık şu kadar milyon avro satış yapacak bu organizasyon’ dediğiniz zaman, bu United VARs yapısını oluşturan şirketler için bir görev demek. Sonuçta bu federe yapının belli bir hacim oluşturması gerekiyor ki, küresel partner statüsünde kalabilsin. İş hacmi, bilgi birikimi gibi birçok parametre var ve United VARs da SAP’ye bunu taahhüt ediyorsa, kapsamdaki tüm ülkelerdeki tüm iş ortaklarının belli seviyede
yetkinliğinin olması, belli bir hacim yaratabilmesi şart. 10’uncu küresel iş ortağı olarak özerk bir yapıyız ve iş ortakları arasında şöyle bir taahhüdümüz var: Herhangi bir United VARs iş ortağı bir ülkede bir proje gerçekleştirecekse, o ülkenin United VARs partnerinden destek almak zorunda. Yani bizler kendi şirket isimlerimizle beraber bu yapının üyesiyiz ve bir ülkeye gittiğimiz zaman ilk önce bu United VARs iş ortağı ile konuşmadan adım atmıyoruz. Bu United VARs anayasası ‘olmazsa olmaz’. Bu sayede SAP üst yönetimi de yapıyı sonuna kadar destekliyor. n Detaysoft için 2015 yılı nasıl geçti? Yine yüzde 20 üstünde bir büyüme gerçekleştireceğiz. Artık BT yatırımları bir gereklilik ve vazgeçilmez haline geldi. Tüm iş süreçleri artık BT’ye doğrudan bağlı. Ayrıca verimlilik öyle önemli bir noktaya geldi ki, artık kâr marjları yüzde 80’ler değil, yüzde 10’larda ve bu kâr marjını verimlilikle yakalama noktasında BT yatırımları devam ediyor. PaaS, SaaS ve büyük veri çözümleri SAP ekosisteminde çok daha öncelere dayanmakla beraber, biz Türkiye’de 3 yıl önce bu yatırımı yapmaya başladık ve bulut çözümlerinde, büyük veri odaklı çalışmalarda Türkiye’de en yetkin ekibiz. Kurumsal hayatta danışmanlığın öneminin de giderek anlaşıldığını görüyoruz. Burası Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’ndan onaylı bir ArGe merkezi. Esas gelirimiz SAP odaklı olmakla beraber, Ar-Ge merkezi tarafında hem TÜBİTAK
tamamladık. Bu bizim için kritik bir konu. Önümüzdeki süreçte önceliğimiz bu olacak. Dış kaynak hizmeti de önemli. Bu konuda hizmet sunduğumuz önemli holdingler var. Bu başlıklar, önümüzdeki dönemde daha kritik konular olacak.
Detaysoft Genel Müdürü Alkin Aksoy projeleri yapıyoruz, hem üniversitelerle işbirliklerimiz, hem satışını yaptığımız kendi çözümlerimiz var. n Öncelikleriniz neler? SAP ve SAP-dışı çalışmalarımız var. Amiral gemisi SAP. SAPdışı çalışmalarda ise yüzde 100 kendi ürünlerimizle hem Türkiye hem küresel anlamda pazarda yer alıyoruz. Dijital yayıncılık platformumuz GalePress ön planda. Bu tamamen bulut olarak sunulan bir yapı. Yönetilen hizmet mantığıyla da bazı müşterilerimize bu desteği veriyoruz. SAP tarafında bulut bilişim ve büyük veri konularında yetkin bir ekibiz. Lansmanı geçen yıl yapılan SAP S/4HANA ile beraber ciddi dönüşüm projeleri var önümüzdeki dönemde. Zaten 2-3 yıldır bunun hazırlığını ve bulut, büyük veri odaklı yatırımları yapıyoruz. Hatta bu konuda belli projeleri yapıp kullanıma geçirdik. Bulutta 20’ye yakın proje gerçekleştirdik ve birkaç projemiz canlıya geçecek. Dolayısıyla süreç anlamında bu dönüşümü kendi içimizde teknik yetkinlik anlamında
n Yani konu sadece satış değil, hizmetin yükselişini de yaşıyoruz. Kesinlikle. Hizmetin önemi daha iyi anlaşılırken, kapsamı da çok gelişti. Burada bozulunca teknik servisini arayacağınız bir çamaşır makinası yok. Sürekli ve bütünüyle ayakta olan bir yapı olması gerekirken, müşteri tarafındaki bu kaynakları tutmak da bir problem. Çünkü BT ekipleri sık değişiyor, yeni kadrolar konumlandırmak zor oluyor. Müşterinin dış kaynak hizmet kullanımını daha çok tercih etmesine yönelik beklentimiz bundan kaynaklanıyor ve bunun işaretlerini gözlemliyoruz. Bu nedenle hem SLA tarafı, hem bulut ve büyük veri gibi yeni teknolojiler var. Uzun yıllardır yaptığımız iş zekası çalışmalarını ise artık ‘yeni’ görmüyorum. Bu alanda yıllardır en büyük bütçeli çalışmaları yapan ekibiz. Bu başlık oldukça olgunlaştı. Yaklaşık 300 kişilik ekibimizle sürekli yatırım yapıyoruz. Büyük veri ve bulut ise Türkiye için nispeten yeni. n 2016 yılına yönelik hedef ve öncelikleriniz neler? Hep 3-5 yıllık projeksiyonlar dahilinde ilerliyoruz. 15 yılı aşkın zamandır ortalama yüzde 30 büyüyen bir organizasyonuz. Önümüzdeki 5 yılda da bu ortalamayı, yani yüzde 2530 bandını korumak istiyoruz. Dönüşüm projeleri, yeni teknolojiler gibi başlıklarda ciddi bir pazar olduğunu düşünüyoruz.
12
BThaber
BİLİŞİM DÜNYASI
9 - 15 KASIM 2015
Bölgenin ‘ödeme şampiyonu’ olacağız Handan Aybars Altyapıda yaptıkları yenilikler ile bölgede ödeme sistemlerinde önemli bir oyuncu olmayı hedeflediklerini söyleyen iyzico CEO’su Barbaros Özbugutu, 27 Haziran 2015’te yürürlüğe giren 6493 sayılı “Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Kanunu” ile gelen bir zorunluluğa işaret etti: Emanet modeliyle çalışan sanal pazaryerlerinin kanuna uyumlu olmak için izlemesi gereken yollardan biri de ödeme kuruluşlarıyla çalışmak. iyzico olarak sanal pazaryerlerinin hem faaliyetlerini yeni kanuna uyumlu biçimde sürdürebilmelerini hem de operasyonel maliyetleri düşürüp finansal yükten kurtulmalarını sağladıklarını vurgulayan Özbugutu, “Türkiye’de lisanslı ödeme hizmetleri şirketi olmak için gereken tüm kriterleri yerine getirip, BDDK’ya ilgili başvuruyu yapan ilk şirketlerdeniz” bilgisini verdi. Özbugutu, küresel hedefleri, strateji ve planları hakkında bilgiler verdi: n IFC yatırımı hakkında bilgi verir misiniz? Teknoloji şirketlerinin büyümelerini finanse ettikleri ana yöntem; dışardan yatırım alıp, bu para ile şirket değerini yükseltmek şeklinde. Biz bu süreç içinde ilk yatırımı zaten yurtdışından almıştık. Bunun ardından ilk direkt yatırımımız için 212’nin katıldığı bir tur yapmıştık. Son turda da Dünya Bankası’nın özel sektör yatırım kolu IFC bize direkt yatırım yaptı ve hisse aldı. Normalde IFC şirketlere direkt yatırım yapmaz, risk sermayesi
Ödeme kuruluşu iyzico, büyümeyi daha da hızlandırmaya yönelik çalışmalar yapıyor. İki yıl önceki kuruluşundan bu yana 14 bini aşkın kayıtlı üye işyerine ulaşan iyzico, son olarak geçtiğimiz aylarda Dünya Bankası Grubu üyesi IFC’den yatırım aldı.
Asıl çevrİmdışı ortamda güvenlİ değİlsİnİz
iyzico CEO’su Barbaros Özbugutu şirketlerine yatırım yapar ve onlar bu yatırımı girişimlere yönlendirir. Ama yaptığımız işi beğendiler ve kendileri direkt yatırım yaptılar. Kısa vadeli hedefleri uzun vadeli projeksiyonlarla birleştirince yurtdışından yatırım almak daha kolay oluyor. IFC’nin yatırımı, önemli bir referans olacak. n Bu yatırımı nasıl değerlendireceksiniz? Bizde süreç her zaman detaylı planlama ve bu planın yarattığı ihtiyaçları netleştirmek, bunun için gereken maddi ihtiyaçları belirlemek odaklı ilerler. Bu stratejimize inananlar da şirkete yatırım yapıyor. Yatırım aldığımız süreçte planımız her zaman ürünü geliştirmek, daha ileri götürmek, yurtdışına açılmak ve pazarlama çalışmalarını daha geliştirmek. BT altyapımızın güçlü olması başından beri en önem verdiğimiz konu. Altyapımız ‘aktif- aktif’ yapısı üzerine kurulu. Hem İstanbul’da bir veri merkezimiz var hem Ankara’da.
Ödeme yapılarında güvenlik, iyzico’da öncelikleri de şekillendiriyor. “Denetim; tüm süreçlerimizin başından beri önemli bir parçası” bilgisini veren Barbaros Özbugutu, şöyle devam etti: “Güvenli olmayan ortam, çevrimdışı alan. Bir otele gittiğinizde oradaki görevlinin bu kartın önlü arkalı fotokopisini çekmesi, araba kiraladığınız zaman aynı şeyin yapılması, restorana verdiğiniz kartta gidip içerden çekim yapılması, asıl risk doğuran süreçler. Oysa genel algı dünyanın her yerinde aynı, ama aslında
Gerçek zamanlı olarak birbirini güncelleyen bir yapı kurduk. Tüm bu kurgu bizim için önemliydi. Bu kurgunun üzerine, e-ticaret konusunda deneyimli bir isim olan Hakan Erdoğan’ı ekibe dahil ettik. Onun etrafında bir yazılımcı ekibi kurduk ve onlar çok güzel bir ürün geliştirdiler. Şimdi bunun üzerine pazarlama, satış ve onun etrafındaki yapı ile doğru hedef kitlesine doğru ürünlerle gelişim sağlayacağız. n Peki ya bundan sonraki hedefler? Bu şirketi yurtdışına götürecek, Türkiye’de çözdüğümüz bir problemi orada da çözeceğiz. Bu süreçte ödemenin en kolay ve en hızlı yolunu sunuyor, dönüşümü ödeme tarafında çok aktif biçimde kullanıyor, KOBİ, birey ve finans sektörü arasında güvenli bir köprü oluyoruz. n Ödeme kuruluşu lisansı odaklı beklentileriniz neler? Yapısal olarak finansal teknoloji sektörünü, BDDK ile birlikte geliştirmek istiyoruz. Türkiye’de ödeme sistemlerinde kurgulanan düzenlemeler dünyada yok. BT altyapınız bir bankanın aynısı olmak zorunda. E-ticaret odağında teknoloji işin içine girince, çok farklı verilere sahip oluyorsunuz. Örneğin BDDK’nın Kredi Kartı Yasası yeni taslağında 3D Secure ön plana çıkacak gibi görünüyor e-ticaret sektöründe. Bu e-ticareti zorlar ve bizim burada ödeme şirketleri olarak BDDK ile iletişime girmemiz lazım. Büyük meblağlı alışverişe 3D
güvenli olmayan çevrimdışı dünya ve aslında orada kart verinizi çaldırıyorsunuz. Bizim yapımızda ise satış noktası hiçbir şekilde tüketicinin kart bilgisini görmüyor. Kart saklama hizmeti sunabilmek için zorlu bir süreci olan PCI DSS sertifikasını almanız gerek. Kredi kartı bilgi saklaması, mobil stratejiye geldiğimizde önemli. Çünkü orada da bir noktadan sonra siz müşterinin adres bilgisinin yanında, kart bilgisini de kaydettiğiniz zaman, iyzico altyapısı kullanan bir siteye giriyorsun, bir kereye mahsus kredi kartıyla bir ödeme yaptın, tek tıkla
Secure koyalım, ama bir kitap veya tişört alışverişinde bu tercih edilmez. Zaten bu nedenle ödeme sistemleri ile birlikte e-ticareti de finans dünyası ile birleştiren bir köprü oluyor, tüm tarafların kazanmasını sağlıyoruz. n Yurtdışı hedeflerinizi anlatır mısınız? Ödemenin küresel bir çözümü yok. Çünkü ödeme temelde yerel bir yapı ve her ülkenin yapısı kendine has. Bu nedenle çok küresel bir çözüm olabileceğine inanmıyorum. Bunun yerine, bölgesel liderler olacaktır. Avrupa’da ve ABD’de bunun örnekleri var. Bizim bölgemizde ise Balkanlar ve Doğu Avrupa, Türk Cumhuriyetleri var ve bölgenin her bir parçası, kendine
ödemle ile bir sitede alışveriş için kaydet ve sonra sadece satın al butonuna bas. Tek tık ödeme bu. Kredi kartı, adres bilgisi girmeye gerek kalmıyor. Yüksek güvenlik bunu sağlıyor. Ön planda her şeyin kolay olması bu nedenle önemli. Ama her şey bir bankanın sunduğu kadar da güvenli olmalı. Arka plan yapıyı dışarı yansıtmasak da, orada en yüksek standartta, çevik bir yapıyı sunuyoruz. Ekip olarak tüm süreçleri her zaman sorguluyor, ‘neden’ sorusuna yanıt aramaya öncelik veriyor, ‘neden’ sorusunu sormayı tüm şirkette teşvik ediyoruz. Bu, herkes için sorumluluk demek.”
has çözümlerle ilerlemeye müsait ve buranın bir ödeme şampiyonuna ihtiyacı var. Çünkü tüm bu coğrafyaların ödemeleri ve gelişen dijital dünyaları, mobil kullanım ilgisi ve genç nesli var. Kültürel fark yüzünden buralara bir ABD şirketinin girmesi de zor. Ben de, ‘bu bölgede bir ödeme şampiyonu çıkacaksa bu Türkiye’den çıkacak, iyzico olacak’ diyorum. Öncelikleri net ve potansiyeli yüksek üç bölgemiz var: Doğu Avrupa, Türk Cumhuriyetleri ve Ortadoğu. Biz burada ‘ödemenin altyapısı’ olmak istiyoruz. Tüm hedef ülkelerle ilgili güncel ve detaylı veri topluyor, bunları analiz ediyoruz. Hedefim en azından bu yıl test olarak aynı anda farklı bölgelerde 1-2 ülkenin lansmanını yapmak.
Ödeme sİstemlerİnİn Mİllİ Takımı’nı kurduk Kamuda e-Dönüşüm iyzico çözümlerine yönelik ilgiyi olumlu etkiliyor. Çünkü her ölçekte kurumsal farkındalığı yaratıyor. “Türkiye’de içi boş adımlar atılabiliyor ama başka bir noktada da kendimizi çok fazla mütevazi bulduğumuz anlar var” eleştirisini yapan Özbugutu, bu yorumunu şöyle detaylandırdı: “Bunlar iki aşırı uç başlık ve bence eğer doğru insanlar bir araya gelirse, çok daha farklı değerler üretilebilir. ‘Ödeme sistemlerinin Milli Takımı’nı kurduk’ diyoruz bu yüzden. Dünyanın bu başlıkta en önde gelen noktalarında çalışmış arkadaşlar bu
ekipte toplanıyor. Yapmak istediğimiz; ‘Türkiye’nin ödeme sistemlerinin Milli Takımı’ ile Türkiye’nin bir değerini yaratmak. Hatta bu değeri yurtdışına açacak, yurtdışında markalaştıracağız. Dünya kalitesinde çözümler sunacak şirketlerin Türkiye’den de çıkabileceğini göstereceğiz. Bunu inancım sonsuz. Cahil cesareti değil, ama ‘onlar yapar biz yapamayız’ algısını da kırmak gerek. Türkiye’de bu iki algı arasında iş yapmak hakikaten zor. Ama zoru başarınca, sonrası kolay ilerliyor. Bu işi Türkiye’de yapabilirsen dünyanın başka her yerinde yapabilirsin.”
䐀攀氀氀 匀漀氀甀琀椀漀渀猀 吀漀甀爀 ㈀ 㔀 ⌀䐀攀氀氀匀吀㔀
14
BThaber
BİLİŞİM DÜNYASI
9 - 15 KASIM 2015
Açık alanda reklamın gücü başkadır
Akbank Direkt Bankacılık’tan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Orkun Oğuz
Bankacılıkta üç boyut avantajı Akbank Direkt; yeni iPhone 6s ve 6s Plus akıllı telefonlarının 3D Touch özelliğini, cihazın piyasaya sürülmesiyle eş zamanlı olarak bankacılık ürün ve hizmetlerine uyarlayarak müşterilerinin kullanımına sundu. Akbank müşterileri, iPhone 6s ve 6s Plus akıllı telefonlarının 3D Touch özelliğini kullanarak, ödeme, para çekme ve transfer işlemlerine tek bir dokunuşla daha hızlı başlayabilecek. Akbank Direkt Bankacılık’tan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Orkun Oğuz, mobil bankacılık alanındaki çalışmaları aralıksız sürdürdüklerini vurgulayarak, şu bilgileri verdi: “Apple’ın yeni geliştirdiği 3D Touch teknolojisini bankacılık sektöründe Türkiye’de ilk kez uygulamaya geçiren bankayız. Müşterilerimiz para çekme, para gönderme ve ödeme işlemlerini tek bir hareketle her zamankinden daha hızlı yapabilecekler.”
Verilecek mesaj veya düzenlenen kampanyanın doğru zamanda, doğru yerde ve doğru mesajlarla verilmesi adına açıkhavada (outdoor) kurulan dijital reklamlar önemini artırıyor. NBK Capital ile ortaklık sonrası şirket olarak ‘interaktif açıkhava reklamları’ ve ‘kurumsal TV sistemleri’ olmak üzere iki alana odaklandıklarını belirten Sistem 9 Medya İcra Kurulu Başkanı Kaan Akın, “Bunun ilk örneklerini Astoria AVM ile Metrocity AVM’nin ana girişlerine koyduk. Dev ekran uygulamalarımızla reklam verenleri İstanbul’un işlek caddelerinde ayda 30 milyon kişiye ulaştırıyoruz. Kesintisiz tanıtım imkânı
Sistem 9 Medya İcra Kurulu Başkanı Kaan Akın
sunan açıkhava interaktif LED ekran yatırımlarımızı daha da hızlandıracağız” bilgisini
verdi. Açıkhava interaktif LED ekranlarda tekrarlanan hareketli mesajların,
şirketlerin doğru konumlanıp markalarının pekiştirmesine sağladığı katkıya işaret eden Kaan Akın, ekranların dikkat çeken video ve grafiklerini de tek merkezden kolayca yönetebildiklerini söyledi. İnteraktif LED ekranlardaki reklam fiyatlarının, geleneksel mecralara kıyasla daha uygun olduğunu belirten Akın, sözlerine şöyle devam etti: “Bu durum şirketlerin maliyetlerini düşürüyor. Ayrıca ekranda sürekli tekrarlanan mesajlar, tüketiciler üzerinde güçlü etkiler yaratıyor. Reklamları kontrol ederek, en çok izlenen saatlerde verilmek istenen içeriği ekranlara yansıtıyor, sonuçları da reklam verene raporluyoruz.”
Mobilin gücü sigorta ile buluşuyor Generali Grubu, Kasım ayında Türkiye pazarına girecek Obi Worldphone ile sektörde önemli bir ortaklığı hayata geçiriyor. Apple ve Pepsi’nin eski CEO’su John Sculley tarafından yaratılan Obi akıllı telefonlarının yatırımcısı olan Generali’nin Obi Worldphone üzerinden sunacağı mobil sigortacılık platformu ve mobil uygulaması ile fiyata duyarlı, yeni nesil tüketicilerle yakınlaşma hedefi ön planda. Obi akıllı telefonları, SF1 ve SJ1.5 modelleri ile 23 Kasım’da Türkiye pazarına girecek. Generali’nin, Obi Worldphone ortaklığı ile milyonlarca sigortalıya sağlayacağı yeni deneyimlerin ele alındığı toplantıda, Generali Grubu Ortaklık ve İş Geliştirme Direktörü Gianpaolo Meloncelli, “Türkiye’de sigorta sektörünün geleceğini şekillendiren bir şirket olarak
Soldan sağa: Shane Maine- Petar Dobric- Amit Rupchandani- Mine Ayhan - Gianpaolo Meloncelli Generali, akıllı telefon üreticisi Obi Worldphone ile işbirliğine girerek müşterileri için “kazan-kazan” anlayışı ile sigorta çözümleri yaratmayı hedefliyor” dedi. Obi Worldphone’un EMEA Bölgesi Genel Müdürü Amit Rupchandani ise şu bilgileri verdi: “Obi akıllı telefonları,
gelişmekte olan ülkelerde genç ve teknoloji seven kitleyi hedefliyor. Qualcomm, Dolby, Sony, Corning Incorporated, Google, MediaTek, Japan Display ve Samsung gibi isimleri bir araya getiren Obi Worldphone, Türkiye, Hindistan, Pakistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Endonezya, Filipinler, Vietnam ve Kenya
gibi pazarlara yöneliyor.” Öte yandan, Generali’nin online ve mobil satış kanalları ile 700’ü aşkın acentesi üzerinden 7/24 sigortacılık çözümleri sunan kişisel sigorta danışmanlığı hizmetini temsil eden ‘Generali Ali’ ise Obi Worldphone ortaklığı ile bu sefer milyonların telefonlarında yerini alacak.
Sağlıkta bilgi herkese lazım GlaxoSmithKline (GSK) Türkiye içinde oluşturulan dijital ekip, hasta odaklılık değerini merkeze alarak yeni çözümler hayata geçiriyor. Dijital çözümlerin örnekleri arasında Aşı Zamanı uygulaması, doktorların canlı yayınları takip edebildikleri onlineGSK.com ve eczacılara
yönelik online sipariş platformu Turuncuhat.com yer alıyor. GSK son olarak, hastalık ve tedavi bilgilerinin yanı sıra sağlıklı yaşam önerileri de yer alan gsksaglik.com sitesini hayata geçirdi. Astım, aşılar, dermatoloji ve KOAH gibi GSK’nın sağlık çözümü sunduğu alanlarla ilgili
bilgilerin yer alacağı GSKsaglik. com, hem hasta hem hekimlere özel bilgilerin yer aldığı bir platform olacak. Sitede hastalık ve tedavi bilgilerinin yanında, sağlıklı yaşam ile ilgili öneriler de bulunacak. Gsksaglik.com’un hastalar tarafından hastalık bilgilerine
ulaşabileceklerini vurgulayan GSK Türkiye Ülke Medikal Direktörü Dr. Yıldıray Tanrıver, “Hastalık ve doğru tedavi ile ilgili bilgileri uygun kanallarla ilgili paydaşlara aktarabilmek için iletişim modelimizi dijital alana da taşıyoruz” bilgisini verdi.
Dr. Yıldıray Tanrıver
16
BThaber
BİLİŞİM DÜNYASI
9 - 15 KASIM 2015
Karma bulut için yepyeni şirket EMC ve VMware, yeni bir bulut hizmetleri şirketi kurarak, kapsamlı bir karma bulut portföyü yaratmayı hedefliyor. Bu oluşum EMC Bilgi Altyapısı, Virtustream ve VMware’in bulut teknolojisi alanındaki çözüm ve hizmetlerini tek bir çatı altında toplayarak, hem dahili hem de harici bulut çözümleri sunacak. Yüzde 50’si VMware’e, yüzde 50’si EMC’ye ait olacak yeni bulut hizmetleri şirketi, CEO Rodney Rogers önderliğinde Virtustream markası altında faaliyet gösterecek ve şirketin finansal sonuçları da 2016’nın ilk çeyreğinden itibaren VMware’in mali bilançosuna dahil olacak. Virtustream büyük ölçekli işletmelere yönelik bulut hizmetlerine odaklanacak, dahili altyapılar ve kurumsal Hizmet Olarak Altyapı (PaaS) platformu için tamamen yönetilen hizmetler portföyü sunacak, müşterilerin tüm uygulamalarını bulut tabanlı BT ortamlarına taşımalarına imkan verecek. Virtustream, Kurumsal Karma Bulut çözümünü sistemlerinde kullanan işletmelere uyumlu bir açık bulut deneyimi sunacak. Bütünleşik bir altyapı öne çıkacak Yeni şirket EMC Bilgi Altyapısı, VCE, Virtustream ve VMWare’in bulut teknolojileri alanındaki ürün ve çözümlerini kapsayacak ve VMware vCloud Air, VCE Bulutla Yönetilen Hizmetler, Virtustream’in Hizmet Olarak Altyapı (IaaS) çözümü, EMC’nin
Veri Depolamayla Yönetilen Hizmetleri ve Nesne Depolama Hizmetleri’ni içeren çözümler sunacak. Virtustream bu varlıkları, işletmelere bütünleşik bir ‘Hizmet Olarak Altyapı’ çözümü sunmak için entegre edecek. Virtustream’in bulut hizmetleri, doğrudan ya da iş ortakları aracılığıyla müşterilere sunulacak. Öte yandan VMware, VMware’in Kıdemli Başkan Yardımcısı Ajay Patel’in önderliğinde bir Bulut (Teknolojileri ve Çözümleri) Sağlayıcı Yazılımı iş birimi kuracak. VMware’in vCloud Air Network gibi bulut
yazılım ve çözümlerini bulut sağlayacılara sunmaya odaklanacak olan bu iş birimi, bulut sağlayıcılara karma bulutun sunduğu fırsatlardan hızla yararlanma konusunda yardımcı olacak. Yeni iş birimi ayrıca, VMware vCloud Air Uygulama Hizmetleri, vCloud Director ve vCloud Air Network ekiplerinde yer alan uzmanlar ve varlıkların yanı sıra Virtustream’in planlama ve veri taşıma konusundaki kılavuz aracı xStream Bulut Yönetimi Platformu ile Viewtrust yönetişim, risk ve uyumluluk çözümünü içeren Yazılım İş Birimi’ni kapsayacak.
Virtustream’in yenİ Dell yapısındaki rolü ne olacak?
EMC, Virtustream’i bu yılın Mayıs ayında 1,2 milyar dolara satın aldığını duyurmuştu. Bulut bilişim yönetim yazılımı ve hizmet olarak altyapı sağlayıcısı olan Virtustream, Dell’in 67 milyar dolarlık EMC satın almasının arkasındaki gizli güçlerden biri olarak göze çarpıyor. Yalnızca 2009 yılında kurulmasına rağmen önemli bir bedelle satın alınan şirketin önünde ise çok önemli pazar zorlukları bulunuyor. Birçok şirket Openstack gibi açık kaynak kodlu bulut altyapı yazılımlarını kullanmaya yönelirken,
Virtustream’in modeli kapalı sistemde bir altyapı yazılımı sunduğu için tercih edilmeme riskiyle karşılaşıyor. Dell’in ilerleyen dönemde Virtsustream ile ilgili stratejisi merak ediliyor. VMware’in finansal süreci altından çıkarılarak bulut altyapısının Virtustream adı altında toplanacağının duyurulması bile VMware hisselerinin yüzde 20 oranında artmasını sağladı. Bulut bilişim konusunda hızla yükselmek ve pazardan pay elde etmek isteyen Dell için EMC birleşmesinin neler getireceği ilerleyen günlerde ortaya çıkacak.
Herkes için iş zekâsı ve analiz devri Amazon Web Services (AWS), tüm çalışanların görselleştirmeler oluşturması ve geçici analizler yapmasını kolaylaştıran, bunlar için yeni ve süper hızlı Bellek içi Hesap Motoru’nu (SPICE) kullanan, hızlı bulut tabanlı iş zekası hizmeti Amazon QuickSight’ı duyurdu. Kullanıcı başına ayda 9 dolardan başlayan fiyatı ile AWS veri hizmetlerine otomatik olarak entegre olan Amazon QuickSight, SPICE’ın sorgulama modülü üzerinden hızlı ve hassas sorgulama performansı sağlıyor. Amazon QuickSight, basit ve hızlı bir şekilde kullanılıyor.
Kullanıcı giriş yaptığında, Amazon QuickSight otomatik olarak Amazon Redshift, Amazon RDS (tüm motorlar), Amazon Simple Storage Service (Amazon S3), Amazon DynamoDB, Amazon Elastic MapReduce (Amazon EMR) ve Amazon Kinesis gibi AWS hizmetlerinde saklanan veri setlerini de otomatik olarak karşısında buluyor. Müşteriler, Amazon QuickSight tarafından keşfedilen veri setlerinden herhangi birini seçerek dakikalar içinde bu verilerden içgörüler alabiliyor. Amazon QuickSight verileri formatlayıp yine Amazon QuickSight’ta
görselleştirilebilmelerini sağlamak üzere SPICE’a taşıyarak, müşterileri veriyi manuel olarak toplama, dönüştürme ve yüklemekten (ETL) kurtarıyor. Müşteri dilerse Amazon QuickSight’ın temel kaynaklardaki veriler değiştikçe SPICE’daki verilerin de güncel tutması seçeneğinden yaralanabiliyorlar. Ayrıca, her bir Amazon QuickSight kullanıcısı başına aylık ücret ödenmesi ile yıllık bakım gerektiren uzun dönemli lisansların peşin ödenen maliyetlerinden kurtuluyor. Amazon QuickSight, SPICE üzerinde saklanan verileri
sorgulamak için basit bir SQL benzeri arayüz de sağlıyor. Veri görselleştirmeleri ile kolaylık sağlıyor Bulut için sıfırdan üretilen SPICE, kullanıcıların büyük veri setleri üzerinde etkileşimli sorgulamalar yapmasına izin vermek üzere dikey depolama, donanım alanındaki en son yeniliklerle mümkün hale gelen bellek içi teknolojiler, makine kodu üretimi ve veri sıkıştırmadan oluşan bir bileşimden yararlanıyor. Kullanıcılar verilerini incelerken, Amazon QuickSight da veri tip ve ilişkilerini anlıyor, ilgili verileri toplamak için
optimal sorgulamalar yapıyor, sonuçları SPICE motorunda kümeliyor ve mümkün olan en iyi veri görselleştirmeleri için öneriler sağlıyor. SPICE, yüksek erişilebilirlik için verileri otomatik olarak kopyalarken, Amazon QuickSight’ın hepsi de çok çeşitli AWS veri kaynaklarının genelinde eş zamanlı olarak hızlı etkileşimli analizler gerçekleştirebilen çok sayıda kullanıcıya göre ölçeklendirilebilmesini sağlıyor. Kullanıcılar aynı zamanda StoryBoard özelliğini kullanarak, analizleri organizasyondaki diğer kişiler ile paylaşabiliyor.
17 BThaber
DOSYA Giyilebilir Teknolojiler Giyilebilir teknolojiler günlük hayatın parçası haline geliyor Taşınabilir bilgisayarlarla iyiden iyiye ivme kazanan mobil cihazlar sektörü, cihazların giyilebilmesiyle beraber bambaşka bir boyut kazanıyor. Bundan birkaç sene öncesine kadar telefonlarımızın bu denli işlevlenip, Ruşen Göbel her işimizi görecek hale gelebileceğini tahmin bile edemezdik. Şimdi ise her birimizin cebinde akıllı telefon yer alıyor. Popülerliği, mobil teknolojiler sektörünün çok hızlı bir şekilde gelişmeye başlamasına sebep oldu. Gerek yazılım, gerekse donanım anlamında kısa sürede çok yol kat edildi. Mobil teknolojiler bir anda o kadar büyük bir gelişime uğradı ki akıllı telefonlardan sadece birkaç sene sonra, şimdi bu donanımları kıyafetlerimize ve aksesuarlarımıza entegre edip kullanabiliyoruz. Önümüzdeki birkaç sene teknoloji dünyasına akıllı telefonlar değil akıllı saatler damgasını vuracak.
9 - 15 KASIM 2015 www.bthaber.com
18
DOSYA
BThaber
Giyilebilir Teknolojiler
9 - 15 KASIM 2015
Taşınabilir teknolojiden giyilebilir teknolojiye geçiyoruz Giyilebilir teknolojiler yavaş yavaş hayatımızın bir parçası oluyor. Giyilebilir teknolojilerin mümkün hale gelmesinin başlıca sebebi, taşınabilir teknoloji için tasarlanmış olan donanımların artık fazlasıyla gelişmiş olması. 1947 yılında vakum lambalarından transistöre geçiş yapılmasıyla beraber günümüz bilgisayarlarına giden yol açıldı. Oda büyüklüğünde bilgisayarlar zaman içerisinde evrim geçirerek masamızın hemen yanına koyabileceğimiz “küçüklüğe” ulaştı. Bir süre sabit bir şekilde, sadece kasa içerisinde kullanılan bilgisayarlar gün geçtikçe daha az enerji tüketmeye, daha az ısınmaya ve dolayısıyla daha küçülmeye başladılar. Bu küçülme ve az enerji tüketme olayı belirli bir seviyeye geldiğinde üreticiler, “Bilgisayarı nasıl taşınabilir hale getiririz?” sorusunu sorgulamaya başladılar. Böylece ortaya dizüstü bilgisayarlar çıktı. Bilgisayarların en temel donanımı olan işlemciler, gün geçtikçe daha küçük bir teknolojiyle üretiliyorlar. Günümüz işlemcilerinin 14 nanometre
teknolojisiyle üretildiğini görüyoruz. Nanometre değerinin düşmesi, hem daha az ısınma hem de daha düşük güç tüketimi anlamına geliyor. Bu iki gelişimin birlikte yürüyor olması, taşınabilirliği de beraberinde getiriyor. Dizüstü bilgisayarlardan netbook’lara geçiş, hemen ardından ortaya çıkmaya başlayan yeni nesil akıllı telefonlar, akıllı telefonların inanılmaz derecede ilgi görmesi sayesinde firmaların bir anda tüm odağını akıllı telefonlara çevirmesi – yatırımını buraya yöneltmesi ve bunun sonucunda teknolojiyle iç içe olanların bile yetişmekte zorlandığı bir mobil teknoloji gelişimi… Bir anda yatırımın dibine vuran mobil donanım sektörünün birkaç yıl içerisinde aldığı yol takdire şayan.
Tıpkı bilgisayar donanımının gelişip, taşınabilir bilgisayarlara imkan sağlayacak hale gelmesi gibi, mobil cihazlar da gelişip teknolojinin giyilebilmesine imkan sağlayacak hale geldi. Buradaki tek fark ise aynı zamanda bağlantı teknolojilerinin de gelişmesi sebebiyle giyilebilir cihazların, akıllı telefonları bir nevi bulut servisi olarak kullanıyor olması. Hali hazırda herkesin cebinde bulunan akıllı telefonlar aslında o kadar yetenekli cihazlar ki aynı zamanda kendi donanımı dışında çalışan farklı cihazlara bağlanıp, işlemlerini gerçekleştirip, aynı zamanda sonuçları ekrana yansıtabiliyor. Tabii bu minik bir örnek; çok daha farklı uygulama biçimleri de gerçekleştirilebiliyor. Giyilebilir sensörler Mobil teknolojilerle beraber gelişen bir diğer alan ise sensörler. Akıllı telefonların içerisine daha fazla sensör sığdırmak için firmalar teknoloji yatırımlarını bu yönde de yaptılar ve ortaya gerçekten çok küçük, çok az güç tüketen ve son derece taşınabilir sensörler çıktı. Bu sensörler, bluetooth gibi düşük güç tüketen bağlantı seçenekleriyle akıllı telefonlara bağlanarak, akıllı telefonların bir aksesuarı haline geliyorlar. Biz ise bu sensörleri farklı formlarda giyebiliyoruz. Günümüzde bu tip giyilebilir teknolojilere verilebilecek en iyi ve en yaygın örnek, akıllı bileklikler (akıllı saatlerle karıştırmayalım). Akıllı telefonlara bluetooth ile bağlanan bol sensörlü bileklikler, topladıkları verileri sürekli olarak akıllı telefona aktarıyor. Akıllı telefonlar da gerek internete bağlanarak sosyal ağlarla paylaşıyor, gerek buluta gönderiyor, gerek tüm hesapları yapıp bilekliğe sonucu gönderiyor; bileklik de yürümemiz gereken yolun ne kadarını
yürüdüğümüzü gösteriyor, gerekse sadece basit bir şekilde saklıyor. Veri, akıllı telefona ulaştıktan sonra her şey mümkün. Fakat bu tip cihazlar, hala çok büyük oranda akıllı telefonlara bağımlılar. Akıllı telefonlar bu denli güçlü cihazlarken ve kolayca bağlanılabiliyorken, basit işlevlere sahip bileklikleri işlemciyle, ekranla ve dolayısıyla büyük bataryalarla donatmak, hem maliyet hem de taşınabilirlik açısından negatif etki yaratacaktır. Günümüzde bu tip giyilebilir cihazlar, çok çeşitli örneklerle karşımıza çıkıyor. Az önce bahsettiğimiz akıllı bileklikler, özellikle yürüyüş - koşu yapan gençler arasında son derece yaygın. Diğer taraftan Quadro’nun akıllı ateş ölçeri gibi cihazlar var ki bu tip cihazlar sağlık sektöründe ciddi bir devrime sebep olabilir. Bebeğin vücuduna sarılan minik bir sıcaklık sensörü, bağlı olduğu akıllı telefona sürekli olarak sıcaklık raporu veriyor. Sıcaklık, belirli bir seviyenin üzerine çıktığında ise (ki bu belirli seviyeyi biz belirleyebiliyoruz) akıllı telefonumuz alarm vermeye başlıyor. Şeker ölçüm cihazları da evrim geçiriyor; sürekli kan alıp minik bir cihaza okutmak yerine günümüzde kolumuza yapıştıracağımız bir bant üzerinden şeker sonuçlarımızı minik cihazla öğrenebiliyoruz. Yakın gelecekte bu bantlar akıllı telefonlarla da uyumlu hale gelecek ve istediğimiz an kan şekeri değerimizi öğrenmek için sadece telefonumuza bakmamız yeterli olacak. Buraya kadar bahsettiğimiz ürünler, dışa bağımlı giyilebilir teknoloji cihazları. Ürünlerin tamamı akıllı telefonlara bağımlı; bütün bağlanabilirlik ve işlem gücünü
telefonlardan alıyor. Bu tip cihazların dezavantajı akıllı telefona ihtiyaç duymamız olsa da bu halleriyle çok düşük güç tükettikleri ve maliyetleri çok ucuz olduğu için giyilebilirliği en kolay uygulanabilir cihazlar konumundalar. Yarı bağımlı veya bağımsız giyilebilir bilgisayarlar Bilgisayar küçüle küçüle telefon boyutuna gelebildiğine göre elbette ki biraz daha küçülüp saat formunu alacaktır; aldı da. Günümüz akıllı saatlerine baktığımızda içerisinde işlemcisi, depolama birimi, RAM’i, onlarca sensörü, ekranı, hoparlörü ve güç kaynağı bulunan komple birer sistem olduklarını görüyoruz. Apple Watch ve Samsung Gear S2, günümüzün en bilinen akıllı saatleri. Akıllı saatler, bir zamanlar akıllı telefonların ilk çıkış dönemlerindeki gibi az sayıda uygulamaya sahipler. Henüz bu cihazların ne şekilde kullanılabilecekleri tam olarak keşfedilebilmiş değil. Keşfedildiği kadarını da uygulamak –düşük işlem gücünden dolayı- pek mümkün değil. İşlem gücünün düşük olması ise sanılanın aksine çipin küçük olmasından kaynaklı değil; çipi besleyecek olan bataryaların saat içerisinde kullanmak için yeterli performans / hacim oranını sergileyememesinden kaynaklı. Yani daha güçlü bir çip kullanılabilir fakat bu durumda saatin içerisine zar zor sığdırılan 300 – 400 mAh’lik bataryalar birkaç saat içerisinde tükenecektir. Yine de basit işlevler için bu cihazlar kurulum sonrasında Yarı bağımlı veya bağımsız giyilebilir cihazlara sonlandırılmış bir proje olan Google Glass’ı da dahil edebiliriz. Kendi içerisinde komple bilgisayar bileşenleri barındıran ürün kaybolup gitmiş olsa da yakın gelecekte, daha iyi bataryaların ortaya çıkması ve daha güçlü mobil işlemcilerin üretilmesiyle beraber tekrardan gündeme oturacaktır.
BThaber
Giyilebilir Teknolojiler
9 - 15 KASIM 2015
DOSYA
19
Akıllı saatler, sektörün lokomotİfİ olacak Akıllı saatler, günümüzün en revaçta giyilebilir teknolojilerinden biri. Pek çok firma kendi akıllı saatini piyasaya sürüyor. İlk parti saatlerin neredeyse tamamı dörtgen biçiminde ekrana sahipken ikinci nesil saatlerde yuvarlak ekranlara yer verilmeye başlandı. Böylece yıllardır görmeye alıştığımız mekanik kol saatlerine daha çok benzediler. Apple’ın WatchOS 2 işletim sistemiyle beraber uygulama geliştiricilerin Apple Watch için uygulama
hazırlamalarının önü açılmış durumda. Google’ın Android Wear adını verdiği işletim sistemi de akıllı saatlere hayat veriyor. Özellikle Android Wear’ın gelişimi, akıllı saat sektörünün gelişimini ciddi anlamda etkileyecektir. Yeni teknolojiler, sensörlerin daha da küçülmesi, çiplerin daha az güç tüketmesi ve bataryaların verimlileşmesiyle beraber saat sektörü bir anda “uçuşa” geçebilir; tıpkı zamanında akıllı telefonlarda olduğu gibi.
Akıllı telefonları giyebilmek Günümüzün en revaçta giyilebilir teknoloji ürünlerinden biri de VR – AR gözlükler. VR (Virtual Reality) gözlükler, gözümüzün önüne 2 adet ekran çekerek direkt olarak gözlerimize ayrı ayrı görüntü veriyor. İki ayrı ekrandan iki ayrı görüntü verilebildiği için çok kolay bir şekilde 3D elde edilebiliyor. Ayrıca VR gözlükleri başımıza tam anlamıyla taktığımız için, içerisindeki hareket sensörleri sayesinde başımızın hareketini algılayıp, görüntüyü de buna göre hareket ettirebiliyor. Tüm bunların birleşimiyle ortaya, beynimizin bile ayırt etmekte zorlandığı bir gerçeklik ortaya çıkıyor. Yeni yeni emeklemeye başlayan bu teknoloji, şimdilik büyük oranda eğlence amaçlı kullanılıyor. Yaygınlaşmasıyla beraber özellikle oyun sektöründe büyük bir devrim yaratacak. Türkiye’deki Pandora isimli şirket ise bu teknolojiyi kullanarak mimarlık sunumları hazırlıyor. Projeyi 3D ortamda hazırlayan firma, VR gözlükler sayesinde binanın inşaatı bitmeden müşterilerin
bina içerisinde gezmesini sağlıyor. Yakın gelecekte çok daha fazla alanda kullanılmaya başlanacaktır. AR (Augmented Reality) gözlükler ise VR gözlüklerden farklı olarak, saydam ekranlar kullanıyor. Böylece kullanıcı, aynı zamanda gerçek dünyayı görebiliyor. Microsoft’un HoloLens’i şimdilik az sayıdaki örneklerden biri. Bu cihazların amacı ise gerçek dünyaya ekstra görüntüler eklemek. Tabii bunu bir örnekle anlatmak gerekiyor. Mahallemizde yürüyoruz, gözümüzde AR gözlüğümüz ve çalışan bir uygulamamız var. Bu AR gözlük, yol boşken bir anda yandan bir
tankın çıkıp ortalığı yakıp yıktığını 3D olarak, son derece gerçekçi bir şekilde görüntüleyebilir. Ya da havaya baktığımızda gökyüzünden düşen bize doğru düşen bir uçağın modelini görüntüleyerek adrenalinin dibine vurmamıza sebep olabilir. Akıllı telefonlar ve bunların yüksek
çözünürlüklü ekranları, gerekli lenslerle ve gözlük kasasıyla birer VR gözlük haline gelebiliyorlar. Hatta karton ve akıllı telefonla bile VR gözlük yapılabiliyor. Samsung Galaxy S6 ile Gear VR ise birleşerek gayet başarılı bir VR gözlük oluşturuyor. Akıllı telefonların gücü VR gözlüklerin ihtiyaç duyacağı görüntüyü hazırlama konusunda yeterli olsa da bu noktada –şimdilik- ekran sıkıntısı bulunuyor. 500 küsür ppi (pixel per inch) değerindeki ekranlara normal şartlarda baktığımızda hiçbir pikseli göremiyor olsak da gözümüzün dibinden, lens ile taktığımızda bütün pikseller ortaya çıkıyor. Bu durum, daha yüksek çözünürlüklü ekranlara ihtiyaç duymamıza sebep oluyor. Samsung şu sıralar 3200 ppi’lık ekranlar üzerinde çalışıyor. Bu ekranların gelmesiyle beraber VR teknolojisi ciddi anlamda kullanılabilir bir hale gelecek. VR ve AR gözlüklerin kullanım alanları ise hayal gücümüz ile sınırlı. Ne gibi uygulamaların çıkacağını, nelerle karşılaşacağımızı merakla bekliyoruz.
20
DOSYA
BThaber
Giyilebilir Teknolojiler
9 - 15 KASIM 2015
Sağlık alanında büyük gelişim bekleniyor Teknoloji sürekli ilerliyor ve günlük hayatımıza daha fazla giriyor. Giyilebilir teknolojiler de bu gelişimin bir parçası. 5 sene önce kullanmayı düşünmediğimiz ürünler şimdi günlük hayatımızın birer parçası oluyor. Giyilebilir teknolojiler, geleceğin dünyasının en önemli unsurları arasında yer alacağı düşünülen “Nesnelerin İnterneti” teknolojisinin önemli bileşenlerinden biri. Qualcomm Türkiye Genel Müdürü Baruş Ruacan’a göre internetin biz insanlara sağladığı dijital altıncı hissin, yalnızca tabletler, bilgisayarlar ve cep telefonlarıyla sınırlı kalmayıp evimizde ve işimizde kullandığımız diğer teknolojik aletlere de taşınması anlamına gelen bu kavram, giyilebilir teknolojilerle son kullanıcılar nezdinde oldukça olumlu bir noktaya gelecek. Öyle ki, giyilebilir teknolojilerin, tüketicilerin akıllı telefon ve tablet ürün kategorilerinden sonra tercih edecekleri üçüncü ürün kategorisi olacağı düşünülüyor. Bu alanda teknoloji geliştikçe, tanınan markalar bu pazara girmeye devam edecek ve son kullanıcıların ilgisi artacak. Akıllı saatlerin 2013-2018 yılları arasında yıllık olarak iki kattan fazla büyüyen bir alan olacağını
tahmin ediliyor. “Önümüzdeki dönemde özellikle sağlık alanında ciddi bir gelişim göreceğimize inanıyorum” diyen Ruacan, şunları kaydetti: “Örneğin vücut ısınızı belli seviyede tutan kıyafetler, doğru pozisyonda oturmanız için sizi uyaran akıllı bel kemerleri, kan şekerinizden tansiyon bilgilerinize kadar bilgilerinizi anlık olarak hastaneyle paylaşabileceğiniz akıllı yara bantları piyasaya çıkmaya başladı bile. Uzun vadede nanoteknoloji alanındaki gelişmelere paralel olarak bu teknolojilerin vücudumuza enjekte edilerek bazı ölçümler yapması da söz konusu olacaktır. Tüm bu teknolojiler birbirleri ile entegre çalışarak nesnelerin interneti ve akıllı yaşam alanlarına doğrudan temas edecektir. Qualcomm, giyilebilir teknolojiler alanında da önemli Ar-Ge çalışmaları gerçekleştirdi. Snapdragon markalı işlemciler ile mobil alanda edinilen deneyimi giyilebilir teknolojiler alanına uyarlıyor. Giyilebilir teknolojiler alanında cihaz üreticilerinin kullanımı için entegre ve optimize edilmiş işlemciler geliştiriyor ve üreticilerin kullanabilecekleri referans tasarımları hazırlıyor.”
2017’de pazarda 300 milyon giyilebilir teknoloji ürünü olacak Giyilebilir teknolojiler, nesnelerin interneti teknolojileri içindeki en önemli konu başlıklarından biri konumunda. Düne kadar hayal olan giyilebilir teknolojiler, hayatımıza hızlı bir giriş yaptı. Giyilebilir teknoloji ile bilgisayar teknolojilerini günlük hayata entegre ederek kullanıcılar tarafından giyilebilen her türlü elektronik cihaz ya da ürünü kast ediyoruz. Bunları kol saatinden gözlüğe, gömlekten vücut üzerine yerleştirilen silikon çiplere kadar genişletmek mümkün. Intel’e göre 2017 yılı itibariyle söz konusu pazarın ekonomik büyüklüğünün 45 milyar dolara ulaşması, pazarda toplam 300 milyon adet ürün olması bekleniyor. Intel bu alanda yatırım yapan şirketlerin başında geliyor, giyilebilir teknolojiler alanında pazara yön veriyor. Intel’in giyilebilir teknolojilere yönelik ürünleri ve gerçekleştirdiği etkinlikler en son New York Moda Haftası’na damgasını vurdu. Intel teknolojileriyle geliştirilen ve adrenaline göre şekil değiştiren giysilerden drone’lar eşliğinde
gerçekleştirilen defilelere kadar, teknoloji moda işbirliğinin inovatif örnekleri sergilendi. Adrenaline göre şekil değiştiren giysi Intel ve Chromat gerçekleştirdikleri özel bir etkinlikte, kişinin vücut ısısına, adrenalin veya stres düzeylerine göre şekil değiştirerek yanıt verebilen iki giysi sergiledi. Giyen kişinin adrenalini aniden yükselirse-hızlı nefes alıp verir ve terlerse- sensörler giysinin hareketini ve şekil değiştirmesini sağlıyor. Elbisenin ve spor giysilerinin hareketlerini sağlayan zekanın kaynağı ise küçük ama maharetli bir donanım ürünü olan Intel Curie Modülü.
22
DOSYA
BThaber
Giyilebilir Teknolojiler
9 - 15 KASIM 2015
AR ve VR gözlükler kullanıcı deneyiminde çığır açıyor Günümüzde gelişmeye ve işlev kazanmaya devam eden VR ve AR gözlükler, bir süre sonra monitörlerin yerini alabilecek durumda. Şimdilik ağırlıklı olarak eğlence amaçlı kullanılan bu cihazlar, farklı iş yapılarını da beraberinde getirebilecek nitelikte. AR ve VR gözlükleri, görüntüleme teknolojilerinin bir sonraki adımı olmasıyla dikkat çekiyor. Üstelik bu cihazların mobil kullanılabilirliği ile bulunduğu ortama yansıtılması ve bu ortamla etkileşime girmeyi sağlaması kullanıcı deneyiminde çığır açan bir gelişme. AR ve VR teknolojileri kullanarak inşaat sektörüne oldukça ilginç bir sunum biçimi yaratan Pandora’nın kurucularından Yazılım Mühendisi Kemal Akçalı’ya göre önümüzdeki birkaç yıl içerisinde bu teknolojilerin özellikle sağlık, eğlence ve eğitim amaçlı simülasyonlarda geniş bir kullanım alanı doğacak. “Örneğin şuan AR gözlüklerinin sağlık alanındaki eğitimlerde kullanılmasına dair çalışmalar mevcut. Microsoft’un kısa bir zaman önce duyurduğu HoloLens gözlük ile Amerika’daki bir üniversitede kadavra olmadan uygulanabilecek bazı eğitimlere yönelik çalışmalar var. Buna benzer fakat henüz çok olgunlaşmamış, sağlık alanına odaklanan pek çok AR Gözlüğü uygulaması var. Bunlar cerrahi müdahaleler gibi konularda doktoru yönlendirmek ve hasta hakkında veri toplamak için kullanılıyor. Google Glass’ın da bu tarz uygulamalarını görüyoruz. Fakat önceden belirttiğimiz gibi; bu teknolojiler henüz yeteri kadar olgunlaşmış değil. Özellikle sağlık konusu hassas bir konu olduğundan, bunun için daha zaman olduğunu düşünüyorum. Öte yandan eğlence sektöründe işler daha kolay. VR gözlükleri için tasarlanmış 360 derece izlenebilir filmler, klipler şimdiden yayınlanmaya başladı. Oyun sektöründe de ciddi yatırımlar yapılıyor. Şuan Oculus Rift ve HTC Vive 2016’da tüm oyun severlerin yoğun ilgisini çekecek VR gözlüklerini dağıtmaya hazırlanıyor. Yazılım geliştiriciler için hazırlanan sürümleri, bizim gibi pek çok firma tarafından ön sipariş verilip kullanılmaya başlandı bile. Kurumsal alanda ise inovasyona meraklı şirketlerin ilgisini çeken pek çok akıllı
gözlük uygulaması geliştirilmeye başlandı. İTÜ Çekirdek’ten tanıdığımız HangaarLab bu konuda Türkiye’de güzel çalışmalar yapan firmalardan biri. Büyük depoları olan, tedarik zincirinin karmaşıklaştığı yerlerde güzel ve somut çözümler üretebiliyorlar. AR Gözlüklerinin, teknik servis ve montaj elemanlarına destek amaçlı da kullanılabildiğini biliyoruz. Örnekler çoğaltılabilir. Biz Pandora olarak AR ve VR teknolojilerini çok niş bir alanda kurumsal çözümler üretmek için kullanıyoruz: Mimari sunumlar. Müşterilerimiz genellikle inşaat firmaları, mimarlık ofisleri, iç mimarlar ve mobilya üreticisi firmalar. Mevcut teknolojinin en iyi yapabildiği şeyin bir ortamı ya da 3 boyutlu tasarımları deneyimlemek olduğunu düşünüyoruz. Bu yüzden buna odaklanan
uygulamalar geliştirdik. Mimarlık ve inşaat ofislerinde 3D modelleri müşteriye sunmak için daha etkili yollar geliştiriyoruz. Bunun dışında VR gözlükleri ile ortamın en iyi şekilde deneyimlenebilmesini sağlıyoruz. Ya da bir mobilya şirketinin müşterilerinin satın alacakları koltuğu evlerinde deneyimlemesine yardımcı oluyoruz. Bizim genel odak noktamız bu. Ve yavaş yavaş şekillenmeye başlayan bir pazar var bu konuda. Türkiye’de ilgi az olsa da Amerika, İsrail ve Dubai gibi yerlere pek çok satış gerçekleştirdik. Tabi bu tarz kurumsal çözümler ile ilgili de bazı sorunlar mevcut. Bu tarz sistemlerin kurulum maliyetleri, sürekliliğin sağlanması ve kullanıcılarının bu konuda eğitimi şuan için kullanılabilirliğini azaltıyor diye düşünüyorum. Bu teknolojiler henüz kobilere uyarlanabilir bir noktaya
gelemedi. Tüm bu gelişmiş görsel yetenekler, bir yandan da yeni kontrol mekanizmaları gerektiriyor. VR gözlüklerini kullanan birinden, hala klavye ve mouse ile etkileşime girmesini istemek biraz abes olur. Bu noktadaki ihtiyaçları da akıllı saatler ve hareket sensörleri gideriyor. Pandora olarak şuan bu etkileşimleri arttırmak adına Intel’in RealSense teknolojisi ve Amerikada’ki bir startup’ın akıllı saat uygulamalarını deneyimliyoruz. Bunun dışında Xbox Kinect sensörleri ve Leap Motion da bu alanda kullanılan diğer teknolojilerden. AR ve VR yaygınlaştıkça insanların mekanik kontrol cihazlarını kullanması azalacaktır. Bunların yerini bireyin kendi hareketlerini algılayan mekanizmalar gelişecektir. Son olarak, beklentiyle gerçek arasındaki bazı farklardan bahsetmekte fayda var. Fazla bilimkurgu izleyerek beklentilerimizi çok yukarılara taşımamak lazım. Özellikle kullanım alanı çok daha geniş olan AR teknolojileri mobil odaklı cihazlar. Bunlarla da ilgili genel bir performans/güç problemi var. AR ile ilgili güzel uygulamaların geliştirilmesi için yüksek işlemci gücüne ihtiyaç var. Bu da hali hazırda az olan pil ömürlerini iyice hızlı tüketmemize sebep oluyor. Yakın gelecekte pil kapasitelerini boyutları büyütmeden çok da arttırmak mümkün değil gibi duruyor. İşlemcileri daha güçlü ama az enerji ile çalışır hale getirmek daha yakın bir ihtimal. Yine de AR teknolojisinin bu yıldan başlayarak hayatımıza yavaş yavaş nüfuz edeceği açık. Umut vaat edici pek çok gelişme var. Sadece her şey sanıldığı kadar hızlı bir şekilde Star Wars evrenine dönüşmeyecek.”
BThaber
Giyilebilir Teknolojiler
9 - 15 KASIM 2015
DOSYA
23
Batarya sorunsalı Batarya sorunu akıllı telefonlardan dizüstü bilgisayarlara hemen hemen bütün elektronik mobil ürünlerin ortak sorunu aslında. Bu sebepten dolayı bu alanda pek çok çalışma var. Çok daha yüksek enerji kapasitelerini barındırabilen bataryalardan güneş veya hareket enerjisini depolayacak bataryalara kadar bu alanda çok önemli gelişmeler oluyor. Bu konuda Hitachi, Fujitsu, Samsung gibi firmalar ve MIT gibi üniversitelerin çalışmaları mevcut. Buralarda geliştirilen ürünler yakın zamanda yoğun bir biçimde kullanılmaya başlanacaktır. Bu alandaki gelişmeleri
yakından takip ettiklerini belirten Serkan Gezic, “Kullanıcılarımıza mümkün olan en uzun kullanım süresini sağlamaya çalışıyoruz. Ürünlerimizde yüksek kapasiteli bataryalar kullanıyoruz. Giyilebilir Teknoloji ürünlerinin, mümkün olduğunca elektrik prizinden uzak durması kullanıcı açısından çok önemli. Bu başlıkta kullanıcıyı memnun edecek diğer bir başlık ise şarj sürelerinin kısaltılmasıdır. Quadro ürünleri bu konuda da oldukça iddialı durumda ve önümüzdeki dönemde ürünlerimizi bu başlıkta da daha başarılı hale getireceğiz” dedi.
Giyilebilir teknolojiler ile daha kaliteli yaşam Giyilebilir teknolojilerin hem sağlık, hem eğlence alanındaki önemi artarken kurumsal alanda da çeşitli gelişmeler yaşanacak. Giyilebilir teknolojilerin amiral gemisi uzun bir süre akıllı saatler olarak kalacak. Giyilebilir teknoloji ürünlerinde temelde aksesuar ve giyim olmak üzere iki format bulunuyor. Aksesuar alanında bileklik, saat, yüzük, gözlük gibi ürünler karşımıza çıkıyor. Giyim alanında ise tişört, ayakkabı, şapka, mont gibi ürünler geliştirilmeye ve üretilmeye başladı. Tesla Teknoloji Genel Müdürü Serkan Gezici’ye göre giyilebilir teknoloji ürünleri şu anda genel olarak dışardan herhangi bir veriyi almak için kullanılıyor. Bu alandaki gerçek devrim ise dışarıya kullanıcının kendi girdiği verilerin veya ürünün kendi derlediği bazı verilerin dışarıya aktarılması ile gerçekleşeceğini düşünüyor. “Bu iletişim günlük aktivitelerimizin dışarıya aktarılması, bulunduğumuz
alandaki bazı verilerin dışarıya iletilmesi ve ya bazı sağlık verilerimizin iletilmesi şeklinde olabilir. Bu gelişmenin özellikle daha sağlıklı ve kaliteli bir yaşam için kullanılması daha mümkündür. İşte bu andan itibaren sağlıkta giyilebilir teknoloji ya da giyilebilir sağlık ürünleri kavramı ortaya çıkıyor. Bu alanda gelişecek ürünler daha sağlıklı yaşamımızı sağlayacaktır. Vücut ısınızı veya başka sağlık verilerinizi aracınıza ya da akıllı evinize bildirildiğinizi ve bunların sizin o anki fiziksel durumunuz için hazırlandığını düşünün. Ya da vücut ısınız, tansiyonunuz, kandaki oksijen değeriniz hatta kan şekeri değerinizin düzenli bir biçimde doktorunuza aktarıldığını, gerçekten sağlıklı ve kaliteli yaşamanıza çok yardımcı olacaktır. Quadro olarak bu başlıkta ilk ürün olan Quadro Akıllı Ateş Ölçer ile doktorlar, eczacılar ve kullanıcılardan çok olumlu geri dönüşler aldık. Önümüzdeki dönemde giyilebilir sağlık ürünlerinde daha farklı
Kurumlarda gİyİlebİlİr teknolojİ Cihazlara entegre edilen, SIM kart, 3G, 4G, WiFi, Bluetooth gibi veri bağlantı sistemleri ve jiroskop, ısı, nabız, kandaki oksijen ölçen sensörler aracılığı ile bir çok veri ölçülüp, veri alışverişinde bulunulabiliyor. Yakın dönemde bu akıllı ürünlerin güçlü işlemcilere ve işlevli işletim sistemlerine sahip olmasının kaçınılmaz olduğunu kaydeden Serkan Gezici, şunları kaydetti: “Bu sürecin sonucu olarak yakın zamanda üzerimizde bilgisayarımızı taşıyor olacağız. Bu gelişim ile
birlikte kurumsal alanda giyilebilir teknoloji daha yoğun kullanılmaya başlanacaktır. VR gözlükler ile insanları kilometrelerce öteye birkaç saniye içinde taşımanız mümkün. Önümüzdeki dönemde insanları mağazanızda sanal bir tura çıkarıp alışveriş yaptırmanız, satmak istediğiniz evinizde gezdirmeniz, ya da binlerce kilometre mesafede gezintiye çıkarmanız mümkün olacak. Temelde alışveriş, eğitim ve turizm olmak üzere birçok başlıkta VR ürünleri ve uygulamaları profesyonel olarak kullanılacak.”
işlevlere sahip ürünler ile kullanıcıların karşısına çıkacağız. Bu alanda üretilen ve aktivitelerinizi takip eden bileklik saat gibi ürünler, daha sağlıklı yaşamamıza önemli katkılarda bulunuyor. Quadro olarak şu anda ürünlerimizde adımsayar, uyku monitörü ve egzersiz hatırlatıcı gibi özellikler mevcut. Önümüzdeki dönemde günlük olarak yediklerinizi girip aldığınız kaloriyi hesaplayan hedef kilonuz için size egzersiz hedefinizi belirten ve bunu takip edip size uyaran çeşitli özellikler ile yeni ürünlerimiz karşınızda olacak. Giyilebilir teknolojinin amiral gemisi: Akıllı saatler Akıllı gözlükler, VR ve AR gözlükler giyilebilir teknolojinin hızlı gelişen ürün gruplarından birini oluşturuyor. Özellikle VR gözlükler çok geniş bir ürün çeşitliliğine sahip durumda. Ancak bu alanda da maalesef uygulama ve yazılımlar donanımın gerisinde gidiyor. Önümüzdeki dönem bu ürünlerin çok daha işlevsel kullanıldığını göreceğimizi tahmin ediyorum. Özellikle sanal gerçeklik ürün ve uygulamalarında çok farklı ve eğlenceli ürün ve özellikler göreceğiz. Bu başlıktaki diğer bir ürün grubu olan akıllı saatler ise giyilebilir teknolojilerin en gelişmiş ve en çok
çeşide sahip ürün grubunu oluşturuyor. Şu anda neredeyse bütün akıllı telefon üreticileri kendi markaları ile akıllı saat üretiyor. Akıllı saat ürün grubu uzun süre giyilebilir teknolojilerin amiral gemisi olmaya devam edecektir.
24
DOSYA
BThaber
Giyilebilir Teknolojiler
9 - 15 KASIM 2015
Giyilebilir teknolojilerin iletişiminde merkez: Akıllı telefonlar Günümüz giyilebilir teknoloji ürünlerinin pek çoğu büyük oranda sensörlerden oluşuyor. Üreticiler hemen hemen herkesin cebinde bulunan akıllı telefonların işlem ve bağlanabilirlik güçlerinden faydalanarak akıllı telefonları bir merkez haline getiriyor. Günümüzde tüketici odaklı büyük elektronik şirketlerin giyilebilir teknolojiyi hayata geçirmeleri sonucu bu ürünler tüketicileri de kendisine çekmeye başladı. Örneğin şu an büyük firmaların her biri kendi akıllı saatlerine sahipler. Bu teknoloji şu an için her ne kadar çoğunlukla kullanıcıların akıllı telefon deneyimini desteklemek üzere tasarlanmış dijital saatlerden oluşmuş olsa da bu, giyilebilir teknolojinin ilk adımıdır diyebiliriz. İleride bu yönde birçok yeni ürün ile karşılaşacağız. Asus Sistem İş Grubu Türkiye Ülke Müdürü Bora Aras’a göre giyilebilir ürünlerin hayatımıza yeni yeni girmeye başladığı son zamanlarda dahi bazı sektörler bu değişimden etkilenmeye başladı. Gelecekte bu değişimin yarattığı etki bazı sektörlerde daha fazla hissedilecek. Örneğin perakende sektöründe ödeme sistemleri yeniden şekillenecek, bu sektörde akıllı saatlerin ekranlarına kolay erişim, konum tabanlı bildirimler ile birleştiğinde müşteri deneyimini geliştirmek için yeni çözümler sunulabilecek. Bunun sonucu olarak alışveriş deneyimi müşterilerin kullandığı cihazlar merkezli olacaktır. Moda algımız baştan aşağı yenilenecek. Giyilebilir aksesuarların pazarda kendi potansiyellerini gösterebilmeleri için işlevlerinin haricinde çekici de olmaları gerekmektedir. Bu tarz araçlar, daha farklı bir elektronik gereç olmalarının yanı sıra, kullanıcılar için tarz ve kişisel ifade olarak kabul edilebilir. Bu giyilebilir aksesuarların üretimi için teknoloji odaklı şirketlerle üst sınıf moda şirketlerinin giyilebilir saat, gözlük gibi diğer aksesuarları üretmek için ortaklıklar kurmaları kaçınılmaz bir sonuç olacaktır. Vücudumuza bağlı, her zaman çalışan ve internete bağlı bir cihazla sağlığımızı anlık olarak takip edeceğiz. Piyasadaki akıllı saatlerin çoğunun ana satış noktası kullanıcının genel aktivite ve kalori takibine yönelik olduğunu görüyoruz. Giyilebilir ürünlerin işlevselliğindeki artış, daha doğru hayati ölçümü yapılabilmesini sağlamasının yanı sıra bu tarz gelişmiş giyilebilir aksesuarlar çok yakında kişilerdeki potansiyel
rahatsızlıkları tespit edebilir ve bu da sağlık primlerinin düşmesine neden olabilir. Günümüzde akıllı telefonlar sayesinde mobil olmanın zirvesine çıktık. Hayatımızın her alanına giren bu cihazlar ile birlikte, çok değil birkaç yıl sonra giyilebilir teknolojiler de en az cep telefonları kadar hayatın içinde yer alacak. Ancak şunun da altını çizmekte yarar görüyorum. Giyilebilir ürünlerin beyni yani merkez noktası akıllı telefonlar olmaya devam edecektir. Aslında akıllı telefonları da bir çeşit giyilebilir teknoloji olarak tanımlayabiliriz. Akıllı telefonlar cebe girer, her daim kişinin yanındadır, elindedir. Akıllı telefonların şekli, kasası gelecekte bugün tahmin edemeyeceğimiz şekilde değişebilir, daha da küçülebilir belki daha da büyüyebilir ancak akıllı telefonlar giyilebilir teknolojideki merkezi rolünü daha da artıracaktır. Bugün piyasadaki giyilebilir cihazların hemen hemen hepsi akıllı telefonların bir aksesuarı niteliğinde. Akıllı telefonları bu nedenle giyilebilir ürünlerin beyni olarak görebiliriz. Giyilebilir cihazlar kişilerin akıllı telefonları ile birlikte çalışırken aynı zamanda ikinci bir telefon ekranı görevi görüyor. Bu cihazlar “daha da akıllandıkça” ve geliştikçe akıllı
telefonlar ile etkileşimleri de o derece artıyor ve artacaktır. Örneğin bu karşılıklı etkileşim sonucu gelecekte en büyük ilerlemelerden biri akıllı saatlerin ekran kalitesinde olacaktır. Akıllı saati üzerinden epostalarına ya da bir Excel dosyasına ulaşmak isteyen bir kişi için ekranın tepkime süresi oldukça önem kazanıyor. Diğer yandan akıllı saatlerdeki ekranın küçük olması inovatif yaklaşımları da beraberinde getirebilir. Giyilebilir ürünlerin akıllı telefonların yerini almayacak olsa da gelecekte akıllı telefonlardan sonra en çok kullanılacak ürün kategorisi olabileceğini gösteren araştırmalar da mevcut. Pazar araştırma şirketi Euromonitor’ın bu yıl yayınlanan
araştırmasına göre giyilebilir akıllı cihazların satışının 2020 yılında 305 milyon adede ulaşması bekleniyor. Bu da gelecek beş yıl içerisinde yıllık yüzde 55’lik bir büyüme anlamına geliyor. Sonuç olarak günümüzün hızla değişen teknoloji dünyasında değişimin hızı da artarak devam edecektir. Tıpkı akıllı telefonların hayatımızın her alanına girmesi gibi gelecekte de giyilebilir akıllı cihazlar hayatımıza daha derinden yerleşecektir. Bu değişim içerisinde akıllı telefonlar merkezi rolünü sürdürecektir. Giyilebilir akıllı cihazlar ile en uygun şekilde entegre edilebilen veya edilecek akıllı telefonlar tüketicilerin ana ilgisi olmayı başaracaktır.
BThaber
BİLİŞİM DÜNYASI
9 - 15 KASIM 2015
25
Intel Security yeni stratejisini belirledi Intel Security, işletmelerin dünya çapındaki veri ihlallerine ve hedefli saldırılara karşı daha agresif ve etkin savunma yapabilmelerine imkan vermek amacıyla yeni kurumsal stratejisini açıkladı. Tehdit savunma döngüsünün kilit aşamalarını birleştiren, daha entegre ve daha açık bir güvenlik sistemiyle birlikte yeni strateji, ileri görünürlük ve pratik operasyonel kontrol için en etkili alanlar olan uç nokta ve bulut üzerine odaklanıyor. Bu kontrol noktaları, dünya klasmanındaki tehdit algılama ve analitik çalışmaları tarafından sağlanıyor. Strateji ayrıca, merkezileştirilmiş yönetim ve Intel ve üçüncü taraf ürünleriyle bağlantılı mimarisiyle güçlendirilmiş ve basitleştirilmiş kullanıcı deneyiminin altını çiziyor. Bu açık ve entegre sistem kanalıyla Intel Security, işletmeleri, daha fazla tehdidi, daha hızlı ve daha az kaynakla
Yeni strateji ileri görünürlük ve pratik operasyonel kontrol için en etkili alanlar olan uç nokta ve bulut üzerine odaklanıyor.
Yenİ stratejİyİ destekleyecek çözümler Intel Security ayrıca, yeni stratejiyi desteklemek amacıyla, her biri gelecek teknolojilere ve ürünlere temel oluşturacak yeni çözümleri açıkladı. McAfee Endpoint Security 10.X, cihazlara daha hızlı tarama ve uygulamayla koruma sağlayan, akımlaştırılmış yeni bir çevik uç nokta hizmetleri platformu sunuyor. Yeni bir uç nokta tehdit algılama ve karşılık
çözebilmesi için güçlendirmeyi amaçlıyor. Intel Security, bilinen tehditlere karşı kurumları koruma yönündeki çekirdek gücüne odaklanmaya devam etmekle birlikte, yeni tehditleri daha hızlı
Netaş’ın dokuz aylık kârı 23 milyon lira Türkiye’nin önde gelen sistem entegratörlerinden Netaş, 2015 yılı üçüncü çeyrek sonuçlarını açıkladı. “Küresel standartlarda çalışan, Türkiye’nin ve bölgenin bir numaralı sistem entegratörü olmak” vizyonuyla hareket eden Netaş’ın, Faiz Amortisman ve Vergi Öncesi Kâr marjı (FAVÖK), yılın ilk 9 ayında, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 75 artarak 24 milyon TL’ye ulaştı. Netaş’ın 30 Eylül 2015 tarihi itibarıyla müşterilerden aldığı kayıtlı siparişler toplamı lira bazında yüzde 74 artarak 814 milyon lira olarak gerçekleşti. Netaş’ın satış gelirleri bir önceki yılın aynı döneminde 476 milyon lira iken, bu yıl 555 milyon lira yükseldi. 2015 yılının üçüncü çeyreğinde ihracatını geçen yılın aynı dönemine göre 85 milyon liradan 116 milyon liraya çıkartan Netaş, 2015 yılı ilk 9 ayındaki brüt kârını geçen yıla göre yüzde 42 artırarak, 42 milyon liradan 60 milyon liraya yükseltti. 2015 yılında müşterilerinin verimliliğini artıracak katma değerli çözüm ve hizmet üreterek bölgesel sistem
Netaş CFO’su İlker Çalışkan entegratörü olma yolundaki çalışmalara başarıyla devam ettiklerini belirten Netaş CFO’su İlker Çalışkan “Kontrollü büyüme ve kârlılığı artırmak üzere çalışmalarımız sürüyor ve sonuçlarımız bölgesel lider olma yolunda emin adımlarla ilerlediğimizi gösteriyor. 2015 yılında hem satış gelirlerimizi dolar bazında artırmayı hem de FAVÖK artışı olmasını hedefliyoruz. Geliştirdiğimiz projelerle ihracatımızı yüzde 37 artırdık, Netaş olarak teknoloji ihracatımızla Türkiye’nin teknoloji alanındaki bölgesel hedeflerine katkı sağlamaya devam ediyoruz” dedi.
verme çözümü olan McAfee Active Response, tehdit olaylarını izlemek ve bunlara karşılık vermeye dönük güçlü ve otomatik araçlarla bir dizi uç nokta faaliyetlerine yönelik talep üzerine ve sürekli görünürlük sağlıyor. Çözümler, tehdit savunma döngüsüne, yüksek hızlı, yüksek keskinlikle, kapalı döngü yaklaşım oluşturmak amacıyla Intel Security’nin geniş kabul
görmüş merkezileştirilmiş yönetim platformunda hem kullanılabiliyor hem de yönetilebiliyor. Intel Security ayrıca, tehdit istihbaratı paylaşımı yoluyla tehditlerin algılanmasını artırmak üzere tasarlanmış Trusted Automated eXchange of Indicator Information (TAXII) standartları ve Structured Threat Integration Expression (STIX) yapısını destekliyor.
algılamaya yardımcı olacak ve bunları hızla düzeltecek iş akışlarına imkan verecek araçların geliştirilmesine yönelik yatırımlarını genişletiyor. Koruma, algılama ve düzeltmenin gerçek zamanlı
merkezileştirilmiş yönetimle, tehdit savunma döngüsü olarak bilinen uyarlanabilir geri besleme döngüsünde birleştirilmesi sayesinde güvenlik, zamanla gelişen ve tekrarlayan döngü içinde evrimleşiyor ve öğreniyor. Bu
model, karşılık verme ile ilgili gelişmelere daha çabuk uyum sağlanmasında olduğu kadar, tehditlerin engellenmesinde, açıkların tespit edilmesinde ve iyileştirmelerin yapılmasında kurumların daha etkili olmasına yardımcı oluyor. Kıdemli Başkan Yardımcısı ve Intel Security Grubu Genel Müdürü Chris Young, saldırıların artan hacimleri ve karmaşıklığın, kurumlar için bir kısır döngü oluşturduğunu ve hız ve etkinliğin hayati önem kazanmasına yol açtığını söylüyor. Young, hızla genişleyen saldırı alanı yanı sıra yetenek ve uzmanlık eksikliği karşısında, savunma ekiplerinin, daha hızlı, daha etkili ve daha az kaynak kullanarak, devam eden saldırı döngüsünü kırmak amacıyla onları güçlendirecek olay görünürlüğü, basitleştirilmiş yönetim ve yetenek alanlarında kazanmaları gerektiğini belirtiyor.
Yazılımcı açığına Sivas desteği Türkiye’de bilişim sektörünün ihtiyacı olan istihdamı sağlamak amacıyla Sivas Cumhuriyet Üniversitesi ve Yazılım Sanayicileri Derneği (YASAD) işbirliği yapacak. İşbirliği, Cumhuriyet Üniversitesi’nde yazılım ve bilişim teknolojileri dersleri verilmesini ve buradan mezun olan öğrencilerin bilişim sektöründe istihdam edilmesini kapsıyor. Türkiye’de senede 70 bin bilişim personeline ihtiyaç olduğu ancak üniversitelerden senede sadece 15 bin bilişim elemanının mezun olduğu belirtiliyor. TBMM Başkanı İsmet Yılmaz’ın öncülüğünde imzalanan işbirliği protokol törenine, Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Faruk Kocacık, YASAD Başkanı Doğan Ufuk Güneş, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu eski Başkanı Dr. Tayfun Acarer ve Teknoloji Bilgilendirme Platformu Başkanı Serhat Özeren ile bilişim sektörü temsilcileri ve çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi katıldı. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi ve YASAD, Türkiye yazılım pazarını büyütmek, yazılım ihracatını ve yazılım sektöründeki istihdamı artırmak
amacıyla işbirliği yapıyor. Bilişim sektörünün beklentilerine uygun nitelikli insan kaynağının yetiştirilmesinin hedeflendiği işbirliği, yazılım firmalarını güçlendirmek ve ihracat potansiyelini artırmayı hedefliyor. ALONET Bilgi Teknolojileri Yönetim Kurulu Başkanı Murat Dursun’un da katkılarıyla şekillenen işbirliği, yazılım sektörüne istihdam katkısı sağlamayı hedefliyor. TBMM Başkanı İsmet Yılmaz, işbirliğine ilişkin şunları ifade etti: “Sürdürülebilir bir üniversite-sanayi işbirliği modeli oluşturmayı hedefliyoruz. Bu ortak hedefi kurumsal seviyede gerçekleştirebilmek amacıyla Cumhuriyet Üniversitesi ve YASAD arasında, bir işbirliği niyet protokolü imzalandı. Tarafların ortak hedefe ulaşmak için azami gayret göstermesini istiyorum. Üniversite-bilişim sektörü işbirliği kapsamında çalışmaların, sanayinin bilgi ve iletişim sektörünün ihtiyaçları doğrultusunda öğrenci yetiştirilmesi, öğrencilerin istihdamının sağlanması amacı taşıyor. Bilişim sektörünün hızına erişmek, dünyada bilgi toplumu sektöründe doğru zamanda yer almak
için bu işbirliğini son derece önemsiyorum.” Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Faruk Kocacık, Türkiye’nin bilişim personeli ihtiyacı için Anadolu’da Sivas Cumhuriyet Üniversitesi ile işbirliği yapılmasından çok mutlu olduğunu belirtti. Prof. Dr. Kocacık, Türkiye’nin bilişim personeli ihtiyacı için çalışmalara başlanacağını da sözlerine ekledi. YASAD Başkanı Doğan Ufuk Güneş, bilişim sektörünün nitelikli insan kaynağı konusunda ciddi sıkıntı yaşadığını belirterek, “Bu protokolle, üniversitelerimiz bilgi ve iletişim sektörünün talep ettiği müfredat programı çerçevesinde öğrencilerini bir programdan geçirecekler. Üniversiteden mezun olur olmaz bu öğrencilerimiz Yazılım Sanayicileri Derneği tarafından işlerine yerleştirilecekler. Yani istihdam garantili sistemi yürürlüğe koyuyoruz. Sektörün her yıl 50 bin civarında yeni personel ihtiyacı bulunuyor. Bugün yaptığımız protokolle bu hedefe bir adım daha yaklaşmış olacağız. Türkiye’nin petrolü önümüzdeki yıllarda yazılım olacaktır” diye konuştu.
26
BThaber
GÖRÜŞ
9 - 15 KASIM 2015
Sektörde maaş artışları nasıl ölçümlenecek? *Kadri Demir TÜBİSAD “Bilgi ve İletişim Teknolojileri Sektörü 2014 Yılı Pazar Verileri” ne göre sektör, TL bazında yıllık yüzde 12,1 büyümeyle 69,4 milyar TL’ye ulaştı. Çift haneli büyüme ivmesini sürdüren sektörün istihdam gücü 103 bin kişiye çıkarken; bilişim ihracatı da 1,34 milyar TL seviyesinde gerçekleştiği raporda yer aldı. 2015 yılında tahmini olarak dünyadaki gelişmeler doğrultusunda sektörün temkinli bir büyüme kaydedeceğini ve özellikle seçim sonrasındaki sonuçlara göre yüzde 7- 10 arasında görüleceği öngörülmektedir. Sektördeki büyümeye paralel olarak istihdam gücü rakamları da değişecektir. 2016 yılında nesnelerin internetinin 4.5G alt yapısı ile birlikte günlük hayatta kullanımının artması, yeni iş modellerinin mobil çözümler olarak bireysel ve kurumsal pazara sunulması, büyük veri ve bulut çözümler sektörü büyütecek konular olarak ön plana çıkmaktadır. Bilişim sektörü profesyonelleri Gelişen teknolojilerin şirketlerde kullanımı arttıkça buna paralel olarak bilişim sektöründe birçok yeni pozisyonlar oluşmaktadır. Mevcut pozisyonlarda kilit roller bir tarafa bu yeni pozisyonlar için gerekli adaylara ulaşmakta çok zorluklar çekilmektedir. Son derece yetenekli ve deneyimli BT uzmanları iş
Gelişen teknolojilerin şirketlerde kullanımı arttıkça buna paralel olarak bilişim sektöründe birçok yeni pozisyonlar oluşuyor ve bu durum da çalışanlarımızı başka firmalar için uygun aday haline getirmektedir. Kısacası arz ve talep arasındaki bu dengesizlik 2016 yılında da devam edeceği öngörülüyor.
İşe alımlarda ve mevcut yeteneklerİ elde tutmak İçİn 8 stratejİ Yetenekleri en kolay çekmenin yollarından bir tanesi kişiler tarafından tercih edilen çalışan markası haline gelmiş ve bu konuda piyasada bilinen bir şirket olmaktır. İşte bu duruma gelebilmek için önerilen sekiz strateji: 1. Üstün yetenekli ve kilit pozisyondaki çalışanlar için piyasa koşullarının üzerinde maaş ödeme. 2. Kişileri heyecanlandıracak ve zorlayacak görevlere gelmesinin sağlanması. 3. Kurum kültürüne
uygun yenilikler, yeni iş modelleri, yeni fikirler ve yeni teknolojiler geliştirmesine teşvikte bulunulması. 4. İşlerin yapılmasında mümkün olduğunca katma değer yüksek yeni teknolojileri kullanma ve bu araçları çalışanların kullanımına sunulması. 5. Esnek çalışma programlar geliştirme ve uzaktan çalışma konusunda yapılacak düzenlemeler. 6. Mesleki gelişim fırsatları sunma.
7. Kişinin kariyeri haritasının, performans ölçme kriterlerinin net ve anlaşılır olması. 8. Çalışanları dinleme ve onların isteklerini dikkate alarak hareket planı oluşturma. Sektördeki zam artışları yukarıda bahsetmiş olduğum kriterlerle birlikte enflasyon artış oranı dikkate alınarak yapılacaktır. Bu artış kişinin performansı ve kişinin özel durumuna göre ilave veya eksiltme ayarlama şeklinde olacaktır.
Sektörün İstİhdam gücü 2014 sektör cirolarına göre istihdam gücünü oranladığımızda sektör alt kategorilerine göre sektörde aldığı oran ve istihdam gücü rakamları aşağıdaki gibi olacaktır. Bilgi teknolojileri donanım %15,27 15.732 kişi Bilgi teknolojileri yazılım %9,08 9.350 kişi Bilgi teknolojileri hizmet %5,19 5.343 kişi İletişim Teknolojileri donanım %19,31 19.888 kişi İletişim Teknolojileri elektronik haberleşme % 51,15 52.687 kişi
aramamalarına rağmen piyasadaki ihtiyaçtan dolayı birden fazla teklif almaları kaçınılmaz olabilmektedir. Bu durum da çalışanlarımızı başka firmalar için uygun
aday haline getirmektedir. Arz ve talep arasındaki bu dengesizlik 2016 yılında da devam edeceği öngörülmektedir. Rekabetçi piyasada işverenlerin ihtiyacı olan kişileri istihdam etmeleri için farklı iş tekliflerinde bulunabildiği görülmektedir. Yeni istihdamlarda işveren olarak, uygun olduğu düşünülen kişileri istihdam etmek için çok çabuk hareket edilmesi gerekmektedir. Uzun mülakat süreçlerinde ya da karar verme sürecinde bekleyerek iş teklifinin uzatılması durumunda adaylar kolaylıkla başka bir firma ile anlaşmış olabilmektedirler. Firmalar alternatif olarak kendi kadrolarına yeni bir kişi almak yerine bu ihtiyacını eleman kiralama yöntemi ile hızlı bir şekilde çözebilirler. Çalışanların görevlerine göre ücretlendirme Türkiye’de bilişim
sektöründe çalışanların ücretlendirilmesinde firmanın bulunduğu bölge ve firmaların teşvik kapsamında yer alması önemli rol almaktadır. Örneğin İstanbul’da çalışan bir kişinin ücreti ile diğer illerde çalışan bir kişinin ücreti farklılık göstermektedir. Devletin desteklediği teşvik kapsamında projelerde yer alanlar, teknopark veya teknokentlerde yer alanlar, yerinde Ar-Ge yapan şirketler ile bu kapsamda yer almayan şirketlerin çalışan maliyetleri aynı olmamaktadır. Bu durum paralel olarak çalışan ücretlerinde farklılık göstermektedir. Örneğin teknoparkta gelir vergisi ve SGK işveren teşviki olan şirkette çalışan kişiler ile bu teşvikten yararlanmayan şirkette çalışanların ücretleri aynı olmayacaktır. Türkiye’de meslek standartlarını belirlemek için Mesleki Yeterlilik Kurumu
(MYK) kurulmuştur. MYK’nın belirlediği standartlara göre bilişim sektöründe yer alması düşünülen her bir pozisyon için olması gereken yeterlilikler farklı seviyelere göre belirlenmiştir. Fakat bu standartlar henüz yaygın olarak kullanılmadığı için sektörde çalışanların yaptıkları iş ve görevler belli bir standart altında değerlendirmesi yapılamamaktadır. Genelde çalışanın kıdemi, becerileri, performansı, yaptığı işin değerlendirilmesi ve piyasa koşulları dikkate alınarak ücret artışları yapılmaktadır. Çalışanların iş değerlemesinde bulunduğu görevin uzmanlığını ölçmek için kişinin teknik becerileri ile birlikte kişisel becerileri değerlendirilmektedir. Bilişim teknolojileri profesyonellerinde ölçülmesinde en çok kullanılan kişisel becerileri aşağıdaki gibi sıralayabiliriz. İletişim: Teknik ve teknik olmayan kişilerle kolaylıkla iletişim kurması ölçülür. Problem çözme: Karmaşık işlerde ve sorunları nasıl kavradığı ve bunları çözmek için hangi yöntemlerle teknolojiyi nasıl kullandığı ölçülür. İşbirliği: Organizasyon içinde olan ve yer alan paydaşlarla birlikte çözüme ulaşmak için tüm paydaşların bakış açılarını dikkate alarak, onlarla birlikte güçlü ve nasıl çözümler ürettiği ölçülür. Takım odaklılık: İşleri etkili yapmak ve büyütmek için kurumdaki diğer grup üyeleri ile birlikte oluşturdukları toplamdaki değer artışı ölçülür. Yaratıcılık: Mevcut işlerin daha iyi yapılması için yenilikler ve yenilikçi yaklaşımları ölçülür. Çalışanların ücret artışlarında dikkate alınan kriterlerden bir tanesi de performans değerlendirmeleridir. Performans dönemsel olmalıdır ve belli dönemler için ölçülmelidir. Genelde performansı değerlendirmesinde teknik ve kişisel yetkinlikler, hedefler ve kişinin yaptığı projelerdeki başarısı ölçülmektedir. *Poldy İK Sistemleri Genel Müdürü
BThaber 9 - 15 KASIM 2015
BİLİŞİM DÜNYASI
27
Ağ yapısı dönüşüyor ve karmaşadan kurtuluyor IDC’nin “Yazılım Tabanlı Ağ: Ana Trendler ve Fırsatlar” raporu, Türkiye’deki SDN (Software Defined Networking) eğilimlerini ve bu yapının sunduğu fırsatları analiz ediyor. SDN’in ağ endüstrisi üzerindeki potansiyel etkilerine baktığımızda, IDC’ye göre öncelikle ağ ile ilgili mevcut zorlukları ve SDN’in bunları adreslemede ne gibi faydalar sunduğunu anlamak gerek. IDC Türkiye Telekom ve Medya Sektörlerinden Sorumlu Program Müdürü Fatma Özdemir’e göre, genel olarak ağ yapıları aşırı derecede karmaşık, yeterince yararlanılmamış ve uygulamalar arasında bölümlenmiş durumda. Ağ konfigürasyonu büyük ölçüde manuel olduğu için servis sağlayıcılarının inovasyon yeteneklerini baltalıyor. Bu da, bulut ortamlarında ağ yapılarının bir ‘darboğaza’ yol açması demek. Buna karşılık, ağ ekipman fiyatlarındaki düşüş ise sürekli artan bant genişliği talebine ayak uyduramıyor.
Bu tabloda SDN ise Türkiye’de organizasyonların ağ tasarımı, inşası ve yönetimine yeni bir yaklaşım getirme potansiyeline sahip. Kontrol katmanını fiziksel altyapıdan ayırarak ağ otomasyonunu, mimari esnekliği ve programlanabilirliği artıracak. Buna ek olarak, politika temelli ağ otomasyonu da provizyonlama hatalarını azaltırken, beraberinde güvenlik pratiklerini ve uyumluluğu güçlendirecek. Veri merkezleri başı çekecek IDC’nın yaptığı anket çalışmasına göre, Türkiye’deki organizasyonların yarısından fazlasının SDN teknolojilerini uygulama planları mevcut değil. Özdemir’in verdiği bilgiye göre, az sayıda organizasyon yakın zamanda SDN çözümlerini test etmeye başlarken, büyük çoğunluk ise yatırım yapmadan önce SDN ekosisteminin gelişmesini bekliyor. “Büyük ihtimalle Türkiye’de ilk SDN uygulamalarını, ihtiyacın da en çok hissedildiği veri
merkezlerinde göreceğiz” beklentisini dile getiren Özdemir, zaman içerisinde SDN uygulamalarının özel, genel ve melez bulut ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla kampüs ağları ve geniş alan ağlarında da yer alacağı beklentisini dile getiriyor. SDN, önemli bir mimari değişimi temsil ediyor. Bu değişim, Türk şirketlerine altyapıları üzerinde daha fazla kontrol verirken, toplam sermaye yatırımı miktarını ve operasyonel maliyetleri de azaltıyor. Özdemir, bu başlıkta potansiyeli ve yapılması gerekenleri şöyle anlatıyor: “Başarılı bir ağ dönüşümü, ister bir şirket, veri merkezi veya mobil operatör ağ altyapısı olsun, iş birimlerinin erken dönemlerden itibaren katılımlarını ve öngörülerini gerektirir. Organizasyonlar bu dönüşümün önemli bir parçası olarak, ağ ve BT siloları arasında köprü kuracak yeni organizasyon yeteneklerini geliştirmeli, iş hedeflerine hizmet eden, bütünsel yönetilebilen bir altyapının temelini atmalı.”
Masaüstünde büyüme hız kazanacak Citrix, 2 bin 600’ün üzerinde servis sağlayıcının Hizmet Olarak Masaüstleri (DaaS) pazarında büyüme, servis sağlayıcıların altyapı konusundaki adaptasyonu ve iş trendleri konusundaki bilgi ve görüşlerini paylaştıkları küresel 2015 Küresel DaaS Pazar Araştırmasının sonuçlarını açıkladı. Türkiye’nin de aralarında olduğu 40 ülkedeki 500’den fazla Citrix servis sağlayıcısının yanıtlarıyla gerçekleştirilen araştırmada, küresel DaaS pazarında yüzde 71’lik büyüme öngörülüyor. 2016 yılında bulut adaptasyonunda yüzde 50’lara varan artış yaşanması da beklentiler arasında. DaaS trendi; finans, imalat sanayi ve sağlık gibi birincil dikey pazarlarda güçlü
varlığı ile ticari büyümeyi tetikliyor. Servis sağlayıcılar, komple çalışma alanları sunacak şekilde kendilerini dönüştürürken, aynı zamanda mobilite, dosya paylaşımı ve senkronizasyon gibi tekliflerin yanında Networking-as-a-Service (Hizmet Olarak Ağ İletişimi) yapısını da tekliflerine dahil ediyor. Buluta geçiş, DaaS için fırsat Citrix Servis Sağlayıcıları’nın ‘barındırılan abonelik lisans sayısında’ bir yılda yüzde 50 büyüme olduğu bildirilirken, araştırma barındırılan hizmetlerin aslında her türlüsünde güçlü bir büyüme olduğunu gösteriyor. 2015 anketi, servis sağlayıcıların
DaaS sunma yaklaşımında gelişme olduğunu, ama aynı zamanda barındırılan mobil cihaz yönetimi, dosya paylaşımı ve senkronizasyonda yeni trendleri, barındırılan ağ iletişimi teklifleri konusunda da gelişmeyi ortaya koyuyor. Bulutta büyüme öngörüsü, 2015 raporunun en önemli bulgularından birisi. 2014 yılında katılımcılar, bulutta Hizmet Olarak Altyapı (IaaS) yapısına geçiş yapma planları olduğunu belirtmişti. Öte yandan, araştırmanın 2015 yılı sonuçları bulut tabanlı kaynaklara doğru yapılan hamlelerde daha güçlü sonuçlar ortaya koyuyor. Katılımcıların yüzde 50’si, Haziran 2016 itibariyle DaaS için genel bulut yapısını kullanmaya başlamayı istiyor.
28
BThaber
BTnet.com.tr
9 - 15 KASIM 2015
Uber Almanya’da daralmaya gidiyor Kullanıma geçtiği günden bu yana yönetmelikler konusunda sorunlar yaşayan Uber, Almanya’daki faaliyetlerini sınırlama kararı aldı. 2009 yılında UberCab adıyla kurulan ve kısa sürede dünya genelinde önemli bir kullanıcı sayısına ulaşan ulaşım uygulaması Uber, hükümetlerle ve hizmet verdiği ülkelerdeki taksi şöförleriyle önemli sorunlar yaşamıştı. Görünen o ki bu sorunlar bitmişe benzemiyor. Şirket, karmaşık yönetmelikleri ve kanunları sebep göstererek Almanya’da hizmet verdiği üç önemli kentteki faaliyetlerini durdurma kararı aldı. Daha önce de özellikle taksi şoförlerinin tepkisini çeken Uber, 1.7 milyon nüfuslu Hamburg, 687 bin nüfuslu Frankfurt ve 593 bin nüfuslu Düsseldorf’ta yer alan bütün faaliyetlerini sonlandıracak. Karara sebep olarak bundan 9 ay önce Frankfurt’ta yer
alan bir mahkemenin Uber sürücülerinin, normal taksi şoförleriyle aynı çalışma lisansına sahip olması gerektiği kararı vermesi gösterilirken, Uber’in Almanya’daki faaliyetlerine Berlin’de ve Münih’te devam edeceği açıklandı. Geçtiğimiz günlerde Litvanya’nın Vilnius kenti için pilot program anlaşması yapan Uber hizmet verdiği pazarları genişletse de Uber Almanya Genel Müdürü Christian Freese, Almanya özelinde aldıkları karardan dolayı memnun olmadıklarını ifade etti. Freese, Hamburg, Düsseldorf ve Frankfurt kentlerindeki faaliyetlerini sürdürmek ve karmaşık yönetmelikler konusunda anlaşma zemini aradıklarını söyledi.
Hewlett Packard Enterprise yeni yolculuğuna başladı Altyapı, güvenlik, büyük veri ve işyeri verimlilik çözümleri konularında şirketlere ve kurumlara çözümler sunan Hewlett Packard Enterprise, HPE sembolüyle bugün New York Borsası’nda işlem görmeye başladı. HewlettPackard Company’den ayrılarak, senelik 53 milyar dolar gelir, kapsamlı ürün portföyü ile pazarda yeni bir başlangıç yapıyor. Hewlett Packard Enterprise Başkanı ve CEO’su Meg Whitman’ın da aralarında bulunduğu şirket temsilcileri, ortakları ve müşterileri bir araya gelerek New York Borsası’nda açılış zilini çaldı ve şirket “HPE” kısaltmasıyla işlem görmeye başladı. Konuyu değerlendiren Whitman şu açıklamalarda bulundu: “Bugünün pazarında kazananlar; teknolojinin gücünü fikirlerin gücünü ateşlemek için kullananlar olacaktır. Yeni Hewlett Packard Enterprise da müşterileri için bu yolculuğu hızlandırmak adına kurulmuştur. Hewlett Packard Enterprise bir yandan
Hewlett Packard Enterprise, HewlettPackard Company’den ayrılarak, HPE sembolüyle New York Borsası’nda işlem görmeye başladı.
Dört ana alan Teknoloji şirketlerinin kurumsal pazara da odaklanması ile bu pazarda yoğun bir rekabet ortamı yaşanmaya başladı. Oldukça dinamik bir hal alan pazar ortamındaki manevra alanını genişletmek isteyen Hewlett Packard Enterprise, müşterilerin klasik BT hizmetlerini optimize etmeleri için ihtiyaç duyduğu ileri teknoloji çözümlerini sunarken, aynı zamanda onlara ihtiyaçlarına uygun güvenli, bulut tabanlı, mobil için hazır bir geleceği inşa etmelerinde yardımcı olmayı hedefliyor. Hewlett Packard Enterprise, müşterilerinin işlerini dönüştürmelerini ve gelecekte büyümelerini sağlayacak 4 kilit alana odaklanıyor. Bu alanlar 1 trilyon dolardan daha fazla pazar büyüklüğünü temsil
ediyor: • Müşterilerine, bilgilerini geleneksel BT ile beraber özel, yönetilen ve açık bulut ortamlarında kesintisiz şekilde yönetmelerine yardımcı olmak için Hibrid altyapıya dönüşme, • Bilgiyi içgörüye, içgörüyü aksiyona dönüştürecek şekilde organize edilmiş veri güdümlü bir kuruma dönüşme, • Risk yönetimi, operasyonların izlenmesi, bilgi ve uygulamaların korunması ve operasyonel bütünlüğün sürdürülebilmesi için dijital kurumları koruma, • Mobilite ve ağ çözümleri aracılığıyla çalışanlar, müşteriler ve iş ortakları için en üst düzeyde deneyimler yaratacak şekilde iş yerinde verimliliği sağlama.
müşterilerinin kazanmalarına yardımcı olacak, diğer yandan da hissedarlarımız için büyüme
ve uzun vadede değer yaratacak vizyona, finansal güce ve esnekliğe sahiptir.”
Akıllı telefon satışları hız kesmiyor Son dönemde analistlerin tahminlerinin aksine, akıllı telefon sevkiyatındaki artış hız kesmeden devam ediyor Akıllı telefon satışları hız kesmiyor. Analistlerin son dönemde yaptıkları “düşüş” uyarısına karşın geçtiğimiz yılın üçüncü çeyreğinde 332.6 milyon olarak gerçekleşen akıllı telefon sevkiyatı, bu yılın aynı çeyreğinde 355.2 milyona yükseldi.
Apple ve Samsung ilk sıralardaki yerlerini koruyor, Huawei dikkatleri üzerine çekmeye başladı. IDC tarafından yapılan araştırmalara göre geçtiğimiz yıla göre geçtiğimiz yıla kıyasla yüzde 6.8 oranında artış gösteren akıllı telefon pazarında, son yıllardaki Samsung ve Apple’ın hakimiyeti devam ediyor. Açıklanan verilere göre Samsung 84.5 milyon akıllı
telefon sevkiyatı ile zirvede yer alırken, Apple 48 milyon akıllı telefon ile ikinci, Huawei ise 26.5 milyon akıllı telefon üçüncü sırada yer alıyor. Lenovo ve Xiaomi ise 18 milyon civarında gerçekleşen akıllı telefon sevkiyatı ile dördüncü ve beşinci sırada yer alıyorlar.
Tablo Samsung açısından oldukça parlak görünse de, şirketin geçtiğimiz yıla göre yüzde 0,1 oranında gerileme yaşadığını belirtmek gerek. Buna karşın Huawei geçtiğimiz yıla göre yüzde 2,5 oranında daha fazla telefon satarak dikkat çekerken, Apple ise yüzde
1,7 oranında artış oranı yakaladı. Lenovo ise Motorola’yı aldığından bu yana tüketicilerin ilgisini çekmiş olsa da bu durum satış rakamlarına istenildiği düzeyde yansımadı. Satış rakamlarında rakiplerinin gerisinde kalan şirket, bu konuda yapacağı yaratıcı çalışmalar ile pazar payını artırmaya gayret edecek.
BThaber
BTnet.com.tr
9 - 15 KASIM 2015
29
Airbnb konaklama hizmetini bir adım ileri taşıyor Günümüzde milyonlarca insanın kullandığı Airbnb, son yılların en başarılı girişimlerin biri diyebiliriz. Şimdi ise “Journeys” uygulamasıyla, kullanıcılarına sunduğu hizmeti bir adım ileri götürmeyi hedefliyor. 22-25 Ocak tarihlerinde Davos’ta gerçekleşen Dünya Ekonomik Forumu’nda şirketin gelecek dönem planlarını paylaşan Airbnb CEO’su Brian Chesky: ““Daha spesifik hizmetler geliştirmenin yollarını arıyoruz” demişti. Ekim ayında konaklama hizmetini bir adım
öteye taşıyan Airbnb, San Francisco’ya Aralık ayı için konaklama araması yapan kullanıcılara geçtiğimiz hafta sonu bir beta davetiyesi
Yamaha “Motor Robotu” ile iddialı Yamaha, Japonya’nın başkenti Tokyo’da düzenlenen Tokyo Motor Show etkinliğinde görücüye çıkardığı “Motobot” ile dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Otomobil üreticilerinin “sürücüsüz otomobil” akımına Yamaha’dan cevap geldi. Japon şirket geliştirdiği “Motobot” adlı robot ile yine kendi üretimi olan motor üzerinde kusursuz sürüş teknikleri üzerine çalışmaya hazırlanıyor. Motobot’un üretim amacı ise sürücüsüz motorsiklet deneyiminden çok, üretilen robot ile beraber hem motorsikletleri çok daha verimli bir hale getirmek hem de sürüş teknikleri geliştirerek kaza oranını en az seviyeye indirmek. Test sürüşleri için Yamaha’nın en güzide motorları arasında yer alan YZR-M1’e yerleştirilen Motobot, gaz, fren ve vites gibi değişkenleri çok iyi bir şekilde ayarlarken, bir yandan da motorun üzerinde denge kurmayı başarabiliyor. Motobot için hazırlanan videoda, insanların kırdığı rekolarları da geçeceği iddia edilen Motobot, özellikle MotoGP defalarca başarılar elde etmeyi başaran Yamaha YZR-M1 sürücüsü Valentino Rossi’ye de meydan okumayı ihmal etmedi. Valentino Rossi’ye “ben seni yenmek için üretildim” ve “günden güne becerilerimi geliştiriyorum” gibi sözler söyleyen MotoBot, ilerleyen senelerde ikili arasında yapılabilecek bir yarış için de teklif yaptı. Motobot öğrenmeye dayalı yapısı ile en iyi tur sürelerini ve rekorları zorlayacak gibi görünüyor. Motobot ile birlikte çok daha dengeli motorların üretimi sağlanacağı gibi, sürüş teknikleri ve sürücü güvenliği konularına da önemli ölçüde katkıda bulunulabilecek.
gönderdi. San Francisco’yu ziyaret etmeyi planlayan kullanıcılara 3 ila 5 günlük bir program sunan Airbnb’nin yeni
uygulamasının adı “Journeys”. Bu program, daveti kabul edecek kullanıcıların San Francisco’da bulundukları tarih boyunca yapabilecekleri
bütün etkinlikleri, onların ilgi alanlarını baz alarak hazırlıyor. Aynı zamanda ziyaretçilerin havaalanından, konaklayacakları eve kadar taşınmalarını ve günlük yemeklerini de bu paketlere dâhil eden Airbnb, sunduğu hizmeti birkaç adım öteye taşıyor. Airbnb CEO’su Brian Chesky’nin açıkladığı şirket gelecek planlarına göre; Airbnb’nin henüz beta aşamasında olan Journeys uygulaması yakın zamanda birçok şehirde uygulanacak gibi gözüküyor.
30
BThaber
BTnet.com.tr
9 - 15 KASIM 2015
Kurumlara özel Asus bilgisayar Asus’un kurumlara özel ürünlerini dahil ettiği Asuspro serisi, dizüstü bilgisayarlar, masaüstü bilgisayarlar ve hepsi bir arada bilgisayarlar gibi ürünleri kapsıyor. Tabii bu ürünler, son kullanıcıya yönelik ürünlerinin janjanlı tasarımlarından ziyade işlevselliği ve sadeliği ön plana çıkarıyor. Firmanın Asuspro A4320 ürünü de bir hepsi bir arada bilgisayar. Şimdi bu üründe neler var, yakından tanıyalım.
kontrol tuşları sağ altta yer alıyor. Ayak kısmı ise ekran bölümünün öne veya arkaya yatmasına olanak sağlayacak şekilde tasarlanmış. 16 GB’ye kadar RAM desteği Asuspro A4320, 4 farklı işlemci desteği sunuyor: Core i5 4460S, Core i3 4170, Pentium G3260 ve Celeron G1840. Bize gelen cihazda Pentium G3260 bulunuyordu. İki çekirdeği bulunan bu işlemci 3.3 GHz hızında çalışıyor. Intel HD Graphics grafik işlemcisini barındıran A4320’e istediğimiz takdirde GeForce GT930M de ekletebiliyoruz. RAM ise 2 GB ile 16 GB arasında tercih edilebiliyorken, incelemeye gelen üründe 8 GB yer alıyordu. Depolama birimi seçeneklerinde ise SSD ile 500 GB – 2 TB arası HDD bulunuyor. Bizdeki üründeki depolama birimi, 1 TB’lik HDD idi. Cihazın bazı modellerinde TPM desteği bulunuyor. Ürün, beraberinde Asus klavye ve fareyle geliyor. Klavyenin tuşlarının biraz yüksek tuşlu dizüstü klavyesi tuşlarına benzettiğimi ve bunu çok da beğenmediğimi belirteyim. Fare ise klavyenin aksine son derece ergonomik ve basit.
Dokunmatik ekran Asuspro A4320, oldukça sade tasarıma sahip bir ürün. Standart bir 19.5 inç monitörden pek de farkı bulunmayan ürün, arka kısmında bilgisayar donanımı taşıyor. Donanımdan bahsetmeden önce ekran özelliklerinden bahsedelim. Çerçeve bölümü biraz kalın olan A4320’nin 19.5 inçlik ekranı, 1600 x 900 piksel çözünürlük sunuyor. Evet, bu çözünürlük pek de alışılmış bir çözünürlük değil. Dokunmatik desteği bulunan cihazın açma - kapama ve ekran
Inceleme BTnet
Inceleme BTnet
Oyunlarda yüksek performans için AMD’nin Hawaii GPU’sunu güncelleyerek hazırladığı Grenada GPU’su piyasaya çıktı, ekran kartı üreticileri de bu çipleri kullanarak kendi kartlarını hazırlamaya başladılar. Grenada GPU’sunu kullanan R9 390 modelinin PowerColor tarafından hazırlanmış yorumunu geçtiğimiz haftalarda sizlerle paylaşmıştık. Bu hafta da karşımızda Sapphire’ın Nitro R9 390 model ekran kartı yer alıyor. Etkin soğutma için 3 fan Sapphire Nitro R9 390, oldukça uzun bir ekran kartı. Bu ekran kartını satın almadan önce içi geniş bir kasaya sahip olmalısınız. Üzerinde 3 fan barındıran soğutucu, alüminyum
yapraklar ve ısı boruları aracılığıyla oluşturduğu serinliği GPU’ya iletiyor. Kartın üst kısmında, bir zamanlar Crossfire köprüsü bağlantısının bulunduğu yerde UEFI ile eski tip BIOS’lar arasında geçiş tuşu yer alıyor. Crossfire köprüsü artık yok. Çünkü AMD, köprü kullanmadan çoklu ekran kartı kullanımına imkan sağlayabiliyor. Ürünün uç tarafında 2 tane 8 pinli ekran kartı güç bağlantısı yer alıyor. Bu portlardan toplam 300 watt güç çekebilen ürün, PCIe slotundan da 75 watt çekerek “uçuk derecede” overclock için maksimum 375 wattlık güç alabiliyor. Standart R9 390’ların TDP değeri 275 watt. Bu kartta fabrika çıkışlı olarak GPU’ya uygulanmış olan 10 MHz’lik
overclock da bu değeri çok fazla değiştirmeyecektir. Ürün, soğutma konusunda başarılı. Bir hayli sessiz bir şekilde çalışabilen Nitro R9 390, Grenada GPU’sunu 1010 MHz’de, 8 GB kapasiteli GDDR5 belleklerini ise 6 GHz’de çalıştırıyor. 1080p ve 1440p’de başarılı Nitro R9 390, günümüz oyunlarının tamamını üst seviye ayarlarda, 1080p ve 1440p çözünürlüklerde, akıcı bir şekilde çalıştırabilecek güce sahip. 8 GB RAM, yüksek çözünürlükte yaşanan performans düşüşünü bir miktar engelliyor. Yaygın bir şekilde kullanılan Full HD’de ise oyunlar yağ gibi çalışıyor. Ürünün arka panelinde 3 DisplayPort, 1 HDMI, 1 de DVI bağlantısı yer alıyor.
İlk 50 e-arşiv faturası ücretsiz Ticimax ve e-ticaret alt yapısını kullanan birçok firma, FIT Solutions’ın, e-fatura, e-arşiv, e-defter gibi e-Dönüşüm uygulamalarını kullanmaya başladılar. 1 Ocak 2016’dan itibaren 2014 yılı bilançosu 5 milyon TL ve üzeri olan internet üzerinden satış yapan mükelleflere zorunlu olacak e-arşive geçiş için sadece 2 ay kaldı. E-faturaya kayıtlı kullanıcı olan fakat
e-arşiv fatura uygulaması zorunluluğu bulunmayan mükellefler istemeleri halinde uygulamadan faydalanabilecek. Ticimax, geliştirdiği e-arşiv fatura entegrasyonu ile kullanıcılarına e-ticaret panelleri üzerinden kolay ve güvenilir bir şekilde e-arşiv faturası oluşturma imkanı sağlıyor. e-dönüşüm dünyasına FIT Solutions ve Ticimax işbirliğiyle dahil
e-ticaret sitelerine bir fırsat daha sunuluyor. İki firmanın işbirliğiyle ilk 50 e-arşiv faturası ücretsiz kullandırılıyor. E-fatura ve e-arşivin avantajları neler? E-fatura, kağıt fatura ile aynı yasal özelliklere sahip ve elektronik ortamda hazırlanan bir fatura çeşidi. Dijitalin hayatını kolaylaştıran tüm özelliklerine sahip
e-fatura, kullanıcılarına tüm fatura işlemlerini eski fatura sistemine göre çok daha verimli, faydalı ve avantajlı bir şekilde gerçekleştirme olanağı sunuyor. E-fatura ayrıca düşük maliyetli ve çevreci olmasıyla vergi mükelleflerine avantaj getiriyor. E-arşiv ise tüm faturaları, e-fatura sistemine kayıtlı olmayan mükelleflere son kullanıcılara, elektronik ortamda gönderme olanağı
sağlayan sistem. Vergi mükellefleri 10 yıl boyunca elektronik ortamda saklanan faturalarına diledikleri zaman kolayca ulaşabildikleri gibi kağıt masraflarından kurtuluyor. İşletmeler böylece hem kendilerine hem de çevreye katkı sağlıyor. E-arşiv Uygulamasından yararlanmak isteyen mükelleflerin, öncelikle e-fatura uygulamasına kayıtlı olmaları gerekiyor.
BThaber
BTnet.com.tr
9 - 15 KASIM 2015
31
3D çizimlerde büyük rahatlık Her ne kadar klavye ve fare pek çok yazılım için en uygun kullanıcı arabirimi olarak görünüyor olsa da 3D çizimlerde nesnenin ve kameranın kontrolü konusunda klavyenin herhangi bir katkısı olmuyor; hem nesnenin hem de kameranın kontrolü büyük oranda fare üzerinden gerçekleşiyor. 3Dconnexion da 3D çizimlerde klavyenin yerine, sol elimizin altında kullanabileceğimiz SpaceMouse Pro ile karşımıza çıkıyor. Ergonomi ön planda Elimizin rahat edebileceği şekilde eğimli bir tasarıma sahip olan SpaceMouse Pro, son derece kaliteli malzemesiyle ve kaymayan yüzeyiyle dikkat çekiyor. Üst kısımda programlanabilir tuşlara yer verilirken birazdan
Inceleme BTnet
değineceğimiz, 3 boyutlu ortamda kontrollere izin veren iri kontrol çubuğu cihazın tam göbeğine yerleştirilmiş. Sol alt kısımda CTRL, Shift, Alt ve ESC
tuşların yer verilirken, sağ ta alt tarafta yazılımlara özel tuşlar bulunuyor. Cihazın asıl olayı olan ortadaki kontrol çubuğu ise
bir hayli ilginç. Öne, arkaya, sağa, sola 2 boyutlu düzlemde hareket ettirilebilen çubuğu, yukarı doğru çekip aşağı doğru itebiliyoruz da. SpaceMouse
Pro’nun tanıdığı hareketler bunlarla sınırlı değil. Bu çubuğu öne, arkaya, sağa veya sola dairesel hareketlerle ittirerek de farklı komutlar vermiş olabiliyoruz. Ayrıca stick kendi çevresinde iki tarafa da dönebiliyor. Çubuğun hassasiyeti de dikkat çekici. En ufak hareketi bile çok rahat algılayabiliyor. Kuvvetli yazılım 3Dconnexion SpaceMouse Pro’nun sürücü yazılımı, birçok 3D tasarım yazılımı için eklenti de kuruyor. Ayrıca herhangi bir pencere seçiliyken sol alt köşedeki menü tuşuna basarak o yazılım için istediğimiz tuş atamalarını, akıcılık ayarlarını gerçekleştirebiliyoruz. 3Dconnexion’ın bu konuda sağladığı esneklik gayet hoş. Ürün Türkiye’de 1250 TL’lik fiyat etiketiyle satılıyor.
SIM kart dönemi kapanıyor
Telefon üretimine 3D yazıcı desteği Neredeyse aklımıza gelen her şeyi basmamızı sağlayan üç boyutlu (3D) yazıcıların, gerçek potansiyeli anlaşıldığından bu yana yüzlerce farklı proje karşımıza çıkıyor. 3D yazıcılar aslında pek de yeni bir uygulamaya değil; geçmişi 1984’e dayanıyor. Bilgisayar destekli tasarım programlarıyla modellenmiş nesneleri, elle tutulabilir gerçek nesnelere dönüştüren bu yazıcıların baskı işlemleri yaparken birçok hammadde kullanılabiliyor olması, farklı sektörlerde etkili olmasını da kaçınılmaz kılıyor. Bu kez de 3D yazıcılar akıllı telefon sektöründe karşımıza çıkıyor. Adı Bluboo Xtouch olan cihazın üretiminde
tamamen 3D yazıcı kullanılmasa da, üretim sürecinde yazıcıdan faydalanıldığı belirtiliyor. Cihazın, elmas görünümlü arka kapağı 3D yazıcı tarafından üretildiği için, arka kapağı eğilse bile sağlam yapısı sayesinde hemen eski formuna geri dönüyor. Cihazın 5 inç çözünürlüğünde Full HD ekranı, 13 megapiksel arka, 8 megapiksel ön kamerası bulunuyor. 8 çekirdekli MediaTek MT6753 SoC işlemcinin yer aldığı cihaz, 32 GB depolama alanına sahip; ancak bu kapasite MicroSD kart ile arttırılabiliyor. 3050 mAh pile sahip Bluboo Xtouch’ın normal satış fiyatının 150 dolar olduğu belirtiliyor.
Security Elements çipi telefonlara geliyor. Bu gelişme ile birlikte cep telefonları içerisinde yer alan SIM kartlar yavaş yavaş ortadan kalkacak. Security Element çipinin akıllı telefonlara gelmesiyle birlikte mobil dünyada yepyeni bir süreç başlayacak. Teknolojinin akıllı telefonlara uyarlanmasıyla birlikte ilk etapta klasik SIM kartlar ortadan kalkarken, akıllı telefon kullanıcılar uzun vadede neredeyse her türlü işlerini Security Elements çipi üzerinden gerçekleştirebilecekler. Teknoloji nasıl çalışacak? Kullanıcıların bilgilerini baz istasyonları üzerinden hava aracılığı ile telefonların içine işlenecek. GSM operatörleri tarafından gerçekleştirilen bu işlem için kullanıcıların telefonlarına bu işlem için geliştirilen uygulamayı yüklemeleri yeterli olacak. Önümüzdeki yıl kullanımına başlanacak olan çipli kimlik kartları da Security Elements ile telefonlara gelebilecek. Tabi bunun için önce devletin bu işleme onay vermesi gerekiyor. Devletin de buna onay vermesiyle birlikte parmak izi ve damar izi kişisel veriler de çip içerisine yüklenebilecek.
İlk deneme Apple’dan Geçtiğimiz yıl benzer bir bütünleşik kart teknolojisini iPad Air 2 modelinde deneyen Apple, önümüzdeki iPhone modellerinde direk olarak Security Elements çiplerine yer vermeye hazırlanıyor. iPhone 7 modeline yeni nesil çiplere yer verecek olan Apple bu sayede kullanıcıların cihazlarını tamamen kişisel bir veri bankasına dönüştürecek. Security Elements çipleriyle birlikte sadece mobil dünyada
değil, başta bankacılık olmak üzere birçok alanda gelişmeler yaşanacak. Devletin de onay vermesiyle birlikte kimlik kartlarından, kullanıcıların biyometrik verilerine kadar geniş bir veri skalası tek bir çip üzerinden yönetilebilecek. Bu konuda dikkat edilmesi gereken husus, kullanıcıların bu çipler üzerinden takip edilmesi olacak. Devletin ya da siber saldırganların kullanıcıların verilerini tek bir nokta üzerinden elde etmesi sorunlar yaratabilir.
32
BThaber
KARİYER
9 - 15 KASIM 2015
İK’da uzmanlık bilişimde toplanıyor
Sony, Dijital İş Akışı Uzmanlığı Programı’nı güçlendiriyor Sony Profesyonel Çözümler Avrupa, IBC 2015’te belirli uzman kanal iş ortakları için yeni bir yeterlilik belgesi niteliğindeki Dijital İş Akışı Uzmanlığı Programı’nı duyurdu. Bu iş ortakları halen Sony’nin Media Navigator ve Optical Disc Archive çözümleri için satış ve destek hizmeti veriyor. Öte yandan, Sony’den uzmanlık eğitimi almış 12 Avrupa ülkesinde 25 bayi var. Bu bayilerin arasına son katılan isimse İspanya merkezli Trigital Infografica SL. Dijital İş Akışı Uzmanlığı Programı; Sony’nin AV
Medya sektörüne BT tabanlı çözümler sunma çalışmaları kapsamında geliştirildi. Sony’nin daha geniş bir pazara ulaşmak için yararlandığı mevcut medya iş ortakları ağına ek olarak Dijital İş Akışı Uzmanları, yetenek ve çözüm odaklı yaklaşımlarına göre Sony tarafından seçilen kanal iş ortakları. Bu küçük ve orta ölçekli sistem entegratörleri; proje tabanlı satış konusunda deneyimli ve her birinin sistem tasarımı, uygulama ve sürekli destek konularında çalışan özel destek ekibi var.
İnsan kaynakları ve koçluk alanındaki kariyerlerini, bilişim sektöründe edindikleri yaklaşık 20 yıllık deneyimle birleştiren Ayşegül Tekin ve Ülkü Ceylan tarafından kurulan, BT şirketlerini ihtiyaçlarına yönelik doğru aday profiliyle buluşturan Astera Kariyer ve Danışmanlık, sektördeki birinci yılını doldurdu. Türkiye’nin önde gelen holdingleri ve küresel üreticileri ile yeni anlaşmalara imza atan Astera, BT’nin ihtiyaç duyduğu yeni hizmet modellerine yönelerek İK alanında uzman danışmanlar ile işbirliği gerçekleştirdi. KOBİ’ler için ‘İnsan Kaynakları Yapılandırma’ ve ‘Dış Kaynak Modeli ile İşletim Hizmetleri’ konusunda
MasterCard Türkiye Ülke Müdürü Yasemin Bedir, 1 Ekim 2015 itibarıyla MasterCard Türkiye ve Azerbaycan Genel Müdürü olarak atandı. Bedir, yeni görevinde stratejik olarak önem taşıyan bu iki pazarda MasterCard’ın yöneticiliğini üstlenecek. Ayrıca, yüksek büyüme potansiyeli taşıyan 13 Avrupa pazarına yönelik olarak geliştirilen MasterCard Tuğba Özkabakçı Dijital Ödemeler Mükemmeliyet Merkezi’nin stratejik gelişiminden de sorumlu olacak. Yasemin Bedir, MasterCard’a 2007 yılında müşteri ilişkilerinden sorumlu direktör olarak katıldı ve 2011 yılında Güneydoğu Avrupa Satış Başkanlığı görevini üstlendi. MasterCard’daki görevinden önce ise Türkiye’de HSBC’nin kredi kartları bölümünü yöneten, öncesinde birçok bankanın sadakat programlarının yönetimini üstlenen Bedir, pazarlamadan ürün geliştirmeye pek çok farklı görevde bulundu. Bedir, MasterCard içinde küresel bazda Kadın Liderlik programını yönettiği gibi, Professional Women Network’ün (PWN) de kurucuları arasında.
Brightstar’a yeni BT Direktörü 2009’dan bu yana Türkiye’de faaliyet gösteren uluslararası mobil cihaz distribütörü Brightstar’da Pedro J. Rodríguez Blasco, Türkiye, Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgelerinden sorumlu Bilgi Teknolojileri Direktörü olarak görevlendirildi. 15 yıllık iş geçmişinde StayinFront, Roche Pharma, Serono Biotech ve Pharmacia Corporation gibi kurumlarda, yerel, Pedro J. Rodríguez Blasco bölgesel ve küresel düzeyde proje yönetimi ve müşteri destek hizmetleri pozisyonlarında görevler bulunan Blasco, 2015 Eylül’ünde Brightstar’a katıldı. Blasco, görevi kapsamında Türkiye, Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgelerindeki bütün BT operasyonunun küresel standartlarla uyum içinde etkin çalışması için gereken destek yapısını sağlamanın yanında, müşteri bağlılığı BT uygulama ve entegrasyonunu yönetmek gibi konuların sorumluluğunu üstlenecek.
Avantajın kaynağı, sektör odaklılık İnsan kaynakları departmanları ile teknik profiller arasında önemli bir köprü görevi gördüklerini belirten Astera Kariyer ve
E T K İ N L İ K L E R 7-10 Kasım 2015
Dijital ödemelerin bölgesel merkezinde genel müdür Bedir
modeller geliştiren Astera, kurum ihtiyacına göre iş değerleme ve ücret yönetimi, yetkinlik modelleme, performans yönetimi, koçluk çalışmalarını kapsayan “Yönetici Gelişim Programı” gibi çalışmalar yaptı.
26th ISF Annual World Congress / Atlanta, ABD AYRINTILI BİLGİ: www.securityforum.org/ events/isf-annual-worldcongress/ 10-12 Kasım 2015
SAP TechEd Barselona, İspanya
Danışmanlık Kurucu Ortağı Ayşegül Tekin, “Tek bir sektöre odaklı olmak; pazara hâkim olmayı sağlıyor. Teknik ve sektörel birikimimiz ile teknolojideki gelişmeleri takip edebiliyor, böylece özellikle teknik adaylar ile güçlü iletişim avantajı yakalamış oluyoruz” dedi. Astera Kariyer ve Danışmanlık Kurucu Ortaklarından Ülkü Ceylan da, “Sektör bilgimiz ve kariyer koçluğu tecrübemiz ile adayların hedeflerini netleştirmelerine yardımcı olurken, müşterilerimizin kurum kültürlerine ve hedeflerine uyacak doğru kişiyle kısa sürede buluşmalarını sağlıyoruz” bilgisini verdi.
Y U R T D I Ş I
AYRINTILI BİLGİ: http://events.sap.com/teched2015-emea/en/registration 8-12 Kasım 2015
Gartner Symposium/ITxpo 2015 Barselona AYRINTILI BİLGİ: www.gartner.com/events/ emea/barcelona-symposium
1 – 2 Aralık 2015
HPE Discover 2015 ExCel Londra AYRINTILI BİLGİ: http://discover.hp.com/ Discover/Events 2 - 5 Aralık 2015
Bakutel /Bakü, Azerbaycan AYRINTILI BİLGİ: www.bakutel.az/2015/
Bu köşede yayınlanmasını istediğiniz etkinliklerinizle ilgili bilgileri handana@bthaber.com.tr adresine gönderebilirsiniz.
E T K İ N L İ K L E R 11 Kasım 2015 IDC Finans Teknoloji Konferansı Wyndham Grand Levent AYRINTILI BİLGİ: http://idc-cema.com/eng/ events/62187-idc-financetechnology-conference-2015/7overview?g_clang=TR&c_ active=eventMenuComponent 12-14 Kasım 2015 4. Uluslararası Bilişim Hukuku Kurultayı / İzmir AYRINTILI BİLGİ: www.tbd.org.tr 12-15 Kasım 2015 ITP - Bilişim Profesyonelleri Semineri Antalya Xanadu Resort Belek Otel AYRINTILI BİLGİ: www.itp.web.trr 18-19 Kasım 2015 9. İstanbul Bilişim Kongresi İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.tbd.org.tr
Y U R T İ Ç İ
19 Kasım 2015 BTvizyon Toplantıları / Konya AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr/ www.btvizyon.com.tr 19 Kasım 2015 IDC Perakende, Üretim, E-ticaret Konferansı Wyndham Grand Levent AYRINTILI BİLGİ: Wyndham Grand Levent - http:// idc-cema.com/eng/events/48579idc-retail-manufacturingecommerce-technologyconference/71- 3 Aralık 2015 20. Türkiye’de İnternet Konferansı İstanbul Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi/ Beyazıt AYRINTILI BİLGİ: http://inet-tr.org.tr
3-5 Aralık 2015 Bilişim 2015 (TBD 32. Ulusal Bilişim Kurultayı) ve CITEX 2015 (2. Ankara Bilişim Fuarı) Ankara AYRINTILI BİLGİ: www.tbd.org.tr 10 Aralık 2015 BTvizyon Toplantıları Girne AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr/ www.btvizyon.com.tr 11-13 Aralık 2015 Code The Bank 2 Deniz Kule AYRINTILI BİLGİ: http://www.intertech.com.tr/tr/ CodeTheBank.aspx 19-20 Mart 2016 III. Ulusal Yönetim Bilişim Zirvesi Beykent Üniversitesi- Ayazağa Kampüsü AYRINTILI BİLGİ: http://ybzirvesi.com
Bu köşede yayınlanmasını istediğiniz etkinliklerinizle ilgili bilgileri handana@bthaber.com.tr adresine gönderebilirsiniz.
34
BThaber
MEKTUP
Yılın son aylarından ve seçim ertesinden merhaba, Öyle ya böyle, bu yılın ikinci seçimini de geride bıraktık ve dilerim bari bu sefer karmaşa biraz olsun son bulur. Bu seçimde de yüksek katılım oranları kendini gösterdi. Yerel yönetimlerin ve akıllı telefon uygulaması Uber gibi yapıların seçmenlere desteğini yok sayamayız. Haziran seçimlerinde olduğu gibi, 1 Kasım’da da seçmenleri ve engellileri sandığa ücretsiz taşıyan Uber, ‘insan hayatını kolaylaştırma’ felsefesine uygun adımlarına devam ediyor. Sana takip etmen adına biri geçen, birisiyse yakında olacak iki etkinlik bilgisini vermek istiyorum. Birincisi Türkiye Aile İşletmeleri Derneği (TAİDER) tarafından 6-7 Kasım arasında İzmir’de “Gurur Verici Geçmişten, Sürdürülebilir Geleceğe” teması ile düzenlenen 3. Ulusal Aile İşletmeleri Zirvesi. Kurumsal gelişim ve bu gelişimin nesiller boyu sürdürülebilmesindeki yolu yordamı öğrenmek adına zirve ile ilgili bilgileri takip etsek fena olmaz. Çünkü bu farkındalık değil midir kurumsal bilişim yetkinliğinin de gelişmesini sağlayan… Sana hazırlanman için fırsat vermeyi istediğim etkinlik ise her daim takibimizde olan GelecekHane ve onun CEO’su Halil Aksu’nun 3 Aralık’ta Ataşehir Acıbadem Üniversitesi’nde hayata geçireceği ‘Yaşam 2.0’ etkinliği. Yerli yabancı 10’dan fazla konuşmacıyı dinleme fırsatı bulacağımız bu etkinlik, bilişimde gelişim ve bunun insan hayatına etkileri ile kişisel tıp yolunda ilerleyen bu etkileri daha nasıl, hangi açılardan geliştireceğine odaklanacak. Takvimlerde notumuzu alalım. Gelelim haftanın çevresel başlığına… ‘Akıllı şehirler’ deyip duruyoruz, ama bunun gerçekten ‘akıllı’ olmasının
9 - 15 KASIM 2015
Geçmiş ve geleceğin birlikteliği...
temelinde enerji tüketiminde verimlilik olduğunu bazen unutuyoruz. Bu gerçeği bize hatırlatan GE ise LED teknolojisi ve endüstriyel internetin, akıllı şehirleri hem toplumsal hem de ekonomik olarak daha enerji verimli ve daha sürdürülebilir kılacağı düşüncesi ile yeniliklere imza atıyor. Bu yenilikler ve paylaşımlar, Türkiye’de de umut veren projeleri beraberinde getiriyor. Misal, Türkiye, enerji verimliliğini artırmak üzere 2020 yılı itibariyle sokak aydınlatma lambalarının yüzde 75’ini LED’lere dönüştürmeyi hedefliyor. GE yetkililerine göre Türkiye, Avrupa’da bu dönüşüme ilk başlayan ülkeler arasında yer alacakmış. Yapılan araştırmalara göre de LED dönüşümü Türkiye’ye yıllık 600 milyon TL tasarruf sağlayacakmış. Fikir güzel, sonuçlarını ve cepten çıkan daha az parayı, daha kontrollü ve anlamına uygun akıllı şehirleri görmek umudumuz. Sıra gurur veren ödüllerde…
REKLAM SATIŞ GRUBU
YIL 21 SAYI 1045
9 -15 KASIM 2015
www.bthaber.com www.linkedin.com/groups/BThaber twitter.com/bthaber www.facebook.com/BThaber
Okur Temsilcisi Behçet Envarlı benvarli@tbv.org.tr
Blippar Türkiye, Pepsi ile gerçekleştirdiği “Pek Yakında” projesi ile bu yıl altıncısı düzenlenen Digital Impact Awards’tan ödülle dönmüş. Pepsi ve Blippar törenden “Best Use of Digital From the Food & Beverage Sector” (Yiyecek ve İçecek Sektöründe En İyi Dijital Kullanım) kategorisinde ödülünü almış. Türkiye’deki online ve telefon üzerinden sigorta satış ve karşılaştırma hizmeti sunan ilk şirket ve bir iLab Holding yatırımı olan Sigortam.net, “Küçük hasarlar, büyüklerine sebep olmasın” mesajlı reklamı ile bu seneki Kristal Elma Festivali’nde iki Bronz Elma’ya sahip oldu. Ayrıca geçtiğimiz yıl Halkın Favorisi seçildiği Altın Örümcek Web Ödülleri’nin bu
yılki Sigortacılık kategorisinin de üçüncülük ödülüne yine Sigortam.net layık görüldü. Doğru kurumsal dönüşüm, ödülünü almakta gecikmiyor ve bunun son örneği Brisa. Kurumsal kaynak planlamada veri tabanı dönüşüm projesine başlayan Türkiye lastik pazarı lideri Brisa, 15 Ekim’de gerçekleşen SAP ödül töreninde “Yılın Veri Tabanı Dönüşüm Projesi” ödülünü kazanmış. Teknoloji şirketi NetApp da Great Place to Work Enstitüsü’nün yayınladığı, işyerlerinin çalışma şartları ile ilgili yapılan en büyük yıllık araştırma olarak bilinen “Dünyanın En İyi Çok Uluslu İşyerleri” listesinde dördüncü sıraya yerleşti. NetApp, böylece beş yıldır üst üste 25 şirketin yer aldığı bu listeye girdi. NetApp, Haziran ayında yine Great Place to Work Enstitüsü’nün yayınladığı ‘Avrupa’nın En İyi 100 İşvereni’ listesinde de birincilik koltuğuna oturmuştu.
Bu arada, Türkiye Vodafone Vakfı’nın desteğiyle, AYDER, Kalkınma Bakanlığı ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ortaklığında hayata geçirilen Düşler Akademisi, engelli ve sosyal dezavantajlı bireylerin sosyal ve ekonomik hayata tam katılımlarını sağlamak için yeni projelerle yoluna devam ediyor. Türkiye’nin en büyük engelsiz yaşam merkezi Düşler Akademisi Kaş, ev sahipliği yaptığı “Kızlar Atakta” programı ile yaşları 12 ile 18 arasında değişen 100 kız öğrenciyi ağırlamış, programa son olarak Somalı genç kızlar da katılmış. Soma’da Önce Kadın Eğitim ve Üretim Merkezi’nde eğitim alan kadınların çocukları da 6 gün süren kampta çeşitli atölye çalışmalarına ve spor aktivitelerine katılmış, danışmanlık hizmeti almış. Kurumsal desteği bireysel ihtiyaçlarla buluşturan bu gibi çalışmaların katlanarak artması dileğiyle… Haftaya noktayı, beklemekten yılmadığımız bir film ve yaşımız kaç olursa olsun hastası olduğumuz oyuncakla, LEGO ile koyuyorum. Fragmanlarını ezberlediğimiz, Türkiye’de 17 Aralık’ta vizyona girecek, iyi ve kötünün bitmeyen savaşını bir kez daha merkezine alan “Star Wars Güç Uyanıyor” filmi için Millenium Falcon’un da aralarında olduğu 7 LEGO Star Wars ürünü raflarda yerini almış. Çok sayıda detay içeren LEGO setleriyle, sadece 7 yaş ve üstündeki çocuklar değil, bizler de yeni filmdeki maceraları evimize alabiliriz. Bu konuda kimse kusura bakmasın, ama yaş sınırı tanımam. Bu hafta da bu kadar, yeniliklerle haftaya yine buradayım,
BThaber Yayıncılık ve Etkinlik Hizmetleri A.Ş. adına Sahibi Ayhan Sevgi ayhans@bthaber.com.tr BThaber Grubu Yayın Koordinatörü Ayhan Sevgi ayhans@bthaber.com.tr Yazı İşleri Müdürü (Sorumlu) Bülent Nevres bulentn@bthaber.com.tr
Editörler Handan Aybars handana@bthaber.com.tr Sedef Özkan (Ankara) sedefo@bthaber.com.tr
Görsel Tasarım Nevzat Karataş nevzatk@bthaber.com.tr
Haber Merkezi Ekrem Uçman ekremu@bthaber.com.tr Simay Yaylacı simayy@bthaber.com.tr Ruşen Göbel ruseng@bthaber.com.tr Mukadder Keskingözler mukadderk@bthaber.com.tr
Satış Grubu Evrim Koç Demirci evrimk@bthaber.com.tr Perihan Kıtay Özden perihano@bthaber.com.tr Özge Karataş ozgek@bthaber.com.tr Canan Şahin canans@bthaber.com.tr
Abone ve Dağıtım Sorumlusu Kutay Göçe btabone@bthaber.com.tr Yönetim Yeri: BThaber Yayıncılık ve Etkinlik Hizmetleri A.Ş. Fetih Mah. Tahralı Sokak Kavakyeli Plaza C Blok 7/5 34704 Ataşehir/İSTANBUL Tel 0216- 291 13 90 ISSN 1300-6495
Bültenlerinizi
bulten@bthaber.com.tr adresine gönderebilirsiniz
Cilt, Baskı, Poşetleme: Apa Uniprint San. ve Tic. A.Ş. - Hadımköy İstanbul Asfaltı Ömerli Köyü İstanbul - Tel 0212-798 28 40. l BThaber kontrollü abonelik sistemiyle dağıtılmaktadır. - Fiyatı 1 Kuruş (KDV dahil) - BThaber, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 2/f maddesi hükmü gereği ‘yerel süreli yayın’dır.
36
BThaber
ICT NEWS
9 - 15 KASIM 2015
Turkish IT companies receive increasing attention Today, while new technologies and innovation habits are changing industry mergers and purchasing trends remain strong. In the last decade of Turkey, the main motivation of the IT industry mergers and purchasing processes have been like in other sectors increasing the share in the market, expanding into new markets in similar areas, new customers, projects and contracts. In the last 1-2 years, in addition to these reasons, acquiring new skills and new product development also stand out. In the past, most of the transactions took place in the sub-sector parties such as infrastructure, IT consulting companies, system integrators and ERP solutions; in recent years we have been seeing some actions in software companies and mobile application developing companies. Meanwhile, those who start with the right business model, develop the right products for markets with the correct investment strategy attract the attention of global buyers and private equity funds. Also, those who get out of the project and contract-based business model, and transform into the ‘product-based’ business model are preferred. R&D is essential here; original software developing companies which take advantage of investment incentives and techno-cities increase their profits in the long run and add value to their companies. Compared to global, Turkey’s share is very small According to PricewaterhouseCoopers Turkey Corporate Finance Consulting Services Director Baran Engür, we can say it was a good year for the global IT industry. Global players feel constant pressure to develop new products, to enter into new markets or to maintain their market share. Therefore, many global players who give priority to inorganic growth strategies signed into new mergers and purchase processes in 2015. “2015, on a global basis in
Review of 2015 in Turkey Pozitron’s being sold to Monitise for a very high price for Turkish IT sector; $ 100 million USD has become one of the most acclaimed transactions in 2014 and the dynamism continued in 2015 as well. • Dubai-based InfoFort Holding purchased document and process managing CBKSoft (“Envision”). • South Korean Netmarble Games Corporation purchased 50% share of Joygame Interactive Services. • Dataserv, producing solutions in system integration and software,
the IT sector was a year full of mergers and purchase processes compared to previous years.” says Baran Engür, he also shares his comments on Turkish IT sector. Accordingly, the IT sector in Turkey has been going through a rapid development recently. “However, we think the sector is far away from its real potential.” says Engür; according to him, this factor whets both global investors and entrepreneurs. He says; “We only have the market share of 35-40 billion USD in approximately 3.5-4.0 trillion USD worth global
sold its 51% share to Germany-based Comparex Deutschland GmbH. • Venue exploring and reviewing service Mekanist. net was purchased by India-based restaurant search platform serving in 22 countries, Zomato. • Bus ticket buying platform ClickBus merged with NeredenNereye.com, selling online bus tickets as well as flight tickets. • Germany’s rooted energy company EWE AG’s 100% subsidiary EWE Turkey holding signed a contract with Millenicom Telecommunication Services regarding 100%
information technology sector including telecom. So, we only have 1 percent share.” Engür comments on the Turkish IT market potential: Funds and angel investors give support “When we look at companies in the sector, we see some valuable global brands together with the small and medium scale companies to reach the real potential in the future, as majority. Particularly, we believe the R&D incentives and techno-cities will be an important leverage for
share transfer. • Qatari beIN Media Group who owns El Cezire television purchased Digiturk. • Yemeksepeti is purchased by the world’s largest online food ordering platform Delivery Hero. • One of the world’s leading investment companies Bahrain-based Investcorp purchased Arvento - vehicle tracking systems company’s majority shares. • Doğan Online subsidiary D-Market Electronic Services including hepsiburada.com; sold shares to Netherlandsbased TurkCommerce B.V.
those companies’ maturing process. We expect that small and medium scaled companies will mature within the next five years, enter into mergers and purchase market, and creating a significant increase in transaction volume. Many small scale developing IT companies in Turkey receive investments from funds and angel investor networks. We believe that the brands supported by venture capital, funds and angel investor networks will bring movement to mergers and purchase the market in the upcoming years.”
IT sector maintains its charm EY Corporate Finance Department President Müşfik Cantekinler has pointed out that this year’s most important IT sector transaction for Turkey has been the purchase of Yemeksepeti by Germanybased Delivery Hero for about 589 million USD. Globally, the largest transaction has been Dell’s purchase of EMC Corporation for $63 billion USD. “This process is also one of the largest transactions in IT industry so far.” says Müşfik Cantekinler, stating that 2016 is expected to be an active year with mergers and purchase agreements and explains the potential: “IT industry, taking the number of transactions as a base, is the most active sector in Turkey since 2011. In the first three quarters in 2015, we can say that a total of 50 IT sector transactions took place. Next year, we expect IT sector to maintain the charm and a large number of small transactions as well as medium and large transactions.” Political stability will be effective This potential is going to be affected by the political agenda and the election results. IDC Turkey Systems and Infrastructure Solutions Senior Research Analyst Aslı Koçkal gives an explanation: “Entering into a single-party era in Turkey and reaching the level of political stability would contribute positively to economy and foreign companies would have an attractive environment for purchasing Turkish companies. According to Koçkal, manufacturers especially showing presence through a distributor will begin to make investments to open an office in Turkey. Koçkal showing Bilgitaş as an example; “Kyocera Document Solutions purchased the sole distributor Bilgitaş’s 60 percent share in October 2015 and began working as Kyocera Bilgitaş Turkey office.”
38
BThaber
ICT NEWS
9 - 15 KASIM 2015
Network structure transformed and got rid of complexity
Combined expertise creates a huge power Being a member of United VARs community which is SAP’s 10th global partner will provide further boost to the Detaysoft’s international operations. Pointing out to the importance of information and experience transfer this structure provides; Detaysoft General Manager of Alkin Aksoy drew attention to the potential of the digital publishing platform, one of their own R&D solutions. Alkin Aksoy explained 2015 and their plans for 2016: “As business partners who have reached maturity, we merged to be the new partner of SAP. We actually are members of United VARs community for three years. United VARs consists of over 35 partners performing operations in more than 70 countries and this number is constantly rising. Each country has a representative. Rather than an organic bond, we have a federal bond. We appointed a General Manager to the United VARs structure. It has a new professional management and a global agreement is signed between the United VARs and SAP. It became the 10th partner of SAP. Different from the 9 partners in each country, in this structure, the company name is stated for example as ‘Detaysoft - Member of United VARs’. With
this structure, there is transfer of knowledge and experience among parties. A strengthening federal bond and structure created a network in each country with qualified SAP business partners with the title of ‘Member of the United VARs’ along their own name. Now, IT investment has become a necessity and it is indispensable. All business processes are directly connected to IT. Also productivity has come to an important point that the profit margins are now not in the 80% ranges, it is in the level of 10% and the profit margins at this point are trying to be caught with the efficiency of IT investments. PaaS, SaaS and big data solutions go way back in the SAP ecosystem; we started to make the investment in Turkey three years ago. We are the most competent team in Turkey on cloud solutions and projects based on the big data. We also see that importance of counseling is recognized increasingly in the corporate life. This is a Science, Industry and Technology Ministry approved R&D center. While our revenue is mainly focused on SAP, we are doing TÜBİTAK projects in the R&D center, we have collaborations with universities and we have our own solutions to sell.”
IDC’s “Software-Based Network: Main Trends and Opportunities” report analyzes SDN (Software Defined Networking) trends and opportunities offered by this structure in Turkey. Looking at the potential impact of SDN on the network industry, first of all we need to understand the current challenges related to network when compared to IDC and what kind of benefits SDN offer to address these challenges. According to IDC Turkey Telecom and Media Sector Responsible Program Manager Fatma Özdemir, more than half of the organizations in Turkey do not have plans for SDN technology implementation. According to the information given by Özdemir, a few recently have begun to test SDN solutions; however the majority is waiting for the development of SDN ecosystem before investing. “Probably we will see the first SDN applications in Turkey in data centers that need is most felt.” expressed Özdemir,
stating that they expect SDN applications be located in campus and wide area networks to meet the needs of private, general and hybrid cloud in time. SDN represents a major architectural change. This change reduces the total amount of capital investment and operational costs while Turkish companies gain more control over infrastructure. Özdemir explains the potential in this area and what needs to be done: “A successful network transformation
- whether a company or mobile operators network infrastructure or a data center- requires the participation of the business units and their predictions starting from the early stages. Organizations, as an important part of this transformation, should lay the foundation of an infrastructure which serves to the business targets and can be totally managed and develop the new organizations’ skills which will build a bridge between network and IT silos.”
Netaş’s profit of 9 months is 23 million TL One of the Turkey’s leading system integrators Netaş announced its 2015 third quarter results. Taking actions with the vision of “Working on global standards, becoming Turkey’s and the regions number one systems integrator” Netaş’s Interest, Depreciation and Pretax Profit Margin (FAVÖK) increased 75% in the first 9 months of the year compared to the previoud year’s same period and reached 24 million TL. As of September 30th, 2015 Netaş’s received orders from customers increased 74% in total and
reached 814 million TL. Netaş sales revenue was 476 million TL in the same period of the previous year, this year it rose to 555 million TL. Compared to the same period last year, exports in the third quarter of 2015 rose from 85 million TL to 116 million TL. Netaş increased the gross profit in the first 9 months by 42% compared to last year, moving up from 42 million TL to 60 million TL. Stating that they sucessfully work on producing valueadded solutions and services to customers in order to increase
efficiency and becoming the number one system integrator in the region, CFO İlker Çalışkan said that: “We continue working on controlled growth and increasing profitability and the results show that we are moving confidently towards becoming a regional leader. We aim at increasing our sales in USD and FAVÖK in 2015. We increased exports 37% with the projects that we have developed. As Netaş, we continue to contribute Turkey’s regional objectives in technology area with our technology exports.”
Efforts for setting up a cyber-security industry in Turkey 8th International Conference on Information Security and Cryptology (ISC Turkey 2015) was held on October 30-31 with the main theme ‘Cyber-security and Critical Infrastructure’, at the METU Culture and Congress Centre. Since the first year it was held, Information Security and Cryptology Conference has been regarded in our country as an event in which the sharing of scientific and industrial studies on information security and cryptography, universitygovernment-industry collaboration is developed, the society is informed, trained and information is exchanged among scientists, researchers and industrial practitioners. This year ISC Turkey 2015 was supported by the European Network and Information
Security Agency (ENISA) and it was among the European Cyber Security Month events. Delivering the opening speech of the conference Information Security Association Chairman Ahmet Hamdi Atalay drew the attention to the reality that USA and PRC presidents are discussing the cyber-security as the only and most urgent topic in the agenda; emphasizing that the critical infrastructure which is affecting all the people’s lives faces cyber-security threats. Atalay said that: “Information Security Association was founded 10 years ago. All our efforts are to create awareness in the society. Currently, we are one of the few countries with a ‘Cyber Security Strategy
Document’. Thanks to the work of our Association; ‘Information Security Specialist’ and ‘Information Security Auditor’ titles are considered as significant professions. In Turkey, we are trying to establish a cybersecurity industry. The cooperation among individuals, institutions and nations is inevitable. There is no synergy between our institutions. We think that there should be an institution like ENISA to create national coordination. ‘Law on the Protection of Personal Data’ is still not passed. A legal regulation is needed. On the other hand, we are missing cyber-security experts, we need more. There is more work to be done for the creation of a national solution. Right minded
people should work at least as hard as the wrong minded ones!” Are we a technology creating society on cyber-security? Saying that they will give full support to the cyber security field in the upcoming period; BTK Chairman Dr.Ömer Fatih Sayan expressed that they will provide all available opportunities. Sayan said that; “We should be an institution guiding the sector and leading with national software. We will intensify the audits further. Are we a society that produces technology for cybersecurity? Each individual should ask this to himself/herself. We are open to cooperation as BTK. Organizations should be form to audit the local
and national software.” At the conference, the video messages of the former Transport, Maritime Affairs and Communication Minister Binali Yıldırım were shown. Yıldırım expressed in his message that urgent measures need to be taken in the issue of cyber-security and qualified cyber-security specialists should be trained. Yıldırım; “The development of infrastructure in international law is of great importance. Investments made in science and technology is the most important thing for the future of a country.” says. In the event; there were panels such as ‘Cybersecurity for Critical Infrastructure’ and ‘National Solutions in Cyber-security’ as well as educational panels, sessions and presentations.
Türkiye’nin ilk Cisco ACI eğitimine 16 Kasım’da başlıyoruz! Türkiye'nin En İyi Cisco Eğitmeni Bülent Morten (CCIE #13738 & CCSI) Türkiye'nin En İyi Cisco Eğitim Merkezi BT Eğitim
Yerinizi Hemen Ayırtın!
satis@btegitim.com
Ağ Tasarımı ve Projelendirme
Eğitim ve Danışmanlık
www.btegitim.com
Kurulum ve Destek Hizmetleri
+90 (212) 274 69 98