BTHaber 1257. Sayı

Sayfa

4

Sayfa

6

BEYAZ KÖŞE

MURAT GÖÇE

Mobil servis gelişimi için kapsamlı destek Şirketler ve geliştiriciler ile bir araya gelen Huawei, Huawei Mobil Servisleri’nin (HMS) gelişimi için 50 milyon TL yatırım yapacak.

Pardus yeniden!

Geçtiğimiz haftalarda “Ne olacak bu Pardus’un hali” başlıklı bir makale yazmıştım. Beğenilerin yanında eleştiri de aldım. Çalışmalar iyi niyetle ve yoğun devam ediyor. Fakat bu benim baktığım pencere ile çok farklı.

SAYI

HAFTALIK BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ VE EKONOMİSİ GAZETESİ www.bthaber.com.tr

1257 24 Şubat - 1 Mart 2020

Sayfa

3

Nutanix Türkiye Ülke Müdürü Tarık Ertuğrul

KVKK’yı, hukuk ve BT ekiplerinin birlikte yönetmesi gerekir ISACA Ankara Chapter ve EY Türkiye ‘KVKK ve Her Yönüyle Uyum’ etkinliği düzenledi.

Nutanix, Veri Merkezlerinin İşletim Platformu Oluyor

Sayfa

5

Sayfa

11

‘Eğitimde Fırsat Adaleti’ için EBA yenilendi

Bütünleştirmede ‘hiper’, ezber bozacak!

Türkiye'nin Dijital Eğitim Platformu’ sloganıyla yenilenen EBA ile, eğitimde fırsat adaletine önemli bir katkı sağlanması hedefleniyor.

Hiper bütünleşik altyapı; veri depolama, analitik, güvenlik gibi demirbaş konularda yenilikleri ve bunları buluşturan yepyeni bir bakış açısını gerektiriyor. Yani artık konu, genel ve özel bulutu birleştirmekten çok daha fazlası.

Sayfa

Sayfa

6

9

Avrupa’da daha da büyüme fırsatı Almanya, Türkiye, ABD, Hindistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Güney Kore ve İsviçre’deki ofisleriyle küresel bazda hizmet veren IAS, İsviçre pazarında da etkinliğini arttırıyor.

‘Koleksiyon yapmak için veri toplamak işe yaramıyor’ BTvizyon kapsamında gerçekleştirilen “Dijital Dönüşümde Sonraki Adım” panelinde “CRM’in Dijital Dönüşümdeki Rolü”, “CRM’de Veri Anlamlandırma, Segmantasyon ve Şikayet Yönetimi”, CRM’in Satıştaki Rolü” konuları değerlendirildi.

Dosya Sponsoru

Bilişim 500; araştırması, yayını ve töreni ile birlikte Bilişim sektörü yatırımcıları için ideal bir “Pazar Yeri”dir.

A R A Ş T I R M A 29 Şubat’ta B A Ş L I Y O R !

Katılım koşulları, djtal başvuru ve tüm detaylar çn; www.blsm500.com

‘

‘ Anadolu’dan doğacak yine

MEDENİYETİN İLK ADIMLARI GÖBEKLİTEPE

BThaber

GÜNDEM

24 ŞUBAT - 1 MART 2020

3

KVKK’yı, hukuk ve BT ekiplerinin birlikte yönetmesi gerekir

ISACA Ankara Chapter ve EY Türkiye’nin düzenlediği ‘KVKK ve Her Yönüyle Uyum’ etkinliğine, Türk Standartları Enstitüsü (TSE) ev sahipliği yaptı. ISACA Ankara Chapter adına açılış konuşmasını gerçekleştiren Karel firmasından Volkan Evrin, etkinliğin oluşum süreci hakkında şu bilgileri verdi: “Tüm kurum ve kuruluşların ve bu süreçlerde destek hizmeti sağlayan kişi ve şirketlerin ‘KVKK’ya uyum süreci oluşturma çalışmaları, sadece VERBİS kaydıyla sınırlanabilecek basit ve günlük aktiviteler değil, uzun, detaylı ve çok yönlü süreçlerdir. Bu bağlamda, kurum kültürü haline gelmesi gereken ve süreklilik hedefinde olan KVKK’ya uyum çalışmaları

konularında hukuk, teknik, uyum ve denetim bakış açılarını yansıtabilmek amacıyla ‘KVKK ve Her Yönüyle Uyum” toplantısı düzenlenliyoruz.” ‘Yönetişim ve Uyum’ başlığında bir sunum yapan Evrin, yönetişimin içindeki uyum yapısından söz ederek “Yönetişim; paydaş ihtiyaçlarının, koşullarının ve seçeneklerinin dengeli, kararlaştırılmış kurumsal hedefleri belirlemek için değerlendirmesini sağlar” dedi.

Kişisel verilere uyum süreci insanla başlar TSE’den Dilek Özeren ‘ISO 27701: 2019 Bilgilendirmesi’ yaptı ve TC kimlik kartlarıyla ilgili dönüşüm sürecinde olunduğunu kaydetti. Özeren, “ISO/IEC 27701, kamu ve özel şirketler, devlet kurumları ve kâr amacı gütmeyen kuruluşlar da dahil olmak üzere bir Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi içinde kişisel veriyi işleyen veri sorumluları ve/veya veri işleyenler de dahil olmak üzere her tür ve büyüklükteki kuruluş için geçerlidir” dedi. Avukat ve Hukuk Danışmanı Özgür Eralp,

‘Kişisel Verilere İlişkin Suçlar ve Kabahatler Neticesinde Verilecek Hapis, İdari Para ve Disiplin Cezaları’nı anlattı ve “Kanuna ait idari para cezalarıyla ilgili güncel tablo göremedim. Bir tarife olması gerekir” değerlendirmesini yaptı. Türksat’tan Avukat Başak Deprem ve EY’dan Gökhan Polat, Türksat’taki KVKK uyum çalışmalarıyla ilgili detaylı bilgi paylaşımında bulundular.

Deprem, “Bu bir hukuk projesiydi ama genel müdür düzeyinde gerçekleştirilmeseydi, projenin tam anlamıyla hayata geçmesi mümkün olmazdı. Bu yüzden aynı zamanda yönetimsel bir projedir. 1,5 yıl boyunca kişisel veri envanterini oluşturduk ve VERBİS’e de doğru bir şekilde işledik. Uyumlaştırma, dönüştürme çalışmaları bir anda bitecek değil. Proje tamamlanınca bizim sürecimiz başlıyor” şeklinde konuştu.

Hiçbir veri atık değildir!

‘Bilgi Çağının Petrolünü Kullanma Yöntemi: Veriyi Anonimleştirme’ başlığında bir

sunum gerçekleştiren Dr. Mustafa Afyonluoğlu, “Kişisel verileri zedelemeden veriden nasıl değer yaratabileceğimizi konuşmaya başladık. Anonimleştirme ile; verinin kişiye ait olan kısmı atılır ve kalan kısım sizin işinizi görür. Tüm süreçlerdeki tüm veriler değerlidir. Hiçbir veri atık değildir! Veri, anonimleştirilerek faydaya çevrilir. Yüksek verim ile anonimleştirme üzerine talepler artacak. Kişisel bilgileri ne kadar ayıklarsak yani ne kadar anonimleştirebilirsek o kadar da değer kaybı oluyor. Peki dengeyi nasıl sağlayacağız? En az kayıpla en yüksek mahremiyeti sağlayacağız. Sentetik veri; gerçek veri üzerinde yapay olarak oluşturulan veridir.

Türkiye’de geçen yıl ilk kez sentetik veri üreterek bir çalışma gerçekleştirdik. Verilerimizi bizimle olan işi bitince nasıl hizmete sunabiliriz, en az kayıpla bunu nasıl yapabiliriz? Ne kadar iyi anonimleştirme yapabilirsek Türkiye’nin yüksek çıkarları için o kadar çok verim elde edebiliriz” şeklinde konuştu.

Ar-Ge çalışmaları ticari değere dönüştükçe Türkiye'nin rekabet gücü artıyor ‘Teknopark İstanbul 2. Etap’ının açılışı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleşti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı konuşmada, Türkiye'nin 207 üniversitesi, bin 234 Ar-Ge merkezi, 365 tasarım merkezi ve 85 teknoloji geliştirme bölgesi ile güçlü bir araştırma altyapısına sahip olduğunu vurgulayarak "Bu merkezler birbirinden kıymetli firmalara, girişimcilere ve cevval gençlerimize ev sahipliği yapıyor.

Akademik ve teknik bilginin ekonomik değere dönüştüğü bu sistemde üretilen her unsur, ülkemizin hedeflerine yaklaşmasına katkı sağlıyor” değerlendirmesini yaptı. Erdoğan, Teknopark İstanbul'da 312 şirket ve kuluçka merkezindeki

girişimcilerin 5 binin üzerinde çalışanı istihdam ettiğini kaydederek "Savunma sanayi başta olmak üzere pek çok alanda öncü projeler burada ortaya çıktı.

ASELSAN, TAI, TEI, Roketsan, BMC Power gibi büyük şirketler, Altınay Havacılık, Fourtech, Femsan, Armelsan, Figes gibi yüksek teknoloji firmaları burada yerli ve milli projelere imza atıyor. Ülkemizin gururu MİLGEM Korvet, Altay Tankı, ANKA İHA, AKYA Torpido ve LHD amfibi hücum gemisi gibi projelerin Ar-Ge çalışmaları Teknopark İstanbul'da yürütülüyor” şeklinde konuştu.

Türkiye'nin geleceği; teknoloji ve inovasyonda Erdoğan, Teknopark İstanbul Teknoloji Transfer Ofisi'nin 4

ayrı kümelenmeyi desteklediğini kaydederek savunma, havacılık ve uzay, sağlık endüstrisi, denizcilik ve siber güvenlik kümelenmelerinin dışa bağımlılığı ortadan kaldırmak, milli teknolojileri üretmek, yerli sanayiyi bir üst lige çıkarmak hedefleriyle çalışmalarını sürdürdüğünü anlattı ve kritik şirketlerin yanı sıra yeni filizlenen girişimlerin de Teknopark İstanbul'un imkanlarından faydalandığına dikkat çekti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Halen 95'i aşkın girişimci, inovatif ve derin teknoloji tabanlı iş fikirleri üzerinde Ar-Ge çalışmalarını burada yürütüyor. Bunların arasında laboratuvarda yapay elmas üreten, anne sütünü

zehirli kimyasallardan arındıran, yapay zekâ ile risk tahmini yapan, sahte ilaçların tespitini sağlayan, akciğer kanserinin üç boyutlu navigasyon yöntemiyle teşhisini kolaylaştıran çalışmaları yürüten gruplar da burada bulunuyor” açıklamasını yaptı ve tüm etapları tamamlandığında Teknopark İstanbul’un 1,5 milyon metrekarelik kapalı alanda binden fazla Ar-Ge firmasına ev sahipliği yapan bir yere dönüşeceğini kaydetti. Türkiye'nin geleceğinin, teknolojide ve inovasyonda olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Biz kendimizi savunma sanayisinde ispatladık. Şimdi sıra üretimin diğer alanlarına geldi. Bilinçli bir stratejiyle bunu başaracağımıza inanıyorum” şeklinde konuştu.

4

BThaber

BEYAZ KÖŞE

24 ŞUBAT - 1 MART 2020

PARDUS yeniden!

MURAT GÖÇE muratgoce@bthabersirketleri.com Geçtiğimiz haftalarda “Ne olacak bu Pardus’un hali” başlıklı bir makale yazmıştım. Bu makalenin online tarafının linkini de sosyal medyada paylaştım. İlk önce özellikle TÜBİTAK Pardus ekipleri ağır söylemlerle yani “makalenin amatörce ve bilgisizce” yazıldığı iddiaları yanında hakarete yakın cevaplar verdi. Bu üzücü durum karşısında Pardus. org ‘a bir görüşme talebi ilettim. Çok kısa sürede olumlu şekilde cevap geldi, yakında programımda olacaklar. Bu nazik ve konuya hakim beyefendi ile BTK’da yapılan bir etkinlikte ayaküstü de görüştük, heyecanla kendisini bekliyoruz.

Bu gelişmelerin akabinde Havelsan Kurumsal İletişim’den bir beyefendi çok kibarca yönetim kurulu başkan vekili vasıtasıyla aradığını, bilgilendirme metni göndermek istediklerini söyledi. Çok memnun oldum, aşağıda paylaşıyorum.

Sonuç olarak bir açıklama metnimiz var, bir de söyleşi yapacağız. Teknoloji basını olarak gelişmelerden bizler çok mutlu olduk. Hem eleştirilerimizin dikkate alınması açısından hem de öğrendiklerimizden.

Görüyorum ki kamu ve akademi tarafında ciddi yol alınmış. Zaten BThaber tarafından hazırlanan Dijital Türkiye özel

yayınımızda bu konuyu detaylı şekilde açıkladık. Çalışmalar iyi niyetle ve yoğun devam ediyor.

Fakat bu benim baktığım pencere ile çok farklı, şöyle ki: ben yapılan çalışmaların yetersiz kaldığını, bunun arttırılması gerektiğini, devletin ve hatta oluşturulacak kominitilerin sahiplenmesi gerektiğini söyledim. Hala da farklı düşünmüyorum, çünkü benim yaygınlaşmaktan anladığım ya da görmeyi istediğim yer, kamu başta olmak üzere özel sektörde, üniversitelerde, tanıdık bir şirkette, yan komşuda, arkadaşta Pardus kullanımı.

Bankaların, kamunun ve herkesin açık kodlu yazılımlarla hazırlanmış dokümanları sunması ve kabul etmesini bekliyorum.

Pardus öğrenci kulüpleri görmek istiyorum, Pardus eğitim programları hatta okullarda müfredatta görmek istiyorum. Bana 35.000 akıllı tahtada kurulu Pardus yetmiyor, birkaç devlet kurumunun Pardus kullanması da yetmiyor.

Hem devlet hem de kullanıcıların sahip çıkması gereken bir durumdur. Bugünlere kadar hem takipçi hem de destekleyicisi olacağız Pardus’un.

Havelsan’dan Pardus’a ve Açık Kaynak Teknolojilerine Tam Destek “Yerli ve milli ürünlerimizin sayısını artırmak üzere yoğun çalışmalarda bulunan Havelsan, son yıllarda başta Pardus olmak üzere açık kaynak teknolojilerine büyük yatırım yapıyor.

Havelsan; TÜBİTAK ULAKBİM ile yaptığı önemli işbirlikleri sonucunda Pardus ile ilgili önemli

başarılara imza atmaktadır.

Pardus ile ilgili eğitim içerikleri oluşturarak kurumsal yaygınlaştırma modelleri hazırlayan Havelsan, aynı zamanda ekosistem firmalarının açık kaynak yaygınlaştırma faaliyetlerine katılımlarını sağlamak için yoğun bir çaba sarf etmektedir.

Havelsan, kamu kurumlarında Pardus ve Açık Kaynak Kodlu yazılımların yaygınlaşmasına yönelik son 2 yılda kurumlara bu konularda eğitim seferberliği düzenlenmiştir.

Farklı düzeyde kullanıcılara hitap eden birçok eğitim gerek HAVELSAN merkezinde gerekse Savunma Sanayii Başkanlığı, AFAD, Anadolu Ajansı gibi kurumlarda yerinde tamamlanmış, bu kapsamda “Pardus ve Açık Kaynak Uygulama Hizmet ve Eğitim Kataloğu” hazırlanmıştır. 3 farklı dönemde farklı kamu kurumlarına yönelik GNU/ Linux farkındalık eğitimleri, MEB öğretmenlerine yönelik 2 farklı dönemde Pardus Eğitimleri, çeşitli dönemlerde askeri ve sivil kurum ve kuruluşlar için Linux Sistem Yönetimi ve çeşitli yazılım eğitimleri verilmiştir.

2020 yılında yapılan protokol ile 4 dönem MEB öğretmenlerine Pardus eğitimleri verilmeye devam edilecektir.

2018 yılı itibariyle Pardus ile uyumlu olmayan sistemlerin ve yazılımların belirlenip bunların çözülmesine araştırılmıştır. Dönüşüm kapsamında örnek bir başarı hikâyesi AFAD’da gerçekleştirilmiştir. Çalışma sonucunda; Ankara İl Müdürlüğündeki bilgisayarların %95’inin yaygınlaştırılması

sağlanmıştır. Kurum diğer il müdürlüklerinde de bu yaygınlaştırmaya devam etmekte olup, istemciden sunuculara büyük bir Pardus göçü süreci tamamlamaktadır.

Benzer şekilde Savunma Sanayi Başkanlığı’nda masaüstü sanallaştırma çalışması ve PardusLinux yaygınlaştırma çalışmaları yapılmıştır. Milli Savunma Bakanlığı’nın modernizasyon çalışmaları kapsamında Pardus yaygınlaştırma ve güncelleme çalışmalarının yapılması, mimarinin güncellenmesi, sistem desteği sağlanması ve Pardus olmayan cihazların Pardus’a göçü konularında destek verilmeye başlanmıştır. İlgili sistemde yalnızca istemci bilgisayarlar değil, sunucular da dahil olacak şekilde uçtan uca çözümler sunulmaktadır.

2019 yılı sonu ve 2020 yılı başı itibariyle aktif olarak Tarım ve Orman Bakanlığı, Yüksek Seçim Kurumu ve Sağlık Bakanlığı’nda Pardus yaygınlaştırma planlamaları, sunucu mimari tasarımları yapılmaya devam edilmektedir. İlgili kurumlarda pilot bölgelerde kavram ispat çalışmaları ile ilerleme devam etmektedir.

2018 yılından itibaren Pardus’un yaygınlaşabilmesi için yerli ve yabancı yazılım ve donanımların Pardus uyumluğu çok önemli bir rol oynamaktadır.

Bu kapsamda Havelsan içerisinde yer alan AçıkLAB’ta ilgili yazılım ve donanım testleri yapılmaya devam edilmektedir. Ayrıca 2019 Eylül ayından itibaren çeşitli kurumlarda talep edilen çeşitli donanım cihazlarının Pardus ve

açık kaynak sistemler ile uyumluluğu ile ilgili donanım testleri yapılıp uyumluluk test belgeleri hazırlanmıştır.

Açık kaynak kodlu yazılımların yaygınlaşması ile birlikte yerli bilgi birikimi ve ekosistem gelişebilmektedir. Bu gelişme ile beraber artan talepleri karşılamaya yönelik sektöre yeni personelin katılması gerekmektedir. Bu doğrultuda Havelsan Akademi’de Pardus Sistem Yöneticiliği Kış ve Yaz Eğitim Programları düzenlenmiş ve düzenlenmeye devam etmektedir. Bunun yanında Pardus’a yönelik ilk kez bir açık inovasyon yarışması düzenlemiş, başarılı öğrenciler HAVELSAN ailesinde çalışmaya başlamıştır.

Havelsan olarak sadece eğitim ve yaygınlaştırma çalışmalarında yer almayıp aynı zamanda ürün geliştirme çalışmaları yürütülmüştür. 2019 Eylül ayında ilk sürümü duyurulan Liman MYS yazılımı ile birlikte Pardus istemci ve sunucuların uzaktan yönetilebilmesi sağlanmıştır. 2 kurumda gerçek ortamda, 6 kurumda kavram ispat çalışması olarak kullanılmaya devam edilmektedir. İlgili merkezi yönetim sistemi yazılımı ile özellikler Pardus, Debian ve Ubuntu makinelerin uzaktan yönetilebilmesi, kontrol edilebilmesi, çeşitli hiyerarşik yapıya göre politika uygulatılabilmesi gibi özellikler sağlanabilmektedir.

Kurumlardan gelen geri bildirimler ile Liman MYS’de Windows, CentOS sistemlerin de kısmi desteklenmesi sağlanabilmektedir.”

BThaber

E-TOPLUM

24 ŞUBAT - 1 MART 2020

5

‘Eğitimde Fırsat Adaleti’ için EBA yenilendi Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, 10 Şubat tarihinde Ankara’da düzenlenen, ‘Yenilenen Eğitim Bilişim Ağı (EBA) ve EBA Akademik Destek Tanıtım Programı’nda gerçekleştirdiği sunumda, tümüyle yenilenen EBA’nın içeriği hakkında detaylı bilgi paylaşımında bulundu. 2023 Eğitim Vizyonu çerçevesinde ‘Türkiye'nin Dijital Eğitim Platformu’ sloganıyla yenilenen EBA ile, eğitimde fırsat adaletine önemli bir katkı sağlanması hedefleniyor.

‘Eğitimde Fırsat Adaleti’ çerçevesinde tümüyle yenilenen EBA’nın içeriği; etkileşimli okul kitapları, ders anlatım videoları, sınavlar ve uygulamalar ile güncellendi. Uzun soluklu bir çalışmanın ürünü olan EBA, öğrencilerin ve öğretmenlerin duydukları pek çok ihtiyaca karşılık veriyor. Modern ve sade kullanıcı arayüzü ve akıllı özellikleriyle yeni EBA, yaklaşık 18 milyon öğrenci ve 1 milyon öğretmen ile velilerin kullanımına açıldı. Yeni EBA; okul öncesinden 12. sınıfa

kadar öğrenci ve öğretmenin öğrenme yolculuğuna eşlik eden 1.600'den fazla ders ve 20 binin üzerinde zengin, güvenilir ve etkileşimli içerik sunuyor.

EBA'nın eğitimde fırsat adaleti sağlamak için müthiş bir fırsat olduğunu vurgulayan Ziya Selçuk, “Bugün, ‘Türkiye’nin her köşesindeki çocuklarımıza nasıl ulaşırız?’sorusuna cevap için buradayız. EBA, doğru kullanıldığında öğretmenin en büyük yardımcısı, öğrencinin okul dışında da elinden tutan bir öğretmen gibi. Türkiye'nin her yerinden öğrenci ve öğretmenlerimiz EBA'ya giriş yaparak içeriklerden faydalanabiliyorlar. Bizim eğitimi sınıfın dışına da taşımak gibi bir hedefimiz vardı. EBA bu amaca hizmet ediyor. Elazığ'da üzücü bir deprem yaşadık ve öğrencilerimiz güvenlik tedbiriyle okula başlayamadılar.

Ancak eğitime EBA üzerinden devam ettiler. EBA üzerinden konu tekrarları yaptılar, gelecek konulara çalıştılar” açıklamasını yaptı.

'Akıllı Öneri' sistemi, öğrenciye özel ‘kişiselleştirilmiş’ içerikler sunuyor “Yenilenen EBA ile öğrencilerin etkin öğrenmelerine katkı sağlayacak 'Akıllı Öneri Sistemi’ni de uygulamaya aldık” ifadesini kullanan Bakan Selçuk, EBA ile ‘kişiselleştirme’ye geçildiğinin altını çizerek “Öğrencinin performansına göre bir içerik önerme sistemine sahip olan yeni EBA, kullanıcılarına kişiselleştirilmiş bir öğrenme ortamı ve kişiye göre özelleşmiş bir arayüz seçeneği sunuyor. Uygulamayla öğrencilerin öğretmenleri tarafından gönderilen çalışmalar için çözümleri, sistem tarafından detaylı olarak analiz ediliyor ve her öğrencinin eksiklikleri ayrı ayrı tespit ediliyor. Sistem, bu eksiklikleri dikkate alarak öğrenciye özel içerikleri belirliyor ve öğretmenlerin onay vermesi durumunda bunları öğrenciye öneriyor” bilgisini verdi.

Selçuk, konuşmasına şöyle devam etti: “Bu sene, ücretsiz

dağıttığımız okul kitaplarına QR kodlar yerleştirdik ve mobil uygulamayla ilgili dersin içeriklerine yeni EBA üzerinden doğrudan erişim sağladık. Örneğin, öğrenci ders çalışırken QR kodu okuttuğunda konunun videosuna veya zenginleştirilmiş içeriklerine ulaşabiliyor. Ders kitapları, anlatım videoları, sınavlar ve diğer uygulamalar tek alandan, kolay erişilebilir şekilde kullanıma sunuldu.

Etkileşimli tahtalar için özel içerikler geliştirildi. EBA'yı dijital eğitsel içerikleri en etkili şekilde kullanarak kişiselleştirilmiş öğrenme deneyimlerinin yaşanabildiği bir platform haline getirdik. ‘Oyunlaştırma’ dünya için de yeni bir şey, bu çerçevede; belirli puan sistemleriyle öğrencilerin motivasyonlarını artırmayı hedefliyoruz. Diğer yandan 11 ve 12. sınıf öğrencilerinin ihtiyaçlarını belirledik ve bu ihtiyaçlar doğrultusunda öğrenciye özel ‘EBA Akademik Destek Sistemi’ni oluşturduk.”

‘Başkent Mobil’in en büyük çıktısı; e-demokrasinin hayat bulması Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, mobil Akıllı Belediye uygulaması ‘Başkent Mobil’i, 14 Şubat tarihinde kamuoyuyla paylaştı. Ankara Büyükşehir Belediyesi’ni dünya kentleriyle rekabet eder hale getirme hayalini gerçekleştirme yolunda önemli bir adım attıklarının altını çizen Yavaş, tanıtımını yaptığı uygulamanın ikinci fazının ise haziran ayında tamamlanacağını belirtti.

Büyükşehir Belediyesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen tanıtım toplantısına; milletvekilleri, ilçe belediye başkanları, sivil toplum ve basın yayın kuruluşlarının temsilcileriyle belediye meclis üyeleri ve bürokratları yoğun ilgi gösterdi. ‘Başkent Mobil’i anlatan Mansur Yavaş, yazılımın

büyük bir bölümünün belediyede görevli yazılımcılar tarafından hazırlandığına dikkat çekerek ‘Başkent Mobil’in dünyanın sayılı uygulamaları arasına gireceğini ifade etti. Yavaş, “Acil bildir butonundan Başkent153’e (Yeni Mavi Masa), nöbetçi eczanelerden devam eden çalışmalara, trafik durumundan ASKİ çevrimiçi işlemlere, ‘Kültür Ankara’dan otobüs nerede uygulamalarıyla birçok belediye hizmeti bundan sonra Başkentlilerin hayatını kolaylaştıracak” açıklamasını yaptı. İklim değişikliği eylem planından akıllı afet yönetimine birçok uygulama Ankara’da sunulacak Akıllı cep telefonlarına

indirilecek uygulama sayesinde acil bildir butonuyla sesli ya da sessiz seçeneğiyle vatandaşların anında belediyeye ulaşabileceğini aktaran Yavaş, göreve başladığı ilk günden itibaren ‘Demokratik Yönetişim’ anlayışını tesis etmek için hızlı adımlar attıklarını dile getirerek belediyeyi şeffaflaştırmayı, katılımcılığı arttırmayı ve topluma her an hesap verebilir olmayı öncelediklerini kaydetti.

Yavaş, “Belediye bütçelerinin nasıl kullanılacağı konusunda şehrin bireysel ve kurumsal hemşehrilerinin söz hakkı olmalıdır” ifadesini kullandıktan sonra şunları paylaştı: “Akıllı Belediye uygulaması sadece bir teknolojik dönüşümü işaret etmiyor. Bundan daha da önemlisi

yerel demokrasi açısından önemli bir devrime de kapı aralıyor. Bu uygulamanın en büyük çıktısı e-Demokrasi’nin hayat bulmasıdır.

Vatandaşlarla birlikte Ankara’yı yönetmenin kapısını sonuna kadar açıyoruz. Mahalle muhtarlarından apartman yöneticilerine kadar belediye yönetimine etki edecek hücresel demokrasiye yelken açıyoruz.” New York’tan Paris’e, Seul’den Helsinki’ye kadar çok sayıda örneği incelediklerine dikkat çeken Yavaş, iklim değişikliği eylem planından sera gazlarının kontrolüne, akıllı enerji kullanımından akıllı ulaşım planlamasına ve akıllı afet yönetimine kadar birçok teknolojik uygulamayı Ankara’da hayata geçirmek istediklerini söyledi.

6

BThaber

BİLİŞİM DÜNYASI

24 ŞUBAT - 1 MART 2020

Avrupa’da daha da büyüme fırsatı Almanya, Türkiye, ABD, Hindistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Güney Kore ve İsviçre’deki ofisleriyle küresel bazda hizmet veren IAS, Aralık 2019’da kurulan IAS Switzerland AG ile İsviçre pazarında etkinliğini arttırıyor.

Bern Büyükelçisi İlhan Saygılı, IAS

Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Karabiber, Yönetim Kurulu Üyesi Can Karabiber ve IAS Genel Müdürü Mazhar Tellibeyoğlu, Saygılı’nın makamında bir araya geldi. IAS yöneticilerini büyükelçiliğin köşkünde ağırlayan Saygılı, dünyanın farklı

bölgelerinde projelere imza atan IAS’nin eğitime ve gençlere verdiği önemi de takdir ettiğini belirtti.

IAS Genel Müdürü Tellibeyoğlu ise “IAS, Türk mühendisler tarafından üretilen caniasERP ile globaldeki operasyonlarına hız kesmeden devam ediyor. Büyükelçi Saygılı

ile gerçekleştirdiğimiz buluşma, bölgedeki etkinliğimizi arttırmak adına önemliydi. Kendisi ile gelecekteki planlarımız hakkında görüştük. Saygılı, Avrupa’da yeni çözüm ortakları bulmak ve daha büyük adımlar atmak adına önemli bir referans“ bilgisini verdi.

Mobil servis gelişimi için kapsamlı destek Türkiye’de ilk kez düzenlenen Huawei Developer Day (HDD) etkinliğinde şirketler ve geliştiriciler ile bir araya gelen Huawei, Huawei Mobil Servisleri’nin (HMS) gelişimi için 50 milyon TL yatırım yapacak. Çok sayıda geliştirici ve içerik sağlayıcının katılımı yanında Turkcell, DenizBank, Netmera ve Mobiscus firmalarının HMS süreci hakkındaki deneyimlerini paylaştıkları HDD’de ayrıca Türk geliştiricilere ayrılan ödenek ve ödüller açıklandı. HMS, tüketicileri, yazılım geliştiricileri ve içerik sağlayıcıları ilgilendiren bir başlık. Huawei Mobil Servisleri’nin yerli uygulama geliştiricileri arasında kullanımının artırılması, şirketin 2020 stratejik hedefleri

arasında. Huawei Türkiye’nin, geliştiriciler ve tüketiciler arasında HMS’i yaygınlaştırması için ayırdığı bütçe de bu noktada önemli. Huawei Türkiye Tüketici Elektroniği Grubu Ülke Müdürü Seth Wang, yaptığı konuşmada, “Huawei Mobil Servisleri, yüksek performanslı Huawei akıllı telefonların verimli kullanımı için önemli bir platform olacak. Bu bağlamda, Huawei AppGallery'i en iyi şekilde geliştirmek için uygulama geliştiricilerle çalışma ağımızı her geçen gün genişletiyoruz. Bu projede Huawei'nin ikinci en büyük ArGe merkezinden yüzlerce Türk mühendis, sadece bu ülkede değil tüm dünyaya yönelik olarak HMS dağıtımının kodlanması ve teknik

desteği için çalışıyorlar. Türkiye, HMS gelişimi için dünyanın merkez ülkelerinden biri oldu ve yine Türkiye denizaşırı ülkeler için Ar-Ge Merkezi üssü olacak.

Türkiye için halihazırda 50 milyon TL destek primi de ayırdık” dedi. Huawei Türkiye Tüketici Elektroniği Grubu Mobil Eko Sistem İş Geliştirme Müdürü Kaan Arlı, Huawei Mobile Servisleri’nin ülkemizde yaygınlaşması için yapılacak çalışmalar kapsamında yazılım geliştirici şirketlerin, uygulamalarında yapması gereken teknik geliştirmeler ve çalışmalar hakkında da bilgiler verdi. Huawei Mobil Servisler Dijital Pazarlama Müdürü Ana Violante ise yaptığı sunum ile Huawei Asistan servisi üzerinde

büyük önem taşıyan Huawei Ability Gallery (HAG) hakkında detayları bilgileri geliştirici şirketler ile paylaştı. Konferans katılımcıları HMS entegrasyon sürecini, workshop alanları ile canlı olarak da deneyimleme fırsatı buldu. Huawei Ar&Ge ekibi içinde kurulan DTSE (Developer Technical Support Engineer) takımı ise HMS çatısı altında bulunan servisler hakkında kodlama seviyesinde bilgiler verdi.

Marka tarafından oluşturulan Huawei AI gibi yenilikleri, HMS Core servisleri, Huawei Uygulama İçi Satın Alma, Huawei Konum gibi servisleri kullanarak uygulamaya giriş yapma gibi temel hizmetlerin ayrıntıları da katılımcılara sunuldu.

Dell Technologies Forum 2020, 3 Mart’ta İstanbul’da Dell Technologies Forum 2020, 3 Mart’ta Intel ve Microsoft’un küresel desteği ile İstanbul’da BT profesyonelleri ile buluşacak.

Uçtan uca dijital çözüm sağlayan Dell Technologies, yenilediği 2030 hedefleriyle dünyanın gelişimine katkı sağlamaya da devam ediyor. Dell Technologies

çatısı altındaki 7 teknoloji şirketinin sağladığı gücü aynı anda deneyimlemeye imkan tanıyan Dell Technologies Forum, tüm BT profesyonellerinin iletişimi kurması, konunun uzmanı kişilerle tartışması ve dönüşümü nasıl gerçeğe dönüştürebileceğini keşfetmelerine fırsat veriyor.

İnsanlığa yönelik inovasyonlara yatırım yapan Dell Technologies, bu gelişimin nasıl gerçekleştiğini, 2030 yılına doğru ilerlerken hangi teknolojilerin rehberlik edeceğini bu etkinlikle katılımcılarla paylaşacak. IoT, yapay zeka, bulut bilişim gibi yeniliklerin inovasyonda ne gibi

değişiklikler yarattığının da ele alınacağı etkinlikte, dönüşümün sosyal etkisi de masaya yatırılacak. 3 Mart’ta Wyndam Grand Levent’te gerçekleşecek etkinlikle ilgili detaylar www. delltechnologies.com/tr-tr/events/ forum2019/Istanbul/index.htm sitesinde.

IT Forum CxO, ikinci buluşmaya hazır Bilişim sektörünü bir araya getiren IT Forum CxO etkinliği için geri sayım başladı. 3 Mart 2020 tarihinde Fairmont Quasar Hotel İstanbul’da 400'ü aşkın ulusal ve uluslararası sektör profesyonelini buluşturacak olan IT Forum CxO etkinliğinde Citrix, Canon, Mazars Denge,

Zendesk, Uptime Institute, BThaber gibi marka lideri firmalar da sponsor olarak yer alacak.

Etkinlikte CxO'ların gözünden Dijital Dönüşüm", Büyük Veri ve Raporlama, Siber Güvenlik, Akıllı Şehirler, 5G, Mobilite, Endüstri 4.0, Yapay Zeka, Endüstriyel Akıllı Üretim, Müşteri Deneyimi

Yönetimi, Dijital Kültür, Yeni İş Modelleri, Son Teknoloji Vaka Çalışmaları gibi gündemdeki konular ele alınacak. Teknoloji sağlayıcı firmalar, son kullanıcı firmaları, operatörleri, bankalar ve sigorta şirketlerini, perakende, enerji, sağlık, eğitim, otomotiv, turizm, tarım gibi sektörlerden

temsilcileri, veri bilimciler, iş analistleri, medya temsilcileri, belediyeler, üniversiteler, ilgili kamu kurum ve kuruluşlarından yetkili isimler IT Forum CxO etkinliğinde bir araya gelecek.

Etkinliğin detayları için www. itforumturkey.com sitesi takip edilebilir.

SEKTÖRÜNDE ERP GELECEK canias İLE ŞEKİLLENECEK 30 yıllık ERP tecrübemiz ile onlarca sektörde olduğu gibi ELEKTRONİK sektörünün de ihtiyaçlarını çok iyi biliyoruz. ENDÜSTRİ 4.0 çağını yakalamanız için geleceğin teknolojisini üretiyoruz.

Advertising & Promotion · Automotive · Aviation & Defense · Building · Chemicals & Paint · Cooling & Heating · Construction Materials · Education · Electronics · Energy · Food · Furniture & Wood Processing · Geology · Glass Processing · Import & Export · Jewelry · Leather · Logistics · Machinery & Industrial Automation · Medical · Metal · Mining · Packaging · Plastic · Retail · Service & Maintenance · Textile & Garment · Tourism

Detaylı bilgi için: www.caniaserp.com /caniasERP

8

BİLİŞİM DÜNYASI

BThaber

24 ŞUBAT - 1 MART 2020

Endüstriyel IoT için kapsamlı güvenlik mimarisi Cisco, Barcelona’da gerçekleşen Cisco Live etkinliğinde hem IT hem OT ortamlarında daha fazla görünürlük sağlayan ve endüstriyel süreçleri koruyan IoT güvenlik mimarisi çözümünü tanıttı.

Güvenlik operasyon merkezlerinde IT ve OT’yi bir araya getirerek gelişmiş bir anomali tespit sistemi sunan Cisco’nun yeni çözümleri sayesinde kurumlar, verimliliklerini artırabilecek, dijitalleşme süreçlerini hızlandırabilecekler.

Cisco Türkiye Genel Müdürü Didem Duru, “Kurumlar, siber tehdit riskini hafifletebilmek ve endüstriyel süreçlerini optimize edebilmek için en kıyıda köşede kalmış ağ ortamlarını bile bütünüyle görebilmeli” vurgusunu yaptı.

Cisco’nun yeni IoT güvenlik mimarisinin temelinde endüstriyel ağ ortamının güvenliğini sağlamak var. Cisco Cyber Vision ise bu kapsamda Cisco’nun

Endüstriyel Nesnelerin İnterneti ağ kurma portföyünde yer alan ve endüstriyel varlıkların otomatik olarak bulunmasını sağlayan ilk yazılım tabanlı güvenlik çözümü. Bağlantılı varlık trafiklerinin analizlerini yapıp tehditlerin bir operasyonel ortamdan diğerine geçmesini önleyen Cisco Cyber Vision; çalışma süresini, verimliliği ve güvenliliği etkileyen, endüstriyel varlıkları ve süreçleri riske atan tehditlerin gerçek zamanlı olarak takip edilebildiği Cisco Talos istihbarat altyapısını kullanıyor.

Cisco’nun endüstriyel ağ kurma özelliğiyle entegre olan Cisco Edge Intelligence ise çoklu buluta ve tesis içindeki noktalara veri gönderimini sorunsuz hale getirerek, kurumların rekabet gücünü artırıyor, tüm kritik noktalarda işletmelerin verileri daha iyi yönetmelerine yardımcı oluyor.

Türkiye Yapay Zeka Zirvesi’nde üçüncü buluşma

Türkiye Yapay Zeka İnisiyatifi’nin (TRAI) düzenlediği üçüncü Türkiye Yapay Zeka Zirvesi, 12 Mart’ta UNIQ İstanbul’da gerçekleştirilecek.

Türkiye’nin lider şirketleri, teknoloji devleri, yerli ve yabancı uzmanlar, akademisyenler ve girişimcilerin katılacağı etkinliğin ana teması ise “Yapay Zeka İşinize Değer Katar”.

Bin 500’ün üzerinde katılımcıyı ağırlayacak olan Türkiye Yapay Zeka Zirvesi hakkında detaylar ise https:// turkiye.ai/ adresinde. Etkinlikte, yapay zekanın hayatın pek çok alanındaki etkisi paylaşılacak. TRAI’nin düzenlediği etkinlikte üç salonda eş zamanlı olarak düzenlenecek sunum ve panellerde yapay zeka hakkındaki son gelişmeler paylaşılacak. Konunun uzmanları, kurumların temsilcileri ve Startuplar’la tanışma şansı yakalayacak olan katılımcılar, 100’e

yakın konuşmacının sunumunu dinleme fırsatı bulacak. Türkiye Yapay Zeka İnisiyatifi’nin Kurucusu Halil Aksu, etkinliği ve yapay zekanın geleceğini şöyle değerlendirdi: “Yapay zeka medeniyetimizin işletim sistemi haline gelecek. Sağlıktan eğitime, e-ticaretten üretime, güvenlikten adalete, bankacılıktan otomotive kadar iş ve özel hayatın her alanına derinden nüfuz edecek.

Büyük optimizasyonlar, öngörüler, kalite artışları ve müşteri deneyimleri yaşatacak. Bu yılki zirvemizin odağı ve sloganını ‘Yapay Zeka İşinize Değer Katar’ olarak belirledik. Ülkemizde yapay zeka çalışmalarının geliştiğini ve çoğaldığını görmekten dolayı onur ve mutluluk duyuyoruz.

Türkiye Yapay Zeka İnisiyatifi’ni de bu konuda farkındalığı artırmak ve ekosistemi geliştirmek hedefiyle kurmuştuk. 10 kadar Startup ile başladıktan sonra, üç yıl içinde bu sayıyı 100’ün üzerine taşımayı başardık. Önümüzdeki yıllarda bu sayının katlanarak artacağını ve daha çok yapay zeka projesi gerçekleştirileceğini göreceğimize dair inancımız tam.”

BThaber

BİLİŞİM DÜNYASI

24 ŞUBAT - 1 MART 2020

9

‘Koleksiyon yapmak için veri toplamak işe yaramıyor’ Antalya’da gerçekleştirilen BTvizyon Toplantısı kapsamında “Dijital Dönüşümde Sonraki Adım” başlıklı bir panel de gerçekleştirildi. Kurumsal Dönüşüm Platformu Koordinatörü M. Göker Sarp’ın moderatörlüğünde gerçekleşen panelde “CRM’in Dijital Dönüşümdeki Rolü”, “CRM’de Veri Anlamlandırma, Segmantasyon ve Şikayet Yönetimi”, CRM’in Satıştaki Rolü”, “Kitlesel Kişiselleştirme”, “Antalya’da CRM’in Gelişimi ve Geleceği” ile “Otel Yönetiminde Teknoloji” konuları değerlendirildi. Panele konuşmacı olarak ise ve Cornelia Hotels Golf Resort & Spa CRM Yöneticisi Senem Sarı Çete, Kilit Hospitality Grup CRM Direktörü Ferhan Yönter, Paloma Hotels Group CRM & Reputation Manager’ı Berfu Tekbaş, Sherwood Hotels Satış ve Pazarlama Müdürü Sezer Şener ve Cloudyflex Yönetici Ortağı Haluk Çavuşoğlu katıldı.

“2016 krizinde, doğrudan rezervasyon ve marka bilinirliliğinin önemini farkettik” Tüm sektörlerde müşterilerin taleplerinin değiştiğini ve bunun da CRM’in önemini artırdığına dikkat çeken Ferhan Yönter, şunları kaydetti: “Hedef kitleniz ile birebir iletişim kurulması çok önemli. Artık bir şekilde hedeflediğimiz kitlelerin verilerine ulaşıyoruz ama etkin yönetimde sadece boş veri toplamak ya da her zaman ifade ettiğim gibi koleksiyon yapmak için veri toplamak işe yaramıyor maalesef. Bu verilerin doğru kullanımı ve doğru stratejilerle değerlendirilmesi, işlenmesi ile hedef kitlenizi sadık tüketicileriniz haline getirebilirsiniz. Tüm bu çalışmalarda unutulmaması gereken en önemli konu da markanıza güvenilmiyorsa siz bir hiçsiniz. Kilit Hospitality Group olarak 2016 da sektörde yaşanan krizde, doğrudan rezervasyonun ve marka bilinirliğinin önemini fark eden ve dijital dönüşümün zorunlu olduğu düşüncesiyle hızla çalışmalara yoğunlaşan

ilk markayız diyebilirim. Benim önerim, kesinlikle markanızla ilgilenen herkesi, hedef kitlenizi her mecradan dinlemek. İlgilenmeyenlere de yine bu dinlemeyle ve algoritmalarla ulaşmanız an meselesi zaten.”

Kitlesel kişiselleştirme önemli hale geldi Günümüzde her şeyin sıradanlaştığını ama bu kez de standartların önemini yitirdiğini belirten Paloma Hotels Group CRM & Reputation Yöneticisi Berfu Tekbaş, şu bilgileri verdi: “Artık müşteriler kendine özel hizmet istiyor. Peki otellerde bunu nasıl yapacağız? Odada VIP olan müşteri, Izgara başında normal müşteri mi olacak? ‘Adult Zone’lar gibi özelleşmiş alanlar bu nedenle oluşturuldu. Tesislerdeki alacarte restoranların sayısı artmaya ve özelleşmeye başladı.

Artık insanlar kendi yemeklerini, kendi salatalarını tasarlamak istiyorlar. Üretim sektörü tabi ki maliyetleri düşürmek için kitlesel üretim yapmaya devam edecek.

Ona bir şey diyemeyiz. Ama otelcilik gibi hizmet sektöründe işi kitlesel yapıp kişiye özel olmamız gerekiyor. ‘Şikayet Yönetimi’ konusunda da çok yakında yapay zeka devreye girecek. Yaşanmış müşteri hikayelerinden öğrenerek kişiye özel çözüm tasarlamamıza, geliştirmemize yardımcı olacak. Şikayetler için ayrılan bir özel bütçe kalemi yok ama reklamasyon için böyle bir bütçe var. Artık müşteriyi tesislerimize getirme sürecinde dijitalleştik ancak halen müşteri tesisten gittikten sonra veya şikayetiyle ilgili analiz yapmıyoruz.”

CRM yakın gelecekte otellerde bir değer olarak yükselecek Cornelia Hotels Golf Resort & Spa CRM Yöneticisi Senem Sarı Çete ise konuşmasında şu bilgileri verdi: “Biz şikayet kelimesi yerine karşı tarafın algısını yönetmek adına ‘olumsuz geri dönüş’ sözcüğünü kullanmayı daha doğru buluyoruz. Olumsuz geri dönüşleri ise kayıt altına alarak önce haklı ve haksız olarak ayırıyoruz ve ölçümleri yaptıktan sonra da iyileştirmelerimizi gerçekleştiriyoruz. Sorduğumuz zaman firmalar, oteller ya da alt birimler her zaman yüzde 100 müşteri memnuniyetini hedeflemekte ancak böyle bir sonuç almak mümkün değildir.

Hitap ettiğiniz profil kitlesi aynı olabilir ancak algı ve beklentiler farklıdır. Dolayısı ile biz de tüm birimlerimize yüzde 100 gibi bir hedef konulmaması gerektiğini belirterek daha gerçekçi hedeflerle sürecimizi yönetiyoruz.

Gelecekte otelcilik sektöründe önbüro departmanının temeldeki işlerini ve raporlarını arka planda yapmaya devam edeceğini haricindeki tüm işleyişin ise tek bir yapı olarak CRM çatısı altında bütünleşecek. Misafir ilişkileri departmanı ile birlikte yürütülerek satış ve pazarlama departmanı ile birlikte dijital pazarlama ve benzeri kanalları da bir arada doğru yorumlayıp, doğru stratejiler belirleyip kullanarak birlikte önemli adımlar atılacağını düşünmekteyim.

Bence en önemli şey itibar ve bu hem kişisel hem firma bazlı hem de ülkemizi de ilgilendiren en önemli konuların başında geliyor.”

“CRM bize bir kimlik kattı” Sherwood Hotels Satış ve Pazarlama Müdürü Sezer Şener’e göre, 2016’deki krizden önce CRM ve misafir İlişkileri farklı içeriklere sahip olsa da karıştırılan iki kavramdı. Otellerde misafir ilişkilerinden ayrı olarak CRM birimi kuruldu ve son 2 yılda Antalya’daki otellerde bu sistem yaygınlaştı. Şener, konuşmasını şöyle sürdürdü: “CRM her şeyden önce bize bir kimlik kattı. Bu sayede kim olduğumuzu, hangi profilde misafirleri ağırladığımızı ve ağırlayabileceğimizi önceden analiz etme şansı yakaladık, marketing faaliyetlerimizi bu doğrultuda yapmaya başladık. Öte yandan dijital dönüşüm ile beraber gelen dijital onay bence çok önemli ve işimizi oldukça kolaylaştı. Eskiden tur operatörleri ve oteller arasında yapılan kontratlar aylar sürerken şimdi dijital imza sayesinde dakikalar içerisinde tamamlayabiliyoruz.

Yakın zamanda işimizi daha kolaylaştıracak çözümlerin bize ulaşacağını görebiliyorum. Ancak beklentileri doğru izah edersek yatırımcılar da bu tür teknolojileri daha çok desteklerler diye düşünüyorum.”

“Modern kurumlar artık birçok noktadan müşterilerine dokunabilmeli” Cloudyflex Yönetici Ortağı Haluk Çavuşoğlu da şu bilgileri verdi: “Kurumların dijital dönüşüm için en çok dijital pazarlama alanında yatırım yaptıklarını gözlemliyoruz.

Modern kurumların artık birçok noktadan müşterilerine dokunabilmeleri gerekiyor. Tele satış için de mutlaka bir santral alt yapısı olduğunu gözlemliyoruz ancak bu altyapı genelde CRM ile entegre olmuyor. Günümüzde merkezde müşterinin olduğu bütünleşik sistemler kurulmalı.

Müşteri kolay şekilde şikayetini iletebilmeli. Otel şikayeti anlayarak kayıt altına alıp hızla çözmeye çalışmalı. CRM yazılımı üreticileri kullanımı sürekli kolaylaştırmaya çalışıyorlar. Bunun dışında entegrasyon ve mobil konuları oldukça önemli bir hale gelecek.”

24 ŞUBAT - 1 MART 2020

Veri Merkezleri, Hiper Bütünleşik Altyapı Üstünde Yükseliyor

DOSYA:

BThaber www.bthaber.com.tr

Handan Aybars

Bütünleştirmede ‘hiper’, ezber bozacak!

Hiper bütünleşik altyapı; veri depolama, analitik, güvenlik gibi demirbaş konularda yenilikleri ve bunları buluşturan yepyeni bir bakış açısını gerektiriyor. Yani artık konu, genel ve özel bulutu birleştirmekten çok daha fazlası. Sektörel ihtiyaç ve sektörleri bağlayan regülasyonlara uyum, kurumsal iş sürekliliğini garantilemek, kurumsal bilişim mimarisinde en yeni ve ihtiyaçlara en uygun yapılanmayı inşa edebilmek gerek. Bu yolda şirketler var olan bilişim mimarisi yerine yenisini de inşa edebilir, kurumsal öncelikler ve ihtiyaçlarını bilerek, var olan mimariye ekleme ve

güncelleme de yapılabilir. Ama iyisi mi, kurumsal BT sorumluları kendi hedefleri ile bir danışmanlık desteğini buluştursun. Dosyamızda okuyacağınız gibi yapboz bir yol haritasından ziyade, entegrasyon yetkinliği ile güne ve ihtiyaçlara tam uyumlu, geliştirilebilir ve yenilenebilir bir mimari esas. Zaten bu yüzden bilişim sektöründe de rekabet ve işbirliği avantajları başa baş ilerliyor. Çünkü entegrasyon özelliği, herkesin avantajı.

Dosya Sponsoru

12 DOSYA

Veri Merkezleri, Hiper Bütünleşik Altyapı Üstünde Yükseliyor

BThaber

24 ŞUBAT - 1 MART 2020

Nutanix, Veri Merkezlerinin İşletim Platformu Oluyor Hiper-bütünleşik sistemler konusundaki kurumsal farkındalığın gün geçtikçe arttığı günümüzde Nutanix, kurumları yüksek maliyetli, yönetilmesi zor ve silolaşmış 3 katmanlı IT altyapısından kurtarıp onlara daha basit, daha kolay yönetilebilen, granüler olarak ihtiyaçları kadar büyüyen bir yapı sunuyor.

Günümüzde dijital dönüşüme yoğunlaşan CIO’lar, bu doğrultuda daha çevik ve esnek teknoloji altyapılarına ihtiyaç duyuyorlar. Kurumların değişen koşullarına uyum sağlayabilen bu teknolojiler konusunda Nutanix müşterilerine esnek, sınırsız olarak büyüyebilen bir platform sunuyor.

Hiper-bütünleşik sistemler konusundaki kurumsal farkındalığın artış gösterdiğine dikkat çeken Nutanix Türkiye Ülke Müdürü Tarık Ertuğrul, sorularımızı yanıtladı: - Hiper bütünleşik altyapı mimarisi neleri içeriyor ve içermeli? Var olan mimariyi ‘hiper-bütünleşik’ hale getirmek, artık neden önemli bir gereklilik halini aldı?

Faaliyet gösterdikleri sektör ne olursa olsun, kurumların varlıklarını sürdürüp müşteri memnuniyetini en üst seviyede tutabilmesi için kurumsal uygulamaları hayati önem taşıyor. Bu uygulamalar perakende sektöründe hizmet veren bir kurum için perakendecilik uygulaması olurken bankacılık sektörü için bankacılık uygulamaları olabiliyor. Ancak kurumların IT altyapısını incelediğinizde çoğunlukla uygulamalarını çalıştırmak için sunucu, veri depolama ürünleri ve SAN anahtarlarından oluşan 3 katmanlı geleneksel mimarinin kullanıldığını görürüz. Ağırlıklı olarak purpose-built olarak adlandırılan belirli amaca yönelik sistemlerden oluşan bu yapı hem yüksek maliyetli hem de farklı katmanların farklı kişiler tarafından yönetildiği, yönetilmesi zor bir yapı. Aynı zamanda upgrade maliyetleri ve bakım yenileme maliyetlerinden dolayı kurumlar 3 ya da 5 yıl sonra kullanacakları kapasiteyi de ilk günden alarak maliyetlerini daha da artırıyor. Nutanix, hiper-bütünleşik konsepti ile yola çıkarken bu karmaşık yapıyı nasıl basitleştirip kurumların maliyetlerini azaltabiliriz düşüncesi ile yola çıktı. Hiper-bütünleşik konsepti ile daha önce 3 katmanlı olan kompleks

Nutanix Türkiye Ülke Müdürü Tarık Ertuğrul yapı yerini X86 tabanlı ve düşük maliyetli node olarak adlandırdığımız sunuculara bırakıyor. Üzerinde çalışan Nutanix yazılım katmanı da ‘software defined’ olarak sistemin sanallaştırılarak çalışmasını sağlıyor.

verimliliğini yüzde 61 arttırdığını, sistemlerin kurulumu için gerekli olan zamanın yüzde 73 azaldığını, sistemin yedi ayda kendi maliyetini geri ödediği, 5 yılda yüzde 534 ROI sağladığı ve plansız kesintileri yüzde 97 azalttığını gösteriyor.

- Bu konuda kurumsal farkındalık ne seviyede? Sektör bazında bu konuda yatırım ilgisi öne çıkan sektörler var mı?

Hiper-bütünleşik sistemler konusundaki kurumsal farkındalık gün geçtikçe artıyor.

IDC tarafından yapılan araştırma hiper bütünleşik satış rakamlarının 2019 yılının üçüncü çeyreğinde bir önceki yıla göre yüzde 18,7 arttığını gösteriyor. Özellikle dijital transformasyon konsepti, maliyetlerin azaltılması ve verimliliğin artırılması konusunda IT ekiplerinin üzerindeki baskılar bu farkındalığın artmasını hızlandıran etkenler. IDC tarafından 2017 yılında yapılan araştırma Nutanix’in IT altyapı maliyetlerini yüzde 39 düşürdüğü, operasyon maliyetlerini yüzde 60 azalttığı, operasyon ekiplerinin

- Bu altyapıyı kurgulamak için şirketler nasıl adımlar izlemeli? Misal, var olan veri merkezi mimarisini yıkıp yenisini mi inşa etmeli ya da var olanın üzerinde bu mimariyi konumlandırırken hangi öncelikleri göz önünde bulundurmalı?

Hiper-bütünleşik altyapılar konsept olarak müşterileri 3 katmanlı, yüksek maliyetli ve yönetimi zor olan yapılardan kurtarmak için oluşturulduğundan mevcut olan 3 katmanlı geleneksel mimari üzerinde çalışmıyorlar.

Yeni veri merkezi yatırımları kurumların hiper-bütünleşik altyapıya geçmeleri için oldukça iyi bir fırsat sunuyor. Bununla birlikte mevcut donanımların teknolojik yenilenme zamanları ve bakım yenileme

BThaber

24 ŞUBAT - 1 MART 2020

Veri Merkezleri, Hiper Bütünleşik Altyapı Üstünde Yükseliyor

zamanları hiper-bütünleşik yapıya geçmek için ideal zamanlar. Bunun yanı sıra yeni bir uygulama için altyapı yatırımı da hiper-bütünleşik altyapıya geçmek için bir fırsat, burada önerimiz daha sonraki ihtiyaçları da bu hiper-bütünleşik altyapı üzerinde kurgulayarak hiper-bütünleşik geçişinin hızlandırılması.

- Hiper-bütünleşik yapı seçiminde hangi kriterler göz önünde bulundurulmalı? Bu kriterler, nasıl bir önem arz ediyor?

Nutanix’in yanı sıra hiper-bütünleşik çözümü sunan farklı üreticiler de bulunuyor. Biz her zaman müşterilerimize hiper-bütünleşik çözümlerini değerlendirirken özellikle birkaç konuda dikkat etmelerini öneriyoruz.

Tercih ettikleri hiper-bütünleşik ürünleri sınırsız ve limitsiz olarak büyüyebilmeli.

Büyüme konusunda üreticilerin getirdiği sınırlamalardan dolayı sistem fazla büyüyemediği için müşteri veri merkezinde ayrı ayrı yönetilmesi gereken hiper-bütünleşik silolar oluşuyor maalesef.

Nutanix müşterilerine esnek, sınırsız ve limitsiz olarak büyüyebilen bir platform sunuyor.

Tercih edilen hiper-bütünleşik çözümü donanım bağımsız olmalı, müşteri hiperbütünleşik ürününü istediği sunucu üzerinde çalıştırmalı. Müşterinin donanım bağımlı bir çözüm tercih etmesi maalesef ilerleyen dönemde vendor lock-in’den dolayı maliyetlerinin ciddi artmasına neden olacaktır. Nutanix çözümleri donanım bağımsız olup yüz seksenin üzerinde sunucu platformu üzerinde çalışıyor.

Tercih edilen hiper-bütünleşik çözümü kullanılan sunucu sanallaştırma katmanı konusunda esnek olmalı. Nutanix kendi sanallaştırma çözümü olan AHV’yi ücretsiz olarak müşterilerine sağlıyor ve desteğini veriyor. Ayrıca VMware VSphere, Microsoft HyperV, Citrix Zen Server üzerinde de çalışıyor ama tercihimiz her zaman müşterilerimizin ücretsiz olan Nutanix AHV sunucu sanallaştırma ürününü kullanarak maliyetlerini azaltması.

Tercih edilecek olan hiper-bütünleşik çözümü tek ekrandan kolaylıkla yönetilebilmeli, ayrı modüller için ayrı kurulum ve yönetim ekranları olmamalı.

Zira bu tarz çözümler kullanıcıların hayatını kolaylaştırmaktan ziyade daha da

zorlaştırıyor. One Click ile sistem uzman olmayan bir kişi tarafından bile çok kolay anlaşılabilir ve kullanılabilir olmalı.

Nutanix olarak bunun da ötesinde müşterilerimize sunduğumuz platform ile onların Day-1 ve Day-2 operasyonlarını adresliyoruz. Onlara buluttaki çalışma kolaylığını getirip Nutanix ile sağladığımız Private Cloud ile Public Cloud’u entegre ederek verilerin istediklerin yerde depolayabilmelerini sağlıyoruz.

- 2020 yılında hiper bütünleşik altyapı yatırımlarının, bu konuda farkındalığın nasıl bir gelişim sergilemesini bekliyorsunuz?

Bugünlerde tüm CIO’ların ajandasında hemen hemen aynı maddeler var, dijital transformasyon, maliyetlerin azaltılması, verimliliğin artırılması ve Agility, yani çeviklik. Diğer bir deyişle kurumların IT altyapılarının, servislerinin ve hizmetlerinin değişen koşullara ne kadar hızlı uyum sağlayabileceği.

Nutanix kendine özgü mimarisi ile hiperbütünleşik altyapı üzerinde müşterilerin veri merkezinde bir Private Cloud oluşturup ücretsiz sunucu sanallaştırma imkanı sunuyor, ayrıca Nutanix ile birlikte Nutanix üzerinde çalışan Private Cloud ile Public Cloud entegre çalışabiliyor. Böylece kurumlar verilerini ihtiyaçlarına göre Private Cloud ve Public Cloud arasında taşıyabiliyor.

DOSYA 13

- Nutanix bu başlıkta ne gibi çözümler sunuyor, hangi çalışmaları yürütüyor? Danışmanlık, çözüm tedariği ve entegrasyon gibi başlıklarda şirketlere nasıl bir destek sunuyorsunuz?

Hiper bütünleşik sistemler aslında Nutanix’in yolculuğundaki ilk adımdı, biz hiper-bütünleşik sistemlerle birlikte kurumları yüksek maliyetli, yönetilmesi zor ve silolaşmış 3 katmanlı IT altyapısından kurtarıp onlara daha basit, daha kolay yönetilebilen, granüler olarak ihtiyaçları kadar büyüyen bir yapı sunduk.

Kurumsal hibrid bulut yazılımı olarak Nutanix’in asıl amacı kurumlara Day1 ve Day-2 operasyonlarını adresleyen, sınırsız ve limitsin olarak büyüyebilen bir platform sunarak buluttaki çalışma kolaylığını kurumların veri merkezine getirip kendi veri merkezlerinde Private Cloud kurmalarını sağlamak. Ürün portföyümüzde yer alan ücretsiz sunucu sanallaştırma katmanı, sanal sunucu güvenlik ürünleri, dosya depolama platformu, otomasyon katmanı, obje platformu, mikro-servis altyapı ürünleri, IoT ürünleri, database yönetim ürünleri, back up gibi ürünler ile birlikte kurumların IT altyapıları için bir işletme platformu sunuyoruz. İş ortaklarımız ile birlikte lokal ekibimiz projelendirmeden sistemin kurulmasına kadar olan sürecin her adımında müşterilerimize hizmet sunuyor.

“Hem bugünün hem de yarının ihtiyaçlarına yanıt veriyoruz” Amacımız kurumlar için düşük maliyetli kolay yönetilebilen, sınırsız ve limitsiz olarak büyüyebilen bir işletim platformu sunmak. Bunun ötesinde Nutanix Enterprise Hybrid Cloud platform olarak buluttaki çalışma kolaylığını Private Cloud olarak kurumların veri merkezine getiriyor.

Ayrıca Nutanix kurumların veri merkezinde kurduğu Private Cloud ile Public Cloud arasındaki entegrasyonu sağlayarak kurumların verilerini Nutanix Private Cloud ile Public Cloud arasında istedikleri gibi taşıyabilmelerini sağlıyor. Aslında biz Nutanix olarak müşterilerimize hiperbütünleşik bulut mimarisini oluşturuyoruz Nutanix ürünleri 3 katmanda yer alıyor,

Nutanix Core, Nutanix Essentials ve Nutanix Enterprise. Nutanix Core içerdiği Acropolis Operating System, Acropolis Hypervisor ve Prism yönetim katmanı ile birlikte diğer Nutanix uygulamaları için hiper-bütünleşik altyapıyı sağlıyor, şirketlerin Day-1 ve Day-2 operasyonlarını adreslemeye yönelik olarak geliştirilen Essentials ve Enterprise katmanında yer alan uygulamalar da bu Core üzerinde çalışıyor.

O nedenle hiper-bütünleşik altyapı Nutanix’in hem şu an var olan uygulamaları, hem de gelecekte ürün portföyüne katılacak olan yeni uygulamalar için temel olacaktır.

14 DOSYA

Veri Merkezleri, Hiper Bütünleşik Altyapı Üstünde Yükseliyor

BThaber

24 ŞUBAT - 1 MART 2020

'DEĞER BÜTÜNÜ' ARTIK BÜTÜNLEŞİK MİMARİDE YÜKSELİYOR!

Unify Kanal Satış Müdürü Peryan Aydaş Arslan Hiper bütünleşik altyapı içinde yönetilecek altyapı ve uygulamaların sanal ortama kurulabiliyor olması önemli. Teknolojide değişim hızını göz önüne alarak, bu altyapı içinde kullanılacak sistemlerin kurulum ve entegrasyon tasarımlarının ileriye dönük planlanması ve bu şekilde hayata geçirilmesi de kritik. Güvenlik, esneklik ve kesintisiz iletişim gibi süreçlerin doğru tanımlanıp yapılandırılması ve bu altyapı içinde kullanılacak bütün sistemlerin merkezi bir yönetim anlayışı ile hizmet verecek biçimde kurulması şart. Bu gereklilikleri paylaşan Unify Kanal Satış Müdürü Peryan Aydaş Arslan’a göre, hiper bütünleşik altyapının getirdiği güvenli ortam, yönetim kolaylığı, zamandan

tasarruf, donanımsal yükten kurtulma gibi özellikler sayesinde özellikle büyük ölçekli kurumsal firmalarda bu konuda önemli çalışmaların yapıldığı görülüyor. “Orta ve küçük ölçekli kurumsal firmalarda ise bu tarz çalışmalar daha yavaş ilerliyor. Bunun en önemli sebeplerinden biri ekonomideki yavaşlık” detayını paylaşan Peryan Aydaş, Arslan, bu yapıyı kurgulamak için atılması gereken adımları şöyle anlattı: “Bu altyapıyı kurgulamak için var olan veri merkezi mimarisi yerine yenisi de inşa edilebilir ya da var olan yapı üzerinde de bu mimari kurgulanabilir. Var olan veri merkezi ileriye dönük olarak kurulmuşsa, bu yapı üzerinde gerekli geliştirme ve iyileştirmeler yapılarak devam edilebilir ya da eski mimarinin yetersizlikleri var ise yeni bir veri merkezi kurulumu yapılabilir. Bu altyapıyı kurarken, şimdi ve gelecekte çalıştırılması planlanan uygulamaların isteklerini karşılayabilecek bir donanım tercihi yapılması önemli. Sağlanacak bu donanımlar güvenilir, basit, yönetim kolaylığı, yüksek performans, esneklik ve verimlilik gibi kriterlere sahip olmalı, ayrıca global olarak 7x24 servis hizmeti alınabilen bir donanım markası seçilmeli. Diğer yandan, veri merkezi yatırımı yerine kiralama modeli de ayrı bir seçenek. Ülkemizde bu konuda hizmet veren birçok yapı var. Biz de Atos olarak müşterilerimize veri merkezi hizmeti sunuyoruz. Böylece müşterilerimiz, veri merkezi yatırım ve

güncellemelerini takip etmek yerine asıl işlerine öncelik verebiliyor.”

2020 yılında hiper bütünleşik altyapının nasıl bir gelişim sergileyeceği, ekonominin şirketlere ne şekilde yön vereceği ile de alakalı. Her kurumsal firma bu gibi yeniliklere hızlı bir şekilde adapte olmak ister. Ama Peryan Aydaş Arslan’ın belirttiği gibi, dünyadaki ve ülkemizdeki gelişmeler sebebi ile yatırımların ertelenmesi gibi durumların yaşandığı bir dönemdeyiz. “2020’nin ilk iki çeyreğinde bu altyapı çalışmaların daha yavaş ilerleyeceği, son iki çeyrekte ise bu çalışmaların biraz daha hızlanacağı yönünde öngörülerimiz bulunmakta” beklentisine dikkat çeken Peryan Aydaş Arslan, kurumsal öncelikleri şöyle anlattı: “Birçok CIO ve BT yöneticisinin ajandasındaki birinci trend; otomasyonun verimliliği arttıracağı gerçeği. Yapay zeka, bulut, büyük veri gibi birçok platformun altyapısını oluşturan hiper bütünleşik altyapıların önemini buradan da açıkça görebiliyoruz.

Fayda ve hizmet açısından baktığımızda, BT şirketleri arasında işbirliği zaten var.

Bazı şirketler belirli ürünlerinde eksik kalan noktaları, farklı sektörlerden oyuncuların ürün ve hizmetleriyle kapatmayı tercih edebiliyor.

Atos olarak, farklı BT şirketleri ile uluslararası anlaşmalarımız kapsamında çalışıyor ve müşterilerimize tek bir noktadan tüm farklı ürün ve uygulamaların hizmetlerini tek çatı altından verebiliyoruz.”

KURUMSAL DEPOLAMADA EN DİNAMİK ALAN Hiper bütünleşik altyapıların bugün itibariyle sektörde “daha çok sunucu ve veri depolama sistemlerinin birleştirilmesinden” ve “bu iki servisin yaşam döngüsünün otomatikleştirilmesinden” oluştuğuna dair bir yaklaşım var. Bu yaklaşımı destekledikleri, hatta bir adım ötesine geçtiklerini vurgulayan VMware Türkiye Ülke Direktörü Murat Mediçeler ise bu yorumunu şöyle detaylandırdı: “Veri merkezinde bulunan altyapı bileşenlerinin tamamının güvenlik duvarları, yük dengeleyiciler ve yönlendirme servislerinin de bu altyapının bir parçası olduğu bir platform haline çeviriyoruz. Bu yaklaşım, birçok finans kurumunun da içerisinde olduğu kurumsal şirketler tarafından kabullenilmiş durumda. Yine pek çok kamu kurumu ve özel şirketlerde kritik iş yükleri artık VMware Hiper Bütünleşik Platformu’nda çalışır noktaya gelmiş durumda.”

Bu altyapıyı kurgulama yolunda öncelikle hiper bütünleşik altyapı çözümünün belirli bir donanım platformuna bağlı ‘olmaması’ lazım. “VMware HCI, maksimum seçenek ve esneklik sunarak müşterilerin tercih ettiği platform üzerinden çalışmalarını sağlıyor, mevcut altyapıyla tamamen entegre oluyor, mevcut yatırımı koruyor ve onu optimize ediyor” örneğini veren Murat Mediçeler’e göre, sektörde çalışan BT şirketleri bütünleşen altyapı platformları sayesinde diğer BT şirketleri ile işbirliği yapmaya gayet açık durumda. Bu işbirlikteliği hizmet alan kurumların daha üst seviye hizmet almasını ve farklı noktalarda oluşabilecek sorunların daha hızlı çözülmesini sağlıyor. 2020 yılında hiper bütünleşik mimari odaklı beklentilerini de Mediçeler şöyle anlattı: “Hiper bütünleşik altyapılar, IDC’ye göre önümüzdeki 5 yılda en yüksek büyüme potansiyeli sayesinde kurumsal depolama

VMware Türkiye Ülke Direktörü Murat Mediçeler alanındaki en dinamik pazar olarak öne çıkıyor. Bunun altında bazı trendler yer alıyor. Sunucu temelli depolamaya yapılan geçişler de artıyor. Hiper bütünleşik altyapının ekonomik ve esneklik avantajları da bu geçişi destekliyor. Geleneksel yapılar artık yerini yavaşça sunucu tabanlı ve yazılım tanımlı veri merkezlerine bırakıyor. Kurumsal depolama pazarının da önümüzdeki 5 yılda 55 milyar dolar seviyesine ulaşması bekleniyor.”

Nutanix’i Tercih Eden Bulutistan’dan Son 4 Yılda Yüzde 10.000’lik Rekor Ciro Artışı Bulutistan Kurucu Ortağı Begim Anıl Başlıgil

Bulutistan Kurucu Ortağı Orçun Murat Özalp

Bulut bilişim alanında lider marka Nutanix, Türkiye’nin en hızlı büyüyen teknoloji şirketi Bulutistan’ın stratejik çözüm ortağı oldu.

K

urumsal bulut bilişim sektörünün liderlerinden Nutanix (NASDAQ: NTNX), Türkiye’nin başarılı yeni nesil şirketlerinden Bulutistan’ın hiper bütünleşik altyapılar konusunda çözüm ortağı olduğunu duyurdu. Kurumların gereksinimlerini karşılayıp dönüşüm yolculuklarında onlara yol gösteren Nutanix, alanındaki uzmanlığı sayesinde Bulutistan’a sunduğu çözümlerle destek oldu. Son dört senelik net satış gelirindeki büyüme oranına göre “Deloitte Technology Fast 50 Türkiye 2019” raporunda Türkiye’nin en hızlı büyüyen teknoloji şirketi olan Bulutistan, deneyimledikleri müşteri memnuniyet yükselişine dikkat çekerken, hiper-bütünleşik mimariler ile hizmet vermelerini sağlayan altyapılarının bu başarıdaki rolünün yadsınamaz olduğunu belirtti.

Kurulduğu yıl olan 2015’te Türkiye’nin en başarılı yeni nesil şirketleri arasına girmeyi başaran Bulutistan, son dört senelik net satış gelirinde neredeyse yüzde 10 binlik (yüzde 9.682) cirosal büyüme yakalamayı başardı. Belkemiğini Nutanix ürünlerinin oluşturduğu altyapısıyla fark yaratan Bulutistan için Nutanix, sadece sunucu sanallaştırma platformu olarak değil, sürekli gelişen ürün portföyü sayesinde farklı ihtiyaçlarına uçtan uça çözüm sağlayan entegre bir platform olarak önem kazandı. Özellikle altyapı tarafından desteklenen donanımların çeşitliliği ve esnek kullanım şekilleri konusunda ihtiyaç duyduğu desteği Nutanix iş ortaklığıyla yakalayan firma, en uygun teknolojilere ulaşarak operasyon verimliliğini yüzde 20 oranında artırdı; toplam sahip olma maliyetlerinde ise neredeyse aynı oranda düşüş sağladı.

Pazardaki Dönüşümün Hızlanmasına Katılan Değer Müşterilerine yenilikçi bulut bilişim servisleri ile rekabet gücü kazandırmayı hedefleyen Bulutistan, dijital dönüşüm yolculuklarında “kullandığın kadar öde” hizmet modelini sunuyor. Bu amaçla, şirketlerin bilişim harcamalarının, bulut servislerine dönüştürülmesinin getireceği ekonomik avantajı ortaya çıkarmaya odaklanıyor. Nutanix’in sunduğu kesintisizlik ve toplam sahip olma maliyeti gibi avantajların yanı sıra Bulutistan’ın büyük faydalar sağlamasına önayak olan ve firmanın müşteri

memnuniyetine etki eden diğer bir çözüm ise Nutanix’in operasyon ekiplerinin binlerce sanal sunucuyu az ve öz kaynaklarla yönetmeyi mümkün kılması oldu. “Kullandığın kadar öde” modelleri yanında klasik mimarilere göre çok ciddi maliyet avantajı sunan hiper-bütünleşik çözümler sayesinde Bulutistan, sunucu, veri depolama, yedekleme, sanallaştırma gibi farklı kalemleri bütünsel bir yapı içinde olabildiğince ekonomik bir şekilde sunuyor.

“Müşteri Memnuniyeti ve Tavsiye Oranlarında Artış Çok Değerli” Nutanix ile çalışarak elde edilen sonuçlarla ilgili değerlendirme yapan Bulutistan’ın Kurucu Ortağı ve CMO’su Orçun Özalp, Bulutistan’ın 100’ü aşkın kurumsal müşterisini ve 1000’in üzerinde sanal sunucuyu işaret etti. Nutanix’le çalışmaktan duydukları memnuniyeti dile getiren Özalp, “Bizim için sayısal veriler ve cirosal büyüme kadar önemli olan bir başka konu, Nutanix’in bize müşteri memnuniyeti anlamında kazandırdığı değerdir. İş kesintisizliğimiz ile ulaşmayı başardığımız hizmet seviyesi sayesinde hizmet verdiğimiz müşterilerden çok iyi geri dönüşler alıyoruz ve tavsiye oranlarında da artış gözlemliyoruz.

Nutanix bizim için sadece bir ürün sağlayıcı değil, bulut bilişim dünyasında sürekli kendini geliştiren, yazılım tabanlı açık mimariler ile kurumsal bir bulut platformuna dönüşen bir yol arkadaşı oldu. Bugün kendi bulutumuz için yaptığımız yatırımların yanında geleceğimize yön verecek çoklu bulut ortamlarına geçişimize değer katıyor. Ayrıca ülke organizasyonundaki teknik derinliğin yanı sıra ekosistemine her anlamda değer katmak için tüm imkanları zorlayan yöneticilerinin olması Nutanix ile stratejik bir iş ortağı olmamızı sağlıyor.” şeklinde konuştu.

Nutanix Kurumsal Hibrit Bulut Platformu’nun Müşteriye Kattığı Değer Nutanix Ülke Müdürü Tarık Ertuğrul ise Bulutistan’ın müşteri memnuniyeti deneyimini büyük bir hızla geliştirmesinden dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Ertuğrul sözlerini şöyle sürdürdü: “Bulutistan’ın Nutanix ile birlikte sergilediği büyüme trendi, Nutanix’in Kurumsal Hibrid Bulut Platformu olarak müşterilerine kattığı değerin en güzel örneklerinden birini teşkil ediyor. Nutanix olarak Bulutistan’ın başarısında rolümüz olduğunu ve şirketin gelişimine katkı sunabildiğimizi bilmek mutluluk verici.”

16 DOSYA

Veri Merkezleri, Hiper Bütünleşik Altyapı Üstünde Yükseliyor

BThaber

24 ŞUBAT - 1 MART 2020

PLANLAMADA HATAYA YER YOK!

Hitachi Vantara Türkiye Genel Müdürü Önder Sönmez Hiper bütünleşik altyapı, veri merkezlerini basitleştirmeyi sağlarken, hibrit buluttan en iyi şekilde faydalanmayı sağlıyor. “İdeal bir hiper bütünleşik altyapı; bilgi işlem hesaplamaları, depolama, sanallaştırma ihtiyaçlarını giderirken, sistemlerin her an kullanıma hazır olmasını sağlamalı” vurgusunu yapan Hitachi Vantara Türkiye Genel Müdürü Önder Sönmez, ekledi: “BT yatırımlarını stratejik vizyona birleştiren şirketler içerisinde farkındalığın yavaş yavaş geliştiğini görüyoruz.”

Yeni nesil hiper bütünleşik altyapı çözümleri için Hitachi Unified Compute Platform (UCP HC) ürünü ile işletmelere ölçeklenebilirlik, basitlik ve güvenilirlik sunduklarını belirten Önder Sönmez, “İş uygulamalarının, veritabanlarının, analitik yazılımlarının, sanal

masaüstlerin, uzak ofis ve şubelerin ve bulut barındırma çözümlerinin tüm ihtiyaçlarını bu çözümümüzle karşılıyoruz. UCP HC ile üretim sürelerini 6 kata kadar kısaltıyoruz, donanımlardaki performans darboğazlarını gideriyoruz” açıklamasını ekledi. Önder Sönmez, bu altyapıyı kurgulamak için veri merkezi mimarisini yıkmaya gerek olmadığı kanısında. “Bu şekilde ilerleyenler tüm süreci uzatabilecekleri gibi, maliyetleri de artırmış olur” uyarısını yapan Önder Sönmez’e göre, oysa var olan veri merkezini modernleştirecek adımlar atılarak sonuç alınabilir. Sönmez, bu konuda izlenmesi gereken stratejiyi şöyle anlattı: “Öncelikle var olan veri merkezi ve hiper bütünleşik yapı sonrasındaki veri merkezinin gereksinimleri düşünülerek, her ikisi için yatırım geri dönüşü hesabı karşılaştırmalı olarak yapılmalı. Böylece en önemli adım olan ‘planlama’ tamamlanır. Ölçeklendirme önlemleri baştan alınmalı. İşin ve dolayısıyla ihtiyaç duyulacak bilişim altyapısı ihtiyaçlarının belirlenmesi, geleceğe daha güvenle bakmak demek. Örneğin; depolama ve analiz işlemleri için ihtiyaç duyulacak depolamayı ayrı ayrı hesaplamaya dikkat etmek gerek. Bu alanda en çok planlama hataları sebebiyle istenen sonuçların alınmadığını görüyoruz. Ağ bağlantı kapasiteniz ve bir sorun çıkmadan önce servis anlaşmalarının uyumluluğunu kontrol etmiş olmak da hiper bütünleşik altyapının kurgulanmasında dikkat edilmesi

gereken noktalar.” Diğer tüm alanlarda olduğu gibi hiper bütünleşik altyapıda da yapay zeka ve makine öğrenimi yeteneklerinin kapsamı genişliyor. Hem veri merkezi yükünü optimize etmekte hem devasa veri analizlerindeki karmaşıklığını ortadan kaldırmada bu teknolojilerin faydalı olacağı beklentisini dile getiren Önder Sönmez’e göre, merkezi olmayan ya da sınır bilişim dahilindeki merkezlerin yönetimini yapmak da kolaylaşacak. Önder Sönmez, bu başlıkta beklentilerini şöyle anlattı: “2020 yılında altyapı alanındaki yazılım ve donanım şirketlerinin işbirliklerinin arttığını göreceğiz. Sanallaştırma ve yazılım tabanlı hizmetler veri merkezi yönetiminde ağırlığını artıracak. İster kurum içinde ister bulut üzerinde çalışsın, yazılım tanımlı veri merkezi kavramı da hiper bütünleşik altyapılardan alacağımız verimi artıracak. Yazılım ve donanım tabanlı şirketler altyapı çözümlerini geliştirmek için bir araya gelecek. Zaten bunun BT’nin başka kollarında da gerçekleştiğini görüyoruz. Hiper bütünleşik altyapı konusunda da yaşanmaya başladı bile. Şirketlerin bu tip işbirliklerine sıcak baktıklarını düşünüyorum. Çünkü bu işbirlikleri endüstrinin kaçınılmaz bir gerçeği olduğu gibi, tüm taraflara da fayda sağlıyor. Çok sayıda teknolojiyi, kapsamlı altyapılar üzerinde çalıştırmak için çabalıyoruz.

Yazılım ve donanım birlikteliği, bu anlamda entegrasyon, hız ve güvenlik gibi konularda kurumlara fayda sunacak.”

OPERASYONEL BİR GEÇİŞ ÖN PLANDA Yazılım merkezli mimarisiyle depolama, bilgi işlem ve ağ teknolojilerini tek bir sistemde buluşturan hiper bütünleşik altyapı, veri merkezi karmaşıklığını azaltırken ölçeklenebilirliği en üst düzeye çıkarmasıyla son dönemde adından en çok söz ettiren teknolojiler arasında. Geleneksel bütünleşik sistemlerle karşılaştırıldığında, önceki sistemlere göre çok daha az yer kaplayan çözümleri temsil eden bu yapı, yazılım merkezli olması ve daha az sayıda donanım kullanılması nedeniyle daha kolay yönetilebiliyor, kolayca ölçeklenebiliyor ve sistem büyüdükçe performans bu oranda artırılabiliyor. “Hiper bütünleşik sistemler özellikle enerji ve soğutma maliyetleri açısından avantajlar sağlıyor ve BT yönetimini kolaylaştırıyor.

Güvenlik ve olağanüstü durum kurtarma gibi konularda iş sürekliliği açısından çeşitli faydaları beraberinde getiriyor” vurgusunu yapan Vertiv Türkiye ve Orta Asya Ülke Müdürü Zekai Güler’e göre, hiper bütünleşik

sistemler sağladığı avantajlardan dolayı hem ülkemizde hem dünyada ilginin giderek arttığı bir alan. “Müşterilerimize, işlerini bir üst düzeye taşıyacak, geleceğe hazır çözümler sunarak dijital dönüşümlerini kolaylaştırıyoruz” bilgisini veren Zekai Güler, bu yorumunu şöyle detaylandırdı: “Anahtar teslimi çözümlerimizle veri merkezlerini modernleştiriyor ve mikro veri merkezleriyle sunucu, depolama ve ağ teknolojilerine yönelik tüm ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Geleneksel ve bulut uygulamalarını yüksek performanslı bilgi işlem ve hiper bütünleşik platformlarla optimize edebilmelerine olanak tanıyoruz. Günlük bilgi işlem ihtiyaçlarını karşılayacak küçük ölçekli sunuculardan kesintisiz güç kaynaklarına kadar kapsamlı veri merkezi ürünleri sunuyoruz.”

Hiper bütünleşik altyapılar, geleneksel BT altyapıları ile karşılaştırıldığında çok daha kolay kullanılabilir hale getirilebiliyor, yönetilebiliyor ve ölçeklendirilebiliyor. Hiper bütünleşik

Vertiv Türkiye ve Orta Asya Ülke Müdürü Zekai Güler mimariye geçmek isteyen kuruluşların geleneksel veri merkezi mimarilerini geride bırakmaları, genel BT ortamlarında da çeşitli değişiklikler yapmasını gerektiriyor. Bu nedenle hiper bütünleşik mimariye geçişte eskiyi tamamen unutup, yeniye odaklanmak büyük önem taşıyor. Bu vurguyu yapan Zekai Güler’e göre, günümüzde hiper bütünleşik yapılar kendini ispatlamış teknolojilere dayanıyor ve geçişle ilgili riskleri önemli ölçüde azaltıyor.

Ak Gıda’da öncelik; NetBT ile e-Dönüşüm odaklı işbirliğine devam etmek.

E-DÖNÜŞÜM, İŞBİRLİĞİNİN ANAFİKRİ OLUYOR yapay zeka destekli fatura işleme merkezi uygulaması, kantar uygulaması, üretim mobil uygulamalarını planlayarak hayata geçirdik. Ardından e-Arşiv, e-Hesap özeti, e-Mutabakat çözümleri ve KEP çözümünü içeren yatırımlarımız 2018 sonunda tamamlandı. e-Dönüşüm adına NetBT ile verimli işbirliğini hayata geçirdik ve sürekliliği olan, kamunun yeni e-Dönüşüm adımları ile gelişen bir bağı ortaya koyduk.

Yeni zorunluluklar kapsamındaki e-İrsaliye tarafında da planlarımız var.”

Ak Gıda, NetBT ile hayata geçirdiği e-Dönüşüm odaklı projelerle öncelikle yasal düzenlemelere uyumu sağladı.

Ayrıca, SAP ve diğer sistemlere entegre çözümler ile şirket çalışanları tek sistem üzerinden bütün işlerini yapabilir duruma geldi. NetBT’nin kullanıcı dostu uygulamaları ile yüksek kontrol ve iş verimliliği sağlandı. 2020 yılında tüm e-Dönüşüm uygulamalarının mobilden kullanılabilmesi ve onayların mobilden verilebilir olması öncelik. “Bu kapsamda kağıt kullanımını azaltarak, çevreye katkımızı daha da artıracağız” vurgusunu yapan Kutay Mutluer, şu bilgileri verdi: “Veri toplama ağımıza yeni mobil ve IoT cihazlar ekleme planlarımız var.

Yönetimimizle birlikte 2020 yılını ‘dijital dönüşüm’ yılı olarak belirledik.

Bu kapsamda kurumsal uygulamalar, optimizasyon ve büyük veri tarafında çalışmalarımız devam ederken, Endüstri 4.0 ve bilgi güvenliği başlıklarında çalışmalarımız artacak. e-İrsaliye projesini devreye almak önceliğimiz. Yapay zeka destekli Fatura İşleme Merkezi uygulamasının mobil versiyonu ve OCR tabanlı kağıt faturaların sisteme entegre edilmesi tarafında da çalışmalarımız var.

Kantar uygulamasının yeni versiyonunu

beraber geliştiriyoruz. Üretim mobil uygulamalarının yeni versiyonunu 2020’de projelendireceğiz. NetBT ile çalışmalarımızı iki partner olarak yürütüyor, fikirleri ve yeni ihtiyaçları beraber değerlendiriyoruz.

NetBT’nin danışmanlık yetkinliği ve Ak Gıda ekipleri ile uyumu ile başarılı projeler de ortaya konuluyor.”

Doğru işbirliği fark yaratıyor Ak Gıda Bilgi Sistemleri Bölümü İş Çözümleri Birimi Finansal Çözümler Yöneticisi Fatih Demirer: “E-dönüşüm ve kamunun gereklilikleri paralelinde yaptığımız yatırımlarda kurum içi yetkinlik ve uyum, tüm bu yapının arka planda doğru biçimde bütünsel entegrasyonu önemli oldu. NetBT ile hayata geçirdiğimiz ve geçirmeye devam ettiğimiz kapsamlı e-Dönüşüm yatırımları ile iş birimlerinin kağıt fatura sürecinde manuel yürüttükleri işlemler otomasyona aktarıldı. Bu, ciddi bir zaman ve mesai tasarrufu da getirdi. NetBT ise kapsama uygun şekilde, belirlenen tarihten önce hazırlıklarını ve projeyi tamamladı. Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) belirlediği regülasyon tarihlerinden önce Ak Gıda IT birimi projeye geçişe onay verdi. Bu, bizim için zaman kazanmak ve hızlı aksiyon almak adına önemliydi. Canlı geçişin sonrasında, olası ihtiyaçları hem NetBT destek ekibi hem Ak Gıda proje ekiplerimiz yakından izleyerek, gerekli tepkileri vererek adımlar attılar. Dijitalleşme yolunda e-Dönüşüm ile önemli kazanımlar sağlandı ve halihazırda devam eden e-İrsaliye çalışmamız da bunu güçlendirecek.”

Advertorial

Y

enilikçilik ve hızı sektör dinamikleri içinde ‘öncelik’ olarak tanımlayan Ak Gıda, etkin süreç yönetimi ve fonksiyonlar arasında kuvvetli iletişim sayesinde bu öncelikleri iş sonuçlarına yansıtıyor. Bu strateji ile elde edilen başarılar ise bilişim ve dijitalleşme adına yatırımlarda kesintisizlik anlamını taşıyor.

1996 yılında kurulan Ak Gıda, Türkiye’nin en kaliteli ve en lezzetli sütlerini işliyor.

6 üretim tesisinde günde 5 bin ton süt işleme kapasitesi ile bu alanda Türkiye’de lider konumda olan Ak Gıda’nın 2015 yılında Group Lactalis’e katılması ise BT yapısında yenilikleri gereklilik haline getirdi. Gelinen noktada İçim ve 8 alt markası ile Türkiye’de alanında büyümesine kesintisiz devam eden Ak Gıda, 2 yıllık çalışma ile Avrupa’nın en beğenilen peynir markası President’i de Türkiye’de üretmeye başladı.

Satın alma sonrasındaki süreçte, daha önce kullanılan ortak yapıdan çıkarken, ilerleyen süreçte kullanılacak altyapı ve uygulamaları da tasarlamak, bunu kurgulayacak ve yönetecek organizasyonu kurmak için detaylı planlama yapıldı. Sade, genişletilebilir bir mimari için NetBT ile çalışmalarını 2017 yılında planladıkları bilgisini veren Ak Gıda CIO’su Kutay Mutluer, e-Dönüşüm merkezli verimli işbirliğini şöyle anlattı: “Biz tüm e-Dönüşüm projelerini NetBT ile birlikte gerçekleştirdik ve NetBT ile çalışmalara 2017 Mayıs’ında başladık.

Planlarımızı yaparken önceliğimiz; üzerine yatırımlar yapılabilir, esnek bir uygulama mimarisi oluşturmak oldu. Bu yolda NetBT ile bağlarımız müşteri-tedarikçi ilişkisinden ziyade, yeni fikirleri paylaşmak odağında iş ortaklığı şeklinde ilerledi. Bu bakış açısıyla ilk etapta e-Fatura, e-Defter çözümleri,

18 DOSYA

Veri Merkezleri, Hiper Bütünleşik Altyapı Üstünde Yükseliyor

BThaber

24 ŞUBAT - 1 MART 2020

HCI, YATIRIMLARDA ÖNCELİK HALİNİ ALIYOR

Tech Data Altyapı ve Profesyonel Hizmetlerden Sorumlu Teknik Müdürü Hakan Duman Hiper bütünleşik altyapı (HCI); genel tanımıyla donanım tabanlı oluşturulmuş sistemlerin sanallaştırılarak, yazılım tabanlı hale getirilmiş bilişim altyapıları. Bu kategoride asgari gereksinimlerle sanallaştırılmış bir sunucu, yazılım tabanlı bir veri depolama ve yine yazılım tabanlı oluşturulmuş bir ağ yapısından bahsetmek önemli. “Zaten sektörde gördüğümüz çözümler de bu minimum gereksinimleri sağlar durumda” yorumunu yapan Tech Data Altyapı ve Profesyonel Hizmetlerden Sorumlu Teknik Müdürü Hakan Duman’a göre, HCI konusunda kurumsal

farkındalık Türkiye’de çok hızla oluştu. Öyle ki, bugün pek çok küçük ve orta ölçekli kategorisine girebilecek şirketler, büyük finans kuruluşları ve telekom şirketleri, hiper bütünleşik altyapı mimarisine sahip ürünleri belirli amaçlar için kullanıyorlar. Kullanmayan firmalar da bunları yatırım planlarına dahil etmek istiyor. Bu altyapının en avantajlı yanı Hakan Duman’ın da belirttiği gibi, her şeyi aynı anda ve tek seferde yapmayı ‘gerektirmemesi’. “Küçük bir proje ile bu altyapıyı kullanmaya başlayıp, bunu zaman içerisinde ihtiyaçlara göre büyütebiliyorsunuz.

Bunu yaparken hem performans hem kapasite ihtiyaçlarınızı doğrusal olarak karşılayabiliyorsunuz” örneğini veren Hakan Duman, şöyle devam etti: “Bir diğer avantaj ise var olan altyapıları bu altyapılara taşımanın, sanallaştırmanın getirdiği yeteneklerle artık çok daha kolay olması. İster mevcutta bir sanallaştırma altyapısına sahip olun, isterseniz fiziksel sistemlerinizi hiper bütünleşik mimariye taşımak isteyin, her iki senaryoda da rahatça bu geçiş sağlıklı olarak yapılabiliyor. Tüm süreçleri sil baştan yürütmeniz gerekmiyor, ancak HCI sistemlerinde belirli bir altyapı gereksinimi olduğu için bu altyapılara geçişte üretici vaka çalışmalarına ve müşterilerin

iş ihtiyaçlarına göre proje süreçlerinin kurgulanması gerek.”

HCI, son 5-6 yıllık süre içerisinde sektördeki önemli konu başlıkları arasında yer aldı. Özel bulut altyapılarının entegrasyonu ve otomasyonunun yanında ağ katmanında daha ileri sanallaştırma yeteneklerinin oluşturulması ve konteyner yapılara entegrasyon gibi konular bu süreçte BT yöneticilerinin gündeminde olacak. Bu tespitini “HCI tarafında üreticiler de bu talep ve beklentilere hitap eden çözümler sunuyorlar” yorumu ile pekiştiren Hakan Duman, detayları şöyle anlattı: “BT şirketleri HCI kurgusu konusunda temelde aynı amaçlara sahipler. Daha kolay yönetilebilir, daha yüksek performanslı, daha esnek, daha ekonomik olması amaçlarıyla ürünlerini bir adım ileriye taşımaya çalışıyorlar.

Tech Data Türkiye olarak bu kategoride pazarın büyümesinde ilk odaklı dağıtıcı olarak hareket ettik. Ayrıca portföyümüzde HCI konusunda pazar payı yüksek olan tüm üretici çözümleri bulunuyor. HCI üreticileri arasındaki amaçlarda birleşen bir yapı ile müşteri deneyimlerini çalışmalarımızla daha da iyileştirilirken, HCI üreticileri etrafında şekillenen firmalarla büyüyen bir hiperbütünleşik pazarı oluşacağını öngörmekteyiz.”

YAZILIM TABANLI VE MARKA BAĞIMSIZ BULUŞMA Hiçbir trend veya teknoloji, ne kadar eski olursa olsun, mevcutta çalışan ve hizmet veren bir veri merkezini yıkıp baştan yapmayı mecbur kılmıyor. Üretim ortamlarının taşınması, finansal yükler getirdiği gibi, yüksek bir risk de taşıyor. Hiper bütünleşik mimariyi bu noktada farklı kılan özellik, yazılım tabanlı, marka bağımsız bir çözüm olması. “Softwaredefined” yapısı sayesinde kurumlar mevcut altyapılarında bulunan donanımları kullanarak, minimum ek yatırım ile dönüştürüyor ve yeniliklere açık bir ortama kavuşabiliyorlar.

“Hiper bütünleşik mimariler kendi içlerinde iş sürekliliğini sağlamak adına bazı sınırlı özellikler sunmakta” eklemesini yapan Veeam Türkiye Ülke Müdürü Kürşad Sezgin, şu bilgileri verdi: “Müşterilerimiz yedekleme ve kopyalama ihtiyaçlarını bu sınırlı özelliklerle karşılayamayacaklarının farkında. Gerek iş sürekliliği gerekse regülasyonlarla uyumluluğun sağlanması adına Veeam olarak çok önemli bir misyonu yüklenmekteyiz zira kurumlar hiper bütünleşik mimarinin yanında klasik mimarideki altyapılarını kullanmaya devam ediyorlar ve her iki platformu ve hatta bulut

ortamındaki verilerini de aynı yedekleme çözümü ile yönetebilmek istiyorlar. Ülkemizde Hiper Bütünleşik Altyapı’nın kurumsal farkındalığı, bilişim sektörü terminolojileri ve mimarileri içinde en çok bilinen, en çok konuşulan konular arasında. Veri miktarının katlanarak artması, iş yapış modellerindeki köklü değişiklikler, verinin hızlı analiz edilme ihtiyacı ve rekabetteki artış sonucunda kurumlar bu dijital dönüşümü kurumsal bir strateji olarak benimsemek durumunda kaldılar. Bu dönüşüm süreci, merkez – şube – bulut üçgeninde en yeni teknolojileri benimsemeyi de beraberinde getiriyor. Yazılım tabanlı, boyutlandırması kolay, marka bağımsız “software-defined” çözümler de bu yeni teknolojilerin başında geliyor.”

Yapılan araştırmalar, kurumların bilişim altyapılarını ortalama yüzde 54 gibi bir oranla hiper bütünleşik yapıya geçirdiğini gösteriyor. Bu kurumların üretim ortamlarında hiper bütünleşik mimariyi kullanma oranları yüzde 63 ve geriye kalan kurumlar da test ortamlarında bu yapıya geçmiş durumda. “Üretim ortamlarındaki kullanımın, özellikle dahili kullanımdaki (on-premise) uygulamaların

Veeam Türkiye Ülke Müdürü Kürşad Sezgin büyük bir hızla arttığını gözlemlemekteyiz” bilgisini paylaşan Kürşad Sezgin’e göre, klasik mimarilerde olduğu gibi hiper bütünleşik mimarilerde de yedekleme ve kopyalama stratejilerinin önümüzdeki dönemde iş sürekliliğinin sağlanması adına önemini koruyacağı görülüyor. Kurumlar ise halihazırda kullanmakta oldukları yedekleme ve kopyalama çözümlerinin aynı zamanda hiper bütünleşik ortamlarıyla da uyumlu olmasını ve yönetilebilmesini talep ediyor.

BThaber

Veri Merkezleri, Hiper Bütünleşik Altyapı Üstünde Yükseliyor

24 ŞUBAT - 1 MART 2020

DOSYA 19

SDDC, DOĞRU DONANIMLA ANLAM KAZANIR Günümüzde modern altyapıya sahip kuruluşlar değişen ihtiyaçlara ayak uydurmak için veri merkezlerini hızla yeniden yapılandırabilirler.

Bu firmalar, özellikle zorlu uygulamaları idare etme ve ciddi boyutlardaki verileri işleme konusunda esnekliğin önemini kavramış durumda. Doğru yazılım tanımlı veri merkezi (SDDC) çözümleri, geleneksel siloları (sunucu, depolama, ağ, veri yedekleme) yıkarak firmanın veri merkezi dönüşümünde kritik rol oynar. “Bu tür veri merkezlerindeki tüm öğeler sanallaştırılmış olduğu için hızla uyarlanabilir ve yeni uygulama devreye alma süresini kısaltabilir” açıklamasını yapan Netaş Kurumsal Pazarlar Çözüm ve Proje Yönetimi Kıdemli Direktörü Yıldız Asılyazıcı’nın belirttiği gibi, hiper bütünleşik altyapılar SDDC’lerin geldiği son noktanın bir ürünü. Bu yönüyle hiper-bütünleşik altyapılar; sunucu, depolama ve ağ sistemleri ile veri yedekleme, felaket kurtarma sistemleri, sanallaştırma sistemleri ve bunların yönetim yazılımlarını tek bir platformda içeren çözümler. Bu pazarın Türkiye’de her geçen gün büyüdüğünü belirterek, “Netaş olarak lider sistem

entegratörü kimliğimiz altında hem yerli ve yabancı çoklu vendor yapımızla hem yetkin insan kaynağımızla şirketlerin bu alanda da iş ortağı konumundayız” vurgusunu yapan Yıldız Asılyazıcı, bu alanda beklentilerini ve stratejilerini şöyle anlattı: “Veri merkezlerinin en önemli özelliği hiçbir şart altında susmamasıdır. Bu sebeple altyapılarda yapılacak olan değişikliklerin kesinti yaratmayacak şekilde özenle planlanması gerek. Değişim planı, var olan mimarinin güncelliğine göre farklı gösterebilir.

Yeni altyapıya ekiplerin adaptasyonunu sağlamak, ayrıca altyapının performansını gözlemlemek için bankacılıkta mobil uygulamalar veya masaüstü sanallaştırma gibi uygun iş yüklerinden başlayarak adım adım yeni yapıya geçmek, kapasiteyi süreç içinde arttırmak en doğru yaklaşım olur. Hiper bütünleşik altyapıların; çoklu bulut mimarisinin omurgası olması ve pazarının bu doğrultuda daha da büyümesi bekleniyor. Ayrıca kompakt, kolay kuruluş ve bakım sayesinde edge computing için de güçlü bir alternatif olacak bu yapılar. Bazı hiper bütünleşik

Netaş Kurumsal Pazarlar Çözüm ve Proje Yönetimi Kıdemli Direktörü Yıldız Asılyazıcı teknoloji üreticileri, sadece yazılım çözümleri sunup bunların değişik donanım üreticilerinin onaylı ürünleri üzerinde çalışmasına izin vermekte. Böylelikle son kullanıcıların seçim şansı artmakta. Ancak, konu yazılım tanımlı veri merkezi (SDDC) olduğunda, doğru bilinen yanlışlardan en yaygın olanı, donanımın çok önemli olmadığı yönündedir. Bu anlayış tamamen doğru değil ve SDDC için doğru donanıma sahip olmak kritik önem taşıyor.”

DOĞRU PLATFORMU SEÇMEK ÖNEMLİ

Red Hat Türkiye Genel Müdürü Haluk Tekin Hiper bütünleşik altyapı; kurumlar için hayati öneme sahip uygulamalar için bilişim kaynaklarını, depolamayı ve ağ altyapısını tek bir çatı altında toplama ve basitleştirme özellikleriyle gün geçtikçe daha popüler hale geliyor. “Şirketler ayrıca hiper bütünleşik altyapı bütçelerini tasarlarken lisanslı depolama çözümlerinden kaçınıyor” saptamasını yapan Red Hat Türkiye Genel Müdürü Haluk Tekin’e göre, hiper bütünleşik altyapı, kurumlara alandan, maliyetten ve zamandan tasarruf gibi birçok imkan sunuyor. Ancak, bu altyapıyı kullanıma almadan önce şirketlerin bilmesi gerekenler ve atması gereken adımlar var. Şirketler altyapı

maliyetlerini düşürmek, iş yükü performansını artırmak veya kullanılan platformları tek noktada birleştirmek gibi çeşitli sebeplerden ötürü hiper bütünleşik altyapıyı tercih ediyor.

Bu yüzden kurumun da hangi sebepten ötürü altyapıyı kullanacağına karar vermesi önemli. “Bu karar doğrultusunda doğru platformu seçmek gerek” diyen Haluk Tekin, bu noktada şirketlerin topluluklara ve açık kaynağa yatırım yaparak büyük avantajlar elde edebildiğini vurguladı. “Açık kaynak aynı zamanda kısıtlayıcı ve lisanslı ortamlar yerine, daha esnek ve çoğunlukla daha az maliyetli bir seçenek olarak şirketlerin tercihi haline geliyor” hatırlatmasını yapan Haluk Tekin, bu başlıkta beklentilerini şöyle anlattı: “Hiper bütünleşik altyapı, veri merkezi pazarında ciddi ilgi görüyor. Güç, alan ve soğutma gibi alanlardan maliyetleri kısmak isteyen şirketler, hiper bütünleşik altyapıya geçiş yapıyor. Diğer şirketler ise ölçeklendirme becerilerini geliştirebilmek için geleneksel altyapılarını sağlamlaştırırken hiper bütünleşik altyapıyı tercih ediyor. Tüm bunlar göz önünde bulundurulduğunda, 2020’de yeni hiper bütünleşik altyapı sağlayıcılarının pazara giriş yapacağını veya mevcut sağlayıcıların portföylerini iyileştireceğini söyleyebiliriz. Önümüzdeki yıllarda bulut bilişim şirketlerinin hiper bütünleşik altyapı pazarına giriş

yapacağını düşünüyorum.” Enerji, perakende, bankacılık, telekomünikasyon ve kamu gibi sektörlerdeki birçok kurum, kısıtlı alan, bütçe ve BT yeteneğiyle oluşturulmuş kritik uygulamalara gün geçtikçe daha fazla bel bağlıyor. Aynı zamanda bu uygulamaları veri merkezinin çekirdeğinden ağın sınırına kadar birçok alanı kapsayacak şekilde büyütmeleri gerekiyor. “Hiper bütünleşik altyapımızın temelinde OpenStack ve sanallaştırma platformlarımız var. OpenStack ise bilişim, ağ, depolama, tanımlama ve imajlarla ilgili görevler için 6 çekirdek hizmetten oluşuyor” bilgisini paylaşan Haluk Tekin, şu detayları ekledi: “Süreç ilerledikçe bir düzineden fazla ürün ve hizmet de kullanılabiliyor. 6 çekirdek hizmete dönersek, Nova OpenStack’in bilişim kaynaklarına erişmesini ve onları yönetebilmesini sağlıyor. Neutron ise diğer OpenStack hizmetleri arasında bağlantı oluşturuyor. Swift yapılandırılmamış veri objelerini topluyor ve depolarken, Cinder ise self-servis API ile tutarlı bir blok depolama imkanı sunuyor. Glance birçok noktadan sanal makine sürücü imajlarını topluyor ve depoluyor. Keystone da tüm OpenStack hizmetlerini doğruluyor ve yetkilendiriyor.

Yani tüm hizmetler için bir katalog görevi görüyor.”

İşte 1997 yılının bilişim Oskar'ları...

Bütün bir yıl heyecanla beklenen

1998 tarihinde İstanbul Lütfi Kırdar

birliklerini gerçekleştirmesi, katma

geleneksel İnterpro BT Sektörü

Kongre ve Sergi Sarayı'nda düzenle­

değer yaratması.

Ödülleri'97, geçtiğimiz hafta sahiple­

nen bir törenle sahiplerine verildi.

rini buldu. İnterpro A.Ş. tarafından

1997'nin bilişim Oskar'ları açıkla­ nırken büyük heyecan yaşanan gece­

Bütün bir yıl sektörde aktif görev

verilen ve bilişim sektörünün Os-

almış, değerli hizmetlerde bulunan,

de konuklar hem eğlendiler hem de

kar'lan olarak adlandırılan bu ödül­

vizyonlan ile sektöre yön veren 18

yoğun bir çalışma yılını geride bırak­

ler, sektöre katkıları olan, kendi ala­

şirket ve 5 kişiye verilen ödüller şu

manın ve birarada olmanın sevincini

nında başarılı şirket, dernek, örgüt

kriterlere göre değerlendiriliyor:

yaşadılar. Her yıl giderek daha da

ve kişilere gidiyor.

çeşitlenen, sayısı artan ve bu yıl top­

Pazara yıl içinde yeni ürün ve/ve­

Bu yıl altıncısı düzenlenen İnterp­

ya hizmetler sunması, yeni pazarla­

lam 17 dalda verilen ödüller, gelecek

ro BT Sektörü Ödülleri'97, 16 Şubat

ma yapılan geliştirmesi, sektörel iş­

yıllarda da sektördeki şirketler ve ki­ şiler için büyük bir motivasyon kay­ nağı.

16 Şubat akşamı ödüller sahiplerini bulurken aynı zamanda İnterpro'nun 6. kuruluş yılı ile haftalık bilgi ve ile­ tişim teknolojileri gazetesi BT/haber'in 3- yaşı da kutlandı.

Bankacılıkta yeni yaklaşımlar S o n birkaç yıldır bankacılık sektörün­ de elektronik bankacılık, elektronik para, akıllı kartlar, ş u b e s i z banka, Internet bankacılığı gibi kavramlar oldukça sıra­ d a n olmaya başladı. Bu da s ö z konusu kavramların ne kadar hızlı bir şekilde ka­ bul edildiğinin bir göstergesi. Bireysel bankacılık, bankalarda s o n d e r e c e stra­ tejik bir ö n e m e sahip olurken yıllar itiba­ rıyla yeni teknolojilere geçiş de çok net gözlemlenebiliyor.

Dosyamızda bankacılıktaki bu yeni yaklaşımları inceledik.

(Sayfa 37-61)

(Sayfa 18)

1997de Türkiye BT pazarı yüzde 30 büyüdü İnterpro Pazar Araştırma Merkezi'nin 1997 Türkiye BT Pazan araştırmasına göre, Türkiye BT pazan 1997 yılında bir önceki yıla göre yüzde 30 oranında büyüyerek, 1 milyar 565 milyon dolar seviyesine ulaştı. Pazarda bir önceki yıla göre en fazla büyüyen gelir kalemleri ise, hizmet (yüzde 47) ve yazılım (yüzde 34.5) oldu.

(Sayfa 4)

Pentium n işlemci fiyatlarında erken düşüş (Sayfa

Bu s a y ı d a . . .

• Menzir, Bili Gates'k görüştü (Sayfa

10)

4)

• Escort'a dünya çapında PC

EVRENSEL

üreticisi belgesi

(Sayfa 8)

• Microsoft bilgi yolculuğuna çıkıyor A K I N EVREN

Altıncı yaş günü... İnterpro'nun altıncı yaş gününü 16 Şubat günü akşamı sektördeki dostlarımızla kutladık. Toplantıda geleneksel İn­ terpro ve BT/haber ödülleri de sahiplerini buldu.

Toplantının en güzel yanlarından biri, birbirini uzun süre­ dir görmeyenleri biraraya getirmesiydi. Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nin Marmara Salonu gelecek yıl, konuklarımızı ağır­ lamakta zorlanacağa benziyor.

(Devamı 2. sayfada)

(Sayfa 19)

• Internet Üst Kurulu, teknik heyet oluşturacak

(Sayfa 23)

Babûr Özden: 822'li hatlar iflas etmiştir

(Sayfa 30)

E T

H A İ T R F A A T UH B

• AS/400 çözüm ortakları "riskli yapıda

(Arka

sayfa)

Bu sayının tüm sayfalarına www.bthaber.com.tr'den ulaşabilirsiniz.

CRM

Müşteri Kazanırken...

CSM

Müşteriye Hizmet Verirken...

BPM

Kurumunuzu Dijitalleştirirken...

Müşteri Merkezli Dijital Dönüşüm next4biz.com.tr +1 (310) 776-9340 12655 W. Jefferson Blvd.

4th Floor Los Angeles, CA 90066 United States

+90 216 361 5437 Sahrayicedit Mah. Halk Sk. Pakpen Plaza No:40/4 34734 Kadikoy, Istanbul Türkiye

22 KARİYER

BThaber

24 ŞUBAT - 1 MART 2020

DESistem kadrosunu güçlendiriyor Sistem entegrasyonu konusunda uçtan uca çözümler sunan DESistem’in Şubat ayında Ankara Şube açılışı duyuruldu. Bu kapsamda Alper Tarım da 3 Şubat 2020 itibariyle DESistem Bilgi Teknolojileri Ankara Bölge Direktörü olarak atandı. Alper Tarım, yeni görevinde DESistem Bilgi Teknolojileri’nin Ankara bölgesindeki stratejilerinden ve büyümesinden, DESistem çözümlerinin Ankara kamu pazarına sunulmasından sorumlu olacak. Süleyman Demirel Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği bölümü mezunu olan Alper Tarım, kariyerine 1999’da bilişim sektöründe başladı.

Köklü sistem entegratörleri bünyesinde başta kamu, bankacılık ve telekom olmak üzere değişik sektörlere hizmet üreten Tarım, Bölge Direktörü olarak atanmadan önce Tech Data Bilgisayar Sistemleri’nde 5 yıl boyunca Ankara Bölge Müdürü olarak görev yaptı.

Mercedes-Benz Türk ve Mercedes-Benz Otomotiv’de yeni görevlendirmeler

Miray Kutlu

Geometry’nin ilk Global CIO’su Armale oldu

Teknoloji ve inovasyonu odağına alan Geometry Global; Roy Armale'yi Global Chief Innovation Officer’ı olarak atadı. Roy Armale, tüm dünyaya Geometry'nin Living Commerce işletim sisteminin sunulabilmesi adına, modern platform ve araçlarını yeniden planlayıp düzenleme ve yerleştirme görevini yürütecek. Armale, müşterilerin büyüme fırsatlarına hız kazandırmak adına ajansın stratejik ve kreatif süreçlerine teknolojiyi

de dahil eden, inovasyon bölümünü denetleyecek. Roy Armale Geometry'deki kariyerine, müşterileri perakendede yaşanan değişimde avantajlı konuma taşıyacak davranışsal düşünüş ve alışverişçi pazarlama çalışması ile başladı. Armale, bu sürecin Geometry içinde yerleştirilip benimsenmesinden de sorumlu olurken; WPP CTO Konseyi üyesi olarak WPP teknoloji gündemine de katkı sağlayacak.

AIFD’nin yeni yönetim kurulu belirlendi

Ezgi Yıldız Kefeli

Mercedes-Benz Türk Kurumsal İletişim Müdürlüğü görevine Miray Kutlu atandı ve görevi Mercedes-Benz Otomotiv Bayi Ağı Yönetimi Müdürlüğü görevine atanan Ezgi Yıldız Kefeli’den devraldı. 2011’de Mercedes-Benz Türk’te Bayi Yönetimi departmanında göreve başlayan Miray Kutlu, Bayi Ağı Geliştirme departmanı içinde farklı alanlarda görev aldıktan sonra 2019’da aynı birime Grup Müdürü olarak atandı. Miray Kutlu, Avusturya Lisesi ve Sabancı Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü mezunu. Ocak 2020’de yeni görevine atanan Ezgi Yıldız Kefeli ise Mercedes-Benz Otomobil ve Hafif Ticari araçlar operasyonlarını sürdüren, Mercedes-Benz Otomotiv’de Bayi Ağı Yönetimi Müdürü olarak kariyerine devam edecek. 2006 yılından bu yana Mercedes’in dünya ve Türkiye operasyonlarında farklı birimlerde çeşitli kademelerde görev alan Kefeli, son 3 yıldır Kurumsal İletişim Müdürü olarak görev yapıyordu.

Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği’nin (AIFD) 17’nci Olağan Genel Kurulu, 14 Şubat’ta, İstanbul’da yapıldı. Genel Kurul’da, derneğin yeni dönem yönetim kurulu ve denetleme kurulu üyeleri seçildi. Yeni yönetim kurulunun ilk toplantısında yapılan görev dağılımı ile Dr. Mete Hüsemoğlu da Yönetim Kurulu Başkanı seçildi.

Yeni dönemde AIFD Yönetim Kurulu üyeleri şöyle sıralanıyor: Ali Cem Öztürk (Sanofi), Avinash

Potnis (Novartis), Burak Cem (Novo Nordisk), Jose Daniel Lucas Guerrero (Lilly), Mustafa Cem Açık (Pfizer), Natasa Klicko (Roche), Renan Özyerli (MSD), Selim Giray (GSK), Serhat Mete Hüsemoğlu (AbbVie), Şehram Zayer (Merck) ve Uğur Bingöl (İ.E Menarini). AIFD Denetleme Kurulu ise Demet Russ (Johnson & Johnson), Muhittin Bilgütay (Bausch+Lomb) ve Serkan Barış (AstraZeneca) isimlerinden oluşuyor.

Verimli iş birliği, eğitimde ‘ilk’leri ortaya çıkarttı “Omuz omuza bir proje”

F

enerbahçe Üniversitesi, Kasım 2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan kanun ile kamu tüzel kişiliğini kazandı ve kapılarını 2019 – 2020 Akademik Yılı’nda öğrencilerine açtı. Bilgi teknolojileri altyapısını uçtan uca kurgulayan Fenerbahçe Üniversitesi, geleceğin küresel liderlerinin yetişeceği bir üniversite olma iddiasında.

Fenerbahçe Üniversitesi’nden mezun olan gençler, geleceğin profesyonelleri ve girişimcileri olarak fark ve farkındalık yaratacaklar.

Akademik yılına Ataşehir Yerleşkesi’nde başlayan Fenerbahçe Üniversitesi, bilgi teknolojileri altyapısındaki ihtiyaçlarını Mayasoft ve BT Data iş birliği ile uçtan uca detaylı bir şekilde dizayn etti. Öğrenim başlamadan tüm bilgi sistemleri altyapısını eksiksiz olarak hem idari personelin hem de öğrencilerin kullanımına hazır hale getirdi. Üniversite, idari personelin ve öğrenci laboratuvarlarının ihtiyacı olan bilgisayar altyapısı için masaüstü sanallaştırma teknolojisini tercih etti. Üniversite, kurumsal altyapı ürünlerinde HPE ve Aruba markalarının çözümleri ile ilerledi. Veri depolama sistemi olarak HPE’nin yapay zeka entegre çözümü olan HPE Nimble ürünü projede kullanılarak, Üniversite’nin güçlü bir altyapıya sahip olmasında önemli bir adım atıldı.

“Her işin temeli doğru network mimarisi” Mayasoft Kurumsal Satış Müdürü Başak Sarı: “Fenerbahçe Üniversitesi’nin kurulmasına karar verildiği ilk günlerden itibaren, bu projenin Fenerbahçe markası altında ülkemizin genç nesillerinin geleceğine ışık tutacağının sorumluluk bilinci içerisinde tüm heyecanımız ile yoğun bir emek harcayarak, projedeki iş ortağımız BT Data ile de çok iyi bir sinerji içerisinde başarıya ulaştığımız için mutlu ve gururluyuz. Bir projenin başarıya ulaşmasında tüm paydaşların aynı hedefe aynı heyecanı duyarak katkı vermesinin bir örneği olan bu projemizde, HPE Satış ve Kanaldan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Alper Yıldız’a, Aruba Türkiye Ülke Müdürü Ersin Uyar’a ve yol arkadaşımız BT Data ve değerli ekibine projenin başından sonuna kadar verdikleri tüm destekleri için teşekkür ederim.”

Aruba teknolojileri ile kampüs içerisindeki tüm kablosuz erişim güvenli bir şekilde sağlandı. Kablosuz erişim altyapısında Aruba’nın Wi-Fi 6 desteğine sahip access point cihazları ile daha hızlı erişim ve daha az gecikme ile her kullanıcı için sürükleyici bir kablosuz ağ kullanım deneyimi sunuluyor. Ayrıca network altyapısında ihtiyaç duyulan omurga ve kenar switch ürünlerinde de Aruba teknolojileri tercih edilerek, kolay yönetilebilir bir sistem oluşturuldu. Kullanıcıların sisteme yapacakları tüm erişim altyapısının güvenlikli hale getirilmesi için Aruba ClearPass çözümü kullanıldı. Tüm bu başlıklar altında, tüm altyapı ve sistem gereksinimleri BT Data ve Mayasoft ile verimli biçimde konumlandırılıp yönetilerek, yetkin mühendis ekipleri tarafından başarılı bir şekilde kuruldu ve proje hayata geçirildi.

Doğru adımlar, gelecek için de güven veriyor Fenerbahçe Üniversitesi, yapmış olduğu projede geleceği de düşünerek altyapıda masaüstü sanallaştırma teknolojisi kullanarak üniversite bünyesindeki bilgisayar ve teknoloji laboratuvarlarının çok daha verimli yönetilebilmesini ve kesintisiz bir eğitim ortamının oluşmasını sağladı. VMware teknolojilerinin tercih edildiği projede kurulan sistemler geleceğe dönük çok kolay genişletilebilecektir.

Masaüstü sanallaştırma projesinin uç noktalarında ise HP thin client cihazları tercih edilerek burada da verimlilik ve uzun ömürlü kullanım avantajları dikkate alınmıştır.

Projenin başından sonuna kadar üniversitenin bilgi işlem ekibi, Mayasoft ve BTData mühendisleri tüm seçenekleri masaya yatırarak projenin verimli ve başarılı olması için yaptıkları çalışmalar ile tüm sistemlerin üniversite bünyesinde sorunsuz hizmet vermesi sağlanmıştır.

Advertorial

Taha Niron (HPE), Ekrem Tatlı (BT Data), Alişan Yıldırım (FBU), Başar Sarı (Mayasoft), Alper Yıldız (HPE), Yasin Aşır (Mayasoft)

BT Data Bilişim Teknolojileri Genel Müdürü Ekrem Tatlı: “Proje, günümüzün yeni iş modelleri arasında olan ve ‘Alliance’ olarak tanımlanan iş modeli, yani gücün iş birliklerinden geldiğinin sahada çok güzel bir örneği oldu. Projenin başından sonuna kadar müşteri, üretici ve hizmet sağlayıcılar olarak tam bir iş birliği gösterilerek, sonucunda da gerçek bir başarı hikayesi ortaya çıkarıldı. Medicana Sağlık ve Eğitim Kurumları’nın da yıllardır kullandığı, teknolojik altyapı ve sistem gereksinimlerini karşıladığı HPE ürün ailesi, Fenerbahçe Üniversitesi projesinde de kurumun süreklilik, sürdürebilirlik, yüksek verimlilik ve güvenlik kriterlerini eksiksiz karşılayarak, Medicana Grubu’nun bu yeni yatırımında da yerini aldı. Fenerbahçe Üniversitesi’nin taşıdığı isimden gelen değer, projenin bütününe yansıyarak bizleri yapabileceğimizin en üst limitlerine kadar zorladı. Projelendirilen IT altyapısı ve kullanılabilir sistemi, mevcut hali ile ülkenin önemli birkaç referansı arasına girdi, taşıdığı isme yakışır öncü, yenilikçi, başarılı bir sonuç ortaya çıkardı. BT Data Bilişim Teknolojileri olarak bu projede bizleri destekleyen Fenerbahçe Üniversitesi yetkililerine, süreç boyunca yol arkadaşlığı yaptığımız Mayasoft Ailesi’ne, HPE & Aruba’ya teşekkür ediyoruz.”

24 KARİYER

BThaber

24 ŞUBAT - 1 MART 2020

Roche İlaç Türkiye’de yeni görevlendirme

Mastercard’da Ceren Türkben Kaya’ya yeni görev

Roche İlaç Türkiye’de 15 yıla yakın süredir ilaç endüstrisinde çalışmalarını sürdüren Mahir Kurt, Şubat 2020 itibarıyla Medikal Bölüm Lideri olarak atandı. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu olan Mahir Kurt, kariyerine doktor olarak adım attıktan sonra 2008-2012 arasında 4 yıl boyunca Pfizer'de Medikal Müdür olarak görev yaptı. Çalışma hayatına MSD ve Abbvie şirketlerinde Medikal Grup Yöneticisi olarak devam eden Kurt, 2018’de Roche İlaç Türkiye Terapötik Alan Müdürü oldu. Mahir, son olarak Roche’un yeni organizasyon yapısında Takım Lideri olarak çalışıyordu.

Mastercard, Hızlı Büyüyen Pazarlar operasyonunda Pazarlama ve İletişim Başkan Yardımcılığı görevine Ceren Türkben Kaya’yı getirdi. 2013 yılından bu yana Mastercard bünyesinde Güney Doğu Avrupa Pazarlama Yöneticisi görevini yürüten Kaya, bundan böyle İsrail, Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Belarus ve Gürcistan gibi 12 ülkenin bulunduğu Hızlı Büyüyen Pazarlar’da pazarlama ve iletişimden sorumlu olacak. Ceren Türkben Kaya, Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nden mezuniyetinin ardından, kariyerine 2002’de Reckitt Benckiser Türkiye’de başladı, 2003’te Unilever Türkiye’ye geçerek farklı ürün gruplarında pazarlama marka yöneticisi olarak çalıştı. 2010 yılında Unilever İngiltere Merkez Ofisi’ne transfer olan Kaya, burada üç yıl boyunca Global Gıda Pazarlama bölümü altında Global ve Bölgesel Kıdemli Marka Geliştirme Yöneticisi olarak görev yaptı. 2013’te Mastercard bünyesine Güney Doğu Avrupa Pazarlama Direktörü olarak katılan Ceren Türkben Kaya, 2020 itibarıyla Mastercard Hızlı Gelişen Pazarlar Pazarlama ve İletişim Başkan Yardımcısı olarak görev yapacak.

Etkinlikleriniz ile ilgili bilgileri bthabersirketleri.com/EtkinlikDuyuru adresine girebilirsiniz.

BThaber

ETKİNLİK TAKV!M! E T K İ N L İ K L E R

3 Mart 2020 IT FORUM TUKEY İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.itforumturkey.com

16 Nisan 2020 BTvizyon Malatya Toplantısı Malatya AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

Y U R T İ Ç İ

10 Mart 2020 19 Mart 2020 GOSB Teknoloji Platformu İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

BTvizyon Konya Toplantısı Konya AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

21 Nisan 2020

Cloud Talk Global İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.cloudtalkglobal.com/istanbul/tr/

4 Haziran 2020 BTvizyon Samsun Toplantısı Samsun AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

2 Nisan 2020 BTvizyon Kayseri Toplantısı Kayseri AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

11 Haziran 2020 Teknoloji Platformu Bursa 2020 Bursa AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

14 Nisan 2020 360 CIO ZİRVESİ İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.360cnp.com

9 Temmuz 2020 Bilişim 500 Ödül Töreni 2020 İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

E T K İ N L İ K L E R 1 Mart 2020 AI in Healthcare Qatar 2020 Doha, Katar AYRINTILI BİLGİ: www.keynotic.com/AIHQ/

Y U R T D I Ş I

14-19 Mart 2020 CloudFest 2020 Rust, Almanya AYRINTILI BİLGİ: www.cloudfest.com/

15-18 Mart 2020 O’Reilly Strata Data & AI Conference San Jose, ABD AYRINTILI BİLGİ: conferences.oreilly.com/strata-data-ai/ stai-ca

16-20 Mart 2020 Design Thinking and Innovation Week Londra, İngiltere AYRINTILI BİLGİ: futurelondonacademy.co.uk/en/course/ design-thinking-and-innovation

17-20 Mart 2020 The International Security Conference Las Vegas, ABD AYRINTILI BİLGİ: www.iscwest.com/

Bilgi iรงin: man@btburada.com.tr

BThaber

26 MEKTUP

24 ŞUBAT - 1 MART 2020

Meslek Lisesi Memleket Meselesi 4.0

Merhabalar sana, Haftaya Godot’yu bekler gibi beklediğimiz, ama Godot’dan farklı olarak, er ya da geç gelecek bir gerçekle, depremle başlıyorum.

Yandex. Yandex Haritalar’a ve Yandex Navigasyon’a, afet toplanma yerlerinin verileri eklenmiş. Yandex Navigasyon’un arama ekranında yer alan kategoriler bölümüne “Toplanma Alanları” özel kategorisi eklenmiş. Yandex, Türkiye genelini kapsayan bir çalışma ile deprem toplanma alanlarını veri tabanına ekleyerek, olası bir afet durumunda kullanıcıların hızlı bir şekilde gerekli bilgilere ulaşmasını hedefliyor. AFAD tarafından toplanan ve yerel yönetimler ile belirlenen verilerden faydalanılarak oluşturulan bu çalışmada, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile çalışılmış.

Tarım ve Orman Bakanlığı, yerli tohum seferberliğini başlatmış.

“Atadan Toruna Tohum Seferberliği” isimli çalışma ile Atalık ve yerli tohumdan fidana ve meyveye giden süreçte yerli tohum kullanımı yükselecek ve gıda zincirinde yerlilik oranı artırılacak. Bu çerçevede 2 yılda 15 bin tohum üreticisi eğitilecek.

Ayrıca Morfolojik ve Moleküler Test Laboratuvarı, Tohum Teşhis ve Analiz Görüntüleme Sistemi ve Fidan İhtisas Merkezi ile ‘Ata Meyveleri Gen Bahçesi’ kurulacak. Yıllardır beklediğimiz bir adım, dilerim gerçek anlamda meyvelerini verir. Bu proje ile tohumculuk sektörü yeni teknolojiler ile de buluşturulacak.

Türkiye’nin dijital tohum arşivi ve kataloğu ile tüm resmi ve

YIL 25 SAYI 1257

24 ŞUBAT - 1 MART 2020

özel yetkili laboratuvarların, üniversitelerin, tohum analistlerinin yararlanabileceği bir veri tabanı da oluşturulacak. Şimdi benim gibi Instagram beceriksizleri için bir bilgi vermek isterim. ‘Sıkı takipçilerim kimler? Şehrimdeki takip etmeye değer hesaplar neler?’ ve ‘bence’ asıl önemlisi ‘Instagram’ı nasıl daha etkili kullanabilirim?“ sorularına cevap veren Liker Analyzer mobil analiz uygulaması Denizli’de geliştirilmiş ve kısa sürede birçok ülkede kabul görmüş. Liker Analyzer, Instagram’daki birçok veriyi anlaşılır şekilde raporluyor, tüm beğenileri, beğenenleri, takipçileri, geri takip etmeyenleri, yorumları, etiketleri, paylaşım yapmak için en iyi zaman aralıklarını raporluyor, etkileşime göre Instagram skoru da üretiyor.

Hatta ülke ve şehir kırılımlarına göre Instagram hesaplarından Liker Analyzer Ligi oluşturuyor.

Liker Analyzer'ın ürün müdürü Mehmet Ali Sabuncuoğlu, “www.likeranalyzer.com ve tüm uygulama marketlerinden Liker Analyzer ücretsiz indirilebilir.

Nitelikli işlenmiş veri analizi ile mobil trendlerin bilgi kaynağı olmayı hedefliyoruz” demiş.

Bir inovasyon daha… Ford, bisikletlilerin trafikte diğer sürücülerle daha güvenli iletişim kurabilmesi için dünyanın bisikletlilere özel ilk ‘emoji ceketini’ tasarlamış. Ford’un ‘Yolu paylaş’ yaklaşımı doğrultusunda geliştirilen ceket, kablosuz

Bilişim Zirvesi Etkinlik Organizasyon Ltd. Şti. adına Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü Neslihan Aksun neslihana@bthaber.com.tr BThaber Grubu Yayın Koordinatörü Ayhan Sevgi ayhans@bthaber.com.tr

www.bthaber.com www.linkedin.com/groups/BThaber twitter.com/bthaber www.facebook.com/BThaber Abone ve Dağıtım

btabone@bthaber.com.tr

Bültenlerinizi

bulten@bthaber.com.tr

kumanda paneli ile bisikletlilerin ellerini gidondan kaldırmadan hareketlerini, gidecekleri yönü ve tehlikeli durumları bildirmesini sağlıyormuş. Bisiklet yollarımız artsın, biz de ceketimizle arz-ı endam edelim.

‘Eğitim şart’ derim her hafta bilirsin. Tüpraş, Milli Eğitim Bakanlığı işbirliğiyle 4 ilde 30 ortaöğretim okulunda “Robotik Kodlama, Üç Boyutlu Modelleme, Üretim Beceri Sınıfları”nı kurmuş. Kocaeli Şehit Alper Al Ortaokulu’ndaki laboratuvarın açılışına katılan Koç Holding CEO’su Levent Çakıroğlu, “Koç Topluluğu olarak 2006 yılında Meslek Lisesi Memleket Meselesi projesine başladık. Geldiğimiz noktada ise mesleki eğitim konusundaki tecrübelerimiz bizi Endüstri 4.0 dünyasında Meslek Lisesi Memleket Meselesi 4.0’a getirdi” demiş. Bu sınıflar, Tüpraş rafinerilerinin bulunduğu Batman, Kırıkkale, İzmir ve İzmit’teki toplam 30 ortaöğretim okulunda 7. ve 8. sınıfların eğitim görmesi için hazırlanmış ve 2019-2020 öğretim yılında eğitimin başladığı sınıflarda bugüne dek 12 bin öğrenciye eğitim verilmiş. Proje ile 80 öğretmen yoğun mesleki gelişim eğitimlerine katılırken, sertifikalı ‘eğitici eğitmenler’ olarak yetişmeleri desteklenmiş.

Sınıfların sarf malzeme ihtiyaçlarının tamamı Tüpraş tarafından sağlanırken, proje özelinde 3D modelleme, robotik kodlama ve eğitim içeriklerini

Ankara Temsilcisi Sedef Özkan sedefo@bthaber.com.tr

Editör Handan Aybars handana@bthaber.com.tr

Görsel Yönetmen Sena Çakıroğlu senac@bthaber.com.tr

adresine gönderebilirsiniz

Cilt, Baskı, Poşetleme: Uniprint San. ve Tic. A.Ş. - Hadımköy İstanbul Asfaltı Ömerli Köyü İstanbul - Tel 0212-798 28 40. l

destekleyen çalışma kiti de hazırlanmış. Bu devirde yayılarak gelişmesini dilediğim eğitim tam da budur. Logo Yazılım da her yıl uyguladığı stajyer alımlarına devam ediyor. “Login” adı altında üniversitelerin yazılım alanında eğitim veren fakültelerinde okuyan 3 ve 4’üncü sınıf öğrencilerine staj imkânı sunan Logo Yazılım’ın programına başvuruda son tarih 10 Mart.

Bilgisayar, yazılım ve donanım ürünleri başta olmak üzere, 30 yıldır bilgi teknolojileri ürünlerinin dağıtımını gerçekleştiren Penta Teknoloji’nin Türkiye’deki tek dağıtıcısı olduğu OKI İngiltere’nin önde gelen iki sektörel dergisi OEN Magazine ve Print IT Reseller Magazine tarafından iki ödüle layık görülmüş.

Bu haftaya noktayı çocuklar için bir yarışma ile noktalıyorum.

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Eyüpsultan Belediyesi, CGV Mars Cinema Group destekleri ile TÜRSAK Vakfı tarafından 10-16 Nisan arasında gerçekleştirilecek 16. TÜRSAK Çocuk Filmleri Festivali kapsamında düzenlenen Filmimin Hikâyesi Yarışması’na başvurular başlamış. Hedef; sanatsal alanlarda yeteneği olan çocukları üretime teşvik etmek. Bu yıl İstanbul, Ankara, Samsun, İzmir ve Urfa illerinde 8-12 yaş arası ilkokul ve ortaokul çocuklarının katılımına açık olan hikâye yarışmasının konusu ise “Geleneksel Eyüp Oyuncağı” olarak belirlenmiş. cocukfestivali. tursak.org.tr/cocuk/index sitesi ise detay ve başvuru noktası.

Haftaya yine burada olalım,

BThaber Genel Müdürü Özlem Unan İş Geliştirme ve Satış Müdürü Abdurrahman Koyuncu Reklam Satış Yönetmenleri Kutay Göçe Arif Şuekinci

Online Editör Atılay Aşkale atilaya@bthaber.com.tr

Reklam Rezervasyon Sorumlusu Suzan Bilken

Yönetim Yeri: Bilişim Zirvesi Etkinlik Organizasyon Limited Şirketi Örnek Mah. Şehit Cahar Dudayev Cad. Örnek İş Merkezi No:14 Kat:5 34704 Ataşehir İSTANBUL Telefon: (0216) 888 0 596 ISSN 1300-6495

Türkiye’nin en köklü bilişim teknolojileri yayını olan BThaber, 1995 yılından bu yana bilişim ve teknoloji dünyasındaki en son haberleri, yenilikleri ve bilgileri okuyucularına kesintisiz bir şekilde sunmaya devam ediyor. Her hafta yüzde 35’i BT, yüzde 65’i ise finans, otomotiv ve sağlık gibi farklı sektörlerde yer alan şirketlerin ve kamu kurumlarının yöneticilerinden oluşan 7500’ün üzerinde kişiye ulaşmakta ve online platformlar üzerinden her hafta on binlerce kişiye erişim sağlamaktadır.

BThaber kontrollü abonelik sistemiyle dağıtılmaktadır. - Fiyatı 1 Kuruş (KDV dahil) - BThaber, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 2/f maddesi hükmü gereği ‘yerel süreli yayın’dır.

WEEKLY INFORMATION TECHNOLOGY AND ECONOMY NEWSPAPER

‘Hyper’ will make a change in integration!

Hyper integrated infrastructure requires innovations in critical issues such as data storage, analytics and security and a brand new perspective that brings them together. So now this is much more than combining the public and private cloud. It is necessary to be able to comply with

the regulations that connect sectoral needs and sectors, to ensure the continuity of corporate business, to be able to build the newest and most suitable structure in corporate information architecture.

In this way, companies can build a new one instead of the existing information

architecture, knowing the corporate priorities and needs, adding and updating the existing architecture.

However, you should let corporate IT staff reach their goals with consultants for the best outcome. As you will read in our file, rather than a puzzle roadmap, it is

an architecture that can be developed and renewed, fully compatible with the day and needs with its integration competence. For this reason, the advantages of competition and cooperation in the IT sector are heading forward. Because the integration feature is an advantage for everyone.

Nutanix becomes the operating platform of data centers CIOs that focus on digital transformation today need more agile and flexible technology infrastructures in this direction. Nutanix offers its customers a flexible, unlimited growth platform for these technologies that can adapt to changing conditions of companies. Pointing out to the increased corporate awareness in hyper integrated systems, Nutanix Turkey Country Manager Tarık Ertuğrul said that: “Regardless of the sector, corporate practices are vital to ensure that institutions maintain their assets and keep customer satisfaction at the highest level.

While these applications can be retailing for a company serving in the retail sector or banking applications for the banking sector. However, when you examine the IT infrastructure of the companies, we see that the 3-layer traditional architecture consisting of server, data storage products and SAN switches is used to run applications. This structure, consisting mainly of purposeful systems called purpose-built, is a structure that is both costly and difficult to manage, where different layers are managed

by different people. At the same time, companies increase their costs by buying the capacity they will use in 3 or 5 years from the first day due to upgrade costs and maintenance renewal costs. While starting out with its hyper-integrated concept, Nutanix set out with the idea of how we can simplify this complex structure and reduce the costs. With its hyper-integrated concept, the previously 3-layered complex structure is replaced by X86based and low-cost node servers. The Nutanix software layer working on it also enables the system to be virtualized as ‘software defined’.

In addition to Nutanix, there are different manufacturers that offer a hyper integrated solution. We always recommend our customers to pay particular attention to a few issues when evaluating hyper integrated solutions.

Hyper integrated products should be able to grow without a limit. Unfortunately, there are hyper integrated silos that need to be managed separately in the customer data center, as the system cannot grow much due to the limitations imposed by manufacturers. Nutanix offers

its customers a platform that is flexible and can grow limitlessly.

The preferred hyper integrated solution must be hardware independent and the customer should be able to run the hyper integrated product on the desired server. Unfortunately, if the customer chooses a hardware dependent solution, the costs will increase significantly due to vendor lock-in. Nutanix solutions are hardware independent and run on more than one hundred and eighty server platforms.

The hyper integrated solution that is preferred should be flexible about the server virtualization layer used. Nutanix provides its own virtualization solution, AHV, to its customers free of charge and provides support. It also runs on VMware VSphere, Microsoft HyperV, Citrix Zen Server, but our preference is that our customers always reduce their costs using the free Nutanix AHV server virtualization product.

The hyper integrated solution to be preferred should be easily managed from a single screen and there should be no separate installation and management screens for separate modules.

Such solutions make life

more difficult while trying to simplify it. With One Click, the system should be very easy to understand and used even by a person who is not an expert.

As Nutanix, we also address our customers’ Day-1 and Day-2 operations with the platform we offer. By bringing them the convenience of working in the cloud and integrating Private Cloud with Public Cloud, which we provide with Nutanix, we ensure that the data can be stored anywhere they want.

Nowadays all CIOs have almost the same topics in their agenda, digital transformation, reducing costs, increasing efficiency and agility. In other words, the topics are related to how companies’ IT infrastructures and services can adapt to changing conditions quickly.

With its unique architecture, Nutanix creates a Private Cloud on the hyper integrated infrastructure in the data center of the customers and offers free server virtualization. In addition, Private Cloud and Public Cloud running on Nutanix can work integrated with Nutanix. Thus, companies can move their data between Private Cloud and Public Cloud according to their needs.”

Greater growth opportunity in Europe IAS, providing services on a global basis with offices in, Germany, Turkey, USA, India, United Arab Emirates, South Korea and Switzerland, was founded in December 2019 and increased its effectiveness in the Swiss market with IAS Switzerland AG. Bern

Ambassador İlhan Saygılı, IAS Chairman Hakan Karabiber, Board Member Can Karabiber and IAS General Manager Mazhar Tellibeyoğlu came together in Saygılı’s office.

Saygılı, who welcomed IAS executives at the mansion of the embassy, said that he

appreciated the importance IAS gave to education and young people, which signed projects in different parts of the world. IAS General Manager Tellibeyoğlu stated that: “IAS continues its global operations without slowing down with the caniasERP produced by

Turkish engineers. Our meeting with Ambassador Saygılı was important for increasing our activity in the region. We talked to him about our future plans. Saygılı is an important reference to find new solution partners in Europe and take bigger steps.”

Comprehensive support for mobile service development Huawei Developer Day (HDD) event was held in Turkey for the first time and companies and developers came together with Huawei. Huawei will invest 50 million TL for the development Huawei Mobile Services (HMS). In addition to the participation of many developers and content providers, the allocations and awards for Turkish developers were also announced on the HDD, where Turkcell, DenizBank, Netmera and Mobiscus share their experiences about the HMS process. HMS is a topic that concerns consumers, software developers and content providers. Increasing the use of Huawei Mobile Services among

domestic application developers is among the company’s 2020 strategic goals. The budget allocated by Huawei Turkey for developers and consumers to promote HMS is important at this point. Huawei Turkey Consumer Electronics Group Country Manager Seth Wang expressed in his speech that: “Huawei Mobile Services will be an important platform for the efficient use of the high performance Huawei smartphone. In this context, we are expanding our application developers’ network day by day to best develop Huawei AppGallery. In this project, hundreds of Turkish engineers from Huawei’s second largest R&D center are working for the

coding and technical support of HMS distribution not only in this country but also around the world. Turkey was one of the core countries for HMS development and also Turkey will be the R&D center base for overseas countries. Currently 50 million TL support premium is reserved for Turkey.” Huawei Turkey Consumer Electronics Group Mobile Eco System Business Development Manager Kaan Arlı gave information about technical improvements and work that needs to be done by software developer companies for spreading Huawei Mobile Services across our country. Huawei Mobile Services Digital Marketing Manager Ana Violante shared

the details about Huawei Ability Gallery (HAG), which is of great importance on Huawei Assistant service, with the developer companies.

Conference participants had the opportunity to experience the HMS integration process live with workshop areas. The DTSE (Developer Technical Support Engineer) team, which was established within the Huawei R&D team, gave information about the services under the HMS umbrella at the coding level. Details of basic innovations and services such as Huawei AI, HMS Core services, Huawei In-Application Purchase and Huawei Location were also presented to the participants.

EBA is renewed for ‘Justice of Opportunity in Education’ Minister of National Education Ziya Selçuk shared detailed information about the content of the completely renewed EBA in the presentation held in Ankara on February 10th, at the ‘Renewed Education Informatics Network (EBA) and EBA Academic Support Promotion Program’. Within the framework of Educational Vision 2023, with the ‘Turkey’s Digital Education Platform’ slogan, EBA has been renewed and the aimed is to ensure a significant contribution to the justice of

opportunity in education. The contents of the EBA, which was completely renewed within the framework of “Justice of Opportunity in Education”; have been updated with interactive school books, lecture videos, quizzes and applications. EBA, which is the product of a long term study, responds to many needs of students and teachers.

With its modern, simple user interface and smart features, the new EBA has been accessible by parents of approximately 18 million students and 1 million

teachers. The new EBA offers more than 1,600 courses and over 20,000 rich, reliable and interactive content that accompany the learning journey of students and teachers from pre-school to 12th grade.

Emphasizing that EBA is a great opportunity to ensure justice in educational opportunities; Ziya Selçuk expressed that: “Today we are here to answer the question of ‘How do we reach all our children across Turkey?’.

EBA, when used properly, is the greatest assistant of the teacher,

like a teacher supporting students out of school. Students and teachers from all over Turkey can benefit from the content by logging in to the EBA. We had a goal to move education out of the classroom.

EBA serves this purpose. We had an earthquake in Elazığ and our students could not start school due to security measures.

However, they continued their education through EBA. They repeated what they learned over the EBA, worked on future course chapters.”