“İnovasyon
Profesyonel Kulaklık Sistemleri
Yüksek Performansı
Yeni Türkiye Stratejik Araştırma Merkezi’nin düzenlediği
ile pratik çözümler...
Kuştepe Mh. Leylak Sk. Nursanlar İş Mrk. Kat: 6 No: 22 Şişli, İSTANBUL T +90 212 252 2222 Pbx | +90 850 460 2222 www.ce-sa.com.tr | info@ce-sa.com.tr
Sayfa 3
SAYI
HAFTALIK BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ VE EKONOMİSİ GAZETESİ www.bthaber.com.tr
Sayfa
Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ertelendi ama yeni iş fırsatları devam ediyor
12
Hakan Cem Topal
Kişisel Verilerin Korunması Kanunu 7 Ekim 2016 tarihinde, resmi olarak açıklanmasa da otomatik olarak ertelendi.
Sayfa Self servis ve
14
akıllı çözümler için sektör platformu İnnova, Kiosk İnnova markası altında sunduğu self servisler ve akıllı çözümler alanındaki en yenilikçi çözüm ve teknolojileri tanıttı.
1095 7 - 13 Kasım 2016
Bilişimin gerçek zirvesi 16’ıncı kez sektörü buluşturacak
Aydın Ersöz
Sayfa
16
Haber Türkiye’de BT başlığında kamu ve özel sektörü, Merkezi yerli ve yabancı deneyimli isimleri bir araya
Sayfa
Telif hakları sisteminde yeni dönem
3
getiren Bilişim Zirvesi, “Dijital Evrim ile Endüstri 4.0” ana temasıyla 22-23 Kasım tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde…
Proje, eser, fikir, makale, şiir, fotoğraf, sözleşme, senaryo, beste, tasarım ve ses kaydı gibi çalışmaların güvence altına alınmasını sağlayan CopyRobo hayata geçirildi.
Sayfa
20 DOSYA: 26
DİJİTAL DÖNÜŞÜM VE MOBİL UYGULAMALAR Dijital dönüşüm süreçlerinde mobil uygulamalar önemli yer tutuyor. Ayrıntılar dosya sayfalarımızda.
Hazırlayan: Bülent Nevres
İşletmeler, “iyi ki Vodafone’a geçtik” diyor Siz de geçmişe bir sünger çekin, Vodafone İş Ortağım’a geçin. Bol internetli, uygun fiyatlı tarifelerle işletmenizin masraflarını azaltın, işinizi yarına hazırlayın. IYIKI yazın, 4946’ya gönderin.
Vodafone
İşOrtağım 10 ve üzeri alımlarda, 12 ya da 24 ay kalma sözünüze.
Kurumsal abonelere sunulan Red Business Tarifelerinin kampanyasız fiyatları 110 TL’den başlamaktadır. 42,90 TL’den başlayan fiyatlar, 10 ve üzeri alımlarda, 12 ya da 24 ay taahhüt verilmesi durumunda sunulmaktadır. Vergiler dahildir. 5 GB yurtiçinde geçerlidir ve devretmez. Kampanya, 30.11.2016’ya kadar geçerlidir. 820.000, 1 Ekim 2016’ya kadar en az bir kez en az bir hattını Vodafone’a taşımış firma sayısıdır. Vodafone’un kampanya ve tarife özelliklerinde ve ücretlendirmesinde Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından belirlenen usullere uygun olarak değişiklik yapma hakkı saklıdır. 4946’ya gönderilen SMS’ler ücretsizdir. Detaylar: vodafone.com.tr/redbusiness
BThaber
GÜNDEM
7 - 13 KASIM 2016
3
Bilişimin gerçek zirvesi 16’ıncı kez sektörü buluşturacak Bilişim Zirvesi’nde bu yıl “Dijital Evrim ile Endüstri 4.0” ana temasında, “No way out! (Kaçış yok)” mottosu işlenecek. Zirvede dijital evrimin yol haritası oluşturulurken, Endüstri 4.0 dalgasını yakalamanın ipuçları paylaşılacak. 16 farklı konu başlığında yerli ve yabancı katılımcılar zirve kapsamında bir araya gelecek. Tüm program detayları, etkinlik içeriği ve sponsorlar hakkında bilgiler www. bilisimzirvesi.com.tr adresinde en güncel haliyle yerini alıyor. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Dr. Ömer Fatih Sayan’ın da davetli olduğu Bilişim Zirvesi’16’da “Dijital Evrim’in Organizasyonu” kitabının yazarı Sriram Narayan, Robert Bosch Engineering and Business Solutions Başkan Yardımcısı & İşletme Birimi Başkanı Gaur Dattatreya ve BSH Bosch & Siemens’in Global Dijital Dönüşüm Başkanı Mario Pieper sunumları merakla beklenen isimlerden sadece birkaçı… Kariyere bakış açısı değişmek zorunda Kitabında dijital evrim sürecinde CIO bakışı ile dijital dünyaya hazırlanırken öne çıkan fırsat ve engellerin neler olduğu, dijital transformasyonun hangi yöntemler ile mümkün olabileceği gibi soruların yanıtlarını okurla paylaşan Sriram Narayan, böylece dijitalleşme başlığında iş analizi
Türkiye’de BT başlığında kamu ve özel sektörü, yerli ve yabancı deneyimli isimleri bir araya getiren Bilişim Zirvesi, “Dijital Evrim ile Endüstri 4.0” ana temasıyla 2223 Kasım tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde…
Gaur Dattatreya
Sriram Narayan
Ali Rıza Ersoy Ufuk Tarhan
Tülin Akın
Mario Pieper Emek Akbal
konseptini de yeniden tanımlıyor. Gaur Dattatreya ise endüstri 4.0 bağlantısı ve entegrasyonu süreci, bunun sonrasında oluşacak dünya ve bu dünyanın güvenlik seviyesi, Endüstri 4.0’ın süreçleri gibi konularda katılımcıları bilgilendirecek. Mario Pieper
de yeni bir rahat yaşam tarzının geleceğini, dünya trendini ve gelişmeleri 16. Bilişim Zirvesi’nde anlatacak, 2050 yılına dijital yolculuğu detayları ile paylaşacak. Bilişim Zirvesi’nin ikinci günü olan 23 Kasım’da “Dijitalleşmede C Level” başlıklı program sektörde kariyer fırsatlarını, bu fırsatlardan yararlanmak için değişmesi gereken model algısını katılımcılara aktaracak. Platin Sponsoru Netaş, Altın Sponsorları
Başlıklara detaylı bakış l 22 Kasım Salı günü Sadabat Salonu’nda açılış ve protokol konuşmalarının ardından, yine Sadabad Salonu’nda gerçekleştirilecek “Türkiye’nin Yeni Çıkış Yolu: Endüstri 4.0 ile Gelen Yeni Ar-Ge ve İnovasyon Anlayışı” isimli özel projenin sponsoru Siemens. Bu kapsamda Siemens Türkiye İcra Kurulu Üyesi & Dijital Fabrikalar Divizyon Direktörü Ali Rıza Ersoy’un “Sanayinin Dijitalleşmesi: Endüstri 4.0” konuşmasıyla başlayacak programda yine yetkin konuşmacılar, katılımcılarla buluşacak. l Zirvenin önemli temalarından birini oluşturan Mobil Dünyada Dijital İnovasyon platformunun Platin sponsoru Samsung, Altın Sponsoru ise Panasonic Business oldu.
Halil Öztürkci
l CPM’in Gümüş sponsorluğu kapsamında gerçekleştirilecek olan ERP Çözüm Süreçleri platformunda, iş uygulamaları konusundaki gelişmeler masaya yatırılacak. l Esri Bilgi Sistemleri’nin Platin Sponsoru olduğu “CRM Operasyonlarında Endüstri 4.0” platformun açılış konuşmasını AvivaSA Dijital Dönüşüm Bölüm Yöneticisi & CRM Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Emek Akbal gerçekleştirecek. İki panelle devam edecek platform kapsamında CRM Türkiye işbirliği ile Hackathon da düzenlenecek. l Medyasoft’un Platin Sponsoru olduğu “Dijital Topluma Evrilmek” temasındaki salon, “Dijital Toplumun DNA’sı” başlıklı
konuşmasıyla Neytiv Kurucusu ve Genel Müdürü Volkan Kırtok tarafından açılacak. l “Dijitalde Siber Güvenlik 4.0” platformunun Platin sponsorluğunu Intel Security, Gümüş sponsorluğu ise Adeo Security üstlendi. Temanın içeriğine destek sağlayan Adeo Bilişim Kurucu Ortağı Halil Öztürkçi, “Windows Sistemlerde Threat Hunting” konuşmasıyla açılışı yapacak. Halil Öztürkçi’in yöneteceği “Siber Defansta Ne Kadar İyiyiz?” panelinde ise Intel Security Kurumsal Müşteri Yöneticisi Alper Erbaşı, Turkcell Güvenlik Yönetim Müdürü Can Tarakçı, Taygün & Özmestik Hukuk Bürosu’ndan Avukat Fehmi Ünsal Özmestik ve Fordefence Adli Bilişim Lab Genel Müdürü Mustafa Sansar konuşmacı olarak yer alacak.
Avnet ve NetApp olan bu temanın keynote’u, ekonomist, fütürist ve Dijital Ajans Başkanı Ufuk Tarhan olacak ve Tarhan, “T İnsan” başlıklı konuşması ile tasarımcı, teknolojik ve tedarikçi birey katmanlarında kendi dizaynı olan ve “T İnsan” olarak tescil ettirdiği, bir şeyin her şeyini, her şeyin bir şeyini bilene dönüşmek zorunda olan geleceğin insan modelini anlatacak. “Dijitalleşmede C Level” başlıklı program, Intel Corporation Global İş Geliştirme Direktörü Ege Ertem, BSH Bölgesel Digital Dönüşüm Direktörü Engin Çolakoğlu gibi daha birçok yetkin ismi de konuk edecek.
Zİrvede bİr de dİjİtal hastane Sisoft Sağlık Bilgi Sistemleri Ar-Ge Merkezi’nde sağlık bilişiminin güçlenmesi ve rekabet gücünün artırılması adına yürüttüğü bir çalışmayı daha TÜBİTAK desteği ile hayata geçirerek, yataklı tedavi hizmeti sunan kurumlara sundu. Sisoft ürün ailesine Sisopmi (Patient Monitor Interface – Hasta Gözlem/Eğlence Arayüzü) ismi ile katılan, ‘hasta başı uygulama platformu’ olarak geliştirilen Sisopmi; hasta, doktor, hemşire, hasta bakıcı ve temizlik görevlisi olmak üzere ilgili tüm kullanıcı gruplarına sesleniyor. Bu yönüyle dijital hastane dönüşümünde önemli bir rol oynayan bu sistem, sağlık kuruluşlarında bilgi akışını güçlendiren, bilgi kayıplarını ortadan kaldıran, iş akışını hızlandıran ve yönetilebilirliği etkinleştiren bir sistem. Sisoft ayrıca Dijital Tıp Devrimi isimli platformun da Platin Sponsoru oldu.
4’üncü devrİm, İlkİnİ de gelİştİrİyor “Dijital Çağın Kadını” Platformu Açılış Konuşmacıları arasında TABİT Tarımsal Bilişim ve İletişim Kurucu Ortağı Tülin Akın, “Dijital Çağda Kadın Olmak ve Dijital Dönüşümü Yönetmek’’ başlıklı sunumu ile yer alacak. Akın; ‘çiftçi ne internet, ne de kredi kartı kullanır’ diyenlere karşılık, kurduğu ekiple önce Şekerbank desteği ile 12 binden fazla köyde çiftçinin sadece tarımsal girdi alabileceği Hasat Kart’ın tanıtımlarını ve doğru kredi kartı kullanım yöntemlerinin anlaşılmasını sağladı. Vodafone desteği ile 600 gündür köylerde dolaşan Eğitim TIR’ında çiftçiye teknoloji kullanarak neler elde edebileceklerini, ürünleri nasıl daha kaliteli hale getirerek kâr elde edilebileceğini anlatan ekibi ile Tülin Akın, yeni geliştirilen ve Intel’in desteklediği, okuma yazma bilen herkesin kullanabileceği ve bilgi, iletişim, pazarlama, ihtiyacı olan konularda uzmanlara soru sorabilmeyi sağlayan Çiftçi Bilgisayarı yazılımının üretilmesi ile bilgisayar alan herkesin ücretsiz olarak buna sahip olduğu hizmeti hayata geçirdi.
4
BThaber
E-TOPLUM
7 - 13 KASIM 2016
TED Üniversitesi, ‘Dijital Oyun Tasarımı’ alanına insan kaynağı sağlıyor
Ankara’nın girişimcilik ekosistemine uluslararası ölçekte dinamizm kazandırılıyor Haber Merkezi ‘Genç İstihdamının Artırılması İçin Ankara Girişimcilik Ekosisteminin Geliştirilmesi Projesi’ Açılış Konferansı, 25 Ekim tarihinde gerçekleştirildi. Konferansa; Ankara Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Arif Şayık, Avrupa Birliği Delegasyonu Ekonomik ve Sosyal Kalkınma Bölümü Başkanı Müsteşar François Begeot, ODTÜ Teknokent Genel Müdürü Ali İhsan Kızıltaş, Bilkent CYBERPARK Genel Müdürü Faruk İnaltekin, OSTİM Teknopark Genel Müdürü Dr. Derya Çağlar, Gazi Teknopark Genel Müdürü Tuğrul İmer ile TÜBİTAK, üniversiteler ve teknoparklardan temsilcilerle çok sayıda girişimci katıldı.
Şayık, Avrupa Birliği (AB) ve Türkiye tarafından ortaklaşa finanse edilen ‘Genç İstihdamının Artırılması için Ankara Girişimcilik Ekosisteminin Geliştirilmesi Projesi Konferansı’nda, 2010’dan beri yerel değerlerle bezenmiş rekabetçi bir anlayışla ülke ekonomisine katkı sağladıklarını kaydederek konuşmasını şöyle sürdürdü: ‘İş dünyasında Ankara önemli bir yer tutuyor. Hiç şüphe yok ki yetişmiş insan kaynağımız, toplumsal sermayemiz, yenilik ve inovasyon kapasitemiz bizi farklı kılıyor. Potansiyelimiz, Türkiye’nin en gözde üniversitelerine, en önemli araştırma merkezlerine, öncü teknoparklarına, organize sanayi bölgelerine ev sahipliği yapmamızdadır. Bu özellikleri
katma değere dönüştürmek için girişimcilik ekseninde çalışmalar yapıyoruz, özellikle genç girişimcilere öncelik tanıyoruz.” Proje hakkında da bilgi veren Şayık, projenin Ankara’nın girişimcilik ekosistemine uluslararası ölçekte dinamizm kazandırması amacıyla tasarlandığını, bunun en önemli ayaklarından birisinin ajansın hizmet binasında kurulacak ‘Girişimcilik Merkezi’ olduğunu kaydetti. Şayık, “Bu merkezin adı, Ankara’nın teknoloji odaklı ekosisteminin markası olan ‘TechAnkara’ çatısı altında ‘TechAnkara Girişimcilik Merkezi’ olarak belirlendi. Böylece ‘TechAnkara’ markasının ilk fiziki mekânı da kurulmuş olacak” açıklamasını yaptı.
Türkiye’deki kurumsal arşivlere tek noktadan erişilecek TÜBİTAK, Anadolu Üniversite Kütüphaneleri Konsorsiyumu (ANKOS), Hacettepe Üniversitesi ve İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü iş birliğiyle yürütülen 5. Ulusal Açık Erişim Konferansı 27 Ekim tarihinde Ankara’da düzenlendi. TÜBİTAK Konferans Salonu’nda düzenlenen etkinlikte, açık eğitim kaynakları, yeni nesil kurumsal arşivler, açık bilime doğru araştırma verilerinin yönetimi ve açık erişim politika önerileri değerlendirildi. TÜBİTAK Başkan Yardımcısı Erol Arcaklıoğlu, konuşmasında; bilgisayar ve haberleşme teknolojilerindeki yeniliklerin birçok değişikliği beraberinde getirdiğini, bu değişimin bir yansıması olarak bilimde de açıklığın öne çıktığını vurguladı. Arcaklıoğlu, açık bilimin ön şartı
olarak, açık erişimin artık çok yaygınlaştığını belirterek, Türkiye’nin hem Avrupa Birliği müzakerelerinde hem de diğer uluslararası toplantılarda açık erişim konusunda gerekli adımları atmakta kararlı olduğunun altını çizdi. TÜBİTAK’ın sağladığı imkânlar ve verdiği hizmetlerle açık erişimin önemli bir destekçisi olduğuna ve olmaya devam edeceğine dikkat çeken Arcaklıoğlu, Türkiye’deki kurumsal akademik arşivlerin Ulusal Akademik Ağ ve Bilgi Merkezi’nde kurulan harmanlama motorunca harmanlanması çalışmalarında önemli bir aşama kaydedildiğini hatırlatarak “Bu portalı yıl sonuna kadar tamamlayacağız. Böylelikle artık tüm Türkiye’deki kurumsal arşivlerin tek noktadan erişimi sağlanmış olacak” açıklamasını yaptı.
Ankara Teknoloji Transfer Ofisi, ‘Interdisipliner Çalışmaları Arttıralım’ çalışması kapsamında; Ankara Ünversitesi Fen Fakültesi’nde ‘Fakülteler Arası Tanışma Toplantıları’nın ilkini 26 Ekim tarihinde düzenledi. Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren Ankara TTO Yöneticisi Prof. Dr. Atila Yücel, Ankara TTO’nun paydaşlarına yönelik olarak yerel, bölgesel ve ulusal düzeyde tanınırlığının artırılması için çalıştıklarına dikkat çekerek “Ankara TTO olarak 2 yıllık bir yapıyız. Günümüzde artık akademik çalışmalarda ya da uygulamalarda disiplinlerarası çalışma yapmak gerekiyor. Biz aynı üniversitedeki
TED Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi Yöneticisi Füsun Okutan, TED Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi (TEDÜ SEM) ve Türkiye Oyun Geliştiricileri Derneği (TOGED) tarafından ortaklaşa yürütülen Dijital Oyun Geliştirme Sertifika Programları hakkında bilgi verdi. TED Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi (TEDÜ SEM) ve Türkiye Oyun Geliştiricileri Derneği (TOGED) tarafından ortaklaşa yürütülen Dijital Oyun Geliştirme Sertifika Programları’nın ‘Yazılım’ ve ‘Tasarım’ olarak iki ayrı dalda olmak üzere TED Üniversitesi Kampüsü’nde 5 Kasım tarihinde başladığını aktaran Füsun Okutan, programların, ‘Dijital Oyun Tasarımı’ alanında sektörün ihtiyacını karşılayacak insan kaynağını sağlamayı amaçladığını kaydetti. Okutan, program hakkında şu detayları paylaştı: “Her biri 7 hafta sürecek olan programlar 4 ayrı modülden oluşup toplam 56 saatte tamamlanacak. Yazılım programımızda; ‘Unity ile Oyun Programlama’, ‘Grafik Programlama ve OpenGL’ ve ‘Sanal Gerçeklik ve Kullanıcı Tecrübesi’ modülleri mevcut. Tasarım programımızda ise ‘Oyun Tasarımı’, ‘Modelleme ve Grafik Tasarım’ ve ‘Animasyon ve Ses’ modülleri yer almakta.”
Füsun Okutan Her iki program için ortak olan Proje modülünde, takımlar halinde proje gerçekleştirecek olan katılımcıların, aynı zamanda ‘Hukuki Konular ve Pazarlama’ ve ‘İşkur İşbaşı Eğitim Programı’ ile ilgili seminerlere de katılacaklarının altını çizen Okutan, “Program sonunda başarılı bulunanların, İŞKUR tarafından yürütülen ‘İşbaşı Eğitim Programı’na katılımları mümkün olacak. TEDÜ SEM – TOGED ortaklığında ve İŞKUR desteğinde yürüteceğimiz programlarımız, YÖK’e bağlı bir vakıf üniversitesi olan TED Üniversitesi ve TOGED tarafından sertifikalandırılacak. Her biri konusunda uzman eğitmenler tarafından verilecek eğitimler hafta sonları gerçekleştiriliyor” açıklamasını yaptı.
Ankara TTO, disiplinlerarası çalışmaları teşvik ediyor
Prof. Dr. Atila Yücel akademisyenler yaptığımız çalışmaları derinlemesine bilmiyoruz, hatta başka üniversitelerden yardım talep ediyoruz. Bu toplantılarla disiplinlerarası çalışmaları teşvik etmek ve artırmak istiyoruz” açıklamasını yaptı.
Toplantıda; Prof. Dr. Gönül Dönmez ‘Çevre Biyoteknolojisi’, Prof. Dr. Emel Emregül ‘Biyosensörler ve Uygulamaları’, Prof. Dr. Olcay Arslan da ‘Lineer Regrasyon Modellerinde Bilgi Karmaşıklığı Kriteri Kullanılarak Değişken Seçimi ve Uygulamaları” sunumlarını gerçekleştirdiler. Sanayi ile temas konusunda sıkıntıları bulunduğunu kaydeden akademisyenler, “Ortak çalışma için bekliyoruz. Ankara TTO’nun da bu konuda katkıları olacaktır” yorumunu yaparak multidisipliner çalışmaların önemine dikkat çektiler.
6
BThaber
E-TOPLUM
7 - 13 KASIM 2016
Nitelikli siber güvenlik uzmanları yetiştirilmesi şart! Bilgi Güvenliği Derneği, 9.Bilgi Güvenliği ve Kriptoloji (ISCTURKEY) Konferansı’nı, 25-26 Ekim tarihinde, Gazi Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi ve ODTÜ iş birliğiyle Başbakanlık, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı ve BTK destekleriyle ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi’nde ‘Siber Güvenlik ve Nesnelerin İnterneti’ ana temasıyla düzenledi. Bilgi güvenliği ve siber güvenlik alanında, ulusal ve uluslararası boyutta bilimsel, teknik, sosyal ve kültürel çalışmalar yürüterek kişisel, kurumsal ve ulusal farkındalığın oluşması ve ortak akıl ile çözüm önerilerinin geliştirilmesi amacıyla 2007 yılında kurulan Bilgi Güvenliği Derneği (BGD) her yıl Uluslararası Bilgi Güvenliği ve Kriptoloji (ISCTURKEY) Konferansı’nı gerçekleştiriyor. Konferans; Türkiye’nin bilgi güvenliği alanındaki bilimsel ve sektörel çalışmalarının paylaşıldığı, üniversite, kamu, endüstri iş birliğinin geliştirildiği, kamuoyunun bilgilendirildiği, eğitildiği, ulusal ve uluslararası bilim insanları, araştırmacılar ve sektörel uygulayıcılar arasında bilgi alışverişinin sağlandığı, ülkemizin bu alandaki en önemli etkinliği olma özelliğini taşıyor. Bu etkinlik ile bilgi güvenliği alanında, toplumun her kesiminin farkındalığının artırılması,
bilimsel bilgi birikimine katkı sağlanması, kurumlar ve sektör arasında iş birliği imkânlarının oluşturulması ve en önemlisi bunu uluslararası boyutta yaparak uluslararası iş birliğinin arttırılması hedefleniyor. Bu sene konferansın bir parçası olarak MEB ile koordineli bir şekilde, kamuoyunun dikkatini siber güvenlik alanına çekmek, siber güvenlik ile ilgili olarak farkındalık oluşturmak, eğitim çağındaki gençlerden başlayarak siber güvenlik bilinci oluşturmak amacıyla 1 Nisan – 23 Eylül 2016 tarihleri arasında, orta öğrenim öğrencileri arasında ‘Siber Güvenlik Afiş Yarışması’ düzenlendi. Yapılan değerlendirmede; Ankara, Ağrı ve Adıyaman’dan katılan öğrenciler dereceye girdi ve ödülleri konferansın ilk gününde verildi. ISCTURKEY 2016 Konferansı ve ‘Siber Güvenlik Afiş Yarışması’, Avrupa Ağ ve Bilgi Güvenliği
Ajansı (ENISA) tarafından da desteklendi ve Avrupa Birliği’nin her yılın ekim ayı olarak belirlediği ‘Avrupa Siber Güvenlik Ayı’ etkinlikleri kapsamına alındı. ISCTURKEY 2016 Konferansının bu yılki ana teması ‘Siber Güvenlik ve Nesnelerin İnterneti’ olarak belirlendi. Milli güvenliğin önemli bir parçası olan siber güvenlik konusunda zafiyet gösterilmemesi için hem nitelikli siber güvenlik uzmanları yetiştirilmesi hem de gerek donanım gerek yazılım alanında milli ve yerli çözümler üretilmesinin şart olduğu düşüncesinden hareketle ISCTURKEY 2016 Konferans programı oluşturuldu. ISCTURKEY 2016 Konferansına; bu yıl 1376 kişi elektronik kayıt yaptırdı ve konferansa 1217 kişi katıldı. Konferans programında, 6 panel, 12 akademik oturum, 4 davetli konuşmacı, 3 eğitim, 3 firma ve ürün tanıtım oturumu gerçekleştirildi.
Teknolojide iz bırakacaklar bekleniyor! İstanbul Aydın Üniversitesi (İAÜ) Sürekli Eğitim Merkezi’nin düzenlediği “Mobil Oyun Geliştirme Eğitimi” ile gençlere ve teknoloji meraklılarına yeni dünyanın kapıları açılıyor. İAÜ Sürekli Eğitim Merkezi Eğitmeni Ramazan Noyan Culum programın amacını şöyle anlatıyor: “Mobil oyunların popülaritesinin çok yüksek olmasına karşın, ülkemizdeki geliştirme çalışmalarının kısıtlı kaldığını görüyoruz. Yeterli know-how olmaması, kaynakların İngilizce olması, oyun yazılımcılığının özel bir bilgi ve tecrübe birikimi gerektirmesi gibi çeşitli sebeplerle sektörün oluşması zaman alıyor. Teknolojik gelişimin öncü kurumlarından İstanbul Aydın Üniversitesi, bu popüler teknolojik alana ilişkin bilgi birikiminin artırılması
ve global sektörden alınan payın artırılması için kolları sıvadı. Sürekli Eğitim Merkezi bünyesinde bir “Mobil Oyun Geliştirme Eğitimi” programı açılıyor. Eğitimde bir mobil oyunun nasıl hazırlandığının başlangıçtan yayın aşamasına kadar tüm detaylarıyla öğretilmesi planlanıyor. Eğitimin sonunda katılımcılara birer sertifika da verilerek uzmanlıkları belgelendirilecek. Mobil oyunlar gerek dünyada, gerekse ülkemizde yoğun bir ilgi ile karşılanmaktadır. Oyun yazılımları, ülkeye ihracat getirisi sağlayan yüksek katma değerli teknoloji ürünleridir. Ayrıca başarılı ürünler dünya genelinde önemli bir marka değeri oluşturmakta, geliştiricisine ve ülkeye prestij kazandırmakta.”
‘15 Temmuz Sonrası Ulusal Güvenlİk Açısından Sİber Güvenlİk’ Konferans açılış konuşmaları; Bilgi Güvenliği Derneği Başkanı Ahmet Hamdi Atalay, Aselsan Genel Müdürü Faik Eken, ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Verşan, KÖK ve Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Uslan tarafından yapıldı. Konferansta düzenlenen 6 panelde; üniversitelerden, sektörden, kurumlardan ve ilgili bakanlıklardan panelistler konuşmalar gerçekleştirdi ve görüşlerini kamuoyu ile paylaştı. Panel Başkanlığını, BTK Başkanı Dr. Ömer Fatih Sayan’ın yaptığı ‘15 Temmuz Sonrası Ulusal Güvenlik Açısından Siber Güvenlik’ oturumuna Konferans Eş Başkanı, Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Alkan, UDHB Müşteşar Yardımcısı Galip Zerey, TÜBİTAK BİLGEM SGE Müdürü Mustafa Dayıoğlu katkı verdi. Panel Başkanlığını, Konferans Eş Başkanı Prof. Dr. Şeref Sağıroğlu’nun yaptığı ‘Yüksek Öğretimde Siber Güvenlik Eğitimi’ oturumuna TODAİE Öğretim Üyesi Prof. Dr. Türksel KAYA Bensghir, İTÜ Bilişim Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ertuğrul Karaçuha, ODTÜ UME Kriptografi ABD Başkanı Ferruh Özbudak katkı verdi. Panel Başkanlığını, Prof. Dr. Şeref Sağıroğlu’nun yaptığı ‘Veri Mahremiyeti İhlalleri ve Önlemleri’ oturumuna; Hacettepe Üniversitesi Bilişim Enstitüsü Müdürü, Siber Güvenlik ABD Başkanı Y. Doç. Dr. Murat Aydos, TÜBİTAK Matematiksel ve Hesaplamalı Birimler Birim Sorumlusu Dr. Mehmet Sabır Kiraz, Bilgi Güvenliği Uzmanı Yılmaz Vural, NetDataSoft
Genel Müdürü Yusuf Tulgar, KOSGEB BİD Başkanı İsmail Şakalak katıldı. Panel Başkanlığını, Koza Grup Yönetim Kurulu Başkanı Müminhan Bilgin’in yaptığı, ‘IoT ve Enerji Güvenliği’ oturumuna, Aselsan’dan Özgür Güleryüz, Labris Networks’den Seçkin Gürler, Havelsan’dan Doç. Dr. İzzet Gökhan Özbilgin, ELDER’den Özden Erçin, EÜAS’dan Halil Alış konuşmacı olarak katıldı. Kritik altyapılarda olan enerji sektöründe karşılaşılabilecek tehdit ve tehlikeler ile alınması gereken önlemler üzerinde görüşler sunuldu. Panel Başkanlığını, Bilgi Güvenliği Derneği Denetleme Kurulu Başkanı Mustafa Ünver’in yaptığı ‘Savunma Sanayi ve Siber Güvenlik’ oturumuna Aselsan Gn. Müdür Yrd. Zeliha Bikem Temürcü, Havelsan Siber Güvenlik Direktörü Kani Hacıpaşaoğlu, STM Gn. Müdür Yrd. Ömer Korkut, Labris Networks Gn. Müdürü Dr. Oğuz Yılmaz, UITSEC Gn. Müdürü Batuhan Tosun katkı sağladı. Panel Başkanlığını BTK Daire Başkanı Afşin Büyükbaş’ın yaptığı, ‘IoT ve Haberleşme Güvenliği’ oturumuna; TÜRKTRUST’dan Dr. Tolga Tüfekçi, Netaş’tan Ali Yılmaz Kumcu, Vodafone’dan Ömer Köker, Turkcell’den Mehmet Feridun Aktaş ve Türk Telekom’dan Dr. Cenk Sezgin katıldı. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve Çocuk ve Bilgi Güvenliği Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Betül Ulukol, ‘Çevrimiçi Çocuk İstismarı’ konulu bir konuşma gerçekleştirdi.
Global Girişimcilik Haftası başlıyor Her yıl Kasım ayında 160 ülkede aynı anda kutlanan ve girişimcilik adına dünyadaki en büyük seferberlik kampanyası olarak adlandırılan Global Girişimcilik Haftası (GGH), bu sene 14 - 20 Kasım tarihleri arasında gerçekleşiyor. Ekonomik kalkınma ve istihdam yaratmanın en verimli araçlarından biri olan girişimcilik, belirsizlik ortamlarında daha da fazla önem kazanıyor. Girişimcilik ekosistemindeki tüm paydaşları bir araya getirmeyi misyon edinen GGH’nın genel koordinasyonunu 2016 yılında Endeavor Türkiye ve Uluslararası Girişimcilik Merkezi üstleniyor. 2015 yılında düzenlenen GGH Türkiye kampanyasında 300’e yakın paydaş desteğiyle 41 ilde 400 etkinlik düzenlenmiş, bu etkinliklerle
192 bin kişiye ulaşılmıştı. Gençlere girişimciliği bir kariyer seçeneği olarak sunmak amacıyla yola çıkan GGH, seneler içerisinde ekosistem içindeki dayanışmanın gelişmesine ön ayak oldu. Yerel ve uluslararası ekosistemde yer alan önde gelen STK, üniversite, girişimci, yatırımcı, öğrenci, yerel yönetimler, devlet kurumları, özel sektör temsilcileri ve medya grupları GGH vesilesiyle bir araya gelerek Türkiye’nin girişimci gücünü ortaya çıkaran ortak bir seferberliğe sahip çıkıyor. GGH 2016 Türkiye kampanyasında, bu kurumlar arası gerçekleşen işbirliği ile 50’ye yakın ilde paneller, konferanslar, oturumlar, çalışma atölyeleri, fikir yarışmaları, eğitim programları, web buluşmaları vaka çalışmaları, film gösterimleri ve şenlikler düzenlenecek.
8
BThaber
E-TOPLUM
7 - 13 KASIM 2016
Edip Emil Öymen edip.oymen@gmail.com
Bebelere teknoloji yaş
Akşam 29.10.16
İnovasyon şart... Türkiye 2016 İnovasyon Haftası Adana’dan alıntılar: *Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi: “Ülke olarak ne yapacaksak özel sektör eliyle yapmak zorundayız. Ülke olarak her gün bir önceki günden yine özel sektör eliyle üretmek zorundayız. Ürettiğimizin de dizaynını, tasarımını, teknolojisini, finansını, tüketim alışkanlığını, dağıtım-tüketim kanallarının dizayını ve egemenliğini bizzat kendimiz yapmamız gerekiyor. Bu, siyaset üstü bir şeydir.” *Simit Sarayı Onursal Kurucu Başkanı Haluk Okutur: “Biz de simiti marka yaptık. Türkiye’nin kilogramda ihracat ortalama fiyatı 1.5 dolar iken, biz simiti 17 dolara satıyoruz. 22 ülkede 100’den fazla mağazamız var. Her hafta 5-6 mağaza açarak büyüyoruz. Geçen yıl 35 milyon dolar olan ihracatımız şu anda 75 milyon dolar.
Ciromuz 750 milyon dolar. İhracatımızı gelecek yıl 150 milyon dolara, ciromuzu ise 1 milyar doların üzerine çıkartmak istiyoruz. Dünyada en fazla mağazası olan marka olmak istiyoruz... Türkiye’nin tarım ihracatı sadece 17 milyar dolar. Tarım ile ekonomi ve sosyal yapımızı ve sağlık sektörümüzü düzeltebiliriz.” *Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir: “Şu anda 11 milyon kişinin elektrik ihtiyacını karşılıyoruz. Bunun için ciddi altyapı çalışmaları yapıyoruz. 11 milyon kişiye eksiksiz hizmet verebilmek için entegre bir sistem kuralım dedik. Bize bu yazılım sistemini 200 milyon dolara sattılar. Ben çimentocuyum, her gün gece gündüz çimento satsam, yine de yılda 50 milyon doları geçmez kazanacağım para. İşte Türkiye olarak biz bu nedenle Endüstri 4.0’a geçmeliyiz.”
İklim değişikliğine yeni rota Küresel iklim değişikliğinin olumsuz bir sürü etkisine karşın, bir tanecik olumlu etkisi olacak: Dünya üzerinde batıdan doğuya doğru esen büyük rüzgar akımının (jetstream) hızı artıyor. Bunun etkisiyle, uçakların batıdan doğuya (örneğin New York – İstanbul) uçuş süresi daha kısalırken, doğudan batıya (İstanbul – New York) uçuş süresi daha artacak. Buna sıradışı bir örnek de var: New York – Londra seferini yapan bir uçak, arkasında “uygun” rüzgarı yakalayınca
1,198 km hıza erişti. 6 saatten fazla süren yolculuk 5 saat 15 dakikada bitti. (08.01.15) Hesap açık: Doğudan batıya giderken karşı rüzgar saatte 24 km ise, uçağın hızı 800 km ise, hızı 776 km’e azalıyor. Batıdan doğuya ise arkadan 140 km hızla esen rüzgarı yakalayan uçak neredeyse 1,000 km hıza erişiyor. Bu durumu rotaya uyarlamayı akıl eden Hindistan Havayolları Air India, Yeni Delhi-San Fransisco uçuş rotasını değiştirdi: Batıdan doğuya doğru, Büyük
Amerikan Pediatri Akademisi, bebeklerin dijital medya ile tanışma ve ilişki kurma yaşını (bazı özel uyarılarla) 18 aya kadar indirdi. Oysa Akademi, uzun yıllardır, bebeklerin dijital medya ile ilişkisi için mutlaka 2 yaşı doldurmaları gerektiğinde ısrar ediyordu. Akademi’ye bağlı olan Amerikan Pediatri Dernekleri’nin kongrelerinde ise araştırmacılar, bebeklerin daha bir yaşında olmadan, günde en az bir saatlerini son teknoloji cihazlarıyla geçirdiğini, 2 yaşındakilerin dörtte üçünün en az bir saat tablet veya akıllı telefonla oynadığını rapor ediyordu. Akademi, bu verileri dikkate almak zorunda kaldı. Ama galiba 18 ay sınırı, Akademi’nin kırmızı çizgisi olacak. “Medya ve Genç Zihinler “ (Media and Young Minds) başlıklı politika raporunda Akademi, gayet dikkatli ve ihtiyatlı bir dil kullanarak ne tür medyanın hangi yaş grubuna nasıl tanıtılacağını, eğitim psikolojisi araştırmalarına dayanarak açıkladı. 8 sayfalık raporda 49 tane bilimsel referans var. Akademi,”bebelere dijtali serbest bıraktı” algısı yaratmamaya çaba harcadı. Raporda ana fikir özetle şöyle: “İki yaşından küçük çocuklar bilişsel (cognitive), motor ve sosyal-duygusal becerilerini geliştirmek amacıyla güvenilir
bakıcılarla birebir deneyim kazanmaya ve sosyal ilişkiye ihtiyaç duyar. Henüz sembolizm, dikkat ve bellek becerileri gelişmediğinden, bebekler ve yeni yürümeye başlayanlar, dijital medyadan, bakıcıları kadar öğrenemezler. Mevcut becerilerini, 3 boyutlu bir deneyime dönüştüremezler. 15 aylıktan itibaren bebekler, dijital (ticari) medyadan öğrenebileceklerini ana babalarının gözetimi altında deneyimleyebilir.” “24 aylıktan itibaren çocuklar bir yetişkinle canlı video-sohbetten sözcükler öğrenebilir. Veya dokunmatik bir ekrandaki seçenekleri seçmeyi öğrenebilir. 15 aylıkken bebekler dokunmatik ekrandan yeni sözcük öğrenebilirse de bu beceriyi 3 boyutlu bir ortama taşımaları zordur. Bütün bu bulgular, yaş grubuna özgü
deneysel uygulamalara dayanmaktadır ve ticari hayatta karşılığı yoktur.” Akademi, kılı kırk yararak özenli ve bilimsel cümleler kuradursun, zaten “atı alan, Üsküdar’ı geçmişti.” Taa 2003’te Kaiser Vakfı’nca yapılan “Sıfırdan Altıya” araştırması, henüz akıllı telefon, tablet, facebook, twitter, WhatsApp yokken bile şöyle bir tablo çizmişti: 6 yaşına kadar bebek ve çocukların %48’i bilgisayar kullanmış oluyordu. 4-6 yaşta %70’i bilgisayar kullanıyordu. 0-3 yaşta %27’si ana-babasının kucağına ihtiyaç duymadan bilgisayar kullanıyordu. 4-6 yaşta %56’sı kendi başına bilgisayar kullanmayı biliyordu. %64’ü mouse kullanıyordu. %40’ı CD kullanıyordu. %37’si bilgisayarı kendisi açıp kapatıyordu. %17’si anababasının yardımıyla eposta yolluyordu.
Okyanus üzerinden ayarladı. Böylece, -şimdilik- dünyanın en uzun direkt uçuşunu gerçekleştirdi: 15,142 km ve 14.5 saat. Bu rota, Air India’nın eski rotasından 1,000 km daha uzun olduğu halde, süresi 2 saat 15 dakika kısaldı. Toplam 9.6 ton yakıt harcayan uçak, bu yeni hızıyla 1 ton yakıt tasarruf edecek. Yeni Delhi’den 16 Ekim Pazar sabah 4’te kalkan uçak, San Fransisco’ya vardığında tarih yine 16 Ekim ve saat sabahın 6.30’uydu. Yolcular, Uluslararası Gün Değiştirme Çizgisi’ni geçtikleri için “günden” tasarruf etmiş
oldular. Air India, aynı rüzgarı yine arkasına almak için San Fransisco - Yeni Delhi uçuşunu yine batıdan doğuya doğru ABD ve Atlantik üzerinden
yaptı. İnovasyon diye, mevcut bir uygulamanın katma değerini daha arttırmaya deniliyor malumunuz.
10
BThaber
BİLİŞİM DÜNYASI
7 - 13 KASIM 2016
Beabloo Türkiye’den yeni stratejiler yeni ürünler İnteraktif digital signage çözümleri sunmak üzere 2008 yılında Barcelona’dan yola çıkan Beabloo, geldiği noktada, digital signage’ın yanı sıra video analitik, WiFi analitit gibi mağaza içi analiz hizmetleri vererek, ölçümlenebilir çözümleri ile markaların verimliliğini arttırmayı hedefliyor. 2014 yılında Alibaba, ARM, Sprint, Brightstar gibi firmaların da yatırımcısı Softbank’tan 10 milyon avro yatırım alan Beabloo en son satın aldığı Metriplica firması ile O2O analizleri de yapmayı hedefliyor. Beabloo Türkiye ise 2012 yılında Zerrin Yerlikaya ve Doğan Yerlikaya ortaklığında
kuruldu. Türkiye ve Gürcistan’da Nissan, Pronet, Mercure Hotel, HP, Intel, Huqqa, TBC Bank gibi önemli markalara hizmet veren şirket, 26 Ekim’de Mercure Hotel’de
Beabloo Sektör Buluşmaları etkinliği düzenledi. Etkinlikte, Beabloo CEO’su Jaume Portell firmanın çözümleri ile ilgili sunumlar yaparak, online ve offline ticaret ile ilgili veri
paylaşımlarında bulundu. Nissan Türkiye Kaynak Yönetim Müdürü Salih Çiçek de Beabloo ile birlikte servis noktalarında gerçekleştirmiş oldukları projenin detaylarını
paylaşarak, bu proje ile 19 proje arasında Kaizen ödülünü almaya hak kazandıklarını kaydetti. Beabloo Türkiye iş ortakları Komart ve Samsung sunumları ile devam eden etkinlikte ayrıca MyBloo adlı KOBİ’leri dijitalize etmeyi amaçlayan ürünün lansmanı da gerçekleştirildi. Beabloo Türkiye yönetici ortağı Zerrin Yerlikaya, bu yıl ilk defa İstanbul’da gerçekleştirilen etkinliklerini bundan sonraki yıllarda da tekrarlamayı planladıklarını, büyük markaların yanı sıra küçük ölçekli işletmeleri de dahil ederek dijitalleşme süreçlerinde onlara sürekli destek sağlamayı planladıklarını belirtti.
İş modellerinde değişim zamanı geldi Forrester Consulting tarafından Experian için Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’da 380 CEO ve üst düzey yöneticinin katılımıyla gerçekleştirilen araştırmaya göre, pazara yeni girmiş ve daha dinamik dijital rakiplerle arasındaki mesafeyi kapatmaya çalışan geleneksel şirketlerin beşte dördünden fazlası için ‘veriye dayalı müşteri içgörüsü’ ticari açıdan öncelik. Araştırma sonuçları, “Müşteri Çağında Başarılı Olun” başlıklı raporda yayınlandı. Araştırmaya katılan CEO’ların yüzde 66’sı, mevcut ticari yaklaşımlarının çoğunun artık etkisiz olduğunu, dijital dönüm noktasında bulunduklarını, müşteri deneyimi ve müşteri yönetimi alanında arayı kapatmak ve gelişmek için bütçelerini arttırmaları gerektiği konusunda hemfikir. Neredeyse dört işletmeden üçü veriyi, doğru yöntemle zengin içgörüye dönüştürme becerisinden yoksun olduğunu kabul ediyor ve bu iki alanda yatırımlar da gelecek yıl için ilk beş öncelik arasında görülüyor. Siber güvenlik ve ticari performans arasındaki bağlantı göz önüne alındığında, sadece en iyi performansı gösteren müşteri odaklı şirketlerin başarılı olacağının da altı çiziliyor. Şirketlerin yaklaşık yüzde 42’si, bunu, başarının önündeki en büyük engellerden biri olarak görüyor. Bu şirketler arasında
yalnızca dörtte birden daha azı, mevcut dolandırıcılık engelleme stratejilerinin yeni nesil çevrimiçi dolandırıcılara karşı etkili olduğuna güveniyor. Başarı için iş yöntemleri geliştirilmek zorunda Türkiye ve Ortadoğu bölgesinde ise şirketlerin yüzde 80’i için de dolandırıcılık bir sorun ve bu şirketlerin yüzde 52’si, dolandırıcılığa gittikçe daha fazla maruz kaldıklarını belirtiyor. Bölgedeki yaklaşık dört şirketten üçü, dijital müşteri deneyimlerinin başarısız olduğunu da kabul ediyor. Araştırmaya katılan şirketlerin yüzde 56’sı, fiziksel ve dijital kanallarını daha iyi entegre ederek müşteri hizmetlerini geliştirmek için artık aktif adımlar attıklarını belirtiyor. Experian Türkiye Genel Müdürü Mehmet Bozacıoğlu, araştırma ile veriye dayalı müşteri içgörüsünün iş dünyasında öneminin ortaya konulduğunu belirterek şöyle devam etti: “Dünyanın dört bir yanındaki şirketlerin, kendi kurumlarına uygun içgörü yaratmak ve karar alma sürecini yönlendirmek amacıyla veriden faydalanarak ve analitiği kullanarak noktaları birleştirmelerine yardımcı oluyoruz. Forrester Consulting’in
gerçekleştirdiği araştırmanın sonuçları gösteriyor ki, ister hızlı inovasyon, ister rekabet veya artan müşteri beklentileri olsun, şirketler her alanda zorluklarla karşı karşıya. Ama hepsi, etkileşimle ilgili sıkıntılar ile tüketici güvenliği arasında denge sağlarken, komplike dolandırıcılıklarla baş etmenin ticari öncelikleri olduğunu kabul ediyor. Pek çok şirket yöneticisi başarılı olmak, rekabeti sürdürmek ve hayatta kalmak için mevcut çalışma yöntemlerini hızlı bir şekilde adapte etmeleri ve geliştirmeleri gerektiğinin farkında.”
Experian Türkiye Genel Müdürü Mehmet Bozacıoğlu
Fujitsu Kanal Satış Müdürü Salvo Nahmiyas
Yetkin iş ortaklarının buluşma noktası Fujitsu, iş ortaklarının memnuniyetini artırmak ve satışları üzerinden ödüllendirileceği “Select Partners Club” sadakat programını hayata geçirdi. Fujitsu Select Partners Club’da iş ortakları, özellikle sunucu ve depolama ürünlerinin satışlarından özel kazançlar elde edecekler. Belirlenen puanlama sistemi kapsamında yıl boyu puan toplayacak olan iş ortakları, programın web sitesindeki eğitim programlarını takip ederek de puan edinebilecek. Konuyla ilgili düzenlenen lansmanda konuşan Fujitsu Türkiye Genel Müdürü Selda Bağdat Bahadır, ekosistemin
en önemli bileşenlerinden birinin iş ortakları olduğunu vurguladı ve “Zorlu ve rekabetçi pazarda, özellikle iş ortaklarımızla açık ve sürdürülebilir bir iletişim ortamı kurmaya kararlıyız. Bu açıdan, uzun süredir üzerinde çalıştığımız sadakat programımız önemli bir adım” dedi. Fujitsu Kanal Satış Müdürü Salvo Nahmiyas da programla ilgili olarak, “Bir yandan iş ortaklarımızın beklentilerini tam olarak karşılayacağımız, diğer yandan satışlarımızı artırırken iş ortaklarımızı da yaptıkları satışlar sonucunda ödüllendireceğimiz bir programı hayata geçirmenin mutluğu içindeyiz” dedi.
ISAF Güvenlik Fuarı’nı değerli distribütörlerimizin katılımı ile başarılı bir şekilde tamamladık. İzmir Bölgesinde bayrağımızı taşıyacak yeni distribütörümüz BEKAB Kablo ile el sıkıştık. Gururluyuz.
Birlikteliğimizin yıllar boyu sürmesi dileğiyle...
EFB Elektronik İthalat İhracat Üretim Tic. Ltd. Şti. Halide Edip Adıvar Mah. Sultan Sok. Mavi Plaza No:22 D:11/22A 34381 Şişli - İstanbul T. +90. 212. 222 92 50 pbx F. +90. 212. 222 92 89 E. info@efb-elektronik.com.tr
Alt yapımızda Alman kalitesi var!
www.efb-elektronik.com.tr
12
BThaber
GÖRÜŞ
7 - 13 KASIM 2016
Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ertelendi ama yeni iş fırsatları devam ediyor Hakan Cem Topal
6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun bilişim teknolojilerine etkisi hakkında daha önce yazılar yazıp çeşitli sunumlar yapmıştım. Bu yazdığım yazılara https://www. linkedin.com/pulse/6698say%C4%B1l%C4%B1ki%C5%9Fisel-verilenkorunmas%C4%B1yasas%C4%B1-n%C4%B1nbilgi-topal adresinden ve yapmış olduğum sunumlardan birine de https://www.youtube.com/ watch?v=1BtRDUjPcCk adresinden ulaşabilirsiniz. Bu yazımda ise yasanın çıkmasından sonraki 6 aylık süreçteki gelişmelerden ve yeni oluşan iş fırsatlarından bahsedeceğim. Kişisel Verilerin Korunması Kanunu 7 Ekim 2016 tarihinde, resmi olarak açıklanmasa da otomatik olarak ertelendi. Hatırlanacağı üzere yasa 7 Nisan 2016 tarihinde yürürlüğe girmişti .Yasa ve gerekçeli karar incelendiğinde 6 ay sonraya refere eden bir çok madde vardı. Hatta bu maddelerin yerine getirilmemesi durumunda cezaların da devreye gireceği belirtilmişti. Bütün bu cezaların kesilmesi ve özellikle ortada kalan konuların aydınlatılması için yönetmelik çıkarması beklenen Kişisel Verileri Koruma Kurumu’nun kurulması maalesef bu tarihe yetişemedi. Ülkemizin son zamanlarda içinden geçtiği sürecin buna etkili olduğunu düşünüyorum. Ama yine de yasada belirtilen Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nun 9 üyesinden 5 tanesi TBMM tarafından seçildi. Oylama sonucuna göre, AKP’den Cabir Bilirgen, Cengiz Paşaoğlu ve Mehmet Niyazi Tanılır, CHP’den Turan Arık ve HDP’den Yusuf Alataş, Kişisel Verileri Koruma Kurulu üyesi olarak seçildi. Geri kalan 4 üyenin iki tanesini Cumhurbaşkanı, iki tanesini de Bakanlar Kurulu atayacak. Bu seçimler gösteriyor ki yasanın iptal olma gibi bir durumu yok, sadece yaptırımların devreye
girmesi için biraz zamana ihtiyaç var. Yasanın çıkmasından sonra geçen 6 aylık sürede işletmeler çeşitli aksiyonlar almaya başladılar. Bilgi teknolojileri departmanlarına ürün ve hizmet sağlayan şirketler bu yasayı kendilerine göre yorumlayıp yeni iş fırsatları yaratmayı düşünüyorlar. Bu şirketleri alttaki kategorilere göre gruplayabiliriz. • Veritabanı Yönetimi Yapan Şirketler: Yasa ile beraber veri tekilleştirilmesi çok önemli bir konu oldu. Ortak veritabanlarının kullanılması, özellikle de büyük veri çözümleri ile müşteri bilgilerini birleştirip ve tekilleştirerek gerekli açık rıza onaylarının bu alt yapı üzerinde saklayan ürünler ve hizmetler öne çıktı. • Özel Uygulama veya Paket Yazılım Yapan Şirketler: İşletmeler için özel uygulama geliştiren yazılım şirketleri, uygulamalarına yeni bir modül eklediler. Paket yazılımlar da yine aynı geliştirmeyi kendilerine yeni bir güncelleme şeklinde duyurdular. • SMS ve E-Posta Gönderimi Sağlayan Şirketler: Açık rıza onaylarının
alınması için kişilere yollanacak SMS ve e-postalar için ilgili şirketler paketlerini duyurdular. • Sistem ve Güvenlik Hizmeti Sağlayan Şirketler: Verinin güvenliği, ilgili işletmeyi ve veri uzmanını doğrudan ilgilendirdiği için özellikle güvenlik şirketleri Penetrasyon testi, DLP, loglama veya güvenlik duvarı gibi hizmetlerine ağırlık verdiler. • Çağrı Merkezleri: Açık rıza alınma durumunda kişiler ile yapılan görüşmeler ve bu görüşmelerin ses kayıtlarının özellikle de CRM ile entegrasyonunun yapılması çok önemli oldu. Çağrı merkezler özellikle eski müşterilerin aranıp onay alınması için çeşitli paketlerini sunmaya başladılar. • Hukuk Şirketleri: Yasa ilk çıktığında herkes bu yasanın gerekliliklerini sadece hukukçuların çözeceğini ve şirketlerde bu iş ile ilgili bölümlerin hukuk departmanları olacağını düşündü. Yasanın detayı yavaş yavaş anlaşılmaya başlandığında, bu işten sorumlu olması gereken departmanın BT departmanı ve destek alacakları bölümün de hukuk ekipleri olduğu ortaya çıktı. Bünyesinde
Hukuk departmanı olmayan işletmelere dışardan bu hizmeti vermek için birçok hukuk bürosu çalışmalara başladı. • Denetim Şirketleri: Finans şirketleri ve borsaya açık şirketler belli dönemlerde bağımsız denetim şirketlerinden (Mahşerin 4 Atlısı) BT denetimi almaktalar. Kurulacak olan Kişisel Verileri Koruma Kurumu tüm şirketleri kendisi denetleyemeyecek. Bu kapsamda ilgili kurum bağımsız denetim şirketleri ile veya denetim görevini üstlenecek yeni şirketler ile çalışacak. Kurulacak olan kurum ile bu pazarın hareketleneceği öngörülmekte. • Eğitim Şirketleri: Veri Uzmanı kavramı yasa ile hayatımıza giren en büyük değişiklik. Yurtdışı örneklerine baktığımızda veri uzmanlarının belirli sertifikalara sahip olması gerektiği görülmekte. Muhtemelen ülkemizde de tıpkı ISG uzmanlarında olduğu gibi veri uzmanlarının sınıflandırılıp ilgili eğitim ve sertifikalarını alması istenecek. Bu eğitimlerin içerikleri ve eğitim verecek şirketler yine kurumun oluşmasından sonra netleşecek. Belki de yetkili sınav merkezleri oluşacak.
Yukarıdaki tüm şirketler Kişisel Verileri Koruma Kurumu’nun kurulmasını bekliyor. Özellikle yasada tam net olmayan bazı maddelerin detaylandırılacağı bir yönetmelik çıkması tüm kamuoyunu ilgilendiriyor. Açık rızanın alınma ve saklanma şekli, alınması istenen güvenlik tedbirleri, verinin anonim yapılması ve gerektiğinde geri dönülebilmesi konuları hakkında şu an herkesin bir yorumu var. Finansal şirketler bağımsız dış denetçi şirketler tarafından çok ciddi bir şekilde denetlenmekteler. Bu denetlemelerden geçmek için Cobit’te yer alan usul ve esasları uygulanmakta. Cobit’in risk yönetimi kapsamı içerisinde incelediğimiz hususlar; risk yönetim çerçevesinin oluşturulması, risk kapsamının kurulması, olay belirleme, risk değerlendirme, risk yanıtlama, risk aksiyon planlarının yürütülmesi ve izlenmesidir. Bu yasa kapsamına bakkalların tuttuğu kara kaplı defterlerin bile girdiğini düşünürsek, denetim şekli de çıkacak olan yönetmelikte belirlenecek diye düşünüyorum. hakan.topal@sinpasgyo.com.tr
BThaber
BİLİŞİM DÜNYASI
7 - 13 KASIM 2016
13
Netaş, Borsa İstanbul Sürdürülebilirlik Endeksi’nde Netaş, Borsa İstanbul’un (BİST) sorumlu yatırımlar konusunda bir platform oluşturmak amacıyla oluşturduğu Sürdürülebilirlik Endeksi’ne dâhil edildi ve endeksteki tek sistem entegratörü oldu. Endeks; şirketlerin kurumsal şeffaflık, hesap verebilirlik ve sürdürülebilirlik konularındaki başarısını uluslararası sürdürülebilirlik kriterlerine göre değerlemeye tabi tutuyor. BIST Sürdürülebilirlik Endeksi’ne
Borsa İstanbul’da işlem gören ve kurumsal sürdürülebilirlik performansları üst seviyede olan şirketler dâhil olabiliyor. Bu şartları yerine getiren kurumlar “kamuya açık” bilgileri üzerinden çevre, biyoçeşitlilik, iklim değişikliği, yönetim kurulunun yapısı, rüşvetle mücadele, insan hakları, tedarik zinciri, sağlık ve güvenlik alanlarındaki politika ve faaliyetlerine göre değerlendiriliyor. Netaş CEO’su
C.Müjdat Altay, konuyla ilgili şunları söyledi: “Türkiye’nin bir numaralı sistem entegratörü ve köklü Ar-Ge merkezine sahip şirket olarak, bu anlayışımızın doğrultusunda 2015 yılında Türkiye’de ilk kez uygulanan Şifa Ormanı projesini Gaziköy’de 10 hektarlık alanda hayata geçirdik. Projeyle orman köylülerinin orman temelli üretimlerini desteklemeyi hedefliyoruz. Ekolojik dengenin korunmasının
Bu devirde ofis akıllı olmak zorunda! ‘Dell - EMC ve Intel Geleceğin İşgücü Çalışması’na ait Avrupa ve Güney Afrika sonuçları açıklandı. Buna göre, söz konusu bölgelerdeki çalışanların neredeyse yarısı, mevcut işverenlerinin son teknolojik gelişmelerden etkili biçimde faydalanmadığı kanısında. Çalışanlar, yenilikçi teknolojilerin ise işlerini kolaylaştıracağına inanıyor. Araştırma şirketi PSB tarafından gerçekleştirilen ‘2016 Geleceğin İşgücü Çalışması’ kapsamında 10 ülkedeki KOBİ ve büyük ölçekli işletmelerin yaklaşık 4 bin tam zamanlı çalışanı ile anket gerçekleştirildi. Çalışanların çoğu, gelecek beş yıl içinde akıllı ofiste çalışacaklarına inanmıyor ve mevcut işyeri teknolojilerinin, yenilik bakımından kişisel cihazlarının gerisinde kaldığını düşünüyor. IoT ve sanal gerçeklik (VR) gibi teknolojilerin yakın gelecekte şirketler açısından etkisinin ve öneminin artacağı da öngörülüyor. Araştırmaya göre, bu yeni gelişmeleri takip etmeyen işyerleri ise geride kalma riski taşıyor. Bununla birlikte, Avrupa ve Güney Afrika’daki çalışanların yarısından fazlası (%52), yapay zekanın (AI) işlerini kolaylaştıracağı kanısında. Bölgesel sonuçlar, özellikle Güney Afrika (%67) ve İngiltere’deki (%47) çalışanların, ofis teknolojilerinin yeterince akıllı olmadığını düşündüğünü gösteriyor. Çalışanlar, işletmelerin ofisleri daha akıllı hale getirmek için en son teknolojileri uygulamaya hazır olduğunu düşünseler de, bunun gelecek beş yıl içerisinde gerçekleşip gerçekleşmeyeceği konusunda karasızlar. Katılımcılar, gelişmiş güvenlik korumasını ise işyerlerinde uygulanacak en önemli teknoloji olarak tanımlıyor. Teknoloji, özellikle Y kuşağı için büyük önem taşıyor, Alman Y kuşağı çalışanlarının yüzde 79’u işlerinde kullandıkları teknolojinin sorumluluklarını yerine getirmelerini kolaylaştırdığını söylüyor. Buna karşılık, önemli bir kesim, işverenlerinin sunduğu teknolojinin standartların altında kalması halinde işlerini bırakmak istediğini belirtiyor. Avrupa ve Güney Afrika’daki Y kuşağı, yeni bir işte mevcut teknolojinin de görevi kabul edip etmeme konusundaki kararlarını etkileyeceği bilgisini veriyor.
enerjinin ve hammaddenin daha verimli kullanılması ile mümkün olacağına inanıyor, faaliyetlerimizde yasal uygulamalara ve standartlara uyarak diğer sosyal paydaşlarımızın da bu çalışmaların içinde bulunmasını sağlıyor, bu konudaki oluşumları destekliyoruz. Borsada işlem gören şirketler arasında, güvenilir ve çevreye saygılı varlığımızı güçlendirerek sürdüreceğiz.”
Netaş CEO’su C.Müjdat Altay,
www.xentino.com
HSP500
KOMPLE KABLOSUZ İNTERNET ERİŞİM ÇÖZÜMÜ İnovasyonu Ayağınıza Getirdik
Ay n ı
anda
50
a nıcıy Kulla dar Ka uz ns Soru üm z Çö
Misafirlerinize kanun ve düzenlemelere uygun internet erişimini kolayca verin! SMS ile doğrulama • T.C. Kimlik No ile doğrulama • Bilet (Ticket) ile doğrulama • Mobil uygulamalara uygun •
+ 90 312 472 87 87 www.simet.com.tr / www.alodepo.com
14
BThaber
BİLİŞİM DÜNYASI
7 - 13 KASIM 2016
Self servis ve akıllı çözümler için sektör platformu Haber Merkezi Türk Telekom’un bilgi teknolojileri çözümleri sağlayıcısı İnnova, Kiosk İnnova markası altında sunduğu self servisler ve akıllı çözümler alanındaki en yenilikçi çözüm ve teknolojileri 1 Kasım günü İstanbul’da düzenlediği bir etkinlikle gündeme taşıdı. Self Service & Smart Solutions teması ile uzman isimlerin ve endüstri temsilcilerinin katılımıyla düzenlenen etkinlikte, İnnova’nın çeşitli sektörlere hitap eden kiosk ve digital signage tabanlı self servis ve akıllı teknoloji çözümleri, örnekler eşliğinde paylaşıldı. Etkinliğe gösterilen büyük ilgiden memnuniyeti dile getiren İnnova Genel Müdürü Aydın Ersöz, konuşmasında şunları söyledi: “Türk Telekom iştiraki İnnova olarak, dijital dönüşümün tüm katmanlarında olduğu gibi, self servis ve akıllı teknolojiler alanında da sektörümüze liderlik ediyoruz. Kiosk İnnova markamızla sunduğumuz ve kurumların ihtiyaçlarına en uygun şekilde geliştirdiğimiz çözümlerimiz, bugün sadece ülkemizde değil, dünyanın birçok ülkesinde de büyük bir başarıyla kullanılıyor.
Örneğin Katar merkezli yardım kuruluşlarından Qatar Sheikh Eid Charity, bağış işlemlerini daha sistemli hale getirmek için uçtan uca İnnova tarafından geliştirilen self-servis çözümleri tercih etti. Kiosk İnnova’nın çözümü sayesinde Qatar Sheikh Eid Charity, bağış toplama işlemlerini 26 noktaya yerleştirilen self-servis bağış kioskları aracılığıyla gerçekleştirmeye başladı. Global çapta bunun gibi birçok başarı hikâyemiz var. “ “İnnova olarak sektöre yön veriyoruz” İnnova olarak çözüm ortaklarıyla birlikte ülkemizde kamudan telekom, finans ve perakende sektörlerine, birçok sahada self servis çözümler ürettiklerini, geliştirdikleri teknoloji ve uygulamalarla sektöre yön verdiklerini kaydeden Ersöz, “Dünyada tüm hızıyla devam eden dijital dönüşümün en önemli ayaklarından biri olan bu konuda Türkiye’yi küresel ölçekte daha yüksek noktalara taşımak istiyoruz. Bu etkinliği de ekonominin her katmanındaki sektörlere ve kamu kurumlarına önemli avantajlar sunan self servis ve akıllı çözümlerin sahip olduğu büyüme potansiyeline dikkat çekmek amacıyla
düzenledik. Bu buluşma vesilesi ile sektörümüze ve tüm paydaşlarımıza çağrıda bulunuyor, ‘Gelin, birlikte ülkemizi bu alanda dünya liginde üst sıralara taşıyalım’ diyoruz. İş ortaklarımızın ve sektör uzmanlarının katılımıyla düzenlenen bu etkinliğin sektörümüzden gördüğü büyük ilgi Türkiye’nin yarınları için mutluluk verici” dedi. “Küreselde büyümek, büyürken de çözüm ortaklarımıza liderlik etmek istiyoruz” Etkinlikte İnnova’nın gelecek vizyonunu çizen İnnova, Kiosk ve Otomasyon Çözümleri Direktörü Ahmet Kebabçıoğlu ise şunları söyledi: “Vizyonumuz küreselde büyümek, büyürken de çözüm
Huawei Kurumsal İş Çözümleri Ülke Müdürü Serdar Yokuş hayatını şekillendiriyor. Değişen bireysel ihtiyaçlar farklı teknoloji platformlarını gerekli kılıyor. Bu talepleri karşılayabilmek için de yeni teknolojik altyapılar ve platformlar gerekiyor. Huawei de yaygın ve etkin küresel ArGe ağı sayesinde bu ihtiyacın gerektirdiği teknolojileri
ortaklarımıza liderlik etmek. Bu alanda en iyi ürünlerin Türkiye’den çıktığı algısını dünya pazarına anlatabilmek de önceliklerimiz arasında yer alıyor. Bu etkinliği de vizyonumuz çerçevesinde atılmış ilk adım olarak
Self Servİs ve akıllı teknolojİler alanındakİ en genİş kapsamlı organİzasyon
Etkinliğe İnnova’dan ve çeşitli sektörden üst düzey yöneticilerin yanı sıra İnnova çözüm ortakları da katılarak self servis teknolojilerle akıllı çözümler hakkındaki bilgi ve fikir alışverişinde bulundular. Organizasyonda ünlü televizyoncu Mesut Yar’ın moderatörlüğünde, başarılı firmaların ilham verici dijitalleşme yolculuklarının
Artık şirketler yerine bireyler iş hayatını şekillendiriyor Huawei, kurumsal iş çözümleri alanında yeni teknolojilerini 25 Ekim tarihinde Ankara’da müşteri ve çözüm ortaklarına tanıttı. Huawei Kurumsal İş Çözümleri Ülke Müdürü Serdar Yokuş ve Artronic CEO’su Yüksel Erdoğan’ın öncülüğünde gerçekleşen etkinliğe; çok sayıda bakanlık ve kamu kuruluşundan yetkililerle özel şirket temsilcileri katıldı. Yokuş konuşmasında, artan veri trafiğinin gereksinim duyduğu hız, kapasite ve güvenliğin daha yüksek performanslı yeni sistemleri zorunlu kıldığını vurgulayarak “Rekabetin ve iş yapma modelinin şekil değiştirdiği bir dünya dönüşümü mevcut. İnovasyonun, müşteri odaklılığın ve verimliliğin önem kazandığı bir dünyada yaşıyoruz. Artık şirketler yerine bireyler iş
İnnova Genel Müdürü Aydın Ersöz
görüyor ve çok önemsiyoruz. Hizmetlerimizle ilgili bir örnek vermek gerekirse; İnnova’nın Digital Signage çözümü IP tabanlı bir çözüm olması sayesinde içeriğin yönetimi, internet ağının eriştiği her noktayı kapsayacak biçimde yapılandırılabiliyor ve herhangi bir uç noktada (mağaza, restoran, şube, bayi, vb.) içeriğin gösterimini mümkün hale getirebiliyor. Merkezi içerik yönetim yazılımını çalıştıracak sunucu, söz konusu projenin boyutuna göre şekillendiriliyor ve uygulamaya dahil edilecek ekranlara yayınları aktaracak olan bilgisayarlar ağ üzerinden bu sunucuya bağlı çalışıyor. Bunun gibi birçok hizmetimizle sektörde fark yaratıyoruz” diye konuştu.
geliştiriyor” açıklamasını yaptı. Huawei’in geliştirdiği ‘Kunlun’ adlı yeni nesil sunucu sisteminin tanıtımını yapan Yokuş, ‘Kunlun’ ürünlerinin dünyanın en yüksek performanslı sunucu platformu olduğunu belirterek ‘Kunlun’, yüksek performansta liderliğinin yanı sıra güvenlik ve açık ekosistemlerle de entegrasyon sağlıyor. Bu nedenle bulut sanallaştırma sistemleri için en iyi konsolidasyonu gerçekleştiriyor” şeklinde konuştu. Huawei Sunucu Başkan Yardımcısı Cody Wang da, Türkiye’nin Huawei için öncelikli bir ülke olduğunu; ‘Kunlun’nun Almanya’dan sonra ilk defa Türkiye’de lanse edildiğini vurguladı ve ‘Kunlun’un geleneksel sunuculara göre kritik görev platformu olarak çok yararlı bir alternatif vaat ettiğini sözlerine ekledi.
ilk elden paylaşıldığı “Burada Teknoloji Çok” isimli bir de panel düzenlendi. Türk Telekom Bireysel Satış Genel Müdür Yardımcısı Hüseyin Balcı, Halkbank Bireysel Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Hasan Ünal, Samsung Türkiye BT Ürün Grubu Satış ve Pazarlama Müdürü Pınar Kaçar, Samsung Profesyonel Görüntüleme
Çözümleri Müdürü Göker Nurbeyler, RE/DESIGN Business Başkanı Yiğit Kulabaş da düzenlenen zirveye katılarak birer konuşma yaptılar. Etkinlikte Deneyim Tasarımcısı ve Gastronomi Uzmanı Mimar Berat Çokal’ın “Akıllı Self-Servis Çağında Müşteri Deneyimini Yeniden Düşünmek” başlığı ile gerçekleştirdiği sunum da ilgiyle izlendi.
Dönüşüm hızı artacak SAP Forum İstanbul, iş dünyasının farklı sektörlerinden 5 bine yakın profesyonelin katılımıyla 21’inci kez gerçekleştirildi. 27 Ekim’de İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen etkinlikte, dijital ekonominin geleceği ele alınırken, “Reimagine Business for the Digital Economy” temasıyla gerçekleştirilen etkinlikte SAP’nin sunduğu çözümler, canlı demo gösterimler ile katılımcılarla paylaşıldı. SAP Türkiye Genel Müdürü Zeynep Keskin ev sahipliğinde gerçekleştirilen İnovasyon Paneli ise Mirgün Cabas’ın moderatörlüğünde Intel Türkiye Genel Müdürü Burak Aydın, IBM Türk Genel Müdürü Defne Kozan ve Microsoft Türkiye Genel Müdürü Murat Kansu’yu buluşturdu.
Etkinliğin açılış konuşmasını SAP Türkiye Genel Müdürü Zeynep Keskin yaptı. Keskin, “SAP olarak bugünün çalışma prensiplerini değiştirirken, gelecek kuşakların çalışma biçimlerini de şekillendiriyoruz. İş modellerini geliştirmek ve geleceği şekillendirmek ise teknolojiyi en etkin şekilde kullanmaktan geçiyor. Sahip olduğumuz uzmanlığı ve her sektörden yüzlerce küresel proje deneyimini Türk şirketlerine aktarıyoruz. Önümüzdeki 5-10 yıl çok daha çığır açıcı gelişmelere sahne olacak, hayal etmek artık bir tercihten öte, adeta bir zorunluluk. Bu felsefe ile insanların hayatını iyileştirecek, fark yaratacak ve sinerji oluşturacak adımları da atmış olacağız” dedi.
16
BThaber
BİLİŞİM DÜNYASI
7 - 13 KASIM 2016
Telif hakları sisteminde yeni dönem Haber Merkezi İki Türk girişimci Hasan Kurtuluş ve Avukat Kadir Kurtuluş’un üç yıl süren çalışmasıyla geliştirilen CopyRobo için 4.5 milyon liralık yatırım yapıldı. Bitcoin Blockchain teknolojisi ve Nitelikli Zaman Damgası kullanılarak tüm fikri hakların dünya çapında korunmasını amaçlayan CopyRobo ile cep telefonundan tek tuşla birkaç saniye içinde notere gitmeye gerek kalmadan her türlü eser ve çalışma güvence altına alınacak. CopyRobo ile eserin kime ait olduğunu, gün, saat ve tarih olarak ne zaman yapıldığını tüm dünyaya kanıtlayan belgeye sahip olunacak. CopyRobo CEO’su Hasan Kurtuluş, “Sisteme giriş de pratik. Uygulamayı telefonunuza indirip isim, soyisim ve e-posta bilginizle üye olmanızın ardından artık CopyRobo’yu kullanabilirsiniz. Hem cep telefonunuzdan hem copyrobo.com adresinden üye girişi yaparak internetten uygulamayı kullanmak mümkün. Bu noktadan sonra telif hizmeti almak istediğiniz ülke ya da bölgeleri seçip, belgenizi ya da eserinizi sisteme yüklemeniz gerek. Ardından, delilinizin gönderilmesini istediğiniz yeri belirleyip ‘Başla’ tuşuna bastığınız anda 60 saniyeden daha kısa süre içerisinde eserinize ait deliliniz size gönderiliyor” bilgisini verdi. İhlallerin azalmasına yardımcı olacak Sisteme iOS, Android veya web sitesi copyrobo.com platformlarından ücretsiz
edilemez, yasal otoriteye dayanan ispata sahip olduğunu herkese internet üzerinde gösteriyor. Paylaşımdaki eserin arkasındaki yasallığın veya diğer bilgilerin CopyrightKey ile paylaşılması, etkili bir caydırıcılık oluşturarak, ihlallerin azalmasına yardımcı olacak.”
Proje, eser, fikir, makale, şiir, fotoğraf, sözleşme, senaryo, beste, tasarım ve ses kaydı gibi çalışmaların tek tık ile güvence altına alınmasını sağlayan, küresel telif hakları sisteminde yenilik sunan CopyRobo hayata geçirildi. üye olunabiliyor. Bitcoin Blockchain teknolojisinin kullanıldığı ücretsiz üyelikte, her ay iki eser veya belge için telif hizmeti alma imkânı var. Avrupa Birliği (AB) ve Türkiye’nin de dâhil olduğu otoriteleri kullanabilmek içinse hizmet ortalaması 3 TL civarında olan ödemeli üyeliği başlatmak gerekiyor. Hasan Kurtuluş, şu detayları paylaştı: “Dünyada henüz gelişmekte olan Bitcoin Blockchain teknolojisi ve nitelikli zaman damgalama yöntemi ile eser koruması sağlandı. CopyRobo ile 1
Temmuz 2016 ‘da yürürlüğe giren AB Dijital Tek Pazar ile ilgili eIDAS yasaları ile uyumlu zaman damgalama işlemi yapılabiliyor. Buna göre, Türkiye’de CopyRobo aracılığıyla telif hizmeti aldığınız belge, 28 AB ülkesi mahkemelerinde kesin delil olarak geçerli olacak. Bu sayede, hatta AB’ye girmeden, sadece AB üyelerinin yararlanabildiği dijital tek pazarın bazı faydalarını sağlamış, eserinizi tek tıkla tüm Avrupa mahkemelerinde geçerli olacak şekilde korumuş olacaksınız. Her esere
CopyRobo sistemi tarafından “@Copyrobo¬ExxKtln5g” şeklinde bir CopyrightKey numarası veriliyor. Bu sayede eser, ilgili kişinin isim ve iletişim bilgileri ile görülebiliyor. Herhangi bir eser veya belge, noter veya başka bir kurum aracılılığı ile ispatlanmış olsa bile, ihlalciler paylaşımda olan eserin, nasıl ve ne şekilde korunduğunu bilmediği için caydırıcılık söz konusu değil. Geleneksel telif sembolü © yeterli bir caydırıcılık sağlamadığı için ihlaller de artarak ilerliyor. CopyRobo ise CopyrightKey ile eser sahiplerinin inkâr
Sosyal medya ile tam uyum Facebook, Twitter, Instagram, YouTube, Flickr, Dropbox, Box, Google Drive gibi içerik toplayıcı ve bulut sitelerle entegrasyonlar yapıldığını, hukuken güvenli paylaşım imkânının küresel bazda sağlandığını dile getiren Hasan Kurtuluş, “Böylece CopyRobo ile hukuken korunan bilgi, her birey tarafından özgürce paylaşılabilecek. Bilginin değerinin tespit edilebilir olması da gelişimi sağlayacak. Sistem, uluslararası alanda da ilgi görüyor. Amerika’da California State Long Beach Üniversitesi ve Vietnam’da Ho Chi Minh Üniversitesi ile anlaşma aşamasına gelindi. İki üniversite de CopyRobo’yu öğrencilerine ve akademisyenlere kullandırarak üniversitedeki paylaşımların ve inovasyonun artmasını hedefliyor. CopyRobo kullanan tüm üniversite öğrencilerinin eserlerini özgürce ve hukuken korunarak paylaşması sağlanırken, üniversitelerin inovasyon yetenekleri de artırılacak. Türkiye’de de lise ve üniversitelerin CopyRobo kullanımı için gerekli girişimler başlatıldı.”
Altyapı ve ihtiyaçlar Office365 tabanlı MerkezOfis’le çözülüyor Microsoft’un Office 365 altyapısını kullanan MerkezOfis çözümü, KOBİ’lerin avansizin-masraf formları, müşteri ve tedarikçi iletişim bilgileri, fatura düzenleme gibi günlük temel ihtiyaçların kolayca ve ofis dışı herhangi bir yerden yönetilmesini sağlıyor. MerkezOfis’in mobil uyumluluğu ile ofis dışında herhangi bir yerden ofisler kontrol edilebilir hale geliyor. MerkezOfis; farklı
modülleri sayesinde kullanıcılara dosya yönetiminden kurum içi iletişim uygulamalarına kadar geniş yelpazede bir çözüm listesi sunuyor. Sunulan çözümler arasında; izin başvurularını takip edip onaylayabilmek, konaklama, yemek, ulaşım gibi masraf başvurularını takip edip onaylayabilmek, avans başvurularının takibi ve onayı, Doküman Merkezi’nden teklif, sipariş, fatura, rapor gibi istenilen
dosyanın paylaşımı, güncelleme takipleri, arama ve filtreleme özellikleri, Duyurular ve Sıkça Sorulan Sorular bölümünden kurum içi duyurular, çalışan soruları ve cevapları, döviz çevirici aracı ile kur takibi ve döviz çevirme, Rehber özelliği ile çalışan, müşteri iletişim bilgilerine hızla ulaşabilme, Linklerim bölümü ile istenilen Office 365 dosyalarını tek bir ekranda toparlayabilme ve tek
bir tık ile ulaşabilme yer alıyor. Microsoft işbirliği ile geliştirilen MerkezOfis, verimliliğini arttırmayı hedefleyen tüm girişim ve KOBİ’lerin dijitalleşme sürecine destek olmayı amaçlıyor. Tüm bu veriler ışığında iş yönetim yazılımlarına ihtiyaç duyan işletme sayısı oldukça fazla. Altyapıya sahip olup süreç yönetim yazılımları olmayan tüm girişim ve KOBİ’ler
de MerkezOfis’in öncelikli hedef kitlesi arasında yer alıyor. Bu arada, Microsoft ve MerkezOfis’in Aralık 2016 sonuna kadar geçerli olan kampanyasında mevcut Office 365 Exchange paketinden üst pakete geçiş yapanlara veya diğer Office 365 Business paketi satın alanlara MerkezOfis çözümünü 1 yıl süre ile ücretsiz olarak kullanma fırsatı sunuluyor.
Verimlilik ayrıntılardadır Mükemmel bir şekilde bütünleşmiş özellikler yelpazesi HP Latex Yazıcı serisinin gerçekten verimli olmasını sağlamakta
İşinizde gerçek verimlilik, üretimin en yoğun olduğu zamanlarda ihtiyacı etkin bir şekilde karşılama kapasitesi, acil işleri yüksek kaliteyle gerçekleştirebilmek, daha düşük bir maliyet ve dengeli bir üretim için güncel iş akışına uyum sağlamaktır. Çünkü her bir ayrıntıya özen göstermek verimliliğin güvencesidir. Daha fazla ayrıntı için: hp.com/go/latexME
HP Latex 560 Printer HP Latex 570 Printer
© Copyright 2016 HP Development Company, L.P.
18
BThaber
BİLİŞİM DÜNYASI
7 - 13 KASIM 2016
Fon destekleri çok da uzağınızda değil… İnovasyon ve endüstriyel tasarım çözümleri şirketi Alfanorm’un Başkanı Ateş Öztan, KOBİ’lerin ve genç girişimcilerin, Avrupa Birliği’nin (AB) katma değer üretecek yaratıcı projelerin hayata geçmesi için ayırdığı 80 milyar avroluk fondan etkin biçimde yararlanmalarını sağlayacak ipuçlarını paylaştı. AB üyesi ve aday ülkeler arasında farklı alanlarda işbirliklerini geliştirmek amacıyla yürütülen Horizon 2020 Programı’nın, geleceğin teknolojilerine uluslararası ortaklıklar yoluyla yön verme amacı taşıdığını, KOBİ ve genç girişimcilere
destek sunduğunu belirten Ateş Öztan, “AB, katma değer üretecek projelerin hayata geçmesi için 80 milyar avro fon ayırdı. Bu fonun 616 milyon avrosu da sadece KOBİ’lere tahsis edildi ve katılım için konu ve başvuru tarihi gibi noktalarda sınırlamalar yok. ‘SME Faz 1’ başlığındaki fonlar, KOBİ ve genç girişimcilere yönelik önemli yatırım fırsatları barındırıyor. KOBİ’lerimiz ve genç girişimcilerimiz bu fonlardan daha yoğun yararlanmalı” dedi. Horizon 2020 desteğiyle hayata geçen projeler ve kendi deneyimlerinden yola çıkan Öztan, şu önerilerde
bulundu: 1. Destek alacak projeyi oluşturmak için ekip çalışması yapın. 2. Ekibin temel üyelerinin, KOBİ programının şartnamelerini en az projeyi yazacak sorumlular kadar anlamalarını sağlayın. 3. Proje fikrini; teknik ve teknolojik detaylarıyla, net olarak ortaya koyun. 4. Proje fikrinin yenilik içermesine, artı değer yaratmasına önem verin. 5. Projenin TRL (olgunluk) seviyesinin en az 6 civarında olmasına dikkat edin ve prototipini yapın. 6. Projenin patent araştırmasını dünya
ölçeğinde yaparken, patent başvurusunu da gerçekleştirin. 7. Projenin pazara etkisini ve uygulanabilirliğini anlaşılabilir bir dille anlatın. 8. Bu hazırlıkların ardından, TÜBİTAK desteklerinden yararlanarak, proje yazımı için profesyonel danışmanlık alın. 9. Acele edin, çünkü başka ülkelerdeki rakipleriniz sizden önce fonları tüketebilir.
Ateş Öztan
Sağlık sektörü, verilerinin de sağlığını korumak zorunda Üç girişimcimiz küresel Ashoka ağında Dünyanın önde gelen sosyal girişimcilerinden Andreas Heinecke’den (Ashoka Fellow, Karanlıkta Diyalog kurucusu) sosyal girişimini İstanbul dahil 150 şehirde 10 milyon kişiye ulaştıran Ashoka Almanya ve Avrupa Direktörü Matthias Scheffelmeier’la sosyal girişimcileri iş dünyasıyla buluşup, iki tarafın sosyal ve ekonomik etkilerini nasıl en yükseğe çıkarabileceklerini açıkladı. Düzenlenen etkinlikte 3 sosyal girişimci de küresel Ashoka ağına katıldı. Abdülhalim Demir, Tekstil İşçileri Komitesi: Demir, çocuk yaşta çalışmaya başladığı tekstil sektöründe sağlıksız ve güvensiz çalışma şartları ile meslek hastalıkları üzerine yaptığı çalışmalarla Türkiye’de kot kumlama yönteminin tamamen yasaklanmasını sağladı. Meslek hastalıkları ve çocuk işçiler üzerine çalışmalarını sürdüren Demir, doktorları, sendika yetkililerini, sanatçıları, moda tasarımcılarını, medyayı, işverenleri ve sayıları 10 milyonu bulan tekstil işçilerini kapsayan geniş bir kitleyle beraber tekstil sektörünün daha adil, sağlıklı ve güvenli hale gelmesi için çalışıyor. Yaşar Adnan Adanalı, Beyond İstanbul: Mekanda
adaletin, demokrasinin önemli bir bileşeni olduğuna inanan Adanalı, kentle ilgili çalışmalarını Beyond İstanbul (Mekanda Adalet Derneği) çatısı altında sürdürüyor. Adanalı, kentsel dönüşümde yurttaş katılımı ve ortak faydanın merkeze konması gerektiğini düşünüyor, yıllardır bu konuda bilgi ve örnek pratikler üretmeye devam ediyor. Beyond İstanbul’da kentliler, mimarlar, tasarımcılar, şehir planlamacıları gibi birçok paydaşı bir araya getiren Adanalı ve ekibi, insan odaklı çözümler sunmanın yanı sıra oluşturdukları Umut Arşivi ile iyi örnekler toplamaya devam ediyor. Burak Ülman, Başka Bir Okul Mümkün: Başka Bir Okul Mümkün Derneği; Türkiye’de eğitim sisteminin temel problemlerine dikkat çekiyor, sadece öğretmenler ve velileri değil, çocukları da planlama ve uygulamaya dahil eden bir eğitim sistemi öneriyor. Paydaş katılımını ön plana çıkaran bu sistemle çocuklar; demokratik ve ekolojik öğrenme ortamında birey olduklarının farkına varıyor. Kooperatif olarak işleyen BBOM okullarında çocuklar girişimcilik, empati, ekip çalışması, yaratıcılık, farklılıklara saygı gibi beceriler elde ediyor.
Intel Security, sağlık sektörüne yönelik işlenen siber suçları ele alan ‘McAfee Labs Sağlık Uyarıları’ raporunu yayınladı. Rapor, siber saldırılarla çalınan sağlık kayıtlarının yarattığı zararlar, bir ‘hizmet sektörüne’ dönüşen bu alandaki son trendlerle, ilaç ve biyoteknoloji alanında fikri haklara yönelik siber saldırılara dair detayları sunuyor. Intel Security, bu son raporunda çalınan sağlık kayıtlarının, bireylerin kimlik bilgilerine göre daha yüksek ancak bireysel finansal hesap verilerinden düşük getiri sağladığını da açıkladı. Araştırma sonuçlarına göre, finansal hesap verilerinin paraya dönüştürülmesi, daha fazla yatırımı gerektiren sağlık verilerine kıyasla çok kolay. Sağlık verilerini ele geçiren siber suçluların bu verileri analiz etmesi, farklı veri kaynaklarıyla karşılaştırması, ardından şantaj, sahtecilik gibi yollarla kazanca dönüştürmesi gerek. Yani siber suçlular için finansal veriler, hala daha etkin bir kaynak. Intel Security Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’dan Sorumlu CTO’su Raj Samani de rapora dair şu detayları paylaştı: “Bir siber suçlu kredi kartı veya banka kartı bilgilerini çaldığında, bankalar ya da hesap sahipleri hırsızlığı fark etmeden hızla bu verileri
satabiliyor. Aynı sayıda medikal kayıt, çok değerli ve bireylere dair değiştirilemez veriler içerse de, bu verileri paraya çevirmek için hem zaman hem kaynak anlamında daha fazla yatırım gerek. Öte yandan, rapor sonuçlarına göre kurumsal casusluk da dijital alanda hızla yükselen bir trend. Sağlık sektöründeki kurumların her yıl Ar-Ge çalışmalarına büyük bütçeler ayırdığının farkında olan siber suçlular, bu sektörü kârlı bir alan olarak görüyor.” Öte yandan Intel Security, siber tehditlere karşı etkinliği artırılmış yeni tüketici güvenlik ürünlerini açıkladı. Intel Security’nin 2017 tüketici güvenlik ürün portföyünün merkezinde yeni nesil bir antizararlı yazılım motoru var. Bulut kullanımının artırıldığı bu sistemle kullanıcılar daha güvenli ve daha verimli bir güvenlik paketine sahip olabiliyor. Türkçe kullanıcı arayüzüne sahip McAfee AntiVirus Plus, McAfee Internet Security, McAfee Total
Protection ve McAfee LiveSafe de Windows, Android, MacOS ve iOS platformları üzerinde kullanıcıların dijital hayatlarını güvence altına alıyor. Ürünlerin özellikleri şöyle sıralanıyor: Gerçek Koruma: McAfee’nin yeni nesil anti-zararlı yazılım motoru etkinliği kanıtlanmış tarama yöntemlerini yenilikçi bir zararlı yazılım tespit sistemiyle birleştiriyor. Bu sistem, davranışsal analiz ve makine öğrenimi yöntemlerini kullanarak, kullanıcının tarama yapmasına gerek kalmadan zararlı yazılımları tespit ediyor ve önlüyor. Bulut tabanlı, otomatik işleyen bu yaklaşım sektörde bir ilk ve yeni çıkan tehditlere karşı etkili koruma sunuyor. Hem PC, hem mobil cihazlar için güvenlik: 2017 portföyü ile McAfee; Mac ve Android cihazlardaki koruma yetkinliğini artırdı. Çok Faktörlü Şifre Yönetimi: Intel Security tarafından geliştirilen True Key, tüketicilerin güvenli bir şekilde internete girebilmeleri için yüz tanımadan parmak izine pek çok kimlik doğrulama yöntemini bir arada sunuyor. Ana şifre yenileme ve veri alma özellikleriyle güncellenen True Key uygulaması McAfee LiveSafe, McAfee Total Protection ve McAfee Internet Security ürünlerinde bulunuyor.
BThaber
BİLİŞİM DÜNYASI
7 - 13 KASIM 2016
Reeder olarak 2009 yılında Türkiye pazarına ilk olarak e-kitap okuyucu ile girdiklerini söyleyen Reeder/Selekt Bilgisayar Kurumsal Satış Direktörü Mübin Argın, bunun ardından ürün gamına tablet ve akıllı telefonları eklediklerini belirtti. Mübin Argın, Reeder/ Selekt Bilgisayar markası olarak aylık 1 milyon düzeyindeki akıllı telefon pazarında yüzde 1’lik pazar payına sahip olduklarını ifade etti. Ağırlıklı olarak zincir kanalında satış ekipleri ile planladıkları doğru ürün stratejisi ile büyüdüklerine, 2017’de
19
Akıllı ceplerin büyüme hızı kesilmeyecek pazar payını arttırmak üzere zincir kanalında yakalanan başarıların telekomünikasyon kanalına taşımanın önemine dikkat çeken Mübin Argın, bu yolda ürün gamlarını zenginleştirerek, müşteri beklentilerine uygun uygulamalar geliştirmeyi hedefleyeceklerini vurguladı. Mübin Argın, “Türkiye’de telefon pazarı her yıl büyüyor. Tahminimiz, 2017 yılında yüzde 8’lik büyüme
Bankacılıkta bütünlük, kolaylık ve hız buluştu Türkiye İş Bankası, yenilenen internet sitesi ile müşterilerine “Anında İşlem” isimli yeni bir hizmet platformu sunuyor. “Anında İşlem” ile kullanıcılar; şubelere, internet şubesine ya da çağrı merkezine yönelmeden, müşteri numarası ve şifre girmeye gerek olmadan kredi kartı bilgi sorma, kredi başvuru işlemleri ve yurtdışı çıkış işlemlerine kadar birçok işlemi başlatabiliyor, işlem durumunu takip edebiliyor, gerekli durumlarda SMS veya e-posta ile geri bildirim alıyor. “Anında İşlem” yapısında “Ev Kredisi Başvurusu” ise öne çıkıyor. İş Bankası müşterisi olsun veya olmasın, herkesin isbank.com.tr üzerinden ev kredisi başvurusundan talebin krediye dönüşmesi gibi sürecin bütününü dijital ortamda sunan İş Bankası, sektörde bir ilke imza atmış oluyor. İş Bankası’nın Zingat.com ile işbirliği sayesinde kullanıcılar isbank. com.tr’deki ev kredisi ürünlerine ait bilgi sayfalarından Zingat YaşamSkor’larını hesaplayarak ev ilanlarına ulaşabiliyor. Satın almayı planladıkları ev için kredi kullanmak istediklerinde ise Zingat.com’da yer alan İş Bankası Kredi Hesaplayıcısı’ndan taksit tutarlarını öğrenip, başvuru yapıp sonuçlandırabiliyor. Kişinin istek ve ihtiyaçlarına uygun evin bulunması aşamasından başlayıp, evin finansmanı için ihtiyaç duyulan konut kredisi kullanımına kadar dijital ortamda devam eden süreçle İş Bankası ev sahibi olmayı kolaylaştırıyor. isbank.com.tr’yi ziyaret edenler, ihtiyaç ve taşıt kredileri ile kredi kartı için de “Anında İşlem” alanından başvuruda bulunabilirken, kredi kartlarına ait borç ve limit bilgilerini de hızla öğrenebiliyor.
ile toplamda 13.5 milyon seviyesinde cihaz satışının olması yönünde. En çok talep gören P10 ve P10S modelleri, fiyat/performans olarak müşterinin ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılıyor ve bu iki ürün, şirket portföyündeki amiral gemisi modeller” dedi. Mübin Argın, Türkiye pazarında son çıkardıkları akıllı telefon Reeder P10’nun sahip olduğu AMOLED ekran teknolojisi ile renkleri daha
doğal, parlak ve canlı gösterme özelliğine sahip olmasının yanı sıra, tasarruf teknolojisi başlığında işlem yapılmadığında veya boştayken fazladan güç tüketen çekirdekleri kapatarak, ekstra pil tasarrufu sağlandığını anlattı. Argın, bir diğer ürün olan P10S’in ise Gorilla Glass 4 ekranıyla 1 metreden sert yüzeye düşüşlerde yüzde 80 oranında başarı gösterdiğini, oyunseverleri de yüksek grafik gücü ile etkilediğini belirtti.
Reeder/Selekt Bilgisayar Kurumsal Satış Direktörü Mübin Argın
20 BThaber
DOSYA
Dijital Dönüşüm ve Mobil Uygulamalar
7 - 13 KASIM 2016 www.bthaber.com
Dijital dönüşüm mü yoksa dijital evrim mi Bülent Nevres
Dijital Dönüşüm artık kaçınılmaz bir hal aldı. Dijital dönüşümün en önemli parçalarından biri olan mobil iletişim de keza aynı şekilde şirketlerin en önemli araçlarından biri haline geldi. Mobil iletişimle birlikte mobil uygulamalar şirketlerin hayatına girdi, hareket
halinde olan çalışanların işini kolaylaştırdı, daha verimli bir hale getirdi. Hatta daha önce masa başında çalışması gereken çalışanlar bile dijital dönüşüm ve mobil uygulamalar sayesinde hareket edebilir duruma geldiler. Aslında günümüzde yaşanan
dijital dönüşümden daha çok bir dijital evrim. Çünkü birçok iş süreci ve iş yapış yöntemi kökünden değişiyor. Dijital dönüşümü yakalayan, mobil uygulamaları kullanan şirketler rakiplerine göre daha avantajlı hale geliyor. Hatta günümüzün
normali haline geliyor bile diyebiliriz. Bundan sonraki sayfalarımızda dijital dönüşüm ve mobil uygulamalarla ilgili önde gelen şirketlerin bakış açılarını, bu alandaki yeni eğilimleri ve yeni teknolojileri bulacaksınız.
22
DOSYA
BThaber
Dijital Dönüşüm ve Mobil Uygulamalar
7 - 13 KASIM 2016
Dijital dönüşüm verimlilik artışı sağlıyor Mobilite trendiyle birlikte verinin birbirine bağlı birçok cihazda sürekli olarak üretildiği ve tüketildiği bir çağdayız. Dünyada üretilen veri miktarı her geçen gün hızla artarken bu veri artışının firmaları da etkilemesi kaçınılmaz… Bu noktada firmalar, daha verimli bir iş modeli için dijital dönüşümlerini gerçekleştirmeyi öncelikleri arasına alıyorlar. Bugün her ölçekte firma, hızlı rekabet çağında öne geçmek amacıyla e-dönüşümü öncelikli yatırım kalemi olarak görüyor. Başta finans ve bankacılık sektörleri olmak üzere otomotiv, sağlık, üretim, lojistik ve perakendecilik sektörlerinde faaliyet gösteren firmalar e-dönüşüm ve veri hizmetlerine hızla geçiş yapıyor. Dijital dönüşüm firmalara bir çok avantaj sağlıyor. Öncelikle kurumlara hız sağlamasının yanı sıra personel alışkanlıklarının değişmesiyle iş gücünde verimlilik ortaya çıkıyor. Şirket içi onay mekanizmalarının evraklardan kurtularak sanal ortama taşınmasıyla hızlı karar alma ve hızlı uygulama imkanı doğuyor. Kurumsal algı değişimiyle beraber kurumun çehresi de değişiyor ve rekabet ortamında kurumun hızlı adımlar atmasına yol açıyor. Firmalar artık bilgi teknolojilerinde dış kaynağa yönelirken, tamamen kendi işlerine odaklanarak muazzam bir verimlilik artışı sağlayabiliyor. Bilgi teknolojilerinde dış kaynağa yönelim hızlı yatırım geri dönüşü sayesinde maliyet avantajı ve tasarruf imkanları da sağlıyor. İhtiyaçlar net olarak ortaya konulmalı Firmalar öncelikle e-dönüşüm ihtiyacını net olarak ortaya koyarak işe başlamalı. Teknoloji ihtiyaçlarını seçerek dış kaynak satın almalarına yönelmeliler. Anadolu Bilişim olarak bizim farkımız uçtan uca çözüm sunmamız. Tedarikçi esnekliğini müşterilerimize sunuyoruz. Bu sayede veri barındırma, kurumsal iş uygulamaları, sanallaştırma, destek ve proje bacaklarının hepsini müşterimize sağlayabiliyoruz. Bir kurum e-dönüşüm projesini dış kaynak olarak satın almak yerine kendi içinde çözmeyi tercih edebilir. Fakat bu durumda öngörülemez maliyetler ve iş gücü verimsizliğiyle baş başa kalması olasıdır. Uzman bir iş ortağının sunacağı maliyet avantajı ve uzmanlıktan faydalanmak ise
Atakan Karaman, Kurumsal Uygulama Hizmetleri Direktörü kurumlara gider kontrolü ve hızla kendi işlerine odaklanma kolaylığı sunar. E-dönüşüm projelerinde iyi tanımlanmış bir proje yönetimi metodolojisini benimsiyoruz. Sürekli ve tutarlı biçimde başarılı proje üretmek için bu yaklaşımın gerekli olduğuna inanıyoruz. Doğru metodoloji, hem bir projenin gerçekleşmesine yetecek kadar güçlü ve esnek, hem de müşterinin gelecekteki ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde gelişmeye açık olmalı. Bu düşünceden yola çıkarak geliştirdiğimiz proje yönetimi
metodolojimiz; Tanımlama, Planlama, Gerçekleme ve Kapatma olmak üzere birbirini besleyen dört aşamadan oluşuyor. Müşterilerimizin ihtiyaçlarını, bizlerden beklentilerini anlamak ve bu doğrultuda proje tanımlaması yapmak bizim için proje hazırlığını oluşturuyor. Analiz sonrasında gerekli teknolojik araçlar ve uygulamalar tesis ediliyor. Özellikle birden fazla kullanıcı tarafından paylaşılacak çözümlerde bu paylaşımı sağlayacak sanallaştırma ve bulut bilişim altyapısını Anadolu Bilişim
Data Center üzerinde sunuyoruz. Biz her ölçekten müşteriye hizmet veriyoruz. Alınan hizmetin büyüklüğü ile orantılı olarak kullandığın kadar öde gibi programlar sağlıyoruz. Böylece kısıtlı bütçelerini maksimum verimle kullanabilmeleri için, ihtiyaç duydukları yazılımları ve uygulamaları “Kullandığın Kadar Öde” yaklaşımıyla istedikleri sürede satın alma esnekliğini sunuyoruz. 2016 yılında hizmete giren 4.5G mobil internet hizmetleri, tüm BT pazarının mobile yaklaşımını değiştirecek bir atılım yaratıyor. 3G ile yaşanan sıçramanın ötesinde bir sıçrama yaşayan mobil iletişim sayesinde iş süreçlerinin mobile taşınmasında da ivme yaşanıyor. Bu sebeple 2016 ve sonrasında mobil uygulamalar, mobil iş çözümleri ve bulut veri depolama sistemleri yükselen değere dönüşüyor. Mobil uygulamalar iş süreçlerini etkiliyor Rekabetin giderek arttığı iş dünyasında ister ofis içinde olsun ister ofis dışında olsun işlerin aksamadan yürümesi ve çalışanların anında aksiyon alması oldukça önem taşıyor. Çalışanlar artık ofise ya da sabit bilgisayara bağlı kalmak zorunda değil. Bu kapsamda farklı üreticilere ait mobil cihazların yönetimi, ve mobil cihaz güvenliğinin sağlanması, PC’den çalışan birçok kurumsal uygulamanın akıllı telefon ya da tablet ile entegre hale gelemesi rekabet ortamındaki hızlı hareket etmesi gereken firmalar için kritik. Anadolu Bilişim olarak mobilite eğilimini gözeterek, her an her yerden mobil cihazlarla iş uygulamalarına erişime imkan verecek çözümler geliştiriyoruz. Uluslararası Tier III standartlarıyla uyumlu olarak kurulan Anadolu Bilişim Data Center’da biz güvenlik, performans ve sürdürebilirlik unsurlarına odaklanıyoruz. Bu kapsamda firmaların verilerinin barındırılması, veri analizi esnasında ihtiyaç duyulan hızlı işlem gücü, veriye her yerden ulaşma, veri güvenliği ve kesintisiz çalışmayı kapsayan bütünleşik çözümleri müşterilerimizin hizmetine sunuyoruz.
PaperWork; entegrasyon yetkinliği ve güncelliği ile fark yaratıyor KoçSistem, CRM başlığında birçok yetkin teknoloji ile önemli bir olgunluğa sahip. Ancak 2015 yılında gelen bir taleple, daha kapsamlı bir çözüm ihtiyacı da kendini gösterdi. Müşteri odaklı, sözleşmelerden onaya giden tüm iş süreçlerinin e-posta yerine farklı bir platformda konumlanması ihtiyacı GGSoft’un PaperWork çözümünü beraberinde getirdi. KoçSistem Proje Yöneticisi Yalçın Özçelik, yatırıma karar verme sürecini şöyle anlatıyor: “KoçSistem olarak bu alanda 8-10 tane farklı iş akışımızda öne çıkan ihtiyaçlara karşılık neler yapabileceğimize baktık. Bu yatırımı, süreçlerin izlenebilirliğini ve raporlanabilirliğini 2016 yılı başında daha da geliştirmek adına gündemimize alınca, bunu hangi platformda yapmamız gerektiğine odaklandık. Bütünleştirme ve izlenebilirliği herkesin erişimine sunabilme hedefimiz vardı. Neler yapmamız gerektiği konusunda araştırmalar yaparken, GGSoft yetkilileri ile yolumuz kesişti ve PaperWork’un yeni sürümünü bize tanıttılar. Bu yeni platform ile doküman yönetimi uygulamasını daha ileri taşıdıklarını ve BPMN 2.0 iş akışı standardını destekleyen, doküman yönetimi ile entegre çalışan iş akışı modülünün pazara sunulduğu bilgisini verdiler. BT ekibimizdeki danışmanların katılımı ile düzenlediğimiz toplantıda uygulama çok beğenildi, tüm beklenti ve ihtiyaçların halihazırda PaperWork’te olduğu, bizim herhangi bir kod yazmadan iş akışlarını geliştirebileceğimizi gördük. PaperWork’ün kişiselleştirilebilme avantajı bizim için çok önemli bir değer oldu.” Ayrıca PaperWork iş akışının SAP ve MS CRM için hazır entegrasyon modüllerini kullanarak, kod yazmadan bu sistemlere iş akışı sırasında veri yazmak ve veri almak çok kolay.
E-posta ile iş akışını ilerletme kolaylığı Gelinen noktada, kullanıcı memnuniyetini yükseltmek için iş akışları elektronik postalar üzerindeki aktif linklerle
PaperWork’te yeniliklerin sınırı yok PaperWork; gelişen teknolojiyle kendini sürekli geliştiren ve yenileyen, yaşayan bir sistem. GGSoft Profesyonel Hizmetler Yöneticisi Canan Ünverdi, doküman yönetimi ile başlayıp, iş akışı ve iş süreçlerini içeren bir sistem haline gelen bu çözümün, KoçSistem örneğinde olduğu gibi, departmanlar arasında iş zekası çözümü olarak da konumlandığına dikkat çekiyor. Bunun temel sebebi ise entegrasyon yetkinliği. “GGSoft olarak güçlü uzmanlığımızla bu gelişimi sağladık ve devam ediyoruz. Kurumlar da geri dönüşleri ile bizi yeniliyor” yorumunu yapan Canan Ünverdi, ekliyor: “Büyük bir uyarlama iş analisti ekibimiz var ve bu ekiple müşteriye gidiyor, istenenleri öğreniyor, bir dokümantasyon ve sunum yapıyoruz. KoçSistem’de bu süreçle tüm aşamaları kurguladık. Bunun ardından kullanıcı eğitimlerini organize ettik. Bize gelen geri bildirimlerinin hepsini beraber değerlendirdik. Yaptığımız yenileme ve iyileştirmelerle birlikte, işbirliğimiz de gelişerek devam edecek.
ilerlemekte. Buna göre, tüm onay süreçleri e-posta üzerinden yapılırken; artık e-postaya ve ekindeki sözleşmeye, bunu kimin gönderdiğine bakarak, e-postada yer alan ‘onay’ veya ‘red’ gibi aktif link seçeneklerini kullanarak, kağıt işi temelde en aza indirildi. Ayrıca çalışanlar, bu yapıyı ofis dışındayken de e-posta alınabilen her türlü cihazda ve işletim sisteminde kullanabiliyor. PaperWork iş akışı çözümünü KoçSistem’de konumlandırmak çok kısa sürdü. İlk etapta, 7-8 iş süreci birkaç hafta içinde uyarlandı ve canlıya alındı. Kod yazmak yerine görsel bir uyarlama katmanı üzerinde parametreler ile süreç tanımlamak uyarlama süresini kısaltıyor ve destek maliyetlerini düşürüyor. Birkaç saatlik eğitimden sonra bazı akışlarını bilfiil
KoçSistem danışmanları PaperWork üzerinde uyarlamaya başladı. Temelde yetkin bir analizden ve KoçSistem gibi iş süreçlerinin çok net tanımlı olduğu bir yapıda PaperWork’ü uyarlamak da pratik olurken, operasyonel verimlilik ve analitik ölçüm de sağlandı. Yalçın Özçelik, elde ettikleri fayda ve detayları şöyle anlatıyor:
Satış sürecinde tamamlayıcı rolde olan departmanlar PaperWork’te “2016 yılı itibariyle 8 süreci PaperWork yapısına dahil ettik. Daha önce tüm onay süreçlerini e-postalarda yaptığımız için, sürecin tarihçesini bulmak çok zaman alıyordu. PaperWork’le zaman kaybını ortadan kaldırdığımız gibi, istediğimiz dokümana ve akışın tarihçesine anında ulaşabiliyoruz.
Ayrıca tüm bu işlerin yasal süreçleri dolayısıyla bir matbu tarafı ve ıslak imza gerekliliği de var. İşte tüm bu süreci, söz konusu evrak hangi aşamadaysa birebir görebiliyoruz ve bu, bize süreç takip avantajı sağlıyor. Ayrıca herkesin performansını, misal kişisel evrak takip zamanlarını, bu şekilde ölçebiliyoruz. Bu yapı teklif sürecimizi hızlandırıyor, düzeltmemiz gereken bir şey varsa, nerede, ne yapmamız gerektiğini son derece pratik biçimde görüyoruz.” KoçSistem bünyesinde farklı departmanlar farklı başlıklarda PaperWork platformunu kullanıyor. Şöyle ki; temelde satışın ihtiyacı olarak yola çıkılan bu projede, örneğin satış sürecinin bir parçası olan hukuk, mali işler birimleri de PaperWork üzerinden satış sürecine dahil oluyor. “Bütün departmanlar, satışın tamamlayıcısı olarak bu sistemi kullanıyorlar” bilgisini veren Yalçın Özçelik, elde edilen faydalar ve bu eksende yatırım hedefleri hakkında şu bilgileri veriyor: “İş süreçlerinde evrak odaklı riskler bertaraf ediliyor. Kurumsal yapımızda zincirin tüm parçaları bu yapıdan yararlanıyor ve departmanlar da bunu isteyerek kullanıyor. Herkes kendi iş ve doküman sınırını çizebiliyor. Elde ettiğimiz tüm bu faydaların yanında, GGSoft, çözümleri ile büyük kolaylık, güvenlik ve maliyet avantajı sağlıyor. Sektörde birçok önemli yabancı firma var, ama GGSoft her ölçekte firma tarafından makul lisans bedelleri ile erişilebilir noktada. Ayrıca PaperWork çözümü GGSoft’un kendi çözümü olduğu için destek sistemleri de çok hızlı. PaperWork’ün sürekli gelişen bir yapı olduğunu müşterileri olarak biz görüyoruz. KoçSistem BT ekibi olarak her yıl, bir sonraki yıl neler yapacağımızı tüm departmanlarla görüşerek planlıyoruz. Bu dönem ana konumuz olan dijital dönüşüm kapsamında da, PaperWork ile adreslenecek yeni projeler öngörüyoruz. GGSoft’a güveniyoruz ve taleplerimizin karşılanabileceğini bildiğimiz için yatırımlarımız ve işbirliğimiz devam edecek.”
ADVERTORIAL
CRM odaklı ihtiyaçlarını birçok birim ve iş akışı ile buluşturma gerekliliği, KoçSistem’in de PaperWork tercihinin temeli oldu.
24
DOSYA
BThaber
Dijital Dönüşüm ve Mobil Uygulamalar
7 - 13 KASIM 2016
Dijital dönüşüm rekabet potansiyelini artıracak Bugün artık, hayatımızın her alanında hızlı bir dijitalleşme, başka bir deyişle Dijital Dönüşüm yaşanıyor. Dijital Dönüşüm, dünyada ve Türkiye’de, ekonominin 2008’den beri yaşadığı krize bir çıkış olarak düşünülüyor. Davos toplantılarında da konuşulan Endüstri 4.0, başka bir deyişle Dijital Dönüşüm sayesinde tüm sektörlerde verimlilik artışı sağlamak ve büyüme hızını artırmak mümkün olacak. Dijitalleşme, iş dünyası için rekabet avantajı ve farklılaşmak anlamına geliyor. Dijital teknolojiler, bankacılıktan sağlık hizmetlerine, lojistikten üretime, perakendeden nakliyeye kadar her alanda yenilikçi hizmetler sunmak, hızı artırmak, süreçleri kolaylaştırmak, yeni insanlara ve coğrafyalara ulaşmak, yeni gelir fırsatları yaratmak için kullanılıyor. İş dünyasında Dijital Dönüşüm, şirketlerin akıllı teknolojiler sayesinde büyüme, verimlilik, kârlılık ve rekabet potansiyelini artırmasını sağlayacak. Dijitalleşme, şirketlerin gelecekteki varlığı açısından da gerekli. Öyle ki, dijitalleşme son 10 yılda dünyanın en köklü şirketlerinde dahi “ezberlerin bozulmasına” neden oldu, bozmaya da devam edecek. 2000 yılından bu yana Fortune 500’deki şirketlerin %52’sinin dijitalleşme trendini yakalayamadığı için artık listede olmadığını görüyoruz. Geleceğin iş dünyasında, dijital stratejiler kurgulayabilen ve bu stratejileri yenilikçi iş modellerine ve etkin iş sonuçlarına dönüştürebilen şirketler ön planda olacak. Şirketler, hızla dijitalleşen müşteri ihtiyaçlarını akıllı ürün ve hizmetler ile karşılarken, sahip oldukları dijital süreç ve yetenekler sayesinde daha yalın, verimli ve çevik organizasyonlar haline gelecek. Dijitalleşme, çalışan verimliliğini de önemli ölçüde artıracak ve şirketlerin pazardaki konumunu güçlendirecek. . Araştırmalar, dijitalleşen şirketlerin kaynaklarını artırmadan gelirlerini sektörlerinin %9 üzerinde büyüttüğünü, kârlılıklarını sektörlerinin %26 üzerinde gerçekleştirdiğini ve pazar değerlerini sektörlerinin %12 üzerinde belirleyebildiklerini ortaya koyuyor. Bu rakamlar bize şunu söylüyor; dijitalleşen bir şirket, verimliliğini artırıyor, hız kazanıyor, operasyonel süreçlerini iyileştiriyor, daha da önemlisi ulusal ve uluslararası arenada söz sahibi oluyor ve rekabet gücünü artırıyor. Böylece, faaliyet gösterdiği ülkeyi de dijital geleceğe taşıyor. Her işte olduğu gibi, sağlıklı bir dijitalleşme süreci için de önce ölçmek gerekiyor. Her şeyden önce dijitalleşmenin neresinde bulunduğunuzu bilmeli, bir konum ve durum tespiti yapmalısınız. Vodafone Türkiye Kurumsal İş Birimi olarak, Türkiye’nin Dijital Dönüşümüne liderlik etme vizyonumuz doğrultusunda, ülkemizdeki işletmelerin telekomünikasyon ve teknoloji ihtiyaçlarına yönelik uçtan uca çözümler geliştiriyor ve uyguluyoruz. İşletmelerin dijital iş ortağı olarak tek çatı altında sunduğumuz çözümlerle, dijital bağlantılı yaşamı kurumlar için kolay ve
Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Engin Aksoy erişilebilir kılmayı hedefliyoruz. Vodafone olarak, 30 yılı aşan global deneyimimizle, Türkiye’de dijitalleşmek isteyen her şirketin yanındayız. Accenture işbirliğiyle hayata geçirdiğimiz Yarına Hazırım Platformu ile Türkiye’de işletmelerin dijital haritasını çıkarıyoruz. 100 puan üzerinden işletmelerin Dijitalleşme Endeksini hesaplıyoruz. Bu platform sayesinde otomotivden beyaz eşyaya her sektörden işletmenin ihtiyaçlarını analiz edebiliyoruz. Yaptığımız bu analize dayanarak, işletmelere verimliliklerini artırarak değişen iş dünyasında yarına hazır olabilmelerine yardımcı olacak çözümler sunuyoruz. Tüm dünyada başarısı kanıtlanmış ürün ve servislerimizle, kurumların dijitalleşme sürecinde yol arkadaşı oluyoruz. Yarına Hazırım Platformu ile Temmuz 2014’ten bu yana toplam 40.000 küçük ve orta büyüklükte işletme dijitalleşme endeksini hesaplayarak ihtiyaçlarını tespit ettik. Ek olarak, 2.000’i aşkın büyük işletmenin dijitalleşme endeksini hesapladık. Bu dönemde yüzde 48’den yüzde 53’e çıkardığımız Türkiye Dijitalleşme Endeksi’ni yüzde 75’e çıkarma hedefiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Daha kusursuz ve güvenli bir müşteri deneyimi bizi bekliyor 2017 yılında küresel mobil ödeme işlem hacmi Gartner’ın verilerine göre 721 milyar doları bulacak, IDC’ye göre ise 1 trilyon dolar düzeyinde olacak. Operatörler, mobil teknoloji üreten ve taşıyıcı firmalar, finansal kurumlar, ticaretle uğraşanlar, mobil cihazlara entegre yan ürün üreticileri, ödeme servisleri ve uygulama sağlayıcılar, mobil ödemeyi yetkinleştirmek için çalışıyor. Bugün, mobil cüzdan uygulamaları, kullanıcılara, sadece kredi kartı işlemlerini yapma imkânı sunmuyor; sadakat kartlarını, toplu taşıma kartlarını, kimliklerini, hatta anahtarlarını bile uygulama üzerinden kullanma imkânı vermeye devam ediyor. Yaptığımız araştırmalar bize şunu gösteriyor ki; ticaret şirketleri e-ticaret ve mobil ticaret uygulamalarını birlikte kullanarak rakiplerine kıyasla daha yüksek puan
alıyorlar. Karekod ya da barkod gibi ürün tanıma teknolojilerini kullanarak müşterilere ürün hakkında bilgi vermek ve ürün önerileri ve karşılaştırmaları yapan dijital danışmanlık araçları ile müşterileri desteklemek işletmeleri ayıran dijital özellikler olarak karşımıza çıkıyor. Bu durum bize hızla dijitalleşen satış teknikleri konusunda önemli ipuçları veriyor. Günümüz şirketlerinde büyüme, müşteri dinamikleri ve taleplerine uyum sağlayan müşteri deneyimleri ve ilişkileriyle elde ediliyor. Büyümenin müşteriyi doğrusal satın alma süreçlerine iten satış stratejileriyle gerçekleşmesi artık mümkün değil. Dijitalleşmeyi, özellikle de mobil teknolojileri, bir araç olarak değil, farklı bir yaşam biçimi olarak görmek ve pazarlama strateji ve uygulamalarını da bu bilinçle şekillendirmek önem taşıyor. Günümüzde pazarlamadaki dijitalleşme trendini satıştaki dijital uygulamalar tamamlıyor; başka bir deyişle, dijital pazarlama ve satış kol kola gidiyor. Her “karar anında” daha akıllı, kusursuz ve güvenli bir müşteri deneyimi yaratmak gerekiyor. Müşteriler, deneyimlerinin daimi, sürekli, son derece kendisine özel ve çapraz kanallardan olmasını bekliyor. Bu noktada da çözümü, dijital yöntemlerin ve mobil uygulamaların getireceğini öngörüyoruz. Dijital Dönüşüm için yeni nesil genişbant teknolojileri barındıran çok iyi bir altyapı gerekiyor. Bu noktada, hem sabitte hem de mobilde iki önemli kaldıraç var. Birincisi mobilde 4.5G, ikincisi hem mobilde hem de sabitte fiber. Dijital Dönüşüm ve Endüstri 4.0, mobil ve sabitte 1 gigabitlere varan hızları veren fiber altyapıyla mümkün olacak. Yeni nesil genişbant teknolojiler, bizim Türkiye için hayalini kurduğumuz “Gigabit Toplumu”nun habercisi konumunda bulunuyor. Çok yakında hem bireyler, hem şirketler, hem de nesnelerin saniyede 1 Gigabit’lik yaygın genişbant bağlantı hızından faydalanabileceği yeni bir toplum düzeni doğacak. “Gigabit Toplumu” adı verilen bu yeni yaşam, gerçek zamanlı, her yerden, her zaman erişilebilen, bireyleri, kurumları ve nesneleri birbirine bağlayan bir internet altyapısı ile gerçek
olacak. Kurumlar, bağlantılı ve mobil bir dünya ile esneklik kazanacak, operasyonel verimliliğini artıracak, sürdürülebilir iş modelleri geliştirecek, ürün ve hizmet inovasyonunda sınır tanımayacak. Akıllı şebekeler ve akıllı lojistik uygulamaları sayesinde tüm dünyada enerji maliyetlerinde %70 tasarruf sağlanabilecek. Türkiye’de bir hekim, Afrika kıtasındaki bir hastaneye bağlanarak uzaktan ameliyat yapabilecek. 2018 yılına gelindiğinde uzaktan hasta izlemeyle tüm dünyada 36 milyar dolarlık maliyet tasarrufu sağlanacak. Örneğin, taşıtları insanlar kullanmayacak. Taşıtlara sadece yolcu olarak bineceğiz ve tüm akışın otomatik olarak gerçekleştiği bir trafikte seyahat edeceğiz. Vodafone olarak, biz de M2M servislerinde oyunun kurallarını uygulama geliştirme, büyük veri analizi, raporlama ve uçtan uca hizmet anlayışıyla değiştiriyoruz. Bu kapsamda, Türkiye’de ilk kez uygulama geliştirme imkânı sunan “Nesnelerin İnterneti Platformu”nu hayata geçirdik. Bu platformla, içinde SIM kart bulunan veya SIM kart bulunmayıp WiFi, lisanssız radyo frekansı gibi farklı telsiz iletişim teknolojilerini destekleyen tüm cihazların hayat bulmasını hedefliyoruz. Böylece, enerjiden otomotive, sağlıktan tarıma, finanstan perakendeye her sektörde bağlantılı servislerin herhangi bir altyapı yatırımına ihtiyaç duyulmadan hızla geliştirilmesini mümkün kılıyoruz. Yeni platformumuz sayesinde, çözüm ortaklarımız ve kurumsal müşterilerimiz, her sektörde bağlantılı servisleri herhangi bir altyapı yatırımına ihtiyaç duymaksızın hızla geliştirebiliyor. Örneğin, SIM kartlarla bağlantılı hale gelen araçlar için geliştirilen Araç Takip Sistemi’ne ek olarak bakım, ilkyardım, bilgi ve eğlence gibi uygulamalar da bu platformda bir web portali tasarlar gibi kolayca geliştirilebiliyor. Bağlantılı araçlardan toplanan verilerle kullanıma göre sigorta ve araç bakım gibi farklı iş modelleri sunmak mümkün oluyor. Geliştirilen M2M servislerini, Vodafone Türkiye Bulut Teknolojileri Üssü’nde güvenli bir şekilde saklıyoruz. Platformumuz, ileri düzey uygulama geliştirme yetenekleri sayesinde, standart teknoloji geliştirme süreçlerinden çok daha kısa sürede, uçtan uca cihazlarla iletişim halinde olan ve tamamen bilgi güvenliği standartlarına uygun bir çözüm geliştirme arayüzü sunuyor. Tüm mobil teknoloji standartlarıyla uyumlu esnek cihaz desteğiyle, web tabanlı veya mobil cihazlara uygun uygulama geliştirme imkânı verirken, tamamen ölçeklenebilir yapısı sayesinde de farklı ölçek ve miktarda cihazın oluşturduğu veri trafiğini destekliyor. Ayrıca, büyük veri analizi araç ve yetkinlikleriyle, geliştirilen uygulamalar tarafından işlenen tüm verilerin geçmişe yönelik ve gerçek zamanlı analizini yapabiliyor. Diğer yandan, sektörel uygulamaların birbiriyle iletişimini sağlayarak bağımsız uygulamaların karşılıklı ek ticari fayda yaratmasını mümkün kılıyor.
26
DOSYA
BThaber
Dijital Dönüşüm ve Mobil Uygulamalar
7 - 13 KASIM 2016
E-GÜVEN İş Geliştirme & Satış ve Pazarlama Direktörü Ayşegül Tüzün:
E-imza dijital dönüşümün gerekliliklerinden Günümüz teknolojisi sayesinde iş ortamı ve çalışma yöntemleri ile ilgili beklentilerin artması, e-imzanın gerekliliğini ve faydasını daha fazla ön plana çıkarıyor. İnsanlar esnek çalışma koşullarına sahip olup, gerektiğinde mobil olarak ofise gelmeden de işlerini sürdürmek istiyorlar. Kurumlar ise teknolojinin son olanaklarından faydalanıp operasyonel süreçlerini kısaltmak ve çalışanlarının verimliliğini hem ofis içinde hem ofis dışında maksimum seviyede tutmak için çözüm arayışına girdi. Bu taleplerin üzerine kamunun
denetimi kolaylaştırma ve süreçleri şeffaflaştırma kararı eklenince hem kamu hem de özel sektörde dijital dönüşüm kaçınılmaz oldu. Dijital dönüşümün temel öğesi olan ve öncelikle iş süreçlerinde hayatımıza giren elektronik imza, mobil imza ve yazılım çözümleri kullanan kurumlar, ıslak imzalı işlerindeki zaman kayıplarını en aza indiriyor. E-imza, ıslak imza ile aynı hukuki geçerliliğe sahip ve elektronik işlemlerde gönderilen bilginin yolda değişmediğini, gönderen kişiye ait olduğunu ve inkâr edilemeyeceğini
garantiliyor. Bütün iş süreçlerinde müşterilerine zaman ve mekan sınırlaması olmadan 7/24 işlem yapma imkanı tanıyor. Bu sayede müşteri memnuniyetinde doğrudan artış sağlıyor. Islak imzalı süreçleri elektronik ortama taşıyan kurumlar başta kağıt ve kargo maliyetleri olmak üzere yüzde 50’ye varan tasarruf elde ediyor. E-Dönüşüm, yalnızca iş süreçlerini kolaylaştırarak maliyetleri azaltmak ve zamandan kazandırmakla kalmıyor, kurtardığı ağaçlar sayesinde çevrenin korunmasına da katkı sağlıyor.
Dönüşüm sürecinde iş dünyasının yeni dönem çalışma modelleriyle birlikte özellikle mobil teknolojilere yatırım yapmak kaçınılmaz oldu. Şirketler çalışanların mobil durumdayken de işlerini tamamlayabilecekleri böylece şirket içi iş süreçlerini aksatmayacakları ürünleri kurum içine sokmaya başladı. Nasıl ki günlük hayatımızda gazeteyi cep telefonlarımızdan okuyabiliyorsak, kurumlar mobil teknolojileri kendi bünyelerinde de konumlandırarak bunları çalışanlar tarafından kullanılabilir hale getirmeye çalışıyorlar.
Karel Pazarlama Direktörü Nurşen Yıldırım:
Dijital dönüşüm markaları güçlendiriyor Günümüz rekabet koşulları sektörden ve sunulan hizmetin türünden bağımsız olarak bütün kurumları daha verimli olmaya, müşterilerini tanımaya ve ihtiyaçlarını daha iyi analiz ederek onlara her geçen gün daha iyisini sunmaya zorluyor. Tam da bu noktada teknoloji devreye giriyor. Sadece dijital dönüşümü içselleştirip, doğru stratejiler ile gerekli adımları atabilen firmalar rekabette önemli avantajlar elde ediyorlar. İçinde akıllı, uygulanabilir ve fark yaratan bir strateji barındırmayan teknolojik yatırımın başarı şansı hiç yok. Dijital dönüşüm, firmaların marka algılarının güçlenerek inovasyon ve yaratıcılığı destekleyen bir firma kültürünün oluşmasına, daha iyi bir müşteri deneyimi sunmasına, yeni
ürün ve hizmet geliştirme hızının artmasına, operasyonel maliyetlerinin azalmasına, zaman ve iş gücünden tasarruf edilmesine katkı sağlıyor. Tüm bu etkiler günün sonunda, doğrudan ya da dolaylı olarak firmaların satışını ve karlılığını da artırıyor. Dijital dönüşümü hayata geçirme kararı almış bir firma kapsamlı bir çalışmanın başlatılması, dönüşümün tüm yönetim kademeleri ve tüm departmanların katkısı ile hayata geçirilmesi gerektiğinin farkında olmalıdır. Yapılan araştırmalar şirketlerin dijitalleşme stratejilerini hayata geçirirken karşılaşılan en büyük zorluğun, departmanlar arasında gerekli koordinasyonun sağlanamaması ve hızlı karar
alamaması olduğunu ortaya koyuyor. Temel olarak bir değişim süreci olan dijitalleşme sırasında şirketler, eski reflekslerine yenik düşerek değişime direnç gösterebiliyorlar. Derinlemesine planlanmamış, ihtiyaçları karşılamaktan uzak yüzeysel çalışmaların dijital dönüşümden beklenen performans artışını sağlaması mümkün değildir. Dijital dönüşüm sürecini sürükleyecek unsur teknolojinin kendisi değil, dönüşüm stratejisi olmalıdır. Dönüşüm sürecinde BT yönetimi adeta bir orkestra şefi gibi hareket eder; firma içindeki mevcut teknolojiyi ve değişen ihtiyaçları bilir, bilgi teknolojileri stratejisine ve platformlarına her yönüyle hakimdir ve tüm parametreleri eşgüdümlü olarak
yönetme becerisine sahiptir. Dijital dönüşüm, teknolojinin kaldıraç olarak kullanılarak “işin” dönüştürülmesi sürecidir. Bu nedenle artık BT yöneticilerinin iş süreçlerine daha yakın durmaları, diğer fonksiyonların ve departmanların stratejik iş ortağı olarak birlikte ve işbirliği içinde hareket etmeleri gerekmektedir. Hem teknolojiye hakim olmak ve bilgi teknolojilerini yönetmek, hem de işin dönüşümünü sağlama rolünü üstlenmek BT yöneticilerinin sorumluluklarını oldukça ağırlaştırdığı bir gerçektir. Son yıllarda “Dijital Dönüşüm Direktörlüğü (CDO)” adı verilen bir pozisyonun ortaya çıkmasındaki neden de burada yatmaktadır.
28
BThaber
BTnet.com.tr
7 - 13 KASIM 2016
Vodafone Türkiye’nin 5 adımda 5G stratejisi Haber Merkezi Vodafone, 2020 yılında hizmete sunulması beklenen 5G teknolojisinde global deneyimini Türkiye’ye taşımaya hazırlanıyor. Dünyada yeni nesil genişbant teknolojilerinin geliştirilmesine öncülük eden Vodafone, 5G’nin uluslararası standartlarının belirlenmesine yönelik araştırma-geliştirme faaliyetleri doğrultusunda Türkiye’de de öncü çalışmalara imza atıyor. Vodafone, 4.5G teknolojisine göre 10100 kat daha hızlı olması ve 1.000 kata kadar daha fazla kapasite sunması beklenen 5G teknolojisi için 5 adımdan oluşan bir çalışma yürütüyor. Vodafone Türkiye’nin 5G’ye giden yolda Lisanslı/ Lisanssız Spektrum Birleştirme, Darbantta Nesnelerin İnterneti, Noktadan Noktaya Havadan Yüksek Hızda Veri Aktarımı, Portatif Çekim Noktaları ve Şebeke Fonksiyon Sanallaştırma adımlarından oluşan çalışmaları, Vodafone Türkiye Teknolojiden Sorumlu İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Mallik Rao’nun katılımıyla Vodafone Arena’da düzenlenen toplantıda paylaşıldı. Toplantıda, Türkiye’nin ilk canlı lisanslı/ lisanssız spektrum birleştirme testi yapılarak 400 Mbps hıza ulaşıldı.
Vodafone’un 5G hazırlıklarını paylaştığı Vodafone Arena’daki toplantıda, Türkiye’nin ilk canlı lisanslı -lisanssız spektrum birleştirme testi yapılarak 400 Mbps hıza ulaşıldı.
5G laboratuvarı kurdu Vodafone 2 yıl önce dünyanın en köklü üniversitelerinden Dresden Teknik Üniversitesi işbirliğiyle 5G laboratuvarı kurdu. Araştırmacılara, şebeke donanım ve yazılımı, bilgisayar çipleri, spektrum ve bulut bilişim konularında 5G odaklı test ve değerlendirmeler yapma imkânı veren bu laboratuvarda,
Mallik Rao: Gigabit Toplumu 5G ile mümkün olacak Vodafone’un tüm dünyada telekomünikasyon sektöründe teknolojik gelişmelere öncülük eden bir şirket olarak müşterilerine mükemmel veri kullanım deneyimi yaşatma hedefiyle çalıştığını belirten Mallik Rao, şunları söyledi: “Vodafone olarak, her ülkede birey ve kurumların saniyede 1 Gigabit’lik yaygın genişbant bağlantı hızından, düşük gecikme süresinden ve güvenilir
Yazılım tanımlı depolamada Acronis yenilikleri Hibrit bulut veri koruması şirketi Acronis, Blockchain tabanlı veri kimlik doğrulama, evrensel dosya, blok ve nesne desteğine sahip dünyanın ilk yazılım tanımlı depolama ürünü Acronis Storage’ı pazara sundu. Yazılım tanımlı depolama çözümleri Acronis CloudRAID, Acronis Notary ve Acronis Storage ile blok, dosya ve nesne iş yüklerini ticari donanımlarda birleştiriyor. Acronis; Acronis Yedekleme, Felaketten Kurtarma, Acronis Dosya Bulut ve İzleme çözümleriyle birlikte Acronis Storage, servis sağlayıcılara sunulan ürün setini tamamlayarak, servis sağlayıcıların müşterilerinin ihtiyaçlarını en verimli biçimde karşılamasına destek veriyor. • Acronis CloudRAID; silme-kodlama (erasurecoding) teknolojisinden
faydalanarak korunan verileri veri parçacıklarından yeniden oluşturur ve parite bilgisini depolama cluster’ında başka bir yerde saklar. Yani eklenen her depolama node’u, Acronis Storage’ı donanım hatalarına karşı daha dayanıklı hale getirmesi ve kurtarma sürelerini kısalmasını sağlar. • Block Chain Özellikli Acronis Notary; Blockchain’in yazılım tanımlı depolama ve veri koruması çözümlerine entegre edildiği ilk örnek. Blockchain özellikli Acronis Notary, korunan verilerin zaman damgalı sağlamasını yapar veya parmak izini oluşturur ve bunu kamuya açık blockchain tabanlı dağıtılmış bilgi işlem platformu olan Ethereum’da saklar. Aynı verinin iki parmak izini karşılaştıran Acronis Storage, depolanan verinin kesinliğini, gerçekliğini ve bütünlüğünü doğrular.
aralarında Türk mühendislerin de bulunduğu bir ekip, geleceğin mobil teknolojilerine hazırlanmak için kablosuz iletişim teknolojilerini özellikle veri hızı, gecikme süresi ve IP (İnternet Protokolü) hizmetleri açısından yeniden ele alarak sektörlerarası bir oluşuma öncülük edecek çalışmalara imza atıyor.
şebeke performansından faydalanabileceği bir Gigabit Toplumunun oluşması gerektiğine inanıyoruz. Bu toplum, 5G teknolojisinin gelmesiyle daha yüksek yeterliliğe ve kapasiteye sahip olacak. Önceki mobil genişbant teknolojileri ağırlıklı olarak internetin hızlandırılmasına odaklanırken, 5G bir adım ileri giderek nesnelerin internetini hayatımıza sokacak ve bağlantılı araçlardan bağlayıcı cihazlara kadar pek çok yeni uygulamanın hayata geçmesini sağlayacak.
Vodafone Grubu, dünyada 5G teknolojisinin geliştirilmesine önemli katkıda bulunuyor. Türkiye’de de 5G’ye yönelik hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Bu alandaki çalışmaları yakından takip ediyor ve global deneyimimizi Türkiye’ye taşımak için sabırsızlanıyoruz.” 5G’ye 5 aşamalı hazırlık Toplantıda, Vodafone Türkiye’nin 5G’ye yönelik olarak sürdürdüğü, 5 adımdan oluşan hazırlık çalışmaları hakkında ayrıntılı bilgi verildi. Buna
göre, ilk adım lisanslı/lisanssız spektrumların birleştirilmesinden oluşuyor. Mevcut kullanım hakkı olan 2600 MHz spektrum bandı ile serbest kullanım hakkı olan 5 GHz spektrum bandından iki farklı bandı kullanarak üç taşıyıcıyı birleştiren Vodafone, 403 Mbps hızlarına ulaştı. Vodafone, ikinci adım olarak, nesnelere özel şebekeler kurarak 200 KHz gibi çok dar bantlarda geniş alanlara hizmet verilmesini sağlayan Darbantta Nesnelerin İnterneti teknolojisini Türkiye’de ilk kez Mart ayında “Yarına Hazır Park Çözümleri” üzerinden Vodafone Dijital Dönüşüm Zirvesi’nde sergiledi. Diğer yandan, üçüncü bir adım atarak, şebeke içinde noktadan noktaya havadan yüksek hız ve kapasite ile veri taşıma imkânı sağlayan “10 Gbit/s E-band” teknolojisini Türkiye’de ilk deneyimleyen operatör oldu. Vodafone’un dördüncü adımı portatif çekim noktalarını kapsıyor. Bu yenilikçi çözüm, içinde SIM kart bulunan küçük bir kutudan oluşuyor. Şebeke bunu bir kullanıcı olarak algılarken, kullanıcı bunu bir çekim noktası olarak görüyor. Vodafone’un beşinci ve son adımı ise şebeke fonksiyon sanallaştırma oldu. Vodafone, bu çalışmalarla, altyapı bağımlılığını ortadan kaldırarak, bulut şebeke üzerinden abonelerine daha hızlı şekilde çok daha esnek servisler sunmayı hedefliyor.
5G için küresel işbirliği zamanı geldi Samsung Electronics, Samsung Research America’da Silikon Vadisi 5G Zirvesi’ni düzenleyerek bir ilke imza attı. Yıllık bir etkinliğe dönüşmesi planlanan zirve, 5G ağlara özel uçtan uca, açık ekosistemin temellerini atmak üzere tedarik zincirinde yer alan küresel telekom sektörü liderlerini buluşturdu. 100 sektör liderinin 5G teknolojilerinin ticarileşmesinde ortaya çıkan fırsatları ve zorlukları ele aldığı zirveye çip ve diğer parçaların üreticileri ile telekom operatörleri, üniversiteler, sektör analistleri, sistem tedarikçileri, yatırımcılar, düzenleyiciler ve ölçüm ekipmanı tedarikçilerinden oluşan sektör uzmanları katıldı. 5G; mobil kullanıcılara çok daha zengin bir medya deneyimi sunacak. Yeni nesil ağlar, en yoğun yerlerde bile çoklu gigabitlerde veri hacmi ve minimum gecikme süreleri vaat ediyor. Öncelikli ilk kullanım
alanları ise 4K video içeriği ile 360 derece sanal ve arttırılmış gerçeklik deneyimleri olacak. 5G için belirlenen hedeflerden biri de bütünüyle yeni bir bağlantı yaklaşımı getirmesi. Bu kapsamda servis sağlayıcılar, yeni hizmetlerin geleneksel mobil hizmetlerin ötesine geçecek şekilde geliştirilmesine odaklanıyor. 5G çağını şekillendirme zamanının geldiğini vurgulayan Samsung Electronics Yeni Nesil İletişim Birimi Ekibi Başkanı Paul Kyungwhoon Cheun, bu hedefe ulaşmak için tüm sektör
paydaşlarının bir araya gelerek sürdürülebilir bir ekosistem yaratmasının önemine işaret etti. Ovum’un Baş Analisti Daryl Schoolar ise “5G teknolojileri pek çok yeni ve gelişmiş hizmeti beraberinde getirecek, ticari 5G Sabit Kablosuz Erişim hizmetleri birkaç yıl içerisinde kullanıma hazır hale gelebilir. 5G Sabit Kablosuz Erişim’in başarılı olması için inovasyonu teşvik edecek, fiyatları düşürecek ve güçlü bir çoklu-tedarikçi ortamını sağlayacak sağlam ekosistem gerek” dedi.
TEST SÜRÜŞÜNE HAZIR eISINIZ?
5 milyon dolarlık veri merkezi yatırımıyla müşterilerimizin hizmetinizdeyiz
BNTPRO, Veri Merkezi Projelerinizdeki Sağ Kolunuz Zengin cihaz envanterimiz sayesinde müşterilerimizin ihtiyaç duyduğu ağ altyapı tasarımlarını ve servis-cihaz performans beklentilerini eeri eerkezimizde kolayca test ve simüle edebiliyoruz. Siz de projelendirme aşamasındaki her türlü altyapı senaryolarınızı ve ürün testlerinizi veri merkezimizde gerçekleştirebilirsiniz. Eğitim ve servis ortağı olduğumuz Juniper, F5, Blue Coat ve Pulse Secure üreticileri ile ilgili tüm testler BNTPRO Veri Merkezi’nde:
eeri eerkezi performans ve güvenlik testleri SDN uygulamalarının test ve ürün geliştirme çalışmaları eeri eerkezi dizayn ve migrasyon testleri Üst seviye problemlerin çözümüne yönelik müdahale senaryo testleri Juniper, F5, Blue Coat ve Pulse Secure eğitimlerinde BNTPRO eeri eerkezi’nde çalışma imkanı SecTrail testleri: BNTPRO’nun halen yurt içi ve yurt dışı pazarında kullanılan “Tek kullanımlık Şifre – OTP” çözümü SecTrail’in kuruma özel testleri
Ayrıca, Juniper, F5, Blue Coat ve Pulse Secure teknolojilerine yönelik tüm destek, bakım ve eğitim ihtiyaçlarınız için de BNTPRO olarak yanınızdayız.
satis@bntpro.com
(0216) 577 02 68
www.bntpro.com
30
BThaber
KARİYER
7 - 13 KASIM 2016
Çalışanların finansal istikrarı diken üstünde HSBC Grubu’nun “Güvencenin Konforu: Yaşamı Değiştiren Deneyimler” raporu, bireylerin finansal istikrarını olumsuz etkileyen gelişmelere ve bu gelişmelere karşı atılan adımlara dair önemli bulgular içeriyor. 12 ülkeden 12 bin kişiyle gerçekleştirilen araştırmanın sonuçlarına göre; özel yaşama ilişkin gelişmeler arasında ciddi bir hastalık geçirmek, finansal istikrarı en olumsuz etkileyen olay. Travmatik bir kaza yaşamak ve boşanmak ise finansal durumu sarsan diğer deneyimler arasında. İş yaşamında ise bireyleri finansal açıdan olumsuz etkileyen deneyimler arasında işsiz kalmak, kariyere ara vermek ve emekli olmak var. Katılımcıların yüzde 85’i işsiz kalmayı finansal olarak negatif bir deneyim olarak tanımlarken, yüzde 74’ü iş hayatına ara vermeyi finansal istikrarı olumsuz etkileyen gelişme olarak görüyor. Emekli olan katılımcıların yüzde 54’ü finansal olarak olumsuz etkilendiklerini belirtiyor. Rapor; bireylerin bu olaylar sonucu oluşan finansal güçlükleri aşmak için attıkları adımları şu şekilde ortaya koyuyor: 1. Harcamaların azaltılması (%52) 2. Harcamaların önceliğe göre yeniden sıralandırılması (%48) 3. Daha fazla birikim yapılması (%42)
4. Birikimlerin kullanılması (%37) 5. Yeni bir birikim hesabı açılması (%26) 6. Yeni bir sigorta poliçesi satın alınması (%22) 7. Kredi veya finansman arayışına girilmesi (%18) 8. Akrabalardan finansal tavsiye alınması (%18) 9. Yatırım yapılması (hisse senedi, tahvil, vb.) (%18) 10. Mevcut sigorta poliçesinin genişletilmesi (%13) Araştırmaya katılanların yarısından fazlası, geçmişte yaşadıkları olaylar karşısında aldıkları önlemleri göz önünde bulundurduğunda, birikim yapmaya daha erken başlamış olmayı diliyor. Katılımcıların yüzde 37si harcamalarında kesintiye gitmiş olmayı dilerken, yüzde 34’ü ise harcamalarını önceliklerine göre yeniden sıralandırmış olmayı diliyor. Raporda geleceğe daha iyi hazırlanmak için atılması gereken adımlar dört başlıkta özetleniyor. Buna göre; yaşamı değiştirecek olaylara yönelik plan yapılması ve öngörülemez gelişmelerin finansal etkilerini bu planda hesaba katmak büyük önem taşıyor. Bunun yanı sıra finansal planın; harcama, birikim ve finansman dağılımının yanı sıra bireylerin ve çocuklarının gelecek güvencesini içermesinin önemine işaret ediliyor.
Ericsson’da Börje Ekholm CEO olarak atandı Ericsson Yönetim Kurulu, Börje Ekholm’ü 16 Ocak 2017 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Başkan ve CEO olarak atadı. Ekholm, Ericsson Yönetim Kurulu Üyeliği görevine de devam edecek. Geçici CEO görevinde bulunan Jan Frykhammar ise söz konusu tarihe kadar görevini sürdürecek. Börje Ekholm; İsveç KTH Royal Institute of Technology’de Elektrik Börje Mühendisliği Yüksek Lisans Programı ve Gransa Ekholm INSEAD’da MBA mezunu. Ekholm, Ericsson’a katılmadan önce sırasıyla Patricia Industries’in CEO’luğu ve Investor AB’nin Başkan ve CEO’luğu görevlerinde bulundu. Investor Growth Capital Inc, Novare Kapital AB ve McKinsey & Co Inc de Ekholm’ün önceki tecrübeleri arasında yer alıyor. Ekholm; Telefonaktiebolaget LM Ericsson, Alibaba Inc, NASDAQ OMX Group Inc ve Trimble Navigation Ltd şirketlerinin yanı sıra KTH Royal Institute of Technology’nin Üniversitesi’nde Yönetim Kurulu Üyeliği yapıyor.
Veeam’de küresel buluttan Mattles sorumlu olacak
Paul Mattes
Veeam Global Bulut Grup Başkan Yardımcısı olarak atanan Paul Mattes, son olarak Microsoft Amerika Kıtası Bulut ve Şirket Satışları Genel Müdürü görevini üstlenmişti. Mattes, Veeam’in bulut pazarında etkinliğini geliştirmenin yanı sıra Bulut ve Hizmet Sağlayıcılar için Hizmet Olarak Yedekleme (BaaS) ve Hizmet Olarak Felaket Kurtarma (DRaaS) çözümlerinin lider satıcısı pozisyonunu da destekleyecek.
Gençler kendi işinin patronu olmak istiyor GoDaddy, ‘Global Girişimcilik Anketi’nin sonuçlarını açıkladı. Morar Consulting ve Vrge Analytics tarafından yapılan anket, Avustralya, Brezilya, Kanada, Çin, Hong Kong, Hindistan, Meksika, Türkiye, Birleşik Krallık ve ABD’de 2 bin 707 küçük işletme sahibi dahil toplam 7 bin 291 çalışan ile gerçekleştirildi. Sonuçları değerlendiren GoDaddy EMEA Bölgesi Başkan Yardımcısı Stefano Maruzzi, “Güncel KOSGEB verileri, Türkiye’de genç girişimci sayısının 2014’te yüzde 50 arttığını gösterirken, bulgularımız da bunu destekliyor. Genç nüfusu ile Türkiye’de girişimcilik yükselmeye devam ediyor ve mezun olduktan sonra kendi işini kurmak isteyen öğrenci sayısı dünya ortalamasının üzerinde” dedi. GoDaddy’nin ‘Global Girişimcilik Anketi’nin sonuçları, iş hayatının içinde olan katılımcıların da yüzde 36’sının uzun vadede
küçük işletme kurmak veya kendi işinin sahibi olmak istediğini gösteriyor. İşte araştırma ile ortaya çıkan temel sonuçlar: • Esnek çalışma saatleri mi, statü mü?: Türkiye’deki katılımcıların yüzde 25’i kendi işinin patronu olmanın getirdiği konumdan hoşlanıyor. Küreselde ise bu oran yüzde 12. Kendi işini kurmak istemelerinin ikinci büyük faktörü de yüzde 24 oranla işletme sahibi olmanın getirdiği esnek çalışma saatleri. Bu da küresel sonuçlarda yüzde 41 olan katılımcı tercihinin neredeyse yarısı. Yani Türkiye’de iz bırakmak önemliyken, esnek çalışma saatleri statünün getirdiği avantajların sadece bir parçası. • Öğrenciler kendi işini kurmaya daha yatkın: Türkiye’de her beş katılımcıdan biri kendi işini kurmadan önce henüz öğrenci olduğunu söylüyor. Küreselde bu oranın yüzde 12 olduğu göz önüne alındığında,
Türkiye’deki öğrenciler mezun olduktan sonra kendi işini kurmaya neredeyse iki kat daha yatkın. Bu arada, kendi işinin kurmak isteyenler sadece öğrenciler de değil. Türkiye’den katılımcıların yüzde 51’i kendi işlerini kurmadan önce başkası için çalıştığını söylüyor. Küresel ortalama ise yüzde 46. • Web siteleri ve sosyal medya en çok tercih edilen çevrimiçi kanallar: Türkiye’den katılımcıların yüzde 38’i müşterilerinin çevrimiçi kanallar arasından en fazla resmi web sitelerinden etkilendiğini söylüyor. Küresel bazda bu görüşü belirtenler ise katılımcıların yalnızca yüzde 26’sı. Yüzde 37 oranla sosyal medya da en çok tercih edilen kanallarda ikinci sırada. Sonuçlar genel olarak yerel işletmelerin web sitesi ile dijital varlıklarını oluşturarak, bunu da sosyal medya platformları ile destekleyerek rekabet avantajı kazanabileceğini gösteriyor.
PİLOT’ta 4’üncü dönem tamamlandı, girişim merkezi müjdesi verildi Türk Telekom’un girişim hızlandırma programı PİLOT, dördüncü dönemini tamamlarken, düzenlenen ‘Demo Day’ etkinliğinde de ekosistemin yatırımcı ve girişimcileri bir araya geldi. Türk Telekom CEO’su Dr. Paul Doany, inovasyon ve girişimciliğin Türkiye ekonomisinin itici gücü olduğunu belirtirken, “İşbirlikleri ile büyüyeceğiz ve girişimler bunun doğal bir parçası olacak” dedi.
‘Demo Day’ etkinliğinde, programdan mezun olan altı PİLOT girişimi, büyük veri, sanal gerçeklik (VR), mobil uygulamalar, B2B çözümleri ve eğitim teknolojileri alanlarında projelerini tanıttı. Bu arada Türk Telekom ayrıca, PİLOT Demo Day etkinliğinde girişimler ve ekosistemdeki tüm paydaşları bir araya getirecek bir girişim merkezi kuracağını da açıkladı. İstanbul’da kurulacak olan bu
E T K İ N L İ K L E R 7-10 Kasım 2016
WebSummit / Lizbon, Portekiz AYRINTILI BİLGİ: https://websummit.net/
merkezin yakın dönemde hayata geçirilmesi planlanıyor. PİLOT’a bugüne kadar toplam bin 500’e yakın başvuru alındı ve programdan toplam 35 girişim mezun oldu. PİLOT’un dördüncü döneminden ise Datapare, Ekmob, Jetract, Mentalup, Mihmandar ve Teleporter başarı ile mezun olurken, program sonunda her girişim, 75’er bin TL’lik nakit desteği almaya hak kazandı.
Y U R T D I Ş I
14-15 Kasım 2016
NetApp Insight Berlin 2016 Berlin, Almanya AYRINTILI BİLGİ: www.netapp-insight.com/
Bu köşede yayınlanmasını istediğiniz etkinliklerinizle ilgili bilgileri handana@bthaber.com.tr adresine gönderebilirsiniz.
E T K İ N L İ K L E R 9-12 Kasım 2016 16.MÜSİAD EXPO CNR EXPO Yeşilköy-İstanbul AYRINTILI BİLGİ: musiadexpo.com/tr 9-12 Kasım 2016 3.High Tech Port by MÜSİAD CNR EXPO Yeşilköy-İstanbul AYRINTILI BİLGİ: http://hightechport.com/
Y U R T İ Ç İ
19 Kasım 2016 Sabancı Üniversitesi SUCOOL & INOVENT Demo Day 2016 Karaköy Minerva Palas AYRINTILI BİLGİ: sabancidemoday2016.eventbrite.com 22-23 Kasım 2016 Bilişim Zirvesi’16 Haliç Kongre Merkezi AYRINTILI BİLGİ: http://www.bilisimzirvesi.com.tr
29-30 Kasım 2016 2. Global SatShow Haliç Kongre Merkezi, İstanbul AYRINTILI BİLGİ: globalsatshow.com/ 15 Aralık 2016 BTvizyon Toplantıları Girne AYRINTILI BİLGİ: http://www.btvizyon.com.tr
Bu köşede yayınlanmasını istediğiniz etkinliklerinizle ilgili bilgileri handana@bthaber.com.tr adresine gönderebilirsiniz.
Yeni Nesil ve Yerli Firewall estek H ik D att n k ı e
estek Hattı D T ik
Tek n
Adres : Gebze Organize Sanayi Bölgesi Teknopark No:609 Gebze 41480 Kocaeli Türkiye Telefon : +90 262 679 82 90 Faks :+90 262 679 80 80 E-Posta :info@berqnetworks.com Logo Siber Güvenlik ve Teknolojileri A.Ş., Logo Yatırım Holding’in birkuruluşudur.
tı at
IPS/IDS 5651 Yasaya Uygun Raporlama VPN HotSpot Web Filtreleme Uygulama Kontrol
nik Destek H Tek
0 26 679 2 88 8 8
32
BThaber
KARİYER
7 - 13 KASIM 2016
Hedefler yalan oldu
TOBB E-Ticaret Meclisi Başkanlığı’na GittiGidiyor Genel Müdürü Kantarcı seçildi E-ticaret sektörünü geliştirmek amacıyla Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) bünyesinde kurulan E-Ticaret Meclisi’nde başkanlığa GittiGidiyor Genel Müdürü Öget Kantarcı seçildi. TOBB bünyesinde kurulan “E-Ticaret Meclisi” ilk toplantısı da TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu ve Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci’nin katılımıyla 25 Ekim’de gerçekleştirildi. Türkiye’nin önde gelen e-ticaret şirketlerinin, e-ticareti düzenleyen kamu kurumlarının ve e-ticaret derneklerinin temsilcilerinden oluşan “TOBB E-Ticaret Meclisi”nin ilk başkanlık görevini üstlenen Kantarcı, kamu ve özel sektörün işbirliğinde köprü görevi üstlenecek meclisin projelerine liderlik edecek. TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, yeni ekonominin lokomotifi olan e-ticarette sektörel birliği sağlamak adına önemli bir adım attıklarını, sektör meclislerinin, sektörlerin önde gelen firma, dernek ve kamu kurumu temsilcilerini bir araya getirdiğini söyledi. İnternetin sunduğu fırsattan tam faydalanamadıklarını vurgulayan Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti: “Bunun en önemli nedenlerinin başında güven eksikliği geliyor. ‘Dünya Değerler Anketi’ne göre, ‘başka insanlara güvenirim’ diyenlerin oranı Türkiye’de yüzde 8, ABD’de yüzde 37, İsveç’te yüzde 63. Bizdeki bu güvensizlik, e-ticaretin gelişmesini engelliyor. İnsanlar kredi kartı bilgilerini online mecrada paylaşmak,
tanımadığı satıcıdan ürün almak istemiyor. Gümrük ve Ticaret Bakanlığımızın, e-ticaret sitelerinin kayıt altına alınması ve güven damgası uygulaması ise bu sorunu çözmek için doğru araçlar.” Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci de konuşmasında, dünyada ve Türkiye’de e-ticaret sektörünün çok hızlı büyüdüğünü belirterek, bu yapının ekonominin büyüme dinamiklerinde kalıcı değişiklikleri oluşturduğunu söyledi. Gerçek potansiyel ortaya çıkacak E-Ticaret Meclisi’nde, e-ticaret sektörünü ve Türkiye ekonomisini büyütmeye yönelik projelerin konuşulacağını, bu amaçla belirlenecek ortak hedefler için düzenli bilgi akışının sağlanacağını kaydeden Öget Kantarcı, “Sektörün güçlü oyuncuları ve devletin ilgili kademeleriyle sağlanacak güçbirliği sayesinde e-ticarette gerçek potansiyelimizi ortaya çıkartacak adımlar atacağız” dedi ve şöyle devam etti: “Ekonomimizin daha da büyümesi için dijital dönüşümü en iyi şekilde uygulamalı, e-ihracatı büyütmeliyiz. Ülkemizin, ihracat hedeflerini e-ticaret ile yakalayabileceğine inanıyor, üreticilerimizi e-ticaret ile yurtdışı pazarlarına açarak ihracatımıza katkılar sağlamayı hedefliyoruz. Türkiye’de e-ticaretin gelişimine katkıda bulunmak, sektörü ve ekonomimizi büyütmek temel amaçlarımız.”
Kariyer.net tarafından düzenlenen ve yaklaşık 300 bin kişi tarafından online olarak gerçekleştirilen “Meslekler” anketinden çıkan sonuçlara göre, çalışanların yüzde 91’i kariyerinde hedeflediği yerde olmadığı kanısında. Ancak ankete katılan çalışanların yüzde 61’i “Bugün işe yeniden başlama şansı olsa yine aynı mesleği seçerdim” de diyor. Çalışanların öncelikle neden kariyer değişikliği yapmak istediklerinin cevabını arayan ankette katılanlara, “Hangisi sizin için şu an en önemli kariyer değiştirme nedeni olur?” sorusu soruldu. Buna göre, çalışanların yüzde 58’i “Hedeflediğim gibi ilerleyememek” yanıtını verdi. Yüzde 25’lik kesim “Yeterli ücret alamamak”, yüzde 6’sı “Ulaşım zorluğu, yine yüzde 6’sı “Çalışma saatlerinin uzunluğu”, yüzde 5’i de “İş arkadaşlarıyla anlaşmazlıklar” yanıtlarını paylaştı. “Elinizde olsa hangi alanda çalışmak istersiniz?” sorusuna çalışanların yüzde 40’ı “medya, iletişim ve teknoloji” derken, yüzde 20’si “tasarım”, yüzde 17’si “turizm”, yüzde 14’ü “yazılım”, yüzde 9’u ise “yazarlık” cevabını verdi. Diğer mesleklerin gelirleri hakkındaki görüşlerin de elde edildiği ankette çalışanlara, “En çok para kazanan meslek çalışanları sizce hangisi?” sorusu sorulduğunda ise verilen yanıtların yüzde 33’ü “deniz ve havayolu çalışanları”, yüzde 28’i “doktor, avukat”,
yüzde 14’ü “bilişim, bilgi sistemleri çalışanları”, yüzde 13’ü “finans, ekonomi çalışanları”, yüzde 12’si de “Mimar, mühendis” oldu. Sonuçlara göre, çalışanların aslında çalışmak istedikleri alan ile onlara göre en çok para kazandırdığını düşündükleri meslekler arasında farklar görülürken, çalışanların hayallerindeki mesleklerin ise çok kazandıran meslekler arasında yer alamadığı göze çarpan veriler arasında yer aldı. Satış odağında iş yapmak zor! “Meslekler” anketinde çalışanlara “Hangi meslekte iş bulmak daha kolay?” sorusu da yöneltildi. Çalışanların yüzde 61’ine göre “satış”, yüzde 24’üne göre “mühendislik”, yüzde 15’ine göre de “muhasebe” pozisyonlarında iş bulmak daha kolay. Mesleklerin zorluk derecelerini de değerlendiren çalışanlar,
‘satış’ pozisyonunda iş bulmayı daha kolay görse de, mesleğin kendisini zor buluyor ve yüzde 59 gibi önemli bir oranla “satış” pozisyonlarını daha zor olarak tanımlıyor. Kariyer.net Genel Müdürü Yusuf Azoz, sonuçları şöyle değerlendirdi: “Aylık olarak yayınladığımız İstihdam Endeksi’ne göre en çok ilan yayınlanan pozisyon olan satış pozisyonları uzun yıllardır ilk sırada. Kariyer.net’te şu an 5 bin 576 satış pozisyonu ilanı var ve en çok ilan yayınlanan satış pozisyonları şöyle: Yüzde 28 Satış Danışmanı, yüzde 7 Satış Temsilcisi, yüzde 5 Mağaza Satış Danışmanı, yüzde 4 Satış Mühendisi, yüzde 4 Satış Uzmanı. Satış alanında Kariyer. net’te yayınlanan iş ilanlarının toplam iş ilanlarına göre oranı ise yüzde 15. Son bir yılda satış ile ilgili pozisyonlara başvuru yapan 1 milyon 293 bin 688 kişi toplamda 16 milyon 364 bin 718 ilana başvuru yapmış durumda.”
Yetkin girişimci olarak mezuniyet fırsatı Girişimcilik süreci içinde adayların en fazla başvurduğu kurumlar arasında önde gelen KOSGEB’den eğitim alan ve sonrasında maddi destek imkânına kavuşan çok sayıda girişimci adayı arasında, henüz üniversite ya da yüksekokulda öğrenci olanlar da mevcut. Ortalama 3 milyon girişimcinin olduğu ülkemizde, KOSGEB’in verdiği eğitim, sonrasında sağladığı imkânlarla iş dünyasına adım atmak isteyenler destekleniyor. KOSGEB’in bazı yükseköğretim kurumlarıyla işbirlikleri de gençlerin iş hayatına girmeden bu desteğe ulaşabilmesi fırsatını sunuyor. Bu yükseköğretim kurumları arasında yer alan Ataşehir Adıgüzel Meslek Yüksekokulu’nda programların
tümünde müfredata, girişimcilik alanında marka değerini ve yüksekokul içerisinde girişimcilik farkındalığını artırmak amacıyla öğretim görevlileri tarafından verilen derslere ek olarak Sertifikalı Girişimcilik Dersleri de eklendi. Öğrencilerin, girişimcilik için sahip olmaları gereken kişisel özelliklerini ortaya koymalarını, gerekli bilgi ve beceriyi kazanmalarını, uygulamalı olarak bu yetkinlikleri elde etmelerini amaçlayan “Uygulamalı Girişimcilik Dersi” ile başarılı olup sertifikalarını alan öğrenciler, girişimci adayı olarak iş dünyasında yerini alabilecek. KOSGEB onaylı sertifikaya sahip olan
girişimci adayları, bu sertifika ile KOSGEB’den 50.000 TL karşılıksız hibe ve 100.000 TL’ye kadar yüzde 0 faizle kredi de alabiliyor. Konuyla ilgili bilgi veren Ataşehir Adıgüzel Meslek Yüksekokulu Mütevelli Heyet Başkan Yardımcısı Ebru Adıgüzel Tunaboylu da, “Özellikle ara eleman sıkıntısı yaşanan bir ülkede, gençlerimizi tam donanımlı olarak yetiştirmek çok önemli. Bu açıdan öğrencilerimizin, girişimci yönlerini açığa çıkarmak, onları kendi işlerini kurmaya özendirmenin yanında, bir kuruma bağlı çalıştıklarında da yüksek motivasyonla ve katma değer yaratarak ilerlemelerini sağlamayı amaçlıyor” dedi.
Yenilikleri kesfedin!
Simdi TESAN’da Güvenlik • Switch • Wireless • Kamera
ÖMÜR BOYU
GARANTİ
M4300 Serisi
24 Port 1G PoE+’dan 48 Port 10G’ye kadar.. Kolay Yönetim ve Stack Yapısı Kesintisiz Aktarım, Anahtarlama ve Yönlendirme
tesan.com.tr
34
BThaber
MEKTUP
Yeni bir haftadan merhaba, Mektubuma, sevdiğim bir dostumun ilettiği haberle başlıyorum: Alternatif konuşmacı platformu olan, özel konu, konuşma ve eğitimleri bir araya toplayarak farklılık yaratmayı hedefleyen Bilge Balık çalışmalarına başlamış. bilgebalik. com sitesinde tüm konular ve eğitimler, münhasır olarak bu platformdan sağlanabiliyor. Konuşmacılar arasında kimler yok ki… İbrahim Betil, Ahter Kutadgu, Ahmet Tamtekin, Hayat Bayramoğlu, İncila Bertuğ, Hülya Denizalp, Ömer Önder, Yüce Erim ve daha fazlası… “Nevi şahsına münhasır bir konuşmacı akvaryumu” olarak kendini tanımlayan yapının kurucu ortağı ise Şeref Özkan. Bu sayfalarda paylaşmaktan keyif aldığım bir yapıda sıra: Dünyada ilk kez genel yayın yönetmenliğini bir köpeğin yaptığı, Türkiye’nin ilk hayvan haber sitesi www.ajanimo. com, habercilikte ve dijital haber yayıncılığında çıtayı yükseltiyor. Ajanimox uygulaması ile #sendeyazarsın diyerek hayvan dostlarının yapacağı haberlerle, hayvanların dünyasında yaşananları daha geniş kitlelere ulaştırmak için sitenin kapılarını okurlarına açan www.ajanimo. com, bir haber sitesi içinde yarattığı sosyal medyasıyla bir ilke imza atıyor. Hem sitenin genel yayın yönetmeni Ajan Brian da haberlere daha çok patinin değmesini istiyor. Örnek olmasını dilediğim bir haberim var: Monitise, sosyal sorumluluk projeleri çerçevesinde Manisa’da Hacıhaliller Şehit Hikmet Onan İlkokulu’nda modern bir teknoloji sınıfı açmış. Tüm giderlerin Monitise çalışanları tarafından karşılandığı teknoloji sınıfında 30 bilgisayar, ağ yazıcı, ayrıca güvenlik kamera sistemi var. Bu hafta çevresel içeriğim pek zengin. 3- 4 Kasım tarihlerinde Ankara’da gerçekleşen EIF’2016;
7 - 13 KASIM 2016
Tasarruf fırsatlarını dikkate alalım tüm sektör paydaşlarını buluşturdu ve kongrede güneş enerjisinden elde edilen elektriğin, küresel enerji haritasında Türkiye’nin daha da gelişmesi adına sağlayacağı katkılar ele alındı. Güneş pazarının potansiyelinin farkına varmak şart ve Enerji Derneği Başkanı Avukat Çiğdem Dilek, “Türkiye artık öz tüketimde konutlarda çatı uygulamalarıyla güneşten elektriğini karşılamak istiyor” derken, çatı üstü uygulamaların sektör, bireyler ve nihayetinde ülke için önemine işaret etti. www.enerjikongresi.com adresinde detaylara ulaşabilirsin. Bu kadar da değil… Belediye atıklarının geri dönüşümüyle 68 milyon yani 3,8 bin futbol sahası kadar ağaç, 106 milyon metreküp su, Türkiye’nin üç yıllık petrol tüketimine denk gelen 44 milyon varil petrol ve Keban Barajı’nın üç yıllık enerji üretimine eşit 19 milyar kilowatt saat enerji kurtarılabilir. İşte akıllı atık toplama sistemi Evreka da doğal kaynakları korurken, hem istihdam hem de katma değer kazanılmasına yardımcı oluyor. WWF’in iki yılda bir hazırladığı, dünyanın mevcut durumunu özetleyen ‘Yaşayan Gezegen Raporu’, birçok acı gerçeğe dikkat çekiyor: 2020’ye kadar canlı popülasyonlarının 3’te 2’sini kaybedebiliriz ve bu yok oluşu tetikleyen beş büyük sorun var: Habitat kaybı ve bozulması,
2016
www.bthaber.com www.linkedin.com/groups/BThaber twitter.com/bthaber www.facebook.com/BThaber
Okur Temsilcisi Behçet Envarlı benvarli@tbv.org.tr
arasında Acer Swift 7 ve Acer Spin 7 de var. Fibabanka’nın gerçekleştirdiği ‘Instagram’dan kredi kampanyası’ ise Efma ve Accenture 2016 İnovasyon Ödülleri’nde dünya ikinciliği ve Avrupa birinciliği elde etmiş. Fibabanka, Instagram hesabından #bankamyanimda etiketli kampanyası ile Avrupa’nın dev bankalarını geride bırakarak Dijital Pazarlama kategorisinde ödüle layık bulunmuş. Ev ve ofisler için yenilikçi tasarımlar sunan Koleksiyon ise Design Turkey Endüstriyel Tasarım Ödülleri’nde yaşam ve çalışma ünitesi olarak tasarlanan, Koray Malhan imzası taşıyan Oblivion ve modüler oturma sistemi olan, Studio Kairos imzası taşıyan Calder ile iki büyük ödüle layık görülmüş. Mart 2016’da Dubai’de gerçekleşen Endeavor Uluslararası Seçim Paneli’nde Endeavor Girişimci seçilen Cosa Akıllı Oda Termostatı da Design Turkey 2016 Endüstriyel Tasarım Ödülleri’nde, elektronik ürünler kategorisinde “İyi Tasarım” ödülüne layık bulunmuş. Bu yıl, ana teması ‘Endüstri 4.0’ olarak belirlenen ve 2223 Ekim’de Atölye İstanbul’da düzenlenen, Türkiye’nin farklı üniversitelerinden 12 takımın katıldığı Siemens Hackathon Yarışması’nın kazananı ise Orta Doğu Teknik Üniversitesi öğrencilerinden oluşan Team
REKLAM SATIŞ GRUBU
YIL 22 SAYI 1095
7 - 13 KASIM
hayvan ve bitki türlerinin aşırı tüketimi, kirlilik, istilacı türler ve hastalıklar ve iklim değişikliği. Bu gidişatı tersine çevirecek beş öneri de yine raporda: Doğal sermayenin korunması, adil kaynak yönetimi, mali akışların yeniden yönlendirilmesi, üretim ve tüketim için dirençli piyasalar yaratmak ve enerji ve gıda sistemlerinin dönüştürülmesi. Yine çevre, hem de eğitimle... www.schneideruniversities. com/energy-university/ linkine girip Enerji Üniversitesi’ne kayıt yaptırınca, 13 dilde mevcut 200’den fazla online kurstan seçimini yapabilirsin. Schneider Electric’in bu eğitimi ile Profesyonel Enerji Yöneticisi (PEM) ve Veri Merkezi Sertifikalı Katılımcı (DCCA) sertifikaları dahil olmak üzere enerji ve veri merkezi yönetiminde sertifika sahibi olmak için gereken bilgiler edinilebilir. Renault Grubu, uluslararası organizasyon CDP (Carbon Disclosure Project) tarafından Fransız Çevre Bakanı Ségolène Royal’in katılımıyla gerçekleşen törenle İklim Liderliği Ödülü’ne layık görülmüş. Renault, karbon ayak izini düşürmeye yönelik çalışmaları sayesinde, dünya çapındaki binlerce şirket arasında öne çıkmış. Böylece gelelim haftanın ödüllerine… Acer’ın en yeni ultra ince ve hafif dizüstü bilgisayarları 2016 Japon Good Design Ödülleri’ni kazanmış. Bu ürünler
BThaber Yayıncılık ve Etkinlik Hizmetleri A.Ş. adına Sahibi Bülent Nevres bulentn@bthaber.com.tr BThaber Grubu Yayın Koordinatörü Ayhan Sevgi ayhans@bthaber.com.tr Yazı İşleri Müdürü (Sorumlu) Bülent Nevres bulentn@bthaber.com.tr
Editörler Handan Aybars handana@bthaber.com.tr Sedef Özkan (Ankara) sedefo@bthaber.com.tr
Bültenlerinizi
bulten@bthaber.com.tr adresine gönderebilirsiniz
Cilt, Baskı, Poşetleme: Apa Uniprint San. ve Tic. A.Ş. - Hadımköy İstanbul Asfaltı Ömerli Köyü İstanbul - Tel 0212-798 28 40. l
Görsel Tasarım Nevzat Karataş nevzatk@bthaber.com.tr Mukadder Keskingözler mukadderk@bthaber.com.tr
İş Geliştirme Müdürü Günay Kaya Satış Grubu Kutay Göçe
Karolin Özçelik Abdurrahman Koyuncu Funda Koyuncu (Ankara)
Reklam Rezervasyon info@bthaber.com.tr Yönetim Yeri: BThaber Yayıncılık ve Etkinlik Hizmetleri A.Ş. Fetih Mah. Tahralı Sokak Kavakyeli Plaza C Blok 7/5 34704 Ataşehir/İSTANBUL Telefon: (0216) 291 13 90
Abone ve Dağıtım btabone@bthaber.com.tr
Ankara Ofisi: Adres : Nergis Sok Via Flat İş Merkezi No:7/2 Söğütözü-Ankara Telefon: (0312) 258 64 24 / Faks: (0312) 258 63 02 ISSN 1300-6495
Proxima olmuş. İkincilik ödülü Galatasaray Üniversitesi ve İTÜ öğrencilerinden oluşan ‘The X’e verilirken, üçüncülük ödülü Dokuz Eylül Üniversitesi öğrencilerinden ‘Carrier Pigeons’ takımı ile İstanbul Teknik Üniversitesi öğrencilerinden oluşan ‘CyberSabers’ takımının olmuş. Bizim pek sevdiğimiz bir diziydi ‘X-Files’ ve bunun örneği Gizem Birimi, Türkiye’de yaşanan doğaüstü olaylara değiniyor. İçişleri Bakanlığı’na bağlı kurulan Gizem Birimi departmanında iki dedektifin maceralarını anlatan filmde, yeni nesil bazı görsel efektler de kullanılmış. Film, aynı zamanda Aver Prodüksiyon’un bir sonraki bilimkurgu filmi “HD 164595”in de ipuçlarını içerecekmiş. İnternet adresleri www.gizembirimi.com ve www.averproduction.com, tanıtım fragmanları da www. youtube.com/watch?v=fkpTZcy56U, www.youtube.com/ watch?v=zBPQtzzJofs ve www. youtube.com/watch?v=KF8yqXq4GE sitelerinde. Yazılım Test ve Kalite Derneği Başkanı Koray Yitmen’in BT sektöründe 15 yılı aşan kariyerinden elde ettiği deneyimlerini yansıtan “Business Analysis, Software Testing, Usability” adlı kitap Amazon’da satışa sunuldu. Yüzlerce yazar ve sanatçı ise anılarıyla “Ölmeden İyi İnsanlar” kitabında buluşuyor. Yitik Ülke Yayınları’nca okura ulaşan, Yunus Bekir Yurdakul’un hazırladığı kitapta Abdülhak Hamit’ten Avni Arbaş’a, Âşık Veysel’den Orhan Veli’ye, Aydın Boysan’dan Cahit Arf’a, Ayla Kutlu’dan Dağlarca’ya, Füruzan’dan Kemal Özer’e, Melih Cevdet’ten Muzaffer İzgü’ye, Neyzen Tevfik’ten Özdemir Asaf’a, Picasso’dan Neruda’ya, Şükran Kurdakul’dan Yaşar Kemal’e, Can Yücel’den Ahmet Günbaş’a birçok isim var. Bu hafta da bu kadar, yeni bir gündemle buluşalım,
Türkiye’nin en köklü bilişim teknolojileri yayını olan BThaber, 1995 yılından bu yana bilişim ve teknoloji dünyasındaki en son haberleri, yenilikleri ve bilgileri okuyucularına kesintisiz bir şekilde sunmaya devam ediyor. Her hafta yüzde 35’i BT, yüzde 65’i ise finans, otomotiv ve sağlık gibi farklı sektörlerde yer alan şirketlerin ve kamu kurumlarının yöneticilerinden oluşan 7500’ün üzerinde kişiye ulaşmakta ve online platformlar üzerinden her hafta on binlerce kişiye erişim sağlamaktadır.
BThaber kontrollü abonelik sistemiyle dağıtılmaktadır. - Fiyatı 1 Kuruş (KDV dahil) - BThaber, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 2/f maddesi hükmü gereği ‘yerel süreli yayın’dır.
FARKLIYIZ STOK
UZMANLIK
DENEYİM
STOK
FARKLI
TESLİMAT GENİŞ BAYİ AĞI
STOK
GÜÇLÜ
KATAN
HIZLI
DENEYİM
FARKLI
GÜVEN
DEĞER
GÜÇLÜ
GÜVEN
)
DEGER K ATAN DAGITIC INIZ )
www.sedna.com.tr
WEEKLY INFORMATION TECHNOLOGY AND ECONOMY NEWSPAPER
The real ICT Summit gathers the sector for the 16th time!
ICT Summit, which brings together the public and private sector, domestic and foreign experienced professionals in Turkey, will be held at Istanbul Haliç Congress Center on 22-23 November with the main theme of “Digital Evolution and Industry 4.0”. In the ICT Summit this year, the main theme is “Digital Evolution and Industry 4.0” and the motto is “No way out!” As the digital evolution roadmap will be created during the Summit, tips for capturing the Industry 4.0 wave will be shared. Local and foreign participants will meet in the scope of the Summit on 16 different topics. Information on all program details, event content and sponsors is available at www. bilisimzirvesi.com.tr with the most current version. Transportation, Maritime and Communications Minister Ahmet Arslan, Information Technology and Communication Authority (BTK) President Dr. Ömer Fatih Sayan, the author of the book “The Organization of Digital Evolution” Sriram Narayan, Robert Bosch Engineering and Business Solutions Vice President and Business Unit President Gaur Dattatreya and BSH Bosch & Siemens Global Digital Transformation President Mario Pieper will be the participants and speakers of the ICT Summit.
Approach towards career must change In his book, Sriram Narayan redefines the concept of business analysis at the beginning of digitization, sharing the answers to questions such as opportunities and obstacles emerged while preparing for the digital world with the CIO perspective in the digital evolution process, and the methods by which digital transformation could be possible with the readers. Gaur Dattatreya will keep participants informed about issues such as the Industry 4.0 connectivity and integration process, the world that will follow and the world’s security level and the process of Industry 4.0. Mario Pieper will tell the future of a new relaxed lifestyle, world trends
and developments at the 16th Informatics Summit, sharing the digital journey to 2050 with details. On November 23, the second day of the Informatics Summit, the program titled “C Level in Digitalization” will convey the career opportunities in the sector to the participants in the model perception that needs to change to take advantage of these opportunities. This theme is Platin sponsored by Netaş and Gold sponsored by Avnet and NetApp, and the keynote speaker will be economist, futurist and Digital Agency President Ufuk Tarhan with his “T Human” speech talking about his patented “T Human” model of the future, designed by himself on the designer technological and supplier layers which will eventually transform into a person who knows everything about something or something about everything. The program titled “C Level in Digitalization” will host many more competent speakers such as Intel Corporation Global Business Development Director Ege Ertem and BSH Regional Digital Transformation Director Engin Çolakoğlu.
4th revolution improves the first one Among the opening Speakers of the “Women of the Digital Age” Platform, TABIT Agricultural Informatics and Communication Co-Founder Tülin Akın will take part with her presentation titled “Existing as a Women in the Digital Era and Managing the Digital Transformation”. Akın, with her team, enabled farmers to perceive the right ways to use credit cards and introduced them with Harvest Cards with the support of Şekerbank in more than 12 thousand villages as a response to whom stated that farmers would neither use the internet, nor credit cards. With Vodafone support, Tülin Akın and her team traveled 600 days around the villages with the Training Trailer and informed farmers on how to earn by using technology and how to make more profit only by making the products better quality. Akın and her team also actualized a service that is developed with Intel’s support and can be used by any literate people and enables them to ask questions to the experts online on communication, marketing and
many more topics via Farmer Computer software, which is available for anyone buying a computer. Digital hospital at the Summit Sisoft Health Information Systems R&D Center actualized another study carried out in the name of strengthening health informatics and increasing competition with TUBITAK’s support and presented to institutions offering inpatient treatment services. Sisopmi (Patient Monitor/Entertainment Interface) joined the Sisoft Product family and developed as a ‘patient-bed application platform’. The product is reaching out to the patient, the doctor, the nurse, the patient caregiver and the cleaning staff. This system plays an important role in the digital transformation of hospitals in this direction, a system that strengthens the flow of information in health institutions, eliminates information losses, accelerates workflow and enables manageability. Sisoft also became the Platin Sponsor of the “Digital Medical Revolution” platform.
Topics in detail - After the opening and protocol talks in Sadabat Hall, there will be a special project sponsored by Siemens, titled as “Turkey’s New Way Out: New R&D and Innovation Approach with Industry 4.0”. In this context, the program will start with the speech of Siemens Turkey Executive Board Member and Director of Digital Factories Division Director Ali Rıza Ersoy’s “Digitalization of Industry: Industry 4.0” and continue with other competent speakers’ presentations. - Being one of the most important themes of the Summit, Digital Innovation in the Mobile World Platform’s Platin sponsor is Samsung and Gold Sponsor is Panasonic Business. - Under the CPM’s Silver sponsorship, ERP Solution Processes Platform will be discussing the developments in business applications. - AvivaSA Digital Transformation Department Manager & Chairman of CRM Turkey Emek Akbal will hold the opening speech of “Industry 4.0 in CRM Operations” which is Platin sponsored by Esri Information Systems. The platform will continue with two panels and a Hackathon will be organized in collaboration with CRM Turkey. - Under Medyasoft’s Platin sponsorship, the hall with the “Evolving towards Digital Society” will be opened by Neytiv Founder and General Manager Volkan Kırtok with his speech on “DNA of the Digital Society”. - “Cyber Security 4.0 in Digital” platform Platin sponsor became Intel Security, Silver sponsor became Adeo Security. Providing the content of the theme, Adeo Informatics Founding Partner Halil Öztürkçi will give the “Threat Hunting in Windows Systems” speech at the opening. Halil Öztürkçi will also be moderating the “How good are we at Cyber Defense?” in which Intel Security Corporate Customers Manager Alper Erbaşı, Turkcell Security Management Manager Can Tarakçı, Taygün & Özmestik Law Firm Lawyer Fehmi Ünsal Özmestik and Fordefence Forensic Informatics Lab General Manager Mustafa Sansar will be present as speakers.
no7.com.tr
New era in copy rights system
Netaş in Istanbul Stock Exchange Sustainability Index Netaş has been included in the Sustainability Index established by Istanbul Stock Exchange (BİST) in order to create a platform for responsible investments and become the only system integrator in the system. The index assesses the success of companies in corporate transparency, accountability and sustainability according to international sustainability criteria. BIST Sustainability Index can include companies trading in the Istanbul Stock Exchange and have a high corporate sustainability performance. Institutions fulfilling these conditions are evaluated according to policies and activities in the fields of environment, biodiversity, climate change, structure of the management board, anti-bribery approach, human rights, supply chain, health and safety through “open to the public” information. Netaş CEO C.
Müjdat Altay said that: “Being Turkey’s number one system integrator and a rooted company with a well-established R&D center, we have actualized the first Healing Forest project implemented in Turkey in 2015 in line with this understanding in Gaziköy on a 10-hectare area. We aim to support the forest-based production of forest villagers with the project. We believe that the protection of ecological balance will be possible with more efficient use of energy and raw materials and we support our activities in this regard by ensuring that our activities are covered by our other social stakeholders in accordance with legal practices and standards. We will continue to strengthen our trustworthy and respectful presence among the companies trading on the Istanbul Stock Exchange.”
CopyRobo was created to offer an innovation in the global copyright system that ensures that the projects, works, ideas, articles, poetry, photography, contracts, script writings, musical creations, designs and sound recordings are guaranteed with one click. Two Turkish entrepreneurs Hasan Kurtuluş and Lawyer Kadir Kurtuluş’s three years of work developed CopyRobo and 4.5 million TL was invested in it. With CopyRobo, which aims to protect all intellectual property around the world by using Bitcoin Blockchain technology and Time Stamp, all kinds of works will be secured within a few seconds with a single key from the mobile phone without having to have a notary present. With
CopyRobo, you will have a certificate that proves to the whole world the creator, time and date of the work. CopyRobo CEO Hasan Kurtuluş said: “System entry is also practical. After downloading the application to your phone and signing up with your name, surname and e-mail information, you can use CopyRobo. It is possible to use the application from both your
mobile phone and from the internet by member login on copyrobo.com. After this point, you need to select the country or territories you want to receive royalties and upload your document or work to the system. Then, when you choose the place where you want your evidence to be sent and press ‘Start’, you are being sent your proof of work in less than 60 seconds.”
Competent business partners’ meeting point Fujitsu actualized the “Select Partners Club” loyalty program which will increase business partners’ satisfaction and reward their sales. At Fujitsu Select Partners Club, business partners will receive special rewards from sales of servers and storage products. Business partners who will accumulate points throughout the year within the specified scoring system will also be able to score points by following the training programs on the website of the program. Delivering a speech at the launch, Fujitsu Turkey General
Manager Selda Bağdat Bahadır emphasized that one of the most important components of the ecosystem is business partners and said: “We are committed to establishing a clear and sustainable communication environment in our challenging and competitive marketplace, especially with our business partners. In this respect, our loyalty program, which we have been working on for long, is an important step.” Fujitsu Channel Sales Manager Salvo Nahmiyas stated about the program that: “We are happy to actualize a program that will give our
business partners the reward for their sales, while we will fully meet our business partners’ expectations on the one hand and increase sales on the other.”
New strategies and new products from Beabloo Turkey Starting from Barcelona in 2008 in order to offer interactive digital signage solutions, Beabloo aims to increase the efficiency of its brands with measurable solutions by providing instore analysis services such as video analytics and Wi-Fi analytics along with digital signage. Beabloo, which received an investment of 10 million euros in 2014 from Softbank which is an investor for companies like Alibaba, ARM, Sprint and Brightstar, aims to make O2O analyzes
with Metriplica company purchased lately. Beabloo Turkey was established in 2012 in partnership with Zerrin Yerlikaya and Doğan
Yerlikaya. The company, which served for important brands such as Nissan, Pronet, Mercure Hotel, HP, Intel, Huqqa and TBC Bank in Turkey and Georgia,
organized the Beabloo Sector Meetings at the Mercure Hotel on October 26th. In the event, Beabloo CEO Jaume Portell made presentations about the company’s solutions, sharing data on online and offline commerce. Nissan Turkey Resource Management Manager Salih Çiçek, along with Beabloo, shared details of the project they realized at their service points and noted that they were entitled to receive the Kaizen Prize with this project among
19 other projects. Beabloo Turkey’s business partners Comart and Samsung presented their presentations in the event and MyBloo product aiming at digitalizing SMEs was launched, as well. Beabloo Turkey Managing Partner Zerrin Yerlikaya stated that they plan to repeat their activities in Istanbul and plan to include small scale businesses as well as large scale corporations in their events and support them in their digitalization process.
iPhone 7 ile Kurumlara Özel Çözümler
KoçSistem’de
info@kocsistem.com.tr
Yetkili Sistem Entegratörü