Sayfa
8
2016 yılına noktayı Girne koydu BTvizyon Anadolu Toplantıları, 2016 yılı takviminde son durağı olan Girne’de BT odağında kamu ve özel sektörü buluşturdu.
SAYI
HAFTALIK BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ VE EKONOMİSİ GAZETESİ
Sayfa
Canon, Mas-Deha’yı satın alıyor
3
Canon Eurasia, Türkiye’de profesyonel matbaa ve yazıcı ürünleri alanında faaliyet gösteren bayisi MasDeha’nın yüzde 100 hissesini 40 milyon TL’ye satın alıyor.
Sayfa
4
Bölgenin ilk inovasyon merkezi İstanbul’da Samsung’un MENA bölgesindeki ilk inovasyon merkezi İstanbul’da açıldı.
Sayfa
Yazılım tabanlı gelecek
10
Murat Mediceler
VMware Türkiye Genel Müdürü Murat Mediceler, yeni hedef ve stratejilerini düzenlediği bir basın toplantısında anlattı.
www.bthaber.com.tr
1102
26 Aralık 2016 - 1 Ocak 2017
Haber Merkezi
Sayfa
3
Belediyelerde 2017 önceliği ‘yedekleme’ yatırımları M2S tarafından gerçekleştirilen ‘Yerel Yönetimler Araştırması’, görüşülen belediyeler ışığında BT başlığının git gide öne çıktığını gösteriyor. Bilişim yatırım önceliklerinde ‘yedekleme’ ağırlık kazanırken, ortalama BT bütçelerinde donanım ve yazılıma ayrılan pay arasındaki farkın git gide kapandığı da görülüyor. Sayfa
10
Yerel ve küresel adımlar katlanıyor Türkiye’de e-Dönüşüm başlığında birçok yenilikte yer alan eFinans, yaptığı işbirlikleriyle küresel gücünü de pekiştiriyor.
Sahte Çek Kontrolu ve Çek Otomasyon Sistemi Yeni Özellik : Karekod okuma (Sahte çek kontrolü , muhasebe sistemi entegrasyonu, dijital çek arşivi) Eraysoft Bilişim Teknolojileri 10 yıldır İtalyan Panini Çek otomasyon sistemlerinin Türkiye Distribütörlüğünü yapmaktadır. Fabrikası ve merkezi İtalyada bulunan Panini Spa. tüm dünyada sektörünün lideri firmadır. Karekod okuma özelliği : 1 Ocak 2017’den itibaren tüm çekler özel karekodlu olarak basılacaktır ve Panini çek otomasyon sistemi çek üzerindeki karekodları otomatik olarak okuyarak hem çek üzerinden bir tahrifat yapılıp yapılmadığını kontrol eder hemde karekod içindeki tüm bilgileri muhasebe sisteminize aktarır. Türkiye’de bir çok Banka, faktöring, kurumsal ve küçük-orta ölçekli firmada Panini çek otomasyon sistemleri kullanılmaktadır. Sistemin genel amacı firmaların müşterilerinden aldıkları çekleri hızlı ve hatasız bir şekilde muhasebe sistemlerine kaydetmek, MICR sahtecilik yapılmış çekleri tespit etmek ve dijital bir çek arşivi sağlamaktır.
Eraysoft Bilişim donanım ve yazılım kadrosu ile hem tarayıcıların teknik hizmetini hemde otomasyon ve entegrasyon yazılımlarını sağlar. Türkiye için özel üretilen cihazlar sadece Türkiye’de olan alonjlu çekleri problemsiz olarak tarayıp okuyabilir. Son bir sene içerisinde PANINI çek otomasyon sistemi kullanan müşterilerimiz 100’ün üzerinde sahte çek tespit ederek firmalarını büyük zararlardan korumuşlardır. Dakikada 50 ve 100 çek tarama kapasitesine sahip modelleri ile çek bilgilerini muhasebe sistemlerine aktarmak çok daha hızlı ve hatasız gerçekleştirilmektedir. Türkiyede kullanılan yerli yabancı tüm ERP sistemleri ile entegre çalışır. Tek geçişte çeklerin ön ve arka görüntüsünü aynı anda kaydederek MICR (Çek no, Banka kodu, şube kodu, hesap no) kodunu otomatik olarak okuyarak ayrıştırır. Sahte MICR basılan çeklerden sinyal algılayamadığı için bu çeklerde kullanıcıya uyarı verir.
GENEL ÖZELLİKLER Dakikada 50 çek tarama özelliği MICR sahteciliği olan çekleri yakalama özelliği Karekod okuma özelliği 50 çek kapasiteli feeder Tüm Muhasebe sistemleri ile entegre çalışabilir. Ergonomik ve şık dizayn. Tek geçişte ön-arka görüntü kaydı, duplex tarama Mükemmel MICR okuma başarısı / görüntü kalitesi Sadece Panini tarayıcılara özel upgrade edebilme özelliği 45 cm.’e kadar alonjlu çek tarama özelliği 300 DPI tarama
GÜNDEM
3
Belediyelerde 2017 önceliği ‘yedekleme’ yatırımları Haber Merkezi M2S tarafından, toplam 200 kurum ile anket yapılan ‘Yerel Yönetimler Araştırması’nda, veriler Kasım 2016 içinde toplandı. Elde edilen sonuçlara göre, yerel yönetimlerin 2016 yılı ortalama BT bütçesi ise 471 bin TL olarak belirleniyor. Yatırımların dağılımına bakıldığında ise yüzde 38’in donanım, yüzde 37’nin yazılım, yüzde 25’in de hizmet odaklı planlandığı görülüyor. Araştırmaya göre, belediyelerin ortalama çalışan sayısı 259 iken, ortalama bilgisayar sayısı ise 159. Yani ortalamaya baktığımızda, bilgisayar sahibi ‘olmayan’ çalışan sayısı göreceli yüksek. Akıllı belediyecilik, yatırım potansiyeli taşıyor Geldiğimiz notada belediyelerin yüzde 65’inin bir e-dönüşüm politikası mevcut. Belediyelerin yüzde 62’si e-belediyecilik hizmeti verirken, yüzde 31’i ise mobil belediyecilik hizmetleri sunuyor. Bu da yerel yönetimlerin BT donanım ve hizmetleri kullanımında istikrarlı artışı beraberinde getiriyor.
Buna karşılık, araştırmaya katılan belediyelerin yüzde 60’ı akıllı belediyecilik kavramı hakkında bilgi sahibi olduğunu belirtirken, yüzde 40’lık bir kesim ise bu kavramdan bihaber. Bu da yerel yönetimlerde yatırım yapılacak bilişim başlıkları arasında hala doldurulması gereken boşluklar olduğunu gösteriyor. Mobilite öne çıkıyor Vatandaşa hizmet götürmek amacıyla kullanılan öncelikli iki kanal yüzde 58’le web sitesi, yüzde 56 ile de SMS olarak sıralanıyor. Bunları internet, telefon, sosyal medya gibi araçlar takip ediyor. Hizmetlerle ilgili bilgilendirmeleri iletmek için kullanılan operatör servisleri ise yüzde 92,7 ile SMS, yüzde 24,4 ile de telefon araması. Bunları yüzde 22,3 ile mobil uygulama, yüzde 9,8 ile de MMS izliyor. Belediyelerde kullanılan çözümler arasında ilk 3’te ise yüzde 75 ile belediye otomasyonu, yüzde 47 ile kent bilgi sistemi ve aynı oranla coğrafi bilgi sistemi var. Sıralamada yüzde 6’lık oranlarla park ihlallerinin takibi ve yine
yüzde 6 ile hız kontrollerinin otomatize edilmesi, yüzde 5,5 ile de akıllı kavşak uygulamaları geliyor. Tüm bu dijital dönüşüm hamlelerine rağmen, hala hiçbir çözüm kullanmayan belediyelerin oranı ise yüzde 16 olarak saptandı. Yedekleme yatırımları 2017 yılı gündemi Tüm bu çözümleri desteklemek adına belediyelerde ortalama fiziksel sunucu sayısı 3 adet olurken, sanal sunucu sayısı da ortalama 5 adet. Bu da artan iş ve veri yükü karşısında yerel yönetimlerin de yeni ve maliyet avantajı sağlayan teknolojilere yönelik ilgisini gösteriyor. Araştırmaya katılan belediyelerin 1 yıl içinde öncelikli yatırım planını ‘yedekleme’ oluşturuyor. Buna karşılık, belediyelerin yüzde 24’ünün ise 2017 yılına dair herhangi bir yatırım planı bulunmuyor. 2017 BT yatırımlarını gündeminde bulunduran belediyelerde yedeklemeyi izleyen yatırımlar ise yüzde 35,4 ile coğrafi bilgi sistemleri, yüzde 34,8 ile BT güvenliği, yüzde 32,8 ile de mobil çözümler.
İNTERNET HARCAMALARI BAŞI ÇEKİYOR Yerel yönetimde aylık telekom giderleri dağılımı Ortalama (TL) Oran (%) Aylık internet gideri 2.830 48 Aylık sabit telefon gideri 1.565 26 Aylık GSM gideri 1.557 26 TOPLAM 5.952 100 Kaynak: M2S / Yerel Yönetimler Araştırması
Canon, Mas-Deha’yı satın alıyor Canon Eurasia, Türkiye’de profesyonel matbaa ve yazıcı ürünleri alanında faaliyet gösteren bayisi Mas-Deha’nın yüzde 100 hissesini satın almak üzere anlaşma imzaladı. Canon’un satın alma ile birlikte Mas-Deha’ya yapacağı toplam yatırım tutarı kısa ve orta vadede 40 milyon TL’yi bulacak. Canon Eurasia Genel Müdürü Wilbert Verheijen, “Bu satın alma, Canon’un her şartta Türkiye pazarına olan inancının göstergesidir. MasDeha ile birlikte pazardaki lider konumumuzu güçlendireceğiz” dedi. Mas-Deha, uzun işbirliği süresi boyunca Canon markasını
ciddi olarak destekledi ve Türkiye’deki B2B satışlarının artırılmasını sağladı. Söz konusu birleşme MasDeha’nın Türkiye’deki uzun yıllara dayanan tecrübesiyle Canon’un yaygın global deneyimini ve ürün geliştirme kapasitesini birleştirecek.
Türkiye’de 97 çalışanı ve 4 ofisi bulunan Mas-Deha, sektörün en önemli isimleri arasında yer alıyor. Satış süreci tamamlandığında Mas-Deha yüzde 100 Canon Eurasia iştiraki haline gelecek. Ancak şirket kendi kurum kimliğini de korumaya devam edecek.
DST
4
BThaber
E-TOPLUM
26 Aralık 2016 1 Ocak 2017
Bölgenin ilk inovasyon merkezi İstanbul’da Samsung’un MENA bölgesindeki ilk inovasyon merkezi İstanbul’da açıldı. Merkezde, Samsung ve iş ortaklarının farklı sektörlerin ihtiyaçlarına göre geliştirdiği yenilikçi ürün ve çözümler tanıtılacak.
getiren Samsung Electronics Türkiye Başkanı DaeHyun Kim “Uzun yıllardır en gelişmiş teknolojilere öncülük eden bir dünya lideri olarak, ihtiyaçları ve beklentileri anlayıp insanların hayat kalitesini artıracak yenilikçi
yaşıyoruz” dedi. Açılış törenine katılan Başbakanlık Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı Arda Ermut da, Türkiye’nin bölgenin merkezi olarak önemli yatırımlara evsahipliği yaptığını
TBD ve Samsung’un gündemİ IoT oldu Samsung ve Türkiye Bilişim Derneği’nin (TBD) düzenlediği “Samsung IoT Day”, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Dr. Ömer Fatih Sayan katılımıyla gerçekleştirildi. Etkinliğin evsahipliğini Samsung Türkiye Kamu Sektörü ve Dış İlişkiler Ülke Direktörü Dr. R. Erdem Erkul ve TBD Başkanı İlker Tabak üstlendi. Samsung için IoT’nin fiziksel ve dijital dünyaların bir araya gelerek yaşam kalitesini artırmak anlamına geldiğini belirten Dr. R. Erdem Erkul, “IoT’nin gerçek potansiyelini ortaya koymak için merkeze insanı koyan yaklaşımlara ihtiyacımız var. IoT bireylerin yaşamını
Samsung’un dünya çapında gerçekleştirdiği inovatif çözümlere en hızlı adapte olan ülkelerin başında Türkiye’nin geldiğini dile
değiştiriyor. Gelecekte toplumun çok daha geniş bir kesimi IoT’nin faydalarına kavuşacak. Bu doğrultuda Samsung’un insan odaklı, açık ve işbirliği prensiplerinden oluşan IoT vizyonuna, kamunun yaklaşımı önemli” dedi. TBD Başkanı İlker Tabak da, “Enerji tasarrufu, verimlilik artışı gibi faydalarla tüm endüstrilerin IoT ile hızla dönüşmeye başladığını gözlemliyoruz. Türkiye’nin bu gelişen alanda geri kalmaması ve oluşacak ekonomik değerin parçası olması için gerekli düzenlemeleri yapması gerek. TBD olarak, tüm bu düzenlemeler için gerekli desteği vermeye hazırız” dedi.
teknolojilerimizi onlarla buluşturuyoruz. MENA bölgesindeki ilk Samsung İnovasyon Merkezi’nin Türkiye’de açmanın gururunu
Geçtiğimiz yıl elektronik haberleşme sektöründe toplam yatırım miktarının yüzde 204 artarak 17,3 milyar liraya ulaştığına değinen Dr. Ömer Faruk Sayan da, “Yatırım miktarındaki bu büyük artışın en önemli sebebi 4.5G yatırımları. Geniş bant internet abone sayısı Mart 2016 itibarıyla bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 20,5 artışla 51,6 milyona ulaştı. Mobil abone sayısı 73.8 milyona çıktı. Bu artışlar önümüzdeki süreçte daha da büyüyecek. 5G teknolojisinin hayatımıza girmesi ve IoT ile akıllı binalar, akıllı şehirler, akıllı ulaşım gibi alanlarda daha fazla nesne birbirine bağlı olacak” bilgisini verdi.
belirterek, Türkiye’de yatırımı olmayan dünya çapındaki şirketlere de yatırım için çağrı yaptıklarını ve gerekli destekleri sunduklarını
söyledi. Teknolojinin artık sadece dikey bir sektör olarak değil, tüm endüstrileri yatayda kesen bir konsepte dönüştüğünü belirten Samsung Electronics Türkiye Başkan Yardımcı Tansu Yeğen ise “Dünya hızla dijitalleşirken, kurumlar teknolojiyi, işlerini hızlandıran bir araç olarak kullanmanın çok ötesinde görüyor. Dijitalin sunduğu rekabet avantajını elde tutmak için, inovasyon ve teknolojiyi kurumsal DNA’larının yapı taşına dönüştürme çabasında olan kurumlar, müşterilerin yeni deneyimler sunma talebini karşılamaya çalışıyor. Zorlu küresel ekonomik şartlarda sürdürülebilir büyümeyi yakalayabilmek için ülkemizde de bu inovasyon ve teknoloji vizyonunun yaygınlaştırılması büyük önem taşıyor. Bu vizyonun kurumlar tarafında sahiplenilmesine destek olmak adına, ‘Samsung İnovasyon Merkezi’mizi Türkiye’deki müşterilerimiz ve iş ortaklarımızın hizmetine açtık. Yılda 14 milyar doları aşan Ar-Ge yatırımımızın sonuçlarını, ülkemizdeki şirketlere ilk elden ulaştırmanın mutluluğunu yaşıyoruz” dedi.
Samsung Electronics Türkiye Başkan Yardımcı Tansu Yeğen Samsung İnovasyon Merkezi’nde finans, perakende, ulaştırma, turizm ve eğitim sektörleri başta olmak üzere, birçok endüstrideki kurumun ilgi duyacağı teknolojik çözümler yer alıyor. Merkez, Samsung teknoloji ortaklarının çözümlerini sunmanın yanı sıra sektör liderlerinin de katıldığı çeşitli etkinliklere de ev sahipliği yapacak. Türkiye’nin dijitalleşme yolculuğuna doğrudan katkı sağlayacak merkez, bu hedefe ulaşılmasında yenilikçi teknolojik çözümleriyle destek olacak. Samsung İnovasyon Merkezi sayesinde Samsung müşterileri ve iş ortakları her an kurumsal ürün ve çözümlerini deneyimleme şansına sahip olabilecekler.
Yazılım yetkinliği, eğitimde öncelik olmalı Microsoft, eğitim alanındaki çözümlerini 15 Aralık’ta İstanbul’da düzenlenen Eğitim Teknolojileri Zirvesi’nde katılımcılarla paylaştı. Minecraft Eğitim sürümü öğretmen demoları, Türkiye’de STEM eğitimi ve oyun tabanlı eğitim panelleri gibi birçok başlığın
yer aldığı zirveye Microsoft Genel Müdürü Murat Kansu, Milli Eğitim Bakanlığı YEĞİTEK Genel Müdürü Bilal Tırnakçı’nın yanı sıra eğitim bilimci ve akademisyen Dr. Özgür Bolat ve Doç. Dr Selçuk Özdemir katıldı. Açılış konuşmasını yapan
Microsoft Türkiye Genel Müdürü Murat Kansu, dijital devrimin eğitim için sunduğu fırsatlara dikkat çekerek, şu bilgileri verdi: “Eğitimde dijital dönüşüm sadece bilgiye ulaşma ve ders anlatma yöntemlerimizi değil, öğrenime olan bakış açımızı da değiştiriyor. Bilgiye ulaşmanın pek çok yeni yolu var. Önemli olansa güvenilir bilgiye en kısa yoldan ulaşabilmek. Office 365 ve Windows 10 gibi ürünlerimizle öğrencilerin bilgiye ulaşma yöntemleri ile öğretmenlerin sınıf içindeki rolleri değişiyor. 21. yüzyılda öğretmenler, teknoloji sayesinde öğrencilerle birlikte öğreniyor ve gelişiyor. Eskiden tek yönlü olan bilgi paylaşımı artık çok yönlü kanallardan
besleniyor. Araştırmalar şu an öğrenci olanların yüzde 65’inin, bugün adını bilmediğimiz mesleklerde çalışacaklarını gösteriyor. Sıkça karşılaştığımız soru “Robotlar mesleğimizi elimizden mi alacak?” yönünde. Hayır, biz insanlar yaratıcıyız, empati kurabiliyoruz, duygusal yeteneklerimiz sayesinde yapay zekâ ile işbirliği yaptığımız alanlarda muazzam fırsatlar yaratma potansiyeline sahibiz. Yani otomasyona geçirilemeyecek kadar yaratıcılık gerektiren meslekler ya da mimarlık, mühendislik gibi mesleklerin gelişme olasılığı çok daha yüksek. Geleceği yaratacak olan gençleri ne kadar erken kodlamayla ve algoritmik
düşünceyle tanıştırırsak, o kadar hızlı Endüstri 4.0’a geçiş yapacağımızı düşünüyoruz. Türkiye’nin 2023 hedeflerine ulaşabilmesi için yazılıma öncelik vermesi ve eğitimin doğal parçası haline getirmesi kritik. Her sene Bilgisayar Mühendisliği bölümlerinden 5 bin civarı öğrenci mezun oluyor ve bu sayı, Türkiye’nin potansiyelini karşılayamayacak kadar düşük. 1.3 milyon nüfusu olan Estonya’da bile bu sayı 4 bin. Bu nedenle daha erken yaşlarda eğitim alanında kodlama eğitimlerinin müfredata girmesi, sınıfların teknolojik çözümlerle donatılıp, eğitimin zaman ve mekandan bağımsız olarak, güvenli platform üzerinden karşılanması için çalışıyoruz.”
6
BThaber
E-TOPLUM
26 Aralık 2016 1 Ocak 2017
Edip Emil Öymen edip.oymen@gmail.com
Yalan haber savaş çıkartır
Yabancı yenilikçiler
Samsung Türkiye Başkanı DaeHyun Kim Gazetelerden şöyle güzel ve iyimser bir haber: Samsung Electronics Türkiye, MENA bölgesindeki ilk Samsung inovasyon merkezini Türkiye’de açtı. Burada finans, perakende, ulaştırma, turizm ve eğitim sektörleri başta olmak üzere bir çok endüstrideki kurumun ilgi duyacağı teknolojik çözümler yer alıyor. Yine yeni (bir kısmı Para dergisinde 18.12.16 “İnnoKrea” köşesinden) şu güzel ve iyimser bilgiler: Bosch Termoteknik, 2 milyon euro yatırımla Manisa Fabrikası bünyesinde Termoteknoloji İnovasyon Merkezi’ni bu ay kurdu. Burada özellikle eğitim çalışmalarına ağırlık veriyor. LG Electronics, Mart 2016’da ticari çözümlerini sergilediği özel LG Kurumsal İnovasyon Merkezi’ni açtı.
Burası, ülkemizin ilk dijital ekran çözümleri mağazası olarak tanımlandı. 3M: Dünyada 40’tan fazla Müşteri İnovasyonu Merkezi bulunan 3M, Mart 2015’te Türkiye merkezini Kavacık’ta açtı. GE: Kasım 2016’da İstanbul Teknopark’ta Türkiye İnovasyon Merkezi’ni açtı. Özellikle enerji, sağlık ve LED alanında çalışacak. Daikin: Eylül 2015’te Daikin Solution Plaza adıyla İstanbul’da Levent’te bir merkez açtı. Isıtma ve soğutma alanında şirketin dünyada 4’üncü, ama en büyük merkezi burası. Siemens Innovation Lab: Pendik Teknopark İstanbul’da 2014’te açıldı. DuPont İnovasyon Merkezi: Yapı, inşaat, gıda, enerji, kimya İstanbul Ataşehir’de 2013’ten beri çalışıyor.
Kitle, treni fonladı Almanya’nın güneyindeki Stuttgart ile kuzeyindeki Berlin arasında yeni bir tren şirketi: Kitle fonlamayla kurulan Locomore. Devlete ait dev Deutsche Bahn ile rekabet edecek. Geçen yıl BTHaber’in 1046’ıncı sayısında yine bu köşedeki haber gerçek oldu. 1,300 kişi, daha yavaş ama daha ucuza seyahat sağlayacak bir tren şirketine sermaye sağladı. Proje için bir yıl içinde 600 bin euro verdiler. Karşılığında, bilet yerine geçecek belge aldılar.
Locomore’un ilk seferi 14 Aralık’ta yapıldı. Stuttgart-Berlin arasındaki 630 kilometreyi tren 6 saat 45 dakikada aldı. Bu süre, bir DB hızlı treninden bir saat daha uzun. Ama bir DB biletinden daha ucuz. Bu hatta DB fiyatı 72 ila 115 euro arasında değişiyor. Locomore fiyatı ise 22 ila 65 euro. DB’nin hızlı treni bu hatta 1-2 yerde duruyor. Locomore yolda 10 yerde, Berlin’de 4 yerde duruyor. Özellikle yol üstündeki üniversite şehirleri Heidelberg, Göttingen, Darmstadt,
Her yeniliğe hemen yeni sözcük uyduran Amerikalılar, “yalan” sözcüğüne de, zamanın ruhuna uyarak “post-truth” demeye başladılar. Şuna düpedüz “yalan” demek varken, posttruth daha şık ve sanki “itham edici olmayan” bir tavır. İnsanoğlunun konuşmaya ve yazmaya başladığı günden beri yalan, hayatın bir gerçeği. Buna şimdi “ortası-tireli” şık bir isim uydurmak da başka bir yalan aslında. Ama Amerika’da pişer, bize de düşer: Bizim de artık post-gerçek, gerçek ertesi, gerçeğin ötesi, hakikati aşan, gerçek yalan gibi sözcüklerimiz oldu. Dünyaya yayın yapan büyük medya kuruluşları için bu konu daha da ciddiyet kazandı. Kimin kim adına neyi yanlışyanlı-gerçekdışı-düpedüz yalan yazdığını hop diye anlamak artık mümkün değil. Ciddi ve saygın bir medya kurumunun bilmeden de olsa yalan haberi “habermiş gibi” yayınlaması, o kurumun profesyonelliğiyle bağdaşmıyor. Trump’a karşı kampanyasıyla dikkat çeken Washington Post (sahibi: Jeff Bezos: Amazon.com) bu karşıtlığını, Trump’ın “kazanmasına” rağmen sürdürüyor. (Ara not: Clinton’ın aldığı oy, Trump’ın aldığı oydan 2.86 milyon fazla çıktı, ama “sistem” onu başkan yapmıyor). Washington Post, “Gerçek Donald’ın İçeriği” (Real Donald Context) isimli bir uygulama geliştirdi. Bunu Google Chrome yardımıyla işleme soktu. Trump’ın bizzat attığı, veya onun adına trollerin attığı, veya onun adınaymış gibi sahte atılan tweet’lerin
gerçeklik-sahtelik durumunu “anlayacak” bir hizmet bu. Gazete, okurlarına çağrı yaptı, “Bu uygulamayı daha geliştirelim, bize fikirlerinizi gönderin” diye. Benzer bir uygulamayı Fransa’nın ciddi gazetesi LeMonde geliştireceğini açıkladı. Ama her halde WPost kadar hızlı olamayacaklar. Gazetede, sırf bu yalancılık konusunu araştırmak için Les Décodeurs (Kod Çözücüler) adlı 13 kişilik bir grup kuruldu. 2016’da Fransa’daki terör olayları sırasındaki her türlü yayındaki doğruluk payını LeMonde’da araştıran Samuel Laurent, durumu “toksik” diye tanımlamış. Son derece haklı. Çünkü okuduğun haber doğru mu? Gördüğün resim doğru
mu? İşittiğin ses o kişiye mi ait? Laurent diyor ki: “Bazen, koca bir denizi bir bardakla boşaltmaya çalıştığımızı düşünüyorum.” Yalan habere dair şu örnek, yüzlerce yerli-yabancı örnek arasından, dünyaca ünlüdür: 1897’de İspanya’ya ait Küba’da bağımsızlık isyanı vardı. ABD, burnunun dibinde patırtı istemiyordu. New York Journal gazetesi, bir ABD savaş gemisinin (rastlantısal) bir patlamayla batmasından İspanyolları suçladı. Gazete sahibinin sözleri iletişim kitaplarına geçmiştir: “Sen bana görseli sağla, ben savaşı sağlarım.” ABD fırsattan istifade İspanya’ya savaş açınca sonuç: Küba, Puerto Rico ve Filipinleri İspanya kaybetti.
Frankfurt, Hannover’de okuyan öğrenciler için daha uygun fiyat ve yolculuk. Ek olarak, turuncuya boyanan vagonlar 1970’lerden kalma ve trene nostaljik bir hava veriyor. Almanya’da demiryolu taşımacılığı 1994’te
özelleştirilmişti. Ama bugüne kadarki özel tren girişimcileri işi sürdüremedi. Bir tek Atlantik kıyısındaki Sylt adasıyla Hamburg’u bağlayan 235 km hatta Fransız Transdev şirketine ait bir özel işletme kaldı. Locomore, seferlerini tam da
Noel tatili öncesine rastlatarak uygun bir zamanlama yaptı. Eğer bu hatta “başarı” kazanırsa, başka hatlar da sırada: Berlin – Dortmund – Köln – Bonn. Ve, Frankfurt – Münih gibi çok kullanılan hatlara da girecekmiş.
SUNELL VE SIQURA VİDEO İZLEME SİSTEMLERİ İLE
Gelişmiş video izleme çözümlerinin global tedarikçileri olan SUNELL ve SIQURA markalarını EFB Elektronik güvencesi ile hizmetinize sunuyoruz. Güçlü stoklarımız ve satış sonrası desteğimiz ile her zaman yanınızdayız. SUNELL 6MP Fisheye Camera
FULL MEMBER
SIQURA Full-HD Bullet IP Camera
FULL MEMBER
EFB Elektronik İthalat İhracat Üretim Tic. Ltd. Şti. Halide Edip Adıvar Mah. Sultan Sok. Mavi Plaza No:22 D:11/22A 34381 Şişli - İstanbul
Alt yapımızda Alman kalitesi var!
T. +90. 212. 222 92 50 pbx F. +90. 212. 222 92 89 E. info@efb-elektronik.com.tr
www.efb-elektronik.com.tr
8
BThaber
E-TOPLUM
26 Aralık 2016 1 Ocak 2017
2016 yılına noktayı Girne koydu 15 Aralık Perşembe günü The Savoy Ottoman Palace Hotel’de düzenlenen etkinliği KKTC BTHK (Bilgi Teknolojileri ve Haberleşme Kurumu) ve KKTC Başbakanlık da destekledi. Açılış konuşmasını yapan Bilişim Zirvesi Etkinlik Şirketi Genel Müdürü Neslihan Aksun, Türkiye’de farklı illerde ve KKTC’de düzenledikleri etkinliklerin tüm taraflar için sunduğu fırsatlara işaret ederken, bu strateji ile 2017 yılında da Bilişim Zirvesi olarak çalışmalarının devam edeceğini vurguladı. Aksun’un ardından sözü, BTvizyon Girne etkinliğine ev sahipliği rolünü üstlenen ve değerli katkılar sağlayan Denizler Bilişim Direktörü Lisani Deniz alırken, KKTC Bilgi Teknolojileri ve Haberleşme Kurulu Başkanı Doç. Dr. Kadri Bürüncük ve KKTC Başbakanlık Müsteşarı, e-Devlet Yürütme Kurulu Başkanı Olgun Amcaoğlu da KKTC’nin bilişim alanında sunduğu potansiyel ve bu konuda atılması gereken adımlarla ilgili katılımcıları bilgilendirdi.
BTvizyon Anadolu Toplantıları, 2016 yılı takviminde son durağı olan Girne’de BT odağında kamu ve özel sektörü buluşturdu.
Büyüme potansİyelİ devleşİyor “KKTC’de Bilişim Sektörü Mevcut Durumu ve e-Devlet Projeleri” sunumunda KKTC Başbakanlık Müsteşarı, e-Devlet Yürütme Kurulu Başkanı Olgun Amcaoğlu, işbirliği fırsatları ve potansiyel hakkında yorumlarda bulundu ve atılan şu önemli adımları vurguladı:
• •
•
önce Comodo hakkında katılımcıları bilgilendirerek, Türkiye operasyonlarının gelişimini anlatarak başladı. Bütçeden bulut bilişime birçok başlıkta şirketleri bekleyen
e-Devlet çalışmaları öncelikle DEVLET altyapısının kurulması çalışmaları olarak başlamıştır. Ulaştırma, Denizcilik ve
sunumu, Vector Kurumsal İletişim ve Pazarlama Yöneticisi Caner Umutlu yaptı. “İş Süreçlerinin Standardizasyonu & İzlenebilirlik” başlıklı sunumu ile katılımcılara Vector ve
E-dönüşüm, tüm paydaşlar İçİn fayda demek Denizler Bilişim Direktörü Lisani Deniz, sunumunda KKTC’de e-Dönüşümü ele aldı. KKTC’nin bilişim sektörü odaklı hedeflerine, bu konuda yıllar içinde düzenlenen özel sektör ve kamu etkinliklerine dikkat çeken Lisani Deniz, bu yolda Türkiye ile yapılan işbirlikleri ve e-KKTC konusunda atılan adımlara da değindi. Lisani Deniz, sözlerine şöyle devam etti: “KKTC’nin 93/2007 sayılı Elektronik imza yasasına göre ilk Elektronik Sertifika
Uç noktada tam güvenlik Arena Value iş ortağı Comodo Kıdemli Satış Öncesi Danışmanı Ant Karaduman, “Zararlı Yazılım Problemine Yeni Nesil Uç Nokta Güvenlik Çözümü” sunumuna
•
tehditlerin de katlanarak arttığına işaret eden Ant Karaduman, sözlerine şöyle devam etti. İletişim arası öncesi son
Sağlayıcısı (ESHS) Denizler Bilişim Hizmetleri ve MOSO Technologies şirketlerinin ortak girişimi ‘e-imza Kıbrıs’ oldu. KKTC’de e-Dönüşüme baktığımızda; temel ihtiyaçlar irade, teknoloji, nitelikli İK ve süreç olarak sıralanıyor. e-Dönüşüm birçok başlıkta faydalar ve avantajları beraberinde getiriyor. Sonuçta e-Dönüşüm; bilgi ve iletişim teknolojilerinin yanında insanların yaşam anlayışının değişimini, dijital hayata geçişi de simgeliyor.”
çözümleri hakkında bilgi veren Umutlu, takip ve izlenebilirliği sağlayan sistemlerin kurumsal devamlılıktaki etkisine de odaklandı. “Müşteri, itibar ve para kaybetmemek için bu başlıkta yatırımlar önemli” yorumunu yapan Caner Umutlu, bu bağlamda OT/VT, yazılım ve sistem odaklı çözümlerin cihazlarla entegrasyonunun günümüzde bir gereklilik halini aldığının altını çizdi. Çalışma stilleri değişiyor Verilen iletişim arasının ardından ilk sunumu “Doküman Yönetiminin BT Teknolojilerindeki Önemi” başlığında Canon Eurasia İş Çözümleri Grubu Pazarlama
•
Haberleşme Bakanlığı koordinasyonunda ve Türksat ile e-Devlet projeleri başlatılmıştır. Tüm devlet kurum ve birimleri çeşitli internet erişim teknolojileri ile Kamunet adı altında tek bir network altyapısında birleştirilmiştir. Fiber kullanım oranını yükseltme çalışmaları başlatılmıştır. Kamunun internet çıkışı 1Gbit’lik kapasiteye ulaşmıştır.
Müdürü İsmet Özdemir yaptı. Sundukları teknoloji zinciri, tarayıcı ve yazdırma çözümleri hakkında katılımcılara bilgiler sunan İsmet Özdemir, iş yerlerindeki teknoloji kullanımı ve bunun paralelinde kullanıcı beklentilerinin değişimini örnekledi. “Bilginin hacmi yıldan yıla yüzde 56 oranında artacak ve 2016 yılı sonunda büyük veri artışını karşılayabilmek için küresel bazda 4.4 milyon BT iş kadrosu yaratılacak” diyen İsmet Özdemir, sunumuna şu bilgilerle devam etti: “Çalışma stilleri ve gelecekteki teknolojilere baktığımızda, yüzde 21’lik oranla karar vericiler, gelecekte yazdırma ve tarama ile ilgili teknolojiler için daha fazla zaman ayırmayı düşünüyor. Bu noktada, nasıl daha verimli olabileceğimize baktığımızda, Canon’un bilgi yönetimi yaşam döngüsünde sunduğu ürün ve çözümler öne çıkıyor.”
Yönetilebilir çözümler tercih ediliyor “Bulutta Ticari Yazılım” sunumu ile DİA Genel Koordinatörü Süha Onay, şirket ve bulut bilişim hakkında bilgiler verirken, klasik yazılımların birçok başlıkta taşıdığı riskler, bunlara karşılık DİA’nın farklarını anlattı, DİA Çözüm Kütüphanesi hakkında bilgiler verdi. Güvenliğin DİA için önemine işaret eden Süha Onay, eklemeden geçmedi: “Öğrendik ki, bulut bilişim daha güvenli, daha az maliyetli ve daha kullanışlı. DİA ile değişim söz konusu olduğunda ise bulut bilişim, kolay ve hızlı çözümler, gelişmiş çözüm kütüphanesi öne çıkıyor.” Tesan Ağ Çözümleri Ürün Yöneticisi Yaman Çakmaklar, “Kablosuz Ağ Çözümleri” başlıklı sunumu ile Tesan hakkında kurumsal bilgiler, ürün grupları ve satış sonrası teknik destek başlıklarında detaylar paylaşırken, şunları söyledi: “Ürün grupları ve departmanlara baktığımızda, Teknoloji Çözümleri; kurumsal çözümler ve tüketici elektroniği olarak ayrılıyor. Mobil Cihaz Aksesuarları da bir diğer ürün grubumuz. Böylece hem noktadan noktaya em de çok noktaya çözümler sunuyoruz.” Etkinliğin son sunumunu ise yine Tesan’dan, Güvenlik ve Otomasyon Sistemleri Ürün Yöneticisi Egemen Kırtıl üstlendi. Güvenlik sistemlerini ve sundukları çözümleri anlatan Egemen Kırtıl, “Sunduğumuz Lilin güvenlik çözümleri, uçtan uca IP kamera sistemlerini içeriyor” bilgisini verdi. Yılın bu son etkinliği de, tüm BTvizyon toplantılarında olduğu gibi hediye sunumu ile sona erdi.
Mobİl numara taşınabİlİrlİğİ önemlİ KKTC Bilgi Teknolojileri ve Haberleşme Kurulu Başkanı Doç. Dr. Kadri Bürüncük, KKTC’de bilişim sektörünü ele aldığı sunumu ile kamu tarafında atılan adımlar, hedefler ve Türkiye’de BT sektörü ile işbirliği fırsatları hakkında bilgi paylaştı. Siber güvenlik yatırımlarına verilen ağırlığa değinen Bürüncük, Mobil Numara Taşıma’nın (MNT) önemini vurguladı. Bürüncük, MNT’nin Avrupa mevzuatındaki boyutu ile, abone ve sektör taraflarının sağladığı avantajları katılımcılar ile paylaştı.
10
BThaber
BİLİŞİM DÜNYASI
26 Aralık 2016 1 Ocak 2017
Yazılım tabanlı gelecek Haber Merkezi EMC’nin Dell tarafından satın alınmasıyla birlikte tüm gözler VMware’in durumunun ne olacağına çevrilmişti. Doğrudan Michael Dell’e bağlı olan VMware, Dell – EMC yapılanmasının dışında kalarak bağımsız bir şirket olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Bu yapının Türkiye’de de geçerli olduğunu belirten VMware Türkiye Genel Müdürü Murat Mediceler, bir basın toplantısı düzenleyerek, hedef ve stratejileri konusunda bilgi verdi. Fiziksel donanımlara olan yatırımların azalırken, yazılım tabanlı çözümlere yönelik ilgi ve yatırımların arttığını belirten Murat Mediceler, “Enerji harcayan, yer kaplayan donanımların yerini bu iki boyutta da daha avantajlı yazılım tabanlı çözümlerin almasıyla birlikte kurumsal BT anlayışı da etraflıca planlanması ve yönetilmesi gereken bir politika halini aldı. 2016, bu alandaki trendlere ışık tutan bir yıl oldu. VMware olarak yaptırdığımız kapsamlı bir araştırma da bunun sonuçlarını gösteriyor. Ortaya çıkan en önemli sonuç, BT’de yetki dağılımının merkezden
yerele doğru kaydırılmasının somut iş faydaları yaratması ancak bununla birlikte başta güvenlik olmak üzere birçok kaygıyı da beraberinde getirmesi” dedi. Dijital dönüşümün, kurumların iş yapış şekillerinin yanı sıra hizmet sunma yaklaşımlarını da kökten değiştirdiğini ve artık geleneksel alışveriş anlayışında olduğu gibi tüketicilerle kurumların, “hizmeti al, parayı ver” ekseninde değil, çok daha karmaşık düzlemlerde bir araya geldiğinin altını çizen Mediceler, şu bilgileri verdi: “Artık istediği an, istediği yerde iletişim kurma, hizmet ve ürün araştırma ve bu ürün ve hizmetleri satın alma kudretine sahip bir tüketici ile karşı karşıyayız. Almayı düşündüğümüz ürün ya da hizmet hakkındaki tüm bilgilere, daha o ürüne doğrudan dokunmadan erişebiliyor, o ürünü kullanmış olan başka tüketicilerin yorumlarını görebiliyoruz. Kurumlar da tüketiciyi yüksek hız ve geniş seçeneklerle donatan bu dönüşüme çeviklikle karşılık vererek rekabet güçlerini koruma yoluna gidiyorlar. Bunun için BT altyapılarını, ihtiyaçlarına en
VMware Türkiye Genel Müdürü Murat Mediceler uygun şekilde dizayn etmeleri ve yönetmeleri gerekiyor. İçinde bulunduğumuz ‘Yazlım Tabanlı Gelecek’ yaklaşımı içerisinde işletmeler, kendilerine sunulan yazılım odaklı teknolojilerle hitap ettikleri kitleleri etkileyip, onları satışa yönlendirebiliyor. İşletmeler, aynı konseptle müşterilerinin sorunlarını da kolayca çözebiliyor. Gelecekte ağır işleyen ve değişime açık olmayan donanımlar yerine, iş süreçlerinin merkezine yerleşen yenilikçi sistemler hayatımızın ve iş dünyasının odağında olacak. Kurumsal mobilite ve bulut altyapılarından ayrı düşünülemeyen bu teknolojiler,
donanımın tamamıyla metalaştığı, her şeyin yazılım üzerinden yürütüldüğü ve farklı ölçeklerdeki şirketlerin kolaylıkla uygulayabildiği bir sistem olarak iş yapma biçimlerimizi şekillendirmeye ve bizi değişime zorlamaya devam edecek. Bir BT altyapısı ya da bir veri merkezi kurmak, şirketler için çok zahmetli ve maliyetli olabilir. Yazılım Tanımlı Gelecek Yaklaşımı ise bunu kolay ve uygun maliyetli hale getiriyor. Hiper bütünleşik altyapı olarak tanımladığımız bu yaklaşımda sunucu, depolama, ağ yapısı, yönetim yazılımları, yedekleme ve uygulamalar
tek ve merkezi bir noktadan kurulup yönetilebiliyor. VMware olarak sunduğumuz CrossCloud mimarisiyle bu yaklaşımın çıtasını bir hayli yükselttik. Yazılım tanımlı veri merkezinin temelinde yer alan hiper bütünleşik altyapıların, 2017’de daha da merkezi bir konumda yer alacağını düşünüyoruz. Bu alanda önem verdiğimiz bir diğer alan da sanallaştırma ve ‘bulut yerlisi’ uygulamalar. Bulut yerlisi uygulama teknolojilerimiz, geliştiricilere ve operasyon mühendislerine yeni nesil uygulamaları hızla inşa edip yönetme imkânı veriyor. VMware Photon Platformu, BT ekiplerinin modern uygulamalar çalıştırılırken veri merkezinin güvenlik, kontrol ve performansının hep üst seviyede tutulmasına yönelik araç ve servislerin sunulduğu bir platform.” VMWare Türkiye’nin son iki yılda yüzde 100’ün üzerinde büyüme gösterdiğini belirten Murat Mediceler, 2016 yılının sanallaştırma konusunda farkındalık yaratma yılı olduğunu, 2017 yılında ise bu alanda daha hızlı gelişmelerin olacağını kaydetti.
Yerel ve küresel adımlar katlanıyor QNB Finansbank ve Cybersoft ortaklığı ile 2013 yılında kurulan eFinans, Türk mükelleflerin dijitalleşme odaklı ihtiyaçlarını anlayarak, bunlara yaratıcı, yenilikçi ve aynı zamanda üst seviyede güvenli elektronik uygulamalarıyla kalite tabanlı uyumlu çözümler sunuyor. Bu kapsamda eFinans, 130’un üzerinde yazılım şirketi ile entegre biçimde müşterilerine e-Fatura, e-Fatura arşivleme, e-Defter, e-Arşiv faturası, kayıtlı elektronik posta (KEP) hizmetlerini e-Ticaret portalı Finans Yıldızı’ndaki bankacılık hizmetleri ile birleştirme imkânı sağlayarak çevrimiçi çözümlere de erişim imkanı veriyor. eFinans’ın Avrupa e-Fatura Hizmet Sağlayıcıları Derneği’nin (EESPA) ilk Türk üyesi olduğu gibi, 2014, 2015 ve 2016 yıllarında e-Fatura konusunda tüm dünyada kabul gören Billentis Raporu’nun ilk Türk işbirlikçisi olduğunu vurgulayan eFinans yetkilileri ise ekledi: “eFinans, Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tarafından resmileştirilecek olan e-İrsaliye gibi yeni uygulamalar üzerinde de
Türkiye’de e-Dönüşüm başlığında birçok yenilikte yer alan eFinans, yaptığı işbirlikleriyle küresel gücünü de pekiştiriyor.
çalışmalarını sürdürüyor.” Avrupalı iş ortakları ile güç kazanıyor e-Fatura ve finansal servisler başlıklarında Avrupa’nın önde gelen firmalarından Basware ile eFinans arasında, Türkiye’deki e-Fatura projeleri ve dış ticaret operasyonları odaklı hayata geçirilen işbirliği anlaşması, Brüksel’de düzenlenen EESPA Genel Kurulu’nda imzalandı. Bu bilgiyi paylaşan eFinans yetkilileri, “eFinans ve Basware arasında yapılan bu anlaşma, Basware’in
Türkiye’de bir e-Fatura hizmet sağlayıcısı ve özel entegratör ile yaptığı ilk anlaşma olma özelliğini taşıyor” bilgisini verdi. Şirket yetkilileri, eFinans’ın Avrupa açılımı kapsamında EESPA üyesi bir kurumla yaptığı bu ikinci işbirliği anlaşmasının önemini şu sözlerle anlattı: “Bu işbirliği kapsamında Basware müşterileri, artık kolayca GİB e-Fatura sistemine eFinans üzerinden doğrudan entegre olacak ve Türk Vergi Mevzuatı’na yüzde 100 uygun e-Faturalarını oluşturabilecekler. Aynı
şekilde, 1 Ocak 2017 tarihi itibarı ile gönüllü, 1 Temmuz 2017 tarihi itibarı ile ise zorunlu olarak devreye girecek ‘Türkiye’den yapılacak ihracat ve tax-free işlemlerinin e-Fatura olarak yapılması zorunluluğu’ kapsamına hazır olan eFinans ve Basware, müşterilerine bu konuda en yüksek kalitede hizmet sunmayı hedefliyor.” Söz konusu işbirliği ile
eFinans, kurulduğu günden beri istisnasız tüm müşterilerine sunduğu, sözleşme süresinden bağımsız 10 yıl saklama hizmetini, Basware müşterilerine de verecek. Basware müşterileri de eFinans’tan elde ettiği ve harcayamadığı e-Fatura kontörlerini sonraki aylarda, hatta ilerleyen yıllarda kullanabilecek. Bu avantajların yanında, QNB Finansbank’tan da hizmet alan eFinans müşterileri, e-Fatura kredisi ve e-Fatura havuzu teminatı gibi hizmetlerden yararlanabilecek.
Tasarruf, verİmlİlİk ve malİyet avantajı Ağlaştırılmış satın alma, ödeme çözümleri, e-faturalama ve yenilikçi finansal hizmetlerde bir dünya lideri olan Basware’in ticaret ve finansman ağı, küresel bazda 100’ün üzerinde ülke ve bölgede işletmeleri birbirine bağlıyor. Dünyanın en büyük açık iş ağı olarak konumlanan Basware, her ölçekte işletmeye, ölçeklendirme ve diğer işletmelere ulaşma hizmeti verdiği gibi, finansal işlemleri
sadeleştirip belli bir düzene sokarak işlerini büyütmelerini, operasyonlarında gizli kalmış değerleri ortaya koymalarını sağlayarak söz konusu şirketlerin büyümesini destekliyor. Böylece küresel bazda küçük ve büyük ölçekli şirketler, tedarikçileri ile önemli ölçüde maliyet tasarrufuna, daha esnek ödeme planlarına, daha fazla üretkenliğe ve daha yakın ilişkilere Basware ile ulaşabiliyor.
Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi, BT altyapısını NetApp çözümleri ile güçlendirdi Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’nde (SBM) depolanan veriler, 2015’te yüzde 100’den fazla artış gösterdi. Hızla artan veri depolama ve işleme ihtiyacını karşılamak için NetApp’ın FAS8000 Clustered DataONTAP (cDOT) çözümlerine geçen kurum, bu sayede artık daha kesintisiz ve hızlı hizmet sunarken aynı zamanda, önceki sistemde kullandığı depolama kapasitesinden yüzde 40 daha az kapasite kullanır duruma geldi.
Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi (SBM); BT altyapısını artan veri trafiği nedeniyle veri depolama ve yönetiminde dünyanın önde gelen ismi NetApp’ın FAS8000 Clustered DataONTAP (cDOT) depolama çözümleri ile güçlendirdi. Hayat sigortasından kasko ve zorunlu trafik sigortasına, ferdi kaza sigortasından mesleki sorumluluk sigortasına kadar Türkiye’deki bütün sigorta işlemlerinin verilerinin toplandığı SBM’de depolanan veriler, 2015’te 2014 yılına kıyasla yüzde 100’den fazla bir artış gösterdi. Kurumun sunucularında 2014 yılında 50TB veri bulunurken bu rakam 2015’te 125TB’ye kadar çıktı. Biri İstanbul diğeri ise Ankara’da bulunan iki veri merkezi üzerinden hizmet veren kurumun bu merkezlerinde şu an yaklaşık 30 milyon poliçenin detayları yer alırken 2014 yılında sunucular üzerinden gerçekleştirilen 9 milyar işlem, 2015 yılının Ocak-Kasım
ayları arasında 11 milyar işleme çıktı. Açık bulut sistemi yerine özel bulut sistemini kullanan kurumun ayrıca gelecekte hibrit buluta geçme yönünde planları da bulunuyor. SBM, hızla artan bu veri miktarını ve veri işlemlerini daha verimli, performanslı ve düşük maliyetli bir yaklaşımla depolamak ve yönetmek için eski monolitik depolama sistemini NetApp’ın modern NetApp FAS8000 Clustered DataONTAP (cDOT) çözümleri ile değiştirdi. Bu çözümler sayesinde SBM’nin İstanbul ve Ankara’daki veri merkezlerinde bulunan 55 fiziksel ve 400 sanal sunucusu FAS8000 cDOT çözümlerinin sağladığı İstanbul’daki dört, Ankara’daki iki depolama denetleyicisi ile aynı anda SAN (Depolama Alanı Ağı) ve NAS (Ağa Bağlı Depolama) sistemlerine uyumlu şekilde tek bir platform altında birleştirildi.
NetApp ile depolamada yüzde 40 daha az kapasite kullanımı SBM’nin NetApp FAS8060 cDOT çözümlerinin kurulumunu yapması ile performans, verimlilik ve ölçeklenebilirlik artırıldı. NetApp’ın bu çözümün sunmuş olduğu performans ve verimlilik avantajları sayesinde SBM, önceki sistemde kullandığı depolama kapasitesinden yüzde 40 daha az kapasite kullanır duruma geldi. Ayrıca özellikle büyük veri için tasarlanmış olan bu çözümler, SBM’nin yüksek hacimli verileri yönetmek ve işlemek için gerektiğinde altyapısını ölçeklendirmesine imkân verirken flaş depolama gibi hibrit depolama seçenekleri de veri işleme ve depolama hızlarını artırdı.
Tüm bu avantajların yanında kurum; çözüm ile birlikte sunulan snapshot, anlık veya snapshot-tabanlı klonlama, veri replikasyonu, diskten diske yedekleme ve veri kurtarma gibi ileri veri yönetimi ve veri koruma araçlarının sunduğu faydalardan da yararlanabiliyor. Bu sayede Türkiye’deki tüm sigorta verilerini bünyesinde barındıran SBM, hem bu verilerin güvenliğini sağlarken hem de kesintisiz hizmet sunabiliyor.
advertorial
Çözüm ile birlikte sunulan NetApp’ın Clustered Data ONTAP işletim sistemi de ister kurum içi olsun ister açık/özel/hibrit bulut sistemleri olsun, tüm bulut sistemlerine bağlantı imkânı sunuyor. Böylece SBM, altyapısını genişletme planları kapsamında veri merkezlerine büyük bir esneklik de katmış oldu.
12
BThaber
BİLİŞİM ZİRVESİ
26 Aralık 2016 1 Ocak 2017
Dönüşüm, kurumun kendi kültürüne göre şekillenmeli Bilişim Zirvesi kapsamında ‘Dijital Dönüşümün Dijital Liderleri Nasıl Olmalı?’ başlığında bir panel düzenlendi. Microsoft Türkiye Genel Müdürü Murat Kansu’nun yönetimiyle gerçekleştirilen ve izleyicilerin yoğun ilgi gösterdiği panelin katılımcıları ise AvivaSA Dijital Dönüşüm Bölüm Yöneticisi ve CRM Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Emek Akbal, IGA - İstanbul Grand Airport CIO’su Ersin İnankul, İçil Eğitim ve Danışmanlık Stratejik Pazarlama Danışmanı Mustafa İçil, Türk Telekom Dijital İşler Direktörü Tuğrul Taşgetiren ve Türk Hava Yolları Operasyon Çözümleri Başkan Yardımcısı Zafer Babür oldu. İlk soru olarak liderlerin dijital dönüşümde neler yaptıklarını anlatmalarını isteyen Kansu’ya ilk yanıt Emek Akbal’dan şöyle geldi: “Dijital dönüşümün tek bir tanımı yok. Bu birazcık sizin kurumunuza nasıl uyduğu, sizin nasıl baktığınızla ilgili. Kağıt projesinin ortadan kalkması her şeyin ortadan kalkması olarak da yorumlayabilirsiniz. Kurumun kendi kültürüne göre şekillenen bir şey. Biz ise şöyle tanımlıyoruz: Kurum içindeki kişilerin, işlerini tanımlarken müşteri odaklı olarak proseslerini yeniden ve tabi ki teknolojinin yardımıyla tanımlamaya başladığı an. AvivaSA olarak biz müşteriyi tanıyor olmanın öneminin farkındayız ve müşterimizi tanımak ve tüketiciyi tanımak üzere çok fazla araştırma yapıyoruz. Müşteriyi tanımak, sosyal tarafta, sosyal CRM sistemimizle birlikte davranışları, beklentileri, hayalleri, hedefleri öğrenmek ve tanımak istiyoruz. Çünkü günün sonunda müşteri dijitalde ve çok bilgili. AvivaSA’da yer alan dijital garaj, bir laboratuvar, girişimcilik ve yenilikçilik merkez diyebiliriz. Biz bir teknoloji şirketi değiliz ama teknolojiyi çok etkin kullanan bir şirketiz ve buna doğru yönelmek istiyoruz.”
Kendi bünyemizde inovasyon ekibimiz var Projenin aslında Cumhuriyet tarihinin altyapı projesi olduğunu, 80 bin portluk network’ten, 72 tane sistemin 101 interface’de çalışacağı altyapıdan bahsettiklerini vurgulayan Ersin İnankul, “Dijital dönüşüm; bizim hem planlamayı yaparken aklımızda olan hem bu proseslerin ortasında olan kısım” dedi ve ekledi: “Bu, kağıtsız proje ve sahadaki hiçbir mühendisimizin elinde kâğıt göremezsiniz. Tamamen tabletlerle uyguluyorlar. Dünyanın en büyük üç boyutlu uygulama projesi ve projenin kontrolünü yapıyoruz. Kâğıt kullanmıyoruz ve sahadaki uygulamaları, hak ediş kontrolünü bile tabletlerden takip ediyoruz. Bu havalimanında büyüklüğünü de dikkate alarak yolcu deneyimine önem vermek istiyoruz. Yolcumuzu biraz daha self-servis yapılarına yönlendirmek, kiosk’lardan checkin’lerini yapmaları, pasaporttan kendi geçsin ve beklemesin, pasaporttan geçtikten sonra kapısına ilerledikten sonra beklemeyip kendi geçebilsin diye çalışıyoruz. Yolcu deneyiminden sonra, yolcuyu evinden alıp havalimanına getirme çabası içindeyiz. Otoparkımız çok büyük ve aracını kaybedenler için bir teknoloji geliştirmeye çalışıyoruz: Aracım nerede uygulaması. Kişi plakasını
mobil uygulamaya girecek. Aracını nereye koyduğu fotoğrafı önüne gelecek. Çünkü 18 binlik bir otoparkta kişi, 3-4 saatte aracını bulamayabilir. T3 seviyesinde bir veri merkezi yapıyoruz. Burada isteyenlere yer vererek oradan servis veren bir duruma getirmek istiyoruz. 10 bin metrekarelik bir yer tasarlıyoruz. Son olarak IoT, bu proseslerin hepsinde var. Kameralarla yoğunluk analizi yapıp yolcularımızı yönlendirme çalışmalarımız olacak. Enerji üretimimiz çok kritik. Jeneratörler bütün yangın geçiş sistemlerini izleyeceğiz. Çöp kontrolünü yapacak, çöplerimizin doluluk oranını takip edeceğiz. Bunlar teknolojik ‘ilk’ler olacak. Kendi içimizde de inovasyon ekibimiz var.” Değişimin hızı zorluyor “Bugün baktığımızda o kadar kimliğimiz var ki internette” diyen Mustafa İçil de şöyle devam etti: “Hepsinin üzerinden iletişimi kuruyoruz. Bütün bu platformlarda da ulaşılabiliyor olmamız gerekiyor ki işimizi yapalım. Aynı dijital kimlik kavramı firmalarda da var. Bu dijital kimlikleri iyi yönetmesi gerekiyor. İK ekibini düşünün. Şirketin ve çalışılabilir bir pozisyon olabilmesi için işverenin markalaşma yaratması gerekiyor. BT ekipleri de CEO’nun rolü ve pazarlamanın başarısı
için önemli role sahip. “Bütün bu güzel çözümleri konuşurken, zorlukları da duyuyoruz. Zorluklardan bir tanesi değişimin hızı. Dijital dönüşümü sindirdik, ama doğru çözüm ne? Biz bunları planlayıp bütün ekipleri bir araya getirmeye karar verdiğimizde sistemler değişmeye başlıyor. Sadece yarınımızı kurtaracak teknolojileri değil, daha ötesini kurtaracak alt yapıları düşünmemiz gerekiyor. Değişimi yakalayamayan firmalar yok oluyorlar. İkinci konu sinerji. Çalışanların bu işe katılımı çok önemli. Değişim sırasında, bağlı olduğunuz kültürel altyapılara veda etmeniz gerekiyor ve bu çok kolay değil. İnovatif ve cesur olacak, riskler alacak, kararlı olacak, bütün bunları yaparken herkesi motive edecek.” Sıfırdan fikri alıp geliştiriyoruz “Kültür kolay ama uygulaması zor bir şey. Kurum kültürü de ‘yeni bir kültür benimseyeyim’ diyerek yapılabilecek bir şey değil” tanımını yapan Tuğrul Taşgetiren’e göre, asıl yapılması gereken; kurumun işleyişini değiştirmek, çok daha çevik ve risk alan bir hale gelmesini sağlamak. “Türk Telekom’da benim de bulunduğum birimin işi; sıfırdan fikri alıp geliştirip, analizini yapıp hayata geçirmeye çalışmak ve araştırdığımız fikir sayısı
100’ü aşmıştır” bilgisini veren Tuğrul Taşgetiren, sözlerine şöyle devam etti: “Ama hayata geçirdiğimiz 3-4 tanedir. O fikirlere hipotezlerle yaklaşıyoruz. Büyük şirket olmanın getirdiği handikap var. Büyük şirketler çok bürokratik şirketler. Bazıları biraz daha hızlı hareket edebilen şirketler. Türk Telekom’un 35 milyon müşterisi var. Bu süreçlerin aynısını alıp yeni işler kurmak için kullandığınızda ölü doğabiliyor, işlemiyor. Sonuç olarak özellikle büyük şirket olmanın da handikaplarını aşmak için C-level olmak çok önemli. Büyük veri kesinlikle çok önemli. Türk Telekom olarak biz de yaklaşık iki yıldır büyük veri alanında ne yapacağımız konusunda araştırma yaptık. Reklamcılıkta yeni trend; mecraları planlamaktansa kişileri planlamak. Kendi verimizin çok büyük fayda sağladığını, doğru müşterinin reklamı tıklamasının faydasını gördük. Yaklaşık 6 ay önce bunu piyasaya açtık ve şu anda satışını yapıyor, güzel geri dönüşler bekliyoruz.” Ölçebilmek her adımın temeli Zafer Babür ise bu değişim noktasında temelde sensör teknolojisinin yer aldığını şu sözlerle anlattı: “IoT’yi öğretin çocuklara. Kullandığınız sistemlerde kullanıcı adı ve şifrelere dikkat edin. Teknoloji gelişiyor ve üniversitelerin teknoloji ofisleriyle beraber çalışıyoruz. Şu dönemde en önemli malzeme fikir. Biz fikrin arkasında koşuyoruz. Bunu yapabilmek için inovasyon laboratuvarlarımız ve teknoloji üssümüz var. Belli bir süre her şirketin kendi dijital sesi olacak. Buralardan tohum topluyoruz. Güvenlik önemli. Kullandığınız her türlü ürünü inceleyip güvenlik aşamasından geçirmeliyiz. Veri merkezimiz bugün sayılı merkezlerden bir tanesi. Optimal seviyede harcama ve verim çok önemli. Her şeyi ölçebiliyorsunuz.”
INTERCEPT ilgi Sistemleri Güvenliğinde Devrim Yaratan Çözüm, Etkin Koruma. Bilgi
Yeni nesil Sophos Intercept X uç nokta güvenlik platformu, fidye yazılımlarının ve keşfedilmemiş açıkların sistemlerinize zarar vermesini engeller. Sunduğu detaylı raporlarla güvenliğinize yönelik tehditleri gözler önüne serer. • Fidye yazılımlarını dosyalarınızı rehin almadan durdurun • Keşfedilmemiş açıkları kullanan saldırıları imza gerektirmeyen anti-exploit teknolojisiyle bertaraf edin • Kolay anlaşılır analizlerle tehditleri gözlem altında tutun ve sorunun kaynağına inin • Otomatik iyileştirme ve temizleme özelliklerinden faydalanın
Daha fazla bilgi ve ücretsiz deneme için
www.sophos.com/intercept-x
14
BThaber
BİLİŞİM ZİRVESİ
Bilişim teknolojilerinin sağlık alanına etkisi her geçen gün artıyor. Sağlık hizmetlerinin kalitesinin ve hızının artmasıyla birlikte maliyetlerde de önemli ölçülerde düşüşler yaşanıyor. Bilişim Zirvesi kapsamında düzenlenen Dijital Tıp Devrimi konulu Teknoloji Platformu’nda bu dönüşüm süreci ile sağlık ve bilişim teknolojilerinin yakınsaması detaylı bir biçimde ele alındı. Oturumun açılış konuşmasını gerçekleştiren Sisoft Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürü Ömer Siso, günümüzde hastanelerin bilgi teknolojileri ile donatıldığını bu konuda Sisoft’un da önemli katkıları olduğunu kaydetti. Daha sonra söz alan BAU Yazılım Mühendisliği
Bilişim Zirvesi kapsamında düzenlenen Çağrı Merkezi Platformu’nda yeni nesil iletişim merkezleri olarak adlandırılan çağrı merkezleri alanında yaşanan gelişmeler ele alındı. Türkiye’de çağrı merkezi sektörünün son durumunun ele alındığı oturumda sektörün geleceği ve aksiyon planı konusunda uzmanların görüşleri alındı. Comdata Türkiye Genel Müdür Bahadır Pekkan, tüm sektörlerde olduğu gibi çağrı merkezi sektöründe de yeni nesil müşterilerin taleplerinin ve beklentilerinin şirketlerin stratejilerini belirlemede önemli rol oynadığını söyledi. Ülkemizde genç ve dinamik nüfusa dikkat çeken Pekkan, bu nüfusun iletişime açık, özgüveni yüksek, sorgulayıcı ve yaratıcı bir yapıya sahip olduğunun altını çizdi. Pekkan, sözlerine şöyle devam etti: “Dijital çağın içinde doğan bu neslin, marka, kurum ve hizmet beklentileri diğer nesillerden farklı. Biz de bu beklentileri karşılarken müşteri deneyimine önem vermek zorundayız. Müşteri deneyiminin yanı sıra onların sadakatini de kazanmak sürdürülebilir bir başarı yakalayabilmek adına oldukça önemli. Şirketlerin ve müşterilerimizin dijital
26 Aralık 2016 1 Ocak 2017
Dijital Tıp Devrimi
Bölümü Öğretim Üyesi ve BAU Kıbrıs Kurucu Rektörü Prof. Dr. Adem Karahoca, sağlık bilişiminde büyük veri analitiği uygulamaları konusunda bilgi verdi. Artı Sağlık İcra Kurulu Başkanı Dr. Hüseyin Kurt’un yönettiği ve Agito CEO’su Bahadır Emre Omacan, MLP Care Kurumsal Pazarlama Grup Müdürü Burak Ünal, Novartis Türkiye Teknik Operasyonları Bilgi İşlem Direktörü Mürvet Temuçin Reis ile Sisoft Genel Müdürü
Ömer Siso’nun konuşmacı olarak katıldığı “Paydaşların Gözünden Sağlık 2.0 ve IoMT” panelinde ise sağlıkta dönüşüm sürecindeki sorunlar ve çözüm önerileri konuşuldu. Günün ikinci yarısında ise Ankara Üniversitesi Biyoteknoloji Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hilal Özdağ, “ağlık araştırmalarında omik devrimle değişen paradigma: Deneme yanılmadan hassasiyet ve kesinliğe” konulu bir sunum gerçekleştirdi. Daha sonra söz
alan Forrester Research İşletme Mimarisi Baş Analisti Henry Peyret, sağlık sektörünün dijital dönüşümü, Oracle MEA Sağlık Hizmetleri Danışmanlığı
Dijital neslin beklentileri farklı dönüşüm yaşadığı bu çağda kişilere özel çözüm sunan ve katma değer yaratan firmalar orta ve uzun vadede kârlı çıkacak.” Sektörde faaliyet gösteren şirketlerin dijital dönüşüm stratejilerini tamamlaması gerektiğini belirten Pekkan, şunları söyledi: “Şirketler gelişen teknolojiyi iş süreçlerine ne kadar çok
sadece bilgilendirme amaçlı kullanılmıyor. Pazarlamadan ödeme alınmasına kadar her türlü alanda çağrı merkezleri hem müşterilerin hem de şirketlerin en önemli araçları arasında yer alıyor. Hizmet verdiğimiz müşterilerin iş geliştirme süreçlerinde de önemli bir aktör haline gelen çağrı merkezleri, artık bir müşteri deneyimi yönetim
entegre ederlerse etsinler, çağrı merkezlerini arayan kişiler beklemek istemiyor, kendine özel hizmet almak istiyor veya sorununun bir an önce çözülmesini talep ediyor. Bu taleplerin karşılanmasının yanı sıra çağrı merkezleri artık
merkezi haline geldi. Sağladığı katma değer göz önüne alındığında, bu deneyim yönetim merkezlerine yatırım yapan şirketler bir önümüzdeki dönemde rekabette bir adım öne çıkacak. Özellikle hizmet verdiği sektör özelinde
uzmanlaşmış, müşteriye terzi işi çözüm sunan firmalar fark yaratacak.” Panelde konuşan Procat, Call Center Hotel CEO’su Tarkan Ersubaşı ise çağrı merkezlerinin, marka sadakatinin önemli bir parçası olan müşteri deneyimi için stratejik öneme sahip olduğunu söyledi. Ersubaşı, sözlerine şöyle devam etti: “Daha iyi bir müşteri deneyimi için yapılacak iyileştirmelerde her zaman gidilecek yol var. Müşteri iletişiminde mutlak başarı için mutlaka müşteriyi dinlemek, ulaşılabilir olmak, sorunları olabildiğince erken safhada çözmek, şikayetlerin tamamına geri dönüş yapmak ve doğru zamanda doğru hizmetle ilgili müşteriyle temasta bulunmak gerekiyor.” Türkiye’deki çağrı merkezlerinde en büyük sorunun pazarı büyütmeye çalışırken dış kaynak kullanımını optimize etmede ortaya çıktığını belirten Ersubaşı, şunları söyledi: “Örneğin, bankaların kişi başı kâr ve ciro gibi temel göstergelere dikkat ederken, veri koruma kanunu uyarınca tüm işlemlerini
Başkan Yardımcısı Alain Ozan da dijital dönüşüm ve bulutta yolculuk konulu birer konuşma gerçekleştirdiler. BThaber Yayın Koordinatörü Ayhan Sevgi’nin moderatörlüğünde gerçekleştirilen Dijital Sağlık: Yeni Nesil Teknolojiler başlıklı oturumda ise yeni teknolojilerin sağlık alanına entegrasyonu konusu ele alındı. Marmara Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Ali Serdar Fak, Sağlık Bakanlığı Sağlık Sistemleri Genel Müdürlüğü Proje Kaynak Geliştirme Birim Sorumlusu Umut Elmas ile Brocade Türkiye ve Yunanistan Ülke Müdürü Feyyaz Atalay’ın konuşmacı olarak katıldığı oturumda, giyilebilir teknolojiler ve nesnelerin internetinin sağlık alanına yansımaları ele alındı.
dış kaynağa aktarması mümkün görünmüyor. Bu noktada satış yapmayan çağrı merkezleri temel performans göstergelerinde maliyet merkezlerine dönüşüyor. Öte yandan, kurumların bir yıllık sözleşmelerle çağrı merkezlerini dışarıdan desteklemesi bu alana yatırım yapmak isteyen girişimciler için yeterince güçlü bir teşvik oluşturmuyor. Çağrı merkezlerinin kurumsal müşterilere kiralanması modeliyle veya özel teknoloji hizmetlerinin bünyelerine entegre edilmesiyle ciddi maliyet avantajı sağlanabilir. Çağrı merkezi sektöründe yakın geleceğin trendleri hakkında da panele katılanlara bilgi veren Ersubaşı, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Yakın gelecekte çağrı merkezi uygulamaları kişisel dijital asistanlara ve botlara entegre edilecek. Müşteriler en sık sorulan sorularına sesli tanıma sistemi ve sanal müşteri temsilcileri ile cevap bulurken satın almaya yönelik işlemlerinde ve bağlılık programlarında gerçek insanlardan destek alacaklar. Bu noktada çağrı merkezlerinin Whatsapp, Instagram ve Facebook gibi sosyal ağlara entegre edilmesi daha da önem kazanacak.”
Datalogic El Terminalleri
Falcon X3+
Skorpio X3
DH-60
Cradle+ ile birlikte
DL-AXIST www.bilkur.com.tr www.datalogic.com
Bilkur Bilgisayar San. ve Tic. Ltd. Şti. Fulya Mah. Öztürk Sok. Akabe Ticaret Merkezi No:1B Şişli/İSTANBUL Tel: +90 212 212 6014 - Faks: +90 212 275 1582 www.bilkur.com.tr bilkur@bilkur.com.tr
2017 yılının hepimiz için mutlu, sağlıklı ve hayırlı olmasını dileriz.
BARKOD ÜRÜNLERİ TÜRKİYE DİSTRİBÜTÖRÜ www.bilkur.com.tr
Bilkur Bilgisayar San. ve Tic. Ltd. Şti.
Fulya Mah. Öztürk Sok. Akabe Ticaret Merkezi No:1B Şişli/İSTANBUL Tel: +90 212 212 6014 - Faks: +90 212 275 1582 bilkur@bilkur.com.tr
18
BThaber
BİLİŞİM ZİRVESİ
26 Aralık 2016 1 Ocak 2017
Elinizdeki veriye hak ettiği önemi doğru yöntemlerle verin müşterilerimizin değer zincirine katkıda bulunmasını da hedefliyoruz. Fujitsu belge çözümleriyle birlikte partnerlerimize yardımcı oluyoruz ve bu yeni çağda birlikte yürümeye devam ediyoruz.”
‘Büyük Veri ve Bulut Çözümleri ile Yapay Zeka Algoritmaları’ başlıklı oturumlarda ThoughtWorks Türkiye Teknoloji Direktörü ve DataIstanbul Kurucusu Abdulkadir Yaman, “Yapay Zeka Çağı ve Büyük Veriden Öğrenme’ sunumu ile büyük veriyi tanımladı. “Son iki sene içerisinde toplanmış veri, insanlık zamanında toplanmış veriden daha fazla” diyerek, akıllı bağlı cihazlara, 2020’de 6,1 milyar akıllı telefon beklentisine değinen Yaman, şu yorumları yaptı: Verileri değerlendirdiğiniz kadar zenginsiniz “Bu kadar veriyi topluyoruz, elimizde 5-6 zetabayt veri var ve bunun sadece yüzde 1’ini analiz edip değer üretmişiz. Çok bakir bir alan, verilerden öğrenebileceğimiz çok şey var. Bunu gören şirketler, bu araştırmanın yapıldığı şirketlerin yüzde 73’ü 2016 sonuna kadar büyük veriye yatırım yapma kararı almışlar. Veri diyoruz, topluyor, öğrenmeye, değer üretmeye çalışıyoruz, neden bu kadar insan değer üretmeye çalışıyor? Hedef ne? Aslında bir şeye hazırlık yapıyoruz. Bugün hazırlık yapıyoruz ki o gün geldiği vakit ürünlerimizi pazara daha doğru ve hızlı çıkabilelim. Bir jenerasyon geliyor ve o jenerasyon tüketim alışkanlıklarını çok ciddi şekilde değiştirecek. Z jenerasyonu maksimum 8 saniye odaklanabiliyor. Onlara ulaşmak istiyorsanız 8 saniyeniz var ve onlara konvansiyonel yöntemlerle değil, videolarla, resimlerle ulaşabilirsiniz. Dijital çağın sebebi Z jenerasyonu ve Z jenerasyonunun tüketici pazarını domine etmesine sadece 8 sene var, hazır olmak zorundasınız. Eski yöntemlerle bu jenerasyonu tanımaktan ziyade, daha geçerli ve doğru tahminler yapabilmek mümkün. Bu noktada işin içerisine başka bir element giriyor: Yapay zekâ. Yarın robotlarla yan yana çalışacağız, belki bazı noktalarda bizden daha iyi kararlar alacak.”
İçgörü sisteminizi kurun ve yönetin Forrester Research İşletme Mimarisi Baş Analisti Henry Peyret, ‘İç Sistemlere Doğru’ (Toward System of Insight) başlıklı sunumuyla büyük verinin yeni bir konu olmadığına dikkat çekti. “Bu konuda -Türkiye olarak değerlerimizin değiştiğinin farkındayız ve bu değer odaklı müşteriler bizim yeni bir tüketim çağında olduğumuzun en büyük göstergesi” diyen Henry Peyret, sunumunda müşteriler çağına şöyle dikkat çekti: “Alıcılar ürünlerden, hizmetlerden ve şirketlerden her türlü bilgiyi elde edebilmek ve daha fazla değer çıkartabilmek istiyorlar. Şirketler bazı problemlerle karşı karşıya da kalabiliyorlar. Çünkü müşteri bütün işlerin merkezinde, ama bu noktada müşterilerin etrafında olan noktalara baktığımız zaman, müşteriler farklı aplikasyonlarla kendi ekosistemini kendi etrafında topluyor, her zaman yeni değerlerin peşinde koşuyorlar. Sistemler arasında da güçlü bir ilişki var. Büyük veri dediğimiz zaman bu içgörüleri bir sonraki en iyi adımı belirlemek için sizlere sunuyor. Bütün bu şirketler, bu prensip üzerinde hareket ediyor, tekrar tekrar kullanıyor bu geri bildirim döngüsünü ve bu bilgileri kişiselleştirerek kişiye özel hizmet sunuyor.
PFU’nun öncelikleri net! Bir Fujitsu şirketi olan PFU’nun EMEA Bölgesi Pazarlama Direktörü Klaus Schulz, “Dijital Çağda Belge Tarayıcı Çözümleri” başlıklı sunumuna, kurumsal yapılanmaları hakkında bilgi vererek başladı. “Bu şirkette Fujitsu organizasyonu içerisinde belge ve tarama, tarayıcı çözümleri üretme konusunda uzmanlaşmış
büyük şirketlerden biri” diyen Schulz, çözümleri ve hedefleri hakkında şu bilgileri verdi: “PFU üç konuya odaklanıyor. Bunlardan ilki görüntüleme sistemleri, veri tarama, veri yönetimi gibi konular. Çözüm dediğimiz kısım, iç Japon piyasası için çözüm sağlıyor. Şirket içerik yönetimi konusunda sistemler sunuyoruz ve bu konuda ciddi deneyimlerimiz var. Üçüncü alan ise faal olduğumuz, ATM makineleri gibi gömülü bilgisayar sistemleri. İnsan-makine etkileşimi, mobil ortamda bilginin aktarılması ve belgeler üzerinde aktarılan bilginin buluta aktarılması konusunda deneyimimiz var. PFU; teknolojik taahhütü olan bir şirket. Piyasa lideriyiz çok uzun yıllardır belge tarayıcılar konusunda.
birimiz. Fujitsu içerisinde PFU belge tarayıcı çözümlerin tamamıyla bizim tarafımızdan ele alındığı konu, Fujitsu içerisinde en
Portföyümüz donanım, yazılım birlikteliğine kadar gidebiliyor ama bu noktada yerel ve bölgesel çözümlerin sorunsuz olarak
Müşteri odaklı, hatta müşteri takıntılı diye çevirebiliriz. Daimî bir döngüden bahsediyoruz burada. Sürekli o veritabanını beslememiz, hatalarımızdan öğrenmemiz, bunun için daimî bir öğrenim sürecinde olmamız lazım. Hatalar yapılabilir, ama sıkıntı yok. Aynı zamanda içgörü sisteminizi de yönetmeyi unutmayın.”
Birçok kriteri göz önünde bulundurun Boğaziçi Üniversitesi YBS Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ahmet Onur Durahim, “Şirketler İçin Doğru Bir Büyük Veri ve Bulut Stratejisi Nasıl Oluşturulur?” sunumuyla, şu bilgileri verdi: “Bulutu aldık, verimizi attık olmaması lazım. Temel özellikleri; talep edildiğinde kullanılabilir, her şeyden ulaşılabilir. Aslında bu kullandığım kadar ödeyeceğim sistemle çalışır, ama her zaman bu tutmaz. Ben büyük veri için bulutu kullanmak istiyorum deyip kiralayıp, baştan bir anlamanız gerekiyor. Burada tabi masraf en önemli öncelik, araştırmadan bu işe girmemek lazım. Dezavantajları, güvenlik, mahremiyet problemi, güvenirlik problemi var. Bulut bilişim için internet erişiminizin olması lazım. İnternetiniz yoksa bulut diye bir şey yok, varsa da her yerden her zaman buluta ulaşabiliyorsunuz.” Ölçülebilir maliyet dengesi Bulut Yazılım CEO’su Hüseyin Mert, “Bulut Üzerinde Çalışan Yazılımlar” sunumu ile kurumsal BT uygulamaları ve bunların kullanımında gelinen noktayı şöyle özetledi: “Önceden sanal makinelere bölüyorduk, artık işlemlere bölmemizi istiyor yazılımlarımızda. SaaS değil, aslında daha ötesinde ‘container as a service’e inmiş durumdalar. Bu da trendleri gösteriyor. Google Trends’ten çıkardım. Virtual machine ölmüyor ama gittikçe gidiyor. Eski kafayı bırakmamız lazım. Mimarinin ismi sunucusuz yazılımlar. Biz de bu alanda ürünler çıkarttık.”
20
BThaber
BTnet.com.tr
Ekonomik ve güvenli arşiv
Aytül Sepetci İşNet, her ölçekteki şirketin e-dönüşüm sürecine katkı sağlayan ürün ve çözümler geliştirmeye devam ediyor. Bu kapsamda İşNet, NetteArşiv çözümüyle, oluşturulan defterler, beratlar ve GIB imzalı beratlar gibi korunması gereken dosyaların tamamını, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) belirlediği dizin yapısında ve bulut teknolojisi ile saklayan sistemi sundu. Bu yönüyle NetteArşiv bir saklama platformu olduğu gibi platform içindeki beyanname ve banka ekstresi ekleme özelliği sayesinde şirketlerin ilgili dönemdeki defter, berat, beyanname ve banka ekstrelerini karşılıklı olarak kontrol ederek ön denetimi gerçekleştiriyor. İşNet Genel Müdür Yardımcısı Aytül Sepetci, NetteArşiv
sisteminin de devreye alınmasıyla birlikte şirketleri hızlı dijital dönüşüm sürecine hazırlamak üzere tüm ürün ve hizmet yelpazesini oluşturduğuna işaret ederek şu bilgileri verdi: ‘’Çözümümüz, şirketlerin kanunen saklaması gereken defterleri arşivlemesinin yanı sıra bu defterlerin Maliye Bakanlığı’nın istediği formatta oluşturulup oluşturulmadığının kontrolünü, muhasebe denetimlerinin yapılmasını, şirketin her türlü kıymetli ve kritik belgelerinin saklanması ve arşivlenmesini, böylece tüm veri kayıplarının önlenmesini sağlıyor.’’ NetteArşiv sistemi, yine İşNet’in bir başka e-dönüşüm çözümü olan LucaNet Kobi Ticari Yazılımı ile entegre çalışabiliyor. NetteArşiv ticari olmayanlar da diğer kaynaklardan aldıkları veriyi LucaNet Kobi Ticari yazılımına aktarabiliyor ve veriler de firmaların muhasebe sürecine hızlıca entegre ediliyor. Ayrıca TÜRMOB tarafından geliştirilmiş Luca Mali Müşavir Programı e-Defter uygulamasından e-defteri oluşturduğu anda otomatik olarak NetteArşiv sisteminde bu belgeler yedeklenebiliyor.
Qualcomm ve Samsung’da yeni işbirliği Qualcomm Technologies ve Samsung Electronics, stratejik iş birliklerini genişletti. Bu kapsamda Qualcomm Snapdragon 835 birinci sınıf mobil işlemciler, Samsung’un 10 nanometre (nm) FinFET işlemci teknolojisi ile üretilecek. Ekim ayında Samsung, sektörde 10nm FinFET teknolojisinin seri üretimine başlayan ilk firma olduğunu duyurmuştu. Önceki nesil 14nm FinFET’e kıyasla Samsung’un 10nm teknolojisi, yüzde 27 daha yüksek performans ve yüzde 40’a kadar daha düşük güç tüketiminin yanı sıra kapladığı alan verimliliğinde
yüzde 30’a kadar artışa imkan sunarken, Snapdragon 835 işlemci, 10nm FinFET’i kullanarak daha küçük bir çip ayak izi sağlayacak. Böylece daha büyük pilleri veya daha ince tasarımları destekleyecek şekilde gelecekteki ürünlerin içinde üreticilere (OEM) daha fazla kullanılabilir alan sunmuş olacak. İşlem iyileştirmeleri ile birlikte daha gelişmiş bir çip tasarımı sayesinde pil ömründe önemli gelişmelerin olması bekleniyor. Snapdragon 835, halen üretimde ve 2017’nin ilk yarısında ticari cihazlar için dağıtımına başlanması hedefleniyor.
26 Aralık 2016 1 Ocak 2017
Brother’dan kurumsal çözüm MFC-L6900D Dünyanın en önemli yazıcı üreticilerinden Brother, MFC-L6900DW isimli yeni çoklu fonksiyonlu lazer yazıcısıyla karşımızda. Peki Brother bu modeliyle bizlere neler sunuyor, detaylarıyla inceleyelim. Öncelikle kutusundan ilk çıktığı anda cihazın ön paneli dikkat çekici bir unsur olarak sizleri karşılıyor. 12.3 cm’lik dokunmatik ekran ile birlikte gelen yeni modelde ekran büyük oranda kullanıcı deneyimini üst seviyelerde tutmayı başarmış. Zira günümüzde pek çok yeni model ofis yazıcısında rastlanan özelliklerden biri de buydu. Tek renk kullanılan ön panelde dokunmatik tuş takımının yer aldığını söylemekte de fayda var. Brother’ın, siyah-beyaz lazer yazıcı segmentine ait olan MFC-L6900DW modeli dakikada 50 çıktı hızıyla çalışıyor. Ancak çıktılar kablosuz ağ üzerinde toplu çıktı halinde gönderildiği an kısmi aksamalarla 50 ppm’den yani dakikada 50 çıktıdan bir nebze uzaklaşılabiliyor. Bununla birlikte yazıcı otomatik çift tarama ve yazma işlevlerini de başarılı bir şekilde yerine getiriyor. Güvenlik çözümleriyle ön planda Brother MFC-L6900DW, güvenlik çözümleriyle başarılı ürünlerden birinin altına imza atmış. Kimlik
doğrulama çözümlerinin yanı sıra güvenlik amacıyla NFC kartlar üzerinden çalışma opsiyonu da sunan yazıcının bu yönüyle tam olarak orta ve büyük ölçekli işletmelere hitap ettiğini söyleyebiliriz. Cihazın bir diğer özellikliği ise ekonomik çözümler sunmuş olması. Öyle ki mevcut tonerin 20.000 sayfaya ulaşan baskı ömrüne sahip olduğu belirtiliyor. Son zamanlarda Android ve iOS’in iş dünyasına da hakim olması, MFC-L6900DW gibi iş dünyasına yönelik cihazlarda bile sekronizasyon zorunluğu getiriyor. Apple’ın
AirPrint ve Google’ın Cloud Print hizmetilerin yanı sıra Brother’ın kendine ait iPrint ve Cortado Workplace uygulamalarıyla da uyumlu çalışıyor. Günümüz temel yazıcı taleblerinin başarılı bir şekilde yansıtıldığı cihaz USB 2.0 ile birlikte geliyor. 802.11 b/g/n kablosuz ağa sahip olan yazıcı, Cortex A9 ve 1 GB hafıza ile satışa sunuldu. Fotokopi, tarama ve fax gibi mutlaka olması beklenen özellikleri de ihmal etmeyen Brother şirketinin kullanıcılar için basit ve anlaşılır bir kullanım deneyimi sunduğu gerçek.
KOBİ’lere ücretsiz İSG Check-up Türkiye İnsan Yönetimi Derneği (PERYÖN) çatısı altında, Vodafone ve Huawei’nin desteğiyle oluşturulan Geleceğe Güvenli Yatırım Platformu, site üzerinden KOBİ’lerin ücretsiz check-up yapmalarını sağlayarak, yasal düzenlemeler doğrultusunda aksiyon almalarına destek oluyor. KOBİ’lerde iş sağlığı ve güvenliği kültürünü oluşturmak üzere hayata geçirilen Geleceğe Güvenli Yatırım projesi www. gelecegeguvenliyatirim.com, KOBİ’lere iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili detaylı bilgi sunarak, kılavuzluk yapmayı hedefliyor. Geleceğe Güvenli Yatırım
Platformu; ücretsiz check-up fonksiyonuyla, KOBİ’nin mevcut durum analizini yaparak, eksiklerini tamamlamada ona destek olacak bir danışmanlık sistemi yerine geçiyor ve KOBİ’nin İSG maliyetini düşürebilmesini sağlıyor. KOBİ’ler de iş güvenliği uzmanı, çalışma
alanı risk değerlendirme raporu, acil durum eylem planı, tehlikeli madde güvenlik danışmanlığı gibi konularda mevcut durumlarını Geleceğe Güvenli Yatırım Platformu aracılığı ile belirleyebiliyor ve birçok konuda ücretsiz destek alabiliyorlar.
BThaber
BTnet.com.tr
26 Aralık 2016 1 Ocak 2017
Zorlu saha koşullarında güçlü performans Zyxel’in yeni endüstriyel PoE switch’leri, hızlı kurtarma teknolojisi ile öne çıkıyor. Yeni seri 5/12 portlu Gigabit Switch’ler dış koşullarda zahmetsiz ve stabil bir ağ kurulumu için tasarlandı. Zyxel’in kurumsal ağ çözümleri içinde yer alan RGS serisi, dış sahada kullanılan ve sürekli yüksek ısı ve toz gibi olumsuz koşullara maruz kalan dış kabinlerin IP tabanlı olarak kontrol edilebilmesini ve sürekli çalışır durumda tutulabilmesini sağlayan ürün ailesi olduğu gibi, IP30 ve elektromanyetik uyumluluk standardı EMC sertifikalarıyla ısı kontrol ve koruma sağlayarak -40’tan, 75 santigrat dereceye kadar değişen ısılarda performansını koruyarak çalışabiliyor. Cihazlar sınırlı kurulum alanına sahip
kullanıcılar için bir DIN rayına ya da duvara monte edilerek farklı montaj seçenekleri de sunuyor. RGS Serisi’nin sahip olduğu fiber uplink desteği, ağların kapsamını 40 kilometreye kadar genişletmeye olanak sağlayarak maliyet tasarrufunun da önünü
açarken, PoE+ teknolojisi ile yüksek güç tüketen benzerlerine göre önemli oranda enerji tasarrufu sağlıyor. RGS Serisi; 12 portlu RGS200-12P ve 5 portlu RGS100-5P olmak üzere iki farklı modelle pazarda yerini alıyor.
True Key uygulaması, Hello ile entegre
21
Akıllı çekme sistemi Nissan’dan
Nissan, Japonya’da Oppama fabrikasında tamamen otonom hareket eden Akıllı Araç Çekme Sistemi’ni tanıtırken, bu yeni çözüm de Nissan Akıllı Entegrasyon sisteminin gerçekleşmesine yönelik önemli bir adımı oluşturuyor. IVT (Intelligent Vehicle Towing) sistemi üretimi tamamlanmış otomobilleri taşıyan treylerleri fabrikadaki yükleme ve boşaltma alanlarına otonom olarak çekmek üzere modifiye edilmiş Nissan Leaf modelini baz alıyor. Sistem, parça taşımasında kullanılan otomatik taşıt sistemlerinin aksine, herhangi bir ek altyapıya gereksinim duymuyor. Çekici araç, aracın etrafındaki yol çizgilerini, bordürleri veya olası engelleri tespit eden bir dizi kamera ve lazer tarayıcılarla donatılırken, kamera ve tarayıcıların topladığı bilgilerin harita bilgileri ile çakışması halinde, çekici araç konumunu
otonom olarak belirlerken, bu hedefe ulaşmak üzere yine otonom olarak yeni bir rota hesaplıyor. Fabrikanın hız limitleri dahilinde hareket eden çekici araç da engel veya olası tehlike halinde otomatik olarak duruyor ve yolun açık olduğunu tespit ettiğinde tekrar hareket ediyor. Çekici aracın rotası; üretim süreçlerine veya araç transfer yollarındaki değişikliklere bağlı olarak yeniden belirlenebiliyor. Bütün otonom çekici araçlar, her bir aracın konumunu, sürüş hızını, kalan menzilini ve operasyonel durumunu gözlemleyen merkezi bir trafik kontrol sistemine bağlı halde bulunuyor. İki otonom çekici aracın bir kavşakta karşı karşıya gelmesi halinde trafik kontrol sistemi hangi aracın geçiş önceliğine sahip olduğunu algoritma olarak belirliyor. Sistem olası bir acil durum halinde de araçları otomatik olarak durdurabiliyor.
Öngörüsel ilerleme fırsatı
McAfee ürün ailesinin çok faktörlü kimlik doğrulama ürünü olan True Key, Windows Hello entegrasyonu ile artık Microsoft Edge üzerinde de çalışacak. Böylcee kullanıcılar çevrimiçi hesaplarını çok daha kolay ve güvenli yönetebilecek. Bu entegrasyonun Intel Security ile Microsoft’un şifresiz bir gelecek yaratma vizyonlarının ürünü olduğunu belirten McAfee True Key CTO’su Richard Reiner; “Windows Hello ve True Key
entegrasyonu ile kullanıcıların şifre ve kimlik doğrulama odaklı sorunları çözmek üzere önemli bir adım attık. True Key kullanıcılarına gelişmiş çok faktörlü koruma ve dinamik bir bilgi doldurma sistemi sunarak, daha güçlü şifre yönetimini teşvik edip çevrimiçi deneyim sağlıyoruz” dedi. Bu arada, McAfee True Key uygulaması Internet Explorer, Microsoft Edge ve Chrome’un yanı sıra artık Firefox’u da
destekliyor. Android ve iOS kullanıcıları True Key uygulama hesaplarına girişte üç farklı kimlik doğrulama yöntemini birleştirebiliyor. Kullanıcılar, yüz tanıma, parmak izi, güvenilir cihaz ya da master şifre yöntemleri arasından seçtikleri herhangi bir faktör ile True Key uygulamasını kullanabiliyor. Android kullanıcıları da True Key uygulaması ile parmak izini kimlik doğrulama yöntemi olarak seçebiliyor.
Uluslararası siber güvenlik şirketi Arbor Networks, online ağlardaki trafiğin daha iyi analiz edilerek erişilebilirliği engellemeye yönelik siber saldırıların daha etkin biçimde önlenmesini sağlayacak yeni çözümü tanıttı. Küresel bazda hemen hemen tüm internet
servis sağlayıcılarının, bilinen büyük veri merkezi ve ağ operatörlerinin ağlarındaki olağandışı hareketleri izlemek ve trafiği düzenlemek için kullandığı Arbor’ın SP platformunun bir uzantısı olarak sunulan çözüm SP Insight; ağ görünürlüklerini genişletiyor, operasyonel ve güvenlik süreçlere ilişkin analitikleri ile karar destek sistemi sağlıyor. Büyük bir veri deposu ile zenginleşen SP Insight, trafik verilerinin sınırsız büyüklükte, arama yapılabilen görsel bir belleğini sunuyor. Kullanıcılar, trafik düzenleme ve transit trafik üzerinde analizler de gerçekleştirerek maliyetleri azaltan ve gelirleri artıran yeni keşifler, öngörülebilir kapasite planlama ve omurga ağı mühendislik kararlarını sürdürebiliyor.
22
BThaber
KARİYER
26 Aralık 2016 1 Ocak 2017
Ofisiniz çevreci olsun! Ofix.com WWF-Türkiye ile Yeşil Ofis sözleşmesine imza attı. Böylece Ofix.com, çevreye duyarlı ofis yönetim anlayışını benimseyerek dönüşüm geçirmeyi hedefliyor Program kapsamında elektrik ve su tasarrufu, atık yönetimi ve ofiste kaynakların etkin kullanımına yönelik iyileştirme uygulamaları ile çevreye duyarlı operasyonun da temeli atılacak. Umut Bu süreçte ilk etapta, şirket içinde bir Yeşil Ofis Bayhan Ekibi kurulacak ve iyileştirme yapılacak alanlar belirlenerek rakamsal hedefler konulacak. Ardından çevre yönetim sistemi oluşturularak, çalışanların konuyu sahiplenmesi sağlanacak. Ofix Genel Müdür Yardımcısı Umut Bayhan, “Doğal kaynaklarımızın giderek azalması dünyayı tehdit ediyor. İş dünyasının tüm bileşenlerinin bu süreçte elini taşın altına koyması ile çözümün bir parçası olabiliriz Çalışanlarımızla birlikte daha sağlıklı bir gelecek için daha ekolojik çalışma sistemini getireceğiz” dedi. 10 adımda Yeşil Ofis kriterleri de şöyle sıralanıyor: 1. 2. 3. 4.
5. 6. 7. 8. 9. 10.
WWF-Türkiye ile Yeşil Ofis sözleşmesi imzalanır. Şirket içinde bir Yeşil Ofis ekibi kurulur. Değerlendirme Formu doldurulur. İyileştirme yapılacak alanlar ve rakamsal hedefler belirlenir. Hedeflere ulaşmak için gereken aksiyonları belirleyen Çevre Yönetim Sistemi oluşturulur. Ofis içi bir Yeşil Ofis toplantısı yapılır, WWF-Türkiye sunum yapar. Çalışanların konuyu sahiplenmesi için şirket tarafından iç iletişim faaliyetleri yürütülür. Üç ayda bir hedeflerle ve ilerlemeyle ilgili WWF-Türkiye’ye raporlama yapılır. 1 yılın sonunda ofis denetimi geçirildikten sonra hedeflere ulaşıldığı belirlenirse Yeşil Ofis diploması alınır. Yeşil Ofis logo kullanım haklarıyla birlikte Yeşil Ofis olunur. Yeni yılın hedeflerini belirlemek üzere WWF-Türkiye ile bir araya gelinir.
Yaratıcı gençler dünyaya açılıyor Turkcell, Endüstri 4.0 için gençlere yatırım yapmaya devam ediyor ve yetenekli gençleri bünyesine katmak amacıyla staj ve işe alım programı GNÇYTNK’in ardından, eğitimler için Ericsson, Huawei ve Nokia ile anlaştı. GNÇYTNK programı ile Turkcell bünyesine katılan gençler, bu üç şirketin üst düzey yöneticilerinden ve uzman isimlerinden aldıkları eğitimleri tamamladı. 162 kişi arasından başarılı olan 67 genç de Huawei, Nokia ve Ericsson ile yapılan anlaşma kapsamında şirketlerin Çin, Finlandiya ve İsveç’teki merkezlerinde düzenlenecek gelişim programlarına katılacak. Her üç program da Turkcell Küçükyalı Plaza’da gerçekleştirilen eğitimlerle başladı ve her etkinlik sonunda bir bilgi yarışması gerçekleştirildi. Sorulara en hızlı ve en doğru cevapları veren gençler en yüksek puanı alıp yurtdışına gitme hakkı kazandı. Huawei,
Nokia ve Ericsson’un Türkiye’deki eğitimlerinde yeni teknolojiler, sektör trendleri, mobil genişbant, yeni nesil şebekeler, 5G teknolojileri ve uygulama bilgileri, mobil abone deneyiminin nasıl geliştirileceği, teknoloji tabanlı ürün ve çözümler gibi dersler yer aldı. Sınavlardan başarıyla geçen gençler, böylece hem İstanbul hem dünyadaki önemli teknoloji merkezlerini, laboratuvar ortamında test etme, dünya çapında bir etkileşime girme imkanına sahip oldu. Turkcell Akademi tarafından genç çalışanlar için hazırlanan
yeni eğitim yapısı hakkında Turkcell İş Destekten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Seyfettin Sağlam, şu bilgileri verdi: “Huawei, Nokia ve Ericsson’la anlaşma kapsamında genç çalışanlarımız, bu markaların teknoloji merkezlerine giderek eğitim alacak ve küresel pazarlarda farklı iş deneyimleri yaşayacaklar. Bu imkanı sadece teknoloji ekiplerinde çalışanlara değil, tüm fonksiyonlarda çalışan genç yeteneklerimize sağlıyor, Turkcell’in geleceğine de yatırım yapıyoruz.”
İstihdamda sessizlik hakim
Öğretmenler harikalar yaratıyor
Microsoft Türkiye, eğitimde dijital dönüşümün desteklenmesi için 2015 yılında başlattığı “Harikalar Yaratan Öğretmenler” yarışmasını Milli Eğitim Bakanlığı’nın işbirliği ile sürdürüyor. Yarışma kapsamında öğretmenlerin Microsoft teknolojileriyle yarattığı başarı hikayelerini Sway, Office Mix, Word ya da video formatında 31 Aralık 2016 tarihine kadar yarışmanın internet adresi www. harikalaryaratanogretmenler. com sitesinde paylaşması, yarışmaya başvuru için de sitede yer alan formu doldurması yeterli. Yarışma ‘Teknoloji Kahramanları’ ve ‘STEM Öncüleri’ olmak üzere 2 farklı kategoride düzenlenecek. Öğretmenler ‘Teknoloji Kahramanları’ kategorisine Windows 10, OneNote, Office365, Office Mix Sway ve Skype gibi Microsoft eğitim araçlarını kullanarak, ‘STEM Öncüleri kategorisine ise Kodu, Minecraft, Touchdevelop,
Microsoft Small Basic ve benzeri Microsoft yazılım geliştirme araçlarını kullanarak yaptıkları ders etkinlikleriyle yarışmaya başvurabilecek. Microsoft’un ve Milli Eğitim Bakanlığı yetkililerin değerlendirmesi ile her iki kategoride de başarılı görülen ilk 3 öğretmene ödül verilecek. Her iki kategoride de ilk üçe giren öğretmenlerin öyküleri, video olarak hazırlanarak paylaşılacak. Microsoft Türkiye, yarışmada başarılı bulunan öğretmenlerin hem kendisi hem okulundaki çalışma arkadaşları ve öğrencileri için ücretsiz teknoloji eğitimleri verecek. Her iki kategorinin birincileri ise Kanada’nın Toronto şehrinde 21-23 Mart tarihlerinde düzenlenecek Education Exhange etkinliğine katılacak. 6 Şubat 2017 tarihinde sonuçların duyurulacağı Harikalar Yaratan Öğretmenler yarışmasının ödül töreni de 10 Mart’ta Ankara Başkent Öğretmen Evi’nde gerçekleştirilecek.
Kariyer.net’in her ay yayınladığı İstihdam Endeksi’nin Kasım 2016 dönemine ait verileri açıklandı. Ekim 2016’ya göre bir değişiklik göstermeyen yeni iş ilanı sayısında (13.991) geçen yılın Kasım ayına göre ise yüzde 6 düşüş gözlendi. Kariyer.net’te yayınlanan toplam iş ilanı sayısı Kasım ayında 50 bin 307 olurken, geçen aya ve 2015 Kasım’ına göre yüzde 1 düşüş yaşandı. Kasım ayında Kariyer.net’te yayınlanan iş ilanları ile yaklaşık 50 bin kişi iş fırsatı yakaladı. İstihdam Endeksi Kasım ayı verilerine göre Tekstil sektöründe başvuru yapılan ilan sayıları geçen yılın Kasım ayına göre yüzde 20 düşüş göstermesine rağmen, sektör birinci sıradaki yerini korudu ve 4 bin 630 başvuru yapılan ilan sayısına ulaştı. Bunu sırasıyla
Yapı (4.345), Üretim (4.285), Sağlık (4.106), Hizmet (3.779), Bilişim (3.515), Otomotiv (3.457), Ticaret (3.332), Elektrik & Elektronik (2.232) ve Gıda (2.054) sektörleri izledi. Sağlık sektöründe yayınlanan ilan sayıları 2015 Kasım’ına oranla yüzde 14 artış gösterirken, geçen yıla oranla artış gösteren diğer sektörler ise Gıda (%6), Ticaret (%2) ve Otomotiv (%1) oldu. Satış temsilcisi ilanları yine ön sırada Kasım ayı İstihdam Endeksi verilerine göre, İstanbul Avrupa yakasında 18 bin 181, Anadolu yakasında 14 bin 859 olmak üzere İstanbul genelinde toplam 33 bin 40 ilan yayınlandı. İstanbul’u sırasıyla Ankara (5.618), İzmir (3.756), Bursa
(3.614) ve Kocaeli (2.994) takip etti. Bu arada, Bursa’da iş ilanı sayılarında geçen yıla göre yüzde 7, geçen Ekim ayına oranla ise yüzde 3 artış görüldü. Ekim ayında da en çok iş ilanı yayınlanan pozisyon 6 bin 990 ilan ile yine Satış Temsilcisi oldu. Bu pozisyonu sırasıyla Mühendis (4.707), Muhasebe Elemanı (2.184), Teknisyen (1.092), Satış Müdürü (980), Mağaza Müdürü (852), Tekniker (812), İnsan Kaynakları Uzmanı (654), Çağrı Merkezi Elemanı (588) ve Genel Başvuru (565) ilanları takip etti. Geçen Ekim ayına oranla en çok artış gösteren pozisyon yüzde 3’le Teknisyen pozisyonu olurken, diğer pozisyonlar ise Mühendis, Satış Müdürü ve Genel Başvuru olarak sıralandı.
24
BThaber
KARİYER
26 Aralık 2016 1 Ocak 2017
Geleceğin CEO’larının temelleri
TÜSEV’de görev değişimi
Türkiye Üçüncü Sektör Vakfı’nın (TÜSEV) 25 Kasım 2016’da gerçekleşen Olağanüstü Mütevelliler Heyeti Toplantısı’nda yapılan seçimde TÜSEV Yönetim Kurulu Başkanlığı görevine Prof. Dr. Üstün Ergüder yerine, TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç seçildi. Yönetim Kurulu üyeliği için yapılan seçimlerde; ENKA Spor Eğitim ve Sosyal Yardım Vakfı’nı temsilen Alparslan Tansuğ, Türk Eğitim Vakıfları Dayanışma Konseyi’ni temsilen Ayhan Ergin, Aydın Doğan Vakfı’nı temsilen Candan Fetvacı, Vehbi Koç Vakfı’nı temsilen Erdal Yıldırım, Kadir Has Vakfı’nı temsilen Gün Han Başik, Türkiye Vodafone Vakfı’nı temsilen Hasan Süel, Elginkan Vakfı’nı temsilen İlhan Üttü, Türk Eğitim Vakfı’nı temsilen Mine Yıldız Günay, Anadolu Eğitim ve Sosyal Yardım Vakfı’nı temsilen Selim Güven ve Sabancı Vakfı’nı temsilen Zerrin Koyunsağan TÜSEV Yönetim Kurulu üyesi olarak seçildiler. Denetim Kurulu’nda boşalan üyelikler için yapılan seçimlerde ise Borusan Kocabıyık Vakfı’nı temsilen Canan Ercan Çelik ve Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı’nı temsilen Mete Meleksoy TÜSEV Denetçiler Kurulu üyeleri oldu. Toplantıda ayrıca Prof. Dr. Üstün Ergüder’e Onursal Başkanlık, İnal Avcı’ya da Onursal Üyelik unvanlarının
verilmesine karar verildi. TÜSEV Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, 1980 yılında Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun olduktan sonra Boğaziçi Üniversitesi ve Anadolu Üniversitesi’nde tezsiz yüksek lisans ve doktora çalışmaları yaptı. Citibank N.A., Banque Indosuez, Credit Lyonnais ve Saudi American Bankası’nda Hazine ve Pazarlama Müdürlüğü yapan Ataç’ın finans sektöründeki son görevi İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Başkan Yardımcılığı oldu. Türkiye İş Bankası iştiraklerinden Fora Zeytin’in üretim ve pazarlama şirketleri Ant Gıda ve Zepa Pazarlama’nın dokuz yıl Genel Müdürlüğü ile aynı dönemde 4 yıl süreyle Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçı Birliği Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yaptı. 2008 - 2009 tarihleri arasında kısa bir dönem TEMA Vakfı Genel Müdürlüğü yapan Ataç, Mart 2009’dan sonra gönüllü faaliyet olarak Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı iken, 2011’de Mütevelliler Heyeti Üyesi seçildi ve 2013 yılı başında TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı oldu. 2014 yılında Türkiye Üçüncü Sektör Vakfı (TÜSEV) Yönetim Kurulu Üyeliğine seçilen Ataç, TÜSEV Olağanüstü Mütevelliler Heyeti Toplantısı’nda yapılan seçimde ise TÜSEV Yönetim Kurulu Başkanı oldu.
Her şeyin temelinde kod yazma yetkinliği var Crossover Türkiye öncülüğünde organize edilen Java For Good – İyilik İçin Java etkinliğinde bir araya gelen en az 10 yıl deneyimli 40 kıdemli yazılım geliştirici 12 saat süren etkinlikte Mültecilik, Küresel Isınma ve Sokak Hayvanları gibi önemli toplumsal sorunlara çözüm aradı. 10 Aralık’ta Crossover öncülüğünde Türk Kızılayı, Haytap (Hayvan Hakları Federasyonu), Oracle ve ActiveBuilder’ın
desteğiyle organize edilen etkinlikte katılımcılar, 12 saat aralıksız olarak önemli sorunlara çözümler üretmek için kod yazdılar. Etkinlikte kitle fonlamadan mobil uygulamalara, konum servislerinden içerik yönetimine birçok farklı ürün geliştirildi. İlerleyen süreçte bu projeler de başta Kızılay ve Haytap olmak üzere tüm ilgililerle açık kaynak olarak ücretsiz olarak paylaşılacak.
Assessment Systems’a göre, geleceğin CEO adayının potansiyelinin yüksek olduğunu belirleyen 5 temel özellik var. İşte geleceğin liderinin sahip olması gereken yetkinlikler: 1. Başarı odaklılık: Başarı odağı yüksek kişiler, kendilerine yüksek standartlar belirler ve bu standartları aşmak için sürekli çaba gösterirler. Zorluklarla karşılaşmak onlara heyecan verir, zorlu durumları kendilerini test
ettikleri fırsatlar olarak görürler. 2. Öğrenme çevikliği: Öğrenme çevikliğine sahip kişiler, yeni şeyler öğrenmeye meraklıdır, çabuk öğrenir ve öğrendiklerini hayata geçirmek için aktif çaba sarf ederler. Öğrenmeyi sadece mecburiyet olarak algılamadıkları için şirketlerinin kendilerini yönlendirmesini beklemeden harekete geçerler. 3. Analiz yeteneği: Analiz yeteneği güçlü kişiler, olay ve olguları hızlı kavrar. Sistematik düşünebilme becerisine sahiptirler ve herhangi bir konuda karar verirken ya da bir sorunu irdelerken çok yönlü düşünürler. Bu kişiler, objektif verilerle hareket etmeyi tercih ederek, alışılagelmiş çözümlerin
ötesinde çözümler üretebilirler. 4. İlişki yönetimi: Bu yönü güçlü kişiler, sonuçlara ulaşmalarına yardımcı olacak kişileri doğru bir biçimde belirlemek ve onlarla ilişki kurmakta başarılıdır. Bu kişiler, başkalarıyla işbirliği fırsatlarını değerlendiren ve bu süreci etkili biçimde yürüten kişiler olur. Bu yönü yetkin liderler, kurdukları güçlü ilişkileri takipçilerini hedeflere yönlendirme ya da arzu edilen iş sonuçlarına ulaşma konusunda etkin biçimde kullanırlar. 5. Etkileme ve ikna: Etkileme ve ikna yeteneği yüksek kişiler, karşı tarafı ikna etmek için onun özelliklerine göre farklı etkileme stratejileri kullanırlar. Bu kişiler etkili iletişim becerilerine de sahiptir.
Dijital dönüşüm tüm çalışanlar için olmalı Hitachi Data Systems’ın Forbes Insights ile birlikte gerçekleştirdiği “Dijital Dönüşümde Nasıl Kazanırsınız: Üst Düzey Yöneticilerle Gerçekleştirilen Global Araştırmadan Öngörüler” raporuna göre dijital dönüşüm, şirketlerin stratejik gündeminin önceliği. Araştırmaya katılan yöneticilerin yarısı, gelecek iki yılın bu geçişi gerçekleştirmek ve gelecek fırsatlarına hazırlıklı olmak için kritik öneme sahip olduğu kanısında. Küresel bazda 573 kıdemli yöneticinin yanı sıra en üst düzey yöneticilere yapılan yüz yüze görüşmelerle gerçekleştirilen çalışma, her sektör ve şirketin dönüşüm baskısını üzerinde
hissettiğini ortaya koyuyor. Araştırma, dijital dönüşümü ‘iş süreçlerinin değerlendirmesi’ olarak tanımlıyor. Elde edilen sonuçlar da dijital dönüşüm tarafından gerçekleştirilen gerçek iş dönüşümünün ancak kurumların insanlar, süreçler ve teknolojinin birbiriyle bağlantılı olmasının farkına varması halinde uygulanabileceğini gösteriyor. Yani verimli bir dönüşümün gerçekleşmesi için bu üç unsurun uyumlu olması şart. Hitachi Data Systems CMO’su Asim Zaheer dönüşümün merkezinde verinin olduğunu belirtirken, “Kurumların verinin potansiyelini ortaya çıkarmakta başarısız olması kendi
E T K İ N L İ K L E R 19 Ocak 2017 BTvizyon Bursa Toplantısı Divan Bursa Otel AYRINTILI BİLGİ: http://www.btvizyon.com.tr
23 Şubat 2017 Yeni Dünyanın İçerik Dönüşümü Sheraton Ankara Hotel & Convention Center AYRINTILI BİLGİ: http://www.teknolojiplatformlari. com.tr
dönüşümlerinde de yetersiz kalmalarına neden oluyor” yorumunu yaptı. Araştırma, dijital olgunluğa geçişin 5 ana adımı olduğunu ortaya koyuyor: • Dönüşümü temel stratejik öncelik haline getirin. • İş sonuçları, dijital dönüşümü (DX) yönetmeli. • Veri ve analitiğin kullanılmayan potansiyeline dikkat edin. • DX için şirketin tümü tarafından hemfikir olunan bir yaklaşım benimsenmeli. • Şirketler teknolojiyi insan kaynaklarıyla en iyi biçimde nasıl buluşturabileceğini öğrenmeli.
Y U R T İ Ç İ
9 Şubat 2017
23 Şubat 2017
BTvizyon Gaziantep Toplantısı Gaziantep AYRINTILI BİLGİ: http://www.btvizyon.com.tr
9 Mart 2017
Kamuda BT Yönetişimi Teknoloji Platformları Sheraton Ankara Hotel & Convention Center AYRINTILI BİLGİ: http://www.teknolojiplatformlari. com.tr 23 Mart 2017
BTvizyon Tekirdağ Toplantısı Tekirdağ AYRINTILI BİLGİ: http://www.btvizyon.com.tr
BTvizyon Antalya Toplantısı Antalya AYRINTILI BİLGİ: http://www.btvizyon.com.tr
Bu köşede yayınlanmasını istediğiniz etkinliklerinizle ilgili bilgileri handana@bthaber.com.tr adresine gönderebilirsiniz.
E T K İ N L İ K L E R 5-8 Ocak 2017
CES Las Vegas, ABD AYRINTILI BİLGİ: www.ces.tech
Y U R T D I Ş I
8 Şubat 2017
DataCentre Summit Londra, İngiltere AYRINTILI BİLGİ: www.datacentresummit.co.uk
27 Şubat - 2 Mart 2017
Mobile World Congress Barselona, İspanya AYRINTILI BİLGİ: www.mobileworldcongress.com
Bu köşede yayınlanmasını istediğiniz etkinliklerinizle ilgili bilgileri handana@bthaber.com.tr adresine gönderebilirsiniz.
26
BThaber
MEKTUP
Patlamaya, kazaya kurban gitmeden geldiğimiz yılın son haftasından merhaba, Yıkılmayız ayaktayız diyerek, teselli adına alışveriş gündemine bakalım. GittiGidiyor, hediye almak isteyenlere rehber olacak, tüketicilerin alışveriş alışkanlıklarını ortaya çıkaran bir anket gerçekleştirmiş. Sosyal anket servisi Poltio. com üzerinden yapılan ve 14 bin 531 kişinin katıldığı anketten çıkan sonuçlardan biri kadın ve erkeklerin yılbaşında elektronik hediyelere duyduğu ilgi. Erkekleri en çok mutlu eden hediye kategorileri ve oranları sıralamasında yüzde 24 ile eğlence ikinci olurken, bu kategoriyi yüzde 9 ile moda ve aksesuar, yüzde 7 ile spor ve hobi, yüzde 3 ile kişisel bakım ve yüzde 3 ile ev dekorasyon kategorileri takip etmiş. Kadınlar içinse elektronik kategorisini takip eden diğer kategoriler yüzde 26 ile moda ve aksesuar, yüzde 13 ile kişisel bakım, yüzde 9 ile eğlence, yüzde 7 ile ev dekorasyonu, yüzde 6 ile spor ve hobi kategorileri olmuş. Bu arada, otobüs, uçak, deniz otobüsü ve TCDD biletlerini bir arada sunan Biletall da yenilenen web sitesi ile ulaşımda birçok yeniliği bir arada sunuyor. Online bilet sektöründe bir ilk olan ‘Ortak Arama Özelliği’ ile seyahat edilecek nokta ve tarih belirlendikten sonra otobüs, uçak ve tren biletleri aynı ekranda yolcunun karşısına çıkıyor. Yolcular, tüm ulaşım araçlarının hem fiyatını hem yolculuk süresini değerlendirerek karar verip, biletlerini alabiliyor. Öğrenciler için ‘Sen seç ailen ödesin’ ve satın alınmak istenen biletin fiyatı düştüğünde ya da yükseldiğinde uyarı mesajı gönderen ‘Fiyat alarmı’ özellikleri de Biletall’ın yeni uygulamaları arasında. Madem geziyoruz, devam edelim. Çünkü Türkiye’nin ilk turistik denizaltısı “Nemo
26 Aralık 2016 1 Ocak 2017
Her türlü soruna rağmen… Primero” dalışlar için sezona hazır. Antalya kıyılarında Sıçan Adası açıklarında özel dalış rotasında zengin sualtı faunası ile misafirlerini buluşturacak olan 48 kişilik “Nemo Primero” her gün, günde altı dalış yapacakmış. Detaylar www.submarineturkey. com, www.touristfly.com ve www.ihstravel.net sitelerinde. Gezmeye devam. Çünkü Android işletim sistemli cihazlar için yenilenen mobil uygulamasını piyasaya süren momondo, seyahat tutkunlarının mobil alanda yaptıkları işlem sayısının büyük bir hızla arttığını açıklamış. Öyle ki momondo, mobil uygulaması aracılığıyla yapılan arama ve rezervasyonlarda geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 121 artışı bildirmiş. 2016’nın üçüncü çeyreği itibariyle yakalanan bu oranla momondo’yu mobil ortamda kullananların oranı yüzde 60’ı aşmış ve internet sitesini de geride bırakmış. Twitter da uygulamalarından artık direkt olarak canlı yayın yapılabileceğini duyurmuş. Periscope tarafından desteklenen Twitter’da canlı video özelliği, kişilerin bir Tweet ile günlük hayatlarından önemli anlarını izleyicilerle paylaşabilmelerini sağlıyor. Gurur veren haberlere devam. Sabancı Gönüllüleri Programı bünyesinde İlham Perileri proje ekibi tarafından yürütülen “Görmediğin Olamazsın” projesinin kadın temalı ilk söyleşisi geçtiğimiz günlerde Ankara’da gerçekleştirilmiş. EnerjiSa’dan Sabancı Gönüllüleri tarafından kadın gelişimi ve cinsiyet eşitsizliği problemi ile ilgili farkındalık yaratmak amacı ile başlatılan proje, birçok kadına örnek ve yardımcı olmayı amaçlıyor. İlham perilerinin bir deneyim paylaşım platformu oluşturmak için yola çıktığı bu projede daha fazla kadına ulaşılması ise temel hedef.
Etkinlikte Prosis Danışmanlık Kurucu ve Yönetici Ortaklarından Dilek Şen Güven, girişimcilik odaklı bir konuşma yaparken, EnerjiSa CTO’su Gül Erol, sanatçı Gülsen Tuncer, spor eğitmeni ve yaşam koçu Fatma Öztürk Ceylan, Uzakyol Kaptanı Seda Turhan, Uzakyol Baş Mühendisi Derya Yenice Oflu ve Prof. Dr. Ayşe Saktanber de deneyimlerini paylaşmış. Uluslararası yardım kuruluşu War Child ile güçlerini birleştiren Wargaming, World of Tanks konsol sürümlerine gelen özel paketin gelirini kuruma bağışlayacakmış. War Child ile ilgili daha fazla bilgi almak ve bağış yapmak için adresimiz www.warchild.org.uk/. Türkiye’de 160’ıncı yılını kutlayan Siemens de Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu tarafından başlatılan İş Dünyası Aile İçi Şiddete Karşı Projesi’ne dahil olarak, ‘İş Yerinde Aile İçi Şiddete Karşı Politika İlkeleri’ni yayınlamış. Siemens Türkiye, proje kapsamında kendi çalışanları arasında şiddete maruz kalanlar için ihtiyaç duydukları tüm desteği vermeyi ve bu konuda farkındalık yaratmayı hedefliyor.
Türkiye’nin en büyük iş platformu MARKA Konferansı da 17’inci yılında yine önemli programa imza atmış. Dünyayı elbirliği ile ağaçlandırmayı hedefleyen Belçikalı sanatçı Naziha Mestaoui’nin, tüm dünyada ses getiren sosyal sorumluluk projesi ‘Bir Yürek Bir Ağaç’ bu vesileyle MARKA 2016’da ilgi görmüş. Video https://we.tl/6RQaaSMOot linkinde. Bu sene önemli gelişim gösteren elektrik enerji piyasası, 2017 için de umutlu. Türkiye’nin dünya devleri ile mücadele eden markası Astor Transformatör de sektör ortalamasının üzerinde, yüzde 40 büyüme hedefliyormuş. Enerji farkındalığı tüm sektörlerde verim demek, dilerim herkes bunu anlar. Moda perakendesinin önde gelen şirketi LCW, Güneşli’deki yeni yönetim binasında Berker by Hager teknolojisi ile aydınlatma, iklimlendirme ve jaluzi kontrolü sağlarken, tasarım ödüllü B.IQ anahtar ile tüm kontrollerin tek tuşla sağlandığı projede iklimlendirme, aydınlatma kontrolü ile enerji tasarrufu da sağlanıyormuş.
Böylece gelelim ödüllere… Aktif Bank, NKolay Dijital Kredi ürünü ile dünyanın en itibarlı finansal ödüllerinden Financial World Innovation Awards’da bu yıl da ödül kazanmış ve NKolay Kredi ürünü, ‘Mevduat ve Kredi Ürünlerinde Inovasyon’ kategorisinde birincilikle ödüllendirilmiş. Haber ve analizleri ile özellikle birleşme ve satın alma sektöründe güvenilir bir konuma sahip araştırma şirketi The Mergermarket Group, 8 Aralık’ta Londra’da gerçekleştirilen “Mergermarket Avrupa M&A Ödülleri’nde” Baker McKenzie/ Esin Avukatlık Ortaklığı’nı “Yılın Hukuk Bürosu” olarak seçmiş. Bosch ise CES 2017 öncesinde düzenlenen İnovasyon Ödülleri kapsamında sürücü bilgilendirme sistemi ile Araç İçi Ses/Görüntü ve Araç Zekası kategorilerinde ödül kazanırken, küçük motosikletlere ve scooter’lara yönelik ağa bağlı güvenlik çözümü ile Araç Zekası kategorisinde onur ödülünün sahibi olmuş. Bu kadar da değil… Şirket ayrıca, akıllı su ısıtıcısı ürünüyle de Ev Cihazları kategorisinde ödül almaya hak kazanmış. Türk Ekonomi Bankası (TEB) de HIPPO online platformuyla EFMA & Accenture tarafından düzenlenen Distribution and Marketing Innovation Awards’ta Satışgücü ve Değişim Yönetimi kategorisinde bronz ödüle layık bulunmuş. Heykeltıraş Tan Mavitan’ın üç boyutlu yazıcıları da kullanarak hayata geçirdiği eserlerinden oluşan “Nam-ı Diğer - Also Known As” isimli kişisel sergisi İstanbul’da ziyarete açılmış. Teknoloji ve sanatın birleşimini yansıtan 20’ye yakın eserin yer aldığı sergi Aralık ayı boyunca ziyarete açık olacak, zaman sınırlı, bilgin olsun. Detay için de www.armaggangallery.com/ adresini ziyaret edebilirsin. Bu hafta da bu kadar olsun, yeni bir gündemle buluşalım,
REKLAM SATIŞ GRUBU YIL 22 SAYI 1102
26 Aralık 2016 1 Ocak 2017
www.bthaber.com www.linkedin.com/groups/BThaber twitter.com/bthaber
BThaber Yayıncılık ve Etkinlik Hizmetleri A.Ş. adına Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü Neslihan Aksun neslihana@bthaber.com.tr BThaber Grubu Yayın Koordinatörü Ayhan Sevgi ayhans@bthaber.com.tr
Editör Handan Aybars handana@bthaber.com.tr
www.facebook.com/BThaber
Okur Temsilcisi Behçet Envarlı benvarli@tbv.org.tr
Bültenlerinizi
bulten@bthaber.com.tr adresine gönderebilirsiniz
Abone ve Dağıtım btabone@bthaber.com.tr
Satış Grubu Kutay Göçe Karolin Özçelik Abdurrahman Koyuncu Funda Koyuncu (Ankara)
Reklam Rezervasyon info@bthaber.com.tr Yönetim Yeri: BThaber Yayıncılık ve Etkinlik Hizmetleri A.Ş. Fetih Mah. Tahralı Sokak Kavakyeli Plaza C Blok 7/5 34704 Ataşehir/İSTANBUL Telefon: (0216) 291 13 90 Ankara Ofisi: Adres : Nergis Sok Via Flat İş Merkezi No:7/2 Söğütözü-Ankara Telefon: (0312) 258 64 24 / Faks: (0312) 258 63 02
Türkiye’nin en köklü bilişim teknolojileri yayını olan BThaber, 1995 yılından bu yana bilişim ve teknoloji dünyasındaki en son haberleri, yenilikleri ve bilgileri okuyucularına kesintisiz bir şekilde sunmaya devam ediyor. Her hafta yüzde 35’i BT, yüzde 65’i ise finans, otomotiv ve sağlık gibi farklı sektörlerde yer alan şirketlerin ve kamu kurumlarının yöneticilerinden oluşan 7500’ün üzerinde kişiye ulaşmakta ve online platformlar üzerinden her hafta on binlerce kişiye erişim sağlamaktadır.
ISSN 1300-6495 Cilt, Baskı, Poşetleme: Apa Uniprint San. ve Tic. A.Ş. - Hadımköy İstanbul Asfaltı Ömerli Köyü İstanbul - Tel 0212-798 28 40. l
BThaber kontrollü abonelik sistemiyle dağıtılmaktadır. - Fiyatı 1 Kuruş (KDV dahil) - BThaber, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 2/f maddesi hükmü gereği ‘yerel süreli yayın’dır.
WEEKLY INFORMATION TECHNOLOGY AND ECONOMY NEWSPAPER
Region’s first innovation center is in Istanbul
Samsung’s first innovation center in the MENA region opened in Istanbul. At the center, innovative products and solutions developed by Samsung and its business partners to meet the needs of different industries will be introduced. DaeHyun Kim, President of Samsung Electronics Turkey, stated that Turkey is one of the fastest adapting countries in the world of innovative solutions implemented by Samsung. He added: “As a world leader leading the most advanced technologies for many years, we understand the needs and expectations of people and improve people’s quality of life through our innovative technologies. We are proud of opening the first Samsung Innovation Center in Turkey, in the MENA region.” Arda Ermut, the President of Turkey Investment Support and Promotion Agency of Prime Ministry, who participated in the opening ceremony said that Turkey is hosting important investments as the center of the region and stated that they are calling for investments and offering the necessary support to companies with no prior investment in Turkey. Samsung Electronics Turkey Vice President Tansu Yeğen, emphasizing that the technology is no longer a vertical industry but a concept cutting across all the industries horizontally said that: “As the world is rapidly digitalizing, corporations see technology far beyond a means to speed things up. Organizations
that are in the process of transforming innovation and technology into the building blocks of institutional DNA are trying to meet the demand of customers to provide new experiences in order to retain the competitive advantage of digital. In order to achieve sustainable growth under challenging global economic conditions, it is very important that this vision of innovation and technology is widespread in our country. In support of the ownership of this vision by the institutions, we have opened the ‘Samsung Innovation Center’ to serve our customers and business partners in Turkey. We are experiencing the happiness of delivering the results of our R&D investment exceeding 14 billion USD per year to the companies in our country directly.” Samsung Innovation Center includes technological solutions that many industry organizations will be interested in, especially finance, retail, transportation, tourism and education. The center will host various events that industry leaders will be participating in, as well as providing solutions for Samsung technology partners. The center that will directly contribute to Turkey’s digitalization journey will support this goal by innovative technological solutions. With the Samsung Innovation Center, Samsung customers and business partners will have the opportunity to experience enterprise products and solutions at any time.
2017 priority is ‘back up’ investments in municipalities
C
M
Y
CM
MY
The ‘Local Administrations Research’ conducted by M2S shows that the IT title in the light of the municipalities is getting ahead. It is also seen that the gap between hardware and software budgets in average IT budgets is gradually closing up while ‘back up’ is gaining importance in IT investment priorities. The data was collected in November 2016 for the ‘Local Administrations Research’ conducted by M2S with the participation of a total of 200 institutions. According to the results obtained, the average IT budget for the local governments in 2016 was determined as 471 thousand TL. 38% of the distribution of investments is planned to be focused on hardware, 37% on software and 25% on service. According to the research, the average number of employees in the municipalities is 259, while the average number of computers is 159. Hence when we look at the average, the number of employees who do not have computer is relatively high. Smart municipalities have the investment potential We have an e-transformation
policy of 65% of the municipalities at this point. While 62% of the municipalities provide e-municipal services, 31% provide mobile municipal services. This brings a steady increase in the use of IT hardware and services by local governments. On the other hand, 60% of the municipalities participating in the research indicated that they had knowledge about the concept of smart municipality, while 40% were unaware of the concept. This shows that there is still room to fill in the IT titles to be invested in local governments. Mobility steps up The two primary channels used to serve citizens are websites with 58% and SMS with 56%. They are followed by tools such as internet, telephone, and social media. Operator services used to inform about services are SMS with 92.7% and phone calls with 24.4%. Mobile applications with 22.3% and MMS with 9.8% follow behind. Among the solutions used in the municipalities, there are the municipal automation by 75%, the city information
system by 47% and geographical information system with the same rate in the top 3. In the list, parking violations and automation of speed controls by 6% each and smart intersection applications by 5.5% follow. Despite all these digital transformation steps, the rate of municipalities still using no solutions is 16%. Back-up investments are in the agenda of 2017 To support all these solutions, the average number of physical servers in municipalities is 3, while the number of virtual servers is 5 in average. This shows the interest of local governments to provide new and cost effective technologies against increasing workload and data load. The municipalities participating in the research have the ‘back up’ investment plan within a year as a priority. In contrast, 24% of the municipalities do not have any investment plans for 2017. In the municipalities where IT investments are on the agenda of 2017, there are investment plans of geographical information systems by 35.4 %, IT security by 34.8% and mobile solutions by 32.8%.
CY
CMY
K
polycomEagleeyeBTHaber1.pdf
C
M
Y
CM
MY
CY
CMY
K
1
21.12.2016
17:40
Last stop of 2016 was Kyrenia BTvizyon Anatolia Meetings brought together the public and private IT sector in Kyrenia, the last stop in the calendar of 2016. The event held at The Savoy Ottoman Palace Hotel on Thursday, December 15th was supported by the TRNC BTHY (Information Technology and Communication Authority) and TRNC Prime Ministry. Neslihan Aksun, General Manager of the Informatics Summit Event Company, who made the opening speech, pointed out the opportunities offered by events organized in different cities of Turkey and TRNC, and emphasized that they will continue to work with this strategy as the Informatics Summit in 2017, as well. After Aksun, the floor was taken by Denizler Informatics Director
Lisani Deniz, while TRNC Information Technologies and Communication Authority Chairman Assoc. Prof. Kadri Bürüncük and the Undersecretary of the TRNC Prime Ministry and the Chairman of the e-Government Executive Committee Olgun Amcaoğlu informed the participants about the potential of the TRNC in the area of informatics and the steps to be taken in this regard. Comodo Senior Pre-Sales Consultant Ant Karaduman informed the participants about Comodo and explained the development of Turkey operations prior to his “New Generation Endpoint Security Solution to Harmful Software Problem” presentation.
Local and global steps are picking up speed
eFinans, which takes place in many innovations in the title of e-Transformation in Turkey, strengthens its global power with its collaborations. Founded in 2013 with the partnership of QNB Finansbank and Cybersoft, eFinans understands Turkish taxpayers’ digital focused needs and provides them with creative, innovative and at the same time quality based compatible solutions with secure electronic applications at the top level. Within this scope, eFinans is providing e-Invoice, e-Invoice archiving, e-Book, e-Archive invoice,
registered e-mail (KEP) services to its customers in a way integrated with over 130 software companies through e-Commerce portal Finance Star and provides access to online solutions. eFinans officials emphasized that eFinans is the first Turkish member of the European e-Invoice Service Providers Association (EESPA) as well as the first Turkish collaborator of the Billentis Report, which has been accepted worldwide in 2014, 2015 and 2016 for e-Invoice and stated: “eFinans continues to work on new applications such as e-Waybill, which will be formalized by the Revenue Administration (GIB).”
Caner Umutlu, Vector Corporate Communication and Marketing Manager, gave information about the Vector and its solutions via the presentation titled “Standardization & Traceability of Business Processes” to the participants. İsmet Özdemir, Canon Eurasia Business Solutions Group Marketing Manager, made a presentation titled “The Importance of Document Management in IT Technologies”. Participants were informed about the technology chain, scanner and printing solutions. In the presentation of “Commercial Software in the Cloud”, the General Coordinator of DİA Süha Onay gave information
about the company and the cloud computing, explained the differences of classical software in many topics and the differences of DIA. Yaman Çakmaklar, the Product Manager of Tesan Network Solutions gave corporate information about Tesan,
product groups and after-sales technical support topics in the presentation titled “Wireless Network Solutions”. The last event of the year ended with a gift presentation as it has been a tradition of all the BTvizyon meetings.
Software-based future
With the purchase of EMC by Dell, all eyes were turned to what would be the situation of VMware. Directly working under Michael Dell, VMware remains an independent company outside of the Dell - EMC structure. VMware Turkey General Manager Murat Mediceler stated that this structure is also valid in Turkey and he organized a press conference and gave information about targets and strategies. Murat Mediceler stated that while the investments in physical hardware are decreasing, the interest and investments in software based solutions are increasing. Murat Mediceler said that: “Energyconsuming, space-consuming hardware was replaced by more advantageous software-based solutions. Along with this, corporate IT understanding became a policy to be planned and managed extensively. 2016
was a year of shedding light on the trends in this area. A comprehensive study we have carried out as VMware shows the same results. The most important result is that shifting the distribution of power in IT from place to place creates concrete business benefits, but it also brings together security and many other concerns.” Underlining that the digital transformation has transformed the way businesses do business, as well as their approach to service delivery, traditional “receive the service, give the money” shopping approach into a more complex structure; Mediceler gave the following information: “Organizations need to design and manage IT infrastructures to best suit their needs. Through the recent ‘SoftwareBased Future’ approach, companies can influence the
sales of software-focused technologies that they offer. Businesses can easily solve customers’ problems with the same concept. Innovative systems, rather than hardware that is heavily functioning and not open to change, will be at the center of our lives and businesses in the future. These technologies, which cannot be considered apart from institutional mobility and cloud infrastructures, will continue to shape our way of doing business and force us to change as a completely commodified hardware, where everything is carried out on software, and can easily implement by companies of different scales.” Stating that VMWare Turkey has grown more than 100% in the last two years, Murat Mediceler said that 2016 is the year of creating awareness about virtualization and that this area will develop faster in 2017.
YATIRIM GETIRISINI MAKSIMUM DÜZEYE ÇIKARTAN TEKNOLOJI
Yeni imageRUNNER ADVANCE C5500 serisini hizmetinize sunuyoruz. Ödüllü teknoloji ve yeni geliştirilen bir ortak platform temel alınarak üretilmiştir. imageRUNNER ADVANCE portföyü, toplam baskı maliyetini azaltmaya odaklanan en iyi çözümdür: • Daha Az BT Desteği Portföydeki tüm modellerde ortak olan platform, yönetim ve kullanıcı tutarlılığında kademe atlatır. • Zamandan Tasarruf Otomatik toner yönetimi, uzaktan arıza belirleme/giderme ve otomatik sayaç toplama. • Kullanıcı Verimliliğinde Artış Sezgisel dokunmatik ekran ile akıllı telefonla olduğu gibi basit işlem. • Daha İyi Dijitalleştirme Modern ve otomatik belge yakalama iş akışları, bilgi arama ve yeniden kullanma desteği, her hedefe tarama kapasitesi. • Optimize Çözüm Portföy her kullanıcı ortamı için bir çözüm sunar.
Canon teknolojisinin maliyetleri nasıl azalttığını ve olağanüstü bir yatırım getirisi sunduğunu öğrenmek için hemen bize ulaşın. www.canon.com.tr
Yeni Nesil ve Yerli Firewall estek H ik D att n ı ek
estek Hattı D T ik
Tek n
Adres : Gebze Organize Sanayi Bölgesi Teknopark No:609 Gebze 41480 Kocaeli Türkiye Telefon : +90 262 679 82 90 Faks :+90 262 679 80 80 E-Posta :info@berqnetworks.com Logo Siber Güvenlik ve Teknolojileri A.Ş., Logo Yatırım Holding’in birkuruluşudur.
tı at
IPS/IDS 5651 Yasaya Uygun Raporlama VPN HotSpot Web Filtreleme Uygulama Kontrol
nik Destek H Tek
0 26 679 2 88 8 8